Giriş
(10)

Hiç işiniz için büyük bir ceza yediniz mi?

Kediyi üzdün
Hangi mesleğin ne gibi sorumlulukları var bu ceza konularında merak ediyorum.Ben mesela bir kere tır bekleme parası yedirmiştim çalıştığım şirkete.
Hangi mesleğin ne gibi sorumlulukları var bu ceza konularında merak ediyorum.

Ben mesela bir kere tır bekleme parası yedirmiştim çalıştığım şirkete.
0
Kediyi üzdün
(11.06.20)
Kim yapti bilmiyorum, ben gelmeden 1 sene once yapilmis ama ceza benim donemde gelmisti. Onaylanmamis bir ürünü onayli diye gorup uretimde uzun sure kullandiklari bir kaza sonrasi ogrenilince müşteri bütün bu hammadde kullanilan bitmis urunlerintamiri +30 milyon euro gibi ceza kesmişti. Yuvarlarsak 40 milyon euro diyebiliriz.

Onun disinda yeni calistigim yerde Asya'da fabrika kurumunda proje müdürü hammadde deposunu unutuyor, fabrika 6 ay falan otelendi, kendisi kovuldu. Maddiyat gene benzerdir bana gore (firsat maliyeti dersek).
0
logisticsmanager
(11.06.20)
Ben yaptırmadım ama benden önce gangnam style en meşhur donemindeyken programda kullanılmıştı. 10.000 TL ya da 10.000 usd ceza ödenmişti.
0
allah yazdiysa bozsun
(11.06.20)
Excel'de minik bir hata yaptım diye fazladan milyona yakın ödeme yaptı şirket. Zaten yapılacak bir ödemeydi gerçi ama kredi çekmek zorunda kaldıkları için faiz ödediler. Normal şartlarda cezası işten çıkarılmak olurdu.
0
IncredibleMau
(11.06.20)
@üğpoıuy yok o kadar tezat değilim :) hammadde alımı sırasında kullanılan konteynerlar içindi ;)

@logisticsmanager benimki de cezamı dedim şu an. Onlar nasıl rakamlar ya öyle :((
0
🌸Kediyi üzdün
(11.06.20)
ceza değil de ben formülü yazarken bir hata yapmışım, toplam 10 ton ürünü türkiye'nin her yerinden iade aldık. yine benim sorumluluğumdaki teknisyenin gözünden kaçan bir şey yüzünden 6-7 ton ürünü her yerden iade aldık.
onun dışında ötv, gtip gibi şeyler yüzünden şirketin ceza yemişliği de var ama onu teknik birimin sorumluluğuna verenler utansın.
0
pati
(11.06.20)
Ceza değil ama ihaleye verdiğimiz teklifte bir şeyi yanlış anlayıp ona göre fiyat aldığım için 60.000 tl kadar zarar yazmıştık o kalemde. Yıl 2014 bir de. Fakat diğer kalemlerde kazandırdığım için patron çok kafaya takmamıştı.
0
catch the arrow
(11.06.20)
Satılmayacak ıvır zıvır ürünleri stoğa aldırmıştım, 2-3 sene boyunca satılmadı, sonra da yok pahasına verdiler. Ama toplasan 100 bin lira falandır max.
0
roket adam
(11.06.20)
bundan 15 yıl kadar önce tur otomasyon yazılımında uçak iniş, kalkış, otelden turisti alma gibi işlemleri yazılım üzerinden operasyona bildiriliyordu. benim hatamda ispanya'ya bağlı olan kanarya adalarını ispanya ile aynı saat dilimine koymaktı. değillermiş. kanarya adalarında tatil yapan turistler yazılım hatası yüzünden geç çıktı otelden. 50bin euroya kiralanan uçak boş kalktı gitti. sorumluluğu kabul edip istifa ettim. 3 ay sonra geri çağırdılar.
0
phonex
(12.06.20)
4 milyon dolar, calistigim sirket yedi. danismanlik sirketi, ustunde calistigimiz bir binanin 2. kat dosemesinin icine ettik, mahkemede bina sahibi kazaninca ceki yazip verdiler hhehe.
0
cooperr
(12.06.20)
50 bin liralik bir ihale hesap hatasi yuzunden kacmisti:) ihaleyi biz alirdik bu hata olmasaydi ama teminatta mi ne hata yapmistik hatirlamiyorum:)
0
baldur2
(12.06.20)
(9)

3 yılda 40.000 km araba için nasıl?

iddaaci
Fazla mı sizce?
Fazla mı sizce?
0
iddaaci
(10.06.20)
baya iyi az bile
0
jelly bear
(10.06.20)
yılda 20bin km yapıyorum 3 yılda 40 bin bence az bile.
0
mikahakkinen
(10.06.20)
Normal, az kullanilmis bile denebilir ulkeye gore.
0
cooperr
(10.06.20)
tam 3 yılda 44.000 yapmışım.
0
la traviata
(10.06.20)
Değil
Tam ortalama
0
otopsicocugu
(10.06.20)
ortalamanın altı.
0
garavel
(10.06.20)
ortalama yılda 15000 diye biliyorum. yani 3 yılda 45000 yapıyor. ortalamanın altı bile denebilir.
0
belkider
(10.06.20)
Garaj arabasından hallice diyebiliriz. Sadece şehir içi kullanımda o kilometreyi 1 senede yapıyorum.
0
kimlanbu
(11.06.20)
3 yilda 66 bin km yaptim ben. gunde 75 km hic trafiksiz, neredeyse bombos bir guzergah oldugu icin yipranma da az oldu.
0
chezidek
(11.06.20)
(13)

ABD’ye gitme sevdası

sys coyg
Avrupa çoğu konuda daha uygar, güvenli ve cazibeli değil mi? Suç oranları, Türkiye’ye uzaklık(acil bir iş olsa hemen gelemeyecek olmak), insan kalitesinin Avrupa’ya göre daha az gelişmiş olması veya sağlık sistemi gibi konuları düşününce Avrupa daha güzel bir yer değil mi? Farklı düşüncelerinize açı
Avrupa çoğu konuda daha uygar, güvenli ve cazibeli değil mi? Suç oranları, Türkiye’ye uzaklık(acil bir iş olsa hemen gelemeyecek olmak), insan kalitesinin Avrupa’ya göre daha az gelişmiş olması veya sağlık sistemi gibi konuları düşününce Avrupa daha güzel bir yer değil mi? Farklı düşüncelerinize açığım, bu ABD sevdasını anlamaya çalışıyorum. Bana kalsa ben Türkiye’de yaşamayı tercih ederim. Teşekkürler.
0
sys coyg
(08.06.20)
aslında olay abd bin loto ile dışarıdan göçmen kabul etmesi.

ab ülkelerinde ise durum çok başka.
0
redeath
(08.06.20)
Green Card çıkar ise sponsorlukla uğraşmıyorsun. Doalyısıyla hiçbir firmaya bel bağlamıyorsun. Firma beni çıkarırsa sınır dışı edilirim korkusu yok. Green Card, seçimlerde oy kullanmak dışında neredeyse ABD vatandaşlığı demek. 5 yıl sonra da vatandaşlık alıyorsun.

Kendi adıma Avrupa'da bir ülkeyi de tercih edebilirdim ama dilini bilmediğim ülkede yaşamaya çalışmak bir nebze daha zor olacaktır. ABD'de bir süre kaldım. O kültür değişikliği şokunu atlattığım için ABD'yi tercih ederim. Ama çıkmıyor meret.
0
himmet dayi
(08.06.20)
ABD sevdasının bir başka sebebi de göçmenlere bakış açısının Avrupa gibi olmaması, insanın hayatını çok etkiliyor uzun vadede.
0
michael_knight
(08.06.20)
Kesinlikle haklisin. Mesafe, egitim, saglik ve insan profili acisindan avrupa abd'den cok daha iyi. Ama para kazanmak icin amerikada her alanda daha cok firsat var. Tek ulkede daha cok alternatif olmasi cazip tarafi. Cocugu okula göndermeyeceksen, hastalanmayacaksan, gelip gitme durumun yoksa ve parayi daha cok seviyorsan Amerika tercih edilir. Yoksa Avrupa.
0
Kirmizibavul
(08.06.20)
Para ve gitme firsati acisindan abd ama insan/saglik/yonetim acisindan avrupa.

Abd'de kazanilan parayi ab'de kazanman cok zor çünkü abd turkiye gibi; seviyeler arasinda cok fark var. Misal normal calisan 5binse mudur 15bin alabilir, benzeri abd'de de mevcut ama misal benim mudurumle benim aramda 1000 euro var yok.
0
logisticsmanager
(08.06.20)
Çekilişten çıkarsa giderim ama seçme şansım varsa Avrupa ve Kanada çok daha iyidir tabi.
0
lcha
(08.06.20)
Hayir, hic degil. Ülkelerin cazipligi sizin ne aradiginiza ve sizin degerlerinize bagli.

Yüksek vergi vermek istemiyorum, aile kurmayacagim, IT alaninda onum inanilmaz acik diyelim. Ilk secenek ABD olurdu tabii ki. Boyle bir insan niye gitsin Belcika´da tutunmaya calissin ornegin?

Avrupa bir ulke degil, daha güzel derken, neresi? Alaska´nin sinirsiz ormanlari bence Almanya´nin gri Ruhr bölgesinden daha "güzel". Anlatabildim saniyorum bu uc ornekle sorunuzdaki sorunun karsilastirma yapilamayacak derecede genelleme icermesini.
0
buf-e kür
(08.06.20)
avrupa daha iyi bence de ama ingilizcesi olan bir insan olarak ben amerika istiyorum. avrupa ülkelerinin dilini öğrenecen de konuşacan da ohoo.. tüm dünya ingilizce olsaydı iskandinav ülkelerine gitmek isterdim.
0
beyaz power ranger
(08.06.20)
Amerika, TR gibi açlıktan ölebileceğin veya aşırı zengin olabileceğin skalada bir fırsat sunuyor sana. Avrupa medeniyetleri (en azından büyük ülkeler almanya, hollanda vs gibi) seni evsiz bırakmaz, ama zengin de etmez, güzel bir hayat sürersin ama hepsi bu. Eğer büyük balık peşindeysen ABD'ye gitmek daha mantıklı. ABD'de ırkçılık da avrupaya göre tabii ki çok daha az (ya da bizim için yaşaması daha kolay diyeyim)
0
roket adam
(08.06.20)
Avrupa ırkçı, hiçbir zaman onlardan birisi olamazsın. ABD göçmen toplumu sonuçta. Rahat.
0
catch the arrow
(08.06.20)
abd'nin avrupa'ya göre avantajlarını sayalım.

- coğrafyası ve iklimi daha güzel. (güney avrupa hariç) avrupa'da güney dışında güneş yok.
- kültüre adapte olmak basit. ingilizce konuşuluyor. ulus millet olmadığı için sosyal ortam yaratmak hiç zor değil. git almanlarla fransızlarla takılmayı dene. çok daha zor sosyal bariyeri kırmak avrupada.
- çok zengin ülke. dünyaya kültür ihraç eden ülkede o kültürün yaratıldığı yerdesin. nba mi izlersin, louis ck mi? hepsi elinin altında.
- last but not least. bu en önemlisi. maaşlar yüksek. sosyal devlet olmadığı için avrupaya kıyasla aynı şirkette aynı işe 1.5 katı maaş alırsın. genç insan için büyük avantaj.

suç oranı yüksek yerinde yaşanmaz evet. ama her yer öyle değil. bir de suç oranında bilinmesi gereken bir husus var. abd'de sosyal yapı rezalet olduğu için şehirlerde segregation almış başını gitmiştir. beyazların mahalleleri ayrı, siyahlarınki ayrı, hispaniklerinki ayrıdır. mesela chicago şehir merkezi ve kuzeyi çok güvenliyken, şehrin güneyinde her gün vukuat olur, birileri hayatını kaybeder. obama ağlar vs. zannedilir ki chicago çok tehlikeli şehir. evet ama sadece belirli bölgeleri öyle, geri kalanında türkiyeden güvenli yaşarsın.
0
antikadimag
(08.06.20)
Bi de medya etkisi var. herkes amerikayi tasi topragi altin saniyor, adam gelmis ‘abi kaliforniyada ot yetistirip icmek serbest ne guzel’ diye anlatiyor, oraya gitse bahceli evinde haftada 30 saat calisip kafalar guzelken vur patlasin cal oynasin yasiycam saniyor. Halbuki disciye gitse anlayacak olayin oyle olmadigini.
0
icim urperiyor
(08.06.20)
Amerika ve Kanada kirsali dogusundan batisina yasadigin eyalete/sehre gore bambaska hayat sunuyorlar. Nerede yasadigina ve kac para kazandigina gore degisir. Guzel yerde yasarsin ama para kazanamazsan bir boka yaramaz.

NY'de yasayan arkadaslar var, bana gore bombok hayatlari var cunku para kazanamiyorlar 40 yasina geldiler aile kurmayi birak hala roommate ile yasiyorlar, tek baslarina ev tutamiyorlar para olmadigi icin. Ama sorsan keyifleri yerinde, aksiyonun merkezi orasiymis. Iyi guzel de sen o aksiyonun ne kadar parcasisin? Uzaktan izliyorsun, ay sonu verecegin binlerce dolar kirayi dusunuyorsun.

Bence "American Dream" senede 80-100 burut ile olacak sey degil, kesintileri cik birsey kalmiyor. Senede 150'nin ustune cikabiliyorsan kuzey amerika guzel, onun altina gelmek bence vakit kaybi, bosuna eziyet.

Ozetle iyi para yapamiyorsan Avrupa her turlu bu versusu alir.
0
cooperr
(08.06.20)
(5)

Cüneyt Özdemir temelli mi döndü?

Premium Hesap
Arada takip ederim bu adamı da temelli Tr ye dönmüş diyorlar? Sebebi ne öyle ise? Yandaş falan mı olacak?
Arada takip ederim bu adamı da temelli Tr ye dönmüş diyorlar? Sebebi ne öyle ise? Yandaş falan mı olacak?
0
Premium Hesap
(08.06.20)
Ahmet hakan'ı da bi dönem yandaş olarak görmezdik tam olarak. Sonradan kendine has tarzı olan bi yandaş olduğunu, güç kimdeyse onun tarafında olan ama kimseye sırtını çeviremeyecek kadar da ürkek biri olduğunu öğrendik.

Cüneyt özdemir de benzer bi konumda şu an. Yayınlarını izlemiyorum, şu sebepten gelmiştir diyemem ama en çok muhalif kesimden eleştiri aldığı için Türkiye'yi artık kendi için güvenli buluyor olabilir.
0
IncredibleMau
(08.06.20)
benim bildiğim eşi usa'de bir teknoloji firmasında çalışıyor o sebeple o da orada.
0
duyurukullanıcısı
(08.06.20)
eşinden dolayı (işi) abd'deydi bir süre. siyasi sebeplerden ötürü londraya gitmişti ama oradan dönüp türkiye'ye geldikten sonra abd'ye gidişi siyasi değildi. geçen videosunda temelli dönmeyi ima etti ama nolur bilinmez.

not : ahmet hakan her zaman yandaştı. güce yandaştı
0
avatar is back
(08.06.20)
ahmet hakan'ın içindeki atatürk nefretini hiçbir şey bastıramaz. o adam öyle yetişmiş. ben her zaman onu öyle gördüm hiç de yanıltmadı sağ olsun. siyasal islamcılar değişmez abicim.
0
bohr atom modeli
(08.06.20)
cuneyt cebini dusunur, makyavelistin onde gideni. hicbir partinin yaninda net olarak durmaz, duramaz. ilerde donerse kesin parasal bir cikari vardir ondan donuyordur. Su anda tr'de para yok demekki ugramiyor, o yuzden sosyal medyaya yuklendi oradan tirtikliyor..
0
cooperr
(08.06.20)
(6)

60.000- 80.000 TL Arası Otomatik Vites Otomobil Tavsiyesi

clark sehir
Merhaba arkadaşlar. Durumumu ve isteklerimi kısaca özetleyeyim, otomobil hakkında tecrübesi olan arkadaşlardan yardım talep ediyorum.- Ehliyetim var yol tecrübem neredeyse hiç yok. Yani araba kullanmayı, park etmeyi falan bu araçla öğreneceğim diyebilirim. Bulunduğum sokak çok dar, o yüzden dar soka
Merhaba arkadaşlar. Durumumu ve isteklerimi kısaca özetleyeyim, otomobil hakkında tecrübesi olan arkadaşlardan yardım talep ediyorum.

- Ehliyetim var yol tecrübem neredeyse hiç yok. Yani araba kullanmayı, park etmeyi falan bu araçla öğreneceğim diyebilirim. Bulunduğum sokak çok dar, o yüzden dar sokağa ve dar yerlere parkedebilecek otomatik vitesli bir araba istiyorum. (sanırım a ve b segmenti oluyor). Parketmeyi de bilmediğim için sensörü falan olursa benim için daha iyi olur.

- a segmenti bir araç alırsam arka koltuğa bebek koltuğu sığar mı, yoksa bebek varsa illa b sınıfı mı almam lazım?

Piyasanın iyice berbatlaştığını düşünürsek aralık olarak 80.000 TL in üstüne çıkamam sanırım. Bu fiyata da 0 araç alamam, 100.000 km yi geçmemiş, bahsettiğim kriterlere uygun, yeni başlayan için uygun bir araba ne olur? Tavsiyelerinizi ve yorumlarınızı bekliyorum.
0
clark sehir
(06.06.20)
hyundai i20 kaç para bilmiyorum ama o olur. clio 3 olur. polo olur.

bunlardan uygun olanı hyundai, clio, polo diye gider.

üçünü de kullandım i20 tavsiye ederim. çarptığın zaman daha ucuza halledebiliyorsun.
0
ozdek
(06.06.20)
honda jazz.
0
kljgslsdkjsd
(06.06.20)
honda jazz
0
ehti
(07.06.20)
japon al, honda/toyota/mazda. ilk acemiligi atana kadar araca bebegi sokma derim ve yine bebek tasiyacaksan cok kucuk bir hatchback bence alma, bu sefer bebegin arabasi falan sigmayabilir. Ben olsam mumkun oldugu kadar yeni civic, corolla ya da mazda 3 bakarim.
0
cooperr
(07.06.20)
ben de senin durumundaydım. 7-8 ay önce polo lounge aldım 1.2 benzinli otomatik. Kaza da yaptım. Gayet güzel araba, park sensörleri vs her şeyi var. aceminin işini kolaylaştırıyor. Yokuş kalkış desteği falan. Ve bence en önemlisi sağlamlığı. Sonuçta kazaya en yakın kişi acemiler. Ben mesela dobloya yandan vurdum. diğer aracın yanı komple gitti. benim sadece sol far yerinden çıktı. İçin daha rahat olur. Ama tabi masraflı oldu, belki i20 vs daha ucuza gelir kazalarda tamir açısından.
ve ilk işin, arabaya binmeden hatta, kasko ve sigortanı yaptır. En önemlisi bu.
0
asik pozisyonu
(07.06.20)
şehir aracı deyince honda jazz, nissan micra, mitsubishi colt, mazda2 bakardım. ben micra otomatik kullanıcısıyım. dışından küçük görünür, içine oturunca anlarsın iç mekan genişliğini. bu araçlara binerek, deneyerek bak derim acele etme. sensöre takılma kendin de taktırabilirsin.
0
morella
(07.06.20)
(11)

yurtdışında konut fiyatları çok pahalı değil mi?

avatar is back
yoksa bizde mi ucuz? alım gücüne göre kıyaslama yapıldığı zaman çok uçuk kaçık fiyatlar dolaşıyor. ingiltere abd japonya türkiye örneklerini birim üzerinden vermek gerekirse:abd'de maaş 2000 birim, ingilterede 1500 birim, japonya da 170bin birim, türkiye 2300 birim. bu maaşlara göre, mutfak masrafla
yoksa bizde mi ucuz? alım gücüne göre kıyaslama yapıldığı zaman çok uçuk kaçık fiyatlar dolaşıyor. ingiltere abd japonya türkiye örneklerini birim üzerinden vermek gerekirse:

abd'de maaş 2000 birim, ingilterede 1500 birim, japonya da 170bin birim, türkiye 2300 birim.

bu maaşlara göre, mutfak masraflarını kıyasladığımızda türkiye birim olarak 2-3 kat pahalı, araç fiyatlarında 8-10 kat pahalı, gezip eğlenme konusunda ortalama 3-4 kat pahalı.

ama ev konusunda birim olarak çok yakınlar. türkiye de ortalama ev fiyatları 300k (en büyük ve en küçük şehirleri saymazsak), abd'de 250-300k, ingiltere 250k (londra 600k ama diğerlerinin ortalamsına bakalım) birim, japonya 40 milyon birim.


japonyanın hali tamam %72'si dağlık bir ülke anlaşılıyor o. peki alım gücüne göre uk, abd ve pek bakmadım ama bilimum avrupa ülkeleri de böyle.

toprak mı pahalı? neden?

not : uç örnekler vermeyin, şu fiyata şurda şu ev bulunur aslında diye, ortalama belirttim hep.

not 2 : ev kalitesine de girmeyelim zira, türkiye'de de çok iyi işler çıkaran firmalarımız var.

aslında anlatmak istediğim şey şu çok rakamlarda boğulmamak lazım, dediğim ülkelerde temel ihtiyaç olan ulaşım, gıdaya ulaşmak katbekat kolayken konuta ulaşmak niye bizimle eşit zorlukta?
0
avatar is back
(05.06.20)
gelişmiş avrupa ülkeleri (örn. almanya) için konuşacak olursam, dikey büyüme ve ev bolluğu yok. münih, berlin gibi büyük şehirlerde bile her yer bizdeki gibi 50 katlı plaza, 10 katlı apartmanla dolu değil. devlet betonlaşmayı kısıtlıyor. dolayısıyla şehirlerin metrekaresi bizimkinden daha değerli.
0
sir gawain
(05.06.20)
hesabındaki sıkıntı hesabı asgari ücret üzerinden yapmış olman. tr'de asgari ücret ortalama ücrete göre çok yüksek. asgari yerine ortalama ücrete göre hesap yaparsan daha sağlıklı karşılaştırma yapabilirsin.
0
plutongezegendegilmi
(05.06.20)
londra'da yasayan birisi olarak soyleyebilecegim su, hem satilik hem kiralik olarak asiri talep var ama bu talebi karsilayabilecek konut yok. bu yuzden hem kiralar hem satis fiyatlari yuksek. ev gorme isi ornegin, Turkiye'deki gibi arayalim gormeye gidelim gibi olmuyor (genelde). Herkese ortak bi saat veriliyor gelen tutuyor. Ha soyle mi olsun boyle mi olsun, bi daha geliriz derken ev coktan gidiyor.

Peki neden talep cok ama ev yok? Yine Londra ozelinde, milyonlarca bos arsa, ev yapilacak yerler, yikilip yerine 10 katli 100 haneli bina yapilacak yerler var. Ama yaptirilmiyor. Sehir mumkun oldugunca korunmaya calisiyor, nufus asiri artsin, goc olsun istenmiyor.

Turkiye ile kiyaslamasini rakamsal olarak bilmem, ama sunu soyleyebilirim. Turkiye'de esim ve ben araliksiz 10 sene calisip ancak bi evin pesinatini biriktirebildik. Ev 1 milyon, pesinat 20bin, geri kalan 800u kredi cekersek 120 ay icin neredeyse geriye 1.5 milyon odeme yapiyoruz, hem de ayda 10bin liranin uzerinde.

Ingiltere'de birim bazinda ev pahali olsa bile, ev almaya tesvik eden devlet destekleri var, 20 birak 120 ayi, 240 ay icin odedigin faiz turkiye ile kiyaslanacak turden degil. Yani birimi belki pahali, ama almasi cok daha kolay
0
try again fail again fail better
(05.06.20)
Bir diger nokta yurt disinda ayda biriktirilebilen birim miktarin Turkiye'den daha yuksek olmasi ve kredi faizlerinin dusuklugu. Bunlar yurt disinda ev almayi kolaylastiriyor.

Ama diger yandan imar izni almak cok zor cunku dendigi gibi hukumet politikasi betonlasmayi kisitlama yonunde.
0
crown
(05.06.20)
abdyi dışarıda bırakıyorum. orada yapılaşma politikası farklı. avrupa için konuşursak toprak değerli gereksiz yapılaşmaya izin yok inşaat sektöründe rant yok. türkiyenin ekonomisinde en büyük pay inşaat sektöründe ve zaten hükümet bu sebepten sürekli ev kredilerini düşürüyor. tabi ki bunda kültürün etkisi de var. evi olmayana kız vermeme durumu halen devam ediyor. zaten olması gereken bu olmalı evler pahalı taşıtlar ucuz olmalı ancak bizde tam tersine dönmeye başladı b sınıfı sedan araçlar 500 bin bandına dayandı. evler de kredi vs. gibi değişkenlerle peynir ekmek gibi gidiyor. 150 bin nüfuslu bir ilçe de yaşıyorum o kadar çok ev yapıldı ki bir sürü boş apartman görüyorum.
0
mikahakkinen
(05.06.20)
Asgari ücret kaç kişi aliyor buna bakmak lazım ilk. Türkiye'de asgari ücretli calisan sayisi Avrupa'dan falan cok daha fazla.
Ikinci olarak; misal Türkiye'de hem insan gibi yasanacak hem de kariyer firsati olan 4-5 sehir var yok ama Avrupa'da öyle değil. Bu sebepten herkesin 2-3 şehire yigilmasi ve o şehirlerin de müteahhitlere peşkeş cekilmesi yok. Ya da burada sorulan o insanı üzen "Çankırı'da yaşanır mi" gibi sorular yok çünkü arasında 100km olan sehirlerde medeniye degismiyor, iki şehirde de normal insanlar yaşıyor.

Bu arada basit örnek; Fransa'da yeni yapilan evlerden alirsan misal 300bin euro, devlet totalde 40-50bin euroya kadar verginden dusuyor 6-9 yil arasinda, teşvik olarak.

Yani bu böyle düz mantik x asgari ucret, y fiyat = z ay denilebilecek bir sey değil.
0
logisticsmanager
(05.06.20)
Türkiye'de aagari ücretli çalışan sayısı yüzde 42,9, ingiltere'de 4,9, hollanda 3,3, romanya 4, portekiz 16,8.

hükümet inşaata bu kadar teşvik verdiği halde durum bu. otomobile niye teşvik gelmiyor? çünkü onu ihraç edebiliyorsun.
0
ya ben lan neyse
(05.06.20)
bence tam tersi ucuz. okan serbes'in videolarını izliyorum. çocuk 250 bin dolara havuzlu müstakil ev bakıyor. bir süredir almanya'daki ev ilanlarına bakıyorum 300 bin euroya güzel evler var.
0
black mamba
(05.06.20)
abd 250-300k dediğin ev ile türkiye 250-300k dediğin evlere bir daha bak istersen...
adamın 250-300k'ya aldığı eve sen burda milyonlar bayılırsın.
0
late viper
(05.06.20)
batinin temel ihtiyaclarda turkiye'ye kiyasla esit alim gucuyle hatta daha zor bir sekilde alinabilecek nadir urunlerinden biri evdir.

yemesi, icmesi, giyimi, arabasini almak kolaydir ama ev almak en az turkiye'deki kadar zordur.
0
baldur2
(07.06.20)
eli yuzu duzgun ulkelere "zengin gocmen" akini var ve emlak kara para aklamak icin guzel bir yontem. Buna zaten ekonomik olan sikintida olan ulkeler de goz yumuyor. Bu da emlak fiyatlarini ucuruyor. Olan da bu ulkelerde yasamaya calisan dar gelirliye oluyor.

