Giriş
(4)

En uygun Swift ücreti

vasatov
Yurtdışından hesabıma euro gönderilecek. Swift istendi. Ancak swift ücretlerini araştırdığımda çok net cevaplar alamadım. asgari şu kadar gibi bir takım rakamlar söyleniyor bir de bsmv denilen ilave yüzde 5 civarı kesintiden bahsediliyor. ki bu çok yüksek bence. En uygun swift ücreti hangi bankadadı
Yurtdışından hesabıma euro gönderilecek. Swift istendi. Ancak swift ücretlerini araştırdığımda çok net cevaplar alamadım. asgari şu kadar gibi bir takım rakamlar söyleniyor bir de bsmv denilen ilave yüzde 5 civarı kesintiden bahsediliyor. ki bu çok yüksek bence. En uygun swift ücreti hangi bankadadır. Ayrıca swift ücretini minimuma indirmenin bir yolu var mıdır?
0
vasatov
(05.05.22)
Wise kullanın, hesabınıza gelecek para orda ne yazıyorsa o, swift biraz macera gibi maalesef, ancak enparada uygun olduğunu duymuştum ama wise'den ucuz olduğunu hiç sanmıyorum.
0
valkin rockefeller
(05.05.22)
CEPTETEB’de gelen swift işleminde kesinti olmuyordu bir araştırın isterseniz
0
elvan abeyiylegezse
(05.05.22)
bankadan bankaya swift'de tahminim 20-40 euro gider. kesintiler bankadan bankaya degisir o yuzden oyle bir aralik verdim. ama 100-150 gitmez mesela..

%5 asiri ucuk bir rakam, kimse 100k yollamak icin 5000 euro komisyon vermez. zaten yolladigin miktara gore bir degisiklik olmaz, 10bin euro da yollasan 100bin euro da yollasan ayni kesinti olmasi lazim.
0
cooperr
(05.05.22)
karşı taraf gönderirken masrafların kime ait olacağını da işaretler. o da önemli bir faktör. merkandi.com.tr
0
lazpalle
(05.05.22)
(2)

ultrasonik haşere kovucular hakkında

Barki
fişe takıp dasinyallerle fare, haşere vb. kovan cihazlardan kullanan var mıdır acaba? şöyle birkaç farklı çeşidini buldum;https://www.n11.com/urun/dualpest-an-b119-ultrasonik-fare-hasere-sinek-bocek-kovucu-1536209?magaza=teifhttps://www.hepsiburada.com/ayt-powermaster-pm-7591-hasere-kovucu-pm-HBC000
fişe takıp dasinyallerle fare, haşere vb. kovan cihazlardan kullanan var mıdır acaba? şöyle birkaç farklı çeşidini buldum;

www.n11.com

www.hepsiburada.com

fareden ziyade hamamböceği, bok böceği, çekirge gibi canlılarda işe yarar mı acaba? kullanan varsa yorumlarını duymak çok isterim. teşekkürler.
0
Barki
(04.05.22)
Youtube'da çok fazla video var, bir işe yaramıyorlar. Hatta böyle ufak olanları doğru dürüst çıkış gücüne bile sahip değiller.
0
kimlanbu
(05.05.22)
alayi palavra.
0
cooperr
(05.05.22)
(2)

Cipralex + Cialis

Blitzkrieg
Saygıdeğer hocalarım selamlar, hali hazırda uzun bi kaç haftadır psikyatrımın yönlendirmesi sonucu 10mg lık cipralex kullanıyorum. Meşhur yan etkilerinden cinsel isteksizliği bayağı bayağı yaşıyorum. Cinsel ilişki esnasında gerçekten ama gerçekten yoruluyorum.Daha önce sırf namından dolayı cialis i
Saygıdeğer hocalarım selamlar, hali hazırda uzun bi kaç haftadır psikyatrımın yönlendirmesi sonucu 10mg lık cipralex kullanıyorum.
Meşhur yan etkilerinden cinsel isteksizliği bayağı bayağı yaşıyorum. Cinsel ilişki esnasında gerçekten ama gerçekten yoruluyorum.
Daha önce sırf namından dolayı cialis i durduk yere deneyip gayet mutlu olmuştum :)
Fakat tadalafil in damarları genişletmesinden dolayı bazı ilaçlarla kullanılmaması gerektiğini biliyorum. (Nitrat grubu ilaçlar)
Şimdi ben cipralex kullanırken cialis alabilir miyim ?

Danışmak istedim. Yardımlarınız için teşekkürler.
0
Blitzkrieg
(01.05.22)
*Cipralex 10mg
Cialis 20mg
0
🌸Blitzkrieg
(01.05.22)
hocam cipralex adami 5 yasina geri donduren bir meret ve benim deneyimim biraktiktan sonra toparlanmasi uzun suruyor, ates edemedikten sonra yaninda bazuka da tasisan bir ise yaramiyor.

o yuzden ben olsam bir an once cipralex'i degistiririm, cialis'e falan bulasmam.
0
cooperr
(03.05.22)
(17)

Arabanızda bulundurduğunuz şeyler

condom kurşunu
temizlik için olur, yeme içme olur, başka şeyler için olur ben de sizden feyz alıp arabamda bulundurayım bişeyler. İlk aklıma gelen açılır sandalyeler, sahile yakınız yukardan indirmeye gerk kalmadan ayak üstünde bagajdan alıp gideriz diyerek attım 2 tane. Sizde neler var?
temizlik için olur, yeme içme olur, başka şeyler için olur ben de sizden feyz alıp arabamda bulundurayım bişeyler. İlk aklıma gelen açılır sandalyeler, sahile yakınız yukardan indirmeye gerk kalmadan ayak üstünde bagajdan alıp gideriz diyerek attım 2 tane. Sizde neler var?
0
condom kurşunu
(30.04.22)
Güvenlikle ilgili şeyleri geçiyorum.

Kolonya, maske, portatif masa, top, güneş gözlüğü, parfüm.
0
baldan kaymak
(30.04.22)
Katlanır kamp sandalyesi, içme suyu, kullanma suyu, çöp poşeti.
0
kaptankedi
(30.04.22)
Çok fonksiyonlu çakı, çakmak, açılmamış tütün, alevsavar sprey vb...

Eski aracımda konserve, yulaf gibi dayanıklı gıdalar da vardı zorda kalma ihtimaline karşı. O tarz bi pack düşünebilirim yine. Torpido gözünde protein bar da bulundururum trafikte proteinsiz kalıp sinir yapmayım diye :)
0
msb
(30.04.22)
Kedi/Köpek Maması
Su
Antifiriz
0
2027
(30.04.22)
araba varken, şemsiye (yagmur icin olan), buz çözücü (mevsiminde) ve cam silme suyu (depoya sıgmayan kısmı) vardı.
0
helenart
(30.04.22)
Bıçak (çakı gibi)
El feneri
Yedek kıyafet ve ayakkabı
0
etna
(30.04.22)
araba çok geniş, bagajına çok fazla eşya sığıyor. spor kıyafetleri, bir kaç ayakkabı (koşu, spor, düz) havlu, çanta, maske, katlanır 2 sandalye, katlanır masa, 2-3 mont, yağmurluk, tenis topları, tenis raketi, su, çöp poşeti, şemsiye, l carnitine, tişörtler, kazaklar, şortlar, sweatshirtler, vs.
0
gabe h coud
(30.04.22)
Katlanır kamp sandalyeleri, masa, plaj şemsiyesi, mangal ve ekipmanları.
0
Arthur Dayne
(30.04.22)
ceket
ayakkabı
tişört
parfüm- deodorant
0
benibulmanlazim
(30.04.22)
Benzer sorulara zombi istilasina hazirlik gibi liste atiyordum.

Artik bi halt tasimiyorum stepne bile yok.
Islak mendil,bez,tamir cantasi,gazoz acacagi var.

Gazoz acacagi asiri lazim.

Ha biraz da ip var 55 ekran tv tasirken lazim olmustu.
0
divit
(30.04.22)
kilifli cam sise icinde muhafaza ettigim icme suyu elimin altinda bulunur. Dezenfektan covidden önce de vardi, disardan gelince direksiyona dokunmadan ellerimi dezenfekte ederim. Bir kutu maske; şemsiye; yazın güneşlik, kışın buzlanmaya karşı ön cama serilen termo örtü; sakız veya şeker; el kremi; dudak parlatıcı; bagajda temizlik için kullanabileceğim fısfıs ve bezler; buz çözücü sprey, yine bagajda şal var.
0
maq
(30.04.22)
Güneş gözlüğü, şişe su, kutu süt, çubuk kraker, kağıt havlu, ıslak mendil, şalq
0
cilekli pasta
(30.04.22)
220V inverter de ekleyelim o listeye, arada çok makbule geçiyor kendinden inverteri bulunmayan arabalarda.
0
gkhncnzdgn
(01.05.22)
yangin sondurucu
ilk yardim cantasi
sise su
atistirmalik yiyecekler (yemis, biskuvi, cips)
duct tape
battaniye
muşamba
ön cam güneşlik
semsiye
el feneri
caki
pecete
gunes gozlugu
acil kacis zamazingosu (cam kiran, emniyet kemeri kesen)
0
ermanen
(01.05.22)
katlanır sandalye, piknik kilimi, ayakkabılarım, ıslak mendil, peçete, içme suyu, kullanmak için su, sakız, poşet.
0
kestane gürgen palamut
(01.05.22)
makas, ip ve giyilen cinsten plastik yağmurluk.
0
ayseee
(01.05.22)
parfum, dis temizleme ipi, kartvizit stogu, su, battaniye, cakmak, metre.
0
cooperr
(01.05.22)
(6)

ekşide ikinci hesabı açmak sorun olur mu

benibulmanlazim
bu konudaki son gelişme nedir. malum bazı siteler ikinci hesabı tespit edip üyelikleri siliyorlar. ip ban atabiliyorlar.
bu konudaki son gelişme nedir. malum bazı siteler ikinci hesabı tespit edip üyelikleri siliyorlar. ip ban atabiliyorlar.
0
benibulmanlazim
(28.04.22)
2. hesap artık yasak değil.
0
false pretension
(28.04.22)
diğer hesaptan kendinizi oylamayın yeter.
0
dodonene
(28.04.22)
Adamlar 100'er 100'er hesap açıp satıyorlar hocam oradan hesap et.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(28.04.22)
asıl sorum bu olayın sözlük yönetimince ne karara bağlandığı.
0
🌸benibulmanlazim
(29.04.22)
Çoklu hesap yasağı sanırım 10 yıl önce falan kalktı, "olay" sekmesini araştırırsan orada bununla ilgili madde bulunuyor.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(29.04.22)
kanzuk cift hesap takildigini kabul edeli baya oldu yani sorun yok.
cooookk eskiden ucurulma sebebiydi.
0
cooperr
(29.04.22)
(16)

İş değiştirmekten korkmak

mg3929
Şu an tr'nin gerçekten kurumsal diyebileceğimiz 3-5 şirketinden birinde çalışıyorum. Ortamım rahat, iş arkadaşlarımla aram iyi. Üstlerimden falan baskı hissetmiyorum, iş yüküm de çılgın değil maaş brüt 18.750tl. Ama işim çok stabil ve beni körelten bir iş. Buradan istersem bu şekilde emekli olabilir
Şu an tr'nin gerçekten kurumsal diyebileceğimiz 3-5 şirketinden birinde çalışıyorum. Ortamım rahat, iş arkadaşlarımla aram iyi. Üstlerimden falan baskı hissetmiyorum, iş yüküm de çılgın değil maaş brüt 18.750tl. Ama işim çok stabil ve beni körelten bir iş. Buradan istersem bu şekilde emekli olabilirim, yüz kızartıcı suç işlemedikçe işten atılacağın bi yer değil. İngilizce vs kullanmıyorum. Ayda 1-2 hafta ofise gidiyorum.

Büyük bir holdingin bankasında sevdiğim bir bölümle görüşüyorum. Ekibe baktım biraz millet hep robert kolej falan mezunu. Ekibin geneli eğitim anlamında iyi türkiye şartlarında. Burada ben biraz beyaz yaka savaşları olur mu diye çekiniyorum. Gidersem ekipteki en tecrübesiz ben olacağım. Bi de mesela banka pandemide yemek kartlarını iptal etmiş falan böyle şeyler beni çok çıldırtıyor.

Yani özetle şimdiye kadar iş değiştirmediğim için işler ciddiye bindikçe tırsıyorum biraz. Mesela işe başladım 3 ay sonra sevmeyip çıkardılar ne yapıcam vs konularını da düşünüyorum. Maaşım daha yüksek olacak ama ne kadar yüksek olacak bilmiyorum henüz belli değil. 4 yıldan fazladır iş hayatındayım yaş 28.
0
mg3929
(27.04.22)
Konfor alanınızdan çıkmazsanız bir süre sonra körelirsiniz. Memur zihniyetiyle hayat geçmez bence
0
regina phalange
(27.04.22)
ben geçenlerde ilk uzun süreli çalıştığım yerden cıktım. müthiş bir his. mutlaka çıkmalısın.
0
floydian
(27.04.22)
ayda 1-2 defa ofis ve 18750.
emekli olana kadar çalışın.
35yaşında da monoton hayat isteyeceksiniz.
0
gatherer
(27.04.22)
35 yaşındayım, monoton hayat istemiyorum. kendimizi zorlamıyorsak nasıl gerçekleştireceğiz yapmak istediklerimizi? mevcut şirketinizde yükselme imkanları var mı, belki de aradığınız zorluğu orada bulursunuz.
0
montreal
(27.04.22)
Ben de konfor alanımdan zor çıkıp iş değiştirmiştim fakat sizin durumunuzda ben olsam mevcut işimde devam eder ve kendimi geliştirebileceğim konularda bireysel ilerlerdim.

Şu an bahsettiğiniz şekilde bir iş bulmak çok zor çünkü.
0
alaimisema
(27.04.22)
Ben sizin yerinizde olsam değiştiririm. Memur gibi olmuşsunuz orada. Yeni şirketteki alana geçmek istediğinizi söylemişsiniz zaten. Bu başlı başına iş değiştirmek için yeterli.

Ayrıca rutindeyseniz şuan daha fazla orada kalırsanız o şirkete bağımlı hissetmeye başlayacaksınız. Daha çaresiz hissedeceksiniz olduğunuz noktada.

Bende kurumsal bi bankada çalıştım 4 sene, daha işten çıkartılan 1 kişi bile duymadım, kulağıma gelmedi. Yüz kızartıcı bir şey yapmadıktan sonra işten çıkartılmazsınız köklü şirketlerde.

Ben bir de kişisel deneyimimden bahsedeyim, bir şirket ne kadar iyi ürünler çıkartıyorsa ve çalışanları ne kadar kendi işleri ile meşgulse ekip içindeki dedikodu miktarı, beyaz yaka savaşları vs o kadar azalıyor. Bu konuda endişe etmeyin.
0
zimbirik
(27.04.22)
Türkiye'de şu koşullarda mevcuttaki harika işini sakın değiştirme. Heyecan ve gelişim istiyorsan yurtdışını düşün. Çalıştığın yerden daha iyi bir yer bulman imkansız ülkemizde.
0
adventchant
(27.04.22)
Is bankasindaydim ben, muhtemelen sen de benzer bir yerdesin, sartlar dedigin seylere benzerdi, gidip cok uber bir sey yapmadigim surece emekli olurdum :) sonra akbank'a gectim, muhtemelen sen de ya akbank ya ykb, insan profili benzerdi ama dedigin gibi is guvencesi vs yoktu. (Yeni kurulan bir ekibe kidemli olarak gecmistim, yoneticim de eskiden isbankta benimle ayni ekipte olan biriydi o yuzden cok sikinti cekmeyecegimi biliyodum). Is degistirdigimde ben 26 yasindaydim, oncesinde 3 yil ilk bankada calismistim.

Eger rolantide yasayip emeklilige gin saymak istiyosan simdiki yerinde kal. Kisayip uzalmazsin. Maasin cevrendekilere gore biraz daha az olur ama work life balance filan derken onun etkisi de azaliyor biraz.

3 ay sonra "sevmeyip" cikartmazlar eger performansin cok cok kotu degilse. 2015 temmuzundan beri calisiyorum 5. Is yerimdeyim su anda , 6 ay - 3 yil - 1.5 yil - 1.5 yil seklinde gecti hayatim, simdiki yerde de 3 aydir calisiyorum.
0
fakyoras
(27.04.22)
Ben işin illa ufuk açıcı ve insanı yüceltici bir şey olması gerektiğine katılmıyorum. Herkes işini sevmek zorunda da değil.

Bana kalırsa yapılan iş, senin hayattan almak istediklerin ve aldıkların karşılığında, o hayata olan borcunu ödemektir.

Ailenle takıl, sevgilinle takıl, hobilerinle uğraş, yeni yerler gör, değişik etkinlik ve kulüplere katıl. Dil öğren. Müzik aleti öğren. Hayat geçip gidiyor. İşim sürekli çok iyi olsun, sürekli yükseleyim diyen insanlar bu şeyleri yapmaya vakit bulamıyorlar. Tamam ileride iyi paralar kazanıyorlar ama 40ımdan 50limden sonra çok rahat olmaktansa 20'imden beri normal rahatlıkta yaşamayı tercih ederim.

O yüzden deli mi kovalıyor derler bizim oralarda, boşuna rahatını bozma derim.

Ama hayattan farklı anlamlar, heyecanlar çıkaramıyorsan, iş üstünde ürettiklerin seni tatmin ediyorsa sadece.. o zaman heyecan ara değiştir derim. Değiştirmek iş kalitesi ve maddiyat için iyidir. Bankada belki net olarak 5k daha fazla alırsın ama iş yükü bankaların çok fazla. Her an bir geliştirme gelebilir. Esnek çalışma saatleri olabilir.

Ben sektörde yeniyim. Daha yeni 27 oldum. Tatil beldesine yerleştim. Evden çalışıyorum. Dediğiniz tarzda kurumsal bir şirkette yazılımcıyım. Ama benim baktığım birim çok monoton. Öyle son teknolojileri falan takip etmiyorlar. Yaptığım işler aşağı yukarı aynı. Sırf iş olsun para gelsin diye çalışıyorum. Kalan zamanda köpeğim, kız arkadaşım ve hobilerimle ilgileniyorum. Yarın öbür gün çoluk çocuğa karışacağım onlarla ilgileneceğim. Gezeceğim. Hiç öyle şu an kazandığımın 5 katını kazanayım demiyorum. Bu iyi bir şey değil aslında konfor alanından çıkmak gerekebilir.. hatta belki kafamdaki girişimleri başlatsam milyoner olacağım (1000de 1 ihtimal) ama şuan için yetiyor, bu şekilde de mutlu olabiliyorum.
0
ananiyimioguz
(27.04.22)
Keyif insanıyım diyorsan mevcut yerinde kal. Macerayı seviyorsan ve olası kötü sonuçlara katlanacaksan yeni iş yeri ile anlaş.
0
kanlakarisikyagmur
(27.04.22)
En fazla 2 yılda bir istifa eden ve rahat, kolay iş yapılan yerde çalışamayan biri olarak iş değiştirmenin artılarına dair şeyler yazabilirim ama zaten yazmışlar. Ben de tersini söyleyeyim: türkiye'de kurumsal görünen çoğu yer huzurlu değil. O açıdan şanslısınız. Gittiğiniz yer huzurlu çıkmayabilir, bunu baştan kabul edin gidecekseniz. Mevzut durduğunuz yerde orta vadede terfi imkanı varsa terfi almayı düşünün bence. Yönetici olarak transfer olmak daha iyi olur sonradan.

Benim müşterilerimde uzun yıllar çalışmış insanlar oluyor. Onların sonraki terfileri de daha kolay oluyor. Ben hiç öyle bir kariyer yaşamadım. hiç yönetici vs olmadım. Birkaç kere şirket değiştirdim. Kurumsal tarafta pek çalışmadım, kurumsal şirketlere danışmanlık verdim. Şimdi kendim freelance olarak çalışıyorum. Belki de bu yüzden stabil, aynı şirkette yıllarca kolay bir işi yapmalı kariyerlere özeniyorum biraz.
0
perferil
(27.04.22)
bence önemli olan yeni gireceğin adamlarla karşılıklı beğenişmen. anlık bir sinerjinin tutturulması. bu olmuyorsa gittiğin yer eziyet olacaktır.

2 sene türkiye'den sonra aynı işi 2 seneyi aşkın bir süredir yurt dışında yapıyorum. aynı iş, aynı büyük operasyon...

bu işte, bu grupta, en iyilerden biri olduğumu düşünüyorum. fakat ara sıra daral geliyor.

sevişeceğim, sinerji oluşturacağım bir teklif gelirse istifa eder giderim.

fakat öte yandan burada istediğim kişiye, istediğim şekilde atar gider yapabiliyorum, işi kendime göre organize ediyorum, bağımsız çalışıyor gibiyim, altım yok, üstüm yok gibi, komple operasyona son vermezlerse ölene kadar çalışırım. bu konfor da rahat işin ilginci.

yaş 30.
0
rain when i die
(27.04.22)
4 yil ziplamak icin guzel sure. konfor balonunun patlatip risk almazsan oldugun yerde sayarsin +1

kapitalizm boyle birsey iste, sen bir sirkette burda rahatim, buradan emekli olurum diye 20 seneni verirsin, 20 sene sonra biri gelip seni kovarsa bir daha kolay kolay is bulamazsin, bu birkac tanidigimin basina geldi ve bir beyaz yakanin yasayabilecegi en boktan seylerden biri.

kendinizi koseye sikistirmayin.."boyle iyi ya" dedigin anda bitersin..
0
cooperr
(27.04.22)
eğer 35 ini geçmişsen son 7 8 senedir aynı şirketteysen, yönetici olmadıysan ve olma ihtimali de görmüyorsan o zaman çalıştığın şirkete bağımlı oluyorsun. Maaşını az veriyorlar, kıdemini engelliyorlar. Önüne taş koyuyorlar yani. Senin yerine genç birini almayı tercih ediyorlar. o anda iş değiştirmek istesen seni alacak şirket bulamıyorsun çünkü konfor balonunun içinde yaşamışsın uzun süredir.

Bu nedenle ben iş değiştirmenizi öneririm. bu konfor balonu atlayınca sonuçları pek hoş olmaz. kendinizi her yönden geliştirmeniz lazım. Eğer aynı işte kalacağım diyorsanız da bi yüksek lisans falan yapın yönetim kadrosuna kendinizi yaklaştırın.
0
zimbirik
(27.04.22)
eğer arada 10 bin net maaş farkı yoksa, kalın olduğunuz yerde.

bu devirde Mobbing olmayan bir işyeri bulmak o kadar zor ki. normalde iş değiştirmeler süper bir şeydir ama sorunsuz bir işyerinin kıymetini bilmeli. ek gelir yollarını arayarak kendinizi motive edebilirsiniz, ya da haftada iki defa tiyatroya, operaya gidin, ne bileyim. Robert kolejlilerle dolu ortam bana biraz korkunç geldi açıkçası..
0
lovemyself
(27.04.22)
Sen macera arıyorsun dostum. İşine devam et. Kendine yeni hobiler edin. Saygılar.
0
hepbiarayisicinde
(28.04.22)
(7)

ABD'den gelecek para masraf ve masak sorusu

skzr
Kuzenim (soyismimiz aynı) bir miktar dolar yollayacak. Bu para kuzenden bana hibe olacağı için olası tüm masrafları gelen paradan kesilsin istiyorum. En az masrafla bu transferi nasıl halledebiliriz? Kripto olayına kuzen uzak olduğu için o seçeneği baştan eleyelim lütfen. Bir diğer mesele ise masak
Kuzenim (soyismimiz aynı) bir miktar dolar yollayacak. Bu para kuzenden bana hibe olacağı için olası tüm masrafları gelen paradan kesilsin istiyorum. En az masrafla bu transferi nasıl halledebiliriz? Kripto olayına kuzen uzak olduğu için o seçeneği baştan eleyelim lütfen. Bir diğer mesele ise masak ve vergi dairesi hayrola hemşerim diye hesap sorar mı? Tek seferlik transfer olacak yani süreklilik arz etmeyecek. Şimdiden teşekkürler.
0
skzr
(27.04.22)
masak tek sefer olduğu için bir şey sormaz. sorarsa da söylersiniz böyle böyle diye açıklanamayacak bir şey değil. etrafımdakiler western union kullanıyor bu tip işler için ama detaylı hakim değilim.
0
syozkn
(27.04.22)
@syozkn peki Western kanalından gerçekleşirse ödemeyi burada direkt dolar olarak alabiliyor muyum, yoksa buradaki Western acenteleri kendi kuruna göre tl'ye çevirip öyle mi ödeme yapıyor? Çünkü dolar>tl>dolar yapmak kur marjlarından dolayı beni zarara sokacaktır.
0
🌸skzr
(27.04.22)
gecen sene bir arkadasa yurtdisindan parca parca toplam $15000 civari para yolladim, kimse elemani arayip sormadi.

mebla onemli, 3-5 bin dolar icin kimse ugrasmaz. ama tek seferde elinize $500k gececek ise ne olur bilmem.

masraf olarak her yollamada $50-60 kayip oluyor, wire masrafi. Hesabiniz tl ise hesaba tl olarak gecer, banka otomatik cevirir. Cevrilmesin diyorsaniz dolar hesabi acmaniz lazim diye biliyorum.
0
cooperr
(27.04.22)
@cooperr hocam miktar olarak sizin yolladığınız miktarın bir tık fazlası olacak. O hâlde en iyisi dolar hesabı açıp oraya transfer ettirmek.
0
🌸skzr
(27.04.22)
Online servisler ile yollayabilir. WorldRemit ya da Remitly ile yollarsa dolar olarak anlaşmalı banka ya da PTT'lerden dolar olarak elden alabilirsiniz, yollama masrafı ondan kesilir. 30 dolarlık hediye yollayabilirim. İlk transferler zaten ücretsiz oluyor.
0
kaset
(27.04.22)
iş bankasına direkt dolar hesabına western union ile alabilirsiniz. daha önce yaptım. karşı taraf ister online göndersin ister wu şubelerinden göndersin fark etmiyor. diğer bankaları bilemiyorum.
0
mr.goodcat
(27.04.22)
Wise. Dolar gönderir dolar alırsın. En az masrafla. Wise.
0
hepbiarayisicinde
(28.04.22)
(6)

"power steering fluid" ve "engine coolant"

theconqueror
Araç sürmeye yeni başlayan biriyim. Geçtiğimiz günlerde motor yağı ışığının yanmasıyla yağ ekledim. Bunlar önemli mi ve ne sıklıkla eklemeliyim?Teşekkürler.
Araç sürmeye yeni başlayan biriyim. Geçtiğimiz günlerde motor yağı ışığının yanmasıyla yağ ekledim. Bunlar önemli mi ve ne sıklıkla eklemeliyim?
Teşekkürler.
0
theconqueror
(25.04.22)
Motor yağı:belli km aralıklarında değiştirilir, eksilirse tamamlanır. Motor yağı ışığı yandığında 1km bile gidilmez.
Hidrolik direksiyon yağı:zaman zaman kontrol edilir, değiştirilmesine gerek yok genelde. Eksilme yapmaz. Yaparsa kaçar olabilir kontrol edilmeli.
Motor sogutucu suyu: antifirizlidir. Eksilince aynı renk antifriz ile tamamlanır. Su da koyulabilir ama donma derecesini değiştirir. Eksik kullanılmamalıdır. Hemen tamamlanmalı.
Fren hidroliği: kontrol edilir ama tamamlanmaz. Fren balataları eskidikçe seviye aşağı iner. Kaçak yoksa balatanın kalınlığı tahminen azaldıkça anlaşılır. Kaçak varsa tamamlanarak araba kullanılmaz, çünkü fren tutmaz.
0
ykyt
(25.04.22)
Işığın yanması yağın miktarı değilde daha çok basıncını ifade eder.
Ayrıca yağ seviyesini gösteren çubuğu vardır ona bakın.
Eklenen yağın türü , markası aynı olmalıdır.
5/30 ise yine aynı marka modelinden 5/30 eklenmeli.
0
Erva
(25.04.22)
Yag isigi yandiysa "eklemek" yetmeyebilir. Ortalama bir motor 5-6 litre yag aliyor, sizin 1 litre eklemeniz yag isigini sondurebilir ama motorun icinde yeterli yag oldugunu anlamina gelmiyor.

Araclar sivi eksiltir, ama isik yakacak kadar eksiltiyorsa buyuk ihtimal kacak vardir.

Bir servise ugrasaniz iyi olur. Arac eski mi? Marka-model?
0
cooperr
(25.04.22)
@cooper
araç 2005 hyundai getz. motor yağını doldurdum o tamam, kapağı açınca bunları gördüm de sorayım dedim. Çok teşekkür ederim.
0
🌸theconqueror
(25.04.22)
@theconqueror

power steering fluid - hidrolik yagi. Bu normalde kacak yok ise eksiltmez, buna pek dokunmaniza pek gerek yok. Kacak olursa hidrolik direksiyon calismaya bilir ya da yag eksirse ses yapar.

engine coolant - bu da radyator suyu. Ufak ufak eksiltebilir, buyuk kacak varsa su biterse arac hararet yapar, motoru yakmaya kadar gidersin. Kontrol etmek lazim.

arac 15 yasinin ustunde oldugu icin sivi kacaklari olabilir, ben olsam bir servise baktiririm yeni aldiysaniz. dedigim gibi yag isigi yakacak kadar yag eksiltmesi pek iyi haber degil.
0
cooperr
(26.04.22)
cooper agaya ek olaraktan sadece hidrolik değil, tam olarak direksiyon hidrolik yağı. bir de fren hidroliği var ki yağları ayrıdır. fren hidrolik yağında dot 4 standartı geçerli şu anda. direksiyonda ise atf 4. bu iki yağ arabada bir sorunla karşılaşmadığın sürece 4-5 yıldan önce değiştireceğin şeyler değil.

engine coolant denen zıkkım da motor soğutma sıvısı. antifriz yani. onu da serviste yılda bir ölçtürürsün. özelliğini kaybetmemişse, miktarı da iyiyse ellemene gerek yok.

motor yağı ise bambaşka bir konu. onu 10.000 kilometre ya da 12 ayda bir değiştirmen gerekli.
0
alperz
(26.04.22)
(3)

Katlanır bisiklet - fiyat/performans olarak en hafifi ?

ananiyimioguz
Aşırı kompakt bir şey arıyorum. Kız arkadaşım kullanacağı ve kendi başına bagaja katlayıp koyabilsin zorlanmadan. Aslında çoğu pratik katlanıyor fakat hatırladığım kadarıyla büyükler.Ufak tekerlekli, hafif bir şey önerebilir misini?
Aşırı kompakt bir şey arıyorum. Kız arkadaşım kullanacağı ve kendi başına bagaja katlayıp koyabilsin zorlanmadan. Aslında çoğu pratik katlanıyor fakat hatırladığım kadarıyla büyükler.

Ufak tekerlekli, hafif bir şey önerebilir misini?
0
ananiyimioguz
(25.04.22)
Bütçe belirtmemişsiniz ama carraro flexi modelleri bir ara çok tutuluyordu. F/p ürünü budur.
Bütçede sıkıntı yok derseniz de dahon ve brompton bakabilirsiniz.
0
invictae
(25.04.22)
mantık
(25.04.22)
2 sene once aldim bir tane bunlardan, hafifledikce ve katlanmasi kolaylastikca pahalilasiyor. En ucuzlari hem cok agir, hem de kompact degil, dogru duzgun katlanmiyor.

decathlondakiler baslangic icin iyi gibi..
0
cooperr
(25.04.22)
(15)

Ülke mimarisi hakkında

skzr
Ülkemizin mimarisi neden hemen hemen tek tip. Yani çeşitlilik anlamında soruyorum, hep bir kaç tasarım etrafında dönüyor gibi tüm binalar. Tabii kastım sadece site, rezidans, ofis kuleleri değil de daha çok villa tipi müstakil evler üzerine. Mesela bir bizim Türklerin, Türk mimari eseri olan geniş a
Ülkemizin mimarisi neden hemen hemen tek tip. Yani çeşitlilik anlamında soruyorum, hep bir kaç tasarım etrafında dönüyor gibi tüm binalar. Tabii kastım sadece site, rezidans, ofis kuleleri değil de daha çok villa tipi müstakil evler üzerine.

Mesela bir bizim Türklerin, Türk mimari eseri olan geniş arazide ki villalara bakıyorum, bir de Amerika'da ki villalara. Bilenler bilir YouTube'da Enes Yılmazer'in tanıttığı harika ötesi Amerikan villaları var. Adamlar çokta geniş olmayan arazilere bile çok kullanışlı, çok gösterişli ve bir o kadar da farklı tasarımlar yapıyorken bizimkiler tam tersi. Bunun sebebi nedir? Maliyetse altın varaklı, sözde şatafatlı, apartman boyutunda avizeler eminim ki daha maliyetlidir.

