Giriş
(3)

En dayanılmaz canlı performanslar?

Karmaşıklık
Sizin için nedir?
Sizin için nedir?
0
Karmaşıklık
(16.04.22)
dayanılmaz derken olağanüstü anlamındaysa bence florence welch ve sufjan stevens için uygundur bu tanımlama :)
0
suyin
(16.04.22)
Dayanilmaz tahammul edilemez anlamindaysa yirmi seneden fazla olmustur, bir Dus Sokagi Sakinleri konserine gitmistik. Yani dindar bir insan degilim ama rabbim su an canimi alsa falan diye garip bir ruh haline burunmustum.

Benzer bir hissi teget gectigim Cem Adrian konserinde yasadim. Kadikoy Dorock'ta Cem Adrian cikiyordu. Hani konsere gitmediyseniz ama yine de o mekandaysaniz orayi paravanla kapatiyorlar falan ya, anlatabildim mi bilmiyorum, yine de konsere maruz kalmistik.
0
sopiro
(17.04.22)
Duman konserine gitmistik, neyse ki para vermedim dedim.
0
divit
(17.04.22)
(5)

uzun zayıf kadın için düğün elbisesi

rose parks
uzun boyluyum ve gerçekten oldukça zayıfım. haliyle elbiselerin pek çoğunu giyemiyorum. yakın arkadaşımın düğünü var. ne tarz bir şeyler giymeliyim sizce? özellikle de daha kilolu durabilmek için? bir de uygun fiyatlı şeyler için nerelere bakmamı tavsiye edersiniz? tenks.
uzun boyluyum ve gerçekten oldukça zayıfım. haliyle elbiselerin pek çoğunu giyemiyorum. yakın arkadaşımın düğünü var. ne tarz bir şeyler giymeliyim sizce? özellikle de daha kilolu durabilmek için? bir de uygun fiyatlı şeyler için nerelere bakmamı tavsiye edersiniz? tenks.
0
rose parks
(14.04.22)
Kalın çizgili elbiselere bakabilirsiniz, siyah önermem, canlı renkler olabilir. Adl uygundu bir zamanlar.
0
kendi helvasını kavuran zombi
(14.04.22)
İlmio
0
bugunolmadiamayarinkesinolacak
(14.04.22)
Kabarık etekler tam size göre. Straplez yaka yerine karpuz kollar da olabilir
0
photo85
(14.04.22)
Bir dugunde kabarik etek giyerseniz biraz abes olabilir tabii, o tarz kiyafetler tabir-i caizse gelinin ustundeki ilgiyi kendinize cekmek gibi algilaniyor bazi kisiler tarafindan, hos karsilanmiyor. Ama uzun ve birkac kat gibi gorunen etekli bir elbise olabilir. Hani normal etegin ustune bir de ince kati vardir gibi bir model vardir ya, onu kastediyorum. Su linkte en sonda bir kiyafet var, deri ceketli bir kadin siyah bir elbise giymis, onun gibi yani: tinyurl.com/mr28t8nw

Ben de bayagi zayifim, zayif oldugumu en cok gosteren yerim kollarim. Yani resmen vucuduma iki supurge sopasi eklenmis gibi gorunuyor askili seyler giydigimde. O yuzde simdiye kadar en iyi feedback'i kolumu dortte uc kapatan elbiseler giydigimde aldim. Uzun kollu da degil, kisa kollu da degil iste.

Tabii benim modayla falan uzaktan yakindan alakam yok. Yatirim tavsiyesi degildir.
0
sopiro
(15.04.22)
Truvakar kol bele oturan uzun boy bi tuvalet giyerseniz gayet şık olursunuz. Kolayca belinize oturacak tadilatı yaptırabileceğiniz modelleri seçin.
0
Angelismeee
(15.04.22)
(11)

Kahve bağımlılığı

füt
Kahve bağımlılığı diye birşey var mı? Var diye düşünenler, bundan kurtulmak için neler yaptı?Evet khve içtim, uykum kaçtı. Sabah 7de kalkıp işe gidicem ama gün zehir olucak bu uykusuzlukla…
Kahve bağımlılığı diye birşey var mı? Var diye düşünenler, bundan kurtulmak için neler yaptı?
Evet khve içtim, uykum kaçtı. Sabah 7de kalkıp işe gidicem ama gün zehir olucak bu uykusuzlukla…
0
füt
(14.04.22)
Kafein bağımlılık yapar evet. Benim kahve içmediğim zaman başım ağırır mesela. O an kahve bulamasam, kafein içeren başka bir içecek içerim. Ama uykuma bir etkisi yok, sert bir kahve de içsem, enerji içeceği de içsem uyurum.
0
Arthur Dayne
(14.04.22)
Sigara vb. bağımlılığının yanına bile yaklaşamaz, bağımlılık demek bile fazla olur. Ben de khve içmediğim zaman başım ağrır bir süre ama kafein de kafein diye elim ayağım titremez. O an kahveye ulaşamıyorsam da birkaç saat içinde geçer gider kahve isteği.
Abi ben kafein bağımlısıyım yeeaa mevzusu tamamen show.
Dipnot: 12 yıldır kahve sektöründe olan ve günde minimum 3-4 fincan kahve içen biriyim.
0
anatomik
(14.04.22)
Kahve bağımlılık yapar evet ve sürekli içtiğinizde uykuyu açma özelliği giderek azalır. Benim de başım ağrıdığında iyi geliyor. Kahve bağımlılığımı kan değerlerimi düşürdüğü için mecburen 1,5 büyük kupaya düşürdüm. Tavsiyem giderek miktarı azaltıp bir kupaya düşürüp bunu da ayılmaya en çok ihtiyacınız olduğu zamanda içmek
0
rapisa
(14.04.22)
Akşam decaf için.
Her gün 5 10 kupa filtre kahve içiyorum ben, uykumu pek açmıyor artık ama çalışırken iyi gidiyor.
0
maraz alinin sag kolu
(14.04.22)
Evet var. Ama daha çok aliskanlik gibi bu sanki. ben de normalde her gün en az 1-2 büyük fincan tuketirdim. Ramazan ayı münasebetiyle oruc tutuyorum. Bu surecte ilk 3 gün yokluğunu Cok hissettirdi. Ardından azalarak ihtiyaç duygum minimize oldu. Şu an hiç aramıyorum.

Ramazan sonrası da tüketimi sınırlamayı planlıyorum. Çünkü artık güne başlayabilmek için kahve tüketmesi gereken bir bireye dönüştürmüştü neredeyse, bu da güzel bir his değil
0
nucleon
(14.04.22)
Ideal olarak uyandiginizdan 60-90 dk kadar sonra ilk kahvenizi icmeniz iyi olur. Vucudunuzdaki adenosine o zamanlarda azalmis oluyormus.
Sonra da uyku saatinizi dusunup en az sekiz saat oncesinde kahve icmeyi birakmaniz gerekiyor. Yani bircok yetiskin icin saat ikiden sonra kahveyi kesmek en iyisi.

Ben de her gun 2-4 kupa arasi icerim, bagimlilik demem ama icmezsem ariyorum tabii. Ama icmeyince de olmuyorum veya kontrolumu kaybetmiyorum. Haliyle saat ikiden sonra icmiyorum. Kendimle savasmama gerek olmuyor.
0
sopiro
(14.04.22)
Kahve içmeyince başım ağrıyor +1 bazen migreni tetikliyor. Ama sıkıldım ve kahve içmekten keyif almamaya başladım bir süredir. Günde bir küçük americanoya kadar azalttım. Sigarayı bırakmış insanım, kahveyi mi bırakamayacağım!

Edit: Bırakamadı.
0
kobuzchu kiz
(14.04.22)
bağımlılık değil de alışkanlık oluşuyor bence de ama kötü bir şey değil. abartmadıkça kahve sağlıklı bir içecek. yani bırakmak yerine belli sınırlar içinde tüketmek mantıklı.
0
bohr atom modeli
(14.04.22)
bağımlılık yapıyor. ben de günde 2 fincana düşürdüm. akşam 6 dan sonra ne çay ne kahve içerim çünkü içersem kesinlikle uyuyamıyorum. rahatsızlık duyuyorsanız kendinize böyle saatle sınırlama koyarsanız işe yarar diye düşünüyorum
0
windymimas
(14.04.22)
Kesin çözüm sanıyorum kahve aletlerini evden yok etmek. French press, espresso makinesi artık evde ne varsa ya kırın ya da bir yakınınıza verin. Yoksa durdurmanız mümkün değil, bir anda kesin bir karar alıp bu aletleri uzaklaştırmanız lazım.
0
mungojerry
(14.04.22)
bence bagimlilik, resmi bir veri varsa bilmiyorum. ben kendimi bagimli hissetmiyordum aslinda ama yaklasik iki sene once biraktim hic yoksunlugunu da hissetmedim belki de bagimlisi bile degildim lol :) cat diye biraktim hic de canim istemedi.
0
bay b
(14.04.22)
(7)

Orta sehpa kültürü

kaptan maydanoz
Yakın zamanda evlenenler ve eşya yenileyenler orta sehpa olarak nasıl bir şeyler moda bu aralar? Yoksa modası geçti başka bir şey mi kullanılıyor? Koltuklarım bunlar; https://www.enzahome.com.tr/netha-koltuk-takimi-3-1-20213309/Ne tarz bir şey yapılabilir? Dekorasyondan anlayanlar please..
Yakın zamanda evlenenler ve eşya yenileyenler orta sehpa olarak nasıl bir şeyler moda bu aralar? Yoksa modası geçti başka bir şey mi kullanılıyor?

Koltuklarım bunlar;
www.enzahome.com.tr

Ne tarz bir şey yapılabilir? Dekorasyondan anlayanlar please..
0
kaptan maydanoz
(12.04.22)
Ben halıya takılmasın diye tekerlekli aldım ikeadan. Model tingby
0
tolgan
(13.04.22)
Enza'nin orta sehpalari cidden kotu. Baska bir yerden bakin.
0
brkylmz
(13.04.22)
Ben almadım kanka. Evin ortasında sehpa bana engel gibi geliyor.
0
allah yazdiysa bozsun
(13.04.22)
Tekerlekleri koltugun altina giren ve yer kaplamayan ince masalar daha fonksiyonel bence. Belki ondan iki tane falan iyi olabilir.
Orta sehpa cok yer kapliyor.
0
sopiro
(13.04.22)
Salon 30-35m2'den büyük değilse orta sehpa fazlalık.

Salonun tarzına göre orta sehpa tarzı değişir net bir şey söylemek zor.

Cam olanlar güzel,fayans orta sehpalar güzel. Ahşap ağırlıklı bi salonunuz varsa ahşap sehpalar güzel.

Dediğim gibi salonun tarzına bağlı
0
Mcfly
(13.04.22)
iki adet tekerlekli ve alt kısmı koltuğun altına girebilen c sehpa alsanız bence daha işlevsel olur.
0
violetsky
(13.04.22)
Kocaman hantal orta sehpaları sevmeyen fakat kahvesini birasını koyacak yer arayan (ve misafir gelince içeceğini koysun diye önüne tabure koymaktan sıkılan) insanlar olarak biz ikea'nın en küçük tv sehpasını aldık, L koltuğun önünde onu kullanıyoruz.
www.ikea.com.tr
0
kobuzchu kiz
(13.04.22)
(3)

Öğretmen kavga eden öğrencileri nasıl ayırmalı?

ya ben lan neyse
birbirini boğazlayan iki öğrenci nasıl ayrılmalı? öğretmen fiziki olarak müdahale etmezse suçlu olur mu? çünkü öğrenciye dokunmak yasak.
birbirini boğazlayan iki öğrenci nasıl ayrılmalı? öğretmen fiziki olarak müdahale etmezse suçlu olur mu? çünkü öğrenciye dokunmak yasak.
0
ya ben lan neyse
(12.04.22)
Polis çağırarak?
0
rewlack
(12.04.22)
Bizim okulda kamera kaydı alıyor gibi yapmak çok işe yarıyor anında kalabalık dağılıyor.
0
uzun kulaklı yalnız tavşan
(12.04.22)
Okulda bir personel olmali guvenlik sebebiyle dokunma izni olan. Bu kisilerin ogrencinin vucuduna dokunmadan -nasil anlatabilirim bilmiyorum- kollarini kanca gibi gecirerek vs ogrenciyi ayirma pratigi oluyor.
Guvenlik gorevlileri, rehberlik uzmanlari, okul yoneticisi falan olabiliyor bu kisiler.
0
sopiro
(13.04.22)
(11)

kınadığım ne varsa yaşıyorum

karayel
ne yapacağımı şaşırmış durumdayım.şimdi olanları tek tek yazmak istemiyorum ama o kadar çok şey yaşadım ki korkmaya başladım. çünkü daha kötü şeyler beni bekliyor.bu durumu tersine döndürmenin yolu yordamı irfanı nedir arkadaşlar.help me!edit: sıkıntı şu ki kendimi durduramıyorum iflah olmaz bir kın
ne yapacağımı şaşırmış durumdayım.

şimdi olanları tek tek yazmak istemiyorum ama o kadar çok şey yaşadım ki korkmaya başladım. çünkü daha kötü şeyler beni bekliyor.

bu durumu tersine döndürmenin yolu yordamı irfanı nedir arkadaşlar.

help me!

edit: sıkıntı şu ki kendimi durduramıyorum iflah olmaz bir kınamacıyım :(
0
karayel
(12.04.22)
Böyle bir şeyin olduğuna inanmayı bırakmak. Batıl inanç bu.
0
himmet dayi
(12.04.22)
ben de bu yaşıma kadar 1-2 şeyi kınadım ve tam olarak başıma geldi. çevremde de çok gözlemledim.

bundan sonra hiç kimseyi ve hiçbir şeyi kınamazsınız artık :)
0
rose parks
(12.04.22)
Haklarına girdiğini düşündüğün kişilerle helalleşmelisin.
Kişinin kınadığını yaşamadan ölmediği hakkında hadis dahi var.

Çevremde de bu durumu yaşayanlar var.
0
Erva
(12.04.22)
Kınadığının başına gelmedi özfarkındalığının düşük olduğuna delalet eder. Kendini tanıma, bazı şeylerin farkına varma konusuna kafa yorabilirsin.
0
Bruce
(12.04.22)
@karayel e demek ki hak ediyorsunuz başınıza gelenleri :)
0
rose parks
(12.04.22)
Klasman değiştirin. Kınamalara ara verip "x olmasını hiç istemem" diye düşünen biri olun. (Örn: Şu işi yapmayı hiç istemem) Ya da "neyse ki bana bu olmuyor" demeyi deneyin. Kınama fobinizin azaldığını göreceksiniz.
0
zihua
(12.04.22)
Ohoo daha neler neler olacak.
Bu da bir nevi ders işte. Kendini tutabilmeyi öğrenene kadar kaçamazsın
0
kisa
(12.04.22)
sadaka verr
0
mantık
(12.04.22)
başınıza başkalarının başına gelen şeylerin benzerlerinin gelmesinin kınamayla falan alakası yok. sizin de android değil insan olmanızla, hayatta ki her şeyin de insana dair olmasıyla ilgisi var.

batıl inanç, sene 2022, bilim çağı anahtar kelimeleri umarım ışık yakar.
0
Phoebe
(12.04.22)
iflah olmaz o kınamacı dilden çıkanın şeklini değiştir bence. kınar gibi olmaktansa zan eder değil de, daha olumlumaya bak. #olumlama.
0
halboyle
(12.04.22)
kinadiginiz seyler muhtemelen siradan insan davranislari.
Yani 'ya bu insanlar da iki bina arasina gerilmis bir ip ustunde yururken kirmizi tisort giyip kafalarinda top sektirmiyorlar mi sinir oluyorum' gibi spesifik bir seyi elestirip sonra kendinizi o durumda bulmadiniz herhalde.
Birinin es secimini kinamissinizdir, para harcama seklini kinamissinizdir, pasifligini vs hayat secimini kinamissinizdir, sonra da kendinizi ayni durumda bulmussunuzdur yani, cok normal.

"bu konuda bir fikrim olmasinin dunyaya bir faydasi var mi?' diye dusunmeye baslayabilirsiniz. Bazen bazi seylere bakip, gozlemleyip, hmm diyip gecebiliriz. Illa ki bir fikir uretmemize gerek yok.
Ayrica genel olarak insanlar coook istisnai durumlar haricinde o sirada dogru olduklarini sandiklari seyi yapiyorlar. Bilgileri, gorguleri, tecrubeleri, imkanlari o seyin dogru olduguna yonlendiriyor onlari. Biraz empati ve merhamet de kinama duygusunu azaltabilir.
0
sopiro
(13.04.22)
(6)

istanbul, daire, kira beklentisi

baldur2
bugun 1 milyona bir daire aldik diyelim, ne kadara kiraya vermeliyiz ki mantikli olsun? 5-6 bin mi?
bugun 1 milyona bir daire aldik diyelim, ne kadara kiraya vermeliyiz ki mantikli olsun? 5-6 bin mi?
0
baldur2
(09.04.22)
evin kirasi sizin ona odediginiz paraya odakli bir kriter degil ki sadece? Lokasyonu, buyuklugu, bina yapisi, yeniligi, cevredeki diger evlerin kirasi vs gibi bir cok baska kriter var. Zira 1 milyona kurtkoyde 2+1 ev bulursunuz belki ama Ritim Istanbuldaki studyo rezidansi alamazsiniz. 'Bir milyon liralik evler' diye standard bir kriter yok yani.

O parayi baska bir platforma yatirmaya (borsa, bitcoin, doviz vs) kiyasla mantikli olmasini mi kastediyorsunuz?
0
sopiro
(09.04.22)
ideali 15 senede parasini cikartmak yani en az 5-6 bin tlye vermen lazim. ama turkiye'de bu oran dagilmis vaziyette cunku kiracilarin kira odeyecek hali kalmamis..

bugun 1 milyonluk yerder herhalde 3- 3.5 kira toplarsin. yani parasi 30 senede cikar. o da cok mantikli bir yatirim denemez.
0
cooperr
(09.04.22)
Bunun için en doğrusu almak istediğiniz muhitteki hem kira hem de satılık fiyatına bakmak, hatta belirli bir site varsa o sitede hem kira hem satılık evin fiyatı sarı sitede yazıyorsa süper
0
esinikaybetmiscorap
(09.04.22)
tüfe-üfe oranı ile enflasyon arasında bu kadar fark olduğu sürece belirleyeceğiniz kira tek başına sizi zarardan kurtarmakta yetersiz kalır. civardaki emsal kira bedellerini baz almak mantıklı olur. tabi yabancılara konut satışlarının arttığını ve gayrimenkullerin artan talep nedeniyle dolar bazında da değerlendiğini hesaba katmak gerekir.
0
zgrydn
(09.04.22)
Geçen yıl 200 kira civarındaydı bu oran. Baktığım her yer ortalama kiranın 200 katına satılıyor veya satıldığının iki yüzde birine kiraya veriliyordu. Zaten 240 ay olsa 20 yıl oluyor işte.

Şimdilerde 300’e yaklaştı diyorlar ama bu ev fiyatlarının balonlaşmasından mı yoksa kiraların düşük kalmasından mı o bakış açınıza bağlı.
0
nhk ni youkosu
(09.04.22)
semt önemli. 1 milyona daire her semtte bulabilirsin.
0
nvidia
(09.04.22)
(15)

Pandeminin hayatınızda kalıcı bir etkisi, bir alışkanlık var mı?

duchess jessamine
Varsa nedir?
Varsa nedir?
0
duchess jessamine
(08.04.22)
Aldıklarımı yıkamak. Aksini duşunemiyorum atık, onları yıkamazsam kafayı yiycek gibi oluyorum ve çok ciddiyim :)
0
e mice
(08.04.22)
el yıkama alışkanlığı hani şu ovalayarak sabunu her yere yayarak biraz uzun süren teknikle

encrypted-tbn0.gstatic.com
0
freebird5406_2
(08.04.22)
Yok maskeli görmesem pandemi aklıma gelmez
0
olaylar olaylar
(08.04.22)
Eskisi gibi sürekli buluşma planları yapmıyorum cevremle, evimde vakit geçiriyorum. Çok az kişi ile genelde açık havada buluşmayı tercih ediyorum.

Artik kalabalığa tahammülüm yok.
0
brnbrs
(08.04.22)
Dışarda her yere kolay kolay dokunamıyorum artık. Dezenfektan spreyim hala yanımda, sürekli kullanıyorum.

Bir de ben pandemide yürüyüşe başladım, sağlıklı beslenmeye başladım. O devam ediyor. Hatta normalde çok yakın olmadığım bir arkadaşla pandemi yürüyüşlerimizde yakınlaştık. Hala düzenli olarak beraber gidiyoruz.

Önceden de insanlarla yakın temas kurmayı sevmezdim. Hala pandemeyi bahane edip insanlarla öpüşüp tokalaşmıyorum. Benim için güzel bahane oldu.
0
jazzabel
(08.04.22)
Hiç.
0
allah yazdiysa bozsun
(08.04.22)
Bileklerde sinir sikismasi, goz bozuklugu, kurulugu.

ilk sene iyiydi sporumuzu yaptik da sonra iyice asosyale bagladim.
0
divit
(09.04.22)
İnsanlarla öpüşerek sarılarak selamlaşmama rahatlığı. Covidin tek getirisi herhalde benim için.
0
Josephine.
(09.04.22)
Yüzeylerin kirli olduğunu pek aklıma getirmezdim, önemsemezdim. Şimdi çok başka bakıyorum. Farkındalığım arttı.

Amele gibi çalışırdım eskiden. Şimdi iş özel hayat dengesini kurabiliyorum.
0
gabe h coud
(09.04.22)
Uzun süreli plan yapmıyorum. Hayatta ne olacağı belli değil. Şimdi düşününce çok büyük rezillikti ya. Günlerce sokağa çıkamadık, akşam ezanıyla eve girdik, komşu ile gidemedik. Allah tekrar yaşatmasın. Bunlar aklıma geldiği için gezme fırsatım varsa geziyorum, ertelemiyorum.
0
dissendium
(09.04.22)
yasadigim ulkede cok sik kapanmalar oluyor ve kapanma yokken dahi cok fazla tedbir var. Mesela, en son iki aydir uzun bir zamandir lockdowndayiz. zaten yurume aliskanligi kazanmaya baslamistim, bu kapanmada uzun sure evde kalinca izin verilen her anda uzun yuruyusler icin disari cikmak, cikamiyorsam kosu bandinda kosmak, evde egzersiz yapmaya onem vermek, usenmeyip kendi yemegimi pisirmek gibi seyler yani kisaca saglik icin kendi yapabilecegim ufak tefek aliskanliklari hafife almamak sanirim hayat boyu surecek bir aliskanlik oldu.
0
sopiro
(09.04.22)
kıyafetlerimi ayrı odada çıkarmak ve asmak.
0
mikahakkinen
(09.04.22)
Tokalaşma öpüşme ve sarılmayı bitirdi benim için ve bundan çok memnunum.
0
etna
(09.04.22)
Kapalı yerlerde maskeye devam edeceğim. Çünkü yalnızca Covid değil, gripten de koruyor.
Vıcık vıcık, dokunmalı selamlaşma bitti, çok memnunum.
Dezenfektan kullanımına devam. Elimi burnuma, ağzıma yaklaştırmamak da kalıcı olur sanırım.
0
pro9it9is9
(09.04.22)
tanıdıklar ile tokalaşma ve öpüşme çok azaldı. bir de hala evden çalışıyorum.
0
zgrydn
(09.04.22)
(7)

iletişim gurusu tatlı dilli ve saygın insanlar???

Mossy
hani bazı insanlar vardır haliyle tavrıyla herkesi mest eder, iletişim gurusudur adeta. tatlı dillidir, ona hayır demek içinizden gelmez. ama böyle çok naif çıtkırıldım da değil, kesinlikle saygı duyulan, bir duruşu olan insanlar... onlarla vakit geçirirken kendinizi iyi hissedersiniz falan. aura mı
hani bazı insanlar vardır haliyle tavrıyla herkesi mest eder, iletişim gurusudur adeta. tatlı dillidir, ona hayır demek içinizden gelmez. ama böyle çok naif çıtkırıldım da değil, kesinlikle saygı duyulan, bir duruşu olan insanlar... onlarla vakit geçirirken kendinizi iyi hissedersiniz falan. aura mı ne bu bilmiyorum ama, nasıl böyle biri olunur? var mı etrafınızda böyle birileri, karakterleri hakkında neler söylersiniz?
0
Mossy
(08.04.22)
onları taklit ederken için kendini videoya çekebilirsin
gönllü öğretmenlik yapabilirsin
gönüllü faaliyetleri
0
mantık
(08.04.22)
Ben öyleyim. Karakteri çok yansıtmaz, çok insansever pozitif düşünceli biri değilim. Sadece sosyal becerilerim gelişmiş durumda.
0
Bruce
(08.04.22)
Asla böyle biri olamam, bir yerde patlarım. Bu naiflikteki insanlara bir yerde tahammül edemiyorum. Böyle mıy mıy geliyorlar.
0
olaylar olaylar
(08.04.22)
Modum yerindeyse öyleyim, değilse enerji harcamiyorum.
Genelde gördüğüm en büyük ortak özellik ılımlı olmaları diye düşünüyorum
0
kisa
(08.04.22)
işte mıymıy olmayan versiyonunu kastediyorum, bir duruşu da olan saygı da gören, baymayan aynı zamanda
0
🌸Mossy
(08.04.22)
Benim kız arkadaşım böyle. Bir bara gittik. Yanımıza 15 kişilik Amerikan expat grubu geldi. 10 dk içinde hepsiyle tanıştı, ortak konular buldu ve hepsi çok doğal bir şekilde gelişti. Kendi süper gücümmüş gibi geliyor. Hiç bir sosyal durumdan çekinmiyorum. Ne yaparsak yapalım, nereye gidersek gidelim, ortamın yıldız çifti oluyoruz. Salıyorum Pikachu’yu ortama :)

Çok güler yüzlü ve kendine güvenen birisi. Aynı zamanda ayakları yere basar. Snob değildir, ulaşılabilir.
0
gabe h coud
(09.04.22)
Var, bence ben oyleyim.

Edit: Ay ben yanlis anladim sanirim, ben oyle insanlarin gorur gormez kaninin isindigi falan biri degilim, ama kibar biriyim ve herkes saygili davranir, bunu kastettim.
0
sopiro
(09.04.22)
(4)

bir şarkı sorusu

xdenizx
"dary dary good , food" diye bir nakaratı olan yeni bir yabancı şarkı arıyorumher yerde aradım bulamdım :( kafama takıldı..şimdiden teşekkürler..
"dary dary good , food" diye bir nakaratı olan yeni bir yabancı şarkı arıyorum
her yerde aradım bulamdım :( kafama takıldı..


şimdiden teşekkürler..
0
xdenizx
(08.04.22)
Geleneksel "beggin'" sorusu mu bu?
0
sopiro
(08.04.22)
bu bildiğimiz daddy cool ama yenilerde nerde kullandılar bilmiyorum, belki yeniden yorumlanmıştır.
0
matilda
(08.04.22)
başlığı okur okumaz aklıma (bkz: daddy cool ) geldi.
0
eagle is free
(08.04.22)
@sopiro yok o değil :)

çok teşekkür ederim.

evet dady cool
0
🌸xdenizx
(08.04.22)
(7)

Hem sevilip hem saygı duyulan öğretmeniniz oldu mu?

ya ben lan neyse
ne öğrencinin sevdiği ama lakayıt olduğu, ne de saygı gösterdiği ama sevmediği hocadan bahsediyorum.ünv. hariç böyle hocalarınız oldu mu? nasıl insanlardı? bu hocalarla yaşadığınız, onların bu özellikleriyle ilgili kısa anılarınız var mı?mesela fakiri mi kolluyordu, dersi mi eğlenceliydi, fedakar mı
ne öğrencinin sevdiği ama lakayıt olduğu, ne de saygı gösterdiği ama sevmediği hocadan bahsediyorum.

