roket adam
mutlaka yaşınızı da belirtin. yine insanları düşündürecek bir anketle karşınızdayım.27 yaş üzeri için --> 27 yaşına gelince neler değişmişti, o yılı ve o dönemi nasıl hatırlıyorsunuz?27 yaş altı için --> 27 yaşında nerede, nasıl olmayı hedefliyorsunuz? aklınızda neler var?bir ay sonra 27 yaşına girm
mutlaka yaşınızı da belirtin. yine insanları düşündürecek bir anketle karşınızdayım.
27 yaş üzeri için --> 27 yaşına gelince neler değişmişti, o yılı ve o dönemi nasıl hatırlıyorsunuz?
27 yaş altı için --> 27 yaşında nerede, nasıl olmayı hedefliyorsunuz? aklınızda neler var?
bir ay sonra 27 yaşına girmiş olacağım ya da bitirmiş (90'lıyım), bu hep bana büyük kırılmaların yaşanacağı bir seneymiş gibi geliyor. harbiden artık büyüdüm yani ok olay bitti, gençlik falan bitiyor modundayım ama insanlar nasıl geçirdi acaba merak ediyorum.
27 yaş üzeri için --> 27 yaşına gelince neler değişmişti, o yılı ve o dönemi nasıl hatırlıyorsunuz?
27 yaş altı için --> 27 yaşında nerede, nasıl olmayı hedefliyorsunuz? aklınızda neler var?
bir ay sonra 27 yaşına girmiş olacağım ya da bitirmiş (90'lıyım), bu hep bana büyük kırılmaların yaşanacağı bir seneymiş gibi geliyor. harbiden artık büyüdüm yani ok olay bitti, gençlik falan bitiyor modundayım ama insanlar nasıl geçirdi acaba merak ediyorum.
0
birkac hafta icinde 25 oluyorum. su son iki senede cok sey cok hizli degisti. bu hizda devam ederse marsta da olabilir bi kosede dilenebilirim de.gonul marsi istiyor.
0
Güzeldi 27 yaşım. Sevdicekle evlenmiştim mesela. Sonra hep istediğim iş olmuştu. O sayede başka bir kıtada doğmuş en diğer yarım insanla tanışmıştım. Düşününce en güzel senem de o olmuş galiba.
0
90lilarin 27 olacagina inanamiyorum, benim daha 3-4 senem falan var ve hala ayni olabilirim gibi geliyor her yonden
0
Tam 27 yaşındayım ve panik içindeyim 30 oluyorum diye. Hiçbir yaşımdan farkı olmayan salak saçma bir yaştı. İstediğim, beklediğim hiçbir şey gerçekleşmedi. Aksine arka arkaya pek çok şey yıkıldı, dağıldı.
Yine de belki 28 güzel olur. Her işte bir hayır vardır diye düşünüyorum, umudu kesemiyorum.
Yine de belki 28 güzel olur. Her işte bir hayır vardır diye düşünüyorum, umudu kesemiyorum.
0
27'ye girmeme 6 ay var. evvela senin de 90lı olduğunu öğrenmek biraz burukluk yarattı. zira takiplerime göre skillerin ve özgüvenin var. yani yaşının adamı gibi duruyosun, helal.
25'ten beri aynı şeyleri hissediyorum. ve 27 bir yaş grubunun sonu. 20 yaşındaki kıza yazmaya çekinirsin heralde.. (evet henüz pek çekinmiyorum zira çevrem 25li yaşlarda..) 28den daha kötü olmalı bence, yani okulda en büyük sınıf olmak gibi bişey.
seneye istanbulda olurum gene muhtemelen. olumsuz manada bişey beklenmez zaten ama düşünürken bi endişelenmiyo değilim. neyse soru o değildi.
okulumun falan olduğunu düşünürsek seneye istanbulda iken maddi imkanlarımın biraz daha iyileşmesini, araba falan alabilmeyi umuyorum.
her sene giderek daha önemsiz hedefler edindiğimi de şu an farkettim.
25'ten beri aynı şeyleri hissediyorum. ve 27 bir yaş grubunun sonu. 20 yaşındaki kıza yazmaya çekinirsin heralde.. (evet henüz pek çekinmiyorum zira çevrem 25li yaşlarda..) 28den daha kötü olmalı bence, yani okulda en büyük sınıf olmak gibi bişey.
seneye istanbulda olurum gene muhtemelen. olumsuz manada bişey beklenmez zaten ama düşünürken bi endişelenmiyo değilim. neyse soru o değildi.
okulumun falan olduğunu düşünürsek seneye istanbulda iken maddi imkanlarımın biraz daha iyileşmesini, araba falan alabilmeyi umuyorum.
her sene giderek daha önemsiz hedefler edindiğimi de şu an farkettim.
0
Tr saatine gore 3 gun sonra 27 oluyorum.
Hayatim cok degisti, bircok konuda ipler artik benim elimde olacak 27yasimi yasarken. Umarim daha iyi degerlendiririm. "Sen kuehles blondessin, aptallik etme!" diyorum kendime.
Hayatim cok degisti, bircok konuda ipler artik benim elimde olacak 27yasimi yasarken. Umarim daha iyi degerlendiririm. "Sen kuehles blondessin, aptallik etme!" diyorum kendime.
0
ben de bir ay önce 27 oldum. şimdilik pek bir şey yok gibi. 27. yaşıma reislandda girmemek çok güzeldi ama.
0
23 yaşındayım. 4 yıl sonra 27 oluyorum. Okulum 2018'de biterse ve hemen çalışmaya başlarsam para kazanan bir insan olarak hayatımı gezmek ve görmek üzerine planlamayı düşünüyorum. Bence her şey daha yeni başlıyor. Şu ana kadar vaktimi hep iyi bir gelecek kazanmak için çalışarak geçirdim. Lise olsun, üniversite sınavına hazırlanmak olsun, en güzel yaşlarım maalesef hep daha sonrası için harcandı. Boş yaşayan bir insan değilim. Bu vakte kız arkadaş da sığdırdım, normal arkadaş da sığdırdım, spor da sığdırdım, eğitim de sığdırdım, ama bundan sonrasının daha güzel ve dolu olmasını istiyorum. Bugün A101'de çalışan kız bana abi deyince biraz şok olmadım değil. Lise sona giden bir öğrenciden 5 yaş büyükmüşüm. Az değil, kabul ediyorum. Ama yine de yaşlandım diyebilecek kadar isteksiz görmüyorum kendimi. Bu, ruhla doğrudan ilişkili. Bir insanın aklı ve ruhu genç olmalı. O zaman bu yaş olayları hiçbir şey ifade etmiyor.
0
33 yaşındayım ve herhangi bir yaşa giriş çıkış tamamen şöyle oldu.
encrypted-tbn3.gstatic.com
İnsan zaman içinde değişiyor ve gelişiyor. Tabii ki hiçbir gün dününü aynısı olmuyor ama bu nokta devrim, atılım gibi olmuyor pek. Azar azar artıyor. Başımıza gelen devrimsel nitelikte olaylar var; yeni ilişki, yeni işe başlama ya da birini kaybetmek gibi büyük kırılımlar ve olaylar yaşıyoruz ama bunlar yaşa bağlı olarak gelişen şeyler değil; herhangi bir yaşa denk gelen şeyler. Bir iki yıl öncesine de, sonrasına da denk gelebilirdi, o yıla denk geldi.
Her yaşa girerken o yaş için hedeflerin olması güzel tabii ki ama bunu bir beklenti olarak düşünmek çok da anlamlı değil. Bununla ilgili benzetme yapayım. Hep 'Sevişince kadın olunur' denirdi, ben de ilk sevişip yataktan kalktığımda üstüme bir olgunluk çökecek, ne bileyim, topuklu ayakkabı ile yürüyeceğim sandım. Hiç öyle olmadı, hayat kaldığı yerden ve ilk anda biraz garip bir şekilde devam etti. Topuklu ayakkabıya zaman içinde kısmen alıştım. 'X yaşında böyle şeyler olacak' da benzer bir yaklaşım. O yaşlara geldiğinde birden sihirli bir el değmiyor; neysen o olmaya devam ediyorsun. 'Zamanın değirmeni yavaş işler' derler; o hesap. Yıllar boyunca bir şeye benziyorsun ama başına 'Şunu kaybettikten sonra olgunlaştım', 'Yeni işimde çok şey öğrendim', 'Eski sevgilimden ayrıldığım gün kalpsizleştim' gibi kırılma noktaları olmadıkça tıngır mıngır gidiyorsun. Eğer bir kırılma istiyor ve bekliyorsan, o yönde çalışmadığın sürece o kırılmalar olmayacak. Büyümek ise yine zamanın hem becerdiği hem beceremediği bir şey. Herkesin bir yanı çocuk kalıyor illa ki. Her zaman akranlarına göre çılgınlık sayılacak şeyler yapabiliyor insan ama o da bir günde ya da bir yılda gelmiyor.
encrypted-tbn3.gstatic.com
İnsan zaman içinde değişiyor ve gelişiyor. Tabii ki hiçbir gün dününü aynısı olmuyor ama bu nokta devrim, atılım gibi olmuyor pek. Azar azar artıyor. Başımıza gelen devrimsel nitelikte olaylar var; yeni ilişki, yeni işe başlama ya da birini kaybetmek gibi büyük kırılımlar ve olaylar yaşıyoruz ama bunlar yaşa bağlı olarak gelişen şeyler değil; herhangi bir yaşa denk gelen şeyler. Bir iki yıl öncesine de, sonrasına da denk gelebilirdi, o yıla denk geldi.
Her yaşa girerken o yaş için hedeflerin olması güzel tabii ki ama bunu bir beklenti olarak düşünmek çok da anlamlı değil. Bununla ilgili benzetme yapayım. Hep 'Sevişince kadın olunur' denirdi, ben de ilk sevişip yataktan kalktığımda üstüme bir olgunluk çökecek, ne bileyim, topuklu ayakkabı ile yürüyeceğim sandım. Hiç öyle olmadı, hayat kaldığı yerden ve ilk anda biraz garip bir şekilde devam etti. Topuklu ayakkabıya zaman içinde kısmen alıştım. 'X yaşında böyle şeyler olacak' da benzer bir yaklaşım. O yaşlara geldiğinde birden sihirli bir el değmiyor; neysen o olmaya devam ediyorsun. 'Zamanın değirmeni yavaş işler' derler; o hesap. Yıllar boyunca bir şeye benziyorsun ama başına 'Şunu kaybettikten sonra olgunlaştım', 'Yeni işimde çok şey öğrendim', 'Eski sevgilimden ayrıldığım gün kalpsizleştim' gibi kırılma noktaları olmadıkça tıngır mıngır gidiyorsun. Eğer bir kırılma istiyor ve bekliyorsan, o yönde çalışmadığın sürece o kırılmalar olmayacak. Büyümek ise yine zamanın hem becerdiği hem beceremediği bir şey. Herkesin bir yanı çocuk kalıyor illa ki. Her zaman akranlarına göre çılgınlık sayılacak şeyler yapabiliyor insan ama o da bir günde ya da bir yılda gelmiyor.
0
28 yaşındayım, 27 yaş civarları kurduğum hayallerin ve belirlediğim hedeflerin %200 falan ilerisindeyim. neden böyle oldu diye sorunca, "lan çok çalıştım" diyorum kendi kendime. hala da ipini koparmış köpek gibi çalışıyorum çünkü işime bayılıyorum. mutlu olmak için birşeyler yapıyorum ve ayın son günü birsürü para yatırıyorlar hesabıma. daha ne olsun :)
0
27 oldum sayılır, olmak istediğim yerde değilim, istediklerimin çoğunu yapamadım. yirmili yaşlarımı boşa geçirdiğim için pişman hissediyorum sadece.
0
27 yaşımda tekrardan başka bir ülkede lisansa başlıyor olacağım. (yaklaşık 1.5 sene sonra) o ülkenin dilini öğreniyor ve tamamen yeni bir başlangıcı çok sakat bir yaşa mı getirdik (27 yaş krizi) diye düşünüp korkuyorum.
0
Altı sene öncesi benim için. Hmm, askerden dönmüşüm, bütün gün incide 4chanda takılıyorum, iş aramıyorum, sexploit sinema, b movie, dandik bilimkurgu vs ne varsa arşiv yapmaya başlıyorum. Birkaç ay içinde eski sevgili evleniyorum ben diye mesaj atacak, depresyona gireceğim, hemen akabinde ailem beni evden kovacak aynı gün bir kızla tanışmama vesile olacak bu olaylar, eski sevgilinin evlendiği gün o tanıştığım kızı ayartıp sevgilisinden ayırmış olacağım, ohoo daha yapılacak çok iş var.
Çok yoğun bir yıldı 2010, deli maceralıydı.
Çok yoğun bir yıldı 2010, deli maceralıydı.
0
27den bildiriyorum, erken orta yaş krizi. evde izansız bi kedi var koşarken kafasını kapılara çarpıyor ona benzetiyorum kendimi.
0
90 ekim ben de. yaklaşık 10 ay var 27'ye.
- yüksek lisans tezimi bitirip, teslim etmiş olacağım.
- evlenmiş olacağım.
- artık bir kadro bulabilirsem doktoraya başlamış olacağım. ama bu konuda umudum yok olmak üzere, büyük ihtimalle kadro bulamadığım için doktoraya filan başlayamayacağım ve özel sektörde ofiste çürüyeceğim.
aslında yapı olarak umutlu bir insandım hep, dünyayı filan değiştirecektim. hala ara ara deli cesareti filan geliyor ama 2016 o kadar yıkıcıydı ki birçok açıdan, olumlu düşünmekte zorlanıyorum.
- yüksek lisans tezimi bitirip, teslim etmiş olacağım.
- evlenmiş olacağım.
- artık bir kadro bulabilirsem doktoraya başlamış olacağım. ama bu konuda umudum yok olmak üzere, büyük ihtimalle kadro bulamadığım için doktoraya filan başlayamayacağım ve özel sektörde ofiste çürüyeceğim.
aslında yapı olarak umutlu bir insandım hep, dünyayı filan değiştirecektim. hala ara ara deli cesareti filan geliyor ama 2016 o kadar yıkıcıydı ki birçok açıdan, olumlu düşünmekte zorlanıyorum.
0
Şu anda 39. 2004 yılıydı, demek askerden dönmüşüz (2003, 297 KD). Bel fıtığı illetine yakalanmam ve ilk düzenli iş bulmam bu döneme rastlar. Çok uzun sürmemişti ama. Bu iş bulabilme durumum muhtemelen yaşımdan ziyade askerliğin tamamlanması ile alakalı. Sonrası uzun işsizlik dönemleri arası en uzunu 1 yıl, diğerleri birkaç ay süren iş bulmalar, 30'ların başında şimdiki işim. Oradan da çıkmak üzereyim, seneye yokum, baydım çünkü.
0
mutlu. o yastan sonra hersey ters gitmeye basladi bende. o yuzden arada dusunurum 27 yasinda olmek gercekten lanet mi ki acaba?
0
Benim hayatimin donum noktalarindan birisi oldu 27 yas, bulundugum sehri, ortami, istemedigim her seyi degistirma firsatim olup kotu olan her seyin iyi olan seylere evrildigi bir yas oldu. O yuzden cok guzel hatirlayacagim hep. Hayatimda gozum kapali guvenebilecegim ve ailemle tanistirabilecegim kisi ile tanistigim yas oldu. Ailemle tanistirmayi birakin hic sevgilim oldugunu bile paylasmadim bu zamana kadar. Ama hala cocuk gibi hissediyorum oyle bir yaslanma/buyume olmuyor. Su an 28'im XD
o yuzden bayagi donum noktasi oldu diyebilirim :)
o yuzden bayagi donum noktasi oldu diyebilirim :)
0
29 yaşındayım. 27de hiçbir şey olmadı, bir şey değişmedi. Ben büyüdüm moduna da girmedim. Ona 30da gireceğim sanırım.
0
tam 27 yasindayim. 2 ay once girdim daha dogrusu.
sanki artik genc gibi hissetmek zorlasiyor gibi geliyor bana. ve ozellikle bu 19-20 yasindan sonra cok cabuk gecmis gibi geliyor. okumusum, calismisim, sinavlara girmisim turlu turlu, yine calismisim, farkli farkli islerde calismisim derken 30a merdiven dayanmanin buruklugu sanki hicbir sey yasamamisimcasina katlaniyor. belki hayatimin donum noktalarindan biri ama bir yanda backpacker gibi yasa bir sure, diger yanda isini gucunu oturt bos zamanlarindan ne yapiyorsan yap diye dusunuyorum. bu kararsizlik beni yiyor cunku zaman geciyor bir yandan.
sanki artik genc gibi hissetmek zorlasiyor gibi geliyor bana. ve ozellikle bu 19-20 yasindan sonra cok cabuk gecmis gibi geliyor. okumusum, calismisim, sinavlara girmisim turlu turlu, yine calismisim, farkli farkli islerde calismisim derken 30a merdiven dayanmanin buruklugu sanki hicbir sey yasamamisimcasina katlaniyor. belki hayatimin donum noktalarindan biri ama bir yanda backpacker gibi yasa bir sure, diger yanda isini gucunu oturt bos zamanlarindan ne yapiyorsan yap diye dusunuyorum. bu kararsizlik beni yiyor cunku zaman geciyor bir yandan.
0
cikmaz sokaktan cikagelen cocuk
Öyle işten kovulmuşsunuz, sevgiliniz terketmiş tarzı değil; çok kafaya takmayacaksınız ama o gün bir şeyler ters gitmiş, gereksiz yorulmuşsunuz gibi düşünün.Özellikle evde nasıl rahatlıyorsunuz?
Öyle işten kovulmuşsunuz, sevgiliniz terketmiş tarzı değil; çok kafaya takmayacaksınız ama o gün bir şeyler ters gitmiş, gereksiz yorulmuşsunuz gibi düşünün.
Özellikle evde nasıl rahatlıyorsunuz?
Özellikle evde nasıl rahatlıyorsunuz?
0
candy crash gibi bir oyun oynuyorum , kedimi seviyorum , tarihi bir belgesel bulup izliyorum
0
uyumak güzel olurdu ama kolay uyuyamıyorum. duş+film+atıştırmalık iyi duruyor.
0
mümkünse sohbet en güzeli. onun dışında spor, sıcak duş ve uyku. güzel bir komedi filmi de iyi hissettiriyor.
0
ben uyuyorum. beyin çok acayip çalışıyor, resetliyor resmen kendini uyuyunca.
0
Çikolata türü zararlı yiyeceklerle avunmaya çalışıyorum ama tabii ki hepsi kilo olarak döndü/dönüyor.
0
Sabun köpüğü, çok düşündürtmeyen, eğlenceli bir dizi/film, yatağın içinde dürüm gibi kıvrılma, sonra da güzel bir uyku.
0
yapacak çok bişey olacağını sanmıyorum. iştah da kesiliyor işin kötüsü herşey anlamsız geliyor.
0
Müzik eşliğinde banyo +1
Banyodan çıktıktan sonra şirin bir film ya da sevdiğim diziden bir bölüm +1
Ardından internette 9gag gibi komikli sayfalarda takılmak
Ekşi Duyuru'da cevap yazıp kafa dağıtmak
Öğrendiğim diller ile ilgili egzersiz yapmak
Sonra kulağa müziği takıp deli gibi dans etmek ve beden egzersizi yapmak (istersen banyoyu bu aşamadan sonra da yapabilirsin)
Çok yorulunca da uyumak
Benim listem bu şekilde.
Banyodan çıktıktan sonra şirin bir film ya da sevdiğim diziden bir bölüm +1
Ardından internette 9gag gibi komikli sayfalarda takılmak
Ekşi Duyuru'da cevap yazıp kafa dağıtmak
Öğrendiğim diller ile ilgili egzersiz yapmak
Sonra kulağa müziği takıp deli gibi dans etmek ve beden egzersizi yapmak (istersen banyoyu bu aşamadan sonra da yapabilirsin)
Çok yorulunca da uyumak
Benim listem bu şekilde.
0
kitap okumakla. bunun dışında dizi izlemek, yemek yapmak, arkadaşlarımla sohbet etmek.
0
physcos physcos
Neler var? Daha baslayalı 1 ay olduğu için muhtemelen, bazı tersliklerde ne tepki verecegimi bilemiyorum. Hani sanki birsey desem "aa olur bu iş hayatında" gibi mi yoksa "yuh hemen bas istifayı" gibi mi? Cümleyi bile toparlayamadım kafam cok karisik. Yakınımda bunu danisabilecegim dertlesebilecegim,
Neler var?
Daha baslayalı 1 ay olduğu için muhtemelen, bazı tersliklerde ne tepki verecegimi bilemiyorum. Hani sanki birsey desem "aa olur bu iş hayatında" gibi mi yoksa "yuh hemen bas istifayı" gibi mi? Cümleyi bile toparlayamadım kafam cok karisik. Yakınımda bunu danisabilecegim dertlesebilecegim, fikirlerine güvendigim bir arkadasım da yok.
Ofiste 3 kisiyiz, tek kadın benim. Birisi müdür konumunda 65+ bir amca bir de benimle beraber calisan 45+ bir abi var. Ikisiyle de seviyem "siz ... bey" tadında, bunu bozmayı da hic dusunmuyorum acikcasi.
Bana salak diyebilirsiniz tepki vermedigim icin ama inanın ki ne diyecegimi ne yapacagimi bilemedim.
Müdür biraz üşütmüş, kendime mutfakta cay yaparken benden bitki cayi istedi, buraya kadar problem yok. Ben de cayin icine bal+propolis karıştırdım bu hazır olanlardan. 45lik de yanımdaydı, "oo propolis mii kac yasinda adam duvara mı tırmanacak" vs dedi, ben de hic bozmadan "hurafelere inanmayalım, propolis bagisikik sistemi icin cok faydalı" filan dedim. "Yaa bende bi bu propolis bi de mesir macunu baya hareketlenme yapıyo mehmehmeh" dedi ve iceri gecti.
Butun gun hicbir sey olmamis gibi davrandım zira mal gibi kaldım.bisey diyemedim. Adamın bana iş atmadığına da eminim, bence bana özel degil hafiften genel sapık.
Butun gunumu bu adamla geçiriyorum, müdür baska bir odada. Ya tiksiniyorum ama tiksindikce de gün bittmiyorrr... kendimi ikna ediyorum "yok ya onlar erkek erkege çalışmaya alistiklari icin..." filan diye ama.
İşi de seviyorum ki yeni basladim birsuru sey ogreniyorum.
Napıcam ben? Normal mi yani simdi bu muhabbetler? Sizin isyerinde nefret edip yuttuğunuz neler var?
Daha baslayalı 1 ay olduğu için muhtemelen, bazı tersliklerde ne tepki verecegimi bilemiyorum. Hani sanki birsey desem "aa olur bu iş hayatında" gibi mi yoksa "yuh hemen bas istifayı" gibi mi? Cümleyi bile toparlayamadım kafam cok karisik. Yakınımda bunu danisabilecegim dertlesebilecegim, fikirlerine güvendigim bir arkadasım da yok.
Ofiste 3 kisiyiz, tek kadın benim. Birisi müdür konumunda 65+ bir amca bir de benimle beraber calisan 45+ bir abi var. Ikisiyle de seviyem "siz ... bey" tadında, bunu bozmayı da hic dusunmuyorum acikcasi.
Bana salak diyebilirsiniz tepki vermedigim icin ama inanın ki ne diyecegimi ne yapacagimi bilemedim.
Müdür biraz üşütmüş, kendime mutfakta cay yaparken benden bitki cayi istedi, buraya kadar problem yok. Ben de cayin icine bal+propolis karıştırdım bu hazır olanlardan. 45lik de yanımdaydı, "oo propolis mii kac yasinda adam duvara mı tırmanacak" vs dedi, ben de hic bozmadan "hurafelere inanmayalım, propolis bagisikik sistemi icin cok faydalı" filan dedim. "Yaa bende bi bu propolis bi de mesir macunu baya hareketlenme yapıyo mehmehmeh" dedi ve iceri gecti.
Butun gun hicbir sey olmamis gibi davrandım zira mal gibi kaldım.bisey diyemedim. Adamın bana iş atmadığına da eminim, bence bana özel degil hafiften genel sapık.
Butun gunumu bu adamla geçiriyorum, müdür baska bir odada. Ya tiksiniyorum ama tiksindikce de gün bittmiyorrr... kendimi ikna ediyorum "yok ya onlar erkek erkege çalışmaya alistiklari icin..." filan diye ama.
İşi de seviyorum ki yeni basladim birsuru sey ogreniyorum.
Napıcam ben? Normal mi yani simdi bu muhabbetler? Sizin isyerinde nefret edip yuttuğunuz neler var?
0
:) 18 yaşında filanmısın? topluca allaha kitaba küfür eden kadınlarla çalışıyorum ben sürekli cinsellik konuşuluyo kadın/erkek karışık. önceki işimde daha kötüydü.
erkeğim ben bu arada. kadınlar çok terbiyesiz
bu arada propolis aleti kaldırmaz ya herif uyduruyo bi ara probolis satan yerde çalıştım.
erkeğim ben bu arada. kadınlar çok terbiyesiz
bu arada propolis aleti kaldırmaz ya herif uyduruyo bi ara probolis satan yerde çalıştım.
0
Ben stajda o.punun tekinden birkaç laf yedim. Çabalarım boşa gitmesin diye ses çıkarmadım. Kadın zaten hayatında hiç evlenmemiş bir geri zekalıydı. Sen de hiç ses çıkarma. Açıklama yapmaya da gerek duyma. Propolis (ne olduğunu bile bilmiyorum) bağışıklık sistemi için faydalı demek gereksiz bir açıklama. Baktın yüzsüz yüzsüz konuşuyor, dikkat et de x bey sana kaymasın de geç.
0
Avukat mı bu? Kesin avukat.
Tepki vermeyin bence sizinle muhabbeti bu şekilde yürütemeyeceğini anlayıp vazgeçecektir.
Ya da böyle mantıklı cevaplar verin anlattığınız gibi.
Tepki vermeyin bence sizinle muhabbeti bu şekilde yürütemeyeceğini anlayıp vazgeçecektir.
Ya da böyle mantıklı cevaplar verin anlattığınız gibi.
0
Xu 29 yaşındayım. Kadınlı erkekli bir ortamda bundan rahatsız olmayabilirim ama adamla bütün gün yalnız basimiza ve dipdibeyiz.
0
iş hayatında öyle şeyler olur normal. bir de onlar erkek erkeğe uzun süre çalıştı ise daha normal. iş yoğunluğu bazen çene de boşluğa yol açar. niyeti kötü ise o zaman işler farklı ama zaten siz de öyle bir sezmemişsiniz.
0
@physcos physcos 45 yaşında biri sana yürümez diye bişeyde yok rahatsız olduğunu söyle bu tarz muhabbetlerden.
0
Mobilde olduğum için editleyemiyorum, bir de pis pis fıkralar kısmı var... hani vardır edepsiz ama zekice fıkralar, bunlar o sekilde de değil böyle sacma salak ve pis.
@megalomaniac, avukat degiliz.
@dissendium, ben o lafı edersem cesaret bulur ve dozaji arttırır diye dusunuyorum.
@xu, yürümüyor ondan eminim de vardir ya bazı adamlar her kadının yollu oldugunu ve kendilerinin kazanova oldugunu dusunen. O tarzda bi adam.
@megalomaniac, avukat degiliz.
@dissendium, ben o lafı edersem cesaret bulur ve dozaji arttırır diye dusunuyorum.
@xu, yürümüyor ondan eminim de vardir ya bazı adamlar her kadının yollu oldugunu ve kendilerinin kazanova oldugunu dusunen. O tarzda bi adam.
0
İşyerinde saçma muhabbetler döner böyle, hatta asıl işyerinde en saçma muhabbetler döner. İnsanlar canı sıkılınca, çalışınca ya da yorulunca sıkıntıdan saracak yer ararlar ve böyle seviyesiz muhabbetler kısa yoldan en çok beyün boşaltan şeylerden biri olabiliyor. Kafayı havuz problemi gibi düşünürsek; bir yandan kafa doluyorsa alttan bir musluğun da boşaltması lazım o havuzu taşmasın diye. Bu tarz şeyler en sağlam musluklardan biri olabiliyor.
Yine de bu saçma muhabbeti tanışık olduğum insanlarla rahat yapabilirim. Yeniden tandığım birinin dibine Selpak sallaya sallaya girip 'Gızlar gızlar gelem mi, yanagızdan öpem mi' diye mendil sallayamam sonuçta. Bir aydır tanıdığım, sırf erkek olan bir adamla yapmak bana da sıkıntı ve bunaltı verirdi. Adam ortamı yumuşatmaya çalışıyor da olabilir, dili sapık ve o şekil bir zevzekliğe alışık olabilir, sana ufaktan ufaktan adım atıyor da olabilir. Zaten yıllardır da erkek erkeğe çalışmışlar, iyice rahattır. Belki de adamın tek muhabbet kaynağı budur, hakikaten zavallı durumdadır muhabbet açısından. Adam muhtemelen bir iki deneme sonra bakar ters tepiyor; önce çamuru sana atar 'Sen de espriden anlamıyorsun, çok ciddisin' diye, sonra da vazgeçer.
Yine de bu saçma muhabbeti tanışık olduğum insanlarla rahat yapabilirim. Yeniden tandığım birinin dibine Selpak sallaya sallaya girip 'Gızlar gızlar gelem mi, yanagızdan öpem mi' diye mendil sallayamam sonuçta. Bir aydır tanıdığım, sırf erkek olan bir adamla yapmak bana da sıkıntı ve bunaltı verirdi. Adam ortamı yumuşatmaya çalışıyor da olabilir, dili sapık ve o şekil bir zevzekliğe alışık olabilir, sana ufaktan ufaktan adım atıyor da olabilir. Zaten yıllardır da erkek erkeğe çalışmışlar, iyice rahattır. Belki de adamın tek muhabbet kaynağı budur, hakikaten zavallı durumdadır muhabbet açısından. Adam muhtemelen bir iki deneme sonra bakar ters tepiyor; önce çamuru sana atar 'Sen de espriden anlamıyorsun, çok ciddisin' diye, sonra da vazgeçer.
0
Kimse yazmamış ama size yapılan açıkça cinsel taciz.İş arkadaşınızda ne hareketlenme yapıyor duymak zorunda değilsiniz.SInırları daha net belli edin.
0
İş yerinde böyle muhabbetler döner diye bir olay yok bu ulke zaten bu kafa yapısı yuzunden bombok bir hale geldi. ikinci seferde tepkini koy biraz fazla açık konuşmuyormusunuz karşınızda bir bayan var de ki yerini bilsin, yüzsüzdür bu tipler sen sustukça tepene binerler, bir an önce cevap vermeyi azıcık çirkefliği hazır cevaplılığı ogrenmen gerekiyor, iş hayatı tam bir survivor en malından en salağına türlü insan görüceksin sen seviyeni mesafeni hep koru
0
turkuaz +1,
öncelikle bu tarz muhabbetler bırakın iş yerini herhangi bir yerde normal karşılanmamalı. bu gibi durumları, yok şöyle misin, daha yeni misin, bunlar rahatlamak için yapılan hareketler, şeklinde meşrulaştırmaya çalışmak ülkede kadına yapılan zulmün ilk aşaması. tam olarak erkeğe öğretilen, "sen erkeksin her şeyi yaparsın" zihniyetinin ürünü. açıkçası bunu erkek erkeğe konuşmak ile kadın kadına konuşmak da aynı şey. öğretinin topluma yerleşmesi hali aslında. bunu kadın kadına konuşmak erkek egemen toplumun öğretilerini uygulamak için kendine alan arayan kadının eylemi. yani asıl çıkış noktası zihniyet. böyle bir "şakayı" dile getirmek yeterince manasız. herhangi bir amacı olmayan, düşüncesiyle var olamayan bireylerin yapabildiği tek şey.
sevilen, takdir edilen kadına, "adamsın" demekte bir gariplik algıla(ya)mayan bireylerin sınır bilmemesiyle karşı karşıyasınız. en basit açıklaması bu.
umarım bir daha yaşamazsınız böyle bir şey. bu hassas bir konu. şöyle yapın, böyle yapmayın demek zor. fakat bir tavır koyun. gerekirse huysuz, ciddi, çekilmez olarak yaftalanın. problem değil. profesyonellikten uzak kişilerden de öğrenebileceğiniz şeyler sınırlı. bunu da unutmayın.
öncelikle bu tarz muhabbetler bırakın iş yerini herhangi bir yerde normal karşılanmamalı. bu gibi durumları, yok şöyle misin, daha yeni misin, bunlar rahatlamak için yapılan hareketler, şeklinde meşrulaştırmaya çalışmak ülkede kadına yapılan zulmün ilk aşaması. tam olarak erkeğe öğretilen, "sen erkeksin her şeyi yaparsın" zihniyetinin ürünü. açıkçası bunu erkek erkeğe konuşmak ile kadın kadına konuşmak da aynı şey. öğretinin topluma yerleşmesi hali aslında. bunu kadın kadına konuşmak erkek egemen toplumun öğretilerini uygulamak için kendine alan arayan kadının eylemi. yani asıl çıkış noktası zihniyet. böyle bir "şakayı" dile getirmek yeterince manasız. herhangi bir amacı olmayan, düşüncesiyle var olamayan bireylerin yapabildiği tek şey.
sevilen, takdir edilen kadına, "adamsın" demekte bir gariplik algıla(ya)mayan bireylerin sınır bilmemesiyle karşı karşıyasınız. en basit açıklaması bu.
umarım bir daha yaşamazsınız böyle bir şey. bu hassas bir konu. şöyle yapın, böyle yapmayın demek zor. fakat bir tavır koyun. gerekirse huysuz, ciddi, çekilmez olarak yaftalanın. problem değil. profesyonellikten uzak kişilerden de öğrenebileceğiniz şeyler sınırlı. bunu da unutmayın.
0
bir daha tekrarlarsa, bu tarz açıklamalarınızla bir daha hiç bir koşulda muhatap olmak istemiyorum, tekrarlarsa x bey ile görşeceğim deyip net çizgi belirleyin. işyerinde olur böyle şeyler dediğimiz muhabbetler karşılıklı rıza varsa olur. rıza yoksa sorun var demektir.
turkuaz + 1. evet bu cinsel taciz. iş atmıyordur belki, hatta yaptığının bilincinde bile olmayabilir ama bu bir taciz. tepkinizi koyun. böyle bir şeyi yutmayın.
turkuaz + 1. evet bu cinsel taciz. iş atmıyordur belki, hatta yaptığının bilincinde bile olmayabilir ama bu bir taciz. tepkinizi koyun. böyle bir şeyi yutmayın.
0
lafıolmaz
Sadece bir isim verme hakkınız var. :)
Sadece bir isim verme hakkınız var. :)
0
Bu tür sorulara gelişine Carl sagan diyesim gelse de ahmak ve cahil insanlardan müteşekkil toplumda carl sagan uzaydan düşmüş gibi kalıyor. Pratik karşılığı yok.
Edmund rostand cyranosuyla etkilemiştir beni en çok. Gaskon beylerinin en bi gururlusu cyrano. Şair silahşor fizikçi.
Edmund rostand cyranosuyla etkilemiştir beni en çok. Gaskon beylerinin en bi gururlusu cyrano. Şair silahşor fizikçi.
0
Elbette Gauss. Adam dünyaya gelmemiş olsa fizik 2 yıllık MYO bölümü, mühendislikler de gıda ve inşaat kalır, onlar da yarım yamalak...
0
öyle çok etkileyen biri yok, genelde okuyup araştırdıklarımın iyi yönlerini dikkate almayı tercih ederim. en çok kimin dediklerini kendime yakın bulduğumu düşünürsek; alexander pope. henüz taze dimağlı bir üniversite öğrencisiyken derslerde görüp de "ulan ben de aynen böyle düşünüyorum!!" diye şaşırıp sevinmiştim. okumaya devam ettikçe temel düşünüş biçimlerime git gide daha fazla katkıda bulunmaya başladı.
hatta bu soruya paralel; hayranlıkla takip edip hayatıma derin etkisi olmuş birinin olmamasını da yine kendi sözüyle açıklayabilirim.
"Fools admire but men of sense approve"
hatta bu soruya paralel; hayranlıkla takip edip hayatıma derin etkisi olmuş birinin olmamasını da yine kendi sözüyle açıklayabilirim.
"Fools admire but men of sense approve"
0
iddaaci
Merhabalar, neden yardım? Duyuru istatistiği iyi olsun diye mi, tanınmak için mi, mutlu olduğunuz için mi ya da kendini gerçekleştirmenin bir yolu olarak mı gördüğünüz için mi?Neden?
Merhabalar, neden yardım? Duyuru istatistiği iyi olsun diye mi, tanınmak için mi, mutlu olduğunuz için mi ya da kendini gerçekleştirmenin bir yolu olarak mı gördüğünüz için mi?
Neden?
Neden?
0
Mutlu edince mutlu oluyorum. Kendimi gerçekleştirme şeklim bu evet. Bu şekilde kendimi kıymetli hissediyorum.
0
35 senedir damıttığım bilgeliği mezara götürmek adilik olur. Filantropistim, tabiatım böyle.
0
(bkz: Yaralı parmağa işemiş olmanın tarif edilmez mutluluğu )
İhtiyacım olduğunda bu sitedeki başka insanların da bana yardım ettiklerini / edeceklerini biliyorum.
İhtiyacım olduğunda bu sitedeki başka insanların da bana yardım ettiklerini / edeceklerini biliyorum.
0
yardım isteyenin işi görülsün diye. benim gibiler olmazsa ben de yardım bulamam.
0
iyi hissettiriyor +1
insanlara yardımcı olmak çok hoşuma gidiyor. bu her alanda her yerde böyle.
insanlara yardımcı olmak çok hoşuma gidiyor. bu her alanda her yerde böyle.
0
duyuruda birine yardım edince kaybedilen bir şey yok. nicelik gerektiren bir yardımsa, teknik bir cevapsa, üstüne düşünmüyorsun ve yazmak çok kısa bir zaman alıyor. nitelik gerektiren bir yardımsa karşındaki insanla empati kuruyorsun ki bence bu bir kazanç, başkasının perspektifi, deneyimi ile kendininkini kesiştiriyor, genişletiyorsun.
0
bana da ediyorlar +1
iyi hissettiryor +100
içimden geliyor +2
yaralı parmağa işemiş olmak +300
bilgi paylaşmayı sevmek +10.000
sana ne? -3
burda şimdi sana kimse bir cevap yazmasa hoşuna gider mi?
iyi hissettiryor +100
içimden geliyor +2
yaralı parmağa işemiş olmak +300
bilgi paylaşmayı sevmek +10.000
sana ne? -3
burda şimdi sana kimse bir cevap yazmasa hoşuna gider mi?
0
Ben de yardım istiyorum.
Birine yardımcı olmak çok güzel bir şey ve soru cevaplamayı severim yardım istenilen tüm anketleri doldururum mesela.
Birine yardımcı olmak çok güzel bir şey ve soru cevaplamayı severim yardım istenilen tüm anketleri doldururum mesela.
0
Para kazandığım da oluyor, bazen empati damarımdan girenler oluyor onlarla uzun yazışıyorum.
Arada araştırmaya üşenip kısa yoldan cevaplar aradığım oluyor, aynı şekilde ben de benzer durumdakilere yardım ediyorum.
Bazen soru ilgimi çekiyor, merakıma yenik düşüp araştırıyorum.
Arada araştırmaya üşenip kısa yoldan cevaplar aradığım oluyor, aynı şekilde ben de benzer durumdakilere yardım ediyorum.
Bazen soru ilgimi çekiyor, merakıma yenik düşüp araştırıyorum.
0
kahrolası tabiatim böyle,dostum. gidip gidip tekrar geliyorum bu mekana. bir de cok yardimini gördüm, cok iyi, cok güzel insanalr tanidim ki simdi hicbiri yok burada. onlarin güzel hatirasi icin geliyorum yardim edilecek kisilere yardim ediyorum. edilmeyecek kisilere cemkiriyorum. o da kırık egomu tamir etmek icin.
0
karşılık beklemeden bir şey yapıyoruz gibi görünse de aslında vicdanımızı temizliyoruz, bu nedenle de yardım ediyoruz ve akşam yatarken ne iyi bir insanım lan ben diyip uyuyoruz. olayımız bu bizim.
0
neden, sadece ' tanıdıgımız insanlara' mı yardım edelim. iyilik sever bir insan olmak demek neden, kime sorularının cevaplarının biraz önemsiz olması demek. özünde ' ego tatmini' vs gibi sebepler bulanlar olabilir, önemli olan iyiliğin var oluşu.
0
Arada bildiğim bir şey denk geldiğinde yardım etmek iyi hissettiyor + 1 ama iiyi hissettirmesinden öte senin bildiğin bir şey var ve başkasının da o an ona ihtiyacı var; bilmiyorsam ve paylaşmıyorsam ayıpmış gibi geliyor bana. Tanımak-tanımamak, hoşlanıp hoşlanmamak işin ayrıntısı gibi geliyor.
Bir de genelde anketimsi, yorumumsu başlıklara damlıyorum; gerçekten yardım isteyen (özellikle teknik konular) konularda yardım konusunu bilmiyorum genelde ya da henüz Duyuru'dan kimseye kan vermedim, bir kişiden ki bence Duyuru'nun en en en önemli özelliği bu olmalı. Kimseye ev arkadaşı bulmadım. Bir kişiden bir ürün satın aldım. Pek kimseye bir yardım ettiğimi düşünmüyorum pek. Arada bir birisi Matlab'le ilgili bildiğim bir şey soracak da, ben denk geleceğim de, yardım edeceğim. İşte, denk gelirse.
Ama 'Neden yazıyorsun' diye sorarsan, cevap değişir. Laflamak için. Seviyorum insanlarla laflamayı. Sanal ya da gerçek çok fark etmiyor; hatta sanal daha kolay olabiliyor bazen. Kimse kimsenin lafını kesmiyor, garip tanışma seansları olmuyor, vb.
Bir de genelde anketimsi, yorumumsu başlıklara damlıyorum; gerçekten yardım isteyen (özellikle teknik konular) konularda yardım konusunu bilmiyorum genelde ya da henüz Duyuru'dan kimseye kan vermedim, bir kişiden ki bence Duyuru'nun en en en önemli özelliği bu olmalı. Kimseye ev arkadaşı bulmadım. Bir kişiden bir ürün satın aldım. Pek kimseye bir yardım ettiğimi düşünmüyorum pek. Arada bir birisi Matlab'le ilgili bildiğim bir şey soracak da, ben denk geleceğim de, yardım edeceğim. İşte, denk gelirse.
Ama 'Neden yazıyorsun' diye sorarsan, cevap değişir. Laflamak için. Seviyorum insanlarla laflamayı. Sanal ya da gerçek çok fark etmiyor; hatta sanal daha kolay olabiliyor bazen. Kimse kimsenin lafını kesmiyor, garip tanışma seansları olmuyor, vb.
0
insan canlısı hayat belirtisi göstermeye meyillidir. canlılık yani. yardım ederek bir iz bırakmaya çalışıyor. varlığı bir yerlere dokunsun istiyor. haa bunun etik veya inanç meselesi de var. yani inanışında sevap diye yardım edeni var, hümanist düşüncede insana yardım etme hadisesi var, karmaya inanıp bana da yardım gelsin diyeni var ya da ne bileyim vicdanı rahat ettirmek isteyeni var. beni soruyosan ben pek yardım etmiyorum. çünkü birilerine tavsiye vermede zorlanıyorum. mesela adam "sevgilimi başka biriyle el ele gördüm sizce arkadaşlar mıdır" diye sorunca "onlar geceleri yatakta halay çekiyolardır" diyemiyorum. işte arada bi gözüme çarpan sorulara yazıyorum o kadar.
0
Can sıkıntısı +1
Herhangi bir şey, bir tür doyum vs. hissetmiyorum bunu yaparken.
Herhangi bir şey, bir tür doyum vs. hissetmiyorum bunu yaparken.
0
neden bildiğin bir şeyi paylaşmayasın ki? insan sosyal bir canlıdır, ve sosyalleşmek ister. yardım etmek de sosyalleşme yollarından biridir. bildiğimiz bir şeyi cevapladık diye taş attık da kolumuz mu yoruldu.
0
Bazen o kadar yanlış bilgiler veriliyor ki doğrusunu belirtme ihtiyacı duyuyorum.
Kişisel tecrübem varsa aktarıyorum.
Kişisel tecrübem varsa aktarıyorum.
0
Güzelliği bu çünkü. Ben ekşi sözlük'ten çok duyuruda takılıyorum 3-4 senedir.
0
baba jo
uzun zamandır kimsede görmüyorum bu hareketi ama karşımda oturan iş arkadaşım 3-5 sayfa bişeylerle uğraşsa bile şılap şılap diye yalıyor parmağını, öyle çeviriyor. neyse ki o kağıtlarla işim yok ama gözümün önünde ve sesli olması sinir bozucu bir şey. öyle değil mi?bu işi yapan bildiğiniz tanıdığını
uzun zamandır kimsede görmüyorum bu hareketi ama karşımda oturan iş arkadaşım 3-5 sayfa bişeylerle uğraşsa bile şılap şılap diye yalıyor parmağını, öyle çeviriyor. neyse ki o kağıtlarla işim yok ama gözümün önünde ve sesli olması sinir bozucu bir şey. öyle değil mi?
bu işi yapan bildiğiniz tanıdığınız var mı, siz de yapıyor musunuz? yapmayın.
bu işi yapan bildiğiniz tanıdığınız var mı, siz de yapıyor musunuz? yapmayın.
0
@supermatik, ilham verdin yılbaşında bundan hediye edeyim hanfendiye aşsdkasd.
0
Uzun zamandır yapmıyorum ama bilinçli değil, sayfa çevrilmese yaparım, tiksinmiyorum. Hatta 'Parmak yalanmıyorsa sayfayı nasıl değiştiriyoruz ki' diye sordum kendi kendime.
0
ellerim çok kuru ve ne sürsem 5 dkya yine kuruyor. en nefret ettiğim şeylerden biri elimin kuruyken bir şeye sürtmesi özellikle kağıt, tahta vs gibi mini pütürlü şeylere.
mecburen yalıyorum. hanımefendinin de böyle bir sorunu olabilir.
mecburen yalıyorum. hanımefendinin de böyle bir sorunu olabilir.
0
iğrenç bir tarafı yok, mecburen. benim parmaklarımı yalamadan sayfa çevirmem mümkün değil, olmuyor. ıslatmadan sayfayı tutup çeviremiyorum. o süngerler bana daha iğrenç geliyor.
sayfayı tükmük içinde bırakmadan da çevrilebiliyor ama yine de hijyenik değil. sayfaları kullanacak diğer kişiler açısından hijyenik olmadığı gibi, adliyenin pis arşivinde üstünde fare gezmiş dana gibi dosyanın sayfalarını yala çevir, yala çevir, kendin için de hijyenik değil.
tek tük sayfa çevireceğim zaman, kuru parmakla sayfa dönmüyorsa, her şeye rağmen yalamak tek çözüm.
ama çokça sayfa çevireceksem şöyle bir yöntemim var. herkese tavsiyemdir. S boy pudrasız lateks eldiven alıyorsunuz. en ince parmağı olan serçe parmağını kesip sayfa çevireceğiniz orta parmağınıza takıyorsunuz. S boy ve serçe parmak olduğu için lak diye oturuyor parmağa, çevirirken de çıkmıyor. parmak prezervatifi adını verdim bu yönteme. birkaç kullanımdan sonra o prezervatifin nasıl simsiyah olduğunu görünce zaten bir daha pek yalayasınız gelmiyor.
sayfayı tükmük içinde bırakmadan da çevrilebiliyor ama yine de hijyenik değil. sayfaları kullanacak diğer kişiler açısından hijyenik olmadığı gibi, adliyenin pis arşivinde üstünde fare gezmiş dana gibi dosyanın sayfalarını yala çevir, yala çevir, kendin için de hijyenik değil.
tek tük sayfa çevireceğim zaman, kuru parmakla sayfa dönmüyorsa, her şeye rağmen yalamak tek çözüm.
ama çokça sayfa çevireceksem şöyle bir yöntemim var. herkese tavsiyemdir. S boy pudrasız lateks eldiven alıyorsunuz. en ince parmağı olan serçe parmağını kesip sayfa çevireceğiniz orta parmağınıza takıyorsunuz. S boy ve serçe parmak olduğu için lak diye oturuyor parmağa, çevirirken de çıkmıyor. parmak prezervatifi adını verdim bu yönteme. birkaç kullanımdan sonra o prezervatifin nasıl simsiyah olduğunu görünce zaten bir daha pek yalayasınız gelmiyor.
0
sayfayı tepesinden çevirmeye çalışırsanız yalamak zorunda kalıyorsunuz fakat defter, kitap vs. ortasından (dikdörtgenin uzun kenarından) çevirmeye çalışırsanız gayet çeviriliyor.
parmağınızı yalamak yerine pürüzlü bir duvara sürterseniz de bir şekilde sayfa çevriliyor
parmağınızı yalamak yerine pürüzlü bir duvara sürterseniz de bir şekilde sayfa çevriliyor
0
aychovsky
Windows-Mac uyumsuzluğu nedeni ile de olabilir (Şu anda bunu kontrol edemiyorum), başka sebeple de; e-posta ile gelen dosyayı yarına kadar açmam lazım. Biraz karmaşık bir durum. Nasıl ne edilir?(Şu ana kadar uzantıyı rtf'ye çevirdim. Yemedi)
Windows-Mac uyumsuzluğu nedeni ile de olabilir (Şu anda bunu kontrol edemiyorum), başka sebeple de; e-posta ile gelen dosyayı yarına kadar açmam lazım. Biraz karmaşık bir durum. Nasıl ne edilir?
(Şu ana kadar uzantıyı rtf'ye çevirdim. Yemedi)
(Şu ana kadar uzantıyı rtf'ye çevirdim. Yemedi)
0
art vandaley
selam duyuru, baya sacma bi durum var. bi suredir gorustugum biri vardı. durumumuz baya cetrefilli bi hale girdi. benim de bu gonul işlerinde tecrubem baya az oldugu icin sacmalıyorum. sacmaladıgımı da biliyorum ama elimden farklı bişiy gelmiyor, o yuzden duyurudan cıkarılacak ibret hersey yasında y
selam duyuru,
baya sacma bi durum var. bi suredir gorustugum biri vardı. durumumuz baya cetrefilli bi hale girdi. benim de bu gonul işlerinde tecrubem baya az oldugu icin sacmalıyorum. sacmaladıgımı da biliyorum ama elimden farklı bişiy gelmiyor, o yuzden duyurudan cıkarılacak ibret hersey yasında yasanmalı.
sizden ricam kosulları dusunerek bi tavsiye vermeniz. şimdi ben kadın tarafıyım, ama sınırlarım var. bi şekilde basından itibaren sınırlarımı da hissettirdim. erkek tarafı basta cok daha dokunsalken son dönemde yasadıgımız bisürü kavga ve fikir ayrılıkları sonrasında daha mesafeli duruyor. ama yine de gorusme istegi vs hep var. artık inatlasma gibi oldu zamanında o asırı cabaladıgı icin, simdi biraz bezdi gibi ama fırsatı oldugu her zaman gorusuyoruz. buna ragmen son bikaç bulusmadır ben dokunmamak icin kendimi zor tutuyorum, o gayet rahat hiç bi cabası yok. dun de ben elini tuttum, ayrılırken sarıldım optum uzun uzun gerçekten icimden geliyor ama rolleri degiştik gibi oldu. biraz da kadınlık gururum inciniyor. ya da bize mi yanlıs ogrettiler, hep ilk adım erkekten gelmeli gibi. karsı tarafı da tam cozemiyorum, benden sogusa hep gorusmek istemez ama sogumasa neden dokunmak istemesin vs.
sonuc olarak ne yapmalıyım?
baya sacma bi durum var. bi suredir gorustugum biri vardı. durumumuz baya cetrefilli bi hale girdi. benim de bu gonul işlerinde tecrubem baya az oldugu icin sacmalıyorum. sacmaladıgımı da biliyorum ama elimden farklı bişiy gelmiyor, o yuzden duyurudan cıkarılacak ibret hersey yasında yasanmalı.
sizden ricam kosulları dusunerek bi tavsiye vermeniz. şimdi ben kadın tarafıyım, ama sınırlarım var. bi şekilde basından itibaren sınırlarımı da hissettirdim. erkek tarafı basta cok daha dokunsalken son dönemde yasadıgımız bisürü kavga ve fikir ayrılıkları sonrasında daha mesafeli duruyor. ama yine de gorusme istegi vs hep var. artık inatlasma gibi oldu zamanında o asırı cabaladıgı icin, simdi biraz bezdi gibi ama fırsatı oldugu her zaman gorusuyoruz. buna ragmen son bikaç bulusmadır ben dokunmamak icin kendimi zor tutuyorum, o gayet rahat hiç bi cabası yok. dun de ben elini tuttum, ayrılırken sarıldım optum uzun uzun gerçekten icimden geliyor ama rolleri degiştik gibi oldu. biraz da kadınlık gururum inciniyor. ya da bize mi yanlıs ogrettiler, hep ilk adım erkekten gelmeli gibi. karsı tarafı da tam cozemiyorum, benden sogusa hep gorusmek istemez ama sogumasa neden dokunmak istemesin vs.
sonuc olarak ne yapmalıyım?
