Giriş
(6)

İslam cumhuriyeti

Lola90
Tayyip için İslam cumhuriyeti kurcak filan deniyor ya, ne kadar doğru bimiyorum tabi. Amerika bunu ister mi? Dünya genelinde islam fobisi bu kadar yaygınlaşmışken böyle bir şeye izin vermezler gibi.Laik, demokratik,sorunu az ama onlara biat eden bir Türkiye tabi istemezler mi İslam cumhuriyetinden z
Tayyip için İslam cumhuriyeti kurcak filan deniyor ya, ne kadar doğru bimiyorum tabi. Amerika bunu ister mi? Dünya genelinde islam fobisi bu kadar yaygınlaşmışken böyle bir şeye izin vermezler gibi.Laik, demokratik,sorunu az ama onlara biat eden bir Türkiye tabi istemezler mi İslam cumhuriyetinden ziyade?
0
Lola90
(20.07.16)
"biat eden" faktörü yeterli, geri kalan özelliklere ihtiyacı yok. suudi arabistan.ın şeriatla yönetiliyor olması umurunda mı amerika'nın?

ha amerika'nın değilse de avrupa'nın umurunda, türkiye'yi köprü ve duvar olarak kullanmak istedikleri için.
0
neseranni
(20.07.16)
Cumhuriyet değil islami başkanlık sistemi kuracak. Kuracak dediğin zaten şeyle yönetiliyoruz şuan zaten.
0
naberabi
(20.07.16)
Ben Tayyip'in İslam Cumhuriyeti kurma gayesinde olduğunu düşünmüyorum. Bugün dalga dalga solcu düşünce yayılsa bu topraklarda, başarılı 1 şekilde solcu siyaset yapmaya başladığına tanık oluruz.
0
materyalist imam
(20.07.16)
abd ve ingiltere'nin ortadoğuyu wahhabileştirme vs ile, ikilikler, içişlerini karıştırma, darbe gibi yöntemlerle gericileştirdiği bir teori değil, istatistiklerini falan arasanız bulabileceğiniz bir gerçek.

afganistan abd devreye girmeden önce şeriatçı bir ülke değildi mesela. iran değildi. ırak gayet moderndi. libya öyleydi.

yani bunu istedi zaten abd. sadece şimdi durumlar biraz değişti. ama ne olursa olsun sürdürülebilir kaos bir strateji ve epeydir uygulanıyor. abd'nin birkaç yıldır en büyük derdi tsk'yı sıfır noktasına getirmekti. iyi zarar verdi başarısız darbesiyle. diğer derdi kürt koridorunu açmak. özellikle bu olayda. şimdi temizlenen yerlerde aktivite göstermeye tekrar başlamış mesela pkk'lılar. suriye savaşı'da kürdistan'ı yaratabilmek içindi. 11 eylül ile finişe kavuşturulmak istenen olay zaten bu. ve bunun için ne gerekiyorsa yaparlar.


uzunca bir süredir "türkiye'nin kemalizmden kopmaması lazım, laik kalması şart" diyen tek bir ülke var bildiğim, o da rusya. a olursa ne olur, diğer ülkeler nasıl etkilenir, ülkenin kendisi nasıl etkilenir; be olursa ne olur, ülke içeride nasıl etkilenir ve etrafını dışarıda nasıl etkiler? bu sorular bazen insan fikir veriyor.

abd'nin otokrasiyi vs'i bahane ve iddia ederek gericileştirdiği ülkelere karışmak istediği durumlar oraya koyduğu kuklanın artık laf dinmemeye, baş kaldırmaya başladığı durumlar.

rte'nin yaptığı şu an bu. ama rte'yi getiren dinamik onu götürmek istiyor. bu ne demek? bu işi sen çözmez de o dinamiğe bırakırsan yine istemediğin yönetimleri çekmek zorunda kalacaksın. bu ülkede ardı ardına imam hatip açmak tayyip erdoğan'la başlamadı mesela. aman çocuklar okumasın, köylüler cahil kalsın diye marshall yardımı karşılığı enstitülerimizi kapattıran da rte değil. o enstitüler kapatılmasa belki bugün yaşaması çok zevkli bir ülkeydi tr anlatabiliyor muyum. bu dinamikten tam kurtulma şansı varken ondan medet ummamız hayatımızın hatası olur.

rte orduyu malum gruptan temizlemeye çalışıyor şimdilerde. çok güzel. temizlediği zaman anlayacağı şey, daha doğrusu anlaması gereken tek bir şey var: bu ülkede güvenebileceği tek kesim ordudaki atatürkçüler. çünkü rte gitsin diye ülkeyi bile bile satmayacak kimseler bunlar. yani gerekirse rte'ye katlanırlar. e onların önemsediği şeyi de yok etmeye kalkarsan etrafta güveneceğin kimse bırakmazsın. yani ben öyle sanıyorum ki var olan fiziki koşulların yetersizliği yüzünden rte o istediklerini yapamayacak zaten. tabii bunun için ordunun bu kimselerden tamamen arınması lazım.


abd bir süredir, sürekli tr'de bunların devamı gelecek diye yırtınıyor, getirteceğiz demeye getiriyor. ben söyleyeyim, bunların diplomatlarının bir "biz yaptık" demediği kaldı. inanmayan cidden baksın. new york times'ından washington post'una bakın yani. ışid ve pkk coşabilir.

bizim durumumuzu konuşurken geçmişte yaptıklarını itiraf eden cümlelerini görsen akln çıkabilir. işin bu kısmına daha önce bakmadıysan yani.

odatv'de bugün soner yalçın'ın yazısı vardı. okumanı tavsiye ederim naçizane. bu adam kadar arşivcisini az görürsün.


edit: a olursa ne olur, be olursa ne olur. çok güzel. ders olsun bana, bu aralar bu şekilde ikinci typo'm.
0
godoşu beklerken
(20.07.16)
amerikan başkanı çıkıp müslümanlığını ilan etse şaşırmam.
bir çeşit yapıbozum faaliyeti denebilir buna, bir işid var bir ılımlı islam. ılımlı islam o kadaaar o kadaaar iyi pirüpak ki ona itirazların seni işid'çi konumuna koyuyor, şayet müslümansan.
ilk yazdığım cümle de buna binaen, böylelikle "islam" algısını kendi istedikleri ve işlerini yürütücek şekilde oluşturmuş, bize enjekte etmiş olucaklar.
0
dafaisss
(21.07.16)
öyle bir şey olmayacak.

15 temmuzdaki darbenin bastırılması çok farklı sonuçlara yol açtı.
bugün "demokratik parlementer sistemin sonuna kadar arkasındayım" lafı bile bu "farklı sonuçlar"dan bir tanesi. kemalist subaylar, anka kuşu gibi kendilerini yeniden doğurdular.
0
tchuck
(21.07.16)
(10)

sözlükçüler iki yüzlü değil mi ya?

pasaklıpepee
gezide kırmızılı kız biber gazının önünde durunca kahraman oluyo. Çılgının biri kendini 2 tane tankın önüne atınca çomar oluyo. Bu deli abi gezide olsa çoktan efsane ilan edilmişti. bu arada ben öyle akpci falan da değilim gezide de yer aldım. ama olayları bu şekilde değerlendirmek iki yüzlülük deği
gezide kırmızılı kız biber gazının önünde durunca kahraman oluyo. Çılgının biri kendini 2 tane tankın önüne atınca çomar oluyo.

Bu deli abi gezide olsa çoktan efsane ilan edilmişti. bu arada ben öyle akpci falan da değilim gezide de yer aldım. ama olayları bu şekilde değerlendirmek iki yüzlülük değil mi?

midem bulanıyor bu yorumları okuyunca.
0
pasaklıpepee
(19.07.16)
Niyete bakıyorlar. Kırmızı kız kendini niye biber gazının önüne attı, diğer eleman tankın önüne niye atladı? Bu soruların cevabı önemli.
0
damdanakan
(19.07.16)
Damdanakan +10000
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(19.07.16)
17 yaşındaki kardeşim bile farkı anlayabiliyor.

@damdanakan hafiften açıklamış zaten.
0
doxanikee
(19.07.16)
ikiyüzlüler tabii, bunu da meşrulaştırmaya çalışıyorlar saçma sapan argümanlarla.
Olay ilk başladığında, ya geziciler gibi cesur olamazlar diyorlardı, hatta 2 sene önce darbe olsa tankın önüne yatacak akpartili sayısı gibi salak bir başlık açılıp dalga geçilmiş.akpli değilim ama durum bu.
0
urasil
(19.07.16)
Reis çıkın demese çıkarlar miydi? Gezicilere herhangi bi kanaat önderi "Sokağa çıkın!" talimatı verdi mi?
0
damdanakan
(19.07.16)
İkiyüzlülük değil de herkes kendi savunduğu şeyin doğru olduğuna inanıyor işte. Kendi savunduğunun dışındaki herşey tükaka.
0
suicides underground
(19.07.16)
Tankın ezme ihtimali vs biber gazı yeme ihtimali. Tek haneli iq sorulara cvp vermem ama dayanamadım
0
hasmetizm 2046
(19.07.16)
sözlükleri ciddiye almıyorum...bir grubun kendini rahatça ifade ettiği bir platform ve diğer bilinçsiz büyük kesiminde onların etkisi altında kalmakta...kendileri gibi düşünmeyen varsa direk linç girişimi...

hepsi özgürlükçü ama farklı bir düşünen yakalamasınlar...aman aman!!!
0
KingDagos
(19.07.16)
iki yüzlü.

sen de iki yüzlüsün.

ben de iki yüzlüyüm.

hepimiz iki yüzlüyüz.
0
materyalist imam
(20.07.16)
açıkçası ben şiddet uygulayanlar ve başkalarına karışanlar dışında sokağa inen kimseyi aşağılamıyorum ve evet bana göre ikisi aynı. (edit: dağınık yazdım, başım çatlıyor da)

şöyle söyleyeyim: gezi'ye gittiimde neden geldiğini sorguladığım çok fazla insan oldu. bir resmin arkasında bir sürü hikaye olabilir. bana göre gezi'de de rezil insanlar vardı, güzel insanların yanı sıra. rezillikler kişilere göre bu kadar farklıyken zat-ı şahanem öyle isityor diye şu x yapınca züpermen, şu "çomar" diyemem. gezi'yi bir grup, tek zihniyet gibi görmediğimden o insanları da öyle görmüyorum bir kere. bu, "sonuç itibariyle sen gidip şuna oy verdin" diye bir fikre varabildiğim bir durum da değil.

kuvayı milliye "çomar"lardan müteşekkildi. bugün kaybetmek üzere olduğumu ara ara hissettiğim özgürlüğün mimarı atatürk gibi bir stratejistin önderliğinde de olsa onlardı: yani "çomar"ların kanı aktı, üzerinde osura osura konuşabileceğimi sanmıyorum, tc'nin şöyle 1999'daki halini bile özlerken. özleyecek şeyler varmış değil mi? umursayaydın hacıağa, koruyaydın, ipimle kuşağım demeyeydin. başkasını iplemeyen sıra kendine geldiğinde yalnız olmaya mahkumdur. onun sayesinde herkes yalnız boğuşmaya mahkum oluyor ya neyse. insanlar bazen yaşadıkları ülkeden bahsederken hizmetini beğenmediği bir otelden bahseder gibi bahsediyor. orada çok fena bir ikiyüzlülük var mesela.

elinde palayla koşturan adamlardan tiksinmedeb evvel o adamı ve kişiliğini oluşturan şartlara mahal vermemek gerekiyordu. işin bu yanı da çok uzun bir muhabbet. benim için öyle. her şey birbirine bağlı, bir kısmı kesip "bu izole bir durum", diyemem.

şu bir gerçek: parmak şaklatınca toplumun kocaman bir kesimi kaybolmayacak. ve o kocaman kesimde birileri, ne var ki, sen ona ne dersen de, tankın önüne yatabiliyor. sen bir tankı durdurmak için önüne yatamıyorsan, onun neden yatabildiğini olduğun yerden anlayamazsın zaten. sonuç olarak anlamak istemezken o adam bu feragatte bulunarak tercihine bilfiil katkıda bulunmuş olacak, sen evinden söylenirken bir bok yiyebiliyor olamayacaksın.

bir ülkenin bağımsızlığı ile o ülkenin insanının yurttaşlık bilinci, refahı ve gelişmişliği arasındaki bağlantıyı umursayaydın bu ülkede kimi insanlar babasının çiftliğindeymiş gibi at koşturamayacaktı zaten. başarıyı kendinden, kaybı başkasından bilme kültüründen geliyorsan evrim nezdinde kimi bakterinin mesela türümüzden daha başarılı oluşu garip gelebilir. ortalama uğruna çabalamazsan senin irtifa kaybetme riskin zaten hep olur. o ortalamayı oluşturan yığın kafayı tırlatana kadar tüm özgürlüğün. evet, sonuçta sen onun dudakları arasındasın, o senin değil. bu senin, bunu değştirmek de senin sorunun ve her ülke bu yollardan geçti. buradan geçmeden bir ileriki noktaya varamıyorsun. sana yarar sağlamayan şeylere 5 dk zaman vermek istemezken, günde bilmem kaç saat çalışan, hak etmediği şekilde borçlandırılmış, iki yakası bir araya gelemeyen, yarınını göremeyen insanın günü 40 saate falan çıkarıp kendini eğitmesini ve sonra seni anlamasını oturduğun yerden çekirdek çitleyerek beklemek tabii doğal gelir. o adamdan çok olduğunu, yaşadığın yerdeki oylama sistemini hep biliyordun? o adamın senin şartlarına kavuşamazsa böyle kalacağını da? eee?

ayrıca bir fark var. o adamlardan sorunda bahsi geçen yapması gerektiğini düşündüğü şeyi yaptı, "şunun olması gerekir, ben de o zaman bunu göze alırım" dedi.


bu konuda bence ikiyüzlülüklerin sayısı çok fazla. insanlar atom bombasını kullanabilen beyinden bir seri katilden tiksindiği kadar tiksinmedikçe sorunumuz var mesela. o acınan adamlar insanları keklik avlar gibi taradı. türlü yalan atılarak hapse atılan askerler hak ediyordu da, onları oraya atan cemaatin seksi katilleri acınası oldu. sokaktakileri haklı göstermeye çalışmıyorum; evet o katillerin yaptıkları tüyler ürpertici ve o naralar insana umutsuzluk veriyor ve umursama seviyesinin korkuyla değişmesi de ikiyüzlülük değil. ama korktuğun an umursanmayı beklemek biraz öyle. aman neyse ya, bitmez.
0
godoşu beklerken
(20.07.16)
(20)

hırsız çalışan :/

tolga asp
şirkette 60-70 yaşlarında bir mutfakçımız var yemek ve çay servisi yapan, işçiler sürekli bana bunu ihbar ediyordu ama gözümle görmediğim için duymazdan geliyordum. birkaç kere suçüstü yaptım ve gelen yemeklerin bir kısmını ayırıp evine götürdüğünü gördüm (daha işçiler yemek yemeden evine götüreceği
şirkette 60-70 yaşlarında bir mutfakçımız var yemek ve çay servisi yapan, işçiler sürekli bana bunu ihbar ediyordu ama gözümle görmediğim için duymazdan geliyordum. birkaç kere suçüstü yaptım ve gelen yemeklerin bir kısmını ayırıp evine götürdüğünü gördüm (daha işçiler yemek yemeden evine götüreceği payı ayırıyor, yemek saatinde işçilere yemek yetmeyince catering firması eksik göndermiş diyor, bizde boş yere defalarca kavga ettik yemek firmasıyla). neyse bunu yakaladıktan sonra oturup konuştuk, bir daha yapmıcam dedi ama yapmaya devam etti, görmezden geldim.

bugün iş çıkışı kadın önümde yürürken gözüm açık olan çantasına ilişti, içinde tuvalet kağıdı vardı. şirketteki tuvalet kağıtlarını rulo rulo eve götürüyor. ihtiyacı var desem değil, günde paket paket sigara içiyor, 30 yaşında oğlu öyle evde yatıyor, ihtiyacı olsa gider çalışır adam yüksek lisanslı donanımlı herif.

bunlar benim gördüklerim, daha görmediğim neler vardır allah bilir. bende bu konularda aşırı titizim, şirketin kürdanını dahi şirket dışına çıkarmam, kul hakkına girmek istemem. ben böyle düşünen biri olunca bu kadının çalıp çırptıklarını hazmedemiyorum. bütün gün düşünüp durdum bir insan nasıl bu kadar rahat olabilir diye. hayır kadın bir de namaz falan kıldığını iddia ediyor.

yarın genel müdüre durumu anlatıp kadını işten attırmayı düşünüyorum, o kadar konuştuk ettik ama düzelmedi, göz yumulacak bir şey de değil ama yinede tereddüt ediyorum, ekmekle oynamasak mı yoksa zaten kadın haketmiş gitsin başka iş bulsun mu?

not: şirkette bu tür alt konularda sorumlu benim, o yüzden bu kadar takıyorum. sesimi çıkarmasam patronun ruhu bile duymaz ama sonuçta ortada hırsızlık var.
0
tolga asp
(19.07.16)
ihbar et.
0
sutlu nescafe
(19.07.16)
Tutanak tutun, tutanakta taniklar da olsun .yine tutanaklarda daha onceden cok defa ihbar aldığınızi bunun üzerine uyaridiginizi ama duzelme olmadığına deginin .
0
cabiday
(19.07.16)
uyarılara rağmen sizi salak yerine koyuyorsa kırmadan işten çıkarın.
0
ruhen hastayim ben
(19.07.16)
kürdan çıkartmayacak kadar dikkatliysen ve bu konu senin sorumluluğundaysa gerekeni yap. tereddüt etme. uyarı da yapmışsın. başkasının hakkını çalıyor sonuçta sen de ortak oluyorsun işe sessiz kalarak.
0
nickimin hakkini veremedim
(19.07.16)
Is sahibi olmak bu kadar issizlik varken kolay degil. Bence elindekinin degerini bilmeliydi. Yaptigi hos degil, ustune de nankorluk bence yani.

Birakin, isten cikarilsin.
0
kuehles blondes
(19.07.16)
kimse kimsenin ekmeğiyle oynamaz, şu zihniyetten artık vazgeçilse keşke..

o kadın yaparken kendi ekmeğiyle oynamış olmuyor da, siz göz yummak istemeyince (ki sessiz kalmak olaya ortak olmak demektir malum) mi onun ekmeğiyle oynamış oluyorsunuz?
0
holy diver
(19.07.16)
Polise de bildirin bence.
0
la rana
(19.07.16)
bence yine bi konuşup araştırın. hırsızlık hiç doğru değil ama yemek çalıyorsa belki başka bir durumu vardır.
0
tute
(19.07.16)
zamaninda babamin mesai arkadaslarindan bir tanesi oyleydi. adam bir de incirlik havaustunde calisiyordu, maasi falan iyiydi. surekli bir seyler caliyordu. arkadaslari uyariyordu, ama yine hirsizliga devam ediyordu. Kaybolan esyalar, amerikalilarin dikkatini cekmis. bir gun, nizamiyede, isten cikarken servis aracini durduruyorlar. arama yapiliyor, adamin cantasindan 4-5 dolarlik bir mouse cikiyor. 4-5 dolarlik sey yuzunden, isinden tazminatsiz kovuldu. hirsiz damgasini yedi, evini satti ve karisi ailesi terk etti. sonu pek iyi bitmedi.

sizin hirsiz icin, patronlarin bunu koseye cekip kendine ceki duzen vermezsen tazminatsiz atariz demesi lazim. o zaman tutusur.

darisi bascalanin basina artik.
0
ubi dubium ibi libertas
(19.07.16)
bence cok beklemissiniz, merhametten maraz dogar, hata hakki en fazla birdir, ikinci defa yapilan ayni yondeki davranis ile artik aliskanlik olmus demektir, ucuncuyu hic beklememek lazim. ben patron olsam sizi bile isten cikarmayi dusunurum, adam malini ve personelini size emanet etmis, siz de koruyamamissiniz, ahlaksiz insanlarin is yerinde barinmasina izin vermissiniz. ozet olarak, gorevinizi yerine getirmemissiniz. siz o kadina soruyorsunuz, ben ise size soruyorum, bu ne rahatlik? elalemin malini niye baskalarinin yagmalamasina izin veriyorsunuz?
0
mavicorap
(19.07.16)
Kadin calarken vicdan yapmiyo sen ihbar ederken vicdan yapiyosun kardesim. Acima.
0
only the strong survive
(19.07.16)
Acıma. Kadın göz göre göre yapmaya devam ediyor, uyarıyı sallamıyor. Yarın öbür gün başkasının başı yanabilir bu konuda.
0
ontheroad
(19.07.16)
eğer önceki uyarılarında aksi halin ne olduğunu anlatmadıysan bence ikiniz bir kez daha konuşun. sen bunu güzel bir dille aktar, kadının anladığından emin ol.

bir daha yaparsa günah senden gitmiş olur.
0
godoşu beklerken
(19.07.16)
Bunlar cahil insanlar belki ondan, belki çalma hastalığı falan var (ki hastalık varsa durduramazsın zaten) küçük hesaplarla yaşayan garip insanlar.

Hocam sen şans vermişsin olmamış... üstlerine isim vermeden önce üstlerinin de bir şans vermesini iste, olay senden çıksın.

Yine devam ederse muhattap olmazsın, fişini üstlerin keser.
0
arph
(19.07.16)
abi hala "ekmeğiyle oynamasak mı" diye nasıl düşünebiliyorsunuz, ben bu zihniyeti hiç anlamıyorum ya. bak birisi muhtaçtır, istemeye çekiniyordur ve içinde bulunduğu durumun bir neticesi olarak çalar, bir dolap çevirir. buna ses etmemeyi tercih edebilirsin. oturup konuşursun, hani mesela "bizde bundan çok var, ihtiyacın varsa çekinme söyle, biz sağlayalım sana, ne çalıyosuna q" diyebilecek bir pozisyondasındır, yardım edersin ve o kişi de efendi gibi özrünü dileyip çalmayı bırakır. ona tamam ama bu çok başka bir şey ya. hayır rulo rulo tuvalet kağıdı çalmak ne bir kere, ne kadar kazandırdığından bağımsız olarak, çalışan ve geliri olan hangi insan "ihtiyaçtan" tuvalet kağıdı çalar?

bence bu şahsın psikolojik sorunları var ve kendisi kleptoman. aksi takdirde durumu benim aklım almıyor açıkçası, yani bir insan hangi geçerli sebeple tuvalet kağıdı rulosu götürür, bilemiyorum. ben çok iyiyim, çok duyarlıyım dersen karşına al ve eğer sorun kleptomaniyse tedavi görmesi gerektiğini, aksi takdirde uzaklaştırılacağını söyle. bu tip durumların çekinmesi, utanması olmaz. göz göre göre hırsızlık yapan kadın utanmıyor da sen mi utanacaksın uyarmaktan, gerekiyorsa tedavi görmesini istemekten? yok baktın olmuyor, vurun tekmeyi gitsin terbiyesiz. kaldı ki bence hiç öyle tedavi mevzuuna falan da girmeden direkt şutlayabilirsiniz, daha önce uyarmışsınız zaten.
0
der meister
(19.07.16)
hirsizlik bir yerden sonra hastaliga donusebiliyor. yani o heyecan adrenalin bagimliliga donusuyor, o kadar tuvalet kagidini kim calar allah askina.

kov gitsin.
0
baldur2
(19.07.16)
İhtiyacı olduğundan değil öyle insanların düşünme şekli şirketin malı deniz yemeyen domuz şeklinde. Bizim sitede cateringde çalışan bir kadın vardı. Durumları da iyiydi ama her gün kocaman poşetlerle eve gelir binaya dağıtırdı o yemekleri.
0
jazzabel
(19.07.16)
para değilse hesaplarda çıkmaz o seni tedirgin ediyosa, hele ki sorumlu sensen.
kadının yaptığını bir süre yapmıştım çalıştığım bir yerde, sırf işyerinden ve çalışma şartlarına nefretimden ve o işe o dönem mecbur olmamdan ötürü.
sen üstüne gittikçe nefretini artırırsın başka bir işe de yaramaz.
kadının yaptığının hırsızlık bile değil bir çeşit intikam.
0
dafaisss
(19.07.16)
Acımayın, kovun gitsin.
0
chitosan
(19.07.16)
Ya bunu yapan kadının yaşı bayağı büyük. Bu kadın burada anlatılan tipik hırsızsa bana öyle geliyor ki 70 yaşında çalışmamanın bir yolunu da bulurdu. Oğlu donanımlı olsa bile belalı olabilir, laf dinlemiyordur vs.70'inde bunları birilerine anlatmak ağır geliyor olabilir. Açıklamaların sonu yok, doğru. Kaldı ki yalan söylese anlamayabilirsin. Ama kadının yaptığı siciline işlenecek şekilde bir işten çıkarma olursa ve kadın bunu anlamamışsa, üstüne bir de gerçekten bahsetmek istemediği bir durum varsa belki son kez ve net bir şekilde, önünü sonunu anlatarak konuşmayı, işten çıkaracaksan da sana söylediklerine bağlı olarak durumu sicile not düşerek veya düşmeyerek çıkarmayı tercih edersin belki. Yani kadının yaşı bana da garip bir durum olduğunu düşündürdü.
0
godoşu beklerken
(19.07.16)
(22)

Korkuyor musunuz? Korkmalı miyiz?

fraise
Ben 3 gündür ciddi ciddi korkuyorum. En son dün kızılay'in göbeğinde zikir çekenlerin videosunu izledikten sonra daha cok korktum. Biraz aşağıya inince Malatya'da alevi mahallesi basanlar olmuş onu da gördüm, iyice korktum. Askerlere yapilanlar malum.Şu anda Türkiye'de değilim, 2 haftaya döneceğim.
Ben 3 gündür ciddi ciddi korkuyorum. En son dün kızılay'in göbeğinde zikir çekenlerin videosunu izledikten sonra daha cok korktum. Biraz aşağıya inince Malatya'da alevi mahallesi basanlar olmuş onu da gördüm, iyice korktum. Askerlere yapilanlar malum.Şu anda Türkiye'de değilim, 2 haftaya döneceğim. Nasıl döneceğimi düşünüyorum.

O kadar video goruntusunden sonra bizi oldürebilecek potansiyel olduğunu, sayılarının hiç de az olmadığını dusunmeye başladım. Istanbul'da yaşıyorum; sokak ortasında bana saldırırlar mi acaba diyorum.

Üstelik kendimi koruyabilecek biri de değilim. Ne yapmak gerek böyle bir durumda? 10 kişi gelse ortada polis de yok zaten, adamlar iyice cesaret kazanmaya başladı. Selalarla, ezanlarla gaz veriyorlar resmen. Kısacası korkuyor musunuz? Korkmalı miyiz?
0
fraise
(18.07.16)
korkmamalıyız. ama ülkede aklı selim insanların mevcudu azınlığa düştü, böyle giderse silinip gidecek. 10 sene sonra yaşanacak bir ülke olmaktan tamamen çıkar. suriyeliler ve çomarlar işbirliği ile.
0
cekilmis gayfe
(18.07.16)
ne yapıyorsunuz ki sokak ortasında size saldırmalarına sebep olacak?

edit: ilk anda bir aykırılık yaptığınız için bu soruyu sorduğunuzu, sorunun içerisinde bir eksiklik olduğunu düşündüğüm için sormuştum ama ne zekamız kalmış ne yalakalığımız.

ha ayrıca bu adamlar yıllardır içimizde bugün yaptıkları da yeni değil. onlarla yaşamayı öğrenemediyseniz ve daha yeni korkmaya başlıyorsanız bir şey diyemem elbette.

(bkz: çocukları pistten alalım)
0
islergucler2
(18.07.16)
çok rahatım
0
giggs
(18.07.16)
Iki gecedir tekbirlerle gazı mahallesine girmeye çalışıyorlar. Polis de arkalarında, çatışma halindeler. Adamların gözü öyle bu dönmüş ki polisin giremediği mahalleye polisle girmeye çalışıyorlar, öyle bi cesaret aldilar son olaylardan yani. Reislerinin meşhur sözüyle "Siz kimsiniz ya?" Ya, var ya öyle bi biber gazı sıkıyorlar ki, gazı mahallesinin epey dışında olmamıza rağmen dün eve dönerken ağzım burnum yamuldu. Ki her haftasonu biber gazı atarlar buralara, alışkınız ama bu seferki farklıydı. Gezide dibime düşen biber gazı kapsulunden sonra bu kadar fena olmuştum. Zaten otobüsler de girmiyor mahalleye, dağın başında bırakıyorlar. Kırk de yürüyüp bir de o biber gazına maruz kalınca kendimi eve nasıl attım bilmiyorum. Resmen ağlayarak uyudum. Yani ben korkuyorum, tedirginim.
0
damdanakan
(18.07.16)
@islergucler otelde duran insanlar yakılmayı hak etmek için ne yaptı? yolunda yürüyen kadınlar BAŞLARININ AÇIK OLMASI DIŞINDA, orospu damgası yiyecek ne yaptılar? troll falansan bilmiyorum tabii, denk gelmedim sana daha önce. ama ciddi ciddi soruyorsan bunu, zekandan şüphe ederim.
0
piremses
(18.07.16)
Şu aşamada korkmanızı gerektirecek bir durum yok. Bir hafta sonra ortalık durulur.

Amaç sağa sola saldırmak değil, polis, savcı, hakim vs. görevden almak. Bnlar bitince ortalık durulur.
0
kartallar yuksek ucar
(18.07.16)
zerre korkmuyorum ama böyle olaylar yüzünden daha çok mutsuzluğa sürükleniyoruz o koyuyor. bizim acilen eğlence kültürümüzü geliştirmemiz lazım. toplumumuzun buna ihtiyacı var. tepedekilerin rant kavgası biz zavallıların boş beleş uğraş malzemesi oluyor.
0
for day to break
(18.07.16)
İşlergüçler; daha cumartesi günü moda'da oturup içki içenlere saldirdilar. Ramazanda olanlar malum. Yukarda biri daha yazmış; madimak'takıler ne yapmıştı? Aldıkları gazla her an her şeyi yapabilirler gibi geliyor.
0
🌸fraise
(18.07.16)
Ben korkuyorum. Milli bilinç, aidiyet, ortak kültür falan hissim bir süredir yok. İnsanca yaşamak için elimden geleni yaparım. Tek bir hayat olduğuna inanıyorum onda da burada ne olacağı belirsiz yaşamaktansa alplerde inek sağarım.

Bu öfkeli gençleri de keşke suriye ve doğuya yönlendirseler de çıplak tanka kafa atanlar oralara huzur getirse.

Amaç dışı yapılan her şey beni ürküttü bu olayda.
0
bir ileti paylastim
(18.07.16)
hep korkuyordum, hala korkuyorum. sadece kendim için değil herkes için. hele şimdi ilk ne zaman kimin yüzüne kezzap atılacak, kim nerede tecavüze uğrayacak, kim taşlanacak, kim bıçaklanacak bilemiyorum. açıkçası geniş terör saldırılarından korktuğumdan daha fazla korkuyorum ben metrobüste yanımda duran adamdan, çünkü o adam amaçsızca saldırgan. kime nerede ne yapacağı belli değil ve onu durduracak hiçbir şey yok.
0
freya
(18.07.16)
ben korkmuyorum, 1-2 haftaya bu ortada gezinen dangalakların hepsi inlerine çekilir.
0
ambrosia
(18.07.16)
korkuyorum, 5 sene içerisinde kendilerinden görmedikleri hiç kimseyi yaşatmayacaklar açık ve net. Nasıl cesaret aldılarsa Moda sahilinde içki içen insanlara saldırabiliyorlar. Yarın bir gün gittiğim müzik festivalinde sırf içki içiliyor diye linç edilmeyeceğimin garantisini kim verebilir (ki ben içki tüketmediğim halde orada gayet güzel linç edilebilirim). Daha önceki olaylara bakın son olaylara bakın. Biri "vatandaş ruhsatlı silah alsın" diyor, öbürü "idamı halkımız istiyorsa değerlendireceğiz" diyor. Sokak ortasında birini vursalar "darbeciydi" diyecekler. Olmazsa yargılayıp asıp "vatan haini" diyecekler peki buna kim engel olacak, hiç kimse.
0
bartholomew87
(18.07.16)
olaylardan ucu gelip bize dayanıncaya dek korkmamışsak, bugün de korkmamamız doğru olur sanırım.

ya da bize dayanmasını beklememeyi öğrenmeyişten mi korksak.

menemen, maraş, sivas, 77 mayısı, 80 darbesi vs. bu insanlar hep vardı. belki de yoklarmış gibi yaparsak yeniden, korkmayız?

yani eskiden korkmalıyız deyince kimse sallamıyordu. şimdi niye sallasınlar. korkmalıyız demeyi gereksiz buluyorum.

her korkunç olay arefesinde korkulmalık bir olay geliyor dendiğinde sallamayan insanlar o kadar çok oldu ki ve bu insanlar okuyan kesimdendi, ben yeterince yalnız hissettim ve korktum. kendi adıma cevaplayacak olursam korkunun ecele faydası yok. bir şeyleri engellemeye çalışmak veya çalışmamaktan bahsedebilirim ancak.
0
godoşu beklerken
(18.07.16)
Vallahi ben olaylar yasandigi anda 2000 kusur km otede yasamama ragmen korktum. Ki cok siyasetle falan ilgilenme. Vatan, millet hak getire. Darbe girisimi de mmaalesef darbe kadar kotu etki birakacaktir gelecekte diye dusunuyorum.

21.yy bunu dusunecek bu kadar salak adam varmis demekki tr'de, bu uzucu. gaza gelen eskiyalar ayri bir dava zaten.
0
cinsiikinoktaustustesapik
(18.07.16)
Sour, onu ben çok uzun zamandır söylüyorum zaten. En basiti herhangi bir toplu taşıma aracına binince sinir hastasi olup iniyorum. Her seferinde bir olay.

Godosu beklerken'in de dediği gibi bu adamlar hep var biliyorum ama bu kadar akın akın meydanlari dolduracak kadar çok olduklarını dusunmemistim hiç.
0
🌸fraise
(18.07.16)
korkuyorum. yarın kardeşimle biralarımızı içip çimenlerde kitap okuyacaktık. gidip gitmeme konusunda tereddüt ediyorum ben.
0
ruhen hastayim ben
(18.07.16)
Bir insanı gerçek haliyle tanımak istiyorsanız, ona yetki verin. Abraham Lincoln

ne korkucam aq. asıl şimdi gördük ne kadar korkak bir kitle olduklarını. bunlar anca yere düşene vurabilecek kadar cesaretliler.
0
yons
(18.07.16)
Ufaktan bir korku var giderek daha cüretkar oldukları için. Potansiyellerini zaten biliyoruz da sahada görünce başka oluyor.

Silahlanmayı düşünüyorum. Bir av tüfeği, bir de tabanca. 4 kişiyiz evde ona göre almaya ikna etmeyi deniyorum ailemi. Bulunduran ruhsatı alıp ikamet ettiğim adreste tutmak istiyorum. Sokakta ise yapacak bir şey yok.

Tabii bu fikir bir iki senedir aklımda var. Sen son 3 gün üzerine sormuşsun.
0
nawar
(18.07.16)
Siz en kolay yönlendirilebilecek kitledesiniz maalesef. Tamamen medya nın yönetimi altındasınız. Zikir çekenden niye korkulur ki? Bana komik geliyor. O tiplerin zararı kendine. Hatta en az korkulacak kitle bu ülkede sakallı sarıklı şalvarlı kitle bence. Ama adamların isid algısı var ne yazık ki. Malatya olayının yalan olduğu ortaya çıktı. Moda da ne olduğunu bilmiyoruz. Öyle içki içenlere saldırdılar çok basit geliyor bana. Moda'da içki içmeyen yok. 30 yıldır höt diyeni görmedim moda da ne bana ne arkadaşlarıma içerken. Askerin boğazını kesenleri eleştiren kitle savcının kafasına silah dayatıp öldürenleir alkışlayan kişiler. Vahşinin sağı solu dini olmaz bence. Tecavüzün en fazla olduğu ülkelerin başında Japonya geliyor. Hani başıma bir şey gelir mi diyorsun ya Türkiye de tehlike 1 se Japonya da 10. Hiçbir aile kızını tek başına dışarı yollamak istemiyor.
Yani cevabım burası ben korkmuyorum. Ama kalabalık bir kitlenin karşısına geçip küfür de etmem.
0
aklimdakisorular
(18.07.16)
Çocuğum var ve korkuyorum, endişeleniyorum, umutsuzum elbette. O olmasaydı bu kadar olmazdı.
0
franz kafka
(18.07.16)
En kolay yonlendirilecek kitle değiliz. Her okudugumuza inanmiyoruz, once arastiriyoruz. Malatya'da olanlar yalan filan değilmiş. Resimler göruntuler var. Enistemin ailesi malatya'da. Onlar arayıp söylemiş olanları.


Ben baskentin ortasında darbe protestosu diye çıkıp zikir çekmeye kalkan kitleden korkarım. Amaçları başka çünkü.

Zamanında onlarca olay yaşandı bu ülkede. Böyle bir kitle var, potansiyelleri var. Şimdi de çıkıp meydanlarda gösteriyorlar bunu.
0
🌸fraise
(18.07.16)
açıkçası pek korkmuyorum
yazılmış ama önceden bu grup vardı hala var
sadece gaza geldiler ve meydana çıktılar,
bisüre sonra eski boktanlığına dönecek bence hayat.
0
basond
(18.07.16)
(29)

15 Temmuz 2016 Cuma gününden sonra hayatınız değişti mi?

loveinaflipbook
hayata genel bakış açınız da dahil olmak üzere, şu an yaşadığınız hayata dair hisleriniz, planlarınız veya hayatınızın kendisi değişti mi?ben şahsen birden çok aşırı depresif bir moda girdim keskin bir şekilde. halbu ki 2 haftalık izinimden daha bugün yeni döndüm (gerçi bunun da etkisi olabilir tabi
hayata genel bakış açınız da dahil olmak üzere, şu an yaşadığınız hayata dair hisleriniz, planlarınız veya hayatınızın kendisi değişti mi?


ben şahsen birden çok aşırı depresif bir moda girdim keskin bir şekilde. halbu ki 2 haftalık izinimden daha bugün yeni döndüm (gerçi bunun da etkisi olabilir tabii ama hepsi bu değildir). majör depresyon belirtileri göstermeye başladım okuduğum ve anladığım kadarıyla. artık hiçbir şey güzel olmayacakmış gibi geliyor. ne çalışasım var, ne eve gidesim, ne de başka bir şey yapasım. geleceğe dair bütün planlarımı sorgulamaya başladım, buradaki hayatımı tamamen bırakıp kaçasım, alakasız bir ülkede çöpçülük, pompacılık, bahçıvanlık, uşaklık, kapıcılık, çiftçilik vs yapasım var...


not: genelde TR sınırları dahilinde yaşayanlar için soruyorum. yurtdışında yaşayanlar da yazabilirler ama belirtirlerse sevinirim.

teşekkürler, süper pazartesiler.
0
loveinaflipbook
(18.07.16)
ben de acayip ümitsizim. iç savaşın ne zaman çıkacağını düşünmeye başladım
0
genc irisi
(18.07.16)
hayır, değişmedi. yıllardır aynı. herhangi bir fark yok.
0
babilbaligi
(18.07.16)
benim değişmedi, zaten nefret ediyordum ülkeden ama sinirlerim biraz daha oynadı.
Mutluluk verici şekilde eşim biraz değişti, genelde benim gibi düşünse de yurtdışına yerleşmeye mırın kırın ediyordu, şimdi kendi araştırıyor.
0
whoosie
(18.07.16)
hayatım bitti.
0
tchuck
(18.07.16)
Mutsuzduk, ümidimiz azdı, travma üzerine travma yaşadığımız için zaten ülke hakkında iç açıcı düşüncelere ve hislere sahip değildik ancak cuma akşamını unutamıyorum. Sonrasında yaşananları unutamıyorum. Tek yatamıyorum mesela. Ölümden korkmuyorum ama o sesler, o patlamalar, silah sesleri. Doğu'da o çocuklar bu seslerle nasıl yaşamayı başarıyor diye soruyorum kendime. Beyin algılamadığı şeyi garipsiyor. Yanlışlıkla görmek durumunda kaldığım +18'lik görüntüleri silemiyorum aklımdan. Uzun zamandır panik bozukluk tedavimi sonlandırmıştık, artık anksiyete önleyici ilaçlar almıyordum, ruhen inanılmaz dengedeydim ancak cuma akşamı sonrası ruh halinden ziyade beyinde algılar değişti. Dilim çok uyuştu mesela iki günde. Sigara içtim. Ağlama nöbetlerim oldu. Konuşurken toparlayamıyorum mesela ifade etmek istediklerimi. Kopuk kopuk anlattığımı fark ettim. Dün akşam Kadıköy'de alalen tacize uğradım. Yardım çığlığıma kimse tepki vermedi. İnsan olarak nasıl bu kadar kaybettik sorusunu çözümleyemiyor beynim. Kalbim acıyor. Belki bu cevabımı sonrasında silerim. Şu an sadece paylaşmak istedim. Bilmiyorum bu toplumsal travmayı nasıl atlatırız. Zihinlerden o görüntüleri nasıl sileriz.
0
dessy
(18.07.16)
hemen hemen aynı durumlar.
ülkeyi belirledik şu an gitmek için nasıl bir yol izlenmeli diye düşünüyoruz.
mesele şu ki umudumuzu kaybettik.
pembe tablo çizenlerin bu ülkede kalarak o pembeliği yaşamalarında sakınca görmüyorum.
böyle bozuk bir düzen olamaz.
tarakkürek konuşan kimseye cevap verme hissi ve onların anlattıklarından rahatsız olma hissi artık kayboldu.
şimdi millet; he oralarda sizi bekliyordu diyecekler, ama son yıllarda çevremdeki insanlarda yurtdışına gidenlerin oranı ciddi sayılara geldi. on yıl sonra akrabalarım yurt dışında daha kalabalık olacak bu gidişle.
babam ve annem bile gitmeye hazır.
kimse de ne huzur ne yatırım/çalışma isteği ne de sağlıklı bir psikoloji kalmadı.
bu arada ailece eğitim düzeyi ve geliri iyi, yurtdışını özellikle avrupayı gezmiş görmüş insanlarız. gitmeyi herkes buruk bir şekilde istemekte.
ülkenin şu durumunda fakir olup mutlu olanları anlayamıyorum.
0
seyduna6687
(18.07.16)
Korkuyorum. Onun dışında olayla ilgili yapılan yorumları okurken kendimi keseck kıvama geldim. Gezide kendimi çok yakın hissettiğim "aydın" kesimin akp'li "çomar" tayfayla beyinsizlikte yarışacak düzeyde olduğunu gördüm. Ülkeyi terk etmeme 2-3 sene var. Bu süre içinde iç savaş çıkmasından korkuyorum.
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(18.07.16)
evimin önünden 3 gün boyunca tekbir getirip silah atarak sabahlara kadar korna çalan tipler tüm yaşam enerjimi sömürdü bitirdi. ek olarak umutsuzluk, korku, karamsarlık ve isteksizlik duyuyorum. bu ülkede gelecek planı yapmalık ortam yok, yurtdışına gitmek için çabalamak ise enerji, umut ve istek gerektiriyor.
0
passive aggressive
(18.07.16)
Hep bir umudum vardı, kitabı kapatmayalım, hallolacak, düzelecek, güzel günler ileride diyebilecek bir şey bulabiliyordum. Bu iki gün o umut kırıntılarını aldı götürdü. Dipten gelen bir mutsuzluk dahası umutsuzluk içindeyim. Ne yapacağımı bilmiyorum.
0
amelie poulain
(18.07.16)
keşke değişse, hayatımın değişime o kadar çok ihtiyacı var ki. öyle ki; değişimin nerden nasıl geleceğini bile önemseyesim olmuyor bazen. şaka bir yana bence darbeyi fazla abartıyorlar, biz sıradan insanlara pek bir şey olmaz. bir sosyoloji kitabında okumuştum en büyük dünya savaşlarında bile halkın hayatı rutin devam etmiş, yemiş, içmiş sevişmiş, üremişler. önceden bin türlü zorluklarla baş ederek işten eve evden işe gidiyorduk, yine öyle olacağız.
0
for day to break
(18.07.16)
Benim kafam çok karıştı, hiç güvende hissetmiyorum kendimi.
Belki ben biraz abartıyorum ama ulan sen açıksın, vay bu kıyafet ne diye kuytu bi yere çekilip önce tecavüze uğrayıp sonra öldürüleceğim günler çok uzak değilmiş gibi geliyor.

Ankara'dayım, buradan ayrılmak istiyorum. Kendimi hiç güvende hissetmiyorum. Markete bile giderken tedirginim. Böyle yaşanmaz. Yaşadığım hayatı, yaşadığım yeri, işimi toptan sorgulamaya başladım. Yurt dışına asla gitmek istemeyen biriyim acaba mı demeye başladım.

Onun ötesinde bütün memleketin akıbeti ne olacak endişe içerisindeyim. Dev bir bilinmezlik ortamının içerisindeyiz. Çok korkunç her şey.

Yine de olan bitenden hemen sıyrılıp normal hayatına dönemeyen siz gibi insanların olduğunu görmek beni nedense sevindiriyor.
0
buff
(18.07.16)
Şu işidçi tiplerden daha fazla korkmaya başladım. Bu ülkede iyi bir şeyler olabileceğine dair umutlarım tükendi. Daha kötüsünün geleceğini düşünüyorum, bunlar iyi günlerimiz.
Kısa etek giydiğimiz için, sevgilimizin elini tuttuğumuz için, alkol aldığımız için dövüleceğimiz günleri bekliyorum.
Şimdiye kadar 2 kere başka bir ülkede yaşama fırsatım oldu. Cesaret edemedim, buralardan kopamadım. Şimdi çok pişmanım.
0
peggy
(18.07.16)
bir gecede herşeyin değişebileceğini öğrendik. Cuma gece o uçak ve silah sesleri bomba sesleri çok fenaydı. suriyelilere her zaman karşı olan biriydim ama bir an düşündüm savaş çıksa ne yaparız ? suriye'de herkes dilenci değildi sonuçta işi gücü kariyeri parası eşyaları evi olan insanlardı.
savaş olsa benim işimin paramın eşyalarımın evimin ne kadar anlamsız olacağını düşündüm. neyse ki olmadı herkesin herşeyini kaybetme noktasına yaklaştığı bir gece geçirdik .tanıdığım herkes mutsuz ve bezgin bıkkın. tatil planları konuşmaları yok bugün işyerimde .kolay unutulmaz ve etkisi silinmez gibi geliyor bana .
0
devilone
(18.07.16)
nefretim ve tepkim bakiydi zaten de kafam çok karıştı. bu kitleye karşı dikbaşlılık yapabiliyordum, düşündüğümü söylüyordum ama artık söyleyemem galiba. askerin kafasını kesen beni keser bir kuytuya atar, nasılsa hiçbir şey olmuyor. adamların cinayet videosu var ya, ötesi yok yani.
0
piremses
(18.07.16)
bir kez daha akıllara (bkz: türkiye'den siktir olup gitmek) geldi.

biz arkadaşlarım ile dışarıdaydık, darbeler konusunda bilgi sahibi olduğumuzdan saçma gelmişti ilk başta, kısa sürede biteceğini düşündük ama barbar sürüsünü hesaba bile katmamıştık. kolay kolay umudunu kaybeden bir insan değilim, güleçliğimden ödün vermeyeceğim de, ama başta da dediğim gibi sürekli akıllara gelen başıma gelecek galiba, ilk defa bir araştırmaya girdim, ecnebistanda yaşamayı bırak vatandaşı olmak için direkt, önümüzdeki bir kaç yıla aslıma döneceğim gibi duruyor.

kötü görüntülere bakmıyorum, genelde haber okumuyorum, sosyal medya hesabım yok, pervasız bir insan değilim, bu olanlar takmıyor hiç değilim, sadece bana etkilerini minimize ediyorum. (öneririm)
0
Apocalypse
(18.07.16)
Artık umut olduğunu düşünmüyorum. Türkiye'de ne oluyorsa "iki ucu bokluk değnek" usulü oluyor her şartta bize kötü oluyor. Bundan sonra İslam Cumhuriyeti mi kurulur, bu şekilde devam ederiz ama yabancı ülkelerden boykot mu yeriz(yayınlanacak wikileaks belgeleri), insanlar daha da kutuplaşır ve iç savaş mı çıkar(Allah korusun) bilemiyorum. Yurtdışındaki arkadaşlarıma bakıyorum zaten pek politikayla ilgileri yok, şu an tek dertleri pokemon go ve kültür aktiviteleri vs vs. Biz çok saçma şeylerle hayatımızı mahvediyoruz/geçiriyoruz. Ha tüm bunlar olmasa bile sırf iş bulmak iş hayatı, aşk hayatı evlilik durumları falan yeterince zor onlarda bile çok geriden geliyoruz. İngiltere'de asgari ücretle çalışan bir baristonun alım gücü burada "başlangıç için iyi para ya" dediğin maaştan daha iyi belki de.

Zaten akademik kariyer gibi bir yola girdim, yurtdışını deneyebilirim ki geçen yıl ingiltere'de master yapıp döndüm. Ortam böyle olsaydı belki dönmemek için deli gibi uğraşırım. Orada da aile faktörü işin içine giriyor. Ailemi de yanımda götüremezsem yine aklım burada kalacak. Yavaş yavaş Suriyeli modunda giriyoruz hazır olun tek farkımız dil bilmemiz biraz daha eğitimli olmamız belki.
0
rodriguez2
(18.07.16)
benim için değişen bir şey olmadı.
0
nrmnm
(18.07.16)
hayır değişmedi.

ülkeden %91 tiksiniyosam, artık %93 tiksiniyorum. ufak bi artış oldu yani sadece. ümidimi kaybedeli yıllar olduğu için artık öyle büyük yıkımlar yaşamıyorum, geyiğe vuruyorum hatta.
0
sir gawain
(18.07.16)
@buff +1 ben de giyimimden ötürü korkmaya başladım. kalkıp da bikiniyle çıkmıyorum halbuki sokağa. sırf başım açık diye ötekileştirileceğimi düşünüyorum. en çok ağrıma giden de hayatlarında hiçbir başarısı olmayan, bilimi bırak iki satır takvim yaprağı okumamış adamların kendilerini bir halt zannetmesi. bu insanlara baştakilerden daha çok kızıyorum. ama en büyük küfürleri bizi bu hale sokan, bu din bozuntusunu ortaya atan araplara ediyorum. benim de cumadan beri hayatımda çok şey değişti. artık kendi aileme bile tahammül edemediğimi fark ettim.
0
ruhen hastayim ben
(18.07.16)
Evet bazı konulardaki düşüncelerim ve değer yargılarım değişti.

2002 yılından beri vicdani retçiyim, Türkiye'de o dönemde bunu deklare etmiş çok az sayıdaki kadınlardan biriyim,evliyim, anneyim, ateistim, analitik, seküler düşünce tarzına sahip ve başkalarının siyasi ve dini görüşlerine saygısı olan biriyim.

Çocuklarımı herhangi bir dinin öğretilerine göre yetiştirmiyorum, yarın öbür gün biri anne ben Budist oldum, bir diğeri ben gayim derse asla yadırgamam, hayatlarına müdahale etmeden, desteğimi ve sevgimi olabildiğince hissettiririm.

