Giriş
(12)

aileyi birlikte yaşamaya ikna etmek?

limoncello
Sevgilimin bir kız kardeşi var 25 yaş civarında, aynı şehirde sevgilisiyle eve çıkmak istiyor, ama ailesi mırın kırın etmiş biraz özellikle annesi. Sevgilim de ikna edememiş annesini. Kadın sıcak bakmıyor,hatta bu konuda baya katı. Kız da kararlı ama annesini kırmış olmak istemiyor ve haklı olarak b
Sevgilimin bir kız kardeşi var 25 yaş civarında, aynı şehirde sevgilisiyle eve çıkmak istiyor, ama ailesi mırın kırın etmiş biraz özellikle annesi. Sevgilim de ikna edememiş annesini. Kadın sıcak bakmıyor,hatta bu konuda baya katı. Kız da kararlı ama annesini kırmış olmak istemiyor ve haklı olarak bu benim hayatım da diyor. Sizden biraz taktik almak istedik? Siz nasıl ikna ettiniz, ya da hiç böyle bir olayınız olmadı mı ikna etmeye gerek yoktu ve olumlular mıydı? Kız 25 oğlan 27 yaşında sanırım . Ee kaç yaşına geldik diyorlar, ilişkileri ne kadar zamandır bilmiyorum. Ne deseler annenin içi daha rahat olur?
0
limoncello
(01.02.16)
Ne derlerse desinler ailenin içi rahat olmaz. Ya herro ya merro demeleri lazım.
0
angelus
(01.02.16)
türk aile yapısına ters, anne kabul etmez bence.
aileyi başka şehire gönderirse belki...
0
bigbadabum
(01.02.16)
ben olsam ben de etmem, bunu kabul ettirip eve çıkmanın bi yolu yok. illa çıkacaklarsa eve çıkıp sonra barışmaya çalışmaları daha makul.
0
bobinhoo
(02.02.16)
25 değil 35 de olsam sevgilimle eve çıkacam dersem aileyle olacağı şu: evlatlıktan red
içi rahat filan olmaz. nokta.
evlenecekler, aileyle iyi olarak sevgiliyle yaşamanın tek yolu bu- bizim gibi ailelerde.
0
niye ama
(02.02.16)
annesine konuyu açabildiğine göre annesi "evlatlıktan reddederim" seviyesinde değil.

bu konuda ikna etmenin yöntemi yok. ama aynı eve de çıkmalı. yapacağı şey, kavgayı edip eve çıkmak, bir ay sonra da aileyle barışmak. aile bu, seri katil olsan affeder eninde sonunda.

biz öyle yaptık. sonradan da evlendik, herkes rahat şimdi.
0
harzem
(02.02.16)
dini nikah yaptırın.
0
yatagants
(02.02.16)
@yatagants dini nikah söz konusu değil
0
🌸limoncello
(02.02.16)
Bu teklifi kabul edecek anne baba orani %2 dir turkiyede en fazla ve bence de dogrudur o yuzden hic ugrasmasinlar
0
alttaraf
(02.02.16)
ee peki hepiniz habersiz mi yaşadınız/yaşıyorsunuz be kardeşim?
0
🌸limoncello
(02.02.16)
"aile bu, seri katil olsan affeder eninde sonunda"
canım ya :) öyleyse, kızını vuranlar neden vuruyor acaba? ya da sadece urfada mı oluyor bu olaylar? (o zaman benim sinoplu komşumu kız kaçarak evlendi diye neden öldürdüler?)
büyük dayım "istenilen niteliklere uymayan" bir adamla "evlenmek istediği" için tesettürlü, öğretmen, çalışan kızını reddetti evlatlıktan. kusur: adamın yaşı kızdan 8 10 yaş filan büyüktü. üzerinden 20 sene geçti, torunlar boyu kadar oldu ama olmayınca olmuyor işte, adam reddetti, sildi kızı toptan.
tamam herkes bu kadar deli değildir ama hele etraf bilecekse -aynı şehirde nasıl bilmeyecek?, bunu sıkıntı eden bir ailede kolay kolay kimse içi rahat olarak izin filan vermez... hele ki kıza, erkek olsa tolere edilir. erkekler rahat.
annenin içi yine rahat olmaz ama denebilecek tek şey "gizli saklı mı yapalım, yalan mı söyleyelim" anne, etrafa duyurmamak kaydıyla kendi bilip göz yumabilir.bol şans.
not: sevgilim filan yok, aynı şehirde başka evdeyim, kadınım. halamdan o... muamelesi görüyorum. böyleyken böyle.
0
niye ama
(02.02.16)
@niye ama, gevrek gevrek canım yaa'lı konuşma. "annesine konuyu açabildiğine göre annesi evlatlıktan reddederim seviyesinde değil." yazdığımı görmeden bana töre cinayeti hikayesi anlatma. limoncello "ailesi mırın kırın etmiş" diye anlatıyor, silahı çekip vurmak istemiş diye anlatmıyor. sen nasıl pislik bir topluluktan geldin bilmiyorum, bu hiyakedeki kişi oradan gelmemiş belli.

sevgilim yok diyorsun, benim yukarıda anlatılan hikaye aynen başımdan geçti, dalga geçiyorsun benimle. evinde 6 tüfek bulunan karadenizli adamın kızıyla eve çıktım ben evlenmeden önce.

edit: ayrıca biz de cümle aleme reklamını yapsın demiyoruz. ailelerin karşı gelme sebeplerinin büyük kısmı "elalem ne der" üzerine. elaleme duyurmadıkça aileler daha kolay kabulleniyorlar. şehir küçükse olay duyulabilir belki, şehre bağlı.
0
harzem
(02.02.16)
Biz de yurtdışındayken beraber yaşıyorduk, tabi aileler bilmiyordu. Aynı şekilde yurtdışında beraber yaşayan nişanlı arkadaşlarımız ailelerinin baskısıyla imam nikahı yaptı, 2 ay sonra da evlendiler zaten. Biz de tr döndük evlendik :) türkiyede çok zor malesef, kızın ailesinin eğitimli olması yetmiyor. Ancak sanatçı bir çevreden geliyorlarsa normal karşılanıyor.. İnsanı zorla yalana teşvik ediyorlar..
0
icanttellyouwhyiambreakingdown
(02.02.16)
(11)

acun'un yaptığı işlerden nefret etmek

nothing in my way
ya ben bu adamın yaptığı hiçbir işi sevmiyorum. Survivorlar, o ses türkiyeler, yetenek sizsinizler falan. hele o jüri üyeleri. murat bozlar, hadiseler, ebru gündeşler falan off. cidden aşırı yapmacık ve sinir bozucu geliyor bana bunlar. milletin ayıla bayıla izlediğini görünce hayret ediyorum. Siz n
ya ben bu adamın yaptığı hiçbir işi sevmiyorum. Survivorlar, o ses türkiyeler, yetenek sizsinizler falan. hele o jüri üyeleri. murat bozlar, hadiseler, ebru gündeşler falan off. cidden aşırı yapmacık ve sinir bozucu geliyor bana bunlar. milletin ayıla bayıla izlediğini görünce hayret ediyorum. Siz ne düşünüyorsunuz bu konuda?
0
nothing in my way
(01.02.16)
ben de sevmiyorum.
0
hpkhga
(01.02.16)
izlemiyorum, tek yaşıyorum zaten TV izleme alışkanlığım yok ve genelde kendi evimdeyim.
senede 2-3 kere ancak denk geliyor -arkadaşlarım da izlemiyor çünkü :) sadece belli akraba ortamlarında izleniyor ona da katlanıyorum.

millet AVMleri de tıka basa dolduruyor, facebook'a habire kocişimle qahve qeyyfi fotoları da atıyor. bu ülkede yaşıyoruz yapacak bişey yok ki.hayatım çok izole olmasına karşın yine de memleketin gerçeğinin bu olduğundan da kopmuyorum. hayret etmiyorum yani, üzülüyorum, sıkılıyorum ama hayret edecek bişey yok.
0
niye ama
(01.02.16)
Sevmiyorum ben de ama üzerine de düşünmüyorum, sen de izleme geç işte canını niye sıkıyorsun :) bırak izleyen izlesin, napıcaksın. Genel halka hitap eden şeyler bunlar. Sen ben azınlığız yani. Bu programları seven insanlar çoğunluk.
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(01.02.16)
ben seviyorum.

evimde tv yok. hemde bi 10+ yıldır yok.

ama misafirliğe filan gidince gördüm. programları 2-3 defa izledim. başından sonuna kadar da değil.

-survivor pek sevmedim ama biraz izlemiştim.
-yeteneksiz siniz ilginç tipler çıkıyordu biraz sıkıldım
-kıyafet yarışması da hoşuma gitti. çok amacını çözemedim ama bence izleniyordu, bu daha güzel şu daha kötü diye
-bir tane daha yarışma vardı. onu anlamadım. adını da bilmiyorum. gece kamerasından çekiyorlardı bir yeri.

başka ne var bilmiyorum ama iyi bence. ha sürekli izlenir mi. bilmiyorum.
0
stevie
(01.02.16)
En son 2010'da, yeni yıla girerken kutulu yarışmayı izlemiştik ailecek. Bana da çok sinir bozucu geliyor. Acun'un temsil ettiği mantalitenin çok karşısında bir yerlerdeyim. Ben kimim de laf edeyim tabii; izleyen insanlara karşı bir kötü düşüncem de yok ama içten içe hor görüyorum Acun'u. Ürünleri de kendisini yansıtıyor. Aslında belki o kutu yarışması güzel bir şey olabilirdi, en fazla yarım saat sürebilecek bir yarışmaydı. Yarışmacıların acındırmaları, entrikaları, vb. ile izleyemeyeceğim haldeydi. Zaman kaybı için gereksiz şeylerle uğraşıyorum herkes gibi ama Acun'un ürünlerini zaman geçirgecinden öte "varlığı zararlı" olarak görüyorum. Doğru değil veya olmak zorunda değil ama gerçekten kanal sahibi Acun, tiksinerek baktığım az insandan biri.
0
aychovsky
(01.02.16)
ben nefret ediyorum izleyenleri de sevmiyorum.
0
follow rivers
(01.02.16)
Televizyon artik alt ve orta alt kesim egitim kesimin tercihi. CNBC ve e2 kapandi iste cunku egitimli kitleye hitap ediyordu.
0
Traveller
(01.02.16)
Nefret kare nefret
0
[silinmiş]
(01.02.16)
ben televizyon izlemiyorum, sadece ses yarışmasını seyrediyorum arada, sürekli ve düzenli olmasa da.. (acun kafasında insanı desteklemek mi oluyor bu, o konuda huzursuzum, kararsızım açıkçası)

Ama onun dışında genel aktivite olarak bunları seyreden avm tipi alt kesim insanına hitap ediyor çoğunlukla. tiksinmek normal, bi açıdan bakınca. Evlilik programı diye bişi var bu ülkede, oradaki tipler ile dağda hayvan tecavüzcüsü tipler arası spektrum, öyle düşün.
0
neynep
(01.02.16)
survivor bi qra bakardim. artik ona da bakmiyorum. samimiyetsiz geliyor +1
0
alpkartal
(01.02.16)
Ben de yapimlarini sevmememe ve izlememe ragmen, adami takdir ediyorum. Kimseye zorla bir sey izletmiyor, tv sektorundeki eksiklikleri gorup, halkin ilgi alaniyla birlestirerek deli paralar kazaniyor. Yarismalari sayesinde insanlar en azkndan kendi kucuk sosyal cevrelerinin disinda baska insanlari da goruyor. Acun bu tur yarismalar yapmasa, hedef kitlesi insanlar, kurtlar vadisi gibi siddeti korukleyen dizileri izleyip duracakti.


Benzer olarak evlilik programlarini da cok olumlu buluyorum; en azindan halkimiza, bosanip tekrar evlenmenin namussuzluk degil de, siradan bir eylem oldugunu anlatabildiler.
0
scars dont fade
(01.02.16)
(9)

Kritik Soru: Piyasa Nasıl?

aradaki uzaklik
gencolar, ticaretin içinde olan arkadaşlar veya piyasayı koklayanlar. Piyasalar şu anda nasıl? Para dönüyor mu? Büyük sıkıntı mı var? Varsa neden var, ne zaman geçer?"piyasa çok kötü" tarzında bir yorumdan ziyade, örnek verebilir misiniz? Piyasa kötü daha geçen bir müşterimiz kapattı vs. tarzı?
gencolar, ticaretin içinde olan arkadaşlar veya piyasayı koklayanlar. Piyasalar şu anda nasıl? Para dönüyor mu? Büyük sıkıntı mı var? Varsa neden var, ne zaman geçer?

