ay nov kung fu
Soru başlıkta, airpodsla hiç koşmadım ne bileyim diyorsanız benim için iki adım koşup test edebilirsiniz de tabii. Tşk <3
Soru başlıkta, airpodsla hiç koşmadım ne bileyim diyorsanız benim için iki adım koşup test edebilirsiniz de tabii. Tşk <3
0
kablolu kulak ici kulakliklardan tek farki kablosuz olmasi mi bunlarin yoksa kulakta daha siki bir sekilde durmasini saglayacak yeni bir tasarim da gelistirildi mi?
0
Düşme ihtimali en yüksek ürünlerden biri kulak yapısına göre değişmekle beraber kualka yapınıza uygun olsa bile düşme ve kaybolma zarar görme potansiyeli çok yüksek ek apartlarıyla beraber kullanmak mantıklı ayrıca tere karşı dayanıklı mı onu sorgulamak lazım ?
0
@baldur2
iphone'un earpods'una göre iki farkı var. kablosu yok ve ağırlığı fazla pil nedeniyle. kulak içine giren şekil itibariyle aynı. ancak koşarken kablolu kulaklığın kulaktan çıkmasının sebebi kablosu. o kablo bir yere takılıyor, koşarken savruluyor falan, kulak içi kısmını çekip aşağı alıyor.
bende airpods 2 var. koşarken düşmedi şimdiye kadar ama arkadaşa artistlik yapacağım diye "bak böyle kafa sallasan bile düşmüyor" diye kafamı sallayınca düşmüştü :)
iphone'un earpods'una göre iki farkı var. kablosu yok ve ağırlığı fazla pil nedeniyle. kulak içine giren şekil itibariyle aynı. ancak koşarken kablolu kulaklığın kulaktan çıkmasının sebebi kablosu. o kablo bir yere takılıyor, koşarken savruluyor falan, kulak içi kısmını çekip aşağı alıyor.
bende airpods 2 var. koşarken düşmedi şimdiye kadar ama arkadaşa artistlik yapacağım diye "bak böyle kafa sallasan bile düşmüyor" diye kafamı sallayınca düşmüştü :)
0
0
Mehmet Ersoz
Eğer öyleyse bu adamlar neredeyse tüm ortadoğuya afganistandan mısıra kadar yayılmış durumdalar.nasil farslilar bu kadar uzun mesafelere kendi mezhepplerini yayabilmişler acaba? halen dahi suriye ve lübnani irandan kontrol edebiliyorlar. bu nasil mumkun acaba?biz osmanliyiz 3 kıtayı yonettik diyoruz
Eğer öyleyse bu adamlar neredeyse tüm ortadoğuya afganistandan mısıra kadar yayılmış durumdalar.
nasil farslilar bu kadar uzun mesafelere kendi mezhepplerini yayabilmişler acaba? halen dahi suriye ve lübnani irandan kontrol edebiliyorlar. bu nasil mumkun acaba?
biz osmanliyiz 3 kıtayı yonettik diyoruz ama edirneden oteye bu kadar etkin oldugumuz neredeyse hicbir ulke yok.
biz yapamazken farslilar nasil bunu başarmış?
nasil farslilar bu kadar uzun mesafelere kendi mezhepplerini yayabilmişler acaba? halen dahi suriye ve lübnani irandan kontrol edebiliyorlar. bu nasil mumkun acaba?
biz osmanliyiz 3 kıtayı yonettik diyoruz ama edirneden oteye bu kadar etkin oldugumuz neredeyse hicbir ulke yok.
biz yapamazken farslilar nasil bunu başarmış?
0
şiilik fars icadı değil safevi hanedanı getiriyor bu mezhebi iran'a.
şiilik "Shīʿatu ʿAlī"nin kısaltması. anlamı: ali'nin takipçileri gibi bir şey. yani ali'nin ölümünden beri bu mezhep var.
iran dış ülkelerde şii nüfusunun olduğu yerlerde bu kadar etkin çünkü bir din devleti. ayrıca şiilik'te imamlık müessesesi var, bu da bir nevi papalık gibi bir şey.
edirne'den öteye bu kadar etkin değiliz diyorsun ama aslında belirli bir "etkililik" var. balkanlar'da 10 milyon osmanlı'dan kalma müslüman var ve türkiye bu nüfus için en azından manevi olarak değerli bir ülke. iran gibi iç savaş çıkarmak gerekmiyor ve kontrol etmek gerekmiyor ve bunları yapmayalım da zaten. iran'ın dünya üzerindeki prestiji malum ve yıkılmaya mahkum bir rejime sahipler. umarım "farslılar gibi bunu başarmayız."
şiilik "Shīʿatu ʿAlī"nin kısaltması. anlamı: ali'nin takipçileri gibi bir şey. yani ali'nin ölümünden beri bu mezhep var.
iran dış ülkelerde şii nüfusunun olduğu yerlerde bu kadar etkin çünkü bir din devleti. ayrıca şiilik'te imamlık müessesesi var, bu da bir nevi papalık gibi bir şey.
edirne'den öteye bu kadar etkin değiliz diyorsun ama aslında belirli bir "etkililik" var. balkanlar'da 10 milyon osmanlı'dan kalma müslüman var ve türkiye bu nüfus için en azından manevi olarak değerli bir ülke. iran gibi iç savaş çıkarmak gerekmiyor ve kontrol etmek gerekmiyor ve bunları yapmayalım da zaten. iran'ın dünya üzerindeki prestiji malum ve yıkılmaya mahkum bir rejime sahipler. umarım "farslılar gibi bunu başarmayız."
0
Şiilik Fars icadı değil, İranlılar sadece Şiilik mensubu olan en kalabalık topluluk, Şiilik de Sünnilik gibi yine Arap kökenli bir mezhep, zamanında hilafet sırası nedeniyle hadislerin yorumlanmasında farklı bir bakışaçısına sahip olmaları nedeniyle ayrı bir kol olmuş, onu takip edenler de Şii olarak adlandırılmış. Bununla birlikte Şiilik ve Alevilik de aynı şey değildir. Şiilik tamamen ortodoks bir bakışaçısına sahip olduğu için temelde Sünni İslama daha yakın bir ekoldür, Alevilik bu anlamda daha heterodoks bir İslam anlayışına sahip olduğu için kendilerini Şii olarak görmezler, ayrıca Alevilik daha çok Anadolu'ya özgü bir anlayıştır, nasıl ki Şiiler Sünni İslamdan bazı nedenlerle ayrıysa aynı şekilde Alevilir de Şiilerden benzer nedenlerle ayrıdır.
0
-bugünkü şiilik- ve şia yayılması safevi hanedanın sistemli icadıdır. sebepleri güç devşirmek vs.
-hadislerin yorumlanmasında- Şiilik ile Sünnilik arasında hiçbir fark yoktur. hadis metodolojisi birebir denecek kadar aynıdır(kaynak Hadis alimleri ve hadis derlemeleri)
Alevilik Şiiliğin bir koludur. Alevilikte anadolu ve şaman izleri olması, daha "light" olması onu Şiiliğin kolu yapmaktan alıkoymaz. her ikisi de İsna-Aşeriyye inancına sahiptir. "Oniki imam" her ikisinde de vardır, bu sebepten aynı koldadırlar.
-hadislerin yorumlanmasında- Şiilik ile Sünnilik arasında hiçbir fark yoktur. hadis metodolojisi birebir denecek kadar aynıdır(kaynak Hadis alimleri ve hadis derlemeleri)
Alevilik Şiiliğin bir koludur. Alevilikte anadolu ve şaman izleri olması, daha "light" olması onu Şiiliğin kolu yapmaktan alıkoymaz. her ikisi de İsna-Aşeriyye inancına sahiptir. "Oniki imam" her ikisinde de vardır, bu sebepten aynı koldadırlar.
0
Şimdi sünni islamda da inanç ve fıkhi bakımından mezhepler ayrılır. Tipik bir Türk yani Türkiye'deki sünni müslümanlar inanç bakımından Maturidi, fıkhi bakımından da Hanefi mezhebindendir. Türklerin dünya üzerindeki yayılımına bakıldığından çoğu Türk bu iki mezhebe mensuptur. Maturidi ve İmamı Azam Ebu Hanife'de köken olarak Türk'tür. Dolayısıyla Selçuklular da Osmanlılar da Hanefi'ydi ve bu yöreler de dahil olmak üzere Orta Asya'daki birçok Türk de Hanefi mezhebine mensup. Bosnalılar da mesela Hanefi.
eksiup.com
Dolayısıyla sizin mantığınızla biz daha başarılıymışız gibi gözüküyor.
Günümüze gelince Şiiliğin Irak'ta Kerbela ve Küfe'de çıktığını, Şii Hilali terimini ve diğer ehli sünnet mezheplerin yayılımını da araştırmanızı öneririm. Uluslararası ilişkiler perspektifinden bakıldığında ise bu gibi mezhep politikalarını doğu batıdan öğrenmiştir. Katolik, Ortodoks ve Protestan ayrılığı tarih boyunca Avrupa'da dış politikanın temel unsurudur. Fatih ve Kanuni'nin de Avrupa siyasetine mezhep üzerinden karışmak istemesini burada dile getirebiliriz.
Batı ise özellikle dünya savaşlarından sonra mezhepçilik siyasetini Orta Doğu'da kullanmaya başlamıştır. Eskiden bu coğrafyalarda mezhepçi politikalar bu denli keskin ve dış politika unsuru haline gelmemişti. Sadece Şiilik bazında değil Arapların Vahabilik boyutuna da bakmanızı öneririm. İman esasları ve uygulanış bakımından Hanbeliğe yakın olan Vahabi/Selefiler şu anda Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirliklerinde dış politikalarını mezheplerine göre oluşturmaktadır. Bu anılan iki ülkenin son zamanlardaki Türkiye düşmanlığın en temel sebeplerinden biri de mezhepseldir.
Yine Türkiye açısından değerlendirirsek şu anda Siyasal İslam politikalarıyla Türkiye'de mezhepsel politikalar yürütüyor. Katar (diğer körfez ülkelerinin aksine Selefi değildir) ablukası, Mursi ve Libya konusundaki Türkiye'nin yaklaşımları mezhepseldir. Davutoğlu'na kadar gider bu tartışmanın ucu aslında. Türkiye'nin neoottamanist yaklaşımı da aynı şekilde mezhep politikalarına dayandırılabilir.
Dediğim gibi İran'ın Suriye ve Lübnan'a karışma politikasının temeli Şii Hilali politikasıdır ancak bölgede Şii koridoru açmak isteyen ilk ülke İran değildir. ABD ve İsrail'in de İslam mezhepleri ile alakalı yazılarını okumanızı öneririm. Klasik böl-yönet taktiği aslında.
edit: harita linki.
eksiup.com
Dolayısıyla sizin mantığınızla biz daha başarılıymışız gibi gözüküyor.
Günümüze gelince Şiiliğin Irak'ta Kerbela ve Küfe'de çıktığını, Şii Hilali terimini ve diğer ehli sünnet mezheplerin yayılımını da araştırmanızı öneririm. Uluslararası ilişkiler perspektifinden bakıldığında ise bu gibi mezhep politikalarını doğu batıdan öğrenmiştir. Katolik, Ortodoks ve Protestan ayrılığı tarih boyunca Avrupa'da dış politikanın temel unsurudur. Fatih ve Kanuni'nin de Avrupa siyasetine mezhep üzerinden karışmak istemesini burada dile getirebiliriz.
Batı ise özellikle dünya savaşlarından sonra mezhepçilik siyasetini Orta Doğu'da kullanmaya başlamıştır. Eskiden bu coğrafyalarda mezhepçi politikalar bu denli keskin ve dış politika unsuru haline gelmemişti. Sadece Şiilik bazında değil Arapların Vahabilik boyutuna da bakmanızı öneririm. İman esasları ve uygulanış bakımından Hanbeliğe yakın olan Vahabi/Selefiler şu anda Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirliklerinde dış politikalarını mezheplerine göre oluşturmaktadır. Bu anılan iki ülkenin son zamanlardaki Türkiye düşmanlığın en temel sebeplerinden biri de mezhepseldir.
Yine Türkiye açısından değerlendirirsek şu anda Siyasal İslam politikalarıyla Türkiye'de mezhepsel politikalar yürütüyor. Katar (diğer körfez ülkelerinin aksine Selefi değildir) ablukası, Mursi ve Libya konusundaki Türkiye'nin yaklaşımları mezhepseldir. Davutoğlu'na kadar gider bu tartışmanın ucu aslında. Türkiye'nin neoottamanist yaklaşımı da aynı şekilde mezhep politikalarına dayandırılabilir.
Dediğim gibi İran'ın Suriye ve Lübnan'a karışma politikasının temeli Şii Hilali politikasıdır ancak bölgede Şii koridoru açmak isteyen ilk ülke İran değildir. ABD ve İsrail'in de İslam mezhepleri ile alakalı yazılarını okumanızı öneririm. Klasik böl-yönet taktiği aslında.
edit: harita linki.
0
Taa İran'dan yönetmek derken zaten algının babasına oynuyorsunuz şaşılacak birşey değil adamlar direk iletişim halindeler, gerektiğinde en üst düzey yetkilileri cephede en iyi savaşları eğitimde görürsünüz, Kasım süleymani bir örnektir sen dost dediğinin yanında çarpışırsan uzaktan yönetilmeye veya işbirlik için merkezinden emir almana gerek yoktur
0
hala mi ceren yahu
Oturduğumuz evi sırf köpeklerimizle (2 adet orta boy, 1 adet küçük boy) rahat edebilmek için tuttuk, site içinde giriş kat, kendine ait bahçesi olan, şehrin olfukça dışında etrafı genellikle arazi bir bölgede yer alan bir daire. Evi tutarken de ev sahibine söyledik köpeklerimiz olduğunu, o da komşul
Oturduğumuz evi sırf köpeklerimizle (2 adet orta boy, 1 adet küçük boy) rahat edebilmek için tuttuk, site içinde giriş kat, kendine ait bahçesi olan, şehrin olfukça dışında etrafı genellikle arazi bir bölgede yer alan bir daire. Evi tutarken de ev sahibine söyledik köpeklerimiz olduğunu, o da komşulardan şikayet gelmezse benim için sıkıntı yok dedi. Köpeklerimiz eve birisi gelince, kapı çalınca ve evde yalnız kaldıklarında havlıyorlar ancak bağırdıklarında biz engel oluyoruz, günlük havladıkları süre üçü için toplam 15 dakikayı bulmaz. Yine de komşularla zaman zaman sıkıntı yaşadık, çevrede yoğun sayıda olan sokak köpekleri, sitenin kendi köpeği, ve komşulardan birinin karşı arazide kulübede baktığı cane corso'nun havlamalarında kapımıza geldiler, ve sorunun bizimkilerle alakası olmasa da köpekler olarak genel bir şilayette bulunuluyor bizim köpeklerimiz de içlerinde yer alacak şekilde.
Eylül ayında evde ilk yılımız doluyor. Kiramızı ve aidatımızı her zaman düzenli ödedik, ancak ev sahibi bugün arayıp evden çıkın, ben evde köpek istemiyorum, sizden gören diğer komşular da hayvan bakmaya başladı, zaten site yönetimi eylül ayında karar alacak evde hayvan bakmak yasaklanacak gibi şeyler söylemiş.
Şimdi benim sağda solda okuduğum ev sahibi kiracıyı 10 yıl dolmadan çıkartamaz, site yönetmeliği ilk yapıldıktan sonra, sitede hali hazırda hayvan bakan sakinler varsa değişemez gibi bilgiler var. Bunların yasal kaynağı nedir? Ev sahibi maalesef pek kanun vb anlayacak bir insan değil ama yine de yasalarla, emsal kararlarla konuşmak istiyorum. Konu hakkında bilgi sahibi biri, özellikle bir avukat arkadaş yardımcı olursa sevinirim.
Eylül ayında evde ilk yılımız doluyor. Kiramızı ve aidatımızı her zaman düzenli ödedik, ancak ev sahibi bugün arayıp evden çıkın, ben evde köpek istemiyorum, sizden gören diğer komşular da hayvan bakmaya başladı, zaten site yönetimi eylül ayında karar alacak evde hayvan bakmak yasaklanacak gibi şeyler söylemiş.
Şimdi benim sağda solda okuduğum ev sahibi kiracıyı 10 yıl dolmadan çıkartamaz, site yönetmeliği ilk yapıldıktan sonra, sitede hali hazırda hayvan bakan sakinler varsa değişemez gibi bilgiler var. Bunların yasal kaynağı nedir? Ev sahibi maalesef pek kanun vb anlayacak bir insan değil ama yine de yasalarla, emsal kararlarla konuşmak istiyorum. Konu hakkında bilgi sahibi biri, özellikle bir avukat arkadaş yardımcı olursa sevinirim.
0
Site yönetim planınında şu an evcil hayvanlarla ilgili "beslenemez" diye bir madde yoksa, sizi bunun üzerinden zorlayamaz; site yönetim planı değiştirilebilir mi, sonradan böyle bir madde eklenebilir mi dersen, kat maliklerinin beşte dördünün oyunu alıp tapuda tescil ettirirlerse hayvanın tahliyesini talep edebilir ev sahibi. Diğer konuları bilmiyorum.
0
Durum zor görünüyor. bazı durumlarda bu konular mahkemelik bile olabiliyor. Ama 3 köpekle rahat edilecek en uygun yer müstakil bir ev olur.
Ev sahibinize bazı hususlar, bire bin katılarakta anlatılıyor olabilir. Mesela 15 dakikalık havlamalar saatlere varabilir.
Nede olsa şikayet edilen meselelerde abartıya kaçmak, acil halledilmesi işler için çok yoğun olarak yapılıyor toplumda.
Ev sahibinize bazı hususlar, bire bin katılarakta anlatılıyor olabilir. Mesela 15 dakikalık havlamalar saatlere varabilir.
Nede olsa şikayet edilen meselelerde abartıya kaçmak, acil halledilmesi işler için çok yoğun olarak yapılıyor toplumda.
0
Kirasını düzenli ödeyen bir kiracıyı yasal olarak çıkarmak zor. Sizin durum farklı elbette ama kolay kolay sizi çıkartamazlar. En uç durumda, aylar süren mahkemeyi kaybetseniz bile köpekleri göndermeniz veya daireyi boşaltmanız istenir. Ama ben olsam komşularıma saygı duyar ve uygun bir ev bakardım.
0
Yaklaşık 9 ay önce Labrador cinsi en üst katta yaşayan havlamayan köpeğimizle ilgili asansöre işiyor diye dava açıldı.
Apartman yönetmeliğinde evcil hayvan beslenemez gibi bir karar olmamasına, Bilirkişinin yerinde inceleyip bu hayvan asansöre işemez, insanlara zarar vermez. Evcil ve eğitimli şeklinde rapor sunmasına, çeşitli veterinerlerden köpekle ilgili olumlu raporlar alınıp, sunulmasına rağmen hakim köpeğin tahliyesine karar verdi.
Biraz da konu hakimde bitiyor.
Apartman yönetmeliğinde evcil hayvan beslenemez gibi bir karar olmamasına, Bilirkişinin yerinde inceleyip bu hayvan asansöre işemez, insanlara zarar vermez. Evcil ve eğitimli şeklinde rapor sunmasına, çeşitli veterinerlerden köpekle ilgili olumlu raporlar alınıp, sunulmasına rağmen hakim köpeğin tahliyesine karar verdi.
Biraz da konu hakimde bitiyor.
0
Müstakil bir evde oturmayı bizde istiyoruz ancak ülkede müstakil ev kültürü diyr bir şey yok. Kiralık olarak açılan müstakil evlerin neredeyse hepsi villa olrak geçiyor, kiralar 2500-3000 liradan başlıyor ve bu tutar bizim için fazla. Kimseye rahatsızlık vermek elbette istemem, bu sebeple de almam gereken tüm önlemleri zaten alıyorum, rahatsızlık veren benim köpeklerim değil, ortak duvarımız olan ikisi bebek 3 çocuklu yab konşumuzdan veya üst komşumuzdan bir kere bile şikayet gelmedi, şikayetler diğer bloklardan geliyor ki ben köpeklerime evde bakıyorum onlara sesleri gitmesi imkansız. Dışardaki köpekler havlıyor, bizim köpeklerimiz olduğu için bize de laf söylüyorlar.
3 tane köpeğim var hepsi ihtiyaç içinde sokaktan bulunmuş/ sahiplenilmiş hayvanlar, bakması da zor olmasına rağmen vicdanım onları bırakmaya el vermediği için bakıyorum. Oturduğum şehrin hayatımda hiç duymadığım "dağı" diye tabir edilen yeni gelişen bir yerleşim bölgesine taşındım sırf köpeklerimle rahat edebilmek için, en baştan pazarlığımı da ona göre yapıp bu gerçeği söyledim. Köpek bakan, terk edemeyen, gördümü sırt çeviremeyen biri olduğum için oradan oraya süreklenmek mi zorundayım ben her sene yani? Veya bu ev benim kendi evim olsa ne olacaktı, yine köpeklerime laf yapacaklar mıydı çık veya gönder diye?
@glore bu karar sonunda ne yaptınız bilmiyorum ama mahkeme tahliye demiş olsa da yargıtay'da bozulmuş bir emsal karar var bu konuda okuduğum. Ben hakkımı sonuna kadar aramayı düşünüyorum, siz de dostunuzdan vazgeçmeyip aynısını yapmışsınızdır umarım.
3 tane köpeğim var hepsi ihtiyaç içinde sokaktan bulunmuş/ sahiplenilmiş hayvanlar, bakması da zor olmasına rağmen vicdanım onları bırakmaya el vermediği için bakıyorum. Oturduğum şehrin hayatımda hiç duymadığım "dağı" diye tabir edilen yeni gelişen bir yerleşim bölgesine taşındım sırf köpeklerimle rahat edebilmek için, en baştan pazarlığımı da ona göre yapıp bu gerçeği söyledim. Köpek bakan, terk edemeyen, gördümü sırt çeviremeyen biri olduğum için oradan oraya süreklenmek mi zorundayım ben her sene yani? Veya bu ev benim kendi evim olsa ne olacaktı, yine köpeklerime laf yapacaklar mıydı çık veya gönder diye?