ünv. hariç böyle hocalarınız oldu mu? nasıl insanlardı? bu hocalarla yaşadığınız, onların bu özellikleriyle ilgili kısa anılarınız var mı?

mesela fakiri mi kolluyordu, dersi mi eğlenceliydi, fedakar mıydı?...

teşekkürler.
0
ya ben lan neyse
(07.04.22)
Bu dediğiniz gibi olan bir hocamız vardı lisede. Hakkaten müfredat ötesiydi. Yerine göre arkadaş yerine göre eğitmen kimliği tam bir ölü ozanlar derneği tavrı vardı.
0
olaylar olaylar
(07.04.22)
lisede
İbrahim Aktaş (matematik)
Hasan Canbolat (geometri)

İbrahim Aktaş; inanılmaz bilgili, öğretme isteği ve kabiliyeti yüksek muhteşem birisiydi. en serseri bile hipnotize olmuş gibi dinlerdi,
Hasan Canbolat, dersten geçmek gibi bir endişen olmazdı, eğlenmek istersen eğlenirdin, öğrenmek istersen öğrenirdin, boş durmak istersen dururdun ama kimsenin dersi kaynatmasına, öğrenecek adama engel olmasına izin vermezdi.
ikisi de kontrolü elinde tutardı. her türlü konuda kendilerine daşınabileceğinizi hissederdiniz.
çok özlediğim hocalarımdandır ikisi de
0
kisa
(07.04.22)
Başıma bir iş gelmeyecekse Çamlıca Kız Lisesi Makbule Alsungur. Kendisi müdür yardımcısı ve o dönem sadece bizim sınıfa Fransızca dersine giriyor. ÇKL'yi bilenler bilir disiplin açısından. Sabah okula giyim kodu yüzünden kırbaçlanmadan girmek zordur. Makbule hoca da despotluğuyla nam salmış, hükümet gibi kadın lafının vücut bulmuş hali. Ama bizim sınıfa kod mod yok, saldı bizi. Biz de insan gibi ders yapıyoruz ve kimse saygısızlık etmiyor, ta ki ben bi halt yiyene kadar...

Bir cuma akşamı töreninden bi arkadaşımla kaçıyoruz. Biz daha bahçede seke seke ilerlerken Makbule hocanın "halt!" ihtarı duyuldu. Meğer bizden başka kopacak 3 kafa daha varmış. Dizdi bizi sıraya. Sadece bu 3 kıza bakarak hakaretler, azarlar gırla... Sonra 3 el sille-i Osmaniye atışı duyuldu. Biz sıramızı bekliyoruz tabi. Bize döndü "size de teessüf ederim" dedi ve dönüp gitti. Tokat atsa işim daha kolaymış, o anda ondan nefret edecektim kesin. Böylesi daha fena koydu. Pazartesi günü gittim odasına özür diledim. Törenden kaçmak disiplin suçuymuş, biz varız diye bir şey yapamamış. Kadının içinden bize dair "çıt" diye bir ses geldi :') 20 yıl oldu unutmam mümkün değil. 2 yıl önce vefat etmiş, nur içinde yatsın.
0
beetlejuice
(08.04.22)
Lisede edebi metinler diye bir ders aliyordum. Ismini hatirlayamadigim bir ogretmenimiz vardi, ismi Alper'di de soyadi nedir bilemedim. COk sakin bir adamdi, kibar kibar konusurdu ve alanina dair bilgisi oldugu cok belliydi. Ben de ogretmenim, ingilizce ogretmeni olup dogru duzgun ingilizce konusamayan veya edebiyat ogretmeni olup son onbes yildir bir sayfa kitap okumadigindan emin oldugum o kadar cok kisiyle tanistim ve calistim ki, Alper bey'i konusurken kitaplardan ornek veren, bos vaktinde okurken gordugumuz, edebiyat bilgisi guclu biri olarak hatirlayip hala saygi duyarim. Ben de okuldayken cok kitap okurdum, pek arkadasim yoktu. Birgun yanima gelip Patrick Suskind'in Koku romanini okumami tavsiye etmisti.

Bir de benim ogretmenim degil ama rol modelim olarak gordugum Darussafaka'nin eski muduru Azmi Ozkardes cok kiymetli bir insandir bence. Genel kultur olsun, insanlik duygusu olsun... Hayatimda genc insanlari ve cocuklari bu kadar onemseyip saygi duyan seven ebeveyn bile gormedim desem yeridir.
0
sopiro
(08.04.22)
7 senelik Anadolu Lisesi mezunuyum. Çoğu hocamız böyleydi. Babacan, anaç, dersini çok iyi bilen ve öğreten.

Geometri hocası ve beden hocası bunların arasından en çok akılda kalanlar.

İkisi de benim zamanımda 25 sene, benden sonra emekliliğe kadar aynı okulda çalışan hocalar. Beden hocası okulun hentbol takımını Dünya 3.sü yapmış. Atletizmin türlü dalları için milli takım dönem dönem bize gelip gelecek vaat eden çocukları izlerdi. beni de jimnastik için izlediler ama koşu takımına seçtiler. Hocaya çok güvenirdik. Çok babacandı, Terim gibi bir şey.

Geometri hocası da şovmendi :) derse gelir, bond çantayı çat çat açar, kimse çıt çıkarmaz, hiç bir ders kitabında olmayan aşırı ilginç bir soruyu tebeşirle sanat eseri gibi çizerdi. Sonra yanına ilgili teoremi yazardı. Çizdiği esere bakarak sınıfın sonuna doğru geri geri gidip en sondan tebeşiri tahtaya atıp nokta yapardı :) o da çok babacandı. Bizi dinlerdi, başka hocaların saçma bir hareketini duyarsa gidip konuşurdu. Tüm okul çok saygı duyardı. Dershanelerde geometri dersine girmezdik hocamıza o kadar güvenirdik.
0
gabe h coud
(08.04.22)
İlk okul; matematik sonra da öğrenilir ama ben size insan olmayı ogretiyorum derdi.
Misal sinifca daga giderdik, dogayla ic ice ders yapardi falan. Hala cok severim kendisini.

Lise; idealist bir öğretmendi. Sert yanlari da vardi ama bizle gülüp eğlendiği zaman da. Isini iyi biliyordu.
0
logisticsmanager
(08.04.22)
Lise fizikcimiz ogrencilerin sol agirlikli oldugu bir lisede 80 oncesi olaylara karismis ulkucuydu. Buna ragmen sevilir ve sayilirdi.

Sadece bir kere saglam dayak atti, butun sinif dayak yiyen ogrencinin bunu hak ettigi konusunda hemfikirdi.

(bkz: kemal dursun)
0
cleric
(08.04.22)
(3)

Öfkenin sembolü diye görülen emojinin kaynağı nedir?

kahver
Selamlar. Google'da öfkenin sembolü yazınca,https://www.google.com/search?q=anger+symbol&source=lnms&tbm=isch&sa=X&ved=2ahUKEwjeyf-BqoH3AhWVQ_EDHWpPBzA4ChD8BSgBegQIARAD&biw=1536&bih=754&dpr=1.25böyle bir sembol çıkıyor. bunun mitolojik, ya da felsefi bir anlamı mı var, yoksa emoji üretilirken sallan
Selamlar. Google'da öfkenin sembolü yazınca,

www.google.com

böyle bir sembol çıkıyor. bunun mitolojik, ya da felsefi bir anlamı mı var, yoksa emoji üretilirken sallanmış bir şekilden mi ibaret?
0
kahver
(07.04.22)
Google edince cikan sonuclar diyor ki animelerde ofkeli kisilerin iyice belirginlesmis damarlarini vs sembolize etmek icin kullaniliyormus.
0
sopiro
(07.04.22)
İlk çıkışı bir anime'den olmuş sanırım.

anger symbol history diye aratınca hep bu bilgi çıkıyor.
0
la traviata
(07.04.22)
bunu alın çevresine koyuyorlar yani o kadar sinirlenmişsin ki 4 tane damar çıkmış.

i.stack.imgur.com

sonra tabi sağa sola koymaya da başlamışlar.
0
duyurukullanıcısı
(07.04.22)
(4)

Yüz temizleme cihazı kullananlar

vestasy
Foreo Luna veya muadili Forever'dan bahsediyorum. Herhangi bir faydası oldu mu cildinize? Memnun kaldınız mı?
Foreo Luna veya muadili Forever'dan bahsediyorum. Herhangi bir faydası oldu mu cildinize? Memnun kaldınız mı?
0
vestasy
(05.04.22)
şu vibratörlü ve pütürlü olan aletlerden bahsediyorsan, tıraş. yani elle yıkamaya göre faydası vardır belki ama hem verilecek paraya hemde evde kaplayacağ alana değmez. titreştirerek yayıyo işte. aldım 1-2 ay kullandım daha kullanmadım.
0
etna
(06.04.22)
bir dermatoloji uzmanini izlemistim, tavsiye etmiyordu. Cook agir bir makyaj varsa, yani profesyonel tv makyaji gibi, o zaman belki ise yarar ama onun disinda ihtiyac yok. Kimyasal peeling kullansaniz daha iyi demisti. Link veremiyorum, bir youtube sarmalinda seke seke denk gelmistim.
0
sopiro
(06.04.22)
Luna Mini 2 kullanıyorum çok memnunum. Ondan önce clinique’in fırçalı bir temizleyicisini kullanmıştım ondan hiç memnun kalmadım, mikro çizikler oluşturuyormuş üstelik.

Kimyasal peeling zararsız bir titreşimden nasıl daha iyi olabilir aklım almıyor. Derinize hiçbir zararı yok Foreo’nun sadece gözenekleri efsane temizliyor. Siyah nokta için vs kullandığım ürünleri tamamen bıraktım. Dolaylı olarak parasını çıkardı bile diyebilirim yani.
Sebamedin köpük yüz temizleyicisi ile akşamları foreo kullanıyorum, sabah boş su ile yıkıyorum yüzümü. Gül suyu ya da lavanta suyu kullanıyorum tonik olarak da. Hepsi bu.
0
kullanıcıadımbuolsun
(06.04.22)
surekli gunes kremi kullandigimdan dolayi foreo luna 2 aldim. gercekten iyi temizliyor. sadece aksamlari kullaniyorum ve normal ciltler icin olani var. ama evet, bence de gunes kremi kullanmiyorsaniz ya da makyaj yapmiyorsaniz gerek yok gibi sanki. ben, gunes kremi yuzumde kaliyor gibi hissetmistim, o his gitti mesela. oncesinde de firca kullaniyordum.
yeniden alacak olsam hassas ciltler icin olani alirdim bu arada.
0
65 derece
(06.04.22)
(10)

Oversized Modası?

jonas
Bu moda niye bu kadar tuttu, nesi bu kadar sevildi, fikri olanlar paylaşırsa sevinirim.Vücudu gayet düzgün insanların tüm vücut estetiğini kamufle edercesine çuval gibi giysilerle takılmasını mantığım almıyor bir türlü.Nedir bunun sevilme olayı?
Bu moda niye bu kadar tuttu, nesi bu kadar sevildi, fikri olanlar paylaşırsa sevinirim.

Vücudu gayet düzgün insanların tüm vücut estetiğini kamufle edercesine çuval gibi giysilerle takılmasını mantığım almıyor bir türlü.

Nedir bunun sevilme olayı?
0
jonas
(05.04.22)
Kendi adıma rahatlık.
0
fotrsapka
(05.04.22)
yeni urun satmalari icin donem donem yeni trendler uretmeleri lazim, olay bundan ibaret. 20 sene sonra tekrar slim fite doner, klasik.
0
hot potato
(05.04.22)
ben de aynı fikirdeyim. günümüzdeki bu sjw akımının getirdiği sağlıksız beden yoktur tüm bedenler güzel ve sağlıklıdır tarzı bi obez dostu ve anti-fit akımlar var ya sanıyorum ondan ötürü birden moda oldu. yoksa hiç estetik durmuyor.
0
roket adam
(05.04.22)
Fazla kilom yok gayet fit durumdayım ama kendimi bildim bileli salaş giyinmeyi tercih ederim. Yani fotrsapka +1

Geçen bir kot alayım dedim. Üst bacağım kalın, belimi uydurmak ayrı dert bir hayli ince kalıyor. Her şey skinny, ultra tight, extremely skinny. Yani tamam popülarite, pazarlama bunu gerektiriyor olabilir ama bu kadar likra da fazla sanki. Nargileci tiktokerlara döndüm deneyince. Haliyle gidip yine normal kere normal bir model bulup onu almak durumunda kaldım.
0
lüzumsuz adam
(05.04.22)
Cunku dunyaya estetik borclu degiliz, vucudumuz guzelse de istedigimiz zaman istedigimiz kisilere gostermeyi genel olarak dunyaya gostermemeyi dusunebiliriz insanlik olarak. O onaya ihtiyac yoktur. Bu daha estetik gorunuyordur. vs vs

Sokakta skinny jean pantolonla hele bir de ustune nispeten kisa bir sey vs giymisseniz yurumek zor, etek giymek zor, dekolte giymek zor vs.

Bol kiyafetler daha rahat, daha az dikkat cekiyor.

Ama ben de Rihanna veya Kim Kardashian'in vs giydigi gibi sanki bir dev icin yapilmis da normal insan giymis gibi garip seviyede bol seyleri anlamiyorum, evet. Kastettiginiz oysa bana da garip geliyor. Ama bol pantolon, uzunca sweatshirt gibi seylerse cok rahat.
0
sopiro
(05.04.22)
Erkeklerde de tam tersi var. Adamlar bir kot yapmış. Kota bacağım girmez. Birileri bir şeyler çıkarıyor işte.
0
dissendium
(05.04.22)
Rahat ediyoruz. Ben hep bol üstler giyerdim bana erkek gibi giyiniyorsun diyip laf ederlerdi. Sonunda popülerleşti de hepimiz giyiyoruz.
0
jazzabel
(05.04.22)
Kusur kapatıyor, özellikle fit değilsen. Bence bu yüzden tercih ediliyor
0
olaylar olaylar
(05.04.22)
Mode bir endüstri. Sürekli birşeyler çıkarmak zorundalar. Bundan önce bazı dönemlere geri dönüşler olurdu. Mesela 90larda, 70lerin ispanyol paçaları geri gelmişti. Şimdi geri dönüş yapılacak şeyler yapıldı. Son dönem artık herşey trend. Her kesim, her model. En ciddi takımların elbiselerin altına koca koca spor ayakkabılar giymek moda. En alakasız şeyleri bir arada giyince trend oluyor. Oversize'ın da bir kullanım alanı var, mesela ben de dar ve yapışan şeyleri sevmem, ayakkabım dahil büyük alırım. Ama yorgan sarmış gibi montlar, yamuk yumuk gömlekler bunların estetik bir yanını göremiyorum. Giyimi ihtiyaç ve zevk dışı bir satın alma kalemi haline getirdiler. Şu an satılan şey kıyafet değil, imaj. O imajla görenlere mesaj veriyorsun ve bu mesajı verebilmek için para ödüyorsun aslında.
0
curukturpkokusu
(06.04.22)
Kilosu olan biriyim, gocunmuyorum da 40 beden olmaktan. Ancak ben de oversize olayından nefret ediyorum ve popüler markalar ya oversize ya crop top. Oversize obez değilseniz kilolu insanda iyi durmuyor bence. Mesela popom büyük, omuzlarım geniş; tek avantajım ince bel ama oversize giyindiğimde belim de kayboluyor, iyice dikdörtgen bir şey oluyorum. Rezalet. Tamam oversize olmasın demiyorum ama 10 sweatshirtün en azından 4'ünün omuzları olması gereken yerde olsun.

Bence bu oversize dayatmasının sebebi modacılardaki cinsiyetsizlik furyası. Herkes gender fluid olsun dayatması.
0
marla is in my head
(06.04.22)
(5)

sesli kitap uygulamaları

theconqueror
ücretli ya da ücretsiz randıman aldığınız uygulamalar nelerdir, araç sürerken dinlemek istiyorum. Teşekkür ederim.
ücretli ya da ücretsiz randıman aldığınız uygulamalar nelerdir, araç sürerken dinlemek istiyorum. Teşekkür ederim.
0
theconqueror
(01.04.22)
Ben YouTube 'cuyum.
Bluetooth ile baglaniyorsan seni uzun süre idare edebilecek kadar her türlü radyo tiyatrosu ve sesli kitap var.
Tabi reklamsız versiyon şart.
0
etna
(01.04.22)
aylık üyelik vererek hiçbir uygulama almadım. Benim kullandıklarım:
-youtube (premium üyelik varsa çok güzel içerikler var)
-spotify ( podcast ve sesli kitaplarda sanırım araya hiç reklam girmiyor. en son değişti mi bilmiyorum.)

Eğer ingilizce dinlerim derseniz zaten audio book derya deniz ben en çok LibriVox tan yararlanıyorum. (görme engelliler için gönüllülerin hazırladığı sesli kitaplar var çok fazla.) librivox.org
0
windymimas
(01.04.22)
deneme üyeliği süresince audible. ama deneme üyeliği bittikten sonra iptal etmeyi unutmayın, sonrası ayda 15 dolar.
0
inheritance
(01.04.22)
Sadece audible, veya kindle'daki sesli eslik uygulamasini kullaniyorum ucretli olarak. Gayet iyi fakat her sesli kitap 150-200 lira civari en az, o biraz uzucu.
0
sopiro
(01.04.22)
storytel kullanıyorum aşırı memnunum. tek sıkıntısı pahalı biraz. aylık 45tl. enpara aylık 15lirasını iade ediyor iyi oluyor. youtubedaki sesli kitaplar daha amatör seslendirilmiş gibi gelmişti bana. stortelde ünlü oyuncular, tiyatrocular, profesyonel seslendirmeciler kitap seslendiriyor. podcast içinde spotfy kullanıyorum. malesef ücretsiz alternatifler pek başarılı değil bence
0
genc irisi
(01.04.22)
(3)

Ankara'da yabancı arkadaşı hızla adapte etmece

legalize marijuana
İtalyan bir arkadaşım geldi (35 yaş kadın), birkaç yıl burada kalacak/çalışacak. İşyerine pek adapte olamadı benim de çok vaktim olmuyor ilgilenecek. Ne önerirsiniz?Aslında yabancılar bi kere tutturdu mu kendi aralarında krallar gibi yaşıyor biliyorum. Ama başlangıç için öneriler lazım. şimdiden teş
İtalyan bir arkadaşım geldi (35 yaş kadın), birkaç yıl burada kalacak/çalışacak. İşyerine pek adapte olamadı benim de çok vaktim olmuyor ilgilenecek. Ne önerirsiniz?

Aslında yabancılar bi kere tutturdu mu kendi aralarında krallar gibi yaşıyor biliyorum. Ama başlangıç için öneriler lazım. şimdiden teşekkürler.
0
legalize marijuana
(31.03.22)
avrupalılar arasında facebook bize göre çok çok daha yaygın ve expat olayları dünyanın her yerinde facebook üzerinden dönüyor. bu yüzden facebook'a girip expats in ankara vs. gibi anahtar kelimeleri aratıp gruplara katılıyor ve aktivitelerde yer alıyor ya da kendisi bi şeyler içelim mi vs. gibi aktiviteler önererek kendine arkadaş buluyor basit.
0
mg3929
(31.03.22)
Ankara'da cok yaygin bir expat agi var aslinda.
Internations'i deneyebilir eger sosyal aktivitelere, partilere vs katilmak gibi seyler ilgisini cekiyorsa.
Yabangee daha cok istanbulda isler yapiyor ama onlarin hesaplarini takip ederek olan biten bazi seylerden haberdar olabilir.
Tabii klasik Turkce kursu veya dersi de hayatini biraz kolaylastirir muhtemelen. Haliyle bu kurslara katilan kisiler de yabanci oldugu icin hem arkadaslik ediyorlar hem de sosyal hayatlarini biraz daha kolaylastiran bir beceri ogreniyorlar, mantikli o sebepten.
0
sopiro
(01.04.22)
yukarida bahsedilenlere ek olarak yoga, pilates studyosu gibi yerlere gidebilir. buralar genelde kadin agirlikli yerler oldugu icin arkadas edinmesi daha kolay olabilir.

ama tabi expat gruplari en temel kaynak.
0
hot potato
(01.04.22)
(13)

Rutin olarak ne yapıyorsunuz?

balllooon
Merhaba herkese,Haftada bir tiyatroya giderim, bir gün mutlaka arkadaşlarımla buluşurum, x kursuna giderim tarzı rutin yaptığınız veya yapmazsanız eksik hisettiğiniz neler var?
Merhaba herkese,
Haftada bir tiyatroya giderim, bir gün mutlaka arkadaşlarımla buluşurum, x kursuna giderim tarzı rutin yaptığınız veya yapmazsanız eksik hisettiğiniz neler var?
0
balllooon
(30.03.22)
hiç bir şey yok, eve gelip internette geziniyorum bir şeyler izliyorum ve uyuyup ertesi gün işe gidiyorum.
0
oldz
(30.03.22)
içerim, 2-3 günde bir.
0
erty_ksk
(30.03.22)
Her gün İngilizce kelime öğreniyorum. Bazen de Almanca ve İspanyolca.
0
dissendium
(30.03.22)
Soğuklarda yapamadım son bikaç ayda ama hafta sonu sokağa çıkar, sokakta yemek yiyen insanların fotoğrafını çekerim.
0
Bruce
(30.03.22)
Bu aralar kripto projelerinde testnetlere katılmaya çok alıştım, bir gün yapmazsam bir şeyler eksik kaldı gibi hissediyorum. Eğlenceli geliyor.
0
uvcray
(30.03.22)
Her gün spora giderim başka da bir şey yok
0
olaylar olaylar
(30.03.22)
* İşyerinden üç kişi her hafta bir "etkinlik" kararı aldık birkaç aydır. Konser oluyor, içmeye gitmek oluyor, tiyatro oluyor ama oluyor bir şeyler.

* Spora yazıldım, pazartesi çarşamba cuma öğlen aralarında hemen işten spor salonuna koşuyorum

* Her akşam Microsoft Sudoku ve Solitaire Collection'da günlük challenge'ları yaparım :D

* Cumartesi, Pazar tenis kursuna yazılmaya çalışıyorum bir arkadaşla birlikte, boş yer bulur bulmaz başlayacağız.
0
aguen
(30.03.22)
Her çarşamba TSM koro çalışması, (konser mayısta) her perşembe smmmo seçim çalışması (seçim haziranda) bunlar bitince Çarşamba akşamları koşu akademisi ile koşu sezon bitmemişse perşembe akşamı senfoni konseri, Cumartesi sabah aynı grupla koşu. Her ayın ilk haftası bir arkadaş grubumuzla toplanma. Başka da rutinim yok.
0
naksidil
(30.03.22)
3 gün spora gidiyorum, gitmezsem birşeyler eksik oluyor.
0
Lethe
(31.03.22)
haftada 2-3 kere içerim
0
sta
(31.03.22)
belgrad ormanı'nda 3 tur koşuyorum. arkadaşlarımla caddebostan'da yürüyorum. tenis dersi alıyorum. sitenin salonunda spor yapıyorum.
0
gabe h coud
(31.03.22)
bi' çok şey var da pazar sabah 7-8 gibi kalkıp 22 km. koşmazsam gerçekten çekilmez birine dönüşüyorum, normalde sütlaç gibi bi' insan olmama rağmen.
0
kumandanim
(31.03.22)
Her gun yuruyuse gidiyorum. Asagi yukari haftada bir terapiye gidiyorum.
0
sopiro
(31.03.22)
(1)

Bişektomi ameliyatı olacağım da

northern eagle
Daha önce olmuş olan varsa doktor, hastane tavsiyesi verebilir mi?
Daha önce olmuş olan varsa doktor, hastane tavsiyesi verebilir mi?
0
northern eagle
(29.03.22)
Istanbuldaysaniz doktor elad azizli
0
sopiro
(29.03.22)
(3)

asgari ucretle gecinmeye calisma yarismasi - 90'lar sonu 2000'ler basi?

bay b
boyle bir yarisma vardi show tv'de bu dokun bana, bbg vs bu tip yarismalarin zirve yaptigi zamanlar. iki tane yarismaci vardi yapmalari gereken belli basli harcama kalemleri vardi; mesela hergun gazete almak zorundalardi vs gibi. en az parayi harcayan birinci oluyordu. kac defa yapildi hatirlamiyoru
boyle bir yarisma vardi show tv'de bu dokun bana, bbg vs bu tip yarismalarin zirve yaptigi zamanlar. iki tane yarismaci vardi yapmalari gereken belli basli harcama kalemleri vardi; mesela hergun gazete almak zorundalardi vs gibi. en az parayi harcayan birinci oluyordu. kac defa yapildi hatirlamiyorum ama bir kadin bir erkek yarismaci vardi adam m.koy'den bakirkoy'e kadar yuruyordu falan. var mi hatirlayan neybi bu yarismanin adi?
0
bay b
(29.03.22)
Google diyor ki '102 Milyon' imis.
0
sopiro
(29.03.22)
Aynen 102 milyondu. Sonraki sene asgari ücret zamlaninca programın adı da değişmişti.
0
materyalist imam
(29.03.22)
Aa evet. Hatırlıyorum. Yarışmacının biri hakikaten işe yürüyerek yarışmanın seyrini değiştirmişti. Bir de aşırı ucuz bir diş fırçası kalmış aklımda. Toptancısını mı bulmuşlardı neydi. Güzel yarışmaydı.
0
not dark yet
(29.03.22)
(11)

Gömlek

Kaleci Saçlı Forvet
Çok güzel değil mi ya almamak için zor tutuyorum kendimi :) ama kime göstersem beğenmedi, sizin fikriniz nedir? Teşekkür ederim.https://ibb.co/C2KcrdT
Çok güzel değil mi ya almamak için zor tutuyorum kendimi :) ama kime göstersem beğenmedi, sizin fikriniz nedir? Teşekkür ederim.

ibb.co
0
Kaleci Saçlı Forvet
(28.03.22)
Ay çok tehlikeli bir gömlek bu. Ancak taşıyana yakışabilir. Tarzın, boyun posun uygunsa al gitsin. Şu aralar bu tip etnik desenli urban kesimli parçalar moda. Sana hitap ediyorsa go. Ama çoğu kişi az sonra kötü diyecek. Çoğunluğa hitap edecek türde bir şey değil. O yüzden kendi fikrin önemli
0
helena
(28.03.22)
Ben çok beğendim. Zaten öylece durduğu yerde herkes beğenmez böyle şeyleri, üstüne giyecek kadar bohem olursan üstünde görür beğenirler. :)

Nerede satılıyor bu link var mı?
0
drkayzer
(28.03.22)
Al al. Sokakta gorunce 'milletin de ne kotu zevkleri varmis' deyip sukredelim halimize.
0
j r r tolkien hayrani
(28.03.22)
@Drkayzer şurası hocam: www.instagram.com
0
🌸Kaleci Saçlı Forvet
(28.03.22)
Harika ya, direkt al
0
kisa
(28.03.22)
Bu yakışana yakışır yakışmayanı tam çöpe çevirir. Tehlikeli bi item.
0
mg3929
(28.03.22)
Açık tenli, uzun boylu biriysen falan al. Esmer, zayıf, kısa boylu biriysen direkt yankesiciye çevirir adamı.
0
Arthur Dayne
(28.03.22)
yakışıklı olanı daha da iyi gösterir ama azıcık tipsizsen alma sakın.
0
jelly bear
(28.03.22)
Başkasında güzel bu gömlek (vatka)
0
rajkoothrapali
(28.03.22)
gömlek güzel, ama her şeyden önce kısa kollu gömlek geniş omuz, kaslı bir kol ister. Hafif bir göbek bile varsa iyi durmaz.

Renk ve desen olarak da "tarzın" buysa güzel durur. Yoksa eğreti olur üstünde. Yani giyeceğin pantolondan, takacağın aksesuara, ayakkabıya ve saç kesimine kadar zor bir gömlek:)

Ama zaten alsam mı diye düşündürtüyorsa tam senin tarzın değil demek ki. Öyle olsa kimseye sormadan giyerdin, herkes de aa ne güzelmiş derdi.
0
anten
(29.03.22)
Mabel Matiz ve Tarlabasindaki yankesici goruntusu arasinda cok ince bir cizgi var. Goruntunuzdeki diger ozellikler spektrumun hangi tarafina daha cok yakinlastiriyorsa sizi ona gore giyin derim.
0
sopiro
(29.03.22)
(14)

Yalan Dünya sevdiğiniz bir dizi midir?

jonas
Yayınlandığı dönemlerde hoşuma gitmezdi ama sonraki yıllarda bayağı sevdim bu diziyi. Şu son günlerde de bölümlerini yine izliyorum Youtube'dan.Siz peki Yalan Dünya'yı beğenip sever misiniz, sevmez misiniz?
Yayınlandığı dönemlerde hoşuma gitmezdi ama sonraki yıllarda bayağı sevdim bu diziyi. Şu son günlerde de bölümlerini yine izliyorum Youtube'dan.