0
erkek yapınca mesafeli davranmışsın bi yandanda yapmasını istiyorsun
içinden geldiği gibi davran , hep erkekden bekleme
içinden geldiği gibi davran , hep erkekden bekleme
0
@ne çay içerim
Bu kadar güzel bi tespit olamaz gerçekten başta hayran kalıp sonra gidiyolar, sen tut yine kendini az az. Ama arada sürpriz gibi tahrik edici küçük dokunuşların olsun beklenmedik, ıssız, heyecan verici anlarda ;)
Bu kadar güzel bi tespit olamaz gerçekten başta hayran kalıp sonra gidiyolar, sen tut yine kendini az az. Ama arada sürpriz gibi tahrik edici küçük dokunuşların olsun beklenmedik, ıssız, heyecan verici anlarda ;)
0
@megalomaniac iyi diyosun da, mesela diyelim gecenin körü sogukta bogaza karsı bakıyosun. hava ayaz ama bi yandan cam gibi de. romantizm icin tum sartlar saglanmısken, ben duruyorum karsıda tık yok.
o dedigin ıssız anlarda erkek daha cok cosmaz mı dogal olarak?
o dedigin ıssız anlarda erkek daha cok cosmaz mı dogal olarak?
0
Öğrendiklerin yanlış veya doğru değil. Açıkçası bu öğrenmekten ziyade tecrübe ile keşfedilecek bir şey. O yüzden peygamber sabrı yoksa ve özellikle annelerimiz günlerde milletin ilişkisi hakkında yorumlar yapmıyorsa, ilk sevgilileri genelde harcamış oluyoruz ama çok güzel şeyler öğrenmiş ve tecrübelenmiş oluyoruz. Açıkçası 'tecrübem yok' diyorsun; bu senin öğrenme sürecin oluyor. Sana söylenebilecek tek şey, içinden geldiği gibi davranman ve hesap kitap yapmaman. Sınırların olabilir; sınırların olduğunu düşünüyorsan buna saygı duyan biri ileysen ne mutlu! Belki de o 'Sınırlarım var' deyince 'He anam, yakında görürüz o sınırları' diye düşündü, belki 'Evet, hak veriyorum' deyip sonradan dayanamaz hale geldi, belki de sadece şu ara kafası karışık, belki de ne cay icerim ne kahve'nin dediği gibi dokunsal şeyleri tek başına kendi halletti.
İlk erkek arkadaşım diyemem kesinlikle, ergenlik aşklarımdan birine denk gelir bize öğretilen şeylerin saçma olduğu. Hatta şurada yazmışımdır:
eksisozluk.com
Açıkçası bu adam senin aradığın adam olabilir de, olmayabilir de. Onunla açık açık konuşmadan hiçbir şeyi bilemezsin. Senden soğumuşsa kaçamak cevaplar verir, bahaneler üretir; soğumamışsa da derdini anlatır.
Bu arada erkek de kadın da daha çok coşabilir. Adım bekleme ama zembereğinden boşanmış gibi de davranma. Adım istiyorsan adım at, geri çekilmek istiyorsan geri çekil. İstediğin gibi davran. Kendini geri çekmek istiyorsan, haksız veya yanlış değilsin. Ona dokunmak istiyorsan haksız veya yanlış değilsin. İstersen Türkan Şoray kanunların olur, istersen Rahibe Teresa gibi olursun, istersen 'Tüm dünyayla yatmak istiyorum' dersin; ne istersen iste, hiçbiri yanlış değil. Açıkçası, içinden geldiğin gibi davranırsan kazanabilirsin de kaybedebilirsin de ama içinden geldiği gibi davranamayacaksan ve içinden geldiğin gibi davrandığında kaybedeceksen; o ilişki hiç olmasın zaten. Bu bizi üzer mi, hem de nasıl ama uzun vadede bu pişmanlık değil, tam tersine 'İyi ki olmamış' dedirtir. Başka şekilde de aşık olunmuyor, kendini kasa kasa ilişki milişki yaşanmıyor. Sevgili dediğin insanın en yakını olur; insan en yakınının yanında kendini kasa kasa ne kadar davranabilir? Taktiklerle süren ilişkinin ömrü ne kadar olur?
Bu adamla bir şeyler yaşamak ister misin? Önce bu isteğin sadece tecrübesizlikten, dokunacağın ilk kişi olacağından mı? Bir arkadaşın onunla bir şeyler yaşasa ona ne tavsiye verirdin? En yakın arkadaşının sevgilisi o olsa ona ne derdin? Bir dışarıdan bak ve içine ne siniyorsa onu yap. Her şeyi konuş. Konuşabildiğin insanla içine sinebilen şeyler olur; konuşamadığın veya seni konuştuğuna pişman eden insanla paylaşabileceklerini belirle. Belki daha çok isteyeceksin dokunmayı, belki sen soğuyacaksın. 'Bu neden böyle yapıyor' demeden önce 'Ya ben nasıl bir ilişki istiyorum. Ben ne istiyorum'a ve 'Karşımdakini tanıyor muyum? Kim bu adam?'a yoğunlaş. 'Ay, neden öyle, neden böyle' diye panikleme; sakince onu ve kendini değerlendir. İstersen kafandan, istersen kağıt kalem yardımıyla ne istediğini düşün. Karşındaki kişiyi ne kadar tanıdığına ve ilk tanıdığınla şimdi arada ne fark olduğunu, bundan sonra kendinden ve ondan neler beklediğini düşün.
İlk erkek arkadaşım diyemem kesinlikle, ergenlik aşklarımdan birine denk gelir bize öğretilen şeylerin saçma olduğu. Hatta şurada yazmışımdır:
eksisozluk.com
Açıkçası bu adam senin aradığın adam olabilir de, olmayabilir de. Onunla açık açık konuşmadan hiçbir şeyi bilemezsin. Senden soğumuşsa kaçamak cevaplar verir, bahaneler üretir; soğumamışsa da derdini anlatır.
Bu arada erkek de kadın da daha çok coşabilir. Adım bekleme ama zembereğinden boşanmış gibi de davranma. Adım istiyorsan adım at, geri çekilmek istiyorsan geri çekil. İstediğin gibi davran. Kendini geri çekmek istiyorsan, haksız veya yanlış değilsin. Ona dokunmak istiyorsan haksız veya yanlış değilsin. İstersen Türkan Şoray kanunların olur, istersen Rahibe Teresa gibi olursun, istersen 'Tüm dünyayla yatmak istiyorum' dersin; ne istersen iste, hiçbiri yanlış değil. Açıkçası, içinden geldiğin gibi davranırsan kazanabilirsin de kaybedebilirsin de ama içinden geldiği gibi davranamayacaksan ve içinden geldiğin gibi davrandığında kaybedeceksen; o ilişki hiç olmasın zaten. Bu bizi üzer mi, hem de nasıl ama uzun vadede bu pişmanlık değil, tam tersine 'İyi ki olmamış' dedirtir. Başka şekilde de aşık olunmuyor, kendini kasa kasa ilişki milişki yaşanmıyor. Sevgili dediğin insanın en yakını olur; insan en yakınının yanında kendini kasa kasa ne kadar davranabilir? Taktiklerle süren ilişkinin ömrü ne kadar olur?
Bu adamla bir şeyler yaşamak ister misin? Önce bu isteğin sadece tecrübesizlikten, dokunacağın ilk kişi olacağından mı? Bir arkadaşın onunla bir şeyler yaşasa ona ne tavsiye verirdin? En yakın arkadaşının sevgilisi o olsa ona ne derdin? Bir dışarıdan bak ve içine ne siniyorsa onu yap. Her şeyi konuş. Konuşabildiğin insanla içine sinebilen şeyler olur; konuşamadığın veya seni konuştuğuna pişman eden insanla paylaşabileceklerini belirle. Belki daha çok isteyeceksin dokunmayı, belki sen soğuyacaksın. 'Bu neden böyle yapıyor' demeden önce 'Ya ben nasıl bir ilişki istiyorum. Ben ne istiyorum'a ve 'Karşımdakini tanıyor muyum? Kim bu adam?'a yoğunlaş. 'Ay, neden öyle, neden böyle' diye panikleme; sakince onu ve kendini değerlendir. İstersen kafandan, istersen kağıt kalem yardımıyla ne istediğini düşün. Karşındaki kişiyi ne kadar tanıdığına ve ilk tanıdığınla şimdi arada ne fark olduğunu, bundan sonra kendinden ve ondan neler beklediğini düşün.
0
yav adama olmaz demişsin o da yapmamış, yapsa da bı ıdım nıdın bı kıdır ısrırcı yııı diyecektin. ne istediğini biliyorsan yine otur söyle?
0
kadınlık ve erkeklik gururu rüzgar esince incinecek şeyler değil.
içinden gelen bir şey varsa, yapacaksın.
ya da istediğini yaptırmayı öğreneceksin.
önce istememişsin, sonra içinden gelmiş yapmışsın, ama sonra da kadınlık gururum inciniyor diyorsun.
Arnold'a çoğu zaman olduğu gibi katılıyorum.
biraz olgunluk.
adama mesafeli olması için mesaj vermişsin, sonra da neden dokunmak istemesin diye soruyorsun.
bunun öğrenilenlerle ilgisi yok.
insanlar birbirlerinden hoşlandıklarında, dokunmak isterler.
sınırlara saygı elbette duyulur.
ama sınırlar dahilindeki doğal akışı bozarsan, onu düzeltme işi de sana düşer.
bunun kadınlık gururuyla falan ne alakası var?
içinden gelen bir şey varsa, yapacaksın.
ya da istediğini yaptırmayı öğreneceksin.
önce istememişsin, sonra içinden gelmiş yapmışsın, ama sonra da kadınlık gururum inciniyor diyorsun.
Arnold'a çoğu zaman olduğu gibi katılıyorum.
biraz olgunluk.
adama mesafeli olması için mesaj vermişsin, sonra da neden dokunmak istemesin diye soruyorsun.
bunun öğrenilenlerle ilgisi yok.
insanlar birbirlerinden hoşlandıklarında, dokunmak isterler.
sınırlara saygı elbette duyulur.
ama sınırlar dahilindeki doğal akışı bozarsan, onu düzeltme işi de sana düşer.
bunun kadınlık gururuyla falan ne alakası var?
0
aquarium
Sırf meraktan soruyorum. Burada defalarca gördük. Birlikte yaşayan sevgililer evlerine üçüncü bir ev arkadaşı arıyor. Aşağıdaki duyuruda hadi ev iki katlıymış yine bir derece ama bana garip geliyor. Ev arkadaşı olmak ayri bi şey, sevgiliyle hatta eşiyle yasadıkları eve nasil yabancı birini alıyorlar
Sırf meraktan soruyorum. Burada defalarca gördük. Birlikte yaşayan sevgililer evlerine üçüncü bir ev arkadaşı arıyor. Aşağıdaki duyuruda hadi ev iki katlıymış yine bir derece ama bana garip geliyor. Ev arkadaşı olmak ayri bi şey, sevgiliyle hatta eşiyle yasadıkları eve nasil yabancı birini alıyorlar ? Ve neden aliyorlar ? Kirayı mı ödeyemiyorlar ? Umarim bir tek ben garipsemiyorumdur.
0
istanbul'un ekonomik koşullarında normal bence. ekonomik bir gerekçe yoksa garipserim ben de sanırım biraz.
0
evli çiftin üçüncü alması olayını ilk defa duyuyorum garipmiş.
ben soruda geçen "sevgiliyle yaşadıkları eve" kısmına yorum yapabilirim.
direkt sevgiliyle çıkılan eve üçüncü almak garip olabilir ama iki arkadaşın evine birinin sevgilisinin yerleşmesi garip gelmiyor pek, bu yönden bakınca.
ben soruda geçen "sevgiliyle yaşadıkları eve" kısmına yorum yapabilirim.
direkt sevgiliyle çıkılan eve üçüncü almak garip olabilir ama iki arkadaşın evine birinin sevgilisinin yerleşmesi garip gelmiyor pek, bu yönden bakınca.
0
Duyuruyu görünce benim de aklıma takılmıştı. Üçüncü bir kadın tamam da üçüncü bir erkeğe nasıl güvenebiliyorlar şaşırıyorum.
Kız arkadaşımla yaşadığım evde üçüncü bir erkeğin olmasını şahsen benim aklım almıyor. Türkiye'de yaşıyoruz. Manyağı sapığı gırla..
Kız arkadaşımla yaşadığım evde üçüncü bir erkeğin olmasını şahsen benim aklım almıyor. Türkiye'de yaşıyoruz. Manyağı sapığı gırla..
0
@senolll evli cift gordugume eminim burada. Dediginiz gibi olsa normal orada sorun yok da benim bahsettigim ciftken yanlarina 3.nun dahil olmasi.
@niego ben ekonomik oldugunu sanmiyorum ya. Sadece kira paylasmak degil cunku. Kendi evlerine kiraci seklinde de aliyorlar. Ayrica ne kadar durum kotu olursa olsun sevgiliyle yasanan eve yabanci bir erkek/kadin sokmanin gerekcesi olamaz bence.
@niego ben ekonomik oldugunu sanmiyorum ya. Sadece kira paylasmak degil cunku. Kendi evlerine kiraci seklinde de aliyorlar. Ayrica ne kadar durum kotu olursa olsun sevgiliyle yasanan eve yabanci bir erkek/kadin sokmanin gerekcesi olamaz bence.
0
böyle şeyler mi oluyor? hemde defalarca :O Burada hiç görmedim valla.
0
boyle bi arkadasim vardi sonunda evden atildi sacmasapan sebeplerle, yani bir cesit mobbing ile sutlandı, gitmek zorunda kaldi
bence ultra sacma ben ciftlerin yaninda gunduz gozuyle disarda bile ucuncu kisiyi sacma buluyorum bi suredir
bence ultra sacma ben ciftlerin yaninda gunduz gozuyle disarda bile ucuncu kisiyi sacma buluyorum bi suredir
0
aynı fikirdeyim. ben dişi erkek ev arkadaşlığının da çok zararını gördüm.
0
Mantigi yok daha ne anlamı kaldı evde kalmanın. Ayrıca şüphe uyandıran bir durum.
0
Zamanında evli bir çiftle kaldım. Hatta 3 odanın birinde onlar, birinde ben, diğerinde önce bir erkek kalıyordu, sonra bir kadın kalmaya başladı, sonra bir erkek taşındı. Açıkçası garip olmuyor, sonuçta sevişmek için almıyorlar seni oraya. İki komşu bir evde yaşıyormuşsun gibi oluyor. Ben yemek yapar onlara ikram ederdim, onlar bana ikram ederdi, dördüncü de katılırdı. Bazı akşamlar ortak salonda laflardık. Hala da yakın arkadaşız. Araşır soruşuruz.
Tabii ki paraları yetse tek başına yaşarlar ama öyle garip bir ortam da değil. Ev arkadaşının sevgilisinin gelmesi ve orada kalması ile aynı. Sen onların ne zaman ne yaptıklarını hiç bilmiyorsun ki. Seviştikleri zaman odalarına çekiliyorlar işte. Annemizin babamızın yaptığı gibi odalarında sevişiyorlar, sonra da odadan çıkıyorlar. Çocuğun olduğu evde sevişmekle aynı. Her akşam romantik yemek de yemiyorlar haliyle. Evin içinde çift olunca gang bang olmuyor ve hatta yemek, film izleme gibi şeyler daha eğlenceli bile olabiliyor. Akşam odamdayken beni çağırıp "Hadi gel, cheesecake aldık, güzel bir film de var" falan derlerdi. Herhangi cinsel bir konuşma/davet, vb asla olmadı. Parasızlardı ve durum öyle olunca iki yakayı bir araya getirmek için kasmak yerine bir süre başkaları ile yaşamayı tercih etmişlerdi. Açıkçası en iyi ev arkadaşlarım da onlardı.
Tabii ki paraları yetse tek başına yaşarlar ama öyle garip bir ortam da değil. Ev arkadaşının sevgilisinin gelmesi ve orada kalması ile aynı. Sen onların ne zaman ne yaptıklarını hiç bilmiyorsun ki. Seviştikleri zaman odalarına çekiliyorlar işte. Annemizin babamızın yaptığı gibi odalarında sevişiyorlar, sonra da odadan çıkıyorlar. Çocuğun olduğu evde sevişmekle aynı. Her akşam romantik yemek de yemiyorlar haliyle. Evin içinde çift olunca gang bang olmuyor ve hatta yemek, film izleme gibi şeyler daha eğlenceli bile olabiliyor. Akşam odamdayken beni çağırıp "Hadi gel, cheesecake aldık, güzel bir film de var" falan derlerdi. Herhangi cinsel bir konuşma/davet, vb asla olmadı. Parasızlardı ve durum öyle olunca iki yakayı bir araya getirmek için kasmak yerine bir süre başkaları ile yaşamayı tercih etmişlerdi. Açıkçası en iyi ev arkadaşlarım da onlardı.
0
Bunu yapan evliler bile var. Bana kalırsa sağlıklı bi kafadan çıkabilecek düşünce değil. Ev arkadaşı olan birinin bir odada ev arkadaşı otururken diğer odada sevgilisiyle sevişmesi bile tuhaf.
0
@aychovsky bahsettiginiz olay nedense yurtdışında yaşanmış gibi geldi. Eğer öyleyse garipsemem zaten. Ama açıkçası Türkiye'de hicbir normal sevgili ya da evli çiftin evlerine aldıkları üçüncü bir yabancıya sıcak bakacagini sanmiyorum. Yani ne kadar zor bir durum olabilir ki sevgiliyle eve çıkılabildiyse ya da evlenildiyse az çok para vardir. Bilmiyorum para yuzunden çift olarak eve yabanci almak dünyanin en saçma şeyi hala gözümde.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
bir tek bende mi var? sebebi ne olabilir? sadece 1 tane yersem sorun yok(tabii tek yediğim şey haşlanmış yumurta olursa yine oluyor) ama birkaç tane yediğimde yanında bir şeylerle beraber tabii yine, midem yanıyor ve bulanıyor hafiften, gaz yapıyor bir yandan. fikirlerinizi bekliyorum.
bir tek bende mi var? sebebi ne olabilir? sadece 1 tane yersem sorun yok(tabii tek yediğim şey haşlanmış yumurta olursa yine oluyor) ama birkaç tane yediğimde yanında bir şeylerle beraber tabii yine, midem yanıyor ve bulanıyor hafiften, gaz yapıyor bir yandan. fikirlerinizi bekliyorum.
0
normal
rafadan veya kayısı yemeyi deneyin
biraz daha katılaşmamış haliyle
bi nebze daha iyi
rafadan veya kayısı yemeyi deneyin
biraz daha katılaşmamış haliyle
bi nebze daha iyi
0
hadi ya, sebebi ne ola ki. yarım pişmiş yumurta da çok tiskinç geliyor bana.
0
kokusundan ötürü diye düşünüyorum ben
gerçek sebebini bilmiyorum malesef
gerçek sebebini bilmiyorum malesef
0
Bende de oluyor o. Zaten 2den fazla da yiyemem. Üzerine pul biber filan ekleyip yanında domates, salatalık, yeşillik yiyince güzel oluyor ama, öyle seviyorum.
0
7 tane yemişliğim var, sorun yumurtada değil, sende.
rafadan falan ye, ne bileyim.
rafadan falan ye, ne bileyim.
0
haşlanmış, kırılmış her türlü yumurtadan tiksiniyorum.
bir tek omlete katlanabiliyorum.
bir tek omlete katlanabiliyorum.
0
zaten birkaç tane yenmez ki yumurta? 1 tane, hadi bilemedin 2 tane yersin. birkaç tane yemek garipmiş.
0
Bende de var, yiyemem. Bir süre kuzenimde kaldım geçen ve habire haşlıyordu. Yiyebilmek için karabiber, tuz, toz sarmısağa buladım. Ekmekle birlikte ve her yumurta lokmasını neredeyse hap gibi çayla yutarak yedim.
0
cedex
sürekli savunma halindeler "kuvvetli hırsızlık şüphesi", " erkek değil kadın aradı"...bu şirketlerin adam gibi bir halka ilişkileri vs yok mu? liyakatsızlıktan mı bu duruma düştüler?
sürekli savunma halindeler "kuvvetli hırsızlık şüphesi", " erkek değil kadın aradı"...
bu şirketlerin adam gibi bir halka ilişkileri vs yok mu? liyakatsızlıktan mı bu duruma düştüler?
bu şirketlerin adam gibi bir halka ilişkileri vs yok mu? liyakatsızlıktan mı bu duruma düştüler?
0
Muhtemelen müdürün arkası sağlam nasıl savunsak diye iyice sıvadılar. Yoksa ''böyle insanlarla çalışmamız mümkün değil özür dileriz'' derlerdi konu kapanırdı. Resmi açıklamaları bile rezalet ötesi, herkes uluslararası Watsons'a mesaj atmaya başladı, biraz da holding uğraşsın bunlarla.
Yaptıkları tamamen yasadışı, şurada avukat açıklaması var:
"adil ve önleme aramaları yönetmeliğinde kimlerin üst araması yapabileceği belirtilmiştir. karar veya yazılı bir emir üzerine ancak kişiyle aynı cinsiyetteki memur arama yapabilir(erkek memur kadının üzerini arayamaz), üst aramasında kişi üzerinde kapalı zarf vs çıkarsa açılmaz, açıksa bile okunmaz, kişinin kanuna aykırı bir şey taşıdığıyla ilgili makul şüphenin bulunması halinde kıyafetler çıkarılarak arama yapılabilir. bu aramanın neden ve nasıl yapılacağı o birimin en üst kolluk amirine iletilir ve kıyafetler çıkarılarak üst araması utanma duygusu zedelenmeden kimse görmeyecek şekilde, cinsiyeti aynı kişilerce yapılır. ayrıca özel güvenlik görevlileri üst aramasını ancak kolluk gözetiminde yapabilir. ruj suç eşyası ya da kanuna aykırı bir eşya olmadığı için çalışanlar hiçbir şekilde, bırakın çıplak aramayı, giyinik bile üst araması yapamazlar hele hele watsons çalışanları hiç yapamaz. yapmaları gereken şey avm polisini çağırmaktı, yoksa 155ten aramalıydılar. kadın ya da erkek fark etmez, kimseyi soyamazlar. ben bundan sonra bu mağazayı boykot edeceğim. yapmaları gereken bu kişi adına bu muameleyi yaptıkları kişiden hem de toplumumuzdan özür dilemek"
Ayrıca sosyal medyadan yorum silip, hesap gizleyip adam engellemelerinden de kurumsallıkla alakaları olmadığı iyice kanıtlandı.
Yaptıkları tamamen yasadışı, şurada avukat açıklaması var:
"adil ve önleme aramaları yönetmeliğinde kimlerin üst araması yapabileceği belirtilmiştir. karar veya yazılı bir emir üzerine ancak kişiyle aynı cinsiyetteki memur arama yapabilir(erkek memur kadının üzerini arayamaz), üst aramasında kişi üzerinde kapalı zarf vs çıkarsa açılmaz, açıksa bile okunmaz, kişinin kanuna aykırı bir şey taşıdığıyla ilgili makul şüphenin bulunması halinde kıyafetler çıkarılarak arama yapılabilir. bu aramanın neden ve nasıl yapılacağı o birimin en üst kolluk amirine iletilir ve kıyafetler çıkarılarak üst araması utanma duygusu zedelenmeden kimse görmeyecek şekilde, cinsiyeti aynı kişilerce yapılır. ayrıca özel güvenlik görevlileri üst aramasını ancak kolluk gözetiminde yapabilir. ruj suç eşyası ya da kanuna aykırı bir eşya olmadığı için çalışanlar hiçbir şekilde, bırakın çıplak aramayı, giyinik bile üst araması yapamazlar hele hele watsons çalışanları hiç yapamaz. yapmaları gereken şey avm polisini çağırmaktı, yoksa 155ten aramalıydılar. kadın ya da erkek fark etmez, kimseyi soyamazlar. ben bundan sonra bu mağazayı boykot edeceğim. yapmaları gereken bu kişi adına bu muameleyi yaptıkları kişiden hem de toplumumuzdan özür dilemek"
Ayrıca sosyal medyadan yorum silip, hesap gizleyip adam engellemelerinden de kurumsallıkla alakaları olmadığı iyice kanıtlandı.
0
Sıradan tüketici birey yığını olarak duyarlıyız ama bilinçsiziz. Bu özelliklerimizi istismar ediyorlar, gittiği yere kadar mantığıyla.
0
Bence, neden olay olduğunu bile anlamamış olabilirler. Durumun vehametini tam kavrayamadan 'Hırsızlıktan şüphelenildi, arandı. Ya ne yapacaklardı' demişlerdir. Böyle bir durumun olay yaratacaklarını bilemedikleri için, ilk tepkilerle alelacele kendilerini savunan bir yazı göndermişlerdir. Emin olamam tabii ama şu anda sıvadıklarını bile fark etmiyorlardır. 'Neden tepki geliyor acaba' diye düşünüyorlardır. Empati yaptıklarını sanmıyorum. Atıyorum, Gezi'deyken 'Neden gaz atıyorsunuz' denince 'E osurayım mı' diyen bir polis vardı ya; aynı şekilde bu insanların kafasında da 'E ne yapacaktım, bırakayım da gitsin mi' kafası vardır.
0
basubadelmevt
Internette filan bolca görüyoruz, emolar ve diger alternatif tipler var. Enteresan sac sekilleri, boyaları, envai cesit piercingler. Herkes tek tip olmasın tabi hayatta ama cesidi biraz abartanları diyorum genel olarak. Bunların aile yapıları nasıl? Aileleri filan demiyor mu bu ne hal diye? Cocugum
Internette filan bolca görüyoruz, emolar ve diger alternatif tipler var. Enteresan sac sekilleri, boyaları, envai cesit piercingler. Herkes tek tip olmasın tabi hayatta ama cesidi biraz abartanları diyorum genel olarak. Bunların aile yapıları nasıl? Aileleri filan demiyor mu bu ne hal diye? Cocugum öyle sekillere girse cıldırırım.
0
Benim eşimin erkek kardeşi böyle tiplerden. Üstelik yaşı 20'lerde, hani öyle ergenlik yaşlarında da değil. Evlense çocuğu olur sıpanın. Ailesi kızıyor ama dinlemiyor. Kendi bildiğini okuyor. Ben kaç defa konuştum artık çocuk değilsin diye ama taktığı yok. Kendisini hala çocuk sanıyor. Ailesi fazla üstüne gelince kızıp çekip gidiyor. Küsüyor. Liseyi bitiremedi. Çalışmıyor da. Ailesi kara kara düşünüyor ama veledin umrunda değil.
0
emoların nesli tükenmedi mi ya? sana göre ne kadar farklılık normal ne kadarı abartı? bi git çay koy bence çok takma.
0
size ne kardeşim? gidin çay koyun.
normalde üremeyin lütfen derdim ama umarım çocuklarınızın öyle şekillere girdiğini görecek kadar uzun yaşarsınız.
normalde üremeyin lütfen derdim ama umarım çocuklarınızın öyle şekillere girdiğini görecek kadar uzun yaşarsınız.
0
hayır siz kimsiniz abi? siz bilir kişi misiniz? yetmedi mi insanları ötekileştirdiğiniz? eşinin erkek kardeşi bu tiplerdenmiş, bak bak. hayvnat bahçesinde parmaklıkların arkasından arkadaşına maymun mu gösteriyorsun? ne biliyorsun kendisini hala çocuk sandığını?
0
hepsi sizin bizim gibi aile tiplerinden geliyorlar yahu türkiyede alt kültürden ne olur emo kız gelip bayramda el öpüyor işte...
0
türkiyede aileler bu kadar korumacı kollamacı olmasa, insanlar üniversite kendi parasıyla okusa okumuyorsa çalışmak zorunda olsa. 18den sonra hadi canım sen bireysin artık, paranı kazan..dense,babanın-annenin ek kartıyla yapmasalar o makyajların alışverişlerini. görürüm ben o çocukları.
fazla rahatlıktan, şımartılmaktan öyleler.
ha kendi hayatını yaşayıp marjinal gezen tipler yok, mu vardır -zaten kimsenin marjinalliği de umurumda değil herkes ne yapıyorsa yapsın- yahut tipi çok marjinal olup gayet aklı başında, gelecek vaad eden vs. ergen de olabilir belki ama tr'de bu elemanların geneli ilk grup.
"Cocugum öyle sekillere girse cıldırırım" dediğin olayda şöyle bir şey var genelde bunlar 1 gecede olmuyor. çocuğun ipini kaçırıyorlar sonra da toplayamıyorlar. sonra aman evden kaçar, aman yanlış arkadaşı ortamı vs. olur en azından evde gözümünüzün önünde diyorlar. öyle gidiyor.
fazla rahatlıktan, şımartılmaktan öyleler.
ha kendi hayatını yaşayıp marjinal gezen tipler yok, mu vardır -zaten kimsenin marjinalliği de umurumda değil herkes ne yapıyorsa yapsın- yahut tipi çok marjinal olup gayet aklı başında, gelecek vaad eden vs. ergen de olabilir belki ama tr'de bu elemanların geneli ilk grup.
"Cocugum öyle sekillere girse cıldırırım" dediğin olayda şöyle bir şey var genelde bunlar 1 gecede olmuyor. çocuğun ipini kaçırıyorlar sonra da toplayamıyorlar. sonra aman evden kaçar, aman yanlış arkadaşı ortamı vs. olur en azından evde gözümünüzün önünde diyorlar. öyle gidiyor.
0
Çok güzel Sosyolojik bir kitap var Apaçiler, Emolarla ilgili. Aileleri, alışkanlıkları Sosyolojik olarak inceliyor, ve hakikaten farklı bakmanızı sağlıyor olaya.
Apaçi Gençlik-Ömer Miraç Yaman
m.kitapyurdu.com
Apaçi Gençlik-Ömer Miraç Yaman
m.kitapyurdu.com
0
Bir de ailelerinden dolayı da biraz o hale geliyor bu çocuklar, ailelerinde bir sürü çatışma,fakirlik vs olunca.
Trt1 bu çocukların hayatlarını ekrana taşımak için bir dizi yapmıştı,
SON ÇIKIŞ, diye. Gerçek hikayeler vardı dizide ama Kırgın Çiçeklerden daha fazla izlenmeyince, 10 bölüm sonra yayından kalktı.
Trt1 bu çocukların hayatlarını ekrana taşımak için bir dizi yapmıştı,
SON ÇIKIŞ, diye. Gerçek hikayeler vardı dizide ama Kırgın Çiçeklerden daha fazla izlenmeyince, 10 bölüm sonra yayından kalktı.
0
Her 10 yılın kendi belirleyici bir 'marjinal' denen modası var. 70'lerin hippileri, 80'lerin metalcileri, 90'ların rock'çıları, 2000'lerin emo'ları var, o arada yine rap'çiler ve apaçiler var. Kimbilir ondan önce de ne 'marjinal' varsayılıyordu. Bunların ezici çoğunluğu ergenlikten çıkış-ilk yetişkinlik döneminde kalıyor; sonra yine 'sıradan' insana dönüş yapıyorlar.
Abim 80'lerin metalcilerindendi, son ergenlik dönemi o zamana denk geldi. Arada Alice Cooper gezinirdi.
i.ytimg.com
Bir 8-10 yıl da öylece geçti. Yani yaklaşık bir 24-25 yaşına kadar öyleydi. Saçlarını kestirişi 30 küsur yaşına denk geldi. Ailem de zengin değil, iki öğretmen işte. İki çocuk okutuyorlar. Bildiğimiz orta direk. Aile bu ne hal dedikçe, o çocuk aileye daha çok bileniyor. Ailem abimi anlamadı; anlamak zorunda değil ama kararına ve seçimine saygı duydu. Hatta abimin annemlerin arkadaşları da abimi öyle sevdiler, 'değişik' haliyle kabul ettiler. Hala metal müziğin abimde yeri ayrı ama artık 40 küsur yaşında ve Alice Cooper gibi gezmiyor.
Demek istediğim, herkes ait olduğu bir grubu arıyor, özellikle gençliğinde. İnsanlar kendi kimliğini arayış çabasında oluyor ve bu çaba geç yaşlara kadar devam edebiliyor. Eğer orada rahat hissediyorsa, anne ve babanın zorla o ortamdan çekip alması ve onu kabul etmemesi daha büyük travma yaratıyor. O bulduğu yer ya kim olduğuna giden ara durak ya da olmak istediği son durak. Her şekilde o anlık onun ait olduğu yer. Abim için ara duraktı ama Ronnie James Dio için son duraktı ve adam öyle olduğu için mutluydu. Abim de o gün öyle olduğu için, bugün de böyle olduğu için mutlu. Eğer sağlığını etkileyecek bir durumu yoksa, kendine zarar vermiyorsa, suç işlemiyorsa; kime ne zararı var.
Abim 80'lerin metalcilerindendi, son ergenlik dönemi o zamana denk geldi. Arada Alice Cooper gezinirdi.
i.ytimg.com
Bir 8-10 yıl da öylece geçti. Yani yaklaşık bir 24-25 yaşına kadar öyleydi. Saçlarını kestirişi 30 küsur yaşına denk geldi. Ailem de zengin değil, iki öğretmen işte. İki çocuk okutuyorlar. Bildiğimiz orta direk. Aile bu ne hal dedikçe, o çocuk aileye daha çok bileniyor. Ailem abimi anlamadı; anlamak zorunda değil ama kararına ve seçimine saygı duydu. Hatta abimin annemlerin arkadaşları da abimi öyle sevdiler, 'değişik' haliyle kabul ettiler. Hala metal müziğin abimde yeri ayrı ama artık 40 küsur yaşında ve Alice Cooper gibi gezmiyor.
Demek istediğim, herkes ait olduğu bir grubu arıyor, özellikle gençliğinde. İnsanlar kendi kimliğini arayış çabasında oluyor ve bu çaba geç yaşlara kadar devam edebiliyor. Eğer orada rahat hissediyorsa, anne ve babanın zorla o ortamdan çekip alması ve onu kabul etmemesi daha büyük travma yaratıyor. O bulduğu yer ya kim olduğuna giden ara durak ya da olmak istediği son durak. Her şekilde o anlık onun ait olduğu yer. Abim için ara duraktı ama Ronnie James Dio için son duraktı ve adam öyle olduğu için mutluydu. Abim de o gün öyle olduğu için, bugün de böyle olduğu için mutlu. Eğer sağlığını etkileyecek bir durumu yoksa, kendine zarar vermiyorsa, suç işlemiyorsa; kime ne zararı var.
0
bir3iki7
Bildiğimiz hacı şakir veya zeytinyağlı sabun.-İyi midir, kötü müdür?-Yoksa çok naif, çocuksu gelip alternatif olarak duj jeli, parfüm vs. mi tercih edersiniz?
Bildiğimiz hacı şakir veya zeytinyağlı sabun.
-İyi midir, kötü müdür?
-Yoksa çok naif, çocuksu gelip alternatif olarak duj jeli, parfüm vs. mi tercih edersiniz?
-İyi midir, kötü müdür?
-Yoksa çok naif, çocuksu gelip alternatif olarak duj jeli, parfüm vs. mi tercih edersiniz?
0
Sabun severim. Özellikle beyaz saf sabunun kokusuna bayılırım. Parfüm kullanan insanlardan pek haz etmiyorum, rahatsız oluyorum parfüm kokusundan kendim de kullanamam. O yüzden bence sabun daha iyidir.
0
sevgilinin kim olduğuna göre değişir. ahahaha.
çok sevdiğin, öldüğün, bittiğin, eridiğin bir oyuncuyu vs düşün ve ondan sonra bu soruyu tekrar bir sormaya çalış. :) belki de "yemişim kokuyu yaa" diyeceksindir o an. hehehe.
çok sevdiğin, öldüğün, bittiğin, eridiğin bir oyuncuyu vs düşün ve ondan sonra bu soruyu tekrar bir sormaya çalış. :) belki de "yemişim kokuyu yaa" diyeceksindir o an. hehehe.
0
bana sabun kullanan insanlar böyle çok dürüst olurmuş gibi geliyor. ne alaka bilmiyorum ama öyle bir önyargım var. "ay ne nonik sevgili yerim ben onun sabun kokularını" diye düşünürüm.
0
Hoşlanmam. Sevdiğim kişinin kendine özel bir kokusu olmalı. Beyaz sabun temizliği çağrıştırdığından karşımdaki kız gözüme anne gibi gelir. Yanında kendini rahat hissedersin ama hormonlarını harekete geçirecek tepkileri alamazsın.
0
Sabun kokusuna ölürüm ben. Hatta parfüm tercihimi de sabun gibi tertemiz kokan parfümlerden yana kullanıyorum genelde.
0
alttaraf
Selam dostlar,Yandaslardan birini izlerken aklima geldi vu soru,Baktim da kadincagiz yalan oldugunu bile bile nasil da savunuyor ak partiyi, nasil da yaliyor, nasil pervasiz..Tabi ki bunu aldigi paranin geregi yapiyor, inanmadigi halde yapiyor, yalani bile bile soyluyor ve ne yazik ki yalniz degil,
Selam dostlar,
Yandaslardan birini izlerken aklima geldi vu soru,
Baktim da kadincagiz yalan oldugunu bile bile nasil da savunuyor ak partiyi, nasil da yaliyor, nasil pervasiz..
Tabi ki bunu aldigi paranin geregi yapiyor, inanmadigi halde yapiyor, yalani bile bile soyluyor ve ne yazik ki yalniz degil, binlerce dansoz var..
Simdi soru şu:
Peki ya siz?
Size aylik kac lira verseler yuzde yuz bir iktidar yalayicisi olup, gazete de bu turden yazilar yazardiniz?
Yandaslardan birini izlerken aklima geldi vu soru,
Baktim da kadincagiz yalan oldugunu bile bile nasil da savunuyor ak partiyi, nasil da yaliyor, nasil pervasiz..
Tabi ki bunu aldigi paranin geregi yapiyor, inanmadigi halde yapiyor, yalani bile bile soyluyor ve ne yazik ki yalniz degil, binlerce dansoz var..
Simdi soru şu:
Peki ya siz?
Size aylik kac lira verseler yuzde yuz bir iktidar yalayicisi olup, gazete de bu turden yazilar yazardiniz?
0
Kalemim uçlu kalem değil de sağlam bir şeyse 300 bin sterlinden açarım pazarlığı.
0
sanırım satamazdım. trollük yapayım diye ikinci sözlük hesabı aldım. duruyor öyle. onu bile beceremedim.
0
10bine fitim. Mahlasla ikinci köşeyi de yazarım lazımsa. Tetikçilik yapacaksam iki mislini isterim yalnız.
0
Parayla veya ödülle satacağımı sanmıyorum, çünkü ihtiyacım yok. Zengin değilim, hatta fakirlliğim garanti bir 3-5 sene ama çok da aramıyorum. Ceza karşılığı yaparım. Bir daha hiç iş bulamayacak şekilde işten atılırsam, ailemi tehdit ederlerse, banka hesaplarıma el koyarlarsa, hapse girecek olursam, vb dönebilirim. O da şu anki şartlarla değil de, hakikaten kapıma dayanılırsa.
0
Pazarlığı etmeden önceki akşam kapıya polis gelirse parasız da yaparım. Bu adamların ne yapacağı hiç belli olmaz.
Parayla yapmam da, zorla öyle bi yaparız ki hepimiz... aklın durur...
Parayla yapmam da, zorla öyle bi yaparız ki hepimiz... aklın durur...
0
parayla yapmam, yapmak zorunda kalırsam yaparım +1. parayı severim, sevmediğimden değil ama samimiyet benim için daha önemli.
gerçi çoğu insan sadece para için yapmıyor bunu, işin içinde güçlü olma dürtüsü var çünkü biliyor ki toplumun büyük bir kısmı seni okuyacak, dikkate alacak, sevecek, sayacak. hele ki kişi normalde bir işe yaramayacak bir yazar/gazeteci olduğunu biliyorsa para almadan da yapar bu işi.
gerçi çoğu insan sadece para için yapmıyor bunu, işin içinde güçlü olma dürtüsü var çünkü biliyor ki toplumun büyük bir kısmı seni okuyacak, dikkate alacak, sevecek, sayacak. hele ki kişi normalde bir işe yaramayacak bir yazar/gazeteci olduğunu biliyorsa para almadan da yapar bu işi.
0
m e b
diyelim ki bu yarışmaya katıldınız. telefon jokeriniz için üç kişinin numarası istendi. burada kendisi hakkında edindiğiniz izlenimleri ve açtığınız duyurulara verilen cevaplarını baz alarak hangi 3 duyurucuyu arardınız ve önceliğiniz kim olurdu?cidden merak ettim.
diyelim ki bu yarışmaya katıldınız. telefon jokeriniz için üç kişinin numarası istendi. burada kendisi hakkında edindiğiniz izlenimleri ve açtığınız duyurulara verilen cevaplarını baz alarak hangi 3 duyurucuyu arardınız ve önceliğiniz kim olurdu?
cidden merak ettim.
cidden merak ettim.
0
konuya göre değişir o iş. 1960 avrupa şampiyonasında sovyetler birliği'nin kalecisi kimdi diye sorsa ayço yarım saat makale anlatır adsfasdf süre biter
0
Der mesiteri arardım soruyu bilemeyince de zuhaha diyerek güler idim.
0
Valla yukarda yazılanlara bakmamıştm, mobilden giriyorum, soruyu görünce açıym da AYCHOVSKY yazıyım dedim.
Baktım herkes yazmış :)
Baktım herkes yazmış :)
0
Soru güzel soru, tebrik ederim.
Eksik olduğum konuları belirleyip ona göre düşünürdüm ama ilk sıraya godoşu beklerken'i yazardım muhtemelen, soruyu bilmese bile akıl yürütme yoluyla doğruya ulaşma durumunu da göz önünde bulundurarak.
Eksik olduğum konuları belirleyip ona göre düşünürdüm ama ilk sıraya godoşu beklerken'i yazardım muhtemelen, soruyu bilmese bile akıl yürütme yoluyla doğruya ulaşma durumunu da göz önünde bulundurarak.
0
Google a hakim bi arkadaşı arardım.
Teknikservis nikli biri vardı o yapar gibi mesela
Teknikservis nikli biri vardı o yapar gibi mesela
0
şu ana kadar tanıştığım herkes ilk olarak sen niye milyonere katılmıyosun lan diye soruyor, ikinci olarak da bak kesin başvuruyorum ben ilerde bir telefon jokerim olarak seni yazıyorum ok? diye ekliyor, annemin benle bir hafta konuşmamışlığı var sırf başvurmadım diye.. neyse katılmam ama katılacak olsam der meister'ı yazarım ya böyle değişik bi şeyler düşünüp doğru yaptırtır gibi
0
Kimse dememiş ama aychovsky tabii.
Çünkü diğerleri bilse de kindar oldukları için doğruyu söylemezler muhtemelen. :)
Sevmeyenim çok.
Çünkü diğerleri bilse de kindar oldukları için doğruyu söylemezler muhtemelen. :)
Sevmeyenim çok.
0
Sağ olun, var olun da; makale yazmayı geçtim, heyecandan cevap veremeyebilirim. Bir arkadaşım vermişti adımı ama o gün karnıma ağrılar girdi. Arayacaklar da bilemeyeceğim ya da daha fenası 'Anaaaam, anamanamanamanam, ayayayayayyayayyy' diye saçmalarken süre dolacağından çok korktum. Sonuçta arkadaş yarışamamış, birkaç yarışma boyunca oturmuş sanırım. Bir de cekilmis gayfe'nin dediği gibi '1960 Avrupa Şampiyonasında Sovyetler Birliği'nin kalecisi' gibi sorularda etkisiz eleman görevi görürüm, 30 saniye dolana kadar ben ancak Google açarım; seyirciye sormak daha anlamlı. Yine de elimden geleni yapmaya çalışırım. Bilirsem de kırışırız, bilemezsem aradaki farkı ihtiyaç kredisi çeker öderim artık, n'apayım.
Ben de biraz uzmanlık alanına göre aramaya çalışırdım. Rusya, Ukrayna'lı bir şey olsa der meister'ı aramak isterdim mesela, edebiyatlı bir şey olursa papillon7, arabanın şasisi ile ilgili bir şey olursa bir3iki7 (yanlış da olabilir, karmaşıktı) ama gitmeden önce soruları bilmiyoruz; o yüzden çok riskli durum. Yukarıdan kopya çekeyim, sanal hayvan ile godoşu beklerken'i yazardım kenara.
Ben de biraz uzmanlık alanına göre aramaya çalışırdım. Rusya, Ukrayna'lı bir şey olsa der meister'ı aramak isterdim mesela, edebiyatlı bir şey olursa papillon7, arabanın şasisi ile ilgili bir şey olursa bir3iki7 (yanlış da olabilir, karmaşıktı) ama gitmeden önce soruları bilmiyoruz; o yüzden çok riskli durum. Yukarıdan kopya çekeyim, sanal hayvan ile godoşu beklerken'i yazardım kenara.
0
@godoşu beklerken: yok ya, merak etmiştim sadece :)
ayrıca yarışmadan önce zaten üç kişinin numarasını veriyorsun. sonra sorunun durumuna göre o üç kişiden birini seçiyorsun.
ayrıca yarışmadan önce zaten üç kişinin numarasını veriyorsun. sonra sorunun durumuna göre o üç kişiden birini seçiyorsun.
0
bilgisayar kullanmaya hakim ve kültürü yerinde birisi olurdu delineron, celeron 300a olurdu sanırım ilk tercihlerim, edebiyat ve genel kültür bakımından eşim duyond u yazardım.
film ve müzik alanındaki bilgileri ile de kesinlikle rare yi yazardım.
film ve müzik alanındaki bilgileri ile de kesinlikle rare yi yazardım.
0
tchuck
arkadaşlar selam valla kurutmalı çamaşır makinası almayı düşünüyorum. hotpoint'in 1600tl'ye 10kg yıkama, 7kg kurutmalı makinası falan var hoşuma da gitti.ama memnun musunuz?çamaşırlarda çekme vs. sorun yapıyor mu? yoksa mis gibi kullanıyor musunuz?ikinci sorum da bizde şuanhttp://www.ereyon.com.tr/u
arkadaşlar selam valla kurutmalı çamaşır makinası almayı düşünüyorum. hotpoint'in 1600tl'ye 10kg yıkama, 7kg kurutmalı makinası falan var hoşuma da gitti.
ama memnun musunuz?
çamaşırlarda çekme vs. sorun yapıyor mu? yoksa mis gibi kullanıyor musunuz?
ikinci sorum da bizde şuan
www.ereyon.com.tr
bu arkadaş var. 4 ay önce falan almıştık, bunu ikinci elden okutma ihtimalim var mı? varsa kaça okuturum aşağı yukarı?
ama memnun musunuz?
çamaşırlarda çekme vs. sorun yapıyor mu? yoksa mis gibi kullanıyor musunuz?
ikinci sorum da bizde şuan
www.ereyon.com.tr
bu arkadaş var. 4 ay önce falan almıştık, bunu ikinci elden okutma ihtimalim var mı? varsa kaça okuturum aşağı yukarı?
0
Ben de almayı düşünüyorum ama genel olarak "çamaşırlarda koku yapıyor" gibi genel negatif bir geri bildirim var. Bunun hakkında yorum yapabilecek var mı?
0
Bizimki hoover marka, çok memnunum, sorun yapmıyor. Koku da yapmıyor, mis gibi çıkıyor.
0
ayrı olması daha iyi, daha sık bozulduklarını duymuştum tümleşik olduklarında.
10kg yıkamalı çamaşır makinasına da gerek yok bu arada.
bir de herşeyi kurutmaya atmayacağını düşün, çünkü yıpranıyor kıyafetler. sadece çoraplar havlular beyazlar giriyor bizde kurutmaya.
10kg yıkamalı çamaşır makinasına da gerek yok bu arada.
bir de herşeyi kurutmaya atmayacağını düşün, çünkü yıpranıyor kıyafetler. sadece çoraplar havlular beyazlar giriyor bizde kurutmaya.
0
Bizde var beko marka ama çok randıman alamıyorum çünkü kırışık yapıyor. O yüzden ütü kuruluğu yapıyorum. Koku olmuyor. Buram buram yumuşatıcı kokuyor hatta.
0
Biz bir aydır kullanıyoruz, bosch marka aldık. Şu anlık çok çok memnunuz. Hemen çamaşır makinesinden çıkarıp kurutma makinesine atıyoruz. Mis gibi yumoş kokusuyla ve yumuşacık çıkıyor. Kırışık önleme programı da iyi çalışıyor. İnanılmaz rahatladım, herkese anlatıyorum :)
0
biz 1 ay önce aldık kullanıyoruz gayet memnunuz.
ancak biz kurutma makinesi aldık ayrı ayrı makineler.
yardımcı olacaksa bosch 8 kg kurutmalı.
ancak biz kurutma makinesi aldık ayrı ayrı makineler.
yardımcı olacaksa bosch 8 kg kurutmalı.
0
Cık, çamaşırlar düdük gibi kalıyor. Daralabilecek durumdakileri atıyorum, risklileri askıda kurutuyorum yine.
0
Traveller
Turkiye'den ne getirsin? Tum onerilerinize acigim (sigara icmiyorum).
Turkiye'den ne getirsin? Tum onerilerinize acigim (sigara icmiyorum).
0
@kismisolungac
1 LT Türk rakısı Amerika da 20-30 USD arasında satılıyor zaten. neden götürsün ki ?
goo.gl
Türkiye'den ABD ye ne getirilir?
El yapımı eşyalar, dekorasyon süs eşyaları falan çünkü bunlar ABD de inanılmaz pahalı.
Altın takı, Amerika'da altının kalitesi çok düşük!!
Türkiye de teneke denen şeyleri ABD de altın diye pahalı mağazalarda satarlar (10 ayar altın mesela). Gümrüğe takılmamak için bayansanız hepsini takın takıştırın kişisel takı olunca kimse bir şey demiyor.