Örnek olması açısından şu linki de bırakıyorum. youtu.be
0
skzr
(23.04.22)
ben bunu mimar arkadaşlarıma sordum. ne biçim bina çiziyorsunuz bunlar nedir ya diye. onlarda biz çizmiyoruz müteahid ne getirirse onaylıyoruz sadece dediler.

yani tüm mimari varyasyonlar asla o lokasyonda oturmayacak, umrunda olmayan ilkokul mezunu insanların elinde.
0
duyurukullanıcısı
(23.04.22)
@duyurukullanıcısı bence tam olarak tüm sebep müteahhitler değildir. Hadi hali hazırda müteahhitlerin yap sat şeklindeki evleri sizin dediğiniz gibi olabilir anladık ama ya diğerleri? Çünkü parası karşılığında direkt olarak kendi evini kendisinin seçtiği mimar, mühendis ve müteahhite yaptıran da yüzlerce insan var.
0
🌸skzr
(23.04.22)
Sebebi halkta para olmaması. Nüfus az olsaydı, bir şehre 10 milyon kişi doluşmasaydı çok daha iyi evler çıkardı. Evlere kocaman salon yaparsan millet burayı nasıl ısıtacağız deyip kiralamaz bile. Akdeniz ülkesi olsak da iklim genel olarak soğuk. Yılın 6 7 ayı kombi açık, büyük evin faturasıyla baş edemezsin.
0
dissendium
(23.04.22)
neyle neyi kıyasladığın önemli. los angeles'taki mimari neden istanbul'da yok demek istanbul'la Aşağıkarafakılı köyünü kıyaslamaya benziyor. köyden hallice istanbul.

birde özellikle türkiye'de kimin ne yaptığı belli değil. normal siteler bile 3 metre duvar örüyor sen yani bir zenginin nasıl ev tasarlattığını bilmiyorsun ki kimbilir nasıl bir zevksizlik abidesidir.

netflix'te güzel bir belgesel var bununla ilgili. video ya 10 basar.
0
duyurukullanıcısı
(23.04.22)
@duyurukullanıcısı belgesel ismi alabilir miyim gece izleyeyim. Merak ettim.
0
🌸skzr
(23.04.22)
tamamen parayla alakali degil. mimari, sanat, tasarim bunlari takdir edebilmek toplumun o kesimindeki genel egitim ve kulturle alakali. turkiye'de cok zenginglerin bile yaptirdiklari evler rezalet (amerika'da da cok kotu ornekler var)
0
hot potato
(23.04.22)
@hot potato aslında tam olarak sormak istediğim şey sizin bahsettiğiniz. Yani evet para etken ama bireysel olarak tasarlanıp, kendisine özel ev yaptıran insanların o evleri de nasıl desem çok çirkin ve gerçekten diğerlerinden farksız. Bizim zenginimiz bile zevkten yoksun. Mimari yönü haricinde benim bu duruma (kendimce) bulduğum en mantıklı cevap işin bir de sosyolojik boyutu olduğu yönünde.
0
🌸skzr
(23.04.22)
The World's Most Extraordinary Homes 'tan başlayabilirsin sonra o danimarkalı bir adam var oradan güzel yürüyorlar.

bizimkilerde para yok +1.
0
duyurukullanıcısı
(23.04.22)
İşin elbette sosyolojik boyutu var. Diyelim ki sen bir müteahhit olarak veya müstakil ev yaptıracak arsa sahibi olarak daha fazla masrafı sırf estetik için göze alan nadide bir insansın ve yaptıracağın binanın özel bir mimarisi olsun istiyorsun. Bak bakalım belediyesinden yönetmeliğine, mahallelisinden mimarına kaç kişi seni ortalamaya çekmek için uğraşıp önüne set üstüne set diziyor. Sonuçta pes etmez de binayı yasalara uygun dikebilirsen benden sana özel bir ev hediyesi.
0
osssy
(23.04.22)
@osssy bildiğim kadarıyla binaların mimari yönden estetik ve imgesel kaygıları da olması gerektiği. Hatta mimar olan eski sevgilim bu minvalde bir şey söylemişti, üniversitede ilk öğrendikleri şeyin bu olduğu yönünde. Aslında bu soruda öğrendim ki, ülke ortalamamız (her ne kadar bütçe problemimiz olmasa da) kendisini, zevklerini yansıtan yapılar istemiyor. Zevki, lüksü süreklilik arz eden noktalarda (mesela duvarların yekpare olarak özel bir mermer çeşidinden kaplanması gibi) değil de daha çok evine gelecek insanların gözlerine sokarcasına büyük noktalarda istiyorlar gibi.
0
🌸skzr
(23.04.22)
ben biraz genel konuşayım. içerisinde herkes istediği şeylerin cevabını bulacaktır.

öncelikle şu :" türkiye'de tek tip bina" lafını herkesten duyuyorum. işin ilginç yanı doğru da bulmuyorum. bunun doğru olduğu tek alan var o da devlet binaları. ben hastane mi yapıyorum. projeye hiç bakmadan yapayım. bitireyim sonra önüme mimariyi, mahal listesini, detay projesini koysunlar %80 oranında tutar. ki öyle de oluyor. bir binayı farklı kılacak olan şey bellidir;
1 amacı, neye hizmet edeceği
2 maliyeti
3 kullanışlılığı

sen gidip de 7'24 güneş alan ya da tam aksine soğuk olan yere full cam koyarsan olmaz. ha olmaz derken koyarsan olur. adam verir yakıt parasını karşılar. ancak bu doğru mu?

mühendislikte 3 şey var. ucuz, sağlam ve kullanışlı olması. en son olarak da güzellik gelir. bu güzellik ise bu üçünün olduğu yerde olmaz. zaten bunun için de ayrı olarak mimarklık diye ne olduğunu çözemediğim bir şey var.

mimar demişken türkiye'de mezun oranına bakılırsa düzgün mimar yok dersek kimse karşı çıkmaz. çıkamaz. ikincisi, ekonomi cidden faktör. para kazandıracak şeyler belli bunun için yapılan şeyler de belli, ha bu belirli kalıp içerisindeki farklı detaylar da belli ki kimselere yetmiyor "neden aynı tip mimari" sorusu geliyor. valla bir binayı ne kadar farklılaştıbilirsiniz? yani sonuçta çatısı olan kapısı olan duvarı olan bir şey. tek ayak üstünde duran hiçbir şeye benzemeyen yapılar mı olmalı?
almanya'daki gibi ya da avustralya'daki gibi onlar da hata dolu kimi göz alıyor kimisi yangın tehlikesi barındırıyor falan. böyle farklı olacağız derken tüy dikiyorlar. 7 metre konsol çiziyorlar sonra bekliyorlar ki inşaat mühendisi bu binayı ayakta tutsun. gel de sen tut. hadi tuttun onun maliyeti? ya onu yaparken bile kaç tane usta iş kazası geçiriyor saçma sapan işler. neyse konu kaymasın.

bizim ülke fakir arkadaşım. sen bizim ülkede böyle pahalı yapı inşaa edemezsin. zaten bizde parası olan da newyork'a bilmem nereye amerika'ya falan yerleşiyor bunu herkes biliyor. şu saatten sonra şehir içinde büyük arazi alamazsın. alan da konut dikiyor para kazanmak için.

çizdirirken detay yok dediniz doğru. biz de diyoruz ki fakir memleketiz. sefa pezevenkliği de bir yere kadar. bu arada şu videodaki yapı berbat.

o camlar çok büyük madem mimari konuşacağız. onun temizliği? kırıldığında değişimi? evin iç aydınlatması? ısıtması ve soğutması çok sorun.

ikincisi o yere döşenen ahşapların ömrü 10 yıl sonra cortluyor kalkıyor.

ücüncüsü de o beton nedir allah aşkına usta tahtayı sökmüş dekor diye onu kullanmışlar. brüt beton bile değil. keriz silkeleme işi. parapetlerdeki konik başlıklar bile duruyor brüt betondaki. boya bile atmamışlar. tierotlar aynen duruyor. haa güzel işçilik yaparsın o zaman o beton da kullanılır. kolon ve döşeme birleşimlerinde vibratör iyi atılmamış hatalar var. güzel kaba inşaat isteniyorsa, www.youtube.com
alın buraya bakın.

ek olarak o banyo var ya duşakabin. o normalde öyle olmuyor. onun bi tuşu var ona basınca ya da ipine asılınca o cam bir anda buzlu cam gibi oluyor :D o da eksik.

daha bir sürü detay.

bu yapının büyütülecek bir detayı yok. her tarafının cam olması ve su basman kotunda yapılması sizi büyülemiş.

bu ve benzeri yapıları üniversitedeki 20 yaşındaki arkadaş da çiziyor bitirme tezinde.

farklı yapılar derken dame zaha adid gelmesin aklınıza uçuk kaçık olmanın anlamı yok. hayat realistik.
0
turbo sadık
(23.04.22)
@turbo sadık hocam öncelikle çok teşekkür ederim. İşin pratikliğine mühendislik olarak çok farklı ve de çok güzel bir bakış açısı eklemişsiniz. Sanırım sizin bakış açınız daha çok ekonomik ömür, sağlamlık ve maliyet üzerine endeksli. Ki mesleğinizin inşaat mühendisliği olduğunu tahmin edince bu bakış açısı çok normal.

Ama gelgelelim benim olayım, daha doğrusu sorum binanın mühendisliğinden ziyade daha çok görsellik ve detay üzerine. Yani mesela bahsetmişsiniz kocaman pencereler bu işin soğutması/ısıtması yani iklimlendirmesi varken nasıl olacak. Hatta cevabınıza genel anlamda baktığımda odak nokta tamamen duygusal (para/maliyet) taraf. Oysa benim esas bahsettiğim husus tamamen ince detayların ve bina genel yapısının diğerlerinden farklı (uç noktada farklılık değil, biraz daha karakteristik olması gibi) olması üzerine. Evet baktığımız zaman her ev yapı büyüklüğü ne olursa olsun dört duvar bir çatı temelinde şekillenir. Ama baktığımız zaman gecekonduda bu tarife uyuyor, Avrupa'nın bilmem ne sarayı da bu tarife uyuyor. Yukarıda bir önceki yorumumda da bahsetmiştim. Benim esas odak noktam 15 metre altın kaplama avize yerine neden daha minimalist hatta tavandan süzülerek gelecek doğal ışık kaynağı kullanılmaması (ki bu bile binaya ekstra karakteristik özellik çıkarır) yönünde. Ya da bina dış cephe kaplamasının oya gibi işlenmesi yerine neden daha farklı şeyler yapılmaması yönünde sorular.

Ki yine söylüyorum maliyetse, eminim ki ülkemizde benim attığım videodaki binadan daha maliyetli ama daha işlevsiz, daha yüzeysel, daha çirkin binalar da mevcuttur.
0
🌸skzr
(23.04.22)
Fakirlik buyuk etken.
Zengin dedigin adam da kendi olceginde fakir aslinda.
Adam zekeriyakoy'den 20 milyona arsa almis ama ev yapacak 2 milyon ayiriyor.
O ev duzgun olmuyor haliyle.
50 milyon versen 48 milyona arsa alir yine eve 2 milyon kalir.


Ikinci sebebi de guzel mimari istemiyoruz. Umrumuzda degil, belki gocebe genleri engel oluyordur.

Yani paran,vizyonun olmasin herkes sana engel olsa bile evinin 1 odasini yada 1 balkonunu mukemmel hale getirebilirsin.
Ac pinteresti 3bin tl harca dunyanin en iyi balkonunu yaparsin.
Ama onu da yapmiyoruz.
1500 senedir ayni evdeyiz televizyonun yeri yanlis, evdeki prizler eksik, sigorta panosu rezalet.
Bizim akrabanin isyerinde giriste cukur var, 50 senedir var o cukur.
Parasi mi yok var iste, elinden de geliyor istese yaparlar.
Milyon tane duzeltilecek sey var ama kimse sallamiyor.
Ben evdeki yirtilan sinekligi ustunden diktim 10 sene oyle kaldi.

Arkadasim ev aldi tv taktirdi duvara.
Kablo sarkiyor diye kablo kanali koydurmus duvara.
Cok hassas kendisi.

Takilan kanal kablonun kendinden daha berbat.
Klima taktirdi onun da borusu ortadan geciyor :)

Bu dedigim kisi asiri mimari hassasiyeti olan birisi
0
divit
(24.04.22)
Bu tarz evlerin minyaturleri bizim ulkede de, ege sahillerinde falan gorulmeye basladi, assos civarinda gizlemis sekilde birkac ev var mesela, arada tek tuk denk geliyorum.

ama neden bu noktaya yavas geliyoruz, benim aklima gelen sebepler:

1- bu evleri yaptirmak butce isi ve halkin geneli fakir. mimar ile calismak bir lukstur ve para gerektirir.
2- mimarlarimiz dandik cunku moda diye, aile baskisiyla falan mimarlik yaziliyor. Iyi mimar olabilecek cocuklar da "ac kalirsin" diye baska mesleklere yonlendiriliyor (ki ac kalirsin kismina kismen katiliyorum) Mimarlik ile ilgisi olmamasi gereken binlerce mezun veriliyor, onlarin da cogu cizim elemanindan oteye gidemiyor. Turkiye'de malesef cocuklarin hayalindeki meslegi yapmasi neredeyse imkansiz.
3- Zevginimiz inanilmaz vizyonsuz, bambaska seyleri dert ediniyorlar. Tasarim umurlarinda degil. Mimar cogunluk icin gereksiz bir teferruat, bas agrisi.
4- Betondan baska malzeme bilmiyoruz ve betonu da acaip primitif bir sekilde kullaniyoruz. Sene olmus 2022 hala asmolen doseme pesindeyiz. Boyle atraksiyonlu evlen icin celik, ahsap falan da kullanmak gerekiyor, o bilgi bizde pek yok.
5- elimizde boyle bir evi cikartacak kalifiye eleman, ekip sikintisi var. Yahu ustaligi gectim hala santiyelerde milletin kafasinda baret yok.
6- bina yonetmelikleri berbat. Avanta toplamak icin, delinecegini bile bile sacma sapan kurallar koymuslar, evler kopyala yapistir mantigiyla yapiliyor.
7- Insanimiz zevk degil rant pesinde, elinde arsaya maksimum ne yapilacabilecekse onu yapmak istiyor her seferinde. M2 yuksek olsun, max. kat cikalim da gerisi onemli degil.

Linkteki eve gelince, $55milyon dolar deger bicilmis, bu amerika standartlarida bile ciddi bir rakam, boyle bir evi 350 milyonluk ulkenin %99.999'u ruyasinda bile goremez. Ev yikiliyor, isini bilen bir ofisin isi oldugu belli. Beton berbat olmus yorumuna sesli guldum. Evdeki butun detaylarin bilincli yapildigi belli, bu seviyede hata kabul edilmez, madara olursun.
0
cooperr
(24.04.22)
Bir mimar ve ülkenin en köklü mimarlık okulunun akademisyeni olarak bu soruya birkaç kelam edeyim. Öncelikle üstteki cevaplar genel olarak doğru ve hepsinin bir araya gelmesi ile ülkede niteliksiz mimarlık problemi ortaya çıkıyor. Fakat hepsinin başında da aslında @hot potato'nun açıkladığı mesele yatıyor. Toplumun mimarlık konusunda eğitilmesi ve bu doğrultudaki farkındalık eksiği.

Bu farkındalık ve eğitim gerçekleşirse eğer, nitelikli mimarlık için talep oluşur. Bu taleple birlikte gerekli kaynaklar ayrılmaya başlanır (hem özel hem kamu finansmanı, profesyonel hizmet, vs.). Ayrıca işverenler de buldukları bir bina görselini mimarın önüne koyup "bundan çiz" demekten vazgeçerek işi uzmanına bırakır. 3 hocayla iş yapan, Anadolu'nun ücra köşelerindeki kurumlarda bulunan veya büyük şehirlerde apartman üniversitelerinin bir parçası olan mimarlık bölümleri kapatılır. Senelerce sabahlayarak mimarlık okuyan öğrenciler de, parasıyla projesini çizdirip mezun olanlar da aynı diplomayı alıyor maalesef bu ülkede.

Peki bu farkındalık nasıl oluşacak? Yine özel veya kamu desteği ile çalışan kurumlar, STK'lar aracılığıyla. Meslek odaları, dernekler, vakıflar, mimarlık merkezleri, müzeler, medya, basın yayın, kısacası mimarlık kültürünü topluma kazandıracak tüm kurumların desteklenmesi gerekiyor. Bu anlamda çalışan kurumlar elbette var fakat bunlardan bazıları finansman eksiği çekiyor, bazıları toplumdan kopuk, bazıları da demokrasi talepleri nedeniyle (mimarlar odası gibi) hükümet tarafından senelerdir bastırılıyor.

Peki nitelikli mimarlık için gereken ortama erişebilir miyiz ülke olarak? Dediğim koşullar gerçekleşirse erişiriz. Fakat esasında bir demokratik hak olan (nitelikli mekanlarda yaşayabilmek temelde bir demokratik haktır) mimarlık kültürü eğitiminin gerçekleşmesi için, öncelikle demokrasiye değer veren politik aktörlerin etkin olması gerekiyor.

Bu arada genel bir mimari niteliksizlik ortamı hakim fakat nitelikli örnekler de yok değil. Arkitera gibi mimarlık sitelerini karıştırırsanız bu örnekleri de görebilirsiniz.
0
gmzo
(24.04.22)
(10)

1 cm kalınlığında lastik malzeme

kisa
Merhaba ev ustaları,Yaklaşık 20cm çapında 1 cm yüksekliğinde bir conta kesmem lazım. Hava geçirmez ve esnek bir malzeme olmalı. Neyi kessem acaba? Kalınlık 0.5 ile 1 cm arasında olabilir. Aklınıza bir şey geliyor mu?
Merhaba ev ustaları,
Yaklaşık 20cm çapında 1 cm yüksekliğinde bir conta kesmem lazım. Hava geçirmez ve esnek bir malzeme olmalı. Neyi kessem acaba? Kalınlık 0.5 ile 1 cm arasında olabilir. Aklınıza bir şey geliyor mu?
0
kisa
(22.04.22)
soda/gazoz kapağı içi kullanmışlığımız var zamanında, ama sizin çap büyük.
Eşimin tavsiyesi (istanbul'daysanız) imes ya da karaköy'e gidip, istediğiniz boyda kauçuk kestirmek.
0
cedilla
(22.04.22)
sanayiye git neoprene var mi diye sor. varsa ondan kestir.
0
cooperr
(22.04.22)
Kavanoz, kahvaltılık kapakları olabilir belki.
0
neymis
(22.04.22)
kamyon lastikçisine gidip patlak şamyel sorun.
0
ykyt
(23.04.22)
Kullanılmayan kauçuk araba paspası olabilir
0
arenas
(23.04.22)
plastik nihale
0
lazpalle
(23.04.22)
araba paspasi demeye gelmistim denmis. yani membran da olabilir. ya da kendin dokecen. serit makinesinin ambalaj ipinden al. yuvarlak yap. bas icine mastik ya da silikonu.
0
turbo sadık
(23.04.22)
www.teksenkaucuk.com

sanayide nalburlar, teknik hırdavat satanlarda böyle çeşit çeşit oluyor.

5mm- 6mm-8mm görmüşlüğüm var da 1 cm görmedim ama iki kat üstüste de kullanabilirsin.

silikon, kauçuk vb değişik malzemelerden var.

bu siyahların iplisi ipsizi var ona göre ipsiz alırsan daha kolay kesersin maket pıçağı ile.

biz bunları 100 derece 110 derece gibi sıcak su, buhar tahliye vanalarında, bağlantılarında kullanıyorduk, basınçlı boyama kazanlarının çok sağlam malzemedir.
0
killerbee
(23.04.22)
Herkese ayrı ayrı teşekkür ederim. Bugün vakit ayırabilirsem buradaki tavsiyeler ile çözebilirim
0
🌸kisa
(23.04.22)
Spor ya da kamp matı diyecektim ama hava geçirir mi acaba onlar?
0
John Bloor
(23.04.22)
(4)

fibromiyalji-kronik ağrı için fizik tedavi - nöral terapi

kaufman
selamlar sevgili fibromiyalji akranları ve kronik ağrı paydaşları. şimdi ben birkaç şey denedim. kuru iğneleme, elektroterapi gibi. içinde bulunduğum gerçekliğin daha yüksek ve uzun süreli bir dedikasyon istediğinin de farkındayım ancak gittiğim doktorlar, fizik tedaviciler beni maalesef ki memnun e
selamlar sevgili fibromiyalji akranları ve kronik ağrı paydaşları. şimdi ben birkaç şey denedim. kuru iğneleme, elektroterapi gibi. içinde bulunduğum gerçekliğin daha yüksek ve uzun süreli bir dedikasyon istediğinin de farkındayım ancak gittiğim doktorlar, fizik tedaviciler beni maalesef ki memnun etmiyor. şöyle işini layığıyla yapan, bilgili bir fizik tedavici var mıdır bildiğiniz istanbul'da. lütfen beni sevdiğiniz şifacılara yönlendirin zor durumdayım :(((
0
kaufman
(21.04.22)
Fibromiyaljinin fizik tedavi değil bağırsak florasıyla doğrudan ilişkili olduğunu biliyorum. Yani kasları çalıştırmak, hareketsiz yaşam tarzından uzaklaşmak anlamında gerekli ve önemli ama fibromiyaljiyi oluşturan şey daha çok beslenmedeki yanlışlıkların voltran oluşturup beynin kafasını kızdırması. Vücutta çok çeşitli yanlış gıdaların birleşmesi ile yangı oluşuyor ve bu durum hem kaslara hem eklemlere yerleşiyor, ağrı yapıyor.

Beyaz un veya piyasada paketli olarak bulunan unlar diyelim, çünkü hakiki ve genetiği değiştirilmemiş unlar da var onlar çok daha az zararlı oluyor, genel geçer unlarla yapılmış gıdaları çok azaltmak, ayrıca sofra şekeri, glikoz şurubu fruktoz şurubu gibi yapay şekerlerden yapılmış yiyecek ve içecekleri de en az unlular kadar azaltmak gerekiyor. Sadece bu ikisi bile fibromiyaljiyi çok çok azaltabiliyor.

Bence başlangıç olatak %50 düşürüp zamanla (mesela 2'şer haftada bir) daha da azaltarak, bedeninizin izin verdiği miktara (bu bende 10'da 1 gibi bir şey mesela) ulaşıncaya kadar azaltmaya devam etmek, beslenme alışkanlığı olarak yerleştirmek gerekiyor. Çünkü gerçekten artık unlar un değil şekerler şeker değil yani...

Bir de stres yükünü azaltmak gerekiyor. Vücutta stres hormonları belli bir seviyenin üstüne çıktığında ve o seviyede normalden fazla kaldığında vücut problem çıkarıyor "yapma bana bunu işim gücüm var" diye. Bunun için de 2 önemli bedensel çalışma işi çözüyor:

1. Muhakkak geceleri uyumak, melatonini olabildiğince bedenin kullanabilmesini sağlamak. Bunun için saat 23.00'de tam karanlık bir odada uykuya dalmış olmak gerekiyor. Bedenin ihtiyacı kadar (mesela 7 saat ise 6 değil 7 saat) uyumak. Bu, insanı kafadan her türlü stres depresyon hatta iştah probleminden kurtaran bir şey, yaşadım biliyorum.

2. Gündelik hayata temiz havada yapılan yürüyüşler veya sporlar eklemek. Hareketlilik. Eğer hareketiniz hiç yoksa ev işleriyle bile başlamanız mümkün. Merdiven kullanmak bile bişeydir. Ama inatla hayata yerleştirebilmek önemli, o kasların çalışmasına ve endorfin salgılatmalarına beynin ve kasların çok ihtiyacı var. Özellikle yaşlılığın en az hasarla yaşanması için.

Çok geçmiş olsun... (doktor değilim fibromiyalji hastasıyım sadece).
0
muhayyer divan
(22.04.22)
teşekkür ederim zaman ayırıp böyle detaylı bir cevap verdiğiniz için. ben halihazırda kendi vücut ağırlığımla senelerdir spor yapan, hatta bundan önceki yaz yüzlerce kilometreyi haftada yürüyecek kondisyonda biriydim. ancak "içine atmak", birtakım duygusal hafif düzeyli travmaların akümülasyonu, yanlış postür ve saatlerce oturmak halihazırda hassas olan sırt ve boyun bölgemde çok fazla tetik noktalar oluşturdu. yaklaşık dört aydır günlük ağrılarla cebelleşiyorum ancak son iki haftadır durumum daha da ağırlaştı. o yüzden şu ağrıyı daha çekilebilir bir noktaya getirmek için bilgili bir şifacı arayışındayım. diyetin çok büyük önemi olduğunu görüyorum, ancak hayatıma yayacağım, deneme-yanılma yoluyla kendim için uygun durumu bulmaya çalışacağım bir süreç. memnun kaldığınız bir doktor fizyoterapist kontağı var mıdır sizde? size de çok geçmiş olsun.
0
🌸kaufman
(22.04.22)
2018'den beri cebellesiyorum diyebilirim, 4-5 mr cektirdim, birsuru kan testi falan birsey bulamadilar.

Bu surec icinde fizyoterapi, kayropraktik terapi, lazer, $ok, dry needle, sise cektirme, vs ne varsa denedim hic bir ise yaramadi.

Benim daha cok sol kalcami ve sirtimi (kol arkasi) etkiliyor. Sol kalcaya kortizon yaptilar o da bir ise yaramadi, hatta daha da kotulestim.

Benzer tanilari olan bir arkaasi Cymbalta diye bir antidepresana baslattilar, oldukca memnun kaldi. Bana da doktor ayni ilaci onerdi.

Gluten diyeti iyi gelebilir diye ben de duydum.

Bakacaz..
0
cooperr
(22.04.22)
fibromiyaljim ya da kronik ağrılarım yok ama belki birilerine yardımcı olur diye paylaşmak istedim.

fibromiyaljiye direkt olarak bilinçaltından bakıldığındaki nedeni "durmak ve/veya dinlenmek istemek"tir.
yani bilinçaltınızda aslında durmak ve dinlenmek istersiniz, bunu talep edersiniz ama bilinçüstünde hayat devam eder ve tabii ki durmazsınız.
beyniniz de der ki, "durmak istedin, ben de sana engel çıkartarak durmanı sağlıyorum ve seni dinlendiriyorum."

psikolojik açıdan incelemek isterseniz hastalığınızın başladığı dönemi, yaptığınız işi, üstlendiğiniz sorumlulukları, hastalığın başladığı dönemde veya hemen öncesinde hayatınızda ne olduğunu biraz düşünün.

bunun temelinde birçok şeyde olduğu gibi değersizlik duygusu yatar çünkü dinlenmek ve durmak istediğiniz halde kendinizi sürekli hırpalamak kendini hor kullanmak demektir ve içsel anlamda özdeğersizliği sembolize eder.

eğer iyice derinlere gidebilirseniz bu yorulma ve çalışma sürecinin neyle başladığını, bu sayede kimlerin sorumluluğunu yerine getirdiğinizi, kimden takdir görmek için kendinizi hor kullanmak pahasına ve durmak istediğiniz halde durmadan çalıştırdığınızı düşünebilirsiniz.
yüzde 99 çocukluğunuzla ilgilidir.
ya bir anı ya bir duygu ya bir olay ya bir travma ya da şahit olunan bir şeyle ilgisi vardır.

örnek olarak açıklamak gerekirse, babanız "işleyen demir ışıldar" diyordur ve sizi sadece çalışkanlığınızı, çalışarak başardıklarınızı övüyordur.
babanızdan takdir görmek için bilinçaltınızda istemediğiniz hâlde deli gibi çalışırsınız.

anneniz çalışkan arkadaşınızı övüp sizi sürekli çalışkan olmamakla suçluyordur.
veya sadece çalışarak bir şeyler elde edeceğinize kodlanmışsınızdır çünkü babanızın sabahlara kadar çalıştığına şahit olursunuz ve "ev böyle geçindirilir" ya da "çalışmak bu demektir" algısı size kazınır.

veya bir kadın olarak kocanızın sorumsuz olduğunu düşünerek ya da bir şekilde evde daha ağır olan yükü siz taşıyorsunuzdur çünkü ya küçüklüğünüzde sorumluluk kavramını yanlış öğrenmişsinizdir ya da ailenizde de bunun benzeri ya da tam aksi bir model vardır.

kendi hayatınızı ve geçmişinizi bu tarz açılrdan biraz deşmenizi öneririm.

bilinçaltı tamamen kendini korumaya, güvende hissetmeye programlıdır ve düz mantıkla çalışır.
yani durmak istersen durdurur ve bunu ne şekilde yaptığını önemsemez.
kendini korumak için durması gerektiğine inanıyorsa bedeni hasta eder.

böylece çevreden gelen "çalışmıyorsun, yapmıyorsun, etmiyorsun" kınamalarına, uyarılarına ve şikâyetlerine karşı da ağrınızı olması bir mazeret yerine geçer.
yani durmak için geçerli bir nedeniniz olur.
kendinize karşı bile.

üstelik sürekli ağrı çektiğiniz için de size ihtimam gösterilir, ki buradan da beslendiğiniz bir kanal oluşabilir.
zaten hastalık bilinci aslında çocuk bilincidir.
temelde her hastalığın altında "beni görün, beni anlayın" düşüncesi yatar ve buna ihtiyaç duyulan çeşitli zamanlarda ve şekillerde hastalık aracılığıyla çocukluğumuza döneriz.
nezlede de, kanserde de, egzamada da dolaylı olarak böyledir.

psikolojik çözümlemeler yapmak hastalıkların bazen bir kısmının, bazen de tamamının çözülmesini sağladığı için belki biraz düşünmek iyi gelebilir diye düşündüm.
umarım bir an önce sağlığınıza kavuşursunuz.

herkese geçmiş olsun.
0
blatta hiberna
(22.04.22)
(4)

mercedes cla 200 lastik boyutu

andlee
merhabalar cla 200 2015 ikinci yarısı üretim var. lastik boyutları normalde 225 40r 18 ama ben araba boyutu yükseltmek için 225 45 r 18 taktırmak istiyorum .tecrübesi olan yorumu olan var mı?lastik markası olarak michelin brigeston continental'den hangisini önerirsiniz?
merhabalar cla 200 2015 ikinci yarısı üretim var. lastik boyutları normalde 225 40r 18 ama ben araba boyutu yükseltmek için 225 45 r 18 taktırmak istiyorum .tecrübesi olan yorumu olan var mı?

lastik markası olarak michelin brigeston continental'den hangisini önerirsiniz?
0
andlee
(21.04.22)
40/45 arasinda asiri bi fark goremessin eger amacin 'yukseltmekse'

lastik markalarinin hepsi iyi ama daha onemli olan modelleri. her markanin giris modeli ve ust modelleri var. eger imkanin varsa bu saydigin 3 markanin ust seviye lastiklerine bak. iyi lastik daha iyi gitmek takilmaz bu arada, daha iyi durmak icin takilir. ornegin continental lastikleri arasinda 90 ile giderken yapilan testlerde 150 metrede duran var, 120 metrede duran var. Gun gelir o 30 metre cok fark eder, benim gibi 2 yil koma 5 yil hastanede yatmassin.
0
try again fail again fail better
(21.04.22)
%3.4 değişim oluyor ki %3'ten fazla değişim pek tavsiye edilmiyor.

bir de çap 22 mm artıyor, ki araba 11 mm yükselecek bu durumda.
0
altinci nesil caylak
(21.04.22)
bildigi kadariyla(!) kapida yazan degerler harici lastik takili olursa muayeneden sorun cikiyor hafif yada agir kusur mu bilmiyorum ama. 45'lik yaziyor mu kapida önce bi ona bakin
0
c1b2k3
(21.04.22)
yanak buyutmeyi tavsiye etmem.
alman arabalari asimetrik lastik seviyor, benim tercihim asimetrik bir continental olur.
0
cooperr
(21.04.22)
(12)

Irkçılık mıdır?

mg3929
Ülkenin en iyi üniversitelerinden biri ortadoğulu bi öğrencisini paylaşıp uluslararası öğrencimiz vs yazıp tanıtmış. Bunun altına xxx üniversitesi bile batıdan öğrenci çekemiyor artık gibi bir yorum yazmak ırkçılık mıdır? Bence değildir ama genel kanıyı görmek istedim.
Ülkenin en iyi üniversitelerinden biri ortadoğulu bi öğrencisini paylaşıp uluslararası öğrencimiz vs yazıp tanıtmış. Bunun altına xxx üniversitesi bile batıdan öğrenci çekemiyor artık gibi bir yorum yazmak ırkçılık mıdır? Bence değildir ama genel kanıyı görmek istedim.
0
mg3929
(20.04.22)
Irkçılık bence. Böyle yapan biri kendini küçültmüş olur.
0
seaman
(20.04.22)
Bence ırkçılıkla ilgisi yok. Ülkenin en iyi üniversitesi bile batılı öğrenciler tarafından tercih edilmiyor denilmiş, burada üniversitelerimizin ve eğitim sisteminin ne kadar berbat olduğuna dair yapılmış bi durum tespiti görüyorum ben.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(20.04.22)
değildir.
durum tespiti ırkçılığa girmez.
norveçlilerde mavi göz oranı somaliden yüksek derseniz bu ırkçılık değildir.
ölçülebilir bir tespittir.
somalililer genelde gerizekalıdır derseniz ırkçılık olur.

batı gibi refah ve eğitim düzeyi yüksek bir bölgeden öğrenci çekememek somut bir başarı kriteridir.
0
aslindasorunumpsikolojik
(20.04.22)
ırkçılık değildir. lakin çoğu ab üyesi ülke de arap, hindu vs paylaşarak int. student etiketi yapıştırıyor.
0
avatar is back
(20.04.22)
Batı > Doğu düşüncesi içeriyor gibi geldi bana, o yüzden bir ayrımcılık var sanki. En iyi üniversitelerdense oraya giren iyi olmalı ona da laf edilmez ve bu tek bir foto tek örnek olduğundan genelleme yapmak olur sanki.

"Okulumuzda 18 Hintli, 3 Türk master öğrencisi var" gibi bir açıklama sonrası bunu yazsan okey. O net bir çıkarım olur.

edit: Batıdan öğrenci çekememek tam olarak bişey ifade etmez bu arada. Ben İngiltere'de master yaptım, hiç İngiliz yoktu :D Onlarda okumak bizdeki kadar çok şey ifade etmiyor.
0
nhk ni youkosu
(20.04.22)
Sen batıya göre kalitesiz bir eğitim veriyorsun kimse seni seçmiyor, ancak Ortadoğulu ülkelerin eğitim sistemine göre daha tercih edilebilir bir eğitim veriyorsun o nedenle oradan öğrenci geliyor denmiş, burada bir ırkçılık yok. Eğitim anlamında tabii ki batı ortadoğudan çok daha üstün, bu da bir durum tespiti. Kimse batılı insanlar süper insanlar ortadoğulular çöp dememiş, oradaki vurgu eğitim alanına yapılmış, bu da çok doğru. Konuyu batılı insanlar şöyle doğulu insanlar böyle noktasında değerlendirmek yanlış olur.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(20.04.22)
irkcilik denemez ama dusunce sorunlu.

Universiteyi disarda okudum, sinifta birlesmis milletler gibiydi, israillisinden botswanaliya, italyandan ermeniye binbir turlu insan vardi. Sinifin en parlagi 20 sene once turkiye'den goc etmis Elbistanli kurt bir cocuktu, sagolsun benim birkac dersten gecmeme yardimci olmustur.