Siz peki Yalan Dünya'yı beğenip sever misiniz, sevmez misiniz?
0
jonas
(28.03.22)
Hiç sevmedim, sevmiyorum. Hiç sevmediğim tipler var. Hatta hiç sevmediğim tiplerin bu kadar bir arada olduğu başka bir dizi bilmiyorum.
0
dissendium
(28.03.22)
Çok çok seviyorum. Anlatamam diyebilirim. Tv2 de tekrarları olurdu akşam 9 da asla kaçırmazdım. Akşam işten gelip, yemek yapıp yerdim. Yalan dünya başladığı andan itibaren tüm yorgunluğum giderdi.

Avrupa yakasından bile çok seviyorum diyebilirim. Karakterlere ve olay örgüsüne biraz alışınca karakterlerin kendi kişisel saçmalama anlarını falan görmeye başlayınca inanılmaz komik olmaya başladı benim için.

Bir de aslında bir pavyon ortamı görüyoruz hep. Çalışanlar dahil herkesin keyfi yerinde falan. Gerçekçi olmasa bile bu konuyu cinsiyetçi olmadan ve komik şekilde ele alabilmiş olması gülse birsele hayran olmamı sağlıyor.
0
zimbirik
(28.03.22)
idarelik citir cerez dizi sinifinda, ilk ciktigi donemde pek izlemedim, sonra youtube'dan izledim, fena degil...
0
hewit
(28.03.22)
Avrupa yakasına gore daha sevdiğim bi dizi. Avrupa yakasında burhan karakterine aşırı uyuz olduğum için keyif alamıyodum. Burdaki itici karakterler daha çekilebilir. Olgun Şimşek'in oyunculuğu falan iyi baya meseal dizide
0
nundu
(28.03.22)
Cok kotu diziydi gulse birsel'in lobi gucu olmasa tv'de bile yayinlanamazdi.
0
divit
(28.03.22)
Ehh… kafa dağıtmalık olabiliyodu bazen. Avrupa yakasını tadanlar için elbette güzel gelmez, çok normal.
0
megalomaniac
(28.03.22)
Hic izlememis olabilirim. Gordugum kisimlarini da cok antipatik buluyorum, gulmuyorum.
0
sopiro
(28.03.22)
tv acikken izlerdim, yani is yaparken ama avrua yakasindan kopyala yapistir yapmis. farkettigim yerlerde soguyordum.
0
spherical
(28.03.22)
avrupa yakası değil elbette ama jet sosyeteden kat kat iyidir.
0
iyi olmayan gececi
(28.03.22)
Bu dizi bana hep olmamış gibi gelirdi. Avrupa Yakası'ndan sonra Gülse Birsel bir türlü bekleneni veremedi zaten.
0
nothing in my way
(28.03.22)
Hayır. Tv izlemiyorum.
0
redcat
(28.03.22)
berbattı. avrupa yakası severim ki o bile ucuncu sezondan sonra çekilmiyor.
0
suyin
(28.03.22)
bir bölümü 2-2,5 saat süren bir komedi dizisi ne kadar iyi olabilir bilmiyorum. hiç izlemedim çünkü 3 saat bir bölüme katlanabilmem mümkün değil, ama denk geldiğim kısımları itici geliyordu. 3 saat bölüm nedir abi.

dijital sayesinde uygun süreli dünya çapında kalitede mis gibi komedi dizileri yapılmaya başlandı bizde de. gibi, ayak işleri vs.
0
bugungityaringel
(28.03.22)
Lisedeyken çok severdim halen seviyorum özellikle orçun'lu sahneleri.
0
heathen
(28.03.22)
(12)

Yurt dışında yaşama iş bulma nasıl olur?

mikahakkinen
ben ve eşim belli sebeplerden dolayı yurt dışında yaşamak istiyoruz. ikimizde beyaz yakalı değiliz. yurt dışından bizim mesleklerimizden bol var. eşimin ingilizce seviyesi iyi. benim orta alt. yani kanada veyahut herhangi bir avrupa ülkesine nasıl başvuru yapılır? ya da bunun yolu nedir? ikimizde m
ben ve eşim belli sebeplerden dolayı yurt dışında yaşamak istiyoruz. ikimizde beyaz yakalı değiliz. yurt dışından bizim mesleklerimizden bol var. eşimin ingilizce seviyesi iyi. benim orta alt. yani kanada veyahut herhangi bir avrupa ülkesine nasıl başvuru yapılır? ya da bunun yolu nedir? ikimizde memuruz.
0
mikahakkinen
(28.03.22)
yurt dışı bir yer değil.
hepsinin ayrı yolu yöntemi var.
kanada için göçmenlik puanlama sistemi açık net.
herhangi bir avrupa ülkesi ise çok karışık.
meslekleriniz neler, açıp youtube'dan bol bol içerik seyredin.
yüksek lisans yapmak genelde büyük avantaj oluyor gidiş yolu açmak için. iş için de linkedinden iş bulması zor bir mesleğiniz varsa iş bularak değil, iş kurarak, master yaparak vs gitmek daha cazip.
0
rewlack
(28.03.22)
avrupayi bilmem ama kanada mavi yaka gocmen ulkesi zaten, beyaz yaka olmak dezavantaj. cok iyi ingilizceye falan da gerek yok. ne kadar dusuk kualifikasyon, ne kadar dandik ingilizce o kadar iyi. yardirin..
0
cooperr
(28.03.22)
ülkeden ülkeye değişir ama mavi yaka meslekler, eğer elinizden milli eğitim bakanlığı vb. onaylı bir sertifika, mezuniyet belgesi diploma falan varsa iş bulma şansınız var.

Mesleği bilmeden bir şey demek zor. Ama mesela güzellik uzmanı, kuaför vb gibi meslekler birçok ülkede beyaz yakalılardan daha hızlı iş buluyor. Hatta kendi iş yerimi açacağım diyerek giden de çok bu mesleklerdeki insanlardan.
0
anten
(28.03.22)
@rewlack yani yurtdışı derken avrupa ülkeleri kanada falan. avrupa ülkeleri ekstra zor tahmin ediyorum.

@anten eşim kimayer ve yüksek lisansı var şu an mebde öğretmen. ben de psikoloğum.
0
🌸mikahakkinen
(28.03.22)
Esiniz ogretmenlik yapiyorsa uluslararasi ogretmenlik sertifikalarindan birini yapmayi deneyebilir ingilizce biliyorsa. Sonra da bazi ulkelerde, tahminen Asya ulkelerindeki uluslararasi okullarda is bulma sansini dener. Sertifikasi ve tecrubesi olan bir ogretmenin asagi yukari 40-70 bin lira arasi maas almasi mumkun cin-kore-japonya uclusunde. Siz de esi olarak gidersiniz.
Not: yani bir suru baska kriter var tabii bunun olmasi icin de, esinizin iyi bir ogretmen oldugunu ve uluslararasi mufredatlar (IB veya IGCSE, AP vs gibi) ile ilgili bilgisi oldugunu varsayarak soyluyorum.
0
sopiro
(28.03.22)
Psikolog olarak giden bir sürü sınıf arkadaşım var benim ama hepsi yüksek lisansla gittiler. İngilizce öğrenip yüksek lisans başvurusu yapmak mantıklı olabilir. Yüksek lisans olduktan sonra zaten psikolog olarak çalışmak kolaylaşıyor. En çok Almanya'ya giden oldu. Onların bir kısmı Almanca da öğrenmişti.

Ben de psikoloğum. Aynı zamanda İsviçre vatandaşiyim. Yakın zamanda yüksek lisans başvurularında bulundum İsviçre'de ama benim işim daha kolay tabii. Yurtdışından gelenler için ise iyi bir not ortalaması, ingilizce ve Fransızca (Cenevre için) temel şartti mesela.

Almanya'da ingilizcenin yeterli olduğu programlar var. Dediğim gibi şu aşamada sizin için temel şart ingilizce öğrenip yüksek lisans yapmak gibi duruyor. Sizin uzaktan iş bulmanız çok güç.

Eşiniz iş bulup sizi goturebilirse bu da bir secenek tabii.
0
fraise
(28.03.22)
twitter.com

Şöyle bir şey görmüştüm, belki eşiniz yurtdışında Türk okullarından birinde öğretmen olabilir.
0
but that was just a dream
(28.03.22)
Eşiniz kimyager olarak iş bulabilir ama sizin gideceğiniz ülkede psikolog olarak çalışmanız zor.

Mesela ABD'de psikolog değilsiniz aslında. Sadece doktoralı olanlar psikolog olarak çalışabiliyor ABD'de.
Avrupa'da sosyal bölümlerden mezun sayısı çok fazla. Bir de sizin dil sorununuz olacaktır. Native speaker olmadan psikolog olarak çalışmanız imkansız. Tamamen dile dayalı bir işiniz var.

Yazılımcı, mühendis vb teknik alanlarda bir meslek yoksa yurtdışında iş bulmanız zor. Sosyal bölümlerden mezun giden tanıdıklarım markette falan çalışıyorlar. Hiçbiri umduğunu bulamadı.

Mavi yaka meslekler de kolay iş buluyor. Berber, tesisatçı, usta vb meslekler kolay iş bulur. Bunlar dışında yurtdışındaki Türklerin çoğu da kebapçı-pideci falan.

Bir de sizin için mümkün değil ama gidilecek ülkeden biriyle evlilik yapmak da orada tutunmak açısından en etkili yol. ABD'de kalanların çoğu evlilik yaparak kalıyorlar. Mühendislerin bile diğer türlü tutunmaları kolay değil.
0
nvidia
(28.03.22)
@fraise @ndivia psikolog olarak çalışmam zor katılıyorum. özellikle dili iyi bilmekle beraber gittiğim ülkenin kültürüne hakim olmam lazım. zaten mesleğimi de çok sevmiyorum. eşim kabul olursa benim şansım daha net olur gibi.
0
🌸mikahakkinen
(28.03.22)
Geçen bi yerde yanımdaki kişilerin konuşmasına tanık oldum. Psikoloji mezunu olan bir çok arkadaşları montessori sertifikası alıp danışman vs olarak amerikaya gitmeyi planlıyormuş. Dil bilen için kolaymış ve bu alanda açık varmış.

Yani aynısı avrupa için de geçerli olabilir belki. Ama dil şart sizin için.
0
zimbirik
(28.03.22)
Hakkinen abi şimdiden hayırlı olsun. Almanya’ya gelirsen mutlaka görüşelim. Biz de benzer yollardan iş bularak geldik. Kanada iyiymiş bak cooper bahsetmiş. Yolun bahtın açık olsun.
0
lion de la Turquie
(28.03.22)
Oncelikle hangi ulkeye gideceginize karar vermelisiniz. Neresi sizi mutlu eder. Nerede huzuru bulursunuz. Kulturlerini, yasam tarzlarini arastirin. Daha sonra gocmenlik sartlari ile detayli arastirmaya gecersiniz. Mesela Isvec ve portekiz arasinda oturum basvurusu icin farklar cok.
0
hepbiarayisicinde
(29.03.22)
(4)

Mayıs’ta italya’ya gideceğim. Almanya’daki kuzenim de ordan gelecek

nefertarii
Tren biletleri, otel rezervasyonları hep iki kişilik. Bu rezervasyonu yaparken kuzenimin almanya’dan geleceğini en uygun hangi cümleyle açıklamalıyım? Yani daha doğrusu buluttan nem kapmazlar değil mi?
Tren biletleri, otel rezervasyonları hep iki kişilik. Bu rezervasyonu yaparken kuzenimin almanya’dan geleceğini en uygun hangi cümleyle açıklamalıyım? Yani daha doğrusu buluttan nem kapmazlar değil mi?
0
nefertarii
(28.03.22)
Rezervasyon yaparken herhangi bir aciklama yapmaniza gerek yok ki? Kendinizin nerden geldigini bile soylemiyorsunuz, degil ki ikinci kisinin bir onemi olsun.

Vize basvurusu demek istiyor olabilir misiniz?
0
sopiro
(28.03.22)
Bir sey soylemene gerek yok bence. Hali hazirda vizesi olan biriyle seyahat edecegini dusunurler muhtemelen
0
hot potato
(28.03.22)
2. kişi ile ilgili bilgi vermenize gerek yok. vize başvurusu yapıyorsanız, rezervasyonlarda kendi adınızın da yazıyor olmasına dikkat edin.
0
anthemis nobilis
(28.03.22)
evet vize basvurusu demek istedim :)
0
🌸nefertarii
(28.03.22)
(3)

Bir zamanlar seni beğeniyordum?

bugunolmadiamayarinkesinolacak
Gecen de bir is arkadaşımla is sonrasi disari ciktik ben teklif ettim.sohbet arasında ben seni beğeniyordum o zaman dedi laf arasında,su an nişanli olması dışında bir sorun yok :S neden soyledi ki bunu şimdi
Gecen de bir is arkadaşımla is sonrasi disari ciktik ben teklif ettim.sohbet arasında ben seni beğeniyordum o zaman dedi laf arasında,su an nişanli olması dışında bir sorun yok :S neden soyledi ki bunu şimdi
0
bugunolmadiamayarinkesinolacak
(27.03.22)
Baş başa dışarı çıkınca ortam bulmuş. Aldatma olabilir, takılma olabilir...
0
dissendium
(27.03.22)
Hala da beğeniyorum demek aynı zamanda
0
olaylar olaylar
(27.03.22)
'AA gercekten mi, bak tesadufe, ben de seni begeniyordum' deseydiniz gonlu hos olacakti. O yuzden demistir muhtemelen.
0
sopiro
(28.03.22)
(9)

Incel, normie, chad., Redpill, Blackpill.. Ne demek biliyor musunuz?

Coyote
Ne düşünüyorsunuz
Ne düşünüyorsunuz
0
Coyote
(26.03.22)
sadece redpill biliyorum ona da yorumum : her topal atın bir kör alıcısı vardır.
0
AlsterWasser
(26.03.22)
incel, blackpill, redpill biliyorum
0
olaylar olaylar
(26.03.22)
hepsini biliyorum ama özellikle üstüne düştüğümden değil de internette yaşadığım, meme kültürüne aşina olduğum için. gerçek anlamda düşünce veya öğreti olarak hiç üzerine düşmedim çünkü şahsen inanılmaz saçma olduğunu düşünüyorum.

ben ergenken mesela alfa malfa mevzuu hiç yoktu. yani vardı da hayvanlar için kullanırlardı bunu. sonra "alfa" erkekler ortaya çıktı, bir gecede beta kaldık. sonra sigmalar türedi filan. çok komik geliyor bana. yani şu dünyada yapacağımız şey belki mutlu bir yuva kurmak, belki 3-5 kişiyle sevişmek, dünyayı değiştirecek veya büyük iş yapacak motivasyonumuz yoksa öyle dandik dandik işlerle uğraşıp ölmek yani millet neden bu mevzularda bu kadar sinire kesiyor, kendini bir yerde konumlandırmaya çalışıyor inan hiç anlam veremiyorum. yav ben alfa olsam ne olur, omega olsam ne olur, incel olsam ne olur.
0
der meister
(26.03.22)
Biliyorum.

Toplumlar değişirken, böyle yeni kavramların çıkması normal. Yeni sistemin ezilenleri kendilerini tanımlarken yeni kavramlar üretiyorlar, mesela "kapitalist" ve "sosyalist" kelimelerinin ortaya çıkış süreçleri de benzer.

O açıdan seviyorum yani, tek kelimeyle bir sürü şey anlatıyorlar. Ama Türkçeye gelmedi bu kavramlar yine, direkt İngilizce'den alıp kullanıyoruz. Son yıllarda Türkçe'den İngilizceye geçen bi tek "derin devlet" -> "deep state" kelimesi var sanırım.
0
plutongezegendegilmi
(26.03.22)
Sadece red pill. Bence insanları dış görünüşe, birkaç davranışa göre sınıflandırarak adlandırmak büyük sığlık. Batı'nın sevmediğim taraflarından birisi bu. Hiç derinlik yok böyle şeylerde.
0
dissendium
(26.03.22)
Hiçbirini bilmiyorum.
0
sckxyss
(26.03.22)
Bana genelde mesaj atiyorlar oyle ogreniyorum.
Bu aralar incel demeye basladilar. Eskiden seksist diyorlardi, daha once fasist ve irkci diyen coktu.
Zaman degistikce hakaretler degisiyor.

Bi kiz bana redpill yapiyorsun demisti.
0
divit
(27.03.22)
redpill ile incel'i biliyorum da bunlari hayat felsefesi haline getiren, ciddi ciddi bagimlisi fanatigi olan insanlara da uzulmemek elde degil.
0
baldur2
(27.03.22)
Hepsini biliyorum. (blackpill haric, duymadim daha once)
Laura Bates'in "Men Who Hate Women" kitabinda da cok guzel aciklaniyor. Ne dusundugumu aciklamam cok uzun surer o yuzden atliyorum o soruyu.
0
sopiro
(27.03.22)
(7)

Filtre kahve makinesinden koku gidermek

rahmi pinkfloydoglu
Bi arkadas delonghi marka filtre kahve makinesinde sut kaynatmis, daha sonrada temizlemeden bir muddet o sekilde birakmis. Cope atacakti ver bi bakayim dedim epey bi temizledim gozle gorulur birsey kalmadi kokusu da gitti sayilir ama yine de ince bi sut kokusu halen var. bunu nasil giderebilirim ila
Bi arkadas delonghi marka filtre kahve makinesinde sut kaynatmis, daha sonrada temizlemeden bir muddet o sekilde birakmis. Cope atacakti ver bi bakayim dedim epey bi temizledim gozle gorulur birsey kalmadi kokusu da gitti sayilir ama yine de ince bi sut kokusu halen var. bunu nasil giderebilirim ilaci vs var mi?
0
rahmi pinkfloydoglu
(24.03.22)
Karbonatlı su ve sirkeli su deneye bilirsiniz ama kahve makinesini bir zararı olur mu olmaz mı bunu bilmiyorum ama koku çıkartmak için çok işe yarıyor
0
kisa
(24.03.22)
Ya da servise verip temizletmek çok daha iyi bir çözüm olabilir
0
kisa
(24.03.22)
Tam emin degilim ama ayni sey bana olsaydi, normal su koydugum hazneye sirkeli su koyar normal kahve yapar gibi calistirir, calisirken bir noktada kapatir, icindeki haznelerde de bir kac saat kadar sirkeli su beklemesini saglar, sonra calistirmaya devam eder, ardindan da temiz suyla birkac defa calistirarak gecmesini umardim.
0
sopiro
(24.03.22)
Rossmannda kahve makinesi temizleyiciler var. Alıp deneyebilirsiniz.
0
inheritance
(24.03.22)
O koku temizlemekle kaybolmaz.Onun panzehiri yine kahvenin kendisi.Piyasadaki en dandik,ucuz,defalarca kavrulmaktan kömürleşmiş kahveden alıp,full doldurup demleyip,gün içinde de içinde bırakırsanız,makineniz sadece kahve kokar.Üstüste 2-3 gün yapılsa süt kokusu biter.
0
arenas
(24.03.22)
ben olsam şöyle yaparım.

buharlı temizleme aleti varsa onunla kirini iyice yumuşat. alet yoksa derin bir lavaboya koy, 2-3 litre kaynar suyu yavaş yavaş dök. sonra bitkilere su verilen fısfıs kutular var, öyle bir kutuya bol çamaşır suyuyla çözelti hazırla, onu iyice yedir dibe köşeye, koku kir olan yerlere. gözlerini ve ağzını koru burada. en az yarım saat beklet.

sonra tekrar 2-3 litre kaynar su dök. sonrasında da bulaşık deterjanı, sünger ile bol köpükle. bir daha bol suyla durula.
0
gabe h coud
(24.03.22)
kahve demleyin kokosunu gidermek icin
0
tahtakafa
(24.03.22)
(11)

Kilo verme sorusu vol43

abuzer
Arkadaşlar bir süredir (1,5 hafta) gayet süper ötesi besleniyorum. önceki idare ederimsi beslenmemden arada bir yediğim tatliyi vs de çıkarmama rağmen kilo veremiyorum. Hatta 100 Gr 200 Gr aliyorum gibi gün geçtikçe :)))) Bu işlere uzak değilim. Arastirdigim okudugum uyguladigim şeyler. Yani pek bir
Arkadaşlar bir süredir (1,5 hafta) gayet süper ötesi besleniyorum. önceki idare ederimsi beslenmemden arada bir yediğim tatliyi vs de çıkarmama rağmen kilo veremiyorum. Hatta 100 Gr 200 Gr aliyorum gibi gün geçtikçe :))))

Bu işlere uzak değilim. Arastirdigim okudugum uyguladigim şeyler. Yani pek bir şeyi yanlış yapiyormusum gibi gelmiyor. Ama akıl akildan üstündür tabii :') öncelikle "iyi besleniyorum sanıyorsun ama kesin şunu yanlış yapmissindir, herkes bu konuda yanilgiya düşüyor" dediginiz bişi var mi?

Beslenmem de tam tahilli 1 ya da 2 dilim ekmekli, beyaz peynirli kahvalti /// sebze yemekleri /// az miktarda kuru fasulye pilav /// tavuk gibi menulerden oluşuyo.

*İkinci ve asıl sorum ise uzun süre ara verdikten sonra spora da başladım bu 1-2 haftadir. İnternette spora baslandiginda kilo veremiyor gibi gorunebilirsinz diye okumustum. Dogruluk payı var mı? 1-2 hafta için geçerli olur mu

Tşk :')
0
abuzer
(24.03.22)
Ha bir de, şu icmiyorum pek... 1 L belki tamamliyorumdur
0
🌸abuzer
(24.03.22)
Su önemli
Su çok olunca vücutta ödem olarak tutmuyor, salıyor gidiyor
0
kisa
(24.03.22)
Aldığınız kalorileri saymanızı öneririm. Dikkat ediyorum diye düşünüp fazla kalori alıyor olabilirsiniz.
0
ceketimi alip cikcam
(24.03.22)
1,5 haftada kilo kaybı bekliyorsan ve sadece 1 litre su içiyorsan bu işlere oldukça uzaksın.
0
elorelia
(24.03.22)
Kalori takibi +1
O kadar çok şey var ki "o kadar kalorili değildir" denilen.
Insan anlamiyor bile. Misal iki dilim ekmek demissiniz ama dilimden dilime değişir, ekmekten ekmege değişir.
0
logisticsmanager
(24.03.22)
Kilo verme ihtiyaciniz estetik ve saglikla ilgili kaygilardan geliyorsa teknik olarak sayilarin ne oldugunun onemi yok. Mukemmel gorunuyorsunuz, fiziginizden memnunsunuz, inanilmaz fitsiniz ama kilonuz baskulde 113 gorunuyor mesela, teknik olarak ne onemi var? O yuzden baskul yerine ayna yontemini kullanmanizi oneririm. Yani tartilmaktan ziyada aynadaki goruntunuze gore karar verin.

Takip ettigim bir fitness uzmani kilo verme indikatoru olarak olcum yapmayi tavsiye ediyor. Kac kilodan kaca dustum degil de, pazu cevrem 25 cm'di, 22ye dustu gibi. Cunku dedigim gibi siki, fit bir vucudunuz var ve goruntunuzu begeniyorsunuz ve enerji seviyenizden ve kan testlerinizden memnunsunuz diyelim, kac kg oldugunuzun ne onemi var.

1,5 hafta herhangi bir sonuc icin cok kisa. 1,5 haftada sonuc sok edici bir sey olsaydi o sonuc zaten bir yasam tarzi ve surdurulebilir bir sonuc degil, dehidrasyon sonucu falan dikkat cekici bir rakam gormenizi saglayan sagliksiz bir sey olurdu. Ayda bir veya iki haftaya bir de tartilabilirsiniz illa onemliyse. Diger turlu 'geldik mi geldik mi' diye soran cocuklar gibi...

Ayrica bahsettiginiz seylerden yeterince protein almiyorsunuz muhtemelen.
0
sopiro
(24.03.22)
@elo, ictigim suyun normal olduğunu dusunsem ekstra belirtir miyim sence :)

@sopiro, dikkat çekici bir rakam istemiyorum zaten 1,5 haftada Sadece gördüğüm sayi 100er 200er artacagina azalır diye dusunuyordum. Çünkü hem spor yapıyorum hem güzel besleniyorum (diyetisyen listesi aslında). Yoksa 3 günde 7 kg verdiren şok diyet değil olay :)

Bir de fat secret a kaydediyorum besinlerimi. En az karbonhidrat çıkıyor oran olarak. Protein daha fazla. Ama oran olarak fazla olsa da miktar olarak yeterince olmayabilir. Teşekkür ederim :)
0
🌸abuzer
(24.03.22)
su önemli. su içmediğin zaman vücut su almak için aç olmasa bile yemek yemeni istiyor, ki ihtiyacı olan suyun bir kısmını yemekten alsın. günde 2-3 litre su içersen daha az yemek yediğini göreceksin.

su içme zamanları da çok önemli. yemekten hemen önce ve sonra bir bardaktan fazla su içme. kahvaltı yapma. sabah ilk işin 1 litre su içmek olsun mesela. 1 saat içinde suyun fazlasını atarsın ama çok zinde olursun ve kahvaltı ihtiyacının da aslında olmadığını görürsün. bir bardak kahveyle öğlene kadar rahat gidersin. akşam geç yeme, en geç 6 gibi en son katı yiyeceğini yemiş ol. sonra çay vs içersin. aslında bunları yapınca doğal olarak if yapmış oluyorsun.
0
gabe h coud
(24.03.22)
Bir insanın düzenli sürdürdüğü diyeten gözle görülür sonuç alması için minimum 3 ay devam etmesi gerekir, ben de son dönemde görüyorum diyete başlayalı 1 hafta oldu 10 gün oldu sonuç alamadım şeklinde kaygı yaşayanları ama senin bir haftalık 10 günlük diyetinin farkına bile varmamıştır vücut, belli bir süre kalori açığı vereceksin ki vücut enerjiyi yağlardan karşılasın sen de yağ kaybı yaşa. Yoksa üç beş günlük süreçte gözle görülür sonuç alamazsın lifli bir şey yersin su çeker bağırsağında 2 kilo fazla gelirsin mesela, bunlar hep günlük yaşanan şeyler, yağ kaybı ile sonuç almak çok daha uzun sürer.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(24.03.22)
su tüketimi çok şeyi değiştirir. değil diyette normal yemek düzeninde bile.

iyi bir düzende 1-2 hafta değil de 2 ay sonra baka bakalım bi değişim oluyor mu. tartıda değil de özellikle aynada. sebat et vazgeçme.
0
vaveylababa
(24.03.22)
Gabe +1
Suyu herkes yazmış tekrar yazmıyorum. Geceden mümkünse içine yarım limon dilimlediğin, birkaç kabuk tarçın attığın, bi tatlı kaşığı kadar da elma sirkesi eklediğin 1 litre su hazırla. Midende bir problem yoksa, sabah kalktığında ilk olarak bu karışımdan bir bardak su iç. Bu ilk suyun yarısını o karışımdan, diğer yarısını da kaynamış su ekleyerek ılık bir bardak su elde ederek iç. Günün devamında da bu suyu ara ara içip bitirmeye bak. Tadını daha çok sevmek için elma filan da ekleyebilirsin. Bu su hem yağ yakmanı hem ödem atmanı hem de kan şekerini düzenleyerek açlığını bastırmanı sağlayacak.

Kahvaltıyı ne kadar geç yaparsan o kadar verimli oluyor. Ekmek mümkünse tüketme gerçekten gereksiz, onun yerine yumurta yiyebilirsen, hem protein alırsın hem gereksiz karbonhidrat almazsın hem daha uzun süre tok tutar.

Spor yaparken kilo verilmiyor diyenler için, eğer sporunu cardio ağırlıklı yaparsan çok daha hızlı kilo verirsin diyeyim. Ama ağırlık çalışarak kas yapmak üzerine olan bir programda kilo verimi daha yavaş olur hatta belki kilo almış gibi gözükürsün.