Ayrıca her seyahatte X bir ürüne 1000 usd yatırıp 10.000 usd kazanan bir arkadaşım var. Tr den USA'ya giden bazı ürünlerde ciddi kar marjı olabiliyor.
1 LT Türk rakısı Amerika da 20-30 USD arasında satılıyor zaten. neden götürsün ki ?
goo.gl
Türkiye'den ABD ye ne getirilir?
El yapımı eşyalar, dekorasyon süs eşyaları falan çünkü bunlar ABD de inanılmaz pahalı.
Altın takı, Amerika'da altının kalitesi çok düşük!!
Türkiye de teneke denen şeyleri ABD de altın diye pahalı mağazalarda satarlar (10 ayar altın mesela). Gümrüğe takılmamak için bayansanız hepsini takın takıştırın kişisel takı olunca kimse bir şey demiyor.
Ayrıca her seyahatte X bir ürüne 1000 usd yatırıp 10.000 usd kazanan bir arkadaşım var. Tr den USA'ya giden bazı ürünlerde ciddi kar marjı olabiliyor.
0
ferrarimizolaydisatardik
çok uzun zamandır çok sağlıklı aman efendim öyle omega 3 lü böyle lifli diye servis edilen chai ttohumundan buldum aldım ama tam olarak nasıl kullansak bilemedik anneciğimle. pişirerek yiyende var yoğurdun içinde şişmesini bekleyende nerden başlamalı deneyip ben böyle sevdim diyen var mı ??
çok uzun zamandır çok sağlıklı aman efendim öyle omega 3 lü böyle lifli diye servis edilen chai ttohumundan buldum aldım ama tam olarak nasıl kullansak bilemedik anneciğimle. pişirerek yiyende var yoğurdun içinde şişmesini bekleyende nerden başlamalı deneyip ben böyle sevdim diyen var mı ??
0
Chia puding'i yapıyorum, tavsiye ederim. İki kaşık chia tohumunu 250 ml süt ile karıştırıyorum. İlk bir iki saat 15-20 dakikada bir karıştırıyorum. Sonra dolaba koyuyorum geceden. Ertesi sabah kalktığımda puding kıvamına geliyor ama chia pudding'inin kendi tadı yok. Saman gibi bir tadı var. Ona tat vermek için içine meyveler koyuyorum ve meyvelerle yiyorum.
Bir de şu tarifler çok güzel görünüyor :)
www.milliyet.com.tr
Bir de şu tarifler çok güzel görünüyor :)
www.milliyet.com.tr
0
bu tarifler güzele benziyor akşam için deneme listeme aldım teşekkürler :D
0
Bence de pudingi güzel, başka bir şeyini yemedim hatta. Basitçe, herhangi bir sevdiğiniz sıvı (ballı süt, muzlu süt, hindistancevizi sütü, kakaolu süt vs, süt olarka dilediğiniz badem sütü, soya sütü falan anladınız mantığı) hazırlayıp bir ölçü sıvıya yarım ölçü chia olacak şekilde biz kavanozda kasede bekletmek. geceden yaparsanız süper olur. üstünü de kafanıza göre süsleyin. Starbucks'ta var mesela chia pudding, onu inceleyebilirsiniz :D
0
:)
Bir tanıdığın evli bir erkekle ilişkisi var, bu kadın aynı zamanda kadın hakları savunucusu, her mecrada femiminist söylemler veriyor. Bir ortak arkadaş bunun ćelişkili olduğunu söyledi "hem bir kadına (yani adamın karısına) adilik yapıp hwm kadın hakları diyor" diyerek. Bence bu ikisinin alakası yo
Bir tanıdığın evli bir erkekle ilişkisi var, bu kadın aynı zamanda kadın hakları savunucusu, her mecrada femiminist söylemler veriyor. Bir ortak arkadaş bunun ćelişkili olduğunu söyledi "hem bir kadına (yani adamın karısına) adilik yapıp hwm kadın hakları diyor" diyerek. Bence bu ikisinin alakası yok. Evli bir insanla birlikte olmak tabii ahlaksızlık bence, ama bu insana yapılan bir saygısızlık. Siz ne düşünüyorsunuz?
0
Hangi kadının hakkını savunuyor bu arkadaş?
Aldatılan kadının hakkı? Yani bence kendisiyle çelişmiş ve çok yakışıksız bir duruma düşmüş. Her açıdan mağdur olan bir kadın ortaya çıkarmış. Bence arkadaşın feminist söylemleri bıraksın ya da ilkeli, omurgalı davransın.
Aldatılan kadının hakkı? Yani bence kendisiyle çelişmiş ve çok yakışıksız bir duruma düşmüş. Her açıdan mağdur olan bir kadın ortaya çıkarmış. Bence arkadaşın feminist söylemleri bıraksın ya da ilkeli, omurgalı davransın.
0
Evli bir kişiyle beraber olmayı savunacak değilim ya da tabii ki diğer kadının yerinde olmak istemez kimse ama bunu politik görüşle ilgili görmüyorum. Bu üç kişinin arasında ve başka kimseyi ilgilendirmeyen bir şey. Kadın-erkek eşitliği derken hukuk önünde bir eşitliği ya da toplumsal bir eşitliği düşünürüm. Bunun ilkeli ilişkiler yaşamakla, ilişkilerin genel ahlak anlayışına uymasıyla ilişkilendiremiyorum. 'Kadın cinayetleri bitsin', 'Eşit işe, eşit ücret' gibi önemli kavramlar varken; eve karşılıklı rica olmaksızın kuma olarak gitmediği sürece 18 yaşını geçen herkesin yaşadığı gönül ilişkileri umrumda değil. Kadını savunmuyorum; herkesin ilişkisi kendine. (Buna eğer bana ikinci bir kadın olursa o kadın da dahil) onların yaptığından ama kadının hakları deyince olay aldatılmamak değil, tabii ki kimse aldatılmayı hak etmiyor. Olay tüm kadınların birbirine sahip çıkması ya da tüm kadınların kardeş olması demek değil. Tüm kadınlar birbirine düşman da olabilir. Olay şerefsiz olabilecek erkeklerin, kadınlar tarafından hadlerinin bildirilmesi de değil. Olay devletin kadınlara sahip çıkması ve temel haklarını yasa ve denetim yoluyla gözetmesi. Benim kadın hakkından anladığım bu. Asıl olay kadının aldatıldığını öğrendiğinde, eğer eşinden ayrılmaya karar verirse ve kocası sahip çıkmasa bile devletin bu kadına sahip çıkması ya da zorla sahip çıktırması olur. Mağduriyet aldatılmak değil, mağduriyet aldatılma sonucunda vereceğin kararı özgürce alamamak, baskı altında olmak, 'İleride bana ne olur' diye düşünüp vermek istemediğin bir karara mecbur kalmak olarak tanımlıyorum. Kadın haklarını saçma bir aşk üçgenine indirgemek ayıp olur. İkinci kadın da ilk kadının bu hakkını savunuyor olabilir. Yoksa ben kadınları tanımıyorum, adamı tanımıyorum; ne bilirim bu kadar bilgiyle. Bu bana biraz 'Sosyalist ama cimri bir kişi' demekle aynı geldi.
0
bence çelişkili direkt bağlantısı olmasa da kadınların arasında bir kız kardeşlik bağı olmalı.
0
herkes kendi fiilinden sorumlu. evliyken başka biriyle takılan kişi düşünecek evliliğini ve sorumluluklarını, diğer tarafın herhangi bir sorumluluğu yok. evli erkekle yatan kadın hangi insan hakkını ihlal ediyor tam olarak? hak savunmak ile alakası yok seks mevzusunun. erkek ve kadın yer değiştirdiğinde de durum aynı.
0
Çelişkilidir. Bir kere feminizm kadınların toplum içinde onurunu savunan bir hareket. Evli bir erkekle gizli bir ilişki yaşadığında kadın onuru diye bir şey kalmıyor ortalıkta. Ki bekar erkekle de gizli ilişki yaşasa aynı şey, haysiyetsiz bir durum söz konusu.
Hadi feminizmi bir yana bıraktım, bu tipe sorsan belki de çağdaş modern geçiniyordur, şeriata karşıdır, ama bir çeşit çok eşliliği gönüllü kabul ediyor. Küçümsediği kara çarşaflı kadından bir farkı yok.
Nereden baksan tutarsızlık, nerden baksan ahmakça.
Hadi feminizmi bir yana bıraktım, bu tipe sorsan belki de çağdaş modern geçiniyordur, şeriata karşıdır, ama bir çeşit çok eşliliği gönüllü kabul ediyor. Küçümsediği kara çarşaflı kadından bir farkı yok.
Nereden baksan tutarsızlık, nerden baksan ahmakça.
0
Demek ki evlendiğinde aldatılmayı göze alıyor ya da bunu umursamıyor. Geçiniz.
Hangimiz "asla yapmam" dediğimiz şeyleri yapmıyoruz ki?
Hangimiz "asla yapmam" dediğimiz şeyleri yapmıyoruz ki?
0
basubadelmevt
Bölümde iki hocanın cv'de lecturer yazıyor? Bazılarında asso. professor yazıyo. Ikinci yard. doc denen kisiler sanıyorum. Peki ilk kategoridekiler kim? Yar. doçlardan ne farkı var? Baya baya bölümde ders veren hocalar onlarda. Yar. doc neyi fazla yapmış?
Bölümde iki hocanın cv'de lecturer yazıyor? Bazılarında asso. professor yazıyo. Ikinci yard. doc denen kisiler sanıyorum. Peki ilk kategoridekiler kim? Yar. doçlardan ne farkı var? Baya baya bölümde ders veren hocalar onlarda. Yar. doc neyi fazla yapmış?
0
associate professor: doçent
assistant professor: yard doç
lecturer: okutman
hepsinin şartları ayrı. okutman olmak için doktora bile şart değil sanırım. diğerleri için doktora ve yayın gerekiyor.
assistant professor: yard doç
lecturer: okutman
hepsinin şartları ayrı. okutman olmak için doktora bile şart değil sanırım. diğerleri için doktora ve yayın gerekiyor.
0
Lecturer okutman demek. Yabancı diller yüksek okulunda eğitim veren ya da bölümlerde Türk dili veya Atatürk ilkeleri ve inkılap tarihi dersleri veren hocalar okutman oluyor.
Yrd. Doç. Dr. her şeyden önce doktora yapmış ve üstüne belli bir akademik çalışma yapıp o konuma gelmiş biri. Okutmanlar doktor değil. Doktor olanı da var tabi ama hepsi değil. Normal İngilizce öğretmenleri ALES'e girip okutman olmak için üniversitelere başvurabiliyor.
Yrd. Doç. Dr. her şeyden önce doktora yapmış ve üstüne belli bir akademik çalışma yapıp o konuma gelmiş biri. Okutmanlar doktor değil. Doktor olanı da var tabi ama hepsi değil. Normal İngilizce öğretmenleri ALES'e girip okutman olmak için üniversitelere başvurabiliyor.
0
öğretim görevlisi de lecturer. Sadece ders veren, doktorası olmayan kişiler.
0
doktorasını yapıp onay aşamasında da olabilir. seneler önce doktora yapmıştır ama tutunmuştur lecturer kadrosuna da sallamıyordur.
0
Okutmanlar yl yapmak zorundadır, lisansta ders verebilmek için. Rektörlüğe bağlıdırlar. Genellikle yukarıda da belirtildiği gibi servis dersleri verirler (Türk dili, İnkılap tarihi, İng. falan). İsterlerse doktora yapıp okutman dr. olduktan sonra yrd. doç. dr. kadrosu isteyebilirler gerekli şartları taşıyorlarsa.
Öğretim görevlileri ise ya yl yapmış olmalı ya da 5 yıl alanında tecrübeli olmalı. Fakülte kadrosundadırlar, alanına göre bölümdeki birçok derse girebilirler. Bu kişiler de aynı okutmanlarda olduğu gibi doktora yapabilir ve bitirdikten sonra yrd. doç. kadrosu isteyebilirler.
Yrd. Doç. Dr. doktorasını bitirmiş, alanında belirli düzeyde yayınlar yapmış kişidir.
Daha sonra yine belirli şartlara göre doç. ve ardından 5 yıl sonra da yine şartları sağlıyorsa Prof. olurlar.
Öğretim görevlileri ise ya yl yapmış olmalı ya da 5 yıl alanında tecrübeli olmalı. Fakülte kadrosundadırlar, alanına göre bölümdeki birçok derse girebilirler. Bu kişiler de aynı okutmanlarda olduğu gibi doktora yapabilir ve bitirdikten sonra yrd. doç. kadrosu isteyebilirler.
Yrd. Doç. Dr. doktorasını bitirmiş, alanında belirli düzeyde yayınlar yapmış kişidir.
Daha sonra yine belirli şartlara göre doç. ve ardından 5 yıl sonra da yine şartları sağlıyorsa Prof. olurlar.
0
lecturer: okutman ya da öğretim görevlisi
assoc. prof: doçent
assist. prof: araştırma görevlisi
yardımcı doçent türkiyeye özgü bir ünvan. yurtdışında karşılığı assoc. prof.
lecturer olmak için master yapmış olmak bile şart değil. ders vereceği alanda lisans yapmış olması yeterli ancak üniversiteler bu kadro için şartları yukarı doğru esnetebilirler ve kesinlikle esnetirler. yard. doçların onlardan farkı doktoralarını "kesinlikle yapmış" olmaları ve ek olarak gerekli şartları (belli sayıda sci yayın v.b.) sağlayarak öğretim üyesi sıfatını almış olmalarıdır.
assoc. prof: doçent
assist. prof: araştırma görevlisi
yardımcı doçent türkiyeye özgü bir ünvan. yurtdışında karşılığı assoc. prof.
lecturer olmak için master yapmış olmak bile şart değil. ders vereceği alanda lisans yapmış olması yeterli ancak üniversiteler bu kadro için şartları yukarı doğru esnetebilirler ve kesinlikle esnetirler. yard. doçların onlardan farkı doktoralarını "kesinlikle yapmış" olmaları ve ek olarak gerekli şartları (belli sayıda sci yayın v.b.) sağlayarak öğretim üyesi sıfatını almış olmalarıdır.
0
Docent olmak icin keiterler var, doktorani bitirdikten sonra yok un belirledigi kriterleri saglayarak 100 puan toplamak zorundasin.kriterler icin universiteler arasi kurulda docentlik kriterlerinden bakabilirsin
Yard. Docentler ders verebilir profesorlerin de yapabildigi tum idari gorevleei yapabilirler. Normalde her uninin yard doc kriterleri vardir ama basi durumlarda (bolumde hoca eksikligi olmasi vb vb ) gibi durumlarda yard doc kadrosu alabilir. Yard doc illa da yayinlarla hakedilerek alinacak bir kadro degil yani.
Okutman zaren anlatilmis
Ogretim.gorevlisi de doktora sonrasi lisans ogrencilerine ders anlatma yetkisi olan ama doktora dersi veremeyen bir kadro.
Yard. Docentler ders verebilir profesorlerin de yapabildigi tum idari gorevleei yapabilirler. Normalde her uninin yard doc kriterleri vardir ama basi durumlarda (bolumde hoca eksikligi olmasi vb vb ) gibi durumlarda yard doc kadrosu alabilir. Yard doc illa da yayinlarla hakedilerek alinacak bir kadro degil yani.
Okutman zaren anlatilmis
Ogretim.gorevlisi de doktora sonrasi lisans ogrencilerine ders anlatma yetkisi olan ama doktora dersi veremeyen bir kadro.
0
tururo + 1
Ancak öğretim görevliliği şartları okuldan okula değişiyor. Okutmanlık için doktora şartı genelde yokken, öğretim görevliliği için YÖK nezdinde bu şart yok ama kadroları dolu üniversitelerde bu basamak Yard. Doç'luk için kadro bekleyen doktoralılarla doldurulabiliyor ve bu surumda üniversite kurul kararı olarak 'Öğretim Görevlisi doktora mezunu olmalı ve şu kadar da puanı olmalı' maddesini ekleyebiliyor. Buradaki tek kısıt; bir alt kadro için belirlenen kriterlerin üst kadronunkinden fazla olmaması. Bazı üniversitelerde kalıcı araştırma görevlisi kadrosu için bile yardımcı doçentlik kriterleri istenebiliyor.
Ancak öğretim görevliliği şartları okuldan okula değişiyor. Okutmanlık için doktora şartı genelde yokken, öğretim görevliliği için YÖK nezdinde bu şart yok ama kadroları dolu üniversitelerde bu basamak Yard. Doç'luk için kadro bekleyen doktoralılarla doldurulabiliyor ve bu surumda üniversite kurul kararı olarak 'Öğretim Görevlisi doktora mezunu olmalı ve şu kadar da puanı olmalı' maddesini ekleyebiliyor. Buradaki tek kısıt; bir alt kadro için belirlenen kriterlerin üst kadronunkinden fazla olmaması. Bazı üniversitelerde kalıcı araştırma görevlisi kadrosu için bile yardımcı doçentlik kriterleri istenebiliyor.
0
galandar kostumu
hele ki reglken bunu atlatmak cok zor. ilk haftalarda cok daha rahattım. en zararsız tatlı öneriniz nedir? meyve kesmiyor, evde şeker katkısız pekmez var arada içine ceviz atıp yiyorum ama:/
hele ki reglken bunu atlatmak cok zor. ilk haftalarda cok daha rahattım. en zararsız tatlı öneriniz nedir? meyve kesmiyor, evde şeker katkısız pekmez var arada içine ceviz atıp yiyorum ama:/
0
muz üstüne kakao serpmek. anında kitler.
harici tatlılar da bol tarçınlı yemek lazım
harici tatlılar da bol tarçınlı yemek lazım
0
Hurma yemek.
Sut + muz + tarcin + sekersiz hakiki kakao tozu
Bunu shake de yapabilirsin
Sut + muz + tarcin + sekersiz hakiki kakao tozu
Bunu shake de yapabilirsin
0
böyle kriz geldiği zaman 1 küçük parça bitter çikolatayı dilin altına koyup eritin.
0
ben muzu, bademi ve sutu atiyorum robota super bir icecek oluyor.
diger yontemim de az seker ile nisastali sutlu muhallebimsi elde etmek. hem seker ihtiyacim gidiyo hem de regl donemi sut, yogurt vs yuketmek epey iyi oluyor.
diger yontemim de az seker ile nisastali sutlu muhallebimsi elde etmek. hem seker ihtiyacim gidiyo hem de regl donemi sut, yogurt vs yuketmek epey iyi oluyor.
0
Meyve porsiyonunu activiaya doğrayıp tarçınlayınca yerini az çok tutuyor-Favorim dilim ananas. Ara öğünde haftada 1 olmak kaydıyla sütlü tatlı ya da bir kutu danone çikolatalı puding de yiyebilirsin-benim diyetisyenim izin veriyordu regl dönemi için, sade türk kahvesi yanında bitter çikolata da alabilirsin. Süt içeceğin zaman yine tarçın katabilirsin o da biraz kesiyor.
0
şekersiz damla sakızlı muhallebi satılıyor onu alıp yaparken içine az miktar pekmez ya da bal koyuyorum.Muhallebi yemiş oluyorum. Çünkü öyle pekmez, hurma, kakaolu muz yiyince sanki beynim onları tatlı gibi algılamıyor ve yedikten sonra hala asıl yemek istediğim şey aklımda oluyor.
0
Meyveli chia pudingi ama hemen olmuyor. Chia tohumunu alıp sütle karıştırıyoruz. İlk 15 dakika ara ara karıştırıp sonra buzdolabına koyuyoruz. Buzdolabında en az bir 4-5 saat dinlenince puding kıvamı alıyor ama chia puding'inin kendi tadı yok hemen hemen. O yüzden üstüne bol tarçın ve meyve koyarak yiyoruz. Bu meyveleri önceden de koyabiliriz (buzdolabında dinlendirmeye bırakırken) ama tarçın tepeye.
www.milliyet.com.tr
www.milliyet.com.tr
0
ceviz fındık badem üzerine bi tatlı kaşığı fıstık ezmesi koyup gömüyorum.
0
ev yapımı yoğurdun içine yeşil elma-nar ve ceviz koyup tarçın döküyorum işe yarıyor. dün muzun üstüne tarçın ve ceviz koyup yedim ama çok tatmin edici olmadı.
reglken de bi küçük sütün içine çok az un-nişasta ve biraz şeker koyup muhallebi yapıp yemiştim. tek porsiyonluk bir kaçamak olduğu için kilo vermeye devam ettim bir etkisi olmadı.
reglken de bi küçük sütün içine çok az un-nişasta ve biraz şeker koyup muhallebi yapıp yemiştim. tek porsiyonluk bir kaçamak olduğu için kilo vermeye devam ettim bir etkisi olmadı.
0
Ne istiyorsan ye bu kadar eziyete gerek yok, geri kalan günlerde daha dikkatli beslenirsin telafi edersin. Hormonlar çıldırmışken terse kürek çekmeye gerek yok.
0
activia tavsiye etmem, içinde şeker var çünkü -activia sadeyse bilemiyorum, doktor bir tanıdığım çok önermemişti ama lakin-
reglken tatlı istiyorsan bunun bir nedeni de şeker düzensizliği-insülin direnci olabilir. ek olarak magnezyum ve/veya krom eksikliği de sebep olabiliyor ki bunların hepsi bende var, ben de diyetisyene gidiyorum. benimki haftada 3 kere falan çikolata vermişti, sadece 5 ya da 6 kare ama istediğin herhangi birini yiyebilirsin demişti -ne bileyim eti stick çikolata da olur, milka, nestle, ülker de olur, fark etmez yani-, yine de diablo'yu öneririm demişti. diablo migroslarda bulunan, diyabetik hastalar için çikolata, güzel de kesiyor. başka diyabetik çikolatalar da yiyebilirsin. önemli olan delirip çok yememek, 5-6 kare yesen maksimum yeter. ek olarak koska'nın ya da tamek'in diyet reçelleri var, onlar da gayet kesiyor. ama bu dediklerimi ağır "yoksunluk" çekiyorsan yap XD hafif durumlarda muz üstüne kakao + süt, bunların yanına istersen fındık, ceviz, badem gibi kuruyemişler ya da tarçın + elma ya da armut da gayet güzel alternatifler duyuru sakinlerinin dediği gibi. bir de yoğurdu -özellikle evde yapılmışı kendinden tatlı oluyor zaten!- ile balı ya da bahsettiğim diyet reçelleri karıştırıp yiyebilirsin, özellikle de kayısılı koska diyabetik reçel. yalnız diyabetik reçeller feci cırcır ve gaz yapar, onu da belirteyim, çok abarma yani. ha muz + tarçın da güzel oluyor. ama herşeyden önce kan testi yaptırıp magnezyum ve krom oranlarına baktır. hatta b12, demir falan da baktır. diyetisyeninle de görüş, doktorla da görüş, özellikle magnezyum tatlı krizini azaltıyor. ha bir de diyet kola da içebilirsin, bak o da güzel engelliyor krizi.
not: diyetisyenim diyet yiyecek ve içecekleri, ek olarak yapay tatlandırıcıları önermek istememesine rağmen öneriyor, çünkü "siz şişkolara böyle diyet veriyom veriyom, sonra aradan iki hafta geçiyo dellenip yemeğe sarıyosunuz bu sefer! o yüzden diyet reçel de ye, diyet kola da iç, yeter ki önce şu kilonu ver, sonra onları da kesicem zaten! nihohahaha!" falan diyen bir deli-manyak :D yoksa bu saydığım yapay tatlandırıcılı vs şeyler hiç de iyi değil cidden :( o yüzden önceliğin meyve + tarçın, yoğurt + tarçın vs türü işlenmemiş gıdalar olsun. baktın çıldırıyorsun, yapay şeylere abanırsın. zayıflamak da zor zenaat mirim :/
ha bir de tatlı istedikçe su iç, bazen cidden kesiyor 0_o nasıl öluyor ben de bilmiyom ama işe yarıyo :(
reglken tatlı istiyorsan bunun bir nedeni de şeker düzensizliği-insülin direnci olabilir. ek olarak magnezyum ve/veya krom eksikliği de sebep olabiliyor ki bunların hepsi bende var, ben de diyetisyene gidiyorum. benimki haftada 3 kere falan çikolata vermişti, sadece 5 ya da 6 kare ama istediğin herhangi birini yiyebilirsin demişti -ne bileyim eti stick çikolata da olur, milka, nestle, ülker de olur, fark etmez yani-, yine de diablo'yu öneririm demişti. diablo migroslarda bulunan, diyabetik hastalar için çikolata, güzel de kesiyor. başka diyabetik çikolatalar da yiyebilirsin. önemli olan delirip çok yememek, 5-6 kare yesen maksimum yeter. ek olarak koska'nın ya da tamek'in diyet reçelleri var, onlar da gayet kesiyor. ama bu dediklerimi ağır "yoksunluk" çekiyorsan yap XD hafif durumlarda muz üstüne kakao + süt, bunların yanına istersen fındık, ceviz, badem gibi kuruyemişler ya da tarçın + elma ya da armut da gayet güzel alternatifler duyuru sakinlerinin dediği gibi. bir de yoğurdu -özellikle evde yapılmışı kendinden tatlı oluyor zaten!- ile balı ya da bahsettiğim diyet reçelleri karıştırıp yiyebilirsin, özellikle de kayısılı koska diyabetik reçel. yalnız diyabetik reçeller feci cırcır ve gaz yapar, onu da belirteyim, çok abarma yani. ha muz + tarçın da güzel oluyor. ama herşeyden önce kan testi yaptırıp magnezyum ve krom oranlarına baktır. hatta b12, demir falan da baktır. diyetisyeninle de görüş, doktorla da görüş, özellikle magnezyum tatlı krizini azaltıyor. ha bir de diyet kola da içebilirsin, bak o da güzel engelliyor krizi.
not: diyetisyenim diyet yiyecek ve içecekleri, ek olarak yapay tatlandırıcıları önermek istememesine rağmen öneriyor, çünkü "siz şişkolara böyle diyet veriyom veriyom, sonra aradan iki hafta geçiyo dellenip yemeğe sarıyosunuz bu sefer! o yüzden diyet reçel de ye, diyet kola da iç, yeter ki önce şu kilonu ver, sonra onları da kesicem zaten! nihohahaha!" falan diyen bir deli-manyak :D yoksa bu saydığım yapay tatlandırıcılı vs şeyler hiç de iyi değil cidden :( o yüzden önceliğin meyve + tarçın, yoğurt + tarçın vs türü işlenmemiş gıdalar olsun. baktın çıldırıyorsun, yapay şeylere abanırsın. zayıflamak da zor zenaat mirim :/
ha bir de tatlı istedikçe su iç, bazen cidden kesiyor 0_o nasıl öluyor ben de bilmiyom ama işe yarıyo :(
0
Çikolatalı süt.
Ya da 2 kare çikolata(bitter ya da sütlü farketmez, değerleri çok farklı değil birbirinden)
Ya da 2 kare çikolata(bitter ya da sütlü farketmez, değerleri çok farklı değil birbirinden)
0
Activia sade ve probiyotik yoğurt, aksine normal yoğurtlara göre daha faydalı o nedenle. İlk kez sağlıksız denildiğini duydum.
Edit: glikoz şurubu olduğu yazıyor sözlükte. bilemedim -diyet yaparken hep akşamları sade activia yemiştim diyetisyen tarafından verilen listeye göre.
Edit: glikoz şurubu olduğu yazıyor sözlükte. bilemedim -diyet yaparken hep akşamları sade activia yemiştim diyetisyen tarafından verilen listeye göre.
0
@patiska: sağlıksız demedim ben, içinde şeker olduğu için çok mantıklı değil meyveli olanları dedim. ek olarak activa'nın içindeki bakteri miktarı gereğinden fazla olabiliyormuş, o yüzden de çok sağlıklı değilmiş diye aynı doktor tanıdığımız söylemişti. ama ben kendim doktor değilim tabi, kesin birşey diyemem.
0
senolll
Merhaba,Yeni tanışma sırasında veya karşılaşmalarda kadınların el sıkışmayı pek sevmediklerine dair bir şey okumuştum bir ara.Yani bir erkekle tanışırken elini uzatması ve el sıkışmanız hakkında ne düşünüyorsunuz?Teşekkürler
Merhaba,
Yeni tanışma sırasında veya karşılaşmalarda kadınların el sıkışmayı pek sevmediklerine dair bir şey okumuştum bir ara.
Yani bir erkekle tanışırken elini uzatması ve el sıkışmanız hakkında ne düşünüyorsunuz?
Teşekkürler
Yeni tanışma sırasında veya karşılaşmalarda kadınların el sıkışmayı pek sevmediklerine dair bir şey okumuştum bir ara.
Yani bir erkekle tanışırken elini uzatması ve el sıkışmanız hakkında ne düşünüyorsunuz?
Teşekkürler
0
el sıkışmayı uygun bulmayan kadınların tamamı türbanlıdır.
ülkedeki kadınların da gün itibariyle çoğu türbanlı olduğuna göre.
ülkedeki kadınların da gün itibariyle çoğu türbanlı olduğuna göre.
0
samimiyet durumuna göre, eğer kişiyle resmi isek seve seve el sıkışırım, resmi değil isek, yanaktan öpmeyi severim.
0
Normal bir olay bana göre. Genelde muhafazakar kadınlar el sıkışmak istemiyor, hepsi değil yani.
0
Kadınlara yüklenmeyin. Anadolu'da kadınları insan yerine koyup da kadınların uzattığı eli sıkmayan erkekler var. Uygun değilmiş. "Uygun" u sorgulatırlar.
0
nezaket icabı önce kadın uzatır elini sonra erkek sıkar yani kadın uzatmadan erkek uzatmaz. Eldivenle filan da el sıkışılmaz. Konu bu değil ama. Kadın uzatırsa da havada bırakılmaz. Bir de parmak ucuyla el sıkışanlara gıcık olurum, özgüvensizlik belirtisiymiş zaten. Ne çok sıkarak, ne elinin ucuyla, orta karar.
0
olması gereken elini uzatması ve el sıkışmamız zaten. uzatmamak ne demek? bi kere elimi havada bırakmıştı hatta yobazın biri.
0
normal buluyorum, el uzatmazsa ya da böyle parmak ucuyla el sıkışırsa acayip uyuz oluyorum.
0
götten uydurulmuş bir adabı muaşeret kuralı kadının önce el uzatması. ilk kim uzatmak isterse o uzatır. tabii ki insanların dini nedenlerle bunu yapmama hakkı olduğunu da düşünüyorum, beni rahatsız etmez bir kadın elimi havada bıraksa açıkçası. ben de selamunaleykum dendiği zaman cevapsız bırakıyorum mesela. tercih meselesi bunlar.
0
Yeni tanışılsın veya tanışılmasın el sıkışmayı sevmem. Hem hijyenik değil hem de çok lüzumsuz. Uzaktan merhaba neyine yetmiyormuş.
0
kadınım. el sıkışmaktan falan kaçınmam. bana göre gayet normal bir şey. ilk kez tanıştığım insana mal mal bakacak ya da boynuna atlayacak halim yok. ama insanlar biraz garip o nedenle eğer karşımdaki erkekse ilk onun elini uzatmasını beklediğim durumlar oluyor. zira başıma geldi. arkadaşıma tercümanlık yapmak için girdiğim dükkandaki şahıslar muhafazakar" erkeklerdi ve bana sadece başlarını hafifçe eğerek selam verdiler, "hoşgeldiniz dediler. onlar elini uzatmayınca ben de uzatmadım. sırf sıkıntı olmasın diye. ama itiraf ediyorum. bazen sırf gıcıklığına karşımdaki "muhafazakar" olduğunu tahmin ettiğim erkeğe el uzatıyorum ve aşırı sıkı bir şekilde el sıkışarak suratlarının aldığı şekle içten gülüyorum.
0
elimi gevsek sikan insanlara tekrar el uzatip sertce ellerini sikiyorum.
bir de el sikmiyor olabilecek insanlar var, ona dikkat ediyorum.
bir de el sikmiyor olabilecek insanlar var, ona dikkat ediyorum.
0
tabi ki el sıkışıyorum hele de profesyonel ortamda selamlasmak bunun üstünden gidiyor ama sevmiyorum.
0
el uzatmazsa öküz derim +1
hoş itiraf edeyim kadın erkek fark etmeksizin ya elleri temiz değilse diye düşünmüyor değilim.
hoş itiraf edeyim kadın erkek fark etmeksizin ya elleri temiz değilse diye düşünmüyor değilim.
0
Üzülüyorum. Bu aslında sadece kadınların erkeklerle el sıkışmaması değil, bazı erkekler de kadınlarla el sıkışmıyor; demek ki bu şekilde öğretilmiş ya da alışılmış. Böyle bir kültür olması üzüyor sadece.
Bir de arkadaş ortamında tanışırken pek ayağa kalkıp el uzatma ortamı olmuyor. İş ortamı dışında pek kimsenin elini sıkmıyorum. Biri tanıştırınca 'Selam', 'Merhaba' falan deyip normal muhabbete başlıyorum. Öyle bir tanışma ciddiyeti olmuyor zaten. İş ortamında herkesin elini sıkarım ve severim de.
Bir de arkadaş ortamında tanışırken pek ayağa kalkıp el uzatma ortamı olmuyor. İş ortamı dışında pek kimsenin elini sıkmıyorum. Biri tanıştırınca 'Selam', 'Merhaba' falan deyip normal muhabbete başlıyorum. Öyle bir tanışma ciddiyeti olmuyor zaten. İş ortamında herkesin elini sıkarım ve severim de.
0
yani soruna cevap değil gerçekten ama el sıkışma adabını bilmeyip uzatmazsa öküzdür diyenleri gördükçe üzülüyorum. bir kadın ve erkeğin tanışmasında erkek uzatmaz eli.
0
habib
Konuyu saptırmadan sorayım;25 yaşında bir erkeğim. Bugüne kadar herhangi bir cinsel ilişki yaşamadım. 2015 başında majör depresyon teşhisiyle tedavi gördüm. Doktorun söylediğine göre çalıştığım iş yeri tetikleyiciymiş. Şu anda ilaçlara devam ediyorum. Hayatta çabalasam da inanılmaz bir boşluk hissi
Konuyu saptırmadan sorayım;
25 yaşında bir erkeğim. Bugüne kadar herhangi bir cinsel ilişki yaşamadım. 2015 başında majör depresyon teşhisiyle tedavi gördüm. Doktorun söylediğine göre çalıştığım iş yeri tetikleyiciymiş. Şu anda ilaçlara devam ediyorum. Hayatta çabalasam da inanılmaz bir boşluk hissi, tatminsizlik ve mutsuzluk var. makina gibiyim.
Şimdi soru şu ki, benim sevgilim / cinsellik yaşayacak partnerim olsa bu depresiflik düzelir mi yoksa olayın alakası yok mu?
25 yaşında bir erkeğim. Bugüne kadar herhangi bir cinsel ilişki yaşamadım. 2015 başında majör depresyon teşhisiyle tedavi gördüm. Doktorun söylediğine göre çalıştığım iş yeri tetikleyiciymiş. Şu anda ilaçlara devam ediyorum. Hayatta çabalasam da inanılmaz bir boşluk hissi, tatminsizlik ve mutsuzluk var. makina gibiyim.
Şimdi soru şu ki, benim sevgilim / cinsellik yaşayacak partnerim olsa bu depresiflik düzelir mi yoksa olayın alakası yok mu?
0
Cinsellik konusunu belki 25ime geldim hala olmadı diye dert ediyorsan sevişmek biraz sıkıntını alabilir. Sevgilin olsa bir yere kadar düzelebilir depresifliğin ama sonra sevgiliyle de işler boka sarıyor, daha beter oluyorsun.
Evet, pesimistim bu konuda. Mutlu sonlu filmleri bile bak kavuştular ama allah bilir bundan 5 yıl sonra ne halde olacaklar diye izliyorum.
Evet, pesimistim bu konuda. Mutlu sonlu filmleri bile bak kavuştular ama allah bilir bundan 5 yıl sonra ne halde olacaklar diye izliyorum.
0
hayır, alakası yok. sevmeden sevişmek denilen kavram çok itici ve daha bile depresif yapabilir.
sevgili ile cinsellik yaşamak ise farklı. zira arada sevgi denen mefhum var.
sevgili ile cinsellik yaşamak ise farklı. zira arada sevgi denen mefhum var.
0
alakası yok. dahinotraya katılıyorum.
sevmek/sevilmek ile cinsellik farklı şeyler. illa cinsellik yaşamak istiyorsan parasını verip de yaptırabilirsin ona bakarsan.
sevgilin olan kişi ile aranda sevgi/aşk olacak. cinsellik bunun sonucu olarak ortaya çıkacak. sevgilinle cinsellik dışında da milyorlarca şey yapacaksın.
boşluk tatminsizlik gibi hisler sevgili bulunca şıp diye dolmayacak. evet sevgilinin olması da boşluğunu bir nebze giderir. hayatına bir meşgale bir renk katar. ama bir yere kadar.
senin yerinde olsam "sevgili edinme ve cinsellik" fikrini kafamdan çıkarır, sağlığıma işime ve bana keyif veren diğer şeylere (müzik,basket,fuybol,dizi,film) odaklanırdım. sevgili zaten beklenmedik bir anda karşına çıkar.
not: ben de cisell deneyimi geç yaşlarda yaşadım. sıkıntı yapacak bir şey değil.
sevmek/sevilmek ile cinsellik farklı şeyler. illa cinsellik yaşamak istiyorsan parasını verip de yaptırabilirsin ona bakarsan.
sevgilin olan kişi ile aranda sevgi/aşk olacak. cinsellik bunun sonucu olarak ortaya çıkacak. sevgilinle cinsellik dışında da milyorlarca şey yapacaksın.
boşluk tatminsizlik gibi hisler sevgili bulunca şıp diye dolmayacak. evet sevgilinin olması da boşluğunu bir nebze giderir. hayatına bir meşgale bir renk katar. ama bir yere kadar.
senin yerinde olsam "sevgili edinme ve cinsellik" fikrini kafamdan çıkarır, sağlığıma işime ve bana keyif veren diğer şeylere (müzik,basket,fuybol,dizi,film) odaklanırdım. sevgili zaten beklenmedik bir anda karşına çıkar.
not: ben de cisell deneyimi geç yaşlarda yaşadım. sıkıntı yapacak bir şey değil.
0
normal şartlarda cinsellik güzeldir ama senin, depresyonunun nedenini bulup onu çözmen lazım, seks depresifliğini almaz.
0
Sevgili ve cinsellik yaşayacak partner birbirinden çok farklı şeyler. Sadece cinsellik yaşamak hayatını kolaylaştırır mı diye soruyorsan bunun cevabı hayırdır.
Fakat sevgili, duygusal partner, eş ya da adına her ne dersen elbette ki zorlukların üstesinden gelmen konusunda yardımcı olacak ve hayatını güzelleştirecektir. Cinsellik de bonusu olur.
Tabii, bunların oldukça göreceli mevzular olduğunu da belirtmek gerek.
Fakat sevgili, duygusal partner, eş ya da adına her ne dersen elbette ki zorlukların üstesinden gelmen konusunda yardımcı olacak ve hayatını güzelleştirecektir. Cinsellik de bonusu olur.
Tabii, bunların oldukça göreceli mevzular olduğunu da belirtmek gerek.
0
fragile lady +1
Sadece cinsellik yaşayacak bir partnerin olursa yalnızca cinsel açığını giderir. Aşkı deneyimleyeceğin bir sevgilin olursa onunla cinselliğin ötesinde tutkulu bir şehvet paylaşımı da gerçekleşir, işte bunu bulabilirsen bence güzelleşir her şey :)
Sadece cinsellik yaşayacak bir partnerin olursa yalnızca cinsel açığını giderir. Aşkı deneyimleyeceğin bir sevgilin olursa onunla cinselliğin ötesinde tutkulu bir şehvet paylaşımı da gerçekleşir, işte bunu bulabilirsen bence güzelleşir her şey :)
0
siz kendinizi dengede tutmayi ogrenirseniz, arkasi gelir... care disarida degil.
0
antikadimag ve dahinnotha güzel yerden girmişler. Açtıkları yolda, gösterdikleri hedefte ilerliyorum.
Cinsellik tek başına mucize yaratmaz. Kötü giden bir günü birden parlak hake getirebilir, o günkü huysuzluğu ve siniri alabilir ama günü kurtarır. Yine de sevişmeyen ve onun alternatifini bulamayan bir insan daha huysuz olabilir genel olarak. Sevgili ise daha uzun bir süreyi kurtarabilir. Sevgili ile cinsellik, işte bu 'Allah Allah' etkisi yapabilir.
Yalnız, insanoğlu sevgilinin varlığına da alışıyor ve özünde kimse ona dönüyor. İlk heyecan sürekli yüz güldürüyor; 'Anan ölmüş' deseler 'Dünya yansın' havasında olabiliyorsun ama zamanla onun etkisi de azalıyor ve uzun vadede, cicim ayı kısmı geçince yine eski kendine dönüyor insan. Sevgiliye 'moral düzeltici' yükünü yüklememek gerek; o yükün altında bir süre sonra ezilebilir o kişi. Sizi neşelendireyim derken kendi gözünün feri sönebilir. Hangi tarafın baskın karakterde olduğuna ve ilişkinin dinamiğine göre değişir.
Cinsellik tek başına mucize yaratmaz. Kötü giden bir günü birden parlak hake getirebilir, o günkü huysuzluğu ve siniri alabilir ama günü kurtarır. Yine de sevişmeyen ve onun alternatifini bulamayan bir insan daha huysuz olabilir genel olarak. Sevgili ise daha uzun bir süreyi kurtarabilir. Sevgili ile cinsellik, işte bu 'Allah Allah' etkisi yapabilir.
Yalnız, insanoğlu sevgilinin varlığına da alışıyor ve özünde kimse ona dönüyor. İlk heyecan sürekli yüz güldürüyor; 'Anan ölmüş' deseler 'Dünya yansın' havasında olabiliyorsun ama zamanla onun etkisi de azalıyor ve uzun vadede, cicim ayı kısmı geçince yine eski kendine dönüyor insan. Sevgiliye 'moral düzeltici' yükünü yüklememek gerek; o yükün altında bir süre sonra ezilebilir o kişi. Sizi neşelendireyim derken kendi gözünün feri sönebilir. Hangi tarafın baskın karakterde olduğuna ve ilişkinin dinamiğine göre değişir.
0
buff
MESAJLAŞMALAR SONA ERDİYeni duyurumuz: https://www.eksiduyuru.com/duyuru/1146588/4-geleneksel-duyuru-yilbasi-hediyelesmesi-3-cikartilanlar-ve-yeni-esler*Eşi ile iletişim kurduğu halde duyuruya cevap yazmayanlar lütfen yazsınlar, bugün son.**Duyuruya cevap yazan arkadaşların durumlarında bir değişikl
MESAJLAŞMALAR SONA ERDİ
Yeni duyurumuz: www.eksiduyuru.com
*Eşi ile iletişim kurduğu halde duyuruya cevap yazmayanlar lütfen yazsınlar, bugün son.
**Duyuruya cevap yazan arkadaşların durumlarında bir değişiklik varsa lütfen cevaplarını güncellesinler.
Bu iki madde çok önemli çünkü iletişim kurulamayan ya da kurmayan kullanıcıları etkinlikten çıkartacağım. Kimseyi haksız yere çıkartmış olmak istemem.
***Bir tarafla haberleştiği halde diğer taraf ile haberleşmemiş olan bazı kullanıcılar var. Günün sonunda onlardan hala ses gelmez ise hediyeleşmeden çıkartılacaklar. Bu sebeple lütfen eşinizle konuşmuş olsanız da olmasanız da güncel duyuruları takip edin çünkü değişiklik yapılabilir.
Hediyeleşmede 2. aşamaya geçmiş bulunmaktayız. Eşleşmelerimiz hazır :)
Bu aşamada yapılması gerekenler ise şöyle;
1. Öncelikle eşlerimizle iletişime geçmemiz gerekli elbet :) İlk adımı hediye gönderecek olanların atması gerekiyor. Yani ilkin, birinci sütunda ismi bulunanlar ikinci sütundaki kişilere mesaj atacaklar.
2. 7 Aralık eşlerimizle iletişime geçmemiz için son gün. 7 Aralık gecesine kadar eşinden haber gelmemiş olan varsa onlara yeni eşler bulacağız (yeni eşleştirmeleri 9 Aralık’a kadar yapıp buradaki listeyi güncelleyeceğim, o sebeple duyuruyu takipte olunuz piliiz).
3. Eşlerle mesajlaşıldı, iletişim kuruldu, karşılıklı anlaşıldı. Sonrasında hediye gönderilecek olan tarafların bu duyurunun altında “eşim benimle iletişim kurdu” gibi bir cevap vermesini rica ediyorum. Veyahut baktınız iletişim süresi doldu, son güne geldik ve hala eşinizden ses seda yok lütfen onu da eşimden mesaj gelmedi vs. şeklinde belirtin. Eşlerle iletişim kurulduğunun haberinin verilmesi bu aşamadaki en önemli nokta, bu sebeple bunu kesinlikle atlamayalım. Duyurunun altında cevabı olmayan ya da iletişime geçmediği yazılan kullanıcıları etkinlikten çıkaracağım.
4. Acil bir durum söz konusu olmadıkça hediyelerimizi göndermeye başlamadan önce bu eşleşme, eşlerle görüşme işlerinin bitmesini bekleyelim.
5. Bu aşama tamamlanıp gönderimlerin başlayacağı 3. aşamaya geçildiğinde yeni bir duyuru açacağım. Aldım-verdim işlerini oradan halledeceğiz.
6. Bu sene baya kalabalık olduk. Hediyeleşme etkinliğinin yolunda gitmesi bizlere bağlı. Dolayısıyla sorumlu ve özenli davranmaya gayret edelim :)
Eveeet, buyurun listemize. Birinci sütundakiler hediyeyi gönderecek olanlar, ikinci sütundaki isimler de alıcılar.
112 hayat kurtarır - lamira
4seneayniyerdeduramam - senolll
6 yasimdan beri metal dinliyorum - a perfect lie
a perfect lie - bloodymoon
abomoi - drystedb efficacious
Adramelekhh - Phoebe
aioniotita - minyatur dev
aksi kanitlanmadikca cocuktur - Yurdakul
all girls dream - abomoi
alporler - nicorobin
alt4y - luchetti
Aman Sen de - mutekebbir
ananotherlife - livaneli_kadir
archery - body electric
arockm - karabiber ve ejderha
Arthur Dayne - peki madem
axl - ruyamda
aychovsky - slymene
balpolen - archery
basond - brad pitt
bass solo take one - etrak
bendenbukadar - tum haklari saklidir
bhdrydn - birdposing
Big bada bum bum - aksi kanitlanmadikca cocuktur
bilmemnehaldeyim - tlg
bim tribi - lazarus
bir bucuk adana - nyist_
bir nick var benden iceri - ron dennis
bir sevgi faresi jamal - castle in the air
birdposing - elbar
bloodymoon - straight from the heart
body electric - pide
brad pitt - tuborg yesili
buff - runfor
burchak - infernalcadre
byburock - tahtelbahir
byzantium - oksijensiznefes
cabiday - kakao
captainimsi - ripolip
carabelli - proletarier aller lander vereinigt euch
castle in the air- captainimsi
cikmaz sokaktan cikagelen çocuk - mizore
darkcherry – friede17
De facto - tadin kaldi
dedimmidemedimmi - euteamo
denef - 4seneayniyerdeduramam
denhia - khul
dessy - siyah gece
douglas - basond
Dr_Stat - eeb
drystedb efficacious - aioniotita
eeb - melengich
elbar - peanutbutterpuddingsurprise
esther - murtiii
etrak - humblebirth
euteamo - limonlu cola
evimin paspasi - balpolen
EyLüL Kizi - tiny penny
fakyoras - ofelia
fragile lady - qxgviper
friede17 - aychovsky
Fritz-X - veys zimmer
füt - illegal yazar
gözü açık sevişen yahudi - Polaroid
greyback - the coolest dude
hebanon - isott
hırçın tırtıl - kasvetlikutlama
hold short of the runway - axl
humblebirth - De facto
illegal yazar - 112 hayat kurtarır
in vino veritas - carabelli
infernalcadre - porn star
innerbliss - hebanon
interview with the vampire - mirty
isott - ufukcel
kaderimse np - alt4y
kakao - kulak misafiri
karabiber ve ejderha - kaderimse np
kasvetlikutlama - bir bucuk adana
khul - hırçın tırtıl
kibritsuyu - PearlJam
KingDagos - lcha
kotakotkota - cabiday
kuehles blondes - shefucks
kulak misafiri - tthet
la rana - interview with the vampire
lamira - dedimmidemedimmi
lazarus - Yaratıcı Nickli Helper
lcha - denhia
limonlu cola - try again fail again fail better
livaneli_kadir - Dr_Stat
lorne malvo - manuelka
luchetti - mavifil
manuel mandalina - innerbliss
manuelka - bendenbukadar
matilda - gözü açık sevişen yahudi
mavifil - orange coffee
mavipanter - kotakotkota
melengich - darkcherry
metalika - pis isler muduru
meteorzede - arockm
minyatur dev - bass solo take one
MiraTaurus - burchak
mirty - narudocko
mizore - suicides underground
murtiii - Big bada bum bum
mutekebbir - Fritz-X
n3tw0rk3r - all girls dream
naberabi - füt
narudocko - metalika
nickimin hakkini veremedim - peggy
nicorobin - mavipanter
normalisoverrated - pinkythebear
nyist_ - naberabi
odiyus - bir sevgi faresi jamal
ofelia - cikmaz sokaktan cikagelen cocuk
oksijensiznefes - EyLüL Kizi
orange coffee - dessy
passion rules the game - skyfaller
peanutbutterpuddingsurprise - byburock
PearlJam - bim tribi
peggy - ananotherlife
peki madem - physcos physcos
Phoebe - alporler
physcos physcos - yirmisantim
pide - MiraTaurus
pinkythebear- douglas
pis isler muduru - la rana
Polaroid - buff
porn star - saygilarefendim
proletarier aller lander vereinigt euch - nickimin hakkini veremedim
qxgviper - ruhi mucerret
ripolip - lorne malvo
ron dennis - bhdrydn
ruhi mucerret - passion rules the game
runfor - manuel mandalina
ruyamda - denef
saygilarefendim - normalisoverrated
sayns - Adramelekhh
senolll - fragile lady
shakespearie - fakyoras
shefucks - bilmemnehaldeyim
siyah gece - in vino veritas
skyfaller - kuehles blondes
slymene - evimin paspasi
stavro - yüzyıllık yalnızlık
straight from the heart - n3tw0rk3r
suicides underground - sayns
syabk - matilda
tadin kaldi - hold short of the runway
tahtelbahir - bir nick var benden iceri
the coolest dude - meteorzede
tiny penny - tufi
tlg - your best teacher is your last mistake
try again fail again fail better - Arthur Dayne
tthet - stavro
tuborg yesili - odiyus
tufi - KingDagos
tum haklari saklidir - esther
ufukcel - 6 yasimdan beri metal dinliyorum
veys zimmer - wendyangelamoiradarling
wendyangelamoiradarling - byzantium
wish you were beer - greyback
Yaratıcı Nickli Helper - kibritsuyu
yirmisantim - shakespearie
your best teacher is your last mistake - wish you were beer
Yurdakul - Aman Sen de
yüzyıllık yalnızlık - syabk
Listeyi kontrol ettim ama yine de gözümden kaçan bir hata, eksiklik var ise lütfen uyarın düzelteyim.
Sevgiler!
Eklemeler: mrthany etkinlikten çıkartıldı.
Yeni duyurumuz: www.eksiduyuru.com
*Eşi ile iletişim kurduğu halde duyuruya cevap yazmayanlar lütfen yazsınlar, bugün son.