"piyasa çok kötü" tarzında bir yorumdan ziyade, örnek verebilir misiniz? Piyasa kötü daha geçen bir müşterimiz kapattı vs. tarzı?
0
aradaki uzaklik
(01.02.16)
böyle genel ifadeler, genel karşılık bulmak zorunda. kayak merkezlerinde piyasa süper, oto tamircileri bayram ediyor. ama antalya otellerinde işler kesat.

biraz daha spesifik olabilirsen, daha net verilere ulaşabilirsin.

benim çevremde piyasa gayet iyi. sözlük bile sıfır passat'ın en hızlı nasıl alınacağını konuşuyordu geçen. etrafımdaki firmalar hızla büyüyor ve yeni pazarlara açılıyorlar.
0
eksi sozluk e bir daha geldim
(01.02.16)
yaklaşık 2 yıldır yaptığım işi bırakmak zorunda kaldım. hangi sektör olduğunu söyleyemeyeceğim fakat farklı sektörde çalışan birçok insan tanıyorum. hepsinin durumu aynı. son zamanlarda birçok batık işletme haberleri alıyorum. döviz almış başını gitmiş. al sat yapayım desen vadesiz ürün alıp satamaz olduk. 90 gün vade istiyorlar 89 gün olsun desen gidip başkasından alırlar ürünü. dolar 2.00-2.20 iken başladığım sektörde kılımı kıpırdatamaz oldum. tavsiyem şu; eğer peşin satarım diyorsan, cafe,bar,berber vs. gibi peşin/kredi kartı ile satış yapacaksan gir ancak vadeli ürün satacaksan hiç bulaşma.

ne zaman düzelir? düzelmez dostum. bu ülke artık adam olmaz. eğer ak partili değilsen, içeride adamların yoksa, dolandırıcılık yapmayacaksan para kazanmak zor zanaat.

benden bu kadar. biraz umutsuz ve karamsar bir cevap oldu ama yaşadığımız şartları hepimiz görebiliyoruz diye düşünüyorum.
0
golazo
(01.02.16)
dürüst ticaret yapacam dersen zor
ama yurtdışına mal satabilene piyasa bitmez, işin içinden gelip işi gerçekten bilen para kazanıyor (öyle ki ülkede ne hayvancılıktan ne marangozluktan anlayan var ne dökümden ne doğramadan artık, böyle işleri bilen adamlar hakketen kazanıyor)
ancak kurulu düzeni olmayan kişi nasıl iş yapar bilmiyorum. teşvikler imkanlar da zaten hep yandaşa çalışıyor. 40 senelik solcu eniştelerim AKPli oldu sırf bu yüzden; partili olmayan ticaret yapamıyor.
eskiye göre farklı olan şeyler: 1)vadeler uzadı, 5 sene önce benim sektörümde vade 15 gündü artık ayı geçtik, 3 ay olan sektörde de 6 ay normal oldu-diyor iş yapanlar.
2) borç ödememek normal oldu. karşılıksız çek zaten suç olmaktan çıktı. insanlar da borcunu kredisini ödememeye alıştı. eskiden ayıptı, artık değil. adam alıyor malı veriyor çeki, ortadan kayboluyor. işi yaptırıyor ödeme zamanı 40 türlü bahane. artık iş yapan insanlar bir de parayı tahsil edememe durumunu düşünür oldu.
0
niye ama
(01.02.16)
akp li olunca ne oluyor evet akp liyim ..
işler bu aralar dövizdeki dalgalanmalar yüzünden dengesiz-kötü.
0
jamswety
(01.02.16)
@jamswety ak partili olunca işin yürüyor. paranı alabiliyorsun. ama bu sadece ak parti için geçerli değil. hangi parti iktidar olursa olsun yandaşlar her zaman kolay iş yapar bu memlekette. bu bilinmeyen bir durum değil. böyle gelmiş böyle gidiyor. halkın düşünce yapısı değişmediği sürece, iktidarlar herkese eşit yaklaşmadığı, düzene birilerinin/bizlerin çomak sokmadığı sürece değişmez.
0
golazo
(01.02.16)
@golazo akp ye oy vermek demek akp yi yalamak yutmak olumsuz durumlara da olumlu şekilde bakmak demek değildir.
doğru yapılanalara doğru yanlışlara yanlış demediğimiz sürece ideolojik insanlar olur çıkarız.
0
jamswety
(01.02.16)
@jamswety ben farklı bir şey mi söyledim?
0
golazo
(01.02.16)
@jamswety
diyelim bir yere tesis kuracaksınız yahut işletmeniz X işi yapacak, devletten ruhsat lazım, onay lazım, kredi teşvik ihale şu bu lazım
gidiyorsunuz kuruma/ il müdürüne/ daire başkanına
tabi ki sizi o işte "suyun başını tutan" her kim ise ona yolluyorlar diyorlar ki X bey her ne derse odur (yahut gitmene gerek yok, seni arıyorlar zaten Y hanım/bey şu işi kovalıyormuşsunuz, o işe biz bakıyoruz diye, bunlar genellikle danışmanlık adı altında hizmet ediyorlar, sağolsunlar geçen böyle bir eski bakanın genel müdürü, yeni danışman partili abimiz bir ruhsat işi için bizden tam 500k istedi, yarısı peşin yarısı izni alınca, sözleşme yaparız diye garanti de veriyor! eskiden rüşvetin belgesi yoktu artık var, buyrun size yeni Türkiye- pazarlık sünnet!
gidiyorsunuz X beye, iş atıyorum 5 milyon dolarlık bir iş o tarifeye bakıyor 250 bin dolar (bu parayı verirsen işin oluyor) bunun AKPli olma kısmı şu; AKPli isen en azından parayı kim ister, kime verilir, iş nasıl yürür bunu biliyorsun, anlatırlar yok AKPli değilsen onu da yapamıyorsun
ha AKPlisin bitti mi? hayır tabi ki parayı yine veriyorsun :)
yandaş isen ihale alabiliyosun denilen şey de bunun gibi, başta parayı verip ihaleyi alıyorsun sonra gecikmeye girince seni gayrımeşru olarak idare ediyorlar, paranı ihaleden çıkarıyorsun...
en azından sağlık, enerji, hayvancılık, ulaşım, inşaat sektörlerinde durum bu, başka sektörü bilmiyorum.
0
niye ama
(01.02.16)
2015 agustos'a kadar bulundugum şubenin aylık ortalama cirosu 500 bin lira iken agustos itibariyle ibre aşağı döndü, rus ucak krizi ve sultanahmet saldırısıyla dibi gördük. gectigimiz ocak ayı 350 bin lira ciro ile son 5 yılın en kötüsü.
2015 yılı durağan başladı zaten, normalde %10 olan yıllık büyüme 0-5 civarı devam etti agustos'a kadar, sonrası tepetaklak.
bu turizm bölgesi.
şehir içine, işçi yerleşim bölgesine geçecek olursak, mahallenin süpermarketinin sahibi ile ara ara görüşüyorum adam gercekten alış fiyatının üzerine cok cok komik fiyatlar koyarak satmaya calisiyor. gercekten kurtarmayacak rakamlara. abi diyorum bu kar marjıyla deli misin sen nasıl ayakta duruyorsun, yok başka türlü olmuyor diyo adam. elektrik\kira\personel param cıksın su an şükrediyorum diyor. ki gercekten maliyet fiyatına satıyor neredeyse.

ekonominin göstergesi passatlar, sikimcity life inşaatları kabul edildigi müddetce bi tayyip gider bin tayyip gelir.
0
aksi kanitlanmadikca cocuktur
(01.02.16)
(8)

yurtdışı banka hesabı - ama nasıl?

eksi sozluk e bir daha geldim
selamlar,ben tr'de yaşayan ve yurtdışına çıkmayı pek de sevmeyen bir insanım. istiyorum ki yurtdışında (mümkünse avrupa) bir banka hesabım olsun. isteklerim, bir iban numarası ve bir visa/mastercard. başka bişey istemiyorum. kartından ücretsiz işlem ve minimum hesap işletim ücreti olursa tadından ye
selamlar,

ben tr'de yaşayan ve yurtdışına çıkmayı pek de sevmeyen bir insanım. istiyorum ki yurtdışında (mümkünse avrupa) bir banka hesabım olsun.

isteklerim, bir iban numarası ve bir visa/mastercard.

başka bişey istemiyorum. kartından ücretsiz işlem ve minimum hesap işletim ücreti olursa tadından yenmez. havale falan derdim değil.

bi buldur lan sözlük :)
0
eksi sozluk e bir daha geldim
(01.02.16)
yurtdışına gitmeden - türkiyedeyken mümkün değil, orada bir tanıdığın varsa vekalet verip açtırabilirsin bir umut.

paypal'a aktarılabilir dicem, yurt dışındaki paypal hesabındaki bakiyeyi türkiyede harcayamıyorsun diye biliyorum :(
0
fakyoras
(01.02.16)
not:bahis için değil, yurtdışı işlerinden gelen paranın durması için arıyorum. istiyorum ki para yurtdışı hesaba gelsin, ben burada harcayayım.
0
🌸eksi sozluk e bir daha geldim
(01.02.16)
@fakyoras: ecopayz gibi servisler var, onların düzgünü gibi bişey arıyorum.
0
🌸eksi sozluk e bir daha geldim
(01.02.16)
Avrupa'da oturumun olmadan hesap açan ülke bulursan seni tebrik edecem
0
niye ama
(01.02.16)
bildiğim kadarıyla oturma izni gerekiyor banka hesabı açtırmanız için
0
avonkatalogu
(01.02.16)
o ulkede oturumun olmadan hesap acamazsın. belki dogu bloku bir takim ulkelerde oluyordur ama digerlerinde olmuyor.
0
varg
(01.02.16)
konsolosluktan bilgi alabiliyor olmaniz gerek. hukuk bürosu gibi bir sey var. oturma izni vs almadan evvel, basvuru yapmadan evvel, burdan banka acmis, konsolosluk huzurunda imzalayip kaselenip göndermis, sonrasinda para göndermis, gidince adres vs bildirimi yapmistim.

adres bildirimi yapana kadar hesap acilmis ve aktifti. almanyada oturacagima dair bir sey imzaladigimi hatirlamiyorum. ayni sekilde oturum izni bitince hesaplarini kapamayan tanidiklarim var, hala aktif olmali hesaplari.

konsolosluga sor. hangi ülke istiyorsan.
0
aynadakiyabanci
(01.02.16)
@aynadakiyabanci
ben de oturum bittikten sonra hala hesabı kullanıyorum, aktif, adresim türkiyede.
yahut erasmus için 6 aylığına giden de hesap açabiliyor
yani ömür boyu oturmanıza tabi ki gerek yok ama geçerli bir sebeple o ülkede hesap lazım olmuş olması lazım ki açsınlar
bu olmadan açanı bilmiyorum
0
niye ama
(01.02.16)
(2)

büyük ebatta yastık

uçurumda açan çiçek
geçen gün kaldığım otelde normal boyuttaki yastığın yanında neredeyse onun 2 katı kadar büyüklükte bir yastık daha vardı. çok rahattı çok beğendim. markasını da sormayı unuttum. böyle bir yastığı nerede bulabilirim bir fikriniz var mı acaba?
geçen gün kaldığım otelde normal boyuttaki yastığın yanında neredeyse onun 2 katı kadar büyüklükte bir yastık daha vardı. çok rahattı çok beğendim. markasını da sormayı unuttum. böyle bir yastığı nerede bulabilirim bir fikriniz var mı acaba?
0
uçurumda açan çiçek
(01.02.16)
othello marka olabilir. otellerde sıklıklıkla kullanılan bı marka.
0
vodafona kayıtlı böyle bir kullanıcı yoktur
(01.02.16)
bizim yastıklar 40x80 iken almanyanı yastıkları genelde 80x80 oluyor yani dikdörtgen değil kare ebat dediğiniz buysa, tchibo'da olabilir
0
niye ama
(01.02.16)
(20)

yurtdışına taşınmak/ tasinmamak

fraise
Aylardır bu duruma kafa patlatmaktan uykularım kaçıyor duyuru. Çevremdeki her kafadan da bir ses çıkıyor, napacagimi bilemiyorum.Avrupa ülkelerinin birinde ailem yaşıyor, ben de yıllarca o ülkede yasadim, vatandaşlığım var. 4 sene önce istanbul'da turkiye'nin sayılı üniversitelerinin birinde hukuk
Aylardır bu duruma kafa patlatmaktan uykularım kaçıyor duyuru. Çevremdeki her kafadan da bir ses çıkıyor, napacagimi bilemiyorum.

Avrupa ülkelerinin birinde ailem yaşıyor, ben de yıllarca o ülkede yasadim, vatandaşlığım var. 4 sene önce istanbul'da turkiye'nin sayılı üniversitelerinin birinde hukuk fakültesine başladım, bu sene bitiyor. Gelin görün ki bir hevesle geldiğim istanbul ve hukuk fakültesi benim için tam bir kabus oldu. Hiç mutlu değilim. Ailemin yanına her gittiğimde geri dönmek istediğimi düşünüyorum. Ne istanbul'a alisabildim, ne de bu ülkedeki hukuk sistemi yüzünden mesleğime.

Tekrar yaşadığım ülkeme döneyim desem baya araştırdım, fakülte dolayısıyla diploma denkliği almam baya güç. Baştan üniversiteye başlamak kafadan 5 6 yılımin gitmesi demek, bir de verdiğim 4 yıllık emeğim var. Ancak geri dönüp cafe filan açmaya çalışabilirim. Aynı zamanda 4 yıllık bir ilişkim var, erkek arkadaşım mühendis. Onun da denklik alması için uğraşmamiz gerekir. Kndisi zaten türkiye'den tasinma fikrine kasım seçimlerinden sonra daha yeni ısınmaya başladı. Çok da hevesli degil kısacası.

Türkiye'de kalsam durum herkesin malumu. En fazla yuksek lisans filan yaparak akademisyen olup, ülkenin duzelmesini, bir yerdeki patlamada olmemeyi umut edebilirim. 2 3 ayda bir de aile ziyaretlerinde kendimi avuturum.


Siz olsanız bu durumda naparsiniz? Baslarim egitimine deyip standart bir yasam icin doner misiniz aile yanina? Ben mi çok karamsarim? Gül gibi ülkeyi bırakıp geldiğimi düşündükçe sinirlerim bozuluyor. Her gün daha da kötüye gidiyoruz sanki. Gerçekten mantıklı fikirlere ihtiyacım var. Teşekkür ederim şimdiden herkese.
0
fraise
(27.01.16)
bosan gıt,

4 yıllık bırısı karı/kocadan pek farklı degıl sanırım. geliyorsa adamla/kadınla gelmıyorsa tek basına git.
0
bryan fury
(27.01.16)
Farkında mısınız bilmiyorum de evli değilim. Zaten sorun da erkek arkadaşımın olup olmaması değil, çok daha farklı.
0
🌸fraise
(27.01.16)
her ülkenin kendine özel olan bölümlerinden birini okumasaymışsın keşke ama mesela kendi ülkene dönüp yakın sayılabilecek ama genel geçerliliği olan bir konuda yüksek yapsan mesela uluslararası ilişkilerle alakalı olur, siyasetle alakalı olur falan, ona göre de bir meslek seçsen? ben senin yerinde olsam yol yakınken eğitim olanakları için şartları zorlardım (denklik - yüksek vs) o kadar okuduktan sonra kafe açmak seni üzmeyecek aynı parayı kazandıracaksa o da olur neden olmasın. erkek arkadaşın da canına susamadıysa zamaniçinde fikre alışacaktır bence :')
0
freya
(27.01.16)
avrupada bir ülkede hukuk alaninda yüksek lisans yapip bu yüksek lisans diplomasi ile hukuk alaninda calismanin bir yolu var mi peki, yoksa hukuk alaninda calismak icin iki diplomani (bachelor ve master) birlikte mi sunman gerekiyor. bunu inceledin mi?