Orada iş senin kararına kalıyor. Kahvenin fazlası ödem yapıyor, tuzlu tüketmek ödem yapıyor, spordan yarım saat önce bi bardak filtre kahve çok işe yarıyor. Ben bunları yaparak ve akşam yemeğini saat 6’ya sabitleyerek son 2 haftada 4 kilo verdim. Mühim olan aldığından fazlasını yakmak. Bunu da ince hesaplarla yapacaksın :) Kolay gelsin :)
0
pandispanya
(24.03.22)
(3)

iğne deliğinden gelen rüzgardan yatak döşek hasta olmak

la lykia
böyle bir başlık yazdım ama durumun özeti şöyle; annemin (67) sıcaklık değişimine müthiş bir hassasiyeti var.örneğin salonda oturuyor. ben evin arka tarafında odamın camını sadece 5 cm açıyorum. (ama annem bunu bilmiyor o anda yani psikolojik etkilenme ihtimalini eliyorum.) annem salonda bir anda de
böyle bir başlık yazdım ama durumun özeti şöyle; annemin (67) sıcaklık değişimine müthiş bir hassasiyeti var.

örneğin salonda oturuyor. ben evin arka tarafında odamın camını sadece 5 cm açıyorum. (ama annem bunu bilmiyor o anda yani psikolojik etkilenme ihtimalini eliyorum.) annem salonda bir anda deli gibi üşümeye, hapşırmaya başlıyor, burnu gözü deli gibi akmaya başlıyor, titriyor ve artık o gün iptal bir daha kendine gelemiyor.

ya da örneğin nispeten daha sıcak günlerde kombinin su sıcaklığını sadece 3-4 derece kısıyorum, haberi bile olmuyor. yine bir ürperiyor aynı tablo, o gün bitti.

bu her zaman olmuyor ama sık sık olan bir durum. son zamanlarda arttı. bazen de durup dururken (ne cam açılmış, ne kombi kısılmış) bir ürperiyor, iptal oluyor.

doktora gitti, tüm tahlilleri yapıldı.

doktor soğuk alerjisi demiş, çözümü yok demiş.

ama sorun (ve anlamadığım nokta) şu ki; ev 28 derece. kombi 67 derecede 24 saat açık. 1500 tl doğal gaz parası ödedik. hani soğuk alerjisi diyor doktor ama ev çok sıcak.

ev 28 derece olunca nem oranı %15 civarına düşüyor ve hiçbir cihaz su kabı, ıslak havlu evin nem derecesini artırmaya yetmiyor. benim 10 gündür burnum kanıyor kuruluktan artık, başım ağrıyor. cam açamıyoruz, evi havalandıramıyoruz. yazın 40 derece izmir sıcağında klima açamıyoruz. anneme de üzülüyorum, bir ürpermeyle bütün gün yatak döşek yatıyor.

ne yapacağımızı şaşırdık. böyle bir şey duyan varsa, bir nedeni, çözümü vb. hakkında fikri olan varsa minnettar kalırım.

şimdiden çok teşekkürler.
0
la lykia
(23.03.22)
Bende de cold-induced rhinitis denen bir durum var, sogukta bulundugumda o kadar cok burnum akiyor ki baska hicbir sey yapamayip sogukta bulundugum surece burnumu silmem gerekiyor. Yuruyemiyorum bile dogru duzgun, cunku burnumu silmekten onume bakamiyorum.

Yani, allerjik bir reaksiyona cozumu yok demek de biraz garip, tonlarca ilac var farkli farkli semptomlar icin. Cogu uzun sureli, her gun kullanilabilecek ilaclar. Yani sorunu cozmez belki de semptomlari cozer?
0
sopiro
(24.03.22)
bizim işyerinde bir kız var aynen benzer şeyler yaşıyor.

ben şuna bağladım herhangi bir spor aktivitesi yapmamasından dolayı bağışıklığı kuvvetsiz diye düşünüyorum.

annenizin yaşı 67 de olsa az çok hareket ederse bağışıklığı kuvvetlenebilir.
0
alp9900
(24.03.22)
Ben de ilişeyim duyurunuza.
Annem, 70 yaşında. Her gün 1 saat yürüyüş yapar, yazları buna ilave 1000 kulaç atar.
Sjögren hastası ve bronşektazisi var.
Bırakın cam açmayı, yemek yerken buzdolabını açsak kıyameti koparıyor üşüyorum diye.
Evine gidince kapıyı açıp kaçıyor, çünkü orada cereyan varmış, üşüyor ve hastalanıyor.
Yazlık yerde yaşıyoruz, hava buralarda 40 derece yazın ve nem var, klima heryerde çalışıyor. Ama biz evde klimasız oturduğumuz gibi Pencere bile açamıyoruz. 8aylık bebeğim kurdeşen döktü aylarca bu sebepten.
Çarşıya vb gitmek ise ölüm, çünkü dışarısı sıcak olunca anında terliyor(normal olarak) , markette bankada klima olunca aniden donuyor. Sonra hasta yatıyor. Yazın sırtına şal ya da kalın bir şey almayı da kabul etmiyor. Kendi hayat kalitesi zaten düşük, ne yazık ki artık bizimki de öyle.
Varsa bir çözümü ben de öğreneyim.
0
balik kraker
(24.03.22)
(11)

Köpek alınca hayatım ne kadar değişecek?

michael_knight
4 yaşında orta boy bir köpeği sahipleneceğim. Enerjisi fazla, tuvalet eğitimi var. Evde yaşamayı biliyor.Tanıştık, anlaştık, ben onu çok sevdim.Hevesle yaptığım bir iş zannetmeyin çok düşündüm, ne kadar büyük bir sorumluluk aldığımın farkında olduğumu düşünerek giriyorum bu işe.Her gün sabah ve akşa
4 yaşında orta boy bir köpeği sahipleneceğim. Enerjisi fazla, tuvalet eğitimi var. Evde yaşamayı biliyor.
Tanıştık, anlaştık, ben onu çok sevdim.

Hevesle yaptığım bir iş zannetmeyin çok düşündüm, ne kadar büyük bir sorumluluk aldığımın farkında olduğumu düşünerek giriyorum bu işe.

Her gün sabah ve akşam gezmeye çıkacağımızı biliyorum. Maması, suyu, alışverişi, veteriner ziyaretleri. İnternetten çoğu şeyi okudum ama aklıma gelmeyen nelerle karşılaşacağım sizce?
0
michael_knight
(23.03.22)
Ne tip kopek bilmiyorum ama sadece sabah aksam yuruyus yeterli gelmeyebilir.
0
hot potato
(23.03.22)
Şehir dışına tatile ya da aile ziyaretine giderken onu da yanında götürmek, planını buna göre yapmak, kedi gibi arkadaşına emanet edebileceğin bir canlı değil
0
freebird5406_2
(23.03.22)
sen yokken havlayarak apartmanı inletebilir. sonradan cinsleşiyor bazıları.

bir de üstteki arkadaşın dediği bırakayım gideyim yok. sen nereye, o oraya. kedi unutur, umursamaz hatta ama köpek unutmaz.
0
bisorumvargaliba
(23.03.22)
tuvalet ve aktivite icin hasta yorgun keyifsiz vs olsaniz dahi disari cikarmaniz gerek.
Veteriner masraflari.
Seyahatleri hep ona gore planlamak, uzun sureli bir yolculukta kopek oteli falan bulmaniz gerekmesi ve bunun masraflari.
Ulke degistirirseniz kopeginizin gerekli asi ve dokumanlarinin masrafli olabilme ihtimali.
Cok iyi anlastiginiz birinin (sevgili, yakin arkadas, aile uyesi) kopekten korktugu veya temiz bulmadigi icin evinizde vakit gecirmeme ihtimali, bunun dinamikleri degistirme olasiligi. (Dogru yanlis demiyorum, bir ihtimal diyorum.)
Kopegin hasta olmasi veya olmesi durumunda yasayacaginiz travma.
apartmanda yasiyorsaniz konu komsunun sebep olmasa bile kendileri sevmiyor diye sikayet edip basinizi agritmasi.
Mobilyalariniza zarar verebilmesi istemeden de olsa.

Benim cevremde gordugum en buyuk problem ulke degistiren insanlarin kopeklerini, kedilerini vs gerekli dokumanlarla tasimaya calisirken yasadiklari sikintilar. Bir aile iki kopeklerini yeniden sahiplendirmek zorunda kaldi. Bir is arkadasima kedisini tasimak icin butun belgeler ve ulasim ile 194bin lira masraf cikardilar -kesinlikle saka yapmiyorum. Alternatif bir yontem buldu, 48bin liraya hallediyor. (turkiye'de degilim, siz de turkiyede misiniz bilmiyorum o sebeple genel olarak hayvan sahibi olmak hakkinda yazdim.)
0
sopiro
(23.03.22)
Yasayabileceginiz en buyuk sorun bence uzun tatillerde yaniniza alamamak ve yasadiginiz apartmandaki insanlar olur.
Yurtdisi icin de oyle aman aman bir prosedur yok. Kuduz asisini yaptirin, 1 ay sonra kan alimi ve tahlil, titr yazisinin gelmesinden sonra 3 ay bekleme suresi ve tamam. Bu da max 1-2 bin. Verilen rakamlar sanirim karayoluyla tasima icin verilmis, o kismi bilemedim.
0
65 derece
(23.03.22)
önünüzdeki rutin masraflar
köpek cinsi belirtmemişsiniz ama büyük ise ayda bir 15kg mama ve iki ayda bir iç dış parazit.

senede bir kereye mahsus yıllık aşılar.(yanlış hatırlıyor olabilirim ama 5 ya da 6 kalem aşı)

rutin oluşturup buna uymak. köpek bir kaç haftada adapte olur ama bugün üşendim, es geçeyim dediğinizde bu işten zararlı çıkan taraf hayvan olacak.
ayda bir es geçeyim diyecekseniz cidden yapmayın.

sosyallik bana sorarsan en büyük sorunun değil, yani gidip siz ilişkinizi oturtmadan tasmayı çözüp diğer köpeklerle oynatman doğru olmaz çünkü seni yeteri kadar ciddiye alacağını sanmam.
enerjik köpek için ciddi çalışma gerekir. gerek eğitim çalışması olsun gerek aktivite.
alır köpeği 5-10-15 km yürürüm dersen o hayvan dahasını ister. top frizbi tug gibi oyuncaklar alıp onun kafasını yormalısın.
ev içi sorunlar için ise burada şunu yap bunu yap gibi tavsiyeler vermektense yaşadığın sorunlara göre yardım istersin deneyimliler yazar çizer zaten.

benim kişisel olarak tek ricaam ise tekrar düşün. yetişkin köpek olması ayrı sorun, çıkartacağı onlarca ayrı sorun. yapamıyorum ben diye bırakmak bir opsiyon ise o köpeği alıp sonra telef olmasına sebep olma.
0
tenyalar bagirsakta yasar bagirmasakta
(23.03.22)
yukarıda açıklanmış ama iki köpekli bi insan olarak vurgulamak istedim. mama masrafları her ay daha da artıyor. büyük köpeğimin maması 1000 küsür şu an. bi düşük kaliteye geçicem ama o da ucuz değil. önümüzdeki ay yine zamlanıp o da 1000 küsür olacak kesin. küçük ırk köpeğimin maması da 300 oldu bu ay, o da her ay artıyor :')

yolda yürütürken ya da apartmanda saçma sapan insanlarla uğraşacaksınız. evimin önünden geçme diyenler oldu bize. apartmanda kapıma tüküren bi manyak vardı sırf köpeği sevmiyo diye ahahaha. en son müstakil eve geçtik merkeziyetten oldukça uzak bi yerdeyiz şu an.

enerjisini atamıyor diye eşyalarınızı parçalayabilir, havlayabilir. niye benle az oynadın diye sinirlenip eve işeyebilir. ya da hiçbirini yapmayabilir piyango işi biraz. ama nolursa olsun bırakmayacağınızı taahhüt edebiliyor musunuz?

günde 2 kere çıkarmak yetmeyebilir, mama yedikten sonra çok su içiyolar bu yüzden bi de gece çıkarıyoruz biz. öteki türlü tuvaletini çok tutması gerekecek. ve planlarınızı hep bu saatlere göre ayarlamanız lazım. akşam dışarı çıkayım oyalanayım lüksü olmayacak.

seyahat durumunda güvenilir pansiyon bulmanız çok önemli, yaşadığınız yerde diğer köpeklilere ve veterinere sorarak bulabilirsiniz.

yetişkin köpek zor olur kısmına katılmıyorum. iki köpeğimi de yetişkinken sahiplendim. kısırlaştırdıktan sonra enerjisi biraz azalır. karakteri de daha oturmuş oluyor yavruya göre. tekrar terk edilmemek için daha da uyumlu davranması olası.
0
pide
(23.03.22)
2 yaşında labradorum var, reaktif ama reaktif olmasını bir kenara birakarak yazacagim;
-bazen günde 3 yetmeyebilir. Benim köpeğime kışın yetiyordu ama iki hafta önce o gün çok su içmiş, 2. Çıkışa dayanamadı apartmanda yapti. Şimdi öğlen hemen bir 5dk cikariyoruz ekstra.

-sadece sokağa çıkmak yetmeyebilir. Bizimki misal her gün evin arkasındaki ağaçlı, çimli parkta. Günde temiz 20 dk koşuyor vs.

-ayrikma anksiyetesi olabilir, siz evden çıkınca saatlerce havlayabilir.

-hasta olduğunda insani çok etkiliyor sonuçta konuşamıyor. Bizimkisi karin ağrısı olduğunda bütün gece ses cikartti, vallaha sabah 7'ye kadar karnını okşayarak geçirdim.

-egitim vermeniz lazım.

-tatillerde vs bırakacak güvenilir yer bulmaniz lazım ya da insan.

- Türkiye'de yasiyorsaniz sokak kopeklerinden uzak durmaya çalışmanız lazım...

-paraniz umarim vardir. Düzgün mama, yillik veteriner gidişleri, bir sorun olursa olusacak maliyet vs.

-tuylerine gore yikama ve tarama. Tirnaklari kesmeniz gerekebilir. Dislerine dikkat etmek lazım.
0
logisticsmanager
(23.03.22)
hic buyumeyecek bir bebegin olacak oyle dusun. bahceli evin yoksa girme o ise. yazik hayvana.
0
alperz
(23.03.22)
Alperz katılmak ile beraber Türkiye'de çok ama çok ciddi bir köpek sorunu var. Yani köpeklerin iki şansı var; ya sokakta ya da dandik barinaklarda olmak ya da sizinle olmak. Misal Fransa'da kopek ilanlarında barinaklar bahçeli ev ya da apartman diye belirtiyor.

Sizin dikkat etmeniz gereken evinizin yakınında park, bahce var mi ya da yoksa haftasonu misal götürebilir misiniz? Bu hayvanin genel mutluluğu için ama dediğim gibi Türkiye'de hayvanlarin durumu o kadar kötü ki sırf bahçeli evi olan alsin dendiği an köpekleri çoğu evsiz kalır.

Köpeğinizin boyutuna ve cinsine bağlı. Yani toy poodle için bahçeye gerek yok. Border collieyse sıkıntı olabilir.
0
logisticsmanager
(23.03.22)
Bende kendi deneyimlerimi yazmak isterim, 4 yaşında 24 kilo golden kırması bir köpeğimiz var, iki yıldır bizimle birlikte sokağa atılmak üzereyken bulduk. Yaklaşık 6 ay alışma süreci oldu, 15 kg Hill's mama alıyoruz yaklaşık 1,5 ay gidiyor. Bizimkinin tek olumsuz tarafı kapıya biri geldiğinde havlaması onun haricinde ne bir kemirme ne havlama ne de başka bir problemi yok. Benim ve eşimin evinde daha öncesinde köpek olduğu için bu anlamda hiç zorlanmadık ancak kardeşimin ya da annemlerin köpeği geldiğinde tuvaletlerini her yere yapmışlardı ortamları değiştiğinden. Yani ne ile karşılaşacağını kimse bilemez. Köpek bakmak en az iki kişilik bir iş bugün yine şansım olsa yine sahiplenirim. Sabırlı ve sakin bir kişi değilseniz tahamül etmek zor olabilir.
0
mirty
(23.03.22)
(7)

Çok sık sert tartışmalar yaşadığınız biriyle ilişki yaşamak hk.

norules
Sevgililik ilişkisi tabii ki. Çok sık aralıklarla sözlü tartışmalar yaşadığınız, durumları sinir harbine çeviren biriyle ilişki yürütmeye dair bakış açınız ne şekildedir?Yani "İlişki bu, tartışma da olacak tabii. Gülü seven dikenine katlanır" insanı mısınız, yoksa "Sık tartışma, kaos, sinir harbi va
Sevgililik ilişkisi tabii ki.

Çok sık aralıklarla sözlü tartışmalar yaşadığınız, durumları sinir harbine çeviren biriyle ilişki yürütmeye dair bakış açınız ne şekildedir?

Yani "İlişki bu, tartışma da olacak tabii. Gülü seven dikenine katlanır" insanı mısınız, yoksa "Sık tartışma, kaos, sinir harbi varsa ben o işte yokum" insanı mı?
0
norules
(22.03.22)
Tartışmak da sağlıklıdır fakat tartışırken birbirinize mi saldırıyorsunuz yoksa aynı takımın oyuncusu gibi birlikte sorunun üstesinden gelmeye mi çalışıyorsunuz, 1. si gibiyse yokum
0
freebird5406_2
(22.03.22)
tartışmanın türü, şekli önemsiz sık tartışma varsa o ilişkide ben yokum. yılda 1-2 kez minik tartışmayı ancak kaldırırım sanırım.
0
kimwexler
(22.03.22)
İlişki başlarındaki güvensizlik ve karşıdaki kişiyi tam tanımamalardan ötürü kaynaklanan tartışmaları bir nebze olsa idare edebilsem de ilişkinin gidişatı hep o şekilde olursa katlanamam ben sakin ve sinirlenmeye gelemeyen bir insanım. Neyse ki karşı tarafı da biraz kendime benzetebiliyorum da çok sorun olmuyor. Ama her gün tartışılan, seslerin yükseldiği bir ilişki bana göre değil şahsen. Tatışılacaksa oturup sakin sakin tartışılmalı. En fazla, hayır sen abdulhamidi savundun, alcak, pust denmeli. Desibelde artış veya fiziksel şiddet olmamalı. Ne insana, ne eşyaya.
0
ananiyimioguz
(22.03.22)
@anan+1
Boyle yazinca da cok degisik oldu :D Neyse, tartisma var tartisma var. Oyle direkt tartisma olmali ya da olmamali demek bana cok da dogru gelmiyor. Atiyorum her gun ayni konuda tartisiliyorsa o zaman ortada konunun kendisinden cok daha buyuk bir problem vardir. Ya da kucuk bir tartisma birden hic acilmayan defterleri aciyorsa ve cig gibi buyuyorsa bu da sikintilidir cunku daha once hicbir konu dogru duzgun cozulmemeis anlami cikar.

Tartismadan ziyade olayin sinir harbi seviyesine gelmesinin sikintili oldugunu dusunuyorum. Tartisma sorunu cozmeye yonelik olmali, kendi basina bir sorun olmamali bence.
0
j r r tolkien hayrani
(22.03.22)
Cok sik yumusak tartisma yasadigim biriyle de cok nadir sert tartisma yasadigim biriyle de birlikte olmam ki cok sik ve sert tartisma yasadigim biriyle olayim. (Turkce klavyem yok kusura bakmayin.)

Nadiren, yumusak tartismalar yasamayi tercih ederim. Bunlarda kesinlikle kisiye yonelik tartismalar olmayacak sekilde, fikir ve durum tartisilacak sekilde olmali. Arkadas olarak bile agresif insanlarin hayatimda olmasina tahammul edemiyorum, araba kullanirken ona buna bagiran, surekli dunyayla derdi olan, en ufak seyde kufur edip bagiran insanlari toksik buluyorum ve mumkun oldugunca uzak durmaya calisiyorum.
0
sopiro
(23.03.22)
benlik bir şey değil, böyle huzursuz bir hayat yaşamak istemem.
0
roket adam
(23.03.22)
En başından saygı sınırını aşmayıp ilişkide agresyonun dozunu ayarlamayı tercih ediyorum. Bir kez saygı sınırı aşıldığında anormal durum ilişki yaşayan kişiler arasında normalleşmeye başlıyor ve nasıl bir döngü içerisinde olduğunu anlayamıyorsun. En baştan seviyeli tartışmayı tercih ederim, karşı taraf yanaşırsa ne ala, ısrarla çizgiyi aşarsa yollarımızı ayırırım. Sık ve hararetli tartışma sağlıjlı değildir benim için.
0
Josephine.
(23.03.22)
(10)

Breaking bad mi prison break mi?

anneboleyn
Çok yoğun tempo sonrası 2 hafta boşum, sonra yine tempo olacak. Boşlukta kafamı dağıtacak ve saracak bir dizi izlemek istiyorum. Uzun olsun diye eskilerden izleyeyim dedim. Dexter House vs çok severim. Bu ikisini izlemedim, hangisine başlayayım?
Çok yoğun tempo sonrası 2 hafta boşum, sonra yine tempo olacak. Boşlukta kafamı dağıtacak ve saracak bir dizi izlemek istiyorum. Uzun olsun diye eskilerden izleyeyim dedim. Dexter House vs çok severim. Bu ikisini izlemedim, hangisine başlayayım?
0
anneboleyn
(21.03.22)
Breaking bad
0
kisa
(21.03.22)
Breaking Bad'e 7 defa falan başlayıp 3. bölümden öteye geçemedim sanırım genel beğeninin aksine, o nedenle Prison Break diyorum.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(21.03.22)
breaking bad.
yalnız 5.-6. bölümden sonra açılıyor, sabretmeniz lazım.
sonra bırakamazsınız zaten.
0
blatta hiberna
(21.03.22)
breaking bad her türlü
prison break- lisede olsam severdim
0
megacracker
(21.03.22)
breaking bad
0
icim urperiyor
(21.03.22)
Bb'den vakit artarsa pb sadece 2 sezon, o da araya çerezmik.
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(21.03.22)
Breaking Bad'i bir defa izlemeye calistim, sanirim yedi bolum izledim. Daha fazla tahammul edemedim.

Prison Break'in ilk sezonu diyorum.
0
sopiro
(21.03.22)
prison break'te anlık sorunlar çözülür, breaking bad'te sorunlar kara delik gibidir.
prison break'te başrol tehlikeyi kendi yaratıp çözer, breaking bad'te tehlike başrolün kendisidir.
prison break'te sezonlar zorlamadır, tutunca devamını çektik kafasındadır. spoiler vermek gibi olmasın ama la casa de papel'in zorlama mekan seçimleri burada da görülür. hele dexter gibi yıllar sonra gelen bir sezon vardır ki dünyada daha zorlama bir sezon daha çekilemeyebilir.
breaking bad'te ise her şey nakış gibi işler. ilk bölüm çekilirken dizi finali de bellidir. bu işleyiş o kadar sevilir ki yıllar sonra gelen better call saul spin off'u dizinin kendisine bile kafa tutar, yıllar sonra çekilen ozark dizisi sırf ona benziyor diye göz kırpmadan izlenir.
0
onemoremile
(21.03.22)
Breaking bad 3 defa başladım bitiremedim. Prison break diyorum.
0
curukturpkokusu
(21.03.22)
İkisi birden
0
basond
(21.03.22)
(14)

Karşı komşusal sorunlar ve ortak alan

baal
Merhaba, karşı komşum ile aramızdaki bir durumu danışcam. İlişkimiz düz komşuluk ilişkisi seviyesinde. Kötü değil. Bizde çocuk yok. Komşumda var 2 tane. Bisiklet, puset, scooter vs katta. Buna hiç sözüm de yok. Çocuklar olunca bunları eve sığdırmak zordur diye düşündüm hep.Ancak ayakkabı ve faraş ko
Merhaba, karşı komşum ile aramızdaki bir durumu danışcam. İlişkimiz düz komşuluk ilişkisi seviyesinde. Kötü değil. Bizde çocuk yok. Komşumda var 2 tane. Bisiklet, puset, scooter vs katta. Buna hiç sözüm de yok. Çocuklar olunca bunları eve sığdırmak zordur diye düşündüm hep.

Ancak ayakkabı ve faraş koyması bir miktar rahatsız ediyordu. Çok da takılmadım. İkimiz de kiracı değiliz, tartışalım istemedim. Velhasıl geçen gün duvara monte bir ayakkabılık yaptırmış kapısının yanına kata. Merak ediyorum. Hukuken bu dolabı sök demek diyebilmek mümkün mü?

Ve siz olsanız nasil davranırdınız?

Not: Sök demeyeceğim ama bunun saygısızlık olduğunu da düşündüm. Rahatsızlık hissettiğim için danışmak istedim.
0
baal
(20.03.22)
Ortak alanlara herhangi bir eşya koymak yasak olmalı. Ama çok rahatsız etmiyorsa, sizi engellemiyorsa bulaşmamak belki daha doğru olabilir ya da bina/site yönetimi varsa o kanaldan genel bir uyarı yapılması yerinde olabilir.

Kapı önünde ayakkabı hoş görünmediği kadar yanlış aynı zamanda. Nasıl ki eve gelince montumuzu cüzdanımızı çantamızı kapının dışına bırakmıyorsak ayakkabıların da içerde olması gerekiyor, evet saygısızca.
0
orient blue
(20.03.22)
ortak alanlara eşya koymak yasak, onu geçtim sizin komşu inşaat yapmış resmen. ama bunun muhattabı siz değilsiniz, apartman yönetiminin halleniyor olması lazım. apartman içindeki o tarz yapılar çok çirkin ve varoş görünüyor maalesef.
0
roket adam
(20.03.22)
Görüntüyü falan geç, feci koku yapar.
0
garylineker
(21.03.22)
Geçenlerde ev alırken dikkat edilmesi gerekenler diye bir soru vardı. Kapı önüne ayakkabı konusunu yazmayı unuttum diye üzülmüştüm.

Kapı önlerine ayakkabı bırakılıyor olması, o apartmandaki insanların kafa olarak henüz köyden kente göç edemediklerinin, toplu yaşama ayak uyduramadıklarının göstergesidir diye düşünürüm.

Şurada konuyu çok güzel açıklamış.

avukatcerenyanik.com
0
Mirket
(21.03.22)
Komşu kafasına göre ortak alana, yani bina içi oluyor bu, bişeler söküp takıyor monte ediyorsa, mubtemelen yönetimi vs olmayan alelade bir binadasınız. Yoksa böyle birşeye cüret edemezdi.

Ek olarak, apsrtamnda kapı önüne bu tür şeyler yapan bir insanla/aile ile muhatap olmamayı tercih ederdim. Bunu yapan insanların yaşam tarzı, ahlakı, görgüsü, kültürü vs birşeyleri konuşarak çözmeye müsait değildir.
0
mahone
(21.03.22)
hukuken mümkün, ama bunu ters anlayacaktır. sizin giriş-çıkışınızı engelleyen bir durum yoksa bunu anlamlandıramaz. genelleyerek söyleyeceğim, ayakkabılarını dışarıda bırakan, ayakkabılığını girişe koyan insanlar sıkıntılıdır. yazılmış zaten, apartman hayatını çok iyi bilmiyorlardır.

bence öncelikle hiç takmamaya çalışın. kafanıza taktıkça büyür iş, bir de bakarsınız kavga edebilecek kadar çok takmışsınız.
eğer bu işe yaramıyorsa, hemcinsiniz olan komşu ile konuşun. olabildiğince kibar dille. "içeriye almanız mümkün mü" deyin, çalınır, bir şey olur, falan gibi mantıklı gerekçeler de bulun. ama bu konuşmayı mantıklı karşılamama riskini de düşünün. ikiniz de ev sahibisiniz ve kötü olmanız can sıkar.

geçmiş olsun.
0
lovemyself
(21.03.22)
boşver onun normali o ara bozmaya değmez.
0
ya ben lan neyse
(21.03.22)
Muhtemelen herhangi bir acil durumda musait mekanin ulasilabilirligini etkiledigi icin zaten koymamasi gerekir. Health and Safety acisindan uygun degil yani. Haliyle apartman yonetiminin mudahale etmesi gerekir.

