papuayenigine02561
hangi ilçeler olacağı piyango gibi. yani alanya deniz kum falan derken korkuteline de düşebilirim. izmir ve muğla için de geçerli. en risksizi muğla gibi geldi bana. kötü ilçesi yok gibi. olsa da birbirine yakın.memuriyet için soruyorum.
hangi ilçeler olacağı piyango gibi. yani alanya deniz kum falan derken korkuteline de düşebilirim. izmir ve muğla için de geçerli. en risksizi muğla gibi geldi bana. kötü ilçesi yok gibi. olsa da birbirine yakın.
memuriyet için soruyorum.
memuriyet için soruyorum.
0
İlçe bazında düşüneceksek Muğla'dan daha güzel bi seçenek yoktur diye düşünüyorum ben.
0
Alanya, Manavgat kiralar sıkıntı. Serik, Akseki,Gündoğmuş ise sana kalmış. Eğer modern yaşayan muhafazakar değilsen sıkıntı yaşarsın buralarda.
0
kesinlikle muğla. ama yaşlı ya da riskli insan varsa izmir ve antalya hastane açısından daha iyidir. eğitim olarak antalya ve izmir daha iyidir ama merkezlerinde. çocuk da varsa okul açısından tamamen şans yani.
0
çocuk yok arkadaşlar bekarım tek yaşayacağım. pahalılık kiralar vb de göz önünde bulundurursak totalde hangisi. ilçeleri bilme imkanım olsa daha iyi karar veriridm ama böyle resmen piyangodayım.denize yakınlık ve iklim de önemli.
0
muğla ilçeleri antalya ilçelerine göre daha gelişmiştir. seydikemer antalyaya daha yakındır. datça merkeze ne uzak ve yolu en kötü olan ilçedir kışın ölüdür.
diğer ilçeleri fethiye bodrum hariç gayet sakindir. muğlada kiralar aşırı yüksektir.
izmir ilçeleri kozmapolittir.
diğer ilçeleri fethiye bodrum hariç gayet sakindir. muğlada kiralar aşırı yüksektir.
izmir ilçeleri kozmapolittir.
0
Muratpaşa gelişmiş ve her imkan var ama kiralar, ev bulma sorunu var birde kalabalık olmasından dolayı memuriyette iş yükü fazla olabilir. Gündoğmuş, Akseki merkeze uzak ve biraz dağlık.
Ben senin yerinde olsam Aksu ilçesinin araştırırdım.
Ben senin yerinde olsam Aksu ilçesinin araştırırdım.
0
Gece hayatı, eğlence, sokak gezmesini seven biriysen Muğla'yı direk ele.
0
izmirde berbat ilçeler var. muğla daha mantıklı. ama daha sakin olur kış dönemi. ona dikkat etmek lazım.
0
Alanya ile Korkuteli'ni kıyaslarsak Alanya resmiyette ilçe olmasına rağmen nüfusu bir çok ili geride bırakan gelişmiş bir şehir her türlü imkan var. Deniz,kum,güneş,tarih, yaylalar ve turizm bölgesi. Şehirde her gelir grubuna göre alternatif seçenekler mevcut ancak kiralar görece yüksek.
Korkuteli ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalı yayla iklimine sahip sakin ve küçük şirin bir ilçe. İmkanlar Alanya'ya göre kısıtlı fakat ucuz bir yer. Deniz yok. Ayrıca Antalya merkeze yakın.
Korkuteli ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalı yayla iklimine sahip sakin ve küçük şirin bir ilçe. İmkanlar Alanya'ya göre kısıtlı fakat ucuz bir yer. Deniz yok. Ayrıca Antalya merkeze yakın.
0
neverletyougodown
Yeni uye oldum ben buna sadece okumak maksatli, takip ettigim belli hesaplar var. Gunluk 1 kere sabah giriyorum. "Home"tusuna basinca yeniden eskiye takip ettigim hesaplardaki tweetleri onume getiriyor. Fakat bazi tweetleri kaciriyor ki cok sinir oldum. Takip ettigim hesap 10 saat once bir tweet atm
Yeni uye oldum ben buna sadece okumak maksatli, takip ettigim belli hesaplar var.
Gunluk 1 kere sabah giriyorum. "Home"tusuna basinca yeniden eskiye takip ettigim hesaplardaki tweetleri onume getiriyor.
Fakat bazi tweetleri kaciriyor ki cok sinir oldum. Takip ettigim hesap 10 saat once bir tweet atmis. Sen bunu bana gostermedin? Bir degil 2 degil bayagi kaciriyor yani. Ulan ben tek tek takip ettigim hesabin linkini tiklayip hangi tweetler var diye mi bakmam lazim? Oyle yapacaksam baslarim boyle ise, Nasil is bu? Tesekkurler
Gunluk 1 kere sabah giriyorum. "Home"tusuna basinca yeniden eskiye takip ettigim hesaplardaki tweetleri onume getiriyor.
Fakat bazi tweetleri kaciriyor ki cok sinir oldum. Takip ettigim hesap 10 saat once bir tweet atmis. Sen bunu bana gostermedin? Bir degil 2 degil bayagi kaciriyor yani. Ulan ben tek tek takip ettigim hesabin linkini tiklayip hangi tweetler var diye mi bakmam lazim? Oyle yapacaksam baslarim boyle ise, Nasil is bu? Tesekkurler
0
Timeline seçeneğin öncelikle en son tweetleri gör değil de popüler tweetleri gör olabilir mi? Öyleyse eğer tweetler kronolojik olarak önüne çıkmaz, o nedenle kaçırabilirsin.
0
son gonderilenleri gonderecek sekilde ayarliyorum home screen'de ben. yukarida bir ayar var. yoksa iyilerini gosteriyo (ona gore iyileri) basta buna her gun tiklamam gerekti. ayrica alakasiz gordugum bazi tweetlere bunu gosterme dedim.
0
rahmi pinkfloydoglu
Malum Covid-19 icin asi calismalari devam ediyor. En erken 1 sene icinde bulunacak diyorlar. Ebola icinde birseyler bulundu insanlar o defteri kapatti gibi. Hiv icinde bildiginiz boyle bir calisma var mi? Uzun suredir bilinen bir virus ancak asisi bulunmadi.
Malum Covid-19 icin asi calismalari devam ediyor. En erken 1 sene icinde bulunacak diyorlar. Ebola icinde birseyler bulundu insanlar o defteri kapatti gibi. Hiv icinde bildiginiz boyle bir calisma var mi? Uzun suredir bilinen bir virus ancak asisi bulunmadi.
0
aşısı yok ama etkili ilaçları, tedavi yöntemleri var. insanlar eskisi gibi aidsten ölmüyor.
0
Hiv aşısı icat edilememesinin arkasında hiv'in doğasına dayanan bir durum var. Hiv'e özel bir durum.
0
Hiv virüsünün diğer virüslerden farkı, kendisini girdiği sistemin dna’sına kopyalayabilmesidir, yani hastanın genetiğini değiştiriyor, yani virüs senin dna’nın bir parçası haline geliyor, haliyle virüsü dna’dan silebilecek bir teknoloji yok, o nedenle bir tedavisi yok. Retrovirüs ailesi olarak geçiyor bu virüs ailesi.
0
Hiv aşısı yok ama oldukça etkin tedavileri var. Öyle eskisi gibi kesin öldüren bi hastalık değil hatta bulaştırıcılığı falan büyük oranda (%100'e yakın deniyor) kontrol altına alınabiliyor.
0
Şöyle bir şey okumuştum: Artık AIDS hastaları, şeker hastalarından daha rahat/konforlu bir yaşam sürdürüyorlar...
0
@malheiros
AIDS hastaları diyemeyiz çünkü AIDS (Kazanılmış İmmün Yetersizlik Sendromu), HIV + durumun artık son hali oluyor ve oraya gelmiş biri ağır komplikasyonlar yaşıyor. Her HIV+ AIDS olacak diye bir durum yok ve günümüzdeki tedavilerle oran çook düşük ya da çok ileriki yıllarda oluyor. O yüzden dediğin cümlenin doğusu HIV + bireyler. AIDS ve HIV + toplumda çok karıştırılan iki ifade olduğu için belirtmek istedim.
AIDS hastaları diyemeyiz çünkü AIDS (Kazanılmış İmmün Yetersizlik Sendromu), HIV + durumun artık son hali oluyor ve oraya gelmiş biri ağır komplikasyonlar yaşıyor. Her HIV+ AIDS olacak diye bir durum yok ve günümüzdeki tedavilerle oran çook düşük ya da çok ileriki yıllarda oluyor. O yüzden dediğin cümlenin doğusu HIV + bireyler. AIDS ve HIV + toplumda çok karıştırılan iki ifade olduğu için belirtmek istedim.
0
black mamba
saçmlarım biraz beyazlıyor. şu dikkatimi çekti. birkaç beyaz tel kopardım ve sadece uçlarının beyaz olduğunu gördüm. saçın dibi siyah ama uçları beyaz. neden böyledir? saçmlara rengini veren şey uçlara kadar ulaşmıyor mu? bu durumda saçlarım daha uzun olsa dipten uzaklaştıkça mı beyazlaşıcak? diğer
saçmlarım biraz beyazlıyor. şu dikkatimi çekti. birkaç beyaz tel kopardım ve sadece uçlarının beyaz olduğunu gördüm. saçın dibi siyah ama uçları beyaz. neden böyledir? saçmlara rengini veren şey uçlara kadar ulaşmıyor mu? bu durumda saçlarım daha uzun olsa dipten uzaklaştıkça mı beyazlaşıcak? diğer ihitmal de beyazlayan saçların tekrar siyah çıkmaya başlaması. bu değildir ama sanırım.
0
sanirim ekek degilsin veya yasin asiri gec. zira hicbir guc beni kafamdan sac kopartamaz.
onun haricinde diger yaslanma belirtilerini dusununce (sac dokulmesi, goz altlarinin kirismasi, cokmesi, genel kirisikliklar, kilo almak vs) sac beyazlamasi inanilmaz onemsiz bir sey.
onun haricinde diger yaslanma belirtilerini dusununce (sac dokulmesi, goz altlarinin kirismasi, cokmesi, genel kirisikliklar, kilo almak vs) sac beyazlamasi inanilmaz onemsiz bir sey.
0
Saç teli kökten uca değil uçtan köke doğru beyazlıyor, o saç telini besleyen hücredeki melanin pigmenti tamamen durduğunda saç telin de tamamen beyazlayacak.
0
@hot potate tutmadı hocam. hem erkeğim hem 30 bile değilim.
@angelus üzdü :'(
@angelus üzdü :'(
0
The Student
Evet şeker portakalı sansürlü mu.
Evet şeker portakalı sansürlü mu.
0
nereden çıktı sansürlü yada yasaklı olduğu?
sansürlenecek yada yasaklanacak nesi var ki bu kitabın???
sansürlenecek yada yasaklanacak nesi var ki bu kitabın???
0
Kitap yasaklı değil, MEB'in ilköğretim için 100 temel eser listesinde de bulunuyor ama yıllar önce bi öğretmen ödev olarak vermişti sanırım bu kitabı öğrencilerden birinin velisi de müstehcen olduğu nedeniyle şikayet etmişti öğretmeni öğretmene ceza vermişlerdi, ceza verip vermeme konusunda tam emin değilim ama veli haklı bulunmuştu. Düşündüğün anlamda bir yasağı yok yani.
0
ya ben lan neyse
şu: https://files.sikayetvar.com/complaint/1374/13740437/eti-gida-negro-3lu-paketin-1-tanesi-bos-1.jpgbüyük paketin içinde bağımsız 3 tane paket var. sizin aldığınız üründe bu 3 paket birbirine bantla yapıştırılmış mıydı? bildiğimiz küçük selobant: https://cdn2.avansas.com/urun/62873/mas-2623-seloba
şu: files.sikayetvar.com 
büyük paketin içinde bağımsız 3 tane paket var. sizin aldığınız üründe bu 3 paket birbirine bantla yapıştırılmış mıydı? bildiğimiz küçük selobant: cdn2.avansas.com
teşekkürler.
büyük paketin içinde bağımsız 3 tane paket var. sizin aldığınız üründe bu 3 paket birbirine bantla yapıştırılmış mıydı? bildiğimiz küçük selobant: cdn2.avansas.com
teşekkürler.
0
başka markaların benzer ürünlerinde bant yok. acaba markette açıp bantlamış olabilirler mi sevgili duyurucular?
0
Şurada üç ayrı kişi "evet hep öyle" diyoruz, niye inanmıyorsunuz bize? :(
O ambalajı markette yırtmadan açıp sonra da hiç açılmamış gibi geri kapatmalarının imkanı yok. Ayrıca niye? İçinden Eti Negro yerine Bim ürünü mü çıktı? Neden açıp bantlayıp geri kapatsınlar?
O ambalajı markette yırtmadan açıp sonra da hiç açılmamış gibi geri kapatmalarının imkanı yok. Ayrıca niye? İçinden Eti Negro yerine Bim ürünü mü çıktı? Neden açıp bantlayıp geri kapatsınlar?
0
normal bir şey. o değil de keşke böyle dertlerim olsa benim de ya. adamın takıldığı şeye bak...
0
dostlar kusura bakmayın, 2 ay önce almıştım hala duruyor. markete gidemiyorum. evde de benim yiyebileceğim çok şey yok. sayenizde yiyebileceğim.
0
negro ozelinde degil tum uclu dortlu satilan biskuviler bantli oluyor. en azindan eti ve ulker o sekilde. sebebi de paket icinde kayip paket sekli bozulmasin deyu yapiliyor. bir nevi sabitleme.
0
@kobuzchu:
negro'yu bilmem. ama aynı markaya (eti) ait etimek ve eti burçak'ın üçlü paketindekiler birbirine bantlı falan değil. o yüzden inanmamak demeyelim de bunu sorgulamak çok normal.
markette açıp bantladıktan sonra geri kapatmaları sözkonusu değil, geri kapatamazlar. biri bantlı, öteki bantsızsa tamamen fabrikasyon bir fark vardır.
negro'yu bilmem. ama aynı markaya (eti) ait etimek ve eti burçak'ın üçlü paketindekiler birbirine bantlı falan değil. o yüzden inanmamak demeyelim de bunu sorgulamak çok normal.
markette açıp bantladıktan sonra geri kapatmaları sözkonusu değil, geri kapatamazlar. biri bantlı, öteki bantsızsa tamamen fabrikasyon bir fark vardır.
0
fistikthecat
bunun uçurulma sebebi olduğunu biliyorum. yani bazılarına denk geliyor, bazılarına da hiçbir şey olmuyor. neyse 9 kusurlu hareketten biri olarak kabul ettiğimizde,web sitesi yerine linkedin veya twitter sayfasına link verilse de uçurulma sebebi mi? paylaşılan bir ürün/hizmet reklamı değil genellikle
bunun uçurulma sebebi olduğunu biliyorum. yani bazılarına denk geliyor, bazılarına da hiçbir şey olmuyor. neyse 9 kusurlu hareketten biri olarak kabul ettiğimizde,
web sitesi yerine linkedin veya twitter sayfasına link verilse de uçurulma sebebi mi? paylaşılan bir ürün/hizmet reklamı değil genellikle makale oluyor.
web sitesi yerine linkedin veya twitter sayfasına link verilse de uçurulma sebebi mi? paylaşılan bir ürün/hizmet reklamı değil genellikle makale oluyor.
0
Yazar hakkında öyle bir kanaat oluştuysa uçurulur, backlink için kullanılan aracın bir önemi yok diye düşünüyorum bu anlamda. Yani bi şikayet oluştuğunda seni kontrol ederler, senin sözlüğü backlink yapmak için kullandığın konusunda bir yargı oluşursa kullandığın araçların bir önemi kalmaz hesap kapatılır, kapatılmamışsa yeterince şikayet edilmemiştir ya da henüz dikkat çekmemiştir.
0
etna
bugün internet üzerinden sipariş versem normal şekliyle gelir mi yoksa pazartesi salıya filan mı kalır?
bugün internet üzerinden sipariş versem normal şekliyle gelir mi yoksa pazartesi salıya filan mı kalır?
0
Resmi tatilde bile çalışmazken, sokağa çıkma yasağında nasıl çalışsınlar?
Yasak harici sektmrler belirli, sağlıkcılar, fırıncılar vs gibi.
Kargo çalışmaz, pazartesiye kalır, hatta salıya.
Yasak harici sektmrler belirli, sağlıkcılar, fırıncılar vs gibi.
Kargo çalışmaz, pazartesiye kalır, hatta salıya.
0
23 nisan ve pazar günü hariç diğer günler çalışır.
Sokağa çıkma yasağında da çalışıyorlar.
John Blorr mevzuatı okumadan sallıyor.
Yasak harici sektmrler belirli imiş. Yüzlerce sektör var izinli olan.
Sokağa çıkma yasağında da çalışıyorlar.
John Blorr mevzuatı okumadan sallıyor.
Yasak harici sektmrler belirli imiş. Yüzlerce sektör var izinli olan.
0
bir kahve sitesi az önce mail attı:
Kargo şirketleri 23-24-25 Nisan tarihlerinde çalışmaya devam edecekler. Biz de her zaman olduğu gibi bugün saat 16:00'ya kadar sistemimize düşen siparişleri aynı gün içerisinde kargo firmalarına teslim ediyoruz.
Kargo şirketleri 23-24-25 Nisan tarihlerinde çalışmaya devam edecekler. Biz de her zaman olduğu gibi bugün saat 16:00'ya kadar sistemimize düşen siparişleri aynı gün içerisinde kargo firmalarına teslim ediyoruz.
0
Lojistik sektörü yasaktan muaf, Getir gibi hizmetlerle birlikte bu muafiyet kargocuları da kapsıyor.
0
mizah seviyesi fazla olan yazar
https://video04.uludagsozluk.com/res/video/95/7/30497.mp4
0
dinleyerek çevirmeye çalıştım ama bayağı uğraştım çünkü almancam çok iyi değil. heheh.
herkes dinlesin bir kez söyleyeceğim.
bu kampa transfer edilmenizin tek bir nedeni var: çalışmak.
sabotaj etmeye çalışan herkes anında ölümle cezalandırılır.
-şu arka alanda bir şey oluyor diyor ama tam çıkaramadım-
-buraları anlamadım-
unutmamanız gereken üç kural:
ilk olarak kaçmayı denemeyin
ikinci olarak emirleri yerine getirin
üçüncü olarak her bir ayaklanma denemesi asılarak ölüm cezasına neden olur
anlaşıldı mı?
burada çalıştığınız için şanslısınız. kurallara uyan kimseye bir şey olmayacak.
itaat her şeydir.
bir şey daha;
bu ıslıkla herkes hızlıca dışarı çıkacak. ikili sıra oluşturacak.
şu arkada işe başlayacaksınız. bu kampın sağını solunu kolayca öğrenirsiniz.
herkes dinlesin bir kez söyleyeceğim.
bu kampa transfer edilmenizin tek bir nedeni var: çalışmak.
sabotaj etmeye çalışan herkes anında ölümle cezalandırılır.
-şu arka alanda bir şey oluyor diyor ama tam çıkaramadım-
-buraları anlamadım-
unutmamanız gereken üç kural:
ilk olarak kaçmayı denemeyin
ikinci olarak emirleri yerine getirin
üçüncü olarak her bir ayaklanma denemesi asılarak ölüm cezasına neden olur
anlaşıldı mı?
burada çalıştığınız için şanslısınız. kurallara uyan kimseye bir şey olmayacak.
itaat her şeydir.
bir şey daha;
bu ıslıkla herkes hızlıca dışarı çıkacak. ikili sıra oluşturacak.
şu arkada işe başlayacaksınız. bu kampın sağını solunu kolayca öğrenirsiniz.
0
infernalcadre
Yav şimdi gördüm de ne zamandır merak ediyordum, bunu nasıl hesaplıyorlar hep merak etmişimdir. Mesela ben yavaş yürürüm 15 dk giderim. Peki çok seri giden biri 5 dk da varabilir mi ?Bi de neden 5 yada 10 değil ? Küsüratlı sallayalım inandırıcı olsun diye mi düşünüyorlar. Mesela metre yada kilometre
Yav şimdi gördüm de ne zamandır merak ediyordum, bunu nasıl hesaplıyorlar hep merak etmişimdir. Mesela ben yavaş yürürüm 15 dk giderim. Peki çok seri giden biri 5 dk da varabilir mi ?
Bi de neden 5 yada 10 değil ? Küsüratlı sallayalım inandırıcı olsun diye mi düşünüyorlar.
Mesela metre yada kilometre cinsinden belirtilse daha somut olmaz mi ?
Bi de neden 5 yada 10 değil ? Küsüratlı sallayalım inandırıcı olsun diye mi düşünüyorlar.
Mesela metre yada kilometre cinsinden belirtilse daha somut olmaz mi ?
0
google maps'e hesaplatıyor olabilirler kaç dk yürünür. o da ortalama bir değerdir.
Metre cinsinden belirtilmesi herkesin zihninde aynı şey uyandırmıyor. Süre olarak vermek daha basit daha anlaşılır.
Metre cinsinden belirtilmesi herkesin zihninde aynı şey uyandırmıyor. Süre olarak vermek daha basit daha anlaşılır.
0
asaf
sb.
sb.
0
Komünist yapı sen doğduktan sonra "saldım çayıra mevlam kayıra" tipi bir sistemle büyümene izin vermiyordu, doğumdan itibaren seni yeteneklerine göre sınıflandırıp o yönde yoğun bir eğitime maruz bırakıyordu, yani 7-8 yaşından itibaren seni alıp her gün Anatoliy Karpov gibi hocalarla 10 saat bunun antrenmanlarını yaptırdıklarında ister istemez en iyiler senden çıkmaya başlıyordu.