Mutfak masraflarinda turkiye'nin cok pahali oldugunu dusunmuyorum (et haric), meyve ve sebzede bence hala yurtdisi ile karsilastirildiginda cok ucuz. Restaurantlar kazik, araclar ise sacmalik derecesinde pahali.

Dunyanin heryerinde dar gelirli, asgari ucretli calisan surunuyor ya bunun ulkesi yok.
0
cooperr
(07.06.20)
(9)

şu araba hakkında fikirleriniz

tenkc
2010 model 220.000 kmde dizel otomatik peugeot 308 1.6 araç buldum arkadaşlar. Arabalardan anlayan biri değilim, hasar kaydı, boyası vb. önemli bir işlem yok, temiz araç. tanıdık aracılığı ile bakacağım. Kullanan arkadaş var mıdır, sıkıntılıdır bulaşma, sağlamdır gözün kapalı al vs yorum yapabilir m
2010 model 220.000 kmde dizel otomatik peugeot 308 1.6 araç buldum arkadaşlar. Arabalardan anlayan biri değilim, hasar kaydı, boyası vb. önemli bir işlem yok, temiz araç. tanıdık aracılığı ile bakacağım.

Kullanan arkadaş var mıdır, sıkıntılıdır bulaşma, sağlamdır gözün kapalı al vs yorum yapabilir misiniz?

Fiyat:73.000 TL
0
tenkc
(04.06.20)
Hocam hem 220bin hem Peugeot eskilerden (yenileri daha iyi) hem otomatik hem dizel.
Gözü kapali al diyen olacagini sanmam. Bu fiyat araliginda otomatik araba sikinti malesef.
O kadar sikinti ki koskoca sahibindende 130bin km alti 75bin lira otomatik dizel arac iki sayfa var...
0
logisticsmanager
(04.06.20)
220 binde dizel. ben japon araçları ve bmw mercedes grubu dışında bu kmde dizel almam. ayrıca dizel otomatik arıza yaparsa cezası büyük olur.
0
mikahakkinen
(04.06.20)
hemen uzaklas o aractan
0
try again fail again fail better
(04.06.20)
açıkcası ben de sizler gibi düşündüm ama arabadan anlayan bir yakınım önerince bakayım dedim :/
0
🌸tenkc
(04.06.20)
o fiyata daha güzel pololar var ben polo alırdım. yaşı yüksek olmuş olurdu. kmsi az olurdu
0
kablelvuku
(04.06.20)
220.000 basli basina bi dert zaten yani kesinlikle bi sorun cikaracak, motor iyi bakilmissa baska bi tarafi eskimis olacak, ha belki yolda birakmaz ama servisi bol olur.

sonra dizel, iscilik ve parca maliyetin artacak

hem de otomatik, yani daha pahali parcalar

alinir mi, alinir? fiyati cok duses gelir alir bi sure biner satarsin ama fiyati da pek uygun degil sanki?
0
try again fail again fail better
(04.06.20)
pahalı değmez, 220k km az değil. sıra sıra dertler açabilir sana.
0
orpheus
(04.06.20)
Teşekkür ederim hepinize. Araba görüldü ve vazgeçildi. Aramaya devam :)
0
🌸tenkc
(05.06.20)
Yuksek kmli otomatik arac bakiyorsan japon bak. Honda/Toyota, belki Mazda.

Alman, Fransiz, Italyan, Amerikan bunlardan uzak durmak lazim.
0
cooperr
(05.06.20)
(13)

ABD'ye benzer bir ülke daha var mı?

Fusha
Abd hakkında fazla bilgi sahibi değilim ama yine de ne demek istediğimi anlatmaya çalışayım. Bildiğim kadarıyla en bireysel takılan insanlar / sistem Amerika'da. Sağlık sistemi çok iyi değil ama insanlara verdiği imkânlar dolayısıyla oradakiler (sanırım oraya sonradan gidenler desem daha doğru) bu s
Abd hakkında fazla bilgi sahibi değilim ama yine de ne demek istediğimi anlatmaya çalışayım. Bildiğim kadarıyla en bireysel takılan insanlar / sistem Amerika'da. Sağlık sistemi çok iyi değil ama insanlara verdiği imkânlar dolayısıyla oradakiler (sanırım oraya sonradan gidenler desem daha doğru) bu sağlık sistemi sıkıntısını göz ardı ediyorlar. Özgürlük daha önemli veya imkan sunma daha önemli diyorlar sanırım.

Bir de bu soruyu sormama sebep olan entryi bırakayım şuraya;

eksisozluk.com

Evet. Böyle bir ülke daha var mı?
0
Fusha
(03.06.20)
Hepsinin dinamikleri farklı ama;
Avusturalya
Kanada
Yeni Zelanda
0
intihar etsem de kendime gelsem
(03.06.20)
Hollanda için neoliberalizmim gerçek kalesi deniyor
0
le jeune turc
(03.06.20)
bence önce abd'nin tarihçesini okumanız gerekiyor.

üniversitedeki tarih derslerinden hatırladığım kadarıyla özet geçeyim: avrupa'dan amerika'ya giden insanlar zaten avrupa'da umduğunu bulamamış, dinsel veya başka bir sebepten baskı gören veya "yeni diyarda yeni fırsatlar var" diyerek, iş bulma, belki zengin olma hayaliyle oraya gidenler. gidiş sebepleri zaten bireycilik. "burada fakirim, gideyim oraya belki zengin olurum, olmadı iş bulurum en azından, ekonomik durumum daha iyi olur" diyerek gidiyorlar.

13 koloni döneminde her koloninin ayrı yasası var. ben bir kolonideyim, o koloni baskıları arttırırsa, hoşuma gitmezse diğer koloniye geçiyorum. dolayısıyla koloniler insan çekmek için özgürlükleri arttırmak zorunda kalıyorlar. böylece "özgürlükler" ülkesi oluyorlar biraz ama bu bireycilik sayesinde de kapitalizmin membağı oluyorlar.

başka ülkelerde var mı yok mu diye araştırmak için kıta avrupası dışındaki yerlere. kolonileştirilip avrupa'dan yoğun göç çeken yerlere bakmanız lazım.

ek olarak, geçmişinde sosyalist mücadelenin olduğu yerlerde kapitalizmin aşırıya kaçamadığını da unutmayın
0
ahm1
(03.06.20)
Sağlık sistemi nasıl çok iyi değil. Dünyanın en gelişmiş ülkesi Amerika ve en iyi sağlık imkanları da orada. Tek sıkıntı bu imkanlara ulaşmak pahalı. Sağlık sistemi iyi değil ile pahalı olması arasında fark var. Parası olanlar boşuna tedavi için amerika’ya gitmiyorlar.

Onun dışında sorunuzun ilk cevabı ben de katılıyorum herhalde Kanada’dır.
0
messor
(03.06.20)
Sağlık sisteminden kastım, dandik, doktorları adam değil anlamında değil. Herkesin kolayca ulaşabileceği bir sistem yok. Onu diyorum
0
🌸Fusha
(03.06.20)
@messor

sağlık imkanlarının iyi olmasıyla sağlık sisteminin iyi olması aynı şey mi? Sağlık imkanı açısından dünyada zirvedeki ülkelerden biri abd'dir muhtemelen elindeki bilimsel ve teknolojik gelişmelerle ama sağlık sistemi olarak çok kötü olduğunu abdli siyasiler de rahatlıkla söylüyor. İmkanın iyi olup bundan sadece çok zenginlerin yararlanabilmesi sistemi iyi yapmıyor. Sistemin iyi olması toplumdaki en fakir insanların o imkanlardan ne ölçüde faydalanabildiğiyle ölçülür.


Soruya cevap olarak, ABD'nin sağlayıp atıyorum Almanya'nın ya da İsveç'in sağlayamadığı ne özgürlük var bilmiyorum. Silah sahipliği olabilir belki ki bu halkın sahip olmasını kesinlikle istemediğim bir özgürlük. Onun dışında toplumsal özgürlük, fikir özgürlüğü vs konularda Batı ve Kuzey Avrupa'nın ABD'den geri olduğunu düşünmüyorum. Ki bu özgür diye pohpohlanan ABD 1980lerde komunistlere açıkça cadı avı uygulamış, günümüzde hala siyahileri sokak ortasında polislerce öldürebilen bir ülke. Batı Avrupa bu konularda çok net daha iyi ABD'den (mükemmel değil tabi, avrupada da ırkçılık olduğunu biliyorum ama abd kadar değil).

Bu arada entrydeki gibi bi durum (ilaç alacak para sağlamak için kişinin çok değer verdiği bir eşyayı satacak duruma gelmesi ama sosyal devletin hiç akla bile gelmemesi) yukarıda örnek verilen ülkelerin hiçbirinde olmaz. Bugün Kanada'nın kişisel olarak en büyük övünç kaynağı sağlık sistemi. ABDlilerle çok dalga geçiyorlar her şeyin paralı olması konusunda. Avustralya ve Yeni Zelanda da iyi kötü sosyal devletin olduğu yerler diye biliyorum. Batı Avrupa zaten bu işin zirvesi.

Entry'nin genel üslubuna da uyuz oldum. Tipik liboş zırvaları. Milyarder falan olmadıysa ABD'de bu özgüvenle yazdığı entry çok komik durmuş :)
0
nundu
(04.06.20)
Hocam ben bireysel özgürlüklerin yani sıra şirketlere sağlanan özgürlük/imkan hakkında da sordum soruyu, geniş manada sordum yani.

Almanya dediğiniz için onun üzerinden gidelim. Almanya sosyal bir devlet olduğu için haksız rekabet konusunda yasalar çok güçlü, ABD de ise haksız rekabet üzerine yoğun bir yasa yok (bildiğim kadarıyla) alman Telekom firması (adını unuttum) haksız rekabet kanunu nedeniyle Almanya'daki karlarının abd deki karlarindan çok daha düşük olduğunu söyledi. İşte devlet sosyal olunca vatandaşı düşünüyor. Firma Almanya'da, ABD de yaptığı gibi vatandaşı sogusleyemiyor. (Bunun dezavantajı da, Almanya'dan bir Google, Facebook çıkamıyor)

Ayrıca ben ABD hi övmedim, siz övdüğümü düşünüp öyle cevap vermişsiniz gibi hissettim.
0
🌸Fusha
(04.06.20)
Sen abd'yi savundun!!

hahaha yok o anlamda demedim. Alıntıladığınız entry'ye uyuz oldum daha çok. Sizin Abd'yi övdüğünüze yönelik bi eleştiri yapmadım. Yani ABD'yi övebilirsiniz tabi bu arada. ABD belli konularda dünyanın zirvesinde olan bir ülke, ama işte burda önemli olan, temel politika farkı. Ben Almanya tarzı sosyal devlet ilkesini her zaman ABD tarzı sert kapitalizme karşı savunurum. Evet ABD belki dünyanın en büyük şirketlerinin (yüzdeyi misalen yazıyorum) %80'ine sahip olabilir. Ama bunu yaparken belki de milyonlarca başarısızlık hikayesinin içindeki birkaç yüz başarı hikayesini görüyoruz. Bu başarısızlıklar için bahaneleri de "imkanları vardı, yeterince çalışmadılar, risk almadılar vs" yani işte liberal biri bu bakış açısını mantıklı görebilir tabi ama belki parası yokken sağlığı bozuldu ve bu yüzden elindekini avucundakini satıp tedavisiyle uğraşmaktan bu başarı hikayelerini yapamadı ve fakir ve liberallerin "tembel" diye nitelendirdiği bir hayat sürdü?

Almanya gibi İskandinav ülkeleri gibi ülkelerde bu olay daha az. Ortalama olarak her vatandaş sağlık, eğitim gibi temel haklarını karşılayabiliyor ve kendilerini gerçekleştirme konusunda daha rahat hissediyorlar. Ama ABD'ye göre ne dezavantajı vardır, vergiler daha yüksektir mesela muhtemelen. ABD'lilerin vergilere karşı taa kuruluşlarından beri olan öfkesini ve özellikle gelir vergisi gibi milyarderlere dokunacak vergilere olan tutumlarını biliyoruz. Avrupa'da ise vergiler gerçekten yüksek. Ama işte belki bir Google ya da Facebook çıkmıyor (ki yine bi Uganda'dan bahsetmiyoruz, Almanya ya da İsveç gibi ülkelerin klasik sanayileri de, dijital sanayileri de gayet iyi) ama ortalama bir vatandaşı (diyelim ki öğretmen) hayatını daha rahat geçirebiliyor, kanser ya da ağır ameliyatlık bir kaza gibi bir durumla karşılaştığında evini satmak zorunda kalmıyor.

Yani eğer top %1 düzeyde olacağınız kesinse ABD Avrupa'dan çok daha avantajlı tabi ki politikaları gereği ama sonuçta ülkedeki herkes oraya ulaşmak istiyor ve ABD rekabetçiliği herkese göre olmayabilir. Avrupa'da ise yine oldukça zengin olabilirsiniz, sonuçta sosyal devletin olduğu kapitalist ülkeler bunlar da. Ama ortalama bir vatandaş olarak yaşayacaksanız Avrupa ABD'den çok daha iyi bu konuda.
0
nundu
(04.06.20)
Benim gorusum Kanada ile Amerika'nin pek bir alakasi olmadigi yonunde. Belki bazi sehirleri birbirine benzetebilirsin ama uzundur Kanada kirsalinda takilan biri olarak Amerika hep tersime geliyor benim. Genelde sinir gorevlileriyle atisarak ulkeye giriyorum zaten.

Kanada nispeten sulandirilmis bir kapitalizm, Amerika zaten olayin kitabini yazmis. Kralicenin hala borusunun ottugu, buyuk bir imparatorlugun soguk bir kosesi. Avustralya ve Yeni Zelanda ile tahminim bir kume olusturulabilir.

Zengin olmak da surunmek de Amerika'da cok kolay, iki ucu boklu degnek. Kanada ne aclikdan gebermene izin veriyor ne de para toparlamana. Biraz kafayi sudan cikartinca vergilerle boguyorlar, vs.

Neyse, uzun hikaye, yasayip gormek lazim.
0
cooperr
(04.06.20)
soruya cevap değil lakin şu belgeseli mutlaka izleyin: where to invade next?
0
halanne
(04.06.20)
@nundu :)) hocam entrye nötr idim ben. Çünkü ABD hakkında pek bilgim yok açıkçası. O kadar filmlerini seyrediyoruz ama pek bir şey kalmıyor aklımda :) gerçi house of cards sayesinde baya bir bilgim olmuştu yönetim manasında.

@cooperr, hocam Kanada ya bir giden bir de gitmeyen pişman diyorlar :) nasıl orada durum? Memnun musunuz genel olarak?

@halanne, izleyeceğim hocam. Teşekkürler
0
🌸Fusha
(04.06.20)
@fusha daha once de yazdim, ben kimseye gelin yasayin diye tavsiye etmem, ozellikle beyaz yakalilara. mutlu olanlarin (ya da oldugunu iddia edenlerin) cogunlugu mavi yaka, kaporta ustasinin, fayanscinin, sivacinin ordinaryus profesorden daha cok kazandigi bir ulke.
0
cooperr
(05.06.20)
Anladım hocam, açıkçası yurtdışına gitmeyi düşünmüyorum çünkü iş alanım yurtdışına gitmeyi mümkün kılan bir alan değil (aslında kısmen mümkün de ben kendi işim içinde o alana yonelmedim) sadece meraktan sordum, bir de gidenlerin pişman olduğunu okumustum bir forumda. Hele soğuk ve kar, mshveti bizi minvalinde çok şikayet vardı hatırladığım kadarıyla.
0
🌸Fusha
(05.06.20)
(6)

50bin TL' ye alınabilecek en makul 2. el araç

yuvarlanantencereninkapagi
haftada 400- 450 km kullanılacak ortalama. kullanacak kişinin ilk aracı. az yaksın istiyor tabii. önemli mi bilmiyorum ama kadın kişisi kullanacak.
haftada 400- 450 km kullanılacak ortalama. kullanacak kişinin ilk aracı. az yaksın istiyor tabii. önemli mi bilmiyorum ama kadın kişisi kullanacak.
0
yuvarlanantencereninkapagi
(01.06.20)
otomatik tercih etsin şehir içi kullanım yoğunsa. bağ bahçeye tarlaya giderken kullandığım emektar bir skystar var. şehir içinde işim olursa arkadaşın opeli alıyorum otomatik vites. yıllarca kandırmışlar bizi manuel iyidir diye. yok böyle bir rahatlık.
0
phonex
(01.06.20)
phonex' e katılıyorum. otomatik vites rahatlıktır. toyota yaris otomatik vites kullanan arkadaşım aracından memnundu. cvt şanzımanlar daha az sorun çıkarıyor diye biliyorum. hatta toyota araçlar genel olarak az sorun çıkaran araçlar.
0
puslukitalaratlasi
(02.06.20)
yaris +1
0
cooperr
(02.06.20)
yaris+1 ayrica polo, c3 de olur tabi
0
alttaraf
(02.06.20)
50 bin liraya yaris var mı ya?
0
ikcı
(02.06.20)
Kadınlar için şehir içinde kullanılacak araçlar a ve b segment araçlar. Araba fiyatlarını takip etmiyorum, 50 bine bulunur mu bilmiyorum ama benim ilk tercihim Honda Jazz olur. Sonra Nissan Micra ve Yaris bakarım.
0
Abdurrahman
(02.06.20)
(9)

Lacoste Polo Tr’de mi üretiliyor?

iddaaci
Ben ne anladım 600 lira vermekten? Kumaş filan Fransız olsa bari. Hayır Türk malını kötülemiyorum ama bizim kumaşlar hemen renk atıp çeker de.
Ben ne anladım 600 lira vermekten? Kumaş filan Fransız olsa bari. Hayır Türk malını kötülemiyorum ama bizim kumaşlar hemen renk atıp çeker de.
0
iddaaci
(25.05.20)
Lacosteun sitesinden iş yaptıkları fabrika sayısına baktım. Fransa 12 tr 40. Fransadakini de burada üretiyorlardır büyük ihtimalle.
0
glamdr1ng
(25.05.20)
600 lirayi kumasa degil timsah'a veriyorsun. sadece lacoste degil, burberry, Guess, Tommy gibi markalar da TR'de uretim yaptiriyorlar. kumasin kalitesi fabrikanin yerine gore degismez. ureten hangi kalitede uretmek istersen o kalitede uretir.

Audi'de ayni fabrikada uretiliyor, Skoda'da ama kaliteleri cok farkli.
0
crucio
(25.05.20)
Bildiğin tekstil markalarının alayı tre yapılıyor
0
all girls dream
(25.05.20)
crucio + 1

fransa'da uretilseydi 600tl degil 3-4bin tl olurdu.
0
cooperr
(25.05.20)
disney land'in havluları uşak'ta üretiliyordu. yasaktı galiba yani çocuktum hatırlamıyorum, amcam bize getiriyordu.

arkadaşlarım, mesela zara'da made in tr ise aldıklarını söylemişlerdi. danışman hocam sarar'dan sipariş veriyordu.
0
durgunfoton
(25.05.20)
Fabrikasi Corlu'da diye biliyorum Lacoste'un.
0
pass
(25.05.20)
Aldigin çoğu elektronik Asya'da üretiliyor ama sen hp/dell/schneider/apple diye aliyorsun. Ya da alman mali bosch diyorsun fabrikasi turkiye'de.

Bu arada avrupa'da tekstil uretimi yok gibi bir sey, uc kurusa Türkiye'de uretmek varken 50 kuruşa neden fransa'da üretsin?
0
logisticsmanager
(25.05.20)
Zara, Uniqlo, levi's. Hepsi turkiye'de uretiliyor.
0
baldur2
(25.05.20)
yukarıda yazanlara ek olarak; bizim kumaşlar hemen renk atıp çeker demişsin de aslında biz tekstilde çok kaliteli üretimler yapıyoruz. olay tamamen maliyet, üreticiye parayı verdikten sonra en kaliteli malı alırsın. mesela bak "sabri özel" diye bir marka var, 20 senelik kazakları trikoları gömlek ve pantalonları var bende. daha yeni poşetini açmışım gibi yepyeni hepsi. hele o trikoları nasıl bir işlemden geçirdilerse hem yumuşacık hem gram tüylenme yok. bak 20 senelik diyorum, gram tüylenme yok diyorum.

bakma lcw defacto vs renk atıyor olabilir, sebebi maliyeti düşürmek için en düşük kaliteli malzemeyi kullanmaları. mesela arada pazarda gezerim, hiç adı sanı duyulmamış marka tişörtler alıyorum denizli üretimi, fiyatı da 10-20 lira civarı. lcw defacto hatta lacoste tan 10 kat daha kaliteli ürünler.
0
zikardo
(25.05.20)
(10)

masraflar-tüketim kazanılan parayla orantılı mı artıyor?

Techsavvy
yetmiyor olayı herkeste var evet. fakat sizce psikolojik ve doğal olarak daha kaliteli ya da pahalı seyler mi tuketmeye baslıyoruz kazancımız arttıkca ?Çocukluktan mesela, casio yeterdi. en kral saatti (hala oyle olabilir) simdi gelsin seiko gelsin corum gelsin tagheuer vs vs vs.. Anlatabiliyor muyu
yetmiyor olayı herkeste var evet. fakat sizce psikolojik ve doğal olarak daha kaliteli ya da pahalı seyler mi tuketmeye baslıyoruz kazancımız arttıkca ?


Çocukluktan mesela, casio yeterdi. en kral saatti (hala oyle olabilir) simdi gelsin seiko gelsin corum gelsin tagheuer vs vs vs..

Anlatabiliyor muyum?
0
Techsavvy
(23.05.20)
bunu gecen gun erkek arkadasim ile konustuk; ben de benzer sekilde dusunuyorum. Gelir duzeyimiz arttikca standartlarimiz da degisiyor ki kapitalizmin temel yapi taslarindan biridir bu aslinda. Bundan 8-9 yil once universite ogrenciligimin ilk yillarinda hayatimda olmayan ve eksikligini hissetmedigim bircok sey su anda benim icin temel ihtiyacmis gibi onemli; olmamasini/ulasamamayi dusunemiyorum bile. Gelir arttikca tuketim de dogru orantili olarak artiyor zira bircok sey daha ulasilabilir oluyor ve insan adaptasyonu cok guclu olan canlilardan biri. Kapitalist sistem de bundan besleniyor zaten. degisen cevre, is ortami vs de baska bir acisi bu olayin. Bir de kendini zorunlu hissetme durumu var; 'herkeste varsa bende de olmali' diye dusunebiliyoruz bazen.

Ha bu donguyu kirabilen var midir? elbette vardir ama cok az sayidadir. Cogumuz hayatimizin bir yerinde mutlaka bu donguye surukleniyoruz farkinda olarak ya da olmadan.
0
fraise
(23.05.20)
Haklısınız. Bizim evdeki temel dürtü şu oluyor genelde ''bu parayı kazanmak için çok uğraşıyorum neden kalitelisine harcamayayım''.

Oysa 5-6 yıl önce işimiz battığında aylarca kızarmış ekmek-yağ ve lor üçlüsü ile geçmişti, şimdi en hafif et,balık harcamamız binlerce lira. Yetmeme ile alakalı sorun olmuyor genelde , daha iyisini hak ettiğimize inanıyoruz sanırım.
0
synax
(23.05.20)
Bence olay paran yokken idare etmek.

Çok iyi maddi durumum yokken şirinevlerde, berbat bir sokakta, berbat bir evde yaşıyordum. Kurşunlanmalar, sokak kavgaları, gürültü falan her şey vardı. ama param anca onu karşılıyordu. işime de uzaktı ama bütçeme göre harcıyordum.


o zaman da hobilerim olmasını istiyordum ama hayatımı sürdürebilmek için mecburen yapmam gerekn masraflar dışında çok az param kalıyordu.

ayda 1 defa ziyafet olarak 2 kutu bira 1 cips almak benim için lükstü.

o zaman işte 4. biraya param yetmiyor gibi bir durumum vardı.


şu an ekonomik durumum çok daha iyi. çok daha iyi, sessiz, güzel bir mahallede yaşıyorum. bütçem artınca ödeyebileceğim kira da arttı çünkü.

ayda 1 defa ziyafet yapayım dediğimde artık antrikot falan alıp yanına da güzel bir şarap açıyorum.

hobilerime para harcayabiliyorum. özel ders alıyorum vs.

artık içimde tutmuyorum yani o aslında ulaşmak isteyip de ulaşamadığım şeyleri.

ama yine de yapmak isteyip de yapamadığım şeyler var. misal teraslı bir evde yaşamak isterdim. ama şu an için maddi durumum yetmez.

eskiden 4. biranın yetmediği para şimdi biraz daha konforlu bir ev için yetmez oldu.

o eve taşınacak maddi gücüm olduğunda, terasından denizi gören bir eve param yetmiyor olacak muhtemelen :))

hep bir adım ötesi daha var hayatta. ona yetişmek mümkün olmadığında her zaman bir şeylere para yetmiyor diyeceğiz bence.
0
levpontryagin
(23.05.20)
öyle olur tabii de önemli olan oranı. yani kazanç arttıkça aynı oranda harcama arttırmak demek işsiz kalma durumunda totolara gelmek demek. çoğu kişi özel sektör çalışanı o yüzden her zaman kenarda birikim olmalı bence. kimisi o fakir zihniyetten kurtulamayıp bütün parayı kenara koyup asla harcamıyor gidiyor ev alıyor iyi güzel ama sonra yetmiyor 2. evi alıyor falan.

bi diğer örnek bi tanıdığım, çok iyi para kazanıyor ama harcadığı paranın da haddi hesabı yok yaşı olmuş 35-40 2 ay çalışamasa açlıktan ölür büyük ihtimalle. çocukken makarnayla ekmek yerdi.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(23.05.20)
Her gelir düzeyinin standartları farklı. Gelir düzeyi artan insanlar da o standartlara isteyerek ya da istemeyerek ayak uyduruyor. Dahası gelir düzeyi arttıkça, tüketim sahası çok daha geniş. Bu sebeple ayda 30 bin kazanan kişinin paraya duyduğu ihtiyaç, 3 bin kazanandan daha çok olabiliyor.
0
alfred
(23.05.20)
burda önemli olan artan harcamanın gerçekte ne kadar yaşam kaliteni arttırdığı.
hatta bazı harcamaların yaşam kalitesini düşürmesi.
atıyorum benim param olsa adam tutar kendi organik gıdamı ürettiririm, bu yaşam kalitemi arttırır ama bir telefona 15 bin vermem çünkü teknik açıdan ihtiyacım yok.
0
aslindasorunumpsikolojik
(24.05.20)
ben bu duruma ters taraftan bakıyorum. para ne için kazanılıyor, harcamak için. kariyerdi, sosyal statüydü derken çok para kazanacağımız işlere yöneliyoruz. o kazandığımız parayı ya yiyeceğim ya da biriktireceğim. yatırım için hepsini biriktiremiyoruz, üzerine kredi çekip, faiz ödeyerek ve senelerimizi maddi olarak ipotek ederek hesapta "yatırım" yapmış oluyoruz. ev almak, araba almak da tüketim çılgınlığına dahil.

milyoner olana kalana her zaman her şeyin daha iyisini/faydalısını bulabilirsin. casio sana yeterdi ama o zamanlar tag hauer alamayacağın için yeterdi. ona bakarsan casio'dan daha ucuz, sokakta satılan 50 liralık saat de aynı işi görüyor; niye casio'yu baz alıyorsun? çünkü senin kazancına ve standardına göre casio "yeterli". senin 10 katın alan insan için casio sokakta satılan saatle aynı seviyede.

ihtiyacı olmayanı almak ayrı bir problem ama bunu yapmak için maddi seviyeyi yükseltmeye gerek yok. asgari ücret kazanan ve parası bir şeyler almaya yeten biri de ihtiyacı dışında şeyler alabiliyor. harcadığı para daha az ama neticede boşa tüketim yapıyor.

her zaman daha iyisi için çalış felsefesine çok uzağım ama parayı bir araç olarak gördüğüm için ne kadar çok para kazanırsam o kadar daha iyi harcarım; bunun sorunlu bir denklem olduğunu düşünmüyorum. yukarıda dediğim gibi, gereksiz satın almanın sebebi çok para kazanmak değil, kişinin kendi yaklaşımıyla ilgilidir.