Saygisizca oldugu kesin.
0
sopiro
(21.03.22)
Sürprizi sona sakladım. Binada kapı önünde duran ayakkabıları geceleri toplatan bir yönetim vardı. Herkes gözü kapalı oy atıyordu. O bıraktıktan sonra kimse devralmak istemediği için olay benim komşuya kaldı. Adam yönetici yani. :)
0
🌸baal
(21.03.22)
çocuklarınin puseti arabası scooteri falan tolere edilebilir ama dolap yaptırmak baya abartı bir hareket ve bunu kimseye sormadan yapmasıda bir tuhaf
0
all girls dream
(21.03.22)
ahh tam da benim komşuyu tarif etmişsiniz.

bunları istediğin kadar uyar, istedin kadar kibarca söyle asla ama asla anlamazlar. anlayabilecek kapasite olsa zaten bu davranışın yanlış olduğunu, apartmanda yaşayan diğer insanların rahatsız olabileceğini düşünebilirlerdi. benim karşı komşum karı-koca akademik kariyer yapmış, okumuş etmiş insanlar (göya) görsel olarak biz rahatsız oluyoruz bir de onların alt komşusu gün aşırı apartmanın whatsapp grubundan sürekli gürültü olduğuna dair şikayette bulunuyor, adam artık çıldırmış savcılığa başvurmuş o derece. yönetici defalarca uyardı, yıllardır aynı şekilde ayakkabı-bisiklet vsvs koyan 1-2 daire daha var. uyarmak da yeterli gelmiyor. bakış açıları bu kadar dar insanlar oluyor genellikle. ne şehirli olabilmişler, ne de köylerinde kalabilmişler. apartmanda yaşamanın kurallarından hepsi bihaber. böyleleri yüzünden bile insan kendi evinde sinir stres sahibi oluyor.

benim tavsiyem madem yönetici de kendisi, başkası yönetici olana kadar hiç bulaşmamanız yönünde. söyleseniz de kafaları basmaz, söylediğinizle kalır, hem bu davranışlarına engel olamamış olursunuz, hem aranız bozulur, hem de daha fazla sinir sahibi olursunuz. yönetici değiştiği zaman şikayetinizi iletirsiniz. allah sabır versin.
0
isyankar tosbaga
(21.03.22)
Cevabım çözümsüzlük ve ironi içerir:
Olaya iyi tarafından bakmayı deneyin; belki dolap sayesinde ortalıktaki eşyaları ve ayakkabıları kaldırır?
0
balik kraker
(22.03.22)
Balık krakere tamamen katılıyorum, birebir aynısını düşündüm, çözümsüzlük ve ironi dahil, bu arada ayakkbıyı bile anladım da faraş çok iyiymiş:)
0
(22.03.22)
ortak kullanım alanlarında apartman toplantısı ile karar çıkmadığı sürece bir şey konamaz. buna bisiklet, puset vs. de dahil. acil bir durum söz konusu olduğunda çıkışları daraltıcak bir nesne konamaz. örneğin binaya zarar vermeyen bir deprem de o ayakkabılık devrilebilir, merdiveni kapatabilir veya hane halkının çıkmasına engel olabilir veya o sırada panikle çıkmak isteyen insanlara zarar verebilir.
0
selam
(22.03.22)
(13)

Bir erkek kolayca gözden çıkarabileceği bir kadının peşinden neden koşar?

vestasy
Elimden geldiğince kısa anlatmaya çalışacağım. Sorunun doğrudan benimle bir ilgisi yok ama fikrinizi almak istiyorum.Ayşe ve Ali'nin uzun süren bir ilişkisi var diyelim, yaklaşık 10 yıllık. Ayşe, Ali'nin çevresinde olan (iş yeri, aile dostu vs.) bazı kadınlardan rahatsız oluyor ve Ali'den araya mesa
Elimden geldiğince kısa anlatmaya çalışacağım. Sorunun doğrudan benimle bir ilgisi yok ama fikrinizi almak istiyorum.

Ayşe ve Ali'nin uzun süren bir ilişkisi var diyelim, yaklaşık 10 yıllık. Ayşe, Ali'nin çevresinde olan (iş yeri, aile dostu vs.) bazı kadınlardan rahatsız oluyor ve Ali'den araya mesafe koymasını istiyor. Bunu isteme sebebi de o kadınların Ali'den hoşlandığını hissetmesi. Ali ise bunu reddediyor ve o kadınlarla sık sık görüşmeye devam ediyor. Bu tabii ki büyük kavgalara sebep oluyor ama bir şekilde bastırılıyor ve Ayşe yola devam ediyor.

Son yıllarda özellikle bir kadın daha yakın olmaya başlıyor Ali'ye. Kendisi evli ve İngiltere'de yaşıyor, kocasıyla sorunları olduğundan bahsediyor Ali'ye sürekli. Aynı zamanda Ali'nin ailesinin aile dostu, onun kız kardeşleriyle ve annesiyle çok yakın. Ali de onun kendisine anlattıklarına Ayşe anlatıyor, aralarında gizli saklı yok hiç. Ayşe elbette rahatsız oluyor ama bazı sebeplerden çok büyük tepki gösteremiyor.

Bir gün Ali, Ayşe'ye, Ayşe iş için şehir dışındayken, bu kadının Türkiye'ye geldiğini ve o gece saatlerce eğlendiklerini, sonra da birlikte uyuduklarını ama asla öpüşmediklerini veya sevişmediklerini söylüyor. Ayşe, Ali'nin kendisine asla yalan söylemeyeceğini biliyor çünkü birbirlerine karşı her zaman çok açık sözlü olmuşlar ve onun dediklerine inanıyor; ama bu durumu da artık kabullenemiyor ve ayrılıyorlar.

Ayrılıktan sonra Ali bir yıl boyunca perişan bir halde Ayşe'yi geri kazanmaya çalışıyor, zaman zaman çok içip Ayşe'nin evine gelerek ağlıyor, bir daha onun kalbini kıracak hiçbir şey yapmayacağını söylüyor. Bir yılın sonunda yeniden deneme karar veriyor Ayşe ve tekrar ilişkiye başlıyorlar.

Daha üçüncü gün Ayşe, Ali'nin telefonuna geçen sefer ayrılmalarına sebep olan kadından gelen ''Kokunu özledim.'' tarzından bir mesaj geldiğini görüyor. Ali'nin gizlemeye çalıştığı bir şey değil bu arada bu, zaten telefonunu bazen Ayşe de kullanıyor.

Ali, kadının Ayşe'yle tekrar başladığınından haberinin olmadığını ve bu yüzden mesaj atmaya devam ettiğini söylüyor. Ayşe de şimdi haber ver o zaman diyor, Ali bir ara söylerim diyor. Tam bu sırada ikinci bir mesaj geliyor ''Haftaya yanına geliyorum.'' diye. Ayşe ya ona hemen söylersin ya da ben şimdi giderim diyor, Ali de git o zaman diyor. Ayşe gidiyor ve tekrar ayrılıyorlar.

Ek bilgiler:

Bu ayrılıktan sonra Ali ciddi anlamda dağılıyor, ailesi de bu dönemde onun yüzünden çok yıpranıyor.

Bir yıl önceki ayrılıklarında da şimdi de Instagram'da birlikte olduklarını fotoğrafları silmiyor Ali. O kadınla da takipleşiyorlar, kadının bilmemesi imkansız yani.

1- Ali fotoğrafları bile silmeyecek kadar ayrılmalarını kabullenemiyorsa, bir yıl boyunca barışmak için Ayşe'nin peşinde koşuyorsa onu neden hemen gözden çıkarıyor? Neredeyse on yıldır hayatında olan bir kadına ilişki içinde bile olmadığı, uzaktaki evli bir kadını tercih ediyor?

2- O kadını tercih ediyorsa Ayşe'yle ayrıldıktan sonra neden dağıtıyor kendisini? Ali'nin amacı ne, Ali ne yapmak istemekte?

Bu arada 25 yaşındaki bir çocuktan bahsetmiyoruz, 48 yaşında kendisi.
0
vestasy
(20.03.22)
Biri metres diğeri eş bu zeminde bakmak lazım
0
olaylar olaylar
(20.03.22)
ali'nin bi amacı falan yok. ali ilgiye tav olan egosunun yelpazelenmesinden hoşlanan bir tip. böyle durumlarda hep şunu düşünürüm, çatlak yoksa su sızamaz içeri. kaldı ki kokunu özledim, yanına geliyorum mesajları varsa sizin dediğiniz gibi ortada ilişki içinde bile olmadığı bir durum olamaz bu. durum zaten almış başını yürümüş. alinin kapılara gelip ağlaması, kendini dağıtması vesaire sadece konfor alanını kaybetme korkusu. o kadın bugün yaktım tüm gemileri gel boşanıyorum dese ali anında size sırtını döner.

bir süre sonra işler iyice sarpa sardıkça durum uyuduk demiştim, mesajları da yakalamıştın, ayrılmadın, ayrılsaydın kızım'a kadar dönmezse bende phoebe değilim :).
0
Phoebe
(20.03.22)
Her iki kadına da bağımlı, zayıf kişilikli bir Ali'den bahsediyoruz.
Dördüncü paragraftan sonrasını yaşayan Ayşe'ye Allah akıl fikir versin diyoruz.
Başka paragraflar da (düşünme, kafa yorma boyutunda dahi olsa) yaşanacaksa Tencere yuvarlanmış, kapağını bulmuş diyoruz.
0
Mirket
(20.03.22)
@Phoebe +1
Ali istiyor ki Ayşe yanında olsun, kıskansın, diğer kadın da onu istesin. Çünkü Ali mükemmel bir insan, kadınlar onu paylaşamıyor, bak nasıl kıskanıyorlar, biraz ilgi göstermesi için neler yapıyorlar.

Fakat en başta sevgilisinin başkalarıyla ilişkisini kısıtlamaya çalışan kadın, adamı değiştirmeye uğraşmak yerine ilişkiyi bitirmeliydi. Sonrası çığ gibi dökülmüş.
0
kobuzchu kiz
(20.03.22)
Ali ilgiye aç ve karaktersiz, Ayşe'de fazla iyi niyetli.

Yukarıdakilerin hepsi +1
0
komando kani var bende
(20.03.22)
Ali metreslik yapıyor. Ayşe cinsel yolla bulaşan hastalık kapmamak ve yukarıda bahsedilen diğer tüm sebepler için Ali’ye tekmeyi basmalı.
0
Hallegadola
(20.03.22)
Ben Ali'yi çok iyi niyetli görmedim. Bu yargıya özellikle Ayşe'nin istemediği bu kişilerin kendisine anlattığı evlilik içi sorunlarını Ayşe'ye iletmesinden vardım. Bu hiç normal bir davranış değil, açıkça kışkırtmaya ve kıskandırmaya çalışıyor.

İlk olarak arkadaş olan iki evli insanın kendi evlilik sorunlarını birbirlerine anlatması bence tuhaf. Bunun üstüne alinin, ayşenin rahatsız olduğunu bile bile bu sorunları ona iletmesi daha büyük bir problem çünkü Ayşe zaten söz konusu kadının Ali'ye romantik ilgi duymasından rahatsız. Evliliğindeki problem bu şüphesini artırıyor. Ali'nin yaptığı şey çok anlamsız ve manipülatif. Hiç sevmedim kendisini, çevresindekilere sabır diliyorum.

Ali'nin bu durumu "birlikte uyuma" mevzusuyla perçinleniyor. Yapsın da anlatmasın demiyorum, ancak anlatamayacağı şeyi en başta hiç yapmamalı. Belli ki ilişkileri bunu kaldırmıyor. Eğer Ali gidip birileriyle "sevişmeden sadece uyuyabilmek" istiyorsa Ayşe'den ayrılıp bunu sorun etmeyecek birini bulmalı.

Bu olayı bu kadar dram haline getiren şey tamamen Ali. Ayşe klasik bir tek eşli ilişki sürmek istemiş. Büyük ihtimalle de 10 yıllık ilişkisi boyunca çeşitli şekillerde manipüle edilmiş. Arkasına bakmadan kaçmalı bu adamdan.
0
akhenaten
(20.03.22)
Ali bence narsist herifin teki.

Ayşe arkasına bakmadan kaçmalı, kaçarsa birkaç ay sonra çok mutlu olacak :)
0
buffy de vampir sayılır
(20.03.22)
Adam 50 yasina gelmis, bu yastan sonra ne toplum ne ahlak normlarina uymak zorunda degil.
Haliyle de uymuyor.

Unlu bir teknik direktorun de 2 karisi var bundan rahatsiz olmuyor.
O yasa gelsem ben de sallamam.
0
divit
(20.03.22)
Ali guvenilmez ve toksik bir insan. Ben olsam fotograflari kaldirmasi konusunda baski yapardim. Bu 'neden' diye mantikla aciklanabilecek bir durum degil, Ali karaktersiz biri.

Ayse de tekrar bu adamla sevgili olmayi biraktim iletisimini bile surdururse basina gelenleri hakediyor olur. Bu birebir 'ben salagim, dur ben yere yatayim sen benim ustume bas gec ayaklarin kirlenmesin' demektir artik. Ilk defa da sucu yok, guvenmeyi tercih etmis. Su noktadan sonra hala Ali'nin pesinden gitmek sacmaliktir. No contact yapilmali. Dunyada erkek mi yok yahu.
0
sopiro
(21.03.22)
Hep pastam dursun, hem karnım doysun.
0
2027
(21.03.22)
Ali karaktersiz ve yaptığı herhangi bir şeyde anlam aramak anca arayanı yorar diye yorumladım. Uzay boşluğuna salar gibi salmak lazım.
0
Mossy
(21.03.22)
ali'ye bir noktaya kadar da normal dedim, şuu yapmasaymış iyiymiş dedim. başkaları ile olan muhabbetlerini evde anlatmamalıymış dedim. ama beraber uyuduk'a kadar. işte o noktada oha dedim.

Ali alışmış olduğu hayattan çıkmaya korkuyor, ayşe ile yaşayabileceği bir macera düşünemiyor ancak diğer kadının da heyacanını, ilgisini seviyor ve bunun için bir plan yapmasına, harcama yapmasına, zaman ayırmasına da gerek yok. Kadının varlığı be attığı mesajlar ali'yi heyecanlandırmaya yetiyor.

Diğer kadın ise ali'yi heyecanlandırdığı için hala beğenildiğini hissetmek istiyor zira o da eşi ile artık bir macera yaşamıyor, onunda eşi ali gibi. ikisi de birbirini heyecanlandırıyor.

1 - burada çok soru var, son soruya cevap verebilirim, ali kadın'ı değil, kadın'ın oluşturduğu heyecanı tercih ediyor.

2) konfor alanının, alışkanlıklarının değişmesine karşı korku, kendine güvensizlik (diğer başka kadınlara yönelmiyor, kimse beni beğenmez diyor) nedeni ile saçma sapan davranışlar sergiliyor, tam bir amacı yok.

ve son olarak kobuzchu kiz'in son pragrafı +1
0
selam
(21.03.22)
(12)

Eski bir sevgilinizi özleme atakları size de oluyor mu?

magni
Tamamen akıldan çıkaramamak, sürekli onu düşünüp hep özlemek şeklinde değil kastettiğim şey. Unutuyorsun, aklına bile gelmiyor uzun süre. Ama aylar sonra olmadık zamanda birden yeniden deli gibi aklına düşüyor, beraber geçirdiğiniz güzel anları düşünüyorsun saatlerce, günlerce. Sonra yine unutuyorsu
Tamamen akıldan çıkaramamak, sürekli onu düşünüp hep özlemek şeklinde değil kastettiğim şey.

Unutuyorsun, aklına bile gelmiyor uzun süre. Ama aylar sonra olmadık zamanda birden yeniden deli gibi aklına düşüyor, beraber geçirdiğiniz güzel anları düşünüyorsun saatlerce, günlerce. Sonra yine unutuyorsun, bir süre sonra yeniden aklına düşüyor falan.

Bende bu şekilde olan, hayatımda ciddi iz bırakmış bir ex var. Bu durumdan hiç memnun değilim. En son olarak da biriyle takıldığımın ertesi günü aklıma düşmüştü kendisi ilginç şekilde.

Benzer şekilde böyle özlem atakları gelen oluyor mu? Bu duygunun bir sonu yok mu?
0
magni
(17.03.22)
Olmuyor.
0
j r r tolkien hayrani
(17.03.22)
geliyor ama zamanla o da geçiyor. 5,5 yıl ilişki sonrası 7-8 ay arkasından ağlamış 39 yaşında adamım :) sonrasında sağlam bir tatil yaptım, hiç masraftan kaçmadım. tüm izinlerimi kullandım. çok fazla insan tanıdım. arkadaşlarım x3-x4 oldu neredeyse ve hepsine zaman emek harcadım şimdi de kanka diyebileceğim bir sürü insan var. yetişemiyorum :)

sonra ağlamalar ayda bire düştü, şimdi ise sadece belli şarkılarda ya da çok özel anıların tekrar yaşandığı durumlarda ama ağlama, kriz gibi değil, aklıma geliyor ve çok üzülmüyorum. eskiden fotoğraflarına, fotoğraflarımıza, yazdıklarımıza bakınca içimi hüzün kaplardı. şimdi baksam bile çok kötü hissettirmiyor. bazen yeni ilişkimde bir şey yaşıyoruz, bunun aynısı olduğunda nasıl davrandığım aklıma geliyor ve keşke falan diyorum. kısacası, her şey geçiyor. asla geçmeyecek herhalde derdim, hayatımı böyle sürdüreceğim. aslında aklım, mantığım geçeceğini bilirdi. vakti geldi ve geçti.
0
gabe h coud
(17.03.22)
oluyor bana. hatta ayrilik sonrasi ilk alti ay sadece sonuncuyu degil tum eski sevgililerimi ozluyorum jdkdkd sanirim ayni hisleri yasamak kafamda hepsinin baglantisinin olusmasina yol aciyor. devaminda da oluyor ama. bir keresinde hic unutmuyorum ayriligin ustunden dort yil gecmis, kizin yuzunu hatirlamiyorum ama gece ruyama girdi diye sabah kalkinca hungur hungur aglamistim. cabuk gecmisti ama tabii o. genelde yeni bir iliskim olunca eskilerin etkisi yok oluyor tabii ama sonra bu sefer sonuncuyu ozlemeye basliyorum, yine basa sarmis oluyoruz. birini ozlemeden, dusunmeden gecen gunum yok gibi. bir yil iliski, iki sene ozleme, sonra baska iliski, iki yil da onu ozleme seklinde gidiyor.

ozellikle introvert biriysen cok daha zor olabilir unutmak. bak gabe bissuru arkadas edindim filan yazmis. bende hic oyle seyler olmuyor, aksine daha cok yalnizlasiyorum. sonra bi de ask acisinin ustune ayni zamanda cok iyi bir dostumu kaybettim diye uzulmeye basliyorum.

ayrilali bir sene oldu mesela daha gecen gun bi meme gordum, sadece onun anlayip gulecegi turden, onu paylasamiyor olmak bile uzdu.
0
der meister
(17.03.22)
Ayrılalı 10 gün oldu her gün özlüyorum :(
0
Corpsebridee
(17.03.22)
Tam da şu son 4-5 gündür bana olan bu.
Epey şiddetli hatta mesaj atma derecesinde fln. Zor tutuyorum kendimi.
O yüzden normal diyebiliriz.

Bu arada ilginçtir, @der mesiter in yazdığı eskileri özleme durumuna benzer şeyler de oluyor. Açıkçası bunun arka planını çok merak ediyorum. Neden böyöe oluyor diye.

Çünkü, son ayrıldığlım sevgilimin de, benden ayrıldıktan sonra, benden bir önceki sevgilisi ile iletişime geçmeye çalıştığını biliyorum.
0
saturn
(17.03.22)
Toksik bir ex ise ilk zamanlar bu ataklar normal
Zamanla köprünün altından çok sular geçtikçe geçiyor ve çivi çiviyi söküyor, kesin bilgi
0
mya
(17.03.22)
Oluyor, "bazen bana gelir gider seni dert etmeler" şeklinde tam da.
0
south park in kapusonlu uyesi
(17.03.22)
boşluğa düşmezsen olmaz.
0
orpheus
(17.03.22)
@orpheus Bu bahsettiğim durum direkt boşlukta olmakla bağlantılı bir hal değil ama. Aksine boşlukta değilken, birileriyle iyi zaman geçirdiğim dönemlerde de gayet aklıma düşebiliyor. Şu şekilde de bir detay paylaşmıştım mesela; "En son olarak da biriyle takıldığımın ertesi günü aklıma düşmüştü kendisi ilginç şekilde."
0
🌸magni
(18.03.22)
zaten bir adet eski sevgilim var. onun da sohbetini, beraber geçirdiğimiz ilk ayları ve bazı anları özlüyorum bazen. sonra son ayları ve ayrılık sonrası dönemi hatırlayınca o özlem de geçiyor hamdolsun
0
kimwexler
(18.03.22)
Geçecek diye umuyorum.:(
0
fidelity
(18.03.22)
Hicbirini ozlemiyorum. Iyi insanlardi ama aklima bile gelmiyorlar desem dogrudur.
0
sopiro
(20.03.22)
(8)

Psikolojik destegin benim icin anlami olmamasi

celebi efendi
Senelerdir suren borcluluk durumundan dolayi psikolojim kotuyu gecin artik yok durumda. Bir destege ihtiyacim oldugunun farkindayim. Ama sonucta psikolog tutup borcumu odemeyecek. O yuzden bana anlamsiz geliyor. Ne yapmaliyim? Yine de destek almali miyim?
Senelerdir suren borcluluk durumundan dolayi psikolojim kotuyu gecin artik yok durumda.

Bir destege ihtiyacim oldugunun farkindayim. Ama sonucta psikolog tutup borcumu odemeyecek. O yuzden bana anlamsiz geliyor.

Ne yapmaliyim? Yine de destek almali miyim?
0
celebi efendi
(16.03.22)
Neyi değiştirecek hiçbir şeyi
0
ibra3000
(16.03.22)
borçlu yaşamak bilinçaltında başka anlamlara gelen bir şey.
yani borçluluk sadece maddi kaynak eksikliği değil, bir hâldir ve bilinçaltında bu hâlde olma ihtiyacının sebebini tespit edemedikçe borçtan kurtulamazsınız.

genelde hak etme duygusunun gelişememesiyle ve kök salamamakla ilgilidir.
özellikle sizden önce kürtajla aldırılmış, düşmüş ya da doğduktan sonra genç yaşta ölmüş bir kardeşiniz varsa, bu tip şeyler bilinçaltında hayatı hak etmediğinizi düşünmenize neden olur.

veya bazı durumlarda babayla ilgili problemler olabilir.
para konusunda anne babanın etkisi büyük ama borç konusunda baba daha baskın sorun oluyor.

uzun lafın kısası, borçlarınızı ödemek için destek almanız lazım zaten.
aile dizimine gitmenizi öneririm.
0
blatta hiberna
(16.03.22)
Sen bu şekilde daha da borçlanırsın bir de psikologa 500 bayıl. Psikolog düşünebildiğine göre aç kalacak kadar da borçlu değilsin.
0
ibra3000
(16.03.22)
psikolog borç ödemez zaten, nasıl para kazanılacağını da anlatmaz. insanlar ruh sağlığı çalışanlarına gelip beni düzelt diyorlar. sihirli değnek olsaydı, dünyanın en zenginleri psikologlar olurdu. psikologlar baş etmeyi, stresi yönetmeyi, farkındalığı vb. durumları kişiye fark ettirir. zaten danışan olarak herhangi bir önyargı var ise terapiden yarar beklenmez.
0
mikahakkinen
(16.03.22)
psikolog'dan borc iste:)

saka bi yana. borc durumlarinda gozlemledigim 2 tip var. 1 borc arsizi. bir kere o virusu yiyen insan tum hayatini borc uzerine kurmaya basliyor. bu kategorideysen psikolog sart. zira bircok insan cevresindeki boyle borc arsizlarini uzaklastirir.

ikinci tip, dogal veya ailevi sebeplerle kendini cok yuklu bir borcun altinda bulanlar. eger bu gruptuysan psikolog degil, yeni gelir modeli, alacakliklarla anlasma, ek is, maddi destek gibi seylere yogunlas.
0
buenosdias
(16.03.22)
bu borçluluk durumundan dolayı günlük hayatın alt üst oldu mu?

iştahın ve uykun ne durumda?

intihar düşüncen var mı?

bakın şimdi size ve dangoz dungoz şeyler yazanlar için durumu bir metaforla anlatacağım;

psikolojin, içsel dünyan bir masa ve problemler hayatın yükleri masanın üzerine birikiyor. geldikçe geliyor. kiminin masası cevizden, meşeden sağlam. kiminin masası suntadan daha hafif materyalden. aynı yük birini hiç etkilemezken birinin ayaklarını titretiyor. zorlanıyor kişi; uykusu, iştahı bozuluyor artık masa olmaya devam edemiyor.

psikolojik yardım masanın üzerinden yükleri almayacak, alamaz. ama masanın ayaklarına destek olmana yardımcı olacak. sana ne destek verir senin materyalinde nasıl bir güç seni destekler buna yardımcı olacak.

eğer durumun varsa kesinlikle bir KLİNİK PSİKOLOGDAN destek al. bu hayatta kendine yapacağın en değerli yatırımlardan biri olur. KLİNİK PSİKOLOG olması önemli.

kolaylıklar ve ferahlıklar diliyorum.
0
entellektuelmankurt
(16.03.22)
Bana da anlamsiz geliyor. Borclarini odemeye odaklan. Ne civarda bir borçtan bahsediyiruz bilmiyorum ama terapiye verecegin parayı borca yatir.
0
stavro
(16.03.22)
Psikolog veya terapist sorununuzu cozmez zaten, soruna nasil yaklasacaginiz konusunda yonlendirir.
Benim babam oldu diye terapiye gitsem babami canlandirmasi gerekmeyecek neticede.
Borclulugunuzdan dolayi hayatta bir daha iyi seyler olmayacagi gibi karamsar veya zaten benden bir halt olmaz gibi kendinizi yeren dusunceleriniz varsa ornegin, bunlari atlatmaniz konusunda yardimci olur ve yonlendirir. Boylece aksiyon alacak motivasyon, kabul, inanc vs icin dogru bakis acisini bulmus olursunuz.

Ama bugun bir terapist gorusmesi 400-500 lira. Belki once bazi online kaynaklar veya daha az maddi yuku olan secenekler neyse onlara bakabilirsiniz.
0
sopiro
(16.03.22)
(15)

10bin tl maaş ile geçinemiyorum, normal mi?

maraz alinin sag kolu
aile evindeyim bir de3bin lira kiralı stüdyo daire (rezidansta) taşınmayı düşünüyorum birkaç ayakira/maaş oranı kaç olmalı sizce istanbulda?
aile evindeyim bir de
3bin lira kiralı stüdyo daire (rezidansta) taşınmayı düşünüyorum birkaç aya
kira/maaş oranı kaç olmalı sizce istanbulda?
0
maraz alinin sag kolu
(13.03.22)
Gecinemiyorum deyip bir de 4 bin TL ek masraf mi yapacaksın?
0
kisa
(13.03.22)
Normal. Benzer maaşı alıyorum. 2350 lira kiram var. Maaş dışında 5-6k ek gelirim var. Anca yetiyor.
0
birmilyonunvarmi
(13.03.22)
kazık kadar halimle aile evinde yaşamaya devam mı edeyim
0
🌸maraz alinin sag kolu
(13.03.22)
Valla ne tarz harcamalarin oldugunu bilmeden direkt normal ya da degil tarzi yorum yapmak cok da dogru olmaz gibi. Genel olarak bakildiginda kira vs gibi harcamalar olmadan 10 bin ile gecinememek biraz anormal gibi geliyor ancak atiyorum kira vermemene ragmen aile evinde 10 kisiyseniz ve tum masraflar sendeyse ya da ailenin kredi borcu vs varsa ve sen onlari ustleniyorsan isin rengi degisir. Ya da nasilsa kiram yok deyip bir takim gereksiz harcamalar yapiyorsan eve gectiginde belki onlari da kisarsin falan filan.

Bunun disinda istanbul ozelinde kira/maas orani hakkinda bisey diyemem ancak ben bu oranin genel olarak 1/3 u gecmemesi gerektigini dusunuyorum.
0
j r r tolkien hayrani
(13.03.22)
Aile evinde yaşamanın kötü olması olayı tamamen toplum dayatması. Ailenle aran iyiyse gayet yaşanır. Rezidansta eve çıkarsan 3klık evin toplam masrafı min 5k olur ona göre hesap yap. Aile evinde eve destek vermiyorsan 10k ile geçinememek biraz da senin sorunun bence harcamaları gözden geçirmen lazım.
0
mg3929
(13.03.22)
10 bin tl sana zengin bir hayat yaşatmaz ama "geçinemiyorum" da demezsin. harcamalarını gözden geçir ve takip et derim.

aile evinde yaşamak istememen mantıklı, bence de 4 bin tl verilir. ama kalan 6 bin ile idare edebilmen ve mutlu olabilmen lazım yani.
0
roket adam
(13.03.22)
abi şimdi doğruya doğru konuşayım. aile evindeysen kira vermiyorsundur. 10bin liraya gayet geçinirsin. kesinlikle normal değil bu durum üzgünüm. kılçıksız 10bin lira parayı yeme içmeye sosyal hayata ulaşıma rahat rahat harcarsın. ama şimdi aile evindeyim diyorsun kiradaysanız ve kira(3-4)+faturalar sendeyse falan ancak öyle zorlanırsın

başka türlü harcamalarına dikkat etmelisin bence
0
biseysorucam
(13.03.22)
3000'e stüdyo bulabilecek misin? 1+1 rezidans daireleri 5000 falan olmuş üstüne hayvan gibi aidat veriyorlar.

