Giriş
(13)

iş hayatında herkesin herkesi erkek sanması

istanbul kanatlarimin altinda
genel olarak erkeklerin çalıştığı bir sektörde kadın mühendisim. bütün yabancılar bana Sir ya da Mr. diye hitap ediyor maillerde. oysa ben her kime mail atacaksam, adından kadın mı adam mı olduğunu çıkaramıyorsam o ismi google'da aratıyorum, zaten direkt linkedin hesabından kadın mı erkek mi olduğu
genel olarak erkeklerin çalıştığı bir sektörde kadın mühendisim. bütün yabancılar bana Sir ya da Mr. diye hitap ediyor maillerde.

oysa ben her kime mail atacaksam, adından kadın mı adam mı olduğunu çıkaramıyorsam o ismi google'da aratıyorum, zaten direkt linkedin hesabından kadın mı erkek mi olduğu çıkıyor. ona göre hitap ediyorum. kaldı ki bunu yapmalarına dahi gerek yok. maillerimde kullandığım imzamda Ms. yazıyor. ama kimse dikkat etmiyor.

bu konuya pek takılmıyordum ama son yıllarda gittikçe daha çok rahatsız etmeye başladığını fark ettim. ben kadınım diye ayrıcalıklı davranmalarını beklemiyorum elbette. benim derdim genel olarak tüm kadınlar ve bu sektör üzerine. kadınların da bu sektörde olduğunu öğrensinler istiyorum. sonra "bizim sektörde kadın yok" deniliyor. oysa belki de bunun sebebi herkesin karşısındakini erkek sanması. herkes yok sayarsa yok olurlar tabiki. örneğin bizim şirkette birçok kadın mühendis var, bakınca öyle erkeklerin çoğunlukta olduğu bir ortam göze çarpmıyor. ama tüm kadınlar kendilerine sir denildiğini söylüyor. dışarıdan bakan biri "hepsi erkektir zaten" diyor. bence bu anlayışın değişmesi lazım.

"erkek egemen sektör" gibi tanımlamalar yapıldıkça kadınların bir kısmının bu sektörden soğuduğunu düşünüyorum. iş hayatında erkeklere 'yakıştırılan' yerlerde bizlerin de olduğunu daha baskın bir şekilde belirtmeliyiz. ama imzamın yanına Ms yazmak bile benim için yeterince zambakça bir çıkıştı :D şimdi gidip maillerde "yalnız adam değil kadın diyeceksin" falan gibi şeyler yazamam. hem çok garip kaçar, hem de kimsenin ikinci mailleşmede bunu hatırlayacağını sanmam. gene gider Mr yazarlar.

daha kalıcı bir çözüm olarak ne yapılabilir?
diğer sektörlerde çalışan kadınlara da habire Sir deniliyor mu?
0
istanbul kanatlarimin altinda
(26.04.21)
Emailinizin sonunda imza kısmına

Pronouns:she/her

yazın.
0
howfaristhesky
(26.04.21)
@howfaristhesky zaten imzam böyle, yani Ms. yazıyor. bunu yukarıda da belirtmiştim. dikkate almıyorlar.
0
🌸istanbul kanatlarimin altinda
(26.04.21)
"Erkek egemen sektör"le iş yapan mühendis olarak bildiriyorum: bazı müşteriler kadınım diye elimi sıkmıyor. Zaten kadınım diye müşteriye de nadiren gidiyorum. Sen de sir diyorlar diyorsun :) çok daha temel bir problem var burada.
Bizim sektör değil de müşterilerimizin sektörü erkek egemen ve yobaz. Çalıştığım fabrikada öyle bir durum yok.
Edit: kadınım diye ciddiye alınmamaktansa erkek zannedilmeyi tercih ederdim.
Edit 2: yabancılar mr/ms diye değil de direkt dear pati diye başlıyor maile.
0
pati
(26.04.21)
ben olsam bu konuya çok takılmazdım, yani neticede mailde sir ile ms ile başlaması ne demek? benim için neyi değiştirecek bu diye düşünüyorum ama hiçbir mantıklı şey üretemiyorum.

ben karşımdaki insanı cinsiyetsiz olarak düşünüyorum. erkek veya kadınmış gibi değil de, hangi cinsiyetten olduğunu bilmediğim için öyle bir ayrım yokmuş gibi yaklaşıyorum.
0
reanarchy
(26.04.21)
Haklisiniz, benim ismim yabanci, o yuzden hic kestiremiyolar.
Liebe kuehles yazacaklarina “lieber kuehles” yani erkek pronounuyla yaziyorlar, sonunda duzeltiyorum hep.

Mailinizde fotograf var mi? Fotograf yardimci olabilir.
0
kuehles blondes
(26.04.21)
dear Sir , please do the needful thx.. :)

Ben de daha önceden böyle şeylere takılmamak gerektiğini düşünüyordum, hatta form vb. doldururken pronoun kısmını boş geçiyordum ama benzer durumlarda adımdan soyadımdan ve Google aramasından cinsiyetimi tahmin etme imkanı olmamasına rağmen direkt he/him olarak refer edilince garip gelmişti.

Logolu, renkli fontlu janjanlı imzaları insanlar okumadan geçebiliyor. Adının başına sonuna ünvan ekleyenler bana komik geliyor, çoğu zaman dikkat etmiyorum. Bence Ms yerine howfaristhesky'ın dediği gibi pronoun tercihinizi ekleyebilirsiniz.
0
bruce mclaren
(26.04.21)
Cok fazla ülke ile calisiyorum (günlük isimde filipler, cin, tayvan, fransa, ingiltere, almanya, amerika vs) ve malesef sürekli her konuştuğum kişiyi google yapmiyorum çünkü özelikle asyalilar kendine x diyor ama gerçek adi y(ingilizce ad koyuyorlar ya). Bu x erkek mi kiz mi belirsiz bazen. O sebepten zaten herkese ama herkese ismiyle hitap ediyoruz mr/ms yok. Bir fransizlara hitap var ama onu da az yapıyorum.

Yani bence herkes herkese ismiyle hitap etse de bu sorun çözülse. Sizi de anliyorum ama bazen günde 100 mail atan kişinin sürekli o kim diye google yapmasini beklemek de sıkıntı ki böyle internete girince sorun cikaran şirket dolu ortalik (bizim Amerika'daki customer servicede screene bakiliyor misal)
0
logisticsmanager
(26.04.21)
mailinizde neden fotoğraf yok?

ayrıca bir üst level'a taşıyarak bakış açımızı; non binary'ye doğru gidiyorken böyle şeylere takılmayabiliriz : ) diyorum.
ama özellikle kadın olduğum vurgulansın derseniz imza harici maili bitirirken de;

elinizle Ms. Ayşe falan diye yazın ayrıca.
0
rewlack
(26.04.21)
@reanarchy ben de cinsiyetinden bağımsız iş yapıyorum insanlarla ama karşı taraf bana kafadan Mr. yazıyor. bu nasıl cinsiyetsizlik? o zaman Dear + isim yazsın pati'nin dediği gibi. görüyoruz ki genel bir önyargı var burada, bu kişi kesin erkektir diyorlar. benim için bir şeyi değiştirmiyor ama toplumsal olarak bakarsak hoş değil bence. önyargı sonuçta :)

@rewlack tamamen katılıyorum. cinsiyetsiz yaklaşılmalı. kadın olduğumuz vurgulanmasın ama otomatik olarak erkek de sanılmayalım.

outlook profilimde fotoğrafım var aslında ama maillerde çıkmıyor galiba. bana gelen maillerde de kimsenin fotoğrafı gözükmüyor. acaba onun bir ayarı mı var?
0
🌸istanbul kanatlarimin altinda
(26.04.21)
Fotograf sirket icinde cikar, bütün maillerde cikmaz. En azindan bizde böyle. External biriyle konusuyorsaniz sizin ve onun fotoğrafı olmamasi normal.
0
logisticsmanager
(26.04.21)
Biraz fazla sorun ettiğinizi düşünüyorum. Ben de erkeğim ve şirket içinde aylarca bana hanım diye hitap ettiler, hatta telefon edip pardon x hanımı aramıştım yanlış numara deyip kapattılar.

Kasti bir şey yapmadıkları sürece büyütmeye gerek yok bence.
0
denizgonen
(26.04.21)
Çalıştığım sektör erkek egemen bir sektör. İsmim "Deniz" ya da "Ege" gibi neutural bir isim değil, kadın ismi. Hadi yabancıları geçtim, Türkler bile ilk başlarda ismimi en yakın erkek benzerine dönüştürüp bir şekilde x bey diyorlardı. Müşterilerle yemeğe çıkacağımız zaman "bana eşlik etsinler diye" yanlarında eşlerini getirdiklerine şahit oldum, dahası var mı...

Ne yapmalı; inatla kadın olduğumu belirttim. Arada nazikçe dalga geçtim. bana eşlik etsin diye getirilen kadını iş görüşmelerinin içine soktum. Anlayacaklar illa ki.
0
SiyamkedisiZorro
(26.04.21)
@denizgonen senin durumunda olsaydım, sadece benim cinsiyetim yanlış değerlendiriliyor olsaydı ben de sorun etmezdim. örneğin yukarıda ismet örneği verilmiş. adı ismet olan bir kadın olsaydım ve herkes bana ismet bey deseydi bunu asla sorun etmezdim. ama konu çok daha geniş açıdan bakıldığında bu sektörde herkesin kafadan erkek olarak değerlendirilmesini yanlış bulmam.
0
🌸istanbul kanatlarimin altinda
(26.04.21)
(16)

Çocuk yapmak için ideal yaş kaçtır sizce?

isabella was a ginger
7 aylık evliyim (toplam 3 yıllık ilişki), 25 yaşındayım. Bir süre önce kayınvalidemle aramda çocuk yapma meselesiyle ilgili bir konuşma geçmişti. Biz bir süre çocuk yapmayı düşünmüyoruz demiştim kendisine, o da biraz ters tepki vermişti. Tekrar konuyu gündeme getirmedi ama arada ben 23 yaşında anne
7 aylık evliyim (toplam 3 yıllık ilişki), 25 yaşındayım. Bir süre önce kayınvalidemle aramda çocuk yapma meselesiyle ilgili bir konuşma geçmişti. Biz bir süre çocuk yapmayı düşünmüyoruz demiştim kendisine, o da biraz ters tepki vermişti. Tekrar konuyu gündeme getirmedi ama arada ben 23 yaşında anne oldum, ben 22 yaşında evlendim, ben çocuk yaptığımda senden küçüktüm gibi laflar ediyor sanki erken evlenmek marifetmiş gibi. Ki günümüz koşullarında yine de erken evlendiğimi düşünüyorum ben. Eğitimsiz bir kadın değil bu arada, doktor. Benim annem mesela beni 36 yaşında doğurmuş, o örneği verdim, "annen geç çocuk yaptı diye sen de mi geç yapacaksın" dedi, geç çocuk yapmanın dezavantajlarını sıralayıp durdu.

Maddi açıdan kötü durumda değiliz, muhtemelen çocuk yapsak bir şekilde geçiniriz, yardım edeceğini de söylüyor ama yine de yeterli gelmiyor bana bu. Ben daha kendime bakamıyorum, çocuğa nasıl bakayım? Kendim niye yaşadığımı bilmiyorum, nasıl yeni bir insan dünyaya getireyim? Eşim zaten kendisi hala çocuk gibi benden birkaç yaş büyük olmasına rağmen. Onu da hiç baba olarak hayal edemiyorum.

Siz ne düşünüyorsunuz?
0
isabella was a ginger
(21.04.21)
Bu tamamen hazır olmakla ilgili. Birkaç arkadaşım ve kuzenim evlendi, çocukları oldu benimle yaşıtlar. Ben daha evlenmedim, seneye yazın evleniriz diye düşünüyoruz sevgilimle. Temmuzda 27 olcam. 30umdan önce çocuk düşünmüyorum, belki 32'yi de bulur. Annem ve babam hemen evlen de çocuk yap diyorlar, amaç "torununu görmek bir an önce". Görünce ne oluyor anlamıyorum. Annem hastalık hastası zaten, torunumu göremeden ölcem derdinde. Ben bu dert biçimini algılayamıyorum. Gör ya da görme ne olacak. Bir şey mi artacak hayatında. Ölünce zaten pamuğu tıkıyorlar gidiyorsun, orada torunumu gördüm diye hava mı atacaksın olay nedir. Bir de ben bakacağım o çocuğa hazır hissetmeden, evliliğim oturmadan, kocama doyamadan, birlikte eğlenemeden hemen çocuk gelecek. Her zaman bir çocuğum olsun çok istiyorum ama kendim halen daha işten gelip üstünü değiştirip yatağa zıplayan ve gün boyu oyun oynayan, anneden yemek bekleyen, kardeşine sataşmaya odasına giden bir kızım.

Bence anneler ve babalar dünyanın değiştiğini ve çocuklarının hayatına karışmamayı öğrenmeli. Kendisi doğursun çok istiyorsa, ben anneme öyle diyorum. :)
0
Hallegadola
(21.04.21)
Kayınvalidenle fazla konuşuyorsun demek ki. Bu kadar derinlemesine bir muhabbetiniz olmasına gerek yok. Teşekkür ederim bunu düşüneceğiz deyip geçmen gerekiyor. Bu karar sana kalmış, bunun ideal bir yaşı yok, olmak zorunda bile değilsin.
0
roket adam
(21.04.21)
Bence bu oyunlara gelmeyin. Çocuk yaptıktan sonra çocuk ilkokula başlayana kadar hayatınız kilitlenecek. Bu da en az 6, 7 yıl demek. Önemli olan çocuk yapmak değil, o çocuğa bakmak. 25 yaşında çocuk yapsanız en güzel yaşlarınız çocuk peşinde geçecek. Bana göre ideal yaş 30, 35 arası olabilir.
0
dissendium
(21.04.21)
çoook erken daha. benim anneme de kalsam şimdi çocuk yapmam lazım. dinleme bile.
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(21.04.21)
35den sonra doğurganlık azalıyor onu da hesaba katın:)
0
suicides underground
(21.04.21)
30'dan önce yapma diyenlere katılıyorum. Fakat kayınvalidemle samimi değilim, çok konuşmuyorum kesinlikle. Sadece aynı mahallede oturuyoruz, bu yüzden kendisi arada gelip (yiyecek bir şeyler getirme bahanesiyle) biraz oturuyor. Eşim çalıştığı veya yorgun olduğu için çoğunlukla ben ilgilenmek zorunda kalıyorum. Genelde kendisi konuşup bir şeyler soruyor. Niye aynı mahallede ev tuttunuz diyecek olursanız; Ankara'da oturulabilecek en düzgün semt olduğunu düşündüğüm için burayı tercih ettim. Okulum bu sene bitiyor, ondan sonrasında İstanbul (kendi memleketim) veyahut yurtdışına gidebiliriz diye düşünüyoruz.
0
🌸isabella was a ginger
(21.04.21)
Çocuk için karar vermesi, kendini hazır hissetmesi gereken yalnız ve ancak karı kocadır. Hatta kadının daha fazla ağırlığı vardır.
Evlendiğimde 30'umu geçmiştim. Aslında hemen çocuk yapma yanlısıydım. Özellikle çocuk istediğim için değil aman yaşım geçmesin diye. Şükür ki eşim 3 sene beklemeye ikna etti beni. 3 yıllık ilişki ile 3 yıllık evlilik ilişkisi aynı şeyler değil. Bu 3 sene içerisinde oturtacaksınız evliliğinizi. Bu arada daha ufak stres testleri geçireceksiniz ki asıl büyük teste (çocuğa) hazır hale gelin.Annem ve ablam bana yardım ederken bile ben ilk çocuğum 7-8 aylıkken hamilelik bunalımına girdim ki Allah korusun. 25 evlilik için güzel bir yaş ilk çocuğunuzu 30 yaşında doğursanız, (ikinciyi isterseniz) ikinciye 35'e kadar da gayet güzel zamanınız var. Ben 40 yaşıma az kala doğurdum ikinciyi mesela. Gençlik aşısı gibi oluyor. Kimsenin lafına bakmayın.
0
SiyamkedisiZorro
(21.04.21)
Kayınvalideniz 1980'lerdeki yaşam biçimini 2020'lere taşımaya calismis. Bir de başkalarını ne kadar dinlerseniz hayatınız onlarınki gibi olur. Örneğin, ABD'ye gelip doktoraya başlamadan önce annemin arkadaşı kızlarının benimle evlenmesini istemiş, annemin de hoşuna gitmiş. Bir küçük ev kiralarmisiz, onun maaşıyla kira odermisiz, benim maaşımı da harcarmisiz...insanların en yakınınız da olsa sizin için uygun gördüğü hayat bu kadar basit olabiliyor. Dinlemeyin. 35'ten sonra çocuk yapın. Mutlu olmaya hakkıniz var, erkek olarak diyorum, kadinlarin tüm hayat amacı çocuk bakmak olmamalı. Gençliğinizde mutlu da olun.
0
howfaristhesky
(21.04.21)
erken yaparsaniz cocugu annelerinize/babalariniza kilitleme sansiniz daha fazla, hele zaten yaslilarsa (sizi gec yaptiklarina gore) bir yastan sonra torunla ugrasmak istemiyorlar ya da sikayet ediyorlar. yani gec yapmak erken yapmaktan daha zor, yardim edeniniz daha az oluyor.
0
disq
(21.04.21)
Benim 34’te anne oldum, oğlum su an 2 yaşa yakın, dönüp baktığımda keşke eşimle daha erken tanışsaydık da 27-28 gibi çocuk yapsaydık diyorum. Çünkü enerjim yetmiyor, eski canlılığım yok, kilom o yaşımla aynı, tipim çok değişmedi vs ama bir şeyler oluyor ve yaşlandığını anlıyorsun işte...
sizin durumunuzda olsam 27-28 gibi ilk çocuğu, istiyorsanız 32-33 gibi de ikinciyi yapar bırakırdım asffshhs üçü düşünemedim bi an :)
0
somethinginthewayshemoves
(22.04.21)
Benim fikrim:

Bir tane olsun yeter kafasindaysan 34-35 (35'i gectikten sonra risk ozellikle ilk hamilelik ise risk yukseliyor)

2 cocuk kafasindaysan: Ilki 30, ikici max. 35 gibi .

3+ cocuk: 20li yaslarin ortasinda baslamak lazim.
0
cooperr
(22.04.21)
çocuk yapmak istiyorsanız 30'ları geçirmeyin. çocukların enerjisine yetişemezsiniz. 30'dan sonra çocuk yapıp bakmak ciddi manada yıpratıcı.
0
tantunisultansuleyman
(22.04.21)
Edmond honda+1 ne eksik ne fazla. Kayınvalide ile bu kadar içli dışlı olman iyi değil ve bu senin hayatın. Onu ilgilendirmiyor. Sizin cinsel hayatınız olmayabilirdi bile her evliliğin dinamiği farklı. Böyle küstah küstah insanların yatak odası ile ilgili yorum yapan aile bireylerine çok sinir oluyorum.
0
Mossy
(22.04.21)
bence kayınvalideniz haddini aşmış bana da aynı şekilde baskı yapan oldu ama ben ve eşim çok sert konuştuk artık laf söylemiyorlar. sallamıyorum da zaten 8 yıldır evliyiz 35 yaşındayız hala çocuk istemiyoruz.

bana göre biz insanları hayvanlardan ayıran en güzel şey dürtülerimizle değil aklımız ve mantığımızla hareket ediyor oluşumuzdur. doğal olarak aklı mantığı olan insanın da "çocuk yapma hevesi" olmaz. doğru zamanda, geleceği için plan yapmış, korkularını az çok yenmiş, ebeveyn olmanın bilincinde iken çocuk sahibi olmalısınız. bugün modern tıbbın nimetlerinden biri de kadınların çok daha ileri yaşlarda sağlıklı hamilelik ve doğum şansıdır. bence türkiye'de hem hekimler hem de insanlar bazen çok geri kafalı oluyor. bu konuda size baskı uygulamalarına aldırmayın çünkü yanlış zamanda çocuğunuz olursa pişman olduğunuzda artık asla geri dönüşü olmayan bir yola girmiş olursunuz ama ileride hiç çocuk yapmamışsanız yine pişman olsanız da en azından kimsenin hayatını mahvetmemiş olursunuz.
bu konuda yalnızca siz ve eşiniz karar vermeli. sadece maddi olarak değil mental olarak da her şeye hazır olmalısınız çünkü çocuğunuz engelli doğabilir ya da Allah korusun eşinizi kaydebelirsiniz bu durumda tek başınıza çocuk büyütecek geliriniz vs. planlarınız olmalı. içinizi karartmak istemem ama bunların hepsi çok yakınlarımın başına geldi ve maalesef bu ülkede tek ebeveynseniz her şey on kat daha zor oluyor.
0
windymimas
(22.04.21)
dünyanın geldiği noktada daha geç evlenip daha geç çocuk sahibi oluyoruz; ama bedenimiz buna uyum sağlayamıyor. senenin 2021 olmasının bir önemi yok. çocuk aşırı emek ve enerji istiyor büyürken. ben zorlandığımızı hissediyorum. sabah mesai öncesi 1 saat parka götürüyorum bazen. yürümek istemiyor bazen, kucakta 1 saat taşıyınca kollarım ağrıyor. evde de bu cocuğun bir dolu ihtiyacı var.

bu arada genellemek gibi olmasin ama iş hayatında orta burda gördüğüm gec cocuk sahibi olan insanlar cocuklara enerjileri yetmediği için tablet telefon tv ile cocugu oyalıyor. erken cocugu olup 3-4 cocuk yapanlar için de durum benzer.

ideal yaş yoktur. kişiye ekonomiye ilişkiye vs... bir tane şeye bağlı.
0
safak efendisi
(22.04.21)
Evliliğinizden emin olun, 2-3 sene geçsin bi hele. Çok gençsiniz ayrıca, acelesi yok.
0
John Bloor
(22.04.21)
(14)

İnsanlar biraz değişik mi?

ofelia
Sabah kardeşimle asangöre bindik, maskeler takılı. İnerken asansör durdu bir kadın bindi maskesi takılı, binerken en ufak bir çekince göstermedi, bize de sormadı. (Ben genelde soruyorum içeride biri varsa. Zaten binanın en büyük asansörünü kullanıyorum, neyse.) Sonra asansör bir daha durdu bir kız b
Sabah kardeşimle asangöre bindik, maskeler takılı. İnerken asansör durdu bir kadın bindi maskesi takılı, binerken en ufak bir çekince göstermedi, bize de sormadı. (Ben genelde soruyorum içeride biri varsa. Zaten binanın en büyük asansörünü kullanıyorum, neyse.) Sonra asansör bir daha durdu bir kız binmeye niyetlendi maskesi var, kadın "dolu" dedi.

LOL, öyle sert söyledi ki sanki tuvaletteyken biri kapıyı zorluyor gibi. Sonra kardeşimle bana döndü "hayret bir şey ya, görmüyor mu işte asansör dolu" falan bir şeyler söyledi. 2 saniye durdum, dayanamadım, "ee siz binerken de bu asansör doluydu" dedim.

Bir bozuldu, bir anda buz kesti, eheheheh. Asansörden inerken de arkasına bakmadan uzaklaştı. (Binerken "günaydın" demişti nşa'da inerken de "iyi günler" derdi, demedi :))

Şimdi ben hödük müyüm? Yoksa kadın biraz gıcık mıymış? Sizce hangisi?
0
ofelia
(21.04.21)
sizin için hödük demeyelim, medeni cesareti yüksek diyelim.
ama kadın tertemiz gıcıkmış.
0
co2s2
(21.04.21)
İyi demişsin, helal olsun.
0
epistemic_regress
(21.04.21)
"Zaten binanın en büyük asansörünü kullanıyorum.."

Asansör üç kişi ve onların birkaç parça eşyasıyla uygun mesafeli bir şekilde doluyor ama dördüncü kişi bu mesafeyi bozuyorsa kadın haklı olabilir. Arkadan mıy mıy konuştuğu için yine de gıcık. Hönk diye kadını bozduğun için sen de pek şey sayılmazsın.
0
IncredibleMau
(21.04.21)
Kadının size ne sorması gerekiyordu ben onu anlamadım?

Hastanedeki asansörlere covid sebebiyle 4 kişi binebiliyor. asansör 3 kişilikse ve kadın 3. Kişiyse problem nedir?

Asansörde 1 kişi var diye boşalana kadar beklemesi gerekiyorsa bence çok saçmaymış.

Aynı şekilde minibüs ve metrobüsüde bekleyin o zaman. Hatta bakkal Marketide beklersiniz. iyiymiş
0
respect
(21.04.21)
Ya geçen markete gittim bir teyze market arabasıyla geçti yanımızdan, sonra bir kere daha denk geldik başka bir koridorda, sonra bir daha geçerken kadın bir anda bağırdı "ya yeter durmadan geçiyorsunuz burdan çekilin ben geçicem" dksjdnaldkma

şok olduk. yani iki kişinin rahatlıkla geçebileceği genişlikte bir koridor, kendisi de en az bizim kadar dolanıyor ki denk geliyoruz. zaten orası market keyfine dolanmıyorum almam gereken şeyi arıyorum, kadın bize kızdı.

garip insanlar.
0
wild honey suckle
(21.04.21)
Ben de sizin gibi sorarım ve rahatsız olurum. Bir de denyoymuş kadın. Çok iyi demişsiniz, içimin yağları eridi, ben de aynısını yapardım ahahahah.
0
Hallegadola
(21.04.21)
ben de sizin gibiyim, insanlar işte... işlerine geldiği gibi her zaman.
0
evimin paspasi
(21.04.21)
Valla helal olsun ağzına sağlık. Hödük olan kadın, hem de böyle katmerli hali
0
Mossy
(21.04.21)
@respect ben kadın bize sorsun demedim, kendisi başkası binmeye kalkınca geri çevirdi ya, madem o kadar pimpirikli kendisi de binerken sormalıydı diye düşündüm. yoksa bana fark etmez. ben sadece kendim binerken içeride birini görünce bi ufak müsade alıyorum. bu dönemde insanlar asansörde tek olmayı tercih edebilirler. ama iki kişinin olduğu asansöre binip, 4. kişiye gelme demesi garip.
0
🌸ofelia
(21.04.21)
@IncredibleMau :):) asansör 8 kişilik ama tabi hiçbir asansör üzerinde yazan kişi sayısı kadar kapasiteye sahip olmuyor. farklı bir bakış açısı, aslında mantıklı, bir kişi bir kişidir sonuçta. kadın kendisiyle bütün kapasitenin tamam olduğunu düşünmüş olabilir. burada kilit nokta arkadan konuşması diyebiliriz.
0
🌸ofelia
(21.04.21)
Zamanında İngiltere'de, "Polonyalılar geldi ülke çok bozuldu her yerde bunlar var" diyen kebapçı bi Türkle tanışmıştım. Kendi orada n'apıyor orayı bozmuş mu hiç düşünmüyordu. Bunu hatırladım :D

Yani üç kişi mesafeli durur gibi geldiyse binmiş ve dördüncüyü istememiş olabilir aslında. Ama sen de haklısın millet bencil. Mesela otobüslerde de binerken "arkada yer var gidin biraz" diyen sonra "aaaa yeter kimseyi almayın arkası sıkışık" diyenler aynı tipler :D
0
nhk ni youkosu
(21.04.21)
sanirim ben de ayni senin yaptigini yapardim ve takildigin noktaya takilirdim. ve evet insanlar biraz sey -_-
0
in vino veritas
(21.04.21)
ofelia 90a takmışsın öyle diyeyim, tebrik ediyorum, senin yerinde olsam ayynısını yapardım.
0
olutaklidi
(21.04.21)
Valla iyi yapmışsınız.
0
SiyamkedisiZorro
(21.04.21)
(10)

şirketteki "evden çalışma mesaisi" çılgınlığından çıldırmak üzereyim :(

la lykia
nispeten kurumsal denebilecek bir şirkette çalışıyorum ve memnunum aslında. bu zamana kadar birkaç olay dışında ayrılmayı düşündürecek kadar çok ciddi bir sıkıntım olmadı. aslında bu zamana kadar nispeten daha insanca bir çalışma ortamı vardı ama son 6 ayda şirket her geçen gün saçmalamaya başladı.
nispeten kurumsal denebilecek bir şirkette çalışıyorum ve memnunum aslında. bu zamana kadar birkaç olay dışında ayrılmayı düşündürecek kadar çok ciddi bir sıkıntım olmadı.

aslında bu zamana kadar nispeten daha insanca bir çalışma ortamı vardı ama son 6 ayda şirket her geçen gün saçmalamaya başladı. "madem evdeler, 7/24 çalışsınlar, evden de asla çıkmasınlar" salgını bizim şirkete de sirayet etti.

bişini en düzgün şekilde yapmaya gayret eden, yeri geldi mi mesai de yapan, hafta sonları da çalışan biriyim. işimi seviyorum, ortamdan memnunum düşüncesi ile kariyer de hedeflediğim için çok çalışmaktan hiç şikayet etmedim ama ben bile artık isyan noktasına geldim.

son birkaç aydır özellikle yöneticilere bir haller oldu. herkes 7/24 çalışıyor vaziyette, kimse de şikayet etmiyor. hadi özel hayatı geçtim, kimsenin evinde işi gücü yok mu anlamıyorum. görüntülü görüşmeler ancak 7'de bitiyor, akşamları sabaha yetişecek işler isteniyor. bu insanlar ne zaman yemek yapıyor, evdeki diğer işlerini hallediyor?

öğle yemeği zaten kalmadı. gün içinde 15 dakika tuvalete gidince telefonu açmadığımız süre bile dikkat çekip espri ile karışık laf konusu oluyor.

08:00 - 18:00 çalışıyoruz. şu anda evden çalışanların mesai saatleri içinde evinden çıkması izne tabii. ofisteyken olan 1 saatlik öğle arası da yalan oldu. ofisten çalışanlar zaten servis ile gidip geliyor, ofis şehir merkezine uzak. yani kimsenin markete, eczaneye vs gitmesine imkan yok.

geceleri, haftasonları mail trafiğini anlatmıyorum bile zaten.

benim anlamadığım bizim şirket örneğin böyle bir şirket pek değildi. tamam yoğunuz ama 7/24 çalışacak kadar değiliz. bazı insanlara ya kendinize gelin pandeminin ortasındayız, neden tek derdiniz 5 günlük işi 5 saatte bitirmekmiş gibi davranıyorsunuz diye sorasım geliyor.

herkesin ekonomik kaygıları var, geçim sıkıntısı, işi kaybetme korkusu var, onu da çok iyi anlıyorum çünkü benim de var. ailemin işleri çok bozuldu, 1 senedir neredeyse aileme ben baktım. işimi kaybetmemek benim için de çok önemli ama bu kadarı da insanlıktan çıkmak değil mi?

derdim de keyif değil hiçbir şekilde. tek derdim evde aileme karşı yemektir, temizliktir, doğru düzgün yardımcı olamamak. insanlara soruyorum, bekarlar dışarıdan söylüyor, çocuklu ailelerde anneanne, babaanne varsa, yakındalarsa, haftada 1-2 onlardan destek alınıyor. yakında değillerse çocuklu anneler de bu şekilde çıldırmış durumda zaten. çocuk yoksa öğünler geçiştiriliyor...

çok uzun oldu ama sözün özü salgında özellikle evden çalışanlar için, mesai saatleri haricinde yapmamız gereken işlerin olduğu gerçeğine bozulan yöneticilere artık dayanamıyorum.

benzer hisleri, durumları yaşayan var mı, nasıl başa çıkıyorsunuz, idare ediyorsunuz?
sizin şirkette bu durumlar nasıl gidiyor?
0
la lykia
(20.04.21)
"...yeri geldi mi mesai de yapan, hafta sonları da çalışan biriyim."

üzgünüm, kendin alıştırmışsın. Patron-müdür tayfası olaya senin baktığın gibi bakmıyor.

"benim anlamadığım bizim şirket örneğin böyle bir şirket pek değildi."

Çalıştığın yere etten kemikten bir insan muamelesi yapmamanı öneririm. Hayır öyleydi, sen yeni anlıyorsun. Yapman gerektiği kadarını yapıp hakkını talep et, bu kadar.
0
temasettin
(20.04.21)
ilginç bir şekilde uzaktan çalışmaya geçildiğinden beri kafam hiç olmadığı kadar rahat. şirkete giderken sürekli mesai yapmam gerekiyordu, yöneticiler de dediğiniz gibi işkolik. ekibin zaten eve gitme huyu yok, ortalama çıkış saati 8 civarıydı.

uzaktan çalışmayla beraber zamanı yönetebilir hale geldim. işe odaklanacağım zaman mesajlaşmayı kapatıyorum, 30-40 dk açmadığım oluyor. yeni mesaj geldiyse cevap vermek için ara ara açıp sonra yine kapatıyorum.