**Duyuruya cevap yazan arkadaşların durumlarında bir değişiklik varsa lütfen cevaplarını güncellesinler.
Bu iki madde çok önemli çünkü iletişim kurulamayan ya da kurmayan kullanıcıları etkinlikten çıkartacağım. Kimseyi haksız yere çıkartmış olmak istemem.
***Bir tarafla haberleştiği halde diğer taraf ile haberleşmemiş olan bazı kullanıcılar var. Günün sonunda onlardan hala ses gelmez ise hediyeleşmeden çıkartılacaklar. Bu sebeple lütfen eşinizle konuşmuş olsanız da olmasanız da güncel duyuruları takip edin çünkü değişiklik yapılabilir.
Hediyeleşmede 2. aşamaya geçmiş bulunmaktayız. Eşleşmelerimiz hazır :)
Bu aşamada yapılması gerekenler ise şöyle;
1. Öncelikle eşlerimizle iletişime geçmemiz gerekli elbet :) İlk adımı hediye gönderecek olanların atması gerekiyor. Yani ilkin, birinci sütunda ismi bulunanlar ikinci sütundaki kişilere mesaj atacaklar.
2. 7 Aralık eşlerimizle iletişime geçmemiz için son gün. 7 Aralık gecesine kadar eşinden haber gelmemiş olan varsa onlara yeni eşler bulacağız (yeni eşleştirmeleri 9 Aralık’a kadar yapıp buradaki listeyi güncelleyeceğim, o sebeple duyuruyu takipte olunuz piliiz).
3. Eşlerle mesajlaşıldı, iletişim kuruldu, karşılıklı anlaşıldı. Sonrasında hediye gönderilecek olan tarafların bu duyurunun altında “eşim benimle iletişim kurdu” gibi bir cevap vermesini rica ediyorum. Veyahut baktınız iletişim süresi doldu, son güne geldik ve hala eşinizden ses seda yok lütfen onu da eşimden mesaj gelmedi vs. şeklinde belirtin. Eşlerle iletişim kurulduğunun haberinin verilmesi bu aşamadaki en önemli nokta, bu sebeple bunu kesinlikle atlamayalım. Duyurunun altında cevabı olmayan ya da iletişime geçmediği yazılan kullanıcıları etkinlikten çıkaracağım.
4. Acil bir durum söz konusu olmadıkça hediyelerimizi göndermeye başlamadan önce bu eşleşme, eşlerle görüşme işlerinin bitmesini bekleyelim.
5. Bu aşama tamamlanıp gönderimlerin başlayacağı 3. aşamaya geçildiğinde yeni bir duyuru açacağım. Aldım-verdim işlerini oradan halledeceğiz.
6. Bu sene baya kalabalık olduk. Hediyeleşme etkinliğinin yolunda gitmesi bizlere bağlı. Dolayısıyla sorumlu ve özenli davranmaya gayret edelim :)
Eveeet, buyurun listemize. Birinci sütundakiler hediyeyi gönderecek olanlar, ikinci sütundaki isimler de alıcılar.
112 hayat kurtarır - lamira
4seneayniyerdeduramam - senolll
6 yasimdan beri metal dinliyorum - a perfect lie
a perfect lie - bloodymoon
abomoi - drystedb efficacious
Adramelekhh - Phoebe
aioniotita - minyatur dev
aksi kanitlanmadikca cocuktur - Yurdakul
all girls dream - abomoi
alporler - nicorobin
alt4y - luchetti
Aman Sen de - mutekebbir
ananotherlife - livaneli_kadir
archery - body electric
arockm - karabiber ve ejderha
Arthur Dayne - peki madem
axl - ruyamda
aychovsky - slymene
balpolen - archery
basond - brad pitt
bass solo take one - etrak
bendenbukadar - tum haklari saklidir
bhdrydn - birdposing
Big bada bum bum - aksi kanitlanmadikca cocuktur
bilmemnehaldeyim - tlg
bim tribi - lazarus
bir bucuk adana - nyist_
bir nick var benden iceri - ron dennis
bir sevgi faresi jamal - castle in the air
birdposing - elbar
bloodymoon - straight from the heart
body electric - pide
brad pitt - tuborg yesili
buff - runfor
burchak - infernalcadre
byburock - tahtelbahir
byzantium - oksijensiznefes
cabiday - kakao
captainimsi - ripolip
carabelli - proletarier aller lander vereinigt euch
castle in the air- captainimsi
cikmaz sokaktan cikagelen çocuk - mizore
darkcherry – friede17
De facto - tadin kaldi
dedimmidemedimmi - euteamo
denef - 4seneayniyerdeduramam
denhia - khul
dessy - siyah gece
douglas - basond
Dr_Stat - eeb
drystedb efficacious - aioniotita
eeb - melengich
elbar - peanutbutterpuddingsurprise
esther - murtiii
etrak - humblebirth
euteamo - limonlu cola
evimin paspasi - balpolen
EyLüL Kizi - tiny penny
fakyoras - ofelia
fragile lady - qxgviper
friede17 - aychovsky
Fritz-X - veys zimmer
füt - illegal yazar
gözü açık sevişen yahudi - Polaroid
greyback - the coolest dude
hebanon - isott
hırçın tırtıl - kasvetlikutlama
hold short of the runway - axl
humblebirth - De facto
illegal yazar - 112 hayat kurtarır
in vino veritas - carabelli
infernalcadre - porn star
innerbliss - hebanon
interview with the vampire - mirty
isott - ufukcel
kaderimse np - alt4y
kakao - kulak misafiri
karabiber ve ejderha - kaderimse np
kasvetlikutlama - bir bucuk adana
khul - hırçın tırtıl
kibritsuyu - PearlJam
KingDagos - lcha
kotakotkota - cabiday
kuehles blondes - shefucks
kulak misafiri - tthet
la rana - interview with the vampire
lamira - dedimmidemedimmi
lazarus - Yaratıcı Nickli Helper
lcha - denhia
limonlu cola - try again fail again fail better
livaneli_kadir - Dr_Stat
lorne malvo - manuelka
luchetti - mavifil
manuel mandalina - innerbliss
manuelka - bendenbukadar
matilda - gözü açık sevişen yahudi
mavifil - orange coffee
mavipanter - kotakotkota
melengich - darkcherry
metalika - pis isler muduru
meteorzede - arockm
minyatur dev - bass solo take one
MiraTaurus - burchak
mirty - narudocko
mizore - suicides underground
murtiii - Big bada bum bum
mutekebbir - Fritz-X
n3tw0rk3r - all girls dream
naberabi - füt
narudocko - metalika
nickimin hakkini veremedim - peggy
nicorobin - mavipanter
normalisoverrated - pinkythebear
nyist_ - naberabi
odiyus - bir sevgi faresi jamal
ofelia - cikmaz sokaktan cikagelen cocuk
oksijensiznefes - EyLüL Kizi
orange coffee - dessy
passion rules the game - skyfaller
peanutbutterpuddingsurprise - byburock
PearlJam - bim tribi
peggy - ananotherlife
peki madem - physcos physcos
Phoebe - alporler
physcos physcos - yirmisantim
pide - MiraTaurus
pinkythebear- douglas
pis isler muduru - la rana
Polaroid - buff
porn star - saygilarefendim
proletarier aller lander vereinigt euch - nickimin hakkini veremedim
qxgviper - ruhi mucerret
ripolip - lorne malvo
ron dennis - bhdrydn
ruhi mucerret - passion rules the game
runfor - manuel mandalina
ruyamda - denef
saygilarefendim - normalisoverrated
sayns - Adramelekhh
senolll - fragile lady
shakespearie - fakyoras
shefucks - bilmemnehaldeyim
siyah gece - in vino veritas
skyfaller - kuehles blondes
slymene - evimin paspasi
stavro - yüzyıllık yalnızlık
straight from the heart - n3tw0rk3r
suicides underground - sayns
syabk - matilda
tadin kaldi - hold short of the runway
tahtelbahir - bir nick var benden iceri
the coolest dude - meteorzede
tiny penny - tufi
tlg - your best teacher is your last mistake
try again fail again fail better - Arthur Dayne
tthet - stavro
tuborg yesili - odiyus
tufi - KingDagos
tum haklari saklidir - esther
ufukcel - 6 yasimdan beri metal dinliyorum
veys zimmer - wendyangelamoiradarling
wendyangelamoiradarling - byzantium
wish you were beer - greyback
Yaratıcı Nickli Helper - kibritsuyu
yirmisantim - shakespearie
your best teacher is your last mistake - wish you were beer
Yurdakul - Aman Sen de
yüzyıllık yalnızlık - syabk
Listeyi kontrol ettim ama yine de gözümden kaçan bir hata, eksiklik var ise lütfen uyarın düzelteyim.
Sevgiler!
Eklemeler: mrthany etkinlikten çıkartıldı.
0
gerekli mesaj brad pitt'e atıldı cevap geldi
Bana hediye alacak douglas mesaj attı cevaplandı.
Bana hediye alacak douglas mesaj attı cevaplandı.
0
Harika :)
Ancak eşimiz mesajımıza cevap verdiğinde ya da eşimiz bize mesaj attığında cevap verebilirsek ya da verdiğimiz cevapları güncellersek daha bi süper olacak. Böylece mesaj atmayan ya da mesaja karşılık vermeyenler olursa tespit etmek daha kolaylaşır.
Ancak eşimiz mesajımıza cevap verdiğinde ya da eşimiz bize mesaj attığında cevap verebilirsek ya da verdiğimiz cevapları güncellersek daha bi süper olacak. Böylece mesaj atmayan ya da mesaja karşılık vermeyenler olursa tespit etmek daha kolaylaşır.
0
Melengich'e mesaj gönderildi.
Bu arada eşleşmelere baktım da ölüm grubuna düşmüşüm :))
Edit 1: melengich mesaja cevap verdi.
Edit 2: Dr_stat mesaj gönderdi, mesajına cevap verdim.
Bu arada eşleşmelere baktım da ölüm grubuna düşmüşüm :))
Edit 1: melengich mesaja cevap verdi.
Edit 2: Dr_stat mesaj gönderdi, mesajına cevap verdim.
0
freide17 ayçovski eşleşmesine bittim.
Mesajı aldım şimdi atıyorum.
Edit: Attım.
Mesajı aldım şimdi atıyorum.
Edit: Attım.
0
Adramelekhh benimle iletişim kurdu.
Bende mesaj attım bana çıkan kişiye. Yanıt geldi.
Bende mesaj attım bana çıkan kişiye. Yanıt geldi.
0
eşimden mesaj geldi, ben de benimkine attım ama henüz geri dönüş yok.
edit: eşimden geri dönüş geldi hatta hediyesi alındı bile.
edit: eşimden geri dönüş geldi hatta hediyesi alındı bile.
0
Bana mesaj geldi, ben attım henüz yanıt gelmedi. Değişiklik olursa güncelleyeceiğim.
Düzeltme: Yanıt geldi, iki tarafla da iletişim halindeyiz.
Düzeltme: Yanıt geldi, iki tarafla da iletişim halindeyiz.
0
Eşim benimle iletişime geçti, ben de eşimle iletişime geçmek üzere mesaj attım. Beklemedeyim tamam.
0
slymene'den mesaj geldi ama balpolen yazar degil sanırım, nasil ulasacagim ?
0
@evimin paspasi yazar olmasına gerek yok, duyuru dışarıdan da kullanıcı alıyor. Duyuru üzerinden mesaj atabilirsiniz balpolen'e.
0
Mesaj attım, dönüş aldım. Bana henüz mesaj gelmedi, beklemedeyim.
edit: bana hediye alacak kişi çekildi. yeni eşleşmeyi bekliyorum.
edit: bana hediye alacak kişi çekildi. yeni eşleşmeyi bekliyorum.
0
Mesajımı attım Hediye Gönderecek kişi değişti yeni eşimden mesajımı aldım :)
0
Hediye göndereceğim arkadaşa mesaj attım, mesajıma karşılık alamadım.
Hediye gönderecek arkadaştan mesaj alamadım.
Hediye gönderecek arkadaştan mesaj alamadım.
0
bana hediye alacak eşim iletişim kurdu.
benim hediye alacağım eşimle ise iletişim kurdum.
benim hediye alacağım eşimle ise iletişim kurdum.
0
metalika adlı yazar 3 aydır sozluge uğramamış,bu yazqrı değiştir hacım
0
@pis isler muduru duyurudan da mesaj atın, ikisine de cevap vermezse sonrasında değişim yaparız.
0
Eşime mesaj gönderdim, eşimden mesaj aldım. Her iki kanalla da irtibattayım. :)
0
Mesaj aldım ve gönderdim gönderdigim eş ile irtibat kurdum şimdilik sıkıntı yok
0
bundan önce 2 hediyeleşmeye katıldım buna da çok katılmak istiyordum ama şu sıralar bir iki ay çok yoğun olacağım için(yeni belli oldu önceden yoktu) çok fazla ilgilenemeyeceğimden dolayı için kendi kararımla eşleşmenin iptalini buff dan istedim. bende bilirdim bana geçen senelerde gelen hediyeler gibi (okunmuş kitap,kartpostal vs) dandik hediyelerle geçiştirmeyi ama ben genelde özenip insanları mutlu edecek hediyeler seçmeyi tercih ediyorum.
0
Göndereceğim kişiye yazdım, cevap geldi.
Bana gönderecek arkadaş da bana yazdı, ben de ona cevap yazdım.
Bana gönderecek arkadaş da bana yazdı, ben de ona cevap yazdım.
0
Hediye alacagim kisiye mesaj attim o da cevap verdi iletisimdeyiz
bana hediye alacak kişi de mesaj attı sorun yok:)
bana hediye alacak kişi de mesaj attı sorun yok:)
0
Hediye alacağım arkadaşa mesaj attım, geribildirim aldım.
Bana hediye alacak arkadaşımdan da mesaj aldım, geribildirimde bulundum. Hayırlısı.
Bana hediye alacak arkadaşımdan da mesaj aldım, geribildirimde bulundum. Hayırlısı.
0
Mesaj attım, mesajımı da aldım.
Her ikisi ile de iletişim halindeyiz.
Her ikisi ile de iletişim halindeyiz.
0
mesaj attım, bana atılması gereken mesajı da aldım. şu an için iyi gidiyor.
0
hediye göndereceğim @Dr_Stat'a mesaj attım ve geri dönüş aldım.
hediye gönderecek @ananotherlife mesaj attı ve geri dönüş yaptım.
bir heyecan kapladı yine içimi, emeğin için teşekkürler @buff :)
hediye gönderecek @ananotherlife mesaj attı ve geri dönüş yaptım.
bir heyecan kapladı yine içimi, emeğin için teşekkürler @buff :)
0
Eşim beni buldu çok da kibar :) Bende eşime yazdım o da çok kibar daha bana dönmedi :D
edit: eşimde geri döndü sorun yok.
edit: eşimde geri döndü sorun yok.
0
hediye gonderecegim kisiye mesaj attim, cevap aldim. bana gonderecek kisiden henuz ses yok.
edit: bana gonderecek arkadasla da iletistik simdilik iki tarafta da asayis berkemal :)
edit: bana gonderecek arkadasla da iletistik simdilik iki tarafta da asayis berkemal :)
0
Hediye alacağım kişiye mesaj gönderdim, ancak dönüş olmadı
bana hediye gönderecek arkadaştan da henüz mesaj almadım.
değişiklik olursa editleyeceğim.
Edit: hediye alacağım kişiden dönüş geldi.
Edit2: bana hediye gönderecek olan arkadaştan da mesajım geldi.
Şu anda problem yok
bana hediye gönderecek arkadaştan da henüz mesaj almadım.
değişiklik olursa editleyeceğim.
Edit: hediye alacağım kişiden dönüş geldi.
Edit2: bana hediye gönderecek olan arkadaştan da mesajım geldi.
Şu anda problem yok
0
Hediye alacağım arkadaş ile irtibattayım.
Hediye vereceğim arkadaş ile de irtibattayım.
No problem.
Hediye vereceğim arkadaş ile de irtibattayım.
No problem.
0
Bana hediye gönderecek esther mesaj attı cevap verdim,
benim hediye göndereceğim Big bada bum bum mesaj attım hala cevap bekliyorum.
Edit: beklenen cevap geldi.
benim hediye göndereceğim Big bada bum bum mesaj attım hala cevap bekliyorum.
Edit: beklenen cevap geldi.
0
bana hediye gönderecek olan Yaratıcı Nickli Helper mesaj attı, cevap verdim.
benim hediye göndereceğim PearlJam'e mesaj attım, henüz cevap gelmedi.
edit: PearlJam'den mesaj geldi. bizim eşleşmelerde sorun yok.
benim hediye göndereceğim PearlJam'e mesaj attım, henüz cevap gelmedi.
edit: PearlJam'den mesaj geldi. bizim eşleşmelerde sorun yok.
0
göndereceğim arkadaşa(tum haklari saklidir) mesaj attım, yanıt alamadım. bir kaç gündür bekliyorum.
bana hediye alacak arkadaş(manuelka) mesaj attı, mini bi kontak kurduk.
bana hediye alacak arkadaş(manuelka) mesaj attı, mini bi kontak kurduk.
0
Hediye alacağım kişiye mesaj attım ancak cevap gelmedi. Bana hediye alacak kişiyle iletişim kurdum.
0
Eşim bana mesaj attı, cevap verdim. Ben de eşime attım, o da cevap verdi. Her şey kontrolüm altında :D
0
Hediye alacagim kisiye ulastim.
Bana hediye alacak kisi bana ulasmadi.
edit: iki tarafla da iletişime geçtim.
Bana hediye alacak kisi bana ulasmadi.
edit: iki tarafla da iletişime geçtim.
0
Hediye alacağım arkadaşa mesaj attim ama dönmedi. Diğer eşimden de mesaj almadim. Beni kör kuyularda merdivensiz biraktilar.
Edit:iki tarafla da iletişim halindeyim :)
Edit:iki tarafla da iletişim halindeyim :)
0
hediye alacağım kişiyle mesajlaştık. benle eşleşen arkadaş henüz mesaj atmadı.
güncel; durum hala aynı.
güncel; durum hala aynı.
0
- bana hediye alacak kişiden mesaj aldım, irtibat halindeyiz.
- benim hediye alacağım kişiye mesaj attım, o da dönüş yaptı ve irtibat halindeyiz.
- benim hediye alacağım kişiye mesaj attım, o da dönüş yaptı ve irtibat halindeyiz.
0
Gonderecegim kisi ile irtibata gectik.
Bana gonderecek kisiden haber alamadim. :)
Bana gonderecek kisiden haber alamadim. :)
0
Hediye göndereceğim kişi ile de hediyemi gönderecek kişi ile de konuştum, sorun yok:)
0
Hediye gonderecegim kisiye mesaj attim.
Bana hediye gonderecek kisiden mesaj aldim.
Bana hediye gonderecek kisiden mesaj aldim.
0
hediyeleşeceğim füt'e geri dönüş yaptım bilginize. yukarıda mesaj atmadığımı söylemiş.
0
hediye alacağım kişi ile mesajlaştık, ancak hala adresini vermek için geri dönmedi.
Edit : esim ile mesaj ve adres sorunu cozuldu, ustteki mesaj gecersizdir.
Edit : esim ile mesaj ve adres sorunu cozuldu, ustteki mesaj gecersizdir.
0
eşime mesaj attım cevap bekliyorum, bana hediye alacak olan eşim de bana mesaj attı.
edit: eşim de bana döndü.
edit: eşim de bana döndü.
0
Bana noluyorsa bunları okudum... Katılmadım etkinliğe ama okuyorum biri beni kovsun !
0
Hediye alacağım kişiyle ve bana hediye alacak kişiyle iletişim kurdum. sorun yok.
0
kibritsuyu'dan mesajımı aldım, cevapladım.
bim tribi'ne mesajımı attım, cevap alamadım :/
bim tribi'ne mesajımı attım, cevap alamadım :/
0
ben esime mesaj attim cevap alamadim henuz bekliyorum.
bana alicak kisiyle iletisime gectim.
bana alicak kisiyle iletisime gectim.
0
Valla ben shefucks a mesaj attim, cevap gelmedi.
Bana hediye alacak skyfaller da benle iletisime gecmedi su saate kadar.
Yani iki taraftan da haber yok.
Bana hediye alacak skyfaller da benle iletisime gecmedi su saate kadar.
Yani iki taraftan da haber yok.
0
hediye alacağım skyfaller'a ilk gün mesaj attım, cevap henüz yok.
hediye alacak ruhi mucerret'ten de mesaj gelmedi.
ilk gün de yazmıştım ama son durum bu :)
hediye alacak ruhi mucerret'ten de mesaj gelmedi.
ilk gün de yazmıştım ama son durum bu :)
0
Hediye alacagim ufukcel ile iletisime gectik sorun yok.
Ancak hediye alacak hebanon henuz mesaj atmadi. Yukarida da yazmistim ama son gun oncesi son durumu haber vermek istedim.
Ancak hediye alacak hebanon henuz mesaj atmadi. Yukarida da yazmistim ama son gun oncesi son durumu haber vermek istedim.
0
her iki tarafla da mesajlasildi. ustteki cevabim gecersizdir.
tum haklari saklidir-benim hediye alacagim
manuelka bana hediye alacak kisi.
tum haklari saklidir-benim hediye alacagim
manuelka bana hediye alacak kisi.
0
hediye alacağım eşim ile "khul" sadece bir kere iletişim kurabildim, bir daha geri dönüş olmadı kendisinden.
0
gelen hediye ve giden hediye departmanı bağlantı kurulduğuna dair bilgi verdi.
0
Hediye alacağım @ripolip ile iletişim halindeyiz bir sıkıntı yok.
Bana hediye alacak olan @castle in the air 'dan şu ana kadar bir ses çıkmadı.
Bana hediye alacak olan @castle in the air 'dan şu ana kadar bir ses çıkmadı.
0
greyback'e şimdi mesaj atabildim,umarım mazeretimi mazur görür.
your best teacher is your last mistake ise henüz mesaj atmadı,son durum bu şekilde
your best teacher is your last mistake ise henüz mesaj atmadı,son durum bu şekilde
0
m e b
caps, video, olay, entry, arkadaşınızın esprisi vs. neye kahkaha attınız?ben şuna yarıldım mesela:http://i.hizliresim.com/1VyjXp.jpg
caps, video, olay, entry, arkadaşınızın esprisi vs. neye kahkaha attınız?
ben şuna yarıldım mesela:
i.hizliresim.com
ben şuna yarıldım mesela:
i.hizliresim.com
0
Dün annemle babamin atismalarina. Evde kendi kendilerine sakalasirlarken pek sevimli oluyorlar :)
0
amerikada darbe olcak dolar 2 tl olcak paylaşımın altında kızın biri "bıdı bıdı inşallah acilen amin" yazmıştı ona koptum dün gece.
eksisozluk.com
eksisozluk.com
0
dün kara bela diye bir film vardı tvde. filme ve ondan daha çok annemin filmi izlerken katıla katıla gülmesine kahkaha attım.
0
dün arkadaşım yöneticisinin adının jamal oldugunu söyleyince patladım, aklıma cuma geldi
0
Dün akşam Kara Bela da çok eğlendim o andan sonra pek gülecek bir şey olmadı, zaten güne de kötü başladık.
0
Dün bizimkilerle selfi çektik ve babam aşırı garip çıktı, ona baya uzun yarıla yarıla güldüm :) Adamın da yüzüne baka baka güldüm umarım alınmamıştır.
0
Şuna
www.youtube.com
Aynısından ben de istiyorum. Önce zıbınk zıbınk geçeyim, sonra da hiç bir şey yokmuş gibi kostümü sallaya sallaya ama ciddi ciddi yürüyeyim.
www.youtube.com
Aynısından ben de istiyorum. Önce zıbınk zıbınk geçeyim, sonra da hiç bir şey yokmuş gibi kostümü sallaya sallaya ama ciddi ciddi yürüyeyim.
0
bugun bir is arkadasima... anlatinca olmayacak da... deniyorum:
x y'ye "sende su kisinin skype bilgisi var mi?" diye sordu.
y, z'ye seslendi.
z'den ses gelmedi. ekranina dalmisti. sustular.
sonra herkes ekranina daldi.
z birden kendi kendine "neieainianeoae" dedi.
biz gulduk, dedik ne oldu, dedi ki "y benden su kisinin skype ismini istedi, ben de ona bende yok dedim, ama farkettim ki, varmis..."
biz yine gulduk.
sonra z, y'ye "seni ekleyeyim mi?" dedi ve biz heyecanli sempanzeler gibi gulmeye basladik.
z'nin bazen uzayla irtibati kesilebiliyor. :)
x y'ye "sende su kisinin skype bilgisi var mi?" diye sordu.
y, z'ye seslendi.
z'den ses gelmedi. ekranina dalmisti. sustular.
sonra herkes ekranina daldi.
z birden kendi kendine "neieainianeoae" dedi.
biz gulduk, dedik ne oldu, dedi ki "y benden su kisinin skype ismini istedi, ben de ona bende yok dedim, ama farkettim ki, varmis..."
biz yine gulduk.
sonra z, y'ye "seni ekleyeyim mi?" dedi ve biz heyecanli sempanzeler gibi gulmeye basladik.
z'nin bazen uzayla irtibati kesilebiliyor. :)
0
evc
Kafam karışıyor arkadaşlar.. Yardım eder misiniz bi? Diyelim ki; okuduğumuz Gürsoy'un yazısında (akt. kazancı) diyor. Ben bu gürsoy' un kazancı' dan diye belirttiği ifadeyi değiştirmeden tırnak içinde alıntı yapıcam. Metin içinde nasıl bi referans yazmam lazım? Teşekkür ederim.
Kafam karışıyor arkadaşlar.. Yardım eder misiniz bi?
Diyelim ki; okuduğumuz Gürsoy'un yazısında (akt. kazancı) diyor. Ben bu gürsoy' un kazancı' dan diye belirttiği ifadeyi değiştirmeden tırnak içinde alıntı yapıcam. Metin içinde nasıl bi referans yazmam lazım?
Teşekkür ederim.
Diyelim ki; okuduğumuz Gürsoy'un yazısında (akt. kazancı) diyor. Ben bu gürsoy' un kazancı' dan diye belirttiği ifadeyi değiştirmeden tırnak içinde alıntı yapıcam. Metin içinde nasıl bi referans yazmam lazım?
Teşekkür ederim.
0
Bu durumlarda her zaman birinci kaynaga gitmekte yarar var, gidilemiyorsa 2. kaynak da olumlu. Yalniz Kazanci'nin aktardigini aktaran Gursoy'dan aktarmak cok da hos degil. Boyle bir referans gormedim, nasil verilir bilmiyorum acikcasi.
0
Ama bu bi tanım mesela, kendim o cümlenin manasını verecek bişe bulamıyorum çünkü. ya da ona rağmen, kendi ifademle mi yazayım o aktarılan kısımları? Bir de mesela, ilk kaynağa tamam gideyim ama o ifadeyi bulmam çok zaman alır.
0
Yani senin ozgun durumunu bilemiyorum tabii ki de ben olsam kesinlikle ilk kaynaga giderdim, eger bulamazsam Kazanci'ya giderdim. Gursoy'dan aktarmazdim yani. Illaha Gursoy'dan aktaracaksan Kazanci'dan aktaran Gursoy olabilir ama ilk kaynak arada kayniyor boyle olunca. Kendi cumlenle yaz yazabiliyorsan bence.
0
iwasbornonamountainside
Herkesten farklı fikirler duyduğum için bu konuda bir mini anket yapmak istedim. Kızlara soruyorum :Erkek arkadaşınız giydiğiniz kıyafetleri uygun görmeyip karışırsa ne yaparsınız ?1. Sorgulamadan dediğini yaparım.2. Fikrimi belirtirim ama ısrar ederse dediğini yaparım.3. Söylediğini tartışırız ama
Herkesten farklı fikirler duyduğum için bu konuda bir mini anket yapmak istedim.
Kızlara soruyorum :
Erkek arkadaşınız giydiğiniz kıyafetleri uygun görmeyip karışırsa ne yaparsınız ?
1. Sorgulamadan dediğini yaparım.
2. Fikrimi belirtirim ama ısrar ederse dediğini yaparım.
3. Söylediğini tartışırız ama benim dediğim olur.
4. O anlık dediğini yaparım ama sonra acısını fena çıkartırım.
5. İnadına daha açık bir kıyafet giyerim.
6. Beni kabul eden böyle kabul etsin, ısrar ederse ilişkimiz biter.
7. Zaten giydiklerime dikkat ederim, karışmasına gerek kalmaz.
8. Bugüne kadar karışmadı, bundan sonra da karışacağını zannetmiyorum.
9. Kıskanması hoşuma gider, zaten onu test etmek için öyle giyinirim.
10. Diğer
Erkeklere soruyorum :
Kız arkadaşınızın kıyafetini uygun görmeyip karıştığınızda ne olur ?
1. Sorgulamadan dediğimi yapar.
2. Fikrimi belirtirim ama kararı ona bırakırım, bana güvenip dediğimi yapar.
3. Tartışırız ama çoğu zaman onun dediği olur.
4. İlerde bana bunu ödeteceğini bildiğim için hiç karışmam.
5. Bu kıyafet sana yakışmıyor/kilolu göstermiş/aynısından x'te de var, gibi bahanelerle ikna ederim.
6. Ona son yıllardaki taciz vakalarının katlanarak arttığını hatırlatarak ikna ederim.
7. Eğer benim uygun görmediğim şekilde giyinirse ilişkimiz biter.
8. Ona güveniyorum, zaten nerede/nasıl giyineceğini çok iyi bilir, hiç karışmam.
9. Başka erkeklerin onu benden kıskanması hoşuma gider, giydiklerine karışmam.
10. Diğer
Kızlara soruyorum :
Erkek arkadaşınız giydiğiniz kıyafetleri uygun görmeyip karışırsa ne yaparsınız ?
1. Sorgulamadan dediğini yaparım.
2. Fikrimi belirtirim ama ısrar ederse dediğini yaparım.
3. Söylediğini tartışırız ama benim dediğim olur.
4. O anlık dediğini yaparım ama sonra acısını fena çıkartırım.
5. İnadına daha açık bir kıyafet giyerim.
6. Beni kabul eden böyle kabul etsin, ısrar ederse ilişkimiz biter.
7. Zaten giydiklerime dikkat ederim, karışmasına gerek kalmaz.
8. Bugüne kadar karışmadı, bundan sonra da karışacağını zannetmiyorum.
9. Kıskanması hoşuma gider, zaten onu test etmek için öyle giyinirim.
10. Diğer
Erkeklere soruyorum :
Kız arkadaşınızın kıyafetini uygun görmeyip karıştığınızda ne olur ?
1. Sorgulamadan dediğimi yapar.
2. Fikrimi belirtirim ama kararı ona bırakırım, bana güvenip dediğimi yapar.
3. Tartışırız ama çoğu zaman onun dediği olur.
4. İlerde bana bunu ödeteceğini bildiğim için hiç karışmam.
5. Bu kıyafet sana yakışmıyor/kilolu göstermiş/aynısından x'te de var, gibi bahanelerle ikna ederim.
6. Ona son yıllardaki taciz vakalarının katlanarak arttığını hatırlatarak ikna ederim.
7. Eğer benim uygun görmediğim şekilde giyinirse ilişkimiz biter.
8. Ona güveniyorum, zaten nerede/nasıl giyineceğini çok iyi bilir, hiç karışmam.
9. Başka erkeklerin onu benden kıskanması hoşuma gider, giydiklerine karışmam.
10. Diğer
0
erkeğim. seçeneklerde yok ama ek yapçam. bakan avcunu yalar anca. ben karışmam ne giydiğine.
0
e
2 olması gerekirken fikirlerimi hiç ciddiye almadığını fark ettim. sonra baktım hayatın her alanında öyle. sonra baktım beni komple ciddiye almıyormuş meğer. sonra ayrıldık. ama 2 olması lazım.
2 olması gerekirken fikirlerimi hiç ciddiye almadığını fark ettim. sonra baktım hayatın her alanında öyle. sonra baktım beni komple ciddiye almıyormuş meğer. sonra ayrıldık. ama 2 olması lazım.
0
K
8. başka bir seçeneği seçecek adamla birlikte olmam.
bir keresinde 6 olmuştu, güzel bitişti.
8. başka bir seçeneği seçecek adamla birlikte olmam.
bir keresinde 6 olmuştu, güzel bitişti.
0
K
Galiba 8 gibi. Karışılmadı hiç bu konuda, karışılmasın da. Bir de bundan sonrası için niye ve nasıl karıştığına bağlı. Olay sadece açıklıksa ilk anda kendimi ve ortamı bir değerlendiririm 'Haklı olabilir mi' diye. Atıyorum, bir Konya Mevlana Türbesi eşdeğerinde bir yere gideceğimizi bilmeden mini etek giymişimdir; ona göre bir kendime bakarım. Ya da iş görüşmesine gidiyorumdur, giydiğim profesyonel görünmüyordur;ona bir katkıda bulunmak istemiştir. Ben bile sorabilirim 'Patronun yanında olur mu bu' diye. Bu tarz ciddi bir uyarı niteliğindeyse, kendimi bir yeniden değerlendiririm, 'Haklılık payı nedir' diye kendime bir bakar, ona göre karar veririm. Eğer onu haklı görürsem, 'Ya hakkaten bu böyle olmamış' der üstümü değiştiririm ama dışarı çıkarken 'Metroya bineceğiz, eteğin kısa', 'Askılı giyme', 'Şort olmaz' tarzı bir karışma ise, çok net bir 6 olur.
Galiba 8 gibi. Karışılmadı hiç bu konuda, karışılmasın da. Bir de bundan sonrası için niye ve nasıl karıştığına bağlı. Olay sadece açıklıksa ilk anda kendimi ve ortamı bir değerlendiririm 'Haklı olabilir mi' diye. Atıyorum, bir Konya Mevlana Türbesi eşdeğerinde bir yere gideceğimizi bilmeden mini etek giymişimdir; ona göre bir kendime bakarım. Ya da iş görüşmesine gidiyorumdur, giydiğim profesyonel görünmüyordur;ona bir katkıda bulunmak istemiştir. Ben bile sorabilirim 'Patronun yanında olur mu bu' diye. Bu tarz ciddi bir uyarı niteliğindeyse, kendimi bir yeniden değerlendiririm, 'Haklılık payı nedir' diye kendime bir bakar, ona göre karar veririm. Eğer onu haklı görürsem, 'Ya hakkaten bu böyle olmamış' der üstümü değiştiririm ama dışarı çıkarken 'Metroya bineceğiz, eteğin kısa', 'Askılı giyme', 'Şort olmaz' tarzı bir karışma ise, çok net bir 6 olur.
0
E
2 ama cümlenin ikinci kısmı kimi zaman değişebiliyor. dediğimi yapmayınca da çok içerlemiyorum. çok çok da karışmam gerçi.
böyle yazınca da bir garip hissettim ya neyse.
2 ama cümlenin ikinci kısmı kimi zaman değişebiliyor. dediğimi yapmayınca da çok içerlemiyorum. çok çok da karışmam gerçi.
böyle yazınca da bir garip hissettim ya neyse.
0
K
6, 7 ve 8 diyorum.
Öncelikle 8, zaten kıyafetime karışan biriyle olmadım bugüne dek. Sonra 7, çünkü açık giyinerek dikkat çekmekten hoşlanmam ama arada mini etek, mini şort giyerim, ona da karışacak adamın da zaten benimle işi olmaz, muhafazakardır. Son olarak da 6, çünkü benim ne giyeceğimin kısıtlanması özgürlüğümün kısıtlanmasıdır, benim özgürlüğümü kısıtlamak isteyecek biriyle yapamam.
6, 7 ve 8 diyorum.
Öncelikle 8, zaten kıyafetime karışan biriyle olmadım bugüne dek. Sonra 7, çünkü açık giyinerek dikkat çekmekten hoşlanmam ama arada mini etek, mini şort giyerim, ona da karışacak adamın da zaten benimle işi olmaz, muhafazakardır. Son olarak da 6, çünkü benim ne giyeceğimin kısıtlanması özgürlüğümün kısıtlanmasıdır, benim özgürlüğümü kısıtlamak isteyecek biriyle yapamam.
0
brad pitt
HouseSuitsMentalistLie to meİzledim, ve bu tur seviyorum. Ben bi de yapi geregi ya bu nasilmis falan diye bakamiyorum. Lan sen bunu ariyosun dediiniz varsa direk ona baslayip baglanayim. Az da ozet gecerseniz super olur.
House
Suits
Mentalist
Lie to me
İzledim, ve bu tur seviyorum.
Ben bi de yapi geregi ya bu nasilmis falan diye bakamiyorum.
Lan sen bunu ariyosun dediiniz varsa direk ona baslayip baglanayim. Az da ozet gecerseniz super olur.
Suits
Mentalist
Lie to me
İzledim, ve bu tur seviyorum.
Ben bi de yapi geregi ya bu nasilmis falan diye bakamiyorum.
Lan sen bunu ariyosun dediiniz varsa direk ona baslayip baglanayim. Az da ozet gecerseniz super olur.
0
house ve suits ortak yanı zeki ve farklı basrol oyuncaları
o nedenle fringe izle diyorum .
biraz daha bilim kurgu işin içine giriyor . 2-3 sezon sonra cosuyor dizi
o nedenle fringe izle diyorum .
biraz daha bilim kurgu işin içine giriyor . 2-3 sezon sonra cosuyor dizi
0
six feet under - babaları öldükten sonra, ondan kalan cenaze evini işletmek için tekrar bir araya gelip aile olmaya çalışan üç kardeş ve bir annenin hikayesi. hayatımda izlediğim en güzel ve gerçekçi dizi ve hep öyle kalacak.
0
the knick var, house md tarzında.
psych var, aman aman bir dizi değil ama imdb'de 8,4 puanı var. mentalist tadında.
monk var; galip derviş'in orijinali, karakter odaklı dedektiflik dizisi.
miden kaldırırsa dexter ve hannibal da hoşuna gidecektir.
özetle dersen özelden yazabilirim. sonra spoiler falan denmesin.
psych var, aman aman bir dizi değil ama imdb'de 8,4 puanı var. mentalist tadında.
monk var; galip derviş'in orijinali, karakter odaklı dedektiflik dizisi.
miden kaldırırsa dexter ve hannibal da hoşuna gidecektir.
özetle dersen özelden yazabilirim. sonra spoiler falan denmesin.
0
anonymice
heee only god can judge me he allahın malı...ehem. Böyle sevdiğiniz motto değeri tasıyan sozler var mı? ben mesela Aldous Huxley'in ''bu dünya belki baska bir gezegenin cehennemidir ''lafına takıldım.per aspera ad astra var mesela--zorluklarla yıldızlara...Sizin?
heee only god can judge me he allahın malı...
ehem. Böyle sevdiğiniz motto değeri tasıyan sozler var mı?
ben mesela Aldous Huxley'in ''bu dünya belki baska bir gezegenin cehennemidir ''lafına takıldım.
per aspera ad astra var mesela--zorluklarla yıldızlara...
Sizin?
ehem. Böyle sevdiğiniz motto değeri tasıyan sozler var mı?
ben mesela Aldous Huxley'in ''bu dünya belki baska bir gezegenin cehennemidir ''lafına takıldım.
per aspera ad astra var mesela--zorluklarla yıldızlara...
Sizin?
0
ya kelebekler bu dünyayı görüp intihar ediyosa?
ya oksijen bizi 60 yılda öldüren bir zehirse?
ya oksijen bizi 60 yılda öldüren bir zehirse?
0
çok sevdiğim bir parçada geçer, infected mushroom - i wish'de..
"i want to know you better than i know myself"
insanın böylesine tanımayı isteyeceği birisi hayatta bir kere çıkıyor karşısına...
edit : psytrance sevenler için skazi coverı'da süperdir.
www.youtube.com
"i want to know you better than i know myself"
insanın böylesine tanımayı isteyeceği birisi hayatta bir kere çıkıyor karşısına...
edit : psytrance sevenler için skazi coverı'da süperdir.
www.youtube.com
0
kendisine güvendiğin adama zaten söz verdirtmezsin.
düştüğün zaman ailen yanındadır, kalktığında ise herkes.
eğer düştüğün zaman başkası da yanında olmuşsa o da senin ailene dahil olmuştur.
çok sevdiğim bir arkadaşımın babasına aittir.
düştüğün zaman ailen yanındadır, kalktığında ise herkes.
eğer düştüğün zaman başkası da yanında olmuşsa o da senin ailene dahil olmuştur.
çok sevdiğim bir arkadaşımın babasına aittir.
0
"when the power of love overcome the love of power, the world will know peace"
jimi hendrix abimiz böyle demiş zamanında
jimi hendrix abimiz böyle demiş zamanında
0
"Dogruyu soyleyeni dokuz koyden kovarlar" hayatimda duydugum en dogru iki sozden biri. Digerini ozelden yazdim:)
0
Twenty years from now you will be more disappointed by the things you didn’t do than by the ones you did do. So throw off the bowlines. Sail away from the safe harbor. Catch the trade winds in your sails. Explore. Dream. Discover.
Mark Twain abimiz
Mark Twain abimiz
0
"the grass is always greener on the other side"
yani: nerede değilsem orada iyi olacakmışım gibi gelir
yani: nerede değilsem orada iyi olacakmışım gibi gelir
0
*dolor hic tibi proderit olim - bir gün bu acının yararını göreceksin walking dead'de vardı.
*bu da geçer ya hu
*bu da geçer ya hu
0
Akılları pazara çıkarmışlar, herkes kendi aklını beğenmiş.
Kurda "Ensen neden kalın" diye sormuşlar, "İşimi kendim yaptım da, ondan" demiş.
Kurda "Ensen neden kalın" diye sormuşlar, "İşimi kendim yaptım da, ondan" demiş.
0
mayeskuel
bi eksi klasigi olan bu tiplere bi tek mi uyuz oluyorum?orn,soru: 4000 lira maasla istanbul'da iyi yasayabilir miyim?uyuz: 4000 liraya anca hayatta kalabilirsin.
bi eksi klasigi olan bu tiplere bi tek mi uyuz oluyorum?
orn,
soru: 4000 lira maasla istanbul'da iyi yasayabilir miyim?
uyuz: 4000 liraya anca hayatta kalabilirsin.
orn,
soru: 4000 lira maasla istanbul'da iyi yasayabilir miyim?
uyuz: 4000 liraya anca hayatta kalabilirsin.
0
Hayatın gerceklerinden asıl uzak olan onlar bence. Gül gibi geçinirsin güzel para.Iyi semtte tek basina oturmazsinda , iyi semtte ev arkadasinla oturursun.Her gün midpoint, big chefs yapmazsında is yeri yemekhanesinin tadına da bakarsın ama yasarsın yani.Evliysen esin calisiyo olabilir vs vs.
0
uzun analize gerek yok, bence kendilerince eğlence arayan düz adamlar bunu yapanlar. yani öyle düşük maaş alıp kapitalist sisteme düşman adamlar falan değil. bildiğin troll.
0
bu kadar soruya bu kadar cevap olur bence.
biraz bilgi standart vermen gerekli ki iyi kötü ayıralım.
aşırı olumsuz cevaplar geldiğinde bi uyuzluğum olmuyor.
biraz bilgi standart vermen gerekli ki iyi kötü ayıralım.
aşırı olumsuz cevaplar geldiğinde bi uyuzluğum olmuyor.
0
mahone'un duyurusuna yazmisim,
____
gecenlerde benzer bir duyuruda "hepinizden fazla kazaniyorum" diyen birinin eski duyurularina bakmistim. iclerinde yazdigiyla tamamen alakasiz seyler vardi. mesaj attim hayirdir diye, mesajini sildi, ozur dilerimli filan bir seyler yazdi.
cogu kisi olmak istedigi kisiyi temsil ediyor internette, duyuruya bakma yani sen :) hepimiz 190, kumral, yesil gozlu, altinda bmw'si olan tipleriz.
____
gecenlerde benzer bir duyuruda "hepinizden fazla kazaniyorum" diyen birinin eski duyurularina bakmistim. iclerinde yazdigiyla tamamen alakasiz seyler vardi. mesaj attim hayirdir diye, mesajini sildi, ozur dilerimli filan bir seyler yazdi.
cogu kisi olmak istedigi kisiyi temsil ediyor internette, duyuruya bakma yani sen :) hepimiz 190, kumral, yesil gozlu, altinda bmw'si olan tipleriz.
0
Bu İstanbul ya da 4000 TL meselesi değil ya da geçinmeli sorularla da sınırlı değil bence.
- Kedim şöyle şöyle yapıyor, ne yapayım? (Uç bir hareketten bahsetmiyorum)
- Kedi besleme.
- Yarın şuraya gitsem nereleri gezeyim?
- Gezme.
Tamam, haklı da olabilirler, haklıdırlar da. Zamanında birisi 'Kediyi nasıl yııkayım' diye sordu, 350 kişi 'Yıkama' dedi ve haklılar da; haksız değiller ama belli ki duyuruyu açan kişi konu hakkında bilgisiz ve yardım ya da bilgi istiyor. Aldığı cevapla 'Ne oluyor? Niye' demez mi? Gerçekçilik payı olabilir, haklılık payı olabilir ama yani 'Niye'sini açıklamadan, bilgi isteyen birinin kafasını niye daha fazla karıştırmak ister ki insan?
Geçinmeli duyurularda da aynı şey geçerli bence. Evet, İstanbul'da 4000 TL'ye herkes rahat yaşamayabilir. 'İyi yaşamak' tanımı herkeste farklı farklı. İki fakir birbiriyle konuşuyormuş, biri diğerine 'Piyango çıksa ne yersin' diye sormuş, diğeri de 'Soğanın cücüğünü yerdim' demiş ağzının suyu aka aka. Bir insanın 'iyi yaşamak' tanımı her gün bir yerlerde gezmek, her akşam Boğaz kıyısında eğlenmek olabilir; biri sadece televizyonda dizi izleyerek iyi yaşadığını hissedebilir. 4000 TL İstanbul için çok para değil, özellikle önümüzde gelecek kriz düşünüldüğünde ama borç harç yoksa iyi de yaşanabilir, başka borç harç varsa nefes alamayabilir. Soruyu soran kişi belli ki İstanbul'u bilmiyor, kafasında belirli belirsiz bir pahalı imajı var ama kestiremiyor da tam nasıl olduğunu. Belki cevap haklı, belki haksız da; niye haklı, niye haksız. Hani, nedenini söylese soruyu soran 'Aaa, hiç bana göre değil, gelmeyeyim' de diyebilir, 'Ben şunlarla idare edebilirim, söylediklerin benim için lüks zaten. Onları aramıyorum' da diyebilir.
Bence nedeni söylenmeden yargının ortaya bomba gibi bırakıp gidildiği her cevap biraz eksik, biraz kötü niyetli.
- Kedim şöyle şöyle yapıyor, ne yapayım? (Uç bir hareketten bahsetmiyorum)
- Kedi besleme.
- Yarın şuraya gitsem nereleri gezeyim?
- Gezme.
Tamam, haklı da olabilirler, haklıdırlar da. Zamanında birisi 'Kediyi nasıl yııkayım' diye sordu, 350 kişi 'Yıkama' dedi ve haklılar da; haksız değiller ama belli ki duyuruyu açan kişi konu hakkında bilgisiz ve yardım ya da bilgi istiyor. Aldığı cevapla 'Ne oluyor? Niye' demez mi? Gerçekçilik payı olabilir, haklılık payı olabilir ama yani 'Niye'sini açıklamadan, bilgi isteyen birinin kafasını niye daha fazla karıştırmak ister ki insan?
Geçinmeli duyurularda da aynı şey geçerli bence. Evet, İstanbul'da 4000 TL'ye herkes rahat yaşamayabilir. 'İyi yaşamak' tanımı herkeste farklı farklı. İki fakir birbiriyle konuşuyormuş, biri diğerine 'Piyango çıksa ne yersin' diye sormuş, diğeri de 'Soğanın cücüğünü yerdim' demiş ağzının suyu aka aka. Bir insanın 'iyi yaşamak' tanımı her gün bir yerlerde gezmek, her akşam Boğaz kıyısında eğlenmek olabilir; biri sadece televizyonda dizi izleyerek iyi yaşadığını hissedebilir. 4000 TL İstanbul için çok para değil, özellikle önümüzde gelecek kriz düşünüldüğünde ama borç harç yoksa iyi de yaşanabilir, başka borç harç varsa nefes alamayabilir. Soruyu soran kişi belli ki İstanbul'u bilmiyor, kafasında belirli belirsiz bir pahalı imajı var ama kestiremiyor da tam nasıl olduğunu. Belki cevap haklı, belki haksız da; niye haklı, niye haksız. Hani, nedenini söylese soruyu soran 'Aaa, hiç bana göre değil, gelmeyeyim' de diyebilir, 'Ben şunlarla idare edebilirim, söylediklerin benim için lüks zaten. Onları aramıyorum' da diyebilir.
Bence nedeni söylenmeden yargının ortaya bomba gibi bırakıp gidildiği her cevap biraz eksik, biraz kötü niyetli.
0
Cok ciddi olmayan sorulara uyuzluk olsun diye yazilan cevaplara bi sey demiyorum ciddiye almamak lazim. Ama genel olarak buraya hayati,ciddi meseleler sorulunca sonuc bu oluyor.Okunacak bölüm, yasanacak şehir, boşanayim mi, hamileyim dogurayim mi, işimi degistireyim mi gibi sorular olabildigince sorulmamali ya da cevaplardan fazla etkilenilmemeli bence. Duyuruda boş, hayatindan memnun olmayan, sorunlu, mutsuz ve buna bagli olarak vicdansiz insan çok. Empati olayi yok. Kotu etkiler miyim dusuncesi yok.
0
bu tipler hayatlarında bir gün bile kendi ayakları üstünde durmamış kişiler olsa gerek diye düşünüyorum ben.
0
Kalinka
Kendimden/ özellikle son 6 aydır giyim kuşamımdan sacımdan vs. Memnun degilim. Resmen bıraktım her şeyi. Ama değiştiremiyorum da. Sizce neden? Küçük bebeğim var ve biraz yogun bir dönemden geçtim. Sebep bu mu? Tavsiyeleriniz neler? Suan aynada kendimi görünce çığlık aradım geliyor ama bişey yapamıyo
Kendimden/ özellikle son 6 aydır giyim kuşamımdan sacımdan vs. Memnun degilim. Resmen bıraktım her şeyi. Ama değiştiremiyorum da. Sizce neden?
Küçük bebeğim var ve biraz yogun bir dönemden geçtim. Sebep bu mu?
Tavsiyeleriniz neler?
Suan aynada kendimi görünce çığlık aradım geliyor ama bişey yapamıyorum
Küçük bebeğim var ve biraz yogun bir dönemden geçtim. Sebep bu mu?
Tavsiyeleriniz neler?
Suan aynada kendimi görünce çığlık aradım geliyor ama bişey yapamıyorum
0
Bebeğinize bakmanız için yardımcı olabilecek birileri var mı etrafınızda? Sadece siz ilgileniyorsanız çok zor olur, kendinize ayıracak vaktinizin kalmaması normal.
Ama 2 saat olsun bakabilecek birileri varsa(teyze, anneanne, hala, vs. ) kuaföre gidin, güzellik merkezine gidin, haftada bir yapın bu tarz birşey.
Maddi gücünüz yetmiyorsa evde kendi bakımınızla ilgilenin, bebek uyuduğunda da bunu yapabilirsiniz. Temiz ve güzel giysiler giyinin, rahat giyinmeniz güzel görünmenize engel değil.
Spora gitmeniz çok zor olur mesela ama bebek uyuduğunda yarım saat evde koşu bandında yürüme-koşma iyi gelir.