Kafa rahatlığı için yapılabilir ama ben ailemle yaşarken neden ev veya araba kredisine girip bunlardan birini almadım diyorum.
0
nhk ni youkosu
(13.03.22)
aile evinde 10 binle geçinememek normal değil.
0
candide
(13.03.22)
arkadaş var, aileden zengin. evini arabasını almışlar. yardım de ediyorlar. üstüne aylık 10k maaşıyla tek başına geçinemiyor. her hafta sonu bir yerlerde 3-4 bin lira harcıyor. yazın tatilin gecesine 4-5 bin lira veriyor. sürekli viski puro saat fotoğrafı, motor ya da kayak fotoğrafı paylaşıyor. dünya kadar borcu var. sen sen ol, ayağını yorganına göre uzatmayı öğrenmeden, aile yanındayken aylık 4-5 bin lira rahatlıkla biriktirmeyi başaramadan, son olarak da kenarda 50 bin lira paran olmadan eve çıkma. istanbul'da kira maaş oranı %30'un altına olmalı. %20-25 iyidir. mümkünse %4-5 olsun ama senin için pek mümkün değil gibi.

önce bir akvaryum al, balık bak. kedi, köpek, kuş bak. gönüllü işler yap. tek başına eve çıkmak sorumluluk ve irade ister.
0
gabe h coud
(13.03.22)
aile evinde 10 binle geçinememek bence de normal değil. Zaten şu an en büyük gider kira ve fatura evde. Sen ayrı eve çıksan bide onlar binecek hiç uğraşma.
0
Topalordek
(13.03.22)
bence normal ama harcamalarını yazsan daha mantıklı olur.aile evnde yaşayıp her gun dışardan yemek mi söylüyorsun veya alkole yatırım mı yaparsın ya da sürekli gezer misin? kredi kartı batagına mı düştün, taksitlerin var mı geçiçi ödemelerin mi var kredi mi çektin neden geçinemediğin sorgulanmalı. belki kendine yatırım amacıyla düzenli harcama yapıyosun bu sefer iyi bi şey yapıyorsun diyeblirizx ama gelirinle birikim yapamıyorsan kısman gereken seyler var demektir.
eve çıkmak asla kira ödemek değildir içinde her türlü gider hesaba katıp eve çıkılmalı. sıfırdan beyaz eşya almak, faturalar, koltuk, yatak, perde, taşınma masrafı bilmem ne. birikim olmadan aile evinden ayrılmayı tavsiye etmiyorum
0
ala09
(14.03.22)
Rezidansta yasarken kiraya ek olarak neredeyse kira kadar aidat odeyeceksiniz, ayrica her mevsim donumunde "isitma sisteminizde xyz tespit edildi - 500 tl' veya 'sogutma sisteminizde tadilat gerekiyor - 800 tl' gibi mesajlar alacaksiniz. Yani sadece kira olarak dusunmeyin, muhakkak bir tampon miktar birakin gelirinizde bu ek masraflari odemek icin.
0
sopiro
(14.03.22)
yasam stiline gore gecinememen normal olabilir ama ekstradan 4 bin lira masraf yapip nasil gecinmeyi dusunuyorsun burasi daha da ilginc.
0
baldur2
(14.03.22)
Genel kural olarak kiranın maaşın 1/3'ünden fazla olmaması, ya da sabit giderlerin (kira + faturalar) maaşın yarısından fazla olmaması gerekir diye okumuştum. Eğer aile evi ile ilgili giderleriniz yoksa, kiraya, faturalara, krediye, market alışverişine falan yardım etmiyor, 10 bin lirayı kemiksiz kendinize harcayarak geçinemiyorsanız çok normal değil bence. Birkaç ay yaptığınız her harcamayı bir yere yazın, bir uygulama kullanabilirsiniz ya da en basitinden excelde tablo yapabilirsiniz. Parayı nereye harcadığınızı görüp nereden kısabileceğinizi belirleyebilirsiniz. Bir de taşınırken de bir masraf olacağını göz önüne alın. Mesela eşyanız yoktur diye tahmin ediyorum, eğer eşyasız eve çıkacaksanız bir sürü ek masraf olacak. Yani en basitinden evin perdesi bile yüksek miktarda bir kalem olabiliyor.
0
peki madem
(14.03.22)
(4)

sevgi sözcükleri

elma
merhaba, gündelik dilinizde "canım, bitanem, tatlım, hayatım" gibi hitap kelimelerini kullanıyor musunuz, kullanıyorsanız ne sıklıkta ve hangi yakınlıktaki kişilere kullanıyorsunuz?ya da size hitap edildiğinde neler hissediyorsunuz, bazı insanlar bu kelimeleri kullanırken daha bonkör oluyor sanırım
merhaba,

gündelik dilinizde "canım, bitanem, tatlım, hayatım" gibi hitap kelimelerini kullanıyor musunuz, kullanıyorsanız ne sıklıkta ve hangi yakınlıktaki kişilere kullanıyorsunuz?

ya da size hitap edildiğinde neler hissediyorsunuz, bazı insanlar bu kelimeleri kullanırken daha bonkör oluyor sanırım bazıları daha ketum.

mesela yeni tanıştığınız ama samimiyetinizin ilerleyeceğini hissettiğiniz biri size böyle hitap etmeye başlarsa ne hissederseniz?

konuyla ilgili eklemek istediğiniz başka şeyler de olursa dinlemeyi isterim.

teşekkür ederim şimdiden :)
0
elma
(11.03.22)
sevgilim dışında kimseye bunları söylemem. sevgilime bile söylerken azıcık çekindiğimi hatırlıyorum. sevgi sözcükleri kullanmakta pek rahat değilim. ama bana söylenmesi hoşuma gider. hayatım biraz yaşlı işi gibi geliyor ama hiç olmamasından iyidir. sevgilim, yavrum, bebeğim güzel ya bunlar :D

sevgilim yok ama günlük hayatta tatlım ve canım çok duyuyorum. işten bi arkadaş herkese tatlım diyor. itici geliyor o yüzden. yakın iş arkadaşım ara sıra canım diyor. o canım deyince moralinin iyi olduğunu anlıyorum, o yüzden hoşuma gidiyor bunu duymak.

düşündüm de annem de canım diyor. ben de bazen anneme canım annem diyorum. dünyanın en güzel en süper annesi falan diyorum. bendeki sevgi sözcükleri bu kadar olabilir.
0
kimwexler
(11.03.22)
Yakın kadın arkadaşlarıma bebiş diyorum, erkeklere hacıt diyorum. Benim için sevgi sözcükleri bunlar. Diğerlerine sevgi sözcüğü pek kullanmam.
0
Bruce
(11.03.22)
Kardeslerime beybi, beybito falan derim. Canim'i neredeyse sadece cocuklarla konusurken kullaniyorum.

Eger samimi veya yakin oldugum biri kullanirsa cok takilmam ama alakasiz bir insan veya cok yakin olmadigim biri kullanirsa (is arkadasi vs gibi) hosuma gitmez ve muhtemelen bir sey derim, en azindan rahatsiz oldugumu belli ederim.
Ama mesela is yerindeki supervisorum 65 yaslarinda bir kadin, 'good morning sweetheart' diyor ofise girince, bunu hic garipsemiyorum. Yasina ve kulturune yakistigini dusunuyorum. Ingilizlerde boyle 'love, sweetheart, darling' falan gibi seyleri kullanma aliskanligi oluyor.

Eskiden calistigim bir kadin surekli bebegim, bitanem, hayatim falan derdi, ofisteki herkes en az bir sefer bu hitaplarin ne kadar itici oldugunu soyledi sanirim, yine de duzelmedi.
0
sopiro
(12.03.22)
Eşimle canım, hayatım, sevgilim, trollük yapasımız varsa aşkitom... Standart.

Bazı kız arkadaşlarla bebeyim, beybi falan, çirkin ama alışkanlık oldu.

Benden küçük akrabalara, kuzenlere yeğenlere kuzum diyorum sıkça, bazen tatlım. Sülale çok kalabalık, bazı kuzenlerimin bazı çocuklarının adını unutunca kurtarıcı oluyor :)

Yeni tanıştığım insanlar böyle hitaplar kullanırsa aşırı gıcık oluyorum. Hayırdır, sen kimsin de ben senin canın oluyorum? Kişinin ısrarcılığına göre değişen şiddette tepki gösteriyorum.
0
kobuzchu kiz
(12.03.22)
(12)

Sonradan düzenli olabilmek mümkün mü

cilekli krep
Kendimi bildim bileli dağınık bir insanım ama dağınık bir evde kendimi mutlu huzurlu hissetmiyorum. Ev dağılıyor sonra topluyorum. Yani evi dağıtmamayı bir türlü başaramıyorum. Hele çocuktan sonra iyice tepetaklak gidiyorum. Tavsiye edeceğiniz bir şey var mı?
Kendimi bildim bileli dağınık bir insanım ama dağınık bir evde kendimi mutlu huzurlu hissetmiyorum. Ev dağılıyor sonra topluyorum. Yani evi dağıtmamayı bir türlü başaramıyorum. Hele çocuktan sonra iyice tepetaklak gidiyorum. Tavsiye edeceğiniz bir şey var mı?
0
cilekli krep
(07.03.22)
kendimi gördüm. mümkün değil
0
birmilyonunvarmi
(07.03.22)
Aktif olarak kullanmadiginiz her seyden kurtulmak. Az esya, az daginik.
0
sopiro
(07.03.22)
Dağınıklık olacak zaten, bunun önüne geçilemez. Mühim olan aldığını yerine koyabilmek, biraz tertipli davranmak. Bazı şeyler alışkanlık ve huy olarak geliyor. Yani kimisi içten gelerek düzgün bırakıyor herşeyi, kimisi ise hiç umursamadan dağıtıyor.

Bence sizin durumunuzda çözüm kolay. Dağınıksınız ama bundan memnun değilsiniz ve evinizi topluyorsunuz. Dağılmaya müsait, ufak tefek şeyleri kullanım sonrasında yerlerine geri koymak, büyük temizlik yerine günlük 10-20 dakikalık hızlıca bir ortalığı temizlemek işinizi görür. Ayrıca evinizi en iyi siz bilirsiniz, azıcık gözlem yapın :)

Bir dipnot, @birmilyonunvarmi'a bir noktada katılıyorum aslında. Bazı şeyler değişse bile tam olarak istenilen seviyeye gelinemeyebilir. Bunu bilerek de yaşamak lazım biraz.
0
burka
(07.03.22)
Aslında şöyle bişey oldu annemle 1 sene yaşadım. Sofrayı ben toplamazsam annemin toplayacağını bildiğim ve bunu istemediğim için her gün mutfağı topladım. Ama şimdi 10 dk sonralar hiç bitmiyor. :(
0
🌸cilekli krep
(07.03.22)
evet, mümkün.

bulaşık çıktığında makine doluysa tezgahta ya da lavaboda bırakacağın için dağınıklığın başlangıcı olur. 2 tabaktan bir şey olmaz dersin ama 3-5 parça bulaşık bile dağınık gösterir. bulaşık makinesi temiz ve dolu kalmasın. yıkama bitince yerlerine yerleştir. bulaşık çıktıkça 2 sn suya tutup makineye yerleştirirsin. tezgahın hep temiz kalsın. yatağını her sabah yap. her gün 10 dk süpürge çalıştır. evin bir kısmı temiz kaldığında evin genelini temiz tutmak daha kolay geliyor.

günün nasıl geçtiğini anlamıyorsan, alarm kurabilirsin.
0
gabe h coud
(07.03.22)
Sanırım üşengeç insanlar dağınık oluyor. Üşengeçligi yenmeye çalışırsanız düzeltebilirsiniz kendinizi.
0
Fusha
(07.03.22)
Ben eskisine gore daha düzenliyim. Hala düzenli bir adamin diyemem ama eskisine gore kesinlille daha düzenliyim. Sonradan da oluyor kafaya koyarsan.

Kendi kendime soyle diyorum, bunu su an kalkip duzenlemezsen boyle kalacak gunlerce, sunu duzeltemeyecek kadar tembel olursan bi yere varamszsim bu hayatta diye kendime uysri yapiyorum, sonra haklısın diyip kalkip duzenliyirum mesela.

Mesele usengeclik+1 usengecligi yenmeye calis.
0
stavro
(07.03.22)
Mümkün. Yeterli sayıda dolap ile başardım
0
photo85
(07.03.22)
bildiğin çöp evde yaşıyor gibiydim, en cicili yıllarım öyle geçti, bir şeyler oldu bana ve evi komple tadilata soktum, bu sırada 5 gün boyunca evden eşya attım, içini istediğim hale getirdim, şimdi eksiye göre öok daha topluyum.

1 - az eşya ile daha az dağılıyor.
2 - en az 3 günde bir etrafı biraz toparlıyorum.
3 - bir iş yaparken gözüme bişi takılırsa işim bitince elime bezi alıp hemen siliyorum veya toparlıyorum.

bu şekilde eğer belirli etkinlikler için ortalığı toparlamam gerekirse sadece yarım saatimi alıyor temizlik dahil.

eskiye göre çok daha topluyum, ama hala tam bir derli toplu disiplinim yok. çok derli toplu her şeyin yerli yerinde simetrik vs. gibi evler garip geliyor sanki hiç hayat yokmuş gibi. biraz dağınıklık evde hayat varlığını gösteriyor bence.
0
selam
(07.03.22)
Evde fazla eşyam yok ama her şeyin bir yeri olmaması yani kısıtlı depolama alanı biraz sorun yaratıyor galiba. Photo85 yazınca biraz düşündüm bu sonuca vardım. Tabii ki üşengeçlik de var. Umarım ben de bir gün ben de düzenli olmayı başarabilirim
0
🌸cilekli krep
(08.03.22)
olay tamamen üşengeçlikte. ben de böyleydim, kafama vura vura öğrettiler ehhehe. iyi ki de yapmışlar.

Klasik olacak ama, aldığın eşyayı işin biter bitmez yerine koyunca ev gerçekten çok da dağılmıyor. Bir de diğerlerinin de dediği gibi, minimum eşya en güzeli. Bu minimum eşyayı güzelce düzenlemek, kutulamak, etiketlemek vs. çok iş görüyor.
0
susannah delgado
(08.03.22)
kimse belirtmemiş ancak sizin sorun Freud’un psikoseksüel gelişim kuramında açıklanıyor. Anal dönemde saplantı geliştirmiş olabilirsiniz. gelişim evrelerini incelerseniz şöyle bilgilere ulaşabilirsiniz,
“ Anal Dönem
1-3 yaş arasındaki dönemdir. Dışkılamanın olduğu organ haz kaynağıdır. Çocuk anal kasları ile dışkısını “tutma” ve “bırakma” alışkanlıklarını kazanır. Çocuk ya tamamen tutar ya tamamen bırakır. Çocuk, böylece bu dönemde çevreyi ve kendini kontrol etmeyi öğrenir. Katı ve cezalandırıcı tuvalet eğitimi verilmesi, çocuğun bu döneme bağımlı kalmasına neden olur. Çocuk da yıkıcılık, dağınıklık, kızgınlık gibi sonuçlara yol açar. Bu dönemin sorunsuz atlatılması durumunda kişi kendini kontrol etme, olumlu ilişkiler kurma, özgürce seçim yapma, karar verme, yeni deneyimlere karışma özellikleri gelişir. Yetişkin yaşamında, kişinin aşırı düzenli olması, aşırı dağınık olması, cimrilik, saldırganlık, uyum, inatçılık, bağnazlık, kararsızlık bu döneme yönelik kişilik özelliklerini içinde barındırmaktadır.”
kişisel görüşüm saplantıların bilinçaltında atlatılması kolay değildir, ama gündelik yaşamda üzerine gidilip hafifletilebilir tabi.
0
bugisme
(08.03.22)
(9)

spor ve diyet yapacak motivasyonu nasıl buluyorsunuz?

ted
özellikle çalışan kişilere soruyorum bunu.pandemi ile birlikte çok ciddi bir kilo aldım. pandemi başlangıcında 90 kilo civarlarındayken 110-115 arasına kadar çıktım. son 10-15 kiloyu da son 5 ayda aldığımı söylemem lazım. son 5 aydır çalışıyorum. (evde yemek yapmıyorum genelde, dışarıdan yiyorum ve
özellikle çalışan kişilere soruyorum bunu.
pandemi ile birlikte çok ciddi bir kilo aldım. pandemi başlangıcında 90 kilo civarlarındayken 110-115 arasına kadar çıktım. son 10-15 kiloyu da son 5 ayda aldığımı söylemem lazım. son 5 aydır çalışıyorum. (evde yemek yapmıyorum genelde, dışarıdan yiyorum ve genelde de fastfood maalesef) boyum da 182-183 gibi.
sorum şu, diyet ve spor yapacak motivasyonu nasıl buluyorsunuz?
tabii en iyisi diyetisyen ile çalışmak, spor salonuna gitmek. bunun farkındayım. ancak şu anda tez yazıyorum ve son birkaç ay kaldı. spor salonuna gidecek pek vaktim yok. evime yürüme mesafesinde güzel bir spor salonu da bulamadım.
yani aklımda tez bitsin, diyetisyen ile çalışayım, spor salonuna gideyim var ancak bunu da birkaç ay yapma şansım yok.
ama direkt diyet yapacak motivasyonu da bulamıyorum, diyetin faydasını görmeye başlamak için birkaç hafta yapmam lazım, o noktadan itibaren devam etmek daha kolay olur diye düşünüyorum ancak o ilk birkaç hafta için motivasyonu bulamıyorum.
Siz kendinizi nasıl motive ediyorsunuz?
0
ted
(07.03.22)
Ben de senin gibiydim, sonra bi arkadaşım bana bu işin motivasyonla değil disiplinle ilerleyeceğini anlattı hayatım değişti. Motive olmayı beklersen gelmez, gelirse 2 gün sonra tekrar gider ama kendini bu konuda disipline edersen ömür boyu seninle kalır.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(07.03.22)
Benzer durumdayım. Her şeyi teze endekslemekten oluyor biraz da. O süreç de inadına uzadıkça uzuyor. Tez bitsin taşınayım, tez bitsin tatil yapayım, bitsin şu kitapları okuyayım diyip duruyordum. En sonunda sağlığımı etkilediğini görünce online diyetisyene başvurdum - hayatımda ilk defa- Bana bir program yazıldı ve harfiyen uydum. İlk haftada 1 kg kaybettim. Kilo verebildiğmi görünce diyete daha sıkı sarıldım. Şu an 3.5 kg kadar verdim. 3 haftada. Geri dönüp başladığım tarihe bakıyorum 3 hafta önceki benle şu anki halim arasında bile bariz fark var ve güzel hafifledim. Kısacası en iyi motivasyon başlamak. Benim diyetim 1 aylık planlandı ama ben devam edeceğim. Ben diyete cuma günü başlamıştım öyle pazartesi olsun da başlayayım diye beklemedim bile. Siz bunları burayq yazdıysanız diyeti de sporu da yaparsınız. Hemen başlayın.
0
buzbebek
(07.03.22)
Başlarda spora gidene kadar mırın kırın edip salon çıkışı "oh be iyi ki gelmişim" hissiyatlarını biriktirerek devam ediyordum. Çünkü siz sporun sizi yoracağını düşünseniz de aksine yoğun tempoda tükenmeden çalışabileceğiniz enerjiyi kazandırıyor.

Artık sporu bıraksam bitkin düşüp depresyona gireceğimin farkındayım. Onun için eskisi kadar zor gelmiyor gitmek. Gittikten sonra gelen enerji ve rahatlık hissiyse zaten paha biçilemez.

Bu mırın kırın etmeden spora gitme alışkanlığını edinmem düzenli devam ederek 3 ayımı almıştı. Böyle şeyler tamamen rutn ve alışkanlıkla alakalı. Rutini oturttuktan sonra çok yoğunum gibi bahanelerin anlamsız olduğunu fark ediyorsunuz. Ben eve akşam 7'de geliyorum örneğin. Sabah 6:30'da çıkıyorum. Buna göre pratik yemekler belirledim, yemeklerimi de kendim yapıyorum. Artık bunları düşünmeden yaptığım için de her şey gayet sürdürülebilir.
0
akhenaten
(07.03.22)
Motivasyon gerektigini dusunmek en buyuk yanilgi bence.
Yani ise gitmek icin motivasyon bulmuyorsunuz mesela, ooof lanet olsun ya deseniz de gidiyorsunuz cunku 1) tartismaya acik degil, 2) sorgulamayacaginiz kadar rutin.

Ben spora vs ilk basladigimda en faydasini gordugum sey karar verme kismini ortadan kaldirmakti. Yemekle ilgili mesela, ay ne pisirsem aksam falan derseniz yorgunlukla falan basa cikmak zor olur. Benim verdigim kararlari elimine etme taktigim suydu: ne zaman ne yiyecegime karar veremezsem omlet ve salata yiyordum. Yemekle ne icsem diye dusunmemek icin hep su veya soda iciyordum. Boylece otomatik olarak fast food, sekerli icecek gibi seyleri eliyorsunuz beslenmenizden.

Vaktiniz oldugu zamanda biraz fazlaca yapip stoklayabilirsiniz. Mesela soslamadan agzi kapali kapali kaplarda sakladiginiz salata bir kac gun rahatlikla durur. Icine tavuk, balik, yumurta, mercimek vs gibi seyler ekleyerek hem tadini degistirirsiniz hem de protein oranini arttirirsiniz.

Sabah yogurda kattiginiz protein tozu ve musliye seker orani yuksek olmayan bir meyve ekleyerek ekmek, pogaca yemekten daha guzel bir kahvalti etmis olabilirsiniz falan filan.

Neyse uzatmayayim, demem o ki spor saatinizi de takviminize ekleyin. Youtube'da bir suru video var, onlari yaparak baslayin. Hergun 7-10 bin adim atin. Hayatinizin %80ini duzgun beslenerek, mumkun oldugunca aktif olarak gecirmeye calisin. %20lik hata payi normal. Caniniz istemese de mutsuz mutsuz yapin yani nolacak, kol kasiniz bunun farkinda degil ki. Motivasyona gerek yok yani.
0
sopiro
(07.03.22)
motivasyon konusunda şöyle bir yanılgı oluyor genelde, bir şeyi yapmak için önce motivasyonun geleceğini sonra harekete gececeğimizi düşünüyoruz ancak işleyişte tam tersi oluyor. yani önce harekete geçiyoruz sonra yaptıkça motivasyonumuz oluşuyor. yani ünlü spor markasının sloganı gibi bazen sadece yap gitsin (just do it) demek gerekiyor.

@Kaleci Saçlı Forvet'in de bahsettiği gibi motivasyonu oluşturmak ile motivasyonu korumak farklı şeyler. Ne yaparsanız yapın bir şeyi ritüel haline getirdiğinizde o size bir süre mutluluk verir ve hayat enerjinizi yükseltir, çünkü hayatınızı kontrol edebildiğinize dair bir izlenim oluşturur. Bu noktadan sonra motivasyonun korunması için disiplin gerekiyor.

Yapılan uzun dönem araştırmalara göre en uzun süre motivasyonu koruyanlar, içsel motivasyona sahip ve bunu hayatlarındaki kısa geri dönüş alabilecekleri bir döngüye bağlayanlar. Yani demek istediğim spor yapmanın, iyi beslenmenin sağlıklı bir hayat yaşamını herkes bilir ama geri dönüşü çok zor görülebilirdir, ya da karı kız tavlamak için spora başlayan karı kız bulduğunda veya bu yolla bulamayacağını düşündüğünde vazgeçecektir. En uzun soluklu spora devam edenlerin hayatlarındaki stresi atmayı spor ile ilişkilendirenler olduğu görülüyor. Yani hem hayatlarındaki stresi belirli bir zamana sıkıştırmış hem de yaptıkları sporun sonucunda salgılanan endorfin ile yaptıklarının geridönüşünü hemen almış oluyorlar ve bu beynin ödül mekanızmasını çalıştırdığı için daha uzun soluklu bir döngü, bir alışkanlık yaratmaya fayda sağlıyor.

Alışkanlık oluşturma ile ilgili faydalı olacağını düşündüğüm popüler 2 kaynak önereyim.
(bkz: iyileştiren alışkanlıklar)
(bkz: alışkanlıkların gücü)

Umarım faydası olur.
0
elvan abeyiylegezse
(07.03.22)
disiplin anahtar, motivasyon ise o disiplini sürdürmek, arada aynada kendine bakmak ile oluyor.

illaki yapmak istiyorsan da hiç bir şey sana engel olamaz, ofiste bir arkadaş, öğlen yemek arasında gidiyordu salona mesela. günde kendine ayıracak bir iki saatin olması lazım.
0
selam
(07.03.22)
bulamıyorum. söve söve aynı işe gider gibi gidiyorum. spora bayıla bayıla giden insan sayısı azdır zaten tahminim.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(07.03.22)
Bende yoktu motivasyon. Cok yemeye başlayınca fizyolojim degisti. Eskisine gore cok yiyorum son bir aydir, cok yiyince de enerjik ve dinc oluyorum. Enerjik olunca da spora gidip agirlik basasim geliyor, bu sekilde cok iyiyim. Umarim boyle gider. Yemeyi bir tik dsha arttirmayi düşünüyorum.

Tabii benim kilo fazlam olmadigi icin yemeyi arttirmaktan cekinmiyorum. Yemegi arttirdigim kadar antrenmani da arttiriyorum zaten. Cok yemek + çok antrenman muthis bir moral ve motivasyon veriyor bana.
Spora gitmezsem kotu hissediyorum.
0
stavro
(07.03.22)
Sporda bir hedefim var; daha ağır kaldirmak.
Misal pandemi sonrası squat 120 kglara düşürdüm çünkü 1.5 senedir bara degmemistim. Şu an geçen 1 maksimum 180.
Ama spora sadece yürümek, iki ağırlık kaldirmak için gitsem motive olmazdim. Neyse kısacası bir hedefim var spor yaparken.

Diyet konusunda da kalori takibi dışında bir şey yapmıyorum pek.

Ben cuma aksam, pazar ve sali aksam gidiyorum. O yüzden çok is saatinden etkilenmiyorum.
0
logisticsmanager
(07.03.22)
(15)

Tanıdığınız en ünlü insan kim?

Fusha
Sb teşekkürler.
Sb teşekkürler.
0
Fusha
(06.03.22)
Dostluk ise ozan çolakoğlu
Tanıdıklık ise tarkan.
0
valentinov
(06.03.22)
Cenk & erdem
0
freebird5406_2
(06.03.22)
Mesut süre
Sayılırsa metin tokat.