Gel gelelim ayın 15 inden beri bende nelerin değiştiğine, her tür siyasi düşünceden buna Akp liler de dahil olmak üsere pek çok arkadaşım ve eşim dostum vardı (dostum zannettiklerim) ama bu süreçte gördüm ki, ellerine fırsat geçtiğinde, ben benim gibileri bozuk para gibi harcayacak potansiyele sahipler.

Hepsini hayatımdan çıkardım. Eşimle birlikte bir takım radikal kararlar aldık ve iş yaptığımız Akp liler de dahil olmak üzere ve eş dost akraba tanıdık hepsiyle iletişimimizi kestik. Anladık ki bu karakterdeki insanlar, bizim yaşam tarzımıza tahammül ediyorlarmış sadece.

Ohhh be rahatladım.
0
old possum
(18.07.16)
hayır.
bugüne kadar nasıldılarsa cuma gününden sonra da aynı. bizim gibi düşünmeyen %52 değişmedi. bugüne kadar onlar nasıldıysa cuma akşamından beri de aynılar.
kendilerini bir yalana inandırıp doyasıya eğleniyorlar ve bize de hayatı zehir ediyorlar.
0
rakicandir
(18.07.16)
Bir de konuşasım, paylaşasım var :( Sanırım içimdekileri paylaşmak istiyorum ancak herkesin derdi başından aşkın. Omuzlarına yük bindireceğim diye de anlatamıyorum.
0
dessy
(18.07.16)
hayata bakış açım, hislerim olumsuz yönde etkilendi. pek olumlu biri olmamama rağmen hem de. aklımdan selalar, tekbirler çıkmıyor. bunları dinlerken bu adamlar istese beni kıtır kıtır keser dedim. buna hayatımda ilk defa inandım. inancı ne olursa olsun bugüne dek inandığım güvendiğim herkese karşı artık temkinliyim. artık akşamları sokağa çıkmam mümkün değil, canım ne isterse onu giyiyordum, artık giymem. ortalıkta fikrimi özgürce ifade edemem. bunlar değişti yani. daha doğrudüzgün bilgi yokken etrafta sokağa çıkın dedi tayyip, çıktılar abi. evlerine girin derse bir gün, girerler. kapımı kapayınca huzurum vardı, artık yok.
0
evde liyakat kalmamis
(18.07.16)
hayır. o duruma çok evvel gelmiştim. özel hayatım da iyi gitmediğinden devreleri o zaman yaktıydım. daha yanacak devre var da... hayatla "başladın, bitirdim" noktasında uzlaşınca çok şey olmuyor...


beni durumu yorumlayan insanlar ve yorumları bunalttı hep. kendimi asıl onlardan korumaya çalışıyorum

-falan filan olacak
- ahaha komplocu seni gıdıaa
(oluyor tıs yok)

bu durum x 1 milyon

bu ülke kontrol edilmeyen conjecture'lar diyarı. yüz kere yanlış konuşma hakkı var insanların. olacaklar -onlar her ne ise her karar aşamasında yeni patikalar açılıyor veya olasılıklar değişiyor- yine olacak ve bu gerçek -sonsuz yanlış yapma ve hiç dinlememe, umursamama hakkı- sabit olduğu için olacak.

o adamların zaten farkındaydım, anlıyor musun. mayınlar kaldırıldığından beri farkındaydım. etnikçi iyi polislerle bu kötü polisler o zamandan beri vardı, kuklalar hep vardı. hatta 11 eylülden sonra ismi değişeduran aynı terörist örgütlerin, besleme lejyonerlerin, berserkerların farkına varmamak için kör olmak gerekiyordu. bunları bırakalım gömme olduğu kanıtlanmış kanıtla uluorta ömür çürütüp insanları hasta ettiler cezaevlerinde. umursayan var mı? yok. o askerler 1980'dekiler ya, ondan o zaman umursamadı duyarlı millet. o kadar kolay mı? babamızın çiftliği mi? ulan, onu yapabilen bunu neden yapamasın a be kazkafa, ne engelliyor, orada adam ölmedi mi sanıyorsun? ya da o iki kesimin birbirinden farkı mı var sanıyorsun? dünyanın onca yerind ebunlar olurken masal mı sanıyordu insanlar? libya'da kaddafi'yi kazığa oturtanlar? onları da mı görmediniz? kadınların okuyabildiği falan şeriatla alakası olmayan ülkeye "arap baharı" ile neler oldu? havalı havalı herifler sniperlarına susturucu takarlerken pek yakışıklı, öldürüşleri çok estetik, bu mu fark? onlar bu bokları sıçıyorlar biz de o sıçtıklarının pembe olmasını mı bekliyoruz?

-anti abdci gafa sken komplocu seni.

ulan... ah ulan yemin ederim bıktım. eh dövünsün herkes, hepimiz ne halimiz varsa görelim.
0
godoşu beklerken
(18.07.16)
Ben şunu düşünüyorum, evet %52 lik kesim değişmedi, evet perşembenin gelişi çarşambadan belliydi belki ama bu kesim artık şundan iyice emin oldu, biz ve bizim gibileri yarın öbür gün, bir mekanda alkol alırken görünce istediği gibi linç edebilecek bu zaten zındıktı, allahsızdı deyip kesip doğrayabilecek ve karısına kızına bunlar mürted, karısı kızı bize helaldir deyip tacavüz edebilecek o gümbürtüde bizler kim vurduya gideceğiz. Onlara hiç bir şey olamayacak.

Çok mu ütopik ta da distopik mi demeliyim?
0
old possum
(18.07.16)
Ben yurtdışındayım. Belki fark edenler olmuştur ama şu birkaç gündür daha önce hiç olmadığı kadar sık yazıyorum buraya. Yurtdışında olmak insanı epey etkiliyormuş, onu anladım. İçini dökmek istiyorsun, çevrendekiler haftasonu etkinliklere gitmiş, keyfine bakmış...vs. Acır bir ifadeyle "ne oluyor Türkiye'de" diye sorular geliyor, anlatıyorsun. E çok iyi anlayamıyorlar da ortamı tabii. Hayatlarının hiçbir döneminde Türkiye'deki ortama benzer bir ortamda bulunmamış insanlar bunlar. Bisiklet yolunun geliştirilmesine dair imza toplayan gönüllüler konuşuluyordu düne kadar. Ya da en fazla kira fiyatlarının gün geçtikçe artması gündem oluyor. Böyle bir ortamdasın ama senin içinde ciddi bir öfke var ve bu öfkeni boşaltamıyorsun. Ciddi bir problem bu benim için, daha önce yaşamamıştım. Yani şu anda yurtdışında yaşamamın tek avantajı güvende olmam, onun dışında psikolojik olarak çökmüş durumdayım. Tabii gidişatın varacağı noktayı iki sene önceden görüp bir sene boyunca ülkeden gitmek için çok çabaladım. Bu çabamın boşa olmadığını görmek de üzdü esasında. "Oh iyi ki zamanında gitmişim şu ülkeden" gibi bir tepki veremiyor insan, inan bana. Bundan sonraki süreçte de keşke diyorum tüm sevdiklerim Türkiye'yi terk edebilse. Ha ya da diyorum dönsem mi Türkiye'ye. Çünkü bu şartlarda yurtdışında yaşamanın da pek anlamı yok gibi geliyor bana. Gerçekten bilmiyorum. Yalnızlığı yaşam biçimi olarak görmüş bir insanım ben. Türk insanının Asya soğukluğunu bünyesine almış birisiyim. Ancak bu olanlardan sonra hiç bu kadar yalnız hissetmemiştim kendimi. Tuhaf duygular.

Lütfen dikkatli olun. Karşı karşıya olduğunuz kitle mantıktan, anlayıştan ve insanlıktan nasibini almamış insanları barındırıyor. Şu kökten dinci, baş belası terör örgütünün bu darbe girişimini önleyen islamcılar sizi baş düşman olarak görüyor ve elbette ki sokağa alışmanın verdiği duyguyla sizin başınızı sık sık ağrıtacak.
0
soso
(18.07.16)
beni pek etkilemedi açıkçası
bu kalabalığı biliyordum bunlar vardı hala varlar, biraz gaza geldiler ancak yavaş yavaş normal boktanlığa dönmeye başlar hayat.
0
basond
(18.07.16)
öküz oturdu içime, 3 gündür çok huzursuzum. cuma günü öncesinde AKP yi istediğim şekilde eleştiriyordum, artık eleştiremem herhalde. Çünkü beni kıtır kıtır kesecek potansiyeli gördüm çok yakın çevremde, daha kötüsü onlarda kendilerini engelleyecek birşey olmadığını gördüler, bugün beni Tayyibe küfür etti bu diye linç etseler hiç bir yaptırımla karşılaşmazlar ve bunu da çok ii biliyorlar artık.

İş dışında şort-tişört-terlikle dolaşırım genelde, hem hava sıcak hem de çok rahatlık.
2 gündür hiç olmadığı şekilde bir sürü laf yedim şakayla karışık, üstelik erkeğim :(
0
zikardo
(18.07.16)
Acayip tırsmış durumdayım ben.
Şu "karıları ganimetimizdir " düşüncesi, askere "kızın var mı" diyen polis, bebekliğini bildiğim akrabamın oğlunun facebook yazıları ( facebook arkadaşlarına ana avrat düz gitmesi, reis emretsin kardeşimi keserim demesi, edepsiz, saygısız lafları...), emniyetin "darbeci" ihbarı yapana prim vereceği söylentisi (gerçek mi bilmiyorum, gerçektir zannımca), silahlanmanın serbest bırakılacak olması...
Kendim için değil, kızlarım için endişeliyim. Bu adamların akılları fikirleri pipilerinde. Kafasının üzerinde helikopter uçuyor adamın ilk aklına gelen pilotun karısına hallenmek.

önleminizi alın notu:
emniyetin darbeci ihbarı için prim şeysi doğruysa kötüye kullanımları olacaktır. 80'de aynı şeyi yapıldı, komşusuna kızan, işyerindeki arkadaşını devre dışı bırakmak isteyen, tarlasında gözü olan vs " bu koministir" diye ihbar etti, adamlar içerde bişey kanıtlayamadı. zira içersi çok kalabalıktı kimsenin de gerçekleri araştırma gibi bi niyeti yoktu, ne kadar çok suçlu o kadar başarı...
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(18.07.16)
(7)

Darbe NATO banu Avar

öteki ben
https://m.facebook.com/BanuAVAR/photos/a.138132089530146.26260.123521044324584/1272033542806656/?type=3&source=48Yazı hakkında Ne düşünüyorsunuz?
m.facebook.com


Yazı hakkında Ne düşünüyorsunuz?
0
öteki ben
(17.07.16)
çok uzun
0
franz kafka
(17.07.16)
sikkofield'de bu doğrultuda yazmış. ilginç
0
komando kani var bende
(17.07.16)
yazıyı okumayanlar okumalı.

bu tweetin tarihi 15 temmuz 16:53 mü ben mi yanlış görüyorum (edit: yanlış görüyormuşum)

(git: twitter.com)

(git: twitter.com)
0
Kızılçam Kitabevi
(17.07.16)
bu aklımdaki 4 senaryodan ikisinin bir karışımı gibi. zaten ya gözdağı, ya gerçek; oyun olma ihtimali (rte tarafından) çok cılız demiştim. aşağı yukarı bhsettiğim her şey ve fazlasını gördüm avar'ın yazısında.

ben de dış basına bakan biriyim. ara sıra bakarım ve olayın sabahı da baktığımda "Saat 22:30’dan itibaren ‘televize darbeyi’ izlemeye başladık..
Aynı anda dışardaki belli başlı ‘düşünce kuruluşları’nın (istihbari merkezler) yayınlarını takip ettik. Gelişmeleri Türkiye’deki medyalardan önce veriyorlardı.." kısmının gerçek olduğunu, en azından Reuters'ın bunu yaptığını gördüm. akşam 10:30'da mı ne servis geçmişti yanılmıyorsam. Rusya'dan tam o vakit kaydadeğer haber bulamadığımdan atlantik tarafına bakmıştım . Satır aralarından mesel New York Times'ın Türkiye'deki olayları aktarmayı seçiş şeklinden, sokaktaki taksici Cem Yıldız ve öğretmen Şeyma'nın "ahh çok kötü tabii de bu tiranı ancak asker indirebilir artık" mealli yorumlarını yazamasından sonra Henry Barkey'nin dediklerinden pek çok şey anlaşılıyordu. Burada herkes birbirne mal, bok püsür diye küfür yağdırırken kimse kendi hissiyatından ötesini sallamadı maalesef. Zaten biz koskoca bir his ganglionuyuz, işimiz hissetmek ve budur demek.

benim aklımda yine birkaç senaryo var. birkaç tane çünkü contingency plan'lerle, hatalarla vs. bir olayın perde arkası ve sonrasının ihtimalleri artıyor.
0
godoşu beklerken
(17.07.16)
@Kızılçam Kitabevi: dostum pasifik saat diliminde mi yasiyorsun ya da twitter ayarlarin mi oyle?

twitter ayarlarini istanbul, turkiye yaptigimda tarih/zaman alani;

ingilizce
2:53 AM - 16 Jul 2016
i.hizliresim.com

turkce
02:53 - 16 Tem 2016
i.hizliresim.com
0
tdl
(17.07.16)
Tdl o yazı o saatler de de yazılmış olsa onları söylemek için çok erkendi
0
🌸öteki ben
(18.07.16)
@tdl, twitter saat ayarlarındanmış hakikaten, nasıl olduysa.. sağol.
0
Kızılçam Kitabevi
(18.07.16)
(11)

Kolum çok kötü morardı. Normal mi?

medeniyet
Merhabalar. 3 gün önce Kızılay'a kan bağışı yaptım. İlk gün azıcık morluk vardı ama şimdi iyice yayıldı. Herhangi bir ağrı sızı yok. Bastırınca da ağırmıyor ama morluk yayılıyor. Birkaç kişiye gösterdim, "iğne çekildikten sonra bastırmamışsın, kan sızmış" dediler. Bu morluk normal mi? Hastaneye gitm
Merhabalar. 3 gün önce Kızılay'a kan bağışı yaptım. İlk gün azıcık morluk vardı ama şimdi iyice yayıldı. Herhangi bir ağrı sızı yok. Bastırınca da ağırmıyor ama morluk yayılıyor. Birkaç kişiye gösterdim, "iğne çekildikten sonra bastırmamışsın, kan sızmış" dediler. Bu morluk normal mi? Hastaneye gitmeme gerek var mı? Geçirmek için ne yapmalıyım?

i.hizliresim.com
0
medeniyet
(17.07.16)
O normal filan değil ya, iyi misiniz? Gidin görünün bir yere, riske değer mi?
0
Adramelekhh
(17.07.16)
Hirudoid Forte iyi gelebilir. Normal gözükmüyor. Geçmiş olsun.
0
hair freak
(17.07.16)
Bence normal degil doktora gidin.
0
engiribord
(17.07.16)
yuh. o ne. kızılay'a kan vermişsiniz gibi değil de lestat emmiş gibi olmuş. geçmiş olsun. bir baktırın +1
0
godoşu beklerken
(17.07.16)
Normal değil, doktora gidin.
0
elikası
(17.07.16)
nasıl oldu
0
pompeininkulleri
(19.07.16)
6 gün sonra tekrardan merhaba arkadaşlar. öncelikle ilginiz için teşekkürler. bu resmi yükledikten sonra morarmalar daha arttı şu hale geldi> i.hizliresim.com

tavsiyeniz üzere doktora gittim. Baktı doktor. "Kan verdikten sonra bu morarmalar görülebiliyor, normal yani korkmana gerek yok ama her gün bir beze alkol koyup bastır, saf alkol bulamazsan kolonya da olabilir. iyileşme belirtisi göstermezse 5 gün sonra gel bakalım tekrar" dedi. ben de her gün 5-10 dk alkollü bezle bastırdım. çok şükür yavaş yavaş geçti. şu anki hali bu> i.hizliresim.com birkaç ufak morluk kaldı. o da bir iki güne geçer inşallah.
0
🌸medeniyet
(23.07.16)
Geçmiş olsun.

Benim kol öyle olsa aha gitti kol diye ortalığı ayağa kaldırırdım galiba.
0
Adramelekhh
(24.07.16)
Geçmiş olsun. Bir daha kan vermeyin bence. Ben hayatımda ilk kez siz de gördüm böyle olduğunu. Olabiliyormuş demek. Acaba sebebi nedir?
0
engiribord
(26.07.16)
böyle olmasının sebebi bana açıkladıklarına göre, hemşire iğneyi sokarken damara hasar vermiş. muhtemelen iğne damarın içinden geçip altını da deldi. o hasarlı yerden kan sızmış deri altına. daha ilk anda kolum şiştiği için bastıramadım. bastıramadığım için kan daha çok sızmış. hemşire şişliği görünce söylemişti zaten. kolun moraracak korkma demişti. her gün 5-10 dk alkol tedavisi uygulayınca geçti. kolum eski halinde döndü çok şükür. şu anki hali bu: i.hizliresim.com

ilginiz için teşekkürler.
0
🌸medeniyet
(28.07.16)
bence pıhtılaşma sorununuz var, kan tahlili yaptırarak önlem almanızda fayda var. patlatılan damardan sonra bu kadar kan olması normal değil.
0
dropbox
(14.08.16)
(13)

Ülkenin milli şuura ve milliyetçiliğe ihtiyaç duyması

soso
Öncelikle milliyetçi değilimdir, tamamen tarafsız şekilde düşünüyorum ki bu ülkenin ilacı sanki sol değil de islam'dan, islamcılıktan ve serserilikten arınmış, Atatürk ilkelerini kendine kılavuz edinmiş Türk milliyetçiliği. Yani medeni batı ülkelerine de baktığımızda da, hadi Kanada gibi istisna ülk
Öncelikle milliyetçi değilimdir, tamamen tarafsız şekilde düşünüyorum ki bu ülkenin ilacı sanki sol değil de islam'dan, islamcılıktan ve serserilikten arınmış, Atatürk ilkelerini kendine kılavuz edinmiş Türk milliyetçiliği. Yani medeni batı ülkelerine de baktığımızda da, hadi Kanada gibi istisna ülkeler hariç, milliyetçilik temeline oturmuş toplumlarla karşılaşıyoruz. Bu temel ise, bizdeki gibi hiçbir şekilde bozulmamış, sarsılmamış. Bizdeyse milli şuur yok, millet kendisini tanımıyor bile. Bu kendini bilememezlik var olduğu sürece hiçbir sol değerin de ülke genelinde karşılık bulabileceği düşüncesinde değilim. Gönül isterdi ki milliyetçilik şu bu olayları 21. yüzyılda artık ömrünü tamamlasın fakat bulunduğumuz coğrafyada bunun yükselmesi gerektiğini savunmaya başladım artık. İslamcı zihniyetle ancak bu yolla mücadele edilebilir. Sizce de bu ülkenin söylediğim gibi bir Türk milliyetçiliğine ihtiyacı yok mu? Merak ediyorum, hem kökten dinci fetöcülere, hem de islamcı Erdoğan rejimine karşı sert bir tavır almış bir örgütlenme var mı? Dediğim biçimde hareket eden, mantıktan, akıldan uzaklaşmayan bir milliyetçilik akımının şu anki yozlaşmış ortamda karşılık bulabilme ihtimali var mıdır? Yani sol karşılık bulamaz, orası kesin, fakat bu türden bir milliyetçilik faydalı olmaz mı dersiniz?
0
soso
(17.07.16)
Yok. Bu topraklarda milliyetçiliğin daha da yükselmesinin işleri daha da yokuşa süreceğini düşünüyorum. Kaldı ki millietçilik fikri geçmiş yüzyıllarda kalan modası geçmiş bir düşünce. 21.yy dinamiklerinde milliyetçilikten çok daha farklı dinamiklar söz konusu. Dolayısıyla geriye doğru bir adımla "ileri"ye( ileri diye bir şey varsa ?) gidileceğini sanmıyorum.
0
qazaqwsx
(17.07.16)
1- milliyetcilik projesi, aydınlanmacilik ve ulus devlet sosu ile bulanmış modernite projesidir. bununla ilgili bir sürü kitap var oradan okuyabilirsiniz.

2- milliyetcilik, büyük ölcüde emperyal devletler tarafından geride biraktiklari sömürgeleri kontrol altinda tutmak icin kullanilmistir. afrika'daki sonuclari malum. biraz koloni tarihi okuyabilirsiniz.

3-almanyadaydin simdi galiba, biraz etrafına bak. sınır yok, ulus devlet yok, ulusal ekonomi yok. bu saatten sonra bu cagda, milliyetciligin herhangi bir tanımının uygulanabilirligi yok.
0
thewizardofearthsea
(17.07.16)
milliyetçilik yüzünden bu ülkenin vatandaşı olan rumların, ermenilerin evleri, dükkanları, kiliseleri yağmalandı 55'te, varlık vergisi'yle hayatları sömürüldü. birkaç sene önce daha çocukların okullarına bomba tehditleri yapardı milliyetçi gruplar. bu ülkenin islamcılık kadar milliyetçilikten de çektiği çok oldu. atatürk milliyetçiliği diye yumuşatılmaya çalışılan şeyin, dünyanın herhangi bir yerindeki milliyetçilikten en ufak farkı yok zaten.
0
nathanieltroy
(17.07.16)
nathanieltroy, serserilikten arınmış derken saydığın tipte olaylarla işi olmayan, neo-nazi kafasından arınmış bir milliyetçilik türünü kastetmiştim aslında. Rumların, Ermenilerin ve diğer azınlıkların bu ülkeye kattığı değerlerin de farkında olan bir milliyetçilik ihtimali yok mu yani?
0
🌸soso
(17.07.16)
@soso ben öyle bir ihtimal ve potansiyel göremiyorum maalesef. milliyetçiliğin doğasında bu değerlerin olduğunu düşünmüyorum çünkü.
0
nathanieltroy
(17.07.16)
Milliyetçilik evrensel değer olarak tarif edebileceğimiz her şeye karşıdır. Güçlenmeye, otoriterleşmeye ve en sonunda da katliamlara kadar gidebilen bir düşüncenin mayasıdır.

Mussolini'nin kara gömleklileri, aynı şekilde Hitler'in paramiliter güçleri bunların örneği. AKP'nin sokağa dökülen kitlesinin bir anda polis moduna girmesi de aynı şekilde.

İslamcı zihniyetle ancak sekülerizmi savunarak, anti emperyalizmi savunarak mücadele edilebilir. Sosyalizm de diyeceğim ama hede hödö yapan olacak şimdi, gelin ortada buluşalım. Siyasal İslamın, cihatçılığın panzehiri bunlardır.

Milliyetçilikle siyasal İslam her zaman birbiriyle buluşmaya müsaittir.
0
sevgikusunkanadinda
(17.07.16)
sevgikusunkanadinda;

Saydığın örnekler benim tarif etmeye çalıştığım, sadece istiklali değil, aynı zamanda hürriyeti de aynı derecede önemseyen bir milliyetçilik anlayışını yansıtmıyor aslında. Sadece yarım ağızla "sekülerizm" dediğinde insanların tek bir çatı altında toplanmasını sağlayamazsın diye düşünüyorum. Hem özgürlükçü hem ahlaklı hem milliyetçi bir model çok mu imkansız yani? Şimdi açık konuşalım, Türkiye'deki dört büyük parti içerisinde en doğru, en çağdaş, en ahlaklı parti programına HDP sahip, darılmaca, gücenmece yok. Yani Türkiye şartları için konuşuyorum tabii. Genele bakarsan yine yetersiz. Yalnız bu Türkiye için çağdaş sayılabilecek programın başka kesimlere, hele ki vahşi bir terör örgütüne ılımlı bakan kesime bırakılmadan, öncelikle Türk milliyetçileri tarafından sunulması gerektiğini düşünüyorum ben. Çağdaş değerleri savunmaktansa tamamen romantik söylemlere ve fevri reflekslere sahip akıl yoksunu kasaba milliyetçiliğinin Türk milliyetçiliğini ele geçirmiş olmasından şikayetçiyim. İslamcıyla ancak, Türkiye'yi geliştirmeyi, güzel ve yaşanılır bir ülke haline getirmeyi kendine amaç edinmiş, dar bir ideoloji ya da partiden ziyade geniş bir temel üzerine kurulmuş milliyetçilik modelinin mücadele edebileceği kanısındayım. Alman ya da diğer batı toplumlarının şu anki dinamikleriyle bizim içerisinde bulunduğumuz ortamı karşılaştırmanın pek doğru olabileceği düşüncesinde de değilim bu arada. Bazı durumlarda doğrunun evrenselliğine sığınmamak gerektiğini düşünüyorum.
0
🌸soso
(17.07.16)
herkes bir reçete yazıyorsa ben de yazayım madem; halka gereken ilaç geçmişteki fatsa, günümüzdeki ovacık'tır.
0
pokemonk
(17.07.16)
bu ülkenin yıkılmaya ihtiyacı var.
0
doxanikee
(17.07.16)
canı gönülden kutluyorum, bu uluslarla farkımızı koyduktan sonra bu saptamayı da yaptığınız için, çünkü bizde olamayan aynen bu dediğinizdir ve bu nedenle bizde hiçbir sol hareket gerçek anlamda gelişemiyor.

pratik gerçeklerin yarattığı sorunlara gelmesi gereken çözümleri akıllarındaki teoride arayan insanlar bir süre sol macerası yaşıyor, o kadar.

milliyetçilik fikri geçmiş yüzyıllarda falan asla kalmış değildir. yahu asıl federasyonların ara bir aşama olduğunu bilmeyenler bunu düşünüyor sanırsam.

bir kere diyelim marxist olsanız nasıl işçi sınıfının sınıf bilincinin oluşması için üretim araçlarını ellerinde toplayan bir burjuvazinin olması gerektiğini düşündüğünüzdeki gibi bazı basamakları "mecburi" geçmeniz gerektiğini düşünüyorsanız mesela, benzer bir mecburiyeti de milliyetçilik durumunda yaşıyorsunuz. zaten tüm başarılı sol devrimler bu milliyeçi şuur varlığında oldu, yokluğunda değil. o şuur olmazsa küba olarak amerika'ya kafa tutamazsınız, biz küba'yız, demeniz gerekiyor.

yine de milliyetçiliğin kendi sol ütopyasında nihai aşama olmadığını idrak eden her heyecanlı insan kafasında bunu aştığı an tüm dünyanın da aşabileceğini sanıyor. oysa hala feodal kültürün hakim olduğu yerler var ve hayır, o ekonomik bağlantılar ve olgular sabit kaldığı sürece oradaki insan senin düşündüğünü yırtınsan da düşünmeyecek.

yani şartların ne zaman olgun olduğu düşünülmüyor. onu bırakalım hakim üretim tiplerinin de kendi ilişkilerini ve toplum yapısını yarattığı tamamen görmezden geliniyor. daha yeni tip üretime dayalı ilişkinin kendisi ve dolayısıyla bilincinin yerleşmediği yerde solculuk yapılıyor ve o solculuk da üstelik ekonomiyle ilgili hiçbir şey söylemiyor: onun yerine hem de çoktan vatandaşlığımızı elde etmiş ve artık bunlarla uğraşabilecekken, bizlere hatırlatmasalar hiç de umursamıyor olduğumuz kökenlerimizi hatırlatıyorlar. oysa milli şuuru olan insan, önce kendi haklarını anlar, anayasasını bilir ve bunu önüne gelene elletmez bu bir, ikincisi kendi ülkesinde kendi haklarını iyileştirmek üzere örgütlenebilir. sendikalar kapatılıyor, işçiler ölüyor insanlar "benim ten rengim bu, ben bunu sabah akşam bağırmak istiyom tamam mı" modunda. beyaz yakasın, çocuğunu verecek okul kalmıyor, kunta kinteyim ulan moduna giriyorsun. iyi yani, aferin. çok işine yarayacak. okulun yok daha, hangi dilde okuyacağını tartışıyorsun. aferin.

hep diyorum bunlara, çünkü bunu en çok pusulasını unutmuş solcular yapıyor: öyle enternasyonaldiysen önce şu ülkede hakların için savaşır, örgütlenirdin, çünkü zaten devrimin ülkesi yok :)(oradaki çelişkiyle dalga geçiyorum biraz). yeni yeni pıtrak veren hareketlerin içine "ben zart zurt renkteyim"le etmektense, hangi dilde bilme hakkı için değil, öncelikle bilme ve paylaşma hakkı için uğraşırdın. marabaya "başka bir ülkenin marabası olarak kal" diye gaz vermeye kalkmazdın.

milliyetçilik bir aşamadır. zıplayarak geçilmiyor. ve şu an emperyalizme karşı en mühim araç. bütün diplomasi çünkü ülkeler, vatanlar üzerinden ilerliyor. esperanto konuşup adacıklarında özerklik ilan eden adamlarla değil, devletlerle anlaşma yapılıyor. ekonomin dışa tamamen bağımlı, sömürü ülkesi konumuna gelmişsin ama 10+ sene önce konuşmak istemediğin/umursamadığın dinin-kökenin çok önemli oluyor. ya yapalım o zaman dünya nüfusuna bir DNA testi, herkes maternal DNA'lerine bağlı olarak ilk çıktığı yere gitsin? o kadar saçma şeyler ki bunlar, toparlamak bile istemiyorum.

bu insanlara guess what? demek istiyorum. bir zamanlar hepimiz tek hücreliydik, beni o zamana görürebilir misin, mutluluğun resmini çizebilir misin abidin?

... daha ciddi bir tonda devam etmek niyetindeydim ama böyle yarama bastın ne yapayım. bu enayilik öldürüyor beni. önce mevzini koruyacaksın, tartışabilir güce geleceksin, sonra tartışacaksın. ve o zaman güçlü olduğun için, dünyanın en sömürgeci ülkelerinin finanmanını sağlıyor olmasına, tarihi çarpıtmana, kütüphaneler kurmana gerek kalmayacak çünkü o zaman bir şeylerin üzerine konmaya çalışıyor olmayacaksın, hakkını arıyor ve alıyor olacaksın.

horozlar dövüşüyor, dövüştürenler kahkahalarla gülmekte. bir de ulus devlete bildiğimiz eleştiriler getirilip etnik kimlikten bahsedilmiyor mu? yahu, o mantığın devamı herhangi bir kökenin önemli olması değil, hepsinin önemsizleşmesi. her anlamda anayasaca eşit haklar sağlanması. hatta öyle ki ülkelerin yok olması. yani sınırların. daha küçük ülkeler için daha çok sınır, daha büyük yönetimler ve onlarla savaşamayan küçük halklar edinmek değil bu fikrin devamı.


çok şey var bu konuda denecek ama sana katılıyorum ve bence bunu anlamayanlar woodrow wilson'ların, huntington'ların peşinden çok güzel gidiyor. ben sol'dan örnek verdim çünkü rönesansını yaşayamamış topraklarda feodal kültürde debelenirken kafasında çarpıttığı ve sol olduğunu iddia ettiği teorilerle bu milli şuurun edinilmesini bir süredir sözde solcular engelliyor. bu olmasaydı belki biz "ümmet" olmaktan çıkıp bir ülkenin "millet"i olabilmek haline daha hızlı da gelecektik ayrıca.


not: pek katılmıyormuşuz galiba birbirinize, cevaplar arasındaki yazınızı anca gördüm de :). daha doğrusu benzer şeyleri düşünerek farklı sonuçlar elde etmişiz, ancak özünde anlatmaya çalıştığımız şey aynı gibi.

ben bu ülkede doğrudan üretim tipleri, araçların dağılımı, okuma ve sağlık hakkı, giderilmiş gelir uçurumları, ifade özgürlüğü, din ve vicdan hürriyeti gibi şeyler için savaşmak zorunda olduğumuzu düşünüyorum. bunun için ilk gereken: tam bağımsız türkiye. dolayısıyla milli şuur. dolayısıyla manipüle edilemeyen iç ve dış politika. kim olduğumuz, kimlerden olduğumuz bu kadar önemli olmamalıydı. yani eski chp'nin çıkış noktası olan ilkeler çok önemli. ve bunları elde etmişsek diğerlerini zaten edebilecek konuma gelmişiz demek olurdu. hdp gibi partileri hiç samimi bulmuyorum; onlar yeni bir ülkenin burjuvası olmak ve kaymağını yemek istiyorlar, bölge halkını zerre de umursadıkları yok.


edit: evet, teşekkürler açıklama için. zaten özünde katıldığımı vurgulamak istedim ben de. benim tek korktuğum şey yazılı metni kastetttiğinizi her okurun anlamaması. bu gelişkin bir bakış açısıdır, bence. program üzerinden bakılsa aslında program sahiplerine yani her partiye de çok bilinçli eleştiri gelirdi. belki bu tartıştıklarımız daha çok kişi için önemli olurdu.
0
godoşu beklerken
(17.07.16)
@godoşu beklerken;

Oradaki HDP lafına takılmamak gerekiyor. Samimiyet falan sorgulamıyorum, tamamen yazılı metinden bahsediyorum. Bu metni, bu anlayışı bir Türk milliyetçi akımının da önerebilecek kapasitede olması gerektiğini düşünüyorum sadece.

Yoksa "bunları elde etmişsek diğerlerini zaten edebilecek konuma gelmişiz demek olurdu" şeklindeki bakış açısına aynen katılıyorum. Anlatmak istediğim öncelikle buydu.
0
🌸soso
(17.07.16)
turkiyede milliyetcilik, birlik yok ki. din iman para insanimizda.
0
baldur2
(17.07.16)
Bence bu ülkenin ihtiyaç duyduğu tek şey tüm ideolojilerden arındırılmış bir liberalizm. Çünkü her şeyi abartan bir toplum olduğumuzdan, milliyetçi değil faşist, dindar değil cihadçı oluyoruz, ortası yok.
0
elitist
(17.07.16)
(2)

darbe başkanlık sistemi

_k_u_z_g_u_n_
ben şahsen inanmadım bu darbe olayına iş ciddi mi trt yayını gitti mesela bu başkanlık sistemi için önhazırlık gibi geldi sizin görüşünüz nedir?
ben şahsen inanmadım bu darbe olayına iş ciddi mi trt yayını gitti mesela bu başkanlık sistemi için önhazırlık gibi geldi sizin görüşünüz nedir?
0
_k_u_z_g_u_n_
(16.07.16)
Senaryo olmasa bile buradan super magduriyet cikar. Yarin gorun nasi karli cikacaklar.
0
freetakilir
(16.07.16)
cılız da olsa baştan ayağa oyun olma ihtimali var. bu haftaki haberlerin bir kısmı da oyun idiyse belki hafiften alaya aldığım cenkist haklı çıkar. yani bu işi mantıklı hale getiren birtakım olaylar oldu bu hafta. işte onların sahte olması ihtimali bana düşük geliyor.

fakat kesin kullanacak bunu. maalesef.
0
godoşu beklerken
(16.07.16)
(4)

Artık bu bence tiyatrodur

cenkist
Tiyatro değil mi ?
Tiyatro değil mi ?
0
cenkist
(16.07.16)
Baskanlik is coming
0
freetakilir
(16.07.16)
Bana da öyle geliyor. Değilse de başarısız bi darbe girişimi sova donusturuldu. Bu kadar insanı salak yerine koyup panik yaşattıklar. Aha ezan da başladı. Skiyim
0
damdanakan
(16.07.16)
Evet. Camilerden de kefenli ak-itlerini saldiklarina gore baskanlik is coming.

Humanistligimi geride birakarak, asker aslinda sokaga cikanlari hep tarasa ulke duzluge cikabilir diye dusunuyorum kdkd
0
kuehles blondes
(16.07.16)
tabii, bunu başkanlık için kullanacaktır bu adam. ama eğer rusya ile anlaşmışsa bu bir tiyatro değildi. ben o içeriği merak ediyorum. anlaşıldığı söyleniyor.

bakın uçak da yine rusya'yla görüşme öncesi düşürülmüştü. bunlar öyle çok kötü şey yaptılar ki gemi değiştirerek yırtmaya çalışıyorlar. ama her denemelerinde bir diplomasi krizi oluyor. en son da bu oldu.

gerçek bir şey olması onu kendi avantajına kullanmasına engel değil ki.
0
godoşu beklerken
(16.07.16)
(3)

bu olaylar bana tiyatro gibi geliyor

condom kurşunu
Yani gercekci olmayan biseyler var. Siz ne diyorsunuz? Yani darbe yapicak kimse kalmadi ki orduda. Yine tayyibe yariycak bu olay magdur ebdebiyati is coming
Yani gercekci olmayan biseyler var. Siz ne diyorsunuz? Yani darbe yapicak kimse kalmadi ki orduda. Yine tayyibe yariycak bu olay magdur ebdebiyati is coming
0
condom kurşunu
(16.07.16)
Abi ntvdeki adam cumhurbaskanini karsilamaya gidelim.diyor trtdeki bildiri korsan o belli oldu. And the baskanlik goes to tayyip
0
🌸condom kurşunu
(16.07.16)
Cok pis mizansen oynuyorlar gibi.
Yani hangi kafa cagirir ki boyle bir durumda insanlari?? Ates acilmasini filan mi istiyorlar??
0
kuehles blondes
(16.07.16)
"darbe yapacak kimse kalmadı ki orduda"

ahahahah. ya sizin dünyadan haberiniz yok ya. o tutuklananlar zaten yapmayacaktı. sadece nato'dan çıkacaklar, avrasya'ya katılacaklardı. çok safsınız.

john stockwell whistleblower cia'den aç dinle kaç ülkede darbeleri nasıl yaptırmışlar.

john perkins'in bir ekonomik tetikçi'nin itiraflarına bak.

cia declassified file'larına bak.


olay hiçbir zaman darbe yapmamak olmadı ki. olay "sen yapamazsın, ben yaparım" idi. tabii tiyatro gibi gelir. :) zaten sana tiyatro gibi gelmeseydi bana bu kadar gerçek gelmezdi sanırım.
0
godoşu beklerken
(16.07.16)
(13)

darbe mi oluyor ?

douglas
şaun ne olduğunu anlamıyorum. biz gariban halk olarak ancak buzdağının görünen kısmını görebildiğimizden şuan köprüdeki olarları ve diğerlerinin ne amaçla yapıldığını bilmiyorum. savaşmı çıkacak darbemi oluyor??
şaun ne olduğunu anlamıyorum. biz gariban halk olarak ancak buzdağının görünen kısmını görebildiğimizden şuan köprüdeki olarları ve diğerlerinin ne amaçla yapıldığını bilmiyorum. savaşmı çıkacak darbemi oluyor??
0
douglas
(15.07.16)
Asker öyle diyor

twitter.com
0
neferkitty
(15.07.16)
yahu bırakın şu goygoyu. darbe olsa darbe mi oluyor sorusunu sorma gereği duymazsın, zaten darbe olup bittikten sonra olduğunun farkına varırsın. hadi gençsiniz falan da biraz tarih öğrenin, kafanızı kullanın. cuma akşam saat 10'da köprü kapatıp darbe mi yapılır?
0
loser blueser
(15.07.16)
twitter.com bu ne lan
0
darksdantes
(15.07.16)
twitter ve sözlük açılmıyor.
0
kvlknctk
(15.07.16)
valla 21. yüzyılda yaşıyoruz darbeler niye değişmesin diye sormadan edemiyor insan
0
🌸douglas
(15.07.16)
Bianli yıldırım tarafından kısmen onaylandı gibi.
0
murtiii
(15.07.16)
darbe girişimi var, belli oldu.

@loser blueser la topraam en son ne zaman darbe gordun? 80'den 2016 ya teknoloji ve devir cok degisti.
0
no christ requires
(15.07.16)
Paralel "askeri" yapılanmaya bağlanacak, işin ucu başkanlığa çıkacak. Görün.
0
testis agrisi
(15.07.16)
helikopter uçuyor ankarada. yeni başladı
0
darksdantes
(15.07.16)
genelkurmay başkanı öldürülmüş olabilir diyorlar
0
essoist
(15.07.16)
Trt yayınını da kesmişler
0
neferkitty
(15.07.16)
darbe olacak mı bilmiyorum ama girişimi oluyor.

son hafta:

1. rte ve hükümet rusya ile görüştü. dugin gitti. anlaşıyorlar gibi. yani savaşa iştirakimiz bitecek gibi -yani hem nalına hem mıhına durumu bitecek gibi-. yönetim süresinde yaptığı tek akıllı hareket herhalde. hep sıkışmaktan.

ab'den kaçan ülkeleri görüyorsunuz. kimisi kıçını brics'e atmaya çalışıyor.

2. genelkurmay askerlerin yargılanabileceğini söylüyor.

3. genelkurmaylığa saldırıyorlar.


cumhuriyet mitinglerini kim bitirdiyse, bir darbe oluyorsa, o darbeyi de onlar yapıyor. ama yapamayacaklar gibi.
0
godoşu beklerken
(15.07.16)
"tsk adına yapılan açıklamada ülke yönetimine el konulmuştur"


edit: kaynak, DHA (dezenformasyon olma olasılığı yüksek yalnız, DHA artık kime çalışıyor ona bakaraktan...)
0
godoşu beklerken
(15.07.16)
(24)

ankara üzeri jetler????

cosmicgadin
ne bu böyle? arka arkaya alçaktan giden bu jetler? tırstık vallahi. tahmini olan var mı?
ne bu böyle? arka arkaya alçaktan giden bu jetler? tırstık vallahi. tahmini olan var mı?
0
cosmicgadin
(15.07.16)
Beylerbeyi cumhurbaaşkanlığı sarayının önünde askeri birlikler varmış, boğaziçi köpüsünü kapatmışlar ne olduğunu kimse bilmiyor şu an. Jetler de bununla alakalı sanırım.

(bkz: 15 temmuz 2016 beylerbeyi olayları)
0
neferkitty
(15.07.16)
neferkitty
(15.07.16)
az önce annemde sordu :D harbiden noluyor?
0
gozu acik sevisen yahudi
(15.07.16)
Galiba geniş çaplı bir terör saldırısı istihbaratı aldıkları söyleniyor ama bu söylenti tabi henüz.
0
neferkitty
(15.07.16)
Arkadaşlar linkler geliyorr köprüde son durum böyleymiş:

prntscr.com
0
neferkitty
(15.07.16)
Benim de aklımdan terör saldırısı istihbaratı geçti ama sözlükte sıkı yönetim mi ilan ediliyor demişler, bilemedim. Ülkecek paranoyak olduk.
0
fraise
(15.07.16)
Galiba hava saldırısı istihbaratı gelmiş :((
0
neferkitty
(15.07.16)
Annem orduevi'nde, bir anda aradi "burasi karisti kizim, biseyler oluyor cok onemli, noluyor soylemiyorlar ama tum ust rutbeliler, askerler filan biseyler oldu, sakin disari cikma" dedi.
twitteri kapatmislar.
0
kuehles blondes
(15.07.16)
ne olacaksa olsun artık gürültüden sağır oldum. kulaklarım çınlıyor.
0
pokemonk
(15.07.16)
reis başkan oluyor:))
0
ne nicki be
(15.07.16)
ben zenmate ile giriyorum sozluge.
0
mavicorap
(15.07.16)
Az önce bida geçti jetler, noluyo bilen yok galiba?
0
kafkef
(15.07.16)
Şöyle bir haber gördüm helikopter Ankara/Yenimahalle'de ateş açmış. t24.com.tr
0
chiper
(15.07.16)
ARKADAŞLAR DARBE OLMUŞ ASKER SÖYLÜYOR BURADA

''SİLAHLI KUVVETLER YÖNETİME EL KOYDU HERKES EVİNE GİTSİN''


twitter.com
0
neferkitty
(15.07.16)
neler oluyor yahu her yer bilgi çöplüğü?
0
devorgilla the gunslinger
(15.07.16)
Ne feysbuka ne twittera girebiliyorum. Sözlük aşırı kasıyor ama açılıyor.

Demin silah sesi duydum sanki, Ayrancı civarındayım ama baya uzaktan geldi.

Abi noluyor ya deliricem
0
buff
(15.07.16)
ntv'de binali kalkisma var dedi, asker icinde bir grup dedi, paralel kastediliyor.
0
mavicorap
(15.07.16)
binali bu bir darbe teşebbüsü dedi
0
limoncello
(15.07.16)
Arkadaşlar linki açamayanlar için konuşmaları aktarıyorum:

+Komutanım tatbikat mı?

-Tatbikat değil herkes evine gitsin arkadaşlar tatbikat değil!

+bomba ihbarı mı var?

-Türk silahlı kuvvetleri idaeri yönetimi ele aldı, şaka değil. Herkes evine gitsin.


diyor.
0
neferkitty
(15.07.16)
orduevi karışık +1

terör olayı dışında bir şeyler var gibi.
0
ontheroad
(15.07.16)
darbeye benziyor bu. yaşınız yetmez demiş biri diğer yerde ama yaşı yetenlerin ilk reaksiyonu.

dugin türkiye'den yeni gitti.
baştaki sıkışmıştı, rusya ve suriye ile anlaşma yoluna gidiyordu.

ordudaki "paralel" grubu olabilir bu. abd destekli. önceden natodan çıkmak isteyenleri demokrasi diye içeri iftirayla attıranlar şimdi bir de aynı taşla onuncuyu vuruyor olabilir.

hiç alakası da olmayabilir. ama meclis üzerinde uçtukları için insanlar kıllanmakta.
0
godoşu beklerken
(15.07.16)
Binali habertürke konuşuyor, emniyet güçleri en ağır şekilde mukabele edecektir diyor.

www.haberturk.com
0
chiper
(15.07.16)
genelkurmaylığı basmışlar galiba! önde ambülanslar bekliyor diyorlar.


oooo.... bir de... genelkurmay askerlerin yargılanması iznini vermişti galiba bu hafta.

galiba ikisinden birden birkaç sene içinde... galiba rüyalar görmeye başladım...
0
godoşu beklerken
(15.07.16)
Emniyet gucleri mudahale edecektir dedi binali. Umarim sonu daha kotu bir yere cikmaz.
0
kuehles blondes
(15.07.16)
(6)

ufak bi çeviri ricası...

gkhT
aslında çok zor değil ancak beni aşıyor...iki yılda 10 bin mülteci Akdeniz'de boğulducümlesini ingilizceye çevirirseniz çok sevinirim...teşekkürler...
aslında çok zor değil ancak beni aşıyor...

iki yılda 10 bin mülteci Akdeniz'de boğuldu

cümlesini ingilizceye çevirirseniz çok sevinirim...

teşekkürler...
0
gkhT
(14.07.16)
10.000 asylum seekers were drowned in Mediternean last 2 years
0
kelepir
(14.07.16)
...during/within last 2 years.
0
celeron 300a
(14.07.16)
10000 refugees drowned in the mediterranean sea within 2 years.
Son iki yılda olarak değiştirmek falan istersen in the last 2 years yazabilirsin.
0
naberabi
(14.07.16)
www.vox.com

"1,600 migrants have drowned in the Mediterranean this year. ..."

örnek diye attim. netligi ölcülebilir bir bilgi degilse may ekler, yoksa have eklerdim yukarida denenlere.
0
wiillii
(14.07.16)
bazı ülkelerde bu sığınmacıları kabul etmenek için bunlar ne sığınmacı ve mülteci değiller. türkiyede güvendeler. sadece daha iyi şartlar için avrupaya geliyorlar diyorlar. o yüzden bunlar olsa olsa economic migrant diyenler var. migrant demek ne kadar doğru tartışılır yani.
0
kelepir
(14.07.16)
asylum seeker yalnız biraz snowden gibi olmuyor mu? sığınmacı yani?

bu insanların mülteci olup olmadığı tartışılabilir de mültecinin karşılığı refugee olduğu için.

in the Mediterranean olacak sea'ye gerek yok.

within the last two years daha net bir ifade olur. were drowned da olur, have drowned da. were dersen daha boğulageldiğini anlatmamış olursun, have dersen bugüne dek bunun sürdüğü anlaşılır. sen hangisini demek istiyorsan. ben olsam durum sürdüğü için have derim wiillii'nin/nın dediği gibi. (within'le have olur, in the past two years dersen bununla were olur.) nasıl okunur bu nick onu da bilmiyorum :) (why lie?)
0
godoşu beklerken
(15.07.16)
(19)

Bir insanın, bir şeyi/durumu eleştirmesi için o konuda çok iyi/uzman olması

ack3000
nın şart olduğunu düşünen kaç kişi vardır sizce? Formata uydu.1. Bir insanın, başka bir insanın görünüşüne laf söylemesinin, kişinin kendi görünüşüyle hiçbir alakası yok. "Ona laf söylüyorsun da kendine bak xd""Sanki kendisi brad pitt aq :d"bakın bunlar aptalcadır.2. Bu sadece görünüşle sınırlı deği
nın şart olduğunu düşünen kaç kişi vardır sizce? Formata uydu.

1. Bir insanın, başka bir insanın görünüşüne laf söylemesinin, kişinin kendi görünüşüyle hiçbir alakası yok.

"Ona laf söylüyorsun da kendine bak xd"

"Sanki kendisi brad pitt aq :d"

bakın bunlar aptalcadır.

2. Bu sadece görünüşle sınırlı değil. Bir şeyi beğenmemek ya da eleştirmek için o konuda mükemmel olmak gerekmiyor. Bir yazarın kitabını eleştirene, "he sen orhan pamuk'sun ya" demek, aptallıktır.

3. Örneklere sabaha kadar devam edebilirim. Bu aptal hareketten vazgeçin.

1.50 boyundaki biri, gayet de gidip 1.50 boyundaki başka biriyle dalga geçebilir. Annesinin bile çirkin bulduğu biri, bir başkasına çirkin diyebilir ve bunu demesi için kendisine bakması gerekmez. "sen kendine bak" kadar acınası bir laf yok.

Daha tane tane anlatmama ihtiyaç duyan varsa elimden geleni yaparım.

Eleştiri iyidir, güzeldir.
0
ack3000
(11.07.16)
Begenmeyebilirsin. Begenmemek icin brad pitt veya orhan olmaya gerek yok. Katiliyorum. Herkes fikrini serbestce soyleyebilir. Ama elestirmeyi dogru bulmuyorum. En azindan fiziksel durumu. Zira cok kisinin elinde degil. Onun disinda kisinin kendi elinde olan seylere fikir bicilebilir.

Begenmiyorum
Basarili bulmuyorum

Evet bunlari demek icin uzman olmaya gerek yok.

Eger uzman olmak gerekirse kimse fikir beyan edemez. Yani cok az kisi cok az vakada fikir beyan edebilir.
0
EasyTiger
(11.07.16)
Dediklerinin bir kısmına katılıyorum. Bir şeyi beğenmemek için uzman olmak gerekmiyor ama eleştirmek için en azından eşik değerli bir bilgi sahibi olmak gerekiyor bence. Örneğin, şöyle bir konuşma olsun.
X: Ben Picasso'yu sevmiyorum.
Y: Ben de sevmiyorum. Bu ne biçim resim? Ağız düz, burun yan, alın kaymış.
Z: Aaa, nasıl sevmezsiniz. Sanki sen Dali'sin.
T: Olm Y, kübizmi bil de öyle konuş.

Bence 'Sanki sen Dali'sin' zaten bir argüman değil. Tartışmanın içinde gürültü, white noise. X'inki bir fikir beyanı. Y'ninki de bir fikir beyanı ama gerçekten kübizmi bilmemekten kaynaklı bir beyan. Belki biraz bilse o eleştiriyi yapmayacak. Bu açıdan T'nin Y'ye verdiği ayarı doğru buluyorum. Çünkü Y'nin görüşünün eksik bilgi içerdiğini ve dinleyen dış bir kişiyi yanlış yönlendirdiğini düşünüyorum. Onu duyan başka bir kişi 'Aaa, gerçekten de ağzı yamuk. Bu nedenle, ben de beğenmedim' diyebilir ama belki bildiğinde sevecek ya da ilk anda sevmeyecek ama bildiğinde sevecek. Eleştiri ortama bilgi getirebilecek biri olduğunda güzeldir.