Ama 2 saat olsun bakabilecek birileri varsa(teyze, anneanne, hala, vs. ) kuaföre gidin, güzellik merkezine gidin, haftada bir yapın bu tarz birşey.
Maddi gücünüz yetmiyorsa evde kendi bakımınızla ilgilenin, bebek uyuduğunda da bunu yapabilirsiniz. Temiz ve güzel giysiler giyinin, rahat giyinmeniz güzel görünmenize engel değil.
Spora gitmeniz çok zor olur mesela ama bebek uyuduğunda yarım saat evde koşu bandında yürüme-koşma iyi gelir.
0
@medalomaniac yakınımda birileri yok ama sık sık kayınvalideme anneme gidiyorum kalıyoruz. Yine yapamıyorum. Mesela dişim agrıyor son gün kafam patlayana kadar gitmiyorum. Cok sıkıldım artık.
0
megalomaniac ne güzel anlatmış. Daha küçücük bebeğiniz var. Bu dönem normal. Hepimiz 'İleride böyle anne olmayacağım. Önce ben' diyoruz, sonra hepimiz dağılıp gidiyoruz. İstisnalar olsa da, bu doğumla birlikte kolay olmuyor. Zaman alıyor. 1-2 yıl sonra insanlar kendilerine yavaş yavaş gelmeye başlıyor.
Bebek tüm zamanı alıyorsa zaten saçın başın dağılması, giyimin kayması normaldir. O yorgunlukla, bebek bakımı ile insan kendini güçsüz hissediyormuş, öyle diyor anneler. Eğer bir yardımcı da yoksa, kendine bakacak gücü kalmıyor. Kendinize bakacak haliniz kalsa bile, kafanın o bebekle yoğunluğu ve günün hayhuyu ile gün gidiveriyor zaten.
Aslında sorunun cevabı 'Çok kilo aldım, niye hala yemek yiyorum' ile aynı, henüz hazır hissetmiyorsunuz. Hazır hissedince kendiniz buna bir şeyler yapmaya başlarsınız zaten.
Doğum sonrası depresyonunda da olabilirsiniz belki. Bir araştırın veya yardım alın isterseniz.
Bebek tüm zamanı alıyorsa zaten saçın başın dağılması, giyimin kayması normaldir. O yorgunlukla, bebek bakımı ile insan kendini güçsüz hissediyormuş, öyle diyor anneler. Eğer bir yardımcı da yoksa, kendine bakacak gücü kalmıyor. Kendinize bakacak haliniz kalsa bile, kafanın o bebekle yoğunluğu ve günün hayhuyu ile gün gidiveriyor zaten.
Aslında sorunun cevabı 'Çok kilo aldım, niye hala yemek yiyorum' ile aynı, henüz hazır hissetmiyorsunuz. Hazır hissedince kendiniz buna bir şeyler yapmaya başlarsınız zaten.
Doğum sonrası depresyonunda da olabilirsiniz belki. Bir araştırın veya yardım alın isterseniz.
0
oy... gececek.
etraftan yardim isteyin. kendimle ilgilenmek istiyorum biraz, deyin. yavas yavas toparlanirsiniz; sabirli olun.
etraftan yardim isteyin. kendimle ilgilenmek istiyorum biraz, deyin. yavas yavas toparlanirsiniz; sabirli olun.
0
Ne güzel işte, kayınvalidenize annenize gittiğinizde 1 saat bırakın çıkın, emin olun mutlu olurlar bebekle baş başa kalmaktan(anladığım kadarıyla sürekli yapmıyorsunuz bunu, sürekli yaparsanız işler değişir benden söylemesi)
En önemlisi de kendinizi sıkıntıya sokmayın "iyi görünmeliyim eskisi gibi olmalıyım" diye. Diğerlerinin de dediği gibi zamanla zaten geçecek, manevi yönden eskisinden güçlü olup eski görüntünüze kavuşacaksınız. Sadece sabırla bunun bir 'süreç' olduğunu düşünün.
En önemlisi de kendinizi sıkıntıya sokmayın "iyi görünmeliyim eskisi gibi olmalıyım" diye. Diğerlerinin de dediği gibi zamanla zaten geçecek, manevi yönden eskisinden güçlü olup eski görüntünüze kavuşacaksınız. Sadece sabırla bunun bir 'süreç' olduğunu düşünün.
0
kaportaci mahmut
Cidden nedir arkadaş? Bir dışarı çıkıyorum; giyim, çehre, uğraş derken herkes aynı model araba ama farklı opsiyon paketleri varmış gibi. Giyim desen kadınla erkek giyimi aynı. Ya tikky chic, ya hipster chic ya da lcw chic. Renkler de aynı. Renkli giyinen insan yok memlekette. Yüzler aynı. Ya kızgın,
Cidden nedir arkadaş? Bir dışarı çıkıyorum; giyim, çehre, uğraş derken herkes aynı model araba ama farklı opsiyon paketleri varmış gibi.
Giyim desen kadınla erkek giyimi aynı. Ya tikky chic, ya hipster chic ya da lcw chic. Renkler de aynı. Renkli giyinen insan yok memlekette.
Yüzler aynı. Ya kızgın, ya bezgin, ya bir tripler. Herkesin günü aynı mı geçiyor?
Anladınız olayı. Ne diyorsunuz gençler?
Giyim desen kadınla erkek giyimi aynı. Ya tikky chic, ya hipster chic ya da lcw chic. Renkler de aynı. Renkli giyinen insan yok memlekette.
Yüzler aynı. Ya kızgın, ya bezgin, ya bir tripler. Herkesin günü aynı mı geçiyor?
Anladınız olayı. Ne diyorsunuz gençler?
0
Dışlarından çok içlerine bakmak lazım, zaten dışlarının sırrı da çözülür diyorum.
0
Bence de 50 ye yakın prototip var, onun varyasyonları dönüyor. Bana da tuhaf geliyor. Hatta benim varyasyonlarım hangileri lan acaba diye geziniyorum:D
0
E başka bir şey satılmıyor ki! Kaç yıldır düz, siyah, boğazlı, ne dar ne bol, pamuk ya da yün (sentetik olmayan) kazak bulamıyorum. Aşırı basit, aşırı 'basic', aşırı temel bir giyecek. Şu, alt tarafı şu
encrypted-tbn2.gstatic.com
dfcdn.defacto.com.tr
Yok Allah, yok. Herkes aynı şeyleri satıyor ve o aynı şeylerin içinde klasik şeyler yok. O garip ya da bazen garip olmayan moda şeyler içinden en az garip olanını seçmeye çalışıyorum. Başkasına yakışabilir ama ben boyum kadar ve iki kişi girebileceğim kazağın altına tayt giyip dolaşmak istemiyorum ama başka seçenek de kalmıyor giysiler eskidikçe.
Birisi ayakkabılar için 'Neden tek tip' diye belirtmişti de, buradaki bir ayakkabı tasarımcısı 'Çünkü başka kalıp yok. O sene gelen kalıp belli ve o kalıba göre ayakkabı üretmek zorundayız' demişti.
Erkek kıyafetleri daha da sınırlı, ortada ne varsa onu giyecekler. Ne yapsınlar? Ya hipster, ya çakma Polat Alemdar ya tikky olacaklar. Başka şey olmaya çalıştıkça giyecek şey bulmak da zorlaşıyor.
Yüzler zaten kızgın, bezgin olmasın da, ne olsun. Herkes birbirinden nefret ediyor. İki haber duyuyorsun moralin bozuluyor, sokakta attığın adımda rahat değilsin, iki dışarı çıkıyorsun ve günün mü şenleniyor, Survivor'da mısın, anlaşılmıyor. Gerçekten şu 1950'li kadının şıklığında ve neşesinde olmak mümkün değil.
s-media-cache-ak0.pinimg.com
encrypted-tbn2.gstatic.com
dfcdn.defacto.com.tr
Yok Allah, yok. Herkes aynı şeyleri satıyor ve o aynı şeylerin içinde klasik şeyler yok. O garip ya da bazen garip olmayan moda şeyler içinden en az garip olanını seçmeye çalışıyorum. Başkasına yakışabilir ama ben boyum kadar ve iki kişi girebileceğim kazağın altına tayt giyip dolaşmak istemiyorum ama başka seçenek de kalmıyor giysiler eskidikçe.
Birisi ayakkabılar için 'Neden tek tip' diye belirtmişti de, buradaki bir ayakkabı tasarımcısı 'Çünkü başka kalıp yok. O sene gelen kalıp belli ve o kalıba göre ayakkabı üretmek zorundayız' demişti.
Erkek kıyafetleri daha da sınırlı, ortada ne varsa onu giyecekler. Ne yapsınlar? Ya hipster, ya çakma Polat Alemdar ya tikky olacaklar. Başka şey olmaya çalıştıkça giyecek şey bulmak da zorlaşıyor.
Yüzler zaten kızgın, bezgin olmasın da, ne olsun. Herkes birbirinden nefret ediyor. İki haber duyuyorsun moralin bozuluyor, sokakta attığın adımda rahat değilsin, iki dışarı çıkıyorsun ve günün mü şenleniyor, Survivor'da mısın, anlaşılmıyor. Gerçekten şu 1950'li kadının şıklığında ve neşesinde olmak mümkün değil.
s-media-cache-ak0.pinimg.com
0
tek tiplilik derken? farklı olmak adına kendini yırtan insanlardan, "farklı olun" mesajını pompalayan firmalardansa "tek tip" insanları tercih ederim. anadolu rock klibi falan mı çekiyoruz hayırdır, yüzler aynı kızgın bezgin vs... ne bekliyorsunuz yani palyaço maskesiyle mi gezsin insanlar? bir insanın kaç tane yüzü, kaç tane ruh hali olabilir ki?
0
Toplumdaki tep tiplilik üretimdeki tep tiplilikten ileri geliyor.
Kendi giyeceğimi diktirecek kadar zengin de olmadığım için zevkime en yakın olanını giyiyorum mesela ben.
Kendi giyeceğimi diktirecek kadar zengin de olmadığım için zevkime en yakın olanını giyiyorum mesela ben.
0
birbirine benzer şeyleri izleyen (tv), haliyle hep aynı duyguları pompalayanlar yuzunden herkesin birbirine benzer triplere girmesi sasirtmamali sizi. giyim de boyle, bunu aslinda soyle algilayabilirsiniz. farkli olmak icin kendi tasarimini veya kombinini sekillendirebilir veya sizin "aaa cok degisikmis" dedikleriniz aslinda cesaret edemedikleriniz. sonra bu insanlar birinin uzerinde gordugu icin kendilerine cesaret geliyor ve cogunluk giymeye, almaya başlıyor.
bizim insanimiz ureten, dusunen bir beyine sahip degil. hatirlarsin degil mi bir ara ugg modası vardı. yakısan, yakismayan herkes giyiyordu. simdi belli bir sure tayt-çizme veya kot çizme böyle sürer. ozellikle de video klilpler etkiliyor bu durumu.
böyle moda diyorlarsa adına varsın batsın. araba vs. konular da bunların benzeri.
bizim insanimiz ureten, dusunen bir beyine sahip degil. hatirlarsin degil mi bir ara ugg modası vardı. yakısan, yakismayan herkes giyiyordu. simdi belli bir sure tayt-çizme veya kot çizme böyle sürer. ozellikle de video klilpler etkiliyor bu durumu.
böyle moda diyorlarsa adına varsın batsın. araba vs. konular da bunların benzeri.
0
@der meister
farklı olmak için yırtınan insanları "farklı olun" diye pompalamak da zaten aynı tek tipliğin çıkardığı bir pazarlama takiği. tek tiplik olmasa satış yapmak için (ürün, insanların kendi kişiliğin, fikirler) farklı olun fikri tutmazdı.
mesela palyaço maskesi değil. o da prim yapan bir şey olsa, belki o da yaygınlaşırdı.
Şöyle sorayım: dünyada (hatta evrende) bilinci olmyan en küçük toz bile daima devinim halindeyken, bizim toplum niye bir yerde kalmayı mubah görüyor?
farklı olmak için yırtınan insanları "farklı olun" diye pompalamak da zaten aynı tek tipliğin çıkardığı bir pazarlama takiği. tek tiplik olmasa satış yapmak için (ürün, insanların kendi kişiliğin, fikirler) farklı olun fikri tutmazdı.
mesela palyaço maskesi değil. o da prim yapan bir şey olsa, belki o da yaygınlaşırdı.
Şöyle sorayım: dünyada (hatta evrende) bilinci olmyan en küçük toz bile daima devinim halindeyken, bizim toplum niye bir yerde kalmayı mubah görüyor?
0
aychovsky+1
Türkiye'de dünya markalarının nerdeyse yarısı yok. olanlar da dandik modelleriyle buradalar.
daha geçen berlindeydim dünya başkenti nasıl olurmuş gördüm.
nüfusu istanbulun yarısı bile değil ama hayatımda ilk kez duyduğum global markaların mağazaları var.
e öyle oşunca da herkes istediği yerden alıp giyiniyo.
Bizdeki gibi h&m, zara, mango, nike, puma, adidas tan ibaret değil marka çeşitliliği.
ayrıca türkiye'de yaşıyosan "niye herkes mutsuz" diye sorman da abes bence.
görünürde demokrasi pratikte dikta yönetimi olan, sesini çıkaranın ezildiği dayak,işkence gibi şeylere maruz kaldığı hapse atıldığı bi ülkede gülmek için çok sebep yok.
(bkz: aslı erdoğan)
Türkiye'de dünya markalarının nerdeyse yarısı yok. olanlar da dandik modelleriyle buradalar.
daha geçen berlindeydim dünya başkenti nasıl olurmuş gördüm.
nüfusu istanbulun yarısı bile değil ama hayatımda ilk kez duyduğum global markaların mağazaları var.
e öyle oşunca da herkes istediği yerden alıp giyiniyo.
Bizdeki gibi h&m, zara, mango, nike, puma, adidas tan ibaret değil marka çeşitliliği.
ayrıca türkiye'de yaşıyosan "niye herkes mutsuz" diye sorman da abes bence.
görünürde demokrasi pratikte dikta yönetimi olan, sesini çıkaranın ezildiği dayak,işkence gibi şeylere maruz kaldığı hapse atıldığı bi ülkede gülmek için çok sebep yok.
(bkz: aslı erdoğan)
0
buff
Bu sene de güzel katılım olacağa benziyor, çok mutlu oldum. O zaman haydin hediyeleşme şenlikleri başlasın!Hediyeleşme takvimi şu şekilde ilerleyecek:*Etkinliğe katılım için 1 haftamız var; katılımlar bugün başlayıp 28 Kasım saat 23:59’da sona eriyor. O günden sonra katılmak isteyenler ne yazık ki h
Bu sene de güzel katılım olacağa benziyor, çok mutlu oldum. O zaman haydin hediyeleşme şenlikleri başlasın!
Hediyeleşme takvimi şu şekilde ilerleyecek:
*Etkinliğe katılım için 1 haftamız var; katılımlar bugün başlayıp 28 Kasım saat 23:59’da sona eriyor. O günden sonra katılmak isteyenler ne yazık ki hediyeleşmeye dahil edilmeyecek.
*28 Kasım’da katılım talepleri bittikten sonra eşleşmeleri yapacağım.
*30 Kasım’da eşleşmeler listesi yayınlanacak ve sonrasındaki 1 hafta içerisinde eşlerimizle iletişime geçeceğiz. 7 Aralık eşimizle iletişime geçmemiz için son gün. O tarihe kadar eşi ile hasbihal etmemiş olan arkadaşların ismi listeden silinecek ve eşsiz kalan kişilere 9 Aralık’a kadar yeni hediye arkadaşı ataması yapılacak. Yeni eşlerinizi buradaki listeyi güncelleyerek duyuracağım, o yüzden arada duyuruyu kontrol edin olur mu? Eşinizle de mutlaka karşılıklı konuşun, anlaşın. Yani ben mesaj attım, cevap vermedi ama olsun ben attım mesajımı durumu olmasın :) Ha bir de hediye göndermekle yükümlü olan kişinin göndereceği arkadaşına mesaj atması lazım tabi. Misal ben A kullanıcısına hediye göndereceksem ilk mesajı ben atacağım ona.
*Elemeler yapılıp eşlerin net listesi belirlendikten ve ilan edildikten sonra 9 Aralık itibari ile hediyeleri alma ve gönderme sürecimiz başlayacak. Bunun için 2 haftalık süre geçen sene yeterli olmuştu, bu sene de öyle olsun. Şu halde 23 Aralık hediyelerin alınması ve gönderilmesi için son gün. 23 Aralık itibari ile işler yaver giderse bütün hediyelerimizi göndermiş ve hediyeleşme çemberimizi alnımızın akı ile tamamlamış olacağız.
Nasıl olcek bu işler, racon nedir, kurallar nedir hususları için buyurun efendim listeye:
1. İlkin katılmak isteyen duyurucuların bu duyurunun altına katılım isteklerini belirtmeleri gerekiyor. Önceki senelerde katılmamış olanlar “ilk seferim, yeniyim” vs. gibi bir açıklama yazarlarsa enfes olur. Daha önce katılmış olan arkadaşlardan ise cevaplarına “önceki sene hediyemi gönderdim, eşimden de hediyemi aldım”, “önceki sene hediyemi gönderemedim” ya da “önceki sene eşim hediyemi göndermedi” şeklinde birer açıklama eklemelerini istiyorum. Bunun sebebi de daha evvelden katılıp hediye göndermeyenler var ise tespit ederek bu seneki hediyeleşmeye dahil etmemek. Böylece sorumluluklarını bilen, etkinliğe gönülden katılan duyurucuların mağdur olmasını az çok önlemeye çalışmak. Bu sebeple lütfen ilk seferiniz mi, geçen sene hediye gönderdiniz mi, aldınız mı belirtmeyi unutmayın.
2. Aksilik bu ya işlerin sonunda yine de bir şekilde hediyesi gelmeyen arkadaşlar için geçen seneki gibi bu sene de bir gönüllü takımı kuralım diyorum. 23 Aralık’tan sonra hediyesi hala gönderilmeyen duyurucu kalır ise gönüllü takımındaki arkadaşlarla anlaşarak bu boynu bükük yavrularımıza ikinci bir posta ile hediyeler göndeririz. Bunun için gönüllü takımına da girmek isteyenler cevaplarına ek olarak gönüllü olmak istediklerini de belirtirlerse şükela olur.
3. Yurt dışından katılan arkadaşlar cevaplarında onu da belirtsinler piliiz. Yurt dışından hediyenin gelmesi kolay ancak yurt dışına nasıl gönderilecek konusunda eşlerin kendi aralarında konuşup anlaşmaları en uygunu olacak sanırım. Bu konuda benim aklıma gelen iki seçenek Türkiye'den yurt dışına çıkacak biri aracılığı ile hediyeyi göndermek ya da yurt dışında bulunan arkadaş yakın zamanda Türkiye'ye gelecekse hediyeyi biraz bekletip geldiğinde teslim etmek. Tabi bunlar haricinde farklı seçenekler de olabilir benim aklıma gelmeyen, onu kendi aranızda ayarlarsınız artık :)
4. Hediyeler için her sene bir alt-üst limiti oluyor. Bu sene de önceki iki seferde olduğu gibi 20-60 lira arasında hediyelerimizi seçebiliriz.
5. Hediyeleşme bu sene de 3’lü sistemle yapılacak. Yani x y’ye, y z’ye, z x’e gönderecek şekilde (sonra da hepsi uşağa geyiğini yapayım mı diye düşündüm ama sevimli olmaz gibi geldi :) )
6. Bunu soran bir iki arkadaş oldu o yüzden ekleme gereği duydum. Kargoları gönderirken haliyle adres ve isim soyisim bilgisini vermemiz gerekiyor. Bu konuda çekincesi olan var ise aklında bulunsun.
7. Kargo gönderimi noktasında kargo ücreti göndericiye ait olacak.
Bunlara ek olarak geçen senelerde hatırladığım kadarıyla douchebag mng kargo ile görüşerek bizler için indirim sağlamıştı. Yine böyle bir indirim yaptırabilecek olan varsa harika olur, bana ulaşabilirse görüşelim bu konuyu.
Umarım unuttuğum bir şey kalmamıştır. Etkinlik ilerledikçe her bir aşamada yeni duyuru açarak güncelleme yapacağım.
Haydi bakalım, katılmak isteyenler klavyelerine davransın :)
Sevgiler.
Hediyeleşme takvimi şu şekilde ilerleyecek:
*Etkinliğe katılım için 1 haftamız var; katılımlar bugün başlayıp 28 Kasım saat 23:59’da sona eriyor. O günden sonra katılmak isteyenler ne yazık ki hediyeleşmeye dahil edilmeyecek.
*28 Kasım’da katılım talepleri bittikten sonra eşleşmeleri yapacağım.
*30 Kasım’da eşleşmeler listesi yayınlanacak ve sonrasındaki 1 hafta içerisinde eşlerimizle iletişime geçeceğiz. 7 Aralık eşimizle iletişime geçmemiz için son gün. O tarihe kadar eşi ile hasbihal etmemiş olan arkadaşların ismi listeden silinecek ve eşsiz kalan kişilere 9 Aralık’a kadar yeni hediye arkadaşı ataması yapılacak. Yeni eşlerinizi buradaki listeyi güncelleyerek duyuracağım, o yüzden arada duyuruyu kontrol edin olur mu? Eşinizle de mutlaka karşılıklı konuşun, anlaşın. Yani ben mesaj attım, cevap vermedi ama olsun ben attım mesajımı durumu olmasın :) Ha bir de hediye göndermekle yükümlü olan kişinin göndereceği arkadaşına mesaj atması lazım tabi. Misal ben A kullanıcısına hediye göndereceksem ilk mesajı ben atacağım ona.
*Elemeler yapılıp eşlerin net listesi belirlendikten ve ilan edildikten sonra 9 Aralık itibari ile hediyeleri alma ve gönderme sürecimiz başlayacak. Bunun için 2 haftalık süre geçen sene yeterli olmuştu, bu sene de öyle olsun. Şu halde 23 Aralık hediyelerin alınması ve gönderilmesi için son gün. 23 Aralık itibari ile işler yaver giderse bütün hediyelerimizi göndermiş ve hediyeleşme çemberimizi alnımızın akı ile tamamlamış olacağız.
Nasıl olcek bu işler, racon nedir, kurallar nedir hususları için buyurun efendim listeye:
1. İlkin katılmak isteyen duyurucuların bu duyurunun altına katılım isteklerini belirtmeleri gerekiyor. Önceki senelerde katılmamış olanlar “ilk seferim, yeniyim” vs. gibi bir açıklama yazarlarsa enfes olur. Daha önce katılmış olan arkadaşlardan ise cevaplarına “önceki sene hediyemi gönderdim, eşimden de hediyemi aldım”, “önceki sene hediyemi gönderemedim” ya da “önceki sene eşim hediyemi göndermedi” şeklinde birer açıklama eklemelerini istiyorum. Bunun sebebi de daha evvelden katılıp hediye göndermeyenler var ise tespit ederek bu seneki hediyeleşmeye dahil etmemek. Böylece sorumluluklarını bilen, etkinliğe gönülden katılan duyurucuların mağdur olmasını az çok önlemeye çalışmak. Bu sebeple lütfen ilk seferiniz mi, geçen sene hediye gönderdiniz mi, aldınız mı belirtmeyi unutmayın.
2. Aksilik bu ya işlerin sonunda yine de bir şekilde hediyesi gelmeyen arkadaşlar için geçen seneki gibi bu sene de bir gönüllü takımı kuralım diyorum. 23 Aralık’tan sonra hediyesi hala gönderilmeyen duyurucu kalır ise gönüllü takımındaki arkadaşlarla anlaşarak bu boynu bükük yavrularımıza ikinci bir posta ile hediyeler göndeririz. Bunun için gönüllü takımına da girmek isteyenler cevaplarına ek olarak gönüllü olmak istediklerini de belirtirlerse şükela olur.
3. Yurt dışından katılan arkadaşlar cevaplarında onu da belirtsinler piliiz. Yurt dışından hediyenin gelmesi kolay ancak yurt dışına nasıl gönderilecek konusunda eşlerin kendi aralarında konuşup anlaşmaları en uygunu olacak sanırım. Bu konuda benim aklıma gelen iki seçenek Türkiye'den yurt dışına çıkacak biri aracılığı ile hediyeyi göndermek ya da yurt dışında bulunan arkadaş yakın zamanda Türkiye'ye gelecekse hediyeyi biraz bekletip geldiğinde teslim etmek. Tabi bunlar haricinde farklı seçenekler de olabilir benim aklıma gelmeyen, onu kendi aranızda ayarlarsınız artık :)
4. Hediyeler için her sene bir alt-üst limiti oluyor. Bu sene de önceki iki seferde olduğu gibi 20-60 lira arasında hediyelerimizi seçebiliriz.
5. Hediyeleşme bu sene de 3’lü sistemle yapılacak. Yani x y’ye, y z’ye, z x’e gönderecek şekilde (sonra da hepsi uşağa geyiğini yapayım mı diye düşündüm ama sevimli olmaz gibi geldi :) )
6. Bunu soran bir iki arkadaş oldu o yüzden ekleme gereği duydum. Kargoları gönderirken haliyle adres ve isim soyisim bilgisini vermemiz gerekiyor. Bu konuda çekincesi olan var ise aklında bulunsun.
7. Kargo gönderimi noktasında kargo ücreti göndericiye ait olacak.
Bunlara ek olarak geçen senelerde hatırladığım kadarıyla douchebag mng kargo ile görüşerek bizler için indirim sağlamıştı. Yine böyle bir indirim yaptırabilecek olan varsa harika olur, bana ulaşabilirse görüşelim bu konuyu.
Umarım unuttuğum bir şey kalmamıştır. Etkinlik ilerledikçe her bir aşamada yeni duyuru açarak güncelleme yapacağım.
Haydi bakalım, katılmak isteyenler klavyelerine davransın :)
Sevgiler.
0
Katılmak istiyorum, bu sene yeniyim :) ve hediyesi gitmeyenler için gönüllü ekibinde de olabilirim.
0
Yaz deftere beni de... Önceden de katıldım. Hediyelerim geldi, kendim de gönderdim.
0
Başladık oleey :)
Yeniler yeniyim, eskiler eskiyim hediyemi gönderdim/göndermedim - hediyem geldi/gelmedi yazmayı unutmasınlar olur mu.
Yeniler yeniyim, eskiler eskiyim hediyemi gönderdim/göndermedim - hediyem geldi/gelmedi yazmayı unutmasınlar olur mu.
0
İki yıldır katılıyorum, hediyelerimi gönderdim, hediyelerimi aldım. :) Bu yıl da katılmak isterim.
0
son iki yıl katıldım. ikisinde de hem hediyelerim geldi, hem hediyelerimi gönderdim. bu yıl yurtdışından katılacağım.
hatta yirmisantim'in hediyesini hala kullanıyorum, buradan kendisine tekrar teşekkür ederim.
hatta yirmisantim'in hediyesini hala kullanıyorum, buradan kendisine tekrar teşekkür ederim.
0
Ben katilmiyorum bu sene ama yurtdisi icin direkt o ulkenin amazonu gibi websitelere bakilabilir
0
2 defa katıldım. Hediyelerim geldi, bende gönderdim. Ekleyin lütfen beni de listeye.
0
ben de katilmak isterim. daha onceki iki cekilise katilmistim. her ikisinde de hediyelerimi alip gondermistim. yurt disindan katiliyorum fakat hediyem sececegim hediye yurt icinde teslim edilecek ve esimden de hediyemi yurt icindeki adrese isteyecegim, boylece bir sorun olmayacak :)
0
Ben de katilmak istiyorum , daha onceki katilislarimda hediyemi de gonderdim hediyem de geldi :))
0
Arkadaslar kendi aralarinda cekilis duzenlemisler. Madem ki duzenlemisler biz de katilalim
0
beni su nalet depresyondan birazcik uzaklastıracak her etkinliğe varım, beni de yazın :)
0
buraya da aynisini yaziyorum:
bir cengaver yapsa diye yazdim. o cengaver senmissin meger buff. tesekkurler. yaz beni listeye lutfen.
bir cengaver yapsa diye yazdim. o cengaver senmissin meger buff. tesekkurler. yaz beni listeye lutfen.
0
Katılmak istiyoruuum. Önceki sene hediyemi gönderdim, eşimden de hediyemi aldım.
0
Gecen sene katildim, yurtdisindayim.
Hediyemi gonderdim ve aldim :)
O zamanlarda ziyaretcilerim olacak, yani ydisi kargo vb ugrasmaya gerek yok, rahat durum baya :)
Hediyemi gonderdim ve aldim :)
O zamanlarda ziyaretcilerim olacak, yani ydisi kargo vb ugrasmaya gerek yok, rahat durum baya :)
0
bu sene de katilirim. 3. katilimim olacak, gecen seferkilerde hediyelerim geldi ve ben de gonderdim. sonuncuda bir aksaklik yasanmisti, hediyem gelmemisti. sonra bana gonderecek kisiyi zincirden cikarip ona gonderecek kisinin bana gondermesi seklinde bir yontemle sorunu cozmustu sevgili denne.
0
ben katılmak isterim. Gecen sene katilmistik, sagolsun hediyeleri gonderdim, hediyeleri aldim. Tesekkurler tekrardan
tarismaci arkadaslara basarilar diliyorum
tarismaci arkadaslara basarilar diliyorum
0
Geçen senekinde vardım. Hediyemi gönderdim ve harika bir hediye aldım. Bu seneki hediyeleşmede de bulunmak istiyorum.
0
Ben de katilmak istiyorum.
Gecen yil hediyemi gondermistim. Esim hediyeyi gondermemisti ama gonullu takimindaki gonullumden cok guzel bi' hediye almistim.
Gecen yil hediyemi gondermistim. Esim hediyeyi gondermemisti ama gonullu takimindaki gonullumden cok guzel bi' hediye almistim.
0
katılmak istiyorum. geçen yıl farklı bir nickle katılmıştim, sözlük hesabım uçtuğu için bu nickle ilk defa katılıyorum. geçen yıl hediyemi aldım ve gönderdim. gerekirse önceki nickimi verebilirim.
0
Katılmak istiyorum. ilk kez katılacağım.
ikinci gönüllü ekibe de girebilirim. :)
ikinci gönüllü ekibe de girebilirim. :)
0
ben de katılırım, ilk kez olacak. dolayısıyla hediye almadım ve göndermedim :P
0
Kalıyorum. İki sene önce de katılmıştım. Hediyem geldi, hediyeyi gönderdim.
0
Beni de yazın. Geçen sene katıldım, hem hediyemi aldım hem de yolladım, problemsiz oldu.
0
Katılmak istiyorum, geçen sene gayet güzel bir hediyeleşme oldu.Sıkıntı yaşamadan her şey tamam oldu.
5. madde için fenomen bir video var oda benden gelsin; www.youtube.com
5. madde için fenomen bir video var oda benden gelsin; www.youtube.com
0
"bende varım"
"benide yazın beybiler" falan yazanlardan biri bana denk gelirse dilbilgisi kitabı alacağım şimdiden söyleyeyim. gözlerim kanadı artık yeterin adkfjkj
"benide yazın beybiler" falan yazanlardan biri bana denk gelirse dilbilgisi kitabı alacağım şimdiden söyleyeyim. gözlerim kanadı artık yeterin adkfjkj
0
beni de yazın. bu 2. katılışım. önceki sene hediyemi gönderdim, eşimden de hediyemi aldım.
2 değil 3 oldu ya nasıl unuttuysam :/ ilk seferinde ne almıştım hediye hiç hatırlayamadım.
2 değil 3 oldu ya nasıl unuttuysam :/ ilk seferinde ne almıştım hediye hiç hatırlayamadım.
0
katılmak isterim
hatta
ben x isem y ve z ile buluşup verilebilme olayı olursa istanbuldan benim gibi bunu başkaları da isterse buluşmalı istanbul kurasına dahil olayım isterim.
hatta
ben x isem y ve z ile buluşup verilebilme olayı olursa istanbuldan benim gibi bunu başkaları da isterse buluşmalı istanbul kurasına dahil olayım isterim.
0
beni de yazın.
ilk defa olacak. bu yüzden önce havale sonra kargo.
aslında yazmadan önce komikti. bizim bi arkadaş yazıyor bunu ben şimdi yazamadım öldük gülmekten.
ilk defa olacak. bu yüzden önce havale sonra kargo.
aslında yazmadan önce komikti. bizim bi arkadaş yazıyor bunu ben şimdi yazamadım öldük gülmekten.
0
beni de yazın ağalar beyler!
ilk seferine katılmıştım. hediyemi sorunsuzca alıp vermiştim.
katılımcı arkadaşlara başarılar dilerim ^^
ilk seferine katılmıştım. hediyemi sorunsuzca alıp vermiştim.
katılımcı arkadaşlara başarılar dilerim ^^
0
Ben de katilmak istiyorum, ucuncu olacak, hediyemi almis ve de göndermiş idim,
0
katılmak istiyorum. geçen sene de katıldım. hediyemi gönderdim / hediyemi aldım.
uzun zamandır girmiyordum,
yılbaşı hediyeleşmesi aklıma düştü dün gece,
kaçırmadan yetişmişim :)
uzun zamandır girmiyordum,
yılbaşı hediyeleşmesi aklıma düştü dün gece,
kaçırmadan yetişmişim :)
0
Katılmak istiyorum. Geçen sene hediyemi aldım bende gönderdim çok mutluyum :)
0
katılmak isterim 3.senem olacak, önceki seneler hediyemi gönderdim, geçen sene ilk eşimden ses çıkmayınca başka biriyle eşleştirildim ve ondan hediye aldım mutluyum ^^
0
son 2 yıldır hediyelerimi gönderdim, hediyelerim de bana geldi :)
bu yıl da varım
bu yıl da varım
0
bu arada istanbulda elden teslim olayı olursa, ona da varım, kahve bile ısmarlarım :)
0
Ben de varım. bu 3. katılışım olacak ama diğer ikisinden memnun kalmadım kitap kartpostal falan geldi benim gönderdiğim hediyeler gibi memnun etmedi.
0
Yurtdisindan katilabiliyor muyuz? Kargo ne kadar tutar bilemedim, benim icin sorun olmaz ama gonderecek kisi icin sorun olabilir belki.
Katilmayi cok isterim.
Katilmayi cok isterim.
0
katılmak istiyorum. 2. kez olacak hediyemi yolladım ne yazık ki alamadım bu sene ya nasip :)
0
önceki sene hediyemi gönderdim, eşimden de hediyeyi aldım.
bu sene de katılmak isterim.
bu sene de katılmak isterim.
0
ben de katılmak istiyorum, beni de yazın.
geçen sene katıldım. hediyemi gönderdim, hediyem geldi.
geçen sene katıldım. hediyemi gönderdim, hediyem geldi.
0
“önceki sene hediyemi gönderdim, eşimden de hediyemi aldım”
Yazıyormuşuz. Beni de ekleyiverebilirseniz sevinirim
Yazıyormuşuz. Beni de ekleyiverebilirseniz sevinirim
0
geçen seneki arkadaş kargo ücretini bana kitlediği için bu sene katılmayı düşünmüyorum. içime oturmuş resmen
0
Katılımlar kapanmıştır sevgili duyurucu kardeşlerim. Eşleşme listesini hazırlamaya başlayacağım tez elden.
Cevap yazdığı halde katılmaktan vazgeçen arkadaşlar var ise 29'u akşamına kadar (bugünün akşamı yani) cevaplarını silmeleri yeterli. Böylece daha sağlıklı bir liste hazırlamak kolaylaşır.
30'unda yeni duyurumuzu açıp eşleşmelerimizi açıklayacağım. Beni bekleyin anacım.
Cevap yazdığı halde katılmaktan vazgeçen arkadaşlar var ise 29'u akşamına kadar (bugünün akşamı yani) cevaplarını silmeleri yeterli. Böylece daha sağlıklı bir liste hazırlamak kolaylaşır.
30'unda yeni duyurumuzu açıp eşleşmelerimizi açıklayacağım. Beni bekleyin anacım.
0
Azıcık gecikmişim ama katılabilir miyim? Daha önce üç kere katılmıştım, üçünde de sorun çıkmadı. Bir de denne geçen sene bayağı canını dişine takmıştı, o yüzden bir kez daha ona teşekkür edeyim. Bir de, sana da teşekkürler :)
0
shotgunwoman
sbhttp://img-kotonw.mncdn.com/static/product-images/9035023122462/7KAK78060OW18A-G02-large2-V01.jpg
0
senin parmaklarını hatırlıyorum, kalındı. Bu demektir ki çıtı pıtı bir şey değilsin. O yüzden alma derim ;_;
0
benim parmaklarım görüp görebileceğin en ince kadın parmaklarından olabilir ya :D
0
Normal sıradan bi etek. Kötü degil ama bayılmadim da. Cok para vermeyeceksen al, giyilir.
0
@shotgunwoman
isabetsiz ve taa 1990lara giden bir atış bu. oduncu gömlegi desenini etek yapmışlar. bizimle degilsin ve bu kışı evinde geçir :)
isabetsiz ve taa 1990lara giden bir atış bu. oduncu gömlegi desenini etek yapmışlar. bizimle degilsin ve bu kışı evinde geçir :)
0
etek çok güzel değil, sen güzelsen kabul edilebilir ama seni bir tık daha güzelleştirmez bence.
0
Ben seviyorum bunları benzerini kotonda görmüştüm deneyecektim ama üşendim, boy uzunsa bacaklar inceyse al.
0
Başıma bir iş gelmeyecekse ben beğendim. Güzel bir bluz ya da gömlek ve uygun aksesuarlarla gayet güzel olabilir.
0
güzel mi sorusuna cevap verebilirim. bence değil. ama öyle çok çirkin de değil. al veya alma diyemem. onun için fiyatını da bilmem gerekiyor. atıyorum 10 liraysa al tabi 3 tane al.
bir de konuyla alakasız olarak o ne çirkin ayakkabıdır yahu.
bir de konuyla alakasız olarak o ne çirkin ayakkabıdır yahu.
0
çok hojdir ama göbek varsa alma
keşke göbeğim olmasaydı da ben de alsaydım la çok tatlıymış
keşke göbeğim olmasaydı da ben de alsaydım la çok tatlıymış
0
klar
nelerdir? yani ailenizin size işlemiş olduğu ya da sizin onlardan aldığınız dünya görüşü, hayat amaç, mana, bakış açısı nedir?mesela bizde vizyon kısmı daha çok babamdan gelir. hayalcidir, ben de öyleyim. herşeyin mümkün olduğuna inanmak gibi bir çılgınlık. keşke diyorum bunun yanında biraz disiplin
nelerdir? yani ailenizin size işlemiş olduğu ya da sizin onlardan aldığınız dünya görüşü, hayat amaç, mana, bakış açısı nedir?
mesela bizde vizyon kısmı daha çok babamdan gelir. hayalcidir, ben de öyleyim. herşeyin mümkün olduğuna inanmak gibi bir çılgınlık. keşke diyorum bunun yanında biraz disiplin de aşılayabilselerdi. yani bir sene içinde 1 milyon dolar lazım deyin. bunu amaç edinip yollarını ararım. disiplin sorunu burda şöyle karşıma çıkar ama işte: normal işlerimi aksatırım, o işler bende strese dönüşür ve kafasında 1 milyon dolarlık fikirlerle gezer ve minicik angaryalara bu hedefleri telef ederim. trajik hikayelerim var buna örnek.
annem iyidir mesela. kanaat etme, şikayet etmeme huyu var. bende de var. eziklik derecesinde. öyle yani. sizde durumlar nasıl?
mesela bizde vizyon kısmı daha çok babamdan gelir. hayalcidir, ben de öyleyim. herşeyin mümkün olduğuna inanmak gibi bir çılgınlık. keşke diyorum bunun yanında biraz disiplin de aşılayabilselerdi. yani bir sene içinde 1 milyon dolar lazım deyin. bunu amaç edinip yollarını ararım. disiplin sorunu burda şöyle karşıma çıkar ama işte: normal işlerimi aksatırım, o işler bende strese dönüşür ve kafasında 1 milyon dolarlık fikirlerle gezer ve minicik angaryalara bu hedefleri telef ederim. trajik hikayelerim var buna örnek.
annem iyidir mesela. kanaat etme, şikayet etmeme huyu var. bende de var. eziklik derecesinde. öyle yani. sizde durumlar nasıl?
0
Annem sovyet kadını o yüzden epey disiplinli yetiştim, faydasını son 2 sene görmeye başladım. Ayrıca centilmenliği ve kadının değerini öğretti.
Babam da serttir ama iyi anlamda. Çalışkan olmayı, şarap kültürünü bide galatasaraya sövmeyi öğretti
Babam da serttir ama iyi anlamda. Çalışkan olmayı, şarap kültürünü bide galatasaraya sövmeyi öğretti
0
babam hayati oldugundan daha zorlastirdi sadece asadg
annem - istedigim seyleri zorlayarak nasil elde edebilecegimi ogretti. calismayi ogretti.
annem - istedigim seyleri zorlayarak nasil elde edebilecegimi ogretti. calismayi ogretti.
0
annem ve babam türk değil ama ben türküm.
genelde onlardan bi şey öğrenmedim, yatılı okulda okudum zaten, hiç bi şeye karışmazlar.
ben de öyle biri oldum galiba :D
genelde onlardan bi şey öğrenmedim, yatılı okulda okudum zaten, hiç bi şeye karışmazlar.
ben de öyle biri oldum galiba :D
0
İdealist öğretmen çocuğuyum ama ailem kadar idealist değilim. Yine de evin kültüründen gelen bir disiplin, ciddilik ve kuralcılık var yapımda. Çalışkanlık oradan geliyor ama çok da esnek olamıyorum. Örneğin, yayayken trafikte kırmızı ışıkta karşıdan karşıya geçmem (yanımda birileri varsa bir iki istisna olmuşluğu var). Kanunla kuralı karıştırmamak gerek burada; politik yasalardan değil, trafik kuralları gibi düzenleyicilerden bahsediyorum. Aynı şekilde kendimi satmayı beceremem pek, cevval değilim. Ya da 'networking' işlerine aklım ermez. Keşke biraz erseydi. İnsan ilişkilerim kötü değil ama insanlarla bir şey istemek, bir şeyler teklif etmek, kendimi göstermek için tanışamam. Hatta, ötesinde gurur meselesi yapıp tanışmam.
0
Dedemden babama, babamdan bana geçen bir cömertlik var, elindeki tüm parasını eşle dostla harcamakla, cümleten tatillere gezilere gitmekle bitirdi. Galiba ben de öyleyim.
Annemden gelen ağırlık, ciddiyet var -- annem öğretmen olduğu için, kendi öğrencilerine dahi göstermediği bir katılıkta "zirzopluğun, zıpırlığın" önüne geçmeye çalıştı, nefes aldırmadı, göz açtırmadı..Ha birşey oldum mu, zannediyorum ağırlık içimde vardı, o kadar boğmasaydı da ben fazlasıyla "hanım hanımcık" olurdum -- ama, en azından bir parça spontanelik geliştirir, duygu gösterebilir, soğuk/donuk olmazdım belki. Arkadaşlarımın aileyle tanıştıracağı ideal arkadaştım - çünkü aklımca, en ufak bir cıvıklığım, yaşıma uygun bir davranış olsa, ben evlerinden gidince arkadaşımın ailesiyle başının derde gireceğini düşünürdüm. Kendileri ve/veya anne-babaları "laylaylom" olduğunda ise şaşırırdım, böyle aileler de varmış diye. 18'e kadar muazzam bir cendereden geçtim, günlük, çekmece şu bu, hiçbir özelim yoktu..Hiçbir çocuğun bu denli katı bir mercek altında olmasına gönlüm razı olmaz, çünkü çocuk/genç kız kafasına koyduğunu nasılsa yapacak bir yol bulur, hırsıza kilit yok. Ama üç noktada faydasını gördüm - son derece güçlü bir bellek (yalan söylediğinde tutarlı olması açısından), analiz yeteneği (sebep sonuç ilişkisinde casus boyutuna ulaştım), kimseye güvenmeme (seni bir şekilde bulunduğun ortamdan uzaklaştırıp herşeyini karıştıran, arkandan iş çevirip arkadaşlarınla casusçuluk oynayan en yakınlarına güvenemiyorken, kime güveneceksin ki, ama güvensizlik bu çağda artık bir artı).
Ve en son -- babamdan gelen dürüstlük--akşam rahat uyuyabilmek, aynada kendinle yüzleşebilmek için kimsenin hakkını yememek.
Ne dertliymişim, kimin aklına geldi bu soru..
Annemden gelen ağırlık, ciddiyet var -- annem öğretmen olduğu için, kendi öğrencilerine dahi göstermediği bir katılıkta "zirzopluğun, zıpırlığın" önüne geçmeye çalıştı, nefes aldırmadı, göz açtırmadı..Ha birşey oldum mu, zannediyorum ağırlık içimde vardı, o kadar boğmasaydı da ben fazlasıyla "hanım hanımcık" olurdum -- ama, en azından bir parça spontanelik geliştirir, duygu gösterebilir, soğuk/donuk olmazdım belki. Arkadaşlarımın aileyle tanıştıracağı ideal arkadaştım - çünkü aklımca, en ufak bir cıvıklığım, yaşıma uygun bir davranış olsa, ben evlerinden gidince arkadaşımın ailesiyle başının derde gireceğini düşünürdüm. Kendileri ve/veya anne-babaları "laylaylom" olduğunda ise şaşırırdım, böyle aileler de varmış diye. 18'e kadar muazzam bir cendereden geçtim, günlük, çekmece şu bu, hiçbir özelim yoktu..Hiçbir çocuğun bu denli katı bir mercek altında olmasına gönlüm razı olmaz, çünkü çocuk/genç kız kafasına koyduğunu nasılsa yapacak bir yol bulur, hırsıza kilit yok. Ama üç noktada faydasını gördüm - son derece güçlü bir bellek (yalan söylediğinde tutarlı olması açısından), analiz yeteneği (sebep sonuç ilişkisinde casus boyutuna ulaştım), kimseye güvenmeme (seni bir şekilde bulunduğun ortamdan uzaklaştırıp herşeyini karıştıran, arkandan iş çevirip arkadaşlarınla casusçuluk oynayan en yakınlarına güvenemiyorken, kime güveneceksin ki, ama güvensizlik bu çağda artık bir artı).
Ve en son -- babamdan gelen dürüstlük--akşam rahat uyuyabilmek, aynada kendinle yüzleşebilmek için kimsenin hakkını yememek.
Ne dertliymişim, kimin aklına geldi bu soru..
0
babamın vizyonu her zaman toplumda saygın bir insan olmak üzerineydi, ilgiyi ve popülerliği seven eski bir politikacı olarak beni de bu şekilde yetiştirmeye çalışmıştır hep. mesela arkadaşlarla dışarı çıkarken fazladan para verip "sen ısmarla yedir içir" der, insanlarla iyi ilişkiler kurmamı isterdi. ben küçükken yanımda çok olamadığı için temelimi annemin ağırbaşlı, sakin ve anlayışlı hallerinden aldım. ergenliğin sonlarına doğru ise babamla daha çok vakit geçire geçire biraz daha dışa dönük ve göz önünde olma güdüsüyle hareket ettim. bu sürecin sonunda annemin iyi özelliklerini, babamın ise kötü özelliklerini aldım diyebilirim. neticede babamın çok istediği kişi olamadım, onun "sosyal mirasını" aynı şekilde taşıdığım söylenemez. bu konudan kendisi de şikayetçi ama bana çok çaktırmamaya çalışır, yine de annemin iyi özelliklerini almam ve başarılı bir insan olmam onu tatmin etmiş görünüyor.
0
Annem: Yaprak Dökümü Hayriye Hanım.
Babam: Tuvalete sıçsa döner bide gözüyle bakar acaba sıçtım mı diye o kadar garantici bir adam.
Şuan ki hayat görüşünün ne annem ne de babam ile bir ilgisi var. Eskişehir deki üniversite hayatım ve okuduklarımdan gelen bir görüşüm var, onlara kesinlikle uymuyor.
Babam: Tuvalete sıçsa döner bide gözüyle bakar acaba sıçtım mı diye o kadar garantici bir adam.
Şuan ki hayat görüşünün ne annem ne de babam ile bir ilgisi var. Eskişehir deki üniversite hayatım ve okuduklarımdan gelen bir görüşüm var, onlara kesinlikle uymuyor.
0
tchuck
arkadaşlar paylaşılan şeyler zaten çok korkunç ve bi kısmı yalan olsa bile tamamına yakınının ciddi temellere dayandığını düşünüyorum açıkçası. şu illuminati kolpalarına falan pek ihtimal veren biri değilim ve o teorileri pek ciddiye almam çünkü çok genel geçer şeyler kullanılır.ama bu pizzagatele i
arkadaşlar paylaşılan şeyler zaten çok korkunç ve bi kısmı yalan olsa bile tamamına yakınının ciddi temellere dayandığını düşünüyorum açıkçası. şu illuminati kolpalarına falan pek ihtimal veren biri değilim ve o teorileri pek ciddiye almam çünkü çok genel geçer şeyler kullanılır.
ama bu pizzagatele ilgili sunulan şeyler baya kanlı canlı.
neyse asıl konuya döneyim:
twitter.com
şu videoda joe biden'ın el hareketleri falan. korkutucu değil mi? kanım dondu. bu puşt resmen pedofili. yaptığı her hareketten, bakışlarıdaki o şeytanlıktan bile belli. inanılmaz, yemin ederim kanım çekildi, ve kendini ufak ufak göstermekten ayrı bir keyif alıyor resmen. o gücü kendinde hissetmek hoşuna gidiyor, her hareketinden, her bakışından belli ediyor bunu.
ben bu dakikaya kadarki bütün delillere kanım donarak baktım
ama bu video bambaşka. resmen şok oldum irkildim, inanılmaz amk. neler dönüyor, ne çapta dönüyor allah bilir.
ama özellikle bu videodaki hareketleri bakışları apayrı. adrien brody'nin bir filmi vardı, jacket mıydı neydi, orada da pedofiliydi ve filmin bir bölümünde elinde olmadan küçük bir çocuğa şehvet dolu bakışlar atıyordu. aynı dehşeti gördüm bu videoda ya.
siz ne düşnüüyorsunuz?
ÖNEMLİ EDİT: bu arada videonun sonlarında çıkan joe biden'ın söylediği farzedilen sözleri kastetmiyorum. video geneli hal ve tavırlarını kastediyorum. yani gözle görülebilen kısımları. (duymadığımız kısmı değil)
ama bu pizzagatele ilgili sunulan şeyler baya kanlı canlı.
neyse asıl konuya döneyim:
twitter.com
şu videoda joe biden'ın el hareketleri falan. korkutucu değil mi? kanım dondu. bu puşt resmen pedofili. yaptığı her hareketten, bakışlarıdaki o şeytanlıktan bile belli. inanılmaz, yemin ederim kanım çekildi, ve kendini ufak ufak göstermekten ayrı bir keyif alıyor resmen. o gücü kendinde hissetmek hoşuna gidiyor, her hareketinden, her bakışından belli ediyor bunu.
ben bu dakikaya kadarki bütün delillere kanım donarak baktım
ama bu video bambaşka. resmen şok oldum irkildim, inanılmaz amk. neler dönüyor, ne çapta dönüyor allah bilir.
ama özellikle bu videodaki hareketleri bakışları apayrı. adrien brody'nin bir filmi vardı, jacket mıydı neydi, orada da pedofiliydi ve filmin bir bölümünde elinde olmadan küçük bir çocuğa şehvet dolu bakışlar atıyordu. aynı dehşeti gördüm bu videoda ya.
siz ne düşnüüyorsunuz?
