Giriş
(18)

İstifa Sonrası Kalmam İçin Israr Edilmemesi

depresif genc
Beyler, buradan istenmediğim sonucunu çıkartabilir miyim :)Biraz hayal kırıklığıyla birlikte yöneticim sonucu kabullendi ve kalmam için gerekli şartları yaratmak konusunda bir girişimde bulunmadı.Profesyonel hayat deyip geçiyor muyuz. Vay be, yarım saatlik bir meeting sikecıl etmeye bakıyor her şey.
Beyler, buradan istenmediğim sonucunu çıkartabilir miyim :)

Biraz hayal kırıklığıyla birlikte yöneticim sonucu kabullendi ve kalmam için gerekli şartları yaratmak konusunda bir girişimde bulunmadı.

Profesyonel hayat deyip geçiyor muyuz. Vay be, yarım saatlik bir meeting sikecıl etmeye bakıyor her şey.
0
depresif genc
(12.10.20)
çok vazgeçilmez değilsin demek ki. yenisi bulunur hem de belki daha ucuza.
0
jelly bear
(12.10.20)
Senin istifandan çok önce senden vazgeçmişler.
0
angelus
(12.10.20)
Hiçkimsenin yeri doldurulamaz değil hele ki profesyonel hayatta. O nedenle normal olanı yapmışlar.
0
lcha
(12.10.20)
Bu zamana kadar kurumsal bir firmada "istifa ederim haa" diyen insanı tuttuklarını görmedim.
0
SiyamkedisiZorro
(12.10.20)
Blofune rest demisler, olur oyle arada :)
0
brkylmz
(12.10.20)
pandemi donemi. millet issizlikten kiriliyor, ik'da sirada ne referanslar ne torpilliler vardir, bosluk olsa da alsak diye bekleyen, normal bu zamanda
0
neverletyougodown
(12.10.20)
neredeyse herkesin yerine aynı paraya ya da daha ucuza çalışacak daha nitelikli kişiler bulunur, ki ekonomi berbat işsizlik tavan, corona muhabbeti vs. özellikle bu dönemde gayet normal. canınızı sıkmayın.
0
rose parks
(12.10.20)
uk'de istifa eden adama neden diye bile sormadıklarına şahit oldum. çok normal sonuçta istifa ediyorsa vardır bir bildiği bana ne diye düşünüyoruz.

genelde de maaş konusu olduğu için 4 alan adama aynı şirkette 5 vermek söz konusu bile olmayacağı için kal vs denilmiyor.

tr piyasası ise bunun tamamen tersi ama ben yöneticilik zamanımda gidene kal demedim hiç. buna izin verdiğim anda başka yollar açılacaktır. kimse o kadar vazgeçilmez değil. yine de olan bana oluyor sonuçta tabi. adamı sıfırdan al yetiştir. 1 sene çalışsın maaşının 2 katını talep etsin. sonra yeniden başla..
0
ozdek
(12.10.20)
şirket prensibi de olabilir. eski şirketimde gidene kimse dur demezdi. kralı olsa güle güle diyip yolladılar.
0
erty_ksk
(12.10.20)
yöneticilerde istifa edeni geri çevirmemek, ısrar etmemek bir prensip meselesi olabilir.
zorlanacağını bile bile, yeni personel alırken, eğitimi, yeni kişiyle süreçler, bunlar yorucu işler. ama gitmek isteyen insanı tutmak doğru değil. ben de bu şekildeyim. istifa ettiğinde bana istifa edeyim mi diye sormuyor. geleceği için önemli bir kararı almış. ben de saygı göstermeliyim. sonuçta bu işte yeni personel alınması da var. hayat devam eder bir şekilde.
0
stewie
(12.10.20)
Hafta sonu, bayram seyram demeden iş yerine çağrılan mühendisler , teknisyenler , operatörler vardır .
Bu insanlara ağa dur soluklan derler.
Ama aynı işi yapan başka biri varsa abi yolun açık olsun derler.
0
ycaycayca
(12.10.20)
istifa etmişsin, gidiyorum demişsin. adamlar da git demiş.
0
co2s2
(12.10.20)
Onlar bu şekilde diğer personellerinin daha sıkı işlerine bağlanacağını düşünüyor olabilirler.
0
Erva
(12.10.20)
Ne diyebilir ki? Kreş mi yani orası? Kollarını açıp getme mi deyeydi?

Görevle ilgili sorumluluklarının başkalarına aktarılması için de ihbar süresi diye bir şey var. İşlerini aktarır ve gidersin.

Gene bu tarz durumlar için prosedür ve talimatlar da var. Yeni başlayan o talimatları ve prosedürleri uyguladığı sürece akış devam eder.

Edit:egoya bak, pohpohlanmadığından cevabı beğenmemiş minik çekirge.
0
denizgonen
(12.10.20)
Hocam sen daha iyi bir iş bulmuş gidiyorsun, yöneticin eski kötü şirkette kalıyor. Buna konsantre ol, niye keyfini bozuyorsun :)
0
plutongezegendegilmi
(12.10.20)
olur oyle, bosver,

herkes isyerinde "ulan bir ayrilsam butun isler bunlara kalacak" diye dusunmusuzdur, bu sekilde dusunmedim diyene inanmam, ben de cok dusundum ama istifa edince isler bir sekilde yuruyor...

eksisozluk.com
0
exlibris
(12.10.20)
ya salla gitsin kimse vazgeçilmez değildir kafana takman bile gereksiz.
0
basond
(12.10.20)
Akli basinda hicbir sirket gidecem diyen adama ne olur kal demez, derse ornek teskil eder sonra calisanlarin maskarasi olursun. Dunyada tek olsan yine de yol verirler, bu isler boyle..
0
cooperr
(12.10.20)
(2)

fitness antrenörlük eğitimi

black mamba
amacım antrenör olmak değil. sadece bu sporu bilinçli bir şekilde yapmak ve kendi programımı vs. hazırlayabilmek istiyorum. şu an evde basit bir gym kurdum çalışıyorum ama ezbere biraz. vücut geliştirme federasyonunun 1. kademe antrenörlük eğitimi varmış. 2 hafta sürüyor sanırım. ücreti 2000 lira fa
amacım antrenör olmak değil. sadece bu sporu bilinçli bir şekilde yapmak ve kendi programımı vs. hazırlayabilmek istiyorum. şu an evde basit bir gym kurdum çalışıyorum ama ezbere biraz. vücut geliştirme federasyonunun 1. kademe antrenörlük eğitimi varmış. 2 hafta sürüyor sanırım. ücreti 2000 lira falandır diye tahmin ediyorum. yarın birgün salona başlayınca da hocaların peşinde bana program hazırlasın diye koşmak istemiyorum. ya da personal trailer ile çalışabilecek param yok. internetten de öğrenmeye çalışıyorum araştırarak ama hem çok zaman alıyor hem de yanlış öğrenip öğrenmediğimi bilemiyorum. şöyle birileri bana doğru düzgün öğretsin istiyorum. tabii çok üst düzey bir şey beklemiyorum. başlasam istediğimi öğrenebilir miyim?
0
black mamba
(11.10.20)
Çalışma amacıyla kullanmayacaksan böyle bir eğitime gerek yok orada o eğitimi alanlar zaten bu işi bilen, sertifika almak için gelen insanlar, verilen bilgiler hap bilgiler, gitsen bile yine sürekli araştırma yapmak zorundasın, senin pozisyonundaki biri için gerekli değil. Bu olaylara ilgin varsa zaman yaratacaksın, farklı kaynaklardan farklı bilgilere ulaşıp "ha bu böyleymiş demek ki" sonucuna ulaşacaksın. Yok sadece amacım kendi programımı yazmak diyorsan onun için hiç gidilmez.
0
angelus
(11.10.20)
hiçbir şey öğrenemezsiniz. öncelikle spor akademisi mezunlarının mesleği icra edebilmek için almaları gereken bir sertifikadan bahsediyoruz, yani bileceğini bilerek geliyor zaten. sonralıkla da alaylı olup antrenörlüğü meslek olarak icra etmek isteyenlerin yine bileceğini bilerek gelip aldığı bir sertifikadan bahsediyoruz. bu bir "eğitim" değil yani. 2000 liralık PT alsanız çok daha fazla şey öğrenirsiniz.
0
bir garip melek
(11.10.20)
(2)

vpn ve yasal mevzular

tunaktunaktun
vpn ile webde gezinmenin yasal bir yaptirimi sozkonusu mudur ?
vpn ile webde gezinmenin yasal bir yaptirimi sozkonusu mudur ?
0
tunaktunaktun
(10.10.20)
VPN Türkiye'de teknik olarak yasak değil, sanırım geçen sene yasaklayalım falan demişlerdi ama sadece birkaç VPN şirketine erişimi engellediler, hakkında bir kanun çıkarmadılar, son bir senede çıktıysa da haberim yok, çıkmadıysa yasal bir problem yok demektir.
0
angelus
(10.10.20)
VPN aynı zamanda güvenli şekilde internette gezinmek isteyenler tarafından da kullanılıyor. Tek varlık amacı yasak delmek değil. Dolayısıyla VPN kullanmanın suç olması gibi bir durum söz konusu değil. VPN kullanarak yasaklı sitelere girmek de suç olamaz. Ceza kanununda böyle bir madde yok.
0
hitokiri kenshin
(10.10.20)
(5)

Çift isimli birinin isminin birini kullanması

anladespina
Öncelikle özür diliyorum, başlık biraz tuhaf oldu. Sormak istediğim şey şu: Ben çift isimliyim ancak sadece ikinci ismimi kullanıyorum normal yaşamımda (sosyal medyalar, arkadaş çevrelerinde vs. de öyle). Sizce Linkedin, Kariyer.net gibi sitelerde de yalnızca ikinci ismimi kullanmam problem olur mu?
Öncelikle özür diliyorum, başlık biraz tuhaf oldu. Sormak istediğim şey şu: Ben çift isimliyim ancak sadece ikinci ismimi kullanıyorum normal yaşamımda (sosyal medyalar, arkadaş çevrelerinde vs. de öyle). Sizce Linkedin, Kariyer.net gibi sitelerde de yalnızca ikinci ismimi kullanmam problem olur mu? "Buralar resmi yerlerdir ismini tam kullan" mı diyorsunuz yoksa?
0
anladespina
(10.10.20)
Gözde Özlem Türk mesela adınız.

G. Özlem Türk yazabilirsiniz sıkıntı olmaz.
0
ozdek
(10.10.20)
Kısaltma olarak da olsa hepsini kullanmak daha doğru olur.
0
angelus
(10.10.20)
Kullanmadığınız ismi kısaltarak kullanabilirsiniz,ben öyle yapıyorum.
0
arenas
(10.10.20)
problem olmaz. ama ilk ismin başharfini yazmak daha iyi olur.

benim üç ismim var. neredeyse her mecrada farklı kullanıyorum. linkedin'de ilk iki ismim ve soyismimi kullanıyorum. üçüncü ismi de yazsam ekranda başka yer kalmayacak. sadece baş harfini yazsam da kötü oluyor.
kimse bir şey demedi, demez
0
biseysorcaktim
(10.10.20)
Linkedin kariyer net gereken resmilikte yerler degil. Pasaport basvurusu, sinava girmek vs den bahsetmiyorsunuz. Tercih ettiginiz isminizi kullanin
0
gunes123
(10.10.20)
(1)

ekşi sözlük mail adresini unutmak

orko
merhaba. kayıt olduğum mail adresimi unuttum. sadece nickimi biliyorum fakat şifremi unuttum’a basınca mail adresini soruyor. nasıl şifremi öğrenebilirim, başka bir yolu var mıdır?
merhaba.

kayıt olduğum mail adresimi unuttum. sadece nickimi biliyorum fakat şifremi unuttum’a basınca mail adresini soruyor.

nasıl şifremi öğrenebilirim, başka bir yolu var mıdır?
0
orko
(10.10.20)
Başka bir yolu yok, ilk mail adresi güvenlik butonu işlevi görüyor.
0
angelus
(10.10.20)
(4)

Satın alma gücü artsaydı

barabas
Türkiye'nin şu anki durumunun düzeldiğini ve normal bir yönetime sahip ortalama bir ülke olduğunu varsayalım.Yıllarca süren vergiler dolayısıyla oluşan açlıktan sonra, atıyorum araçlarda ötv yok, insanlar çılgınlar gibi saldırır mıydı bu ürünlere? ya da içkide vergi yok bunca yılın bastırılmışlığıyl
Türkiye'nin şu anki durumunun düzeldiğini ve normal bir yönetime sahip ortalama bir ülke olduğunu varsayalım.

Yıllarca süren vergiler dolayısıyla oluşan açlıktan sonra, atıyorum araçlarda ötv yok, insanlar çılgınlar gibi saldırır mıydı bu ürünlere? ya da içkide vergi yok bunca yılın bastırılmışlığıyla tüketim çılgın gibi artar mıydı?
0
barabas
(09.10.20)
Doymuşluk kültürü oturana kadar artardı.
0
angelus
(09.10.20)
angelus +1
0
emcekare olmadi einstein olsun bari
(09.10.20)
nasıl yani? son 1 sene hariç tutuyorum ama araba alacağım diyip de alamayan birini gördünüz mü? ev de aynı şekilde.

içki konusunda da çok iyi içen akrabalarım mevcut her gittiğimizde sabahlara kadar alem yapıyoruz. kendi biralarını ve rakılarını yapıyorlar ama deli gibi içmelerine engel değil.
0
ozdek
(09.10.20)
Araç konusunda düşmesini bekleyen düşmediği için umudu yitiren çok insan var. Bence talep olur.

Ama alkol konusu için herkes ikame oluşturdu. Çok yığılma olacağını düşünmem. Herkes 4-5 lira maliyetle bira üretebiliyorken, marketteki biranın 6-7 liralara inmesi lazımki kovayla movayla uğraşmayalım denmesi lazım.

Ki hali hazırda pekçok insanın 3-4 ay yetecek alkolü var. Hemen de başlanmaz alışverişe.
0
baal
(09.10.20)
(2)

sözlük kanal taşıma yetkisinin yanlış kullanılması

ziv
Şu başlığı bir yazar #troll kanalına taşımış https://eksisozluk.com/9-ekim-2020-galatasaray-turkiye-umit-milli-maci--6696945 bir spor müsabakasınin başlığı troll olabilir mi? şimdi ben bunu şikayet ettim, hatta kanzuk bir entry'de bu yetkiyi yanlış kullanan kişinin bu yetkisinin alınacağı ve uçurula
Şu başlığı bir yazar #troll kanalına taşımış eksisozluk.com bir spor müsabakasınin başlığı troll olabilir mi? şimdi ben bunu şikayet ettim, hatta kanzuk bir entry'de bu yetkiyi yanlış kullanan kişinin bu yetkisinin alınacağı ve uçurulabileceğini yazmıştı.

Ayrıca aranızda kanal taşıma yetkisi olan biri var ise tekrar #spor kanalına taşıyabilir mi başlığı?
0
ziv
(09.10.20)
Böyle bir maç gerçekten varsa çok saçma, kanalı troll kategorisine taşıyan kişi troll başlık zannedip taşımıştır belki.

Çıkmış zaten kategoriden.
0
angelus
(09.10.20)
Böyle bir maç var, kaynak son paragrafta www.galatasaray.org
0
🌸ziv
(09.10.20)
(2)

Tip 2 diyabet hastaları, kaygı bozukluğu yaşıyor musunuz?

le jeune turc
Bende tip 2 diyabet var mı emin değilim ancak kan şekerimde ani oynamalar olduğunda ortada ciddi bir sebep yokken kaygılandığımı fark ettim. Sizdeki durumu merak ettim.Şu an yurt dışındayım ve henüz sağlık sigortam yok. O sebeple lütfen en yakın zamanda doktora başvuramıyorum. :D
Bende tip 2 diyabet var mı emin değilim ancak kan şekerimde ani oynamalar olduğunda ortada ciddi bir sebep yokken kaygılandığımı fark ettim. Sizdeki durumu merak ettim.