Tip gibi öznel kavramların ise eleştiri konusu olmasını ve dalga geçilmesini anlayamıyorum. Daha doğrusu yapıcı eleştiriyi anlıyorum ama dalga geçilmesini anlamıyorum. Karşı atağa geçmeyi de. Beğenilmemesi ayrı, eleştiri ayrı, dalga geçmek daha ayrı. Dalga geçmek sadece kaynaktan çok fazla rahatsız edici uyaran geldiğinde yapılacak bir şey benim gözümde.
0
aychovsky
(11.07.16)
Beğenmemek için yakışıklı olmaya gerek yok
Kitabı okursun beğenmezsin olur biter o zaman sen daha iyisini yaz okuyalım demek doğru değil
0
basond
(11.07.16)
altyapı gerektiren durumlarda hani derslerde "prerequisite" denen tarzda bilgiye sahipseniz gayet de güzel konuşursunuz.

onun dışında politik meselelerde yanlı olan ve kafa yıkamak isteyen akademisyenler bunu çok yapar. titrini kullanabileceği en kötü şekilde kullanır ve karşısındaki insanı "sen bunu bunu biliyor musun bakayımi bilmiyorsan kes" diye susturur.

sanır ki fikirler kendisini ilk telaffuz edenlerle patentli. ya da öyle sunmak ister. fikri tekeline alır. referans verdiği kitap yalan doludur mesela, o ondan iki satır alıntılayarak karşısındaki saf ama sorgulayan kimseyi susturmaya çalışır.

geçenlerde celal şengör'ün darwin ile alakalı olarak marx'a neden salladığını sormuştu bir arkadaş.

celal şengör bir jeolog olarak marx vs hakkında bir çöpçü kadar konuşma hakkına sahipken "biz akademisyenler biliriz" tıraşına girip önüne geleni pıstırmaya kalkmış mesela bence.

kim diyor yani? belki o çöpçü eskiden falan filan mesleklerle uğraşmış biri ya da bir şekilde fırsat bulmuş ve senden daha fazla okumuş konu hakkında. ya genel üniversite eğitimi önemli aslında, onu inkar etmiyorum ama şu yüzden önemli: sen öğrenmek istediğin herhangi bir konuyu öğrenmenin usulünü de öğrendiysen üniversite sana vereceğini vermiştir. ama buna mecbur değilsin, bunu yapmadan da kendini böyle donatabilirsin.

uzmanlığını ideolojisini empoze etmek için kullanan tiplerin çok fazla sığındığı bir şey şu başlıkta verdiğiniz ifade.

gerçekten sevmiyorum bu kurnazlığı. kişi olgulardan bahsediyorsa her halt hakkında da konuşur, soru da sorar. bir şey "factual" nitelikte olabildikten sonra üzerine mantık yorma hakkı, düşünme ve eleştirme ve gerekirse yanılma ve gelişme hakkı herkesindir. bir çöpçü sallasaydı aynısını "cahil işte ne bilecek" denirdi ama x bir jeolog sallayınca mazur göreni hatta ağzı açık dinleyeni çok oluyor. gerçekten koyunca bu.

ancak başlık altında bahsettiğiniz "dalga geçme" işini ben eleştiri ya da şakalaşma barındırmıyorsa yadırgıyorum. kimse boyla posla dalga geçmesin bana göre. ha geçiyorsa zaten herkes herkesle geçer, tabii. adam 1.50'dir yapılıdır, diğeri 1.50'dir ama çok cılızdır, ilki diğerini küçük göreceği bir fırsat bulup mal gibi atlar sonra gelir onla 1.60 bir yapılı dalga geçer ve bu zeka düşüklüğü böyle devam eder falan.

eleştiri başka şey ne var ki. birisi ciddi bir eleştiri getirdiğinde "sanki sen şusun" denmesi çoğu zaman demagoji oluyor zaten. ancak kişi eleştiriyi getirirken öbürüne kişisel bir saldırı yapmaya kalkıyorsa öbürü de "ele verir talkını kendi yutar salkımı, ne çekiyorsak bu çifte standartlılardan çekiyoruz" diyebilir, o zaman da eleştiri getirme haklarını kullanmış olmak açısından ikisine eşit muamele yapılması lazım gelir.


not: çöpçü kadar derken herkesi kastediyorum. orayı iyi ifade edemedim herhalde. akademik kimliğini geçerli bir söz karşısında "bastırıcı unsur" gibi kullananlardan birine örnek verdim ben. kullanmayana değil.
0
godoşu beklerken
(11.07.16)
Evet aptalliktir. Senin gibi dusunuyorum. Roman orneginden gidersek, romani elestirecek kisi roman okurudur mesela, sadece kendisi gibi yazar olanlar elestirecekse okura da ihtiyaci kalmiyor o zaman yazarin.
Tane tane anlatmana gerek yok zaten, gayet net anlasiliyor ne demek istedigin.
0
stavro
(11.07.16)
eleştiri bir ehliyet/donanım gerektirmez, bir insanın herhangi birini/bir şeyi eleştirmesi için ağzının ve dilinin olması yeterlidir. burada bahis konusu olması gereken şey konunu taraflarından birinin bu eleştiriyi dikkate alıp almayacağı. söylediği şey işine gelmiyorsa da dikkate almazsın, söyleyen kişi çobansa da.

yani; "sen bunu bil sonra eleştir" tabiri en fazla bir eleştiri eleştirisi olur, ilk eleştiriyi yapanın nasıl muamele görmesi gerektiğini düşünüyorsak bunu diyen için de aynısını düşünebiliriz.

tekrar ediyorum, eleştiri hakkı diye bir şey yoktur. karşıdaki uzmansa eleştirisini kabul edersin, değilse etmezsin; bu açıdan bakanlar için uzman olması yetebilir. diğer açıdan bakarsak, uzmanın söylediği her eleştiriyi kabul etme ön koşulu nasıl yoksa uzman olmayanınkini reddetme koşulu da yoktur.
0
baba jo
(11.07.16)
fukuyama uzmandı ama öngörülerinde hatalı olduğunu söyledi. o onu itiraf edene kadar olacağı söyleyen sıradan vatandaş çoktu.

ben mesela monsanto laboratuarında çalışan adamın genetik olarak modifiye yiyecekler tamamıyla sağlıklıdır demesine inanmak zorunda mıyım?

yıllar evvel cevizkabuğu'na bir "mühendis" çıkıyor ve %100+ enerji elde edilebilecek dizaynlar gerçekleştirilebileceğini söylüyor. termodinamiğin en önemli kurallarından birini üstelik mekanik fizikle ihlal edebileceğini zanneden bir mühendis. isterse 15 yaşında bir liseli ağzının payını verir bu adama, kimse de bir şey diyemez.

yani eleştiriyi kimden geldiğine bakarak men edenler olduğu, bir eleştiri son derece geçerli olmasına rağmen buyaklaşım sebebiyle hak ettiği değeri göremediği için eleştiriyi bir hak olarak değerlendirmeyi tercih ettim şahsen. yoksa tabii ki, karşındaki istesin istemesin kafandan her türlü eleştiriyi zaten yaparsın.

babajonun bir açıklaması üzerine editi uygun gördüm. kastettiği şeyi daha başka anlamışım. hatta yanlış anlamışım.
0
godoşu beklerken
(11.07.16)
3. maddedeki örneği genellersek evet, durduk yere gidip birinin fiziksel durumuyla -beğenmemek değil de- dalga geçmek elbette hoş değil. burada daha ziyade ifşa duyurularından yola çıktım. bence buraya fotoğraf koymak "alın beni yorumlayın nasılmışım bakayım" demek. bu nedenle bir ifşa altında dalga geçercesine yorum yapmakta ben beis görmüyorum.

bakın her ifşanın altında eleştiren ya da dalga geçenlere "siz kendinize bakın" diyen kocaman bir güruh var. onlar diğer maddeleri de uygulayanlar işte...
0
🌸ack3000
(12.07.16)
@ayço

heh bu farklı bir nokta. bu örnekteki Y, bilgi olmadan fikir sahibi olmak. Y'nin picasso'yu beğenmemesi en doğal hakkı. hiçbir eğitim, sanatsal birikim olmadan da picasso beğenilmeyebilir. daha çok buna vurgu yapmaya çalışıyorum ben. bugün çıkıp "picasso da ne boktan resim yapıyor be" desem türkiye insanının %90'ı "sen ne anlarsın" "he çok biliyon" "sen yap o zaman" gibi tepkiler verecektir. ama burada Y, kişisel beğeniden öte, bir bilgisizlik sergiliyor. o yüzden farklı bir durum.

tip konusunda genel editi verdim...

@sour, öncelikle, yanlış gelmedin. sadece bir madde o editin, onunla ilgili genel cevabı verdiğim için es geçiyorum bu kısmı.

dediğine katılmıyorum. şöyle ki, eleştirmekle karşı argüman sunmak farklı şeyler. bir şeyi eleştirmek için, daha iyisini sunmak şart değil.

"e daha iyisini biliyorsan söyle o zaman" bu kısımda çok karşılaşılan bir laf ve en az diğer örnekler kadar aptalca. yine söylüyorum, bir şeyi eleştirmek için daha iyisine sahip olmak gerekmiyor. neden karşı argümanla doldurması gereksin? burada senin verdiğin örnekler, ayçovski'nin örneğindeki Y kişisi gibi. burada bilgi var ve bu bilgi hatalı. benim kast ettiğim bu değil. benimki daha ziyade, senin örneğine uydurmaya çalışırsam, starbucks kahvelerini beğenmemek. bunun için de daha iyi bir kahveci bilmek ya da daha iyi kahve yapmak gerekmiyor, en basit örnekle.
0
🌸ack3000
(12.07.16)
ack3000: tamam belki ifşacıların bir kısmı "nasılmışım yorum yapın" demek istiyordur ama dış görünüş nasıl eleştiri konusu olabilir ki. seçebildiğin bir şey değil yani. hani kulak olmamış, az kafaya doğru ittir diyemezsin, fotosunu koyanın kendini editleme şansı yok.

o durumda şeye benziyor biraz: işte diyelim ki çınar ağacını çok tipsiz buluyorsun. ulan şunun tipine bak, diyorsun. değiştirilemeyecek bir şeye yapılan negatif yorum eleştiri midir ki? demek istediğim o yani.

ha sen belki fotoyu koyanın görüntüsünden bağımsız olarak fotosunu koyuşunu eleştiriyorsundur ama bunu görüntüyle dalga geçerek yansıtıyorsundur. böyle bir şey varsa diğer insanlar anlamaz ki onu. ben derim mesela "sen kendine bak".

yani haklısın, madem kişi nasıl göründüğünü bilmek istiyor, ben de bildiriyorum diyorsun. evet, fotosunu koyan bunu göze almalı, senin de bunu yapmaya hakkın var. şahsen tercih etmem, o ayrı. ancak senin orada yaptığın eleştiri değil, yargı oluyor. belki de ben kelime anlamını doğru bir şey söylediğimi sanarak daraltıyorum ama eleştiri bir amaç içerirmiş gibi düşünüyorum hep. işlevi olur, gibisinden yani.

bir de madem orada niyet okuyorsun, onu ilerletebilir ve "bu insan beğenilmek istiyor, aslında nasıl göründüğünü sormuyor, beni estetik buluyorsanız belirtin demek istiyor" şeklinde tahminlere devam da edebilirsin. ya da bu kişi belki kendi tipinde değişiklik yapmak istiyor ve her anlamda genel öneri almak istiyordur vs vs. yani bilemeyiz ki. formata uysalar anlama şansı olacak ama hepsi "eğlence" diye geçiştiriyor. karnaşık bir mevzudan örnek verdin sanki.
0
godoşu beklerken
(12.07.16)
@godot

dış görünüşün eleştiri konusu olabilip olamayacağı, kişi bazında bakılması gereken bir konu. yani, benim durduk yere gelip senin dış görünüşünü eleştirmemin söz konusu olamayacağını söyleyebilirsin. ancak ifşa yapmak, "eleştiri yapabilirsin" demekten başka bir şey değil. ifşa yapan kişi, dolaylı olarak eleştiri yapma hakkı veriyor zaten. burada ifşacının, ifşayı ne amaçla yaptığı önemli değil. hangi amaçla yapmış olursa olsun, kendi fotoğrafını, soru formatıyla burada paylaşıyorsa, herkese eleştiri hakkı tanıyor demektir. fotoğrafını koyanın kendini editleme şansı yok, ancak fotoğrafı koymama şansı var. ben de önemli olan noktanın bu olduğunu düşünüyorum.

aslında karşı çıktığım şey tam olarak bu çınar ağacı örneği. çınar ağacının değiştirilemiyor oluşu, çınar ağacını eleştirmeye ya da beğenmemeye engel değil. zaten burada çınar ağacını değiştirememek=benim verdiğim örneklerde daha iyisini yapamamak. yani, picasso'yu beğenmemek için daha iyisini yapmak gerekmiyor. aynı şekilde çınar ağacına tipsiz bulmak için, çınar ağacına değişim şansı vermek şart değil.

yargıyla eleştirinin birbirinden bağımsız olduğunu düşünmüyorum. eleştirmek için bir yargı sahibi olmak gerekiyor zaten, olumlu veya olumsuz. yargı olmadan, eleştiri olmaz ki.
0
🌸ack3000
(12.07.16)
baba jo'nun haklılık payı var ama bunun belirli bir zeka seviyesi ve bilgi birikimi üzerindeki topluluklar (arkadaş grubundan, ülkelere kadar her türlü grup) geçerli olduğunu düşünüyorum. Önüne sürülen her türlü ifadeyi, hiçbir şekilde sorgulamadan kabullenen hatta hayat felsefesi veya yaşam amacı olarak benimseyen kişilerden oluşan topluluklarda maalesef çok tehlikeli olabiliyor "ağzı olan konuşuyor" konusu. Tabii bu olması gereken konusuna giriyor, "eleştiri hakkı" konusundaki yaklaşımını haklı kılıyor ama yine kendi bakış açımdan dolayı tam olarak katılamıyorum.

Ayrıca sıradan bir üniversitede konuya bahis bölümü bitirdi ya da bir üniversitede hakkında 2 ders gördü veya hakkında 3-4 kitap okudu diye, ülkedeki birçok üniversiteden daha geniş kitaplığı olan ve şurada toplanan herhangi 50 kişinin toplamından fazla kitap okumuş adama "sen jeologsun ne anlarsın, kendi alanında konuş" demek de çok acayip kafa. Fikirlerine katılır ya da katılmazsın hatta saçma bulursun ama bölümüne takılıp, bilgi birikimini yok saymak cidden komik. Kendisinin ideolojisi, ideolojisini her fikrine entegre etmesi, üslubu, egosu tartışılır tabii kaldı ki zaten konumuz bir şeyleri tartışabilmek/eleştirebilmek.
0
nawar
(12.07.16)
ack: evet, az çok benzer şeyler söylüyoruz aslında. ifşa örneğinde o soruyu da tam sormuyorlar, demek istedim ancak formata uyulmadığı için bu onların problemi olmuş oluyor. o fotoğrafın oraya konmayabileceğine katılıyorum, zaten başka sebeplerle ifşanın kendisini gereksiz buluyorum açıkçası.

eleştiri ve yargı bence de çok alakalı ben eleştirinin tam kelime anlamına takıldım biraz. tam olarak bir değerlendirme yapmak manasına geliyorsa bu sözcük, tamam. eğer, ne var ki, bir şeyin daha iyiye gitme olasılığı varsa, yani bir şey daha iyi olabilecekken olmamışsa ve eleştiri bunu anlatmak için varsa o zaman benim anlatmaya çalıştığım farka gelmiş oluyoruz. yoksa dediğim gibi... haklısınız bence zaten.


@nawar: dediğime ilişkin fikirlerinizi söylemişsiniz. ben gerekçelerimi belirttim zaten, katılmıyorum. bir kere bir insanın okuduğundan anladığı da önemli. eğer durum aksi şekilde olsaydı bizlerden fazla kitap okuyan herkesin sallabaş kölesi olmamız gerekirdi. yok böyle bir şey. 2+2 = 4 müdür değil midir gibi bir tartışma varsa celal şengör'ün tüm ayrıcalığı orada biter. ben örnek verdim. bir insan jeolog diye başka bir konu hakkında yalan yanlış konuşma hakkını "daha çok okuduğu" için kendinde görmemeli. daha çok okuyanın işkembeden sallama kotası daha yüksek olamaz. önünde sonunda konjektür yapılıyorsa, o zaman da bu durum mevzubahis. yani salt 2+2'den de bahsetmiyorum. mesela ben 2010'da mayınları niye temizliyorlar, suriye'ye mi dalacak bizimkiler, savaş mı yaratacaklar diye düşünürken, hatta bunu iddia ederken ve tek tek olacakları yazarken ve sonrasında bunlar çıkarken sözde benden daha çok okumuşların iyidir, iyi kafasında olması onların hakkında daha çok şey anlatıyor. böyle çok örnek var hayatta, bu benimkinden bir örnek yalnızca. beni tek başına nicelikler ilgilendirmiyor, içerik de ilgilendiriyor. getirdiğim eleştiri bu yani. belli ki birbirimize katılmıyoruz ama vurgulayayım. isterse kütüphaneler yutsun, birisi olmayan bir şeyden bahsediyorsa, göster dediğinde gösteremeyecekse gayet güzel eleştirilebilir. marx'a bir sürü eleştiri yapılmıştır ama marx'ın inanılmaz saygı duyduğu bir adamı marx aşağılıyormuş gibi konuşmasını ben marx'ın bu durumunu bilmesem "aaa adam kaç kitap okumuş canııım" diye yiyecek miydim yani. bölüme takılmıyorum yani, aksini söylemeye çalıştım aslında. bir kişi bunların hepsinden bağımsız olarak altyapı sahibi olabilir, demek istiyor ve bu tür insanların değer yargılarıyla bakacak olsak o zaman onlara "senin alanın değil, sus" desek yeridir hani, diyorum. yukarıda başka birkaç örnek verdim, şengör'ün örneğini diğerlerinden çok farklı görmüyorum. dediğim gibi. bunları kabul etmenizi beklemiyorum ama bu tür şeylerin bana neden saçma, kof geldiğini daha fazla açıklama ihtiyacı hissettim.

aychovsky ve pokemonk+1 diyeyim bir de. eleştiri, gerekçelerle nesnelleştirilebildikçe değer kazanıyor bence de. eleştiriden anladığım budur; çıkış noktanız, referansınız olur. her eleştiride bir yargı var ama her yargıda eleştiri değeri bence de yok.
0
godoşu beklerken
(12.07.16)
eleştiri her zaman olumsuz bir anlam taşımak zorunda değil. bir şeyin değerini ortaya çıkarmak, yapısını açığa çıkarmak için yapılan bir şeydir.

1. birine ıyy tipe bak dersek bu eleştiri olmaz aşağılama olur terbiyesizlik olur.

2. beğenmek ya da beğenmemek eleştiri için eşik noktası olmaz. ama genelde bir şeyi neden beğenmediğimize dair akılcı açıklamalar yaptığımızda kaba bir eleştiri de yapmış oluruz.

bu benim fikrim diyerek eleştiri meşrulaşmaz. akla uygun açıklamalar ile varılan yargı gerekçelendirilir. bu noktada dayandırlan noktalar öznel olabilir lakin bu pek önemli değildir.

eleştiri için birikim şarttır. birikim illa ki belirli bir alanda olmayabilir.

mesela; bir yapıt (edebi eser, film, müzik, resim, vs) pek çok yönü ile ele alınabilir. tema, üslup, estetik, akım içerisideki yeri vs vs. eleştiri bütüncü bir şekilde yapılabileceği gibi eleştiri yapan kişinin birikimin olduğu alanı ön plana çıkaracak şekilde özelleştirilerek de yapılabilir. örneğimiz x filmi olsun. sinema konsunda birikimi olmayan fakat etkin bir şekilde feminist çalışamlarda yer alan bir arkadaşımız, anlatı /olay örgüsü içinde bulunan kadın erkek ilişkileri üzerine bir eleştiri yapabilir. ne yaptık? gözlemlediğimiz konuyu/durumu birikimimiz doğrultusunda değerlendirip çıkarım yaptık.

kabaca; eleştirdiğin metinde eleştirecek pek çok farklı yön bulabilirsin. bulduğun yönler senin ilgi bilgi alanın ile alakalı olacağı için bu açıdan öznel olacaktır ama değerlendirme kısmında neyi nasıl ilişkilendirdiğini açıklayıp mümkün olduğunca nesnel hale getirmek gerekir.hatta öznel olanı nesneleştirebildiği oranda eleştiri değer kazanır.

"şu şarkıyı hiç beğenmedim""ayy bu da sanat mı ben bunu götümle yaparım", "bok gibi kitap", "gerizekalı herif" vs. eleştirel değeri olan bir yargılar değildir. sanki bence :P
0
pokemonk
(12.07.16)
eleştiri ile öznel yargiyi karistiyorsun. eleştiri/eleştirel düsünce/eleştirel bakış, bir analiz, karsilastirma, ileriye dönük bir projeksiyon yapabilecek kadar bir altyapi gerektirir. öznel yargi, bildigin kicindan sallamaktir ve her insan istedigi kadar sallayabilir. ama eleştiri dedigin sey bilgi, birikim, caba gerektirir.

orhan pamuk'u sevmedim - öznel yargi
orhan pamuk oryantalist bir yazardir - eleştirel bakış
0
thewizardofearthsea
(12.07.16)
bir de verdigin örneklerle ilgili fallacy konusunu ev ödevi veriyorum, o konuya biraz bakalim. eleştiri ile önyargı ve kişisel yargi nasil birbirine karışır, hoca oradan sormus gecen sene.
0
thewizardofearthsea
(12.07.16)
@godoşu beklerken 'bir insan jeolog diye başka bir konu hakkında yalan yanlış konuşma hakkını "daha çok okuduğu" için kendinde görmemeli' hala bölüme takılıyorsun. Yani bir ekonomist ya da tarihçi vs. aynı şeyi söylemiş olsaydı senin için daha makul olacaktı. Eğer komünizm propagandası yapmış olsa yine "jeologsun sen bu konuda çok kitap okumuş, araştırmış olsan da karışma" mı diyecektin?

Evet, okumak ile anlamak ayrı şeyler fakat doğru ile yanlışı tartışmak yerine hala kişileri tartışıyorsun. Örneğin Kadir Mısırlıoğlu tarihçi diye bırakalım sallasın mı? O da çok kitap okumuştur eminim. Bu "çok kitap okumuş, o zaman doğru diyor" dediğim anlamına gelmiyor. Benim Celal Şengör için dediğin konuda bahsettiğim jeolog olmasına takılıp, yorumu bilgi birikimine göre değil, bölüme göre yapman; Celal Şengör'ün doğru ya da yanlış olması değil
0
nawar
(12.07.16)
@nawar: yok yok, x akademisyen diyeyim. En basta titri kötüye kullanmaktan bahsetmiştim, yani benim anladığım şengör hocanın kendisi ile ilgili algısı bu. Zaten buna takılanları eleştiriyorum, iki şekilde yapmaya çalıştım bunu: 1. O zaman kendinize ayni mantıkla eleştiri getirseniz, kendi anlayışınıza gore düşünmeniz gerekirdi, diyorum bu insanlara. Yani pozisyonunu her görüşü bildirmek için kullanabileceğini sananlarda bir çelişki görüyorum. 2. Hem bu anlayış bence tümden yanlış zaten, diyorum. Ahaha ben de jo'yu bu şekilde yanlış anlamıştım. O görüşler aktarırken ifadenin gelişinden ötürü kendi düşüncesinden bahsettiğini düşündüydüm. Benim durumumda, kendimi iyi ifade edememişim.

-tel editi
0
godoşu beklerken
(12.07.16)
hopeless
(12.07.16)
(7)

psychedelic rock önerisi?

banagazozalnuri
arkadaşlar selamlar. rock müzikten pek anlamam. jimi hendrix, erkin koray falan seven adama ne önerebilirsiniz? özellikle elektro gitar sololarına bir zaafım var.
arkadaşlar selamlar. rock müzikten pek anlamam. jimi hendrix, erkin koray falan seven adama ne önerebilirsiniz? özellikle elektro gitar sololarına bir zaafım var.
0
banagazozalnuri
(11.07.16)
hiç dinlemediysen daha önce, pink floyd, king crimson ve can ile başla.
pyschedelic rock pek gitar solosu üzerine kurulu değildir ama.
0
yalnux
(11.07.16)
Eloy var eskilerden. Liseliler bilmez. porcupine tree var bi de seversin bence.
0
hasmetizm 2046
(11.07.16)
Eloy2un 80 öncesi çıkan tüm albümlerini dinleyebilirsin. Bunun dışında Spotify ya da Last FM'den Eloy'un artist sayfasına gidip "Similar Artist" üzerinden gidersen zaten hepsi karşına çıkacaktır.
0
polifonik osuruk
(11.07.16)
hah, sana seveceğin bir şey buldum:)
youtu.be
0
yalnux
(12.07.16)
eloy+1
pink floyd
the doors
bence king crimson da söylenebilir.
0
godoşu beklerken
(12.07.16)
e a p
(12.07.16)
qazaqwsx
(12.07.16)
(14)

duyuruları silenler hakkında ne düşünüyorsunuz?

kurnaz
soru başlıkta? siz neler düşünüyorsunuz?
soru başlıkta? siz neler düşünüyorsunuz?
0
kurnaz
(09.07.16)
Silmesi gerekiyorsa silmiştir. Özel bir şey düşünmüyorum ben.
0
in vino veritas
(09.07.16)
daha önce onlarca kez tartışılan konu ile ilgili yeni duyuru açan hakkında ne düşünüyorsam aynısını..
0
animalman
(09.07.16)
Hakkında: kurnazeksiduyuru.com kullanıcısı

Siteye giriş sayısı 2248
Toplam duyuru sayısı 123
Toplam cevap sayısı 1424
'Cevap bu' olarak işaretlenmiş cevap sayısı 1003
'Cevap bu'/Toplam cevap oranı %70.4
Silinmiş duyuru sayısı 173
Kendi kendine: 171
Moderasyon: 2
Silinmiş cevap sayısı 107
Kendi kendine: 96
Moderasyon: 11
0
whimsical
(09.07.16)
@whimsical

eee? ben silmiyorum demedim ki, ne düşünüyorsunuz diye sordum.

laf sokmaya mı çalıştın orası az muallak.
0
🌸kurnaz
(09.07.16)
ben de siliyorum da, komik geldi duyurularını silen birinin başkalarından bahseder gibi sorması, o yüzden şey yaptım.

edit: alttaki soruyu (git: 1097963) şimdi gördüm, ona atıf varsa anlamamışım pardon.
0
whimsical
(09.07.16)
bir şey düşünmüyorum.
0
bohr atom modeli
(09.07.16)
silinmesinde sıkıntı yok, silebilir ama ardan zaman geçmesi gerek bence. o an sıcak, tartışılan bir soru ise ve tak diye silerse fitil oluyorum, öteki türlü nadiren benim de sildiğim oluyor.
0
body electric
(09.07.16)
bir şey düşünmüyorum. canı istemiş yazmış, canı istemiş silmiş belki @body electric'in dediği gibi bi konu tartışılırken silindiyse anlık bi sinir durumu oluyo ama çok önemli değil.
0
pamuk helvalar cebe
(09.07.16)
Tamamen beni ilgilendiren bir soruyu sildiğim oldu fakat özgün olmayan herkesin başına gelebilecek bir sorumu / sorunumu silmedim. Sildiğim soruyu da birkaç hafta sonra sildim cevap verenlere saygısızlık olmasın diye
0
buffy de vampir sayılır
(09.07.16)
Silinmiş duyuru sayısı 625
Kendi kendine: 619
Moderasyon: 6

abartmışım biraz :)

başkalarına faydası dokunabilecek olanları bırakıp kalanları siliyorum.
0
yons
(09.07.16)
silineceği söylenmemişse, duyuru daha cevap almaktayken silinmesine sinir oluyorum. birkaç kere yazıp gönderirken "böyle bir duyuru yok" sayfası ile karşılaştım çünkü.

üzerinden zaman geçmişse, duyuru sahibine duyurusunu sildi diye kızmıyorum tabii. ancak müzik, film önerisi tarzı sorularda bazen "bir süre silmezseniz ne güzel olur" dediğim oluyor. o tür şeyleri fave'liyorum çünkü. bir de hesabını kapatmıyorsa özel bilgi içermeyen bu tür şeylerin silinmesi gereksiz geliyor. ama tabii vardır duyuruyu açanın bir bildiği.


* her türlü soruyu çeşitli gerekçelerle sildiğim oldu:

- hesabı kapatmayı düşündüğüm bir ara çok seçmeden önüme geleni silmeye başlamıştım ama çok sıkıldım, bıraktım. zaman içerisine yaymaya karar verdim.

- özel soruları "tahminen buna daha cevap gelmez" dediğim zaman siliyorum, sileceğimi de çoğu zaman belirtiyorum. çok fazla özel soru da sormadım zaten şimdiye dek.

- gelen cevaplar tırtsa ve azsa ama soru benim için önemliyse "daha doğru bir zamanda bu soruyu hala merak edersem yeniden sorarım" kafasıyla siliyorum. (mesela till lindeman'ın şarkı sözleriyle ilgili bir soruma sanıryorum bir tek basond cevap vermişti ya da baldur, yalnız biraz geçiştirme bir cevaptı. birkaç ay sonra sildim.)

- soruyu yazıyor ve gönderiyorum ama cevabı o an arıyorum ve gelmiyor, siliyorum. (sonra uzunca bir süre duyuruya bakmama ihtimalim varsa)
0
godoşu beklerken
(09.07.16)
silinebilir gayet normal.
0
gazozailacatmauzmani
(09.07.16)
zamanında torpille vasıfsız elemanların üst düzey memurluklara getirilmesi hakkında arınç: "bu durumun ahlaki boyutu tartışılabilir ancak kanunen yapabiliriz ve yaptık" tarzıbir şeyler demişti.

aynı hesap, duyuruyu açanlar silebilirler ancak başkalarının zaman ayırıp emek vererek yazdıkları cevaplar da direkt silindiğinden, cevap veren arkadaşların emeklerine saygısızlık oluyor.

duyuruyu silme durumu varsa baştan belirtilmesi gerekiyor yoksa çok uç bir durum olmadıkça emeğe saygı çerçevesinde silmemesi gerekiyor diye düşünüyorum. böylesi daha ahlaki.


zaten duyurunun eski kalitesini kaybetmesinin başlıca nedenlerinden biri de bu kafasına göre silme durumu. ciddi ciddi cevap veriyorsunuz, bazen birkaç paragraf sürüyor yazdıklarınız. sonra bi bakıyorsunuz tüm yazdıklarınız gitmiş, eah diyip bi daha sadece birkaç kelimelik cevaplar dışında bir şey yazmıyorsunuz sonra.
0
yemrem
(09.07.16)
yemyem +1
0
rakicandir
(09.07.16)
(11)

Son Zamanlarda Sardığınız Şarkılar

bir peynir kutusu kibrit
SB.Başlangıcı ben yapayım uzun zamandır dinlemeyip tekrar sardım bu şarkıyahttps://www.youtube.com/watch?v=bGCfbsfwbgQ
SB.

Başlangıcı ben yapayım uzun zamandır dinlemeyip tekrar sardım bu şarkıya

www.youtube.com
0
bir peynir kutusu kibrit
(08.07.16)
stavro
(08.07.16)
neden sardığımı bilmiyorum ama baya dinliyom.
www.youtube.com
0
baba jo
(08.07.16)
donup donup sariyorum su sarkiya liseden beri donem donem. ama cok guzel sarki ya youtu.be
0
in vino veritas
(08.07.16)
Benim şu ara sardığım şarkılardan burada linkini verebileceğim bi Cemali-Duymak Istiyorum var. Anı gelişen bi pacozluk atagiyla Doğuş, Güllü, Nejat Alp falan dinliyorum yoğun olarak.
0
damdanakan
(08.07.16)
Milo Greene - What's The Matter (arada aklima geliyor ,yine geldi)
www.youtube.com

Balthazar - Decency (son zamanlardaki favorim)
www.youtube.com
0
fakyoras
(09.07.16)
bu aralar bu: youtu.be
0
pokemonk
(09.07.16)
rakicandir
(09.07.16)
bigbadabum
(09.07.16)
Peter Gabriel - My Body is a cage

youtu.be

şu üst yazı ile paylaşmıştım feysbuk'ta.

Adam şarkıyla hayatın resmini çizmiş adeta ana fikrini ortaya koyarak. Tabi anlayana...

"bedenim bir kafes, beni dans etmekten alıkoyuyor...
aklım anahtarı tutuyor..."

Enfesmiş. Pek bir beğendim.
0
matrix
(09.07.16)
(16)

Her gidilen yeri,, çektirilen fotoyu paylaşmak..

body electric
Ya arkadaş nedir bu çılgınlık, tamam arada sırada çok nadir de olsa ben de foto falan paylaşıyorum da bir tatile gitmesin insanlar, sanki tüm sene beklemiş beklemişler her attıkları adımı paylaşıyorlar, yadırgamıyorum, yalnızca buna karşılık alınan hazzı merak ediyorum. yani eğer siz de böyleyseniz
Ya arkadaş nedir bu çılgınlık, tamam arada sırada çok nadir de olsa ben de foto falan paylaşıyorum da bir tatile gitmesin insanlar, sanki tüm sene beklemiş beklemişler her attıkları adımı paylaşıyorlar, yadırgamıyorum, yalnızca buna karşılık alınan hazzı merak ediyorum. yani eğer siz de böyleyseniz eğlencesi nedir bu olayın? artık ortamlarda hadi şöyle foto çektirelim, şuradan da çekelim denmesinden sıkıldım, lan sohbete muhabbete geliyoruz fotoğraf çekmekten anı yaşayamıyoruz. Anı biriktiriyoruz diyorlar güya da ne anısı yani, içi boş fotoğraflar.dolmuşum galiba:)

çevremden instagram aç baskıları geliyor, arada sırada belki koleksiyon amaçlı paylaşacağım fotolar için mantıklı olabilir ama o ortamda çıldırırım herhalde, insanların sıçtıklarına bile paragraf düzmelerine..

tekrarlıyorum, yadırgamıyorum kim ne isterse öyle yapsın; ama bu bana bir şey eksikliğinden kaynaklı gibi geliyor, o şey yerine kelime bulamıyorum. kendi kendini eğlendirememe mi, yalnızlık mı, can sıkıntısı mı vs. vs. mesela benim de çok yalnız hissettiğim sıkıldığım zamanlar oluyor; ama aklımın ucundan bile bi şeyler paylaşmak geçmiyor, bilmiyorum zamana ayak uyduramıyor da olabilirim.
0
body electric
(07.07.16)
İnstagramda bi kız engelledim bu yüzden. Günde 20 foto paylaşarak ana sayfayı ele geçirmişti. 100 kg çirkin bi kadınsın sen neden 15 tane selfie çekiyorsun, o hobit ayaklarını çekme bari.
Geçen hostes arkadaşım bi foto paylaşmış altında on paragraf rakı içen kadın şöyledir, rakı içen kadın böyledir düzmüş. Gece sonunda restorandan birini kaldırıp eve atmadıysa adam değilim. Sosyal entellik çok pis bişey
0
hasmetizm 2046
(07.07.16)
aldığı like'a göre insanlar mutlu oluyor artık. fotografları videoları beğenilmediğinde mutsuz olan insanlar var. çağın hastalığı ne diyelim.
0
dedim ben sana
(07.07.16)
bir romancı yazdığı romanı neden bastırır? yani beğenilme arzusu hangimizde yok ki? ha bu işi görgüsüzlüğe getirip, dediğin gibi tuvalete gidişi de paylaşmak bu işin manik hali olsa gerek
0
burya
(07.07.16)
Onceden garipserdim, yadirgardim. Sonra banane aq isteyen istedigini yapar, bana giren cikan yok dedim, konu kapandi :)
0
yons
(07.07.16)
Şimdi burada duyuruna cevap aldığında ya da "Haklısın kardeş" dendiğinde nasıl bi haz alıyorsan ona benzer bi tatmin, onaylanma hissi yaşıyorlar. Garipseme demiyorum çünkü cidden "Bi de beni tek çek!" insanları beni de yoruyor. Ne demek istediğini anlıyorum ama işin algoritmasi bu şekil. Onaylanmış, kabul görme, takdir edilme vs. Spekulatif bi cevap olmamıştır umarım. Laf sokmak gibi bi amacım yok cunku.
0
damdanakan
(07.07.16)
@damdanakan dün soruna özelden attığım mesaja cevap gelmeyince bir baktım ki soru da uçmuş, hayati bir şeydir diye düşünmüştüm, oradan bozuğum sana :)))

spekülatif değil cevabın elbette ama; sorum bir argüman odaklı soru değildi, alınan hazzı öğrenmeye yönelik idi, haliyle bu hazzı bilmediğime göre sorudan haz almam da olanaksız:)

he bir konu ya da tartışma çerçevesinde haklı olmaktansa kastın bu benim için de geçerlidir elbette:)
0
🌸body electric
(07.07.16)
Dün sacmasapan bi gündü. Beni dünle yargılamayın. :*|

Bu ara, efendim, sosyal psikoloji "okumlamasi" yapıyorum. Soruna tatmin edici bi cevap veremediysem az daha okumlayip öyle geleyim madem.
0
damdanakan
(07.07.16)
tam bir bana dokunmayan yilan bin yasasinciyim ben. umrumda bile degil kimin ne yaptigi, mutluyum boyle kimseyi elestirmeden yargilamadan neyi ne amacla yapmis diye kafa yormadan. paylasan ne isterse onu paylassin bize ne ki?
0
in vino veritas
(07.07.16)
-beğenilmek
-kıskanılmak

bunlar hiçbir insanın kurtulamayacağı bize doğuştan gelen kötü huylar. tüm facebook, intagram vs. bu duygular üzerine inşaa edilmiş platformlar.
0
peace.on
(07.07.16)
Ben diyorum kimi insanlar artik anlatmak icin yasiyorlar.
0
EasyTiger
(07.07.16)
Kimseyi yargılamak istemem ama bence bu insanların hayatlarında onları mutlu eden çok az şey var. Boş beleş hayatlar yaşayan ve tatmini başkaları tarafından mütemadiyen onaylanmakta arayan insanlar oldukları izlenimini yaratıyorlar bende. Ben işi gücü yerinde olup, özel hayatında mutluluğu yakalamış, ilgilenmekten haz aldığı çeşitli hobileri bulunan kişilerin bu tarz paylaşımlar yaptıklarını pek görmüyorum açıkçası. Görsem de tek tük. Böyle bir şeye vakit bulamıyorlar belli ki bulsalar da tercihlerini bu eylemden yana kullanmayı tercih etmiyorlar.
0
köstebek kurabiye
(07.07.16)
Bene ici bos fotograflar degil. Arkadaslarla cekilen fotograflarin hepsi anidir. Ici bos fotograf dedigin sey masadaki yemegin fotografini cekmek oluyor. He ortamlarda cektirdigin fotografi paylasma ihtiyaci nerden geliyor dersin, ona bir sey diyemem. Ama yasanan anlarin fotgrafini cekmek iyi bir fikir bence.

Ben de bunlari dert edenleri yadirgamiyorum ama gercekten boyle seyleri dert etmek insanin yasam kalitesini dusuruyor, hic iyi bir sey degil. Farkinda olmuyorsunuz ama dert ettiginiz sacma sapan seyler birikip sirtinizda koca bir yuk oluyor. Hayattan tat alamaz hale geliyorsunuz zamanla. Bir gun gelip boyle seyleri dert etmemeyi, bir rahatsizlik duymamayi ogrenince sirtinizda dag tasiyormus da indirmis gibi rahatliyorsunuz. Meger hayat cok guzelmis diyorsunuz, o kadar hafifliyorsunuz ki. Yuku indirmeden de farketmiyorsunuz ama sirtinizdaki yuku.
Relax olunca her sey cok daha guzellesiyor. Birakiniz yapsinlar demek cok keyifli. Kimin ne yaptigini umursamayi, sorgulamayi birakirsaniz gercekten "dunya varmis" diyeceksiniz.
0
stavro
(07.07.16)
@stavro elbette arkadaşlarla çektirilen her fotoğraf çok kıymetli, ama ortada yaşanan bir an olmalı ki ölümsüzleştirip bak şurada şunu şunu yapıyorduk diyebilelim. eğer yemekse o anı içinde konuşmaya değer bir şey bulunacak o da çekilir sıkıntı yok. benim değindiğim nokta yalnızca fotoğraf çekip paylaşmak için buluşuyormuşuz gibi olması, ben çok yaşamıyorum bunu ama çevremde yaşayanlar var. ve bunun biraz daha bizim millete özgü olduğunu da izlenimledim. ama sonuçta herkesin hayatına kimse karışamaz..
0
🌸body electric
(07.07.16)
dayatılan ve orijininde "sanal" olan gereksinimin, onu herhangi bir bağışıklık mekanizması sayesinde sorgulatmadan, bünyeye bir virüs gibi girmesiyle, kişi algısında "gerçek" bir gereksinime dönüşmesi ve bunun "gerçek" bir bağımlılık yaratması; öyle ki bu periyodik bir "fiks". eksikliği deprivasyon duyumu yaratan cinsten bir fiks. moda yüzünden herkesin beklentisini ödünç alıp bu gidişle kendinin de kılmaya başlama riskini en fazla doğuran şey bana kalırsa kendine ait bir düşünce dünyası, bunu yaratacak basit metotların olmaması. yahut bunu bir şekilde unutmak, terk etmek, gerçek hayvanlık halinden çıkarılmak ve yapay güdülere bir yerde sahip olmaya başlamak. modern dünya her şeyi furyalaştırıyor, her şeyi tüketim malzemesi yapıyor artık.
0
godoşu beklerken
(07.07.16)
tatilde bol bol foto paylaşır, geri kalan zamanlarında da like sayısını takip eder böyle insanlar. bu like sayısı da tatildeki mood'unu belirler genelde. çok samimi olmamayı tercih ediyorum ben genelde.
0
axl
(07.07.16)
normal şartlar altında, bir av yakaladığında ya da yeni bir besteni insanlara dinlettirirkenki ortayan çıkan ödül hormonun bu şekilde yapay bir şekilde salgılanmaya başlıyor. ve bu hormonun verdiği tatmin yetmemeye başladığında daha fazla foto daha fazla beğeni ihtiyacı ortaya çıkıyor.
0
darksdantes
(07.07.16)
(21)

Ekşiduyuru kurallarında değişiklik yapmak

kaymaktutmayansicaksut
Bir süredir buna odaklanmış vaziyetteyim. Bir metin oluşturmaya çalışıyorum. Aycho'nun duyuru sorunlarina dair yaptığı çalışmayı da önüme aldım, mevcut kuralları da açtım ama çözüm noktasında sizin de fikirlerinizi merak ettim ve açıkçası katılımınıza ihtiyacım var. Burayı birlikte kullanıyoruz, bir
Bir süredir buna odaklanmış vaziyetteyim. Bir metin oluşturmaya çalışıyorum. Aycho'nun duyuru sorunlarina dair yaptığı çalışmayı da önüme aldım, mevcut kuralları da açtım ama çözüm noktasında sizin de fikirlerinizi merak ettim ve açıkçası katılımınıza ihtiyacım var. Burayı birlikte kullanıyoruz, birlikte karar vermeliyiz.

Duyuru kurallarında nasıl bir düzenlemeye giderdiniz? Neler eksik, neler güncelliğini yitirmiş vaziyette sizce? Neler ekler, neleri çıkartırdınız?

Teşekkür ederim şimdiden.

Edit: arkadaşlar anlaşamadık :) siteye dair öneri değil kurallara dair fikrinizi istemiştim. Yol göstermesi açısından mevcut.kurallar şöyle : www.eksiduyuru.com
0
kaymaktutmayansicaksut
(04.07.16)
bir duyuruda en fazla 2 3 tik hakkı koyardım.
üye olurken cinsiyet ve yaş kısmı eklerdim.
soru sorarken duyuru açanlar dilerse cinsiyet ve yaş seçer böylece o duyuru sadece o kişilere gözükürdü.

fikir çok bende:)
0
lonelyman
(04.07.16)
Önce kendi zihniyetinizi değiştirin. İşinizi(!) yaparken çokça kişisel buhranlarınıza kapılıyorsunuz.
0
bigbadabum
(04.07.16)
@lonelyman teşekkür ederim ama yazdıklarınız tam olarak kurallara dair değil aslında. Kast ettiğim mesela günlük soru sayısı sınırının kaç olması gerektiği, küfür konusunda nereye kadar devam nerede tamam denecegi, chat duyurularına müsamaha gösterilip gösterilmemesi meselesi. Sözlük hesabı satışı konusu. Troller falan filan...
0
🌸kaymaktutmayansicaksut
(04.07.16)
sözlük satan yasaklanmalı bence. yasak olsun.
küfür konusunda ana avrat direk sövmediği sürece amk gibi laflar duyuru sahibi tarafından şikayet edilmediği sürece silinmemeli.. yada duyuru sahibi "bu şıkkı sil" diyerek o şıkkı silmeli. mod silmesin. mod görmediği şeyi silsin. soru ise 20 adet sınır konulabilir. mod silmesin bence. mod burada taşkınlık yapanı silsin.
bir de bir kere uçurulmadan önce 1 hafta gibi bir ceza ile engellensin duyuruya girişi.
bir kez daha yaparsa uçurulsun.
0
lonelyman
(04.07.16)
Tartışan iki yazarın tartışmayla alakalı her ikisinin de tüm yanıtları silinmeli. Bazen bir yazarın kurallara aykırı olduğu halde bir tane yanıtı silinmiyor ve o duyuruda tartışmayı sanki o yazar kazanmış görüntüsü oluşuyor ve kendisini tekrar ifade edemeyen yazara haksızlık ediliyor.
0
dissendium
(04.07.16)
Anonim duyuru açma / soru sorma özelliği büyük eksiklik bence.

Bunun ortaya çıkaracağı karmaşayı önlemek için anonim soru ve duyurular onaydan geçtikten sonra açılabilir.

Onay meselesini de daha rahat bir hale getirmek için duyuruyu açarken seçilebilen aciliyet seçeneği koyulabilir (aciliyet seviyesi yüksek, normal, düşük gibi). Bu aciliyet seçeneğini kötüye kullananlar da uyarı alır.

Edit: Cevap değilmiş, neler eksik ibaresini görünce atladım hemen.
0
Adramelekhh
(04.07.16)
Sevgili aramak serbest olsun. Yalnızız compu reis
0
hasmetizm 2046
(04.07.16)
Daha eleştirilmeye bile tahammülünüz yok. Biri cevabı beğenmez, öbürü dangalak der. Olm nasıl kafalar bunlar.

Kural değiştirelim demiş, ben de diyorum ki önce kendi zihniyetinizi değiştirin. Bunu beğenmemiş olabilirsin ama satgı duymayı tercih etmemek karakterle alakalı.
0
bigbadabum
(04.07.16)
arama şeysini düzeltin biraz hacı çok karışık
0
lorne malvo
(04.07.16)
En son cevap yazilan baslik otomatik olarak en uste ciksin, boylece ilgi goren baslik asagilarda kaybolmasin..
0
alttaraf
(04.07.16)
@alttaraf: o özellik sağda var zaten ama.
0
Adramelekhh
(04.07.16)
Şimdi eski duyuru içinde kendi kurallarımı yazacağım:

ekşi duyuru; eşi olmayan, benzeri olan, bir çok ortak yanı olsa da forumdan farklı, ekşi sözlük yazarlarının daha bir ayrıcalıklı kullanabildiği sitedir, sub-etha fasilitesidir. Kullanıcılarının desteği ile gelişen VE DEĞİŞEN dinamik bir ortamdır.

küçük bir gittigidiyor: cep telefonları, bilgisayarlar, playstationlar, bilgisayar parçaları çok uygun fiyatlara satılıyor. alan ve satan memnun mu bilemem ama bir gün playstation 2 almaya karar verirsem buradan alacağım büyük ihtimalle.

Ekleme: Her türlü sözlük hesabı, maç, konser vb. bileti satılmalı, satılmaya devam edilmeli. Hırsızlık yapan kişiler her şekilde olacaktır ama o kişileri siz atmıyorsanız ya da attığınız halde geri gelmesini önleyemiyorsanız kullanıcıların yararı adına karşılaşılabilecek sorunlardan ötürü duyuru yönetiminin suçlanmaması gerektiği hatırlatılmalı. teknik olarak mümkün mü bilmiyorum ama her satış başlığı altına bu tip bir not düşülebilir.



küçük bir divxplanet: altyazı isteği yapılıyor, emule'de yüksek id nasıl alınır soruluyor, en güzel torrent programı hangisi diye duyuru açılıp en, doyurucu, ayrıntılı bilgilere ulaşılabiliyor.

küçük bir sözlük yönetimi: neden ben çaylak oldum? sorusunun cevabını sözlük içerisinden öğrenemeyenlerin üye olup, sorularına cevap aldıkları mekan. sözlükle ilgili bazı bilinmeyenler de gene burada tartışılabiliyor. aslında "göte girebilecek" entrylerin buraya danışılması da çok iyi bir durum hem sözlük hem de yazarlar açısından.

Ekleme: Bu kısım bence güncelliğini yitirdi. Ekşi duyuru ile ekşi sözlük arasında gözle görülür ve kocaman bir fark var.

küçük bir teknik servis: kendimden biliyorum bilgisayarlarla veya diğer elektronik eşyalarla ilgili bir sorunla karşılaşınca, tamirciye götürmeden önce burada sorunu anlatıyorum, en kısa sürede cevabımı alıyorum.aldığım yardımlar hem bilgi dağarcığımı genişletiyor hem de diğer duyurulara da yardım etmeye teşvik ediyor.

Ekleme: Kendi adıma yok.

küçük bir kütüphane: makale, dergi, kitap arayanlardan boğaziçili'den ders verenlere, arşivlik mecmualarını satanlardan, yapacağı anket ödevi için denek arayanlara kadar her telden çalan insan mevcut gene burada.

Ekleme: Bana kalırsa duyuruda artık bu kısım yok gibi. Olmalı mı? Evet. Değiştirilip gelişitirilirse daha mı iyi olur evet. Nasıl değiştirilmeli : bilmiyorum.

küçük bir müşteri hizmetleri: kontörüm neden bitti? sorusu turkcell'den avea'dan önce buraya soruluyor. aynı şekilde ebay, amazon, hepsiburada sitelerindeki alışveriş önerilerine ve kargo durumua dair sorular da sorulabiliyor.

Ekleme: kendi adıma yok.

birçok sitenin küçüğü işte ekşi duyuru. hepsinin biraraya getirilmiş hali. belki yıllarca cevabını bulamadığımız soruların bile cevabını dakikalar içinde alabiliyoruz. dünyanın her yerinde alay edilecek, akla takılan sorular da burada rahatça sorulabiliyor. neticede ekşi sözlük'ün kutsal bilgi kaynağı sıfatını tamamlayan harika bir oluşum burası. aklımda hiç soru olmasa bile sorulara cevap vermek için, yeni şeyler öğrenmek için girip bakıyorum.
(baldur, 27.03.2008 20:11 ~ 20:12)

Nelere dikkat etmelisiniz?

