Giriş
(8)

pilavı buzluğa atmak

mariposa
pilavı yaptıktan buzdolabı poşetlerine koyup buzluğa atsam, ısıtıp ısıtıp yesem, deneyen var mı nasıl oluyor
pilavı yaptıktan buzdolabı poşetlerine koyup buzluğa atsam, ısıtıp ısıtıp yesem, deneyen var mı nasıl oluyor
0
mariposa
(02.08.19)
Kötü oluyor. Pilav ertesi güne bile kötü oluyor bence. Buzluktan çıkardığınız pilavla yayla çorbası ya da kadınbudu falan yapsanız daha iyi.
0
whoosie
(02.08.19)
bende bi kez denedim bunu, yapıştırmadan ısıtamadım, ısıtsam da tadı güzel olmadı ilk günkü gibi değildi, beğenmedim.
0
birfincankahvedahaisteyenadam
(02.08.19)
Sadece mikrodalgayla ısıtırsanız yenir. İçi de donduğu için içinde kar tadı kalıyor diğer türlü tavada falan.
0
kitik
(02.08.19)
mikro dalga da bile kötü oluyor, tanelerin merkezine yoğunlaştığı için içi sertleşiyor, üstü lapa oluyor öğk.
0
Big bada bum bum
(02.08.19)
evde az kalan pilavı buzluğa atıyorum. ama sadece yayla çorbası yapmak için. bence pilav olarak yenmez tekrar
0
ferrarimizolaydisatardik
(02.08.19)
pirinçler o şoktan sonra kırılır. ben yapmıyorum ama öğrenciyseniz ve gurmelik iddianız yoksa neden olmasın. yapılabilir.
0
lovemyself
(02.08.19)
5 günlük yapıp buzdolabının altına koyarsan da bir şey olmaz. Yiyeceğin kadarını tavaya koyup çok az su ekleyip ısıtırsan hemen hemen ilk piştiğindeki gibi oluyor.
0
mekaniker
(02.08.19)
valla ben yapıyorum ama önceki cevapları okuyunca çok mu midesizim diye düşünmedim değil.
sabahtan veya önceki akşamdan buzdolabına alıyorum, akşam mikrodalgada ısıtıyorum. yani taze pişmiş gibi olmasa da bence gayet gideri oluyor.
0
pati
(02.08.19)
(6)

Saçların beyazlamasını

gulbatur birinci sahbatur sondan geliyor
Önlemenin bir yolu yok mu? Genetik derseniz 45 yasinda olup tek tel beyaz saci olmayan kisinin benden neyi fazla? Cinkosu mu, potasyum demiri mi, d vitamini mi?Rahmetli babam kemoterapi gorurken beyaz saclari siyahlamaya baslamisti. Demek ki bunun geri donusu var ama henuz tam olarak bulunamadi cozu
Önlemenin bir yolu yok mu? Genetik derseniz 45 yasinda olup tek tel beyaz saci olmayan kisinin benden neyi fazla? Cinkosu mu, potasyum demiri mi, d vitamini mi?

Rahmetli babam kemoterapi gorurken beyaz saclari siyahlamaya baslamisti. Demek ki bunun geri donusu var ama henuz tam olarak bulunamadi cozumu.
0
gulbatur birinci sahbatur sondan geliyor
(30.07.19)
dökülüp kel kalmasından iyidir.
0
Neill
(30.07.19)
Boşver abi, seni benim saçı dökülen arkadaşla tanıştırayım. Keşke beyaz olsaydı da dökülmeseydi diye sabaha kadar konuşur içini rahatlatır :D
0
eazy
(30.07.19)
verdiğiniz örnek çok ilginç. soruya verilecek olan ve yukarıdaki gibi saçma sapan olmayan cevapları takip edeceğim.
0
violetsky
(30.07.19)
Sadece genetik değil, stres faktörü de çok etkin. Tıbben beyazın siyaha geri dönüşü şu an mümkün değil deniyor. Sarımsaklı yoğurt ve çörekotu(havanda dövülerek ve iyice ezilerek tüketilmesi gerekiyor) geciktiriyor.

Ayrıca beyazlaşan saçların dökülme ihtimali de çok az. Gelelim 45 yaşındaki adama:

Muhtemelen “tatminkâr” bir hayat yaşıyor. Dikkat edin zengin, mutlu, huzurlu ya da stressiz demedim; tatminkâr. Böylelerinin saçlarının orijinal rengiyle devam etmesinden öte çökük, kırışık olmayan dolgun bir cilde sahip yüzleri, canlı gözleri ve mütebessim ifadeleri de ekstradan var oluyor. Değil 45; 60 yaş üstü adamlar/kadınlar tanıyorum böyle.
0
levent bilgen
(30.07.19)
Biz ailecek beyaz sacli olmaya musaitiz. Caresi var mi bilmiyorum ama benim anneannemin 85 yasindan sonra beyazlari dokulup yerine siyah saclar cikmaya baslamisti.
0
nax
(30.07.19)
ibni Sina'nın her gün sarımsak yutan kişinin dört ayda saçları siyahlar, gibi bir ifadesi vardı. sabah aç karnına bir diş yutulacak, diyordu. deneyip yapanlar varmış, bence makul.
ezilmeden yutulduğu için çok hassas değilseniz koku da sıkıntı olmayabilir.
0
lovemyself
(31.07.19)
(18)

Bu fikre nasıl bakıyorsunuz? (özellikle kadınlar)

Pertev nail
Merhaba, evleneceğiniz zaman evinizi döşerken 6 ay-1 yıl gibi kısa süre evli kalmış ve boşanma aşamasında olan çiftin yeni aldıkları ev eşyalarını yarı fiyatına satın alır mısınız? Eşyalar az kullanılmış,temiz. Karşı taraftan böyle bir teklif geldi diyelim,tepkiniz ne olurdu? Elektronik eşyaları alı
Merhaba, evleneceğiniz zaman evinizi döşerken 6 ay-1 yıl gibi kısa süre evli kalmış ve boşanma aşamasında olan çiftin yeni aldıkları ev eşyalarını yarı fiyatına satın alır mısınız? Eşyalar az kullanılmış,temiz. Karşı taraftan böyle bir teklif geldi diyelim,tepkiniz ne olurdu? Elektronik eşyaları alırım ancak mobilyalar içime sinmez diye mi düşünürsünüz? Erkeğin cimri olduğunu düşünür müsünüz? Kalan parayla bir araba alırız dedi mesela,nasıl bakarsınız bu teklife? Teşekkürler.
0
Pertev nail
(28.07.19)
erkeğin cimri olduğunu düşünmek? pardon, bu senaryoda eşyaların parasını erkek mi ödüyor tek başına?
eşyalar temizse, güzelse, eve de uyuyorsa neden olmasın? kalan parayla araba alınır, tatile gidilir vs. tabi para kadın ve erkek tarafından birlikte ödenir.

not: evimdeki eşyaların yarısına yakını ikinci el.
0
pati
(28.07.19)
Çirkinse kalan detaylar önemli değil.

Beğendiğim şeylerse ucuzu varken direkt alırım. Sadece ucuz diye almam.

Yıpranmışlıkları da önemli.

Cimrilik düşünmem.

Kalan parayla ne yapılacağı yine diğerlerini düşünürken çok etkilemez.
0
bir ileti paylastim
(28.07.19)
Mantık açısından sorunsuz ama manevi açıdan sorunlu.

Kendi adıma böyle bir öneride bulunmazdım. Evlenip boşanmış bir çiftin eşyalarına baktıkça aklıma gelir rahatsız olurdum. Ayrıca icradan eşya almak gibi. Bir başkasının sıkıntısını kendine avantaj olarak kullanıyorsun. Öyle hissederdim. Hak yemişim gibi. Adamların ahı var gibi. Ev eşyası özel bir şey. Adamların zevki uymayabilir ayrıca. Hadi uydu diyelim, elektronik dışındakiler çok özel eşyalar. Biraz mantıkla koltuktan kanepeye yataktan halıya her yerde çiftin anılarını görürüm. Rahatsız edici.

Erkeğin sadece cimri değil, sinekten yağ çıkaran, empati yoksunu biri olduğunu da düşünürdüm.
0
elestirman
(28.07.19)
Baştan kabul etse bile sonradan bir ömür baş eti yeme gerekçesi olarak kullanacak onlarca kadın tanıyorum.
Kesinlikle hiç böyle bir şeye girme derim.
0
Mirket
(28.07.19)
Sorun 2. El esya degil. Bosanmis ciftin esyalarini satin almak huzursuz eder beni.
2. El esyada sorun yok. Adam cimri degil.
Kalan parayla araba almam, tatile cikariz.
0
dont eat me
(28.07.19)
benim cekincem uzerindeki enerji olurdu. kullanılmıs esyalari kullananlarin enerjisi esyaya gecer, onlar hayir gormedigi icin hayır getirmez derler.

Dogma olabilir ama ben daha ucuz birinci el tercih ederdim. Bunun disinda bir sorunu yok, cimri vs diye dusunmezdim.
0
gunes123
(28.07.19)
Boşanmış bi çiftin olduklarını bilmezsem sıkıntı yok.
0
inawen
(28.07.19)
Mutsuzluğu eşyalara geçmiştir o çiftin. Ben almam ama mantıklı bence. Alanı yadırgamam. Başka 2. El eşya bakmayı daha mantıklı bulurum.

Bi de yeni evlenmiş çiftin eşyaları yapış yapış olur.

Sıfır iyidir
0
(s)AINT
(28.07.19)
asla cimrilik diye düşünmem. teşhir mallarından alıp kullanmak da bence akıllılık. üstelik, erkeği de sorumlu tutmam, evi beraber kuruyoruz. o eşyaları alacak, ben de ona börek mi açacağım? böyle bir iş bölümü olmaz erkek arkadaşımla aram da. ama bu başka konu.

sadece, kişisel olarak eşyaların enerjisine inanırım. antika eşya kullanıyorum ve çok seviyorum ancak her eşyayı alamam mesela. enerjisi beni iten bazı parçalarla karşılaştım. kullanılan eşyalara o kişinin enerjisinin sindiğini düşünürüm.

boşanacak olan çiftin enerjisi var mı, ona karar vermem gerek sanırım. eşyaları görmem gerek. yine de bu durumda itiraz etsem ve ortak karar olarak almamaya karar versek bile, bu "sıfırını alsın, eski şeyi mi kullancam ben" mantığıyla değil, o eşyayı beğenmediğim ya da bende uyandırdığı hissi sevmediğin için olur.
altın taraklı eşya falansa zaten bedava sıfırı verilse almam, o da var.

yok enerjisi iyiyse, model fena değilse, zaten sıfırını da görsem beğeneceksem, param cebimde kalacaksa, eşyaları alır ve o konuyu anında kapatırım. bir de, ne olursa olsun, alsak da almasak da asla, ama asla, bak en önemli kısım, bu tekliften kimseye bahsetmem. almasanız bile bir dangalak çıkar "zaten o boşanmış insanların eşyasını bile teklif etmişti" der.

bakın püf nokta bu: asla kimseye bu konudan bahsetmeyin.
0
lovemyself
(28.07.19)
Alırdım.
0
Amaranta ursula
(28.07.19)
Eğer erkek olansan ve kamuoyu yoklaması yapıyorsan tehlikeli iş derim. Anca kızın nabzını yoklayabilirsin, ya da başka biri bunu yanınızda sorabilir, satan birileri var alsanıza diye tavsiyede bulunabilir. Kız da a neden olmasın fln derse güya sen de niyetsizmişsin gibi böyle Bi işe girebilirsin. Aksi taktirdr ilişki bile sakata gelebilir.
0
cosmicgadin
(28.07.19)
kedi köpek beslemiyorsa alırım.
0
bonanza
(28.07.19)
Erkek olarak alirim diyorum. Esim alinmaz diyo. Neden diye sormak istemedim cunku haklisin hayatim dedim.
0
beriberi
(28.07.19)
Alırım ya. Enerji fizik bilimine ait bir kavram, nukler, ısı, ışık gibi çeşitleri var. Maanvi alana ait kullanmak terminolojide hata oluyor. Masada da olsa olsa potansiyel enerji vardır, itince düşer. Masanın madde olarsk is yapabilme potsnsiyeli beni ancsk madde olarak etkiler. O yuzden direkt alırım. Ama sorun şu estetik beğeni ve eşyalardan pratik beklenti karşlanmazsa o iş yatar. Erkegin cimri oldugunu düşünmem (*-*)/
0
velvetmorning
(28.07.19)
Eşyaya bu kadar anlam yüklemek son derece anlamsız. Zevkinize ve ihtiyacınıza uyuyorsa, daha ekonomik bir şekilde karşılayabiliyorsanız almamak için nasıl bir gerekçe olabilir ki?
0
Phoebe
(28.07.19)
Esyanin enerjisi ile yasamimizi degistirebilecek kudrette olduguna inanmadigim icin alirdim, ayrica esyaya bu kadar mana yuklemek neden derdim +1
0
kassiopeia
(28.07.19)
ben direk alırım.

evliliği ayakta tutan ev eşyası ise, olmaz olsun öyle evlilik.
0
babilbaligi
(29.07.19)
Çok mantıklı, şahane bir fikir aslında. Gönül ister ki ucuza alalım, artan parayı da bir güzel tatile falan gidip harcayalım ama büyük ihtimalle yapmazdım.

Ben teklifimi etsem, kız da kabul etse bile saçma sapan bir manzara olur. "Bu dingil bizim kızımıza spotçudan mu eşya aldı getirdi, ne yaptı" tarzı geyiklerin dönmemesi mümkün değil. Olmaz demeyin, gerçekten olmaması mümkün değil.
Kız yapmaz, kızın ailesi yapmaz, amcası teyzesi yapar. O da yapmasa uzaktan akrabası yapar, komşusu yapar. Zaten akraba tayfasını iki elinle birer ayı yakalasan memnun edemezsin, bir de böyle bir koz vermek piranhaların önüne kendini atmaktır. Kendinden önemlisi birileri kalkıp kıza, ailesine falan "sizin damat da heralde biraz şeymiş ehehehe" falan der. Tadımız kaçmasın.
0
cay koy geliyorum
(29.07.19)
(14)

Araba emanet vermek hakkında ne düşünüyorsunuz?

ssiradanbirigibi
Yakın arkadaşlarınız veya aileniz değil, bir iki tık daha uzak kişilere emanet vermekten bahsediyorum.ekleme; hastane gibi acil durumlar olmadığını varsayarak.
Yakın arkadaşlarınız veya aileniz değil, bir iki tık daha uzak kişilere emanet vermekten bahsediyorum.

ekleme; hastane gibi acil durumlar olmadığını varsayarak.
0
ssiradanbirigibi
(28.07.19)
Ayni evde yasamadiklarim icin acil ihtiyaclar +1
0
cilekli pasta
(28.07.19)
Yakın arkadaşıma bile vermem. Ele giden eşeğin beli kırık gelir / geliyor. Veripte sağlam aldığım hiç bir şey hatırlamıyorum..
0
Tears of Devil
(28.07.19)
Araba emanet vermek sakat bir iş, gerçekten güven duymadığını birisi ise vermeyin.
0
nuisance
(28.07.19)
hastane tarzı acil ve önemli değilse vermem.
0
candide
(28.07.19)
emanetin kulpu kırık olur.

kardeşlerim harici kimseye araba vermem.
0
tabudeviren
(28.07.19)
At,avrat,silah diyorum ben.
0
emcekare olmadi einstein olsun bari
(28.07.19)
parasini vereyim arac kiralasin.
0
alperz
(28.07.19)
Yukarıda arkadaş da demiş. At, avrat, silah kimseye emanet edilmez.
Ha eğer durumun çok iyidir araba pert olsa da umrunda olmaz o zaman ver ama şunu da unutma o plaka senin adına.
Bir trafik kazası vs olduğunda ilk ulaşacakları sensin. Gününü karakolda "ben arabayı emanet verdim ben çarpmadım o çocuğa" diye savunarak da geçirebilirsin.
0
Omelas'ı Terk Eden Köylü
(28.07.19)
ben arabasız olduğum dönemlerde hiç arkadaşımın arabasını istemedim. hatta bazen tek araba gidelim dediğimiz zamanlarda, arkadaşın arabası ile gideceksek, asla kullanmam. arkadaş rahatsız olur, kullanamayacak olur, o ayrı. ama neden durup dururken ben kullanayım ki? karşıma aniden biri çıkar, biri kırmızı ışıkta geçip bana çarpar, arkadaşım bir kere bile "ya sen de şöyle yapsaydın keşke" dese al başına belayı. pimpirik biri değilim, ama neden binde bir ihtimal bile olsa göze alayım ki bu durumu?

arkadaşım da benden istemesin isterim. istediğine göre, eğer acillik bir durum yoksa, taksi tutamayacak ya da araç kiralayamayacak durumda demektir. araç kirası günlük 150 liraya falan da var sanıyorum. o parayı veremeyecek olan, arabanla bir yere çarpsa etse, sen de uğraşırsın.
bunun yanında, eğer ben bir haftalık tatile gideceksem ve araç kiralayacak param yoksa, otobüsle giderim ve biraz eziyet de çekerim. başka vesait yok mu? gitmem. keyfine arkadaşın arabasını almak empati eksikliği gibi geliyor bana.

bütün bunları da maddi konudan bağımsız düşün. yani param kıymetli ve arabamı vermiyorum, değil. tek açıklaması bu değil. olası bir kaza durumunda o an herkes "suç bende, ben karşılayacağım zararı" der. ama aradan geçiyor 4 ay ve sen telefon edip "kazada yan aynalar da kırılmıştı ya, onların orijinal parçaları gelmiş, şu kadar tutuyormuş" dediğinde karşıdaki illaki öffler, puflar.
teklif edemeyecek hale getirmek gerek insanları. konuyu hiç açtırmamak. teklif eden olursa bildiğin yalan söylemek. böyle vakaların çoğu türlüsü insanların arasını bozuyor. zaten birkaç tık uzak kişilerden bahsediyorsun...
0
lovemyself
(28.07.19)
Arac sahibi olarak bir kaza olursa sorumlu olursunuz, bu kadar 'uzak' bir tanidiga ozellikle vermeyin
0
kassiopeia
(28.07.19)
gerçekten acil bir durumsa, ben kendim getirir götürürüm, onun dışında yüz kere düşünmek lazım. Arabaya gelecek zarardan değil ancak olası diğer durumlarda, başkasına zarar verme vs olursa oluşacak hukuki sıkıntıları düşünmek lazım. Ayrıca, aracınızın kaskosu sadece mevcut sürücüyü (sizi) kapsıyordur büyük ihtimalle, bunu da değerlendirmek lazım.
0
efx
(28.07.19)
Vermek de istemek de sacma.
Vermek de istemezdim, kendim de kimseden istemezdim. İhtiyacın olursa gider kiralarsin, kimsenin malini riske atmazsin.
Turkiye gibi arabanin gayrimenkul değerinde oldugu bir yerde araba odunc vermek/almak sacma.
Guvenle falan da alakasi yok, araba kullanan herhangi birinin kaza yapma riski ayni gozumde. Bu adam kaza yapmaz diyecegim biri yok.
Ayni sekilde borc istemeyi de sacma bulurum. Neden borcu bankadan almazsin ki?
Alperz +1
0
stavro
(28.07.19)
bir bahane uydurur vermezdim.
0
pangea
(28.07.19)
araba emanet etmem, çok lazımsa kendim götürür getiririm.

valeye bile araba vermiyorum. vermem.
0
babilbaligi
(29.07.19)
(6)

ödünç kitap

a man alone
yaklaşık 5 yıl önce askerlik yapan bir arkadaşa benden rica ettiği için 5-6 tane kitap gönderdim.ödünç göndermemiştim, sonra verir diye düşünüyordum ama o kitapların konusu hiç geçmedi.şimdi istesem ayıp olur mu?
yaklaşık 5 yıl önce askerlik yapan bir arkadaşa benden rica ettiği için 5-6 tane kitap gönderdim.

ödünç göndermemiştim, sonra verir diye düşünüyordum ama o kitapların konusu hiç geçmedi.

şimdi istesem ayıp olur mu?
0
a man alone
(26.07.19)
Olur ahahah 5 yıl olmuş bırak peşini be olm.
0
FeykIM
(26.07.19)
Başka bir asker arkadaşıma göndereceğim de.
0
neymis
(26.07.19)
@tolkien ya bazen unuttum bazen erteledim. orası benim hatam.

kamuoyu yoklaması yapıyorum. kendi kendime karar veremedim.

'ayıp olmaz' baskın çıkarsa isteyeceğim.
0
🌸a man alone
(26.07.19)
kitaptan ayıp olmaz ya, iste gitsin. hiç etmediyse gönderir. şimdi düşündüm ben olsam ne yaparım diye, para olsa mevzu isteyemem ama kitap isteyebilirim.
0
aziz dostum jack
(26.07.19)
parası için istemediğin belli, ayıp olmaz.
ben olsam telefon açınca ya da görüşünce "herkese verdiğim kitapları topluyorum, uçlan bakalım sana askerde gönderdiklerimi eheheh" derdim. sadece ondan istemediğini bilince işi şakaya vurup, seni anlayacaktır.

sadece şu var, şaka yollu söylediğin gün al kitapları. ya da onun göndereceği zamanı kesin konuş. yoksa güler geçer.

ben söylediğim iki versiyonu da yaşadım çünkü. tecrübeyle sabit: al o kitapları :)
0
lovemyself
(26.07.19)
@cosmicstring askerde zamanım çok, kitap gönderebilir misin dedi, bende kendi kitaplarımdan 5-6 tane yolladım.

vermeyeceğini bilsem bir tane yollardım.

o halde istiyorum, tutmayın beni!
0
🌸a man alone
(27.07.19)
(6)

İzlediğiniz, sevdiğiniz kısa filmleri paylaşabilir misiniz?

duchess jessamine
Hepsi izlenecek ona göre. Lütfen ya sevdiğiniz ya da orijinal bulduğunuz film olsun.
Hepsi izlenecek ona göre. Lütfen ya sevdiğiniz ya da orijinal bulduğunuz film olsun.
0
duchess jessamine
(26.07.19)
aziz dostum jack
(26.07.19)
Kırıntı
www.youtube.com

10 Minutes
www.youtube.com
0
gibicibicis
(26.07.19)
eksisozluk.com

şuraya da göz atılabilir
0
aziz dostum jack
(26.07.19)
Cahit çeçen yazın YouTube a, her filmine bayılacaksınız.
0
lovemyself
(26.07.19)
bir de şu vardı şimdi geldi aklıma, akademi ödüllü.

www.imdb.com
www.youtube.com
0
aziz dostum jack
(27.07.19)
10 minuta - www.youtube.com
animasyon da olur diyorsanız:
skhizein - çok etkilenmiştim. vimeo.com
0
dilemma of subscribtionability
(27.07.19)
(5)

Blu tv kullananlara soru

kendi helvasını kavuran zombi
Louder Than Bombs diye bir film var. Türkçe dublajlı açılıyor bende, sizde de öyle mi? Değiştirme seçeneği göremiyorum.
Louder Than Bombs diye bir film var. Türkçe dublajlı açılıyor bende, sizde de öyle mi? Değiştirme seçeneği göremiyorum.
0
kendi helvasını kavuran zombi
(26.07.19)
filmi bulamadım :) blutv'xin araması sıkıntılı olabilir. türünü söylersen belki bulabilirim.
0
lovemyself
(26.07.19)
Sessiz çığlık diye çevirmişler. Sanat sepet filmleri :)
0
🌸kendi helvasını kavuran zombi
(26.07.19)
yukarıdaki dublaj seçeceğinden "orijinal"i tıkladım, çalışıyor. orijinal dilinde akıyor şu an. altyazı seçeceğinden türkçesine baktım, o da var.
0
lovemyself
(26.07.19)
bende dublaj seçeneği çıkmıyor, sadece sağ üstte alt yazı seçeneği var. çok enteresan. sağ olun
0
🌸kendi helvasını kavuran zombi
(26.07.19)
izlerken yukarı tuşuna bastığımda "detay" "altyazı" "dublaj" ve "geri dön" tuşları çıkıyor.
blu tv pişmanlığın ta kendisi. ileri-geri sardırmak bazen kabus. ama işte, masum ve bozkır hatrına seviyoruz hâlâ.

rica ederim.
0
lovemyself
(26.07.19)
(9)

ofis dedikoducusuyla nası başederim

euteamo
Eksi duyurunun dert dinleyicileri help plsSaçma sapan absurd bi ortama sokuldum nerdeyse 6 yıldır çalıştığım iş yerinde. Geçtiğimiz Mart ayında çalıştığım bölümden farklı bir bölüme alındım. maaşım aynı ama çok rahat çalışıyorum ve hiç sıkıntı yok aslında. ancak bu bölümde bana kıl olan-sadece bana
Eksi duyurunun dert dinleyicileri help pls

Saçma sapan absurd bi ortama sokuldum nerdeyse 6 yıldır çalıştığım iş yerinde.
Geçtiğimiz Mart ayında çalıştığım bölümden farklı bir bölüme alındım. maaşım aynı ama çok rahat çalışıyorum ve hiç sıkıntı yok aslında. ancak bu bölümde bana kıl olan-sadece bana değil kadın sevmiyor genelde- bi hatun var. ve sağlam dedikodumu yapmış. şu anda yeni geldiğim bölümde mart ayından beri mesai saatleri içinde nerdeyse hiç bili dialogum olmadan takılıyorum.

özetlemek çok zor ama bu hatun benden 7 yaş küçük ve tek derdi zengin bi koca bulmak ve ben onun çok acayibine gidiyorum seyahat ettiğim ve kafama göre takıldığım için. kendisi dini olan ama ahlakı olmayan cinsten.

ofisde bi sürü insanla çıkmış ve ayrılmış, zaten gözleri de fıldır fıldır sürekli bi arayış içinde süzüle süzüle gezer.

şimdi 3 erkek arkadaş hepsi bununla kanka ve benimle hiçbir muhabbeleri yok. bana gıcık olmaları için sebep yok çünkü hiç dialog kuramadık.

Benzer bi şekilde başka bir kadına daha davranıyorlar ama o biraz yüzsüz ve sallamıyor sanırım ama ben sanırım biraz sallıyorum.

Şöyle söyliyim normalde gayet iyiyim ama sonuçda 6 senedir ofisde gördüğüm insnalar son dönemde neden yüzün asık falan diye sormaya başladılar ve bugün biri daha sorunca başladım ağlamaya.

aslında hiçbiri anlaşamayacağım insnalar değil ben de canavar değilim normal bi dialog kurabilirdik, maalesef olmadı.
ve şu anda ben de bu insanlardan tiksinmiş durumdayım ve insan gibi yaa biz neyi paylaşamıyoruz diyemeyeceğim.

ne yazık ki tekrar bölüm değiştirme şansım yok- dediğim gibi iş de rahat. iş konusunda hiç bi sıkıntı yok. yönetici de bu arkadaştan taraf, benimle hiç muhabbeti yok benim de onunla ancak beni darlamıyor.

background: bu hatun kişisiyle aynı bölümde çalışıyorduk, benim iki katım maaş alır ama tembeldir ve onun işini yaptığımı bilirim, ama o kadar tembel ki ofisde onun işini yapmayan yok.

benimle küsmesine neden olan şey de şu anladığım kadarıyla, bi gün geldi ve ben erkeklerle iyi anlaşıyorum ama kızlarla anlaşmıyorum dedi. ben de bu söylediğin oksimoron çünkü iki kadına söylüyorsun bunu dedim. oksimoron ne demek bilmiyordu sanırım ve benim ona moron dediğimi düşündü galiba. neyse bi iki selam verdim, bu prenses edasıyla çekti gitti. ben de bi daha ses etmedim.

bu olaydan bir kaç ay sonra da yemekhanede sırf ben oturuyorum diye oturmadı masaya. Bundan da bi hafta sonra da onun çalıştığı bölüme geçtim.

Dediğim gibi iş aşırı rahat ama iyi değilim, nasıl delirmeden bu süreci atlatabilirim sizce?

Şimdiden teşekkürler herkese

PS: galiba silebilirim bu duyuruyu daha sonra :-/

@ sttc konuşunca anlayacak cinsten değil, gerçekten başka bir kafa. bi de sesi de hiç çıkmaz ben bunu sessiz sakin bişi sanıyordum ama dedikoducunun allahıymış.
0
euteamo
(24.07.19)
bence gidip söyle. aylar önce bişey dedim sana, yanlış anladığından şüpheleniyorum. vs vs diye açıklardım ben

tavrı değişmezse en azından moron olduğundan emin oluruz
0
sttc
(24.07.19)
tek yöntem, bir kere onu büyütmemen.
bir de, senden yardım alabileceği konularda hemen yardım et. atıyorum, müdürün yanında konuşurken onu mantıklı gerekçelerle öv. "x hanım benden daha önce de buradaydı, ona sorup hallederim bu konuyu" gibi laflar de.

kanka olamazsın ama konuşmadığın sürece seni havalı görecek. havalı gördüğünü ezmek ister bu kafalar. senden çok daha fazla büyütüyordur seni.

bir de, işten memnunluğunu unum diyorsun, asla işinle ilgili soğutma kendini. bu devirde iyi iş kolay bulunmuyor. kendine öğle araları uğraşacak şeyler bul. ne kadar az kafaya takarsan, ne kadar kendi kendine az konuşursan, o kadar az soğursun işten. işyerinde bir problemi ne kadar kendi kendine ve arkadaşlarınla konuşursan o kadar işten ve mekandan soğuyorsun, tehlike çanları çalıyor.
kızdan nefret etmemeye çalışmanı da tavsiye ederim. o da kendince bir hayat kurmuş biri. içinden bile olsa kıza moron deme, farklı biri işte, de ve geç. dedikodu ve kendi kendine mızmızlanma en tehlikelisi.