Şu an yurt dışındayım ve henüz sağlık sigortam yok. O sebeple lütfen en yakın zamanda doktora başvuramıyorum. :D
0
le jeune turc
(09.10.20)
Kan şekeri düşmediği için zorla düşürmek için bol miktarda insülin salgılanır o durumda düşüş de hipoglisemi düzeyinde olur, böyle olunca bu tip psikolojik etkiler görülmesi normaldir, düzeltmek için de glukagon adrenalin gibi hormonlar salgılandığı için bu etkiler devam eder.
0
angelus
(09.10.20)
evet
0
deartheodosia
(09.10.20)
(3)

Gram altını satıp dövize veya farklı bir emtiaya geçmek

fobfilm
Gram altın ons bazında düşüşe geçip bir daha kısa veya orta vadede yükselmeyecekmiş gibi içimde bir korku var. Bu yüzden hazır yükselmişken satış yapıp başka bir şeye yatırayım diyorum ama aynı zamanda dolar/euro da çok yükseldi. Yükselme potansiyeli daha fazla olan önerebileceğiniz bir emtia var mı
Gram altın ons bazında düşüşe geçip bir daha kısa veya orta vadede yükselmeyecekmiş gibi içimde bir korku var. Bu yüzden hazır yükselmişken satış yapıp başka bir şeye yatırayım diyorum ama aynı zamanda dolar/euro da çok yükseldi. Yükselme potansiyeli daha fazla olan önerebileceğiniz bir emtia var mı? Ya da şuan için altın'da kalmak daha mı doğru olur?
0
fobfilm
(09.10.20)
garanticiysen eurobond
0
baldur2
(09.10.20)
Altının şu an 2000 sınırını geçeceğini sanmıyorum muhtemelen önümüzdeki haftadan itibaren bir miktar geri çekilip yatay seyredip sonrasında 2000'i geçer ama bu yıl sonuna kadarlık bir süreci kapsayabilir.
0
angelus
(09.10.20)
@baldur2 eurobond sanırım uzun vadeli bir yatırım aracı. Ben biraz kısa ve orta vadeli düşünüyorum. Aslında derdim paramın değerini koruması. Eğer merkez bankası sert bir müdahalede bulunursa dolar aldığımda düşmeye başlar diye korkuyorum. Daha önce benzer bir süreci yaşadık çünkü. Doların tekrar aynı seviyelere gelmesi epey uzun sürmüştü.
0
🌸fobfilm
(09.10.20)
(3)

kızılderililer - afro amerikalılar

big city mobbing
konu hakkında hemen hemen hiç bir şey bilmeyerek soruyorum.amerikalılar neden kızılderilileri öldürülüp, afrikadan köle getirdiler ?neden doğrudan kızılderilileri köleleştirmediler ?bir de barak obama gibi afro amerikalı biri başkan olabilirken, bir kızılderili için de bu mümkün mü ?ve kızılderilile
konu hakkında hemen hemen hiç bir şey bilmeyerek soruyorum.

amerikalılar neden kızılderilileri öldürülüp, afrikadan köle getirdiler ?
neden doğrudan kızılderilileri köleleştirmediler ?

bir de barak obama gibi afro amerikalı biri başkan olabilirken, bir kızılderili için de bu mümkün mü ?

ve kızılderililer - afro amerikalılar arası ilişki nasıl ?
0
big city mobbing
(09.10.20)
Köleleştirebilseler zaten yaparlardı, yapamadıkları için yaşam alanlarını azalttılar.

ABD vatandaşı olduklarına göre teknik olarak olmamaları için bir neden yoktur diye tahmin ediyorum.
0
angelus
(09.10.20)
kızılderililer de köleleştirildi. bir kısmı öldürüldü, bir kısmı çalıştırıldı. genelde erkeklere madenlerde altın arattırdılar, kadınları da tarlalarda çalıştırdılar. sadece hayatta kalmalarına yetecek kadar ekmek vererek. kilolarca yükleri kilometrelerce sırtlarında taşıttılar. sadece afrikalılar köle olarak kullanılmadı yani. özellikle keşfedildiği zamanlarda kullandılar. afrikalılar çok daha sonra getirildi.
0
candide
(09.10.20)
Bu konu üzerine yazılmış bir kitap var. Bir paragrafta anlatılabilecek bir konu değil.

Kitap: Ulusların Düşüşü

1600'lü yıllara dayanıyor bu kolonileşme ve sömürü olayları. İlk olarak Portekiz ve İspanya Güney Amerika'da başlıyor. Orada altın çok. Altınını sömürüyorlar Güney Amerika insanlarının. O sıralarda İngilizler ve İspanyollar savaş halinde. Savaşın da İspanyollar tarafından kazanılacağı öngörülüyor ama İngilizler kazanıyor. Ancak bu sömürgecilik olaylarına geç dahil oldukları için Kuzey Amerika'ya yöneliyorlar. Ancak orada da sömürecek altın yok. Yerli halkı sömüremiyorlar vs. Hatta Amerika'da demokrasinin bu kadar gelişmiş olması (komşusu meksikaya göre mesela) bu olayların sonucu olarak görülüyor. Daha bir sürü detay var.
0
himmet dayi
(09.10.20)
(5)

Virajın İçinde Neden Fren Yaplmaz ve Gaza Basılır

üç gün gündüz
Sözlükte de bu konu işlenmiş. Gaza basınca araç daha da hızlanıp yoldan çıkmaz mı? Teşekkürler.
Sözlükte de bu konu işlenmiş. Gaza basınca araç daha da hızlanıp yoldan çıkmaz mı? Teşekkürler.
0
üç gün gündüz
(09.10.20)
Sen viraja hızlı girip dönüş anında frene bastığında hareket yasaları gereği (cisme dışarıdan bir kuvvet uygulanıp hareketi değişmeye zorlanmadıkça hareketli ya da hareketsiz doğrusal durumunu korur) araç yoluna düz devam ister ama sen aracı döndürme işlemi sırasında durdurmaya çalıştığın için doğrusal hareketini korumak isteyip yoluna düz bir şekilde devam etmek ister ama edemez, merkezcil kuvvet gereği içe çekilebilecek kadar düşük hızda olmadığın için de araç savrulur kaza yaparsın. Halbuki viraja gelmeden yavaşlayıp viraj içinde hızlanırsan lastiklerin sürtünme katsayısı artar sürtünme katsayısı artınca da ne kadar hızlanırsan hızlan merkezcil kuvvet seni virajın içine çeker yol içinde savrulmadan kaza yapmadan virajı alırsın.
0
angelus
(09.10.20)
angelus çok şahane açıklamış.

düşük hızlarda riske girmeden deneyebilir, sonuçlarını test edebilirsiniz.
0
fever
(09.10.20)
Çok fazla fizik tabiri kullanmadan aklıma gelenleri söyleyeyim, mesela frene bastığında araç öne yığılır ve arka tekerlerdeki yük azalır, bu virajda olursa fizik kuralı gereği araçın kıçı başı oynar.

Gaza bastığında ise tekerlere binen yük artar ve bu da lastiklerin asfalta tutunmasına katkı sağlar, tabi dozajlı bir gazda.

Taktik çok basit, hızın ne olursa olsun viraja girmeden hemen önce bi tık yavaşlayıp viraja girip dönüş açını verdikten sonra tatlı tatlı gaza basabilirsin.
0
John Bloor
(09.10.20)
angelus +1

ayrıca arkadan çekiş ve önden çekişte bunda farkeder. arkadan çekişteki arabalar virajalarda daha kontrollüdür, önden çekişlilere göre daha rahat kontrol edilebilir.

bu sebepten lastikler çok önemlidir.
0
mikahakkinen
(09.10.20)
angelus +1
tabi bu hızlanmanında bir limiti sınırı var viraja 50 ile gireyim gaza basıp 200 le virajdan çıkayım gibi durumlar yok
0
basond
(09.10.20)
(1)

Hangi fitness kemeri?

Unde bach canim
Ucuz yollu bir şey alacağım, bu yüzden hangisini tercih etsem kullanışlı ve rn önemlisi işlevini yerine getiren bir ürün almış olurum?1- https://ty.gl/ivq9coa62- https://www.decathlon.com.tr/bel-kemeri-id_8386249.htmlExcalibur marka olanın içi uzun süre kullanımda üst derisi parçalanıyor fakat geniş
Ucuz yollu bir şey alacağım, bu yüzden hangisini tercih etsem kullanışlı ve rn önemlisi işlevini yerine getiren bir ürün almış olurum?

1- ty.gl
2- www.decathlon.com.tr

Excalibur marka olanın içi uzun süre kullanımda üst derisi parçalanıyor fakat geniş alana sahip ve tokalı
Domyos ise daha kaliteli ve daha iyi sarıyor fakat dar ve cırtcırtlı olduğu için uzun süre kullanımda kendini salma durumu var.
0
Unde bach canim
(08.10.20)
Tokalı olan.
0
angelus
(08.10.20)
(1)

sözlükte yazar engellemek

kondansator
selamlar, sözlükte birisini engellediğimiz aman bizim girileri görmeye devam ediyor mu acaba? bunu sağlamanın bir yolu var mıdır
selamlar, sözlükte birisini engellediğimiz aman bizim girileri görmeye devam ediyor mu acaba? bunu sağlamanın bir yolu var mıdır
0
kondansator
(08.10.20)
Engellediğinde engellediğin kişi için görünmez olmuyorsun, engellediğin kişiyi kendin için görünmez hale getiriyorsun. Haliyle görebiliyor.
0
angelus
(08.10.20)
(4)

Ehliyeti otomatik/manuel almak?

fakyoras
Selam,Ulke degistirdigim icin tekrar ehliyet almayi planliyorum. İngilteredeyim, direksiyon sagda. Turkiyede 3-4 sene kadar manuel araba kullanmistim duzenli olarak. Her ihtimale karsi burda da manuel ehliyeti mi alsam diyorum, bir yandan da vitesin ters tarafta olmasi ehliyet almayi zorlastirir, ku
Selam,

Ulke degistirdigim icin tekrar ehliyet almayi planliyorum. İngilteredeyim, direksiyon sagda. Turkiyede 3-4 sene kadar manuel araba kullanmistim duzenli olarak.

Her ihtimale karsi burda da manuel ehliyeti mi alsam diyorum, bir yandan da vitesin ters tarafta olmasi ehliyet almayi zorlastirir, kurallara alismaya calisirken bir de vitese de alismam gerekecek. Ehliyet sinavi 40dk suruyor, baya detayli bir sinav. Bizdeki gibi saga don sola don tamam al ehliyet demiyolar.

Manuel alirsam hem manuel hem otomatik kullanabiliyorum, oh rahatlik. Otomatik olmak daha kolay gibi(sinavda vitesle ugrasmiyorsun) ama olur da manuel araba kullanman gerektiğinde kullanamiyorsun. Araba kiralarina bakiyorum mesela, otomatikler cok daha pahali. Niye verim o parayi diyorum.

Size hangisi mantikli geliyor?

Not: tr ehliyetim 12 ay gecerli onu biliyorum.
0
fakyoras
(08.10.20)
ben de aynı kararı verme aşamasındayım.

tamamen aynı çekinceler. eşim otomatik ben manuel mi alsam diyoruz. son 10 senede manuel aracım olmadı ama burada çok yaygın tr nin aksine.
0
ozdek
(08.10.20)
Ülke özelinde söylemeyeyim daha genel cevaplayayım; ben bugün ehliyet alsam otomatik ehliyeti alırdım, yıllardır otomatik kullanıyorum bu saatten sonra manuel araba almam, bu soru sorulduğunda ortaya atılan ilk tez olan "ya manuel kullanmak zorunda kalırsan ne yapacaksın" durumunu da hiç yaşamadım neden manuel araç kullanmak zorunda kalayım onu da anlamıyorum sırf bu nedenle manuel almak bana mantıksız geliyor. Benim naçizane önerim otomatik bir araba alma planın varsa manuelle ne uğraşacam diyorsan otomatik al, zaten otomatik arabaya alışınca manuel araba kullanmak ızdırap oluyor; yok eğer manuel araba alma ihtimalin de varsa o zaman manuel al.
0
angelus
(08.10.20)
Eger hemen araba alacaksaniz bile ehliyet icin acele etmeyin, birkac saatlik ders alin sonrasinda TR ehliyetiyle devam. Bir sure duzenli kullandiktan sonra ne vitesi sol elle degistirmek ne de yolun ters tarafinda olmak garip gelmemeye baslayacak. 12 ayin sonuna dogru sinava girersiniz, bu sayede yukaridaki konulari dusunmeden manuelle de rahat gecersiniz.

Eger hemen simdi alayim ehliyet aradan ciksin diyorsaniz ve duzenli arac kiralama durumunuz olmayacaksa otomatik alin gecin. Gelecek hibrit/elektrikliye dogru gittigi icin zaten yeni manuel araba uretimi pek kalmayacak 10 seneye.
0
kif
(08.10.20)
Kıbrısta 3 sene araç kullanmış biri olarak kesinlikle otomatik almanı tavsiye ederim. kiralayacağın araçlar da otomatik oluversin.

refleks olarak 3-5 gün sağ elimi vites için kapıya vurmaktan morardı :D
0
janavarorion
(08.10.20)
(2)

Crossfit işe yarar mı?

tchuck
87 kiloyum, 74e düşmem lazım (boyun 178).94 kilodan düştüm buraya.sıkı diyet yapıyorum, ondan sonra da maslakta 1 saat 20 dakika kadar yürüyüş yapıyorum 7km civarı sürüyor. ve yolun yarısı yokuş yukarı. 600 kalori yaktığımı gösteriyor apple watch.neyse, bu çok fazla vaktimi alıyor ve her zaman vakit
87 kiloyum, 74e düşmem lazım (boyun 178).

94 kilodan düştüm buraya.
sıkı diyet yapıyorum, ondan sonra da maslakta 1 saat 20 dakika kadar yürüyüş yapıyorum 7km civarı sürüyor. ve yolun yarısı yokuş yukarı. 600 kalori yaktığımı gösteriyor apple watch.

neyse, bu çok fazla vaktimi alıyor ve her zaman vakit ayıramıyorum.
bu crossfit tarzı antrenmanlar oluyor, adını yanlış söylüyor olabilirim.

1er 2şer dakikalık setler halinde, kısa sürede yüksek kalp atışı sağlayan antrenmanlar var. zıpla, sıçra, bişey fırlat vs. gibi

bu tip antrenmanlar genelde 30 dakika civarı sürüyor, en azından internette gördüğüm kadarıyla.
bu yürüyüş yerine bu antrenmanları yaparsam/yapabilirsem bana olan kalori katkısı aynı olur mu? yoksa 1 saat 20 dakika boyunca tempolu yürümek kalori yakımı için daha mı iyi olur?

bu kilolardan kurtulmak istiyorum.
0
tchuck
(08.10.20)
Yürüyüşte çoğunlukla yağ yakarsın, Crossfit gibi temelde patlamalı çalışmalarda da çoğunlukla karbonhidrat harcarsın, bunun nedeniyle ilgili cevabı başka bir soruda vermiştim aynısını kopyalıyorum. Oradaki hızlı koşuyu (soru yağ yakımı için hızlı koşu mu yavaş koşu mu sorusuydu) sen kafanda Crossfit olarak çevir.

"İkisinin de kendine göre avantajları dezavantajları var. Yavaş tempo yapılan kardiyolar aerobik bir çalışma olduğu için enerjinin büyük bir kısmını yağdan karşılar; kas glikojenlerini çok aktif etmez bu tür çalışmalarda büyük oranda yağ yakılır ama böyle deyince "ovv ne süper o zaman 2 saat yürüyeyim deli gibi yağ yakayım" şeklinde bir fikir oluşmasın. Evet bu iki saatin büyük bir kısmında yağ yakılır ama çok yıpratıcı ve EPOC seviyesini zorlayan bir çalışma olmadığı için o 2 saatte ne yakarsan onu yakarsın, günün kalanına bir etki etmez. Ayrıca kas glikojenlerine çok etki etmediği için sürekli bu şekilde yapılan kardiyolar glikojen depolarının dolu kalmasına neden olur.

Hiit/interval-yüksek tempolu çalışmalar anerobik olduğu için enerjinin büyük bir kısmını karbonhidratlardan karşılar yağ depolarına çok uğramaz ama bunun diğerine avantajı şudur: Bu çalışmalarda kas glikojen depoları büyük oranda boşaltıldığı için sonrasında yediğiniz karbonhidratların büyük bir kısmı kaslarda depo edilir yağ olarak sentezlenmezler, ayrıca yıpratıcı bir çalışma olduğu için recovery aşamasına enerjinin büyük bir kısmı yağdan karşılanır. Yavaş tempo çalışmalarda bu ikisi olmaz ya da çok küçük düzeylerde olur. Bununla birlikte yapılan bilimsel çalışmalar az da olsa anabolik etkisinin olduğunu söyler.


Peki buradan çıkaracağımız sonuç nedir?

Sonuç şu: İkisinin birbirine karşı üstün olduğu taraflar vardır, günün sonunda (yağ yakımı özelinde) ikisinin artıları eksileri birbirini nerdeyse eşitler hale gelir ama en nihayetinde ikisinin de kendilerine göre avantajları vardır, o nedenle mantıklı olan ikisini de dönüşümlü olarak kullanmaktır, ayrıca yağ yakımı=diyet kuralını da unutmamak lazım."
0
angelus
(08.10.20)
Spor tecrüben yoksa crossfit antrenmanlarındaki teknik hareketler senin açından riskli. Patlayıcı egzersizleri arka arkaya dinlenmeden yapmak özellikle belli bir yaştan sonra sakatlığa davetiye.
Amaç kilo kaybı ise hedefin kalori açığı yaratmak. Bunu da tempolu yürüyüşle de sağlayabilirsin. Üstüne de haftada 3-4 gün ağırlık çalışması yaparsan vücudun da şekillenir.
0
arnold schwarzeneger
(08.10.20)
(2)

bel ağrısına çözüm önerileri

zikardo
Evden çalışma döneminde ne yaptıysam bu bel ağrısına çözüm bulamadım.mutfak sandalyesi-> dandik çalışma koltuk->ikea çalışma koltuğu (JARVFJALLET)->bürosit çalışma koltuğu (File 9 modeli) şeklinde bir serüvenim oldu.arada bir de ikea dan skarsta yüksekli ayarlı masa aldım, ayakta çalışma olayını den
Evden çalışma döneminde ne yaptıysam bu bel ağrısına çözüm bulamadım.

mutfak sandalyesi-> dandik çalışma koltuk->ikea çalışma koltuğu (JARVFJALLET)->bürosit çalışma koltuğu (File 9 modeli) şeklinde bir serüvenim oldu.

arada bir de ikea dan skarsta yüksekli ayarlı masa aldım, ayakta çalışma olayını deniyorum fakat günde 8 saat ayakta excel işi de olmuyor, insan arada oturmak istiyor.