Napcaz simdi?
0
cooperr
(20.04.22)
gerçekçi olmak gerekirse ırkçılık temelli bir söylem bu. doğu-batı üstünlüğü konusunda bir taraf çığırtkanlığı söylemi havası da estirir aynı zamanda.

kaldıki sizin batılı öğrenci dediğiniz profilden çok daha başarılı orta doğudan afrikadan öğrenciler geliyor hem ülkemize hem de batı ülkelerine.
yani keramet batı sisteminde olduğu kadar bireyin kendisinde de var.

öğrencileri sahip olduğu bir etnisiteye veya bir coğrafyaya göre ayrıştırmak bizatihi ırkçılığın kendisi olmuş olur. bu konuda kendince haklı argümanlar geliştirerek vicdanınızı rahatlatmak isteyebilirsiniz. ama gerçeği eğip bükemezsiniz.

okul uluslararası öğrencilerindne sadece birisini veya en başarılısını da paylaşmış olabilir öyle değil mi? veya okul paylaştığı uluslararsı öğrencinin ülkesinden daha fazka öğrenci çekebilmek için bizatihi onu paylaşmış da olabilir öyle değil mi?
0
debian
(20.04.22)
mallıktır. ortadoğulu öğrenciyi paylaşmaya değer görmemektir.
0
bohr atom modeli
(20.04.22)
yazan kisinin, batililar tarafindan tarcih edilmeyi bir iyilik standardi olarak gordugu izlenimi veriyor cumle. Bir ayrimci altmetni varmis gibi, evet.
0
sopiro
(21.04.22)
bence ırkçılık değildir ama kötü niyetli birisinin bunu ırkçılık olarak lanse edebilmesi için çok güzel malzeme verilmiş olur.
0
co2s2
(21.04.22)
ırkçı olması için belli bir gruba o grubun teknik özellikleri sebebi ile bir saldırı yapması lazımdı

mesela arap ve rus turist geldiği sürece türk turizmi gelişmez demek ırkçı bir söylem değildir. çünkü bu bölgeden gelen insanların ırkları ile ilgili bir sorunun yok bu bölgedeki insanların kalite anlayışı ile ilgili bir sorunun var.

insanlar amerika'daki ırkçılık mevzusunu kalıp gibi alıp tr'ye uygulamaya çalışıyor. arada güneş ile portakal kadar fark var.
0
duyurukullanıcısı
(21.04.22)
(6)

Almanya’da bu pozisyona ne kadar verilir , istenir ? İnsaat mühendisi

megacracker
Turkiyedeyim, Almancam yok, firma Türkiye’den alım yapma kararı veren bi alman firma. Guzel isler yapıyor.İs görüşmem olacak fakat ne isteyeceğimi bilmiyorum. Ev veriyor olabilir, ev vermesi halinde ne istemeliyim, vermezse ne istemeliyim?Bir de trden alım yaptığına göre süper bi teklif beklememek l
Turkiyedeyim, Almancam yok, firma Türkiye’den alım yapma kararı veren bi alman firma. Guzel isler yapıyor.
İs görüşmem olacak fakat ne isteyeceğimi bilmiyorum. Ev veriyor olabilir, ev vermesi halinde ne istemeliyim, vermezse ne istemeliyim?
Bir de trden alım yaptığına göre süper bi teklif beklememek lazım degil mi ? Almanya’da insaat mühendisi mi kalmadı

5 yıl tecrübeli insaat mühendisiyim(3 yılı Afrika Arabistan).İtu. İngilizce advanced ielts 8. Saha ve teknik ofis tecrübem var. Başka özelliğim yok. Almanya’da çalışma iznim vs yok. İs görüşmesi ve iş icin konuşulan ortak dil İngilizce. Avrupalı birçok çalışanı var, uluslararası bi ortammış. Lokasyon munich
0
megacracker
(20.04.22)
3000 3500 euro arası olabilir. Ortalama buymuş. Ev veriyorlarsa o şehirdeki kiralara göre düşürürsün.
0
dissendium
(20.04.22)
ev vermek diye birşey daha ömrümde duymadım kimseye (inşaat sektörüne özelse bilemem), CV ve tecrübe yıllık 65bin'i hak ediyor
0
wiekannich
(20.04.22)
muhtemelen farkindasindir da brut miktarlar uzerinden konusulur. Yani aylik 3500 isteyip eline gecen para 2000 olmasin sonra.

Bir de Munich asiri pahali bir yer, ozellikle kiralar vs acisindan.
0
hot potato
(20.04.22)
ev verme olasiliklari bence yok.
maas olarak brut 45-50k bandinda olur herhalde.
0
cooperr
(20.04.22)
Evden kasit santiyede oda falansa yine de ev tutman lazim ikametgah icin bunu mutlaka sor hocam.

3-3500 brüt +1 diyorum
0
c1b2k3
(20.04.22)
Ev sunulacaksa 45 50k sunulmayacaksa en 60 65 e gel
0
vhs kaseti
(20.04.22)
(13)

gunde 1 adet sigara?

antikadimag
yillardir sigara ile olan iliskim alkol alinca arkadaslardan otlanmak seklindeydi. simdi birkac aydir stresli bir donemden gectigim icin arada paket aliyor, paketi de 2-3 haftada falan anca bitiriyorum. yani gunde 1 veya 2 gunde bir seklinde. boyle olunca da biraz kotu hissetmeye basladim cunku siga
yillardir sigara ile olan iliskim alkol alinca arkadaslardan otlanmak seklindeydi. simdi birkac aydir stresli bir donemden gectigim icin arada paket aliyor, paketi de 2-3 haftada falan anca bitiriyorum. yani gunde 1 veya 2 gunde bir seklinde.

boyle olunca da biraz kotu hissetmeye basladim cunku sigaraya baslamak istemiyorum? bu icme frekansi nasildir? icmek sayilmaz denebilir mi? yoksa ben de boyle basladim diyenleriniz var mi?
0
antikadimag
(20.04.22)
Bence artarak devam eder
0
baal
(20.04.22)
İçmek sayılır bunlar. Çünkü o bahsettiğin anlarda sigarayı gerekli ihtiyaç olarak görüyorsun.
Alışkanlığın başlarında gibisin.

Stress oranın arttığında o günlük sayı da artacaktır.
Sigarayı asıl olarak bırakan sadece yıllardır içmeyen değil, içme olasılığının en fazla olduğu stress, sinir gibi olumsuz durumlarda kendisini kontrol edendir diye düşünüyorum.
olumsuz durumlarda sigara yerine başka alışkanlık kazanmak lazım.

arkadaşlardan almak yerine artık kendin alıyorsun. buna level atlamak denir.
0
Erva
(20.04.22)
bu paket bitince yeni bir paket alma. buna odaklanmaya calis. olunca iciyorsun ama olmazsa ilk birkac gun aranirsin ama cikip taa markete kadar gidip almazsin.
0
hot potato
(20.04.22)
tibben senede 12 sigara/puro/nargile ustu sigara iciyor sayiliyor demisti bana bir doktor.
0
cooperr
(20.04.22)
bırak. artarak devam eder +1
0
tabii lan manyak mısın
(20.04.22)
Boyle baslaniyor zaten sigaraya. Kestirip atmazsan gunde 1 paket icersin. Hic kacisi yok.
0
brkylmz
(20.04.22)
aynı şekildeydim hatta 27 yaşındaydım. lan bu saatten sonra tiryaki falan olmam diyordum. bir gün kafamın tepesini attıran bir şey oldu arka arkaya 4-5 tane içtim. sonra midem falan bulandı ama tiryakiliğe de kapıyı açmıştım.
0
lazpalle
(20.04.22)
Cevremde 28 yasindan sonra sigaraya baslamis 4 5 kisi var. hepsi ayni sekilde basladi. Biri de direkten dondu gunde 2 sigaradayken.
Bence acilen, yol yakindan hayatindan tamamen cikar. En az 1 sene falan da tek bir dal bile tuketme, hala kendini sigarayi yeni birakmis bir insan gibi dusun.
0
zimbirik
(20.04.22)
bagimliligin en buyuk belirtisi inkar etmektir zaten.
Gecmis olsun zaten su an sigara bagimlisi olmussun.

Icmeyince mutsuz olup yoksunluk belirtisi gostereceksin.
0
divit
(20.04.22)
Tam dediğiniz gibi yirmilerin sonunda başladım, bir yıl böyle gitti bazen iki oldu üç olmadı ikinci yıl günde iki üç taneydi, üçüncü yılda beş altıyı bulduğu günler olurdu, bir hiç içmediğim olurdu, arkadaşlarla oturuluyorsa sayı kaçardı. Bir süre bırakayım içmem ki dedim sonra o kadar çok otlandım ki insanlardan geri sigara alıyordum onlara. Birkaç önce canıma tak etti, üçüncü denemede bırakabildim. Yapmayın etmeyin böyle başlıyor insan evet.
0
kullanıcıadımbuolsun
(20.04.22)
Çevremde ne kadar 'Aaaa! Ne güzel. Keyif içicisi bu.' dediğim adam varsa zaman içinde keşe döndü.
Sigarayı azaltarak bırakabileceğini sananlar var bir de.

İnsan sigarayı ya içer, ya da içmez. Ortası durumlar gelip geçicidir.
0
Mirket
(20.04.22)
Sigaraya böyle başlanıyor. Ben sigaraya ilk başladığımda lisedeydim, okul çıkışı kuytuya gidip 1 sigara içip eve giderdim. Sonra bi baktım her gün yemekten falan kısıp o parayla paket alıyorum :)
0
mg3929
(20.04.22)
Yukarıdaki herkese ek olarak, günde bir sigara içmekle yarım paket sigara içmek sağlığınıza neredeyse aynı zararı veriyor. Yol yakınken geri dönün.

www.health.harvard.edu
0
kobuzchu kiz
(20.04.22)
(8)

rayban dışında güneş gözlüğü markası tavsiyesi

birmilyonunvarmi
güneş gözlüğünden hiç anlamam. raybanlardan hoşlanmıyorum. önerebileceğiniz bir marka var mı?
güneş gözlüğünden hiç anlamam. raybanlardan hoşlanmıyorum. önerebileceğiniz bir marka var mı?
0
birmilyonunvarmi
(19.04.22)
persol
0
freebird5406_2
(19.04.22)
oakley, tom ford, serengeti
0
lemmiwinks
(19.04.22)
Senelerdir severek kullanıyorum: Armani
0
SiyamkedisiZorro
(19.04.22)
Serengeti +1. Gözlük üreticilerinin değil moda markalarinin ürünlerini alırsan cam kalitesine değil, markaya para ödersin.
Örneğin gözlüğünü kullanmadım hiç ama Armani'nin saatleri kaliteli olmayan makinalar kullananan ve kolay bozulabilen saatler. Verdiğine göre pahalı, isim hakkı.
0
crimson man
(19.04.22)
Serengeti
0
invictae
(19.04.22)
persol +1
0
cooperr
(19.04.22)
mustang, inesta, police.
0
baldan kaymak
(19.04.22)
(8)

Araçtaki lastik basınç uyarısı nasıl silinir

deepfear
Arac wv passat. Bu uyarıyı nasıl silebilirim. Hava bastım gecmedi
Arac wv passat. Bu uyarıyı nasıl silebilirim. Hava bastım gecmedi
0
deepfear
(18.04.22)
cevap gelmezse youtube'tan bakın. kesin vardır orada. menüden veya bir tuştan halledilir genelde.
0
lazpalle
(18.04.22)
Menüde lastik basıncı reset-sıfırlama.
Sonra da araç hareket halindeyken kendisi yeni değerleri hesaplıyor.

BMW'de böyleydi.
0
trixi
(18.04.22)
Menuden gir sifirla.
Genelde araclar hareket halindeyken sifirlamana izin vermez p'ye alip dene.
0
divit
(18.04.22)
Multimedya ekranından araç ayarlarına gir. Lastik ile ilgili olan menünün altında şöyle bir ekran olacak. Oradaki SET butonuna bas:
i.imgur.com
0
himmet dayi
(18.04.22)
hava kaçırıyordur, patlaktır belki? basınç sensörünün bozulmuş olma ihtimali de çok yüksek.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(18.04.22)
Alfa Romeo benim.
Lastik basınca hemen geçmez uyarı.
Set tuşuna basılı tutuluyor bizde. Ve duruyor olmak gerekiyor, hareket halinde değil.
Sizde de öyle bir şeydir kesin.
0
la traviata
(18.04.22)
araç lastik basınç uyarısı verdiyse, basıncı düzelttiğiniz zaman uyarı SİLİNMEZ. sizin silmeniz gerekiyor.

araçtan araca değişmekle birlikte, benim toyota corolla'da sol dizin oraya denk gelen düğmelerin biri lastik basıncı ayarlama. lastikler soğukken, araç düz bir zeminde dururken basılı tutunca sıfırlıyor.
0
kibritsuyu
(18.04.22)
Her aracta sifirlama dugmesi yok bu arada, bazen sisirirsin biraz kullandiktan sonra uyari kendiliginden kaybolur.

Kaybolmuyorsa sensorlerde agriza olabilir ki bazi araclarda basinc sensoru yok, ABS sensoru kullanilir, indirect TPSM deniyor bunlara.
0
cooperr
(25.04.22)
(5)

bu iki ekran karti ayni mi?

fakyoras
selam,hic anlamam ekran kartindan vs. bir arkadasim su asagidaki amazon tr'dekini sordu orda ne kadar diye. burda yari fiyatinda, neden boyle yahu? iki ekran karti ayni mi - emin miyiz? amazon kendi satiyor ekran kartini, sahte filan degildir yani.https://www.amazon.com.tr/dp/B08WRP83LN/ref=twister_
selam,

hic anlamam ekran kartindan vs. bir arkadasim su asagidaki amazon tr'dekini sordu orda ne kadar diye. burda yari fiyatinda, neden boyle yahu? iki ekran karti ayni mi - emin miyiz? amazon kendi satiyor ekran kartini, sahte filan degildir yani.

www.amazon.com.tr

www.amazon.co.uk
0
fakyoras
(18.04.22)
Bende 865 GBP gözüküyor ama aynı kart Amazon Almanya'da 515 EUR. Yani evet yarı fiyatına alınabilir.

www.amazon.de
0
reactionic
(18.04.22)
tr fiyati vergi dahil, ingiltere fiyatinda buyuk ihtmal vergi henuz eklenmemis. Vergiyi de giydirince fark kapanir..
0
cooperr
(18.04.22)
Fiyata vergi dahil.

İse bak yahu iki katina satiliyo turkiyede :( tesekkurler
0
🌸fakyoras
(18.04.22)
@fakyoras

ben yurtdisindan fiyatlari dogru goremiyorum herhalde.

verdiginiz linklerde tr fiyati 19843tl, ingiltere fiyati 865.39 pound
865.39 x 19.08 = 16511 yani arada 3331 tl fark var.
0
cooperr
(18.04.22)
Bende 495 pound gozukuyor, ingilteredeyim, gumruk vergisi filan olmadigindandir.
0
🌸fakyoras
(19.04.22)
(7)

Koç Üni.- Finans masterının dünyada ilk 50'de olması?

maraz alinin sag kolu
gmat/gre'den yüksek almak değerlendirme aşamasında olumlu bir izlenim bırakır mı?bir de almanya'daki çoğu masterdan daha iyiyse eğer, yurt dışında iş imkanı fazlaca açar mı?
gmat/gre'den yüksek almak değerlendirme aşamasında olumlu bir izlenim bırakır mı?
bir de almanya'daki çoğu masterdan daha iyiyse eğer, yurt dışında iş imkanı fazlaca açar mı?
0
maraz alinin sag kolu
(18.04.22)
Overallde rankingi 400-500 Koç'un. Türkiye'de Çankaya üniversitesi nin altında.

Orada iş bulmak isteyen orada yl yapmalı.
0
nvidia
(18.04.22)
1) Yurtdisinda is imkani acmaz tek basina. Yani halihazirda is bulabilecek bir profilde degilsen sirf koc masterin var diye mulakata cagirilmazsin.
2) Cagirilsan bile diger butun adaylari elemen lazim, bunun da okulla pek alakasi yok.
3) O rankingler keyfi. Isteyen istedigi sekilde rank edip yayinlayabilir.
4) Almanya'daki cogu masterdan daha iyi oldugu sonucu da cikmaz yani.
5) gmat/gre'den yüksek almak değerlendirme aşamasında olumlu bir izlenim bırakır mı? - Evet. Ama senelik 120-130 bin lira olan programin zaten asiri secici olacagini sanmiyorum turkiye sartlarinda. (gecen sene 105 binmis, bu sene fiyatlarini goremedim ama biraz daha pahali olur diye dusundum)
0
hot potato
(18.04.22)
ilk 250 falan deseydin belki derdim de ilk 50 pek inandirici degil.
yurtdisi icin pek bir etkisi olmaz eger cok saglam bir paper falan yazip yayinlamaz isen ki zaten o noktada paper ile one cikiyorsun, okula bakan pek olmaz.
0
cooperr
(18.04.22)
Hiç eğip bükmenin anlamı yok, hangi ülkede iş imkanı isteniyorsa o ülkede diploma her zaman daha avantajlıdır.

Almanya'da bir iş isteniyorsa:
Almanya'da ortalama bir üniversite'de yüksek lisans>Türkiye'nin en iyi üniversitesi'nde yüksek lisans.

Her şeyden önce prosedür olarak almanya'da alacağınız bir diploma size iş arama ve çalışma izni alma hakkı sağlıyor.

Türkiye'den alacağınız diplomayla işverenlerin size vize sponsoru olması lazım. İşverenin o maliyete girmesi için de çok iyi bir cvniz olmalı.

Ayrıca koç finans masterının ilk 50'de olması ciddi bir şehir efsanesi bence.

Sadece g8 ülkelerinden her ülkeden top5 üniversitenin programı o listeye girse 40 yapar:D

Birçok kurum var bu tarz akademik listeler yayınlayan ama birçoğunda koç odtü boğaziçi gibi en iyi okullarımız bile 500 barajını ancak aşabiliyor. Koç 250-500 sıralarında geziyor genelde.

Avrupalılar için vasat sayılabilecek polonya üniversiteleri bile daha üst sıralarda
0
anten
(18.04.22)
🌸maraz alinin sag kolu
(18.04.22)
Koç’ta masterdan sonra yurtdışı doktora da bi seçenek ama direkt iş bulma.. zor
0
damba
(18.04.22)
Koç'un EMBA'yi GMAT GRE istemiyordu. Finans masterı için de gerekmeyebilir, araştırın. Diğer yorumların da doğruluk payı var bence.
0
dreamnesiac
(18.04.22)
(17)

bedelli bekler miydiniz yapıp kurtulur muydunuz?

floydian
şu an 56k. çoğunu kredi çekerek tecili bozmak mı yoksa daha 3-4 sene daha tecile devam etmek mi? siz bekleme riskini alır mıydınız yoksa yapayım kurtulayım mı derdiniz?edit: beklemedeki umut kaynağı ise, fiyatta düşüşe giderler, 1 aylık kışa süresini tamamen kaldırırlar vs gibi faktörler.
şu an 56k. çoğunu kredi çekerek tecili bozmak mı yoksa daha 3-4 sene daha tecile devam etmek mi? siz bekleme riskini alır mıydınız yoksa yapayım kurtulayım mı derdiniz?

edit: beklemedeki umut kaynağı ise, fiyatta düşüşe giderler, 1 aylık kışa süresini tamamen kaldırırlar vs gibi faktörler.
0
floydian
(17.04.22)
Git, değmez beklemeye. Yaş kaç iş durumu ne bunlar da önemli ama ayrıntı vermemişsin. Git.
0
Amory Lorch
(17.04.22)
Yaa 28. Calisiyorum. Oyle ideal bir zaman asla olmayacak gibi gorunuyor artik.
0
🌸floydian
(17.04.22)
Benzer bir durumdayım ve şu an yapmıyor olmamın tek nedeni saçlarım uzun, kıyamıyorum, yoksa bir celp dönemi daha beklemem. Doktoradayım, tecilim 2025'e kadar falan. O zamana kadar 100k olur bedelli.
0
mantheman
(17.04.22)
iki sefer hiç gitmediler, ben başvurduğumda 18 gün gittik, siz şimdi 1 ay gidiyorsunuz.

Parası da arttı günü de, yani bir düzelme emaresi yok. MHP meclisten çıkarsa ve etkisini azaltırsa anca öyle bişeyler değişir belki.

Yapıp kurtulmak dediğin kredi ile 1 ay gitmekse bence yapabiliyorsan yap. Yok kredisiz 6 ay gideyim mi dersen, valla 1 aylık şeyde bile göreceksin son haftalarda herkes çıkışı bekleyecek.
0
nhk ni youkosu
(17.04.22)
İmkan varsa gidilmeli, fiyat düşüşü zor, 30 bin tl lik bedelliler sonrası 18 bin ve 15 binlik bedelliler yargıya taşındı şu anda aihm de dava. 27 günlük temel eğitim nato nun zorunluluğu temel askeri eğitim almamış kişileri asker saymıyorlar. Ordu da ki er sayısı olarak natoya bildirilemiyor.
0
delikedidilimiyedi
(17.04.22)
kesinlikle yapardım. yaş geçtikçe daha da zorlaşıyor. ben de 29 yaşında yaptım bedelli olarak, keşke çok daha önceden halletseydim diyorum. acayip bir ayak bağı, yaş geçtikçe insanın hiç gidesi gelmiyor. 30'a falan kalsa muhtemelen kaçak olarak yaşardım daha da yapmazdım.
0
roket adam
(17.04.22)
Valla ben neredeyse 10 sene bekledim. Bedelli şartları hiç iyileşmedi. En iyi şartlar kısa adam dönemindeydi ama onu da 1 ayla kaçırdım.

Fiyat düşmez muhtemelen. 1 ay eğitim saçmalığından emin değilim. Burası mağduriyetler ülkesi. Çat diye kaldırabilirler.
0
yürümeyin
(18.04.22)
5 yıl tecilim var yapabilirim ama yapmıyorum.

1. Üşeniyorum
2. Belki 5 yıl içinde ölürsem salak gibi o kadar parayı bedelliye harcamıș ve 1 ayımı çöpe atmış olarak ölmek istemiyorum.

Uzadığı yere kadar devam. 1 ay şartı kalkarsa yaparım ama.
0
signore
(18.04.22)
Bekleme, yap geç. Bakarsın bedelli kalkar falan..
0
Cruyff
(18.04.22)
Secim mecim ayagina 56K'da indirim yapilmasi beni sasirtmaz, zira cok genis bir kesimin odeyebilecegi bir miktar degil.
0
hot potato
(18.04.22)
15bin verip yaptım. beklemeden yap, hayatın ne getireceği belli olmaz. kaldı ki bundan sonra fiyatta düşüş olmaz.
0
false pretension
(18.04.22)
bedelli firsati geldiginde beklemeden yapistirmak lazim +1

hak kazandigim hafta parayi yatirmistim, pisman degilim.
0
cooperr
(18.04.22)
Eğer hiç gitmeme şansın varsa sonuna kadar gitme. öyle bir durumun yoksa bekletme, paralı, parasız nasıl yapacağın sana kalmış, 56k'nın kredisini öderken ne kadar zorlanabileceğini hesapla, ne kadar zamanda hayatından ne götürecek, buna değecek mi? değmiyor ise 6 ay yap geç, hatta subaylık oluyor mu bilmiyorum, asteğmen olabiliyorsan ne alak, üzerine maaş da alırsın, 9-5 mesai yaparsın.
0
selam
(18.04.22)
ne olacağı belli olmaz, beklersin bir anda bedelli iptal olur vs.
Fırsat varsa aradan çıkartmak lazım
0
anten
(18.04.22)
bedelli yapmış biri olarak söylüyorum. git kurtul, kafandan at. önüne tertemiz bakarsın. ondan sonra zaten kalkmış kalkmamış senin umrunda olmaz. imkanın varsa hemen git kurtul. yoksa da imkanlarını zorla yine bedelli yap kurtul. her gün bedelli yaptığına şükredersin.
0
vaveylababa
(18.04.22)
Maaşınız * 6 >56000 ise düşünmeden ve beklemeden yapın. Değilse beklerdim ben olsam.
0
tss
(18.04.22)
(8)

Bebek Arabası Açmazı

joker hakki
3 haftalık bebeğimiz var. Travel sistem istemiyoruz zira tekrar tekrar bebek arabası alacak durumumuz yok. Direk baston arabalardan almak istiyoruz fakat bizim ufaklığın henüz tek yönlü arabalar için fazla küçük olduğunu düşünüyoruz. Bu bastonların çift yönlü olanı yok mu? Katlanınca fazla yer kapl
3 haftalık bebeğimiz var. Travel sistem istemiyoruz zira tekrar tekrar bebek arabası alacak durumumuz yok. Direk baston arabalardan almak istiyoruz fakat bizim ufaklığın henüz tek yönlü arabalar için fazla küçük olduğunu düşünüyoruz. Bu bastonların çift yönlü olanı yok mu?

Katlanınca fazla yer kaplamayacak, baston ya da alternatif bir sistem, çift yönlü, hiç ümidim yok ama bir ev kirası yatırmak gerekmeyen araba tavsiyeleriniz varsa çok makbule geçer.

Sonunda kafayı sıyırıp el arabasında gezdireceğim çocuğu.
0
joker hakki
(17.04.22)
Bastona koysan da durmaz cocuk. Illa ki sirtustu yatmasi gerek. O yuzden uygun fiyatli bir tane edinip sonra satmayi dusun. Evet fiyatlar pahali ama 24 saat kucaginda da tasiyamazsin.

Ya da temiz ikinci el bakacaksin
0
brkylmz
(17.04.22)
Tam yatan bastonlar var. Doğumdan itibaren kullanıma uygun. Her baston 6+ ay, oturur pozisyonda değil. Bizim sıkıntımız tek yönlü olmaları.
0
🌸joker hakki
(17.04.22)
baston ne bilmiyorum ama bizim bebek 8 haftalik, ilk gunden beri babyzen yoyo kullaniyoruz. ilk 6 aya kadar newborn pack daha sonra 6+ pack'e geciliyor. ayni araba sadece ustu degisiyor. sanirim 6 kilo ve ben katli sekilde arabanin bagajinda tutuyorum. ben hepsini 2.el aldim
0
try again fail again fail better
(17.04.22)
Bunu biz de düşünmüştük ama soe bir ayrıntı var, bebeğiniz küçükken arabada gezidrmek istediğinizde, baston arabalar daha konforsuz ve tekerlekler den gelen darbeleri bebeğe daha çok ilettikleri için, bedeni halen oleukca narin olan 0-6 ay bebekler icin uygun degerlendirilmiyor.

Biz joie litetrax4 almıştık. Tavsiye ederim. İleriki zamanlarda taşıma kolaylığı olması için baston model de almayı düşünüyoruz ama bu joie yi de yıllarca asıl araba olarak kullanacağız.
0
nucleon
(18.04.22)
summer diye marka var, baston tipi ama cift yonlu, one dogru katlayinca yatak oluyor ama cok korunakli degil, 3 aylik cocuk duser icinden. Sakat yani biraz.
Ama biz 2-5 yas arasi tepe tepe kullandik kiramadik, ucuz ve dayanikli.

www.summerinfant.com
0
cooperr
(18.04.22)
Merhaba, kanguru da düşünebilirsiniz aslında, hele ilk 6 ayda anneyle ve babayla bolca ten tene temas da etmiş olur. sonrasında da rahatça baston pusete geçiş yapabilirsiniz. kangurudayken uyutması da, emzirmesi de çok kolay. eğer bel ağrısı vs gibi sorunlar yoksa kanguru bebek arabasından çok daha büyük kolaylık gelmişti bana. arabayı neredeyse hiç kullanmadık.
0
kakamelsokoban
(18.04.22)
dolap sitesine bakın 2. el. ana kucağı uyumlu bastonlar var. ben ana kucağı uyumlu baston aldım maxi cosi. ancak arabalar şu an uçmuş. 2.el ana kucağı ve uyumlu baston bakın.biz 10. ayda bastona geçtik çocuk ana kucağında yattıkça tembelleşiyor.
0
mikahakkinen
(18.04.22)
Ana kucağı uyumlu baston +1

Bizim bebeğimiz de 3 haftalık, Maclaren Atom aldık kasım ayında, Maxi Cosi ana kucağı/oto koltuğu ile kullanıyoruz. Bebek arabasının kendisi de yenidoğan uyumlu yani tamamen yatabiliyor, öyle de denedik, kullanılabiliyor ama ana kucağı ile daha güvenli geldi bana şu aşamada (bebek daha kafasını kontrol edemediği için).
0
gmzo
(18.04.22)
(7)

30 yasinda $30,000 ile goc sorusu

soppy cunt
Selamlar, soru biraz uzun olabilir bastan belirtmek istedim.30 yasima birkac gun once bastim. Mart 2020'den bu yana issizim. 4 yil havacilik sektorunde butce planlama tecrubem var ancak (isme sahip bir devlet universitesinden) mutercim tercumanlik bolumu mezunu oldugum icin turkiye'de alanim disi bi
Selamlar, soru biraz uzun olabilir bastan belirtmek istedim.

30 yasima birkac gun once bastim. Mart 2020'den bu yana issizim. 4 yil havacilik sektorunde butce planlama tecrubem var ancak (isme sahip bir devlet universitesinden) mutercim tercumanlik bolumu mezunu oldugum icin turkiye'de alanim disi bir ise giremedim bir turlu.

bu iki yillik surecte de calismak istedigim alanlara zerre faydasi olmayacak proje bazli ya da freelance islerde calistim, film cektim, konferanslarda tercumanlik yaptim, indie bir oyun firmasi icin senaryo yazdim, avrupa tv kanallari icin cekilen yarisma programlarinin produksiyon islerinde asistanlik yaptim vesaire.

tedarik zinciri yonetimi, kaynak & butce planlama, kalite-kontrol gibi departmanlarda calismak istiyorum ancak bu alanlara yalnizca muhendislik, ekonomi, istatistik, isletme gibi alanlardan mezun olan kisileri almak istiyorlar. ilanlarda da boyle belirtiliyor zaten. ben yine de umursamayip basvuruyorum, olumsuz dahi donen olmuyor cogunlukla. hasbelkader bir kac sirket geri donuste bulundu. ornegin, almanya'da endustri devi olan bir sirketin turkiye ayagi ile mulakatim oldu gecen sene, direktore kadar gorustum, sonra IK uzmani aradi biz bu pozisyona bir endustri muhendisi almak istiyoruz, tesekkurler dedi :) almadilar yani.

bunnun disinda dunyanin e-ticaret devi olan sirketin ispanya ofisinde bir management pozisyonu icin bir gorusme gerceklestirdim, onda da bar raiser (tekliften bir onceki gorusme) ile gorustukten sonra pozisyonun dolduguna dair bir mail aldim. yine issiz hayatima devam ettim.

tercumanlik/cevirmenlik yapmak istemiyorum, bu alandan alacagimi aldim ve artik bu isler bana keyif vermiyor. ekonomik olarak muhtac kalmadikca da bu tarz isleri kabul etmiyorum.

bir ara alan disi, tezsiz mezsiz bir YL yapayim dedim, bundan da bu sefer lisansa takilir yine is vermezler dusuncesi ile vazgectim.
bu gectigimiz 2 senede is bulamayip yas da 30'a gelince artik bu ulkede alanim disi bir ise girebilecegime dair umudum ne yazik ki kalmadi. su asamadan sonra da bir lisans ya da yuksek lisans programina kaydolacak enerjim de yok.

IELTS 8.5 (speaking 9) ve DALF C2'ye sahibim. (bana gore) saglam da bir cv'ye sahibim ancak bu is bulamayis seruveni beni yetersiz bir birey olduguma, aslinda dusundugum kadar da acayip bir adam olmadigima inanmaya itti. mesleki ozguven 0 su an. iki sene once pandemi sebebiyle isini kaybettiginde dahi her isin ustesinden gelebilecek, her pozisyonun yeterliligini sirtlayacak adam gitti, surekli "lan yapabilir miyim acaba" diye sorgulayan bir adam geldi yerine.

senior pozisyonlara burun kivirip, ya kac milyon euro butce yonetmis adamsin bunu mu yapacaksin diyordum kendime, is ilanlarina dahi basvurmuyordum. ancak basvurdukca gordum ki junior pozisyonlari gec, internship pozisyonlarina dahi cagirilmiyorum :)

Gelelim soruya,
Hasbel kader kenara koydugum us$30000 bir birikime sahibim. cok bir para olmadiginin bilincindeyim, TL kazanarak ancak bu kadar para kenara koyabildim vaktiyle.

Kanada'da bir PBD'ye kaydolayim diyorum. 60 kredi, 2 yillik programin her sey dahil (kayit ucretidir, evraktir sigortadir carttir curttur) tam 30k amerikan dolari gibi bir ucreti var. ucret somestr'dan somestr'a odeniyor. yani donem basi okula odeyecegim tutar 7.5k gibi bir sey. su mesela:
www.douglascollege.ca

Fotografa bakinca herkesin soyleyecegi sey ayni olur muhtemelen. eldeki para 30, okul da 30, BC'de de yasam inanilmaz pahali, olmaz bu is.

Bu ve benzeri bir programa kaydoldugunuz zaman gitmek istedigim eyalette haftalik 20 saat calisma izni veriyorlar, saatlik asgari ucret cad$15.65, yani bir sene calistigimda asagi yukari okulun ikinci senesini finanse edebiliyor olacagim.

Resmi calisma saatlerini asmaksizin calisip bir de uzaktan serbest cevirmenlik yaparsam finansal olarak bu isi, yasam maliyetlerimle birlikte kotaririm gibi geliyor.

13 yasimdan beri calisiyorum, is secmek, ben bu isi yapmam demek gibi bir huyum yok. tuvalet mi temizlenecek temizlerim, cop icinde mi yuzulecek, yuzerim. kendime bu konuda guveniyorum.

kendime guvenmedigim sey ise su, 30 yasindan sonra okula gitmek ve bir donem icerisinde 15 kredinin tamamini basari ile vermek. ne okuyacak ne de ders dinleyecek enerjim yok.