şunu kabul ediyorum, daha çok para kazanan daha yüksek oranda ihtiyacı olmayan şeyleri almaya meyilli oluyor. ama bunu yapabilecek olmanın insan verdiği ekonomik özgürlük önceden bu özgürlüğe sahip olmayan insan için bir kişisel tatmin sağlıyor. psikolojik açıdan bakınca bu tatmin duygusuna insanın ihtiyacı var. sadece, dengeyi kaçırdığında satın aldıkların kadar saygı duymaya başlıyorsun kendine.
0
Bruce
(24.05.20)
Bunun en iyi örneğini bir iş arkadaşımda gördüm. Kendisi x liraya çalışıyordu, eşi çalışmıyordu. Sonra eşi x liraya başladı, aynı ay içinde kendisi 3x liraya başladı. Bunlar olduktan 2 ay sonra evlerinin 3-4 katı kirası olan bir eve taşındılar. Yani para arttıkça standartlar artıyor.
0
mg3929
(24.05.20)
e yani. tabii ki dogru orantili artar. gayet normal. he ama asgari ucretle calisip iphone 10 alan varken, 20 bin maasi olan biri de iphone 10 kullaniyor olabilir. yani urune gore de degisiyor. veya adamin kullandigi araba 5 bin lirayken de 10 bin lirayken de aynidir.
0
baldur2
(24.05.20)
artiyor. cunku "ulan birgun para olursa kesin yapistiracam" diye alamadigin ve listesini yaptigin tonla sey var. eline para gectikce aklina liste geliyor tabii.

bu liste tukenene kadar devam ediyor herhalde.

"efendim adam milyoner ama 20 senelik volvo ile geziyor" simdi o adam ya hastalik derecesinde cimri, ya da zaten her arabaya binmis inmis, araba isini kafasinda bitirmis adam parayi baska yerlere harciyor, tekne aliyor, ucak aliyor vs.

iphone gibi urunler ise insanin kendini zengin hissetmesinin en kolay yolu bence. milyon dolarlari olan adamda da ondan var, ay sonunu zor getiren dar gelirlide de.
0
cooperr
(24.05.20)
(18)

Kaç senedir aynı evde kiracısınız? Ev sahibiyle aranız nasıl?

hayaletimsi
Selamlar.7 senedir aynı evde oturuyorum, yedi senedir ayın 1'i dedi mi kirayı hiç sektirmeden ödüyorum.Ancak geçen yan komşuma hırsız girdi. Evin kapı ve pencerelerine pvc uyumlu mandal taktırdım. 250 lira gibi bir mebla tuttu. Bunu kiradan düşmek isteyince ev sahibi isterseniz yeni eve taşının bu m
Selamlar.

7 senedir aynı evde oturuyorum, yedi senedir ayın 1'i dedi mi kirayı hiç sektirmeden ödüyorum.

Ancak geçen yan komşuma hırsız girdi. Evin kapı ve pencerelerine pvc uyumlu mandal taktırdım. 250 lira gibi bir mebla tuttu.

Bunu kiradan düşmek isteyince ev sahibi isterseniz yeni eve taşının bu masrafları ben çekmek zorunda değilim gibisinden konuştu.

Benim gibi kiracıyı bok bulur diye düşünüyorum, ve böyle davranması sinirimi bozdu.

2k civarıda bir kira veriyorum. Sizde durumlar nasıl?

ps: ev sahibi ile yüz yüze hiç tanışmadık.
0
hayaletimsi
(22.05.20)
Muhtemelen oturduğunuz muhitte kiralar yükselmiş. Sizi çıkarıp daha yüksekten kiraya vermeyi düşünüyordur. Bu da bahanesi olabilir.
Son 7 yılda kiralar enflasyondan daha çok artmış olabilir
0
efruz
(22.05.20)
@efruz, enflasyondan 0,1 puan düşük zammı bile kabul etmedi şimdiye kadar, iinsanlar bu zamanlar zam bile yapmıyor, 1k kira ile girmiştim eve.
0
🌸hayaletimsi
(22.05.20)
siz ev sahibi olsanız mesela kiracınız böyle bir şey yapsa size bile sormadan belki de kabul eder miydiniz ki?
0
carpenic
(23.05.20)
Kirayı zamanında ödemek zaten görevin? İnsanların kirayı babalarının hayrına veriyormuş gibi davranması komik.

Belki anlayış gösterip ücreti almayabilirdi ama zorunda değil. Bir de sorup yaptırmanız gerekirdi.
0
black mamba
(23.05.20)
Ev sahibi ile konuşup mu yaptırdınız yoksa kendiniz karar verip yaptırıp sonra kiradan düşmek mi istediniz? Eğer haber vermeden yaptırıp sonra istediyseniz hata sizde bence ancak ev sahibinin tavrı da pek nazikçe değil. Ev değiştirmeyi planlıyorsanız -taşınma masrafı vs düşünerek- kontrat bitim tarihine göre çıkın derim.
Ben de 7 yıldır aynı evdeyim bu arada, özellikle son 3 yıldır yasal limitin altında zam yapıyor ev sahibi. Ben de hep düzenli ödüyorum.
0
efx
(23.05.20)
Kiracıların genel sorunu duygusal davranmaları bence.
Kirayı zamanında yatırmak bir lütuf değil,zaten olması gereken şey.

Ben 4 senedir aynı evdeyim. Geçen sene bir konuda itirazım oluştu bir şeye,adam bizim şartlarımız bu isterseniz çıkabilirsiniz dedi.

Duygusal davransam çıkıp başka yere gitmem gerekirdi belki veya bir süre kafama takmam gerekirdi bu durumu ama duygusallığı bir kenara bırakıp maliyet analizi yaptım. Aynı evde devam etmek daha mantıklı olduğu için kaldım.
0
emcekare olmadi einstein olsun bari
(23.05.20)
Adamın yaptığı barzoluk net. 7 yıllık düzenli kiracıyı yaprak bulur. hırsızlık olsa daha mı iyi. ev sahibinin keyfine kalsa asla yaptırmaz.

''isterseniz uğraşın, bu bedeli eksik yatıracağım haberiniz olsun'' deyin.
0
alicandan
(23.05.20)
Evin ekstra güvenliği sizin sorununuz. Yani siz güvende hissetmiyor olabilirsiniz ama bu ekstra bir durum kilit vs.
Mesela kamera taktırsanız onu da isteyecek miydiniz? Ya da vermesi mantıklı mı?

Ha şu konuda empati yapıyorum, ben olsam evden çık vs demezdim de, kırmayacak şekilde reddederdim.
Ona güzel bi kiracı gelsin, 7 sene kira alamasın da görsün.
0
artci sarsinti
(23.05.20)
evet kirayi zamaninda vermeniz olmasi gereken ama bence bu bir artidir yine de.
ote yandan ev sahibi olmasi zengin oldugu anlamina gelmez. belki kendi evine kira oduyor belki kredi oduyor. yani beklemedigi bir masraf olabilir bu yaptiginiz. onceden soylemeniz gerekirdi.

bir de emin degilim evin icindeki esyayi ve yasayani korumak icin olan ekstra konulan bir kilit ev sahibinin odemesi gereken bir sey midir? hic ev sahibi olmadim, bilmiyorum.

ben 3.5 yildir yunanistan'da yasiyorum

tek istegim hasir nesir olmadigim bir ev sahibiydi. su an tam oyle birine denk geldim. ben de 13'unde odemem gerekirken 8-9'u gibi oduyorum ama mesela hic zamlanmadi kiram.

su faturasi birikmisti ben girdigimde onu odedim. 2 yil sonra gittigimde elime saydi parayi. buzdolabi bozuldu mesela alicam dedi 3 senedir almadi (buzlugu calismiyor sadece) ama bir sey diyemiyorum adamin kotu niyetli olmadigini bildigim icin. yani kiraya zam yapip bununla ilgilenmeseydi o zaman zorlardim. ama adam ilgisiz. ben de buzdolabi alip cikarken birakmayi dusunuyorum.
0
supergirl
(23.05.20)
Adamın yaptığı barzoluk ama sizin üslupta yanlış. Önce bilgilendirmeniz lazım, oldu-bitti'ye getirmek doğru değil.
0
KaraSakall
(23.05.20)
10 yıl 1 evde 6 yıldırda şimdi ki evde oturuyorum. 2 ev sahibimde ben evi böyle verdim yaptığın beni ilgilendirmez diyen kişiler. Hiç aksatmadan kirayı öderiz ve apartmanda herkesle aram çok iyidir. Her yıl istediği zammı aldı. Buna rağmen karşılamazdı.

4 yıldır benim de kiracim var.her masrafı bize kitliyor. Daha önce ki kiracı illallah dedirttigi için şimdikinden memnunuz ve o yuzden sesimizi çıkarmıyoruz. Kaldi ki ordan gelen kira bizim icin çok önemli.

Sen çok haklısın ama malesef her ev sahibi aynı anlayışa sahip değil.
0
brnbrs
(23.05.20)
+1 efruz. bir de;
1. normalde bu tür harcamaları kiradan düşebilirsiniz ama 250 tl için mahkeme filan uğraşılmaz. atılan taş ürken kurbağaya değmiyor.
2. kirayı sektirmeden ödeyin bir zahmet.
3. benzeri bir ev sahibinden iki ay kadar önce kurtuldum. artık ev sahibim yok.
0
tururo
(23.05.20)
Ev sahibinin teklifi kabul etmemesi normal bir davranis ama cevabindaki yaklasim karakterinin cok ta normal olmadiginin göstergesi. 7 yillik kiraciya uyguladigi zam politikasi da itici. Duzgun adamlarin/kadinlarin bu tarz adamlara para kazandirmasina ayar olmuyor musunuz? Benim gordugum efendi ev sahiplerine hep sorunlu kiracilar denk geliyor. Kalitesiz ev sahiplerine de tam tersi. Birisi duygusal olmamaktan bahsetmiş yukarida. Allah askina ic huzurunuzu nasil sagliyorsunuz siz? ilginc.
0
Kirmizibavul
(23.05.20)
7 senelik sikinti cikartmamis kiracim benden boyle birsey istese sikinti cikartmam. ev sahibin bence okuzun teki.
0
cooperr
(23.05.20)
ben öncelikle kirasını düzenli ödeyen ve 7 yıldır kalan kiracıma jest olsun diye bu harcamayı kabul ederdim. fakat bu yaptığınızın bir cinslik olduğu gerçeğini değiştirmiyor. ev sahibi gerçekten bu masrafları çekmek zorunda değil, fakat 7 yıllık kiracımın da bu kadarlık nazına katlanırdım.

fakat insanların kira ödemeyi bir olay sanması da ilginç. ortada bir hizmet verme ve hizmet alma var. bir sözleşme var. o sözleşmede yazan kirayı zamanında ödemek senin görevin zaten, insanların bundan dolayı tebrik beklemesi ve ev sahiplerinin böyle kiracı bulunca şükretmesi de üzücü bir şey. gene de düzenli bir müşteriye yardımcı olunur, ben de 7 yıllık kiracıya olabildiğince az zam yapmaya çalışır gerekirse yapmazdım. (kira bedeli ortalamadan çok da düşük olmadığı sürece)

yani burada ev sahibi bence bir öküzlük yapmamış, fakat bu yaptığı 250 lira için de değmezmiş.
0
anneterligi
(23.05.20)
@anneterligi +1

Siz keske önceden haber verip sorsaymissiniz, daha güzel olurmus.
Ama adamin yaptigi da öküzlük. 2000 lira kira aldigi eve hepi topu 250 lira masraf yapilmis. Kirayi düzenli ödüyorsaniz, tolere edilebilirdi bu. 100 liranin bozuk para muamelesi gördügü zamanda hepi topu 250 lira eksik gececek eline.
0
chitosan
(23.05.20)
3 senedir kiracıyım
düzenli öderim,
2kdab fazla kira veriyorum ama oturduğum semt gereği ev sahibim ben çıksam daha yüksek ücrete birini bulabilir.

evle ilgili en ufak bişeyde kendilerinin gelip ilgilendiği bile oldu. ücreti zaten üslendiler. bu civarda su tesisatı vs tamir harcamalarında yarısını ödemeyi teklif edip direkt düşük kirayı yatırıp açıklama yaptığımda oldu.

ev sahibinizin tavrını kaba ve saçma buldum.
inadına ev değiştirirdim herhalde :D
0
jimjim
(23.05.20)
bu evde 9. yılım. ilk sözleşmeyi yaparken gördük birbirimizi. evime hırsız girdi ev sahibim pencerelere demir yapılmasını halletti hızlıca, (bütün bina aynı kişinin) üst komşum bir manyak çıktı 2 yıl önce, 3 kere ev sahibiyle konuştum gönderdi adamı.

bugüne kadar hiç kira/zam problemimiz olmadı, ben geç yatırmadım, o bazı yıllarda zam yapmadı, baya iyi geçiniyoruz :)
0
benaslinda
(23.05.20)
(7)

Macbook air/pro

kojonotsuki
i5 işlemcili, 8 ya da 16 gb ramlı 2020 versiyon macbook air almak istiyorum. Yapacağım işler; ofis, web, film izlemek, aynı anda çok sayıda belge ve word sayfası açmak gibi basit sayılabilecek işlemler. mesleğim gereği daha fazlasını yapacağımı sanmıyorum. deneyimli olan arkadaşlara 2 sorum olucak;1
i5 işlemcili, 8 ya da 16 gb ramlı 2020 versiyon macbook air almak istiyorum. Yapacağım işler; ofis, web, film izlemek, aynı anda çok sayıda belge ve word sayfası açmak gibi basit sayılabilecek işlemler. mesleğim gereği daha fazlasını yapacağımı sanmıyorum. deneyimli olan arkadaşlara 2 sorum olucak;

1- ramı 16 gbye yükseltmek f/p anlamında mantıklı mı?

2- macbook pro 13 inch ekran i5 işlemci ve 8 gb ram ile neredeyse aynı fiyata geliyor acaba almışken ve fiyatlar bu kadar yakınken macbook pro mu almak daha mantıklı olur?

herkese iyi bayramlar diliyorum :)
0
kojonotsuki
(22.05.20)
pek fazla yardımcı olamicam, ama mac book air sahibi oldugumu ve bu bahsedilen isleri (ayni anda bir cok office dosyasi, film, muzik vs) cok rahat yapabildigimi soylemek istedim.
0
gunes123
(22.05.20)
Air daha hafif, daha az ısınır, daha uzun pil ömrü var
pro daha güçlü.

sizin durumda air yeterli.
yanına sarj aleti bile almadan çık, gez gel o derece iyi pil ömrü var
0
Corc
(22.05.20)
2015 air ile bahsettigin seyler yapilabiliyor..pro'ya ihtiyacin olmaz.
0
cooperr
(22.05.20)
i5 , 8 gb, air. Yeterli.
0
garavel
(22.05.20)
air işinizi görür. daha fazlasını aramıyorsanız fazla para vermenin gereği yok.

size de iyi bayramlar :D
0
chezidek
(22.05.20)
retina ekranlı olsun
0
picassoishere
(22.05.20)
dediğin işler için bile 8gb ram yeter. macbook air al ince kasa tüy gibi oluşu zaten esprisi. pro da ekstra fan mevcut ancak yeni airlerde kaliteli klavye var. önerim air. eski bir air sahibi ve 2020 air siparişi vermiş biri olarak
0
traki
(23.05.20)
(6)

kafeler açılıyor mu?

carpenic
kafe ve restorantların çok olduğu bir muhitte oturuyorum. markete çıktım az önce ve etraftaki bütün kafeler ve restorantlar temizliğe başlamış boya vs yapıyorlar. sorduğumda 3 haziranda açıcaz diyorlar ama bununla ilgili resmi bi açıklama göremedim ben. hepsi herhalde sağdan soldan duyduklarıyla har
kafe ve restorantların çok olduğu bir muhitte oturuyorum. markete çıktım az önce ve etraftaki bütün kafeler ve restorantlar temizliğe başlamış boya vs yapıyorlar. sorduğumda 3 haziranda açıcaz diyorlar ama bununla ilgili resmi bi açıklama göremedim ben. hepsi herhalde sağdan soldan duyduklarıyla hareket etmiyor. sadece esnaflara özel bi haber mi gitmiş acaba merak ettim.
0
carpenic
(21.05.20)
1 haziran cafeler,restoranlar; 1 temmuz sinema,tiyatro,konser vs. diyolla.
0
mutlu yillar sana
(21.05.20)
ya diyorlar mantığı anlamıyorum ben işte. kesin bir genelge yokken sırf kulaktan duyma bi haber için bu kadar hazırlık saçma geliyor bana. ee açılmazsa nolcak bu kadar masraf boşa gitmiş olmayacak mı? adamlar baya tadilata girişmişler
0
🌸carpenic
(21.05.20)
yurtdisi da ayni durumda. yasadigim yerde 15 mayista acilacak dediler, herkes hazirlik yapti son gun iptal ettiler 1 hazirana attilar.
0
cooperr
(21.05.20)
Birinde açılmazsa 15 inde açılacak. Hazırlık yapmazsa ve açılırsa cebinden yemeye devam edecek. Risk alıyor, tutarsa kazanır tutmazsa giren girmiş zaten.
0
mutlu yillar sana
(21.05.20)
SOSYAL YAŞAM ALANLARI
• Umuma açık istirahat ve eğlence yerleri
ile çay bahçesi, dernek lokalleri, yüzme
havuzu, kaplıca ve spor merkezleri gibi
tesislerin açılması (1 Haziran 2020)
• Ören yerlerinin açılması (1 Haziran 2020)
• Nikâh salonlarının azami %25
kapasitesinin aşılmaması şartlarına
uyarak kademeli açılması
(1 Haziran 2020)
• Mesire yerleri ile piknik alanlarının
açılması (15 Haziran 2020)
HAFTASONLARI SOKAĞA ÇIKMA
KISITLAMALARI
• Sokağa çıkma kısıtlamalarının kaldırılması
(1 Haziran 2020)
SINIR KAPILARINDAN GEÇİŞ
• Salgının kontrol altına alındığı ülkelerle
olan sınır kapılarının yolcu giriş-çıkışına
açılması
(15 Haziran 2020) *
* Alınması gereken özel tedbirler ilgili Bakanlıklarca uygulama tarihinden önce belirlenerek ilan edilecektir. Sayfa 03
* Bulgaristan ve Yunanistan sınır kapılarının
açılma tarihi salgının seyrine göre 1 Haziran
2020’ye çekilebilecektir.

Cumhurbaşkanlığının yayınladığı normalleşme planı
0
guitarissimo
(21.05.20)
Sosyal medyada sohbet platformlarında dolaşan "Normalleşme Planı" başlıklı PDF dosyasının doğru olmadığı, böyle bir planın açıklanmadığı öğrenildi.
0
🌸carpenic
(21.05.20)
(5)

Avrupa'ya inşaat işleri bağlantısı

hexa
İyi geceler duyuru.Ben mermer ustasıyım aynı zamanda atölyem var. Avrupa Türkiye arasındaki kur farkı, alım gücü malum. Daha da kötüye gidecek gibi bi yandan. Oralarda da malum uygun fiyata usta bulmak, iş emanet edecek biri bulmak zor. Oralardan nasıl bağlantı bulabilirim. Temelli gitmek değilde dö
İyi geceler duyuru.
Ben mermer ustasıyım aynı zamanda atölyem var. Avrupa Türkiye arasındaki kur farkı, alım gücü malum. Daha da kötüye gidecek gibi bi yandan. Oralarda da malum uygun fiyata usta bulmak, iş emanet edecek biri bulmak zor. Oralardan nasıl bağlantı bulabilirim. Temelli gitmek değilde dönemlik veya proje bazlı işler gibi hani.

Veya çok mu absürt düşünüyorum? Oluru yok mu?

Oralarda bu işlerin içinden birileri varsa fikir verirse minnettar olurum.
0
hexa
(20.05.20)
mesleğinizin kriterlerini ingilizce olarak yazdıktan sonra jobs eklerseniz bir kaç site çıkacaktır karşınıza oradan yapacağınız ufak araştırmalarla eminim ki bir kaç bağlantıya ulaşacaksınızdır. daha sonra da e-mail yoluyla o firmalara ulaşırsanız eğer size geri dönüş yapacaklardır.

kendim AmazonFBA yapıyorum ve genelde üreticilerim doğu avrupa'da oluyor bana genelde anlattığım yöntemle ulaşıyorlar. (ben ajanslara isteğimi belirtiyorum onlarda ilgili sitelere ilan açıyorlar)
0
dirildimde geldim
(20.05.20)
Fransa icin; absurt dusunuyorsunuz. Ürettiginiz bir seyi satmaksa okay ama buraya gelip is yapamazsiniz.
0
logisticsmanager
(21.05.20)
Ya biraz absürt. Yani meslek kolu ve durum pek uymuyor. Dönemlik ve proje bazlı gitseniz bile nasıl olacak.iş alsanız mermeri burada üretip götürmezsiniz muhtemelen. Orada olsa atölye lazım. Temelli de olmaz demişsiniz. Buralarda usta işleri çok para ediyor, çünkü daha kısıtlı yapan kişi sayısı. Tam işinizin detaylarını da bilmiyorum. Mesela mutfak yapılırken mermer lokal mi yapılıyor yoksa yapılıp ithal mi geliyor vs. Aslında yapılmış mermer çok ufak da bişey, geçenlerde isveçe çinden köprü getirdiler haha.

Bence firmaları bulup bi iletişime geçin, belki alıcı çıkar.
0
senolll
(21.05.20)
Birkaç da link bırakayım, belki işe yarar

www.ballingslov.se

granitop.se

stenmagasinet.se
0
senolll
(21.05.20)
Amerika kitasinda senin bahsettigin sekilde calisanlari biliyorum ama hepsinin cift vatandasligi var, buyuk is oldugunda gelir kalir bitirir donerler. Adamlarin burada baglantilari saglam, oncesinde senelerce burada yasamislar, vs.

Ozetle gidip yurtdisinda bir sure yasamak ve oturum almak lazim, yoksa olmaz o is.
0
cooperr
(21.05.20)
(16)

Cdrom yuvasına taktığım harddisk çalışmıyor.

mayday
7 yıllık laptop'umu canlandırmak için harddisk'in yerine ssd taktım ve cdrom yerine de bir tane hdd aparatı alıp eski harddiskimi taktım. Bu işlemden sonra bilgisayar bios ekranında kilitlenip hiçbir tepki vermemeye başladı. Bunun üzerind hdd formatlayıp yine denediğimde herhangi bir değişiklik olma
7 yıllık laptop'umu canlandırmak için harddisk'in yerine ssd taktım ve cdrom yerine de bir tane hdd aparatı alıp eski harddiskimi taktım.

Bu işlemden sonra bilgisayar bios ekranında kilitlenip hiçbir tepki vermemeye başladı. Bunun üzerind hdd formatlayıp yine denediğimde herhangi bir değişiklik olmadığını gördüm.

Farklı bir hdd aparatı ile denediğimde de sorunun aynen kaldığını görüyorum. Bu sorun neden olur çözümü nedir?
0
mayday
(18.05.20)
boot sequence doğru mu? ssd 1. sırada olacak.
ssd de işletim sistemi yüklü mü?

eğer evet ise usb den bir live usb ile sistemi açıp hdd içlerine girebiliyor musunuz?
0
ozdek
(19.05.20)
Ssd yi formatlayıp işletim sistemi Kurmak lazım, bunun için öncesinde usb boot İle çalıştrmak lazım
0
Kahir ekseriyet
(19.05.20)
İlk olarak sadece ssd'yi takıp usb üzerinden içine windows kurdum. Bu aşamada sıkıntı yok. Daha sonra hdd aparatıyla hdd'yi bağladığımda sıkıntılar başlıyor. Değil windowsu açmak bios ekranını dahi geçmiyor. Bios yükleme ekranında kilitleniyor. F12 vs hiçbir işe yaramıyor.
0
🌸mayday
(19.05.20)
90larda birden fazla harddisk kullanirken jumper ayarlari ile oynardik, yoksa kitlerdi. yeni nesilde jumper isleri nasil oluyor bilmiyorum ama hangisi ana, hangisi ikincil onun bir sekilde belirtilmesi lazimdir buyuk ihtimal, sikinti onunla alakali gibi geldi.
0
cooperr
(19.05.20)
benim de aklıma jumper geldi de laptoplarda jumper falan kalmadı diye hatırlıyorum. bios ile otomatik oluyor artık o işler.

bios'daki sıralama soruma cevap vermemişsiniz.

hdd takılıyken bios a girin ve boot sırasına bakın. bios ekranına girebilmesi lazım o kadar da değil. eğer giremiyorsa başka bir makinada hdd'yi formatlamaya çalışın ve öyle takın. üstünde muhtemelen mbr vs gibi bilgi var ve alet onu okumaya çalışıyor. usb den live ubuntu ile falan bile anlaşılabilecek bir durum.
0
ozdek
(19.05.20)
@ ozdek,

Hdd takılıyken bios yükleme ekranı geliyor ve kilitleniyor bilgisayar. Ayar menüsüne vs girmek mümkün olmuyor.
0
🌸mayday
(19.05.20)
ssd'yi çıkarın sadece hdd'yi takın. bios a giriyor mu?
eğer giriyorsa ssd'yi caddy e takıp deneyin.
0
ozdek
(19.05.20)
Dediğinizi yaptıktan sonra bios'a girerse ne ayarı yapmamı istiyorsunuz?
0
🌸mayday
(19.05.20)
hdd'yi ilk konuma aldınız açıldı diyelim. ssd takılı değil. sonra ssd'yi caddy'e takıp çalışırsa birinci sırada ssd olsun, sonra hdd.

o zaman normal şekilde çalışır. eğer yine çalışmıyorsa ssd yi çıkarmışken hdd'ye bir format atabilirsiniz. usb ile boot edip tabi.

sonra normal şekilde çalışmalı. eğer hala sıkıntı varsa düşünürüz.
0
ozdek
(19.05.20)
Hdd'yi ilk konuma aldım ve ssd caddy de takılı değilken açtım. Biosu sorunsuz geçti ve işletim sistemi yok uyarısına kadar geldim. Daha sonra ssd'yi caddy'e taktım biosda takılı kalma sorununu yine yaşadım.