Gezerken bu aşağıdaki aparatlara denk geldim. Aranızda bunlarda daha önce kullanan var mı? acaba işe yarar mı? hangisini alsam? şeklinde sorularım var.

Bir yardımcı olun be gençler.

Not= 176 /120 kg ebatlarına er kişiyim, farkındayım en büyük sorun o göbek, kilo vermeden olmayacak. ama şimdilik kısa vadeli çözümler gerekli


ortho chair
www.hepsiburada.com

minder-1
www.hepsiburada.com

minder-2
www.hepsiburada.com
0
zikardo
(07.10.20)
Omurgayı sırt kaslarını biraz çalıştırmak daha etkili olabilir senin için, evde yapabileceğin backextension egzersizlerinden daha çok verim alabilirsin bi 10 dakikanı falan alır.
0
angelus
(07.10.20)
Kalçaya foam roller da uygulanabilir.
0
arnold schwarzeneger
(07.10.20)
(4)

Etteki Protein Miktarı

üç gün gündüz
Pişmemiş 100 gram tavuk göğsü piştikten sonra 50-60 grama düşüyor protein miktarı değişiyor mu? Teşekkürler.
Pişmemiş 100 gram tavuk göğsü piştikten sonra 50-60 grama düşüyor protein miktarı değişiyor mu? Teşekkürler.
0
üç gün gündüz
(07.10.20)
Değişmez neden değişsin, kayıp sudan oluyor etten değil.
0
angelus
(07.10.20)
Bu yine de bana mantıklı gelmiyor, yani onu ölçerken 100 gramını ölçü almıyorlar mı, pişiriyorsun 50 grama düşüyor, protein miktarı nasıl aynı kalıyor anlamıyorum.
0
🌸üç gün gündüz
(07.10.20)
Ölçerken 100 gramındaki proteini baz alıyorlar da etin büyük bir kısmı su, suyun da besin değeri yok; yani suyun protein yağ karb. değeri yok, haliyle su kaybı olunca protein miktarında da değişiklik olmuyor belli ki besin değeri elde kalan ete ait.
0
angelus
(07.10.20)
Toplam protein miktarı düşmüyor ve değişmiyor. aksine miktar başına düşen protein oranı artıyor su kaybından dolayı.

Mesela çiğ tavuk göğüsünün 100 gramında ortalama 20 gr protein varsa geriye kalan 80 gram nedir?
0
neysene
(07.10.20)
(4)

sözlük yurtdışında barındırılan bir site olsa...

tabudeviren
hem domain hem hosting olarak yurtdışında barındırılan bir site olsaydı, türkiye'den herhangi bir şekilde başlık/entry silinmesi yaptırımına maruz kalabilir miydi?
hem domain hem hosting olarak yurtdışında barındırılan bir site olsaydı, türkiye'den herhangi bir şekilde başlık/entry silinmesi yaptırımına maruz kalabilir miydi?
0
tabudeviren
(06.10.20)
evet. yoksa türkiye'den erişim engelleme getirilirdi.
0
hayal fazlasi
(06.10.20)
Şirket Türkiye'de yöneticiler Türkiye'de çalışanlar Türkiye'de, ülke ile öyle ya da böyle bir şekilde bağın varsa kaçış yok bir şekilde kılıfına uydurulurdu.
0
angelus
(06.10.20)
türkiye'den erişim engelleme getirilirdi +1

twitter bile turkiye icin ozel sansur yapiyor kizdirmamak icin.
0
hot potato
(06.10.20)
10 sene once kalmazdi. Ssg isteseydi 10-15 sene once kendini ve siteyi yurtdisina tasiyabilir, ardindaki kullanici ve icerik destegi ile sistemi rahatlikla p2p hale getirebilirdi. Fakat para ve avukata yatirim gunumuzde islerin yuruyus sekli.
0
dunal
(06.10.20)
(2)

Internittent Fasting (kısa soru)

bilet
Daha önce akşam 8 öğlen 12 yapıyordum şimdi bunu akşam 5 sabah 9-10’a çevirdim.Gördüğüm ve hatırladığım kadarıyla yapanlar hep ilkini öneriyorlardı, benim için de problem yoktu ancak akşam yemek yemek istemediğim için ikinci hale çevirdim.Aklıma düştü; sabah yemeğini atlamak şart mıydı yoksa bir far
Daha önce akşam 8 öğlen 12 yapıyordum şimdi bunu akşam 5 sabah 9-10’a çevirdim.

Gördüğüm ve hatırladığım kadarıyla yapanlar hep ilkini öneriyorlardı, benim için de problem yoktu ancak akşam yemek yemek istemediğim için ikinci hale çevirdim.

Aklıma düştü; sabah yemeğini atlamak şart mıydı yoksa bir fark yok mu? Sıkıntı yoksa böyle devam etmek istiyorum çünkü

Teşekkürler
0
bilet
(06.10.20)
Fark etmez önemli olan 16 saat ya da kaç saat açlık süresi belirlediysen onu bozmamak, periyotlarını sana uygun olduğu şekilde modifiye edebilirsin.
0
angelus
(06.10.20)
oruç süresi 16 saatten fazla olduğu sürece istiyorsan sabah karşı yemek ye bir şey olmaz. ben 22-2 yapıyorum mesela saatini de kafama göre modifiye ediyorum. bazen 20-2-24-2-18-2-30-2-36-2 falan olabiliyor. tempoma bağlı. arada saati resetlemem gerekiyor vs.
0
ozdek
(06.10.20)
(10)

Temassız nedir? Ne ise yarar?

ElfElf
Alışverişlerimde normal pos cihazına şifre girmeli ödeme yapıyorum ve her defasında bu soruyla karşılaşıyorum. Temassız varmı. Belliki yok. Neden tercih ediliyor temassız? Mantıklı bisey ise ben de temassız'a geceyim ama nasıl? Bankam denizbank bu arada.
Alışverişlerimde normal pos cihazına şifre girmeli ödeme yapıyorum ve her defasında bu soruyla karşılaşıyorum. Temassız varmı. Belliki yok. Neden tercih ediliyor temassız? Mantıklı bisey ise ben de temassız'a geceyim ama nasıl? Bankam denizbank bu arada.
0
ElfElf
(06.10.20)
İşte şifre tuşlamıyorsunuz, hem pratik hem güya pandemi döneminde daha sağlıklı görülüyor. Bu kadar.
0
koskoca kirpi
(06.10.20)
Temassız çekim yapalım mı diye soruyor işte kartı cihaza sokmak yerine ekrana okutuyorsun hızlı alışveriş.
0
angelus
(06.10.20)
hem hızlı, hem hijyenik...
0
sftsft
(06.10.20)
akbil gibi posa okutup kartı cebe atıyorsun tekrar. kartı ver şifre gir bekle kartı al tantanası yok
0
avatar is back
(06.10.20)
Kartın üzerinde wifi simgesi gibi bir simge olur, yoksa bankanızdan isteyebilirsiniz.
0
atom karincanin torunu
(06.10.20)
Temassız olunca banka kesintisi azalıyor diye biliyorum.
0
bahoho
(06.10.20)
Siz POS cihazına, kasadakiler de kredi kartınıza dokanmamış oluyor.
0
pass
(06.10.20)
fahrettin abi sen misin?

hani bir virüs var ya semptomatik olan hani. bu virüsle muhatap olmamak adına temazsız tercih ediyoruz. böylece kredi kartımızı birilerinin ellemesi ya da birilerinin şifre girdiği pos makinesini mümkün olduğunca kullanmamaya çalışıyoruz.
0
ozdek
(06.10.20)
Aaa dünyanın en iyi icadı bence. Otobüse binerken kart/akbil okutmak gibi. Zaten bir üst limit var 200 TL sanırım. 200 TL üzeri yine şifre istiyor.

Olay şu gittin bir markete aldın ekmek su yoğurt. Tuttu 10 TL. Hemen kartı dokundur tamamdır. Hepsi bu. Hem e tertemiz.

Asıl bundan iyisi NFC diye bişey var telefonlarda. Aynı şeyi cep telefonunu pos cihazının yakınına göstererek bile ödeme yapılabiliyor ama iphonelerde bu şekilde ödeme Türkiye için mümkün değil. Çünkü applepay yok. Neden yok, çünkü bddk bey yatışta. Bizim ne haddimize ama dimi.
0
infernalcadre
(06.10.20)
Taşınabilir pos cihazı ile kalabalık yerlerde ve toplu taşımalarda insanların çanta ve cüzdanlarına yaklaşarak temassız ödeme çekerek hırsızlık yapanları gördüğüm haberden sonra biraz araştırınca, buna önlem olarak kartı koruyan özel cüzdanlar bile üretildiğini görüp kartlarımın temassız özelliğini kapatmıştım bir iki yıl önce.
0
John Bloor
(07.10.20)
(8)

bununla tatlı yemek arasında bir fark var mı?

hlot
sağlıklı beslenmeye çalışıyorum. tatlıyı tamamen bırakıp hamur işini de minimum düzeyde tüketmeye çalışıyorum.bugün kahvaltıda kendimi tutamayıp, "en azından tatlı değil" de diyerek 2 sade poğaça, 1 açma yedim. ama pişmanım :)şimdi kendi kendime diyorum ki "tatlıdan kaçıyorsun ama bununla tatlı yeme
sağlıklı beslenmeye çalışıyorum. tatlıyı tamamen bırakıp hamur işini de minimum düzeyde tüketmeye çalışıyorum.

bugün kahvaltıda kendimi tutamayıp, "en azından tatlı değil" de diyerek 2 sade poğaça, 1 açma yedim. ama pişmanım :)

şimdi kendi kendime diyorum ki "tatlıdan kaçıyorsun ama bununla tatlı yemek arasında ne fark var sanki?" haklı mıyım, haksız mıyım?

karbonhidratlar da şekerden oluşmuyor muydu?
0
hlot
(06.10.20)
evet doğru düşünmüşsünüz
0
yuvarlanantencereninkapagi
(06.10.20)
Yediğin poğaçada karbonhidrattan daha sıkıntılı ürünler var ama sorunun cevabı evet yapıları farklı olsa da temelde hepsi şeker-karbonhidrat.
0
angelus
(06.10.20)
peki teşekkürler, şöyle bir ek sorum var: karbonhidrat=şeker mi? öyleyse niye "uzmanlar" şekeri kısın derken bunlara karbonhidratlı besinleri, yani daha çok hamur işlerini de katmıyor? yani ikisini ayrı ayrı söylüyorlar. şeker hakkında uyarırken sadece tatlıları kastediyorlar. karbonhidrat da aynı şeydir demiyorlar.
0
🌸hlot
(06.10.20)
Şekeri kısın derken halk daha iyi anlasın diye tek moleküllü monosakkaritleri kesin demek yerine kısaca şekeri kesin diyorlar, şeker deyince kafanda oluşan algı sabit olduğu için daha kolay oluyor. Hamur işleri çoğunlukla çok şekerli polisakkaritlerden oluştuğu için onları şeker diye isimlendirmeyip "hamur işini kesin ya da karbonhidratı azaltın" diye uyarıyorlar.
0
angelus
(06.10.20)
Abi ketoya gel,su çok güzel.

Tatlı kötü evet. Ama hamur işi de denilen bilimum karbonhidrat şeker kadar kötü. Bunların kötülüğünün kalori değeri ile alakası yok. Şimdi fularımın yetmeyeceği bir takım sebeplerden vücudunda ani ve aşırı insulin artışına sebep olan şeyler asıl kiloya sebep oluyor. Yani sağlıklı olarak yaftalanmis meyveler mesela, küllüm zarar.

Erkeksen bu işler erkeklere genelde çok kolay. Kas yapısından dolayı doğru beslenme sürecine girdiğinin dakikasında cillop gibi olursun.

Kadın isen biraz daha yavaş sürebiliyor erkeklere nazaran. Fakat olayın mucizesini yavaş düşen tartı numaralarında değil adeta sıcak suda yıkanmış kaşmir bir kazak gibi küçüldüğünde anlayacaksın . Ben ayrıca D vitamini takviyesinin faydasını gördüm keto yanında.

Keto beslenmesini bir de IF (aralıklı oruç) ile birleştirirsen daha da süper olur.

Youtube da keto kafası videolarını izleyebilirsin.
0
2oda1salon
(06.10.20)
Peki 2 pogaca, 1 acma, mesela kac muhallebiye denk geliyor bunu hesaplayabilir miyiz?
0
🌸hlot
(06.10.20)
2 poğaça bir açma 800 kaloriye denk gelir. bir oturuşta sırf karbonhidrattan bu kaloriyi alan insan hem sağlıksız beslenir hem de kilo alır. bunun tatlı yiyip yememekle alakası yok önemli olan her şeyi ayarında yemek.
0
tantunizade murat efendi
(06.10.20)
karbonhidratlar da şekerden oluşup oluşmadığını bilmiyorum ama poğaça ile açma ne allasen?

Tatlılar daha masum. Tabii oturup 7 dilim baklava yersek, pek masum değil ama sonuçta hafif tatlılar da mevcut.
0
put it in your appropriate place
(06.10.20)
(7)

yataklar neden yumuşak değil?

Tochinoshin
yatınca içine gömülsek kötü mü olurdu?
yatınca içine gömülsek kötü mü olurdu?
0
Tochinoshin
(06.10.20)
Omurga formu bozulur.
0
angelus
(06.10.20)
Kötü olur boyun bel ağrılarımız başlar omuriliğimiz yamulur
0
freebird5406_2
(06.10.20)
bir tarafı daha yumuşak yataklar var. arada değiştirirsin. sertten yumuşak tarafa geçince ilk başta bahsettiğin gibi bir his oluşuyor.
0
stewie
(06.10.20)
Gercekten rahat oldugunu mu saniyosun bunun? Boyle yuksek ama yumusacik yastiklar var kafani koydugunda kafanin gomuldugu, onlari deneyebilirsin. Hic rahat degil.
0
baldur2
(06.10.20)
vücut formu için zararlı +1
0
tabirimekruh
(06.10.20)
Vücudu sardığı için yazın sıcaktan uyutmaz bir de.
0
arnold schwarzeneger
(06.10.20)
ben yumuşak yatakta yatınca ertesi gün yerde yatıyorum
0
nahtoderfahrung
(06.10.20)
(9)

Her gün çiğköfte dürüm

karabasun
yesem ne olur?
yesem ne olur?
0
karabasun
(05.10.20)
Kabız.
0
angelus
(05.10.20)
ıkınmaktan patlatırsın.
0
denklemci
(05.10.20)
Mideyi eline alırsın kısa sürede. O kadar baharata dayanmaz.
0
himmet dayi
(05.10.20)
Çiğköfteden bıkarsın.
0
joker hakki
(05.10.20)
Şekerle ilgili hastaliklarin da olur.
Bulgurdan çok şeker vardır o hazırlarda.
0
tum haklari saklidir
(05.10.20)
Hiçbir şey olmaz.
0
ryhmer
(05.10.20)
Selülit
0
megalomaniac
(05.10.20)
Vileda sopası gibi kabız
0
conta
(05.10.20)
Benim bi arkadasim yapmisti bunu. Ki kendisi ilk cifkoftecilikte subecilik isinin fikirbabasidir. Onun fikriyle basladi her sey. Iki aya yakin oglen ve aksam sadece cig kofte yemisti. Ciddi bir mide kanamasi gecirdi. Ucuz yirtti.
0
Kirmizibavul
(06.10.20)
(12)

Daglik Karabag Azerbaycan'in icindeymis

speedy
Ben yarisi Ermenistan'da yarisi Azerbaycan'da kaliyor, sinirin ustunde falan zannediyordum. Azerbaycan'in iciymis meger. Ermeni azinlik varsa var ne yapalim, Almanya'da da bizim gurbetciler var mesela Gelsenkirchen, Koln uzerinde hak iddia edip bombalayalim o zaman :) Isin sakasi neyse Azerbaycan yu
Ben yarisi Ermenistan'da yarisi Azerbaycan'da kaliyor, sinirin ustunde falan zannediyordum. Azerbaycan'in iciymis meger. Ermeni azinlik varsa var ne yapalim, Almanya'da da bizim gurbetciler var mesela Gelsenkirchen, Koln uzerinde hak iddia edip bombalayalim o zaman :) Isin sakasi neyse Azerbaycan yuzde yuz hakli degil mi?
0
speedy
(03.10.20)
Olayların tarihine bakmak lazım. Türklerin Köln'e gitmesi göçmenlik kapsamında değerlendirilir. Ermeni azınlık belki de hep oradaydı. İş bulmak için o bölgeye vize alıp yerleşmedi heralde.

Olaylara ve tarihe çok hakim olmadığım için kim haklı bilemem ama Köln örneği çok abes.
0
himmet dayi
(03.10.20)
Azerbaycan tamamen haklı. O bölgede çok Ermeni yaşıyor. Kiliseleri dükkanları ermenice. Ermenistan da bunu kullanıyor.
0
iddaaci
(03.10.20)
@himmet dayi Koln'u espri olsun diye yazdim sir, biraz mantiga oturtalim o halde, Bulgaristan'daki Turk azinligi bahane edip girelim Kircaali'ye. 600 yil hukum surduk burasi Turk yurdu yasayanlar da Turk zaten diyelim gerci cogu hepsi geldi simdi ama 89larda yapsaydik isgali kabul mu gorecekti yani dunya kamuoyunda
0
🌸speedy
(03.10.20)
Ermenistan ve Antik Ermenistan tarihinde Dağlık Karabağ diye bir yer yok esasında tarihi bir bağı yok, misal 1000 sene önce Tarsus bölgesinde bi Ermeni krallığı kurulmuş, öyle benzer bir bağı bile yok, buna rağmen hak iddia edebiliyorlar ama elle tutulur bir yanı yok tabii.
0
angelus
(03.10.20)
Oha çok garipmiş. Aradaki bölgeden askerler nasıl geçmiş acaba? Azerbaycan'ın da Ermenistan'ın diğer tarafında toprağı varmış, o da ilginç bence (ama daha az ilginç tabii).

