Giriş

Kapadokya'da kilise

sopiro
merhaba,yabanci ve hristiyan (katolik) bir tanidigim kapadokya'da olacak. Aktif olarak ibadet icin kullanilabilen, mass'e gidilebilecek bir kilise var midir acaba? Var ise isim, lokasyon vs gibi detay verebilirseniz cok sevinirim. Tesekkurler simdiden.
merhaba,

yabanci ve hristiyan (katolik) bir tanidigim kapadokya'da olacak. Aktif olarak ibadet icin kullanilabilen, mass'e gidilebilecek bir kilise var midir acaba? Var ise isim, lokasyon vs gibi detay verebilirseniz cok sevinirim. Tesekkurler simdiden.
0
sopiro
(27.11.24)
(2)

hukuk işleri müdürlüğü nedir?

sopiro
Merhaba,Yurtdışında kullanılmak üzere noter tarafından onaylanmış evrakların önce istanbul valiliği hukuk işleri müdürlüğü'nden onaylanması gerekiyormuş konsolosluklara gitmeden. Burayı bilen eden var mıdır? Evraklarımızla elimizi kolumuzu sallayarak gidiyor muyuz? "Beş dakikada yapılır, hemen tesli
Merhaba,

Yurtdışında kullanılmak üzere noter tarafından onaylanmış evrakların önce istanbul valiliği hukuk işleri müdürlüğü'nden onaylanması gerekiyormuş konsolosluklara gitmeden. Burayı bilen eden var mıdır? Evraklarımızla elimizi kolumuzu sallayarak gidiyor muyuz? "Beş dakikada yapılır, hemen teslim edilir" mi diyorlar, yoksa bırakıp gidip günler sonra mı alıyoruz?
Valiliğin içinde bir ofis mi?
Kısacası aklınıza gelen her şeyi söyleyebilirseniz çok minnettar olurum.
Teşekkürler!
0
sopiro
(18.12.19)
apostil herhalde? 5 dk sürüyordu ama en son 10 sene önce yaptırdım.
0
ozdek
(19.12.19)
Adli bir evraksa adliyede apostil yapan birime yoksa kaymakamlik veya valiliklerde apostil yapan birime gideceksiniz. Basina bir ek koyup muhurluyorlar.
Anlami da bu evragi onaylayan noter gercekten vardir ve muhur gercektir. Turkiye Cumhuriyeti devleti olarak bunu beyan ediyorum demek.
Cok hizli bir islemdir ve bedavadir. Sadece gunde birkac kez topluca imzaya gotururler evraklari. Onu kacirirsaniz bir sonraki partiyi bekleyebilirsiniz.
0
erectrode
(19.12.19)
(6)

Hassas konuları dile getirmek ama nasıl?

sopiro
Herkese merhaba,Soracağım soruyu tam olarak nasıl soracağımı bilemiyorum, zira çok farazi bir içeriği var ama netleştirebilirim umarım. Sizin için önemli olan bir insanın, kendisi için önemli bir konuyu sizinle konuşmak istediği bir durum olduğunu farz edelim. Örneğin, sevgiliniz ilişkinize dair bir
Herkese merhaba,

Soracağım soruyu tam olarak nasıl soracağımı bilemiyorum, zira çok farazi bir içeriği var ama netleştirebilirim umarım.

Sizin için önemli olan bir insanın, kendisi için önemli bir konuyu sizinle konuşmak istediği bir durum olduğunu farz edelim. Örneğin, sevgiliniz ilişkinize dair bir sorun dile getiriyor. Aileniz, sizinle ilgili yanlış buldukları, endişelendikleri bir konuyu dile getirecek. En yakın arkadaşınızın hayatınızla ilgili kafasını kurcalayan bir konu var. Bu konunun hassas içerikli, sizi kırabilecek veya sinirlendirebilecek bir şey olması önemli.

Bu konu size nasıl taşınsın isterdiniz? Yüz yüze konuşarak mı, veya e-maille mesela? Geçenlerde bir kitap okudum ve kitabın tamamı hassas konuları konuşamadığımız zamanlarda karşımızdakine mektup yazabileceğimiz ile ilgiliydi ve mektup örnekleri vardı misal. Bu gerçekten işe yarar mı?

