voodoo 007
sokak tiyatrosu hakkında konusurken, yapsak nasıl olu,nasıl tepki alırız falan derken ortamdaki bir eleman bir yazar söyledi.bunun oyunları iyi olur dedi.hatta bir oyununun adını da söyledi unuttum.kısacası oyun yazarının adını arıyorum.tanınmış biriymiş.adının ya da soyadının sonu 'kıt' la bitiyord
sokak tiyatrosu hakkında konusurken, yapsak nasıl olu,nasıl tepki alırız falan derken ortamdaki bir eleman bir yazar söyledi.bunun oyunları iyi olur dedi.hatta bir oyununun adını da söyledi unuttum.
kısacası oyun yazarının adını arıyorum.tanınmış biriymiş.
adının ya da soyadının sonu 'kıt' la bitiyordu.yabancıydı.
ama neydi?
hatta bir tiyatro şenliğinde ögrenciler, bu yazarın siyasileri eleştiren bir oynunu oynamışlardı ve rektor oynun ortasında kalkıp gitmişti.
kısacası oyun yazarının adını arıyorum.tanınmış biriymiş.
adının ya da soyadının sonu 'kıt' la bitiyordu.yabancıydı.
ama neydi?
hatta bir tiyatro şenliğinde ögrenciler, bu yazarın siyasileri eleştiren bir oynunu oynamışlardı ve rektor oynun ortasında kalkıp gitmişti.
0
nictir git
Selamlar,Dün gece de böyle bir soru sordum ama vaktin biraz geç olmasından dolayı tek bir cevap gelebildi. Şimdi bir kez daha sormak istiyorum. Yeni mezun biri olarak izmir' de muhtemelen önümüzdeki ay içinde bir özel eğitim kurumunda işe başlayacağım 2 kurum ile görüşmem var şimdilik. derslere gire
Selamlar,
Dün gece de böyle bir soru sordum ama vaktin biraz geç olmasından dolayı tek bir cevap gelebildi. Şimdi bir kez daha sormak istiyorum. Yeni mezun biri olarak izmir' de muhtemelen önümüzdeki ay içinde bir özel eğitim kurumunda işe başlayacağım 2 kurum ile görüşmem var şimdilik. derslere girecek, sorumlu müdür olmayacak biri için ortalama yeni mezun ücreti ne kadar olmalı/ bu işin ortalaması nedir?
Dün gece de böyle bir soru sordum ama vaktin biraz geç olmasından dolayı tek bir cevap gelebildi. Şimdi bir kez daha sormak istiyorum. Yeni mezun biri olarak izmir' de muhtemelen önümüzdeki ay içinde bir özel eğitim kurumunda işe başlayacağım 2 kurum ile görüşmem var şimdilik. derslere girecek, sorumlu müdür olmayacak biri için ortalama yeni mezun ücreti ne kadar olmalı/ bu işin ortalaması nedir?
0
Haha bu güzel olacak :) Bakalım alan dışındakiler ne düşünüyor bizlerin normları hakkında?!
0
özel eğitim kurumuna göre değişir. lakin ilk stajyerseniz, izmir'de 900 lira ile başlarsınız. özellerde ortalama maaş 1.200'dür. benim bildiklerim işte..
0
bursa'da bir kurumla anlaşan yeni mezun arkadaşlarım (işitme engelliler öğretmenliği 2010 mezunu) 2200 liraya anlaştılar. istanbul'da bi arkadaşım 2500, bir diğeri 3000 liraya anlaştı. urfa siverek'e giden bi arkadaşım 3200 tl'ye imza atmış. 1200 liraya eskişehir dışında çalışmayın, hem piyasayı düşürmüş olursunuz.
0
Rmdy
Merhaba,Siyah noktalar için doğal bir temizleme yöntemi biliyor musunuz?şimdiden teşekkürler
Merhaba,
Siyah noktalar için doğal bir temizleme yöntemi biliyor musunuz?
şimdiden teşekkürler
Siyah noktalar için doğal bir temizleme yöntemi biliyor musunuz?
şimdiden teşekkürler
0
süzme yoğurt ve mısır unu karışımıyla peeling yapıldığını duydum ama hiç denemedim.
0
toz halindeki kil. hem yüz temizliği, hem de diğer zımbırtılar için. 200 gram kadar alıyorsunuz 1 liraya. ama tamamen toz halinde. baharat falan satan yerlerde oluyor.
0
lovemyself
arkadaşla mesajlaştık. sonra benim aklıma geldi bir bakayım ne yazmıştı dedim, "üzgünüz mesaja ulaşılamıyor" yazıyor. beni engellememiş arkadaş, neden yapsın zaten. ama onunla yaptığım bütün meajlaşmalarda aynı ibare var. arkadaşın resmini bile göremiyorum mesaj kutusunda.sadece mesajları engelleme
arkadaşla mesajlaştık. sonra benim aklıma geldi bir bakayım ne yazmıştı dedim, "üzgünüz mesaja ulaşılamıyor" yazıyor. beni engellememiş arkadaş, neden yapsın zaten. ama onunla yaptığım bütün meajlaşmalarda aynı ibare var. arkadaşın resmini bile göremiyorum mesaj kutusunda.
sadece mesajları engelleme gibi bir seçeneği var mı face'in? ve bu durum genel midir, özel mi? sorum bu.
sadece mesajları engelleme gibi bir seçeneği var mı face'in? ve bu durum genel midir, özel mi? sorum bu.
0
sistem hatası mı, yoksa arkadaşın o konuşmayı engelleme gibi bi şeyi mi var yaa?
of eşek kadar insanın düşündüğü şeye bak. ama merak da böyle bi şey işte, bitmiyor.
of eşek kadar insanın düşündüğü şeye bak. ama merak da böyle bi şey işte, bitmiyor.
0
beni listesinden silenlerin mesajlarına bakabiliyor muyum diye denedim biraz önce hem fotoğraflarını görebiliyorum hem mesajlar görünüyor. sizi aynı zamanda engellediyse durum ne olur bilemiyorum.
0
dıleydıleydıley
bildiğiniz üzere üniversiteler tatile girdi yavaştan. ben de aynı konumda bir üniversite öğrencisi olarak ailemin yanına dönmek zorundayım. ailemin yaşadığı şehirde hiç arkadaşım olmadığını göz önünde bulundurursak yaz tatilinde bilgisayardan uzak aktiviteler önerebilir misiniz bana??
bildiğiniz üzere üniversiteler tatile girdi yavaştan. ben de aynı konumda bir üniversite öğrencisi olarak ailemin yanına dönmek zorundayım. ailemin yaşadığı şehirde hiç arkadaşım olmadığını göz önünde bulundurursak yaz tatilinde bilgisayardan uzak aktiviteler önerebilir misiniz bana??
0
sanırım yaz okulu için fazla yıprandım
dil falan öğrenmeye çalışsam kendi kendime tutturabilir miyim ki ucundan
dil falan öğrenmeye çalışsam kendi kendime tutturabilir miyim ki ucundan
0
gideceğin şehir ne kadar uygundur bilmiyorum ama, bence forrest gump'a bağla, her gün koş. hatta azcık paran da varsa bir nike+ çakarsın, kilometreler attıkça gaza da gelirsin. hem egzersiz yapacaksın, hem de endorfini kovalyan salgılayacağın için (ya da serotonin miydi neydi lan) spordan sonra deli gibi mutlu olacaksın.
0
teşekkür ettim sanırım sabahları forrest gump modu uygun baya benim için ama antalyaya gideceğim için sanırım bu koşu güneşi selamlama kıvamına girecek
0
Kesinlikle lisan içinde birşeyler yap bir başlangıç olur çok da iyi olur hiç pişman olmazsın...
0
Dil çok zor o kadar kısıtlı zamanda. Nedense aklıma birden model uçakçılık geldi. Orta okuldayken türk kuşundan alıp yapardık teey teey. Tutkal, ahşap kokusu bitince uçurmanın verdiği haz. Hemen başka bir modele geçme isteği. Kendini zanaatkar görmenin mükkemmel hissi. Kesinlikle tavsiye ederim.
0
lovemyself
Evet siz! Ben bi yeri anlamadım. Kimseye de soramadım utancımdan.Şimdi, filmin sonuna doğru, bu kafadarlar, kızın düğününe gidiyorlar ya. son anda Özcan Deniz falan bunalıma giriyor, sahneye çıkmak istemiyorlar. Sonra da diyorlar ki, "madem ki öleceğiz, bari kralı olsun" falan. Ve gidip ikisi berabe
Evet siz! Ben bi yeri anlamadım. Kimseye de soramadım utancımdan.
Şimdi, filmin sonuna doğru, bu kafadarlar, kızın düğününe gidiyorlar ya. son anda Özcan Deniz falan bunalıma giriyor, sahneye çıkmak istemiyorlar. Sonra da diyorlar ki, "madem ki öleceğiz, bari kralı olsun" falan. Ve gidip ikisi beraber "beni affet" parçasını söylüyor. Bu parça hem kızı, hem de salondakileri heyecanlandırırken, parçayı duyar duymaz düğün sahibi pederin tepesi atıyor, kiralık katil de öldürmek için geliyor. Neden abi? Sırf slow parça olduğu için değil, değil mi? Bir nedeni var ve sanki ben kaçırmışım o kısmı. Sanki parça yasaklı bir parçaymış gibi..
Sevgiler.
Şimdi, filmin sonuna doğru, bu kafadarlar, kızın düğününe gidiyorlar ya. son anda Özcan Deniz falan bunalıma giriyor, sahneye çıkmak istemiyorlar. Sonra da diyorlar ki, "madem ki öleceğiz, bari kralı olsun" falan. Ve gidip ikisi beraber "beni affet" parçasını söylüyor. Bu parça hem kızı, hem de salondakileri heyecanlandırırken, parçayı duyar duymaz düğün sahibi pederin tepesi atıyor, kiralık katil de öldürmek için geliyor. Neden abi? Sırf slow parça olduğu için değil, değil mi? Bir nedeni var ve sanki ben kaçırmışım o kısmı. Sanki parça yasaklı bir parçaymış gibi..
Sevgiler.
0
galiba özcan deniz'in yanındaki elemana türkiye'de şarkı söylemeyi yasaklamış. o da kalkıp onun düğününde söyleyince vur emri verdi.
0
aa. o kısmı kaçırmışım bak. ama mantıklı. çünkü, şarkı başlayacak gibi oluyor, özcan ağabeyimiz "ben susuyorum, o konuşsun" işareti yapıyor. sonra kızıyordu..
filmden anlayamamışım demek. teşekkür o zaman :)
filmden anlayamamışım demek. teşekkür o zaman :)
0
dügün sahibi janseti seviyor, janset de o elemani sectigi icin yasakli kendisi. o kisim özcan'in istanbula ilk geldigi günün gecesi gidilen pavyonda aciklaniyor. sahnelere yasakli olmasina ragmen bir gece kulübü sahibiyle anlasmislar da dügün sahibi gece kulübü sahibini vurdurmus falan.
0
karoyedili
Hikayemiz iç anadoludan (6yıl önce) göç etmiş genç bekar bi erkek hakkında.Bu arkadaşı tanıyalı yaklaşık 1 sen oluyor kendi halinde sakin, memleketini izlerini konuşmasında taşıyan lise mezunu birisi.kendisi 4-5 senedir Türkiyenin büyük markalarından birinde işçi olarak çalışmaktaydı. Fakat son 6-7
Hikayemiz iç anadoludan (6yıl önce) göç etmiş genç bekar bi erkek hakkında.
Bu arkadaşı tanıyalı yaklaşık 1 sen oluyor kendi halinde sakin, memleketini izlerini konuşmasında taşıyan lise mezunu birisi.
kendisi 4-5 senedir Türkiyenin büyük markalarından birinde işçi olarak çalışmaktaydı. Fakat son 6-7 aydır içine kapanık, fazla konuşmayan, tek başına oturan bir hal aldı. hatta arkadaşlar arasında "bi sıkıntısı var ama ne?" sorusu çok gündeme gelirken bir ay önce işten ayrılmaya kararı aldı ki böyle bir maddi lüksü ve girebileceği daha iyi bir posiyon veya yer yokken inatla işten ayrıldı ve sebep olarak kimseye bir şey söylmedi.
İşten ayrıldıktan sonra biraz daha rahatlamış gözüksede aşırı sigara ve akşamları alkol tüketimine devam etti. İş aramaya başlaması bir umut gibi gözüktü, denize ve gezmeye gitme arzusu vardı gidiyorduda.
Olay: Geçen öğlen saatlerinde kahvede otururken bir den ayağı kalkıp yan masada oturan tanışıklığı olmayan birinin sırtına 3-4 defa elindeki çakı ile vurak yaralaması ardından koşarak uzaklaşması ve gidip teslim olması. Kimse ne olduğunu anlamıyor. Bir tartışma Laf atma kavga yok. olay anında yalnız değil yanında 2 kişi ile aynı masada oturuyor. birisi çay söle XX diyor XX param yok diye cevap verio. diğer şahıs çay söylüyor çay geldiğinde XX ayağı kalkığ yan masadaki tanımadığı şahsı vurup kaçmaya başlıyor. hatta herkez ne oldunu en başta anlamıyor yaralanan şahıs bile. Yaralanan şahıs XX i tanımadığını onun çalıştığı fabrikada hiç çalışmadığını ne olduğunu anlamadığını söylüyor. XX ise saldırdığı şahsın fabrikada kendisini rahatsız eden biri olduğunu iddaa ediyor.
Bu arkadaş sakin ve iyi niyetli davranışları ile kendinen hiç beklenmeyen bir şey yaptı herkez şokta. İsmi lazım değil bir abi ayrıldığı iş yerinde birisinin bu çocuğa kötü darbe yaptığını gözüne perde filan indiğini (gözü kararmak) araştırılmasını gerektiğini söylüyor. Sizce sorun ne olabilir? İş yerinde kendisine böle bir psikolojik baskı yapan biri varsa nasıl tespit edilebilir. ( o işyerinde 2000 kişi çalışmakta)
Bu arkadaşı tanıyalı yaklaşık 1 sen oluyor kendi halinde sakin, memleketini izlerini konuşmasında taşıyan lise mezunu birisi.
kendisi 4-5 senedir Türkiyenin büyük markalarından birinde işçi olarak çalışmaktaydı. Fakat son 6-7 aydır içine kapanık, fazla konuşmayan, tek başına oturan bir hal aldı. hatta arkadaşlar arasında "bi sıkıntısı var ama ne?" sorusu çok gündeme gelirken bir ay önce işten ayrılmaya kararı aldı ki böyle bir maddi lüksü ve girebileceği daha iyi bir posiyon veya yer yokken inatla işten ayrıldı ve sebep olarak kimseye bir şey söylmedi.
İşten ayrıldıktan sonra biraz daha rahatlamış gözüksede aşırı sigara ve akşamları alkol tüketimine devam etti. İş aramaya başlaması bir umut gibi gözüktü, denize ve gezmeye gitme arzusu vardı gidiyorduda.
Olay: Geçen öğlen saatlerinde kahvede otururken bir den ayağı kalkıp yan masada oturan tanışıklığı olmayan birinin sırtına 3-4 defa elindeki çakı ile vurak yaralaması ardından koşarak uzaklaşması ve gidip teslim olması. Kimse ne olduğunu anlamıyor. Bir tartışma Laf atma kavga yok. olay anında yalnız değil yanında 2 kişi ile aynı masada oturuyor. birisi çay söle XX diyor XX param yok diye cevap verio. diğer şahıs çay söylüyor çay geldiğinde XX ayağı kalkığ yan masadaki tanımadığı şahsı vurup kaçmaya başlıyor. hatta herkez ne oldunu en başta anlamıyor yaralanan şahıs bile. Yaralanan şahıs XX i tanımadığını onun çalıştığı fabrikada hiç çalışmadığını ne olduğunu anlamadığını söylüyor. XX ise saldırdığı şahsın fabrikada kendisini rahatsız eden biri olduğunu iddaa ediyor.
Bu arkadaş sakin ve iyi niyetli davranışları ile kendinen hiç beklenmeyen bir şey yaptı herkez şokta. İsmi lazım değil bir abi ayrıldığı iş yerinde birisinin bu çocuğa kötü darbe yaptığını gözüne perde filan indiğini (gözü kararmak) araştırılmasını gerektiğini söylüyor. Sizce sorun ne olabilir? İş yerinde kendisine böle bir psikolojik baskı yapan biri varsa nasıl tespit edilebilir. ( o işyerinde 2000 kişi çalışmakta)
0
tamamen atmasyon yapacağız;
işten birden ayrılması, geçmişi ile alakalı bir durum olabilir. cezaevine girmek istemiş kendisi.
ikincisi, maddî problemler. iş yerinde gerçekten hoşuna gitmeyen bir şeyler olmuştur, ayrılmıştır. e ayrılınca da maddî olaylar yüzünden zora düşmüştür. nitekim, çay içme konusunda parasının olmadığını söylemiş bu kişi. bu kadar maddî zorda olan birisi, hayalî düşman yaratacak kadar sıkıntıya da girebilir.
yine de, sizin bilmediğiniz başka nedenler vardır. fakat, büyük ihtimalle bu nedenler psikolojik. evli olmaması, hayata onu bağlayacak en önemli şeyin anne-babası olması, hayata küsmesine, çabuk ve anî değişimler yaşamasına neden olabilir. tedavi görmesi gerekiyor yüzde yüz.
çok kötü bir durum. ama, ona acıyarak yapacağınız bir şey yok. cezaevi durumu ne kadar sürer bilmiyorum ama, birisini, büyük ihtimalle hayalinde kurduğu nedenler yüzünden bıçaklayan şahıs, tedavi görmediği tatirde çok da güvenilir sayılmayabilir. size de dikkat öneriyorum.
işten birden ayrılması, geçmişi ile alakalı bir durum olabilir. cezaevine girmek istemiş kendisi.
ikincisi, maddî problemler. iş yerinde gerçekten hoşuna gitmeyen bir şeyler olmuştur, ayrılmıştır. e ayrılınca da maddî olaylar yüzünden zora düşmüştür. nitekim, çay içme konusunda parasının olmadığını söylemiş bu kişi. bu kadar maddî zorda olan birisi, hayalî düşman yaratacak kadar sıkıntıya da girebilir.
yine de, sizin bilmediğiniz başka nedenler vardır. fakat, büyük ihtimalle bu nedenler psikolojik. evli olmaması, hayata onu bağlayacak en önemli şeyin anne-babası olması, hayata küsmesine, çabuk ve anî değişimler yaşamasına neden olabilir. tedavi görmesi gerekiyor yüzde yüz.
çok kötü bir durum. ama, ona acıyarak yapacağınız bir şey yok. cezaevi durumu ne kadar sürer bilmiyorum ama, birisini, büyük ihtimalle hayalinde kurduğu nedenler yüzünden bıçaklayan şahıs, tedavi görmediği tatirde çok da güvenilir sayılmayabilir. size de dikkat öneriyorum.
0
paranoid reaksiyon veya paranoid sizofreni'ye ne dersiniz?
www.alopsikolog.net
(bkz: paranoid sizofreni)
www.alopsikolog.net
(bkz: paranoid sizofreni)
0
Mantıklı bir yönü de olabilir. Birisinden korkuyordur, tehdit alıyordur ve ondan saklanabileceği en iyi yerin hapishane olduğunu düşünmüştür. Orada kendisine ulaşılamayacağını düşünmüştür.
O ismi lazım değil abinin iş yerinde geçen olay ile söylediklerini somutlaştırmak, detaylı sormak lazım. Ne biliyorsa konuşturmak lazım.
Bir rahatsızlık olacaksa paranoid şizofreni bu durumu karşılayabilir ama.
O ismi lazım değil abinin iş yerinde geçen olay ile söylediklerini somutlaştırmak, detaylı sormak lazım. Ne biliyorsa konuşturmak lazım.
Bir rahatsızlık olacaksa paranoid şizofreni bu durumu karşılayabilir ama.
0
epey geç kalmış olarak bir varsayımda bulunacağım;
çalıştığı yerde kendini suçlu hissetmesine sebep olacak bir şey yapmıştır, bunun sonucunda o işyerinde daha fazla kalamamış, işten ayrılmıştır. fakat işten ayrılmak suçluluğunu hafifletmemiştir. cezasını çekmek için de birini yaralayıp hapse girmiştir.
çalıştığı yerde kendini suçlu hissetmesine sebep olacak bir şey yapmıştır, bunun sonucunda o işyerinde daha fazla kalamamış, işten ayrılmıştır. fakat işten ayrılmak suçluluğunu hafifletmemiştir. cezasını çekmek için de birini yaralayıp hapse girmiştir.
0
aliscan
ravenhill, ridley tarzı, in yer face, oyun önerileriniz var mı. tabi ki şart türkiyede sahnelenmemiş olması.
ravenhill, ridley tarzı, in yer face, oyun önerileriniz var mı. tabi ki şart türkiyede sahnelenmemiş olması.
0
"ateş yüzlü" güzeldir. süperdir. genç alman yazarlarından. amatör iki-iki deneme yapılmış olabilir ama emin değilim.