@glore bu karar sonunda ne yaptınız bilmiyorum ama mahkeme tahliye demiş olsa da yargıtay'da bozulmuş bir emsal karar var bu konuda okuduğum. Ben hakkımı sonuna kadar aramayı düşünüyorum, siz de dostunuzdan vazgeçmeyip aynısını yapmışsınızdır umarım.
0
matrix
Selam millet;Şu hesap doğru mudur?a) Günlük vücuda alınan kalori değerimiz var.b) Günlük harcanan kalori değerimiz var.Eğer gün bazında a ve b birbirine yakınsa mevcut kilomuzda pek fazla değişiklik olmuyor. Eğer gün bazında b, a'dan büyükse kilo veriyoruz. çünkü günlük vücuda alınan kaloriden daha
Selam millet;
Şu hesap doğru mudur?
a) Günlük vücuda alınan kalori değerimiz var.
b) Günlük harcanan kalori değerimiz var.
Eğer gün bazında a ve b birbirine yakınsa mevcut kilomuzda pek fazla değişiklik olmuyor.
Eğer gün bazında b, a'dan büyükse kilo veriyoruz. çünkü günlük vücuda alınan kaloriden daha fazla kalori yakarsak, bedende depolanan besinleri yakmaya başlamış oluyoruz.
Şu hesap doğru mudur?
a) Günlük vücuda alınan kalori değerimiz var.
b) Günlük harcanan kalori değerimiz var.
Eğer gün bazında a ve b birbirine yakınsa mevcut kilomuzda pek fazla değişiklik olmuyor.
Eğer gün bazında b, a'dan büyükse kilo veriyoruz. çünkü günlük vücuda alınan kaloriden daha fazla kalori yakarsak, bedende depolanan besinleri yakmaya başlamış oluyoruz.
0
kabaca doğru, ayrıca 7000 kalori fazla bir kg yağ olarak depolanır ya da 7000 kalori açık oluşturarak 1 kg yağ yakılabilir.
bir program vardı inatla yemiyoruz ama kilo alıyoruz, su içsek yarıyor diyenleri gizlice kameralarla kaydedip bir ayın sonunda al yemiyorum dediğin burda at gibi yemişsin işte diye önlerine koyuyorlardı.
bir program vardı inatla yemiyoruz ama kilo alıyoruz, su içsek yarıyor diyenleri gizlice kameralarla kaydedip bir ayın sonunda al yemiyorum dediğin burda at gibi yemişsin işte diye önlerine koyuyorlardı.
0
Günlük alman gereken temel bir kalori miktarı var; bazal metabolizma için gereklidir ve ne olursa olsun alınması gereken bir miktardır, vücudun dinlenik halde "istem dışı" kullandığı enerjidir; kadınlarda-erkeklerde 1300-1500 civarıdır.
İkinci olarak günlük aktivitelerine göre bazal metabolizmanın üstüne eklenen, TDEE (total daily energy expenditure) şeklinde kısaltması olan ve senin günlük aktivitelerine göre alman gereken bir kalori miktarı vardır, bunu Günlük Harcanan Toplam Enerji olarak çevirebiliriz. Bu miktar değişkendir, bazal metabolizma ile birlikte totalde 2000 kaloriden 3000 kaloriye hatta 4000 kaloriye kadar çıkabilir, bu oldukça kişisel bir değerdir.
Kilo vermek isteyen biri bu aralıkları bulup TDEE değeriyle aynı kaloriyi alırsa kilosu aynı kalır; TDEE değerinden 500 kalori eksik alırsa, sistem 500 kalorilik açığı kapatmak için vücut yağlarını kullanır ve gerekli toplam açık oluştuğunda kilo verir; TDEE değerinin üstünde kalori alırsa, yine aynı şekilde gerekli kalori miktarına ulaştığında kilo alır.
Günlük bazda da yine aynı şey olur ama günlük bazdaki teorik bilgiler pratikte her zaman tutmayabilir zira kaslardaki karbonhidrat rezervlerinden karaciğerdeki karbonhidrat rezervlerinden ne kadar kullandığını, yediğin karbonhidratların ne kadarını kaslara soktuğunu ne kadarını yağa çevirdiğini bilemezsin, bunlarda her zaman hata payı olur.
Misal kas rezervlerin doludur, günlük ihtiyacından az kalori alsan bile kasların dolu olduğu için o karbonhidratları yağ olarak depolayabilirsin, bunlar çok değişken ve spesifik konular yani.
İkinci olarak günlük aktivitelerine göre bazal metabolizmanın üstüne eklenen, TDEE (total daily energy expenditure) şeklinde kısaltması olan ve senin günlük aktivitelerine göre alman gereken bir kalori miktarı vardır, bunu Günlük Harcanan Toplam Enerji olarak çevirebiliriz. Bu miktar değişkendir, bazal metabolizma ile birlikte totalde 2000 kaloriden 3000 kaloriye hatta 4000 kaloriye kadar çıkabilir, bu oldukça kişisel bir değerdir.
Kilo vermek isteyen biri bu aralıkları bulup TDEE değeriyle aynı kaloriyi alırsa kilosu aynı kalır; TDEE değerinden 500 kalori eksik alırsa, sistem 500 kalorilik açığı kapatmak için vücut yağlarını kullanır ve gerekli toplam açık oluştuğunda kilo verir; TDEE değerinin üstünde kalori alırsa, yine aynı şekilde gerekli kalori miktarına ulaştığında kilo alır.
Günlük bazda da yine aynı şey olur ama günlük bazdaki teorik bilgiler pratikte her zaman tutmayabilir zira kaslardaki karbonhidrat rezervlerinden karaciğerdeki karbonhidrat rezervlerinden ne kadar kullandığını, yediğin karbonhidratların ne kadarını kaslara soktuğunu ne kadarını yağa çevirdiğini bilemezsin, bunlarda her zaman hata payı olur.
Misal kas rezervlerin doludur, günlük ihtiyacından az kalori alsan bile kasların dolu olduğu için o karbonhidratları yağ olarak depolayabilirsin, bunlar çok değişken ve spesifik konular yani.
0
namandigurai
Soru kısaca başlıkta. Araç 2016 model Volkswagen Polo 1.0. Sürekli benzin bitmek üzereyken benzinciye gidip depoyu dolduruyorum. İlk arabam olduğu için şimdiye kadar 7-8 kez bu işlemi yapmışımdır. Normalde hep 40-42 litre civarında alırken dün bilinen bir markanın ilk kez gittiğim bir şubesinde 50
Soru kısaca başlıkta.
Araç 2016 model Volkswagen Polo 1.0. Sürekli benzin bitmek üzereyken benzinciye gidip depoyu dolduruyorum. İlk arabam olduğu için şimdiye kadar 7-8 kez bu işlemi yapmışımdır. Normalde hep 40-42 litre civarında alırken dün bilinen bir markanın ilk kez gittiğim bir şubesinde 50 litre aldığını gördüm. Bir sahtekarlık varsa da orada çalışan adamla ilgisi olmayacağı için bir şey demedim, faturaları alıp geldim. Kullandıkça anlarım diye tahmin ediyorum gerçekten fazladan yakıt alabildi mi yoksa aynı seviyede alıp fazla mı gösteriyor ekranları ama yine de bir sormak istedim bilgisi olan var mı?
Şimdiden teşekkürler.
Araç 2016 model Volkswagen Polo 1.0. Sürekli benzin bitmek üzereyken benzinciye gidip depoyu dolduruyorum. İlk arabam olduğu için şimdiye kadar 7-8 kez bu işlemi yapmışımdır. Normalde hep 40-42 litre civarında alırken dün bilinen bir markanın ilk kez gittiğim bir şubesinde 50 litre aldığını gördüm. Bir sahtekarlık varsa da orada çalışan adamla ilgisi olmayacağı için bir şey demedim, faturaları alıp geldim. Kullandıkça anlarım diye tahmin ediyorum gerçekten fazladan yakıt alabildi mi yoksa aynı seviyede alıp fazla mı gösteriyor ekranları ama yine de bir sormak istedim bilgisi olan var mı?
Şimdiden teşekkürler.
0
Yakıt ne kadar bitti deseniz de ortalama 1-1.5 litre yakıt daha depoda kalır. fakat gidilen yakıt istasyonunda durduğunuz yerdeki eğim, Pompanın ucunun ne kadar depoya girdiği, attıktan sonra bir kez daha basılması aracınızın 50 litre (+/-2 lt) civarında almasına neden olabilir.
Sırf 5-6 litre fazla yakıt almak için lastik altına takoz koyup aracı eğik duruma getirip dolum yaptıranlar var.
Benim size tavsiyem, günümüzde özellikle şehir için kullanımda, iki yakıt istasyonu arası 5 km den fazla olması neredeyse imkansız. Bu sebeple, aracı deponun sonuna kadar doldurmak çokta mantıklı bir hareket olmayacaktır. Fazla alınan her litre, aracın yakıt tüketimi arttıracaktır. Genelde yarım depo ile çeyrek depo arası gezmeye çalışın. Fazladan alacağınız yarım depo yakıt, ortalama 25 litre fazladan ağırlık yapar. Bu da 20kg civarına denk gelir.
Sırf 5-6 litre fazla yakıt almak için lastik altına takoz koyup aracı eğik duruma getirip dolum yaptıranlar var.
Benim size tavsiyem, günümüzde özellikle şehir için kullanımda, iki yakıt istasyonu arası 5 km den fazla olması neredeyse imkansız. Bu sebeple, aracı deponun sonuna kadar doldurmak çokta mantıklı bir hareket olmayacaktır. Fazla alınan her litre, aracın yakıt tüketimi arttıracaktır. Genelde yarım depo ile çeyrek depo arası gezmeye çalışın. Fazladan alacağınız yarım depo yakıt, ortalama 25 litre fazladan ağırlık yapar. Bu da 20kg civarına denk gelir.
0
Poloda yedek depo muhabbeti var klasik bir konu. Ondandir saniyorum. Asagidaki yaziya gore yakiti koyduklari yerin bos kalmasi yararliymis. Bence fulleme yerine X TL’lik alin.
vwturk.com
vwturk.com
0
Polo'da var mı bilmiyorum ama bi ara Punto'ya adam artık nasıl mazot koyduysa aracın altından mazot aktı. Taştı artık. Sanırım bi tahliye borusu falan var. Aracın altından mazot akınca tırstık. Pompacı "yok abi sorun yok fazla koyduk" falan dedi. Nerden baksan 1 litre falan yere akmıştır.
Özetle, pompacılar bazen abartıp fazla fazla koyabiliyor. 50 litre alabilir o depo.
Özetle, pompacılar bazen abartıp fazla fazla koyabiliyor. 50 litre alabilir o depo.
0
Araçların yakıt bölümünde Genleşme Tankı dedikleri bir bölüm var, normalde bu bölüm depoya yakıt koyulurken depo içinde oluşan basıncı tahliye etmek için kullanılır ama sen full’le dediğinde orayı da yedek depoymuş gibi dolduruyorlar, 7 litrelik bi kapasitesi olur fakat özellikle yaz aylarında oranın doldurulması baya riskli bir olay.
0
Polokarda genleşme tankı var. İnsanlar ek depo sanıyor ama işlevi farklı ben pompa atınca bıraktırıyorum. Normalde genleşme tankı dolmadan atar pompa sonra devam edelim mi diye soruyolar. Doldurulması önerilmiyor genleşme tankının
0
alir alir. bende duster vardi. bi 10-15 fazla aliyordu galiba. agzina kadar doldurursan.
0
old possum
Vitamin takviyesi vb. nereden satın alıyorsunuz? Eczanelerde çok pahalı. Nette güvenilir neresi var? Teşekkürler.
Vitamin takviyesi vb. nereden satın alıyorsunuz? Eczanelerde çok pahalı. Nette güvenilir neresi var?
Teşekkürler.
Teşekkürler.
0
Distribütör satışı yapan birkaç firma var zaten Supplementler.com ve Protein7. Bunların dışında kendi ürününü satan Proteinocean Hardline (hiç kullanmadım) ve BigJoy var.
0
Costanza
Meltem Banko bile istediği zaman entry sildirtebilirken RTE neden hakkında yazılan tüm entry'leri sildirtmiyor. Sonuçta başlığına yazılan entry'lerin yarıdan çoğu eleştiri odaklı ve hukuken bunu yapabilecek güçtedir herhalde.Bilal, damat vs. için de aynı soru geçerli.
Meltem Banko bile istediği zaman entry sildirtebilirken RTE neden hakkında yazılan tüm entry'leri sildirtmiyor. Sonuçta başlığına yazılan entry'lerin yarıdan çoğu eleştiri odaklı ve hukuken bunu yapabilecek güçtedir herhalde.
Bilal, damat vs. için de aynı soru geçerli.
Bilal, damat vs. için de aynı soru geçerli.
0
Ekşi Sözlük diye bir şeyin olduğunu bile bilmiyordur, biliyorsa da ciddiye almıyordur. Tahminim klasik medyada bir şeyler çıkmadığı sürece umurunda olmuyordur. Sildirtmek istese mahkeme kararı mı çıkartmaya çalışır.
0
Bence de bir fikri yoktur. Danışmanları kendi faydalarına olduğunu düşündüğü için göz yumuyordur. Manipülasyon yapmak için kıymetli bir platform sonuçta.
0
Ekşiyi muhakkak biliyordur. Hakkında yazılanları da biliyordur. "Bak ben diktatör değilim ki" modunda takılıyordur biraz. Ayrıca silinse ne, yine yazılır. Sözlük olmaz başka bir yer olur. Bunlarla baş edilmeyeceğini biliyor.
Meltem Banko ile kıyaslanamaz RTE. Meltem bir de Elif sözlüğün demirbaşları. Sözlük dışında bu kadar ünlü oldukları başka bir mecra yok.
Meltem Banko ile kıyaslanamaz RTE. Meltem bir de Elif sözlüğün demirbaşları. Sözlük dışında bu kadar ünlü oldukları başka bir mecra yok.
0
çokomel reyiz ve eşi emine sildiriyor. hatta bilal de sildiriyor.
(bkz: bilal'e anlatır gibi anlatmak)
(bkz: emine erdoğan'ın çantası)
(bkz: berat albayrak'ın entry sildirmesi)
(bkz: berat albayrak'ın entry sildirmesini sildirmesi)
(bkz: bilal'e anlatır gibi anlatmak)
(bkz: emine erdoğan'ın çantası)
(bkz: berat albayrak'ın entry sildirmesi)
(bkz: berat albayrak'ın entry sildirmesini sildirmesi)
0
aziz dostum jack+1
RTE daha çok hakaret davasını tercih ediyor. ki bu sayı da her yıl binlerle ifade ediliyor.
2016'dan haber: Some 46,193 legal procedures were carried out in cases of “insulting” the president last year, with the Justice Ministry reportedly allowing 4,936 cases to go ahead.
bu da 2018'den: The Turkish Justice Ministry’s “Judicial Statistics 2018” stated that 26,115 criminal investigations were conducted last year under Criminal Code Article 299, which punishes offenders with up to four years in prison.
Of these cases, Turkish courts convicted 2,462 individuals, including 19 children and 12 foreigners. Only 687 of these individuals received prison sentences, however.
2020 itibariyle toplam: Lawyers for the Turkish president have sued more than 17,000 people for what they describe as insults to the president, with more than 5,000 convicted.
RTE daha çok hakaret davasını tercih ediyor. ki bu sayı da her yıl binlerle ifade ediliyor.
2016'dan haber: Some 46,193 legal procedures were carried out in cases of “insulting” the president last year, with the Justice Ministry reportedly allowing 4,936 cases to go ahead.
bu da 2018'den: The Turkish Justice Ministry’s “Judicial Statistics 2018” stated that 26,115 criminal investigations were conducted last year under Criminal Code Article 299, which punishes offenders with up to four years in prison.
Of these cases, Turkish courts convicted 2,462 individuals, including 19 children and 12 foreigners. Only 687 of these individuals received prison sentences, however.
2020 itibariyle toplam: Lawyers for the Turkish president have sued more than 17,000 people for what they describe as insults to the president, with more than 5,000 convicted.
0
Eskiden eksi sozluk gundem olusturabiliyordu nadiren de olsa. ama 2011- 2012 sonrasi bu ozelligini tamamen twittera kaybetti.Ha hiti azaldi demiyorum, gavurlarin tabiriyle artik relevant olma durumu yok yani(klasik medya falan kaale almiyor burayi coktandir). Sozlukculerin kendi calip, kendi oynadigi bir yer oldugu icin bence de pek umursamiyordur danismanlari.
0
Bırakın Rte mevkisindeki veya meşguliyetindeki birini, o kuşaktaki çoğu insan ekşi sözlüğün varlığından bile bihaberdir büyük ihtimalle. Rte sürekli diline doladığı Twitter'ın bile tam olarak ne olduğunu bilmiyordur. Danışmanları falan anlatmıştır, açıklamalarını da metin olarak danışmanları yazıyor zaten. Sizin yaşadığınız dünyayla o insanların yaşadığı dünya çok farklı.
0
Haberi yok, çevresi de ciddiye almıyor muhtemelen.
Videosu da vardı bu konunun ama Alkışlarla Yaşıyorum kapanınca linkler ölmüş, konu şurda: eksisozluk.com
Sözlük çok ziyaret alıyor olabilir ama genelde yazanların öfkelerini kustukları, küfrettikleri veya hiç komik olmayan esprilerini internet kullanıcıları ile paylaştıkları; okuyanların da gündem olan şeyleri Whatsapp gruplarına atıp ilgi çekmeye çalıştıkları bi site oldu aslında. Özellikle birkaç tane iş arkadaşı grubunda dikkatimi çektiği kadarıyla nerde oturup sohbet açamayacak, sürdüremeyecek, anca ordan burdan dedikodu taşıyacak tip var; o gün popi olan başlıktaki videoyu, twiti vs paylaşıyor. Bir Twitter değil yani kendini ifade aracı olarak Ekşi Sözlük.
Videosu da vardı bu konunun ama Alkışlarla Yaşıyorum kapanınca linkler ölmüş, konu şurda: eksisozluk.com
Sözlük çok ziyaret alıyor olabilir ama genelde yazanların öfkelerini kustukları, küfrettikleri veya hiç komik olmayan esprilerini internet kullanıcıları ile paylaştıkları; okuyanların da gündem olan şeyleri Whatsapp gruplarına atıp ilgi çekmeye çalıştıkları bi site oldu aslında. Özellikle birkaç tane iş arkadaşı grubunda dikkatimi çektiği kadarıyla nerde oturup sohbet açamayacak, sürdüremeyecek, anca ordan burdan dedikodu taşıyacak tip var; o gün popi olan başlıktaki videoyu, twiti vs paylaşıyor. Bir Twitter değil yani kendini ifade aracı olarak Ekşi Sözlük.
0
dizicolleague
Bu yaşıma kadar tek yaptığım basket oynamaktı (iki yıl öncesine kadar haftada bir). Basket oynamak bacaklarda herhangi bir değişim yapmadı. Vücudum fit fakat bacaklar çırpı gibi ince görünüyor. Dizlerime de çok güvendiğimi söyleyemem. Squat denemiştim bir aralar, çat çut sesler geliyordu dizlerimden
Bu yaşıma kadar tek yaptığım basket oynamaktı (iki yıl öncesine kadar haftada bir). Basket oynamak bacaklarda herhangi bir değişim yapmadı. Vücudum fit fakat bacaklar çırpı gibi ince görünüyor. Dizlerime de çok güvendiğimi söyleyemem. Squat denemiştim bir aralar, çat çut sesler geliyordu dizlerimden, bıraktım. Bu yaştan sonra bacak çalışmaya başlasam gelişim süreci çok yavaş mı olur? Bileğe bağlanan ağırlık dahi aldım gaza gelip.
Not: Spor salonunu artık Covid-19 muhabbetinden dolayı hiç düşünmüyorum. İşten çıkıp evde çalışmak için sorum.
Not: Spor salonunu artık Covid-19 muhabbetinden dolayı hiç düşünmüyorum. İşten çıkıp evde çalışmak için sorum.
0
Bileğe bağlanan ağırlıkların bacakla bir ilgisi yok, hatta tendonlar için zararlı bile diyebiliriz. Onun dışında kas kütlesi artırmanın iki temel kuralı var; biri sürekli artan ağırlık yüklemesi yapmak ikincisi bu yüklemeyi tolere edecek miktarda kalori almak. Bunları evde simule edebileceksen gelişirsin, 40 yaşından sonra da gelişirsin. Ha 20 yaşındaki bir genç gibi olmaz tabii ama gelişirsin.
0
glutamin
https://www.amazon.com.tr/Stanley-One-Hand-Termos-Yeti%C5%9Fkin-Lacivert/dp/B07KSC7PBJ/ref=lp_21858347031_1_1?srs=21858347031&ie=UTF8&qid=1597219402&sr=8-1fiyat/performans nasil? 0,47 olmasi dezavantaj mi yanimda tasidigima degmez mi? ofiste gunluk kullanacagim.
www.amazon.com.tr
fiyat/performans nasil? 0,47 olmasi dezavantaj mi yanimda tasidigima degmez mi? ofiste gunluk kullanacagim.
fiyat/performans nasil? 0,47 olmasi dezavantaj mi yanimda tasidigima degmez mi? ofiste gunluk kullanacagim.
0
bir termos duyurusu daha vardı, a101 e geliyormuş yarın 1lt olanı 199 tl.
0
değmez derken? Ne yapacağınıza bağlı. Üstteki arkadaş soğutmadan tüketiyorsunuz demiş demek ki starbucks nero vb. yerden alıp içine koyuyor.