0
mezarkabul
1) İcat edilirse bir gün, bir devlet mi yoksa bir şirket mi icat eder sizce?2) Diyelim ki icat edildi ama farklı bir şekilde çalışıyor, yani şu anki fiziksel halinle 2000 senesine gitmiyorsun da o seneki "sen"in içine gidiyorsun. yani yaşın 10 ama zihnin şimdiki yaşın. Bu nasıl sonuçlanır sizce? Ken
1) İcat edilirse bir gün, bir devlet mi yoksa bir şirket mi icat eder sizce?
2) Diyelim ki icat edildi ama farklı bir şekilde çalışıyor, yani şu anki fiziksel halinle 2000 senesine gitmiyorsun da o seneki "sen"in içine gidiyorsun. yani yaşın 10 ama zihnin şimdiki yaşın. Bu nasıl sonuçlanır sizce? Kendi adınıza cevabınızı merak ediyorum, deliririm mi dersiniz, yoksa bitcoin almanın planlarını yapardım mı dersiniz?
3) Bu makine icat edilirse, geçmişe gitmek kolay olur da geleceğe gitmek daha zor olur sanki gibi bir düşünceniz var mı?
4) Başka sorunuz varsa sorun, hep beraber cevaplayalım :)
2) Diyelim ki icat edildi ama farklı bir şekilde çalışıyor, yani şu anki fiziksel halinle 2000 senesine gitmiyorsun da o seneki "sen"in içine gidiyorsun. yani yaşın 10 ama zihnin şimdiki yaşın. Bu nasıl sonuçlanır sizce? Kendi adınıza cevabınızı merak ediyorum, deliririm mi dersiniz, yoksa bitcoin almanın planlarını yapardım mı dersiniz?
3) Bu makine icat edilirse, geçmişe gitmek kolay olur da geleceğe gitmek daha zor olur sanki gibi bir düşünceniz var mı?
4) Başka sorunuz varsa sorun, hep beraber cevaplayalım :)
0
3: Zamanda dilediğin gibi hareket edebilmen için 3 boyutlu düzlemden 4 boyutlu düzleme geçmen gerekir, bu düzleme geçtiğinde zamanda ileri geri hareket edebilirsin; bu aşamaya geçemeyeceksen ışık hızına çıkabilmen lazım, o da sadece ışık hızında hareket edebilen kişiyi "yavaşlatacağı" için geleceğe gitmesine neden olur fakat geçmişe gitmek bazı teorilerde mümkün olsa da (solucan delikleri sayesinde) paradokslara neden olduğu için 4 boyuta geçmediğin sürece geçmişe gitmenin kabul gören bir yolu yok, geleceğe gidebilmek bilimsel olarak daha olası bu anlamda.
0
ikinci maddeyi düşünmüştüm, hatta bunla ilgili bir senaryo fikrim vardı. Ama zihinsel bir
yolculuk etseydik bence farklı sonuçları olurdu. tek bedende iki zihin olurdu, bu da oldukça psikolojik sorunlara sebep olurdu. Hadi diyelim bu olmadı şu anki bilincinizle 10 yaşındaki halinizin bedeninde olduğunu düşünün çift taraflı bir etkilenme olurdu. Özellikle 10 yaşındaki bir vücudun fizyolojisi yetişkin zihnine etkisi de oldukça tuhaf şeylere sebep olurdu. Öyle bir şey olursa yaşayacağım kafadan hiçbir şey yapamaz hale gelirdim bence.
yolculuk etseydik bence farklı sonuçları olurdu. tek bedende iki zihin olurdu, bu da oldukça psikolojik sorunlara sebep olurdu. Hadi diyelim bu olmadı şu anki bilincinizle 10 yaşındaki halinizin bedeninde olduğunu düşünün çift taraflı bir etkilenme olurdu. Özellikle 10 yaşındaki bir vücudun fizyolojisi yetişkin zihnine etkisi de oldukça tuhaf şeylere sebep olurdu. Öyle bir şey olursa yaşayacağım kafadan hiçbir şey yapamaz hale gelirdim bence.
0
@angelus, nedense bana geçmişe gitmek daha kolay olabilir gibi geliyordu, gerçi interstars mıydı neydi o film geleceğe gitmenin daha kolay olduğunu daha mümkün gösteriyordu ama bilimsel temelleri ne kadar sağlam filmin bilmediğim için, referans olarak kabul etmemişim demek ki o filmi. Teşekkürler cevap için.
@cosmicstring, araştıracağım hocam, bu günlerde vakit bol. Teşekkür ederim.
@clones, benim uzun uzun yazdığımı mantıklı ve kısaca özetlemişsiniz hocam :) "zihinsel yolculuk" ben de psikolojik sorunlara sebep olacağını düşünüyorum.
Bu arada yeni sorular ekleyeyim, bulan firma-devlet duyurur mu sizce bunu? ben olsam duyurmazdım sanki. bir de devletinize fayda sağlamak için kullanır mısıznı siz icat etmiş olsanız?
@cosmicstring, araştıracağım hocam, bu günlerde vakit bol. Teşekkür ederim.
@clones, benim uzun uzun yazdığımı mantıklı ve kısaca özetlemişsiniz hocam :) "zihinsel yolculuk" ben de psikolojik sorunlara sebep olacağını düşünüyorum.
Bu arada yeni sorular ekleyeyim, bulan firma-devlet duyurur mu sizce bunu? ben olsam duyurmazdım sanki. bir de devletinize fayda sağlamak için kullanır mısıznı siz icat etmiş olsanız?
0
3) Aslında hemen her an, bir tür geleceğe gidiliyor (çok atomik ölçeklerde tabi) Örneğin hızla hareket eden bir uçağın içindeki yolculara göre zaman, koltukta oturan bir kişiye kıyasla daha yavaş akar. Ama Attosaniye ölçeğinde falan.
Aslında zaman mekana ve hıza göre her an her yerde görecelidir. Bunu pratikte kullanabilmek şuan için makro ölçeklerde teknolojik olarak mümkün değil hepsi bu.
Kısacası geleceğe yolculuk şimdiden mümkün olabilen bir şey. Geçmişe gitmek ise teoride henüz mümkün gözükmüyor.
Aslında zaman mekana ve hıza göre her an her yerde görecelidir. Bunu pratikte kullanabilmek şuan için makro ölçeklerde teknolojik olarak mümkün değil hepsi bu.
Kısacası geleceğe yolculuk şimdiden mümkün olabilen bir şey. Geçmişe gitmek ise teoride henüz mümkün gözükmüyor.
0
Aklıma bir soru daha geldi, zaman makinesi ile geçmişe gidebilirsek dinler hakkındaki soru işaretleri kalkar. Ya dinsiz bir toplum oluruz ya da tek doğru bir din olduğu sonucuna varılır. (Ateistler için zaman makinesine gerek yok ben kendim gibi dindar olmaya çalışan insanları kastediyorum)
0
pofudukayi
Sorum kimlikte fatma yaziyor fatos diyorlar gibisinden veya nufusta ruya aslinda rojda (etnik mevzular) gibi degil de kimliginde gizem yaziyor tum aile merve diyor durumu. Bu tarz tanidiklariniz oldu mu, bana cok garip geliyor. Ne gibi sebepleri vardi sizin duyduklarinizin ?
Sorum kimlikte fatma yaziyor fatos diyorlar gibisinden veya nufusta ruya aslinda rojda (etnik mevzular) gibi degil de kimliginde gizem yaziyor tum aile merve diyor durumu. Bu tarz tanidiklariniz oldu mu, bana cok garip geliyor. Ne gibi sebepleri vardi sizin duyduklarinizin ?
0
Anneannem var, anneannemin gerçek ismini 14-15 yaşında öğrenmiştim, nick'ini o kadar benimsemişiz ki şu an kendimi zorladım mesela gerçek ismi aklıma gelmedi.
0
benim kayınpeder var. nüfustaki ismiyle en ufak bir harf benzerliği olmayan bir isimle çağırıyorlarmış küçüklüğünden beri. babasının sevdiği bir futbolcu ismi galiba.
0
Oluyor denk geldiğim. Arkadaşımızın kimlikteki ismi Havva ama herkes Gülçin diyor. Sanırım babası dedesiyle gittiği için onun istediğini yazdirmis ama sonradan aile içinde bayağı sorun çıkınca annesinin istediği isimle seslenmeye devam etmişler. Geçen sene de dava açmıştı isim ekletmek için. Çok garip karsilamiyorum; Gülçin deyip geçiyorum.
0
Ananem.
Ölmüş kardeşinin nüfus kağıdını kullanıyor. Ama çok farklı isimle çağırılıyor
Bi de harf hatası nedeniyle olan arkadaşım var.
Ölmüş kardeşinin nüfus kağıdını kullanıyor. Ama çok farklı isimle çağırılıyor
Bi de harf hatası nedeniyle olan arkadaşım var.
0
Teyzem ve annemin bir arkadaşı böyle. İkisinin de gerçek isimlerini çok uzun yıllar sonra öğrenip şok olmuştum. Sebebini hiçbir zaman anlamadım.
0
Var bir arkadaşımın ismi ismaildi nifus kagidinda ama kendini alper olarak tanitiyordu herkese neden dedim seviyorum alper adini diyordu
0
Bizde inanılmaz çok var. Babaannemin gerçek ismini hatırlamak için bir durup düşünmem gerekiyor. Dayılarımdan birinin iki ismi var sanıyordum, aslında kimlikte sadece biri varmış. İkinci göbekten bir kuzenimin gerçek adını adamın evlendiği gün öğrendim. Babaannemin kızkardeşinin tuhaf adının aslında tuhaf bir ad olmayıp lakabı olduğunu çok geç öğrendim, kadının gerçek ismini asla hatırlayamıyorum.
Kafkas göçmenliğinden gelen eski adetler var bizde, 30 sene önceye kadar özellikle köylerde hâlâ sürüyordu bu adetler. Adetlerden biri şu, anne babalar kendi büyüklerinin yanında çocuklarına adıyla seslenmiyorlar, sevip ilgilenmiyorlar falan... Çocuğuna esas adıyla seslenmesi ayıp olan anne baba ikinci bir isim/lakap uyduruyor ve bunu kullanmaya başlıyorlar, sonra da herkes çocuğu o isimle çağırmaya alışıyor. Ya da evde bir isim koyuyorlar, fraise'nin örneğindeki gibi kimlik kaydında bir halt yeniyor ama orada yazmayan ismi kullanıyor herkes.
Kafkas göçmenliğinden gelen eski adetler var bizde, 30 sene önceye kadar özellikle köylerde hâlâ sürüyordu bu adetler. Adetlerden biri şu, anne babalar kendi büyüklerinin yanında çocuklarına adıyla seslenmiyorlar, sevip ilgilenmiyorlar falan... Çocuğuna esas adıyla seslenmesi ayıp olan anne baba ikinci bir isim/lakap uyduruyor ve bunu kullanmaya başlıyorlar, sonra da herkes çocuğu o isimle çağırmaya alışıyor. Ya da evde bir isim koyuyorlar, fraise'nin örneğindeki gibi kimlik kaydında bir halt yeniyor ama orada yazmayan ismi kullanıyor herkes.
0
benim bu.
ailem değil de etrafta, mailde vs ikinci bir ad kullanıyorum. üstelik daha demode yeşilçam ismi gibi bişey. liseden sonra başladım. biraz tuhaf bi isim olduğu için -genelde- onunla hitap etmiyorlar.
sebebim; sevdiğim bi isim. bir de soyadı kullanmayacağım, yurt dışındaki gibi kendi kendimin soyadını belirlemiş gibi olacağım niyetiyle başlamıştım. hem ikinci ad hem soyadı gibi duruyor çünkü.pişman değilim.
böyle bir arkadaşım daha var ama o daha uyumlu bir ad tercih ettiği için daha yaygın geri dönüşler alıyor.
ailem değil de etrafta, mailde vs ikinci bir ad kullanıyorum. üstelik daha demode yeşilçam ismi gibi bişey. liseden sonra başladım. biraz tuhaf bi isim olduğu için -genelde- onunla hitap etmiyorlar.
sebebim; sevdiğim bi isim. bir de soyadı kullanmayacağım, yurt dışındaki gibi kendi kendimin soyadını belirlemiş gibi olacağım niyetiyle başlamıştım. hem ikinci ad hem soyadı gibi duruyor çünkü.pişman değilim.
böyle bir arkadaşım daha var ama o daha uyumlu bir ad tercih ettiği için daha yaygın geri dönüşler alıyor.
0
Ahmet olup hamdi diye seslenilen
Yaşar olur mıstık diye seslenilen
Neşet olup reşat diye seslenilen
Adile olup özge diye seslenilen
Abdulkadir olup ceylan diye seslenilen
Ali olup yılmaz diye seslenilen akrabalarım var :)
Yaşar olur mıstık diye seslenilen
Neşet olup reşat diye seslenilen
Adile olup özge diye seslenilen
Abdulkadir olup ceylan diye seslenilen
Ali olup yılmaz diye seslenilen akrabalarım var :)
0
Abim.
Tek sebebi babamin nufus mudurlugune giderken konulan ve cumle aleme duyurulan isimden vazgecip baska bir isim koymasi. Okul ve is arkadaslari disinda kullanan yok kimlikteki ismini, babam dahil.
Tek sebebi babamin nufus mudurlugune giderken konulan ve cumle aleme duyurulan isimden vazgecip baska bir isim koymasi. Okul ve is arkadaslari disinda kullanan yok kimlikteki ismini, babam dahil.
0
dayim var teyzem var benim de. fatos gibi degil hem de. ismi sedat olmasina ragmen murat diyorlar. teyzemin gercek ismini animsayamadim su an.
0
jacque
Erkek arkadaşım 1.90 cm'e 110-115 kg civarındaydı. Netteki hesaplama sitelerinde günlük alması gereken kalori miktarı 3200 olarak çıkıyor.Günde iki öğün yiyor:Sabah: 4 yumurta, et-hindi füme, söğüş, muzlu yulaf, tahin-pekmez, 1 dilim siyez ekmeği, portakal suyu. --- Bu yaklaşık 1000 kalori ediyor.Ak
Erkek arkadaşım 1.90 cm'e 110-115 kg civarındaydı. Netteki hesaplama sitelerinde günlük alması gereken kalori miktarı 3200 olarak çıkıyor.
Günde iki öğün yiyor:
Sabah: 4 yumurta, et-hindi füme, söğüş, muzlu yulaf, tahin-pekmez, 1 dilim siyez ekmeği, portakal suyu. --- Bu yaklaşık 1000 kalori ediyor.
Akşam: Et veya tavuk, pilav veya makarna, salata, ekmek yok. --- Bu da 1000 kalori etmiyor ama hadi buna da 1000 diyelim.
Tatlı, gazlı içecek, hamur işi vs. yok. Bazen akşam 10 gibi 1-2 kuru incir ve ceviz yiyor.
Bu beslenmeyle maks. 2500 civarı kalori alıyor.
Bunun yanı sıra birer gün arayla yaklaşık 1.5 saat süren çok ağır bir spor yapıyor. Cardio eklemiyor, ağırlık çalışıyor ama kan ter içinde kalıyor. Ben izlediğimde şok olmuştum buna nasıl dayanıyor diye.
1 aydır bu düzende gidiyor. Öncesinde de her sabah spor salonuna gidiyordu ama yediklerine daha az dikkat ediyordu. Dün tartıldı. Biz 104-105 civarı bekliyorduk. 108 çıkarsa üzülürüm falan diyordu. Bi tartıldı 111 kilo çıktı. Bu nasıl mümkün olabilir?
Şu an çok üzgün, hiçbir şey yapmak istemiyor. Teselli de edemiyorum çünkü ben de çok şaşırdım bu duruma. Çocukluğundan beri spor yapan bir insan. 2-3 sene önceki depresyon döneminde aldı bu kiloyu. Daha önce mükemmel bir fiziği vardı ve PT ile çalışıyordu. Nasıl spor yapması, nasıl beslenmesi gerektiğini de biliyor. Sürekli bir şeyler izleyip okuyor zaten.
Sorun ne olabilir?
Günde iki öğün yiyor:
Sabah: 4 yumurta, et-hindi füme, söğüş, muzlu yulaf, tahin-pekmez, 1 dilim siyez ekmeği, portakal suyu. --- Bu yaklaşık 1000 kalori ediyor.
Akşam: Et veya tavuk, pilav veya makarna, salata, ekmek yok. --- Bu da 1000 kalori etmiyor ama hadi buna da 1000 diyelim.
Tatlı, gazlı içecek, hamur işi vs. yok. Bazen akşam 10 gibi 1-2 kuru incir ve ceviz yiyor.
Bu beslenmeyle maks. 2500 civarı kalori alıyor.
Bunun yanı sıra birer gün arayla yaklaşık 1.5 saat süren çok ağır bir spor yapıyor. Cardio eklemiyor, ağırlık çalışıyor ama kan ter içinde kalıyor. Ben izlediğimde şok olmuştum buna nasıl dayanıyor diye.
1 aydır bu düzende gidiyor. Öncesinde de her sabah spor salonuna gidiyordu ama yediklerine daha az dikkat ediyordu. Dün tartıldı. Biz 104-105 civarı bekliyorduk. 108 çıkarsa üzülürüm falan diyordu. Bi tartıldı 111 kilo çıktı. Bu nasıl mümkün olabilir?
Şu an çok üzgün, hiçbir şey yapmak istemiyor. Teselli de edemiyorum çünkü ben de çok şaşırdım bu duruma. Çocukluğundan beri spor yapan bir insan. 2-3 sene önceki depresyon döneminde aldı bu kiloyu. Daha önce mükemmel bir fiziği vardı ve PT ile çalışıyordu. Nasıl spor yapması, nasıl beslenmesi gerektiğini de biliyor. Sürekli bir şeyler izleyip okuyor zaten.
Sorun ne olabilir?
0
Bir uzmana danıştınız mı? Kilo vermesini engelleyen bir rahatsızlığı olabilir belki?
0
Önce Test yaptırmanız da yol gösterebilir ben diğer taraftan değerlendirdiğimde boyu ve kilosu fazla olduğu için hesaplama sitelerinde gerekli kalori fazla çıkabilir,bu sizi yanıltmasın yani 3200 kalori harcamıyordur kendisi.İkinci nokta olarak öğün sayısını üçe çıkartıp protein alımını ve yeşillik alımını artırmalı kahvaltıdan muzu yani meyveyi bir süre çıkarmalı meyve suyu katliam onu söylemiyorum.Sorunuz varsa yazabilirsin.İkinci ve üçüncü öğünde Et,tavuk,balık ve salata şeklinde gidebilir karbonhidrat miktarı biraz daha spesifik
0
Zaten ilk paragrafta demişsin nerede yanlış yaptığını; 3200 kaloriyle kilo veremez zira klasik kalori hesaplayıcılar sizin düşündüğünüz mantıkta çalışmaz vücut kitle indeksine göre hesaplar, bu doğru bir yol değil, sen oraya 190 boy 115 kg yazdığında kalori hesaplayıcı bu 115 kiloda ana ağırlık yağ mı kas mı bilemez, o nedenle kilo yağdan da olsa kastan da olsa günlük ihtiyacı yüksek tutar ama kalori hesaplarken doğru kalori miktarı için total vücut ağırlığını değil yağsız kas kütlesini baz almak gerekir, zira aldığın enerjiyi yağlar kullanmayacak yağsız kütle kullanacak, onun da 3200 kaloriye ihtiyacı olmaz, o nedenle öncelikli olarak vücut yağ oranını ölçün, sonra bu yağ miktarına göre ihtiyaç duyulan kaloriyi alın. Misal 190 boyuna %10 yağ oranına sahip 110 kiloluk biriyle 190 boyunda %30 yağ oranına sahip 110 kiloluk birinin kilo vermek istediklerinde ihtiyaç duyacakları kalori miktarı aynı değildir. Siz doğru yağ oranını bulduktan sonra şuradan kalori hesabı yapabilirsiniz: www.agirsaglam.com
Bunun dışında kalorileri alırken ölçüm yapma alışkanlığı edinin, yani "bu bu kadar kalori etmez" dediğiniz şey gerçekten o kadar hatta daha fazlasını ediyor bu da yine kilo vermeyi engelleyebiliyor, bu da önemli bir detay. Mesela bir avuç yerfıstığına baksan "bu kadar etmez" dersin ama 800-900 kalori yapar, böyle örnekler çok var, o nedenle mutfak tartısı ve kalori hesabı bu yolda sizin en değerli dostunuz olmalı.
Bunun dışında kalorileri alırken ölçüm yapma alışkanlığı edinin, yani "bu bu kadar kalori etmez" dediğiniz şey gerçekten o kadar hatta daha fazlasını ediyor bu da yine kilo vermeyi engelleyebiliyor, bu da önemli bir detay. Mesela bir avuç yerfıstığına baksan "bu kadar etmez" dersin ama 800-900 kalori yapar, böyle örnekler çok var, o nedenle mutfak tartısı ve kalori hesabı bu yolda sizin en değerli dostunuz olmalı.
0
Bu arada Kardiyo yaparsa düz mantık olarak harcadığı kalori artıcak bu istenen birşey,Kardiyo yapmalı bir şekilde haftada en azından 1-1.30 saat
0
1. günlük alması gereken kalori 3200 olmayabilir.
2. 3200 olsa bile 3200-2500=700 kalori günlük veriyor. 1 kilo 7000-9000 kalori arası. 700x30=21000 kalori. onu minimumdan bölsen 21000/7000 = 3 kilo normal. 115'ten 111'e düşmüş.
zaten spor yapıyorsa ilk spora başlayanlar gibi atılan su gibi olmaz. millet o şekilde zaten ilk haftalarda ekstrem kilolar veriyor. (zaten verdiği kilonun 4-5'i su gibi düşün) sizde böyle bir durum olmamış.