İkinci soru da, böyle önemli bir konunun size söylendiği ve "ya iyi ki söylemiş, çok daha iyi oldu" dediğiniz bir durum oldu mu? Ya da "ne gereği vardı, şu güzel ortamı bozuyorsun" mu dediniz mesela.

Benim için, insanlarla tartışmak, herhangi bir fikri savunmak zor değil hiçbir zaman, ama konu ilişkilerde (her türlü ilişki) değişiklik yaratabilecek meselelere gelince çok zorlanıyorum, yani "sen X yaptığında ben çok kırılıyorum" veya "keşke daha çok Y yapsan" gibi şeyleri dile getirmem, çok ciddiyim, yıllar sürebiliyor, belki hiç söyleyemiyorum. Bu özelliğimi yenmeye çalışıyorum. Zamanında görüştüğüm terapistin söylediğine göre sinirli insanlarla büyüyen kişilerde sık görülen bir özellikmiş bu.

Bu konudaki fikriniz nedir acaba? Zor, hassas konular nasıl konuşulur? Konuşulması gerekir mi? Sanırım çok genel bir soru oldu ama beyin fırtınanızı paylaşırsanız sevinirim. Konu hakkında bir okuma listesi de yaptım, işin akademik yanını da inceleyeceğim yani.

Teşekkürler!
0
sopiro
(01.02.18)
cdn-static.denofgeek.com

kendinizi güzel ifade edebileceğini düşünüyorsa hassas konuları dile getirecek kişi, yüzyüze konuşulabilir tabi. ama yazarak anlatmak da etkili. hatta bu işin psikolojik bir adı da vardı da tam hatırlamıyorum.
yazarak ifade etmenin şöyle bir yanı da var, konu ile ilgili konuşulacak kişi böyle durumlarda direnç gösterebilir, savunmaya geçebilir, aksini iddia edebilir. herkes eleştiri kaldıramayabilir fakat aynı şeyler yazı ile ifade edilirse yazan kişinin de okuyan kişinin de düşünme payı olacaktır.
yine ters de tepebilir, hepimiz yaşamışızdır biriyle yazışırken karşı tarafı yanlış anladığımız olmuştur. mimikler ses tonları da önemli çünkü.
velhasıl sanırım kişiden kişiye çok değişken bir konu gibi. ama anlatıcı etkili olup olamayacağı konusunda güvensiz ise yazmalı bence.
0
veritaslibertas
(01.02.18)
Yüzyüze. Kaba olmadan ama net olarak.

Ben mecbur kalmadıkça (arada çok uzaklık olması gibi) yazı ile iletmenin korkaklık olduğunu düşünüyorum. Gelecek tepkiden kaçınılıyor bence.

Her şeye direnç gösteren birine söylüyorsanız, ya da sizi her şeyde haksız çıkaran yani sizi manipüle eden birine o zaman yazı ile iletilebilir. Ama şahsen ben böyle biriyle iletişimi kesmeyi tercih ederim.

Kısacası hassas bir konuyu iletme hakkınız olduğu kadar karşı tarafın da sağlıklı ölçüde buna tepki verme hakkı var. Ve bunlar sıcağı sıcağına daha kolay çözülüyor.

İmkan yoksa mektup iyi bir alternatif tabii. Ne de olsa geçmişte hep o şekildeymiş.
0
kendi kendine yasayan yavrucak
(01.02.18)
durumun açıklanacağı kişiye göre değişir neye ihtiyacınız olduğu. kişi anlayış seviyesi yüksek, sağduyu sahibi, çabuk parlamayan ya da fevri olmayan biriyse yüz yüze söylemek en iyisi. aslında yüz yüze söylemek her zaman en iyisi ancak benzer sorunları yaşayan biri olarak "o kadar da kolay" olmadığını anlayabiliyorum; o yüzden duruma göre daha kolay hale getirilebilecek yöntemler izlemek en mantıklısı. neticede söylenmesi gerek -anladığım kadarıyla- ve hiç söylememekten iyidir alternatif yollar.