Eğer soru soruyorsanız, "tip" olarak duyuru veya cevap verilemeyecek bir şeyi seçmemeye dikkat edin. Zaten seçtiğinizde "Eğer soru soracaksanız soru kategorisini deneyin, bu kategoride kimse size cevap veremez." diye bir uyarı çıkacaktır.
Yasalarla korunan içerikler (mp3, film, kitap, tv yayınları) kısacası warez diye nitelendirebileceğimiz şeyler internet kullanıcılarına açık olarak sorulamaz.
Bilmediğiniz sorulara cevap vermeyin, egzotizmin tadı her soruya cevap vermeden de çıkar.
Ekleme: Bilmediğimiz sorulara cevap vermeyin kısmında kullanıcılar olarak (ben de dahilim) hepimiz çuvallıyoruz. Bu konuda doğru yanıt/yanlış yanıt dönütü olmalı. Mesela Ankara hangi ülkenin başkentidir denildiğinde birisi çıkıp Tanzanya dediğinde (geyik olmadığını varsayıyorum) verilen yanlış cevaba dair kullanıcı üzerinde kalan bir iz olmalı.



Soru sahibine ya da cevap yazmış birine fikir belirtmek istiyorsanız "" linkini kullanıp kendisine mesaj atın. Diğer durumlarda 'cevap' olmayan her şey siliniyor.

Ekleme: Hayır güzelim, silinmiyor. Artık neyin fikir neyin cevap olduğuna dair net bir ayrım yok. Moderasyon bu konuda tartışmamalı bence kullanıcılarla.

Soruyu açan sizseniz ve cevap sizi tatmin ettiyse, sol tarafta bir kutucuk var. Bir zahmet işaretleyin, çok eğlenceli oluyor. Cevap doğru değilse formalite icabı işaretlemeyin; hem ayıp, hem de kendinizi kandırmış olursunuz.

Ekleme : Bu kutucuk da tıklanmıyor çoğu zaman ya da ayıp olmasın diye tıklanıyor. Özellikle benim görüşümü destekliyorsa tıklarımcılara karşı ciddi bir söylem geliştirilmeli. Cevap denen şey bana kalırsa emek verilmiş ve soruyu soranı tatmin etme emeği belli olan dönütler.

Kendi sorularınıza cevap vermişseniz (ekstrem durumlar hariç) kesin ve tek cevabı değilse o cevapları 'cevap' olarak işaretlemeyin. "Moderatörlerin cevapları 'cevap' olarak işaretleme ve kaldırma hakkı vardır, saklıdır." Mutlak doğru muhabbeti çıkarıp felsefe yapmayın. swh

Ekleme: Tırnak içindeki yer kullanıcılara hatırlatılmalı.

Site ile ilgili görüş/istek/şikayetlerinizi şuradan iletebilirsiniz: (git: 3773)
Moderatörler açılan duyuru/soru/ilanları düzenleyebilir, silebilir, duyurunun mevcut önemlilik seviyesini değiştirebilir. Bu seviyeler; sırasıyla 'normal', 'öncelikli' ve 'önemli'dir. Açılan duyuru/soru/ilanlarınızın önemlilik seviyesinin değiştirilmesini istiyorsanız moderatörlere mesaj atabilirsiniz.
Sakıncalı görülen her şey silinebilir. TCK’ye aykırı ise daha bir silinir.
Sitede gördüğünüz her türlü bug'ı şurada belirtebilirsiniz: (git: 27088)
Belki yazmama gerek yok ama; ssg'nin yazdığı entry'den alıntı yapıyorum: "bir şey 5 dakika sonra sayfayı refresh ettiğinizde düzeliyorsa bug değildir."
"Bug ne?" diyorsanız, 'unut gitsin' demiyorum, tasarım tercihi olmayan her türlü hata, yamukluk, pislik. Bunlar bug'dır. Nelerin bug olup olmadığı bir sonraki derste ayrıntılı işlenecek.
Sözlükte kullandığınız gibi bkz'ları burada da kullanabilirsiniz.
Her ilan/duyuru/sorunun bir numarası var www.eksiduyuru.com (xyzt yerine sayı gelecek) diye link vermek yerine (git: xyzt) şeklinde bir kullanım şekli var. Ekşi duyuru'ya özgü. Ekşibition'da da var. Link kalabalığı yapmaması açısından faideli, kullanın, kullandırın.
Aramaya burada da inanın. Cevap verenler de inansın. Zira birbirine benzeyen sorular olabiliyor ancak cevapları aynı olmayabiliyor.

Ekleme: Aramaya inanıyorum ama o kadar dandik ki. Çoğu zaman google'da aratıyorum burada bulmak istediklerimi.

Sözlükte yazarlıkla ilgili her türlü sorun(un)uz için: (git: 27041)
Soru/duyuru/ilan açarken başlıkta tamamıyla büyük harf kullanmamaya çalışın. Moderatörler bu tür duyuruları fütursuzca silme hakkına sahip. En fazla kelimelerin baş harfini büyük kullanın. Hem göze batıyor, çirkin görünüyor; hem de forum kokan hareketler bunlar. Yapmayın. Aynı şey (ekstrem durumlar hariç) cevaplar için de geçerli.
Cevap demişken tartışmaya, küçük düşürmeye, hakarete yönelik; sorulan konudan uzaklaşan her türlü cevap silinir, aynı kullanıcı benzer hareketler yaparsa uçar, istatistiklerdeki 'kuş' uçan kullanıcılara aittir.

Ekleme: Silmiyorsunuz. Küfür olunca silmiyorsunuz eyyy moderatörler! Tartışma yaratan cevaplar silinmiyor eyy moderatörler!!


Kan aranıyor, kayıp aranıyor vb. gibi iletişim adresinin önemli olduğu duyurularda iletişim adreslerinizi belirtin. Belirtilmediği takdirde duyuru zaten anlamını yitireceğinden silinmemesi için hiç bir sebep yok.
Tip of the day: arama fasilitesinde nick yazarak bir kullanıcının açtığı soru/duyuruları ve cevapları, ayrıca #123 şeklinde belli bir ID’deki duyuruyu görüntüleyebilirsiniz. Kolaylık olsun ;)
Gelen duyuruları izlemek için aşağıdaki rss linkini rss okuyucunuza ekleyin.
Sağlık sorunları ile ilgili sorulara biz hassasiyet gösteriyoruz, burada yazılan her şeye inanmayın: (git: 25523)
Internet kullanıcıları [i] için: Burayı sözlük yazarı olmadan önce kullananlar olabilir. Kullanıcı sonradan sözlük yazarı olmuşsa ve soru/duyuru+cevaplarını sözlükte kullandığı nick üzerinde kayıtlı hesaba aktarmak istiyorsa compumaster ya da moderatörler halledebilir.
Ayrıca; doğru bilinen bir yanlışı da düzeltmeyi bir borç bilirim. Sanılanın aksine yazarların ve moderatörlerin internet kullanıcılarına hiçbir şekilde garezi bulunmamaktadır. Yazılı olarak belirtilmese de sitede demokrasi veya ona benzer bir şey var. Herkese eşit muamele gösterilmeye çalışılınıyor. Niçin bazılarına ayrıcalık tanıyormuşuz yahut diğerlerini eziyormuşuz gibi bir intiba bırakmışız bilmiyorum. Aslında yok oyle bişii...
Big boss: compumaster. Dolayısıyla istediği duyurulara istediği şeyi yapabilir. Bu yüzden bir duyuru ile ilgili yanlış bir şeyler olduğunu düşünüyorsanız boş yere hayatın anlamını sorgulamaya kalkmayın.
Duyuru ve cevap kaldırılma sebepleri

Kan aranıyor duyuruları önemli seviyesine alınır, 5 gün sonra normal seviyeye düşürülür. İhtiyaç sürüyorsa, yukarıda kalması için moderatörlere mesaj atabilirsiniz.
Sorunun cevabı olmayan ve "teşekkür ederim" gibi alakasız cevapların tamamı,
"Ben de merak ettim" ya da "reserved" gibi cevaplar (bu işlevi görmesi için soruyu "favori"lerinize ekleyebilirsiniz)

Ekleme: Silinmiyor

Tartışma başlatıcı şeyler (Her türlü hakaret, politik ve dini konular),

Ekleme: Eskiden silinmiyordu artık gelişme var :)

Yalnızca linkten ibaret olan duyurular, satılık ilanlarında, içerik ve detay belirtilmeden sadece gittigidiyor gibi sitelere yönlenen linkler,

Ekleme: Silinmiyor

Mükerrer duyuru girmek: Kişisel/kurumsal fayda sağlayacak ya da kar amacı güden/gütmeyen site veya ürünlerin reklam ve tanıtımını (farklı hesaplarla da olsa) 3 günden kısa sürede ve(ya) ayda toplam 3 kereyi aşacak şekilde yinelemek. (Orijinal duyurunun silinmiş olması, duyurunun mükerrer olduğu gerçeğini değiştirmeyecektir)
Bilet satışlarında (Tiyatro, konser, maç vb.) biletin gişe fiyatı (mümkünse bilet satış linki ile birlikte) ve satmak istediğiniz fiyat belirtilmemişse, karaborsa olabileceği için,
Her türlü evcil hayvan satışı,
Ücret karşılığında ödev/tez yapmak ya da yaptırmak isteyen duyurular,
İlgili kanun dolayısıyla, iş/işçi arama ilanları, staj ilanları ve freelance işler (özel ders, çeviri, tasarım gibi) dahil olmak üzere, siliniyor. (Bkz: www.tbmm.gov.tr madde 23, H bendi)
Her türlü sanal medyada oy isteyen duyurular. "Balığımı büyütün, kedime oy verin, kotamı artırın, hediye kazanmama yardım edin" içerikli duyurular ile sözlük/twitter/facebook gibi sitelerde oy/RT/like istekleri,
Başlıklarda ilk harfleri büyük, duyuru metninde normal büyük harf kullanımı dışına çıkan ve okunmada zorluk teşkil edebileceğini düşündüğümüz tüm duyurular. Örneğin:
- Başlığın tamamı büyük harf (TAMAMI BUYUK)

- Bazı harfler büyük bazı harfler küçük (BuNuN GiBi)

- Eksesif yanlış harf kullanımı (1337 5p34k)

- Noktalama işaretlerini yanlış, eksik kullanmak veya hiç kullanmamak.

- Anlaşılmayacak derecede kötü bir dil bilgisiyle yazmak.

- Gereksiz yere (örnek veya alıntı olmadığı halde) başka bir dilde yazmak.

İllegal duyurular/sorular/istekler vs. (Özellikle internet kullanıcıları için)
Duyuru içeriğinin bir parçası olmayacak şekilde başlığa yerleştirilmiş kelimeler (konuyla ilgisiz olarak dikkat çekme amacı taşıyan başlıklar) içeren duyurular silinir. Aynı şekilde, duyuru içeriğini açıklamaktan uzak, yalnızca "acil", "merak ettim", "bir bakar mısınız", "hangisi" gibi başlıklara sahip duyurular da silinir.

Ekleme: Silinmesin. Mesela özel durumlar için insanlar ailevi problemlerini (burada herkes bir şekilde birbirini tanıdığı için) ortaya dökmektense "avukatlar bir bakabilir mi?" diye başlık açabilmeli, bu başlıklar da silinmemeli!

Forum benzeri içerik/kullanım. Forum tarzı duyurular, sorular ("hadi herkes messenger adresini paylaşsın" gibi mesela)

Ekleme: İfşalar bu örneğin içine giriyor sanırım. İçerik değiştirilmeli, yazarlara güvenilmeli.

Her türlü crack/mp3/warez/program/film isteği,
Her türlü porno siteye direkt link (sadece sitenin adını .com olmayacak şekilde yazarsanız sorun yok).
"ya byle bisiii var hane soyle coooook guseell" şeklinde olan tüm duyuru ve cevaplar,
Seçilen nickin offensive olduğuna kanaat getirilirse (ki bu kanaat son derece keyfîdir) tüm cevapları/duyuruları ile uçurulur.
Aynı içerikli bir sorunun/duyurunun herhangi bir sebeple yinelenmesi gerekiyorsa önceki duyurunun üzerinden en az 3 gün geçmiş olmalıdır. Daha kısa sürede tekrarlanan soru/duyurular silinir, sık tekrarlanması durumunda ise kullanıcı hesabı kapatılır.
Ekşi Duyuru, bir sevgili/eş/partner arama sitesi değildir. Bu amaçla yayınlanan duyurular da silinmektedir/silinecektir.
Ekşi Duyuru'da küfretmek herhangi bir hedefi olmasa bile yasaktır. Küfürlü içerik silinir, devamı uçurulma nedenidir.

Ekleme: Yasak değil, olmalı, uçurulmalı.

Ekşi Duyuru analitik nedenlerle kullanıcı hareketlerini toplar. Bu bilgileri hiç bir şekilde satmaz ve gizli tutar.

Bu yazı Ekşi Duyuru moderasyon ekibinin ortak kararı ile 12/05/2012 tarihinde düzenlenmiştir.

Ekleme: Ekşi Duyuru moderasyon ekibinin ve yazarlarının ortak kararı
Ekşi Duyuru bu kuralları her zaman kullanıcılarına ana sayfada bir duyuru ile haber vererek değiştirme hakkını saklı tutar.
0
rakicandir
(04.07.16)
ifşa başlıklarına tölerans gösterilmemeli, yazarı ile beraber uçurulmalı.

bir de, kurallarla ilgili değil biraz site işleyişiyle alakalı ama söylemek istedim. belki okursunuz;

gönül işleri duyurularına ortalama 20 cevap gelirken, diğer duyuruların bazılarına cevap bile verilmiyor. o yüzden "rank" sistemi gibi bir sistem getirilebilir.

+ moderatör sayısı artırılmalı. en azından ekşi sözlük yazarlarına kategori değiştirebilme, cevap silme, tik atma gibi yetkiler verilebilir.
0
dead and broken
(05.07.16)
*"Cevap doğru değilse formalite icabı işaretlemeyin; hem ayıp, hem de kendinizi kandırmış olursunuz."

Yorum içeren, öznel cevabı olan sorularda "doğru cevap" gibi bir seçenek olmuyor. Onun yerine "soruya cevap" gibi bir durum söz konusu oluyor. Şahsen sorularımda "falan hakkında ne düşünüyorsunuz, neden?" diye soru sorduğumda düşüncelerine yer verip de gerekçelerine yer vermeyenler oluyor. Verdiklerinde de "p ise q" şeklinde bir cevapta p ise diyorsun da bahsettiğim durumda p nerede diye gerekçeleri sorgularsam, tik atsam bile "hıı, kendininkinden farklı düşünceleri onaylamıyorsun di mi sen" gibi cevaplar aldığım oldu. Kimi zaman karşılıklı yanlış anlamalar, kimi zaman da tartışmayı ilerletmek istemem yüzünden.

Bunların olabildiği bir yerde "okudum, soruya cevaptır, teşekkür ederim" babında tik atıyorum şahsen; başka türlü olurunu görmüyorum. Tek bir doğru cevap yok hatta "neden buna doğru diyorsun peki?" gibi, zaten ikiliklerin olduğu konularda ikiliğin diğer tarafını anlamak istendiği için argüman tarzında cevap arayan bir soru sormak bile yanlış anlaşılabiliyor. yani mantığınızın neden bu kadar farklı olabildiğini anlamak için sorduğunuz bir soru "anlaşamadığımızda anlaşalım"da bitiyor en iyi ihtimalle. "beklediğim cevabı vermedin, konuyu istediğim gibi açmadın" ancak böyle bir eleştiriyle "yanlış cevap" diyebilirim bir soruya, o da buraya fazla geliyor. soru sorup "onaylamayacaksan ne soruyorsun" tarzı cevap almak gıcık bir şey. evet, soruya cevap vermemiş oluyorlar ama ben her defasında bunu çekmek istemem, tik atmışken bile olabiliyor çünkü.

*Mutlak doğru muhabbeti çıkarıp felsefe yapmayın

kendi cevabıma tik attığım olmadı. bu sözü de anlayamadım. duyuru anket yeri mi ki "katılıyorum, katılmıyorum"la yetinilsin. "felsefe" bir yerde işin içine giriyor. mutlak doğruluk iddiasında değilsek de bu olabiliyor. burada ne demek istenmiş, çok anlayamadım.

*Forum benzeri içerik/kullanım. Forum tarzı duyurular, sorular ("hadi herkes messenger adresini paylaşsın" gibi mesela)

e herkes resmini atıyor, mesela?

*Ekşi Duyuru'da küfretmek herhangi bir hedefi olmasa bile yasaktır. Küfürlü içerik silinir, devamı uçurulma nedenidir.

belli ki böyle bir kural aslında hiç olmadı. (geçen gün ya eros ya cupid için küçük kanatlı orospu çocuğu demişti galiba, gülmüştüm)

yani buna ne dahil, ne dahil değil?

*baldur tanımında burada her halt yapılabiliyor. mesela satış yapılabiliyor. ancakkurallada satılamıyor? anlamadım baldur dalga geçmiş de ben a diyorum, siz z anlayın tarzı bir şey mi o?


sonuç: bu kurallara bir güncelleme gelmesi lazım gibi. ikilik var çünkü.
0
godoşu beklerken
(05.07.16)
"Yasalarla korunan içerikler (mp3, film, kitap, tv yayınları) kısacası warez diye nitelendirebileceğimiz şeyler internet kullanıcılarına açık olarak sorulamaz."

Bu kuralın anlamı nedir? Film tavsiyesi vb. de dahil midir? Herhalde değil, ama kuralın lafzından dahil olması gerektiği anlaşılıyor. Amacını anlayamadım ben kuralın. Nasıl bir soru yasaklanıyor tam olarak, belli değil.

**

"Sakıncalı görülen her şey silinebilir."

Neye göre kime göre sakıncalı?

**

"Seçilen nickin offensive olduğuna kanaat getirilirse (ki bu kanaat son derece keyfîdir) tüm cevapları/duyuruları ile uçurulur."

Bunun sınırı da çizilmeli. Keyfi olsun tamam da, hiç değilse bir fikir birliğine varılsın oylamayla. Yahut cevaplar duyurular kalsın, bilgi sonuçta.

**

"Aynı içerikli bir sorunun/duyurunun herhangi bir sebeple yinelenmesi gerekiyorsa önceki duyurunun üzerinden en az 3 gün geçmiş olmalıdır. Daha kısa sürede tekrarlanan soru/duyurular silinir, sık tekrarlanması durumunda ise kullanıcı hesabı kapatılır."

Ben bu kuralın esnetilebilir olması gerektiği düşüncesindeyim. Aciliyeti olan bir mesele varsa 3 gün çok uzun bir süre.

**

"Ekşi Duyuru'da küfretmek herhangi bir hedefi olmasa bile yasaktır. Küfürlü içerik silinir, devamı uçurulma nedenidir."

Hakaret niteliğinde olmayan küfür neden yasak bilemiyorum. Nihayetinde burası çocuklara yönelik bir site değil. Otosansür yapılması saçma. Porno linki verilmemesi tamam da küfür bu, dilin kültürün bir parçası.

Ek olarak; basit bir Google aramasıyla net cevap alınabilecek soruların burada sorulması da yasaklansa fena olmaz. Atıyorum, kedilerin bıyığı var mıdır gibi soruların...
0
whimsical
(05.07.16)
Maskeli balo diye bir kategori eklensin, bu kategoride her kullanıcının ayda bir kere anonim duyuru açma hakkı olsun.

Cevap verirken de cevabımın kimler tarafından görüleceğini seçebileyim.

Zirve kategorisi olsun, farklı konseptlerde zirvelerin sayısı artacaktır.

Geyik başlıkların kategorisi olsun, sadece "herbirşey" başlığında görünebilir olsun.

Genele hitap eden soru, teknik servis vs. kategorisindeki duyurular en azından belli bir süre silinemesin.

Yazaların hangi kategorilere cevap verdiğinin istatistiği olsun.

Efektif bir ceza sistemi gelsin ve cezalar puanlandırılsın. Puana göre yaptırımlar olsun.

Renkli tik uygulaması gelebilir, duyuru sahibinin dışında da bu farklı renkli tikle işaretleyebilsin cevapları. Bir sınırı olsun.
0
ofkeyle kalkanin yerine oturan yazar
(05.07.16)
tehey, hala "sağ frame pembe olsun" tarzında yorumlar geliyor, la havle.

"trollere renk katıyor kisvesi altında müsamaha gösterilmesin, ivedi yaptırım uygulanacağı madde olarak yer alsın" bakın bu mesela bir "kural"
0
devorgilla the gunslinger
(05.07.16)
Ben biraz farklı düşünüyorum. Kurallar ne kadar değişirse değişsin, yine de modlar tarafından istedikleri kadar esnetiliyor ya da esnetilmiyor. Kural mural hikaye yani.
Neler eksik diye sorulmuş, bu bir eksikliktir.
0
bigbadabum
(05.07.16)
@devorgilla the gunslinger
Peki, kurallaştıralım dediklerimizi. Az önceki yazdıklarımın kurallaştırılarak Eklenmesi/Değiştirilmesini istediklerim:
________________________________________


....... kullanıcılarının desteği ile gelişen dinamik bir ortamdır.

Küçük bir limon: Limona ulaşamayan ekşiduyuru kullanıcılarının da zirveler düzenleme şansının olduğu....

Küçük bir sosyal medya: bazen ifşa, bazen can sıkıntısı, artık içinizden ne gelirse.....


1-Her kullanıcının ayda 1 kere anonim duyuru açma hakkı vardır, bu duyurular "HER BİR ŞEY" başlığında görüntülenecektir.

2-Kullanıcılar duyuru açarken ve duyurulara cevap verirken kimlerin görebileceğini "sözlük yazarları", "internet kullanıcıları" şeklinde seçebilir.

3-Film, şarkı, yabancı dil, yer, hayvan, soru gibi kişisel olmayan ve bir başka kullanıcıya yardımı dokunabilecek duyurular 1 günden kısa sürede silinemez.

4-Kullanıcıların 1 kereye mahsus ad değiştirme hakkı vardır. Eski kullanıcı adı bilgisi "hakkında" kısmında gözükecektir.

5-Siteye giriş yapmış ekşisözlük kullanıcılarının adları internet kullanıcıları tarafından alınamaz.

CEZALAR
A cezası X puan
B cezası Y puan
C cezası Z puan
D cezası T puan

YAPTIRIMLAR
Ceza puanınızın toplamı;
XO ye ulaştığında yaptırımı.....
YO ye ulaştığında yaptırımı.....
ZO ye ulaştığında yaptırımı.....
TO ye ulaştığında yaptırımı.....

Ceza puanınız, son 1 ayda aldığınız puanın tamamı ve önceki 1 ayda aldığınız puanların yarısı toplanarak hesaplanır. Diğer aylardaki puanlarınız hesaba katılmaz.

(cezalar şu olsun, yaptırımları bu olsun demiyorum, sadece ceza sisteminden bahsettiğim için boş bir şablon olarak koyuyorum)
-----

Ekşi Duyuru analitik nedenlerle kullanıcı hareketlerini toplar. Bu bilgileri hiç bir şekilde satmaz. Kullanıcı istatistiklerini kısmi olarak yayınlar. Sağ frame beklenmedik anda pembe olabilir, hakkı bizdedir :)



_______________________



Bu kadar zor muydu yahu bunu böyle anlamak?
0
ofkeyle kalkanin yerine oturan yazar
(05.07.16)
ceza puanı sistemi çok işe yarar mı? zaten birçok kişinin birden fazla hesabı vardır, hele yeni kayıtlar da açılırsa pek işe yaramaz. ama mesela bu ceza puanına payda olarak da duyuruda ne zamandır bulunduğuyla ilgili bir şey konsa nasıl olur? mesela 1 yıllık kullanıcının cezası 2ye bölünecekken yeni kullanıcınınki 1e bölünür vs.

bir de ne olursa olsun kuralları listelerken kategorize edip maddelendirseniz bence çok güzel olur. en azından bir şeyi silerken açıklama olarak direkt olarak "1C&2D" yazarak ihlali işaret edersiniz. hem daha derli toplu olur.
0
ron dennis
(06.07.16)
bu arada ben aychovsky'nin bu duyuruya değinerek yazdığı ifşa vb forum ortamı yaratan şeyleri isteyip istemediğimizi soran duyurusunu gördüm ama kaçırdım.

buradaki kurallar dahilinde ifşanın olmaması gerektiğinin yerinin de olduğunu düşünüyorum. bir ara ziyadesiyle rahatsızlığımı belli ettim zaten:


daha doğrusu:

* buranın quora tarzı soru-cevap geleneğinin ön planda olduğu bir yer olmasını istiyorsak, bu işlevin güçlenmesini istiyorsak ifşa olmaması gerektiği bariz.

*burasının küçük bir çevrede kalması gerektiğini ve her şeyden evvel bir tür sosyalleşme yeri olması gerektiğini düşünüyorsak ifşa vb duyuruların kalması lazım görülebilir.

* ilki durumunda arada bir eğlenelim gibi bir anlayışla ifşa duyurularını istemek çok sübjektif bir değerlendirme oluyor. senin eğlencen önemliyse zira herkesinki önemli ve o durumda burası eğlence yaratma görevi olan bir yer olur. er ya da geç algıda böyle bir kayma olur. kısacası "ekşi duyuru nedir, ne değildir?"

falanı isteyebiliriz ama filan uğruna ister miyiz?


ben ifşa flood'ı olduğu zaman gerçekten rahatsız oluyorum. bütün sağ frame soruları bildiğiniz iptal. bu sorular içerisinde değişik aciliyet içerenler oluyor ve gerçekten acil sorularda aktif duyuru kullanıcı anladığım kadarıyla ifşayı o soruyu okumadan geçecek kadar önemsemiyor. bu iyi bir şey. ancak soruluarımızın aciliyet özelliği yok diye ifşanın hezimetine uğraması haliyle hoş değil. biz buraya sormak ve cevaplamak için gelmişiz ama bununla hiç alakası olmayan bir aktivite bu amacın önüne geçebiliyor.

burası "yorumları alayım, özgüven tazeleyeyim, mutlu olayım" yeri değil ve bazı kimselerin ifşa yorumları da gerçekten vicdansız.

madem herkes böyle yapmak ister, çünkü kiminin tartışmadaki çıkış noktası bu, neden "özgüvenim eksik, ne yapabilirim?" sorularına "biz ifşa yapıyoruz ve rahatlıyoruz" diye cevap vermiyorsunuz, on araba şey yazacağınıza? en basit cevabı verebiliriz?

kafamı kurcalayan şeyi anlatmak için mecburen sivri bir şekilde yargılamak zorunda kalıyorum. evet dünyada kimsenin özgüveni tam olamaz çünkü sabit nicel bir sınırın mevzubahis olabileceği bir husus değil bu. hepimizin duymaya ihtiyaç duyduğu şeyler var, hepimiz bazı genel durumları diğerlerine yeğliyoruz ve egomuz güven içerisinde olduğumuzdan emin olmak istiyor vs. ben süpermen olduğum sanrısıyla eleştiri yapmıyorum yani. ama bu ihtiyaçlarımız duyuruda bize çifte standartlı talepler ettirtmesin o zaman. kontrol edelim biraz onları. burasının amaçlarını hatırlayalım, kendimizinki hep öncelikli olmasın veya kendimizde gelince "şundan" olabilen, başkasına gelince "bundan" olamaz hale gelmesin.

burasının küçük bir cemiyet olmasını isteseydim sanırım ifşayı destekleyebilirdim bile. güzel bir yer ekşi duyuru. isteyen cemiyetleşebilir ama arkadaş olan oluyor, buluşmak isteyen buluşuyor :) chat ortamımız var, duruyor mu bilmiyorum ama yazarlar için sub-ethada bition da var, diye biliyorum. isteyen birbirini sosyal medya ortamlarında ekliyor da. e bence daha fazlasına gerek yok. koskoca bir yer olsun. herkes kendilerine verilen izne göre samimiyeti artırsın isterse. ikisi birbirini engellemiyor.
0
godoşu beklerken
(07.07.16)
(9)

Elif Şafak kitapları hakkında

fraise
Ne düşünüyorsunuz? Okuyor musunuz? Beğeniyor musunuz? Niye bu kadar populer? Ben simdiye kadar hiçbir kitabını okumadım ama etrafımdaki hemen herkes beğenerek 1 kitabını mutlaka okumuş. Şimdi yeni kitabı da çıkmış; instagram'da habire paylaşıyorlar. Dedim ben mi bir şeyler kacıriyorum. Okumalisin
Ne düşünüyorsunuz? Okuyor musunuz? Beğeniyor musunuz? Niye bu kadar populer? Ben simdiye kadar hiçbir kitabını okumadım ama etrafımdaki hemen herkes beğenerek 1 kitabını mutlaka okumuş. Şimdi yeni kitabı da çıkmış; instagram'da habire paylaşıyorlar. Dedim ben mi bir şeyler kacıriyorum. Okumalisin derseniz birkaç kitabına bakıp başlayacağım.

Teşekkür ederim şimdiden herkese.
0
fraise
(04.07.16)
2 kitabını okudum. beğenmiyorum. popüler olsun diye yazıldığı için popüler.
0
zgrydn
(04.07.16)
ben aşk kitabını okumuştum, şahsen beğenmedim. edebi açıdan değerlendirecek vasıfta değilim tabi ama bana çok akıcı gelmemişti yazım dili. Yine de okuyun kendiniz değerlendirin bence, çok zihin yorucu eserler değil zaten.
0
dostlarorkestrasi
(04.07.16)
ne zaman bu kadının bir kitabı elime geçse bir iki sayfadan fazla ilerleyemiyorum. ki çok fazla kitap okurum. "elif shafak" denen kadına bence yazar bile denilmemeli.
0
ruhen hastayim ben
(04.07.16)
Ben elif şakak'un birkaç kitabını okudum evet akıcı, sürğkleyici ama elif şafakta biraz popülarizm hissiyatı seziyorum bu da beni ona karşı okumayı engelliyor. Bir de @ruhen hastayim ben +1
0
ruh i tibbiye
(04.07.16)
ilk 1-2 kitabini okudugumda etkilenmistim. (Yas o zaman 18 flan)
Sonradan farkettim ki kadin temcit pilavi gibi ayni seyler hakkinda ayni sekilde yaziyor. (Dogu-bati, arada kalma, aidiyetsiz olma vb)

O yuzden bir deger atfetmemeye basladim yazdiklarina. Okumayi da biraktim zaten boyle olunca.
0
kuehles blondes
(04.07.16)
15-16 yaşındayken sadece "aşk" adlı kitabını okudum. Şahsen çok beğenmiyorum.
0
prince legolas
(04.07.16)
ellerinde ipler oynatanların "bu çok şişirdiğimiz, bol söz sanatlı kof insanı oku, çünkü biz senin şu anda kitapçılarda ilk basımı duran falan filan kitabı okuyup ufuk açmanı istemiyor, onun yerine bunu süpermarketlerden almanı diliyoruz, biz kimi yükseltmek istersek o yükselir. sonra o yükselttiğimiz bize borçlarını istediğimiz şeyleri topluma söyleyerek öder, düzenli maaşını veririz. kontratımızın tek şartı budur." dediğini işitir gibi oluyorum bu kadının ismi telaffuz edildiğinde.


edit: tedtalks'ta izlemiştim ve ne kof demiştim yine. sööğkıls. hazırlamış da gelmiş bir de o iğrenç telaffuzla aksan kasıyor. yapmacıklı ve boş.
0
godoşu beklerken
(04.07.16)
kendisi edebiyatın sabrisidir. yetenek sıfır ama ilk 11 de her zaman kendine yer buluyor.
0
thewizardofearthsea
(04.07.16)
Popüler olana karşı olmak akıyor cevaplarda. Ted konuşması var bi tane onu izle bi. Az buçuk fikir sahibi olursun. En sevdiğim yazar değil ama kitapları da genel olarak fena değil. Kadın ayrıca türkiyenin dünyadaki reklam yüzlerinden birisi bence, bu yüzden de gayet önemli.
0
phoenixboy
(04.07.16)
(5)

30 yılda bir şeyin değişmemiş olması ülkede (işçi hakları, insan hakları,

Cursed Chico
hukuk, kadın hakları vs )https://www.youtube.com/watch?v=HVvTeTE-62Umaden filmi 1978 tarık akan cüneyt arkın hale soygazi halil ergün oynuyor. /*bu paragraf hafif spoiler************************bu paragraf hafif spoiler************************bu paragraf hafif spoiler********************************
hukuk, kadın hakları vs )

www.youtube.com

maden filmi 1978 tarık akan cüneyt arkın hale soygazi halil ergün oynuyor.

/*bu paragraf hafif spoiler************************
bu paragraf hafif spoiler************************
bu paragraf hafif spoiler************************
**************************/

saydığım erkek oyuncular işçi madende. İşçiler ölüyor başka, imza topluyorlar filan sonra baskılar vs geliyr. patronlar satın alıyor filan. Sendika başkanlarıyla işbirliği de var.


/****************/


Yani bir şey değişmemiş pek. Hatta sendikaların gücü daha fazla gibi o zamanlarda.

bir 80 darbesi olduya bağlanabiliyor olayların böyle olması ama bu kadar basit mi gerçekten bir darbeyle. Darbeyi yaşayan yaşamış tanıdıklarımuın çoğu daha politikleşmiş ya da politikleşmiş duyduğum.

bu filmden 25 30 yıl sonra soma gibi bir şey oluyor. SOnra cüneyt arkın o ölen işçilerinaileleriyle bu filmi seyrediyor. Yani çok garip geliyor bana.


**************/

içerik silindi

/***********

niyedir?
0
Cursed Chico
(03.07.16)
Bu ülkede işçi hakları da kadın hakları da insan hakları da muhtemelen çok büyük bir kırılma noktası olana kadar daha da kötüye gidecek. Sebebi de temelde basit, çünkü insanların böyle bir beklentisi yok. ister soma ister başka bir yer olsun, ses çıkaran iyisi olsa ilk ağzını kapatan yanındaki işçi olacak.

Direnişten, örgütlenmekten, haktan hukuktan bahseden insan aşağı görülür, dalga geçilir, aşağılanır. İnsanlar hala osmanlı dönemindeki gibi tebaa olarak görüyor kendini, bireyselleşme/vatandaş olma bilinci aşamasına gelemedik daha.
0
doxanikee
(03.07.16)
bir şey değişmedi evet. çünkü değişmesi için ekonomi çarklarının tamamıyla değişmesi lazım.

gerçek nedeni anlamak için ekonomik okumalar yapmanı öneririm. işçi hakları diyorsak öncelikle marks ne demiş, neden demiş bakabilirsin. sonra neden marks'ın tahlillerinin, çözüm yollarının çalışmadığına bakabilirsin. kapitalizmin yani sermayenin ve gücün sıçrama taşlarını, virajlarını kapitalist ötesi toplum kitabı güzel anlatmış diyeblirim. (bu kitaptan sonra 2. dünya savaşına da daha başka gözle bakmaya başlayacaksın)
karküreyici filmini izlemeni tavsiye ederim. 70'lerde bu yana siyasi olayların canlı tanığı olarak yaşadığım gözlemlediğim herşeyi anlatıyor.
daha da geniş pencereden bakmak, tümü görmek istiyorsan sapiens'i okuyabilirsin.
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(03.07.16)
pek çok şey daha kötüye gitti. götürtmeyecektik. bir şey değişmedi derken elmizdekini bile koruyamamak da başka bir trajedi mesela.

niyesinin cevabı bu trajediyi de anlatıyor. kendi yapmadıklarımızı küçümsemek ve harcamak, bize bunların bilincini verecek şeylerden inatla uzak tutulmamız, mesela cumhuriyetin ilanının sonrasındaki veya savaş dönemi edebiyatçılarını okumamak. tarih derslerinin giderek koflaşması. osmanlı'yı bu kadar anlatacaklarına türkiye'yi anlatmaları gerekiyordu en baştan beri.

gerçek üretici bir takımımız yok. gerçek bir burjuva sınıfı yok, sendikalar mahvedildiği için işçi sınıfı da yok hükmünde çünkü ne eskisi gibi üeretebiliyor, ne sesi var. kurulu ilişkiler, örgütler kafada hareket edip durmayan kavram şemaları yaratılarak toplum anlayışında yer etmediler. yani algı ve hafızayla sürekli oynanıyor. ekonomik bağımsızlığımızın önemi hiçe sayıldı. bunun hiçe sayılması için önce milliyetçiliği nne kadar iğrenç bir şey olduğu propagandasını yapmak gerekiyordu, aslında chauvinism tarzı bir fanatiklik kastedilerek. dışa bağımlı hainlere gün doğdu, fonları onlar buldular, onların reklamı yapıldı, başa geçebildiler ve kendileri bir şey üretemedikleri için olanı satmak zorunda olduklarını fark eden bu adamlar ülkenin bütün varlığını sırayla satarken ses çıkaramayalım diye yasaya dokundular ve baskıda bulundular.

bu altı ok gerçekten bu kadar önemli mi diye düşünmedi insanlar; önemliyse neden, değilse neden diye düşünmediler. o önemli deyince çok yaşa sen altı prensip, bu önemsiz deyince vay yere batsın altı prensip. popüler güncel söylem neyse peşinden takılmaca. ya ben neden hep aynı şeyler söyleyen adamların sesini duyuyorum televizyonda diye düşünmek yok. hakkı her koruyana sataşılır, başına bela açılır, bunlara hesapta sataşılıyor ama söyledikleri, iktidarın söyledikleriyle neden önceden aynıydı o zaman ve anca şimdi farklı? hani bu tür sorular yok.

bir şeylerin ne büyük zorluklarla elde edildiğini bilmememizin ve hala "niye" diye sorulduğunda verilen cevaplara bakmamızın ama olayı bir de kendim okuyayım, öğreneyim, düşüneyim demememizin de bunda payı var. düşünmek ve soru sormak. okumaktan önce bu. yoksa her okuduğunun da peşinden giden bir papağan olursun, bir de güçlü bir yerdeysen ahmak yetiştirirsin. yani sen, ben, bu etkenleri önemsemezsek ülke ne kadar iyiye gidebilir ki?
0
godoşu beklerken
(03.07.16)
Değişmemesi değil, daha da geriye gitmesi sözkonusu şu durumda. İşçi sınıfı örgütlü değil, sendikalar ciddi anlamda yetersiz ve dağınık, tüm bunları toparlamakla mükellef sosyalist hareketler de sınıf mücadelesinden uzaklaşmış ya da etki edemeyecek kadar ufak haldeler.

12 Eylül darbesi geldiğinde, DİSK yöneticileri ellerine bavullarını alıp teslim olmaya gitmişlerdi. Öyle ki, ismi okunup ifadesi alınanlardan sonra mesai saati bittiyse ve hala dışarıda kalan varsa, onlara ertesi gün gelmesi söyleniyordu. Sendikanın yetkilileri pes edince sendikal mücadele düştü. İşçi sınıfı "önder" dediği bu tip insanlardan ihaneti görünce mücadeleyi bıraktı ve kendisine verilen sus payına razı oldu. Bugün ufak ufak toparlanmaya çalışıyor ama yetersiz.

12 Eylül cuntası önce bütün grevleri ve lokavtları kaldırdı, ardından da neoliberal dönüşüm için çalışmalara başladı. Özal, Çiller, Ecevit, Kemal Derviş, Erdoğan derken... Gerisini biliyorsunuz.
0
sevgikusunkanadinda
(03.07.16)
sendikalar çözüm değil gençler. sendika var olan ekonomik paylaşımda açlıktan ağlayan bebenin ağzına emzik tıkmaktan öte bir şey yapamaz.
vaktiyle çalıştığım iş yerinde çalışanların sendikalı olması için mücadele başlattım. başardık, sendikalı olduk. bir takım haklar alındı etti.
fakat bütüne bakınca değişen hiç bir şey olmadı. işveren yine haddinden fazla kazanmaya, yeni işyerleri kurmaya uçaklar ve yatlar almaya villalarda yaşamaya metresleriyle har vurup harman savurmaya, sendikacılar masa altından rüşvet almaya yani işçi hakları için mücadeleyi kendi ceplerini doldurmak için kullanmaya, işçiler de haksız işten çıkarılmaya, çocuğunun süt parası için dilenci gibi avans istemek zorunda kalmaya vs devam etti.

yasalar ve yazılı olmayan olgular var ve bunlar sosyal değli, insani hiç değil.

geçen gün hdp li birtakım insanlarla konuşuyordum, hdp'nin ekonomik tahlili nedir diye sordum, "şimdi ekonomik tahlille pek bakılmıyor, daha başka konular öncelikli" gibi bişeyler dedi. o dağda sol literatürü ezber etmiş militanların birkaç videosunu izlemiştim. kadın hakları, ulusların kendi kaderlerini tayin hakkı.. başka bişey yok. hani ekonomi? hani üretimden gelen güç... sen yıllardır hiç bir şey üretmyorsun, dağları mesken tutmuşsun en verimli çağlarında gençlerin eline silah veriyorsun. tutturmuş bi ana dil, ulusların kaderlerini tayin hakkı, kadın hakları gidiyor. bu solculuk değil. solu anlamak için fatsa'ya bakabilirsin, ovacık belediyesine bakabilirsin. adamlar üretiyor, atıl olanı artı değere çeviriyor ve sosyal benim deyişimle insanı ölçülerde paylaşıyor.

işçi hakları, hukuk, insan hakları kısaca insanca yaşama durumu bizim ülkemiz için marshall yardımlarıyla oldukça sert bi viraja girdi. yön değişti hem de pek fena şekilde değişti. rockfeller'i hayret ettiren boyuttaki kar marjlarıyla başlayan süreç bu güne değin özünde hiç değişmedi.
15 aralık 1958 tarihli milliyet gazetesi arşivinden haberi okuyabilirsin.
gazetearsivi.milliyet.com.tr

insan hakları insanca yaşam konusunda şimdi zifiri karanlık bir dönemden geçtiğimiz için şimdi hakkında yorum yapamayacağım. zira yüreğim dayanmıyor artık, beni mazur gör. yaşam hakkı riske girmişse insanca yaşamayı konuşamayız. bu herkes için geçerli, işidli için, pkk lı için, yolda yürüyen ilgisiz için... herkes için geçerli.

topraklarımız büyük bir oyun tahtasının belki bir kaç karesini oluşturuyor ve fena kullanılıyoruz çünkü eğitimsiziz, düşünme, olayları olguları birbirine bağlama özürlüsüyüz. 80 öncesi sol yayınlarının nasılda birdenbire marksı lenini vs yi türkçeye çevirip sokak tezgahlarında halkın ulaşabileceği şekilde satışa sunduğunu ben şimdi buradan görebiliyorum. o zamanlar göremiyordum. pkk kıytırık, bir tek işi olmayan bi örgütken iş yapanlar darmadağın edildi ama pkk yani o zamanların apo cuları kenarda tutuldu.
bakın gezi olayları sırasında benim samanlık solcusu dediğim ertuğrul kürkçü'nün bi lafı var. akp vekillerine dönüp "hepiniz gerzeksiniz, hiçbiriniz hatta hiçbirimiz bu kadar güçlü bir toplumsal tepkiyi beklemiyorduk.... şu kadar yıldır yaşadım bu memlekette komplonun devreye girmediği, halkın öz öfkesinin devrede olduğu ilk tarihi dönemi yaşadığımızı size söyleyebilirim bla bla" deyişinin altını en kalın kalemlerle çizmek lazım. adam komploloarın hepsini ama hepsini bildiğini rahatlıkla ifade ediyor, vekillere aklınızı başınıza alın ipler bizim elimizde değil diyebiliyor. sormak lazım "nerden biliyon" diye demi?
www.youtube.com
başka bir adam amerikaya sığınıyor, çok açık değil mi, her şey çok çok açık değil mi.... yönetimde, idari kadroda olanların nereden mezun olduklarına bakınca durum ayan beyan ortada değil mi? rte yi demiyorum onunki bambaşka bi olay. dunning kruger etkisinin vücut bulmuş hali o.

konu çok dağılmadan soruna döneyim. sendikal çözümler bana göre 1880 yıllarında başlayan 2. dünya savaşının dinamiklerinin değişmesine neden olan prdüktivite devrimi ile geçerliliğini yitirmişti bile. daha akıllıca çözümlere yönelmek hakkımızda daha hayırlı olur.
kapitalizim mutasyon uzmanı bi virüs, sen hep aynı antibiyotiği kullanıyon. o da haline bakıp bakıp poposuyla gülüyo. şimdi durum bu.
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(03.07.16)
(4)

Dönüşümden bir halt anlamadım -spoiler-

ya ben lan neyse
tamam mallık bende belki de ben o kitapta bir müteşabihiyet bir sembolizm bir mecaz aradım ama bulamadım.böcek neyi temsil ediyor? ailesi neden adamı doktora götürmedi? adam nasıl böceğe dönüştü?lütfen aydınlatın beni. ne öğrensem kardır.
tamam mallık bende belki de ben o kitapta bir müteşabihiyet bir sembolizm bir mecaz aradım ama bulamadım.

böcek neyi temsil ediyor? ailesi neden adamı doktora götürmedi? adam nasıl böceğe dönüştü?

lütfen aydınlatın beni. ne öğrensem kardır.
0
ya ben lan neyse
(02.07.16)
eksisozluk.com


ekşideki başlığına gir. googleda incelemeleri oku.
0
hmpf
(02.07.16)
rutin hayatın, kuralların gerektirdiğini yapmanın, köle gibi yaşamanın insanın yaşamını anlamsızlaştırması, benliğini yok etmesi ve varlığını önemsizleştirmesini böcekleşmekle sembolize ediyor kafka.

eskiden ailesinin işine yaramak dışında kendi için hiçbir sıfatı olmayan, belki de bu yüzden kendini sevemeyen, yaşamını benimseyemeyen insanın evvela kendisinin kendini bir böcek gibi algılaması; bir dönüşüm, söz konusu yaşam tarzı yüzünden gerçekleşmekteyken kişinin buna kendisinin ad koyarak dönüşümü finalize etmesi durumu.

artık bir işe yaramadığı için hiçbir özelliği kalmayan samsa'yı yük olarak görmeye başlayan ailenin samsa'yı reddetmesi ile varlığın teyidine dair son bir umut varsa belki de bunun yok olması: amaçsızlığın, anlamsızlığın yok olmayı getirmesi.

okuduğum zaman bunları düşünmüştüm. ayrıca lisede kitap kulübündeyken okuduğum bir kitaptı ve orada -ki en sevdiğimdi kendisi- ingilizce öğretmenimiz "why, don't you know why he throws those apples? oh my- we have a saying in English: apple of my eye, a phrase often used for one's children, sons, especially" diyerek manzarayı evladın reddi olarak gördüğünü anlatmıştı. şimdi ingilizcede böyle diye almancada da mı böyle bilmiyorum ama eklemek istedim.
0
godoşu beklerken
(02.07.16)
www.kafka.uni-bonn.de

@godos, almanca texti ingilizce dil oyunlariyla aciklamak da iyi kafaymis.

neyse, @ya ben lan, www.sparknotes.com

ya cok mükemmel kitap da, anlamadan okumussun. nasil böcege dönüstügünü niye yazmamis demek, kitabi anlamamak demek. hos, türkcesinden ben de pek bir sey anlamamistim, almancasi gercekten cok farkli. can yayinlariyla bordo siyah iyiydi tercümede, cok korkunc tercümeler de gördüm.

denecek cok sey var ama burda uzun uzun anlatamam, sparknotes iyidir candir ama,öneririm.
0
wiillii
(02.07.16)
@wiillii: bence de saçma. ancak hıristiyanlıktan falan gelen bilmediğim bir halt varsa belki iki dilde ortak bir deyim vardır diye düşündüm. tanrı bahçesinden adem'i elmayı yedi diye atıyor ya, adem de oğlu gibi, belki incilde cezalandırılmakla ilgili böyle bir deyim vardır falan demiştim. (ortak kültür olmasa da pot calling kettle black mesela bizde de var)

bizim hoca severdi öyle şeyler yapmayı. yaşlıydı biraz. sembol hastasıydı. bir kere başka bir kitap üzerine ders sonrası yanına gidip de sormuştum.

- sizin bu düşündüklerinizden bazılarını, semboller hakkındaki açıklamalarınızı, yazarın kendisi de düşünmüş müdür, yazarken?

*gözleri arka çaprazımdaki masaya dalmış halde başını iki yana sallar, sonra gözler bende fikslenir, eli omzuma gider*

- good for you, kid, good for you. *tipik hafif gülümsemesi, lafını bitirirken o gülümsemeyle masadaki eşyalarını koltuk altına alır ve gider*

hayal kırıklığına uğramıştım. hoca bizi trollüyo lan kendisi yazarcılık yapıyor diye. ama iyi ki de yapmış, çok iyi bir herifti.
0
godoşu beklerken
(02.07.16)
(5)

Yurtdışına Yerleşip Rahat Nefes Alma Hayalleri Kuranlar Bunları Görüyor mu?

vapurlarfalan
Aşağıda linkini paylaştığım video ile ilgili bir soru. Video ingilizce ama burasının bilgili ve eğitimli bir ortam olduğunu bildiğimden sorun olmayacağını biliyorum. Ne araptan bahsediyor ne başka birşeyden, doğrudan Türk müslümanlarını istemiyoruz diyerek konuya giriyor ("no more muslims" diyen şa
Aşağıda linkini paylaştığım video ile ilgili bir soru. Video ingilizce ama burasının bilgili ve eğitimli bir ortam olduğunu bildiğimden sorun olmayacağını biliyorum.

Ne araptan bahsediyor ne başka birşeyden, doğrudan Türk müslümanlarını istemiyoruz diyerek konuya giriyor ("no more muslims" diyen şakşakçılar back vokalde)

Bir Pub'a girince rastgele Ingiliz arkadaş edineceğini sanmıyor kimse, değil mi? tam aksine senin türk olduğunu öğrenen kavga çıkarmak için sataşır, taciz eder.

Sen istediğin kadar deist ol, atheist ol, ne olursan ol "Turkish Muslim" yaftasını lordlarını çağırsan silemezsin.


Soru ile ilgili kısım tam olarak 05:00'da başlıyor.

www.liveleak.com

".... and as you've seen this is not possible, holly book ...."

Soru başlıkta.
0
vapurlarfalan
(02.07.16)
Bati Avrupa'da yasiyorum, hic boyle bir olayla karsilasmadim.

Sayilari degismekle birlikte Turkiye dahil her ulkede asiri sagcilar ve yobazlar var, Turkiye'de kalmak daha buyuk dert bence.

Onemli olan devletin ve toplumun genelinin bu yobazlara arka cikip cikmamasi. Eger Avrupa'da birileri ayrimcilik yaparak kendileri gibi dusunmeyene zarar verirse o kisiden kan alirlar.

Turkiye'de ise bu tarz olaylarda suclulara hep arka cikildi, cikiliyor. Gunun anlam ve onemine dair olarak Sivas'ta Madimak olaylarini arastirip kim ne ceza almis (ya da daha dogrusu almamis), kimler nasil korunmus, hatta odullendirilmis bakabilirsiniz.
0
crown
(02.07.16)
Vapurcum sen cok yanlis yanasmissin.bunlar bi kac ingiliz fanatik,ayni kiyikoy comarlari muhtari gibi derede ciplak yuzen insanlar istemiyorlar.oysaki alanya muhtari cibil cibil gezebilirsiniz diyor.kisacasi yes we know very well but you have to visit before.

Bak bizim italya da sabah kahvesi ictigim barmaid franceska once italyanca anlattigi hikayeyi bu turkoda anlasin diye pesine ingilizce anlatiyor,henuz kimse asansorde pislik turk die ustume tukurmedi,bide yemiyor sanirim 110 kilo hayvan olunca.sonra kac sene uzakdoguda yasadim,en fenasi hongkongta ,senelerim gecelerim the joe banana da gecti.bir ingiliz,bir cinli bir tibetliden tepki gormedim.o kadar cirkin para harcayip o kadar hizli gunah isledim,bir kisiyle bile problem yasamadim.