2. 3200 olsa bile 3200-2500=700 kalori günlük veriyor. 1 kilo 7000-9000 kalori arası. 700x30=21000 kalori. onu minimumdan bölsen 21000/7000 = 3 kilo normal. 115'ten 111'e düşmüş.
zaten spor yapıyorsa ilk spora başlayanlar gibi atılan su gibi olmaz. millet o şekilde zaten ilk haftalarda ekstrem kilolar veriyor. (zaten verdiği kilonun 4-5'i su gibi düşün) sizde böyle bir durum olmamış.
0
Korona muhabbetinden adam Netflix, abur cubur yapmıştır işte. Evdeyse zaten nasıl kalori harcayacak. Normal zamandaki gibi kalori almasın. Yakabiliyorsa, korona öncesi gibi iş, sosyal hayatına devam ediyorsa orasi başka. Bu arada siz ne yiyip ne ictigini biliyor musunuz, ayni ortamda misiniz? Sizin yaninizda cok dikkat ediyorum ayagi cekiyordur, siz yokken luppolari, ruffleslari gomuyordur, kendimden biliyorum:)
Burdan siz de bakin da obez diyor sizin degerlere www.nhs.uk
Burdan siz de bakin da obez diyor sizin degerlere www.nhs.uk
0
@speedy
Hahah yok yok aynı evdeyiz. :) İş için dışarı çıkıyor ama acaba o arada mı gömüyor hmm...
Hahah yok yok aynı evdeyiz. :) İş için dışarı çıkıyor ama acaba o arada mı gömüyor hmm...
0
Cardio yapmıyor demişsiniz bence bu yüzden olabilir.
Kg’a çok takılmamak lazım, vücut ölçümlerini yapın, belki kas ağırlığı artmıştır yağı azalmıştır.
Detaylı ölçümü görmeden karaları bağlamasın, pes etmek yok.
Kg’a çok takılmamak lazım, vücut ölçümlerini yapın, belki kas ağırlığı artmıştır yağı azalmıştır.
Detaylı ölçümü görmeden karaları bağlamasın, pes etmek yok.
0
Insulin direnci olabilir, ortalik sakinlesince bi test yaptirsin.
Bi de karbonhidrati sifirlarsa 5 kiloyu 1 ayda sporsuz verir. If+ kerojenik diyet. Sonra yavasliyor da baslarda mota mot uygularsaniz ise yariyor
Bi de karbonhidrati sifirlarsa 5 kiloyu 1 ayda sporsuz verir. If+ kerojenik diyet. Sonra yavasliyor da baslarda mota mot uygularsaniz ise yariyor
0
eppek yedirin adama, eppeksiz doymaz.
Sabahlari cok yiyor. Ben 110 kg olsam, onlari yemeye utanirim, yuzum tutmaz. Sabahlari demli cayi daya, deminden ne keyifle icebilsin ne keyifle yiyebilsin. Peynir, zeytin ver yeter bir de 4-5 dilim ekmek ver, haftada 1-2 kere suprzler yapip yumurta da verin adama sevinsin, proteinsiz kalmasin.
Oglenleri yesin, bos gecmesin, gucten duser yemezse. Makarna, menemen falan. Domates serbest ekmekle yesin. Makarna ile birlikte ekmek yemesin tabi. o kadar degil. Haftada 1 falan ton baligi acsin yesin oglenleri bir kutu o kadar zarari yoktur. Morali yerine gelir bu tarz suprizler onu mutlu eder.
Aksamlari en onemli ogun, (saat 6 sonra yemesin, 7de olur) Tavuk, sulu yemek, bulgur, pilav falan.
Gunde 2 meyve hakki var. Elma fix, 2. si portakal olur ya da mandalina, arada supriz 1er kiwi falan da yesin sevinsin, moral olur.
Haftada 1 kere yuksek kakaolu bitter hakki var. Onun disinda abur cuburmus, biskuviymis, tatliymis yok.
Tatli krizi gak guk ederse, kuruyemis findik; fistik alistirmayin sonra onunu alamazsiniz, havuc verin 1 tane cig cig kemirsin televizyon karsisinda, hem goze de cok yararliymis, a vitamini alir, geceleri tuvalete kalktiginda ortaligi yikip, dokmez.
Bunlari yapsin kilo vermezse beni bul, spora da gerek yok, yuruyus lazim ama.
Sabahlari cok yiyor. Ben 110 kg olsam, onlari yemeye utanirim, yuzum tutmaz. Sabahlari demli cayi daya, deminden ne keyifle icebilsin ne keyifle yiyebilsin. Peynir, zeytin ver yeter bir de 4-5 dilim ekmek ver, haftada 1-2 kere suprzler yapip yumurta da verin adama sevinsin, proteinsiz kalmasin.
Oglenleri yesin, bos gecmesin, gucten duser yemezse. Makarna, menemen falan. Domates serbest ekmekle yesin. Makarna ile birlikte ekmek yemesin tabi. o kadar degil. Haftada 1 falan ton baligi acsin yesin oglenleri bir kutu o kadar zarari yoktur. Morali yerine gelir bu tarz suprizler onu mutlu eder.
Aksamlari en onemli ogun, (saat 6 sonra yemesin, 7de olur) Tavuk, sulu yemek, bulgur, pilav falan.
Gunde 2 meyve hakki var. Elma fix, 2. si portakal olur ya da mandalina, arada supriz 1er kiwi falan da yesin sevinsin, moral olur.
Haftada 1 kere yuksek kakaolu bitter hakki var. Onun disinda abur cuburmus, biskuviymis, tatliymis yok.
Tatli krizi gak guk ederse, kuruyemis findik; fistik alistirmayin sonra onunu alamazsiniz, havuc verin 1 tane cig cig kemirsin televizyon karsisinda, hem goze de cok yararliymis, a vitamini alir, geceleri tuvalete kalktiginda ortaligi yikip, dokmez.
Bunlari yapsin kilo vermezse beni bul, spora da gerek yok, yuruyus lazim ama.
0
bu kadar dertlendiyse bir hassas terazi alıp bir hafta da myfitnesspal kullanmayı denesin. muhtemelen hesap kitapta bir sıkıntı oldu. bu arada kuruyemişin de aşırı kalorisi var
0
coca cola
Pişirme yöntemi olarak degil. ikisi de çekirdekleri öğütüyorsun kahve oluyor. Çekirdek turu mu farklı Türk kahvesi ile filtre kahve yapamaz miyiz cehaletimi mazur görün
Pişirme yöntemi olarak degil. ikisi de çekirdekleri öğütüyorsun kahve oluyor. Çekirdek turu mu farklı Türk kahvesi ile filtre kahve yapamaz miyiz cehaletimi mazur görün
0
çekirdek türleri farklı değil. öğütmeleri farklı. türk kahvesiyle makine de ya french presste filtre kahve yapamazsınız. bir kupaya 2 ölçek türk kahvesi koyun üstüne kaynar su ekleyin ve kahvenin dibine çökmesi için biraz bekleyin öyle için.
0
Türk kahvesi ince çekim, diğeri kalın. Filtreden geçer Türk kahvesi çok iyi olmaz. Ama yoklukta yapılabilir.
0
Bi farkı yok, dediğin gibi pişirme şekli ve öğütülme derecesi farklı sadece, çekirdek aynı çekirdek ama Türk kahvesi için en dandik Brezilya çekirdeği (Rio Minas) geliyor Türkiye'ye, onun dışında bir fark yok.
0
Türk kahvesi diye bir çekirdek türü yok. Türk kahvesi bir pişirme şeklidir. Orta/İyi kavrulmuş çekirdekler espresso'dan daha ince öğütülür. Filtre edilmeden pişirilir. En çok Mokapot'a benzer.
Filtre kahvede ise orta ayarlarda kavrulan kahve türk kahvesindekinin 8-10 katı irilikte öğütülür. Üzerinden sıcak su geçirilerek filtrelenir.
şurdan öğütmeler arasındaki farka bakabilirsiniz:
coffee.digital
Filtre kahvede ise orta ayarlarda kavrulan kahve türk kahvesindekinin 8-10 katı irilikte öğütülür. Üzerinden sıcak su geçirilerek filtrelenir.
şurdan öğütmeler arasındaki farka bakabilirsiniz:
coffee.digital
0
the real brad pitt
Günaydınlar. Biliyorsunuz fiziksel çift hat hong kong çin’de var. Geri kalan yerlerde yok. Dijital olarak çift hat ise avrupanın çoğunda var. Bu da operatorlerin teknolojisi ile alakalı. Şimdi bunlara bakınca aslında mümkün. Siz ne dersiniz? İleride (ne kadar bir zamanda) mümkün olur mu? Hani okuduğ
Günaydınlar.
Biliyorsunuz fiziksel çift hat hong kong çin’de var. Geri kalan yerlerde yok. Dijital olarak çift hat ise avrupanın çoğunda var. Bu da operatorlerin teknolojisi ile alakalı.
Şimdi bunlara bakınca aslında mümkün.
Siz ne dersiniz? İleride (ne kadar bir zamanda) mümkün olur mu? Hani okuduğunuz bir kaynak bir arastırma vs.
Teşekkürler.
Biliyorsunuz fiziksel çift hat hong kong çin’de var. Geri kalan yerlerde yok. Dijital olarak çift hat ise avrupanın çoğunda var. Bu da operatorlerin teknolojisi ile alakalı.
Şimdi bunlara bakınca aslında mümkün.
Siz ne dersiniz? İleride (ne kadar bir zamanda) mümkün olur mu? Hani okuduğunuz bir kaynak bir arastırma vs.
Teşekkürler.
0
Önceden(29 Şubat’tan önce) mumkun değildi. Artık gelebilir: www.btk.gov.tr
0
pati
Nasıl yendiğinizi anlatsanıza. Feyz alayım azıcık.Korku değil de gerginlik benimki. Yarın işe arabayla gitmem lazım da dünden beri geriliyorum, bu gidişle servisle gideceğim.Araba kullanma düşüncesi bile beni çok geriyor. Kalbim çarpıyor, elim ayağım fln titriyor yani sadece düşününce. Öyle olunca d
Nasıl yendiğinizi anlatsanıza. Feyz alayım azıcık.
Korku değil de gerginlik benimki. Yarın işe arabayla gitmem lazım da dünden beri geriliyorum, bu gidişle servisle gideceğim.
Araba kullanma düşüncesi bile beni çok geriyor. Kalbim çarpıyor, elim ayağım fln titriyor yani sadece düşününce. Öyle olunca da araba kullanmaktan kaçınıyorum, kendimi zorlayamıyorum. Bu döngüyü kırmam ve kendimi zorlayıp o arabayı kullanmam gerektiğini biliyorum ama nasıl yapacağımı bilmiyorum. Siz nasıl yaptınız?
Korku değil de gerginlik benimki. Yarın işe arabayla gitmem lazım da dünden beri geriliyorum, bu gidişle servisle gideceğim.
Araba kullanma düşüncesi bile beni çok geriyor. Kalbim çarpıyor, elim ayağım fln titriyor yani sadece düşününce. Öyle olunca da araba kullanmaktan kaçınıyorum, kendimi zorlayamıyorum. Bu döngüyü kırmam ve kendimi zorlayıp o arabayı kullanmam gerektiğini biliyorum ama nasıl yapacağımı bilmiyorum. Siz nasıl yaptınız?
0
Çevremde senelerdir araba kullanan o kadar gerizekalı vardı ki "Bu ahmaklar rahatlıkla kullanabiliyorsa, ben hayli hayli kullanırım" şeklinde bir özgüvenle hareket etmiştim.
0
@pati Bu tür sorunlar yaşamadan tecrübe kazanamazsın, herkesin başından geçen şeyler bunlar. Mesele haline getirip üzerinde strese sebep olmalarına izin verme bence. Geçilmesi gereken süreçlermiş gibi düşün.
0
kadınsanız anormal bir durum değil zamanla alışırsınız. nedeni de kadınların önüne bakarak kimseyle göz göze gelmemeye çalışarak dışarda yürümesidir. böyle olunca trafikte de refleksler hareketler karşındaki sürücülerle anlık göz mimik kontağı kuramaması diğer sürücülerin ne yapacağını tahmin edemememsi diğer sürücülerin de kadın sürücülerin ne yapacağını tahmin edememesi. erkekler normal hayattada kafa yürürken 360 derece döner sağa sola bakar tabelalardan tut karşı cinse hem cinse bakışlar atar fırsat ve riskleri anlık olarak hep kovalar. bu yüzden kadınsanız iyi bir şoför olmak istiyorsanız normal hayatınızı da biraz değiştirmeniz gerekiyor. kolay gelsin.
0
Araba kullana kullana araba kullanmayı ekstra bir durum değil de günlük yaşantının bir parçası haline getirmediğin sürece; araba kullanmak bir yük değil de zevk aldığın bir eylem haline gelmediği sürece bunu yenemezsin. Sen araba kullanmayı sevmiyorsan, araba kullanma fikri sana sürekli stres yaşatıp böyle hissetmene neden olacak, tek çözüm sevmeye çalışmak başka yolu yok, onun da çözümü, arkadaşların da dediği gibi, sürekli pratik yapmak, sonra bir bakıyorsun araba kullanmak için bahane yaratır hale gelmişsin.
0
iyi araba sürmak için arabaları sevmen veya ilgi alanında olması gerekmiyor. ben seviyorum demem araba kullanmayı keşke şoförüm olsa :) yada bu araba kaç basar umrumda değil ama iyi araba kullanırım. ilk kullandığımda da öyleydi panik veya başka sıkıntı olmadı market arabasında farklı olmadı hiç benim için. arabayı sevmek için zorlama kendini. sadece sakin sakin kullan ani hareketler yapma. yolda başka araç olmasa bile sinyal ver her zaman 5 saniye öncesinde etrafında başka araç olmasa bile yapacağın hareketi göstere göstere belli et.
0
böyle hissetmenizin temelinde ki nedenleri, altındaki çekirdek inançlarınızı bulmadan çözemezsiniz bence. neden böyle düşündüğünüzü, hissettiğinizi bulun önce kendi içinizde zira nefret, gerilmek, zorlanmak, becerememek, şiddetle karşı çıkmak,.... konusunda çok kötü olmak gibi tamamen olumsuz kodlamalar durup dururken oluşmaz. urla dönüşü kaza daha yeni olmuş ama siz zaten hep "şiddetle" karşıymışsınız araba kullanmaya.
0
kucumsemekten degil ama 2 kelimeyi bir araya getiremeyenler bile kullaniyorken senin sorunun hicbirsey.
0
kullandıkça atılıyor o.
ben de başkası araba kullanırken gerilirdim eskiden, ehliyetim olmadığı zamanlar. "ya oradan bir çocuk fırlarsa, ya araba üzerimize sürerse, ya tır gelir çarparsa... vs." diye bin türlü fikir geçerdi aklımdan. 2017'de aldım ehliyeti, 3 yıldır araba kullanıyorum. şu anda direksiyondayken gelmiyor bunlar aklıma, öyle söyleyeyim.
çok ufak iki kazam oldu, o kazalardan sonra biraz sarsıldım ama yine normale döndüm kullana kullana. kısacası kullanın arabayı, kullanmadan geçmez. korkunun üzerine gitmek gibi bir şey bu.
ben de başkası araba kullanırken gerilirdim eskiden, ehliyetim olmadığı zamanlar. "ya oradan bir çocuk fırlarsa, ya araba üzerimize sürerse, ya tır gelir çarparsa... vs." diye bin türlü fikir geçerdi aklımdan. 2017'de aldım ehliyeti, 3 yıldır araba kullanıyorum. şu anda direksiyondayken gelmiyor bunlar aklıma, öyle söyleyeyim.
çok ufak iki kazam oldu, o kazalardan sonra biraz sarsıldım ama yine normale döndüm kullana kullana. kısacası kullanın arabayı, kullanmadan geçmez. korkunun üzerine gitmek gibi bir şey bu.
0
ya ben lan neyse
işlemciler sanırım şu anda 7 nm'de. buradan daha fazla küçüğe doğru yol alamazmış çünkü artık elektrik bir sonraki transistöre hem atlıyormuş hem atlamıyormuş... (gibi bir şey)şimdi ayrıntıları çok bilemiyorum.newton fiziği kanunları ile kuantum fiziği kanunları birçok yerde çelişiyor değil mi?çok k
işlemciler sanırım şu anda 7 nm'de. buradan daha fazla küçüğe doğru yol alamazmış çünkü artık elektrik bir sonraki transistöre hem atlıyormuş hem atlamıyormuş... (gibi bir şey)
şimdi ayrıntıları çok bilemiyorum.
newton fiziği kanunları ile kuantum fiziği kanunları birçok yerde çelişiyor değil mi?
çok küçük boyutlarda kuantum fiziği, daha büyük boyutlarda newton fiziği kanunları geçerli doğru mu?
burada bir sınır var mı? atıyorum "x birim boyutta artık kuantum fiziği kanunları geçerlidir." gibi?
inşallah derdimi anlatabilmişimdir.
şimdi ayrıntıları çok bilemiyorum.
newton fiziği kanunları ile kuantum fiziği kanunları birçok yerde çelişiyor değil mi?
çok küçük boyutlarda kuantum fiziği, daha büyük boyutlarda newton fiziği kanunları geçerli doğru mu?
burada bir sınır var mı? atıyorum "x birim boyutta artık kuantum fiziği kanunları geçerlidir." gibi?
inşallah derdimi anlatabilmişimdir.
0
Newton fiziği hareket yasalarını belirler; kuantum fiziğinin bununla bir ilgisi yok, o daha çok Einstein fiziğiyle çelişiyor. Kuantum fiziği atomaltı parçacıklarının hareketlerini inceler, onların da zaten adı üstünde atomaltı parçacıkları, bir kütleleri yok. Bildiğimiz anlamda bir kütleleri yok. Ha kütlesi yok ama enerjileri var. Mesela burada Einstein'la çelişiyor, zira Einstein'a göre enerji bir cismin kütlesiyle ışık hızının karesinin çarpımına eşittir (E=mc²) bu durumda kütlesi olmayan bir fotonun enerjisi de olmamalı ama var, bu durumu da Einstein yine enerji ve kütlenin aynı şey olabileceğini söyleyerek açıklıyor zira enerji kütle yaratıyor, yani kendisiyle çelişiyor ama aynı zamanda çelişmiyor da çünkü burada oluşan kütleyi Einstein "Göreli Kütle" olarak açıklıyor, yani bildiğimiz anlamda bir kütlesi yok fakat fotonlar kütleçekiminden etkilenen maddelerdir, yani kütleçekimine göre hareket ediyorlar, hatta öyle hızlı hareket ediyorlar ki aynı anda iki yerde olabiliyorlar o kadar hızlılar zira ışık hızıyla hareket ediyorlar ama yine burada Einstein'la çelişiyor çünkü ışık hızına çıkılamaz fakat çıkıyorlar, bu hareketlerinden oluşan enerjiden de kütle oluşuyor ama biz bu kütleyi ölçülendirecek düzeyde değiliz tabii.
0
Fizikçi olarak cevabımı vermeye geldim 100nm altı ve genelde çok düşük sıcaklıklarda gözlemlenir çünkü açısal momentum bu aşamada quantize olur.
"çünkü artık elektrik bir sonraki transistöre hem atlıyormuş hem atlamıyormuş... (gibi bir şey)" dediğin şey özetle kuantum tünelleme oluyor, bunu klasik fizikte gözlemleyemezsin.
"çünkü artık elektrik bir sonraki transistöre hem atlıyormuş hem atlamıyormuş... (gibi bir şey)" dediğin şey özetle kuantum tünelleme oluyor, bunu klasik fizikte gözlemleyemezsin.
0
Elektron icin nanometre, kilometre gibi bir sey (boyut olarak). Atlamasi da voltaj ve yalitimla alakali. 3 milyon volt mesela 1 metreye atlayabilir (kuru hava icin). Silikon icinse daha yuksektir. Eger gerekli ekipman olursa 5nm altinda da calisilir. Voltaj yuksekse voltaj dusurulur, o zaman akim artar manyetik alan etkisi ortaya cikabilir, ona da baska cozum bulunur. Muhendislik boyle problemleri cozmeyi sever.
0
Buddrick
Bu konuda kafam çok karışık.Zaman onun için nasıl işler? Dünya'daki biriyle kıyas yapıldığında, bende geçen yarım saat onun için de yarım saat midir? Onun zamanını kestirebilmek için hangi parametreye ihtiyaç vardır? Aslında açık sorayım: Zaman nedir? Geçiyor mu? Işık hızında hareket eden biri için
Bu konuda kafam çok karışık.
Zaman onun için nasıl işler?
Dünya'daki biriyle kıyas yapıldığında, bende geçen yarım saat onun için de yarım saat midir?
Onun zamanını kestirebilmek için hangi parametreye ihtiyaç vardır?
Aslında açık sorayım: Zaman nedir? Geçiyor mu?
Işık hızında hareket eden biri için Sezyum atomunun titreşim frekansı yavaş bir hareket eden birine göre daha mı düşüktür?
Arkadaşlar kafama takılan birkaç soruyu daha ekledim duyuruya kusura bakmayın.
Zaman onun için nasıl işler?
Dünya'daki biriyle kıyas yapıldığında, bende geçen yarım saat onun için de yarım saat midir?
Onun zamanını kestirebilmek için hangi parametreye ihtiyaç vardır?
Aslında açık sorayım: Zaman nedir? Geçiyor mu?
Işık hızında hareket eden biri için Sezyum atomunun titreşim frekansı yavaş bir hareket eden birine göre daha mı düşüktür?