0
deeperdown
bundan 3 yıl önceydi. trenle gebzeden haydarpaşa'ya doğru gidiyordum. aylardan hazirandı, hava deli gibi sıcaktı. trende okuduğum dergimi yeni bitirmiştim, vagonda o an 3 kişi olduğumuz için izlenecek insan da yoktu. ilk vagonun en ön koltuklarından birinde oturmaktaydım.pendik durağına birkaçyüz me
bundan 3 yıl önceydi. trenle gebzeden haydarpaşa'ya doğru gidiyordum. aylardan hazirandı, hava deli gibi sıcaktı. trende okuduğum dergimi yeni bitirmiştim, vagonda o an 3 kişi olduğumuz için izlenecek insan da yoktu. ilk vagonun en ön koltuklarından birinde oturmaktaydım.pendik durağına birkaçyüz metre kalmıştı sanırım. trenin gittiği yöne doğru bakarken şarışın 30 yaşlarında bir kadının trene doğru koştuğunu gördüm. ''geçemez bu karşıya'' diye içimden geçirmemle camdan kafamı çıkartmam bir oldu. gördüğüm tek şey, trenin altından, çim sulama aletlerininki gibi fışkıran kanlardı. tren durdu. aşşağıya indik, ambulans çağrıldı falan..
o an gördüğüm şey hayatta unutamadığım 2-3 kareden biridir. omuz hizasından ikiye bölünmüş bir vücut. sarı sarı saçları vardı.....
yine 2 hafta kadar önce bu sefer tuzla'da istasyonda tren bekliyordum. şehirlerarası bir tren yeni hareket etmişti ki istasyondaki herkes aynı yere doğru koşmaya başladı. biri ''tren ezmiş'' dedi. yapabildiğim tek şey kendimi istasyondan atmak oldu, gerisini bilmek duymak istemedim, kaçtım.
sorun şu ki duyuru ahalisi, nezaman istasyona doğru gelen veya yolunda ilerleyen bir tren görem şimdi ben, ayak parmaklarım kapanıyo ayakkabılarımın içinde, kaslarım 2 gündür sigara içmiyomuşum gibi oluyo, bakamıyorum, sanki beni o trenin önüne atıvericeklermiş gibi hissediyorum. istasyona tren yanaşırken manyak gibi arkamı dönüyorum trenin olduğu yere, durunca biniyorum. ve en önemlisi bunlar benim aklımdan çıkmıyo.. bana yol gösterin her tren çıldırtıyo beni..
o an gördüğüm şey hayatta unutamadığım 2-3 kareden biridir. omuz hizasından ikiye bölünmüş bir vücut. sarı sarı saçları vardı.....
yine 2 hafta kadar önce bu sefer tuzla'da istasyonda tren bekliyordum. şehirlerarası bir tren yeni hareket etmişti ki istasyondaki herkes aynı yere doğru koşmaya başladı. biri ''tren ezmiş'' dedi. yapabildiğim tek şey kendimi istasyondan atmak oldu, gerisini bilmek duymak istemedim, kaçtım.
sorun şu ki duyuru ahalisi, nezaman istasyona doğru gelen veya yolunda ilerleyen bir tren görem şimdi ben, ayak parmaklarım kapanıyo ayakkabılarımın içinde, kaslarım 2 gündür sigara içmiyomuşum gibi oluyo, bakamıyorum, sanki beni o trenin önüne atıvericeklermiş gibi hissediyorum. istasyona tren yanaşırken manyak gibi arkamı dönüyorum trenin olduğu yere, durunca biniyorum. ve en önemlisi bunlar benim aklımdan çıkmıyo.. bana yol gösterin her tren çıldırtıyo beni..
0
hocam, bence bir an önce, olabildiğince hızlı bi şekilde psikologla görüşün. ama devlet hastanesi falan olmasın, kıyın paraya gidin yardım alabileceğiniz işini bilen birine. tek tavsiyem bu gibi konularda beklememek. hatta buraya bunları yazmanız, paylaşmanız bile sizlere tekrar aynı durumu kafanızda yaşatmıştır. yapmayınız etmeyiniz. kıymayınız zihninize.
0
eğer yolculuk için başka bir alternatifin varsa 6-7 ay trenlerden ve istasyonlardan uzak dur.
geçen yıl üsküdarda kaldırımdaki kalabalığın içine bir araç daldı. sanırım 3 kişi hayatını kaybetti o gün. kalabalık içindeydim, kazadan sonra ne zaman oradan geçsem, midem bulanıyordu. bir dönem kaldırımda yürürken sürekli trafiği kontrol etmek zorunda hissediyordum kendimi. üsküdara gitmedim aylarca. kaldırım tedirginliğim tamamen olmasa da geçti zamanla.
geçen yıl üsküdarda kaldırımdaki kalabalığın içine bir araç daldı. sanırım 3 kişi hayatını kaybetti o gün. kalabalık içindeydim, kazadan sonra ne zaman oradan geçsem, midem bulanıyordu. bir dönem kaldırımda yürürken sürekli trafiği kontrol etmek zorunda hissediyordum kendimi. üsküdara gitmedim aylarca. kaldırım tedirginliğim tamamen olmasa da geçti zamanla.
0
çok kötü bir durum..ve fazlasıyla olumsuz...daha da olumsuz bir hale gelmeden profesyonel yardım alsanız iyi edersiniz..
0
öncelikle, şunu demeliyiz: yaşadığın travma normal. yani, bu kadar dehşet verici bir olaya tanık olman, elbetteki seni sarsacak. bir de, "başkasının ölümü" hep daha fazla korkutur insanı. tanıdığın birinin cesedini görmek kötüdür, ama bilirsin ki öldü. içten içe ölümden korkarak bakarsın ona. tanımadığın insanın cesedinden ise sadece korkarsın. o bedenden de korkarsın.
çok talihsiz bir olay. yardım alman da şart bence. bu olayı anlatman, yaşadıklarının nedenini bilmen, tedaviyi kolay atlatacağının göstergeleridir bence.
çok talihsiz bir olay. yardım alman da şart bence. bu olayı anlatman, yaşadıklarının nedenini bilmen, tedaviyi kolay atlatacağının göstergeleridir bence.
0
sorunu çok düşündüm.
sana yazacağım cevabı da.
korkun çok kuvvetli ve benim diyeceğim şeyler sana pek anlamlı veya iyi gelmeyebilir.
----spoiler---- :P
bu durumun seni etkilemesinin bir nedeni var. tabi öncelikle bu tip şeylere alışık değilsin. muhtemelen bu konulara pek kafa yormamışsın. kimi insan korkuları nedeniyle faniliği çok sorun ediyor. konu şu ki, olaylara bakış açımız çok kısıtlı. ve korkumuzun nedeni de, nedenlerin ve sonuçların ancak çok kısıtlı bir yerini görebiliyor olmamız.
karşılaştığın olaylarla ilgili tepkin çok normal. öncelikle bunu kavraman önemli. seni farklı kılan bunlar üzerinde düşünmeye başlamış olman.
fakat karşılaştığın durumla ilgili düşündüğünden farklı gerçekler söz konusu. ve maalesef bunları ancak korku perdesini aralamaya cesaret edebildiğimizde görebiliyoruz.
tıklamadığın tek bir cevap var, ki o da gerçeğe en yakın cevap.
ancak biraz umarsızca dile getirilmiş. doğum ve ölümle ilgili insanlığın geliştirdiği pek çok kavram var. bunların bir kısmı eski uygarlıklarda yitmiş. nedenini bilemiyorum. arada ne oldu da doğumu kutlar, ölümden korkar olduk orasını hala pek çıkarabilmiş değilim. belki de nuh tufanından sonra insan sayısı öyle çok azaldı ki doğan çocuklar hediye gibi geldi herkese :P ve bu nedenle doğumu kutlama hevesine kapıldık. ama şu an 7 milyarız ve intihar oranları inanılmaz ölçülere yaklaşmış durumda. bu işte bir gariplik var ama nerede? :)
sana da tek tavsiyem şu: yaşadığını hisset. kalbin nasıl atıyor, nasıl nefes alıp veriyorsun, şu an vücudunda hangi kasların kasılı, nerelerine yük biniyor, yer çekiminin etkisi seni nasıl yere yapıştırıyor. bu yerçekimi dünyanın ortasındaki nasıl bir dönüş gücünden kaynaklanıyor, gezegene ağırlık veriyor. havanın basıncı, odanın sıcaklığı. yani en baştan başla bu dünyayı algılamaya, biraz daha bilimsel bir gözle ve en basit yerden başla, kendinden. sorgulamaların korku, ümitsizlik, anlamsızlık içermesin. önyargısızca sadece etrafında algıladığın somut gerçeklere odaklan. bir gezegenin üzerinde uzayda dönüyoruz, bir yıldızın etrafında :) şu an gezegenimizin gölgede kalmış tarafındayız ama güneş kuzey yarım küreye yaz getirmiş, boynumuz ondan yana kıvrılmış. bizimle birlikte aynı yıldız etrafında dönen bir kaç gezegen daha varmış. kimi kaya, kimi sadece gazmış. meğer herşey atomlardan mamülmüş. :) eğer bunu hissedebilirsen dünya gözüne başka türlü görünmeye başlayacak.
trenin insanları öldürme gücü olmadığını anlayacaksın. insanların insanları öldürme gücü var. bilinci olmayan nesnelerin yarattığı ölümlere kaza diyoruz. kafana ağaç devrilmesi gibi. sen resmen bir cinayete tanık olmuşsun. ve arkadaşların sana psikolog veya ruhsal danışmanlık bişi tavsiye etmesi de bence yerinde. bizden yardım istediğine göre yardıma ihtiyacın var ve bunu işini bilen birinden alman gerekiyor. biz ancak sana kısıtlı ve fani görüşümüzle cevap verebiliriz çünkü yaşadıkların bizim okumamız için bile epey ağır konular.
iyi olasın :)
sana yazacağım cevabı da.
korkun çok kuvvetli ve benim diyeceğim şeyler sana pek anlamlı veya iyi gelmeyebilir.
----spoiler---- :P
bu durumun seni etkilemesinin bir nedeni var. tabi öncelikle bu tip şeylere alışık değilsin. muhtemelen bu konulara pek kafa yormamışsın. kimi insan korkuları nedeniyle faniliği çok sorun ediyor. konu şu ki, olaylara bakış açımız çok kısıtlı. ve korkumuzun nedeni de, nedenlerin ve sonuçların ancak çok kısıtlı bir yerini görebiliyor olmamız.
karşılaştığın olaylarla ilgili tepkin çok normal. öncelikle bunu kavraman önemli. seni farklı kılan bunlar üzerinde düşünmeye başlamış olman.
fakat karşılaştığın durumla ilgili düşündüğünden farklı gerçekler söz konusu. ve maalesef bunları ancak korku perdesini aralamaya cesaret edebildiğimizde görebiliyoruz.
tıklamadığın tek bir cevap var, ki o da gerçeğe en yakın cevap.
ancak biraz umarsızca dile getirilmiş. doğum ve ölümle ilgili insanlığın geliştirdiği pek çok kavram var. bunların bir kısmı eski uygarlıklarda yitmiş. nedenini bilemiyorum. arada ne oldu da doğumu kutlar, ölümden korkar olduk orasını hala pek çıkarabilmiş değilim. belki de nuh tufanından sonra insan sayısı öyle çok azaldı ki doğan çocuklar hediye gibi geldi herkese :P ve bu nedenle doğumu kutlama hevesine kapıldık. ama şu an 7 milyarız ve intihar oranları inanılmaz ölçülere yaklaşmış durumda. bu işte bir gariplik var ama nerede? :)
sana da tek tavsiyem şu: yaşadığını hisset. kalbin nasıl atıyor, nasıl nefes alıp veriyorsun, şu an vücudunda hangi kasların kasılı, nerelerine yük biniyor, yer çekiminin etkisi seni nasıl yere yapıştırıyor. bu yerçekimi dünyanın ortasındaki nasıl bir dönüş gücünden kaynaklanıyor, gezegene ağırlık veriyor. havanın basıncı, odanın sıcaklığı. yani en baştan başla bu dünyayı algılamaya, biraz daha bilimsel bir gözle ve en basit yerden başla, kendinden. sorgulamaların korku, ümitsizlik, anlamsızlık içermesin. önyargısızca sadece etrafında algıladığın somut gerçeklere odaklan. bir gezegenin üzerinde uzayda dönüyoruz, bir yıldızın etrafında :) şu an gezegenimizin gölgede kalmış tarafındayız ama güneş kuzey yarım küreye yaz getirmiş, boynumuz ondan yana kıvrılmış. bizimle birlikte aynı yıldız etrafında dönen bir kaç gezegen daha varmış. kimi kaya, kimi sadece gazmış. meğer herşey atomlardan mamülmüş. :) eğer bunu hissedebilirsen dünya gözüne başka türlü görünmeye başlayacak.
trenin insanları öldürme gücü olmadığını anlayacaksın. insanların insanları öldürme gücü var. bilinci olmayan nesnelerin yarattığı ölümlere kaza diyoruz. kafana ağaç devrilmesi gibi. sen resmen bir cinayete tanık olmuşsun. ve arkadaşların sana psikolog veya ruhsal danışmanlık bişi tavsiye etmesi de bence yerinde. bizden yardım istediğine göre yardıma ihtiyacın var ve bunu işini bilen birinden alman gerekiyor. biz ancak sana kısıtlı ve fani görüşümüzle cevap verebiliriz çünkü yaşadıkların bizim okumamız için bile epey ağır konular.
iyi olasın :)
0
hep bir sey olmaz bana sağlam benim kafam derdim, duyunca off o kadar da kotu olmaz ki insan, takmasın kafaya geçer diye dusunurdum...ama basına gelince farklı oluyor...benm de basıma bir olay geldi...yıllardır herhangi ateşli bir silah gorunce ne çektiğimi kimse bilemez ve bazen yataktan ani kalkıslar, kafaya takmamaya çalışmak...
ben yapptım sen yapma aynı hatayı...git yardım al....
yılalrdır aklımda ve cıkmıyor, azalıyor ama yine de ara ara çileden çıkartıyor....
özet:GİT YARDIM AL....
ben yapptım sen yapma aynı hatayı...git yardım al....
yılalrdır aklımda ve cıkmıyor, azalıyor ama yine de ara ara çileden çıkartıyor....
özet:GİT YARDIM AL....
0
lovemyself
bu parçanın notasını arıyorum. google'da aratınca, aynı sözleri barındıran bir sürü parça çıktı, karıştırdım ben :(
bu parçanın notasını arıyorum. google'da aratınca, aynı sözleri barındıran bir sürü parça çıktı, karıştırdım ben :(
0
hareket saati gecmis otobus kaptani
merhabalar,bu çikolatanın içine konulduğu gümüş tepsiler vb. falan pastanelerde bulunuyor mu? yoksa onu dışardan alıp öyle mi gidiyoruz pastaneye?
merhabalar,
bu çikolatanın içine konulduğu gümüş tepsiler vb. falan pastanelerde bulunuyor mu? yoksa onu dışardan alıp öyle mi gidiyoruz pastaneye?
bu çikolatanın içine konulduğu gümüş tepsiler vb. falan pastanelerde bulunuyor mu? yoksa onu dışardan alıp öyle mi gidiyoruz pastaneye?
0
Tepsiyi de çikolatayı da kendiniz seçmeniz iyi olur, bazen dandik dundik şeyler koyuyorlar.
0
Hazir set gibi bi sey onlar zaten cogu buyuk pastanede olur.. Zaten fiyat da genelde cikolataya gore degil tepsinin kalitesine gore degisir.
0
ek tavsiye; iyi bi şey alın. ilerde söz-nişan yüzükleri de konuyor çünkü o tepsiye. daha sonrasında da vitrinde saklanıyor :)
özel gün için çikolata satan yerlerde olur. ama bazıları dandiktir, dikkat edin.
özel gün için çikolata satan yerlerde olur. ama bazıları dandiktir, dikkat edin.
0
biz gümüs tepsisini ayri almistik.
soyle bisi olmustu. gümüsü zannedersem eminonu'nden annem almisti.
yerini uzun uzun tarif etti simdi ama aklimda tutamadim. lazim olursa o bilgi, ayrintili sorar yazarim size.
img.fotoambar.com
soyle bisi olmustu. gümüsü zannedersem eminonu'nden annem almisti.
yerini uzun uzun tarif etti simdi ama aklimda tutamadim. lazim olursa o bilgi, ayrintili sorar yazarim size.
img.fotoambar.com
0
lovemyself
Şimdi şekerler, Amsterdam yakınlarında kalacak bi yer ayarladım. Yazın oradayım. Daha önce hiç gitmemiştim Hollanda'ya. Gezilecek-görülecek yer listelerine bakıyorum elbette. Ama en çok merak ettiğim yer Nazi kampları. O taraflarda bir kamp olduğunu, ama bir yangında kiliselerin de, o yerlerin de ha
Şimdi şekerler, Amsterdam yakınlarında kalacak bi yer ayarladım. Yazın oradayım. Daha önce hiç gitmemiştim Hollanda'ya. Gezilecek-görülecek yer listelerine bakıyorum elbette. Ama en çok merak ettiğim yer Nazi kampları. O taraflarda bir kamp olduğunu, ama bir yangında kiliselerin de, o yerlerin de harap olduğunu söylüyorlar. Var mıdır Hollanda'da ziyaret edilecek Nazi kampı? Piyanist filmindeki gibi ama. Sanırım Almanya'ya gidemem.
Bir de, internette belli başlı yerler yazıyor da, tek başıma gezmek için, "şurayı kaçırma" dediğiniz, farklı bir yer varsa, çok sevinirim. Modern sanat müzeleri, sergiler falan ilgimi çeker.
edit: azıcık üstte dursa ya. Cevap gelse yarına kadar.
Bir de, internette belli başlı yerler yazıyor da, tek başıma gezmek için, "şurayı kaçırma" dediğiniz, farklı bir yer varsa, çok sevinirim. Modern sanat müzeleri, sergiler falan ilgimi çeker.
edit: azıcık üstte dursa ya. Cevap gelse yarına kadar.
0
@isviçreli, o toplama kampı hakkında bilgi edinmeye çalışıyorum şimdi. tam olarak kastettim buydu, evet.
@mor oje, sağolasın. şu an yazdığın her yer yabancı, ama yürürken aklıma gelirsin :) netten teker teker bakıyorum yazdığım yerlere..
@mor oje, sağolasın. şu an yazdığın her yer yabancı, ama yürürken aklıma gelirsin :) netten teker teker bakıyorum yazdığım yerlere..
0
artık içerisinde yenilenmemiş hiçbir şey kalmamış gerçi ama anne frank'ın evi de ilgini çekebilir nazi kamplarıyla ilgileniyorsan. hikayesini birebir görmüş olursun onun da.
0
@demetrius, fuhuş bölgesi diyor oraya? bağyan kişiyim ben, çok işim olmaz. gezi, sanat falan gibi bakmıştım ama..
0
yok aynı zamanda turistik bir yer. ben çok ilginç buldum (bir bayan olarak), bakış açınıza bağlı.
0
ha pardon, ben de takılma amaçlı yazdınız sanmıştım :)
sağolasın o zaman :) ekliyorum listeye.
sağolasın o zaman :) ekliyorum listeye.
0
size "ice bar var çok güzel mutlaka görmelisin" derlerse gitme sakın hiçbir esprisi yok üstüne bir de 15euro =)
ayrıca red light da bir bayan olarak da gayet görülesi bir yer =) çift şeklinde hatta çocuklu aileler falan da geziyor :D:D:d
benim için de wok to go'dan yemek yiyin madem =)))))
ayrıca red light da bir bayan olarak da gayet görülesi bir yer =) çift şeklinde hatta çocuklu aileler falan da geziyor :D:D:d
benim için de wok to go'dan yemek yiyin madem =)))))
0
Kardeşimle beraber ekim ayında gitmeyi plandığımız için biraz araştırmıştık. Şöyle bir link bulduk, güzelde bilgi vermiş, görmediyseniz ilgilinizi çeker.
carriemeldrops.blogspot.com
carriemeldrops.blogspot.com
0
seviyorum ulan sezenimi deli gibi hem de
kız arkadaşımın bir problemi var söylemesi ayıp büyük tuvaletini yapamıyor. yani kabız değil, bildiğim kadarıyla kabız olunca yapmak istersin zorlanırsın ama yapamazsın. bunda öyle bir durum da yok. tuvaleti hiç gelmiyor. geçen 5 günlük bir tatile gittik geldik, geldikten sonraki 2 günü de sayarsak
kız arkadaşımın bir problemi var söylemesi ayıp büyük tuvaletini yapamıyor. yani kabız değil, bildiğim kadarıyla kabız olunca yapmak istersin zorlanırsın ama yapamazsın. bunda öyle bir durum da yok. tuvaleti hiç gelmiyor. geçen 5 günlük bir tatile gittik geldik, geldikten sonraki 2 günü de sayarsak toplamda 7 gün boyunca hiç tuvaletini yapmadı (ki özellikle tatilde o kadar yeyip içtik).
bir de şöyle bir problemi var; dışarıda asla tuvaletini yapamıyor. evdeyse de evde başka biri varsa yine yapamıyor. her gün bunu takip eder olduk. bu kızın yedikleri nereye gidiyor?
bir de şöyle bir problemi var; dışarıda asla tuvaletini yapamıyor. evdeyse de evde başka biri varsa yine yapamıyor. her gün bunu takip eder olduk. bu kızın yedikleri nereye gidiyor?