Bunun üzerine hdd'ye yine format attım ve caddy'e ssd'yi takarak denedim. Sonuç yine olumsuz. Bios ekranında takılı kalıyor ve bios menülerine giremiyorum.

Bu sorunu nasıl çözeceğiz. Bilgisayarım Dell inspiron 1564
0
🌸mayday
(19.05.20)
bios update mümkün mü alete? alakasız ama bir o kaldı gibi.
0
ozdek
(19.05.20)
vee bir araştırayım dedim bunu buldum. bios update'den önce bunu okumanı tavsiye ederim. kronik gibi duruyor. çözümü okuyamadım henüz.

www.dell.com
0
ozdek
(19.05.20)
Verdiğiniz çözümde adam spesifik bir marka model hdd ile çözdüğünü söylemiş. Adamın bios sürümü ile benimki aynı. Dell'in kendi sitesinde bios update var ama genelde bios update'ler de sıkıntı çıktığı için yüklemedim.
0
🌸mayday
(19.05.20)
yani ben olsam bios update'e bir bakardım. onun dışında önerilen çözümü yapabilmek biraz zor geldi bana ama bilemiyorum tabi.

konu kapandı sanırım. tikleri alabiliriz teşekkürler.
0
ozdek
(19.05.20)
Bios update'den sonra bios bricked olursa bunun çözümü var mıdır? Tik konusu kolay hallederiz :)
0
🌸mayday
(19.05.20)
şarja tak pilin dolu olsun. brick olması için bir neden göremiyorum.

olursa artık allahtan diyeceğiz sana yeni laptop bakacağız.
0
ozdek
(19.05.20)
(14)

berbere gidilir mi?

diffarentiationation
1 hafta oldu açılalı, kalabalık azalmış mıdır? gittiniz mi veya gidecek misiniz?
1 hafta oldu açılalı, kalabalık azalmış mıdır? gittiniz mi veya gidecek misiniz?
0
diffarentiationation
(18.05.20)
gittim. kalabalık aynıdır bence. zaten randevu veriyorlar. traş olurken diğer müşteri geldiyse dışarda bekliyor.

hatta ben ilk günlerde (geçen çarşamba) gittim ki, berbere virüslü müşteri gelirse bulaştırıcı olmadan halledeyim berber negatifken diye :).

başka bir duyuruya yazmıştım tekrar yazayım.
günün ilk randevusunu aldım. ortamda/aletlerde virüs varsa, akşam 9 dan sabah 9 a 12 saatte bi nebze olsun daha temizdir diye düşündüm. hemen başkasının ardından traş olmak yerine günün ilk traşını olmak daha steril geldi bana. çünkü ben traş olurken birisi geldi randevusuz (benden sonra randevulu yok diye aldı), dışarda bekledi. benden sonra onu traş edene kadar aletleri temizlemiş midir, aynı aletlerden başka var mıdır bilmiyorum.

berber maskeli idi. saçı yıkadıktan sonra da tek kullanımlık havlu kullandı. ama yüzüme vs dokundu tabi çıplak elle.
0
fezagezgini
(18.05.20)
Ben gitmem bi süre daha. Evde makine ile devam
0
all girls dream
(18.05.20)
Uzun bir süre gitmeyi düşünmüyorum. Normal zamanda da berberde hijyen hep kafama takılırdı. Bir tarak kaç kişide kullanılıyor allah bilir.
0
Topalordek
(18.05.20)
kesinlike dusunmuyorum. kendi sacimi kesitigimdeki cekiciligimle berber kesitindeki arasindaki far %0.00001 falan. niye bu riski alayim. zaten evdeyim, zamanim var kesmek icin de.
0
hot potato
(18.05.20)
yaz sonuna kadar gitmeyecem gibi.
0
cooperr
(18.05.20)
Düşünmüyorum uzun bir süre. Zaten evden calisiyorum pek insan icine ciktigim yok. Karantinanın başında hayatımda ilk kez kazıdım, 2 aydır idare etti. Bundan sonrasi makinayla devam.
0
yigitovic
(18.05.20)
Bu vakitten sonra bir daha gidecegimi sanmiyorum. Zaten genel olarak sevmezdim berbere gitmeyi. Gerekli steril kosullari saglayabilecek kafada degil zaten bircogu. Bulas riski cok yuksek, sac trasi icin bu riske degmez.
0
msb
(18.05.20)
babam papaza dondu ama gitmiyor :D
0
baldur2
(18.05.20)
kendim harika kesiyorum saçımı makinayla. berber işi benim için kapandı sonsuza dek :D
0
xrated
(18.05.20)
cuma sabahı karı-koca gidip kazıtacağız, sonra eve gelip kendimizi çamaşır suyuna yatırıp birer şişe domestosla gargara yapacağız, dezenfektan içeceğiz. sonra daha da eylül-ekime kadar gitmeyiz.
0
halanne
(18.05.20)
Bulunduğum ildeki vaka sayısı tamamen bitmeden gitmem.
Bulunduğum il vaka sayısı olarak ilk 5 içerisinde.
Özetle çok uzun bir süre gitmem
0
han20
(18.05.20)
en son martın ilk haftasında gitmiştim. saçlarım uzadı lüle lüle oldu ama gitmeyi düşünmüyorum en azından bayrama kadar. evde sakalları hallediyorum. haziran başı şirkete dönene kadar böyle idare ederim :D
0
golgi aygıtı
(18.05.20)
Covid19 hayatımızın her alanına girdi maalesef. Dikkat ederek her türlü şeyi yapmaya devam etmek lazım.

Berberlerde ustura kullandırmayın, gelince duşunuzu alıp; dezenfekte olun. Ciddi bir risk yok.

Berberlerde hijyen olayı yalan, bunu da belirtiyim. Dikkat eden belki vardır ama çoğu, eski düzen devam edecek. Burada hükümetin yapabileceği en iyi çözüm: havlu, önlük gibi olabilecek ürünlerde, tek kullanımlık ürünlere zorlamak.
0
kartallar yuksek ucar
(18.05.20)
Şu durumda saçınızı, sakalınızı kendiniz kesseniz veya uzun, şekilsiz olsa bile kimsenin yadırgayacağını zannetmiyorum.
Babama, kardeşime falan asla gitmemelerini tavsiye ediyorum ben. Yani market, pazar alışverişi olsa mecbur kalınmıştır diyeceğim ama kuaförle berberlere gitmeye hakikaten gerek yok.
0
chitosan
(18.05.20)
(3)

Marine edilmis pismemis kirmizi et disarda nekadar bekler?

duyurumvar
Arkadas etleri marinelemis, disarda ( oda sicakliginda ) birakmis. 3 saat oldu dedi. Zeytinyagi kullanmis. Bozulmus olabilir mi?
Arkadas etleri marinelemis, disarda ( oda sicakliginda ) birakmis. 3 saat oldu dedi. Zeytinyagi kullanmis. Bozulmus olabilir mi?
0
duyurumvar
(18.05.20)
Marineyi çiçek yağıyla (ayçiçek veya zeytin) hiç bişey olmaz. Hatta yaşında kadar bile bişey olmaz.
0
etna
(18.05.20)
3 saatte birsey olmaz.
0
cooperr
(18.05.20)
bir şey olmaz.
0
blatta hiberna
(18.05.20)
(6)

çizim yaparak para kazanmak

vacigok
merhaba. uzun süredir resim çiziyorum, bir süredir ise amatörce dijital çizimler, illüstrasyonlar yapıyorum. resim, illüstrasyon konusunda yalnızca türkiye'de bile çok iyi isimler varken oldukça zor gözüküyor ama; sizce bu alanda amatör düzeyde birisinin para kazanma ihtimali var mıdır? hangi yollar
merhaba. uzun süredir resim çiziyorum, bir süredir ise amatörce dijital çizimler, illüstrasyonlar yapıyorum. resim, illüstrasyon konusunda yalnızca türkiye'de bile çok iyi isimler varken oldukça zor gözüküyor ama; sizce bu alanda amatör düzeyde birisinin para kazanma ihtimali var mıdır? hangi yollara başvurmalı, neler yapmalıdır bunun için? bir de bu işlerle uğraşanlar varsa eğer ayrıca belirtebilirlerse çizimlerimle ilgili fikir almayı da çok isterim.
0
vacigok
(17.05.20)
stok sitelerinde eps olarak çizip satabilirsin veya jpg olarak ilüstrasyon yapıp satabilirsin.

vektör olarak yaparsan şu avantajı olur ileri doğru, çizdiğin vektörleri after effects içine atıp anime etmen kolay olur.
0
hem şişko hem deli
(17.05.20)
Küçük oyun stüdyoları için karakter, mekan tasarımı gibi Concept Art çizip satabilirsiniz
0
İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(17.05.20)
ben geçen instagramdan doğru düzgün işler diye bir sayfanın paylaşımlarına baktım ve hoşuma gitti. işte fotoğrafı atıyorsun karşı tarafa. çizime uygun ise ok diyip parayı yolladım. benim yeğen ile dedesinin bir resmini suluboya tarzda yapıp yolladı. çerçeveli.
gayet de iş yapan bir arkadaş gördüğüm kadarıyla. siparişlere yetişemiyordu.
dogruduzgunisler.com
0
tolgan
(17.05.20)
Instagram Art By Burcu hesabı çizimlerinş çok güzel tanıtıyor. Ayrıca tişört vs yapabilirsiniz.
0
kaset
(18.05.20)
Bez çanta, tshirt de düşünülebilir. Bir de ebru vatansever gibi ayakkabı da boyayabilirsin.
0
ruhen hastayim ben
(18.05.20)
cooperr
(18.05.20)
(7)

2 yıllık bölüm okusanız ne okurdunuz?

ikcı
1. Turkiyede istihdamı yüksek bölüm2. Yurtdışında den den densb
1. Turkiyede istihdamı yüksek bölüm

2. Yurtdışında den den den

sb
0
ikcı
(17.05.20)
Anestezi, radyoloji ve bilgisayar programcılığı
0
anarsika
(17.05.20)
türkiye'de sağlık bölümleri çok tutuyor. Çocuk gelişimine de çok öğrenci geliyor ama iş olanağı nedir bilmiyorum.
0
nhk ni youkosu
(17.05.20)
yazilimla alakali bir seyler
0
in vino veritas
(17.05.20)
tip ile alakali birsey yapardim.
0
cooperr
(17.05.20)
yazılımla ilgili bir bölm(yan kendini gelişiterebleceğim),anestezi, görüntüleme teknikleri, yaşlı bakıcılığı
0
faik abi
(17.05.20)
uçak - gövde - motor
0
üşüdüm üstümü örtsene hande
(18.05.20)
Anestezi, radyoloji, patoloji
0
curukturpkokusu
(18.05.20)
(8)

Yoksulluk sinirinda yasiyanlarin oruc tutma saçmaligi

follow rivers
Oruç tutmanin mantigi bildigimiz uzere nefse hakim olmak ve açin halinden anlamaktir.Ama yiyecek ekmek bulamayan acindan kirilan adamlar oruc tutuyor turkiyede.zaten normal gunu oruc gibi adamin. Bence bunun amaci şikayet etmesinler şükretsinler diye olabilir mi? Dini bütün kardeşlerim cevaplarsa şi
Oruç tutmanin mantigi bildigimiz uzere nefse hakim olmak ve açin halinden anlamaktir.

Ama yiyecek ekmek bulamayan acindan kirilan adamlar oruc tutuyor turkiyede.zaten normal gunu oruc gibi adamin. Bence bunun amaci şikayet etmesinler şükretsinler diye olabilir mi? Dini bütün kardeşlerim cevaplarsa şimdiden teşekkürler.
0
follow rivers
(12.05.20)
amacı açın halinden anlamak falan değil sevap kazanıp farz olan bir şeyi yerine getirmektir. hangi aç her gün akşam ziyafet çekeceğini bilerek aç kalıyor?
0
yeteramadenedimherseyi
(12.05.20)
Oruç tutmanın amacı açın halinden anlamak olsa fakirlere farz olmazdı. Zekatın yalnız zenginlere farz olduğu gibi belli bir zümreye farz edilmediğine göre bunun açlıkla alakası yok. Kesin şu yüzden farz kılınmıştır gibi bir şey de yok benim bildiğim. Ama nefse hakim olarak irade güçlendirme eğitimi gibi geliyor bana ve ramazan ayı da kendini ibadete vererek maneviyatını güçlendirmek için bir fırsat gibi.

Bu arada dini bütün değilim ama idare et :)
0
hayatkafe
(12.05.20)
orucun amacının açları fakirlerin halinden anlamak olduğu nerde yazıyor. ramazan programlarında mı yoksa kuranda mı yazıyor
0
kelepir
(12.05.20)
Orucun ya da diğer farz olan dini görevlerin mantığı aranmaz. Bunu aşağılamak için yazmıyorum.

Orucun sebebini açın halinden anlamak derseniz, fakirler tutmaz.
Namaz için bak aslında spor oluyor derseniz fit olan kılmaz vs.
İnanıyorsanız bunlar emirdir. Aç da olsan tok da olsan emir.
Tutmama engelmdurumlar zaten yazıyor. Ya da inanıyorum tutmuyorum sonucu beni ilgilendirir dersin o da tamam. Ama fakire farz değil demek öyle kolay bir iş değil.
0
kisa
(12.05.20)
Mantık için oruç tutmuyoruz emir olunduğu için ibadet olduğu için oruç tutuyoruz.
0
oldumusimdi
(12.05.20)
"bu dunyadan bize hayir yok bari farzlari yerine getirelim de obur tarafi garanti altina alalim" kafasi.
0
cooperr
(12.05.20)
Oruç tutmanın amacı ibadet. ibadetin amacı Allah'ın rızasını kazanmaktır.
Açın halinden anlamak diye bir amaç yok. Yanlış varsayımla yanlış sonuca ulaşırsın.
0
yetkili birine benzeyen abi
(12.05.20)
Oruç tutmanın tek amacı inancın emrini yerine getirmek, yani müslümanlar için Allah'ın onlardan istediği şeyi yapabilmek. Allah rızası için aç kalmayı bile göze alabilmektir.
0
nuisance
(12.05.20)
(3)

AM3 İşlemci çakma mı gerçek mi?

savidan
am3 anakart için fx serisinden bir işlemci almam lazım bir süre idare edecek. internette dolandım biraz, şöyle bir fx-8300 buldum. bu işlemci box değil, fan falan yok. ancak tray işlemcilerde de bildiğim kadarıyla bu şekilde amd logolu kutu falan olmaması lazım. benim bildiğim bunlar tepside kurabiy
am3 anakart için fx serisinden bir işlemci almam lazım bir süre idare edecek.

internette dolandım biraz, şöyle bir fx-8300 buldum. bu işlemci box değil, fan falan yok. ancak tray işlemcilerde de bildiğim kadarıyla bu şekilde amd logolu kutu falan olmaması lazım. benim bildiğim bunlar tepside kurabiye gibi 50'şer falan toplu halde satılıyor satıcılara.

bu ambalaj müşteriyi keklemek için üretilmiş, işlemci de klon falan mı acaba? bayağı eski bir model ama var mı acaba bilen hatırlayan bu seriyi?

hiç ambalaj olmasa "tray zatenbunlar, kutusuz olur" diyerek kıllanmadan alacaktım muhtemelen ama bu ambalaj beni dolandırıcılıktan kıllandırdı biraz açıkçası :)
0
savidan
(12.05.20)
www.offersshake.com

şu işini görür mü? varmış galiba.

edit: hay abv gece gece saçma sapan şeylere vaktimi harcayasım geliyor tutamıyorum kendimi. bu işlemciyi bu kutuyla birkaç yerde daha gördüm ama hep çin kaynaklı siteler şeyler hatta benim attığım linkte de orada burada çince bir şeyler görünüyor. büyük ihtimalle kontrolden geçemeyen işlemcileri el altında kapatıyor çinli abilerimiz evlerine yarasa parası götürebilmek adına da böyle bi kutu düzenleyip satışa çıkartıyorlar. tahmin bu tabii tamamen ama işlemci klon değil büyük ihtimalle ama performans sorunları olması yüksek ihtimal.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(12.05.20)
ben de buraya yazdıktan sonra görmüştüm o sizin gönderdiğiniz linktekini.

işin garip tarafı bu tray/oem işlemciler aslında garantili falan zaten, hiç girmeseler bu ambalaj muhabbetine daha kolay olacakmış :)
0
🌸savidan
(12.05.20)
ustundeki part numarasindan bakilip dogrulanabilir. cakma islemcilerde yazilarin fontlari falan tutmuyor, ya da part numarasi atmasyon oluyor vs.

Bir de bu cakma islemci isleri benim gordugum kadariyla 90larinda sonlarinda buyuk olcude bitti, islemci koleksiyonu yapan biri olarak 2000 sonrasi islemcilerde ben cakma gormedim.
0
cooperr
(12.05.20)
(10)

Aylık kazanç / Otomobil denklemi.

msb
Nasıl olmalı sizce?Mesela aylık 15k kazanan birisi ekstra borcu harcı yoksa ne kadarlık bir araca binerse çok abartmamış olur?Aylık 8-9k bandında kenara atabiliyor olsun.
Nasıl olmalı sizce?

Mesela aylık 15k kazanan birisi ekstra borcu harcı yoksa ne kadarlık bir araca binerse çok abartmamış olur?

Aylık 8-9k bandında kenara atabiliyor olsun.
0
msb
(11.05.20)
Valla o kadar çok paraya kafam basmadı, yani o kadar kazanıyorsa neyi beğeniyorsa onu alsın buradan bakınca. Ben fakirin biri olarak, brüt maaşımın yaklaşık 3 katı fiyatına araba aldım, krediyle tabi, aylık net maaşımdan biraz fazla kredi çektim.
0
pati
(11.05.20)
en az 150k gider bence
0
respect
(11.05.20)
hatta ben olsam yeni kasa pejo 2008 alırım
0
respect
(11.05.20)
Cok parametre var ama yuvarlak bir cevap vereyim. Hali hazirda 120k pesinatin veya mevcut (borcsuz) aracin olsa, bi o kadar da kredi odeyecek güç gozukuyor 250ye yolu var.
0
pofudukayi
(11.05.20)
Böyle bi denklem yok hocam ya. Tamamen hayat öncelikleri ile ilgili. Otomobil (döviz bazında) değer kaybeden ve eriyen bir meta, bir yatırım aracı değil. Eğer babadan bi ev kalacaksa mesela gidip 300-400 binlik bir araba rahatlıkla alabilirsin, eskidikçe de değiştirirsin. Ama yok standart beyaz yakalı hayatta kalma mücadelesi yaşayan biriysen 100-150 binlik bi araba alıp üstünü yatırımda değerlendirmek çok daha mantıklı. Yani keyfine bak derim.
0
roket adam
(11.05.20)
Türkiye'de bunu söylemek zor bence.
Ben su an 5-6 aylik maasimla ikinci el 2017 1.4 astra full astra alıyorum. (14 bin euro falan)

Simdi turkiyede 140bin falan diyorlar. Bu mantikla ayda 24 bin lira kazanman lazim.
0
logisticsmanager
(11.05.20)
2 yıla kadar çıkılabilir bence. Bahsettiğin şartlar için 200-300 bin aralığı abartı olmaz.
0
alfred
(11.05.20)
yani aylık 30 bin kazanan birinin clioya bindiği biliyorum, bence senin kendini nasıl göstermek istemenle alakalı. ben aylık 15 bin kazansam 2.el spor bir arabaya binerim.
0
mikahakkinen
(11.05.20)
Kafamda 1 yillik kazanç normal gibi geliyor
0
basond
(12.05.20)
15000 x 0.2 = 3000
3000x12x5 = 180.000 derim ben.

ozetle bu adam yurtdisinda olsa Cayenne ile gezer, Turkiye'de Golf'e biniyor.
0
cooperr
(12.05.20)
(13)

İkea mobilyaların sallanması

anneterligi
merhabalar bende hemnes kitaplık, masa ve şifonyer var. kurulumlarını düzgün yapsam da özellikle şifonyer gayet sallanıyordu. Halbuki sökerken de kontrol ettim hiç bir hasarı ya da eksik vidası yoktu. Artık nihai yerlerine kuracağım, kurarken ahşap tutkalı ile pekiştirmemin bir faydası olur mu, yoks
merhabalar bende hemnes kitaplık, masa ve şifonyer var. kurulumlarını düzgün yapsam da özellikle şifonyer gayet sallanıyordu. Halbuki sökerken de kontrol ettim hiç bir hasarı ya da eksik vidası yoktu.

Artık nihai yerlerine kuracağım, kurarken ahşap tutkalı ile pekiştirmemin bir faydası olur mu, yoksa duvara sabitleyin ısrarlarının arkasında bu sorun mu yatıyor?
0
anneterligi
(11.05.20)
Hocam bende de var bir suru. Malesef durum boyle, arada sıkıyorum ama zamanla tekrar oluyo.
Bu metal olan parcalarda yok ama normal mobilyalarda vs var ozellikle sandalye masa gibi.
0
logisticsmanager
(11.05.20)
Bu tip demonte ürünlerin çoğu ekstra güçlendirici elemanlara ihtiyaç duyuyor. ayrıca tutkal olur, ekstra köşebent olur...
0
Unde bach canim
(11.05.20)
Ahşap tutkal ile beton gibi olur :)
Arkada kontrplak varsa onu da düzgünce çakmış olmanız lazım. Tutjaldan sonra bir daha sokulmez bu arada
0
kisa
(11.05.20)
duran şeyleri güzel yapıyolar da (konsol, tv ünitesi, dolap...), koltuk, yatak gibi şeyler beş para etmez
0
biber
(11.05.20)
en hafif çekmede itmede hafifçe öne doğru düşer gibi olmasından bahsetmiyorsunuz di mi? çünkü sorduğunuz şey buysa gayet doğal ölçü ve ağırlığıyla ilgili bir durum ama mesela yan panellerden sağa veya sola doğru hafifçe ittiğinizde yaylanması ise bahsettiğiniz durum evet tutkal yardımcı olur. arkasına çivilenen 3 mm'lik bi mdf plaka da olması lazım onu da minimum bombe ile bol bol çivilerseniz o da çok iyi bir direnç sağlıyor. duvara monte ile uğraşmayın çocuk falan yoksa süpürgeliği kesmeden çok uğraştırır.

masa hangisi bu arada? çünkü sallanması fıtratında olan hemnes de var sallanmaması gereken de. şifonyerin de pek sallanmaması lazım aslında ama bu ürünler sunta o yüzden her sök takta ömürleri kısalır o delikler yalama olur mukavemeti azalır panellerin bağlantı noktalarının.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(11.05.20)
@logisticsmanager: ben de arada sıkıyordum, sonra sıka sıka poang koltuğum kırıldı... o yüzden sıkmaya da çekiniyorum gevşemişse sıkıyorum anca, sallanınca ellemiyorum.

@Unde bach canim mdf olsa korkmayacağım da masif ahşap olunca ona da korkuyorum. çatlamaya çok yatkın gibiler çünkü :/ sanırım en sağlıklısı tutkal olacak...

@kisa: bir daha sökmeyi düşünmüyorum, ev içindeki yerini belirledikten sonra duvara da sabitlemeyi düşünüyorum kullanma kitapçığında belirttikleri gibi. nihai konumlarına son bir defa yerleştireceğim, fakat vidalama yerlerinden değil de birleşme yerlerinden yapıştırsam zorlasam da ayrılmaz mı ki?

@proletarier aller lander vereinigt euch şifonyer net bir şekilde yaylanıyor, sanki yıkılır gibi oluyor sonra geri toparlıyor,arka mdf plakası sağlam olmayabilir, sökerken gevşek gelmişti, hoş 3-4 yerden vidalanıyordu sadece, sanırım bol bol ufak çivi ile çivilemek gerekli belirttiklerinin aksine.
masa da hemnes, sallanmasını şöyle tarif edeyim masaya dayanmış ayağı çok hafif bir şekilde sallasam bile monitör sallanmaya başlıyor hemen, halbuki masada bol bol eşya da var, ağırlık var üstünde. ayaklarını kontrol ettim, zemini kontrol ettim düzgün basıyor da masa :/ ilk defa söktüm, yıllarca sinir oldum bu durumlarına o yüzden kurarken düzgün kurup bu işi bitirmek istiyorum. duvara monteyi de deprem güvenliği ve biraz daha sağlam durur diye istiyordum.

@biber: koltuklarında ne sıkıntıları var ki? bana güzel göründüler, türk tipi yaylı koltuklardansa minderli koltuk tercih etmeleri hoşuma gidiyor, almayı da düşünüyordum kanepe ikeadan.
0
🌸anneterligi
(11.05.20)
Ben normal kullanımda hiç yaşamadım.

Aşırı yüklediğim bazı dolaplarda zamanla yanlara açma başladı. Yapı marketlerde satılan küçük L tutuculardan vidaladım.