Zaten bu Dağlık Karabağ olayında BM, Ermenistan'ı işgalci diye görüyor benim bildiğim.
0
ahm1
(03.10.20)
@ahm1 Ermenistan icindeki Azeri topragi da garip tabi. Topraklari degisip, nufusu mubadele yapip anlassinlar iste sanki quantum meaknigi kucucuk ulkeler zaten, resmen zarar ziyan bosa can kaybi insanlik icin
0
🌸speedy
(03.10.20)
@speedy: nüfus mübadelesi de kötü bir şey. mesela bizim yunanistan ile yaptığımız mübadele eleştiriliyor. sonuçta insanları doğup büyüdüğü topraklardan koparıp hiç bilmediği bir yere yerleştiriyorsun.
0
ahm1
(03.10.20)
ermenistan isgalci zaten uluslararasi toplum ve bm bazinda.
0
baldur2
(03.10.20)
Aze hakli. Ermenistan da bence haksizligini farkinda ama diger bazi ulkelerin istegi uzerine durumu devam ettiriyor. Tipki "soykirim" konusunda oldugu gibi.
0
Kittie
(03.10.20)
Kıbrıs barış harekatına benzer bir durum var sanırım. O konuya da çok hakim değilim ama Kıbrıs Türklerine de benzer şeyler yapıldığı için adaya çıkarma yapmıştık sanırım. Burada bize sorsan biz haklıyız deriz, rumlara sorsan onlar da biz haklıyız derler.
0
himmet dayi
(03.10.20)
O harita sadece dağlık karabağ'i göstermiş, o harita ile ermenistan arasında kalan bölge de işgal altında. Artsakh diye bir ermenistan'in dahi tanımadığı bir ülkenin sınırları içinde en.m.wikipedia.org
0
austra
(03.10.20)
Şu anki durumun haritası şöyle d39raawggeifpx.cloudfront.net
0
austra
(03.10.20)
(11)

trafikte yol verme

black mamba
araç kullanmıyorum o yüzden bilmiyorum. bu tam olarak nedir? bir araç sağ şeritte giderken arkadan bir araç yaklaşıyor ve kendisi geçene kadar öndeki aracın sol şeride geçmesini mi bekliyor? bu yol vermek? neden kendi sollamıyor? diğer taraftan bu bir sorumluluk mu? öndeki araç yol vermeli mi? sol ş
araç kullanmıyorum o yüzden bilmiyorum. bu tam olarak nedir? bir araç sağ şeritte giderken arkadan bir araç yaklaşıyor ve kendisi geçene kadar öndeki aracın sol şeride geçmesini mi bekliyor? bu yol vermek? neden kendi sollamıyor?

diğer taraftan bu bir sorumluluk mu? öndeki araç yol vermeli mi? sol şerit uygun değilse ne yapacak?
0
black mamba
(02.10.20)
İngiltere ve Kıprıs'ta değilseniz tam tersi.
0
boray eris
(02.10.20)
Sağ şeritte giden sürücünün yol vermesi teknik olarak mümkün değil.
0
angelus
(02.10.20)
şeritleri soldan sağa olarak hızlıdan yavaşa giden limit çizgileri olarak düşünebilirsiniz. en solda yavaş giden hızlıya yol vermek için yavaş şerite geçmez zorundadır, yol vermezse selektörü yer bir de küfür yer. bak sinirlendim şimdi.
0
marlonbranda
(02.10.20)
Bana bir kere bir tır öyle yaptı, ben sol şeride geçip yol verene kadar tamponuma dayanıp selektör yapmak suretiyle taciz etti. Mümkün ama normal değil.
0
pati
(02.10.20)
yanlış yazmışım. trafiği olduğu gibi düşünün. soldan akıyordu sanırım. burada yol isteyen mi suçlu yoksa vermeyen mi?
0
🌸black mamba
(02.10.20)
Trafik soldan akıyorsa en sağ şerit bizdeki sol şeride tekabül ediyor işte, o şerit önündeki aracı geçmek için kullanılır normalde seyahat için değil, adam önündekini geçip uygun bir anında da kendi şeridine geçecekse arkadaki eleman yol isteyerek taciz ediyor demektir, arkadaki hatalı; yok eğer öndeki araç sağ şeridi seyahat için kullanıyorsa ve arkasında kendisinden daha hızlı gelen biri varsa ve diğer şerit müsait olduğu halde yol vermiyorsa, öndeki hatalıdır. Şimdi olay nerede geçiyor trafiğin sağdan ya da soldan aktığı ülkeler için durum farklı, bu cevabım soldan akan trafik için ama Türkiye'de sağdan akıyor mesela, kafa karışıklığı olmasın.
0
angelus
(02.10.20)
@angelus yanlış yazmışım sanırım. türkiye gibi sağdan akan bir ülkede merak ediyorum.
0
🌸black mamba
(02.10.20)
Öndeki araç trafiğin akışını bozmayacak bir hızda seyrediyorsa arkadaki sürücü hatalı fakat işin içine tırlar kamyonlar vs girince iş biraz değişiyor zira üçe bölünmüş yollarda tırlar orta şeride sadece sollama yapmak için girebiliyor sürekli gidemiyorlar, manevra kabiliyeti kör noktaları araçlarının fiziki yapısı vs derken sollama yapmak yerine yol isteyebiliyorlar, böyle bir durum da var.
0
angelus
(02.10.20)
türkiyede yazılı kurallar geçmez. trafiğin içinde kendi raconu adabı vardır. arkadan gelen araç preminyum araçsa yol vermezsen tr de sıkıntı olur. hızlı geliyorsa da bu böyle. insiyatif arkadan gelende çok saçma ama böyle.
0
mikahakkinen
(02.10.20)
şeritlere baktım. sanırım en sağ şerit zaten yavaş gidilen şeritmiş. ben en sağ şeritte de yol isteniyor sandım. o zaman sadece orta ve sol şeritte mi yol isteniyor? en soldaki şerit en hızlı gidilenmiş. en sağdakinden yol istenmez sanırım.

o zaman şöyle sorayım. en sol ve orta şeritte giderken yol vermeyen mi suçlu yoksa isteyen mi? en sağdakinde de kimse yol istemez sanırım. değil mi?
0
🌸black mamba
(03.10.20)
En sol şerit sollama şerididir orada sürekli seyredemezsin sollamaya çıkarsın işin bitince orta şeride geçersin, bu işlem bitene kadar da kimse senden yol isteyemez. Trafik kuralı bu. Ha ama sen bana ne ya ben sol şeritten gidiyorum dersen arkada senden daha hızlı olan araca yol vermek zorundasın, bu da trafik raconu. İlkinde arkadaki hatalı ikincisinde ikiniz de hatalısınız. Neden? Çünkü sol şerit sollama şeridi.

Orta şeritte trafiğin seyrini bozmadan uygun bir hızda gidiyorsan kimse senden yol istemez öyle bir hakkı yok, ben bugüne kadar orta şeritte yol isteyen de görmedim zaten istiyorsa da haklı bir yanı yoktur muhtemelen. Yani sen otoyola çıktın hız sınırı 120 km/s %10 da toleransı var, sen orta şeritte 60 km/s ile gitmiyorsan kimse sana selektör yapmaz. Ha desen ki 60 km/s kurallara aykırı mı? Değil. Asgari hız sınırı değişmediyse 40 km/s sanırım ama 40'la gideceksen de sağ şeritte git.
0
angelus
(03.10.20)
(2)

Yağ yakmak için hızlı koşu mu yavaş koşu mu?

üç gün gündüz
Hangisi daha etkilidir? Teşekkürler.
Hangisi daha etkilidir? Teşekkürler.
0
üç gün gündüz
(02.10.20)
İkisinin de kendine göre avantajları dezavantajları var. Yavaş tempo yapılan kardiyolar aerobik bir çalışma olduğu için enerjinin büyük bir kısmını yağdan karşılar; kas glikojenlerini çok aktif etmez bu tür çalışmalarda büyük oranda yağ yakılır ama böyle deyince "ovv ne süper o zaman 2 saat yürüyeyim deli gibi yağ yakayım" şeklinde bir fikir oluşmasın. Evet bu iki saatin büyük bir kısmında yağ yakılır ama çok yıpratıcı ve EPOC seviyesini zorlayan bir çalışma olmadığı için o 2 saatte ne yakarsan onu yakarsın, günün kalanına bir etki etmez. Ayrıca kas glikojenlerine çok etki etmediği için sürekli bu şekilde yapılan kardiyolar glikojen depolarının dolu kalmasına neden olur.

Hiit/interval-yüksek tempolu çalışmalar anerobik olduğu için enerjinin büyük bir kısmını karbonhidratlardan karşılar yağ depolarına çok uğramaz ama bunun diğerine avantajı şudur: Bu çalışmalarda kas glikojen depoları büyük oranda boşaltıldığı için sonrasında yediğiniz karbonhidratların büyük bir kısmı kaslarda depo edilir yağ olarak sentezlenmezler, ayrıca yıpratıcı bir çalışma olduğu için recovery aşamasına enerjinin büyük bir kısmı yağdan karşılanır. Yavaş tempo çalışmalarda bu ikisi olmaz ya da çok küçük düzeylerde olur. Bununla birlikte yapılan bilimsel çalışmalar az da olsa anabolik etkisinin olduğunu söyler.


Peki buradan çıkaracağımız sonuç nedir?

Sonuç şu: İkisinin birbirine karşı üstün olduğu taraflar vardır, günün sonunda (yağ yakımı özelinde) ikisinin artıları eksileri birbirini nerdeyse eşitler hale gelir ama en nihayetinde ikisinin de kendilerine göre avantajları vardır, o nedenle mantıklı olan ikisini de dönüşümlü olarak kullanmaktır, ayrıca yağ yakımı=diyet kuralını da unutmamak lazım.
0
angelus
(02.10.20)
Ağırlık da çalışıyorsan sadece yavaş koşsan da olur. Ağırlık çalışmıyorsan programa intensity de yüklemek için interval iyi olur.
0
arnold schwarzeneger
(02.10.20)
(2)

duyuruda bug var

baldur2
sordugum duyuruda 1 tane cevap gozukuyor ama duyuruyu acinca bir cevap goremiyorum.ayni sekilde baskasinin duyurusunda 3 cevap gorunuyor ama 2 cevap var.angelus goreve.
sordugum duyuruda 1 tane cevap gozukuyor ama duyuruyu acinca bir cevap goremiyorum.
ayni sekilde baskasinin duyurusunda 3 cevap gorunuyor ama 2 cevap var.

angelus goreve.
0
baldur2
(02.10.20)
Bug yok, henüz üyeliği onaylanmamış bir kullanıcı cevap yazdığında bu şekilde gözükür; üyeliği onaylandığında aktif hale geçer.
0
angelus
(02.10.20)
sagol kanka:)
0
🌸baldur2
(02.10.20)
(7)

Buzlukta 4 aydır duran hamburger köftesi yenir mi?

winston insani
MerhabalarBuzluğun arkasında kalmışlar, yaklaşık 3-4 aydır oradadırlar diye düşünüyorum, şimdi çıkardım da, renkleri iyi gibi sadece donuklar.Yemek sorun çıkartır mı sizce?EDIT: Resim eklendi.EDIT: Yedim, lezzeti fena değildi sadece biraz kurumuş, şimdilik iyiyim (:
Merhabalar

Buzluğun arkasında kalmışlar, yaklaşık 3-4 aydır oradadırlar diye düşünüyorum, şimdi çıkardım da, renkleri iyi gibi sadece donuklar.

Yemek sorun çıkartır mı sizce?

EDIT: Resim eklendi.

EDIT: Yedim, lezzeti fena değildi sadece biraz kurumuş, şimdilik iyiyim (:
0
winston insani
(01.10.20)
Yenir.
0
angelus
(01.10.20)
Yenir
0
elorelia
(01.10.20)
gom gitsin. yenir.
0
baldur2
(01.10.20)
Yenir
0
pro9it9is9
(01.10.20)
bunlarin yanina pismis et urunu koymadiysaniz yenir. koyduysaniz carpraz bulasma riskini almamak adina yemeyin.
0
bollocks44
(01.10.20)
Yenir yenir, göm gitsin.
0
halitkin
(01.10.20)
yenmez.

üstüne ketçap sıkarsan yenir.
0
Techsavvy
(01.10.20)
(3)

Yükseklik, dağ, düşme korkusu içeren video

deer hunter
Şiddetli bir yükseklik korkum var ama aynı zamanda heyecan bagımlısıyım. Yalçın bir kayalıkta düştü düşecek yürüyen,bisiklet süren kişilerin videolarını izlemekten çok keyif alıyorum. Yüksek bina videoları da ilgimi çekiyor ama keskin kaya üstünde yürüyen kişileri izlemek kadar değil. Bu tarz videol
Şiddetli bir yükseklik korkum var ama aynı zamanda heyecan bagımlısıyım. Yalçın bir kayalıkta düştü düşecek yürüyen,bisiklet süren kişilerin videolarını izlemekten çok keyif alıyorum. Yüksek bina videoları da ilgimi çekiyor ama keskin kaya üstünde yürüyen kişileri izlemek kadar değil. Bu tarz videoları nasıl bulabilirim?
0
deer hunter
(01.10.20)
www.youtube.com

www.youtube.com

www.youtube.com

rooftop escape
pov mountain bike
dont look away

anahtar kelimelerini kullanarak uygun bir şeyler bulabilirsin diye umuyorum. POV videolar daha etkili olabilir.
0
dr doofenshmirtz
(01.10.20)
Bunun zirvesi wingsuit uçuşları olabilir: www.youtube.com
0
angelus
(01.10.20)
Rotasız Seyyah'ın şu videosu ilgini çekebilir belki.
youtu.be

belki izlemişsinizdir. bir de "Dikey Limit" filmi aklıma geldi
0
ankarakecisi
(01.10.20)
(3)

zombi kavramı

kibritsuyu
plants vs. zombies oyunu dışında zombi/zombi istilası içeren filmler diziler hiçbir zaman ilgimi çekmemiştir. o yüzden zombi kavramı ile ilgili bilgim çok kısıtlı. bildiğim kadarıyla zombi, ölüp gömüldükten sonra dirilmiş insanlar. tekrar canlanmış ölüler. yanlış mı biliyorum?adam ölmüş, gömülmüş, y
plants vs. zombies oyunu dışında zombi/zombi istilası içeren filmler diziler hiçbir zaman ilgimi çekmemiştir. o yüzden zombi kavramı ile ilgili bilgim çok kısıtlı. bildiğim kadarıyla zombi, ölüp gömüldükten sonra dirilmiş insanlar. tekrar canlanmış ölüler. yanlış mı biliyorum?

adam ölmüş, gömülmüş, yarısı çürümüş, eli kolu dökülen, topal topal yürüyen yaratıklar. bunlara öteki tarafta özel güç mü yüklenip gönderiyorlar, niye insanlığın istilası ile ilgili, insan ile savaşları onlarca filme ve sezonlarca süren diziye konu olmuş olan şey, sağı solu dökülen, yarısı çürümüş, yamuk yumuk yürüyen adamlar lan işte. elinin tersiyle itsen yere düşüp dağılacak gibi duruyor. bu kadar korkulası özellikleri ve güçleri nereden geliyor?
0
kibritsuyu
(30.09.20)
çok özet geçeyim:
1. ölüler.
2. çok fazla sayıdalar.

yani kolay öldürülemiyor. bazı evrenlerde zombilerin beynine sıkarak öldürmek mümkün. gerçekte mümkün mü bilmiyoruz ama mantıklı. (the walking dead vs misal)

bazen modifiye oluyorlar. radyoaktif zombi, viral zombi, bomba zombi gibi değişik özellikleri oluyor. (bu twd evreninde pek yok ama başka evrenlerde var)

bir ısırıkla seni enfekte edip senin de zombi olmanı sağlıyorlar. böylece sayıları logaritmik artıyor. seni ısırmak için güce ihtiyaçları yok. ısırsalar yetiyor. 100 tane zombiye karşı sen diye düşün. hepsini öldürmen imkansız. kaçsan bir süre sonra yoruluyorsun. eninde sonunda ısırılacak ay da yeneceksin. (bu da twd evreni yine)
0
ozdek
(30.09.20)
Yeni nesil zombiler senin bahsettiğin gibi değil, yani ölmüş-dirilmiş vücut bütünlüğü büyük oranda bozulmuş mal mal hareket eden ölülerden ziyade daha bilimsel temelli yaratıklar olarak tasvir ediliyor. Misal ölmüş fakat kuduz mikrobu gibi bir mikrop alarak beyinlerindeki-beyin sapındaki R Kompleksi dışında hiçbir fonksiyonu çalışmayan, R Kompleksi de saldırganlık kan vahşet gözyaşı kaos gibi dürtülerin sorumlusu olduğu için buradan hareket eden, o nedenle daha agresif daha sert kısmen de olsa daha akıllı, sebep-sonuç ilişkisi kurabilen zombilerin yaratılmasına, o da daha aksiyonlu filmlerin-dizilerin çekilmesine olanak verdi o yüzden güzel gidiyor ama neticede fantastik bir olay çok da mantık aramıyorum ben.
0
angelus
(30.09.20)
Teke tek döversin ama çok kalabalıklaştıkları ve sadece kafadan vurulunca öldükleri için insanlık çaresiz kalıyor. Kalabalık olmaları covid gibi işte çok hızlı gerçekleşiyor. Ufak bir ısırık sonrası bile ısırılan kişi 1 saat içinde dönüşüm sağlıyor.