dediğim gibi, kişinin huyuna suyuna göre farklı şeyler denenebilir; kişinin özelliklerini bilemediğimiz için "bence şunu yapmalısınız" diyemiyorum. benim babam mesela, modu ne kadar iyi olursa olsun söylenecek "aksi" herhangi bir şeye olumsuz tepki verir. rakı masasında içirirken de, aile yemeğinde de, morali bozukken de; durumu iyi hale getirmenin imkanı yoktur. öte yandan kuzenime ne zaman söylediğinin çok önemi vardır, keyfi yerindeyken söylemeyi tercih ederim.

burada sanıyorum karşı tarafın söylenecek konu hakkında ne düşündüğüne dair ipucu sahibi olmak önem kazanıyor. karşı taraf bu konuya dair kendi içinde bir değerlendirme yaptıysa söylenen şeye çok tepki vermeyebilir. ancak benzer şekilde, başkalarından çok sefer duyduysa abartılı tepki verebilir de. belki söylenecek şey hakkında ne bildiği-düşündüğü konusunda bir fizibilite çalışması yapmak yarar sağlar. inception misali, önceden söylenecek şey hakkında ufak ufak aşılama yapmak kişinin o fikre alışmasını sağlayabilir.

ben normal şartlarda huzurunun bozulmasını sevmeyen bir insanım ancak cidden önemli bir şeyse söylenmesini tercih ederim, kabullenmemiz ya da bilmemiz gereken şeyler biz istemesek de var. bazen "iyi ki söylemiş" dediğim şeyler oluyor, bazen "ben bilmiyodum sanki bunu" diyorum ancak hiçbir zaman "ne gereği vardı" demedim.

konuşulması gerekir mi sorusu tamamen ayrı bir soru, ben genelde konuşmuyorum çooook önemsediğim bir insanı cidden etkileyen bir konu değilse. ama konuşulmasını öneririm naçizane, çok önemsiz bir şey olsa bu konuda sıkıntı yaşayan biri olarak kendinizi bu kadar zorlamayı tercih etmezdiniz diye düşünüyorum. yola baş koymuşsunuz, devamı gelsin o yüzden.
0
Bruce
(01.02.18)
Ben çok fazla alınganlık gösteriyorum elestirildigimde. Dolayısıyla beni eleştiren kişinin kelimeleri dikkatli seçmesini, İyi niyetini hissettiesini, saldırgan ya da manipulatif olmamasını beklerim. Aksi takdirde ya çok fazla kırılıp iletişimi sinirliyorum ya da fevri bir tepki veriyorum. Ben birine bir eksiğini ya da yanlışını söylemek zorunda kalırsam kılıfına uydurmaya çalışırım (eger sakinsem, sagduyum çalışıyorsa), kelimeleri özenli seçerim, önce ilk tane güzel söz söylerim, sonra eleştiriyi araya sıkıştıririm. Böylece karşıdan gelecek tepkiyi yumusatirim. Ama canıma tak etmişse öfkeme yenik düşer ve kırıcı olurum, açıkçası benim canım yandigindan can yakmak isterim. Gözüm döner. Kısa sürede pişman olur ve özür dilerim ama bu fevri, asabi davranislarimdan ötürü çok insan kaybettim. Bu benim bug im gibi bi şey. Kimseye onermiyorum.

Derdimi yazılı olarak da ifade edebilirim eger karsimdakiyle yuzlesmekten çekiniyor ya da korkuyorsam. Yazıda da yukarıda saydığım davranışları sergiliyorum az çok ama başım daha az ağrıyor.
0
femme vitale
(01.02.18)
Hiçbir şeyden kaçmamak gerekir bu hayatta ve her şeye de verecek bir cevabın olması gerekir.

Korkmamalısın konuşacaksın diye. Ne olursa olsun. Yüz yüze konuş.

Gardını al tabiki, kendini güzel ifade et. Doğru bildiğin şeyi sonuna kadar savun. Ama karşındakinin eleştirilerini de düşün. Anlamaya çalış.

Saçmalıyorsa ilgilenme, beğenmediysen karşındakinin düşüncesini, takma. Ama dinle. Ama konuş. Ama korkak olma. Özgüvenli ol.
0
MaNOfTheYear
(28.03.18)
Anladığım kadarıyla böyle konularda kendini ifade etmekte zorlanıyorsun.