9-10 saatlik mesaim 4-5 saat net çalışmaya düştü. hafta sonu yazılanlara yine çok acil değilse hafta içi cevap veriyorum. öğle araları yazılanlara cevap vermiyorum mesela, 1 saat boyunca. o saatlerde kahvaltıyı hazırlıyorum genelde.

siz de bu yaklaşımı deneyebilirsiniz. kendi saatlerinizi kabul ettirin. şirket alev almadıysa sizden kaynaklı bir durumdan dolayı, cevap vermeyin. mobil bildirim varsa kapatın, ara ara kendiniz bakın mesela. işleri aksatmadığınız sürece sorun olacağını düşünmüyorum.
0
nehara
(20.04.21)
Aynııı durumdayız hele yöneticiler hiç çıkmıyor bir de skype olduğu için sürekli online olma durumu söz konusu, o yöneticilerin hepsinin evinde yardımcısı var o yüzden yok yemekmiş felan anlaması çok zor ama ben bazen diyorum yemek yapıcam temizlik yapıcam geç açarım açamıcam diye belli ediyorum yoksa canımızı alıcaklar
0
esinikaybetmiscorap.
(20.04.21)
yani tabii ki kabili kıyas değil ama ben öğretmenim ve haftalık 20 saat derse girerken şu an zorla etüt metüt diye öğrencilere resmen bedava özel ders verme ayağına tamı tamına 30 saat derse giriyorum.

kaldırabilecek noktayı çoktan geçtim. günde 6 saat non stop konuşup, ilkokul öğrencilerini kameranı aç, mikrofonunu kapat demek kadar yorucu bir şey yok. artık cidden okuldan sonra konuşasım hatta nefes alasım gelmiyor. cumartesi pazarları, nasılsa evde olduğumuz için sürekli toplantı geliyor. en son cuma günü bilgisayarı akşam 8'de kapattım ertesi gün sabah 9'da sınav gözetmeniydim.

delirmemek elde değil cidden.
0
wild honey suckle
(20.04.21)
Sizi çok iyi anlıyorum. Eşim böyle çalışıyor. Şimdi bir de ramazanda ne de olsa sahura kalkıyorlar diye sahur mesaisi çıktı. Yöneticiler sürekli online bu adamlar ne yiyor ne içiyor çoluk çocukları ne yapıyor merak ediyorum.
Marketler 6da kapanıyor mesela. Ben evden çıkamıyorum, eşimin de mesaisi bitmediği için alışveriş yapamıyoruz. Saçma sapan bir hal aldı. Gece 1de aramayı gayet normal görüyorlar mesela. Uyuyorken biri arayıp bir şey soruyor falan. Daha ne kadar dayanıcaz bilmiyorum iyice abarttılar. Sektör yazılım.
0
suicides underground
(20.04.21)
**kimse şikayet etmiyor**
**mesai yaparım, haftasonu da çalışırım**
**geçim sıkıntısı, iş kaybetme korkusu**

işte bu üçünü birleştirince böyle bir sıkıntı yaşanması çok doğal. "benim bir özel hayatım, bakmam gereken bir ailem var, kusura bakmayın bu iş burada yetişmez" deyip ara ara net bir çizgi çekmediğin sürece bunu yaşamaya devam edeceksin. iş hiç bir zaman bitmez, biten bir şey değil, sadece akşam değil gece de çalışsan iş zaten bitmeyecek. çizgi çizmek zorundasınız, espriyle karışık falan değil net bir çizgi.
0
roket adam
(20.04.21)
Maalesef bizde de benzer bir durum var. Bir de uluslararası bir şirket olduğumuz için saat farkı konusu ekleniyor. Normalde 08:00-18:00 gibi olan mesai 19,20 lere kadar sarkıyor. Toplantı yapmaktan iş yapamaz hale geldiğimi görüyorum. Pandemi öncesi de organize biriydim ama pandemi benim organize ettiğim pek çok şeyi altüst etti. Normalde haftada bir gelen temizlikçiyi bir süre (korkudan) çağıramayınca kadıncağız haliyle başkasını buldu (benim hatam). Şimdi bana ancak iki haftada bir geliyor. O geldiği günler ofiste çalışıyorum, çocukları dedenin yanına gönderiyorum. Akşam yemeği çocukların ve benim öğle yemeğimiz oluyor. Ama akşama sarkan toplantı varsa fena, akşamın 9'unda ben salondaki masada toplantı yaparken eşim-çocuklarım masanın öbür ucunda yemek yiyorlar. Rezalet.
Bu arada şirkette sürü sepet "midfullness, resilience" eğitimleri veriliyor. "Kendinizi depresif hissetmeniz normal. Biraz yavaşlayın vs" deyip akabinde gerçek hayat koşullarıyla başbaşa kalıyoruz.
Ben haftamı planlarken araya yemek, kendi kendime çalışmak gibi toplantılar koymaya başladım. Bu arada arayan olursa da reddedip sonra geri arıyorum. Ama globalin akşam toplantılarına maalesef bir çözüm bulamadım.
0
SiyamkedisiZorro
(20.04.21)
işlerin bu noktaya gelmesine biraz da sen izin vermişsin. tepkini göstermeliydin. ben de mesai yaparım, içimden geliyorsa veya o işin yetişmesi benim sorumluluğumdaysa sabaha kadar da bilgisayar başında oturduğum olur. ama bunu ben öyle istediğim için yaparım ve kimse de bana neden mesai saatleri dışında çalışmıyorsun/maile cevap vermiyorsun gibi şeyler soramaz.

ama bizim şirkette de bazıları tam olarak senin temponda 7/24 online çalışıp/çalıştırılıp sonra gelip ağlıyorlar.

ben iki seçenek görüyorum, ya sizler de içten içe işkoliksiniz. 7/24 çalışmaktan gerçekten hoşlanıyorsunuz. ya da sesinizi çıkartıp hakkınız savunmuyorsunuz.

mesai saatleri dışında ve hele ki haftasonları çalışmayacaksın. içinden geliyorsa mesai saatleri dışında da çalışsan bile, mail atmayacaksın. online olmayacaksın. kimseye mesai saatleri dışında çalıştığını çaktırmayacaksın. mesai saatleri dışında telefonları açmayacaksın. öğle aralarında ulaşılabilir olmayacaksın, aradık ulaşamadık derlerse de "öğle arasında alışveriş yapayım dedim/yemek yapıyordum/biraz hava almaya çıkmıştım" vs gibi, hatta "öğle arasına çıkmıştım" kadar bile basit cevaplar verip işe geri döneceksin.

demek istediğim, madem onlar mesai saatleri dışında çalışmanızı sizlerin kafasında bu derece normalleştirdiler, sen de mesai saatleri dışında çalışmamayı normalleştireceksin. zira, olması gereken ve normal olan da asıl bu. şu an öyle bir alıştırmışlar ki sizi, bunu göremiyorsun.

bu yüzden seni işten çıkaracaklarını mı düşünüyorsun? anladığım kadarıyla beyaz yaka kalifiye bir elemansın. işi bilen yetişmiş elemanı çıkarmak o kadar kolay değil. şirkete bir sürü masraf.

"derdim de keyif değil hiçbir şekilde. tek derdim evde aileme karşı yemektir, temizliktir, doğru düzgün yardımcı olamamak."
bunu asla ofiste kimseye bu şekilde aktarma. senin hiçbir sorumluluğun olmasa da, tek derdin mesai saatleri dışında yatıp çizgifilm izlemek olsa da bu da senin hakkın ve konuyu saptırmadan mesai saatleri dışında çalışmak zorunda olmamandan yürü. hem kendine keyif için zamanlar yaratmaz ve böylesine kaygıyla çalışırsan çok yakın zamanda ruh sağlığından olursun. kendi kendine şunu sor, şirketin senin bozulan psikolojini düzeltmek için psikolog masraflarını ödeyecek mi? hadi diyelim ödedi, psikolog seni sağlığına kavuşturabilecek mi?
0
istanbul kanatlarimin altinda
(20.04.21)
işler yavaşladı ve karlılık çok düştü. yönetim kurulu ciddi şekilde küçülmeye karar vermek istedi. küçülmemize gerek yok diyebilmek için daha çok çalışıyoruz.

yepyeni mecralara açılmaya çalışıyoruz çünkü işbirliği yaptığımız bazı kurumlar dayanamadı, bazı alanlardan da umudumuz kalmadı. Bu nedenle de daha çok çalışıyoruz.

Tek bir kişi bile maaşını ikramiyesini eksik almadı, tek bir kişi ücretsiz izne çıkarılmadı. Yıl sonu, yöneticiler hem zamdan hem ikramiyelerinden feragat ettiler, yönetim kurulu ne huzur hakkı ne kar payı ne ikramiye aldı, buna karşılık şirket herkes uzaktan çalışabilsin diye teknoloji yatırımına gitti.Yani herkes bir şekilde taşın altına elini koydu. Direnebilmeye devam etmek için daha çok çalışıyoruz.

Hafta içi saatler herkes için hayli uzadı. Hafta sonu ise sadece yöneticiler çalışıyor.
0
latchet
(20.04.21)
Beyaz yakalılılar sendikalaşmayı hep es geçti çünkü kendini "işçi"den saymadı.

Şimdi acısı çıkıyor. Benim çalıştığım sektörde sendikalı "işçi" saati doldu mu şalteri kapatıp gidiyor. O havalı beyaz yakalılar yani biz uyumadığımız her saat çalışıyoruz.
0
anten
(20.04.21)
(5)

Değişik bir kapı stopperı

kumandanim
Merhaba,Kedimiz ( 8 kiloluk bir tontiş:) sürgülü mutfak kapısını açıyor, içeri girip mama yiyor:) Mamayı kaldırdık ama tezgaha çıkma ihtimaline karşılık mutfağa girmesini önlememmiz lazım. Sürgülü bir kapıyı kedinin açamayacağı ama bizim açabileceğimiz bir şekilde kapamamız lazım:)Gündüz çok sorun d
Merhaba,
Kedimiz ( 8 kiloluk bir tontiş:) sürgülü mutfak kapısını açıyor, içeri girip mama yiyor:) Mamayı kaldırdık ama tezgaha çıkma ihtimaline karşılık mutfağa girmesini önlememmiz lazım. Sürgülü bir kapıyı kedinin açamayacağı ama bizim açabileceğimiz bir şekilde kapamamız lazım:)
Gündüz çok sorun değil ama gece sorun oluyor, nasıl çözeriz?

Kapıya sürgü kilit, çengek vb. takmayı hiç istemiyorum.
0
kumandanim
(19.04.21)
çocuklar için kapı kilitleri var, onlara göz atmakta fayda var.
0
reanarchy
(19.04.21)
www2.indirimuzerinden.co

şu tip bir mekanizma ile yapabilirsiniz, ama kapı kanadında kilit yerinin açılması gerekiyor, karşılığınıda da (sürgülü kapı kapanınca oturduğu yerde) açılması gerekli. sizin sürgülü kapının karşılığında ahşap kasa varsa bir mobilyacı çağırırsınız ikisin yerini de açar monte eder. o tip kilitleri de sitelerde kapı aksesuarları satan yerlerde bulursunuz. ama sürgülü kapı kapanınca direkt duvara basıyorsa biraz zahmetli olur.

veya kanat karşılığına metal plaka, kanat içine de mıknatıs ile kedinin açamayacağı ama sizin açabileceğiniz direnci sağlatabilirsiniz. ama onun için de mobilyacı çağırırsınız
0
malheiros
(19.04.21)
Sanırım kapı duvar yüzeyinde çalışan, karşılığı ve kilidi olmayan bir kapı. Yani basitçe gardrop kapağı gibi sağa sola kayıyor hafif bir güç ile.

En basit yöntem kapının arka tarafına yere tahta/plastik kapı stoperi olur, hani üçgen formunda var ya. Kapıyı kapatır stoperi arkadan dayarsınız, stoperi almadan siz bile açamazsınız kapıyı.
0
John Bloor
(19.04.21)
üçgen stoper olabilir ya da çocuk kapı kilidi olabilir. çift taraflı bantla yapışan 5-10 liralık plastik çengelimsi şeyler işnizi görür
0
co2s2
(19.04.21)
Kendinden kapanan kapılar var ya, ağır oluyor epey, hani genelde dış kapılara takarlar. Aslında çok kolay mekanizması, bizim ofisin (gayet iç kapı) kapısına taktırmıştım bir zaman. Siz itebilirsiniz ama kedi (8 kiloluk, maaşallah) bile olsa itemez.
0
SiyamkedisiZorro
(19.04.21)
(7)

Evde 2 doz aşı olan bir 65 yaş üstü varsa

condom kurşunu
Aynı evdeki 30 yaş üstü de aşı olabiliyor mu? Kocası aşı olan hanımlar olduğuna göre anandı babası aşı olan öocuklar aşı olamıyor mu?
Aynı evdeki 30 yaş üstü de aşı olabiliyor mu? Kocası aşı olan hanımlar olduğuna göre anandı babası aşı olan öocuklar aşı olamıyor mu?
0
condom kurşunu
(13.04.21)
benim kardeşim (28) için aşı olabilir demiş hemşireler. ama engelli olduğu için nöroloji doktoru beklesin demiş. ama normal şartlarda olabiliyor demek ki.
0
elorelia
(13.04.21)
Annem ve babam oldu, ben (27) kardeşim (21) olamıyoruz. Teyit etmek için şimdi baktım.
0
Hallegadola
(13.04.21)
Farkli farkli kuzenlerimin aileleri yas durumundan asilandi, benim ailem de randevu aldi, biz cocuklar 30+ yiz henuz gelmedi. Hatta buraya yazarken tekrar enabiza baktim emin olmak icin :)
0
invictae
(13.04.21)
Karısı kocası dolayısıyla aşılanan eşten ne farkı var çocukların acaba. Değişikmiş.
0
🌸condom kurşunu
(13.04.21)
annem de babam da 67 yaşında, iki doz aşılarını oldular.
resmi ikametimiz de aynı, aynı evdeyiz.
ben 32 yaşındayım.
aynı düşünce ile aile hekimine sordum direkt ama maalesef olumsuz yanıt aldım.
0
la lykia
(13.04.21)
Babam 80+ ablam babamla yaşıyor, aşı sırası çıkmadı.
0
SiyamkedisiZorro
(13.04.21)
Ben öncelikli grupta oldum fakat elime çıkmadı.
0
robin one persie
(13.04.21)
(14)

Annelere soru? Anne sütü ve mama ikilemi?

mikahakkinen
45 günlük bebeğimiz var, sezeryan doğum oldu. Eşim 43 kg ile hamile kaldı. İlk doğduğunda süt gelmeyince mama takviye ettik ama bu süreçte emzirmeye devam ettik. 2 haftadır psikolojik savaş vererek sadece anne sütü verdik ancak süt yetersiz. Tamam mama olmasın istiyoruz ancak çocuk doymuyor, istemiy
45 günlük bebeğimiz var, sezeryan doğum oldu. Eşim 43 kg ile hamile kaldı. İlk doğduğunda süt gelmeyince mama takviye ettik ama bu süreçte emzirmeye devam ettik. 2 haftadır psikolojik savaş vererek sadece anne sütü verdik ancak süt yetersiz. Tamam mama olmasın istiyoruz ancak çocuk doymuyor, istemiyoruz ancak anne sütü artı mama takviye gitmeye karar verdik. Doktorumuz inatla anne sütü yeter diyor ancak yetmiyor. Anneler sizin düşünceleriniz neler?

not: eşim kimyager zaten en zararsızlarına gidiyoruz her üründe.
0
mikahakkinen
(07.04.21)
aynı durumu biz de yaşadık. doktora gittik. çocuk sürekli ağlıyordu meğerse doymuyormuş. biz de gazı var sanıyorduk. açlıktan ağladığını duyunca içim parçalandı. doktorda mama ile takviye edin ama anne sütünü de bırakmayın dedi. meme reddi yaşamaması için de medikalcilerde satılan feeding tube diye bir şey önerdi. videoda nasıl yapacağınızı anlatıyor.

o doktoru da boşverin kimse çocuğunu aç bırakmak istemez. tamam anne sütü faydalı ama yoksa veya az ise yapacak bişey yok. ama emzirmeyide bırakmasın çocuk emdikçe vucut süt üretmeye devam eder ve birden fazlalaşabilir.

edit: mama tavsiyesi olarakta golden goat yada hipp olabilir.

www.youtube.com
0
xrated
(07.04.21)
Mama eklemede hiçbir sakınca yok.
Bizim oğlumuz doğuştan itibaren çok iştahlıydı ve iki meme dolusu süt yetmiyordu. Gece kalkıyor, biraz emip uyuyor, 1 saat sonra yeniden uyanıyordu. Meğerse açmış.
Bizim doktorumuz Nutrilon önermişti. Yenidoğan uzmanıydı.
0
pro9it9is9
(07.04.21)
Doymuyorsa verin mamayı. Ben de ilk doğum yaptığımda sütüm azdı, 15 gün mama ile beraber anne sütüne devam ettik. Sonra gerek kalmadı ama gerekirse verirdik. Hiçbir mama bebeğin aç kalmasından ve aç hissetmesinden zararlı değildir. Tabii ki ilk tercih olarak anne sütünü önerirler ama bizim ailede de doktorlar var ve hepsi gerektiğinde mama kullandı.
0
curukturpkokusu
(07.04.21)
Anne değilim.
Ablam doğum yaptığında onun da sütü çok azdı ve yeğenime yetmiyordu. O ara mama verdiler ama ablam sonrasında bir diyetisyene gidip süt arttırıcı bir programa başladı. Mamaya gerek bile kalmadı. Açtıkları kutuyu bile bitirmediler. Bu yüzden bir diyetisyene gitmekte fayda var.
0
The colors of my sea perfect color me
(07.04.21)
yetmez hocam. bizde de sut az idi mama ile takviye ettik baska yolu yok.
hatuna yagli bagli seyler yedirin, sutu kesinlikle arttiriyor.
0
cooperr
(07.04.21)
@xrated mama olarak golden goat kullandık hep. kanola yağı mevcut. araştırdık en sıkıntısız mama golden goat gibi. baby goat yerli malı oturduğumuz aydında hatta keçi çiftliği ancak suda çözünmeme yorumu çok. tabi çocuk keçi sütü sevmezse inek sütlülerde olur.
0
🌸mikahakkinen
(07.04.21)
curukturpkokusu +1 hicbir mama bebegin ac kalmasindan daha zararli degil. ayrica emzirmek ogrenilen bir surec, yavas yavas ogrenecek esiniz, o zaman hem kendisi hem bebis daha iyi hissedecek. toparlayana kadar oncelik anne sutunde olmakla beraber mamayla takviye edin. esinizin sutu arttikca mamaya ihtiyac azalacak ve zamanla bitecek. biz de aldigimiz mama paketini bitiremedik mesela.

soylenen odur ki, stres ve uzuntu sutun bas dusmani, esiniz kendini uzup sutum yetmiyor diye harap ediyorsa o da sutu etkiler. oyle dusunmesin, cok insanin yasadigi bir surecten geciyor oyle dusunsun. canini sikan biri(leri) varsa kim olursa olsun ortamdan uzaklastirin. annem bana surekli sutun yetmiyor diye baski yapiyordu, surekli moralim bozuluyordu. annem gittikten sonra biraktik mamayi cunku moralimi bozan kimse kalmamisti. bu donemler biraz hassas donemler, esinizi hos tutun bol bol motive edin. bebisle de bolca ten tene temas kursun, fotograflarina baksin bolca. hormonal bir sey sut salgilanmasi, bebekle ne kadar temas o kadar hizli sut :) bir de ben tahin ve yulafin cok faydasini gordum. gunde en az 3 litre su icmeyi de ihmal etmesin. bizim bebe de 4 aylik, tazecik yasadigim yeni annelik/emzirme surecini yazdim biraz uzun oldu ama :) basarilar ve kolayliklar diliyorum sizlere.
0
in vino veritas
(07.04.21)
Aynı durumda çocuğumuz ölüyordu, son anda hastaneye yetiştirdim, 10 gün yoğyn bakımda kaldı. Süt bazen olmayabiliyor ya da çok yetersiz oluyor. Doktorların da bir kısmı yeter, bir çay kaşığı bile emse yeter diye saçmalıyor. Ezbere konuşuyorlar, ciddiye alma. Kaç ml. süt geliyor ölçün gerekirse. Ona göre değerlendirme yapın, bebeği aç bırakmayın.
0
adivar
(07.04.21)
Sizin başınıza geleni ben de ilk çocuğumda yaşadım. Çocuk 3,5 kg doğdu, hastaneden 3,2 kg çıktık. İki gün sonra doktor kontrolüne gittik, çocuk hep uyuyor ve az çiş yapıyordu (ki bunun yetersiz beslenme işareti olduğunu daha önce söylemişlerdi). Nihayetinde "size bir süt ölçümü yapalım" dediler. Çocuk zaten aç, sütümü makineyle çektiler 10cc mi 20cc mi öyle bir şey çıktı. Bununla doymaz çocuk, mama vermeniz lazım dediler. Çektiğim süyü de biberonla bir solukta içip bitirdi çocuk. Eve geldik, mama verdik. Bir hafta böyle mamayla besledik ama kolayca biberondan içeceği mamayı haspam uğraşıp memeden çekmeye tenezzül etmiyor tabii. Bu durumda memeden sağıp çıktığı kadarını yine biberonla veriyoruz ki memeden süt gelmeye devam etsin. Çocuk bir hafta sonra kritik durumu aşınca (asıl doktorunu bulabilmiştik o zaman içinde) doktorumuz dedi ki "artık memeye dönüş vakti geldi". Mama vermeye devam ettik, ama kaşıkla. Bizimki 2 günde çözüldü çok şükür ama çocuğun inat durumuna göre bu süreç daha uzun sürebilir. Haspam baktı kaşık olayı emmekten daha zor daha bir hırsla emmeye başladı. Ben ilk çocuğumda maalesef hiçbir zaman saadece anne sütü ile gidemedim, hep bir takviye yapmak zorunda kaldık. Bunun alınan kilo ile de hiç ilgisi yok. En ideali 11,5 kg almıştım hamileliğimde. İlk çocukta olabilen şeyler bunlar. Doktorunuzun "anne sütü yeter" demesi neye dayanıyor onu da bir irdelemek lazım.
0
SiyamkedisiZorro
(07.04.21)
bence gereksiz bir takıntı. zehir vermiyorsunuz çocuğa, süt yetmiyorsa doktorların gazına gelmeyin.

onlara da hak verin, mama verin dese sizin gibi bilinçli olmayan ebeveynler direkt anne sütünü keser. bu nedenle emzirme politikasinin suyu çıkmış artık.

doğum yaptım sütüm yok, mama verelim diyorum hemşire diyor ki olmaz doktor izin vermez :) zaten ağrısı, sızısı, şoku, gelen gideni olan anneyi strese sokup ağlatmaktan başka hiçbişey değil yaptıkları. çocuk benim olduğundan size sormuyorum içerikli bir konuşma çekmiştim kibarca.

velhasıl sakin sakin pompayla falan denesin gelir zaten, bu esnada mama verirsiniz, gelmiyorsa da dediğim gibi zehir değil yani bu.
0
kenarortay
(07.04.21)
Bir de şunu eklemek istiyorum. Hashimoto hastasıyım, doğum sonrası ilacım yetmiyormuş meğer, ilaç dozu artınca sütte de artış oldu, ilgisi var mı bilmiyorum ama. Eşinizin kan kontrollerini de yaptırın, pandemiden dolayı ihmal ediyoruz hepimiz. Bir de instagramda miniktabağım hesabının sahibi diyetisyen anne beslenmesi konusunda süt arttırıcı tarifler veriyor.
0
curukturpkokusu
(07.04.21)
Bira mayası hapı var Gnc’de
Pragnacare’in doğum sonrası vitamini var bir de. Ben bu ikisinin faydasını çok gördüm meme + mamadan memeye döndük. Bir araştırın doktorunuza sorun.
Benim de cehalet kraliçesi kayınvalidem mama vermesin demişti eşime. Üç günlük bebek sabah beşe kadar açlıktan uyumuyordu düşünebiliyor musunuz. 4400 çocuk doğurdum bir haftada 3500e indi kilosu yetersiz beslenmeden.
Mama tıbben ihtiyaç varsa verilir öcü değil. Kilo alımına göre doktor ayarlar mama dozunu iyi bir doktor bulun ki dengeyi kurabilesiniz.
0
cilekli pasta
(07.04.21)
keçi sütündeki fosforun yüksek oluşuna bağlı kalsiyim emilimini kısıtlaması buna mukabil kemik gelişim -allah korusun- epifiz kaymasının tedavisi bazen cevap alınamamayla sonuçlanabilir. meme başı çocuk tarafından uyarılması süt oluşumuna katkı sunar. doyan çocuk(takviye süt ile) bunu ne kadar yapar takdiri sizlere bırakıyorum takip eden yenidoğan doktarlara bunlara danışın lütfen
0
hunharca ben
(08.04.21)
Çocuğun doymadığını nasıl anlıyorsunuz? Ne kadar çişli bezi çıkıyor? Saatte 1 en az 15 dk bir meme , 15 dk diğer memeyi emsin. Her saat başı emsin sütü anca öyle artar. Bir de bol su içsin. Sütün yetmeyeceği anne yoktur.
0
sta
(08.04.21)
(9)

Avrupa ve Amerika'da İslam dinine bakış nasıl?

Gunter
İslam'ı kabul ediyorlar mı? Hani bizde Hristiyanlık artık geçersiz düşüncesi varya onlarda da benzer bakış var mı?
İslam'ı kabul ediyorlar mı? Hani bizde Hristiyanlık artık geçersiz düşüncesi varya onlarda da benzer bakış var mı?
0
Gunter
(07.04.21)
Teorik olarak "hayır" olmalı. Hiçbir kutsal kitap "benden sonra başka bir din gelecek, ben geçersiz olacağım" demiyor. Zaten dese sadece son gelene inanırdı herkes. Aydınlanmaya kadar din savaşları var her yerde. Zaten sonrası artık inanç konusu değil de hoşgörü/kabullenme meselesi olmuş.
0
prole
(07.04.21)
Bizde de hıristiyanlık musevilik geçersiz değil ki, tahrif edilmiş oldukları için tercih edilemez durumdalar. Yoksa onlar da Allah'ın insan için gönderdiği tek din olan islamiyetin farklı zamanlarda farklı kişiler aracılığıyla gönderilmiş hali. Ortak noktalar çok çünkü zaten aynı şey anlatılmıştı onlarda da.

İslamiyete bakış ikiye ayrılır: 1. Hiçbir şey bilmeyen ve hiçbir etki altında kalmamış halkın bakışı, 2. Misyonerlik yapan çeşitli kolların tarikatların mensuplarının bakışı. 1. gruptakiler çoğunlukla çok daha önyargısız ve temiz kafalarla bakıyorlar, nötr zihinlerle okuyor ve düşünüyorlar. İkinci gruptakilere göre kendilerinden başka hiçbir din ve tarikat/kol/mezhep doğru olmadığı için onlar zararlı şeyler ve düşmanlık ediyorlar, yok edilmeliler.
0
1bir1bir1
(07.04.21)
Uzgunum ama biraz da sizin bakis aciniz yanlis: biz versus onlar dusuncesi herkeste yok. ABD dunyanin en kalabalik 3.ulkesi, bir eyaleti digerinden farkli, bir kesim insan digerinden farkli.

Turkiye'de biz zorunlu din egitimden gectik, o nedenle herbirimiz az cok yakin bir egitim aldik. Baska hangi ulkede bu sekilde benzer bir din egitimi var ki?

Kisacasi, geneleme yapabilmek imkansiz. Ayrica ne ABD'de de Avrupa'da dine inanma inanilmaz derecede dusuyor. O nedenle sorunuzun asil yaniti su: Kimse umursamiyor aslinda.
0
howfaristhesky
(07.04.21)
Bu kadar kalabalık ve çok kültürlü toplumlar için tek bir bakış açısı vardır demek mümkün değil elbette. Ben hem Avrupa'da, hem ABD'de çok zıt görüşlerle karşılaştım. Genelde hoşgörülü yaklaşım var ama en aklımda kalanı 80 yaşlarında, dindar bir hristiyan olan bir Amerikalının söyledikleriydi. Türkiye ile ilgili pek bir şey bilmediği için soruyordu. Türkiye'nin dinini de sordu. "Ülke seküler ama %90'a yakını müslüman" dedim. "Hepsi cehenneme gidecek." dedi o da :). Koyu hristiyan bir amerikalının görüşü bu yönde. Yani kendi dini dışındaki insanların cehenneme gideceğini düşünüyor.
0
himmet dayi
(07.04.21)
İslamofobi var. Ateist olarak bana bile islam’ı savundurtuyorlar, o derece yani.
0
hepbiarayisicinde
(07.04.21)
Hıristiyanlar genel olarak Muhammed'in yalancı olduğunu, kişisel yaşamının peygamber olmaya uygun olmadığını (köle sahibi olması, seks düşkünlüğü vs.) düşünüyorlar. Mucize göstermemiş olması da var. Böyle olmasa Müslüman olurlardı zaten. Ki İsa ile karşılaştırdığında arada inanılmaz bir uçurum var, normal de böyle olması. Mesela Dante'nin İlahi Komedisinde Muhammed cehennemin en derin levellarında yer alır :) O kültürde yetişmiş birinin İslam'a en azından sempati duyabilmesi çok zor.

Avrupa için (o da çok genel ama ABD'yi dışladım en azından) günlük hayatta benim tecrübem iyiydi. Ben ateistim mesela ama TR'den geldiğim için müslüman olabileceğimi düşünüp ortak etkinliklerde özellikle alkolsüz alternatifler falan planlamaya çalışıyorlardı. İşte yemeğe gidicez, domuz eti olmayan restoran bakıyorlardı falan. Belki ben aşırı kibar insanlara denk geldim bilmiyorum ama hiç tanımadığım insanlar bile böyle yaklaştığı için ortalamanın buna yakın olabileceği kanısındayım.
0
plutongezegendegilmi
(07.04.21)
ülkeden ülkeye, şehirden şehire, mahalleden mahalleye değişiyor. ameriga'nın ortalarında küçük bir kasabaya gittiğinizde tüm müslümanları terörist gören bir nüfus bulabilirsiniz ama new york'ta gökdelenlerin arasında gezerken müslüman olmanız kimseyi ilgilendirmez.
0
co2s2
(07.04.21)
Dindar olanlar için söylüyorum:
Museviler kendilerinden başka herkesin dinsiz olduğunu düşünür
Hıristiyanlar, musevilerin ve hıristiyanların haricinde herkesin dinsiz olduğunu düşünür, ancak musevilerin de İsa'ya yaptığı eziyetler sebebiyle lanetlendiğini düşünür (bu konuda farklı bakış açılarına sahip olan gruplar var)
Müslümanlar aslında Hz. Musa ve Hz. İsa'ya inanır, onların dinini de İslam olarak düşünür (aslında tek Tanrı ve tek din vardır) ancak onlara verilmiş olan kitabın tahrif edildiğini ve şu anda uygulanan museviliğin ve hıristiyanlığın islamdan ayrılmış olduğunu düşünür.
0
SiyamkedisiZorro
(07.04.21)
ateist olanlar için her din aynıdır aşağı yukarı. hatta hristiyanlığın zırvalıklarından kafaları şiştiği için hristiyanlığa karşı bir öfke, islam egzotik geldiği için de bir sempati vardı sanki. ama yükselen islami şiddet bu sempatiyi tersine çevirdi.
ateist olmayanlar doğal olarak islamı sahte ve şiddete meyilli bir din olarak görüyorlar.
0
vizivozo
(07.04.21)
(13)

Bana yardim eden adama hediye

sanguine
Gece gece aşırı derecede saçma bir olay yaşadım.3 saat kadar önce banyodan çıktım öyle bornozla oturuyorum evde. Arkadaki balkonda pencerede ışık gördüm noluyo lan dedim bir adam elinde telefonla etrafa bakıyor. Kötü bir şey gelmedi zaten aklıma ama insan birinci katta oturunca yine bi noluyo oluyo.
Gece gece aşırı derecede saçma bir olay yaşadım.

3 saat kadar önce banyodan çıktım öyle bornozla oturuyorum evde. Arkadaki balkonda pencerede ışık gördüm noluyo lan dedim bir adam elinde telefonla etrafa bakıyor. Kötü bir şey gelmedi zaten aklıma ama insan birinci katta oturunca yine bi noluyo oluyo. Balkondan bütün evin içi görünüyor çünkü. Neyse çıktım bi adam ben dördüncü katta oturuyorum dedi ben de biraz yarım ağızla konuşuyorum biraz gıcık gıcık. Sonra kedim düştü onu arıyorum dedi. Beş dakika kadar konuştuk karısı seslendi buldum diye ben de geçmiş olsun dedim içeri geçtim adam da gitti zaten.

Sonra bilgisayarda bir şeyler izlemeye devam ettim gece yarısına kadar. 12 buçuk gibi de dişimi fircaladim tam yaticam benim kedi yok. Bi baktım pencereyi açık bırakmışım. Sen benim kedi git. Zaten meyilli. Allah'ım gecenin bi yarisi arasam hırsız sanacaklar. Nereye bakacağımi da bilmiyorum. Bu Geceyi bırak bir daha asla uyuyamam, öldü mü kaldı mı, ne bok yedi nereye gitti salak hayvan. Öyle bi on dakika şoka girdim. Beklesem gelmez çünkü hem bu evin çevresini hiç bilmiyor hem de gerizekalı kendi adına tepki vermeyen bir kedi.

Dedim artık bu adamın kapısını çalayım, adamın kizmasini da göze alarak. Ki hiç tanımıyorum 5 aydır buradayim ilk defa gördüm konuştuk. Kedisini ararken de öyle çok ilgili gorunmedim (bunlar hep karma). Adam karısı yatmislar benim için uykularından uyandilar ikisi de. Adamcağızin düşen kedisinin de beli kırılmış meğerse, hiç sormamistim ne oldu diye. O da onu veterinere götürmüş
Sonra adamla beraber balkonun olduğu taraftaki avluya girdik neyse ki biraz bağırınca geldi. Buldum götürdüm. Ama ömrümden ömür gitti. O an bulamasam ne olurdu bilmiyorum. Çok korktum.