Arkadaşlar kafama takılan birkaç soruyu daha ekledim duyuruya kusura bakmayın.
0
Zaman diye bir kavram yoktur zaman dediğimiz sey aslinda dunyanin yer degistirmesidir bu olayı insan pratik kullanim olsun diye zaman diye tanimlamistir tipki para gibi zaman da insan icadi bir kavramdir. Biyolojik yaşlanma dersen ayni olur mu yer cekimi olmadigi için ayni olmayacagini düşünüyorum mobildeyim düzgün yazamamis olabilirim
0
Zaman algısı uzayda bulunan birinin hızına bağlıdır. Teorik olarak ışık hızına yaklaştıkça zaman algısı yavaşlar, ömrü uzar. Daha 'normal' hızlarda sapmalar çok küçük olacaktır, zaman algısı değişikliğini duyu organlarıyla hissedemez.
Duran kişi aslında galaksinin dönüş hızından dolayı bir hıza dolayısıyla bir zamana sahip midir?
Burası biraz karışmış, zamana sahip olma/olmama kavramı çok havada kalıyor. Hız'da referans aldığınız noktaya göre değişir. Yörüngesinde döndüğü gezegen ya da yanından geçen göktaşına göre referans hızları farklılık gösterecektir.
Galaksinin dönüş hızı derken madde çekiminden bahsediyorsak etkilenir. Devasa kütleye sahip bir cismin yörüngesine girebilir.
Duran kişi aslında galaksinin dönüş hızından dolayı bir hıza dolayısıyla bir zamana sahip midir?
Burası biraz karışmış, zamana sahip olma/olmama kavramı çok havada kalıyor. Hız'da referans aldığınız noktaya göre değişir. Yörüngesinde döndüğü gezegen ya da yanından geçen göktaşına göre referans hızları farklılık gösterecektir.
Galaksinin dönüş hızı derken madde çekiminden bahsediyorsak etkilenir. Devasa kütleye sahip bir cismin yörüngesine girebilir.
0
Genel görelilik kuramına göre, zamanın akış hızı kütleçekim alanına bağlı olarak değişkenlik gösterir. Kütleçekim alanına yakınlaştıkça zaman yavaşlar, kütleçekim alanından kurtuldukça zaman hızlanır. Sen uzayda herhangi bir kütleçekim alanında değilsen zaman senin için dünyadaki birine göre daha hızlı olur ama bu yarım saat 1 saat düzeyinde olmaz muhtemelen, belki atom saatiyle ölçülebilecek düzeyde olur. Ha yok uzay boşluğundasın ama bi karadeliğin olayufkuna yakın bir yerlerdesin, o zaman zaman senin için baya yavaş olur dünyadaki birine göre.
Örneğin; listelist.com
Örneğin; listelist.com
0
zaman bizim uydurduğumuz bir şey değil. ve zamanda yolculuğun mümkün olduğu kanıtlanmıştır;
eksisozluk.com
eksisozluk.com
0
o örnekler sadece, görece zamanı hızlı ya da yavaş ilerletmiş örneklerdir. hızınızı artırırsınız, dünya 50 yıl ilerler siz 1 dünya yılı yaşlanırsınız. bu zamanda yolculuk değildir. geriye gidemezsiniz.
0
angelus +1
uzayda hareketsiz olmak bilgisi tek başına yeterli değil. uzayda duran birine etki eden 'izafi' çekim kuvvetinin de bilinmesi gerekiyor. yani angelus'un dediği gibi bir kara deliğin olay ufkuna yakınsanız durum çok değişir.
herhangi bir kütleye yakın olmadığını varsayarsak zaman daha hızlı akar. çünkü kütleçekim zamanı yavaşlatan etmenlerden biridir.
daha doğru bir tabir ile anlatayım. aslında kütleçekim diye bir şey de yoktur. bu izafi bir kuvvettir. kütle uzayzaman dokusunu büker. bu bükülmüş uzayzaman dokusu içindeki her şey, ışık ve zaman dahil bükülür. biz de bu şeylere bir kuvvet etki ediyormuş, yani dünya bizi merkezine doğru çekiyormuş gibi algılarız.
uzayzaman dokusunu büken bir kozmik cisim zamanı da bükerek yavaşlatır.
zaman bizim uydurduğumuz bir şey değildir. 4 boyutlu uzayzaman'ın bir boyutudur. zamanda yolculuk diye bir şey yoktur. sadece zamanı yavaşlar ise geleceğe gitmiş gibi olursun. yani zamanda atlama gibi bir durum olmaz.
daha enteresan bir şey söyleyeyim. uzayda sabit duran biri için mutlak bir mekan ya da zaman yoktur. yani duruyor tamam ama neye göre duruyor? uzay sabit duran bir boşluk değil. sürekli her noktasından genişliyor. yani sadece sınırlarından büyüyerek genişlemiyor. her bir uzay cismi birbirinden uzaklaşıyor. zaten uzayın genişlediğini böyle doğruluyoruz. üzerinde bulunduğunuz uzayzaman dokusu bile hareketli iken mutlak bir duruş söz konusu değil.
örneğin uzaydasınız ve dünyaya bakıyorsunuz. dünya sizden hızla uzaklaşıyor. bu durumda siz "ulan dünya hızla hareket ediyor, öyleyse zaman dünyada daha yavaş akmalı. o zaman ben daha geç yaşlanırım." diye düşünebilisiniz. ben de dünyadan size bakıp "ulan adam ne kadar hızlı uzaklaşıyor benden. demek ki zaman ona göre daha yavaş akmalı. o zaman ben daha geç yaşlanırım." diyebilirim. hangimiz haklı? bkz: ikizler paradoksu
uzayda hareketsiz olmak bilgisi tek başına yeterli değil. uzayda duran birine etki eden 'izafi' çekim kuvvetinin de bilinmesi gerekiyor. yani angelus'un dediği gibi bir kara deliğin olay ufkuna yakınsanız durum çok değişir.
herhangi bir kütleye yakın olmadığını varsayarsak zaman daha hızlı akar. çünkü kütleçekim zamanı yavaşlatan etmenlerden biridir.
daha doğru bir tabir ile anlatayım. aslında kütleçekim diye bir şey de yoktur. bu izafi bir kuvvettir. kütle uzayzaman dokusunu büker. bu bükülmüş uzayzaman dokusu içindeki her şey, ışık ve zaman dahil bükülür. biz de bu şeylere bir kuvvet etki ediyormuş, yani dünya bizi merkezine doğru çekiyormuş gibi algılarız.
uzayzaman dokusunu büken bir kozmik cisim zamanı da bükerek yavaşlatır.
zaman bizim uydurduğumuz bir şey değildir. 4 boyutlu uzayzaman'ın bir boyutudur. zamanda yolculuk diye bir şey yoktur. sadece zamanı yavaşlar ise geleceğe gitmiş gibi olursun. yani zamanda atlama gibi bir durum olmaz.
daha enteresan bir şey söyleyeyim. uzayda sabit duran biri için mutlak bir mekan ya da zaman yoktur. yani duruyor tamam ama neye göre duruyor? uzay sabit duran bir boşluk değil. sürekli her noktasından genişliyor. yani sadece sınırlarından büyüyerek genişlemiyor. her bir uzay cismi birbirinden uzaklaşıyor. zaten uzayın genişlediğini böyle doğruluyoruz. üzerinde bulunduğunuz uzayzaman dokusu bile hareketli iken mutlak bir duruş söz konusu değil.
örneğin uzaydasınız ve dünyaya bakıyorsunuz. dünya sizden hızla uzaklaşıyor. bu durumda siz "ulan dünya hızla hareket ediyor, öyleyse zaman dünyada daha yavaş akmalı. o zaman ben daha geç yaşlanırım." diye düşünebilisiniz. ben de dünyadan size bakıp "ulan adam ne kadar hızlı uzaklaşıyor benden. demek ki zaman ona göre daha yavaş akmalı. o zaman ben daha geç yaşlanırım." diyebilirim. hangimiz haklı? bkz: ikizler paradoksu
0
for lack of a better name
8 yıl once actıgım ve varlıgını bile unuttugum bi hesap vardı 10 entry girip bırakmışım az önce aratıp farkettim yazar olmuş o hesap. şifre vs hatırlamıyorum ve muhtemelen acmak için kullandıgım e-mail adresini sonsuzluga ugurladım. nasıl erişirim o hesaba?
8 yıl once actıgım ve varlıgını bile unuttugum bi hesap vardı 10 entry girip bırakmışım az önce aratıp farkettim yazar olmuş o hesap. şifre vs hatırlamıyorum ve muhtemelen acmak için kullandıgım e-mail adresini sonsuzluga ugurladım. nasıl erişirim o hesaba?
0
o mail hesabını sildim. erişimim yok. oyle duracak mı yani o hesap orada?
0
Mail hesabınızı yeniden açın şifremi unuttum deyin mail gelmesi lazım
0
neoluyokardesimnebutantantana
izlenmesi gereken mi,başyapıtlara mı deniyor?
izlenmesi gereken mi,başyapıtlara mı deniyor?
0
tam degil. gerci turkiye'de su an "esaretin bedeli olmayan yabanci film" anlaminda kullanilsa da aslinda anlami ciktiginda cok deger gormemis, fakat cogunlukla kucuk bir kitlenin cok sevip takinti yaptigi ve yasattigi film demektir. genellikle bu filmlerin az gorulmesinin sebebi donemine gore cok acayip, cok siddetli, ya da anaakim kulture uygun olmamasidir. yani mesela godfather bir "kult film" degildir, turk sinemasinda en iyi ornegi net sekilde gemide, yabanci sinemada da milyonlarca ornegi olsa da jodorowsky, herzog, alex cox tarzi yonetmenlerin filmleri gosterilebilir.
yani cok daha kisaca aciklayacak olursam ilk ciktiginda populer bir deger gormemis, ama atiyorum 30 yil sonra geriye bakildiginda modern yonetmenleri o zamanin populer filmlerinden daha cok etkileyen filmler.
yani cok daha kisaca aciklayacak olursam ilk ciktiginda populer bir deger gormemis, ama atiyorum 30 yil sonra geriye bakildiginda modern yonetmenleri o zamanin populer filmlerinden daha cok etkileyen filmler.
0
İzlenmesi gerekmez, başyapıt anlamına da gelmez, yani genel olarak başyapıt anlamına gelmez, bir zümre için başyapıt olabilir ama genele hitap etmez. Misal Matrix filmi geek tayfa için başyapıt olabilir ama genel anlamda başyapıt diyemeyiz. LOTR fantastik sinema meraklısı için başyapıttır ama sıradan bir sinema izleyicisi için başyapıt özelliği taşımaz.
0
A cult: a person or thing that is popular or fashionable among a particular group or section of society.
yani belli bir grubu etkilemiş yapımlar. mesela alfred hitchcock filmleri. kesinlikle bana göre değil, izlerken sıkılıyorum ama bir kült bu filmler.
Hoş kült kavramı da tanım olarak oldukça tartışmalı bir konu. kült ile ilgili derin araştırmalar yapan isannların bile çok farklı görüşleri var, bazıları din olayını kült dışında tutarken, kimileri din de külttür diyor. vs vs daha bir çok konuda bu tartışma sürüyor. sonuç olarak belli bir grubu etkilemiş filmler külttür diyebiliriz.
bkz: matrix, v for vendetta, clockwork orange, godfather, vs vs vs
@angelus, sıradan sinama izleyicisi için de görsel açıdan bir başyapıt değeri taşıyabilir, zaten çoğu sıradan sinema izleyicisi bu nedenle izledi bu filmi.
yani belli bir grubu etkilemiş yapımlar. mesela alfred hitchcock filmleri. kesinlikle bana göre değil, izlerken sıkılıyorum ama bir kült bu filmler.
Hoş kült kavramı da tanım olarak oldukça tartışmalı bir konu. kült ile ilgili derin araştırmalar yapan isannların bile çok farklı görüşleri var, bazıları din olayını kült dışında tutarken, kimileri din de külttür diyor. vs vs daha bir çok konuda bu tartışma sürüyor. sonuç olarak belli bir grubu etkilemiş filmler külttür diyebiliriz.
bkz: matrix, v for vendetta, clockwork orange, godfather, vs vs vs
@angelus, sıradan sinama izleyicisi için de görsel açıdan bir başyapıt değeri taşıyabilir, zaten çoğu sıradan sinema izleyicisi bu nedenle izledi bu filmi.
0
Kitlesi olacak. Yoksa alanında çok iyi olan bir ton film kült değil. Kitlesi olan ortalama bir film ya da film serisi de kült olabilir, mesela Star Wars.
0
Sebastian
Şöyle ki 18 haftalık bir maraton programını takip ediyorum. Fena gitmiyor ama özellikle uzun koşulardan sonra (10-20km arası) sol diz kapağımda ağrı oluyor epey. Sakatlık yaşamadım henüz ama bu ağrıyı azaltmanın önlemenin bir yolu var mıdır? Antreman sonrası yarım saat buz tut vs tarzı. Teşekkürler
Şöyle ki 18 haftalık bir maraton programını takip ediyorum. Fena gitmiyor ama özellikle uzun koşulardan sonra (10-20km arası) sol diz kapağımda ağrı oluyor epey. Sakatlık yaşamadım henüz ama bu ağrıyı azaltmanın önlemenin bir yolu var mıdır? Antreman sonrası yarım saat buz tut vs tarzı. Teşekkürler
0
İyi bir yastıklaması olan ayakkabı kullanırsan dize sirayet eden stresi azaltabilirsin, bir de ayağını zemine nasıl bastığın önemli, doğru teknikle koştuğunda yine dize daha az yük biniyor.
0
haftalık koşu hacminiz nedir? 18 haftalık programa başlamadan önce neydi? 2018'den günümüze koşu geçmişinizi biraz özetlerseniz daha net fikir belirtebilirim. uyguladığınız program neden 'uzun' koşuları 10-20 km arasında konumlandırıyor? Yarı maraton programı mı?
0
@angelus valla sağlam bir koşu ayakkabısı almıştım aslında ama son 2 gündür koşu bandında antrenman yapıyorum sokağa çıkma yasağı sebebiyle alakadı olabilir mi?
@nabrukk sadece koşu odaklı 3-4 aylık bir geçmişim var ama spor haftada 3-4 gün yaklaşık 8-10 yıldır yapıyorum. Kondisyon ve ağırlık karışık olarak. Tam maraton programı. haftada 5-6 gün koşu var az çok. Haliyle her gün 30km koşu olması olmaz.
@nabrukk sadece koşu odaklı 3-4 aylık bir geçmişim var ama spor haftada 3-4 gün yaklaşık 8-10 yıldır yapıyorum. Kondisyon ve ağırlık karışık olarak. Tam maraton programı. haftada 5-6 gün koşu var az çok. Haliyle her gün 30km koşu olması olmaz.
0
Koşu bandının mekaniği çapraz bağları biraz zorlayabiliyor, onun etkisi de olabilir.
0
"Haliyle her gün 30km koşu olması olmaz."
ben bunu ima bile etmedim. koşu programları esnek olmakla birlikte geleneksel olarak "uzun" koşuları pazar gününe koyarlar. kullandığınız maraton programı kime ait bilmiyorum ama bir maraton programının uzun koşuları 20 kilometre ise orada bir durup düşünmek gerekiyor.
konuya dönersek, sağlam bir koşu altyapınız olmadan bir maraton programına girişmek konusunda fazla cesaretli davranmışsınız. hedef maratonunuzu 2021 yılına çekin ve yakın tarih için daha ulaşılabilir bir hedef belirleyin. sizden bu konuda daha tecrübeli biri olarak tavsiyem budur, kaale alıp almamak size kalmış.
ben bunu ima bile etmedim. koşu programları esnek olmakla birlikte geleneksel olarak "uzun" koşuları pazar gününe koyarlar. kullandığınız maraton programı kime ait bilmiyorum ama bir maraton programının uzun koşuları 20 kilometre ise orada bir durup düşünmek gerekiyor.
konuya dönersek, sağlam bir koşu altyapınız olmadan bir maraton programına girişmek konusunda fazla cesaretli davranmışsınız. hedef maratonunuzu 2021 yılına çekin ve yakın tarih için daha ulaşılabilir bir hedef belirleyin. sizden bu konuda daha tecrübeli biri olarak tavsiyem budur, kaale alıp almamak size kalmış.
0
@angelus eyvallah ben de oyle okudum. acik havada test ederim yine.
@nabrukk sorum disinda her konuya deginip, bilgilerini paylastigin icin tesekkurler.
@nabrukk sorum disinda her konuya deginip, bilgilerini paylastigin icin tesekkurler.
0
bisorumolacaktı
Nerden alsam (mavi,gap,polo) 2xl ları bile sıkıyor gibi hissediyorum. Kotta 34-36 giyiyorum. Benden daha büyük beden giyenler var onlar ne giyiyor mesela?Trunk yanda brief tarzı, saran ama sıkmayan geniş rahat boxerları nerden alıyorsunuz ya nolur bulduruverin :/
Nerden alsam (mavi,gap,polo) 2xl ları bile sıkıyor gibi hissediyorum.
Kotta 34-36 giyiyorum. Benden daha büyük beden giyenler var onlar ne giyiyor mesela?
Trunk yanda brief tarzı, saran ama sıkmayan geniş rahat boxerları nerden alıyorsunuz ya nolur bulduruverin :/
Kotta 34-36 giyiyorum. Benden daha büyük beden giyenler var onlar ne giyiyor mesela?
Trunk yanda brief tarzı, saran ama sıkmayan geniş rahat boxerları nerden alıyorsunuz ya nolur bulduruverin :/
0
içeriği önemli hocam. sağlık konusunda bir şey diyemem ama %5 elestan olanları esnediği için daha rahat oluyor.
kotta aynı şekilde 36 giyiyorum ben de hm'edn xl boxer giyiyorum rahat oluyor. onun dışında pull and bear ve zara vs de xl giyiyorum aynı şekil.
kotta aynı şekilde 36 giyiyorum ben de hm'edn xl boxer giyiyorum rahat oluyor. onun dışında pull and bear ve zara vs de xl giyiyorum aynı şekil.
0
lion de la Turquie
1 kg kaybeder diyebilir miyiz?Benim boy 180 kilo 110. Uygulama normal bir günde ve uykuda toplam 2900 kalori harcayacagimi hesaplıyor. Bu değer mantıklı mı?
1 kg kaybeder diyebilir miyiz?
Benim boy 180 kilo 110. Uygulama normal bir günde ve uykuda toplam 2900 kalori harcayacagimi hesaplıyor. Bu değer mantıklı mı?
Benim boy 180 kilo 110. Uygulama normal bir günde ve uykuda toplam 2900 kalori harcayacagimi hesaplıyor. Bu değer mantıklı mı?
0
1kg yağ 7000.kalori ama detaya girmeden yazayim
Sadece yağdan eksilmeyecektir
Uzun süre devam ederse. Muhtemelen metobolizma yavaslayacaktir.
Sadece yağdan eksilmeyecektir
Uzun süre devam ederse. Muhtemelen metobolizma yavaslayacaktir.
0
Bu değer senin bazal metabolizman+günlük ihtiyacınla birlikte harcayacağın tahmini kaloriyi gösteriyordur muhtemelen ama kaçırdığın nokta, kilon yüksek senin. Kilon yüksek olduğu için bazal metabolizman da yüksek çıkar, yani kilo verme amacın varsa bu değer senin için yanıltıcı olur, "nasıl olsa 2900 kalori yakıyorum" deyip bu kaloriye yakın kaloriler alma kilo veremezsin.
0
sonhakan
....
....
0
mcserci
Nicki tek kelime olan güzel bir hesabım var. Birisi mesaj atıp para teklif etti. Bende az buldum. Ya verirsin ya da instagramla görüşüp alırız, şirketmiz var diyor. Böyle birşey mümkün mü? İnstagram bana sormadan ismimi verebilir mi?
Nicki tek kelime olan güzel bir hesabım var. Birisi mesaj atıp para teklif etti. Bende az buldum. Ya verirsin ya da instagramla görüşüp alırız, şirketmiz var diyor. Böyle birşey mümkün mü? İnstagram bana sormadan ismimi verebilir mi?
0
evet verebilir. bu tamamen instagramin kontrolünde.
size yem atmis aslinda, bunu direkt sikayet edebilirsiniz büyük ihtimal ile silerler hesabini bu kisinin. size yaptigi temelde tehdit. normalde isminizi bahsettigi gibi sirket kurulumundan önce aldiysaniz instagram genelde vermez o ismi bunlara.
temelde ama instagram özel bir sirket ve isim haklari tamamen kendisinde oldugu icin istedigini yapma hakkina sahip.
size yem atmis aslinda, bunu direkt sikayet edebilirsiniz büyük ihtimal ile silerler hesabini bu kisinin. size yaptigi temelde tehdit. normalde isminizi bahsettigi gibi sirket kurulumundan önce aldiysaniz instagram genelde vermez o ismi bunlara.
temelde ama instagram özel bir sirket ve isim haklari tamamen kendisinde oldugu icin istedigini yapma hakkina sahip.
0
Hayır yapamaz. Ancak ırkçı, ayrımcı ya da terörizme teşvik eder paylaşımlar yaparsan o zaman instagram doğrudan önlem alıyor. Aksi halde mahkeme kararı lazım.
0
böyle bir üslup olabilir mi? bir şey yapmayacağı için zarf atmış gözünü korkutuyor.
0
öyle yeni kurulan şirketle olmaz. 100 yıllık siemens, bosch olursun ya da apple olursun o zaman markanın hakkıder der verirler.
0
Instagarm gerekli görürse kullanıcı adını başkasına verebilir, misal @sussexroyal hesabı sıradan bir İngilizindi sonra Prens Harry'ye verilmişti ama senin durumundan bir şey çıkmaz.