Ben sabah evde filtre kahve yapıp 1 saat yol gidip, daha sonrasında işte içiyorum. 2-3 saat sıcak kalması lazım yani. 0,47 de gayet iyi hatta fazla geliyor. Fakat ne yaptığınıza bağlı değişir işte.
bütün gün parça parça içeceğiniz bir şey arıyorsanız az gelebilir belki onu bilemem. Ama açınca hava alacağı için tüm gün kapalı dursa olacağı kadar sıcak/soğuk durmaz. Yine de Stanley çok iyidir.
Ben sabah evde filtre kahve yapıp 1 saat yol gidip, daha sonrasında işte içiyorum. 2-3 saat sıcak kalması lazım yani. 0,47 de gayet iyi hatta fazla geliyor. Fakat ne yaptığınıza bağlı değişir işte.
bütün gün parça parça içeceğiniz bir şey arıyorsanız az gelebilir belki onu bilemem. Ama açınca hava alacağı için tüm gün kapalı dursa olacağı kadar sıcak/soğuk durmaz. Yine de Stanley çok iyidir.
0
Bende bunun yeşili var, sabah aldığım kahveyi öğleden sonra 2 gibi falan aklıma gelirse içiyorum yine aynı performans, zaten sürekli sıcak olduğu için çok çabuk bitmiyor, boyutu da kompakt geliyor bana bugün alsam yine bu boyunu alırdım.
0
grinito
sizce de eski turk futbolcular gereginden fazla abartilmiyor mu?yok feyyaz gibi golcu nerde yok oguz cetin tam bir maestro yok aykutu izledigimiz icin cok sansliyiz yok ridvan ne adam gecerdi vs.sonucta belli avrupada ve milli takimda neler yaptiklari.haksiz miyim?
sizce de eski turk futbolcular gereginden fazla abartilmiyor mu?yok feyyaz gibi golcu nerde yok oguz cetin tam bir maestro yok aykutu izledigimiz icin cok sansliyiz yok ridvan ne adam gecerdi vs.sonucta belli avrupada ve milli takimda neler yaptiklari.haksiz miyim?
0
O dönem Avrupa kulüpleri neredeyse bugünkü imkanlarla aynı imkanlara sahipti, buna mukabil ben Rıdvan'ın yırtık kramponla maça çıktığını bizzat gördüm, adamlar A takımla maça çıktıklarında sahalarında çim yoktu yarısı çim yarısı topraktı. Biz Avrupa için o dönem amatör lig takımıydık normal yani bi başarı olmaması.
0
Eskiden cok fazla taktik disiplin, oyun bilgisi, sistem, organizasyon yoktu. Yetenekli olan oyuncular bu sayede cok fazla sivrildi. Simdi o ortam yok, yetenekli futbolcuya siki markaj yapiliyor, top aldirmiyorlar zaten. Klasik 10 numara da kalmadi artik. Hiz, fizik, devamlilik on planda. Teknolojiden de yararlaniliyor kim kac km kostu, kim ofsayti bozdu, kim adam kacirdi falan hesabini soruyorlar. Eskiden dogaclama oynaniyordu oyun ve yetenekli olmak yetiyordu. Bu yuzden bu oyuncular bunun meyvesini yediler. Sans meselesi.Ama bugunun kosullariyla gecmisi degerlendirmek de dogru degil. Aykut kendi soyluyor zaten ben bu zamanda Aykut Kocaman'i oynatmazdim diyor:)
0
eskinin koşullarıyla günümüz futbolunu karıştırmasak/değerlendirmesek iyi olur diye düşünüyorum.
0
Sadece Türk futbolcular değil bence. Pele’ye tüm zamanların efsanesi denilir mesela ama aynı Pele 2020’nin endüstriyel futbol anlayışında varlık gösteremezdi. Yukarıda da belirtildiği gibi çok fazla teknik taktik uygulanıyor, yetenekten daha çok güç ön plana çıkıyor futbolda. Hal böyleyken bu durum futbolun seyir zevkini ve kalitesi düşüyor gibi iddia edilse de bence futbolun profesyonelleşmesi ve daha da sistemli hale gelmesi açısından da önemli. Futbol robotikleşiyor. Buna en iyi örnek yine futbolun kapitalizmle olan karşılıklı ilişkisini belki de bilmeyerek gösteren ama yine robotikleşmeye en çok neden olan Nike’ın Son Maç temalı reklamı.
youtu.be
Örneğin bir süre fırtına gibi esen “tiki taka” genel olarak paslaşma üzerinden giden ve seyir zevkini öldüren bir taktik olarak görünüyordu. Guerdiola’nın Barcelona’sı ya da işte 2008-2012 döneminde kupaları toplayan İspanya milli takımı buna örnek. Daha sonra neyi gördük? 2014 Dünya Kupasında İspanya ve Brezilya tiki taka ile madara oldu. Özellikle Almanlar Brezilya’yı dümdüz etti. Yeniden atak futboluna dayalı hızlı oyunlar revaçta. Bunu anlatmamın sebebi şu, bir taktik bir süre dünya futbol kültürünü domine etse de bu taktiğin çözülmesi zor değil.
youtu.be
Örneğin bir süre fırtına gibi esen “tiki taka” genel olarak paslaşma üzerinden giden ve seyir zevkini öldüren bir taktik olarak görünüyordu. Guerdiola’nın Barcelona’sı ya da işte 2008-2012 döneminde kupaları toplayan İspanya milli takımı buna örnek. Daha sonra neyi gördük? 2014 Dünya Kupasında İspanya ve Brezilya tiki taka ile madara oldu. Özellikle Almanlar Brezilya’yı dümdüz etti. Yeniden atak futboluna dayalı hızlı oyunlar revaçta. Bunu anlatmamın sebebi şu, bir taktik bir süre dünya futbol kültürünü domine etse de bu taktiğin çözülmesi zor değil.
0
Ben de sergen'in abartılmasına hastayım.
bir video var youtube'da
tek tek tüm futbolcular, matheus falan bile sergen övüyor
neymiş arkadaş
izledik senelerce bu adamı biz, ahım şahım değildi bana sorarsan.
(yaş 39)
bir video var youtube'da
tek tek tüm futbolcular, matheus falan bile sergen övüyor
neymiş arkadaş
izledik senelerce bu adamı biz, ahım şahım değildi bana sorarsan.
(yaş 39)
0
Günümüz futbolu ile geçmiş futbol bir değil evet o zamanki futbolu o günün şartları ile bu zmanın futbolunu günümüz şartları ile değerlendirmek lazım yani peleyi bugün koy bi takıma efsane olamaz yada maradona vb.
Ama çok yetenekli futbolcularda harcanmıştır eski zamanda buna katılıyorum.
Eskiden bu endüstri yetenek avcıları vs bu kadar revaçta değildi anca milli maçta kendini gösterecek de araştırılacak gibi.
Eskilerin abartıldığını düşünmüyorum o dönemin yaratıcı futbolu yeni bakış açısı getiren adamları idi onlar. Şimdi işe yaramasada yeni taktikler getirdiler. O dönem izleyenlere efsane gelebilir. Ama günümüze koy madara olabilir.
Ama çok yetenekli futbolcularda harcanmıştır eski zamanda buna katılıyorum.
Eskiden bu endüstri yetenek avcıları vs bu kadar revaçta değildi anca milli maçta kendini gösterecek de araştırılacak gibi.
Eskilerin abartıldığını düşünmüyorum o dönemin yaratıcı futbolu yeni bakış açısı getiren adamları idi onlar. Şimdi işe yaramasada yeni taktikler getirdiler. O dönem izleyenlere efsane gelebilir. Ama günümüze koy madara olabilir.
0
bence abartılıyor.
eskilerden sadece top tekniği iyi olan oyuncular varsa onlar fark yaratıyor aksi durumda diğerleri bana sıradan geliyor. maç doldur boşalt ile geçiyor. izlemesi zevkli değil. rıdvan, oğuz bunları hiç sevmedim. taktik ve sistem yoktu eskiden. ve gelmiş geçmiş en iyi topçu MARADONA. şimdi getir koy oynasın yine sahayı falan sker atar. adam dünyada nereye gittiyse o kulüpte fark yaratmıştır. kısaca bana göre yeni futbol daha zevkli.
eskilerden sadece top tekniği iyi olan oyuncular varsa onlar fark yaratıyor aksi durumda diğerleri bana sıradan geliyor. maç doldur boşalt ile geçiyor. izlemesi zevkli değil. rıdvan, oğuz bunları hiç sevmedim. taktik ve sistem yoktu eskiden. ve gelmiş geçmiş en iyi topçu MARADONA. şimdi getir koy oynasın yine sahayı falan sker atar. adam dünyada nereye gittiyse o kulüpte fark yaratmıştır. kısaca bana göre yeni futbol daha zevkli.
0
silver apple
https://www.sahibinden.com/ilan/vasita-arazi-suv-pickup-jeep-keyif-araci-841669406/detay
0
nerde birakacagi belli olmaz, amerika'da $500'e alip biraktigi yerde cope atacagin araclardan. bu tarz araclara tr'de binen jeep hastasi tanidigim var, ama adamin para sikintisi yok.
0
bu arabanın sıfırını alıp yürütecek geliriniz var ama arabaya o kadar para verilmez diyorsanız alınır. araba alacaksınız paranız buna yetiyorsa alınmaz. bu paraya clio, punto alanlar gerizekalı değil.
0
Gel abi,türkiye de bu araçlardan kullanan gruptayım.
Bu kasa jeep in kesinlikle en sevdiğim kasasıdır.sadece 3.1 td motorlar pek tutulmaz bunun geçer akçe olanı 2002 den sonra geçilen 2.7 crd dir.benceen güzeli 4.7 benzinlidir ama türkiye koşullarında koşanı 2.7 crd.
Ben bunlardan çokça kullandım,sonrasında çıkan wk lara geçmedim bunda direndim en sonunda wk2 çıktığında baktım benim sevdiğim kaslı yapı kayboluyor.bitmeden son seri wk 3.0 crd lerden aldım,hala tepe tepe kullanıyorum.420000 km de.sadece genel bakımlarla kullanmaya devam.başka araçlar alsamda bundan vazgeçemiyorum.
Sonuç bunun 2.7 crd sine bakmanı tavsiye ederim.
Bu kasa jeep in kesinlikle en sevdiğim kasasıdır.sadece 3.1 td motorlar pek tutulmaz bunun geçer akçe olanı 2002 den sonra geçilen 2.7 crd dir.benceen güzeli 4.7 benzinlidir ama türkiye koşullarında koşanı 2.7 crd.
Ben bunlardan çokça kullandım,sonrasında çıkan wk lara geçmedim bunda direndim en sonunda wk2 çıktığında baktım benim sevdiğim kaslı yapı kayboluyor.bitmeden son seri wk 3.0 crd lerden aldım,hala tepe tepe kullanıyorum.420000 km de.sadece genel bakımlarla kullanmaya devam.başka araçlar alsamda bundan vazgeçemiyorum.
Sonuç bunun 2.7 crd sine bakmanı tavsiye ederim.
0
mad mind
Uykusuzken koşmak (5-7 km) zararlı veya riskli mi?
Uykusuzken koşmak (5-7 km) zararlı veya riskli mi?
0
Yani 3-5 kereden bisi olmaz ama niye yapasin ki... Gerek yok o yorgunluga yazık bedenine. Ha is güç yetisemiyorum mecbur uykusuz kosmak zorunda kalıyorum dersen saatleri daha iyi ayarlamak daha iyi bir çözümdür. Ayarlayacak durumda degiksen kosuyu daha çok vaktin oldugunda yap. Az vaktin varken evde kisa egzersizler vs ...
0
issiz karga
misal gge yüzünden silindi entry. daha sonra gidip hakaret için şikayetçi olsak bilişim şube bu entrylere ulaşabilir mi yada sözlük verebilir mi?
misal gge yüzünden silindi entry. daha sonra gidip hakaret için şikayetçi olsak bilişim şube bu entrylere ulaşabilir mi yada sözlük verebilir mi?
0
invictae
Bu yasima kadar okuz gibi yiyip yiyip kilo almayan tiplerdendim. Ilk defa gobeklenmeye basladim. Ve gercekten ne yapilir, ne ise yarar tam olarak bilemiyorum. Bi 5 kilo verip eski halime donmek istiyorum. Kendimce aldigim onlemler sunlar; ekmegi epey azalttim. Kahvaltida bir dilim, aksam yemeginde y
Bu yasima kadar okuz gibi yiyip yiyip kilo almayan tiplerdendim. Ilk defa gobeklenmeye basladim. Ve gercekten ne yapilir, ne ise yarar tam olarak bilemiyorum. Bi 5 kilo verip eski halime donmek istiyorum.
Kendimce aldigim onlemler sunlar; ekmegi epey azalttim. Kahvaltida bir dilim, aksam yemeginde yarim veya bir dilim yiyorum. Tatli, abur cubur buyuk olcude kestim, tAmamen de kesmeye calisiyorum. Fast food gibi seylerden uzak duruyorum, normal tencere yemegi yiyorum. Normalde geceleri acikir makarna falan yerdim, aksam 7’den sonra yogurttan baska bir sey yemiyorum :d . Aksamlari bir saat bisiklet veya tempolu yuruyus ( tempolu sayiliyor mu gerci bilmiyorum ama uygulamada ortalama olarak 5km/sa verisi cikiyor. )
Baska ne yapsam? Siz nasil kilo veriyorsunuz?
Bu arada spor salonuna yazilmak isterdim ama malum pandemi :(
Kendimce aldigim onlemler sunlar; ekmegi epey azalttim. Kahvaltida bir dilim, aksam yemeginde yarim veya bir dilim yiyorum. Tatli, abur cubur buyuk olcude kestim, tAmamen de kesmeye calisiyorum. Fast food gibi seylerden uzak duruyorum, normal tencere yemegi yiyorum. Normalde geceleri acikir makarna falan yerdim, aksam 7’den sonra yogurttan baska bir sey yemiyorum :d . Aksamlari bir saat bisiklet veya tempolu yuruyus ( tempolu sayiliyor mu gerci bilmiyorum ama uygulamada ortalama olarak 5km/sa verisi cikiyor. )
Baska ne yapsam? Siz nasil kilo veriyorsunuz?
Bu arada spor salonuna yazilmak isterdim ama malum pandemi :(
0
Yürüyüs/spor'u sadece destekleyici ve beden sagligi icin iyi bir sey gibi düsünün. Kilo vermenin en az %80i az yemek yemekten geciyor. Eger her gün 3-4 saat agir bir sekilde spor yapmiyorsaniz oradan harcadiginiz kalori yemek yemeyerek almadiginiz kalorinin yaninda anca devede kulak kaliyor.
0
Diyet-Kalori açığı > Kilo vermek için yapılan diğer bütün şeyler.
Ben açıkçası ekmeği azalttım akşam şu saatten sonra yemek yemiyorum vs türü önlemleri çok gerçekçi ve sürdürülebilir bulmuyorum. Yani istersen günde bir somun ekmek yiyerek de kilo verebilirsin sabaha karşı 3 gibi makarna yiyerek de kilo verebilirsin, sağlıklı beslenmek/sağlıklı yaşamak farklı bir şey kilo vermek başka bir şey. Önce bunu çözmek gerekir. Yapman gereken şey şunu azalttım bunu azalttım türü bir planlama değil, bireysel özelliklerine ve hedefine göre bir kalori alımı hesaplayıp onun doğrultusunda yol almaktır, diğer türlüsü ezbere ve takip edilebilir bir program olmayacağı için bir adım ilerler iki adım gerilersin.
Kısacası; kilo vermen için gerekli olan kalori alımını hesapla, kendine minimum 5 aylık bir hedef koy ve planına sadık kal, onun yanında ister yürü ister koş istersen hopla zıpla, her türlü kilo verirsin.
Ben açıkçası ekmeği azalttım akşam şu saatten sonra yemek yemiyorum vs türü önlemleri çok gerçekçi ve sürdürülebilir bulmuyorum. Yani istersen günde bir somun ekmek yiyerek de kilo verebilirsin sabaha karşı 3 gibi makarna yiyerek de kilo verebilirsin, sağlıklı beslenmek/sağlıklı yaşamak farklı bir şey kilo vermek başka bir şey. Önce bunu çözmek gerekir. Yapman gereken şey şunu azalttım bunu azalttım türü bir planlama değil, bireysel özelliklerine ve hedefine göre bir kalori alımı hesaplayıp onun doğrultusunda yol almaktır, diğer türlüsü ezbere ve takip edilebilir bir program olmayacağı için bir adım ilerler iki adım gerilersin.
Kısacası; kilo vermen için gerekli olan kalori alımını hesapla, kendine minimum 5 aylık bir hedef koy ve planına sadık kal, onun yanında ister yürü ister koş istersen hopla zıpla, her türlü kilo verirsin.
0
Anladim. Bu tip seyleri hic bilmedigimden sordum gercekten. Demek istediginizi anladim ama... bilmedigim icin yaptigm seyler gercekten ezbere. Ama en azindan bokbogazligimi dizginliyorum diyelim :d
Peki dediginiz kilo vermem
Icin gerekli kaloriyi nasil hesaplayacagim? Google’a yazdigimda bu tip seyleri hesaplayan robotlar cikar muhtemelen. Oyle mi bakmam lazim?
Peki dediginiz kilo vermem
Icin gerekli kaloriyi nasil hesaplayacagim? Google’a yazdigimda bu tip seyleri hesaplayan robotlar cikar muhtemelen. Oyle mi bakmam lazim?
0
Evet kalori hesaplayıcılar var, yani bunlar tabii %100 kişiselleştirilmiş sonuçlar vermiyor ama yine de hedefin doğrultusunda yardımcı olur. Bir de telefonuna FatSecret MyFitnessPal gibi bi program yükle yediğini içtiğini buraya yazıp aldığın kalorileri hesapla yeter, en sağlıklı yöntemler bunlar.
0
5-6 ayda verirsin fakat protein, sebze az yersen yüzden, kastan gider sağlıksız görünürsün
beslenme +evde spor yapmalısın
koşuya çıkabilirsin
spordan önce ölçülü karbonhidrat
beslenme +evde spor yapmalısın
koşuya çıkabilirsin
spordan önce ölçülü karbonhidrat
0
Buradan Couch to 5 K koşu programı önermişlerdi, yavaş da olsa kilo vermeye başladım. Düzenli yaptığınızda her şey işe yarıyor. Yürüyüş için olanı var mı isterseniz bakın.
0
yillarini bu islere vermis biri olarak soyluyorum : okuz gibi yeme nedir abi ? ogunlerini, tabagini kucult. neyse geride kalmasi iyi olmus. yurumek en iyisi. zamanla ayni surede daha fazla yurumeye bak. ha bir de bazi bunyelerde odul ters teper. uzun sure sevdigin yiyecekten ayri kalinca, ilk tadini aldiginda birakamayabilirdin. odulu modulu de at cope.
0
turkuaz
Cozulen et tekrar dondurulmaz bilgisini biliyorum ancak su dorumda risk yoktur yenebilir diyebilir miyiz:- Ambalajinda duran rump steak cUmartesi sabah dondurucudan buzdolabinin normal bolmesine alindi-CUmartesi aksami ac olmadigim icin eti yapmaktan vazgectim 22:00 gibi tekrar dondurucuya koydum.-P
Cozulen et tekrar dondurulmaz bilgisini biliyorum ancak su dorumda risk yoktur yenebilir diyebilir miyiz:
- Ambalajinda duran rump steak cUmartesi sabah dondurucudan buzdolabinin normal bolmesine alindi
-CUmartesi aksami ac olmadigim icin eti yapmaktan vazgectim 22:00 gibi tekrar dondurucuya koydum.
-Pazar gunu 2 saat once tekrar buzdolabinin alt bolmesine koydum.
DIsarida kalmadi hic.Bu durumda cozulen et tekrar dondurulmaz kurali cok siki uygulanip et atilmali mi yoksa zaten her sey kisa surede cereyan ettigi icin, et buzdolabi disina cikartilmadigi icin yenmesinde sakinca yoktur denebilir mi?
- Ambalajinda duran rump steak cUmartesi sabah dondurucudan buzdolabinin normal bolmesine alindi
-CUmartesi aksami ac olmadigim icin eti yapmaktan vazgectim 22:00 gibi tekrar dondurucuya koydum.
-Pazar gunu 2 saat once tekrar buzdolabinin alt bolmesine koydum.
DIsarida kalmadi hic.Bu durumda cozulen et tekrar dondurulmaz kurali cok siki uygulanip et atilmali mi yoksa zaten her sey kisa surede cereyan ettigi icin, et buzdolabi disina cikartilmadigi icin yenmesinde sakinca yoktur denebilir mi?
0
Yanlış yapmışsın başkan. Ben pimpirikli bir adam değilim yerim kokladiktan sonra. Ama yanlış yapmissin
0
Zaten uygun çözdürme oda sıcaklığında değil buzdolabı kısmında çözdürüp fazla bakteri üretmeden eti yemek, sen uygun bir şekilde çözdürmüşsün, o noktadan sonra yemen gerekirdi. Sen bakteri üreten eti dondurup sonra tekrar çözdürmüşsün tekrar bakteri üretmesine neden olmuşsun, dışarıda çözdürmemiş olman bakteri üretiminin biriminde farklılık yaratır ama temelde bir şey değiştirmez her şekilde riskli.
0
ya ben lan neyse
baya para gibi direkt onay-şifre olmadan kullanılabiliyor muydu?eğer öyleyse slip var mıydı?yaş 32 ama emin değilim. işçi babamın çeki vardı, para yerine onu yazıp veriyordu parası bitince.
baya para gibi direkt onay-şifre olmadan kullanılabiliyor muydu?
eğer öyleyse slip var mıydı?
yaş 32 ama emin değilim. işçi babamın çeki vardı, para yerine onu yazıp veriyordu parası bitince.
eğer öyleyse slip var mıydı?
yaş 32 ama emin değilim. işçi babamın çeki vardı, para yerine onu yazıp veriyordu parası bitince.