Bir de 10-15 sene önce cenk erdemle epeyce hasbihalimiz vardı.
0
teritori
(06.03.22)
Futbolculardan, diego ribas, adriano, gustavo, josef, alex vs…
Sanatçılardan kimse yok.
Siyasette 2-3 bakan var…
0
Boris
(06.03.22)
Rte
0
Hallegadola
(06.03.22)
babam.elektrikçiler odası başkan yardımcısıydı.
0
mikahakkinen
(06.03.22)
rte benim de.
0
deartheodosia
(06.03.22)
mevcut şişli belediye başkanı. 3.derece akraba.
0
since1907
(06.03.22)
babam tv dunyasinda bilinen biriydi, bir suru oyuncu vs.
Sahsen benim arkadasim, kendi cevrem olarak tanidigim en unlu kisi yabanci bir yazar.
0
sopiro
(07.03.22)
elçin sangu.
0
chihirovekohaku
(07.03.22)
Riza Kocaoğlu diye bir oyuncu vardi, yurtdisinda tessdufen tanismistim. Orada bir sıkıntı yaşamışlardı, yardimci olduk.
0
stavro
(07.03.22)
ünlü bir teknik direktör. evine misafirliğe gidip, çaya kek katık ediyoruz.
0
gabe h coud
(07.03.22)
Sarı Bıyık.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(07.03.22)
oyunda tanistigim bir cocuk azerbeycan da unlu olmustu
sonra baglar koptu :)
0
foster
(07.03.22)
tanıdığınızdan kastın beraber (en az birkaç gün) vakit gecirdiniz, beraber iş yaptınız ise

fuat oktay (afad başkanı iken van depreminde birlikte calistik)
bülent emrah parlak (asker arkadaşım)
unhcr bölge direktörü (üc gün boyunca tercümanligini yaptım)
kerem bürsin (birkaç toplantıda bir araya geldik, birlikte calistik)
mert firat (birkaç toplantıda bir araya geldik, birlikte balistik
sinan tuzcu (asker arkadaşım)
bir bilimsel calışma alanının en önde gelen uzmanları (söyle düsünün psikanaliz alanında calisiyorsunuz, freud, lacan, jung, kristeva, zizek, melanie klein vs. hepsi ile oturup yemiş icmisliginiz, birlikte calismisliginiz, birlikte tatil yapmisliginiz var)
0
spivak
(08.03.22)
(5)

Rus kız arkadaşa iş bulmak

filipis
Öncelikle şu an avrupada bir ülkede okuyan rus kız arkadaşım var ve savaş nedeniyle ve önceye dayanan burs alımında sorun çıkması üzerine ciddi ciddi türkiyeye gelip çalılmayı düşünüyor. Yaşadığı ülkenin anadilini c2 seviyesinde istemesi nedeniyle orada çalışacak iş de bulamıyor (bölümü ingilizce ve
Öncelikle şu an avrupada bir ülkede okuyan rus kız arkadaşım var ve savaş nedeniyle ve önceye dayanan burs alımında sorun çıkması üzerine ciddi ciddi türkiyeye gelip çalılmayı düşünüyor. Yaşadığı ülkenin anadilini c2 seviyesinde istemesi nedeniyle orada çalışacak iş de bulamıyor (bölümü ingilizce ve depresyona girdiği için çabalamak dahi istemiyor. Öte yandan ona parasal destek yapan annesinin de işleri savaş yüzünden kötü durumda.

Kendisi Moskova devlet üniversitesinden avukatlık mezunu. Ama mesleğini yapmak istemiyor.
Avrupada turizm yöneticiliği üzerine yüksek lisans okuyordu ama muhtemelen yatım kalacak.
C2 seviye ingilizcesi (ielts 75 puanı var) ve anadili olan rusçası var fakat sorun şu ki türkçesi hiç yok. A1 seviye bile değil.
En azından ihtisas alanlarıyla ilgili bir işte çalışmak istiyor.
İstanbulda benimle yaşayacak.

Ona iş bulmamı istedi, ben de ingilizce bir cv hazırlamasını istedim fakat hangi sektörlerde yabancı uyruklu birini işe alırlar bilemedim. Örneğin istanbul tic. Üni. Yabancı uyruklu öğrenciler için bir öğrenci işleri elemanı arıyor. Buna başvursak geri dönüş alınır mı? (Soruyu genel olarak algılayın lütfen, bu örnek özelinde değil) yani bu tip işlerde türkçe bilmeden alım yaparlar mı? Yabancı uyruklu olması elenme sebebi mi? Hangi tür işler yapabilir?
Atıyorum rus avukat arayan ofisler bulunabilir mi türkçe bilmeden?


Ek soru: bir iş arama süreci olacak diyelim. Ben vizesinde sorun çıkmaması için bakıcı gösterip iş vizesi alabilir miyim? Maliyeti ne olur?
0
filipis
(02.03.22)
Gerçekmolmayam bir yola girmeyin derim öncelikle. Önce Türkiye’ye dil kurduna gelip oturum izni alabilir. O sırada burada şirketlere gidip iş arayabilir. Şirket sponsor olup çalışma vizesine çeviriyor.

Sağlık turizmi yapan estetik merkezleri, dış ticaret, turizm, çeviri şirketlerine başvurabilir. Siz şimdiden ilanları inceleyebilirsinniz.
0
kaset
(02.03.22)
Firmalar iletişim ve çeviri konuları için çeşitli dil bilen elemanlar arıyorlar genelde. Çalışma izni konusunu bilmemekl beraber Rusça ve İngilizce bilen bir kişinin rahatça iş bulabileceğini düşünüyorum. Rusça arayan tarzda ilanlara bakarsanız bir şeyler çıkar
0
biravekahve
(02.03.22)
Kanka bir acun medya ya cv atın. Ne olur ne olmaz.
0
allah yazdiysa bozsun
(02.03.22)
İelts 9 puan uzerinden diye biliyorum, haliyle 75 mumkun değildir. Toefl’dan 75 ise de C2 değildir ingilizcesi, dolayısıyla orada biraz gariplik var. Eger IELTS’ten 7.5 demek istediyseniz de o da C2 değil. Bunu neden soyluyorum: Istanbuldaki birçok ingilizce kursu yabancı kişileri işe alır. Turkiye’de bir CELTA kursuna kayıt yaptırsın bir aylık full time, sonra turist vizesi ile gelip kursa katılsın. Sonra o sertifika ile ingilizce kurslarına basvursun. Hatta bircok dandik ozel okulda da is bulabilir. Alanı değil tabii ama belki ilgisini çeker. Ama bu Ingilizcesinin C2 oldugu bilgisi ile gecerli.

Bazı ceviri burolarını deneyebilir. İngilizceden Ruscaya, Ruscadan İngilizceye vs ceviri icin.
Lojistik firmalarını deneyebilir.
0
sopiro
(02.03.22)
@sopiro evet 7.5 yanlış söylemişim. Seviye de c1 miş
0
🌸filipis
(02.03.22)
(8)

Çalışırken terapiye gitmek

Sonsuzluk ve Bir Gün
Ayda bir kez terapiye gidiyorum. Bunu iş görüşmesi sırasında söylemeli miyim? Siz işe gidip terapiye gidenler nasıl yapıyorsunuz, iş yerinizdekiler bunu biliyor mu? İzin sorun olur mu?
Ayda bir kez terapiye gidiyorum. Bunu iş görüşmesi sırasında söylemeli miyim?

Siz işe gidip terapiye gidenler nasıl yapıyorsunuz, iş yerinizdekiler bunu biliyor mu? İzin sorun olur mu?
0
Sonsuzluk ve Bir Gün
(28.02.22)
sorularıyla bunu irdeleyecek kadar ahlaksız ve anlayışsız insanlar olabilir. bu yüzden söylememenizi tavsiye ederim.
0
golgi aygıtı
(28.02.22)
Çekinceniz nedir? Terapiye ihtiyaç duydunuzun belirtilmesi mi? yoksa Ayda bir erken çıkacağım bu sebeple, bilmeliler mi?

Eğer ilkiyse, hayır, kesinlikle söylemenize gerek yok. İkincisiyse, ben olsam sonraki aşamalarda söylerim çok zorunda kalırsam.

Kimin nasıl düşüneceğini bilemezsiniz.
Bir de sizin işinizi etkilemiyor olabilir durumunuz, ancak bunu karşı taraf böyle algılamaz.
0
burfak
(28.02.22)
Bu konuda iki türlü düşünülebilir:

1) Ne gerek var... Söylemem olur biter. Belki söylersem bu benim için olumsuz bir etki yaratır.

2) Terapi alıyor olmak son derece doğal bir durum. Sırf bu yüzden benim hakkımda kötü düşünecek bir işletmede ben zaten çalışmak istemem. O yüzden bunu rahatça dile getirebilirim.

Ben olsam iş bulmak benim için hayatta kalma meselesi değilse terapi aldığımı belirtmekten çekinmem. Ama bunu söyleme yeriniz ve tarzınız da önemli. Durup dururken "ben düzenli olarak terapiye gidiyorum" derseniz tuhaf karşılanabilir.
0
pispinti
(28.02.22)
söylemeniz saçma olur. onlar kim ki özel bilgilerinizi veriyorsunuz? terapi günü işim var deyip çıkardım ben olsam.
0
birmilyonunvarmi
(28.02.22)
İşinizi etkilemeyecek herhangi bir şeyi beyan etmeniz gerektiğini düşünmüyorum.
0
anon1m
(28.02.22)
bu bilgiyi vermek zorunda değilsiniz diye düşünüyorum ben de. onun dışında izin konusunda sıkıntı yaşarsanız terapistinize iş dışındaki saatlerde online görüşmeyi önerebilirsiniz, çoğu psikolog online da seans yürütüyor zaten.
0
centrolenidae
(28.02.22)
terapiyi online yapiyorum. Iste de is arkadaslarimla sohbet ederken gayet normal sekilde, konusu gelirse bahsediyorum terapist de soyle dedi vs diye. Ama bunu insan kaynaklarina veya mudurlerime beyan etme ihtiyaci duymadim. Yani doktora gidiyorken de 'doktora gidiyorum' diyoruz mesela, 'kadin doguma gidiyorum adet duzensizligim var cunku' falan diye detay vermiyoruz, o da bir saglik ihtiyaci ve ozel bir bilgi.

isle ilgili bir etkinlige denk gelirse de terapiyi ise gore ayarliyorum, isi terapiye gore degil.
0
sopiro
(28.02.22)
su an terapiye gitmiyorum ama psikolojik danismanlik aliyorum ayda bir. ayrica corona sayesinde gelen eczaneden ilac alma olayi da bitti hastaneye gidilecek artik. neyse, bak sana ve buradakilere bunu soyledim cunku kimligim bilinmiyor. :)) sen de soyleme. doktora gitmem gerekiyor de. cok irdelerlerse fizik tedavi falan uydur bir seyler ama psikolojik danismanlik aldigini soyleme. is yerindeki arkadaslarina da soyleme. yoneticine de soyleme.

el cevab:
1- hayir
2- hayir
3- sanmiyorum, en azindan bizde sorun olmuyor
0
nibba
(28.02.22)
(5)

sabahları uyanma sorunsalı

sarızeybek
sabahları 6 gibi bir saate alarm kurduğumda rahat bir şekilde gözümü açıyorum, kendimi dinç hissediyorum ancak dışarıda hava henüz aydınlanmadığı için psikolojik olarak yataktan dışarı çıkacak moda giremeyip tekrar uyuyorum. bu sefer 10-11'e kadar uyuyorum ve çok zor uyanıyorum. uyanma teşebbüslerim
sabahları 6 gibi bir saate alarm kurduğumda rahat bir şekilde gözümü açıyorum, kendimi dinç hissediyorum ancak dışarıda hava henüz aydınlanmadığı için psikolojik olarak yataktan dışarı çıkacak moda giremeyip tekrar uyuyorum. bu sefer 10-11'e kadar uyuyorum ve çok zor uyanıyorum. uyanma teşebbüslerimi uyku hali bastırıyor, kurduğum tüm alarmları ertelemiş oluyorum. bu neden kaynaklanabilir, saat 6'daki gibi enerjik neden uyanamıyorum? ne yaparsam rahat uyanırım?

belki cevap için faydalı olabilir:
-sigara çok az tüketiyorum, 2-3 günde bir 1-2 tane gibi bir ortalama.
-spor yapmıyorum ama yine 2-3 günde bir düzenli tempolu yürüyüş yapıyorum, her yürüyüşte 50 ila 90 arası değişen kardiyo puanları kazandığımı görüyorum google fit uygulamasına baktığımda.
-uyumadan önce telefonu maalesef bırakamıyorum ama uyumak üzereyken telefonun internetini kapatıyorum bildirim almamak için.
-uyku kokusu dediğimiz şey var, odanın uyandığımda havalandırılmaya ihtiyacı oluyor, zaten güne başlarken ilk iş odayı havalandırmak oluyor.
-gece uyku saatim değişmekle beraber 12 ila 3 arasında bir saatlerde oluyor. genelde 12
-oda bazen kapkaranlık, bazen bir masa lambası açık uyuyorum.
0
sarızeybek
(28.02.22)
Bunun bir açıklaması vardı ama tam hatırlayamıyorum şu an. Ama işin özü, 6da uykunu almış olmana rağmen kalkmayıp daha çok uyumandan kaynaklanıyor. Daha çok uyuduk diye daha çok dinlenmiyormuşuz yani. Ve tabii sabahları havanın karanlık olması da etkiliyor diye düşünüyorum.
0
veritaslibertas
(28.02.22)
Hocam insan hamur gibidir. Duruma göre şekil alır ve hatta o durum değişse bile bir süre önceki durumunu korur. Hafta içi erken kalkarsanız cumartesi bile erken kalkarsınız. Çünkü vücut buna alışmış olur. Bunu devam ettirmek ister. Bir kere uyanmayı başarırsanız ve direnç gösterirseniz vücudunuz kendiliğinden o saatte uyanacak.

İkincisi de erken kalkmak erken yatmayı tetikler. Ben öğrenciyken gece 3'te uyurdum. Çalışmaya başladıktan sonra akşam 11'de uyumaya başladım. Çünkü çalışmak, yolda zaman geçirmek insanı yoruyor ve erken yatmaya başlıyorsun. Aynı şey askerde de oldu. Askerde 22.30'da uyuyordum. Gün içinde yorulmak da etkiliyor.

Bir de ben alarm ertelemekten nefret ederim. İlk alarmda uyanırım. Yatakta geçirdiğiniz süre 15 dakikayı geçmesin.
0
dissendium
(28.02.22)
ikinci uykudan sersem gibi uyanmak uyku fazıyla ilgili, 6da doğru bir fazda uyandığın için dinç hissediyorsun fakat dediğin gibi karanlıkta yataktan çıkmak psikolojik olarak zor

İstanbulda güneş 7.40 da doğuyor, alarmı 8e kurup dene bir de, en azından 10-11 de uyanmaya göre kârlı olur
0
freebird5406_2
(28.02.22)
tamamen uykunun evreleri ile ilgili.

www.acibadem.com.tr

www.doktortakvimi.com

uykunun bazı evrelerinde uykumuz daha hafif, bazı evrelerinde daha ağır. ve bu evreler arası geçiş oluyor uyanana kadar. siz de büyük ihtimalle 6 gibi hafif uyku evresindesiniz, sonra yine ağıra geçiyorsunuz.

hatta bazı akıllı saatlerde bunun uygulaması var. hangi uyku evresinde olduğunu takip ediyor. siz diyorsunuz ki beni 08-10 arası uyandır. O aralıkta ne zaman hafif uyku evresine geçerseniz o zaman uyandırıyor.
0
la lykia
(28.02.22)
Ben bu isin uzmani degilim ama bildigimi paylasayim. Isin uzmani Dr Andrew Huberman.

Dr Huberman diyor ki, bir hafta boyunca uyandiginiz saatleri dusunup ortalamasini alin. Bir sabah 6da bir sabah 8de kalktiysaniz ortalamaniz 7 gibi dusunun. Her sabah 10da kalkiyorsaniz 10. Bu saatten yaklasik iki saat oncesi sizin 'temperature minimum' zamaniniz. Sirkadyen ritminizi duzeltebilmenizin tek yolu temperature minimum zamaninizi bilip buna gore hareket etmek.

TM zamaninizdan itibaren sonraki dort saat icinde parlak isiga maruz kalmaniz gerekiyor. Bunu yaptiginiz surece daha erken uyanip daha erken yatmaya baslayabilirsiniz.

TM zamaninizdan onceki dort saatlik donemde parlak isiga maruz kalirsaniz daha gec kalkma egiliminde olacaksiniz.

Uyandiginizda hemen kalkmazsaniz uyku genelde 90dklik donguler icinde oldugu icin kosullar mumkunse asagi yukari bir 1,5 saat daha uyuyacaksiniz. Bu sure icinde mesela 40 dk sonrasinda uyanirsaniz sanki cok az uyumus gibi hissedeceksiniz cunku bir donguyu tamamlamadiniz.

Uyanin, camlari acin. Mumkunse disari cikip yuruyun. Hava bulutlu bile olsa karanlikta kalmaktan daha iyi. Hic mumkun degilse evinizdeki isiklari acin.

Ya da daha iyisi bunu dinleyin: www.youtube.com
0
sopiro
(28.02.22)
(9)

Podcast dinliyor musunuz, daha fazla içerik olmalı mı?

hadi ya la
2010'ların başında İngilizce podcastler dinlerdim hep, son yıllarda severek takip ettiğim Türkçe içerikler de çıkmaya başladı.Peki sizce şu an pik noktasında mı, yoksa yeni mi başlıyor?Benim de bir projem var. Spotify, youtube ve apple music gibi ortamlarda yayın yapmaya başlasam nasıl olur diye düş
2010'ların başında İngilizce podcastler dinlerdim hep, son yıllarda severek takip ettiğim Türkçe içerikler de çıkmaya başladı.

Peki sizce şu an pik noktasında mı, yoksa yeni mi başlıyor?

Benim de bir projem var. Spotify, youtube ve apple music gibi ortamlarda yayın yapmaya başlasam nasıl olur diye düşünüyorum.

Ekipmanım var, üniversitede podcast yayıncılığıyla ilgili eğitim de almıştım.

Ne dersiniz?
0
hadi ya la
(26.02.22)
yap gitsin içinde kalmasın.. istersen buradan bizimle de paylaş belki ilgimizi çeker..
0
tabudeviren
(26.02.22)
ilginç bir konu veya uzmanlık alanın varsa tutuyor gibi. ben de üşenmesem başlayacağım ama ne yalan söyleyeyim tutuyor olması bana da ilginç geliyor :)
0
passion rules the game
(26.02.22)
Çok fazla podcast var fakat kaliteli içeriği, bir teması olan ve düzenli içerik üreten podcast sayısı az

içeriğinin ne olacağına bağlı
0
freebird5406_2
(26.02.22)
dinlediğim bir iki almanca podcast var o kadar. onu da bulana kadar canım çıktı.

aslında bakınca türkçe olsun ingilizce olsun başka dil olsun farketmez, bakınca "başlıkta/isimde" inanılmaz sayıda ve ilgi çekici podcast var. ama sayı ve çeşitlilik o kadar fazla ki kaliteli içerik bulmak çok zor.

kaliteden kastım özellikle ekipman olarak ses kalitesi ve sonrasında içerik.

sonrasında da benim için önemli olan süresi. bazı podcast'lar bir buçuk saat falan oluyor dinlemesi imkansız.

bence artık çok fazla sayıda olmaya başladı ve kaliteli içerik bu artış ile orantılı değil.
0
AlsterWasser
(26.02.22)
Yapin tabii istiyorsaniz.
Ben bir dinleyici olarak daha fazla random podcastlere ihtiyacimiz oldugunu dusunmuyorum. Boyle bir meme var, daha once de benzer bir soruda bahsetmistim, boyle gozlerini dondurerek 'aa podcast yapan beyaz bir erkek, ne ilginc' falan diyordu resimdeki kisi. O tarz siradan bir insanin bir seyleri anlatmasi seklinde olan podcastleri cok tahammul edilemez buluyorum. Ustune konustugu konuya hakim, uzman vs kisileri dinlemeyi tercih ederim.
0
sopiro
(26.02.22)
ilk kez podcast dinledim bir ay once falan. konu ilgilendigim bir icerikti. konunun gectigi ulkenin tam da o bolgesinden biri baska yerde olmayan detaylarla anlatmisti olayi. 60 dk nasil gecti anlamadim.
sonra kadinin ses tonu anlatisi cok hosuma gitti. diger podcastlerini de dinledim. yani hitap ettigin grubu bulursan ve ses tonun da iyise basarili olursun otomatikman. zamani yok bu isin bence
0
Kittie
(26.02.22)
ben de toplamda üç podcast takip ediyorum, zihnimin kıvrımları, fularsız entellik ve odadaki fil. kendim de çalıştığım şirketle beraber alanıma yönelik bir podcast projesinin içerisinde yer aldım. gördüğüm kadarıyla podcast dinleyici sayisi henüz çok ciddi oranda değil ve podcast sayısı çok fazla. ya herkese hitap edebilecek bir iş yapacaksın ya da dinlenme sayısını vs çok kafaya takmayacaksın diye düşünüyorum. keza gelir modeli de benim gördüğüm sadece patreon bağışları üzerinden yürüyor, yani youtube gibi izlenme sayısından para almak zor.

ha bana kalırsa vaktin varsa ve keyif alıyorsan anı olsun diye bile kaydedilir, 30 izleyeni olan youtube videoları çeken biri olarak böyle düşünüyorum :)
0
roket adam
(26.02.22)
yani yaparsin yap demiyorum de dinleyici bulmak sorun. halihazirda biraz meshur olmadan binlerce podcastin icinden siyrilmak sikinti. "ilginc bir konu olursa tutuyor" degil, sadece biz tutanlarina denk geliyoruz (bkz: mantik) para kazanmak gibi bir hedefin varsa unut.
0
hot potato
(26.02.22)
Podcast özellikle Türkçe de hiç olmadığı kadar popüler bence. Sadece bunları promote eden ajanslar vs var. İmkanınız varmış konseptiniz de ayırt edilebilecek bir şeyse yapın bence ama çok beklentide de olmayın tabi..
0
anon1m
(26.02.22)
(6)

anestezi altında saçmalamak

dafuq
anestezi sonrasında ayılana kadar saçmalama yaşadınız mı? çevrenizde gördünüz mü? rezil olma derecesinde saçmalayan var mı?
anestezi sonrasında ayılana kadar saçmalama yaşadınız mı? çevrenizde gördünüz mü? rezil olma derecesinde saçmalayan var mı?
0
dafuq
(26.02.22)
ben ameliyattan once sozlukte okudugum bir basliktan etkilenerek hepimiz ödeviz o ogrenci yazmis bizi filan diye sacmalamistim :) hala ara ara guluyoruz buna :) rezil olacak bir seyim olmadi neyse ki :)

eksisozluk.com
0
in vino veritas
(26.02.22)
Yaşlı bir akrabamın 12 Eylül 1980 gününü baya uzun bir süre o anı yaşayarak anlattığına şahit oldum. Kendisi o gün Mardin Dargeçitte askerliğini yapıyormuş
0
primetime
(26.02.22)
Ben iki sene once bir ameliyat oldum, bir arkadasim yapmisti ameliyatimi, atiyorum adi Ahmet olsun. Ayilirken surekli 'ahmet iyi mi? Ahmet iyi mi?' diye sormusum sanki asil derdi olan oymus gibi. Onun disinda hic garip bir sey yapmadim. Yapan da gormedim internetteki bu icerikli videolar disinda.
0
sopiro
(26.02.22)
ben de "nerdeyim" deyip, yatmışım tekrar.
başka da numaram yok.
0
janderzel zartanyan
(26.02.22)
Ben hafiften anestezi uzmanına sulanmışım, sonra teletabi şarkısı sayikladim uzun süre.
En sonunda da yanımdaki diğer hastaları uyandırmaya çalıştım. En çok buna gülmüştü hemşireler. "Beyefendi lütfen uyanın, iyi misiniz?? Kalkın hadi:("
0
kaptan maydanoz
(26.02.22)
Yanımdaki narkozlulardan biri saçma sapan küfrediyordu, öteki hemşireye sulanıyodu ben de şiir okuyodum kendi kendime. Ki hayatta yapacağım şey değildir. Hemşirelerden biri gelip "aa sen bunu şu an mı uydurdun" diye sormuştu. "Yok ya nerdeee" diye gözüm kapalı cevap vermiştim.

Düşündüm de şimdi sağlık personeline çok eğlence çıkıyor aslında o odalarda. Odadaki doktor hemşireler hiç sallamıyodu bu saçmalıkları sanki çok normal bişeymiş gibi. İstismara baya açık bişey halbuki. Alışmışlar demek ki.
0
IncredibleMau
(26.02.22)
(13)

Klasik Türk tipi evlerde olup da sizin evinizde olmayan şeyler var mı?

ms brownstone
Benim aklıma gelenler televizyon, halı ve yemek masası. Hatta direkt oturma odası. Benim evimde bunlar yok mesela ve şimdi tam taşınma arifesindeyken dekorasyon fikirlerine bakıyorum ve pinterest’te falan beğendiğim evlerle Türkiye’de gördüğüm evler arasında çok büyük farklar var haliyle. Yine yemek
Benim aklıma gelenler televizyon, halı ve yemek masası. Hatta direkt oturma odası. Benim evimde bunlar yok mesela ve şimdi tam taşınma arifesindeyken dekorasyon fikirlerine bakıyorum ve pinterest’te falan beğendiğim evlerle Türkiye’de gördüğüm evler arasında çok büyük farklar var haliyle.

Yine yemek masası istemiyorum mesela. Hadi maksimum 4 kişilik bar tipi şık bir şey bulabilsem ona tamamım şu an ama anneme 6-8 kişilik masaya ihtiyacımın olmadığını anlatamıyorum mesela ya da evdeki fazla odaya yatak veya kanepe koymak istemediğimi ya da Türk kahvesi içmediğim hatta hayatımda 1 kez bile yapmadığım için türk kahvesi fincanı almayacağımı.

İnsanlar evlerinde hiç kullanmayacakları ama sırf biri gelirse diye aldıkları şeyleri bulunduruyorlar mı ya da neler bulunduruyorlar merak ettim. Siz de benim gibi gerek duymadığınız şeyleri evinize sokmama taraftarı mısınız yoksa yıllardır ailelerimizin evinde falan gördüğümüz o klasik misafire alınlış şeyler var mı evinizde? Varsa neler var?

Tabii bir de ülkede insanları bekar ve evli diye sınıflandırıp bekarlara pek bir şeyi layık görmeyip evli insanlardan mükemmel ev ve ev sahipliği bekleyen bir bakış açısı var ki ona girmek bile istemiyorum. Siz isterseniz istediğinizi yazabilirsiniz ama :)
0
ms brownstone
(21.02.22)
Gerek görmediğimiz hiç bir şeyi evde tutmuyoruz net bir şekilde. Evimiz de buna göre küçük zaten. Yemek masamız da 4 kişilik standart ama gerekirse açılabiliyor (ikea'dan almıştık) Genel olarak her şey minimalist bizde. Kendi paranla alacağın ve kendi evine yapacağın tasarımı annene sormak zorunda değilsin, yaşlı kafası çok farklı bu konuda maalesef.
0
roket adam
(21.02.22)
oo ilk evlendiğimde neler neler vardı gereksiz. hepsini yavaş yavaş attım sağa sola verdim. televizyonu verdik en büyük o geliyo aklıma. ayy bi de çeyiz sandığı vardı içinde de çeyizlerim ^^ hepsini verdim. en sevmediğim şeylerden biri benim seçmediğim bi şeyin eşya olarak bana alınması. hediye olarak değil de, örneğin yemek takımı gibi. evdeki yemek takımı allı güllü mesela. hiç sevmiyorum ama bunu atıp yenisini alacak durumum yok şu an. neyse ki çok sakarım da takım eksiliyor gitgide. bunun dışında gereksiz ya da kurtulunacak bi şey kalmadı. okuyunca aklıma geldi orta sehpa var evet. ortalıktan kaldırdık ama eşim atmama izin vermedi depoda duruyor.
0
pide
(21.02.22)
annem babamla yaşadığım için haliyle bir sürü gereksiz şey var. "birgün lazım olur" mottosuyla tutulan. 40 sene önceki kumaşı bile var, annem asla bir şeylerin atılmasını istemez. özellikle de kendine ait bir şeyse, isterse senelerdir kullanılmasın.

ablamlar da aksine evde hiçbir şey tutmazlar. mesela yastık 2 tane vardır. biri kendisine, biri eşine. yani bir misafir gelse verilecek yastık bile yok. yorgan falan da aynı şekilde. tabak çanak da sayılıdır.

ikisi de görüldüğü üzere iyi değil. sadelikten yanayım ama kendimizin ya da gelip kalabilecek birilerinin ihtiyaç duyacağı şeyler mutlaka bir kenarda durmalı.

bir de arkadaş çevreniz ve ailenizdeki kişi sayısına da bağlı. bir de görüşme sıklığına bağlı.

ayrıca misafirin tabak çanak ve yastık yorgan dışında kolay kolay bir şeye ihtiyacı olmaz. anca olursa havlu ve pijama falan. onlar da her türlü yedekte bulunur zaten.
0
candide
(21.02.22)
sade tatlı bi evim var ve evde gereksiz hiçbir şey yok. önceki evimde televizyon da yoktu, ama bi keresinde annem ve küçük kardeşim yanıma gelmişti. ben işteyken kış günü ha deyince dışarı da çıkamamış, evde öyle televizyonsuz falan çok sıkılmışlardı. sırf onlar gelir biri gelir ben evde olmam evde sıkılırlar diye bu kez evime yerleşirken ilk iş basit bi tv almıştım. arada geceleri ses çıksın diye açmak dışında pek açtığım da yok, yepyeni duruyor. onun dışında her şey tam bana kadar ve benim zevkime göre, misafir için aldığım ayırdığım hiçbir şey yok.
0
kimwexler
(21.02.22)
Vitrin, orta sehpa
0
baal
(21.02.22)
Vitrin, orta sehpa, salona ya da oturma odasına yemek masası, halı, tv ünitesi, battaniye, baza, yemek takımı yok bende.