ÖNEMLİ EDİT: bu arada videonun sonlarında çıkan joe biden'ın söylediği farzedilen sözleri kastetmiyorum. video geneli hal ve tavırlarını kastediyorum. yani gözle görülebilen kısımları. (duymadığımız kısmı değil)
0
tamamen aynı fikirdeyim, bu videoda özellikle kırmızı etekli kızın rahatsızlığı görülmeyecek gibi değil. çok fena. kim bilir kaç tane çocuk söz konusu. konunun üstünü kapatacaklarını düşünüyorum ancak keşke bunun bedelini ödeseler.
0
o tür gizli partiler olduğu hep söyleniyordu ama genelde bol fantezili grup seks partisi deniyordu böyle pedofil falan değil.
Valla bu çok başka bir şey, bir de devletin üst kademeleri, oyuncular vb. üst kesimden çokça kişi var deniyor. Ben de bayağı inceledim olmaz diyemiyorum hatta fazlasıyla mümkün.
Son günlerde bu adamla(Biden) Obama arasındaki "müthiş dostluk" üzerine videolar yayınlanıyor, yabancı arkadaşlarım hep onları beğeniyor paylaşıyor bence onun altında bir şey var esas. Obama'ya aba altından sopa mı gösteriyorlar hani "hepimiz işin içindeyiz hallet şunu" gibisinden... bilemiyorum.
Bu en son çok fazla oyuncunun birden "hillary seçilmezse ölürüm" modundaki videoları da bu şekilde daha mantıklı geliyor. Özellikle çok sevdiğim komedyen Louis C.K.'in birden Hillary demesi, hiç öbür tarafı (Trump) konuşup espri bile yapmaması illa Hillary olsun demesi falan... Bir de kendisinin bolca "sex offender / child molester" esprisi vardır hani insan bir düşünüyor, ulan :/
edit: ayrıca videoda sondaki daha büyük (13 yaşında galiba) kız fazlaca rahatsız olmuş belli, adam öpecek gibi hamle yapıyor kız kaçıyor. Arada ne dediğini pek anlamasak da (yazıyı boşver) en sonda "see you back home I hope" diyor net bir şekilde arkasındaki kadın da(annesi mi acaba?) anında "no" diyor video kesiliyor. Adamın tavrı yaklaşması her şeyi falso.
Valla bu çok başka bir şey, bir de devletin üst kademeleri, oyuncular vb. üst kesimden çokça kişi var deniyor. Ben de bayağı inceledim olmaz diyemiyorum hatta fazlasıyla mümkün.
Son günlerde bu adamla(Biden) Obama arasındaki "müthiş dostluk" üzerine videolar yayınlanıyor, yabancı arkadaşlarım hep onları beğeniyor paylaşıyor bence onun altında bir şey var esas. Obama'ya aba altından sopa mı gösteriyorlar hani "hepimiz işin içindeyiz hallet şunu" gibisinden... bilemiyorum.
Bu en son çok fazla oyuncunun birden "hillary seçilmezse ölürüm" modundaki videoları da bu şekilde daha mantıklı geliyor. Özellikle çok sevdiğim komedyen Louis C.K.'in birden Hillary demesi, hiç öbür tarafı (Trump) konuşup espri bile yapmaması illa Hillary olsun demesi falan... Bir de kendisinin bolca "sex offender / child molester" esprisi vardır hani insan bir düşünüyor, ulan :/
edit: ayrıca videoda sondaki daha büyük (13 yaşında galiba) kız fazlaca rahatsız olmuş belli, adam öpecek gibi hamle yapıyor kız kaçıyor. Arada ne dediğini pek anlamasak da (yazıyı boşver) en sonda "see you back home I hope" diyor net bir şekilde arkasındaki kadın da(annesi mi acaba?) anında "no" diyor video kesiliyor. Adamın tavrı yaklaşması her şeyi falso.
0
adam sadece çocukları değil kadınları da taciz ediyomuş
master groper diyolar herife.
master groper diyolar herife.
0
hiçbir şey benim için sürpriz olmaz da, "yaptığı her hareketten, bakışlarıdaki o şeytanlıktan bile belli." cümlen taraflı baktığını gösteriyor.
yıllardır politikanın içinde olması nedeniyle vücut dili kullanımı konusunda ustalaşmış birinin, insanların -genç-yaşlı fark etmeksizin- yanındayken kendini güçlü gösteren, otoriter pozlar vermesi pedofili olma ihtimalinden çok daha mantıklı gibi.
(bkz: occam'ın usturası)
yıllardır politikanın içinde olması nedeniyle vücut dili kullanımı konusunda ustalaşmış birinin, insanların -genç-yaşlı fark etmeksizin- yanındayken kendini güçlü gösteren, otoriter pozlar vermesi pedofili olma ihtimalinden çok daha mantıklı gibi.
(bkz: occam'ın usturası)
0
bu arada şimdi ekşisözlük başlıgını da gördüm bu videonun.
gerçekten şerefsiz vicdansız alçak insanlarla dolu bu ülke.
adamlar her başlıkta "ensar" "ensarı örtemezsiniz" yazıp duruyor. yani şaka gibi yahu. gerçekten şaka gibi.
hem ensar olayının peşini bırakmayıp hem de bu pizzagate olayıyla ilgilenmek ve gerçek olduğunu düşünmek İMKANSIZ MI? bu kadar mı zor?
hayatı siyaset ve tarafçılık olmuş herkesin. inanılmaz ya. bu millet inanılmaz. şu büyük istanbul depremi gelip yıksın şu ülkeyi de kalanlar da birbirini gırtlaklayıp gebertsin.
solcusu ayrı mal dincisi ayrı mal. hepinizin alalh belasını versin.
gerçekten şerefsiz vicdansız alçak insanlarla dolu bu ülke.
adamlar her başlıkta "ensar" "ensarı örtemezsiniz" yazıp duruyor. yani şaka gibi yahu. gerçekten şaka gibi.
hem ensar olayının peşini bırakmayıp hem de bu pizzagate olayıyla ilgilenmek ve gerçek olduğunu düşünmek İMKANSIZ MI? bu kadar mı zor?
hayatı siyaset ve tarafçılık olmuş herkesin. inanılmaz ya. bu millet inanılmaz. şu büyük istanbul depremi gelip yıksın şu ülkeyi de kalanlar da birbirini gırtlaklayıp gebertsin.
solcusu ayrı mal dincisi ayrı mal. hepinizin alalh belasını versin.
0
FBI gibi kurumların bu adamlara dokunması zor. Bir suikast timi kurulursa bu işe bulaşmış kişiler yasal olmayan yollarla temizlenebilir. En azından bu pisliklerin ortaya çıkması da bir gelişme.
0
tchuck ensar olayıyla ilgili, eğer akp sempatizanları ensar olaylarını sümen altı etmeye çalışmayıp, 'ilkimizi rizil idiyirsiniz' demeselerdi insanlar ekşi sözlükte bu tepkileri vermezdi.
twitter'a girin bakın, vaktiyle ensar olaylarında bu malum sempatizanlar ne demiş, bu olaylarda ne deyip ne yapıyorlar. ona göre insanların bu tepkilerini tekrar düşünün derim.
twitter'a girin bakın, vaktiyle ensar olaylarında bu malum sempatizanlar ne demiş, bu olaylarda ne deyip ne yapıyorlar. ona göre insanların bu tepkilerini tekrar düşünün derim.
0
Bence bunda bir şey yok. Kapalı kapılar ardında neler oluyordur bilmiyoruz ama bu video normal geldi. Kalabalık bir ortam, itiş kakış var genel olarak zaten. Herkesin ve bütün kameraların önünde çocuk tacizi yapacak kadar da aptal olmadığını düşünüyorum.
Son günlerde ortaya çıkan şeyler sonucunda adamların her hareketinde bir şeyler arıyorlar. Bizim siyasetçilerin de bir sürü fotoğrafları var çocuklarla, bu yakıştırmayı yapmak istesek çok rahat yaparız aynı şekilde
Ha bu pisliklerden her şeyi beklerim zaten, sadece bu videoda bir şey olmadığını düşünüyorum. Adam kadrajlara çocuklarla birlikte girip, kendini sempatik biri gibi göstermeye çalışıyor da olabilir.
Çocuk tacizi, tecavüzü bizde de çok yaygın maalesef. Her gün, belki de her saat bir çocuk tacizi yaşanıyor bu ülkede. Haberimiz olmuyor. Haberimiz olduğu da oldu ama bir bok yapmadık. Yazık..
Son günlerde ortaya çıkan şeyler sonucunda adamların her hareketinde bir şeyler arıyorlar. Bizim siyasetçilerin de bir sürü fotoğrafları var çocuklarla, bu yakıştırmayı yapmak istesek çok rahat yaparız aynı şekilde
Ha bu pisliklerden her şeyi beklerim zaten, sadece bu videoda bir şey olmadığını düşünüyorum. Adam kadrajlara çocuklarla birlikte girip, kendini sempatik biri gibi göstermeye çalışıyor da olabilir.
Çocuk tacizi, tecavüzü bizde de çok yaygın maalesef. Her gün, belki de her saat bir çocuk tacizi yaşanıyor bu ülkede. Haberimiz olmuyor. Haberimiz olduğu da oldu ama bir bok yapmadık. Yazık..
0
@peggy, adamın her hareketi şüpheli. bunu göremeyecek kadar kör olamazsınız. yakalayan çok güzel yakalamış görüntüleri. Elini sürekli kızın üzerinde gezdirmesi, arkadan yaslanması, kulağına eğilerek konuşması falan bunların hepsi anormal hareketler. bu sıradan bir olay değil. Türkiye'de bireysel suç olarak çocuk tecavüzü görülüyor. Gidip de kimse çocuk satmıyor. Pedofili olan da akıl sağlığı yerinde olmadığı için suç işliyor. Hasta olduğunu kendisi de biliyor. Bu olayda söz konusu kişiler sapkınlık amacı taşıyan bir örgütte yer alıyorlar. Obama pizzacıya dese ki bana sarı saçlı, mavi gözlü bir tane kız çocuğu getirin. Pizzacı da tamam deyip, senin çocuğunu kaçırsa ve Amerika'ya götürüp Obama'ın kucağına teslim etse bundan rahatsızlık duymaz mısın? Şu olayı Türkiye'deki olaylarla karıştırmamak gerek.
0
@dissendium, ben sadece paylaşılan video için yorum yaptım. Adamın başka yerlerdeki hareketlerini bilmiyorum.
Valla türkiye'de de bayağı bayağı satılıyor çocuklar, nasıl kimse çocuk satmıyor? Pedofili her yerde pedofilidir. Bu olayın büyümesinin nedeni, bunu yapan adamların dünyayı yöneten siyasetçiler ve zengin kimseler olması, organize halde çalışmaları. Yoksa bana göre geçen Müge Anlı'da çıkan, 3 buçuk yaşındaki bebeğe tecavüz edip öldüren pislikten hiçbir farkları yok.
İkisini karıştırmıyorum zaten. Burada da var aynısı demişim. Burada gözümüzün önünde, müdahale edebileceğimiz halde etmediğimiz pedofili vakalarını düşünerek üzülüyorum sadece.
Valla türkiye'de de bayağı bayağı satılıyor çocuklar, nasıl kimse çocuk satmıyor? Pedofili her yerde pedofilidir. Bu olayın büyümesinin nedeni, bunu yapan adamların dünyayı yöneten siyasetçiler ve zengin kimseler olması, organize halde çalışmaları. Yoksa bana göre geçen Müge Anlı'da çıkan, 3 buçuk yaşındaki bebeğe tecavüz edip öldüren pislikten hiçbir farkları yok.
İkisini karıştırmıyorum zaten. Burada da var aynısı demişim. Burada gözümüzün önünde, müdahale edebileceğimiz halde etmediğimiz pedofili vakalarını düşünerek üzülüyorum sadece.
0
İlgili başlık entry kirliliği içinde olduğundan okuduğumdan hiçbir şey anlamadım.Uyku sersemi olmamın konu ile ilgisi olabilir tanii. Bir iki entry'yi bir de şunu okudum.
eksisozluk.com
Açıkçası hareketlere anlam yüklemek bana biraz Alfred Dreyfus'a yapılan 'suçlu olduğunu düşündüğümüz için kanıt arama' gibi geldi. Adamların masum olduğunu söylemiyorum da, adamlara doğrudan pedofil gözü ile baktığımız için her harekete anlam yüklüyormuşuz gibi geliyor. cikmaz sokaktan cikagelen cocuk'a katılıyorum. Gerçi, bu entry de bana michael sikkofield'ın illuminati yazılarını hatırlattı. Tek farkı onun yazdıklarını komik buluyorum, bu biraz daha gerçekçi gibi. Yani, üstü kapatılan bir şeyler var ama bildiğin bilcümle senatörün hepsinin birden pedofili olup herkesin çılgın Rotschield partileri vermesi çok mantıklı gelmiyor. Tamam, işin içinde bir pedofili vardır da, izin verilen bir pedofili varsa bu işin skandalı daha yükseklerde, daha büyüktür.
Biden pedofildir, doğrudur; Obama'ya da aba altından sopa gösteriyordur ama orta yerde herkesin içinde, yakalanabilecek bir şekilde 'Azdım' dediğini düşünmüyorum; kötü bir dudak okuma ve yanlış yorumlama seansı olma olasılığı daha yüksek.
www.youtube.com
Kimseyi temize çıkarmak, savunmak derdim yok. Komple reddetmiyorum. Biden ve birtakım kişiler pedofili diye herkesin 'Oooh, o öyleyse ben de öyleyim, hadi çırılçıplak çocukları havuza atıp izleyelim. Hepimiz sapıktık aslında, Biden sağ olsun, artık örgütlüyüz'lük bir durum olabilecek başka skandalların yanında çok da mantıklı gelmiyor. Başka türlü neden herkes 'Ahaha, bu da ailemizin çılgını' tavrında olsun. Şu anda gözümüzde pedofili diye her hareketine anlam yüklediğimizi düşünüyorum sadece.
Ekleme: supermatik + 1
eksisozluk.com
Açıkçası hareketlere anlam yüklemek bana biraz Alfred Dreyfus'a yapılan 'suçlu olduğunu düşündüğümüz için kanıt arama' gibi geldi. Adamların masum olduğunu söylemiyorum da, adamlara doğrudan pedofil gözü ile baktığımız için her harekete anlam yüklüyormuşuz gibi geliyor. cikmaz sokaktan cikagelen cocuk'a katılıyorum. Gerçi, bu entry de bana michael sikkofield'ın illuminati yazılarını hatırlattı. Tek farkı onun yazdıklarını komik buluyorum, bu biraz daha gerçekçi gibi. Yani, üstü kapatılan bir şeyler var ama bildiğin bilcümle senatörün hepsinin birden pedofili olup herkesin çılgın Rotschield partileri vermesi çok mantıklı gelmiyor. Tamam, işin içinde bir pedofili vardır da, izin verilen bir pedofili varsa bu işin skandalı daha yükseklerde, daha büyüktür.
Biden pedofildir, doğrudur; Obama'ya da aba altından sopa gösteriyordur ama orta yerde herkesin içinde, yakalanabilecek bir şekilde 'Azdım' dediğini düşünmüyorum; kötü bir dudak okuma ve yanlış yorumlama seansı olma olasılığı daha yüksek.
www.youtube.com
Kimseyi temize çıkarmak, savunmak derdim yok. Komple reddetmiyorum. Biden ve birtakım kişiler pedofili diye herkesin 'Oooh, o öyleyse ben de öyleyim, hadi çırılçıplak çocukları havuza atıp izleyelim. Hepimiz sapıktık aslında, Biden sağ olsun, artık örgütlüyüz'lük bir durum olabilecek başka skandalların yanında çok da mantıklı gelmiyor. Başka türlü neden herkes 'Ahaha, bu da ailemizin çılgını' tavrında olsun. Şu anda gözümüzde pedofili diye her hareketine anlam yüklediğimizi düşünüyorum sadece.
Ekleme: supermatik + 1
0
böyle seçilmiş görüntülere hiç güvenmem.
adam acaba kaç yüz kişiyle fotoğraf çekti de aralarından böyle sahneleri seçtiler?
hadi diyelim adam sapık, kameraların karşısında yapacak kadar alık mı? amerika la orası, adamı öttürürler. bizdeki gibi bi kereden bişey olmaz demezler.
ayrıca ufak çocuklar böyle resmi toplantılarda sıkılırlar, trump'ın kutlama konuşmasında yanda duran çocuk da (oğlu mu, torunu mu neyse) sıkıntıdan, mutsuzluktan patlıyordu.
adam acaba kaç yüz kişiyle fotoğraf çekti de aralarından böyle sahneleri seçtiler?
hadi diyelim adam sapık, kameraların karşısında yapacak kadar alık mı? amerika la orası, adamı öttürürler. bizdeki gibi bi kereden bişey olmaz demezler.
ayrıca ufak çocuklar böyle resmi toplantılarda sıkılırlar, trump'ın kutlama konuşmasında yanda duran çocuk da (oğlu mu, torunu mu neyse) sıkıntıdan, mutsuzluktan patlıyordu.
0
@peggy, Türkiye'de nerede çocuk satılıyor ya? Manyağın biri ya akrabasına tecavüz ediyor, ya öğrencisine tecavüz ediyor ya da birini kaçırıp ona tecavüz ediyor. Bir örgütlenme yok. Burada zengin kişilere para karşılığı sunulmak üzere çocuk kaçıran bir örgütten bahsediyoruz. Pedofili her yerde pedofili, bunu ben de biliyorum, ama bu olayın ciddiyeti daha büyük. Neden mi? Çünkü bu örgüt yok edilmedikçe bu olaylar devam edecek.
0
benim yorumum tamamen sallamasyon. bu olayda trump'ın parmağı da var gibime geliyor. adam kendisine dönen nefreti bu gibi şeylerle gündem ederek söndürmek istiyor... kendisinin basın yayın organlarında bir sürü elemanı var.
0
buna benzer çocuk satma, çocuk yaşta fuhuş vs. olayları daha geçenlerde bir kadının itirafı sonunda ortaya çıktı, ankarada üstü düzey görevliler, bürokratlar, siyasetçiler vs. nin de işin içinde olduğu çocuk fuhuşu. Nette link aramaya üşendim. Tabii ki burda da var.
Her şey olabilir
Her şey olabilir
0
Hareketlerde bir sikinti yok.
Olay gercek falan degil. Yok ortak is yaptigi adam pedofiliymis yok gidilen pizzacida calisan eleman çüküne pizza koyuyomus... logosu bilmem neye benziyomus.
Coca cola yazisini ters cevirince de arapca allah yok din yalan yaziyomus dendiginde dalga gececek insanlar biraz komplike gelen bir olayda her seyi anlamlandirabilmis gorunup kendini zeki sanmak icin ahkam kesiyor olayla ilgili...
2 gun onceye kadar Biden'in fotografini gosterip bu kim diye gostersen bilemeyecekti yarisi.
Bir de tabii hayatinizda heyecan olmadigindan boyle seylere inanmak istiyorsunuz.
Bu kadar dayanaksiz iddialarla fikir olusturabilen insanlarin kahvede israyil oyunlarini bozan, buyuk resmi goren insanlardan pek bir farki yok.
Olay gercek falan degil. Yok ortak is yaptigi adam pedofiliymis yok gidilen pizzacida calisan eleman çüküne pizza koyuyomus... logosu bilmem neye benziyomus.
Coca cola yazisini ters cevirince de arapca allah yok din yalan yaziyomus dendiginde dalga gececek insanlar biraz komplike gelen bir olayda her seyi anlamlandirabilmis gorunup kendini zeki sanmak icin ahkam kesiyor olayla ilgili...
2 gun onceye kadar Biden'in fotografini gosterip bu kim diye gostersen bilemeyecekti yarisi.
Bir de tabii hayatinizda heyecan olmadigindan boyle seylere inanmak istiyorsunuz.
Bu kadar dayanaksiz iddialarla fikir olusturabilen insanlarin kahvede israyil oyunlarini bozan, buyuk resmi goren insanlardan pek bir farki yok.
0
@la rana, sizin gibi insanlar yüzünden bu olayların üstü örtülüyor. Türkiye'de çok var senin gibi. Ulan madem bunlar gerçek değil, kim ne amaçla Reddit başlıklarını kapatıyor. Bunlar komploysa dalga geçer bırakırsın, Instagram hesapları neden gizleniyor, Twitter'da bu konuyu inceleyen hesaplar birer birer kapatılıyor? Farklı görüneceğim derken apaçık kanıtları olan bir olayları yalanlıyorsunuz ya ne diyeyim. Bir ülkenin başkanı bir pizzacıya neden 65 bin dolarlık bağış yapar? Bunu açıkla tamam bunlar yalan diyelim. Instagram hesabında kollarından masaya bağlanmış kızın anlamını açıkla. Görüntülerde Joe Biden ellerini kızın göğüs bölgesine doğru sık sık hareket ettiriyor. Allah bilir siz Ensar Vakfı olayında da bu vakfı savunmuşsunuzdur.
0
Videodaki altyazilara zerre inanmamakla birlikte video acik. Adam ne yanindaki insanlardan ne kameradan cekiniyor. Etrafindakiler belli ki hem rahatsizlar hem cekiniyorlar.
Skandal konusunda, oncelikle zamanlamasini manidar buluyorum. Yani amac gercekleri ortaya cikarmak degil, bu skandali bir arac olarak kullanmak gibi geliyor bana. Diger yandan skandalin gercek olabilecegi hususunda bir suphem yok. Fakat bazi yazilanlari, ozellikle siyasilere baglanan kisimlarin kanitlarini cok zayif buluyorum. Yine de ust kademede (de) bu tur olaylarin oldugu zaten malum. Devletleri seffaf olmayan yerlerde daha cok oldugu da malum.
Siyasilere baglansin baglanmasin yayinlananlar cok rahatsiz edici. Belli ki bu isleri acikca yapanlar var ve dokunulmuyorlar. Umarim en azindan bu kisilere dokunmalarina ve daha sonra bu ise niyetlenebilecek herkes uzerinde baski kurmaya vesile olur.
Skandal konusunda, oncelikle zamanlamasini manidar buluyorum. Yani amac gercekleri ortaya cikarmak degil, bu skandali bir arac olarak kullanmak gibi geliyor bana. Diger yandan skandalin gercek olabilecegi hususunda bir suphem yok. Fakat bazi yazilanlari, ozellikle siyasilere baglanan kisimlarin kanitlarini cok zayif buluyorum. Yine de ust kademede (de) bu tur olaylarin oldugu zaten malum. Devletleri seffaf olmayan yerlerde daha cok oldugu da malum.
Siyasilere baglansin baglanmasin yayinlananlar cok rahatsiz edici. Belli ki bu isleri acikca yapanlar var ve dokunulmuyorlar. Umarim en azindan bu kisilere dokunmalarina ve daha sonra bu ise niyetlenebilecek herkes uzerinde baski kurmaya vesile olur.
0
@dissendium
öncelikle haddini bil "ulan",
sonralıkla insanları neyle suçladığın hakkında fikrin olsun. duyuru konusu şahısları rahatlıkla suçladığın gibi beni de bir şeylerle suçlamışsın. işi gücü bırakır uğraşırım da uğraştırırım da haberin olsun. ensar vakfı olayı falan saçmalamışsın. adımı soyadımı ve tc kimlik numaramı vereyim, konuyla ilgili aleyhimde herhangi bir delil bulamazsan namussuz ve şerefsizsin. insanları suçlamak bu kadar kolay olmamalı.
ki bak ben böyle bir olay var demiyorum. bu yüzden bir şey kanıtlamak bana düşmüyor. var diyen sensen olduğunu da kanıtlamakla mükellefsin.
öncelikle haddini bil "ulan",
sonralıkla insanları neyle suçladığın hakkında fikrin olsun. duyuru konusu şahısları rahatlıkla suçladığın gibi beni de bir şeylerle suçlamışsın. işi gücü bırakır uğraşırım da uğraştırırım da haberin olsun. ensar vakfı olayı falan saçmalamışsın. adımı soyadımı ve tc kimlik numaramı vereyim, konuyla ilgili aleyhimde herhangi bir delil bulamazsan namussuz ve şerefsizsin. insanları suçlamak bu kadar kolay olmamalı.
ki bak ben böyle bir olay var demiyorum. bu yüzden bir şey kanıtlamak bana düşmüyor. var diyen sensen olduğunu da kanıtlamakla mükellefsin.
0
@la rana, bana haddini bil diyen adam kanıt bulamazsan namussuz ve şerefsizsin diyor, üstüne üstlük beni tehdit ediyor. Ben yazını yanlış okumadım, sen açık açık pedofili partisi yapan adamlarda bir sorun yok diyorsun. Nereden biliyorsun bunların gerçek olmadığını, elinde kanıtın yoksa nasıl bu kadar emin olabiliyorsun? Bana kanıtın var mı diyorsun, millet kaç günden beri beş yüz tane şey paylaştı, otur da oku hepsini, ben mi anlatayım sana bunları? Haddini sen bileceksin. Dava açmakla beni korkutacağını sanma sakın. Benim kimseyi suçladığım yok.
0
@dissendium, Türkiye'de çocuk satılmıyor mu, örgütlenme yok mu? Bu örgütlerin kat be katı Türkiye'de var emin olun. Birileri tarafından korunuyorlar.
Bunları söylemem "orayla burayı karıştırmak" olarak görülüyor, Amerika'daki olayı meşrulaştırdığım falan düşünülüyor. Neden?
Evet pedofili her yerde. Hele ki Türkiye gibi tecavüzcü ve pedofili dostu bir ülkede..
Amerikadaki olay da eminim yıllardır biliniyordu. Şimdi ise bu olayı, o çocukları kurtarmak veya örgütü çökertmek için değil, seçim kampanyasında işlerine yarayacağı için ortaya çıkardılar. Gerçekten bir kişinin bunları "tesadüfen" bulup forumlarda anlattığını mı düşünüyorsunuz? Susup susup işine yarayacağı zaman konuşmak da ayrı bir şerefsizlik işte.
Tamam, bu adamların pedofili olduğunu kabul ediyorum, biliyorum. Nefret ediyorum. O çocuk, bebeklerin yaşadıkları acıları düşündükçe kalbim sıkışıyor. Ama tamam konuştuk, lanetledik, küfür ettik, bitti. Ne yapabiliriz? Dünyanın diğer ucunda, Amerika'nın başındaki adamlara ne yapabiliriz? Hiçbir şey.
"Ama bu olayın ciddiyeti daha büyük. Neden mi? Çünkü bu örgüt yok edilmedikçe bu olaylar devam edecek." demişsin.
Bu olayın dünyanın herhangi bir yerindeki pedofili olayından daha ciddi olduğunu düşünmemekle birlikte, ben de yok edilmedikleri takdirde buna devam edeceklerini düşünüyorum, yok edilmelerini ben de isterim, ama bu olmayacak. Nasıl yok edeceğiz?
Üstelik burnumuzun dibinde bunlar olurken:
onedio.com
(Bizimkiler tecavüzcüler ceza almasın diye yasa çıkarıyorlar "yasa". Amerikadaki olay kadar ilgi çekmeyecek ama olsun, burada dursun):
Peki buna ne yapıyoruz? Yine hiçbir şey. Demem o ki, Türkiye'de bunlar yaşanırken Amerika'daki olayın bu kadar gündem olmasının "magazinsel" olduğunu düşünüyorum. Amerikayı da konuşalım, tartışalım tabii ki. Ama resmen burada insanlar saatlerini harcadılar bu olayı araştırmak için, bu kadar enerjiyi etrafımızdaki vakalar için kullansak bir şeyler çözülmüştü belki de. Ben kendi çapımda bir şeyler yapmaya çalışıyorum ama olmuyor, kitlesel hareket lazım.
Hofff neyse işte ne bileyim. Yazık çocuklara, burada, orada, dünyanın her yerinde..
Bunları söylemem "orayla burayı karıştırmak" olarak görülüyor, Amerika'daki olayı meşrulaştırdığım falan düşünülüyor. Neden?
Evet pedofili her yerde. Hele ki Türkiye gibi tecavüzcü ve pedofili dostu bir ülkede..
Amerikadaki olay da eminim yıllardır biliniyordu. Şimdi ise bu olayı, o çocukları kurtarmak veya örgütü çökertmek için değil, seçim kampanyasında işlerine yarayacağı için ortaya çıkardılar. Gerçekten bir kişinin bunları "tesadüfen" bulup forumlarda anlattığını mı düşünüyorsunuz? Susup susup işine yarayacağı zaman konuşmak da ayrı bir şerefsizlik işte.
Tamam, bu adamların pedofili olduğunu kabul ediyorum, biliyorum. Nefret ediyorum. O çocuk, bebeklerin yaşadıkları acıları düşündükçe kalbim sıkışıyor. Ama tamam konuştuk, lanetledik, küfür ettik, bitti. Ne yapabiliriz? Dünyanın diğer ucunda, Amerika'nın başındaki adamlara ne yapabiliriz? Hiçbir şey.
"Ama bu olayın ciddiyeti daha büyük. Neden mi? Çünkü bu örgüt yok edilmedikçe bu olaylar devam edecek." demişsin.
Bu olayın dünyanın herhangi bir yerindeki pedofili olayından daha ciddi olduğunu düşünmemekle birlikte, ben de yok edilmedikleri takdirde buna devam edeceklerini düşünüyorum, yok edilmelerini ben de isterim, ama bu olmayacak. Nasıl yok edeceğiz?
Üstelik burnumuzun dibinde bunlar olurken:
onedio.com
(Bizimkiler tecavüzcüler ceza almasın diye yasa çıkarıyorlar "yasa". Amerikadaki olay kadar ilgi çekmeyecek ama olsun, burada dursun):
Peki buna ne yapıyoruz? Yine hiçbir şey. Demem o ki, Türkiye'de bunlar yaşanırken Amerika'daki olayın bu kadar gündem olmasının "magazinsel" olduğunu düşünüyorum. Amerikayı da konuşalım, tartışalım tabii ki. Ama resmen burada insanlar saatlerini harcadılar bu olayı araştırmak için, bu kadar enerjiyi etrafımızdaki vakalar için kullansak bir şeyler çözülmüştü belki de. Ben kendi çapımda bir şeyler yapmaya çalışıyorum ama olmuyor, kitlesel hareket lazım.
Hofff neyse işte ne bileyim. Yazık çocuklara, burada, orada, dünyanın her yerinde..
0
matrix
özellikle feysbuk gruplarında görür oldum. ergen tayfa tarafından itinayla kullanılmakta. garip bir gıcıklık veriyor. neden veriyor kısmına çok odaklanmadım fakat sanırım dilbilgisine yakıştırmıyorum. cenk erdem tarafından çıkarılmış diyorlar, incelemedim. siz de gördüğünüz zaman negatif bir hisle k
özellikle feysbuk gruplarında görür oldum. ergen tayfa tarafından itinayla kullanılmakta. garip bir gıcıklık veriyor. neden veriyor kısmına çok odaklanmadım fakat sanırım dilbilgisine yakıştırmıyorum. cenk erdem tarafından çıkarılmış diyorlar, incelemedim.
siz de gördüğünüz zaman negatif bir hisle kaplanıyor musunuz? ya da yakıştırıyor musunuz bunu günlük dilin içine?
siz de gördüğünüz zaman negatif bir hisle kaplanıyor musunuz? ya da yakıştırıyor musunuz bunu günlük dilin içine?
0
pek bir negatiflik uyandırmıyor bende yerinde kullanıldığı zaman. dil bilgisine dikkat etmeye çalışan birisiyim, kendim de hiç kullanmadım şimdiye kadar ama bazen esprili olabiliyor bu kelimelerin kullanıldığı cümleler. ergen tayfanın işin mokunu çıkartmasından bahsetmiyorum tabii ki.
0
biraz irrite oldugumu söyleyebilirim.
ama bazen benim de söyleyesim geliyor, alışkanlıktan herhalde.
ama bazen benim de söyleyesim geliyor, alışkanlıktan herhalde.
0
Ergen tayfa olsa anlarım. Koca koca insanların ağzında dilinle, katil olmamak çok zor
0
kemence + 1
Hangi ara çok kullanıldığını fark edemedim ama yerinde kullanıldığında ve suyu çıkmadığında seviyorum.
Hangi ara çok kullanıldığını fark edemedim ama yerinde kullanıldığında ve suyu çıkmadığında seviyorum.
0
Bir ara farklı bir hissi vardı ama bokunu çıkardılar. Dilim varmıyor söylemeye, sevmiyorum.
0
kemence, aychovsky +1 Haddinden fazla kullanildigina da denk gelmedim zaten. Rahatsiz olmuyorum. Gayet kullanisli bir ifade.
0
aşırı derecede sinir oluyorum. kullananın ağzına, yüzüne hunharca vurasım geliyor.
0
ben bunlara hiç denk gelmedim, şimdi cümle içinde hayal edemedim de.
bağlama bağlı olarak esprili olabilir belki.. ama genelde çok hoşlanmıyorum böyle uyduruk kaydırık ifadelerden.
bağlama bağlı olarak esprili olabilir belki.. ama genelde çok hoşlanmıyorum böyle uyduruk kaydırık ifadelerden.
0
E bu kelimeler vardi zaten? Gecmisten bir hikaye anlattigimizi dusunelim. "Onu aldatmisti. Olsundu. Zaten herkes herkesi aldatmiyor muydu?"
Hele bir de dediginiz gibi itinayla kullaniyorlarsa hic sorun yok.
Hele bir de dediginiz gibi itinayla kullaniyorlarsa hic sorun yok.
0
Böyle bir birleşik zaman yok Türkçe'de. Dolayısıyla doğru değil. tr.m.wikipedia.orgşik_zamanlı_fiil
Nihal Yeğinobalı'nın uydurması olduğunu düşünüyorum.
Nihal Yeğinobalı'nın uydurması olduğunu düşünüyorum.
0
elon
Bugün THY İstanbul->Antalya uçağına bindim. Yanılmıyorsam Airbus A320-200 idi uçak. Koltuk aralıkları i-na-nıl-maz genişti. O kadar yurtdışı uçuşu yaptım, ilk kez bir uçakta dizim öndeki koltuğa değmedi, rahat rahat yolculuk yaptım.Neden bu kadar geniş olduğunu düşünüyorum da, aklıma sadece bir tane
Bugün THY İstanbul->Antalya uçağına bindim. Yanılmıyorsam Airbus A320-200 idi uçak. Koltuk aralıkları i-na-nıl-maz genişti. O kadar yurtdışı uçuşu yaptım, ilk kez bir uçakta dizim öndeki koltuğa değmedi, rahat rahat yolculuk yaptım.
Neden bu kadar geniş olduğunu düşünüyorum da, aklıma sadece bir tane teori geldi. O da çok otobüs mantığında, uçakta yurtdışından gelen yolcuların İstanbul'da indirilmesi, Antalya'ya gidecek olanların bindirilmesi gibi bir şey. Yazmaya utanıyorum :)
Nasıl olabiliyor bu kadar geniş uçak? Sadece şanslı mıydım?
Neden bu kadar geniş olduğunu düşünüyorum da, aklıma sadece bir tane teori geldi. O da çok otobüs mantığında, uçakta yurtdışından gelen yolcuların İstanbul'da indirilmesi, Antalya'ya gidecek olanların bindirilmesi gibi bir şey. Yazmaya utanıyorum :)
Nasıl olabiliyor bu kadar geniş uçak? Sadece şanslı mıydım?
0
sallıyorum:
belki uçak yurtdışından geldi o yüzden genişti. ve antalya'dan da yurtdışına gidecek. o aradaki aktarmada bakımı için de istanbula uğradı?
belki uçak yurtdışından geldi o yüzden genişti. ve antalya'dan da yurtdışına gidecek. o aradaki aktarmada bakımı için de istanbula uğradı?
0
dört gün önce izmir > istanbul uçuşunda da A320 vardı. Bugünkü istanbul > izmir dönüş uçağı da aynı büyüklükte 777 idi.
Geçenlerde haber vardı ya, THY 30 uçağını hangara çekti diye, sanırım küçük uçakları çekmiş, her yere büyük uçak mı uçuyor nedir. Ben de ilk defa böyle rahat uçakla gelip gittim yurt içinde.
Geçenlerde haber vardı ya, THY 30 uçağını hangara çekti diye, sanırım küçük uçakları çekmiş, her yere büyük uçak mı uçuyor nedir. Ben de ilk defa böyle rahat uçakla gelip gittim yurt içinde.
0
Ankara İzmir ve Antalya uçuşlarından pik saatte olanlarda yıllardır geniş gövde uçuyor. Hem doluluk için iyi hem de normalde ay içinde fazla sefer yapamayan geniş gövde pilotlarına iniş tecrübesi oluyor. Uçakları hangara çekmekle alakası yok.
0
Uçakların uçuş planına göre uçak ataması yapılıyor. Bir yandan da havaalanı kiralaro manyakçasına yüksek. O koca uçağa atanacak yurtdışu uçuşu yoktur o saate ve bir 10 saat kira vereceğine havada durması daha ucuza gelmiştir. Küçük uçağın havaalanı kirası + büyük olanın uçuş maliyeti, büyük olanın havaalanı kirası + küçüğün uçuş maliyetinden düşük olmuştur. Ya da küçük uçak yetmemiştir o anki iç hat uçuşlarına. Bir kere İzmir'den İstanbul'a dört motorlu ve bir sırasında 10 koltuk olan uçakla gelmişliğim var. Bir kere de uçak yetmediği için Tailwind Airlines'tan kiralanmış, basınç azaldıkça gözle görülür şekilde genleşen uçakla da. Arada öyle planlama sapmaları ve acil durumu kurtarmalar oluyor.
0
sevgikusunkanadinda
Bugün ders çalışırken beynimin bir süre sonra konuları anlamamak için direndiğini farkettim. Sınavın son günü bu kadar yükleme yapınca ders çalışmamak için yapılan anlamsız hareketler olayına döndü birazcık.Kendim sigara kullanmıyorum fakat böyle bunaltıcı anlarda ara verdiğimizde sigara içip dönen
Bugün ders çalışırken beynimin bir süre sonra konuları anlamamak için direndiğini farkettim. Sınavın son günü bu kadar yükleme yapınca ders çalışmamak için yapılan anlamsız hareketler olayına döndü birazcık.
Kendim sigara kullanmıyorum fakat böyle bunaltıcı anlarda ara verdiğimizde sigara içip dönen arkadaşların oldukça rahatlamış ve mevzuya devam edebilir halde olduklarını görüyorum. Çay, kahve, muhabbet, bunlar da bende olanlar fakat ikame etmiyor gibi.
Siz neler yapıyorsunuz? Sigaranın, piponun vs. yerini neyle ikame ediyorsunuz?
Kendim sigara kullanmıyorum fakat böyle bunaltıcı anlarda ara verdiğimizde sigara içip dönen arkadaşların oldukça rahatlamış ve mevzuya devam edebilir halde olduklarını görüyorum. Çay, kahve, muhabbet, bunlar da bende olanlar fakat ikame etmiyor gibi.
Siz neler yapıyorsunuz? Sigaranın, piponun vs. yerini neyle ikame ediyorsunuz?
0
Mutfağa gidiyorum. Çikolata falan yiyorum. Beş dakika televizyona bakarım. Odama dönerken su içerim. Bazen dışarı çıkıp kuru yemiş ve meyveli soda alırım. Telefonla ilgilenirim.
0
sigara içen birisiydim. 1.5 yıldır içmiyorum. şimdi bunaldığımda 1 bardak soğuk su içiyorum hiçbi şeyim kalmıyor.
0
sekersiz kahve icmek
acik hava almak
cayir cimen uzerinde oturmak
soguk su ile yuz yikamak
dus almak
diptis diptis muzik dinlemek
acik hava almak
cayir cimen uzerinde oturmak
soguk su ile yuz yikamak
dus almak
diptis diptis muzik dinlemek
0
Müzik dinliyorum, rahatlatıcı olanından. Arka plana bir Kemal Sunal filmi ya da artık ezberlediğim başka bir dlöi açıyorum ortamı rahatlatmak için
0
@nax +1
Bir de başka bir işle ilgileniyorum, mesela yapmam gereken ve sevdiğim bir meşgale var, onu yapınca kafa dinleniyor.
Bir de başka bir işle ilgileniyorum, mesela yapmam gereken ve sevdiğim bir meşgale var, onu yapınca kafa dinleniyor.
0
sigaranın bunaltıya direkt olumlu etkisi yok bence, o düşünce bunalınca sigara içen insanlar yüzünden oluşuyor ama sorun şu ki o insan zaten sigara içtiği için bunalmasının ya da kızmasının konuyla direkt alakası yok. sigara içerken başka şeye odaklanabiliyor, ya da en azından ortamını değiştiriyor, kafası dağılıyor. tabii ki sürekli sigara içen biri yoksunluğunu giderince rahatlamış hissediyor ama halihazırda sigara içmeyen biri için bağımlı olduğu bir şey varsa tüketmesi aynı etkiyi gösterir.
benzer şekilde, ben de müziğe bağımlıyım denebilir, müzik dinleyince geçiyor.
benzer şekilde, ben de müziğe bağımlıyım denebilir, müzik dinleyince geçiyor.
0
sigara kullanmıyorken yüze soğuk su vurmak, enseyi soğuk suyla ovalamak işe yarıyordu.
şu ara sigara ve yüksek miktarda çayla konsantrasyonumu yükseltiyorum.
şu ara sigara ve yüksek miktarda çayla konsantrasyonumu yükseltiyorum.
0
andlee
1,5(5 ayı sözlü idik) senelik birlikteliğim babasının ve abisinin baskısı ve kızın dirayetsizliği sonucu bitti.başlıklar halinde anlatırsam. bn hekimim kız diş hekimi.yaşlar 27 25. merkez ile düğünü yapacağımız mesafe 60km. ilçe ile il arasında büyük bir fark yok en azından düğün salonu konusunda hi
1,5(5 ayı sözlü idik) senelik birlikteliğim babasının ve abisinin baskısı ve kızın dirayetsizliği sonucu bitti.başlıklar halinde anlatırsam. bn hekimim kız diş hekimi.yaşlar 27 25. merkez ile düğünü yapacağımız mesafe 60km. ilçe ile il arasında büyük bir fark yok en azından düğün salonu konusunda hiç bir fark yok.
1. kızın ailesi ile tanıştığım ertesi günü geldi ve 3 şey söyledi. bir ben sadece çeyizimi bilirim hiçbir borca imza atmam(cevabım sorun değil idi) düğünü bulunduğumuz iç ege ilinin merkezinde olmasını istiyorum(cevabım buna bişi diyemem düğünü babam yapacak ama destek olurum ama şans düşük) üçüncü babam biraz daha tipi iyi olabilirdi dedi(sen ne düşünüyorsun dedim benim için sorun yok dedim dedi.)
2. bu olaylardan sonra babası nişanı bize yaptırmaya yönelik laflar etti nişanı yapmayı kabullendik. ev eşyaları zaten bizde. son bir ay içinde aileler arasında konuşuldu bulunduğumuz ilin en büyük ilçesinde düğünü yapacağımızı söylediğimizde kimseden ses çıkmadı. bu süre zarfından kızdan düğün madem orda olacak bir de borç mu ödeyecem lafı duydum.
3. abisi yurt dışında kızın. adama dedim ne zaman geleceksin ona göre düğün zamanı belirleyecez. bu sürede düğün yeri falan konuştuk adam ben orayı sevmedim düğünün orda olmasına ŞERH KOYUYORUM dedi. arkasından yarım saat sonra kız aradı ve DÜĞÜNÜ ORDA YAPARSANIZ BAŞKA GELİNLE YAPARSINIZ SİZİN KÖY GİBİ YERİNİZE NE GELİRİM NE DÜĞÜN YAPARIM O BABANI İKNA ET DÜĞÜN MERKEZDE OLACAK NOKTA dedi. ben sakin ol canım abinin gazı ile konuşuyorsun şuan falan diye sakinleştirmeye çalıştım. sonra mesajında da BEN BABAMLA KONUŞTUM DÜĞÜN MERKEZDE OLACAK DÜŞÜN TAŞIN TEK CEVAP İSTİYORUM EVET YA DA HAYIR dedi.
4. sonra 3 gün geçti ben de saydırdım ettim sözü attım ayrıldım. sonra defalarca aradı etti ama açmadım. içim konu olarak rahat ama ben neden üzgünüm çok mu sevmişim?
sadece sözde annemin özenmesi sonucu 10binlik takı taktık. kıyafetler falan gırla. valla hiç bişiden eksik kalmasın diye adet gelenek ne boksa hiç sevmeme rağmen hepsini yaptım. düğünün merkezde olmamasına karşlık kına gecesini düğün gibi yap maddi destek çıkayım dedim.
babası da abisinde tipime laf etti bişi demedim. tipime laf etmeleri aklınızda acaba çok mu kötü diye düşündürebilir. bu durumu şöyle açıklayayaım kızla beraber olduğum süre zarfında 4 doktor bayan arkadaş kız arkadaşım oldğunu farkedene kadar hep ilgili idiler.(kahve içmeye davet etmeler eve kahvaltıya çağırmalar vb.) kısa sürede bu arkadaşlara da bir birlikteliğim olduğunu belli ettim.
NOT: kızın ailesi ile tanışıncaya kadar bir senelik birlikteliğim çok güzeldi.
1. kızın ailesi ile tanıştığım ertesi günü geldi ve 3 şey söyledi. bir ben sadece çeyizimi bilirim hiçbir borca imza atmam(cevabım sorun değil idi) düğünü bulunduğumuz iç ege ilinin merkezinde olmasını istiyorum(cevabım buna bişi diyemem düğünü babam yapacak ama destek olurum ama şans düşük) üçüncü babam biraz daha tipi iyi olabilirdi dedi(sen ne düşünüyorsun dedim benim için sorun yok dedim dedi.)
2. bu olaylardan sonra babası nişanı bize yaptırmaya yönelik laflar etti nişanı yapmayı kabullendik. ev eşyaları zaten bizde. son bir ay içinde aileler arasında konuşuldu bulunduğumuz ilin en büyük ilçesinde düğünü yapacağımızı söylediğimizde kimseden ses çıkmadı. bu süre zarfından kızdan düğün madem orda olacak bir de borç mu ödeyecem lafı duydum.
3. abisi yurt dışında kızın. adama dedim ne zaman geleceksin ona göre düğün zamanı belirleyecez. bu sürede düğün yeri falan konuştuk adam ben orayı sevmedim düğünün orda olmasına ŞERH KOYUYORUM dedi. arkasından yarım saat sonra kız aradı ve DÜĞÜNÜ ORDA YAPARSANIZ BAŞKA GELİNLE YAPARSINIZ SİZİN KÖY GİBİ YERİNİZE NE GELİRİM NE DÜĞÜN YAPARIM O BABANI İKNA ET DÜĞÜN MERKEZDE OLACAK NOKTA dedi. ben sakin ol canım abinin gazı ile konuşuyorsun şuan falan diye sakinleştirmeye çalıştım. sonra mesajında da BEN BABAMLA KONUŞTUM DÜĞÜN MERKEZDE OLACAK DÜŞÜN TAŞIN TEK CEVAP İSTİYORUM EVET YA DA HAYIR dedi.
4. sonra 3 gün geçti ben de saydırdım ettim sözü attım ayrıldım. sonra defalarca aradı etti ama açmadım. içim konu olarak rahat ama ben neden üzgünüm çok mu sevmişim?
sadece sözde annemin özenmesi sonucu 10binlik takı taktık. kıyafetler falan gırla. valla hiç bişiden eksik kalmasın diye adet gelenek ne boksa hiç sevmeme rağmen hepsini yaptım. düğünün merkezde olmamasına karşlık kına gecesini düğün gibi yap maddi destek çıkayım dedim.
babası da abisinde tipime laf etti bişi demedim. tipime laf etmeleri aklınızda acaba çok mu kötü diye düşündürebilir. bu durumu şöyle açıklayayaım kızla beraber olduğum süre zarfında 4 doktor bayan arkadaş kız arkadaşım oldğunu farkedene kadar hep ilgili idiler.(kahve içmeye davet etmeler eve kahvaltıya çağırmalar vb.) kısa sürede bu arkadaşlara da bir birlikteliğim olduğunu belli ettim.
NOT: kızın ailesi ile tanışıncaya kadar bir senelik birlikteliğim çok güzeldi.
0
valla allah kurtarmış kardeş. o kadar emek harcamışsın sonuçta ilişkiye, üzülmen normal. ama bu günler de geçecek ve iyi ki evlenmemişim diyeceksin.
0
böyle bir aile ile mi akraba olmak istiyorsun. çocuk olduğunda bunlar sana gelip kalacaklar bir de çalışan anne vs. olayından anneanne genelde kalır gelir gider.
boşver iyi olmuş kısa yoldan yırtmışsın.
bir de insanın yüzüne baka baka tipine laf edilmez böyle bir saygısızlık yok.ablamın başına da aynı şey geldi. erkek arkadaşı ciddi ciddi tipsizdi ama onun tarafı ablamı arayıp sen kendi tipine bak bi olur mu gibilerinden laf etmişlerdi. kızın gururu incildi haklı olarak. ama şimdi düşündüğümde iyi ki bunların hepsi olmuş da ayrılmışlar diyorum.
sen de biraz zaman geçsin öyle diyeceksin üzülme bence.
boşver iyi olmuş kısa yoldan yırtmışsın.
bir de insanın yüzüne baka baka tipine laf edilmez böyle bir saygısızlık yok.ablamın başına da aynı şey geldi. erkek arkadaşı ciddi ciddi tipsizdi ama onun tarafı ablamı arayıp sen kendi tipine bak bi olur mu gibilerinden laf etmişlerdi. kızın gururu incildi haklı olarak. ama şimdi düşündüğümde iyi ki bunların hepsi olmuş da ayrılmışlar diyorum.
sen de biraz zaman geçsin öyle diyeceksin üzülme bence.
0
Küçümsemişler seni. O yüzden üzgünsün. Boş ver. Bir şey olmuyorsa olmaması gerektiği için olmuyordur.
0
bu nasıl bi abi arkadaş! düğün yerine şerh koymakmış. ya bi s..
ablam ocak ayında evlendi. kışın ortasında amerika'dan ertelenen uçuşlarla iki günde anca vardım türkiye'ye. yeterki onlar rahat olsunlar benim yüzümden yaza beklemesinler diye.
+1 allah kurtarmış kardeş.
ablam ocak ayında evlendi. kışın ortasında amerika'dan ertelenen uçuşlarla iki günde anca vardım türkiye'ye. yeterki onlar rahat olsunlar benim yüzümden yaza beklemesinler diye.
+1 allah kurtarmış kardeş.
0
Allah kurtarmış +11111
Aslında sen çok fazla sevmek değil emeğinden ötürü üzgünsün. Çok fazla sevmiş olsan bunların hiçbirine aldırış etmezdin saydırmazdın hepsine he derdin. Fakat gayt sağlıklı bir zihin sahibi olarak fark etmişsin ki bu tipler seni her şeyinle kontrol altında tutmak ve yönetmek istemişler. Aileni falan da yani. Hele üslup en büyük ipucu, müthiş. Sen de çok haklı olarak basmışsın kalayı. Çok da iyi etmişsin.
İstediğin kadar sev, sevgi başka ilişki başkadır ve bundan sana eş değil ancak yağlı kazık olurdu. İyi ki tekmeyi vurmuşsun. Çok iyi etmişsin.
Aslında sen çok fazla sevmek değil emeğinden ötürü üzgünsün. Çok fazla sevmiş olsan bunların hiçbirine aldırış etmezdin saydırmazdın hepsine he derdin. Fakat gayt sağlıklı bir zihin sahibi olarak fark etmişsin ki bu tipler seni her şeyinle kontrol altında tutmak ve yönetmek istemişler. Aileni falan da yani. Hele üslup en büyük ipucu, müthiş. Sen de çok haklı olarak basmışsın kalayı. Çok da iyi etmişsin.