0
Eskiden babamın kredi kartını kullanıyordum çocukken. İmza istiyorlardı.
0
kredi kartları ilk çıktığında isimsiz, numaralıydı. kartın içine XXX TL yükleme yapılırdı.
o dönemde rüşvet vermek kolaydı :-)
o dönemde rüşvet vermek kolaydı :-)
0
Eskiden şifre yoktu.çıkan slibi imzalıyordun.onun daha eskisi otokopili kağıta rakamlar yazılıp,kredi kartının üzerinden bir aparatla geçilip kopyası çıkarılıyordu ve ona imza atıyordun,işyeri bunu bankaya götürüp işlem yaptırıyordu.
0
Bildiğimiz haliyle POS cihazı bile yoktu, kartı koyup üzerinden imprinter ile geçiyorlardı. (O yüzden kartların numaraları "embossed" denilen şekilde yükseltilmiştir)
www.mobiletransaction.org
www.mobiletransaction.org
0
sifreden once manuel slip makinesi vardi
mesela bir restoranda kullanilacaksa musterinin karti alinirdi o makineden karbon kagitli ozel voucher uzerinden gecirilirdi
cok yuksek meblaglarda ilgili banka aranip provizyon alinirdi
www.merchantmaverick.com
yaslandik
mesela bir restoranda kullanilacaksa musterinin karti alinirdi o makineden karbon kagitli ozel voucher uzerinden gecirilirdi
cok yuksek meblaglarda ilgili banka aranip provizyon alinirdi
www.merchantmaverick.com
yaslandik
0
ben 92'liyim, imprint ile ödeme alınan yöntemi bilmiyorum.
manyetik şeritli kartları hatırlıyorum. onlarla ödeme yapınca çıkan slip imzalanıyordu. çocuk yaştayken babamın kartını kullandığım oluyordu.
kartın üzerindeki imza ile slipteki imzayı kontrol ediyorlardı.
manyetik şeritli kartları hatırlıyorum. onlarla ödeme yapınca çıkan slip imzalanıyordu. çocuk yaştayken babamın kartını kullandığım oluyordu.
kartın üzerindeki imza ile slipteki imzayı kontrol ediyorlardı.
0
ben 92'liyim, imprint ile ödeme alınan yöntemi bilmiyorum.
manyetik şeritli kartları hatırlıyorum. onlarla ödeme yapınca çıkan slip imzalanıyordu. çocuk yaştayken babamın kartını kullandığım oluyordu.
kartın üzerindeki imza ile slipteki imzayı kontrol ediyorlardı.
edit: ben babamın kartını kullandığımda onun imzasını mı taklit ediyordum, yoksa sadece tanıdık yerler mi kabul ediyordu hatırlamıyorum. zaten pek sık kullanıyor değildim.
manyetik şeritli kartları hatırlıyorum. onlarla ödeme yapınca çıkan slip imzalanıyordu. çocuk yaştayken babamın kartını kullandığım oluyordu.
kartın üzerindeki imza ile slipteki imzayı kontrol ediyorlardı.
edit: ben babamın kartını kullandığımda onun imzasını mı taklit ediyordum, yoksa sadece tanıdık yerler mi kabul ediyordu hatırlamıyorum. zaten pek sık kullanıyor değildim.
0
Chip&Pin reklamlarını hatırlarsın, o reklamların çıktığı sıralarda Pin'e geçildi diye biliyorum.
İmzalı çekim şifrenizi unuttuğunuzda falan hala yapabildiğiniz bir şey, işletme kimlik görmek ister sadece. Kartların arkasında bu alanı imzalayın yazmasının sebebi de bir nevi kimliğinizi kontrol eden kişinin imzalarınızı da kontrol etmesini sağlamaktır aslında.
İmprint denen yöntemi ben de görmedim ama yapılan işlem mail-order oluyor galiba.
İmzalı çekim şifrenizi unuttuğunuzda falan hala yapabildiğiniz bir şey, işletme kimlik görmek ister sadece. Kartların arkasında bu alanı imzalayın yazmasının sebebi de bir nevi kimliğinizi kontrol eden kişinin imzalarınızı da kontrol etmesini sağlamaktır aslında.
İmprint denen yöntemi ben de görmedim ama yapılan işlem mail-order oluyor galiba.
0
regina phalange
yeniden coşacak deniyor artık gitsem mi diye düşünüyorum.
yeniden coşacak deniyor artık gitsem mi diye düşünüyorum.
0
Evet, yeniden ve daha da fazla coşacak.
Bu arada,yasaklar gelmeden kuaför işini halletmek gerekiyor.
Bu arada,yasaklar gelmeden kuaför işini halletmek gerekiyor.
0
ne yasağı yav ülke iyice battı hele şimdi yasağın y'si gelmez
soruna gelecek olursak ben henüz gitmedim ve gitmeye de korkuyorum sakalı hallediyorum da saç sıkıntı hiçbir yere güvenmiyorum
soruna gelecek olursak ben henüz gitmedim ve gitmeye de korkuyorum sakalı hallediyorum da saç sıkıntı hiçbir yere güvenmiyorum
0
ben. gitmeyi de düşünmüyorum. sakal sorun değil ama saçımı abuk subuk bi şekilde keserek idare ediyorum son altı aydır.
0
Siz aşı olana kadar veya hastalığı geçirene kadar risk hiç azalmayacak. O yüzden önlemlerinizi alıp yapabilirsiniz ne istiyorsanız.
0
valla ben de inancsiz deve gibi dusunuyorum; son raddeye gelene kadar yasak filan gelmez zira ekonomik olarak iyice goctuk. ha vakalar artar mi? o bayram goruntulerinden sonra artmama ihtimali yok ama ne kadar artacagini da bilemeyiz kahin olmadigimiz icin. Bu risk bundan sonra hep olacak kisacasi.
kuafore henuz gitmedim, gelecek hafta artik mecburen gidecegim. Benim gittigim kuafor bayagi onlem almis giden arkadaslarimdan duydugum kadari ile. Bir arkadasim da acik havada sacini kesmesini rica etmis, kuaforun bahcesinde isini halletmis. Sizin de boyle bir imkaniniz varsa deneyebilirsiniz. guvendiginiz bir yere gidin tabii ki.
kuafore henuz gitmedim, gelecek hafta artik mecburen gidecegim. Benim gittigim kuafor bayagi onlem almis giden arkadaslarimdan duydugum kadari ile. Bir arkadasim da acik havada sacini kesmesini rica etmis, kuaforun bahcesinde isini halletmis. Sizin de boyle bir imkaniniz varsa deneyebilirsiniz. guvendiginiz bir yere gidin tabii ki.
0
Ben gitmiyorum ama pandemi döneminde uzun saç hoşuma gitmeye başladığı için gitmiyorum, yoksa ayda iki kez saç tıraşı oluyorum illa ki giderdim ama ben de herhangi bir yasak geleceğini düşünmüyorum, vaka sayısına falan eskisi gibi dikkat etmiyoruz ama yine yüksek, hayat devam ediyor görüldüğü üzere, mevcut durumun 4-5 katı bir vaka sayısına ulaşmazsak bi yasak gelmez kanaatindeyim, bu şekilde gider gibi.
0
Her hafta kuaföre giderdim eskiden
Mart başından beri gitmiyorum aşı olmadan da gitmem
Hatun kişiyim
Mart başından beri gitmiyorum aşı olmadan da gitmem
Hatun kişiyim
0
Gitmedim hala. Evde kesebilme yöntemleri öğrendim. Göğüs hizasından omuz hizasına kadar kestim, güzel de oldu bence.
0
Ben 2 kez gittim. Yine giderim önlemimi alıp.
Önlem: 1. Kulaktan değil boyundan bağlanan maske takmak
2. Evde risk grubunda biri var bahanesiyle berberden maske takmasını rica etmek
3. Randevulu gidip içeride beklemeyip en kısa sürede berberden çıkmak
4. Eve gelir gelmez bol köpüklü duş almak
Önlem: 1. Kulaktan değil boyundan bağlanan maske takmak
2. Evde risk grubunda biri var bahanesiyle berberden maske takmasını rica etmek
3. Randevulu gidip içeride beklemeyip en kısa sürede berberden çıkmak
4. Eve gelir gelmez bol köpüklü duş almak
0
Bana biraz tuhaf geliyor açıkçası. Yani işe falan gitmeyen biri kendini koruyabilir ama her gün işe gidiyoruz, bir sürü insanla muhatap oluyoruz, toplu taşıma, dışarıda mecburi yemekler falan derken hala bir şeylerden uzak durmak başarı bence.
Ben kuaföre de, lazere de, ne bileyim tırnak yaptırmaya bile gittim. Marifet değil ama bir şeylerde normale dönen biri kuaföre gidebilir bence, ha hala evde izolasyona devam ediyorsundur o zaman hiç bozmaya gerek yok.
Ben kuaföre de, lazere de, ne bileyim tırnak yaptırmaya bile gittim. Marifet değil ama bir şeylerde normale dönen biri kuaföre gidebilir bence, ha hala evde izolasyona devam ediyorsundur o zaman hiç bozmaya gerek yok.
0
yigitovic
selamlar,Düzenli olarak fitness ve kick box yapmaktaydım ama korona sürecinin başlamasıyla beraber bitirdim. Bir daha da salona gitmeyi düşünmüyorum. Bu süreçte alkolün de etkisiyle kilo ve göbek aldı başını gitti. Evde bir şeyler yapasım var ama aletsiz sıkılıyorum, bir ara denedim ama sürdüremedim
selamlar,
Düzenli olarak fitness ve kick box yapmaktaydım ama korona sürecinin başlamasıyla beraber bitirdim. Bir daha da salona gitmeyi düşünmüyorum. Bu süreçte alkolün de etkisiyle kilo ve göbek aldı başını gitti. Evde bir şeyler yapasım var ama aletsiz sıkılıyorum, bir ara denedim ama sürdüremedim. Kürek aleti alayım diyorum, decathlon'da 1,500 civarı bir ürün buldum. İş görür mü, hiç kullanan oldu mu aranızda?
Düzenli olarak fitness ve kick box yapmaktaydım ama korona sürecinin başlamasıyla beraber bitirdim. Bir daha da salona gitmeyi düşünmüyorum. Bu süreçte alkolün de etkisiyle kilo ve göbek aldı başını gitti. Evde bir şeyler yapasım var ama aletsiz sıkılıyorum, bir ara denedim ama sürdüremedim. Kürek aleti alayım diyorum, decathlon'da 1,500 civarı bir ürün buldum. İş görür mü, hiç kullanan oldu mu aranızda?
0
Bahsettiğin alet Domyos'un küreği sanırım, adamlar direnç mekanizması için lastik kullanmışlar, bir işe yaramaz onu kullanacağına olduğun yerde zıpla daha efektif bi çalışma olur, Concept2 gibi bir şey almayacaksan piyasadaki kürekler genelde tırt cihazlar oluyor direnç mekanizması işlevsiz olduğu için.
0
Mistyimage
Balkona yuva yapan kumruda oluşan bit eve de girmeye başladı. Kuş tahminen 5 güne uçar. İlaçlama şirketi çağırmadan nasıl kurtulurum?
Balkona yuva yapan kumruda oluşan bit eve de girmeye başladı. Kuş tahminen 5 güne uçar. İlaçlama şirketi çağırmadan nasıl kurtulurum?
0
Annemin evindeki balkona da kuş yuvalayıp yumurta bırakmıştı çiçeklerin dibine, sonra haliyle kuş biti sardı etrafı, birkaç hafta ilaçlama yapmadan kurtulmaya çalıştılar ama kurtulamadılar sonra ilaçlama yaptırdık pırıl pırıl oldu ev, bence hiç acı çektirmeyin kendinize vakit kaybetmeyin.
0
Gecen aylarda bizim evi de bastılar, çok okudum çok korkuttum kendimi bu konuda, bir de beni ısırdılar bolca, kötü bir dönemdi. Bayer k-othrine kullandık kendimiz, işe yaradı, deneyin bence.
0
dizicolleague
18 yaşımdan beri düzenli olarak spor yapmaktayım. O zamanlar çok bilinçsiz olduğum için sol omzum yıllardır kütür kütür ses çıkarıyor (doktor yarım çıkı demişti). Şimdilerde bilinçli spor yapmama rağmen sağ omzumda rotasyon yaptığımda tık tık ses geliyor. Kemik kemiğe sürtüyor gibi. Bu sesin gitmesi
18 yaşımdan beri düzenli olarak spor yapmaktayım. O zamanlar çok bilinçsiz olduğum için sol omzum yıllardır kütür kütür ses çıkarıyor (doktor yarım çıkı demişti). Şimdilerde bilinçli spor yapmama rağmen sağ omzumda rotasyon yaptığımda tık tık ses geliyor. Kemik kemiğe sürtüyor gibi. Bu sesin gitmesi için 15-20 dk ısınmam gerekli. Sabahları kalktığımda iki omzum da ağrıyor.
Spor yapan her insanda illa ki bu omuz sıkıntısına rastlıyorum. Bir şeyleri yanlış mı yapıyoruz yoksa bu işin doğasında mı var bu?
Spor yapan her insanda illa ki bu omuz sıkıntısına rastlıyorum. Bir şeyleri yanlış mı yapıyoruz yoksa bu işin doğasında mı var bu?
0
Omuz vücutta en kolay sakatlanan en zor iyileşen, hatta sakatlanan yere göre kronik şekilde arızalı kalan bir bölge. Ben 15 sene önce falan rotator cuff sakatlığı yaşadım, ki küçük bi zedelenmeydi sadece tam yırtılma bile değildi ama hala bench’e falan girerken iyi ısınmazsam omzum ağrır, yapacak bir şey yok pek çözüm iyi ısınmak ya da çok iyi bir spor hekimi bulup ona göstermek.
0
Eklem kapsülü olan bölgelerde çoğu insanda arızalar oluşur. Bu kimi zaman bilinçsiz spor, kimi zaman yüksek kilo, kimi zaman da yaş ilerlemesine bağlı yıpranma ile oluşur (özellikle diz eklem kapsülleri).
İskelet sistemin en zayıf ve deforme olmaya müsait yerleri diyebiliriz.
İskelet sistemin en zayıf ve deforme olmaya müsait yerleri diyebiliriz.
0
Omuz eklemi hassas, özellikle lateral hareketinde ses çıkışı oluyor genelde.
Sporda yaptığın hareket yanlış yada ağırlık yanlış. Yavaş ve dengeli omuz çalış.
Belli yaştan sonra vücut kalojen sentezlemiyor. Kalojen ve eklemler için doğal destekler var yumurta kabuğu zarı gibi.
Spor hekimine gidersen sorunun kaynağını tam olarak çözersin.
Sporda yaptığın hareket yanlış yada ağırlık yanlış. Yavaş ve dengeli omuz çalış.
Belli yaştan sonra vücut kalojen sentezlemiyor. Kalojen ve eklemler için doğal destekler var yumurta kabuğu zarı gibi.
Spor hekimine gidersen sorunun kaynağını tam olarak çözersin.
0
winston insani
Merhabalar,Youtube kanalı için kanal kapak fotoğrafı, video thumbnail'i, video intro vs. youtube içerikleri için tasarımcı var mıdır aramızda acaba? Veya tanıdığınız?Nedir bunların ortamala maaliyetleri mesela? 270 takipçili bir programlama ile ile ilgili bir kanalım (youtube.com/c/sonergonul) var d
Merhabalar,
Youtube kanalı için kanal kapak fotoğrafı, video thumbnail'i, video intro vs. youtube içerikleri için tasarımcı var mıdır aramızda acaba? Veya tanıdığınız?
Nedir bunların ortamala maaliyetleri mesela? 270 takipçili bir programlama ile ile ilgili bir kanalım (youtube.com/c/sonergonul) var da, - tabi henüz bir gelirim yok - burası için içerikleri biraz daha profesyonel yapmaya çalışıyorum da, bu kadar küçük bir kanal için mantıksız mı olur ne dersiniz?
Youtube kanalı için kanal kapak fotoğrafı, video thumbnail'i, video intro vs. youtube içerikleri için tasarımcı var mıdır aramızda acaba? Veya tanıdığınız?
Nedir bunların ortamala maaliyetleri mesela? 270 takipçili bir programlama ile ile ilgili bir kanalım (youtube.com/c/sonergonul) var da, - tabi henüz bir gelirim yok - burası için içerikleri biraz daha profesyonel yapmaya çalışıyorum da, bu kadar küçük bir kanal için mantıksız mı olur ne dersiniz?
0
Bence şimdilik mantıksız olur, şu site gibi yerlerden kendin de kolaylıkla yapabilirsin bu aşamada: www.canva.com
0
black mamba
çimentodan ağırlık yaptım. evde spor yapıyorum. tavana 2 tane makara takıp lat pulldown ve arka kol çalışayım diyorum. tavana asacağım makara iş görür mü? tavandan bir parça söküp düşer mi? ya da durur mu? ağırlık takıp aşağı çekilecek çünkü.
çimentodan ağırlık yaptım. evde spor yapıyorum. tavana 2 tane makara takıp lat pulldown ve arka kol çalışayım diyorum. tavana asacağım makara iş görür mü? tavandan bir parça söküp düşer mi? ya da durur mu? ağırlık takıp aşağı çekilecek çünkü.
0
yeni binalarda tavanlar genellikle beton ve köpükten oluşuyor takacağın yer betonsa sağlam bir şekilde takarsan tutar. köpük kısımlar cok sıkıntılı avize bile tutmuyor.
0
direnç bandı alıp kapıya vs sabitlemek daha sağlıklı olacaktır diye düşünüyorum.
0
@prezer terasa çıktım duvara dübel ve vida ile raf takmışlar ve düşmüş. o duvardan düştüyse tavana takılan makara ağırlığın etkisiyle daha kolay düşer diye düşündüm. nasıl tutar sence? bina eski o yüzden betondur sanırım.
0
5mm standart çebgel 50 kg çeker. Bir matkap ve hırdavatçıdan gerekli malsemelerle yatağını bile asabilirsin. Büyük babamın evinde var böyle tavanda biz sallanıyoruz
0
bir ihtimal daha var. teras var. orada çatının demirleri var. orada barfiks çekebilirim. oraya çengelli makara da takılıyor. onlardan yapıcam artık. başta orada spor yapıcaktım ama sıcakta fena oluyor. az önce çıktım sıcak durduğunuz yerde vuruyor yüzünüze.
0
everythingok
50 000 tl'yi şu saniyede euro ya da dolar ya da altına bassam ciddi zarar eder miyim? aralık 2019'da yapacaktım bu işi ama nedense o zaman da aynı korku vardı. aniden düşer mi acaba?
50 000 tl'yi şu saniyede euro ya da dolar ya da altına bassam ciddi zarar eder miyim? aralık 2019'da yapacaktım bu işi ama nedense o zaman da aynı korku vardı. aniden düşer mi acaba?
0
Şu an bi düşme eğilimine girdi, kaça kadar düşer ya da daha düşer mi pek belli değil, bu noktada biraz şans işi gibi gözüküyor.
0
Kademeli alış yapın her hafta (3 günde bir de olabilir periyodu siz belirleyin) 5.ooo TL yi dövize çevirin böylelikle ortalama bir fiyattan alış yapmış olursunuz. Miktarı ve periyodu siz belirleyin. Ayrıca alım satımı internet üzerinden yapacaksanız piyasalar açık iken işlem yapın ki makas fazla açık olmasın.
Dipnot: yatırım tavsiyesi değildir. Son karar sizlere aittir.
Dipnot: yatırım tavsiyesi değildir. Son karar sizlere aittir.
0
nahtoderfahrung
https://i.ibb.co/C7v4j3Y/image.pngeski kapakları niye kullanmıyorlar? her sene bi kavanoz kapağı hikayesi görüyorum nedir bunu bu kadar değerli yapan şey?
i.ibb.co 
eski kapakları niye kullanmıyorlar? her sene bi kavanoz kapağı hikayesi görüyorum nedir bunu bu kadar değerli yapan şey?
eski kapakları niye kullanmıyorlar? her sene bi kavanoz kapağı hikayesi görüyorum nedir bunu bu kadar değerli yapan şey?
0
Konserve yaparken içeride oluşan gaz ortamın basıncı artırıyor, o da daha sonra kapağı sadece elle açmayı zor hale getiriyor kaşık çatal kenarıyla kapağı biraz kaktırıp konservenin gazını alıp basıncı düşürdükten sonra kapak açılabilir hale geliyor, o işlem de kapağın hasar alıp sızdırmazlık özelliğini kaybetmesine neden olup ikinci kez kullanılmasını engelliyor, o nedenle önemli hale geliyor konserve mevsiminde.
0
kaynak yapayım. peki kapak kapatma aletleri var. onlar işe yaramaz mı acaba?
şunun gibi: (git:www.stoktangelsin.com )
şunun gibi: (git:www.stoktangelsin.com
)
0
ikinci kez kullanilan kapak sizi zehirler ya da tursu salca vs nr varsa onu bozar.
0
m orak
selamlar direkt konuya giriyorum, öncelikle erkek olduğumu belirteyim, vücudumda inanılmaz kıl var hem kalın hem kapkara, tshirt giyiyorum diken diken sağdan soldan çıkıyor, yazın terliyorum ayrı Bi dert, tamamen yok edemesem de azaltmanın Bi yolu var mı göğüs kıllarımı en azından?
selamlar direkt konuya giriyorum, öncelikle erkek olduğumu belirteyim, vücudumda inanılmaz kıl var hem kalın hem kapkara, tshirt giyiyorum diken diken sağdan soldan çıkıyor, yazın terliyorum ayrı Bi dert, tamamen yok edemesem de azaltmanın Bi yolu var mı göğüs kıllarımı en azından?
0
6 yasimdan beri metal dinliyorum
Selamlar,IF yapmaya çalışıyorum kendimce, yalnız insan vücudunun tek öğünde kullanabileceği proteinin 25 gr olduğunu okudum.6 öğün yapmak gerekiyor bu hesapla benim için, if ve vücut kilosu*2 protein mümkün değil mi?