Ya da avrupa ülkelerinden birinde yine hukuk alaninda akademik bir yol cizebilirsin kendine.
0
emrahday
(27.01.16)
artilarini eksilerini yaz türkiye'de kalmanin, diger ülkeye gitmenin, hangileri senin icin önemli düsün tasin.

ben almanya'dayim mesela, ülkenin vatandaslarina verdigi haklar, güvenlik, sosyal devlet falan süper. ama insanlar iyrenc, o yüzden burada kalmak istemiyorum cok.

sanirim bölümünü, cok gelecek plani yapmadan secmissin. yurtdisina gitsen yine international law falan devam edebilirsin heralde. ya da akademide de devam edebilirsin diye tahmin ediyorum.

sonuc olarak bryan fury'e katiliyorum. ayril, dön ülkene.
0
hophophoba
(27.01.16)
keske universiteye baslamdan once duyuruda sorsaydin, eminim bir cok kisi seni en azindan hukuk gibi denklik gerektirecek bir bolumu okumaman konusunda uyarirdi.

asil konuya donersek, senin yerinde olsam turkiye'de kalmazdim. tekrar 4 yillik bir universite okumak (maddiyat elveriyorsa) hic de dusundugun kadar kotu bir secenek degil. muhtemelen gencsin ve o 4 yilin cok uzun oldugunu dusunuyorsun ama degil. 60 yasina kadar calisacagini varsayalim. 35 yil boyunca cafe isletmek mi istersin (ki aslinda zevkli olabilecek de bir is) yoksa 4 yil daha okuyup 31 yil boyunca sevecegin uzmanlik gerektiren baska bir isi mi yapmak istersin? 35-40 yil calisacagini dusununce 4 yillik kaybin (ki aslinda kayip degil, cift diploman olacak) hic de onemi olmadigini anlayacaksin.

ben 5-6 yildir yurtdisinda (Amerika + Avrupa) yasiyor ve calisiyorum. odum patliyor isimle, vizemle ilgili sorun cikar da geri donmek zorunda kalirim diye. Senin oyle bir derdin de yok. Erkek arkadasin da seninle gelirse onun da hayati kurtulur.

Bir de senden ricam geldigin yere dondugun zaman oradaki Turklere isin TRT haberde gorduklerinden cok daha farkli oldugunu, ulkenin epey bir boka sardigini anlat lutfen.
0
perkele
(27.01.16)
5 - 6 yıl korkutuğun kadar uzun bir süre değil. zaman öyle çabuk geçiyor ki. imkan ve istek varsa hiç durma ve git. 5 sene sonra keşke demekten iyidir.
0
rachel
(27.01.16)
mutlu değilsen dön bence.
0
fayfim
(27.01.16)
Avrupa vatandasligin varken gelip Turkiye'de okuman bile bayagi fantastik bence.

Bir de hukuk sorunlu bolum, eger Turkiye'de hukuk diplomasi alirsan baska ulkede hukuk alaninda calisman cok zor. Muhendis, mimar bir sekilde denklik aliyor ama hukuk icin bayagi zor. Hukuk bitirip Turkiye'de 1000 lira maasla, berbat calisma saatleriyle staja baslarsin, sonra kadrolasmis mahkemelerde tecavuzlere verilen indirimleri izlersin.

Bas git arkadasim, durdugun hata. Ben Kanada'da kalmak icin yirtiniyorum su anda, Avrupa vatandasligim olsa, hele ki ailem Avrupa'da yasiyorsa donup arkama bakmam bile. Elemani bir sekilde getirirsin yanina.
0
fortisvita
(27.01.16)
Ben de aynı sıkıntıyı yaşıyorum. Tamam yabancı ülkelerde kollarını açmış oraya taşınması beklemiyor fakat, hukuk okuduğum için denklik almak herhangi bir meslek dalından çok daha zor. Benim de bu sene bitiyor.
İki çare kalıyor: ya hayat boyu hukuk icra etmeden farklı bir yaşam standardı yakalayacaksın. Ya da meslek uğruna burada kalacaksın.
Ben hukuku seviyorum, o yüzden içimde icra etme hevesi var ve beni kararsız bırakan bu. Ama senin yerinde olsam kesinlikle giderdim. Aman aman sevmedikten sonra, burada avukat olmanın hayatına ne etkisi var ki? Git, mutlu ol.
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(27.01.16)
kaç ablacım. vatandaşlığın da var kasma mevzuyu.

türkiyedeki hukuk diplomanın avrupada veya başka yerde hiç bir geçerliliği yok. hukuk sistemleri ve kanunlar komple farklı olduğu için ondan o düşünceyi bi kafandan at en başta. erkek arkadaşının diploması EUA'ya göre akredite mi bi baktır. akredite ise avrupada geçerlidir. değilse ülkeye göre 200 ile 600 euro arasında değişen ücretle denklik alabiliyosun.

bence dön geri aç cafeni biraz para biriktir ardında da eğer aklına yatıyosa mesleğe yönelik işletme veya şirket yönetimi gibi dallarda eğitim al. en temizi bu olur.
0
KidLazer
(27.01.16)
belki dört yıldır üniversite okuyup da hala birinci sınıfta olduğum için bu kadar kolay geliyor bana söylemek ama senin yerinde olsam ben basıp giderdim herhalde.

vatandaşlığın da varmış ne güzel. açıkçası üniversite mezunu olup burada yaşamaktansa, atıyorum isveç'te lise mezunu olarak sıradan bir işte çalışmayı tercih ederdim ben. çalışma şartlarım insani mi? tamam. gerisi çok mühim değil. senin önceki duyurularından hatırladığım kadarıyla isviçre veya avusturya sanırım ülke. buralarda da öyle gidip asgari ücretle türkiye'deki gibi 12 saat çalışacağını sanmıyorum. hem bissürü kursu, okulu falan vardır bi şeylerin. ne biliyim benim bi arkadaş elektrik okuyodu 2 senelik mi ne, gayet güzel yaşıyo şimdi isveç'te.

dediğim gibi belki avrupa'yı görmediğimden belki de okul için emek sarf etmediğimden bu kadar kolay geliyor söylemek ama şu an bi avrupa ülkesinde oturum iznine sahip olmak için çok şey verebilirdim sanırım. türkiye'de üniversite mezunu olup iyi para kazansan ne olacak sanki.
0
der meister
(27.01.16)
türkiyede hukuk okumuş, mannheim'de bürosu olan eniştem var oradaki türklerin buradaki davalarına bakıyor
orada göç-azınlıklar- konularında AB filan gibi kurumlarda derneklerde örgütlerde yerel yönetimlerde ya da akademide işin olabilir belki
yani kafe açmak da berbat değil ama neden tek seçeneğin bu diye düşünüyorsun? (biliyorum aklımız hep ilk gastronomiye çalışıyor ben de okurken o alanda çalışmıştım ama daha geniş bakmaya çalış, böyle yerlerde staj yapmaya çalış bence hazır evin var, kalacak yerin var, vatandaşsın para bile vermeseler olur)
bence böyle "keskin" karar almaya çalışma, dene, deneyin. erkek arkdaşın da sen de hem orayı hem burayı deneyimleyin, gerekirse bir süre gidip gelin. bi bakın.gerçekten gençsin daha böyle büyük büyük kararlar almak, kesin dönüm noktaları yaşamak zorunda değilsin ki sıkma kendini.
0
niye ama
(27.01.16)
Biraz daha detay verseniz hoş olurdu. Mesela neresi bu sayılı hukuk fakültesi, ya da vatandaşlığınız hangi ülkeden?

Mesela AB üyesi bi ülke vatandaşı ve galatasaray hukuk mezunuysanız direkt fransa'ya, belçika'ya gidin derim, illaki iş bulursunuz.

Bir de alan değiştirmeyi düşünebilirsiniz, özellikle business school'lar alan değiştirenleri kabul ediyor. Gmat'te 700+ alabilirseniz o okullara da şansınız olur. Hem AB üyesiyseniz görece daha ucuza okursunuz, hem de sonrasında çalışma izni derdiniz olmadığından rahat iş bulursunuz. Tabii yatırımcı bankacı veya pazarlamacı olmak istemeyebilirsiniz o ayrı.
0
noluyo yaa
(27.01.16)
Ben 3 sene Avrupa'da yaşadıktan sonra 2 sene önce Türkiyeye döndüm, biraz daha zorlasam kalma şansım da vardı Avrupa'da. Yeterince çabalamadığım için kendime her gün kızıyorum.

Şimdi tekrar gitmek için uğraşıyorum ama hiç kolay değil, yeniden bir başlangıç yapma şansım olsa, hiç düşünmez basar giderim. bence siz de öyle yapın.
0
yonge and bloor
(27.01.16)
yazmayacaktım size verebileceğim bir fikrim olmadığı için ama dayanamadım: YA BUNDA DÜŞÜNÜCEK NE VAR ARKADAŞIM ARKANA BİLE BAKMA BAS GİT. bırak standart bir yaşam için avrupaya gitmeyi standart altı bir yaşam için bile bir an olsun düşünmeden giderim. hiç birşeyin olmasa bile medeni bir toplumda yaşayacaksın, tecavüze uğramak, saçma sapan bir sebeple öldürülmek risklerini en aza indireceksin. adaletle bir sorunun olduğunda güvenebileceksin. insan olarak bir değerin olacak.ileride canından çok seveceğin çocucuğunu gönül rahatlığıyla ve bir sürü sosyal imkanla büyüteceksin. en önemlisi ailen orada zaten arkana bile bakmana gerek kalmayacak. k.bakma çok doluyum içimi döktüm birazda buraya. yeni hayatında bol şans.
0
vigorous
(27.01.16)
sen galiba gsü mezunuydun ablacım, basıp fransaya belçikaya gidip yüksek lisans yapsana? hukukla ilgili hiçbir alanda çalışamayacağına emin misin? belki avukat olamazsın ama danışman olursun, akademisyen olursun, niye cafe açasın?
0
littlejack
(27.01.16)
benim hukuk mezunu arkadaşım londrada 9 ay london school of economicsde master yaptı.
türkiyede de deneyimi var tabii ve imf'ye girdi.. sen de bir lse yapıp 1 yıl avrupada böyle international kuruluşlara başvursan, hani vatandaşlığın da var, gsü mezunuysan zaten fransızcan da vardır, baya kapılar açılmaz mı?
0
omonia
(27.01.16)
seni gerçekten anlıyorum ve bu aralar benim de kafam çok karışık, ama akademisyenlik falan çok kolay değil artık yani mezun olunca iş bulamayanlar üniversitede kalmaya uğraşıyor gerçekten bunu istemese bile iş olsun diye geliyorlar akademi de istediğin gibi olmayabilir sonra üzülebilirsin. üniversite denkliğini kesin olarak araştırdın mı? eğer olmuyorsa master için o ülkeye gitsen sonra çalışmaya başlayabilirsin belki? bunu da bi düşün.
erkek arkadaşının kafası da net olsun şimdi tamam deyip seninle gittikten sonra uyum sağlayamazsa seni bahane etmesin. çok ciddi bi konuşma yap.
kısacası bence git yani bir yolunu bulup git.
0
pamuk helvalar cebe
(27.01.16)
Yüksek lisans veya denklik için fırsat olacaktır ama diyelim ki olmadı vve en kötü durum oldu. En kötü durumla bile 5-6 yıl hiçbir şey değil. Ben de 8-9 yılımı çöpe atmanın planlarını yapıyorum şu an mesela. Şöyle düşünebilirsin, diyelim ki denklik olmadı, yüksek lisans da olmadı. Orada yeniden üniversiteye başlaman gerekti ve diyelim ki okumadın. 4 sene sonra yine aynı ikilemle debeleniyor olacaksın. Başa alırsan, 4 sene sonra orada bir üniversiteden mezun olacaksın, üstüne bir de hukuk mezunu olacaksın. Avrupa, disiplinler arası çalışma için cennet. Bu iki temel sende olursa, onların güzel bir kombinasyonunu bulabilirsin. Örneğin, burada hukuk okuyan bir arkadaşım yurtdışında moda ile ilgili bir şeyler yaptı. Şimdi, modaevlerinde hukuk bölümlerine danışmanlık yapıyor. Hukuğa niş bir alan her zaman gerekli. Hatta denklik alsan bile, niş bir yüksek lisans iyi olabilir.

Ek olarak, İstanbul her zaman dönüp dolaşıp gelinebilecek bir yer. Farz edelim ki gittin ve gittiğin yerde mutlu olmadın. İstanbul'da her zaman iş bulursun. Yurtdışı tecrüben olduğu için avantajlı olursun. İstanbul hep burada, istediğin zaman gel ve yerleş.