Bu durumda ben kesinlikle mektup yazardım. Yüz yüze konuşurken istemeden pot kırma, yanlış kelime seçme, karşıdan gelecek anlık tepkiler karşısında ne yapacağını bilememe veya sorulara cevap verememe gibi şeyler yaşanabiliyor ve en sonunda kendini ifade edememiş ve iki tarafta da kafa karışıklığına neden olmuş oluyorsun.

Mektubumu en net ve basit şekilde yazıp, söylemek istediklerimi açıkça ifade edebildiğimden emin olduktan sonra, altına "yüz yüze konuşmak istersen ben her zaman müsaitim" gibisinden bir şeyler eklerdim.
0
peggy
(28.03.18)
(12)

"öylesine" bir televizyon almak

sopiro
Herkese merhaba,Benim bayağı küçük bir evim var. Televizyonum yok. Arada sırada film vs izlersem diye bir tv alayım diyorum. Ne bileyim, belki birisi gelir bir şey izlemek ister? Niye biri benim evime gelip bir şey izlemek istesin hiçbir fikrim yok ama kendi varoluşsal sorunlarımı bir kenara bırakır
Herkese merhaba,

Benim bayağı küçük bir evim var. Televizyonum yok. Arada sırada film vs izlersem diye bir tv alayım diyorum. Ne bileyim, belki birisi gelir bir şey izlemek ister? Niye biri benim evime gelip bir şey izlemek istesin hiçbir fikrim yok ama kendi varoluşsal sorunlarımı bir kenara bırakırsak, bu televizyon sadece apple tv bağlamak veya laptop bağlayarak Netflix'te falan bir şeyler izlemek için kullanılacak. Maç izlenmeyecek, normal kanallar kullanılmayacak, digiturk, kablo tv vs olmayacak. Ev bayağı küçük olduğu için de devasa bir şey olmasına gerek yok. Ne alınır böyle bir durumda acaba? Kaç ekran, hangi marka? Neye dikkat etmek gerekir ki?

Teşekkürler şimdiden,

Edit: 13" Macbook kullanıyorum ben Netflix ile. Film vs daha rahat izlenir diye tv düşündüm.
0
sopiro
(25.10.17)
Bence TV alma Tivibu al online izle derim.
0
lcha
(25.10.17)
32 ekran normalde yeter ama kac metre uzakliktan seyredilecegine göre 40 ekran daha makul.

benim evimde tv yok, monitör var 24 ekran. bircok monitörde artik ses cikisida var ek olarak. bende sürekli laptopa bagli zaten. yetiyor ama bir ara projektör almayi düsünüyorum.
0
kurnaz
(25.10.17)
www.mediamarkt.com.trç-81-cm-full-hd-monitör-1174425.html
0
edgenabby
(25.10.17)
İkinci el projeksiyon al lambası yenilenenler 6000 saat filan gidiyor.
0
demirKamil
(25.10.17)
edgenabby
(25.10.17)
40inç iyidir.
0
sutlu nescafe
(25.10.17)
ben benzer bir durum için, teknosanın vatanın vs teşhirlerine bakıp bi aksen almıştım, 700 lira civarına 40 inç. fazlasıyla da işimi gördü. ekran önemli görüntü önemli diyorsan da kendini kanıtlamış bir markadan iyi bir tv almak lazım. az izliyor olmak maliyeti düşürmüyor.

boyutu da mesafeye göre seçmelisin ki eğer mümkünse bi arkadaşından 5 dklığına tv borç isteyip deneme yap
0
tum haklari saklidir
(25.10.17)
iki metre kadar uzaktan izleyeceksen 40 inç güzel oluyor. duvara astırırsın yer de kaplamaz. samsung ya da lg'nin herhangi bir modelini al, yeter de artar.
0
sir gawain
(25.10.17)
tivibu al +1
benim de televizyonum yok evim küçük çok nadiren de olsa birileri gidip geliyor ama televizyon alma ihtiyacı hissetmedim. tivibum var rahat rahat her türlü kanalı da izleyebiliyorum. televizyon bence öylesine alınacak bi şey değil alacaksan düzgün bişey alman daha mantıklı.
0
dedim ben sana
(25.10.17)
aynı durum bende de var. tv'ye xbox bağlayarak youtube izliyorum, internetten film izliyorum ve oyun oynuyorum. zaten normal tv kanallarına hiç gerek ve zaman kalmıyor bunlar olduktan sonra.