0
Hesap adı “Yabanci”. Parfüm firmasıyız diyor. Ayrıca heaabı vericekmişim sonra para gönderecekmiş. Bende yedim.
0
Instagram yeni kurulan şirkete falan vermez hesap adını. Bu o kadar kolay bi şey değil. Hesap boşsa sen bi paylaşım falan yap biraz dolu olsun bomboş kalmasın
0
öyle alelade biri gelip sizden isminizi alamaz mümkün değil, bence bunu trolleyin aklı başına gelsin.
0
marka da olsan öyel kolay alamıyorsun. bizim 7-8 yıldır almak istediğimiz k.adı vardı alamadığımız. markaysa marka, bilininirlikse bilininirlik. hesap ölü bu arada. gerçekten ölü, adam hesabı açmış satarım diye iki sen sonra ölmüş. alamadık normal yollardan. sonra onaylı hesap üzerinden aldık. o nasıl bir şey derseniz, instagramın size tanıdığı ayrıcalığı suistimal ediyorsunuz teknik olarak.
bugün bir onaylı hesap 10 bin liradan aşağıda değil. 300 dolar vermeyen adam gidip 1500 dolar verip onaylı hesap almaz.
kıscası bir halt olmaz takma
bugün bir onaylı hesap 10 bin liradan aşağıda değil. 300 dolar vermeyen adam gidip 1500 dolar verip onaylı hesap almaz.
kıscası bir halt olmaz takma
0
Teşekkür ederim herkese içim rahatladı :) satmiyrem ulen satmiyreemm diyeceğim.
0
bir garip melek
merhaba. 1,5 ve 3 kiloluk dambıllarım ve 10 litrelik kedi kumum, gayet de geniş bir hareket repertuvarım var. ama bu rakamların salonda kaldırdığım ağırlıklarla alakası yok :( bunlarla bir şeyler yapmaya devam etmekten gerçekten nasıl bir verim alabileceğim konusunda yorumu olan var mıdır? en azında
merhaba. 1,5 ve 3 kiloluk dambıllarım ve 10 litrelik kedi kumum, gayet de geniş bir hareket repertuvarım var. ama bu rakamların salonda kaldırdığım ağırlıklarla alakası yok :( bunlarla bir şeyler yapmaya devam etmekten gerçekten nasıl bir verim alabileceğim konusunda yorumu olan var mıdır? en azından bir şeyleri koruyabilir miyim? üstüne koyabilir miyim? kas inşa edemem herhalde. keşke! büyüme için yeterli stres nasıl sağlanır ki bu şekilde? teşekkürler.
0
Evde yapılacak bu tür çalışmaların en büyük getirisi sinir sisteminin kas-motor hafızasının tamamen pasif durumuna geçmesini önlemek, bu süreç bittiğinde doğal çalışmalara daha hızlı adaptasyon sağlamaktır. Yani alınabilecek verim budur onun dışında kas inşası vs gibi bi beklentin olmasın.
0
arkadaşa katılmıyorum eğer alanın varsa ve kendini disiplin altına alabiliyosan azda olsa kas artışı yapabilirsin ama disiplinden bahsediyorum hareketleri bilmen gerekiyo
0
angelus'a şöyle katılıyorum: düzenli spor yapan, ağırlık kaldıran biriyseniz kas inşası beklemeyin. ama normal şartlar altında spor yapmayan biriyseniz vücut ağırlığınızla veya hafif dumbelllar ile çalışarak kas inşa edersiniz gayet.
0
3-4 kilo ağırlık yerine vucut ağırlığı egzersizlerine bakabilirsin. kapı barfiksi denen bir alet var ucuzdır epey de işine yarar.
o ağırlıklar ve evde kas eklemen pek olası değil. o ağırlıklarla tükenişe gidemeden enerjin bitecek zaten.
o ağırlıklar ve evde kas eklemen pek olası değil. o ağırlıklarla tükenişe gidemeden enerjin bitecek zaten.
0
Ben evde barfiks, şınav, mekik, squat vb. yapıyorum uzun zamandır düzenli. Yukarıda angelus'un dediğine şöyle katılıyorum, kas gelişimi olur ama bir yere kadar oluyor. Daha sonra böyle hacimli kollar, göğüs, baldırlar falan olsun diyorsun salona falan gitmek gerekli sanırım veya eve o aletleri almak...
0
You are your own gym.
Pdf'i internette mevcut. Eğer zaten spor yapan biriysen o agirliklar ise yaramaz. Ama normalde hic yapmadigin vücut ağırlığı hareketleri gelisimine yardımcı olur, çalışmamis kaslari calistirir ya da en kotu vucudunu daha iyi kontrol edebilmeni sağlar.
Sonuçta bugun 20 sinav çekebilirsen onu ilerleti 20 tane handstand sinav da cekmek gelisimdir.
Pdf'i internette mevcut. Eğer zaten spor yapan biriysen o agirliklar ise yaramaz. Ama normalde hic yapmadigin vücut ağırlığı hareketleri gelisimine yardımcı olur, çalışmamis kaslari calistirir ya da en kotu vucudunu daha iyi kontrol edebilmeni sağlar.
Sonuçta bugun 20 sinav çekebilirsen onu ilerleti 20 tane handstand sinav da cekmek gelisimdir.
0
ilkot
Herkese merhaba,Soru başlıkta aslında, biraz araştırdım, youtube'dan izledim ama bunun yeterli gelmediğini düşünüyorum. Bu konu hakkında çalışan, öğrenen-öğreten arkadaşlar varsa kaynak konusunda yardımcı olabilirler mi?Bahsettiğim gaz ve toz bulutundan sonra ne oldu da bir bakteri, hücre oluştu?Teo
Herkese merhaba,
Soru başlıkta aslında, biraz araştırdım, youtube'dan izledim ama bunun yeterli gelmediğini düşünüyorum.
Bu konu hakkında çalışan, öğrenen-öğreten arkadaşlar varsa kaynak konusunda yardımcı olabilirler mi?
Bahsettiğim gaz ve toz bulutundan sonra ne oldu da bir bakteri, hücre oluştu?
Teoriler, geyikler serbest:)
Soru başlıkta aslında, biraz araştırdım, youtube'dan izledim ama bunun yeterli gelmediğini düşünüyorum.
Bu konu hakkında çalışan, öğrenen-öğreten arkadaşlar varsa kaynak konusunda yardımcı olabilirler mi?
Bahsettiğim gaz ve toz bulutundan sonra ne oldu da bir bakteri, hücre oluştu?
Teoriler, geyikler serbest:)
0
Biz bunun geyiğini aylardır yapıyoruz,halen ikna edemedim bizimkileri , ben kimyasal çorba teorisini savunuyorum, onlar büyülü çubuk teorisini :)
ama şu korona geçsin, buluşup tatlı tatlı tartışırız topluca :)
ama şu korona geçsin, buluşup tatlı tatlı tartışırız topluca :)
0
@kederle ızdırapla ben arkadaş oldum;
hücreler nasıl oluştu? en başa daha geriye gidelim! :)
hücreler nasıl oluştu? en başa daha geriye gidelim! :)
0
www.youtube.com
ama önce yuval noah harari kitaplarını okumanı tavsiye ederim. onları okuduktan sonra bu videoyu izlemiştim, biraz basit gelmişti.
ama önce yuval noah harari kitaplarını okumanı tavsiye ederim. onları okuduktan sonra bu videoyu izlemiştim, biraz basit gelmişti.
0
Abiyogenez kuramını bi araştır, Evrim teorisi canlılığın evrimini açıklarken Abiyogenez kuramı cansızlıktan canlılığa nasıl geçildiğini açıklar. Yanında Miller-Urey deneyine de bakarsan az çok bir şeyler şekillenir.
0
Canlılık ile cansızlık arasında makro ölçekte pek bir fark yoktur. Bir kum tanesini oluşturan parçacıkların mekaniği nasıl işliyorsa, bir hücreyi oluşturan parçacıkların mekaniği biraz daha karmaşık işliyor hepsi bu. Aslında evreni matematiğin bir formu olarak görürseniz, canlılığın cansızlığa kıyasla öyle çok da matah bir şey olmadığını anlarsınız.
Anlaşılabilir olması için futboldan örnek vereyim:
10 milyon insanın bulunduğu bir gruptan Sabri Sarıoğlu vasatlığında birden fazla futbolcunun çıkması mümkün. Ama Lionel Messi gibi bir futbolcu çıkması için grubun üye sayısını 100 milyona, belki de 1 milyara çıkarmanız gerekir.
Yani kümenin eleman sayısı arttıkça kompleks yapılar bir şekilde kendine yer bulabiliyor. Bir yapı ne kadar basitse kendine yer bulma ihtimali de o kadar artıyor. Atom altı parçacıkların işleyiş biçiminden çıkan sonuç, birazcık bu.
Anlaşılabilir olması için futboldan örnek vereyim:
10 milyon insanın bulunduğu bir gruptan Sabri Sarıoğlu vasatlığında birden fazla futbolcunun çıkması mümkün. Ama Lionel Messi gibi bir futbolcu çıkması için grubun üye sayısını 100 milyona, belki de 1 milyara çıkarmanız gerekir.
Yani kümenin eleman sayısı arttıkça kompleks yapılar bir şekilde kendine yer bulabiliyor. Bir yapı ne kadar basitse kendine yer bulma ihtimali de o kadar artıyor. Atom altı parçacıkların işleyiş biçiminden çıkan sonuç, birazcık bu.
0
@fobfilm:
kendisini kopyalayabilen ve dolayısıyla üreyebilen bir varlık ile bir kum tanesi arasındaki fark sadece popülasyon mudur? savınıza soru olarak yeterince cansız(kendini kopyalayamayan, üreyemeyen) molekül, atom(ismine ne derseniz) oluşunca canlılık oluşur mu?
'biraz daha karmaşık' olarak tanımladığınız şey şu an yaşadığımız hayat. anlam verme, düşünebilme, merak etme şu an bildiğimiz 'hayat'ın limit noktası. kişisel fikrim milyarlarca yıl önce bundan daha garip bir şey gerçekleştiği, sizin savınızı da duymak isterim.
kendisini kopyalayabilen ve dolayısıyla üreyebilen bir varlık ile bir kum tanesi arasındaki fark sadece popülasyon mudur? savınıza soru olarak yeterince cansız(kendini kopyalayamayan, üreyemeyen) molekül, atom(ismine ne derseniz) oluşunca canlılık oluşur mu?
'biraz daha karmaşık' olarak tanımladığınız şey şu an yaşadığımız hayat. anlam verme, düşünebilme, merak etme şu an bildiğimiz 'hayat'ın limit noktası. kişisel fikrim milyarlarca yıl önce bundan daha garip bir şey gerçekleştiği, sizin savınızı da duymak isterim.
0
@ilkot Verdiğim örnek biraz yanlış anlaşıldı sanırım.
Tekrardan şöyle örneklendireyim: Bir hücrenin oluşması için işlemesi gereken mekaniği sağlayan atomların bir araya gelme ihtimali % 0000000000,1 ise 10 olasılığın mümkün olduğu bir evrende hücrenin oluşması neredeyse imkansızdır ama 1000000000000000000000 olasılığın mümkün olduğu bir evrende o hücrenin oluşması neredeyse kesindir.
Farkındaysan karmaşık yapılı varlıklardan daha basit yapılı varlıklara doğru oldukça yumuşak geçişler var. Kopyalanmayı başarabilen virüsler sence nanometre ölçeğindeki bir kum tanesine mi daha çok benzer yoksa virüsle aynı sınıfta gördüğün insana mı?
Sen eğer bir kum tanesinin su molekülünden farklı olmasını "milyarlarca yıl önce bundan daha garip bir şey gerçekleşti" diye açıklamıyorsan, hücreyi neden daha garip bir şeyle açıklamaya çalışıyorsun anlamadım? Evren o kadar devasa ve karmaşık ki bazı ölçeklerde insan hayatı dediğin "çok karmaşık" yapının, bir kum tanesi kadar etkisi yok. Hatta dünya gezegeninin tamamının bile...
Tekrardan şöyle örneklendireyim: Bir hücrenin oluşması için işlemesi gereken mekaniği sağlayan atomların bir araya gelme ihtimali % 0000000000,1 ise 10 olasılığın mümkün olduğu bir evrende hücrenin oluşması neredeyse imkansızdır ama 1000000000000000000000 olasılığın mümkün olduğu bir evrende o hücrenin oluşması neredeyse kesindir.
Farkındaysan karmaşık yapılı varlıklardan daha basit yapılı varlıklara doğru oldukça yumuşak geçişler var. Kopyalanmayı başarabilen virüsler sence nanometre ölçeğindeki bir kum tanesine mi daha çok benzer yoksa virüsle aynı sınıfta gördüğün insana mı?
Sen eğer bir kum tanesinin su molekülünden farklı olmasını "milyarlarca yıl önce bundan daha garip bir şey gerçekleşti" diye açıklamıyorsan, hücreyi neden daha garip bir şeyle açıklamaya çalışıyorsun anlamadım? Evren o kadar devasa ve karmaşık ki bazı ölçeklerde insan hayatı dediğin "çok karmaşık" yapının, bir kum tanesi kadar etkisi yok. Hatta dünya gezegeninin tamamının bile...
0
Jeremy England isimli bir akademisyenin bu konuda bir teorisi var. Ben de kendisinden Dan Brown'ın Başlangıç kitabı vasıtası ile haberdar olmuştum. hah tamam buymuş dedirtecek bir şey değil tabi ama okumak istersiniz belki diye aşağıya kısa bir özet içeren link veriyorum.
www.sciencefocus.com
www.sciencefocus.com
0
tr.wikipedia.org
"İndirgenemez karmaşıklık" konusunu araştır.
ilk bakterinin oluşması ve ordan sadece doğal seleksiyonla insana kadar evrimleşmek için, ayrıca milyonlarca farklı canlıdaki milyarlarca farklı mekanizmanın evrimleşmesi için, gezegende toplam muhtemelen trilyonlarca "İndirgenemez karmaşıklık" makeniazmasının gerçekleşmesini beklemeniz gerekiyor.
doğal seleksiyon her zaman rastgeledir. rastgele değişimler en az atıyorum 5k dna baz değişimi gerektiren değişikleri gerçekleştiremez. yeni bir mekanizma için atgıyorum 50 kere ard arda rastgele dna değişimi gerekir. bu gerçekleşse bile sadece 50. adımda doğal seleksiyon avantajı verir canlıya. diğer 49 adımdaki değişikliğe sahip canlıların doğal seleksiyonla seçilmesinin mantıklı bir izahı yok. bu adımları tek tek açıklayacak değişimler gösterilemedi.
sadece yaratıcıya inanmak gibi ispatsız evrime inanıyor insanlar.
çünkü bilimsel açıdan başka izahımız yok.
"İndirgenemez karmaşıklık" konusunu araştır.
ilk bakterinin oluşması ve ordan sadece doğal seleksiyonla insana kadar evrimleşmek için, ayrıca milyonlarca farklı canlıdaki milyarlarca farklı mekanizmanın evrimleşmesi için, gezegende toplam muhtemelen trilyonlarca "İndirgenemez karmaşıklık" makeniazmasının gerçekleşmesini beklemeniz gerekiyor.
doğal seleksiyon her zaman rastgeledir. rastgele değişimler en az atıyorum 5k dna baz değişimi gerektiren değişikleri gerçekleştiremez. yeni bir mekanizma için atgıyorum 50 kere ard arda rastgele dna değişimi gerekir. bu gerçekleşse bile sadece 50. adımda doğal seleksiyon avantajı verir canlıya. diğer 49 adımdaki değişikliğe sahip canlıların doğal seleksiyonla seçilmesinin mantıklı bir izahı yok. bu adımları tek tek açıklayacak değişimler gösterilemedi.
sadece yaratıcıya inanmak gibi ispatsız evrime inanıyor insanlar.
çünkü bilimsel açıdan başka izahımız yok.
0
pofudukayi
Öncelikle o donanımda bir insan elbette her alanda fikrini beyan edebilir. Kimler cikip konusuyor onun 1000 kere hakkidir.Ama İlber Ortayli’nin oldugu ortamda bunu yapmasi ve ilber hocanin sozunu kesmesi, ilber hocaya sorulan sorulara ondan once atlamasi, elestirdigi cahillerin yapacagi bir is degil
Öncelikle o donanımda bir insan elbette her alanda fikrini beyan edebilir. Kimler cikip konusuyor onun 1000 kere hakkidir.
Ama İlber Ortayli’nin oldugu ortamda bunu yapmasi ve ilber hocanin sozunu kesmesi, ilber hocaya sorulan sorulara ondan once atlamasi, elestirdigi cahillerin yapacagi bir is degil mi ? (Konunun uzmani varken ahkam kesmek) Bu konuda ne dusunuyorsunuz ?
Not: din ve siyasetle alakasi yok sorumun, istedigi kadar kendini yetistirmis olsun, alani jeoloji olan birinin ilber hocaya saygisizlik yaptigini dusunuyorum, bir muhendis olarak.
Ama İlber Ortayli’nin oldugu ortamda bunu yapmasi ve ilber hocanin sozunu kesmesi, ilber hocaya sorulan sorulara ondan once atlamasi, elestirdigi cahillerin yapacagi bir is degil mi ? (Konunun uzmani varken ahkam kesmek) Bu konuda ne dusunuyorsunuz ?
Not: din ve siyasetle alakasi yok sorumun, istedigi kadar kendini yetistirmis olsun, alani jeoloji olan birinin ilber hocaya saygisizlik yaptigini dusunuyorum, bir muhendis olarak.
0
Katılıyorum. Kibrinden bi kere bile bilmiyorum diyebilecek bir adam değil Celal Şengör.
0
Bir konuda yorum yapmak ya da birini yanlışlamak için illa o alandan diploma almayı gerektirmez.
Adam jeoloji mühendisi ama okuduğu kitapların haddi hesabı yok. tarih konusunda da evrim konusunda da ahkam kesebileceğini düşünüyorum. ancak kişisel olarak çok sevmediğimi de belirteyim.
Adam jeoloji mühendisi ama okuduğu kitapların haddi hesabı yok. tarih konusunda da evrim konusunda da ahkam kesebileceğini düşünüyorum. ancak kişisel olarak çok sevmediğimi de belirteyim.
0
@himmet dayi
Burada bana futbol sorarsan cevap veririm ama ortamda mehmet demirkol varsa biraz geri cekilirim. Sorum tam anlasilmadi saniyorum.
Burada bana futbol sorarsan cevap veririm ama ortamda mehmet demirkol varsa biraz geri cekilirim. Sorum tam anlasilmadi saniyorum.
0
Bu ikisinin arasındaki hukuktan kaynaklanıyor, adamların 150 yıllık dostlukları var belli ki bunları çok umursamıyorlar, umursayacak olsalar zaten böyle bir şey yaşamazlar. Kaldı ki İlber Ortaylı birçok kez Celal Şengör'ün tarih bilgisine saygı duyduğunu ifade etti, ortada bir cahillik yok yani.
0
Üniversitelerin kalitesi ortada. Yetkinlik sâdece diploma üzerinden ölçülemez, alaylı tarihçinin mekteplilerden daha iyi olmasının önünde engel yok. Teorik olarak böyle. Söz kesme vs. kısmını bilemiyorum son programı izlemedim.
0
Ilber Ortayli'ya tanri muamelesi cekmeyi birakin, yok onun yaninda ondan once yorumlamayacakmis falan. Ilber Ortayli bildigini aktarma konusunda en cahil adamlardan biri bir kere. Daldan dala konusuyor, soruyla konuyla alakasiz sarhos gibi zirvaliyor. Celal Sengor bos laf etmez, her cumlesi anlamli, bilmedigi konu hakkinda da atip tutmaz, arastirmistir, okumustur. Ilber Ortayli yeni bir seyler ogrenmis ortaokul talebesi gibi metodolojiden, baglamdan uzak sacmaliyor. Ulkenin en overrated adamlarindan
0
Hayır soruyu anladım. Bir kere Mehmet Demirkol örneği tutarlı değil. Mehmet Demirkol'un icra ettiği şey çoğunlukla kendi yorumunda ibaret. Çıkıp televizyonda bilgi paylaşmıyor. Olayları yorumluyor.
Kaldı ki Mehmet Demirkol'un da bir çok konuda, mesleki anlamda ondan çok daha az tecrübeli kişiler tarafından eleştirildiği, yanlışlandığı vs. olmuştur.
Söylemeye çalıştığım şey şu aslında. İlber Ortaylı Türkiye'nin sayılı tarihçilerinden biri olabilir. Bu demek değildir ki İlber Ortaylı'nın söylediği her şey doğru kabul edilir ya da tarih konusunda sadece onun konuşması gerekir.
Bu biraz şuna benziyor; ortamda fizik mühendisi arkadaşım varken benim görelilik teorisi ile ilgili konuya atlamam ve ortamdaki diğer kişilere anlatmam, kısacası ahkam kesmem gibi bir şey. Ben böyle bir ortamda bunu yapabilirim. Fizik mezunu değilim ama görelilik ile ilgili birçok yayın okudum.
Celal Şengör'ün bilgisini küçümsediğinizi ya da bu konuda bilginiz olmadığını düşünüyorum.
Kaldı ki Mehmet Demirkol'un da bir çok konuda, mesleki anlamda ondan çok daha az tecrübeli kişiler tarafından eleştirildiği, yanlışlandığı vs. olmuştur.
Söylemeye çalıştığım şey şu aslında. İlber Ortaylı Türkiye'nin sayılı tarihçilerinden biri olabilir. Bu demek değildir ki İlber Ortaylı'nın söylediği her şey doğru kabul edilir ya da tarih konusunda sadece onun konuşması gerekir.