Erkek arkadaşın da yüksek lisans yapabilir yurtdışında. O da senden 5-10 ay sonra gelir ama gelebilir. O da yüksek lisans yaparsa, orada kendini kanıtlamasına gerek kalmaz. Mühendis zaten, orada da iş bulabilir.
0
aychovsky
(27.01.16)
(10)

tecavüz mağdurları hakkında

Esinsin
konu çok hassas ama her duyduğumda beni sinir eden bir kaç cümle kalıbı var "mağdurun hayatı kaydı","hayalleri elinden alındı","magdurun hayatı karardı".yahu tamam suç çok ama çok ağır ama neden bir şerefsizlik yüzünden mağdurun hayalleri elinden alınsın ki ? tecavüze uğramasaydım şöyle bir hayalim
konu çok hassas ama her duyduğumda beni sinir eden bir kaç cümle kalıbı var "mağdurun hayatı kaydı","hayalleri elinden alındı","magdurun hayatı karardı".yahu tamam suç çok ama çok ağır ama neden bir şerefsizlik yüzünden mağdurun hayalleri elinden alınsın ki ? tecavüze uğramasaydım şöyle bir hayalim vardı gibi bir şey olabilir mi ya ? bu kelime gruplarına aşırı sinir oluyorum.allah korusun ama tecavüz mağdurları bunları okusa psikolojisi düzgünse bile psikolojisi bozulur.
nasıl ki bir gasp suçunda mağdurun hayalleri elinden alınmıyorsa tecavüz içinde böyle yorumlar yapılmamalı bence.

siz ne düşünüyorsunuz bu konuda ?
0
Esinsin
(27.01.16)
bir sokaktan geçerken telefonun çalınsa o sokaktan bir daha geçmezsin olur biter. kendi içindeki savunmanı bu basit şekliyle yaparsın.

tecavüz apayrı bir şey. gasp örneğiyle bile girilemeyecek bir konu. çükü olanların tahayyül edemeyeceği bir şey. o yüzden bununla ilgili yorum yapmak bana düşmez. ben sadece gasp örneğinin yanlış olduğunu belirtmeye geldim.
0
uuth
(27.01.16)
Yasadigimiz ulkeye bir bak sence neden? Her gun kadin midir kiz midir muhabbeti yapiliyor. Beden benim ama benden baska herkesin soz hakki var. Daha gecen biri soruyordu kiz arkadasim bakire miymis diye sirf bu zihniyet yuzunden bile hayati karariyor insanlarin. Yasadigi travma ayri ama toplumun yarattigi travma daha beter maalesef.
0
uzun kulaklı yalnız tavşan
(27.01.16)
@mor bembombom aynen tam olarak söylemek istediklerimi yazmışsınız.
Bu tipler eksisozlukte de var toplumdan farklı olduklarını idda edip 5 entryden 1inde hayatı kaydı, hayalleri elinden alındı vs vs yazıyor.toplumda bu zihniyet oldukça çok zor böyle şeyleri atlatıp hayata devam edebilmek.
@uzun kulaklı yalnız tavşan ama bunu yaratan o kadın mı kız mı muhabbetini yapmayanlar da bak eksi sözlükte bile herkes hayatı kaydı vs vs diyor demesinler o zaman öyle bu da bir travma.
0
🌸Esinsin
(27.01.16)
travma olgusuna biraz uzaksınız galiba. bir insanın yaşadığı tavma bütün hayatını etkileyebilir. sadece tecavüz ile kısıtlamayın durumu. mesela deprem mağduru insanları düşünün, göçük altından sağ çıkmış, hayatta kalmış, hiçbir sakatlığı da yok. hayatın bundan sonrasını çok daha güzel yaşaması beklenir size göre değil mi? ikinci bir şans verilmiş, büyük bir felaketten kurtulmuş vs vs. ama o insanlar hayatlarının geri kalanı boyunca hep tetikteler. o kadar büyük bir stres altına girmişler ki zamanında, dünyaya, hayata olan algıları etkilenmiş.

trafik kazası geçirip, yanyana olduğu çocuğu ölen bir anne düşünün ya da. hayata kalmış o da. sizce hayatı eskisi ile aynı gidebilir mi? ortada maddi veya manevi bir kayıp var, aklın kaldıramayacağı kadar büyük bir psikolojik yükün altına girilmişlik var. bunları hesaba katmadan konuşunca tabii ki bu şekilde cümleler kurulur.

medyanın ajitasyonu yok mu? elbette var, reyting uğruna her yol var zaten medyada, orası ayrı. bu durum kişinin ne kadar etkilendiğinden bağımsız olarak ele alınmalı ama. o kişinin hayatı değişti artık, onun için öncesi ve sonrası olacak. maalesef bu böyle. hayatı büyük ölçüde etkileyen bir dönüm noktasından geçmiş çünkü. siz, biz ne dersek diyelim.
0
loveinaflipbook
(27.01.16)
Annemlerin evine hirsiz girdi bikac ay once kadin su anda resmen paranoyak oldu, her gelen gecene farkli gozle bakiyor. Calinan seyler hem maddi hem manevi degeri olan seylerdi bi de anilari calinms gibi hissetti

Simdi de bedenine saldiri yapildigini dusun. Ciddi guven sorunu yasayacaksin, belki disari bile cikmayayacaksin aylarca. Birkac sene once ciddi bi taciz gelmisti basima, hala daha onun paranoyakligini yasiyorum. Taciz tecavuze donseydi evet hayallerim calinmis hayatim kaymis olurdu cunku taciz bile aylarca tek basima sokaga cikamama yetti
0
la noix
(27.01.16)
Cinsel Şiddetle Mücadele Derneği'ni bu konularda takip etmeni öneririm. Güçlendirici bir yerden hayatta kalan ya da sağkalan kullanılıyor.

cinselsiddetlemucadele.org

cinselsiddetlemucadele.org

Kampanya blog'una da önerilerini yazabilirsin bu kullanım hakkında. cinselsiddetlemucadele.org
0
kaset
(27.01.16)
Tecavüze uğramamış birinin tecavüze uğrayanların düşünceleri, hayalleri, umutları hakkında ahkam kesmesinin gerçeklikten uzak olduğunu düşünüyorum.

Bir de gasp, darp vs ile bu konu arasında benzerlik kurmak da aynı şekilde gerçeklikten uzak ve yanlış.
0
franz kafka
(27.01.16)
bu tarz cümle kalıplarının kötü etkilediğini bende düşünüyorum. Ama hayatının kararmasına yalan diyemeyiz hiç birimiz. bu tarz kalıpları ortadan kaldırmak onları bir anda iyileştirmeyecek maalesef.

İnsanlara karşı güveni tamamen yok edecek bir durum tecavüz. Bir daha erkeklere yaklaşamamasına neden olabilir. Dolayısıyla evlilik çocuk olayları, mutlu bir yaşlılık olayları hep sekteye uğruyor. Herkes bu kadar kötü etkilenecek diye birşey yok Fakat bu tarz cümle kalıplarını kaldırınca da sorun ortadan kalkmış olmuyor.

Kanser olan bir insana senin hayatın karardı artık demiyoruz evet . Ama bunu demediğimiz için iyileşmiyor bir anda. İyileşmesi yönünde pozitif bir etki olsada bu tarz kötümser kalıpları kullanmamak tek başına iyileşmesi için yeterli değil.

Tecavüzdede mağdurun gözüne hayatının karardığını bağırmasak çok daha iyi olur evet. Tek başına kendini iyi hissetmesini sağlayabilecek bir etken değil bu.
0
zimbirik
(27.01.16)
PTSD diye bir şey var neticede, normaldir.
0
arnold schwarzeneger
(27.01.16)
tecavüze uğramış bir yengem var
amcamla 2. eşi olarak evlendi, amcam 40 küsür yaşındaydı 6 çocuğu vardı. köyde fakir bir adamdı kadın 20lerindeydi.
tecavüze uğrayınca hayallerin böyle elinden alınıyor, evlenemiyorsun (ya da bir adamın "kutsal" 1. eşi olamıyorsun, gelinlik giyemiyorsun, hiç bir hakkın olmuyor vb.)
yani anadolunun bakış açısı bu.
yoksa travma yaşamak ve çok etkilenmek elbette var ,evine hırsız girip boynuna bıçak dayanan arkdaşım var. travmaysa o kızın de travma ama onu neden kimse haber yapıp hayatı bitti, hayalleri elinden alındı şeysi yapmıyor?
0
niye ama
(27.01.16)
(7)

Bu soğuk muhabbeti ne?

ya ben lan neyse
neden internette -yeni deyimle sosyal medyada- herkes bulunduğu şehrin ne kadar soğuk olduğundan bahsediyor? "uff adam izmirde -2 derecede yaşıyor. helal." mi dememizi bekliyorlar?ben de 1-2 kere yaptım ama tek amacım bu yumuşak götülülere "ulan ben erzurumdayım sizin kadar ciyaklamıyorum." mesajı v
neden internette -yeni deyimle sosyal medyada- herkes bulunduğu şehrin ne kadar soğuk olduğundan bahsediyor? "uff adam izmirde -2 derecede yaşıyor. helal." mi dememizi bekliyorlar?

ben de 1-2 kere yaptım ama tek amacım bu yumuşak götülülere "ulan ben erzurumdayım sizin kadar ciyaklamıyorum." mesajı vermekti.

ki erzurumdayım ve resmen sefil perişan olduk soğuktan.
0
ya ben lan neyse
(27.01.16)
düzenli olarak istabulda kar yagdiginda, diger illerde oturanlar, bizde aylardir kar var vs der. ancak istanbulda 1 cm kar ile trafik felc olur, 5 cm ile okul tatil olur, normal degildir, bu sehir, altyapi, insani trafigi buna aliskin degildir.

seninle ayni nedenden ayni mesaji vermek icin yapiyorlar muhtemelen. sosyal medyada patladi mi öyle bir furya, bilmiyorum, ama cevremde denk geldiklerim hep sizlanmayin, bizde -15 derece seklinde muhabbetlerdi.

gecen persembe gözlük camimin buz tuttugunu, -17 gördügümü eklemek isterim. euhe euhe
0
aynadakiyabanci
(27.01.16)
liseler üniversiteler ara tatili oldu
son günlerdeki geyik patlamasının sebebi o bence
0
niye ama
(27.01.16)
abi tamamen liselilik ya. bak ilkokulda yara bandıyla gezme karizması (!) vardı. ortaokul ve lisede sabah 4'te uyumuş olmak ne hikmetse kuul yapıyodu adamı. sözlüğün kafa olarak 12 yaşını geçememiş tipleri de OOO BURASI ÇOK FECİ SOĞUK diye şekil yapıyor. sadece sözlükte değil yabancılarda da var bu. 9gag'de çok sık görüyorum. birisi burası -10 diyor, finlandiyalı çıkıp -25 diye hava atıyor falan ahaha.

bi çeşit içgüdüsel "biz daha güçlüyüz" düşüncesi oluşuyor herhalde hava soğudukça. benzer şekilde, hava aşırı sıcak olunca da döner aynı geyikler. "biz ekstrem işlerin adamıyız koçum" şeklinde minik bi ego ateşlemesi diyelim. ben böyle düşünüyorum.

ha yalan söylemeyeceğim, karda tişörtle gezsem ben de kendimi hafiften karizmatik hissederim. çoğu insanda var bu eğilim. karşına bi şeyi koyuyosun ve kendini ondan güçlü görmek istiyosun. bu yani.
0
der meister
(27.01.16)
ciyaklamak ihtiyacımız var. face vs yerleri kullanmıyorum ama ben de ulan nası soğuk ya bu diye homurdanıyorum/ciyaklıyorum iki gündür oradan biliyorum :) (bakkala dedim en son abi burası hep böyle buza mı kesiyor diye)

sibirya da erzurum'dan soğuk. yani sorun ciyaklamaksa nerede olduğunun önemi yok. ciyaklıyon. erzurum'dan bahsetmene gerek yoğ idi.

mevsim normallerinin epey altına düşüyorsa ortalık böyle bir hayal kırıklığı oluyor. istanbul'dan geldik izmir'e, yazın geberdim o yılış yılış sıcaktan, iyi bari dedim kışın daha rahat olur, soğuktan heykele dönecem dışarda. çöl mü kardeşim burası yazın cayır cayır kışın deepfreeze? ah izmir ah. naaptın.

demem o ki ciyaklayınca ısınıyorum şahsen :D çenem hareket ediyor, egzersiz oluyor.
0
godoşu beklerken
(27.01.16)
dışarıdan içeriye girdiğinde off bu ne soğuk dersinya işte telefonun ekranda o eksili dereceleri gördükçe içim üşüyor bu ne soğuk diye söyleniyorum. kimisi de bunu internette yazıyor.
herkesin hep bir ağızdan çok soğuk diye gezmesinin nedeni de gerçekten çok soğuk olması, geçen yıl bir kez mont giymedim, incecik bir deri ceketle yılı geçirdim. hatta uzun kollu tshirt bile giymedim ama bu yıl içlik alıp giymeyi düşünyorum.

özellikle bu cıyaklamaların izmir gibi sıcak yörelerden gelme nedeni ise insanlar soğuğa alışık değil ve bu soğuklar için yeterli kıyafetleri yok. yahu içliği falan geçtim benim montum yok düşün halimi, sokağa çıktığımda titreyerek yürüyorum. sonra bulduğum her yerde donuyorum diye ağlıyorum.
0
kuzey li
(27.01.16)
sen de aynısını yapıyorsun kenks.

''....
....
....

erzurumda'yım ve çok soğuk.''


erzurum'dan daha sıcak yerlerde soğuk yeaa muhabbeti yapılmasına bozulmuşsun sadece.
0
timmie
(27.01.16)
modern toplum tribi. o kadar zombileştiler ki konuşacak bir şey bulamıyorlar konu hep "havalar çok soğuk" oluyor. yazın da hava çok sıcak muhabbeti aynı şekilde.
0
neil manke
(27.01.16)
(11)

Evlenmeyince insanın ömrü uzar gibi geliyor

seindfeld
Size de öyle gelmiyor mu? Evlilik bana birhayli zor geliyor. Eşinle geçinmek, çocuk olması onun okulu ıvırı zıvırı...Bildiğin stresli geçecek günler gibi geliyor. Demesin kimse "ulan anan baban evlenmeseydi bunları yazamazdın" diye. Bu benim düşüncem.
Size de öyle gelmiyor mu?
Evlilik bana birhayli zor geliyor. Eşinle geçinmek, çocuk olması onun okulu ıvırı zıvırı...Bildiğin stresli geçecek günler gibi geliyor.
Demesin kimse "ulan anan baban evlenmeseydi bunları yazamazdın" diye. Bu benim düşüncem.
0
seindfeld
(26.01.16)
Benim de düşüncem. Çok doğru bence de.
0
neynep
(26.01.16)
istatistikler tersini söylüyor yalnız
0
niye ama
(26.01.16)
"sen evlenme ulan ayı" da diyebilirler.
0
Alt4y
(26.01.16)
Ömrü uzun ya da kisa değil, güzel bitirmek önemli.
evli olmasam da ölene kadar ganimet olarak bilmemiz gereken şu hayata biraz daha değer katmak için evlenmek isterim doğrusu.

tabi, evliliğe çesitli nedenlerle karsi olupta yapilan bir evlilik sonucunda dünyaya gelip bunlari dile getirmek ayri bir paradoks
:)
0
1adam
(26.01.16)
Evlenmeyince kadın tarafının ömrü uzayabilir anca. Evlilik kadın için fiziki ve mental olarak ciddi bir yorgunluk çünkü. Fakat aynısını erkek için söyleyemem.
0
mandalina kokusu
(26.01.16)
Ayni evde buyuyen kardesler bile birbirleriyle anlasamayabiliyor; farkli iki insanin ayni evde yasamasi, cocuk yapmasi, hayati paylasmasi elbette kolay degil. Gercekten sevdigin ve genel olarak uyumlu oldugun biriyle olursa evlilik mutlu edebilir. Yalniz kalmamak icin, maddiyat icin, topluma kendini kabul ettirmek icin yapilan evlilikler dogal olarak stresli gunleri ve mutsuzlugu beraberinde getirir. 21 yastan bildirdim.
0
turuncu sufle
(26.01.16)
bence temelsiz bir iddia. hangi evlilik, hangi kişilerden bahsediyoruz? kişisel tecrübelerin bilimsel bilgi sayılmadığı konusunda mutabık mıyız vs.
0
zgrydn
(26.01.16)
Evlilik geç olmalı bana göre. erken evlilik , ekonomik sorunlarla birleşince ömürden götürür. Yaş 35 i geçecek ev,araba falan olacak. Gelir iyi olacak. Mantıklı aklı bsşında bir Kadınla yapılan evlilik ve tek çocuk o kadar korkutucu değil. Evlendiğin kadının ailesi kültürü Kardeşleri vs bunlarda önemli.
0
Cruyff
(26.01.16)
Evlenince ömrünü uzatacak kişi var mı bilmem ama, ben de böyle düşünüyorum
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(26.01.16)
zrgydn +1
0
Frederick Co
(26.01.16)
bilimsel araştırmalar çok çocuk doğuran kadınların dna'larındaki "telomer"lerin uzadığını, bu durumun da kadınların yaşlanmalarını geciktirdiğini söylemekte. östrojen, telomer, çocuk... kadınların ömrünü uzatıyormuş yani.