0
1. problem 2.problemden kaynaklanıyor olabilir. Çünkü yapmadıkça tuvaleti, erteledikçe bir yerden sonra gelmemeye başlıyor ve karında rahatsızlık olarak kalıyor sadece(gerçi o da olmamış ama). Bunun 1 ay kadar yapılmadığını gördüm. 1 ay sonunda baya sancılı oluyor :P
Sabahları kahvaltıdan önce kuru kayısı + 1 büyük bardak su gibi yöntemlerle boşaltımı düzenlerse gelecektir bence. Ama o/bu sebeplerden yapmamaya devam ederse hayat zor maalesef.
Sabahları kahvaltıdan önce kuru kayısı + 1 büyük bardak su gibi yöntemlerle boşaltımı düzenlerse gelecektir bence. Ama o/bu sebeplerden yapmamaya devam ederse hayat zor maalesef.
0
süper bir soru.
lakin, bu soruya cevap yok. aynı durumda olan başka tanıdıklar söz konusu. vücut yapısı falan diyeceğz buna artık. bağırsakların çalışma problemi, falan filan deniyor.
başka bir yerde tuvalete gidememek de psikolojik açıklaması işin. zaten tuvalete çıkma eylemi çok ender gerçekleşen bir olay olduğundan, bu durumu başka yerde yaşamak istememesi normal. normal insan dediğin bi gün yapmazsa zorlanır çünkü, bu problemi yaşayanlar için bir-iki günlük gecikme problem olmuyor. o yüzden rahatça eylemi gerçekleştirecekleri bi zamanı beklemeleri normal. yine de bi doktor, bu yabancı yerde tuvalete gidemeyip, eylemi geciktirme olayının vücudu alıştırdığını söylüyordu. yabancı yerdeyim diye tuvalete gitmeyip ertelediği zaman, vücut geç çıkmaya alışıyor gibin.
yine de bi doktordan falan yorum alırsak süper olacak tabi.
lakin, bu soruya cevap yok. aynı durumda olan başka tanıdıklar söz konusu. vücut yapısı falan diyeceğz buna artık. bağırsakların çalışma problemi, falan filan deniyor.
başka bir yerde tuvalete gidememek de psikolojik açıklaması işin. zaten tuvalete çıkma eylemi çok ender gerçekleşen bir olay olduğundan, bu durumu başka yerde yaşamak istememesi normal. normal insan dediğin bi gün yapmazsa zorlanır çünkü, bu problemi yaşayanlar için bir-iki günlük gecikme problem olmuyor. o yüzden rahatça eylemi gerçekleştirecekleri bi zamanı beklemeleri normal. yine de bi doktor, bu yabancı yerde tuvalete gidemeyip, eylemi geciktirme olayının vücudu alıştırdığını söylüyordu. yabancı yerdeyim diye tuvalete gitmeyip ertelediği zaman, vücut geç çıkmaya alışıyor gibin.
yine de bi doktordan falan yorum alırsak süper olacak tabi.
0
activya yesin; ise yariyor gercekten. bir de dogadan form cayi...ciddi saglik problemi yoksa kesin cozum...
0
asıl bu bahsettiklerin kabızlık (dışkılamama) tanımına uyuyor. google'da aratın. kabızlık ve dışkılamama üzerine açıklayıcı metinler var. bir okuyun bence. bir hastalık belirtisi yoksa yediklerine içtiklerine dikkat etsin. lifli besinler yesin. kayısı yesin. muz ve kola tüketmesin. laksatif etkili ve bağırsak yumuşatıcı ürünlerden alın (kadınsal yoğurtlar). bunun gibi şeyler..
0
sizin yanınızda çekiniyor da olabilir. mesela otel odasında içerde siz varken yapmak istemiyor olabilir. bir de belki sizden gizli tuvalete girmiş olabilir yanlız bıraktığınız bir anda. ama bünye meselesi olur yani normaldir.
kahve içsin kiraz yesin sorunu kalmaz.
kahve içsin kiraz yesin sorunu kalmaz.
0
scrubs'da dr. elliot reid aynı durumdaydı. çözülebilir bir sorun ancak iki yönlü: fiziksel ve psikolojik.. mutlaka doktora görünmeli..
0
bir çay kaşığı zeytin yağı yesin, kahvede iyi gelir.
ben de eskiden birkaç günde bir sıçardım, güzel zamanlarmış şimdi günde bir kaç kere boğazda balık besliyorum.
ben de eskiden birkaç günde bir sıçardım, güzel zamanlarmış şimdi günde bir kaç kere boğazda balık besliyorum.
0
abicim tehlikeli bisey bu, 1 hafta hic sicmiyorsa ciddi bir zehirlenme tehlikesi ortaya cikar. gidin bi doktora 1 haftadir sicmadim deyin ciddi sekilde telas yapar. bagirsak dugumlenmesi falan saniyorlar ilk. neyse tabi sizin derdiniz o degil, ama ilac milac verip sicirtmaya ugrasirlar kesinlikle. ustune dusulmesi gereken bi sorun bu, kesinlikle profesyonel yardim alin. daha da ciddilesirse hakikaten zehirlenebilir.
0
müsil koy kız arkadaşının yemeğine filan müsil koy biraz sonra bak bakalım evde birinin olmasını takıyormu :)) evet yap bunu.
0
1 hafta çok uzun bi' süre ve tehlikeli de. Doktora görünmekte fayda var ama reddederse;
kavun yiyip üstüne su içmesini öneriyorum. Soğuk bi' taşa falan da oturursa tamamdır. Bi' de sen evde olma bi' kaç gün. Rahat bırak kızı. Son kısım espri de kavun + su yapsın.
kavun yiyip üstüne su içmesini öneriyorum. Soğuk bi' taşa falan da oturursa tamamdır. Bi' de sen evde olma bi' kaç gün. Rahat bırak kızı. Son kısım espri de kavun + su yapsın.
0
tamamen psikolojik. dışardaki tuvaletlerde kendini rahat hissetmemesi de öyle. psikolog desteği de almalı.
0
kuru kayisi, kuru erik, elma, portakal, sabah kalkar kalkmaz icilen caydanlikta ILITILMIS iki bardak su. Uzun yuruyusler.
Bunlar faydali olacaktir.
Sana alistikca, tuvalete gitme aliskanliklari da degisecektir.
Bu tur tatillerde, onun genel olarak tuvalete gitme saatlerinde, senin odayi terkedip disari cikman faydali olabilirdi.
Eline okuyacak bi sey alip tuvalete oturup beklemesi ve konsantre olmasi da onemli.
Senin veya baskasinin iceriden cikacak sesleri duymasindan korkuyosa, o tuvalete girince, siz de muzigi acabilir ve onun ses cikarma korkusunu ustunden atmasina yardimci olabilirsiniz.
Zamanla ve telkinle alisir.
Barsaklari mushile alistirmayin, mushil en son care.
Bunlar faydali olacaktir.
Sana alistikca, tuvalete gitme aliskanliklari da degisecektir.
Bu tur tatillerde, onun genel olarak tuvalete gitme saatlerinde, senin odayi terkedip disari cikman faydali olabilirdi.
Eline okuyacak bi sey alip tuvalete oturup beklemesi ve konsantre olmasi da onemli.
Senin veya baskasinin iceriden cikacak sesleri duymasindan korkuyosa, o tuvalete girince, siz de muzigi acabilir ve onun ses cikarma korkusunu ustunden atmasina yardimci olabilirsiniz.
Zamanla ve telkinle alisir.
Barsaklari mushile alistirmayin, mushil en son care.
0
kabızlık sadece dışkılama sırasında sorun yaşamak değil, dışkılama periyodunda uzunluk olarak da tabir edilebiir. arkadaşların yazdığı bitkisel çözümlere katılıyorum ama eğer sorun organik bi nedense acile git. bi karın röntgeni çektirt. bi obstrüksiyon tıkanma olabilir. ama sanırım kız arakadaşında huzursuz (irritabl) barsak sendromu olabilir. ne yazık ki bu hastalar kronik kabızlıktan muzdariptir. duphalac osmolac gibi dışkı yumuşatıcı ve dışkılamayı tetikleyici ilaçları kullanabilirsin tabii ki doktor tavsiyesi ile.
0
çok teknik bilgiler veremiyeceğim, ancak aynı problemin çok daha ağırını yaşamış biri olarak yardımcı olmaya çalışıcam. çok değil bir iki sene öncesine kadar, iki haftada veya üç haftada bir tuvalete çıkardım. ayda bir olduğu da olurdu tabi. ailem çok kaygılanırdı hep normal olarak, küçüklüğümden itibaren hep böyleydim çünkü. zehirlenicem diye, ya da bağırsaklarımdan ciddi sorunlar yaşıycam diye çok korkarlardı. duyuru sakinlerinin affına sığınarak söylüyorum öyle bir sıçardım ki afedersiniz anlattığım kişiler ciddi anlamda inanamıyolar. ben de normal bi insan olsam ben de inanamazdım gerçi sanırım. detaylara pek girmiycem. benim de hiç tuvaletim gelmezdi nerdeyse artık, ama daha küçük yaşlarda gelirdi de gitmezdim, böyle böyle arttı zaten. çok çeşitli sebepleri olabiliyor bunun özellikle psikolojik manada, ama çok uzatmak istemiyorum yardımcı olmak amaçlı bi cevap en nihayetinde.
büyük ihtimalle çevredekiler yapamasan da düzenli otur, ılık su iç kuru kayısı ye falan diyolardır, haklılardır da ama ben pek girişmedim o işlere. ha bu arada normal insan seviyesine inmese de artık gün aşırı, ya da en fazla üçüncü günde tuvalete çıkıyorum. bu sorundan kurtulmak için cidden psikolojiyi ona göre ayarlamak gerekiyor. bence kız arkadaşınız tuvalete girmeyi sıklaştırsın, biraz da ıkınması gerek çünkü bünye tembelliğe alıştığından tuvaletin varsa bile zor yapabiliyosun. tam yaparken yarım kalabiliyo kaslar çok sağlıklı çalışmadığından, iğrenç acılara sebebiyet verebiliyor:)
kız arkadaşınızın yedikleri nereye gidiyor bilmiyorum ama az önce de söylediğim gibi benimkiler anca kalemle bölünüp bikaç kova su dökmeyi gerektircek derecede birlikte el ele çıkıyorlardı bağırsaklarımdan:D ehem neyse. bu arada bunu yavaş yavaş da olsa azaltmanız çok önemli çünkü bağırsak hasarları çok tehlikeli ve eski sağlığını kazanması zor oluyor. kendim pek sorun yaşamadım(sanırım) ama hemen yakınımda kız arkadaşımın ablası var. çok kötü ameliyatlar geçirmiş kendisi ama yine de sağlığına kavuşamamış. neyse çok fazla uzattım zaten, sorularınız olursa cevaplayabilirim daha da uzatıp saçmalamak istemiyorum:) umarım bir an önce daha iyi bir duruma gelir kız arkadaşınız.
büyük ihtimalle çevredekiler yapamasan da düzenli otur, ılık su iç kuru kayısı ye falan diyolardır, haklılardır da ama ben pek girişmedim o işlere. ha bu arada normal insan seviyesine inmese de artık gün aşırı, ya da en fazla üçüncü günde tuvalete çıkıyorum. bu sorundan kurtulmak için cidden psikolojiyi ona göre ayarlamak gerekiyor. bence kız arkadaşınız tuvalete girmeyi sıklaştırsın, biraz da ıkınması gerek çünkü bünye tembelliğe alıştığından tuvaletin varsa bile zor yapabiliyosun. tam yaparken yarım kalabiliyo kaslar çok sağlıklı çalışmadığından, iğrenç acılara sebebiyet verebiliyor:)
kız arkadaşınızın yedikleri nereye gidiyor bilmiyorum ama az önce de söylediğim gibi benimkiler anca kalemle bölünüp bikaç kova su dökmeyi gerektircek derecede birlikte el ele çıkıyorlardı bağırsaklarımdan:D ehem neyse. bu arada bunu yavaş yavaş da olsa azaltmanız çok önemli çünkü bağırsak hasarları çok tehlikeli ve eski sağlığını kazanması zor oluyor. kendim pek sorun yaşamadım(sanırım) ama hemen yakınımda kız arkadaşımın ablası var. çok kötü ameliyatlar geçirmiş kendisi ama yine de sağlığına kavuşamamış. neyse çok fazla uzattım zaten, sorularınız olursa cevaplayabilirim daha da uzatıp saçmalamak istemiyorum:) umarım bir an önce daha iyi bir duruma gelir kız arkadaşınız.
0
lovemyself
hazır kek alıp yaş pasta yapacağım. daha önce defalarca yaptım. iki tane kek alacağım, dolayısıyla dört katlı olacak. araya krem şanti, üstüne de pasta kreması hazırlayıp koyuyorum. bize aralara ve üste çilek-muz koyuyorum genelde.bu seferki yaş pastam güzel olsun istiyorum. farklı bi şey daha koyay
hazır kek alıp yaş pasta yapacağım. daha önce defalarca yaptım. iki tane kek alacağım, dolayısıyla dört katlı olacak. araya krem şanti, üstüne de pasta kreması hazırlayıp koyuyorum. bize aralara ve üste çilek-muz koyuyorum genelde.
bu seferki yaş pastam güzel olsun istiyorum. farklı bi şey daha koyayım, değişik bi şey daha yapayım ve süper bi şi olsun. ama ne yapayım, bilemedim. içine frambuaz koymaktan başka bi şey gelmedi aklıma.
var mı bi tavsiyeniz?
edit: likör gibi şeyler, alkollü grubu kullanmıyorum.
bu seferki yaş pastam güzel olsun istiyorum. farklı bi şey daha koyayım, değişik bi şey daha yapayım ve süper bi şi olsun. ama ne yapayım, bilemedim. içine frambuaz koymaktan başka bi şey gelmedi aklıma.
var mı bi tavsiyeniz?
edit: likör gibi şeyler, alkollü grubu kullanmıyorum.
0
@demre: keki bol şekerli süt ile ıslatıyordum. onun yerine mi ananas suyu kullanayım? hmm.. ilginç olur bak.
@crucio: damla sakızı, bildiğin bakkaldan alınan damla sakızı mı? kremayı çırparken atacağım yani? allah allah, ilk defa duyuyorum bunları. o da iyiymiş..
@crucio: damla sakızı, bildiğin bakkaldan alınan damla sakızı mı? kremayı çırparken atacağım yani? allah allah, ilk defa duyuyorum bunları. o da iyiymiş..
0
şimdilerde facebook'ta çok görüyorum. kızlar barbi bebeklere etek şeklinde pasta yapıyor, şekil olarak çok güzel, bayağı hoşuma gitti.
0
kek konusunda uzman değilim fakat annem yaparken görmüştüm; sanırım tiramisuydu. kahve ile ıslatıyordu keki kendisi. benim de aklıma ananas suyu geldi şu anda. erkek olduğumdan ötürü pek yatkın değil elim böyle şeylere. sadece bir fikir sunayım dedim:)
0
@sotw: şekil olarak değişik bi şey yapamam herhalde. hazır kekten pasta sonuçta..
0
pastaban ile yapilan yalanci tiramisuyu senelerdir yaparim. onu isterseniz tarifini verebilirim. icine baileys vs de koyabilirsiniz hatta.
0
chaplincafe.blogcu.com
chaplincafe.blogcu.com
henüz yapmadıysan buralara bakıp fikir alabilirsin.Bizzat kendi yaptığım pastalar.
Kolay gelsin sorun olursa sözlükten msj at lütfen.
chaplincafe.blogcu.com
henüz yapmadıysan buralara bakıp fikir alabilirsin.Bizzat kendi yaptığım pastalar.
Kolay gelsin sorun olursa sözlükten msj at lütfen.
0
cignedigimiz sakiz degil:). hap seklinde pastalarda, tatlilarda kullanmak icin damla sakizi satiliyor. nasil kullanildigini bilmiyorum ben yiyiciyim sadece:)))
0
annem ve ablam yeni birseyler denemek istediklerinde portakalagaci.com'a bakarlar. oradan da bulabilirsin farkli lezzetler
0
sakız koyacaksanız miniminnacık kullanmalısınız. pudingi kremayı pişirirken atacaksınız içine. böyle tırnak ucu kadar bişi yeter. soğuk hazırlanan krem şanti gibi şeylere eklemek zor tabi erimez, katır kutur kalır, toz halinde de var ama her yerde bulunmuyor. bir de sakız ezmesi gibi bişi var o bulunuyo bazı marketlerde, kipa mesela.
farklı tatlar için de reçel koyabilirsiniz biraz, sulandırıp da kullanabilirsiniz hatta. mesela güzel bir böğürtlen reçelinin tanelerini koyarsınız reçelini de sulandırıp keke emdirirsiniz. güzel oluyor.
bir de pandispanyasını kendiniz yapmayı deneyin, çok keyif alacaksınız. :)
farklı tatlar için de reçel koyabilirsiniz biraz, sulandırıp da kullanabilirsiniz hatta. mesela güzel bir böğürtlen reçelinin tanelerini koyarsınız reçelini de sulandırıp keke emdirirsiniz. güzel oluyor.
bir de pandispanyasını kendiniz yapmayı deneyin, çok keyif alacaksınız. :)
0
yani, tam olarak çok farklı bi şey aramıyorum. herkes bi şeyler yapıp getircek bi dost toplantısına. ben yaş pasta yapcam. kolay olsun, bi alay işim gücüm var. ama acızık daha güzel olsun istiyorum. hani, yiyen desin ki "aa hep yaptığımız hazır kekten yaş pasta, ama çok hoş olmuş seninkisi" falan :) ayrıntı peşindeyim.
0
amaç pratik, kolay ama etkileyici, farklılık yaratıcı bişeyse yine hazır ürünlere yönelin. dr oetker in glazürleri var. büyük bir pasta için bikaç paket almanız gerekir yanlız. pastanın üstünü öyle bişeyle kaplayıp pasparlak bi çikolata görünümüne kavuşturabilirsiniz kolayca. yine dr oetker in dekor glazürleri var. ince tüpte, renkli, kalem gibi. onlarla üzerine yazı yazabilir, bişeyler çizebilirsiniz. ya da marketten krema sıkma uçlarından alıp pastanın kremasını şekilli sıkarak filan süsleyebilirsiniz.
www.droetker.com.tr
www.droetker.com.tr
www.droetker.com.tr
www.droetker.com.tr
0
dr oetker'in hazı dolgu kreması var kakaolu ve vanilyalı olmak üzere iki çeşit. krem şanti yerine bunu kullanabilirsin araya koymak için. hazırlaması da çok basit, aynı krem şanti gibi soğuk sütle çırpıyorsun hatta şanti gibi kullanmadan önce dolapta iki saat kıvam almasını beklemene de gerek yok, hemen çırpıp kullanıyosun. ben bisküviyle yaptığım kolay pastalara koyuyorum bunu. ona bile çok güzel bir tat veriyor. hatta iki paket yaparsan üst kaplamasını da yapabilirsin pastanın. illa sadece araya kullanacaksın diye bir şart yok.
hazır keki ananas suyuyla ıslatırsan araya da muz ve/veya ananas koyabilirsin. muz ve ananasın tadı birbirine çok yakışıyor.
üst süsleme için de gene muz-ananas ikilisi kullanıp, onun üstünü de jöle ile kapla, yoksa meyveler kararıyor.
damla sakızı tablet olarak satılır,(ve pahalıdır) eğer muhallebi yada puding gibi kaynatarak hazırlanacak birşey de kullanmayacaksan, havan gibi bir şey de iyice ez, toz haline getir, yoksa erimez. hatta işini garantiye almak için, o tozu çok az sıcak suda bekletip öyle kullan. pasta kreması için bir tek damla sakızı tanesi hatta yarım tane yeterlidir. küçücük şey bile acayip aroma verir.
hazır keki ananas suyuyla ıslatırsan araya da muz ve/veya ananas koyabilirsin. muz ve ananasın tadı birbirine çok yakışıyor.
üst süsleme için de gene muz-ananas ikilisi kullanıp, onun üstünü de jöle ile kapla, yoksa meyveler kararıyor.
damla sakızı tablet olarak satılır,(ve pahalıdır) eğer muhallebi yada puding gibi kaynatarak hazırlanacak birşey de kullanmayacaksan, havan gibi bir şey de iyice ez, toz haline getir, yoksa erimez. hatta işini garantiye almak için, o tozu çok az sıcak suda bekletip öyle kullan. pasta kreması için bir tek damla sakızı tanesi hatta yarım tane yeterlidir. küçücük şey bile acayip aroma verir.
0
beyaz krema ile yapacaksanız, tamamını krem şanti ile yapmak yerine keşkül yapın (onlar da hazır var), yarım yarım karıştırıp kullanın. yani atıyorum 2 paket krem şanti yerine, 1 krem şanti 1 keşkülü karıştırın, öyle kullanın. oldukça lezzetli oluyor ve krem şanti azaldığı için yağ tadından baymıyor.