Once insana saygiyla baslayacak her sey,kimseyi siz diye ayirmayacaksin,gulumseyeceksin sadece.

Senin icin uzuluyorum.
0
duptıs
(02.07.16)
onlar beni istemiyor, arkadaş olmuyor en fazla. siz öldürüyosunuz, dövüyosunuz. bence mantıklı oraya gitmek.
0
ghilleinthemist
(02.07.16)
Gören de bizimkilerin Tayland Konsolosluğu'nu yağmalamadığını, Çinli dövmediğini, Çinli diye 72 milletten insanı linç etmediğini sanır. He canım siz herkese süper saygılı davranırken, herkes sizden ölümüne nefret ediyor. Neyse ki millet sizin gibi embesil değil de biz buralarda yaşarken ancak halimize üzülüyorlar.

Vapur çok tatlısın, sevişelim mi?
0
evrim halkasi
(02.07.16)
her ülkenin fanatik bir kesimi olduğu doğru da kriz aslında devam ediyor. muhtemelen yaşayan her ülkede milliyetçi bir dalga artarak devam edecek ve bu her zaman ırkçı tarzda olmayacak, gayet haklı gerekçelere dayanacak, istihdam en önemlisi olmak üzere.

yani bizde de bunun yaşanması gerekiyor mesela. işsizliğin boyutu belliyken bir de yabancılara hem de yasada ayrıcalık sağlar gibi iş verilmesi büyük sorun.

bu acayip bir şey değil. doğal. insan kendi vatanında kendi yapabileceği işin bir yabancıya verildiğini görürse, hele ki kendisi için benzer olanaklar dışarıda arz-talep farklılığı kaynaklı çok daha azsa ve vatandaşlara tanınan öncelik bizdekinden fazlaysa, bu bence bir insan hakkı ihlali. Kimse doğduğu yeri seçemiyor zira.

e 3 milyon Suriyelinin kimi bedavadan üniversitelere yerleştirildi. sınavsız falan. e yabancıların işsizleri buraya akın edecek. insanlar çıkmaza sürükleniyor.

kısacası giden için de kalan için de sıkıntı var.
0
godoşu beklerken
(02.07.16)
(5)

şu filmlerden hangisi?

sanat guresi
yarın okulda izleyeceğiz öğretmen arkadaşlarla. aralarından bir tanesi lazım. aradığım kriterler; öncelikle sabun köpüğü, duygu sıktırmacı mesaj kaygılı didaktik ana akımdan ziyade "iyi" sinema örneği olması. bir diğeri de "eğitim" anlamında diyecek harbi laflarının olması. aklıma entre les murs ya
yarın okulda izleyeceğiz öğretmen arkadaşlarla. aralarından bir tanesi lazım. aradığım kriterler; öncelikle sabun köpüğü, duygu sıktırmacı mesaj kaygılı didaktik ana akımdan ziyade "iyi" sinema örneği olması. bir diğeri de "eğitim" anlamında diyecek harbi laflarının olması. aklıma entre les murs ya da half nelson geliyor örnek vermek gerekirse. son olarak ayıpçı sahne bulundurmasa süper olur. - işaretlileri önceden izlemişliğim var ama yine de fikir versin diye listeye ekledim. şimdiden teşekkür ederim.

iki dil bir bavul -
billy elliot
les choristes -
taare zameen par
takhte siah
dead poets society -
entre les murs -
half nelson -
monsieur lazhar
mr. holland's opus
3 idiots -
the first grader
waiting for superman
etre et avoir
good will hunting
the emperor's club
freedom writers
patch adams
the blind side
0
sanat guresi
(30.06.16)
Hatırladığım kadarıyla Good Will Hunting'de Matta Damon ile Minnie Driver'ın sevişme sahnesi vardı. Ayıpçı sahne demişsin diye belirteyim dedim.

Hint filmleri dandik zaten. Taare Zameen Par ve 3 Idiots ı izledim ama hem gereksiz uzun hem de saçma sapan duygusallı.

İçlerinden izlediğim en güzeli Les Chroristes galiba.
0
la rana
(30.06.16)
hint filmleri kiminin "duygu sıktırmacalı" bulacağı filmler. amir khan'ınkileri kastediyorum. ancak bence gerçekten çok iyiler. didaktik olmadan eğitim alanında harbi lafları nasıl edeceksiniz bilmiyorum ama didaktizmi olabildiğince az hissettiren didaktik filmler bunlar. içine pk'i de dahil edebiliriz.

taare zameen par8 (her çocuk bir yıldızdır) aslında öğretmenlere öğreten bir film. insanın değerlendirilme biçimini sorguluyor.

pk dini çok yerinde bir diplomasiyle sorgulayan bir film.

3 idiots insanlara biçilen rolleri sorgulayan bir film. bunda var olanı dead poets society'de görebilirsiniz.

bunların hepsi toplumu sorgulayan ve sıradan insana anlatılmış filmler. sıradan biri olarak izlerken çok zevk aldım ve filmlerin anlatılışındaki masum ama cin gibi parlak zekayı kutladım.

önemli not: yer verdiğin filmlere kıyasla yazmadım bunu çünkü çoğunu izlemedim. aslında good will hunting, patch adams, dead poets society'den ve aamir khan filmlerinden başka burada bildiğim bir film yok.
0
godoşu beklerken
(30.06.16)
patch adams iyiydi diye hatırlıyorum, çıkarılacak ders var ama duygusallı da
ayıplı sahne olup olmadığını hatırlayamadım
0
dene
(30.06.16)
güzel liste. half nelson a kadar olanların hepsi güzel. half nelson biraz ağır bir film ama izlenebilir. en güzeli bence les choristes.
0
baal
(30.06.16)
biraz geç kalmış olabilirim, illa listeden bir film olması mı gerekiyor bilmiyorum ama Die Welle'yi kesinlikle tavsiye ederim ek olarak. Hem eğitim alanında, hem de çok şey sorgulatıyor insana.

www.imdb.com

ayrıca bir les choristes de benden:)
0
it oynamis yonca masarasi
(01.07.16)
(18)

napıcaz

yuvarlanantencereninkapagi
harbiden napıcaz?
harbiden napıcaz?
0
yuvarlanantencereninkapagi
(28.06.16)
Eleştirmek için söylemiyorum ama bizim halkımız unutkan. Ankara gar/kızılay, İstanbul saldırılarından sonra da böyle sorular sorduk. Sonra hepimiz normal hayatımıza döndük. Adamın biri çıkmış anayasadaki eksiklikten oluyor bu diyor. Asıl suçlular hiçbir zaman cezalandirilmayacak. Belki giderek ortadoğu ülkesi oluruz resmi olarak, kim bilir.
0
fraise
(29.06.16)
İlk fırsatta ülkeyi terkedicem.

Yaklaşık olarak 10 civarında şehidimiz var. 20 civarında da yaralımız var dediler dediler dediler
0
ikcı
(29.06.16)
Kimsenin yaşam biçimine karışmayacaksın!
İsteyen inanır isteyen inanmaz! KARIŞAMAZSIN!
İsteyen evlenene kadar kimseyle sevişmez isteyen grup seks yapar! KARIŞAMAZSIN!
İsteyen kendi cinsiyle sevişir isteyen karşı cinsle! KARIŞAMAZSIN!
İsteyen Türkçe konuşur isteyen Kürtçe, Ermenice, Yunanca, Gürcüce... KARIŞAMAZSIN!
İsteyen camiye gider, isteyen sinagoga gider, isteyen hiçbirine gitmez! KARIŞAMAZSIN!
İsteyen vegan olur süt içmez, isteyen vejetaryen olur et yemez! KARIŞAMAZSIN!
İsteyen mini etek giyer, isteyen baş ortüsü takar! KARIŞAMAZSIN!
0
Traveller
(29.06.16)
perşembe günü vize başvurumu yapacağım, 12 ağustos'ta uçuşum var. UMARIM tek parça olarak çıkabilirim şuradan. ben şu an başka bir şey düşünmüyorum açıkçası. annem ve kardeşlerim burada olacak, onlar için çok üzülüyorum ama nasıl desem, "suriye'de bile hala yaşayan milyonlarca insan var, herkes ölmüyor ki" gibi acınası bir düşünceyle avutuyorum kendimi. imkânım olsa onları da yanıma aldırırım zaten ama yakın zamanda öyle bir şey olmayacak gibi.
0
der meister
(29.06.16)
Elli tane patlama olmuş sözlükte adam "islama sövüyürler yeaa:(" diye ağlıyor. Ulan her olayda dinciler mağdur. Çok daha ağır konuşurdum da silinecek işte.
0
nothing in my way
(29.06.16)
İstanbul'da olanlar kurulan kan merkezlerine ya da bakırköy Sadi konuk a ulaşıp kan verebilir bugün için.
0
damdanakan
(29.06.16)
Onun dışında "Yine biz öldük!", õlmeye de devam edicez. Kimse hicbi şeyi unutmuyor, yaşananlarin izi kalıyor da nasil yaşayalım bunca acıyla.
0
damdanakan
(29.06.16)
abi napicaz, hepimiz tek tek daha agir derecede sinir hastasi olucaz. tum insanlik vasiflarimizdan siyrilicaz, boyle parazit gibi, ne kendimizle ne baskasiyla barisik arafta yasiycaz. ne yapicaz amk. burada ne yapilabilir baska yani. cografya bunu gerektiriyor.
0
evde liyakat kalmamis
(29.06.16)
10 civarında naaşımız, ölümüz, kaybımız olabilir ama bunun adı şehit filan değil. cahil cahil konuşmayın. ek olarak az önce cnnde canlı yayına çıkan dayı 10 diyosunuz ama burda en az 25-30 ölü var dedi akabinde spiker abla da adını hatırlamadığım bir hastanede 26 ölü var dedi. bunlar dursun.

napıcaz, hiçbirşey. zira bu ülkede güzel şeyler olmasını isteyen insan sayısı örümcek beyinlilere göre çok az. dolayısıyla kaderimiz sadece demokratik bir şekilde oy kullanmak veya iç savaş gibi kötü bir ihtimal olursa da tarafımızı seçip dinci gebertmek. bu iş bu kadar. bu saatten sonra hümanizm kasamayacağım üzgünüm. tüm nefretimle ülkenin bu hale gelmesinde rolü olan kimse savaşacağız. yapacak başka onurlu olan varsa buyursun.
0
bruceandwayne
(29.06.16)
Butun bunlara sebep olanlarin piskinliklerini seyredecegiz.
0
stavro
(29.06.16)
ülkenin düştüğü halin, içinde bulunduğu çıkmazın farkına varalım. hala normal şartlarda bir iktidar-muhalefet çekişmesinden öte varlık kavgasında olduğumuzu anlayalım.

bir de gerizekalı gibi "türbanlılara zulmettin, üniversiteye sokmadın" ezberini ve bu ezberi yapanları siktiredelim.

islamcı budur, islamcı yapıcı değil yokedicidir. bunları sandıkla deviremezsin.
0
doxanikee
(29.06.16)
kimsenin bir şeyi unuttuğu yok. sadece baştan önemsemeyenler ve devletimize zeval gelmesin diyenler terörü kınayıp geçiyor. biz hatırlıyoruz. kan dökeni de, destek olanı da, asıl katili de, emri vereni de.

öfkelenmek ve örgütlenmek zorundayız. beslendikleri organlardan desteği çekmek zorundayız. ekonomik boykot yapmak zorundayız. birbirimize güvenmek ve ÖRGÜTLENMEK zorundayız.
0
gmzo
(29.06.16)
Valla ben para biriktirmeye basladim. Kacicam guneye. Batarsa ulke ben oradayken batsin. Kismet artik. Mucadeleyi biraktim ben.
0
isott
(29.06.16)
islamın yasaklanmasını ve nazizm muamelesi grmesini bekleyeceğiz.
0
tchuck
(29.06.16)
@kawaye tek başımıza unutmadık diye amuda mı kalkacağız? örgütlenilecek diyorum. unutup tamamen gündelik hayata dönecek durumumuz kalmadı zaten. bugün beşiktaş'ta tez hocamla görüşürken top atıldı, yerimden sıçradım. birkaç gün önce hoparlörden çıkan seste yerimden sıçradım. bu mu unutmak? böyle bir durumda boş konuşmak, "bir halt yapamayız" demektir.
0
gmzo
(29.06.16)
sıçan kaçar, aydın vatansever ölür, sıçan döner ve ülkeyi yönetir veya üst sınıfa dahil olur, meydanda adam kalmadığından eğitim baltalanır, ekonomi bağımlı hale gelir ve bunların hepsini sırıtarak yaparken ölenlerin kredisini yer, gözü yaşla ölenden bahsederek ve onun bayrağını taşıyormuş gibi yaparak. ona göre ülke inşa edilmez, hazır ülkeye konulur. ülke dediğin macarnex gibi bir şeydir; kullanıma hazırdır, bozuksa atarsın. kim bozmuş diye de düşünmezsin, sadece yeme tarafıyla ilgilisindir.

her kaçan sıçan olmasa da her sıçan kaçar veya saklanır. bir şekilde ayakta kalır.

napılacağına gelince... daha kendi içimizde anlaşamıyoruz ki örgütlenelim. cephe gerekiyor ama tc vatandaşlığının cepheyi oluşturmak için gereken tek kimlik olduğunda ısrar etmezsek batışa devam gibi geliyor bana. herkesin ekstra sıfatları bir kenara atmasının vakti geldi. diğer her şey telaffuz edilirse eşitlik bozulur, edilmezse değil.
0
godoşu beklerken
(29.06.16)
@yuvarlanan:

yurtdışında rahat yaşam karşılığı etnikçi okuma yapması ve ona göre makale yazması yönünde talimat alan dönek solculardan olmayın, kaçtığınızla kalın yeter bence.

1 milyon dolar mı ne "piyango"dan kazanıveren demir küçükaydın olmayın mesela veya

minnesota üniversitesi'nde resumesinde "I'm a german journalist" diyen, yakın arkadaşlarına öğrencilik döneminde okuma siparişi aldığını söyleyen Taner Akçam olmayın. o cörmın haliyle türkiye hakkında zırvalamak zor olmamış olsa gerek. (kuvvetle muhtemel bu tarz şeylerle alakanız bile yok - ben kendimce ülkeden gidenlerden hangi tipin şimdiye dek ülkeye en çok zararı verdiğini düşününce cevap olarak bu tipi öne sürüyorum.)

bunlar avrupa'ya bir gittiler, döndüklerinde başka bir şey olmuşlardı. "bize ülkemiz değil burası değer verdi" kadar ezik bir savunma olmasa gerek bu faust ilişkisinde.

neyse ben ikinci kere yazıyorum; kaçan kaçar, kaçmakla sıçan olunmuyor demek için - kendi yorumum için ayrımı netleştirmek istedim.

ama bir yerde kalabilmek için kişiden istemeyeceği/doğru bulmadığı/hakkında bir şey bilmediği şeylerin söylemesini istedikleri noktada bunu kabul eden sıçandır ve bizim böyle sıçanımız çok.
0
godoşu beklerken
(29.06.16)
dostum 100 dolar fiyat ceken taksicilerin ahlaki yapisini yasayla, egitimle, abye girmekle degistiremezsin. bu 200-300 yillik bir surec en az. ahlaksizlik toplumun temeli olmus maalesef. haksizlik, adalet yok ki, yasalar adamina gore uygulaniyor, adam kayirma had safhada. bir gun halk kahramanisin, diger gun vatan haini. bir tane hakim grubu, sike yapmissiniz diyo, yargitay onayliyo, digeri yapmamssiniz diyor yargitay yine onayliyor. sirke donmus ulke.
0
baldur2
(29.06.16)
(4)

Kuantum Düşünce Tekniği'ni okuyan var mı?

Polaroid
Arkadaşlar selam, başlıkta bahsettiğim kitabı okuyanlar var mı? Bakış açımızı değiştirebilir mi? Paralel evren ile ilgili gerçekçi bilgiler sağlar mı? Kitaplığım, aslında toz tanesi kadarmış. Not: Elinde olup satmayı/hibe etmeyi düşünen varsa alabilirim. Teşekkür ederim. Ayrıca: Elinizde okuduğunuz,
Arkadaşlar selam,

başlıkta bahsettiğim kitabı okuyanlar var mı? Bakış açımızı değiştirebilir mi? Paralel evren ile ilgili gerçekçi bilgiler sağlar mı? Kitaplığım, aslında toz tanesi kadarmış.

Not: Elinde olup satmayı/hibe etmeyi düşünen varsa alabilirim.
Teşekkür ederim.

Ayrıca: Elinizde okuduğunuz, (artık ihtiyacınız kalmayan - yer kaplayan) siyasi, kültürel, parapsikoljik ve sanatsal kitaplar varsa (roman da olur) cüzi bir miktara vermek ya da hibe etmek isterseniz talibim.

İletişim buradan, teşekkürler.
0
Polaroid
(28.06.16)
ben kuantum mekaniği hocama sordum ne düşündüğünü. -afedersiniz- itin götüne soktu çıkardı. yetmedi bi daha soktu çıkardı. bana da güzel bi fırça kaydı.

pek hoş şeyler düşünmüyorum dolayısıyla.
0
babilbaligi
(28.06.16)
yav şöyle saçma şeylere inanmayın kuantumun da ne olduğunu doğru düzgün bilmiyor kimse paso sıkış herkes inanıyor.
0
ghilleinthemist
(28.06.16)
ghilleinthemist +1
0
himmet dayi
(28.06.16)
bir elektrona kıyasla devasa boyutlarınla heisenberg'in belirsizlik ilkesine tabi olacağını düşünüyorsan kitap senin için iyi :O
0
godoşu beklerken
(28.06.16)
(15)

Ezginin günlüğü

pavlis
En sevdiğiniz şarkıları?
En sevdiğiniz şarkıları?
0
pavlis
(27.06.16)
EZGİNİN GÜNLÜĞÜ - Sigaramın Dumanına Sarsam

ama açıp da dinlemem özlemem yani
0
basond
(27.06.16)
zerdaliler. a dusununce aslinda ilk ask'i da cok severim. bi de mutlu ask vardir.
0
in vino veritas
(27.06.16)
kuşlar da gitti
sevgi duvarı
bir eflatun ölüm
eksik bir şey

bonus: bekle beni
0
mermize
(27.06.16)
Teninle konuşmak.
Roman kızı hareketlilerde severim
Çekirdek dinleti evi kayıtları var ya o albüme hastayım komple hakan yılmaz ın sesinden
0
bir ileti paylastim
(27.06.16)
Sardunya,kirazmevsimi
0
delicevat
(27.06.16)
sadece husnu arkan sayilirsa eger;
birsen tezer yorumuyla www.youtube.com
0
exlibris
(27.06.16)
martı
hişt
ebruli
0
godoşu beklerken
(27.06.16)
basond onun ismi 1980 yahu.

önemli olmasa söylemem. duvarda birini görüyorsun, sene 1980. e önemli.
0
godoşu beklerken
(27.06.16)
rüya.
0
yuvarlanantencereninkapagi
(27.06.16)
isimlerini bilmiyorum ama şu şarkılar:

eksik bir şey mi var
geçmem bir daha kadıköy'den
sigaramın dumanına sarsam
nazeleme
bir kuş konsa badi parmağıma

bu 5'li en sevdiklerim.
0
avianthem
(27.06.16)
balık ağzı
kral ve soytarı
martı
sarhoş balık ile topal martı
şimdi sevişme vakti
gülçehre
sabah türküsü
elma
vazgeçtim
bilinmeyen ülke
galata köprüsü'nün şarkısı
0
neseranni
(27.06.16)
yan kalbim
bana kalsın
gemi
gemiler gibi
zerdaliler
ayrılıkta söylenmemiş bir yaz türküsü
gelmiyorsun
seni düşünmek güzel şey
eksik bir şey
leyla
aşk bitti
yağmurlar( bu hüsnü arkan'ın )
0
gadjodilo
(28.06.16)
Yan kalbim,
Eksik bir sey,
Sigaramin Dumanina Sarsam
0
matilda
(28.06.16)
Dargın mıyız
Yan kalbim
Alagoz
Nazeleme
Son tertip

Evet ilk albümlerini ve dargın mıyız albümlerini pek seviyorum.
0
Apocalypse
(28.06.16)
ebruli
düşler sokağı
aşk bitti
0
naberabi
(28.06.16)
(3)

Görünürde beni öldürmeyen şey güçlendirmiyorsa...

halusinojen
aksine günden güne tüketiyorsa, aslında öldürüyordur değil mi?
aksine günden güne tüketiyorsa, aslında öldürüyordur değil mi?
0
halusinojen
(27.06.16)
öyle ama öyle değil
aşı oldun bikaç gün hasta yattın ama artık bağışıklık kazandın. öldürmedi.
yada dostundan kazık yedin için için yedi ama ders aldın artık sonrası için kendini ona göre hazırladın. daha büyük olayları hasarsız atlattın

yani yattığında hayatından bikaç gün gitti ama 10 yıl fazla yaşayacaksın artık.
0
basond
(27.06.16)
ya çok overrated bir laf o. ilk zıçan kimdi onu nietzsche miydi, schweitzer mıydı... ilki olacak herhal. zaten neler üretmedi ki.

öldürmeyi biraz da manevi olarak ele alsak mesela. diyelim ki 4 yaşında babanın anneni gırtlaklayarak öldürdüğünü görüyorsun. aynı çocuk olabilir misin. aynı çocuğun daha güçlüsü mü olursun yani? aman aman, ölmedim, güçlendim mi dersin. ölmedim, alkolik oldum, annesi olan herkesten nefret ettim mi dersin. ha evet 50 yaşıma kadar herkese kök söktürdüm sonra bir olgunlaştım bir olgunlaştım, emdiği sütü burnundan getirdiğim insanlara pek değdi mi dersin. ya da nasıl nefes aldığımı bilemedim ama işte fiziken burdayım hala, ehi ehi mi yaparsın. savaşlar, bombalar, "the horror". ne güçlenmesi ya, mutasyona uğruyorsun bazen. ben dediğinden eser kalmıyor, zaten ölüyorsun. entropi.

fazla felsefe cildi bozar, hayır yani severim felsefeyi ama oturdukları yerde kelime paralayan utanmasız adamlar bu adamlar. bazen öyleler.

tl; dr: yani bence bazen öldürüyordur, dönüşüm de bazen bir ölüm olabiliyor çünkü.
0
godoşu beklerken
(27.06.16)
bende de bu tip bi ikilem geç olsun da güç olmasın sözü için var. zira bana göre geç olunca zaten güç olmuş oluyor. bekliyorsun, sabrediyorsun, hayat akıp giderken sen aklında olmasını istediğin şeyden vazgeçmiyorsun, zorluklara katlanıyorsun, yeri geliyor yapayalnız kalıyorsun en sonunda sen bitap düşmüşken bi haber geliyor olmuş. e güzel ama sevinecek halin bile kalmıyor bree!

öduyuruya cevap vereyim: öldürmüyor süründürüyor işte.
0
gis
(27.06.16)
(7)

akşam emeği olarak eti hoşeş yedim, ölür müyüm?

Goddard
yanında bira.
yanında bira.
0
Goddard
(27.06.16)
Ölmezsin ama hoşbeş yiyerek vücuduna boşu boşuna trans yağ ve glikoz şurubu sokmuşsun. Bira da biraz östrojen salgılatır ama hoşbeş kadar zararlı değil. Neyse, iş işten geçmiş artık, afiyet olsun.
0
köstebek kurabiye
(27.06.16)
hayır. oh afiyet olsun. canım bira çekti ya.

yalnız hoşbeşle bira iğrenç olmadı mı?
0
godoşu beklerken
(27.06.16)
goddard +1
0
okumayi sevmeyen okur
(27.06.16)
maksat mideye bir şeyler girsin.
0
🌸Goddard
(27.06.16)
Hosbes cilekli idiyse mikemmel secim
0
mukrime
(27.06.16)
@mukr, fındıklı :(
0
🌸Goddard
(27.06.16)
Bekleyip gorucez.
0
yuvarlanantencereninkapagi
(27.06.16)
(14)

Konuşmadığım arkadaşımın yanlışlıkla koltuğunu yaktım

mobydick
Oncelikle okuyup yorumlayanlara çook teşekkür ederim.12 aydır 3 kız kalıyoruz. Bir kişi ara ara minik şeylere bozulup kızıp, ikimizle kavga ediyor anlamsız tavırlara giriyor selam dahi vermiyor konuşmuyor. Biraz zaman geçince kendiliğinden konuşmaya başlıyor. dengem bozuldu. 9 aydır kendisi ile evi
Oncelikle okuyup yorumlayanlara çook teşekkür ederim.

12 aydır 3 kız kalıyoruz. Bir kişi ara ara minik şeylere bozulup kızıp, ikimizle kavga ediyor anlamsız tavırlara giriyor selam dahi vermiyor konuşmuyor. Biraz zaman geçince kendiliğinden konuşmaya başlıyor. dengem bozuldu.

9 aydır kendisi ile evi ilgilendiren konular hariç konuşmuyorum ben, o da öyle. Kimseyi okadar alttan alıp bir öyle bir böyle davranması ile uğraşamam. Ki şuanda oldukca huzurluyum. En azından dengeli herşey.

tanıdığım kadarı ile iyi olduğuna oldukça iyi, kötü olduğuna sinsi. kendisi de buna yakin birseyler söylemişti. Birine sinir olursam görmeye dahi tahammül edemiyorum fln demişti. Ki evde ortak alanda isem benle karşılaşmamaya çalıştığını hissediyorum yine dönemsel olarak!

Şimdi ben onun koltuğunda ütü izi yaptım. Koltuklar yeni değil. Hatta oldukça eski ama kendisi çok beğeniyor. Şöyle birşey 6 sandalyeli iyi bir masa takımını 120 tlye aldık sahibindende. yine aynı dönemde koltuk baktık o 2 tane aldı. Taş çatlasa 500 liraya fln aldı ama bence 350 fln çünkü inanılmaz ucuz aldım diyip durdu aylarca.

Ütü izini görüp benim yenisini almam 2bin dedi. Gülecektim zor tuttum kendimi. Ütü izi simsiyah değil, koltuk kadife oldugu icin 1-2 sn utuyu koltuga koymustum, utu izi seklinde parlama ve iz var o bolgede birkac adet.

Şöyle de birşey var, 3 ay önce kapı önünden 3 ayakkabım kayboldu. Kapının önündeki ayakkabılıkta birsuru ayakkabi. Benim 3 adet vardı 3 üde gitmiş şansa bak sen. Hadi biri spordu da diğer ikisinden daha güzel olanlar vardı be ayakkabılıkta. Nolar da aynı 37 38.

Kızların ikisine de sordum bizim kaybolmadı dediler. Bu ev arkadaşım ona sormamdan 1 saat sonra ortak ev grbuna 3 gün önce aldığı sporların kaybolduğunu yazdı. Ama sporları görmedik biz hiç. Ve de ayakkabısı kaybolan insan korkup diğerlerini içeri alır diymi olmadı öyle birşey. Ilk sordugum anda da hic önemsemedi. Benim yeni aldığım spor kapının önünde olsa koşa koşa bakarım. Ki kendisi inanılmaz dikkatlidir benim 10 katım fln.

Ya onun yaptığını düşünmeyeyim diye spor ayakkabı yalanını söyledi ya da yaptığı için. Herneyse.

Onun bir sinir harbine gelip ayakkabılarımı toplayıp attığını düşünüyorum azıcık. Bu durumda salak durumuna düşüp bir koltukta iz yaptım diye para vermek fln istemiyorum. Ama bu durumdan emin de değilim tabiki.

Suan tasinma evresindeyim ve hic birşey demedi koltukla ilgili, konu ozmn orda kaldı.

Ne yapmalıyım enayi yerine koyulmadan?
0
mobydick
(27.06.16)
döşemeciden koltuğun üzerine kaplama fln yaptır. böylece enayi fln yerine konmamış olursun. fln fln fln

ek: bi de koltuğu yaktım ne yaparım fln yazsan çözülecek soru 4 sayfa fln yazmışsın çohenteresan. fln
0
cekilmis gayfe
(27.06.16)
cidden ne kadar uzun yazmışsın gereksiz yere. ayakkabı konusunda kanıtın yok. lafını etmeye bile kalksan çirkefleşir, olay daha da karışır. 250-300 lira teklif et. kabul etmezse de çek git. senin için rahat olur hiç değilse.
0
ufukcel
(27.06.16)
bir an önce ayrılın bu ne karşılıklı fesatlaşmalar böyle :)

koltuğu kullanılmaz hale getirmemişsin sonuçta o kadar da yeni koltuk almak zorunda değilsin. anladığım kadarıyla yastığı bütün ama değilse iz olan yeri ters çevirip kullanabilir. benim de abim aynı şeyi yapmıştı kadife koltuğuma, çok seviyodum valla üzülmüştüm. ama yapacak bir şey de yok. :)
0
nıç
(27.06.16)
sen daha sık yazsana bu ev olaylarını got u beklerken ıyı olur.
0
bryan fury
(27.06.16)
@sour
Bilerek yakmadım elbette. Bunu nasil düşündünüz aklim almadi. Gerçekten buyuk bir ayip ettiniz.

Koltuga normal kumas muamelesi yaptım bilmeden. Kadife olduğu icin farkli bir parlaklik ve sey oldu. Normal kumas olsa idi iz fln olmazdi 2 sn utuyu koydum diye.

Koltugu cok seviyor mu bilmiyorum, sadece begeniyor ve ucuza hallettiği icin memnun.

Açıkçası her tartismada benim daha fazla hatali oldugumu sanmıyorum. Elbette hatalarim var ama herzmn benim daha hatali oldugumu sanmiyorum. Cunku diger ev arkadaşımla da sürekli sorun yaşıyorlar. Normal zamanda digeri ile daha yakinlar. Ama dolunca icini bosaltmak icin digerinin bana söylediği seyleri buraya yazmiyim diyorum.

Bir de bütün yaziniz beni elstirmekle ve cirkin suclamalarla dolu. Yok bilerek yakmisim. Yok ben hep haksiz imisim ama bunu hafifletmeye çalışıyormuşum. Bana yeni koltuk aldirmali imis. Elestirin ama bu suclamalar cok saygisizca.

Burda yazmadığım seyelr uzerine kafanizdan birşeyler ilave etmeniz benimle bir derdiniz olduğunu düşündürdü.

Buarada yeni koltuklar bakarsak öğrenci evinde 350 ye satanlar var çok da fark olacağını sanmıyorum verecegim para ile.
0
🌸mobydick
(27.06.16)
Adeta bir game of thrones , spoiler işareti lazım.
0
kurnaz
(27.06.16)
jugador
(27.06.16)
@jugador hahahahaha, ben de bu duyuruyu nereden hatirliyorum diyordum.
0
yuzır
(27.06.16)
@sour
Buhafta evden taşınacağım sevgili yazar. Icim rahat etsin istiyorum son kez sorudm o yüzden.

Hatta kendimde linke atıfta bulunmayı düşündüm. Ama aynı cümleleri kurdugum icin gerke görmedim sonradan.

Kısacası tatmin edici bir cevap alamadığım için tekrar açtım.

Ben göründüğünü bilmiyor muyum aynı duyurunun.

Hala tatmin edecek bir cevap bekliyorum.

Benimle ilgili istedigin gibi düşünebilirsin. Ama oyle biri olsa isim burada ne yapsam diye kafa yoracagima kiz hic bahsetmiyorken konusunu bile acmazdim.

Sadece bana karsi oldukca fesat oldugunu bildigim birine karsi enayi konumuna dusmek istemiyorum.
0
🌸mobydick
(27.06.16)
@sour
yorumlanırınızı silmeniz ve yeni bir şeyler yazmnız beni de yeni bir yorum yazmaya zorunlu kıldı.

öncelikle bilerek yaktığımı söylediniz. bilere yakman hiç hoş değil diyerek.
bilerek yakmadığımı söyledim. ki bilerek yaksam burda ne yapayım da daha adaletli olsun diye bir duyuru açmazdım. çok zeki çıkarımlarınız yok anladığım kadarı ile.
ortaya bir laf atıyorsunuz ne kadar karıştırırsa.

ikinci yorumundaki bilinçaltına katılabilirim, olabilir. bilinçaltımız ayrı bir dünya.

ama benim ne adaletli bir insan olduğumu da bilmiyorsun. diğer ev arkadaşımla araları baya açıkken ikisinin de bu evde kalması daha iyi olacağı ve ben mezuniyetim dolayısı ile ayrılacağım için ikisinin arasını düzelttim.

bu esnada ikinci kişinin bana onun hakkında söylediği onlarca şeyi unutmuş gibi davrandım. çünkü en doğru ve olgun davranış bu idi.

istesem bir daha hiç konuşmayacakları şekilde açabilirdim. bunu ben değil onların söyledikleri, yaptıkları gerçekleştirirdi. ama ben birleştirici bir rol üstlendim.

benim konuşmadığım biri de olsa, gerekli olgunlukta, anlayışta ve sevgide davranabilecek biriyim. konuşmadığım biri diye kin besleyecek biri değilim. elime başkalarının koz fırsat olarak gördüğü şeyler geçince, başkaları yerimde olsa kullacakken, bunları kullanacak biri değilim. böyle şeylere takılmam açıkcası. ama onun benim yerimde olsa nekdr benim gibi davranabileceğinden emin değilim işte. herneyse.

ayakkabı konusunda suçlamamın berbat birşey olduğunu da biliyorum. daha fazla detay daha fazla ayrıntı var. yine de emin olmadan böyle birşey söylemem çok kötü. ama elimde değil. yüzde yüz emin değilim. öyle olmadan belki o almış olabilir demem hoş değil. ama neler yaşandığını da ben biliyorum.

minik konu olayı, bardağı nereye koyduğundan, suyu nasıl taşıdığına(senin kendi suyunu) kadar laf sokabilecek biri. ve bunu erkek arkadaşı söylüyorsa buyüzden defalarca kavga ediyorlarsa, ben söylüyorsam, diğer ev arkadaşım söylüyorsa bilemiyorum. belki de bu konuda garip olan odur.

Buhafta evden taşınacağım. Icim rahat etsin istiyorum son kez sorudm o yüzden. Hatta kendimde linke atıfta bulunmayı düşündüm. Ama aynı cümleleri kurdugum icin gerek görmedim sonradan. Ben göründüğünü bilmiyor muyum aynı duyurunun.

Kısacası tatmin edici bir cevap alamadığım için tekrar açtım. ve düşündüğün gibi biri olsa idim, burda ne yapayım diye sorup vaktimi harcamak yerine, hazır konusu hiç açılmamışken unutmuş gibi davranırdım. ki öğrenci halimle cebimden para çıkacak farkında isen.

Benim tek derdim, bana karsi oldukca fesat oldugunu bildigim birine karsi enayi konumuna dusmek istemiyorum. Eski ev arkadaşı ile de sorunlu idi. Arkasından çok konuştu. Benim de konuşmaması için sebep göremiyorum.
0
🌸mobydick
(27.06.16)
son cevabı okuyan var mı? varsa evliya ilan edecem doğru söyleyin.
0
cekilmis gayfe
(27.06.16)
ben okudum.
0
bryan fury
(27.06.16)
bak, birisi seni üstelik de haksızca rahatsız eden bir şeyler yaptığında bunu o zaman söylemeyi seçmezsen hata senin olur. maalesef böyle. çünkü karşındakine "sen de bana benim davrandığım gibi davranacaksan, ancak o zaman, bunları seninle paylaşmayı seçebilirim" demiş değilsin. evet, bunun evvelden denmemiş olmasını bazen insanlar "yapmasaydın, seni zorladım mı" gibi kullanabiliyor.

yani karşındaki gerçekten böyle bir çakalsa yapacak bir şeyin yok. ama onle bir şeyler paylaşmayı, sırf onun da paylaşabildiğini görmek için bunu yapmayı, şayet böyle yapıyorsan, kesmek durumundasın. bu boşa kürek çekmek olur.

onun dışında koltuğun bilmemnenin hesabını ben bilemeyeceğim. seni kazıklamaya kalkarsa elbette kendini kazıklatmayacaksın ama sen bilmeyerek de olsa onun çok sevdiğini bildiğin bir eşyasını yakmış durumdasın. eğer o da benim bütün erzağımı yedi diyeceksen bunu ona söylemelisin. yani "bugüne kadar izinsiz yediğin her şeyin parasını alayım lütfen" dersin o zaman. koltuğu da aynı kumaşı bulup birine döşettirirsin. ayakkabı ile ilgili durumun bununla alakası yok. kanıtlayabileceğin bir şey değil.

yani bunları yapmak için de yukarıdaki gibi belli seviyede çirkinleşmen gerekebilir.

yazdığın şeyde anahtar kısım bence şurası: "benim konuşmadığım biri de olsa, gerekli olgunlukta, anlayışta ve sevgide davranabilecek biriyim. konuşmadığım biri diye kin besleyecek biri değilim. elime başkalarının koz fırsat olarak gördüğü şeyler geçince, başkaları yerimde olsa kullacakken, bunları kullanacak biri değilim. böyle şeylere takılmam açıkcası. ama onun benim yerimde olsa nekdr benim gibi davranabileceğinden emin değilim işte. herneyse."

o nedenle sen bence aslında şu cevabı arıyorsun: evet enayi olmasan da seni enayi yerine koyan birileri olabilir. evet bu insanlar bencil olabilir ve evet herkes aynı değil, herkes benzer ölçüde samimiyet vs beklemiyor. aradıkları ve değer verdikleri şeyler aynı olmayabilir.

sen dostluk gösterdiğini ama görmediğini düşünüyorsan yapacak bir şey yok.


sana verilen cevaplar belli. tatmin olmamışsın ama yapılacak milyon çeşit şey yok. yapılabilecekleri insanlar saymış zeten. demek ki senin tatmin olmayışın bu kişiyle biraz manevi olarak ilgili.

sana bir şey söyleyeyim: eğer çıkarken eşyalarını bırakacağın tarz bir türk filmi çekersen ve bu kişi düşündüğün gibi bir kişiyse zerre utanmaz, anca güler. daha bile mutlu olur, hatta "eziğe bak, her şeyi bıraktı gitti" der. o ne derse desin de sen yine zarar edersin. bazı insanlarda aradığın utanma duygusunu bulamayacaksın, hayır. doğal gördüğün "adalet" vb duyguları da. şimdiden kabul et bunu da rahatla. ancak öte yandan bil ki falan filan durumda bunu, şunu yapacak biri olmaman bundan sonra kendini korumana engel değil.
0
godoşu beklerken
(27.06.16)
@godoşu beklerken,
uzun olan herşeyi okuyup, yine bukadar uzun bir cevap yazdığın için teşekkür ederim.
söylediklerinin hepsinde haklısın.
çok doğru, çok güzel bir analiz yöntemin var.
yazınla farkedemediğim noktaları görmek imkanı buldum. çok sağol:)
0
🌸mobydick
(27.06.16)
(16)

meme büyüklüğü

limoncello
kilo ve estetik hariç neyle ilgili meme büyüklüğü? Genetik mi o da boy gibi?
kilo ve estetik hariç neyle ilgili meme büyüklüğü? Genetik mi o da boy gibi?
0
limoncello
(26.06.16)
Genetik o da boy gibi.
0
Goddard
(26.06.16)
Yağ oranıyla alakalı değil.

Meme dokusu ayrı bişey, ne kadar yağ yakarsan yak kalır.

Tabii bahsettiğimiz kadın memesi ya da içinde meme dokusu gelişmiş bir erkek memesiyse geçerli.
0
la rana
(26.06.16)
acemi nickinin hakkını acayip veriyon ha.. he yağ evet..

genetik. nokta.
0
shotgunwoman
(26.06.16)
genetik, çevresel koşullar, gelişim dönemi beslenme alışkanlıkları
0
sefil
(26.06.16)
Meme dokusunun yağ ile alakası yok. Yağlanma üstüne ekstra büyüklük sağlar. Ayrıca vücudun nereden yağlanacağı da genetikle alakalı. Bazı kadınlar meme yerine kıçtan yağlanır ilk olarak. Direkt erkek gibi önce göbek yapanı bile var.
0
arnold schwarzeneger
(26.06.16)
sefil +1

Sadece genetik değil.
Ayrıca spor yapınca küçüldüğünü söyleyen kızlar var.
0
premium hayat yan gel yat
(26.06.16)
acemi hormonlardan bihaber :D

genetik ve hormonel. dışarıdan hormon alırsan büyüyebilir/küçülebilir
0
la noix
(26.06.16)
Önemli bir kısmı yağdan oluşur, bilmeden konuşmayın. Body falan yapan kadınların fındık kadar kalır, o fotoğraf çektirenlerinki silikon veya içten dolgu.

ama vücudun nereden yağlanacağına genetik karar verir. Kilo alırsan memeler hemen büyümeyebilir, ya da kilo verirsen ilk önce memeler küçülür denemez.
0
harzem
(26.06.16)
hormonla alakalı olsa gerek ki transplantasyon sonrası östrojen alan herifler meme yapabiliyor ya da jinekomastili kimselerde meme olabiliyor, hormon fazlası yüzünden.

hormon seviyesi nelere bağlı onu bilmiyorum; gen işin bir parçası herhalde. ama belki çevre etkisiyle genin tayin ettiği hormon seviyesi yine duruma kişiyi adapte eden başka bir gen sayesinde değişiyor ya da söz konusu geni etkiliyordur? sefil'e sormak lazım.


@sefil: teşekkürler cevap için. gayet net bence.
0
godoşu beklerken
(26.06.16)
yahu genetik de dışarıdan östrojen alan erkeklerde memeler büyüyor ama? demek ki çevre de etkili.

bu da genellikle östrojeni taklit eden pestisitler, soya ürünleri, bazı bitkisel ürünler sebebiyle oluyor. soya desen girmediği paketli ürün yok.

tabii bunu okuyan embesil kızlarımız östojen falan almaz umarım.
0
ya ben lan neyse
(26.06.16)
Evet genetik ama orada yag dokusu yok ne kadar yagdan zayiflarsan zayifla memen kalir diyenlere gulucuk gonderiyorum, kaniti ne yazik ki benim. Vucut gelistirmeye baslamadan once yag oranim yuzde 18 19 idi, 2 senedir duzenli bu sporla ugrasiyorum, yag oranim su an yuzde 14 ve memem de bu surecte kuculdu, evet. Cinsiyet tabii ki kadin. /:
0
treamorg
(26.06.16)
@treamorg memen kuculur (boyut) ama meme dokusu kaybolmaz
0
la noix
(26.06.16)
La noix evet tabii ki doku kaybolmuyor ama ergenlik doneminde olusan meme de safi o dokudan ibaret olmuyor, doku ve yag ile oluyor o guzelim memeler /:
0
treamorg
(26.06.16)
@godoşu beklerken,
spesifik olarak bu dokuyla ilgili bilgim yok. literatür taramaya da zamanım yok ne yazık ki. ancak olabiliteler açısından bakarsak;

- hormon seviyesi genetik altyapıya bağlı. o hormonu ifade eden gen ne kadar aktifse hormon üretimi o derece fazla olur. ancak hormon protein halindeyken başka birtakım protein etkileşimleriyle etkisi engellenebilir.dolayısıyla sade ve sadece genlere baglı degil ilave olarak hücre içi protein etkileşimlerinden de söz edeceğiz.

- hormon seviyesi yalnızca genetik yapıya bağlı değil. çevresel faktörler bu seviye dalgalanımını gerçekleştirebilir. bunlara nutrientler yani yediklerimiz, stres faktörleri, anne karnında maruz kalınan etkiler, güneş ışığı, radyasyon vs sayılabilir. bunları hormonu o bahsettiğim diğer protein etkileşimlerinden kurtardığını düşünün. yani hormon serbest kalıyor gibi. ve/veya bu faktörler sebebiyle o proteinler daha çok o hormona saldırıyor ve hormonun etkisini zayıflatıyor. bu faktöre bağlı olarak değişkenlik gösteriyor.

-çevresel faktörlerin bir diğer etkisi de genler üzerine. diyelim ki soya ile beslendiniz. soyanın etki ettiği gen x geni olsun. x geni direkt o hormonu salgılamıyor ancak hormonu salgılayan geni dolaylı olarak etkiliyor. geni açılmasını veya genin ifadesinin artmasını sağlayan etkide bulunursa hormon salınımının pozitif olarak artması beklenir. yine başka bir faktörün ise y genini açtığını, bu y geninin de hormon salgılayan genin kapanmasına sebep olduğunu düşünelim. dolayısıyla burada da negatif bir regülasyon var. yine başka bir şekilde başka bir faktör de z geninin kapanmasına sebep olsun. bu z geni de hormonla ilgili geni açıp/kapanmasına sebep olabilir.

basitçe böyle gibi gibi. dolayısıyla genetik etmenler işin içinde okey. bunlar gen yapısıyla alakalı şeyler.
bir de aslında bu duyuruda kullandığımız genetik ifadesi biraz yanlış. kalıtımsal demek daha doğru oluyor. dolayısıyla aslında bu durum hem kalıtımsal hem genetik.

kalıtımsal olması anneden veya baba soyundan gelecek şekilde bize kalıtılan genetik altyapı. meme büyüklüğünü bu belirleyebilir. genetik etmenler ise bu kalıtım paterninin ifadesini belirler. yani mesela gelişim döneminde maruz kalınan etmenler sebebiyle kalıtımdaki ifadenin o çevreye olan uyuma göre değişkenlik göstermesi ki meme büyüklüğünü bu da belirliyor.

fazla karıştırmamışımdır umarım.
0
sefil
(26.06.16)
İnsanlar kilo verdiğinde nasıl bazısı belden bazısı bacaktan veriyor, meme de öyle. 40 kilo olup vücuduna göre büyük memeli olan da var, 70 kilo olup limon gibi memeleri olan da. Kilo verince meme küçülebilir, düzenli spor yapanların ki de (profesyonel değil) küçülüyor ama şekilli oluyor diye gözlemledim.
0
piremses
(26.06.16)
Yağ oranı diyen cahildir, bilmediği şeyin üstüne konuştuğu için başka sıfatları da vardır...

Yağ yaktığında, vücudu çevreleyen yağın bir kısmı da meme bölgesindedir, bu da genetiğine bağlı olarak belki gider belki gitmez, bölgede hacmen değişim olur ama meme küçülmüş ya da büyümüş olmaz. Yoksa yağın vücudun herhangi bir bölgesinde hacim artışına sebep olabileceğini 2 aylık bebek bile bilir.

Yağ ile memeyi ayıramayıp daha iddialaşan zevata son cevabımdır.

"Memeler yağdan oluşur" gibi bi tabi var. hahahaha
0
la rana
(27.06.16)
(10)

Dövmem için kelime lazım (capsli)

hasmetizm 2046
http://i.hizliresim.com/L3G2JJ.jpghttp://i.hizliresim.com/pP2RYm.jpghttp://i.hizliresim.com/GzGvE2.jpghttp://i.hizliresim.com/YbVvqE.pnghttp://i.hizliresim.com/9LbVdo.jpgKedi ve helikopter yapıldı, iki dövme bulutlar ve bulutların içindeki küçük uçak siluet ve paraşütçü siluetleri ile süslenerek bir
i.hizliresim.com

i.hizliresim.com

i.hizliresim.com

i.hizliresim.com

i.hizliresim.com

Kedi ve helikopter yapıldı, iki dövme bulutlar ve bulutların içindeki küçük uçak siluet ve paraşütçü siluetleri ile süslenerek birleşecek. İşaretli noktaya da yazı yazalım dedik.

Hem kediyle ilgi olsun istiyorum hem de konsepte dair bişey olsun istiyorum. En fazla 3-4 Max 5 harflik kelime lazım.

Claw
Fur
Purr
Bite
Rise
Paw
Hunt gibi....
0
hasmetizm 2046
(26.06.16)
Fury yazısı gibi olacak stili, çerçeve içinde gibi, dövmeyi patlatacak. Büyük harflerle düşünüyorum
0
🌸hasmetizm 2046
(26.06.16)
semiz otu nu buraya mı yazıyoduk?

Şaka bir yana rise güzel geldi bana
0
basond
(26.06.16)
miyav :D

mırr

:DDD

sıfır yaratıcılık. ama kenfi bedenine yapacağın "izi" bizden beklemek riskli kanka
0
ikcı
(26.06.16)
Adam harbiden yaptırmış ya la helikopteri. Vay anasını. Altına da emniyet paraşütü çizdirseydin poponın üstüne :)) şuraya biraz sevimli dağlar koyalım.
0
ikcı
(26.06.16)
Pounce
Prowl
Sly
Lithe
0
ThomasJefferson
(26.06.16)
purr

yazık etmişsin güzelim çilli sırtına.