Bu biraz şuna benziyor; ortamda fizik mühendisi arkadaşım varken benim görelilik teorisi ile ilgili konuya atlamam ve ortamdaki diğer kişilere anlatmam, kısacası ahkam kesmem gibi bir şey. Ben böyle bir ortamda bunu yapabilirim. Fizik mezunu değilim ama görelilik ile ilgili birçok yayın okudum.
Celal Şengör'ün bilgisini küçümsediğinizi ya da bu konuda bilginiz olmadığını düşünüyorum.
0
icim urperiyor
11 tane entry girdim, 1 hafta oldu, hala '10 entry tamamlamadiginiz icin onay listesinde degilsiniz' uyarisi cikiyor. bi butona basmam falan mi gerekiyodu otomatik almiyor mu listeye?
11 tane entry girdim, 1 hafta oldu, hala '10 entry tamamlamadiginiz icin onay listesinde degilsiniz' uyarisi cikiyor. bi butona basmam falan mi gerekiyodu otomatik almiyor mu listeye?
0
yetkili birine benzeyen abi
D vitamini kullanan var mı?Hangisi iyidir?
D vitamini kullanan var mı?
Hangisi iyidir?
Hangisi iyidir?
0
D3 oranı yüksek, çözülebilmesi için ayçiçek yağı değil de zeytinyağı kullanılmış ürünler iyidir. Ben 1000 ünitelik Ocean D Vitamini kullanıyorum.
0
en ucuz ve etkilisi devid-3 ampüldür.
diğerleri para tuzağıdır.
içindeki etken madde miktarını ve fiyatını karşılaştırın.
ama ikişer gün arayla 3 ampül aldıktan sonra 3 hafta bekleyip kanda d vitamin değerini ölçtürün. eğer 70 olmadıysa bir ampül daha alın, 3 hafta sonra yeniden kan testi şeklinde kontrollü gidin.
önce depoların dolması lazım.
doktor değilim.
diğerleri para tuzağıdır.
içindeki etken madde miktarını ve fiyatını karşılaştırın.
ama ikişer gün arayla 3 ampül aldıktan sonra 3 hafta bekleyip kanda d vitamin değerini ölçtürün. eğer 70 olmadıysa bir ampül daha alın, 3 hafta sonra yeniden kan testi şeklinde kontrollü gidin.
önce depoların dolması lazım.
doktor değilim.
0
D vitamininiz düşükse kullanın. Sadece bağışıklığı artırmak için kullanılacak bir şey değil.
Ölçüm yapıldı mı?
Ölçüm yapıldı mı?
0
Doktora gidip kan tahlilinde değeriniz düşükse kullanın.
Aksi takdirde vücudunuza zarar verirsiniz.
Aksi takdirde vücudunuza zarar verirsiniz.
0
avatar is back
https://www.instagram.com/p/BvKUktdhksy/?igshid=h5jjzj8fqn52çok güzel değil mi? normalinin 3-4 misli daha ucuza da gelmez mi hem? insanlar anadolunun çeşitli yerlerinde iğrenç kalitesiz apartman dairelerinde 1+0 , 1+1 dairelere tonla para ödeyeceklerine bir firma çıkıp bunlardan üretse? çok ucuza öğ
www.instagram.com
çok güzel değil mi? normalinin 3-4 misli daha ucuza da gelmez mi hem?
insanlar anadolunun çeşitli yerlerinde iğrenç kalitesiz apartman dairelerinde 1+0 , 1+1 dairelere tonla para ödeyeceklerine bir firma çıkıp bunlardan üretse? çok ucuza öğrenci yurdu da olur, öğrenci / bekar evi de olur.
iç dizayn : www.instagram.com , www.instagram.com
bunun uygulanmama sebebi ne ki acaba ülkede? aklıma ilk ısı ve deprem geldi. elin isveçinde bile ısı sorununu halletmişlerse burda da hallolur onun problem olduğunu sanmıyorum. deprem konusunda dayanıklı mıdır, değil midir bilmem ama iç anadolu akdeniz ege güneydoğu vs bir çok yer deprem bölgesinde değil.
video'da 12 daire var ve 48 saat içerisinde yapmışlar tamamını. sahibinden şöyle bi konteynır fiyat taraması yapınca 10-15bin bandında çıktı. hadi bunlar için oda vs dizaynı daha uygun tasarlansın büyük olsun ve kaliteli malzeme kullanılsın 30bin lira olsun maaliyeti.
düşüncelerinizi merak ettim. olumlu - olumsuz bakışınızı merak ettim.
çok güzel değil mi? normalinin 3-4 misli daha ucuza da gelmez mi hem?
insanlar anadolunun çeşitli yerlerinde iğrenç kalitesiz apartman dairelerinde 1+0 , 1+1 dairelere tonla para ödeyeceklerine bir firma çıkıp bunlardan üretse? çok ucuza öğrenci yurdu da olur, öğrenci / bekar evi de olur.
iç dizayn : www.instagram.com , www.instagram.com
bunun uygulanmama sebebi ne ki acaba ülkede? aklıma ilk ısı ve deprem geldi. elin isveçinde bile ısı sorununu halletmişlerse burda da hallolur onun problem olduğunu sanmıyorum. deprem konusunda dayanıklı mıdır, değil midir bilmem ama iç anadolu akdeniz ege güneydoğu vs bir çok yer deprem bölgesinde değil.
video'da 12 daire var ve 48 saat içerisinde yapmışlar tamamını. sahibinden şöyle bi konteynır fiyat taraması yapınca 10-15bin bandında çıktı. hadi bunlar için oda vs dizaynı daha uygun tasarlansın büyük olsun ve kaliteli malzeme kullanılsın 30bin lira olsun maaliyeti.
düşüncelerinizi merak ettim. olumlu - olumsuz bakışınızı merak ettim.
0
bizimkilerin yaptıkları lk depremde yıkılır. ayrıca deprem bölgesinin olmadığı yerde de bu tarz yapılara ihtiyaç duyulmaz.
0
hepimiz kendimiz yapalımdan ziyade büyükçe bir firmanın yapmasını kastettim. üniversitelere yakın yerlerde olur ya öğrenci evleri için siteler yapılır. 3-4 katlı tamamı 1+1 , 1+0 dairelerden oluşan. ona alternatif olarak bu aklıma geldi.
48 saatlik bir işe de 12 daire yapıldığında çokta bir işçilik maaliyeti düşmüyor ki.
yani tamam 30-35bin liralardan da fazla olsun kastım direkt fiyat değildi. yine ne kadar artarsa da normal dairenin kat kat altında çıkıyor fiyat
48 saatlik bir işe de 12 daire yapıldığında çokta bir işçilik maaliyeti düşmüyor ki.
yani tamam 30-35bin liralardan da fazla olsun kastım direkt fiyat değildi. yine ne kadar artarsa da normal dairenin kat kat altında çıkıyor fiyat
0
ben ingiltere'de bu tip evler inşa eden bir şirket için çalışıyorum. yangın yönetmeliğinden dolayı yasaklamak üzereler. artık 3 kat üstüne çıkamayacağız gibi. daha önce limit yoktu. şu an 6-7 katlı bir şantiyemiz devam ediyor. ev tipi olanlardan da binlerce yapıyoruz.
maliyeti 30 bin tl değil. keşke olsaydı..
bunun için fabrika kuruyorsunuz öyle anlatayım olayı.
depreme dayanıklılık konusunda sıkıntısı yok. bu tip inşaat bir vizyon olayı. düzgün çalışırsa birmiş bir katı 1-2 günde teslim edebileceğin bir yapıdan bahsediyoruz. inanılmaz bir vizyon.
türkiye'de asla tutmayacak bir olay.
maliyeti 30 bin tl değil. keşke olsaydı..
bunun için fabrika kuruyorsunuz öyle anlatayım olayı.
depreme dayanıklılık konusunda sıkıntısı yok. bu tip inşaat bir vizyon olayı. düzgün çalışırsa birmiş bir katı 1-2 günde teslim edebileceğin bir yapıdan bahsediyoruz. inanılmaz bir vizyon.
türkiye'de asla tutmayacak bir olay.
0
türkiyede çok çeşitli konteyner ev yapan firmalar var, yeni de değil.
hem de ne şekilde istersen öyle yapıyolar.
bunlar da konteyner iskeleti zaten.
hem de ne şekilde istersen öyle yapıyolar.
bunlar da konteyner iskeleti zaten.
0
Tr de yapılan evler de bundan çok farklı değil zaten katları atıp alcıpanla ev oda ayrımı yapıyorlar. Anadoluda öyle yuksek fiyatlı ev nerde var ki büyük şehirler hariç. Bu 48 saatte yapılması imkansıza yakın ince işcilik elektrik boya badana olamaz yani imkansız. Bi de farkettiğin gibi hep aynı tip oda oluyor konteynerler standar öyle biraz daha büyük olmuyo ya 20lik ya 40lık
0
Bu tür prefabrik yapılar bazı alanlarda çok iyi işleyebiliyor. Örneğin otel, yurt, toplu konut gibi aynı veya benzer modüllerin çok sayıda tekrar ettiği uygulamalarda inşaat sürelerini inanılmaz kısaltabilir. Ancak fabrikada üretildiği için adet sayısı önemli. Avrupada özellikle şehir merkezinde şantiye kurmanın zorluklarına karşı da tercih ediliyor. Çin'den gemiyle otel odası getirtilebileceğini bile duydum.
Ülkemizde neden tercih edilmiyor? Belki işçilik maliyeti avrupadaki kadar yüksek olmadığı için olabilir. Ben bir mimar olarak böyle bir prefabrik yurt tasarımı projesinde çalışıyordum ancak krizden sonra konu kapandı.
Ülkemizde neden tercih edilmiyor? Belki işçilik maliyeti avrupadaki kadar yüksek olmadığı için olabilir. Ben bir mimar olarak böyle bir prefabrik yurt tasarımı projesinde çalışıyordum ancak krizden sonra konu kapandı.
0
Ahşap ev de tercih edilmiyor mesela, betonarmeden daha ucuz ve pratik. Ama dezavantajları benzer olduğu için tercih edilmiyor.
1- yangın
2- bakım gerektrmesi
3- kullanım ömrünün betonarmeye göre kısa olması
4- %50den fazla ucuza geldiğini sanmıyorum. İnşaatın ince işleri yine olacak (elektrik tesisatı, evye, kombi, ekstra yalıtım malzemesi vs.)
Betonarme kaba kısmı da o konteynerlerin satış ve kurulum ücretini pek katlamıyor olabilir. Standart bir konteyner 3x7 m= 21 m2
Bir betonarme inşaatın anahtar teslim maliyeti 1400 tl/m2 civarıydı en son. (üzerine müteahhit karı eklenecek tabi, mesela %30)
Oradan karşılaştırın
1- yangın
2- bakım gerektrmesi
3- kullanım ömrünün betonarmeye göre kısa olması
4- %50den fazla ucuza geldiğini sanmıyorum. İnşaatın ince işleri yine olacak (elektrik tesisatı, evye, kombi, ekstra yalıtım malzemesi vs.)
Betonarme kaba kısmı da o konteynerlerin satış ve kurulum ücretini pek katlamıyor olabilir. Standart bir konteyner 3x7 m= 21 m2
Bir betonarme inşaatın anahtar teslim maliyeti 1400 tl/m2 civarıydı en son. (üzerine müteahhit karı eklenecek tabi, mesela %30)
Oradan karşılaştırın
0
superfluid
Komşunuz sıcak yemek getiriyo 65+ yaşı var döker misiniz yer misiniz?
Komşunuz sıcak yemek getiriyo 65+ yaşı var döker misiniz yer misiniz?
0
valla güzel yapmışsa öyle bir yerim ki. komşuya da tatlı alır gönderirim.
yaşı 65+ ise o benden korksun ben niye ondan korkayım.
yaşı 65+ ise o benden korksun ben niye ondan korkayım.
0
geçen hafta yedim ve pişman oldum :/
komşular bana bunu hep yapıyor işin kötüsü apartmandaki tek yalnız yaşayan genç ve hepsine yardım eden biri olduğum için.
bundan sonra çöpe dökeceğim.
komşular bana bunu hep yapıyor işin kötüsü apartmandaki tek yalnız yaşayan genç ve hepsine yardım eden biri olduğum için.
bundan sonra çöpe dökeceğim.
0
dışardayım ile aynı durumdayım.
lakin, pişen gıda virüs barındırmıyor. doktorların ortak görüşü bu. sebeple yedim ben afiyetle. tabağa koyup kapıma getirinceye kadar virüs gelmiş midir? sanmam, çünkü üç haftadır evde komşularım, çocukları bile gelmiyor. aksine, ona da iş oluyor, uğraş çıkıyor, vakit geçiriyor diye memnun oldum, kabul ettim.
lakin, pişen gıda virüs barındırmıyor. doktorların ortak görüşü bu. sebeple yedim ben afiyetle. tabağa koyup kapıma getirinceye kadar virüs gelmiş midir? sanmam, çünkü üç haftadır evde komşularım, çocukları bile gelmiyor. aksine, ona da iş oluyor, uğraş çıkıyor, vakit geçiriyor diye memnun oldum, kabul ettim.
0
condom kurşunu
Altınkılıö sade kefir alıyordum normalde şimdi laktozsuz varmış onu içiyorum daha cıvık be hafif gibi geldi. Doğru mudur
Altınkılıö sade kefir alıyordum normalde şimdi laktozsuz varmış onu içiyorum daha cıvık be hafif gibi geldi. Doğru mudur
0
İlgisi yok, sen laktozu parçalayamadığın için parçalasın diye fazladan laktaz enzimi oluyor sadece. Laktozsuz ürünler teknik olarak laktozsuz olmuyor, laktozu ayrıştıramazsın zaten.
0
cum dederit dilectis suis somnum
işlenmemiş bademden her gün dolu dolu bi avuç yiyorum günlük kaloriyi aşmadığı sürece bi sorun olur mu?
işlenmemiş bademden her gün dolu dolu bi avuç yiyorum
günlük kaloriyi aşmadığı sürece bi sorun olur mu?
günlük kaloriyi aşmadığı sürece bi sorun olur mu?
0
o ne biçim bi şeymiş
tövbe ettim angelus :(
markalı ürünlerde de olur mu bu?
tövbe ettim angelus :(
markalı ürünlerde de olur mu bu?
0
mezzosprite
çocukluğumda da hiç umursamazlardı hatırlarım. evde misafir falan varken herkes birden sigara içerdi ve gözlerim acımaya başlardı bir süre sonra. veya biz misafirliğe gitmişiz, ben koltukta uyuyakalmışım, bi uyanıyorum dumandan göz gözü görmüyor. kimsenin umrunda değil. tabi genel olarak insanlar bu
çocukluğumda da hiç umursamazlardı hatırlarım. evde misafir falan varken herkes birden sigara içerdi ve gözlerim acımaya başlardı bir süre sonra. veya biz misafirliğe gitmişiz, ben koltukta uyuyakalmışım, bi uyanıyorum dumandan göz gözü görmüyor. kimsenin umrunda değil. tabi genel olarak insanlar bu kadar bilinçli de değildi o zamanlar. sonraki yıllarda en küçük bi üşütmede bademciklerimin iltihaplanmasını buna bağlıyorum. hala kalabalık bir gruba uzun süre ders falan anlatınca falan boğazım tahriş olur, iki saat anlattıysam üçüncü saat sesim kısılmış olur.
haftasonunu annemin evinde geçirip kendi evime döndüğümde tüm kıyafetlerimin sigara koktuğunu fark ediyorum, çantadan çıkarmadıklarımın bile. ev havalansın diye sürekli kapı pencere açık oluyor, hatta kışın bundan da rahatsız oluyorum, yine de her şey sigara kokuyor.
yıllarca bırakması için başının etini yedim ama hiçbir işe yaramadı. şimdi daha çok "ne yapıyorsan yap, beni zehirleme" üzerinden gidiyorum ama o hala bunları sadece bıraksın diye söylediğimi sanıyor. pasif içicilik diye bir şey var ve zararları şunlar diye anlatıyorum. biraz zaman geçince bi bakıyorum yine yanımda sigara yakmış. böyle bir konuyu nasıl ciddiye almıyor anlamıyorum. birkaç haftadır evden çalıştığımızdan annemde kalıyorum, evim il merkezinde. en son "ya artık sadece balkonda iç ya da ben evime gidicem" dedim. bu şekilde gitmek ve onu yalnız bırakmak istemiyorum, sonra bunun vicdan azabını çekerim. ama canım çok sıkılıyor. sizde nasıl bu durum?
edit: ben 30 yaşındayım annem 50
haftasonunu annemin evinde geçirip kendi evime döndüğümde tüm kıyafetlerimin sigara koktuğunu fark ediyorum, çantadan çıkarmadıklarımın bile. ev havalansın diye sürekli kapı pencere açık oluyor, hatta kışın bundan da rahatsız oluyorum, yine de her şey sigara kokuyor.
yıllarca bırakması için başının etini yedim ama hiçbir işe yaramadı. şimdi daha çok "ne yapıyorsan yap, beni zehirleme" üzerinden gidiyorum ama o hala bunları sadece bıraksın diye söylediğimi sanıyor. pasif içicilik diye bir şey var ve zararları şunlar diye anlatıyorum. biraz zaman geçince bi bakıyorum yine yanımda sigara yakmış. böyle bir konuyu nasıl ciddiye almıyor anlamıyorum. birkaç haftadır evden çalıştığımızdan annemde kalıyorum, evim il merkezinde. en son "ya artık sadece balkonda iç ya da ben evime gidicem" dedim. bu şekilde gitmek ve onu yalnız bırakmak istemiyorum, sonra bunun vicdan azabını çekerim. ama canım çok sıkılıyor. sizde nasıl bu durum?
edit: ben 30 yaşındayım annem 50
0
Eskiden sigara bugünkü gibi çok da sağlığa zararlı bir madde olarak kabul görmüyordu, yani otobüslerde uçaklarda kapalı alanlarda vs olduğu gibi evlerde çoluğun çocuğun yanınında da içiliyordu, o zaman için normaldi bunlar, bu bilinç sonradan yerleşti ama yerleşmeyen insanlar da çok var, ya da alışkanlıklarından kopamayan, sen biraz bu duruma maruz kalmış gibisin. Ben bunu yaşamadım ama yaşasam canım baya sıkılırdı herhalde, empati kuramadım şu an.
0
80lere denk gelmis cocuklugunuz saniyorum? O zaman toplu tasima da bile iciliyor olmasi deliligi, isin ne kadar normal goruldugunu gosteriyor zaten.
Ben sigara karsi cok hassas oldugumdan ailem cok dikkat ediyordu, evinde sigara icilen komsuya goturulmezdim, bizim evimizin icinde icilmezdi, gelen misafire küllük verilmezdi, annem de hep balkona cikardi sigara icmek icin.
Öte yandan, kendi evinde sigara iciyorsa anneniz, onun evinin kurallarini degistirmek biraz zor. Vicdan azabi cekmeyin, uzlasamadiginiz konulardan bir tanesi olarak gorun. Sigara icmeye baslayinca odayi terk edeceksiniz, baska yolu yok. Inat ettiginizi gorup insafa da gelebilir.
Basliga cevap vermeyi unutmusum. Aileden birkac egitimsiz ve kafasi diger seylere de pek basmayanlar iciyor. Türkiye´deki arkadaslarim disaridayken, cafede, barda iciyor. Yasadigim yerde tiryaki sayisi cok az, yakin cevremden sigara icen hic yok. En nefret ettigim kismi, arabada icmeleri, acip kapiyi atamiyorsun maalesef iceni, keske atabilsek.
Ben sigara karsi cok hassas oldugumdan ailem cok dikkat ediyordu, evinde sigara icilen komsuya goturulmezdim, bizim evimizin icinde icilmezdi, gelen misafire küllük verilmezdi, annem de hep balkona cikardi sigara icmek icin.
Öte yandan, kendi evinde sigara iciyorsa anneniz, onun evinin kurallarini degistirmek biraz zor. Vicdan azabi cekmeyin, uzlasamadiginiz konulardan bir tanesi olarak gorun. Sigara icmeye baslayinca odayi terk edeceksiniz, baska yolu yok. Inat ettiginizi gorup insafa da gelebilir.
Basliga cevap vermeyi unutmusum. Aileden birkac egitimsiz ve kafasi diger seylere de pek basmayanlar iciyor. Türkiye´deki arkadaslarim disaridayken, cafede, barda iciyor. Yasadigim yerde tiryaki sayisi cok az, yakin cevremden sigara icen hic yok. En nefret ettigim kismi, arabada icmeleri, acip kapiyi atamiyorsun maalesef iceni, keske atabilsek.
0
küçükken annem benim yanımda içirmiyordu (veya içirmiyormuş, çok hatırladığım zamanlar değil) da biraz büyüdükten sonra annem, babam ve ananem dahil bütün sigara içen akrabalar hep benim yanımda sigara içti. şimdi kendi evimde içirmiyorum ama sigara içen akrabalar olsun arkadaşlar olsun, sigara içilebilen her ortamda, açık-kapalı farketmez, hiç umurlarında olmadan fosur fosur içiyorlar yanımda. evet, içiyorlar yani.
neyse ki annem sigarayı bıraktı. sigara içtiği zamanlarda onun evine gittiğimde çok rahatsız oluyordum aynı şekilde, kendi evi diye bir şey de diyemiyordum, en fazla cam açtırıyordum.
neyse ki annem sigarayı bıraktı. sigara içtiği zamanlarda onun evine gittiğimde çok rahatsız oluyordum aynı şekilde, kendi evi diye bir şey de diyemiyordum, en fazla cam açtırıyordum.