İstediğin kadar sev, sevgi başka ilişki başkadır ve bundan sana eş değil ancak yağlı kazık olurdu. İyi ki tekmeyi vurmuşsun. Çok iyi etmişsin.
0
bence hakkında hayırlısı olmuş. allah daha iyileri ile karşılaştırsın. üzülme yırtmışsın dedikleri gibi.
0
ailesi ile tanışıncaya kadar tanıştığın kişiyle tanıştıktan sonraki kişi aynı değil. ilişkinizi bilmiyorum. o kendisini farklı tanıtmış olabilir ya da kendini olduğu gibi tanıtmıştır ama sen onu olduğu gibi görmemişsin. var olduğuna inandığın, olmasını istediğin kişiyi sevmişsin. bu yüzden üzülüyorsun. onu özlediğin için değil onun olmasını istediğin kişiyi özlediğin için, buna kendini inandırdığın için ve bu inanç yüzünden emek harcadığın için. ilişkini bir gözden geçirirsen ailesi ile tanıştıktan sonraki davranışlarının ipuçlarını bulacağını düşünüyorum. aslında o kadar güzel bir birliktelik olmadığını anlarsan üzüntün azalır.
0
Allah kurtarmış +1 ile geldim ben de. Üzülmen normal. Genç hekim adamsın, keyfine bak zamanla geçer.
0
Gerçekten Allah kurtarmış + 1, Duyuru ailesi olarak yerlerimizden kalkıp halay çekerek, 'Teeey teeey' sesleri ile kutlamalıyız bunu.
Hayatımıza girenlerin psikopat/sosyopat türevleri 'Merhaba, şimdi sana hayatının en güzel mutluluklarından birini yaşatıp sonra da bir şekilde çıldıracağım. Bir yandan eski günleri mumla ararken, bir yandan içinde umut olarak o günlere döneceğimize dair ama ben her geçen gün daha da eski halimden uzaklaşıp iyice sevmeyeceğin bir şeye bağlayacağım. Tanıyamayacağın bir hale geleceğim. Arz ederim' diye hayatımıza girmiyor ki! Dolayısıyla şu an yaşadığın şey eski günlerin özlemi sadece. İçinde kalmış yaşamak isteyip de yaşayamadığın şeyler. İçinde kalmasaydı da evlenseydiniz, büyük olasılıkla birkaç sene sonra kanlı bıçaklı bir boşanma duyurusu üzerine konuşuyor olurduk ve şartlar çok daha zor olurdu.
Olayın tipinle hiiiiç ilgisi yok. Sen Kıvanç Tatlıtuğ falan olsan 'Gözü yamuk bakmasaydı iyiydi', 'Maaşı bir 1000 TL fazla olsaydı'lar gelecek. Aile belalıymış. Ayrıca, diyelim ki o kız dünya tipsizi. Ailen çıkıp 'Biraz daha güzel olsaydı' dese, sen 'Hmm, evet ama ne yapalım. Bu seferlik böyle oldu' mu derdin ya da 'Ben beğendim, size ne oluyor' mu derdin. Hamamdan adam mı beğeniyor annesi babası?
Bu günler geçecek, sadece kafa dağıtmaya gerek var. Kafanı boş bıraktığın anda aklına daha çok geliyordur. O yüzden oyalanacak şeylerle oyalanabilirsin. İnan bana, bu kızın üst versiyonları var, böyle çıban başı gibi olmayanları; hayatına onlardan biri girdiğinde sen de artık halayımıza katılırsın 'Teeey tey' diye.
Hayatımıza girenlerin psikopat/sosyopat türevleri 'Merhaba, şimdi sana hayatının en güzel mutluluklarından birini yaşatıp sonra da bir şekilde çıldıracağım. Bir yandan eski günleri mumla ararken, bir yandan içinde umut olarak o günlere döneceğimize dair ama ben her geçen gün daha da eski halimden uzaklaşıp iyice sevmeyeceğin bir şeye bağlayacağım. Tanıyamayacağın bir hale geleceğim. Arz ederim' diye hayatımıza girmiyor ki! Dolayısıyla şu an yaşadığın şey eski günlerin özlemi sadece. İçinde kalmış yaşamak isteyip de yaşayamadığın şeyler. İçinde kalmasaydı da evlenseydiniz, büyük olasılıkla birkaç sene sonra kanlı bıçaklı bir boşanma duyurusu üzerine konuşuyor olurduk ve şartlar çok daha zor olurdu.
Olayın tipinle hiiiiç ilgisi yok. Sen Kıvanç Tatlıtuğ falan olsan 'Gözü yamuk bakmasaydı iyiydi', 'Maaşı bir 1000 TL fazla olsaydı'lar gelecek. Aile belalıymış. Ayrıca, diyelim ki o kız dünya tipsizi. Ailen çıkıp 'Biraz daha güzel olsaydı' dese, sen 'Hmm, evet ama ne yapalım. Bu seferlik böyle oldu' mu derdin ya da 'Ben beğendim, size ne oluyor' mu derdin. Hamamdan adam mı beğeniyor annesi babası?
Bu günler geçecek, sadece kafa dağıtmaya gerek var. Kafanı boş bıraktığın anda aklına daha çok geliyordur. O yüzden oyalanacak şeylerle oyalanabilirsin. İnan bana, bu kızın üst versiyonları var, böyle çıban başı gibi olmayanları; hayatına onlardan biri girdiğinde sen de artık halayımıza katılırsın 'Teeey tey' diye.
0
geçmiş olsun, çok iyi olmuş ayrıldığınız. sen öyle bir babayla öyle bir abiyle bayramlarda bile bir araya gelmek ister miydin? kız gerçekten onların karşısında durabilse katlanılır belki ama hele kız da böyle onlardan bu kadar etkilenirken bence anlamsız olurmuş evlenmeniz. kız babasına maddi olarak yardımcı oluyor mu? babası bu yüzden sık sık problem çıkarıyor olabilir zira evlenirse nakit akış damarlarından biri kesilebilir. borca sokmak istememesi vs sebepler maddiyatçı bi adam olduğunu gösteriyor çünkü. sakın barışma hocam.
0
daha önce de bu konuda duyuru açmıştın. düğünü başka gelinle yaparsınız diyen kızı anında şutlarım demiştim. doğru yoldasın.
0
Allah kurtarmis resmen.
Diger arkadaslar da soylemis onlarinkine ekleyebilecegim fazla bir sey yok.
Kiz kendini biraz bulunmaz hint kumasi gormus, pahalidan satmaya calismis. Acikcasi sizi de cok sevmemis gibi geldi bana. Gercekten seven kisinin dugunun yeriydi, takiydi gibi seyleri umursayacagini zannetmiyorum. Amaci sizinle ortak bir hayat kurmak olsaydi bunlara takilmazdi, ailesini de idare etmeyi, size soz soyletmemeyi bilirdi diye dusunuyorum. Gelip de size tipin cok kotu dediler demezdi en basitinden. Biraz evlenmenin kendisine odaklanmis arkadas.
Iyi kurtulmussunuz resmen.
Takilari da geri isteyebilirsiniz. Oyle yuzsuzluge boyle parmak hesabi.
Gecmis olsun yeniden.
Diger arkadaslar da soylemis onlarinkine ekleyebilecegim fazla bir sey yok.
Kiz kendini biraz bulunmaz hint kumasi gormus, pahalidan satmaya calismis. Acikcasi sizi de cok sevmemis gibi geldi bana. Gercekten seven kisinin dugunun yeriydi, takiydi gibi seyleri umursayacagini zannetmiyorum. Amaci sizinle ortak bir hayat kurmak olsaydi bunlara takilmazdi, ailesini de idare etmeyi, size soz soyletmemeyi bilirdi diye dusunuyorum. Gelip de size tipin cok kotu dediler demezdi en basitinden. Biraz evlenmenin kendisine odaklanmis arkadas.
Iyi kurtulmussunuz resmen.
Takilari da geri isteyebilirsiniz. Oyle yuzsuzluge boyle parmak hesabi.
Gecmis olsun yeniden.
0
ben sizi hatırlıyorum, üzüldüm ama sizin üzüldüğünüzü gördüğüm için. olay o zaman anlattığınızdan daha da kötüymüş.
bence sorun eski sözlünüzün ailesinin kızlarını bir birey gibi değil bir mal gibi görmelerindeymiş ve eski sözlünüz de ne yazık ki bunda bir sorun görmemiş. tipini beğenmedim, borca imza atmam, o öyle olacak, bu böyle olacak. 'birlikte bir yaşam' böyle kurulmaz, evladını mal gibi görmeyen baba da kızının nişanlısı ile tanıştığında 'tipi daha iyi olabilirdi' demez. bu ne demek, daha iyi bir alıcı bulabilirdin ama ortalama bir alıcı bulmuşsun, bari açığı maddiyatla kapatalım demişler sanırım. gerçek bir aile çocuğunun seçimine saygı gösterir, eğer ciddi bir kopukluk varsa ve çocuğunun üzüleceğine inanıyorsa en fazla uyarır. kızımızdan en iyi nasıl faydalanırız, karşıdaki adama en çok ne kakalarız, ne yaptırırız mantığı çok yanlış bir mantık. böyle ailelerden düzgün insanlar çıkabiliyor ancak eski sözlünüz belli ki öyle biri olamamış. içiniz rahat olsun, böyle bir insanla kuracağınız yuvada da ailesinden gördüğünü uygulamaya devam edecekti, çocuğunuz saçma sapan bir şekilde yetişecekti. eski sözlünüz ailesinin yaşamına tamamen müdahil olmasında belli ki sorun görmüyor. muhtemelen kendinizi hiç görmek istemediğiniz bir aile yaşantısının ve yaşam tarzının içinde bulacaktınız. yasınızı tutun, verdiğimiz emekler boşa çıkınca yas tutmamız normal ancak içiniz rahat olsun, kafanızı her gece yastığa huzurla koyun.
bence sorun eski sözlünüzün ailesinin kızlarını bir birey gibi değil bir mal gibi görmelerindeymiş ve eski sözlünüz de ne yazık ki bunda bir sorun görmemiş. tipini beğenmedim, borca imza atmam, o öyle olacak, bu böyle olacak. 'birlikte bir yaşam' böyle kurulmaz, evladını mal gibi görmeyen baba da kızının nişanlısı ile tanıştığında 'tipi daha iyi olabilirdi' demez. bu ne demek, daha iyi bir alıcı bulabilirdin ama ortalama bir alıcı bulmuşsun, bari açığı maddiyatla kapatalım demişler sanırım. gerçek bir aile çocuğunun seçimine saygı gösterir, eğer ciddi bir kopukluk varsa ve çocuğunun üzüleceğine inanıyorsa en fazla uyarır. kızımızdan en iyi nasıl faydalanırız, karşıdaki adama en çok ne kakalarız, ne yaptırırız mantığı çok yanlış bir mantık. böyle ailelerden düzgün insanlar çıkabiliyor ancak eski sözlünüz belli ki öyle biri olamamış. içiniz rahat olsun, böyle bir insanla kuracağınız yuvada da ailesinden gördüğünü uygulamaya devam edecekti, çocuğunuz saçma sapan bir şekilde yetişecekti. eski sözlünüz ailesinin yaşamına tamamen müdahil olmasında belli ki sorun görmüyor. muhtemelen kendinizi hiç görmek istemediğiniz bir aile yaşantısının ve yaşam tarzının içinde bulacaktınız. yasınızı tutun, verdiğimiz emekler boşa çıkınca yas tutmamız normal ancak içiniz rahat olsun, kafanızı her gece yastığa huzurla koyun.
0
kesinlikle allahkurtarmış + 1111111111111111111111111111111111
bak benim de ilişkim evlilik aşamasında şu an ve tahmin edemeyeceğin kadar skıntıyla karşılaşıyorum. ailem, çevrem vs ama bir şekilde kuyruğu dik tutuyorum.
sevdiğim adama asla laf söyletmem, ne demek şerh koyuyorum ya. ne demek fiziksel görünümle dalga geçmek. hayatındaki kadın bunlara müdahale ettiriyorsa şimdiden, zaten senin için yanlış kişidir. üzülebilirsin evet, ama bitti gitti. toparlanmaya bak. kimse senden değerli değil.
bak benim de ilişkim evlilik aşamasında şu an ve tahmin edemeyeceğin kadar skıntıyla karşılaşıyorum. ailem, çevrem vs ama bir şekilde kuyruğu dik tutuyorum.
sevdiğim adama asla laf söyletmem, ne demek şerh koyuyorum ya. ne demek fiziksel görünümle dalga geçmek. hayatındaki kadın bunlara müdahale ettiriyorsa şimdiden, zaten senin için yanlış kişidir. üzülebilirsin evet, ama bitti gitti. toparlanmaya bak. kimse senden değerli değil.
0
Sakın acıyıp da geri dönme +1
(ilk diyen benim gerçi)
Bir de o takıları iade etmesi gerekiyor hukuken ve gelenek olarak da neyse. Ben de olsam kendiliğinden iade etmezlerse istemem ve lafını etmem.
(ilk diyen benim gerçi)
Bir de o takıları iade etmesi gerekiyor hukuken ve gelenek olarak da neyse. Ben de olsam kendiliğinden iade etmezlerse istemem ve lafını etmem.
0
Üzüntünüzü anlıyorum sevmişsiniz o kadar yokuşa eyvallah dediğinize göre ama ben sizin adınıza niyeyse sevindim demeye geldim. diğer duyuruyu hatırlıyorum okuyunca içimden geçen şey ileride çok zor olacağıyla ilgiliydi başka gelin muhabbeti yeterince çirkindi. olmamışsa hayırlısı böyledir lafını düstur edinmiş biri olarak sizi ancak bu açıdan teselli edebilirim. boşanma duyurunuza yazıyor da olabilirdik. umarım bu kafadaki kızlarla bir daha karşılaşmaz ve sizi gerçekten seveni bulursunuz.
0
basubadelmevt
Bir ders alıyorum, kendisi 70 yasında prof.Alanında bir numara neyse bunu geçelim. Sınavı evde yapmamızı istedi 5 sayfalık.Sınıfta 25 kişi filan var.Bu hoca bu sınavları okur mu sizce? Yoksa asistan mı okur direk? Vakit ayırır mı yani?
Bir ders alıyorum, kendisi 70 yasında prof.Alanında bir numara neyse bunu geçelim. Sınavı evde yapmamızı istedi 5 sayfalık.Sınıfta 25 kişi filan var.Bu hoca bu sınavları okur mu sizce? Yoksa asistan mı okur direk? Vakit ayırır mı yani?
0
Ödevin tipine bağlı. Ben de 1. sınıftayken final sınavı yerine geçecek bir ödev hazırlamıştım. Bir sürü resim eklemiştim. Çok güzel yazmıştım. Büyük ihtimalle sadece görüntüsüne bakıp 95 verdi.
0
Belli olmaz. Asistanı bir kısmını, kendi bir kısmını okuyabilir. Hepsini kendi de okuyabilir, hepsini asistanı da okuyabilir. Dersin birden fazla asistanı varsa onu da asistanlara dağıtabilir.
0
kesin okur. kopya çektiğini anladığı öğrencilerin yüzüne vurur ve kafayı takar. pisleşir, çirkinleşir.
0
pleione
Bu kullanımlardan hangisi doğru, ikisi de kullanılıyor diyen var, biri formal diğer informal durumlarda kullanılır diyen var, nedir işin doğrusu?I wish I was taller / I wish i were taller hangisi doğru? Konuşma dilinde filmlerde falan I wish I was diye de kullanılıyor sanırım ama emin olamadım.
Bu kullanımlardan hangisi doğru, ikisi de kullanılıyor diyen var, biri formal diğer informal durumlarda kullanılır diyen var, nedir işin doğrusu?
I wish I was taller / I wish i were taller hangisi doğru? Konuşma dilinde filmlerde falan I wish I was diye de kullanılıyor sanırım ama emin olamadım.
I wish I was taller / I wish i were taller hangisi doğru? Konuşma dilinde filmlerde falan I wish I was diye de kullanılıyor sanırım ama emin olamadım.
0
If I was/were durumunda ikisi de doğru.
"wish" diyeceksen "was" demen gerekir.
Edit: Tam olarak aychovsk'nin dediği gibi. O detayı düşünmemiştim.
"wish" diyeceksen "was" demen gerekir.
Edit: Tam olarak aychovsk'nin dediği gibi. O detayı düşünmemiştim.
0
were doğrusu. zaten çoğunlukla da öyle kullanılıyor. were duymayanlar nerede olup da duymamışlar merak ettim.
answers.yahoo.com
answers.yahoo.com
0
Dilbilgisi olarak doğrusu were, buna subjunctive deniyor. Konuşma dilinde bölgeye göre yaygın kullanıp değişiyor. İngiliz kullanımı genelde 'were'. Amerika'nın yaygın kullanımı 'was' ama bunu akademik alanalarda kullanınca 'Aaa, dağdan gelmiş ayı' diyorlar. Sokakta 'were' kullanınca da bizde pazarda Zeki Müren Türkçesi ile konuşmuş muamelesi oluyor. Dolayısıyla, anadili İngilizce olan birinin was/were'üne bakarak, eğitim seviyesi ile ilgili genel bilgi edinilebilir.
Bir de bunun duruma göre uyarlanışı var. Gerçek olmamış ve olmasını istediğimiz bir şeyi diliyorsak 'were', gerçekçi bir şeyi o an yapabilecek durumda isek 'was' kullanımı uygun. (was durumu çok nadir olan bir şey) Yani, 'Keşke şimdi bilmemnerede olsam' kısmı were, 'Keşke popoyu kaldırıp çalışmaya gitsem' was. İkinci cümlenin gudikliği durumu anlatmıştır sanırım.
Bir de bunun duruma göre uyarlanışı var. Gerçek olmamış ve olmasını istediğimiz bir şeyi diliyorsak 'were', gerçekçi bir şeyi o an yapabilecek durumda isek 'was' kullanımı uygun. (was durumu çok nadir olan bir şey) Yani, 'Keşke şimdi bilmemnerede olsam' kısmı were, 'Keşke popoyu kaldırıp çalışmaya gitsem' was. İkinci cümlenin gudikliği durumu anlatmıştır sanırım.
0
ikisi de doğru.
if i were a rich man
if i was invisible
ikisi de ayrı şarkılardan.
if i were a rich man
if i was invisible
ikisi de ayrı şarkılardan.
0
glamdr1ng
Cips, kola, dondurma kodu, avm çekilişi vs. Bu tarz şeylere katılıyor musunuz? Neler cukkaladınız?
Cips, kola, dondurma kodu, avm çekilişi vs. Bu tarz şeylere katılıyor musunuz? Neler cukkaladınız?
0
bir tek algida magnum'un çekilişlerine katıldım. o da lamborghini verdikleri için. tabii ki kazanamadım.
0
@kaptan memo arkadaşımın arkadaşı kazandı onlardan birini :D gerçekten de veriyorlarmış. İnanamamıştım
0
benim arkadaş greencard kazandı. ben pek katılmam kazanmışlığım da yok.
lamborghini iyiymiş, verdiklerine şaşırdım.
lamborghini iyiymiş, verdiklerine şaşırdım.
0
Sinema bileti kazandim chip dergisiyle, electroworld ile ps3 oyunu kazandim. Tshirt kazandim kiytirik seyler iste kazandim.
0
ben şimdiye kadar bi blog çekilişinden bi tane defter kazandım o kadar. ama bi arkadaşım iki kişilik avustralya tatili kazanıp balayı olarak gitmişti.
edit: alttaki arkadaş yazınca düşündüm de yemeksepeti.com çekilişlerinden de kuru temizleme kuponu falan gibi şeyler kazandım 2-3 kere.
edit: alttaki arkadaş yazınca düşündüm de yemeksepeti.com çekilişlerinden de kuru temizleme kuponu falan gibi şeyler kazandım 2-3 kere.
0
yemek sepeti çekilişlerine katılıyorum, (nasılsa yemeğin siparişi vermişim elim mi yorulcak), nasılsa çıkmaz diye işaretlediğim hiç işime yaramayacak iki defa bişiyler çıkmıştı oradan,
0
magnum'un çekilişlerine ve denk gelirsem mağazalarınkine katılırım. kendi başvurduklarımdan bir şey çıkmadı. ortaokuldayken ailemle katıldığım yılbaşı yemeği çekilişinde çaydanlık çıkmıştı :/
0
cukkalama demeyelim de, bir avm çekilişinde son yedek olarak 10,5" galaxy tab S'i iç etmişliğim, üstüne yatmışlığım oldu. almak için notere 100 tl gibi bir para vermiştim. 2 senedir severek kullanıyorum, çok sevdim kaliteli cihazmış. bir de katılımcı olduğum HP toplantısında inkjet yazıcı çıkmıştı.
0
2000'lerin başında bir sinema sitesinden (sorulan soruya cevap verenler arasında yapılan çekilişle) film cuma günü vizyona girmeden bir gün önce perşembe günü yapılan gala gösterimine bilet kazandım iki sefer. hatta biri ali (muhammed ali'nin hayatı), biri de kemancı çocuk temalı bir kore filmiydi.
bir de 90'ların sonunda bahçeli'deki escort land'in açılışında bir tane disket kazanmıştım. yeşil renkli markasız bir şeydi, hemen bozuldu zaten.
bir de 90'ların sonunda bahçeli'deki escort land'in açılışında bir tane disket kazanmıştım. yeşil renkli markasız bir şeydi, hemen bozuldu zaten.
0
yue
Ne yapıyorsunuz? Cinsel anlamda sormuyorum o konuda sıkıntı olmuyor nedense. Ama normal günlük hayatta birlikte kaliteli vakit geçirmek adına neler yapabiliriz? Bu hafta sonumuz şöyle geçti mesela; cumartesi ben komple temizlik yaptım o bilgisayarda çalıştı. Akşam o tvde maç izledi ben pcden dizi iz
Ne yapıyorsunuz? Cinsel anlamda sormuyorum o konuda sıkıntı olmuyor nedense. Ama normal günlük hayatta birlikte kaliteli vakit geçirmek adına neler yapabiliriz?
Bu hafta sonumuz şöyle geçti mesela; cumartesi ben komple temizlik yaptım o bilgisayarda çalıştı. Akşam o tvde maç izledi ben pcden dizi izledim. Pazar günü hafta içinin yemeğini yapıp genelde kitap okudum o da tv izledi. Normalde gezmeye gidecektik Pazar ama biraz tasarruf yapalım dedik. Ya gezmeden falan geçtim de doğru düzgün konuşmuyoruz bile zaten birlikteyken. Mesela yatakta yatıyoruz ya sohbet etmek yerine ikimizde telefonlarımıza gömülüyoruz. Zaten benim yakın kız arkadaşlarım da yok kendimi çok yalnız hissediyorum bazen.
Duygusal olarak bir şeyler paylaşmak, birlikte vakit geçirip eğlenmek için ne yapmak lazım oyun konsolu falan mı alsam ne yapsam :/
Bu hafta sonumuz şöyle geçti mesela; cumartesi ben komple temizlik yaptım o bilgisayarda çalıştı. Akşam o tvde maç izledi ben pcden dizi izledim. Pazar günü hafta içinin yemeğini yapıp genelde kitap okudum o da tv izledi. Normalde gezmeye gidecektik Pazar ama biraz tasarruf yapalım dedik. Ya gezmeden falan geçtim de doğru düzgün konuşmuyoruz bile zaten birlikteyken. Mesela yatakta yatıyoruz ya sohbet etmek yerine ikimizde telefonlarımıza gömülüyoruz. Zaten benim yakın kız arkadaşlarım da yok kendimi çok yalnız hissediyorum bazen.
Duygusal olarak bir şeyler paylaşmak, birlikte vakit geçirip eğlenmek için ne yapmak lazım oyun konsolu falan mı alsam ne yapsam :/
0
Biraz islerde yardim etmesini isteyebilirsiniz? Yardim ederken sohbet de etmis olursunuz.
0
kuehles o pek mümkün değil ya kavga ediyoruz sonra daha kötü oluyor. zaten her hafta böyle temizlik yapmıyorum. arada bir bayan alıyorum.
0
Sürekli beraber durmayın. Farklı mekanlarda olup bir birinizi özleyin biraz. Ev arkadaşı gibi olmuşsunuz.
0
Birlikte yapılacak aktiveler üretin. Dart alın eve mesela, puzzle alıp beraber yapın, filmi diziyi beraber izleyin ortak şeyler bulun. Misafirliğe gidin kafa dengi arkadaş yok mu? Tiyatro falan olabilir yine hem ucuz hem vakit geçer. Pilates Yoga falan yapabilirsiniz yine.
0
film izlemekten sıkıldık zaten film izlerken karşılıklı etkileşim olmuyor. kafa dengi arkadaşlar da var ayda bir görüşüyoruz mutlaka. benim isteğim ikimizin özel bir şeyler paylaşması.
0
Çalışan insanların ortak sıkıntısı bu sanırım. Haftanın yorgunluğunu herkes dilediği gibi atmak istiyor ve çoğunlukla o iki gün de temizlik ve evde pinekleme ile geçiyor dışarı çıkmaya üşenildiğinden ya da yorgunluktan.
Belki şöyle bir şey yapılabilir. İkiniz oturup konuşup hafta sonlarınızı biraz daha canlı geçirmek için kendinizi zorlayabilirsiniz. Örneğin ortak ilgi alanınız olan ufak atölyelere katılmak, yakın yerlere yapılabilecek günü birlik ya da iki günlük tatiller, doğa gezileri, barınak ziyaretleri ya da farklı gönüllü işler (misal ihtiyaç sahipleri için çorba yapan çerçöp çorbacıları diye bir topluluk var ankara'da, bunun farklı illerdeki versiyonlarına katılmak gibi) hem faydalı hem eğlenceli olabilir.
Not: Evli değilim.
Belki şöyle bir şey yapılabilir. İkiniz oturup konuşup hafta sonlarınızı biraz daha canlı geçirmek için kendinizi zorlayabilirsiniz. Örneğin ortak ilgi alanınız olan ufak atölyelere katılmak, yakın yerlere yapılabilecek günü birlik ya da iki günlük tatiller, doğa gezileri, barınak ziyaretleri ya da farklı gönüllü işler (misal ihtiyaç sahipleri için çorba yapan çerçöp çorbacıları diye bir topluluk var ankara'da, bunun farklı illerdeki versiyonlarına katılmak gibi) hem faydalı hem eğlenceli olabilir.
Not: Evli değilim.
0
Ne kadar oldu evleneli? Evlenmeden önce de böyle miydiniz?
Bu telefona gömülme olayı toplumun %90ı için geçerli zaten.
Bir de birlikte bir şeyler yapalım diye zorladıkça ters teper diye düşünüyorum, akışına bırakın. Eşiniz zaten şikayetçi değil sanırım bu durumdan. Geçici bir dönemdir, biraz bekleyin. Düzelmezse oturup konuşursunuz açık açık.
Bu telefona gömülme olayı toplumun %90ı için geçerli zaten.
Bir de birlikte bir şeyler yapalım diye zorladıkça ters teper diye düşünüyorum, akışına bırakın. Eşiniz zaten şikayetçi değil sanırım bu durumdan. Geçici bir dönemdir, biraz bekleyin. Düzelmezse oturup konuşursunuz açık açık.
0
sparkle birbirimizin içine düşüyorduk genelde
peggy 6 sene oldu evlenmeden önce böyle değildik pek daha çok sohbet ederdik en azından öyle hatırlıyorum. bi de o zaman hayatlarımızda monoton değildi galiba şimdi ev-iş arasında geçip gidiyor.
peggy 6 sene oldu evlenmeden önce böyle değildik pek daha çok sohbet ederdik en azından öyle hatırlıyorum. bi de o zaman hayatlarımızda monoton değildi galiba şimdi ev-iş arasında geçip gidiyor.
0
buff güzel öneriler vermişsin ama küçük bir ilçedeyiz seçenekler çok sınırlı. Özellikle mekandan bağımsız ne yapılabilinir biraz onun derdindeyim.
0
6 sene az değilmiş, bunu duyduktan sonra bana şu an çok normal geldi açıkçası:D Arkadaşlarım evleneli 1 sene dolmadığı halde bu şekildeler, terapiste gitmeyi düşünüyorlar.
Çoğu karı-koca çocuk yapıyor bu yüzden, oyalanacak bir şey çıksın:p
Şaka bir yana, terapiste gidebilirsiniz siz de. Biraz negatif bakılıyor bu terapi olaylarına ama ikinizi de tanıyıp, objektif bir şekilde yorum yapabilecek bir kişiye danışmak iyi olur.
Ya da ne bileyim, eşinizle, haftada bir akşam, tv, bilg, cep telefonu yok, sadece oturup sohbet edelim gibi anlaşmalar yapabilirsiniz. Ama zorlamamak lazım dediğim gibi.
Çoğu karı-koca çocuk yapıyor bu yüzden, oyalanacak bir şey çıksın:p
Şaka bir yana, terapiste gidebilirsiniz siz de. Biraz negatif bakılıyor bu terapi olaylarına ama ikinizi de tanıyıp, objektif bir şekilde yorum yapabilecek bir kişiye danışmak iyi olur.
Ya da ne bileyim, eşinizle, haftada bir akşam, tv, bilg, cep telefonu yok, sadece oturup sohbet edelim gibi anlaşmalar yapabilirsiniz. Ama zorlamamak lazım dediğim gibi.
0
Paylasiminizin az olmasi bence evlilik adina cok üzücü. Interaktif aktiviteler iyi olabilir. onun disinda aksamlari elektronik kullanimini yasaklayabilirsiniz evde. Mesela bizim televizyonumuz yok ve cep telefonuyla vakit gecirdigimiz zaman saati bile bulmuyor aksamlari. Sohbet ediyoruz, neler oldugunu anlatiyoruz gün icinde ya da daha cok hissettiklerimizle ilgili. Böyle seyler deneyebilirsiniz.
Bu iletisimi kurmak/duygularini ifade etmek bazi insanlar icin zor olabilir. Bu durumda birbirinize bazi günlük sorular sorabilirsiniz. Mesela biz yatmadan önce gün icinde sevdigimiz ve sinir oldugumuz birer sey söylüyorduk /anlatiyorduk.
Bunun yaninda haftanin 1-2 günü kendi arkadas cevrenizle bulusabilirsiniz ikinizde, yoksa sikici olur.
Bu iletisimi kurmak/duygularini ifade etmek bazi insanlar icin zor olabilir. Bu durumda birbirinize bazi günlük sorular sorabilirsiniz. Mesela biz yatmadan önce gün icinde sevdigimiz ve sinir oldugumuz birer sey söylüyorduk /anlatiyorduk.
Bunun yaninda haftanin 1-2 günü kendi arkadas cevrenizle bulusabilirsiniz ikinizde, yoksa sikici olur.
0
Tek başınıza yapamayacağınız şeyler yapın. Çok parça bavulla bir yerlere gitmek bile sayılır.
İki kişilik oyunlar veya kurslar da sayılır ama bunlar herkesin aklına kolayca gelen şeyler. Çok parça bavul taşımanın bile iki kişiyi birbirine yaklaştırdığını kimse düşünmez, ama bunun gibi şeylerle birbirinize tekrar yaklaşmaya başlarsınız.
Temizliği tek başına yapabiliyorsan, iki kişi yaparak büyük bir kazanç elde etmiyorsun. Hatta "sen iyi yapamadın bırak ben yapayım"lar başlıyor. Sen, senin hayatına göre bul iki kişilik bişeyler.
İki kişilik oyunlar veya kurslar da sayılır ama bunlar herkesin aklına kolayca gelen şeyler. Çok parça bavul taşımanın bile iki kişiyi birbirine yaklaştırdığını kimse düşünmez, ama bunun gibi şeylerle birbirinize tekrar yaklaşmaya başlarsınız.
Temizliği tek başına yapabiliyorsan, iki kişi yaparak büyük bir kazanç elde etmiyorsun. Hatta "sen iyi yapamadın bırak ben yapayım"lar başlıyor. Sen, senin hayatına göre bul iki kişilik bişeyler.
0
beraber yürüyüş yapın ama böyle 10 km falan. iyice yorulana kadar yürüyün. yürüyüş yaparken sussanız da olur.
0
Evli degilim ama 2 yildir devam eden bi iliskim var..sadece beraber dizi ya da film izlemekle olmuyor.birlikte vakit gecirip sohbet ederek yapabileceginiz hobilere yönelin.biz puzzle yapmayi seviyoruz.bu yaz beraber masa yaptik mesela..tahtalarin kesilmesi, olculerin ayarlanmasi, zimparasi boyamasi cilasi derken zaten 2 haftamizi almisti.eglenerek de yapmistik..ama maalesef bi yerden sonra tikaniyor heralde.biz de son bikac haftadir senin anlattigin sekildeyiz :/
0
Bir evlilikte en çok bu durumdan korkuyorum sanırım. O da sizin başınıza gelmiş. Madem dizi, film izliyorsunuz, izledikten sonra onları değerlendirmeyi deneyin. Evde oturunca pek bir şey yapılmıyor. Dışarı çıkmayı deneyin. İlle para harcamak zorunda değilsiniz. Alın bir tane fotoğraf makinesi, gezip durun.
0
Evli değilim, dolayısıyla kulak asmasanız olur.
Standart evlilik olmuş açıkçası, garip gelmedi bana. 9 yıllık evli bir arkadaşım şöyle dedi geçenlerde , "Evlenmeden önce en çok bundan korkuyordum ama o kadar yavaş ve dikişsiz bir geçiş oluyor ki, üzülmüyorsun ve hatta o şekilde rahatlayabiliyorsun bile". Belli bir yıl sonra, eğer evli çiftler bungee jumping yapıp heyecan körüklemiyorsa, en normal evlilik şekli bu.
peggy'ye katılıyorum; aktivite için zorladıkça "Hanım abidik gubidik işler çıkarıyor. Bir haftasonum var, onda da yan gelip yatamıyorum" deme olasılığı var. Tabii, bunlardan zevk alan birisi ise ve sizden bir adım bekliyorsa demez ama ilk olasılığa dönelim. O yüzden, bir aktivite yapılacaksa "Aşkım, hafta sonları dağa tırmanalım" gibi değil de, ikinizi de heyecanlandıran bir şey olması önemli. Yani, daha çok 'Aşkım, hadi halı sahaya git, ben de seni izleyeyim' gibi bir şeyler olmalı ama halı sahada onu izlemek de özel zevkleriniz içinde yoksa, o da yemez. Beraber spor iyi bir fikir olabilir. Ya da evde yapılacak bir şey olması daha da önemli. Puzzle yapmayı seviyorsanız, oturup puzzle yapabilirsiniz. Oyun konsolu hiç fena bir fikir değil ama siz FIFA tarzı oyunlar oynamayı seviyor musunuz, o var. Ortak çok sevilen oyun bulun ki, 'Bütün gün konsolun başında, beni hiç görmüyor, kafasını kaldırmıyor' olmasın.
Bu noktada arkadaşlar çok önemli hale geliyor doğrusu. Aynı kişinin hem eş, hem en iyi arkadaş, hem tek fikir danışılacak kişi, hem de kalan birçok şey olması, iş terimleri üzerinden konuşursak, riski bölmemek oluyor. Burada demek istediğim ana fikir aynı kişinin hem eş, hem arkadaş, vb. olması değil; tek olması. Sizin ve onun arkadaşlar bulması ve onlarla konuşa konuşa kendi muhabbetinize taze kan getirmeniz bir çözüm ve hatta güzel bir çözüm. Hatta, onların dedikodusu bile bazen "Yaşasın, bir şeyler paylaştık ve eğlendik" hissi verebilir.
Bir de evlilik, sevgililik gibi şeylerde bir tarafın aktif ve sosyal olması önem taşıyor. Sizin paylaşabileceğiniz şey azaldıkça, tampon olarak evin içini şen tutabilmek için eve arkadaş davet etmek gerçekten kurtarıcı. Kafa dengi çiftlerle arkadaş olup bir şeyler yapmayı deneyin. Kısa vadeli bir çözüm değil, uzun vadede etkili. Şöyle söyleyeyim, neredeyse 50 yıllık evli annem babam aynı durumdaydı son 40 küsur yıldır. Haliyle 'E her şeyi birbirimize anlattık. Anlatacak bir şey kalmadı ki, ne konuşacağız çocuklardan başka" benzeri bir durum oldu. Birkaç kafa dengi çift buldular ve birlikte okey oynamaya başladıktan sonra birbirleriyle yeniden laflamaya başladılar. Şimdi o arkadaşlar olmadığında onlardan öğrendikleri konuların, onların başlattığı muhabbetin devamını getirebiliyorlar. Evi şenlendirmek için kafa dengi bir kalabalık önemli. Sizin de varmış zaten bu arkadaşlarınız, onlarla görüşmeyi sıklaştırabilirsiniz.
Ek olarak arnold + 1, birbirinizi özleyin. Birbirinize 'Nasıl geçti' diye sorabileceğiniz şeyler olsun. Bu yüzden, sizin arkadaş edinmeniz de gerekiyor. Sürekli beraber olmak, bir odayı hiç havalandırmadan o odadan çıkmamak gibi bir şey. Siz birtakım kurslara başlayabilirsiniz ve böylece orada edindiklerinizle onunla konuşacak bir şeyleriniz olabilir. Tabii ki eşle birlikteyken yalnız hissedeceksiniz, çünkü cicim ayı değilse tek bir kişi için kaldırılamayacak bir sorumluluk bu.
Bu aşk tazeleme için de ayda bir haftasonu otelli, açık havalı motelli bir yerlere gidilebilir ama eş de istiyorsa ama zorlamadan. Tasarruf olsun diye uğraşıyormuşsunuz, o yüzden çok uygun gelmedi ama bir seçenektir yine de.
Standart evlilik olmuş açıkçası, garip gelmedi bana. 9 yıllık evli bir arkadaşım şöyle dedi geçenlerde , "Evlenmeden önce en çok bundan korkuyordum ama o kadar yavaş ve dikişsiz bir geçiş oluyor ki, üzülmüyorsun ve hatta o şekilde rahatlayabiliyorsun bile". Belli bir yıl sonra, eğer evli çiftler bungee jumping yapıp heyecan körüklemiyorsa, en normal evlilik şekli bu.
peggy'ye katılıyorum; aktivite için zorladıkça "Hanım abidik gubidik işler çıkarıyor. Bir haftasonum var, onda da yan gelip yatamıyorum" deme olasılığı var. Tabii, bunlardan zevk alan birisi ise ve sizden bir adım bekliyorsa demez ama ilk olasılığa dönelim. O yüzden, bir aktivite yapılacaksa "Aşkım, hafta sonları dağa tırmanalım" gibi değil de, ikinizi de heyecanlandıran bir şey olması önemli. Yani, daha çok 'Aşkım, hadi halı sahaya git, ben de seni izleyeyim' gibi bir şeyler olmalı ama halı sahada onu izlemek de özel zevkleriniz içinde yoksa, o da yemez. Beraber spor iyi bir fikir olabilir. Ya da evde yapılacak bir şey olması daha da önemli. Puzzle yapmayı seviyorsanız, oturup puzzle yapabilirsiniz. Oyun konsolu hiç fena bir fikir değil ama siz FIFA tarzı oyunlar oynamayı seviyor musunuz, o var. Ortak çok sevilen oyun bulun ki, 'Bütün gün konsolun başında, beni hiç görmüyor, kafasını kaldırmıyor' olmasın.
Bu noktada arkadaşlar çok önemli hale geliyor doğrusu. Aynı kişinin hem eş, hem en iyi arkadaş, hem tek fikir danışılacak kişi, hem de kalan birçok şey olması, iş terimleri üzerinden konuşursak, riski bölmemek oluyor. Burada demek istediğim ana fikir aynı kişinin hem eş, hem arkadaş, vb. olması değil; tek olması. Sizin ve onun arkadaşlar bulması ve onlarla konuşa konuşa kendi muhabbetinize taze kan getirmeniz bir çözüm ve hatta güzel bir çözüm. Hatta, onların dedikodusu bile bazen "Yaşasın, bir şeyler paylaştık ve eğlendik" hissi verebilir.
Bir de evlilik, sevgililik gibi şeylerde bir tarafın aktif ve sosyal olması önem taşıyor. Sizin paylaşabileceğiniz şey azaldıkça, tampon olarak evin içini şen tutabilmek için eve arkadaş davet etmek gerçekten kurtarıcı. Kafa dengi çiftlerle arkadaş olup bir şeyler yapmayı deneyin. Kısa vadeli bir çözüm değil, uzun vadede etkili. Şöyle söyleyeyim, neredeyse 50 yıllık evli annem babam aynı durumdaydı son 40 küsur yıldır. Haliyle 'E her şeyi birbirimize anlattık. Anlatacak bir şey kalmadı ki, ne konuşacağız çocuklardan başka" benzeri bir durum oldu. Birkaç kafa dengi çift buldular ve birlikte okey oynamaya başladıktan sonra birbirleriyle yeniden laflamaya başladılar. Şimdi o arkadaşlar olmadığında onlardan öğrendikleri konuların, onların başlattığı muhabbetin devamını getirebiliyorlar. Evi şenlendirmek için kafa dengi bir kalabalık önemli. Sizin de varmış zaten bu arkadaşlarınız, onlarla görüşmeyi sıklaştırabilirsiniz.
Ek olarak arnold + 1, birbirinizi özleyin. Birbirinize 'Nasıl geçti' diye sorabileceğiniz şeyler olsun. Bu yüzden, sizin arkadaş edinmeniz de gerekiyor. Sürekli beraber olmak, bir odayı hiç havalandırmadan o odadan çıkmamak gibi bir şey. Siz birtakım kurslara başlayabilirsiniz ve böylece orada edindiklerinizle onunla konuşacak bir şeyleriniz olabilir. Tabii ki eşle birlikteyken yalnız hissedeceksiniz, çünkü cicim ayı değilse tek bir kişi için kaldırılamayacak bir sorumluluk bu.
Bu aşk tazeleme için de ayda bir haftasonu otelli, açık havalı motelli bir yerlere gidilebilir ama eş de istiyorsa ama zorlamadan. Tasarruf olsun diye uğraşıyormuşsunuz, o yüzden çok uygun gelmedi ama bir seçenektir yine de.
0
maç izleyin. valla diyorum bak. en azından bir kere deneyin. adam oturmuş maç izliyorsa, iki bira kapıp yan koltuğa geçin heyecana ortak olun. 1,5 saat zaten nedir ki? ciddi değişiklik olur ikiniz için de. eğer biraz kafası çalışıyorsa, kendisi de bir benzerini yapacaktır.
"cinsel anlamda sıkıntı olmuyor" demişsiniz ya bu da sıkıntı. arada bu konuda çiftlerden birinin arıza çıkarması şart. örneğin her istediğinde, her ortamda, her şekilde erişmek değersizleştirebilir. arzın çok olması değerini düşürür biliyorsunuz. abartmadan dengelemek lazım.
adam tatlı bir rüyada gibi. hafif bir silkelemek lazım.
seks OK, tek başına tv izleme OK, maç izleme OK, dırdırdan uzak sakin oturmak OK, yemek ve temizliğin halledilmesi OK, gezmek yerine tasarruf yapmak OK, kızlarla gezmeye çıkmayan kadın OK...
eh bir yerde arıza çıkarıp adamı rüyasından uyandırmanız şart. ama tatlı tatlı öperek uyandırmak gerek. sahip olduğu hayatın değerini fark ettirmek lazım ki elinden kayıp gitmemesi için kıçını kaldırıp biraz çaba göstersin.
"cinsel anlamda sıkıntı olmuyor" demişsiniz ya bu da sıkıntı. arada bu konuda çiftlerden birinin arıza çıkarması şart. örneğin her istediğinde, her ortamda, her şekilde erişmek değersizleştirebilir. arzın çok olması değerini düşürür biliyorsunuz. abartmadan dengelemek lazım.
adam tatlı bir rüyada gibi. hafif bir silkelemek lazım.
seks OK, tek başına tv izleme OK, maç izleme OK, dırdırdan uzak sakin oturmak OK, yemek ve temizliğin halledilmesi OK, gezmek yerine tasarruf yapmak OK, kızlarla gezmeye çıkmayan kadın OK...
eh bir yerde arıza çıkarıp adamı rüyasından uyandırmanız şart. ama tatlı tatlı öperek uyandırmak gerek. sahip olduğu hayatın değerini fark ettirmek lazım ki elinden kayıp gitmemesi için kıçını kaldırıp biraz çaba göstersin.
0
seindfeld
Aklıma geldi de şöyle bir arkadaş grubu olsa,1) karşındakinde hoşa gitmeyen şeyleri direk söyleyen2) konuşmasından tarzına kadar eleştirebilen3) arkasından konuşacağın şeyler direk yüzüne söyleyen yalansız dolansız.hoş olmaz mı böyle bir arkadaş grubu olsa.? en azından kötü yönlerimiz varsa onları d
Aklıma geldi de şöyle bir arkadaş grubu olsa,
1) karşındakinde hoşa gitmeyen şeyleri direk söyleyen
2) konuşmasından tarzına kadar eleştirebilen
3) arkasından konuşacağın şeyler direk yüzüne söyleyen yalansız dolansız.
hoş olmaz mı böyle bir arkadaş grubu olsa.? en azından kötü yönlerimiz varsa onları düzeltmemizde yardımı dokunabilir. sıfır alınganlık olacak tabii ki
1) karşındakinde hoşa gitmeyen şeyleri direk söyleyen
2) konuşmasından tarzına kadar eleştirebilen
3) arkasından konuşacağın şeyler direk yüzüne söyleyen yalansız dolansız.
hoş olmaz mı böyle bir arkadaş grubu olsa.? en azından kötü yönlerimiz varsa onları düzeltmemizde yardımı dokunabilir. sıfır alınganlık olacak tabii ki
0
sen dili kullanıldığında insanlar savunmaya geçecektir. eleştiriye açığım diyen her birey bunu gerçekten öyle olduğu için söylemez. ben dilini, önce aileye sonra topluma yaymak gerek. bu grup oluşsa dahi size olumlu bir getirisi olacağını garantileyemez.
0
Zaten arkadas gruplarımın hepsi öyle. Ama her insan bunu kaldırabilir diye birşey Yok.
0
Ben öyleyim kimsenin hosuna gitmiyo bazen en yakın arkadaslarım bi seyler sorup sen dogru söylersin falan diyolar ama onlar da genel olarak cok da haz etmiyorlar bu özelliğimden.
0
Teorik olarak güzel de pratikte imkansıza yakın . Bazı insanlarda çekememezlik hazımsızlık oluyor kendilerini sürekli karşılarındaki ile kıyaslıyorlar üstelik bunu kabul etmiyorlar ve bu yüzden karşılarındaki insana asılsız eleştiri yapıyorlar buna hayranlık deniyor. Grupta bu durum göze batar evet ama grup bence 3 kişiyi geçmemeli. Az adam olsun has adam olsun. Adam derken insanı kastediyorum.
0
0
Anlattığın gibi bi grubumuz vardı, oturup kalkma, diksiyon, kıyafet vs. kendimize çeki düzen vermemize yardımcı oldu.
Ancak ciddi ciddi konuşunca insan doğası gereği karşındaki savunmaya geçiyor. Ama işi gırgıra vurunca şaka yollu laf sokunca o savunma mekanizması daha az devreye giriyor.
Bu arada biz 18 yıllık arkadaşız.
Ancak ciddi ciddi konuşunca insan doğası gereği karşındaki savunmaya geçiyor. Ama işi gırgıra vurunca şaka yollu laf sokunca o savunma mekanizması daha az devreye giriyor.
Bu arada biz 18 yıllık arkadaşız.
0
Evlen&işe gir zaten bu ortamlarda alakalı/alakasız bir sürü insan çıkıp dış görünüşün ve kişiliğin hakkında "ama bak iyiliğin için" diyerek yorum yapacak. Bazen onu da demeyecek direkt ego savaşı üstünden yürüyüp vuracak.
Böyle bir gruba ihtiyaç duyacak kadar korumalı bir ortamda yaşıyorsanız kıymetini bilin bence. Zaten az çok herkes kendini biliyor, bir de elalemden laf işitmenin lüzumu yok.
Böyle bir gruba ihtiyaç duyacak kadar korumalı bir ortamda yaşıyorsanız kıymetini bilin bence. Zaten az çok herkes kendini biliyor, bir de elalemden laf işitmenin lüzumu yok.
0
gelin hepinize tek tek sayayım. sövebilirim de... ben hepinizi çok seviyorum. ister misiniz?
0
Harika olur. Ama boyle arkadasliklar yok, boyle bir samimiyet yok.
Dogruyu soyleyeni de dokuz koyden kovarlar. Her zaman her yerde boyledir. Samimiyet doesn't work.
Dogruyu soyleyeni de dokuz koyden kovarlar. Her zaman her yerde boyledir. Samimiyet doesn't work.
0
Olmaz. Bana karşı herkes yapmacık bir kibarlık içinde olsun mümkünse. Patavatsızlığı kaldırabilecek biri değilim. Kötü yönüm varsa da bunu bana söylemesin (ki büyük ihtimalle ben o kötü özelliğimin farkındayımdır zaten), benimle ilgili beğenmediği bir husus varsa direkt muhabbeti kessin.
Eleştiriden de dobralıktan da hoşlanan biri değilim. i.hizliresim.com
Eleştiriden de dobralıktan da hoşlanan biri değilim. i.hizliresim.com
0
Black Mirror s3e1 izlesin gerçeklik arkadaşlığını destekleyenler.
Ütopik ama eğlenceli olurdu.
Ütopik ama eğlenceli olurdu.
0
Yapıcı bir doğruculukla söyleyecekse güzel ama 'Lafımı soktum ve moralini bozarak kaçtım' tarzı yıkıcı gerçekliğe sahipse güzel değil bence. Bir de gerçeklikle patavatsızlık arasında ince bir çizgi de var.
Birkaç sene önce halama gitmiştik ve çok özene bezene yemek yapmıştı ama yemeğe kuşburnu koyuyorum diye bütün topak topak karabiberleri atmış. Sonuçta yemek çok acı olmadı da, tadı biraz kayık oldu. Hani, o yemeğe 'Ne güzel olmuş, ohhh' diye yalan söylemesini beklemem kimsenin ama kadının o kadar uğraştığı yemeye bir akrabamın 'Çok iğrenç olmuş, leş gibi olmuş' demesi de gerçekçilik değil, başka bir şey bence. Hoş olmayan başka bir şey; patavatsızlık olabilir, düşüncesizlik olabilir. 'Tamam, pek güzel olmamış da bu da böyle olsun artık, ne yapalım. Ellerine sağlık' demek varken, kadın senin gözünün içine bakarken, sonucu değiştiremeyecekken birini üzmenin hiçbir anlamı ve gereği yok. Öyle bir durumda arkamdan konuşulmayacaksa, yüzüme yalan söylenmesini tercih ederim. Eğer boş umut peşinde koşuyorsam veya üzülmem sonucu değiştirecekse, hayatımı kendi elimle batırıyorsam ve doğrunun söylenmesi bir şeyleri değiştirecekse, saçmalıyorsam tabii ki acı acı vursun yüzüme.