çok daha güzel dövmeler yaptırabilirdin neden helikopter ya ;_;
0
shotgunwoman
(26.06.16)
@shotgunwoman konsepte uygun diye, ileride tüm kolu kaplarsam uçak ve sniper falan da olacak. Bitmiş hali daha manalı görünecek şuan kompozisyon eksik. Teşekkürler ayrıca <3

@Thomas teşekkür ederim, çok güzel kelimeler düşünmüşsün.
0
🌸hasmetizm 2046
(26.06.16)
İlk fotoğrafı görünce aklıma ilk gelen;

" ta ta ta öldün çık " oldu :(
0
huzunbaz palyaco
(26.06.16)
rawr!!!
hiss
0
godoşu beklerken
(26.06.16)
War
Battle
0
nax
(26.06.16)
(11)

30 dan sonra paten...

physcos physcos
...sürmeye heveslendim, eşimin karşı çıkmalarına rağmen (düşersin biryerlerini kırarsın zaten sakarsın..vs) bir çift paten ve dizlik+dirseklik+eldiven aldım. Yalnız hakikatten bu canına yandığımı sürmesi pek zormuş. Evin icinde halıları kaldırdım pıtı pıtı ilerleyebiliyorum ancak, biraz kayayim dese
...sürmeye heveslendim, eşimin karşı çıkmalarına rağmen (düşersin biryerlerini kırarsın zaten sakarsın..vs) bir çift paten ve dizlik+dirseklik+eldiven aldım. Yalnız hakikatten bu canına yandığımı sürmesi pek zormuş. Evin icinde halıları kaldırdım pıtı pıtı ilerleyebiliyorum ancak, biraz kayayim desem bir bacagim bi tarafa öbürü başka tarafa dogru kayıyor, içe içe bastığımı fark ediyorum. Bugün de yanlamasına şahane bir düşüş gerçekleştirdim ve sırf eşim "ben demiştim" diyemesin diye ehe mehe yapıp kalktım caktırmadan ama hala bacagimin yan tarafı ağrıyor... eksiduyuru ailesi var mı bana "şöyle yap böyle et" şeklinde tavsiye verecek patenden anlayan bir arkadaş?
Not: internetten baya bir video izledim ama butun videolarda nasıl dönülür nasıl durulur düşünce nasıl ayağa kalkılır filan var. Kaymayı becerebilsem durmayı filan da deniycem ama daha kayamıyorum ki :/
0
physcos physcos
(26.06.16)
Ayaklarini ters A seklinde yani sag ayagin onunu sag tarafa, sol ayagi sol on tarafa ata ata kaymalisin. Yani duz A degil de ters A iste. Bacaklarini biraz kirip govdeyi hafif one getirmen lazim. Popo disari cikmayacak ama. Yoksa arkaya dusersin :)
0
kuehles blondes
(26.06.16)
Bir de ev cok ufak, bahcede, otoparkta filan denemeleri yap.
Popona yastik da baglayabilirsin. Ben bi kez cok kotu popo ustune dusmustum. Belim kirildi sanmistim sjsj sonraki bikac gun popo+beli kaplayan yastikla kaydim. Tabi yas 10-12 o zamanlar sjdj
Olsun komik olmaz.
0
kuehles blondes
(26.06.16)
Kuehles inan ki cok komik olur :D zaten kilom da fazla bir de yastık bağlasam aman tanrım :D ama ev gerçekten biraz kucuk geliyor hakikatten yine de dusmek uzereyken duvarlara tutunma şansı oluyor ya o açıdan biraz avantajli.
Verdigin cevaplar icin cok tesekkur ederim inan ki cok isime yarayacak. Ters a, unutmıycam. :)
0
🌸physcos physcos
(26.06.16)
Ben buz pateni yaptım birçok kez. Normal tekerlekli paten hiç kullanmadım. Yavaş yavaş adımlarınızı büyütmeyi deneyin. Paten sizi kontrol etmesin, siz patenleri kontrol edin, bu da bacaklarınızın hareket etmeye biraz alışması demek. Öne doğru düşmeyin, geriye doğru düşün. Ayaklarınızı V şeklinde açarsanız hızlanırsınız, ters V yani şapka şekline getirirseniz yavaşlarsınız. Biz limon çiziyorduk buzda, yani ayakları bir açıp bir kapama şeklinde. Önceleri çarparak duruyordum yürümeyi öğrenen çocuklar gibi ama sonra yavaşlayarak durmayı öğrendim. Siz de öyle yapın, tutunun bir yerlere. Bir de ayaklarınıza bakmayın, hep karşıya bakın. Ayrıca tek ayak üzerinde kalma sürenizi artırın. Ben bazen tek ayakla kayabiliyorum ama hala geri geri kayamıyorum.
0
dissendium
(26.06.16)
Dissendum bir egitim videosunda limon hareketini gormustum ama onu denersem spagat yaparak dusebilirim gibi geliyor (bugünkü düşüşüm de yanlamasina bacaklar ayri yöne gidince oldu) sanırım bunu ikinci asamada deneyebilirim. Cok tesekkur ederim.
0
🌸physcos physcos
(26.06.16)
ben 30'umda ozel ders aldim bir egitmenden. onerim siz de iyi bir hoca bulun.

her hareketinizi takip edecek, hatalarinizi duzeltecek biri lazim. baslarda cok yapilan yanlislar var, mutlaka dizlerinizi kirip kaymaniz lazim. bunu bilse de unutuyor insan. hoca size hatirlatir. en zor kisim durmak bence (dengeden sonra). patenin arkasinda fren varsa onu cikarttirir zaten hoca. onsuz durmaniz lazim. benim patenlerin tekeri buyuktu cok cabuk hizlaniyordu. sizinki nasil bilmiyorum gerci ama hizli gitmesi cok keyifliydi. umarim siz de o seviyeye gelirsiniz. ben cok ara verdim simdi yapamiyorum.
0
bir varmis bir yokmus
(26.06.16)
@beetlejuice, buz pateninde durum farklı. popo kısmıyla kontrollü düşerseniz kaslar sayesinde çok zarar görmezsiniz. ancak öne doğru gittiğinizde kafanızı yavaşça yere vursanız bile beyin kanamasından orada ölme riskiniz var. bu bel sorunlarından daha önemli bir durum. hatta öne düşerseniz diliniz kopabilir, dişleriniz ve burnunuz kırılabilir. Ama tabi ki daha da kontrollü olanı yanlara doğru, kaba et üzerine düşmek ama öne kesinlikle değil.

Örnek video: www.uzmantv.com
0
dissendium
(26.06.16)
@bir varmıs bir yokmus, eskisehirdeyim, arastirdim ama paten kursu bulamadım maalesef kendom ogrenmek durumundayım gibi gorunuyor. O yuzden bu dizler kırık olacak taktigi cok hora gecti mesela,bu tarz ogrendigin seylerden aklına gelen olursa yaz olur mu?
0
🌸physcos physcos
(26.06.16)
@psychos psychos ters A yerine V de diyebilirmisim andjs aklima gelmemisti :D

Dedigim gibi dizleri kir. Vucut hafif one dogru duracak.
Duseceksen one dogru, bileklerinin ustune dusmeye calis, ya da yan. Yan duserkenn de bileklerinin ustune. Ama korumayi mutlaka takmalisin. Kafayi tepede tutacaksin tabi.

Popo ve sirtina dusme muhabbeti kotu bence. Bel kismindan hep korkarim :D
0
kuehles blondes
(26.06.16)
Doktorlar caddesi,iki Eylül caddesi(esnaf sarayı önü felan),Valiliğin önünde gayet güzel grup halinde kayanlar var,tanışmayı deneyip öğrenebilirsin. Belki bildikleri hoca da vardır.
0
nasrettinhoja
(26.06.16)
t fren: diyelim ki sağlaksın. ilerlerken yavaşlamak için veya hızı belli derece azaltarak köşe dönmek için sol ayak ilerleme halindeyken sağı arkaya ters t yapacak şekilde ve parmak uçlarından ayak arkasına doğru tüm yüzeyi sırayla yere değdirmen lazım. rampa pateni gibi frensiz paten aldıysan zaten paşa paşa öğrenmek zorunda kalırsın.

cross: cross bir ayağını ötekinin sağına veya soluna atarak kaydığın şekil oluyor, yine belli küçük açılarla dönerken hız kaybetmeden bunu yapıyorsun, zaten ancak belli bir hızdayken yapılacak iş. vücudun belden biraz kırarak yana yatması gerekiyor. geniş alanlarda yapman lazım başta. geri cross aynı şekilde.


olduğun yerde dönme: iki ayağını topuklarda birleşecek şekilde bir açının iki kolu gibi açıp arka tekerlek üzerinde dönüyorsun. fren yerine opsiyonel yavaşlama biçimi. düşük hızlarda iyi.

aynı zamanda bazen yön değiştirmek için kullanılır.


dengeni başta sağlayabilmek için ağırlık merkezine dikkat etmen yani dizlerini kırarak biraz öne eğilerek kayman gerekiyor. kolların çırpınmamalı. öne ne kadar eğilmen gerektiğini kayarken anlayacaksın.

düşerken kademeli düşmeye çalış, yavaş hızlarda kıç üstü oturabilirsin ancak doğru miktar eğilmediğinden kıç üstü düşersen çok hatalı olur. hızına, önündeki yola bağlı olarak nereye düşmen gerektiği değişiyor aslında.

uzun yıllar paten yaptım ancak ekstrem şekilde değil. yani trabzana zıplayıp demirden aşağı inmek gibi şeyleri denemedim. atlama yapmışsam da 2-3 basamaklıktır taş çatlasa. ancak hıza, dönmeye, geri kayışa hakimdim.

kolay öğrenilen şeyler. ama düşmeyi öğrenin. ayrıca esneme egzersizleri yapın. gençken insan esnek oluyor, çok önemli şey. düşüş için önemli. çarparken minimum zararla enerji absorpsiyonu olmalı. 30+'yım ben de. esneklik epey azalıyor.


öne hafif eğilerek kaymayı önce bir oturtun, frenleri bunu yapmadan tam öğrenemezsiniz. şimdilik dolayısıyla denge ve düşüşe uğraşın. daha sonra biraz hızlanma, frenler ve en son dönüşler gelsin. hızlandıkça eğilme artmalı. vücut uyum sağlıyor zaten.


edit: rica ederim, bol keyifli kayışlar :)
0
godoşu beklerken
(26.06.16)
(13)

Bu Tipler gerçek mi?

ihanet kac kisilik
http://www.kadinlarkulubu.com/forum/index.php?threads/bebegimde-leke-olurmu.936995/Bu insanlar gerçek mi yoksa troller mi? Nasıl birşeydir bu?
www.kadinlarkulubu.com

Bu insanlar gerçek mi yoksa troller mi? Nasıl birşeydir bu?
0
ihanet kac kisilik
(25.06.16)
Maalesef gerçek.
0
neferkitty
(25.06.16)
gerçek troller
0
basond
(25.06.16)
ne bekliyordunuz ki, chopin mi tartışacaklardı?
0
anonymice
(25.06.16)
Cevap veren bir kişi "ne saçmalıyosunuz hurafe bunlar" dememiş.

Zeytin yapmaz ama kiraz yapar diye cevap var. :)
0
🌸ihanet kac kisilik
(25.06.16)
Hayir, troll onlar.
Edit: Bunlardan bir suru var tabii gercekte. Hepsi internete girse ortalik yikilir.
0
stavro
(25.06.16)
Maalesef gerçek. Eğitimsiz toplumlarda inanılmaz hurafeler dönüyor. Akıl almaz derecede hem de. Bunlar troll atalarımız tarafından binlerce ortaya atılıp, sonra ciddiye mi alındı bilinmez ama aklının almayacağı şeyler var. Bunlar internet bulunca böyle oluyor. Maalesef gerçek.

Buna ek olarak akşam ıslık çalmak cinleri çağırır, akşam tırnak kesmek günahtır, saçının görünen her teli için 1421412 yıl yanacaksın, sakız ölü insanların eti gibi şeylerin yanında hep bir arkadaşın başına gelen, inanılmaz fantastik ve sadece bir arkadaşın arkadaşı ya da bir akrabanın tanıdığının başına gelen birbirinden saçma hikayeler var. Buradan çık, gittiğin ilk köyün kendine özgü bir hurafesi vardır mesela. Kendine özgü olmasa da yaygın.
0
nawar
(25.06.16)
insanlar ilk çağlardan beri açıklayamadıkları fenomenleri mitleştiriyorlar. sene 2016. bu ablalar doğum lekesini açıklayamıyorlar. sonuç, gerçekler.
0
evde liyakat kalmamis
(25.06.16)
%100 gerçek. aslında vakti zamanında senin annen ananen de inanmış olabilir bu tarz şeylere ki benimkilerden duymuştum onlar inanıyordu. hala da inanıyorlardır. ama genç nesilin de inanması şaşırttı beni.
0
kelepir
(25.06.16)
Birde hamile kadının canı çilek çektiyse ve yiyemediyse çocukta çilekli doğum lekesi oluşur olayı var :)
0
jazzabel
(25.06.16)
Hahha çok güldüm bu ne ya la, bu tiplerin doğacak çocuklarına yazık ya:p
Ben de gerçek olduğunu düşünüyorum. Zeytin yiyip sırt kaşımak ahaha:) bir tanesi de annesi hamur açarken sırtını kaşıdığı için beyaz lekeli doğmuş :)) ben de merak ederdim neden bu kadar ben var vücudumda diye meğerse annem zeytin bidonu devirmiş:):):):) gece gece iyi geldi bu haha hala gülüyorum :))
0
body electric
(26.06.16)
Linkteki sadece ilk yaziyi okudum. Ve burada yazilanlari okudum.

Annem bana hamileyken ensesine bilerek isteyerek gilaburu surmus. Gilaburu mevsimi geldiginde ensemde kizariklik olusuyor. Mevsimi gecince de kizariklik gidiyor. Annem denemek istedigi icin surdugunu kendisi soyledi.
Yani boyle seyler oluyor, olabiliyor. Cahillik vs. ile iliskilendirmemek gerek. Bu tarz dogum lekesi olan tanidigim bircok insan var.
0
isott
(26.06.16)
basond+1 o nedenle besliyor muyum diye bakmadan politik trolle uğraşırım mesela. çünkü okuyup inanan var. onlar da oy atıyor.

burada bile bunu yazacak kapasitede insan var. troll diyorsunuz da hepsi değil işte, kaçıp gidiyor siz onun o kadar salak bir soru sorabileceğine inanmadığınız ve trollükle suçladığınız için falan.

zaten zamanında öyle bir troll gelmiş ki dünyaya milat kabul edilmiş o gün. en büyük troller milatla başlar (çokokrem müziği) böyle olmasalardı, trollüğün ne anlamı kalırdı.
0
godoşu beklerken
(26.06.16)
merhaba. ciddi ciddi üzülüyorum ya böyle şeyler okuyunca. ben böyle düşünen bir insana he he der geçerim bir daha da görüşmem. hurafe desen sen kötü oluyosun. yakın arkadaşım olsa lan siktir git mal mısın derim ama esirgemem.
0
libertine
(26.06.16)
(15)

osuruğa gülenin osuruk kadar aklı

truew
yok mu gerçekten? kendimi bildim bileli osuruğa ve birinin düşmesine çok gülerim. Var mı başka osuruğu komik bulan?
yok mu gerçekten? kendimi bildim bileli osuruğa ve birinin düşmesine çok gülerim. Var mı başka osuruğu komik bulan?
0
truew
(25.06.16)
Komik bulmuyorum ben
0
basond
(25.06.16)
O degil de kusana gulmek nasil bir kafa lan dusununce komik geldi ahahsbsjsbsbd
0
Deathrow
(25.06.16)
Annem. İki osuruk muhabbeti olsun, ortamda biri eskaza osuruversin yarılır. Dakikalarca gülüyor, katılıyor kadın. Şu duyuruyu görse mesela gülerdi.

Ben pek komik bulmuyorum. Düşene de gülemem, ayyy falan derim böyle hep içim acır.
0
buff
(25.06.16)
Osurma olayına kesinlikle gülmedim. Başını örtüp, sesini incelterek kadın taklidi yapan en az bir kişi de barındıran, sürekli değişen müzikle bir şeyler oynayan, genelde adı komedi dans üçlüsü falan gibi bir şey olan olaya gülenlerin zekasından daha az şüphe ediyorum.

Kişisel algılama kendimi bildim bileli böyle düşünüyorum ben.
0
nawar
(25.06.16)
wow too much seriousness around. bence komik. düşenler de komik. kendim düşünce gülmekten kalkamıyorum genelde.
0
nathanieltroy
(25.06.16)
Duruma gore bazen gulerim ne bilim
0
neira
(25.06.16)
ortama göre gülebilirim. kusana da gülebilirim.
0
doxanikee
(25.06.16)
@newar alınmadım tabi hocam ama bu kadar önyargılı olursan üzerler :)

@buff ben de annenin olayı okuyunca güldüm :d
0
🌸truew
(25.06.16)
normalde gülmem ama çocuklarla gülüyorum, geçen arkadaşın çocuğu osurdu önce utandı sonra çok güldü şebeklikler falan bizde çok güldük.
0
yue
(25.06.16)
küçükken gülerdim.
0
Goddard
(25.06.16)
Kasitli osuruga gulerim. Arkadas ortaminda cok rahat koyuveriyolar. Birde bazilarinin ici kokmus oluyor... bulunulan ortamin paldir küldür terk edilişi çok guldurur beni.
0
trejemu
(26.06.16)
osuruğun nasıl olduğuna bağlı. ne osuruklar var. trombon gibi, davul gibi, akortsuz keman gibi...

kokudan uzaksam gülebilirim. hani "o ses nasıl çıktı" gibisinden.

kedilerim sesli yellendiğinde yerlere yatıyorum yalnız. sanki dünyanın tek memelisi biziz. ama işte ne yapayım çok masum bir halleri oluyor.

edit: trejemu+1.

the catcher in the rye'da ismi tam hatırlamayabilirim ama şöyle bir bölüm vardı "and then this guy sitting in the front, edgar marsella, laid this terrific fart" gibi bir bölüm vardı.

müdür kendinibeğenmiş bir edayla chapel'da okul kuralları hede hödöden çok self-important bir şekilde bahsederken old edgar çakmış da osuruğu onu diyor. öyle bir şeyde katıla katıla gülerim mesela. söz kesen osuruk ekolü güldürür beni bazen, kurbanı olmuşluğum vardır o zaman da gülmüştüm(cart kabakağıt :D )
0
godoşu beklerken
(26.06.16)
Osuruğa veya düşmeye hiç gülemiyorum. Kendim düşünce gülerim ama başkası düşünce hiç gülemedim.
0
aychovsky
(26.06.16)
ek olarak: düşme kısmını unutmuşum, ben de düşene gülemem, gülmedim ancak osurukla alakasını anlayamadım.

yellenen şahsı küçük düşürücü şekilde gülmekse alakası, hiç işim olmaz.
0
godoşu beklerken
(26.06.16)
osuruğa güldüğümü hatırlamıyorum normal şartlarda, denk gelirse ortamına göre gülebilirim.

kendi düşmeme de başkasının düşmesine de gülüyorum ama acayip bi şekilde. böyle kasıtlı ittir/kaktır/sandalye çek vs durumları hariç ama sakarlık olacak özünde. komik mi dersen değil ama napalım kardeş insanoğlu kusurlu bi makine eldeki malzeme bende bu.
0
rubenanyukov
(26.06.16)
(44)

Ailenize para yedirmenizden rahatsız olan nişanlı

benim adim kerim hepinizi severim
Ne yaparsınız böyle bir durumda?Mesela 200-300 bin paranız var birikmiş. Kız biliyor mal varlığınızı. Aileniz de emekli olmuş, kendi hallerinde yaşıyorlar. Bunun hastalığı var, bisürü şeyi var. Sonuçta kazandığınız parada ailenizin payı büyük. Yaşanan bir takım olaylar gereği ailenize 100.000 tl civ
Ne yaparsınız böyle bir durumda?

Mesela 200-300 bin paranız var birikmiş. Kız biliyor mal varlığınızı. Aileniz de emekli olmuş, kendi hallerinde yaşıyorlar. Bunun hastalığı var, bisürü şeyi var. Sonuçta kazandığınız parada ailenizin payı büyük. Yaşanan bir takım olaylar gereği ailenize 100.000 tl civarı para harcamanız gerekti.

Nişanlınız ise biz o parayla aile kuracağız, ev, araba alacağız diye ailenizde para harcamanızdan şikayetçi. Sanki kendi parası gibi içi acıyor siz başka yere harcadıkça.

Böyle bir durumda haklı bulur musunuz yoksa nişanlızı yoksa yol yakınken bunla yaşanmaz hayat boyu, çok maddiyatçı diyip ayrılır mısınız, ne yaparsınız?
0
benim adim kerim hepinizi severim
(25.06.16)
Ailenin önemini ,değerini bilmeyen biri ile aile kurulmaz.
0
Game Over
(25.06.16)
Yol yakınken dön.
0
battal gemalmaz
(25.06.16)
olayları biraz açsanız daha iyi yardımcı olurduk belki. yani nasıl olaylar yaşanmış, para ne için kullanılmış. bence bu önemli.
0
burya
(25.06.16)
Parada gözü var derim. O parayla aile kuracağız derken bir o kadar da kendisi katacak mı? Yoksa sadece paranla mı kutmayı planlıyor o aileyi.
0
six packsiz
(25.06.16)
@burya

ya olaylar farketmez, diyelim gidip 100.000 liralık araba alıyosun ailene rahat etsinler diye. ne farkeder zaten kazandığın her para ailen sayesinde, nişanlının söz söylemeye ne hakkı var senin bekarlık döneminde biriktirdiğin para için.
0
🌸benim adim kerim hepinizi severim
(25.06.16)
ne olursa olsun. o parayı sen kazanmışsın. daha evlenmemişsin. kız şimiden senin paranın nereye gittiğine karışıyorsa ileride daha büyük sıkıntılar çıkar bu konuyla ilgili. velev ki 5 yıl geçti ailene 50.000 tl daha harcaman gerekti. bu sefer sende etkisi daha büyük olacağı için büyük olay çıkarır.

şimdiden bunu söyleyebilmeyi kendine hak görüyorsa yarın bigün iyice yüklenir. maddiyatçı gibi geldi bana. evliliği biraz daha düşün.
0
canercuxy
(25.06.16)
evlenmeden önce kazanmış olduğunuz para sizindir. nasıl değerlendireceğiniz de sizin kararınız. hangi sebeple olursa olsun ailenize ilişkin bir harcama yapıyorsanız buna nişanlının karışması doğru değil bence. ev, araba almak, aile kurmak için dayanak sizin paranız ise nişanlınızın bakış açısında sorun var. "evi al, arabayı al, sonra gel beni al" mantığı bazıları kızsa bile klasik türk kızının bakış açısı. henüz nişanlıyken para konularında tavrı bu yönde olan bir kız evlendikten sonra çok daha ciddi sıkıntılar yaratır. evlendikten sonra sıkıntı yaşanır ve boşanma durumu olursa, donunuza kadar alır. kazanmak için tek bir damla ter akıtmadığı paranın en az yarısını cebe indirir. hukuki açıdan da hakkı doğar ve bu hakkı sonuna kadar kullanır. yol yakınken dönmek lazım.
0
elestirman
(25.06.16)
aileye para yedirmek? öyle bir param olsa hepsi ailemin olur. aile arasında bunun cidden lafı olmaz. paramı tabii ki ailem için harcamak bana mutluluk verir.
0
tute
(25.06.16)
ama sen o parayı harcayınca evliliğinizde sıkıntı çekecekseniz eğer sıkıntı olur bence. zaruri ihtiyaçlar başka bir şey. 300 bin lira param olsa bugün gidip de babama araç almam. bakın sağlık gibi bir olaydan bahsetmiyorum. alsam bile ne bileyim daha basit bir araç alırım belki. ama 1 milyon liram olsa durum farklı. çünkü kalan para zaten bana yetecektir fazlasıyla.
0
burya
(25.06.16)
ha bir de şu şartlarda 300.000 biriktirebilen adam iyi kazanıyor demektir. ister ailenden birinin sağlık masrafı olsun isterse karayiplerde tatile yolla. o para senin. sen kazandın. ailenle aran iyiyse, bir jest yapıp yapabilirsin bunu. şartlar ne olursa olsun hakkı olmayan bir konuda hak iddia ediyorsa açıkça belirt bu konudan rahatsız olduğunu ve gözlemle.
0
canercuxy
(25.06.16)
paranin ne icin kullanildigi onem tasir bence. o parayla ev alacaksiniz diyelim ama aileniz o parayla salliyorum babanizin kumar borcu kapaniyor ya da aile o kadar musrif yasiyor ki zaten oglumuzun parasi var diyor kredi kartlarina yukleniyor her yil mobilya degistiriyor, bu durumda nisanli taraf hakli bence. Ama ailenin sagliginicin kullanilacaktir ya da ne bileyim evlerinin durumu kotudur daha iyi bir ev alinacaktir o zaman haksiz olur.
0
oscar
(25.06.16)
burya +1, dikkate alınması gereken çok unsur var. nişanlının parayı kendisi kazanmış gibi hırlamasını doğru bulmamakla birlikte, "sonuçta ailen sayesinde kazanmışsın" mantığını da çok saçma buluyorum. her fırsatta bunu söyleyeceksen kız sana yarın "git ananla evlen o zaman" diyebilir ve haksız da olmaz yani. aileye değer vermek, nereden geldiğinin bilincinde olmak ve onlara destek olmak süper bir şey ama senin de aile kuracağının bilincinde olman, buna uygun hareket etmen lazım.

ilişkiye bakış açınız, hayat tarzınız falan da çok önemli. "OMG BEN SANA BAĞIMLI MIYIM YHAA" diyen feminist bir hanım kızımızsa, parayı nereye harcadığına karışmaya pek hakkı yok. öte yandan, evlilik konusunda geleneksel bir çiftseniz ve o sana maddi anlamda "bağlı" hissediyorsa, parayı öyle kafana göre harcayamazsın. eşin olacak insana karşı, hele ki ilişkiye bakış açınız bu şekildeyse, büyük sorumluluğun var çünkü.

belki ben çok vahşice düşünüyorum ama kendi aileni kurduğun zaman önceliğin o aile olmalıdır. eğer 300 bin lira birikmişim ve iyi bir işim olsaydı, ana-baba-kardeş üçlüsünü elimden geldiğince desteklerdim hem maddi hem de manevi olarak ama gidip de rahat etsinler diye 100 bin liraya araba almazdım yani onlara. illa alacaksam gidip 40 bin liralık alırım. daha doğrusu, önce eşimi ve kendi çocuğumu gözetirim. onlardan sonra aileme destek olabiliyorsam ne ala, olurum.

bence ikiniz de haksızsınız o yüzden. kadın gayet iyi niyetli olabileceği gibi parana göz dikmiş de olabilir, bilemeyiz ama şu bilgiler ışığında hatunu gold digger'lıkla suçlamak da olmaz. o kazanmamış olabilir ama eşiysen onun da payı olacak o parada. böyle "BEN KAZANDIM SANA NOLUYOR AMK" diyecekseniz evlenmeyin yani.
0
der meister
(25.06.16)
Hazira dag dayanmaz.

Bir bakmissiniz 2-3 kisilik kendi ailenden (nisanlin, sen ve belki cocuk) daha fazlasina yetismeye calisiyorsun, 3 kisilik kazanip 6 kisilik harciyorsun.

Ha bir de gidip 100bin liralik araba almak istiyorsan ve onlar buna izin veriyorsa "oglum daha evleneceksin, colugun cocugun olacak. Onun icin biriktir bunlari" vb demiyolarsa hatun hakli bence. Ileride de kendi esinin ihtiyaclarini ya da evinin ihtiyaclarini ilk plana alacak izlenim vermiyor hic bu davranisin. Ne ailen tarafindan ne de sen tarafindan. Ailen de "bize yap da sonra esine yaparsin. Hem elin kizi zaten"e kadar gider bu bence.

Kizin tabi ki de motivasyonunu bilmiyorum ama su anlattigindan cikardigim sonuc bu oldu.
0
kuehles blondes
(25.06.16)
Ayarı ver
0
EXXE01
(25.06.16)
en azından henüz nişanlı :)

Yakın bir akrabamda böyle bir eş var, düşman başına. En ufak şeyde ayrılıp sizi nasıl soyup soğana çevireceğini planlar bence.
0
noluyo yaa
(25.06.16)
ayrılırım.
0
mobydick
(25.06.16)
"yedirmek" kelimesinin kendi olumsuz. bunu kullanan kişinin bakışını yansıtıyor bence. nişanlı kullandıysa ailenin siz sömürdüğünü, o kadar da gerekli olmadığı halde sizden istediğini düşünüyor olabilir. siz kullandıysanız siz de "ya ben bunlara para vermesem de olur" kafasındasınız sanki. ama sizin öyle bir kafada olduğunuzu düşünmüyorum.

bir de benim birkaç yıl önce böyle bir kız arkadaşım vardı. dandik bir kredi kartı çıkartmıştım 500 tl mi neydi limiti. adres olarak ailemin ev adresini verdim ve kart eve gitti diye baya saçmalamıştı. insanın içi fesat olmayagörsün. hala hayattaki en büyük başarım o kızdan kurtulmaktır. darısı başına.
0
ron dennis
(25.06.16)
"Aileye para yedirmek" ne demek yahu. çok yanlış bir ifade olmuş. siz bu kafada olursanız nişanlınız yüz bulur tabi.
0
nuisance
(25.06.16)
bi temiz siker sokağa atarım.
0
Nox
(25.06.16)
sen o paraları biriktirirken yanında kim vardı? birlikte mi çalışıp kazandınız? o para hakkında konuşma hakkını kendinde nasıl buluyor? birbiriniz üzerindeki emeğiniz ne boyutta şuan?
diğer taraftan sizin de nişanlınızla birbirinize karşı sorumluluklarınız var. ailenize o parayı verirken kendi kuracağınız yuva için gereklilikleri düşünmüyorsanız o da yanlış olurdu. fakat paranın kalanıyla hangi ihtiyacınıza cevap veremiyormuşsunuz mesela bunu mantıklı şekilde argümante edebiliyor mu ? yoksa 100 bin olsaydı "şu da" olurdu gibi öncelik sırası düşük nedenler mi sunuyor mesela. "çalışıp yine biriktiririz hayatım" demek de var. iyi düşünüp tartmak lazım bu konuları. velev ki sağlık sorununuz oldu 300 ün 300 ünü de ona harcadınız tası tarağı toplayıp terk mi edecek?

ha benim ailem öyle bi durumda 100 binlik arabaya ne gerek var 50-60 binlik alalım gibi kendileri için yapacağım harcamayı ufaltmaya çalışırdı hatta onu bile kabul ettirmekte zorlanabilirdim belki o ayrı. bu kısımda düşünülebilir ailenizle ileriye dönük ilişkileriniz için.

raydenin cevaptan sonra gelen edit: bu arada şehir belirtilmemiş ama kalan 200 bine de ev alınır sanki yav...
0
gis
(25.06.16)
Arabaya aileden önem veren insanı tekmeleyip Denize atarım. Ne maddeci insanmış
0
hasmetizm 2046
(25.06.16)
ya belki nişanlın ev alırız kiralarda sürünmeyiz diye düşünüyordu olamaz mı? ikinizin de refahı için. istersen altında iyilik de bulabilirsin fesatlık da. direk fesatlık geliyorsa aklına evlenmeyin siz zaten. ve evet, parana dair son söz sende. karışamaz, fikrini belirtebilir nişanlın. ve para ne için harcandı bu önemli bakış açısını yorumlamak için.
0
rayde
(25.06.16)
ailene eğer sağlık falan gibi konularda harcıyorsan haksız ama keyfi şeylere harcıyorsan haklı.
0
sta
(25.06.16)
"Sanki kendi parası gibi içi acıyor siz başka yere harcadıkça." bence bu cümle kilit. senin zaten içine sinmediği için burada soru açmışsın, ayrıl derim. ikinize de yaramaz bu ilişki sonuçta evlenmeyi düşündüğün biri için "senin paran, benim param" gibi mevzulara girilmesini garipsedim. ve zaten hastalıkla ilgili bi durum olsa kimse bi laf etmez, sende olmayıp onda olsa o verir. ama düğün arefesi planlarınızı bilmiyoruz. balayına nereye gideceksiniz, ev mi alacaksınız, araba mı alırım dedin, şunları yaparım mı. zaten herkesin kazandıgı para ailesinin destegiyle oluyor. olan seyleri anlatmaya gerek yok. ailenizle mutlu mesut yasamlar dilerim. herkes evlenmek zorunda degil.
0
funl
(25.06.16)
rahatsız oluyorsan başkasını bul derdim.
0
false pretension
(25.06.16)
Eger kazandigin para da ailenin payi buyukse ailem icin harcarim. Abi kim olursa olsun hesap cuzdanimn hesabini da veremem. Neden kurusuna kadar bilsinki ne gerek var..
0
bahtiyar
(25.06.16)
İkiniz de haksızsınız. Kızın gerçekten ailene harcamana mı içi acıyor yoksa paranı savurmana mı kızıyor bilemeyiz. Ortakmış gibi davranıyorsa yanlış. Yalnız senin de ailenin üzerimde hakkı var diye bütün maaşını ellerine verecekmiş gibi bir halin var. Hepimizi ailemiz okuttu veya iş sağladı ki kendi ayaklarımız üzerinde durup kendi ailelerimizi kurabilelim. Kendilerine hayat sigortası olalım diye yapmadılar. Evet gerekirse destek oluruz ama sen konsepti çok yanlış anlamışsın. Kenara koyduğun para senin hayatın için lazım şu an. Benim ailem asla kabul etmezdi 100 bin liralık arabayı, hele evlilik planlıyorken ve kendi evim arabam yokken.
0
Lim5
(25.06.16)
ailenizle iliskinizi bilmiyorum ama kendi acimdan bakacak olursam, ailem on plandadir. ve erkek arkadasim da, maddi manevi her anlamda ailemin yanimda olmam gerektigini bilir. eger ki, para harcarsam ailem icin ve en ufak bir laf ederse, beni yavas yavas kaybedecegini (beni demeyim de, iliskimizin bozulacagini) bilir.
bence iyi dusunun evlenme konusunda.
unutmayin ki, sizi her pahasina sevecek tek kisi ''annedir" (istiasnalar kaideyi bozmaz)
0
heygidim
(25.06.16)
Ne için harcadığın önemli; arkadaşların dediği gibi kumar borcu vs gibi bir şeyse, lisira bakmayın ama karışır. Eğer ben bununla evleneceğim diyorsa karışmasına laf edemezsin neticede evlilik bir imzadan ibaret değil, hayatını birlikte geçirmeye karar vermişsen bazen bazı kararlar birlikte alınmalı.

Sağlık harcamasiysa, ailenin durumu yoksa ve bir şeye ihtiyaçları varsa aklı başında insan buna sesini çıkarmaz.

Öte yandan kızın tavrı da önemli. Çıkışları gereksizse ayrıl gitsin zaten senin tavrından belli, notunu vermişsin.
0
piremses
(25.06.16)
Kendiside koyacak mı 200-300 bin para aile kuracağınız zaman? Sizi okutan, kahrınızı çeken aileniz kendisinin ne yararı olmuş bugüne kadar, ailenizin size katkısı ne olmuş bunu tartın öyle karar verin.

Bu arada yazılmış. Ailenize para yedirmek gibi bir cümle kullanıyorsanız zaten birşeyler yanlış.
0
ihanet kac kisilik
(25.06.16)
*kusura bakmayın olacak.
0
piremses
(25.06.16)
ben olsam öyle bir s.ktir çekerim ki, kendi bile şaşırır.

bildiğin terbiyesizlik bu. para için birlikte olmak, sadece parayı düşünmek. başka bişey değil.

iki gün sonra ters bir durumda o para suyunu çekerse yenge de kapıyı çeker çıkar. yukarıdaki arkadaşların dediği gibi, yol yakınken dön derim.
0
avianthem
(25.06.16)
Abi biz nerden bilelim kızın bu cümleyi hangi ortamda neye istinaden söylediğini. Yargilayabilmemiz icin sizi ve nişanlinizi taniyor olmamiz gerekir bence.

"Yaşanan bir takım olaylar gereği ailenize 100.000 tl civarı para harcamanız gerekti." Ne için gerekti, birşey mi satin alindi? (ev, araba vs.) Yukarida da soylenmiş hep, evin mobilyalari mi değişti (gereksizse israftır), kumar borcu mu ödediniz, allah korusun bir sağlik sorunu mu söz konusu? Herkes kizi yerin dibine sokmuş da belki de sen savurgansindir. "Ailemdir yemedi yedirdi, giymedi giydirdi" deyip arabanin en lüksünü aliyor, ailenizi her firsatta pahali tatillere yolluyorsaniz; ve bunlari maddi durumunuz ortalamanin biraz üstü sayilirken yapiyorsaniz, bu sizin müsrif oldugunuzu gosterir.

Belki kiz har vurup harman savurmanizdansa birikim yapmaniz gerektigini dusundugunden boyle demistir.

Benim de eski erkek arkadasim parayi elinde tutmayi bilmezdi. Birikim yapmasi gerektigini, sürekli kiyafete, tatile para harcandiginda bunun sonunun olmadigini ben kafasina sokmuştum. Bunu da yemek, icmek, tatil vb. durumlarda ayni iceriģe daha hesapli alternatifler bularak belli etmisimdir. Baska sebeplerden ayrildik ama ben de hayatimin sonuna kadar hesabini tutmayan biriyle yaşamak istemezdim mesela. Ne kazandigini bilsin, yarinin ne getireceğinin belli olmadigini gorsün. Yoksa çiftlerden birisi biriktirirken öbürü sürekli yük olmaya basliyor öbürüne.

Herkesin mi hayatinda "gold digger"lar var. Kızı gömdükçe gömmüşsünüz :O
0
chitosan
(25.06.16)
yorumları okumadım ama nişanlın hakkı olmayan şeylerde hak iddia ediyor
bence büyük sıkıntı. yol yakınken açık açık konuş,
para ne için kullanılıyor o da var mesela baban audi a4 ü a5 yapalım çak bi 100 lük dediyse o da olmaz ancak hastalıkdır borçtur vs dir o zaman ver tabi ki
0
basond
(25.06.16)
öyle nişanlıyı ben mancınığa koyar afrika'ya yollarım, her şeye baştan başlar sahra'da.

o ne ya, kendi çabasıyla yapsın o zaman. gıdım hakkı yok, densiz ötesi. "ailemin payı büyük" diyorsun, kaldı ki olmasaydı bile bu senin ailenle ilişkin.


"para yedirme" ifadesinde sorun olduğuna katılıyorum ben de bu arada. yine de her şey anlattığın gibiyse, söylediğini esas alacaksak yani, görüşüm değişmez. siz birbirinizin önceliklerini pek anlayamamışsınız herhalde.
0
godoşu beklerken
(25.06.16)
Nişanlın biraz haklı. Madem annen baban emekli, gidip de o yaştaki insanlara bir anda 100 bin TL'lik araba almak çok saçma. Emekleri için 30 ya da 40 bine hediye olarak ev eşyaları alabilirsin, her yıl üç dört kez alış verişlerini yaparsın ama direkt 100 bin vermek saçma bence. Nişanlınla evlenmeyi düşünüyorsan önce kendi hayatını planlamalısın, ondan sonra başka şeyleri düşünürsün.
0
dissendium
(25.06.16)
Yarin obur gun onun ailesine gerekse harcar misin, bunu dusun evet ben o karakterde bir adamim harcarim dersen de o nisani at, cunku anan baban olum doseginde olsa o kiz kilini kipirdatmaz :)
0
chiper
(26.06.16)
Ayak-yorgan ilişkisi.

Eğer yorganın iki ailenin de ayağını örtecekse, kimsenin ayağı üşümeyecekse, nişanlın da belli bi hayat standardını yakaladıktan sonra tatmin olup durulacak biriyse sıkıntı yok.

Her ilişki ya da evlilikte belirli standartlar tutturulmuş olmuyor. Ki zaten ilişkiler için bi standart da yok. Bazen damat kız evine bakıyor, bazen tüm sülalesine bakıyor, bazen kızın babası aileyi maddi anlamda ayakta tutuyor...

Sen bunun muhasebesini yaptın mı? Yani evlenince ne olacak, maddi anlamda kim elini taşın altına ne kadar koyacak, nasıl geçinilecek bunlar hakkında fikrin var mı? Eğer üstüne düşünüp de bir yere vardıysan sorunun cevabını da bulman kolay aslında.

Ne yapmalı?

Eğer eve girecek paranın %80'i senin aracılığınla girecekse, Marx abimizin de dediği gibi, alt yapı üst yapıyı belirler. Senin dediğin olur. Karşı çıkıyorsa zaten evliliğin geleceği sıkıntılı olur.

Eğer maddi anlamda gerçekten müşterek bir yaşam sürecekseniz, o zaman sizin cebinizdeki parayla ilgili çeşitli kaygılarının olması bir nebze doğal karşılanabilir.

Amma ve lakin son zamanlarda şundan çok emin oldum;

Bir kadın ne kadar kültürlü, beyaz yakalı, plaza insanı falan da olsa, maddi anlamda sağılmalık inek vazifesi görecek bir koca için yanıp tutuşuyor olabilir. Ay ben şunu kafalasam bu işi de kariyeri de bırakırım düşünceleri pek bir yaygın.

İyi yetişmiş, eli öpülesi anne babaların çocuklarını tenzih ederim.


Aile demişken son bir şey; nişanlının ailesini iyi gözlemlemeni öneririm. Evlilik sadece iki kişi arasında olmuyor ülkemiz şartlarında. Aileler de evleniyor.
0
la rana
(26.06.16)
Para tamamen benimse ve daha evlilik olmadıysa sana ne çekerim.
0
KaraSakall
(26.06.16)
Ayrıca benim paramla mı kuruluyor o işler, hatun tarafı 200-300.000 koyacak durumda mı, yoksa daha evlenmeden benim param üzerinden evlilik masrafı hesabı mı yapıyor kendi kuş kadar ödeme yapıp?

İkinci durumda sana de demez siktir çekerim.
0
KaraSakall
(26.06.16)
yorumlara şöyle bir baktım da, benim evleneceğim adam "biriktirirken yanımda sen mi vardın?" diye sorsa, asıl ben adamı sokağa atarım, "o zaman yalnız harca paranı" diye.

şaka mısınız ya?

birincisi, (kendi adıma konuşuyorum) mesela benim kazandığım parada benden başka kimsenin hakkı büyük falan değil.
tamam, okuttular ettiler, ama durumları müsaitti, ben de kendi bileğimin hakkıyla okulları kazandım, okudum.
sonra da sabahlara kadar çalıştım, kazandım falan filan.

bu aileye gereğinden fazla minnet duyma olayını toplum olarak bıraksak, belki biraz yükselebileceğiz.

hastalık vs durumu tamamen ayrı olmakla birlikte, 300 bini olan adam ailesine 100 bin liralık araba alıyorsa, zaten o adamla evlenilmez.
çünkü o 100 binlik arabayı kabul eden aile şüphe uyandırır, parasının neredeyse yarısıyla araba almayı düşünebilen adam da güven vermez.

hasta olurlarsa ya da benzer bir hayati durum varsa, son kuruşuna kadar harcanır gerekirse.

biriyle yeni bir hayat kuracaksanız, ona göre ve o kişiyle hareket etmeniz gerekir, bu kadar basit.

yani siz para için "aman sana ne? para benim değil mi?" diye kızı adam yerine koymazken, evlenmeyi düşündüğüz kızın hisleri/düşünceleri yerine ailenize gereksiz harcama yapma zevkini önemserken maddiyatçı olmuyorsunuz, kız birlikte gelecek kuracaksınız diye dikkat etmenizi söylerken mi maddiyatçı oluyor?

kaldı ki, evlendiğinizde o para "kendi parası" olacak zaten.
dolayısıyla kendi parası gibi bir plan program içine girebilir.
uygun olan şeyler olur/olmaz, onlar tartışılır.
ama nişanlıysanız ve evlenecekseniz paylaşmayı kabullenmeniz şart.

---

kız da paragöz olabilir, evet.
ama bu olaydan öyle bir şey çıkarmadım şahsen.
0
blatta hiberna
(26.06.16)
insanlar beraber özveride bulunarak aile kurar. aksine güvenerek mi nişanlanıyor bu kız? e herkesin 300 bin lirası var çünkü biriktirdiği ya; bir başkasıyla tanışıp ona aşık olmuş olsaydı ne olacaktı?

kişi kendi alın terini akıtıp parasını kazanırken belli amaçlara sahipse ve bu amaçlar içerisinde başka insanlar haklı bulsun bulmasın "ailem için şunu şunu yapmak" var ise buna saygı duyamayan, kendisiyle evlenecek diye sevgilisinin araç değiştirir gibi aile değiştireceğini zanneden birinin talepte bulunduğu sevgilisiyle uzun süre birbirini yanlış anlama durumu vardır bence.

kişiyi bırakırsınız kendi tasarrufuyla o noktaya gelir. talepte bulunamazsınız. hele ki "insanlar asgari 300 bin lira ile yuva kurar" gibi bir norm yokken.

ailemin çok payı var diyen birinin gereğinden fazla minnet duyup duymadığınız siz telepati yaparak mı belirliyorsunuz? belki hayat birikimlerinin bir kısmını verdiler çocuklarına, sermaye olarak kullansın diye? size ne, bize ne ayrıca?

talep etmek bu kadar kolay mı ya? maddiyat denilen şey ömür, çaba, emek belki kavgayla geçen yıllar demek. kendi adımıza yapacağımız şeyleri söylesek ve başkalarına varsayımlar yapıp hesap sormasak ne güzel olur.
0
godoşu beklerken
(26.06.16)
-Sevgili ve nişanlı farklı şeylerdir.

-Nisanliyla geleceğe dair maddi planlar da yapılır.

-Aile hayat birikiminin bir kısmını verdiyse, zaten o ailenin parasıdır.

-insan nişanlısı ya da evlenmeyi düşündüğü insan için "kendi parası gibi" diyorsa samimiyetsizdir ya da biriyle hayatı paylaşmayı gözden geçirmesi gerekir.

-evlenmeden önce herkesin 300er bin lirasinin olmaması, evlenmeden once 300 bini olan birinin plan yapmaması gerektiği anlamına gelmez.
Ortada bir para varsa onun üzerinden konuşulur, bu kadar basit.

-ev alabilecek durumdayken, aile için yapılacak "gereksiz" bir harcama yüzünden kirada oturmak zorunda kalmak, günümüz dünyasında sorumsuzluktur.

-herkesin kendi kuracağı yaşam konusunda söz hakkı vardır.

-kızın da ortaya bir şey koyup koymayacagini bilmemekle birlikte, koyacak olsa da, olmasa da nişanlı olduğu kişiyle ilgili maddi bir plan yapma hakkı vardır.

-beraber özveride bulunmak, aile için durup dururken 100 bin lira gereksiz harcama yapmamaktir, hayır diyebilmektir en başında zaten.
Tam tersi olsa, kız ev almayi planladiklari kendi birikiminin üçte birini ailesine öylesine verse, "askiiim nolucak kazaniriz yine ehi ehi" dese, erkek yine aynı soğukkanlılıkla "beni ilgilendirmez zaten" diyebilir miydi acaba?



(Bu yazı, masrafın tamamen gereksiz olduğu düşünülerek yazıldı. Sağlık vb. durumu varsa ayrı.)
0
blatta hiberna
(26.06.16)
evlenilmez. aman Allah korusun.
0
xvyz
(26.06.16)
(25)

böceklerden korkuyor musunuz?

devilred
böceklerden korkuyor musunuz? gittiğim bir yerde böcek var diye tüm geceyi sandalye tepesinde ayakta geçirmişliğim var benim. dünyada en korktuğum yaratıklar olabilirler. tüm vücudum ürperiyor gördüğüm anda, kendi nefesim tenime değse yerimden sıçrar oluyorum. sert kabuklularsa ya da biraz büyüklers
böceklerden korkuyor musunuz? gittiğim bir yerde böcek var diye tüm geceyi sandalye tepesinde ayakta geçirmişliğim var benim. dünyada en korktuğum yaratıklar olabilirler. tüm vücudum ürperiyor gördüğüm anda, kendi nefesim tenime değse yerimden sıçrar oluyorum. sert kabuklularsa ya da biraz büyüklerse yanlarına yaklaşıp öldüremem de asla, ben ölürüm daha iyi.

biraz sakinleşmek için yazıyorum aslında, evde şu karafatma denenlerden kocaman bir böcek var, tablet ilaç koymuştum bulunduğu yere, öldü sanıyordum, ölmemiş lanet olasıca. uykusuz bir gece geçireceğim sayesinde. kocaman insan olarak benden kat kat küçük bir şeyin bana yaptıkları inanılmaz.
0
devilred
(25.06.16)
Hangi bocek olduguna bagli olarak, evet :/

Ucan bocekleri sevmiyorum. Ve kabuklulari.
Kabuklu ve ucan seyler korkunc bence.
0
kuehles blondes
(25.06.16)
örümcek, akrep vs bunlardan pek korkmuyorum ama uçanlar (kelebek de dahil olmak üzere) ve karafatma benzeri olanları beni en çok korkutan canlılar olabilir. otobüste küfrederek kaçmışlığım, insanları ezerek mekanı terk edişim, bina içinde görünce eve girmeyip öldürebilecek birini beklemişliğim çok.

doktorla konuşmuştum zamanında olur öyle yae ayarında bir cevap vermişti.
0
phoera
(25.06.16)
Gece gece açılacak konu mu bu :(
0
sutlu nescafe
(25.06.16)
korkmak denir mi bilmiyorum ancak huzurumu kaçırdığı bir gerçek. eskiden biraz seksist bir yaklaşımla ''yau erkeğim o kadar korkmamam lazım'' derdim ama artık bunu kabullendim.

görünce irkilerim, mümkünse elleşmem. atmam gerekirse bilimum kürek ve benzeri alet edavatı kullanmayı tercih ederim. yapabileceğim bir şey, herkesin kendince uzak durduğu bir şey var. yablış bildiğin günah çıkardım :D

bu arada üzgünüm ama o dediğin böceklere ilaç pek işlemez :/ radyasyonda hayatta kalan, kafasız bilmemnekaç hafta yaşayan canlılar. o tabletlere hiç güvenmem ben. bir de bunlarla ilgili hiç everimleşmedikleri filan söyleniyor. düşün artık nasıl bir gerekmediyse yeni şartlara uyum, herifler evrilmemişler :D en etkili çözüm sert bir cisim ancak ölünce çıkan ses uzun süre kulağımdan gitmez. mümkün mertebe öldürmeden uzaklaştırmaya gayret ederim.

bu arada ben de sıralamamı vereyim;

bu bahsettiğin canlılar özellikle uçanları en başta geliyor.
sonra örümcekler irkilmeme sebep olur.
bunların ardından diğerleri gelir ancak şöyle bir şey var; zararlı, zehirli olmadıkça böcekleri öldürmemeye gayret ederim. öldürme işlemini de eğer evimin içindeyse yaparım (özel mülküyetin ihlali :P ). yoksa yolda akrep görsem öldürme gayretinde bulunmam

evimin içinde gördüğüm zararlılar yakalayıp dışarı atamayacağım özellikteyse öldürürüm. öbür türlü atabiliyorsam ya da zehirli değilse münkün oldukça öldürmeden atmaya çalışırım.

bu arada gözden kaybolmasına izin verme, çabuk yumurtlayıp ürüyorlar. ya evden çıkmasına neden ol ya da öldür.
0
air
(25.06.16)
@sutlu nescafe

üzgünüm ama gece gece gördüm :/

@air

öldürmek ya da evden atmak olasılık dahilinde değil, olasılık dahilinde olsa bile onları yapabilecek kişi ben değilim.