Resident evil 3 introsuna bak, ölmüyorlar :DD

www.youtube.com
0
eazy
(30.09.20)
(9)

Pancar şekeri

hlot
Nereden ciktiysa bazi urunlerde pancar sekeri kullaniliyor, tabii ki "beyaz sekerden daha saglikli" mesajiyla.Sanirsin pancar sekerini kavanozun icine dogruyor. Bir belgesel vardi, "butun sekerlerin kaynagi dogal" diyor (dogal olarak), aliyor seker kamisini, bir makinede sıkıp suyunu cikariyor, sonr
Nereden ciktiysa bazi urunlerde pancar sekeri kullaniliyor, tabii ki "beyaz sekerden daha saglikli" mesajiyla.

Sanirsin pancar sekerini kavanozun icine dogruyor. Bir belgesel vardi, "butun sekerlerin kaynagi dogal" diyor (dogal olarak), aliyor seker kamisini, bir makinede sıkıp suyunu cikariyor, sonra birkac islemden geciriyor ve al sana seker diyor. Dolayisiyla kaynak ne olursa olsun (seker kamisi, pancar sekeri veya portakal bile olabilir), ondaki sekeri icinden alip rafine haline getirirsen bu zararlidir diye dusunuyorum.

E pancar sekerinde de icine seker pancarini dogramadigina gore bana bu olay "bal" olayinin degisik bir versiyonu gibi geliyor, yine bir kandirmaca bence. Sekerden kacip bala siginamazsin, bal da o kadar zararli, "ama eger cok yemek istiyorsaniz ham (petekli) halini yiyebilirsiniz" diye okumustum.

Yarin bir gun de "urunumuzde seker kamisi vardir" diye etiket mi gorecegiz yani? Sacmaliga bak. Portakal suyunun ustune "urunumuzde portakal sekeri vardir" demek ten daha sacma bir durum ve digeri cok daha az "dogal".

Her neyse, siz bu pancar sekeri hakkinda ne dusunuyorsunuz? Ne biliyorsunuz?
0
hlot
(29.09.20)
Pancar şekeri ve şeker kamışı sinir sisteminde beyinde ortalama miktarda iç organlarda ve kaslarda kullanılabilen, yani vücudun yakıt olarak kullanabildiği şekerin en zararsız formu olan 1 molekül glikoz 1 molekül fruktoz barındıran sukroz formunda şeker barındırır. Bu bitkilerdeki genel şeker formudur, şeker pancarı da ıspanak ailesindendir. Sağlıklı bir birey için bunun vücuda bir zararı yoktur bilakis vücut bunu az önce saydığım birimlerde kullandığı için (özellikle beyinde ve sinir sisteminde) bir ihtiyaçtır. Bal olayı ve portakaldaki şeker farklıdır. Bu ürünler vücutta kullanılmayan, enerji metabolizmasına katılmayan ve büyük oranda karaciğerde yağa dönüşen fruktoz barındırır, bir şeker kaynağı 1:1 glikoz-fruktozsa o şeker formu iyidir vücut onu kullanır ama terazi fruktozdan yana ağır basarsa vücutta kullanılabilirliği düşer. Bal ve meyvelerin birçoğu 1:10+ dengesindedir, bal mesela %60-70 oranında fruktoz içerir, o nedenle şeker özelinde pek bir değeri yoktur.
0
angelus
(29.09.20)
@angelus: tesekkurler ama ben anlamadim, pancar sekeriyle uretilen urunleri alalim, digerlerini almayalim mi?

Bakiniz yedigimiz toz sekerler de pancardan uretiliyor zaten (seker kamisi agirlikli saniyordum aslinda ama sanirim daha cok pancardan uretiyorlar): www.svgkupseker.com

Bu durumda dediginiz sey "toz seker zararsizdir"a cikmiyor mu? Yani sorum "pancar sekerini alip kitir kitir yiyebilir miyiz" degildi. O meyveye girer zaten.

Peki ek bir soru da sorayim bu vesileyle: butun meyvelerin icindeki sekerler portakaldaki gibi zararli mi?
0
🌸hlot
(29.09.20)
Yani soyle sormak istedim: fazla meyve yemek zararli midir?
0
🌸hlot
(29.09.20)
Once sunu netlestirelim.

Turkiye de kamıştan şeker üretimi yok.son iki yıldır bu yönde gelişmeler var ama bugüne kadar üretilen şekerin tamamı pancardan.pancar şekeri diye vurgulanan olay glikoz kullanmıyoruz anlamında daha çok.türkiye pancar üretiminin sağlam kalelerinden birisidir.şeker kaliteside oldukça yüksektir.

Senin algıladığın beyaz şekerden kısmı yanlış olmuş kısacası bahsedilen şey tamamıyla beyaz pancar şekeri.bunuda kullanan genelde torku,adamların bilinçaltı çalışmaları kesinlikle başarılı.

Türkiye de üretilen tüm ürünlerde kullanılan şeker aynı.bazı sektörler maliyet anlamında glikoza ağırlık verir.şeker kamışı ise ağırlıklı hazır ithal ürünlerde vardır.fiyat olarak pancar şekerinden daha ucuzdur ama tatlandırıcılık oranıda düşüktür,total maliyette aynı yeri bulur.arada ithal dönemlerinde kurnazlık yapıp kamış şekeri getirenler olmuştur ama kabul görmemiştir.şimdilerde üretimi planlanıyor ancak ben bu çabayı gereksiz buluyorum.

Buna benzer bir algı esmer şekerde oluşmuştu bir ara,daha sağlıklı diye algılanmıştı haşbuki aynı şeker.
0
duptıs
(29.09.20)
İlk sorunun cevabı: Bu senin yaşam şekline neyi ne kadar önemsediğine bağlı. Yani elinde tatlandırıcı olarak şeker pancarı/şeker kamışı ya da fruktoz/glikoz şurubu kullanılmış ürünler var ve bunlar arasında seçim yapacaksan tabii ki şeker pancarı olanı seçersin. Bununla birlikte toz şekeri zararsızdır derken kullanılabilirlik anlamında zararsızdır ama bunu ne kadar yüklediğin de önemli bir durum. Vücudunun belli bir karbonhidrat kapasitesi ben zararsız dedim diye yarın yokmuş gibi tüketemezsin, ayrıca zararsızlığı muadili ürünlerle kıyas yapıldığında anlam kazanıyor. Çaya daha sağlıklı diye bal atacaksan bu da saçma olur mesela zira dediğim gibi sofra şekeri vücut için bir yakıt ama bal değil, bu şekilde düşünebilirsin. Ayrıca pancar şekeri meyveye girmez, ilk cevabımda da dediğim gibi pancar şekeri ıspanak ailesindendir, ıspanak gibi marul gibi bir bitkidir. Şeker pancarı yediğinde ıspanak ya da bamya yemiş gibi oluyorsun temelde. Bu ilk sorunun cevabı.

Meyve, bitkilerden farklı bir şeker formu olan fruktoz barındırır, fruktoz enerji kaynağı olarak kullanılmaz yani beyinde sinir sisteminde iç organlarda ya da kaslarda kullanılmaz hiçbir işlem görmeden direkt karaciğere gelir orada bir takım kimyasal reaksiyonlarla %90 oranında yağa dönüşür, çok meye yediğinde bu yağlanma miktarı artar. Ha fruktozun çok küçük bir kısmı bu işlemlerle glikoza çevrilir laktata çevrilir ama bunlar eser miktardadır, büyük oranda yağa çevrilir. Çok meyve yersen çok fazla fruktoz yağa çevrilmiş olur. Bu da ikinci sorunun cevabı. Zararlı olup olmaması bu anlamda senin bakışaçına bağlı. Benim için zararlı mesela.
0
angelus
(29.09.20)
Ya aslinda bu olay yuksek fruktozlu misir surubunun halkin gozunde kotu seker olarak lanse edilmesi sonucu olustu. O yuzden simdi firmalar misir surubu kullanmadik demek icin, pancar sekeri'ne (bildigimiz sofra sekeri) yukleniyor.

Ama burda soyle bir durum var, sofra sekeri 50:50 fruktoz-glukoz'dan olusur. Misir surubu ise ya 42:58 ya da 55:45 olarak kullanilir. Yani esas zararli olan sekerin fruktoz oldugunu varsayar isek, ikisi arasinda oyle buyuk bir ucurum yok o yuzden biri birinden daha az zararli demek zor.

Meyve yemek ise kararinda oldugu surece cok zararli degil, az miktarlarda alinan fruktoz zaten karacigerde %40-50 kadar glukoza donusturuluyor. Oyle yedigimiz en zehirli sey degil yani.
0
Haldamir
(29.09.20)
Pancar şekeri nereden çıktı olur mu, hep vardı.
Türkiye daha Cumhuriyet'in ilk yıllarında, daha 1920'lerden başlayarak onlarca şeker fabrikası kurdu, bunlar hep pancardan şeker üretti.
Kayseri ovaları bugün dahi pancar tarlalarıyla doludur, Türk çiftçisinin de önemli geçim kaynaklarından birisidir (son durumu bilmiyorum).
O yıllar, endüstriyel abidik gubidik, katkı maddesi vs işlerin dönmediği tertemiz sanayi dönemi.
O yüzden ben geçenlerde şeker fabrikaları özelleştirilince huzursuz oldum, fabrika yeniliyoruz kafasıyla daha yeni görünen ama daha zararlı teknoloji seçebilirler gibisinden.
Benim için "pancar şekeri"nden yapılması şart zaten. Halen de şeker alacağımda Kayseri şeker fabrikası, konya şeker fabrikasının ürünlerini seçmeye çalışırım.
ABD'den gelenler sanırım GDO'lu mısırdan yapılan glikoz şurubundan yapılıyor ve sağlıksız.
0
firez
(29.09.20)
@firez: "pancar sekeri nereden cikti" derken demek istedigim, sanki daha once boyle bir seker yokmus gibi firmalar birden "seker yok, pancar sekeri var, cok saglikli" demeye basladilar. "neden urunlerde pancar sekeri etiketi gormeye basladik" demek istedim.
0
🌸hlot
(29.09.20)
kapitalizmle ilgili çok güzel bir karikatür vardır.

Bir adam ağaç altında oturmaktadır keyiflidir. sonra kapitalist adam bu ağacı alır,işler ve gölgelik haline getirip o önceki adama satar.

Tamam, dağılabilirsiniz.
0
Techsavvy
(29.09.20)
(9)

5 yil once fakirken daha zengindim

proletarier aller lander vereinigt euch
Nolacak ya boyle canim sikildi saldim mesaiyi. Dertleselim mi biraz? Bugun maasima yuzde 100 zam yapsalar seneye bu vakitler yine fakir olcam nereye kadar gidecek boyle? En ufak seye umitleniyorum valla ahaber izleyecegim artik mutlu olmak icin ama biraz da gercekci ve iyi seyler soyleyin de bi umit
Nolacak ya boyle canim sikildi saldim mesaiyi. Dertleselim mi biraz? Bugun maasima yuzde 100 zam yapsalar seneye bu vakitler yine fakir olcam nereye kadar gidecek boyle? En ufak seye umitleniyorum valla ahaber izleyecegim artik mutlu olmak icin ama biraz da gercekci ve iyi seyler soyleyin de bi umit yesersin azicik icimizde.

Mesela dogalgaz muhabbetinin bi faydasini gorur muyuz sizce?
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(28.09.20)
Bugün tüm yönetim birimlerinde Norveç modelini benimsesek, her makama da bunu gerçekleştirebilecek insanları getirsek mevcut kirliliğin temizlenmesi ülkenin düzlüğe çıkması ve yukarı yönde hareket etmesi için en az üç jenerasyon geçmesi gerekir, umutlanacak bir durum yok yani.
0
angelus
(28.09.20)
genel bir olumsuzluk havası var ama hiçbir şey sonsuza kadar sürmez. bir süre sonra ki bence dibi gördük sayılır toparlanmaya başlar. sonuçta nefesimizin kesilmemesi lazım kapitalist sistemin sürekliliği açısından. uzunca bir süredir darlanıyoruz. politik baskılar ve covid 1 yıl daha sıkıştırır, 2022 den itibaren de biraz olsun rahatlamaya başlarız gibi düşünüyorum. umarım yani.
0
sarcophagus
(28.09.20)
Dünya genel olarak son 50-60 yılın en sıkıntılı döneminden geçiyor. Bir noktada kesinlikle açılacak diye düşünüyorum ben de. her inişin bir çıkışı vardır, çıkışta güzel fırsatlar olacak gibi geliyor.
0
roket adam
(28.09.20)
mevcut yönetimle bir yere varılmaz. yeni gelen yönetim de bunların borçlarını ödemek için 10 yıllarımızı feda edecek. 480 milyar dolar nedir biliyor musun? tüm türkiye'nin yıllık üretimi ve satışının %70'i. sen 1 yıllık maaşının %70'ini borç yapsan, ne kadar zamanda geri ödersin?

ki bunun için fazla vermen lazım, biz açık vermeye devam ediyoruz.

yabancı şirketlere girmeye çalışın, yurtdışı şirketlere girmeye çalışın. ülke boka sardı, kurtulmaz artık.
0
stewie
(28.09.20)
türkiye için bir umut olduğunu düşünmüyorum. en fazla kendini kurtarırsın, iyi para kazanıp nispeten izole ve daha rahat bir yaşam sürersin... o olur. ötesi zor.

sarcophagus'a kesinlikle katılmıyorum. kapitalist sistem için önemli olan sistemin kendi devamlılığı, senin benim gibi küçük parçalar değil. bana satamadığını başkasına satabiliyorsa benim hiçbir önemim yok. hiçbir şey sonsuza kadar sürmez evet ama misal sovyetler dağıldıktan sonra rusya'da insanların belini toparlaması 10 seneden uzun sürdü. balkanlarda savaş bitti, yine en az 10 sene geçti ki insanlar biraz nefes alıp nispeten "normal" bir ülkede yaşadıklarını hissedebildiler.

türkiye'de sorunun erdoğan ve siyasal islam olduğu düşünülüyor ama bu ülkenin ciddi bir milliyetçilik sorunu da var. reis dinin yetmediği yerde milliyetçilikle güdüyor hepsini. çok iyi bir haltmış gibi 10 cephede savaşıyoruz falan diyor millet. kimse de biz niye bütün dünyayla savaşıyoruz diye sormuyor. onu geçtim bunun suriyelisi var daha, ohoooo.

türkiye'den bir halt olmaz abi bence. olursa da biz göremeyiz. ha tamamen cehenneme döner mi, bence o da olmaz. şey gibi düşün mesela, savaş öncesi suriye gibi. süper yer miydi? değildi. parası, çevresi, sevdikleri orada olan birisi için yaşanabilir miydi? muhtemelen öyleydi.

iyi para kazanırsan, kendine küçük bir dünya kurarsan öyle kendi yağında kavrulup gidersin sanırım. yoksa türkiye'den gelişim beklemek bence hata. bizden bi halt olmaz. akepe gider bekepe gelir, biz toplum olarak çok ilkel ve cahil kaldık
0
der meister
(28.09.20)
Kotu haber, kendini dolgun bir maasa baglatip 40 sene ayni yerde calisip emekli olma modeli babyboomerlar ile sona eriyor. Bu saatten sonra maasin yolunu bekleyenlerin sonu buyuk husran olur. Bu durum yurtdisinda da pek farkli degil.

Iyi haber, 15 yasindaki sumuklu ergen, internette saklabanlik yaparak hicbir yatirim yapmadan, istihdam saglamadan, bir tane dandik bilgisayar ile eskiden fabrikatorlerin yaptigi kadar para yapabiliyor.

Diplomalarin artik pek bir ise yaramadigi enteresan bir donemde yasiyoruz, kafayi kullanan cok zengin olacak ve oluyor, olayi cozemeyen cogunluk daha da fakirleserek devam edecek, taki buyuk bir isyan cikana kadar, bu da dunyayi eninde sonunda buyuk bir savasa surukleyecek diye dusunuyorum..
0
cooperr
(28.09.20)
cok iyi olayi yakalamissiniz tebrikler. buradan asgari ucret artmasinin hicbir anlaminin olmadigini arkadaslar umarim anlar.
olay alim gucudur.
0
turbo sadık
(28.09.20)
soyle soyliyim, 10 yil once is hayatina basladigimdaki massimin dolar cinsinden karsiligiyla su anki ayni. o zaman yeni mezun comezdim su an yoneticiyim ama o kadar rahat para harcayamiyorum guvenip. o zaman tek basima avrupaya tatillere gidiyordum 3-4 ayda bir. simdi yapmaya kalksam altindan kalkamam. maalesef fakirlesiyoruz ve bu belirsiz bi sure daha boyle gidecek.
0
in vino veritas
(28.09.20)
@in vino'nun yazdığının üzerine baktım, 10 yıl öncekinden 200$ daha az şimdiki maaşım. Tek avantajım ev almak oldu, kredi taksidim sabit (1300 tl, kiralık ev bulamam şimdi olsa). Ya limon lazım oldu markete gittim, 4 limon 5 patates aldım, param yetmedi patatesi kasada bıraktım. Yurt dışına zaten üç yıldır fln gidemiyorum, önceden yılda en az bir kere giderdim. Şu an iki hesabımın birinde -300, diğerinde -900 tl bakiye var. Şu eksi bakiye olayı olmasa ek iş fln yapardım herhalde.
0
pati
(28.09.20)
(5)

Adım sayısı

dissendium
Herhangi bir zamanda bir günde gezi amaçlı kaç adım atıyorsunuz? Gezi amaçlı attığınız adım sayısı en fazla kaç oldu?Kız arkadaşımla buluştuğumda adım sayımız hep 15 bin ile 16 bin arasında oluyor. 10 kilometre ile 15 kilometre arasında yürüyoruz genelde. Çok gözükse de gezi olarak düşündüğümüzde as
Herhangi bir zamanda bir günde gezi amaçlı kaç adım atıyorsunuz? Gezi amaçlı attığınız adım sayısı en fazla kaç oldu?