çok geçmiş olsun. yalnız değilsin. bunu da bil.
0
lovemyself
(24.07.19)
Takma ve daha çok gez, daha çok gül. Onun o ofisten başka hayatı yok demek ki. İşinden memnunsan salla. Ayrıca o tür salaklar beceriksiz olduklarından iş konusunda bol bol çuvallarlar kendilerini rezil ederler. Al mısırını izle keyfine bak.
0
windows95
(25.07.19)
Millet saçmalamış. Kendini ona sevdirmek yerine siklemeyen tip olmayı seç. Oksimoronu bilmeyip moron olarak anlaması ve alındığını sana söylemek yerine arkandan dedikodu yapıp düşman olması moron olduğunu gösterir. Kendimi bir morona sevdirmeye çalışmam ben. Derdi varsa gelir kendi konuşur iyi niyetliyse çözülür yoksa siktirsin gitsin kimle ne dedikoduyosa dedikodusun. Sussun diye gönlünü alayım ezikleneyim dersen onun boyunduruğu altına girersin, tasmanı hep elinde tutar. Karşı dedikodu misillemesi yapacak ortamın olsa onu yap derdim ama siklemeyen cool olmak dışında seçeneğin yok sanırım.
0
glide
(25.07.19)
bir şekilde hayatınızda olan ama size direkt zarar vermeyen sinir bozucu insanları sokak köpeği olarak hayal edin. bir sokak köpeği size hırlasa da, havlasa da üzülmezsiniz. önemsiz insanları önemsemeyin. ağlamak falan nedir?
0
sinek kral
(25.07.19)
@sinek kral sokak köpeklerini de severim işin kötüsü :-)
önemsiz olduğunu biliyorum ama bir iki lafıysa 3 kişiyi kendi tarafına çekmesini onların da bana tavır almasını anlayamıyoru.

ok, insanoğlu böyle bişi biliyorum ama yine de biraz zorlanıyorum tahammül etme noktasında . bu insanlara. benim derdime çare yok sanırım. iş bırakma şansım olmadığı için bu şekilde katlanıcam
0
🌸euteamo
(25.07.19)
anladığım kadarıyla naif bir insansın. herkes seni sevsin istiyorsun ama insanoğlu(özellikle kadınlar) iyiye değil, kötüye rağbet gösteriyor. bırak sevmesinler. bırak korksunlar. iş hayatı gerçek hayat değil ki iş arkadaşları gerçek arkadaş olsun.
0
sinek kral
(25.07.19)
biraz naif olduğum doğru ama herkes kadar herkes beni sevsin istiyorum:-)

benim anlamadığım bu hatun bu insanlara ne dedi de diğerleri bana karşı tepkililer bu kadar. beni tanımıyorlar bile. ona anlam veremiyorum. koskocaman insanlar böyle bi kızın dediği lafla nasıl hareket edebilirler anlamıyorum.

yoksa arkadaşım olduğunu falan düşünmüyrum bu hatunun ya da onunla arkadaş olma gibi derdim yok. sadece günde 8 saat geçiridğim bi yerde daha düzgün iletişim kurmayı isterdim. ancak hatun zaten kurumdaki kadınların yarısı ile küs.

hiç kendinde de sorun aramıyo. çok rahat bi şekilde ben erkeklerle anlaşıyorum kadınlarla anlaşamıyorum diyor bi de. ilginç
neyse ben mi düzeltcem onu ama arada sinirlerimi bozuyor ve mutsuz ediyor beni o kadar. bu da geçer umarım
0
🌸euteamo
(25.07.19)
onun lafıyla tavır alanlar da süzme gerizekalı demek ki. cahil dostun olacağına akıllı düşmanın olsun lafı boşa değil. belki de tavır almıyorlar ama mesafeli davranıyorlar o kadının şerrinden korktukları için. Bana kalırsa bu da gerizekalılık örneği. "ya tanımıyosun niye bu kadar kötülüyorsun" demekten acizler bazıları. boşuna okumuş koyun tayfa bunlar.

yukarıda da demişler, yalnız değilsin bil. takmayan cool olmak ve ofis dışı hayatına odaklanmak en güzeli. onlar zamanla kendileri yüzsüz yüzsüz muhabbet etmek isteyecekler bak buraya da yazıyorum. yüz vermezsen kral olursun hem de başın ağrımaz.
0
windows95
(25.07.19)
(12)

ailevi sorunlar yardım

nick bulamadim
sorunun öncesi şurası. siz ne yapardınız merak ediyorum. https://www.eksiduyuru.com/duyuru/1366095/aile-tapu-ev-mevzulariben bu hafta eve gidicem konuşmaya. bir türlü gidemedim. siz olsanız ne yapardınız? benim rahatsız olduğum konular bana haber verilmemesi, izin alınmaması ve evin ipotek ettirilme
sorunun öncesi şurası. siz ne yapardınız merak ediyorum. www.eksiduyuru.com

ben bu hafta eve gidicem konuşmaya. bir türlü gidemedim. siz olsanız ne yapardınız? benim rahatsız olduğum konular bana haber verilmemesi, izin alınmaması ve evin ipotek ettirilmesi. evi ne yapıyorlarsa yapsınlar ama evin ipoteği beni rahatsız ediyor. gittiğim zaman ortalığı ayağa kaldırıp hiçbir şey yaptırmayabilirim. ipoteği 1 hafta içinde kaldırmalarını ve krediyi kapatmaların isticem. yapmazlarsa alıp elime balyozu duvarları kırıp eski haline getirebilirim. onlara da huzur vermem. 1. seçenek bu. ya da olan olmuş deyip sadece kavga edip devam etmelerine izin vericem. annemi aradım bugün. birkaç tadilat yapılmış. paranın bir kısmı harcanmış. siz olsanız ne yapardınız? ipoteği kaldırtayım mı yoksa olan olmuş deyip devam etmelerine izin mi vereyim?

annem tam bir mal. anlatıyorum aman kiradan kurtulsunlar diyor sen istersen sana da yapardım diyor. 2 tane ev var hala bu lafı edecek kadar salak bir insan. iyi niyetli ama salak. derdi kiradan kurtulmak olan insan ucuz bir şey yapar 90 bin kredi çekmez diyorum lafı geveliyor. bu durumda annemin laflarını dinlemicem gerekirse terör estirip baskı yapıcam.

birkaç sorum daha var.
1- ablam evde maddi olarak hak iddia edebilir mi? arsa ve ev tapusu annemin üzerine. daha önce laf arasında hakkımı verin ev satın alıcam demişti. anneme baskı yaparım. ama ablamın dava açıp bir şey alabilme ihitmali yok değil mi?

2- 10 mayısta çekilmiş olan 89 bin liralık krediyi 2-3 ay sonra hepsini ödesek kapatabiliyor muyuz? bunun cezası ödemesi vs. ne olur?

3- bir miktarı harcanmış. başka bankadan kredi çekip kapatabilirler değil mi? 50 binini harcadık ödeyemeyiz derlerse başka ne seçeneğimiz olur? (böyle derlerse iyi o zaman deyip 1 haftada bulun parayı yoksa balyozla evi yıkıcam dicem.)
0
nick bulamadim
(23.07.19)
annesine tam bir mal, bu kadar da salak bir insan diye hitab edebilene yardım lazım değil ya, anneye üzüldüm ben.
0
koyusiyah
(23.07.19)
doğrudan seni ilgilendiren herhangi bi şey göremiyorum. düşman başına bir kardeşmişsin, onu anladım sadece.
0
elorelia
(23.07.19)
Ya olayı dava açma noktasına getirmene gerek yok. Öncelikle durumlardan tam olarak emin ol.

Eğer annen oturduğu evi eniştenin üzerine yaptıysa (neden kızına değil elin adamına yapıyorsa) o zaman sen de terası ya da 1. katı üzerine yaptır konu kapansın. Sonra da bırak kim ne kadar borç yapıyor ödüyor mu haciz mi geliyor, sal gitsin. Herkesin kendi malı mülkü hayatı.

Sadece annen eşit davranmalı. Ablanın üzerine ev yapıyorsa sana da yapsın, tek mevzu bu.
0
lcha
(23.07.19)
Önceki duyuruyu okumaya üşenenler seni haksız buluyor şuan. Ben şimdi okudum, sen kesinlikle haklısın. Kimsenin hakkını yemeye çalışmadan herkes gücü yettiği kadarıyla geçinsin diyosun. Bence çok haklısın. Annen(dolayısıyla siz kardeşler) durduk yere evinizden oldunuz. Enişte kimdir ya? Tamam aileden biri olabilir ama evi üstüne yapacak kadar ne iyiliği oldu bu adamın, böbreğini falan mı verdi annene?
Annene kızma, salak deme, o her şeyin farkında ama klasik bir anne gibi düşünüyor. Onların yanında yaşıyor ve birlikte yaşayabilmek için elinden gelen bişey varsa fazlasıyla ortaya koyuyor kendini. Çünkü onlarla daima yüz yüze iç içe. Hastaneye gitmesi gerekse, çarşı işi vs. olsa onlarla görüyodur. Bu yüzden hayır diyecek gücü kendinde bulamaz. Bu da eşit davranmamasına sebep olmuş.
Sen balyozla kırsan vs. sanıyor musun ki ablan enişten yola gelecek? Hayır. Haklıyken saldırgan ve haksız konuma düşeceksin ve en çok annen ağlayacak, yapma bence.
Evi enişteden geri alabilirsiniz inş.
0
megalomaniac
(23.07.19)
ya eniştene ayar oldum ama abla sonuçta kardeş bu bırak uğraşsınlar ama evi üstünüze geri alma işinin takipçisi ol. Onlara krediyi ödemeleri konusunda sürekli baskı yap. Enişten götüne güvenip girmiştir bu işe.. diğer evi sattırmak mantıklı değil.. ek iş yapsın ödesin krediyi.
0
onikionikibinonalti
(23.07.19)
diğer duyurunuza da aynısını yazdım ama:

bizim başımıza geldi ordan hareketle yazıyorum: Allah gecinden versin annen ölüp miras mevzusu başlayınca karşı taraf bu evi beleşe aldığını unutur, senin hakkının da olduğu unutur. bu ev zaten bizimdi diye çirkefe yatabilirler. veya ablam ve enişten dünyanın en iyi insanları bile olsa ilerde onların çocukları mevzuyu bilmedikleri için vay şerefsiz dayı bizim kendi tapulu malımızı iç etmek istiyor bile diyebilirler. bize dendi!

ilerde aile içi onarılmaz yaraların açılmaması için şimdiden yazılı, anlaşmalı hatta noter onaylı anlaşmalar yapıp kenara koyun.

aklıma şu geliyor en basitinden, orta katın değeri tak başına 1. katın veya son katın değerinden daha fazladır. siz 1. katı üzerinize yapın, teras katının da yarısını üzerinize yapın. böylelikle eşit değerde mal dağılımı yapılmış olur. miras mevzusu da olursa terasın geri kalan 1/2 'sini ablanla aranızda bölüşürsünüz. bu durumda ablanıza ara kat+terasın 1/4ü size de Giriş kat + terasın 3/4ü düşmüş olur.
0
yemrem
(23.07.19)
yemrem +1
mal paylaşımını yapın, tüm resmi işlerle. kredisini ödeyemeyen kendi payına düşeni satıp ödesin.

bir de ileride ben senin hakkına düşeni de alabileceğini sanmıyorum, bu yazdığıma kızma. demek istediğim kredi vs. halollur ama sürekli bir şey çıkarırlar. bu borcu ödeseler, ödemelerini bahane eder tekrar kredi çekerler. şimdi önleyebilirsen önledin.
90 bin kredi çekiyorlar, ev ipotekli, haberin yok. iyi niyetli olsalar hep birlikte oturup hallederdiniz. herkesin herşeyden haberi olurdu. başka bir plan var bu işte.
0
Coma
(23.07.19)
şu açıdan olaya bakabilir miyiz:
anneannemin dediğin de, iki buçuk kat dediğin de annenin evi yanılmıyorsam. babandan resmî olarak size kalan olduysa da az bir hakkın vardır. evler, özellikle de anneanneden kalan ev annenin. istediğini de yapar. hiçbir kan bağı olmadığı halde eniştene verebilir. satıp parasını maldivlerde yiyebilir. senin deyiminle "mal" olabilir. salak olabilir. iyi niyetli olabilir.

bir insan ölmeden onun malını nasıl yöneteceğine karar veremezsiniz. alkolle, kumarla da harcayabilir. gidip loto oynayabilir. "çoluğun çocuğun rızkını harcıyor" diyecek yaşı geçmişsiniz. kısının zor durumuna yardımcı olmak isteyebilir. açıkçası sizi haksız görüyorum.

ama, babanın mirası dolayısıyla size resmî olarak kalan bir hak varsa, onun peşinde koşun, alın tabi. gerisinde görünen, yani birinci soruda sorduğunuz şey, henüz anneniz hayattayken ablanız da siz de miras konusunda kafa yormuşsunuz. bu, yorucu bir kavgayı bağlatmış. normalde özel hayatınız hakkında yorum yapma hakkım yok elbette, ancak sordunuz diye görüşümü yazdım. soru cevaplarına gelince,

1-babadan kalan miras durumuysa ablanız da siz de bir şeyler alabilirsiniz. dava gerekir.
2-faiz durumuna bağlı. yine de yüklü ödeme yapmak, işi kolaylaştırır.
3-başka bankadan alıp ödeyebilirler.
0
lovemyself
(23.07.19)
@koyusiyah annem ne yaptığını bilmiyor da ondan. başta tamam yapsınlar terası dedi. ben de tamam dedim annem tamam diyor diye. 1 yıl sonra bana diyor ki e baskı yaptılar ondan kabul ettim. e dedim ben senin arkandayım. bir öyle konuşuyor bir böyle. çıkıp açıkça net bir şey dese sıkıntı yaşamıcaz. kadını sokağa atsalar ses etmeyecek bir insan.

@elorelia nasıl beni ilgilendiren bir şey yok? o evde ben yaşıyorum. üstelik annemi altından kalkamayacağı bir riske atıyorlar. yarın kadının başına iş açılsa ben koşturucam. annemi zor duruma düşüren bir durum neden beni ilgilendirmesin?

@Icha benim derdim üzerime ev almak vs. değil. saçma sapan borçlarla evi riske atmaları.

@megalomaniac telefonda evi yapmadık dediler. tam emin değilim ama gidince bakıcan. yok aslında annemin bir çıkarı yok. ablamla kavga ediyorlar. hatta bana dedi ki en güzeli alsın dairenin kirasını gitsin ilerde ev tutsun. ikisi sürekli kavga ediyorlar çünkü.

@onikioniki uğraşmaları da mantıklı değil ki. oturabilecekleri 2 farklı ev var. biri eski ama diğerine geçsin. ya da borca gireceklerse bütçesine göre girsin. 90 bin lira bunların boyunu aşar.

@lovemyself miras babamdan kalmamış sanırım. hepsi anneminmiş. annem klasik bir ev hanımı. yıllarca para işleriyle babam ilgilenmiş. pek hayat tecrübesi yok. üstüne insanlara hayır diyemeyen biri. bu noktada hakkını aramak zorundayım. anne istemediği şeylere bile baskı görürse evet diyor. geçen yıl terasa onay verdi bu yıl istememiştim baskı yaptı ablan diyor. komşuya gidip ağlıyormuş bazen. sessiz kalamam. ben miras, mal konusunda gerçekten kafa yormadım. ilerde ne olacağını umursamıyorum. ama babamın alın terini de, yıllardır yaşadığım evi de kimseye yedirmem.

son durum bildiğim kadarıyla şu. ev hala annemin üzerine ve bu salaklar 90 bin lira kredi çekmişler. eniştenin sağlam bir işi yok. ve bu evi yapmasalar bile oturabilecekleri 2 farklı daire var. üstelik bu gereksiz borç için ipotek yapılması gerekiyorsa eniştenin kendi babasının evi var, amcasının evi var, memur eniştesi var, abisi var. yani annemin evine gelene kadar kendi ailesinde bu riski alacak kaç insan var. lütfen eski duyuruyu okuyun. önemli ayrıntılar orada.

benim amacım şu. gidicem o krediyi kapattırıcam ve ipoteği kaldırtıcam. başka nereden para buluyorlarsa bulsunlar istediklerini yapsınlar. ama bu evi riske atmasınlar. haber vermedikleri için de kavga edicem. diğer seçenekse olan olmuş deyip krediyi ve ipoteği olduğu gibi bırakmak. bu konuda siz ne yapardınız?
0
🌸nick bulamadim
(24.07.19)
İpoteği annenizin evi üzerinden kaldırtmanız lazım. Bu borcu nasıl ödeyeceklerine siz karışmayın elbette ama ablanın da tenhada kullağını çekmekte fayda var.

Ev baştan beri annenin üzerineyse (babadan kalmadıysa) ablanın "hakkımı verin..." bıybıyları anne vefat etmeden olmaz. Girsin otursun, ona bir şey dediğiniz yok, ama bir yetişikin olsunlar. Bu yaşta anneye babaya güvenip iş yapmak nedir yahu.

Ablanızla yapıcı konuşun "yarın öbür gün enişteyle aranız bozulsa geleceğin yer yine bizim yanımız, sen bizim kanımızsın..." filan diyerek ablayı yanınıza almanızı öneririm.
0
SiyamkedisiZorro
(24.07.19)
ipotek kesin kalksın değil mi? 20-30 bin bir şey olsa borç neyse de 90 bin lira ödemesiyle birlikte 180 bin yapıyor. ev hala annemin üzerine büyük ihtimalle. devir işlemi olmadı sanırım. şu an istersem zorlıcam. kredinin cezası vs. olcak, yeni para bulana kadar tadilat beklicek bir süre ama istersem zorlarım kapattırırım borcu. ama fikir alayım dedim bir de doğru mu yapıyorum diye.
0
🌸nick bulamadim
(24.07.19)
bir de banka işlerinden anlamıyorum. sağlam bir geliriniz varsa böyle bir durumda ipotek için bir şey ister mi? ipotek bankanın güvenmediğinin bir göstergesi midir?
0
🌸nick bulamadim
(24.07.19)
(9)

Araba kullanmaktan korkmak

market_arabasıyla_terör_estiren_trafik_canava
Merhabalar. 7 yıl önce alınmış bir ehliyete sahibim. Ancak aldıktan sonra hiç araba kullanmadım. Biraz korktuğum için. Bunu nasıl aşabilirim?
Merhabalar. 7 yıl önce alınmış bir ehliyete sahibim. Ancak aldıktan sonra hiç araba kullanmadım. Biraz korktuğum için. Bunu nasıl aşabilirim?
0
market_arabasıyla_terör_estiren_trafik_canava
(01.07.19)
bir araba kirala, ful kasko olsun düzgün kurumsal bir firmadan. yanında sabırlı ve güvendiğin bir dostun olsun. birlikte çıkın kullana kullana acemiliğini at üstünden.
0
reanarchy
(01.07.19)
Bos yollarda deneyerek.
0
stavro
(01.07.19)
Hayatımda elime direksiyon bile değmemiş halimle geçen yıl ehliyet aldım, 29 yaşındayım.

Kullandıkça ne kadar kolay olduğunu görüyor insan. Aynı zamanda kullandıkça da, trafikte nasıl malların dolaştığını görüyorsun. Ben ehliyeti aldım, arabayı aldım. Şehiriçi hep aynı yerleri kullanıyordum, korkuyordum başka yerde sürmeye. Sonra bu malları gördükçe daha bir güven geldi kendime. "Usta oldum artık ya" güveni değil ama, "bu mallar yapıyorsa ben daha iyisini yaparım tabii ki" şeklinde bir güven.

Varsa arkadaşının aracı, yoksa yukarıdaki arkadaşın dediği yöntem ile deneye deneye aşacaksın, başka yolu yok.
0
akatreil
(01.07.19)
önce boş yollar, sonra ufam tefek mahalle trafiği, ardından bol dur kalklı şehir trafiği

yokuşa ve parka önem verin ltf
0
sameidiott
(01.07.19)
ben de cok korkardim, tek basima cikamazdim

yaninda kullanmayi bilen birini al, ama cok karismayan biri

aksam saatlerinde trafigin gorece daha az yogun oldugu zamanlarda kisa mesafelere git

bir sure sonra alisiyorsun
0
exlibris
(01.07.19)
mkrk
(01.07.19)
ben gece geç vakitte (12'den sonra) nispeten tenha olup, geniş olan ara yollarda kullanarak öğrendim. boş yollarda dur-kalk yaptım, geniş yerlerde aracı park ettim bol bol. bir süre sonra sürebiliyormuşum hissi doğunca bu sefer yine geç vakitte tenha olan ana yollarda kullandım. sonra yavaş yavaş trafiğe çıktım.
0
yemrem
(01.07.19)
dışarıya ilk çıkacağın gün yanına bir direksiyon hocası al. tanıdık biri olursa laf eder, panik olursun. bir saate aşarsın durumu.

bir de, otomatik vites kullan.
0
lovemyself
(01.07.19)
direksiyon hocası +1

kursların çoğunda pratik eğitim oluyor. arabanın size ait ya da kursa ait olma durumuna göre saatlik ücret alırlar.
0
master of ceremonies
(01.07.19)
(24)

bu arkadaşı işe aldırmalı mı?

meraklitursucu
Kendim uzun süre sonra iş buldum. Arkadaşımda 4 senedir işsiz. Iş bulduğumu onunla paylaştığımda tepkisi hiç hoşuma gitmedi. Belki üzülürdü kendisi için ama o sinirlendi, suratı bozuldu. İş bulmamı istememiş gibi.. şimdi bizim ofiste eleman aranıyor, önersem mi kararsız kaldım. Bir yandan burdaki or
Kendim uzun süre sonra iş buldum. Arkadaşımda 4 senedir işsiz. Iş bulduğumu onunla paylaştığımda tepkisi hiç hoşuma gitmedi. Belki üzülürdü kendisi için ama o sinirlendi, suratı bozuldu. İş bulmamı istememiş gibi..

şimdi bizim ofiste eleman aranıyor, önersem mi kararsız kaldım. Bir yandan burdaki ortamı hiç sevmiyorum. Yakın zamanda da yalnız kalırım yemeklerde falan. O olsa eğleniriz diye geçiriyorum hep içimden. Ama o tepkisi de aklımda. Ne yapmalı sizce??
0
meraklitursucu
(27.06.19)
kıskanmıştır.
Zor, büyüklük sizde kalsın, imkanınız varsa aldırın
işsizlik, parasızlık, önünü görememezlik zor.
yaşamışsınız, bilirsiniz.
0
Corc
(27.06.19)
büyüklük sende kalsın+1. aldırabiliyorsan aldır.
0
lata
(27.06.19)
İşsizlik psikoloji bozuyor. Büyüklük sende kalsın aldiriver ise +1
0
lion de la Turquie
(27.06.19)
4 sene işsiz kalmak çok zor bir şey, insanın psikolojisini nasıl bozduğunu bilemezsiniz. yada bilirsiniz, siz de uzun süre işsiz kalmışsınız. yani evet verilen tepki hoş değil ama yanınıza aldırırsanız hem onun için hem sizin için daha iyi olur.
0
issiz karga
(27.06.19)
4 yildir issiz olmak cok buyuk bir yuk, gene iyi dayanmis psikolojisi, oyle dusunun.
0
kassiopeia
(27.06.19)
eğer sen ondan yüksek mertebede olmayacaksan iyi olur.
işyerine "aman ben ne olursa olsun kefilim kendisine, süperdir" falan demeyin. arkadaş olarak süperdir, ama işyerinde kefil olmak başka.
arkadaşınızla aranızda bir daha ne olursa olsun asla içinizden ya da dışınızdan "bu işi ben ayarladım ona" cümlesi ve benzerleri geçmeyecekse yapın bu işi. çok kızdığınızda bunu da hatırlayıp sinir olacaksanız hiç yapmamanız daha iyi.
böyle durumda insan "yok demem" diye düşünüyor ama bakın arkadaşınız da sizi şaşırtmış.

bunun yanısıra, artık işyerinde olacağınız için, sizinle, yani kendisi gibi işsiz ve her zaman görüşmeye müsait biriyle iletişimi azalacak diye üzülmüş olması normal. böyle durumlarda pat diye suratına sorun böyle soruları bence. aklınızda kalmasından iyi. cevaptan sonra da pat diye kapatın. uzun süreli arkadaşlıklar bunu gerektirir.
0
lovemyself
(27.06.19)
Mutlaka önermelisin. Ben bile tanımadığım bu 4 yıldır iş bakan kişinin mutluluğunda, senin fikrini netleştiririm umuduyla yazdığım cevapta sorumlu hissediyorum kendimi. Senin bundan çok daha fazla sorumlu olman lazım.
0
IncredibleMau
(27.06.19)
iş bulduğunda seni kıskanan aynı işte çalışmaya başlayınca ilk fırsatta ağzına sıçar. acırsan yetime, döner koyar götüne, hiç kusura bakma. arkandan kuyunu kazan ilk kişinin bu arkadaş olmasına hazırsan öner.

yemişim büyüklüğü.

edit: işsizlik karşısında senin iş bulmana sinirlenen tekrar işsiz kalma tehlikesi sezerse sana neler yapmaz. bir düşün derim.
0
babilbaligi
(27.06.19)
Babilbaligi+1
0
lostys
(27.06.19)
Kendin de yalnız kalmamak için istiyorsun arkadaşını, bu da en az arkadaşının tepkisi kadar hoş olmayan bir yaklaşım. Çok iyi niyetli gelmedin bana, büyüklüğün sende kalacağı bir durum yok ortada. Tamamen iyi niyetli olsaydın düşünmeden söyle arkadaşını derdim ama bu durumda bilemedim.
0
hatun
(27.06.19)
4 yılda iş bulamayan adamda bir eksik vardır ben olsam yardım etmezdim. Açık adı kendini sizden vasıflı görüyor ii bulmanıza o yüzden bozulmuş :)
0
ZetaStar1903
(27.06.19)
babilbaligi +1

Daha arkadasinken verdigin iyi haberi kaldiramamis adami, ben olsam calisma arkadasi olarak istemezdim.
Ayni yere aldir da arkandan kuyunu kazsin.
Benim de arkadaslarim cok iyi firsatlar edindiginde kendim icin üzülürüm belki ama karsimdaki insan icin sevinirim. Sinirlenmek de ne demekmis :O
0
chitosan
(27.06.19)
İşsizlik kötü bir psikoloji. Karşındaki insan sağlıklı düşünemiyor bir süre sonra. Verdiği tepkiyi bu çerçevede değerlendir. Aldırma imkanın varsa aldır işe.
0
mg3929
(27.06.19)
Maalesef babilbaligi +1 demem lazim.
0
black fridayde bos kutuya talim eden adam
(27.06.19)
tanıdığın hiç kimse ile aynı işte çalışma, hiç kimseyi kendini araya koyup işe aldırma . bizim millet öyle orospu çocuğu dur ki , evine senin sayende ekmek götürdüğünü unutur,döner sana kinlenir,ayağını kaydırır.
0
50promil
(27.06.19)
okumadım bile yazdıklarını; tabii ki aldır, sevgi kazansın
0
sameidiot
(27.06.19)
aldir. insani duygular. 4 yil cok uzun sure, iyilik yapmak cok guzel bir sey.
0
xvyz
(27.06.19)
@hatun daha öncesinde de hep içimden onunla aynı işyerinde olmak geçerdi. Sonuçta arkadaşım eğleniyorum dertleşiyorum. Burda da olmasını isterdim. Ama kararsız kaldım.
0
🌸meraklitursucu
(27.06.19)
Babilbaligi+1

50promil + 1000

aldırma. net.
0
xdenizx
(27.06.19)
işe alınması konusunda nihai karar size mi ait? önerip mülakata girmesini sağlayabilirsiniz en azından sonrası zaten adayın potansiyeline göre belirlenir.
0
ezkaza
(27.06.19)
ben önermezdim. yukarıdaki realist arkadaşlar haklı.
0
tabii lan manyak mısın
(27.06.19)
Aldirirsan sana dirsek cevirir
0
sordum soruyu
(27.06.19)
İyilik yaparsın ilk arkasını dönen o olur. Hiiç ellemeyin, sizin iş bulmanıza sevinmeyen insan arkadaş değildir, içten pazarlıklıdır.
Ayrıca 4 sene iş bulamamak Türkiye şartlarında bile abes, vardır bi yamuğu.
0
bir nick var benden iceri
(27.06.19)
1 yıldır işsiz biri olarak babilbalığı +1 diyorum.