Bu adamın kedisi için bir şey almak istiyorum ama ne alayım. Şimdi her kedi mamayı yemez mama almak mantıklı olmayabilir. Kum alayım diyorum 20 kilo ya da 40 alsam çok overkill mi olur bilemedim çünkü çok mahcubum
Minik bir jest olur birisi bana alsa acayip sevinirim mesela. Bir de size sorayım dedim
0
sanguine
(07.04.21)
Bence bundan sonrası için kedinin durumunu, yapabileceğiniz bir şey olup olmadığını sorsanız yeterli. Kendi kedinizin Tekrar kaçmaması için de özen gösterirsiniz. Mahçup olacak hediyelik bir olay göremedim açıkçası.
0
not dark yet
(07.04.21)
40 kilo kumu götürüp vermek de sorun olur, gelin alın desen zaten olmaz sfjglf
Kum alacaksan iyi bişey al bence çünkü iyisini kullanıyorsa senin aldığını kullanmak istemeyebilir.
En safe olanı gimcat olur, vitaminlisinden alırsın çabuk iyileşsin diye dersin iyi dileğini de dahil etmiş olursun.
0
Jux
(07.04.21)
Hiç anlamam ama bence kedi maması alabilirsiniz.
0
dissendium
(07.04.21)
Kum mu:)
Vitaminli vs güzel kaliteli bir mama/krema vs alıp “sizin çocuğunuz da ameliyat olmuştu, toparlanmasına yardımı olur belki” gibisinden tatlılık yaparak verebilirsin..
0
her giriste sifresini unutan adam
(07.04.21)
bence mama kum gibi şeyler almayın, herkesin kendi markası var. maksat maddiyat değil manevi olmalı zaten. ufak bi oyuncak daha anlamlı olur bence.
0
nlgyrn
(07.04.21)
Kediyle ilgili olmak zorunda değil bence. Güzel bir kek, börek gibi bir şey yapıp götürebilirsiniz
0
rapisa
(07.04.21)
gimcat malt, vitamin gibi bi şey olabilir veya oyuncak.
kum, mama çok mantıksız illa maama eklemek isterseniz bir paket yaş mama+fare oyuncak olabilir. kedinize olan sevginiz de gözümü yaşarttı gerizekalı diye diye ne beklenti içinde oldugunuzu merak ettim
0
ala09
(07.04.21)
Online petshoplara bir bakın hediye çeki için. Çok daha kullanışlı olur bence.
0
elorelia
(07.04.21)
Tatile gideceğiniz zaman hiç çekinmeden kedinizi bana bırakabilirsiniz de güzel bir opsiyon olabilir. Paranın satın alamayacağı bir şey gibi biraz da.
0
onemoremile
(07.04.21)
kaliteli yaş mama olabilir veya kediler için bir sürü oyuncak var.
0
golgi aygıtı
(07.04.21)
Ne yaparsanız yapın eğer kadınsanız bu dialoğu adamın karısı ile kurun, ne olur ne olmaz...
0
SiyamkedisiZorro
(07.04.21)
Yani burada önerilen bir şeyi alıp küçük bir not ilistirip kapısının önüne bırakmayı düşünüyorum. En mantıklısı bu geldi. Şahsen muhatap olmaktan karşı taraf hoslanmayabilir denildiği gibi

Ayrıca kedim için bugüne yaptığım şeyleri buraya yazmak istemiyorum ama bu kedimin gene de gerizekalı hareketler yaparak beni zor durumda biraktigi gerçeğini değiştirmiyor. Zamanında Hiç kimsenin istemediği ve terk ettiği bir hayvanı yıllardır zaten evladım gibi gördugum için çok sinirlendim ve panik yaptım.
0
🌸sanguine
(11.04.21)
hediyeyi direk karısına verirsen ilerde herkesin kafası rahat eder
0
bir soru sorcam
(12.04.21)
(5)

Erkekte saç ve alın yapısı ne kadar önemli

northern eagle
Diğer tüm konularda kendime güvenim var ama alnım geniş (şakaklarım açık), kafamın üst kısmı biraz büyük ve saçlarım da seyrek geliyor (saçlarımın seyrekliği kısmı doğru) bunlar haricinde tipim fena değil ama bu üç konu özgüvenimi kırıyor.Bunlar kızlar tarafından çok önemsenen şeyler mi erkekte?
Diğer tüm konularda kendime güvenim var ama alnım geniş (şakaklarım açık), kafamın üst kısmı biraz büyük ve saçlarım da seyrek geliyor (saçlarımın seyrekliği kısmı doğru) bunlar haricinde tipim fena değil ama bu üç konu özgüvenimi kırıyor.
Bunlar kızlar tarafından çok önemsenen şeyler mi erkekte?
0
northern eagle
(06.04.21)
Hayır değil. Aksine bu senin çok karakteriatik bir görüntünün ve enerjinin olmasını sağlar ve sana en uyumlu hatunu çekmene yardımcı olur. Çünkü bazı insana o alın genişliği çok çok cezbedici gelir mesela, bazı insana başın üst kısmının daha geniş olması daha etkileyici gelir. Bunun genellenebilecek bir tarafı yok, asıl özgüven kaybı neredeyse bütün kızları olumsuz etkiler. Bunu çözmelisin dostum ;)
0
1bir1bir1
(06.04.21)
Dostum eğer yüzün ve kafan orantılaysa kazıyabilirsin. Degilse bile kazıyabilirsin. Biraz da vücut çalış kendine bak. Kıla tüye takılma, kendini önemse, ne istediğini bil. Kızlar tarafından önemsenen şeyler değil senin karşı tarafta önemsediğin kısım derdin olsun.
0
karacigerim vur kadehlere
(07.04.21)
"kizlar" diye bir gruba kendinizi begendirmeye calisiyorsaniz isiniZ zor gibi. bir kiza begendirmeye calissaniz nisbeten bu kaygiyi anlarim da

kimisi saca kimisi dise kimisi el, burun, goz, ayak guzellik hassasiyeti olabilir bu tamamen karsinizdakine bagli. nazarimda sac guzelligi ve gobek olmamasi onemli cunku dokulen sac ve igrenc gobekler yaslilik emaresi ki erkekler cok erken yaslanir(salar). etrafimdaki cogu kiz arkadasim gobek sever. genellenecek bi sey gibi gelmedi bana.
0
ala09
(07.04.21)
Eşimi liseden beri tanıyorum. Lisede kıvır kıvır saçlıyken ilgimi çekmiyordu. 30'unun başlarında tekrar karşılaştığımızda tepesi artık epey açılmıştı ve onun bu hali eskisinden çok daha yakışıklıydı (hala da öyle).

Bütün genellemeler yanlıştır; bir kadın sizi beğeniyorsa / ya da beğenmiyorsa aslında tüm paketi beğeniyor ya da beğenmiyordur.
0
SiyamkedisiZorro
(07.04.21)
20'li yaşlarda çok önemli, 30'lu yaşlarda eh önemli, 40'lı yaşlarda az önemli.
0
noluyo yaa
(07.04.21)
(19)

Bu Diyaloğu Nasıl Yorumlarsınız? (Mansplaining?)

pantepember
Sol taraf kadın, sağ taraf erkek.Diyalog şu linkte (buraya yükleyince çözünürlüğü düştüğü için Google Drive'a yükledim):https://drive.google.com/file/d/1tPadmNCw0J8XeGtbI23dw-QWF0rImvKCTaraf tutmuş olmamak, etkilememek için yorumlara yorum veya beğeni yapmayacağım.Yorumlar bittikten sonra yaparım am
Sol taraf kadın, sağ taraf erkek.

Diyalog şu linkte (buraya yükleyince çözünürlüğü düştüğü için Google Drive'a yükledim):
drive.google.com

Taraf tutmuş olmamak, etkilememek için yorumlara yorum veya beğeni yapmayacağım.

Yorumlar bittikten sonra yaparım ama =]

Not 1: Diyalog burada bitiyor. Öncesi de dating uygulamasında 100'er kelimeden fazla değil. Her şey bir gün içinde, 150'şer kelime ile gelişip bitti.
Not 2: İki taraf birbirinin fotoğraflarını dating uygulamasında önceden görmüştü.
Not 3: Dating uygulamasında iken Moda sahilinde buluşmaya karar verilmişti, zaman üzerinde anlaşılamamıştı. Whatsapp'taki direkt buluşma muhabbetine giriş bunun üzerinedir.
0
pantepember
(06.04.21)
kız alternatif üretmeyince oğlan bozulmuş, kızın "aa görüşmek istemiyo"dan sonraki çıkışı da gereksiz geldi bana
0
aynose
(06.04.21)
Mansplaining böyle bir şey değil ki yahu, bu sadece cıvık erkek şakası. Benim pek hoşlandığım bir erkek tipi değil ama arada hoşlantı varsa bence tolere edilebilirdi.
0
kedimedi
(06.04.21)
oğlan tipten kaybetmiş, net.
0
nop
(06.04.21)
Mansplaining bu değil. Mobbing gibi yerli yersiz kullanılan bir kavram haline geldi bu da.
0
kojonotsuki
(06.04.21)
Kızda zekâ geriliği olabilir.

1. "Mansplaining" denen saçmalık buradaki diyalogda bulunmuyor,
2. "Mansplaining" kelimesini kullananların alayı cinsiyetçi.

Erkek yatsın kalksın dua etsin böyle bir tipten kurtulduğuna.
0
ryhmer
(06.04.21)
playing star again +1

Kız kezban. Oğlancağız Allah'ın sevgili kuluymuş.
0
Başkalaşım
(06.04.21)
Ekşi sözlükten tanisilmis, bir şekilde numaralarını vermişler birbirlerine. Oğlanın sofistike ve komik görünme çabası kızı en baştan sogutmus. Whatsapp a geçtikten sonra günlerce, saatlerce durmadan mesajlasilmis gibi oğlan durup dururken buluşalım demiş, yine komik olmaya çalışırken irrite ederek. Kız karşı karşıya kaldığı cringe saganagi karşısında sağlam duramamis ve en son öğrendiği kelimeyi cümle içinde kullanmış. Oğlan bu kızı bir iki defa daha yoklar, kız da çaresiz bir anında cevap verirse tatsız bir iki sevişmeden sonra olay tamamen kapanır.
0
epistemic_regress
(06.04.21)
Kiz kendi kendini yukseltmis finalde de sacmalamis. Komik.
0
brkylmz
(06.04.21)
Diyalog bu kadariyla cok manasiz, daha once konustuklarinizda nem kapmis olmali.
0
bosver nicki
(06.04.21)
evet elemanın etkileyiciliği yeterli değil bence de. iki taraf için de hayırlı olan olmuş. saçma sapan bir diyalog, ama özellikle kız acayip itici.
0
roket adam
(06.04.21)
kadın tarafı muhtemelen fotoğrafı beğenmedi ve bulduğu ilk fırsatta erkekle muhabbeti kesmeye çalışmış. Olayı mansplaining e bağlamasının zeka geriliği olduğuna ben de katılıyorum. bu zeka geriliğine sahip kadınla olmaması erkek için daha iyi olmuş.
0
siyahliadam
(06.04.21)
Mansplaining'i belki yanlis anlamis olabilir, muhtemelen biraz hassas bir insan, ama ben ne demek istedigini anladim. Daha 100 kelime muhabbet ettigin insana "aa görüsmek istemiyor" diyerek negatifi vermissin, satir arasinda "iste kendini mesgul gösterip görüsmekten yan cizen kadin profili" imasi yapmissin. Mansplaining olarak tanimladigi sey bu, tam karsilik gelmese de.

Özellikle bu ilk muhabbetler pozitif bir havada gecmeli. Kiz persembe dogumgünüm demis, direkt pas vermis, cok daha pozitif bir seyler söyleyebilirdin. En basiti "O zaman sen bir gün teklif et" diyebilirdin. "Aa dogumgününse görüstügümüzde birer dilim pasta yiyelim" diyip kizi görüsmeye daha da heveslendirebilirdin. Bi tane mum götürür üfletirdin, hosuna giderdi. Negatife düserek hata etmissin.
0
polopan
(07.04.21)
dating uygulamasından en az 21983012309 kişi yazıyordur kıza. Kızlar genelde ulan bu daha iyi, şu daha iyi derken böyle bir anda kestirip atma prosu oldular. Muhtemel başka alternatiflere yönelmiş, neler neler vardır kim bilir. Takma kafana başka insanlarla konuş.
0
wacot
(07.04.21)
kızın abarttıgına ve mansplainingi duyup kelimeyi kullanmaktan kendini alamadığına katılıyorum ama ayrıca da;

polopan +1

şu "aa görüşmek istemiyor" tepkisi gerçekten çok itici, zorla kadını seninle görüşmek istediği konusunda ikna etmesi için baskı altına sokmuş oluyorsun. belki gerçekten başka bir şeyden soğudu ve görüşmek istemiyor ama kibarca bahane uyduruyor; bu durumda zorla söyletecek kadar boğuyor bu tepki. ya da belki tam tersi söyledikleri bahane değil, ve gerçekten görüşmek istiyor; bu durumda da yoktan yere böyle bir tepki verince "seni ikna etmek için mi uğraşacağım" deyip asıl kadın erkeği kezban olarak görüyor. ben olsam boğulurdum yani sırf o tepkide bile.
0
nonik
(07.04.21)
Bir sayfalık Whatsapp yazışmasından erkek tarafının manslaining yapıp yapmadığını anlamak mümkün değil ama kıza perşembe, cuma uymayınca erkek tarafının "görüşmek istemiyor" şeklinde bütün günahı kıza yüklemesi de önceki bir takım (bizim bilmediğimiz) dialoglarla birlikte kızın hassaslaşmasına sebebiyet vermiş olabilir.
"Mansplaining mi yaptım şimdi" sorusuna odaklanmaktan ziyade sonraki ilişkilerde nasıl yaklaşmak gerektiği üzerinde kafa yormak daha yerinde olur. Hele hele daha tanışma turlarındayken tarafların (her iki kişinin de) daha yumuşak ve sevecen olmaları gerektiğini düşünüyorum. Olmuyorsa da olmuyor, ileriye bakmak lazım.
0
SiyamkedisiZorro
(07.04.21)
Mansplaning diyen kadınlar Türkiye’de ağırlıkla hippi Kezban kitleden oluyor. Tartışmalarda hitler ölçeği diye bir şey vardı eskiden, ilk kim karşı tarafı faşist bir nazi olmakla suçluyorsa o zayıf ve haksız olan taraftır diye. Bı da öyle bir şey.
0
KaraSakall
(07.04.21)
mansplaining böyle bir şey değil +1

Erkek tamam cıvık da kız da çok malmış, ayar olurdum ben olsam, hatta küfür eder al sana mansplaining der engellerdim.

Kadınım.
0
Hallegadola
(07.04.21)
"aa görüşmek istemiyoo" da cringe oldum. yani buna nasıl cevap verilir ki? "ayyy çok görüşmek istiyorum valla ondan değil :((" falan diye yalvarmasını mı bekledi acaba bilemedim. diğer mevzuda hanım abla manipülasyon ile mansplainingi karıştırmış olsa gerek eheh.
0
birsürüsorumvarr
(07.04.21)
Evet, şimdi ben kendi yorumumu yazayım:

- Burada bu soruyu sormamın birincil nedeni gerçekten "mansplaining" (veya herhangi kötü) bir şey yapıp yapmadığımı anlamaktı. Kendimi epey kötü hissettim ve hatta bu kelimenin anlamını Google'da aradım (yarım yamalak biliyormuşum).

İkincil neden de, büyük ihtimalle yanlış bir şey yapmadığımı ve bana haksızlık yapıldığını düşünerek, ezberci olarak gördüğüm bu zihniyeti başkalarının da görmesini istememdi.

- Muhabbet ettiğim kişiyle iletişimime göre o "cıvıklığı" yapıyorum. Nedenini tam bilmiyorum. Belki karşımdakini tartmak için: "acaba ne kadar istiyor?".

- Karşımdaki kişi en başından beri çok ilgiliydi. Fiziksel olarak çok etkilenmemiş olsam da, cana yakınlığı, uzun boylu ve kıvırcık saçlı oluşu ve profilinde "hookup" seçeneğini de seçmiş olması (buna takılmazsınız umarım) nedeniyle kendime yakın hissetmiştim. Bunların verdiği rahatlıkla bazılarının cıvıklık dediği şakayı / espriyi (her ne ise) yaptım. Beklentim "çok isterdim ama bu hafta zor görünüyor" veya "dur bir şekilde ayarlayalım" gibi bir cevaptı.

- Önemli bir ayrıntı(!) da bu kişinin "psikoterapist" olması (en azından öyle söylemesi).

- Yaşadığım bu olayı feminizme, "kadının beyanı esastır" gibi görüşlere bağlayabilirim ama burada bunu yaparsam günümün nasıl berbat olacağını da kestirebiliyorum. Canımın sıkılmasını istemiyorum ve yapılacak da çok iş var. O yüzden bu sözlerim okuyan kişinin yorumuna kalsın (zaten aşağı yukarı anlaşılmıştır).

Kimlik tanımında erkeklik olmayan, hayatında hiç "bir erkek olarak" dememiş, "biz erkekler/kadınlar" lafını saçma, hatta uzak durulması gereken sözler olarak gören, toplumsal cinsiyet rollerini reddeden bir "erkeğin" erkekliğini kullanarak baskı kurmak ve tepeden bakmakla suçlanması bence düşünülmesi gereken bir durum (suçlayan için de, suçlanan için de).

Yaşları da vereyim: İki kişi de yaklaşık 40 yaşında.
0
🌸pantepember
(08.04.21)
(14)

ırk sorusu

owaki
ingilizcede sorulduğu zaman "caucasian, black, white, other white, asian, middle eastern" şıkları arasından neyi seçiyoruz? Esmer değilim ama ingiliz, iskandinav gibi bembeyaz da değilim. Tuncay Şanlı gibi iştehttps://iaftm.tmgrup.com.tr/f4ef67/1200/627/0/151/1849/1118?u=https://iftm.tmgrup.com.tr/a
ingilizcede sorulduğu zaman "caucasian, black, white, other white, asian, middle eastern" şıkları arasından neyi seçiyoruz? Esmer değilim ama ingiliz, iskandinav gibi bembeyaz da değilim. Tuncay Şanlı gibi işte


iaftm.tmgrup.com.tr
media-cdn.t24.com.tr

ayrıca bu other white nedir yahu


edit:bu kadar cevap geleceğini tahmin etmemiştim ama hepiniz farklı cevap vermişsiniz. :D
Merak ettiğim şey bu soruda kastedilen ırkın ne olduğu idi. Olaya Türkiyeli olarak bakmak mı gerek, yoksa biyolojik özelliklerime göre mi cevap vermeliyim? İkisiyle ilgili net cevap yine veremiyorum. Kamerunlu black, japon asian, bembeyaz norveçli white, brezilyali latino gibi somut bir sıfarımız yok mu bizim?
0
owaki
(06.04.21)
Other white’ı hiç duymadım ama tuncay gibiyseniz caucasian’dır uygun olanı
0
helena
(06.04.21)
middle eastern tabii ki
0
hot potato
(06.04.21)
Beyaz bir Avrupali ya da Amerikali, Tuncay Sanli gibi birini beyaz olarak kabul etmez. Ayrica beyaz tenliyseniz ama saciniz siyahsa esmer sayiliyorsunuz, teniniz beyaz degilse, esmer degilsiniz. Esmer olmak, beyaz olmakla geliyor. Middle Eastern birine esmer demezsiniz, zaten sac rengi ten rengi gibi koyudur. Bu nedenle esmer degilsiniz ama bu beyaz olmamanizla alakali.

Sizin icin en uygun olani Middle Eastern gibi gorunuyor. Zaten beyaz degilseniz, en azindan bir Bulgar kadar diger secenek Middle Eastern.
0
howfaristhesky
(06.04.21)
White diyorum.

Kafkas ya da orta doğulu değilim.
0
himmet dayi
(06.04.21)
caucasian duz "kafkas" demek degil zaten white'la interchangeable kullanilir. ikisinin de ayni anda siklar arasinda oldugunu hic gormedim.

mevcut konjonkturde white muslumanlari kapsamiyor, dolayisiyla tum turkiye otomatik middle eastern olarak kabul edilir. bu "ben suyum bu degilim" gibi kisisel tercihe kalmis bir sey degil, kararini bu kavramlari yaratanlar ve onlarin politikalari/medyasi veriyor.
0
hot potato
(06.04.21)
Ben de ten rengi ile doğrudan bağdaştırılmasına anlam veremediğim için öyle dedim. Tunca şanlı renginde bir tene sahipsen o zaman caucasian'sın demek doğru değil. Orta doğu da politik bir tartışma. Burada renkten ziyade ırk soruluyor. Mevcut şıklar arasından seçim yapılması gerektiği için White diyorum. Other white'ı ben de ilk kez duydum.
0
himmet dayi
(06.04.21)
Benim karsima hic white/other white cikmadi ki defalarca bu soruu cevapladim. Hispanic falan da vardir.

Ciksada middle eastern derim. Turkiye dogumlu biri kendine white derse yuzune peki derler, arkadan da dalga gecerler, net. Hispanic/Asian/black/caucasian/white degiliz. Native de olmadigimiza gore geriye tek secenek kaliyor..

Iranlilar/Araplar beyazmis,hahaha..bu biraz amerikalilarin "beyaz de gec" mantalitesinden geliyor herhalde zira heriflerde bicak gibi keskin bir zenci/beyaz ayrimi var. Zaten biraz arastirirsan Araplarin ve Iranlilarin "biz beyaz degiliz, bize middle eastern kategorsini verin" diye lobi yatiklari yazilmis cizilmis.
0
cooperr
(06.04.21)
white de geç
0
duyurukullanıcısı
(06.04.21)
Caucasian yazardım ben olsam.
0
pispinti
(06.04.21)
Ben olaya başkasının gözünden bakıyorum. Ben bir olaya karışmış olsam, beni tarif edecek kişi kılık kıyafetime ve yüzüme bakıp "latino, middle eastern" filan demez, "caucasian" der. Normal beyaz amerikalıya "white" diyen görmedim / duymadım. Kafkas kökeniyle alakası yok +1.
0
SiyamkedisiZorro
(06.04.21)
kafatasina gore cevap vermeyeceksin.

turkler olarak da caucasian'i seciyoruz biz. dogrusu o.
0
baldur2
(06.04.21)
Abi kafkas kökeniyle nasıl alakası yok?

Caucasian'ın Türkçesi kafkas demek değil mi?

Evet, kafkas ırkı deyince sadece Kafkasya'da doğanlar değil çok daha geniş bir coğrafyadaki insanları kapsıyor. Ama kafkas kökeniyle alakası yok demek ile kafkasya ile alakası yok demek farklı şeyler.

'Caucasian' diye bahsedilen ırkın Türkçedeki karşılığı 'Kafkas Irkı'.
0
himmet dayi
(06.04.21)
Beyaz bi avrupalı tuncay'ı beyaz kabul etmezmiş. Ulan ne sallıyosunuz be. Tuncay'ı geçtim bildiğin tipik ortadoğu tipli bi eleman olan Steve Jobs'a bi allahın kulu white değil demez.
0
noluyo yaa
(06.04.21)
caucasianiz biz(bkz: ). white ile alakamız yok. gülerler white seçerseniz
0
ShadowOfMoon
(06.04.21)
(6)

çocuğun belirli sitelere girişini engellemek

kibritsuyu
istediğim üst düzey bir engelleme programı değil aradığım, en azından şimdilik. çok şükür tespit edebildiğim kadarıyla abuk subuk yaşına uygun olamyan sitelere girmiyor. youtube'dan video izliyor. izlediği şeyler de işte 9 yaşındaki çocuğun ilgisini çekecek yok alperen, yok la ali, brawl stars video
istediğim üst düzey bir engelleme programı değil aradığım, en azından şimdilik. çok şükür tespit edebildiğim kadarıyla abuk subuk yaşına uygun olamyan sitelere girmiyor. youtube'dan video izliyor. izlediği şeyler de işte 9 yaşındaki çocuğun ilgisini çekecek yok alperen, yok la ali, brawl stars videoları bilmemne.

tamam izlesin, karışmayım dedim, takip edeyim abuk subuk şeyler izlerse müdahale ederim dedim, ama bu sıpa bütün takiplerime, uyarılarıma rağmen canlı ders sırasında da öteki sekmeye youtube açıp hoca bırbır ders anlatırken video izliyor. camlı vitrinin önüne oturmuş zalak, camdan kabak gibi ne yaptığı görünüyor aasdfjkljas.

yani aklını başına alsın, youtube'a hiç giremesin. adres çubuğunua youtube yazınca, google'dan aratıp tıklayınca falan bu sayfa görüntülenemiyor desin. böyle bir şey vardı, hosts dosyasına mı ne yazıyorduk. nasıldı o? sadece youtube (veya belirleyeceğim başka sayfa) adresini sayfasını açmasın.
0
kibritsuyu
(05.04.21)
modem destekliyorsa modemden bazı sayfaları engelleyebilirsiniz. bu durumda modeme bağlı tüm cihazlar o sitelere giremez.

kullandığı cihazdaki antivirüs vs. yazılım ile de siteleri engelleyebilirsiniz.

veya dediğiniz gibi host dosyası ile de yapabilirsiniz. C:\Windows\System32\drivers\etc\hosts dosyasına aşağıkileri ekleyin.
127.0.0.1 youtube.com
0
inheritance
(05.04.21)
Hostla vs uğraşana kadar tarayıcıya istenen siteleri bloklayan bir eklenti kurmak daha kolay olur.
0
mikro patlama
(05.04.21)
Engelleyecegize konussaniz, kizmadan belki bir iki ödülle.
0
howfaristhesky
(05.04.21)
Tumden yasaklamak yerine sure sinirlamasi uzerinde anlasin derim.
Ornegin stay focused tarzi chrome eklentileri var. belirlediginiz saatler arasinda istediginiz web sayfalarina erisim suresini sinirliyor.

Ornegin sabah 9 oglen 12.30 arasina youtube icin max 20dk erisim verin. Mola mantiginda o 20 dakikayi cocuk kullanmayi ogrensin.
0
mononoke
(05.04.21)
abicim soruyu niye okumuyorsunuz ya niye abi niye niye?

niyetim youtube'u yasaklamak değil hacılar. ders sırasında girmesini engellemek. normal zamanda zaten dediğinizi yapıyorum lan ben yazdım yukarıda. yönlendiriyorum, süre kısıtı yapıyorum. onlar benim babalık görevim.

bu herif canlı derste giriyor. canlı ders hani bildin mi, pandemi döneminde online oluyor, zoom falan diye bi program var, öğretmen orda anlatıyor kameralı böyle radyonun resimlisi gibi bişey. ha işte bu adam orda hoca ders anlatırken zoom isimli bu programı küçültüp, youtube izliyor. ben bunu engelleyemiyorum. odaya da sokmuyor, yanında oturup bakayım.

ama bu da çocuk, kaytarıyor işte. hani işyerinde size bilgi işlem bazı siteleri yasaklıyor ya, niye patronunuza "patron bizi doğru yönlendir de girmeyelim, süre kısıtı koy" demiyorsunuz? o hesap abi, bütün derdim bu. derste dersini dinlesin. maalesef reel bir sınıf ortamı olamdığı için, öğretmen sadece kameranın ucunda olduğu için fark da edemiyor. bu herif de ders dinlemek yerine video izliyor.

o yüzden diyom ki kendi bilgisayarından hiç giremesin yahu. giremsin ki ders esnasında da açamasın. youtube'u y asaklamak değil dersim, ders sırasında gizli gizli girmesini engellemek.

eğitici içerik izlettirip doğru yönlendirme kısmını ders harici zamanda yapıyorum, tableti var, akıllı televizyon var, bizim bilgisayarlar var, lazımsa ders harici oradan izlesin.
0
🌸kibritsuyu
(06.04.21)
Ah aynı benim küçük kızımın durumu. 5. sınıfa gidiyor ve haliyle o yaş çocuğu için sabah 8:30'da başlayıp öğlen 15:30'a kadar süren derslerde dikkatini toplaması çok zor oluyor. Kabul ediyorum ama derste video seyretmek, oyun oynamak nedir arkadaş?
Biz çözümü Kaspersky safe kids programında bulduk. Limited versiyonu bile bizim sıkıntılarımızın çoğunu çözdü. Tavsiye ederim.
0
SiyamkedisiZorro
(06.04.21)
(7)

yemek takımı, yatak takımı, oturma grubu önerisi

EasyTiger
Merhaba,Yemek odası takımı, yatak odası takımı ve koltuk takımı bakıyorum. Kelebek, Doğtaş'ta çok dişe dokunur şeyler göremedik. Enza Home biraz daha iyi gibi, fakat ürün seçeneği çok geniş değil.Yemek masasında en azından ahşap kaplama istiyoruz fakat bu firmalarda çok sınırlı sayıda var. Genelde P
Merhaba,

Yemek odası takımı, yatak odası takımı ve koltuk takımı bakıyorum. Kelebek, Doğtaş'ta çok dişe dokunur şeyler göremedik. Enza Home biraz daha iyi gibi, fakat ürün seçeneği çok geniş değil.

Yemek masasında en azından ahşap kaplama istiyoruz fakat bu firmalarda çok sınırlı sayıda var. Genelde PVC kaplama satılıyor.

Kelebek'te Martis koltuğunu beğendik fakat oturma yeri çok alçak. Boyum uzun olduğu için rahat edemeyebilirim gibi geliyor.

Başka hangi markaları önerirsiniz? Casa'ya bakayım dedim, 3'lü oturma koltuğu 12.5'tan başlıyor.

Edit : istanbul'dayım. Yanıt yazmama izin vermiyor duyuru :(
0
EasyTiger
(05.04.21)
Ankara'daysanız Siteler'e gidin abi cidden, yarı fiyatına takımlar var.
0
Hallegadola
(05.04.21)
turkiye'de mobilyacilik bence iyi durumda. marka yapmis seyler ile mobilyacilar sitelerindeki seyler arasinda ucurum fiyat farki olmasina ragmen ucurum kalite farki olmuyor. eger butceniz kisitliysa bu tarz mobilyacilarin toplandigi yerlere gidin. ama butce sikintisi yoksa premium marka bakmaya devam edin.
0
buenosdias
(05.04.21)
hepsi için mudo.
zara home'a da bakın.
para azsa ikea.
0
rewlack
(05.04.21)
enzadan koltuk ve salon takımı aldım, 1.5 yılda 3. değişti koltuklar, inanılmaz tüyleniyor. garantisi bittikten sonra 1 yıl daha kullanır değiştirirz gibi..

hangi marka olursa olsun beğendiğiniz modeli de mutlaka internette aratın, meğerse benim takımın kronik sorunuymuş, bakmamışım. modeller ile ilgili çok farklı bilgiler/şikayetler oluyor.
0
benaslinda
(05.04.21)
entepe'de güzel modeller vardı. ama mobilya sitelerini bende öneririm. hepsi aynı modelleri copy-paste yapıyor genelde.
0
xrated
(05.04.21)
Biz buradan almıştık. Modoko'da yerleri var:
classi.com.tr
0
SiyamkedisiZorro
(05.04.21)
zett ve loda'dan memnun kalmıstık biz
0
delidiyorum
(05.04.21)
(10)

günü kötü geçen biri

xdenizx
iş yeri ile alakalı günü kötü geçen biri akşam mesai bitiminden sonra yaparsa kafasını dağıtabilir? seks ve alkol demeyin sakın :) onun dışında
iş yeri ile alakalı günü kötü geçen biri akşam mesai bitiminden sonra yaparsa kafasını dağıtabilir?

seks ve alkol demeyin sakın :) onun dışında
0
xdenizx
(02.04.21)
Motosiklete biniyorum ben, varsa benzer bir hobin neden olmasın
0
okumakserbestbegenmeksart
(02.04.21)
Komedi dizisi izleyebilir. Bomboş aktivite.
0
suicides underground
(02.04.21)
Saatlerce bilgisayar oyunu...
0
kedimedi
(02.04.21)
sokak hayvanlarını beslemeye gidebilir aslında eğer bildiği bir nokta var.
0
elorelia
(02.04.21)
Playstation ekibimiz var. Battlefield V'e giriyoruz. Maksat muhabbet. Birer bira açıp dertleşiyoruz.
0
himmet dayi
(02.04.21)
Yürümek, uzuun uzun yürümek...

Bir de yürürken şunu düşünün, bu gün kötü gitti, ama hayatım kötü bir hayat değil.