0
abla surdan bi doner ekmek alsana
Civan Canova'nın bu eserini bir yerlerden bulmam mümkün mü ? İnternetten sadece kısa replikleri okumaktan sıkıldım =) . İzlediğim en güzel oyunlardan birisiydi. Nasıl ulaşılır bu esere, nasıl okunabilir ?
Civan Canova'nın bu eserini bir yerlerden bulmam mümkün mü ? İnternetten sadece kısa replikleri okumaktan sıkıldım =) . İzlediğim en güzel oyunlardan birisiydi. Nasıl ulaşılır bu esere, nasıl okunabilir ?
0
mitos boyut yayınevi, tiyatro ile alakalı her derdinize devadır :) civan canova-toplu oyunları-3 kitabında o oyun mevcut.
kitapevlerine sipariş verebilirsiniz ya da direkt yayınevine gidip de alabiliyorsunuz kitabı. tiyatro öğrencilerine indirimli veriyorlar.
bi de şunu diyeyim; canova oynamak için yazar. oyuncu kökenli olduğu için. oyunu izlemenin verdiği tadı yazıda bulamayabilirsiniz. devlet tiyatrosunun bu oyunun sahnesinde kendini aştığı, mükkemele yakın bir iş çıkardığı muhakkak. ama oyunda dramaturgi olmadığı için, değişik gelecektir size.
oyun okumak güzeldir, candır. ful yaprakları da süperdir. e hadi bakalım.
kitapevlerine sipariş verebilirsiniz ya da direkt yayınevine gidip de alabiliyorsunuz kitabı. tiyatro öğrencilerine indirimli veriyorlar.
bi de şunu diyeyim; canova oynamak için yazar. oyuncu kökenli olduğu için. oyunu izlemenin verdiği tadı yazıda bulamayabilirsiniz. devlet tiyatrosunun bu oyunun sahnesinde kendini aştığı, mükkemele yakın bir iş çıkardığı muhakkak. ama oyunda dramaturgi olmadığı için, değişik gelecektir size.
oyun okumak güzeldir, candır. ful yaprakları da süperdir. e hadi bakalım.
0
lovemyself
son zamanlarda çıktı bu. mesela entry'de "şunun gibi" yazıyor. link görünmüyor. o kelimeye tıklıyorsunuz, link açılıyor.adına ne deniyor, bilemedim. nasıl yapılıyor, bulamadım. eskiden böyle şeyler yoktu yahu. teknoloji değişti azizim.
son zamanlarda çıktı bu. mesela entry'de "şunun gibi" yazıyor. link görünmüyor. o kelimeye tıklıyorsunuz, link açılıyor.
adına ne deniyor, bilemedim. nasıl yapılıyor, bulamadım. eskiden böyle şeyler yoktu yahu. teknoloji değişti azizim.
adına ne deniyor, bilemedim. nasıl yapılıyor, bulamadım. eskiden böyle şeyler yoktu yahu. teknoloji değişti azizim.
0
kolay, gözükmesini istediğiniz metni seçip sağ üstten http:// ye basıyorsunuz çıkan kutuya linki ekliyorsunuz wwww.google.com gibi.
0
entry girerken link vereceğiniz kelimeyi mouse ile tarayıp sağ üstteki http butonuna basınız. ardından linkini vermek istediğiniz adresi çıkan kutucuğa yapıştırınız ve "tamam" a basınız. olay bu kadar basit. :)
0
miss antartika
elimde bir adet sony video kamera var. arkadaşlarla konuştuk, çocukalrımıza anı niyetine bir şeyler çekmek istiyoruz. ama ne çeksek? parodi olur, fikir olur, her bir şeye ihtiyacımız var.pls ltf tşk kib bye
elimde bir adet sony video kamera var. arkadaşlarla konuştuk, çocukalrımıza anı niyetine bir şeyler çekmek istiyoruz. ama ne çeksek? parodi olur, fikir olur, her bir şeye ihtiyacımız var.
pls ltf tşk kib bye
pls ltf tşk kib bye
0
valla öncelikle çok güzel düşünmüşsünüz. ben de şimdi hemen düşündüm de mesela benim ebeveynlerimden bana böyle bir şey kalmış olsaydı ne olmasını isterdim diye. en çok isteyeceğim şey midir bilmem ama şu anda aklıma ilk gelen şu oldu. ben doğup büyüdüğüm şehre aşık bir insanım. ama her zaman bu şehrin ben doğmadan önceki hali aklıma takılmıştır. istanbul gibi büyük şehirlerden bahsetmiyorum. mesela benim şehrim milas. eğer siz de böyle küçük bir yerde yaşıyorsanız o şehri çekin derim. tabi arada kendinizi de çekersiniz espriler falan katarsınız tabi ki. sonra mesela çekeceğiniz yerlerle ilgili bildiğiniz hikayeler, söylenceler, efsaneler, dedikodular falan varsa anlatabilirsiniz videoda. hatta ben de yapayım bunu :)
0
gijilti
a. eski hükümlü bir insan memur olabilir mi?b. memuriyette yaş sınır var mı? mesela kırk yaşında iken kpss ye girmek mantıklı mı?c. memuriyet mevzuatına kolayca ulaşıp merak ettiklerimi araştırabileceğim bir site var mı?
a. eski hükümlü bir insan memur olabilir mi?
b. memuriyette yaş sınır var mı? mesela kırk yaşında iken kpss ye girmek mantıklı mı?
c. memuriyet mevzuatına kolayca ulaşıp merak ettiklerimi araştırabileceğim bir site var mı?
b. memuriyette yaş sınır var mı? mesela kırk yaşında iken kpss ye girmek mantıklı mı?
c. memuriyet mevzuatına kolayca ulaşıp merak ettiklerimi araştırabileceğim bir site var mı?
0
c. www.memurlar.net
hatta diğer sorularının cevaplarını da bulabilirsin burdan.
hatta diğer sorularının cevaplarını da bulabilirsin burdan.
0
1-yüz kızartıcı suçlar olamıyor. bildiğim kadarıylan.
2-birçok alan yaş sınırı koyar. kırk yaşında çok çok zorlanır kişi. imkansız dicem ama, belki vardır bi yolu diye demiyorum.
3- memurlar.net'e bi artı da benden.
2-birçok alan yaş sınırı koyar. kırk yaşında çok çok zorlanır kişi. imkansız dicem ama, belki vardır bi yolu diye demiyorum.
3- memurlar.net'e bi artı da benden.
0
eski hükümlüler için özel kadrolar bile mevcut hatta özel sektörde belli bir çalışan sayısından sonra mecburi. ama detaylı bilgi için memurlar.net diyorum ben de...
0
cagdassalur
çok bekledim yazar oldum ancak derslerimden dolayı bilgisayarımı bir süre hayatımdan çıkarmaya karar verdim. böyle aylarca hiç aktif olmazsam yazarlığıma bişey olurmu? kafa izni düşünmüorum.
çok bekledim yazar oldum ancak derslerimden dolayı bilgisayarımı bir süre hayatımdan çıkarmaya karar verdim. böyle aylarca hiç aktif olmazsam yazarlığıma bişey olurmu? kafa izni düşünmüorum.
0
kedi olmus gidiyorsun
banka hesabı açtırmak için ikametgah belgesi gerekiyor malumunuz, herhangi bir nüfus müdürlüğüne gitsem ikametgah belgemi alabilir miyim? nüfusa kayıtlı olduğum yerde ikamet etmiyorum ve bu kaydımı şimdiki ikametgah adresim olarak değiştirmek istesem ne yapmam gerekir? bunlar önemli olabilir; şu an
banka hesabı açtırmak için ikametgah belgesi gerekiyor malumunuz, herhangi bir nüfus müdürlüğüne gitsem ikametgah belgemi alabilir miyim? nüfusa kayıtlı olduğum yerde ikamet etmiyorum ve bu kaydımı şimdiki ikametgah adresim olarak değiştirmek istesem ne yapmam gerekir? bunlar önemli olabilir; şu an kiradayım ve ne kira sözleşmem ne de adıma düzenlenmiş bir fatura var.
0
hangi ilde kayıtlı olursanız olun herhangi bir nüfus müdürlüğünden iki dk da veriyorlar ikametgah belgesini.
0
comcofix haklı.
diğer soru için; muhtarlığa gideceksin. eski muhtarın yeni muhtarına bi kağıt gönderecek. fatura falan istememişlerdi bende. belki hayrına oturuyorsun orda, belki faturaları sen karşılamıyosun, di mi? istemeleri neyse de, bu konuda ısrar edeceklerini sanmıyorum. dediğim gibi, eski muhtarınıza gitmeniz gerekiyor.
diğer soru için; muhtarlığa gideceksin. eski muhtarın yeni muhtarına bi kağıt gönderecek. fatura falan istememişlerdi bende. belki hayrına oturuyorsun orda, belki faturaları sen karşılamıyosun, di mi? istemeleri neyse de, bu konuda ısrar edeceklerini sanmıyorum. dediğim gibi, eski muhtarınıza gitmeniz gerekiyor.
0
peki oturduğum dairenin kira sözleşmesi ev arkadaşım adına. ben bu dairede oturduğumu göstermek ve ikametgahımı bu adres olarak belirlemek için o arkadaşımla mı gitmek mecburiyetindeyim muhtarlığa?
0
yok öyle bi şey yaa. yani, bende öyle olmadı. adam muhtar, kırk kişiyle uğraşıyor sizin gibi. eski muhtarınıza gidiyorsunuz, o yeni muhtarlığa faks çekiyor ya da sana veriyor bi kağıt. sen de yeni muhtara gidip bir-iki şey vereceksin.
ps: ben öğrenci iken yaptırmıştım bu zımbırtıyı. sen kocaman insansındır, seni zorlarlar, onu bilemem. bi de o yeni muhtarlık ne belgesi istiyordu, hatırlamıyorum çok.
ps: ben öğrenci iken yaptırmıştım bu zımbırtıyı. sen kocaman insansındır, seni zorlarlar, onu bilemem. bi de o yeni muhtarlık ne belgesi istiyordu, hatırlamıyorum çok.
0
ikametgah isteyen hangi bankaymış bu merak ettim? daha geçen gün iş bankasından hesap açtım sadece nüfus cüzdanım yeterli oldu. keza garanti aynı şekilde istemiyor ikametgah filan.
vadesiz mevduat hesabından bahsediyoruz değil mi?
vadesiz mevduat hesabından bahsediyoruz değil mi?
0
garantiden bahsediyorum ben de. ve fekat hesap açtırmak için ikametgah belgesi veya üzerinize kayıtlı bir fatura olması gerekiyor dediler. geçen yıllarda çıkan bir kural bu. iki yıl önce filan çıktı sanırım. keza iş bankası da sormuştu iki yıl önce, geçen yıl ziraat de istedi. bu yasal olarak zorunlu hale getirildi bildiğim kadarıyla.
0
Bildiğim kadarıyla üzerinize kayıtlı bir fatura filan yoksa ama aynı evde yaşayan ve üstüne fatura kayıtlı biri varsa bu kişiyle birlikte nüfus müdürlüğüne gidiyorsunuz. Orada bir dilekçe yazıyorsunuz birlikte.
0
lovemyself
hareketli bi şeydi. devlet tiyatrosunda, sersemler evi oyununda kullanılmıştı. athena gibi, yüksek sadakat gibi bi grubun parçası.. neydi ya :(
hareketli bi şeydi. devlet tiyatrosunda, sersemler evi oyununda kullanılmıştı. athena gibi, yüksek sadakat gibi bi grubun parçası.. neydi ya :(
0
süpppper bi insanmışsın sen gofragol.
her daim kardeşimsin, sana yamuk yapanların karşısındayım bundan sonra :))
her daim kardeşimsin, sana yamuk yapanların karşısındayım bundan sonra :))
0
tezek
Yani sozlukte bir yazar olarak formata uydugunuz surece sik kafali japon askeri olmaniz ifade etmiyor mu? Sorumun nedeni sozlukte hep duzey tartismalari olmakta. Ama cok japon askeri var. formata uy gerisini dusun me mi demek istemekteler bize. yok ole ise neden sozluk boku yedi seviye yerlerde tart
Yani sozlukte bir yazar olarak formata uydugunuz surece sik kafali japon askeri olmaniz ifade etmiyor mu? Sorumun nedeni sozlukte hep duzey tartismalari olmakta. Ama cok japon askeri var. formata uy gerisini dusun me mi demek istemekteler bize. yok ole ise neden sozluk boku yedi seviye yerlerde tartismalari olmakta?
0
pardon da kime göre neye göre sik kafalı japon askeri olunuyor? sen nasıl bir sözlük hayal ediyosun, onu bi söyle istersen ona göre yönlendireyim ben arkadaşları.
0
haci kizmaya gerek yok ben sozluk te uye bile degilim. Ama elimden geldigince takip ediyorum. Elbetteki bir standart olamaz, ve kimsenin senin pozisyonunu yargilayacak bir durumu olamaz. cunku moderasyon dedigin sey zaten sadece sozlukte otorite olan bir kesim. Ve zannimca bu adamlarin tek kriteri sozluk formati.
ama sozlugu de okuyunca sozlugun ebesi tecavuze ugradi gibi bir suru yaziya rastlamak mumkun. zaten ben sikayet etmiyorum bundan. ben japon askerlini de okuma taraftariyim. benim merak ettigim her sey format mi? yani formata uyarsan japon askeri olman anlam ifade etmiyor mu?
ama sozlugu de okuyunca sozlugun ebesi tecavuze ugradi gibi bir suru yaziya rastlamak mumkun. zaten ben sikayet etmiyorum bundan. ben japon askerlini de okuma taraftariyim. benim merak ettigim her sey format mi? yani formata uyarsan japon askeri olman anlam ifade etmiyor mu?
0
tamam format olmasın da ne olsun? aklınıza gelen başka nesnel bir kriter var mı?
sorunuzun cevabı net: evet.
sorunuzun cevabı net: evet.
0
ya aslında, görüşten ziyade biçim olarak, sözlüğün açıkça ebesini siken başlıklar mevcut.
örnek başlık: re re si la do mi
ilk entry: x şarkısının ilk 6 notası
başka örnek başlık: halayda halay başının üç yanında olmak
ilk entry: güzel bir durum, dün akşam düğünde böyleydi
özellikle, bu tür özelliksiz ve günlük tadında başlıklar şahsen beni çok rahatsız ediyor. geneli bilemem tabi...
örnek başlık: re re si la do mi
ilk entry: x şarkısının ilk 6 notası
başka örnek başlık: halayda halay başının üç yanında olmak
ilk entry: güzel bir durum, dün akşam düğünde böyleydi
özellikle, bu tür özelliksiz ve günlük tadında başlıklar şahsen beni çok rahatsız ediyor. geneli bilemem tabi...
0
evet, format. ve sözlüğün sözlük olmasını sağlayan şey de bu zaten. desdinova'nın verdiği örnekler ne kadar saçma görünse de, sözlükteki yaratıcılığın kaynağı entry'ler ve başlıklar üzerinde epistemolojik bir baskının olmaması.
inci'de aslında bu durum daha açık, format da özgür bırakıldığında yaratıcılık da çok daha artabiliyor, ama bu arada çöp entry'ler de artıyor elbette.
sonuçta formatın nasıl tanımlandığı bir tercih, ekşi sözlük de kendi tanımıyla kendi okurunu ve yazarını yaratmış oluyor, ecnebilere tarif edilememesi, internet üzerinde biraz kendine özgü bir konumu olması da bu nedenle.
inci'de aslında bu durum daha açık, format da özgür bırakıldığında yaratıcılık da çok daha artabiliyor, ama bu arada çöp entry'ler de artıyor elbette.
sonuçta formatın nasıl tanımlandığı bir tercih, ekşi sözlük de kendi tanımıyla kendi okurunu ve yazarını yaratmış oluyor, ecnebilere tarif edilememesi, internet üzerinde biraz kendine özgü bir konumu olması da bu nedenle.
0
formata uygun ve fekat gereksiz-guruksuz şeyler yazdığınızda, formatı ihlal den hesabınıza bi çizik atılıyor sanırsam. ve o çizikler bi yere geldiğinde "eeeeh ama haa" denip atılıyor kişi. yani, her şey sözlük değil. bunun en göze batan şekli "dedirten" de görüldü. kaç senedir bi defa "dedirten" demişim, o benim çizik olarak duruyor geçmişimde..
0
kobunder
kısa ve net iki soru:1) gerçek dost ya da dostlara sahip olan var mı?2) gerçek dost diye bir şey var mı?not: kardeşim dediğim arkadaş(dost?)larımda olan ve beni de etkileyen büyüklü küçüklü olumsuz özelliklerden dertli haldeyim...bu sorularla ilgili düşünceler işime yarayacaktır, bu sebeple sordum.
kısa ve net iki soru:
1) gerçek dost ya da dostlara sahip olan var mı?
2) gerçek dost diye bir şey var mı?
not: kardeşim dediğim arkadaş(dost?)larımda olan ve beni de etkileyen büyüklü küçüklü olumsuz özelliklerden dertli haldeyim...bu sorularla ilgili düşünceler işime yarayacaktır, bu sebeple sordum.
1) gerçek dost ya da dostlara sahip olan var mı?
2) gerçek dost diye bir şey var mı?
not: kardeşim dediğim arkadaş(dost?)larımda olan ve beni de etkileyen büyüklü küçüklü olumsuz özelliklerden dertli haldeyim...bu sorularla ilgili düşünceler işime yarayacaktır, bu sebeple sordum.
0
1. hayır. en büyük hayattaki en büyük hendikaplardan birisi.
2. var.
oluyor böyle benimde, sanırım anladım durumunu, zamanla geçiyor. ya da ben unutan bir insanım, unutuyorum.
2. var.
oluyor böyle benimde, sanırım anladım durumunu, zamanla geçiyor. ya da ben unutan bir insanım, unutuyorum.
0
evet benim gercek dostlarim var. ama sayilari cok az.
gercek dostun varligi kara gunde belli olur. bu nedenle kara gun dostu, iyi gun dostu ayrimi yapilmistir. bir kisinin senin gercek dostun olup olmadigini da, ancak basina cok kotu bi sey geldiginde anlayabilirsin. yani 20 yil gibi bi zaman ister o kisinin, senin gercek dostun olup olmadigini anlaman. gerisi kakara kikiri arkadasligidir ve suya yazilan yazi gibidir. hele bazilarinin foyasi, ikinci, ucuncu gorusmende ortaya cikar.
bak sana bi sey soyleyeyim:
ingilizce personality veya fransizca personalite ne demek? kisilik demek degil mi? bunlarin kokenini biliyo musun? Latince persona kelimesi. Persona maske demektir. Yani senin kisiligin de dahil olmak uzere, etrafinda gordugun insanlarin kisilikleri aslinda onlarin maskeleridir. Ates cemberinden gecerken maskeler yanar. Burada ates cemberinden kasit, senin basina gelen felaket veya dostun sandigin kisinin senin icin yapmasi gereken fedakarliklar zinciridir. Eh, takdir edersin ki, bunlari yapabilen fazla sayida insan da yoktur. Dolayisiyla, yasin ilerlediginde bu kriterlere uygun kimseler kaldiysa etrafinda, onlarin kiymetini bil.
Bu da bonus:
www.youtube.com
gercek dostun varligi kara gunde belli olur. bu nedenle kara gun dostu, iyi gun dostu ayrimi yapilmistir. bir kisinin senin gercek dostun olup olmadigini da, ancak basina cok kotu bi sey geldiginde anlayabilirsin. yani 20 yil gibi bi zaman ister o kisinin, senin gercek dostun olup olmadigini anlaman. gerisi kakara kikiri arkadasligidir ve suya yazilan yazi gibidir. hele bazilarinin foyasi, ikinci, ucuncu gorusmende ortaya cikar.
bak sana bi sey soyleyeyim:
ingilizce personality veya fransizca personalite ne demek? kisilik demek degil mi? bunlarin kokenini biliyo musun? Latince persona kelimesi. Persona maske demektir. Yani senin kisiligin de dahil olmak uzere, etrafinda gordugun insanlarin kisilikleri aslinda onlarin maskeleridir. Ates cemberinden gecerken maskeler yanar. Burada ates cemberinden kasit, senin basina gelen felaket veya dostun sandigin kisinin senin icin yapmasi gereken fedakarliklar zinciridir. Eh, takdir edersin ki, bunlari yapabilen fazla sayida insan da yoktur. Dolayisiyla, yasin ilerlediginde bu kriterlere uygun kimseler kaldiysa etrafinda, onlarin kiymetini bil.