İşsizlik psikoloji gerçekten kötü bir şey ama böyle bir tepki vermesinin sebebi bu olamaz, olmamalı. Şahsen ben böyle bir tepki vermem. Gerçekten dostun olsaydı senin kadar mutlu olurdu. İyi gününde yanında olmayan kötü gününde sana sırt çevirir. Ona iyilik yaparak kendine düşman yaratma.
0
İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(27.06.19)
(7)

Düğününe gitmek istemediğim arkadaşıma sunulacak bahane?

sorunodegil
Üniversiteden az çok muhabbetimin olduğu bir kadın arkadaşım düğününe davet etti beni. Kına gecesine de davet etmişti ama bir şeyler uydurup gitmemiştim (yurt dışındayım vs.). Şimdi yine bir şeyler uydurursam garip olacak ama hiç gitmek istemiyorum. Kızın kendisi ve yakın birkaç arkadaşı dışında kim
Üniversiteden az çok muhabbetimin olduğu bir kadın arkadaşım düğününe davet etti beni. Kına gecesine de davet etmişti ama bir şeyler uydurup gitmemiştim (yurt dışındayım vs.). Şimdi yine bir şeyler uydurursam garip olacak ama hiç gitmek istemiyorum.

Kızın kendisi ve yakın birkaç arkadaşı dışında kimseyi tanımıyorum. Kız yabancı biriyle evlenecek ve konukların yüzde doksanı yabancı olacak, bulunmamın anlamsız olduğu bir ortam yani. Giyecek düzgün bir kıyafetim, alacak hediyem falan da yok ve bu aralar bununla hiç uğraşmak istemiyorum. Nasıl sıyrılabilirim bu işten?
0
sorunodegil
(27.06.19)
bahane aramayı gerektiricek kadar önemliyse git.
0
nahtoderfahrung
(27.06.19)
cok samimi degilsin anladigim kadariyla, hic bir sey soylemeden gitmeyebilirsin

illa bahane gerekiyorsa,

dugunden bir iki gun once arayip, tebrik ederim, sehir disinda islerim oldugu icin dugununde bulunamayacagim, simdiden tebrik ederim, mutluluklar dilerim (annemi-babami memlekete goturecegim, tatile goturecegim diye uydur bir seyler)

ama samimi bir arkadasinsa bence gitmelisin
0
exlibris
(27.06.19)
istemediğiniz düğüne gitmekle istemediğiniz biriyle evlenmek arasında çok az fark var :) neyse ya, gitmeyin. bahane de bulmayın. "gelemedim canım yaa" deyin olsun bitsin. hemen ardından "ama fotoğraflarını gördüm, çok güzel olmuşsun" sözü de durumu kurtarabilir bence.
çok samimi olmadığın birinin düğününe yakışık almadığını düşündüğün bir kıyafetle katılman, ya d kıyafete ve hediyeye para vermen mantıklı değil. bence yine bir bahane bul. o gün boyunca ortak tanıdıklarınızla görüşme, hatta evden çıkma ve sonra da grip olduğunu söyle gitsin. doktor raporu mu isteyecek.
0
lovemyself
(27.06.19)
Kiz samimi arkadasinsa git, degilse de "Kusura bakma o gün ailevi bir isim var!" deyip gitmeyebilirsin.
0
chitosan
(27.06.19)
Belki o da sırf ayıp olmasın diye çağırmıştir seni :D

Bence is arkadaşının işi üstüne kalsın ve sen de bu sebeple iş için şehir dışına çıkmak zorunda kal :)
0
superfluid
(27.06.19)
ben en son başka şehirdeyim o tarihte işlerim var önceden ayarlanmış. yoksa çok isterdim dedim.
0
cptxxx
(27.06.19)
az çok muhabbetin olan biri senin gelip gelmediğini bu kadar önemsemeyecektir zaten. Çok kasma o yüzden. tatile gidiyorum falan uydur bi şeyler.
0
aquarium
(27.06.19)
(16)

kilolu insanlar neden itici bulunuyor?

lilyb
neden şişman insanlar sevilmiyor? şişman derken balık etli değil obeze yakın ve obez kişileri kastediyorum. bende hiç kötü duygular uyandırmıyor ama insanlar ırkçılık yapar gibi şişman insanları sevmiyorlar? bakımsız insanları sevmemekle aynı şey mi? kaynağı ne?
neden şişman insanlar sevilmiyor? şişman derken balık etli değil obeze yakın ve obez kişileri kastediyorum. bende hiç kötü duygular uyandırmıyor ama insanlar ırkçılık yapar gibi şişman insanları sevmiyorlar? bakımsız insanları sevmemekle aynı şey mi? kaynağı ne?
0
lilyb
(27.06.19)
şişman olmak aslında çoğu zaman bir bakımsızlık işareti. bence o yüzden.

ayrıca çabuk yorulmaya, aşırı terlemeye ve benzeri şeylere sebep oluyor.
0
babilbaligi
(27.06.19)
bakımsız insanlar aynı tepkiyi almıyor @babilbaligi
0
🌸lilyb
(27.06.19)
Bir de bunların kendi haline bakmaksızın karşısındaki insanı beğenmeyen türleri (dişi) var, ben o tipleri sevmiyorum. Agresif oluyorlar herhalde kilolu oldukları için, keşkek kazanı gibi kıçına tayt giyip ortamlarda ceylan edasıyla sekenler var çünkü. Diğer kesimle derdim yok, it's funny because she's fat deyip geçiyorum.
0
Beherit
(27.06.19)
çünkü kendine saygısı yok. büyük ihtimalle de bilinçsiz, eğitimsiz bir insan. potansiyel bir tehlike yani evrimsel açıdan.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(27.06.19)
@yazar yazmaz: ya kilo vermek kolay bir iş değil, bilinçle alakası yok. 3-5 kg fazla ile 40 kilo fazla aynı olmuyor. ben yargılamıyorum, zor.
0
🌸lilyb
(27.06.19)
verili toplumsal değerler ile ilgili. Rönesans döneminin güzellik algısı ile bugünün güzellik algısı farklı. Bugün obezite/şişmanlık beğenilmeyen bir şey, ama emin olun 100 yıl sonra bambaşka bir algı yerleşecek.
0
ucanokuz
(27.06.19)
@lilyb, ben sana bir soru sorayım. Dar ve ikili koltuklu bir toplu ulaşım aracında başka boş yerlerde var ise bir obezin yanına oturur muydun?
(Sağlık problemi vardır, o durum hariç,) kendilerinden, iradesine hakim olamayan insanlar olarak gördüğüm için hazetmem.
0
Mirket
(27.06.19)
@ucanokuz +1

Ya sağlıksız kendine bakmıyor kendine saygısı yok diyenleri salla. Tam olarak bu.

Insanlar eskiden kilolu olunca daha zengin ve daha sağlıklı gözüküyordu. Misalen afrikada hala öyle. Kiloluysan daha çekici bulunuyorsun.
0
kljgslsdkjsd
(27.06.19)
özel bir hastalığı varsa anlayışla karşılıyorum. ancak hareket kolaylığı nedeniyle pek yakın arkadaş olamam sanıyorum. sonuçta arkadaşlarımla çok sık yürürüz, hadi dendiğinde kalkıp gideriz. obezler ağır oluyor, erken yoruluyor. mesela koltuk değnekli arkadaşım var. hiç hareket sorunu yaşamadım. zaten bir yerde ben yürümek istemiyorum o zorlanmasın diye. ancak sırf kilolu olduğu için arkadaşımın planlarıma olumsuz etki etmesini istemem.

kilolu akrabalarım var. yemek masası kurarken ağzına attıkları, benim yemek masasında yediklerimden fazla. yemekten sonra masayı kaldırıp, tatlıyı, tatlıyı alel acele bitirip meyveyi koydular. işin ilginci şu: meyveyi alıp yerken sanki akşam yemeği yerine yiyormuş gibi iştahlıydılar. bu esnada benimle dalga geçtiler üstelik. meyve yemeyi sevmiyor muyum, iki kaşık yemekle kalkmışım masadan, gibi... evet, her kilolu böyle dalga geçmeyebilir, ama bu zihniyet kötü.

yağlanma, fazla kilo sahibi olma, bunlar güzel şeyler değil. kimsenin kendine yakıştırdığını düşünmüyorum. bilinçli olarak 34 bedene düşen arkadaşlarımla da çok samimi olamıyorum, görüntüyü bu kadar önemsedikleri için. 34 beden olunca mutlu oluyorlar, şaka gibi. ama vücutlarının ideal kilosu 38. bu da ayrı bir eziyet. aynı şekilde, 38 olan beden ölçülerini 4-5 beden büyütmek, yememeyi başaramamak iyi şeyler değil. bu tarz şeylerin insanın karakterine de yansıdığı düşünülür ve uzak durulur kanımca.

ayrıca, fiziksel olarak da o kişiyle yanyana durmak, sarılmak sıkıntılı olabilir.
0
lovemyself
(27.06.19)
obezite de bir saglik problemidir. hatta cok da ciddi bir saglik problemidir.

obez insanlara bogazina hakim olsun demek depresyondaki insanlara o da az guleryuzlu olsun demek gibi.

obez insanlar yemekten kisamadiklari icin yemiyorlar cogunlukla. hayatlarinin bir evresindeki bir bozukluk ama psikolojik ama metabolik bir nedenden bu haldeler. kimse ay cok lezzetli diye tika basa doyurmuyor kendini. ardinda bir neden var, vucudu ona iten bir neden.

itici bulunmasi da normal. sagliksiz cunku. onlari sevmemek ise baska bir konu. yani su an obezite normalmis gibi obez insalara karsi irkcilik yapiliyormus gibi bir algiyla onlari oyle kabul etmemiz isteniyor ama bu cok sagliksiz. once onlarin kendilerinin hasta oldugunu kabul etmeleri ve gerekli onlemleri almalari tedavi olmalari falan gerekiyor.

ornegin ben baska bos yer varken obez birinin yanina oturmama nedenim hazzetmemem degil kendi rahatim olur.

yoksa normal sartlarda obez bir insanla herkesle konustugum gibi konusur, dinlerim. ama obez olup bunu normal gorenlerden ise hazzetmem. ayni sey cok zayiflar icin de gecerli. ben iki durumu da itici buluyorum.

sacma sapan soruyla alakasiz bir cok sey yazmisim ya aslinda. bu insanlarin sevilmeme nedenleri gunumuz guzellik algisi buyuk oranda. bakimsiz insanlari sevmemekle asagi yukari ayni sey.
0
tanaka
(27.06.19)
insanları hiç anlamıyorum bence bir kadının şişman olması itici değil hatta daha çok hoşuma giden bir şey bu.
0
Hakan1980
(27.06.19)
Bakimsiz insanlari sevmemek gibi ayni sey.
Begenilmemelerini sormuyorsun sanirim, elestrilmelerini soruyorsun. Neden begenilmediklerini sormaya zaten gerek yok gerci de.
Les gibi gorunecegini bile bile hic dikkat etmemis vurdumduymaz insan diye dusunuluyor.
Omo hostologo olobolor geyiginin de bir anlami yok, sismanlar icinde bir hastaligi olup da karsi koyma imkani olmayarak istemsizce sismanlayan sayisi asiri derecede az.

Soludugunuz oksijen kicinizda yag olarak birikmez, kilo aliyorsan yiyorsundur. Gereksiz savunmalar yapilinca da insanlar uyuz oluyor sismanlara.

Bir de bati medyasinin yeni ortaya attigi sismanlikla ilgili "kendinle barisik ol" sacmaligi da iyice irrite etti insanlari. Sismanla hicbir derdi yokken sisman dusmani olmaya basladi kimisi.
0
stavro
(27.06.19)
seks sırasında sevimsiz şeyler olabiliyor
0
sameidiot
(27.06.19)
Sevilmiyor mu tartışılır ama evet mesela sevgili olunmak istenmiyor. Bunun bir çok sebebi var; faşist, sorunlu, batının güzellik anlayışı falan diyip sıyrılmak kolay.
Öncelikle obezite çağımızın kanseri gibi bişey. Ciddi bir sağlık sorunu. Kalp damar hastalıklarından diyabete, kansere her hastalığa davetiye çıkarıyor. Muhtemelen iç güdüsel olarak soyumuzu sağlıklı devam ettireceğimiz kişileri çekici ve seksi buluyoruz.
Diğer yandan bişeyler paylaşabileceğimiz kişileri çekici buluyoruz. Mesela diyelim ki sen günde 10 km yürüyen bir insansın severek. Obez birisiyle bunu paylaşamayacaksın. Yine seks yaparken zayıf kişiyle olan pozisyon zenginliği obez birisiyle olmayacak. Yine obeziteden dolayı seks performansı düşük olacak vs vs.
Diğer diğer yandan günümüzde obez olmak çok çok kolay. Dışarda yemek yeterli. Sağlıklı bişey bulmak zor. Herhangi bir avm nin yemek katını düşünün. Tadı güzel, besin değeri düşük, sağlıksız fast food dolu.
0
Trene çelme atan adam
(27.06.19)
kimsenin itici buldugu, kotu duygular besledigi falan yok. normal. ne yani madalya mi takilacakti sisman diye?
0
hot potato
(27.06.19)
hot potato: şişmanlık resmen kusur olarak görülüyor, nasıl itici bulunmuyor ya?
0
🌸lilyb
(27.06.19)
(7)

Uçak bileti alırken koltuk seçmezsem ne olur?

thats my nigga
Kafalarına göre pahalı koltuğu kitleyebilirler mi?
Kafalarına göre pahalı koltuğu kitleyebilirler mi?
0
thats my nigga
(25.06.19)
uçakta normal boş koltuk kalmazsa verebilir ekstra bacak mesafeli koltukları, şansa bağlı biraz.
0
mirafiori
(25.06.19)
@mira e parası? ne zaman alacaklar? Hiçbirşey seçmezsem onun fiyatını yansıtmıyor?
0
🌸thats my nigga
(25.06.19)
Koltuk seçimi ücretlidir. Size bağlı bir durum. İster alır ister almazsınız. Check-in zamanında online olarak bazı havayolu şirketleri bedava koltuk seçimine izin verir bazılarıysa rastgele koltuğa oturtur sizi. Online check-in yapmazsanız havayolunda biletinizi alırken size rastgele bir koltuk vereceklerdir.
0
cemallamec
(25.06.19)
@cemal parasını uçağa girerken mi vereceğim yani?
0
🌸thats my nigga
(25.06.19)
koltuk fiyatı diye bir şey yok. size en pahalı koltuğu bile verseler, para alamazlar. eğer önceden siz seçerseniz para verirsiniz.
şu durumda bileti almış ama koltuğu seçmemişsiniz. rastgele bir koltuk verilecek size ve para falan ödemeyeceksiniz.
0
lovemyself
(25.06.19)
uçak bileti alırken ödediğin para zaten koltuk için verdiğin para. pegasus gibi bazı sözde low-cost, özde şark kurnazı saçmasapan firmalar ucuza bilet satıp aldığın nefes için ekstra para talep edebiliyor. senin bahsettiğin şey online check-in ücreti. bazı firmalar diyor ki, sen bilgisayarının başında check-in işlemini yapıp da istediğin koltuğu seçeceksen ben senden para alırım. sen bu parayı ödeyip önceden koltuğunu seçebilir ya da uçuştan önce check-in'e gidebilirsin. aslında check-in'de "varsa cam kenarı istiyorum" diyebilirsin mesela, boş yer varsa ona göre atabilirler. hiçbir şey söylemezsen rastgele atarlar.

olay bundan ibaret. pahalı-ucuz koltuk diye bir şey yok. sen uçak biletini zaten almışsın. ücrete tabi ek hizmetler var sadece. bunları satın almak ya da almamak sana kalmış... kimse uçağa bindiğinde "güzel yere oturmuşsun, 50 lira daha ver" demeyecek.
0
der meister
(25.06.19)
Ben seçmiyorum hep cam kenar güzel yerler denk geliyor :)
0
kanlakarisikyagmur
(25.06.19)
(1)

Anneler gününde çiçek sepeti pişmanlık mıdır

regina phalange
Az önce aldım ama normalde böyle özel günlerde bunlara güvenip iş yapmam ama alacağım tuttu. Zamanında gelir mi ki? Adres istanbulun çok merkezi bir yeri.
Az önce aldım ama normalde böyle özel günlerde bunlara güvenip iş yapmam ama alacağım tuttu. Zamanında gelir mi ki? Adres istanbulun çok merkezi bir yeri.
0
regina phalange
(11.05.19)
gariptir, ben hiç hayal kırıklığı yaşamadım.
sadece, örneğin mavi orkide falan ısmarlarsanız o gün stoklar bitiyor ve boyanmış bir orkide gönderebiliyorlar. onun dışında, klasik bir istekse vaktinde gidiyor hep. bende öyle oldu.
0
lovemyself
(11.05.19)
(15)

Neden Cumhur İttifakına Oy Verelim?

scudman1
Alay, dalga yok. Bu ittifakı destekleyenler nedenlerini yazsın. Ama ezber nedenler değil. Bu ittifak partilerinden hiç birine, hiç bir zaman oy vermedim, ikna edin, yarın gidip gavura vurur gibi mühürü basayım. Lütfen yol yapdı, cehape rererö gibi gülünç şeylerle gelmeyin.
Alay, dalga yok. Bu ittifakı destekleyenler nedenlerini yazsın. Ama ezber nedenler değil.
Bu ittifak partilerinden hiç birine, hiç bir zaman oy vermedim, ikna edin, yarın gidip gavura vurur gibi mühürü basayım.

Lütfen yol yapdı, cehape rererö gibi gülünç şeylerle gelmeyin.
0
scudman1
(30.03.19)
Çünkü reis çokomelli.
namaz kılıyor, çalıyor ama çalışıyor.
hdplilere bir şans verdi olmadı, fetöcülere şans tanıdı olmadı. Kandırıldı.

Bunların dışında bir cevap alamazsın.
üretimi, tarımı, ekonomiyi bitirmek üzere çalışan biri olduğuna ikna edemezsin.
en iyisi olduğu gibi bırakmak.
0
neymis
(30.03.19)
Dedem, verecek başka adam yok diyor. Erdoğan'a da vaktinde baya kızgındı, bir daha vermem diyordu fetö olaylarında uzak bir tanıdık hapse girince.
0
diffarentiationation
(31.03.19)
diffarentiationation,

dedenize saygılar, hürmetler. o zaman oy vermesin lütfen. hem kızıp hem oy veren insanları anlamıyorum, anlayamıyorum.
0
🌸scudman1
(31.03.19)
neymis,

etrafımda hiç akepeli yok. gerçekten hangi mantıkla oy verdiklerini anlamaya çalışıyorum. ezberledikleri şeyler değil tamamen motivasyonlarını anlamak için mantıklı, geçerli nedenler arıyorum. olduğu gibi bırakmakta işe yaramıyor. bu ülke de yaşıyoruz.
0
🌸scudman1
(31.03.19)
oy kullanmayacak bir atatürkçü olarak yıllardır yaptığım gözlemlere göre, cumhur ittifakındaki karakterler ve eylemler halk tabanına daha samimi geliyor. millet ittifakının ise daha lümpen ve yapmacık olduğu kanaati bu coğrafyada hakim. esas konu bu yani. benim görüşümü soracak olursan hepsi lümpen ve oy verilecek bir parti yok şu anda.
0
makarnavodka
(31.03.19)
kayınpederimin amcaoğlu o taraftan ondan veriyor.
0
mikahakkinen
(31.03.19)
akp'den nefret ederken (ekonomi, yiyicilik) chp'den çok daha fazla nefret etmek ve bunlar (chp) başımıza gelirse bizi rahat ettirmezler, akp'yi mumla ararız düşüncesi. çarşaflı kadınlara ninja diyen beyinsizler, kapalılara nefret kusanlar ve yayılan bu videolar

edit: yanıtlarda tanıdığım hiç akpli yok demişsin, bu yanıtım ona. akp'ye oy ver yanıtı değil yani
0
lilyb
(31.03.19)
makarnavodka,

kesinlikle katılıyorum sana. oy kullanmamakta çözüm değil ama ne yapalım?
0
🌸scudman1
(31.03.19)
lilyb,

cehapeyi geçtim peki iyi parti? muhafazakâr ve milliyetçi bir parti nihayetinde.
0
🌸scudman1
(31.03.19)
neysene
(31.03.19)
şu var,
cumhur ittifakına sadece ezbere giden dedelerin ninelerin ve düşünmekten bihaber olanların oy verdiğini düşünürseniz, her seçim sonrası şaşkınlık içinde oylar çalınıyor dersiniz. öncelikle bu kısmı halletmek gerekiyor. okumuş yazmış, aklı selim insanlar da oy veriyor bu ittifaka ve erdoğan'a. öncelikle, gerçekten anlamak gerekiyor. mesela ben iyi parti'yi sağlam bulmuyorum. şimdi başa geçse, bakanlıklara koyacak yeterli insanı olduğunu da düşünmüyorum akşener'in. ama oy verenleri anlıyorum. hangi kesimin onlara neden kaydığını görüyorum. ve hiçbirini de düşünmemekle suçlamam.
makarna edebiyatını gerçekten geçin. içecek-yiyecek dağıtmak bir gelenek. ecevit'in sigarası, chp'nin yardım paketleri, akp'nin çayı, bunlar olur. bir kesime makarnacı demek de gerçekten işi anlamaya yetmiyor.

yol yaptı kısmı bence birden geçilecek bir şey değil. dile çok dolanması, işin önemini azaltmıyor. araba kullanmak son 10 yıldır daha keyifli halde benim için. öncesinde, ülke yönetiminin bu tarz dertleri yoktu. şehirler arası yolda geliş gidiş ayrı otoban olmadığını biliyorum. yaşlı mıyım neyim. ama konu bu değil.

iktidara gelmesi, yıpranması, yapılan yanlışlar, bunların hepsi konuşulur. burda konuşmam, uzun ve sıkıcı siyaset meseleleri. ama şu bir gerçek ki, insanların nedenleri var.
yani inanç deyip geçiyoruz, ama insanların istedikleri kıyafetlerle üniversiteye gitmesi ve harçların kesilmesi, öğrencilerim öğrenim bursu alma kolaylığı mesela bir üniversiteli arkadaşımın görüp, oy verme nedeniydi. bunu söyleyen arkadaşım deist. ama üniversiteye istenilen kıyafetle gelinmesi ve sırf öğretmen olduğu için birilerinin başını açmasını mantıksız buluyordu.
bunun yanında, daha önceki yıllarda büyük kriz görmüş insanlardan "biz neler gördük" misali sözler duyuyorum. türkiye bir italya değil, ekonomisi gelişiyor. amerika'nın bir hareketiyle ne ülkeler ne hale geldi, adamlar filistin'i gittikçe küçültüyorlar, bize mi sözleri geçmeyecek. ekonomik krizde dış güçleri de etkin görüyorlar. bir de, yaşları büyük olduğu için, gördükleri ve yaşananlar karşısında hemen ülke elden gitti demiyorlar.

ben oy için başka tercihlere sahibim. fakat her düşünceden arkadaşım var. bu durumda da seçim sonuçları beni öfkelendirmiyor, en çok şaşırıyorum, aa bu partinin oylarını böyle beklemiyordum, diyorum en çok.
sorunuzu bu yönde bir anlama çabası olarak gördüğüm için, kendi soruma bulduğum cevapları yazıyorum. yani kendi bakış açımı. insanlar neden şu partiye oy verir ki, diye düşünmüyorum. Hdp'nin temsil ettiklerini de, Chp'yi de anlıyorum.

bunun yanında, yarın hâlâ İmamoğlu seçilmezse öfkelenecek, kabullenmeyecek bir kitle var. çok tartışıldı ama, Muharrem İnce'nin seçim sonrası duruşu bana daha yakın geliyor. oy almışsa, kazanmışsa, nedenlerini aynen sizin gibi sorguluyorum. aşağılamadan, makarna düzeyine inmeden. yoksa karşı tarafı "iyi ki varsın yusuf" dedirtiyor bu tavır. makarnaya oy veren olmaz. hele ki makarnaya muhtaç olan insan, kendisine makarna uzatana asla oy vermez.
güzel bir seçim olsun. cipsleri falan aldım, heyecanla akşamı bekliyorum.
0
lovemyself
(31.03.19)
En temel iki neden din ve eski osmanlıcılık
0
sonhakan
(31.03.19)
Çünkü bu ittifak kaybedenlerin ittifakı.
Adamların tek motivasyonu 'liderlerinin' başlarında olması. Biz çilemizi çekeriz ama bizim adam bizi yönetir kafasındalar. O ne yaparsa doğrudur modundalar. Çünkü hayatları b*ğ gibi. Üç beş yılda bir de böyle çıkıp oy verip kazandık diye seviniyorlar. 24 haziranı hatırlayın, o akşam dışarıya sevinçle çıkanların hiçbirinin o coşkuyu yaşamaktan vazgececegini sanmıyorum. Yarın da muhalif eşe dosta koyduk mu nidalarıyla gülüşerek kopacaklar. Hadi selametle.

Not: Oy kullanmıyorum, kullanırsam da şansı en az olan partiye vereceğim. Kararsızım gidip gitmemekte. Üşenmezsem giderim.
0
zaman
(31.03.19)
Arkadaşlar, ailem dahil en yakinlarim asiri bir fanatizmle ittifaka oy veriyorlar. Asil sebep lider sevgisi. Baska bir sebep aramayin. Kararsiz olmayan, net ak parti secmeninin tek sebebi lider sevgisi ve o her turlu belada, musibetten, zorlukta bir yolunu bulur, hepimizi kurtarır inanci. Bu da Erdoğan'in basarisi. Herkes bu duygulari bu kadar buyuk bir kitleye kolay kolay hissettiremez.

Kararsiz veyahut bazi sebeplerden hosnutsuz olup, yine de oy veren bir cogunluk da var. Bu çoğunluğun oy vermesinin kisiye göre degisen iki nedeni var. Birincisi kendisini gercekten sagci hisseden birinin chp vb partilere oy verme ihtimalini bile kendine konduramamak. Tamam abi ak partiye kiziyorum ama chp'ye de oy veren biri olamam dusuncesi.

Diger ve en gecerli ve hatta diger partilerin ciddiye bile alinmamasina, hicbir vaadini, projesini bile dinlenmemesine sebep olan durum ise ak parti hariç diger tum partilerdeki bireysellik ve sistemsizlik. Bakin su yerel secimlerde secim gunune kadar aday belirleyemedilee, heer kongrelerinde kavga var, ilce belediye baskani yeri geliyor genel baskanla d.ssak gecebiliyor, baska bir muhalefet partisi yanlis ismi aday olarak gonderiyor vb. sistemsiz, beceriksizce olaylar ak parti secmeninde "muhahahahah. Mal lan bunlar. Daha şunu sunu beceremediler" fikrini olusturuyor. Bu da aslinda bu secimde karsi tarafa oy vereyim, kaybetmeselee bile oyları duserse guc sarhoslugundan kurtulurlar belki diyen bir ak parti secmenini bile vazgeciren bir sey. Bir de bir onceki sebep de var iste. Chp'ye oy vermis olma fikrini kendine konduramiyor insanlar.
0
deveyi diken adamin ta kendisi
(31.03.19)
Murat Sevinç Duvar'daki son yazılarında 'karşı tarafın' hayata nasıl baktığını, tercihlerinde nelerin etkili olduğunu anlatmaya, daha doğrusu anlamaya çalışıyor. Kendisinin çocukluğu o çevrede geçtiği için iki tarafın da kırmızı çizgilerinin farkında. Bizim için kabul edilemez gelen şeylerin onlar için hiçbir şey ifade etmediğini ve bunun aslında toplumsal bir sorun (son yazılarından birinde bu "hiç AKP'li tanıdığım yok" meselesine şehirleşme üzerinden giriyor) olduğunu anlatmaya çalışıyor. Bence sonlara doğru biraz halk dalkavukluğu yapmış (yoksul bölgelere yapılan metroyu halkın temiz kullanması örneği vs.) ama yine de okumaya değer.
0
bruce mclaren
(31.03.19)
(21)

çocuğunuzun eğitim hayatını akışına bırakabilir misiniz?

Filinta61
merhaba,öncelikle biraz uzun oldu kusura bakmayın şuraya bir özet yazayım da insanlar yorulmasınokutmaya çok hevesli baba ve okuma heveslisi olmayan 7.sınıf çocuk içerir efendim.size özel okul ve devlet okulu sorusunu lise düzeyinde danışmak istiyorum. seneye liseye geçiş sınavına girecek bir çocuğu
merhaba,
öncelikle biraz uzun oldu kusura bakmayın
şuraya bir özet yazayım da insanlar yorulmasın

okutmaya çok hevesli baba ve okuma heveslisi olmayan 7.sınıf çocuk içerir efendim.

size özel okul ve devlet okulu sorusunu lise düzeyinde danışmak istiyorum. seneye liseye geçiş sınavına girecek bir çocuğum var. ilkokula 66 aylık başlayıp devlet okulunda bitiren, ortaokulu orta düzey bir kolejde bitirecek olan bir çocuk. ben kendim ingilizce konusunda geri kaldığım için onun yeterli seviye dil öğrenmesi için kendimi de zorlayarak ortaokulda koleje gönderme kararı aldım. lakin ben dil öğrenmenin önemini, bütün kapıların kilidini açmak için gerekli olduğunu anlattıysam da olmadı.( ya da bana göre olmuyor)

Şimdi gelelim öğrenciye,
öncelikle tarafsız bir şekilde bakarsak benim çocuğum tüm eğitim hayatı boyunca ders çalışmadı desem yeridir, ayrıca çantasını, kitabını, defterini düzenli tutmuyor. Her şeyden çok sıkılıyor, hayır hiperaktif değil, defa kez zorladım, anlattım, konuştum ama yok, o istek ve şevk onda yok. ama karne ve notlar iyi, takdirler geliyor, hocalar diyor ki; hemen sıkılıyor, sınavı ilk o bitirip çıkmak istiyor gibi bir açıklama yapıyorlar. ingilizce de ona sorsan iyi ama bence o da pek iyi değil. Hep aklımda özel dersler aldırayım, kurslara gitsin , 2.dil öğrenebilsin düşünceler var ama ondaki isteksizlik beni de karamsarlaştırıyor ve üstüne fazla baskı olmasın diye yapamıyorum.
belki de tek açıklaması tembeldir bilemiyorum.
ayrıca sınıfının en küçüğü olduğunu da belirteyim.
buraya bir not ekleyeyim, annesini ilkokula başlarken kaybettik. bu yıkıcı durumu da göz önünde bulunduruyorum.