Selamlar,
IF yapmaya çalışıyorum kendimce, yalnız insan vücudunun tek öğünde kullanabileceği proteinin 25 gr olduğunu okudum.
6 öğün yapmak gerekiyor bu hesapla benim için, if ve vücut kilosu*2 protein mümkün değil mi?
IF yapmaya çalışıyorum kendimce, yalnız insan vücudunun tek öğünde kullanabileceği proteinin 25 gr olduğunu okudum.
6 öğün yapmak gerekiyor bu hesapla benim için, if ve vücut kilosu*2 protein mümkün değil mi?
0
Öyle bir şey yok. Misal ben günlük 200 gram protein alıyorum, vücudumun da o kadar ihtiyacı var ve 200 gramı tek öğünde aldım, vücut “tek seferde 200 gram protein aldı oysa ben tek seferde 25 gram sentezleyebilirim o zaman kalanını atayım” mı diyecek? Seni tenzih ederim fakat böyle düşününce bile ne kadar bro bir bilgi olduğu ortaya çıkıyor, vücut aldığın her proteini son aminoasidine kadar sentezleyip kullanır ister tek öğünde al ister 10 öğünde.
0
Dezenformasyon'dan yıldıh.
Teşekkürler angelus, bir tanesin.
Teşekkürler angelus, bir tanesin.
0
Bu 25 gram mevzusunun çıkış noktası da supplement sektörünün palazlanmasıyla alakalı bir durum. Bunların yaptırdığı bağımsız olmayan araştırmalarda hep böyle sonuçlar çıkarıldı insanları supplement almaya teşvik etmek için. Yani normal bir insan tutup 2 saatte bir 25 gram protein içeren bir yemek yemez ama 25 gram protein alabileceği bir protein tozunu rahatlıkla tüketebilir, konunun bu yönde popüler olması bununla bağlantılı bir konu. Yoksa yok anabolik pencereymiş yok 25 gram protein senteziymiş falan hep yalan dolan.
0
Tochinoshin
yok mu?ayağım kırıldı, doktor iyileşme süresi 6 hafta dedi. ben her gün et, kemik suyu, meyve, sebze kuruyemiş yiyorum. baya da yiyorum. yine de 6 hafta mı dedim evet dedi. bunlara ulaşma imkanı olmayan, her gün karbonhidrat ağırlıklı ve az yiyen biri ile iyileşme sürem aynıysa ben boşa mı yiyorum?
yok mu?
ayağım kırıldı, doktor iyileşme süresi 6 hafta dedi. ben her gün et, kemik suyu, meyve, sebze kuruyemiş yiyorum. baya da yiyorum. yine de 6 hafta mı dedim evet dedi.
bunlara ulaşma imkanı olmayan, her gün karbonhidrat ağırlıklı ve az yiyen biri ile iyileşme sürem aynıysa ben boşa mı yiyorum? bunun mantığı ne?
ayağım kırıldı, doktor iyileşme süresi 6 hafta dedi. ben her gün et, kemik suyu, meyve, sebze kuruyemiş yiyorum. baya da yiyorum. yine de 6 hafta mı dedim evet dedi.
bunlara ulaşma imkanı olmayan, her gün karbonhidrat ağırlıklı ve az yiyen biri ile iyileşme sürem aynıysa ben boşa mı yiyorum? bunun mantığı ne?
0
Vücut her şekilde iyileşir, önemli olan iyileşirken ne kadar az kayıpla iyileştiğindir. Misal; sistem iyileşme işini gerçekleştirirken senin aldığın besinler yetersiz gelirse bunu endojen yöntemlerle atlatmaya çalışır, mesela iyileşme sürecinde en önemli maddelerden biri glutamin aminoasididir, hastanelerde kanser ya da benzer ağır hastalığı olanlara genelde glutamin verilir, ki glutamin aynı zamanda iskelet-kas dokusunda da en çok bulunan aminoasittir, bu noktada eminim aradaki bağlantıyı kurmuşsundur. Yani sen besinlerden gerekli glutamini alırsan vücut kaslardaki glutamine dokunmaz, kasdaki glutamine dokunmazsa kas kaybı yaşamazsın, kas kaybı yaşamazsan bağışıklığın zayıflamaz ve iyileşme sürecini daha az kayıpla atlatır x hastalığını yenerken y hastalığına açık hale gelmezsin. Eğer dandik bir beslenmen olursa yine iyileşirsin ama bu sefer dediklerimin tam tersi olur. O nedenle iyileşme sürecinde iyi beslenmek her zaman önemlidir.
0
Bu dediğine göre, süper iyi beslenirsen 4 ayda doğurman lazım
ben de tarhana, patates yiyen köylü kadın gibi 9 ayda mı doğuracağım?
üstte tıbben açıklamışlar onun üzerine yorum yapamam.
ama 6 hafta genelde "ortalama" bir süredir, çok iyi beslenirsen daha erken iyileşebilirsin evet, ama "to be on the safe side" 6 hafta bekletiyorlar.
"Tüm parmakların oynuyorsa iyileşmişin" gibi bir teori vardır, hiç el ayak kırmadım duyduğumu söylüyorum, inanıp kırma alçını :)
ben de tarhana, patates yiyen köylü kadın gibi 9 ayda mı doğuracağım?
üstte tıbben açıklamışlar onun üzerine yorum yapamam.
ama 6 hafta genelde "ortalama" bir süredir, çok iyi beslenirsen daha erken iyileşebilirsin evet, ama "to be on the safe side" 6 hafta bekletiyorlar.
"Tüm parmakların oynuyorsa iyileşmişin" gibi bir teori vardır, hiç el ayak kırmadım duyduğumu söylüyorum, inanıp kırma alçını :)
0
Beslenmeyi bilemem ama bir ortapedi uzmanı, anneannemin kaynamayan omuzu için, bir serum verdi. Tek seferlik serumdan sonra, o kaynamayan kemik 3 haftada kaynadı. O tip serumları çoğu doktor vermiyor demişti. Doktorunuza bir sorun bence.
0
bir fincan kahve ile film izlemek
Efendim french press'im kazaya kurban gidince, şimdi yenilik zamanıdır deyip farklı arayışlara girdim ama lanet olsun basit bir kahve keyfi için makale olur gibi bir sürü bilgi arasında boğuldum, biri beni kurtarsınMoka pot kafama yattı gibi, merak ettiğim de bir şeydi zaten. başta aeropress mi alsa
Efendim french press'im kazaya kurban gidince, şimdi yenilik zamanıdır deyip farklı arayışlara girdim ama lanet olsun basit bir kahve keyfi için makale olur gibi bir sürü bilgi arasında boğuldum, biri beni kurtarsın
Moka pot kafama yattı gibi, merak ettiğim de bir şeydi zaten. başta aeropress mi alsam dedim ama şu an satan bir site yok zaten gördüğüm kadarıyla.
Neyse efendim Moka pot'un sözlükteki başlığını da okudum ama hala kafam karışık
Ben büyük, genişçe kupalarda kahve içmeyi seven bir insanım. Bakıyorum videolara, bu Moka potu kibar kibar küçücük espresso bardaklarında hazırlıyorlar. Ben bunu büyük kupa için yapamaz mıyım? Yaparsam hayalkırıklığı mı olur?
Modellerinde 2 cup, 3 cup gibi ibareler var mesela. Bunlar herhalde espresso bardağını baz alarak belirtilmiş. Ben büyük bir kupa için hangisini almalıyım?
Son olarak öyle yapma bunu al dediğiniz bir şey varsa o da olur veya marka, model hatta sipariş verebileceğim kahve önerisi verirseniz de pek şükela olur, teşekkürler:)
Moka pot kafama yattı gibi, merak ettiğim de bir şeydi zaten. başta aeropress mi alsam dedim ama şu an satan bir site yok zaten gördüğüm kadarıyla.
Neyse efendim Moka pot'un sözlükteki başlığını da okudum ama hala kafam karışık
Ben büyük, genişçe kupalarda kahve içmeyi seven bir insanım. Bakıyorum videolara, bu Moka potu kibar kibar küçücük espresso bardaklarında hazırlıyorlar. Ben bunu büyük kupa için yapamaz mıyım? Yaparsam hayalkırıklığı mı olur?
Modellerinde 2 cup, 3 cup gibi ibareler var mesela. Bunlar herhalde espresso bardağını baz alarak belirtilmiş. Ben büyük bir kupa için hangisini almalıyım?
Son olarak öyle yapma bunu al dediğiniz bir şey varsa o da olur veya marka, model hatta sipariş verebileceğim kahve önerisi verirseniz de pek şükela olur, teşekkürler:)
0
www.tchibo.com.tr
Bende şundan var, french pressten sonra çok iyi gelmişti. Pour over olunca ve kağıt filtre ile yaparsan çok berrak ve iyi tadı olan kahve yapabiliyorsun. (French kadar aromalı değil tabii) ama bol içmek için bence güzel. Ha yaparken alttaki biraz soğuyor, anca elektrikli makine olacak ki ısıtsın. Tek eksisi o olabilir.
Bende şundan var, french pressten sonra çok iyi gelmişti. Pour over olunca ve kağıt filtre ile yaparsan çok berrak ve iyi tadı olan kahve yapabiliyorsun. (French kadar aromalı değil tabii) ama bol içmek için bence güzel. Ha yaparken alttaki biraz soğuyor, anca elektrikli makine olacak ki ısıtsın. Tek eksisi o olabilir.
0
Bende şundan var: kahhve.com Hem çelik hem de indüksiyonlu ocaklar için uygun olduğundan bundan almıştım, tabii bunların 4 cup dediği Espresso fincanları için bir ölçü 4 cup bir geniş fincanı bile doldurmaz 2 cup yapıp double shot espresso şeklinde içebilir ya da üstüne sıcak su ekleyip Americano gibi içebilirsin.
0
mocha pot alacaksan marka olarak Bialetti'den şaşma :) Bende senelerdir var bakalım ne zamana sukoy verecek diye bekliyorum.
Şimdi bu arkadaşta pişen kahve biraz sert oluyor, bende büyük boyundan var 3 cup denilen arkadaş yani ve 300ml bir bardağı dolduruyor. Ancak ben biraz su veya sütle destekliyorum yoksa cidden sert oluyor. French press gibi değil. Sen de 2 cuplık bile alsan seni kurtarır.
Kahve önerisi için: Ben klasikçiyim Julius Meinl çekirdeklerinden alıyorum internetten.
Şimdi bu arkadaşta pişen kahve biraz sert oluyor, bende büyük boyundan var 3 cup denilen arkadaş yani ve 300ml bir bardağı dolduruyor. Ancak ben biraz su veya sütle destekliyorum yoksa cidden sert oluyor. French press gibi değil. Sen de 2 cuplık bile alsan seni kurtarır.
Kahve önerisi için: Ben klasikçiyim Julius Meinl çekirdeklerinden alıyorum internetten.
0
Nasıl kahve seviyorsunuz? French press ve moka pot sevmeyen biri olarak ikisini de önermem ben mesela. Kahveyi yakıyor, sadece sert değil acı da çıkıyor kahve. Suyla seyreltince de o acılık kaybolmuyor.
Aeropress, pour over gibi yönteler daha yumuşak ve güzel kahve veriyor.
(Bodum önerisine alternatif olarak: www.kahve.com doğrudan kupanın üzerine koyup kullanabilirsiniz)
Kahve önerisi: coffeetropic.com'dan keyfinize göre, bu sıralar buradan çekirdek alıyoruz biz.
Aeropress, pour over gibi yönteler daha yumuşak ve güzel kahve veriyor.
(Bodum önerisine alternatif olarak: www.kahve.com doğrudan kupanın üzerine koyup kullanabilirsiniz)
Kahve önerisi: coffeetropic.com'dan keyfinize göre, bu sıralar buradan çekirdek alıyoruz biz.
0
@kobuzchu kız; aeropress'i gözüme çok kestirmiştim ama şu an satan hiçbir yer bulamadım:(
Linki inceliyorum, teşekkürler
Linki inceliyorum, teşekkürler
0
Mokapot'la 2 shot espresso ile americano +1. Çok kahve içiyorsanız kahve makinesi almayı da düşünebilirsiniz. Her seferinde mokapotu sökmek, temizlemek insanı sıkabiliyor :)
0
kayanyıldız
Bazı doktorlar artık meyve yemenin anlamsız olduğunun hepsinin şeker bombası oldugunu yemenin anlamı olmadığını söylüyor.Bazı doktorlar tam tersi meyveyi yiyin eksik etmeyin.Hangisine inanacağımı şasırdım hepsi kendince haklı nedenle sunuyor.
Bazı doktorlar artık meyve yemenin anlamsız olduğunun hepsinin şeker bombası oldugunu yemenin anlamı olmadığını söylüyor.
Bazı doktorlar tam tersi meyveyi yiyin eksik etmeyin.
Hangisine inanacağımı şasırdım hepsi kendince haklı nedenle sunuyor.
Bazı doktorlar tam tersi meyveyi yiyin eksik etmeyin.
Hangisine inanacağımı şasırdım hepsi kendince haklı nedenle sunuyor.
0
az yemek en mantıklısı gibi. haftada 1-2 porsiyon kadar. şöyle düşün aslında, meyve yetiştirmek ciddi zor aslında. modern tarım teknikleri olmasa yiyebileceğimiz meyve miktarı büyük ihtimalle haftada 1-2 porsiyonu geçmezdi o da uygun mevsimde tabii. şu an resmen sınırsız meyveye ulaşabiliyoruz. e şeker zaten o yüzden her gün yemek çok da doğru gelmiyor bana.
0
Amacına bağlı; meyve şekeri vücut tarafından kullanılmaz büyük oranda yağ olur katı bir diyet yapıyorsan yeme ama öyle bir derdin yoksa her şeyde olduğu gibi kontrollü ye, meyve yedi diye kimse ölmez ya da sağlığı bozulmaz.
0
mango , muz, üzüm, kiraz gibi meyveler çok şekerli ve tavsiye edilmiyor.
onun yerine bol bol elma, greyfurt, kavun, karpuz tüketebilirsiniz.
ben şu tavsiyeleri takip ediyorum:
www.mashed.com
onun yerine bol bol elma, greyfurt, kavun, karpuz tüketebilirsiniz.
ben şu tavsiyeleri takip ediyorum:
www.mashed.com
0
Rafine şekeri hayatımdan çıkarmaya çalışıyorum ve birazda kilo vermem gerek. Çok fazla kilo sorunum yok ama biraz versem iyi olacak.
10 gündür hiç rafine şeker ve ekmek tüketmedim fakat hala çok fazla şeker yoksunluğu çekiyorum ve bunu meyve ile bastırmaya çalışıyorum. Kaş yaparken göz çıkarmak istemiyorum ama meyvede olmadan yapamam gibime geliyor. 2 gündür zaten aşırı zorlanıyorum, önceden gittiğim diyetisyen günde 3 öğün meyve yedirirdi bana. Şimdi tüm bunları düşününce ve doktorları dinleyince kafam çok karıştı.
10 gündür hiç rafine şeker ve ekmek tüketmedim fakat hala çok fazla şeker yoksunluğu çekiyorum ve bunu meyve ile bastırmaya çalışıyorum. Kaş yaparken göz çıkarmak istemiyorum ama meyvede olmadan yapamam gibime geliyor. 2 gündür zaten aşırı zorlanıyorum, önceden gittiğim diyetisyen günde 3 öğün meyve yedirirdi bana. Şimdi tüm bunları düşününce ve doktorları dinleyince kafam çok karıştı.
0
Valla organik mi değil mi bilmiyorum. Bugün manavdan gittim aldım işte, daha ne yapabilirim bilmiyorum dalından toplayamam herhalde.
0
Yav kardeşim ye bir şey olmaz. O vitaminleri nerden alacaksın başka. Meyve yemekten ölmezsin. Bitkinin GDO’su da insana kolay kolay bir şey yapmaz. Rafine yağ ve şeker yeme, yakamayacağın kdar karbonhidrat yeme yeter. Anti meyve lobisine aldırış etme. Kuru sulu abartmadan ye.
0
zararlı değil ama bi fadası da yok. dolayısıyla boşuna fruktoz işte. gerenk yok mayk.
0
Yani kilo probleminiz yoksa, şeker vs gibi bir rahatsızlığınız yoksa haftada yediğiniz 2-3 porsiyon meyvenin şekeri yuzunden olmezsiniz. Vitaminleri, lifi de var. Ben meyve sever bir insan olarak abartmamak şartıyla yiyorum. Başka türlü sürdürülebilir bir diyet olduğunu düşünmüyorum. Sonucta bir cips ya da kaymaklı ekmek kadayifi filan değil yediğimiz.
0
meyve de zararliysa olelim.
sismanlara sor bakalim hangisi duzenli meyve yiyor? hicbiri.
sismanlara sor bakalim hangisi duzenli meyve yiyor? hicbiri.
0
Korkmadan ye
Ninemiz dedemiz gibi beslenirsek en doğrusu o . Sallama bu uyduruk akımları.
Mevsiminde yiyeceksin, normal ölçüde
Ninemiz dedemiz gibi beslenirsek en doğrusu o . Sallama bu uyduruk akımları.
Mevsiminde yiyeceksin, normal ölçüde
0
KUCO
daha önce çok ağırlık çalışmamış birisi olarak düzenli 3-4 ay yaptık diyelim. etkili mi şınav?
daha önce çok ağırlık çalışmamış birisi olarak düzenli 3-4 ay yaptık diyelim. etkili mi şınav?
0
semitika
Instagram şu ana kadar çocuk pornosu ve terör haricinde hiçbir durumda fake hesapların ip'sini türkiye'ye vermiyordu. bu sebeple fake hesapla yapılan hakaret ve hesap taklit etme gibi suçlar, hakaret eden kişi ben yaptım diye itiraf etmediği sürece takipsizlikle sonuçlanıyordu.peki bugünden itibare
Instagram şu ana kadar çocuk pornosu ve terör haricinde hiçbir durumda fake hesapların ip'sini türkiye'ye vermiyordu. bu sebeple fake hesapla yapılan hakaret ve hesap taklit etme gibi suçlar, hakaret eden kişi ben yaptım diye itiraf etmediği sürece takipsizlikle sonuçlanıyordu.
peki bugünden itibaren ne olacak?
mesela şimdi biri fake hesap açıp birine hakaret etse bugünden itibaren veriliyor mu ipsi savcılığa?
peki bugünden itibaren ne olacak?
mesela şimdi biri fake hesap açıp birine hakaret etse bugünden itibaren veriliyor mu ipsi savcılığa?
0
Instagram-Facebook zaten veriyordu, yine verir; vermeyen Twitter, vermemeye devam eder, senin kendi ülkende çıkardığın yasalar bu yasalara tabi olmayan şirketleri bağlamaz, Facebook-Instagram da herkese verdiği için veriyor mecbur olduğu için değil.
0
internet demek butun dunyanin ayaga getirilmesi demek, butun dunyaya oturdugun yerden erismek demek, adamlar facebook turkiye'de temsilcilik acsin diyorlar. facebook'un isi gucu yok 200 tane ulkede temsilcilik acip vergi verecek he mi? dunyanin en kisa fikrasi. sanki kafe zinciri bu adamlar. internet sitesi lan bu. fiziksel bir mekana bile gerek yok isletmek icin. ne vergisi ne temsilciligi?
bu kadar vasat, akildan uzak bir zihniyet butun ulkeyi ele gecirmis, kuzey kore'ye cevirmek uzere ulkeyi. guney kore ile kiyaslanip, 21. yuzyilda kalkinmamizi tamamlariz diye tezler yaziliyordu bundan 50 sene once, ola ola kuzey kore olduk.
bu kadar vasat, akildan uzak bir zihniyet butun ulkeyi ele gecirmis, kuzey kore'ye cevirmek uzere ulkeyi. guney kore ile kiyaslanip, 21. yuzyilda kalkinmamizi tamamlariz diye tezler yaziliyordu bundan 50 sene once, ola ola kuzey kore olduk.
0
Bir de bu yasanın çıkarılmasının temel nedeni, önceden bi durum olduğunda Twitter kapatılıyordu ya da yavaşlatılıyordu ama yasal bir dayanağı yoktu, şimdi "e biz ofis açın IP verin yoksa yaptırım uygularız dedik, dinlemediler" deyip yapılan uygulamaları yasal bir zemine oturmak, yoksa onlar da biliyorlar adamların gelip Beşiktaş'ta ofis açmayacaklarını.
0
winston insani
MerhabalarEski aracın hgs'sini yeni araca geçirmek amacıyla içindeki plakayı güncelleme için postahaneye gittiğimde oradaki hanıma yeni araca bu sticker'ı nasıl yapıştırmam gerektiğini sormuştum, o da yapıştırmanıza gerek yok, plakadan alıyor gibi birşeyler söylemmişti.Bu doğru mu? Yani sticker'ı ya
Merhabalar
Eski aracın hgs'sini yeni araca geçirmek amacıyla içindeki plakayı güncelleme için postahaneye gittiğimde oradaki hanıma yeni araca bu sticker'ı nasıl yapıştırmam gerektiğini sormuştum, o da yapıştırmanıza gerek yok, plakadan alıyor gibi birşeyler söylemmişti.
Bu doğru mu? Yani sticker'ı yapıştırmama gerek yok mu? Veya yapıştırmazsam her seferinde bir gişeden geçerken elimle sticker'ı mı göstermek zorundayım o alete doğru? Kafam karıştı.
Eski aracın hgs'sini yeni araca geçirmek amacıyla içindeki plakayı güncelleme için postahaneye gittiğimde oradaki hanıma yeni araca bu sticker'ı nasıl yapıştırmam gerektiğini sormuştum, o da yapıştırmanıza gerek yok, plakadan alıyor gibi birşeyler söylemmişti.