Okulun benim icin bir opsiyon olmasinin yegane sebebi su, belli okullarda 2 senelik program tamamlandiktan sonra kanada 3 yillik calisma izni veriyor. 5 yilin sonunda da kalici oturuma basvuruyorsunuz ve vatandasliga giden yol boyle aciliyor.

ancak beni tekrar okul siralarina oturtacak enerjiyi ve motivasyonu bu bile saglayamiyor. hicbir zaman da oyle aman aman parlak, okula gitmeyi, ders calismayi seven bir ogrenci olmadim. eger bunda basarisiz olur ve tum finansal birikimimi kaybedersem kendimi asarim gibi geliyor.

sizce nasil ilerlemek lazim, bir yol gosterin dostlar. ben kendi basima isin icerisinden cikamiyorum. en kolay goc yontemi birini bulup evlenmek ancak bu paraya benimle anlasmali evlilik yapabilecek birini bulamadim maalesef :) belki benim bilmedigim ve sizin bildiginiz belki boyle okula/dil okuluna falan gitmeden goc edebilecegim bir yer opsiyon vardir. benzer bir durumda olan, plan yapan eden vardir, bilmiyorum iste. yurt disinda basvurdugum ilanlarin cogundan bir mulakata dahi alinmadan (bir iki istisna haric) red yedim, sebebi gecerli calisma iznine sahip olmuyor olmam olarak ifade ediliyor ancak belki kibarliktan boyle diyorlardir. kafa gitti.

buradan express entry'e basvur demeyin, orada okul falan okuyup basvurmak yine daha mantikli olacak express entry vizesini almak icin - ki oradaysam ve okula gidiyorsam buna gerek kalmayacak zaten.

onun disinda bekarim, cocuk yok. beni turkiye'ye baglayan bir aile veya herhangi bir sey yok. bir kac yil ingiltere'de yasadim. belki cevabinizi etkiler diye yaziyorum.

biraz uzun oldu, kusura bakmayiniz. okudugunuz icin tesekkurler.
0
soppy cunt
(14.04.22)
Bence yurtdışında da kabul almak kolay olmasa gerek ama (daha önce deneyimlemedim, sadece shengen bölgesi ve bm vatandaşı olmadığım gerekçesiyle polonyadaki bir şirket bana red cevabı vermişti) eğer oraya girip bir şekilde çalışma izni alınca, çalışma azminiz varsa ve comfortzonedan çıktığınız için başarma potansiyeliniz türkiyeden daha yüksek.

Türkiyede en büyük problem yaş bana kalırsa. Yaşı 30 üstü olup yeni bir sektöre tecrübesiz olarak kabul almak zorlaşıyor. Bunu bir nebze “iyi” okullardan mezun olarak kırabiliyorsunuz. Onun dışında işte bu bezginliğinizi yaşınıza bağlayıp, “bu adam adapte olamaz bu yaştan sonra” deyip eleyebiliyorlar. Ve türkiyede “title” a çok takılıyor insanlar. Bence bunun en büyük nedeni güven problemi. Şirketler işçiler o kadar dürüst değil ki ancak devlet tarafından güvence altına alınmış bir diplomayla ilk güven geliyor. Ya da sağlam bir referans size güven bileti oluyor.

Bence doğru yoldasınız, bu ülke yeniliğe açık değil.
0
filipis
(14.04.22)
Orada kacak gocek uber yapamaz misin?
Belki okula bile gerek kalmaz
0
divit
(14.04.22)
filipis +1

cidden yaş bu ülkede büyük sorun. 25 yaşı geçtiğinde iş hayatı için yaşlı sayılıyorsun. ben de 29 yaşına iki gün önce girdim. 2 yıldır işsizim, 4-5 yıldır green card başvurusu yapıyorum. artık onun için de 15 bin dolar gerekiyormuş, çıksa nerden bulurum hiç bilmiyorum:) açıkçası güzel düşünmüşsün ama okulu boşver bu yaştan bence. 30 bin dolar çok iyi para bence, her türlü işine yarar.
0
nothing in my way
(14.04.22)
1 - douglas'a baktim okul BC'de, adini duymamistim. Bence ilk etapta BC'ye bulasma. Ultra pahali bir yer, senin 30k orada oldukca cabuk bir sekile buharlasabilir. Mezun olduktan sonra da oralarda tutunman zor, maaslar dusuk.

2 - kuzey amerika'da tutunmak icin tavsiyem herkesin pek gitmek istemedigi, is bulmanin kolay oldugu ve maaslarin ortalamanin ustunde oldugu yerler. Atlantik kiyisini komple gec, is sikintisi var. Quebec aten fransizca, unut. Ontario kalabalik ve pahali, salla. BC cok pahali ve masalar dusuk. Geriye ic anadolu olarak Sasketchewan, Manitoba ve Alberta kaliyor. Bu ucu arasinda Alberta en avantajlisi cunku petrol var, petrol olan yerde de para oluyor.

3- Evlilige falan bulasma oturum icin tavsiye etmem. Iltica da ayni sekilde, o toplara girme.

4- Alberta'da okul bak, 2 senelik sertifika. Ben tavsiyelerim tip ve hukuk ile ilgili bolumler. Bunlar ciddi para donen sektorler. Yok illa finans istiyorsan o zaman kesinlikle emlak sektorunde calisabilecegin bir sey oku, mortgage broker falan. Insurance isi de olabilir. Para olan sektorlere bak yoksa kanada'da dejavu yasarsin.

5- Saatine 15 dolara yasal olarak calisirsin, ama daha fazla para gerekirse kacak da calisilabilir, kontrol eden falan yok, biz ogrenci iken calistik. Insaata girersin turklerin yaninda sana gunde 150-160 verirler. Secenekler var...

6- Uc sene calisma izni sonrasi oturum alma isi benim bildigim kadariyla o kadar kolay degil, kanunlari devamli degistiriyorlar, bayagi zorlanan arkadaslar oldu son donemlerde. Yani 2 senelik okul sonrasi oturum cepte diye dusunme.

Dipnot: Unuttum eklemeyi, ben kimseye kanada'ya gelin demem. Overrated bir ulke, lansmani guzel, ama yasamaya baslayinca bir suru sikinti ile karsilasiyorsun, bircok acidan orta dogu ile garip benzerlikleri var. Pahali bir ulke, saatine 25-30 falan yaparak yasamasi zor. Genel olarak insan kalitesi malesef dusuk. O yuzden eger Avrupa olmuyor ise dusunulebilir, bir de oncesinde amerika'ya da bir bakarim..

Kolay gelsin..
0
cooperr
(14.04.22)
Duyuruda böyle sağlam başlıklar görmeyeli çok uzun zaman olmuştu. Sonunda avangard bir sayfa bulmuşken bende notlayayım, yl programı en sağlamı gibi duruyor benim de araştırmalarıma göre. Tabi aşk pek çok şeyi acısız halleder. alanınız finans olsa iyi olurmuş, kişi kendinden bilir işi derler 10 yıl önce planını yapmıştım. Çok yakında gidiyorum ama alan dışında tecrübesizseniz kabul görmek zor. Ama siz yine de europass vs bakının. Bir yol bulursanız da mutlaka yeşillendirin.
0
baldan kaymak
(14.04.22)
Hocam öncelikle işsizlikle gelen özgüvensizliği biliyorum, benim de başıma geldi ama şu an düşündüğünüzden fazlasısınız. DALF C2 hiç de kolay alınan bir derece değil, IELTS 8.5 da aynı şekilde. Derslerle pek aranız olmadığını söylemişsiniz öğrenim hayatınız boyunca da demek ki kafa standartın üstünde çalışıyor.

Benim tavsiyem Avrupa'yı görmezden gelmeyin. Kendi alanınızda veya temelinizle çok alakasız olmayan diğer alanlarda yüksek lisans başvuruları kovalayın. Hocalara eposta atın. Bir şekilde oraya ayak bastıktan sonrasını getirirsiniz tuttuğunu koparan birisiniz belli ki.

Şunu da söylemeden geçmeyeyim arkadaşlarınızdan, çevrenizdekilerden yardım istemekten çekinmeyin. Hiç beklemediğiniz yerden beklemediğiniz bir fırsat çıkabilir karşınıza. Son iki işimden üniversiteden arkadaşım ve arada sırada halini hatrını sorduğum bir aile dostumuz sayesinde haberdar oldum ve onların referansıyla girdim.
0
chicha_v2
(15.04.22)
cooperr baskan arti 1.
tuvalet temizleyeceksen, 4-5 tane hindistanliyla ayni evde yasayacaksan yurtdisina gidip marabalik yapmaya gerek yok.
0
baldur2
(16.04.22)
(4)

Jabra kadar kaliteli uygun fiyatlı Bluetooth kulaklık

sirisum
Butcem cok kısıtlı, 450 max. Jabra 2 alacaktim, indirimi bitmiş. Marka model önerir misiniz? Amaç günde 2 saat video/müzik dinleme. Müzik kismi kaliteli olsun, çünkü kablolu kulaklığım oldukça kaliteli. Attan inip eşeğe binmek istemiyorum... Teşekkürler
Butcem cok kısıtlı, 450 max. Jabra 2 alacaktim, indirimi bitmiş. Marka model önerir misiniz? Amaç günde 2 saat video/müzik dinleme. Müzik kismi kaliteli olsun, çünkü kablolu kulaklığım oldukça kaliteli. Attan inip eşeğe binmek istemiyorum... Teşekkürler
0
sirisum
(12.04.22)
taotronics f/p olarak çok iyi diyorlar.
0
westblack
(12.04.22)
Taotronics ya da anker'in bütçene uygun modelleri işini görür. Bende bundan var, ses kalitesi gayet iyi. Tabii kablolu kulaklığın kulaküstü ise onunla karşılaştırmak mantıksız olur. O durumda yine bu markaların kulaküstü modellerine bakmakta fayda var. m.n11.com
0
Bruce
(12.04.22)
anker +1
0
dr doofenshmirtz
(12.04.22)
anker kullaniyorum sikinti yok
0
cooperr
(13.04.22)
(16)

Ailenin gey arkadaş tepkisi

Mirabel
Gey bir arkadaşım var ailemin de tanıdığı. Bir tane yazlığımız var bayram tatilinde arkadaşımı çağırdım, babama siz gitmeyecekseniz biz gidelim dedim. Babam tamam dedi. Sabah aradı beni işte annem o arkadaşımı sevmiyormuş, komşular görürmüş. Ee ne var yani diyorum hoş karşılamazlarmış. Tamamen orda
Gey bir arkadaşım var ailemin de tanıdığı. Bir tane yazlığımız var bayram tatilinde arkadaşımı çağırdım, babama siz gitmeyecekseniz biz gidelim dedim. Babam tamam dedi.
Sabah aradı beni işte annem o arkadaşımı sevmiyormuş, komşular görürmüş. Ee ne var yani diyorum hoş karşılamazlarmış. Tamamen orda arkadaşının gey olduğu belli diye demeye getiriyor.
Ben de sinirlendim bi daha o eve adımımı atmayacağım sizi de asla bir arkadaşımla tanıştırmayacağım bi daha falan dedim.
Kardeşim de diyor ki sen onlara neden söz hakkı tanıyorsun biz şu tarihte gideceğiz haberiniz olsun de geç dedi ama ben ailemin bu tarz yaklaşımını sindiremiyorum. Güya modern türk ailesi.
Siz olsanız ne yapardınız? Aşırı sinirlendim.
0
Mirabel
(12.04.22)
Sen ailenin homofobik bi aile olup olmadığını bilirsin, bilip de böyle yapıyorsan hata senin ev onların evi, kendi evin olmadığı için yapabileceğin bir şey yok en başta bu işe girmen hata. Ha bilmiyorsan öğrenmiş oldun, bir daha yapmazsın.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(12.04.22)
@kaleci: iş alanım zaten gey dominasyonunda ve çoğunu tanıyorlar hatta kendileri çağırıyor. Tek sıkıntı bu kişinin gey olduğu 50 metre öteden anlaşılıyor ve saklama gereği duymuyor. Buna yüzden olmasına gıcık oluyorum. Gey olduğu belli olmasa sorun yok yani.
0
🌸Mirabel
(12.04.22)
Hiçbir şey yapmazdım, arkadaşıma yazlık o tarihlerde müsait değilmiş diyerek bir bahane sunardım. O yazlık benim yazlığım değil sonuçta. Keyfime göre insanları istediğim zaman orada ağırlamam doğru olmaz izin almadan. Anneniz görüşme bir daha dememiş, kendi evinde misafir istememiş. İnsanların dedikodusuyla uğraşmak istememesi de çok normal.
0
GoodMorningTeacher
(12.04.22)
Hocam işte dediğim gibi ev ailenin evi yapacak bir şey yok, yani ben ailen haklı haksız demiyorum yanlış anlama, o ev anne-babana ait olduğu için yapacak bir şey yok diyorum sadece. Arkadaşına uygun bi dille bi bahane uydur geç, ben olsam ben de böyle yapardım çünkü başka ne yapacaksın zaten.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(12.04.22)
Peki bu davranışlarından dolayı bir daha oraya gitmeme kararı alır mıydınız?
0
🌸Mirabel
(12.04.22)
Benzer bi durumda gitmistim yazliga gay arkadasimla.
Babam kredi kartimi iptal etmisti. Sonra bi daha da cikarmadi ama yine olsa yine yaprim. (10 sene oncesinden filan bahsediyorum bu arada)
0
kuehles blondes
(12.04.22)
Hocam benim o noktada tadım kaçardı muhtemelen o nedenle gitmezdim; hayatımın o noktasından sonra da ailemin sahibi olduğu şeyler özelinde böyle durumlar yaşayacak isteklerde bulunmazdım.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(12.04.22)
Anan-baban çalışmış , para biriktirmiş yazlık almış.Anladığım kadarıyla sen de artık 18'ini geçmiş iş sahibi birisin.Kimin kalıp kimin kalmayacağına onlar karar verir. haksızsın bence.
0
aids rakun
(12.04.22)
Bu durumda ne ailemle kavga ederim ne de bir daha yazlığa gitmemezlik yaparım. Onlara kendinizi borçlu hissediyorsanız, bu borcu illa bu şekilde kavgayla karşılamanıza gerek yok. Ailenizle konuşursunuz eğer durumları varsa arkadaşınıza bir tatile hediye etmek istediğinizi maddi destek çıkıp çıkamayacaklarını sorabilirsiniz. Ben olsam kendimi borçlu hissediyorsam arkadaşıma tatil hediyesi ayarlardım.

Arkadaşınız zor durumdayken aileniz evini kapatmamış. Eğer arkadaşınız zor durumdayken evlerini açmasalar garip olurdu.
0
GoodMorningTeacher
(12.04.22)
dikkat edersen sana burada arkadaşlık yapma demiyorlar. kendileri de dert etmiyorlar ama dert edenler başınıza dert olabilir diye çekiniyorlar. arkadaşın her ne kadar gay olursa olsun sonuçta erkek bedenine sahip, bir kadın bir erkeğin aynı evde olması da benzer sorunlar çıkartabilir, vs.

kavga etmek laf söylemek yerine e sizde gelin, kalabalık olur güzel de olur falandeseydiniz iyi olurmuş.
0
selam
(12.04.22)
ev ailenizin, orada kimin kalip kalamayacagi onlarin karari bu elde var bir. ben bu karari homofobiklik olarak gormuyorum, farzet senin ebeveynlerin de gay, ve bir ortamda rahatsiz olacaklari icin girmek istemediler, insanlarin boyle kararlarina saygi duymak lazim, insan her yonunu her ortamda gostermek istemeyebilir. aileniz de yazligin bu arkadasi goturmek icin uygun bir ortam olmadigini dusunmus. dogrodur yanlistir, bu bagimsiz bir konu. isterseniz evin bir kisim hissesini satin alabilirsiniz kendilerinden ve ev de sizin de soz hakkiniz olur. ailenizle de yikici degil yapici bir konusmya girmek daha dogru olur, belki anneniz o arkadasinizi acik bir sekilde gay oldugu icin baska bir ozelliginden dolayi sevmiyor bile olabilir. bence sinirle iletisime baslamak o iletisimin devaminda basarisizlik yonunde astilmis bir adim. bir konusun ne diyecekler bakalim. o konusmaya gore alternatif baska ucuz bir tatil plani yapabilirsiniz veya yine de ailenin onayiyla beraber tatile gidersiniz. burada onemli olan nokta ailenizi anlamak, yargilamak kolay.
0
mavicorap
(12.04.22)
Hocam ailenin malı mülkü ne isterlerse o olur. Gıcık bi durum ama boşver paranızla gidin otele ya da kamp atın oldu bitti.
0
lcha
(12.04.22)
soru sahibi kadın değil miydi? bir kadınla bir gay'in arkadaşlık etmesinin kime ne zararı olur anlayabilmiş değilim. ilginçmiş.
0
vizivozo
(12.04.22)
Ailen homofobik, sen haklısın fakat onların evi emrivakiyle birini getirmemelisin.
Her şeyi ailenle, ailenin desteğiyle (konaklama, yeme içme vs vs) yapmak zorunda değilsin. Onay almak zorunda da değilsin. Kendi evine istediğini sokar istemediğini kabul etmezsin.
0
rewlack
(12.04.22)
Arkadaşınız bu durumu bilseydi kesinlikle orada kalmak istemezdi. Ben de istenmediğim bir yerde bilerek ya da bilmeyerek konaklamak istemem.

Icha güzel demiş, ya bi otel ya da kamp ayarlayın takılın rahat rahat.
0
megalomaniac
(12.04.22)
muhite bakar, ailenin evi sonucta ilerde komsularla papaz olmak istemeyebilirler, o yuzden ben olsam asiri tepki gostermem.

bende de benzer bir hikaye var, 4 sap erkek bizim yazliga gittik 2 hafta kaldik. elemanlardan biri uzun sacliydi, biraz da narin bir tiptir, bebek suratli vs. butun gece yoldaydik, sabah eve ulastik, daha evin kapisini yeni actim telefon caldi, annem yaninizda kiz varmis neden soylemediniz dedi. Valla dedim bildigim kadariyla hepsi erkek..Mevzu anlasildi ki bizim narin cocugu komsulardan biri hatun sanmis, senin oglan eve kiz getirdi haberin olsun diye aninda ispiyonlamis. Neyse, cocugu soyduk, $ort ile kaldi. Etrafta bir tur attirdim ki millet rahatlasin.
0
cooperr
(12.04.22)
(11)

ingilizce konuşamadan yurt dışında kalınır mı

birmilyonunvarmi
bir ülke ile ilgili tüm şartları sağlıyorum. sadece bir ingilizce sınavı var. sınavı geçebilirim, o konuda kendime güvenim var ancak ben hiç yurt dışına çıkmadım. hiç kimseyle ingilizce konuşma da yapmadım. speakingim sorunlu. %75 ihtimalle gidebilirim ancak konuşamadıktan sonra orada iş bulabilir m
bir ülke ile ilgili tüm şartları sağlıyorum. sadece bir ingilizce sınavı var. sınavı geçebilirim, o konuda kendime güvenim var ancak ben hiç yurt dışına çıkmadım. hiç kimseyle ingilizce konuşma da yapmadım. speakingim sorunlu. %75 ihtimalle gidebilirim ancak konuşamadıktan sonra orada iş bulabilir miyim veya insanlarla iletişim kurabilir miyim bilmiyorum. ilk sorum ingilizce konuşamadan yurt dışında kalabilir miyim?

ikinci sorum ise burada mühendisim ve maddi açıdan vs bir problemim yok. oraya gidip garsonluk falan yapacam. siz olsanız bunu kabul edebilir misiniz?

ülke: yeni zelanda
vize süresi: 1 yıl
0
birmilyonunvarmi
(11.04.22)
Belli bir bilgi varsa zaten konuşmak zorunda kalınca konuşursun. Aynısını ben de yaşadım, ilk kez yurtdışına çıkana kadar hiç İngilizce konuşmamıştım ama İngilizcem iyiydi, okuma ve duyma anlama becerileri yüksekti. Başta biraz bocalarsın ama hemen alışırsın, çünkü herkes seninle o dilde konuşuyor olacak ve kulak alışkanlığı sayesinde sen de konuşabileceksin. Dil böyle birşey, teorideki şeylerin çoğu pratiğe uymaz, burada konuşamaman seni yanıltmasın.

Meksika, Küba, Porto Riko'dan hiç İngilizce bilmeyen yüz binlerce insan Amerika'ya kaçak olarak gelip garsonluk falan yapıyor, hepsi de bir iki ay içinde anadili gibi konuşuyor. Sorun olacağını sanmıyorum.
0
mantheman
(11.04.22)
Gitmeden ciddi bir hazırlık yaparsanız gerisi başlarda zorluk yaşasanız da orada gelecektir.
0
but that was just a dream
(11.04.22)
1. Ben çok olası görmüyorum yaşayabilmeyi. İletişim kurmadan yaşamak sorun değil. Garson olacağım diyorsun. İletişim kurmayan garson mu olur? anca bulaşıkçı falan olursun o da olursa tabii.

2. Asla gitmezdim. Yeni Zelanda'yı geçtim Norveç'te bile garson olarak çalışmayı düşünmezdim. Hayat standartların artmayacaksa ülkeden gitmenin iyi yanı ne ki?

Önerim, gitme işi ciddiye binmeden önce bir yerde garson olarak 1-2 ay çalışıp o hayatı sevip sevmediğini görmen. Ama yine de ingilizcen olmadığı için ya da iletişime geçebilecek kadar konuşamadığın için diyelim, kim niye seni garson yapsın?
0
himmet dayi
(11.04.22)
İçerikten bağımsız;

Belli bir bilgi varsa zaten konuşmak zorunda kalınca konuşursun +1
0
put it in your appropriate place
(11.04.22)
work and holiday galiba. senin gibi cok var rahat ol.
0
baldur2
(11.04.22)
1 yılda orada öğrenirsin zaten. Güzel bir deneyim olur. Garsonluk zor ama getireceği deneyime değer.
0
nvidia
(11.04.22)
kebaba düşersin ya da bulaşıkçı olursun. belki otel ya da temizlik işleri de olur. ingilizcen kötüyse kolay kolay garson yapmazlar. garsonluğu küçümseme öyle. o ülkelerde türkiye gibi suratsız takılmana izin vermezler, sohbet etmeni isterler.
0
bohr atom modeli
(11.04.22)
garsonluğu örnek olsun diye verdim. sıradan işler yapacam yani. ayrıca gitmeyi düşünme sebebim para kazanmak değil. ne olacak bu 1 yılda diye meraktan
0
🌸birmilyonunvarmi
(11.04.22)
is bulma giriskenligine yirtikligina bagli genel olarak. bunlar sorun degilse kotu ingilizceyle de bulursun, imkansiz degil.
0
hot potato
(11.04.22)
eger muhendislik yapmam lazm gibi bir takintin yok ise ne kadar az ingilizce, ne kadar az kualifikasyon o kadar iyi. cunku commonwealth mavi yakayi cok sever, ayak isi yapacak adam ariyorlar surekli.

soyle bir ornek vereyim, bir tanidigim var ingilizceyi birak, adam turkce yazmakta zorlaniyor, boyacilik yapiyor. Gecenlerde bizim konsolosluga bir email yazmis, bana gosterdi bir baksana sikinti var mi diye. Turkce bir paragraf ama ben ne demek istedigini anlamadim hahah, adama sordum abi tam olarak derdini ne anlat ben yazarim dedim, sildim bastan yazdim. Ben muhendislik yapiyorum, benden cok daha iyi takiliyor.

"ne olacak bu 1 yılda diye meraktan" kafasi super mesela, yardir diyorum.
0
cooperr
(11.04.22)
hiç yurt dışına çıkmadım yazmışsın.önce tatil için bir ülkede 15-20 gün kalmayı denemeni öneririm.
0
devilone
(11.04.22)
(6)

Koşu esnasında ayak uyuşması ?

kanlakarisikyagmur
Merhabalar, Dışarda koşuyorum, 5km'den sonra ayak bileklerim ve aşağısı uyuşmaya başlıyor. Ağrı, sızı, yorgunluk yok sadece bildiğiniz karıncalanma şeklinde uyuşma oluyor ve mecburen koşuyu yarıda bırakıyorum. Kilo-boy oranım normal. Nike zoom koşu ayakkabısı kullanıyorum. Bu durum neyden kaynaklanı
Merhabalar, Dışarda koşuyorum, 5km'den sonra ayak bileklerim ve aşağısı uyuşmaya başlıyor. Ağrı, sızı, yorgunluk yok sadece bildiğiniz karıncalanma şeklinde uyuşma oluyor ve mecburen koşuyu yarıda bırakıyorum. Kilo-boy oranım normal. Nike zoom koşu ayakkabısı kullanıyorum. Bu durum neyden kaynaklanıyor olabilir? Doktorluk bir durum mudur? Yardımcı olabilirseniz çok sevinirim.
0
kanlakarisikyagmur
(10.04.22)
içe dışa basma durumu ve uyumsuz ayakkabı problemi olabilir belki.
0
orient blue
(10.04.22)
İçe basma/düz taban/yarı düz taban olabilir misiniz? Bunu internetteki görsellerle karşılaştırarak kendiniz tespit edebilirsiniz.

Ayakkabınız iyi bir ayakkabı ama ayağınıza uymuyor olabilir, ya da bağcıkları çok sıkıyor olabilir misiniz?

Bir başka konu: Demir eksikliği yaşıyor olabilir misiniz? Bir kan tahliliyle baktırmanızı çok öneririm.
0
kaptankedi
(10.04.22)
bağcıkları biraz daha gevşek bağlayıp deneyin.
0
do you remember me
(10.04.22)
-Bağcıklar genelde gevşek
-Demir eksikliği önemli bir nokta, geçmişte takviye almıştım tekrar kontrol ettireceğim. Teşekkürler

Taban olayını nasıl anlarım? doktora gitmem mi gerekiyor?
0
🌸kanlakarisikyagmur
(11.04.22)
8 sene once kosarken bacagim uyustu, sallamadim ustune gittim ve kotulesti..

tavsiyem, doktora gorun ve temiz kagidi almadan kosuya devam etme, kosu cok guzel spor ama vucudu baya hirpaliyor.
0
cooperr
(11.04.22)
daha önce yoktu neden şimdi başladı, neyi farklı yapıyorsun? kan değerleri vs değil olay. çok büyük ihtimalle fiziksel bir değişiklik söz konusu. ayakkabı eskimiş olabilir, ayakkabının içine bir şey girmiş olabilir. belki farketmiyorsun giydiğinde ama ayak tabanında uzun süre bir yere olmaması gereken yere baskı geliyor ve ayak, bacak sinirlerini etkiliyordur. koşu tarzını değiştirmiş olabilirsin, koştuğun yer değişmiştir, koştuğun yeri belediye değiştirmiştir. kilo almışsındır.

bana da oldu. ayakkabıyı ve koştuğum yeri değiştirdim, geçti.
0
gabe h coud
(11.04.22)
(6)

istanbul, daire, kira beklentisi

baldur2
bugun 1 milyona bir daire aldik diyelim, ne kadara kiraya vermeliyiz ki mantikli olsun? 5-6 bin mi?
bugun 1 milyona bir daire aldik diyelim, ne kadara kiraya vermeliyiz ki mantikli olsun? 5-6 bin mi?
0
baldur2
(09.04.22)
evin kirasi sizin ona odediginiz paraya odakli bir kriter degil ki sadece? Lokasyonu, buyuklugu, bina yapisi, yeniligi, cevredeki diger evlerin kirasi vs gibi bir cok baska kriter var. Zira 1 milyona kurtkoyde 2+1 ev bulursunuz belki ama Ritim Istanbuldaki studyo rezidansi alamazsiniz. 'Bir milyon liralik evler' diye standard bir kriter yok yani.

O parayi baska bir platforma yatirmaya (borsa, bitcoin, doviz vs) kiyasla mantikli olmasini mi kastediyorsunuz?
0
sopiro
(09.04.22)
ideali 15 senede parasini cikartmak yani en az 5-6 bin tlye vermen lazim. ama turkiye'de bu oran dagilmis vaziyette cunku kiracilarin kira odeyecek hali kalmamis..

bugun 1 milyonluk yerder herhalde 3- 3.5 kira toplarsin. yani parasi 30 senede cikar. o da cok mantikli bir yatirim denemez.
0
cooperr
(09.04.22)
Bunun için en doğrusu almak istediğiniz muhitteki hem kira hem de satılık fiyatına bakmak, hatta belirli bir site varsa o sitede hem kira hem satılık evin fiyatı sarı sitede yazıyorsa süper
0
esinikaybetmiscorap
(09.04.22)
tüfe-üfe oranı ile enflasyon arasında bu kadar fark olduğu sürece belirleyeceğiniz kira tek başına sizi zarardan kurtarmakta yetersiz kalır. civardaki emsal kira bedellerini baz almak mantıklı olur. tabi yabancılara konut satışlarının arttığını ve gayrimenkullerin artan talep nedeniyle dolar bazında da değerlendiğini hesaba katmak gerekir.
0
zgrydn
(09.04.22)
Geçen yıl 200 kira civarındaydı bu oran. Baktığım her yer ortalama kiranın 200 katına satılıyor veya satıldığının iki yüzde birine kiraya veriliyordu. Zaten 240 ay olsa 20 yıl oluyor işte.

Şimdilerde 300’e yaklaştı diyorlar ama bu ev fiyatlarının balonlaşmasından mı yoksa kiraların düşük kalmasından mı o bakış açınıza bağlı.
0
nhk ni youkosu
(09.04.22)
semt önemli. 1 milyona daire her semtte bulabilirsin.
0
nvidia
(09.04.22)
(3)

Bu kurslar CV'ye eklenebilir mi?

vestasy
Harvard, Yale, Virginia gibi üniversitelerin İngiliz edebiyatının çeşitli alanları üzerine ücretsiz online kurslarından alıyorum bir süredir. Pek çoğunda sertifika yok, sertifika olanlar da sertifika için genelde 99 dolar istiyor. Benim de işim İngilizce üzerine. Sertifikasız aldığım bu kursları CV'
Harvard, Yale, Virginia gibi üniversitelerin İngiliz edebiyatının çeşitli alanları üzerine ücretsiz online kurslarından alıyorum bir süredir. Pek çoğunda sertifika yok, sertifika olanlar da sertifika için genelde 99 dolar istiyor. Benim de işim İngilizce üzerine. Sertifikasız aldığım bu kursları CV'ye eklesem sizce nasıl olur? Birkaç kişiyle konuştum, sertifika olmadığı için ve online aldığımdan uygun olmayacağını söylediler. Siz ne dersiniz?
0
vestasy
(08.04.22)
Hocam yaptığınız şeyleri kurs ya da sertifika olarak sınıflandırmak zorunda değilsiniz. İngiliz edebiyatının x, y, z alanlarında bilgi sahibiyim diyerek parantez içinde Harvard Üniversitesi, online eğitim yazsanız da olur.
0
dissendium
(08.04.22)
Sertifikasız da olsa bir emeğiniz ve ilgi alanınız var. Courslar diye bölüm açıp ben eklerdim. Sertifikalı sandıkları için sizi mülakata çağırsalar da bit şey olmaz. Zaten mülakatta kendinizi açıklarken lafı geçer.
0
zimbirik
(08.04.22)
Bu bence butun tuslara basip bolum gecmeye calismak gibi birsey..

Ben olsam CV'ye Yale, Harvard, MTI falan gibi isimleri koymam gidip diploma/sertifika falan almadiysaniz. CV'nin kalitesini dusurmekten baska ise yaramaz.
0
cooperr
(08.04.22)
(9)

Siz olsanız ister miydiniz

tebrikler
Gecenlerde zincir marketlerin birinde alisveris yaparken montum raflarina ilişti ve montumda yirtilma oldu ufak. Raflarina baktigimda kocaman bir acilma olduğunu gördüm. Gectigim yer de kismen dar bir yer ve rafin o sekilde olmasi yirtilmaya sebebiyet verdi.Tabi o an sinir olsam da magaza müdürüne s
Gecenlerde zincir marketlerin birinde alisveris yaparken montum raflarina ilişti ve montumda yirtilma oldu ufak. Raflarina baktigimda kocaman bir acilma olduğunu gördüm. Gectigim yer de kismen dar bir yer ve rafin o sekilde olmasi yirtilmaya sebebiyet verdi.
Tabi o an sinir olsam da magaza müdürüne soylemedim, gectim.
Tabi o sekilde giyemedim bir daha.

Sonra magazanin kurumsalina mail attim yasadigim magduriyeti gidermelerini so

Istedim.
Inceleme yapmislar ve bolge sorumlusu beni aradi.
Yeni mont alirsam faturasini getirirsem odeyebileceklerini soylediler.

Sizce benim bu yaptigim etik mi?
Yoksa turkiye gibi tuketici haklarinin bilinmedigi bir yer icin etik degil mi?
Bu arada montum 3 yillikti ve bir iki yil daha giyecektim.
0
tebrikler
(07.04.22)
etik mi değil mi bilmiyorum ama Ben olsam istemezdim. Hatta aklıma bile gelmezdi mail atmak.
0
kaptan maydanoz
(07.04.22)
ben istemezdim ama, istemişsiniz kabul etmişler. etik sorgulanacak bi durum yok
0
jelly bear
(07.04.22)
Bu olay medeniyetin başkenti türkiyemde mi yaşandı? İstemişsiniz vermişler daha sorgulamaya gerek yok bence. Ama montun parasını istemeyi düşünmek bana garip geldi sadece benim hayatta aklıma gelmezdi.
0
mg3929
(07.04.22)
Bunu yaptiktan sonra almamaniz daha garip olur ve cok güzel yapmissiniz. Daha da güzeli inceleyip böyle bir teklifle geri dönmeleri. Iciniz rahat olsun her sey etik cercevede.
0
c1b2k3
(07.04.22)
eski bir süpermarket kurumsal iletişimcisi olarak şunu söyleyebilirim. başlarına bela almaktan çekinmişler.. ve içinize kurt düşürecek olmakla birlikte şunu belirteyim "abi uğraşmayalım şimdi şikayetvar bilmem ne.. montu öderiz" demişlerdir.

inanın süpermarketlere öyle şikayet telefonları geliyor ki. sizin ki normal gibi gözüküyor.. ne deliler var.. size de o gözle bakmışlardır ama maalesef.
0
gkhT
(07.04.22)
olay isviçre de vs olsa normal karşılardım türkiye diyince tuhaf oldum. şahsen 3 yıllık montun ücretini isteyemezdim ben.

hala aklım almıyor olayın bu kadar güzel sonuçlandığına. benim başıma gelse kesin rafların yıpranma parasını benden isterlerdi :)
0
Fritz-X
(07.04.22)
isterdim. gayet normal.

ama kabul etmeleri gerçekten şaşırtıcı. Bir mont artık 2000 TL demek.
0
Cruyff
(07.04.22)
Magazaya helal olsun diyorum, yalan soylemiyorsaniz etik mi degil mi tartismasina gerek yok.