şimdi lise sınavında iyi bir puan alabileceğini düşünemiyorum. belki ben çok karamsarımdır (yapı olarak öyleyim) bilemiyorum ama kendim de üniversite okumuş biri olarak bu tempo ile bir şeyler yapabileceğine inanamıyorum.

lise konusunda ne yapmam gerekir, özele devam mı ki bu beni maddi açıdan çok zorlar, yoksa devlet nereye kayıt yaparsa oraya gitsin ben de para biriktireyim liseden sonra üniversite için mi?

bilhassa aynı durumda olanlar ebeveyn ve gençler ne düşünüyor bu konuda fikirleriniz okumak istiyorum.

okuyanlara çok teşekkürler.
0
Filinta61
(26.03.19)
dehbli bir cocugunuz olabilir. benzer sikayetlerden 5 yasindan beri doktora gidiyorum, teshisim 25 yasinda konuldu, dehbliymisim. bazi cocuklarda hiperaktivite degil dikkat eksikligi on planda oluyor. ya da ikisi bir arada bulunmuyor. sadece dikkat eksikligi kismi oluyor. bence dehb basligindaki entryleri bir okuyun derim. (bkz: dikkat eksikliği)
benim disleksim de var, ogrenme sorunu yasiyorum. hicbir seyi hemen alglayamiyorum bu yuzden iyice bunaliyorum, ilgilenmiyorum. hayatim boyunca bir kere bile defter tutamadim. size soylee soyliyim bilegim de agriyor yazarken annem delirirdi, maruzini cok mu aradin istememen yuzunden agriyor filan derdi.

universite mezunuyum hayatim boyunca bir kere bile ders yapmadim. inanmiyor insanlar buna. anneme sormak kafi, bir kere bile ders yaptigimi gormedi. 5 yasimdan lise bitene kadar olan surecte kac farkli psikiyatra gittigimi ben unuttum.
0
mula
(26.03.19)
daha vahimi, kardesimde de dikkat eksikligi var. ayni sureci onunla da yasadik, lise kazanamadi. ozelde okudu. ve buna ragmen oss'ye basvurmamis, onunki benimkinden de beter bambaska bir seviye. allah sabir versin. annem ben cok yoruldum "akisina birakiyorum, buraya kadarmis" dedi sinava basvurmadigini ogrenince. ben lisenin sonuncusu olmustum. mutlaka cok iyi bir hekim bulun cocukta dehb olmadigina %100 emin olun. nisantasinda bilmemne un yapmis psikologlara mi goturmediler neler neler. hep hayal kurmak istiyordum, hala oyle.
0
mula
(26.03.19)
Hocam bu çocuk alir yurur. Ben dahil tarif ettiginiz gibi bircok arkadasim egitim, yazilim, yabanci dil vb konularda o cok düzenli, tertipli, cicek cocuklardan cok otede aldik yuruduk.

Universitede ancak hademe olur denilen ben doktorami bitiriyorum su an. Egitimde gelinebilecek en tepe noktaya geldim nihayetinde. Hem de be bilek hakkiyla.

Ben cocugunuzu diger robotlar gibi olmadığı icin tebrik ediyorum. Iatanbuldaysaniz calistigim universiteye ziyarete gonderin yanima. Bir gunu benle gecirsin. Universitenin ozgur ortamini, imkanlarini görsün. Ona bu kapinin iyi bir ortaogretimden geçtiğini anlatayim. Onu derse sokayım.

Bu gibi iki uc cocugun ciddi hedef edindigini ve cok olumlu degisimler yasadigini gordum. Ailesi iyi ki gelmis yanina o gun diyorlar. Kahvede okey oynamaya kaçan cocuk üniversitesi sinavinda derece yapti. :)
0
deveyi diken adamin ta kendisi
(26.03.19)
Siz de buyurun gelin birlikte zaten. Cay iceriz, derse gireriz, yemekhaneye gideriz. Basket falan oynariz. Güzel bir gun gecirsin cocuk universitede.
0
deveyi diken adamin ta kendisi
(26.03.19)
ne seviyor acaba? ilgilendiği ne var, ona bakmak lazım
0
neynep
(26.03.19)
çocuğa meslek öğretmeye çalışın. elektrik-elektronik olabilir mesela. birçok alanda iş bulma şansı olur. otomotiv havacılık vs.

inşaat olabilir. teknikerlik yapabilir.

yazılım üzerine eğitim aldırabilirsiniz. birkaç program öğrenirse ustalaşırsa iş bulur.

hiç birini yapamam derse sadece dil eğitimi aldırın. İngilizce Fransızca olabilir. sadece dil bilerek bir çok yerde iş bulabilir.

şimdiki aklım olsa yazılım + dil kombosunu yapardım.
0
ergenpezeveng
(26.03.19)
@r evolution evet çok zor, lokasyon istanbul, bu dedikleriniz burada imkansız. teşekkür ederim. size de allah kolaylık versin.

@mula okudum. şimdilik gözlemlerim daha çok tembellik üzerine ama dikkate alacağım. işine geldiği, hoşuna giden, dikkat gerektiren şeylerin hepsinde başarılı.
ama satranç öğreniyor ve orada bitiyor onun için, yüzme kursuna gidiyor, yüzüyorum daha ne olacak diye düşünüyor. liseye giriş sınavını anlatıyorum, kazanmak için neler yapıyor insanlar diye, ilk sorduğu soru kaç yanlış hakkım var diyor ben yaparım diyor. kendine güveniyor. sana ve kardeşine hayatta başarılar. hep mutlu olun.

@mor bembombom hayır ikimizde almadık. ben çok koruyucu sınıfına giren bir ebeveyn değilimdir. sadece beslenme ve eğitim konusunda ileride rahat bir hayatı ve sağlıklı bir birey olması konusunda imkanlarımı zorluyorum. yani onun annnesi yok şöyle olsun, böyle olsun diye büyütmemeye çalıstım. ölümün herkes ve her zaman için zor ve zamansız olduğunu anlatarak büyüttüm. babam yapar düşüncesini ben empoze etmemeye çalıştım.
okulda zorbalık görmüyor araştırdım, akadaş grupları ile aşırı sosyal, içine kapanık değil. sözel konuları çok seviyor, geliyor sabaha kadar sosyal dersi anlatıyor ama sayısal için sıfır dikkat ve tekrar. özel devlet ayrımı konusu hakkındaki düşüncenizi paylaşıyorum.

@scheherazade evet temelden iyi eğitim alınması taraftarıyım. ağaç yaş iken eğilir sözüne inanıyorum. kendim düz liseden kredili sistemden mezun olup taşradan iyi sayılabilecek bir üniversiteye geçebildim. ama bunu yaparken limitlerimi zorladım ve evet ben hala ingilizceyi öğrenemedim ve bu korku onun da öğrenemeyeceği korkusu olabilir. ve evet sen ne yaparsan yap çocuk istemezse yapmaz , isterse yapar.

ayrıca bu nickin önüne @ işareti koymak nedir bilmiyorum.
0
🌸Filinta61
(26.03.19)
@deveyi diken adamin ta kendisi çok seviniriz. itü ye yüzmeye gidiyor. havuza giderken çaktırmadan yolu uzatıp kampüsü görmesini sağlıyorum, dşkkatini çeker diye, gençleri gösteriyorum. yani hevesinin ne diyim çoşması için uğraşıyorum.

@neynep ne seviyor başta tabiki bilgisayar oyunları ama elimdeki laptopun kaldırdığı oyunlar bittiği için artık oynamıyor
arduino aldık onunla uğraşıyor, iki kablo bağlıyor, iki program bakıyor zora geldi mi veya çılşmadı mı o an bırakıyor tekrar 3 gün sonra bir daha bakıyor,
uzaktan kumandalı araba yapmaya çalışıyor, uzaktan kumandalı araba alıp onun her şeyini söküp kendi yaptığı bir modele takmaya çalışıyor. dondurma çubuğu rabaları v.s.
arabayla gezmeyi çok seviyor konaklamalı uzak şehirler, yurt dışı için okul erasmus için 2 yıldır öğrenci seçiyor bizimki seçilemedi. nedenini sorguluyor ben de gerekli olan sözlu ve yazılı sınavda eksigin var ki puanın düşük diyorum.
aslında neleri kaybettiğini kendi görüyor ama bir şey yapmıyor. yurt dışı için can atıyor ama ı ıh ben anca sınav sonrası büyük hediye diyorum.

@ergenpezeveng benim de yırtındığım şey bu işte lisan ve programlama senin hoşuna giden bir şey olursa kolay öğrenirsin ve bunlar sana bir sürü kapıyı açar. ama işte çabucak bırakıyor herşeyi, ingilizce konuşuyorum diyor sorsan zamanları anlatamaz. konuşmak önemli de karşı taraf ispatı yazılı istiyor diyorum.
0
🌸Filinta61
(26.03.19)
ben akisina birakmayi dusunuyorum. hersey olacagina varir.

zaten akademik olarak iyi is cikaracak adamin kolay kolay onunu kesemezsin ama herkes akademi insani degil. her cocuktan cift anadal ustune master, doktora falan yapmasini bekleyemezsin. zaten boyle birseye gerek de yok, piyasa adam dolu.

senin cocuk buyuk ihtimal ozel sektor adami olacak ki bu kotu birsey degil. ben olsam iyi okuldan cok yabanci diline onem veririm, parayi yabanci dile harcarim. iki yabanci dili iyi bilse universiteye bile gerek yok, ac kalmaz. otur konus cocukla bence, para sinirli yapabileceklerim bunlar hangisini istiyorsun diye ona bir sor bakalim ne diyecek. bir de yetenekleri neler, onlardan bahsetmemissin. ilgi alanini bul onun ustune git. kolay gelsin.
0
cooperr
(26.03.19)
@cooperr mübalağalı olarak bütün zamanım bunları anlatmakla geçiyor, bazı çok sevdiği oyunları gerekli ingilizceyi bilmediği için oynayamadı çok bozuldu ama icraat yok işte. ben de akışın önüne geçilemez diye düşünüyorum ama işte doğru yöne aksın istiyorum.
işte, liseye de önem vermeyecek ise ona harcanacak para ile bari dışarıya dil öğrenmeye mi yollayayım yoksa yine liseye mi ağırlık vereyim onu gözlemlemeye çalışıyorum.
0
🌸Filinta61
(26.03.19)
merhaba, öncelikle başınız sağ olsun. türkiye şartlarında zor olduğunu biliyorum fakat çocuğunuzun profesyonel bir yardım almasını sağlarsanız çok iyi olur. zira oldukça kritik bir dönemde hayattaki en önemli varlığını kaybetmesi onda görünmeyen yaraların meydana gelmesine neden olmuştur. maddi durumunuz buna yetmiyorsa uygun ücretli bir seçenek araştırabilir, tanıdıklara soruşturabilir ve okulların rehberlik hizmetlerinden faydalanabilirsiniz. ama uzun süreli ve profesyonel bir yardım alması şart.

eğitim meselesine gelirsek herkes üniversiteye gitmek zorunda değil. çocuğunuzun illa ki zaman geçirmekten zevk aldığı ve icrasında iyi olduğu bir şeyler vardır. baba olarak çocuğunuzun iyi olduğu bu konuyu keşfetmeli ve bu konuyu onun mesleği haline getirmesinde kendisine yardımcı olmalısınız. bu herhangi bir enstrüman olur, dil olur, spor olur, hatta bilgisayar oyunu olur; artık bu her neyse onu birlikte keşfetmeli ve geç kalmadan buradan yürümesini sağlamalısınız. perspektifi geniş tutmakta fayda var. modacı olur, marangoz olur, dövmeci olur; her şey olabilir.

o yaş grubunda anne ve babanın söyledikleri çocuk tarafından pek önemsenmiyor malum. siz ne söylerseniz söyleyin, dinlemeyeceği ve kulak ardı edeceği için onun hayranlık duyup söylediklerini önemsediği birilerinden yardım almakta fayda var. artık o kişi her kimse onu bulma görevi de size düşüyor. eğer böyle biri yoksa çocuğunuzu farklı ortamlara sokmalı, farklı insanlarla tanışmasını sağlamalı ve kendisini keşfetmesine yardımcı olmalısınız.

size çok büyük görevler düşüyor. bu yolda başarılar ve kolaylıklar diliyorum. ne şanslı ki sizin gibi kendisini düşünen bir ebeveyni var.

+ ödül yöntemini mi kullanırsınız ne kullanırsınız bilemiyorum ama kesinlikle ufuk açıcı kitaplar okumasını sağlamalısınız. bir insanın ufkunu açıp dünyasını genişletecek daha iyi bir seçenek olamaz.
0
fragile lady
(27.03.19)
"arduino aldık onunla uğraşıyor, iki kablo bağlıyor, iki program bakıyor zora geldi mi veya çılşmadı mı o an bırakıyor tekrar 3 gün sonra bir daha bakıyor,
uzaktan kumandalı araba yapmaya çalışıyor, uzaktan kumandalı araba alıp onun her şeyini söküp kendi yaptığı bir modele takmaya çalışıyor. dondurma çubuğu rabaları v.s."

bence sırrınız bu söylediklerinizde gizli. meraklı bir çocuk belli ki, bişelerle uğraşabiliyor en azından, ilgisini çekiyor. youtube'da video izlemek dışında birşey yapmayan çocuklar da var.

derslerinde genel olarak başarılı olmasından ziyade ilgilendiği alanda daha derinlemesine bilgi sahibi olabilecek imkanlar sunabilirsiniz. mesela arduino üzerinde birlikte çalışabilirsiniz, onun çözemediği şeylerde çözümü görmesine yardımcı olabilirsiniz belki. birlikte ufak projeler geliştirebilirsiniz, neler yapılabildiğini gördükçe vizyonu gelişir. arduino elektronik ile yazılım karışımı bişey, hangisi daha çok ilgisini çekerse o alana doğru yönlendirmeye çalışabilirsiniz.

kendi yeğenlerimde gözlemim şu: çocuklar ellerindeki imkanlarla neler yapılabileceğinin farkında değil. misal okulda yazılım öğretiyorlar, çocuk eve gelip okulda yapılanın bire bir aynısını yapıyor, üzerine bişeyler katamıyor, ne katabileceğini bilmiyor, bunu kimse gösterip anlatmıyor. eve gelip uğraşması aslıdna ilgisini çektiğini gösteriyor, yeni farklı bişey yapıyor olamnın heyecanı oluyor içinde ama bunu besleyip geliştiremediği için uzun sürmüyor.

oyun seviyor demişsiniz, yazılıma kayarsa bu oyunları yapanlar arasında kendisinin de olabileceğini görmesini sağlayabilirsiniz yine aynı şekilde.

üniversite biraz hayatta kalmanın önşartı oldu artık günümüzde, eskilerin lisesinden farksız neredeyse. mesela geleceğin oto tamircileri üniversite mezunları olacak. üniversitenin prestijini yermek için değil, değişen araç teknolojisinin, mekanik askamların elektronik ve yazılım aksamlarının arka planında kalacak olmasının yaratacağı yeni ihtiyaçlar sebebiyle diyorum bunu. o yüzden bugün nasıl 'bi şekilde liseye girer' diyorsanız üniverste zamanında da 'bi şekilde üniversteye girer' diyeceksiniz bence. o zamana kadar ilgi alanları daha da şekillenmişse zaten yolunu kendi çizer. çok iyi bir elektronikçi de olabilir, akademide devam eder, ya da ortalama notlarla mezun olur özel sektöre atılır, geçinir gider.

özel okul konusunda şöyle bir yorum getireceğim ben, okuldan ziyade çevresini seçmeye çalışın. eğer özel okulda daha iyi daha düzgün kişilerle arkadaşlık yapabilecekse özel okula verin, eğer bunu devlet okulunda yapabilecekse devlete gitsin. ikisinin de kesin bir cevabı yok biliyorum, ancak çocuğun hayatının şekillenmesinde yakın arkadaşlarının da etkisi azımsanamayacak kadar çok. kendsine örnek alabilecek, rol model olabilecek sizin dışınızda da insanlar olsun çevrenizde.

neye karar verirseniz verin, çocuğa baskı yapmamaya çalışın. istediklerini kendi istiyor diye yapsın, bu nedenle kendisin bişeyleri istemesini sağlamaya çalışın. sonra da bu isteklerini gerçekleştirebilmesi için daima yanında olacağınızı hissettirin. basit örnek, elektroniğe ilgi duymaya devam ederse elektonik mühendisi olmak için daha çok heveslenebilir. yolunuz açık olsun.
0
taurina
(27.03.19)
Çok derin bir konu. Çok uzun yazmak istiyorum ama boş. Çünkü çocuğu iyi tanımak lazım. Sadece önemli bir yere değinerek öneride bulunmak istiyorum. Daha yolun başındasınız . Hiçbir şey olmuş bitmiş değil. Okuma hevesi çocukta kendiliğinden gelişen bir şey değil. Güdülemek gerekiyor. Bu işin çok büyük bir kısmını okuldaki öğretmen yapar. Durumunuz elverdiği ölçüde iyi hocaların olduğu bir okula gönderin. Özel olup olmaması önemli değil. Hocalarına güvendiğiniz okulu seçin. Dürtü öğretmenin sayesinde açığa çıkar. Mevcut düzeni bozulmasın diye şimdilik okula devam edebilir , kendisini hazır hissetmediği dersler için özel ders öğrenmeni seçin. Sadece içgüdüsel bir önerim daha var. Psikologla görüştürün çocuğu. Geçmiş olsun.
0
rakidabalikolsa
(27.03.19)
merhaba,
devlet okulu var devlet okulu var. yani, orada edindiği arkadaşlıklar çok önemli. bence çocuğun derslerinden daha önemli.
hayatımda hiç özel okulda okumadım. ama eğitim hayatım iyi gitti. arkadaşlarımdan, ailesi maddi açıdan zorlanarak özel liseye gidenler oldu, hiçbiri benim kadar okumadı. yani, özel okul her şey değil. zorlanacaksanız, bence gerek yok.
şimdiki anne babaların biraz problemi bu bence. nedenlerini anlıyorum, ama herkes çocuğunu özelde okutmak istiyor. bence onun yerine daha iyi bir semte taşınıp oradaki devlet okuluna göndermek de bir seçenek. çocuklar pahalı ayakkabıların kıymetini bilmiyorlar, ya da kolejde sürekli kendilerine alttan alan öğretmenlere alışıyorlar. birkaç ciddî kolej dışında, özellikle orta halli bir ailenin parasını ödeyebileceği düzeydeki özel okullar, eğitim açısından kazandırdığını, başka açıdan alıyorlar. ismini-soyismini doğru yazana zaten 10 üzerinden 4ü veriyorlar, vermek zorundalar.

çocuk derslerden sıkılıyor mu? bu onun hakkı. bence asıl tehlike, çocuğun bir şeye yönelmemiş olması. başka bir şeye. bir enstrüman çalması, kitap okuması, yazması, basketbol oynaması, ya da bambaşka bir şey. youtuber dediklerimize 5 sene önce işsiz güçsüz diyorduk. ama o da bir uğraş. herhangi bir şeye ilgisi olsun çocuğun. yoksa boşluğa düşüyorlar. sosyal medyada pasif bir takipçi oluyorlar sadece. kızlar şeyma subaşı ve koreli oyuncuları takip ediyor, erkekler de başka kişileri.

bir de şunu eklemek isterim, üniversite kazanmak artık pek zor değil. açıköğretimden liseyi bitirememiş olan birini biliyorum, iki yıllık bir bölüm kazandı. o kafayla da dört yıllığa geçti, diğerleri derse nasıl ilgisizse artık.. illaki bir yeri kazanır. isterse.
ama şahsen, aşık olmadan, öylesine yazdığı bir bölümü bitirip 9-5 memur olup, tatil günlerini dört gözle bekleyecek bir çocuktansa, ahşaptan sehpa tasarımı yapan bir çocuğu daha asil bulurum. severek memurluk yapanları da asil bulurum. mühim olan bir şey sevmek ve yapmak.
0
lovemyself
(27.03.19)
oncelikle esiniz icin basiniz sagolsun. tek basina cocuk buyurmek gercekten zor olmali.

cocugun durumunu bilmeden birsey demek zor. cocuklar genel olarak calismayi sevmez. bunda garip bir durum yok bence. calismiyor ama dersleri iyi dediniz. oyle ise zorlamanin cok anlami yok. kendimden ornek vereyim. ilkokuldan lise sona kadar evde ve yurtta adam akilli ders calismadim, odevleri yapmadim, hep babamin zorlamasi ile ders calistim. haftasonlari ve tatillerde surekli bilgisayar basinda gecirdim AMA dersleri dinlerdim. derste arkadaslarla geyik de yapardik ama bir kulagim hep hocada olurdu. temelim de iyi oldugu icin ders cikisinda cogu seyi ogrenmis olurdum. lise son sinifta bile sinava calismaya ikinci donem basladim ve sadece turkce/tarih calistim. lise hayatim boyunca 1 saat bile matematik calismadim. hem ortaokul hem lisede okul birincisi oldum ve universite giris sinavinda derece yaptim. bunlari ovunmek icin soylemiyorum ama her cocuk ayni sekilde calismak/ogrenmek zorunda degil. kimisi cok kolay ogrenir tekrar etmesine gerek kalmaz, kimisi cok soru cozerek ogrenir, kimisi cok konu tekrari yaparak. cocugunuzun dersleri iyiyse, ki ogretmenleri oyle oldugunu soyluyor ve takdir aliyor diyorsunuz, birakin oyle devam etsin. sinavda tum sorulari hizlica yapip bitiriyorsa erken cikmasinda nasil bir sorun var? ben universite sinavindan bile 45dk erken ciktim.

cocugunuz hangi liseye gitmek istiyor? su anda liseye giris sinavlarinda nasil yapiyor? su anki kapasitesi ile gitmek istedigi liseye girebilecek durumda mi? netlerini cok mu artirmasi gerekiyor, yoksa 3-4 soru daha yapsa girebilecek mi? eger su anki kapasitesi yeterliyse niye zorlasin kendini? birakin eglensin. universiteye girene kadar araliksiz calisip, universiteye girdikten sonra burn-out sendromu yasayan ve cok basarisiz bir universite hayati yasayan cok arkadasim var.

bir okula yerlesmek yada bir sinavdan iyi puan almak cocugunuzun ve sizin amaci olmasin. bunlar amac degil, cocugunuzun sevecegi guzel bir meslek ve rahat hayat icin arac olsun.

dil konusu da ne kadar iyi egitim alirsa alsin, gunluk hayatinda kullanmadigini surece belli bir asamayi gecemeyecek. eger imkaniniz varsa yurtdisinda yaz okuluna falan gonderin hem gezmis eglenmis olur hem de ingilizcesini gercekten gelistirir ve ozguveni artar.

diger cevaplari okuma sonrasi edit: cocugunuzun bilgisyarlara ve elektronige egitimi varsa daha detayli yardimci olabilirim. 5 yildir yurtdisinda bilgisayar muhendisi olarak calisiyorum. cocugunuza belki ilham verebilirim.
0
crucio
(27.03.19)
bence sevdiği şeyin var oluşuna olmayışına odaklanmak lazım. sevdiği şeyin olmaması, yapacağı herhangi bişeyde, gireceği herhangi bir yolda başarı olasılığını zaten ortadan kaldıran bir etmen. bence her şeyin telafisi var. geç bitirir okulu vs. başka şekilde bitirir, ama şimdi zaman değerinde en yapılacak şey, onun içsel ruhsal mutluluğu anlaması, civarında dolanması, merak etmesi vs olabilir. belki de diycek ki ben düz adam olucam, nası olurum vs. Ama bunları kendi kas gücüyle yapması lazım, ihtiyaç duyması lazım. bence. dışardan itekleyerek olacak şey değil. ama dışardakiler (ebeveyn) bunun deneyimleneceği ortamı hazırlayabilir, özgürlük verebilir. sevgi, güven verebilir.
0
neynep
(27.03.19)
@fragile lady ödül yöntemini de kullandım. hatta kimi kavgalardan sonra barışma sonrası gece bile ödev yapma isteklisi olmuyor hani bu konu için kavga ettik ama barıştık dur ben bu gece yapayım bile yok. kitap okuyor hatta tüm çocuk klasiklerini okuyup bitirmiş durumda, hayal dünyası geniş ve bunda benim de daha konuşamazken bile binbir türlü masallar anlatmış olmamın etkisi vardır diye düşünüyorum. günümüzde rol modeller ne yazık ki son noktasında örnek alınıyor. örneğin ronaldoyu ronaldoyu doğuştan böyle sanarak algılıyor mesela. düşünmüyor ki en çok çalışan futbolcu o diye veya antrenman sonrası çalışmaya devam eden o diye misal. katılıyorum herkes üniversiteye gitmek zorunda değil ama bu kararı aklı selim bir şekilde vermesi veya bu seçeneği eleyecek bir başarı elde etmesi gerekir diye düşünüyorum.

@taurina çok başarılı bir tespit günümüz çocukları için. evet bir şekilde okur ama ben nasıl anlatayım dolu dolu olsun istiyorum. hayır zorlamıyorum ama bir yolda ilerlediğini ve sapakların azaldığını anlatıyorum.

@rakidabalikolsa evet başındayız ama zaman da su gibi akıp gidiyor. ah bir ilgi alanı bulabilsem sıkılmadan bir kaç adım ilerlediği bir konu bulabilsem tüm imkanlarla arkasında duracağım.

@lovemyself katılıyorum bir kaç iyi özel okul dışında ben de çok verimli bulmuyorum diğer okulları ama ne yapacaksınız diğer okulları da görüyoruz. demek istediğim tam da bu işte özenmiyor mesela diyorum ki şu yaşında herhangi bir müzik aleti çalmaya başlasan 10 yıl sonra bunu uzmanı olursun ve cebinde bir kartın daha olmuş olur. ama biliyorum ki ne alırsam kursuna başlatsam da o ben istiyorum diye gidecek evde tekrar yapmayacak yine.

@crucio benim açımdan bir sıkıntı yok ama o sınavdan hızlı çıkması yapmasından değil de bir an önce bitsin diye . En basit konuda bile hata yapıyor haliyle çünkü çabuk yapıyor ve geri dönüp bakmıyor bile, aşırı kendine güvenden dolayı mıdır bilmem ama pertevniyal i filan istiyor, ben yaparım diyor.
Belki o da dersi dinleyerek anlıyordur bir şey demiyorum ama insan yetersiz olduğu konuda veya pratik yapmak için soru çözmesi gerekiyor diye düşünüyorum.
mesela tarih konusuna meraklı onunla ilgili şeyleri hazmederek alıyor, ama sadece bunula olmuyor ne yazik ki . onu da diyorum bu zamanları btün derler ile beraber atlatman gerekiyor sonrasında istediğin konuya eğilebilrsin diyorum.
evet elektroniğe ve bilgisayara karşı ilgisi var. program yazma veya oyun yazılımını merak ediyor ama bunlarla ilgili de çok dengi kişiler bulamıyorum ve bana da uzak konular. arduino ile başarılı olamadı ve çevremizde yardımcı olabilecek kimse de olmayınca kalıyor böyle. araba yapmaya çalışıyor hareket sensörünü çalıştıramıyor mesela ya da önüne engel çıkınca dursun diyor ama arduino ile bunu birleştiremeyince pes ediyor haklı olarak.
0
🌸Filinta61
(27.03.19)
öncelikle sizin adınıza, zaman ayırıp uzun uzun düşüncelerini yazan herkese çok teşekkür ederim. dünya sizin gibi başkalarının derdini düşünüp çözüm bulmaya çalışanlarla güzelleşecek. hepiniz güzel insanlarsınız!

size tavsiyem hem siz hem de çocuğunuz profesyonel destek alın (kolej masrafından çok çok ucuza gelir ve çok çok daha faydalı olacaktır)

kolej konusunda da şöyle söyleyeyim: zincir haline gelmiş, üst segmentteki bir kolejin VIP şubesinde (dereceye girebilecek öğrencileri toplayıp sınav yönelik eğitim veren, sonra bu öğrencilerden birkaçı derece yapınca tüm türkiyede afişlere resimlerinin basıldığı şube oluyor, tabi biz de sanıyoruz ki falanca kolejin bir şubesinden öğrenci derece yapmış) öğretmenlik yapan (şimdi bu arkadaş boğaz kenarındaki bir butik kolejde idarecilik yapıyor) arkadaşım: "kolejler para tuzağı. öğrenciler farklı bir havadalar, gerçeklerden uzakta şımarık büyüyorlar. verilen eğitim de sadece göz boyamaya yönelik. söyledikleri ekstra eğitimleri kursları becerileri vs. dışarda kursa giderek çok daha iyi öğrenebilirler" diyor. kendisi de çocuğunu koleje ücretsiz yollayabilecekken devlet okuluna yolluyor.

kısaca kolej konusunu bir daha düşünün derim. dışarıdan göründüğü gibi hiç değil
0
yemrem
(27.03.19)
@yemrem açıkçası burada fikir ve düşüncelerini belirten tüm insanlara kendi adıma teşekkür bile yetmez. tabii ki kendi zamanlarından ayırıp , okuyup, düşünüp cevap yazılması muhteşem bir şey. zaten bu platformu o yüzden seviyorum. iyi ki varsınız.
sizin yorumunuz için de teşekkür ederim.