Bu da bonus:
www.youtube.com
0
ikisine de evet.
ama şu var, lisede falan olmuyor bu. aradan çok zaman geçmesi gerekiyor dost olmak için. ergen gençler, arkadaşlarından bir hata gördüklerinde dostluklarını sorguluyorlar falan.. çok erken o yaşlar.
en yakın dostlarımdan biri lisedeki arkadaşımdan biri mesela. ama dostluk için, 10 yıl daha geçmesi gerekti üzerinden. zamanla oluşuyor yani. ağaç büyütmek gibin.
bir de şunu söyleyeyim, sevgili ile oturup da "sen beni ne kadar seviyorsun, ben mi daha çok seviyorum" diye konuşmak ne kadar saçmaysa, arkadaşla da oturup "biz dost muyuz, değil miyiz, sen böyle yapınca dostluğa aykırı davranmıyor musun" diye konuşulmaz. dostlarımla bazen birkaç ay hiç konuşmayız, ama dostluk baki işte. bunu bilmek için de epey zaman gerekiyor işte.
ama şu var, lisede falan olmuyor bu. aradan çok zaman geçmesi gerekiyor dost olmak için. ergen gençler, arkadaşlarından bir hata gördüklerinde dostluklarını sorguluyorlar falan.. çok erken o yaşlar.
en yakın dostlarımdan biri lisedeki arkadaşımdan biri mesela. ama dostluk için, 10 yıl daha geçmesi gerekti üzerinden. zamanla oluşuyor yani. ağaç büyütmek gibin.
bir de şunu söyleyeyim, sevgili ile oturup da "sen beni ne kadar seviyorsun, ben mi daha çok seviyorum" diye konuşmak ne kadar saçmaysa, arkadaşla da oturup "biz dost muyuz, değil miyiz, sen böyle yapınca dostluğa aykırı davranmıyor musun" diye konuşulmaz. dostlarımla bazen birkaç ay hiç konuşmayız, ama dostluk baki işte. bunu bilmek için de epey zaman gerekiyor işte.
0
1.var
2.var
parayı argüman olarak sunuyorsanız: gerçek dost cebindeki paranın büyüklüğü ile yapabileceğin makaranın arasında bir korelasyon barındırmayan insandır
gerçek dost edindiğini söylemenin min. süresi: en azı 5 seneden başlar. okulda aynı sınıfa gidip gelmek, aynı servise binmek felan değildir dostluğu oluşturan altyapı. aynı sınıfta okumadığın bir arkadaşın da en iyi dostun olabilir, başka okulda okuduğun insan da.
başka şehire, başka ülkeye gidildiğinde belli olur gerçek dost, aynı şehirdeyseniz başka şekillerde farklı yerdeysiniz başka şekillerde anlaşılır gerçek dost olup olmadığı. birbirinize karşı tahammülünüzün en üst seviyede olduğu insandır.
etrafınızla ilişkilerinizde kendisini koruduğunuz, sizi koruyan insandır. arkanızdan dedikodu değil geyik yapılmasına bile mani olabilen insandır.
vs.
2.var
parayı argüman olarak sunuyorsanız: gerçek dost cebindeki paranın büyüklüğü ile yapabileceğin makaranın arasında bir korelasyon barındırmayan insandır
gerçek dost edindiğini söylemenin min. süresi: en azı 5 seneden başlar. okulda aynı sınıfa gidip gelmek, aynı servise binmek felan değildir dostluğu oluşturan altyapı. aynı sınıfta okumadığın bir arkadaşın da en iyi dostun olabilir, başka okulda okuduğun insan da.
başka şehire, başka ülkeye gidildiğinde belli olur gerçek dost, aynı şehirdeyseniz başka şekillerde farklı yerdeysiniz başka şekillerde anlaşılır gerçek dost olup olmadığı. birbirinize karşı tahammülünüzün en üst seviyede olduğu insandır.
etrafınızla ilişkilerinizde kendisini koruduğunuz, sizi koruyan insandır. arkanızdan dedikodu değil geyik yapılmasına bile mani olabilen insandır.
vs.
0
@isvicreli bilimadami ne diyorsa aynen o... "var" diyen arkadaslar da birer birer gececek bu yoldan:)) olmadi kendileri bi guzel adam kullaniyor :/ bu da agir oldu sanki?
0
ikisinin cevabı da evet bana göre ama esas mesele şu senin dostluk dediğinde ne anladığın veya dost dediğin insandan nasıl bir yaklaşım beklediğin. ha dost dedik ama bize kazık atanlarda çıkmadı değil fakat üç beş ibnenin yüzünden de gerçek dost yok deyip sıyrılmanın anlamı yok bana göre. dost dediğin 2 kişi 3 kişi olur fazla olmaz.
0
1) 28 senelik hayatıma 1 adet gerçek dost sığdırabildim.
2) var ama bu olay tek taraflı değil sen kimseye gerçek dost olabildin mi onu sorgula önce.
2) var ama bu olay tek taraflı değil sen kimseye gerçek dost olabildin mi onu sorgula önce.
0
var, var. lisede olmaz diyenler olmuş o da oluyor. liseden kalma iki arkadaşım var ikisi de kardeşimden daha yakın. başım dara düşse onlardan birini ararım önce. 35 yıldır arkadaşız kendileriyle. şuraya yazanların yaşlarından daha uzun bir süre. dostluk da şarap gibi yıllanıyor. o arada sirkeye dönenler de olmadı değil.
0
yo wassup
bir beyefendi* size yazıyor. siz de "ay kikikiki" modundasınız. pek tanımıyorsunuz. sonra arkadaş ortamınızda pat bi laf açılıyor; eleman sizden başka iki arkadaşınıza da aynen size yazdığı şekilde yazıyor, onlar da "ay kikikiki" modundalar.sorularım şunlar;1. nasıl hissedersiniz?2. nasıl davranırsı
bir beyefendi* size yazıyor. siz de "ay kikikiki" modundasınız. pek tanımıyorsunuz. sonra arkadaş ortamınızda pat bi laf açılıyor; eleman sizden başka iki arkadaşınıza da aynen size yazdığı şekilde yazıyor, onlar da "ay kikikiki" modundalar.
sorularım şunlar;
1. nasıl hissedersiniz?
2. nasıl davranırsınız?
lütfen 2 satır da olsa bir şeyler karalayın; ve lütfen kimse şov yapmasın, samimi cevaplar verin.
haydin prenseslerim, döktürün pls
*: beyefendiyi de biraz açayım, böyle çok piç adam değil, evlenilecek adam - eğlenilecek adam skalasında eğlenilecek adam noktasına epeyce uzak.
sorularım şunlar;
1. nasıl hissedersiniz?
2. nasıl davranırsınız?
lütfen 2 satır da olsa bir şeyler karalayın; ve lütfen kimse şov yapmasın, samimi cevaplar verin.
haydin prenseslerim, döktürün pls
*: beyefendiyi de biraz açayım, böyle çok piç adam değil, evlenilecek adam - eğlenilecek adam skalasında eğlenilecek adam noktasına epeyce uzak.
0
ahanda bir er kişi olarak ortaya dalayım. yazdığı sanrısına nasıl kapıldınız? Yani ne dedi de bunun anlamı yazmaktan başka birşey olamaz dediniz kendi kendinize?
0
@tosbaga
yahu yazan adamı anlarsın abi işte. misal çok yüksek bi sıklıkla gözgöze geliyosa bi adam senle, yazıyodur. bu mesela.
yahu yazan adamı anlarsın abi işte. misal çok yüksek bi sıklıkla gözgöze geliyosa bi adam senle, yazıyodur. bu mesela.
0
hiiiç bozuntuya vermemiş gibi davranırım. fena bozulurum ama. bir zaman sonra da muhakkak intikamını alırım. birilerinin yanındayken onu beklemediği an satarım felan. ya da onu takmadığımı ifade ederim başka bi zaman.
ps: intikam kötü şeydir, pistir, konuşarak anlaşın siz.
ps: intikam kötü şeydir, pistir, konuşarak anlaşın siz.
0
@yo wassup
aynı meseleyle karşılaşmış bir erkek olarak şunu söylüyorum. sana karşı olan davranışları yazmaktan ziyade herkese karşı ortak davranışı olabilir. şahsen ben dinleyen bir erkeğim. karşımdaki hatun kişi kim olursa olsun gözünün içine baka baka dinlerim, samimi davranırım. ama bu ona yazdığım anlamına gelmiyor. buna rağmen gereğinden fazla defa birilerine "yazmakla" itham edildim.
demek istediğim bu vatandaşın normal hali bu olabilir illa yazıyor olmasına gerek yok.
aynı meseleyle karşılaşmış bir erkek olarak şunu söylüyorum. sana karşı olan davranışları yazmaktan ziyade herkese karşı ortak davranışı olabilir. şahsen ben dinleyen bir erkeğim. karşımdaki hatun kişi kim olursa olsun gözünün içine baka baka dinlerim, samimi davranırım. ama bu ona yazdığım anlamına gelmiyor. buna rağmen gereğinden fazla defa birilerine "yazmakla" itham edildim.
demek istediğim bu vatandaşın normal hali bu olabilir illa yazıyor olmasına gerek yok.
0
bazıları konuşurken göz temasını sever, ya da huyudur iltifat yağdırmayı sever böyle insanlar hep yanlış anlaışmıştır herkes onların kadınlara yazdığını falan zanneder. var böyle kişiler tanıyorum.
0
@herkes
ya arkadaşlar hikayedeki herif benim. yalnız aldığım duyumlara göre hatunlar mevzuyu çakmışlar, bana çaktırmadan aynen devam ediyoruz, ama kendi ortamlarında benimle taşak geçiyolarmış sdjkashdjk
ben nabim lan? :)
ya arkadaşlar hikayedeki herif benim. yalnız aldığım duyumlara göre hatunlar mevzuyu çakmışlar, bana çaktırmadan aynen devam ediyoruz, ama kendi ortamlarında benimle taşak geçiyolarmış sdjkashdjk
ben nabim lan? :)
0
vay ibne utanmıyor musun lan yazmaya asdklşsdl
napıcan aga körler sağırları oynayacaksın, ben herkese böyle davranıyorum yeaaa noktasına getireceksin olayı.
napıcan aga körler sağırları oynayacaksın, ben herkese böyle davranıyorum yeaaa noktasına getireceksin olayı.
0
aslında böyle erkeklerin tutumu yanlış bi tutumdur çünkü çoğunda bu davranışın altında kadınları etkileme isteği, onların hayranlığını kazanmayı isteme duyusu yatar. çünkü kadınlar psikolojik olarak gözlerinin içine bakarak konuşan erkeklerin kendisiyle ilgilendiği düşüncesine kapılırlar ve bu iki kişi arasında yakınlık kuran bi bağ gibidir. bu tip erkeklerin nedense bütün arkadaşları kadındır, onların dilinden konuşurlar ve sonuç olarak onların ilgisini çekmeyi pek severler, onları kazanırlar. bunda asıl amaç yazayım, yatağa atayımdan ziyade kadınların beğenisini kazanmaktır. valla ben şahsen bu tür erkeklerin hemcinslerine aynı ilgiyi gösterdiklerine pek şahit olmadım. ayrıca ben şahsen bu tür erkeklerden pek hoşlaşmam çünkü bunlar iyi gibi görünen esasında kötü niyetli şeytan ruhlu bedbaht kişilerdir.böyle kişileri pek sallamamak gerekir.
0
şimdi ben yorumları okumadım, tahminimce benden önce yazan olmuştur ama ben yine de yazayım, kat kat okumuş olursun daha iyi olur. demişsin ki bana yazıyor, sonra aynı arkadaş grubumdan 2 kişiye daha yazıyor. sonra da eklemişsin "piç bir herif değil, evlenilecek adam" diye. ya sen tezatlıklardan haz alan bi kadınsın. ya da ben bilemedim.
0
hemcinslerimi tanıyorsam, bu "yazılan" kişiler olayı unutturduktan sonra çok pis intikam alırlar; çok da eğlenirler bunu yaparken. ben eğlenirdim =)
0
onumuzdekı maclara bakarız.
hem hafız dıye konusan hem de ne eglenılecek ne de evlenılecek adam denılebılen bı cıns oldugu ıkıncı kikikide zaten anlasılırdı gıbıme gelıyor.
hem hafız dıye konusan hem de ne eglenılecek ne de evlenılecek adam denılebılen bı cıns oldugu ıkıncı kikikide zaten anlasılırdı gıbıme gelıyor.
0
silver apple
Bir konuşma esnasında arkadaşın savunduğu bir hadisi aktarıyorum; Yine Ebu Hüreyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: "Sizden birinizin (yemek) kabına sinek düşecek olursa, onu iyice batırın. Zira onun bir kanadında hastalık, diğerinde şifa vardır. O, içeris
Bir konuşma esnasında arkadaşın savunduğu bir hadisi aktarıyorum;
Yine Ebu Hüreyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: "Sizden birinizin (yemek) kabına sinek düşecek olursa, onu iyice batırın. Zira onun bir kanadında hastalık, diğerinde şifa vardır. O, içerisinde hastalık olan kanadıyla korunur."
Bileniniz edeniniz var mıdır? gerçekten sineğin bir kanadında zehir diğerinde panzehri mi vardır?
Yine Ebu Hüreyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: "Sizden birinizin (yemek) kabına sinek düşecek olursa, onu iyice batırın. Zira onun bir kanadında hastalık, diğerinde şifa vardır. O, içerisinde hastalık olan kanadıyla korunur."
Bileniniz edeniniz var mıdır? gerçekten sineğin bir kanadında zehir diğerinde panzehri mi vardır?
0
bu konu, bir şehir efsanesi olarak dolanır. bir doktora sormuştum ve "bilmiyorum, hiç duymadım" demişti. lakin böyle bir hadis yok. bir kitaba girdiyse bile, büyük ihtimal uydurma hadislerdendir. ya da şöyle söyleyeyim, herhangi bir konu söyle, onun hakkında hadis diye yazan bi şeyler bulursun illaki kitaplarda. sahih (doğruluğu kesin) olduğuna inanıp inanmamak sana kalmış.
0
burada da incelenmiş:
bir kanadinda zehir oburunde panzehir olan sinek
bir kanadinda zehir oburunde panzehir olan sinek
0
0
Linklerden sadece 2.sinde birşeyler görebiliyoruz orda bahsedilen de özetle şu;
"Bazı sinek türleri (et sineği ya da kurt sineği) yumurtalarını yaralara bırakır, larvaları doku üzerinde beslenir ve bu enfeksiyona myiasis ya da sinek vuruşu(?!) denir. Sebebi ne olursa olsun genellikle bu yaralar bakteri içerirler ve dolaşım sistemine karışarak kan zehirlenmesine sebep olabilirler. Örneğin Clostridium welchii(?!) gaz kangrenine neden olur ve savaş alanında sık görülen bir ölüm sebebidir. Sinek larvalarının bu gibi durumlarda yaralardaki bakteriyel enfeksiyonu yavaşlatmada yardımcı oldukları uzun süredir bilinmektedir. Aslında bazı askeri cerrahlar enfeksiyonu yavaşlatmak için bilinçli olarak yaraya sinek yumurtaları ekmektedir."
Bu yazıdan sineğin bir kanadı zehir diğeri devasıdır diye anlam çıkarıyorsa birisi ya silme gerizekalıdır ya da art niyetlidir.
"Bazı sinek türleri (et sineği ya da kurt sineği) yumurtalarını yaralara bırakır, larvaları doku üzerinde beslenir ve bu enfeksiyona myiasis ya da sinek vuruşu(?!) denir. Sebebi ne olursa olsun genellikle bu yaralar bakteri içerirler ve dolaşım sistemine karışarak kan zehirlenmesine sebep olabilirler. Örneğin Clostridium welchii(?!) gaz kangrenine neden olur ve savaş alanında sık görülen bir ölüm sebebidir. Sinek larvalarının bu gibi durumlarda yaralardaki bakteriyel enfeksiyonu yavaşlatmada yardımcı oldukları uzun süredir bilinmektedir. Aslında bazı askeri cerrahlar enfeksiyonu yavaşlatmak için bilinçli olarak yaraya sinek yumurtaları ekmektedir."
Bu yazıdan sineğin bir kanadı zehir diğeri devasıdır diye anlam çıkarıyorsa birisi ya silme gerizekalıdır ya da art niyetlidir.
0
aliscan
türkiyede tiyatro rejisi üzerine bölüm var mı.bilkentinki bu yıl kapandı öğrenci almayacak artık. bilkentten başka.
türkiyede tiyatro rejisi üzerine bölüm var mı.
bilkentinki bu yıl kapandı öğrenci almayacak artık. bilkentten başka.
bilkentinki bu yıl kapandı öğrenci almayacak artık. bilkentten başka.
0
aliscan
bir isim bir akım ismi koyamadım ama bu tarz oyun-öykü önerileri arıyorum. oyunlar kısa oyunlar olmalı. yeraltı edebiyatı diyebilirz.
bir isim bir akım ismi koyamadım ama bu tarz oyun-öykü önerileri arıyorum. oyunlar kısa oyunlar olmalı. yeraltı edebiyatı diyebilirz.
0
bir isim ya da akım ismi koymalısın. ya da isteğini tarif et. hakan günday kim? ben bilmiyorum mesela. netten bakmaya da üşendim.
0
emre yılmaz'ın şeytanın fısıldadıkları ve genç bir işadamına adlı kitaplarını tavsiye ederim.
bu arada hakan günday'ın yazdıklarını yeraltı edebiyatı kategorisine sokabiliriz.en iyi türk yazarlardan birisidir.
bu arada hakan günday'ın yazdıklarını yeraltı edebiyatı kategorisine sokabiliriz.en iyi türk yazarlardan birisidir.
0
palto'yu oyunlaştırabilirsiniz o zaman. istediğin tarza sokabileceğin bir oyun palto.
oğuz atay da tavsiye edilesi. ama, bence fütürist oyunlara bi bak. postmodernizm sonrası çıkan akımlar da işini görebilir. tabi o metinlere dramaturgi lazım, uğraşmak lazım.
oğuz atay da tavsiye edilesi. ama, bence fütürist oyunlara bi bak. postmodernizm sonrası çıkan akımlar da işini görebilir. tabi o metinlere dramaturgi lazım, uğraşmak lazım.
0
bana daha ziyade kısa oyun lazım. ilginç olan. illaha ki bu türe de girmesi gerekmiyor.
0
hakan günday'ın malafa romanı oyunlaştırılmıştı. ayrıca yılmaz erdeoğan'ım hüzünbaz sevişmeler adlı kitabının sonunda iki adet kısa oyun mevcuttu.
0
hakan günday'ın malafa'sını da oyunlaştıran tiyatro dot'un oyun repertuvarına bakın. pornografi, alışveriş ve s..ş, kürklü merkür, karatavuk benim aklıma gelenler. tiyatro dot'un adresi şurada: www.go-dot.org
p.s. bu arada hakan günday'ın adını veya herhangi bir duyuruda yer alan herhangi bir adı, terimi vb. bilmiyorsak o zaman o duyuruya yapabileceğimiz bir yorum da yoktur. hele insan bakıp öğrenmeye üşeniyorsa hiç yoktur. boş ve gereksiz yorum yapmanın âlemi yok.
p.s. bu arada hakan günday'ın adını veya herhangi bir duyuruda yer alan herhangi bir adı, terimi vb. bilmiyorsak o zaman o duyuruya yapabileceğimiz bir yorum da yoktur. hele insan bakıp öğrenmeye üşeniyorsa hiç yoktur. boş ve gereksiz yorum yapmanın âlemi yok.
0
bodah
merhaba arkadaşlar bir edebiyatçı vardı damarını kesip öldürüyordu kendini ve o sırada yaşadıklarını yazıyordu. yazıda: baldızım içeri girmeye çalıştı çalışıyorum git dedim tarzı şeyler falan yazıyordu. ailesindeki diğer bireyler gibi o yaşa geldiğinde delirmekten falan korkan bir adamdı ve hatta bu
merhaba arkadaşlar bir edebiyatçı vardı damarını kesip öldürüyordu kendini ve o sırada yaşadıklarını yazıyordu. yazıda: baldızım içeri girmeye çalıştı çalışıyorum git dedim tarzı şeyler falan yazıyordu. ailesindeki diğer bireyler gibi o yaşa geldiğinde delirmekten falan korkan bir adamdı ve hatta bu yüzden intihar ettiği de düşünülüyordu. kimdi bu adam ve bu yazıyla ilgili kaynaklara nerden ulaşabilirim şimdiden sağolun varolun.
ek not: sanırım tanzimat edebiyatı dönemlerinde bir adamdı.
ek not: sanırım tanzimat edebiyatı dönemlerinde bir adamdı.
0
aliscan
varoluşu sorguluyan kısa oyunlar veya oyunlaştırılmaya müsait öyküler arıyorum.
varoluşu sorguluyan kısa oyunlar veya oyunlaştırılmaya müsait öyküler arıyorum.
0
Huzura Kurban edilenler
Ufak bir huzura dunyalarini vereceklerimiz var, basariya ulasamayip yasamin yegane kolesi olamadigini dusunenlerin yarattigi, tanriya kendini adayis var. Yasamda bulamadiklarini, tanriya emanet edenler var. Bunca bilinmez icinde, caglayan gibi akan bir yasam icinde. İlerleyen kar makinesi insanlarin bunyesine sokup kenara attigi hersey tanriya dahil olmali.
Kendilerini iclerinden gecirip kenara atan bu insanlara, elbetteki tek sahip cikan tanri olacak. Kenara attiklarindan kardan adam yapip ona tapinanlariz biz. Kenara savurdugumuz insandan narsist bir tanti yaratip tapiyoruz ona.
Oysa cevaplar elinin tersi ile kenara ittiklerinde sakli. Bu caglayan irmakta boguldugunu sanarak cirpinmak ancak yok olmana yardim eder.