0
Benim babam ve annem (annem sonradan bıraktı) kendimi bildim bileli sigara içer ama evin içinde ictiklerini hiç hatırlamam, balkona cikarlardi. Eve misafir gelince de sigara içen varsa balkona davet ederlerdi. Bu yaşıma geldim; babam hala balkonda icer, disaridayken içecekse de beni yanından uzaklaştırır. Ama benim alerjim var; belki bu yüzden bu kadar dikkat ediyorlardı.
0
astımatik bronşitim vardı küçükken. bu yüzden ailem çok titiz davranırdı, misafirlerin terasta ya da bahçede içmelerine müsade ederlerdi sadece. kapalı mekanda içmek zaruriyeti olduğundaysa kapılar ben dışında olacağım şekilde kapatılır, pencereler açılıp da içerlerdi.
rahatsızlığımdan bağımsız olarak da aynı şekilde davranırlardı muhtemelen.
rahatsızlığımdan bağımsız olarak da aynı şekilde davranırlardı muhtemelen.
0
yaş kaç belirtmemişsiniz, o dikkat etmeyen yakınlarınızınkileri de.
türkiye'ye ne kadar aksetmiştir bilmiyorum ama, 40-50'li yıllarda bazı ülkelerde doktor tavsiyesi içeren sigara reklamları var. yanlış bilmiyorsam 80'lerden sonra başladı sigara sağlığa zararlı söylemleri. her ne kadar sonradan söylem ya da algı değişse de, onlar için sigara ile ilk temas; yakın dönem neslinkinden farklı. onunla ilgili olabilir. zaten bu yasaklar falan 2000'lerde başladı yanılmıyorsam, pasif olarak sigara dumanını solumaya atfen kapalı mekanda içilmeme yasağı daha da taze.
ben dikkat ediyorum şahsen; ama işte o kadar yaşım yok onunla da ilgili bence.
türkiye'ye ne kadar aksetmiştir bilmiyorum ama, 40-50'li yıllarda bazı ülkelerde doktor tavsiyesi içeren sigara reklamları var. yanlış bilmiyorsam 80'lerden sonra başladı sigara sağlığa zararlı söylemleri. her ne kadar sonradan söylem ya da algı değişse de, onlar için sigara ile ilk temas; yakın dönem neslinkinden farklı. onunla ilgili olabilir. zaten bu yasaklar falan 2000'lerde başladı yanılmıyorsam, pasif olarak sigara dumanını solumaya atfen kapalı mekanda içilmeme yasağı daha da taze.
ben dikkat ediyorum şahsen; ama işte o kadar yaşım yok onunla da ilgili bence.
0
çok sinirleniyorum. eskiden bu kadar tepkili değildim sigaraya ama bildiğin düşencesizlik ve bencillik bu. kendi sağlığını düşünmüyorlar başkalarını da duman altında bırakıyorlar. kavga çıkartırım. bi büyük halam var daimi içen ve direkt bi şey diyemediğim ama bütün pencereleri açınca o da mesajı alıyor artık.
0
evin içinde ne ailem ne misafirler içer. herkes balkonda içer. keza misafirliğe gittiğim hiçbir evde içeride sigara içildiğini görmedim. balkon yoksa da kapı önünde içerler.
fakat tabi balkon, bahçe gibi açık alanda topluca oturduğumuz vakit yanımızda içiyorlar. yani içeride içilmemesinin sebebi saygıdan çok evin içine koku sinmesin, sigara dumanı odanın içine dolmasın diye. yoksa bütün çamaşırlar sigara kokuyor maalesef.
fakat tabi balkon, bahçe gibi açık alanda topluca oturduğumuz vakit yanımızda içiyorlar. yani içeride içilmemesinin sebebi saygıdan çok evin içine koku sinmesin, sigara dumanı odanın içine dolmasın diye. yoksa bütün çamaşırlar sigara kokuyor maalesef.
0
dafuq
saçlarım uzadı. hazır evden çıkmıyoruz, berberler de kapalı, saçımı makine ile 3 numara kazıyayım diyorum. değer mi sizce? ne dersiniz?sizde durumlar nasıl? saçlarınız uzadı mı?kadınların dip boyası, ağdası falan gelmiştir sanırım artık :)
saçlarım uzadı. hazır evden çıkmıyoruz, berberler de kapalı, saçımı makine ile 3 numara kazıyayım diyorum. değer mi sizce? ne dersiniz?
sizde durumlar nasıl? saçlarınız uzadı mı?
kadınların dip boyası, ağdası falan gelmiştir sanırım artık :)
sizde durumlar nasıl? saçlarınız uzadı mı?
kadınların dip boyası, ağdası falan gelmiştir sanırım artık :)
0
kadin erkek herkes manisa tarzanina dondu oyle boyle degil :)
kendi adima ben zaten berbere gitmiyordum, tarakli ustura on numara alet.
kendi adima ben zaten berbere gitmiyordum, tarakli ustura on numara alet.
0
Ben normal şartlarda ayda 2 kez saç tıraşı oluyorum, saçlarımın uzunluğu belli bir seviyeyi geçince moralim bozuluyor, kendime de güvenemiyorum kesmek için, saçlarımı görmemek için bereyle takılıyorum evde.
0
Ben saçımı eşime kestirdim küt olacak şekilde. O da üç numara yaptı kendi kendine. Kes gitsin, kökü sende değil mi?
0
hayatımda ilk defa saçları 2 numaraya vurdum, yanlar da 1 numara. ohh misss valla. kaptır gitsin.
0
şubat'ta saçlarımı kestirmiştim, o bana bir sene gider. zaten senede bir kere kestiriyorum, onun da zamanlamasını iyi ayarlamışım.
diğerlerini hep kendim hallediyordum zateni bir değişiklik olmadı.
sen de kes gitsin, en fazla ne kadar kötü olabilir ki?
diğerlerini hep kendim hallediyordum zateni bir değişiklik olmadı.
sen de kes gitsin, en fazla ne kadar kötü olabilir ki?
0
"Yanlar 3 üstü kalın kalsın" yaptım ben, görenler yakıştı diyor. Bela geçtikten sonra corona tıraşı modası devam edicek galiba.
0
@surprise zor olmadı mı yanları 1 numara ile almak? amerikan mı yaptın? :)
yamuk yumuk olur diye korkuyorum öyle yapınca
yamuk yumuk olur diye korkuyorum öyle yapınca
0
Zamaninda berbere gitmedim diye kendime epey sovuyordum ama iyi tarafindan bakmak lazim. Tip at hirsizi gibi oldugundan minimumun minimumu disari cikiyorum o da zorunlu alisveris icin stogum var, social distancing konusunda kamu spotunda oynayabilecek kivamdayim aslinda harcaniyorum
0
bence değer. üç numara yapacağın için zaten istesen de saçını rezil edemezsin, sonuç itibariyle her türlü kısalacak ve eşitlenecek. hem beceremesen ne olur ki, zaten dışarı çıkamıyorsun :)
ben 3 ay kadar önce üç numara yapmıştım, o yüzden saçımın uzayıp kontrolden çıkması için hayli zaman gerekecek. aslına bakarsan ben de bu ara yine kazıtmak istiyorum ama kararsızım, bi' yandan da yeniden uzadığını görmek istiyorum.
ben 3 ay kadar önce üç numara yapmıştım, o yüzden saçımın uzayıp kontrolden çıkması için hayli zaman gerekecek. aslına bakarsan ben de bu ara yine kazıtmak istiyorum ama kararsızım, bi' yandan da yeniden uzadığını görmek istiyorum.
0
encokbenisevinnolur
merhaba,şu bmi'ye göre hesaplanan ideal kilomdan az bir kiloda olmama rağmen, bir türlü göbeği eritemiyorum. yağlı bir bedenim de yok, göbek hariç. bir gif görmüştüm, bulamadım da tarif etmeye çalışayım onun üzerinden kendi görüntümü: adam karnını serbest bırakmış gif'te, bildiğimiz yusyuvarlak eniş
merhaba,
şu bmi'ye göre hesaplanan ideal kilomdan az bir kiloda olmama rağmen, bir türlü göbeği eritemiyorum. yağlı bir bedenim de yok, göbek hariç. bir gif görmüştüm, bulamadım da tarif etmeye çalışayım onun üzerinden kendi görüntümü:
adam karnını serbest bırakmış gif'te, bildiğimiz yusyuvarlak enişte göbeği. sonra karnını çekiyor, six-pack çıkıyor. benimki de böyle işte.
neyse, geçenlerde, şimdi tekrar bulamadığım bir yazı okudum. "kahve tüketimi kortizol salgılanmasını artırıyor" diye. ben de günde 8-10 bardak kahve içerim, nescafe, filtre kahve ya da türk kahvesi.
acaba ilgili olabilir mi bu göbekle, ne dersiniz, kahveyi azaltmaya çalışayım mı?
cevapta etkili olur diye diğer bilgileri:
ekmek sadece akşam yemeğinde bir dilim ya yerim, bazen yemem.
kahvaltıda istisna olsa da bazen iki yumurta, gram olarak bilemiyeceğim de 3-4 kibrit kutusu kadar peynir.
birkaç günde bir fındık fıstık ya da meyve, ya da ikisi de (meyve sevmiyorum).
alkol ve meyve dışında şekerli gıda tüketimi yok, sadece nadiren kahveye koyduğum oluyor.
her gün en az 15 dk. mountain climber, plank, şınav, mekik çeşitleri içeren egzersiz.
şu bmi'ye göre hesaplanan ideal kilomdan az bir kiloda olmama rağmen, bir türlü göbeği eritemiyorum. yağlı bir bedenim de yok, göbek hariç. bir gif görmüştüm, bulamadım da tarif etmeye çalışayım onun üzerinden kendi görüntümü:
adam karnını serbest bırakmış gif'te, bildiğimiz yusyuvarlak enişte göbeği. sonra karnını çekiyor, six-pack çıkıyor. benimki de böyle işte.
neyse, geçenlerde, şimdi tekrar bulamadığım bir yazı okudum. "kahve tüketimi kortizol salgılanmasını artırıyor" diye. ben de günde 8-10 bardak kahve içerim, nescafe, filtre kahve ya da türk kahvesi.
acaba ilgili olabilir mi bu göbekle, ne dersiniz, kahveyi azaltmaya çalışayım mı?
cevapta etkili olur diye diğer bilgileri:
ekmek sadece akşam yemeğinde bir dilim ya yerim, bazen yemem.
kahvaltıda istisna olsa da bazen iki yumurta, gram olarak bilemiyeceğim de 3-4 kibrit kutusu kadar peynir.
birkaç günde bir fındık fıstık ya da meyve, ya da ikisi de (meyve sevmiyorum).
alkol ve meyve dışında şekerli gıda tüketimi yok, sadece nadiren kahveye koyduğum oluyor.
her gün en az 15 dk. mountain climber, plank, şınav, mekik çeşitleri içeren egzersiz.
0
Günde 8-10 bardak kahve sadece göbek için değil ki; vücudunuzun geneli için çok zararlı. Kahveyi günde 3-4 fincan ile sınırlamaya çalışın derim ama kilo ile bir ilişkisini okumadım hiç.
0
Böyle bir bilimsel kanıt yok. Gazete haberi falansa zaten inanmayın. Bağımlı gibi kahve içip çok fit bir sürü insan var.
5dk baktim, bir tane bile kahvenin(şekersiz/kremasiz) kilo aldirdigina dair bile makale yok, bırakın yağı.
5dk baktim, bir tane bile kahvenin(şekersiz/kremasiz) kilo aldirdigina dair bile makale yok, bırakın yağı.
0
Kortizol bir stres hormonudur, vücut öyle ya da böyle herhangi bir nedenle strese girerse sistem kortizol salgılayarak stres nedeniyle vücutta oluşan kimyasal reaksiyonları düzeltmeye çalışır. Bununla birlikte çok miktarda alınan kafein nedeniyle kardiyovasküler sisteminde akut bir hızlanma olursa vücut bunu düzeltmek için de kortizol salgılayabilir, kortizolün de glukagon gibi lipaz gibi yağ oksidasyonuna etkisi olan hormonları baskılama özelliği vardır ama kimse bu yüzden kilo verememezlik yaşamaz bu saydıklarım çok büyük bir bütünün minik bir parçası sadece.
0
i.makeagif.com Bahsettiğiniz gif büyük ihtimalle bu.
Sadece filtre kahve veya türk kahvesi içiyorsanız kalorisi bile yoktur şekersizse. Hatta fazla içerseniz zayıflatır bile.
www.gidamo.org.tr (Sonuç ve Öneriler başlığı)
Göbek genellikle en son ve en zor eriyen bölgedir. Karın kaslarını çalıştıran egzersizler yapmanız o bölgedeki yağların eriyeceği anlamına gelmez. Beslenmenize dikkat edip sadece squat da yapsanız zamanla göbeğiniz erir. Önemli olan motivasyonu kaybetmemek.
Bahsettiğiniz gif büyük ihtimalle bu.Sadece filtre kahve veya türk kahvesi içiyorsanız kalorisi bile yoktur şekersizse. Hatta fazla içerseniz zayıflatır bile.
www.gidamo.org.tr (Sonuç ve Öneriler başlığı)
Göbek genellikle en son ve en zor eriyen bölgedir. Karın kaslarını çalıştıran egzersizler yapmanız o bölgedeki yağların eriyeceği anlamına gelmez. Beslenmenize dikkat edip sadece squat da yapsanız zamanla göbeğiniz erir. Önemli olan motivasyonu kaybetmemek.
0
lion de la Turquie
Farkettim ki öğlen yesem de yemesem de akşam aynı miktar belki biraz daha az yiyorum.Akşam yemekte ve sonrasında ana yemek meyve ve kuruyemiş yiyirom.Ekmek ve şekerimi ziplatacak şeyler yemiyorum.115 kiloyum bu coronavirus geçene kadar da daha fazla kilo almaktan korkuyorum ve zayıflamam lazim.Zayıf
Farkettim ki öğlen yesem de yemesem de akşam aynı miktar belki biraz daha az yiyorum.
Akşam yemekte ve sonrasında
ana yemek meyve ve kuruyemiş yiyirom.
Ekmek ve şekerimi ziplatacak şeyler yemiyorum.
115 kiloyum bu coronavirus geçene kadar da daha fazla kilo almaktan korkuyorum ve zayıflamam lazim.
Zayıflar miyim ne dersiniz?
Akşam yemekte ve sonrasında
ana yemek meyve ve kuruyemiş yiyirom.
Ekmek ve şekerimi ziplatacak şeyler yemiyorum.
115 kiloyum bu coronavirus geçene kadar da daha fazla kilo almaktan korkuyorum ve zayıflamam lazim.
Zayıflar miyim ne dersiniz?
0
Aksam 5 ten sonra bisey yemeyin 2 öğün yiyin ve erken yatmaya başlayın. O zaman fark olur.
0
Ne zaman ya da kaç öğün yemek yediğinin bir önemi yok, kilonu belirleyen şey ihtiyacından az ya da çok kalori alman; ihtiyacından çok kalori alırsan kilo alırsın, ihtiyacından az kalori alırsan kilo verirsin, bu konu çok basit kendiniz için karmaşık bir hale getirmeyin. 115 kiloda günlük ihtiyacından 200 kalori bile açık versen kilo verirsin. Ben uzun zamandır IF yapıyorum hard diyet döneminde 23 saate kadar yemek yemediğim de oluyor ama 115 kilo olsam ve tek öğün beslenmeye çalışsam muhtemelen yüksek kiloda yüksek bazal metabolizmada çok acı çekerdim ve diyeti bozardım, mantıklı olan bu kadar acı çekmek yerine daha sürdürülebilir bir kalori takibiyle kilo vermek olurdu, çalışan her sistem herkes için aynı şekilde iyi olmayabilir.
0
günlük yediklerinizi takip edin. android ve ios için uygulamalar var. angelus çok haklı, aldığınız makrolara bakın, tek öğünde şayet günlük makroları tamamlayabilirseniz hiçbir engel yok. fakat zor bir durum tek öğün. protein en büyük payı oluşturmak durumunda makrolarda, yüzde en az 70ine denk düşmeli. düşük kalorili yüksek proteinli öğünlere, yeşil yapraklı sebzelere yönelmelisiniz. evde de ufak tefek egzersizlerle 1 ayda fazlaca fark eder.
0
hep aynı yanıtı veriyorum ama kalori saymanız lazım. gün gün yenilen herşey bu şekilde kaydedilmeli. sonra metabolik hız yaş hareketlilik vs göz ününe alınarak ihtiyaç olan kaloriyi çıkarıp takip etmek gerek.
günlük kalori ihtiyacınızın 200-300 kalori altında alın. hafif sporlar yapın. bir anda değil ama uzun vadede mutlaka kilonuz düşer.
yemiyorum ama kilo alıyorum diye bir şey yok. yiyorsunuz ama takip etmediğiniz için fark etmiyorsunuz. akşam yedim sabah yedim 15 ögüne böldüm, limonlu su ile yedim hiçbir önemi yok.
günlük kalori ihtiyacınızın 200-300 kalori altında alın. hafif sporlar yapın. bir anda değil ama uzun vadede mutlaka kilonuz düşer.
yemiyorum ama kilo alıyorum diye bir şey yok. yiyorsunuz ama takip etmediğiniz için fark etmiyorsunuz. akşam yedim sabah yedim 15 ögüne böldüm, limonlu su ile yedim hiçbir önemi yok.
0
ahm1
Bu virus veya virusler hakkinda detayli bir arastirma yapamadim ama (zaten bu dedigimi bulmak icin nasil bir arastirma yapmam gerekiyor, orasi da mechul) aklima şoyle bir sey geldi, sacma olabilir tabii, bilemiyorum.Bu virus, gorundugune gore kimini hiiiic etkilemezken ayni yastaki bir digerini cok
Bu virus veya virusler hakkinda detayli bir arastirma yapamadim ama (zaten bu dedigimi bulmak icin nasil bir arastirma yapmam gerekiyor, orasi da mechul) aklima şoyle bir sey geldi, sacma olabilir tabii, bilemiyorum.
Bu virus, gorundugune gore kimini hiiiic etkilemezken ayni yastaki bir digerini cok kotu etkiliyor. Bunun belli bir noktaya kadar bagisiklik sistemiyle alakasi olmadigini dusunuyorum. Zira ne sporcular yataklara dustu, "yurumek bile aci veriyordu" diye demeci var yabanci bir sporcunun.
Bu durumda, acaba bu virus bir yapboz parcasi gibi bir sey mi? Bazisinin vucuduna giriyor ama vucuda uyamadigi icin bir sey yapamadan yok oluyor. Kiminin vucuduna giriyor, tam istedigi gibi bir ortam buluyor ve bagisikligi guclu olsa bile sarsabiliyor, kimine ise normalbir sekilde giriyor ama bagisikligi guclu oldugu icin birkac gunde yok oluyor vs.?
Bu virus, gorundugune gore kimini hiiiic etkilemezken ayni yastaki bir digerini cok kotu etkiliyor. Bunun belli bir noktaya kadar bagisiklik sistemiyle alakasi olmadigini dusunuyorum. Zira ne sporcular yataklara dustu, "yurumek bile aci veriyordu" diye demeci var yabanci bir sporcunun.
Bu durumda, acaba bu virus bir yapboz parcasi gibi bir sey mi? Bazisinin vucuduna giriyor ama vucuda uyamadigi icin bir sey yapamadan yok oluyor. Kiminin vucuduna giriyor, tam istedigi gibi bir ortam buluyor ve bagisikligi guclu olsa bile sarsabiliyor, kimine ise normalbir sekilde giriyor ama bagisikligi guclu oldugu icin birkac gunde yok oluyor vs.?
0
Sporcu=Çok Sağlıklı algısı yanlış, profesyonel sporcular için bu işler sadece meslek, yani bu adamların da büyük bir kısmı içki sigara kullanıyor uyuşturucu kullanıyor düzensiz gece hayatları var vs, e bunlar varken bu virüsü kolaylıkla atlatmalarını bekleyemezsin.
0
Bağışıklık sistemi herkeste farklıdır ve farklı sonuç verir. Şöyle düşün: kronik rahatsızlıklar için ilaç kullanıyorsun. Bu ilaçlardan bazısı sende yan etki yapabilir ama başkasında yok. Sağlık dediğimiz şey kendi içinde çok detaylı bir şey. Şöyle bir örnek vereyim sana. Yıllar önce bir belgesel izlemiştim. İngiltere’de bir eşcinsel abimiz vardı. Zamanında çok eşlilik, seks partileri filan olayları var. Etrafındaki bütün arkadaşları aids’e bağlı ölüyor ama bu abimizde bir şey yok. Sonra anlaşılıyor ki bu abimizin soyu taa ortaçağa, veba salgınına dayanıyor. O dönemde bu veba olayından vücut bir şekilde bağışıklık sistemini geliştiriyor.
Spor = sağlık demek değildir. Herkesin bağışıklık sistemi farklıdır. Her insan kanserojen gıda, içecek, havaya maruz kalıyor. Ama vücudun reaksiyonu farklı oluyor. Mesela hastalıklara göre coğrafya da çok önemli. Afrikalı birisine bir şey yapmayan bakteri yada virüs, başka bir coğrafyadaki insana zarar veriyor. Aklıma bir örnek gelirse editleyecem..
Spor = sağlık demek değildir. Herkesin bağışıklık sistemi farklıdır. Her insan kanserojen gıda, içecek, havaya maruz kalıyor. Ama vücudun reaksiyonu farklı oluyor. Mesela hastalıklara göre coğrafya da çok önemli. Afrikalı birisine bir şey yapmayan bakteri yada virüs, başka bir coğrafyadaki insana zarar veriyor. Aklıma bir örnek gelirse editleyecem..