Bu doğru mu? Yani sticker'ı yapıştırmama gerek yok mu? Veya yapıştırmazsam her seferinde bir gişeden geçerken elimle sticker'ı mı göstermek zorundayım o alete doğru? Kafam karıştı.
0
Bariyerli otoyol gişelerinde sorun olur, yoksa gişesiz okuma sistemlerinde sıkıntı olmaz.
Yine de yapıştırın cama.
Yine de yapıştırın cama.
0
Ben hiç yapıştırmadım, etiketi görmüyorsa plakadan okuyor görevlinin dediği gibi. Misal hiç HGS etiketi almamış olabilir, sensör yine plakayı okuyup açılıyor.
0
yapıştırmıyorum, izmir istanbul otobanında elimle cama tutuyorum sadece, bariyer kalkıyor.
0
hiç yapistirmadim ama atmaya da gönlüm elvermedi.
ne zaman bariyerli biyerden gececek olsam prezarlatif'in yaptigi gibi ben de gosteriyorum cama dogru. (giulietta kullandigim icin plakam capraz, tirsiyorum)
işte o elle gosterdigim an disaridan cok salak gozuktugumu dusunuyorum.
ne zaman bariyerli biyerden gececek olsam prezarlatif'in yaptigi gibi ben de gosteriyorum cama dogru. (giulietta kullandigim icin plakam capraz, tirsiyorum)
işte o elle gosterdigim an disaridan cok salak gozuktugumu dusunuyorum.
0
ahm1
Skinny fat gobegi sporsuz gecmez mi hicbir sekilde?Belim kotu oldugu icin yuruyus bile yapamiyorum. Yani en fazla gunde yarim saatlik yuruyus yaparim ama o sekilde de bin senede gobegi eritirim herhalde?Aglayacagim hakikaten ya. Hayatimda hic gobegim olmamisti, simdi sirf belimden dolayi gobegim cik
Skinny fat gobegi sporsuz gecmez mi hicbir sekilde?
Belim kotu oldugu icin yuruyus bile yapamiyorum. Yani en fazla gunde yarim saatlik yuruyus yaparim ama o sekilde de bin senede gobegi eritirim herhalde?
Aglayacagim hakikaten ya. Hayatimda hic gobegim olmamisti, simdi sirf belimden dolayi gobegim cikti.
Spor yapmiyorken saglikli yeme icme motivasyonunu saglamak da cok zor oluyor.
Belim kotu oldugu icin yuruyus bile yapamiyorum. Yani en fazla gunde yarim saatlik yuruyus yaparim ama o sekilde de bin senede gobegi eritirim herhalde?
Aglayacagim hakikaten ya. Hayatimda hic gobegim olmamisti, simdi sirf belimden dolayi gobegim cikti.
Spor yapmiyorken saglikli yeme icme motivasyonunu saglamak da cok zor oluyor.
0
Skinny fat için sorun yüksek yağ oranı değil düşük kas kütlesi, kas kütleni artırmadığın sürece o göbekten kurtulmak mümkün değil.
0
@duygusuzromantik: erimez mi? Butun zayif insanlar spor salonuna gitmiyor, kosmuyor, yuzmuyor sonucta. Sadece aktif yasayip hareket ederek de cok kilo verenler, gobek eritenler var.
0
@angelus: tam anlayamadim. Gobegimdeki yaglar fazlalik sonucta. Onlarin erimesi lazim. 5 ay once gobegim yoktu ama kas miktarim da daha cok degildi.
0
adını hatırlayamadığım bir belgesel var. bu belgeselde ben yiyorum yiyorum kilo almıyorum diyen insanları gözlemliyorlardı. bol bol yiyorum dediği tabağın yarısı. ben hiç spor yapıyorum diyen adam 6 kat merdiven çıkıp işine her gün 3 km yürüyen bir adam.
olay basit. kalori açığı yarat. yüksek şekerleri tüketmeyi kes. bölgesel yağ verme diye bir şey yok. fazla kalori alıyorsun o da göbekte birikiyor. ben de aynı durumdayım. kol bacak çırpı, göt göbek kocaman.
olay basit. kalori açığı yarat. yüksek şekerleri tüketmeyi kes. bölgesel yağ verme diye bir şey yok. fazla kalori alıyorsun o da göbekte birikiyor. ben de aynı durumdayım. kol bacak çırpı, göt göbek kocaman.
0
Soru skinny fat ile ilgili ben ona cevap verdim, skinny fat ve göbek sorunu iki farklı problem. Göbeğim var nasıl yok edeyim spor şart mı diye soruyorsan şart değil; kalori takibi yapar harcadığından az yersen göbeğin gider.
0
@angelus: sanirim demek istediginiz "skinny fat ile kilo probleminin farkli seyler" olmasi. Skinny fat demek, gobek demek zaten cunku. Skinny fat'teki tek olay gobek.
Kilo problemim yok. Evet, kilo problemim olsa, her gun sadece sebze yiyerek, yatsam bile bir haftada 5 kilo verebilirim ama sorunum gobek. Kollari bacaklari incecik olup gobegi kocaman olan bir suru insan var. Maalesef benim de sorunum bu (gobegim henuz kocaman olmasa da) ve maalesef spor da yapamiyorum.
Kilo problemim yok. Evet, kilo problemim olsa, her gun sadece sebze yiyerek, yatsam bile bir haftada 5 kilo verebilirim ama sorunum gobek. Kollari bacaklari incecik olup gobegi kocaman olan bir suru insan var. Maalesef benim de sorunum bu (gobegim henuz kocaman olmasa da) ve maalesef spor da yapamiyorum.
0
Spor şart değil tabi ki. Yarım saat koşma ile verdiğin kalori bi biskrem biskuvidekiyle aynı.
Şekerli kapalı gıdaları yeme, öğle aralarını çiğ kuruyemişlerle geçir. Çok yeme. 1-2 aya gider göbek.
Şekerli kapalı gıdaları yeme, öğle aralarını çiğ kuruyemişlerle geçir. Çok yeme. 1-2 aya gider göbek.
0
Skinny fat, yağ kütlesi çok fazla olmasa da vücut kas kütlesi düşük olduğu için "şişmanmış" gibi gözüken vücut tipleri için kullanılan bir terim. Yeni bir insan %10 yağ oranıyla son derece fit dururken bir başkası aynı yağ oranıyla skinny fat olabilir, yandan bakıldığı zaman göbeği omuzlarının önünde gözükebilir, bu kişi için skinny fat denilebilir.
Yani senin vücut değerlerini bilmiyoruz, boyum 180 kilom 70 ama biraz göbeğim var diyorsun sen skinny fat'sindir, burada, ilk cevabımda da dediğim gibi kas kütleni artırman gerekir, zira 10 kilo da versen en sonunda vücudun asla kullanmayacağı esansiyel yağ miktarı kalır 5-6 kilo, o da yine seni göbekli gösterir bir şey değişmez. Ha yok 180 boyunda 90 kiloyum biraz göbeğim var dersen senin bahsettiğin "göbek" sorunu bu olur, bu kişi üç beş kilo verirse vücudu düzelir. Dediğim gibi, senin nasıl olduğunu bilmediğimizden afaki konuşuyoruz.
Yani senin vücut değerlerini bilmiyoruz, boyum 180 kilom 70 ama biraz göbeğim var diyorsun sen skinny fat'sindir, burada, ilk cevabımda da dediğim gibi kas kütleni artırman gerekir, zira 10 kilo da versen en sonunda vücudun asla kullanmayacağı esansiyel yağ miktarı kalır 5-6 kilo, o da yine seni göbekli gösterir bir şey değişmez. Ha yok 180 boyunda 90 kiloyum biraz göbeğim var dersen senin bahsettiğin "göbek" sorunu bu olur, bu kişi üç beş kilo verirse vücudu düzelir. Dediğim gibi, senin nasıl olduğunu bilmediğimizden afaki konuşuyoruz.
0
wmeh
Her türlü kutsalla, Atatürk'le, ölenlerle/öldürülenlerle vs. dalga geçip eleştirildiklerinde de kara mizah yaptığını söyleyen insanlar var biliyorsunuz. Kendilerini eleştirenleri de yobaz ilan ediyorlar hemen. Üstelik birçoğu ergen de değil, koca koca insanlar.Bunlar hakkında düşünüyorsunuz? Kara mi
Her türlü kutsalla, Atatürk'le, ölenlerle/öldürülenlerle vs. dalga geçip eleştirildiklerinde de kara mizah yaptığını söyleyen insanlar var biliyorsunuz. Kendilerini eleştirenleri de yobaz ilan ediyorlar hemen. Üstelik birçoğu ergen de değil, koca koca insanlar.
Bunlar hakkında düşünüyorsunuz? Kara mizah ürünleri gerçekten olması gereken bir şey mi veya eleştirenler gerçekten mizahtan anlamayan yobazlar mı? Yaptıkları düşünce özgürlüğüne girer deyip olduğu gibi kabul edilmeli mi? Veya çoğu sadece dikkat çekme amaçlı mı?
Bunlar hakkında düşünüyorsunuz? Kara mizah ürünleri gerçekten olması gereken bir şey mi veya eleştirenler gerçekten mizahtan anlamayan yobazlar mı? Yaptıkları düşünce özgürlüğüne girer deyip olduğu gibi kabul edilmeli mi? Veya çoğu sadece dikkat çekme amaçlı mı?
0
Kara mizah adı üstünde mizah üretir, yani Atatürk'ün ya da bir hastalığın ölümün mizahı yapılabilir ama bizdeki kara mizahcılar kara mizahı aşağılayıp küçük düşürerek hakaret ederek küfrederek yapıldığını düşündükleri için pek verimli mizah üretilemiyor bu alanda. Kara mizahın temeli ironidir, ben ironi kullanılarak kara mizah yapıldığını pek görmedim Türkiye'de.
0
"Olması gereken bir şey" konusu bence sorunlu; sonuçta bu bir şeyin olup olmamasına karar verebilecek bir merci yok, olmamalı da zaten. Kaldı ki bağlam bu tür içerikler için çok önemli; bize yakın, kişisel olarak özen gösterdiğimiz, hassas olduğumuz şeylerle ilgili bu tür bir içerik görünce rahatsız olmak çok doğal. Benzer şekilde güldüğünüz, eğlendiğiniz bir içerik başkası için ofansif mizah örneği de olabilir. Bu konuda kimsenin "Bu kara mizah/ofansif mizah sevmek zorundasın" deme hakkı yok ama diğer yandan da bunun bir şekilde yasaklanmasını doğru bulmuyorum. Bunun mizahtan anlamak, anlamamak ile alakası yok.
0
Dusunce ozgurlugu ve nefret suclari farkli seyler. Herkesi elestirebiliriz ama nefret sucuna erismedikce. Ornegin bir yoneticiyi yonetici olma ozelliginden dolayi kara mizahla elestirebiliriz, buna hakkimiz var ancak ozel hayati bakimindan elestiremeyiz. Ornegin, bir kadin yonetici surekli cok kizginsa, yonetici olma ozelliginden dolayi kara mizah yapilabilir ama kizgin olmasi seks yapmamasina baglaniyorsa bu kara mizah degil ozel yasama saygisizliktir.
0
kara mizah ile bu söylediklerinin herhangi bir bağlantısını çözemedim ben. kutsala atatürke, ölenlere falan dalga geçerek laf söylemek kara mizah mı yani? nasıl bir manyak insanlar var çevrende?
0
Yasal sınırlar içinde olduğu sürece ben mizahın her türlüsünün normal karşılanması gerektiği görüşündeyim.
Bir kimseye hakaret edilmiyor ise, cinsiyetçi, ırkçı vb. ithamlar yok ise kara mizah bence iyi bir şey.
sıkıntı kara mizahın sınırlarının bilinememesi ya da sınırlar içinde olsa da hazmedilememesi nedeniyle yaşanıyor.
Ofansif mizahı kimse sevmek zorunda değil +1
Biri ofansif mizahı sevmiyor diye ona yobaz demem. Ancak ofansif mizahın ofansif mizah olduğunu fark etmeden bunu ciddiye alıp eyleme geçen adama yobaz derim.
En son yaşanan "Alevileri bir otelde yakmayı bilirsiniz" konulu şaka çok tepki topladı. Ancak bence bu durum 'yakanları' eleştiren bir şeydi ve Alevileri anmaydı. Ancak öyle algılanmadı. Şakayı yapan kadının kendisi de alevi zaten.
Bir kimseye hakaret edilmiyor ise, cinsiyetçi, ırkçı vb. ithamlar yok ise kara mizah bence iyi bir şey.
sıkıntı kara mizahın sınırlarının bilinememesi ya da sınırlar içinde olsa da hazmedilememesi nedeniyle yaşanıyor.
Ofansif mizahı kimse sevmek zorunda değil +1
Biri ofansif mizahı sevmiyor diye ona yobaz demem. Ancak ofansif mizahın ofansif mizah olduğunu fark etmeden bunu ciddiye alıp eyleme geçen adama yobaz derim.
En son yaşanan "Alevileri bir otelde yakmayı bilirsiniz" konulu şaka çok tepki topladı. Ancak bence bu durum 'yakanları' eleştiren bir şeydi ve Alevileri anmaydı. Ancak öyle algılanmadı. Şakayı yapan kadının kendisi de alevi zaten.
0
Bunların yasaklanmasını savunmakla Netflix'in yasaklanmasını savunmak aynı şey. Düşünce özgürlüğü zaten hoşuna gitmeyen şeylerin ifade edilebilmesine karşı olmamak demek. Beğenmeyen takip etmez, olur biter.
0
Benim çevremle alakası yok. İnternette hiç dolaşmıyorsunuz sanırım çünkü özellikle görmek istemeseniz bile denk gelmeme ihtimaliniz çok düşük. Burada birkaç link de vardı Atatürk ve öldürülen Pınar'la ilgili örnek olarak ama kaldırıldı. @reanarchy
0
kara mizahın ironi içermesi gerektiğini düşünmüyorum. bir bağlam içerisinde şaka yaptığında o şaka birbirinden bağımsız herhangi bir grup insana komik geliyorsa mizah yapıyor olursun. kime neden komik geldiğinin ya da arkasında farklı bir amaç olmasına gerek yoktur diye düşünüyorum.
kara mizahın amacı dalga geçmek ya da şaka malzemesine hakaret etmek olmak zorunda değil. kara mizah yapanlar birilerinin kutsal değerlerine saldırıyor olmak zorunda da değil. kendi bağlamı içerisinde komikse o şaka, şaka yapılan kim ya da ne olursa olsun, gülünmesinde sakınca görmem ben.
"bazı şeylerin şakası yapılmaz" düşüncesine toptan karşıyım, her şeyin yapılabilir. ama yeri ve zamanı vardır, herkese de yapılmaz. bir şeyin politically incorrect olması onun tü kaka olduğunu da göstermez.
saldırı kısmında durum genelde şöyle oluyor, birine ya da bir kesime saldırmak için yapılan kara mizahın, mizah olsun diye değil saldırı olsun diye yapıldığı belli olur. ama saldırı amaçlı kullanılıyor diye bu durum kara mizahı kaka yapmaz.
mizahtan anlamamak ayrı konu, insanların neye karşı hassas olduğu ayrı konu. mesela şu şaka çoğumuzu rahatsız etmez.
"My favorite film is The Hunchback of Notre Dame. I love a protagonist with a twisted back story. "
ama skolyozu ya da kamburu olan bir insan için bu şaka bir kara mizah örneği olabilir, o kişiyi rahatsız eder.
o zaman hiç mi şaka yapmayacağız?
tecavüz, atatürk, hitler gibi konular daha büyük kesimler için hassastır. ama yer yüzünde birilerinin bu konular hakkında hassasiyet geliştirmemiş olabileceği gerçeğini unutmamak lazım. hadi hitler ve atatürk daha yerel konular, tecavüz hiçbir toplumda kabul görmüyor diyelim. tecavüze uğramış ve bunu aşıp yeri geldiğinde şakasını yapabilen bir kadına ne diyeceğiz ki?
özünde ahlaki problemler tartışmasını içeren bir konu bu ve nasıl ki evrensel bir ahlak yoksa(olmadığını savunanlar için söylüyorum) kara mizah da sınırı olmayan bir konudur.
kara mizahın amacı dalga geçmek ya da şaka malzemesine hakaret etmek olmak zorunda değil. kara mizah yapanlar birilerinin kutsal değerlerine saldırıyor olmak zorunda da değil. kendi bağlamı içerisinde komikse o şaka, şaka yapılan kim ya da ne olursa olsun, gülünmesinde sakınca görmem ben.
"bazı şeylerin şakası yapılmaz" düşüncesine toptan karşıyım, her şeyin yapılabilir. ama yeri ve zamanı vardır, herkese de yapılmaz. bir şeyin politically incorrect olması onun tü kaka olduğunu da göstermez.
saldırı kısmında durum genelde şöyle oluyor, birine ya da bir kesime saldırmak için yapılan kara mizahın, mizah olsun diye değil saldırı olsun diye yapıldığı belli olur. ama saldırı amaçlı kullanılıyor diye bu durum kara mizahı kaka yapmaz.
mizahtan anlamamak ayrı konu, insanların neye karşı hassas olduğu ayrı konu. mesela şu şaka çoğumuzu rahatsız etmez.
"My favorite film is The Hunchback of Notre Dame. I love a protagonist with a twisted back story. "
ama skolyozu ya da kamburu olan bir insan için bu şaka bir kara mizah örneği olabilir, o kişiyi rahatsız eder.
o zaman hiç mi şaka yapmayacağız?
tecavüz, atatürk, hitler gibi konular daha büyük kesimler için hassastır. ama yer yüzünde birilerinin bu konular hakkında hassasiyet geliştirmemiş olabileceği gerçeğini unutmamak lazım. hadi hitler ve atatürk daha yerel konular, tecavüz hiçbir toplumda kabul görmüyor diyelim. tecavüze uğramış ve bunu aşıp yeri geldiğinde şakasını yapabilen bir kadına ne diyeceğiz ki?
özünde ahlaki problemler tartışmasını içeren bir konu bu ve nasıl ki evrensel bir ahlak yoksa(olmadığını savunanlar için söylüyorum) kara mizah da sınırı olmayan bir konudur.
0
kara mizah apayrı bir şey. ofansif mizahla karıştırıyorsun. belli kesimlerce kutsal sayılan değerler üzerine mizah yapmak ofansif mizahtır. kara komedi ise içinde dramatik öğeler barındıran komedidir ve sokak mizahından ziyade kitap, film, tiyatro oyunu gibi sanat eserlerince kullanılır. yani iki terimin birbiriyle pek bir ilgisi yok. gerçi cevaplara baktığımda benden başka kimse de bu yanlışa değinmemiş. sanırım yıllar içinde kara komedinin anlamı değişmiş ve ben kaçırmışım.
soruya gelecek olursak, her açık fikirli insanın yapması gerektiği gibi sakınca görmüyorum. küfür, hakaret vs. olmadıkça (ki doğru üslup ve tavırla o bile olabilir) her şeyin esprisi yapılabilir. fikir özgürlüğü tam olarak bu demek oluyor zaten. beğenmediğim kısmını savunayım ama beğenmediğim kısmına düşman olup yok edeyim dersen (sözlüğün %80'i gibi) chp çomarı oluyorsun.
soruya gelecek olursak, her açık fikirli insanın yapması gerektiği gibi sakınca görmüyorum. küfür, hakaret vs. olmadıkça (ki doğru üslup ve tavırla o bile olabilir) her şeyin esprisi yapılabilir. fikir özgürlüğü tam olarak bu demek oluyor zaten. beğenmediğim kısmını savunayım ama beğenmediğim kısmına düşman olup yok edeyim dersen (sözlüğün %80'i gibi) chp çomarı oluyorsun.
0
Ben gülüyorum. Espri gerçekten kaliteliyse kendi inancıma, beğenime yapılana da gülerim. Mizah, ironi bu tarz şeyleri severim. Ama bu konuda da ikiyüzlüyüz. Bir kesim Allah'a, peygambere yönelik kara mizah yapılmasına karşıdır ama Atatürk'e yapılana ağzını yaya yaya güler. Tam tersi de mümkün. Başka şeyler arasında da böyle bir bağlantı kurabiliriz sadece örnek verdim.
Geçenlerde bir iki standupçı baya linç edilmişti mesela. Ülkenin mizah yapıyorum diyeni de mizahın ne olduğunun hiç farkında değil maalesef.
Geçenlerde bir iki standupçı baya linç edilmişti mesela. Ülkenin mizah yapıyorum diyeni de mizahın ne olduğunun hiç farkında değil maalesef.
0
İyi yapılan kara mizahı severim; gülerim. Mutlaka olması gerektiğini de düşünürüm. Ama dediğim gibi burdakı ince çizgi 'iyi yapılmış' olması. Kara mizah yaptığını sananların bir kısmı saçmalamaktan ve komik olduğunu sanarken antipatiklesmekten ileriye gidemiyor maalesef.
Her işte olduğu gibi bunda da zeka, kültürel birikim vs gibi konular öne çıkıyor/ çıkmalı.
Her işte olduğu gibi bunda da zeka, kültürel birikim vs gibi konular öne çıkıyor/ çıkmalı.
0
Immanuel tolstoyevski'nin konuk olduğu flu tv'deki son videoda her şeyin şakası yapılır mı diye konuştular Canikligil'le. Kısaca aklımda kalan yapılır ama yapılan şakadan ne anlam çıktığı ne niyetle yapıldığı yani örneğin yermek için mi övmek için mi yapılıyor o belirleyici dedi. Bir de mesela bir durumun mağdurları da o durumun üstlerindeki ağırlığını azaltmak için şakasını yapabilirler rahatlamak için dedi. Mantıklı geldi bana bunlar.