Yakın zamanda başıma geldiği ve kalp dahil bir dolu sıkıntı çektiğim için sizi çok iyi anlıyorum. Geçecek.
0
SiyamkedisiZorro
(02.04.21)
sevdiğim yemeği yapmak ya da yeni bir tarif denemek benim hem ruhumu hem de karnımı doyuruyor :) günler de uzadı güneş geç batıyor fonda da sevdiğin müzikleri aç
0
freebird5406_2
(02.04.21)
Yürümek ve müzik dinlemek 1 saatte senin iş tamam :)
0
esinikaybetmiscorap.
(02.04.21)
valla ben tiktoka bakiyorum. ya dabir cocuk bul onunla zaman gecir oyna nese verip unutturuyor.
0
tunaktunaktun
(03.04.21)
Kosmak kosarken müzik dinlemek ve aglamak. Sonrasinda dus almak ve dusun altinda da aglamak. Sonra yuksek kalorili yemek yemek ve hem buna hem de gecen gune aglamak sonra komedi filmi izlemek ve aglamak. Uykuya dalarken aglamak uyku ve kapanış. Sabaha bir sey kalmaz.
0
punk
(04.04.21)
(13)

günlük 6 saatlik uykuyla verimli olabilir misiniz?

asaf
her gün 22:00-04:00 saatleri arasında uyusanız yeterince dinlenmiş hisseder misiniz? verimli olabilir misiniz?
her gün 22:00-04:00 saatleri arasında uyusanız yeterince dinlenmiş hisseder misiniz? verimli olabilir misiniz?
0
asaf
(02.04.21)
günlük 6 saat uykuyla verimli olabilirim ama 4'te uyanırsam verimli olamam.
0
elorelia
(02.04.21)
22’de uyumayi basarabilirsen olabilir. 4 gercekten erken ama ozel bi sebebi yoksa havanin biraz daha aydinlanmasina yakin yapsaniz daha iyi olur belki.
0
eksi sozlukte eksiyen adam
(02.04.21)
6 saatle verimli olunur ancak güneşi görerek, güneş ışığıyla uyanmak biyolojik saatimize yardımcı oluyor. Bunun bilimsel açıklaması vardı tam ifade edemedim ancak güneş ışığıyla uyandığımızda daha enerjik vs oluyoruz. O yüzden 4'te uyanarak zor.
0
turkce konusan uzayli
(02.04.21)
güneşten önce uyandığımda vücut olarak değil ama kafa olarak bütün günüm rezil oluyor. çok zor benim için.
0
roket adam
(02.04.21)
uzaylının dediği sirkadyen ritim.

yazın belki yeter 6 saat ki az uyuyorum hep, imkanım olsa 8'den az uyumam.
0
passion rules the game
(02.04.21)
İş akademik mi, fiziksel mi? Ayrıca kaça kadar çalışacaksınız 4 te kalkıp?
0
ykyt
(02.04.21)
Youtube'da videosu olan bir nörolog en az 7 saat, uygunu 8 saat diyordu. Gerekliyse videoyu da bulabilirim.
0
Mirket
(02.04.21)
asla. ucuncu gun dusup bayilirim muhtemelen.
0
der meister
(02.04.21)
Evet sirkadyen saat önemli. Bir süre saat 11 gibi yatıp 05:30da kalkıyordum. 6 saat uyuyor gibiydim ama hafta sonunu zor getiriyordum. Bir de hakikaten bedensel iş mi, masa başı işi mi? Ya da evden çalışma mı, yoksa arabayla işe git gel gerekiyor mu hepsi etkili.
0
SiyamkedisiZorro
(02.04.21)
Asla. 9 saat standartim, azi sorun benim icin.
0
buf-e kür
(02.04.21)
Olunur. Cunku tam uyunmasi gereken saatleri secmissin. Bunu net soyluyorum cunku bi sure boyle devam ettim. Ilk 1.5 hafta sabah 4te gunesi gormeden zor oldu ama sonra alistim. Yasina gore 6 saat yeterli bir sure. Yasin 50+ ysa tabii en az 8 saat uyumakta fayda var ama orta yaslardaysan ideal uyuma zamanini secmissin.
0
e mice
(02.04.21)
10da yatıp 4de kalkmakla gece 2de yatıp 8de kalkmak arasında büyük fark var
ilki biyolojik saatimize daha uygun
ayrıca uzun bi süre bu şekilde götürmüştüm 10 olmasa da 11 olmadan uykuya dalar 5 te kalkardım
0
megacracker
(02.04.21)
Asla olamam. 8-9 saat uyumazsam uykumu alamıyorum
0
sta
(03.04.21)
(6)

sadece fon perde takan, tül kullanmayanlar var mı

roket adam
bu formatta bir dairemiz var, yüksek ve sürekli aşırı güneş alan bir daire. (foto temsili, dekorasyon vs böyle değil bizde) perdeyi sadece gece yatarken kapatıyoruz, onun dışında perde sürekli açık oluyor.stor istemiyor, sadece fon perde takmayı düşünüyoruz. tül de kullanmamayı düşündük ama emin ola
bu formatta bir dairemiz var, yüksek ve sürekli aşırı güneş alan bir daire. (foto temsili, dekorasyon vs böyle değil bizde) perdeyi sadece gece yatarken kapatıyoruz, onun dışında perde sürekli açık oluyor.

stor istemiyor, sadece fon perde takmayı düşünüyoruz. tül de kullanmamayı düşündük ama emin olamadık. zaten tül aşırı güneşte yanar falan diyenler var. ne düşünüyorsunuz, sadece fon perde ile yaşayan insanlar var mıdır?
0
roket adam
(01.04.21)
aşırı güneşte tül yanar mı?? hiç duymadım.

yani eğer gündüz dışarıdan içerisinin görünmemesi gibi bir derdiniz yoksa kullanmayabilirsiniz ama gündüz güneş geliyor diye fonla camları kapatırsanız ışık kesilir, boğucu olur. bana pek mantıklı gelmedi. çok açık renk olmayan bir tül daha iyi olur bence. ayrıca tül + perde daha estetik durur.
0
elorelia
(01.04.21)
Bizim de böyle sadece perde kullanıyoruz. Zaten yüksek kattayız perde de öylesine duruyor. Bu arada sanırım tülün kalitesiyle ilgili annemin evde tüller yandı mesela.
0
suicides underground
(01.04.21)
Olur. Yeni gelin gibi üç tip perde kullanmak normalleştirilmiş artık. Ne isterseniz onu takın. Kim ne diyebilir ki?
0
ruhen hastayim ben
(01.04.21)
Ben tam tersi sadece tülle tamamlardım dekorasyonu. Diyorsunuz ki perdeyi sadece gece yatarken kapatıyoruz. O zaman kalın bir tül alın bitsin gitsin. Fon perde dediğiniz zaten güneş ışığını kesmek için kullanılmayacaksa bence görsel olarak pek işe yaramayan bir şey.
Tülün yandığını da ilk defa duyuyorum. Ben keten tipli bir tül kullanıyorum. Neredeyse 20 sene olacak.
0
SiyamkedisiZorro
(01.04.21)
Beyaz güneşlik perde artı tül artı fon perde kullanmak bence de anlamsız ama tül + fon daha şık. İşlemeli süslü şekilli değil ama sade zarif ve gerektiğinde güneş ışığını biraz yumuşatacak bir tül kullansanız güzel olur.
0
kobuzchu kiz
(01.04.21)
store istemiyoruz dediniz ama ben yine de biraz farklı diye şöyle bir şey önermek istiyorum, fikir olması için; www.google.com

tül yanar elbette, sararır yani. bir de, modelinden modeline değişebilir ama demode geliyor bana. sadece fon perde ise bence örgüt evi gibi olur. en iyi ihtimalle öğrenci evi.
0
not sure if serious
(01.04.21)
(16)

"Krediyle ev alıp 10 sene borç ödemek"

gmzo
Sözlükte bu başlık gündem olmuşken bir de burada tartışalım dedim.Eşim de benim de sabit gelirimiz var (zaman içerisinde akademik yükselme ile benim maaşım artacak). 30 yaşındayız, kiradayız, her ikimize de aileden Anadolu kentinden ileride gayrimenkul kalacak. Şu an İstanbul'un merkezi bir yerinde,
Sözlükte bu başlık gündem olmuşken bir de burada tartışalım dedim.

Eşim de benim de sabit gelirimiz var (zaman içerisinde akademik yükselme ile benim maaşım artacak). 30 yaşındayız, kiradayız, her ikimize de aileden Anadolu kentinden ileride gayrimenkul kalacak. Şu an İstanbul'un merkezi bir yerinde, fena sayılmayacak bir evde kiradayız. Yine merkezi ama bir tık daha nezih bir mahalleye, bir tık daha iyi bir eve taşınmaya niyetlendik.

Kime söylesek ev alın diyor. Şimdi başlıktakileri de okudum, düşük faiz ile kredi çekip ev alanları anlıyorum, kesinlikle avantajlı olabilir. İhtiyaçlar hiyerarşisi doğrultusunda insanın barınma ihtiyacını garantiye almak istemesini, ev sahibi kaprisiyle uğraşmak istememesini de anlıyorum.

Fakat bizim (en azından şimdi) ev almamamız için (bana göre) şöyle sebepler var:

1. Ülkenin durumu. Öyle bir güvensizlik ortamı var ki, yarın ne olacağı belli değil ve bu pandemi ile birlikte iyice ayyuka çıktı. Bir Avrupa ülkesi vatandaşlığım da var, dolayısıyla ihtiyaç halinde çekip gidebilme lüksümüzü korumak istiyorum.

2. Neden gelecekte rahat edelim diye gençliğimizi harcayalım? Savruk insanlar değiliz, 3 senede yurtdışı gezileri yaparak, ihtiyaç ve isteklerimizden kısmayarak, kira ödeyerek aşağı yukarı 200 bin lira biriktirdik. Neden aynı şekilde yaşayarak 10-15 sene sonra rahat rahat almayalım ki evimizi? Kiranın boşa gittiğini düşünmüyorum, bize istediğimiz zaman çekip gidebilme ve istediğimiz gibi yaşama özgürlüğünü veriyor.

3. İstediğimiz gibi yaşama özgürlüğü derken, şu an 25-30 yıllık evlerde, dediğim gibi merkezi ve nezih semtlerde yaşıyoruz. Trafiğe girmeden iş yerlerimize ulaşıyoruz, yürüyerek sahile gidiyoruz, arkadaşlarımızla buluşup bir şeyler içip yürüyerek eve dönüyoruz. Fakat bu evlerin fiyatları en az 900 bin - 1 milyon oldu, aynı yerde yeni ev alsak zaten mümkün değil. E şimdi biz Ümraniye'de siteye taşınıp, iş-kültürel ortam-sosyalleşme için trafiğe girmeye, zamanımızdan ve hayat kalitemizden yemeye mi başlayalım? Ne için? Geleceği belirsiz bir coğrafyada 4 duvar sahibi olabilmek için.

Düşündüğümden uzun oldu ama görüşleri merak ediyorum :) Hakikaten benim kaçırdığım bir nokta mı var, nedir?
0
gmzo
(31.03.21)
Yuzde 90 ev alin derim soranlara ama sizin senaryoda kiracilik daha mantikli.

Sadece "ulkenin gidisati" kismi ezelden beridir ayni. Yatirim yaparken onu pek goz onune almayin derim. Gidisatin duzelmesini bekleyenler 50 yildir hala bekliyorlar.
0
brkylmz
(31.03.21)
ev almak her senaryoda en mantıklı seçim oluyor.

kiracısınız ancak yarın ev sahibinizin evi satmayacağı ya da sizi çıkarmayacağının bir garantisi yok. kira hiçbir şekilde kendi evinizin rahatlığı ile bir tutulamaz ayrıca. ödediğiniz kiranın bir karşılığı da bulunmuyor. kaba tabirle boşa giden para.

şartlar böyle iken merkeze yarım saat mesafede site içinde bir ev almak daha doğru olacak.

10 sene sonra kira ödemeye devam ediyor olabilirsiniz, ya da borcu bitmiş bir eve sahip olabilirsiniz. fark bu aslında.
0
tantunisultansuleyman
(31.03.21)
1 - Vatandasligin varsa ve cikacaksan, madem yas artik 30'a gelmis, biran once karar vermeniz lazim, cikiyor musun cikmiyor musun? Gidiyorsaniz ev almak mantiksiz cunku disarda para lazim olacak, hem de cok lazim olacak.

2 - Obur taraftan ben sizin gibi beyaz yaka ciftlere acikcasi gocmenligi onermiyorum. Ikinizin de isi var, biriniz akademiden kovaliyor. 3 senede 200bin tl birikmis, bu arada tatiller yapilmis. Kiradasin ama iyi bir muhitte yasiyorsun, yuruyerek sahile iniyorsun. Zaten size yurtdisinin saglayabilecegi imkanlar da bunlar, cikmanin bir anlami yok. Cikmak etrafinizdaki tiyatrodaki dekoru belki 50 sene ileri tasir, ama sizin toplum icindeki konumunuzu bir 15 sene geriye dusurur, liseye geri donersiniz. Tanidik yok, baglanti yok, sifirsin. Disarinin avantaji tiyatronun "dekor"unun guzel olmasi, ama toplum icinde iyi bir konumda degilsen ki yeni gocmenlerin ne kadar iyi bir konumda baslayacaklari tartisilir, o tiyatroda figuranlik yaptiriyorlar sadece.

3 - Turkiye'nin duzelmeyecegini kabullenip kaliyorsaniz, o zaman biran once ev isini cozmek en mantiklisi, bence beklemeye gerek yok. 3 senede rahatca 200bin biriktiren bir cift milyonluk evlere girer. Muhitinizin pek degisecegini sanmam, ki ben olsam zaten degistirmem.
0
cooperr
(31.03.21)
şu an imkanım olsaydı direkt gider ev alırdım. yok gidebilme özgürlüğü yok şu yok bu gibi hikayeler bana komik geliyor. elin evine çivi çakamıyosun, çaksan boşa gitmiş hissi oluyor. o yüzden yeterli peşinat varsa, ödemede zorluk çıkmayacaksa ev alınması bana her zaman mantıklı geliyor. ha 3 seneye yurtdışına gidecekseniz almayın tabi ama belki gideriz diye düşünerek on sene daha kirada yaşamanın manasını göremiyorum cidden.
0
elorelia
(31.03.21)
Günaydın. Duyurunun belki de en çok banka borcu olan insanlardan biriyimdir.
Sebeplerini okudum. Bir kaç noktaya değinmek istiyorum.
Ev alırken; finansmanı nereden sağladığın çok önemli. Bu finansmanı uzun vadeli bir krediden mi karşılıoyrsun yoksa nakit tasarruftan mı karşılıyorsun. İkisinin arasında çok fark var. Tasarruf edinimlerini banka kaynaklarına yönlendirip tasarruflarını harcamadan ev almak, enflasyonun yüksek olduğu bir ekonomide uzun vadede sana avantaj getirir. O sözlükte bahsettiğin başlığı okursan; 200 bine ev alanlar şu an 650-700 bin civarında diyorlar. Bankaya ödediği taksitlerde maksimum faizi ile birlikte 320 bin eder. Burada şu da var, aylık krediye ödediğin miktar ile 10 yıl sonunda edindiğin evin son değeri, aynı miktarda yaptığın tasarrufun10 yıl sonundaki değeri evin değerinden aşağı kaldığını göreceksin. Yani bu yatırımını kredi değil de tasarrufla bunu edinmeye çalışırsan zarar edersin. Başka arkadaşlar bu tasarrufu ben değerlerim, örneğin altın dolar hisse vb araçlarda artırırım diyor ama ben buna katılmıyorum zira kıyasladığımız iki durumda birinde ev yatırımı yaparken herhangi bir mesai enerji zaman vs harcamıyoruz. Böyle bir yeteneği var ise bunu zaten ayrı bir çerçevede değerlendirmek lazım.


Yukarıda anlattıklarım benim evin kredi ile yatırım aracı olarak değerlendirilmesi konusuydu. Siz biraz daha sosyal konulara değinmişsiniz. Onlar biraz daha göreceli konular.
0
Frederick Co
(31.03.21)
1- Ülkenin durumunun kötüye gimesi faizleri yukarı götürür TL'yi değersizleştirir. Aldığınız kredinin yükünü azaltır. İşten çıkarılma korkun yoksa bu madde seni gayrimenkule yönlendirmeli. Avrupaya giderseniz buradaki krediyi ödemek kat kat daha kolay olur zaten. Aileden kalacak evleri emeklilik ve çocuk yetiştirmek için düşünebilirsin.

2- Gençliğinizi harcamak zorunda değilsiniz. Gelişmiş ne kadar ülke varsa tasarruf oranları yüksektir. Tasarruf yapmak gençliğini yemek değildir. Eğer 18 yaşını geçtiysen bu kafayı terketmiş olman gerekir. İyi semtten daha iyi semte geçip 2 kişi yüksek kira ödeyeceğine iyi semtten daha az iyi bir semtteki kendi evine geçip taksit ödeyebilirsin. Aradaki fark 3000 TL olsa kişi başı 1500 TL olur. Ayda 1500 TL ile gençliğini mi yaşıyorsun? Biriktirdiğin paranın market risk'i yani yatırımlarının patlama riski içine oturduğun evin değer kaybetme riskine göre daha yüksek. Ne sıklıkla ev sahibine biz çıktık evinden hacı deyip, üniversiteye biz istifa ettik deyip 200 bin TL'yi alıp dağ başına yerleşeceksiniz mesela? Dağ başına yerleşmek istediğin an çekip gidebilmeye dair bir örnek. İçini sen doldurabilirsin.

3- En önemli item bu. Bunu bir şekilde yönetebilirim, daha az inerim sahile, evi kendime bir sanctuary haline getirim diyemiyorsan almaman gerekir. Sonuçta mutsuz olacağın bir ev almanı tavsiye etmek mantıklı olmaz.
0
twelfth
(31.03.21)
1) ülkenin durumu gerçekten çok kötüye giderse, kirayı da ödeyemeyecek duruma gelmeniz olası. vatandaşlık kartını oynayacaksan da bir an önce karar vermende fayda var.
2) bir gün ev sahibi çat diye hadi çıkın oğlum oturacak dediğinde o gençlik bi 5 yıl falan yaşlanıyor ki bugün anladığım kadarıyla çocuğunuz falan yok, kafanıza göre yaşıyorsunuz, o durumda bile çok sıkıcı bir konu. bu tarz ıvır zıvır dertlerle uğraşmamak, ev sahibi kavramını hayatınızdan çıkarmak için bile değer.
3) şu anda yaşadığınız hayat geçici bir hayat, bunu atlıyorsunuz. son 3-4 senede yurtdışından gelenler dolayısıyla istanbulun sahil semtlerinde kiralar inanılmaz arttı, eskiden 3 bine tutulan evler artık 5-6 bin oldu. çok istisnai bir iş yapmıyorsanız (it vs gibi) maaşınız bir süre sonra o bölgelerde yaşamaya yetmeyecek. o evden çıkmak zorunda kalırsanız aynı paralara ümraniye'de küçümsediğiniz yerlerde ev tutup ulan buraya bu para verilir mi, 2-3 sene önce sahilde bu paraya yaşıyoruz şimdi dağdayız diyeceksiniz ve üstelik yıllarca kiraya para savurdu olacaksınız.

şimdi ailenizden kalacak evlerin paranın değerini bilmiyorum, yani gerçekten tuzu kuru bir çiftseniz yatırım planı yapmanıza zaten gerek yok, kalacaklar sizi kurtarır o zaman hayatın tadını çıkarmaya devam edin. ama yurdumun standart sefil beyaz yakalısı modunda değerlendirirsem iyi, yeni, depreme dayanıklı, oturulacak bi ev bulursanız bir an önce yatırım yapın gitsin derim.
0
roket adam
(31.03.21)
Aileden gelen gayrimenkul varken bir de kendinizi kasıp ev alacağız diye direnmenin anlamı yok. Ayrıca Türkiye'den çıkabilir durumdayken çıkın, çocuk mocuk niyetiniz varsa böyle güvensiz bir ortamda çocuk büyütmek malesef sıkıntı. (biz fanus içindeyiz diyorsunuzdur o ayrı ama yine de eğitim hayatı komple buna bağlı olacak)

Ha ille de Türkiye'de kalacağız dediğiniz koşulda da, bankada duran para eğer parasınız doğru yatırım araçlarıyla değerlendiren bir çift değilseniz son 1 senede bile eridi. O nedenle, o parayı güvenceye almak için İstanbul'da değil, bir anadolu şehrinde yatırım amaçlı ucuzdan ev toplayıp kirada tutup devam etmeniz daha karlı oluyor. İstanbul'daki evler kendini amorti etmiyorlar artık.
0
lcha
(31.03.21)
Şu an faizler çok yüksek. Geçen sene 0.69'tan kredi çekip, ev alanlar çok büyük akıllılık yaptılar.

10 sene uzun bir süre ancak Türkiye gibi ülkelerde enflasyonist bir ortam olduğu için, 3-4 sene sonra bu paralar çerez parası olacak. Düzelmesi de çok uzun yıllar sürecek gibi duruyor.

Ancak şimdi konut kredileri çok yükseldi. Ben olsam almam. Ama maaş artışlarını ve kredi taksitini hesaplayıp, bakmak lazım.

Kiracılık çok uzun bir süre iyi idi. Senelik %10-12 artış çerez parası idi ama bu oranlar hızla artabilir. Reel enflasyon şu an %25-%30 civarı. Hükümet daha ne kadar baskılayabilecek, soru işareti...



.
0
kartallar yuksek ucar
(31.03.21)
Merhaba 3 sebebin 3ünde de haklısınız. Açık konuşmak gerekirse ben de sizin gibi düşünüyordum genel olarak.

Ama şöyle bir şey var: biraz da aile ve eşimin baskısıyla son 2-3 yıldır İstanbulda ev bakıyorduk acaba alsak mı diye. Ve gördüğüm şu ev fiyatları devamlı arttı yani piyasa ekonomi vs hiçbirşey dinlemiyor. Aklım almıyor nasıl olduğunu ama ülkenin durumu bu, evlerin fiyatı hep artıyor. O yüzden 1 sene önce bakıp alsak mı lan dediğimiz ev bugün bize daha da uzak gözükmeye başlamıştı. Dolayısıyla yeni yeni fikrim insanın 1 tane evi olmalı şeklinde değişti. Hele hele İstanbulda böylesine bir kalabalık varken ev piyasasının hiç durulacağını sanmıyorum. Diğer şehirleri bilemeyeceğim ama Istanbulda merkeze yakın ilçelerde hiçbir zaman ev fiyatları düşmeyecek benim öngörüm. O yüzden bekledikçe ev sahibi olma ihtimalin azalıyor.
0
nuevo
(31.03.21)
turk halkinin ev fetisizmini bosver. eksisozluk bu tarz tabularin yaygara yapilarak konusuldugu bir yer oldugu icin cok da saapma. halbuki hersey gayet basit.

herkesin durumu farkli. maddi olarak iyi durumdaysan ve istiyorsan ev alirsin. istemiyorsan bu sekilde devam edersin. parani da baska sekilde degerlendirirsin. herkesin dusundugu gibi 20 yil sonra isinizi kaybedip, kirayi odeyemeyip esiniz ve cocugunuzla sokakta kuru ekmek kemirmeyeceksiniz.
0
buenosdias
(31.03.21)
Sadece birinci sebepten dolayı kirada yaşadığım eve buzdolabı bile alamadım 1.5 yıl.
Gideriz, gidelim, gidiyo muyuz derken yıllar geçti. Ha sonunda gittik gerçekten, iyi ki almamışız ama, bu gidişi kesinleştirmeden çok fazla aklınızda çevirirseniz, ne istediklerini yapabiliyorsunuz ne de gidebiliyorsunuz. Aklınızda yıllar geçtikçe sürekli bir keşke kalıyor.
Bu sebeple, yurtdışına gidecekseniz karar verin ve yapın.
Yok "burada rahatız para da geliyor" diyorsanız evi alın ve fazla düşünmeyin.

Ben gitmeyecek olsam eve girerdim, hatta giriyordum onu da yapamadım işte bu düşüncelerden.
0
quaker
(31.03.21)
cooper +1

Gidecekseniz karar verme yaşındasınız. Çocuk olayına girdiğiniz zaman, hele çocuğun eğitimi başladığı zaman bir de ev kirası / mortgage ödemesi çok zor oluyor. 15 sene önce 320bin TL'ye aldığım dairenin yan dairesi geçen ay 2250bin TL'ye satıldı. Böyle bir getiri hiçbir şekilde yok. 11 sene mortgage ödedim. Sıkıldım ama şimdi başka bir özgürlüğüm var. Emekli olsam ya da işten çıksam ev kirasına para yetiştiremezdim bu muhitte.
0
SiyamkedisiZorro
(31.03.21)
Ev fiyatları hep artacak. Kiraya verilen parayı sokağa atılmış olarak görüyorum.Kiraya verdiğiniz parayla kredi taksiti ödeyin ama kendi evinizde oturun. Maaşlarınız sabit kalmayacak, artacak ama kredi taksitleri hep sabit kalacak. Avrupa'ya taşınırsanız da kira geliriniz olur,krediyle alsanız bile başkasına kiraya verebilirsiniz. İstanbul gibi bir şehirde emlak fiyatları hep yükselecektir, yeter ki alacağınız ev zemin etüdü ypaılmış ve 99 depreminden sonra yürürlüğe konan deprem yönetmeliklerine uygun olarak yapılmış olsun.
0
iwasbornonamountainside
(31.03.21)
parayı gitme ihtimaliniz olan ülkenin para birimine çevirip o şekilde tutun ve her ay da üzerine ekleyerek ilerleyin. 10 sene sonra hala türkiye'de yaşamak istiyorsanız paranızı tl'ye çevirip anadan babadan kalacak evleri de satıp istediğiniz her yerde istediğiniz her evi alabilirsiniz diye düşünüyorum. ya şu an elimdeki işi kaybedersem, ya aç kalırsam gibi düşünceler fakir refleksi ve yüzde 90'ımız bu şekilde yaşıyoruz. sizin böyle bir şeyle karşı karşıya kalmanız durumunda gidecek yeriniz de varmış. aceleniz yoksa ve şu an sevdiğiniz bir yerde yaşıyorsanız yükün altına girip stres olmaya gerek yok bence.

iş kaygınız yoksa hayat kalitenizden ödün vermeniz gereksiz.
0
golgi aygıtı
(31.03.21)
ikinize de aileden ev kalacaksana niye simdi ev alasiniz ki. yaslaninca alirsiniz iste. ikisini birlestirir ustune koyarsiniz biriktirdiginiz parayi al sana istanbulda ev.
0
aydonno
(01.04.21)
(7)

Ben yatinca kedim de yatiyor

overdose
Kedim oyun halinde bile olsa ben yatinca gelip yanima (ayak ucuma) kivriliyor. Cok defa denedim her seferinde ayni şey. Bu ne demek yani bana aşik mi?
Kedim oyun halinde bile olsa ben yatinca gelip yanima (ayak ucuma) kivriliyor. Cok defa denedim her seferinde ayni şey. Bu ne demek yani bana aşik mi?
0
overdose
(31.03.21)
Bizim kedi de öyle, kardeşim ne yaparsa onu yapıyor. Hayatını ona göre ayarlıyor işte :)
0
hayirsiz
(31.03.21)
bizim kedi, yatacagimizi anlayinca gidip yataga kuruluyor. biz de kediye göre pozisyon alarak uyumaya calisiyoruz. nasil alistirirsan öyle gidiyor, kedi öyle bir hayvan.
0
spivak
(31.03.21)
ev arkadaşın olarak senden bazı taktikler alıyor işte. bizimki ışıklar sönünce benden önce yatağa gidip yerine kıvrılıyor. sabah normalden 10dk bile fazla uyusam horlaya horlaya yanağını benimkine sürtüyor.
0
papa ikinci jambon
(31.03.21)
Allahim benim niye boyle bi kedim olmadi hic ya! Ben uykuya dalana kadar bi koseye siniyor benimkiler, sonra party hard...
0
e mice
(31.03.21)
Benim de bi tanesi öyle. Ben nerde yatarsam o da oraya gelip ayak ucuma, bazen de karın boşluğuma yatıyor.
0
himmet dayi
(31.03.21)
benimki de ne durumda olursa olsun ben ışıkları kapatıp yatağa geçince yatağa geliyor. her sabah annemi ve kardeşimi yolcu ettikten sonra bir kez daha gelip yanıma kıvrılıyor. dışardan kuş sesi gelmediği sürece ben uyanana kadar uyanmıyor da.
0
golgi aygıtı
(31.03.21)
Bizim kedimiz kızları birer birer yatırır, büyük kızın bir süre ayakucunda yatar sonra salına salına salona gelir. Biz yatana kadar bizi bekler. Bizi de yatırır ancak ondan sonra tekrar büyük kıza gelir ve uyur.
Erkek kedi bu arada, ama anaçlık var.
0
SiyamkedisiZorro
(31.03.21)
(18)

çirkin tanıdık bebeği

Tochinoshin
Nasıl seviyoruz bu bebeği?Kuzenimin çocuğu gördüğüm en çirkin bebeklerden biri. Kucağıma falan almayı geçtim yüzüne bakınca istemsiz şekilde yüzüm düşüyor, gülümseyemiyorum bile. Bana sevdirmeye çalışıyorlar da maşallah'tan başka bir şey diyemiyorum. "Çok tatlı ehehe" gibi şeyler yemin ederim söyley
Nasıl seviyoruz bu bebeği?

Kuzenimin çocuğu gördüğüm en çirkin bebeklerden biri. Kucağıma falan almayı geçtim yüzüne bakınca istemsiz şekilde yüzüm düşüyor, gülümseyemiyorum bile. Bana sevdirmeye çalışıyorlar da maşallah'tan başka bir şey diyemiyorum. "Çok tatlı ehehe" gibi şeyler yemin ederim söyleyemiyorum.

Nasıl kurtulabilirim bu gerilim anlarından?
0
Tochinoshin
(30.03.21)
yaa yazık :D zaten büyüyünce zor bi hayatı olacak garibe bi de sen mi vuracaksın...
0
theseachange
(30.03.21)
bir bebek ne kadar çirkin olabilir ki? :)) yüzü itici geldiyse ellerini ayaklarını filan sev. eli ayağının çirkin olma ihtimali yok her türlü sevilir :)
0
kaptan maydanoz
(30.03.21)
Ben de bir bebek ne kadar çirkin olabilir ki dedim duyuruyu görünce. Bunun altında bilinçaltı bir sebep yatıyor olabilir.
0
turkce konusan uzayli
(30.03.21)
yeni dogan zaten cirkin sifatsiz bir sey olur azicik ele avuca geldiginde yuzu toplaninca ayparcasi oluyorlar. bebis kac aylik? tahminim 0-4 aylik arasi bir seydir.
0
turbo sadık
(30.03.21)
bebeklerin geneli güzel değil ki zaten. genel olarak baya sıfatsızlar birkaç yaşına kadar.
0
roket adam
(30.03.21)
ahaha sanırım büyük kulaklı ve esmer bir bebek. yapacak bir şey yok, ehehe ne tatlı şeysin sen ya diyip geçmek gerek.
0
makarnavodka
(30.03.21)
Hahah o kadar iyi anlıyorum ki sizi :D Ben de bebekleri hatta genel olarak çocukları asla sevimli bulamıyorum ve bebeklerle göz göze gelmekten bile rahatsız oluyorum. Gerçekten saçma bir şekilde bir bebekle aynı ortamda olmak inanılmaz geriyor beni.

Yakın çevrem zaten sevmediğimi biliyor. Bebeği olan arkadaşlarım bile bebekleriyle ilgili bir şey anlatırken “sen sevmezsin zaten ama” falan diye başlıyorlar. Tanımadığım biriyse de annesinin dediği şeylere zorla gülmeye çalışarak “hmm evet” falan diyebiliyorum en fazla. Ağzımdan “çok tatlı” gibi bir şey mümkün değil çıkamıyor. Ve geçerli sayılabilecek bir yalan olarak da çok küçük bebeklere yanlış bir şey yapmaktan korktuğum için dokunamadığımı falan söylüyorum pek tanımadığım insanlara. Kimse zorla sevdirmeye çalışmıyor böyle olunca. Tavsiye ederim :D
0
ms brownstone
(30.03.21)
herkesin başına gelebiliyor, hakkında seinfeld bölümü bile var:) doğal karşılayın.
www.youtube.com
0
engelbert humperdinck
(30.03.21)
Yaa çirkin bebekler de tatlı. Hiçbir şeyden haberi yok öyle çirkin çirkin duruyor. Günah zaten hayat zor olacak. Çirkin bebeklere karşı değişik bir şevkat ve sempati duyuyorum.
0
cilekli krep
(30.03.21)
"Ahaha tipe bak ya" diyerek sevin. Yalan da değil hem asdfsf.
0
inawen
(30.03.21)
ben de çok gıcık oluyorum ve bebeklerin geneli güzel değil... hele böyle aynı babası aynı annesi olan suratsız bebekler.... ya da memleketini yüzünden anlayacağın çocuklar of.....
ben cok anlamıyorum çocuk bebek şeyinden ya ehe de geç. gerilme o kadar. bir de o çocuğun masumiyetini falan düşünmeye çalış sonuçta herhangi bir tercih hakkı olmadan YAZIK birilerinin zevkine kurban gelmiş bu dunyaya o sikik genleri yaşatmaya. acımayı dene dgkdgkj
0
ala09
(30.03.21)
kaç aylık. 5 ayı geçince tatlılaşıyorlar.
0
xrated
(30.03.21)
3 aylık bebek. Hiç sanmıyorum tatlılaşacağını maalesef
0
🌸Tochinoshin
(31.03.21)
Ben bebek tutamıyorum çok narinler bişey olucak diye korkuyorum diyip kucağıma falan almıyorum ben. Ayrıca pandemide ne bebek sevmesi? Kuzenimin geçen Nisan’da bebeği oldu hala görmedim. Üstelik çok yakın oturuyoruz.
0
suicides underground
(31.03.21)
Büyük konuşmak istemiyorum ama sizi çok iyi anlıyorum. Tipe bak vs diyebilirsiniz.
0
Hallegadola
(31.03.21)
Hahaha alakasız olucak biraz ama annemin tarafında nazar değmesin diye bebekler çirkin diyerek sevilirmiş. Bana da gelen herkes çirkin çirkin dediği için babam çok sinirlenip kavga ediyormuş :D

Ben normalde de çocuk sevmediğim için her bebeğe tipe bak, ne kadar masum, minnoş falan diyorum.
0
jazzabel
(31.03.21)
Allah gozlerine bir perde mi indirdi nedir?

Abim, kendi kizini "cirkinim" diye sevdi dogdugunda. Hatta bayagi uzun bir sure de devam etti, bebek anlasa da anlamasa da soylenen sozun onemi vardir, yapma etme dedik. Bizim ailede de herkes, bayagi cirkin oldugunu kabul etmisti bebegin. Anne icin cok hos bir durum olmayabilir tabii...

Onlari gercege davet edin.
0
buf-e kür
(31.03.21)
Hahaha,
Büyük kızım ilk doğduğunda biraz zayıfçıktı, kaşları ortadan birleşikti. Biz yine bayıla bayıla seviyorduk da kuzenimin eşi bir gün severken "büyüyünce güzelleşir, merak etme. Bizim bir kuzen vardı..." diye başlayınca çevreden çok da güzel görülmediğini anlamıştık.
Kızım şimdi genç kız ve hakikaten çok güzel bir kız. Okul tanıtımlarında filan teklif alıyor her defasında, o derece.

Siz de güzelliğe değil sevimliliğe verin kendinizi. İlla ki melek gibi gülümsüyordur, şapşiktir filan.
0
SiyamkedisiZorro
(31.03.21)
(9)

kafam kadar portakallar

Tochinoshin
ben ilk defa bu sene farkettim portakalların bu kadar büyük olduğunu. kilosu 4-5 lira, 5 tane alınca 15 lira yapıyor doğru düzgün yiyemedik bu sene. bu portakallar ne zamandan beri böyle?bide bu sıralar hangi meyveleri yiyorsunuz? 2 haftadır nar da mandalina da yok elma, portakal, greyfurta kaldık b
ben ilk defa bu sene farkettim portakalların bu kadar büyük olduğunu. kilosu 4-5 lira, 5 tane alınca 15 lira yapıyor doğru düzgün yiyemedik bu sene. bu portakallar ne zamandan beri böyle?

bide bu sıralar hangi meyveleri yiyorsunuz? 2 haftadır nar da mandalina da yok elma, portakal, greyfurta kaldık burada.
0
Tochinoshin
(25.03.21)
Ben hic denk gelmedim. Ben meyve yemiyorum ama esim duzenli olarak portakal suyu sıkıp ofise goturuyor. Boylari gayet normal..
0
matilda
(25.03.21)
portakalların da diğer narenciye türleri gibi farklı cinsleri oluyor.
bazıları sıkmak, bazıları yemek için daha uygun.
başka marketlere, manavlara da bakın, daha küçük türlerini bulursunuz.

nar yokluğu benim de dikkatimi çekiyor son bir haftadır ama nedenini bilemiyorum.
0
blatta hiberna
(25.03.21)
yerel bazı türler var ve güzel oluyor.
biz hep marketten aldıgımız için aynı / sıradan / bilindik türleri biliyoruzdur.
bi angaralı olarak keşke tüm türleri bilseydim diyorum :-)
0
ankara06
(25.03.21)
Yerli meyve sebze bulmak zor ne yazıkki.
Şiliden kanadadan falan geliyor :/ koruyucu kimyasalları falan siz düşünün..
Ayrıca mart bitiyor nisan geldi ne narı ne mandalinası.. elma muz armut falan yiyin, 1-2 aya yaz meyveleri dolar zaten.
0
rewlack
(25.03.21)
Şok’a sıkmalık ufak portakal geliyor file içinde.
0
heathen
(25.03.21)
Büyük boyları genelde reçellik yafa portakalları olabilir. Kabuğu etli olur. O kabuğun iç beyaz kısmı ayrılır reçel yapılır. Tabii kabuğa ilaç, parafin değmemiş olmak şartı ile.
Blatta'nın dediği gibi farklı cinsleri var portakalların. Daha yemelik y da sıkmalık olarak.
Mandalina'nın mevsimi geçti. Neredeyse Nisan. Çilek ucuzlamaya başlar.
0
SiyamkedisiZorro
(26.03.21)
Ben bu sene neredeyse hiç sıkmalık portakal görmedim pazarda (İstanbul-Kadıköy), markette de file olarak vardı ve abuk fiyatlaraydı. Bu hafta aynı dediğiniz büyük portakallardan aldım, adam zorla kesip bi dilim yedirdi, nefisti. Son 1 aydır falan güzel portakal geldi gibi sanki, o kadar sulular ki yerken her yer batıyor diye sıkıyoruz. Mandalina zaten mevsimi bitti, daha erken gider o.
0
whoosie
(26.03.21)
ben de patlıcanları görünce dehşete düşüyorum.
0
naksidil
(26.03.21)
Yukarıda belirtildiği gibi portakalların farklı cinsleri var. Size o denk gelmiş. Bu yıl portakalda hasat verimi az olduğu için fiyat yüksek, fiyat yüksek olunca da sizin alışık olduğunuz portakallar ya pazara gelmiyor ya da yurtdışına satılıyor. Nar ve mandalina bulamamanız doğal, çünkü neredeyse Nisan ayındayız, mevsimleri çoktan geçti. Portakal da bitmek üzere zaten.