Bir kere turkiye'de mcdonald's da basima geldi benzer birsey, tepsiyle kaydim dustum hersey cop oldu, daha ayaga kalkamadan yeni bir tepsi dolusu yemekle gelmisti mudur.
0
cooperr
(07.04.22)
Yırtılan monttan daha pahalı bir mont almadığınız sürece etik olarak bir problem görünmüyor.
Kendi düşüncem bu ve benzeri durumlar için "third party liability insurance" benzeri sigortaları bile olabilir.
0
archmage mahmut
(08.04.22)
(10)

Zenginlerin motivasyonu ne?

birmilyonunvarmi
Mesela adamın şirketi 100 milyon dolar kâr etmiş. Seneye hedefini 120 milyon dolara çıkartıyor. Yani bir seviyeden sonra parayla satın alınabilecek ne kalıyor da bu adamlarda böyle bir hırs var? Çoluğun çocuğun torunların 200 yıl yese bitiremeyecek zaten o parayı.
Mesela adamın şirketi 100 milyon dolar kâr etmiş. Seneye hedefini 120 milyon dolara çıkartıyor. Yani bir seviyeden sonra parayla satın alınabilecek ne kalıyor da bu adamlarda böyle bir hırs var? Çoluğun çocuğun torunların 200 yıl yese bitiremeyecek zaten o parayı.
0
birmilyonunvarmi
(07.04.22)
Bu olay bireysellikten çıkıyor bir noktada. Sen patron da olsan şirket büyüdüğü için senden bağımsız ilerlemeye başlıyor. Sen istemesen de kâr edebiliyorsun.
0
dissendium
(07.04.22)
amac satin almak, iphone yenilemek, avm turlamak degil. basari. rakiplerinden daha basarili olmak istiyor. politikacilar onunde ceketini iliklesin istiyor. tum gazeteler onu konussun istiyor. dunyayi ele gecirmek istiyor vs vs
0
hot potato
(07.04.22)
çünkü adamın bir limiti yok yani senin için 1 milyon dolar çok olabilir ama benim için değildir.

aynı şey 100milyon dolar ve 1 milyar dolar içinde geçerli.

elon musk'ın 280 milyar doları var adam hala fabrika açıyor.

motivasyon en iyisi, en zengini olmak. diğerini geçmek.
0
duyurukullanıcısı
(07.04.22)
çalışmak var çalışmak var. herkesin çalışması, çalışma şartları aynı değil ki. mesela o kadar büyük bir şirketin sahibi ya da genel müdürünün çalışma ortamı, ofisi çok lükstür mesela. senin, benim evimdeki olmayan bir lüks. şu ortamda çalışmak mı istersin yoksa 2+1 evinde oturmak mı?

img.archiexpo.com

o noktadaki bir insan kalkıp alt sınıfın yaşadığı bir çok zorluğu yaşamayacak zaten çalışmak için. yani aslında rahat ve lüks hayatına devam edecek ve enerjisini de bir alana kanalize ederek para kazanacak.

diğer taraftan akış teorisini araştırabilirsin. çalışmak da insana akış deneyimi yaşatıyor ve motive ediyor. mesela acun ılıcalı takım aldı. adama gidip desen ki o takımdan kazanacağın parayı biz sana verelim sen git tatil yap. kabul etmez. çünkü paradan ziyade o takımı alıp ayağa kaldırmak onu motive ediyor. onun peşinde aslında adam.

yine aynı şekilde doğru işi yapıyorsan iş de seni çok mutlu ettiği için çalışıyorsun. yani çalışmasa ne yapacak? maldivler'de 7-24 tatil mi yapacak? e onu da yapıyor birçoğu zaten. aşağı kalır bir hayat da yaşamıyor aslında.

benim rahatsız olduğum şöyle bir durum var. çalışmakta sorun yok ama sadece parayı düşünmeleri sıkıntı. bazıları gerçekten doymak bilmiyor. milyonlarca lira kazanıp da 200 liranın pazarlığını yapan müteahhit, ayda yüzbinlerce lira kazanıp 100 liranın muhabbetini yapan doktor gördüm. bu insanları anlayamıyorum. o para hayatında bir şey değiştirmeyecek ama hala ufak hesaplar peşinde.

ya da hayatında para kazanma ve harcama dışında bir motivasyon yok. bu da sıkıntı. zaten kazanmışsın mesela daha farklı motivasyonlar peşinde koşabilirsin.
0
black mamba
(07.04.22)
peki sizin tavsiyeniz ne olurdu? sıkıntıdan ölsün mü bu adam? çalışmak, sevdiğin bir işi yapmak insanı hayata bağlayan bir şey. bahsettiğiniz adama da bir amaç lazım her gün uyanması için. işini seviyosa ve işinde iyiyse neden çalışmasın? motivasyonları hayata tutunmak bence.
0
ehti
(07.04.22)
para cidden motivasyon için pek belirleyici ya da büyük bir etken değil.
başarı en önemlisi.
0
kisa
(07.04.22)
başarı, saygınlık ve güç.

bi de her şeye sahip olabilmek, hedefin olmaması sıkıcı şeyler. 365 gezsen tozsan her istediğini sınırsız yapsan bir süre sonra zevk vermemeye başlar.
0
jelly bear
(07.04.22)
Patronlar insan yonetmeyi sevdigi icin patron olur.
2 kat para ver butun calisanlari robot yapalim de kabul etmezler.

Kapida maraba olsun agalik yapayim istiyorlar.

Ha para da yetmiyor o da ayri.
Atiyorum adam banka almak istiyor ama alamiyor.
0
divit
(07.04.22)
adam senede 100 milyonluk yasiyor da ondan.
her sene 2-3 koleksiyonluk araba alsa 3-5 milyon harcar.
bunun yati var, ucagi var, var oglu var.
0
cooperr
(07.04.22)
her zaman bir üst hedef vardır.
diğer yandan ohoo bu para yedi sülaleme yeter ne çalışacağım be kafasındaki adam zaten o yerlere gelemez.
0
lazpalle
(08.04.22)
(4)

F/p oranı en iyi kablosuz kulaklık

wehatelovewelovebeer
Malum piyasa koşullarından dolayı ne yazık ki airpods alacak halimiz kalmadı. Telefonum samsung s10. Kulaklığı da sadece müzik dinlemek ve konuşma yapmak için alacağım. Apple'in kablolu kulaklıkları kulağa giriş rahatlığı açısından çok hoşuma gidiyor. Tabii ki kulakta kocaman bir şeyin olmaması da.
Malum piyasa koşullarından dolayı ne yazık ki airpods alacak halimiz kalmadı. Telefonum samsung s10. Kulaklığı da sadece müzik dinlemek ve konuşma yapmak için alacağım. Apple'in kablolu kulaklıkları kulağa giriş rahatlığı açısından çok hoşuma gidiyor. Tabii ki kulakta kocaman bir şeyin olmaması da. Boyut açısından oldukça ergonomik geliyor.

Apple airpodsa benzer, f/p ürünü, fazla pahalı olmayan bir kulaklık öneriniz olur mu?

Çok teşekkürler.
0
wehatelovewelovebeer
(06.04.22)
Huawei freebuds'ların bazı modelleri kulağa giriş yapısı olarak airpodsların ilk serisi gibi, onlara bakabilirsin.
0
Bruce
(07.04.22)
Anker kullaniyorum 2 senedir sikinti yok, amazondan almistim.
0
cooperr
(07.04.22)
freebird5406_2
(07.04.22)
kadirgali huseyin olmayan adam
(07.04.22)
(9)

Siz olsanız hangisini seçerdiniz? - Yurt dışı planı

hitokiri kenshin
ABD'de yüksek lisans yapıp sonrasında kalmayı düşünüyorum. Elimde iki seçenek var. Bu okullardan kabul aldım. Birisi Boston Üniversitesi. Gerçekten çok iyi bir üniversite ve bana Boston, New York bölgesinde iş kapıları açabilir. Ama açmayadabilir. Mezun olduktan sonra eve dönmek zorunda da kalabili
ABD'de yüksek lisans yapıp sonrasında kalmayı düşünüyorum. Elimde iki seçenek var. Bu okullardan kabul aldım. Birisi Boston Üniversitesi. Gerçekten çok iyi bir üniversite ve bana Boston, New York bölgesinde iş kapıları açabilir. Ama açmayadabilir. Mezun olduktan sonra eve dönmek zorunda da kalabilirim.

Diğeri Minnesota Üniversitesi. Burası da çok iyi bir üniversite. Minnesota eyaletinde, çevre eyaletlerde hemen hemen her kapıyı açabilecek bir okul. Ama açacağı kapılarda alacağınız maaşlar, Boston - New York bölgesine göre oldukça düşük. Ama yaşam masrafları da ona göre ucuz. Dengeli yani.

Boston'a gidersem bütün birikimimi tek sıkımda harcamış oluyorum. 12 ay içinde iş bulamazsam ve dönmek zorunda kalırsam bir daire parasını harcamış oluyorum.

Minnesota'ya gidersem çok daha rahatım. Yüksek burs aldım oradan. Rahat rahat, oda arkadaşları olmadan tek başıma yaşayıp üstüne Boston'da harcayacağım miktarın yaklaşık yarısını harcayacağım. Cebimde çok ciddi bir miktar cash para kalacak. Bu parayı kullanıp orada kalmaya çalışabilir, Green Card vs. kovalayabilirim. Boston'da ise hayatta kalma mücadelesi olacak daha çok.

İki seçenek de başarısız olabilir ve dönmek zorunda kalabilirim. Döndüğüm takdirde Boston'da yüksek lisans yapmış olmak muhtemelen daha yüksek maaşlı iş demek. Ama Minnesota'da yapmış olmaktan çok farkı olur mu? Aradaki fiyat farkıyla Minnesota gibi bir üniversitede ikinci yüksek lisans bile yapabilirim. Zaten Minnesota da çöp değil. Benim alanımda ABD'nin en iyi 21. okulu. Boston 17.

Siz hangisini seçerdiniz?
0
hitokiri kenshin
(06.04.22)
Minnesota tabii ki. Akılcı davranmak varken niye riske gireyim.
0
dissendium
(06.04.22)
Minnesota kararını vereceksem, yaşam şartlarını da iyi araştırırdım.
0
dreamnesiac
(06.04.22)
1 - Kuzey amerika'da tutunmak icin herkesin tercih etmedigi bir yerden baslamak her zaman avantajlidir, bos alan bulmak onemli. Ben olsam cok kalabalik, herkesin gitmek istedigi yerlerdne uzak dururum ilk 4-5 sene.

2 - Okulun siralamasinin Amerika'da kalsan da donsen de onemi yok. Donersen zaten yurtdisinda yuksek yapmis diyecekler o kadar. Kalirsan da siralamaya bakan olmayacak zaten.
0
cooperr
(06.04.22)
Minnesota net. Amerika fırsatlar ülkesi gerçekten de ve NY Boston maaşlarına ya da yaşam standartlarına sonradan ulaşman gayet mümkün. O yüzden bu konuda risk almaya değmez.
0
Nocturne
(06.04.22)
iki okul da iyi, hatta bizim alanda minnesota daha iyi bile. Sizin alanda boston daha iyi bile olsa bence boston aradaki farkı vermeye değmez. minnesota +1 o yüzden.
0
ted
(06.04.22)
17-21 cok farketmez. eger oldugun sektorde is imkanlari varsa minnesota +1
0
fakyoras
(06.04.22)
Yüksek lisans ABD'de tutunmanı sağlamaz. Orada geçireceğin her an iş bulmak için çabalaman lazım.

"Döndüğüm takdirde Boston'da yüksek lisans yapmış olmak muhtemelen daha yüksek maaşlı iş demek" ...güzel hayal ama Türkiye'de de bu şekilde fazla maaş alamazsın. Dönüp işsiz kalan bile çok.

Kısaca yüksek lisansa değil iş bulmaya odaklan. Bir de ABD'de tutunmak gerçekten zor. Rakibin çok olacak. Senin düşündüğünü düşünen çok insan var.
0
nvidia
(06.04.22)
Turkiye'deki isveren Boston vs Minnesota ayrimi yapmaz. Biri Harvard digeri community college degil neticede.

Yüksek lisans (tek basina) ABD'de tutunmanı sağlamaz. Orada geçireceğin her an iş bulmak için çabalaman lazım +1
0
hot potato
(06.04.22)
amerikadan bildiriyorum. oncelikle bence simdiden odaklanman gereken masterdan sonra is bulmak. Boston universitesinin adi senin alaninda daha iyi ise direk onu sec. maddi durumlari buraya gelince dusunursun, okulda calisabilirsin, hocan belki bir pozisyon fln ayarlayabilir. ( herkes bir sekil maddi sorunlari cozuyor burada) biliyorsundur ki, okuldan sonra teklif alsan bile is verenin sana sponsor olmasi gerekiyor h1b icin daha sonra da kuradan cikman gerekiyor ki, bunlar bile cok dusuk ihtimaller. opt yapma sansin varsa belki o sirada is veren sponsor olsa dahi yine h1 kurasina gireceksin.
0
oscar
(06.04.22)
(11)

Yurtdışına Yerleşmek yada Yerleşmemek

comf
Herkese selamlar,İçinden çıkamadığım bir durum var sözlük ahalisine bir danışayım dedim.Yaklaşık 10 senedir uluslararası bir otomotiv şirketinde mühendis olarak çalışıyorum. Yaklaşık 2 sene yurtdışında expat olarak çalıştım.Evliyim ve 3 yaşında bir kızım var. Sene başında Avrupa'daki şirketin genel
Herkese selamlar,
İçinden çıkamadığım bir durum var sözlük ahalisine bir danışayım dedim.

Yaklaşık 10 senedir uluslararası bir otomotiv şirketinde mühendis olarak çalışıyorum. Yaklaşık 2 sene yurtdışında expat olarak çalıştım.
Evliyim ve 3 yaşında bir kızım var.

Sene başında Avrupa'daki şirketin genel merkezinden bir teklif aldım.
Gitmek istediğimi belirttim fakat Türkiye'deki yönetim burada ihtiyaçları olduğunu belirterek bu gidişi engellediler.

Aslında o dakika istifa etmeliydim ama ev, çocuk maddi durumu göz önünde bulundurarak yapamadım. Fakat Avrupa'da iş aramaya başladım.

Yaklaşık 2 ay içerisinde Çekya-Prag'da bir şirketten yöneticilik pozisyonunda teklif aldım. Yaptığı işte dünyada ilk 10'da bir şirket, Amerikan menşeili fakat Prag ofisi oldukça küçük.

Tabii bu esnada çalıştığım yerdeki durumlarda hem maddi hem manevi iyileştirilmeye çalışıldı. İstifa edemedik dediysem sesimi çıkartıp oturduğum düşünülmesin gerçekten psikolojik olarak benim için ne kadar zor olduysa, yönetim ve insan kaynakları için de o kadar zor olmasını sağlamaya çalıştım.


Şimdi buraya kadar dayanabildiyseniz zurnanın zırt dediği yere geliyorum.
Alım gücümüz hemen hemen aynı olacak, eşim de mühendis ve iş bulması çok zor olmayacaktır.
Yaş 35 , otur oturduğun yerde gidersen ne emekliliğin ne iş güvencen olacak, tutunmayıp dönüp gelsen veya orada kalsan 35 yaşında aynı şartlarda iş bulamayacaksın, ailen arkadaşların yok mu olm senin özlemeyecek misin ? dersiniz

Yoksa artislik mi yapıyon lan defol git, sen yaşamamışsın it gibi çalışmışsın kızın insan gibi yaşasın, günde 2 saat daha az çalış, müziğini sporunu yap, 10 numara biralar iç,al eşini Avrupa'yı daha da gez, iş güç hallolur canavar gibi adamsın zaten uluslararası tecrüben var sana kurban olsunlar mı dersiniz?

Yurtdışına kaçıyorum heyecanından bağımsız fikir verir misiniz?

Herkese saygılar
Vaktinizi aldım kusuruma bakmayın
Teşekkürler
0
comf
(06.04.22)
"lan defol git, sen yaşamamışsın it gibi çalışmışsın kızın insan gibi yaşasın, günde 2 saat daha az çalış, müziğini sporunu yap, 10 numara biralar iç,al eşini Avrupa'yı daha da gez, iş güç hallolur canavar gibi adamsın zaten uluslararası tecrüben var sana kurban olsunlar mı dersiniz?"


cok fazla yorum yapacak bir sey bulamadim, nereden baksaniz 50-55 sene daha yasayacaksiniz, su ana kadarkinden cok daha fazla, guzel gecirin oralarda...
0
hewit
(06.04.22)
Dil sorun olmayacak mı? Çocuk okula başlayacak. Hepiniz yeni dil öğrenmek zorundasınız. Alım gücü değişmeyecek diyorsunuz. Bence gidiyorsanız geri dönmemek üzere gidin. Bence bir süre deneyeyim düşüncesi sizi daha da geri götürebilir.
0
dissendium
(06.04.22)
emeklilik ve is guvencesi neden olmuyor gittigin yerde onu anlamadim. oluyor olmasi lazim ikisi de. daha az prim odedigin icin belki daha az emekli maasi alirsin, o kadar. turkiye'ye donsen ayni sartlarda hatta belki daha iyi sartlarda is de bulunur bence, en azindan benim sektorde oyle.

aile, arkadaslari falan birakmak hos olmuyor, ayni sosyal hayati yurtdisinda yasamak zor. ozellikle cocuk konusunda, aile bakmakta destek oluyorsa o konuda zorlanabilirsiniz.

cekya'ya ozel bir iliginiz varsa, bu sartlarda ben olsam giderdim yine de. ama cekya'ya ozel bir ilgi yoksa, ben anadili ingilizce olan ulkeleri tercih ederdim. ya da nufusun en az %70'inin ingilizce konustugu ulkeleri. ki oyle de yaptim :)
0
lemmiwinks
(06.04.22)
prag çok uluslu güzel bir şehir, eğer size gelen teklif relokasyon ve aile destek paketi gibi bir içeriğe sahipse bence değerlendirilebilir. teklif ingiltere, almanya veya hollanda'nın herhangi bir şehrinden gelseydi atlayın derdim ama dürüst olmak gerekirse çekya görece daha zorlama potansiyeli taşıyor. heyecandan bağımsız söylüyorum, 35 yaşında alamadığınız riski ilerleyen zamanlarda hiç alamazsınız. ben eşinizin yerinde olsam biraz ilanlara falan bakıp ön görüşme kovalamaya başlardım.
0
evde liyakat kalmamis
(06.04.22)
Çekya’da bulunmadım fakat Macaristan Slovakya civar ülkeleri gezdim. Kültür özellikle Slovakya’da biraz uzak geldi. Çok yaşanabilir bulmadım gelişmişlik açısından. Artı yabancı olmanın zorlukları. Ben olsam “sanırım” Batı Avrupa’da daha iyi bir iş için zorlamaya devam ederdim.
0
but that was just a dream
(06.04.22)
Bir arkadaşım 2 yıl Prag'da master yaptı, yaşadı, orada iş hayatına devam etmeyip döndü. Gerçi sektör (reklamcılık-görüntü yönetmenliği) Türkiye'de daha iyi o yüzden dönmüştür ama ülkeye de çok ısınmadı gibi hissetmiştim ben.

Ek olarak Çekya kaç yıl yaşayınca kalıcı oturma izni veriyor, kaç yıl sonra vatandaşlığa başvuru kabul ediyor bunları bir araştır derim. Şu an gidip çalışsan atıyorum ileride Almanya'da iş bulsan çalışma vizen işine yaramayacak (ülke bazlı oluyor) ve Çekçe öğrenmeye başlamış olacaksın tahminen, ona değer mi vs. bunları düşün.
0
nhk ni youkosu
(06.04.22)
merhaba,
cekya 5 yil sonrasinda A2 seviyesinde dile 10 yillik (sinirsiz deniyor buna, her 10 yilda bir yenileniyor) oturum veriyor. azicik kasarsaniz dili rahatlikla a2'ye getirebilirsiniz, ders almak sartiyla.
prag sanildigi gibi oyle cok ucuz bir sehir degil, kiralar baya pahali, iyi ev daha da onemlisi iyi ev sahibi bulmak ugrastirici.
esim is bulmakta zorlanmaz demissiniz ama emin olmayin, cekler pek oyle disardan almaya acik degiller. Esim "Amerikan menşeili fakat Prag ofisi oldukça küçük" tarzda bir sirketle gorustu uzunca bir sure, sonrasinda cek almaya karar verdiler (oturum ve calisma izni var kendisinin), esime ozel dusunmeyin bu durumu, biraz kapalilar diyeyim.
kisin cok soguk prag, ama inanilmaz guzel bir yandan da.
ben seviyorum pragdaki yasami, avrupanin bir cok sehrinden farkli olarak (nispeten daha kucuk olanlardan bahsediyorum) haftasonu her yer acik, yapacak bir cok sey var, her yer park dolu, cocuklar icin muhtesem.

bence aklinizda kalmasin, gidin deneyin. "35 yaşında aynı şartlarda iş bulamayacaksın" katilmiyorum buna, daha iyi sartlarda en en kotu ihtimalle ayni sartlarda isi cok rahatlikla bulursunuz. deneyin mutlaka. prag cok merkezi, her yere ucus var, tren var. ama yazin tasinin, kisin gidip depresyona girmeyin :)
0
65 derece
(06.04.22)
Cok kolay bir cevap degil. Maddi olarak benzer sartlar olacaksa asagidakilere bakmak lazim,

- cocugun gelecegi hangi ulkede daha iyi olur?
- sen ve esin icin 5-10-20 yil sonra hangi karardan sonra daha iyi gelecek olur?
- yurtdisinda yasama vs aileden/arkadaslardan uzak kalma - hangisi daha agir basiyor ? (Ben baya zorlaniyorum ailemden/arkadaslarimdan uzak kalma konusunda mesela)


Birkac arkadasim benzer sirketler/yerlerden abd'ye gecebilmisti. Eger hedef buysa bu da dusunulebilir.
0
fakyoras
(06.04.22)
Cekya'ya gitmezdim. Daha gelismis bati/kuzey avrupa ulkelerinde, hatta belki abd'de falan is bakardim. Bence bir cok kisinin anlamadigi sey, o tip turkiye'nin anca bir tik ustu ulkelere gitmek ilk bakista cok harika bir sey gibi gorunuyor ama 5-10 sene yasayinca balayi donemi bitiyor ve ozellikle cekya gibi yerlerde yasanan irkcilik, ortadogulu dusmanligi falan goze batmaya basliyor. Prag guzel sehir denmis de sonsuza kadar prag'in tarihi kisminda turist hayati yasamayacaksiniz neticede.

esinizin de is bulmasi kolay falan olmayacaktir kanimca. hem ekonomisi itibariyle genis bir isgucu talebi olan bir ulke degil, hem de kulterel kapalilik, dil bariyeri, vb bunlar hep zorlastirici unsurlar.

yurtdisina gitmek var, yurtdisina gitmek var yani. ulkemizin genel psikolojisi butun yurtdislari ayniymis gibi yaklasiyor mevzuya.
0
hot potato
(06.04.22)
Yorumlarınızı için teşekkür ederim. Çok bariz tek bir doğru var ve ben onu göremiyor muyum acaba diye endişeleniyordum ama hemen hemen aynı oranda git veya gitme şeklinde yorumlanmış. En azından kararsızlığımın boşuna olmadığını anlamış oldum. Tekrardan teşekkürler.
0
🌸comf
(06.04.22)
"Alım gücümüz hemen hemen aynı olacak" insanlar bu nasilsa bir sekilde duzeltilir diye dusunuyor ama benim deneyimim pek o kadar kolay olmadigi, bu da baya buyuk bir sikinti. Bunun ustune toplumdaki statudeki irtifa kaybini da eklemek lazim.
Bunlar buyuk eksiler.

Bu eksilerin karsi tarafina teraziye: kızın insan gibi yaşasın, günde 2 saat daha az çalış, müziğini sporunu yap, 10 numara biralar iç,al eşini Avrupa'yı daha da gez..bunlari koyunca daha agir basiyorsa cik, dengedeyse cikma derim. Yurtdisinda boyle takilabilemek icin paraya ihtiyacin var..

Ben isi gucu evi barki ailesi olan bir sekilde hayata tutunan bir beyaz yakaya, cok saglam bir teklif almadikca yurtdisi macerasi girme derim. Ama her koyun kendi bacagindan asiliyor sonucta..zor karar, bol sans.
0
cooperr
(07.04.22)
(3)

Veri Depolama Ama Hangi Yolla?

ManikD
Sevgili Romalılar,Verilerimi normalde OneDrive üzerinde tutuyorum. Fakat acil ihtiyaç olan büyük hacimli video vs. gibi verileri indir tekrar yükle çok vakit alıyor. Ondan harici ssd-hdd gibi işlere giresim var. Normalde harici kutu ile ssd kullanıyorum ama hacmi 500gb olduğundan yetmiyor. Bana böyl
Sevgili Romalılar,

Verilerimi normalde OneDrive üzerinde tutuyorum. Fakat acil ihtiyaç olan büyük hacimli video vs. gibi verileri indir tekrar yükle çok vakit alıyor. Ondan harici ssd-hdd gibi işlere giresim var. Normalde harici kutu ile ssd kullanıyorum ama hacmi 500gb olduğundan yetmiyor. Bana böyle 1-2TB'lık bişi gerek. Bu noktada bir kaç sorum olacak:

SSD'yi harici disk olarak kullanmak nedense güvenli geliyor, hdd'de bozulma riski daha fazla gibi düşünüyorum. Yanılıyor muyum? Eğer cidden daha güvenli, paraya kıy 1tb lık al evladiyelik kullan derseniz gaza gelip alacağım. Yok hdd ile risk aynı derseniz hangi hdd'yi alayım? Özellikle usb c tipi çıkışlı bir hdd ye ihtiyacım var. Yine kutu alıp, içine hdd mi taksam? Bu konuda tavsiyeleriniz var mı kutu ve hdd olarak? Yok direkt hazır harici harddisk al derseniz öneriniz nedir?

Çok dağınık sordum ama illa konunun uzmanları beni toplar diye umuyorum :)
0
ManikD
(05.04.22)
dostum video vs gibi büyük hacimli dosyalar için harici ssd almanı öneririm, performansı çok daha iyi. wd passport 512'lik kullanıyorum ben, canavar gibi çalışıyor.
onun dışında harici hdd'leri bir yedekleme çözümü gibi düşünme, düşüneceksen bile en az 1-2 farklı yere yedek al derim. bunlar el altında olan cihazlar, düşüyor çatlıyor patlıyor bir şeyler oluyor yine de bozuluyor. hdd'ler zaten hareketli parçalardan ötürü bozuluyor, ssd desen onların da yazma ömrü sınırlı, o yüzden sen bir tane hareketli, bi tane sabit olacak hdd al mutlaka.
0
roket adam
(05.04.22)
Ozellikle kucuk HDD'ler bozulmaya cok meyilli, benim elimde 2 tane patladi.
O yuzden tavsiyem kesinlikle SSD olur, hem hiz olarak da avantajli, ses yok, dusursen kolay kolay birsey olmuyor vs.

1-2TB SSD al bu is huzur icinde cozulsun..
0
cooperr
(05.04.22)
@cooperr +1
2.5 inch harici diskler enteresan bir şekilde bozulma eğilimli, eğer taşınabilir disk alacaksanız mutlaka SSD tercih edin, harddisklerde mekanik disk olduğundan bozulmnaya çok müsaitler yani bu aletler öyle hareket etmek için tasarlanmamışlar bence. Yeni nesil harddisklerde park özelliği her ne kadar eskiye nazaran daha başarılı olsa da SSDlerin eline su dökemezler.

Performans konusunda da SSD harddisklerin açık ara eline veriyor, yazma okuma hızları karşılaştırılmayacak kadar yüksek. Tek sorun fiyatı.

Son olarak Eğer amacınız sadece video, film kaydedeyim arada izlerim ise bir şey diyemem ama yedekleme amaçlı asla harici disklere güvenmeyin Cloud candır.
0
solo
(05.04.22)
(17)

Ayrılacak elemanın isteği saçma değil mi?

logisticsmanager
Şimdi bende bir eleman var(di). Ben müdür olduğum dakikadan itibaren sıkıntı çıkarttı. Müdürlerle beraber tahminimiz bize ise girerken "ya ben burada yükselir giderim" diye girdi ama ben müdür olunca "e napicam ben oldu" ve sürekli sorun çıkardı. Neyse bu sene performans görüşmesinde is performansı
Şimdi bende bir eleman var(di). Ben müdür olduğum dakikadan itibaren sıkıntı çıkarttı. Müdürlerle beraber tahminimiz bize ise girerken "ya ben burada yükselir giderim" diye girdi ama ben müdür olunca "e napicam ben oldu" ve sürekli sorun çıkardı.

Neyse bu sene performans görüşmesinde is performansı için normal verdik ama karakter kısmı için düşük verdik çünkü is arkadaslari ile sorun yasadi, başka departman ile sorun yasadi, bir ara bir yanlış anlamadan biriyle 6 ay konusmamis sonradan fark ettik, oturduğu büro değişti onda sorun cikardi, yeni eleman onun eskiden oturduğu yere geçti sorun çıkardı (özetlersek kendisi satin almaci ama planlama ile oturuyordu ama planlamaya yeni eleman alininca onun satin alma burosuna geçmesi gerekti), çalışan anketlerinde sürekli düşük puan verdi ama 1'e 1 görüşmelerde konuşmadi, sürekli çalışan sendikasına konuştu ama bize karsi hiçbir sey demedi.
Biz de karakter kısmını gelişmesi gereken yer diye vs düşük puan ve düşük zam verdik.

Sonra ben kizla yil sonu degerlendirmesi yaparken bazı noktalarda biraz fazla kati oldugumuzu düşündüm, belki bazi süreçler daha iyi yönetilebilirdi diye düşünüp bir de kiz bana böyle motiveymis vs diye konuşunca toplanti sonrasında kendi müdürlerim ile konustuktan sonra ek zam istemeye karar verdim. Bu da tabi holding tekrar onayı demek ve ek süreç. bu süreç de nisanda başlıyor (normal zam subatta onaylaniyor, ilk zam mart ayi sonunda mart ayı maasi ile aliniyor. Nisan ayında ek zam istekleri konuşulabiliyor)

Kiz 24 martta istifa sundu, başka is bulmuş ki ben aylardır iş aradığını hissediyordum ve sirket olarak ayrılmasindan mutluyuz. Hatta 1 hafta erken ayrilacak, istegini kabul ettik.

Yalniz kiz bana simdi bu ek istemeyi planladığım zammi sordu.
Ik zaten istifasini sunduğu ve 1 hafta erken gidecegi için kendi isimizi yaptık tabiki hayır dedi.

Yani kendim için düşünüyorum; Alacağı zammin maasa etkisi tam olarak 9 euro falan o da bir adet McDonald's menüsü anca.

Bu arada zam hakkini alamıyor vs değil. Bu benim kendi insiyatifim ile verdiğim bir karardi ve kendisine de kesin olmadığını ama ugrasacagimizi soylemistim.
Ama haftaya cuma ayrılacak çalışan icin ben holdinge ne diyeyim? 1 hafta sonra ayrilacak eleman için zam onayi verir misiniz kadar salakça bir istek duymamislardir heralde.

Sizce çalışanın bu isteği, ki hakedilmis bir olay da degil, 9-10 Euro için mantıklı mi? Çok saçma durmuyor mu? aylik maasinin 0.004'u oluyor konustugumuz para. Isini buldu ayrılıp gidiyor, issiz de kalmayacak.
0
logisticsmanager
(05.04.22)
Tabi ki sacma. Su aydan itibaren su kadar zam alacaksin seklinde kesin bir yazili bildirim yapilmamis. Ben olsam yukaridan onay gelmedi o yuzden bir sey yapamiyorum deyip basimdan savarim.
0
vudin
(05.04.22)
mantıksız
sonunda ne çıkacak diye okudum o kadar, sne bir de bu kadar yazmışsın
0
mantık
(05.04.22)
@vudin yok ya kiza kesin olmadigini ama ugrasacagimizi söyledim çünkü görüşmede motive, sanki ek gorevlere hazir vs gibi geldi. Dedim belki bu kizi hala kazanabiliriz yani.

Ik zaten mail atti, şirketten ayrilacagi icin zam isteği reddedildi diye, daha çok bilgi isterse bizle konussun dedi. Zaten ik'ci da baya şaşırdı isteğe ama neyse :)
0
🌸logisticsmanager
(05.04.22)
@mantik abi bazen linc yenilebiliyor bilgi olmayınca sonra "e bilgi yazmamissin başlıkta" oluyor :) bunları yazmasam kızın zam hakkını vermiyoruz gibi anlasilirdi diye bilgiyle yazdım.
Sonuçta 9 euro haksa alınmalı. Onun konuşması bile olmazdı.
0
🌸logisticsmanager
(05.04.22)
Holding'e birsey deme, eleman tatava yaparsa 10 euro ver eline, bir tane de kagit imzalat "ben elden 10 euro aldim" diye, yolla gitsin.

Bi arada binde 4 zam da efsaneymis, Evropa'da durum harbiden cohh eyyi :D
0
cooperr
(05.04.22)
@coopper zammi o değil. Almasini düşündüğüm ekstra zam/12, bunun 10 günlük oranı çünkü 10 iş günü kadar çalışmış olacak, bunun üstüne Brüt net oranı.

Kısacası Avrupa'daki zam oranıyla alakası yok. Calisanlara genel olarak hesaplanan enflasyondan zam yaptık, üstü de oldu.
0
🌸logisticsmanager
(05.04.22)
@logisticsmanager

Ok dedigim gibi ben olsam elden veririm, kagit imzalatip sepetlerim.
0
cooperr
(05.04.22)
10-12 euro bi şeyse, ve çok gürültü yapıyorsa elden verin geçin derim.
0
kaptankedi
(05.04.22)
Elden vermek ayrı sıkıntı çıkartır. Onaylanmamış veya iletişimi yapılmamış ise bir şey yapmaya gerek yok bence.
0
efx
(05.04.22)
Ek zam yaptırdım dediğiniz zam tam olarak 9 euro mu?
0
regina phalange
(05.04.22)
"IK'dan ret geldi ben zaten orani bilemiyorum. Isterseniz IK ile gorusun bu konuyu, zaten bana da IK ile goresebileceginiz soylendi" diyip topu IK'ya atin bence.
0
65 derece
(05.04.22)
ben zaten akıl istemiyorum, holding reddetti çünkü işten ayriliyorsun dedim geçtim. Elden falan vermem tabiki, Fransa'da böyle bir iş yapmam :)

Benim sorum aslında bu çok saçma bir istek değil mi olayı. Yani ben inanamadim bunun konusulmasina, hatta ik ve benim müdürler de sasirdi.