Kız arkadaşımla buluştuğumda adım sayımız hep 15 bin ile 16 bin arasında oluyor. 10 kilometre ile 15 kilometre arasında yürüyoruz genelde. Çok gözükse de gezi olarak düşündüğümüzde aslında çok değil. Yorgunluk oluyor, bazen abarttığımızı düşünüyoruz ama bazen de normal geliyor.

Sizde durum nasıl? Yürümek ve gezmek hayatınızın bir parçası mı?
0
dissendium
(27.09.20)
rekorumuz 43 bin kusur adim otele dondugumuzde pert olmustuk ama cok guzel gezmistik gercekten :) ben yuruyerek gezmeyi hepsinden daha cok seviyorum sanirim.
0
in vino veritas
(27.09.20)
Bir noktadan bir noktaya yürüyerek gitmek mesafeden bağımsız olarak ölüm gibi geliyor bana, hayatımın hiçbir döneminde hayatımın bi parçası olmadı.
0
angelus
(27.09.20)
30 bin.
0
jelly bear
(27.09.20)
gunluk normal rutinde 7-10 bin arasi

gezi yapiyorsam 20 ve uzeri
0
cairo
(27.09.20)
Günde 15 bin civarı adım atıyorum.
Gezi amaçlı 25bin falan oluyor genelde, 38bini görmüştüm bi kere, üç gün kendime gelemedim mdngkdljf
0
bir nick var benden iceri
(27.09.20)
(3)

Kadıköy ve Beşiktaş'ta Barlar Kaça Kadar Açık?

lisw
Sb.Teşekkür ederim.
Sb.

Teşekkür ederim.
0
lisw
(26.09.20)
Beşiktaş 1-2 gibi kapanıyor.
0
angelus
(26.09.20)
kadikoy 2
0
xfestos
(26.09.20)
iki yakada da gece 02.00 ve 04.00 ruhsatlı yerler mevcut.
0
gregory
(29.09.20)
(4)

5 kg eşya kaldıramıyorum diyen erkek

isimmisimyok
Fıtığım var 5 kglık bi eşyayı kaldıramam sen taşı diyen 47 yaşında bi erkek gerçekten kaldıramıyor mu yoksa bahane mi uyduruyor sizce
Fıtığım var 5 kglık bi eşyayı kaldıramam sen taşı diyen 47 yaşında bi erkek gerçekten kaldıramıyor mu yoksa bahane mi uyduruyor sizce
0
isimmisimyok
(26.09.20)
kişi biraz kaypak ise bahane uyduruyordur.

kişilik önemli..
0
sunriseee
(26.09.20)
Geçenki duyuruya göre yalan söylüyordur diyorum. 5 kg değil ama baya kaslı kalıplı bir arkadaşım fıtık yüzünden ağır kaldıramıyordu.
0
glamdr1ng
(26.09.20)
ne fıtığı olduğuna ve de ne kadar etkili olduğuna göre değişir. konu cinsiyet ve kasdan da bağımsız olur. 1,5 lt'lik su şişesi kaldıramayan insan var.
0
helenart
(26.09.20)
Normalde 250+ kilo ile deadlift yapıyorum, yani yerden 250 kiloluk bir kütleyi söküp bel seviyeme kadar kaldırabiliyorum ama siyatik ağrım olduğunda 19 litrelik damacanayı dış kapıdan mutfağa taşıyamayıp yuvarlayarak götürüyorum, bunlar olabilecek şeyler.
0
angelus
(26.09.20)
(4)

Şimdi ben niye kilo aldım?

uzun kulaklı yalnız tavşan
Diyetisyenin verdiği listeyi eksiksiz kacamaksiz yaptım. Üzerine haftanın 5 günü Leslie 3 mile + ( 2 gün hit) + ( hit yapmadigim günler kol- bacak) calismasi yaptım. Dün kontrole gittim ve 2 haftada +1.3 kg yağ almışım nasıl olur anlayamıyorum. Tartıda daha agirim regl öncesi değilim diyetisyen yagl
Diyetisyenin verdiği listeyi eksiksiz kacamaksiz yaptım. Üzerine haftanın 5 günü Leslie 3 mile + ( 2 gün hit) + ( hit yapmadigim günler kol- bacak) calismasi yaptım. Dün kontrole gittim ve 2 haftada +1.3 kg yağ almışım nasıl olur anlayamıyorum. Tartıda daha agirim regl öncesi değilim diyetisyen yaglandigimi söylüyor ki 13 kg yağ vermiştim 2.5 ayda.

Motivasyonum bitti resmen gidip ne yemediysem hepsini agzima sinirsizca tikip ağlamak istiyorum.

1. Niye böyle olmuş olabilir?
2. Böyle durumlarda nasıl motive oluyorsunuz?
0
uzun kulaklı yalnız tavşan
(26.09.20)
1: Kadınların yağ sentezi erkekler gibi düz çalışmaz yağ sentezine etki eden hormonal değişkenler çok fazla, östrojen senin yağ depolaman için çok fazla çaba sarf eder o nedenle kısa vadede yağ alıp verme miktarları farklı bir seyir halinde olabilir, bunu ortalamasını takip edebilmek için 4-5 aylık bir süreç geçmesi gerekir, ayrıca diyetisyenlere de çok fazla güvenmek doğru değil daha birkaç gün önce "bu hafta çok fazla yürümüşsün kas almışsın o yüzden kilo verememiş gözüküyorsun" şikayeti vardı bir diyetisyenden, tabii diyetisyene yine git ama sonuçlar için ayna kontrolü ve mezura ölçümü yaparsan daha garanti bir takip yapabilirsin.

2: İşini motivasyona bırakma.
0
angelus
(26.09.20)
Valla bence süper kilo vermişsiniz, vücut arada bir saçmalayabiliyor veya tartıda sorun oluyor. Ayda 4 kg yağ gibi bir şey veriyorsunuz ki bence bayağı iyi be moral bozmayın.

2 haftada yediklerinizde önceki listelere göre farklı ne gibi ürünler var? Belki o şekilde karşılaştırsanız kendi kendinize neyin kilo aldırabileceğini bulabilirsiniz. Mesela ben et ürünleri tüketmeye başladığımda daha çok kilo veriyorum, baklagillerde şişiyorum.

Olur öyle diyip geçiyorum motive olmak için, takılırsam komple yerim çünkü. Insülin direnciniz vs olabilir mi? Belki ondandır.
0
mor.inek
(26.09.20)
Tıp 2 diyabetim var insülin direncim de yüksek ama ilaca devam ediyorum. Meyve ve baklagil artmıştı bu iki haftada onunla ilgili olabileceğini dusunuyorum
0
🌸uzun kulaklı yalnız tavşan
(26.09.20)
Vov sağlık durumunuza göre çok başarılısınız o zaman, bildiğim kadarıyla dirençli kişilerde kilo vermek çok zor oluyor.

Doktor vs değilim bu arada, diyetisyenim yaşam dediğin 9 metre murat baş adlı kitabı önermişti bana bilyon soru sorunca. Size de faydalı olabilir sürdürülebilir açıdan. sonuçta ömür boyu diyetisyenle devam etmek istemez kimse.
0
mor.inek
(26.09.20)
(7)

Araçtaki Şu Parçanın İsmi Nedir

üç gün gündüz
Arkadaşlar fotoğrafta dikdörtgen içine aldığım parçanın adı nedir acaba, ya da özel bir ismi var mıdır? Teşekkür ederim.https://i.hizliresim.com/ChZvB4.jpg
Arkadaşlar fotoğrafta dikdörtgen içine aldığım parçanın adı nedir acaba, ya da özel bir ismi var mıdır? Teşekkür ederim.

i.hizliresim.com
0
üç gün gündüz
(26.09.20)
google araştırması sonucu difüzör diye bir terim çıktı. siz de bir bakın.
0
lazpalle
(26.09.20)
@lazpalle doğru söylüyor. Difüzör ralli araçlarında da kullanılıyor artık. Aerodinamiği arttırmak için takılıyor.
0
dizicolleague
(26.09.20)
Difüzör değil gibi geldi bana, difüzör olarak arattığımda spor araçlarındaki gibi hava kanalları olan parçalar çıkıyor sadece, sahte egzoz çıkışı gibi, benim gösterdiğim parça biraz daha farklı.
0
🌸üç gün gündüz
(26.09.20)
Arka tampon bakaliti olabilir.
0
angelus
(26.09.20)
difuzor taklidi yapan arka tampon eklentisi. Gerçek difüzorler lüks segment araçlarda bulunmaktadır
0
sunriseee
(26.09.20)
bunların tamamı sanayide difüzör olarak geçiyor.

marka model olarak yazdığımda da zaten sizin fotoğrafın benzerleri çıkıyor.

www.google.com
0
trajikomix
(26.09.20)
Difuzor denir de maalesef gercekten de difuzor degil. :) sunriseee+1
0
invictae
(26.09.20)
(3)

biceps curl

toucheamore
elimdeki barda 20 kilo takılı. bununla zorlansamda çift kol 3x5 yapabiliyorum. ağırlığı 15'e düşürürsem 3x8 yapıyorum. hangisinden devam etmeliyim?
elimdeki barda 20 kilo takılı. bununla zorlansamda çift kol 3x5 yapabiliyorum. ağırlığı 15'e düşürürsem 3x8 yapıyorum. hangisinden devam etmeliyim?
0
toucheamore
(25.09.20)
Biceps kasları Tip 1 dediğimiz yavaş kasılan kırmızı renkli kas gruplarındandır, bu kaslar yorulmaya karşı dirençlidir, verimli olabilmesi için yüksek tekrar sayısı gerektiren çalışmalara ihtiyaç duyarlar, o nedenle 8-10-12 tekrar aralığında çalışmak daha uygundur.
0
angelus
(25.09.20)
angelus +1
doğru form, kasınızın çalıştığını hissettiğiniz doğru ağırlıkla en verimli sonucu alabilirsiniz.
0
emininsel
(25.09.20)
İki tekrar aralığı da lazım ama daha çok ağır yük ister çünkü hafif de olsa tip 2 dominanttır biceps.
0
arnold schwarzeneger
(25.09.20)
(3)

menisküs yırtığı olan biri için spor önerisi

yemrem
iki dizimde de orta derece menisküs yırtığı var. otura otura kilo aldı başını gitti. 10 kilo fazlam var. dizlerime yük bindirmeyecek bana uygun spor öneriniz var mıdır?
iki dizimde de orta derece menisküs yırtığı var. otura otura kilo aldı başını gitti. 10 kilo fazlam var.

dizlerime yük bindirmeyecek bana uygun spor öneriniz var mıdır?
0
yemrem
(23.09.20)
Dizinle ilgili tedavini yapıp iyileşmediğin sürece bir şey önermek doğru olmaz zira yapacağın her hareket illa ki dizini etkileyecektir, bu da iyileşme süresini olumsuz etkileyecektir, bununla birlikte herhangi bir spor dalının kiloya etkisi çok düşüktür, spor sadece destek olur biraz iteler, asıl etken her zaman diyettir. Fiziksel hareketlilik düzeyine göre bir kalori hesaplaması yapıp onun üstünden açık verirsen daha rahat istediğin sonuca ulaşırsın.
0
angelus
(23.09.20)
yüzme ama yüzme acıktırır. dizinize de iyi gelir. eğer yapabiliyorsanız yemek öncesi yüzün sonra da kontrollü yiyin.

kilo vermek için spor yerine diyete yüklenin bence daha kesin sonuç.
0
kveldulv
(23.09.20)
soylenmis ama tekrar edeyim, yuzme ilk onerim.
Ayrica guclendirme egzersizlerini de zorlamadan yapabilirseniz harika olur.
www.sinankaraoglu.com
0
urthoalvar
(23.09.20)
(7)

Minik kazada kim suçlu?

pacifist
Merhaba sayın usta şoförler ve benim gibi acemi şoförler. Kiralık araç ile minik bir temas olayı yaşadım geçtiğimiz günlerde. hatanın kimde olduğunu sayın usta şoförlerimize danışmak istedim.Ana yolda şehir içi trafiğine uygun halde yani normal hızda seyir halindeydim ve yan yoldan bir ablamız bekle
Merhaba sayın usta şoförler ve benim gibi acemi şoförler. Kiralık araç ile minik bir temas olayı yaşadım geçtiğimiz günlerde. hatanın kimde olduğunu sayın usta şoförlerimize danışmak istedim.

Ana yolda şehir içi trafiğine uygun halde yani normal hızda seyir halindeydim ve yan yoldan bir ablamız beklenmedik anda aracıyla önüme atladı. paint terk çizimim şu şekilde >>> i.hizliresim.com

abla görselde de olan 3. araçtan dolayı yolu göremediğini söyledi. ama göremediği yola çıkmaktan imtina etmemiş. Beni görünce frene bastı, ben de frene bastım ama araç durmadı ve çarptım. araçlarda neredeyse çizik yok, benim aracın ön tamponu hafifçe yerinden oynadı, çamurlukla arasında boşluk kaldı ön tamponun. karşı araçta da sol ön çamurlukta minik bir göçük var, yine çizik yok.


Lakin aracı firmaya teslim ederken, teslim alan çocuk "çarptım" yazmışsın dedi tutanağa. E dedim çarptım. yazdığım şey şu "normal hızda ana yolda seyir halinde iken kazaya karışmayan 3. aracın arkasından anayola tali yoldan çıkış yapan araca, aniden önüme çıktığı için duramayarak çarptım". e zaten olay bu, yalan yanlış bir şey yok. Firma elemanı diyor ki sen "çarptım yazarak suçu kabulleniyorsun". Nasıl ya? Yol benim hakkım, tali yoldan yolu görmeden çıkış yapan karşısı, nasıl ben kabul etmiş oluyorum suçu anlamadım şimdi. zaten mevzu uzamadı sigorta şirketi karar verir tabi abi ehe mehe dedi kapattık konuyu.


Benim görüşüm ben haklıyım. Hızım düşük, yol bende, görmeden çıkış yapan karşısı vs vs..

Sizin görüşünüzü merak ediyorum ey usta şoförler. Bir de benim mini hasar sigortam var ama, bana bu işin sonunda "suçlu çıkarsam" bir şey yansır mı ki?

İlginiz için teşekkürler.

Not: Firma garenta.
0
pacifist
(22.09.20)
Senin suçlu çıkma ihtimalin yok, tali yoldan çıkan arkadaşın solunda uçak da olsa yol elverişli hale gelene kadar beklemek durumunda, ben de her gün evden çıkarken böyle bir yoldan çıkıyorum trafik de oluyor çok bekliyoruz diye yolu uzattım başka bir yoldan gidiyorum yoksa bekliyoruz, onu görmedim bunu görmedim çarptım diye bir şey yok.
0
angelus
(22.09.20)
ana yol - tali yol tespitiniz doğruysa haklı görünüyorsunuz.
0
orient blue
(22.09.20)
Carptim, carpti, hataliyim falan yazmanin bi onemi yok, dingillik yapmis rent a cardaki. Eksper olayi inceler, gercekten tali yoldan firlamissa yuzde 100 kusuru karsi tarafa yazar.
0
brkylmz
(22.09.20)
teslim alan çocuk saçmalamış.
0
signore
(22.09.20)
Siz haklısınız, anlattığınız tarz olayda(hız limitlerine uyduğunuz, anayol-taliyol ayrımı yapılmış) kusurun tamamı karşı tarafa yazılacaktır. Kaza tutunağına olayı bu şekilde çizip anlattıysanız, bir sorun olacağını sanmıyorum.
0
geven kafa
(22.09.20)
Hepinize güzel cevaplarınız için teşekkür ederim. Anayol tali yol ayrımı çizimdeki gibidir onda problem yok. Hepinize sevgiler.
0
🌸pacifist
(22.09.20)
Eşit önceliğe sahip bir kavşak olsaydı sağdan gelene yol vermediğin için suçlu sen çıkardın.

Benzer bir kaza yaptım ama karşı taraf gelip direkt ortadan gömdü. Adam sağdan çıkmasına rağmen ona dur levhası olduğu için kusuru %100 karşı tarafa verdiler.

Kaza tutanağında ne yazıldığı, olayı tarif etmesi açısından önemli. Seçeceğin kelimeler olayı yumuşatmak veya setleştirmek için kullanılabilir.