Ürünleri doğru mevsimde tüketmeye çalışırsanız daha normal ve kaliteli ürünlerle karşılaşırsınız.
0
tss
(26.03.21)
(6)

İnsanların tahammülsüzlüğü ve hata yapmak

nick bulamadim
Beyhan budak'ın bir videosunu izlemiştim asık surat alerjisi diye. İnsanların onayını aramakla ilgili bir sıkıntım var. Terapiye de gidicem yakın zamanda bu tarz durumlar beni üzüyor ya da sinirlendiriyor.Ancak insanlar da çok tahammülsüz değil mi? Amazondan bir ürün almıştım yanlış sipariş vermişim
Beyhan budak'ın bir videosunu izlemiştim asık surat alerjisi diye. İnsanların onayını aramakla ilgili bir sıkıntım var. Terapiye de gidicem yakın zamanda bu tarz durumlar beni üzüyor ya da sinirlendiriyor.

Ancak insanlar da çok tahammülsüz değil mi? Amazondan bir ürün almıştım yanlış sipariş vermişim. Siteden iptal ettim ancak gönderime çıkmış sonra. Bugün kargo gelince "yanlış almışım, teslim almasam olur mu?" dedim. Kurye "olur tabi" dedi. Daha sonra "uygulama üzerinden de bunu yapabilirdiniz buraya kadar gelmek zorunda kalmazdım" dedi. Ben de "siteden iptal ettim ama olmadı sanırım" dedim. "Uygulama üzerinden yapılıyordu" dedi. Uygulamadan da denemiştim ama bulamadım. Neyse bunda bir sıkıntı yok. Söylemesi iyi oldu zaten ve söylediği şeyde de sıkıntı yok ama söyleyiş şekli azarlar, sitemkâr bir şekildeydi. Buna sinirlendim ben. Yine de bir şey demedim uzatmamak için. bir sorun da yok ortada ama demek istediğimi anlamışsınızdır. Tavır, tonlama bahsettiğim şey. Biri normal bir şey söyler size ama ses tonu sinirlidir, gözlerini devirir falan. "Kusura bakmayın bir daha dikkat ederim" dedim tavırlı bir şekilde. Gereksiz taktığımın farkındayım ama insanlar da tahammülsüz değil mi? Yani görememiş olabilirim. Her işte sıkıntı yaşanır ve bu kadar basit bir işte tavır alması saçma geldi. Sorun insanların genelinin böyle olması. En ufak hatada bir tavırlar sanki kendileri hatasızmış gibi. Bu önemsiz bir olay ama bu tavır insanların genelinde var. Kendileri hata yapıyor ancak başkasının en ufak hatasını affetmiyor. Adamın işi zor vs. demeyin kuryelikten çok çok daha zor işte çalıştım.

Önemsiz bir şey ve gereksiz alındığımın farkındayım ama ben insanların hatalarına karşı daha anlayışlı oluyorken herkesin en ufak bir şeyde bir tavırlara girmesi rahatsız ediyor. Yani ben mi hatalıyım sizce? Daha neler oluyor bu ne ki diyebilirsiniz. Bu yüzden insanlarla çok muhtattap olduğum bir işim ya da hayatım yok zaten.
0
nick bulamadim
(25.03.21)
Size katılıyorum, ancak bunun zincir bir reaksiyon olduğunu düşünüyorum. Muhtemelen en ufak bir hatasında, ya da kendi hatası olması bile gerekmez en ufak bir memnuniyetsizlikte kendisine hemen azarlar bir tavırla yaklaşıyorsa insanlar o da böyle öğrenmiş oluyor ve başkalarına uyguluyor.

Edit: berbat bir Türkçe ile yazmışım...
0
SiyamkedisiZorro
(25.03.21)
Bilmiyorum bu tavır ülkenin genelinde yaygın. Mesela devlet dairesindeki memurlar, bir yöneticinin altında çalışanlara tavrı da genelde böyle.
0
🌸nick bulamadim
(25.03.21)
aynı sorunu iş yerinde yaşıyorum. şu an staj yapıyorum ve benimle ilgilenen kişi bazen bir şey sordugunda eksik cevapladığımda normal sorar gibi ama tavırlı şekilde devamını soruyor. ya da bir şeyi ben uzun yoldan yaparken kısa yolunu gösterecekken böyle bir garip tavır. ne var yani duzgunce söyle. sen de annenin karnında öğrenmedin.
terapi ben de alıyorum ve bu konuda da konustuk. önce sen onun yerinde olsan senin hakkında kötü düşünür müydün dedi. sonra sen hayatında çeşitli zorluklar yaşamıssın ve su an işine tutunmaya calısıyorsun. temkinli yaklaşabilirsin, hata yapabilirsin, bunlara rağmen o sana karşı kötü tavır takınıyorsa bu da onun problemi dedi. ben de kendimi rahatlatmaya çalışıyorum.
0
Olric
(25.03.21)
Haklısın, onun işi o sana tavır yapmaması gerekirdi. Yine haklısın çünkü hakkaten gereksiz takılmışsın.

Bu duyuru aslında "kendimi çok desteksiz, sıkıntılı, yalnız ve güvensiz hissediyorum lütfen biri beni anlasın" diye bağırıyor. Çok hassaslaşmışsın. Bir dönemdir geçecektir ama demek ki iç dünyanın öncelikle sana ihtiyacı var, bu ihtiyacı sen başkalarının hassas davranışlarına ya da onayına ihtiyaç duymak şeklinde algılıyorsun. Aslında sen kendine karşı hassas ve onaylayıcı, hoş görülü, anlayışlı, mümkünse sevgisini saygısını gösteren bir insan olmalısın ki başkalarından bunlaru hiç göremeyeceğini keşfedesin.

Doğan Cüceloğlu'nun İçimizdeki Çocuk isimli kitabını bi oku bak. Ne demek istediğimi çok daha iyi anlayacaksın.
0
1bir1bir1
(25.03.21)
hocam biraz yüzsüz davranmak gerçekten daha iyi oluyor bu ülkede. eğilip bükülüp özür diliyorsun, laf işitiyorsun. salağa yatıp "aaa yaptım ama olmamış demek" diye davranıp gülümseyip yolculamak gerekiyor sanırım. aşırı delirtiyorlar beni de böyle halleriyle. ama çok takılmıyorum, herkes istediği tepkiyi verebilir, vicdanım rahatsa yaptığım şeyi sorunlu görmüyorsam umursamıyorum.
0
lcha
(25.03.21)
insanlar tahammülsüz çünkü çok boktan yaşıyorlar. kuryeler sabah 8'den akşam 8'e kadar malzeme dağıtıyorlar ama para kazanamıyorlar, genel olarak ülke çok boktan bir durumda.
0
co2s2
(26.03.21)
(7)

Bitki yetiştirme kabı

kumandanim
Merhaba,biraz spesifik bir şey arıyorum, Koçtaş vb baktım göremedim.Genişliği max. 8-9 cm , uzunluk 30 - 40 cm civarı, derinlik minimum 15 cm diyelim.Buradaki en saçma sorum heralde :) Valla buraya sormaktan başka çareö kalmadı:)İlla saksı olmasına gerek yok, şu işini görür dediğiniz bişey varsa nol
Merhaba,
biraz spesifik bir şey arıyorum, Koçtaş vb baktım göremedim.

Genişliği max. 8-9 cm , uzunluk 30 - 40 cm civarı, derinlik minimum 15 cm diyelim.

Buradaki en saçma sorum heralde :) Valla buraya sormaktan başka çareö kalmadı:)

İlla saksı olmasına gerek yok, şu işini görür dediğiniz bişey varsa nolur söyleyin:)

Şimdiden çok ama çok teşekkürler.
0
kumandanim
(25.03.21)
@cosmicstring; baktım :(
0
🌸kumandanim
(25.03.21)
E bu ölçülerde balkon saksıları var, yok mu? Hani korkuluklara küpeşteliklere asılan.

Edit: Yok onlar genişlik yükseklik 15-20 cm imiş, uzunluk çeşitli ölçülerde var.

Uzunluk ve derinlik sana uyuyor ama genişlik uymuyor, 8-9 cm genişlik bitki yetiştirmek için de pek mantıklı değil ama demek ki bitkiniz buna uygun.

Estetik kaygısı çok yoksa, pleksiglass ile yapılabilir özel ölçüde.

Bitki nedir?
0
John Bloor
(25.03.21)
Herhalde özel üretim yapılır. Ben de takip edeyim. Fransız balkon aralarına ancak o ölçü olur herhalde.
0
SiyamkedisiZorro
(25.03.21)
@John BlooR; Avokado çekirdeklerim var, kürdanları batırıp kavanozlara koyuyorum cam kenarına ama bir sürü kavanoz oldu ve çirkin bir görüntü oluşturdu, daha estetik bi' şey olsun istiyorum.
Bunu yanında fesleğenlerim var onlara da böyle bir kap çok yakışacak diye düşünüyorum.
0
🌸kumandanim
(25.03.21)
Enle yükseklik yer değiştirmiş halde Çankaya Plastiğin saklama kabı var. Code 2276 3,5 Lt.
Ben de bunu öçlüleriyle arayarak bulmuştum. Saklama kabı satan yerleri dolaşa dolaşa bulursun.

www.google.com
0
Mirket
(25.03.21)
Kendiniz taş tozu, hatta beton ile bile yapabilirsiniz. İnternette diy plant pot olarak arayınca çıkıyor. www.homedit.com
0
kaset
(25.03.21)
www.amazon.com.tr

Bundan aldım :)
0
🌸kumandanim
(29.03.21)
(8)

İyi Elbiselerinizi İş Yerinde Giyiyor Musunuz?

yanqoue
Merhabalar,İyi elbiselerinizi iş yerinde kullanıyor musunuz? Yoksa iş dışında özel hayatınızda mı kullanmayı tercih ediyorsunuz?
Merhabalar,

İyi elbiselerinizi iş yerinde kullanıyor musunuz? Yoksa iş dışında özel hayatınızda mı kullanmayı tercih ediyorsunuz?
0
yanqoue
(14.03.21)
Kirk yilda bir. İyi derken şık demek istiyorum yoksa eski yipranmis kiyafetle falan zaten disari cikmam
0
Anjelik
(15.03.21)
Her zaman her yerde. Hiç acımam. Acıyıpta dolapta eskiyenlerden sonra üstümde eskimesini tercih ediyorum.
0
cliquot
(15.03.21)
çalıştığım dönemde giyerdim. tüm hayatım orası olduğu için güzel giyinmeyi de bari böyle yapiyim diyodum
0
gilly
(15.03.21)
Bir yıldır giymiyorum. Daha önceden kullanırdım.
Corona virüsü bulaşma olasılığı nedeniyle tişört, kot pantolon giyiyorum. Yıkaması kolay oluyor.
Hastane ortamı.
0
pro9it9is9
(15.03.21)
Tabii ki giyiyorum. hatta aldığımın ertesi günü yada sonraki ilk fırsatta muhakkak bir kez giyerim özel-iş farketmeden. Yarını göreceğimiz bile muallakken, neden saklayayım ki? Giymek için alıyorum sonuçta.

Planlı ve özel bir gün için aldığım birşey ise o güne kadar beklerim, sonrasında muhakkak onu da ara ara giyerim.
0
vampir akrep
(15.03.21)
Markete, doktora giderken bile güzel giyinmeye özen gösteriyorum. Kıyafetlerimizi giymeyeceksek ne yapacağız ki?
0
ruhen hastayim ben
(15.03.21)
abiye haric evet :d esofman da giyiyorum $ik buldugum
elbiselerimi de
0
ala09
(15.03.21)
Abiye hariç zaten iyi elbiseleri işte giymek için satın alıyorum ki.
0
SiyamkedisiZorro
(15.03.21)
(29)

Kiracımın Kirasında İndirim yaptım yemediğim laf kalması neden böyleler?

paramolacak
Merhaba,Evimde oturan iki öğrenci var, birinin okulu bitti diğeri tek kaldı ve beni arayıp artık tek kalacağını okullarınında 2021 yılında açılmayacağını ama henüz daha 1 senesi daha olduğu için evden çıkmak istemediğini söyledi ve kirada indirim yapabilirseniz devam etmek isterim dedi. Evin kirasın
Merhaba,

Evimde oturan iki öğrenci var, birinin okulu bitti diğeri tek kaldı ve beni arayıp artık tek kalacağını okullarınında 2021 yılında açılmayacağını ama henüz daha 1 senesi daha olduğu için evden çıkmak istemediğini söyledi ve kirada indirim yapabilirseniz devam etmek isterim dedi. Evin kirasını zaten muhitten daha uygun tutuyordum bende hiç düşünmeden tamam dedim. 650 tl den 500 tl ye indirdim ( kendisi en fazla 500 tl verebileceğini söyledi).

Kendilerinden hem çok memnunum evi tertemiz tutuyorlar, kirayı zamanında yatırıyorlar, benim için ordan kazanacağım 100-150 liranın bi önemi yok saçma sapan insanlar oturup kira alamamaktansa azda olsa her ay zamanında gelmesi önemli benim için. Bu durumu sohbet arasında eşe dosta söylediğimde yemediğim laf kalmadı, yok bedava vereymişim, yok üstüne ben para verseymişim vs vs . Ya diyorum zaten pandamı var artı bunlar öğrenci hadi onuda geçtim oturmadıkları eve zaten kira verdiler 6 ay 1 sene daha vercekler neden bu kadar denyoluk yapıosunuz. Sen çok safsın diyorlar bana. Neden böyle denyo bu millet ya.
0
paramolacak
(12.03.21)
Şahane bir ev sahibisiniz, o öğrenci de ne kadar mutlu olmuştur kim bilir. Eşe dosta ekonomik mevzularınızı anlatmayı bırakın bence, onlara neymiş.
0
kobuzchu kiz
(12.03.21)
8 yıllık öğrencilik hayatımda bin kere ev değiştirdim, bir gün kira aksatmadım, sizin gibi bir ev sahibine denk gelmedim. İnsanlar artık birbirlerinin hayatını boklamayı geçtiler yaptıkları güzellikleri de bokluyorlar. Kulak asmayın.
0
m3mphis
(12.03.21)
çok iyi yapmışsın. eğer o 150 lira size koymayacaksa aylık olarak tebrik ederim. güzel hareket.
0
kırmızıgözlüağaçkurbağasıyeşili
(12.03.21)
güzel bir jest yapmış olmanın dışında bence saf değil, aksine mantıklısınız.

asıl böyle düşünen insanların aklından şüphe ediyorum.
o parayla geçinmiyorsanız ve bu indirimi yapabilecek imkâna sahipseniz, en doğrusunu yapmışsınız.

bu süreçte eve yatırım yapmaya inanan biri değilim ama ev alırsam, sırf sizin eş dost gibi düşünen ve davranan mal sahipleri yüzünden alırım herhalde.
0
blatta hiberna
(12.03.21)
Burs gibi dusun hocam. Guzel hareket.
0
brkylmz
(12.03.21)
O para sana koymayacaksa ve karşındaki kişi iyiliğini bilecek nitelikte ise sorun yok. 500 kira bedava orası ayrı ama burs gibi düşün
0
Topalordek
(12.03.21)
akıl vermek parayla olsaydı ülkedeki bir çok sorun çözülürdü. sizi tebrik ediyorum.
0
uuth
(12.03.21)
Çok iyi yapmışsın. Bunun karşılığını da alacağına inanıyorum.

Çevrendekiler çok gaddarmış. Bir gün onlar da zor durumda kalacak.
0
tavish11
(12.03.21)
yüksek kira isteyip, tahsil edememek veya evin boş kalması yerine; biraz daha az ve sürekli kira alabilmek en mantıklısıdır. yaşadığım bölgede bazı evler veya mağazalar 5 yıldır boş duruyor. 5 yıl boyunca hiç tahsilat yapmamışsın ve 5 sene sonra mucizevi bir şekilde ekonomi birden iyileşecek ve sen 5 sene boyunca alamadığın kirayı 1 senede amorti edeceksin? öyle bir hesap yok. hani sizin kiranız çok düşük ama mesela 3.500 isteyip 1 kuruş indirim yapmayan ve evleri boş kalan; oysa 3.000'e evi kiralayabilecek insanlar tamamen zarardalar.
0
malheiros
(12.03.21)
guzel bir sey yapmissin, cevren biraz bencil insanlardan olusuyor olabilir.
0
lemmiwinks
(12.03.21)
Allah senden razı olsun çok iyi yapmışsın. Bir şey daha yap, kimseye söyleme, kendini koru. Üzülüyorsun çünkü belli, insanların lafını takmayacak halde olsan zaten takmazsın böyle bir başlık açmazsın. Bahsetme kimseye. Boşver belki takdir toplamazsın ama kimse de üstüne gelmez saçma sapan olumsuz enerjilerle uğraşmazsın.

Sana cevap vericem derken iyilik neden gizli yapılmalının cevabını kendi kendime bulmuş oldum. Allah senden bir daha razı olsun. <3
0
1bir1bir1
(12.03.21)
Lafa söze geldi mi mangalda kül bırakmayan iyilikte on numara gözüken tipler iş paraya gelince nasıl da tam tersini savunuyorlar ama. İnsanlarımızın ahlaki çöküşüne delalet. Çok iyi hareket. Bunun benzerini malını değerinde satan insana da yapıyorlar. "Sarı siteye koysan 10 lira üstüne satardın" vs.
0
olaylar olaylar
(12.03.21)
haklısınız. bizim ev sahibi alttaki daireyi tanıdıga vermedi, gitti üç kurus daha fazla kira çekmek için tanımadığı birine verdi, adam kilidi vurdu gitti kira ödediği de yok tahliye davası ile ugrasıyor. :D
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(12.03.21)
Kimseye anlatmayın parasal mevzularınızı. Ablamla ortan bir evimiz var. Kentsel dönüşümden yeni çıktı. Tam pandemi zamanı ortalamadan düşük bir fiyata ablamın uzun zamandır tanıdığı bir arkadaşının bu sene İstanbul'da üni kazanmış kızına verdik kiraya. Akrabalardan laf etmeyen kalmadı. En son biri "ay bileydik o fiyata biz tutardık, bizim evi kiraya verirdik" bile dedi. Bunu diyenler de hep maddi durumu tepetaklak olmuş akrabalar. Onlara kiralasak 3 ay sonra "biliyorsun durumumuzu.." ile başlayıp kirayı ertelemeyle devam edecek bir sürü olay yaşayacağımıza emin olduğum tipler. Akraba diye çıkartamazsın da... İyi yapmışsınız siz. Mülk sizin, başkalarına susmak düşer.
0
SiyamkedisiZorro
(12.03.21)
İyi yapmışsınız, hepimiz öğrenci olduk, yeri geldi 5 tl'nin hesabını yaptık.

Akrabalarınızla, arkadaşlarınızla bu tarz para konuları konuşmayın. Borcunuzu da paranızı da bilmesinler gerek yok. Sonra böyle hadsiz ve gereksiz yorumlar yapıyor, insanın canını sıkıyorlar.

Babam da bu yıl kiracıya sembolik bir zam yaptı, kaldı ki adam çokça sıkıntıya soktu bizi zamanında babamın kiradan gelecek parayı beklediği dönemlerde. Ben olsam standart kira zammı yapardım belki ama o öyle istedi, ev senin dedim karışmadım. Üçüncü derece birine ise yorum bile yapmam.
0
chicha_v2
(12.03.21)
Hocam cunku millet birbirini sevme derdinde. Iyilik, hosgoruluk kimsenin umurunda degil. Gayet de kral hareket iyi ki yapmissiniz.
0
seksli harf
(12.03.21)
150 lira yıllık 1800 kaybettirir, dolara vurduğunuzda 250 bile yapmıyor. kimse bu parayla zengin olmaz. öğrenci okutuyor gibi düşünebilirsiniz. başlığı gördüğümde kiracılar palazlandı da laf etmeye başladılar sandım. millete takılmayın.
0
olutaklidi
(12.03.21)
Öğrenci için 150 lira yeri gelir servet gibi gelir.
Burs gibi sadaka gibi düşünün. İyi yapmışsınız. 1000 liradan başkası otursa 1 senelik kira taksa peşinden adliyelerde sürünseniz mesela bu da bir ihtimaldi
0
cilekli pasta
(12.03.21)
senin için anlamsız ve komik bir para ama o öğrenci arkadaş için büyük nimet hocam. iyi yapmışsın. hem çocukcağız da ev yurt peşine düşmez işine dersine bakar kafası rahat olur. benim çevremde de normal kiracısına indirim yapan 1-2 arkadaşım oldu ve hepimiz takdir ettik. kötü ve bencil insanlara takılmayın
0
avatar is back
(12.03.21)
Ya gerçekten bu milletin gerizekalı yorumları benim de sinirlerimi bozuyor artık. Yaptıklarımı ve kararlarımı anlatmıyorum zaten her yerde ama gelip soranlar oluyor, onlara bile cevap vermemek için yalan söylediğim oluyor. Ne gereksiz insanlar ya. Benim param benim kararım. İstersem o parayı çöpe atarım istersem yatırım yaparım, istersem tuvalete atar sifonu çekerim, sana ne.
(Kısa bir iç döküş oldu benim içinde.)
0
kismisolungac
(12.03.21)
Allah razı olsun. O 150tl size misliyle döner, kimin duasının tutacağı belli olmaz.

Herkese de her şeyinizi anlatmayın.
0
Hallegadola
(12.03.21)
tekerine taş değmesin hocam. sana bu lafları eden insanlar 150 tl için seni satabilirler dikkat et.
0
hemsta
(12.03.21)
Siz bakmayın insanların ne dediğine. İndirim yapmasaydınız da bir sürü laf söyleyeceklerdi. "Kötü yapmışsın", "yazık çocuğa", ""öğrenci sonuçta, yardım etmek gerek", "sen de ne insafsızmışsın" falan filan. Yine kendinizi kötü hissettireceklerdi yani. Sallayın gitsin. İyi yapmışsınız. Hiç alamamaktansa, az da olsa düzenli almak iyidir, kafam rahat etsin vs diyerek Zaten iyi yaptığınızı siz de söylüyorsunuz.
0
tcyx
(12.03.21)
iyi yapmissiniz, millet boyle denyo oldugu icin her seyi anlatmiyoruz; denyoluk sinirlari yine de asilirsa sana ne diyip kapatiyoruz.
0
bay b
(12.03.21)
Mal senin. İstersen kira almayıp üstüne para ver. 150 lira koymaz diyorsun zaten. Senin için rahatsa salla laf edenleri.
0
sutlu nescafe
(12.03.21)
milleti boşver, en iyisini yapmışsın
0
lcha
(12.03.21)
Gayet iyi yapmışsın hatta bunu mecburiyetten yapanlar var.

Pandemi nedeniyle işyerlerini yarı yarıya düşüren kişiler var.

Maksat kiracı ile bu süreci atlatmak zira pandemiden adam işyerini bıraksa zaten kiraya veremeyeceksin.
0
liberal
(12.03.21)
Güzel bir insansınız. Gerçekten artık iyi niyetli, dürüst, düşünceli birileriyle karşılaşmak inanın çok zor. Bugün ülkece insan profili olarak bu halde olmamızın bence en büyük sebebi size o akıl vermeye çalışan paragöz, düzenbaz insanlar. Onlarla yakınlık derecenizi bilmiyorum ama böyle konuştuğum için kusuruma bakmayın yine de. Adım gibi eminim menfaatleri doğrultusunda yarar göremedikleri bir gün sizinle de iletişimi keseceklerdir. Kazanan siz olursunuz bu arada.
0
bekocani
(12.03.21)
Ogrenciyken 2 gun ac kaldigimi bilirim. Yiyecek bir lokma ekmek bulamadigim gunler oldu. Kirami bir gun bile geciktirmedim.

Su an yedigimiz de yemedigimiz de onumuzde cok sukur ama hala ev sahibi olamadim. Kirada kaldigim evi tutarken ev sahibi 50 liralik bile indirim yapmamisti. Paragozun, kalitesizin teki. Kira gunu olarak ayin 1-5i arasini belirlemistik. 2 yil boyunca hep ayin 1inden once gonderdim. Bi kere nakite sikistim ayin 2sinde mesaj atti kirayi gondermedin diye. Ondan beri 5inden once gondermiyorum. Gonderdigim her para cok zoruma gidiyor. Boyle kalitesiz adamlara para kazindirmaktan adamin zoruna gidiyor.

Soylediginiz sozler, yaptiginiz eylemlerden ziyade insanlarda uyandirdiginiz hisler cok daha kalicidir. Bence paradan daha onemli bu. Size cemkirenler bundan anlamaz. Bosverin onlari. Vesselam.
0
Kirmizibavul
(12.03.21)
(11)

evliler için ailelerde kalma / ailelerin gelip kalması konusu

roket adam
sorum şu: ne sıklıkla birbirinizin ailesine gidip kalıyorsunuz? ya da aileleriniz size kalmaya geliyor.yaklaşık 1 senelik evliyiz, eşimin ailesinde sürekli bir kalma muhabbeti var. siz gelin kalın, biz gelelim kalalım vs vs. bizim ailede de tam tersi kalma hiç yoktur, 2-3-4-5 saat oturursun gece bil
sorum şu: ne sıklıkla birbirinizin ailesine gidip kalıyorsunuz? ya da aileleriniz size kalmaya geliyor.

yaklaşık 1 senelik evliyiz, eşimin ailesinde sürekli bir kalma muhabbeti var. siz gelin kalın, biz gelelim kalalım vs vs. bizim ailede de tam tersi kalma hiç yoktur, 2-3-4-5 saat oturursun gece bile olsa dönersin, ben zaten misafirliği de misafir de hiç sevmem. bu noktada eşimle değil ama ailesiyle biraz ters düşüyoruz. kibarca başka yerde uyuyamıyorum diyorum, ya da korona, iş güç, bizim ev zaten küçük gibi vs bir şeyleri bahane ediyorum ama ileride sorun olacak gibi görünüyor bu mevzu. şimdi eşimin de kalbini kırmamaya çalışıyorum ama inanılmaz ısrar ediyorlar.

bi de yazın mesela bi yazlık kiralayayım 1 ay takılalım dedim, hanım direkt bizimkiler de gelir en az 1 hafta kalır, ne diyeceğiz onlara dedi. yani tatilde bir hafta onlarla kalmak kesinlikle istemiyorum, ama kırıcı olmayacak bir şekilde bunu belirtmek lazım. tüm kiralama mevzusunu iptal ettirmeden nasıl bir bahane uydurmak lazımdır? benzer durumdaki arkadaşlar nasıl yönetiyor bu durumu? (hepimiz aynı şehirdeyiz bu arada)
0
roket adam
(09.03.21)
Aynı şehirde yatılı gelen kayınvalide kayınpeder de hiç duymadım. Başka şehir olsa evlatlarını özler gelirler en iyi şekilde ağırlarsın da aynı şehirde akşam oldu mu çeksin gitsin evine.
Babannem 96 yaşında tek yaşıyor ona diyoruz gel iki gece kal diye evim barkım var benim diyor. Sizinkilere de kendi evlatları kibar dille anlatsın.
0
cilekli pasta
(09.03.21)
Valla nişanlılık arifesindeyim. Sevgilim yokken dahi böyle şeylerden nefret ettiğimi söylemiştim. Müstakbel Nişanlımın ailesi de benim ailem gibi şükür.

Ha böyle bir şey yaptılar bir defa emrivaki. İkincisinde saygı maygı dinlemem kovardım meşgulüz yeni evli çiftiz biz diye.

Kadın kişisiyim.
0
Hallegadola
(09.03.21)
Ben de aynı şehirde birbirinin evinde kalma muhabbetini ilk kez duyuyorum ve hiç normal bulmadım. Herkesin kendi düzeni, rahatı var. Eşinizle açık açık konuşacaksınız, konuyu o yönetecek, başka yolu yok bunun.
0
gmzo
(09.03.21)
kardeş ben sana bu konuda diyorum ki net ol öyle kırmayım dökmeyim derken işler boka sarar bu konularda. bir defa sen kesinlike onlarda kalma kesinlikle. az davet et. davet ettiklerinde de sakın kal deme ama bunları tek başına yapamazsın eşine direk söyle durumu hatta de ki hastalıkta ihtiyaç halinde her zaman başımın üstünde yerleri var ama ben ne böyle sık görüşmeye hele de böyle kalmalı durumlara razı değilim aşırı rahtsız oluyorum. senden de bu konuda hassas olmanı istiyorum de. eşin de kesinlikle sensiz falan onlarda kalmasın. eşin duruma sıcak bakmazsa ve gerçekten rahatsız oluyorsan bu konuda selam kavgalar hazır ol. benim tavsiyem bir ay sağlam kavga bile uzun dönem bu huzursuzluktan iyiidir. git gelleri kesin azalt. gerekirse başkalarına git şehir dışına git başkalarını çağır.
0
andlee
(09.03.21)
ben de aynı şehirde olup birbirinin evinde kalma olayı hiç duymadım. kalma olayı cenazede, belki lohusalıkta falan olur. onun dışında gece yarısı da olsa herkes evine döner.
0
dafuq
(10.03.21)
cozum.

esin desinki kendi ailesine, ben roket adamin ailesine izin vermedim. simdi kendi ailemi alamam.

oyle karsilikli anlastik desin. hele covid zamani hic olmaz desin. esinin seninle antat oldugunu, ve asil problemin ailesi oldugunu varsayiyorum.
.
0
camussar
(10.03.21)
Senin erkek olman işleri kolaylaştırır. Ben istemiyorum sen onlarda kalmayacaksın, onlar da bize her sakka gelmeyecekler kalmayacaklar, işim gücüm var yoruluyorum kafam sessizlik istiyor benim de. Ve sen de kesinlikle onlarda kalma ve eşine de sen yokken onlarda kalmasına izin verme +1. Bu resmen asalak yaşama belirtisi çünkü. Hiç gereği yok saçmalık sadece. "Kocası izin vermiyo" deyip kabullenmeleri daha kolay.
0
1bir1bir1
(10.03.21)
offf okurken rahatsız oldum benim de en korktuğum ve irite olduğum konulardan biri göt göte yaşamaktan ne zevk alıyorlar hiç mi ağırlık oluruz demiyorlar:/ madem o kadar huy edinmişler eşinizi bırakın bence arada kalsınlar kimlerle kalıyorlarsa siz eve dönün diyebilirim. tatil için çüş devenin nalı. çok geçmiş olsun ben de bu vesileyle nefretimi kustum.
0
ala09
(10.03.21)
Erkek olmak nasıl bir avantaj...
Yazmış bir arkadaş; net bir biçimde "roketadam'ın ailesi de gelmeyecek, siz de gelmeyin, ayıp olur"+1

Bana temizliğe gelen bir hanımın ailesi öyleydi. Minibüsle iki durak mesafede oturuyorlar ama örneğin bayramın birinci günü (normalde evde olur büyükler) oğluna geliyor bayram sonuna kadar bayram tebriklerini oğlunun/gelinin evinde kabul ediyorlar.

Örf/adet çok farklı olabiliyor yani. Bunu benimsememek de sizin elinizde.
0
SiyamkedisiZorro
(10.03.21)
lütfen eşinle açık bir şekilde konuş, sizin ailede anladığım kadarıyla bu çok normal karşılanıyor ama bu bana ters geliyor, başımın üstünde yerleri var gelsinler misafirliğe yesinler içsinler sonra evlerine dağılsınlar de. Belli ki eşin ve eşinin ailesi için aynı şehirde yaşayıp kalmalı ziyaretler oldukça olağan. senin için bunun ters olduğunu ve bundan rahatsız olduğunu istemediğini eşinin net anlaması ve ailesine gerekirse eşinin söylemesi gerekli. aksi takdirde aile bütünlüğünüzün bozulmasına kadar gider bu iş
0
wendyangelamoiradarling
(10.03.21)
Evli değilim, tek yaşadığım için arabayla on on beş dakika uzaklıktaki ailem gelip bende kalmaya çok istekliydiler ilk başta. Zamanla konuşarak, evdeki düzenimin bozulduğundan, zaten yakın bir mesafede oturduğumuzdan bahsederek ikna ettim. Artık ayda bir kere kalmak istiyoruz diye haber vermiyorlar. Ben davet edersem geliyorlar. Bence açık olmanız gerek.
0
ruhen hastayim ben
(10.03.21)
(2)

Almanya’da bi şehirde mi ne halk havalimanı istemiyordu

avatar is back
Böyle bi olay vardı. Zaten yakın x şehrinde var ihtiyacımız olursa gidiyoruz falan diye istemiyorlardı sanırım. Neydi o olay? Hangi şehirdi?
Böyle bi olay vardı. Zaten yakın x şehrinde var ihtiyacımız olursa gidiyoruz falan diye istemiyorlardı sanırım. Neydi o olay? Hangi şehirdi?
0
avatar is back
(08.03.21)
küçük bir havaalanı yapacaklardır. bizi kıskandıkları ve küçük bir havaalanı nedeniyle ezilecekleri için de istememişlerdir. bu zihniyet yüzünden almanya kalkınamayacak.
0
co2s2
(09.03.21)
Köln/Bonn olabilir
0
SiyamkedisiZorro
(09.03.21)
(6)

Canım böyle gök gürültülü, sağanak bir yağış çekiyor. Sizde de var mı?

İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
Merhaba arkadaşlar,Kuraklıktan mıdır nedir uzun bir zamandır şöyle Mount Doom'dan kopan şimşeklerle birlikte böyle yoğun bir sağanak yağış çekiyor canım. Öyle böyle değil. Zaten kapalı havaya karşı bir sempatim var ama bu başka bir boyut. Sanki bardaktan boşalırcasına gürül gürül bir yağmur yağsa ra
Merhaba arkadaşlar,

Kuraklıktan mıdır nedir uzun bir zamandır şöyle Mount Doom'dan kopan şimşeklerle birlikte böyle yoğun bir sağanak yağış çekiyor canım. Öyle böyle değil. Zaten kapalı havaya karşı bir sempatim var ama bu başka bir boyut. Sanki bardaktan boşalırcasına gürül gürül bir yağmur yağsa rahatlayacağım. Sizde de var mı böyle tuhaf bir arzu?
0
İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(06.03.21)
Yok.
Bazen memlekete gittiğimde denk gelir öyle. yağmur fırtına dev gibi dalgalar rüzgar. Korkunç olur. Öyle zamanlarda kendimi sağlama alıp izlemek çok keyifli gelir. Doğanın gücünü görmek fark etmek değişik bir his. Evet iyi geldiği oluyor ama şu an öyle Bir Arzu yok.
Onun yerine mükemmel bir balık meze tabağı ile müzik eşliğinde zamanı geçiriyorum
0
kisa
(06.03.21)
son zamanlarda bende de var bu. uyurken gök gürültüsü ve yağmur sesleri açıyorum. hatta o an çok ilkel bir çağda bir mağarada yattığımı; bu seslerin, karanlığın, şimşeklerin parlaklığının vs bir mağara adamı için ne gibi hisler yaratabileceğini düşünüyorum. simülasyon gibi.
0
isveperver
(06.03.21)
Karadeniz’e gittiniz mi hiç, o korkunç yağmurların sellerin olduğu zamanları çok yaşadım. Gözümün önünde eve yıldırım düştü. Hayatımda hiç öyle şimşek sesleri duymadım. Karadeniz de yağmura yakalanmak korkunç. Ankara’da yaşıyorum evimiz en üst katta. Gök gürleyince çok korkuyorum. Evimizin üstüne yıldırım düşecek diye. Yağmuru severim ama tüm aile fertlerim ve sevgilimin evde olduğunu bildiğimde.
0
Hallegadola
(06.03.21)
Daha birkaç saat önce aynı şeyi düşündüm. Şöyle şakır şakır bi yağsa keşke, süper olurdu.
0
buff
(06.03.21)
Evet ama hava ılık olacak. Bu sene çok üşüdüm yeter artık soğuk.
0
diffarentiationation
(06.03.21)
arada gökgürültülü yağmur sesi açıyorum spotify'da...
0
SiyamkedisiZorro
(08.03.21)
(11)

Fikirtepe'de neden ev almamaliyim

mhmtt
ev almamak gibi bir secenek yok. ev alinacak, zorunlu gibi dusunun bunu sorgulamayin pls.Fikirtepe residance yapiliyor bir suru, istanbulun merkezi, 5-10 yila bu insaatlar biter yasam oturur gibi. fiyatlarda abarti degil. istanbulda ev alinacak en mantikli yer gibi. ne diyusunuz?
ev almamak gibi bir secenek yok. ev alinacak, zorunlu gibi dusunun bunu sorgulamayin pls.

Fikirtepe residance yapiliyor bir suru, istanbulun merkezi, 5-10 yila bu insaatlar biter yasam oturur gibi. fiyatlarda abarti degil. istanbulda ev alinacak en mantikli yer gibi. ne diyusunuz?
0
mhmtt
(05.03.21)
Neden almayasiniz ki? Bence gayet güzel.
0
allah yazdiysa bozsun
(05.03.21)
Bıçaklanmak istemiyorsan Fikirtepe'den ev almamalısın.
0
rahibeler terasa
(05.03.21)
Ev ararken baktım o tarafa (baktığım siteler istanbul 216, kentplus, concorde vs) sonra Ataşehir'de karar kıldım. Nedenlerini şöyle sıralayayım:

İnanılmaz bir trafik ve gürültü kaynağı olacak bir bölge, bir sürü blok ufacık bir alanda sıkışmış durumda.
Henüz daha sitelerin hiç birinin yönetimi oturmuş durumda değil, ödeme disiplini olmadığı için acayip aidat paraları ödeniyor.
Site sakinleri kentsel dönüşümden ev sahibi olan toprak sahiplerinden de oluşuyor, onlar aidat ödemek istemiyorlar sıkıntı yaratıyorlar, oturuyorlarsa da site yaşamına alışkın değiller.
Binalar dipdibe, sadece e5'e bakan cepheler biraz daha ferah, onda da gürültü sıkıntısı var yine.
Bazı binalarda halen kat irtifakı tapusu veriliyor, gerçek tapular çıkmış durumda değil. Koca koca binalar şantiye elektriği kullanıyor.

Konforlu bir bölge değil yani maalesef. Bi 10 seneye falan her şey yerli yerine oturur ama trafik ve gürültü çok büyük problem oluyor şimdiden, binalar çok dip dibe maalesef. Rezidans sevmeme rağmen bu dipdibelik ve kalabalık yüzünden rezidans konforundan uzak bir yer yani, o yüzden o bölgede fiyatların bu saatten sonra aşırı artacağını düşünmüyorum. (bkz: #113786465)
0
roket adam
(05.03.21)
Fikirtepe ghetto oldu. Bir dönem Brooklyn Park’da oturma gafletinde bulunduk aman diyim.
0
suicides underground
(05.03.21)
Fikirtepedeki rezidanslardan ev almadan önce yorumlara bak. Ben kentplusta kiralamayı düşünüyordum, biraz araştırdım pek iç açıcı değil. Ekşide kentplus başlıklarına bakabilirsin
0
mg3929
(05.03.21)
etraf güvensiz.
ooo residans falan diyip daire alan genellikle -görece- düşük gelirli kesim. yani bu noktada da residansta yaşamanızın bir anlamı kalmıyor.
trafik berbat ama 5-10 seneye o bölge daha berbat olacak.
gürültü, hava kirliliği, her türlü toplu taşımaya (ve bu toplu taşıma araçlarıyla taşınan her türlü insana) açık bir yer.
kentin karanlık yüzü olarak kaldı fikirtepe yani bir subcultre gibi, güvenliğin huzurun daha az oluduğu tekinsiz imajını koruyor.
bizde kentsel dönüşüm sadece inşaat yapmaktan ibaret olduğu, sosyal bir dönüşüm sunulmadığı için fikirtepe varoştu hala varoş. sadece gökdelenli bir varoş mahalle oldu.
yeni yapılan binaların (deprem açısından demiyorum) ince işçiliği, tesisatı vs de şüpheli.
aynı bütçeye anadolu yakası sahil hattından veya ataşehirde en azından yukarıda sayılanları bir kaçının olumlu olacağı seçenekler mevcut.
0
rewlack
(05.03.21)
Daha geçenlerde tv'de gördüm koskoca residans ama imarı yok, su-elektrik-asansör çalışmıyor.
5-10 sene diyorsunuz ama kendi kendine oturmayacak bu yaşam. O zaman kadar ben kiracı olsam oturmam - yani ev sahibinin onca aidatı aylık masraf gibi düşünmesi lazım. İlave masraf illa ki çıkacak. Kendiniz otursanız komşularınız eski gecekondu sahipleri olacak.

Roket adam ne dediyse+1
0
SiyamkedisiZorro
(05.03.21)
Ben gittim dolaştım, pırlanta'dan deniz gören daireler alınır.

O paraya o evler alınır mı bilemem ama illa alınacaksa elbette alınır.

e5 yanı teknik yapı o civar değil de pırlanta hem içeri çok ta girmeden güzel daireleri var, banyoları küçük.
0
liberal
(05.03.21)
çok ayakaltı bir yer. uzun vadede trafik, kalabalık ve gürültü yorar.
0
mj23
(05.03.21)
Birkaç sene sonra trafikten vb eve girip çıkmak dert oluyor.
Benzer bir bölgede oturuyorum bak akşam köprüden çıkıp eve yaklaşıyorum son 2-3 km 20 dakika sürüyor:)

Çünkü bu bölgelere yol, altyapı sokak genişletme vb yapılmadan eski nüfusunu katlayacak büyüklükte binalar yapılıyor. O yüzden korkunç bir kaos oluşuyor birkaç sene sonra yaşam oturunca.

Çok daha iyi seçenekler var bence anadolu yakası'nda.

Bir de bu bölgelerin demografik yapısı öyle kolay değişmiyor.

Araban yoksa dert sıkıntı. Gece geç saatte rahat gidip gelemezsin. Huzursuz olursun.

Araban olsa bile eşin, dostun, çoluğun çocuğun, kız arkadaşların vb için rahat gidip gelecekleri bir ev olmuyor. Ben ataşehir'deyim. Oturduğum yer güzel mesela. Ama çevresi sıkıntı. Ana caddeler pırıl pırıl, 3-4 sokak aşağı iniyorsun dert.

Ki Ataşehir artık epey oturmuş bir lokasyon.

Bir de tam anlamıyla bitmemiş projelerden ev almak Türkiye'de hep dert. Çok çok iyi güvenilir bir inşaat şirketi olması lazım (ki onlar 1-2 tane Türkiye'de).

Daha geçen ay karda kışta bir sitenin gazı kesildi. iskan miskan yuzunden.
0
anten
(05.03.21)
gecenlerde tv de gördüm diyen +1. baya kışın ortasında kombi falan çalışmamış. Fikirtepe'de bir siteden bahsediyorlardı.
0
camene87
(19.03.21)
(12)

arkadaş toplanmasında hesap ödeme sorunsalı

roket adam
4-5 kişilik bir arkadaş grubuyuz. herkes artık evlendiği için tabii sayı iki katına çıktı. ara ara birbirimizin ya da tanıdıkların evlerinde buluşuyoruz. takdir edersiniz ki 8-9 kişiye mangal + alkol deyince hesap ciddi rakamlara çıkabiliyor, o yüzden kimseyi üzmemek adına biri alışverişleri yapıyor
4-5 kişilik bir arkadaş grubuyuz. herkes artık evlendiği için tabii sayı iki katına çıktı. ara ara birbirimizin ya da tanıdıkların evlerinde buluşuyoruz. takdir edersiniz ki 8-9 kişiye mangal + alkol deyince hesap ciddi rakamlara çıkabiliyor, o yüzden kimseyi üzmemek adına biri alışverişleri yapıyor, sonra ona para atıyoruz.

siz nasıl yapıyorsunuz bu tarz toplaşmalarda hesabı? tüm hesabı davet eden mi çekiyor? yoksa bizim gibi mi? yoksa liste yapıp herkese bir şeyler al mı diyorsunuz?
0
roket adam
(04.03.21)
temel şeyleri ev sahibi üstleniyor, lüksleri gelenler getiriyor. (yiyecek temel, alkol lükse giriyor). herkesin ne yapacağı belli yani aşağı yukarı. gelemeyecek olan varsa da böylece etkilenmemiş oluyor ortam.
0
nahtoderfahrung
(04.03.21)
bence yaptığınız çok mantıklı. ben olsam ben de bunu ister/karşımdakine teklif ederdim.
0
super kahraman olsaydim baba olurdum
(04.03.21)
alkolü dışardan gelenler getiriyor, yemekleri ev sahibi hallediyor.
0
plutongezegendegilmi
(04.03.21)
yabancı arkadaş grubu ile ;
yemekler ev sahibi içkiler misafirler, ev sahibi içki almaz, misafirlerde meze türü şeyler getirir.

türk arkadaş grubu ile ;
ev sahibi hepsini alır, sonraki ay diğer ev sahibi hepsini alır vb şekilde gider
0
duyurukullanıcısı
(04.03.21)
en güzelini yapıyorsunuz. bizde sırayla ödeme yapıyoruz.
0
sizofren06
(04.03.21)
biz genelde çok kalabalık oluyoruz. malzemeler birileri tarafından alınıyor. alanlar masrafları bir kenara yazıp buluşma sonrasında whatsaptan gruba atıyor. ben oturup excelde millete bölüştürüyorum.

keşke hep 1 kişi yapsa alışverişleri ve bölmesi kolay olsa ama 30 kişiyiz yaklaşık, 10 kişi illa bir şeyler almış oluyor. biraz karışık oluyor hesap.

alkolleri de ayrı hesaplıyoruz genellikle. kimi bira içiyor kimi viski.

bir de bunun uygulaması vardı, splitwise. herkes harcamalarını giriyor. "ali ahmet ben şarap aldık" diye bile girebiliyor. masraflar girilen kişilere otomatik bölüştürülüyor.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(04.03.21)
harcama bölüşülmesi çok komplike hale geldiğinde can sıkıcı hale gelmeye başlıyor. bence en mantıklısı ev sahibinin masrafları üstlenmesi.
0
co2s2
(04.03.21)
Alkol kullanmıyoruz maddiyattan ziyade zaman kısıtlaması sebebiyle herkes tenceresini alır kolunun altına gider bizim grupta. Ana yemeği ev sahibi yapar o da etsin etsin 200 lira etsin t bone steak yemiyoruz toplaşıp da :)
Bir 300-400 liraya kadar tolere edebilir bizim grup sonuçta her hafta aynı insanda toplanmıyoruz ama daha yüksek bir rakama ulaşıyorsanız misafirlerden 2 kişi gider alışveriş yapar kişi sayısına bölersiniz makul olur. Ev sahibinin sizi ağırlamak için 500 liralık alışveriş yaptım kelle başı 50 lira please demesi pek bizim kültüre göre değil misafirin para toplayıp yiyeceğini götürmesi daha güzel olur bence.
0
cilekli pasta
(04.03.21)
Gelen hesap / kisi sayisi.

Alkollu ortamsa - alkol icmeyen varsa alkolu ayri hesapliyoruz onlara sey yapmamak icin.

Disarda alisveris falan yapilan bir seyse her seyi tek bir kisi harciyor, sonra harcamayi boluyoruz.
0
fakyoras
(04.03.21)
Evsahibi ana yemekleri yapar diğerleri ilave yemek & içki getirir.
Dışarıda buluşacaksak herkes ne getireceğini baştan söylüyor. Çok şükür aramızda "ucuza kaçan" ya da "buranın patronu benim" demeye çalışan hödük yok.
0
SiyamkedisiZorro
(04.03.21)
Herkes bir şeyler getiriyor. Örneğin biri diyor ben iki çeşit meze yapıcam. Birisi ben sucuk alırım diyor. Biri ben iki şişe şarap alırım diyor falan. Kimseye girmeden orta yolu buluyoruz.
0
suicides underground
(04.03.21)
dışarıda buluşuluyorsa hesap aile sayısına göre eşit bölüşülüyor. içki içmeyen varsa alkol düşülüp eşit bölüşülüyor, alkol de içenlerin sayısına göre bölüşülüyor. gerçi alkol almayanlar da "amaan boşver yav böl gitsin nolcak" dedikleri için onlar da bizim içkiyi çekmiş oluyor.

ama eve misafirliğe gidiliyorsa ben hayatımda hesap bölüşmek gibi bir şey yapmadım, duymadım da. kime gidiliyorsa hesabı o çekiyor. olsa olsa "ben patlıcan salatası getiririm, tatlıyı ben alırım" şeklinde 1-2 tane ekleme yapılıyor. ana yemek, içki gibi giderleri ev sahibi karşılıyor. tabii aynı şekilde bir dahaki sefere diğerine gidildiğinde de o ev sahibi karşılıyor.

ha belki içkiyi kendisi yapan bazen "çok süper rakı oldu bu sefer, sen alma ben getiririm" diyor ama o da yaptığı rakısını içirtmek için, hesap mesap derdinden değil.
0
kibritsuyu
(04.03.21)
(8)

çocuk faaliyet

firemanjonny
2 yaşında oğlumuz var, doktor tavsiyesiyle tv yi komple iptal ettik, sıkılmamamız için faaliyet önerebilir misiniz, yaptığınız yada aklınıza yatan olabilir, teşekkürler.
2 yaşında oğlumuz var, doktor tavsiyesiyle tv yi komple iptal ettik, sıkılmamamız için faaliyet önerebilir misiniz, yaptığınız yada aklınıza yatan olabilir, teşekkürler.
0
firemanjonny
(03.03.21)
kedi, kopek, kus, balik vs..alabilirsiniz.
0
buenosdias
(03.03.21)
bu yaslarda su ile oynamaya bayilirlar... hotwheels renk degistiren arabalar var, sicak ve soguk suya konunca renk degisiyor, gene hotwheels basit mekanizmali rampalari baya oyaliyor.

lego duplo...

boya kitaplari

hamur yogurma, sekil verme...ziyan oluyor ama motor beceriler icin cok iyi
0
cairo
(03.03.21)
basit şekilde yemek yapımına yardımcı olabilir.
her gün farklı birşey yaptırın. dilimleme, koparma, dökme, karıştırma gibi.

motor becerileri ve eş zamanlı hareket sağlayacak ve denge içeren şeylerle oyunlar yaratabilirsiniz.
oyun hamuru, kil gibi şeyler de güzel fikir ama bedenini kullanacağı oyunlar da bulun.
0
rewlack
(03.03.21)
1- Oyun hamuru (Bizimki bayılıyordu. Kedi köpek vesaire yaptırıyordu bize)
2- Aşağıda linkini verdiğim kukla tavuk. O kadar çok oynadık ki bununla. Şimdiye kadar aldığım en faydalı oyuncak oldu bizim için.

www.amazon.com.tr

3-2 yaş için belki biraz erken olabilir ama zıp zıp. Biz 2.5 yaşındayken aldık, zıplaya zıplaya enerjisini atıyor.
0
emcekare olmadi einstein olsun bari
(03.03.21)
Bir baba olarak yaptığımız etkinliklerden bahsedeyim. çocuğunuzun sevdiği şeylere göre yapabilirsiniz.
Ahşap bloklardan kule, şekil yapma...
Karton bardaktan çeşitli oyunlar.
Dondurma çubuklarından çeşitli etkinlikler..
Küçük yazı tahtası alıp kalemle birşeyler karalamasını sağlayabilirsiniz.
Sök-tak oyuncaklar.(Psikomotor gelişimi için çok iyi)
Oyun hamuru etkinlikleri...
Kinestetik kum ile kum oyunları.
2 parçalı yap bozlarla etkinlikler.
Holde futbol :)
Minik çocuk dergisine abonelik ve ordaki etkinlikler.
Mini Survivor :)
Legolarla çeşitli etkinlikler.
Süs havuzunda ılık suyla oyunlar.
Eşleştirme kartları...
0
oxxo
(03.03.21)
Kreşe başlatmak. Biz 27 aylıkken başlattık çocuk kendine geldi.
0
sta
(03.03.21)
2 yaşında ikizlerim var en çok sevdikleri oyunlar mıknatıslı ahşap bloklardan kule yapmak,
kitapları yere sıra sıra dizip üzerinde sayarak yürümek
dans etmek
adeda eğitici set kitabını okumak
suyla oynanan oyunlar ve oyun hamuru.
0
saklisecilmemis
(03.03.21)
2 yaş hem müthiş enerjik hem de enerjisi biter bitmez pıt diye yığılıp uyuyabilecekleri yaşlar. Aslında her gün dışarı çıkartıp top ile atıp tutma oynasanız süper olur. Evcil hayvan önermiyorum zaten halihazırda evinizd yoksa. Hayvan için çok çileli oluyor çocuğun ilk 3 yaşları.
Çocuklara evdeyken en iyi şey beraber oyun oynamak. Imaginarium'un çok güzel oyuncakları vardı. Sevgili Bebek'in zeka gelişim kartları ile oyun oynayabilirsiniz. Poldi serisini beraber okuyup şarkılarını söyleyebilirsiniz.
0
SiyamkedisiZorro
(03.03.21)
(18)

10/10'luk kahvaltı sizce nedir

silverleaf
Şuradaki twiti gördükten sonra kardeşimle aramızda tartıştığımız konu: https://twitter.com/TimBolton01/status/1365402824411119621Sizin 10 üzerinden 10 verebildiğiniz bir kahvaltıda içerik olarak neler vardır? Türkiye'de hangi yörenin kahvaltısını daha çok beğeniyorsunuz?
Şuradaki twiti gördükten sonra kardeşimle aramızda tartıştığımız konu: twitter.com

Sizin 10 üzerinden 10 verebildiğiniz bir kahvaltıda içerik olarak neler vardır? Türkiye'de hangi yörenin kahvaltısını daha çok beğeniyorsunuz?
0
silverleaf
(01.03.21)
güzel bi menemen olursa 10/10 derim. sadece menemen benim için yeterli.
0
matilda
(01.03.21)
Dışarıda yediğim en iyi kahvaltı bir anneler gününde ailecek (annem rahmetli olmamıştı henüz) Feriye'de yediğimiz kahvaltıydı. Hani kuş sütünün eksik olmadığı türden.

Ancak benim şahsi kanaatim en iyi kahvaltı evde yenir :)

Neler olur bu kahvaltıda:
En olmazsa olmazım kocaman bir salata, iççinde en az 7-8 çeşit ot olacak. Son şimdi tam zamanı avokado çok yakışıyor bu salatalaya. Sos olarak sadece tuz-şimon-sızma zeytinyağı
Yumurta illa ki; ama diğer yancıların ağırlığına göre sucuklu / kavurmalı / pastırmalı / otlu olabileceği gibi lop yumurta da olur. Ben pek beceremiyorum evde ama poşe yumurta varsa dışarıda gittiğim yerde affetmem.
Salam sevmem istemem, ama füme et olur, peynir çeşitleri (Ezine beyaz peynir, Erzincan deri tulum, eski kaşar, GAntebin sürk peyniri, Bergama keçi tulum)
Kaymak, Bal, reçel çeşitleri (ben ekşisi olan reçelleri daha çok seviyorum, turunç, portakal, vişne, kızılcık gibi)
Simit evet, çok seçiciyim bu konuda :)
Bir de kızım son zamanlarda bir pankek yapıyor, mmm. Ben böylesini yapamıyorum. Öğreteyim sana diyor, istemem ki, onun elinden olduğu için daha bir tatlı...
Yanına mutlaka çay, bergamut kokulu olacak.
Ptesi yapılır mı bu, bir hafta bunun için yaşıyorum ben. Hafta sonu gelecek o kahvaltı edilecek.
Allah olmayana da versin, amin!
0
SiyamkedisiZorro
(01.03.21)
çok iyi olmak kaydıyla, simit, çiçek ve çam balı, kaymak, yumuşak ve sert peynirler (ezine peyniri tadında olacak, ithal peynir değil), tahin-pekmez, taze sıkılmış portakal suyu, çay, gerçek tereyağı, gerçek meyveden reçeller (çilek özellikle), kızarmış ekmek, taze çeri domates + salatalık. bunlar şart ve mecburi ve dandik olmayacak yani gerçek kaliteli olacak.
0
roket adam
(01.03.21)
Beklemiş lahmacun
Fıstık sarma
0
owaki
(01.03.21)
tasdikli bir sefa pzvengi olarak.

gocek d marin kahvaltisi. ustunu gormedim.
0
camussar
(01.03.21)
bence en önemli şey ekmektir. kaliteli iyi bir ekmek olmadıktan sonra gerisi boş. içerikleri herkes saymış zaten tekrara gerek yok
0
Anjelik
(01.03.21)
Iyi demlenmis kahve. Kopuklu sarap. Cok iyi zeytin ve zeytinyagi. Cok iyi ekmek. Taze yesillik (feslegen ve semizotu favorim), humus vs... Pazar kahvaltisini boyle yapiyorum.

Ege´de bazi yerler inanilmaz iyi otlu gozleme yapiyor. Sadece otlu gozleme ve yanina buz gibi nar suyu.

Bazen de tek basina smoothie bowl 10/10 kahvalti.
0
buf-e kür
(01.03.21)
En az 5 çesit peynir
0
Denton
(01.03.21)
kavurmalı, soğanlı ve patatesli yumurta (hepsi bir olacak)
tam yağlı yumuşak beyaz peynir
patates kızartması
bal kaymak tereyağı
zeytin
çay ve taze sıkılmış portakal suyu
kızarmış ekmek
0
reanarchy
(01.03.21)
Kahvaltiyi "cok" seven biri olarak iki haftadir diyette dogru duzgun kahvalti yapamiyorum. Oncesinde de 6 aydir yurtdisinda oldugum icin yine dogru duzgun yapilamiyor. Unuttuklarim kesin vardir ama hayalimdeki ve 10/10 diyecegim kahvalti su sekilde:

-ezine peyniri, tulum peyniri
- visne, gul, ayva, bogurtlen recelleri (mumkunse sut receli)
- bal kaymak
- tahin pekmez
- sahini (tahin bal tereyagi ile yapiliyor. Birkac sey daha ekleniyor olabilir hatirlamiyorum)
- anne tipi patates kizartmasi
- muhlama
- sahanda yumurta
- susamli/cekirdekli pastane simidi, paskalya coregi, pogaca, tuzlu katmer

Yanina da ilik süt
0
fakyoras
(01.03.21)
Ben bu kadar et ağırlıklı kahvaltı sevmiyorum. Tabağa bakarken fenalaştım. Ege kahvaltısı bence 10/10. Taze organik sebzeler, yeşillik, bol zeytinyağı, çeşit çeşit peynir ve reçeller, bal kaymak, otlu peynirli gözleme. Et olarak yalnızca sucuklu veya pastırmalı yumurta yeterli.
0
Mizantropistt
(01.03.21)
Ben et, peynir, yumurta vs yemiyorum. Tatlı çok sevsem de kahvaltıda tatlı da aramıyorum pek. Benim için en önemli şey kahvaltıda birkaç çeşit sıcak yiyecek olması. Şunlardan oluşan bir sofra 10/10 bu yüzden benim için:
- Simit (en olmazsa olmazım bu ve kesinlikle çıtır sokak simidi olmalı)
- Pişi
- Patates kızartması
- Domates soslu biber kızartması
- Pırasa, patlıcan vs. sebzeli bir börek
- 2-3 çeşit zeytin
- Bu madde birçok kişiye saçma gelecek muhtemelen ama kahvaltıda en sevdiğim şeylerden biri önceki günden kalan kısır, patates salatası, baklagil salatası gibi şeyleri yemek. Bunlardan biri varsa sabah mutlu uyanıyorum resmen.

İstanbul’da Beşiktaş Kahvaltıcılar Sokağı’ndan Çırağan’a kadar çok fazla yerde ve konseptte kahvaltıya gittim. Hiçbirine ve hiçbir yörenin kahvaltısına bayılmadım açıkçası. Çok çeşit olan yerlerde lezzet olmuyor pek, az ama öz çeşit olan yerlerdekiler de asla gözümü doyurmuyor. Bu yüzden en iyi kahvaltının evde hazırlanan kahvaltı olduğuna inanıyorum artık ve eskisi gibi bir kahvaltı uğruna kilometrelerce yol gitme hevesim yok hiç.

Sadece Bodrum’da bir kahvaltıcıya gitmiştik ve orayı gerçekten çok beğenmiştim. Çok memnun ayrıldığım tek kahvaltıyı sadece Ege’de buldum yani şimdilik.
0
ms brownstone
(01.03.21)
Çayın olmadığı bir kahvaltıya 10/10 diyemiyorum.

Beyaz peynir, yöresel birkaç çeşit ve kaşar. Yeşil, siyah zeytin, bir de haşlanmış yumurta yeterli. Salatalık ve birkaç dilim meyve de olsa harika olur benim için.
0
ruhen hastayim ben
(01.03.21)
karaköy böreği olsun bi de çay bi de sigara daha iyi kahvalti yok benim icin.
0
lata
(01.03.21)
sadece yumurta, belki salatalık ya da domates olabilir yanında. her gün yemekten sıkılınca yeşil elma ya da muz. sabah az yemek daha güzel bence :)
0
sivilceli ergen
(01.03.21)
iyi pişmiş, altı kayış gibi olmuş ama sarılarına dokunulmamış sucuklu yumurta.
taze su böreği. sıcak, taze çavdar ekmeği. çavdarlı ekmek değil, çavdar ekmeği.
zeytin, peynir, (birkaç çeşit olabilir) salam, salatalık.
bir iki çeşit tatlı: reçel, nutella ya da tahim-pekmez gibi.
demli çay.
0
filteria
(01.03.21)
Yukardaki akla gelenlerden ziyade
Kuru domates
Ufak tostlar içerisinde farklı sosların olduğu
Zeytinyağı nar eksili zahterli bir karışım
Reçel türevleri ama ceviz reçeli yaban mersini reçeli gibi
Ekmek çeşitleri ama düz beyaz tam buğday ekmelerden farklı ve el yapımı olmalı
Fındık ezmesi
0
esinikaybetmiscorap.
(01.03.21)
Kızarmış ekmek, tereyağı, domates-salatalık, biri tulum en az 2 çeşit peynir içeren kahvaltı. bal-kaymak da varsa süper olur. gerisi ekstra benim için.
0
otonomo
(02.03.21)
(19)

Aşşşırı güzin ablalık konu

my pink
Şimdi benim bir kuzenim var (kadın). Yaklaşık 5 ay önce biriyle tanıştı dating app’ten. Adam boşanmış çocuğu var. Haftasonları alıyor çocuğu ama ailesiyle yaşıyor. Kuzenimle başlarda çok samimilerdi. Adam evlilik konusunu falan birkaç kere açıp niyetini belli etmiş. Kuzenimin evinde görüşülüyor. Ber
Şimdi benim bir kuzenim var (kadın). Yaklaşık 5 ay önce biriyle tanıştı dating app’ten. Adam boşanmış çocuğu var. Haftasonları alıyor çocuğu ama ailesiyle yaşıyor. Kuzenimle başlarda çok samimilerdi. Adam evlilik konusunu falan birkaç kere açıp niyetini belli etmiş.

Kuzenimin evinde görüşülüyor. Beraber eve çıkma konuşmaları yapılmış. Kuzenim adamın evine gitmek istiyor ve bu kabul edilmiyor. Ailemle yaşıyorum, ailem geleneksel, zaten oğluma senden bahsetmedim vs diyor.

Bu arada adam manipülatif biri ve tartışmalarda bir yolunu bulup su yüzüne çıkıyor. Veya kendi hatalarını kuzenim yapmış gibi gösteriyor. Yaptığı şeyleri “böyle yaptığımı düşünmedin herhalde!” diyerek oksitliyor.

Arada da çok etkileyici, göz boyayan jestler yapıyor.

Haftasonları görüşmüyorlar şu aralar. İlk zamanlar görüşülüyordu.

Bir de ilk tanıştıklarında adamın Instagram’da eski sevgilisi ile takipleştiğini öğrenince bozuluyor ve sonuç olarak adam o kadını siliyor. Fakat birkaç hafta sonra tekrar takip ettiğini farkediyor kuzenim.

Boşanmış olduğu kesin gibi. Kuzenim evinin önüne gitmiş ama içeri girmemiş.

Bu ilişki ile ilgili yorumlarınız nedir?
0
my pink
(28.02.21)
ayrıl coco.

hayır gelmez o adamdan.
0
kljgslsdkjsd
(28.02.21)
Adam dümdüz yalancı.
0
suicides underground
(28.02.21)
Kesin narsist. En yakın zamanda kuetulmasını dilerim. Korkunç.
0
jalapeno
(28.02.21)
Benzer karakterde bir erkek arkadaşım olmuştu paçayı zor kurtarmıştım, yazdıklarınız çok olumsuz hissiyat verdi bana.
0
Mizantropistt
(28.02.21)
bir yol olmaz
0
all girls dream
(28.02.21)
Okurken bile nasıl rahatsız edici.
Bu kadar güven vermeyen hareketlerde bulunan insanlardan uzak durulmalı bence de.
0
elma
(28.02.21)
Adam evli kanka.
0
allah yazdiysa bozsun
(28.02.21)
adam evli +1

evli değilse bile en iyi ihtimalle samimiyetsiz ve yalancı.
0
blatta hiberna
(01.03.21)
Öyle bir anlatmışsın ki, Bir çocuk babası bekar bir erkek olarak kesin bir kanıya varamadım.

İki seçenek arasında gittim geldim.

1. Adam evli barklı
2. Kuzen yedek klubesinde
0
Mirket
(01.03.21)
daha en başında bu kadar sıkıntı varken o ilişkiden hayır gelmez
0
fragile lady
(01.03.21)
Ayrılsın böyle ömür geçmez + adam evli olabilir
0
Mossy
(01.03.21)
Senin kuzene güvenip boşayacak eşini gibi geldi bana.
Cicim aylarında tavırları böyle ise ilerde fena çeker. Bıraksın ne halt olduğu belli değil.
0
Aydan Dustum
(01.03.21)
Arkasina bakmadan kaçsın
0
matilda
(01.03.21)
Fazla soru işareti var, kuzene yazık ayrılsın gitsin. İnsan böyle şüpheden kafayı yer. Bu arada bana da adam evli gibi geldi hala
0
gazozailacatmauzmani
(01.03.21)
ayril +1. Baska adam mi yok yahu bu ne.
0
hot potato
(01.03.21)
İki jest için değer mi arkadaş? Diyelim ki adam yalan söylemiyor, ki zerre kadar inanmıyorum buna, bu durumda bile tartışmalarda bahsettiğiniz tavırlara sahip biri ile ilişki yürümez. "Ailem çok geleneksel" durumu bile benim için baştan falso, bu karşı tarafa "senin gibi geniş değiliz" demek aynı zamanda. Bu tehlike işaretlerini görüp de ilişkiye devam etmek bile bile lades. Adam mı kalmadı...
0
SiyamkedisiZorro
(01.03.21)
eğer adam kuzeninize dolmabahçe sarayı'nı gezdirip orada ailesiyle yaşadığını söyleseydi siz buraya gelip "ama adam dolmabahçe sarayı'nda yaşıyor" yazarmışsınız gibi geldi.

ne olduğu şato gibi meydanda...
0
sanzelize canavari
(01.03.21)
Kuzeninin derdi evlilikse evet adam evlenir ama çatır çatır da aldatır.
0
rldofiui
(01.03.21)
ayrılmak en doğru karar aslında. karşı taraf samimi değil, yaptıkları doğru değil.
kendini iyi hissetmediği bir ilişkinin içinde olmasın kimse.
gerekirse atlatmak için psikolojik destek alsın ama ayrılsın.
0
ananotherlife
(02.03.21)
(14)

Duşakabin temizliği

Filinta61
Benim dusakabin 3 surgulu kapili, plastik seffaf mika gibi malzemeden. Sabun artiklarindan boyle kirli gibi gorunuyor ya bunu nasil temizliyeyim.?Domestos ve bulasik sungeri ile girissem nasil olur?Boyle alengirli temizlik malzemelerim yok?
Benim dusakabin 3 surgulu kapili, plastik seffaf mika gibi malzemeden. Sabun artiklarindan boyle kirli gibi gorunuyor ya bunu nasil temizliyeyim.?
Domestos ve bulasik sungeri ile girissem nasil olur?