@regina; hayır ek zam olarak yıllık 350 euro gibi bir şey yapmak istedim. Aylık 25-30 euro bir şey yapar nette, bir internet faturası işte :)
0
🌸logisticsmanager
(05.04.22)
Sacma bir istek, ne koparsam kardir demis herhalde
0
fakyoras
(05.04.22)
evet sacma. ama zaten kiz da sacma biriymis, normal gelmistir ona :)
0
65 derece
(06.04.22)
Abi kiz "istifamin ekstra zam isteğini etkileyecegini dusunmemistim" dedi. Paralel evrende falan yaşıyor galiba, neyse :)
0
🌸logisticsmanager
(06.04.22)
Türk gözüyle baktığımızda aşırı saçma ama belki Fransız gözünden bakınca o kadar saçma değildir :)

Uzun süredir Fransa'da yaşıyordunuz sanırım, siz çok daha iyi bilirsiniz, ben de Fransız okulunda yaşlandığım için direkt şu geldi aklıma, bazen bazı Fransızlar hak konusuna obsesif derecede takık olabiliyorlar. Yani bir pirinç tanesinin hesabını yapabilirler gibi gelmiştir bana hep :))
0
la lykia
(06.04.22)
@la lykia yok yani hak olsa harbiden hiç sorun değil. Misal harbiden her şeyin hesabı yapılır, iceride hiçbir şey kalmaz. Ortada hak edilmiş, garanti edilmiş bir olay yok. Ben bu kizi belki kazanabiliriz, belki ekibe entegre olabilir diye çok acayip bir fark olmasın istedim (ilk zamminda neredeyse 600 euro fark vardi diğerlerine oranla) ama ona da on kere garanti olmadığını ama ugrasacagimizi söyledim. Ayrılan adam için ben niye holding ile ugrasayim.
Kızın kötü ayrıldığı 3. Is yeri olacagiz, bu saatten sonra anca babasi referans olur, gelecekteki müdürlerine başarılar dilerim :)
0
🌸logisticsmanager
(06.04.22)
(11)

Avrupada sonradan vatandaş olanlar

kanepeee
Şu anda rusların yaşadığını türkiye yaşasa, yani tüm dünyada istenmeyen ülke durumuna gelse, avrupa ülkelerinde sonradan vatandaşlık almış olan türklere ne olur?Avrupada hukuk iyi işliyor diyordum ama, fransada "ruslar giremez" yazan restoranı görünce (ve bu restorana bir yaptırım uygulanmayınca) fi
Şu anda rusların yaşadığını türkiye yaşasa, yani tüm dünyada istenmeyen ülke durumuna gelse, avrupa ülkelerinde sonradan vatandaşlık almış olan türklere ne olur?

Avrupada hukuk iyi işliyor diyordum ama, fransada "ruslar giremez" yazan restoranı görünce (ve bu restorana bir yaptırım uygulanmayınca) fikrim biraz değişti.

Oranın vatandaşı olsan bile sana ev/araba satmasalar, restoranlara sokmasalar, iş vermeseler bir noktada yapabileceğin bir şey kalmaz. Mecburen dönersin sivas'taki köyüne.

edit: fransadaki restoranı bulamadım, çek cumhuriyetinde benzer bir şey olmuş: www.washingtonpost.com
0
kanepeee
(05.04.22)
Benzeri amerika'da oldu, japonlari toplama kampina attilar.
Sartlar degisince kimse insan hakki falan sallamaz.
en.m.wikipedia.org

Hem de kanunu 1976'ya kadar kaldirmamis adamlar.
0
divit
(05.04.22)
Fransa'da restoran olayının kaynağı var mi? Ben bulamadim. Bulamadığım için net yorum yapamıyorum.

Fransa'da vatandaş olmuş birinin ikinci sinif hale dusurulmesi için çok acayip bir durum olması lazım. Misal verdiğiniz örnek de uç geldi bana doğru olduğuna emin olamadim. Kaynak verirseniz Fransızca aratayim'

Yani Fransa'da şu an etrafımda bir sürü restoran var, bir sürü şey var. Daha rusya ile alakalı bir şey duymadım.
Bana tek tük olaylar büyütülüyor gibi geliyor.
0
logisticsmanager
(05.04.22)
Sonradan vatandas olanlarin her zaman deport riski oldugunu dusunuyorum, ozellikle ikinci vatandasliklarini kaybetmedilerse. Hak hukuk gukuk diyenler cikacaktir ama is o noktaya gelirse kimse kimsenin gozunun yasina bakmaz, ucaklara doldurup yollarlar..

O yuzden hicbir turlu TC vatandasligini kaybetmek istemem, sonucta donecegimiz yer kurkcu dukkani.
0
cooperr
(05.04.22)
Vatandaşlık açısından ben bir şey olacağını sanmıyorum. Teröre destek veren kişiler bile vatandaşlıktan atılmıyor. Toplum baskısı yıllardır var. Almanya'da Türklerin evlerini yakıyorlardı bir zamanlar. Türklerin kolay kolay boyun eğeceğini sanmam. Bir de bu olaylar genelleştirilemez. Burger King kapısına Türkler giremez yazacak hâlleri yok. Restorana giremeyen adam gidip döner yer.
0
dissendium
(05.04.22)
Bunlar bireysel şeyler. Her ne kadar yaptırımlar var olsa da ülkeye yönelikler. Bireysel olarak bunu yapamazsın demek yerine komple yasaklıyor.

Bundan hareketle vatandaşlıklarını kaldırması mantıklı değil. Ancak çifte vatandaşlık için seçim yaptırtabilir. O da bazı ülkelerde yapıldı zaten.

Kız arkadaşım rus vatandaşı be italyda burslu okuyor. Bir restaurantta çalışıyor. Dediğim gibi bireysel bir sıkıntı yok.
0
Unde bach canim
(05.04.22)
Yazdığını okuyunca şu mevzu geldi aklıma www.google.com

Bu kız Türkiye üzerinden Suriye’ye giden 3 kızan biri. İngiltere doğumlu, hayatında hiç Bangladeş e gitmemiş ama Bangladeş asıllı olduğu için kızı british vatandaşlığından atıyorlar terörist olduğu için.
Senin dediğin tam bu değil tabi bu kişinin suça karıştığı iddiası var ama o zaman çok acayip gelmişti bana
0
euteamo
(05.04.22)
o restoran fransa'da değil almanya'da bu arada.

www.bz-berlin.de
0
bohr atom modeli
(05.04.22)
oncelikle bireysel tepki, toplu tepki ile devletlerin aldigi aksiyonlari ayirmak lazim. ornegin almanyada "ruslar giremez" diyen is yeri sahipleri oldugu gibi berlinde "pro-rus yuruyusu" de oldu www.youtube.com

bireysel tepkiler her rusu ayni kefeye koyup dislayabilir. ama unutulmamalidir ki avrupa da putin karsiti ruslar da yasiyor. eger toplu bir dislama olursa avrupada buna karsi cikan gruplar da cikacaktir.

yani ornegin almanyada toplu halde tum 80 milyon alman hep beraber "turkleri disliyoruz, araba ev satmiyoruz" diye bir fikir birligine varmasi guc. cok farkli sesler cikacaktir,"turkler disari" diyen cikacagi gibi turklere destek olanlar da cikacaktir, orta yolcular da cikacaktir, demokratlar kalsin muhafazakarlar gitsin diyen de cikacaktir. yani yek vucut bir tepki zor.

bir de isin ironik tarafi da su, almanyada gida sektorunun dominant toplulugu turkler, araba ev satanlar turkler. almanin en onemli fast-foot yemegi doner. bu durumda kimin kimi dukkana almayacagi cok karisir.

yani kisaca bireysel ve sosyal tepkiler olur. ama bu tepkilerin devlete etkisi limitli kalir. belki devlet dairelerinde bazi guclukler cikarirlar ama hadi hep beraber tum turklerin kazanilmis vatandasligini iptal ediyoruz, ulkelerine gonderiyoruz diyemezler. isid teroristlerini bile sinir disi ederken bir suru kanuna takiliyorlar.

ama bir gun 3. dunya savasi cikarsa o zaman durum ne olur kimse bilemez. savas durumunda her tepki asiridir.
0
emrahday
(05.04.22)
Almanya’da Bizim enstitü Rus projelerini iptal etti, burslarını Rusya’dan alanlar geri dönmek zorunda kaldılar. Mail gelince ben korkmuştum açıkçası yarın Tr ile ilgili bişey olsa postalayacaklar demek ki diye.
Ellerinden geleni yaparlar ama vatandaşlık alana bişey olmaz gibi.
0
spherical
(05.04.22)
Ruslarin yasadigi olaylar ilk 2-3 gunun gaziydi ve genelde cahil insanlarin basindan cikti, sonra da sondu zaten.

NATO'nun merkezine 15 dakika mesafede yasiyorum, burada acikca Putin ovmedikce toplumdan dislanmiyorsunuz. O tarz durumlarda bile gidip destek alabileceginiz kurumlar var.

Bizim sirkette ve duyum aldigim bazi sirketlerdeki Ruslar firma IKlarina "Bizim durum ne olacak?" tarzi mail atmislar, genel cevap "Oyna devam" seklinde.
0
cleric
(05.04.22)
verdiginiz ornekler cok radikal, kucuk zumreler icinde belki benzerleri gorulur ancak avrupa'da genele yayilabilmesi cok dusuk ihtimal. Vatandaslik alanlara da bu ve benzeri durumdan bir sey olmaz. Toplumsal degerlere acikca saldirmak gerek sorun yasamak icin. Su an benim tecrubem cercevesinde bu islerden dolayi sorun yasayan normal rus vatandas yok.
0
hewit
(05.04.22)
(8)

Türkiyenin önümüzdeki 1 yılı

basubadelmevt
Hayatta heralde şu önümüzdeki bir-bir buçuk yıl bu ülkede neler olacağını merak ettiğim kadar hiç bir şeyi merak etmedim. 2023 ortasına kadar.Ömrümüz yeterse göreceğiz elbet.Resmen bir çok şeyi nadasa bıraktım gibi hayatımla ilgili,iyi bir kazancım olmasına rağmen. Benden başka böyle hisseden var mı
Hayatta heralde şu önümüzdeki bir-bir buçuk yıl bu ülkede neler olacağını merak ettiğim kadar hiç bir şeyi merak etmedim. 2023 ortasına kadar.


Ömrümüz yeterse göreceğiz elbet.Resmen bir çok şeyi nadasa bıraktım gibi hayatımla ilgili,iyi bir kazancım olmasına rağmen. Benden başka böyle hisseden var mı? Karamsar mi olunmalı? Sancılar olacak fakat çokta karamsar olmamak lazım mı dersiniz?


Bu konudaki düşüncelerinizi merak ettim.

Edit: Aslında merak etmemin sebebi bir anda her sey iyiye gidecek beklentisi değil. Ne tarz olaylar yaşanacak bu sürecte? Merakım biraz da bu. Yoksa arka planda baska sorunlar oldugunun ben de farkındayım.
0
basubadelmevt
(04.04.22)
Suya ilk girince bir üşürsün sonra alışırsın ya ben alıştım valla, malum kişi hayatını kaybetmeden malum parti seçim falan kaybetmez. Olan oldu artık, bir takım çoğunluk bir takım kararlar verdi ve bu kişileri seçti kader diyorum geçiyorum.
0
Kronikkötümser
(04.04.22)
bu kadar büyük bir beklenti içerisinde olmayı gerektirecek bir durum yok ve artı olarak bu kadar büyük bi beklenti büyük hayal kırıklıklarını da beraberinde getirme riskini taşıyor. ben chp'ye yakın bir seçmen olarak chp'nin de en az akp kadar yozlaşmış bir siyasi oluşum olduğunu gördüğüm için olası bir değişimde tr'nin kaderinin inanılmaz derecede değişeceğine inanmıyorum açıkçası, hatta kısa vadede o geçiş sürecinde daha kötüye bile gidecektir buna eminim. o yüzden yine oyumu verip tarafımı belli edeceğim ama öyle inanılmaz anlamlar yükleyip abi birden norveç olacağız gibi bi beklentim yok. her ülke gibi tr'nin belli yapısal sorunları var (meksika'da suç oranının yüksek olması gibi tr'de de enflasyon var gibi düşünün yani), bunları aşmak isteyen birinin demokratik olarak seçilmesi imkansız çünkü toplumun geneli için acı reçeteler içeriyor, ve tr'de kimse popülist politikalar olmadan, acı reçeteler olmadan seçilemez. hadi diyelim seçildi, 4 senede bu reformları zaten bitiremez. hatta bi tık daha artırıyorum, şu anki tek adam sistemi vatansever bir revizyonist parti için bulunmaz nimet, ama öyle biri yok ortada.

mesela imamoğlu'nun seçilmesinde öğrenci akbili 40 tl, annelere ücretsiz ulaşım tarzı popülist vaatler çok rol oynamıştı. bana sorarsan külliyen yanlış, bütçenin canına okudu bu gereksiz vaatler, ne kadar yanlış olduğunu şu an daha da iyi görüyoruz, ama bunlar olmasaydı da seçilemeyecekti.
0
roket adam
(04.04.22)
Ben biraz umutluyum, biraz korkuyorum. Ülke şartlarında iyi kazanıyorum, iyi bir işim, arabam var, şehrin merkezinde oldukça iyi bir evde oturuyorum vs. ama huzursuzum.

Karamsarlığa daha yakınım ama doğru adımları atarsak (düzgün tarım ve eğitim politikaları vs.) en azından bugünlerden daha kötülerini görmeyiz. He bu adamlar gitmezse yandık zaten, en kısa yoldan kendimi yurtdışına atmaya bakarım o zaman da.
0
chicha_v2
(04.04.22)
Global bir kriz var, covid herseyi ters duz etti ortalik toz duman. Ustune bir de savas.

Turkiye'de isi gucu, evi arabasi olan kimseye su ortamda maceraya atilmayi tavsiye etmem.Devir masraflari kisip kabuga cekilme devri su anda, fazla oyna$mamak lazim.

Ben olsam bir ic savas cikmadigi surece TR'den ayrilmam. Turkiye sonucta krizle yasamaya aliskin bir ulke, bu ilk degil ve kafa degismedikce son da olmayacak.
0
cooperr
(05.04.22)
İç savaş hiç de uzak değil bence. Artık bıçak kemiğe dayandı. İnsanlar nefes alamıyor. Seçimi iktidar partiai kazansa da kaybetse de bir takım olayların yaşanacağını düşünüyorum. Ama büyür, ama öyle kalır orasını bilemem.

Hiç iyimser değilim ben. Her geçen gün, dünü arar olduk. Geçen sene tatile gidebilmiştim, şanslıydım. Bu sene arabama yakıt alamaz hale geldim. Tünelin sonu karanlık. Zor, hatta imkansız ama; umarım sihirli bir el gelir ve şu karanlık bulutları kaldırır. Bi güven ortamına ihtiyacı var artık ülkenin. Tükendik...
0
Arthur Dayne
(05.04.22)
bence sorun malum partinin de ötesinde. bizim halkımız okumuş kesim de okumamış kesim de birbirine saygı ve birbirinin yaşam hakkı meselesinden çok uzak. buna örnek verilebilecek çok konu var ama polemik yaratmamak için yazmıyorum. sonuç olarak partiler değişse de bu zihniyet değişmez ve medeni birülke olamayız aradan çok uzun yıllar geçmesi lazım. madem göç edemiyoruz bu ülkeden bu durumu kabul edip çekirdek hayatlarımıza odaklanıp günübirlik mutluluklara ve aile saadetimize bakmak lazım. adaleti güvenliği sağlamak ise çoğu zaman kişilere düşecek devletten bir şey beklenmeyecek. bu süreçte dua edelim de ülke işgale uğramasın. nedense garip bir his var buna ilişkin.
0
iwillsee
(05.04.22)
Aynı durumdayım, tam anlamıyla standby moduna geçtim, eşime sürekli mümkün olduğunca harcamaları kısmasını en kötüye hazırlanmasını söylüyorum. Ticaretle uğraşıyorum ve 7 aydır mal alımını bıraktım sadece stokları eritiyorum, Olası bir durumda ülkeyi terk etmek için birikim yapmaya çalışıyorum.

Maddi olarak sıkıntım yok ama onun dışında ülke tamamen karanlığa doğru son gaz ilerliyor, iktidar değişirse ekonomik olarak düzelme büyük ihtimalle yıllar sürecek ama sosyal hayatın hızla normalleşeceği ve insanların daha huzurlu olacağını düşünüyorum.
0
solo
(05.04.22)
Seçim olmazsa bir yılda daha kötüye gideriz sonra belki düzelme emareleri başlar. Falat genel gidişat açısından Roket adam çok haklı bence.

Ek olarak, bence modern kavimler göçü yaşıyoruz fakat bunu yıllar sonra tarihçiler isimlendirip yazacak. Ekonomi açısından kımıldamamak mantıklı ama geride kalmamak açısından bence acil hareket edilmeli. Ancak çok kötü durumlarda (iç/dış savaş vs) hamle yaparız diyenler sıkışıp kalabilirler bence. Önce gidip düzenini oturtan daha şanslı.

Herkes haklı bu arada. Mesela ben Kanada’ya gitmek için adımlar attım ama Cooper gidilmemesinden yana. Kanadalı gençlerin ülkeyi terk edip Abd İngiltere vb yerlere gittiğini biliyorum ama herkes kendinden daha iyisini istiyor işte. Bence birkaç yıla Türkiye, bir on yıla da dünya yolunu belirlemiş olacak.
0
nhk ni youkosu
(05.04.22)
(8)

word'ü ya da office'i nereden ve ne kadara aldınız?

patronaj1
selamlar. sadece yasal olarak soruyorum. korsan değil, yasal açıdan office nereden alınır?yeni alınmış bilgisayara word lazım ama nereden ne kadara almıştınız? google'da binlerce sonuç çıkıyor ama hiç güven vermiyorlar. tek kanal office'in kendi sitesi değildir sanırım. turkcell'den d&r'a kadar bile
selamlar. sadece yasal olarak soruyorum. korsan değil, yasal açıdan office nereden alınır?
yeni alınmış bilgisayara word lazım ama nereden ne kadara almıştınız? google'da binlerce sonuç çıkıyor ama hiç güven vermiyorlar. tek kanal office'in kendi sitesi değildir sanırım. turkcell'den d&r'a kadar bile satış var.
0
patronaj1
(04.04.22)
Abi niye o kadar zorlanıyorsun ki ilk aramada sonuç veriyor zaten: www.microsoft.com
0
Kaleci Saçlı Forvet
(04.04.22)
@kaleci saçlı forvet bundan daha uygun fiyatla satılan yerler var. trendyol, hepsiburada, turkcell vs. Onlar için sordum aslında. kimse yıllık 1.919,99 vermiyordur sanırım.
0
🌸patronaj1
(04.04.22)
Uygun olan birini al geç abi o zaman, orijinal olduğunu gösteren bi belge bi uygulama bi şey illa ki vardır iletişime geçip öğrenebilirsin.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(04.04.22)
OneDrive mobil uygulamasını indir. Soldaki menüde en altta planın yazar (OneDrive Temel). Oraya tıklayınca Premium planlar çıkıyor. 1TB'lik bireysel plan 15,99 TL/ay.

Ben bunun aile için olanını kullanıyorum. 6 kişi eklenebiliyor. Kişi başı aylık 4 liraya geliyor. Hem 1 TB bulut alanı var hem de office uygulamaları var. Üstelik office'i 5 cihaza yükleyebiliyorsun. Yani kendi hesabınla 5 farklı bilgisayar ya da tablet ya da telefona yüklersin. 6 kişilik olanı da 30 bilgisayara yükleyebiliyorsun haliyle.

Tabii buradaki fiyat muhtemelen microsoft'un gözden kaçırdığı bir fiyat. Çünkü 15 Mart'ta zam gelecek diye mail düştü. Normalde bu planın aylık ödemesi 124 TL. Ancak 20 gündür OneDrive uygulamasındaki fiyat da güncellenmedi.

Önceden de fiyatı 50+ TL gibi bir şeydi Kaleci Saçlı Forvet'in verdiği linkte. Ona rağmen OneDrive uygulamasında yine 16 TL'ydi. Ben aylardır bu şekilde ucuza kullanıyorum. O yüzden ilk aramadaki sonuç her zaman doğru olmayabiliyor.
0
himmet dayi
(04.04.22)
Üni ogrenci mail adresin varsa office'i bedava kullanabiliyorsun: www.microsoft.com
0
hlot
(04.04.22)
OneDrive mobil uygulamasını indir. Soldaki menüde en altta planın yazar (OneDrive Temel). Oraya tıklayınca Premium planlar çıkıyor. 1TB'lik bireysel plan 15,99 TL/ay.

yazmış arkadaş. iphone’da da aynı yöntemle aynı fiyata ürünü alabilirsiniz. nerden aldığınızın önemi yok. aldığınız ürün “tüm platformlarda” çalışır.
0
lord of the balikci
(04.04.22)
CD satin alip yukleme devri bitti artik.
aylik abone oluyorsun, her ay kredi kartindan cekiyorlar. Hep son surum kullaniyorsun.
Yurtdisindayim, ayda $15 civari veriyorum, full office outlook falan dahil.
0
cooperr
(04.04.22)
hem teşekkür hem de ileride buraya bakacaklar için not: onedrive mobil uygulamasından yaptık,
az kalsın gaza gelip 1.900 veriyorduk çok teşekkürler herkese.

tr fiyatları baya avantajlı o zaman. aylık 16 TL ile tüm uygulamalar var.
0
🌸patronaj1
(05.04.22)
(1)

Ataköy civarı açık havuz ve fitness

les yeux blanches
Arkadaşlar selam.Ataköy civarı hem güneşlenip yüzelim hemde fitness yapalım şeklinde bir oluşum var mı?Benim bildiğim sports international var ama oranın havuzu çok çoluk çocuk dolu oluyor rahat yüzülmüyor diyorlar. Ne kadar doğru tecrübe eden var mı acaba?Ya da önerebileceğiniz yerler?Mesela sherat
Arkadaşlar selam.
Ataköy civarı hem güneşlenip yüzelim hemde fitness yapalım şeklinde bir oluşum var mı?
Benim bildiğim sports international var ama oranın havuzu çok çoluk çocuk dolu oluyor rahat yüzülmüyor diyorlar. Ne kadar doğru tecrübe eden var mı acaba?
Ya da önerebileceğiniz yerler?
Mesela sheraton'ın fitness ve havuzu nasıldır?
Bütçe önemli değil yeter ki rahat rahat yüzelim
0
les yeux blanches
(30.03.22)
yesilkoy polat otel
0
cooperr
(31.03.22)
(5)

Mal mülk sayısı

osssy
Çevrenizdeki hali vakti yerinde diyeceğiniz, rahat yaşayan kişilerin yaklaşık kaç tane kiralık yeri var? Ev ve işyeri dahil kiraya verdiği ya da vermese de kiralık olarak duran mülk olarak adet bazında.
Çevrenizdeki hali vakti yerinde diyeceğiniz, rahat yaşayan kişilerin yaklaşık kaç tane kiralık yeri var? Ev ve işyeri dahil kiraya verdiği ya da vermese de kiralık olarak duran mülk olarak adet bazında.
0
osssy
(29.03.22)
bu sorunun amacını anlamadım. 1 tane mülkü olanda var, ben tanımasamda 10.000 tane mülkü olanda vardır.
benim 3 mülküm var mesela kiraya verdiğim. annemin 4.
0
aslindasorunumpsikolojik
(29.03.22)
Benim gördüklerimde bir yerden sonra ilgilenmek zorlaşıyor onun için sordum
0
🌸osssy
(29.03.22)
Almanya'daki tanıdıkların, akrabaların en az bir tane evi var. Türkler genelde saklıyor. Para yok diye sızlanan insanların apartmanı var.
0
dissendium
(29.03.22)
herhalde ortalama 10+ mulkleri vardir. ama burada nicelikten daha cok nitelik onemli.

10 daireli apartman sahibi adam taniyorum ama apartman gebze'de gecekondu mahallesinde, daire basi 500tl kira zor aliyor. obur taraftan karakoyde bina sahibi olan birini de taniyorum, denize sifir en on siradaki binalardan biri, en ust katinda ofisi var alttaki butun katlar kiralik, ne kadar kira topladigini hayal bile edemiyorum.
0
cooperr
(29.03.22)
bursada bi abimiz vardı rahmetli oldu 2007 yılında 600 tane apartmanı vardı ve hepsini kiraya veriyordu, aldığı gelirlerle de yeni apartman, daireler falan alıyorudu sürekli.
0
killerbee
(29.03.22)
(8)

"almanya'daki mercedes'e yaz"

Stoneface
gerçekten böyle bir şey var mı yoksa bu bir sözlük miti mi? türkiye'deki mercedes galerisiyle / dağıtımcısıyla yaşadığın ve çözemediğin bir sıkıntıyı globale iletince bir işe yarıyor mu?
gerçekten böyle bir şey var mı yoksa bu bir sözlük miti mi?

türkiye'deki mercedes galerisiyle / dağıtımcısıyla yaşadığın ve çözemediğin bir sıkıntıyı globale iletince bir işe yarıyor mu?
0
Stoneface
(29.03.22)
En nihayetinde bir “marka” söz konusu. Marka ve bayiler arasında bazı konularda anlaşmalar bulunur. Şöyle düşün: bayiler sadece satış yapıyor. Arabanın asıl sahibi almanya’daki marka.
0
yankee jumping
(29.03.22)
kesinlikle mit değil.

yazın aracımın basit bir parçası değişecek diye 1.5 ay bekledim. sürekli olarak "parça henüz gelmedi" diye oyaladılar.

sonra fransa citroene yazdım.
ertesi sabah citroen türkiye aradı. (salı günü)
cuma günü aracımı teslim almam için aradılar.

hala kargolanmadığını söyledikleri, gümrüğe gelmediğini söyledikleri parça ne hikmetse bir anda aracıma takılıvermişti.
0
whatdreamsnevercome
(29.03.22)
Türkiye'deki galeri ve oto servislerin çoğu özel ve bağımsız şirketler. Yani Mercedes'in yönettiği onlara bağlı organizasyonlar değil. Bir şirket mercedes'e isim hakkını ödüyor. Onların yönlendirmelerine uyacağının sözünü veriyor ve dükkanı açıyor.

O yüzden bu tarz durumlarda çok gerilirler. Çünkü işin sonunda bayilik anlaşmasının askıya alınmasına kadar gidebiliyor süreç. Yani işe yarayabilir.

Ama...

Sen globale söylersin. Bunlar da konu büyümesin diye senin aracındaki sorunu olması gerektiği gibi değil aman başımızdan savalım diye bulunabilecek en hızlı çözümle gidermeye çalışır seni yollarlar. 2 ay sonra sorun nükseder:) Bu da türkiye gerçekleri.
0
anten
(29.03.22)
bazı firmalarda evet işe yarıyor. bazı firmalar ise biz merkez ofisiz, konuyu türkiye ofisiyle çözün deyip başından savıyor. opel'de öyle olmuştu mesela. benim çalıştığım firmalarda da merkez ofis lokal meselelere karışmaz.
0
roket adam
(29.03.22)
araç c200 d. sorunda turbo arızası mı?
0
mikahakkinen
(29.03.22)
İş arkadaşımın Ford aracı için, her periyodik servis sonrası yurtdışından memnun kaldınız mı diye anket geliyor. Bir tanesinde memnuniyetsizliğini belirttiğinde buradaki yetkili servis arayıp, davet etti ve tüm dertlerini ücretsiz ve şahane bir şekilde çözdüler.

Evet, ilgili markanın merkeziyle yazışmak işe yarıyor.
0
kaptankedi
(29.03.22)
Ben Asus merkezine yazmıştım, 1 aydır ulaşamadığım servis ertesi gün arayıp ücretsiz halletti problemi
0
mirty
(29.03.22)
Her sektorde olmaya bilir ama araba sektorunde benim deneyimim mit oldugu yonunde, merkez yardimci olur diyorsun ama umurlarinda olmuyor.

Yurtdisinda yasadigim birkac farkli hadisede farkli markalardan ayni cevabi aldim ki bir tanesi mercedes idi: "Senin isin bizimle degil lokal bayi ile, araci direk bizden almadan onlardan aldin. Sikintini direk bayi ile cozmen lazim biz karismayiz, isterseniz dava edin"
Yardimci olmuyorlar..
0
cooperr
(29.03.22)
(41)

TR'de 4500 dolar vs Almanya'da 4200 Euro?

whatdreamsnevercome
ekşiye başlık açmak istemedim de, biraz bahsedicem. beklenti ve düşüncelerimden de bahsedicem.1.5 aydır; bir arap firmasında remote yazılımcı olarak çalışıyorum. iyi bir firma, beklediğimden çoook daha iyi hem de, hatta getir gibi bir firmanın ortalarında katılmışım gibi hissediyorum biraz.çalışanla
ekşiye başlık açmak istemedim de, biraz bahsedicem. beklenti ve düşüncelerimden de bahsedicem.

1.5 aydır; bir arap firmasında remote yazılımcı olarak çalışıyorum. iyi bir firma, beklediğimden çoook daha iyi hem de, hatta getir gibi bir firmanın ortalarında katılmışım gibi hissediyorum biraz.
çalışanlar da çok iyi. herkes pozitif.
iş yükü çok değil, hatta kimi zaman hiç iş olmuyor, ben de evde kendi projelerimle ilgileniyorum o sürelerde. haliyle aslında gelirim 4500 dolardan da fazla, çünkü benim diğer işlerden de aylık 2000 dolar üstü gelirim var diyebilirim.

yani özet; aslında gayet memnunum ben burada çalışmaktan. hem dişime göre bir iş, hem şartları da güzel.


----

diğer tarafta da, şuan münih'te bir işten teklif almak üzereyim.
relocation'ı da karşılıyorlar. yıllık 75bin euro brüt.

burada türkiye'deki kadar rahat bir maddi durumum olamayacağının farkındayım.
ama hem eşim hem de ben "yani 1 defa geliyoruz dünyaya. bitki gibi aynı yerde çakılı yaşamktansa bir avrupa, amerika vs. neresi olursa deneyimleyelim" gibi düşünüyoruz. yani para biriktiririz, daha çok şey satın alırız vs. gibi beklentilerimiz yok. yeni bir şey deneyimlemek için gitmeyi düşünüyoruz. haliyle aslında "huzurumuz bozulacak" ilk etapta. çünkü şuan paraya dair hiçbir sıkıntımız yok hayatımızda.
diğer tarafta, iş remote değil ve buradaki kadar rahat ve "keyifli" olmayacağım da aşikar.

kendimizi böyle bir maceraya atsak mı, atmasak mı kararsızım. aslında %65 bu maceraya atmaktan yanayım. ama bu kararın negatif yanları, pozitif yanlarından fazla. ondan da eminim.

siz ne düşnüüyorsunuz?
0
whatdreamsnevercome
(28.03.22)
Türkiye'de yaşamak paran yoksa sıkıntı. İyi kazanıyorsan eğer yaşanacak en güzel ülkelerden biri burası aslında. Politik kısmına çok bakmayacaksın, bir tarafa kalsa yarın şeriat geliyor 20 senedir, diğer taraf da Kurtuluş Savaşı'ndan beri İslam elden gidiyor diye sayıklıyor. Sonuçta hiçbirşeyin elden gittiği yok, aynı duruyoruz. Sadece kötü yönetilirsek eğer ekonomi bozuluyor. Bir de insan parası olmadığında bunlara çok takılıyor. Eğer düzgün bir gelir oturtup da hayatını kurarsan gayet güzel yaşıyorsun. O yüzden bana aynı miktarda para bir Avrupa'da bir Türkiye'de teklif edilse Türkiye derim (bu yüzden doktorada Almanya imkanı vardı ama burs alınca Türkiye dedim ve gayet memnunum). Sonuçta insanın kendi ülkesi gibisi yok ve Türkiye gibi bir yer de Avrupa'da -hele hele Almanya'da- yok. Zaten insan mutlaka özlüyor, bütün anıların, geçmişin, herşeyin burada kalmış gibi geliyor.

Benim düşüncem budur, ben burada kalırım. Sonuçta Almanya'ya gidince de yaz geldiğinde kalkıp Fethiye'ye tatile gelmek isteyeceksin :)
0
drkayzer
(28.03.22)
Ben gitmem. Almanya havasına, suyuna özendiğim bir yer değil. Türkiye'de 4500 dolar çok iyi. TL harcıyorsun. Almanya'da euro harcayacaksın. İnanılmaz mantıksız bence.
0
dissendium
(28.03.22)
Valla "bi gidip görelim" olayına karşı değilim, hatta ara ara benim de aklımdan geçiyor ama daha kötü şartlarla gitmek de hiç mantıklı gelmiyor. Yani en azından mevcut gelirinin üstüne bi 1000 dolar koyup öyle gitsen daha iyi olur. Ki zaten her şey daha da pahalı olacak, sıkıntı çekmesen de gelirin düşecek ve yılın üçte biri yağmurlu havaya sahip bir yere gidiyorsun, ister istemez evde daha çok vakit geçireceksin vs.

Münih yerine ABD desen direkt yardır derdim ama.

Not: tr'de yurtdışı remotespor.
0
plutongezegendegilmi
(28.03.22)
Bu soruyu soruyorsan, yani sadece almanya'da yasamak senin icin cok ozel ve onemli bir olay degilse, cevabi cok net turkiye'de 4500 dolar. cok daha rahat yasarsin ve birikim yaparsin.
0
hot potato
(28.03.22)
ya bunların hepsi doğru tabi.

benim freelancelerim + buradaki maaşım + eşimin maaşı. eve yine 7-8bin dolar giriyor + primler.

bu şekilde bakınca ciddi bi seviye düşüşü olacak. ama farklı bi deneyim tabi. ve ne olursa olsun bazı şeyleri yapmak daha ucuz olacak; münihten italyaya gitmek, isviçreye, amsterdama, barcelonaya vs. gitmek hem vize sorunu olmadığı için hem avrupa içi seyahatin aşırı ucuz olmasından ötürü daha ucuz olacak.