televizyonum LG'nin 32" LCD tv'si. artık LCD tv üretmiyorlar bile sanırım o kadar eski :D ama ben çok memnunum. LED tv'ler bana çok ışıklı geliyor. LCD'de renkler daha yoğun ve doygun. tabi gidip bir incele ama eğer bulabilirsen ikinci el falan bir LCD tv al bence. çok paralar vermeye, hele ki apple tv ve netbook bağlayacaksan hiç akıllı tv almana gerek yok. usb ve hdmi girişi olsa yeter.

ebat konusunda ise ben 32" aldığıma biraz pişmanım, keşke 40 alsaymışım diyorum. ki benim salonum da baya küçük, yani koltukla tv arasında 3 metre falan vardır en fazla. almışken 40" al derim.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(25.10.17)
Tarif ettigin cihaza monitor diyorlar.
0
dunal
(25.10.17)
ben aynı durumda 32 inch smart tv aldım, 4 senedir filan kullanıyorum. netflix, tivibu, digiturkplay, spotify... her şey için işe yarıyor.
0
otonomo
(25.10.17)
(7)

korniş nasıl/ kime taktırılır?

sopiro
Merhaba,Yeni taşındığım evde korniş yok, haliyle perde asamıyorum. Bunu en kolay halletmenin yolu nedir acaba? Takılacak duvar yaklaşık 3,5 metre. Öyle bir kolay yolu olsun ki, aynı gün içinde hallolsun mesela, var mı böyle bir seçenek? Kısaca, kornişi kim satar? kim takar? Ne yapılır?Teşekkürler şi
Merhaba,

Yeni taşındığım evde korniş yok, haliyle perde asamıyorum. Bunu en kolay halletmenin yolu nedir acaba?

Takılacak duvar yaklaşık 3,5 metre. Öyle bir kolay yolu olsun ki, aynı gün içinde hallolsun mesela, var mı böyle bir seçenek? Kısaca, kornişi kim satar? kim takar? Ne yapılır?

Teşekkürler şimdiden.
0
sopiro
(17.09.17)
sağlam bir matkap ucu ve matkabın varsa kolaylıkla takarsın ama ben uğraşmam dersen nalburlar falan takarlar.
0
basond
(17.09.17)
Perdeci takar aslinda ama eli azicik matkap tutan kim olsa takar aslinda.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(17.09.17)
@basond
@proletarier

yani kornişin kendisini de perdeciden veya nalburdan alabiliyorum değil mi? elimde korniş de yok zira. Ikea'dan falan alabileceğimi biliyorum da süreç en kısa şekilde işlesin istediğimden...

tekrar teşekkürler.
0
🌸sopiro
(17.09.17)
hocam herhangi bir perdeciye git, bir saatte halleder işi yoksa.
0
nick ver bakim abine oradan
(17.09.17)
ikea düdükler bence fiyat alıp nalbura hallettir.
korniş falan satarlar. dübel falanda al mutlaka tabi.
0
basond
(17.09.17)
elektrikçi takıyor kornişi
0
oscar
(18.09.17)
kornişi tek başına takmak çok zahmetli. en kolay yol perdeciye taktırmak. yok kendim takarım, matkabım da var derseniz yapabilirsiniz ama kendi başınıza çok zahmetli. yardımcı biri varsa bile korniş takmak zor. önerim, tavan yüksekliği kadar, biraz esnek 2-3 çıta da edinmeniz. kornişi takacağınız boyda kestikten sonra uçlarından tavana bu çıtalarla sıkıştırırsanız kolayca delip sabitleyebilirsiniz. öteki türlü bir yandan tutulması bir yandan delip sabitlenmesi gerekiyor ki oldukça yorucu bir işlem.
0
altinci nesil caylak
(18.09.17)
(2)