Siz de alıp yapabilirsiniz. Çok sağlam olur.
0
burfak
(11.05.20)
kendileri kurdugu zaman sorun olmuyor ama biz kurunca dedigin durum oluyor. ahsap tutkali is gorecektir mutlaka ama sokerken sikinti olur sanki o da.
0
in vino veritas
(11.05.20)
Ayrılmaz :)
Tutkal gerçekten iyi bir yapıştırıcı ve sunta da birazını emdiği için içine işliyor
0
kisa
(11.05.20)
Acikcasi sallanmamasi lazim.
Malm, brimnes ve hemnes sifonyerlerim, ayakkabi dolabim var,yatagim malm’in bazali modeli hatta 5-6 yildir. hepsi demonte/tekrar monte oldular tasininca.
Hicbir sey hicbir sekilde sallanmiyor.
Hepsini kendim arkadaslarimla kurdum.
Sifonyerlerin arkasindaki mdf icin bi suru ufak civi cikiyor, onlari belki umursamayip eksik cakmissinizdir.
0
kuehles blondes
(11.05.20)
Bizdeki ikea ürünleri cok zorlamadikca sallanmiyor ayaklarinda ayarları oluyir bazilarinin onu atlamış olabilirmisin? Yada ayari yoksa bile kurulumda bir noktada once ayaklari guzelce bas ondan sonra bu vidalari sık falan diyor belki o kisim atlanmistir ha hepsini yaptım hala sallanıyor diyorsan duvara sabitlemek kesin çözüm depremde de devrilmez
0
basond
(12.05.20)
ikea malindan masif mobilya performansi beklemek hata olur.
0
cooperr
(12.05.20)
bu kadar kişi memnunken benim bu sorunları yaşamamın kötü kurulum yapmaktan başka açıklaması yok sanırım.

bir daha kurarken daha dikkatli kuracağım ve arkasındaki mdf suntaya bol bol çivi çakacağım. kitaplığın ayak yükseklik ayarı olsa bile sallanıyor, demek ki bir şeyleri yanlış yapıyorum...
0
🌸anneterligi
(12.05.20)
(8)

Macbook çöktü

asuman necla latif banu
Macbook un bootcampinde Windows 10 yüklemişti arkadaşım yıllar önce. Şimdi Macbook açılmıyor. Ne denediysem olmadı. Sistemi yeniden yüklemek için internet recovery denedim ama yine de açılırken hata veriyor. Hiçbir şekilde kurtaramıyorum. Düzelememesini bootcamp daki windows 10 a bağlıyorum. Ne yapm
Macbook un bootcampinde Windows 10 yüklemişti arkadaşım yıllar önce. Şimdi Macbook açılmıyor. Ne denediysem olmadı. Sistemi yeniden yüklemek için internet recovery denedim ama yine de açılırken hata veriyor. Hiçbir şekilde kurtaramıyorum. Düzelememesini bootcamp daki windows 10 a bağlıyorum. Ne yapmalıyım?
0
asuman necla latif banu
(11.05.20)
elimde bir tane acilmayan macbook vardi (3-5 saniye calisip kapaniyordu), apple store'a goturdum hallettiler software sikintisi imis. olay yurtdisinda oldu, laptop 8-9 yasinda idi, bir kurus para almadilar.
0
cooperr
(11.05.20)
verdiği hata nedir? kitlenip kalıyor mu? yoksa hata mesajı mı var? recovery mode girince disk utilty açılabiliyor mu?
0
helenart
(11.05.20)
bootcamp bazen sistem dosyalarina erisip onlari bozabiliyor. cok nadir olan bir sey. bir arkadasimin daha basina gelmisti bu durum, internette bakindiginda gormustu birkac yerde. sistem dosyalari bozuldugu icin kendini baslatamiyor. hangi versiyon macos kullaniyorsun?

eger yukardaki durum olduysa bootable disk ile yeniden kurmak lazim. timemachine yedegin varsa o da olabilir.
0
fakyoras
(11.05.20)
Kitlenmiyor. Hata mesajı veriyor. İnternet recovery denesem de hata mesajı vermeye ediyor bu yüzden kurtarma işlemine devam edemiyor. Disk utility aşamasına geçemiyor. Dediğin gibi fakyoras. Sanırım sistem dosyaları bozuldu. El capitan kullanıyordum. Arkadaşın nasıl çözdü?
0
🌸asuman necla latif banu
(11.05.20)
support.apple.com


support.apple.com

bunları bir deneseniz.
0
gerenkyok
(11.05.20)
nvram ve pram'i sıfırlayın. olmazsa, datalarınızdan feragat edebilirseniz, clean install yapıverin.
0
giovanne
(11.05.20)
Datalarım gidebilir sorun değil. Sadece macbook yeter ki bir an önce geri gelsin. Uzaktan çalışan biriyim bilgisayar benim elim ayağım. Nvram ve PRam nasıl sıfırlanıyor? Clean install nasıl olacak?
0
🌸asuman necla latif banu
(12.05.20)
Giovanne söylediklerinize baktım. Biraz fikir edindim.
www.macworld.co.uk
0
🌸asuman necla latif banu
(12.05.20)
(14)

25 yaşından sonra gelen ani damak tadı değişimi

altin yumurtlayan lavuk
Ani bir damak tadı değişikliği yaşayanınız oldu mu? Kahveden nefret ederdim. Tadı zehir gibi gelirdi şekerlisinin bile. En sağlam uzun çekim ekstra double shot americanocu oldum şimdi. bira'dan nefret ederdim. Hatta 5 sene önce ekşi duyuru'da biranın tadının iğrenç olduğu ve bunu seven adamların erk
Ani bir damak tadı değişikliği yaşayanınız oldu mu? Kahveden nefret ederdim. Tadı zehir gibi gelirdi şekerlisinin bile. En sağlam uzun çekim ekstra double shot americanocu oldum şimdi. bira'dan nefret ederdim. Hatta 5 sene önce ekşi duyuru'da biranın tadının iğrenç olduğu ve bunu seven adamların erkeklik rolü kestiğine iddia ederek tartışma çıkarmıştım. şimdi ise en sert tadı olan biralar favorim hala geldi ve gerçekten zevk alıyorum. bunların hepsi son 6 ay içerisinde aniden gelişti. normal bir değişim de değil. en acı ve uç tatlardan ciddi anlamda keyif almaya başladım.
0
altin yumurtlayan lavuk
(11.05.20)
dereotu, karabiber sevmeye başladım. eskiden yemekte soğan sevmezdim. hala pişmemiş sevmiyorum ama pişmiş karamalize, mangal soğana bayılıyorum.
karnabahar, brokoli sevmezdim şuan karantina günlerimin vazgeçilmezi.
Kırmızı şarap sever beyaz şaraptan nefret ederdim. şuan tam tersi.
iki sene önce kereviz sevmeye başladım.

Heralde yıllar içerisinde bir şeyleri sevmekten veya sevmemekten sıkılıyoruz. ya da damak zevkimiz olgunlaşıyor.

mesela çikolata biskuvi çok severken şu aralar bunları sevmiyorum. ağzım acı oluyor. gerçi buna ilişkin olaak artık o eski negrolar kalmadı tezim de mevcut.
0
fosforlu cevriye
(11.05.20)
turşucu oldum.
kahve olayına aynen katılıyorum.
0
wishmaythşngs
(11.05.20)
benim oldu öyle 2 3 defa

mesela ergenlik zamanlarında ciğer falan yemezdim, ergenlikten çıktıktan sonra acayip yemeye sevmeye başladım, peynirden ve süt ürünlerinden nefret ederdim , yaş ilerledikçe sevmeye başladım. böyle böyle bir sürü şey var.

yani eskiden ay o yenirmi falan dediğim, bakla, ıspanak, pırasa, karnıbahar vb vb şeyleri şimdi severek tüketiyorum
0
hem şişko hem deli
(11.05.20)
Eşim Türkiye'de ilk yıllarında;
Lahmacun
Baklava/şerbetli tatlı
Kahve

Sevmezdi.

Su an baklava fotosuna dibi dusuyor, sabahlari benle kahve içiyor bazen kendine türk kahvesi yapiyor ve geçen evde lahmacun yapti.
Kısacası olabilir böyle seyler. Ben de fransa'ya geldigimde peynirleri yiyemiyordum kokudan. Gecen esim ailesinin yanındayken bir sise sarap ve camemberti kendim bitirdim.
0
logisticsmanager
(11.05.20)
önceden tavuk ve birkaç bakliyat haricinde bir şey yemezdim. sebze, kırmızı et bilimum çorba çeşitleri beni kusturacak olurdu. şuan hepsini yiyorum. kabak, brokoli, karnıbahar favorilerim oldu.
0
lesmiserables
(11.05.20)
Kivi görünce ağzım yüzüm yamuluyordu. Beyaz şarabın yanında yiyince evden eksik etmez oldum.
0
ruhen hastayim ben
(11.05.20)
ben de kahve sevmezdim yaklaşık o yaşlarda sevmeye başladım. sebze o kadar da sevmezdim şimdi daha çok sebze seviyorum. bira, acı ve dereotu nefretim geçmedi ama.
0
Rudy Baylor
(11.05.20)
Mantarı sevmek çok radikal bir karardır benim için. Önceden evde piştiğinde arkadaşımda kalacak kadar tiksinirdim şimdi mantar diye ölüyorum.
0
guitarissimo
(11.05.20)
Patlıcan çok severdim sevmemeye başladım. Kereviz sevmezdim bayılmaya başladım. Mantar olmasa da olurdu bayılmaya başladım. Biraya da +1 sert olmasa da nefret ettiğim halde sonradan birden sevmeye başladım.
0
eatpraylaw
(11.05.20)
kahve kesinlikle, 25'e kadar icmedim sonra muptelasi oldum simdi yavas yavas birakmaya calisiyorum.

Asiri tatli severdim, acidan uzak dururdum. Simdi tatlilar zorluyor icimi bayiyor (kola ve benzeri mesrubatlar dahil), yemeklerde aci ariyorum.
0
cooperr
(11.05.20)
Erimiş kaşar, mozeralla disinda peynir yemezdim. Eskiden kokusundan ayni masaya oturmayacagim peynirleri simdi keyifle yiyorum.
0
pofudukayi
(11.05.20)
Hala yemediğim çoook fazla sebze var ama eskisine göre daha iyiyim. Brokoli, karnabahar, kabak, patlıcan falan çocukken hiç yemezdim, şimdi seviyorum, hele patlıcan en sevdiğim yemeklerin baş köşesinde.

Bulgur pilavını sevmezdim eskiden. Evde pirinç pilavı yerine bulgur pilavı çıktığında aşırı üzülüyordum. Şimdi bulgur pilavına aşığım aşık. Her akşam olsa yerim bayılıyorum.

Küçükken greyfurt hiç sevmezdim, son 4-5 senedir favori meyvem her kış yiyorum deli gibi. Kahve sütsüz asla içemezdim geçen seneye kadar. Son bi senedir sütlü kahve içenleri ezikliyorum öyle mi içilir o diye dhhshds

Ama hala daha pırasa, kereviz, ıspanak, enginar, bamya, bakla, taze fasulye ve bilimum ottan nefret ediyorum baya şiddetli derecede..
0
nundu
(11.05.20)
25 yaşlarında mı oldu bilmiyorum ama ben de sade soda içemezdim, hiç içemeyeceğim sanırdım. şimdi içiyorum keyifle
0
faik abi
(11.05.20)
ton balığı, eskiden cidden iğrenirdim şimdi salataya çok yakıştırıyorum.

kabak. çok gereksiz bir sebze olarak görüyodum şimdi evde sürekli bulunur.

keçi peyniri. inek hariç hiçbir peynir türünü sevmezken şu an hepsi benim bebeklerim oldu resmen.

maydanoz. asla sevmezdim, poğaçada varsa yemek istemezdim. bazen kaynatıp içiyorum, bazen kahvaltıda öyle yiyorum.

çikolata-çikolatalı tatlılar ise tam tersi. eskiden bayılırdım şimdi baya zorla özel günlerde yiyorum. yoksa hiç aramıyorum.
0
livaist
(11.05.20)
(2)

Deutsche Post ile DHL aynı şey mi?

Transa
Deutsche Post ile gelecek bir kargoyu Türkiye'de DHL mi teslim eder yoksa diğer ülkelerin kendi postaları gibi burada PTT'ye mi devredilir? Eğer DHL ilgilenecekse sipariş vermeyeceğim.
Deutsche Post ile gelecek bir kargoyu Türkiye'de DHL mi teslim eder yoksa diğer ülkelerin kendi postaları gibi burada PTT'ye mi devredilir? Eğer DHL ilgilenecekse sipariş vermeyeceğim.
0
Transa
(05.05.20)
evet ikisi de aynı firma
0
nahtoderfahrung
(05.05.20)
Deutsche Post ile yollarsan ptt'ye devrederler sonrasi kader kismet isi.
DHL ile yollarsan DHL alir kapina gelir.

Onemli bir kargo ise DHL/UPS bunlardan sasmamak lazim.
0
cooperr
(06.05.20)
(9)

evden calisan sirketler

in vino veritas
tahmini ne zaman ofislere donmeye baslarlar?
tahmini ne zaman ofislere donmeye baslarlar?
0
in vino veritas
(04.05.20)
Donenler oldu-6,5 hafta sonra
0
sunriseee
(04.05.20)
bayram sonrası çarşamba dönüyoruz dedik biz bugün.
0
benaslinda
(04.05.20)
bizim sirket bi tarih belirlemedi. ama donsen bi dert donmesen bi dert

evde calismak cok rezalet ve verimsiz. ama evde daha rahatmisim gibi geliyor bazen

tekrar ise donecegiz duygusu bana rahatsizlik veriyor. halbuki gayet severek gidiyordum isime
0
foster
(04.05.20)
Bayram sonrasi demistik 2 ay once. Muhtemelen de oyle olacak.
0
brkylmz
(04.05.20)
Yurtdışı firmasındayım, daha TR'de bir şey yokken bize büyük bir salgın hastalık geliyor evinize gidin dediler. Henüz dönüşle ilgili bir açıklama yapılmadı, global olarak olayın dinmesini bekliyorlar.
0
roket adam
(04.05.20)
Hükümet tarafında iyi tablo çizilmeye devam ettikçe evden çalışan kalmayacak gibi. Biz Bugün ofise geçtik artık, sabah trafikten zor gittim
0
gazozailacatmauzmani
(05.05.20)
yurtdisindayim, bize en iyi ihtimal haziran sonu, kotunun iyisi eylul, cok kotu sene sonu diyorlar senaryo olarak.
0
cooperr
(05.05.20)
biz geçtiğimiz iki hafta boyunca birer gün arayla gittik -mesela atıyorum daha üst düzey çalışanlar pzt çarş cuma, alt düzey çalışıp da sorumluluğu az olanlar salı perş gibi- bu haftadan itibaren ise tam zamanlı döndük işe. ama departman departman farklılıklar var yine de. mesela satın alma ve pazarlamanın yarısı var, proje ve argenin tamamı var, gibi gibi. departmandaki eleman sayısına göre değişiyor. bir de aralıklı oturuyoruz ya da cubiclelarda oturuyoruz, her departmanın kendi yemek süresi var, falan filan.
0
pasp
(05.05.20)
Bayramdan sonra yarı yarıya dönüşümlü çalışacağız.
0
cilekli pasta
(05.05.20)
(4)

Soyu sosu şişesi neden patlamış olabilir?

heolm
Marketten aldığım soya sosunu eve getirdiğim zaman dolaba koymadan mutfağın köşesinde diğer aldıklarımla beraber beklemeye bıraktım. Yaklaşık yarım saat sonra bir patlama sesi geldi ve mutfağa gittiğim zaman şişenin patlağını gördüm. Neden olabileceğini bulamadım. Herhangi bir ısı değişikliği falan
Marketten aldığım soya sosunu eve getirdiğim zaman dolaba koymadan mutfağın köşesinde diğer aldıklarımla beraber beklemeye bıraktım. Yaklaşık yarım saat sonra bir patlama sesi geldi ve mutfağa gittiğim zaman şişenin patlağını gördüm. Neden olabileceğini bulamadım. Herhangi bir ısı değişikliği falan olmadı. Markette raftan aldım, evde de oda sıcaklığında duruyordu.
0
heolm
(04.05.20)
Çatlayıp kurulma gibi bir şey değil. Baya sesli şekilde cam şişe patladı. Gaz sıkışması gibi.
0
🌸heolm
(04.05.20)
bozulursa gaz cikarir ve sise patlayabilir. aklima daha mantikli bir aciklama gelmiyor.

neden markette patlamadi da sizde patladi sorusu ise sicaklik, hareket, sallama ile o gazlar aktive oldu ile aciklanabilir.

ya da sans isi gece hafta kasada 2.2 lt lik sut sisesini patlattik. nasil oldu hic anlamadik. plastik siseydi. elimden kaymis da olabilir tabi.
0
ozdek
(04.05.20)
nazar :P
0
cooperr
(04.05.20)
Bozuk olma kısmı mantıklı evet. Çantada yürüyerek geldim eve. 3-4 dk lık bir mesafe yürüdüm. Soya sosu içerisinde cam şişeyi patlatacak seviyede gaz miktarı olması saçma geldiği için anlamlandıramadım. Sıcaklık farkı olmadı ama ona eminim.
0
🌸heolm
(04.05.20)
(3)

Jagermeister

messor
Evde hiç açılmamış bir jagermeister şişesi buldum. Tam olarak ne zaman aldığımı hatırlamıyorum ama en az beş senesi vardır. Üstünde baktım etiketinde veya başka bir yerinde tarih yazmıyor. Son kullanım tarihi var mıdır bunun içilir mi acaba ?
Evde hiç açılmamış bir jagermeister şişesi buldum. Tam olarak ne zaman aldığımı hatırlamıyorum ama en az beş senesi vardır. Üstünde baktım etiketinde veya başka bir yerinde tarih yazmıyor. Son kullanım tarihi var mıdır bunun içilir mi acaba ?
0
messor
(04.05.20)
hiç açılmadıysa sorun olmaz diye biliyorum.

çok severiz kendisini.

(herhangi bir sağlık sorununda sorumluluk kabul etmiyorum) :D


edit: bir de böyle bir şey buldum 1061evansville.com

özet: A full and originally closed bottle of Jägermeister is limitless maintainable.
0
AlsterWasser
(04.05.20)
@AlsterWasser

Hiç açılmamış bir şişe. Yalnız soğuk bir dolapta veya odada değil normal odada duruyordu. Ama anladığım kadarıyla açılmadıysa sorun olmaz denilmiş. Teşekkürler.
0
🌸messor
(04.05.20)
hicbirsey olmaz, olsa da icsek ya benim sise bitti.
0
cooperr
(04.05.20)
(7)

Holivud daki yahudi oyuncu egemenliği

ya ben lan neyse
tamamen meraktan soruyorum. çünkü öyle tahmin ediyorum ki bu kadarı tesadüf olamaz.bana "sence amerikan sinemasında kim yahudi?" deseler 10 tane isim sallardım ama cevabı öğrenince gerçekten çok çok şaşırdım.cevap sanırım "hepsi".bu olayın tarihsel kökenini, sosyolojik kökenini falan merak ediyorum.
tamamen meraktan soruyorum. çünkü öyle tahmin ediyorum ki bu kadarı tesadüf olamaz.

bana "sence amerikan sinemasında kim yahudi?" deseler 10 tane isim sallardım ama cevabı öğrenince gerçekten çok çok şaşırdım.

cevap sanırım "hepsi".

bu olayın tarihsel kökenini, sosyolojik kökenini falan merak ediyorum.

yahudi geleneğinde tiyatroculuk mu kutsal kabul ediliyor ya da yahudilerin hintlilerin batı sporu krokete ilgi duyması gibi tiyatro ve sinemaya ilgisi mi var?

bir de yıllar önce mel gibson'un bununla alakalı bir sitemi vardı diye hatırlıyorum ama ben o zaman daha çok yapımcısı, yönetmeni falan diye düşünmüştüm.

www.imdb.com
0
ya ben lan neyse
(04.05.20)
olayin oyunculukla falan alakasi yok. Holivud bir vitrin, acaip bir propaganda ve para donuyor ve yahudiler bu ikisi konusunda oldukca yetenekli dolayisiyla onlarin dogal yasam alani gibi bir durum soz konusu. holivud varoldukca yahudilerin oradaki ezici cogunlugu devam edecek.
0
cooperr
(04.05.20)
her işte oldugu gibi bunda da akraba tanidik eş dost torpili destegi önemli. ama bu senin sorunun cok az bir kismini cevaplar.

yahudiler yüzyillarca oradan oraya sürüldügü icin, taşınmaz mal edinmek ve sermayelerini bu sekilde korumak yerine entelektüel sermayelerini artirmayi tercih ettiler. bu sebeple amerika özelinde bircok yazar cizer sanatci yahudi toplumunun icinden cikmistir, böylesi bir kültürel yapının ürünüdürler. ama televizyonda sinemada gördügün yahudi kökenli amerikalıların yahudilikle ilgili dini degil cogu zaman kültüreldir, büyük cogunlugu sen ne kadar yahudi isen o kadar yahudilik dinine inanırlar. o yüzzden bir yahudi komplosundan bahsetmek komik kaciyor.

mel gibson her muhafazakar katolik gibi ikiyüzlü, dünyayı yahudiler ele gecirecek hepimizi ibne yapaccaklar diye bagiriyor ama kendisi evli iken başka kadınlarla yatmaya devam ediyor, yetmiyormus gibi kiskanclik krizlerine girip telefonda tehditler ediyor.
0
proteus
(04.05.20)
Hollywood'a ozel bir durum yok, kongreden tut Pentagon'a, egitimden, endustriye her alanda etkinler.
0
neverletyougodown
(04.05.20)
abd de nerden baksan 20 milyon yahudi veya yahudi kökenli insan belki de daha fazlası yaşıyor. ve bu insanlar hep şehirli olmuşlar. köyde saban süren tipler değil. çok doğal belli kademelerde olmaları.
0
kelepir
(04.05.20)
holivud'daki senaryo yazarlarini incelesen de farkli bir olay gormeyeceksin.

yahudi lobisi superdir. iyi ki ermeni lobisi yerine yahudi lobisiyle falan savasmiyoruz duman ederlerdi valla.
0
ozdek
(04.05.20)
Yahudi lobisin gucu iste.

daha gecen yaz, adamlar ulkelerinin imajini nasil korudular, tum super avukatlari yollayip, siyasi baskilarla, olayi kapattilar, ibretlik: tr.euronews.com

ek olarak: arnon milchan: israil ajani cikti hatta haberlerde
0
speedy
(04.05.20)
scorseseyi ele alalım. robert de niro'yu meşhur etti. joe pesci, leonardo di caprio, bobby cannavale ile çalışıyor. bu tarz bağlantılar hep var. kendine yakın hissettikleriyle iş yapar insanlar.
0
antikadimag
(04.05.20)
(11)

Boşanma konusunda bilgi

Humanimal
Kadın kişisi boşanmak istiyor evi de ayırıyor. Başka bir ev kiralıyor ve taşınıyor. Anlaşmalı boşanma diyorlar. 1 ay sonra birileri aklına giriyor sanırım takıların parasını istiyor. Bu paralarda bir kısmı evlendikten sonra alınan borçlara gidiyor. Büyük bir kısmı ile de kredi peşinatı verilip araba
Kadın kişisi boşanmak istiyor evi de ayırıyor. Başka bir ev kiralıyor ve taşınıyor. Anlaşmalı boşanma diyorlar. 1 ay sonra birileri aklına giriyor sanırım takıların parasını istiyor. Bu paralarda bir kısmı evlendikten sonra alınan borçlara gidiyor. Büyük bir kısmı ile de kredi peşinatı verilip araba alınıyor.

Araba kadın üzerine ve evi terkedip gidende kadın, erkek tarafında bir sorun yok. Terkidilen bu sefer erkek ve bu takı paralarını isteyen kadına verilecek bir hak olduğunu düşünmüyor. 5 aylık bir evlilikten bahsediyoruz o yüzden kadın kişinin şımarıklığı diyelim. Maddi sıkıntı yok şiddetli geçimsizlik yok şiddet yok herşey tıkırındayken bir anda evlilik sorumluluğunu kaldıramıyor.

Bu durumdayken erkek tarafının bir ödeme yapma zorunluluğu var mı? Alınan araba kız üzerine ve takı parasıyla peşinat edilmiş. Ortada fiziki bir altın vs. yok. Evliyken alındığı içinde araba yarı yarıya olması gerekmez mi? Herhangi bir takı parası alabilir mi?

Erkek tarafı için ne gibi yaptırımlar olur. Kız tarafının terbiyesizlik hakkından korunmak için ne yapılabilir?
0
Humanimal
(04.05.20)
erkek geç olmadan bu işin ustası bi avukat bulup danışsın.
0
hasmetizm 2046
(04.05.20)
www.milliyet.com.tr

Araştırabilirsiniz biraz. Ama avukat şart tabi.
0
elorelia
(04.05.20)
Çekişmeliye döndürmemeni tavsiye ederim. Böyle bir şirretten bir an önce kurtul, gerekirse üç beş fazla ver hocam.
0
Cenk Daniels
(04.05.20)
düğünde takılan para ve ziynet eşyaları kesinlikle kadına ait. hiç bir şekilde başka ödemelere takas veya mahsup yapamazsınız. ancak kadın bu altın veya paralarla şahi eşya edinmişse mesela başka bir elmaz pırlanta, 3. bir kişiye bağışlama gibi durumlarda istenemez. .ortak borçlara, yeni bir mal edinmeye hatta ve hatta düğün masralarına bile harcansa kadının bu bedelleri tekrar isteme hakkı vardır. Bu kuralın istisnası ise hiç yok ve hakimler uygulamada çok katı uyguluyorlar. Öyle ki çoğu zaman kadın bu altınları yanında götürüp erkekten tekrar istiyor ve eğer yanında götürdüğünü ispatlayamazsanız 2. kez ödemek zorunda kalıyorsunuz.
0
ground
(04.05.20)
bir yıl olmadan anlaşmalı boşanma olmaz. kadın takıların düğünde takıldığını ispatlamak zorunda. kadın arabayı alabilir şimdiden ve satabilir de. Ayrıca boşanma davası farklı mal paylaşımı farklı ilerliyor. 2015 yılından beri boşanma davası devam eden (istinaf) erkek kişisi. Henüz ortada mal paylaşımı davası da yok:)
0
Restclean
(04.05.20)
Bir yılı doldurmamış evliliklerde anlaşmalı boşanma mümkün değil. Yani anlaşmalı boşanma yapabilmeniz için 1 yılı beklemeniz şart.
Anlaşmalı boşanabilmek için mal paylaşımında anlaşmanız ve bu anlaşma belgesini boşanma dilekçesiyle beraber mahkemeye sunmanız lazım. Yani anlaşmalı boşanmada takı durumu vs tamamen aranızdaki anlaşmaya kalmış.Bu anlaşmada bir şart, kural yok.
Anlaşamazsanız olay çekişmeli boşanmaya girer ki pozitif ayrımcılık nedir, nasıl yapılır konusun bilfiil yaşandığı mecradır. Uzak durulmalıdır.
0
Mirket
(04.05.20)
en az zararla kurtulmaya bak. aklı olan erkek evlenmez.
0
kelepir
(04.05.20)
hocam
arabayı kaybet
sakla bir yerde
bilmiyorum de
odeme modeme de yapma
zaten evlilik sonrası edinilen bir mal yoksa
hic bir sey yapamaz

o senden yılsın
lanet olsun desin
bıraksın

ama tabi ki en temizi avukatla ilerle
en dogrusu

bak gecen biri diyordu niye evlilige karsisiniz
al
0
kingcyrax
(04.05.20)
ortada kabahat yok. davayı kadın açmış. hiçbir şey alamaz.
0
brakgn
(04.05.20)
saglam bir avukat tut, sonra da avukat ne derse onu takip edeceksin. araba saklama falan gibi gereksiz islere girme. kanunlar kadin ve cocuklari korumaya yoneliktir bu tur durumlarda ki dogrusu da bu, bu da erkek olmanin dezavantaji diyelim, yapacak birsey yok.

yolun neresinden donersek kardir diyeceksin, biran once hadiseyi temizleyip onundeki maclara bakacaksin. en azindan ortada coluk cocuk yok, cocuk olsa isin cok cok daha zor.
0
cooperr
(04.05.20)
Kadın babayı alır. Ne kadar altın takıldığının kanıtı nerede? O zaman herkes bana düğünde 1kg 2 kg altın takıldı desin. Valla madem öyle pis oynuyor. Kadınlık görevini yerine getirmiyordu dan başlar evi terketti kötü yola düştü den çıkarsın. Şahit sorarsa o da ayarlanır. Öyle ele böyle eldiven.
0
x571
(04.05.20)
(6)

evdeki sineği rahatça öldürürken

diffarentiationation
neden bir kedi veya köpek öldürülünce ülke ayağa kaldırılmalı sizce? ciddi soruyorum?ayrıca kedi ve köpek severken fare, yılan veya her türlü böceği öldüren insan nasıl hayvansever olabilir? et yeme olayına girmiyorum, veganlıkla ilgili değil bu.
neden bir kedi veya köpek öldürülünce ülke ayağa kaldırılmalı sizce? ciddi soruyorum?