Dolayısıyla somut örnek üzerinden konuşmak daha doğru olur anlam niyet şakayı yapan kişinin o olaydaki yeri gibi. Bağlam önemli. Gerçi sir gawain'in dediği gibi bu kara mizah değil. Trajik bir durumun içinde olan komik olaylar gibi anlıyorum ben kara mizahı. Mesela Bir Zamanlar Anadolu'daki SPOILER!!!!!!SPOILER!!!!!!SPOILER!!!!!!SPOILER!!!!!!SPOILER!!!!!!SPOILER!!!!!!SPOILER!!!!!!SPOILER!!!!!! cinayet olayında savcı-polis-jandarma ceseti bulduktan sonra katilleri ceseti bagajda taşıdılar diye kınadıktan sonra kimsenin taşımak için uygun bir şey getirmediği anlaşıldığında kendileri de yine aynı yöntemi kullanmışlardı.
Konunun başladığı dakikayla beraber flu tv video linki: youtu.be
Dolayısıyla somut örnek üzerinden konuşmak daha doğru olur anlam niyet şakayı yapan kişinin o olaydaki yeri gibi. Bağlam önemli. Gerçi sir gawain'in dediği gibi bu kara mizah değil. Trajik bir durumun içinde olan komik olaylar gibi anlıyorum ben kara mizahı. Mesela Bir Zamanlar Anadolu'daki SPOILER!!!!!!SPOILER!!!!!!SPOILER!!!!!!SPOILER!!!!!!SPOILER!!!!!!SPOILER!!!!!!SPOILER!!!!!!SPOILER!!!!!! cinayet olayında savcı-polis-jandarma ceseti bulduktan sonra katilleri ceseti bagajda taşıdılar diye kınadıktan sonra kimsenin taşımak için uygun bir şey getirmediği anlaşıldığında kendileri de yine aynı yöntemi kullanmışlardı.
Konunun başladığı dakikayla beraber flu tv video linki: youtu.be
0
Mizah turu olarak farketmez.
bir ara Ismet kim ki vardi mesela, ben ona cok guldum. sonra sacmaladilar. ya da lemanda falan cok karikatur olurdu, Ataturkle ilgili.
ama bazi aptallar acik acik sövmeye cesaret edemedikleri insanlara mizah yapiyoruz diye asagiliyorlar, amaclari anlasiliyo zaten. bunlari savunanlarin da bunlardan farki yok.
bir ara Ismet kim ki vardi mesela, ben ona cok guldum. sonra sacmaladilar. ya da lemanda falan cok karikatur olurdu, Ataturkle ilgili.
ama bazi aptallar acik acik sövmeye cesaret edemedikleri insanlara mizah yapiyoruz diye asagiliyorlar, amaclari anlasiliyo zaten. bunlari savunanlarin da bunlardan farki yok.
0
gördüğüm kadarıyla atatürk'e ,kutsallara ağız dolusu küfür etmek serbest ama şu an çok popüler olan bir konuda fikir belirtmek yasak . fikrini söylediğinde gelsin linçler ,gelsin hesap kapatmalar . illaki sürü ile aynı görüşü paylaşmak zorundasın.paylaşmıyorsa da çeneni kapatacaksın.
0
yukardaki cevapları okumadım ama;
bu tarz şeyler bu topraklara fazla geliyor ne yazık ki...herkesin bir kutsalı var ülkede mübarek.. ofansif olsun, kara mizah olsun herkes her an her şeyi yanlış anlamaya müsait.
"bana niye baktın" diye insan bıçaklayan var...
ama normatif olarak düşünürsem herhangi bir ifadenin esprinin "olmaması" gerektiğini düşünmüyorum.
kutsallarla da ilgili fikir beyan edilebilmesi hatta stand-uplarda espri malmzemesi yapılabilmesini isterdim.
Şu ölümlü dünyada 2 bacaklı, 2 kollu, tek ağızlı sıradan bir insan evladının kendi şahsi fikrinin ya da esprisinin başkalarını bu kadar etkilemesi çok üzücü. gül geç. umursama geç.
bu tarz şeyler bu topraklara fazla geliyor ne yazık ki...herkesin bir kutsalı var ülkede mübarek.. ofansif olsun, kara mizah olsun herkes her an her şeyi yanlış anlamaya müsait.
"bana niye baktın" diye insan bıçaklayan var...
ama normatif olarak düşünürsem herhangi bir ifadenin esprinin "olmaması" gerektiğini düşünmüyorum.
kutsallarla da ilgili fikir beyan edilebilmesi hatta stand-uplarda espri malmzemesi yapılabilmesini isterdim.
Şu ölümlü dünyada 2 bacaklı, 2 kollu, tek ağızlı sıradan bir insan evladının kendi şahsi fikrinin ya da esprisinin başkalarını bu kadar etkilemesi çok üzücü. gül geç. umursama geç.
0
zor konu. mizahın sınırı yoktur, hele yasal sınırı hiç olamaz. bugün sınır buradar, yarın kurnaz köylü sınırın üstünden kazar sen tarafa atar. sınır bi bakmışsın kıçına girmiş.
mizahın her türlüsü türkiye için çok zor konu. bu yüzden bu kadar çok ve güzel üretilebiliyor. ha neden zor konu, çünkü bizim esasa dair çözmemiz gereken problemler varken biz hala usul tartışmaları yapabilecek kadar kendinden bi haber insanlarız. esas kavgası da hiç vermediğimizden, mizahın anlatmaya çalıştığını değil de, nasıl anlattığını bokluyoruz. yoksa; atam, izindeyiz. iki hafta, her yıl.
mizahın her türlüsü türkiye için çok zor konu. bu yüzden bu kadar çok ve güzel üretilebiliyor. ha neden zor konu, çünkü bizim esasa dair çözmemiz gereken problemler varken biz hala usul tartışmaları yapabilecek kadar kendinden bi haber insanlarız. esas kavgası da hiç vermediğimizden, mizahın anlatmaya çalıştığını değil de, nasıl anlattığını bokluyoruz. yoksa; atam, izindeyiz. iki hafta, her yıl.
0
ihe sade
soru başlıkta, alınırken zaten kesiliyor satarken tekrar kesiliyor mu banka üzerinden yapılan gram altın alım satım işlemlerinde, tecrübe eden var mı acaba ?not: döviz için de aynı sorum geçerli, teşekkürler
soru başlıkta, alınırken zaten kesiliyor satarken tekrar kesiliyor mu banka üzerinden yapılan gram altın alım satım işlemlerinde, tecrübe eden var mı acaba ?
not: döviz için de aynı sorum geçerli, teşekkürler
not: döviz için de aynı sorum geçerli, teşekkürler
0
qnb finansbank goldist, hisse adı gldtrf veya ziraat Zgold. altını hisse olarak almanızı sağlıyor, araştırmanızı tavsiye ederim. sadece satarken kazançtan %10 stopaj kesintisi var, banka makası ve kambiyo vergisi yok.
0
in vino veritas
ailem ve samimi arkadaslarim disindaki insanlari aradigimda 3 kere caldiktan sonra acilmiyorsa kapatiyorum, o kisinin beni geri aramasini bekliyorum. gormuyorsa duymuyorsa 100 kere de calsa fark etmeyecek gibi geliyor. siz nasil yapiyorsunuz? var mi bunun bi gorgu kurali?
ailem ve samimi arkadaslarim disindaki insanlari aradigimda 3 kere caldiktan sonra acilmiyorsa kapatiyorum, o kisinin beni geri aramasini bekliyorum. gormuyorsa duymuyorsa 100 kere de calsa fark etmeyecek gibi geliyor. siz nasil yapiyorsunuz? var mi bunun bi gorgu kurali?
0
sesli mesaj komutunu duyana kadar caldiriyorum. niye ayip olsun ki. hayir orada degilse zaten acamaz, kac kere caldirdigini nerden bilecek de senin gosterdigin adabi anlamis olacak?
0
Ben de 3 kere falan çaldırıyorum. Açıkçası uzun çaldırmak anlamsız geliyor. Ofiste bazen arkadaşlar telefonlarını masalarında bırakıp bir yerlere gittiklerinde o telefonun uzun uzun çalması, sonra çağrı düştükten sonra diğer tarafın tekrar arayıp çaldırması... Deli ediyor.
0
ailem ve arkadaşlarım dahil 3 defadan fazla çaldırmıyorum ben de. Bazen gördüğümüz halde açamadığımız oluyor çünkü, sessiz bile olsa açamazken telefonun çalmaya devam etmesi insanı geriyor.
0
benim eski telefonu aradıklarında arayan çalma sesini duyarken benim telde tık yoktu. 2-3 defa çalma sesi geldikten sonra benim telefon çalmaya başlıyordu. araştırdım çoğu eski android telefonların kronik sorunuymuş.
haberin olsun sen telefon çalıyor açsınlar diye beklerken karşı tarafın telefonu daha çalmaya başlamadan sen kapatabilisin. uzun çaldırmanın bir sakıncası yok. açmayacak adam açmıyor zaten.
haberin olsun sen telefon çalıyor açsınlar diye beklerken karşı tarafın telefonu daha çalmaya başlamadan sen kapatabilisin. uzun çaldırmanın bir sakıncası yok. açmayacak adam açmıyor zaten.
0
Ben 4 veya 5 sefer çaldırıyorum çünkü duymayabilir, çantasından çıkarana kadar kazı çalışması yapması gerekebilir, başka odadaysa yetişmek için koşabilir vs.
0
3 kere çaldırıyorum. zaten ulaşabilecek seviyede müsait ise açar. değilse çaldırmanın manası yok uzun uzun.
0
müsait değilsem ve arandığımı gördüğüm halde açamıyorsam telefonumun uzun uzun ve sürekli çalmasından rahatsız olduğum için ben de genelde 3-4 kere çaldırır kapatırım.
ancak çok yakın arkadaşlarımı falan aradığımda açılana kadar çaldırırım.
onu da her zaman yapmam.
bir işim olduğu için "birazdan ararım" diye düşünüp o an cevap vermiyorum mesela.
ama telefon sürekli çalınca "acil bir şey mi var?" duygusuna kapılıyorum.
o an işimi yarım bırakıp telefonu açtığımda öylesine bir şeyse, "birazdan arayacağım" diye kapatmak bazen çok sinir ediyor beni.
boşuna dikkatim dağılıyor çalışırken falan.
"nasılsa bir çağrı düşüyor" demek doğru değil bence yani.
ancak çok yakın arkadaşlarımı falan aradığımda açılana kadar çaldırırım.
onu da her zaman yapmam.
bir işim olduğu için "birazdan ararım" diye düşünüp o an cevap vermiyorum mesela.
ama telefon sürekli çalınca "acil bir şey mi var?" duygusuna kapılıyorum.
o an işimi yarım bırakıp telefonu açtığımda öylesine bir şeyse, "birazdan arayacağım" diye kapatmak bazen çok sinir ediyor beni.
boşuna dikkatim dağılıyor çalışırken falan.
"nasılsa bir çağrı düşüyor" demek doğru değil bence yani.
0
Aynı senin gibiyim ve şık olanın bu olduğunu düşünüyorum.açmazsa ısrar etmeyip acil bir şeyse mesaj atıyorum,.
Telefonumu keyfi açan birisiyim.birileriyle konuşurken,bir şey okurken,oyun oynarken kısacası başka bir işim varsa telefon ekranına veya tablete bakıp kim olduğunu görüyorum.titreşimde olduğu için kendi haline bırakıyorum.eğer telefonunu uzun uzun çaldıran biriyse ona dönüş yaptığımda direk çok çaldırmamasını söylüyorum.acil bir durumsa mesaj at diyorum.aynı durumu tekrarlarsa blokluyorum.
Telefonumu keyfi açan birisiyim.birileriyle konuşurken,bir şey okurken,oyun oynarken kısacası başka bir işim varsa telefon ekranına veya tablete bakıp kim olduğunu görüyorum.titreşimde olduğu için kendi haline bırakıyorum.eğer telefonunu uzun uzun çaldıran biriyse ona dönüş yaptığımda direk çok çaldırmamasını söylüyorum.acil bir durumsa mesaj at diyorum.aynı durumu tekrarlarsa blokluyorum.
0
Ben de dörtten fazla çaldırmam; bir tek annemi bayağı uzun uzun arıyorum çünkü telefonu bulup açması o kadar sürüyor zaten.
Beni aradiklarinda bunun ile ilgili bir sorunum yoktur ama; arandiktan sonra kaç kre çaldığının önemi yok benim için.
Beni aradiklarinda bunun ile ilgili bir sorunum yoktur ama; arandiktan sonra kaç kre çaldığının önemi yok benim için.
0
3 bana çok kısa geliyor, genelde bana gelen aramaları düşününce 3 seferde kesin açamazdım.
öte yandan telefonunu iş için çok sık kullanan insanlar mesela ofis ortamında telefon önünde, çaldığı gibi ekrana bakıp ilk çalışta açabiliyorlar,
sanırım insanların işlerine göre de değişebilir bu 3 5 olayı.
öte yandan telefonunu iş için çok sık kullanan insanlar mesela ofis ortamında telefon önünde, çaldığı gibi ekrana bakıp ilk çalışta açabiliyorlar,
sanırım insanların işlerine göre de değişebilir bu 3 5 olayı.
0
65 yaşına kadar olanları ararken 3-4; 65 yaş üstü ararken mümkün olan en uzun.
65 yaş altı tekrar aramam aramasını beklerim. 65 yaş üstü 1-2 saat geçti ise tekrar ararım.
65 yaş altı tekrar aramam aramasını beklerim. 65 yaş üstü 1-2 saat geçti ise tekrar ararım.
0
3 kere çaldırım, elim artık kapat tuşuna gider, basmadan önce bir iki saniye daha beklerim, 4üncü çalmış olur zaten, kapatırım.
ailem de öyle yapar, bir kaçı dışında arkadaşlarım da.
bu işin kuralı olarak 4 defa biliyorum ben. biri oturup kural koymuş mu etmiş mi bilmem ama ben çevremde 4 kere çaldırıp kapatmaktır evla olanı.
açmadıysa mesaj atarım ardından, şu sebeple aramıştım diye.
ailem de öyle yapar, bir kaçı dışında arkadaşlarım da.
bu işin kuralı olarak 4 defa biliyorum ben. biri oturup kural koymuş mu etmiş mi bilmem ama ben çevremde 4 kere çaldırıp kapatmaktır evla olanı.
açmadıysa mesaj atarım ardından, şu sebeple aramıştım diye.
0
antikadimag
2 yıl yurtdışında olacak biri bu parayı ne yapsın. yurtdışında bu paraya ihtiyacı olmayacak.altın, döviz, fon?
2 yıl yurtdışında olacak biri bu parayı ne yapsın. yurtdışında bu paraya ihtiyacı olmayacak.
altın, döviz, fon?
altın, döviz, fon?
0
Ben bu işlerden hiç anlamam anlayan arkadaşlar daha net bilgilendirme yaparlar ama altın bu sıralar uçuşta, öyle de devam edecek gibi gözüküyor ama fiziki alınmazsa %1 vergisi var.
0
son birkaç yılın verilerine bakılırsa uzun vadede en çok kazandıran altın
0
2025 Türkiye Eurobond (yıllık %5.50 net getiri)
altın yükselebilir de düşebilir de; tüm para tek kalem riskli şeye basılmamalı.
altın yükselebilir de düşebilir de; tüm para tek kalem riskli şeye basılmamalı.
0
Kapalicarsidan kulce altin alip, bir kamu bankasinin merkezi bir subesinde 2 yillik kirasi pesin odenmis bir kiralik kasaya koyup unutsun. İmza karlmarx.
Edit. Cevaplardan birisinde borsa uzun vadede her zaman kazandirir denmis. Dogru degil.
Edit. Cevaplardan birisinde borsa uzun vadede her zaman kazandirir denmis. Dogru degil.
0
ya ben lan neyse
nick değiştirebilmek için şimdiki hesabımı silip sıralamaya baştan dahil olsam sıralamam yaklaşık ne olur?
nick değiştirebilmek için şimdiki hesabımı silip sıralamaya baştan dahil olsam sıralamam yaklaşık ne olur?
0
pelovann
uskudar'dan gidilecek. bi trick bilen varsa falan yardimci olabilir mi?
uskudar'dan gidilecek. bi trick bilen varsa falan yardimci olabilir mi?
0
Yere kocaman bi daire cizip ‘pus konto terra fu ali beyköy’ yazip 4 kere ziplarsaniz oraya isinlanirsiniz gibi bi trick mi?
Oyle bi durum yok, en rahat taksiyle gidersiniz. En ucuz toplu tasimayla. Bilet aldiysaniz firmanin servisi vardir muhtemelen o nispeten kolay ama vakit alici bi yontem.
Oyle bi durum yok, en rahat taksiyle gidersiniz. En ucuz toplu tasimayla. Bilet aldiysaniz firmanin servisi vardir muhtemelen o nispeten kolay ama vakit alici bi yontem.
0
Üsküdar'dan Beşiktaş'a vapur, Beşiktaş stadının Maçka tarafından Alibeyköy otobüsü, Alibeyköy'den de minibüsle ya da taksiyle otogar. Alibeyköy'den tahminen 5-10 dakikalık yol araçla. Daha rahatı vardır ama benim aklıma gelen ilk güzergah bu oldu.
0
@icim urperiyor, essiz mizah yetenegi harcanmasana buralarda sen. wow toplu tasimayla mi gidiliyo cidden? acayip enteresan valla ya.
@angelus, tesekkur ederim cozum odakli ve mantik iceren cevabiniz icin :)
@angelus, tesekkur ederim cozum odakli ve mantik iceren cevabiniz icin :)
0
önünden geçen otobüsler var, eminönü ve zincirlikuyudan kalkan, yanlış hatırlamıyorsam bir tanesi 49z, diğeri 48e olmalı.
bir diğer seçenek çobançeşme durağından geçen otobüsler, o durak da yakın sayılır yürümek için.
bir diğer seçenek de angelus +1 alibeyköy’e giden herhangi bir otobüse binip oradan taksi.
bir diğer seçenek çobançeşme durağından geçen otobüsler, o durak da yakın sayılır yürümek için.
bir diğer seçenek de angelus +1 alibeyköy’e giden herhangi bir otobüse binip oradan taksi.
0
lion de la Turquie
Bugün sacmaladim. Pişirdigim göğüsler yenmeyince ben yedim 800 Gr civarıydı. Normalde yarısını yerdim.Bu kezlik yaptığım bu abartma gün içinde bana zarar verir mi? Ne yapmak lazım biraz pişman oldum.Diyetteyim ve bu saatte yediğim yemekten sonra yarına kadar bir şey yemeycegim normalde de 4 gündür b
Bugün sacmaladim. Pişirdigim göğüsler yenmeyince ben yedim 800 Gr civarıydı. Normalde yarısını yerdim.
Bu kezlik yaptığım bu abartma gün içinde bana zarar verir mi? Ne yapmak lazım biraz pişman oldum.
Diyetteyim ve bu saatte yediğim yemekten sonra yarına kadar bir şey yemeycegim normalde de 4 gündür böyle yapıp aç giriyorum yatağa.
Bu kezlik yaptığım bu abartma gün içinde bana zarar verir mi? Ne yapmak lazım biraz pişman oldum.
Diyetteyim ve bu saatte yediğim yemekten sonra yarına kadar bir şey yemeycegim normalde de 4 gündür böyle yapıp aç giriyorum yatağa.
0
Protein-üre zehirlenmesi ortalama 400-500 gram proteinden sonra başlar ama ben rahatsız oldum illa bir şey yapayım dersen biraz fazla su iç proteinden açığa çıkan üreyi daha hızlı atarsın.
0
Tek seferden bir şey olmaz hocam, nolcak. Ben vücut geliştirmiyorum ama 1kg tavuk yediğim olmuştur yani. Ama düzenli olarak 200 gram protein almanız muhtemelen böbreklerinizi elinize almanıza sebep olur, o konuda dikkat edin.
0
Yaklaşık 200 gram protein almışsın. Vücut geliştirmeyle uğraşan orta seviyede birisi bunu her gün alıyor. Ben de şahsen günde 160 gramdan aşağı almıyorum. Hiçbir şey olmaz yani. Alışık olmadığın için rahatsızlık duyabilirsin en fazla.
0
cosmicgadin
16 saat açlık olayına başladım. Yemek sadece 10.00- 18.00 arası. Fakat sabahları kalktığımda spor yapıyorum. Acaba bu yanlış mı? Malum saatlerce aç kalıyorsun. Sporu öğlen ya da akşam saatlerinde mi yapmalıyım?
16 saat açlık olayına başladım. Yemek sadece 10.00- 18.00 arası. Fakat sabahları kalktığımda spor yapıyorum. Acaba bu yanlış mı? Malum saatlerce aç kalıyorsun. Sporu öğlen ya da akşam saatlerinde mi yapmalıyım?
0
kişiden kişiye değişmekle beraber, 16-8 IF yapanların çoğu açlık döneminin sonuna doğru aç olarak (burada açlık başlangıcından 14-15.saatler sonrası) yapmalarını daha etkili bulmaktalar. Tabi yapılan antranmanın şiddeti başta olmak üzere çeşitli faktörler burada etkilidir. Ben genelde 24 saatlik daha uzun IF tercih ettiğim için 22-23. saatlerde yaptığım antrenmanları daha etkili buluyor ve daha iyi çıkarabiliyorum aynı şekilde. Yeterli su ve kaliteli uyku aldığınız varsayımı altında dediğim şekilde aç şekilde deneme yapın, baktın olmuyor ilk öğünden minimum 2 saat sonra ya da 8 saatlik yeme döneminin sonlarına doğru çok tok olmayacak şekilde deneme yapabilirsin. 8 saatlik yeme sürecinde kaç öğün ve kalori aldığın bunları nasıl bölüştürdüğün falan da önemli ayrıca.
0
Sabah kalktığınızda oruç sonrası glikojen depoları boşalmış olduğundan dolayı yapılan spor yağ yakımı için daha iyi olacaktır.