Alçı ve uçak

sopiro
Merhaba,Tatildeyiz ve arkadaşım düşüp ayağını kırdı. Geçici alçı yapıldı yarın da ortopediste görünecek tekrar ve alçısı değişecek. Salı gününe de istanbula dönüş uçağımız vardı. İnsanlar diyor ki alçıyla uçağa almazlar.Bilen eden var mıdır ona göre alternatifler belirleyelim?Teşekkürler herkese!
Merhaba,
Tatildeyiz ve arkadaşım düşüp ayağını kırdı. Geçici alçı yapıldı yarın da ortopediste görünecek tekrar ve alçısı değişecek. Salı gününe de istanbula dönüş uçağımız vardı. İnsanlar diyor ki alçıyla uçağa almazlar.
Bilen eden var mıdır ona göre alternatifler belirleyelim?
Teşekkürler herkese!
0
sopiro
(04.08.13)
yok öyle bir şey. aksine yardım ediyorlar. hatta "yürüyemiyorsa" check in yaparken medikal yardım isteyin. veya havalimanına gitmeden arayıp bilet numaranızla bildirip bu yolcunun tekerlekli sandalye ile kabine götürülmesini talep edin. kontuardan kabine kadar taşırlar.
0
sttc
(04.08.13)
nerdesiniz? yurtici ucacaksaniz bisey olmaz. daha bi hafta önce arkadasim ayaginda alciyla viyana'dan ankara'ya uctu.
doktora söyleyin ucaga binecegini, kanin pihtilasmasini engelleyen ilac verecektir.
0
shi aila
(04.08.13)
(11)

önemli kararlar, değişimler ile ilgili film

sopiro
Merhaba,Bana çok spesifik içerikli bir film lazım. Ya da bir kaç tane tabii.Filmde hayatındaki her şeyi bırakıp kendini istediği bir şeye veren bir ana karakter olmalı. Karısını/kocasını terkedip giden birileri, işi gücü bırakıp başka bir yere yerleşenler, birden bire ressam olmaya karar verenler, e
Merhaba,

Bana çok spesifik içerikli bir film lazım. Ya da bir kaç tane tabii.

Filmde hayatındaki her şeyi bırakıp kendini istediği bir şeye veren bir ana karakter olmalı. Karısını/kocasını terkedip giden birileri, işi gücü bırakıp başka bir yere yerleşenler, birden bire ressam olmaya karar verenler, evliyle "yok bu iş yürümüyor ben X'i seviyorum" diye gidenler, hayatını mahveden ya da daha iyi hale getirenler, karakteri değişenler ne bileyim sessiz sakinken coşanlar, hayatıyla ilgili önemli kararlar verenler vs

Bu içeriğin romantik komedi, drama vs gibi olması daha iyi tabii mümkünse çok şiddet içerikli olmasın. Benim aklıma "Under the Tuscan Sun" geliyor mesela, kocasının aldattığını öğrenince pılını pırtını toplayıp İtalya'ya yerleşen Amerikalı bir kadın vardı.

Bu gibi filmler söyleyebilir misiniz acaba?

Teşekkürler!
0
sopiro
(24.04.13)
carlito's way
0
lord
(24.04.13)
into the wild
0
kafadanbacakli
(24.04.13)
scarface,
carlito's way,
chicko,
blow.
0
brotha b
(24.04.13)
Bay evet
0
secilmis uye
(24.04.13)
Umarim dogru anladim ve dogru hatirliyorum ve film onerisi verdigime inanamiyorum

Gitar
0
cecilia
(24.04.13)
Leaving Las Vegas
0
sifirin altinda
(24.04.13)
komedi olarak: me, myself & irene
dram olarak: mr. nobody (tam bahsettiğin gibi değil ama aslında tam olarak da bahsettiğin gibi, evet. izleyince anlayacaksın:D )
0
loveinaflipbook
(24.04.13)
interstate 60
0
yemrem
(24.04.13)
midnight in paris.
0
unalbey
(25.04.13)
eat pray love(kriterine en uygun film bu galiba)
the weather man
yes man
ps i love you(da bence öyle bi film)
mine vaganti(de hafif öyle gibi ama değil gibi)
arizona dream(de zorunlu bi değişiklik var)
shall we dance(da yine bi anda hayatında değişiklik yapan bi adam var)
aklıma gelenler bunlar
0
cilgin korsan ces
(26.04.13)
Belki Bucket List?
0
amelie poulain
(26.04.13)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.