@j r r tolkien hayrani

kendi hareket alanımı kısıtladım :(
0
🌸devilred
(25.06.16)
eskiden öyleydim. sonra abi hayvan benden korkuyordur asıl, dedim. sonra biraz da tiksindiğimi fark ettim. korkuyu yendim de bazı böceklere duyduğum tiksintiyi yenemedim. sonra bu ikisinin evrimsel olarak bize gerekli önyargılar hatta önbilgiler olduğunu kavrayınca makul bir seviyeye gelene kadar biraz aktif çaba gösterdim.

böcekleri sevmeye arılardan başladım, tavsiye ederim. o sarı siyah göbekleri, çalışkanlıkları vs ile çok şirin hayvanlar. sınıfta kalemkutuma konduydu. aldım kalem kutuyu, pencereden hafifçe silkeledim arı kardeşimizi. bız bız diye gitti o da. daha sonra kahvaltımıza gelen arılar için tabak kenarlarına peynir kırıntıları koymaya kadar vardırdım olayı.

sonra eve dadanan wasp türü olan sarıcalar geldi. ya bunların uzun bacakları falan... tırsıyordum, bir de böyle kıçı başı belli değil, bir topu ortasından sıkmışsın gibiydi. aa dedim ne ince belli.sonra sarhoş gibi uçtuklarını düşündüm, çünkü bazen öyle görünüyorlar (kaldıramıyom kolları) anne sarıca çocuklarına bizim perde üzerinde kibrit kutusu gibi koza örmüştü. nasıl uğraşıyor bütün gün görsen, saygı duyuyorsun.

osuruk böceklerine hep sempatim vardı, uğur böceklerine olduğu gibi. sanki yaprağı koymuş kafasının üstüne uçuyor. bir de hep ışık etrafında bitap düşüyor zavallım. biraz acıtır ısırdığında.

böyle tipli böceklere ısındım. eh ırkçılık yapmış oldum. ama rahatsızlık azaldı.

sonra uzun atlama çılgını toprak örümcekleri. onları ev dışına kovalarım. kedilerimin getirdikleri çekirgelerden yaşar halde olanları alır elimle doğaya salarım falan derken iş ilerledi. yusufçuktan da korkardım çocukken, şimdi pek bir narin pek bir şirin geliyor.

kalorifer böcekleri, hamam böcekleri(hamama git arkadaş, neme git, habitasyonumu işgal etme di mi) vs şeylere alışamadım. bunlara gelince gerekirse maalesef katliam yapıyorum, yoksa dediğin gibi rahatsız moddan çıkamayacağım çünkü. bahçeden çeşitli şeyler geliyor. bu tarz şeyler geldiğinde ya selpakla alıp bayağı uzağa fırlatıyorum, ya tuvalete falan gidiyorlar. terliği çıkardım hayatımdan o açıdan. uçanları gazeteyle dışarı şutluyorum çoğumuz gibi.

uzun oldu devilred. demem o ki bunların tipine, huylarına falan bakınca tiksintiyi garantileyemeyeceğim de korku gidiyor. bilinmeyen korkusu yine yani o. bir de kafanda rol giydirmeyi dene bence. mesela şişko olduğu için yavaş uçan gözlüklü bir arı düşün ne bileyim :) valla oluyor bak.


not: bir bardak veya kova alıp üzerine koyuverebilirsin ilk gördüğünde.sonra alttan hafif kaldırarak bloknot kağıdı falan geçirip bardağı kaldırarak dışarı şutlamaca. kocamansa hamile bir dişi olabilir o, onu şutlaman elzem. her şeyin bir ilki vardır. evet sen kocamansın. kendini attack of the titans'daki taytınlar gibi düşünür müsün, zavallının duygularını düşün sonra :)
0
godoşu beklerken
(25.06.16)
Şu an uyanık olma sebebim. 10 dakika önce hangi nedenle uyandım bilmiyorum, gözlerimi açar açmaz duvarda kafam kadar hamamböceğiyle karşılaştım. Şu an mutfakta sabah olmasını bekliyorum. Huylandığımdan kaşınmam da cabası
0
yineiyisinoxford
(25.06.16)
hareketleri öngörülemez olanlardan korkuyorum diyemem de çekiniyorum. birkaç ay önce eve girmiş bir tane, şu çok hızlı yürüyen, halı saçakları gibi olan büyük kahverengi olanlardandı. hayvanı yakalayamadım, o küçücük şey nasıl benden hızlı hareket edebilir ya? :((

karafatma, uğurböceği, çekirge ve kelebeklerle sorunum yok (ehe, elime alırım) ama örümcekler için aynı şeyi diyemem. ağları var, sallanıyorlar filan, öngörülemez hayvanlar. bunların da ince bacaklıları için geçerli sadece, yoksa minicik siyah olanlarla da sorunum yok.
0
hayirsiz
(25.06.16)
arkadaşlar, yoldaşlar! inanmayın! godoşu beklerken böceksel emperyalist kapitalist düzenin bize oyunu, o bir ajan sadfgh anlattıklarını okurken ben bile ''harbiden yaa'' dedim bir an ama sonra büyük oyunu gördüm :D

bak aklıma geldi, eskiden ben uğur büceklerini severdim ladybug'lar :D ama tersini çevirdim bir baktım, o da ne! hiç de üstten göründükleri gibi narin bir lady değiller. bir de geçen gün elime konup pisledi bir tanesi asdfgasd o gün sınırı geçtikleri gündü
0
air
(25.06.16)
karınca hariç hiçbirine dokunamam, karıncaların da büyüklerine dokunamam. uğru böceği, kelebeği eksik kalsın :/

birkaç gün önce kelebek yüzünden elimdeki kahveyi masaya döktüm, allahtan zarar görebilecek bir şeye gelmedi kahve. lisedeyken üstüme üstüme gelen kara sinek sebebiyle çığlığı basıverdiğim için alay konusu olmuştum. daha gider bu hikayeler...
0
🌸devilred
(25.06.16)
Korku kısmını bilmiyorum ancak tabletin herhangi bir böceğe etki ettiğini görmedim şimdiye kadar.

Raid'in ucunda çubuk olan, sıkınca köpük çıkartan çeşidi işe yarıyor. Köşelere, Duvar diplerine, kapı eşiklerine , kısaca yürüdükleri yere sıkınca etkili oluyor.
0
yemrem
(25.06.16)
Korkuyorum. Çok korkuyorum. Hamam böceğinden özellikle ölesiye korkuyorum.

Yaklaşık bir ay önce iki tanesini aynı anda görmem ve ağlamaklı olmamla savaş başlattım. Raid'in kırmızı, köpük olanından aldım. Böceklerin geçebileceği her yere sıktım. Ondan sonra ölülerini toplamaya başladım. Bir de o tabletlerle takviye ettim. Bir hafta kadar her gün hareketsiz duran böcek topladım. En son birkaç hafta önce iki tane gördüm yine hareketsiz halde. O zamandan beri görmüyorum. Yani demem o ki ya o Raid'in köpüklüsünden ya da daha ağır bir ilaç kullanmak istiyorsan K-othrine al.
0
sesee
(25.06.16)
o saatte cam açıktı ve gayri ihtiyari kafamı çevirip baktım böcek vs var mı diye. uçanlardan korkuyorum. arı vb. böceklerden favorim. gelip beni bulurlar niyeyse.
0
sutlu nescafe
(25.06.16)
hepsinden ayrı ayrı korkarım, sineğinden karafatmasına kadar.
0
nice tnetennba
(25.06.16)
çığlık atarım , böcek gördüğüm gün akşama kadar kendime gelemem.eski işyerimde iş arkadaşım bana göya şaka yapmak için oyuncak hamamböceği almış gelmiş telefonu uzatırken elime koyuverdi. bağırmaktan boğazım patlayacaktı iş yeri bir iş merkezinin 9. katındaydı bütün güvenlik görevlileri bizim kata koştu ofisten kaçıp aynı şekilde bağırarak koşmaya devam ettiğim için alt katlar da bizim kata doluştu. kendime hakim olamıyorum sadece bağırıp kaçıyorum bir böceği öldürebilmişliğim yoktur şimdiye kadar.evi her yıl ilaçlarım bütün camlarda sineklik var ve apartumanı da ilaçlarım arada.benden uzak olmalarına dikkat ediyorum başka bir şey yapamıyorum .
0
devilone
(25.06.16)
Ben çok korkarım. Geçen yıl evi onlara bırakıp ben arkadaşımda kalıyordum. Sonra ilaçlandı, bir şey çıkmadı. Bu yıl görmedim apartman iki kere dairem bir kere ilaçlandı. İkinci ilaçlamayı yaptırmadım, içim içimi yiyor.
0
geçerkenugradım
(25.06.16)
Arkadaşım patatesli zehirli bir şeyler yapmış bir daha gelmemiş. İstersen tarihi ayrıntılı bulup yazarım.
0
geçerkenugradım
(25.06.16)
Ölümüne korkuyorum!
Karşıma aslan çıksın, ayı çıksın o kadar paniklemem ama bu uçan şeyleri kontrol edemediğim için, ne yapacağını asla kestiremiceğim için deli gibi korkuyorum.

Geçen gün yemek yerken masaya geldi, son çığlık masayı terkettim, arkamdan ayranlar sular dökülmüş ama ışık hızıyla kaçtığım için farketmedim tabi.
Evin bi odasına arı girse o oda iptal, çıkar kapıyı üstünden kilitlerim.
0
megalomaniac
(25.06.16)
bazı böceklere karşı korkuyla tiksinti arası hisler besliyorum. görsem yolumu değiştiririm, elimde olsa alayını gaz odasına tıkarım. türcülükse dibine kadar icabında :(

misal godoşu beklerken'in yazdıklarını okudum. bol bahçeli, doğanın içinde bir yerde yaşarken ben de aynen onun dediği gibi yapıyordum. örümceklerden hiç korkmuyordum mesela, normalde ürkmeme rağmen. kafamın tepesinde zıplangoç tiplerinden takılırken şapşal yolunu kaybetti herhalde diye düşünüp gülümsüyordum. ulan uyanmışsın, suratından yirmi santim yüksekte bi' tanesi sallanıyo. normal şartlar altında aklımı kaçırmam lazım. yandan sıyrılarak kalkıp bardakla kağıtla alıp bahçeye bırakıyordum.

şehir böceklerini hiç sevmiyorum, korkuyorum ve tiksiniyorum. karafatma mesela. ya senin varoluş amacını karadelikler yutsun, piç. her yerden çıkıyorsun. etrafı sardın mı yok olmak bilmiyorsun. kafanı koparsak 9 gün yaşarsın, radyasyon atsak kafası sonradan geliyo filan dersin herhalde. yavşak. biraz ağzımı bozdum özür dilerim. uçanı da var. allahım. suratıma doğru uçsa herhalde altıma mecazi anlamda değil, gerçekten, sıçarım. sineklerden de ölümüne tiksiniyorum, sanki az evvel vıcık vıcık, mikrop dolu bir boktan kalkmış da benim perdeme, masama, bacağıma konuyor gibi hissediyorum. içinde sinek gördüğüm hiçbir müesseseye girmem, piknik yaptık diyelim, sinek musallat oldu, geçmiş olsun. ben masadaki hiçbi' şeyi yemem. evime yanlışlıkla sinek girince üç gün bunalıma giriyorum, her şeye ıslak mendille dokunuyorum.

bu kadar hunharca tiksiniyor olsam da hiçbir canlıyı direkt yollarla öldürmem, kapı pencere pervazlarına böcek kovucu köpük sıkıyoruz her ihtimale karşın, camlarda sineklik ezelden var. sinek bir şekilde girerse biz de başka şekilde çıkarıyoruz. çıkaramadığımız oluyor, o zaman da evde kediler var, onlar hallediyor ama beş gün ağızdan öbüşmüyoruz.

kedi seviyorsan evine alsana, ben hiçbi' kedili evde böceğe rastlamadım henüz. kedisiz arkadaşlarımın evlerine giderken yüz kere düşünüyorum :)
0
evde liyakat kalmamis
(25.06.16)
Bazılarından sadece tiksiniyorum, bazılarından hem korkup hem tiksiniyorum. Bir de korkup korkmamam yanımdaki kişiye ve yalnız olmama göre değişiyor. Yanımda benden çok korkan biri varsa korkmayabiliyorum, yanımda benden az korkan biri varsa korkabiliyorum. Yalnızken bazen korkuyorum, bazen korkamıyorum, bazen tiksiniyorum, bazen öğürüyorum.

Sabahları abimle hemen hemen aynı saatte kalkıyoruz işe gitmek için. Geçen gün hazırlanırken 'aycho çabuk gel! Çabuk!' diye bir ses duydum ama nasıl canhıraş, çaresiz ve kötü durumda olduğu belli bir ses. Kahvaltı hazırlıyordu 'Eyvah, kendini kesti ya da bıçakladı galiba uyku sersemi' diye aklımdan geçti. Çok korktum, elimde de telefon vardı. Her an ambulansı arayacak şekilde mutfağa girdim. Abimi mutfağın köşesine büyük bir böcek tarafından mutfağın kıstırılmış olarak buldum. Sakince böceği bir kağıda aldım ve balkondan aşağı salladım. Ama benzer büyüklükteki bir böcek için geçen sene koşarak odadan uzaklaşmıştım.

Ofiste bir arkadaşım var, geçen sene odaya böcek girmişti. Öylece duruyordu. Ben korkudan kaçtım, o böceği aldı attı. Bu sene onun odasına giren uçan bir böcekten o bizim odaya kaçtı. Elimde bir tomar kağıtla ben böceği kovdum.

Benim derdim daha çok tiksinti. Büyük böcekleri ve tırıl tırıl hızlı hareket etmeyenleri alabiliyorum da, daha hızlı mobil olan böceklerden korkuyorum. Üstüme çıkacakmış gibi geliyor. Bir de bizim evde bu mevsimde çıkan Temmuz'da biten küçük böcekler var. Onları öldüremiyorum, çünkü ezip de cıvığı çıkınca iğrenip kusuyorum. Onlar kağıda alınıp aşağı da atılmıyor. Onları şarjlı el süpürgesine çekiyorum ama çok fena içim kalkıyor. Mesela abim de onlardan korkmuyor ve iğrenmiyor ama benim çok fena midem bulanıyor.

Bir kere fırının arkasından çıkan bir böcek görmüştük. Abimle çekip arkaya bakalım dedim. Açtık ve şu tepkiyi verdik: Kapa, geri kapa, çabuk kapa, it, it, it! Ertesi gün eve ilaçlama servisi geldi zaten.

Bu arada, geçen sene doğa ile iç içe ve böceklerin dibinde zaman geçirmek zorunda kalmış biri olarak, ağır böcek yemlerini öneriririm. Çoook işe yarıyorlar. Bauhaus gibi yapı marketlerde var onlardan.
0
aychovsky
(25.06.16)
Daha geçen hafta mangalda karides yedim. Korkmuyorum yani o da böcek bir kardeşimiz. Kımıl kımıl şerefsiz.
0
hasmetizm 2046
(25.06.16)
araknidlere ve çıyanlara karşı kaçınma refleksi gösteririm tabii ama diğer böceklerle ilkokuldan beri içli dışlıyım. otopsi yapmışlığım, beslemişliğim, koleksiyon yapmışlığım falan çoktur.
0
dr cucu
(25.06.16)
@evde liyakat kalmamis aynen bende de kedi var ,gerçi kedim çok korkak ve tembel ama duyduğuma göre kedi olan evde böcek örümcek vs olmuyormuş.
0
devilone
(25.06.16)
Kucuklugumden beri korkmam. Hemen hepsine dokunabilirim. Kocaman devasa bir orumcek falansa dokunamam ama gorunce de korkmam.
0
aquarium
(25.06.16)
bazısından korkarım
bazısından korkmam

birde kamp falan kalacaksam tedirgin olurum aşırı böcek popülasyonundan
0
basond
(25.06.16)
(20)

Duyuru Otokontrolü

body electric
Ne olacak bu duyurunun hali?hayır sinirimden yazıyorum, demin tüm hayatını başarısını egosunu gittiği üniversiteye göre şekillendirmiş bir vatandaş bir duyuru açtı, güzel bir ego orgazmı yaşadı ve duyuruyu hop uçurdu. hayır duyuru eğer bu tarz eylemler için kullanılması gerekn bir ortamsa bilelim on
Ne olacak bu duyurunun hali?

hayır sinirimden yazıyorum, demin tüm hayatını başarısını egosunu gittiği üniversiteye göre şekillendirmiş bir vatandaş bir duyuru açtı, güzel bir ego orgazmı yaşadı ve duyuruyu hop uçurdu. hayır duyuru eğer bu tarz eylemler için kullanılması gerekn bir ortamsa bilelim ona göre yazalım bundan sonra. acaba duyuru sorumluları buna bir önlem alamaz mı ya? altına yazdığımız yorumla ve zamanımızın harcanmasıyla kalıyoruz. şu duyuru silme olaylarına bir sınırlama getirin artık yahu. ayrıca duyurudan uçurulmasını istediğiniz yazarları ve sebeplerini de yazabilrsiniz, iyice amacından şaşıyor çünkü bu duyuru ortamı...

örneğin "prince legolas" adlı kullanıcı duyuru açıp açıp cevap aldığı anda tam içinden çıkamayacağı bir durumda tak diye duyuruyu siliyor ve çoğu kişinin laf ağzına tıkanmış oluyor, benim için olmasa da başkaları için sinir bozucu bir durum, bu sebeple bu ortamda artık yazmamasını, ya da duyuru silmesine bir sınırlama getirilmesini istiyorum... (her ne kadar bir önlem olmayacağını bilsem de..)
0
body electric
(23.06.16)
duyuruya puanlama sistemi getirilmeli. yüksek puanlılar üstte kalacak insanlar onları görüp faydalanacak, bilgilenecek. profilten puana göre sırala veya tarihe göre sırala tarzı bir seçim olacak bu şekilde kullanıcı dostu bir arayüz olmuş olacak.

buna benzer olaylar eklenmeli bence.
0
mr.goodcat
(23.06.16)
@mr.goodcat: ben de önerdiydim onu, fake'ten puanlarlar, fake hesap sayısı da patlar dediydiler. evet, aktif kullanıcı sayısı fake hesabın durumu ciddi ölçüde değiştireceği kadar az. zor yani o.
0
godoşu beklerken
(23.06.16)
sivilde sinir bozucu insanlarla karşılaşmıyor musun? ne kadar anlatsan da anlmayan, bildiğini okuyan. burada da aynı hikaye işte. adamın yazdıklarını görmek istemiyorsan troll engelleyici diye bi program var burası için, onu kullanabilirsin. herkes burada kendine göre bi ütopya kuruyor "şunlar yazmasın, böyle başlık açılmasın" diye. ama yazılıyor, herkesi kontrol edemezsin.adam tutar gtünün sivilcesinin fotoğrafını koyar, engel olamazsın. gardını alacaksın, nicki görünce duyuruya tıklamayacaksın. herkes mi normal olsun? hiç mi dalyarak, egoist, problemli, sinir hastası, ilgi budalası olmasın? kendi hayatınızda böyle insanlarla karşılaşmıyor musunuz? ha bi de haterlar var mesela, ben de onlara çok uyuz oluyorum ama napabilirim? hepsine ayrı küfür mü edeyim, allah belanı versin git buradan mı diyeyim. ayrı ayrı. bunlarla uğraşacak zaman var mı kimsede? bu tahammülsüzlük niye? canın istiyorsa şu troll, bu slut, falanca abazan, şuradaki de sk kafalı de görmezden gel.
0
damdanakan
(23.06.16)
boşver panpa, anca gelir burada tanımadığı insanlara hava atar o, çünkü etrafında onun tek bir kelimesine tahammül edecek insan yoktur ^^

böyle biri için sinir bozmaya değmez ^^
0
devilred
(24.06.16)
koçum ben yazarım asıl sana ne oluyor?

ayrıca ben duyuru ayar yediğim için değil, millete hakaret etmemek için sildim.
0
prince legolas
(24.06.16)
@damdanakan kimin troll kimin ruh hastası olduğunu nasıl takip edeyim, buranın amacı nedir? açıkçası bendeki izlenimi bir yardımlaşma ve duyuru platformu.. haliyle karşımdakine laf anlatmaya çalışıyorum. tahammülsüz olsam küfür ederdim, insancıl şekilde laf anlatmaya çalışıyorum/çalışıyoruz. bir de bir zahmet burası da reelden biraz farklı olsun yani. zaten birbirimize laf anlatabilmek için kullandığımız bir ortam..
0
🌸body electric
(24.06.16)
@body electric
eksi duyuru icin troll detected diye birşey var. böyle sinirini bozan tipleri engelliyorsun ve bir daha görmüyorsun.
0
rakicandir
(24.06.16)
Yahu hiç sinirlenmeye gerek yok böyle şeylere. Bu yazdıklarının benzerini yazmıştım ben de o duyurunun altına, hayatı boyunca tek başarısı iyi bir bölüme girmek olan, siyasi görüşlerini açıklarken "çok sevdiğim bir lider olan Hitler'in de dediği gibi" tarzında saçma sapan laflar eden bir ergeni ciddiye bile almazdım yerinde olsam.

Ben şahsen eğleniyorum o duyuru açtığında, o da ayarı alıp "lan ekmek çıkmayacak herhalde yine" diyerekten duyurularını uçuruyor. Aramızda seviyeli bir iletişim var.
0
sevgikusunkanadinda
(24.06.16)
@body electric: eheh... onu burada çok takılan anlayamıyor. burada çok takılmayan da burasının sandığın gibi bir yer olmadığını anlamıyor. "kimin ne olduğunu ne bileyim, işim yok ona mı bakıcam" diyorsun, sonra duyuruyu daha çok kullanmaya başladığında ister istemez bir fikrin oluyor :)

burası yahoo answers, stackexchange, quora vs olmayacak çünkü yaygın kullanımı yok.
0
godoşu beklerken
(24.06.16)
çözüm basit hacı. mesajdaki gibi mallara eklenince duyuru ve cevaplar da gözükmesin. burada sadece şu sorun çıkabilir. bir malın cevabı ilerleyen zamanlarda sizin aradığınız cevapta olabilir. o yüzden mallara ekleyince şöyle olsun.

mesaj gelmesin
malın duyurusunu görmeyeyim
mal başka soruya cevap yazmışsa, cevap 'bir malın cevabı. görmek istiyorsan tıkla' gibi birşey olsun görmek isteyen tıklasın.

mis gibi çözüm.
0
dedim dedim de kime dedim
(24.06.16)
maalesef öyle pembik bir dayanışma/yardımlaşma ortamı değil burası. ya bi de niye olsun? dışarıdan neden farklı olsun? kendimizi kasa kasa kafayı yiycez zaten. insanlar manyak, hayat steril değil, başına her türlü bela gelir. burada ya da başka bi yerde. cenneti duyuruda, ekşisözlükte aramak akıl karı değil. süperegolar çarpışıyor burada allahın her günü, bir hafta günde üç saat girsen farkedersin bunu. gerçek olan o kadar az şey var ki. bu manyaklıklar gerçek geldiği için sempati besleyecek hale geldim. bu kadar katı kategorik olmanın kimseye faydası yok, huzur kaçırır.
0
damdanakan
(24.06.16)
@selam adlı yazara tekrar böyle tipleri engelleme fırsatı verdiği için teşekkürü bir borç bilirim.
0
rakicandir
(24.06.16)
olayı bilmiyorum kullanıcıyı tanımıyorum.
durum hakkında söyeyeceğim şey uzunca ciddi şekilde yazıp da cevabla ya basıp silindiğini görünce küfür etmek kısa falan yazmışsam zaten pek sallamıyorum.
0
basond
(24.06.16)
Bazı şeyleri ne kadar fazla önemseyip kafaya takıyorsunuz hayret ediyorum.

"prince legolas" adlı kullanıcı duyuru açıp açıp cevap aldığı anda tam içinden çıkamayacağı bir durumda tak diye duyuruyu siliyor ve çoğu kişinin laf ağzına tıkanmış oluyor, benim için olmasa da başkaları için sinir bozucu bir durum, bu sebeple bu ortamda artık yazmamasını, ya da duyuru silmesine bir sınırlama getirilmesini istiyorum"

Şu yazdığın paragrafın ne kadar hastalıklı olduğunun farkında mısın?

Ego orgazmı yapar, duyurusunu siler-silmez sana ne? Bu nasıl bir katı alman disiplini, nasıl bir etik bekçiliği? Burada bir karşılık bekleyerek mi cevap yazıyorsun ki adamın silmemesini, tik atmasını vs bekliyorsun? Bir şeye cevap yazdın, tam gönderirken baktın silinmiş. Eeee? Amanın emeklerim boşa gitti mi diyorsun? Zamanının harcanmasını istemiyorsan ego orgazmı yapmak için duyuru açtığını düşündüğün adamların sorularının altına cevap yazmazsın olur biter.

İnsanlar burada kişisel sorular sorma hakkına da sahipler, yardaklayan olursa ego tatmini yapma hakkında da. Kişisel bir soru soruluğunda gereken cevabı aldıktan sonra silebilir de duyurucu, burada yazılı halde kalmasını istemiyor olabilir. Kişisel olmayan bir duyuruyu da sonrasında çeşitli nedenlerle silme kararı alabilir. Bunda bu kadar takılacak ne var anlamıyorum. Esas verdiğimiz cevap boşa gitti amanın diye yakınmak egonun dibi değil mi?

756 duyurumu ben kendi kendime silmişim mesela. Hadi atsınlar o zaman beni.

Nasıl bir faşizm bu ya, kimin neyi ne şekilde yazıp ne şekilde sileceğini belirlemek, bunu istemek, olmayınca sinirlenmek.
0
buff
(24.06.16)
Oylama için fake'ler dışında iki neden daha var. Bazen birbirinden nefret eden gruplar ve kanka grupları olabiliyor. Bu gruplar, lobicilikle toplu artı veya toplu eksi yapabiliyorlar. O yüzden, cevaba haksızlık olabiliyor. Bir de oylama sözlük'teki gibi bir puan hiyerarşisi oluşuyor ve debe için kasılması gibi, cevap için kasılması gereken bir ortama neden oluyor. Her yeni istatistik yeni bir 'Ben senden iyiyim' deme yolu açıyor, 'Karman kadar konuş', 'Soruya cevap yüzden kadar konuş' gibi durumlara yol açıyor. İyi-kötü ayrımını istiyoruz ama tam bir hiyerarşik sıralama yarışmaya neden oluyor. Hiyerarşi, gruplaşma ve yarışmaya neden olmadan iyi kötü ayrımı yapabilmek cevap aranan hassas konulardan biri.

Bunun dışında daha ilginç bir konu var: 'Sinir bozucu' addedilen duyuruların çoğu ispiyonlanmıyor! 'Tartışma başlatıcı içerik' veya başka bir şey olarak görünmüyor. Bu ara, özellikle son zamanlarda 'Bu nasıl olmuş da, ispiyonlanmamış' dediğimiz çok duyuru veya cevap oldu. Bilmiyorum, belki silineceğine inanç mı yok. Gerçi, artık editlemeyi de kaldırdık. Ara ara geciksek de cort diye siliyoruz artık ama es'lerden bol ispiyon, i'lerden de bol mesaj şeklinde ispiyon bekliyoruz bu durumlarda. Bugün yoğun bir gündü bu taraf için, akış gözümüzden kaçabilir ama ispiyon veya mesaj kaçmaz. Sinir bozucu mu? Yollayın 'Tartışma başlatıcı içerik'ten. Eğer bilgilendirici bir yanı yoksa ya da fikir istemiyorsa, gönderelim. Dün de ifade ettiğimiz gibi, aldığımız karar ile sınırları daraltmaya çalışıyoruz. %100 kalite standardı, altı sigma gibi bir hedefimiz yok ama olabildiğince düzgün bir yere el birliği ile oturtalım. Beceremezsek bile niyet ettik ve o doğrultuda hareket ediyoruz.

Bu arada duyuru ve cevap silinmesi ile ilgili çözüm ve önlem paketlerimiz yoldadır. Bunları da tartışmaya açacağız. Umarım işe yarar. Ay hadi inşallah, fingers crossed, cabin crew slides armed and cross check.
0
aychovsky
(24.06.16)
@acemi Yazdım ya. Mesaj atarak. Linkini gönderip 'Şunun cevap tartışma başlatıcı', 'Bunun şu cevabı hakaret', 'Bu duyuru küfürlü' deseniz değerlendiriyoruz.
0
aychovsky
(24.06.16)
@aychovsky: "Bu ara, özellikle son zamanlarda 'Bu nasıl olmuş da, ispiyonlanmamış' dediğimiz çok duyuru veya cevap oldu. Bilmiyorum, belki silineceğine inanç mı yok."

ben gönüllü yapılan işe yük bindirmek istemiyordum kendi adıma bir de çok fazla geyik döndüğü zaman açık söyleyeyim ve kendi adıma konuşayım, ben daha az ciddiye alır oluyorum burayı. yani nasıl söylesem, burasının soru-cevap yeri olduğunu anlayamıyor bazıları. soru sanıp açıyorsunuz, bakıyorsunuz, bir yerden sonra siz ciddiye almaz oluyorsunuz. yani ciddiyetten ölmek gibi anlıyor bunu bazı kimseler. basbayağı soru sormak ve soruya hangi kabul edilir üslupla olursa olsun cevap vermek gibi de algılamıyorlar. niye burda geyik çevirmiyoruz ki, neden sosyalleşmiyoruz ki vs diyorlar. özel mesaj, chat yokmuş gibi. sorulu şeyler cevap verip yanına da geyik iliştirilebilir ayrıca. engel değil ki. yani burası nasıl bir yer, fonksiyonları ne? o konuda bir uzlaşı pek yok sanırsam.


bir de soru: ispi kategorisi bu saydıklarınız mıdır? daha var mı?
0
godoşu beklerken
(24.06.16)
Mobil zaten kanayan yara. O konuda tamamen haklısın. Şurada 'En büyük sorun?' diye sorsam milli birlik ve beraberlik içinde 'Mobil' diye bağırırız. Normal fonksiyon kullanacağım diye mobilden çıkıyorsun, miniminicik yazıdan ruhunu teslim edesi geliyor insanın. Mobilken ispiyon da kolay değil zaten.

Yine de şu anlık, günü kurtarabilmek için önerebileceğim şey mesaj. Haklısın tabii ki ama kayıt olmaması, o içeriğin burada durma süresini ve fark edilmeden geçilme olasılığını arttırmak demek.

@godoşu beklerken: Onun listesini toplu göndereyim. Hatta ben bunu tartışmaya açayım. Ancak, onu gönderene kadar şunu söyleyeyim: yardım/hakkında kısmındaki kurallara aykırı bir şey gördüğünüzde acımayın.
0
aychovsky
(24.06.16)
Duyuruna bakınca ne kadar özgürlük sevdalısı olduğumuzu bir kez daha anladım.

Bizim genlerimizde SANSÜR var, sayın duyuru sahibi. O şekilde davranılmayınca göze batıyor. Ama bazen de tam tersi oluyor. Çok kafa karıştırıcı.
Burası internet, o kişi senin zamanını çalmıyor, sen zamanını internette harcıyorsun.
0
vapurlarfalan
(25.06.16)
geçen ben de tam prince legolas ın "malum ırk" lı duyurusuna laflar hazırlamaktaydım ki hızımı alamamışım demek ki ben yazana kadar silmiş. yarım saat yazdım bi göndere bastım duyuru uçmuş. o mu sildi cevaplarda atışma vardı onun yüzünden moderasyon mu sildi anlam verememiştim o sıra tam. gerçi ben de yazdığım cevapta nefret söylemi barındırması açısından silinmesi yönünde yorum yapmıştım.
0
gis
(25.06.16)
(9)

Nasıl bi sinek var arkadaş

Goddard
Sizde de bu kadar var mı? Kapatıyorum camı pencereyi klimayla oturuyorum.
Sizde de bu kadar var mı?
Kapatıyorum camı pencereyi klimayla oturuyorum.
0
Goddard
(23.06.16)
Ben daha karsilasmadim,
0
duptıs
(23.06.16)
Kapı pencere fora, sinek yok. Olan bi iki tanesini de kediler haklıyor
0
buff
(23.06.16)
Kediler sinekle bir de konuşuyorlar mı yemeden önce, miyuukkk miyukkkk :)
0
🌸Goddard
(23.06.16)
Yok direkt gömüyorlar
0
buff
(23.06.16)
ne diyosun, teller var bende hesapta, nereden girmişlerse havada seks yapıyolar mütemadiyen. dünyanın sonu geliyor sanki. ileride biz tükenmişken şezlonglarında kokteyl tokuşturup çak yapacaklar, öyle bir hız.
0
godoşu beklerken
(23.06.16)
Klimam olmadığı için onlarla sevişerek yaşamayı öğrendim. onlar beni seviyor ben onları zararsız anlaşıyoruz.
0
vi veri veniversum vivus vici
(23.06.16)
Acayip var bu sene anlamis degilim, kedilerle 4 koldan kovaliyoruz. Acaba diyorum kurbagalidere yuzunden mi nedir?
0
red g
(23.06.16)
beş ısırıgım var simdilik. klimam yok :(
0
yuvarlanantencereninkapagi
(23.06.16)
Burada yok, evin içinde de yok. Beni ısırmazlar zaten hiç.
0
hasmetizm 2046
(23.06.16)
(10)

ısıran kedi

Apocalypse
ne yapıyoruz bunlara, beni çıldırtacak yoksa, el ayak gördü mü kendini tutamıyor. bir şekilde bıraktırmak istiyorum ama ne yaptıysam nafile, kıyamıyorum da çok tatlı meret. biliyorum bunu güzel bir şey sanıyor ama değil, bu yüzden uyurken sürekli odadan çıkarmak zorunda kalıyorum, bunu yapmayı istem
ne yapıyoruz bunlara, beni çıldırtacak yoksa, el ayak gördü mü kendini tutamıyor. bir şekilde bıraktırmak istiyorum ama ne yaptıysam nafile, kıyamıyorum da çok tatlı meret. biliyorum bunu güzel bir şey sanıyor ama değil, bu yüzden uyurken sürekli odadan çıkarmak zorunda kalıyorum, bunu yapmayı istemiyorum ama mecbur bırakıyor.

hiç mi çaresi yok, olmuyor mu?



kendisi 3 - 3,5 aylık zillinin barınaktan aldım, 2 haftayı geçti.

iki fotoğrafını atayım da neden kıyamadığımı anlayın.

i.hizliresim.com
i.hizliresim.com
0
Apocalypse
(23.06.16)
çocuk o daha. oyun oynuyor. büyüdükçe bırakacaktır. ısırdığında sertçe seslenmek ya da kulağa bir fiske vurulabilir.
0
tururo
(23.06.16)
Olm bu kedi burdaki çoğu kızdan daha güzel aq.

Oynat bol bol, yorarsan olur.
0
Goddard
(23.06.16)
ilgisini başka bir yere çek. örneğin kedi oltası veya başka bi şeyle oynat.
0
Goldstein
(23.06.16)
tururo+1 katlanıcan sıpaya.

yahveyire +1, bu da olası.
0
godoşu beklerken
(23.06.16)
oynarken isirdigi veya tirmaladigi an oyunu aninda birakip uzaklasin. bir sure sonra mesaji aliyor bazisi.
0
robokot
(23.06.16)
@robokot çok yapıyorum bunu ama nafile
0
🌸Apocalypse
(24.06.16)
çocuk evet. oyun oynuyor. dişlerini kaşıyor. oynayın ısırdığında burnuna işaret parmağınızla dokunup ittirin sesinizi yükseltin. her ısırışında ittirip (vurmayın) sesinizi yükseltin. ev içinde dolaşırken ayaklara saldırırlar. hareket eden bir şey gördüler mi dayanamazlar. elleri de hareket halinde yakaladıklarında saldırırlar. biraz sabır. çok da küçük değil, ama sizin yanınızda henüz çok yeni. 2 hafta az bir süre. barınaktan çıkmış. ortam hala yabancı bile sayılır.
0
elestirman
(24.06.16)
@elestirman 2 haftadır yaşadıklarımı tarif etmişsin. iyileşene kadar bir yavru bıraktım arkadaşımın evine, aman allah ım uyutmuyor. sesimi yükseltip işaret parmağımla ittiyordum ben de, bu sefer benden korkmaya, ne zaman kalksam pıtır pıtır kaçmaya başladı :D

bebeklerde kaçınılmaz heralde bu, yapacak bir şey yok.
0
piremses
(24.06.16)
kızmayın abi hayvana sert şekilde filan, neye kızdığınızı anlamayacak zaten.
0
timmie
(24.06.16)
@timmie haklı, avel avel bakıyor anca en iyisi abartırsa ondan uzaklaşmak ve oynamayı bırakmak gibi.
0
🌸Apocalypse
(24.06.16)
(16)

aranızda ateist/deist/agnostik yetişen var mı?

baba jo
insanların gelişme çağında dinsizlikle tanıştığında nasıl tepkiler verdiğini merak ediyorum. mesela bir çocuğa 4 yaşından beri allah yok din yalan desek, ana-babası inançsız olsa nasıl bi çocukluk geçirir; bunu tatbik etmiş aile var mıdır çevrenizde? teşekkürler...
insanların gelişme çağında dinsizlikle tanıştığında nasıl tepkiler verdiğini merak ediyorum. mesela bir çocuğa 4 yaşından beri allah yok din yalan desek, ana-babası inançsız olsa nasıl bi çocukluk geçirir; bunu tatbik etmiş aile var mıdır çevrenizde? teşekkürler...
0
baba jo
(21.06.16)
normalde aileler dine inanmasa bile çocuklarını bu şekilde yetiştirmez. özellikle de çocuğun üstünde travmatik bir etki bırakmamak için.
0
tendra van case
(21.06.16)
@mimikikili, hah mesela o da önemli bir konu, onu da merak ediyorum. o çocuğun psikolojisini etkiler mi bu durum eğer 4 yaşında da söylenirse? mesela 4 yaşındaki çocuğa dini açıdan yoğun bilgi yüklemesi yapılınca sağlıksız deriz ya bu duruma, aynısı tam tersi için de geçerli midir? çocuğun dinin baskıcı kurallarından tamamen bağımsız yetişmesini sağlar mı bu erken eğitim, hayata bakışını değiştirecek kadar katkısı olur mu?
0
🌸baba jo
(21.06.16)
anne tarafım (dede) namaz - oruç gibi yükümlülüklerini yerine getiren insanlardı
baba tarafım toptan deist/ateist
ama çocukken bana ne inan ne inanma dediler
sonra ben büyüdükçe "bu ne lan" diyip inanmamayı seçtim tabiki aklı çalışan herkes gibi.

yani 3 yaşındaki kızının başını kapatan bağnaz sapıklar gibi, inançsız insanlar da çocuklarına "hadi al domuz ye, hadi allaha şırk koş" falan diye baskı yapmıyor, şoko parti gerçek değil sakin ol
0
Corc
(21.06.16)
@Corc, sakin olucak bir durum yok ki, öyle yaparlarsa ne olur, yapmış olan var mı diyorum.
0
🌸baba jo
(21.06.16)
"akli calisan herkes gibi inanmamayi secmek"

yani su cumleyi kuran insan inansa ne olur, inanmasa ne olur. once iyi insan olmaktir amac. ister inan ister inanma.
0
fayfim
(21.06.16)
genelde dindar aileler baskıcı oluyor ve ters tepebiliyor.
atayizler pek karışmıyor ve dindar olan çocuklar olabiliyor.
bizimkiler hiç bir konuda bana müdahaleci olmadılar.
atayiz olduk ama bi boku açıklayamıyoruz.
0
seyduna6687
(21.06.16)
@seyduna6687, heh mesela güzel bişey dedin. inançsız aileler çocuklarını bu konuda serbest bıraktıkları için mi o çocukların inançsız büyüyünce daha "özgürlükçü" olduğunu düşünüyoruz? bir çocuğa yetişme çağında "özgürlükçü olacaksın bak at gözlüğü falan takmak yok bağnaz olmak yok" desek bunun serbest bırakmaktan daha etkili olma şansı var mı? bu kavramlar bu şekilde öğretilebilir şeyler midir?

bu arada cevaplar geldikçe kaynak sorular soruyorum ama tamamen beyin fırtınası şeklinde, aklıma geleni ortaya yöneltiyorum; nick belirttim diye cevap vermek zorunda hissetmeyin ya da başkaları da üzerine alınabilir.
0
🌸baba jo
(21.06.16)
benim de aile durumum corc'un anlattığı gibiydi.
çocukken bana da kimse diretmedi inan ya da inanma diye.
sonra ben büyüdükçe 'doğru olan bu' diyerek inanmayı seçtim. inanırken de diğer insanları yaftalamadım aklı çalışıyor, çalışmıyor diye.

tabi bu benim ailede aldığım terbiye ile de alakalı olabilir.
0
mermize
(21.06.16)
bizim kan bağı olan eş dost akraba müslüman oldukları iddiasında olsalar da bana bir yönlendirmede bulunmadılar. okuldan, mahalleden yönlendirenler, kendince korku salmaya çalışanlar da de köylü çapulcu cahil fakir tiplerdi, ciddiye almıyordum.

bir kere babama ya bizim mezhebimiz ne diye sordum, "sünni? sünni galiba?" demişti...

zaten otu boku sorgulayan biri olarak çelişkileri, gariplikleri, özgürlük sınırlayıcı sıkıntılı durumları bayağı erkenden fark etmem zor olmadı. iman denen şeyin ne olduğunu da çok geç öğrendim. zaten din de iman da bana göre değilmiş. sağlık olsun.

ama her zaman böyle olmaz. kimisi de atayiz propagandadan bıkıp müslümanlığa yönelebiliyor. en doğrusu rahat bırakmak bence. çocuğa tabula rasa gözüyle bakmamak lazım belki de. ne seviyorsa onu yapsın.
0
i ve been mistreated
(21.06.16)
ailem bana bunu bir kere bile yapmadı. babaannem fısır fısır dua sayıklayıp bize daha ufacıkken dua etmemizi söylerdi, "babaanne allah her şeyi yaratmış ya e peki allah'ı kim yaratmış?" dediğimde "tövbe de" bilmemne tarzı cevap içermeyen yadırgamalardan beri gittikçe kendinden emin şekilde ateist oldum. ilkokul bittiğinde artık evrenin yaralı bir egosu olamayacağını da düşünür haldeydim.

ailemin eleştirdiğim pek çok şeyi olmuştur. ama sorularım hiçbir zaman geçiştirilmediği gibi nasıl düşünmem gerektiği asla söylenmedi. "neden şöyle? çünkü bilmem ne. neden böyle? sen neden olduğunu düşünüyorsun? neden öyle? neden değil? neden öyle? bilmiyorum." bu şekildeydi bizde.

bu tür kısıtlamalar bireysel hayatımda yapıldı daha ziyade. duygularımı değiştirmeye kalktıkları oldu ama düşüncelerime dokunmadılar.

çocuğuna bunu erkenden vermeye çalışan anne babalar vardır muhakkak. çocuk düşünmediği sürece onayladığı her şeyde bir yobaza dönüşür bana kalırsa.

not: 9 yaşımda "bence allah yok" dediğimde sınıf mümessili beni hocaya şikayet etti herkes içinde. o da "olur mu öyle şey, ney ayıp" diye beni azarladı. annem ve babamın da inanmadıklarını tam o zaman öğrendim sanıyorum, eve gidip onlara hocayı şikayet ettiğimde. beni şikayet eden arkadaş benimkine yakın olan evine benimle beraber dönerken sonraki bir sene boyunca başka bir arkadaşıyla beni inanmaya ikna etmeye çalıştı. bildiğin argümantasyon gerçekleşiyordu aramızda. dediklerimi mantıklı buluyor, ertesi gün yeni noktalarla geliyordu. "ama kuran böyle diyor" "e kuran zaten bunu söyleyen tek şey" bunu anlamıyordu mesela. "ama peynire bakarken de içindeki sütü görmezsin" ama yapan bensem görüyorumdur" anlamıyordu bunları. bu çocuk çok zeki bir çocuktu. ben programlanmanın diğer takımda çok beter olduğunu söylemek istiyorum. çocuğun anne-baba imajını da zorlamış olduğumu yıllar sonra algıladım.
0
godoşu beklerken
(21.06.16)
Baba tarafım komple ateist (dedeler medeler, vb.), anne tarafım daha bir deist gibi ama bir felsefeye oturtmuş değiller. Çok da varmış yokmuş, umurlarında değil; "Allah varsa, iyi yani. Olabilir, olmayabilir; ne yapalım" ayarındalar. Bir de dede ve nineleri çok az gördüm. Anneannem ve annemin babası ben doğmadan ölmüşlerdi; baba tarafından dedem de ben çok küçükken öldü. Bir tek ağzı bozuk babaannemi birkaç kere gördüm ki, o da inançsızdı. Kapalı değildi ama başına yarım yamalak bir örtü takardı.

Büyürken garip şeyler yaşadım. Hiç evde din konuşulmadı. Kimse inanıyoruz, inanmıyoruz demedi; Allah'ın lafı açılmadı. Dünya tarihinde böyle bir şey yokmuş gibi büyüdüm. Sonrası travma oldu diyemem ama çok şaşırdığım dönemler oldu. Hiç din öğretmenim de olmadı mesela. İlkokul öğretmenim ateistti; ortaokulda din öğretmeni yoktu. Onun yerine Sosyal Bilimler ve Türkçe öğretmenleri girerdi. Onlarda da çoğunlukla Aziz Nesin, Muzaffer İzgü, vb. hikayeleri okutulurdu, sonra onları tartışırdık. Sadece ilk bir iki hafta dinle ilgili konuşulurdu. Lisede yine din öğretmeni yoktu son sınıfa kadar. Müzik öğretmenimiz din dersine girerdi ve klasik müzik eğitimi verirdi. Hafta sonu konçertolar olurdu. Dönem içinde iki haftada bir konçertolar olurdu. O konçertolara gittipimizde yoklama alınırdı. Kaç konçertoya gidersek o kadar yüksek not alırdık. Okul puanı ÖSS'de önemli olduğu için her konçertoya giderdik. Bir de bu hocaların hepsi sendikalılardı. Genelde müzik derslerinde okulun dertleri, toplum sorunları, vb. konuşulurdu. Son sınıfa doğru da test çözerdik. Bir tek lisede son sınıfta din öğretmenim oldu. O da "Bunlar ÖSS'ye girecek, test çözsünler" diye bırakmıştı bizi. Din derslerinde test çözerdik.

9 yaşına kadar dinle ilgili hiçbir şey duymadım. Karşı komşumuz kursa gittiğini söyledi. Biz de ne öğrendin diye sorunca "İmanın Şartları" yazılı bir kağıt çıkardı, onları okudum. Az çok orucu biliyordum sadece. Onu da pide ayı olarak biliyordum. Bir de bizim evde çok net Türkçe konuşulur; Arapça-Farsça kelimeler düzeltilir, babam kızar. O yüzden o kızın okuduğundan bir şey anlamamıştım. Başta iman ne demek onu bilmiyordum zaten. Hani, yarı İngilizce yarı Türkçe bir şey okusa anlardım ama anlamadım. Eve gelince anneme söyledim, o da "Kuran kursuna gitmiştir" dedi. Bir yandan da bulaşık yıkıyordu. Ben de baktım anlamadığım kelime sayısı artıyor, "İyi, peki" deyip konuyu kapattım.

İlkokul 4'te din dersinde Kelime-i Şahadet'ten not almıştık. Öğretmen sınıfta üç kez okuduktan sonra herkesten ezbere söylemesini isteyip not vermeye başladı. İlk başta ağladım, iki yanımda oturanlar biliyordu ama bir o kadar da bilmeyen vardı. Bana başlık bile bir şey ifade etmiyordu. Sıra bana gelene kadar ezberledim.

Ortaokul'da Tarih-Coğrafya hocasının girdiği derste de arada yarım saat ders kitabından bir şeyler okunuyordu. Orada "Hz. Muhammed son peygamberdir" diyordu. Bir arkadaş parmağını kaldırıp "Allah fikrini değiştirmiş olabilir mi?" diye sordu. Hoca "Allah fikrini değiştirmez" dedi. Arkadaş da "Fikrini değiştirdiyse nereden bileceğiz?" diye sordu. Girdiğimiz en dini muhabbet buydu. Orta 1'de gelen hoca ile hikayelerin arasında "Temiz olalım. Kimseyle dalga geçmeyelim. Yalan söylemeyelim." gibi daha çok ahlaka yönelik anlatımlar yapardı. Bir hafta temizlik konusuydu mesela. Temizlik nasıl yapılır, sabah kalkınca ne yapmalıyız, vb. vardı. Sonraki haftalarda "Kötü durumdaki insanlarla neden dalga geçmememiz gerek" gibi konuları işledik.

Bir de ben kitaplara meraklı olduğum için ders kitabından namaz diye bir şey öğrenmiştim. Bir iki kere elimi kolumu kaldıra kaldıra, toplam üç dua ile namaz kıldı. Evde kendi kendime namaz kılıyordum uyduruktan. Annem gördü, "Ne yapıyorsun" dedi, "Namaz kılıyorum" dedim. Sırıtarak mutfağa geçti. Birkaç kere kendi kendime namaz kıldım o şekilde. Sonra yaz geldi zaten, top oynamaya çıkmak daha çekici geldi. Hiç kimse inanmamız ya da inanmamamız gerektiğini söylemedi; öylece kendi halime bıraktılar.

Arkadaşlarımla yaptığım en dini muhabbet şuydu: 11-12 yaşındayken mahalledeki 7-8 çocuk oyun oynuyorduk. Konu bir şekilde Allah'a geldi. Bir arkadaşım "Bana Allah'a inanmayacaksın ama Matematik'ten geçeceksin deseler, bana uyar" demişti. Bir kişi "Matematiğe gerek de yok aslında" dedi. Bir iki kişi "Bana da uyar" dedi, bir iki kişi "Bana asla uymaz" dedi; ondan sonra da ne oynuyorsak ona devam ettik. 5 dakikayı geçmedi muhabbet.

Neyin ne olduğunu öğrenmem liseye dayanır. Belki arada küçük şoklar vardır ama hiç travmatik bir şey yaşamadım. Belki şu an unuttuğum bir şey vardır ama bulamadım. Şu an hatırladığım, 8-9 yaşında bir arkadaşımın Allah'ın her şeyi bildiğini ve gördüğünü, her yerde olduğunu söylediğini ve benim de onun üzerine bir süre banyoda üstümü çıkarırken çok çekindiğimi, Allah'a çok ayıp olduğunu düşündüğümü hatırlıyorum.
0
aychovsky
(21.06.16)
"allah yok, din yalan" gibi bir eğitim verilmedi bana, ama bizim evde din eleştirilen, dalga geçilen bir şeydi. o kadar eskiyi hatırlamıyorum da 8-9 yaşlarımdayken babamın-dedemin haberleri, açık oturumları izlerken yaptığı eleştirileri, kendi kendilerine katılımcılara saydırmalarını, dindar akraba filan geldiğinde yaptıkları tartışmaları vs. hatırlıyorum. muhakkak etkilenmişimdir bunlardan. özellikle dedeme saygı duyduğumu hatırlıyorum çünkü. ortaokulda dalga geçerdim arkadaşlarla. lisede de din sınavlarında abuk-subuk, komikli cevaplar verirdim. neticede de bir dine inanmayan ve yaratıcı mevzuu ilgi alanına girmeyen biri oldum. şimdi tabii "keşke hacı dedem olaydı" diyorum, belki mutlu olma ihtimali daha yüksek biri olarak yetişirdim.
0
misterturist
(21.06.16)
böyle allah yok diye yetiştirmeye gerek yok, dinden bahsedilmemesi gayet yeterli. dindar olması için mantığı gelişmeden önce yani yaklaşık 8 yaşından önce çocuğa dini empoze etmek gerekiyor, bu yapılmazsa zaten ateist ya da diyalektik materyalist olur. istisnalar vardır elbet ama hiçbir insan mantık dahilinde dini ya da ilahi bir güce inanmaz; istese de inanamaz. çocukluktan bilmemesi yeterli yani.
şahsi tecrübe ve görüşlerim bu şekilde.
0
tiny penny
(21.06.16)
bir arkadaşımın babası koyu ateistmiş, öyle yetişmiş ama kendi ne-nasıl emin değilim.

ya aileler dinden hiç bahsetmeden yetiştirse bile arkadaşlar, çevre falan da çok etkili. Hele anadoluda bir şehirde yetişen çocuk hele bir de şimdiki elli tane din dersine bakınca... aile karışmazsa o çocuk lise civarında koyu müslüman olur, benim görüşüm bu.(en koyu dinciler, milliyetçiler vs. hep o yaştaki ergenlerdir bence) Bizde tek din dersi varken arkadaşlarımın bir kısmı dindardı ben pek takmıyordum ama arada cuma namazlarına gittiğim, cenabet olunca kendimi kötü hissettiğim falan oluyordu. Hep din eğitimi ve çevrenin etkisi işte. Üniversitede aştım bunları. Dediğim gibi şimdi çok daha fazla din dersi ve toplum baskısı var o zamana göre, şimdi çok daha fazla etkilenirler.

yumuşatarak din nedir ne değildir anlatmak lazım bence çocuğa.
0
rodriguez2
(21.06.16)
bizim aile.

annem dinli bir insan.
babam pek sallamaz.
ben ve erkek kardeşim, babamın fikri basit geldiği için onu seçtik.
dolayısıyla, allah'a inanan fakat özünde iyi insan olduktan sonra ibadeti sallamayan bir babayı seçen iki çocuk olarak dinsiz olduk.

bizden 15 yaş küçük kardeşimiz haliyle anne ve baba yerine abla ve abisini örnek aldı.
sonuç itibarıyla;

-aşırı derecede hayvan haklarını savunan,
-lgbt bireylere laf ettirmeyen,
-bilime ilgili,
-kitap okumayı seven,
-ezberci eğitim ile ilgili öğretmenleriyle tartışan,
-hakkını yedirmeyen,
-sorgulayan,
-her soyut şeye karşı mantıklı ve elle tutulur argumanlar arayan,
-insanlara saygılı

çok tatlı bir insan oldu.
bu insan 13 yaşında.

bilmiyorum, ben onunla gurur duyuyorum.


erkek kardeşim ile ben ise din eksikliği hissetmedik.
aksine iyi ki bu şekilde yetişmişiz diyebiliyorum.
0
makarnacanavari
(21.06.16)
Hep Ata ve Allah diye duyardım, 2sini 1 sanırdım.
Sorduğumda bizimkilere Allah diye değil de genel bir varlığı düşünmenin bizde yarattığı rahatlıktan vs bahsedip, kitapları inceden yerdiler.
Evde de kuran vardı kütüphanede, cinler minler diye minik beynimi yemişti arkadaşımın biri, ben de merak ederek cevabını o kitapda bulacağımı umuyordum.
Süslü otantik bir kapağı vardı, o yaşdaki çocuk için gizemler çok çekici.
Kitabı okurken babam elimden alıp 'yaşın bunun için erken ' dedi

Hiçbir dine inanca yakın hissetmedim, hiç takım tutmadım.
Ama inançlı olan insanlara özendim hep, onların birşeyleri vardı ve ben anlamıyordum.
Büyüdükçe ve yaşadıkça fikirlerim biraz değişse de herkesin hane aradığına inanıyorum, birileri, biryerler bir iş,
Dünyevi ve başka hayatlarda aidiyetlik bir çeşit.
Ve bunu bedelleriyle kabullenip senin için' iyi' olduğu inancını beslemek.
Bundan yok işte bende çok,
Karamsar değilim, gerçekçi değilim, kaderciyim de diyemem.
Benim kabullenişim insanlar üzerinden ve bu hane ve biriciklik hissetmek ihtiyaçları üzerinden de her din mantıklı geliyor.
Ve bana mantıklı gelen her olguyu kutsal kitaplarda da bulabilirim.
Haneyi korumak için yazılan, yol gösterici ve değerli bilgiler.
Eğer ailem dindar olsaydı, ben de olurdum.
Uyum sağlamak iyi hissettirir hep ( Kendi zamanının içinde )
Sıkıldığım halde herkes izliyor diye g.o.t izleyen bir insanım ben.
0
sadegazoz
(28.06.16)
(23)

spoiler'ları seven var mı?

bellbane
bir tek ben seviyor olamam.
bir tek ben seviyor olamam.
0
bellbane
(20.06.16)
Ben seviyorum, özellikle açıp okuyorum. Bunu namus meselesi haline getirenlerin sığır olduğunu düşünüyorum.
0
angelus
(20.06.16)
ben, hatta spoiler okumadan filme diziye başlama :))

edit: brakgn'nın bahsettiği insan da benim.
0
kuzey li
(20.06.16)
sen ne diyorsun, kitaba sondan başlayan insanlar var.
0
brakgn
(20.06.16)
Spoilersız yaşamın saçma olduğunu düşünüyorum. İnsan sonu belli olan bir şeyin sonunu öğrenmek istemez mi ya?

i <3 spoiler
0
buff
(20.06.16)
spoiler vereni ya da vermeyi sevmek, bir kişilik bozukluğudur diye düşünüyorum. bu ülkede kişilere saygı diye birşey olmadığı için normal karşılanması anormal değil ne yazık ki. kendi emeğiniz ile yaptığınız bir işin çalınmasından en ufak bir farkı olduğunu düşünmüyorum.