Bir damla huzur icin neler yapmadin? Buna iyi bak. Bir damla huzura butun varolusunu kurban ettin ey suru. Sirf yasam icin degil olumden sonrasi icin bile huzura yatirim yaptin. Huzurun nelere denk geldi iyi bak. Huzurun paraya, huzurun kariyere, huzurun olumden sonrasina inansan bile olumsuz gibi yasiyor olmana yatirimindi. Zaten celiskilerinde burada basliyor. Olumden sonrasini mutlak kabul eden sen. Hayatta kalmak icin kendini parcaladin. Madem ebedi olan hayattan sonraki, buradaki kivranisin ne? Olumden sonrasina inanlar yasam icin cirpinislarini neden birakamiyor, ebedi olan icin neden 80 yili heba edemiyoruz. Dolu dizgin bir atin gemleri degil mi olumden sonrakine inanmak
Sizleri kendinden sonraki ebediymis gibi kandirip, ama yinede kendine kole edene sorularimiz olacak . Madem ebedi olan var, biz neden hala senin koleleriniz. Ebedi olana inaniyorum, olumden neden korkuyorum?
Ufak bir huzura dunyalarini vereceklerimiz var, basariya ulasamayip yasamin yegane kolesi olamadigini dusunenlerin yarattigi, tanriya kendini adayis var. Yasamda bulamadiklarini, tanriya emanet edenler var. Bunca bilinmez icinde, caglayan gibi akan bir yasam icinde. İlerleyen kar makinesi insanlarin bunyesine sokup kenara attigi hersey tanriya dahil olmali.
Kendilerini iclerinden gecirip kenara atan bu insanlara, elbetteki tek sahip cikan tanri olacak. Kenara attiklarindan kardan adam yapip ona tapinanlariz biz. Kenara savurdugumuz insandan narsist bir tanti yaratip tapiyoruz ona.
Oysa cevaplar elinin tersi ile kenara ittiklerinde sakli. Bu caglayan irmakta boguldugunu sanarak cirpinmak ancak yok olmana yardim eder.
Bir damla huzur icin neler yapmadin? Buna iyi bak. Bir damla huzura butun varolusunu kurban ettin ey suru. Sirf yasam icin degil olumden sonrasi icin bile huzura yatirim yaptin. Huzurun nelere denk geldi iyi bak. Huzurun paraya, huzurun kariyere, huzurun olumden sonrasina inansan bile olumsuz gibi yasiyor olmana yatirimindi. Zaten celiskilerinde burada basliyor. Olumden sonrasini mutlak kabul eden sen. Hayatta kalmak icin kendini parcaladin. Madem ebedi olan hayattan sonraki, buradaki kivranisin ne? Olumden sonrasina inanlar yasam icin cirpinislarini neden birakamiyor, ebedi olan icin neden 80 yili heba edemiyoruz. Dolu dizgin bir atin gemleri degil mi olumden sonrakine inanmak
Sizleri kendinden sonraki ebediymis gibi kandirip, ama yinede kendine kole edene sorularimiz olacak . Madem ebedi olan var, biz neden hala senin koleleriniz. Ebedi olana inaniyorum, olumden neden korkuyorum?
0
jean paul sartre - jeux sont faits
roman dediğine bakmayın öyle uzun değildir ve senaryo gibi zaten. sahne sahne yazar filan.
roman dediğine bakmayın öyle uzun değildir ve senaryo gibi zaten. sahne sahne yazar filan.
0
aziz nesin'in var öyle oyunları. ama, günümüzde aziz nesin için iyi bir dramaturgi çalışması yağmanız gerekir.
yine aynı şekilde gergedan'ı ya da godot'u ele alırsanız, çok güzel varoluş sorgulaması olur size. nerede ve nasıl oynayacağınız önemli.
yine aynı şekilde gergedan'ı ya da godot'u ele alırsanız, çok güzel varoluş sorgulaması olur size. nerede ve nasıl oynayacağınız önemli.
0
İlki roman, diğerleri oyun:
Kâtip Bartleby - Herman Melville
Oyunlarla Yaşayanlar - Oğuz Atay
Godot'YU Beklerken - Samuel Beckett
Kâtip Bartleby - Herman Melville
Oyunlarla Yaşayanlar - Oğuz Atay
Godot'YU Beklerken - Samuel Beckett
0
Mehmet Ersoz
Merhaba,Marilyn Monroe, Kurt Cobain, Jim Morrison, Jimi Hendrix vs vs. birçok ünlü kişi şöhretin, zenginliğin doruklarındayken intihar ediyorlar. Genelleme yapılabilecek bir tür sebepten ötürü mü intihar ediyorlar, yoksa bu intiharlar arasında bir bağlantı yok mu?Teşekkürler.
Merhaba,
Marilyn Monroe, Kurt Cobain, Jim Morrison, Jimi Hendrix vs vs. birçok ünlü kişi şöhretin, zenginliğin doruklarındayken intihar ediyorlar. Genelleme yapılabilecek bir tür sebepten ötürü mü intihar ediyorlar, yoksa bu intiharlar arasında bir bağlantı yok mu?
Teşekkürler.
Marilyn Monroe, Kurt Cobain, Jim Morrison, Jimi Hendrix vs vs. birçok ünlü kişi şöhretin, zenginliğin doruklarındayken intihar ediyorlar. Genelleme yapılabilecek bir tür sebepten ötürü mü intihar ediyorlar, yoksa bu intiharlar arasında bir bağlantı yok mu?
Teşekkürler.
0
İntahar
Bir diger adi ile randevuyu one almak. Her intahar eden yanlisi yapmis olmakla suclaniyor. Oysa tek yaptiklari randevuyu biraz one cekmek. Yasam zaten onlari oldurecekken, onlar bilincin onlara verdigi armagani degerlendiriyorlar. Acaba bilinci bizim kadar gelismemis canlilar da intahar var mi? Bunu Richard dawkins e sormak lazim. Evet yunuslar ve balinalar bunu yapiyor ama. İnsan kadar bunu yapan yasam formu varmi?
Eger intahar, bilinc gelisimi ve farkindalilik ile artan bir durumsa, aslinda bir cok soru kendine cevap bulacaktir. Aslinda cevap cok acik bir sekilde belli ve bunun icin bilimsel verileri beklemeye gerek yok. Bize bagislanan bilincin yan etkisi bildiklerini kabul edememek olsa gerek. Madem ben kurallarin bu kadar takipsicisiyim. Madem ben onlara istediklerini veriyorum. Bu aci neden? Yasamin bu acimasiz sinirlari disina cikan koyunun intahar etmekten baska ne caresi varki. İntahar eden tekrar yasamin ona sunmus olmus oldugu olume doner. Fedakarligini yerine getirir. İntahar yasama kurban etmektir kendini. Cunku onun zaten sana sundugu olumdur. Baska secenegin mi var ki sen gidip kendini olduruyorsun. Olumun yasamdan cok daha huzurlu oldugunu dusunup, olmekten cok korkanlarla dolu bu yasamda. Bu surude ki bir koyun olarak kendime soruyorum. Her ne olursam olayim bu iki boyutlu zaman cizelgesinde ilerledigim sey belli/ evet olumden bende korkuyorum ama. Ya olumden sonrasi da varsa?
Olumden korkanin yaratacagi mistik seydir olumden sonrasina inanmak. Yasamdan sonrasina inanlari ayiplarken boyle bir donguye dusmek istemem. Yorumlarim sinirlarinin haddini bilmeli. Yasamin icinde at kostururken olumu kabullenmeyip sonrasina heves beslemek. Ayni yasamin icinde var olup yasami kabullenmeyip olume heves etmektir.
Standarttaki insana olumu sonsuz olarak sunmak ve onu kutsamak para ederken, ve butun var oldugumuz sinirlari olum ve yasam olarak belirlerken, ya olumden sonraki yasamdan bir sonrakisi var demek ne cesit bir ahmaklik olacaktir. Yasam kendini olumsuze tasimaya calisirken, ve biz bunun gonullu kolesi iken, oldurebilecegimiz yasamimiz bir ahirete inaniyorsa. Yani biz yasam icin olurken o kendini bir sonraki bilinmeze hazirliyor olabilir. Eger bizler birer hucre isek yasamin bagrinda varligimiz varligina armagansa. Yasamin bu olmeme istegi neden. Oysa biz onu oldurecegiz. Biz kendimizi olumden sonrakine inandirarak kandirirken, yasam kendini neyle kandiriyor acaba?
Yasama aglayarak gelen aslinda anasinin karninda bir sekilde mutlu olan insan yasamdan sonrasina giderken de agliyor. Taze bedeni yasami kabullenmezken, yasli bedeni de olumu kabullenmiyor.
Bir diger adi ile randevuyu one almak. Her intahar eden yanlisi yapmis olmakla suclaniyor. Oysa tek yaptiklari randevuyu biraz one cekmek. Yasam zaten onlari oldurecekken, onlar bilincin onlara verdigi armagani degerlendiriyorlar. Acaba bilinci bizim kadar gelismemis canlilar da intahar var mi? Bunu Richard dawkins e sormak lazim. Evet yunuslar ve balinalar bunu yapiyor ama. İnsan kadar bunu yapan yasam formu varmi?
Eger intahar, bilinc gelisimi ve farkindalilik ile artan bir durumsa, aslinda bir cok soru kendine cevap bulacaktir. Aslinda cevap cok acik bir sekilde belli ve bunun icin bilimsel verileri beklemeye gerek yok. Bize bagislanan bilincin yan etkisi bildiklerini kabul edememek olsa gerek. Madem ben kurallarin bu kadar takipsicisiyim. Madem ben onlara istediklerini veriyorum. Bu aci neden? Yasamin bu acimasiz sinirlari disina cikan koyunun intahar etmekten baska ne caresi varki. İntahar eden tekrar yasamin ona sunmus olmus oldugu olume doner. Fedakarligini yerine getirir. İntahar yasama kurban etmektir kendini. Cunku onun zaten sana sundugu olumdur. Baska secenegin mi var ki sen gidip kendini olduruyorsun. Olumun yasamdan cok daha huzurlu oldugunu dusunup, olmekten cok korkanlarla dolu bu yasamda. Bu surude ki bir koyun olarak kendime soruyorum. Her ne olursam olayim bu iki boyutlu zaman cizelgesinde ilerledigim sey belli/ evet olumden bende korkuyorum ama. Ya olumden sonrasi da varsa?
Olumden korkanin yaratacagi mistik seydir olumden sonrasina inanmak. Yasamdan sonrasina inanlari ayiplarken boyle bir donguye dusmek istemem. Yorumlarim sinirlarinin haddini bilmeli. Yasamin icinde at kostururken olumu kabullenmeyip sonrasina heves beslemek. Ayni yasamin icinde var olup yasami kabullenmeyip olume heves etmektir.
Standarttaki insana olumu sonsuz olarak sunmak ve onu kutsamak para ederken, ve butun var oldugumuz sinirlari olum ve yasam olarak belirlerken, ya olumden sonraki yasamdan bir sonrakisi var demek ne cesit bir ahmaklik olacaktir. Yasam kendini olumsuze tasimaya calisirken, ve biz bunun gonullu kolesi iken, oldurebilecegimiz yasamimiz bir ahirete inaniyorsa. Yani biz yasam icin olurken o kendini bir sonraki bilinmeze hazirliyor olabilir. Eger bizler birer hucre isek yasamin bagrinda varligimiz varligina armagansa. Yasamin bu olmeme istegi neden. Oysa biz onu oldurecegiz. Biz kendimizi olumden sonrakine inandirarak kandirirken, yasam kendini neyle kandiriyor acaba?
Yasama aglayarak gelen aslinda anasinin karninda bir sekilde mutlu olan insan yasamdan sonrasina giderken de agliyor. Taze bedeni yasami kabullenmezken, yasli bedeni de olumu kabullenmiyor.
0
her insanın nedeni farklıdır.
ama şu da var, klasik bi türk annesi intihar etmez. neden? evladı okula giderken kahvaltı yapamaz o ölürse. ev işleri kalır. zuhal topal izlenemez. komşuya güne gidemez. eşi yalnız başına ne yapar. vs.
bu biraz önceki "intihar etmeme" nedenlerinin hiçbiri Marilyn Monroe'de yoktu. onlari daha soyut şeylere önem veriyorlar. ya da şöyle diyelim, bir yerden sonra, çoğu kişi sana çıkar amaçlı baksa, seni hayata bağlayacak önemsiz ayrıntılar bulmasan, ve her istediğini istediğin zaman yapabilecek kadar paran olsa, sen de kolay sıkılırsın.
isim vermek istemiyorum ama, meşhur şarkıcıları düşün. önce parasını harciyor, sonra biraz birikim yapıyor, sonra eşcinsel ilişkilerinden fotoları çıkıyor meydana, uyuşturucu kullanıyor, bilmemne. zor iş.
ama şu da var, klasik bi türk annesi intihar etmez. neden? evladı okula giderken kahvaltı yapamaz o ölürse. ev işleri kalır. zuhal topal izlenemez. komşuya güne gidemez. eşi yalnız başına ne yapar. vs.
bu biraz önceki "intihar etmeme" nedenlerinin hiçbiri Marilyn Monroe'de yoktu. onlari daha soyut şeylere önem veriyorlar. ya da şöyle diyelim, bir yerden sonra, çoğu kişi sana çıkar amaçlı baksa, seni hayata bağlayacak önemsiz ayrıntılar bulmasan, ve her istediğini istediğin zaman yapabilecek kadar paran olsa, sen de kolay sıkılırsın.
isim vermek istemiyorum ama, meşhur şarkıcıları düşün. önce parasını harciyor, sonra biraz birikim yapıyor, sonra eşcinsel ilişkilerinden fotoları çıkıyor meydana, uyuşturucu kullanıyor, bilmemne. zor iş.
0
diğerlerini bilmiyorum ama marilyn monroe konusunda bayağı bilgili sayıyorum kendimi o yüzden özet geçmeden anlatayım.
marilyn monroe sorunlu bi çocukluk geçiriyor ve çocukluğundan itibaren bizim karabasan dediğimiz nane ile muhattap oluyor ve uyku sorunu had safhada. Bu yüzden sürekli uyku hapı kullanıyor. Daha sonra ise kendisinde çok nadir görülen bir hastalık beliriyor; bu hastalıkta adet zamanı hayvani ağrılara sebep oluyor. Bu nedenle de ağrı kesicileri leblebi niyetine kullanıyor. ağrı kesiciler ve uyku hapları ama mallaştırıyor bunu. bu mallaşmayı kotarmak içinse o zamanlar uyuşturucu statüsüne girmeyi bırakın bizzat askerlere dağıtılan amfetamin veriyor doktorlar. ama amfetamin kullandıkça diğer ilçların etkisi azalıyor ilaçları kullandıkça amfetamin ihtiyacı artıyor. böyle bir kısır döngüye giriyor.
ayrıca bu arada hayatı hiç de sanıldığı gibi süper değil çocukluğunda taciz, belki de tecavüz, edilmiş, aile ortamından haberdar olmamış, küçük yaşta evlenmiş, sonra şöhret olmak için boşanmış. söylentilere göre stüdyolardaki ilk yıllarında ortam orospusu modunda takılmış ve bu arada 12 defa kürtaj olmuş. sonrasında 2 defa evlenmiş ama evlilikleri yürümemiş. en büyük isteği anne olmak iken daha önceki kürtajlar yüzünden sağlıklı bir hamilelik yaşayamamış, düşük yapmış. erkekler hep sikilesi aptal sarışın olarak görmüşler onu, saygı duymamışlar, ki kendisi gerçekten zeki birisi ama stüdyoların ona biçtiği rol üzerine yapışmış. bu hayatın boktanlığı karşısında ise kendini içkiye vermiş.
Ölümü hakkında bikaç teori var ama akla yatkın olanlar şöyle
1- hayattan artık sıkıldı intihar etti
2- bu ilaç kısır döngüsü yüzünden doz sürekli artıyordu zaten içki de işin içine girince kendi kendini zehirledi.
marilyn monroe sorunlu bi çocukluk geçiriyor ve çocukluğundan itibaren bizim karabasan dediğimiz nane ile muhattap oluyor ve uyku sorunu had safhada. Bu yüzden sürekli uyku hapı kullanıyor. Daha sonra ise kendisinde çok nadir görülen bir hastalık beliriyor; bu hastalıkta adet zamanı hayvani ağrılara sebep oluyor. Bu nedenle de ağrı kesicileri leblebi niyetine kullanıyor. ağrı kesiciler ve uyku hapları ama mallaştırıyor bunu. bu mallaşmayı kotarmak içinse o zamanlar uyuşturucu statüsüne girmeyi bırakın bizzat askerlere dağıtılan amfetamin veriyor doktorlar. ama amfetamin kullandıkça diğer ilçların etkisi azalıyor ilaçları kullandıkça amfetamin ihtiyacı artıyor. böyle bir kısır döngüye giriyor.
ayrıca bu arada hayatı hiç de sanıldığı gibi süper değil çocukluğunda taciz, belki de tecavüz, edilmiş, aile ortamından haberdar olmamış, küçük yaşta evlenmiş, sonra şöhret olmak için boşanmış. söylentilere göre stüdyolardaki ilk yıllarında ortam orospusu modunda takılmış ve bu arada 12 defa kürtaj olmuş. sonrasında 2 defa evlenmiş ama evlilikleri yürümemiş. en büyük isteği anne olmak iken daha önceki kürtajlar yüzünden sağlıklı bir hamilelik yaşayamamış, düşük yapmış. erkekler hep sikilesi aptal sarışın olarak görmüşler onu, saygı duymamışlar, ki kendisi gerçekten zeki birisi ama stüdyoların ona biçtiği rol üzerine yapışmış. bu hayatın boktanlığı karşısında ise kendini içkiye vermiş.
Ölümü hakkında bikaç teori var ama akla yatkın olanlar şöyle
1- hayattan artık sıkıldı intihar etti
2- bu ilaç kısır döngüsü yüzünden doz sürekli artıyordu zaten içki de işin içine girince kendi kendini zehirledi.
0
genelde ortak noktalar azdır ya da şöyle diyelim. anlamlı değillerdir. bi genellemeye gidilemeyebilir. şöhretse,kimisi şöhreti kaldıramaz ? oldu mu? yani böyle diyip bırakmak da hoş olmuyor. en anlamlı olabilecek şeylerden birini incelemelisin o halde. tabii bu intihardan falan daha farklı bir noktaya çekiyor konuyu ama intahar barındırıyor tabii içerisinde. al işte bak;
(bkz: 27 yaş krizi)
(bkz: 27 yaş krizi)
0
witchofportobello
Haziran ayından ihtibaren bir kitapçıda ve ya yayınevinde falan çalışmak istiyorum. Sizde ne yapmam gerekir? Nasıl başvurmalıyım?
Haziran ayından ihtibaren bir kitapçıda ve ya yayınevinde falan çalışmak istiyorum. Sizde ne yapmam gerekir? Nasıl başvurmalıyım?
0
tanıdık. muhakkak bir tanıdık vasıtasıyla git. yoksa takmazlar.
eğer önceden çalışmışlığın varsa, gidip şansını deneyebilirsin tabi.
eğer önceden çalışmışlığın varsa, gidip şansını deneyebilirsin tabi.
0
turkishjohndoe
28 mayısta 18 yaşıma gireceğim acaba en erken ne zaman ehliyet alma ihtimalim var ?
28 mayısta 18 yaşıma gireceğim acaba en erken ne zaman ehliyet alma ihtimalim var ?
0
sınava kayıt yaptırdığın zaman 18'in dolmuş olması gerekiyor normalde. ama, kurslar yapıyor çakallıklar. başlamış olan bir gruba dahil edebiliyorlar sizi.
ama şeker, sen 18'e gireceğim demişsin. seneye bu vakitler kaydolursun işte. dolması gerekiyor o yaşın. hadi bakalım.
ama şeker, sen 18'e gireceğim demişsin. seneye bu vakitler kaydolursun işte. dolması gerekiyor o yaşın. hadi bakalım.
0
en yakın sınav mı bilmiyorum ama 4 temmuzda varmış bi tane, mart 92 doğumlu kuzenim de girecekmiş ona, öyle yani işte.
0
Pardon ama sanırım bir yanlışlık var 92 doğumluysan 18 e gireceğim değil bitireceğim demelisin.
0
calaquendi
Herkese selam,ales cevapları açıklanınca puan nasıl hesaplanıyo onu merak ettim ve "sayısal" puan türü için sayısal-2'nin 0,4 ile çarpılırken sayısal-1'in ve sözel'in 0,3 ile çarpıldığını gördüm. bu durumda ben boşuna mı o kadar matematik kasıcam diye türkçeleri yetiştiremedim?? sayısal-1 yerine söz
Herkese selam,
ales cevapları açıklanınca puan nasıl hesaplanıyo onu merak ettim ve "sayısal" puan türü için sayısal-2'nin 0,4 ile çarpılırken sayısal-1'in ve sözel'in 0,3 ile çarpıldığını gördüm. bu durumda ben boşuna mı o kadar matematik kasıcam diye türkçeleri yetiştiremedim?? sayısal-1 yerine sözelden başlamak daha mı mantıklı?
ales cevapları açıklanınca puan nasıl hesaplanıyo onu merak ettim ve "sayısal" puan türü için sayısal-2'nin 0,4 ile çarpılırken sayısal-1'in ve sözel'in 0,3 ile çarpıldığını gördüm. bu durumda ben boşuna mı o kadar matematik kasıcam diye türkçeleri yetiştiremedim?? sayısal-1 yerine sözelden başlamak daha mı mantıklı?