Evim büyük 200m2, taşınalı 1 sene oldu, boşlukları doldurmakta zorlanıyorum bu yüzden. Dekoratif şeylerle doldurmaya çalışıyorum ama beğendiğim her şeyi alamadım çünkü fiyatları uçuk. Ferah ferah oturuyorum memnunum.
0
Jux
(21.02.22)
6 kişiden fazla evde toplanma ihtimaliniz yoksa yemek masası gereksiz.
Tv izlemiyosanız gereği yok tabii. Ama ben tv de dizi vs izliyorum.

Aynı şekilde yatıya misafir gelmeyecekse ekstra yastık yorgan kanepe çekyat gereksiz. Ama yedek bulundurmak gerekebilir yıkandığı zaman vs için.

Ben bekarım, tek yaşıyorum, ama evde yılda 1 2 de olsa 4 5 kişi kaldığımız da oldu. Gerçi yaş ilerledikçe kalmalı aktivite +1 çift olur en fazla ya da ailem gelirse.

1 3lü koltuk var onun dışında şişme yatak var misafir için.
3 tane yastığım var kalabalık arkadaş grubum gelirse ben kırlenti yastık yapıyorum.

Vitrin yok çünkü manasız bence. Ama diğer klasik dediğiniz eşyalar kullanışlı olduğu ya da ihtiyacm olduğu için var. Orta sehpam yok ama arada almayı düşünüyorum ayak uzatmak için.

Yer varsa ufak tefek ekstra eşyayı ben dert etmem.

Türk kahvesi ekipmanı belki anneniz size gelir diye bulundurabilirsiniz. O benim için dert olmazdı.
0
ceketimi alip cikcam
(21.02.22)
çayla alakalı her şey ben hariç herkes için.
normalde benim evimde çaydanlık, çay bardağı vs. hiçbir şey yoktu. eski iş arkadaşlarım ev tebriğine gelirlerken, çay makinesi ve çay almışlar. çay bardağı / takımını da annemler aldı. ben misafir gelmediği sürece elimi sürmüyorum onlara. çay makinesini de su ısıtmak için kullanıyorum.

misafir için aldığım şeyler ise, şişme yatak, havlular, yorgan, yastık, nevresim takımı. (şişme yatak hariç hepsinden de birden fazla var bu arada)

sonradan aklıma geldi, evde nescafe ve filtre kahve var mesela ben içmiyorum. misafir için duruyor. dolayısıyla kahve fincanı ve demleme aleti de var. onlar da misafir için olmuş oluyor :)
0
irene
(21.02.22)
Cok vardir. Oturma grubu, hali vs yok bende de.

Yukaridakilere yeni bir sey ekleyeyim: Perde
0
buf-e kür
(21.02.22)
Vitrin, orta sehpa(henüz), zigon sehpa takımı, sigaralık :v, ahşap büfe, avize, çekmece, kitaplık(henüz), panjur :/, yemek masası, portmanto ilk aklıma gelenler.
0
lüzumsuz adam
(21.02.22)
Yemek masamız var, gündelik yaşamda yemekleri genelde sehpada yiyoruz.
Fakat arkadaşlarımız gelir gider, taco gecesi suşi gecesi, ıyun akşamları, hepsi masanın etrafında geçer. Dört geniş sandalyemiz var masa etrafında, sekiz dokuz kişi yemek için sığıyoruz, evde 10-12 hatta senede bir iki kez daha fazla kişi oluruz. Zaman zaman üstünde çalışır ya da toplantılara katılırım zoomdan son iki senedir. suluboya, seramik o masada yapılıyor. Eve taşınırken gerek var mı bu dev ahşap masaya demiştim ama yaşam alanında önemli bir yeri var şuanda. Yani klasik düzende düşünmeyin her daim. Multifonksiyonel bir araç masa kesinlikle.
Sizin yaşamınızda neye ihtiyaç olduğu önemli tabii ki yeter ki işe yarasın. Oturma odamız yok, salon mutfak yemek masası her şey açık plan tek bir katta mesela. Masa örtüsü satın almadım hayatımda hiç. Eşim bekar evinden getirmiş birkaç tane nedense, kullanmıyoruz diye verdim. Fazladan yorgan almadım. Tuhaf yatak örtüleri almadım. Yeni nevresimlerim yok hepsi eski hayatlarımızdan geldi. 3 tane çay bardağımız var, kırılırsa yenisini almam, biz kullanmıyoruz, eşimin anne babası istiyor sadece gelince. Yani meli malıları boşverin. Size nasıl kolay geliyor, neyi idare edebiliyorsunuz? Evinizde neye yer var? Baktınız yokluğunu hissediyorsunuz alırsınız.
0
kullanıcıadımbuolsun
(21.02.22)
Vitrin yolluk mutfak banyo halısı biblo vs hiç yok
Koridorda da halı yok
0
photo85
(21.02.22)
Istanbuldayken insanların gelip bende kalacagı bir hayat yasamadım hic. Cok az kisilik bir sosyal hayatım var ve o kisilerin hepsinin de birbirine cok yakın evleri vs var. Hepimiz coook istisnai bir durum olmadıgı surece gorusup gorusup uyumaya kendi evimize gideriz. Sehirlerarası arkadasım veya akrabam yok. Mısafir de gelmez. Gelen arkadaslarım benim kullandıgım catal bıcak tabagı vs kulanır. Evdeki her sey benim icin ve tabiri caizse ‘bana kadar’ var ve daha fazlasına ıhtıyac duymam.

‘Acil bir durum olursa’ diye dusunmuyorum. Bunun ıcın maddi olanakları acık tutmayı tercih ediyorum. Populer kulturde buna ‘fuck you money’ denıyor, yani birine soylediginiz son soz ‘f*** you!’ ldugunda kullanılacak para demek. Isinize, esinize, ev arkadasınıza falan bunu deyip ayrıldıgınızda kullanabileceginiz para. O sebeple bir arkadasım veya kardesim hayatında bir degisiklik yapıp benimle yasaması gerekirse o zaman alırız diye dusunuyorum. Onun dısında biri iki saat oturacak diye turk kahvesı cezvesi bulundurmak manasız geliyor. Fazla esya sevmıyorum.

Ha evimde gereksiz ne var? Mısafir yatagı var cunku lojmanda yasıyorum ve esyalar benim degil.
0
sopiro
(22.02.22)
(29)

Nelere abonesiniz?

osssy
Netflix ve spotify dışında internette para verip abone olduğunuz premium hesap, dergi, gazete, newsletter gibi hiç bir üyeliğiniz var mı?
Netflix ve spotify dışında internette para verip abone olduğunuz premium hesap, dergi, gazete, newsletter gibi hiç bir üyeliğiniz var mı?
0
osssy
(21.02.22)
ilaveten youtube, amazon, icloud.
0
orient blue
(21.02.22)
Blu Tv, Spotify,Gain,Bein Sports,Youtube.
0
since1907
(21.02.22)
Mubi, Youtube Premium.
0
anarsik kurbaga
(21.02.22)
Amazon'da kindle unlimited ve Audible Premium
0
sopiro
(21.02.22)
Amazon (bence her kuruşa değiyor zaten çok ucuz). YouTube premium (buna bence çok da gerek yok). Sanal market gold hesap (bunu sıkça kullanıyoruz)
0
fraise
(21.02.22)
Youtube ve MUBİ
0
anladespina
(21.02.22)
Youtube Premium
Mubi
Netflix
Game Pass Ultimate
Busuu
0
AlsterWasser
(21.02.22)
youtube premium, olmazsa olmaz. geri kalan herşey için malum üyelik :D

bir de aylık google'a para veriyorum 100 gb ek alan için ayda 5 tl gibi bişey.
0
mustafakesekci
(21.02.22)
ikisi haricinde;

youtube premium
amazon prime
mubi
xbox game pass
EA play
ve senelik iptv
0
coldegezenkutupayisi
(21.02.22)
blutv, gain, mubi
0
cutterfly
(21.02.22)
Mubi
amazon
0
black holes in the sky
(21.02.22)
YouTube premium,
Amazon prime,
Migros gold
0
inheritance
(21.02.22)
Netflix
Amazon prime
Disney
Vpn
Canal plus
0
logisticsmanager
(21.02.22)
youtube, amazon.
0
teritori
(21.02.22)
amazon prime
spotify
0
paintov
(21.02.22)
amazon prime,
migros gold,
daily cross stitch,
wow presents plus
0
kobuzchu kiz
(21.02.22)
- Evernote
0
put it in your appropriate place
(21.02.22)
Storytel.
0
invictae
(21.02.22)
Netflix ve Spotify da dahil olmak üzere 0 aboneliğim var.

Abonelik ekonomisinden nefret ediyorum.

Ama Patreon ve Substack üzerinden aylık bağış yaptığım bi kaç yazar/çizer mevcut.
0
plutongezegendegilmi
(21.02.22)
Netflix
amazon
youtube premium
ea game pass (yıllık)
money gold (migros sanal market)
Gain
Google Drive (yıllık)
0
false pretension
(21.02.22)
Kendim abone olduklarım;
Mubi
Gain
Youtube Premium
Google One
Spotify
TvPlus

Arkadaşlarımın aboneliklerinden faydalandıklarım;
Blutv
Bein Connect
Netflix
0
(21.02.22)
Netflix Spotify yok bende.

tivibu
digiturkplay
socrates dergi
bu aboneliklerim var. Uykusuz' a abone değilim ama her hafta alırım istisnasız.
0
kumandanim
(21.02.22)
müebbet muhabbet youtube kanalı dışında tek bir aboneliğim yok. dizi film ne varsa reklamsız ücretsiz aboneliksiz izliyorum teknoloji sağ olsun. müzik de hakeza.
0
kimwexler
(21.02.22)
Blutv, game pass, migros gold, amazon
0
baal
(21.02.22)
youtube premium üyesiyim

netflix ve spotify üyeliğim yok. ihtiyaç duymuyorum
0
dafuq
(21.02.22)
amazon prime
psn plus
0
duster
(21.02.22)
Youtube.

Netflix, amazon prime vs arkadaslarin hesabini bedavaya kullaniyorum.
0
hot potato
(21.02.22)
Valla sanirim en saçma üyelik bende varmis. Geçen gelen fatura maili sonrası overleafe taa kaç aydır premium abone olduğumu farkettim. Bir ara bir sınırlamasından yırtmak için kendimce çakallık yapıp premium deneme sürümüne geçmiştim ancak sonradan iptal etmeyi unutmuşum.
0
j r r tolkien hayrani
(21.02.22)
youtube premium
amazon prime
0
cooperr
(21.02.22)
(10)

Instagram'dan nasıl aksiyon alıyım?

Jux
Instagram'dan tanımadığı insanlara yürüyebilen biri değilim, hiç denemedim bile çünkü çok "tuhaf(awkward)" geliyor.Lakin birkaç aydır takip ettiğim, yaklaşık 1000 takipçisi olan ve daha çok mimari fotoğraf paylaşan(30-40 fotoda 1 tane kendi fotosu), mimarlık doktorası yapan bir hanımefendi var; uzak
Instagram'dan tanımadığı insanlara yürüyebilen biri değilim, hiç denemedim bile çünkü çok "tuhaf(awkward)" geliyor.

Lakin birkaç aydır takip ettiğim, yaklaşık 1000 takipçisi olan ve daha çok mimari fotoğraf paylaşan(30-40 fotoda 1 tane kendi fotosu), mimarlık doktorası yapan bir hanımefendi var; uzaktan kendi kendime beğeniyorum kendilerini. Yani aslında fotolarını da beğeniyorum neredeyse hepsini, hikayelerine de bakıyorum.

Gelelim olaya; bu güzel gözlü ceylan bakışlı minik surat son 1 saat içinde hikayeme bakmış!
Beni takip etmiyor ama profilim gizli değil, aslında hikayeme bakmasına gerek yok kimim neyim anlaması için. Ama demek ki merak etmiş dimi? Yanlışkla bakması pek mümkün değil çünkü onun hikayeler akışına çıkmıyorum takip etmediği için.

Normalde pek bi ilgi belli ediyim halim yoktu ama demek ki bi gözüne batmışım ki hikayeme bakmış. Nihai fikri olumsuz da olabilir bu arada, ki hikayemde negatif bişey yoktu ama muhtemelen ilk defa ziyaret etti profilimi ve hikayeye de öyle baktı.

Sorum ise şu: hazır gündeme gelmişken mi meraba diyim yoksa üzerine meraba denicek bi hikaye ya da foto paylaşmasını mı bekliyim?

Şimdi diyeceksem: "dikkatini çektiğime sevindim" gibi, hikayeme baktığını gördüm tatlı kıss mesajıyla mı yazıyım yoksa direkt selam melam klişe şeyler mi? Klişe bişey yazasım yok ama densizlik yapma potansiyeli olan biri olarak emin olamıyorum nasıl girsem konuya diye.

Ne dersiniz, mesaj atıyım mı, şimdi mi atıyım, nasıl giriyim mevzuya?
0
Jux
(20.02.22)
Instagram kültürüne biraz uzağım ama mantıken "dökül bakalım" demiş hikayene bakarak. Rahatsız edici bir takipçi değilsin. Mesaj atmamışsın, postlarını beğenmişsin falan. Tehlike arz etmiyosun onun için. Bu da onda hikayene bakıp "varsa diyeceğin bir şey söyle hadi" gibi senin ona sunduğun konfora dayanan bi merak uyandırmış. "O da sana ilgi duydu" demek için biraz erken bu sebeple. Mesaj atmazsan ezik durursun. Mesaj at. Ama dökülme. Cool görünmeye de çalışma ama ortayı bul. O merakı canlı tutabilirsen eğer önünü açık görüyorum ben.
0
IncredibleMau
(20.02.22)
Hicbir manasi oldugunu sanmiyorum acikcasi. Yanlislikla basmis bile olabilir geri okuna basarken eli profil resminize gelince. Bir sey demeyin bence zira bunu fark etmeniz ve bunun bir anlamı oldugu onkabuluyle yaklasmaniz cok “creepy (rahatsiz edici)” bir hareket.

Onun yerine paylastigi bir bina ile ilgili bir yorumunuz olursa, misal “merhaba, gecen gun siz xyz kavramindan bahsettiginizde abc’ye daha farkli bir gozle baktim bugun. 123 de oluyor mu?” gibi bir mesaj atarsaniz cevap alma ve creepy algilanmama ihtimaliniz daha yuksek olur.
0
sopiro
(20.02.22)
Başıma gelse "iyi ki bı profiline baktik, hemen de y.vsa" derim
0
abuzer
(20.02.22)
Kendi paylaşımını beğenmiş kişilere bakarken senin kim olduğuna bakmak için profiline tıklamış. Zaten hikaye paylaşmış bir profile isim yerine profil fotoğrafı üzerinden tıklarsan direkt hikaye açılıyor. Senin durum da bu olabilir. Ben olsam gaza gelmem hemen. Başka birkaç hikaye daha paylaş. Onlara da bakarsa o zaman stalkluyor diyebiliriz.
0
himmet dayi
(20.02.22)
"bence zira bunu fark etmeniz ve bunun bir anlamı oldugu onkabuluyle yaklasmaniz cok “creepy (rahatsiz edici)” bir hareket."
+1
0
stavro
(20.02.22)
hikayene bakmasi hicbi sey ifade etmiyor sakin yazma sakin...
storysinde ilgi alanina giren, yazabilecegin bi sey gorursen mesaj at baska turlu selam, merhaba falan asiri kotu fikr
0
ala09
(20.02.22)
Akıl ve izanın galip geldiği bir pazar oluyor...
Bir sonraki hikayeme bakıp bakmaması üzerine bir plan geliştirip, bakmadığı durumda onun paylaşımı üzerinden sohbet geliştirmeyi hedefledim şu anda. Tavsiyeler için sağ olunuz!
0
🌸Jux
(20.02.22)
Creepy +1
Obsesyona dönmüş cidden

Yine de iyi niyetli olduğunuzu varsayıp, ya da duyuruya denk gelen insanlar için diyeyim cevaba devam edeceğim.

Çok umutlanmayın maalesef şansınız çok çok düşük onu da belirteyim de şimdiden, belki böyle böyle zamanla normal bi iletişime geçme şansınız olur. Zor bir şeyi yok storylere cevap yazıyorsunuz, normal insan gibi sohbet ediyorsunuz karşı taraf da açıksa vs. vs. öyle ilerliyor.
0
aguen
(20.02.22)
abuzer +1

himmet +1
0
blatta hiberna
(20.02.22)
Sen bu kadar düşünürken millet fotoğraflara alev atmıştır. 100 atmıştır. Merhaba, selam gibi şeyler seni sürüye dâhil etmekten ötesini sağlamaz. Direkt tanışmak istediğini söyle bence.
0
dissendium
(20.02.22)
(6)

Sevgilinin ailesiyle tanışma eşiği

Berck
Bu mevzuya dair iki sorum olacak;1. Şimdiye kadarki ilişkilerinizde sevgililerinizin ailesiyle tanışma sıklığınız ne seviyelerde oldu? Sizden bu tür bir talepte her bulunana tamamdır dediniz mi?2. Bu tür bir aksiyonu ilişkinin mevcut zamanı itibariyle çok da gerekli görmediğinizde kırmadan nasıl iz
Bu mevzuya dair iki sorum olacak;

1. Şimdiye kadarki ilişkilerinizde sevgililerinizin ailesiyle tanışma sıklığınız ne seviyelerde oldu? Sizden bu tür bir talepte her bulunana tamamdır dediniz mi?

2. Bu tür bir aksiyonu ilişkinin mevcut zamanı itibariyle çok da gerekli görmediğinizde kırmadan nasıl izah edilebilir bu?
0
Berck
(19.02.22)
Ben istemem ama mecbur birakildigim oldu. evlilik mevzusu isin icine girmedikce ailelerle isim
olmaz. bunu kirmadan soylerim iste napcam aileyi durduk yere basa bela. evlenirken bile tanismak istemem asiri karsiyim bu islere.....
0
ala09
(19.02.22)
Hiçbirininki ile tanışmadım. Bir tanesi ile ayrılık getiren sebeplerden bir tanesi de buydu hatta.

İşleri gereksiz yere karışık hale getiren bir mevzu bu. Aile çok medeni, sevgili muhteşem bile olsa bir noktada hayatı zorlaştırıcı hale gelebilecek bir mevzu. Öte yandan tanıştırmanın getirdiği bir katkı da yok.

Evlenme yoluna girmediğim sürece tanıştırmam ben. Sevgiliye ve ailesine bağlı olarak talebini değerlendiririm, neden gereği olmadığını anlatırım. İlişkimi kötü etkileyecekse tanışmamak(sevgiliye zorluk çıkartan aile vs) tanışabilirim.

İzah etmek çok zor veya kolay olabilir ama bu tamamen sevgili ile ilgili bir durum. Bazısı için bunu yaparsak gereksiz erken evlilik baskı kurarlar diyip ikna edersin, bazısı bunu duyarsa ayrılır. Sen bilicen onu.
0
Jux
(19.02.22)
Açıkçası sevgilimin tavrına göre değişiklik gösteriyor. Eğer açık görüşlü bir aileyse ve sevgilim de "beni evden alsana ya, ben hazırlanırken sen de içerde oturursun bekleme dışarda boş yere" kafasındaysa ilk günü de olur, fark etmez.

Ancak bunun altında evlilik iması varsa bu durumda kendimi sıkıştırılmış hissederim, önce açıkça ilişkimiz üzerine konuşup ortak bir noktada mıyız diye emin olduktan sonra planlı programlı ucunun nereye çıkacağını bilerek bunu yapmak isterim.

Sizin durumunuz nedir bilemem tabi.
0
akhenaten
(19.02.22)
1. Evlenmek üzere değilsek ve hayatın akisindan kaynaklı bir mecburiyet olusmadiysa tanismak istemem/tanıştırmam

2. Evlenme durumu yokken bu tarz şeyleri doğru bulmuyorum diyerek reddederim
0
abuzer
(19.02.22)
1) eski esimle islerin resmiyete dokulmesi zamaninda gitmistim ailesine. Baska kimsenin ailesiyle tanismadim, tanismak da istemem. Ben kendi sevgililerimi ailemle tanistirirken de hic resmi bir sekilde olmadi. Mesela o arabada beni beklerken balkondaki anneme “merhaba x teyze” demistir, annem de “merhaba oglum, nasilsin” demistir veya arabayla bir yere birakmisizdir, biz kahve iciyorken o da ugramistir falan gibi ortamlarda tanistilar. Boyle bir talepte bulunan olmadi. Ben de talep etmedim.

2) yukarida bahsettigim sekillerde bir tanisma hali bence cok uygun ve normal. Ailemin onayi icin degil ama yarin obur gun basima bir sey gelirse nerede kimle oldugumu bilsinler diye hayatim hakkinda fikir sahibi olsunlar isterim tabii. Kadinlar guvenlik sebebiyle daha ilk bulusmada bile sosyal medya profili, bulusulan adres, kisi hakkinda bazi detaylar falan paylasirlae cevrelerindekilerle.

Ama dedigim gibi boyle hayatin normal akisi icinde degil de, ozel olarak planlanan bir ziyaret ve yemek falan gibi resmi bir organizasyonla tanisma halini kabul etmezdim.
0
sopiro
(20.02.22)
Açıkçası sadece bir sevgilimin ailesiyle tanıştım. Evlilik düşünmediğim, ciddi olarak ilerlemeyen kimsenin ailesiyle tanışmam. Ama bu konuda çok da keskin değilim. Mesela bir yere gidilecektir, onu ailesinin yanından alıp bir yere gideceğizdir vs ayak üstü şeyler olabilir tabii. Ben yemekli sohbetli tanışmadan bahsediyorum.
Talep gelmemişti, sevgilimin abisinin düğününe gittim orda tüm sülaleyle tanıştım. Sonrasında ailesi benimle ayrıca tanışmak istemiş, bir yemek yiyelim konuşalım demişler, sevgilim de sırası değil ilerde olur demiş.

Evlenirsek bir gün tanışırız o zaman, aceleye gerek yok derdim herhalde.
0
jazzabel
(20.02.22)
(10)

İlk üniversitenizin insan ilişkileri konusunda size kattıkları

heathen
Nelerdi? Sadece kadın erkek ilişkisi olarak değil, genel.
Nelerdi? Sadece kadın erkek ilişkisi olarak değil, genel.
0
heathen
(19.02.22)
Bulanan midemi daha da bulandirmisti.
Koca bolumden kimse ile duzgun bi ilişki yurutememistim. Tuhaf garip davranislar. Kadın sayisinin baskin oldugu bir bolum oldugu icin zaten samimiyetsizlik diz boyu idi.
Yurtta kalmamin katkisi ile de insanlarin disaridaki kimlikleri ile ev ici oda ici halleri arasindaki farki gormek anlminda baya aydinlanmistim. Hala alli pullu birini görsem asli nedir diye dusunuyorum.
0
a perfect lie
(19.02.22)
ilk üniversitemiz derken?
0
candide
(19.02.22)
@candide, okunan ilk üniversite yani gençliğe açılan ilk ortam. Küçük yaşta insanları tanımaya başlama falan. O yüzden ilk dedim.
0
🌸heathen
(19.02.22)
Tüm insan ilişkilerimi ve hayata bakış açımı sıfırdan düzenledi diyebilirim. Benim üzerimde çok büyük etkisi oldu. İlkokul ve lise, doğası gereği belli bir sosyal kümenin içerisinde şekillenen, kapalı bir ortam. 18 yaşına kadar edinilen çevre aynı şehirde, yakın mahallelerden gelen, yakın sosyo-ekonomik durumdaki ailelerin çocuklarının buluştuğu daha rafine bir alan. Ancak üniversitede türkiye'nin her yerinden, bambaşka sosyo-ekonomik durumlardan, bambaşka siyasi görüşlerden gelen insanların buluştuğu bir yaşam alanı. Bu yaşam alanı benim tüm yaklaşımlarımı şekillendirmiş, adeta bir akvaryumdan çıkıp okyanusa atlamışım gibi hissettirmişti. Burada madde madde yazmak mümkün değil, bugünkü beni, ben yapan 3 şeyden biriydi kampus hayatım. Diğerleri ise aile ve iş ortamı elbette.
0
kent sakini
(19.02.22)
çoğunluğun salak olduğunu öğrendim.

üniversite biteli bir asır oluyor bunu hala deneyimliyorum.

işin güzel tarafı başkaları da beni o gruba sokarak aynı şeyleri düşünüyordur.

işte insan.. ve ilişkileri.
0
AlsterWasser
(19.02.22)
Çok şey kattı. Üniversiteye girdiğim dönemde türban yasağı yeni yeni kalkmıştı, erkek halimle türban eyleminde bulmuştum kendimi. İlk defa LGBT bireyle tanışmıştım, türbanlı, feminist, vegan, radikal solcu ve sağcı arkadaşlarım olmuştu. Eş cinsel biriyle yurtta oda arkadaşıydım, diğer oda arkadaşım 5 vakit namaz kılıyordu:D.
Görece modern, okumuş bir ailede yetişememe rağmen ne kadar ön yargılı olduğumu fark ettim. Öyle ki üniversite dönemimde ve sonrasında özelliklerinden dolayı etiket yapıştırmamayı öğrendim. Bahsettiğim yıllar 2005-2010’lar. Tvde kadınların dövüldüğü, taşfırın kavramının olduğu ve eş cinsellerin adının bile geçmediği dönemler.
Daha sonra yüksek puan alıp Anadolu’da tıp okuyan arkadaşlarımdan ne kadar farklılaştığımı gördüm.
Gerçekten iyi bir üniversitede okumanın farkı aldığınız eğitim değil vizyonunuz değişiyor, genişliyor.
Benzer durumu askerde yaşamıştım. Yedek subay olarak 12 ay yaptım Kayseri’de. Sonrasında ne kadar izole bir çevrem olduğunu Türkiye’den ne kadar bağımsız yaşadığımı fark ettim.
0
Omelas'ı Terk Eden Köylü
(19.02.22)
lise gibi gelip gittim pek bi şey katmadı bilgi dışında
zaten şimdiki gibi interaktif olaylar yoktu, hoca için tembellik olsa da öğrenciye sunum yaptırma gibi
zaten öyle marjinal bi olay da yoktu

yemekhane sırasını sabırla bekleme kültürü
metroda ders çalışabilmek
ders aralarındaki çember sohbetler
0
bir soru sorcam
(19.02.22)
O kadar yabaniydim ki, uzun ders aralarında akranlarımla aynı ortamı paylaşmaktan kaçınmak için, fakülte binasının hemen bitişiğindeki kafeye oturmak yerine, daha uzaktaki üniversite hastanesinin kantinine yürürdüm. Oraya gidip geri dönmesi bi 20 dakikamı alırdı herhalde ama dert mi? Hasta yakınlarının arasındayken adeta görünmez hissediyordum kendimi, korunaklı sessizliğimin içine daha rahat gömülebiliyordum orada. Üniversite döneminde ve sonrasındaki deneyimlerim, bu toplum kaçkını huyumu bir parça -küçücük bir parça- törpülememe yardımcı oldu. Başka da bir şey katmadı.
0
huçi kuçi
(20.02.22)
Insanlardan buyuk oranda soguttu. Dort yil boyunca kendi istegimle ve tercihimle ilk sozu benim ettigim bir sohbet olmamistir. Mecburi birkac arkadaslik disinda hicbiriyle vakit gecirmedim ki sinifimiz 180 kisiydi. Hicbiriyle iletisim icinde kalmadim. Mezuniyetime gitmedim. Pisman degilim.

Universitenin bana kattigi seyler oldu tabii, ama bu insanlar sebebiyle degildi, okudugum alani sevmem sebebiyleydi.
0
sopiro
(20.02.22)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.