ayrıca kedi ve köpek severken fare, yılan veya her türlü böceği öldüren insan nasıl hayvansever olabilir? et yeme olayına girmiyorum, veganlıkla ilgili değil bu.
0
diffarentiationation
(03.05.20)
bunlar norm olmus, tamamen algilarla alakali. bir gun sinegi evcillestirip onunla bir bag kurarsan o zaman da sinek oldurulunce ulke ayaga kalkar. olay bu yani.

sorulmasi gereken ise su, bir insan nasil olur 1 kusu kucucuk bir kafese hapsetmisken hayvansever oluyor. bunu cozemiyorum ben. hayvani esir almak hayvanseverlik olarak adlandiriliyor.
0
baldur2
(03.05.20)
fare, yılan ya da böcek ya da sinek evine girip seni ısırıp hastalık vs bulaştırabilir.
evcilleştirilemez. yani evine alıp besleyemezsin.
bir yılan seni eve giren hırsıza karşı koruyamaz. ama kei ya da köpek koruyabilir.

kedi-köpek bilinçli, sevgisi gösteren ve yukarıda da dediğim gibi sadık, birlikte yaşadığı insnaları tanıyan bilen ve koruyan canlılar.

ve dolayısıyla, tüm yukarda yazıklarımı baz alırsak insanın kediyi köpeği mi sevmesini beklersin fareyi mi?

hayvan sever olunca, evine giren fareyi "ay canım tmm ellemeyin dursun" diye mi karşılamak lazım?

veya tam tersi, sebepsiz yere öldürülen bir köpeği görünce "sineği de öldürüyoruz" diyip tepkisiz mi kalmak lazım?
0
mahone
(03.05.20)
kedi, köpek, at insanın evrimi boyunca simbiyotik olarak faydalı olmuş canlılar.
0
orpheus
(03.05.20)
paco de lucia +1. Bok sineginin gozunun yasina bakmam yok ederim ama seneler once bir guvercinin arabayla ustunden gectim 6 ay kendime gelemedim. Kacmadi hiyar.
0
cooperr
(03.05.20)
boyutla alakali sanirim
0
kreatin
(03.05.20)
boyutla ilgili olduğunu sanmıyorum. iri bir fare öldürülünce kimse ses çıkarmazken yavru kedi öldürülürse ortalık ayağa kalkar. ben bunun evrimle de ilgili olduğunu düşünüyorum. özellikle kedi ve köpeklerin evriminde insanın etkisi çok büyük. örneğin tüm köpek cinsleri tek bir türden evrimleşiyor. bunun sebebi de insanlarla iyi ilişki kurabilmek için daha şirinleşmeleri, küçülmeleri vs. sonuç olarak evcil hayvanlar evrimsel olarak insanlaram muhtaç hale geliyor. bir köpek insanlar beslemez ise sokakta açlıktan ölebilir çok rahat. yani düşünseniz insanlar yemek artıklarını bile geri dönüşüm için kullansa ve köpeklere mama alıp beslemeyi bıraksa nasıl hayatta kalabilirler? çoğu kedi ve köpek artık avcı bile değil. kediler yine kuş, fare vs. peşinde koşuyor ama köpekler kurtlar gibi koyun vs. avlayamazlar.

bu durum da muhtemelen insanlarda empati duygusunu ön plana çıkarıyor. muhtaç bir canlıyı öldürünce de daha fazla tepki gösteriyor.
0
himmet dayi
(03.05.20)
(11)

Bu ev alınır mı?

mg3929
https://www.sahibinden.com/ilan/emlak-konut-satilik-gozde-emlaktan-suadiye-de-sifir-binada-1-plus1-kombili-365-000tl-648603081/detayFp nasıl? Içinde oturmak için alınacak, 5 seneye falan da kiraya verilecek ya da satılacak. Sizce alınır mı?
www.sahibinden.com

Fp nasıl? Içinde oturmak için alınacak, 5 seneye falan da kiraya verilecek ya da satılacak. Sizce alınır mı?
0
mg3929
(03.05.20)
ne kadar bunun kirasi ortalama?
0
baldur2
(03.05.20)
Su an verdigin kiraya ortalama yuzde 15 zam koyup 5 yillik giderini hesapla. Ordan bol carp cikar biseler cikar.
0
brkylmz
(03.05.20)
Ortalama kirayı hiç bilmiyorum.
0
🌸mg3929
(03.05.20)
Buranın kirası 1.5-2 arası vardır.
Sel basar ama burayı bayır ağzı gibi geldi.
0
adwokat
(03.05.20)
ben almam.
0
galaksi yolcusu
(03.05.20)
odanin penceresi mi yok? asla almam.
0
batlegolas
(03.05.20)
bir mallik var bu dairede, dublex gibi. yukarda mutfak/salon. asagida penceresiz oda. sanki binanin arta kalan bosluklarindan bir tane 1+1 cikartmislar gibi bir durum var, eger boyle ise bulasmamak lazim..
0
cooperr
(03.05.20)
yan sokağında bir arkadaşım oturuyor. kiralar düştü bu taraflarda, bizimkinin de ev sahibi zam yapmadı bile.

ayrıca bu ucube bir yapı. sığınak-depo olacak yerleri daire diye tapuya işleten sisteme lanet olsun. Olsa olsa iş yeri ve deposu olarak kullanılır.
0
angelofdeath
(03.05.20)
normal değil burası yahu :)
0
ergenpezeveng
(03.05.20)
cooperr+1
Lokasyon suadiye olmasa alıcısı çok olur azıcık piyasa altı kiraya derdim ama orası ne öğrenci ne de bekar ortlama kazanan beyaz yakalıların çalışma ortamına yakın bir bölge. Fiyatı ucuz ama o paraya beylikdüzü gibi bir yerden eli yüzü düzgün bir daire alabilirsin, ilerisi için daha kazançlı bir yatırım yapmış olursun.
0
Bruce
(03.05.20)
300 olsa alırdım direk :)
0
picassoishere
(03.05.20)
(13)

Şu başlıkta yazılanlar hakkında ne düşünüyorsunuz?

sys coyg
https://eksisozluk.com/doktorlarin-instagram-hesabinin-dr-ile-baslamasi--6323994?a=nice"geçmişlerinde büyük ihtimalle kırsallık ve yoksulluk vardır.""türkiye ve ortadoğu ülkelerinde olan durum.""ben malım ve mesleğimden başka kendimle ilgili sunabileceğim bir şey yok demenin instagramcasıdır.""dokto
eksisozluk.com

"geçmişlerinde büyük ihtimalle kırsallık ve yoksulluk vardır."

"türkiye ve ortadoğu ülkelerinde olan durum."

"ben malım ve mesleğimden başka kendimle ilgili sunabileceğim bir şey yok demenin instagramcasıdır."

"doktorların kendisinden başka herkesin doktor olmaya çalışmış ama olamamış zannetmesine bir örnek daha. net salaklık ve egoistliktir."

Sadece birkaç örnek yazdım, başlıkta sayfalarca nefret kusulmuş. Öncelikle instagramım yok, olsa da dr yazmazdım ancak bir insanın yalnızca profilinde mesleğini belirttiği için bu kadar eleştirilmesine anlam verebiliyor musunuz? Hadi eleştiriyi geçtim, adamlar ciddi ciddi niyet okumuşlar; eziklikten girip yoksulluktan, "karı kız düşürmek"ten girip egoistlikten çıkmışlar.

E Instagram zaten temelde kişinin kendisiyle alakalı her şeyi paylaşabileceği, insanlardan ilgi görmek için açılan bir platform değil mi? Bunu kötü bir niyetle söylemiyorum, biz insanlar diğer insanların görüşlerini önemseriz ve takdir görmek isteriz bu sebeple sosyal medya kullanımını hiç abes karşılamıyorum, ki zaten muhtemelen bunları yazanların birçoğunun instagramı vardır.

"Neden diğer meslekler yazmıyor" denmiş. İsteyen işini isteyen memleketini isteyen eşinin adını isteyen tuttuğu takımı yazsın abi kime ne zararı var? Mesela birinin profiline bankacı/Mersinli/Fenerli yazdığını görsem umrumda olmaz, adam sadece mesleğini profiline yazdı diye bu insanlar bu kadar basit bir şeyi evirip çevirip bir olumsuzluk çıkaracak kadar mutsuz veya art niyetli mi?
0
sys coyg
(03.05.20)
diğer meslekler de yazıyor, mesela avukatlar. avukat de doktorluk bu ülkede meslekten çok bir ünvan, bir statü göstergesi. bir insanın kendini mesleği ile tanımlamasında bir sakınca yok bence, hele ki böyle itibarı olan mesleklerde.

bu sövme durumu insanımızın default hali; hayatını sürekli bir şeylerden irite olarak geçiren, bir kesime sallamayı "farkındalık" gören çok insan var. tıpkı instagram kullanıcı adını dr olan açanlara karışamadığımız gibi kimin neyden rahatsız olacağına da karışamıyoruz. birilerinin başına bela olup dert açmadıkları sürece sallamıyorum ben böyle şeyleri.
0
Bruce
(03.05.20)
Eksisozlugu ciddiye almayi birakali yillar oldu. Bilgi alma disinda kullanmiyorum. Yas ve zeka ortalamasinda ciddi dususun oldugu bir mecrada genelde kahvehane muhabbeti donuyor.
0
sadakatsiz
(03.05.20)
yazılan şey yerine kimin söylediğini düşünmek lazım önce. ekşisözlük kredibilitesini kaybedeli 10 sene oldu. bi de bu başlık altında olumlu yorum arayamayız. tanımın kendisi zaten içeriği filtreliyor.
0
sttc
(03.05.20)
hiç de haksız değiller, bizim gibi gelişmemiş ülkelerde doktorlar ilah gibi görülürler. hekimlik bir meslek değil de bir statü göstergesidir. tıp okuyanların çoğu mesleği sevdiği için değil para ve statüsü için okuyor maalesef. dolayısıyla egoist olmaları ve insanlara üst perdeden bakmaları kaçınılmaz.
0
candide
(03.05.20)
ister doktor isterse başka bir şey yazsınlar umrumda bile değil. isteyen plakasına yazsın. isteyen alnına yazsın.
niye böyle boş şeylere takılıyoruz. yazan - yapan ayrı, takılan ayrı dert.
0
scudman1
(03.05.20)
Benden yukarı olan herkesi aşağılayayım refleksinden kaynaklanıyor. Aşağılık kompleksi yani, okuyup mesai harcamana gerek yok.
0
roket adam
(03.05.20)
doktor akrabam var, adamin 2 instagram hesabi var. birinde dr titrini kullaniyor ama orada sadece tibbi paylasimlar yapiyor. digeri kisisel hesabi onda titr yok. bence normali bu.

sen her firsatta dr titrini milletin gozune sokuyorsan, ki bunu eskiden araba plakasi ile yaparlardi, bu bence direk eziklik gostergesi, kimse kusura bakmasin.
0
cooperr
(03.05.20)
asagilik kompleksi.

bir de turkiye'de meslek her seyin onune konuyor. doktorsan, karakterin onemli degil, isi var parasi var vs. turkiye'de de gizli kast sistemi var aslinda bakma. kisiyi meslegine gore degerlendirme katsayisi azalir insallah bir gunde.
0
baldur2
(03.05.20)
Doktorlukla alakali hesap degilse bana da degisik geliyor. Onu yazacagin yer LinkedIn olmasi lazim bence. Bio kismina yazsa da anlarim mesela. Ama DR Ahmet Mehmet seklinde olunca ne bileyim. Ha beni baglamaz rahatsiz da etmez ama gereksiz oldugu kesin. Birine ‘nasi gidiyor’ diye sordugunda ‘iyi nolsun doktorum iyi gidiyor’ gibi bi cevap aldigini dusun. Onu orada belirtmeye gerek yok. Zaten bi seyi belirtmek icin ekstra caba harcayan insanin bi amaci olmasi lazim. O amac nedir diye sorduruyor insana.
0
icim urperiyor
(03.05.20)
İçeriği okumadım ama başlık olarak tespit doğru. Eski fen lisesi mezunuyum, ÖSS tr derecem var. Donemimin yarısi tıpa gitti, ben tercih etmedim vicdani yük bidi bidi diye, şimdi pişmanım gerçi. gidenlerin neredeyse tamamı sosyal statü ve güvence için gitti, gerçekten insana kıymet verdiği için bu mesleği seçen azdı. Öte yandan aralarında bir tanesi vardı ki zaten lisede bile karakteri harika bı insandı, çok yardımsever di vs. Resmen hekim olmak için doğmuş. Ve şimdi muhteşem bir beyin cerrahi(tuş derecesine rağmen seçti). Arada girip çeşitli sitelerde hakkındaki yorumları okuyorum resmen gururlaniyorum bana neyse:) zaten bu işi severek yaptığı ve insana insan olduğu için değer verdiği için Anadolu'nun her yerinden gelen hastaları yere göğe sigdiramamis.
Diğerleri de işte rahatindan seçtikleri uzmanliklari bitirdi, çoğu yine doktorlarla evlendi. muhtemelen köylerine/kasabalarına döndüklerinde doktor bilmem kim diye karsilandiklari için cok mutlular.
Hakkıyla hekimlik yapan gözümde resmen insan üstü boyutta,. Ve biliyorum böyle çok doktorumuz var. Ama toplumumuzun yapısı gereği insanlarımız henüz kendini gerçekleştirmeyi iyi para ve sosyal saygınlığa esitlemis durumda. E doktorlar da bu böyle
0
galandar kostumu
(03.05.20)
Mesleki paylaşım yapıyorsa doğal, kişisel hesapta ünvan kullanıyorsa tuhaf geliyor bana da. Yani açık konuşmak gerekirse, mesleğini statü kazanmak için icra ettiğini düşünüyorum. Sadece hekimlere özgü bir durum değil bu, kişisel hesabını Doç. Dr. ünvanı ile kullanan bir akademisyen görsem de aynı şeyi düşünürüm.

Fakat bu aslında toplumsal bir mesele. Çocuklarımızı yetiştirirken "önemli olan karakterindir çocuğum, onurlu ve erdemli yaşa" demiyoruz, "önemli olan akademik sınavlar, doktor-avukat ol, ancak bu şekilde hem bizim, hem toplumun gözünde değer kazanırsın" diyoruz. Dolayısıyla bu kişisel hesaplara eklenen Dr ünvanını da, bir insanla tanışır tanışmaz mesleğini sormayı da, evleneceği insanı mesleğine göre seçmeyi de trajik ve çarpık bir toplumsal yapının eseri olarak görüyorum. Bir insana asla mesleği üzerinden değer biçmem.
0
gmzo
(03.05.20)
ben doktorları anlıyorum da avukatlar ne alaka ya? ne özelliğin var da kendine ünvan verebiliyorsun ki?
0
nahtoderfahrung
(03.05.20)
Doktorlar ve avukatlar icin bir ada kuracaksin, hepsi orada bizden izole hayat yasayacaklar. Onlar icin kendileri haric herkes gereksiz shsjskshd :d

Gecen twitter’da gordum, cocugun biri kullanici adini advocate mi ne oyle bisi yapmis :d
0
eazy
(03.05.20)
(11)

Hesabınızda 5 milyon tl olsa hayatınız değişirmiydii?

al basmadan donu var
Döviz kuru sebebiyle aslında çok büyük meblağ sayılmaz bu para. Ancak 2000₺ ye 1 ay çalışan çok büyük bir kesim olduğunu düşününce yine de hiç fena rakam gibi durmuyor. İnsan isterse ömrünün sonuna kadar bu parayla yaşayabilir gibime geliyor. Siz 5.000.000₺ bakiye ile nasıl bir plan yapardınız?
Döviz kuru sebebiyle aslında çok büyük meblağ sayılmaz bu para. Ancak 2000₺ ye 1 ay çalışan çok büyük bir kesim olduğunu düşününce yine de hiç fena rakam gibi durmuyor. İnsan isterse ömrünün sonuna kadar bu parayla yaşayabilir gibime geliyor. Siz 5.000.000₺ bakiye ile nasıl bir plan yapardınız?
0
al basmadan donu var
(01.05.20)
İş kurardım o parayla. Gayrimenkula yatırım kesinlikle yapmazdım.
0
astrid
(01.05.20)
Çok bir şey değişmedi doğrusu.
Hiç değişmedi demiyorum ama hayatım değişti demezdim.
0
kisa
(01.05.20)
valla çok rahat geçinilir. 1 milyona güzel bir ev-araba alınır.

kalan 4 milyonla da çok rahat yaşarsın. faizi bile yeter.
0
jelly bear
(01.05.20)
hesabımda bu miktara yakın para var ve hayatım hep aynı, hiç değişmiyor.
0
galaksi yolcusu
(02.05.20)
Ömür boyu kazanacağım paradan daha fazlası olacağından kesinlikle değişirdi;

Öncelikle her ay ödemem gereken kirayı ödememe özgürlüğüne kavuşurdum daha sonrası ufak meblağla ile yapılabilecek hedeflerimi gerçekleştirirdim.

Geri kalanı hazıra dağ dayanmaz mottosuyla tüketilmeye devam ederdi.
0
murtiii
(02.05.20)
rahatlatir, borclari oderim. hayatim degismez, calismaya devam ederim.
0
cooperr
(02.05.20)
hayatım değişir evet. işi gücü bırakırım, mobil bir hayat düzenine geçip bir orada bir burada hayatımı yaşarım. 4,5 milyon lirasını yatırıma yatırır kalanı bir güzel yerim.
0
Bruce
(02.05.20)
duyuruda bu soruya cevap verip de degismeyecek olan kisi yoktur. hesapla bakalim hayatin boyunca calisirsan o parayi kazanabilecek misin?
0
baldur2
(02.05.20)
degismez, hesabimda degil ama toplam varligim o civarlarda.
hayat durmuyor ki, hep bi masraf, yasimizda genc sayilir, omrunun sonuna kadar rahat yasamani saglayacak bi para degil.

gercek su ki bir guven veriyor ama, sonrasi icin salla gitsin denilecek bir miktar degil.

cocuk var egitimi var. istekleri var, hastaligi sagligi var.

tl degilde dolar olsa bak o zaman daha farkli dusunurdum.
0
cairo
(02.05.20)
Değişmez gene ise gider gelirim en fazla zor zamanlar icin falan kenarda dursun diye dövize cevirip bankaya atarim
0
basond
(02.05.20)
Bi milyona müstakil bir e atölye kurardım, lüks falan değil amaç geniş alan ve çalışabilecek yer, bu köy olur, ücra biyer olur.

İki milyona da alet edevat makina alırdım, tabi bunun içinde araba, kamyonet falan da var. Tabi sıfır olması gerekmiyor hiç bişeyin.
0
hem şişko hem deli
(02.05.20)
(15)

Dediklerimi yapmayan bebeğim

anladım
14 aylık bi oğlum var, daha yürümüyor, ayakta duruyor tutunarak gidiyor ama tutunacak bi yer olmazsa karşıya geçemiyor, hemen emekliyor. Bütün gün boyunca kendi kafasına göre takılıyo, gel iki kare, yuvarlak lego at şu deliklere diyorum hiç oralı değil, topunu getir diyorum getirmiyor, adını söyleyi
14 aylık bi oğlum var, daha yürümüyor, ayakta duruyor tutunarak gidiyor ama tutunacak bi yer olmazsa karşıya geçemiyor, hemen emekliyor. Bütün gün boyunca kendi kafasına göre takılıyo, gel iki kare, yuvarlak lego at şu deliklere diyorum hiç oralı değil, topunu getir diyorum getirmiyor, adını söyleyince bazen bakıyor, bazen bakmıyor. Bu çocuk niye böyle, başkalarının çocuklarına bakıyorum neler yapıyorlar, ebebehebe diye laf sayıyolar annelerine, babalarına. Annesini, beni biliyor, başkasındayken dönüp bizi arıyor falan bunlar okey ama 14 aya göre diğer şeyleri normal gelmiyor bana. Hep canı istemiyor ondan yapmıyor diyorlar ama bi çocuğun canı hiç mi bir şey istemez, insan bi topunu getirir bari. (Kendisi atınca nereye gittiyse emekleyerek gidip çıkarıyor). Doktora götüreyim mi, gelişimde bi eksiklik olabilir mi? Bakışları vs normal, sadece annesinin sütü gelmedi mamayla büyüdü yoksa bundan mı?
0
anladım
(29.04.20)
Benim aklıma otizm geldi. Adına tepki vermemesi filan.
0
cemallamec
(29.04.20)
Otizmlilerin belli hareketleri oluyor ya tepkisizlik dediğim öyle bişi değil yapmakta olduğu şeye devam ediyor, anlamsız eline falan bakmıyor öyle. Mesela dolap kapağını açmaya çalışıyo, sesleniyorum devam ediyo bi noluyo diye dönmüyor.
0
🌸anladım
(29.04.20)
extrem durumlar olabilir tabi ama 14 aylikken yürümemesi pek makul değil. çocuk hızlı gelişen bir canlı olduğunda farklı sebepleri olabilir. siz onu bir doktora gösterin.
0
helenart
(29.04.20)
Ben bir anormallik görmedim. Otizm falan öyle bir şey değil. Tutunarak ayakta durabildiğine göre anatomik bir sıkıntısı da yok, sadece canı yürümek istemiyor. Topu getirmemesi de ondan. Sürekli kucakta falan gezdiyse azcık rahata alışmıştır. Düzelir.

Benim oğlum 3 yaşında konuştu. Biz de korktuk ettik, doktora götürdük, milletin çocuğu cümle kurarken bizimki anne baba dede dışında kelime kullanmıyor diye. Kreşe başlayınca konuştu. Şimdi 8 yaşında, sustur susturabilirsen.
0
kibritsuyu
(29.04.20)
Evet çevremizde otizm var maalesef ben de eminim otizm olmadığına. Öyle mi, bak sevindim şimdi, kardeşimin oğlu var o baya konuşuyo çünkü o da 20 aylık, sürekli onunla bi kıyas oluyo haliyle.
0
🌸anladım
(30.04.20)
Çocuk psikyatra görürüp denver gelişim testi yaptırabilirsiniz. Ama bana anlattıklarınız normal geldi. Her çocuk bir değildir.
İki çocuğum var biri bir yaşında bülbül gibi şakıyordu. Biri üç yaşında konuştu.
Göz teması varsa sorun yoktur bence.

Denver bir gelişim testi hemen yapılıyor. Yaşına göre bir test yapıyorlar.
Orda bir sorun olursa zaten sizi yönlendirirler
0
Neyazayım
(30.04.20)
Doktora goturun zarari olmaz elbet ama bir seyle ugrasirken cevap vermemesi rutin davranislari arasinda gozlemledigim kadariyla. Cani istemiyorsa duymazdan geliyorlar.
0
brkylmz
(30.04.20)
kulaklarında sorun olabilir mi acaba
0
valkin rockefeller
(30.04.20)
doktora goturup genel kontrolleri yapildiysa cok seyapmamak lazim. benim de yegenim icin endiselenmistik, 20 gun once dogan kuzenimin cocuguyla kiyasliyorduk bizimki emeklemiyo bile o yurumeye baslamis falan filan diye. simdi koltuklarin tepesinde takla atiyo. buyur elbet.
0
icim urperiyor
(30.04.20)
@valkin hayır yok, ismine dönmüyo ama kırmızı balık gölde diye şarkı söylemeye başladığım zaman hemen bakıyor. Bu şarkıları söyleyen bi oyuncağı var ona da bayılıyor.
0
🌸anladım
(30.04.20)
Neyse yine götürürüz korona biterse, acil bi durum yok anladığım kadarıyla başka örnekler de varmış, rahatladım.
0
🌸anladım
(30.04.20)
cocugu baska cocuklarla karsilastirmayi birakmaniz lazim, rutin kontrolleri yapilip bir sikinti bulunamadiysa kendi haline birakin. Devamli kiyas yaparsaniz mutsuz olursunuz, bu da cocugu kotu etkiler.

Ben de 14 aylikken yurumusum, herkes bir sekilde yuruyor, konusuyor. Cocuk buyutmenin bence birincil kurali kiyas yapmayi birakmak.. su akar yatagini bulur.
0
cooperr
(30.04.20)
Çocuğunuzu kıyaslamayın her çocuğun gelişimi farklıdır.
Duyu bütünleme sorunları vardır belki mesela bizimkinde var bir araştırıp ona göre yönlendirebilirsiniz.
0
sta
(30.04.20)
Ana-baba kalbi, her çocuk kendine özeldir, yine de karşılaştırırız. Büyük kızım 12 ayını tamamladığı gün yürüdü, küçük kızım neredeyse 15. ayında yürüdü. Biraz tombalaktı, belki ondan. Büyük kızım tam 2 yaşında konuştu, küçük 1,5 yaşında "yağmurun elleri"ni söylüyordu. Eğer duyması ile ilgili bir problem yoksa, göz kontağı kuruyorsa ben olsam endişelenmezdim. Bir de çocuklarla oynarken bazen kendiniz çekin önünüze legoları. Bu arada standard lego boyutu o yaş için çok küçüktür. Duplo grubu almanız lazım. Bunlarla çocuğun yanında kendiniz kule vs. yapmaya başlayın, ilgisini çekip gelecektir. Özellikle 2 yaş çocuklarının inadı meşhurdur. Sadece kendini ifade etmek için komut almayı reddeder vs.
0
SiyamkedisiZorro
(30.04.20)
Yürüdü bugün :) cevap verenlere tekrar teşekkürler.
0
🌸anladım
(03.05.20)
(9)

4x2 aracı hafiften offroad yapmak

bluewhale
simdi aynı model iki araç var diyelim 4x4 olanı 4x2 olanının iki katı fiyata satılıyor, acaba 4 x 2 yi yükseltip arazi lastiği takarsak, hatta dahada abartıp önüne vinç falan takılsa, çok hardcore olmasada dagda bayırda gezebilir miyiz?
simdi aynı model iki araç var diyelim 4x4 olanı 4x2 olanının iki katı fiyata satılıyor, acaba 4 x 2 yi yükseltip arazi lastiği takarsak, hatta dahada abartıp önüne vinç falan takılsa, çok hardcore olmasada dagda bayırda gezebilir miyiz?
0
bluewhale
(28.04.20)
parkur ornegi yok suan kafamda ama şöyle dusun; çok fazla insanın gelemedigi yada bilmediği, dağ başı diye tabir edilen yerlerde kamp yapacağım. olay bu.
0
🌸bluewhale
(28.04.20)
Yol olan yerlerde ilk engele kadar gidersin.gezersin etrafı guzelce ama bir gun gecer ulan buradan dersin ama gecmez dahası geriyede gelmez.işte o zaman gokyuzune bakar kalırsın.jandarmayı ara,koyluyu ara,traktör bulmaya çalış.kayık işinde keyifçi kayığı deriz,sakin suda kıyıdan 100-200 metre gider uzanıp balık tutarsın,onun gibi işte keyifçi olur.temiz tepeye sürer çıkarsın.