0
atesikus
bir entryi "bu entrye eksi oy veren anası sikilmiş götverenin önde gidenidir" diyerek sonlandırmak ne kadar legaldir? illa "sivas divriği kütüğüne bağlı mehmetten olma ayşeden doğma hasanın yedi ceddini sikeyim" diye mi küfür edilmesi gerekiyor bir entrynin gg olması için. eğer ilk örnek legalse, ör
bir entryi "bu entrye eksi oy veren anası sikilmiş götverenin önde gidenidir" diyerek sonlandırmak ne kadar legaldir? illa "sivas divriği kütüğüne bağlı mehmetten olma ayşeden doğma hasanın yedi ceddini sikeyim" diye mi küfür edilmesi gerekiyor bir entrynin gg olması için.
eğer ilk örnek legalse, örneğin "x partisi 11. olağan kongresi" başlığına "web sitesinden canlı izleyen kim varsa bütün sülalesini..." diye yardırmak da mı legaldir? ilki gibi kim olduğu belli olmayan birilerine küfür edilmesinden farkı nedir?
eğer ilk örnek legalse, örneğin "x partisi 11. olağan kongresi" başlığına "web sitesinden canlı izleyen kim varsa bütün sülalesini..." diye yardırmak da mı legaldir? ilki gibi kim olduğu belli olmayan birilerine küfür edilmesinden farkı nedir?
0
"bu entrye eksi oy vereni gözüm görmesin" yazmak başka, sizin ilk örneğinizdeki gibi küfürlü yazmak başka. "gözüm görmesin" tarzı bir tavır görmemezden gelinebilir, çünkü bu duruma uygun bir ispiyon gerekçesi yok. ama entry de ağır küfür, moderatörlerin es geçeceği bir şey değildir yahu. inci mi burası, diyy mi.
0
daha az önce "bu entrye eksi oy verenin götünde mayın patlasın" diye bitirilmiş bir entry gördüm, o nedenle gerçekten merak ettim ben de zaten.
0
bu verdiğiniz örnekteki entry silinmez. mizah çerçevesinde ele alınır.
lakin, sizin verdiğiniz örneğe tebessüm edecek bulamayabiliriz. estetik kaygıyla bakın, hak vereceksiniz. yani, argonun her türlüsüne "hooop, napıyon sen" diyemezler. abartanlara "du bakalım orda" diyebilirler.
lakin, sizin verdiğiniz örneğe tebessüm edecek bulamayabiliriz. estetik kaygıyla bakın, hak vereceksiniz. yani, argonun her türlüsüne "hooop, napıyon sen" diyemezler. abartanlara "du bakalım orda" diyebilirler.
0
imam cemaat dengesini kurmak için şu tabiri baz alın : kötüleyin bakalım ibneler . ssg icadı.
dediğiniz gibi izleyen kim varsa sülalesini diye yardırırsanız belki uçmazsınız ama alacakları not ile yaptığınız en ufak hatada şutu yersiniz.
dediğiniz gibi izleyen kim varsa sülalesini diye yardırırsanız belki uçmazsınız ama alacakları not ile yaptığınız en ufak hatada şutu yersiniz.
0
lovemyself
yürümeyi sevdiğim kadar, yürürken etrafa farklı ruh halleri ile bakmayı da seviyorum. müzik, süper bi şi bu yüzden. genelde enstrümantal, mercan dede dinliyorum mesela. siz yürürken en çok ne dinliyorsunuz? merak ettim.
yürümeyi sevdiğim kadar, yürürken etrafa farklı ruh halleri ile bakmayı da seviyorum. müzik, süper bi şi bu yüzden. genelde enstrümantal, mercan dede dinliyorum mesela. siz yürürken en çok ne dinliyorsunuz? merak ettim.
0
James horner - The new world & avatar
Mike oldfield - Songs of the distant earth
Tres lunas
Mike oldfield - Songs of the distant earth
Tres lunas
0
melankolik müzikleri dinleersem dikkatim dağılıyor, yanlış yola sapıyorum, arabaların önüne falan atlıyorum. o yüzden gaz veya neşeli şarkılar tercihimdir. hem yürümemi hızlandırıyor :)
noisettes - never forget you
iced earth - i died for you
death - spirit crusher
pearl jam - jeremy
gibi gibi...
(biliyorum, çok alakasız şarkılar ama...)
edit: bi daha düşündüm de, daft punk, massive attack vs. de iyi gidiyor :)
noisettes - never forget you
iced earth - i died for you
death - spirit crusher
pearl jam - jeremy
gibi gibi...
(biliyorum, çok alakasız şarkılar ama...)
edit: bi daha düşündüm de, daft punk, massive attack vs. de iyi gidiyor :)
0
ney dinleyip insanların o çabalarını uğraşlarını izlemek hoşuma gider (tacizci değilim)
0
country müzik çaldığı sürece herşekilde eğlenceli olabilir yürüyüşler...
tavsiyem son zamanların favorisi olan Brad Paisley
başka bir tavsiyem ise eski rock müzik dinleyicilerinden biriyim dersen Supernatural adlı dizinin soundtrack lerini indir.
ya da gençlik dizilerindeki gidişhata göre çalan paçalar vardır. aşk sahnelerinde en iyi slowlar, action da dönemim en iyi rock veya pop-rock parçaları için Smallville in soundtrack albümünü indir.
2 senem üniversiteye yarım saatte giden dolmuşta smallville ve brad paisley in albümlerini dinleyerek geçti.
tavsiyem son zamanların favorisi olan Brad Paisley
başka bir tavsiyem ise eski rock müzik dinleyicilerinden biriyim dersen Supernatural adlı dizinin soundtrack lerini indir.
ya da gençlik dizilerindeki gidişhata göre çalan paçalar vardır. aşk sahnelerinde en iyi slowlar, action da dönemim en iyi rock veya pop-rock parçaları için Smallville in soundtrack albümünü indir.
2 senem üniversiteye yarım saatte giden dolmuşta smallville ve brad paisley in albümlerini dinleyerek geçti.
0
@yam: ney dinleme olayını ben de yapıyorum. acemkürdî eşliğinde otobüs bekleyen insanlara bakmak, süper bi şey :)
0
birsürü şarkı ismi yazasım geldi ama tembellik ağır bastığı için sadece bir tane yazacağım. bu şarkıyı yolda yürürken dinlediğim zaman acayip havalara giriyorum, hani böyle klip çekerken havalara girerler ya salak salak... hah işte öyle :) ritimleri normal yürüyüş için süper ama spor amaçlı yürümek için uygun mu, emin değilim.
www.youtube.com
www.youtube.com
0
aranılan yanıt degil ama, dinlemeyi degil de soylemeyi tercih ediyorum. Bahsettiginiz hissiyat boyle de vuku buluyor.
0
ya valla en meşhuru emerge benim bildiğim, çok kral şarkıdır. onun dışında never win var mis gibi, just let go var. çok var çok, bi dene sen .)
0
lovemyself
hiç çaylak olmadım, bilmiyorum. bir arkadaşım çaylak olmuştu birkaç ay önce. çaylaklık entry lerini girmesi için bir zaman vermişlerdi. o zaman içerisinde girdi entryleri, geri döndü. şimdi ikinci kez çaylak olmuş. aradan da epey geçti. telefonundan arayamıyorum, çaylaklık entrylerini hiç girmemiş d
hiç çaylak olmadım, bilmiyorum. bir arkadaşım çaylak olmuştu birkaç ay önce. çaylaklık entry lerini girmesi için bir zaman vermişlerdi. o zaman içerisinde girdi entryleri, geri döndü. şimdi ikinci kez çaylak olmuş. aradan da epey geçti. telefonundan arayamıyorum, çaylaklık entrylerini hiç girmemiş de olabilir. bu ikinci çaylaklıkta da belirli bir süre veriyorlar mı? "bir hafta içinde 10 entry gir" diyorlar mı? çünkü çaylak olalı iki hafta falan oldu tahminim. haberi bile olmayabilir kendisinin.
ps: sanırsam gg entryleri yüzünden uçuruldu bu kez.
ps: sanırsam gg entryleri yüzünden uçuruldu bu kez.
0
çaylak olunca zaten şu kadar süre içinde 10 entry girmelisin diye bişey yok. 10 entry'yi yazdığın zaman sıraya girersin. bi da lanet diye bişey var orda süre var. lanet de zaten çaylakken 10 entry'sini yazmış insanlara verilen bişey. lanetli görünüyorsa eğer 10 entry'sine bakılmış ve bazı hatalar görülmüştür ama uçurulmamıştır da. yazarın profilindeki lanetli yazısına getirince mouse'u bi tarih görünür. orda yazan tarihte tekrar sıraya gireceğini gösterir. gerçi senin sorduğunda böyle bişey yok herhalde ama.
0
@tepedeki adam; ama şu var, çaylak olan arkadaşım, kendisine gönderilen uyarıda (mail ya da mesaj yoluyla söylenmiş, hangisi bilmiyorum) bir hafa ya da 10 gün içerisinde çaylaklık entrylerini girmesi gerektiğini söylemişti. yani, diyelim ki ayın 1'inde, saat 3:00'da çaylak olmuş olsun, "ayın 13'ü, saat 3:00'a kadar 10 antry girmeniz gerek" gibi bir uyarı.
ondan soruyorum, bu ikincisinde de var mı deyü.
ondan soruyorum, bu ikincisinde de var mı deyü.
0
o zaman öyle bişey mi gelmiş acaba ben duymamıştım ama. 2 - 2 buçuk sene önce öyle değildi ama onu biliyorum :) öncekinde böyle bi lanet olayı olmuştur belki de? ya da önceki normal çaylıklıktıysa bunda da bi fark olmaz. yani yine süre istenir kaçıncı çaylaklık olduğunun bi önemi olmaz.
0
cldplay
yıllar önce trt de bay doğru bayan doğru diye bir film izlemiştim.sonraları bu isimle çok aradım ama bir türlü bulamadım. filmle ilgili aklımda kalanlar ise kadın ve erkek film boyunca birbirleriyle tatlı bir münakaşa içindeydiler.hep birbirlerine üstünlük sağlamaya çalışıyorlardı ve bunu yaparken d
yıllar önce trt de bay doğru bayan doğru diye bir film izlemiştim.sonraları bu isimle çok aradım ama bir türlü bulamadım. filmle ilgili aklımda kalanlar ise kadın ve erkek film boyunca birbirleriyle tatlı bir münakaşa içindeydiler.hep birbirlerine üstünlük sağlamaya çalışıyorlardı ve bunu yaparken de oldukça komik ve anlamlı sözler sarf ediyorlardı.bir de adam filmin sonuna doğru bir hayvan kostümü filan giyiyordu herhalde. hatırlatacak olana hayır dualarımı gönderirim:)
0
bay yanlış ve doğru ahmet diye bi şey var. ekşide de başlığı mevcut, bi bak istersen. bay yanlışı engin günaydın mı oynuyordu, neydi.
bunun dışında, biri kadın-biri de erkekti dersen, ayşegül atik ve ali atik bu tarz skeçler yaptılar. hani şu kilolu sevimli eşler. google dan resimlerine bi bak, onlarsa hatırlarsın.
bunun dışında, biri kadın-biri de erkekti dersen, ayşegül atik ve ali atik bu tarz skeçler yaptılar. hani şu kilolu sevimli eşler. google dan resimlerine bi bak, onlarsa hatırlarsın.
0
turkishjohndoe
kısaca özetlemem gerekirse kötü olaylardan sonra çalışıp çabalanıp başarıya ulaşılan filmler vardır ya hani insanı çöküntü halinde ki ruh halinden umuda doğru yelken açtırır. hah işte tam aradığım şey bu ?
kısaca özetlemem gerekirse kötü olaylardan sonra çalışıp çabalanıp başarıya ulaşılan filmler vardır ya hani insanı çöküntü halinde ki ruh halinden umuda doğru yelken açtırır. hah işte tam aradığım şey bu ?
0
dream
üniversiteden arkadaşım baba oldu. bir kaç arkadaş toplanıp gidecez. yalnız arkadaşım altın takacağını söyledi. bense şu an çeyrek bile olsa takacak durumda değilim çünkü ne iş var ne güç. başka ne götürülür ki hediye olarak. ilk aklıma altın geliyor ama o kadar para çıkmaz bende. çiçek alınsa ne tü
üniversiteden arkadaşım baba oldu. bir kaç arkadaş toplanıp gidecez. yalnız arkadaşım altın takacağını söyledi. bense şu an çeyrek bile olsa takacak durumda değilim çünkü ne iş var ne güç. başka ne götürülür ki hediye olarak. ilk aklıma altın geliyor ama o kadar para çıkmaz bende. çiçek alınsa ne tür çiçek gider ki? çok mu ezik oluruz? ilk defa başa geliyor yaf..
0
çiçek ya da çikolata alınmaz diye biliyorum ben. bi takım götürülür. 5 liraya dandik olanları, 10 liraya yüzüne bakılanları satılıyor çarşı-pazarda. genelde hediye gidenler birbirine benzer kıyafetler olur zaten. çok şatafatlı şeyler alınmaz. en münasibidir gibi.
0
tavana yansıyan renkli ışıklar ya da beşiğin tepesine asılan müzikli dönen oyuncaklar falan
0
bi kaç arkadaş dmişsiniz. diğer arkadaşlarla birleşip ortak altın alın. bu devirde en kıymetli hediye altın, 100 tlyi geçmiş çeyre altın.
zaten büssürü insan zıbındır, patiktir, oyuncaktır almış olacak.
zaten büssürü insan zıbındır, patiktir, oyuncaktır almış olacak.
0
babasının fenerbahçe'li olmasını temenni ederek bir koşu fenerium mağzasına giderek, yeni doğan bebekler için hazırlanan zıbın,önlük,hedö,hödö tobalarından alabilirsin. çeyrek altının yarı fiyatı
magaza.fenerium.com.tr
magaza.fenerium.com.tr
0
lovemyself
Les'e girmiştim. Ales için hiç hazırlık yapmamıştım, şimdi bi baktım, sayısal iki bölüme ayrılmış da bilmemne..Şimdi ben sözelim. Önceden iki defa girmiştim Les'e, puanım gayet iyiydi. Şimdi de barajı geçmeme ihtimalim yok. Ama, sözeli bitirip, sayısal 1'i bitirdikten sonra, sorularımı mı kontrol ed
Les'e girmiştim. Ales için hiç hazırlık yapmamıştım, şimdi bi baktım, sayısal iki bölüme ayrılmış da bilmemne..
Şimdi ben sözelim. Önceden iki defa girmiştim Les'e, puanım gayet iyiydi. Şimdi de barajı geçmeme ihtimalim yok. Ama, sözeli bitirip, sayısal 1'i bitirdikten sonra, sorularımı mı kontrol edeyim, iki-üç yanlış bulursam düzelteyim deyü; yoksa sayısal 2'yi mi yapmaya başlayayım? bu bölümün puanı 0,2 ile çarpılacakmış. Çok mu az, değmez mi uğraştığıma, karar veremedim.
Sayısal 1 ile sözel bölümü yanlışsız yapsam, (2-3 yanlışım çıkıyor) kaç alırım ki tahmini?
Şimdi ben sözelim. Önceden iki defa girmiştim Les'e, puanım gayet iyiydi. Şimdi de barajı geçmeme ihtimalim yok. Ama, sözeli bitirip, sayısal 1'i bitirdikten sonra, sorularımı mı kontrol edeyim, iki-üç yanlış bulursam düzelteyim deyü; yoksa sayısal 2'yi mi yapmaya başlayayım? bu bölümün puanı 0,2 ile çarpılacakmış. Çok mu az, değmez mi uğraştığıma, karar veremedim.
Sayısal 1 ile sözel bölümü yanlışsız yapsam, (2-3 yanlışım çıkıyor) kaç alırım ki tahmini?
0
lovemyself
Videosunun yayınlanmaması en doğal bi şey. ama haberi bile verilmedi. neden? yasak mı konuldu ki?
Videosunun yayınlanmaması en doğal bi şey. ama haberi bile verilmedi. neden? yasak mı konuldu ki?
0
duyuruda sorulan bir soruda link verilmişti. oradan izledim. basbaya bildiğin baykal. hani, insanın aklında "acaba başka bi şey midir, yanlış mı lanse ediliyor" ya da "bu baykal olmayabilir" gibi bir soru kalmıyor bile. kesinlikle o. ha, adamın özel hayatı, karışamazsınızi der biri. diğeri, evli diye suçlar. o ayrı konu.
ama, neden tv'de hiç haber olmadı? merak ediyorum.
ama, neden tv'de hiç haber olmadı? merak ediyorum.
0
görüntülerin elde ediliş biçimi hiçbir etiğe uymadığı için ve gerçeklikleri de doğrulanmadığı için böyle toplu bir hareket gerçekleşti. evvelinde ali kırca için de aynı durum söz konusuydu ancak vatan gazetesi bir süre sonra habercilik adına daha fazla saklayamayız deyince haber yapılmaya başlanmıştı konu.
yine benzer ortak tutumu büyükada'da tecavüze oğrayan bir tiyatrocu konusunda da görebiliriz. başlarda adi bir biçimde adını vermeyip kim olduğunu belli etmek için bin takla atılan haberler yapılmıştı ardından bu oyuncu uğur dündar'ın yayınına bağlandı ve durumdan duyduğu rahatsızlığı sesli biçimde dile getirdi. Dündar'ın da etkisiyle haberler kesildi.
Bir konu teknik olarak haber değeri taşıyabilir ancak işin ahlaki boyutları da medyayı bağlar yani. Şimdi bu haberi vermez gibi yapınca medyamız aklanmıyor. yarın öbürgün yavaştan bazı gazeteler çıtlatabilir konuyu.
yine benzer ortak tutumu büyükada'da tecavüze oğrayan bir tiyatrocu konusunda da görebiliriz. başlarda adi bir biçimde adını vermeyip kim olduğunu belli etmek için bin takla atılan haberler yapılmıştı ardından bu oyuncu uğur dündar'ın yayınına bağlandı ve durumdan duyduğu rahatsızlığı sesli biçimde dile getirdi. Dündar'ın da etkisiyle haberler kesildi.
Bir konu teknik olarak haber değeri taşıyabilir ancak işin ahlaki boyutları da medyayı bağlar yani. Şimdi bu haberi vermez gibi yapınca medyamız aklanmıyor. yarın öbürgün yavaştan bazı gazeteler çıtlatabilir konuyu.
0
invicta
bi arkadaşın ricası üzerine soruyorum valla bak, 2009 kpss sınavına girmiş ama tercih yapmamış bir delikanlı önümüzdeki dönem en yakın ne zaman tercih yapabilir, nasıl oluyor bu tercih olayı biz mi onları tercih ediyoruz yoksa onlar mı bizi, biri bana kısa ve öz olarak anlatsın be, hadi be ne olur.
bi arkadaşın ricası üzerine soruyorum valla bak, 2009 kpss sınavına girmiş ama tercih yapmamış bir delikanlı önümüzdeki dönem en yakın ne zaman tercih yapabilir, nasıl oluyor bu tercih olayı biz mi onları tercih ediyoruz yoksa onlar mı bizi, biri bana kısa ve öz olarak anlatsın be, hadi be ne olur.
0
şimdi şeker, tamamen bildiğimi yazıyorum.. hata payı saklıdır.
kpss asıl olarak iki yılda bir yapılıyor. 2008 ve 2010 kpss sonuçları iki yıl geçerlidir. ama, arada da sınavlar yapılır. yani, 2007'de ve 2009'da da kpss yapıldı ve o sınavlar sadece o yıl geçerli. yani, şimdilerde eğer eleman alımı varsa, 2009 puanı geçerli olabilir. yoksa büyük ihtimal sökmez o puan.
bir de, bazı yerler sadece o iki yılda bir olan sınavları kaale alıyor. bir yer biliyorum, devlette yani, üç-dört ay önce başvuru için "2008 kpss puanı"nı şart koşuyordu.
velhasıl, şimdilerde girdi girdi arkadaşın. hadi bakem.
kpss asıl olarak iki yılda bir yapılıyor. 2008 ve 2010 kpss sonuçları iki yıl geçerlidir. ama, arada da sınavlar yapılır. yani, 2007'de ve 2009'da da kpss yapıldı ve o sınavlar sadece o yıl geçerli. yani, şimdilerde eğer eleman alımı varsa, 2009 puanı geçerli olabilir. yoksa büyük ihtimal sökmez o puan.
bir de, bazı yerler sadece o iki yılda bir olan sınavları kaale alıyor. bir yer biliyorum, devlette yani, üç-dört ay önce başvuru için "2008 kpss puanı"nı şart koşuyordu.
velhasıl, şimdilerde girdi girdi arkadaşın. hadi bakem.