Yazdıklarında önemli olan "anayola tali yoldan çıkış yapan araca" kısmı, suç komple karşı tarafa verilir. Yalnız anayol tali yol levhası, anayol levhası, karşı tarafa dur levhası gibi levhalardan en az bir tanesinin olması lazım. Ya da bilinen bir yer olacak misal bulvar/cadde/sokak belli olacak e haliyle kaza tutanağında da krokide bunu açıkça göstermeniz gerekiyor.
0
kimlanbu
(23.09.20)
(2)

et

diffarentiationation
Et dediğimiz şey tamamen kas mı?
Et dediğimiz şey tamamen kas mı?
0
diffarentiationation
(22.09.20)
ve yağ, çok az da sinir. Sinirsiz ve yağsız löp et evet kas (mangalcı bilgilerimle)
0
John Bloor
(22.09.20)
Büyük oranda su. Yani 100 gram etin %75'i su, %5'i yağ (bölgeye göre değişebilir) kalanı proteinler (et dediğimiz kısım bu), mikro düzeyde de vitamin-minarel.
0
angelus
(22.09.20)
(6)

Arabayı ilk hareket ettirmede hangisi doğru?

ya ben lan neyse
selamlar,motor çalıştı, 1. vites, el freni inik, sol ayak debriyaja tam basılı, sağ ayak frene basılı değil.bu durumda:1. önce ayak debriyajdan biraz çekiliyor, sonra mı gaz veriliyor?2. önce biraz gaz veriliyor, sonra mı ayak debriyajdan biraz çekiliyor?1 mi doğru, 2 mi?ehliyetim yok.
selamlar,

motor çalıştı, 1. vites, el freni inik, sol ayak debriyaja tam basılı, sağ ayak frene basılı değil.

bu durumda:

1. önce ayak debriyajdan biraz çekiliyor, sonra mı gaz veriliyor?

2. önce biraz gaz veriliyor, sonra mı ayak debriyajdan biraz çekiliyor?

1 mi doğru, 2 mi?

ehliyetim yok.
0
ya ben lan neyse
(20.09.20)
1 doğru gibi ama ikisini aynı anda yapmak en mantıklısı. yani debriyajdan ayağı çekerken bi yandan gaza basmak.debriyajda bekleyip gaza basma anca yokuşta yapılır.
0
jelly bear
(20.09.20)
düzlükteyken 1'i yapıyorum, öyle çok sonra da basmıyorum gaza. ayağı debriyajdan çekerken bir yandan gaza basıyorum. aynı anda gibi.
eğimli yolda hem el freni inik hem sağ ayak frene basılı değilse kayarsın, dikkat. o durumda kalkış başka.
0
pati
(20.09.20)
Ben düz yolda ikincisini yokuşta ilkini (debriyaj-fren) kullanıyordum manuel kullanırken.
0
angelus
(20.09.20)
sağ ayak frende ya da değil farketmez, ayağını debriyajdan yavaşça çekerken bir noktada motorun titrediğini hissedersin. işte gaza o noktada basmak gerekiyor.

hatta bazı araçlarda, özellikle araç dizelse, o noktadan itibaren gaza dokunmasanız da araç yavaşça hareket etmeye başlayacaktır. yani ilk hareket için gaza ihtiyaç bile duymayacaktır.

yokuştaysanız, sağ ayağınız frendeyken o titreme noktasına gelirseniz; ayağınızı frenden çektiğinizde aracın kaymağını göreceksiniz. böylece yokuşlarda aracı hiç kaydırmadan hareket ettirebilirsiniz.

debriyajdan ayağınızı çekerken titremeye başladığı noktaya 'kavrama noktası' diyorlar, bu pozisyonda çok fazla tutmayın aracı, zira uzun süre bu şekilde durursa debriyaj balatasını yıpratırsınız.

zaten birkaç denemeden sonra alışırsınız, çok atla deve bir şey değil.
0
fever
(20.09.20)
dümdüz bir yolda olduğunuzu farzedersek; arabaya ilk hareketini veren gaz değil debriyajdır, gaza basmadan debriyajda doğru noktaya kadar geldiğinizde araba ilerlemeye başlar.


dolayısıyla, her aracın farklı bir noktası vardır, yeteri kadar debriyajdan ayak çekilmeli, o anda gaz verilmelidir.

ben 2. seçenekteki gibi yapmıyorum hiç. (düz yolda)
0
invictae
(20.09.20)
Gaz veriliyor iken debriyajı çekmenin doğru olduğunu zannetmiyorum. Önce az da olsa kavraması lazım yoksa dişlilere zarar verilmez mi?

Araba debriyaj ile kalkabiliyorsa sadece onunla kaldırır, ayağı tamamen çeker, sonra gazla devam ederim.

Yok eğer debriyaj ile kalkmaya güç yetmiyor ise kavrama noktasını hissettikten sonra gaz verip yavaş yavaş ayağımı debriyajdan çekmeye ve gazı vermeye devam ederim.

Yokuşlarda debriyaj-gaz ayarlayana kadar zaman kaybı yaşanacağı ve o sırada frenden ayak çekildiği için araba arkaya kayabileceğinden, (yokuş kalkış desteği yoksa) yukarıdaki işlemler el freni çekikken yapılıyor, araba gitmek ister gibi olunca da el frenini indiriyorsunuz. Buna da el freni ile yokuştan kalkma deniyor.
0
ananiyimioguz
(20.09.20)
(5)

Atlama ipi almak

freebird5406_2
Rulmanlı olanlardan almak istiyorum, bunun yanında ağırlıklı olanların avantajı oluyor mu ? ipi de kaliteli, kıvrılmayan, hafif olmayan bir ip önerebilir misinizhttps://www.decathlon.com.tr/900-atlama-ipi-id_8380098.html?recommended_by=instant_search&personaclick_search_query=atlama%20ipihttps://www
Rulmanlı olanlardan almak istiyorum, bunun yanında ağırlıklı olanların avantajı oluyor mu ? ipi de kaliteli, kıvrılmayan, hafif olmayan bir ip önerebilir misiniz

www.decathlon.com.tr

www.amazon.com.tr

Voit marka olanın ağırlıkları da var
0
freebird5406_2
(20.09.20)
Ağırlıklı atlama iplerinde ağırlık aparatları tutacaklarda oluyor, tutacakların ağırlıklı olması ise bir işe yaramıyor bi faydası yok yani ipin ağır olması lazım, onun için de "heavy rope" denilen ipler kullanılıyor ama Türkiye'de pek yok onlardan.

İlk linkteki çok dayanıklı değil ipin döndüğü yer çabuk bozuluyor dandik bir mekanizma. Dediğim gibi tutacaklardaki ağırlıkların bir işlevi yok ama ikisinden birini tercih etsem ikincisini alırdım
0
angelus
(20.09.20)
@angelus

Linktekilerden başka ipler de olabilir zahmet olmazsa internette biraz bakınıp bana rulmanlı bir model önerebilir misin
0
🌸freebird5406_2
(20.09.20)
Rulmanlı olacaksa şu olabilir: www.hepsiburada.com

Ben çevirme mekanizması dışarıda olan ipleri daha çok seviyorum dönüşleri daha sorunsuz oluyor rulmanlılar bir noktadan sonra illa ki bozuluyor, onun için de crossfit'çilerin kullandığı ipler iyi ama ipleri çelik oluyor, eğer yeni başlıyorsan ayağına falan çarpabilir sorun olabilir ama performans gelişimi içi en efektif olanı da bunlar: www.hepsiburada.com

Bunların haricinde de şunu öneririm, dönüş mekanizmasını en sevdiğim bu: www.boksshop.com

Normalde olması gereken ip bu tabii: www.crossrope.com
0
angelus
(20.09.20)
Decathlon linkindekini kullanıyorum. Çok dandik bir şey o alma onu. Angelus bajganımın tavsiyeleri süpermiş. Kullanmadım ama onlar daha mantıklı gibi.

Yine masrafa soktun bajgan :p
0
Giovanni Pipitto
(20.09.20)
crossfit atlama ipi al geç. ama dikkat etmezsen yakabilir kol bacakları
0
€xpolerer
(21.09.20)
(7)

şeker(doğal vs sofra)

kırmızıgözlüağaçkurbağasıyeşili
bildiğimiz bu kutu süt içinde 100 ml içerisinde 5 gr şeker varmış. kutunun üstünde öyle yazıyor. ben her gün 500 ml içiyorum. 25 gr yapıyor. protein süt kutusuna baktım, 25 ile 28 gr arasında şeker içeriyormuş. protein tozuna baktım o da 13 gr şeker içeriyor. nereden baksam gün içinde 60 gr şeker al
bildiğimiz bu kutu süt içinde 100 ml içerisinde 5 gr şeker varmış. kutunun üstünde öyle yazıyor. ben her gün 500 ml içiyorum. 25 gr yapıyor. protein süt kutusuna baktım, 25 ile 28 gr arasında şeker içeriyormuş. protein tozuna baktım o da 13 gr şeker içeriyor. nereden baksam gün içinde 60 gr şeker alıyorum vücuduma. bu kadar şeker alımı zararlı mı?
*Gün içinde başka şekerli(doğal ya da yapay) ürün kullanmıyorum.
0
kırmızıgözlüağaçkurbağasıyeşili
(19.09.20)
En sağlıklı beslendiğim dönemde bile günlük 200 gram civarı karb. aldığım oluyordu, karbonhidrattan şekerden bu kadar korkmayın, enerji metabolizmasında kullanılmayan yapay şeker almadığın sürece o miktarları sistem zaten kullanıyor, hatta sen şeker almadığında ketojenik de beslenmiyorsan beynin sinir sistemin bir tek şekerle çalışıyor, o şekeri nereden buluyor? Evet kasları yıkıp aminoasitleri glikoza çevirip kullanıyor. O da kas kaybı yapıyor. Sedanter biri için günlük 100 grama kadar normal, spor yapıyorsan hareket hacmin artıyorsa miktar da paralel olarak artar.
0
angelus
(19.09.20)
60 gr şeker bayağı fazla. doğal veya sofra şekeri olması pek bir şey fark etmiyor. doktorlar meyve yiyebilirsiniz diyor mesela ama onu bile az yemenizi öneriyor. meyveden doğalı mı var? yok. meyve yiyin demelerinin sebebi ise "meyve o kadar yararlı ki, içindeki şekere RAĞMEN yemelisiniz"

mesela WHO, 25 gram şeker tavsiye etmiş. ama gidin de kutu kola için anlamına da gelmiyor bu.

www.who.int

A new WHO guideline recommends adults and children reduce their daily intake of free sugars to less than 10% of their total energy intake. A further reduction to below 5% or roughly 25 grams (6 teaspoons) per day would provide additional health benefits.

----

Reducing sugars intake to less than 10% of total energy: a strong recommendation

---

Further reduction to less than 5% of total energy intake: a conditional recommendation


edit: ben kendi yaptığımı söyleyeyim. en sağlıklı beslendiğim dönemde ortalama ayda bir bi' tatlı yedim, günde 2-3 tane hurma yiyordum (ama tabii bazı günler kendimi tutamayıp 8-10 tane yediğim de oldu). yoğurda siyah üzüm koyuyordum, bazen kendimi tutamayıp 1-2 avuç koyduğum oluyordu. şekerli içecek kesinlikle yok, arada protein sütü içiyordum, proteinli yoğurt yiyordum vs. vs.

vücudun şeker ihtiyacını karşılamak için azcık azcık meyve yiyebilirsiniz.

çok bilgiçlik taslıyor gibi olduysam kusura bakılmasın. benim dediğim mutlak doğru diye bir şey yok (zaten beslenme alanında bir sürü farklı görüş var), fikrimi söyledim.

ama tabii şeker bayağı zararlı bir şey :) hükümetler bile uyarıyor, vergi koymayı düşünüyorlar.
0
ahm1
(19.09.20)
Şeker zararlı bir şey değil. Şeker angelus'un dediği gibi vücut tarafından kullanıliyor. Sadece added sugari azaltmak lazim. Bahsedilen sugar intake olayi da bundan hesaplaniyor.
Protein sütun içine ekstra şeker koyulmuyorsa, 100gr sütte 5gr şeker var ve bu şeker o bahsedilen hesaplamalara meyve gibi dahil değil.
Kısacası protein sütün, sütünden gelen şekerse sıkıntı yok.

Buna ek olarak aşırı şeker aliminin (onu alip kalori nasil tutturulur bilemiyorum zaten) dışında spor yapan, kalori takibi yapan biri için şekerin zararı dis çürüğü falan olur o da dis ipi+yemek sonrası fircalayip seker artigi birakmamakla çözülür. Varsa araştırma biri koysun ama daha böyle yaşayıp seker yüzünden sorun yasayan göremedim duymadim, böyle bir arastirma da görmedim.

Ne karbonhidrat öcü ne şeker. "Everything in moderation"
0
logisticsmanager
(19.09.20)
Yanlış anlamadıysam ilk bildiğimiz kutu süt dediğinizde ki şeker laktoz. Laktoz spesifik bir mutasyona sahip olmayan insanların vücudunda sindirilmiyor bile ( bu mutasyon daha çok Avrupalılara görülüyor). Sonra söylediğiniz proteinli sütteki nedir bilemiyorum. İçindekilere bakmak lazım.
0
slow like honey
(19.09.20)
of of of meyvedeki şeker tabii ki hesaplanıyor. şu ana kadarki hayat tarzınızla devam edip bir yandan da günde 3-4 bardak taze taze sıkılmış portakal suyunuzu (ekstra şeker konmadan) için bakalım 1-2 ay sonra kaç kilo oluyorsunuz.

misal, WHO ne diyor: "A new WHO guideline recommends adults and children reduce their daily intake of free sugars to less than 10% of their total energy intake. "

"Free sugars refer to monosaccharides (such as glucose, fructose) and disaccharides (such as sucrose or table sugar) added to foods and drinks by the manufacturer, cook or consumer, and sugars naturally present in honey, syrups, fruit juices and fruit juice concentrates."

fruktoz dediği ne peki? bildiğimiz meyvedeki şeker, doğal şeker. ne diyor peki who? az yiyin diyor, herkesin az yemesi, azaltması lazım diyor.

"çok spor yaparsam her gün tatlı gömebilirim" diye bir şey de yok bu arada. obez olmazsınız belki ama bir bakmışsınız önce hipoglisemi, sonra şeker hastasısınız.

bir de bu işin "balcıları" var bu arada. en eğitimli insanın bile "e süte/çaya vs. şeker koymuyorsan bal koy" dediğini duydum. bilmiyor ki bir kaşık balda, bir kaşık toz şekerden daha çok şeker var, çünkü bal daha yoğun kıvamda (kaynak: bbc'nin bir belgeseli).
0
ahm1
(19.09.20)
Sevgili ahm1, neden who'yu kutsal kitap gibi kaynak aldigini anlamıyorum ama illa kaynak istersen nhs;
www.nhs.uk

"Sugar found naturally in milk, fruit and vegetables does not count as free sugars.

We do not need to cut down on these sugars, but remember that they are included in the "total sugar" figure found on food labels.

How much sugar can we eat?
The government recommends that free sugars – sugars added to food or drinks, and sugars found naturally in honey, syrups, and unsweetened fruit and vegetable juices, smoothies and purées – should not make up more than 5% of the energy (calories) you get from food and drink each day."
Kisacasi nhs'e göre bu sekerler alinmiyor.
Ek olarak verdiğin kaynagi biraz daha dikkatli okumus olsaydin iki satır asagida bunun yazdigini gorurdun. "Of of of".

"The WHO guideline does not refer to the sugars in fresh fruits and vegetables, and sugars naturally present in milk, because there is no reported evidence of adverse effects of consuming these sugars."

Kısacası who senin çevirdiklerinin hiçbirini demiyor. Nhs de demiyor. Varsa başka kaynak koyarsan sevinirim.

Son dediğinle de alakalı kaynağın varsa sevinirim. Çünkü;
Diabetes.org.uk
www.google.com

"With Type 2 diabetes, though we know sugar doesn’t directly cause Type 2 diabetes, you are more likely to get it if you are overweight. You gain weight when you take in more calories than your body needs, and sugary foods and drinks contain a lot of calories."

Kısacası şeker yemek seni diyabet yapmaz. Şeker yiyip kilo alırsan type 2 olma ihtimalin var ama seker-diyabet direkt ilişkili değil, böyle bir kanit yok. "Correlation does not mean causation."