buyrunuz;

www.sciencedaily.com
0
peony
(27.01.16)
(8)

mustafa koç' un olumu

bluewhale
merhabalar. m.koc oldugunden beri nedeni kafamı kurcalıyor. bu adam gayet saglıkli gozukuyor. ailesi deseniz. dedesi 90 kusur yasında oldu annesi babası sag yani genetik bi sikinti yok. devamli check up yaptıran sigara icmeyen spor yapan bir adammıs. sirozdan falan olmedigine gore alkol sıkıntısı ol
merhabalar. m.koc oldugunden beri nedeni kafamı kurcalıyor. bu adam gayet saglıkli gozukuyor. ailesi deseniz. dedesi 90 kusur yasında oldu annesi babası sag yani genetik bi sikinti yok. devamli check up yaptıran sigara icmeyen spor yapan bir adammıs. sirozdan falan olmedigine gore alkol sıkıntısı oldugunuda dusunmuyorum. sizce neden boyle ani sekilde olmus olabilir.?
0
bluewhale
(26.01.16)
2000 küsürlü yıllarda bypass geçiren birinden söz ediyoruz. kalp rahatsızlığı varmış, kalpten gitmiş. çok da ani şekilde ölmemiş yani. spor yaparken kalpten gitmiş, pek normal
0
rajaz
(26.01.16)
Bedene yapılan cebri müdahale.
0
Frederick Co
(26.01.16)
Bypass ameliyati oldu, sonra mide kucultme ameliyati oldu. 4 ayda 40 kilo verdi. Bir noktada vucudu kaldirmadi herhalde bu kadarini.
0
crown
(26.01.16)
kısaca, ecel geldi ise baş ağrısı bile ölüm için sebeptir.
0
1adam
(26.01.16)
kalp krizi bambaşka bir şey. ırsi olması şart değil. yaşa da bakmaz, 20-25 yaşında da kalp krizi geçirip ölenler mevcut kalplerinde anormal bir problem olmadığı halde. ki yukarıdaki arkadaşların dediği gibi mustafa koç zaten ameliyatlarla vücudunu ve kalbini daha önce yormuş bir isim.
0
victum
(26.01.16)
3 damarı değişmişti daha önce. Kalp sorunu vardı yani zten.

Mide küçültme ameliyatından sonra ise Hep 4 ayda 40 kilo verdi diye haberlerde çıktı ama geçen sene şubat ayında ameliyat olmuştu. yani 10-11 ayda 40 kilo vermişti.
0
ihanet kac kisilik
(26.01.16)
Ecel diyoruz biz buna..Vadesi dolduktan sonra insanın burnuna sinek girip bile öldürebilir.
0
seindfeld
(26.01.16)
şüpheli şeyi ancak otopsi bilir ancak
1- genç yaşta geçirilen kalp krizi maalesef daha ölümcül oluyor
2- üst bu yönetici beyaz yakalılarda herşeyi rakamlardan ibaret görmek gibi bir durum var. sanki çalışan performası, şirket bütçesi ölçüyor... işte damar %60 tıkalıymış, doktor bi 20 kilo ver demiş 15 vermiş 5 daha verirse tamammış, gibi. oysa vücut bu. öyle rakamdan ibaret değil. ne demeye mide ameliyatı oluyorsun sen CEO adamsın hormon vs bir sıkıntın yok, metalobizma hastalığın yok. günde 3 öğün yemeğin özel pişebilir. nefsini tut yeme arkadaş. eminim amerikan hastanesi buna rapor sunmuştur komplikasyon oranı %.01 efendim filan diye. gördük komplikasyonu. CEO egosu + doktor egosu işte.
3- türkiye burası. bu kadar kardiyavasküler sorunun var tee ebesinin nikahı yerde neden oturursun. Kanadada kalp hastaları gökdelenin 1. katında değil de 16. katında oturursa kalp krizinde ölüm riski ne kadar artıryormuş diye yayın yapar. bizde CEO kalp krizi geçirir gittiği yer beykoz devlet hastanesi.
0
niye ama
(26.01.16)
(2)

Sigorta işleri (aynı ay 2 işyeri ödeme yapmış?)

tchuck
arkadaşlar selam şimdi dökümüme bakıyordum da.bir iş yerinden çıkıp diğerine girmiştim.ancak eski işyerim çıkışımı hemen yapmamış ve şöyle bir durum olmuş:kasım ayı 1. işyeri: 30 günlük 2900tl lik prim yatırmış sgk yakasım ayı 2. işyeri: 25 günlük 2800tl lik prim yaıtrmış sgk ya.aynı ayın içinde her
arkadaşlar selam şimdi dökümüme bakıyordum da.

bir iş yerinden çıkıp diğerine girmiştim.

ancak eski işyerim çıkışımı hemen yapmamış ve şöyle bir durum olmuş:

kasım ayı 1. işyeri: 30 günlük 2900tl lik prim yatırmış sgk ya
kasım ayı 2. işyeri: 25 günlük 2800tl lik prim yaıtrmış sgk ya.

aynı ayın içinde her iki işyeri de ödeme yapmış başka bir deyişle. eee nolcak şimdi sıkıntı olur mu?
0
tchuck
(26.01.16)
olmaz
0
bryan fury
(26.01.16)
bi sorun yok
isterse 99 işyeri de ödeme yapsa SGKda gün sayısı olarak her daim 1 ay = 30 gün, eksiği sayıyorlar da fazlayı saymıyorlar, prim gününüze işlemez, ödenen kesintiler ileride maaş hesabınızda dikkate alınır (zaten 1 ayın bir önemi de olmaz da, hani açıklayayım dedim)
0
niye ama
(26.01.16)
(21)

Salam sucuk sosis

la noix
Who islenmis et urunleri ile ilgili aciklama yaptigindan beri bu ucluden inanilmaz tiksinmeye basladim. Daha onceden bilmiyor muydum? Biliyordum. Zaten senelerdir salam sosis yememistim ama sucuklu yumurta kalbime giden yoldu. Sucuktan da tiksinir oldum iyi mi?Visne suyu da icemem mesela cunku 20 se
Who islenmis et urunleri ile ilgili aciklama yaptigindan beri bu ucluden inanilmaz tiksinmeye basladim. Daha onceden bilmiyor muydum? Biliyordum. Zaten senelerdir salam sosis yememistim ama sucuklu yumurta kalbime giden yoldu. Sucuktan da tiksinir oldum iyi mi?

Visne suyu da icemem mesela cunku 20 sene once falan tortusu agzima gelmisti

Bi de super size me'yi izledikten sonra 4-5 ay fast food yememistim

Var mi sizin de boyle takintilariniz?
0
la noix
(25.01.16)
Aynen! Yeme öyle şeyleri. Ben en sonunda vegan oldum. Daha da iğrenç şeyler söyleyeyim. Artık insanlar ölünce hemen çürümüyorlar! Koruyucu katkı maddeleri artık vücüdumuzda da var. Toprakta uzun süre geçirdikten sonra ölüler çürüyormuş!
0
Traveller
(25.01.16)
bende yok. sosisi kokusu yüzünden pek sevmem, ona rağmen bi tavaya atıp kızarmaya başladığı andan itibaren canımın içi olur. bebeyim. salam saçmasapan bi ürün bence, o yüzden tercih etmiyorum. tadını sevsem onu da yerim. sucuk bahsini ise hiç açmayalım. peptik ülserim var, üst üste iki gün baharat yesem midemin kanadığını hissediyorum ama beni sucuktan ve turşudan vazgeçirebilen olmadı. olmayacak da. SUCUK FTW. "oğlum saçmalama, seni sevenleri düşün" demeyin. sucuk > herkes
0
der meister
(25.01.16)
var tabiki. salam sucuk sosis yemeyeli yıllar oldu. taze sıkılmış olsa bile meyve suyu içmem. şekeri çikolatayı çok azalttım. yumurtayı sadece free range alıyorum. sütü sadece günlük süt. yoğurdumu kendim yapıyorum. sadece zeytinyağı ve tereyağ kullanıyorum. tereyağını da kayınvalidem yapıyor o da doğal yani.
0
sta
(25.01.16)
bu mantikla hicbir sey yememek gerekiyor.

organik tarimla ugrasan tanidiklarim oldu, bahceden koparilan bir sey ile markette buldugum bir sey arasindaki farklari farketmek zor degil. her türlü tonlarca katki maddesi tüketiyor, dogal bir sey neredeyse tüketmiyoruz.

sekerli herhangi bir seyde seker kalmadi zaten artik, iceceklerin cogunda ne oldugu mechul. islenmis yag ve islenmis et, zaten apayri bir konu.

savasmiyorum ben artik. makul ve iyi olduguna inandiklarimi yiyorum, ama eger dogalina inersem acliktan ölürüm.
0
aynadakiyabanci
(25.01.16)
kesinlikle hak veriyorum, fakat fabrikasyon olmayan ürünlere yanaşmadan ne kadar uzun yaşayabiliriz ki.?
0
mert adam
(25.01.16)
Ben zeytinyağı ve tereyağı konusunda takintiliyim. Eve kesinlikle margarin sokmuyorum. Salam sosis zaten et yemediğim için yemem. Fast foodlarda kırk yılda bir balık burger yerdim, ondan da midem bulandı. Yıllardır o zincirlerden patates kızartması bile yemem.

Süt ve yoğurt konusuna çözüm bulamadım bir tek.
0
fraise
(25.01.16)
geçen ay cafede yediğim ayvalık tostunda zehirlendim artık yemiyorum daha önce de zehirlenmiştim sosisten. bana ders oldu.
0
tirt star
(25.01.16)
Ya benimkinkn saglikla ilgisi yok. Bilmeyenler vardir belki, doktorum. Yani oncesinde de biliyodum ne saglikli ne degil. Niye bilmem ama tiksindim bi anda. Takinti gibi

Dun mesela pizza soyledik salamli olandan 1 dilim yedim onu da cikarmamak icin zor tuttum kendimi :/

Gecen ay ispanya'daydik. Chorizo falan yerdim onceden simdi ne chorizo ne jamon, yiyemedim. Gebeyken bile jamon yemis kadinim ben :p

Sucuklu yumurtayi sevmeyi ozledim!
0
🌸la noix
(25.01.16)
kola da içiyorum
salam sucuk sosis de yiyorum oldukça sık.

bilmiyorum yani her besine böyle bakarsanız evde üretip yetiştirmedikçe bence hiçbir şey yiyemezsiniz. bana fazla geliyor bunlar. bahsedilmeyen kim bilir nelerin içinde ne vardır ne şekilde yapılıyordur? sosisi salamı kesince halloluyor mu acaba?
0
kirazıseviyorum
(25.01.16)
yok. çöp versinler, eti çiğ versinler yerim tiksinmem. yiyecekleri aldığım yerlere dikkat ediyorum. param yoksa da ucuzuna, adisine kaçmıyorum, almıyorum. çünkü ona bakarsan ne meyve ne sebze yememen lazım. her şeyde bir şey var.
0
rayde
(25.01.16)
he bir de ekstradan tavuk çok severdim ben. tavuk döner olsun tavuk yemeği olsun tavuklu herhangi bişi farketmeden yerdim. ama şimdi bi tiksinti geldi. geçen yedim tüm gece sanki çıkartacakmışım gibi geldi. midem almıyor artık tavuğu.
0
sta
(25.01.16)
Okurken duyuruyu ben yazdim sandim bir an. Ben hic et yiyemiyorum ki onceden hapur hupur tuketirdim simdi markette gordugumde bile midem bulaniyor. Bundan 7-8 yil evvel tavuktan tiksinmistim bir arkadasim saolsun sonra aramiz duzelmisti ne oldu bilmiyorum yine yemiyorum.Isin garibi canim da istemiyor.Sakatat hic yemem istesemde yiyemem annem yaparken bile kacardim evden. Bir de ekmegin icine dayanamam agzima kucucuk gelse ogurmeye baslarim cocuklugumdan beri boyle hele islaksa falan kesin kusarim iyyy tuylerim diken diken oldu suan.
0
uzun kulaklı yalnız tavşan
(25.01.16)
sucuk dısında yemem. hele piliç salam derseniz kusarım direkt. ama sucuk baska guzel... sucuk can....
0
anonymice
(25.01.16)
Kaliteli olduğuna inandığım firmalarınkini ve de ev yapımı sucuğu yerim. Ama salam ve sosis saçma geliyor. Hayvanda o renkte et yok arkadaş, mümkün mü öyle bişeyin kimyasal olmadan olması?
0
mozarello
(25.01.16)
şöyle bir takıntısı olan biliyorum gıda mühendisi ve çevre mühendisi 2 kuzenim var, gıdacı zaten içinde olayların da çevreci olan da fabrika denetimine gittiğinden biliyor kısaca paketli hiçbir şey almamak lazım, almayın diyorlar bize, çocuklar öyle bir tiksinmiş ki, dışarıdan yemek yiyemez haldeler. çevreci olan zaten güzel yemek yapardı, bi yerden sonra evlendi hatun yapsın diye :P bilmiyorlar mıydı biliyorlardı ama demek görünce daha farklı. seninki de DSÖ deyince daha farklı olmuş :) bilip yapmadığımız pek çok şey gibi bu da galiba. (doktorun dediğini yap, yaptığını yapma)

benimki pek tiksinmek de değil (ne bulsam yerim aslında) bazı şeyleri zaten hiç yiyemedim (hazır yoğurt mesela ben 32 yaşındayım daha 2 kase yememişimdir) bazılarını da yaş ilerledikçe yiyemiyorum. fast food burger filan zaten ömrümde yemedim, pizza da pek yemem, konyalıyım etli ekmek hepsini döver bence. damak tadı meselesi. daha bi böyle geleneksel bir yanım var benim. fakat çocukken kolaydı meyve suyuydu içerdim, gofret neyim yerdim mesela şimdi şekeri hem çok tatlı geliyor hem bir tuhaf geliyor ve tüketemiyorum çikolatayı kilo kilo yerdim, artık çok az yiyorum. ürünlerdeki değişiklikten mi bendeki değişiklikten mi bilmiyorum. kola içsem kusacak gibi oluyorum.