6-7 ay sonra şirketten hazetmedim, başka bir ülke veya şehirde iş bulma imkanım daha yüksek olacak.
0
🌸whatdreamsnevercome
(28.03.22)
hayat sadece para değil. hiç düşünme git. yıllar sonra keşke dersin gitmez isen. huzuru parayla yakalayamazsın. üstüne bütün avrupayı gezersin.
0
do you remember me
(28.03.22)
bu dedikleriniz geçerli fakat avrupa daha çooook uzun süreler yazılımcı kıtlığı yaşamaya devam edecek. yani avrupa kaçmıyor. yerinizde olsam, biraz daha mevcut şirkette çalışıp birikim yaparken kendimi geliştirip, sonrasında Avrupa'da 75bin brüt değil de 85bin brütlük işlerin peşinden koşmaya bakardım.

bir arkadaşım sizin pozisyonunuzdayken tam da böyle yaptı. 65bin teklif alıyordu, bekledi ve 1buçuk sene sonra 80binlik başka bir teklifi kabul etti.

bu arada, hollanda vergi avantajı sebebiyle daha iyi olabilir. bunu da bir araştırın.
0
kaptankedi
(28.03.22)
"ve ne olursa olsun bazı şeyleri yapmak daha ucuz olacak; münihten italyaya gitmek, isviçreye, amsterdama, barcelonaya vs. gitmek hem vize sorunu olmadığı için hem avrupa içi seyahatin aşırı ucuz olmasından ötürü daha ucuz olacak."

Bunun gercekten matematigini yapsan bence 4500 dolar/Turkiye senaryosunda bu gezileri daha sik yapabilecegini goreceksin. avrupa pahali, munih assssiri gereksiz pahali bir yer (sadece benzer evlerin kiralarina baksan anlasilir bu) dedigim gibi finansal olarak bir izahi yok. sadece alman kulturune cok merakliysan yapilir.
0
hot potato
(28.03.22)
trde 4500 dolara gayet huzurlu olabilirsin. bu parayla trde daha çok para biriktirebilirsin. ve alım gücün daha yüksek olur.
ben olsam hayatta gitmezdim.
0
jelly bear
(28.03.22)
ben 75bın brutun nasıl 4200 euro yaptıgı kısmına takıldım. 80k euro teklıf aldım ben frankfurttan. frankfurt ve berlın ıcın 3900 euro net yapıyor bu rakam. yanlış hesaplamış olabilir misiniz acaba? ya da evli veya çocuklu oldugunuz için benim kadar vergi ödemiyorsunuz o yüzden mi?

sorunuzun cevabı olarak gitmeyin bence 4500 dolar turkıye kesınlıkle. ben şu an 1000 euro alıyorum ve 3900 euroluk teklıfı reddetmek uzereyım sırf gıdesım olmadıgı için. cunku fethıyedeyim ve fethiye gibisi yok(sizin aldıgınız para ıcın). munıh de gereksız pahalı. ama seçim sizin.
0
camene87
(28.03.22)
tr'de kalirim, yurtdisina tatile gider gelirim. paran varsa zaten vize derdin yok.

bugun turkiye'de $4500'i su anda disarida yasayan tc vatandaslarina garantilesen, %95'i yarin bavulunu toplar. Kalanlar da ya cok cok iyi para yapiyordur, ya da donduklerinde basi belaya girecek olan insanlardir.
0
cooperr
(28.03.22)
şuanki işiniz geçici bir pozisyon v.s değilse kesinlikle kalırdım..

sonuçta oraya gidince yine "arbeiter" olacaksınız. önemli olan finansal özgürlük. bu şekilde kazanıp 10 yıl sağlam birikim yaparsanız hiç çalışmaya ihtiyaç duymadan dünyayı gezebilirsiniz.
0
nuisance
(28.03.22)
selam. normalde kanada'da yasayan ancak bazi durumlar geregi bir suredir istanbuldan calisan biri olarak yaziyorum. kanadadaki isim, kazandigim para aynen devam, gelirim sizinkinden hallice.

turkiyede bayaa bayaa zengin statusundeyim, kelimenin tam anlamiyla hic bir seyin fiyatini dusunmeme gerek yok. hastanelik bir durum oldu, 50k tl yi kredi kartimla tek seferde odedim, o derece. insanlar 3-5 yil taksitli araba aliyordu o paralara ben gittigimde.

ancak kanadada yasamaya alistiktan sonra su an burasi bana inanilmaz aci veriyor. insanlarin saygisizligi, trafikteki eziyetler, dogaya erisimin inanilmaz kisitli olusu, gidalarin kalitesizligi (ki kanadada cok kaliteli degil, ben senelerde turkiyedeki meyve sebze gibisi yok diye gezdim, su an burda yediklerim beni gercekten uzuyor), herkesin her an cakallik pesinde olusu, yayaya yol verilmeyisi, ust kat komsu gurultusu, apartman onu ayakkabi kalabaligi, her yerde bos beles erkek gruplari olmasi, sesi cok cikanin isini halledebiliyor olusu, standartsizlik, cocuklarin tek derdinin sinav olmasi, egitim sistemi, vizyonsuzluk, korkunc derecede sigara iciliyor olusu, hava kirliligi, bozulan urunlerin tamirlerinde kaziklanmak, biseyi alinca iade stresi yasamak vs daha gider. bunlarin coguna maruz kalmamak mumkun belki bu kadar para kazaniyorken, ancak toplumdan ciddi sekilde izole olmak gerekiyor. beni uzen nokta da burdaki sevdiklerimin burda bu hayata bu sekilde devam edecek olmalari ve bunlarin normal olusu.

siz ek gelirlerinizden bahsetmissiniz, freelance isleri + esinizin isi, bunlara almanyada da pekala devam edebilirsiniz. esiniz yeni is bulabilir mesela, tum plani siz calisacaksiniz sadece seklinde dusunmeyin. belki birikim miktariniz ciddi sekilde azalir, ancak bahsettiginiz maasa + ek islere gayet kaliteli yasrsiniz gibime geliyor. avrupa kanadadan ucuz. oralarda bulunmanin ve kuracaginiz networkun size gelecekte acabilecegi kapilar da belli olmaz. isinizden memnun kalmazsaniz is degistirebilirsiniz mesela yine avrupada, ya da tasinmanin cok da zahmetli olmadigini dusunmeye baslarsaniz abd, korfez ulkeleri gibi yerlere de acilabilir, yine cok guzel paralar kazanabilirsiniz.

ozetle bunu para ekseninde degil, yasam kalitesi ekseninde degerlendirmelisiniz. mevcut hayatinizdan memnunsaniz, sikayetiniz yoksa, gitmeyin. gidip de parasal olarak daha sikisik bir hayat yasamak sizi gerecekse gitmeyin. gidip de umdugunuzu bulamayip 'eh olsun en azindan denedik' diyemeyecekseniz ve bu sizi cok fazla yipratacaksa gitmeyin.

diger yandan, esinizle cocuk yapma isteginizi gozden gecirin ve bir cocugunuz olursa nerde nasil buyutmek isteyeceginizi dusunun, karar vermenizde o da yardimci olacaktir.
0
taurina
(28.03.22)
gençsiniz, deneyin. bi daha genç olamayacaksınız.
0
ankarakecisi
(28.03.22)
Taurina +1

Ben Türkiye'de yaşarken Türkiye bu kadar kötü degildi, euro kuru falan yeni yeni 3 olmaya baslamisti ben o zamanlar yeni mezun 800-1000 Euro arası aliyordum.
Ama Türkiye bana batıyordu. Insanından devletine her şeyine. Kendi okulumdan mezun ve Fransa'da yaşayan biriyle konuştum, o da aynı şeylerden muzdaripti. Emniyet seridi kullanan, yayaya yol vermeyen, otobüs sirasina girmeyi bilmeyen insanlar batiyordu.
Kısacası benim olayım direkt Türkiye hayatına karşı. Su an misal bırakın aynı maaşı 300-500 Euro üstüne bile dönmem Türkiye'ye. Iki katına belki ama onda da sonra geri dönme üzerine giderim çünkü tatilde bile daraliyorum ülkede.

Şimdi sizin böyle dertleriniz yoksa zaten aşırı mantıklı degil.

Yalnız çok yaş almadan böyle bir deneyim de fena değil ama ben de teklifi çok mantıklı bulmadım. Özellikle temelde ülke ile derdi olmayan sizin gibi biri için çok mantıklı değil.
O gelir ile zaten istediğinizi yapabilirsiniz.

Ha benzer paralar olsa ben gidin derdim ya da Türkiye ile benim gibi temel çözülemeyecek derdiniz olsa ve tatilde bile daraliyor olsaniz.
0
logisticsmanager
(28.03.22)
Git oradan da uzaktan calis maas x2
0
divit
(28.03.22)
75 bin brutto ise, 3.200 gibi kazanirsiniz aylik olarak. Ne kadardir calisiyorsunuz bilmiyorum ama cok kotu bir maas sayilmaz. Ogretmenler icin baslangic maaslari o civarda, öyle düsünün.
0
buf-e kür
(28.03.22)
Türkiyedeki efsane maaş, almanyadaki ortalamanın bi tık üstü bi maaş. Hayata bir kere gelmek demek illa yurtdışında yaşamak demek değil. Bu parayla dünyanın her yerinde tatile de gidebilirsin istediğin gibi gezip görebilirsin. Avrupada yaşamak bir zorunluluk değil yani. Ben olsam türkiyede bulunduğum şehrin en iyi konumunda yaşamaya tam gaz devam ederdim.
0
mg3929
(28.03.22)
taurina ve logistics'in dediklerine katiliyorum, ingiltereden bildiriyorum. munih ya da almanya hayati iyi olmayabilir ondan emin degilim, ama baska firsatlara bakmaya devam et derim.
0
disq
(28.03.22)
isviçrede iş bul, vergi avantajın olsun, 4200 euro değilde 6000 kazanırsın o zaman yerleş. 4200 euro avrupa için çok iyi para değil. kötü bir para kesinlikle değil, herşeyi yaparsınız ama türkiyede 4500 dolar ile yapabileceğiniz şeyler çok daha fazla. ben de sizinkine benzer bir durumdayım, rakam size göre küçük tabi ama türkiyeyi tercih ettim
0
monicapp
(28.03.22)
istanbul’da evine ayda 7 8 bin dolar giren birinin münih gibi sıkıcı bir beyaz yakalı kentinde aylık 4000 euro’ya yaşaması ancak dert aramakta özetlenebilir. bir şeyleri denemek istiyorsanız atlayın gidin, bi ay kalın, dünyayı gezin, ama istanbulda ayda 7 8 bin doların sağlayacağı alım gücü dünyada ancak arap yarımadasının yaşamak istemeyeceğiniz yerlerinde (suudi mesela) ya da amerikanın tüm dünyanın gitmek istediği bölgelerinde kazanılabilir. almanya’da bir sene yaşamış ve dünyanın da bir çok yerini gezmiş bir istanbullu olarak diyeceğim şu ki gereksiz bir strese değmeyecek bir paraya gidiyorsunuz. remote bile olmayan o işte alman iş hayatının tüm anlamsızlıkları bürokrasisi ve kasılması içerisinde boğulacak ve doğru düzgün para kazanıyorken bu işe niye girdim diye pişman olacağınızı düşünüyorum.

dediğim gibi ayda 7 8 bin dolar kazandığınız halde istanbul gibi dünyanın her yerine günde birkaç kez direkt uçuş olduğu halde seyahat ermek için sınıf düşecekseniz memnuniyetle size ücretsiz yardımcı olurum seyahat konusunda. vize dediğin olay için şahsen başvuru bile gerekmiyor artık. maliyet konusunda da dediğim gibi 200 euro oynar ki para değil.

eğer tüm senaryo dediğiniz gibiyse çok ciddi sonuçları bir karar almak üzeresiniz ve trden soğumanıza sebep olacak major bir sebep yoksa (dava siyasi konular vs) bu şartları bırakıp gitmeniz inanılmaz bir hata olur. özetlemek gerekirse gidecekseniz bile potansiyelinizin altında bir maaşa ve ucuza gidiyorsunuz.
0
roket adam
(29.03.22)
Yurtdisina cikmak, gideceginiz ulke 3. dunya ulkesi olmasa bile bazi riskleri tamamen ortadan kaldirmiyor, evet dekor guzel ama sizin o tiyatronun icindeki konumunuz cok onemli. Konum ile gelir arasinda ise direk bir baglanti var.

Uzundur disarda oldugum icin yasadikca bir hayat standardi ortalamasi almak kolaylasiyor. Benim malesef bicaklanan arkadasim da oldu, restaurantta calisirken kafasina siyah dayanip soyulan arkadas da oldu, bir arkadasin karisini malesef bir binadan kopan beton parca yuzunden kaybettik. Bir baska arkadasin karisina ise aksam yaya gecidinde biri carpti kacti, hatun oluyordu 2 ay komada kaldi, ornekler cogaltilabilir ama icinizi karartmak istemem. Insanlar bu hadiselerin cogunu yurtdisinda olmasi imkansiza yakin kategorisini sokuyor ama aslinda hic de oyle degil, ve bu sikintilarin bazilari direk olarak bulundugunuz muhit ve sosyoekonomik konum ile alakali.

3-5 senelik yurtdisi deneyimleri ile 30 senelik ortadogu deneyimini karsilastirmak pek adil degil. Mevzu su, batakliktan kurtulmak icin disarida ne kadar paraya ihtiyacin var?

$4500 gibi bir paranin sizi eli yuzu duzgun bir ulkede batakliktan uzak tutacagini sanmiyorum, orta direk citasi bile cok daha yuksekte, ust gelir seviyesinden zaten bahsetmiyorum.Asgari ucret x 2 seviyesinde bir rakam. Eli yuzu duzgun bir ulkede bu gelirle ortalamanin baya altindasiniz.

Ayni para turkiye'de 67500tl yapiyor, asgari ucret x15. Ortalamanin baya ustunde kaliyorsunuz. Evde yemege ayri temizlige ayri bir hizmetci tutabileceginiz bir seviye bu.

O yuzden ortada versus falan yok bence..
0
cooperr
(29.03.22)
Remote çalışıyorum, işimden memnunum, vaktim de kalıyor, iş değiştirmek yerine ülke değiştirirdim ben olsam. Maaş da gayet yeterli. Örneğin git Tayland'da, Kamboçya'da yaşa. Vize yok, artan vaktinde Hint okyanusunun tadını çıkar. Oradan sıkıldın mı, seç beğen git yaşa nomadlist.com
0
uvcray
(29.03.22)
Bu (sizin) şartlar devam ettiği sürece Türkiye'de kalıp birikim yaparak, keyfi harcayarak, yatırım vb. olarak değerlendirirdim. Ne zaman ki yurtdışındaki remote işi biter ve Türkiye'de herhangi bir işte çalışmak zorunda kalırım, o zaman Almanya (veya o gün geldiğinde hangi ülke olacaksa) tarafını düşünürüm.

Sebeplerinden zaten çokça bahsedilmiş, o yüzden detaya girmeden şunları diyebilirim: Çocuğumu kendi dilimin/kültürümün yanında ikinci/üçüncü bir dil/kültürle yetiştirmek. Uzun süreli olarak yurt dışında kalmamış biri olarak bir dönem farklı yerlerle yaşama düşüncesi. (sadece turist gibi değil, bir dönem yaşayarak gözlemleme)

Tek eksisi de uçak ya da görüntülü konuşma gibi imkanlar olsa da; ailenin yanı başında olduğunu bilememek, yolda yürürken etrafında anadilinde konuşmalar duymaya hasret kalama korkusu, büyüdüğün yerleri çokça özlemek olabilir bana göre.
0
seen sea
(29.03.22)
taurina ve logisticsmanager +1

Üç haftadır ailemin yanına geldim, gün geçtikçe eski sevimsiz ve mutsuz halime dönüyorum.

Ayrıca, Türkiye'deki işgal kuvvetinden hallice yapılaşmaya Avrupa'da altı aydan uzun süre kalınca tahammül edemiyor insan.
0
yürümeyin
(29.03.22)
ikinci düşünüdğüm şeyden de bahsedeyim. farkettiyseniz işin çok siyasi kısımlarına falan da değinmedim ama;

yarın bir gün çocuğumuz olacak. ona cillop gibi bir alman pasaportu bırakmak ile, türkiye'de yaşatmak arasında da ciddi fark var.
ben burda 10 yıl da bu maaşlara çalışsam, alabileceğim ev anca istanbul'un ücra köşesinden bir 3+1. yarın depremde yerlebir olup olmayacağı bile belli değil (hadi bu biraz fantazi oldu) çünkü ben 4500-5000 dolar 6-7bin dolar kazanıyor olsam da, istanbul'da düzgün evler 150-200bin dolardan başlıyor yıllardır. bu fiyat da asla değişmeyecek.

yani ya ben eşimle sabah akşam para biriktiricem "çocuğumuza düzgün bir ev bırakalım" diye, ki mümkün değil, ya da aslında ona hiçbir şey bırakmamış sadece "kaliteli bir orta direk hayatı" sunmuş olacağız. o da türkiyenin demografik yapısında ne kadar mümkün bilmiyorum.

evet, bu maaşa almanyada da asla bir ev satın alamam. ama çok gerek var mı? almanya içinde yaşayan insanlara bir gelecek imkanı sunuyor. veya ben o kısma çok pembe gözlüklerle bakıyorum...

türkiye'de yarın darbe mi olacak veya bir tarikat ülkeyi ele geçirmeye mi çalışacak, bugün akşam 12den sonra müzik yasak, yarın ev dışında içki içmek mi yasaklanacak bunları bile bilmiyoruz.
şuan bir çocuğun yıllık okul masrafı 100bin liraları geçiyor, çünkü devlet okuluna verip küçük bir özgür suriye militanı yetiştirmek istemezsiniz. eh yani? türkyie o kadar da ucuz değil gibi aslında.

veya şuan istanbul'da beşiktaş-şişli vb. yerlerdeki düzgün 2+1 evler 15bin liradan başlıyor. ve emin olun bu evlerin hiçbirinin tuvaletine "mıçmak" bile istemezsiniz. yani ev kirasına da 1000-1300 euro harcıyoruz aslında.

bilmiyorum yani herkes haklı şuan burada. hiç kimseye haksız demiyorum ama, sadece "iyi para kazanmak" bu ülkede iyi yaşamak için yeterli değil gibi geliyor bana. kötü olan bir yerde, iyi bir şeylerle karşılaşmak çok mümkün olmuyor çünkü.
0
🌸whatdreamsnevercome
(29.03.22)
yani türkiye'deyken üstümde hep bir para biriktirme baskısı olacak, geleceğimiz net olmadığı için. para biriktirip ek iş almaktan yine hayatı kaçıracağım. ancak almanyadaki orta gelir maaşımla gelecek kaygısı gütmeden yaşamanın, biriktirmek zorunda hissetmeden yaşamanın da ayrı bir keyfi olur diye düşünüyorum.

yani diyorsunuz ya, bu maaşla türkyiedeyken de tatil yaparsın, diye.

türkiye'deyken bu parayı tatillerde ezemem. çünkü devletin, benim 45-50 yaşımdan sonrası için hiçbir planı yok. benim bu parayı türkiyedeyken biriktirip geleceğimi hazırlamam gerekiyor.
0
🌸whatdreamsnevercome
(29.03.22)
ulkedeki malum durumlardan oturu bu y.disina gitme isi ya hep ya hic olarak degerlendirilmeye basladi ne yazik ki. gidip 3-4 sene sonra hala geri gelebilirsiniz sonucta. turkiye mukemmel bir ulke bile olsa ben bir noktada bir sure farkli ulkelerde yasamayi eskiden beri isterdim ve yaptim da. bence biraz da bu acidan bakip degerlendirmeye calisin.
0
bay b
(29.03.22)
sadece başlığı okuyarak cevap veriyorum. trde 4500 dolarla kral olursun ancak trafikte mağzada sitede her yerde lümpenle berabersin. sürekli gerilmek, sinirlenmek, bak şu öküze diyerek yaşamaktansa. 4200e herhangi bir ab ülkesi kesinlikle tercih edilmeli.
0
mikahakkinen
(29.03.22)
nisan sonu berline taşınıyoruz. aynı maaşı türkiye'de alabilseydim gitmezdim.

verdiğiniz miktarlara göre türkiyede 2-3 senelik maaşınızla güzel bir ev alabiliyorsunuz. almanya'da bu mümkün değil.

ben olsam türkiye'yi daha yaşanılır kılmaya çalışırdım. yatırımla vatandaşlık veren ülkeleri araştırırdım. 6 ay orda, 6 ay türkiye'nin güneybatısında yaşardım. kıbrıs'da bahçeli havuzlu müstakil ev bakardım. trafik sıkıntıysa şoför tutardım.
0
check minus
(29.03.22)
Size bir handikaptan bahsedeyim.

İyi para kazanıyorum çocugumu özel okula vereyim diyin, acı ama gerçek gerçekten özel okul denilen okullar 100.000 TL, istanbul için konuşuyorum.

Kazanacagınız paradan belki ev alırım diyeceksiniz ama bu hiç te kolay olmayacak.

Benim böyle imkanım olsa Almanya'ya düşünmeden gider, yazları da çocuklarla türkiye'de olabildiğince bulunup burasıyla bagını kopartmamaya çalışırdım.

Hiç mi olmadı, çocuklar liseyi almanyada bitirince liseyi yurt dışında bitirenlerin sınavı vardı onunla Türkiye'de bogaziçi falan rahat kazanır. Sonra türkiye2de, türkçe, almanca ve ingilzicesi olan bir mühendis olarak ister Türkiye'de yaşar ister almanya'da.

Bunu yapmayacaksanız da ileride çocuklarınıza anlatmayın muhtemelen size epey kızar.
0
liberal
(29.03.22)
hocam sizin para biriktirme ile ilgili sorununuz var sanırım. şimdiye kadar bu tecrübeye gelen ve bu kadar para kazanabilen birinin(tahminim 10 yıl tecrübe var) zaten istanbul'da bir ev sahibi olması lazımdı.( en azından kredilerini ödüyor olmanız lazımdı) hatta o gelirle 2. ve 3. evleri yatırımlık alma planlarına başlamış olmanız gerekirdi.

sizin kafanızda gitmek varsa hiç kimseye sormayın gidin ama dünyanın en iyi ülkesine bile gitseniz eğer çalışmak zorunda iseniz bir şey değişmez. önemli olan belli bir yaştan sonra mesela 45 gibi, çalışmak zorunda kalmayacak pasif gelir elde edebilmek.
0
nuisance
(29.03.22)
onemli detaylar yazilmista bir bakis acisi ve hesapta ben ekleyeyim.

Aylik farka Almanya'da sinirsiz oturum ya da vatandaslik icin bir miktar zaman yatirimi yaptigini da ekle. Tam bilmiyorum ama x yil gecirince orada sinirsiza basvurma hakkind olacak, baska ulkede calisarak bir nevi bunu da elde ediyorsun ve maddi degeride var sonucta her turlu uzun vadede. bence bu bile en az 100bin€ civari eder, ki yillik ciddi + demek. Vatandaslik daha da fazla eder, dandik olani bile en az 200-300bin maliyeti var dunyada.
0
christopher nolan
(29.03.22)
"yani 1 defa geliyoruz dünyaya. bitki gibi aynı yerde çakılı yaşamktansa bir avrupa, amerika vs. neresi olursa deneyimleyelim"

yurtdışına yerleşmek isteyenler ikiye ayrılıyor bence. biri salt para diğeri de sizin yukarıda kurduğunuz cümledeki vizyon ama işte geliri düşürerek (alım gücü) gitme durumu çok istisna ve zor bir karar.

güncel işinizle ilgili bir problem de yok hatta baya gelecek vaadeden bir cümle kurmuşsunuz.."getir gibi bir firmanın ortalarında katılmışım gibi hissediyorum biraz"

ben olsam yurtdışı opsiyonunu şimdilik beklemeye alırdım.
0
axl
(29.03.22)
@nuisance,

hayır alınamaz ev. peşinatı olmayan hiçbir insan ev alamaz, peşinat biriktirmek için de (örneğin şuan 2 milyonluk bir ev için 300-400bin lira peşinat gerek en az) hiçbir şey yaşamadan yılları geçirmek gerek. ben günümüzü hiç yaşamadan böyle şeylere girmeyi sevmiyorum. arabamı alayım, tatilimi yapayım ve şehrin göbeğinde yaşayayım, güzel restoranlarda düzgün yemekler yiyeyim. bunu seviyorum.

para biriktirme sorunu denen şey türkiyede genelde "hayatını yaşama sırf para biriktir" şeklinde algılanıyor, ben onu sevmiyorum. 1 tane ev almak için 5 yıl bağcılarda yaşayıp gitmek bana göre değil.
0
🌸whatdreamsnevercome
(29.03.22)
hocam gitme gitmeme konusu bir yana ayda 4500 dolar kazanan birinin 300-400 bin lira peşinatı dert etmesi bende para yönetimi ve bireysel finans ile ilgili sorunlarınız olduğu izlenimini de oluşturdu açıkçası. nasıl bir hayat yaşıyorsunuz bilmiyorum ama 4500 dolar + yan gelirlerim de var demişsiniz, böyle biri için 300 bin lira bahis konusu olacak bir para olmamalı. yurtdışına gitmiyorsunuz (vize sorunu vs var demişsiniz bu konuda tecrübeniz olmadığını düşünüyorum, hani pahalı tatiller falan olsa neyse), sadece Türkiye'de kalarak eve giren ayda 7-8 bin doları nasıl harcıyorsunuz ki 300 bin lira gibi bi parayı biriktirmeyi mesele ediyorsunuz? ortalama hane gelirinizin dediğinize göre aylık 105 bin lira olması lazım. Almanya'ya daha düşük bir maaşa gidiyorsunuz ve orada masraflarınız trye göre kat be kat daha yüksek olacak, bu parayı yettiremeyen ve yatırım yapamayan biri orada nasıl yapacak bilemiyorum gerçekten.

öncesinde bu kadar kazanmıyorsanız ve bu maaş skalasına yeni çıktıysanız belki biraz bocalamış olabilirsiniz (eğer öyleyse tabii), ama dediğim gibi bi gariplik var sizin tabloda bence. bireysel finans okur yazarlığınız yoksa da emin olun Almanya'da da sıkıntı yaşarsınız her halükarda. ayda 100 bin liraya hayatını da yaşarsın, dünyayı da gezersin, kenara peşinat koyacak kadar para da biriktirirsin rahatça, yani bu kadar olmasa da benzer paralar kazanan biri olarak samimiyetle merak ettim hayatınızı.
0
roket adam
(29.03.22)
@roket,

yok abi geçmiş için söylüyorum ben. "bugüne kadar almadıysanız" denmiş ya.
0
🌸whatdreamsnevercome
(29.03.22)
Bu arada "vize sıkıntı" konusuna minik bir ekleme yapayım: Türkiye'de yaşayan ve çok acayip paralar kazanmayan biri olarak hiç böyle bir sorun yaşamadım. Zaten 3 kere Schengen alanına seyahat ettiyseniz Fransa çat diye çok yıllık vizeyi yapıştırıyor. Amerika desen ilk seferinde 10 yıllık veriyor. UK desen, o da parasına bakar, hiç teklemeden 2 sene yapıştırıyor.
0
kaptankedi
(29.03.22)
Parayi bir kenara koy. yasamak istedigin yeri düsün, burada sartlari ögrenirsin ama tamamen senin kisiligine bagli.
benim doktoram bitsin almanya'dan arka bakmadan kacarim. ama yunanistan, portugal, türkiye yasamak istedigim yerler. az bi göl görünce moralim bozuluyor burda Tr'de olsam simdi yüzerdim diye.

dil problemin olmasa, a1 falan degil advanced o zaman git derdim. gidecekseniz de dil problemi olmayan bir ulkeye gidin bence, almanya'ya degmez.

Türkiye cennet, diyenlere bakma :)
0
spherical
(29.03.22)
Türkiye'deki gelirinle kendine güzel bir yaşam alanı yaratabilirsin. Gitmesi gerekenler senin durumunda olanlar değil. Mavi yakasındır geleceğin yoktur gidersin. Memursundur gelir stabildir gidersin.

Türkiye senin gibiler için cennet. Rahatını bozmaya değmez. "Doktoram bitsin hemen gaçıyom" culara bakma.

Remote çalışıyorsan sakin bir sahil bölgesinde birkaç sene yaşam masraflarını minimuma çekerek sağlam bir birikim yaparsın. Sonra da bak keyfine.
0
nvidia
(29.03.22)
Türkiye'de kazandığın para evet güzel. Fakat kaliteli bir hayat yaşamak için İstanbul ya da Ankara'da yaşayacaksın. En az 7-8 bin lira kira vereceksin. A noktasından b noktasına gitmek için tek seferde en az 1 saatini harcayacaksın. Trafikte ne idüğü belirsiz teröristlerle magandalarla muhatap olacaksın. Sokakta acaba bir manyak çıkıp hayatını tehlikeye atacak mı bekleyeceksin. Çocuğuna iyi bir eğitim vermek için çuvalla para dökeceksin. Daha bak tek kelime mülteci lafı etmedim.

Avrupa'da yaşayıp sıfıra yakın faizle ev alıp burada hayal edemeyeceğin arabalara çok daha ucuza binebilir, çocuğuna çok daha kaliteli bir eğitim imkanını çok ucuza verebilirsin.

Ha bir de burada remote ve yabancı bir şirket üzerinden çalıştığın için sosyal güvencen yok muhtemelen. Bu da çok büyük bir handikap.
0
robin one persie
(29.03.22)
(3)

Yesilkoy, florya tarafinda kahvalti yapabilecegimiz yer tavsiyeniz var midi

balpolen
carsamba pazarina gidelim diyoruz yesilkoydeki, oncesinde kahvalti yapalim istedik. Pazarda gozleme aklimiza gelenlerden, baska secenekler varsa almak isteriz
carsamba pazarina gidelim diyoruz yesilkoydeki, oncesinde kahvalti yapalim istedik. Pazarda gozleme aklimiza gelenlerden, baska secenekler varsa almak isteriz
0
balpolen
(28.03.22)
aquapark florya'da mekanlar var ama tabi gözleme tarzı kahvaltıyı fiyat olarak aşar.
araç varsa küçükçekmece'de oturup da hep yapacağım dediğim halde yapmadığım şeyi size önereyim. güneş plajının hemen yanındaki otoparka arabayı bırakıp yandaki çimenlerde denize karşı piknik tarzı kahvaltı yapın derim. ufak bir masa ve yönetmen sandalyesi vs. varsa mis gibi olur.
0
lazpalle
(28.03.22)
florya sosyal tesisi var.
0
deartheodosia
(28.03.22)
yesikoy carsida roma dondurmacisinin karsisinda bir tane cafe var, tatli tuzlu secenekleri guzel, cayi da iyi, fiyatlar da cok asiri degil(di).

butce sikintisi yoksa hacibozanogullari, migrosun karsisi.
0
cooperr
(28.03.22)
(12)

Yurt dışında yaşama iş bulma nasıl olur?

mikahakkinen
ben ve eşim belli sebeplerden dolayı yurt dışında yaşamak istiyoruz. ikimizde beyaz yakalı değiliz. yurt dışından bizim mesleklerimizden bol var. eşimin ingilizce seviyesi iyi. benim orta alt. yani kanada veyahut herhangi bir avrupa ülkesine nasıl başvuru yapılır? ya da bunun yolu nedir? ikimizde m
ben ve eşim belli sebeplerden dolayı yurt dışında yaşamak istiyoruz. ikimizde beyaz yakalı değiliz. yurt dışından bizim mesleklerimizden bol var. eşimin ingilizce seviyesi iyi. benim orta alt. yani kanada veyahut herhangi bir avrupa ülkesine nasıl başvuru yapılır? ya da bunun yolu nedir? ikimizde memuruz.
0
mikahakkinen
(28.03.22)
yurt dışı bir yer değil.
hepsinin ayrı yolu yöntemi var.
kanada için göçmenlik puanlama sistemi açık net.
herhangi bir avrupa ülkesi ise çok karışık.
meslekleriniz neler, açıp youtube'dan bol bol içerik seyredin.
yüksek lisans yapmak genelde büyük avantaj oluyor gidiş yolu açmak için. iş için de linkedinden iş bulması zor bir mesleğiniz varsa iş bularak değil, iş kurarak, master yaparak vs gitmek daha cazip.
0
rewlack
(28.03.22)
avrupayi bilmem ama kanada mavi yaka gocmen ulkesi zaten, beyaz yaka olmak dezavantaj. cok iyi ingilizceye falan da gerek yok. ne kadar dusuk kualifikasyon, ne kadar dandik ingilizce o kadar iyi. yardirin..
0
cooperr
(28.03.22)
ülkeden ülkeye değişir ama mavi yaka meslekler, eğer elinizden milli eğitim bakanlığı vb. onaylı bir sertifika, mezuniyet belgesi diploma falan varsa iş bulma şansınız var.

Mesleği bilmeden bir şey demek zor. Ama mesela güzellik uzmanı, kuaför vb gibi meslekler birçok ülkede beyaz yakalılardan daha hızlı iş buluyor. Hatta kendi iş yerimi açacağım diyerek giden de çok bu mesleklerdeki insanlardan.
0
anten
(28.03.22)
@rewlack yani yurtdışı derken avrupa ülkeleri kanada falan. avrupa ülkeleri ekstra zor tahmin ediyorum.