1 hafta maaşı geç yatsa paramı çaldılar diye yaygarayı koparacak tipler gelip burda spoileri seviyorum diyor ya, ona üzülüyorum.
0
hakim oynayin dedi
(20.06.16)
Ben seyrettikten sonra okumayı seviyorum. Kaçırdığım ayrıntıları veya değişik yorumları okumak güzel oluyor.

Bazı spoilerlar zararsız olsa da bazıları kesinlikle seyir zevkini öldürüyor...
0
kartallar yuksek ucar
(20.06.16)
spoiler başlık olmadığı sürece sorun değil. yoksa bugün her yerde got spoylırı vardır. internete bile girmedim akşam izleyene kadar. efso bölüm olmuş yannız hee.
0
hasmetizm 2046
(20.06.16)
Ben seviyorum. Game of thrones'un bütün bölümlerinin spoilerlarini açıp açıp okudum. Akşam da heyecanla izledim.

Kitapların da elime alır almaz Son sayfasını okuyan bir insanım ama ben. Sabırsız olabilirim azıcık.
0
fraise
(21.06.16)
ben. spoiler okumadan film izlemem
0
sta
(21.06.16)
ben de bu spoiler mevzusunun aşırı abartıldığını düşünüyorum. aynı filmi diziyi 20 kere izleyip aynı zevki alabilen bi adamım. bence önemli olan ne olacağını bilmek değil de o sahnenin nasıl çekildiği, oyuncuların nasıl oynadığı vs. özellikle açıp nolmuş diye okumasam da spoiler yiyince küfretmem hiç.
0
xenophobe
(21.06.16)
yani diyelim ki usual suspects'i ilk defa izliyorsunuz. ama aranızda bir turşu ikinci kere izliyor aslında. film başladıktan kısa zaman sonra "x kişi kayzer soze" dese, siz çok keyiflenecek misiniz?

böyle bir şey olamaz. nayır. sevmiyorum, spoiler adı üstünde spoil eden şey. dolayısıyla siz seçerek spoiler'ı açıp okuduğunuzda çok spoil etmiş olmuyorsunuz. ama ben seçmeden birinin ibare koymaksızın yazdığını görüyorsam benim için spoil oluyor.

edit: ne olacağını bilmemek biz thriller, mystery vs sevenler ve tahmin yürütmeden duramayanlar için çok elzem. filmin kalitesi başka bir konu.
0
godoşu beklerken
(21.06.16)
Gemi batiyor.
0
duptıs
(21.06.16)
bunu uzatmanın ne anlamı var? siz spoilersız yapamıyor olabilirsiniz, zevk alıyor olabilirsiniz, aynı şeyi defalarca izlemekten hoşlanıyor olabilirsiniz ama aramızdan bazıları da hoşlanmıyor, sevmiyor. bunu kabullenmek neden bu kadar zor anlamıyorum. aramızdan bazıları dizi/film izlerken gerilmek heyecanlanmak istiyor.

şurada iki gramlık zevkimiz var onunda işgal edilmesini istemiyoruz. gerçekten anlamıyorum bunu delmeye, aşağı görmeye niye bu kadar çok isteklisiniz...

bilmiyorum sizin değer yargılarınız, kırmızı çizgileriniz neler ancak burada birisi o çizgiyi geçmeye görsün ortalığı ayağa kaldırıyorsunuz ama başkalarını rahatsız ederken bir saniye bile düşünmüyorsunuz ve evet söyleyeyim; spoiler benim dinime göre haram, dinimin şartları arasında dizi/film/kitabı spoiler almadan izlemek/ okumak var desem bile hiçbirinizin bunun üstüne söz söylemeye hakkı olmaz.
0
air
(21.06.16)
güzel soru takipteyiz

sevmediğimi söylememe gerek yok sanırım.
0
mobydick
(21.06.16)
ben de seviyorum.

got'un nasıl sonlanacağını mesela bir ay önce falan okudum. her şey de o spoiler'a göre gitti, gidiyor. ama zerre umurumda olmadı. yarın yeni bir spoiler çıksa yine severek okurum.

bu spoiler geyiği yapıp ortalığı velveleye verenler çok yapmacık geliyor. aynı yeşilçam komedisini 373828828228 kere izleyip 373838383838338 kere aynı sahneye gülen adamlarsınız, havanız kime lan?
0
avianthem
(21.06.16)
Seviyorum ama uzun vadeli, o gün izleyeceğim bölümde ne olacağını bilmek istemem ama dizinin sonraki aşamalarında neler olacağını açar okurum.
0
gmzo
(21.06.16)
hitchcock +100000000
godoşu beklerken +10000000
air +100000000

hadi the game'i spoiler okuduktan sonra izle yiyosa. filmin tüm esprisi o okuyacağın spoiler. izlerken tahmin yürütmek, merak etmek isterim ve soruna "ben :)" diye cevap verenleri anlamıyorum. savaş sahnesinin ışık, cgi efektine, konuşmada yapılan tonlamalara mı dikkat ediyorsunuz. olayı zaten biliyosunuz neyini, niye izliyosunuz ki?
0
olutaklidi
(21.06.16)
sevmem,seveni de sevmem.
0
nikex
(21.06.16)
yalnız değilmişim çok sevindim :D bugünkü bölümü spoilersız izledim çok gerildim ne olcak diye, gerçi bu redditte yazılan yazıyı okumuştum az çok biliyordum ama çok da güvenememiştim. sürpriz sevmediğim için önce spoiler okuyup sonra diziyi izliyorum genelde

edit:usual suspects'i keyser söze'nin kim olduğunu bilerek izledim mesela örnek verildiği için diyorum. filmden gayet yüksek zevk aldım. bilmeden izlesem ulan kim bu diye düşünmekten olayın işlenişine dikkat edemezdim. bilinemezlik duygusunu hiç sevmiyorum. ayrıca spoiler sevmeyenleri anlayabliyorum ama seveni sevmemek ne la? ben sana zorla spoiler vermiyorsam ki vermem, bana niye uyuzsun arkadaşım. kendi halimde filmin sonunu öğrenip izleme hobim var.
0
nundu
(21.06.16)
bir filmin, dizinin tek dayanak noktası spoiler'i ise o dizi film vasattır. gerçek sinema, gerçek dizi bu değil.
0
matrix
(21.06.16)
bende arada severim
burada önceden açıldı bu konu seven çok çıkmıştı
0
basond
(21.06.16)
pazartesi günleri G.O.T. spoileri yiyeceğim diye instagrama bile bakamıyorum. Yapanları yağsız kazığa oturtmak istiyorum.

dün arkadaşım facebook'ta hayvan gibi spoiler verdi, linç ettiler :)

ak çok mu zor spoiler yazmak.

bir de direkt "bruce wills aslında ölüymüş" diye başlık açan huur çocukları var, onlara hakikaten dalasım geliyor.
0
kimlanbu
(21.06.16)
ben seviyorum ancak finale birkaç bölüm kala okumuyorum
0
cirkiiin
(21.06.16)
(16)

duyuruda kimlerin cevaplarını önemsersiniz?

dedim ben sana
kendi duyurunuzda ya da başkasının açtığı bi duyuruda kimlerin cevaplarına güvenirsiniz? neden?
kendi duyurunuzda ya da başkasının açtığı bi duyuruda kimlerin cevaplarına güvenirsiniz? neden?
0
dedim ben sana
(20.06.16)
troll tipler hariç herkesin. 100% güvendiğim isimler yok. zaten nicklere bakmıyorum pek.
0
sttc
(20.06.16)
Saçmalamayanların. :)
0
chiper
(20.06.16)
ya ben lan neyse'ye çok güvenirim.
0
ya ben lan neyse
(20.06.16)
isim vermem ama vardır bir 15-20 kişi. en son tanımadığım birine güvenip gillette fusion diye bir jilet almıştım, o kişi çok ahımı aldı.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(20.06.16)
kimsenin cevaplarını önemseyecek düzeyde soru sormuyorum burda. genelde teknik konular. geri kalan için eğlence diyorum.
0
Goddard
(20.06.16)
önemsemekle güvenmek farklı şeyler. ciddi olduğunu anladığım bir cevabı önemserim. cevabı vereni her zaman önemsemem.


kimin cevabına güvenirim? bu bambaşka. yerine göre herkesin, yerine göre kimsenin. konu yorumdan uzak, bilimsel veya olgusal bir konudur, orada bilgi paylaşılıyordur, ona güvenirim. yani yazan akit gazetesi bile olsa, logosunun altında yazdığı tarihe güvenip "bugün günlerden x"miş demek gibi. şüphe duyarsam ararım bakarım vs. zaten.


bir de sadece ve sadece cevap verdiklerini düşündüğüm küçük bir insan grubu var; onları, baktığım bir duyuruya yazmışlarsa ve ben de görmüşsem, okurum. bu da önemsememden kaynaklanır.

yani iş daha karışık ama kaba hatları böyle.
0
godoşu beklerken
(20.06.16)
Aychovsky. <3
0
yirmisantim
(20.06.16)
Aychovsky. güzel ve uzun yazıyor. güvenmemek ayıp olur.
0
hasmetizm 2046
(20.06.16)
arnold, angelus, hiko seijiro. spor akademisi mezunuyum ama benden daha bilgililer.
0
xenophobe
(21.06.16)
aychovsky'nin uzun çıkarımları çok hoşuma gidiyor.

müzik-ekipman konusunda hep dikkatimi çeken bi alperz var.

kamera, kurgu vb. şeyleri rodriguez2 iyi biliyor diyorlar :P

gönül işlerinde arnold'un kısa ve net cümleleri hoşuma gidiyor.
0
rodriguez2
(21.06.16)
yirmisantim, arnold, aychovsky, baba jo.
0
lucius marcus
(21.06.16)
Avrupa konusunda kuehles, konusma ve shi aila

Saglik konusunda fayfim

Geyikli cevap konsuunda der meister

Eskiden ayril coco'ya da guvenirdim ama son zamanlarda goremiyorum :(

Edit:
Akademik konularda ron dennis

Mutfak sirlari olarak fraise

Bebek konularinda da biri var ama simdi tam hatirlayamadim niki, yanlis da yazmak istemiyorum. Baba tarafi 3-3.5 yaslarinda cocugu
0
la noix
(21.06.16)
Dogru duzgun aranan ve yardimci olan cevabi yazan herkesi onemserim.
0
neferkitty
(21.06.16)
derdime gerçekten derman olmaya çalışıyorsa önemser hatta bazende teşekkür mesajı atarım.
Ama direk şu şahıs yazarsa diye bir olayım yok.
0
basond
(21.06.16)
Belli bir sahis ya da sahislar yok onemsedigim. Soruya cevap veren herkesi onemserim doyurucu cevap olduktan sonra.

godosu beklerken gibi dusunuyorum aslinda bu konuda.
0
stavro
(21.06.16)
ben bu konuda aychovsky kadar tutarlısını görmedim. muhtemelen bilmediği konularda cevap yazmadığı için ama şu ana kadar "cıks yanlış bu, saçmalamış" dediğim bi cevabını hatırlamıyorum. o açıdan kendisinin her cevabına güveniyorum. başka da var tabii ki genel olarak güvendiğim ki genelde troll olduğunu düşünmediğim herkesin cevabına itimat etme yaklaşımındayım, özellikle "bunun bunun cevabı güvenilir gerisi yalan" demiyorum. ama ne oluyor mesela, bu ne biçim cevap la diyip nicke baktığımda aynı nicki çok görmüşsem o nicke karşı bi güvensizlik oluşuyor.

microfiction da az yazıyor sanırım çok rastlamıyorum ama güvenilir imajı bıraktı bende, az ama öz olduğu için olabilir. protector var bir de, o da çok sağlam, ayakları yere basan cevaplar veriyor.
0
baba jo
(21.06.16)
(4)

yabancı ninni derlemece

godoşu beklerken
spirited away - https://www.youtube.com/watch?v=jT0fIfiw7Sg (dün sorulmuştu, iyi ki sorulmuş, ben unutmuşum parçayı)Song of the Sea - https://www.youtube.com/watch?v=q6wVijh2n9g (asıl versiyon: https://www.youtube.com/watch?v=vUZ_smvqVQ8 veya https://www.youtube.com/watch?v=9L-Wv5M42w4 )gibi örnekl
spirited away - www.youtube.com
(dün sorulmuştu, iyi ki sorulmuş, ben unutmuşum parçayı)

Song of the Sea - www.youtube.com (asıl versiyon: www.youtube.com veya www.youtube.com )


gibi örnekler verebilir misiniz?

ninni olmasa da anladınız siz.
0
godoşu beklerken
(20.06.16)
ari im sokhak:
www.youtube.com

suo gan:
www.youtube.com

şu ikisi filmlerden. geleneksel değiller, ama ninni kıvamında;
the innocents filminin başından:
www.youtube.com

rosemary's baby'nin başındaki sözsüz ninni:
www.youtube.com

bunlar da modern ninni sayılabilir:
the cure - pirate ships
www.youtube.com

clinic - goodnight georgie
www.youtube.com

ek: ermeniceyi yabancı derleme arasına dahil etmişim. 2 hafta sonra da olsa utanarak bu eklemeyi yapmak istedim. yabancı derken türkçe harici olarak almıştım soruyu. cevabımı görmüş olan ermeni varsa özür dilerim.
0
misterturist
(20.06.16)
@misterturist: çok güzelmiş bunlar, teşekkür ederim. son ikisi de gayet güzel bence.
0
🌸godoşu beklerken
(20.06.16)
youtu.be

Ninni diyorsan Brahms.
0
babilbaligi
(20.06.16)
-g.co (bilmem ne kadar yabancı sayılır; azam ali'den bir albüm boyunca, from night to the edge of day.)

-youtu.be (reem kelani'den, galilean lullaby.)

-youtu.be (ninni niyetine; secret garden, song for a stormy night.)
0
olanlaolunmaz
(21.06.16)
(24)

Taş hatun/herif kriterleriniz nedir?

limoncello
Sb. Ayrıca bugüne kadarki bütün sevgilileriniz size göre taş klasmanında mıydı?
Sb. Ayrıca bugüne kadarki bütün sevgilileriniz size göre taş klasmanında mıydı?
0
limoncello
(20.06.16)
İnce fit vücut + büyük meme.
0
hasmetizm 2046
(20.06.16)
yüz önemli, değildi ne yazık ki.
0
ron dennis
(20.06.16)
fit vücut, düz karın, büyük meme, geniş kalça.
0
ruhu sarisin
(20.06.16)
atletik, uzun boyluluk, küçük popo, güzel eller ve yüz
evet ama sonradan saldılar:(
0
peggy
(20.06.16)
Şu herkesin beğendiği tipler bana soğuk geliyor.
Bel göt göğüs oranı iyi olsun yeter. Bubble butt olursa daha iyi. Tokatlanabilir yerleriyle kıyaslarım bir de. Eş seçerken de bakıyorum bunlara. Biriyle kışın tanışmıştım montla geziyordu hep. Sonradan fark ettiğimde ben bunla mümkün değil aga dedim. Yüzü çok güzeldi ama bel nerdeyse yok gibi dümdüz iniyor gibi bi durum. Kütük gibi diyeyim sen anla.
0
Goddard
(20.06.16)
İnce bel, bilek, parmak. Beyaz ten. Bel ile orantılı göt ve meme.

Olmayanını şekle sokuyorum.
0
arnold schwarzeneger
(20.06.16)
Fit vücut, geniş omuz, beyaz ve yumuşak ten, kilsiz/az kıllı vücut.

Sadece şu andaki sevgilim.
0
of dream and drama
(20.06.16)
İki uzun süreli ilişkim de tarif ettiğim şekildeydi.
0
Goddard
(20.06.16)
ince zeka, pratiklik, problem çözme yeteneği.
hepsi böyle değildi içlerinde gerizekalı olan da vardı malesef
0
sta
(20.06.16)
yüz güzelliği, cam gibi gözler
0
abyuksuet
(20.06.16)
valla bana daha çok kıvrak zeka, espri yeteneği, bilgi birikimi, hikaye anlatma yeteneği, makyajsız modifikasyonsuz doğal görüntü, açıksözlülük falan seksi geliyor. ben kendimi severim de muhtemelen ortalama türk kızının gözüne öyle pek yakışıklı görünemediğim ve koca memeli kızlar da genellikle beni görmezden geldiği için ilgim bu yöne kaymış da olabilir :)

evet bütün sevgililerim bu özellikleri taşıyordu. hilkat garibesi falan da değillerdi, bildiğin eni boyu, eli yüzü orantılı hoş insanlardı.
0
i ve been mistreated
(20.06.16)
anlatmaya üşendim ama şöyle bişey

www.google.com.tr
0
ambrosia
(20.06.16)
baltayla vurdun mu balta kırılacak.
0
godoşu beklerken
(20.06.16)
encrypted-tbn0.gstatic.com

Şöyle bir şey olabilir. Minyon tipli, kısa boylu, ince belli, sıkı, zarif. Memeler portakaldan büyük olmasın mümkünse. <3

Son sevgili öyleydi.
0
yirmisantim
(20.06.16)
Kesinlikle güzel bir yüz. Yüzü güzel olmayan adamın beni etkileme şansı sıfır. Bu arada güzellikten kastım erkeksilik, güçlü hatlar falan değil. Ben bildiğin bebek gibi kız gibi yüzü olan erkekleri seviyorum. Tercihen sarışın ya da maksimum açık kumral olmalı, ayrıca bembeyaz kaymak gibi kılsız tüysüz bir teni olmalı.

Yüzden sonraki en önemli kriterim uzun boy, orantılı vücut ve geniş omuzlar. Kesinlikle fazla kilosu olmamalı, aynı şekilde çok zayıf da olmamalı. Öyle herkül gibi olmasına gerek yok ama kasları biraz belirgin olsun yine de.

Güzel yüze ve vücuda sahip değilse karşımdaki insanı tanımaya uğraşmam bile. İsterse dünyanın en şahane karakterine sahip erkeği olsun yine de olmaz o iş. Böyle de sığ ve şekilci bir insanım işte.

Not: Şu ana kadar hayatıma giren erkeklerin büyük çoğunluğu bu kriterlere uyuyordu.
0
köstebek kurabiye
(20.06.16)
Fit orantılı vucut. Ama yüzünü beğenmiyorsam hiç bir işe yaramıyor.
Sakalsız olsun bir de beyaz tenli olsun yeter.

Zaten iki sevgilim oldu. Biri çok yakışıklı ama çok zayıftı. Diğeri de yakışıklı ama çok fit değildi ben daha fit duruyordum.
0
jazzabel
(20.06.16)
Taş gibi erkek uzun boylu olur. burnu çok kalkık olmaz umut ekere falan benzemez burnu yani. saçları genelde kısa olur, kirli sakallı olur. gözleri de yavru köpek gibi küçük küçük kısık olur.
sevgililerim genelde ciguliye ve İlyas salmana benzerler :)
0
madeleine elster
(20.06.16)
taş hatun: www.instagram.com

3 gün 3 gece aralıksız emerim. <3
0
dead and broken
(21.06.16)
Kimse de dik memeli dememiş
0
turkuaz
(21.06.16)
esmer tenim ve kıllı vücudumla pek talibimin olmadığını anladım.
0
johnnykilroy
(23.06.16)
Kısa olmayan ( +1.75 boy) fit, orantili, güçlü bir vücut. Karizmatik olması. Yüzü güzel erkekler bana göre değil. Şimdiye kadarkiler böyleydi diyebilirim
0
yuvarlanantencereninkapagi
(10.11.24)
kadınların dış görünüşe daha çok önem verdiklerinin kanıtı bir başlık olmuş:)
0
nothing in my way
(10.11.24)
Minyon
İnce bel
Küçük ama yuvarlak kalçalar
Küçük ama şekilli göğüsler
Düzgün postür ve özgüvenli duruş ve yürüyüş, bunun için de en azından pilates falan yapıyor olmalı,
Hoş bir surat, güzel saçlar, zeka ve espiri yeteneği ile de kombini tamamlayalım.

Ben yumurta bile kıramam yaa falan deyince de bunların hepsi çöp oluyor bir anda.
0
Mirket
(10.11.24)
(11)

izlyecek dizi

godoşu beklerken
bitmiş olsun. sonu kaçak olmasın. yani cliffhanger. romantik veya komadi olmasın. mystery olsun iraz veya thriller, sci-fi vesair.şimdi başlayacağım. online yerlerden falan. fringe izledim. true detective, the mentalist, breaking bad, lost, prsion break, alias, numbers kötü, csiny, dexter, biraz bon
bitmiş olsun. sonu kaçak olmasın. yani cliffhanger. romantik veya komadi olmasın. mystery olsun iraz veya thriller, sci-fi vesair.

şimdi başlayacağım. online yerlerden falan. fringe izledim. true detective, the mentalist, breaking bad, lost, prsion break, alias, numbers kötü, csiny, dexter, biraz bones, cold case (izledim kıesmen veya sonuna dek). mad men house tarzı şeyler genre dışı.


edit: yatcem ben cevap veren olursa sağolsun.
0
godoşu beklerken
(17.06.16)
1 haftadir deliler gibi izliyorum: six feet under
0
mukrime
(17.06.16)
o dram değil miydi yav
0
🌸godoşu beklerken
(17.06.16)
fringe
0
KaraSakall
(17.06.16)
en.wikipedia.org(1959_TV_series)

yenilerden mr. robot olur
0
whimsical
(17.06.16)
çok kısa ama 11.22.63
ve daha da kısa And Then There Were None bence kesin izlemelisin 3 bölüm ve art arda izlenince vay be dedirtiyor.
0
tiredpanda
(17.06.16)
late viper
(18.06.16)
twin peaks
0
bir sevgi faresi jamal
(18.06.16)
battlestar'ı da izlemiştim, unutmuşum. öneriler için teşekkürler.
0
🌸godoşu beklerken
(18.06.16)
aa şey de olur bak: doctor who
0
whimsical
(18.06.16)
Six feet under dram ama izledigin dizileri okuyunca bu diziden de hoslanabilecegini dusundum
0
mukrime
(18.06.16)
(bkz: the x-files)
0
nughun
(18.06.16)
(20)

Karneyi yırtan öğrenciyi alkışlamak

evc
Arkadaşlar silicem bu duyuruyu ama öncesinde konuşmuş olmak için yazmak istedim. Nitekim burası sever anti olmayı. Evet konuya dönersem, öğretmenim. Ve bugun karne dağıtımı sırasında hem takdir, hem başarı belgesi alan bi öğrencim karneyi aldıktn bi süre sonra yırttı resmen. Ben de tabii ki azarlam
Arkadaşlar silicem bu duyuruyu ama öncesinde konuşmuş olmak için yazmak istedim. Nitekim burası sever anti olmayı.

Evet konuya dönersem, öğretmenim. Ve bugun karne dağıtımı sırasında hem takdir, hem başarı belgesi alan bi öğrencim karneyi aldıktn bi süre sonra yırttı resmen. Ben de tabii ki azarlamadım. Ve "çak" dedim. "aferin, önemseme böyle şeyleri" diye de ekledim.

Ben kendimce evet doğru yaptım. Sizin yorumunuz ne olur, merak ettim.
Onay beklemek değil de paylaşmak istedim sadece.
Teşekkürler
0
evc
(17.06.16)
kime neyin artisliğini yapıyosun ergen? istemiyorsan karneyi git çıkışta at çöpe. böyle dersin ortasında kime şov yapıyorsun evladım.

şeklinde yorum yapardım içimden.
0
benim adim kerim hepinizi severim
(17.06.16)
'...yırttı resmen.'

bilerek mi yırttı? yani bu eylem okula/eğitime/ailesine karşı bir nefretin göstergesiyse takdir edilmek olumsuz etkileyebilir. ama önemsemeden elinde gezdirirken yırtıldıysa, o da katlayıp çantasına attıysa evet, hayattaki esas başarının dersler olmadığı aşılanabilir.

sadece fikir, bilgili olduğum bir konu değil.
0
icim urperiyor
(17.06.16)
Bilerek bilerek. O sıra birileri olumsuz bişe dedi galiba ona nispet.
0
🌸evc
(17.06.16)
protesto bilinci olan bi cocuksa aha bunun icin mi bütün sene at gibi kosturuyorsunuz bizi demek istemis olabilir mi
0
aksi kanitlanmadikca cocuktur
(17.06.16)
Ne egıtımcıyım ne de cocuk psıkolojısı hakkında cok bilgim var ama bana takdır etmenız biraz yanlıs geldi. Siz niye takdir ettiniz acaba?
0
pastörizesüt
(17.06.16)
bir öğretmen adayı olarak öğrenciyi öpesim geldi..

gerçekten tınlamadıysa helal olsun.. ailesi demek nota çocuğundan fazla değer vermiş

keşke ben de öyle olsaydım yaş kaç olurs aolsun insan etkileniyor
0
ruh i tibbiye
(17.06.16)
Her şeyi yapabilme özgürlüğünü biz değil de sistem verdi. Ve değişen dünya, medya,internet vs öğretti aslında. Ben de yırtarım mesela.

Ama onun "lan ahan da yırtıyorum, çok da önemli değil yani". Şeklindeki davranışı ne yalan diyim hoşuma gitti. Çünkü birileri aldığı belgelere bi yorum yaptı sanırım, sinirlenip de ve yırtmış olabilir.

Sisteme falan değildir yok, sonra geldi çiçek almış, hocam fotoğraf çekilelim falan. Asdasfdlfşi.
0
🌸evc
(17.06.16)
Yırtarım yazmışım yapamam*
0
🌸evc
(17.06.16)
Ve evet anne babalar. En zayıf noktamız.
0
🌸evc
(17.06.16)
çocuğun kendne göre bir nedeni olması bence yeterli. yaşı önemli. türkiye'de olanlarla ne kadar ilgili olduu önemli. liseliler protestoda ya.

ben doğrudur veya yanlıştır diyemem. yanlış görfüğüm tek bir şey var, o da çocuğun bunu neden yaptğını bilmeden çak yapmanız.
0
godoşu beklerken
(17.06.16)
Başta sordum çünkü şaşırdım. Teyzesi falan da vardı yanında. Kadın da şaşkındı bi yandan, diğer taraftan bu tarz bi davranışı bu kız sergilediği için çok da şaşırmadı. Hani potansiyeli var biraz.

ortaokul 7. Sınıf öğrencisi.
0
🌸evc
(17.06.16)
Her şeyi yapabilme özgürlüğü o çocuklar acemi gibi eski kafalarla birlikte yaşadıkları için sorun, 20 30 sene sonra bütün nesil onun gibi düşünüyor olacağı için sorun olmayacak. Bir öğretmen olarak görevin olan gelecek nesilleri doğru biçimlendirmeyi başarıyla yaptığın için torunum adına sana teşekkür ederim.
0
baba jo
(17.06.16)
Baba jo teşekkürler.
Bide arkadaşlar sanırım başka bir olsaydı kızardım, kim bilir. Muhtemelen öğrencinin kişisel özelliklerini iyi bildiğimi düşündüğüm için çok da sorgulamadım. Yani farklı bi çocuk. Beni severmiş, evde hep ben anlatılmış, sürekli dersimin test kitabını çözermiş. Ama yüzüme hiçbişe demez. Aileden öğrendiklerim bunlar da. Tüm bu duygularla sanırım kızamadım.
0
🌸evc
(17.06.16)
kargn
(17.06.16)
Protesto olsa eyvallah da, birine kizip karne yirtmak cok durtusel ve sacma bir davranis. Desteklenecek bir sey degil bence. Neden sinirlendigini ve ofkelendiginde tepkilerini baska turlu vermesi gerektigi hakkinda konusulurdu bence sadece.
0
red g
(17.06.16)
Evet aslında Red g, bi dahaki seneye bu kız için sırf bu konuya değinmem gerek. Sağol.
0
🌸evc
(17.06.16)
Çok yanlış yapmışsınız. Kendinizce neden doğru bu olay? En doğru hareket öğrenciye neden bunu yaptığını sormak olmalıydı. Madem bunlar önemsiz şeyler, neden bütün yıl ders veriyorsunuz? Sonuçta o karne bütün bir yılın yansıması değil mi? Çocuğun içindeki enerjiyi desteklemişsiniz ama belki de onun hayatı boyunca aklının bir köşesinde kalacak olan bunlar önemsiz şeyler düşüncesinin temelini de atmışsınız.
0
dissendium
(18.06.16)
nereden biliyorsunuz çocuğun daha önceden bunu planlamadığını?

baştan sormuşsun niye yaptığını, sonra da aferim demişin; bence iyi yapmışsın hocam. yirmi yıl sonraya da sinema diye bişey kalırsa yatıp kalkıp şükrederim. biz y kuşağıyız eyvallah da, bu çocuklar z kuşağı abilerim, ablalarım. ve en derin kuşak çatışması da ikimizin arasında olacak.
0
feel the blanks
(18.06.16)
cok net yanlis yapmissin. cocuga o karneyi almasinin sebebinin verdigi emek, ogrendigi bilgi oldugunu anlatman lazim. belli ki bu degerler cocukta yok.
0
groove
(18.06.16)
başkası yapsa belki kızardım ama o yapınca bir şey diyemedim gibi birşey yazmışsınız. azıcık öğrenci kayırmak olmuz sizinki. olmasa daha iyi olurmuş.

ayrıca nedenini tam öğrenmeden çak yapmak hiç hoş olmamış. bunları dışında aceminin söylediklerine katılıyorum, ailelerin verdiği gereksiz özgüven ve özgürlük bizlerin özgürlüğünü kısıtlıyor.
0
kuzey li
(18.06.16)
(9)

Omzumda simetri eğriliği var, ne yapmalıyım?

damba
Arkadaşlar başta boyun düzleşmesi zannediyordum fakat omurgamı görüntüleyen bir film çektirdik kemiklerde bir sıkıntı görünmüyor çok şükür. Fakat duruşumda ciddi, gözle görülür biz bozukluk var. Sağ omzum daha aşağıda. Masa bası işçiyim (öğrenciyim :( ), yatakta sağ omzumu kendime çekerk yatıyorum v
Arkadaşlar başta boyun düzleşmesi zannediyordum fakat omurgamı görüntüleyen bir film çektirdik kemiklerde bir sıkıntı görünmüyor çok şükür. Fakat duruşumda ciddi, gözle görülür biz bozukluk var. Sağ omzum daha aşağıda. Masa bası işçiyim (öğrenciyim :( ), yatakta sağ omzumu kendime çekerk yatıyorum vs. Görünümü geçtim son zamanlarda ciddi ağrım var. Doktor pek ilgilenmedi.
Ben Fizyoterapiste mi gitsem? Sizde aynı sorunlar olduğunda neler oldu?

Bilgilerinizden yararlanmak isterim.
Hayırlı günler.
0
damba
(17.06.16)
Kendo ya gidebilirsin. Durusu inanilmaz duzlestirir. Ya da plates yoga benzeri kaslari calistiran guclendiren sporlar yapabilirsin.
0
senialanaglasinalsinsikinicaliyabaglasin_yine
(17.06.16)
o durum pek düzelmiyor, benim de sağ omuz öyle, sanırım yıllarca sırt çantalarını tek omuz takmaktan. sonra 2 ayrı pilates hocasına sormuştumm,onlar da değişmeyecğini söylemişti.
ama ağrı varsa fizyoterapiye gitmek iyi olabilir bence de.

artık elimden geldiğince sola takıyorum bi de ben akjshkas
0
red g
(17.06.16)
Düzelmiyor muymuş?
0
🌸damba
(17.06.16)
Ya sen bi calis. Omuz kaslarini sirt kaslarini guclendir. Bence elbet bi duzelme olur.
0
senialanaglasinalsinsikinicaliyabaglasin_yine
(17.06.16)
diğer tarafı da yamult? (zomum özür dilerim, çoktan okumuşsundur diye silmiyorum)

sırt çantası +1 hatta ayakta zamanla düztaban etkisi de yapabiliyor (içe basma)


üzgünüm, doktor değilim ama bildiğim kadarıyla burada zaten bir ortopedist yok, pratisyen bilgilerinden yararlanmak istiyorsan fayfim, neferkitty, la noix bilgi verebilir.
0
godoşu beklerken
(17.06.16)
fizyoterapistle görüşeceğin seanslar, satın alacağın medikal masajlar vs. hep sorunu ertelemek aslında. işin cerrahi kısmında söz bile etmiyorum. ben de bir masa başı işçisi öğrenciyim. hayatım makale okumak ve yazmakla geçiyor. aynı sorunlardan epey çektim, boyun düzleşmesi. bir sürü doktora gittim, tarif edemem onlarca. bir süre tedavi de oldum (yoğun bir fizyoterapi masajla karışık şekilde). devamında yüzdüm. bir süre pilatese ara verdim çünkü iyi gelmiyordu. yurtdışında yaşadım 6 ay, en güzel tedavim oydu sanırım. en büyük hastalığım stresmiş, şehirmiş onu anladım. döndüğümde yogaya başladım, şehrin beni ele geçirmesine izin veremezdim yeniden. hastalığının düzeyi ne derece bilemiyorum ama en azından biraz fizyoterapi gördükten sonra her şey sende bitiyor. bu tip rahatsızlıklar öldürmeyip süründüren cinsten. rahat kıyafetler ve spor ayakkabılar giyerek tedavine başlayabilirsin. sırtına eşit derecede yükler bindir. esnekliğini artıracak sporlar yap (yogayı kontrollü biçimde yapmak şartıyla şiddetle öneriyorum). birtakım egzersizler var neredeyse bütün fizyoterapistler verir, uygulamaya çalış yavaş yavaş. kesin çözüm için: sürekli kasları çalıştırmak ve esnek olmak şart.
0
mrsmoon
(17.06.16)
Ağır sırt çantasını sola takmayı denedim onu da düşürmek için, ama çok güçsüz sol taraf taşımadı.
Teiekkürlee tavsiye için.
0
🌸damba
(17.06.16)
@damba aman tanrım, sırtına eşit derecede yükler bindir derken, öncelikle bir süre ağır şeyler taşımamaya çalış. eğer taşıyacaksan da bu eşit şekilde olsun. bir omuza bindirme ağırlığı anlamında söylemiştim :D fitness falan şu süreçte yapacaksan da ağırlıksız çalışmalısın, bol kardiyo ve düşük ağırlıkta aletler olabilir güçlenmek için.
0
mrsmoon
(17.06.16)
Corrective excercise diye bir olay var. En amatörcesi yüzme. Kusursuz simetri zaten hayal, ama duruşun mutlaka düzelir.
0
kargn
(17.06.16)
(21)

arkadaşım çok çirkin bir şey yapmamış mı

yuvarlanantencereninkapagi
gecenlerde rezalet bir sey yasadım. tıp fakültesinde okuyorum. pazartesi günü finalim vardı ve tüm yıldan sorumlu tutuluyoruz. insanlar bu dönemde cok geriliyor, psikolojik anlamda insanı cok zorlayan bir dönem. pek kimseyi seven ve arkadas olabilen biri değilim. sevdiğim bir arkadasım var ve onu li
gecenlerde rezalet bir sey yasadım. tıp fakültesinde okuyorum. pazartesi günü finalim vardı ve tüm yıldan sorumlu tutuluyoruz. insanlar bu dönemde cok geriliyor, psikolojik anlamda insanı cok zorlayan bir dönem. pek kimseyi seven ve arkadas olabilen biri değilim. sevdiğim bir arkadasım var ve onu lise döneminden tanıyorum, baya yakın oldugumuzu söyleyebilirim. egleniyoruz birlikte. ya da ben onunlayken egleniyorum diyeyim. her neyse finalden cıktık, sınıftan kalıp kalmama durumları konusuluyor. bu arkadasıma e diyelim, erkek arkadasına v. ve bir arkadasımız daha m., bana da b. diyelim. m. ile ben konusuyorduk sınav hakkında, ben ' kalırsam sınırdan kalırım, ama nolursa olsun bitti mutluyum' falan diyordum. o sırada e. ' biz bunları cok duyduk, geciceksin sen' falan gibi bir çıkıs yaptı. sonra kusmaya basladı. ben hep az calısıyorum diyip onlardan sakliyormusum. kendini gerizekalı gibi hissediyormuş. bir sürü sey. ve bunları o gün tanıstıgım erkek arkadası ve pek de yakın olmadıgımız m.nin yanında söyledi. ve evet kusarcasına adeta. dondum kaldım bir sey diyemedim kalktım gittim. saatlerce agladım cünkü yıllardır bunları düşünüyormus üç yıl öncesinden falan ' işte sen söyle yapmıstın, surda da söyle yapmıstın' gibi seyler söylüyor. üstelik bu final dönemi boyunca m. ye bunları anlatmıs sürekli. ve kendisi küçük bir şeytan, bunu yüzüne de söylüyordum, zaten kendisi de söylüyor. herkesi buna inandırmış.

böyle bir sey yok. öğrencilik hayatım boyunca başarılı ortamların başarısız kişisi oldum hep. son dk calısıp kıyıdan köşeden bir şeyler yapan. fen lisesinden neredeyse sonuncu olarak mezun oldum. hep yurtta kaldım, su an da kalıyorum ve insanlar sürekli ' neden calısmıyorsun, calıs hadi, bak sınavın var' bu tarz seyler söylüyorlar. birlikte yasadıgım insanlar sürekli beni calıstırmaya calısıyor, yani ben böyle bir şey yapıyor olsam neden böyle seyler söylesinler. ki ben böyle bir şey yapıyor olsam bile yapması gereken bu muydu? yılarca içinde bunu biriktirmek ve bana değil de baskalarına mı anlatması gerekirdi? madem buna bu bakar inandırmıssın kendini, ' kanıtların' da var, bana bu konuda bir şey sorma, beni bu konuda ciddiye alma. ne duymak istiyor anlamadım. zaten sürekli bana, sınav dönemlerinde özellikle final döneminde ' ne calıstın, nasıl bu kadar mutlusun, nasıl bu kadar takmıyorsun, napmayı düşnüüyorsun' sürekli bu tarz seyler söylüyor. kendisi sınav dönemlerinde her anlamda ' çöken' biri. bedensel ve psikolojik. bana da pek bir şey olmuyor, cünkü olmuyor, bilmiyorum. bana sürekli bunu soruyor, nasıl böyle iyi olsugumu, ben de yapısal oldugunu söylüyorum, cünkü öyle. ailem tarafından bu anlamda her zaman rahat ve mutlu olmam yönünde yetiştirildim bunun da katkısı oldugunu düşünüyorum.
kendisiyle o ' konusamamadan' sonra konusmadım. ordan kalkıp gitme sebebim de cok sasırmam ve adeta bir ' suçlu' konumunda yargılanıyor olmamdı. resmen ortamı bunun için hazırlamış, m. ve v. yi hazırlamış, cümlelerini kurmuştu. tıp fakülesinde hep böyle gerizekalı durumların yaşandığını söylerlerdi inanmazdım. her seyi geçtim insan arkadasını böyle bir durumda bırakır mı. bilemiyorum. kimseyi sevmeye gelmiyor, iğrendim artık bu tarz seylerden.
biraz uzun anlattım ama şimdiden teşekkürler.

edit: sonuç olarak kendisi geçti, ben büte kaldım.
0
yuvarlanantencereninkapagi
(16.06.16)
Yaşlar ergen
0
Frederick Co
(16.06.16)
arkadasın seni kıskanıyor, bu illa basarı anlamında degil. ya ondan daha guzelsin, ya da bu pskolojik stabiliten ona batıyor vs. cok takmaya deger gorunmedi bana. yalnız hikayede anlamadıgım m ve v'yi hazırladıgını ne bildin? belki orası spontane gelişmiştir?
0
galandar kostumu
(16.06.16)
@frederick yaşlar değil ruhlar ergen. tıp fakültesi böyle bir yer
0
🌸yuvarlanantencereninkapagi
(16.06.16)
@galandar erkek arkadaşıyla ilişkisini zaten biliyorum, ona anlattıgına eminim. ve konusmaya basladıgında m. ile iğrenc bir bakışma, gülüşme falan yaşadılar. zaten daha sonra m. konustum, kendisi erkek ve tabi ki e. için kandırması cok kolay biri.
0
🌸yuvarlanantencereninkapagi
(16.06.16)
tıp fakültesi 1. sınıf detected.

içimi döküyorum: OHOO BUNLAR NE Kİ SEN Bİ DE KLİNİKLERE GEL BİRBİRİNİZİN ÜSTÜNE BASARAK HOCALARIN GÖZÜNE GİRMEYE ÇALIŞICAKSINIZ. BURASI TIBBİYE OLM BURDA ALLAH YOK ;_;
0
shotgunwoman
(16.06.16)
... ve kusmaya başladı" gerçekten kustu sandım amk. kahkaha attım.

ergenlik ikinizde de devam ediyor. birbirinize karşı kıskançlık, nefret, çekememezlik ve daha bir sürü güzel duygu besliyorsunuz. birçok üniversiteli kızda olduğu gibi... küçük şeytan ne amk hahdsha küçük sırlar dizisi gibi hayatlarınız var sanırım. tıp okuyorsunuz ulan, az adam olun.
0
mahone
(16.06.16)
@shotgun keşke bir olsaydık :(
0
🌸yuvarlanantencereninkapagi
(16.06.16)
@mahone ' ergenliğimin devam ettiğini' ve onu ' çekemediğimi' nasıl düşündün merak ediyorum.
0
🌸yuvarlanantencereninkapagi
(16.06.16)
Çok pis bir durumdur yakın arkadaşın sandığın kişinin sana dolup milleti de doldurması.

Ben de yaşadım aynısını. Boşver.
Bu zihniyet değişmeyecek. Bak ben mezun oluyorum geçen gün pek tanımadığım birkac kisinin muhabbetine denk geldim. Öğrencilerden olusan mezuniyet komitesi mezuniyet günü kongre salonunda en önde oturur bu hersene böyledir. Adam gelmiş diyorki; abi ya okula 390. girmis adam mezuniyet komitesinde diye en önde oturdu.

Böyle zihniyetlere sahip insanlar bunlar. Öss de bir soru fark ya var ya yok. Ulan 6 sene geçmiş o adam 390. Okula girmiş de ne olmuş 6 sene önceydi lan o. adamın dediği şeye bak. Çocuk cocuk şeyler.

Demem o ki takma. Boşver:)

Bütüne çalış geç. O sinsiyi de sktr et.

Ha bir de burda böyle duyurular açınca ergen denir genelde. Ben de çevremde kimseye anlatamıyorum tıp fakultesindeki insan zihniyetini, boşver. Anlamamalarını siktr et.
0
mobydick
(16.06.16)
şu yaşadığının benzerini daha küçücük halimle ilkokulda yaşadım.
aramızın gayet iyi olduğu yakın arkadaşımdı. bir sabah okuka gittim, kimse benimle konuşmuyor. akıllara zarar hikayeler uydurup anlatmış millete. 30 yaşıma geldim, hala unutmadım.
daha 10 yaşındayız, bu kadar sinsi planlar yaptıracak ne yapmış olabilirim. ki ezik olabilecek derecede iyi niyetliydim. ıçim rahat.

bazı insanlar kötüdür, huzursuzdur. o kötülük sürekli olarak da ortaya çıkabilir, çaktırmadan çok nadiren de çıkabilir. naçizane fikrim.
0
la lykia
(16.06.16)
max 2

ya zaten klinik görmüş bir kardeşimiz olsan şu duruma şaşırıp duyuru açmazsın.
0
shotgunwoman
(16.06.16)
Evet çekememiş bir şeyleri, sana bilenmiş. Ucuz hareketler bunlar. Arkadaşlarını uyutup ders çalışıyormuş dedikoduları ortaokulda bitti sanıyordum. Bizde öyle şeyler yok. Herkes birbirinin eline bakıyor çünkü; hocanın önünde küçük düşürürsün, sözlüye birlikte girersin diye yemiyor birbiriyle tersleşmek.

Arkadaşının seviyesinde cevap veriyorum.
lh6.googleusercontent.com
0
Lim5
(16.06.16)
@Lim5 çekemeyen anten taksın Xd

media.giphy.com
0
shotgunwoman
(16.06.16)
Ha buarada 6 yıl okuyup da ögrendigim bir bk varsa diğer yazarların dediği gibi spontan fln gelişmis olamaz. E bariz sinsi kimbilir nezmndr dolduruyor insanları.
0
mobydick
(16.06.16)
aslında arkadaşın dürüstçe sana aklından geçenleri söylemiş. can yaksalar bile sana ilk defa iki yüzlülük yapmamış.

söyledikleriyse doğru değil, o yüzden üzülme. doğru olsa bile üzülme zaten, söyledikleri onun kendi içinde yaşadığı problemlerle ilgili, senin bunun farkına varıp kişisel almaman, kendini üzmemen lazım.

belli ki aşağılık kompleksi var. boşver gitsin.
0
whimsical
(16.06.16)
arkadaşın ksndisi rahat bir psikoloji içerisinde olmadığı için olan herkese imreniyor. "yapısal" demişsin ya, o da bir sebepten "çökmeyi" yapısallaştırmış durumda, çünkü o da böyle "yetiştirilmiş".

yaptığı elbette yanlış, ona rahat yaşamın anahtarını sen verebilicekmişsin de vermiyormuşsun gibi seni böyle suçlayamaz.


ancak şunu söyleyeyim, yalan söyleyen çok var. yani arkadaşının söylediği model çok. bu tür de başkalarının psikolojisini bozmak isteyen tür. hiç özel ders verdin mi bilmiyorum, ders aldığını saklayan çok mesela. "derse çalıştım" da demiyor. bana çocuklar soruyor, hocam bu mümkün mü, biz aptal mıyız vs. ben de yaaa, olur mu, bakın şimdi, diye başlıyorum anlatmaya. anlayacağınız bu yöntemler işe yarıyor. o nedenle de kullanılıyor. üniversitede yapanı da var. arkadaşının genel bir önyargısı olabilir belki 3 sene seni böyle düşünmedi de "arkadaşım ne kadar zeki, keşke ben de öyle yapabilsem, ben de az çalıştığımda iyi not alsam" dedi ve senin çalıştığını düşündüğü anda "boşuna kompleks yaptım" diye kustu. savunmuyorum, hakkında sandığın kadar berbat düşünmemiş olabilir, diyorum. bir konuş, net anla istersen.

arkadaşın kendisine olan kızgınlığını sana yöneltiyor ama şunu demeye çalışıyorum; sistem insanlara hep "kusurlu olan sensin" diyor. lisede mattan hep top çekenlerden biriydim, üniversitede çoğu mat dersinde de bu devam etti top yüzde notu almadım da transkript iyiydi diyeyim. arkadaşlar bana hep sordular ve ben bir kere bile "yea hiç çalışmadım" demedim. verilen ödevleri yapmak bile kimine göre çalışmak. ödevi yap, suggested problemları çöz, vs dedim bunun yerine. fransızcayı öğrenmesi kolay olsun diyelim. sen yine de çalışmadan öğrenebilir misin? hayır.

çocuklar birbirinin kendine güvenini parçalıyor. suçladığı için ayıp etmiş arkadaşın, evet. ama bir konuş bakalım. unutma, kıskanması seni sevmediği anlamına gelmiyor. ve en önemlisi whimsical+1. dürüst olmuş. çok değerli. ben bunun adını koyamadıydım ama sanırım beni cevap vermeye iten şeylerden biri bu. ikiniz yalnızken kendini ifade etmediği için ayıpladım ne var ki.
0
godoşu beklerken
(16.06.16)
@whimsical malesef bu dürüstçe aklından geçenleri söylemek değil. dürüst olmayarak aklından geçenleri söylemek.
0
🌸yuvarlanantencereninkapagi
(16.06.16)
Bana da böyle dertler verir misiniz?

cevap: ayrıl
0
i ve been mistreated
(16.06.16)
tam tersi, şimdiye kadar dürüst değilmiş, aldatmış belli ki. ilk kez dürüst davranmış. kötülüğünü dışarı vurarak (olumlu anlamda dürüstlük demiyorum tabi ki!).
0
whimsical
(16.06.16)
kime güveneceğini iyi seçmen lazım. ayrıca herkese de güvenmemek lazım. beklentileri düşürürsen hayatta her şeye hazırlıklı olursun.
soruyu okumadım.
0
bigbadabum
(16.06.16)
bu gibi son derece tırt bi konu için ağlamışsan, arkadaşına çok değer vermişsin demektir.yoksa s.klemezdin bile doktor hanım/bey.
0
mungojerry
(17.06.16)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.