Boyle alengirli temizlik malzemelerim yok?
0
Filinta61
(28.02.21)
Sabun artığının duşakabin yüzeyine gelmesi düşük ihtimal, büyük ihtimal kireçtendir. Kireç çözücü ile girebilirsiniz.
0
fezagezgini_4
(28.02.21)
Direkt duşakabin temizleyici ürünler var.

cdn.cimri.io

Bunlar gerçekten etkili. 7-8 lira falan.
0
himmet dayi
(28.02.21)
Tüm marketlerde var artık, beyaz sirke. Bir fısfısa koyun, yüzeye sıkın, süngerle ovun, durulayın.
Tertemiz olacaktır.

Aşındırıcı özelliği nedeniyle, zemin seramikse, zemini mümkün olduğu kadar çabuk durulamanızda fayda var.

Yemeklik sirkeden daha ucuz olduğu için beyaz sirke dedim. Yemeklik sirke de kullanabilirsiniz.

Daha az aşındırıcı bir şey olsun, daha sık kullanır farkı telafi ederim derseniz A101'lerde Sirkelim adlı bir ürün var. Hoş kokuludur. Tavsiye ederim.
0
Mirket
(28.02.21)
Anladim. Peki elimde mintax sirkelim diye birnurun var. Bir de normal sirke var. Hangisini kullanayim. ?
0
🌸Filinta61
(28.02.21)
Kireç çok yoğunsa ilk seferde sirke kullan bence.
Daha sonraki temizliklerde diğeri.
0
Mirket
(28.02.21)
Ben boydan boya çamaşır suyunu yayıp 2 saat sonra yıkıyorum. Tertemiz oluyor. O siyah lekeler, kirecler kalmıyor
0
westblack
(28.02.21)
ana temizlik için
cif banyo
veya duşakabin için spreyler var, onlar da iyi.
daha sonra da en güzeli bir sprey şişesine sirkeli su yapmak.
0
rewlack
(28.02.21)
Valla 1 saat sirke ile sirkeli midir nedir onu karistirip fisfis yaptim, bulasik sungerinin yesil tarafi ile bile fircaladim. Sonuc husran.

Soyle domestos gibi sıkınca bitiren bir dusakabib cami temizleyicisi lazim bana. Sirke ve sirkeliler ciliz geldi bana.
0
🌸Filinta61
(28.02.21)
Fısfısa çamaşır suyu koy. Kağıt havluyu çama tutup, çamaşır suyu fısfıslayarak, iyice ıslatarak cama yapıştır. İki saat bekletip durula.

Bu sefer de çıkmazsa Duşakabinci çağır. Camları değiştirsin.
0
Mirket
(28.02.21)
cif power shine banyo. fisfislayip bi 15-20 hatta 30 dakika bekleyeceksin. sonra fircayla, sungerin yesil kismiyla giris.

o da olmazsa porcoz. ben bu sekilde gideriyorum.
0
65 derece
(28.02.21)
Ben bir sünger yardımıyla o an hangi temizlik ürünü varsa döküp temizliyorum. Tertemiz oluyor.
0
ruhen hastayim ben
(28.02.21)
Duş-sil mi ne vardı, o iyi.
0
adivar
(28.02.21)
Rossmanda domol marka sarı bir trmizleyici var duşakabin için, çok iyi alın mutlaka.
0
somethinginthewayshemoves
(01.03.21)
porçözü kullanırsanız solumamaya dikkat edin aman...
0
SiyamkedisiZorro
(01.03.21)
(5)

Ortak alan tadilatina yanasmayan kat maliki

bisorumvargaliba
Merhabalar. Halihazirda ailemin oturdugu 3 katli neredeyse 40 yillik bir mustakil binanin bahcesini malesef atik borusu patladigi icin bok basti. Diger iki malik kira almasina ragmen biz orada yasamiyoruz diye tadilata yanasmiyolar ve 5000 lira gibi bir rakam odenmesi gerekli. Aslinda bu kisiler ici
Merhabalar. Halihazirda ailemin oturdugu 3 katli neredeyse 40 yillik bir mustakil binanin bahcesini malesef atik borusu patladigi icin bok basti. Diger iki malik kira almasina ragmen biz orada yasamiyoruz diye tadilata yanasmiyolar ve 5000 lira gibi bir rakam odenmesi gerekli. Aslinda bu kisiler icin para sayilmayacak rakam.

Evet tahmin ettiginiz gibi yakin akrabalarimiz.

Bu yapilmasi elzem olan bahce boru tadilatini odetmek icin dava acabilir miyiz? Emsal karar bulamadigim icin soruyorum.

Tesekkurler.
0
bisorumvargaliba
(26.02.21)
Sizin apartman yönetiminiz evrak, karar, sözleşme vb. bazında muntazam ise ödeniyorlarsa icra takibi başlatırsınız. Fakat öyle kafanıza göre yöneticilik yapıyorsanız ne yaparsınız bilemem...
0
malheiros
(26.02.21)
@malheiros 3 katli, dededen kalma mustakil bina dedigim gibi. 3 kardes pay edilmis katlar. Ortada yoneticilik olusturacak sozlesmelik bir durum yok.
0
🌸bisorumvargaliba
(26.02.21)
Ev sigortanız falan olsa bankaya gecirirsiniz. O da komsulara rücu ederdi. Efsane.
0
baal
(26.02.21)
Ver bir avukata bilgileri o yönetim toplantısı da yapar, parayı da alır.
0
lancelot du lac
(26.02.21)
Anladım sanırım. Ev müstakil. İçinde kiracı filan yok. Oturan kişi 1/3 malik zaten. Kalan iki kardeş "zaten sen oturuyorsun, bahçedeki ya da evdeki bir tadilata karışmam" diyerek yan çiziyor. Ama oturandan kira almaya gelince alıyorlar. Ama aralarında bir kira sözleşmesi olup olmadığı belli değil.
El-cevap: Sanırım onları ödemeye zorlayıcı bir destek yok elinizde. Siz de emrivaki yapıp ödediğiniz kiradan kesebilirsiniz. Ama karşılık olarak bu mülkün satılmasıyla ilgili bir taleple karşılaşmanız olası. Ben bu masrafı çeker sonrasında bir daha böyle blok masrafların oluşmaması için sigorta yaptırırdım.
0
SiyamkedisiZorro
(26.02.21)
(23)

185 cm erkek 150 cm kadın evli çiftin çocuklarının boyu

diffarentiationation
ne olur tahminen ve çevrenizden gördüğünüz kadarıyla? erkek çocuğun anneye çekip 160-170 cm kalması olası mıdır? kız ocuğun uzun olma ihtimali var mıdır?
ne olur tahminen ve çevrenizden gördüğünüz kadarıyla? erkek çocuğun anneye çekip 160-170 cm kalması olası mıdır? kız ocuğun uzun olma ihtimali var mıdır?
0
diffarentiationation
(25.02.21)
tamamen genlerin baskinligi ile alakalı. senin ornegini baz alırak konusacak olursam abim babama ben de anneme çekmişim mesela (kadınım)
0
fıytfıyt
(25.02.21)
@fıytfıyt dördünüzün de boylarını yazabilir misin mümkünse?

bir de hangi baskınlık? baban veya annen baskın olsa ikiniz de uzun veya kısa olmaz mıydınız?
0
🌸diffarentiationation
(25.02.21)
190-150lik çiftin oğlu 177. Aynı çiftin gelini 163, torunu erkek 183, kızlar 160,165.
0
the coon
(25.02.21)
annenin ya da babanın baskın olması diye bir şey yok. bir de sonuçta x geliyor y geliyor. farklı farklı data geliyor.

ama her türlü boy kombinasyonu ihtimaller dahilindedir. yeğenim, babasından kısa. dayısıyla (annesinin ikizi) aynı boyda.
0
co2s2
(25.02.21)
boy için bir çok faktör var. genler bunlardan biri. ama beslenme spor gibi dış faktörlerde oldukça etkili. babam 188 annem 150 civarı. benim boyum 183 kardeşimin 180 civarı.
0
lrdrylgh
(25.02.21)
babamın boyunu bilmiyorum ama 180 filandır heralde. annem de 150.

ben 156
ablam 170

yani belli olmaz, tamamen kısmet.
0
elorelia
(25.02.21)
erkek 173,49
kız 161,37
0
bir soru sorcam
(25.02.21)
hiç belli olmaz, benim anne 155 baba 170, ben 180 oldum mesela. başka akrabalara da bağlı olabiliyor veya kadının erkek kardeşlerine bakmak lazım.
0
ckisc
(25.02.21)
Annem 155 babam 180
Abim 181
Ben 157
Not : annemin baba tarafı uzun ama anne tarafı komple kısa , biz biraz onlara
Çekmişiz sanırım
0
proustun bir aski
(25.02.21)
Bu arada eşim 185 , 2 kızımız var , umarım ona çekerler
0
proustun bir aski
(25.02.21)
kız çocukları anne baba ortası, erkek çocukları babadan uzun genellemesini cepte tutuyorum ben.

bizim aile örneği: 168 anne, 190 baba => 180 kız / 200 erkek
0
lcha
(25.02.21)
335/2=167,5 olur
0
redeath
(25.02.21)
bunun %100 doğru olmayan bir hesaplama şekli var.

Annenin ve babanın boylarını "cm" olarak toplayın
Doğacak çocuğunuz kız ise toplamdan 12.7 çıkarın, erkek ise de toplama 12.7 ekleyin.
Elde edilen sonucu ikiye bölün.

çıkan sonuç elbette %100 doğru olmayacak. +10, -10 cm pay hayal edebilirsiniz. tabi çocuğun herhangi bir sağlık problemi olmaması, beslenme şekli, spor yapıyor oluşu vs bir sürü etken daha var.
0
draconas
(25.02.21)
Aynı bu durumda (kadın 155cm filan sanırım) arkadaşın oğlu babasını geçmiş durumda.
Benim çevremden gördüğüm anne uzunsa ortalamadan bu çocuğa kesinlikle yansıyor. Annenin kısa olduğu durumlarda genellikle kız çocukları etkileniyor.
0
SiyamkedisiZorro
(25.02.21)
Bir ortalamasını alamıyoruz maalesef :)

Benim babaannem 1.50’lik bir kadınmış dedem ise 1.90. Babam 1.75 civarı annem ise 1.60. Abim 1.93, ablam 1.75, benden küçük kız kardeşim 1.75. Ben ise 1.64’üm :) Kısmet.
0
ruhen hastayim ben
(25.02.21)
Cocuklar kisa da olabilir uzun da olabilir. Kiz cocugun uzun olma ihtimali var mesela benim babam 1.90 annem 1.50 ben 1.75 oldum.
0
turkce konusan uzayli
(25.02.21)
anne tarafı erkek kadın farketmeksizin 160 civarı, baba tarafı da yine erkek kadın farketmeksizin(hala 180) 180 üstü. ben ve kardeşim de 180 üstüyüz. baba tarafı kuzenler de hep 180 üstü.
0
karahan01
(25.02.21)
Beslenme alışkanlıklarının değişimiyle yakından ilgili. 1.50 boyundaki Afrikalı zenci ile 2.10 boyundaki Amerikalı Zenci aynı genleri taşıyorlar. Akrabalar.
0
Mirket
(25.02.21)
Ben bunu özellikle araştırmıştım, olay şu, işin %90'ı falan genetik, özellikle bir kaza, beslenme sorunu, hormonal hastalık falan olmazsa boy genlerle aktarılıyor.

Ama sorun şu ki boya etki eden çok fazla gen var, ve bunların hangi taraftan nasıl geleceğini tahmin etmek imkansız. Ayrıca birden fazla gen etki ettiği için çocuğun anne ile baba arasında bir yerde olma ihtimali de yüksek. Yani 700 tane gen var, her biri 1mm ila 1cm etki ediyor, sadece kısa olanları toplarsan kısa olan ebeveynden bile kısa olabilirsin, uzun olanları toplarsan uzun olandan da uzun olabilirsin. Random dağılırsa orada bir yerdesin.

Fakat, burada önemli başka bir olay var. Hangi genin çalışıp hangi genin çalışmayacağını seçen başka bir gen seti daha var. Yani genlerin bir kısmını annenden alsan bile, babandan gelen "kilit" genleri, annenin genlerinin çalışmasını engelleyebilir (veya tam tersi). Bu durumda da direkt annenin veya babanın genini alıyorsun. Eğer anne veya babada birbirlerinin genlerini kitleyen mekanizmalar yoksa ortalama, eğer varsa annenin veya babanın boyunda oluyorsun direkt (tabi +/- çevresel faktörler, ama onlar epey düşük).

Bunu da niye araştırdım? Bizde 4 nesildir (ben, babam, dedem ve dedemin babası) boylar aynı. Eşlerin boyları bambaşka (kimisi uzun kimisi kısa) ama erkek çocukların boyları sabit. Hatta amcam ve kuzenimin de boylar aynı. Klon ordusu gibiyiz.

Bunun açıklaması da şuymuş: eğer boyun hayatta kalmak için kritik öneme sahip olduğu bir genetik mirasa sahipsen, o genetik set karşı tarafın genlerini kitleyerek kendisinin devamını garanti altına almaya çalışıyor, çünkü daha uzun ya da daha kısa olman bir risk oluşturacak hayatta kalman açısından.

Merak edenler için alakalı paper'ı da ekleyeyim: elifesciences.org
0
plutongezegendegilmi
(25.02.21)
Herkes yazmış bi data da benden gelsin
Annem 162cm babam 186cm
Ben. 190cm
Abim 192cm genetik olarak bütün akrabalarım uzun sayıılır
0
Bakkalmühendisi
(25.02.21)
Kız arkadaşımın babası 180, anası 168-170, abisi 193(dedesiyle aynı boy), ablası 176, erkek kardeşi 190, kendisi 170 idi.
0
Unde bach canim
(25.02.21)
babam ve annem aynı boydalar.
ben ve abim onlardan 11 santim uzunuz,
kardeşim de bizden 10 santim uzun.
0
filteria
(25.02.21)
Ben 191'im ailede benden uzunu yok.
Yani eğer evlatlık değilsem, çok eski genlerden bile geçebiliyor.
0
ananiyimioguz
(25.02.21)
(10)

Ekstra İş istemek

jjimyl
Yapılacak bir işiniz olmadığında yöneticinizden vs. iş istiyor musunuz?
Yapılacak bir işiniz olmadığında yöneticinizden vs. iş istiyor musunuz?
0
jjimyl
(24.02.21)
Evet
0
kablelvuku
(24.02.21)
Proje bazli calisiyoruz, ekipteki herkes sonraki gun bosta kalacaksa "yarin icin kapasitem var" diyor. Planlamalar da o sekilde yapiliyor.
0
fakyoras
(24.02.21)
İş'e ve yoğunluğu olan kişiye bağlı, kişiyi seviyorsam ses ediyorum özel olarak pasla bana diye, öte ki türlü sorun oluyor. Millet işi çabuk bitirince hem seni aylak bırakmıyor, hem de baştan salma yaptın heralde nasıl bu kadar çabuk bitti algısı oluşabiliyor.
0
paramolacak
(24.02.21)
Yönetici olmadan önce bazen böyle dönemler oluyordu, hep gidip iş istedim.
0
SiyamkedisiZorro
(24.02.21)
Hayır bir şey demem zaten tek çalışıyorum. Kendi kendime iş çıkarırım bir şeyler analiz ederim. Bulduklarımı da yöneticime söylerim. İlk başladığım aylarda çok işim olmuyordu. O zaman da yöneticim keyfini çıkar boşver bazen yoğun bazen boş derdi.
0
jazzabel
(24.02.21)
İstiyordum, sonra farkettim ki tatsız bir iş, yani hem sürekli birilerine bir şey sormak kötü bir şey hem de boşuna beklentiyi yükseltiyorsun. Şimdi kendime ait bir backlog'um var, zamanım oldukça oradan iş alıp yapıyorum. Baştan bi beklenti yaratmadığım için geri dönüş de daha iyi oluyor.
0
plutongezegendegilmi
(24.02.21)
olu taklidi yap gec, bence.
0
camussar
(24.02.21)
istiyorum ben.
0
batlegolas
(24.02.21)
Ben de istiyorum bu durum özel sektörde olduğumdan hep terfi alarak sonuçlandı
0
esinikaybetmiscorap.
(24.02.21)
@camussar mantıklı:) ama bazen vicdan azabı çekiyorum ben bunun için. Genel olarak işe istekli olmak iyi sonuç doğuruyor heralde, teşekkürler herkese..
0
🌸jjimyl
(24.02.21)
(24)

İş yeri hitap şekli

black mamba
yöneticinizle, üslerinizle aranızda nasıl bir hitap şekli var? Nasıl bir yerde çalıştığınızı da yazarsanız sevinirim. Kurumsal, çokuluslu şirket, kobi, kamu. Bir de yaş farkı çok mu az mı?A- ikimiz de siz diye hitap ediyoruzB- o bana sen diyor, ben siz diyorumC- ikimiz de sen diye hitap ediyoruzD- o
yöneticinizle, üslerinizle aranızda nasıl bir hitap şekli var? Nasıl bir yerde çalıştığınızı da yazarsanız sevinirim. Kurumsal, çokuluslu şirket, kobi, kamu. Bir de yaş farkı çok mu az mı?

A- ikimiz de siz diye hitap ediyoruz
B- o bana sen diyor, ben siz diyorum
C- ikimiz de sen diye hitap ediyoruz
D- o siz diyor, ben sen diyorum
0
black mamba
(22.02.21)
b
0
reanarchy
(22.02.21)
Eski iş yerim için, kurumsal. Gmy ve üzeri, x bey
Onun dışındakiler sadece isim
Gmy ve üzeri ise diğerlerine sadece isim
0
kisa
(22.02.21)
b kamu
0
ala09
(22.02.21)
Kurumsal olmaya çabalayan patron şirketi, 1000 kişilik fabrika.

C- müdürüm 6 yaş büyük benden. İsmiyle hitap ederim, sen derim. Teknisyenlerim de bana ismimle ve sen diye hitap eder, çünkü ben öyle isterim. Onların yaşı da benden 7 yaş büyükle 10 yaş küçük arasında değişiyor. Ben işe başladığımda müdür olmayıp şimdi müdür olanlara da isimle, sen diye hitap ediyorum.
0
pati
(22.02.21)
b kamu
0
sizofren06
(22.02.21)
b- küçük bi ofis. normal yani:)
0
matilda
(22.02.21)
C - kurumsal, cok uluslu
0
orange coffee
(22.02.21)
b
yaş farkı cok
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(22.02.21)
Yönetici değil fakat kendisine dışardan destek şeklinde çalıştığım bir avukat üstat var 66 yaşında, birbirimize x bey y bey şeklinde hitap ediyoruz. Ben 26 yaşındayım.
0
vedatchilipeppers
(22.02.21)
sen - sen, kurumsal özel sektör.

ha herkese sen demiyorum tabii, direktör ve üstü "siz"dir benim için.
0
piremses
(22.02.21)
A- Siz (ya da Bey/Hanım) diye hitap ediyoruz. Müdürlerden biri sen diyor arada. Ama benimki genel durum değil, istisna. Şıklar yetersiz bence. Kamu kurumu için bir E şıkkı olmalıydı.

E- Müdürüm, Başkanım, Genel müdürüm. Kamuda en çok kullanılan hitap şekli. Son heceye bastıra bastıra söylenir genelde.
0
zihua
(22.02.21)
C, yas farki var baya. Hatta isimle hitap ediyoruz ama sirket kulturumuz bu.
Yurtdisinda calisiyorum, avusturyada. Sirket devlet sirketi, 10000 calisan filan vardir herhalde.

Sadece CEOya siz diye hitap ediyorum ama onda da mesela “saygideger mr x” gibi degil de “hello Mr X, dear mr x” gibi mesela.
0
kuehles blondes
(22.02.21)
yaş farkı olsa da olmasa da insanlarla yüz güz olmaya gerek yok, o yüzden ben herkese siz diye hitap etme taraftarıyım. onlar nasıl rahat ediyorlarsa öyle hitap edebilirler.
0
pigletvsdaisy
(22.02.21)
C
Kurumsal sirket.

Onun ustune b
0
mor oje
(22.02.21)
Kurumsal
B
Kendi yoneticim benden 11 yıl daha kıdemli kurumda. Ben girdiğimde de yöneticiydi.
Ben girdiğimde yönetici pozisyonunda olmayip daha sonra yöneticiliğe yükselenlere ismiyle hitap ediyorum.
0
sckxyss
(22.02.21)
C, startup, yöneticimle aramızda 8 yaş var. Herkes herkesle böyle konuşuyor.
0
plutongezegendegilmi
(22.02.21)
tepe yöneticiyim. patronlara siz diyorum, onlar sen diyor. kalan herkes (50 kişi yaklaşık) siz diyor, ben de sen diyorum.
0
co2s2
(22.02.21)
cokuluslu sirket. arada yirmi yas fark var. ama burada kimse yasi sallamiyor.

ikimiz de sen/siz diyoruz. ingilizce

ben hi ile baslarim. o bazen hi bazen ismimi yazar direk. allahin almani, ama on numara adam. bayagi severim kendisini, workaholic olmasaydi iyi olurdu.
0
camussar
(22.02.21)
C olmayan şirket de ne bileyim.
0
kenarortay
(22.02.21)
Çokuluslu bir şirkette yönetici olarak çalışıyorum. Uzun yıllardır bu şirketteyim. Hem lokalde hem de yurtdışında yöneticim var. Lokal yöneticimle durumumuz (a) benden yaş olarak da büyük, yurtdışı yöneticimle durumumuz (c) - sadece ingilizce sebebiyle değil, yaşı belki benden biraz büyüktür ya da yaşıtızdır, sormak ayıp.
Bana bağlı çalışan 4 kişi var. İkisi ile durumumuz (c) diğer ikisi ile (d). Bu iki kişiye "bana adımla hitap edebilirsin" dedim, onlar kendilerini rahat hissetmediler. Yaş farkı var ancak daha önemlisi sanırım onlar beni yönetici olmamdan önce tanımıyorlardı, sanırım o yüzden. Diğer ikisiyle öteden beri tanışıyorduk, sen olarak kaldı. Bana sen diyenlerden biriyle siz diyenlerden biri aynı yaşta.
0
SiyamkedisiZorro
(22.02.21)
b, kurumsal şirket, yaş farkı 12 civarı.

istesem c de olurmuş aslında. ama bir kadın olarak adama sen demek istemedim. bilmiyorum, yani çekindim biraz. sanki yanlış anlaşılır gibi geldi. niye böyleyim ya. gereksiz bir düşünce bu sanırım. ama böyle başlayınca böyle devam etti. gerçi o da hiç "bana sen diyebilirsin" demedi.

altımdakilerle ise c. başta siz diyenler olur, düzeltirim.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(22.02.21)
Çokuluslu kurumsal şirket, flat hierarchy.
Hanım bey demek yasak, herkes sen ben diyor. 1 günlük elemana da, senior manager'a da ismiyle hitap edilir. Kendine hanım bey dedirten olursa ciddi uyarı alır.
0
Jux
(22.02.21)
Total çalışan sayısı 90bin civarı olan bir Amerikan firmasınin Avrupa ofisinde.
N+1 müdürumle aramda 33 yas var. N+2 ile 23 falan. N+3 de bu civarlar, ustuyle daha oturup normal konusmadim, toplantida falan anca.

C. Ki firmada siz demek yok.
0
logisticsmanager
(22.02.21)
herkese "basgan" diyorum. herkeste bana "basgan" diyor. adimi bilen azdir
yazilimspor
0
foster
(22.02.21)
(11)

seinfeld-married with children-cheers- two and a half men

papuayenigine02561
himym, tbbt, the office izledim. en son izlediğim the office idi ve çok beğenmiştim. bu üsttekilerden hangisi sizce? (friends demeyin)beklentilerim: kolayca aksın, izledikten hemen sonra bir sonraki bölüme geçmek isteyeyim ardarda 10 bölüm izleyeyim vs.edit: ayrıca bir de konu olarak direkt himym vs
himym, tbbt, the office izledim. en son izlediğim the office idi ve çok beğenmiştim. bu üsttekilerden hangisi sizce? (friends demeyin)
beklentilerim: kolayca aksın, izledikten hemen sonra bir sonraki bölüme geçmek isteyeyim ardarda 10 bölüm izleyeyim vs.
edit: ayrıca bir de konu olarak direkt himym vs. gibi romantik ilişkilerden daha çok office gibi tbbt gibi daha başka şeylerin (ofis ortamı, akademi vs) ön planda olduğu bir dizi olursa sevinirim.
0
papuayenigine02561
(18.02.21)
seinfeld kesinlikle
0
pide
(18.02.21)
cheers. hatta daha iyisi frasier izleyin bence.

married with children'ı şu kadar yıldan sonra başkasının adına utanmak dediğimiz hissi yaşamadan izlemeniz çok düşük ihtimal.
0
amugochi
(18.02.21)
hiçbiri

peep show
trailer park boys
0
deranzo1
(18.02.21)
Bunlar arasında Seinfeld diyorum ama asıl önerim Office sevdiğiniz için Parks and Recreation, yerini tutmaz ama benzer tadı yakalayabilirsiniz
0
i think therefore i am
(18.02.21)
seinfeld
0
false pretension
(18.02.21)
parks and recreation +1
the it crowd (romantizm sıfır. işyeri komedisi)
0
uuth
(18.02.21)
Edgar Wright ve tayfası işlerini seviyorsanız Spaced'e göz atabilirsiniz. Black Books ve Scrubs da izlenmesi gerekenlerden kanımca. The IT Crowd'a da +1. Married With Children'ın yeri de ayrıdır bu arada, yazmadan edemedim.
0
krang
(18.02.21)
Seinfeld derim ama seveni kadar sevmeyeni de çok. Ama Office sevdiyseniz sevmeye daha yakınsınız.
0
SiyamkedisiZorro
(18.02.21)
it crowd ve rick and morty :)) yazarken bile gülümsedim:)
0
monkey
(18.02.21)
kesinlikle "trailer park boys".

The Office bittikten sonra o samimiyette dizi ararken bulmuştum, en sevdiğim dizilerden biri oldu. The Office gibi ilk 3-5 bölüm izle ama.

edit: normalde office sevenler pek sevmiyor bence ama, "brooklyn 99, community, parks and recreation" çetesi var bir de. Bunlara bayılanlara Office'i önerdiğimde beğenmediler ama. Ben de Office sever olarak bunları sevemedim.
0
nhk ni youkosu
(18.02.21)
seinfeld diyecegim ama diger onerilerinizi izlemedim eheh
0
ala09
(18.02.21)
(15)

Tarhana corbasi icerken yaninda yogurt yemek

kuehles blondes
Merak ettim. Tarhana corbasi yerken yaninda yogurt/beyaz peynir gibi gorece eksi urunler tuketiyor musunuz? Ben cok seviyorum nedense.
Merak ettim.

Tarhana corbasi yerken yaninda yogurt/beyaz peynir gibi gorece eksi urunler tuketiyor musunuz?

Ben cok seviyorum nedense.
0
kuehles blondes
(18.02.21)
ben tüketmiyorum ama tarhanın içine beyaz peynir koyan, içine yoğurt koyup karıştıran çok insan gördüm, genel olarak öyle seviliyor.
0
killerbee
(18.02.21)
Ben gorece eksi degil de salatalik tursusu gibi direkt eksi yiyorum :D
0
invictae
(18.02.21)
Biz yanına ekşi değil.. tarhanayı direkt ekşi yapıyoruz :) Hatta ekşi ve hafif acılı olmayan tarhana daha içmedim :)
0
superfluid
(18.02.21)
Tarhana + yoğurt ikilisine bayılırım ama peynir denememiştim, bi şans vereyim merak ettim
0
i think therefore i am
(18.02.21)
tarhananın içine çömlek peyniri ufalayıp yufka ekmekle yemek, yaşasın içimdeki iç anadolulu!
0
Phoebe
(18.02.21)
Evet, çorbanın içine peynir atıyorum
0
scholes
(18.02.21)
yemek yapmaya üşendiğim zaman tarhana çorbası yapar, yanında beyaz peynir ve galetayla tüketirim. mükemmel bir üşeniyorum yemeği, yalnız değilsin.
0
evde liyakat kalmamis
(18.02.21)
Tarhanayı zaten bazı yörelerde yoğurtla tutarlar. Tadı yakışır bence de.
0
SiyamkedisiZorro
(18.02.21)
Beyaz peynirle birlikte çok severim
0
megalomaniac
(18.02.21)
Tarhana corbasini yogurtlu yapiyoruz, hayatimin yaklasik 25 sene sonrasinda ilk is yerinde yogurtsuz tarhana icmistim.. Denemelisiniz kestirmemek lazim ama yogurdu
0
eja
(18.02.21)
lezzetli bi acı biber turşusunun suyundan damak tadınıza uyacak kadar bir miktarını çorbaya eklerseniz de çok güzel oluyor.
0
kalifiye balta sapi
(18.02.21)
Ben de yoğurtlu ve peynir eşlikçili tarhanayı ilk defa duydum

Tarhana + turşu seviyorum, acı biber, salatalık, lahana, fasulye, domates ne varsa
0
freebird5406_2
(18.02.21)
Tarhana zaten ekşi olur. Tarhananın yanında ekşi şeyler yendiğini ilk defa duydum.

Kaldı ki yoğurt ve beyaz peynir ekşi değil?
0
sakurasou
(18.02.21)
İlk defa duydum. Bizimkiler tarhanayı zaten yoğurtla yaptığı için de çok garip geldi, yoğurtsuz tarhana da mı varmış?

Beyaz peynir güzel fikir ama, bi denicem.
0
plutongezegendegilmi
(19.02.21)
Bizde çekişçe zeytin tüketilir.
0
tessera
(19.02.21)
(17)

Bergamotlu cay iciyor musunuz?

thesomberlain
Ben gunde iki defa demliyorum :) eskiden liptonun aromasi tam kararindaydi su son zamanlarda cok yavan. Su cok guzel dediginiz bir urun varsa zevkle denerim.
Ben gunde iki defa demliyorum :) eskiden liptonun aromasi tam kararindaydi su son zamanlarda cok yavan. Su cok guzel dediginiz bir urun varsa zevkle denerim.
0
thesomberlain
(17.02.21)
Çaykur altınbaş bergamotlu'yu tavsiye ederim. Uzunca zamandır başka çay almıyorum.
0
vampir akrep
(17.02.21)
izmir reyhan pastanesi'nin bergamotlu çayını deniyorum bu akşam. yalnız aroması çok olduğu için yarı yarıya normal siyah liptonla demledim. normalde çok ağır ve koyu çay sevmem, bu hoşuma gitti. tavsiye edebilirim ancak başka şehre kargoluyorlar mi emin değilim.
0
melina
(17.02.21)
bergamot için önce lipton aldım baktım aroma falan hak getire ondan sonra bildiğin berk çay aldım, aroması liptona göre 3 kat daha güçlü ve güzel.

bergamot dediğim earl grey
0
killerbee
(17.02.21)
doğuş çayın bergamotlusu iyi oluyor ,hem poşet hem dökme çayı iyiydi.
0
MtKrt
(17.02.21)
lipton earl grey alıyorum ama iyi değil bence.
0
roket adam
(17.02.21)
Doğadan büyülü bohça, büyülü harman iyi geldi bana.

~Doğuş yazmışım doğadan olacak tabi.
0
hedep
(18.02.21)
Twinings earl grey.

Mutusler otesi
0
baldur2
(18.02.21)
Normalde çay içmiyorum. Bildiğin midemi bulandırıyor. Bergamotlu denk gelirse içiyorum, haz da veriyor. Bergamotlu çay mı olur abi ne o öyle kolonya gibi diyen de çok duydum.
0
onemoremile
(18.02.21)
Beta teaninki de çok güzel
0
suicides underground
(18.02.21)
Bergamutlu çay seviyorum. Bu işin şahikası Twinnings o da hem euro alıp başını gittiği için hem de uzun zamandır yurtdışına çıkamadığımız için çok pahalandı. Korka karka kullanıyorum bitmesin diye. Reyhan pastanesinin çayını çok duydum. Ben de deneyeceğim.İstanbul'a gönderiyormuş.
Bir ara Oba çayın bergamutlusu vardı ama o da bozdu. Doğuş olsun Beta olsun maalesef benim aroma standardımı karşılamıyor
0
SiyamkedisiZorro
(18.02.21)
çok severim ama 90ardaki çaykur un tadını hiç birinde bulamıyorum . o yüzden hiç birini içmiyorum.
0
tenekeadam
(18.02.21)
Ben normal çaya bir tane bergamotlu çay atarak harman şeklinde kullanıyorum. Doğuş'un veya Lipton'un.