@anten eşim kimayer ve yüksek lisansı var şu an mebde öğretmen. ben de psikoloğum.
0
🌸mikahakkinen
(28.03.22)
Esiniz ogretmenlik yapiyorsa uluslararasi ogretmenlik sertifikalarindan birini yapmayi deneyebilir ingilizce biliyorsa. Sonra da bazi ulkelerde, tahminen Asya ulkelerindeki uluslararasi okullarda is bulma sansini dener. Sertifikasi ve tecrubesi olan bir ogretmenin asagi yukari 40-70 bin lira arasi maas almasi mumkun cin-kore-japonya uclusunde. Siz de esi olarak gidersiniz.
Not: yani bir suru baska kriter var tabii bunun olmasi icin de, esinizin iyi bir ogretmen oldugunu ve uluslararasi mufredatlar (IB veya IGCSE, AP vs gibi) ile ilgili bilgisi oldugunu varsayarak soyluyorum.
0
sopiro
(28.03.22)
Psikolog olarak giden bir sürü sınıf arkadaşım var benim ama hepsi yüksek lisansla gittiler. İngilizce öğrenip yüksek lisans başvurusu yapmak mantıklı olabilir. Yüksek lisans olduktan sonra zaten psikolog olarak çalışmak kolaylaşıyor. En çok Almanya'ya giden oldu. Onların bir kısmı Almanca da öğrenmişti.

Ben de psikoloğum. Aynı zamanda İsviçre vatandaşiyim. Yakın zamanda yüksek lisans başvurularında bulundum İsviçre'de ama benim işim daha kolay tabii. Yurtdışından gelenler için ise iyi bir not ortalaması, ingilizce ve Fransızca (Cenevre için) temel şartti mesela.

Almanya'da ingilizcenin yeterli olduğu programlar var. Dediğim gibi şu aşamada sizin için temel şart ingilizce öğrenip yüksek lisans yapmak gibi duruyor. Sizin uzaktan iş bulmanız çok güç.

Eşiniz iş bulup sizi goturebilirse bu da bir secenek tabii.
0
fraise
(28.03.22)
twitter.com

Şöyle bir şey görmüştüm, belki eşiniz yurtdışında Türk okullarından birinde öğretmen olabilir.
0
but that was just a dream
(28.03.22)
Eşiniz kimyager olarak iş bulabilir ama sizin gideceğiniz ülkede psikolog olarak çalışmanız zor.

Mesela ABD'de psikolog değilsiniz aslında. Sadece doktoralı olanlar psikolog olarak çalışabiliyor ABD'de.
Avrupa'da sosyal bölümlerden mezun sayısı çok fazla. Bir de sizin dil sorununuz olacaktır. Native speaker olmadan psikolog olarak çalışmanız imkansız. Tamamen dile dayalı bir işiniz var.

Yazılımcı, mühendis vb teknik alanlarda bir meslek yoksa yurtdışında iş bulmanız zor. Sosyal bölümlerden mezun giden tanıdıklarım markette falan çalışıyorlar. Hiçbiri umduğunu bulamadı.

Mavi yaka meslekler de kolay iş buluyor. Berber, tesisatçı, usta vb meslekler kolay iş bulur. Bunlar dışında yurtdışındaki Türklerin çoğu da kebapçı-pideci falan.

Bir de sizin için mümkün değil ama gidilecek ülkeden biriyle evlilik yapmak da orada tutunmak açısından en etkili yol. ABD'de kalanların çoğu evlilik yaparak kalıyorlar. Mühendislerin bile diğer türlü tutunmaları kolay değil.
0
nvidia
(28.03.22)
@fraise @ndivia psikolog olarak çalışmam zor katılıyorum. özellikle dili iyi bilmekle beraber gittiğim ülkenin kültürüne hakim olmam lazım. zaten mesleğimi de çok sevmiyorum. eşim kabul olursa benim şansım daha net olur gibi.
0
🌸mikahakkinen
(28.03.22)
Geçen bi yerde yanımdaki kişilerin konuşmasına tanık oldum. Psikoloji mezunu olan bir çok arkadaşları montessori sertifikası alıp danışman vs olarak amerikaya gitmeyi planlıyormuş. Dil bilen için kolaymış ve bu alanda açık varmış.

Yani aynısı avrupa için de geçerli olabilir belki. Ama dil şart sizin için.
0
zimbirik
(28.03.22)
Hakkinen abi şimdiden hayırlı olsun. Almanya’ya gelirsen mutlaka görüşelim. Biz de benzer yollardan iş bularak geldik. Kanada iyiymiş bak cooper bahsetmiş. Yolun bahtın açık olsun.
0
lion de la Turquie
(28.03.22)
Oncelikle hangi ulkeye gideceginize karar vermelisiniz. Neresi sizi mutlu eder. Nerede huzuru bulursunuz. Kulturlerini, yasam tarzlarini arastirin. Daha sonra gocmenlik sartlari ile detayli arastirmaya gecersiniz. Mesela Isvec ve portekiz arasinda oturum basvurusu icin farklar cok.
0
hepbiarayisicinde
(29.03.22)
(2)

ingilizce sözleşme çevirisi

monicapp
the entire consideration for contractor providing the service to company under the agreement shall consist of US blabla dollars. burada bütün alınacak ücreti mi kastediyorlar yoksa aylık mı?
the entire consideration for contractor providing the service to company under the agreement shall consist of US blabla dollars. burada bütün alınacak ücreti mi kastediyorlar yoksa aylık mı?
0
monicapp
(28.03.22)
"entire" hepsi demek, yani kontratin tumu.
amerika'da insaat kontratlarinda aylik odeme yazmaz, aylik odeme bitirilen isin yuzdesine gore degisir, (bkz: progress payment)
0
cooperr
(28.03.22)
sözleşme jargonunda "consideration" genel olarak "sözleşme tutarı" anlamında kullanılır. aylık olsa başka bir kelime kullanılırdı. ayrıca "entire" diyor. genel sözleşme ederinden bahsediyor
0
lesmiserables
(28.03.22)
(18)

eşimin suratı sürekli asık

aloneinthedark
ben erkek 29 eşim kadın 24. yeni evlendik evinden ayrıldı geldi. ben gün içi çalışıyorum kendisi evde oturuyor. yüzü hep asık hep mutsuz. kendisinden hiçbir beklentim yok aksine ne isterse yapmasını kendisini geliştirmesini gezmesini vs. destekliyorum ama yok arkadaş yanıma geliyor surat 10 karış g
ben erkek 29 eşim kadın 24. yeni evlendik evinden ayrıldı geldi. ben gün içi çalışıyorum kendisi evde oturuyor. yüzü hep asık hep mutsuz. kendisinden hiçbir beklentim yok aksine ne isterse yapmasını kendisini geliştirmesini gezmesini vs. destekliyorum ama yok arkadaş yanıma geliyor surat 10 karış geri odasına gidiyor.
nolucak böyle?
0
aloneinthedark
(24.03.22)
Sebebi neymiş? Niye mutsuzsun diye sormussundur diye tahmin ediyorum cevabı neydi?
0
kaptan maydanoz
(24.03.22)
yaptığım çıkarımlar:

1- iş hayatına atılmamış ve şu an işsiz kadın.
2- 25 yaş altı kadın. (işle de bağlantılı olarak 25 üstünde çok olgunlaşıyor insanlar bence kadın erkek fark etmez)

iş bulmaya çalışsın. Sürekli evde internette takılırsa kafasındaki hayatla bulduğu hayat çok başkalaşır, mutsuz olur. Tüm gün yapacak şey de bulamaz. Z kuşağı öğrenmeye de aç değil. Biz olsak evde tutorial izler bişeyler yaparız ama onlar oturup Netflix izliyordur tahminen.

Kısa vadede yapabilirseniz haftasonu bi tatil yapın. Orada konuşun güzelce.
0
nhk ni youkosu
(24.03.22)
Bir insanın kendisine yapabileceği en büyük kötülük bir şey yapmadan evde oturmak. Çalışma hayatı, sosyalleşme, tek başına hobilere, zevklere ayırma vesaire bunlar lazım. Mutlaka konuşun ve sorunun kökenini anlamaya çalışın.
0
fotrsapka
(24.03.22)
(gorucu usuluyle evlenmediyseniz) evlenmeden once de asik miydi yoksa bu yeni bir durum mu?
0
hot potato
(24.03.22)
size söyleyemediği sorunlar olabilir. mesela daha çok ilgi bekliyordur belki. duygusal olarak yoksunluk içerisindedir. bunu sizin suçunuz anlamında yazmıyorum, sakın yanlış anlamayın. yani eğer her şeyi her zaman açık açık söyleyebilen yapıda biri değilse bir şeyleri sorun etmiş (aranızdaki ilişki hakkında) ve söylemiyor, o tavırlarla anlatmak istiyor olabilir.
bunun dışında sürekli evde oturmak insanın kafasında kurma ve kendi kendini üzme ihtimalini fazlalaştırıyor. yukarıdakiler +1
0
melodramaticfool
(24.03.22)
niçin kendisiyle hoş bir sohbet başlatıp bu durumun sizi üzdüğünü kendisini daha mutlu görmeyi istediğinizi ve eğer bir sorun varsa beraberce çözmeye istekli olduğunuzu söylemiyorsunuz?
0
Mossy
(24.03.22)
acil i$ bul calissin +1 evden cikmasi lazim, yoksa daha da cok cukura gomulur cikartamazsin. bir de spor yapsin, spor salonuna falan yazdir.
0
cooperr
(24.03.22)
merhaba, öncelikle evli değilim. ancak bu konularda iyi bir gözlemci olduğumu düşünüyorum.

öncelikle belirttiğiniz durum birdenbire oluveren bir soğukluk/mutsuzluk mu yoksa epeydir süregelen bir şey mi. nihayetinde yeni evlendiğinizi belirtmişsiniz. evlilik iki taraf içinde yeni bir hayatın başlangıcı. beklentiler ve yeni düzen zaman zaman insanları bu şekilde bir depresif hale sokabilir. bu durumda sizin öncelikli olarak eşinizle şuankinden daha fazla konuşmanız ve birlikte vakit geçirmenizi öneririm. bütün gün evde olmak kadın erkek farketmeksizin insanı olumsuz anlamda etkiler. belki bu nedenle oluşan bir durumdur. belki tüm gün evde durmaktan rahatsızdır. belki de siz çok dağınık ve pissinizdir. kendinize de özeleştiri yapmanız gerekebilir :) açık, rahat ve birbirinizi yargılamadan konuşmak eminim iyi gelecektir.
0
pardus
(24.03.22)
Abi yeni evlisin. Git sarıl öp koklaş neyin var bebeğim de, kendisine sor.

Sonra sorunu çözün.

Görücü usulü mü evlendiniz?
0
Hallegadola
(24.03.22)
Geri odasi derken? Siz evli degil misiniz? Hangi odaya gidiyor?
0
balpolen
(24.03.22)
bütün gün evde oturan insan tabii mutsuz olur. hele de 24 yaşındaysa. yarı zamanlı bile olsa bir işte çalışsa bu kadar mutsuz olmaz bence.
0
candide
(24.03.22)
henüz çok genç, evinden ve ailesinden ayrıldı, seviyor bile olsa ilk defa bir erkekle aynı evi paylaşıyor ve belki yabancılık çekiyor, hayat düzeni tamamen değişti, bütün gün evde tek başına ve yalnız.

şu anda kafasında "evlilik böyle bir şey demek ki" fikri oluşuyor ve bunun süratle önüne geçmeniz lazım.
bu inancı kafasına kazırsa sonra mutlu olması çok zor olur.

evlilik sihirli değnek gibi kendiliğinden insanı mutlu eden bir şey değil ki, çaba harcanması lazım.
o odasına (?) gittiğinde siz peşinden gitmiyor musunuz?
sorduğunuzda bir şey söylemiyor mu?
çalışmadığınız günlerde bir şey yapmıyor musunuz?
bir gün izin alıp gününüzü onunla geçirme, birlikte bir sosyal aktivite bulma gibi şeyler denediniz mi?

desteklemek başka, bir şey yapmak başka.
özellikle bu kadar gençken biraz itici bir güce ihtiyacı olabilir.
"kocam destekliyor, bütün gün gezeyim" demez, sizin "hadi çıkalım" demenizle bir şeyleri yapabilir.
hatta kadın erkek ilişkilerindeki deneyimine bağlı olarak bazı şeyleri öğrenmesi gerekiyor da olabilir.
bu durumda biraz yönlendirmeniz de gerekebilir.
yani bazı şeylerin kendiliğinden olmasını beklemeyin.

sanki mutlu etmeye çalışmaktan ziyade, kendi kendine mutlu olsun istiyorsunuz ve olmadığı için de biraz güceniyorsunuz gibi geldi bana.
motive etmeniz lazım, böyle olduğu için onu suçlarsanız iletişim kuramazsınız.
0
blatta hiberna
(24.03.22)
bence mızmız
0
dafuq
(24.03.22)
bence iş bulmaktan önce derdi ne diye bir sormanız lazım. iş bulmak sadece dertlerini unutturacağı bir meşgale yaratır ama derdi ne? onu çözmen lazım.
0
roket adam
(24.03.22)
Sende bir sikinti yok hocam. İs yok guc yok her bir gunu bir onceki gun ile birebir ayni geçiyor. Bütün gun evde bos bos otur, kocan aksam gelsin yemek yiyin yatin ertesi gun ayni.
Dolayisiyla mutsuz. Evlilikten bekledigini alamadi. Bu mu lan şimdi evlilik diyor kendi kendine.

Spefisik bir derdi de yok sende bir sorun da yok. Cok büyük ihtimalle bu dediğim dogru.
0
stavro
(24.03.22)
Problem onunla bunu konuşmamanız olabilir. Bize soracağınıza ona neden sormuyorsunuz. Ama amacınız onu anlamak olmalı.

Evde oturmak zor bir durum. Bir uzmanlığı varsa çalışsın ya da yüksek lisans yapsın bence. Eğer yoksa lisans okuyabilir ya da kursa vs başlayabilir.

Ama şimdi o kendini sıkılmışlık bunalmışlık içinde kendi çıkamayacağı bir çukurda görüyordur. O çukurdan çıkması için yardım etmelisiniz. Eşlerin en birincil görevi diğerine gereken desteği vermek, motivasyonu sağlamak zaten.
0
zimbirik
(25.03.22)
Size normal olan ama onu mutsuz eden bir nokta var demek. Sürekli evde olması daha da kurar bu durumu bunalır daha da asılır suratı.
Yeni evlisiniz aile evinden yeni çıkmış genç bir kız. Sevginizi daha çok dile getirin, ciddi ciddi sarılın öpün anlat bu seni üzeni beraber çözelim diyin.
0
cilekli pasta
(25.03.22)
Ya normal değil bu. Evlilik devamlı bir insanı mutlu etmeye çalışma çabası olmamalı. eşiniz kendisi mutlu olmayı bilecek zaten siz Mutlu etmeye çalıştıkça bir inada biniyor ve asla memnun olmamaya gayret ediyorlar sanki. Yönlendirin, işe girsin çalışsın ya da yüksek lisans yapsın ya da başka bir meşgale bulsun. Eğer çalışmayacaksın/okumayacaksın/sosyal hayatın olmayacak gibi kısıtlamalar koymuyorsanız asık suratının sorumlusu siz değilsiniz, herkes kendi mutluluğundan sorumlu ve başka birinin duygularını düzeltmek gibi ağır bir görevi yüklenmeyin (kısıtlıyorsanız evet sorumlusunuz). Asık surattan çok çektim ve çekiyorum, insanı hayattan soğutan, tüm mutluluğunu emen, lanet ettiren bir durum ve bazı insanların hayatı yaşama biçimleri bu.
0
deartheodosia
(25.03.22)
(8)

motor yağım neden çabuk bitmiş olabilir?

ayseee
59 bin'de servisde 5w40 motor yağı konulmuş şimdi 63 bin'de ancak motor yağı çubuğunu kontrol ettiğimde minimum çentiğinin altında olduğunu gördüm. bugün 1 litre motor yağı takviyesi yapmamı önerdiler sanayide ve 1 litre 5w40 ekledim.normalde 10.000 bin km'de bir değişiklik süresi ama benimki doldur
59 bin'de servisde 5w40 motor yağı konulmuş şimdi 63 bin'de ancak motor yağı çubuğunu kontrol ettiğimde minimum çentiğinin altında olduğunu gördüm. bugün 1 litre motor yağı takviyesi yapmamı önerdiler sanayide ve 1 litre 5w40 ekledim.

normalde 10.000 bin km'de bir değişiklik süresi ama benimki doldurduktan 4 bin km sonra azalmış gözüküyor bunun sebebi ne olabilir?

önceki motor yağı 9 ay önce doldurulmuştu. arabam clio 1.2 benzinli turbo motor.

genelde çok kısa mesafelerde kullanıyorum, çok fazla yokuşlu yollar ve bazen 4-5 gün arabayı çalıştırmıyorum acaba bunlar etkili olabilir mi?
0
ayseee
(22.03.22)
Arac düz bir zeminde miydi? Aracı kullandıktan hemen sonra kontrol ettiyseniz eksik gözükebilir. Son bakım sonrası başka zamanlarda da kontrol ettiniz mi? Etmediyseniz belki hep eksikti.
0
reactionic
(22.03.22)
üstteki arkadaşın dediği gibi bir durum yoksa yağ eksiltiyor/kaçırıyor olabilir. bir süre sonra tekrar bakın yine eksilmişse başka bir problem vardır
0
paintov
(22.03.22)
@reactionic 1-2 kez kontrol edildi sorun yoktu. aracı sürekli park ettiğim yer dik bir yokuş, haliyle arabanın ön kısmı sürekli olarak aşağıya şeklinde park edilmiş şeklinde duruyor. ama kontrolleri yaparken aracı düz bir zemine park edip 1 saat sonra kontrol ettim.
0
🌸ayseee
(22.03.22)
Arac keçelerden falan yağ kaçırıyor mu falan oraları bir kontrol et. Ki inşallah o çıkar. Yok eğer temizse turboya bir baktır.
0
primetime
(22.03.22)
1.2 tce clio'larda kronik bir yağ yakma durumu var diye biliyorum. Ama çok fazla eksilmiş.
0
thewhitewolf
(22.03.22)
Clio 1.2 tce çok ciddi yag tüketme sorunu var.
Fransa'da toplu dava açıldı. 2012-2016 arası üretimse bu olay var.

www.byri.net
0
logisticsmanager
(23.03.22)
bazi marka araclar yag eksiltir, ozellikle turbo motorlu olanlar. Bir de yag degisiminde hem km hemde zaman onelidir, sinir genelde 1 senedir ve sizin 3 ayiniz kalmis. Tavsiyem her 1-2bin km'de bir kontrol edin, eger eksilmis ise ekleyerek devam edin. Eger asiri sekilde eksiltmeye devam ediyorsa gostermek lazim.
0
cooperr
(23.03.22)
5 yaşından büyük araçlarda genelde 3-4 bin km'de 0.5-1 litre yağ eklenmesi normal kabul ediliyor. hatta reno, merso, gm ve ww'nin resmi açıklaması bile vardı bununla ilgili. bir sonraki yağ değişiminizde eğer usta için de uygunsa 10w40 yağ deneyin. hatta castrol markasını deneyin. 3 bin km'de 1 kez yağınızı kontrol etmeyi unutmayın. aslında bu sorunun kesin çözümü(rektefiye) var ama o da muhtemelen belli bir süre için çözecektir. ayrıca o kadar masrafa hiç gerek yok bence.
0
golgi aygıtı
(23.03.22)
(12)

araç ve emlak balonu ne zaman patlar?

duyurukullanıcısı
arabaların değer kaybettiği evlerin yerinde saydığı zaman ne zaman başlar?imkansız gibi geliyor ama normali bu aslında.
arabaların değer kaybettiği evlerin yerinde saydığı zaman ne zaman başlar?

imkansız gibi geliyor ama normali bu aslında.
0
duyurukullanıcısı
(22.03.22)
Arabayı bilmem ama, şimdiye kadar ev fiyatlarının düştüğünü hiç görmedim.
0
Arthur Dayne
(22.03.22)
Talebe karşılık gelecek kadar konut üretilmiyor. Nedenleri ayrı konu.. o yüzden konut artar daha en az 2 yil
0
sonhakan
(22.03.22)
Arap, Afgan, Paki göçü durup geri dönmeye başlamadıkları ve Türkiye' üremenin aşırı azalıp doğum oranının ölüm oranı gerisine düşmediği sürece Türkiye'de emlak balonu diye bir şeyden söz edilemez.
0
Mirket
(22.03.22)
bu kadar göç alan bir ülkede emlak balonu diye bir şey olamaz. klasik ekşici zırvası.
tüm suriyelilerin ülkelerine döndüğü bir ortam oluşursa büyük bir rahatlama olur.
araçlarda da seçim öncesi ötvyi düşürdük derlerse fiyatlar düşer.

Söylediklerimden birincisinin gerçekleşmesi ancak paralel evrende olasıyken diğeri muhtemel gözüküyor.
0
adivar
(23.03.22)
turkiye'de buyuk sehirlerde ev fiyatlari hala gelismis ulkelere gore doviz bazinda ucuz. Araba fiyatlari ise vergi ile alakali.

Ev fiyatlari savas falan cikmazsa kolay kolay dusmez, yukselmeye devam eder.
Araba fiyatlari da vergiler azaltilmadikca ve doviz ciktikca yukselmeye devam eder.

Ortada balon falan yok, maaslar dusuk.
0
cooperr
(23.03.22)
Ben ve yakından tanıdığım bir çok müteahhit 3-4 yıldır yeni proje üretmiyoruz, yakında üretebilecek bir proje için anlaşma sözleşme vs de yapmıyoruz/yapamıyoruz şartlardan dolayı.

Binlerce müteahhit de aynı pozisyonda, ev üretimi olmayınca arz talebi karşılamıyor.

Çok basit iktisat/ekonomi kuralı; az olan şey değerlidir.

Kadıköy'de mağara gibi evlerin kirası neden 6-7 bin lira? Beşiktaş'ta kümes gibi evler neden 7-8 bin lira?

Çünkü Beşiktaş/Kadıköy bir tane, orada kiraya verilecek ev adedi sınırlı, yeni ev yapılması çok zor, yapılırsa ne kirasına ne satılmasına bütçe yetmez.

E burada barınmak isteyen milyon insan da olunca kiralar ucuz bile.

Benzer şey arabada da geçerli, tamam bizim ülke olarak vergilerimiz fahiş ama araba fiyatlarındaki en büyük etken arz sorunu.

Araç üretimi az ve sınırlı ham madde ve chip krizinden dolayı, sıfır olmayınca da 2. el pahalı.

Ne demiştik az olan şey değerlidir, ne zaman ki araç ve ev arzı yükselir sayı olarak, o zaman fiyatlar tırmanmayı bırakır. Çok düşmez ama bi tık düşebilir, asıl önemli olan tırmanmayı bırakıp yatay seyretmesi.

Zamanla gelirimiz artıp araba/ev fiyatları yatay seyredince ulaşabilir olmaya başlar.
0
John Bloor
(23.03.22)
Araba konusunda çip krizi hala var hatta şu an yeni kriz var. Misal ti firmasının backlog üretimi 1.5 yıl. Yani bugün sipariş verirseniz 1.5 yıl sonra alabilirsiniz.
Benim yaşadığım yerdeki çip ureticileri yeni fabrika vs açıyor ama bunlarin etki etmesi falan sene sonunu bulur.

Araba bir şekilde çözülür yani en azından arzi. Ama fiyatlar? Türkiye'de ÖTV vs düşmediği sürece zor.
0
logisticsmanager
(23.03.22)
konut konusunu john bloor çok güzel açıklamış. yalnız ben ondan kötümserim diyebilirim. çokta bişey beklememek lazım bir kaç sene içinde.

araç konusu ise muhtemelen togg çıktığında tüm elektrikli araçları kapsayan %0 ötv mevzusu çıkar gibi. öyle olursa sektör baya vatandaşa yarar.
0
avatar is back
(23.03.22)
otomobilde talep çok daralırsa ve ötv indirimi gelirse fiyatlar döviz cinsinden düşer.

konutta faiz ve enflasyon çok önemli. tl ye yüksek faiz verilirse konut fiyatları sabit kalır.
üstüne yabancıya satış yasaklanır ve sığınmacıları gönderme planları olursa tl olarak bile düşer.
0
nuisance
(23.03.22)
kur düşmedikçe düşmez
bir de göçmenler giderse
0
mantık
(23.03.22)
istanbul gibi cazibe merkezlerindeki evler için fiyatlar normale dönerse fiyatlar yerinde saymaya başlayabilir. şu anda özellikle ev fiyatları hala çok uygun.

araç için ise döviz kurunun sabit kalması ve şu çip krizinin çözülmesi ve ötv'nin de düzenlenmesi lazım. bu da imkansız denebilir.
0
roket adam
(23.03.22)
Şimdiye kadar balonu hiç görmedim diyenler piyasayı takip etmeyenler. 2016-2020 arasında emlak balonu patlamıştı. Bundan sonraki periyot ne zaman olur kestiremiyorum, 2016'nın sonlarına gelindiğinde kimse 2020 ye kadar fiyatların yatay seyredeceğini bilemezdi.


Bir senedir dövize göre de fiyatlar ciddi şekilde arttı, gayrimenkulden elde edilen gelirlerin aynı oranda artıp artmayacağını izlemek lazım.

Şuan 1-2 yıl önce bitmiş bir siteden örnek vereyim; satış fiyatı en ucuz listelenmiş fiyatları aldığımızda:

2+1 4 milyon
3+1 5 milyon
4+1 7 miyon lira

Bu evlerin en pahalı listelenmiş kiraları ise;
2+1 10 bin 500
3+1 18bin
4+1 22bin

En ucuza alıp en pahalıdan kiralasanız bile bu yatırım mantıklı gelmiyor. Diğer kazanma yöntemi al-sat için ise, dediğim gibi dövize göre de yükseldi fiyatlar, insanlar oturmayacakları ev için bu seviyelerde yatırım yapmayabilir.

Karşılaştırma olarak; 1 ay önce Ereğli temettü dağıtacağını açıkladığında 4 milyon tl ile hisse senedi alan birisi bugün 563 bin lira temettü alacaktı ve ana parası da 4 miyon 700 bin olacaktı.

Aynı şeyi Ford ile yapsaydı 196 bin temettü, 5 milyon 251 bin ana parası olacaktı.

İçindeyken anlamak zor, bir iki sene sonra anlayabiliriz gayrimenkulün seyrini.
0
iustitia omnibus
(23.03.22)
(12)

abd'deki imkanlar

hlot
bir videoda "alt sınıf için burası cehennem ama orta-üst bir geliriniz varsa burası, başka hiçbir yerde olmayan imkanlar sunuyor" deniyordu. imkanlar derken neyi kastediyor? eğlence sektöründen bahsediyordur herhalde? ama neler var yani, gözümde hiçbir şey canlanmadı. aklıma las vegas geliyor mesela
bir videoda "alt sınıf için burası cehennem ama orta-üst bir geliriniz varsa burası, başka hiçbir yerde olmayan imkanlar sunuyor" deniyordu.

imkanlar derken neyi kastediyor? eğlence sektöründen bahsediyordur herhalde? ama neler var yani, gözümde hiçbir şey canlanmadı. aklıma las vegas geliyor mesela bir tek. bu tip şeyleri kastediyorsa bile aklıma başka bir şey gelmiyor bu tür.
0
hlot
(17.03.22)
Kafanda niye canlanmadı abi paran yoksa homeless oluyorsun ne bileyim torbacı falan oluyorsun ortalama 30 yaşında ölüyorsun, orta sınıfsan işin gücün oluyor biraz daha iyiysen evin araban falan oluyor uzayıp kısalmadan yaşayıp gidiyorsun üst sınıfı da işte hayal et edemiyorsan bu kötü bir durum.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(17.03.22)
alt sınıfı ve orta sınıfı anladım zaten, üst sınıfı da genel olarak hayal edebiliyorum ama bu konuda abd'yi özel yapan şey nedir? çünkü diyor ki "abd, başka hiçbir yerde olmayan imkanlar sunuyor". fransa'da da yat, villa, ferrari alabiliyorsun, almanya'da da, hatta muhtemelen romanya'da da. abd'de ekstra olarak neyi yapıyorsun? las vegas'a gidersin. başka?
0
🌸hlot
(17.03.22)
Amerikan rüyası işte. 10 bin dolara ikinci el güzelce bi araba alıp 30 yıllık mortgage ile o bahçeli güzel eve sahip olmak, gibi gibi, değil mi? Benim aklıma gelen bu ve yapan var cidden.

İş kurmak geliştirmek olarak da abd çok iyi diyorlar hep.

edit: hayır Avrupa'da bu dediklerini tam olarak yapamıyorsun. Avrupada en düşük maaşla en yüksek maaş arası çok yakın. Duyduklarımda hep alt çalışan 2000 euro alıyor kaç yıllık düzgün çalışan 3500 euro alıyor mesela. ABD'de gerçekten zengin olabileceğin paralar kazananlar var.
0
nhk ni youkosu
(17.03.22)
amerikan dream iste.

3-4 araba, klasik, ustu acik, suv, ne istersen.
butun bu arabalari parkedebilecegin yuzolcumune sahip bir arsa ustune kondurulmus havuzlu falan mustail ev.
envayi cesit "oyuncak" a sahip olma imkani (ATV, karavan, harley...)
istersen evin icinde kendine man cave yaratabilme imkani.
VS

evde seende $100k uzeri para getiren iki kisi varsa bunlara rahat ulasirsin.
0
cooperr
(17.03.22)
üniversite öğrencisiyken krediyle lamborghini gallardo alıp, kiraya vererek, diğer lambogrhini veya ferrari'yi alıp, al sat yaparak, para kıran adamlar var abd'de. veya allocation dedikleri naneyi satan ve para kazanan var. mesela porsche 911 gt3 piyasaya çıkacak. sen 4-5 tane sipariş ediyorsun. araba nadir olduğu için bayi satış fiyatından fazlaya satabiliyorsun. bunlar amerikada olur.
0
rain when i die
(17.03.22)
Kuzenim liseyi bitirir bitirmez ABD'ye gitti. Önceleri klasik hepimizin bildiği pizzacı da çalışma, benzin istasyonunda çalışmayla başladı. Orada buranın lise diplomasını fark dersleri vererek kabul ettirdi ardından iki kere üniversite okudu. Tabii tüm bu süreçte gerçekten hedefine ulaşmak adına ciddi bir motivasyon gösterdi. Yaklaşık 26 yıldan bu yana orada yaşıyor, kendisi çifte vatandaş. Ayda üç dört defa görüntülü konuşuyoruz, yaşadığı hayatı burada yaşamak için koç holding ya da sabancı holding ceo'su olmak gerekir sanırım. Mesela gerçekten büyük bahçeli ve havuzlu (içinde saunası orta büyüklükte kapalı havuzu vs var) tipik Amerikan evi, eşinin ayrı Mercedes G serisi jipi, kendisinin ayrı son model ve full donanım Audi Q8 arabası var. En son konuştuğumuz da üçüncü evlerini alabilmek için bankadan mı, emlakçıdan mı bir yerden mortgage için cevap bekliyorlarmış. Bu adam liseyi yeni bitirmiş orta derecede ingilizceyle gitti Amerika'ya. Tek avantajı dayısının BM görevlisi olarak o yıllarda ABD'de bulunmasıydı. Ki dayısı da 2 sene sonra ABD'den başka bir ülkeye geçti. Düşünün işte sıfırdan başlayan bir göçmen bile 15-20 senede çok rahat bir hayat yaşayıp, üzerine mal mülk edinebiliyor ve tüm bunları yaparken gerçekten hayatı da yaşıyor. Ben tüm konuşmalarımız da şunu anlıyorum, bizler hangi vasıfta olursak olalım bu ülkede sadece nefes alıp veriyoruz. Bu sadece maddi anlamda değil, manevi anlamda da böyle.
0
skzr
(17.03.22)
Bence sadece maddi açıdan düşünmemek lazım. Gelirin yüksekse çok iyi üniversitelerde okuyabilirsin. En iyi üniversiteler ABD'de. Sana belki de son teknolojiyi sunacaklar. Avrupa'da da iyi üniversiteler var tabii ki ama bir MIT yok.
0
dissendium
(17.03.22)
tamam, burada araba almak zor ama maddi durumun ortanın üstüyse şehir dışında bir yerde kendine havuzlu villa yaptırabilirsin. zaten abd'de de şehir içinde villan olması için milyarder olman lazım. diğerleri de gidiyor kasaba gibi bir yerde villa yaptırıp her gün birkaç saat araba sürüyor. burada en azından bunu yapabilirsin.
0
🌸hlot
(17.03.22)
@ hlot

mevzu bir tane araba + villa degil.

Soyle bir ornek vereyim, bir musterim var ufak bir sirket, adam petrol firmalarinin sahada kullanmasi icin pompa, paslanmaz celik boru falan uretimi yapiyor. Yaninda 5-6 eleman calistiriyor. Bir tane ofis/depo karisik yeri var, bir kismini araba garaji yapmis, gel arabalara bak ilgileniyorsan dedi.

Iceri girdim, 12 araba saydim. Bunlardan 6'si mustang ve ayni 3 arabadan ikiser tane almis. Mustanglerden 3 tanesini kullaniyor, diger ucu lift uzerinde posetinde duruyor.

Iste bu tarz ufak tefek simarikliklar yapabilme "imkanin" var. Ve bu adam oyle ultra zengin bir eleman degil. Oyle olsa zaten adama ulasamazsin..
0
cooperr
(17.03.22)
@yoq: herkes hasta olmamaya ugrasiyor, bir yerin kirildigi, bir sey oldugu zaman hayatin kayiyor. Boyle cok ornek var. Bu diget her seyi goturuyor. Egitim de cok pahali evet. Milyonlarca insan ogrenim kredisini nasil odeyecegiz diye kara kara dusunuyor.
0
🌸hlot
(18.03.22)
Orada arabasiz hicbir yere gidemiyorsun zaten, o yuzden herkes araba almak zorunda. Luks degil yani araba. Obez olanlar da en sacma yiyeceklere paralari yettigi, onlari yemek zorunda kaldiklari icin obez.
0
🌸hlot
(18.03.22)
@ yoq

"ödemeyemeyince bizdeki gibi hastanede rehin kalmıyorsun" - benim bir tanidigi rehin aldilar valla. Apandisiti patliyor, zaten baska hastaliklari da var. Acil yatiriyorlar, 1 hafta hastanede kaliyor. $45,000, arabasini satti cikabilmek icin.

"çocuk abd vatandaşı olsun diye, amerika'da çocuk doğurup ödeyemeyeceğini beyan edip basıp türkiyeye gelen insan tanıyorum." bence burada hikayenin tamami sana anlatilmamis. :)
0
cooperr
(19.03.22)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.