Olmaz mı olur tabi bir yerden başlamak lazım.
0
duptıs
(28.04.20)
duptıs geçmezse de önüne vinç koyayım diyorum, hani en kotu ihtimalde onunla kurtarırım :)
0
🌸bluewhale
(28.04.20)
arkadan itisli (ya da cekisli) araclar ile lastik takarak araziye girmen zor, 4x4 sart onu da 4x4'e cevirmen pek olasi degil astari yuzunden pahaliya gelir. onden cekisli bir aracin cikabilecegi camura bile girmeni tavsiye etmem, batman olasi.
0
cooperr
(28.04.20)
Bunu diyeceğini biliyordum,onunla alakalı bir şeylerde yazmıştım ama göndermeden sildim.

Ekonomine göre veya o kadarda değer mi ya mantığıyla 4*2 ye giriyorsan muhtemelen o vinçte aynı mantıkla alınacaktır.öyle oluncada o vinç o arabayı çekmez,çekmeye çalışır,elinden geleni yapar ama allah korusun gerilip kopar giyotin gibi çalışır.vinçle beraber ağırlık örtüsü falanda edinmen lazım.

Dediğim gibi keyifçi piknikçi modunda bir başla gerisi gelir.bayağıdır program eklemiyor ama youtube da izciteam okan tuzun videolarını seyret.karantina günlerinde keyifli olur hem de okan teknik anlamda çok iyi anlatır.

Bana sorarsan asla güçlü olmayan bir motor,iyi lastikler ve gerekli teçhizat olmadan araziye çıkmam,geceyi arazide geçirmem.ben bunun için 3.0 dizel bir araç kullanıyorum.bundan önceki aracımda 5.9 benzinliydi.kesin iri diş çamur lastiklerini takarım.gece arazide kaldığım için webasto kullanıyorum,arka koltukları yatırıp yatak koyuyorum içerisine iki kişi rahat rahat uyuyor.

Senin anlatımından anladığım bir pick up düşünüyorsun.pick uplar hafif dengesiz araçlardır.ani virajlarda,eğimli zeminde yatma ihtimali vardır.eğer öyleyse modeli düşür ama 4*4 olanını al derim.
0
duptıs
(29.04.20)
duptıs düşündüğüm araç transporter t4, olay donanımhaberforuma dönmesin diye marka model uzerinden yürümedim :) arkasini karavan gibi kullanmak istiyorum, o yüzden bunu tercih ettim yoksa bir lada nisa alıp çatısına çadır yaptırabilirim ama sevmiyorum, çadırı konforsuz oluyor.
0
🌸bluewhale
(29.04.20)
üğpoıuy :) ya ne sandıydın chevy van mı alayım, açıkçası bu sınıfta başka alternatif aklama gelmiyor, hafif arazide gidebilecek panelvan karavandan bahsediyoruz hatırlatırım yoksa truck, pick up, suv vs alternatifler var, ayrıca t4 synchro yu (4motion) bir arat googledan.
0
🌸bluewhale
(29.04.20)
Hocam transporterla bu iş olmaz.karavan olur o.makul yerlerde takılırsın.hiç bir şekilde suya,çamura,kara vs girmeyi düşünme bile patinajı ustası olursun.zaten bu arkadaşların arka kısım boş olduğu için tırmanmakta ve tutunma problemleri vardır..boyle bir hevesin varsa kesinlikle 4 çeker bir jip almalısın
0
duptıs
(01.05.20)
bizim sanayide bir arkadaş var.

adamın özelliği zengin olması, iki üç ayrı dükkanı, parçacısı + ömrü boyunca satıp satıp yese bile bitiremeyeceği kadar arazisi var.

neyse, bu adam offroad manyağı tamam mı, kendi arabalarını yapmaktan tut, mevcut arabalarla offroad yapmaya kadar bin çeşit şeyler uğraşıyor.

neyse, abi ne ladası kaldı, ne range - land rover, ne wrangler, neler neler, bin çeşit arabayla offroad yaptı, hep yurtdışından ordan burdan özel amortisörler, takımlar ıvırlar zıvırlar. adamın parçalamadığı / bozmadığı araba olmadı.

benim arkadaş bunun yanında çalışıyordu, range rover'ı toplattı buna 1 hafta uğraştı kızan, arabanın da motor valan büyük 4500 mü 5000cc mi çok eski de değil, bayağı güzel bişey, neyse bizimki zar zor topladı. akşamı sanayide gezerken bi baktık, adam boş arazinin tekine moloz, toprak falan dökmüşler, onlara inip inip çıkıyor, ertesi gün bi geldi ön takım gitmiş hahahah

bu vatandaşın bozmadığı ne araba kaldı, ne aksı kald,ı ne arka ön takım, ne de motor şanzıman.

yani bu offroad olayı sana anca görüntüde iş yapar. araziye girdiğin an, hele hafiften zorlu bir araziyse, piyasada offroad, 4x4 diye satılan fabrika çıkışlı araçların alayının orasının burasının patlayacağına emin ol.

ikincisi yüksek lastik, dişli lastik, öne ağırlık, al işte ön takımın anasını ağlattın, rot balansı bozdun, vibrasyona sebep oldun, uzun vadede zarar yazar.

aç bak dakar yarışlarının eski senelerini izle, ne arabaların nereleri çatlıyo patlıyo kırılıyo.

çok meraklıysan al bi 4x4 lada takıl onla, hem ucuz hem nispeten her tarafı manuel olduğu için arıza vermesi zor. patlar çatlarsa da şahin parasına yaptırırsın hahaha
0
hem şişko hem deli
(01.05.20)
(9)

Sıfırı 1900 TL olan ürün kaça satılır?

hadi ya la
Hayatımda hiç ikinci el ürün satmadığım için ederini nasıl hesap edebilirim bilmiyorum. Sahibinden ve letgo gibi ortamlarda insanlar kafasına göre fiyat biçiyor.- ürün elektro gitar- tek sorunu jack girişinin çıkmış olması. kablolarında sorun yok, bağlantı yapılıyor ama bir şekilde oturtup vidalamak
Hayatımda hiç ikinci el ürün satmadığım için ederini nasıl hesap edebilirim bilmiyorum. Sahibinden ve letgo gibi ortamlarda insanlar kafasına göre fiyat biçiyor.

- ürün elektro gitar
- tek sorunu jack girişinin çıkmış olması. kablolarında sorun yok, bağlantı yapılıyor ama bir şekilde oturtup vidalamak lazım. bunu da yaptırmak bir tık masraf çıkaracağı için değerini düşürecek

Gitarın başka sorunu yok. Ne kadardan satışa koymalıyım?
0
hadi ya la
(27.04.20)
genelde sıfırının yarı fiyatına satılır.
0
tabirimekruh
(27.04.20)
millet biraz pazarlık edecek, verdiğin fiyata almak isteyen çıkmayabilir ona da hazır ol.

Ayrıca, diyelim 950 lira dedin, "500 olur mu" veya "kulaklık+para ile takas olur mu" gibi yorumlara da hazır ol :D
0
nhk ni youkosu
(27.04.20)
Abi çok ihtiyacım var ama 5 param yok diye yazan da olur.

Yarısı fiyatından satmak için 1500 den falan aç minimum -)
0
kveldulv
(27.04.20)
fiyatı 1500den koyup en fazla 1.150 alt sınıra satmak mantıklı.

yarı fiyatı 950 mantıksız. sıfırı ile ikinci eli arasında 1.150ye alacak adam için 750 tl kar var zaten. ikinci elin mantığı ürünün fiyatını öldürmek değil ya da hiç kullanılmamış gibi sıfırın 100 tl aşağısına satmak da değil. orta yol. 1000 ve altında bir fiyata almak isteyecek adam ölücüdür.
0
elestirman
(27.04.20)
ben alacagim ürün 30-40% ya da asagisi degilse sifirini alirim. kisisel bakis acisi. ciddi risk cünkü bence 2. el. satarken ayni sekilde böyle fiyatlarim her zaman. 100 euroya aldigim monitörü 40a satarim. kulakliksa 30-40 arasi.

ürüne göre degisiyor oran ama ortalama böyle.

en gicik sey gelecek teklifler. almanyadayim ama o milletin yazdigi tekliflerin aynisi burada da geliyor :))

monitör koymusum adam manikür seti teklifi yapiyor. 300 euroluk seyi 100 e koymusum 15 veririm diyor. süpürge koymusum adam mickey mouselu banyo takimi teklif ediyor :)

cok eglenceli ama. begenmedigim teklif olursa hic sinirlenmeden blockluyorum geciyor. agiz dalasina girmeye, sinirlenmeye gerek yok, acik pazar adam istedigini teklif eder, aklima yatarsa satarim. ondan eger begenmedigim teklif ve anlasilamayacak gibiyse en güzel sey banlamak milleti :)
0
duygusuzromantik
(27.04.20)
satacaksanız o jak girişini yaptırıp öyle satın, çünkü yaptırma atıyorum 50-100 lira ise sizin satış fiyatınızda 300-400 cebinize kalmasına yol açar. Çoğu insan, başka sorunları da vardır, diye hiç bulaşmaz kendin yaptır 2. el ürünlere.


2. elde olay max yarı fiyattır ama türkiye'de herkes 2. el araba satar gibi malzemeleri satmaya çalışıyor, haliyle kimse satamıyor, bence kendinizi alıcı yerine koyun, kimse %30-%40 indirim için ne olduğu meçhul, garantisi soru işaretli bir şey almaz, bence durumu iyi ise %45 inidirim yapıp %5 de pazarlık bırakın, %50'sine verin.
0
gezegen olan pluton
(27.04.20)
1200 derim 1000'e birakirim.
0
cooperr
(27.04.20)
muzik aletleri ikinci elde cok cok fazla deger kaybediyor. iki sene once fender strat ( mex ) 'i 2200e sattigimda sevinmistim. bi sorunu da yoktu.

sifiri 1900'se ikinci eli kafadan 950tl. sorunu da varsa 100-150tl duser en az. 800-850tl en fazla sanirim. 750ye pazarlikla gider.
0
fakyoras
(27.04.20)
Piyasası olan mallarda kullanılmış ürün temizliğine ve detayına göre genelde asgari %30 aşağıdan başlar gider gidebildiği yere kadar ama piyasası olmayan, nadir bulunan ürünlerde belli bir had yoktur. Elektro gitar çok fazla talep edilmeyen piyasası olmayan bir ürün olduğu için fiyatlandırmasını müşteriden gelen talebe göre yapmanızı tavsiye ederim.
0
acebi
(27.04.20)
(6)

Yurtdışında İftar ve Sahur Saatleri

in a world of magnets and miracles
Yurtdışında yaşayanlar iftar ve sahur saatlerini hangi kaynağa göre takip ediyorlar? Ezan okunmayan ülkelerden bahsediyorum.6 farklı kaynak buldum, hepsinde de saatler farklı gösteriyor.
Yurtdışında yaşayanlar iftar ve sahur saatlerini hangi kaynağa göre takip ediyorlar? Ezan okunmayan ülkelerden bahsediyorum.

6 farklı kaynak buldum, hepsinde de saatler farklı gösteriyor.
0
in a world of magnets and miracles
(26.04.20)
Ezanvakti uygulamasini kullaniyoruz. Yanlisi da varsa artik gunahi boynuna :)
0
avakado soslu portakalli pekin ordegi
(26.04.20)
valla ben tutmuyorum, obur tarafta sorarlarsa "seferi" idim diyecem. yerlerse ne ala, yemezlerse mualla.
0
cooperr
(26.04.20)
diyanetin ramazan için olan sayfasında tüm dünya için olan imsakiye var. ramazan.diyanet.gov.tr gibi bir adresti.
0
helenart
(26.04.20)
kaynak derken?

ben diyanetin imsakiyesini kaynak alıyorum çünkü tr'deyken de kendilerini takip ederdim.

ramazan.diyanet.gov.tr

bu linkten ulaşabilirsiniz ülkeler var.
0
ozdek
(26.04.20)
diyanet'e uymak istiyorsan, tum ulkeler icin namaz vakitlerini yayinliyor diyanet namazvakitleri.diyanet.gov.tr ama ozellikle kuzey ulkelerinde yasiyorsan diyanetin saatlerinin o ozellikle aksam ve sabah icin cok absurt oldugunu kendin gozlemleyebilirsin. ben google'dan astronomik vakitlere bakarak tutuyorum. imsak vakti "nautical twilight" denilen vakitte oluyor, iftar da sunset zamani.
0
crucio
(26.04.20)
diyanet'in saatlerini kullanmak istiyorum ama buranın yerel kaynaklarının çıkardığı çizelgelerde sahur saatleri hep daha önde hatta yarım saat filan daha erken görünüyor ortalama. acaba diyanet'in saatlerinde bir sorun mu var diye düşünmüştüm.

ama diyanet'in bu adresteki saatleri türkiye için geçerliyse, gün uzunluğu farklarını da hesaba katınca yine yurt dışı şehirler için verdiği saatler tutarlı görünüyor. sadece teyit etmek istemiştim güvenilirliğini. teşekkürler.
0
🌸in a world of magnets and miracles
(26.04.20)
(5)

Araba Aksesuari Hk.

zor azizim zor
Arkadaşlar merhaba, yeni sıfır araba aldık. İlk kez sıfır araba aldık. Bir iki sorum var. Toyota yaris aldik bagaj havuzu ve kaucuk paspas almayi düşünüyoruz. Sizce orjinalini almasak bir sorun yada koku olur mu ? Özellikle paspas için soruyorum bu soruyu. Bu arada Ankarada ve ya internette şuradan
Arkadaşlar merhaba, yeni sıfır araba aldık. İlk kez sıfır araba aldık. Bir iki sorum var. Toyota yaris aldik bagaj havuzu ve kaucuk paspas almayi düşünüyoruz. Sizce orjinalini almasak bir sorun yada koku olur mu ? Özellikle paspas için soruyorum bu soruyu. Bu arada Ankarada ve ya internette şuradan uyguna bulursun dediğiniz bir yer var ise önerilerinizi beklerim. Birde sıfır araba aldıktan sonra yapmak gereken şeyler hakkında bunu yapsan iyi olur dediğiniz bir şey var mıdır?
Teşekkürler.
0
zor azizim zor
(26.04.20)
paran varsa boya koruma yaptır. paspası orjinal alabilirsin ancak bagaj havuzuna çok para vermene gerek yok.
0
mikahakkinen
(26.04.20)
boya koruma vs. tamamen para tuzağı. istediğin paspası al kullan.
0
retiredcolonel
(26.04.20)
Paspas orijinal olması daha iyi yan sanayi veya başka şey olunca pedalın altına kıvrılır, ayağın takılır vs. büyük sıkıntılar olur, bagaj havuz gereksiz bana göre popüler olduğu için alıyor herkes.
0
Uncle Sam
(26.04.20)
ben yan sanayi paspas cok denedim olmuyor. ya asiri dandik deliniyor, ya da tam olculeri uymuyor, saga sola ve en tehlikelisi pedala takiliyor. artik parasina bakmadan orjinal aliyorum. Ama orjinalinin bile birkac kalitesi olabiliyor dikkat etmek lazim, kagit gibi incecik olanlardan almayin.

Yarisler problemsiz araclardir, yagina suyuna bakarsan uzun seneler uzmez sizi.
0
cooperr
(26.04.20)
Hiç bir şey olmaz. Ben iki sefer aldım halen kullanıyorum.
N11'den alabilirsiniz. Koku vs yapmıyor. Sadece modele tam uyumlu olsun, almadan satıcıya sorun yeter.
Tavsiyem havuz paspaslardan alın, şık ve temiz oluyor.
Bagaj için zaten bagaj havuzu alırsınız yine aynı yerden.

Bu arada boya koruma seramik vs bence de para tuzağı. Hiç bir işe yaramıyor ama dünyanın parasını alıyorlar.
0
artci sarsinti
(26.04.20)
(5)

5,6 yaş için türk oyuncağı

Sour
merhaba. bir arkadaşımın çocuğuna (erkek) türklere has bir oyuncak veya bir şey götürmek istiyorum. mesela ruslarda lego benzeri bir şey var ama onlar demir şeklinde ve fabrika filan kuruyorsun. tornavida, ingiliz anahtarı vs. gibi minik aletleri de var. bir arkadaşı rusya'dan getirmiş. ben de bize
merhaba. bir arkadaşımın çocuğuna (erkek) türklere has bir oyuncak veya bir şey götürmek istiyorum. mesela ruslarda lego benzeri bir şey var ama onlar demir şeklinde ve fabrika filan kuruyorsun. tornavida, ingiliz anahtarı vs. gibi minik aletleri de var. bir arkadaşı rusya'dan getirmiş. ben de bize ait bir şey götürmek istiyorum ama aklıma hiçbir şey gelmiyor. sırt çantasına atılabilir bir şey olması tek kriterim. bir de tabi bize has olması, başka ülkelerde bulunamayacak olması.
0
Sour
(24.04.20)
Topaç tabiiki.

Bulamazsanız tam bizim değil ama prensip olarak benzer olduğu için yo-yo olabilir.
0
jimjim
(24.04.20)
Bir de benim aklıma gelmiyor ama ararken illa toplumsal cinsiyetçi olmayın. Hele hele 5-6 yaşındaki çocukların zaten öyle bi perspektifleri olmuyor, geniş spektrumlu düşünelim diye söylüyorum.
0
jimjim
(24.04.20)
topac +1
benim oglana sunun benzerini aldim hala oynuyor:
urun.n11.com
0
cooperr
(24.04.20)
o rus oyuncagi alman cakmasi bu arada:)

sende pilsandan mini mekanik asker götür:)

cocuklukta oynardik
www.hepsiburada.com
0
duygusuzromantik
(24.04.20)
Topaç +999

Beyblade çıkmadan beyblade oynuyoduk biz bunlarla dsshd

@cooperr'ın attığının renkli boyanmış halleri oluyodu İzmir'de Kemeraltı'nda ve diğer illerde de muadili yerlerinde ama şu salgın günlerinde alabilir misiniz bilmiyorum.
0
nundu
(24.04.20)
(4)

saçların beyazlaması

black mamba
saçmlarım biraz beyazlıyor. şu dikkatimi çekti. birkaç beyaz tel kopardım ve sadece uçlarının beyaz olduğunu gördüm. saçın dibi siyah ama uçları beyaz. neden böyledir? saçmlara rengini veren şey uçlara kadar ulaşmıyor mu? bu durumda saçlarım daha uzun olsa dipten uzaklaştıkça mı beyazlaşıcak? diğer
saçmlarım biraz beyazlıyor. şu dikkatimi çekti. birkaç beyaz tel kopardım ve sadece uçlarının beyaz olduğunu gördüm. saçın dibi siyah ama uçları beyaz. neden böyledir? saçmlara rengini veren şey uçlara kadar ulaşmıyor mu? bu durumda saçlarım daha uzun olsa dipten uzaklaştıkça mı beyazlaşıcak? diğer ihitmal de beyazlayan saçların tekrar siyah çıkmaya başlaması. bu değildir ama sanırım.
0
black mamba
(24.04.20)
sanirim ekek degilsin veya yasin asiri gec. zira hicbir guc beni kafamdan sac kopartamaz.

onun haricinde diger yaslanma belirtilerini dusununce (sac dokulmesi, goz altlarinin kirismasi, cokmesi, genel kirisikliklar, kilo almak vs) sac beyazlamasi inanilmaz onemsiz bir sey.
0
hot potato
(24.04.20)
Saç teli kökten uca değil uçtan köke doğru beyazlıyor, o saç telini besleyen hücredeki melanin pigmenti tamamen durduğunda saç telin de tamamen beyazlayacak.
0
angelus
(24.04.20)
@hot potate tutmadı hocam. hem erkeğim hem 30 bile değilim.

@angelus üzdü :'(
0
🌸black mamba
(24.04.20)
benim 27-28 gibi basladi, su anda 37yim 50/50 beyaz diyebilirim. kopartma, artar derler.
kafaya takmamak lazim, bir de is dunyasinda isime yaradigi da oldu..
0
cooperr
(24.04.20)
(3)

Kalkan baligi nasil pisirilir?

balpolen
Bilenden yorumlarinizi bekliyorum
Bilenden yorumlarinizi bekliyorum
0
balpolen
(23.04.20)
ihanet kac kisilik
(23.04.20)
kalkanin tadini pek sevemedim gitti. ama bir kere izgarasini yedim bir yerde, cok lezzetliydi.
o yuzden izgara diyorum, adamlar komple kesmeden izgaraya atmislardi..
0
cooperr
(23.04.20)
Ben tavada yemiştim. Mısır unu kaplı.. gayet güzeldi.. keşke biraz ucuz olsa da her zaman yesek :)
0
silah taciri
(23.04.20)
(11)

kel babanın saçlı oğlu veya saçlı babanın kel oğlu

blue eyes white dragon
+25 veya +30 yaş üstü erkeklere soruyorum. ( daha altındaki insanlarda saç olayı daha başlamamış olabilir.)var mı böyle biri aramızda.genetikten kaçışımız var mı merak ediyorum.
+25 veya +30 yaş üstü erkeklere soruyorum. ( daha altındaki insanlarda saç olayı daha başlamamış olabilir.)

var mı böyle biri aramızda.

genetikten kaçışımız var mı merak ediyorum.
0
blue eyes white dragon
(20.04.20)
genler bu konuda cok sakaci. illa anne babada olmasina gerek yok.

uzun ve harika saclariyla ünlü ailenizde 1700 lerdeki dedenizden kalmis resesif bir gen size selam verebilir :)
0
duygusuzromantik
(20.04.20)
saçlı babanın kafası açık oğluyum. (bu yıl saç ektirdim)

Dedemin kafası açıktı, ondan geçmiştir herhalde. Üstteki arkadaşın dediği gibi, uzak bir gen de bizde ortaya çıkmış olabilir.

genetikten kaçış yok, ama artık kozmetik müdahale şansı var. Hatta bu işi en iyi yapan doktorların/ekiplerin olduğu ülkedeyiz.
0
nhk ni youkosu
(20.04.20)
sacli babanin kel oglu ornekleri cevremde cok var. Dunyada islerin kotuye gittiginin kaniti, babalarimiza gore yeni nesil daha stresli, yedikleri dogal degil, kirli hava falan filan gider bu
0
freedonia
(20.04.20)
dedemin saçları benden fazla. babamın bayağı açık.
0
bohr atom modeli
(20.04.20)
Anne tarafını incele bence
0
yeliz adeley
(20.04.20)
Dedem saçlıydı, 2 amcam saçlı ama babam kendimi bildim bileli kel.
0
megalomaniac
(20.04.20)
kellik geni X kromozomu ile taşındığından anne tarafından geçtiği söylenir. iki taraftan da geliyor ise çok zor, yaklaşık sonuç için ise babadan çok anne tarafındaki erkeklere (dede dayı vb) bakman lazım.
0
engelbert humperdinck
(20.04.20)
benim ailede sacli erkek yok. dedeler, babam, dayim alayi komple kel.
benim 28 yasinda beyazlamaya basladi, onden hafif iceri giriyor artik ama tepeden acma yok. %50 beyazlamis vaziyette. simdiye kadar ben coktan kel kalirim diyordum. yas 38, maci bir sekilde goturuyoruz. kardesim de 30'u gecti benim gibi seyrediyor.
0
cooperr
(20.04.20)
Babam saçlı ama benim saçlar seyrek.Babamın da erken beyazlamış baya 20 lerinde ama bende de beyazlama yok
0
bbb_1
(20.04.20)
Baba tarafının saçlar gür, anne tarafının saçlar dökülüyor, seyrek. Dayımın saçlar döküldü. Benimkiler de yavaş yavaş dökülüyor. Yaş zaten 35 olduz artık çok sallamıyorum :)
0
silah taciri
(20.04.20)
Var.. Baba fırça, oğlu kel. Dayısına çekmiş :)
0
lcha
(20.04.20)
(18)

Oyun bağımlısı mıyım sizce ve öyleysem nasıl kurtulabilirim?

İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
Durumu olmayanlar için özet sondadır!!!Merhaba arkadaşlar,Dün kendime kabullenmesi zor bir şeyi sordum: Ben oyun bağımlısı mıyım? Çünkü 1 ay önce KPSS' ye çalışmaya odaklanmışken ve düzenli çalışmaya başlamışken virüsü ve sınavın ertelenmesini bahane edip çalışmaya ara verdim. Zaten isteyerek de çal
Durumu olmayanlar için özet sondadır!!!

Merhaba arkadaşlar,

Dün kendime kabullenmesi zor bir şeyi sordum: Ben oyun bağımlısı mıyım? Çünkü 1 ay önce KPSS' ye çalışmaya odaklanmışken ve düzenli çalışmaya başlamışken virüsü ve sınavın ertelenmesini bahane edip çalışmaya ara verdim. Zaten isteyerek de çalışmıyordum ama yine de çalışıyordum. Ama şimdi surf yapıp, televizyon izleyip oyun oynuyorum. Bakıyorum birçok kişi kendine bir hedef koymuş ve deli gibi ona ulaşmaya çalışıyor. Bense ağustos böceği gibi her şeyi sallıyorum. Bunun en önemli nedeni ise ders çalışmayıp oyun oynamak istemem. Oyunlardan hiç kopmak istemiyorum, asla doymak bilmiyorum. Oyun oynamasam bile kendimi oyunlarla ilgili haberler okurken buluyorum. Sanki resmen beni avucuna almış. Tüm hayatımı etkiledi resmen. Asosyallik had safhada, aşk hayatı diye bir şey yok, spor yok, çekicilik yok, kendine bakmak yok. Koca bir loserlık var sadece.

Sadece bu da değil. Geçmişe baktığımda görüyorum ki hayatımı çok fena etkilemiş. Bunu inkar ediyordum hep ama gerçek daima oradaydı. 20 yıldan beri oyunlarla iç içeyim. Yani bir oyun basını mensubu olsam hiç sırıtmazdı. Hatta en büyük hayallerimden biri de oyun sektöründe çalışmak. Para almadan bile yapabilirim bunu. Her neyse oyunlara verdiğim emeği eğitim hayatıma, kariyerime falan verseydim şu an çaresizce neden KPSS'ye çalışmıyorum diye düşünmezdim. Bu arada yanlış anlaşılmasın tembel biri değilim ama gerekli özeni gösterseydim şu an çok iyi yerlerdeydim. Hiçbir şey için motivasyonum yok, kendime bir hedef koymuyorum koysam bile iki gün sonra unutulup gidiyor. Ne yapacağım böyle bilmiyorum. Kapasitesi yüksek bir insanken o kapasiteyi kullanmıyorum.

29 yaşına girdim, bir baltaya sap olamadığımı görünce kendimi sorgulamaya başladım. Bazen Duyuru'da hangi işi seçmeli başlıklarını görünce "Bu sen de olabilirdin" diyorum kendime. Artık kendime yazık ettiğim gerçeği sürekli aklımda. Umarım kendime çeki düzen verebilirim. Siz ne önerirsiniz? Aynı durumu yaşayıp kurtulan veya tanıdığı olan var mıdır? Biraz uzun oldu, kusura bakmayın. Teşekkür ederim.