şöyle algılanmasın diye yazıyorum. özel okul destekçisi veya illa gitmeli diyenlerden değilim. neden ortaokulu özele verdim. evime çok yakın iki apartman yanımda olduğu için, servisle zaman kaybı yaşamayacağı için, kolay takip, okuyan kişilerden duyduğum kadarıyla hocalarını öğrendiğim ve aşırı pahallı ya da vıp okullardan olmadığı için diyelim. ayrıca muadili devlet ortaokulu hem uzak hem de pek olanaklı olmadığı için gönderdim. ama benim gençliğinde gördüğüm kolejli havasını (iyi manada olanlardan) çocuğumda göremediğim için ya da beklentim fazla mı acaba diye konuyu açtım.
0
🌸Filinta61
(27.03.19)
Bir çocuğu 8. sınıfta okuyan bir anne olarak tecrübelerimi ve benzer dertlerimi paylaşayım sizinle. Öncelikle çocuğun eğitim hayatını hiç de akışına bırakamazsınız. En azından 18 yaşına gelene kadar altyapı sizin sorumluluğunuzda. Nokta.

Anne baba olarak en yüksek puanlı anadolu liselerinden birinden mezun olduk. Üniversitede derece yaptık vs. Kızım öyle değil. Tembel değil, sorumluluklarını yerine getirir ama ne sınavda iyi bir sonuç aldığında sevindiğini gördüm, ne de kötü bir sonuç aldığı zaman üzüldüğünü. Daha yeni yeni sıkı çalışmaya başladı (aşağıda bahsedeceğim), çünkü çalışmanın gerekli olduğunu lafla söylüyor, ama bunu bizzat yapabilme konusunda bu nesildeki çocukların çoğu "kasmıyor". Sizin yazılarınızı okuduğumda tam emin olamadığım bir sorum var, acaba çocuk tembel mi, yoksa sizin beklentileriniz mi (aynı benim kendi kızımdan olan beklentilerim gibi) çok yüksek?
Bir taraftan sözel konusunda ilgili olduğunu söylüyorsunuz, demek ki (tabii yine gösterin doktora) ama bir konuda derinleşebilirken öteki konuda derinleşmiyorsa çocuk konu seçiyor demektir. Benim kızımdaki açılma onu iki sene önce lise sınavında Alman Lisesini kazanmış arkadaşımın oğluyla konuşturduktan sonra oldu. Resmen hayat tecrübesi aktarımı yaşadı kız. Eğer yapabilirseniz onunla kafa dengi olabilecek, ama gerektiğinde oturup çalışıp başarılı olmuş kendinden 1-2 yaş büyük bir akranıyla konuşturun. Çünkü bizler ve onlara anlattıklarımız "bir dinozorun hatıraları" tadında geliyor çocuklarımıza. Kesinlikle kendi hayatlarıyla bizimkini eş tutamıyorlar, ki bu çok normal.
Ezcümle; mümkünse başarılı ve kendine yakın görebileceği bir akranıyla tanıştırın ve baba olarak süreci takip edin.
0
SiyamkedisiZorro
(27.03.19)
@SiyamkedisiZorro paylaştığınız için teşekkür ederim.

yok akışına bırakmıyorum , yalnızca doğru yöne akmasına çalışıyorum diyelim.
evet bana da konu seçiyormuş gibi geliyor ama seçtiği konu ile ilgili de tepki yok.
Bugün çantanı getir bir bakayım dedim, geçmiş ayların kağıtları, buruşmuş ödevler, tarihi geçmiş duyurular v.s. gözünüzde canlansın işte. nasıl rahat edebiliyorsun bu dağınıklık ile diye yarım saat konuştuk.

doğru akran kişisi bakayım etrafa öyle de bir tanıdık yok çevremde ama mantıklı bir fikir.
0
🌸Filinta61
(27.03.19)
(7)

Bimcell'li olmak komik mi?

komando kani var bende
Benim operatörüm Bimcell. Millet hangi hattı kullanıyorsun diye sorunca bende Bimcell diyorum. Millet gülüyor. komik bi durum mu anlamadım?
Benim operatörüm Bimcell. Millet hangi hattı kullanıyorsun diye sorunca bende Bimcell diyorum. Millet gülüyor. komik bi durum mu anlamadım?
0
komando kani var bende
(25.03.19)
yani tabi, biraz garip geliyor.
şunu düşün, diğer operatörlerin asıl işi bu. yani turkcell dediğinde operatörü geliyor akla. bimden yumurta, peynir alıyorsun. operatörünün de olması ilginç geliyor. ama bence eğer bu durum karşısında sen de gülüp "yerli malı yurdun malı herkes onu kullanmalı" tarzı espri yapıp hiç bozulmazsan bence hoş durur. ki, yazımından hiç de bozulmadığın anlaşılıyor. bence sırf bu yüzden değiştirmeyi düşünme operatörünü.
0
lovemyself
(25.03.19)
yoo. gülenler komikler asıl.
0
sutlu nescafe
(25.03.19)
bim'in adının geçmesi komik. bim komik bir isim çünkü. taahhütüm biter bitmez ben de bimcell'e geçeceğim.
0
diffarentiationation
(25.03.19)
Bimcell avea altyapisini kullaniyor. Takilma gec bunlari.
0
deepfear
(25.03.19)
Türk Telekom diyip geçin. Bimcell diyince yaşlılar için alınan kontörlü hatlar akla geliyor
0
neymis
(25.03.19)
Asgari ücrete çalışan adamlar uygun fiyatlı operatör varken gidip pahalısını kullanıyorlarsa bence sen onlara gül.
0
hitokiri kenshin
(26.03.19)
dağın başında değil de şehrin göbeğinde isen turkcellinin ödediği ücretin yarısına belki de aynı hizmeti alıyorsun. o yüzden takılma bunlara. onlar kazıklanmalarıyla kalsınlar.
0
blue eyes white dragon
(26.03.19)
(19)

Ortalıktan kaybolsanız kaç gün sonra yokluğunuz anlaşılır?

Lim5
Facebook’u dondurmuştum. Whatsapp ve Messenger’a birkaç gündür girmiyorum. Last seen’im açık. Mesajlarını okumuyorum. Instagram DM’lerine bakmıyorum. Henüz bu işte bir tuhaflık olduğunu fark eden olmadı. Evde ailemleyim, dolayısıyla okulda veya işte de görmüyorlar. Çok garip değil mi? Ben rutin kırı
Facebook’u dondurmuştum. Whatsapp ve Messenger’a birkaç gündür girmiyorum. Last seen’im açık. Mesajlarını okumuyorum. Instagram DM’lerine bakmıyorum. Henüz bu işte bir tuhaflık olduğunu fark eden olmadı. Evde ailemleyim, dolayısıyla okulda veya işte de görmüyorlar. Çok garip değil mi? Ben rutin kırıldığında fark ediyorum, iyi olup olmadıklarını soruyorum. Soru başlıkta.
0
Lim5
(25.03.19)
Valla annem babamla 2 gunde bir filan konuşuyorum. Dolayısıyla 2. günün sonunda tum arkadaslarimi ya da 155 i ararlar. Onun dışında telefonum zaten çoğunlukla uçak modunda. İnsanlara en geç 3. gün geri donüş yapmayinca hemen telaşlanırlar.
0
Amaranta ursula
(25.03.19)
Ailemle sürekli görüştüğüm için onlar farkeder. Onun harici kimse farketmez ölsem kokarım evde.
0
Boris
(25.03.19)
baba yok.. annemle 3 günde bir konuşuyoruz.. arkadaşlarım da 4. gün mutlaka ararlar yani nerdesin napıyorsun diye.. 5. güne kalmam gibi geliyor bana..
0
strobist
(25.03.19)
Ev arkadaşım eve biraz geç kalsam bile farkeder. Ailemle de 2 3 günde bir konuşuyorum, daha uzun süre ulaşamazlarsa merak ederler. Onun dışında merak eden kimsem yok :(
0
Mossy
(25.03.19)
bir rahatsızlığınız ya da yeni girdiğiniz bir depresyonunuz yoksa yokluğunuzun fark edilmemesi normal. ailenizle yaşadığınız için hiç kimse de ne oldu diye telaşlanmaz. tek yaşasanız, bu süre içinde her gün düzenli olarak ailenizle konuşsanız ve telefonlarınız birden kapansa, o zaman telaş olur. ama o da her gün görüştüğünüz arkadaşınız yoksa sadece aileniz telaş yapar.
bir de, birine mesaj atarım, mesaj gitmediyse hiç de panik olmam. kapatmış telini ya da internetini. anormal bir durum yok.
0
lovemyself
(25.03.19)
İşe gitmeyince anlarlar :/
0
pati
(25.03.19)
Sosyal medya hesaplarınıza girmemenizim dikkat cekmemesi çok anormal değil. Bende de ancak aramalarw ceval vermezsem aninda endiselenilir. Sosyal medyaya bakmazsam sadece esim farkeder.
0
deveyi diken adamin ta kendisi
(25.03.19)
anlaşılmaz. çürür giderim.
0
Techsavvy
(25.03.19)
Haberi olan olmaz.
0
Bartebly
(25.03.19)
Sevgilim 3-4 saat sonra anlar. Hafta içi bölüm başkanım ve yan ofisimdeki iş arkadaşım hemen fark edip arar. Ailem de o gün fark eder, her gün bir sabah günaydın denir aileye mesajla çünkü, mesaj gelmezse direkt endişe. Uzaktayım. Sosyal medya yok.
0
velvetmorning
(25.03.19)
haber vermediysem gece 12'den sonra aramaya başlarlar.
0
naksidil
(25.03.19)
1.gün de anlarlar
0
rn
(25.03.19)
Birkaç saat içinde anlaşılır
0
aquarium
(25.03.19)
3 saat sonra falan.
0
doxanikee
(25.03.19)
kızsan meriçlerin 1 güne farkeder.

erkeksen ve annen sosyal medyada çok aktif değilse min 3-4 gün
0
KaraSakall
(25.03.19)
memur olarak çalıştığım ve onun haricinde özel sektörde yönetmem gereken bir işim var mevcut. eğer 24 saat ulaşamazlarsa kıyamet kopar bazen 12 saatte bile ortalık savaş alanına dönüyor.
0
mobydick
(25.03.19)
Hafta içi kimse farketmez ama hafta sonu olunca anlaşılır. Yerin dibinde olayım kazar çıkarır ''kanka hadi içek'' derleraq
0
eazy
(25.03.19)
Annem birkaç güne anlar. Onun dışında bilmiyorum.
0
koparnickkk
(25.03.19)
Eve köye pek ugramadigim serseri ergen zamanlarimda yine epeydir ortada olmadığım bi dönem abim ayri olduğumuz babama söylüyor kenan yok ortalikta endişeliyiz diye.
Pederin cevap;
"O itten haber gelirse korkun gelmezse endişe etmenize gerek yok"

Tuhaf bir şekilde hayat felsefelerimden biri oldu bu söz yetiskinligimde. Bu olayi hatırlattı sorun. Cevaba gelirsek de;
Ailem zaten kudurur da 3-4. Gün merak eden dostlar var ya, baş tacı.
0
aksi kanitlanmadikca cocuktur
(26.03.19)
(17)

çarşafları yastık kılıflarını hangi aralıkla değiştiriyorsunuz

muratbozunkaşkolu
bir de havluları ne aralıkla yıkıyorsunuz.
bir de havluları ne aralıkla yıkıyorsunuz.
0
muratbozunkaşkolu
(25.03.19)
Hepsini 2 haftada 1.
0
Amaranta ursula
(25.03.19)
Çarşaf, yastık kılıfı ve havluları haftada bir değiştiriyorum.
0
fotrsapka
(25.03.19)
Pazartesi tüm havlular
Salı yatak takımları
0
Mirket
(25.03.19)
Her hafta yikiyoruz.
0
bos gezenin bos ustasi
(25.03.19)
havlular haftada bir.
Çarşaflar daha esnek, 2 haftaya kadar çıkabilir.
0
biravekahve
(25.03.19)
yastık kılıfı 2-3 günde bir, çarşaf 2 ayda bir.
0
diffarentiationation
(25.03.19)
Her hafta en az bir bazen iki
0
fasulyek
(25.03.19)
hepsi haftada bir.
0
inheritance
(25.03.19)
gözle görünür kir olmadığı sürece değiştirmiyorum o da 3-4 ayda bir oluyor
0
acımasız gerçekler
(25.03.19)
acımasız gerçekler +1

her hafta aşırı sık değil mi ya. ne kadar titiz adam varmış duyuru'da.
0
mattiadestro
(25.03.19)
Haftada 1 bazen 2 haftada 1.
0
tuborg yesili
(25.03.19)
havluları ekstra bir kir olmadıysa 3-4 günde bir değiştiririm. yıkama kısmına cevap vermiyorum, biriktirip öyle yıkıyorum çünkü.
çarşaf 1 hafta. elimden gelse her gün değiştiririm ama. tertemiz yastığa baş koymak süper.
ek bir bilgi, asla çarşaf ve havluda yumuşatıcı kullanmıyorum. güzel kokuyor ama durulanmadığı için sağlıksız.
0
lovemyself
(25.03.19)
kışın nevresimler iki haftada bir, yazın her hafta. banyo havluları her hafta, el havluları gün aşırı.
0
ozgur bir kusun hatirati
(25.03.19)
her hafta.
0
xvyz
(25.03.19)
iyice kirlenince
0
acemi
(25.03.19)
yastik kilifi iki ya da uc gune bir, nevresim 2 haftada bir, havlular iki uc gune bir.
0
kassiopeia
(25.03.19)
Nevresimler haftada bir. Günlük kullandığımız havlular 2 günde bir. Bornoz ve banyo havluları da bir hafta galiba ona pek dikkat etmedim koyulmaması gereken bir yere koyulduysa, dışarıda giyilmiş olanların yanına falan yeni yıkamış olsam da tekrar makineye.
0
saridendigindekirmizidiyebagiranadam
(25.03.19)
(14)

Istanbul da kim alır? Gözleminiz nedir?

sonhakan
Oyunuzu sormuyorum.
Oyunuzu sormuyorum.
0
sonhakan
(24.03.19)
binali 1-2 puanla alır gibi geliyor
0
ben demistim zaten
(24.03.19)
Gerçekten ne yapılsa boş, gökten gelen bir karar var.

ilave tv'nin bi' videosunda 50'lerinde bi' hanım(!) sebze, meyve fiyatlarına isyan ediyordu, en son muhabir seçimlerde kime oy atıcan diye sordu, cevap malûm. böyle bi ortamda çok zor görüyorum. bir de bildiğim kadarıyla HDP aday göstermicek oradan da bi kayma olacak Binali'ye. Saadet aday gösteriyormuş, %1 de oraya gider. Bino 52 53'le alır bana kalırsa.
0
dayl
(24.03.19)
İstanbul'u bırakmazlar gibi geliyor bana da. Çünkü belediyeden şikayetçi olan yok, ben bile memnun sayılırım.
0
zaman
(24.03.19)
binalı yıldırım hamlesi akıllıcaydı. binali effect ile zorlanmadan alır.

mevcut başkanı aday gösterselerdi imamoğlu alırdı gibime geliyor.
0
efreet sultan
(24.03.19)
kız normal seçim mi var
seçilen çıkmıyorki
0
jimjim
(24.03.19)
sahit oldugum son 3500 secimde hep malum kisinin tarafi kazandi. bu secimde de bu degismeyecek, 31 mart gecesi turkiye haritasinin cok buyuk cogunlugu sari renk olacak
0
exlibris
(24.03.19)
İstanbul mecvut yönetimden vazgeçmeyecek. çevremdekiler memnun. Binali yıldırım da çok doğru bir isim. imamoğlu çok yeni bir isim. dolayısıyla, elbette binali kazanacak. izmir'de Chp'nin kazanacağı kadar açık bir gerçek bu.
sonra oylar çalındı falan denilecek ama bu ayrı bir konu, sorunuzda bu yok.
0
lovemyself
(24.03.19)
Binali tabii ki.
Ben oy vermiycem ama versem net Binali olurdu.
Siyasette mizaha da ihtiyac var. Bu bayragi bir tek Melih tasiyordu.
0
perfectum
(24.03.19)
Binali.
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(24.03.19)
Rahat alır akp
Muharrem İnce aday gösterilseydi biraz heyecan olurdu.
Ben en az 8 puan fark bekliyorum
0
oldumusimdi
(24.03.19)
iddia bahis acsa 10000 lira basarim, binali alir
0
alttaraf
(24.03.19)
gözlemlerim ben kime oy verirsem, sandıktan çıkanın o olmadığı yönünde. o yüzden bir değişiklik beklemiyorum.
0
QweAsdZxc
(24.03.19)
Binali hilesiz hurdasiz net bir sekilde alır.
Yok oy calindi bilmemne oldu falan degil, direkt net oy cogunluguyla alacak catir catir. Kimse hayal kurmasın.
Yillik maasimi basarim.
0
stavro
(24.03.19)
şu sıralar ak partiden herkes mansur yavaş'a sallıyor ama imamoğluna kimse sallamıyor o sebeple istanbul'un ak parti için garanti olduğunu düşünüyorum.
0
kraldan cok kralci
(25.03.19)
(3)

kuşburnu çayı içenlere

diffarentiationation
bunu tüm olarak kaynatınca sanki içindekileri suya salmıyor. rondoda çekip saklasam bozulabilir mi? tamamen kuru değil galiba. siz nasıl içiyorsunuz tüm alanlar?
bunu tüm olarak kaynatınca sanki içindekileri suya salmıyor. rondoda çekip saklasam bozulabilir mi? tamamen kuru değil galiba. siz nasıl içiyorsunuz tüm alanlar?
0
diffarentiationation
(24.03.19)
havanda hafif ezerek kullanıyorum.
0
funl
(24.03.19)
bıçakla deliyorum ben. zeytin kuranları gördüyseniz, iki tarafına da çizik atıyorlar, onun gibi. ezince tam kuşburnu tadını alamıyorum çünkü, biraz acımsı oluyor.
tüm olarak kaynatırsanız, tadını tam vermez, yazık edersiniz.
0
lovemyself
(24.03.19)
dediğin gibi olabilir ama biz hep, bir demlik çaya bir avuç olarak atıyoruz. 3-4 seferden sonra rengi kıpkırmızı oluyor. tabi ilk başlarda açık. suyu bittikçe de su ekliyouruz. artık rengi ilk baştaki haline dönünce yenisine geçiyoruz.

sanırım bu olayın sebebi köylerde eskiden sobanın üstünde full durduklarından olsa gerek.
0
qobel
(24.03.19)
(9)

İş başvurularında kadınlara yapılan negatif/pozitif ayrımcılık hk. soru

cemlemikonusuyorsun
Merhabalar,Yurtdışında bir üniversitede doktora yapıyorum/çalışıyorum. Burada kadınları akademiye teşvik etmek adına doktora programlarında kadınlara öncelik veriyorlar ve açık açık söylüyorlar bunu (Kadınlar önceliklidir diye).Öncelikle kadınların üretime katılmasını isteyen ve kadınların üretime k
Merhabalar,

Yurtdışında bir üniversitede doktora yapıyorum/çalışıyorum. Burada kadınları akademiye teşvik etmek adına doktora programlarında kadınlara öncelik veriyorlar ve açık açık söylüyorlar bunu (Kadınlar önceliklidir diye).

Öncelikle kadınların üretime katılmasını isteyen ve kadınların üretime katılmadan toplumun gelişemeyeceğini düşünen bir bireyim (özellikle günümüz teknoloji dünyasında). Kadınlara ayrımcılık yapıldığını hepimiz biliyoruz, örnekler çok. Akademide de kadınların sayısı genel olarak çok az (özellikle benim çalıştığım alanda yok gibi). Toplum bir şekilde bazı alanların erkek mesleği olduğunu söyleyip (Makine mühendisliği gibi), kadınları bu alanlardan uzak tutuyorlar. İşin doğrusunu yanlışını tartışmıyorum ama kadın ve erkek meslekleri gibi kavramlar mevcut günümüz dünyasında (ki bunu desteklemiyorum).

Bununla birlikte ilk paragrafta yapılan durumun doğruluğu hakkında kafam çok karışık. Bir insan sadece kadın diye öncelikli olması, ve bunun açık açık söylenmesi sizce doğru mu? Yapılan sizce emeğe saygısızlık değil mi? Sanki bir yanlışı başka bir yanlışla kapamak gibi geliyor bana durum. Ama ortada zamanla süregelmiş bir eşitsizlik de var. Kafam çok karışık. Samimi düşüncelerinizi gerçekten çok merak ediyorum, cinsiyetinizle birlikte düşüncelerinizi belirtebilirseniz çok mutlu oluyorum.

Sevgiler,
0
cemlemikonusuyorsun
(24.03.19)
Bahsettiginiz sey pozitif ayrimcilik, literaturde bu sekilde aratirsaniz epey kaynak bulursunuz. Burada bahsi gecen sey kadinin tercih edilmesi degil, is icin gerekli ozellikleri tasiyan kadin ve erkek aday varsa kadinin tercih edilmesidir. Yani ayni ozelliklere sahip kadin erkek aday icinden kadinin tercihidir ki belirttiginiz gibi aksine yaygin olan uygulama erkegin tercih edilmesidir. Pozitif ayrimciligin desteklenmesinin nedeni de halihazirda yaratilmis ciddi bir ucurum var, ayrimcilik nedeniyle, bu ucurumun kapatilmasi ve adil bir esitligin saglanmasi icin mudahale edilmesidir.

Ben gerekli buluyorum ve destekliyorum; hic etrafinizda bir erkege is gorusmesinde cocuk sahibi olmayi dusunuyor musunuz, iki cocugunuz varmis kendinizi ise tamamen verebilecek misiniz, nasil idare edeceksiniz tarzi sorular soruldugunu duydunuz mu? Ya da hic ayni isin yapan ve donanimlari ve performanslari arasinda belirgin bir fark olmayan erkegin kadindan %25 daha az ucret aldigini duydunuz mu? Ya da kadinlarin yonetici pozisyonlari icin degerlendirilirken o gune kadar yaptiklariyla erkekler ise potansiyelleri ile degerlendirildigini biliyor muydunuz? Gibi gibi gibi
Daha gidecek cook yolumuz var yani, tum dunya olarak
0
kassiopeia
(24.03.19)
Pozitif ayrimcilik modern dunyanin kanseri. Boyle devam ettikleri icin ne akademi kaldi ne dogru duzgun uretim yapan sirketler. is gorusmesinde karsiniza cikan aptal ik'cilar bu sekilde sirf kadin diye torpille ise alinan bos insanlar. Bunlarin ise aldiklari da bos oldugu icin sirketler giderek daha da kalitesizlesti.


Eger esitsizlik varsa kotu mesleklerdeki esitsizligi de cozsunler.
Neden konforlu mesleklerde kadinlara pozitif ayrimcilik yapilirken zor alanlarda(maden ocakları ile kablo döşemesi, kanalizasyon ve tünel inşaatı gibi yeraltında veya su altında) işlerde kadinlarin calismasi kanunla yasaklaniyor. Cunku feminazilerin islerine oyle geliyor.
0
acemi
(24.03.19)
ingiltere'de de mevcut bu olay ve tamamen sacma buluyorum. kotuye kullaniliyor suan, basarili iki adaydan kadin olanin ise alinma durumu yok. erkek adaylar cok daha iyi olsa dahi, kadin varsa onu ise aliyorlar. bizim arastirma grubunda, is bulanlarin cogu kadin. doktora seciminde de ayni sansla gelmislerdi. diger gruplari bilmiyorum, ama bizdekiler doktora derecesini hakettigini dusunmuyorum, cunku erkek doktora ogrencileri cok az yardimla doktorasini bitirirken, kadinlar surekli yardimla ittire ittire bu duruma geldiler. yazin erkek doktora ogrencileri, ofiste calisirken; kadin ogrenciler, 2ay 3ay avrupaya tatile gitmeler vs..tamamen sacmalik.

not: kafasini gercekten kullanan, calisan kadinlari bu bahsettiklerimin disinda tutuyorum.
0
ubi dubium ibi libertas
(24.03.19)
normalde ozel sektorde ya da belirli is gruplarinda sirf kadin olduklari icin ise alinmama durumunun onume gecmek icin bir tur tesvik. fakat bu pozitif ayrimcilik, normalde var olan negatif ayrimciligin onune gecmis bir durum degil. belirli ulkelerde ya da akademide biraz daha taraftar bulmus bir durum. kesinlikle zannetmiyorum ki kalifiye ya da is icin yeterli olmayan bir kadini sirf cinsiyeti icin kalifiye baska bir erkek yerine ise alsinlar.
0
Labyrinthe
(24.03.19)
@acemi, bizim okulda lablarda deney makinelerinden sorumlularin hepsi erkek, kadinlarimiz prenses oldugu icin ne makineden anlar (ilgilenir) ne de temizligini yapar. lab makineleri tasinirken bir tane kadin yoktu mesela. proje icin onlar da kullaniyor..bir gunden bir gune baskasina bir yardimi dokundugunu gormedim hicbirini. calistigimda alanda calisan sirketlerde de durum farkli degil. kadinlar yaptiklari isle ilgilenmiyor, sadece suslenip prenses gibi geziyorlar. sinir bozucu, ama bilmiyorum..boku cikmis durumda bunun. kadinlarin cogunlukta oldugu sektorde boyle degildir heralde. belki de sadece avrupa'nin hastaligidir bu.
0
ubi dubium ibi libertas
(24.03.19)
Yanlis. Pozitif ayrimcilik adi altinda haksizlik ve sacmalik.


Bazi meslekler insanlae bu meslek erkek meslegi dedigi icin degil, daha az kadin o meslegi tercig ettigi icin erkek agirlikli. Mühendislige ilgi duyan kadin sayisi erkek sayisindan az oldugu icin daha az kadin muhendis goruyorsun etrafta.

Kadinlara her yerde haksizlok yapiliyormus, her alanda haklari yeniyormus gibi bir algi yaratiliyor toplumda ve buna paralel politjlikalar izleniyor fiilen. Ve bu kaos getirir.
Su anlattigin sey gercek olduguna inanilamayacak kadar sacma ama gerçek ne yazik ki.

Kadına ayrımcılık yapılıyor haklari yeniyor ayagana hicbir sekilde ayrimcilik olmayan yerlerde ayrimcilik varmis gibi davraniliyor tum dunyada.
Ortada muthis bir iluzyon var vw millet zombi gibi peşinden gidiyor.

Isin komik tarafi kadinlar soyme magdur boyle magdur diye kampanyalae baalatilip pozitif ayrimcilik isini sacma sapan boyutlara taşıyan ulkeler dünyada kadinin en rahat oldugu ulkeler. Ortadoguda kadinin hakki yeniyor dersin anlarım.

Akademide kadinlara dogrudan oncelik tanimak korkunc bir saçmalık.
Bir yerde kadinin az olmasi kadinlarin içeri sokulmadigi anlamına gelmez.

Bu politikalarin zerre mantigi yok ve asiri derecede suistimale acik.
Amac kesinlikle esitlik falan değil. Calisma hayatinda genel olarak esitlik saglanmaya calisilsa zaten sonuc kadinlarin aleyhine olur.

Is hayatinda sadece isine gelen istatistikleri on plana cikaran feminist otoriteler manipulasyonla seni beni bu sacmaliklara inandiriyor iste.
Feminizmin boku cikmis durumda halihazirda.
Bu aptal politikalar ve bunlari destekleyen argumanlae celiski deryasinda yuzuyor zaten.
Kadin ile erkek arasindaki "dogal" farkliliklari yok saymaktan kaynaklaniyor hep.
0
stavro
(24.03.19)
saçmalık. bu işler liyakate bakmalı. iyi olan girecek. iyi olan travesti olsa da o girsin mantık bu
0
fake fakeoğlu
(24.03.19)
tam tersi olsa dünya ayağa kalkardı. erkekler önceliklidir, deseniz sıkıntı olurdu. kadınlar öncelikli dendiğinde de aynı sıkıntı var.
eşit durumdaki iki insandan biri sırf cinsiyeti yüzünden seçiliyorsa bu saçmalık.
bir kadın olarak söylüyorum, asansöre önce kadınlar binsin diye beklemeniz bile saçmalık. ilk kim beklediyse allahından bulsun.

eğer o ülkede yaşasaydım, seçildiğimde yerimi bir erkeğe bırakır, bunu da sosyal medyadan falan ilan ederdim. erkek haklarını savunurdum.
kadınlara acıyıp fazlasıyla hak vermek bence aşağılamak için yapılan bir davranış. kafada kadın ve erkek eşitliği hâlâ yok demek ki.
0
lovemyself
(24.03.19)
Eşitsizliğin, adaletsizliğin temel sebeplerini, sorunun kaynağını bulup bunları çözmek ve gerçeklerle yüzleşmek zor olduğu için işin kolayına kaçıyorlar.