ama bak hala pattes kızartıyorum ve sucuklu yumurta yapıyorum bakalım bunlar nereye kadar gidecek.
0
niye ama
(25.01.16)
ben genelde çiğ tüketiyorum sucuğu. bir ikincisi hangisi daha yağlı ve yumuşaksa onu yiyorum. daha ziyade kasaba yaptırıyorum sucuğu.

açıkçası içindeki katkı maddeleriyle hiçbir sıkıntım yok. tadını güzel yapıyorsa konulabilir bana göre. 30 yaşımdayım, bıraksalar çiğ et yiyeceğim; böyle şeyleri asla takıntı yapmam. mevzu bahis et olunca gözüm dönüyor.

organik ürünleri sevmiyorum ben. endüstriyel olayı her zaman daha cazip geliyor. şu ana kadar en ufak bir etkisini de görmedim. hamd olsun bünye sağlam demek ki.
0
mermize
(25.01.16)
care pastirma:)
salam sosis zaten cok sevmem, sucuk severim ama nadir yerim, iyi markadan yerim. bir de simdi burgerlere bacon yerine koyduklari kuru ey var ya, onu seviyorum ama o da nitratla islem goruyor galiba. ayni sekilde japon mutfaginda nitratla isleme cok yapiyorlar.
tembel bir insan oldugumdan cok iyi yemek yapmama ragmen disaridan daha cok yiyorum ama hep guvenilir yerlerden yemeye calisiyorum. cunku butun icerik beni kuskuya dusuruyor.
misal bu pazar yine brunch a gittik, bir kere o pazar brunchlarinda hep salam dahil ediyorlar ya, onu koymayin diyorum, onun yerine tae biseyler istiyorum, salatalik, domates vs gibi. fakat benim birsey secmem hep sorun oluyor. cunku yumurtali birsey istesem, acaba yumurta organik mi? bitkisel yem ile mi beslendi? serbest dolasan tavuklarin yumurtalari mi? sonra sucuk varsa menude acaba hangi marka? ekmek varsa hangi ekmek? mayasi ne? unu ne? yani sorularin hepsi birbirini kovaliyor, caydan kahveye tuzdan bibere sonsuz sayida soru sorabilirim garsona fakat elime ne gececek? bir kere turkiye'de hizmet sektorunun cogunlugu yalan soyluyor, kac kere sahit oldum. onun disinda hersey iyi marka olsa bile hazirlanma kosullari guvenilir degil, zira turkiye'de yemek sektorunde calisanlar icin zorunlu egitim yok, yemek hazirlama ve saklama konusunda bilimsel bilgi mevcut degil. bu da bir yana ahlak mevcut degil. restoran iyi olsa bile, garsonun birazonce yere dusmus ekmegi iceri geri gitmeye usendiginden tekrar ekmek sepetine atmayacagina ben guvenemiyorum.
valla iste yazdikca ortaya cikiyor, fakat yiyorum disarida, bir yandan bunlari dusunuyor, bir yandan da tembellikten dolayi hep disarida yiyor hem de eve soyluyorum.
0
mavicorap
(25.01.16)
%100 değil ama büyük oranda yememeye çalışıyorum. Yemeğimi kendim yapıyorum. Arada kahvaltıda sucuk kaçamağı oluyor ama o da yılda 3-4 defa falandır. (Gerçi şimdi sen deyince deli chorizo istedim) Fast food alışkanlığım yok yıllardır. Olabildiğince organik almaya çalışıyorum. Kolam yok, hatta ayran ve sudan başka haftada bir salep içiyorsam o.
0
aychovsky
(25.01.16)
baştan söyleyeyim, 59 kiloyum.
salam, sucuk sosis yedim eskiden şimdi yemiyorum, belki güvenilir sucuk bulursam yerim.
(lokasyon ve para anlamında) imkânım olmasına rağmen bu güne kadar hiç hamburger, çiğ köfte, bardakta süt mısır, pizza, midye, sokak pilavı yemedim.
kola da içmiyorum 6 yıl olmuş, arada fanta [kola değil bu meyveli gazoz :)], maden suyu...
yapılışını görsem lahmacunu da bırakabilirim.
0
g7mor
(25.01.16)
Salam ve sosis yemeyeli epey oluyor. Orvital dışında tavuk yemiyorum. Ürünlerin paketlerini inceliyorum, glikoz şurubu varsa kesinlikle almıyorum. Zincir burgercilerden kesinlikle yiyecek almam, ille de yiyeceksem Nusret Burger tarzı yerleri tercih ederim. Bir de m&m'i bıraktım bağımlılık yapıyor :)
0
Lethe
(25.01.16)
Salam, sosis oldum olasi sevme!. Sucuk severim, onu da kaliteli marka almaya calisiyorum, nadir tuketiyorum.

Amerikan fastfood yemeyeli yillar oldu. Fast food yiyeceksem doner yiyorum. Hamburger istersem, iyi bir hamburgercide yemeyi tercih ediyorum.

Hazir meyve suyu icmiyorum, kola da cok nadir tuketiyorum.
0
kint
(25.01.16)
(4)

Almanya'da yaşayanlar: Irkçılık ne durumda?

yedinumara
vaziyet nasıl? gelecek var mı? ırkçılık bunaltıcı mı?
vaziyet nasıl? gelecek var mı? ırkçılık bunaltıcı mı?
0
yedinumara
(23.01.16)
bunaltıcı? gözünüzde nasıl görüyorsunuz alman insanını yahu :) açıkçası ben ırkçılıkla alakalı en ufak bir şey yaşamadım. aksine, birey olarak türkiye'dekinden daha fazla saygı görüyorum burada. ancak almanya'nın her bölgesinde yaşamadığım için genel durumu bilemeyeceğim tabii. biraz da kişiden kişiye değişebilecek bir durum aslında.
0
soso
(23.01.16)
ya yok be avrupa'da bu ılıklık ve politik doğruculuk dalgası olduğu sürece hiç sorun olmaz. çok şanssızsan anca. milletin karısına kızına yürü, tepki gösterirlerse GÖÇMENİM BEN YHA UFF de. kah faşist partilerin ekmeğine yağ sürülmesin, kah göçmen dostumuz mutsuz olmasın diye her türlü hoş karşılarlar seni. bunun için biraz şerefsiz bi şey olman lazım ama. öyle aile babası falan olursan ırkçılığa maruz kalabilirsin. at hırsızı olup milleti taciz etmen lazım sürekli. "ben buraya ait değilim" diye bağırman lazım.
0
der meister
(23.01.16)
fiziki bir siddete kolay kolay dönüstüremedikleri bir irkcilik var. cogunun macasi yemiyor türklere karsi, yese neler olur.
sosyal hayatta sürekli alttan alta hissediyorsun ezikliklerini. her hangi bir isi bir almandan daha iyi yapamiyor, vazgecilmez olamiyorsan isin zor.
Entellektüel ve akademik islerden bahsediyorum. bütün fabrikalar türk iscilerle dolu onlarca yildir calisan ama o sirketlerinin ustabasi seviyesinden sonra türk yoktur. beyaz yakali olarak sadece uluslararasi sirketlerde sansin var.
0
fleshbloodmore
(23.01.16)
dresdende senelerce yaşadım şehir çok güzel bence -batıda da yaşadım tabi bu arada, sadece Dresdeni bilerek söylemiyorum.

üstelik nazi abilerin dresdenden daha fazla olduğu bir yer varsa orası da münih çünkü zamanında bunları sürüp dağıtmışlar.

evet doğu biraz daha zor, zira eski doğu almanya, sanayi gelişmiş değil, daha az yabancı var, adamlar kozmopolit değil batı kadar. orada doğmuş büyümüş yabancı yok denecek kadar az. nüfusunun sadece %4ü yabancı olmasına "rağmen" demek bence saçma bizatihi sebep bu; adamlar yabancıya alışkın değil ve adamlar zaten yerle bir olmuş, işsiz, bir de yabancılarla mı uğraşalım diyorlar. ve de oradaki yabancılar da ekserisi maalesef azül (ilticacı) çoğu bildiğin öküz, %90ı sap abazan görgüsüz erkek. zira nüfus az diye oralara vermişler etrafta çokça iltica kampı var. yakında kölnde de duyarız yabancı düşmanlığının arttığını neden, yılbaşında olduğu gibi ilticacılar terör estiriyor da ondan.

bir de normal bir türke hele erkeğe kolay kolay bir şey yapacak değiller, yapmıyorlar da fakat araplara ve (müslümanlara) ve müslüman olduğu belli olan insanlara = örtülü kadınlarla etrafı çevirili adamlara mesela tepkililer- eşin örtülü ise doğuda daha zorlanır. mısırlı bir akademisyenin örtülü eşini öldürmüşlerdi bir parkta bu daha çok arap ve müslüman düşmanlığı, türklerin ise dükkanlara dalmışlardı mesela zira o sokağın yarısı türk dükkanı + türk kahvesi de orada sinir oluyorlar bu duruma, ama türk aileleri kundaklamadılar (sölingendeki ve batıda başka yerlerdeki gibi) ya da birey olarak türklere saldırmadılar -türklere saldırmak yemez bu arada türkler döver çünkü - zaten öyle türk yerleşimi mahallesi filan yok koca şehirde, böyleyken böyle.
0
niye ama
(23.01.16)
(10)

Trados

normalisoverrated
Trados'tan anlayan bir arkadaş varsa el kaldırabilir mi? Bir iki sorum olacak. Şimdiden teşekkürler.
Trados'tan anlayan bir arkadaş varsa el kaldırabilir mi? Bir iki sorum olacak. Şimdiden teşekkürler.
0
normalisoverrated
(22.01.16)
hangi sürüm?
0
niye ama
(22.01.16)
Trados Studio 2015
0
🌸normalisoverrated
(22.01.16)
2006-2009-2011-2014 kullanıyorum ama soruyu alırsak cevap vermeyi denerim
0
niye ama
(22.01.16)
Ben normalde Memsource kullanıyorum. Trados'u en son okul yıllarında görmüşlüğüm var. Müşterim de Trados ile çalışmamı istedi ve lisans verdi. Programdan çıkacağımda değişiklikleri kaydet diyor, kaydediyorum, orası tamam. Ancak bugün dosya üzerinde çalışırken bilgisayar kendi kendine kapandı. Sonra programı açtığımda kapanana kadar yaptığım çeviriler duruyordu, ancak sağ alttaki karakter verilerinde sadece son kaydettiğim kadarının çevrilmiş olduğunu gösteriyordu. Ben de kurcalarken sanırım yanlışlıkla bütün segmentleri translated durumuna getirdim, boş segmentler dahi translated konumda şu anda. Ctrl+enter yaptığımda boş segmente geçmiyor. Umarım derdimi anlatabilmişimdir.
0
🌸normalisoverrated
(22.01.16)
TM'niz lokal mi sunucuya bağlanarak mı çalışıyorsunuz?
segment statüsü değiştirmeniz pratikte bişey değiştirmemeli atıyorum 12. segmente kadar gelmiştiniz gerisi çevrilmiş değildi 12. segmentten en sondaki segmente kadar seçip sağ tıklayıp segment status'ü tekrar draft ya da untranslated olarak seçerek değiştirebilirsiniz.
segment statüsü pek önemli değil
ama umarım yaptıklarınız TMde vardır :)
0
niye ama
(22.01.16)
Şimdi cevap gelene kadar status kısmını hallettim, untranslated yaptım. Ancak bilgisayarın kendiliğinden kapandığı zamandaki çeviriler hala karakter sayımına dahil değil, asıl sorunum o. Teşekkürler cevap için :)
0
🌸normalisoverrated
(22.01.16)
kapanana kadar yaptığım çeviriler duruyordu, ancak sağ alttaki karakter verilerinde sadece son kaydettiğim kadarının çevrilmiş olduğunu gösteriyordu

ben tam anlamadım galiba ama şöyle mi
10. segmente kadar kaydetmiştiniz karakter olarak 100 karakterdi bunu yapılmış gösteriyor
ama siz 12ye kadar aslında çevirdiniz ve aslında 120 karakter olmalı sayım, mı?

eğer böyleyse neden bilmiyorum ama SDL bazen böyle şeyler yapıyor, tüm çeviri bitmiş bütün segmentler confirm edilmiş olmasına karşın alttaki sayım tam olmayabiliyor, başka bazı sebeplerden - lere de düşüyor.

dosyayı gönderken unconfirmed segment var mı bakıp (filtreleyip) yok olduğundan emin olursanız bir sorun olmaz diye düşünüyorum.
0
niye ama
(22.01.16)
Evet, anladığınız gibi. O halde ben tüm dosyayı bitirdikten sonra bu karakter meselesiyle ilgileneyim. Bu arada TM'e de baktım, 220. segmentte olmama rağmen, 72. segmente kadar TM'de görünüyor. Memsource'un gözünü seveyim yahu, bu ne? :)
0
🌸normalisoverrated
(22.01.16)
trados bu konularda saçmalayabilme potansiyeline sahip. eksi rakam bile gösterebilir.
dosyayı seçip sağ tıklayarak, pre-translate ederseniz veritabanından gelenleri üzerine yazar, doğru rakamları gösterir genelde.
veritabanına girmediğini düşünüyorsanız bazı segmentlerin, o zaman da update translation memory yapın.

niye ama, naber? :)
0
yalnux
(22.01.16)
@yalnux, bu şekilde halloldu. teşekkürler. :)
0
🌸normalisoverrated
(22.01.16)
(12)

Bebişe alisveris

Kalinka
Mart sonu bir kızım olacak, henüz ciddi alışveriş yapmadık. Kıyafet olarak ilk üç ay için neler almalıyım,kaçar tane ve hangi boy? Bebiş biraz uzun boylu. 3.aydan sonra başka bir alışverişe çıkarız diye düşünüyorum. Mobilya olarak güzel bir karyolaya ihtiyacımiz var.abartılı fiyati olmayan şık çekme
Mart sonu bir kızım olacak, henüz ciddi alışveriş yapmadık.
Kıyafet olarak ilk üç ay için neler almalıyım,kaçar tane ve hangi boy? Bebiş biraz uzun boylu. 3.aydan sonra başka bir alışverişe çıkarız diye düşünüyorum.
Mobilya olarak güzel bir karyolaya ihtiyacımiz var.abartılı fiyati olmayan şık çekmeceli bir karyola nerden alalim?
Araba ve puset ve ana kucagi olarak ne alalim? Evimiz biraz küçük asgariye indirmeye çalışıyorum alinacaklari.ve de ben calismiyor şu sıra, biraz ekonomik olmaya çalışıyorum.