0
@lovemyself:
kpss b grubu için 2 yılda bir ve çift(2008,2010 vb.) yıllarda yapılıyor. kpss a grubu için olan sınavlar ise her yıl yapılıyor..
2009'da girdiğine göre herhalde kpss a öğrencisi, onun sonucunun 2 yıllık geçerliliği var bildiğim kadarıyla.. mesela bazı kurumlar önce kpss'ye bakıp sonra kurum sınavı yapıyorlar öyle yerlere başvurabilir 2009 puanıyla..
kpss b grubu için 2 yılda bir ve çift(2008,2010 vb.) yıllarda yapılıyor. kpss a grubu için olan sınavlar ise her yıl yapılıyor..
2009'da girdiğine göre herhalde kpss a öğrencisi, onun sonucunun 2 yıllık geçerliliği var bildiğim kadarıyla.. mesela bazı kurumlar önce kpss'ye bakıp sonra kurum sınavı yapıyorlar öyle yerlere başvurabilir 2009 puanıyla..
0
dusunen hayvanin onde gideni
Arkadaşlar şimdi ben geçen yaz yüksek lisanstan atıldım. Arada gittim askerliği çıkardım. İki üç ay önce de üniversiteden atılma kaldırıldı.Şimdi ben yeni dönemde elimi kolumu sallayarak son sınıftan devam edebilir miyim yüksek lisansıma yoksa af mı beklemem gerekli yeniden.Not: Marmara üniversitesi
Arkadaşlar şimdi ben geçen yaz yüksek lisanstan atıldım. Arada gittim askerliği çıkardım. İki üç ay önce de üniversiteden atılma kaldırıldı.
Şimdi ben yeni dönemde elimi kolumu sallayarak son sınıftan devam edebilir miyim yüksek lisansıma yoksa af mı beklemem gerekli yeniden.
Not: Marmara üniversitesi öğrencisiyim.
Şimdi ben yeni dönemde elimi kolumu sallayarak son sınıftan devam edebilir miyim yüksek lisansıma yoksa af mı beklemem gerekli yeniden.
Not: Marmara üniversitesi öğrencisiyim.
0
nesenbilneben
şimdi kilo vermek için metabolizmayı hızlandırmak gerekiyor, bunun için de az ve sık yemek burası tamam. peki öğün aralarında içtiğimiz su, yeşil çay gibi kalorisiz içecekler de metabolizmayı hızlandırıyor mu yoksa illa ki kalorisi olan - bisküvi, yoğurt tarzı çok kalorili olmayan şeyler tabi- yiyec
şimdi kilo vermek için metabolizmayı hızlandırmak gerekiyor, bunun için de az ve sık yemek burası tamam. peki öğün aralarında içtiğimiz su, yeşil çay gibi kalorisiz içecekler de metabolizmayı hızlandırıyor mu yoksa illa ki kalorisi olan - bisküvi, yoğurt tarzı çok kalorili olmayan şeyler tabi- yiyecekler mi tüketmemiz gerekiyor?
0
içecekler önemli. ama yemekten sonra değil, önce içeceksin. yemekten sonra içmek mideyi genişletir derler. azıcık acıkır gibi mi oldun? yoğurt yiyeceksin. içine kalorisiz bisküvilerden falan atarsan mideni daha uzun süre tok tutar.
bi de yeşilçay falan diye kasmayın. tadını beğenmiyorsanız, herhangi bir içecek için işte. hazır olan şekerli meyve suyu ya da kola gibi şeyler olmasın yeter bence.
bi de yeşilçay falan diye kasmayın. tadını beğenmiyorsanız, herhangi bir içecek için işte. hazır olan şekerli meyve suyu ya da kola gibi şeyler olmasın yeter bence.
0
metabolizmayı baharatlar hızlandırır. acı biber falan türü özellikle, keskinleştikçe hızlandırır :)
0
(bkz: garantili zayiflama yontemi/@compadrito)
butun ay azaltilmis porsiyonlarla idare edip, ayda bir patlayana kadar yersen metabolizman hizlanir.
butun ay azaltilmis porsiyonlarla idare edip, ayda bir patlayana kadar yersen metabolizman hizlanir.
0
goodbyecruelworld
...?...lütfen bilgisi olanlar paylaşsın, hayatımın içine ediyor çünkü.
...?
...lütfen bilgisi olanlar paylaşsın, hayatımın içine ediyor çünkü.
...lütfen bilgisi olanlar paylaşsın, hayatımın içine ediyor çünkü.
0
ayağı, kafayı soğuktan korumak gerekiyor.
her şartta.
tedavisi mümkün değil sanırım
bana öyle dedi doktor
her şartta.
tedavisi mümkün değil sanırım
bana öyle dedi doktor
0
bi antibiyotik verdi doktor. önce film çekti, sinüsler çok fena dedi. dolmuş falan. hapı verdi sonuçta.
kullandım ve geçti. sen de dört, ben diyeyim beş sene sonra tekrar başladı. o derece. gidin doktora. kullanın hapı. çok çok özel bir durumunuz yoksa, uzun süre rahat edersiniz siz de. ağrıyı çektiğine değmez.
bende tekrar olması da sanırım dikkat etmememdendir.
kullandım ve geçti. sen de dört, ben diyeyim beş sene sonra tekrar başladı. o derece. gidin doktora. kullanın hapı. çok çok özel bir durumunuz yoksa, uzun süre rahat edersiniz siz de. ağrıyı çektiğine değmez.
bende tekrar olması da sanırım dikkat etmememdendir.
0
hap yuttun mu? yutmadiysan yut.
sacini yikayip zinhar disari cikma. ne yaz ne de kis.
sinusleri havalandir, yani burnun tikali dolasma. ama bunun icin sadece denis suyu falan kullanacan, otrivine degil
ameliyat olma, bi ise yaramaz :/
deniz mesvime de.. cekecen burnuna :)
sacini yikayip zinhar disari cikma. ne yaz ne de kis.
sinusleri havalandir, yani burnun tikali dolasma. ama bunun icin sadece denis suyu falan kullanacan, otrivine degil
ameliyat olma, bi ise yaramaz :/
deniz mesvime de.. cekecen burnuna :)
0
ruzgar yemesin kafan yaz kis. istanbul'un havasi da benim sinuzitimi azdiriyor mesela niyeyse. artik sapkasiz cikmiyorum.
0
tuzlu deniz suyu bulmak zor ama kaliteli deniz tuzu bulabilirseniz, suyle karistirip harika bir ilac elde edebilirsiniz. su ilik-sicak arasi olmali, deneme yanilma ile en iyi dereceyi bulacaksiniz. ilk baslarda tuzu az koyun (bir bardaga bir silme cay kasigi)ve burna cekme alistirmasi yapin. cok derine cekerseniz bogazinizdan agaziniza gelir, cok hizli cekmedikce (kopurterek) cigerlerinize kacmaz.
sonra yavas yavas tuz miktari arttiriabilir.
birde suyu cekince bir sure (5-10sn) icerde tutmaya calisin.
sakin sofra tuzu kullanmayin, acayip yakar.
sonra yavas yavas tuz miktari arttiriabilir.
birde suyu cekince bir sure (5-10sn) icerde tutmaya calisin.
sakin sofra tuzu kullanmayin, acayip yakar.
0
imkanın varsa 2000 metreye çık bi kaç gün kal ve sonra in :) öyle bir açılıyo ki heheh
immuneks kullan arada bir
sora bi de mesela başını sarkıt yataktan biraz, o da rahatlatıyor, biraz masaj yap sinüslere...
canını sıkma, gönlünü ferah tut, sıkıntı etme kendine, sen unutunca o da seni unutacak. hohoyt.
immuneks kullan arada bir
sora bi de mesela başını sarkıt yataktan biraz, o da rahatlatıyor, biraz masaj yap sinüslere...
canını sıkma, gönlünü ferah tut, sıkıntı etme kendine, sen unutunca o da seni unutacak. hohoyt.
0
longitudinale posteriore
arkadaşlar selam, bu dönem benim geçmemin ölüm kalım meselesi olduğu bir mat-ii dersim var. 2 hafta sonra da finali. finalden minimum 50 almam lazım. yalnız çok baskı var üzerimde, bariz ders çalışamıyorum. vizem de ondan düşük geldi zaten. not fln topladım, bu iki hafta içinde bana 50'yi garantiley
arkadaşlar selam, bu dönem benim geçmemin ölüm kalım meselesi olduğu bir mat-ii dersim var. 2 hafta sonra da finali. finalden minimum 50 almam lazım. yalnız çok baskı var üzerimde, bariz ders çalışamıyorum. vizem de ondan düşük geldi zaten. not fln topladım, bu iki hafta içinde bana 50'yi garantileyecek ne yapabilirim? konu bildiğiniz üzere integral. işte alan-hacim, genişletilmiş integraller fln çıkacak. günlük ne kadar çalışayım? konulara mı böleyim? örnek mi çözeyim napayım? çalışma tekniği 0 olan bi insanım cidden çıkmazdayım şu an. bi yardım rica edicem bu konuda. evet herkesin çalışma tekniği farklıdır ama siz yine de bi fikir beyan ederseniz süper olacak.
0
Hoca ne türden sorular soruyorsa öncelik olarak onlara yoğunlaş. Geçen senelerde finalde neler sormuş onları bulmaya, o soruları çözmeye bak.
Bazı hocalar derste çözdüklerinin hemen hemen aynısını sorar, sadece sayıları değiştirir. Böyle bir şey yapıyorsa defterdeki soruları ezberle. Aynısını sormuyorsa defterdeki soruların çözümlerini anlamaya çalış.
Anlayamıyorsan bu konuları bilen bir arkadaşınla beraber çalış. Soruları beraber çözün.
Boş günlerinde otur çalışabildiğin kadar çalış. Ben 45 dakika ders yarım saat mola şeklinde çalışıyorum. 45 dakikadan sonra dikkatim dağılıyor çünkü. Sende kendine göre bir program belirle.
Bazı hocalar derste çözdüklerinin hemen hemen aynısını sorar, sadece sayıları değiştirir. Böyle bir şey yapıyorsa defterdeki soruları ezberle. Aynısını sormuyorsa defterdeki soruların çözümlerini anlamaya çalış.
Anlayamıyorsan bu konuları bilen bir arkadaşınla beraber çalış. Soruları beraber çözün.
Boş günlerinde otur çalışabildiğin kadar çalış. Ben 45 dakika ders yarım saat mola şeklinde çalışıyorum. 45 dakikadan sonra dikkatim dağılıyor çünkü. Sende kendine göre bir program belirle.
0
sınırlama kendini. "45 dakika çalışıp 15 dakika ara vereceğim" dersen, arayı bekliyor bünye. git, deli gibi çalış. çok bunalınca kalk ayağa, bi su iç, devam et.
bi de yemek yemeye dalma. ben ne zaman ders çalışmak istemesem "şunu da hazırlayıp yiyeyim, sonra başlarım" diyorum. televizyonu falan da kapat. nete de girme. hadi bakayım. yaparsın sen. yapanlardan neyin eksik? sıvaz, sıvaz.
bi de yemek yemeye dalma. ben ne zaman ders çalışmak istemesem "şunu da hazırlayıp yiyeyim, sonra başlarım" diyorum. televizyonu falan da kapat. nete de girme. hadi bakayım. yaparsın sen. yapanlardan neyin eksik? sıvaz, sıvaz.
0
vala sağolun arkadaşlar, dedikleriniz tarzı şeyler düşünüom zaten ben de ama yine de teyit almak iyi hissettirio insanı.
0
hepas
şimdi efendim yakın zamanda üsküdar'da 3+1 eve geçme gibi planlarımız var ev arkadaşlarımla. gözden çıkardığımız fiyat da 800 civarı. ha bir de fazla muhafazakar olmasın, kimse kimseye karışmasın falan filan. hal böyleyken üsküdarın nereleri tercih edilebilir, avantajları dezavantajları nelerdir?
şimdi efendim yakın zamanda üsküdar'da 3+1 eve geçme gibi planlarımız var ev arkadaşlarımla. gözden çıkardığımız fiyat da 800 civarı. ha bir de fazla muhafazakar olmasın, kimse kimseye karışmasın falan filan.
hal böyleyken üsküdarın nereleri tercih edilebilir, avantajları dezavantajları nelerdir?
hal böyleyken üsküdarın nereleri tercih edilebilir, avantajları dezavantajları nelerdir?
0
kimse kimseye karışmasın ve fiyat uygun olsun diye düşünüldüğünde fıstıkağacı derim ben. güzeldir hem oralar. cinsiyet konusunda fikrim yok ama gecenin bir yarısı tek bir kız sokakta raahat rahat yürür..
0
çiçekçi yi gördüm. gayet başarılı. insanları kültürlü mü ne.. mekan da hoş. böyleyken böyle.
0
bağlarbaşı-icadiye de yaşadım gayet uygundur, kimse kimseye karışmaz, dezavantajı merkeze dolmuşla inmen gerekecek,
sultantepede yaşadım, güzeldir hoştur ama fazla mahalle ortamı vardır, rizeli değilsen tavsiye etmem, avantajı iskeleye merkeze çok yakın olursun, ama o merdivenler bitirir insanı
zeynep kamil'de oturdum, kiralar göreceli olarak daha uygundur, ortam nezihtir genelde bekardır, keyiflidir, iskeleye bi dolmuş uzakta olursun
sultantepede yaşadım, güzeldir hoştur ama fazla mahalle ortamı vardır, rizeli değilsen tavsiye etmem, avantajı iskeleye merkeze çok yakın olursun, ama o merdivenler bitirir insanı
zeynep kamil'de oturdum, kiralar göreceli olarak daha uygundur, ortam nezihtir genelde bekardır, keyiflidir, iskeleye bi dolmuş uzakta olursun
0
gs birisi
Hep başıma gelen şey.Sinirlendiğim zaman susuyorum, hiçbir şey söyleyesim gelmiyor. Haklı olduğumu düşündüğüm konularda özellikle. Karşımdakini bile dinlemek istemiyorum.Nedir bu olay? Bu durumu nasıl aşarım ya da çözümü nedir diye sormuyorum; zira bu durum içimde patlasa, çok fazla rahatsız da etse
Hep başıma gelen şey.
Sinirlendiğim zaman susuyorum, hiçbir şey söyleyesim gelmiyor. Haklı olduğumu düşündüğüm konularda özellikle. Karşımdakini bile dinlemek istemiyorum.
Nedir bu olay? Bu durumu nasıl aşarım ya da çözümü nedir diye sormuyorum; zira bu durum içimde patlasa, çok fazla rahatsız da etse, ben memnunum. Çünkü biliyorum ki, şimdiye kadar konuşarak hiçbir yere varamadım.
Ha bunları yazmamdaki asıl maksat böyle genel bir durum var mıdır? Siz susuyorsanız neden susuyorsunuz? Bir nevi iç dünyamı gün yüzüne çıkarmak istiyorum farklı düşüncelerle.
Teşekkürler.
Sinirlendiğim zaman susuyorum, hiçbir şey söyleyesim gelmiyor. Haklı olduğumu düşündüğüm konularda özellikle. Karşımdakini bile dinlemek istemiyorum.
Nedir bu olay? Bu durumu nasıl aşarım ya da çözümü nedir diye sormuyorum; zira bu durum içimde patlasa, çok fazla rahatsız da etse, ben memnunum. Çünkü biliyorum ki, şimdiye kadar konuşarak hiçbir yere varamadım.
Ha bunları yazmamdaki asıl maksat böyle genel bir durum var mıdır? Siz susuyorsanız neden susuyorsunuz? Bir nevi iç dünyamı gün yüzüne çıkarmak istiyorum farklı düşüncelerle.
Teşekkürler.
0
ben de susuyorum, sinirlendiğimde ya da karşımdaki bana haksızlık yaptığında.
susuyorum çünkü sanırım karşımdakini ikna edebileceğimi düşünmüyorum ya da umursamıyorum, bilmiyorum. kendimde karşı çıkma enerjisini bulamıyorum galiba, bazen sustuğum için kızıyorum kendime, bazen de haklı/haksız karşımdakini kızdırdığım için, ne gerek vardı ki diyorum, ne gerek var ki diyorum ve sonra susuyorum.
kabullenip öyle susuyorum.
susuyorum çünkü sanırım karşımdakini ikna edebileceğimi düşünmüyorum ya da umursamıyorum, bilmiyorum. kendimde karşı çıkma enerjisini bulamıyorum galiba, bazen sustuğum için kızıyorum kendime, bazen de haklı/haksız karşımdakini kızdırdığım için, ne gerek vardı ki diyorum, ne gerek var ki diyorum ve sonra susuyorum.
kabullenip öyle susuyorum.
0
ben susuyorum. hatta daha bugün yaşadım böyle bir olay. yanımda bulunan samimi bir arkadaşım, daha sonra "yerinde olsam basardım yaygarayı, hiç değişmemişsin" dedi. ve neden sustuğumu sordu.
yahu ölümlü dünya.. ben bu yüzden susuyorum. ben haklı olsam ne, o haklı olsa ne. bir de, haklı olduğumu ona kabaca iletmek bana ne kazandıracak? ben biliyorum neticeyi. o da illaki farkındadır sonuçta. insan, haksız olduğu durumların illaki farkındadır. ama kavgaya girişmiştir bi kere, geri adım atamaz. yani, karşımdakinin doğruyu zaten içten içe bildiğini düşünüyorum. bilmiyorsa eğer, zaten hayata sadece "ben" gözlükleriyle bakıyordur, ne diye anlatıcam derdimi.
aynen devam ediniz efendim. erkek kişiyseniz çekici geliyor zaten kadınlara. yok bayan kişiyseniz, sabırtaşı diye anılıyorsunuz. arkadaşlarınız daha şanslı.
yahu ölümlü dünya.. ben bu yüzden susuyorum. ben haklı olsam ne, o haklı olsa ne. bir de, haklı olduğumu ona kabaca iletmek bana ne kazandıracak? ben biliyorum neticeyi. o da illaki farkındadır sonuçta. insan, haksız olduğu durumların illaki farkındadır. ama kavgaya girişmiştir bi kere, geri adım atamaz. yani, karşımdakinin doğruyu zaten içten içe bildiğini düşünüyorum. bilmiyorsa eğer, zaten hayata sadece "ben" gözlükleriyle bakıyordur, ne diye anlatıcam derdimi.
aynen devam ediniz efendim. erkek kişiyseniz çekici geliyor zaten kadınlara. yok bayan kişiyseniz, sabırtaşı diye anılıyorsunuz. arkadaşlarınız daha şanslı.
0
gijilti
bu konuda kaynaklar ne diyor?
bu konuda kaynaklar ne diyor?
0
kaynakları bilmem ama izlediğim filmlerde ve duyduğum menkıbelerde hz.muhammedin köleleri azad ettiğini biliyorum.
0
kölelik yasaklanmamıştır fakat kölelere nasıl davranılacağı ile ilgili ayetler vardır.
0
kölelik kaldırılmamış. lakin, diyelim ki yemin ettin ve yeminini bozdun. bu araplar için çok önemli bir şeydir. kefaret falan gerekir bu durumda. kuran'da böyle durumlarda köle azad edilmesi gerektiği yazar. eğer kişi fakirse ve kölesi yoksa oruç tutar mesela. Azad etmeyi çok öne çıkarmış, direkt yasaklamamış.
Ama, o ilk dönemlerde özellikle zenginlerin müslüman olmaması genelse aynı nedene başlıdır: "biz, şu kölelerle insan olarak eşit mi sayılacağız? şu zenci ile benim durumum bir mi?" gibi tepkiler gelmiş, kaynaklara göre. Yani, onları insan yerine koyma var.
Bi de, sosyolojik bir durum olarak ekleyeyim; zenciler başta olmak üzere, alt sınıfın tek yapabildiği kölelik. Yani adamın bi tane çöpü yok. "Kölelik yok" dedi diyelim, ne yapacak o adam? Gidip fabrika mı kuracak allahın çölünde? Bana mantıklı geliyor bu yönü. Mesela ensar-muhacir olayında falan, köleleri bağışlama ve onlara iş kurma şeysi var. İlginç örnekler bunlar.
Ama, o ilk dönemlerde özellikle zenginlerin müslüman olmaması genelse aynı nedene başlıdır: "biz, şu kölelerle insan olarak eşit mi sayılacağız? şu zenci ile benim durumum bir mi?" gibi tepkiler gelmiş, kaynaklara göre. Yani, onları insan yerine koyma var.
Bi de, sosyolojik bir durum olarak ekleyeyim; zenciler başta olmak üzere, alt sınıfın tek yapabildiği kölelik. Yani adamın bi tane çöpü yok. "Kölelik yok" dedi diyelim, ne yapacak o adam? Gidip fabrika mı kuracak allahın çölünde? Bana mantıklı geliyor bu yönü. Mesela ensar-muhacir olayında falan, köleleri bağışlama ve onlara iş kurma şeysi var. İlginç örnekler bunlar.
0
jayjayjay
geçmiş yılların ales/les sorularını bünyesinde toplamış bir kitap/kaynak var mı?
geçmiş yılların ales/les sorularını bünyesinde toplamış bir kitap/kaynak var mı?
0