Her türlü eşitsizliğin ve ayrıcalığın uzun vadede büyük zararlar verdiğini düşünüyorum. Bir çeşit nefret oluşturuyor ve sonrasında düşmanlık doğuruyor. Böyle böyle bir döngü oluşuyor.

Gelişmiş ülkelerde bile bir konudaki haksızlık bitirilmek istendiğinde, dengeyi tutturamıyorlar. Irk ayrımcılığında da, eşcinsellik konusunda da çok örneği var. Eşcinselliğin normal kabul edilmesini istiyorlar, ama bunu yapmak için eşcinselliği övüp, reklamını yapıp, teşvik ediyorlar.

Dediğiniz gibi bir yanlışı başka bir yanlışla düzeltmeye çalışıyorlar. Aslında daha çok doğuya ait bir eylem tarzı bu. Plansız ve anlık hareket etmenin sonucu.

Kadınların birçok alanda dezavantajlı olduğu doğru. Çoğu sektörde kadın yüzdesi 5-10 arası. Aynı işi yapsalar bile daha düşük maaş alıyorlar. Ama bu sorunları kadınlar kendileri aşmalı. Şöyle bir örnek vereyim; bir sınavı kazanarak gelen mi daha başarılı olur, yoksa tanıdığı vasıtasıyla oraya yerleştirilen mi? Liyakata önem vermezseniz hazin bir sonuçla karşılaşırsınız.

Jordan Peterson'ın konuşmalarını takip ettiğim için batıda bu konularda çok fazla tartışma döndüğünü biliyorum. Size de izlemenizi öneririm.
0
the coon
(25.03.19)
(21)

Nusret'in başarısı için

demirr
Ne düşünüyorsunuz?Bi kasap cıraklıgından dünyanın en ünlü bikaç etcisinden biri oldu. Cok calıskan birisi oldugu aşikar. Adamınki tam bir basarı hikayesi. Yani disardan bakinca oyle gorunuyo. Nedir bu işin sırrı sizce?
Ne düşünüyorsunuz?

Bi kasap cıraklıgından dünyanın en ünlü bikaç etcisinden biri oldu. Cok calıskan birisi oldugu aşikar. Adamınki tam bir basarı hikayesi. Yani disardan bakinca oyle gorunuyo. Nedir bu işin sırrı sizce?
0
demirr
(24.03.19)
1- Çok çalışkan
2- Arkasında güçlü bir sermaye gücü olan kişilerle ortaklık
3- Profesyonel bir şekilde yönetilen güçlü bir ekip
0
diye yazdim ama hep yalan
(24.03.19)
Çalışkanlık + Reklam
0
insomniac
(24.03.19)
Bence gayret ve azminin yanına ek olarak, doğru zamanda doğru kişilerle kontak kurması. Tabii bunun içinde büyük bir şans/tesadüf gerekiyor.
0
ulukayin
(24.03.19)
para ve iyi bir pr şirketi

nusret'in tesadüfen mi meşhur olduğunu düşünüyorsunuz cidden?
0
loser blueser
(24.03.19)
ferit şahenkin manitası diye bir duyum aldım ama dedikodudan ibaret olabilir
0
mayeskuel
(24.03.19)
Kenfisini zerre sevmem ama kendi yolunda başarılı olmuş birisi o yüzden saygı duyuyorum. Gerizekalı zengin kitleyi çok iyi yerden yakalamış vaziyette. İçinde yaşadığımız garabet çağın tüm gereklerini yerine getiriyor, iyi analiz etmiş bazı şeyleri. Hiç öyle elitizm kasmıyor diğer gastronomi ikonları gibi.
0
bos gezenin bos ustasi
(24.03.19)
ferit şahenk etkisi
0
nahtoderfahrung
(24.03.19)
Mayeskuel+1 Bunu ben de duydum

Başarılı reklam ve finansal ortak
0
bir ileti paylastim
(24.03.19)
Çalıştığınız alanı seviyorsunuz ve çok daha iyi atılımlar yapmak istiyorsunuz. Ne yaparsınız? Nusret, bir müşterisinin de yardımıyla, üç aylığına bir ülkeye gidiyor. Dönünce farklı et sunumları yapıyor. "Gittim ve işe yaradı, şu yöntemleri öğrendim, daha da öğrenirim" diye çevresini ikna edip yine bir yolunu bulup bu sefer yanılmıyorsam Amerika'ya gidiyor.
İlk üç aylık yurtdışı eğitiminde son maaşını almış, o maaşla orada idare etmiş.
Abisinden öğrendiği kasap çıraklığını Günaydın gibi bir restoranda çalışacak kadar ilerletmesi müthiş bir şey. sonrası, para sahibi olan insanlarla muhabbet, kendini inandırma, yani iletişim gücü.
saltbeat akımı da kimin fikriyse tebrikler. adam o şekilde tuz atarken ilk başlarda nasıl acıyordum, yazık, nasıl göründüğünü bilmiyor diye. meğer üç yıl sonrasını görmüş adam. önce dalga geçer, sonra merak edersin. şeyma subası misal. kadın evli adamdan çocuk yaptı, eski eşinin paralarını yiyor, herkes önce kınadı, ama şimdi takip ediliyor.
0
lovemyself
(24.03.19)
Ferit Şahenk etkisi demek biraz yanlış olur. Doğuş grubu ortak olduğunda zaten Nusret'in etilerde her gün tıklım tıklım olan bir restoranı vardı. Etilerde restoran açmak zaten başlı başına bir seviyeyi geçmek demek. Şahenk'ten önce başka bir ortağı daha var. Mithat Erdem isimli bir tekstilci. Şahenk'ten önce ne kadar çalışkan ve azimli olduğunu bu adama ispatlamış olacak ki, o restoranı açmak için gereken sermayeyi alabilmiş. Şimdi çok acayip PR yapıyor (ki bazen de çok çirkin oluyor) o ayrı evet ama, daha kasapken bunu yapabileceğine insanları inandıracak kadar çok çalışıyormuş demekki.

Kısacası çok çalışkan ve azimli.
0
talasas
(24.03.19)
Nusret'i marka yapan sey koca holding. Potansiyeli gorup yatirim yaptılar ve boyle oldu.
Büyüleyici siradisi basari hikayesi falan yok ortada.

Calistigi restoranda isim yaomisti, o ismi kullanarak kendine yer acti ve iyi is yapmaya basladi. Potansiyeli gorup yatirim yaptılar ve dunyaya yayıldı.
Tesadufen populer falab olmadi +1

Ortada şaşıracak bir sey yok, olağanüstü bir sey yok. Para ve daha once denenmis verimli pazarlama stratejileri var.

Burada Nusret'in basarisindan soz edeceksek o da calistigi restoranda kendini musterilere sevdirebilmesidir. Daha otesi degil.
0
stavro
(24.03.19)
Bir süre arjantin'de sonra abd'de çalışmış diye biliyorum. Kendi işinin ehli olmuş. Herhangi bir işi iyi yaptığınız zaman ve biraz hırs ve vizyon sahibi iseniz başarı kaçınılmaz.
0
the coon
(24.03.19)
yaptığı işi çok seviyor. her saniye etleri düşünüyor. bi gün adamı ferrarisiyle kız arkadaşlarıyla veya nightclub da görmedik. tek yaptığı şey et ve onu da elinden geldiğince iyi yapmaya çalışıyor.
0
lata
(24.03.19)
Adamin bisey oldugu yok, sahenk'in maasli elemani.
0
acemi
(24.03.19)
bu adam işi bilmiyor mu şimdi? kim ne derse desin işi bilmeyen adam patlar. belli ki bu kasaplık işini adam çok iyi biliyor bi kere. onun dışında da eski fotoğraflara bakarsak çalışmadan buralara gelmek işi bu kadar bilmek mümkün değil.

demek ki çalışıp işi iyi öğrenmiş. demek ki kafası da çalışıyor karşısına çıkan fırsatları değerlendirmiş.

şahsen ben gidip yemeğe o kadar para vermem. bana saçma geliyor. ama adam yapmış yani helal olsun bu işten para kazanıyor sonuçta.
0
ergenpezeveng
(24.03.19)
Doğru çevre doğru insanlar doğru reklam
Tadı öyle müthiş de değil
0
photo85
(24.03.19)
Ferriye kizlari atip gece kluplerinde takilmak marka olup zengin olmaya engel degil. Eti tokatlayip instagrama atmak icin de eti sevmen gerekmiyor. Planlanmis pazarlama politikasina uygun bir imaj yaratildi iste, olay o.
0
stavro
(24.03.19)
Çok çalışkan bir adam, şans da peşinden gelmiş belli ki. Türkiye'de binlerce kasap var, hiç biri Ferit şahenk'e denk gelmedi sonuçta. Olması gerektiği gibi bir çevre edinmiş, insanları ikna edebilmiş, sonrasında da profesyonel PR çalışmalarıyla kendini parlatmış. Her yönüyle bir başarı hikayesi bence.
0
roket adam
(24.03.19)
boyle bi baslik varmis.

eksisozluk.com
0
mayeskuel
(25.03.19)
internet mahir gibi ilginç olması ve şansın yardımıyla ünlendi, biraz destek ve kendisinin de alanında boş olmaması nedeniyle tutuldu. insanlar meraktan veya şamatasına gidiyorlar, yemeklerden memnun kalınca gitmeye devam ediyorlar ve sistem işliyor.
0
prizmatik
(25.03.19)
16-17 sene evvel ben Bostancı Günaydın'ın kasap kısmında bu adamı net hatırlıyorum. İki çocuk vardı benim siparişlerime bakan. Bu pire gibi seri iş yapan cevval biriydi. Sonra kasaptan lokanta tarafına geçmiş diye duydum.
Demek ki çalışkanlığın yanında insan ilişkilerinin de iyi olması gerekiyor. Ama bu derece atılım, biraz şans biraz da sağlam bir destekle mümkün.
0
SiyamkedisiZorro
(25.03.19)
(5)

Sizce çeçenistan mücadelesi haklı mı?

neysene
Yoksa rusyaya itaat mi etmeli? Öldürülen insanlar hakkında be düşünüyorsunuz?
Yoksa rusyaya itaat mi etmeli? Öldürülen insanlar hakkında be düşünüyorsunuz?
0
neysene
(20.03.19)
çeçenler vatanını savunan kökten dinci terör gruplarına dönüştüler. vatanının işgalini savunan taraflarını haklı bulup sevsem de, kökten dinci terör grubu olmaları yüzünden kendilerine fazlasıyla soğuğum.

okul basıp masum çocukları rehin alıp öldürmek gibi haklıyken kendilerini haksızlıkta uzaya çıkaran eylemleri sebebiyle bu noktaya geldim.
0
babilbaligi
(20.03.19)
yapılan münferit eylemleri saymazsak,
elbette rusya'ya başkaldırmalarını anlıyorum. elbette özgürlükleri için savaşmalarını takdir ediyorum. ve bu arada onların dindar ya da ateist olmalarıyla ilgilenmeyerek bu haklılık payını veriyorum.

hele ki bir dine mensupsanız ve o dine tamamen karşı bir ülke tarafından soyunuz kurutulmaya çalışılıyorsa, baş kaldırırsınız. ama çeçenlerde de şu var, yapı olarak, savaşçı millet bunlar. dağları iyi biliyorlar. yokluktan şikayet etmezler. vatana bağlılıkları üst seviyededir.
ölü yarıştırılırsa çeçenlerden ölenler elbette çok çok fazladır. ama dediğim gibi, bu yüzyıllık meselede arada olumsuz sayılabilecek çeçen davranışları da olduysa, bunu ayrı tutuyorum.
kökten dinci olsun ya da olmasın, özgürlüğünü savunanlara şapka çıkartmak gerek. hele hele medyada hiç yer almıyorlarken, yani parasız ve yalnızlarken.
0
lovemyself
(20.03.19)
Terörist bu adamlar, masum insanları öldürerek böyle özgürlük savunması olmaz olsun.
0
doxanikee
(20.03.19)
@
Öldürülen sivil halk haricinde rus askerlerinin öldürülmesi hakkında ne düşünüyorsunuz? Kısasa kısas mı?
0
🌸neysene
(20.03.19)
şu anda bir mücadele etmiyor ki? başındaki adam rusyaya canı gönülden bağlı. Baştakini bağlayınca sorun otomatik olarak çözülüyor.
0
theconqueror
(21.03.19)
(3)

yırtılmış deri ceket tamiri

captainobvious
şu ekteki gibi bir yırtık olmuş kolda, nasıl olduğu hakkında hiçbir fikrim yok. daha 2 aylık ceketti, tamir edilir mi bu? nereye götüreyim?edit: ek gözükmedi sanırım: https://eksiup.com/e374148e9200
şu ekteki gibi bir yırtık olmuş kolda, nasıl olduğu hakkında hiçbir fikrim yok. daha 2 aylık ceketti, tamir edilir mi bu? nereye götüreyim?

edit: ek gözükmedi sanırım: eksiup.com
0
captainobvious
(19.03.19)
2 aylik ceketse aldiginiz magazada sansinizi deneyin.
0
kuehles blondes
(19.03.19)
@kuehles blondes farklı bir şehirden almıştım, yerel bir mağazaydı yoksa aklıma direkt o gelmişti zaten ama mümkün değil
0
🌸captainobvious
(19.03.19)
yırtığın hemen üstünde model ve kesim gereği dikişler var. Bu kesiği de o dikişlerle aynı şekilde dikebilir bir derici. Ama simetrik olarak diğer kola da aynısını yapmalı. Model gibi durur.
Bulunduğunuz şehirde deri dikim işleri yapan yerleri araştırmalısınız. bilen için iki dakikalık iş.
0
lovemyself
(19.03.19)
(3)

yeni ev / ne lazım

biryıldızkaydı
bir arkadaşım ailesinin yanından ayrılıp kendi evine çıkmak üzere,kendisine kabaca bir alışveriş listesi hazırladık (bomboş ev)ev 4+1, yalnız yaşayacak, kirası uygun diye tuttu evi yoksa o kadar alana zaten ihtiyaç yok..sizede bir fikir soralım dedik, bomboş ev için kabaca listeniz nasıl olurdu ?(tv
bir arkadaşım ailesinin yanından ayrılıp kendi evine çıkmak üzere,

kendisine kabaca bir alışveriş listesi hazırladık (bomboş ev)

ev 4+1, yalnız yaşayacak, kirası uygun diye tuttu evi yoksa o kadar alana zaten ihtiyaç yok..

sizede bir fikir soralım dedik, bomboş ev için kabaca listeniz nasıl olurdu ?

(tv, çamaşır, bulaşık, bozdolabı, elektrikli süpürge hariç)

teşekkürler..
0
biryıldızkaydı
(15.03.19)
Bolca el havlusu, 1-2 bornoz, 1-2 banyo havlusu, 1-2 yere sermelik ayak havlusu, bolca mutfak havlusu.
Priz çoklayıcı en az 2-3 tane lazım olur bir şekilde.
Yatak yazmışsınızdır ama 2-3 yastık ve 2-3 takım nevresim. Çekyat ya da misafir yatağı olacaksa tek kişilik bir takım nevresim. Yastıkta çok ucuza kaçmayın, çabucak mahvolur.
Çamaşır sepeti
Temizlik bezleri, paspas+kova seti, temizlik malzemeleri
Lazım olacağını düşündüğünden daha fazla bardak
0
kobuzchu kiz
(15.03.19)
tavsiyem, bir odaya minder koysun sadece. yere kitap koyar, sade bir okuma odası yapar. orta anadolu evlerinde vardır ya hani, yere, mindere oturulur, yaslanmak için biraz daha sertçe bir minder daha konulur. şark odası gibi. sade ve şirin bir oda olabilir.
0
lovemyself
(15.03.19)
tüp dedantörü, tornavida, makas, bıçak, çakı.

Beyaz eşya ve mobilya/yatak dışında bir şey almasın başlangıçta bana kalırsa. İhtiyaç olustukca alsın, evde atıl duran bir sürü şey birikmesin. Hem belki bir aşamada taşınması da olabilir onu da hesaba katsın. Mini buzdolabı falan da düşünebilir tek başına nasılsa. Bence boş kullanmayacağı odaları da kilitleyip kapatsın, sonra o boşluğun rahatsızlığından gidip evi lüzumsuz eşyalarla doldurmasına mahal vermemiş olur.
0
encookbensevinnolur
(16.03.19)
(2)

Bağımsız Adayların Seçime Girme Motivasyonu

fakatmuzeyyenbuderinbirtutku
İstanbul büyükşehir belediye başkanlığına adaylığını koyan 24 bağımsız aday varmış. Bir kısmı seçime girme gerekliliklerini yerine getiremeyen partilerin adayları. Ama bir kısmı da gerçekten bağımsız, partisiz martisiz tek başına aday. Bu insanların çoğu 200 oy bile alamayacak belki de. Peki bu 24 t
İstanbul büyükşehir belediye başkanlığına adaylığını koyan 24 bağımsız aday varmış. Bir kısmı seçime girme gerekliliklerini yerine getiremeyen partilerin adayları. Ama bir kısmı da gerçekten bağımsız, partisiz martisiz tek başına aday. Bu insanların çoğu 200 oy bile alamayacak belki de. Peki bu 24 tane insanın seçime girmekteki motivasyonu nedir? Aranızda belki bu insanları tanıyanlar vardır, nasıl bir ruh hali içindeler? Mesela bir tanesi her seçim aday olan ve bir zamanlar kendini mesih ilan etmiş bir ruh hastası. Acaba hepsi bu kafada insanlar mı? Aynısını %0,01 bile oy karşılığı olmayan partilerden aday olan, siyaset yapan insanlar için de merak ediyorum. Neyin peşinde bu agalar?
0
fakatmuzeyyenbuderinbirtutku
(14.03.19)
sosyal medya profilinde "x dönem milletvekili adayı" yazan çok insan var. bu durumun onlara bir sıfat kazandıracağını düşünüyorlar. siyaset ile ilgilendikleri ve gözü kara oldukları gibi bir mesaj oluyor bağımsız aday olmak da.
ilerde bir partinin ihtiyaç halinde onlara başvuracaklarını da düşünüyorlar. bir nevî siyaset sahnesinde bulunmuş oluyorlar.
0
lovemyself
(15.03.19)
@lovemyself +1
figüranların şansa keşfedilip ünlü olma hayali gibi. bir basamak olarak düşünüyorlar.
0
QweAsdZxc
(15.03.19)
(9)

kahve naziliği

sir gawain
geçende bir yerde bir konu konuşalım kahve içelim diye rastgele bir kafeye oturduk. adamlar kahve nazisi çıktı. menüde adı sanı duyulmamış kahveler var. hangi çiçeklerin, meyvelerin aromalarını taşıdıkları yazıyor. kafenin sahibi geldi, kendini tanıttı, beş dakika kahveleri nereden aldıklarını, kahv
geçende bir yerde bir konu konuşalım kahve içelim diye rastgele bir kafeye oturduk. adamlar kahve nazisi çıktı. menüde adı sanı duyulmamış kahveler var. hangi çiçeklerin, meyvelerin aromalarını taşıdıkları yazıyor. kafenin sahibi geldi, kendini tanıttı, beş dakika kahveleri nereden aldıklarını, kahveyi nasıl demlediklerini anlattı. kırmamak için o enteresan olan özel kahvelerden birer tane söyledik.

tam konuyu konuşucaz bu sefer de "kahveyi masanızda hazırlayalım görün istedik" diyerek filtre kahve makinesi getirdiler. 5 dakikalık sunum gibi anlattılar. yok kaç derecede ne kadar su koyuluyor, kaç gram kahveye kaç litre su, yarısını dinlemedim valla hı hı yaptım. neyse kahveleri fincanlara döktüler, artık rahatız herhalde diye düşünüp konuşmaya başlamıştık ki masalarda şeker olmadığını fark ettim. çayı kahveyi az da olsa şekerli içiyorum. garsondan şeker istedim, işte asıl nazilik de o zaman başladı.

"bu kahveyi şekerle ziyan etmeyin lütfen" diye tersledi önce beni, köylü muamelesi gösterdi. kahvenin benim için çok da önemli olmadığını söyledim, bu sefer de yüzü asıldı. "masalara şeker koymamamızın bir sebebi var, biz bu kahveleri çok özel yollarla getiriyoruz" falan filan yine bir şeyler anlatıyor. "biraz süt koyun o zaman yumuşasın" dedim, onu da vermedi. netice itibarıyla canımın hiç istemediği bir şeyi zorla içirdiler gibi oldu. zaten kahve konusunda öyle rafine zevkleri olan bir adam da değilim, aromaları falan da almadım. düz filtre kahvenin bir ekşisi gibiydi tadı.

herhangi bir şeye gereğinden fazla bağlı olan insanların uyguladığı bu tür dayatmalara siz de uyuz olmuyor musunuz? ulan bırak ister şeker koyayım, ister karabiber dökeyim. alt tarafı kahve içip yarım saat oturup siktir olup gidicem. adamlar kahveyi namus meselesi yapmış.

not: "şekeri bırak bla bla" diyip sağlıktan girmeyin. tatlı yemeyen bir insanım. normalde şeker tüketmiyorum. tuz neredeyse hiç kullanmam. niyeyse şeker için gösterilen naziliği tuzda kimse göstermiyor, o da ayrı bir tartışma konusu.
0
sir gawain
(12.03.19)
kahve içmeniz için size para mı verdiler? anlamadım olayı. isteyen şekerle içer, isteyen tuzlayıp içer kime ne. ne saçam bi yermiş. neresiyse adını verin bizde gitmeyelim. bende şekersiz, sütsüz içerim kahveyi ama kimseye de böyle içmelisin diye zorlamam.
0
scudman1
(12.03.19)
Bilmem kaçıncı kahve dalgasının sebeplerinden biri bu..
0
fıytfıyt
(12.03.19)
bir kültür oluşturmaya çalışmayı anlıyorum da öncesinde mesela size kahve ile ilgili tadım sunum yapmak istediklerini bununla ilgilenip ilgilenmediğinizi sorabilirlerdi

herkes her şeyin kültürünü öğrenmek merak etmek zorunda değil, hem dinleyen için iyi olurdu hem de anlatan boşa nefes tüketmemiş olurdu, bunu ilgili birilerine yapması daha mantıklı
0
freebird5406_2
(12.03.19)
ben de gurme pizzacılarda ketçap mayonez olmadığını fark ettiğimde beynimden vurulmuşa dönmüştüm :))
evet, ilk etapta şeker koymayabilirler masaya, ama siz istediğinizde vermek zorundalar. yani adam bozulup "bu kahveyi ziyan etmeyin lütfen" dediyse, sen de gülüp önüne döndüysen bence sıkıntı yok. ama ısrarla istediysen, ortamı sertleştirmek pahasına da olsa şeker kesinlile vermeyeceklerini söyledilerse, iş kötü. ki, ilk okumada öyle olmuş gibi bir izlenim uyandırıyor insanda, ancak bana öyle olmamıştır gibi geldi. yani şeker vermek istememişlerdir, ama illaki tamam demişsindir. ama ben olsam bir dakika deyip, dışarı çıkıp marketten bir poşet şeker alıp gelir, açmak için bıçak isterdim bu sefer ve videoya alırdım. deli gibi korkarlar videolardan :) belki tanınmış youtubersın :)

aslında ilk hatanız bence sadece kırmamak için özel kahve söylemek ve muhabbet etmek için girdiğiniz yerde kahve sunumuna laf etmemek olmuş. "sunum istemiyoruz" demeniz gerekirdi. evet insan böyle durumlarda karşıdakini bozmak istemiyor, ama olabildiğince kibarca arkadaşınızla acil bir konuyu konuşmanız gerektiğini ya da kahvelerle ilgilenmediğinizi söylemeniz gerekirdi. ben kahveye bayılırım ama ben de uzun sunum yapılınca kendimi aptal yerine konmuş gibi hissediyorum.
0
lovemyself
(12.03.19)
Bazıları abartıyor gercekten.

Bir adet nazi moderatör de, neresiymiş merak ettim, sorumu silmiş :)
0
prizmatik
(12.03.19)
superb
(13.03.19)
Aklıma Seinfeld'in Soup Nazi bölümü geldi, güldüm, var demek ki böyle mekanlar.
Nereden getirtirsen getirt kahveni, herkesin ayrı bir zevki var, ben filtre kahveyi severim ama Türk kahvesini sevmem mesela. Size Ferrari'ye tüp taktıran Türk muamelesi yapmış.
0
Tutkun
(13.03.19)
Evet abartıldığı zaman uyuz olurum.
Topluma acik yerlerde soylemiyorum ben granul kahve ictigimi korkudan.
0
stavro
(13.03.19)
İnsan çok sevdiği bir şey için önyargılar geliştirebilir, gayet normal. İçinden size "köylü bu" dese kimse adama karışamaz. Ama ben de uyuz olurdum. Haklısınız.
0
SiyamkedisiZorro
(13.03.19)
(2)

Bağcılar'dan Taksim'e?

saveur
İyi aksamlar duyuru, bir arkadaşım Clarion Hotel' de kalıyor, Bağcılar tarafında. Yarın sabah saatlerinde Taksim'e en hızlı nasıl gelebilir acaba?
İyi aksamlar duyuru, bir arkadaşım Clarion Hotel' de kalıyor, Bağcılar tarafında. Yarın sabah saatlerinde Taksim'e en hızlı nasıl gelebilir acaba?
0
saveur
(09.03.19)
ben olsam tramvayla eminönü, ordan da otobüsle taksim yapardım. daha hızlısı da mevcuttur belki.
0
lovemyself
(10.03.19)
Tramvayla Karaköy oradan da Tüneli kullanarak taksime geçebilir.

Tramvaya değil de metroya yakınsa Yenikapıdan Hacıosman hattına geçerek de gidebilir.
0
mutekebbir
(10.03.19)
(8)

Tehdit almak

ZetaStar1903
Karakolluk olduğum ama işlem yapılmayan biri mesaj atmış "şafağın 45 gün yarından itibaren şafak say" demiş.
Karakolluk olduğum ama işlem yapılmayan biri mesaj atmış "şafağın 45 gün yarından itibaren şafak say" demiş.
0
ZetaStar1903
(09.03.19)
Haftasonları dahil mi? diye cevap gönder. Korktuğunu belli etme bu tipler insanlıktan anlamaz.
0
Pertev nail
(09.03.19)
Çoktan mavi tike düştü bile bu saatten sonra göndersemde bir işe yaramayacak.
0
🌸ZetaStar1903
(09.03.19)
Karakola gidin, tehdit edildim deyip sikayetci olun mesajlari gosterin, korunma karari cikarttirin. Evinden alir sorgularlar merak etmeyin
0
veritaslibertas
(09.03.19)
Tekrar git polise yazılan mesajla beraber.
0
bos gezenin bos ustasi
(09.03.19)
Sakın adamın tersine gidecek bi şey yazma. Sabaha gelir kapına, alnının çatından vurur x yoluna gidersin.
0
adwokat
(09.03.19)
polise git ama bir şey yapacaklarını sanmıyorum. umarım yanılırım. mevzu ne bu arada?
0
prasinos
(09.03.19)
Mevzuyu yazar misin ?
0
tunaktunaktun
(09.03.19)
gerçekten kızan insan mesajla 45 gün sayımıyla falan uğraşmaz. gelir, vurur, kırar.
bu yaşı 25 altı insan kızgınlığına benziyor. kabadayılara özenmiş. bence karakola gidip mesajı göster. ama silme.
ama eğer ki akraba, eski dost vs ise "mesajı sakladığını, ancak bu sefer polise götürüp de onun başına iş açmak istemediğini, konunun kapandığını" yazıp gerçekten de konuyu kapat. ortak tanıdıklarınız ve ortamlarınız varsa ala bu konudan bahsetme, rahat ol. geçti diye düşünüp boşverecektir.
birini 45 gün sonra öldüreceğini yazıp da 45 gün beklemek eğer ailesinden birini vurduysan ciddidir. aksi taktirde geçer gider sinir dediğin.
0
lovemyself
(09.03.19)
(5)

6. ve 7. siniftaki kiz ogrencileri

kimse
icin hediye ve kitap alacagim, ama ben o yasta ne seviyordum napiyordum kesinlikle hatirlamiyorum.oyuncakla oynaniyor mu o yasta? ya da nasil kitaplar okuyorlar? Bileniniz varsa cok sevinirim?Tesekkurler
icin hediye ve kitap alacagim, ama ben o yasta ne seviyordum napiyordum kesinlikle hatirlamiyorum.

oyuncakla oynaniyor mu o yasta? ya da nasil kitaplar okuyorlar? Bileniniz varsa cok sevinirim?
Tesekkurler
0
kimse
(08.03.19)
Ben hatırlamaya çalışıyorum da sanırım ağırlıklı olarak ipek ongun ve dünya klasiklerini okuyordum.
Bence siz de ipek ongun ve Jules verne, Dickens, jose mario de vasconcelos filan alabilirsiniz. Yine sait faik in öyküleri de olabilir. Jack london vs de.
0
Amaranta ursula
(08.03.19)
İş Bankası'nın Dünya Çocuk Klasikleri setinden kitaplar alabilirsiniz. Uygun bu yaş grubuna göre.
0
landho
(08.03.19)
Ben de tam bir "guilty pleasure" olsa da ipek ongun okuyordum o yaşlarda.
0
dedi ayca
(08.03.19)
ilgi çekici, renkli aksesuarlara da bayılıyorlar. orjinal kalemkutular, minik çantalar, takı gibi.
0
lovemyself
(09.03.19)
Kardeşim tam o yaş grubunda. Ona göre düşünüyorum da bu neslin çocuklari ipek ongun falan sevmiyorlar.