Tecrübeli anne babalar bir yardım eli uzatın,..
Şehir: istanbul
0
Kalinka
(21.01.16)
Araba tavsiye etmem. Benim yeğenimin vardı 2 tane, hiç binmedi bile, çok zorlarsak kendi sürmeye çalışıyordu.
İlk 1 yıl küçüktür zaten kucağınızda taşırsınız, ağırlığı olmaz. Sonra da alsanız bile "baston" denilen pratik modelleri olabilir. Bulabilirseniz birinden ödünç alın hatta.
Kıyafet olarak en çok zıbın kullanılıyor.
0
firez
(22.01.16)
on günlük taze teyze olarak önerilerim;
çok değişik ürünler çıkmış bebişler için. şıklıktan ziyade kullanım kolaylığına bakmanızı öneririm. işte böyle bir yerini söküyorsun oyun alanı oluyor bir şey takıyorsun 1-2 yaş için yatak oluyor vs. sonra bebişin aklı ermeye başlayınca renkli eğlenceli beğeneceği bir oda takımı alırsınız. şimdi çok masraf etmeye gerek yok, şıklık da bence çok önemli değil.

kıyafetten tasarruf yapmayın çünkü aman kustu aman kakası bulaştı mama damladı derken fazla fazla ihtiyaç duyacaksınız. yenidoğan dediğinizde uygun boyu verirler zaten.

bir de bence şu zaman şunu alırız şöyle yaparız gibi plan yapmayın. alınması mecburi şeyleri alın, kıyafettir bezdir bebek çantasıdır emziktir şudur budur. sonrasını ihtiyaç duydukça alırsınız. böylece ihtiyacınız olmayacak bir şeyi almamış olursunuz diye düşünüyorum. tabii bunlar benim fikirlerim ve gözlemlerimden çıkardıklarım.

şimdiden hayırlı olsun, allah analı babalı büyütsün, hep mutlu olsun yavrucak :)
0
who cares wins
(22.01.16)
biz hafta sonu hamile arkadaşımla bebek alışverişine çıktık. mağazalarda hazır ihtiyaç listeleri var. o listeye göre aldık çıktık yarım saatte. zaten bir yenidoğan seti aldık, 30 parça mı öyle bir şey, bir ay gider dediler. mobilya vs diğer konularda hiç bilgim yok.
0
inspired by a true story
(22.01.16)
Kıyafet, kıyafet, kıyafet, kıyafet. Günde 5-10 kez değiştireceğini için günlük kullanıma yönelik giyecekker alın. Süslü püslü olmasına gerek yok, pamuklu olmasına dikkat edin. Kısa ve uzun kollu zıbınlar (alttan çıtçıtlı body yani), külotlu çorap, normal çorap, pantolon/eşofman/tayt, kısa/uzun kollu tişört, kazak, yelek, hırka.
Zaten bol bol bez kullanacaksınız. Biz kızımda önceleri premium care kullandık, sonra gündüz yeşil paket prima, gece ise premium care kullandık. Şu anda 5 aylık olan oğlumda ise gündüz evy baby, gece yeşil prima ya da premium care kullanıyoruz.
Islak mendil, yenidoğanlara özel olanları seçin. Biz fresh'n soft yenidoğan (üzerinde leylek resmi olan) kullanıyoruz çok memnunuz.
Pişik kremi nivea kullanıyoruz.
Anne için bebedor "jelli" göğüs pedi kullanıyoruz, jelli olması önemli, meme ucunu kuru tutuyor.
Doğumdan 1-2 hafta önce lansinoh meme ucu kremi kullanmaya başlayın. Olur da yara olursa (kızımızda çok kötü olmuştu, ucu kopacak gibiydi) Denizli'de bir eczacı özel bir merhem yapıyor, onu getirtip kullanmıştık.
Sütü arttırmak için humans still tee
bebeğin ağzını yüzünü silmek için twins baby pamuk bez kullanabilirsiniz. Eski atletlerinizi de bu iş için ve bebeğin sırtına koymak için kullanabilirsiniz.
Biz kızımda park yatak denilen beşikten almıştık ama onca yıl toplamda 2-3 ay yattı. Sürekli aramızda yatmak istedi, hatta kardeşinden sonra da bu isteği devam etti, ta ki kreşte öğretmeni ayrı yatın deyinceye kadar. Öyle yapmamak lazım biliyoruz ama o masum surata kıyamıyoruz maalesef.
Oğlumuz için bir arkadaştan sallanır ahşap beşik aldık. 3 ay kullandık ama hızlı geliştiği için sığmamaya başladı, şimdi o da aramızda yatıyor.
Yatak olarak odanızın durumuna göre en uzun süre kullanabileceğiniz ve korumalı bir çözüm bulun.
Doğum için hem pantolon şeklinde hem de önden açılan elbise şeklinde pijama bulundurun.
Eğer arabanız varsa bebek arabasına gerek yok, biz aldık ama her yere arabayla gittiğimizden bebek arabasını hiç kullanmadık. 5-6 aylıkken ucuz baston puset alabilirsiniz.
Arabanız varsa ilerisi için araba koltuğu, ilk zamanlar içinse taşıma koltuğu alın.
Arabanız yoksa bebek arabanız hafif, pratik ve büyük tekerli olsun.
Biz başta emzik kullanmadık, sonra da çocuklar kullanmadı. Keşke ilk günden kullansaymışız, emzik olmayınca anneyi emzik niyetine kullanıyorlar çünkü.
Bir ninni öğrenin ve sürekli o ninniyle uyutun.
Birkaç battaniye/örtü/kundak bulundurun.
İnşallah tez zamanda iş bulur ve sıkıntılardan kurtulursunuz. Bir sorunuz olursa sormaya çekinmeyin.
Allah sağlıklı kavuştursun.
0
44
(22.01.16)
anne değilim ama
hastane çıkışı denilen parça sayısı katlanarak giden setler var
eğer böyle bir anane filan kapsamlı hazırlık yapmayacaksa bence onlardan bi tane alın (içinde beresi, alt bezi, el bezi, çorabı, her halt oluyor) birkaç tane de zıbın ve yelek alın. gerisini bırakın insanlar getirdikten sonra tekrar alırsınız lazımları :)
yatak için insanlar genelde ilk aylar aynı odada yatırıyor kendiyle ve park yatak alıyor. bu epey bi süre götürüyor diye biliyorum.
araba puset vb. konualarda öcelikle aracınız var mı?
hastaneden neyle çıkaracaksınız?
ekonomik olarak çok rahat değilseniz arabayı bir sonraki aya/aylara bırakabilirsiniz
ama araca monte edilecek bişeyler almak lazım :)
0
niye ama
(22.01.16)
@inspired by a true story, Aman o lafa güvenip de başka malzeme almamazlık yapmayın. Kıyafet, bezle birlikte en çok ihtiyaç duyulan şey. En az 10'ar takım günlük giyeceği olmalı. Gün içinde sık sık kusma, terleme vs nedeniyle değiştirilir çünkü.
Eldiven önemli bu arada, 5-6 çift bulundurun.
Bir de kıyafetleriniz hep aynı beden olmasın, hızlı gelişiyor keratalar.
0
44
(22.01.16)
@44 hemşeri miyiz ki? :)
İş bulmayacagim saniyorum çünkü 1.5 sene kendim bakmak istiyorum.
Araba için aldığımızı evde ana kucagi olarak da kullanabilir miyiz?
0
🌸Kalinka
(22.01.16)
çocuğum yok ama iş arkadaşlarım art arda doğum yaptı bu sene.
beşik olup da sonradan büyüyebilen karyolalar varmış, onları tavsiye ediyorlar.
0
kayranin kedisi
(22.01.16)
bebeğin poposunu ve yüzünü silmek için rosense'in doğal gül suyu var onu kullanın. niye rosense diyorum çünkü diğerleri esans katılmış su oluyor
0
lushdiamond
(22.01.16)
@kalinka, rumuzum memleketim :)

bizde çok şükür bakıcı çok olduğundan genellikle gerçek kucak kullandık :) ancak ana kucağı evde de kullanılabilir.
0
44
(22.01.16)
Hiç biri açılmıyor @for the record
0
🌸Kalinka
(22.01.16)
(7)

Bağkur Gerekli mi?

Mehmet Ersoz
Merhaba,Bağkurum 3 senedir kendi isteğimle yatıyor ama ben genelde özelde muayene ve tedavi oluyorum. Hem fazla beklememek hem de hizmet kalitesi açısından. Şu aşamada bağkur sigortasının özel hastane için pek bir faydası yok gibi. Gene cepten ödeme yapmak gerekiyor.Acaba bağkuru iptal mi etmemliyim
Merhaba,

Bağkurum 3 senedir kendi isteğimle yatıyor ama ben genelde özelde muayene ve tedavi oluyorum. Hem fazla beklememek hem de hizmet kalitesi açısından.

Şu aşamada bağkur sigortasının özel hastane için pek bir faydası yok gibi. Gene cepten ödeme yapmak gerekiyor.

Acaba bağkuru iptal mi etmemliyim? Özel sağlık sigortaları var onlara geçmeyi düşünüyorum ama emeklilik hakkı var mıdır onlarda bilmiyorum.

Bağkurun tam olarak avantajı ya da dezavantajı nedir acaba? İptal etmemi tavsiye eder misiniz?
0
Mehmet Ersoz
(21.01.16)
Bağkurun şartları, emekli sandığı ve SGKya kıyasla hala çok kötü, güya birleşti! Bağkur ödeyeceğinize kendinizi bir yerde sigortalı göstertebilseniz onun primini ödeseniz daha iyi.Bağkurun süresi prim günü uzun, emekli yaşı yüksek, maaşı düşük vb.

"bağkur sigortasının özel hastane için pek bir faydası yok gibi"
o öyle değil mesela kan testi yapılır devlet 10 lira öder özel 10 lira ek masraf çıkartır siz sadece 10 görüyorsunuz bağkur olmasa 20 ödeyeceksiniz. devletle hiç anlaşması olmayan 1. sınıf özellere gidiyorsanız onu bilmiyorum. onlara gitseniz burada bizimle olmazdınız sanki :) viskinizi yudunluyor olurdunuz.

"Özel sağlık sigortaları var onlara geçmeyi düşünüyorum ama emeklilik hakkı var mıdır onlarda"

türkiyede devlet harici emeklilik yok
0
niye ama
(21.01.16)
peki bagkurdan cikip , kendimizi bi yerde sigortali gosterip prim odesek bu mumkun mu?

her ay 560 tl civari bagkur oduyorum
ssk ya gecmek daha avantajli olacaksa degerlendirmek isterim
0
technicalte
(21.01.16)
bir yerde sigortalı çalışınca bağkur primi ödenmiyor mu zaten? ssk sanırım memurlar için galiba. tam olarak ayrımı nedir bunların?
0
🌸Mehmet Ersoz
(21.01.16)
Bir yerde sigortalı çalışanlar 4-A ssklıdır.
Bağ-kur, işverendir kısaca. Kendi iş yeri olan esnaf gibi düşünün. Onlarda 4-B'ye tabidir. Emekli sandığına tabi çalışanlar 4-C'ye tabidir.
0
nevsenev
(21.01.16)
"bir yerde sigortalı çalışınca bağkur primi ödenmiyor mu zaten"
hayır SGK primi ödeniyor, özelde maaşlı çalışana işveren SGK öder, bağkur kendi işi olan esnaf sanatkar ve şirket sahibinin kendi ödediği.

memurlara devlet emekli sandığı ödüyor--onların da bikaç ayrı sistemi var da onu boşverin.
şimdiki sistemde bunların adı değişti (4ABC filan oldu) ama aslında eski düzenden değişen fazla bişey olmadı.

"peki bagkurdan cikip , kendimizi bi yerde sigortali gosterip prim odesek bu mumkun mu"
bu yeri bulursanız mümkün, tanıdık filan olmalı ki adam bunu yapsın.
0
niye ama
(21.01.16)
çok teşekkürler cevaplar için.

peki bağkurun maaşı neden düşük acaba diğerlerine göre? haksızlık değil mi?
0
🌸Mehmet Ersoz
(21.01.16)
devletin kendi işçisinin ve memurunun bile emeklilik ücretleri çooooook farklı ki. diğer işverenler filan bi kenarda dursun.
bu memlekette haksız olmayan bişey gördün mü?
0
niye ama
(22.01.16)
(5)

Ankara metro-Gar

archery
Gara gitmek için hangi durakta inmek mantıklıdır? Ve de yürüme mesafesi ne kadardır?Bonus soru : Tek binişlik kart alınan gişeler saat kaçta açılır?Teşekkürler şimdidenn!
Gara gitmek için hangi durakta inmek mantıklıdır? Ve de yürüme mesafesi ne kadardır?
Bonus soru : Tek binişlik kart alınan gişeler saat kaçta açılır?