0
tabudeviren
aysen gruda'nin ana dizisi vardı benim bildigim.olay akarken oyuncu kameraya donup "sence de oyle degil mi seyirci" gibi sorabiliyordu.normalde kameraya bakmazlar bile. sanki oranın şahidi gibi izleriz.biliyor musunuz böyle film/dizi?
aysen gruda'nin ana dizisi vardı benim bildigim.
olay akarken oyuncu kameraya donup "sence de oyle degil mi seyirci" gibi sorabiliyordu.
normalde kameraya bakmazlar bile. sanki oranın şahidi gibi izleriz.
biliyor musunuz böyle film/dizi?
olay akarken oyuncu kameraya donup "sence de oyle degil mi seyirci" gibi sorabiliyordu.
normalde kameraya bakmazlar bile. sanki oranın şahidi gibi izleriz.
biliyor musunuz böyle film/dizi?
0
The Student
Bilimsel şeyleri okumaya bayılıyorum ama kuantum diyince daha ilk paragraftan tıkanıyorum çünkü tanımı iyi yapılmıyor bence. Benim anlayacağım şekilde bi tanım yaparmisiniz ki ben de okuduğumdan keyif alayım artık...
Bilimsel şeyleri okumaya bayılıyorum ama kuantum diyince daha ilk paragraftan tıkanıyorum çünkü tanımı iyi yapılmıyor bence. Benim anlayacağım şekilde bi tanım yaparmisiniz ki ben de okuduğumdan keyif alayım artık...
0
Konunun eğitimini almış olan arkadaşlar tabii daha iyi açıklayacaklardır ama bizler genel olarak Newton'un hareket yasalarına Einstein'ın izafiyet teorisine aşina insanlarız, bunlar dünyamızdaki ve genel olarak kainattaki maddelerin davranışlarını izlerler prensipleri bu hareketleri açıklar ama kuantum bunların zıddı bir konu, yani bu yasalarla açıklanamayan atomaltı parçacıklarını davranışlarını-hareketlerini inceler. Misal bugün kabul edilen fizikte ışık hızına erişemeyeceğimiz kabul edilirken atomaltı parçacıkları ışık hızında hareket edebilirler, kuantum mekaniği bu parçaların hareketlerini davranışlarını inceler. Çok yüzeysel bir tanım oldu ama biraz fikir verebilir kanaatindeyim.
0
kuantum fiziğini anlamak için bildiğin tüm fizik kanunlarını unutman lazım. bildiğimiz fizikle alakalı sanıp anlamaya çalışıyoruz ama alakası yok pek. kuantum fiziğini en iyi çocuklar anlar o yüzden, çünkü normal fiziği öğrenmemişlerdir henüz.
o yüzden ayrı bir evrenin ayrı bir prensibiymiş gibi düşünerek oku okuyacaklarını. anladıktan sonra bildik fizik kuralları ile iletişimini daha iyi anlarsın.
o yüzden ayrı bir evrenin ayrı bir prensibiymiş gibi düşünerek oku okuyacaklarını. anladıktan sonra bildik fizik kuralları ile iletişimini daha iyi anlarsın.
0
kuantum elektron gibi parçacıkların davranışını matematiksel olarak açıklar, matematik aslında.
okunacak bir şeyi yok bence. yani fotoelektrik olay, kuantum sayılarını falan öğrenerek başlayabilirsin, pauli prensibi vs. veya kullanım alanlarını, kuantum bilgisayarları falan okuyabilirsin.
okunacak bir şeyi yok bence. yani fotoelektrik olay, kuantum sayılarını falan öğrenerek başlayabilirsin, pauli prensibi vs. veya kullanım alanlarını, kuantum bilgisayarları falan okuyabilirsin.
0
atomaltı seviye demek
(lan hahaha adam anlamıyorum basit açıklama istiyorum demiş herkes sır perdesini çözmek için şu kitabı oku burayı araştır diye referans vermiş)
(lan hahaha adam anlamıyorum basit açıklama istiyorum demiş herkes sır perdesini çözmek için şu kitabı oku burayı araştır diye referans vermiş)
0
Kuantum madde ve ışığı inceler. Bunu atom ve atomaltı (proton, elektron, nötron, foton) seviyesinde inceler. Bunların davranışlarını matematiksel ve istatistiksel olarak formüle dökmeye çalışır.
Genel kültür seviyesinde anlamak için belgeselleri izleyebilirsin. Orada animasyonlarla desteklenir ve keyiflidir.
Ders olarak alıp işin matematiğine de girmek istersen ciddi bir matematik de gerektirir. Ben dersi kaçıncı alışımda geçtim bilmiyorum.
Örnek vermek gerekirse birbirinin aynısı iki saat olsun, birisi dünyada çalışıyor, diğeri ise dünya yörüngesinde dönen bir uydu veya uzay istasyonunda olsun. Misal gps uyduları 14.000km/s gibi hızlarda dönüyorlar. Her altı ayda bir dünyadaki ve bu uydudaki saatler arasında 0.007sn gibi bir fark oluşuyor. Uydudaki saat 0.007sn geri kalıyor, çünkü bize göre zamanı daha yavaş algılıyor. Misal bu olayın adı "time dilation".
Genel kültür seviyesinde anlamak için belgeselleri izleyebilirsin. Orada animasyonlarla desteklenir ve keyiflidir.
Ders olarak alıp işin matematiğine de girmek istersen ciddi bir matematik de gerektirir. Ben dersi kaçıncı alışımda geçtim bilmiyorum.
Örnek vermek gerekirse birbirinin aynısı iki saat olsun, birisi dünyada çalışıyor, diğeri ise dünya yörüngesinde dönen bir uydu veya uzay istasyonunda olsun. Misal gps uyduları 14.000km/s gibi hızlarda dönüyorlar. Her altı ayda bir dünyadaki ve bu uydudaki saatler arasında 0.007sn gibi bir fark oluşuyor. Uydudaki saat 0.007sn geri kalıyor, çünkü bize göre zamanı daha yavaş algılıyor. Misal bu olayın adı "time dilation".
0
Kauntum fiziği özetle atom altı parçacıkları inceler. Atom altı seviyedeki parçacıkların hareketleri, bildiğimiz hareket kanunlarına göre olmuyor. Bir parçacığın aynı anda iki farklı yerde olması, bir parçacığın aynı anda olabileceği bütün durumları ya da ihtimalleri içeriyor olması gibi sağduyuya aykırı şeyler içeriyor. Bu nedenle anlaması oldukça güç.
Daha da ilginci bi olayı gözlemlediğinizde yukarıda belirttiğim çoğulluk durumlarının tekilliğe dönüşmesi. Yani şöyle düşünün; siz bakmadığınızda gökyüzünde iki tane ay var. Ancak bunu görmek için dönüp baktığınızda iki ay anında teke dönüşüyor. Gözlem kuantum fonksiyonunu ortadan kaldırıyor. Ancak deneysel olarak kanıtlanan sonuçlar bunlar. Basit bir örnek için çift yarık deneyini incelemenizi öneririm.
Daha da ilginci bi olayı gözlemlediğinizde yukarıda belirttiğim çoğulluk durumlarının tekilliğe dönüşmesi. Yani şöyle düşünün; siz bakmadığınızda gökyüzünde iki tane ay var. Ancak bunu görmek için dönüp baktığınızda iki ay anında teke dönüşüyor. Gözlem kuantum fonksiyonunu ortadan kaldırıyor. Ancak deneysel olarak kanıtlanan sonuçlar bunlar. Basit bir örnek için çift yarık deneyini incelemenizi öneririm.
0
tabudeviren
ne ali sunal, ne dogukan manco, ne murat evgin..hicbiri babalarinin basarisinin uzagindan bile gecemedi.sizin bildiginiz basarili ornek var mi?
ne ali sunal, ne dogukan manco, ne murat evgin..
hicbiri babalarinin basarisinin uzagindan bile gecemedi.
sizin bildiginiz basarili ornek var mi?
hicbiri babalarinin basarisinin uzagindan bile gecemedi.
sizin bildiginiz basarili ornek var mi?
0
Bence başarı olsalar da onları ortaya çıkaran sebebin ebeveynleri oluşunun gölgesinde kalacağından başarılı olmalarına ket vuruyorlar. Yani başarılı olmak için cabalamaya ihtiyaç duymuyorlar bilinçaltı olarak, nasılsa ben bu başarıyı babam sayesinde elde ettim belki de istemedim, babam bu olmasaydı ben bu olmayacaktım falan filan
0
asım can gündüz-evren can gündüz
küçük asım resmen, hata babasından daha çok biliniyor olacak muhtemelen.
küçük asım resmen, hata babasından daha çok biliniyor olacak muhtemelen.
0
Evrencan gündüz var. Babasını çok severdim, küçük gitarist ama büyük şovmendi. Evrencan tam tersi büyük gitarist küçük şovmen. Bence olması gerektiği gibi.
0
mayeskuel
internette bulabilirim ama; en kisa sekilde anlatana bol dua ederim:D
internette bulabilirim ama; en kisa sekilde anlatana bol dua ederim:D
0
kuru fasülyeyi bir gece ısla. ertesi gün ıslanmış kuru fasülyeyi suyunu döküp bir iki kere yıka. düdüklü tencerede doğranmış soğanı kavurup, biraz saydamlaşınca salça ekle. kuru fasülyeyi ekleyip üzerini geçecek kadar su ekle. tuz baharat ve bir kaşık kadar un ekleyip karıştır. düdüklünün kapağını kapatıp, düğmesi açık olacak şekilde ötmeye başlayana kadar pişir. ötmeye başlayınca düğmesini kapatıp ocağın altını kıs. 20 dakika (en fazla yarım saat) piştikten sonra altını kapat. kapağı açmadan önce içindeki basıncın azalmasını bekle.
0
Fasulyeyi bir gün önceden ısla, bi tane soğan doğra, tencereyi ısıtıp yağı koy, sonra soğanı kavur, bi kaşık salça at biraz daha kavur, eğer kuru fasulyenin gerçekten kuru-yoğun olmasını istersen bir kaşık un atıp biraz daha kavur, sonra fasulyeleri at içine birkaç dakika da öyle kavur, sonra üstünü yarım parmak geçecek şekilde sıcak su koy biraz tuz at birkaç defa yüksek ateşte fokurdasın sonra kapağını kapat orta derecede pişir, ara ara tadına bak pişmiş gibi geliyorsa altını kapat. Ben 2 gün önce böyle yaptım muazzam oldu.
0
normal tencerede yapacaksan hem kuru fasulyeyi bi gece suda beklet hem de önden duru suda haşla. çok çok uzun sürer yoksa pişmesi.
0
düdüklüde yapmayınca önceden haşlayıp suyunu dökmek gerekiyor. bir de bana çok uzun sürede pişiyor gibi geliyor bu yüzden düdüklüde yapmak daha kolay geliyor.
0
ben de soruya kaynak yapayım. marketlerde satılan konserve kuru fasulyeler hiç ıslatmadan, haşlamadan düdüksüz tencerede yapılabilir mi aynı şekilde? öyleyse marka önerecek olan var mıdır?
0
Haslanmis kuru kalp ben:)
Oncelikle soganlarimizi kavuruyoruz (etli olacaksa eti onceden hasla, suyunu atma)
Etli olacak ise haslanmis etleri az kavurlan sogana ekle bir iki cevir. Salcayi ekle ve biraz kavur. Et suyunu yavas yavas ekleyerek salcayi iyice erit. Ben cok az domates de eklerim bu asamada ama elzem degil. Konserveyi ac ve suyundan biraz ekle. Sulu olsun istersen goz karari su ekle ve kaynat. Kaynadiktan sonra bi 10 dakika en kisik ateste pisir. (Hala fasulyeleri atmadik. Bunun amaci salca,et, soganin iyice birbirine girmesi) fasulyeleri de ekle ve uzerine goz karari tereyagi at. Bir 10 -15 dakika daha pisir ve hazir.
Oncelikle soganlarimizi kavuruyoruz (etli olacaksa eti onceden hasla, suyunu atma)
Etli olacak ise haslanmis etleri az kavurlan sogana ekle bir iki cevir. Salcayi ekle ve biraz kavur. Et suyunu yavas yavas ekleyerek salcayi iyice erit. Ben cok az domates de eklerim bu asamada ama elzem degil. Konserveyi ac ve suyundan biraz ekle. Sulu olsun istersen goz karari su ekle ve kaynat. Kaynadiktan sonra bi 10 dakika en kisik ateste pisir. (Hala fasulyeleri atmadik. Bunun amaci salca,et, soganin iyice birbirine girmesi) fasulyeleri de ekle ve uzerine goz karari tereyagi at. Bir 10 -15 dakika daha pisir ve hazir.
0
plastic_angel
Internette bulamadım :( KARGO yoluyla ilaç almak istiyorum. Gümrüğe takılır mı yasak mı yoksa cezasını ödeyip alabilir miyiz nerden öğrenebilirim?
Internette bulamadım :( KARGO yoluyla ilaç almak istiyorum. Gümrüğe takılır mı yasak mı yoksa cezasını ödeyip alabilir miyiz nerden öğrenebilirim?
0
Gümrüğe takılıyor, gümrükten size bir yazı geliyor, o ilacın adının yazıldığı reçeteyi mail atıyorsunuz, sonra yolluyorlar.
0
saveur
Merhaba duyuru,Entry'lerinin tümünü silmiş ve zaten ofansif bir nick'i olan bir çaylak, çok çok çirkin bir mesaj atmış bana.Bir çaylağı/yazarı nasıl/nereye şikayet edebiliyoruz ya da edebiliyor muyuz? Aktif bir yazar olmadığım için maalesef sss'a ve birkaç yere daha baktığımda bunu nasıl yapabiliyor
Merhaba duyuru,
Entry'lerinin tümünü silmiş ve zaten ofansif bir nick'i olan bir çaylak, çok çok çirkin bir mesaj atmış bana.
Bir çaylağı/yazarı nasıl/nereye şikayet edebiliyoruz ya da edebiliyor muyuz? Aktif bir yazar olmadığım için maalesef sss'a ve birkaç yere daha baktığımda bunu nasıl yapabiliyoruz göremedim, yardımcı olan olursa şahane olur, sevgiler.
Edit: İletişim bölümünden mı yapıyoruz acaba?
Entry'lerinin tümünü silmiş ve zaten ofansif bir nick'i olan bir çaylak, çok çok çirkin bir mesaj atmış bana.
Bir çaylağı/yazarı nasıl/nereye şikayet edebiliyoruz ya da edebiliyor muyuz? Aktif bir yazar olmadığım için maalesef sss'a ve birkaç yere daha baktığımda bunu nasıl yapabiliyoruz göremedim, yardımcı olan olursa şahane olur, sevgiler.
Edit: İletişim bölümünden mı yapıyoruz acaba?
0
Mesajlarda tarih-saat bölümünün yanındaki üç noktaya tıkladığında mesajı bildirme sekmesi geliyor.
0
epistemic_regress
Virüs bı müddet boğazda tutunuyor, sirkeli, tuzlu gargara yapın, akciğerlere ulaşmadan virüsü öldürün diyorlar. Yapalım mi?
Virüs bı müddet boğazda tutunuyor, sirkeli, tuzlu gargara yapın, akciğerlere ulaşmadan virüsü öldürün diyorlar. Yapalım mi?
0
Uzman hekimler (enfeksiyon hastalıkları) bunun işe yaramayacağını defaatle söyledi. Oytun Erbaş gibi alanı dışında oldukça çok konuşanlar bunun faydalı olduğunu söylüyor tek.
0
Tuz dediğin şey sodyum; sirke dediğin de temelde asetik asit içeren bir meyve suyu. Sodyumun ve asetik asitin bir virüse karşı öldürücü etkisinin olması mümkün olabilir mi? Bence olamaz. Yani koronaya iyi gelse teknik olarak HIV'e de iyi gelmesi lazım, böyle söyleyince ne kadar gereksiz olacağı daha iyi anlaşılabilir.
0
veranerede
Gerçekten popo büyüyebilir mi? O Instagram modelleri gerçekten sadece fitness ile mi öyle bir görüntüye kavuşuyorlar? Bunun için çok mu çalışmak gerekiyor, ne kadar bir zaman alabilir?
Gerçekten popo büyüyebilir mi? O Instagram modelleri gerçekten sadece fitness ile mi öyle bir görüntüye kavuşuyorlar? Bunun için çok mu çalışmak gerekiyor, ne kadar bir zaman alabilir?
0
fitness büyütmez ki.
popo olsa olsa şekil alır bazı hareketlerle.
işin özü foto teknikleri ya da atadan gelme malzeme.
popo olsa olsa şekil alır bazı hareketlerle.
işin özü foto teknikleri ya da atadan gelme malzeme.
0
Instagram modelleri biraz estetik ve silikon kullanıyor. Diğer bölgeler kassiz, kocaman kalça olayı sporla imkansız.
Ama Body buildingle kalçayı belli seviyeye getirmek mümkün.
Ama Body buildingle kalçayı belli seviyeye getirmek mümkün.
0
Kalçanın dış yüzeyi iki parçalı küçük bir kas grubundan oluşur, yüzeyinde de büyük bir yağ tabakası var. Büyürse bu küçük kas grupları büyür, o kas grubu da diğer tüm kas parçalarında olduğu gibi erkekte büyür kadında çok fazla büyümez, erkekte büyür dediğim de biceps kasından bir tık daha fazla büyür o kadar çok fazla değil, yani instagram’da gördüklerinin büyük bir kısmı cerrahi müdahale, yani silikon protez vs. Öyle olmayanlar da genetik olarak yağlı kalçası olan milletlerden ama onlar da genel olarak yağlı oluyorlar. Misal bir Avrupalının nispeten zayıf bir fizikle büyük kalçalı olması, ekstra olarak geniş bir leğen kemiği yoksa imkansız, leğen kemiği genişse onda da zaten büyüklük yanlara doğru olur. Durum böyleyken böyle ne yazık ki.
0
peki etrafta nasıl bu kadar büyük popo var o zaman! :D
nedir yani biz de bilelim :D
@veranerede,
bence hormonların da etkisi var, doktor değilim ama östrojen bu tip yağlanmaları/şişkinlikleri arttırdığı için şekil almasında etkili.
nedir yani biz de bilelim :D
@veranerede,
bence hormonların da etkisi var, doktor değilim ama östrojen bu tip yağlanmaları/şişkinlikleri arttırdığı için şekil almasında etkili.
0
lastdragonborn
Sözlük nickim ifşa oldu. Bu yüzden hesabımı dondurmak zorunda kaldım. Fakat tekrar hesap açmayı düşünüyorum. Bir önceki hesabı aldığım mail ile yeni kullanıcı kaydı oluşturabiliyor muyum? İnternetten araştırdığım zaman alınır demişler. Ancak pek mantıklı gelmedi. Giriş yapmak istediğimizde e-mail ad
Sözlük nickim ifşa oldu. Bu yüzden hesabımı dondurmak zorunda kaldım. Fakat tekrar hesap açmayı düşünüyorum. Bir önceki hesabı aldığım mail ile yeni kullanıcı kaydı oluşturabiliyor muyum? İnternetten araştırdığım zaman alınır demişler. Ancak pek mantıklı gelmedi. Giriş yapmak istediğimizde e-mail adresi ve şifreyle giriş yapabiliyoruz. Eğer aynı mailde iki farklı hesap olursa bir sorun oluşturmayacak mıdır?
Son olarak, nick değiştirme özelliği neden eklenmiyor. Ayıp ediyorlar valla :(
Son olarak, nick değiştirme özelliği neden eklenmiyor. Ayıp ediyorlar valla :(
0
benimki de geçen salak bi ingbank çalışanı gidip şirketimi aramış bu nickle yazan ahmet mehmet isimli çalışanınız bize ulaştı diye mal mıdır nedir, 3 bin küsür entryi silip bıraktım hesabı
0
Aynı maille üye olmaya çalıştığında izin vermez zaten, ilk hesaba başka mail hesabı atarsan olur.
0
gmail kullanıyorsanız araya nokta koyun sözlük yeni mail olarak görecektir ama yine aynı mail oluyor.
örneğin mailiniz,
[email protected] ise [email protected] ile üye olabilirsiniz.
örneğin mailiniz,
[email protected] ise [email protected] ile üye olabilirsiniz.
0
konu ile alakasız ama bu konuda duyuruda bir bug var. ekşi sözlükte çaylak olduğum dönemde çaylak hesabımla aynı isimde duyuru hesabı açtım, kısa bir süre sonra sözlük hesabım yazar olduğunda sub-etha üzerinden giriş yapmaya başladım ve bingo, sözlük üzerinden girdiğimde farklı, id şifre girerek girdiğimde farklı 2 adet komikolmakuzen hesabı oldu duyuruda.
0
@komik iyi de o bug değil ki senin ekşideki nikinle girince es yazıyor normal id ile girince yazmıyor
0
@komik, evet o bir bug değil. İstersen bu iki hesabı tek hesap haline getirebilirsin. Bunun için hem duyuru hem sözlük hesabından mesaj atman lazım fader ya da compumaster a.
0
epistemic_regress
Doğru mu? Zmc, Multi vitamin vs den bahsediyorum. Diğerlerini tokluk zamanında alabilirim ama zmc yi yatmadan önce alın diyor, nasıl yapayım?Teşekkürler.
Doğru mu? Zmc, Multi vitamin vs den bahsediyorum. Diğerlerini tokluk zamanında alabilirim ama zmc yi yatmadan önce alın diyor, nasıl yapayım?
Teşekkürler.
Teşekkürler.
0
Zmc ne çinko mu yoksa zma mı? Bunlar makro ürünler değil mikro ürünler, bir sıkıntısı olmaz.
0