0
Aç karnına spor yapmak sadece bir şey yemeden spor yaptığın anlamına gelir fakat normalde kas hücrelerindeki glikojen, yani senin spor yaparken kullanacağın enerji depoları dolu olur, onlar o anda yediğin yemeklerden değil bir gün öncesinde yediğin yemeklerle dolar zira, karbonhidratın kaslarda sentezlenmesi 24-48 saat süren bir süreçtir, yani sen bir şey yesen de yemesen de, kasların zaten rezerv enerjiyle dolu olur, bunlar da sadece kas aktivasyonu sırasında kullanılır, yani gece bir şey yemediğinde kas glikojenleri boşalmaz, kas glikojenlerinde karaciğerin aksine glukoz-6-fosfataz enzimi bulunmadığı için kas içindeki rezerv enerji kas dışına çıkmaz, ancak fiziksel aktivitelerde kullanılır, o neden bir şey yiyip yemediğin çok önemli değil, burada belirleyici unsur kişinin alışkanlıkları, konuyla bağlantılı sağlık geçmişi ve kendini hangi şekilde iyi hissedip hissetmediğidir. Genel anlamda aç karnına spor yapmanın bir zararı olmaz ama bazı insanlar bir şey yemeden spor yaptıklarında kendilerini iyi hissetmezler, bazıları da daha iyi hissederler. Senin herhangi bir sağlık problemin yoka ve bu şekilde kendini iyi hissediyorsan bu şekilde yaparsın, ha baktın sana yaramıyor, yapmazsın. Belirleyici unsur bu.
0
kamile necaset
haftada 3 kere aynı kas grubunu çalıştırmaya çalışıyorum optimum bütüme için fakat en son cuma full body çalıştım, araya 2 gün koydum, bugün tekrar çalıştığımda özellikle kol kaslarımın tam dinlenmemiş olduğunu fark ettim. bu hep oluyor aslında.örneğin, 5 gün dinlensem 15*3 barfiks yapabilecekken bu
haftada 3 kere aynı kas grubunu çalıştırmaya çalışıyorum optimum bütüme için fakat en son cuma full body çalıştım, araya 2 gün koydum, bugün tekrar çalıştığımda özellikle kol kaslarımın tam dinlenmemiş olduğunu fark ettim. bu hep oluyor aslında.
örneğin, 5 gün dinlensem 15*3 barfiks yapabilecekken bugün 14-12-10 şeklinde çıktı setler.
ne yapmalı. haftada 3 çalışmayayım mı?
örneğin, 5 gün dinlensem 15*3 barfiks yapabilecekken bugün 14-12-10 şeklinde çıktı setler.
ne yapmalı. haftada 3 çalışmayayım mı?
0
Hep aynı tekrar aralığında çalışma. Bazı günler tekrar, bazı günler ağırlık fazla olsun. Amaç kastan çok kuvvet ise de toplam hacmi düşürüp ağırlıkları artırmaya çalış toparlanamıyorsan.
0
2 gün dinlenmeden anladığımız 2 gün antrenman yapmamak şeklinde olmamalı, sen ne kadar ağır çalışırsan çalış kaslar 2 günde her şekilde dinlenir, önemli olan o süreçte kaslara ihtiyacı olan proteini karbonhidratı verip vermediğin, kasların protein sentezi 48 saat devam eder mesela, o süreçte eksik protein alıyorsan sen recovery olamayacaksın demektir, bu da senin "yeterli dinlenemedim mi acaba" şeklinde düşünmene neden olur, halbuki dinlenmeye dinleniyorsundur da recovery olamıyorsundur, problemler genelde bu nedenle ortaya çıkıyor. Mesela mevcut protein karb. alımını bi artırıp takip et durumunu, bi değişiklik olup olmadığını izleyebilirsin bu şekilde. Bu işte metabolizmaya ihtiyacı olan enerjiyi vermek fiziki dinlenmeden çok daha önemli.
0
@angelus günlük vücut ağırlığı*1.6g protein alıyorum. yeterli karbo da alıyorum. antreman öncesi kafein de alıyorum. vücut tırt herhalde.
0
Tırt değildir neden tırt olsun, dediğim gibi bu iş biraz deneme yanılma çizgisinde gidiyor, ihtiyaç duyulan miktarlar değişiyor, buna etki eden birçok parametre var deneye yanıla bulacaksın. Misal kendini kötü hissettiğin bir antrenman gününde 2 gram protein al bi 100 gram fazla karb. al, yani diyette değilsen amacın yağ yakmak değilse ye gitsin çalışırken onu kullanacaksın, fullbody komple sinir sistemini etkiliyor, sinir sisteminin yakıtı karbonhidrat, bunlar yeterli gelmediğinde kendini kötü hissedebilirsin, oranları değiştire değiştire doğru miktarı bulursun.
0
leeloodallas
merhaba, youtube videosunda alta müzik döşemedim ancak video çekilirken arka planda şarkı duyuluyor bilindik bir grubun şarkısı. ortamda çalıyorsa bu parçadan da telif geliyor mu?
merhaba, youtube videosunda alta müzik döşemedim ancak video çekilirken arka planda şarkı duyuluyor bilindik bir grubun şarkısı. ortamda çalıyorsa bu parçadan da telif geliyor mu?
0
Avoiding The Puddle
Son sjw-sözlük darbesiyle iyice çığrından çıkan olay. Çok entry girilmiş bir başlıkta aykırı bir entry giriyiorum, sonra bir bakıyorum çaylak yapılmışım. Son bir ayda ikinci kez başıma geldi, şok oldum resmen.Sizde de benzer bir durum var mı ? Moderasyon farklı sesleri kısmak için canla başla çalışı
Son sjw-sözlük darbesiyle iyice çığrından çıkan olay. Çok entry girilmiş bir başlıkta aykırı bir entry giriyiorum, sonra bir bakıyorum çaylak yapılmışım. Son bir ayda ikinci kez başıma geldi, şok oldum resmen.
Sizde de benzer bir durum var mı ? Moderasyon farklı sesleri kısmak için canla başla çalışıyor resmen.
Sizde de benzer bir durum var mı ? Moderasyon farklı sesleri kısmak için canla başla çalışıyor resmen.
0
Sözlükte dönemsel olarak bu tür durumlar yaşanıyor, yanlış hatırlamıyorsam 2010 ya da 11’de nefret söylemi denetim mekanizması gibi bir şey yapılmıştı o zaman da o denetime takılan yazarlar çaylak yapılıyordu ya da uçuruluyordu, burada bence yanlış olan bir standart oluşturulmayıp gelen tepkilere göre sistem yaratmak, yoksa “bakın bizim kurallarımız şunlar bunlar, entry giriyorsanız bunlara göre girin” denildiğinde böyle anlık kararlar almaya gerek kalmaz düşüncesindeyim, entry giren de bunu bilerek girer sonucu neyse onu baştan kabul etmiş olur.
0
Silinen entry’lerini paylaşmadan yorum yapmak zor.
Sana göre aykırı olduğu için silinmiş olabilir ancak gerçek öyle değildir belki..
Sana göre aykırı olduğu için silinmiş olabilir ancak gerçek öyle değildir belki..
0
Hocam entry'm silinmedi, entry'mi silemezler zaten, onda bir anormal durum yok.
Ama o entry yüzünden 25 mesaj gelmiş, bir de üstüne çaylak yapılmışım. Gerekçe ise özel mesaj yoluyla hakaret. Böyle bir tesadüf olabilir mi ?
Yani yalandan by-pass edip sizi bir şekilde lanetliyorlar. O kadar insan mesaj attı, birine bile tenezzül edip cevap vermedim, üstelik günlerdir sözlüğe bakınmıyordum bile, hangi mesaj, hangi hakaret...
Ama o entry yüzünden 25 mesaj gelmiş, bir de üstüne çaylak yapılmışım. Gerekçe ise özel mesaj yoluyla hakaret. Böyle bir tesadüf olabilir mi ?
Yani yalandan by-pass edip sizi bir şekilde lanetliyorlar. O kadar insan mesaj attı, birine bile tenezzül edip cevap vermedim, üstelik günlerdir sözlüğe bakınmıyordum bile, hangi mesaj, hangi hakaret...
0
matrix
Merhaba. Elbette "damak keyfini" ilgilendiren bir konu olduğundan esneklik payı vardır ama ortalamasını soruyorum. Benim bildiğim, her kupa için (ortalama bir kupa 250 ml su almakta) 2 ölçü (bunda da 1 ölçü ortalama olarak 1 yemek kaşığına denk geliyor) öğütülmüş kahve koymak şeklindeydi. Ortalaması
Merhaba. Elbette "damak keyfini" ilgilendiren bir konu olduğundan esneklik payı vardır ama ortalamasını soruyorum.
Benim bildiğim, her kupa için (ortalama bir kupa 250 ml su almakta) 2 ölçü (bunda da 1 ölçü ortalama olarak 1 yemek kaşığına denk geliyor) öğütülmüş kahve koymak şeklindeydi.
Ortalamasını da geçelim, direkt sizin şahsi ölçülerinizi dinlesem de kafidir^^
Benim bildiğim, her kupa için (ortalama bir kupa 250 ml su almakta) 2 ölçü (bunda da 1 ölçü ortalama olarak 1 yemek kaşığına denk geliyor) öğütülmüş kahve koymak şeklindeydi.
Ortalamasını da geçelim, direkt sizin şahsi ölçülerinizi dinlesem de kafidir^^
0
klasik kupa bardak için; french press te dolu dolu 2 tatlı kaşığı , kahve makinesinde 3 tatlı kaşığı koyuyorum.
0
@janavarorion +1
Ben de klasik kupa için iki tatlı kaşığı koyuyorum, ideal geliyor bana.
Ben de klasik kupa için iki tatlı kaşığı koyuyorum, ideal geliyor bana.
0
Fusha
Bir haftadır 8/16 yapıyor eşim ama kilo vermediği gibi yarım kilo aldı. Nerde hata yapıyor olabilir veya normal mi ilk hafta için. Makarna pilav yok gibi, ekmek baya azalttı. Baya düzgün yapıyor kısacası.
Bir haftadır 8/16 yapıyor eşim ama kilo vermediği gibi yarım kilo aldı. Nerde hata yapıyor olabilir veya normal mi ilk hafta için. Makarna pilav yok gibi, ekmek baya azalttı. Baya düzgün yapıyor kısacası.
0
IF’in kendisi kilo verme nedeni değil zaten ne kadar kalori alıyorsun o önemli ama 2 hafta belirleyici bir süre değil. Alınan kalorileri doğru hesaplayıp doğru kalori açığı verirse kilo verir ama kadınlarda işler biraz karışık bir gün doğru sonucu alır ertesi gün su tutar fazladan 1 kilo çıkar, östrojen gibi detaylar var, tartı çok doğru sonuç vermez ayna takibi daha net bir çözüm.
0
Adet döngüsüne bir haftadan fazla varsa kilo almış görünüyor olabilir.
Vücut ödem tutmuş olabilir, çok fazla şekerli, tuzlu bir şeyler yediyse eğer.
Onun dışında kalori hesabı çok önemli, evet.
Vücut ödem tutmuş olabilir, çok fazla şekerli, tuzlu bir şeyler yediyse eğer.
Onun dışında kalori hesabı çok önemli, evet.
0
oncelikle if konusunda kati mi? yani 16 saat aclik suresince agzima iki findik atayim durumu varsa if'i bozar. emin mi kalori almadigina,
acliktan gozu donuyor fazla kalori aliyor olabilir.
kalori hesaplamasi yaparken eger bir program kullaniyorsa oraya bir porsiyon bamya yemegi diye girerseniz hata yaparsiniz, ben 50 gram yag ile yaparim sen 100 baskasi 200...kisaca yaptigi yemege ne koyduysa tek tek tartarak kalorisini hesaplayacak
su tutma durumu malum, adet oncesi, sicak hava, az su tuketimi...
gunde bir tane maden suyu mutlaka icsin macro lar kadar microlar da onemli...
yok biz her seyi kuralina gore yapiyoruz ama 1 ayin sonunda kilo veremedim, santim incelmedim diyorsa, endokrinolojide test yaptirip hormon duzeylerina baktirabilir
bu arada d ve b12 vitamini eksikligi kilo vermenin onunde buyuk bir engeldir.
acliktan gozu donuyor fazla kalori aliyor olabilir.
kalori hesaplamasi yaparken eger bir program kullaniyorsa oraya bir porsiyon bamya yemegi diye girerseniz hata yaparsiniz, ben 50 gram yag ile yaparim sen 100 baskasi 200...kisaca yaptigi yemege ne koyduysa tek tek tartarak kalorisini hesaplayacak
su tutma durumu malum, adet oncesi, sicak hava, az su tuketimi...
gunde bir tane maden suyu mutlaka icsin macro lar kadar microlar da onemli...
yok biz her seyi kuralina gore yapiyoruz ama 1 ayin sonunda kilo veremedim, santim incelmedim diyorsa, endokrinolojide test yaptirip hormon duzeylerina baktirabilir
bu arada d ve b12 vitamini eksikligi kilo vermenin onunde buyuk bir engeldir.
0
signore
Şimdi, bölgesel yağlanma diye bir şey yok. Ama şunu her gördüğümde şaşırmaktan kendimi alamıyorum: Klasik 55-60 yaş göbekli Türk erkeği, hayatında ağırlık kaldırmamıştır spor yapmamıştır. Ama bizim gibi bütün gün bilgisayar başında oturduğu işi yok, adam iyi kötü bir şeyler kaldırmış ya da bir şekil
Şimdi, bölgesel yağlanma diye bir şey yok. Ama şunu her gördüğümde şaşırmaktan kendimi alamıyorum: Klasik 55-60 yaş göbekli Türk erkeği, hayatında ağırlık kaldırmamıştır spor yapmamıştır. Ama bizim gibi bütün gün bilgisayar başında oturduğu işi yok, adam iyi kötü bir şeyler kaldırmış ya da bir şekilde fiziksel iş yapmış. Göbek dışarıdan belli olduğuna göre yağ oranı yüksek. Ama bu tipteki adamlarda çok sağlam ön kol kası oluyor, define bir de. O bölge az mı yağ tutuyor, bunun sırrı nedir? En az 10 kişi görmüşümdür böyle. Hafif yaşlı erkek gördüğümde direkt ön koluna bakar oldum.
0
Önkolda fazla yağ hücresi yok, yani yağ hücreleri bölünüp artacak şekilde bi ileri seviye şişmanlık söz konusu değilse bu normal bir durum erkek için, bununla birlikte önkol kaslarının çalışma mekanizması statik gerilime çok hızlı cevap veren bir yapı, yani kol gücüyle çalışan insanların önkollarındaki kaslar bu nedenle çok güçlü ve belirgin olabiliyor. Misal çekiç sallarken çekicin sapını sıktığında tüm gerilim önkollara yükleniyor, bu da bir tür hipertrofi sağlıyor.
0
black mamba
Aşağıdaki gainer sorusunu görünce aklıma geldi. Daha önce kullanmıştım tekrar akşam mu diyordum. Ancak bunun yerine başka gıdalara abansak olmaz mı? Ben yemekten sonra ekstra kalori olur diye almıştım. Ama o şekilde kullanılmıyor. Yemekten sonra ya da içmek zor. Öğün yerine geçecek kadar tok tutuyor
Aşağıdaki gainer sorusunu görünce aklıma geldi. Daha önce kullanmıştım tekrar akşam mu diyordum. Ancak bunun yerine başka gıdalara abansak olmaz mı? Ben yemekten sonra ekstra kalori olur diye almıştım. Ama o şekilde kullanılmıyor. Yemekten sonra ya da içmek zor. Öğün yerine geçecek kadar tok tutuyor.
Kilosu da 50 liraya falan denk geliyor. Bunu almaktansa cipse, hamburgere yüklensek nasıl olur? Gainer da karbon zaten. 100 gr 400 kalori falan. Fiyatı da ucuz olmayınca o fiyata güzel kuruyemiş de alınır. Yanılıyor muyum?
Kilosu da 50 liraya falan denk geliyor. Bunu almaktansa cipse, hamburgere yüklensek nasıl olur? Gainer da karbon zaten. 100 gr 400 kalori falan. Fiyatı da ucuz olmayınca o fiyata güzel kuruyemiş de alınır. Yanılıyor muyum?
0
buf-e kür
Krem olur, balzam olur, yağ olur... Gidip alacağım ve düzenli kullanacağım tek bir ürün istiyorum. ''Şu iyi geldi, şunu iki hafta kullan.'' gibi basit bir öneri istiyorum.Çok sıcak bir sıvı ile güzelce yaktığım bileğim iyileşmeye başladı. Su toplamadı, yanık kremi ve aloe vera sürdüm bu süreçte sade
Krem olur, balzam olur, yağ olur... Gidip alacağım ve düzenli kullanacağım tek bir ürün istiyorum. ''Şu iyi geldi, şunu iki hafta kullan.'' gibi basit bir öneri istiyorum.
Çok sıcak bir sıvı ile güzelce yaktığım bileğim iyileşmeye başladı. Su toplamadı, yanık kremi ve aloe vera sürdüm bu süreçte sadece. Rengi koyulaştı, iz kalmasından korkuyorum, çünkü çok geniş bir bölgeyi yaktım ve kararan yer gözüme batıyor.
Çok sıcak bir sıvı ile güzelce yaktığım bileğim iyileşmeye başladı. Su toplamadı, yanık kremi ve aloe vera sürdüm bu süreçte sadece. Rengi koyulaştı, iz kalmasından korkuyorum, çünkü çok geniş bir bölgeyi yaktım ve kararan yer gözüme batıyor.
0
genel iz kalmaması için , yanan bölgedeki deri iyileştikçe soyulup tekrar doku bağlaması sağlanıyor.
ama yanık izleri için madelab veya madecasol krem iyi geldiği yönünde bilgiler var.
ama yanık izleri için madelab veya madecasol krem iyi geldiği yönünde bilgiler var.
0
Madecassol krem iz konusunda başarılı, kedi tırmalamalarından kalan izler için ben kullandım işe yaradı ama bi süre sonra alerjik reaksiyon göstermesiyle de meşhur bir ilaç bu bende de bir süre sonra kızarıklık vs oldu bıraktım ama benim tavsiyem, sen de muhakkak incelemişsindir konuyu ama kesinlikle güneş görmesin yanan bölge, güneş görme riski varsa da güneş kremi sür, ne kadar güneş görürse iyileşmesi o kadar uzuyor.
0
barbarbaris
yavru bi kedi aldım sokaktan çok sıkılıyor evde ben işe gidince,onu sosyalleştirebileceğim bir mecra var mı; yani,a) mesela işte bahçe içinde kedilerin bulunduğu kediyi de alıp gidip kediyi salabileceğim kedinin kedilerle oynayıp hem yorulup hem sosyalleşeceği bi yerb) işte kedi oynatan birilerin bu
yavru bi kedi aldım sokaktan çok sıkılıyor evde ben işe gidince,
onu sosyalleştirebileceğim bir mecra var mı; yani,
a) mesela işte bahçe içinde kedilerin bulunduğu kediyi de alıp gidip kediyi salabileceğim kedinin kedilerle oynayıp hem yorulup hem sosyalleşeceği bi yer
b) işte kedi oynatan birilerin bulunduğu veritabanı.
Sokaktan aldım, ben tüm gün işteyim eve gelince de bazen çıkıyorum, hayvan evde sıkılıyor diye üzülüyorum, kardeş mi almak gerek acaba onu da bilmiyorum, ama tüm gün yalnız başına kedi mutlu değil gibi geliyor.
onu sosyalleştirebileceğim bir mecra var mı; yani,
a) mesela işte bahçe içinde kedilerin bulunduğu kediyi de alıp gidip kediyi salabileceğim kedinin kedilerle oynayıp hem yorulup hem sosyalleşeceği bi yer
b) işte kedi oynatan birilerin bulunduğu veritabanı.
Sokaktan aldım, ben tüm gün işteyim eve gelince de bazen çıkıyorum, hayvan evde sıkılıyor diye üzülüyorum, kardeş mi almak gerek acaba onu da bilmiyorum, ama tüm gün yalnız başına kedi mutlu değil gibi geliyor.
0
Kedi bütün gün uyuyor aslında sıkılmıyor pek, biraz oyuncak al kendi kendine takılır sonra yine uyur, sen eve gelince de oyna bi yarım saat ondan mutlusu olmaz.
0
Evde çok sıkıldığını nasıl anladın ki :) akşam gelince miyav miyav diye vicdan yaptırdı di mi serefsiz? Ya da sağa sola sıkılgan sıkılgan yatıyor diyorsan o sıcak havalardan.
7-8 aydır bizimle kedi. Ben de beş aydır filan işsizim. Gündüz öğlene kadar yarı aktif yarı uyku. Öğleden sonra neredeyse tamamen uyku. Akşam beş altı gibi uyanıyor. Tabi bazen değişiyor bu durum ama geneli böyle. Hatta bir ara gece çok ses yapıyor diye gündüz uyanık tutayim dedim canım çıktı. Gece uyudu evet ama bu sefer de ertesi gün akşama kadar uyanmadı resmen :D
Ha bence iki kedi süper olur. Can olur, arkadaş olur, yoldaş olur. Ben de eşime ikinciyi alalım diyorum. Ama kabul etmiyor :(
Söylediğin gibi birşey hiç duymadim. Oteller vs var ama pahalıya gelir.
7-8 aydır bizimle kedi. Ben de beş aydır filan işsizim. Gündüz öğlene kadar yarı aktif yarı uyku. Öğleden sonra neredeyse tamamen uyku. Akşam beş altı gibi uyanıyor. Tabi bazen değişiyor bu durum ama geneli böyle. Hatta bir ara gece çok ses yapıyor diye gündüz uyanık tutayim dedim canım çıktı. Gece uyudu evet ama bu sefer de ertesi gün akşama kadar uyanmadı resmen :D
Ha bence iki kedi süper olur. Can olur, arkadaş olur, yoldaş olur. Ben de eşime ikinciyi alalım diyorum. Ama kabul etmiyor :(
Söylediğin gibi birşey hiç duymadim. Oteller vs var ama pahalıya gelir.
0