Bir de acı bir gerçeği söyleyince, onu sindirdiğin anda o arkadaşın yanında olmak gerek. Örneğin, sınavdan kalacak bir kişiye 'Sen bu sınavdan kalırsın' demek %3-5 olan geçme olasılığını da moralini bozarak engellemek ve potansiyelini kullanmasını engellemek demek. Ya da kısa boylu ve basketbolcu olmak isteyen birine 'Sen basketbolcu olamazsın' demek, basketbolcu olmasa bile moralini bozarak sevdiği hobisini elinden almak demek. Birisi söylemişti 'Kanada'da kendi ülkesinin yasadışı göçmenini ihbar eden iki ülke vatandaşları var: Yunanistan ve Türkiye' diye, gerçekten kültürümüzde gerçeklik ile birini al aşağı etme arasındaki ince çizgiyi geçmek bol bol var. 'Hayatta yapamaz'lar, ciddiye almamalar kültürün parçası ve genelde gerçeklik adı altında 'Ben senin iyiliğin için söylüyorum' kisvesinde bu var bol bol. Tabii ki bu kısa boylu arkadaşımıza 'Çalışırsan basketbolcu olabilirsin' diyerek boş umut peşinde geçirmesine neden olmamak gerek ama aynı zamanda insanı hobisinden de etmemek gerek. 'Sen basketbolcu olamazsın' deyip gitmek yıkıcı bir gerçeklik; eğer gerçekten arkadaşsan bunun peşinden ya bir alternatif önerilir ya da bu sorunu nasıl çözeceği söylenebilir. 'İstatistikler şunu şunu gösteriyor; 1.60 boyunda şu var basketbolcu olan. Bu asla olamayacağın anlamına gelmez ama gerçekten zor, bu eforu göstermeye şu şu zorluklara rağmen hazır olup olmadığını bir düşün. Çalışırsan basketbolcu olamasan bile bir takımın koçu olabilirsin" deyip bir yandan işin zorluklarını ve neden olamayacağını göstermesi ve yapabiliyorsa alternatif önermesi, o da olmazsa moral bozuyorsa bunun önemli ve gerekli bir nedeninin olması önemli. Karşımızdakini 'He anam he' diyerek aptal yerine koymaya ve içinde bulunduğu yalanla vakit geçirmesine izin vermemek ne kadar önemliyse, motivasyonunu yıkıyorsak bunun bir nedeni olması da önemli. 'Kendi kafanda kurduğun bir gerçekle yaşıyorsun, kendine gel' deyip tokatlamak var, insanın potansiyeline çelme takmak var.
İnsanın yıkıcı gerçekliğe ihtiyacı olduğu anlar veya dönemler de oluyor, ara ara moral bozulmasına ihtiyaç var ki hayatımıza devam edip başka seçenekleri keşfedelim ama bunun arkadaşlığın en önemli tabanına tek başına ve yıkıcı şekilde oturması güzel değil bence.
Birkaç sene önce halama gitmiştik ve çok özene bezene yemek yapmıştı ama yemeğe kuşburnu koyuyorum diye bütün topak topak karabiberleri atmış. Sonuçta yemek çok acı olmadı da, tadı biraz kayık oldu. Hani, o yemeğe 'Ne güzel olmuş, ohhh' diye yalan söylemesini beklemem kimsenin ama kadının o kadar uğraştığı yemeye bir akrabamın 'Çok iğrenç olmuş, leş gibi olmuş' demesi de gerçekçilik değil, başka bir şey bence. Hoş olmayan başka bir şey; patavatsızlık olabilir, düşüncesizlik olabilir. 'Tamam, pek güzel olmamış da bu da böyle olsun artık, ne yapalım. Ellerine sağlık' demek varken, kadın senin gözünün içine bakarken, sonucu değiştiremeyecekken birini üzmenin hiçbir anlamı ve gereği yok. Öyle bir durumda arkamdan konuşulmayacaksa, yüzüme yalan söylenmesini tercih ederim. Eğer boş umut peşinde koşuyorsam veya üzülmem sonucu değiştirecekse, hayatımı kendi elimle batırıyorsam ve doğrunun söylenmesi bir şeyleri değiştirecekse, saçmalıyorsam tabii ki acı acı vursun yüzüme.
Bir de acı bir gerçeği söyleyince, onu sindirdiğin anda o arkadaşın yanında olmak gerek. Örneğin, sınavdan kalacak bir kişiye 'Sen bu sınavdan kalırsın' demek %3-5 olan geçme olasılığını da moralini bozarak engellemek ve potansiyelini kullanmasını engellemek demek. Ya da kısa boylu ve basketbolcu olmak isteyen birine 'Sen basketbolcu olamazsın' demek, basketbolcu olmasa bile moralini bozarak sevdiği hobisini elinden almak demek. Birisi söylemişti 'Kanada'da kendi ülkesinin yasadışı göçmenini ihbar eden iki ülke vatandaşları var: Yunanistan ve Türkiye' diye, gerçekten kültürümüzde gerçeklik ile birini al aşağı etme arasındaki ince çizgiyi geçmek bol bol var. 'Hayatta yapamaz'lar, ciddiye almamalar kültürün parçası ve genelde gerçeklik adı altında 'Ben senin iyiliğin için söylüyorum' kisvesinde bu var bol bol. Tabii ki bu kısa boylu arkadaşımıza 'Çalışırsan basketbolcu olabilirsin' diyerek boş umut peşinde geçirmesine neden olmamak gerek ama aynı zamanda insanı hobisinden de etmemek gerek. 'Sen basketbolcu olamazsın' deyip gitmek yıkıcı bir gerçeklik; eğer gerçekten arkadaşsan bunun peşinden ya bir alternatif önerilir ya da bu sorunu nasıl çözeceği söylenebilir. 'İstatistikler şunu şunu gösteriyor; 1.60 boyunda şu var basketbolcu olan. Bu asla olamayacağın anlamına gelmez ama gerçekten zor, bu eforu göstermeye şu şu zorluklara rağmen hazır olup olmadığını bir düşün. Çalışırsan basketbolcu olamasan bile bir takımın koçu olabilirsin" deyip bir yandan işin zorluklarını ve neden olamayacağını göstermesi ve yapabiliyorsa alternatif önermesi, o da olmazsa moral bozuyorsa bunun önemli ve gerekli bir nedeninin olması önemli. Karşımızdakini 'He anam he' diyerek aptal yerine koymaya ve içinde bulunduğu yalanla vakit geçirmesine izin vermemek ne kadar önemliyse, motivasyonunu yıkıyorsak bunun bir nedeni olması da önemli. 'Kendi kafanda kurduğun bir gerçekle yaşıyorsun, kendine gel' deyip tokatlamak var, insanın potansiyeline çelme takmak var.
İnsanın yıkıcı gerçekliğe ihtiyacı olduğu anlar veya dönemler de oluyor, ara ara moral bozulmasına ihtiyaç var ki hayatımıza devam edip başka seçenekleri keşfedelim ama bunun arkadaşlığın en önemli tabanına tek başına ve yıkıcı şekilde oturması güzel değil bence.
0
erkekler arasındaki ilişki temelde böyle zaten.
eğer bir duyuru leydisi değilseniz, arkadaşlarınızda sorun var demektir.
eğer bir duyuru leydisi değilseniz, arkadaşlarınızda sorun var demektir.
0
yapsak böyle bir buluşma gelecek kimler olur? ama o kadar eleştiriye açık olmalı ki böyle bir buluşmada olanlar sanki 3. bir göz ile ortamdalarmışçasına izlemeleri gerekir.
İlk tanışmadan itibaren rahat ve yalansız ne olduğunu ortaya koymaktan kimler korkmaz acaba?
İlk tanışmadan itibaren rahat ve yalansız ne olduğunu ortaya koymaktan kimler korkmaz acaba?
0
@aychovsky +1
gerçeklik kisvesi altında sadece yıkıcı konuşan kişiler dürüst değil, acımasız, engelleyici ve kırıcı.
dürüstlüğün her zaman sınırları vardır. bir insanın dürüst olabilmesi için ilk önce kendine dürüst olması gerekir ve kimse kendine %100 dürüst olamaz. kimse başkasına da %100 dürüst davranamaz, insan doğasına aykırı bu. ama dürüstlük, gerçeklik yüksek dozlarda iyidir ve her zaman yapıcıdır.
yüksek dozda gerçek olabildiğim ve onun bana gerçek olabildiği bir arkadaşım var. böyle bir arkadaşlığın olması için iki tarafında birbirinin düşüncesine, fikirlerine değer vermesi gerekiyor öncelikle. yoldan geçen, hayatı boyunca az ve yüzeysel düşünmüş adamın gerçekliğine ben gerçeklik demem, o bana dürüst yaklaştığını söylese de onun hakkımdaki fikirlerini yanlış bulurum. çünkü basit bir yerden bakar kendine göre dürüsttür ama bu gerçeklik değildir. bu arkadaşlıkta iki tarafın da gerçek olması gerekiyor. çünkü gerçek davranılmadığını düşünen bir kişi uzun vadede gerçek davranamaz. en önemlisi bu arkadaşlıkta iki tarafın da birbirini sevmesi ve değer vermesi gerekli. çünkü önemsediğin kişinin daha iyi olmasını istersin, onun yaşadıklarını daha çok özümsersin. onun daha iyi olması için ona gerçek davranırsın, onun iyiliği için.
gerçeklik kisvesi altında sadece yıkıcı konuşan kişiler dürüst değil, acımasız, engelleyici ve kırıcı.
dürüstlüğün her zaman sınırları vardır. bir insanın dürüst olabilmesi için ilk önce kendine dürüst olması gerekir ve kimse kendine %100 dürüst olamaz. kimse başkasına da %100 dürüst davranamaz, insan doğasına aykırı bu. ama dürüstlük, gerçeklik yüksek dozlarda iyidir ve her zaman yapıcıdır.
yüksek dozda gerçek olabildiğim ve onun bana gerçek olabildiği bir arkadaşım var. böyle bir arkadaşlığın olması için iki tarafında birbirinin düşüncesine, fikirlerine değer vermesi gerekiyor öncelikle. yoldan geçen, hayatı boyunca az ve yüzeysel düşünmüş adamın gerçekliğine ben gerçeklik demem, o bana dürüst yaklaştığını söylese de onun hakkımdaki fikirlerini yanlış bulurum. çünkü basit bir yerden bakar kendine göre dürüsttür ama bu gerçeklik değildir. bu arkadaşlıkta iki tarafın da gerçek olması gerekiyor. çünkü gerçek davranılmadığını düşünen bir kişi uzun vadede gerçek davranamaz. en önemlisi bu arkadaşlıkta iki tarafın da birbirini sevmesi ve değer vermesi gerekli. çünkü önemsediğin kişinin daha iyi olmasını istersin, onun yaşadıklarını daha çok özümsersin. onun daha iyi olması için ona gerçek davranırsın, onun iyiliği için.
0
theseachange
kaç gibi yatıp kalkıyorsunuz mesela? tüm gün evde olacağınızı hesaba katalım.
kaç gibi yatıp kalkıyorsunuz mesela? tüm gün evde olacağınızı hesaba katalım.
0
Gece 3'te yatip 11'de kalkiyorum. Gerci benim en cok calismam 5-6 saat ama bunun en verimli kisimi gece oluyor o yuzden gece 3.
0
01.00'de yatarım, 11.00'de kalkarım. 11'den 12'ye yemek ve hazırlık. 12'den 15'e 1. oturum, 15'ten 16'ya bir saat ara. 16'dan 19'a 2. oturum. 19'dan 20'ye bir saat ara. 20'den 23'e 3. oturum. 23'ten 24'e bir saat ara. 24'ten 01'e son bir oturum. Yetmezse 2 ya da 3'e kadar uzatırım. 10 saat uyku, 10 saat ders, 3 saat ara yeterli olabilir.
0
Sürekli ders çalışmak zorunda olduğum 3 haftalık bir dönem olmuştu, 1-2 arası yatağa girip en geç 8'de kalkıyordum. Uykuyu seven biri olduğum için en az 5-6 saat uyuyordum yine. 2 saatlik uykuyla gittiğim sınavlar da oluyordu ama tek günlük bir olay olduğu için sorun olmuyordu, normalde üst üste bu kadar az uyumaya dayanamam.
0
Şu ara 1-2 gibi yatıp 10 gibi uyaniyorum. Öyle olunca ögleden sonraya kalıyor derse başlamak. Uykudan fedakarlik etmiyorum yani henüz. Ama bu hafta erken kalkmaya alıştıracagım kendimi artik. okula gider gibi 8 civarı uyanip calismaya baslamayi planliyorum. Erken uyaninca daha iyi hissediyorum cunku. Bakalım.
Edit: uzun calisma süreclerinden bahsettim. Yoksa ünıversitedeyken sınav dönemi hiç uyumadan ya da 1-2 saatlik uykuyla sinavlara gittigimi bilirim. Gün icinde cok calismaz gece sabahlardim.
Edit: uzun calisma süreclerinden bahsettim. Yoksa ünıversitedeyken sınav dönemi hiç uyumadan ya da 1-2 saatlik uykuyla sinavlara gittigimi bilirim. Gün icinde cok calismaz gece sabahlardim.
0
23.00 gibi yatıyorum. 3- 4 gibi uyanıyorum. bu saatlerde uyunmazsa cok verimsiz olur, uyku da çalışma da.
0
Çok çalışmanın ne kadar olduğuna bağlı ama 3-4'te yatıp 6-7'de kalkmak zorunda olduğum olur. Yemekleri masa başında yiyerek 18 saat çalıştığım olmuştu. 50 saat hiç uyumadığım da oldu ama bu sürdürülebilir bir durum değil. Çok çok yoğun olduğum dönemlerde yapıyorum bunu. 50 saati 10 sene önce görmüştüm mesela. 2-3 saat ayda iki üç kere falan. Bu aralarda da 5 saatlik uyumak zorunda olduğum dönemler oluyor. Uyku saatini çalışmanın bitişi ve diğer çalışmanın başlangıcı belirliyor. Şu ara 2 gibi yatıp 9 gibi kalkıyorum, yoğun bir dönem ama daha yoğunu olmuştu.
Kendi halime bırakıldığında gece çalışıyorum, çok daha iyi geliyor ama sabahın köründe gidilecekse bu zor olabiliyor. Normalde sabaha karşı yatıp öğlene doğru kalkmayı tercih ediyorum.
Kendi halime bırakıldığında gece çalışıyorum, çok daha iyi geliyor ama sabahın köründe gidilecekse bu zor olabiliyor. Normalde sabaha karşı yatıp öğlene doğru kalkmayı tercih ediyorum.
0
sorunvar
https://www.youtube.com/watch?v=XL7YKPEMMSY Erkek sizce makyaj yapar mı ? Açıkçası arada berbere gidip saça sakal düzen verip ,bir de parfum sıkıyorum.Bu çocuk abartmış mı ?
www.youtube.com Erkek sizce makyaj yapar mı ? Açıkçası arada berbere gidip saça sakal düzen verip ,bir de parfum sıkıyorum.Bu çocuk abartmış mı ?
Erkek sizce makyaj yapar mı ? Açıkçası arada berbere gidip saça sakal düzen verip ,bir de parfum sıkıyorum.Bu çocuk abartmış mı ?
0
hocam cinsiyet rolleri tam anlamıyla öğrenilen ve mantık dışı olduğunu düşündüğüm olaylar. kızlar makyaj yapar ama erkekler yapamaz algısı çok itici. yapan yapıyor, güzelde yapıyor.
0
bence o çocuk 3 yaşından beri sadece kızlarla arkadaşlık etmiş. çünkü konuşmasından bunu destekleyen bir sürü şey çıkıyor.
evet abartmış.
evet abartmış.
0
Hepsini izlemedim ama giriş kismina baktim, çocuk sinema okuyomuş ve ozellikle sinemadaki makyajla ilgisi varmış ki gordugumuz tum aktorler filmlerde ya da talk showlarda makyajli. Gunluk hayatinda yapanlar da var bu çocuk da yapiyo olabilir yani ben yapmam ama yapan yapsin kafasindayim ben
0
X y yapar mı soruları bana çok manasız geliyor. Herkes her şeyi yapabilir. Insan kendini nasıl mutlu ve rahat hissediyorsa onu yapmalı. Bu arkadaş makyaj yapıyormuş, ne güzel, videoyu da hiç yadirgamadan izledim. Sen yapmıyorsan yapma, o da güzel. Nihai noktada erkek adam mevzusuna bağlamak yersiz.
Şu kalıpları artık bi kenara bırakalım, yaşayamaz ve yaşatmaz hale geldik bütün bir insan ırkı olarak.
Şu kalıpları artık bi kenara bırakalım, yaşayamaz ve yaşatmaz hale geldik bütün bir insan ırkı olarak.
0
Buff fikrimuhim +1
Isteyen istedigini yapar, erkegin neyi yapip neyi yapamayacagina kim karar veriyor yahu? Bizim tek yukumlulugumuz bizden farkli olana saygi duymak.
Isteyen istedigini yapar, erkegin neyi yapip neyi yapamayacagina kim karar veriyor yahu? Bizim tek yukumlulugumuz bizden farkli olana saygi duymak.
0
yapan yapsın tabii ki, bende bir önyargı olusturmaz. video keyifli bir video, arkadas da tatlı bir insan gibi.
fakat mesela böyle biri benim için ' arkadas' olur yalnızca. bilmiyorum fazla feminen.
tabii işin ' makyaj kadın için midir' boyutu da var. orlara girmeyelim.
fakat mesela böyle biri benim için ' arkadas' olur yalnızca. bilmiyorum fazla feminen.
tabii işin ' makyaj kadın için midir' boyutu da var. orlara girmeyelim.
0
buff + 1
Ama farklı düşündüğüm bir nokta var. Cinsiyet rolleri değil derdim. İsteyen istediğini yapsın; kadınların erkekleşmesine veya erkeklerin kadınlaşmasına karşı değilim eğer kişi istiyorsa. İsteyen istediğini yapsın. Yine de kişinin çok fazla makyaj ürünü olabilir. Bir kadın için de bir erkek için de geçerli bu. Gerçi şimdi çok bir şey görmedim ama adam evini Mac kozmetik dükkanına çevirmiş olsaydı erkek mi kadın mı olduğuna bakmadan 'Evet, abartmış' derdim.
Ama farklı düşündüğüm bir nokta var. Cinsiyet rolleri değil derdim. İsteyen istediğini yapsın; kadınların erkekleşmesine veya erkeklerin kadınlaşmasına karşı değilim eğer kişi istiyorsa. İsteyen istediğini yapsın. Yine de kişinin çok fazla makyaj ürünü olabilir. Bir kadın için de bir erkek için de geçerli bu. Gerçi şimdi çok bir şey görmedim ama adam evini Mac kozmetik dükkanına çevirmiş olsaydı erkek mi kadın mı olduğuna bakmadan 'Evet, abartmış' derdim.
0
fikrimuhim +1
buff +1
ekşi sözlük gibi cinsiyetçi ve homofobik bir platformda böyle mesajlar görmek umut veriyor.
erkeğin makyaj yapması "erkeğin kadınlaşması" demek değildir. "Cinsiyetçi değilim, isteyen istediğini yapsın kafasındayım, isteyen erkek kadın gibi davransın, isteyen kadın erkek gibi davransın" derken bile cinsiyetçilik yaptığımızın farkına vardığımızda biraz daha umut oluşacak geleceğe dair :) erkeğin güzeli olmaz ne demek bu arada ya...
(bkz: cinsiyet kodları)
(bkz: toplumsal cinsiyet)
(bkz: cinsiyet rolleri)
buff +1
ekşi sözlük gibi cinsiyetçi ve homofobik bir platformda böyle mesajlar görmek umut veriyor.
erkeğin makyaj yapması "erkeğin kadınlaşması" demek değildir. "Cinsiyetçi değilim, isteyen istediğini yapsın kafasındayım, isteyen erkek kadın gibi davransın, isteyen kadın erkek gibi davransın" derken bile cinsiyetçilik yaptığımızın farkına vardığımızda biraz daha umut oluşacak geleceğe dair :) erkeğin güzeli olmaz ne demek bu arada ya...
(bkz: cinsiyet kodları)
(bkz: toplumsal cinsiyet)
(bkz: cinsiyet rolleri)
0
isteyen istediğini yapar. ancak cinsiyet rolleri falan diye eleştirmek biraz saçma geldi bana. politik doğruculuk adına cinsiyetler yokmuş gibi davranıyorsunuz. bu kalıp değil, cinsiyet yani, yaratılış evrim ne dersen de bizi bu noktaya getirmiş.
erkekler makyaj yapmaz. sorunun doğru cevabı bu. çocuk abartmış. makyaj binlerce yıldan bugüne gelmiş feminen bir kavramdır.
mesela küpe de öyleydi, makyaj kadar olmasa da feminendi bir zamanlar, noldu sosyal evrim gerçekleşti ve artık değil. belki makyaj da bir gün böyle olur (ki bence olacak) ama şimdi değil.
arkadaş siyasi bir soru sormamış, sorsaydı ben de isteyen istediğini yapar kardeşim derdim. dünyanın en politik doğrucu adamlarından biriyim ancak bazen abartıyoruz bu işi.
erkekler makyaj yapmaz. sorunun doğru cevabı bu. çocuk abartmış. makyaj binlerce yıldan bugüne gelmiş feminen bir kavramdır.
mesela küpe de öyleydi, makyaj kadar olmasa da feminendi bir zamanlar, noldu sosyal evrim gerçekleşti ve artık değil. belki makyaj da bir gün böyle olur (ki bence olacak) ama şimdi değil.
arkadaş siyasi bir soru sormamış, sorsaydı ben de isteyen istediğini yapar kardeşim derdim. dünyanın en politik doğrucu adamlarından biriyim ancak bazen abartıyoruz bu işi.
0
makyajın da küpe gibi "feminen"likten "maskülen"liğe geçmesi, yani senin deyiminle "sosyal evrim (??!)"in gerçekleşmesi ne zaman olacak sence? ona göre yayalım millete.
0
Aa bu çocuğu liseden tanıyorum lan üst dönemdi.
Soruya gelirsek: yapan yapsın
Soruya gelirsek: yapan yapsın
0
ben yapıyorum ve evet gayim. ama şöyle bir durum var yaptığım makyaj fazla belli olmayan türden. aşırıya kaçmıyorum. heteroseksüel erkeklerin yapacağını pek düşünmüyorum.
0
jangbogo -
sayın hocam, cinsiyet kimliklerinin kendi kültürümüzde olduğu gibi olmayan çok toplum var. ister inan ister inanma; tüm düşünce yapımızı, rollerimizi, hayata bakış açımızı öğreniyoruz. insan her şeyden önce öğrenen bir varlıktır. eğer bu söylediğiniz cinsiyet sadece seçimden ibaret olmasaydı bugün kadın doğup erkek kimliğine bürünen insanların erkek rollerini en üst düzeyde yansıtmasını ya da tam tersi erkek doğup kadın rollerini bu seviyede yansıtan insanları göremezdik. bence bu noktada zeki müren'i anlamak en doğrusu. sahnede ayrı filmlerde ayrı rollere bürünüp kendi cinsel kimiliğini en az seviyede yansıtmasının sebebi budur.
kısacası, ben insanları belli kalıplara sokmanın karşısındayım. farklılıklar güzeldir, korkulması gerekmez. insanlar başkalarına zarar vermedikçe nasıl isterlerse öyle yaşasınlar. zor değil hoşgörülü olmak be :)
sayın hocam, cinsiyet kimliklerinin kendi kültürümüzde olduğu gibi olmayan çok toplum var. ister inan ister inanma; tüm düşünce yapımızı, rollerimizi, hayata bakış açımızı öğreniyoruz. insan her şeyden önce öğrenen bir varlıktır. eğer bu söylediğiniz cinsiyet sadece seçimden ibaret olmasaydı bugün kadın doğup erkek kimliğine bürünen insanların erkek rollerini en üst düzeyde yansıtmasını ya da tam tersi erkek doğup kadın rollerini bu seviyede yansıtan insanları göremezdik. bence bu noktada zeki müren'i anlamak en doğrusu. sahnede ayrı filmlerde ayrı rollere bürünüp kendi cinsel kimiliğini en az seviyede yansıtmasının sebebi budur.
kısacası, ben insanları belli kalıplara sokmanın karşısındayım. farklılıklar güzeldir, korkulması gerekmez. insanlar başkalarına zarar vermedikçe nasıl isterlerse öyle yaşasınlar. zor değil hoşgörülü olmak be :)
0
vidyoyu izlemeden hemen evrimsel bir cevap vermek gerekirse hem evet hem hayir. neden? cunku dogada genelde hayvanlarin erkek olanlari guzeldir, cekicidir. disiyi ikna etmek icin ilgisini cekerler.
ayrica makyaj var makyaj var. kimi iki kat boya suruyor, donusum geciriyor, kimi de bazi "duzeltmeler" yapiyor. bu durumda benim kanaatim kadinin da iki kat boya sureni makbul degildir.
makyajla guzel/yakisikli olan kimselerde ruhsal bazi problemler vardir. zira karsi cinsin ilgisini cekmek icin bir maskenin arkasina saklaniyormus, ozguvensizmis, egosu kirilganmis algisi yaratiyor.
want2die'in da soylemeye calistigini soyle anliyorum: ozguvenli ol yeter, mutlaka birilerinin ilgisini cekersin. buna da katiliyorum. magara adami atalarimizin makyaj seti yoktu. icguduler her turlu yuzeysel ozellikten daha etkilidir. karsidakini guduleyen duygulari uyandiriyorsan sikinti yasamazsin.
ayrica makyaj var makyaj var. kimi iki kat boya suruyor, donusum geciriyor, kimi de bazi "duzeltmeler" yapiyor. bu durumda benim kanaatim kadinin da iki kat boya sureni makbul degildir.
makyajla guzel/yakisikli olan kimselerde ruhsal bazi problemler vardir. zira karsi cinsin ilgisini cekmek icin bir maskenin arkasina saklaniyormus, ozguvensizmis, egosu kirilganmis algisi yaratiyor.
want2die'in da soylemeye calistigini soyle anliyorum: ozguvenli ol yeter, mutlaka birilerinin ilgisini cekersin. buna da katiliyorum. magara adami atalarimizin makyaj seti yoktu. icguduler her turlu yuzeysel ozellikten daha etkilidir. karsidakini guduleyen duygulari uyandiriyorsan sikinti yasamazsin.
0
benim saçımı boyadığım, makyaj yaptığım dönemler oldu. kendini heteroseksüel olarak tanımlayan bir erkektim. tabii o zamanlar gençtik. şu an kadın erkek ayırt etmeksizin makyajdan hoşlanmıyorum. ama dileyen yapar bittabi.
ek: ben soruyu esas almıştım cevaplarken, videoyu şimdi açıp ileri geri yaptım, benim böyle kutu dolusu şeyim yoktu tabii. punk takılırdık biz. 3 parça şeyim vardı. aşırısını hiçbir dönem sevmedim.
ek: ben soruyu esas almıştım cevaplarken, videoyu şimdi açıp ileri geri yaptım, benim böyle kutu dolusu şeyim yoktu tabii. punk takılırdık biz. 3 parça şeyim vardı. aşırısını hiçbir dönem sevmedim.
0
mimikleri bile ergen kız gibi 10sn dayanabildim. İsteyen istediğini yapsın kimseye karıştığım yok ama özellikle "buff +1" yazan hatunlar, böyle bir sevgiliniz olsun ister misiniz ? Dürüstçe yazın, kıvırmayın.
0
Yapar, yapsın. Kadınlarda da makyajı sevmediğim için bana hepsi abartı geliyor. Videoyu izlemedim.
0
Şimdi burda şöyle bir hata var, yukarıdaki cevaplarda yani.
"Erkek makyaj yapar mı?" sorusu zaten "erkeğin makyaj yapması toplum normlarına uygun mu?" sorusuyla eşdeğer. O yüzden erkek makyaj yapmaz. Buna milli irade karar verir sdfdsf.
Bu soruya cevap bu.
Yoksa bundan soyutladığımızda yapar tabii, niye yapmasın.
Burda toplumun bu tarz bilinçli veya bilinçsiz baskılarına nefret kusup sonra gidip "ugg giyen kızlar" veya "geyikli tayt giyen kızlar" veya "kamyoncu atleti giyen erkekler" başlıklarında bunları giyen insanlara giydiren tipler var ve durumun benzerliğinin farkında değiller.
Bu tarz normlar her zaman bir şekilde oluşur, bazıları köklü olur, bazıları da kısa süreli ve değişken olur. Bazıları cinsiyet rolleriyle alakalı olur, bazıları olmaz.
Artık toplumun dikkate değer bir kısmı bu tarz cinsiyetle alakalı normları esnetme yanlısı olduğu için bu soruya cevap yakında değişebilir. Veya bu soruya cevap ekşiduyuru topluluğunda evetken dışarıda hayır olabilir. Unutulmaması gereken şey şu, biz bu normları değiştirdiğimizde yerine yenileri gelecek. Böyle kurallar ve kısıtlamalar ister istemez her zaman olacak.
Yani toplumsal cinsiyet gibi bkzlar verip de toplumun nasıl işlediğinden haberdar olmamak biraz komik. Neden komik? Çünkü bazı insanlar toplumsal kuralları yıkma isteğinde ama yıktıklarında yerine yenilerinin geleceğinin veya getirileceğinin bilincinde değil, oranın boş kalacağını sanıyorlar. "Erkek makyaj yapmaz" ve "erkek makyaj yapar" yargılarının ikisi de toplumsal cinsiyet rolü üzerine tanımlamalar ve ikisinin de aslında pek bir farkı yok işlev olarak.
Özet olarak buff'a ithafen: "x y yapar mı soruları bana mantıksız geliyor" demiş ama dünyanın en doğal soruları bunlar.
Bu yazdıklarımdan da cinsiyet konusunda baskıcı, cinsiyetçi veya gerici olduğum çıkarımını yapabilir bazı arkadaşlar. Onlara diyebileceğim bir şey yok :D Amacım sadece eleştiriyi kör bir şekilde yapmamak; eleştirinin sebebini, doğasını ve sonuçlarını tartabilmek.
"Erkek makyaj yapar mı?" sorusu zaten "erkeğin makyaj yapması toplum normlarına uygun mu?" sorusuyla eşdeğer. O yüzden erkek makyaj yapmaz. Buna milli irade karar verir sdfdsf.
Bu soruya cevap bu.
Yoksa bundan soyutladığımızda yapar tabii, niye yapmasın.
Burda toplumun bu tarz bilinçli veya bilinçsiz baskılarına nefret kusup sonra gidip "ugg giyen kızlar" veya "geyikli tayt giyen kızlar" veya "kamyoncu atleti giyen erkekler" başlıklarında bunları giyen insanlara giydiren tipler var ve durumun benzerliğinin farkında değiller.
Bu tarz normlar her zaman bir şekilde oluşur, bazıları köklü olur, bazıları da kısa süreli ve değişken olur. Bazıları cinsiyet rolleriyle alakalı olur, bazıları olmaz.
Artık toplumun dikkate değer bir kısmı bu tarz cinsiyetle alakalı normları esnetme yanlısı olduğu için bu soruya cevap yakında değişebilir. Veya bu soruya cevap ekşiduyuru topluluğunda evetken dışarıda hayır olabilir. Unutulmaması gereken şey şu, biz bu normları değiştirdiğimizde yerine yenileri gelecek. Böyle kurallar ve kısıtlamalar ister istemez her zaman olacak.
Yani toplumsal cinsiyet gibi bkzlar verip de toplumun nasıl işlediğinden haberdar olmamak biraz komik. Neden komik? Çünkü bazı insanlar toplumsal kuralları yıkma isteğinde ama yıktıklarında yerine yenilerinin geleceğinin veya getirileceğinin bilincinde değil, oranın boş kalacağını sanıyorlar. "Erkek makyaj yapmaz" ve "erkek makyaj yapar" yargılarının ikisi de toplumsal cinsiyet rolü üzerine tanımlamalar ve ikisinin de aslında pek bir farkı yok işlev olarak.
Özet olarak buff'a ithafen: "x y yapar mı soruları bana mantıksız geliyor" demiş ama dünyanın en doğal soruları bunlar.
Bu yazdıklarımdan da cinsiyet konusunda baskıcı, cinsiyetçi veya gerici olduğum çıkarımını yapabilir bazı arkadaşlar. Onlara diyebileceğim bir şey yok :D Amacım sadece eleştiriyi kör bir şekilde yapmamak; eleştirinin sebebini, doğasını ve sonuçlarını tartabilmek.
0
buraya toplumsal cinsiyet diyip gitmenin sağlıklı bir iletişim kurmadığını düşünüyorum. Karşıdaki kişiye "bilmiyosun tabi git aç oku" demek kadar kaba olduğunu sanıyorum.
Dilim döndüğünce ve umarım hata yapmadan açıklamak istiyorum. Biyolojik cinsiyet bir kişinin bazı organlarının oluşu/olmayışı üzerinden tanımlanıyor ve üreme odaklı bir yaklaşım olarak süregeliyor. Ki özünde bu oldukça sıkıntılı çünkü bu sınıflandırma vajina (female deniyor misal), penis (male) gibi organları merkeze alarak aslında cinselliğin, ne bileyim ayak ile, burun ile yaşanamayacağı, üremenin herkes için bir amaç olması gerektiği gibi bir önyargıyla hareket ediyor. Yani anal ilişki için anal bölgesinden başka hiçbir organını kullanmayan ve üremek istemeyen bir kişi tıbbi müdahaleler haricinde niçin bir biyolojik cinsiyete atansın?
Bir de toplumsal cinsiyet / cinsiyet kimliği var ki sanırım birçok sorun da buradan kaynaklı vuku buluyor. Kısacası sosyal kültürel kalıplar neticesinde öğrenmeye zorlandığımız davranışlar, tutumlar, görünüşler, makyajlar ve makyajsızlıklar bütünüdür. Bu bahsedeceğim cinsiyet kavramı kadın ve erkek diye ikiye ayrılmıyor, aslında ayrılmamalı ama ayırıyorlar ve hepimizi bu normlara uydurmaya çalışıyorlar. herkes içinden gelen tavrını, duruşunu, durmayışını takınabilir ve dünyada hepsi birbirine özgü 6 milyar cinsiyet olabilir.
fakat doğumumuzdan itibaren, hatta doğmadan önce, biyolojik organlarımızdan yola çıkarak hangi rengi seveceğimiz, hangi oyuncaklarla oynayacağımız, kiminle evleneceğimiz (bkz: beşik kertmesi) belirleniyor ve böyle davranmamız öğretiliyor. Sorun da tam bu noktada başlıyor; biyolojik cinsiyet ile, toplumsal cinsiyet arasında doğrudan bir ilişki kurulmuş oluyor. Yani penisin varsa erkeksindir, erkeksen makyaj yapmazsındır. biyolojik cinsiyet ile toplumsal cinsiyet arasında kurulan, stereotip yaratan her ilişki, ayrımcılıktır, birilerini topluluktan ister istemez dışlar. çünkü nihayetinde birileri bu önceden atanmış kriterlere uymayacaktır.
İkili cinsiyet sistemi küçüklüğümüzden beri kendimizi bir toplumsal cinsiyete ait hissedip yetmez gibi tam "karşısındaki" ikinci cinsiyetle ilişkilenmemizi öğütlediği için bu kalıplara uymayan herkes dışlanıyor. Homofobi, transfobi, queerfobi, hepsinin temelinde, karşı tarafın heteroseksist ikili cinsiyet sistemine uymuyor oluşuna verilen tepki mevcut.
Aynı şekilde, bir toplumsal cinsiyetin ne yapması ve ne yapmaması gerektiğini söylemek de bu ayrımcılığa hizmet ediyor. Kendini -istediği cinsel organı olsun olmasın önemli olmaksızın- erkek denilen cinsiyetle beyan eden kişi, içinden ne geliyorsa veya gelmiyorsa o şekilde davranabilmeli ki, sınırlar ve kurallar yaratmamalıyız ki dünya daha yaşanabilir bir hale gelsin; herkes için.
"herkes için" diyorum çünkü ikili (kadın- erkek) ve stereotipik (erkekler bunu yapmaz, kadınlar şöyle yapar, erkek kadından hoşlanır) cinsiyet sistemi herkesi mağdur ediyor. Gerçekten şuan hayatımızın aşkı, sevdiğimiz bir arkadaşımız olabilirdi, hayatımızda 7/24 görüştüğümüz çok sevdiğimiz kişiye karşı bir şeyler hissedebilirdik, fakat toplum bizi aynı toplumsal cinsiyete atayıp yetiştirdi diye bunu yapamayacağımıza inandırıldık. bunu öylesine kabullendik ki yapabilenleri de "ibne" diye dışlar olduk falan. tıpkı şu her yerde bahsedilen öğrenilmiş çaresizlik deneyleri gibi olduk her birimiz. Dünyada hoşlanabileceğimiz 3-4 milyar insanı daha doğar doğmaz organlarımızı yoklayarak bizim adımıza karar verdiler ve silip attılar zihnimizden. Birileri bu kalıpları, hapishaneleri yıkıyorsa ne güzel değil mi? Bana kalırsa örgütlenelim makyajımızı da yapalım, sakalımız varsa onu da uzatalım, mavimizi de morumuzu da giyelim, el ele sokaklara çıkıp daha özgür bir dünya yaratalım. Neyse, öyle işte hocam, makyaj ben de yapıyorum, fazla yapmayı sevmiyorum cc krem falan sürüyorum bazen de dudaklarıma shea yağı sürüyorum o kadar. Tabi bu demek değil ki çok makyaj yapan tü kaka, isteyen parasınca zevkince yapabilir.
Dilim döndüğünce ve umarım hata yapmadan açıklamak istiyorum. Biyolojik cinsiyet bir kişinin bazı organlarının oluşu/olmayışı üzerinden tanımlanıyor ve üreme odaklı bir yaklaşım olarak süregeliyor. Ki özünde bu oldukça sıkıntılı çünkü bu sınıflandırma vajina (female deniyor misal), penis (male) gibi organları merkeze alarak aslında cinselliğin, ne bileyim ayak ile, burun ile yaşanamayacağı, üremenin herkes için bir amaç olması gerektiği gibi bir önyargıyla hareket ediyor. Yani anal ilişki için anal bölgesinden başka hiçbir organını kullanmayan ve üremek istemeyen bir kişi tıbbi müdahaleler haricinde niçin bir biyolojik cinsiyete atansın?
Bir de toplumsal cinsiyet / cinsiyet kimliği var ki sanırım birçok sorun da buradan kaynaklı vuku buluyor. Kısacası sosyal kültürel kalıplar neticesinde öğrenmeye zorlandığımız davranışlar, tutumlar, görünüşler, makyajlar ve makyajsızlıklar bütünüdür. Bu bahsedeceğim cinsiyet kavramı kadın ve erkek diye ikiye ayrılmıyor, aslında ayrılmamalı ama ayırıyorlar ve hepimizi bu normlara uydurmaya çalışıyorlar. herkes içinden gelen tavrını, duruşunu, durmayışını takınabilir ve dünyada hepsi birbirine özgü 6 milyar cinsiyet olabilir.
fakat doğumumuzdan itibaren, hatta doğmadan önce, biyolojik organlarımızdan yola çıkarak hangi rengi seveceğimiz, hangi oyuncaklarla oynayacağımız, kiminle evleneceğimiz (bkz: beşik kertmesi) belirleniyor ve böyle davranmamız öğretiliyor. Sorun da tam bu noktada başlıyor; biyolojik cinsiyet ile, toplumsal cinsiyet arasında doğrudan bir ilişki kurulmuş oluyor. Yani penisin varsa erkeksindir, erkeksen makyaj yapmazsındır. biyolojik cinsiyet ile toplumsal cinsiyet arasında kurulan, stereotip yaratan her ilişki, ayrımcılıktır, birilerini topluluktan ister istemez dışlar. çünkü nihayetinde birileri bu önceden atanmış kriterlere uymayacaktır.
İkili cinsiyet sistemi küçüklüğümüzden beri kendimizi bir toplumsal cinsiyete ait hissedip yetmez gibi tam "karşısındaki" ikinci cinsiyetle ilişkilenmemizi öğütlediği için bu kalıplara uymayan herkes dışlanıyor. Homofobi, transfobi, queerfobi, hepsinin temelinde, karşı tarafın heteroseksist ikili cinsiyet sistemine uymuyor oluşuna verilen tepki mevcut.
Aynı şekilde, bir toplumsal cinsiyetin ne yapması ve ne yapmaması gerektiğini söylemek de bu ayrımcılığa hizmet ediyor. Kendini -istediği cinsel organı olsun olmasın önemli olmaksızın- erkek denilen cinsiyetle beyan eden kişi, içinden ne geliyorsa veya gelmiyorsa o şekilde davranabilmeli ki, sınırlar ve kurallar yaratmamalıyız ki dünya daha yaşanabilir bir hale gelsin; herkes için.
"herkes için" diyorum çünkü ikili (kadın- erkek) ve stereotipik (erkekler bunu yapmaz, kadınlar şöyle yapar, erkek kadından hoşlanır) cinsiyet sistemi herkesi mağdur ediyor. Gerçekten şuan hayatımızın aşkı, sevdiğimiz bir arkadaşımız olabilirdi, hayatımızda 7/24 görüştüğümüz çok sevdiğimiz kişiye karşı bir şeyler hissedebilirdik, fakat toplum bizi aynı toplumsal cinsiyete atayıp yetiştirdi diye bunu yapamayacağımıza inandırıldık. bunu öylesine kabullendik ki yapabilenleri de "ibne" diye dışlar olduk falan. tıpkı şu her yerde bahsedilen öğrenilmiş çaresizlik deneyleri gibi olduk her birimiz. Dünyada hoşlanabileceğimiz 3-4 milyar insanı daha doğar doğmaz organlarımızı yoklayarak bizim adımıza karar verdiler ve silip attılar zihnimizden. Birileri bu kalıpları, hapishaneleri yıkıyorsa ne güzel değil mi? Bana kalırsa örgütlenelim makyajımızı da yapalım, sakalımız varsa onu da uzatalım, mavimizi de morumuzu da giyelim, el ele sokaklara çıkıp daha özgür bir dünya yaratalım. Neyse, öyle işte hocam, makyaj ben de yapıyorum, fazla yapmayı sevmiyorum cc krem falan sürüyorum bazen de dudaklarıma shea yağı sürüyorum o kadar. Tabi bu demek değil ki çok makyaj yapan tü kaka, isteyen parasınca zevkince yapabilir.
0
jacque
Uzun süredir adı sanı bilinmeyen, 5 liralık bir deodorant kullanıyorum. Çok memnundum, 3-4 kutu bitirmişimdir. Fakat yenisini almaya fırsat bulamayınca 1 hafta kadar kullanamadım. Bu bir haftada duştan çıkar çıkmaz 1 dk içinde kolaltlarım aşırı terledi ve gün boyu sürekli olarak çok kötü ter koktum.
Uzun süredir adı sanı bilinmeyen, 5 liralık bir deodorant kullanıyorum. Çok memnundum, 3-4 kutu bitirmişimdir. Fakat yenisini almaya fırsat bulamayınca 1 hafta kadar kullanamadım. Bu bir haftada duştan çıkar çıkmaz 1 dk içinde kolaltlarım aşırı terledi ve gün boyu sürekli olarak çok kötü ter koktum. Geçen hafta zehirlendiğim için acaba vücut zehri dışarı mı atıyor diye düşündüm ama bugün deodarantın yenisi alıp kullanmamla birlikte o vıcık vıcık ter de koku da anında geçti.
Böyle bir etki mümkün mü? Ter bezlerim deodorantın bağımlısı mı oldu? :(
Böyle bir etki mümkün mü? Ter bezlerim deodorantın bağımlısı mı oldu? :(
0
deodorant alırken iki tane al bundan sonra veya bitmesine yakın al, bir hafta deodorant kullanmamak iyi bi şey değil etrafındakiler için.
0
deodorant epeyce zararlı bir şey içinde pek çok kimyasal var onun yerne şap taşı al aktardan 5tl ye daha güzel
0
odor latince koku demek. "de-" öneki batı dillerinde "..dan gidermek" demek. bilmem anlatabiliyor muyum?
0
deodorant çok zararlı, kullanmanı tavsiye etmem.. astım olursun ilerde.
onun yerine body shopta kokusuz okyanus tuzundan yapma deo stick ya da gratisten crystal
deostick alabilirsin...en az saat idare ediyor...
onun yerine body shopta kokusuz okyanus tuzundan yapma deo stick ya da gratisten crystal
deostick alabilirsin...en az saat idare ediyor...
0
Deotak kullanmaya başladığımdan beri deodorant almıyorum ben.
Terlemeyi azaltıyor ama tamamen yok etmiyor(zaten etmesin zararlı olur).
Kolaltı rengin koyulaşır, kullanma bence.
Terlemeyi azaltıyor ama tamamen yok etmiyor(zaten etmesin zararlı olur).
Kolaltı rengin koyulaşır, kullanma bence.
0
want2die+1
Deodorant antiperspirant özellikte olabilir, böyle deodorantları kullanmak hayatı çok kolaylaştırsa da, aslında bayağı zararlı. Normalde oralardan ter çıkması gerek, deodorantla oralardan ter çıkmasını engelliyor olabilir. Terleme de aslında bir nevi zararlı maddelerin boşaltılması demek olduğundan, bu maddeler vücut dışına atılamıyor demektir. Ek olarak kendi içerdiği maddelerden bazılarıda zararlı kimyasallar, o da deri içine süzülüyor. Bazı çalışmalara göre kadınlarda antiperspirantlar çok sağlam bir meme kanseri nedeni, erkeklerde de lenfomaya kadar yolu olduğunu söylüyorlar. (Çalışmalarda çelişkili sonuçlarda var ama özetle kesin bir sonuç çıkana kadar riskli)
Antiperspirant değilse bile ağır metaller içeriyor olabilir. Buna da dikkat etmek gerek ama vücudun terlemesi gerekiyor. O terin o vücuttan çıkması gerekiyor. Günlük hayatta 'İki saate leş gibi koktum' olan şey aslında çok sağlıklı bir şey ama yaşaması da bir o kadar lanet bir şey. Vücut bir anda çok boşaltım yapmış olabilir.
@megalomaniac 5 yıl Deotak kullandıktan sonra onun da ağır alüminyum içerdiğini ve benzer etkilerinin olduğunu öğrendim. Deotak terlemeye izin veriyor, terlemeyi engellemiyor ama içerdiği alüminyum zehirliyor. Koltuk altları en hassas ve en korunması gereken yerlerden biriyken oraya da alüminyumu dayamak sağlam zararlı bir şeymiş.
Her gun şıpır şıpır yıkama dışında alternatif bulamadım ben. Sağlıklı alternatiflere açığım.
Deodorant antiperspirant özellikte olabilir, böyle deodorantları kullanmak hayatı çok kolaylaştırsa da, aslında bayağı zararlı. Normalde oralardan ter çıkması gerek, deodorantla oralardan ter çıkmasını engelliyor olabilir. Terleme de aslında bir nevi zararlı maddelerin boşaltılması demek olduğundan, bu maddeler vücut dışına atılamıyor demektir. Ek olarak kendi içerdiği maddelerden bazılarıda zararlı kimyasallar, o da deri içine süzülüyor. Bazı çalışmalara göre kadınlarda antiperspirantlar çok sağlam bir meme kanseri nedeni, erkeklerde de lenfomaya kadar yolu olduğunu söylüyorlar. (Çalışmalarda çelişkili sonuçlarda var ama özetle kesin bir sonuç çıkana kadar riskli)
Antiperspirant değilse bile ağır metaller içeriyor olabilir. Buna da dikkat etmek gerek ama vücudun terlemesi gerekiyor. O terin o vücuttan çıkması gerekiyor. Günlük hayatta 'İki saate leş gibi koktum' olan şey aslında çok sağlıklı bir şey ama yaşaması da bir o kadar lanet bir şey. Vücut bir anda çok boşaltım yapmış olabilir.
@megalomaniac 5 yıl Deotak kullandıktan sonra onun da ağır alüminyum içerdiğini ve benzer etkilerinin olduğunu öğrendim. Deotak terlemeye izin veriyor, terlemeyi engellemiyor ama içerdiği alüminyum zehirliyor. Koltuk altları en hassas ve en korunması gereken yerlerden biriyken oraya da alüminyumu dayamak sağlam zararlı bir şeymiş.
Her gun şıpır şıpır yıkama dışında alternatif bulamadım ben. Sağlıklı alternatiflere açığım.
0
sebamed'in roll-onları veya spreyleri var, alüminyum içermeyen. ben çok memnunum, deneyin bence. tek eksisi cam şişede olduğu için çantada taşımak zor oluyor, çok ağırlaştırıyor çantayı.
0
kullanmayin soyle sacma sapan kimyasallari. dogal yaglar var lavantadan tut narenciye yaglarina kadar, tavsiye ederim.
0
ben karbonata geçtim geçeli şu zararlı ve kimyasallardan geçilmeyen deodorantları bıraktım. Hem zaten ne kokuyu gideriyordu, ne terlemeyi ki terlemeyi önlemek zararlı bir şey zaten. Tam tersi ter ve deodorant kokusu birleşince daha iğrenç bir şey oluyordu. Deodorant hem kokusuz, hem kokuyu önlüyor terlemeyi kesmiyor. Gayet sağlıklı. Benim babamın bir tanıdığı bu deodorant ve parfümlere düşkünlüğünden adam lenfomaya yakalandı. Özellikle roll on ya da direkt koltukaltı teması yapmayın.
0
premium hayat yan gel yat
Evde ve okula giderken dinlemek için ne önerirsiniz?
Evde ve okula giderken dinlemek için ne önerirsiniz?
0
trt'nin sitesinde radyo tiyatrosu arşivi vardı ama kaldırmışlar sanırım. internette başka sitelerde bulunuyor bu arşiv yine de. onun dışında ntv radyonun Başkomser Nevzat serisi vardı bulabilirsen o da fena değil
0
İnternette bir TRT'nin bir de TGRT'nin arşivleri var. TRT'nin arşivleri daha güzel ama TGRT'nin Don Kişot ve Agatha Christie serileri fena değil. Tabii, Don Kişot arada "Yaradan nasip ederse", "Allah'ın izniyle" gbi laflar ediyor ama takılmazsanız hoş olabilecek aeriler.
0
isimsiz uye
evliliği öven enrty favlamak hangi duygunun sonucudur?
evliliği öven enrty favlamak hangi duygunun sonucudur?
0
atandım evlendim kredi ödüyorum evde kuru fasille üstü mandalin yiyerek hayata devam ediyorum demek oluyor.
0
Entry "Herkes evlenmelidir, evlenmeyen kalmamalıdır. Kalan herkes kendini köprüden aşağı atsın" gibi bir şey değilse, bir kafanın ürünü değil bence. Evlilikle ilgili anlattığı şeyler sıcak gelştir, o an içini ısıtmıştır, favlamıştır. Kendi politik görüşünü çok iyi açıklayan bir entry'yi fablamaktan ya da öğrenince ufku katlayan bir şeyi favlamaktan çok garklı değil; bir anlamı veya "Evlenelim mi, evlenmek için yanıp tutuşuyorum" mesajı da aramaya gerek yok.
0
@aychovsky: merhaba. entry'yi favlayan eski sevgilim (aslında baya eski), bana karşı bir şey hissetmediğini ve hayatında başka biri olduğunu biliyorum. entry de "iki insanın birbirini sevmesi evliliğin en güzel nedenidir, kişisel farklılıklar göz ardı edilebilir" minvalinde bir şey. başlığın çok başlarında bir entry halbuki, daha yeni favlamış. aşka ve sevmeye çok değer verse de evlilik fikrine hep uzak biriydi. "lan acaba" oldum
sanane seneler önceki sevgilinden diyecekseniz de haklısınız, hala insansınız
bühü :(
sanane seneler önceki sevgilinden diyecekseniz de haklısınız, hala insansınız
bühü :(
0
Evliliği güzel bir kurum gördüğü için olabilir. Ekşi ye göre kimse evlenmemeli herkes yiyip içip saçmalı. Herkes marjinal...
0