Tek içmek için siyah çay değil de liptonun begamotlu yeşil çayı var o baya güzel
0
eatpraylaw
(18.02.21)
Dogadan büyülü bahçe deneyin. Hatta bulursaniz metal kutuda dökmesi var çok güzel.
0
65 derece
(18.02.21)
evet, lady grey i begeniyorum.
0
tresrichesheures
(18.02.21)
Reçel yapmak için bergamot meyvesi aldım internetten. Sarı kısmı kullanılmıyor reçelde. Rendeledim, kuruttum. Çay demlerken atıyorum içine. Muhteşem oluyor. Reçelden daha çok mutlu oldum.
0
oyokbuyoknevar
(18.02.21)
Birlessek parti kurarmisiz :) tesekkurler oneriler icin!
0
🌸thesomberlain
(18.02.21)
Evet, hem de ne! Duyurudan birilerinin tavsiyesiyle Özçay almaya başladım internetlerden. Nefis.
0
fever
(18.02.21)
(7)

özel sağlık sigortası geçmiş dönem hasta muayene ayrıntısı istiyor.

kafadanbacakli
özel sağlık sigortam 2016 yılında devlet hastanesinde olduğum bir muayenenin ayrıntısını istedi (hatırlamıyorum bile). ben de muayene olduğum hastaneye yazdım, onlarda İstanbul il sağlık müdürlüğüne başvurun diyor. daha önce bu tip bir durumla karşılaşan var mı? yada bu muayane ayrıntısına ulaşma yo
özel sağlık sigortam 2016 yılında devlet hastanesinde olduğum bir muayenenin ayrıntısını istedi (hatırlamıyorum bile). ben de muayene olduğum hastaneye yazdım, onlarda İstanbul il sağlık müdürlüğüne başvurun diyor. daha önce bu tip bir durumla karşılaşan var mı? yada bu muayane ayrıntısına ulaşma yolunu bilen?
0
kafadanbacakli
(14.02.21)
e-nabızda belki vardır şansınızı deneyin
0
azeroth
(14.02.21)
zaten e-nabız'dan bakıldı, orada örneğin kalp muayenesi yazıyor bunlar o kalp muayenesinin ayrıntısını istiyor.
0
🌸kafadanbacakli
(14.02.21)
benden de özel hastanede olduğum bir muayenein detayını istemişti. allahtan hastane yakındı da gidip epikriz alıp iletmiştim özel sigortaya.
0
uuth
(14.02.21)
Fiziki olarak devlet hastanesine gidip kayıtları alın. Muayene olduğunuz hastanenin başından savması da ilginç olmuş. Ne yapmışlar kayıtları çöpe mi atmışlar? Sağlık müdürlüğüne göndermişler ama kendilerinde kayıt yok öyle mi? Sağlık müdürlüğünün sizi hastaneye gönderme ihtimali var bence. Mantıklı olan da bu gibi gözüküyor.
0
bayc
(14.02.21)
cevap bu

T.C Sağlık Bakanlığı Sağlık Bilgi Sistemleri Genel Müdürlüğü 95741342-020 ve 95741342-719 sayı numaralı yazılarında belirtildiği üzere hasta bahse konu talebini İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü'ne yapmak durumundasınız.Bilgilerinize sunulur.
0
🌸kafadanbacakli
(14.02.21)
Vermek zorunda değilsiniz. Muhtemelen o kayıtla ilgili muafiyet koyacaklar.
0
kumulatifvergimatrahi
(15.02.21)
Bence hastaneden öğrenin, eğer önemli bir sorun olmadığını kanıtlayamazsanız muafiyet koyuyorlar.
0
SiyamkedisiZorro
(15.02.21)
(7)

Deprem/ karot raporu

suicides underground
Apartmanımıza deprem risk raporu almak için başvurdular. Kırk yıllık binanın sağlam çıkma ihitmali var mı? 12 katlı bina Erenköy’de. Her yer kentsel dönüşüme gidiyor ama bir umut belki bizimki sağlam çıkar diyorum. Daha önce eski binada oturup da sağlam raporu alan oldu mu? Teşekkürler.
Apartmanımıza deprem risk raporu almak için başvurdular. Kırk yıllık binanın sağlam çıkma ihitmali var mı? 12 katlı bina Erenköy’de. Her yer kentsel dönüşüme gidiyor ama bir umut belki bizimki sağlam çıkar diyorum. Daha önce eski binada oturup da sağlam raporu alan oldu mu?
Teşekkürler.
0
suicides underground
(12.02.21)
Pek mümkün değil sanki. Onca sene en azından suyun demirleri paslandırması, nervürlü demir vs.
0
SiyamkedisiZorro
(12.02.21)
40 yıllık 12 katlı bina. epey bi yıpranmıştır. 2-3 katlı olsa bir şey olmmaz da 12 kat bence direkt gg.
0
turbo sadık
(12.02.21)
Ben bire on bahse bile girerim, çürük çıkar.

E ne güzel sizinki de yenilensin işte, korkmadan yaşayın içinde.
0
John Bloor
(12.02.21)
E biz kiracıyız yenilenmesi bizi ilgilendirmiyor. Ayrıca ev 140 metrekareden 75 metrekareye düşüyormuş balkonsuz ve kıç kadar
0
🌸suicides underground
(12.02.21)
eğer zamanın deprem yönetmeliğine göre, kaliteli malzemeler kullanılarak ve düzgün mühendislik hizmeti görerek yapıldıysa betonarme binaların yaşam süresi çoğu uluslararası standartta 50 yıl olarak öngörülür.

yaşam süresinin sonu gelen bina elbette yıkılacak diye bir şey yok ancak betonarme binalarda kullanılan çelik donatıların zaman içinde paslanması, dayanımın azalmasındaki en önemli etkendir. çelik donatıların paslanma hızı da hava ile temasının ne kadar olduğuyla, yani betondaki porosity gibi etkenlerle alakalıdır. ayrıca binanın bulunduğu bölgedeki zeminin koşuluna göre yeterli zemin mühendisliği hizmeti almamış olması da binada zaman içerisinde deformasyonlara yol açmış olabilir.

yani çok parametreli bir sorunun cevabını testler yapmadan bulmak zor.
0
einsteinin kedisi
(12.02.21)
Cevabınız için teşekkürler. Aslında benim merak ettiğim 40 yıllık olduğu halde sağlam raporu almış bina var mıdır? Bazı ilanlarda 40 yıllık binaya deprem sağlam raporu var yazıyor da mümkün mü böyle bir şey yani?
0
🌸suicides underground
(12.02.21)
Yıl 2006 gibi sayısız güçlendirme tahkiki yaptım bırak 40 yıllık binayı güçlendirme istemeyen bina sayısı çok azdı.

ancak yapım tarihini tam olarak bilmemekle beraber eski 50-80 cm taş duvarlı tek katlı binalara sağlam diyebiliriz. bu tarz bina denk geldiğini hatırlıyorum ama ne kadar eskiler bilmiyorum. 40 sene öncesinin türkiyesinde eski yönetmeliklere, denetimsizlere göre 40 senelik sağlam betonarme bina olması bence imkansıza yakın.
0
morcivert
(12.02.21)
(9)

iç ay çekirdeği

Tochinoshin
bim, a101, şok'ta satılanlar süper bir şey değil mi? çevremde hiç yiyen görmedim, kilo problemim olmasa paket paket yerim herhalde. insanlar bilmiyor mu yoksa sevmiyorlar mı gerçekten? hem ucuz, hem sağlıklı yağ, hem protein. harika vallahi.
bim, a101, şok'ta satılanlar süper bir şey değil mi? çevremde hiç yiyen görmedim, kilo problemim olmasa paket paket yerim herhalde. insanlar bilmiyor mu yoksa sevmiyorlar mı gerçekten? hem ucuz, hem sağlıklı yağ, hem protein. harika vallahi.
0
Tochinoshin
(12.02.21)
Tadını sevmiyorum, ilk gördüğümde aa süper icat deyip almıştım ama beğenmedim.
0
somethinginthewayshemoves
(12.02.21)
bir de kavurmayı dene! uyuşturucu gibi
0
esref
(12.02.21)
tadi guzel degil
0
müptezel dostoyevski
(12.02.21)
Bim'dekinde epey bi doymuş yağ vardı içinde. Ekstra bir şey mi katıyolar da oluyor onu bilmiyorum ama gerçekten güzel :) Lakin ki bir şey izlerken çekirdeği "çıtlatmanıın" yerini tutacak bir şey değil bence
0
yanginmerdiveni
(12.02.21)
tadı bence de güzel değil, o çıtırdamanın keyfi ayrı :) kuruyemişçiden yeni kavrulmuş siyah çekirdek alcan böyle oyhş...

simit, çörek ekmek vs yapıp üstüne bolca serpiştirmek istenildiğinde alınabilecek bir şey ama. şahsen bi simit yapcam diye ağzımla bi ton çekirdek ayıklamam yani. onun dışında yemek için almam ama.
0
nolmus yani
(12.02.21)
Çekirdeğin tüm olayı çıtlatmak değil mi ben mi yanlış biliyorum :)
0
msb
(12.02.21)
Ben ekmek yaptığım zaman içine atıyorum. Ayrı yemesi de güzel de kendimi ayçiçek yağı içmiş gibi suçlu hissediyorum o zaman.
0
SiyamkedisiZorro
(12.02.21)
iç ay çekirdeği nasıl çıkartılıyor? atölyede millet oturup çitleye çitleye mi çıkartıyor?

yoksa yüzyılın icadı olabilir.
0
co2s2
(12.02.21)
www.youtube.com
@co2s2 domatesi seçip havada ayıklayan makineyi hiç görme o zaman
0
esref
(13.02.21)
(20)

Çocuk yapma nedeni

instant crush
Merhabalar, gunun felsefe ve yaşam problemi olarak sorumuz: çocuk sahibi olmaya nasıl ve neden karar verdiniz? "Kendimi bildim bileli çocuğum olsun istiyorum" diyenlerden ve "bebekler cok tatli senin yetistirecegin bir küçük sen yapiyorsun" diyenlerden veya "dunyada kaynaklar tükeniyor cocuk mocuk y
Merhabalar, gunun felsefe ve yaşam problemi olarak sorumuz: çocuk sahibi olmaya nasıl ve neden karar verdiniz? "Kendimi bildim bileli çocuğum olsun istiyorum" diyenlerden ve "bebekler cok tatli senin yetistirecegin bir küçük sen yapiyorsun" diyenlerden veya "dunyada kaynaklar tükeniyor cocuk mocuk yapmayin"cilardan ziyade bu dünyaya çocuk getirmek isteyip istemediğini kisisel olarak bilmeyenlerin cevaplarini merak ediyorum.

Düşünüyorum düşünüyorum bir insan var edip basina durduk yere dert açmaya gerek var mi emin olamıyorum. 5 yasinda okula gitmeye baslayacak, yillarca ülkemiz insani ile mücadele ederek okulu bitirecek sonra is bulma derdi, yine sacma sapan insanlarla uğraşarak para kazanmaya calisacak vs. Veya bunlari yapmasa atıyorum sanatçı olsa yine baska baska sıkıntılar yaşanıyordur. Hayatın amaci mutlu olmak değil evet ama mutsuz olma ihtimali olan bir canlıyı var etmek için alınacak sorumluluğa dair motivasyon nereden geliyor? Olsa canla basla olabilecek en iyi şekilde yetistirmeye calisiriz o ayrı tabi ki ama sıfırdan var etme noktasındaki karar aşaması beni düşündüren kısım. Belki de karamsar bir insan olmayacak ve gayet sansli ve mutlu olacak bunu da bilmiyoruz tabi.

Siz ne diyorsunuz? Evli ve 30 yaş üstü cevap verebilirse sevinirim.
0
instant crush
(11.02.21)
bu kadar sorgulamadıkları için :)

çoğu evlilik zaten bireyi tüketen ve hayata devamlılığını zorlaştıran bir psikolojiye sokuyor. maalesef bunu çocuk yaparak 3-5 yıl daha geçiştirmeye çalışıyorlar.

o yüzden kişi öncelik "ben" diyip yaşarsa mantık çerçevesinde düşünününce bırak çocuğu evlilik bile yapmaz.
0
redeath
(11.02.21)
Üreme duygusu içgüdüseldir.
Söylediğin makul ve mantıklı gerekçeler gün olacak, an gelecek içgüdülerine yenik düşecektir.
0
Mirket
(11.02.21)
bir canlıyı var etmek için alınacak sorumluluğa dair motivasyon, bir primat olmaktan geliyor. primat özellikleri tüm bu sorgulamalardan daha baskın çıkıyor bir süre sonra.

baba olmayı, özellikle genç bir baba olmayı çok isterdim. yaşım 36, kanser hastasıyım (atlatıyorum, problem bu değil). artık baba olmak istemiyorum, sebebi genetik olarak bu rahatsızlığın sıkıntısını çocuğum/çocuğu/çocukları vs çekmesin diye.
0
uuth
(11.02.21)
30 yaşın üzerinde, 5 senelik evli ve 10 senedir aynı sevdiğim adamla birlikteyim. Gerçekten bu dünyaya ikimizden bir çocuk getirmeyi çok isterdim, çok da iyi ebeveynler olacağımıza inanıyorum ama her şeye rağmen g.tüm yemiyor, totalde istemiyorum. Bu ülkede yaşamasaydım ya da bu ülke bu kadar kaygı yaratacak bir ortam olmasaydı yapardım. Şu ortamda çocuk yapmak ya bencillik ya oyuncak arayışı ya da gerçekten iyi maddi imkanlarına güvenerek çocuğu koruyacak bir fanus yaratılabileceğine olan güvenin neticesindedir diye düşünüyorum. Fanustan kastım, kendine benzer ailelerin çocuklarıyla, en elit eğitimi verip, en donanımlı şekilde yetiştirebileceğin, kafana eserse tak diye yurtdışına gönderebileceğin bi fanus. Çocuk toplumla çok yüzleşmek zorunda kalmadan yani. Onda da gerçekten 20 sene sonra, 40 sene sonra neyse susuzluk başlarsa, nükleer bişey olursa dünyanın herhangi bir yerinde nasıl koruyacaksın diye düşünüyorum.

Hormonlarım ve aklım bir olup bana yapma diyor kısaca :D artık bi gün kafayı yersem yaparım, bakıcaz :) Çocuğu olan tüm ailelere de sabır, güç, sağlık, başarı, mutluluk diliyorum :))
0
pandispanya
(11.02.21)
Sınırlı kaynakların olduğu dünyaya bir çocuk getirme fikri şuan içime sinmiyor. Ama çok iyi bir anne olurum diye düşünüyorum, öğrenme ve gelişme aşamasında oyun kurmak, merak etmek, çocuğumla birlikte gelişmek, keşfetmek isterdim. Bir yanım eksik kalır gibi geliyor. Bir yandan da maddi yükümlülüğü istemiyorum, işe ara vermek istemiyorum, evimi değiştirmek durumunda kalmak istemiyorum. Eşim para olursa her şey hallolur diyor içten içe ona katılıyorum. Tam olarak ebeveyn olup olmayacağımıza karar vermiş değiliz. Yine de kendi ebeveynlerimiz yaşlandı ve destek gerekebiliyor, akrabalı büyük bir aile değiliz, bunu görünce bizim bir çocuğumuz olsa acaba destek olur mu ilerde diyorum içimden. Bakım vermek değil kastettiğim ama aramak sormak, görüşmek, danışmak, muhabbet etmek gibi şeyler. Belirsizlik hayatın her yerinde de olsa evrimin dürtmesi kendini anne babayken bulmak da var. Keşke bir taraf daha ağır bassa, ben bu meselede tam ortadayım.
0
kullanıcıadımbuolsun
(11.02.21)
koşullar iyi ise neden yapılmasın bence ok
ama 2021 türkiye'sinde bence anlamsız
0
duyurukullanıcısı
(11.02.21)
33 E / Bizde şu şekilde gelişti; Evlendikten sonra uzun zaman gezelim çocuk yapmayalım diye bol keseden konuştuk önce. Sonra etraftaki arkadaşlarımızın çocukları oldu, eşimin arkadaşları da birbiri ardına bebeklerini kucaklarına aldı. Sonra nasıl oldu anlamadık biz de çocuk istiyor olduk. Bebeğimiz henüz yolda, bizi neler bekliyor hala bilmiyoruz ancak daha gelmeden her muhabbet onun üzerinden dönüyor.
0
va
(11.02.21)
Kendimi bildim bileli çocuk düşkünü olmadım. 30'larıma gelene kadar çocuk mu / kedi mi deseler herhalde kedi derdim.
30 enteresan bir dönüm noktası kadınlarda. Hormonlar coşuyor mudur nedir? İki kızım var çok şükür, iyi ki varlar.
Mutlu olmanın tamamen olmasa da bir karar verme işi olduğunu düşünüyorum. Çocuklarımı öyle yetiştirmeye çalışıyorum. Kendimi karamsarlığa kaptırmadım, onları da kaptırtmamak için elimden geleni yaparım.
0
SiyamkedisiZorro
(11.02.21)
seviyorsan, seviliyorsan, güveniyorsan, bir ömür beraber geçer diyorsan: gaz maskesiyle gül koklanmaz deyip çocuk yapılıyor bence
0
bir soru sorcam
(11.02.21)
Belli bir sosyo-kültürel ve sosyo-ekonomik standardın altında kalan insanların bunu bir basamak olarak kabul ettiklerini düşünüyorum ve gözlemliyorum. Okul bitti, işe gir, evlen, çocuk yap. Üzerine çok fazla düşünmüyorlar ve romantik yaşıyorlar hayatı. Yapılması gerekiyor, çocuk aile kurumunun amacıdır gibi geliyor sanırım onlara. Kendileri henüz hazır hissetmeseler aile büyükleri istiyor diye yapıyorlar mesela. Ben ciddi anlamda planlayıp kendimi geri dönülmez şekilde hazır hissetmeden çocuk yapma kararı almam ama onlar için böyle bir süreç yok sanırım.
0
Mossy
(11.02.21)
Bu istek içgüdüden çok kültüren kodlar yüzünden baskın geliyor

Zorluğu var evet fakat yanında gelen statü ve tamamlanmışlık etiketi
0
freebird5406_2
(11.02.21)
toplumsal ve kültürel olduğunu düşünüyorum ben de. bir yerde herkes "ee çocuk?" diye düşünüyor. evli olmadığı ve mevcut şartlarda çocuk yapma ihtimali olmayan kişiler bile "ne zaman çocuk yapacağım" fikrine kapılıyor. ya da bir an önce evleneyim de çocuk yapayım falan. yaş geçmesi diye bir türkü var bir de, yaşım geçiyor diye bir telaşa giriliyor. bir de fazla abartılıyor. bizde abartılan iki şey herhalde çocuk yapmak ve annelik. isteyen yapsın tabii ki, allah mutlu mesut etsin, ama çocuk aşırı büyük sorumluluk. bir çok insan da bunu pek düşünmeden yapıyor geçiyor. neden, çünkü kültürel, çünkü herkes yapıyor, o niye yapmasın.
0
veritaslibertas
(11.02.21)
7 yıllık evliyim, şu an 5 aylık hamileyim. Tüp bebekle, anam ağlayarak yaptım bi de açıkçası. Hata kaza galan değil, gayet planlı bir bebek.Yorumları şoka girerek okudum açıkçası.

Kendimi de çok kötü hissettim. Bu dünyaya çocuk getirerekk sınırlı kaynakları kötü kullanan, çocuğunun geleceğini düşünmeyenn bencil insanlar olarak...

Gaz maskesiyle gül koklanmayacağı(!) için çocuk yapıldığını düşünen de varmış demek ki gerçekten. Ya da bireyselliğimizi yitirdiğimiz için evliliğimiz ite kaka gitsin diye çocuk yapmış da olabilirmişiz. Vay... vay ki ne vay...

Soru sahibi, biz mutlu insanlarız. Birbirimizi seviyoruz, dünyaya sevebileceğimiz bizden bir parça getirmek istedik. Hepsi bu kadar.
0
physcos physcos
(11.02.21)
6 yillik evliyim 1 cocuk var

Bir tane daha yapmazsam annem babam ve kayınpeder kaynana beni kesecek

Çok baskı yapıyorlar

Çocuk yapma nedenim: tam bir aile olmak ve eşimin anne olmayı istemesi
0
intern in the house
(11.02.21)
34 K tüp bebek tedavisi ile 1 aylık hamileyim. Eşim bu ülkeye çocuk mu yapılır kafasındaydı ama ben aile olmak bütün olmak istedim. Ayrıca bizim gibi insanlar çoğalmazsa ilerde yaşadığımız yer daha da boktan bir yere dönüşecek. Gümbür gümbür cahil nesil geliyor. Annelerinin kafasına çukur işareti kazıttığı çocuklar büyüyünce bu ülkeyi yönetecek.
0
suicides underground
(11.02.21)
35 yaşındayım 2 çocuğum var. çocuk konusunda hala gelgitli düşüncelerim var:

(1) geleceği distopya gibi görmediğim için (maksimum 2 çocuk şartıyla :)) çocuğa iyi bir gelecek sağlayarak topluma katkı sağlayacağımı düşünüyorum. kendi hayatımızdan büyük feragatle oluyor bu ama bizim gibi düşünenler olmasa suicides underground'ın dediği gibi olacak.

(2) anne olmayı ilk istediğim zamanlarda motivasyonum biraz farklıydı, çevreme baktığımda gördüğüm anneliğin verdiği o olgunluğa erişmeyi istiyordum, iyi bir insanın yetişmesine emek vermeyi istiyordum. o zamanlar gayretliydim yani. ama kazın ayağı öyle değilmiş, o olgunluk doğumla birlikte güncelleme gibi inmiyormuş, burnunu sürte sürte olgunlaşıldığını tecrübe ettim. hem 30 yaşından sonra zamanının yönetimini egosantrik bir varlığın eline vermek zorunda kalmak, hem de çocuk büyürken kendi travmalarımla yüzleşmek beni çok zorladı. böyle olacağını bilsem hiç bu işlere girmezdim diye düşünüyorum bazen. biraz depsesif biriyim, bu genlerin aktarılmaması lazımdı, doğal seleksiyonla yok olmalılardı :) (bunu çocuklarımın şahsından bağımsız olarak söylüyorum tabi ki)

evliliğin 5.yılında annelerimiz çocuk meselesini çıtlatmaya başlamıştı, onun da etkisi olmuştur mutlaka. kırk kere söylersen olur hesabı :)
0
starlightz
(11.02.21)
6 aylık evliyim, 31e. çocuk yapma konusunda ne düşünürsen düşün, şu denklemi asla unutma: kadınların çocuk yapabileceği sınır bir yaş var ve sonrasında sağlıklı bir çocuk dünyaya getirme ihtimalin oldukça düşüyor. ister çocuk iste, ister isteme, bir çok kadın "bu dünyaya bir kere geliyorum ve bunu yapamayacağım" düşüncesinin kurbanı oluyor. bunun üzerine toplumsal "anne" kodlarını da eklersen neden insanların önce aa çocuk mu asla çok banal dünya turu yapıcaz biz deyip sonra birden apar topar çocuk patlattıklarını anlayacaksın.
0
roket adam
(11.02.21)
Koşullar zerre umrumda değil, musmutlu bir hayat sürdüm diyemem ama ben yaşamayı seviyorum. Kötü şeylerden de saçma bir haz alıyorum, karamsarlığa düşünce ''keşke doğmasaydım'' dediğim zamanlar lise biterken sona erdi sanırım. Bunları yaşamamak, hiç doğmamış olmak istemezdim. Şu an her şey b.k gibi hayatımda:) ama olsun yaşamak güzel şey. Düzeltmeye çalışmak, çabalamak güzel sağlıklı olduğun sürece.

Yine de hiçbir zaman çocuk sahibi olmayı hayal etmedim. Kendi hayatımı noktalayıp başkası için yaşamak gibi geliyor çocuk meselesi. Çok zengin olsaydım, düzenli ve düzgün bir hayatım olsaydı yine de istemezdim bence, çünkü aynı kapıya çıkıyor.

30 K e
0
megalomaniac
(12.02.21)
giderek cidden bu yıllarda çocuk yapanların cesaretine hayran oluyorum
0
duyurukullanıcısı
(12.02.21)
evli ve 30 yaş üstü olarak cevap veriyorum: uzun yıllardan sonra gerçek hisler beslediğim bir sevgili kişisi olmuştu. türlü fedakarlıklar yaparak beraber olduk. sevgili kişisi deliler gibi çocuk istiyordu ben ise onu henüz yeni bulduğum için sevgililik müessesinin tadına varmak istiyordum hayatımda ilk defa. derken bir gün bazı şikayetler yüzünden jinekolog ziyaretim oldu ve bir rahatsızlığım olduğunu öğrendim doktor hemen çocuk yapmayı dene 1 ay bile ssenin için kayıp yoksa çok zorlanırsın falan dedi. sonra çocuğum olmadığını ve sevgili kişisinin çok üzüldüğünü hayal ettim. benim motivasyonum bu oldu ve korunmayı bırakınca hamile kaldım. bebiş gelince ilk 1 yıl çok zorlandım malum herkesin zorlandığı sebepler ama özellikle de sevgili kişsii ile benim zamanımdan çaldı diye düşündüm vs. ama bebe 1 yaşlına geçince bende bir şeyler oldu bebişle aramda muazzam bir bağ oluştu ve şu an bile hr geçen gün artıyor o bağ 3 yaşına gelmek üzere kendisi. çok klişe ama annelik hiç bir aşka benzemiyor bambaşka bi hisle seviyorsunuz bebeyi. ülkenin güvenlik ve ekonomi ile ilgili sorunları beni onun geleceği ileilgili çok kaygılandırıyor o yüzden 2. ye asla cesaret edemiyorum zaten ayrıca maddi ve manevi olarak kendimden yaptığım fedakarlıklar da 2. yi asla düşündürmüyor.. evet partner kişisi ile ilişkimizden kendimizden dev fedakarlıklar yapıyoruz ilk 2 yıl uyku uyumadığım için kronik migrenli olup ilaçlardan sağlığımı kaybettim ama şimdi dönüp bakınca her şeye değer. hayata bir deneyimler silsilesi olarak bakıyorsak her kadının anneliği bir kez deneyimlemesi gerektiğini düşünüyorum.
0
iwillsee
(21.02.21)
(14)

pavlov'un köpeği, schrodinger'in kedisi, platonun mağarası

tabudeviren
theseus'un gemisi gibi neler var başka bildiginiz?
theseus'un gemisi gibi neler var başka bildiginiz?
0
tabudeviren
(10.02.21)
ochamın usturası.
0
rose parks
(10.02.21)
Maxwell'in Cini
0
Sir Anthony Hopkins
(10.02.21)
pandora'nın kutusu.
0
sanat guresi
(10.02.21)
demokles'in kılıcı
0
kojonotsuki
(10.02.21)
Diyojenin fıçısı
Erosun oku
Musanın asası
Thorun çekici
Olcay şahanın müthiş sol ayağı
0
curukturpkokusu
(10.02.21)
tolstoy'un bisikleti
0
bohr atom modeli
(10.02.21)
Arşimet' in merceği
0
mucoaga
(10.02.21)
Tanrının eli
0
allah yazdiysa bozsun
(10.02.21)
"Foucault sarkacı" olur mu?
0
SiyamkedisiZorro
(10.02.21)
sokrates'in savunmasi.
0
baldur2
(10.02.21)
Laplace'ın şeytanı
0
kljgslsdkjsd
(10.02.21)
Gogol'un paltosu
0
Mossy
(10.02.21)
Raskol'un baltası.
0
iyi olmayan gececi
(10.02.21)
Russel’ın çaydanlığı
0
i think therefore i am
(10.02.21)
(3)

Efendi erkek beğenen kız

kiriko
Yeğenimle oturduk konuşuyoruz kız arkadaşı bizimkini kıskandırmak için burada çok uslu erkekler var gibi bi laf etmiş.Dedim asrın malıdır o kız bozuldu bana arkadaşlar sizce dd uslu erkek arayan kalmış mıdır ya efendi dese neyse uslu ne ya?
Yeğenimle oturduk konuşuyoruz kız arkadaşı bizimkini kıskandırmak için burada çok uslu erkekler var gibi bi laf etmiş.Dedim asrın malıdır o kız bozuldu bana arkadaşlar sizce dd uslu erkek arayan kalmış mıdır ya efendi dese neyse uslu ne ya?
0
kiriko
(09.02.21)
30 yaşından sonra efendi erkek öncesi hep piç erkek.
0
olaylar olaylar
(09.02.21)
Valla ne demek istedi acaba kız, mal ama kendisi, orada hemfikiriz.
Birinin böyle bir lafı erkek arkadaşının yanında söylemesi bana kızın fena halde "burada kapım sonuna kadar açık, bu yanımda görmüş olduğunuz mal bundan faydalanmıyor, yok mu beni layıkıyla ferahlatacak bir erkek" mesajı vermek istediği intibaını veriyor.
Özür dilerim...
0
SiyamkedisiZorro
(10.02.21)
buradaki tek problem yeğeninin sevgilisine mal diyen bir insan. benim sevgilime dese biri bir daha görüşmem o insanla.

kıskandırmak için demiş işte, cilveleşiyorlar, uslu ol demiş, serserisin sen şapşik demiş, ne bileyim? kaç yaşındalar?
0
Sour
(04.03.21)
(9)

Bu saatte matkapla yeri göğü inletmek normal mi?

Coyote
Öyle çok erken değil biliyorum fakat saat 10 olmadı daha, ben bu sesle uyanmakn zorunda mıyım?
Öyle çok erken değil biliyorum fakat saat 10 olmadı daha, ben bu sesle uyanmakn zorunda mıyım?
0
Coyote
(09.02.21)
Değilsin uyar. En azından böyle çalışma yapmadan önce bi zahmet edip haber versinler.
0
lcha
(09.02.21)
Hafta içi çok anormal değil. Daha geç başlansa daha iyi tabii ama uzun sürecek bir tadilat ise bence yapılabilir.
0
himmet dayi
(09.02.21)
8 de başlar mesai. 10 a kadar beklemeleri nezaket olmuş.
0
neymis
(09.02.21)
Şöyle bir şey öğrendim, çalışma kaydı olmadığı için belediyeyi arayıp şikayet edebiliyordum, yine de bekliyorum eğer daha uzun sürerse edeceğim
0
🌸Coyote
(09.02.21)
10 gayet normal.
0
roket adam
(09.02.21)
bence gayet normal. bu saatte siz uyuyor olabilirsiniz, akşam saatinde başkası uyuyor olabilir. bu işin sonu yok. genel olarak mesai saatlerinde yani sabah 8 akşam 7 arası her türlü sesli iş yapılabilir.
0
co2s2
(09.02.21)
Hafta içi sabah 8- akşam 7 normal
0
SiyamkedisiZorro
(09.02.21)
normalde gurultu yapan isler haftaici sabah 7de baslar. saat 10a kadar uyumak normal degil.
0
JohnOakley
(09.02.21)
Bazen hoşumuza gitmese de 10 gayet normal, nezaket göstermişler +1
0
epitaf
(09.02.21)
(6)

Kedim her mama yedikten sonra zemini eseliyor

mezarkabul
Sebebi ne olabilir?
Sebebi ne olabilir?
0
mezarkabul
(09.02.21)
maması başka kediler tarafından bulunmasın diye üstünü kapatıyor kendince.
0
blatta hiberna
(09.02.21)
Götünü yerim onun. Çok sevmiştir mamayı.
0
jalapeno
(09.02.21)
Kedinizin sağlıklı, koku alabilen ve refleksleri yerinde bir kedi olması olabilir bunun sebebi :p

Kediler yaşadıkları yerde yoğun kokusu olan her şeyin üstünü kumla örtmeye çalışır. Kediler evcillestirilmeden önce bunu hayatta kalma mücadelesi için yapıyordu. Başka yırtıcılar et, bok, sidik vs kokusunu alıp kedinin yerini öğrenmesin diye. Etrafta kum olmasa da bu refleks kalır.
0
larth
(09.02.21)
Mama kabı normalde dolu oluyor benim. Uzun süre boş kalırsa kap, mamayı yedikten sonra üzerini örteyim de sonra gene yerim hareketi yapıyor kedilerimden birisi. Çok güzel bir mamayı bitiremezse de yapıyorlar aynı şeyi. Bazen su kabına da yapıyorlar gerçi.
0
hasmetizm 2046
(09.02.21)
Mamayı gelir koklar henüz acıkmamıştır yemez ya da yer "sonra yerim / sonra da yerim" şeklinde sözüm ona mamasını kapatır. İçgüdüsünü yediğim <3
0
SiyamkedisiZorro
(09.02.21)
Siyam hocam, mamayı yedikten sonra yapıyor :)
0
🌸mezarkabul
(09.02.21)
(10)

Challenge için tek kelimelik Türkçe isim önerisi

alessandro del pieroglu
Merhaba dostlar,Genelde oyunlarda ve son dönemde sosyal medyada da direkt İngilizcesiyle karşımıza çıkan ve Türkçeye ekseriyet "meydan okuma" diye çevrilen bu kelimeye "tek" kelime olacak şekilde Türkçe ne önerirdiniz? Zira, artık Türkçede "challange" diye kullanılır olmuş.Mesela hemen bi Youtube ar
Merhaba dostlar,

Genelde oyunlarda ve son dönemde sosyal medyada da direkt İngilizcesiyle karşımıza çıkan ve Türkçeye ekseriyet "meydan okuma" diye çevrilen bu kelimeye "tek" kelime olacak şekilde Türkçe ne önerirdiniz? Zira, artık Türkçede "challange" diye kullanılır olmuş.

Mesela hemen bi Youtube araması yaptım ve bu kelimeyle çıkan bazı sonuçlar: "Don't laugh challenge" (Gülmeme meydan okuması?!), "Ürkmeme Challenge" (Oha herif direkt challange olarak almış kelimeyi), "LGS Challange".

Evet, tek kelime challenge için ne olur sizce? Şu sözlüklerdeki karşılıklar olmuyor, onları boşuna yazmayın. Çünkü o kelimeleri yukarıdaki örneklerle kullanamazsınız. Sizin öneriniz nedir?
0
alessandro del pieroglu
(08.02.21)
Mücadele??
0
rewlack
(08.02.21)
Çelınç desek direkt?
0
plutongezegendegilmi
(08.02.21)
çelınç
0
dafuq
(08.02.21)
Uluslarası spor müsabakaları için kullanıldığında çalenç olarak çevriliyordu eskiden. Her duruma uyacak tek bir karşılığı yok türkçede, duruma göre meydan okuma, mücadele olabiliyor.
0
Jux
(08.02.21)
"meydan okuma"
0
birkibirkibirkibirkiuc
(09.02.21)
Çekişme veya kapışma olabilir. Tdk anlamına bakarsak bunlar da olmaz ama. Bakmayalım.
0
heathen
(09.02.21)
İddia?
0
uuth
(09.02.21)
Yarış

-gülmeme yarışı
-ürkmeme yarışı
-konuşmama/koşmama/hızlı yürüme/uyuma vs yarışı...

Çelınç deyince orijinal havalı bişey gibi duruyor ama aslında yapılan şey o konuda yarışmak. (Sözlüğe bakmadım, bilmiyorum)
0
epitaf
(09.02.21)
İddialaşma
0
etna
(09.02.21)
Mücadele +1
0
SiyamkedisiZorro
(09.02.21)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.