Kalori takibimi yaptigim, macrolara uydugum sürece istedigimi yerim.
0
logisticsmanager
(20.09.20)
ben hipoglisemiyim (ciddi bir şey değil, kişiye göre etkisi de farklı olur tabii, beni etkilemedi niyeyse), doktor daha geçen ay "şeker hastası olmamak için şeker hastası gibi beslenmen lazım" dedi. "hamur işi yemiceksin" vs. dedikten sonra "meyve de çok yeme, muz vs. (birkaç bir şey saydı, hatırlamıyorum, zaten yememem gerektiğini bildiğim için dikkatli dinlemedim) yeme." dedi.

zamanında şeker hakkında çok araştırma yapmıştım, çok izlemiştim. meyvenin çoğu zarar diye beynime iyice kazınmış. şu an kendimi sorgular hâle geldim. tekrar bir bakmam gerekecek sanırım ama bence benim dediğimin doğru olması lazım.
0
ahm1
(20.09.20)
(12)

Haksız yere uçan sözlük hesabı için nerelere başvurulur ne yapılır?

komikolmakuzen
Malumunuz dün gece tronlink diye bir uygulama için referans linki verme furyası vardı sözlükte. bende bu furya sırasında refli link verenleri engellerken arada,"azami engelleme hızımdan daha hızlı bir şekilde refli link paylaşılan başlık" şeklinde bir entry girdim. engellemere devam ederken yazdığın
Malumunuz dün gece tronlink diye bir uygulama için referans linki verme furyası vardı sözlükte.
bende bu furya sırasında refli link verenleri engellerken arada,
"azami engelleme hızımdan daha hızlı bir şekilde refli link paylaşılan başlık" şeklinde bir entry girdim.
engellemere devam ederken yazdığın entry'i göremeyince allah allah deyip aynı entry'i bir daha girdim. sonra anlık bir aydınlanma ile çöp kutusuna bakmayı akıl ettim ve entry'min @ekşisözlük tarafından silindiğini gördüm. herhalde bir bok yedim diyerek, diğer entry'i ise kendim imha ettim.
entry'de ne referans ne de başka bir link kod vs yokken sabah kalktığımda bir baktım leyla çaylak ve lanetli olmuşum. moderasyon resmen üzerime şarjörü boşaltmış.
nerelere başvurabilirim ? ya da sözlükte sesimi duyurmak isteyen bir yazar çıkar mı?
şimdiden teşekkürler.
0
komikolmakuzen
(19.09.20)
senin adına üzüldüm ama sözlük adına sevinmedim desem yalan olur, hatta hiç yalan olmasın senin adına da üzülmedim.

vay be ekşi sözlük dedirten başlık entry'si ile hala adam uçuruyormuş, ben bitti sanmıştım bu olay. muhtemelen ilkinde silmediler ama sen ısrar edince uçurdular. haksız bir durum yok bence, geçmiş olsun.

eksisozluk.com

den ulaşabilirsin ama cevap bile vereceklerini sanmam.
0
ronartest
(19.09.20)
İletişim kanalından mesaj atıp durumu izah edebilirsin, onun dışında başka bir seçenek yok ama gelen mailde ve modlog'da neden uçtuğuna dair bi bilgilendirme vardır oraya da bakmak lazım, birden fazla entry girdiysen spam olarak da algılanmış olabilir.
0
angelus
(19.09.20)
@angelus
gelen mailde uçurulma ve lanet ve çaylak sebebi olarak ref'li link yazıyor. o nedenle bir ses duyurmak istedim. teşekkür ederim.

@ronartest
sözlük limitlerini kurallarını az çok bilirim. uçma sebebi ref'li link ama entry'de ref yok.
0
🌸komikolmakuzen
(19.09.20)
Ref'li link vermediysen amiyane tabirle arada kaynamış olabilirsin, böyle bir hata varsa düzeltilir, İletişim kanalı geç de olsa geridönüş yapar.
0
angelus
(19.09.20)
tekrar teşekkürler. iletişim üzerinden durumu anlattım. tam olarak arada kaynadım bence de.
0
🌸komikolmakuzen
(19.09.20)
“Dedirten başlık” zaten uçurulma sebebi
Bence uçurulma sebebin doğru, muhtemelen moderatör sehven yanlış gerekçe işaretlemiş.

O hesap geri gelmez.
0
otopsicocugu
(19.09.20)
uyku sersemi doğru düzgün bakmamışım maile. ref'li link ve format yazmışlar. bence de gelmez. demek ki kafa bir dünya iken entry girmemek lazımmış.
0
🌸komikolmakuzen
(20.09.20)
bir sey cikmaz bosuna ugrasma.
0
baldur2
(20.09.20)
merak ettiğim bir şey var hesabın 2013ten sonra mı önce mi oluşturuldu.
0
nahtoderfahrung
(20.09.20)
yazarken uçurulmaya itiraz hakkı olmaması diye başlık açmıştım, "anayasa mahkemesine başvurabiliyorsun eheleheege" diye dalga geçtiler. ülkede asıl adaletsizliği, adaletsizliği en çok eleştirenler yapıyor. yapacaklarından hiçbir şey çıkacağını sanmıyorum. nasıl olsa 50 bin kişi bekliyor. patrona bedava çalışan çok.
0
ya ben lan neyse
(20.09.20)
moderasyon bile yok ki sozluk'te. ne bekliyorsun yani?
0
baldur2
(20.09.20)
1 sene önce açmıştım bu uçan hesabı.
açıkçası bende bir sonuç beklemiyorum. ömür boyu çaylak yapsalardı iyiydi, çok güzel engelli listesi yapmıştım. tek üzüntüm o
0
🌸komikolmakuzen
(20.09.20)
(1)

ucurulan sözlük hesabı

kleider
Daha önce kullandığım hesabın mail adresi kapandı , yani İstanbul com a aitti mail adresi ancak istanbul.com kapanınca ulaşamıyorum maile .Yönetime yazsam başka mail adresine atarlar mi ucurulan hesabın entrlerini
Daha önce kullandığım hesabın mail adresi kapandı , yani İstanbul com a aitti mail adresi ancak istanbul.com kapanınca ulaşamıyorum maile .

Yönetime yazsam başka mail adresine atarlar mi ucurulan hesabın entrlerini
0
kleider
(19.09.20)
Kesin konuşmayayım ama sözlük kayıt olurken kullanılan mail dışında bir mail adresini kabul etmiyor hiçbir işlemde.
0
angelus
(19.09.20)
(4)

mehmet demirkol'un saçları

aziz dostum jack
uzun zamandır görmemiştim kendisini görünce şaşırdım,https://www.youtube.com/watch?v=u5IGQsaTR8Qsaçları çok iyi ektirmemiş mi, normalde saç ekimi kabak gibi belli olur ama hiç belli olmuyor bu adamda. hatta önce acaba saçları bu kadar gür müydü, uzatınca mı böyle göründü diye düşündüm.bu saç ekimi o
uzun zamandır görmemiştim kendisini görünce şaşırdım,

www.youtube.com

saçları çok iyi ektirmemiş mi, normalde saç ekimi kabak gibi belli olur ama hiç belli olmuyor bu adamda. hatta önce acaba saçları bu kadar gür müydü, uzatınca mı böyle göründü diye düşündüm.

bu saç ekimi olayında kriter nedir tam olarak, zengin olunca daha kaliteli mi ekiliyor, yoksa teknoloji mi gelişti, öyle olsa arapların saç ekimleri de kaliteli olmaz mı?
0
aziz dostum jack
(19.09.20)
Topikle saç boyasıyla vs destekliyorlar, bununla birlikte sigara kullanan-kullanmayan spor yapan-yapmayan işlem sonrası prosedürlere uyan-uymayan kişilerde de aynı işlem farklı sonuçlar verebilir. Yoksa teknoloji aynı teknoloji.
0
angelus
(19.09.20)
O teknoloji çok ilerlemiş ya. 10 sene önceki gibi değil.

Bir arkadaşım ektirdi en son. Kalemle ektirdim gibi bir şey söyledi. İnanılmaz iyi olmuş ve doğal olmuş. Hiç şişme falan yapmamış. Eskiden saç ektirdiginde 10 gün kafan davul gibi gezerdin. Onunla da alakalı biraz.
0
westblack
(19.09.20)
Bence olay ekim yapan personelin kalitesine ve ne kadar istekli olduğuna bağlı.
0
kanlakarisikyagmur
(19.09.20)
Bir an için " duyuruyu ben mi açtım? " diye düşündüm, az önce linkteki videoyu izlemeye başladığımda aynı şeyi düşündüm:)

Saç ekiminin zirvesi diyebilirim. Koray Erdoğan. Sadece Türkiye' de değil, dünyada diyebilirim.
Yani Mehmet Demirkol ona mı gitti bilmiyorum ama Koray Erdoğan' ın işleri gerçekten çok iyi.
Saç ektirmeyk için o kadar parayı gözden çıkarırsam keisnlikle gideceğim doktor kendisi. Ama heralde hayatımın sonuna kadar gözden çıkarmayacağım :)
0
kumandanim
(19.09.20)
(12)

Diyetisten fazla yürüme dedi?

jazzabel
Selamlar,Kilo almam ve dizimde de problem olması nedeniyle diyetisyene gittim. 1 ayda 9.5 kilo verdim şu an ideal kilomun altındayım ama dizimden dolayı 4 kilo daha vermek istiyorum. Bu özetten sonra, diyetisyen sürekli yürümeme kızıyor. Günde max yarım saat yürü yoksa kas kaybedersin dedi ama yürüy
Selamlar,

Kilo almam ve dizimde de problem olması nedeniyle diyetisyene gittim. 1 ayda 9.5 kilo verdim şu an ideal kilomun altındayım ama dizimden dolayı 4 kilo daha vermek istiyorum.

Bu özetten sonra, diyetisyen sürekli yürümeme kızıyor. Günde max yarım saat yürü yoksa kas kaybedersin dedi ama yürüyüş o kadar kalori yakmıyor diye biliyorum. Ben bir başlıyorum yürümeye 10km olana kadar durmuyorum. Spor salonuna da gidemediğim için elimde sadece yürüyüş var.

Geçen kontrole gittim fazla mı yürüdün, 1.5 kilo yağ vermişsin 1 kilo kas almışsın kilo vermemişsin dedi. Kaslandıysam benim için sıkıntı yok gayet iyi dedim yani evet öyle de bu kadar fazla yürüme dedi.

Duyurunun sporcuları, her gün 10km fazla mı gerçekten? Neden böyle dediğini salağa anlatır gibi anlatabilir misiniz?

Bu arada gün içinde çok az yemek yiyorum ama kalori açığı olacak kadar değildir.
0
jazzabel
(18.09.20)
Yürüyerek kas kaybını engellemek ya da yürüyerek 1 kilo kas almak bilimsel anlamda mümkün değil. Muhtemelen dandik bir diyetisyenle çalışıyorsun.
0
angelus
(18.09.20)
tartida "kilo vermemis" goruntugun icin diyetisyenin kompleks yapmis olmasin ? :)
0
damba
(18.09.20)
Benimki de fazla yürüyüşü önermiyor. Kas almak ve kaybetmek öyle kolay olacak işler değil.O yüzden demiyor benim diyetisyen.

Şöyle açıklayabiliriz: Uzun yürüyüslerle kilo verdiginde, bu yürüyüşleri bıraktığında kilo almaya daha meyilli oluyorsun. Ya da fazla aclik hissedip,kacamak yapman daha olası olabiliyor. Kalori açığını beslenme ağırlıklı yaratarak vücudun tepkisini daha iyi ölçüyorlar. Bana sürdürebilecegim şekilde az egzersiz öneriyor,uzun ve her gün yürüyüş önermiyor. Ölçüm gününden bir gün önce ödem tutabileceği için yürüme diyor hatta. Ben baya memnunum kendisinden genel anlamda.
0
ırene adler
(18.09.20)
Angelus +1
Size yürüme diyen sağlık çalışanından uzak durun. Doktor da olsa, terapist de olsa. Ki bahsettiğimiz diyetisyen.
0
humblebirth
(19.09.20)
abilerim ablalarım size büyü mü yapıyorlar yağınızı suyunuzu ölçerken nedir?
angelus'un dediği gibi yürüme diyen diyetisyenden koşarak uzaklaşın.

ayrıca bu ampirik yağ ölçümlerine de bu kadar takılmayın yahu. hepsi hikaye. tamamen diyetisyenler para kazansın diye uydurulmuş diye düşünüyorum artık.

ben günde 10 km yürüyorum ve ortalamada 1 kilo veriyorum haftada. bırakırsam muhtemelen kilo alırım.
0
ozdek
(19.09.20)
günde 10km harika. kilo vermediniz diyedir. diz sebebiyle dese anlarım ama bu diyetisyen yani tıp doktoru değil ki.
0
kushkush
(19.09.20)
Yürüme konusundan bağımsız teknoloji bu boyutlara gelmişken sene 2020 olmuşken hala inanmadığım bir kaç şeyden birisi, o yandan kollarınız ile tutarak tartıldığınız yağ, kas ve su ölçer diyetisyenlerdeki tartı.
0
ihanet kac kisilik
(19.09.20)
o diyetisyeni değiştir. yürüyerek o kadar kas alamazsın. sadece hafif tempo ile kas kütlesi eklenebiliyor olsa insanlar dev ağırlıklar altında yırtınmazdı.

afrikalı açlar gibi beslenmiyorsan da yürüyerek kas kaybedemezsin. bunun bir istisnası var. bir şekilde anteman ile kas kütleni arttırmışsındır ama devamında o kaslara stres yaşatan antremanı bırakmış durağan hayata geçmişsindir. zaman içinde o kaslar kendi normal kapasitelerine geri dönecektir. ama buna o manada kas kaybı denemez.

10km fazla veya az kısmında bence asıl kritik nokta dizlerinin sağlığı. bunu bir ortapediste danışsan çok daha iyi. ama koşmuyor ve tempolu yürüyorsan gene bir sorun olmamalı.

kalori için ise tahmin seni çok yanıltır. basit bir şekilde makro sayarsan bir ayın sonunda çok daha net hesap edebilirsin.
0
orpheus
(19.09.20)
Kas kaybedersin diye yürümene kızıp, sonra bak kas almışsın diye yine car car yaptı yani? Diyetisyene ihtiyacın yok. Şu ankine hiç yok.
0
arnold schwarzeneger
(19.09.20)
karşında "bir kibrit kutusu kadar" diyetisyeni duruyor. şimdi kas miktarını artırdığını nasıl bilebiliyor? hadi bilebiliyor bunun bir kötü bir şey olduğunu nasıl iddia edebiliyor? allahım...
0
alperz
(19.09.20)
cok sacma bi diyetisyenmis ayni cikmanin sorumlusunun sen oldugunu söylemek icin yurumeni bahane ediyor:)
0
ruby elixir
(19.09.20)
Normalde de çok yürüyen biriyim. Mesai bitince kendimi sahile atıyorum rahatlamak için. Beslenme düzenimi değiştirmek için diyetisyene gitmiştim ama anlaşamadık bazı konularda. İçim rahatladı biraz teşekkürler herkese.
0
🌸jazzabel
(19.09.20)
(1)

Mavi bantlı Ekşiduyuru reklamı olayı

nhk ni youkosu
Kalktı mı? En altta bilgisi vardı şuna mesaj atın diye. Kime atmalıyız? Bir ücret sormak istiyorum da :)
Kalktı mı? En altta bilgisi vardı şuna mesaj atın diye. Kime atmalıyız? Bir ücret sormak istiyorum da :)
0
nhk ni youkosu
(18.09.20)
O işlerle Compumaster ilgileniyor.
0
angelus
(18.09.20)
(7)

evde spor/ kürek cekme aleti

eclskn
Ben yaklasik 4 ay kadar spor yaptim gerek freeleticsle gerek nike´la. Fark gördüm fakat istedigim randimani alamadim. Bu yüzden agirlastirmayi düsünüyorum bu isi. Kaslarim da zayif. ve ayrica bel fitigim var. Biraz arastirdim Evde en etkili kas yapimini artici spor ip atlama ve kürek cekme, ip atlam
Ben yaklasik 4 ay kadar spor yaptim gerek freeleticsle gerek nike´la. Fark gördüm fakat istedigim randimani alamadim. Bu yüzden agirlastirmayi düsünüyorum bu isi. Kaslarim da zayif. ve ayrica bel fitigim var. Biraz arastirdim Evde en etkili kas yapimini artici spor ip atlama ve kürek cekme, ip atlama bel fitigimi patlatir, kürek cekmeyle bel fitiginin bi baglantisini bulamadim.

Sorum su, sunu almak sizce deger mi, kullanan öneren var mi? Yer sikintisi yok tasinabiliyo.
www.decathlon.com.tr
Fiyati cok pahali gelmedi bana almanya´da yasiyorum burda bi tik daha uygun sanirim.
0
eclskn
(18.09.20)
Bu kürekle ilgili daha önce de soru sorulmuştu, orada verdiğim cevabı kopyalıyorum:

"Bahsettiğin alet Domyos'un küreği sanırım, adamlar direnç mekanizması için lastik kullanmışlar, bir işe yaramaz, onu kullanacağına olduğun yerde zıpla daha efektif bi çalışma olur, Concept2 gibi bir şey almayacaksan piyasadaki kürekler genelde tırt cihazlar oluyor direnç mekanizması işlevsiz olduğu için."
0
angelus
(18.09.20)
Ben de bir onceki soruda eski model bir concept2 onermistim. Bu linkini attiginiz urunden uzak durun derim.
0
kif
(18.09.20)
Kardiyo için ekipman almak çok mantıklı değil, fiyat/performans açısından bakınca. Merdiven çıkabilirsin. Fıtık üzerinde çok bir baskısı olmaz. Çok da sağlam nabız yapar.
0
arnold schwarzeneger
(18.09.20)
Bunun spor salonlarındaki gibi kilo ayarlı olması lazım bence. Onu da içeren bir spor istasyonu alınabilir.
0
havadakarada
(18.09.20)
belfitiginiz varsa kuregi tavsiye etmem. 2000-2005 arasi itu denizlicik fakultesinde kurek takimindaydim. kurek kadar insani yipratan bi spor yok galiba. avuc iclerim hala nasirlidir. derim mi yenilenmiyor nedir. kaldilar oyle.
0
turbo sadık
(18.09.20)
Concept vücudu çalıştırır ama bel fıtığına uygun değil.
0
asteriks
(18.09.20)
5 sene kurek cektim, su anda bel fitigim var. Ben kurektendir diyorum ama 20 senedir sikintisiz cekenleri de taniyorum. Genetik de olabilir, o yuzden kurek kesin bel fitigi yapar denemez, ama beli zorladigi kesin.

Concept2 disinda baska aletler de denedim ama bence alayi cop, sulu olanlar dahil. Kurek isine gireceksen Concept2'dan sasmamak lazim. Cok iyi form tutarsin ama eziyetin kralidir, ayri mesele.
0
cooperr
(18.09.20)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.