Özet: Oyunlardan kopamıyorum, daha doğrusu kopmak istemiyorum ve eğitim ve kariyer hayatımda çok iyi yerlere gelebilecekken bu durumdan dolayı hiçbir şeye emek veremedim, motivasyonum olmadı hiçbir şey için ve kendime hedef koyamadım. Bu durumdan nasıl kurtulabilirim?
0
İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(18.04.20)
belki de tam bir dönüm noktasındasındır ve burdan dönüp artık vakti en iyi şekilde değerlendirme kararını verirsen, hayatın boyunca hiç oyun oynamamış halinin bile yakalayamayacağı bir fırsatı yakalayacaksındır.

bugün, hemen şuan itibariyle vaktini muazzam şekilde değerlendirmek için söz ver ve işinin vaktinden daha fazla olmasını sağla bir şekilde. tam olarak şuanda ama, şimdi olmazsa hiç olmaz. bence seni büyük bir fırsat bekliyor, bunun vakti gelmiş, treni kaçırma derim. o trenin ne treni olduğunu ben bilemem, onu sen bulacaksın.
0
KUCO
(18.04.20)
EMDR tedavisi öneririm. Hala çok gencsiniz bir gün daha ağır bir şekilde dank edebilir hayatınızı ne uğruna harcadığınız gerçeği.
0
deer hunter
(18.04.20)
Mademki bu durumdan rahatsızsın o zaman kendine ulaşabileceğin bir çalışma hedefi koy.Önce bunu oturt.Daha sonra kademeli olarak arttır.Bu süreçte yine oyununu oyna ama giderek istediğin noktaya getir.Değişim bir anda olmaz!
0
oyle
(18.04.20)
Valla kpss sayesinde şu anda oyun oynayabiliyorum :D oyun oynamaya devam edebilmen için gelire ihtiyacın olacak onu da kpss ile sağlayabilirsin. Birkaç ay ara ver çok zor bir şry değil. Madddesel bağımlı değilsin sık dişini biraz. İşsiz kalırsan yeni oyunları alabilecek maddi durumun olmayacak
0
glamdr1ng
(18.04.20)
Bence oyun bağımlısı olmaktan ziyade, hayattan kaçıyormuşsunuz gibi geliyor. Kendimden biliyorum.
0
maxim gorki
(18.04.20)
kafana göre takıl. dünyayı kurtarmaya niyetli çok insan var ne de olsa.
0
galaksi yolcusu
(18.04.20)
@ KUCO İyi düşüncelerin için teşekkür ederim. Açıkçası bunu itiraf ettikten sonra içimde kaldığım yerden devam etmem için bir mecburiyet duygusu oluştu. Bence de şimdi olmazsa hiç olmaz. Umarım o treni kaçırmam. Pozitif düşüncelerin için çok teşekkür ederim.

@ deer hunter EMDR'yi araştıracağım, öneriniz için teşekkür ederim. Haklısınız, zararın neresinden dönülse kardır. Umarım dediğiniz gibi daha ağır bir şekilde kafama dank etmez. Tavsiyeniz için teşekkür ederim.

@ oyle Kendime plan program yapıp ona uymakta çok başarısızım. Ama dediğin gibi bir hedef koyup ona ulaşmaya çalışmak çok önemli. Zaten geçen seneye göre oyun oynama sürem ciddi ölçüde azaldı. Hatta önceden bir ayda 2-3 oyun bitirirken şimdi bir ayda bir oyun bile bitiremiyorum. Ama oyun oynamasam bile ders çalışmamak için oyalanıyorum. İstikrarlı olmak lazım. Önerin için teşekkür ederim.

@glamdr1ng Tebrik ederim öncelikle. Başarın daim olsun. Birazcık kıskandım seni :D Aslında maddi açıdan çok sorunum yok. Çalıştığım dönemden biriktirdiğim maaşlarla idare etmiştim geçen seneye kadar ve paralar suyunu çekince serbest çevirmenliğe falan başladım, o sayede çok olmasa da bir kazancım var. İstediğimi alabiliyorum. Alamasam da biriktirip alıyorum. 3 yıldır falan ailemden para istemiyorum. O açıdan sorunum yok. Ama sonuçta kendime bir hayat kurmam gerekiyor. O yüzden dediğin gibi dişimi sıkmam gerek. Zaten 35 yaşından sonra iş bulmak çok zor olacak.

@kobuzchi kiz Vallahi o psikologları dinlersem sanırım iflah olmam daha zor olur :)
Aslında oyun sektörüne yönelmek dediğiniz gibi daha çok akılcı olurdu ama bunun için altyapım yok. Yazılımla uzaktan yakından alakam olmadığı için biraz hayal kalıyor. "Oyun basını" derken aslında daha çok oyun inceleme, haber sitelerinde çalışmak veya Youtuber olmak gibi şeyler var ama dediğiniz gibi iletişime giriyor. Ama maalesef iletişim okumadım. Yabancı dil bölümü mezunuyum. Geçmişte bu tarz sitelerde yazmak için başvuruda bulunmuştum ama olmadı. Bir de benden istedikleri şeyleri çok güzel yazmama rağmen olmadı. O yüzden bir daha da uğraşmadım. Tavsiyeniz için çok teşekkür ederim.

@ maxim gorki Evet o da kuvvetle ihtimal. Sorumluluk almaktan da kaçıyor olabilirim. Tespit için teşekkür ederim.

@ galaksi yolcusu Dünyayı kurtarmak istemesem de en azından kendimi kurtarmalıyım bence. Teşekkür ederim.
0
🌸İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(18.04.20)
cok takilma be, spora basla, gerisi gelir merak etme
0
müptezel dostoyevski
(18.04.20)
@ müptezel dostoyevski Tavsiye için teşekkür ederim. Spora ders çalışmaktan daha da uzağım. O nasıl olacak bilmiyorum.
0
🌸İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(18.04.20)
Bence nasılsa idare ediyorum diye adım atmakta oyalanıyor olabilirsin. Kafanda kuracağın nasıl bir gelecek istiyorum tasviri sana yardımcı olacaktır. Başlangıçta hızlı yol almaya çalışmamanı ve kendini alıştırarak ilerlemeni tavsiye ederim.
0
mekaniker
(18.04.20)
Zor bir şey bence. Yani nedir nasil olur fikrim yok ama ben ortaokul ve lisede böyleydim mmorpg ile. Sabah/ogle/aksam oynardim, sevgililerden ayrildim, derslerde sikinti oldu vs. Sosyal hayat yoktu.

En sonunda bir gun napiyorum lan oldum. Bilgisayarda oyun namina her seyi sildim, fotografindan cektigim videoya, karakterimi vs her seyi sildim. Bir daha da oynamadim.

Yani bana göre ne olursa olsun tedavisi ancak yarabandi cekmek gibi olacak cunku gunde 1 saat oyniyayim falan olmuyordu, en azindan bende.

Kolay gelsin gercekten.
0
logisticsmanager
(18.04.20)
@ mekaniker Evet, haklısın. İçinde bulunduğum rahatlık çok büyük bir etken. Ama sonuçta çalışarak elde edeceğim başarıyla daha büyük bir rahatlık elde edeceğim. Dediğin gibi yavaş ama sağlam adımlar atmam ritmi yakalamamı sağlar umarım. Tavsiye için teşekkür ederim.

@ logistiscsmanager Sen de zor bir durumdan kurtulmuşsun, tebrik ederim. Hem lise hayatımda hem de üniversite hayatımda oyun yüzünden okullarını çok fena batıran arkadaşlarım vardı. Çok şükür onlar gibi olmadım. Sanırım öyle olsaydım şimdi daha kötü durumda olabilirdim. Gerçekten kurtulması zor. Günde 1 saat oynamayla falan olmuyor gerçekten, doymuyorsun, daha fazla istiyorsun. Temelli bırakmak şart ama onu nasıl başaracağım bilmiyorum. Tavsiye için teşekkür ederim.
0
🌸İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(19.04.20)
29 yaşında/kadar kendine ev etrafına faydası dokunmamış bir bireyin bu noktadan sonra bir şey yapması mümkün değil. demek ki bu hayat sizin için en olması gereken şekilde ilerliyor. böyle devam.

akşam 22:00'dan sonra 02:30'a kadar cs:go yapıyoruz 10 kişi, oynamak isterseniz bilgileri paylaşırım.
0
h264
(19.04.20)
neden oyun oynadigina odaklan. sebebi var oyun oynuyor olmanin. bir seyden kacis olmali.
0
Leonardo~Da~Vinci
(19.04.20)
@ h264 Nereden biliyorsunuz aileme veya kendime faydam olmadığını? Bunları yazmış olmamın sebebi şu anda olmam gereken yerde olmamı engelleyen durumdan nasıl kurtulabileceğim konusunda yardım istemekti. Bu arada ben online takılmıyorum, size iyi oyunlar dilerim. Davet için teşekkürler.

@ Leonardo Da Vinci Evet, var bir sebebi. Benim için oyun oynamak kitap okurken kitabın içindeki dünyada kaybolmak gibi bir şey. Tamamen edebi bir şey. 20 yıldan beri oyun oynuyorum ve bana o kadar çok şey kattı ki saymaya kalksam sayamam. Bugün sahibi olduğum kültür ve bilgi birikiminin çok büyük bir kısmını oyunlara borçluyum. Her oyun oynayan insanda da bu derinlik yoktur mesela.

Bir de mesela şu an İngilizcem iyiyse ve onun yanında da Almanca öğrendiysem bu oyunlar sayesindedir mesela. Hatta yeni bir dil öğrenmek istesem o da İspanyolca olurdu ve bunun sebebi de en sevdiğim oyunun İspanya'da geçmesi. Bir hayalin içinde yaşamak gibi işte.

Şu an bunları yazarken hissettiğim duygular o kadar güzel ki anlatamam. İnsanları sevmeme, tahammülsüzlük gibi şeyler de işin içine girince insan gerçekliğini oraya taşıyor. Ama maalesef öyle bir gerçek yok ve ben esas gerçekliği görmezden geldikçe nelere mal olduğunu görmeye başladım. Teşekkür ederim.
0
🌸İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(19.04.20)
@ dumbest_man_alive Quake de ne efsaneydi ama cidden. Ben Playstation 1' de Quake 2 ile başlamıştım. Tabi Playstation olduğu için online falan yok, arkadaşlarla falan split screen oynuyorduk. Ne keyifliydi. Ayrıca hikayeli oynanışı da şimdi çıkan bir çok oyuna taş çıkartırdı. Ah o günler!

Siz ne güzel kendinizi kurtarabilmişsiniz. 4 arkadaş çok iyi yerlere gelmişsiniz. Diğer arkadaşa üzüldüm. Lisede kaç arkadaşım Knight yüzünden okullarını harcadı. Üniversitede yine kaç arkadaşım LOL yüzünden okulu kaç yıl uzattı, bazıları çabuk toparladı uzatmadan mezun oldu. Ama geneli iş güç sahibi oldu. Ben onlar kadar abartmamama rağmen iş güç sahibi olamadım. Nedenini hep merak etmişimdir?

Bu arada hiç öyle internet cafede oturup da 1 saat oyun oynamış biri de değilim. Bana çok ters zaten. Zaten öyle bir şey yapsam ailem sağlam bir silkelerdi.


İşte oyunların bana kaybettirdiği en önemli şey üniversitede iyi bir bölüm kazanabilecekken önemli görülen ama mezun olunca bir halta yaramadığını gördüğüm vasat üstü bir dil bölümüne razı olmaktı. Sınıfın başarılı öğrencilerinden biri olarak mezun olduktan sonra iş hayatım beklediğim gibi gitmedi. 1 yıl iş bulamadım. Sonra bulduğum bir işte 4 ay çalıştım ama çekilecek gibi değildi, doğru düzgün ödeme yok bir şey yok, herkese mobbing gırla. Çıktım tabi. Paramı avukatla alabildim. 6 ay iş bulamadıktan sonra büyük firmada işe başladım ama onda da takım lideriyle anlaşamadım, 2 ay çalıştıktan sonra ayağımı kaydırdı. 2 ay sonra işsizliğim 2. yıla girecek ve bu 2 yılda kaç görüşmeye gittiysem hep olumsuz oldu. Ailem tek şansımın KPSS olduğu konusunda ısrar etti, başka bir seçeneğim olmadığı için bu sınava hayatım buna bağlıymış gibi çalışmam gerekiyor ve içimden çalışmak gelmiyor yine, sınavların ertelenmesi de tuz biber oldu, çalışmaya başlamışken ara verdim. Sanırım bunun ne kadar önemli olduğunun farkına yeni varıyorum.

Dediklerinde haklısın. Yanlış bir şey yok. Bu arada ilk adım olarak az önce bilgisayardaki tüm oyunları kaldırdım. Bu en en kolay olanıydı. Psikolojik bir savaş vermem gerekiyor ve bu da en zoru. Tavsiyen için teşekkür ederim.
0
🌸İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(19.04.20)
sene 2003 falan, MOHAA yeni cikmis, arkadaslarla deli gibi online odalarda oynuyoruz. sabah universiteye gidiyoruz, aksam evlere dagilir dagilmaz basliyoruz, her aksam 5-6 saat. tonla para harcamisiz bilgisayalari agzina kadar doldurmusuz, son teknoloji. oyun fareleri, klavyeleri, paramizin yettigi ne var ise gomduk. aramizdan birisi gitti 3-5 tane eski migfer buldu bir yerden, hepimizin oynarken kafada bir tane migfer. tam rezillik yani.

boyle 2-3 sene gittik. herkes teker teker mezun olmaya falan basladi, mezun olan askere gidiyor, sonra is buluyor calismaya basliyor, kopuyoruz yavas yavas. ben yuksek yapmaya karar verdim, okula devam. hala aksamlari kastiriyorum, yas 24-25 artik.

birgun bir odaya girdim, saglam bir ekiple kapisiyorum. hile falan yok eminim ama vuramiyorum elemanlari. catir cutur indiriyorlar beni. neyse 3-4 saat sonra pes ettim. dedim gencler ne ayaksiniz, kimsiniz nesiniz. iste biri 12 yasinda, biri 14. 20'lik bir kisi yok. yas ortalamasi 14-16 veletlerin.

o gun farkettim ki artik bizden gecmis, bir sonraki nesile me$aleyi devrettim. cd'yi kirdim direk. orda bitti.

ustunden 5-6 sene gecti, bir tek beni diablo 3 heyecanlandirdi. kendime soz vermistim cikarsa alacam, sistem kuracam sirf bu oyun icin vs. oyun cikti screen shotlara falan bakiyorum ama yok, zerre istek yok. yas zaten 30 olmus. o sene evlenmeyi dusunuyorum, mezun olmusum ise girmisim vs. hayat bambaska bir yone gidiyor.

simdi baktim diablo 3 cikali 8 sene olmus. bu arada ben evlendim coluk cocuga karistim. hayat kosturmacasi icinde birak oyun oynamayi gun icinde kendime ayiracak 1 saati zor buluyorum.

ozetle, ben de 20'li yaslarin ortasinda ulan herhalde olene kadar oynarim kafasindaydim. biraktiktan sonra da eksikligini acikcasi hissetmedim. hayat seni alip baska yerlere goturuyor. kendini hayatin akisina birak, olay zaten kendiliginden cozulecek.
0
cooperr
(19.04.20)
MOHAA da zamanında bir efsaneydi. Zamana damga vurmuş oyunlardan biri. Yalnız miğferle oyun oynama kısmına fena güldüm cidden :D

Ben de eskisine kıyasla daha az oyun oynuyorum ama bir türlü kopamıyorum. Her ne kadar eskisi gibi tad alamasam da oynuyorum yine. Steam'de, Uplay'de, Origin' de oynanacak bir sürü oyun var daha, bazen kim oynayacak bu kadar oyunu diye soruyorum kendime. Umarım başarabilirim kendime hakim olmayı. Tavsiye için teşekkürler.
0
🌸İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(19.04.20)
(10)

içimi kolay yüksek alkollü içki

papuayenigine02561
fiyatı uygun olsun. tadı vs umrumda değil acı olmasın yani içimi kolay olsun yakmasın. en kısa sürede sarhoş edecek. önerileri alalım.
fiyatı uygun olsun. tadı vs umrumda değil acı olmasın yani içimi kolay olsun yakmasın. en kısa sürede sarhoş edecek. önerileri alalım.
0
papuayenigine02561
(18.04.20)
en temizi yüksek alkollü 2 içkiyle kokteyl yapmak.

cin+vodka+ananas suyu tarzı bir şey yağ gibi akar, tertemiz sarhoş eder.
0
dunga
(18.04.20)
bunun icin biz 20li yaslarda vodka+portakal bolca kullandik. baska seylerle karistirmazsan kolay kolay da kusturmaz, kafasi da uzun sure gider.
0
cooperr
(18.04.20)
Votka+şekersiz limonata+portakal(suyu değil kendisi) aldığınca buz. Hepsinden birer ölçek iyidir.
0
nerdenbileyim
(18.04.20)
votka + ne bulursan ekle..
kahveye bile koyabilirsin. o kadar diyeyim. ruslar işi biliyor. kurşun kalem gibi bir şey.
0
ozdek
(18.04.20)
Abi içimi kolay olsun diyorsan.

Cin-limonata
Bacardi-kola-limon

Bu ikisini öneririm.
0
bigcaptain
(18.04.20)
amsterdam bira net!
0
alttaraf
(18.04.20)
cin-sprite-limon

veya gin fizz.
0
nabrukk
(18.04.20)
Jagermeister... geçmiş olsun
0
pegi
(18.04.20)
şarap ya tertemiz işte. maks 40-50 tlye biricik öküzgözü falan alsan 1 veya 1 buçuk litre. tatlı tatlı sarhoş da eder, kolay da içilir.
0
syozkn
(18.04.20)
southern comfort
0
baldur2
(18.04.20)
(2)

Tayyip erdogan nerede yasiyor?

icim urperiyor
Simdi justin trudeau’yu izliyodum. Normal bi evden cikip konusma yapiyor. Kendi eviymis. Merak ettim sonra, tayyip erdogan nerede uyuyor? Aksarayda kendi bolumu var mi? Kisikli’da mi uyuyor, yoksa normal evde mi uyuyor? Ankara istanbul fark ediyor mu?
Simdi justin trudeau’yu izliyodum. Normal bi evden cikip konusma yapiyor. Kendi eviymis. Merak ettim sonra, tayyip erdogan nerede uyuyor? Aksarayda kendi bolumu var mi? Kisikli’da mi uyuyor, yoksa normal evde mi uyuyor? Ankara istanbul fark ediyor mu?
0
icim urperiyor
(09.04.20)
Ankarada iken sarayda, İstanbulda iken Huber köşkünde
0
talasas
(09.04.20)
Rideau Cottage adamin kendi evi degil, devlet envanterindeki tarihi eser degeri bulunan binalardan biri. Daha once eleman nerede yasiyordu bilmiyorum ama basbakan olduktan sonra oraya gecmek icin izin istedi verdiler. Simdi baktim 22 odasi varmis, yakin zamanda 10 milyon dolar harcanmis restorasyon icin. Pek "normal" bir ev degil yani :)

Adamlar gereksiz saray yaptirmiyor evet, ama hali hazirdaki yine tarihi eser statusundeki parlamento binasinin restorasyonu icin son 10 senede 1 milyar dolar uzeri para harcandi. Dolayisiyla adamlar da yeri geldiginde paraya kiymiyor sadece harcadiklari yerler farkli, zaten sinirli sayida olan tarihi binalarin yok olmasini engellemeye calisiyorlar.
0
cooperr
(09.04.20)
(4)

Patates kızartması tencereden dışarı sıçramasın diye ne yapılabilir

regina phalange
Kızarırıken yani. Kapağını kapatsam yumuşar herhalde dimi
Kızarırıken yani. Kapağını kapatsam yumuşar herhalde dimi
0
regina phalange
(08.04.20)
yağ sıçratmaz diye bir mutfak eşyası var. mesela: www.evidea.com
0
nabrukk
(08.04.20)
Patatesleri tuzlayıp, suyunu salmasını sağlayın ve yağa atmadan önce iyice kurulayın. Tavanıza yağ koymadan önce, kuru olmasına dikkat edin. Bu kurallara uyarsanız, sıçrama oranı minimum olur.
0
PhoenixRising
(08.04.20)
yag sicratmaz kesinlikle ise yariyor.
bir de t-fal'in actifry diye bir makinasi var, tek yemek kasigi ile mis gibi patates yapiyor, biz onu kullaniyoruz.
0
cooperr
(08.04.20)
tencereye yapıştırıp makarna süzülebiliyor teknik olarak mümkün yani lol
0
nabrukk
(09.04.20)
(9)

Kron mu carraro mu? ( bisikletten anlayanlar bakabilir mi?)

takıl yani takmıyo belli
Konunun cahili olarak, bisikletten anlayanlar şu iki bisikleti yorumlayabilir mi? Aradaki fiyat farkına değer mi? https://m.n11.com/kron-xc100-275-jant-21-v-hd-dag-bisikleti-2020-P416698812https://m.n11.com/carraro-force-750-275-jant-24-vites-dag-bisikleti-2020-P358251035?RENK=MAT-ANTAS%C4%B0T-GR%C4
Konunun cahili olarak, bisikletten anlayanlar şu iki bisikleti yorumlayabilir mi? Aradaki fiyat farkına değer mi?

m.n11.com

m.n11.com
0
takıl yani takmıyo belli
(06.04.20)
sedona.

ayrıca, neden dağ bisikleti? toprak, asfalt, stabilize etc. yollarda sürecekseniz gerçekten hata yapmaktasınız :)
0
nabrukk
(06.04.20)
cok bisiklet delisi degilim ama arada bisiklet dukkanlarina ugrarim. $500 seviyesinin altindaki bisikletlerin alayi bence dandik, uzun sureli binilebilecek birsey ariyorsan bence fiyat en az 3000tl seviyesinde olan aletlere bakman lazim.

fikir vermesi acisindan 20 sene once $800 civarina bir bisiklet almistik, ufak tefek tamiratlar gordu ama hala kullaniyoruz.
0
cooperr
(06.04.20)
Valla 500 dolar altı bisiklet dandik diye 1 şey yok. 500 liralik carraro force 500 ile İzmir Çanakkale yaptım, gokova festivaline katıldım sakar yokuşunu 78 km/h ile indim, on binlerce km yol yaptım.
0
materyalist imam
(06.04.20)
Nabrukk+1 hakikaten dağda bayırda mi süreceksiniz? Şehirde asfaltta surecekseniz en net tabirle amelelik bu bisikletler. İlla ikisinden biriyse carraro'da kilitli maşa var bence fark yaratıyor. Ayrıca carraro accell bisklet'in bir markası.
0
karacigerim vur kadehlere
(06.04.20)
Dağ bisikletini şehirde de kullanabilirim ama şehir bisikletini dağda, taşlık yolda kullanamam düşüncesiyle buna karar vermiştim ama vazgeçtim sanırım. Büyük çoğunlukla asfaltta kullanacağım bisikleti. Şehir bisiklet daha mantıklı sanırım.
Varsa tavsiye alırım. @nabrukk @karacigerim vur kadehlere
0
🌸takıl yani takmıyo belli
(06.04.20)
Nerede bineceğine karar ver. Hakikaten ara sıra dağa bayıra götüreceksen kilitli maşalılara bakarız. Kilidi sayesinde öndeki amortisör kilitleniyor ve güç kaybını engelliyor bir nebze tabi yine ağırlık düz maşaya göre. V fren secmelisin yine asfaltta bineceksen çamur yağmur vs. şartların yoksa. Hidrolik mekanik filan gerek yok. 2bin tlye alacağın aktaricilar belirli yani tourney altus filan olacak muhtemelen. Olabildiğine akıcı seni bisiklete binmeye itecek bir alet seç ki baştan uzaklaşma bisikletten dag bisikleti hakikaten spesifik zeminler dışında bence gereksiz.
Sedona 410 incelemelerine bakabilirsin:
n11.com'dan Sedona 410 Bisiklet seçtim! Alışverişin Uğurlu Adresi'nde fiyatlar harika!
urun.n11.com
12 kg ve fiyat performans olarak başarılı makine.

2020 CARRARO SPORTIVE 327 ŞEHİR VE TUR BİSİKLETİ 2.639,00 TL yerine 2.507,05 TL
urun.n11.com
Uzerinde deore var.

Yeni başlıyorum bisiklete param cebimde kalsın ama bisiklet de üzmesin beni dersen: carrarobisiklet.com 1400tl.

Hayatimda ilk defa bisiklete biniyorum hevesimi atarsam bir daha binmem bisikleti: www.decathlon.com.tr

www.decathlon.com.tr
Yol bisikletine benzeyen şehir bisikleti. Bununla uzun km yapabilirsiniz, ileride yol bisikleti düşünüyorsanız giriş icin ideal.

Global markalardan da giant var. 3000tlye escape 3 var ama yani pahalı. Diğerlerinin yanına yaklaşılmiyor kurlardan dolayı.

www.salcano.com
0
karacigerim vur kadehlere
(06.04.20)
@karacigerim vur kadehlere
%90 asfalt ve kaldırımda kullanırım. Dağ bisikleti fikrinden tamamen vazgeçtim.
bu linklerini gönderdiğim n11 satıcısının bizzat dükkanından alacağım bisikleti. Çünkü internet fiyatı üzerine 200-300₺ Ekstra indirim uyguluyor. Linklerini gönderdiğin bisikletleri bulamadım bu bahsettiğim n11 sayfasında. Epey emek vermişsin yine de teşekkür ederim.
m.n11.com
Sayfa bu. Buradan tavsiye edebileceğim bişeyler varsa daha makbule geçer.
0
🌸takıl yani takmıyo belli
(06.04.20)
Dostum istersen satın alıp adresine teslim edeyim. :) Ben sana referans modelleri gösterdim tek tek, alacagin donanimlari da yazdim asagi yukarı nereden ne istiyorsan onu al.
0
karacigerim vur kadehlere
(07.04.20)
karaciğerim sana durumu özetlemiş. Ama ben de tekrar edeyim.

Dağ bisikleti alıp da dağa bayıra çıkan az oluyor gerçekten. Görünüşü hoş diye alınıyor sonra pişman olunuyor çünkü şehir içinde -eğer kilitli maşa değilse- ciddi güç kaybı oluşturuyor. Sadece amortisörden dolayı değil, hem ekstra ağır olması hem kalın tekerli olmasından dolayı da güç kaybı oluşuyor.

İkinci durum v frenden ötesi, tüm yeni şehir kullanıcılarına fazla. He param çok diyorsan başka.

Aktarıcılar konusunda ise o fiyat bandında çok alternatifin yok.

Yolladığın arasında illa alacaksan carraro al.

Onun dışında sana önerim Sedona 410 gerçekten güzel bir başlangıç bisikleti.

Sana ikinci bir önerim ise 2. El almandır. Zira bisiklete bir heves başlayıp aldıktan sonra 200-300km yapmış bisikletleri %30-50 daha aşağı fiyata satıyorlar. Çünkü zor geliyor, taşıması sıkıntı, muhafazası sıkıntı. Ayrıca o km’ler bisiklet için binilmemiş demektir. Lastik bile yıpranmaz.

özetle 2. El bir Sedona 410 al geç :)
0
sylr
(07.04.20)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.