Kitap olarak harry potter okumadılarsa alabilirsiniz. Ya da açlık oyunları da olabilir mesela. Bu tarz gençlik kitaplarının tam okunacaği yaş. Percy Jackson serisi olur, talihsiz serüvenler dizisi olur, ulysses moore diye bir seri vardı mesela bu kadar popüler değil maalesef. O da baya iyidir.
0
nundu
(09.03.19)
(3)

şu paketi kullanan oldu mu

yuvarlanantencereninkapagi
olmadıysa da nasıldır?tek başıma kullanacağım.https://bireysel.turktelekom.com.tr/evde-internet/web/kampanyalar/Sayfalar/internetsiz-ev-kalmasin-kampanyasi.aspx
olmadıysa da nasıldır?

tek başıma kullanacağım.


bireysel.turktelekom.com.tr
0
yuvarlanantencereninkapagi
(08.03.19)
paketi bilemiyorum da tt her türlü pişmanlıktır. kurtuldum, aboneliği iptal ettirdim dediğinde bile olmayan borç çıkarırlar. ödeyeceğin faturayı ödetmemek için ellerinden geleni yapıp hizmeti kesip geri açma ücreti isterler.

valla hatırlayınca tüylerim diken diken oldu.
0
meyal
(08.03.19)
turknet yine en iyisi. en fazla kanser olursun. tt adamı öldürür. taahhütsüz türknet var bir bildiğim. en kötü ihtimal iptal ettirirsin.
0
ozdek
(09.03.19)
bunun sınırsız değil de 200 gb olanına geçtim yeni. bir sıkıntı yaşamadım.
bu arada hangi internet sağlayıcısını sorsanız illaki birileri çok kötüler, aman buna geçme, diyor.
0
lovemyself
(09.03.19)
(3)

çiğ kıyma buzdolabında ne kadar saklanır?

duchess jessamine
geçen 1 gün beklettim, paketini açtığımda kokuyordu.
geçen 1 gün beklettim, paketini açtığımda kokuyordu.
0
duchess jessamine
(04.03.19)
buzdolabının üst kısmındaki raflar biraz daha soğuk oluyor, kahvaltılık için ayrılıyor genelde. o kısma koymanızı tavsiye ederim. eğer hava almayacak şekilde stre.film ile kapatıldıysa 3 güne kadar gideri var.
koku konusu da, kıymanın doğal kokusu oluyor genelde. eğer aldığınız yer gözünüzün önünde eti çektiyse, buzdolabında durunca oluşan koku soğuk kıyma kokusudur. sıkıntı olmaz.

elbette en ideali alındığı gün tüketilmesi.
0
lovemyself
(04.03.19)
Buzdolabına bağlı olarak 2 3 gün belki daha fazla durur.

Ama uzun duracaksa yahu belirsizse kavurup koy.
0
habarbey
(04.03.19)
Hayvanı kestikten sonra bir gün mü? O kıyma o dolaba girene kadar kaç saat dışarıda kaldı? buzdolabının içi kaç derece? Bir sürü başka faktör var. Ayrıca kıyma zaten kokar. Bozulma anlamında bir koku olduğundan emin miyiz?
0
samterk
(05.03.19)
(8)

ev arkadaşımla yaşadığım sorun

yuvarlanantencereninkapagi
evde küçük bir tadilat yapılacaktı. kalorifer tesisatının su boruları değişecekti. ben de evden yaklasık bir saat uzaklıkta ailemin yaşadığı sehirdeydim haftasonu. eve ayda bir kez falan gidebiliyorum. tamirat pazartesi günü yapılacaktı, ben de normalde o gün dönecektim. fakat zaten eve ayda bir gel
evde küçük bir tadilat yapılacaktı. kalorifer tesisatının su boruları değişecekti. ben de evden yaklasık bir saat uzaklıkta ailemin yaşadığı sehirdeydim haftasonu. eve ayda bir kez falan gidebiliyorum. tamirat pazartesi günü yapılacaktı, ben de normalde o gün dönecektim. fakat zaten eve ayda bir geliyorum, tesisat da büyük bir şey değil diye dönmemeye karar verdim. nitekim gerçekten hafriyat bile cıkmamış dogru düzgün, ustalar toplamış.

ev arkadasım pazar gecesi mesaj attı " dönüyorsun değil mi" minvalinde bir şey. ben de yok yarın gelicem dedim. buradan başladı problem, işte evin bütün sorumluluğunu ona atıyormuşum, nasıl yapacakmış tek başına vs vs. ben de o kadar büyük bişey olmaz, istersen bir kısmını bırak gelince ben hallederim; zaten çok geç gelmeyeceğim vs dedim. asıl önemli olan işlerin zorluğu değilmiş; " ev kırılacakmış" ve yalnız olmak istemiyormuş. o olsa beni yalnız bırakmazmış. kime sorsak onun gibi düşünürmüş. bütün bunlar bana aşırı saçma geldi. sonuç olarak bir anlaşamamazlık oluştu ve baya gerildik. ikimiz de baya gerildik sanırım. hala yüz yüze görüşmedik, geldiğimde evde değildi.

sadece ev arkadaşı değil yakın arkadaşız ve aynı staj grubundayız. evle ondan fazla ilgileniyorumdur. küçücük olay nasıl büyüdü anlamadım. o büyüttü. benim için önemsiz bir şey. olay kapansın istiyorum aşırı sıkıldım ama alttan almak istemiyorum cünkü her sey cok sacma. ev arkadasımın arkadaslarından ve özellikle annesinden etkilendiğini düşünüyorum. annesi benden hoşlanmaz ve kontrol manyağı biri ve her seyi çok büyütüyor. eminim " tencere yok mu, sen nasıl halledeceksin tek başına, nasıl gelmez! " falan demiştir.

ben her seyi açık açık ve samimi bir şekilde söylerim. o her seyi yumuşatarak söyler ve ben bunu samimiyetsiz buluyorum. daha önce hiç bu kadar gerilmemiştik.


insanlarla yaşadığım bu tip problemleri konusmakta asırı zorlanıyorum. elim ayağım titriyor resmen, bu konuda ne önerirsiniz?

imkanım olsa ayrı eve çıkardım, bence su an o da bu sekilde düsünüyor. maddi açıdan su an için imkansız ama huzursuz ve gergin bir ortamda yaşamak da istemiyorum. ve tek ilişiğimiz ev de dedğil, sürekli aynı ortamdayız.

nasıl iletişim kurabiliriz, nasıl yaklaşmalı olaya? karşılıklı bir şekilde ipleri koparma noktasına yaklaştığımızı hissediyorum.

edit: ben olsam onu çağırmazdım.
0
yuvarlanantencereninkapagi
(04.03.19)
şöyle düşünüyorum,
eve tamirci girmesi, özellikle kadınlarda bir sıkıntı. cinsiyet belirtmemişsiniz ama eğer evde tek kalan kişi kadınsa bunu dert etmiş olabilir. haklı demiyorum, ama kırk türlü şey geliyor insanın aklına. ben olsam evde tadilat yapılırken, basit bir şey bile olsa tek kalmak istemezdim. klasik anne bakışı da bu konuyu büyütebilir. tamirci eve girdiğinde kızının evde tek olmaması, belki çıkabilecek işlerle tek uğraşmaması konusunda aşırı tedirgin olabilir. hak vermiyorum, ama çevremde bu tarz konularda aşırı hassas olan insanlar var.

ama, gösterdiği tepki elbette saçma. tedirgin olabilir, durduk yere bir konuyu büyütebilir, ama gerilmek saçma olmuş.

tavsiyem, onu karşınıza alıp teker teker konuşun. ailenizin yanına zaten az gittiğinizi, bu tamir konusunu büyük görmediğinizi, kendiniz onun yerinde olsaydınız hiç de büyütmeyeceğinizi söyleyin ve "eğer rahatsız olduysan bir dahaki sefere böyle durumlarda seni yalnız bırakmam" gibi bir şey deyin. bu durumlarda sakin ve adım adım açıklayan taraf karşı tarafı utandırır. bazen saçma bir şeye fazla takılır insan, karşıdaki mantıklı mantıklı açıklamalar yaparsa durumu dışardan görür.

ama yok eğer bahsettiğiniz kişi erkekse basarım kahkahayı geçerim. kadın erkek eşitliği falan tamam da, bu konuyu da büyütmesin.
0
lovemyself
(04.03.19)
normalde o gün dönecektim diyip haber vermeden dönmemeye karar vermişsin.
sözünde durmadığın için komple haksızsın. geri kalanı kendini haklı çıkarma çabaları olarak görüyorum. sözünde durup o gün gelmen gerekirdi isterse eve hiçbir şey yapılmamış olsun.
0
windows95
(04.03.19)
Kilit nokta şurası “...asıl önemli olan işlerin zorluğu değilmiş; " ev kırılacakmış" ve yalnız olmak istemiyormuş. o olsa beni yalnız bırakmazmış. kime sorsak onun gibi düşünürmüş. bütün bunlar bana aşırı saçma geldi.”
Arkadaşınız Pazartesi evde ustaların çalışacağı saatlerde sizin de evde olacağınızı düşündüğü için içi rahatmış ama Pazar gecesi kendi sormasaymış gelmeyeceğinizden haberi olmayacakmış. Evde yabancı insanlar çalışırken yalnız kalmak istememesi size anlamsız gelmiş ama bence ülke şartlarını düşündüğümüzde gayet kabul edilebilir bir durum, ki sizin ya da bizim saçma bulmamız arkadaşınızın bu konuda kaygıları olduğu gerçeğini değiştirmiyor. Yanlış anlaşılmasın, siz bu tarz durumlarda hep yanında olacaksınız demiyorum ama evde olacak olmanız kendini güvende hissettirmiş, alternatifleri düşünmemiş. Daha öncesinde haber verseydiniz başkasını ayarlamak için vakti olurdu, son dakika öğrendiği için kızması normal.
Kim olsa onun gibi düşünürdü dediği şey size saçma gelmiş, konuşularak çözülmeyecek bir şey değil. Uzatmayın.
0
pike
(04.03.19)
60 yaşındaki annem bile eve tamirci vs geleceği zaman yalnız kalmak istemiyor, arkadaşın da sana güvenerek yalnız kalmayacağını düşünmüş. gelmeyeceğim deyince de olay çıkmış haliyle. bence de sen haksızsın, olay döküntü değil elin adamıyla evde yalnız olma hissidir.
0
prasinos
(04.03.19)
Gerginliği püff etmek için bi pasta al mumları yak birlikte dilek tutup üfleyin canımlı cicimli suni bi samimiyet içine dalın bi dönem idare edersiniz
0
photo85
(04.03.19)
evleri ayırma kararı aldık malesef.
0
🌸yuvarlanantencereninkapagi
(04.03.19)
hayırlısı olsun.
ama onunla konuşup, hatanı anladığını söylemen bence her aşamada işe yarayabilir. yok sen de soğuduysan o ayrı.
sadece, bu tarz şeyler, ev arkadaşlığında yaşanan pürüzler sana hayatı öğretmiş olsun. burada da farklı bakış açılarını görmüş oldun.
kız sana haber vermediğin için, ustalarla yalnız kaldığı için, ve benzeri nedenlerle kızmış. sen de olayı büyüttüğü için. buna bir öğreti gibi bak.

evleri ayıran binlerce kişiden biri olacaksın. aman bu konuyu büyütme, üzülme. sevgiler.
0
lovemyself
(05.03.19)
son dönemde insanlar hep "bencil" davranıyorlar. sanki dünya kendileri etrafında dönüyormuş gibi bir haller içerisindeler. ben de bunu sorgulayanlardanım. o yüzden cok takılma. sallama. zamanla düzelecektir. sen de ev için birşey yap ona söyleme. en azından için rahatlasın.
0
ekinox
(05.03.19)
(9)

Gelecek secim neden bu kadar önemli?

VIPCH
Koskoca Cumhurbaskani neden oy pesinde kosuyor?Bu secim simdiki yönetimi ne sekilde etkiliyor?
Koskoca Cumhurbaskani neden oy pesinde kosuyor?
Bu secim simdiki yönetimi ne sekilde etkiliyor?
0
VIPCH
(04.03.19)
önemsiz seçim mi olur abi? sadece istanbul'u kaybedince bile biterler.
0
diffarentiationation
(04.03.19)
yerel yönetimler ihaleler, kurslar, sosyal yardımlar, propaganda vb aracılığıyla büyük bir parayı kontrol ediyorlar. her parti bu parayı yönetmek istiyor. istanbul, ankara, izmir, bursa, adana gibi kentlerin belediye bütçeleri çok ciddi para. buralardan dönen imar kazançları, pozitif dışsallıklar gibi etkenler de eklenince partilerin çok işine geliyor.

türkiye'de yerel seçimlerde adaydan ziyade hükümete yakın olma gibi bir duruş da var halkın önemli kesiminde. bu nedenle merkezi seçimler için de bir mesaj niteliği taşıyor.

sadece istanbul belediyesinin şirketleri, memleketin geri kalanına dudak ısırtacak büyüklükte.
0
rosencruz
(04.03.19)
işin içinde büyük şehirlerin belediyeleri var. rte bile ibb başkanlığı'dan gelmiş bir isim. mevki olarak önemli yerler.
diğer yandan ne seçimi olursa olsun farketmez iktidar için alınan oy oranı önceki seçime göre düşerse anında erken seçim dillendirilmeye başlar.
0
lazpalle
(04.03.19)
Para önemli bir şey çünkü :D Bak Ataşehir belediyesine, Chp yönetimi, malatyalılar, Battal ilgezdi ve çetesine yanlayan küçük sucu esnaf bile zengin oldu. Ataşehir'de bile böyle para rant dönüyorsa, istanbul'u düşünsene offf.
0
eazy
(04.03.19)
turkiye gibi sistemin oturmadigi ulkelerde her secime olum kalim meselesi gibi bakilir.
0
baldur2
(04.03.19)
Beka meselesi
0
malheiros
(04.03.19)
asıl yerel seçimden para kazanma falan gibi konulara katılmıyorum.
istanbul'u elde etmek elbette önemlidir. erdoğan'ın başkanlığından sonra istanbul bir daha başka partiye geçmedi. bu çok önemli bir başarı, elbette devamını isterler.

Koskoca Cumhurbaşkanı aynı zamanda Ak Parti'nin de başkanı. Elbette oy isteyecek.

Bütün seçimlerde "bu seçim çok önemli" görüşü vardır. Hepsi de kendi içinde çok önemlidir zaten.
0
lovemyself
(04.03.19)
Seçim maliyesini döndüren yerler büyükşehir belediyeleridir, başta İstanbul.
0
SiyamkedisiZorro
(04.03.19)
birkaç bin kişilik belde belediyesinde bile çılgın paralar dönüyor.
meclise gidip bundan sonra battle royale ile belirlenecek ist+ankara+izmir adayları, her partiden son 3e kalanlar aday olabilecek desek ortalık kan gölüne döner. bak seçilecek demiyorum, aday olabilecek.
mv iken bakan iken danışman iken indirebileceğin para 8-10 büyükşehirden birinde yapacağın belediye başkanlığından indirebileceğin parayla yarışamaz. eski sistemde belki enerji bakanlığı falan yarışırdı onun da devri geçti.
adaylar, partiler için önemi bu. bizlik bir şey yok her seçimde olduğu gibi.
bakma muhalifler son seçim diye kafa açar, iktidardakiler de işte dıj güçler ülkere karşı birlik olmamız lazım diye.
kaç seçim geçti hepsi son seçimdi, kaç seçim geçti halen saldırıyor dıj güçler.
0
Whily
(05.03.19)
(5)

Doğum yapacak kedi

artcilly
Merhaba, bize sık sık misafirliğe gelen bir kedi var hamile kaldığından beri baya kedimiz oldu gibi. Yalnız bu kedicik nereye doğursam diye bakar oldu her yere. Hep de kuytu köşelere, olmayacak yerlere bakıyor. Çok güzel yer yaptım, hiç oraya pas vermiyor en alakasız dolap tepelerine falan çıkıyor.
Merhaba, bize sık sık misafirliğe gelen bir kedi var hamile kaldığından beri baya kedimiz oldu gibi. Yalnız bu kedicik nereye doğursam diye bakar oldu her yere. Hep de kuytu köşelere, olmayacak yerlere bakıyor. Çok güzel yer yaptım, hiç oraya pas vermiyor en alakasız dolap tepelerine falan çıkıyor. Hani wc alışkanlığı gibi buranın doğum için uygun olduğunu nasıl anlatayım. Doğuracağı zaman yola gelir mi? Teşekkürler.
0
artcilly
(04.03.19)
ortalik yerde degil kuytu kösede dogurmak istiyor. kediyi yaptiniz güzel yere cekmek yere, yaptiginiz güzel yeri onun bakindigi kuytu köse bir yere cekseniz kedi icin daha iyi olur.
0
pilav
(04.03.19)
O kuyru köşeler uygun yerler olsa zaten neden karışayım. Uygun değiller. İlk doğumu ve zaten kendi max 10 aylık.
0
🌸artcilly
(04.03.19)
yemeğini ve suyunu, doğum yapsın istediğiniz yere koyun. başka yerde bir şey yiyor olsa bile alın yediği şeyi, o yere koyun, orda yemeye devam etsin. siz o kısımda vakit geçirmeyin, insanların geçerken uğramadığı, yemek yerken kimsenin onu görmediği bir yerse alışacaktır.
0
lovemyself
(04.03.19)
ulaşılamayacak bir yer ister koltuk altı çekyat arkası gibi
girip arada saklandığı bir yer farkederseniz eski battaniye falan serin
benim evimde defalarca kedi doğurdu o kadar da korkunç bir olay olmuyor çok kolay doğuruyorlar 2 bebek arası yarım saat geçiyor bazen o sırada anne yavruyu yalıyor temizliyor .
0
devilone
(05.03.19)
Çok teşekkür ederim benim ilk kez başıma geliyor panik haldeyim:) ben de 80 x 60 plastik ikea kutusu koydum yatağın altına ici battaniyeli nevresimli:D ama işte beğendiremedim.
0
🌸artcilly
(05.03.19)
(3)

Patronun kişisel işleri ve mesai durumu

saveur
Selamlar duyuru, Biraz uzun yazacağım, iç dökmek de denebilir, okuyup fikir verirseniz şahane olur.Bir mimarlık ofisinde çalışıyorum, kala kala patronumuz, ben ve asistanı kaldık. Patronumuzun söze güvenip başka iş kovalamaması yüzünden tek bir müşteri firmadan iş gelmesine bağlı şu an ofisin kaderi
Selamlar duyuru,

Biraz uzun yazacağım, iç dökmek de denebilir, okuyup fikir verirseniz şahane olur.

Bir mimarlık ofisinde çalışıyorum, kala kala patronumuz, ben ve asistanı kaldık. Patronumuzun söze güvenip başka iş kovalamaması yüzünden tek bir müşteri firmadan iş gelmesine bağlı şu an ofisin kaderi. 1 yıldır buradayım ve sürekli kişisel işleri, programları önceliği oluyor, beraber çalışıp (hatta aslında çalışmak zorunda olup) mesai saatleri içerisinde halledebilecegimiz işleri yetiştiremiyor ve mesai yapmak durumunda kalıyoruz. Geç geliyor, 3ten 4ten sonra projelere bakmaya çalışıyoruz, sonra saat yine akşam 8ler oluyor, mesai saatlerimiz 8.30-18.30.

En son bu hafta sonu çalışalım dedi, planım olduğunu söyledim biraz mahcup olarak firmaya tarih verdiğini yetişmesi gerektiğini söyledi, verdiği tarihten haberim yok. Örneğin geçen hafta evinin mobilyalarını yeniledi, 1.5 haftadır ofiste yoktu.

Ofise gereken zamanı ayırmadığı için mesai yapıyor olmak oldukça canımı sıkıyor. Maaş ve yemek ücretimiz trajikomik, mesai ve yol da vermediği ve şu anda düzeltemeyeceğini söylediği için nereden tutsam elimde kalıyor. Yukarıdaki konuyu da bir şekilde söylemek istiyorum. Kafamda neyi nasıl söylerim tarttım, ama fikir verirseniz çok sevinirim, sevgiyle.
0
saveur
(01.03.19)
Is aramaniz ve oradan ayrilmaniz gerekiyor. Su sartlarda patrona ne deseniz bos.
0
nick konusunda kararsizim
(01.03.19)
bence bu durumu açıkça konuşamayın. konuşsanız da bir işe yaramaz bence. üç kişilik, mini bir şirketsiniz sonuçta ve adam da oranın sahibi. evet resmî olarak haklarınız var, vs, ama anladığım şu, adamın karakteri, mizacı böyle. rahat. kafasına göre davranıyor. son dakika işleri yapıyor.
eğer daha iyi iş bulabilirseniz elbette istifayı basın, ama diğer işi garantilemeniz elbette önemli istifadan önce.
ama şimdi istediğiniz kadar konuşun, adam yapısını değiştirmez. büyük bir şirket olsa kurallar konulur ve iş yapısı o kurallarla sağlamlaşır, ama şu durumda, adam hayatında değişiklik istemiyor belli ki. o asistanın da adamın özel işlerini yapıyordur, eminim.
bence arka arkaya iki hafta mesai derse kalmayın. arada bir fazla mesai göze alınabilir. bir de işin geleceği konusunu takmayın kafanıza. şirket adamın. aman kurtulsun demeyin. can sıkar, bunaltır bu durum.
0
lovemyself
(01.03.19)
@nick konusunda kararsizim, lovemyself eklemeyi unuttum, tabii ki iş arıyorum ve bulduğum anda ayrılacağım. amacım kalmak durumunda olduğum süreci iyileştirmek.
0
🌸saveur
(01.03.19)
(8)

Kız arkadaşa el yapımı hediye önerisi

sys coyg
Sevgilime doğum günü için kendim uğraşarak bir şeyler yapmak istiyorum. Uğraştırıcı olsa da olur, önerileriniz var mıdır? Teşekkürler.
Sevgilime doğum günü için kendim uğraşarak bir şeyler yapmak istiyorum. Uğraştırıcı olsa da olur, önerileriniz var mıdır? Teşekkürler.
0
sys coyg
(27.02.19)
Tahtaya oyma figur yap. Vernik falan da atip guzelce teslim et.
0
stavro
(27.02.19)
Keçeden defter yap.
0
Amaranta ursula
(27.02.19)
Kar küresi çok hoş bi hediye olurdu.
0
Rengarenk
(27.02.19)
exlibris tasarlayabilirsiniz. daha sonra bu tasarımınızı kaşe haline getirip güzel bir kutu içinde verebilirsiniz.
0
alex_pearson
(27.02.19)
kitap kapları var. kapağına baş harfler, özel bir şeyler hazırlayabilirsin.
yemek yapmaya düşkünse mesela tarif defteri kabı yapabilirsin, gibi.
0
lovemyself
(27.02.19)
bileklik yapabilirsin veya kulaklık al, kablosuna örgü yap.youtube ta örnek çok
0
wishmaythşngs
(27.02.19)
Tahtadan oyma ya da kucuk bi camdan bile kolye yapsan super olur bence. Hep tasiyip seni hatirlatacak bir sey yap.
0
bugun hava gunluk gureslik
(27.02.19)
bugun hava gunluk gureslik + bence de takı yapabilirsiniz, küpe, kolye ya da çerçeve yapabilirsiniz.
0
Rh Negatif
(27.02.19)
(10)

neden koy sutu?

lifeframe
kaynatmadan icilebiliyor mu? kaynatinca da denature oluyor ne protein kaliyor ne baska bir besleyiciligi.
kaynatmadan icilebiliyor mu? kaynatinca da denature oluyor ne protein kaliyor ne baska bir besleyiciligi.
0
lifeframe
(26.02.19)
Brusella, tuberküloz vs kapmanın dayanılmaz çekiciliği <3

Şaka maka en güzeli pastörize uzun ömürlü süt. Köy sütü bu çağda içilmez.
0
nundu
(26.02.19)
içilemiyor, kaynatmak gerek bakteri, hastalıklardan arınması ve kötü çiğ tadının kaybolması için. fabrikasyon olmadığı için doğal denebilir, en azından insanlar doğal diye düşünüp tüketiyor. Şahsen kaynamış ılımış sıcak sütü içmekten büyük keyif alıyorum, bir de sanırım market sütünden yoğurt yapılmıyor, bu da etken.
0
dayl
(26.02.19)
Köy sütünde bakteri var da çiftlik sütünde yok mu sanıyorsunuz? Pastörizasyon veya ısıl işlem yoksa hepsinde enfeksiyon riski var.

Köy sütünde en azından hayvan dışarda otlayabiliyor. Sütün kalitesi için önemli bir etken.

Bir diğer etken de hayvanın daha az hormon ve antibiyotik iğnesi alıyor olması köy sütünde. Tabi çiftçisine göre değişir. Entegre tesislerde bir ineğin o kadar yoğun stoklamada hastalık kapmaması imkansızdır, o nedenle de antibiyotik kullanımı çok fazladır. Üstelik kar marjını yükseltmek için hayvana steroidler ve sütü kesilmesin diye(aşırı stresten) bir dolu hormonlar enjekte edilir.

Son yıllarda artan jinekomastinin sebeplerinden biri de budur.

Pastörize köy süt veya bir başka deyişle AB standartlarında organik süt (düşük ısılı pastörizasyon) satın alabileceğiniz en iyi süttür. Ki bu bile iyi değildir aslında.
0
bos gezenin bos ustasi
(26.02.19)
tadını seviyorum daha romantik.
0
for day to break
(26.02.19)
Sütun beslenme için bir olayı yok ki zaten yağdan başka. Oradan alacağın proteinin alasını diğer besinlerden alırsın.
0
doxanikee
(26.02.19)
@doxanikee, iyot ve kalsiyumu unutma.
0
for day to break
(26.02.19)
sutun ne kadar besleyici oldugu epeydir tartisilan bir durum. artik cocuklara bile icirmeyen insanlar var. bunu da bir arastirmak onemli. ben sadece kefir icin kullaniyorum ve sutten daha besleyici oldugunu dusunuyorum hem de bagisikligi arttiriyor.
0
kassiopeia
(26.02.19)
Kalsiyum lazimsa brokoli, protein lazimsa mercimek, soya, baklagiller ve cok az pismis deniz mahsulleri vb

Oksidatif gidalar yuzunden vucudun kalsiyumu idrar yoluyla disari atar obur turlu.

Neden kalsiyum hapi kayniyor eczaneler saniyorsunuz? Millet kova kova peynir, sut, yogurt yiyor halbuki.
0
bos gezenin bos ustasi
(26.02.19)
aynısını düşünüp almıyordum köy sütü. ama şu kısım saçma, her şeyin hazırından kaçmıyor muyuz? yani asırlardır atalarımız inekleri, keçileri sağıp içtiler, şimdi onların sütlerinin toplanıp, demir yığını bir makineye aktarılıp, bekletilmesi, içindeki maddelere etki etmez mi sence?
sağlıklı yaşama inanan bir tanıdığım demişti, pastörize işleminin ne kadar uzun ve sıkıntılı, sütü su kıvamında bırakan bir şey yapıyor diye. şimdi bakıp da o kısmın açıklamalarına teknik olarak girmeyeceğim.
ama ben topraktan çıkanı, içine koruyucu madde girmemiş olanı seviyorum. her sabah yediğin peynirin içindekilere bir bak. ne maddeler yazıyor, ne koruyucular. köy sütünü arttırıyor ve peyniri de hazır almıyorum ben artık. o kadar çok koruyucu vüducuna gireceğine, içeceğin süt sağılan kaptan sonra 15 kaba daha gireceğine, ilk elden olmasa da en yakın elden al.
kaynatınca ne protein kalıyor, ne besleyiciliği demişsin. pastörize ve kutulama işlemlerinin kaynatmadan daha az zararlı olduğunu düşünmüyorum.

hayat koruyucular, pastörizeler arasında devam eden bir şey değildi. son yirmi yıldır böyle ama olmamalı. yiyecek endüstirisinin tek amacı en ucuz ve en uzun süre dayan şekilde sana gıdayı işlemden geçirip, paketleyip vermek.
asla her şeyi bırakıp doğaya kaçalım demiyorum. ama yoğurdunuzu da hazır almayın, jelatin yemeyin. reçelinizi de bir zahmet yapın-yaptırın-yapandan alın.
0
lovemyself
(26.02.19)
Koyluler basiyor igneyi antibiyotigi hormonu.
Hem de veteriner bile cagirmiyorlar, yasli bi amca kendi alip yapiyor kafasina gore.

Zaten silaj misir yediriyor cogu, o misirin da ne oldugu nereden geldigi mechul. Ne kadar kuflu belli degil.
0
acemi
(26.02.19)
(7)

iş görüşmesinde neden ayrılmak istiyorsunuz sorusuna cevap

condom kurşunu
olarak "benden önceki arkadaş izinden döneceği için onunla devam edip beni çıkaracaklarını düşünüyorum o yüzden kendimi sağlama almak için başvurulara başladım" denir mi? ki gerçekten öyle düşünüyorum.
olarak "benden önceki arkadaş izinden döneceği için onunla devam edip beni çıkaracaklarını düşünüyorum o yüzden kendimi sağlama almak için başvurulara başladım" denir mi? ki gerçekten öyle düşünüyorum.
0
condom kurşunu
(16.02.19)
soruda bir yanlışlık/eksik var.
şu anki işinizden neden ayrılmak istiyorsunuz diye yeni iş yerinden sorarlarsa; kendimi geliştireceğime inandığım bir kurum/pozisyon vs dersin. ayrıca bu soruyu genelde sormaz yeni iş yerleri.
güncel işinizden ayrılırken oradan sorarlarsa da; yüksek yapıcam/doktora yapıcam/aile şirketimize destek olacam de geç..
0
jimjim
(16.02.19)
görüşmeyi ben yapsaydım ve soruma böyle cevap verseydin gülümser, samimiyetin için teşekkür eder, görüşme sonrasında da sekreteri arayıp "bu iptal, sıradakini çağırın" derdim.
yalana gelemem. ama iş dünyasında başka cümleler söylersin. "kendimi geliştirmek için firma değişikliği düşünüm" mealinde bir şeyler denirse, o cümleyi şöyle anlarız: "var bi sebebi, ama paylaşmayacak. işyeriyle muhtemelen kavgalı değil"
dolayısıyla başka şey söylemen gerek. bu şekilde yetersiz biri gibi görüneceğin görüşüne katılıyorum.
0
lovemyself
(16.02.19)
Sizin şirketinizde/bu pozisyonda kendimi daha iyi ve daha fazla geliştirebileceğimi düşünüyorum.
0
aks-i endaz
(16.02.19)
denmez.

orada gelecek görmüyorum, kendimi geliştiremiyorum, kariyer planlaması mevcut değil vs.
0
pispinti
(16.02.19)
Böyle söylersen kuruntulu biri intibasi bırakırsın, yani keşfedilmemiş limanlara yelken açmaya karar verdim desen o bile daha kabul edilebilir.
0
dafaisss
(16.02.19)
işyerinde aşk yaşamak prensiplerime aykırı, evleneceğim kadınla aynı şirkette çalışmak istemiyorum de.
0
manivela
(16.02.19)
Uzun yillar onlarca kez masanin her iki tarafinda bulumus biri olarak;

Calisilan sirket asla kotulenmez
Maddi kaygilar yuzunden oldugu soylenmez
En makul cevap, sirketinizi xxx konusunda oncu goruyorum, sektorunuzdeki yenilikci vizyoner gorusuniz dikkatimi cekiyor ve karsilikli olarak fayda saglayacagimizi dusunuyorum. Boyle bir ekibin parcasi olmak beni heyecanlandiriyor. Denir her sirkete de gider bu cevap.
0
lynda.com
(16.02.19)
(10)

yüzde kalan sivilce izi için doktor bişey yapamayız diyor?

ayseee
cildiye doktoruna gittim. başka bir sebep için o arada yüzde kalan sivilce izleri var 3-4 tane bunlar için bişey ne yapabiliriz dedim bişey yapamayız dedi.. bu doğrumu yüzde kalan 1 senelik sivilce izine bişey yapılamaz mı? doktor kadına pek güvenemedim kezban gibi bişeydi.
cildiye doktoruna gittim. başka bir sebep için o arada yüzde kalan sivilce izleri var 3-4 tane bunlar için bişey ne yapabiliriz dedim bişey yapamayız dedi.. bu doğrumu yüzde kalan 1 senelik sivilce izine bişey yapılamaz mı? doktor kadına pek güvenemedim kezban gibi bişeydi.
0
ayseee
(16.02.19)
tabii yapılabilir ama durum kişiseldir.

kiminin cildi yaraları iz bırakarak onarır kimi iz bırakmadan.
kollajenin özelliği ile alakalı her zaman iyi sonuç alınamaz.
0
idrakedene
(16.02.19)
çok özür dileyerek, "kezban gibiydi" kalıbından nefret ettiğimi belirtmek istiyorum. bizzat ben "bengisu gibi bir şey" olana daha çok güvenmem.
0
lovemyself
(16.02.19)
estetik olmuyor mu acaba? millet ağzını burnunu değiştiriyor. bir izi kaybetmek ne kadar zor olabilir ki?
0
all good things to those who wait
(16.02.19)
Dermarolling/microneedling i arastirin

“Keban gibi bir sey” nedir arkadas, duyuruyu baskasi gorur de merak eder diye cevapladim.
0
babamasoliimbananickaldirsin
(16.02.19)
Ben acneylyse kremle temizliyorum. Çok daha derin ise Balıklı rumda temizliyorlar ama zahmetli ve masraflı is
0
seyyar satıcı
(16.02.19)
Kanka senin doktora gitmen şart da yanlış branş seçmişsin.
0
doxanikee
(16.02.19)
Ben doktorum güzellik uzmanı değilim tribine girmiş o. Güzellik işleri ile uğraşan dermatologları seçin illa bi çözüm / hafifletici uygulama vardır
0
photo85
(16.02.19)
Lazerle, karbon peelingle vs. geçiriyorlar o izleri. Gerçi bunlar her cilt tipi için uygun değil, hangi tekniğin uygulanacağına yine uzman biri karar verebilir seni muayene ettikten sonra.

Evde kendi imkanlarınla geçirmeyi denemişsindir muhakkak ama yine de sorayım, Fito kremi denedin mi? Sorunlu bölgelere geceleri ince bir tabaka halinde uygulandığında lekeleri bayağı hafifletiyor.
0
i m cool with that
(16.02.19)
Unlulerin makyajsiz hallerinde cukur cukur izler oluyor, o kadar parayla onlar cozemiyorsa demekki pek de cozum yok.
0
acemi
(16.02.19)
@acemi beninki çukur değil. 1-2 tane kulağımın üst tarafında sönük sivilce izi var. yani önce biraz büyük sivilce çıkıyor sonra sivilce iniyor ama iz olarak kırmızı olarak kalıyor. 1 senedir duruyor orda.
0
🌸ayseee
(16.02.19)
(4)

Boya Kalemi?

mutekebbir
Selamlar. Kendime yetişkin boyama kitabı aldım bi hevesle. Geldi kitap şimdi fakat bir sıkıntı var ben bunları ince uçlu keçeli kalemle boyarım güzel olur diye düşünüyordum sayfalar arkalı önlüymüş.Şimdi bir sayfayı boyarken arkasındaki sayfaya da geçecek. Nasıl bir kalem kullanmalıyım?Kuru boya pek
Selamlar.

Kendime yetişkin boyama kitabı aldım bi hevesle.
Geldi kitap şimdi fakat bir sıkıntı var ben bunları ince uçlu keçeli kalemle boyarım güzel olur diye düşünüyordum sayfalar arkalı önlüymüş.
Şimdi bir sayfayı boyarken arkasındaki sayfaya da geçecek.
Nasıl bir kalem kullanmalıyım?
Kuru boya pek istemiyor gibiyim ama son çarem o olacak artık.

Yine keçeli kalem gibi bir şey lazım ama arkada izi kalmayanlardan var mıdır?

Teşekkür ederim.
0
mutekebbir
(16.02.19)
alakasız gibi olacak ama, işte bu yüzden yetişkin boyama kitapları mantığı sevimli görünmüyor.
çocuk olsa ağzına eder o kitabın afedersiniz, büyük dediğin her sayfasını verimli kullanmak istiyor, plan yapıyor.

ben olsam açarım orta sayfayı, oradaki sayfadan başlarım. birinci sayfadan başlayıp boyayacaksam, uygun kalem kullanacaksam ne bileyim..

neyse, sormadığınız bir konuyu cevapladım. sorunuza gelince, sayfalar çok kalın değil o kitaplarda, arkada iz bırakmayan ve su içerikli kalem bulamazsınız. kolay gelsin.
0
lovemyself
(16.02.19)
@lovemyself; Evet sorumun cevabı değil ama o kadar doğru ki. Sözde kafam dağılsın bir şeyler yapayım diye aldım daha başlamadan hesaplar kitaplar...
Bunda bile strese girebilmek ancak yetişkinlere özgü bir şey olurdu zaten.

@cosmicstring; Fotokopi hiç aklıma gelmemişti sanırım böyle yapacağım, çok mantıklı geldi şu an.

Tekrar teşekkürler.
0
🌸mutekebbir
(16.02.19)
Ben keceli kullaniyorum memnunum, tavsiye ederim. Çünkü renkler daha canlı görünüyor. Ve evet arkasını gözden çıkardım.
0
Amaranta ursula
(16.02.19)
Monami(Artist) 36'lı kuru boya setim var 6 yıldır kullanıyorum ve çok memnunum. Detay boyama, gölge, kontur, üzerine harikulade sonuclar veriyor.

Bi de kompozisyona göre bazı renklerin uzerinden tekrar beyazla geçince öyle güzel gosteriyor ki kendini resim, adeta canlanıyor.

Benim tavsiyem kuruboya olur.
0
bi birayla cenneti kaciran adam
(16.02.19)
(2)

lazer epilasyon-yüz

wishmaythşngs
arkadaşlar, 1 ay önce çeneme lazer yaptırmıştım, siyah kıl vardı bir kaç tane. baktım işe aradı, kulaklarımın yanındaki kıllara da yaptırayım dedim. favori deniliyo galiba.çenem için ilk gittiğim yerde, kalem gibi düşünün, lazer vardı. tek tek atış yaptılar.yüzüm için, farklı bir yere gittim. kadın
arkadaşlar, 1 ay önce çeneme lazer yaptırmıştım, siyah kıl vardı bir kaç tane. baktım işe aradı, kulaklarımın yanındaki kıllara da yaptırayım dedim. favori deniliyo galiba.
çenem için ilk gittiğim yerde, kalem gibi düşünün, lazer vardı. tek tek atış yaptılar.

yüzüm için, farklı bir yere gittim. kadın bir anda jiletle yüzümde lazer yapacağı yerlerdeki kıllarımı aldı. doğru mu yaptı ya? ilk yerde hiç öyle bişey yapmadılar. dur demeye fırsatım bile olmadı. lazerleri de kare şeklide lensli gibiydi.

eski yere mi gideyim gelecek ay, yeri ters diye değiştirmiştim.
0
wishmaythşngs
(16.02.19)
çenedeki kılları zaten siz kısaltmışsınızdır. ama favoriler uzun olduğu için, lazer ışını kılı yakar ve uzun kıl yanınca cildinize yapışır. boyu kısa olan kıl yanınca anında yok olur, cildi yakmaz. haliyle anormal bir iş değil yaptıkları.
tek konu şu, vücut için kullanılan lazerle yüz için kullanılan ayrı. vücuda kullanılanı yüze kullanırlarsa tüyler bitmiyor, çoğalıyor. ama burası zaten uygun aleti kullanıyordur, yoksa yüz bölgesi bizde yok, diyorlar zaten.
nema problema.
0
lovemyself
(16.02.19)
Yüzüne lazer yaptırma, ayva tüylerini de kıla çeviriyor. İğneli epilasyon yaptır, kesin çözüm
0
şubatsonrası
(16.02.19)
(6)

1 kg kahve aldım ne yapacağım ?

uykulu
Arkadaşlar soru daha önce soruldu. Sağolsun arkadaşlar yardımcı oldu yarım kiloyu hallettik geri kalan için yardımcı olabilecek biri var mı ?yer: bahçelievler tarafındayım. çekirdek kahve almaya tövbe ettim :)arkadaşlar,1 kilo çekirdek espresso kahve aldım.vakumlu ambalajında.tabi bilmiyordum meğer
Arkadaşlar soru daha önce soruldu. Sağolsun arkadaşlar yardımcı oldu yarım kiloyu hallettik geri kalan için yardımcı olabilecek biri var mı ?

yer: bahçelievler tarafındayım. çekirdek kahve almaya tövbe ettim :)

arkadaşlar,
1 kilo çekirdek espresso kahve aldım.

vakumlu ambalajında.

tabi bilmiyordum meğer aldığım yer öğütmüyormuş.
elimde vakumlu ambalajı içinde kiloluk kahve ile kalakaldık.
nasıl yaparız, nerede öğütelim.
0
uykulu
(16.02.19)
starbucks a git 1 kilo çekirdek espresso al sonra içini boşalt elindeki 1 kiloyu koy başka bir starbucks a götür
"aaa bu çekirdekmiş eve gelince anladım" de çektir
aynı işlemi elinde kalan 1 kiloluk çekirdek için de yap.
voila işlem tamam.
tek sorun 2 kilo kahven oluyor günün sonunda=)
0
rentts
(16.02.19)
Çekirdek espresso kahve nasıl oluyor? Espresso üretim yeri miymiş? Ben mi bilmiyorum acaba böyle bir sınıflandırma?

Kahve öğütmek için özel olarak tasarlanmış öğütücüler var. Onlardan alabilirsin.
0
diffarentiationation
(16.02.19)
Kaliteli bir rondo’n varsa onunla bile öğütebilirsin. Ele minnet eğleme ^^
0
Tears of Devil
(16.02.19)
Sözen el değirmeni,en uygun yöntem.
Biraz kol gücü istiyor.Kahve yapacağım zaman 5 dk da 2 kişilik yani bir avuç çekirdek kahveyi çekebiliyorum.
0
arenas
(16.02.19)
starbucks'a rica edin. bir kilo kahve için yalan söylemeye gerek yok.
çarşıda pazarda hani üstünde ayıcık olan, kahve öğütülen yerler var. istanbul'da iseniz daha çok görürsünüz. evet aroması bulaşabilir ama takmayın, oralara da rica edebilirsiniz. ve tekrar ediyorum, yalan söylemeden, çakallığına bulaşmadan halledersiniz.
0
lovemyself
(16.02.19)
Starbucks’a 2-3 kez sordum, hepsinde çekemiyoruz dediler. Bir kez butik bir kafede rica etmiştim, sağolsun çektiler.
0
kojonotsuki
(16.02.19)
(3)

Zorlu Psm / Kamera

PearlJam
Merhaba,Zorlu psm'ye prof.fotograf makinesi girisi yasak mi? Tskler
Merhaba,

Zorlu psm'ye prof.fotograf makinesi girisi yasak mi?

Tskler
0
PearlJam
(16.02.19)
Gösteri esnasında fotoğraf ve/veya video çekebilir miyim?
Gösteri esnasında fotoğraf çekilmesi ve her türlü kayıt yapılması yasaktır. Fotoğraf makinesi ve kayıt cihazlarının girişte güvenliğe teslim edilmesi gerekmektedir.

www.zorlupsm.com
0
teknikekip
(16.02.19)
girişi yasak değil. ama temsil esnasında çekerseniz müdahale olur. illa görevlilerden beklemeyin, ben de gördüğümde kızıp o kişiyi rezil ediyorum. neden? çünkü yasak. diğer insanların da dikkatini dağıtıyor.
0
lovemyself
(16.02.19)
gizli kamera ile çekim yapmaya çalışanları tespit edip üzerlerine lazer tutulduğuna şahit oldum uyarı maksatlı kırmızı renkli lazer tuttular sonra adam yok kardeşim ne çekimi bu yaptığınız suç flan diye çıkıştı ama gerçekten çekim yaptımı yapmadı mı bilmiyorum
0
basond
(16.02.19)
(4)

İş değiştirmekten çekinmek

balllooon
merhaba herkese çalıştığım işte bir gerilim yaşanıyor ve işten çıkarılma ihtimalim de var. İşten çıkarılırsam kısa sürede daha iyi bir maaşla iş bulabilirim ama yine de iş değiştirme ihtimali beni rahatsız ediyor. Normal midir bu? İşe alışmışlık ve o alışkanlığı tekrar başka bir yer için kazanmak zo
merhaba herkese çalıştığım işte bir gerilim yaşanıyor ve işten çıkarılma ihtimalim de var. İşten çıkarılırsam kısa sürede daha iyi bir maaşla iş bulabilirim ama yine de iş değiştirme ihtimali beni rahatsız ediyor. Normal midir bu? İşe alışmışlık ve o alışkanlığı tekrar başka bir yer için kazanmak zorunda olmak beni korkutuyor. Sizce de ciddi bir sorun değil mi iş değiştirmek?
0
balllooon
(14.02.19)
aynı yerde uzun süre kalmak daha büyük sorun, insanı her açıdan tembelliğe ve korkaklığa itiyor. güvenli alanda durup, kendini geliştirmek adına hiçbişey yapmıyorlar.
korkma, cvni güncel tut, başvuruları da yap, onlar seni çıkartsın, üç beş tazminat gelir belki.
0
jimjim
(14.02.19)
Konfor alanından çıkmak insana her zaman zor gelir.
0
(s)AINT
(14.02.19)
inanılmaz normal. en azından benim için de durum böyle. tabii ki rahatını bozmadan kabuğunu kırıp gelişemez insan ama bunun mantıklı bir şekilde olması gerekiyor ki huzur+heves ölçülü kaçıp tekrar yerini bulsun.. ciddi bir problem yaşamadıgın ve zamanla seni geliştiren iş hacmi olan bir yerde senelerce çalışmayı kayıp olarak görmüyorum.

ama işten çıkarılma durumunun olduğu yerde ya işlerin iyi gitmemesi(bu durum maaş ve diğer bir çok konuda zaten seni huzursuz etmeye başlayacaktır yakın gelecekte) ya da senden tam bekledikleri verimi alamamaları söz konusu.. her iki durumda da yeni bir yer (+ iyi maaşlı) sizin için daha iyi olabilir. insan her şeye ve her duruma alışabiliyor. sadece gerçekten psikolojini etkileyecek saçmasapan insanların bulunduğu bir ortama denk gelme ihtimali olabilir, bence nispeten daha düşük bir ihtimal, bu durumda da yapacak şey yine iş bakmak oluyor tabii.. yazması kolay süreç zor, malesef ki :)

memnun olduğum işten iyi maaş için çıksam mı diye sorsaydınız kesinlikle iyi değerlendirin sadece para için gitmeyin derdim şahsen.
0
blacksky
(14.02.19)
aynı sorunla alakalı geçenlerde ben de sordum duyuruya.
iş değişikliği süper bi şey :) ciddiyim. eğer ki bu işyerinde çok kısa bir süre çalıştıysanız tabi cvnizdeki profesyonellik açısından sıkıntı olabilir. ama onun dışında iyi.
eğer arkadaşlarına alıştıysanız, ne güzel, yeni arkadaşlar edinip, eskileriyle de mesai dışındaki zamanlarda buluşacaksınız. yeni çevre, yeni bilgiler, kahve makinasının yerini öğrenmek... bunlar çok güzel.
iş değiştirmek bir yenilik. buna açık olun. "işim değişebilir" diyorsanız zaten siz de çıkmayı göze almışsınız demektir. hayrolsun, hayırlısı olsun.
0
lovemyself
(15.02.19)
(2)

Kurumsal Hayatla ilgili sorular

muricosta
Selam, Iki sorum var.1-) Bir şirketin teklifini kabul ettik diyelim ve 7-8 hafta sonra baslamak icin anlaştık. Bu surede baska bir şirketin teklifini kabul edip ilk şirketi kabul etmeme hakki var mi bir calisanin?2-) Gecmiste yasanan kotu bir deneyimi cv'ye eklemezsek background check'te bu yakalanı
Selam,

Iki sorum var.

1-) Bir şirketin teklifini kabul ettik diyelim ve 7-8 hafta sonra baslamak icin anlaştık. Bu surede baska bir şirketin teklifini kabul edip ilk şirketi kabul etmeme hakki var mi bir calisanin?

2-) Gecmiste yasanan kotu bir deneyimi cv'ye eklemezsek background check'te bu yakalanır mi ve sorun olur mu? Bu sure zarfına cv'de hiçbir şey yazmamak bir cozum olabilir mi?

Tesekkurler,
0
muricosta
(14.02.19)
İşverenlerin cv bilgilerinize yazmadığınız deneyimleri ya da şirketleri bilme veya görme şansları yok. Fakat işe girerken sgk dökümü isteyebilirler. Sgk dökümünüzde çalışma gün sayısı, işe giriş çıkış tarihleri görünür. Ancak bu koşulda anlayabilirler.
0
faizsizbankacilik
(14.02.19)
1-var. ancak bunu direkt "ben gelmiyorum" değil de, atıyorum, "şehir dışına çıkmam gerek" gibi bir nedenle iptal etmeniz önerilir. iş dünyası küçüktür. ilerde sıkıntı olmasın, tek telefonla ve tatlı ayrılın.

2-bir tek firmada çalıştıysanız öğrenilme riski büyük. ancak cvye yazmadıysanız, kimse kötü deneyiminiz olan yeri araştırıp da bulmaz. bulsa bile arayıp sormaz. sanıldığının aksine alınacak çalışanın eski işyerleri hakkında yapılan araştırmalar çok dardır.
0
lovemyself
(15.02.19)
(17)

araçta olmazsa olmazlar

bisorumvargaliba
merhabalar iyi geceler. ilk aracımı 4 gün önce aldım ve bir araçta olmazsa olmazlar ne diye araştırıyorum. epey bir yol katettim fakat deneyimler daha önemli.sizin araçlarınızda olmazsa olmaz dediğiniz ilk yardım seti yangın söndürücü vs gibi zorunlu şeyler dışında olması gereken materyaller nedir,
merhabalar iyi geceler. ilk aracımı 4 gün önce aldım ve bir araçta olmazsa olmazlar ne diye araştırıyorum. epey bir yol katettim fakat deneyimler daha önemli.

sizin araçlarınızda olmazsa olmaz dediğiniz ilk yardım seti yangın söndürücü vs gibi zorunlu şeyler dışında olması gereken materyaller nedir, siz neler bulunduruyorsunuz?

sevgiler.
0
bisorumvargaliba
(13.02.19)
gazete kağıdı, ağrı kesici tarzı günlük ilaçlar, telefon tutucu.
aldıklarını yazsan daha güzel yardımcı olunur.
0
musmus
(13.02.19)
telefon tutacağı
usb kablo
çakmaklığa takmalık şarj girişi
0
false pretension
(13.02.19)
mini bir ilk yardım kutusu. el kadar olandan. acil durum için yara bandı, pamuk vs oluyor içinde.
ıslak-kuru mendil. şak gerekiyor.
şarj kablosu. pek tavsiye etmem kullanmayı, illaki telefonu bozuyorlar bence.
arka koltuğa minik yumuşak bir yastık. hiç ummadığınız bir anda ya arabadaki birine ya da size gerekecek, emin olun.
çakmak. muhakkak gerekiyor. dursun kenarda.
istanbul trafiğine çıkacaksanız bol çerez-atıştırmalık. iki haftada bir dolduruyorum :)
0
lovemyself
(13.02.19)
Bir arkadaşım torpido gözünde çocuk kitapları, çikotalar vs bulunduruyordu. Cam silen çocuklara para yerine kitap, çikolata vermek iyi fikir.

Şehir dışı seyahatler yapıyorsanız bagajınızda küçük bir kilim hatta 2 tane katlanan sandalye bulundurmak iyi olur. Güzel bir manzara görünce mola vermek isteyebilirsiniz. Ayrıca bagajda 2 litrelik bir su şişesi bulundurmak da gerekir. Araba hararet yapar, başka bir şeye gerekir falan. Su iyidir, bulundurun.
0
amortisman
(13.02.19)
Buz siyirmak icin supurge ve cam silecegi.
Yine kar kuremek icin aluminyum kurek(hafif).
0
bos gezenin bos ustasi
(13.02.19)
Beyzbol sopası. Brandy, viski.

Cam silen çocuğa kitap verecekmiş. Romantizmin doruklarında Brandy icinizi ısıtır.
0
habarbey
(13.02.19)
yangın tüpü, ilkyardım çantası, üçgen reflektör, kriko, bijon anahtarı olmazsa olmazlar. ilave olarak lastik tamir kiti(köpük), çekme halatı, akü takviye kablosu, el feneri, motoryağı, su, kar zinciri. abartıyorsun diyenler olabilir belki ama Antalya’da yaşanan sel felaketinden sonra iki tanede can yeleği alıp bagaja atmayı düşünmüyor değilim. hayırlı olsun bu arada, umarım hiç birine ihtiyacın olmaz, kazasız belasız sürüşler.
0
datdiridat
(13.02.19)
-güneş gözlüğü ve/veya kartal gözü gibi karanlıkta falan iyi görmeyi sağlayan bir gözlük.
-su.
-küçük de olsa bir kolonya.
-yangın tüpü.
-pürel tarzı bir dezenfektanımsı.
-ağrı kesici.
-çeşitli telefon aksesuarları.
-el feneri.
-hayvanlarla ilgiliyseniz bagajda 1-2 kilo kedi/köpek maması.
-tatlı ve tuzlu atıştırmalıklar. (gofret, sakız, kuruyemiş vb.)
-yedek deodorant, ıslak/kuru mendil, cımbız, törpü gibi ufak tefek her zaman kullanılabilecek olan aletlerin olduğu küçük bir çanta.
-bozuk para.

güzel günlerde sürün, kazasız belasız.
0
blatta hiberna
(13.02.19)
Hayırlı uğurlu olsun.

Torpido gözünde, ıslak mendil, el dezenfektanı, peçete, kolonya, yara bandı, bozuk para, birkaç kartvizit

Bagajda, kamp sandalyesi, beyzbol sopası, sabun, poşet, bez, camsil
0
rakidabalikolsa
(13.02.19)
Aracım yok ama azıcık tecrübemle:
- arabanın kullanma kılavuzu

Hiç olmadık anda bir şeyi nasıl yapacağınızı bilemezsiniz ve hemen de bulma veya birine sorma imkanınız yoktur açar bakarsınız.
0
senolll
(13.02.19)
telefon tutucu, yoksa bluetooth kiti, çakmaklıkta usb.
0
avianthem
(13.02.19)
su, ufak atıştırmalıklar ve şeker.(şeker düşmesine karşı.)
0
killerbee
(13.02.19)
biber gazı

araç kamerası
0
yazar yazmaz yazan yazar
(13.02.19)
bagajda mutlaka yedek kıyafet, ayakkabı, kamp sandalyesi, kilim. içerde güneş gözlüğü, sarj aleti, parfüm, bozuk para, kalem, defter, çakmak, porselen tabak:)
0
zozjotejmnk
(13.02.19)
Olmazsa olmaz değil çoğu ama benim bulundurduklarım:

- Antifriz
- 1.5 litrelik su
- Lastik tamir kiti (şu geçici köpüklerden)
- Buz kazıyan zımbırtı
- OBD2 cihazı (hata tespiti için)
- Telefon numarasının yazılı olduğu numaratör
- Çoklu ucu olan telefon usb sarj kablosu
- Telefon tutucu (mıknatıssız olan, navigasyon için lazım oluyor)
- Araç kaza tespit tutanak kiti (fotokopili tutanak ve gerekli şeylerin fotokopisi, kalem)
0
Abdurrahman
(13.02.19)
kaza tespit tutanağı ile lastik tamir köpüğü yeter. tuvalet kağıdıyla traş bıçağı da koy.
0
mikahakkinen
(13.02.19)
çok şey yazlmış hepsini okuyamadım ama
el feneri
ufak bir çok maksatlı çakı
şarj kablosu
ıslak mendil
kalem
kağıt bardak

ilk aklıma gelenler
0
basond
(13.02.19)
(4)

stefan zweig okumaya hangi kitabından başlayayım?

ayseee
böyle bir şey buldum ama kötü müdür bunun basımı ve anlatımı ?https://www.ucuzkitapal.com/stefan-zweig-seti-10-kitap-kutulu-aperatif-kitap-yayinlari/ne diyorsunuz?
böyle bir şey buldum ama kötü müdür bunun basımı ve anlatımı ?

www.ucuzkitapal.com

ne diyorsunuz?
0
ayseee
(12.02.19)
Valla ben belli bir sirayla gitmedim elime ilk geçen satranç ile başlamıştım cunku linkteki gibi toplu erisme imkanim yoktu o zamanlar. Ha illa bir sirayla okuyacak olsaydim yazarin yazim tarihine/ sırasına gore okurdum galiba.
0
Amaranta ursula
(12.02.19)
Ben de ilk satranc kitabını okumuştum; sonrasında sırayla ince kitaplarından kalın kitaplarına doğru okuma yaptım. İlla belirli bir sıra ile okuma yapmak gerekmiyor bence.
0
fraise
(12.02.19)
böyle bir yayınevinden tavsiye etmem almanızı. çeviri çok fark eder. çevirilerde daha uzmanlaşmış bir yayınevinden alın.
tavsiye edilen ilk kitabı genelde satranç olmaz. bilinmeyen bir kadının mektubu hem kısadır, hem okutur, akıcıdır, hem de onun tarzını tam anlatır.
0
lovemyself
(13.02.19)
satrancla basla is bankasindan al
0
sen nasıl bir insansın
(13.02.19)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.