Teşekkürler şimdidenn!
0
archery
(21.01.16)
ankarayla gideceginizi varsayiyorum. maltepe duraginda inip, istasyondan anadolu ajansi tarafindan ciktiktan sonra tandogana dogru 50 metre kadar yurudukten sonra alt gecit var. tandogan/maltepe asker carsisi yaziyor olmasi lazim girisinde. o alt gecit dumduz sizi gara cikartir.

bonusa cevap: saat 06:00'da aciliyor giseler.
0
bim tribi
(21.01.16)
artık adı anadolu olan eski tandoğan durağında inmeniz lazım
maltepe durağındaki alt geçit 2 senedir kapalı
0
niye ama
(21.01.16)
metro ile geleceksen ulus'ta inip, 300-400 metrelik bir yolu yürümen gerekiyor.
eğer ankaray ile gideceksen ve tandoğan çarşısı kapalıysa yürüyeceğin mesafe çok uzun olur. o nedenle kızılay'da inip batıkent metrosuna aktarma yap (ücretsiz) ulus durağında inip gidebilirsin.
0
cekilmis gayfe
(21.01.16)
Kimse benim yolumdan yazmamış bence en kolayı , ankarayda kurtuluşta in üst katta banliyö trenine bin 2 durak sonra gar.
0
Erensq06
(21.01.16)
@cekilmis gayfe
tandoğan durağı ulustan daha uzak değil,
Garda oturuyorum -ailem oturuyor daha doğrusu.

Erensq06'nın dediği de olur kurtuluştan sonra ilk durak yenişehir (ki bu de sıhhiye demek), ikinci durak gar ama sabah 6 demiş, banliyölerin çalışma saatlerine bakmak lazım o saatte kullanmadım.
banliyö için bilet gişesi açık olmasa da binebilirsiniz kondüktör içeride satıyor, eğer denk gelirse.
0
niye ama
(21.01.16)
(9)

Almanyadaki Türkler/Türkiye deki Türkler / ABD deki Türkler ve Farkları ?

voyage
Almanya daki Türkler; Alman Hegemonyası altında aşırı derece ezilmişler.Global toplumlara uzak yaşadıkları bir gerçek !Kendilerini Türkiye Türklerinden daha üstün olduklarını zannediyorlar.Türkiye Türklerinin AB ye alınmaması,EGO'larını okşuyor. :) Sosyal ve Kültürel bir zenginlikleri yokGünlük yaşa
Almanya daki Türkler;

Alman Hegemonyası altında aşırı derece ezilmişler.
Global toplumlara uzak yaşadıkları bir gerçek !
Kendilerini Türkiye Türklerinden daha üstün olduklarını zannediyorlar.
Türkiye Türklerinin AB ye alınmaması,EGO'larını okşuyor. :)
Sosyal ve Kültürel bir zenginlikleri yok
Günlük yaşamda,Düğün salonlarında Çalan müzik zevkine sahiptirler.
Kızlarına karşı Aşırı derecede''Namus'' baskısı yaparlar.
Alman yüksek Eğitim seviyesinin Çok altındadırlar.
Tüketime Çok düşkünler.(Sıçarken bile Tüketim ile ilgili magazin dergileri okurlar.)
Türkiye ye gelip para harcamak onları 1. sınıf vatandaş gibi hissettirir.
Dine veya Mezhepçiliğe düşkünlükleri vardır.(Ateistleri hayvan zannederler.)
Türkiye ye Geldikleri zaman Yüksek sesle almanca konuşmak onlara haz verir.
Türkiye ziyaretlerinde '' Almanya'da Nerede Yaşıyorsunuz'' diye sorulduğunda
Almanya büyük şehirlerinin merkezi bölgelerinde yaşadıklarını söylerler.(Berlin,köln,Hamburg münih gibi vs.) Ancak gerçek farklıdır. Genelde Şehirlere 100-200 km uzakta yaşarlar. :)

Türkiye deki Türkler; Oportünist Siyasetçi bozuntuları tarafından, medya aracılığı ile Dezenformasyona uğramışlardır. Hipnotize şekilde yaşarlar.

Amerikadaki Türkler; En favori Türklerdir. Zeka düzeyleri gerçekten tavan yapmıştır.
Din önemsizdir. Politikanın Provokasyonlarına asla gelmezler.
Tüketim bilinçleri vardır. Asla Gösteriş yapmazlar.
Türkiye deki Türkleri asla küçümsemezler.
Aksine Türkiye ile her zaman ilgilidirler ve Network oluşturma gayesi içerisinde yaşarlar.
Ticaret yapmaktan keyif alırlar. Fikirlerini Türkiye ye taşımak isterler.
Türkçeyi Plaza Türkçesi olarak konuşurlar.

Aklıma Gelenler bu kadar.

Sizin Aklınıza gelenler neler?
0
voyage
(19.01.16)
Yuh:) hayatımda bu kadar genellemeyi bir arada görmemiştim sanırım. keni ailemde de gurbetçilik var, almanya olmasa da - isviçre'deydik. şu an üzerinde çalıştığım yüksek lisans tezimin konusu da gurbetçilerle ilgili hakim olan bir genelleme, klişeden ortaya çıktı ama böylesine bir liste hiç karşıma çıkmamıştı. bu gurbetçiler sana ne yaptı?:)
0
gmzo
(19.01.16)
Yaklasik 5 senedir yurt disinda yasiyorum, dolayisiyla konuyla ilgili yeterince gozlemimin oldugunu dusunuyorum.

Bunu ulke olarak genellemek dogru degil.

Onun yerine, ulkeden bagimsiz olarak, yurt disina cikan ozetle 2 tip Turk var gibi dusunebilirsiniz:

1. Sizin Almanya'daki Turklerin tamami olarak dusundugunuz Turkiye'de tutunamayip yurt disina vasifsiz isci olarak cikanlar. Ya da yabanci bir kadinla evlenip o vasitayla yurt disina yerlesenler (bunlar genelde Marmaris'te garson vb olan tipler). Bunlar Turkiye ortalamasi ya da ortalama alti insanlar. Yurt disinda Turkiye'dekinden daha iyi sartlarda yasadiklari da kesin.

2. Turkiye standartlarinin ustunde olup yurt disina yuksek lisans, doktora ya da ust seviye sirketlerde (Google, Intel, Microsoft, Facebook, LinkedIn, Amazon vb) calismaya gidenler.

Amerika'da da Almanya'da da iki gruba da giren Turkler var.
0
crown
(19.01.16)
fazla genellemekten can vereceksin.

abd'dekiler almanya'dakilerin aksine topluma daha homojen olarak dağılmıştır. almancıların bu durumda olmasının sebebi de muhtemelen almanya'ya kitleler halinde göç edilmesi, kendi aralarında daha kapalı bir komün kurma eğilimi. bununla birlikte alman toplumu ile asgari etkileşim. alışkanlıkları ve kültürleri de bunun ürünü.
0
zgrydn
(19.01.16)
ABD'de batılı yaşayan eğitimli laik Türkler var. Oradaki Türk algısı Avrupa'ya göre inanılmaz iyi olabiliyor. Avrupa'dakiler ise vasıfsız, Orta Doğulu eğitimsiz kişiler.

Türkler, Avrupa'nın Meksika'sıdır!
0
Traveller
(19.01.16)
traveller türkler meksikalıysa kürtler ne oluyor?
0
KaraSakall
(19.01.16)
Türkler, Avrupa'nın Meksika'sı olmaktan çıkalı çok oldu
bu kadar arap, türkiyeli olmayan kürt onlardan önce bulgar rumen arnavut çoğu çingene vs. geldi avrupaya
almancı diye genellediğiniz Türkler artık 3.kuşak hatta 4. kuşak oldu
1. kuşak zaten alakasız buradan köyden gitmiş adamlardı, ne yapsın adam yozgattan köyünden gitmiş ilk kez arada minili kadın görmüş, asansör görmüş, tıkılmış heim'lere it gibi çalışmış, o şartlarda olanlar normal.
2. kuşak arada kalmıştı evet orada tuvalet temizleyi burada hava atarlardı en acaip tipler bunlardı aslında, sinir bozucu çoğu
ama 3. kuşakta ve sonrasında olay artık o kadar genellenebilir değil, o kadar fazla çeşit var ki. gayet okuyanı da var, müptelası da var, direk dansı yapanı da var, var da var

üstelik almancılar arasında 12 eylül yüzünden gitmiş okumuş insanlar da var, alman lisesinden tee 70lerde mezun olup gitmiş orada emekli olmuş amcalar da var. o kadar da homojen değil.

Türkiye Türklerinin AB ye alınmaması,EGO'larını okşuyor.
bak bunu hiç sevmedim.
ister yozgattan köyünden gitsin ister dersimli alevi olsun ister okumuş izmirli laik olsun ister ideolojik vb. hiç aidiyeti olmayan biri olsun. gurbetçi türkler devleti, milleti olarak, en azından atayurdu olarak türkiyeyi sever. öyle beter olsun pis böcekler kafasında değildir böyle olan 3-5 ergendir, olsa olsa ergenleri pek bi genellemişsin, büyüyor onlar :). belki hemşerisinden kazık yemiştir, belki başka acısı vardır ama olsun öyle EGO okşayacak bişey yoktur. Ha belki orayı ve burayı iyi bildiği için zaten almazlar sizi ABye der, ya da buranın standart muhafazakar insanı gibidir işte AB hristiyan klübü der bunlar ayrı.
0
niye ama
(19.01.16)
@karasakall

sanırım Kürtler ve Türkler birlikte değerlendiriliyor.
Dışarıdan bakıldığında aynı kültürlere ait oldukları gözlemleniyor.
Sosyal yaşamları birbirlerine çok benziyor. Türklerin kültürlerini
ve Kürtlerin kültürlerini çok iyi biliyorsanız ancak bu ayrımı yapabilirsiniz.

Akademik raporlar ve Makaleler okumuştum bu konuda!!
0
🌸voyage
(19.01.16)
Meksika'da da yalnızca İspanyol kökenli Latinler yok, sonuçta hepsinin Meksika pasaportu var. Bu nedenle I'm from Turkey diyen herkes aynı durumda. Türkler Avrupa'nın Meksika'sı. Suriyeliler yine Suriyeli. Ama Meksika, Kuzey Amerikalı olmayı tam başaramamış, çok sorunlu polikaları olan dincileri radikal Hristiyan dinci, liberalleri ise Batılı çağdaş liberal olan toplumu böyle ayrılmış bir ülke.
0
Traveller
(19.01.16)
Almanyadaki türkler türkiyenin aynasi, türkiyenin bir anadolu kasabasinda nasil insanlar görürsen almanyada yaklasik ayni tipler olur. cünkü almanyada yasayan türklerin anneleri babalari o kasabalardan almanyaya isci olarak gelen kitleyi olusturur. Fakat bu gözlemlerine ragmen atladigin bir sey var almanyada isci anne babanin cocugu olarak kendini yetistirmis cok büyük bir kitle var. kendini yetistirdigini sanan, nazi kafasina sahip insanlarla karsilastirildiginda cok daha acik görüslü, insanlari grup olarak degil de birey olarak ele alabilecek yeterlilige sahip, insanlarin cahilliginin nedenin bireyelerin kendisinde oldugu kadar toplum mekanizmalarinin da sucu oldugunu kavrayabilmis insanlar cokca mevcut. Yani kisaca nazi kafasinda birini ister ABD ye koy, ister almanyaya, isterse türkiyede yasasin hic farketmez.

ABD de yasayan türk toplumu digerlerinden ayrisir cünkü göc eden cevrenin büyük cogunlugu isci olarak degil de akademik nedenlerle göc etmistir. Ideal olan "Türkiye deki Türkleri asla küçümsemezler" sifatini tasimalari degil "hic bir insanin baska bir insani kücümsememesi veya yaftalamamasidir". ABD de yasayanlar da baska bir ülkede yasamalari nedeniyle mutlaka bu perspektifi kazanmislardir.
0
emrahday
(20.01.16)
(8)

yabancı boşanması

hayat aklini konusacak bir filozof uret
evlilik burada yapıldı. eşlerden biri halen kendi memleketinde, Türkiye'ye gelme durumu yok. (maddi yönden) boşanma kararı almışlar. itiraz mitiraz yok yani anlaşmalı boşanma. avukata ödeyecek paraları yok. işleri çok ters gelişmiş.ne yapılmalı?
evlilik burada yapıldı. eşlerden biri halen kendi memleketinde, Türkiye'ye gelme durumu yok. (maddi yönden)
boşanma kararı almışlar. itiraz mitiraz yok yani anlaşmalı boşanma. avukata ödeyecek paraları yok. işleri çok ters gelişmiş.

ne yapılmalı?
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(18.01.16)
böyle bir durumda türkiye'de olan eş davayı açar. diğerinin resmi ikametgah adresine usulüne uygun tebligat yapılır. davalı eşin yoluğunda çekişmeli boşanma davası görülür ve karar alınır. alanan karar davalı eşe tebliğ edilerek kesinleştirilir ve boşanma gerçekleşmiş olur.

özellikle davalı eşin ikametgah adresi yurt dışında bir adres ise boşanma süreci oldukça uzun sürecektir bunu da belirtmekte fayda var.
0
arma aski
(18.01.16)
dışarıdaki eş buradan birisine vekalet yollasa oluyor mu?
0
🌸hayat aklini konusacak bir filozof uret
(18.01.16)
avukat olmayan bir kişi, o eşi davada temsil yetkisine sahip olamaz. avukata vekalet verilebilir fakat bu durumda da aynı süreç yine söz konusu olacaktır. anlaşmalı boşanmada hakim taraflar asıl taraflar duruşmada hazır değilse boşanma kararı vermez. bu nedenle yine çekişmeli boşanma davası olacak her şekilde.

avukatı olursa yurt dışı tebligatı yerine avukata tebliğ yapılacağından zamandan kazanılmış olur.
0
arma aski
(18.01.16)
dava sırasında telefondan görüntülü konuşma yapılamaz mı, dışarıdaki eş "evet ben de boşanmak istiyorum" der. bürokrasi rahatlar, gençler rahatlar.

uygulamada bazı kolaylıklar olduğunu biliyorum. mesela yerinden kalkamayacak kadar hastalık durumunda mahkeme evde kurulabiliyor gibi. bu tür teknolojik kolaylıklar da girmiş olabilir mi hukuk sistemimize acaba diye bi sorayım dedim, pek umudum olmasa da :/

edit: kimlik kontrolü de konsolosluk vasıtasıyla yapılabilir. dava sırasında eş konsolosluğa gider, konsolos onaylar, eş ifadesini verir.
0
🌸hayat aklini konusacak bir filozof uret
(18.01.16)
@arma aski Atıyorum eş adamı ya da kızı terketti ülkesine gitti. Bir daha dönmeyeceğim ne halin varsa gör dedi.

Yine mi zor boşanmaları?
0
ihanet kac kisilik
(18.01.16)
@ ihanet kaç kişilik

maalesef anlattığım süreçlerden geçmek gerekiyor, çünkü davacının iddiasının bu yönde olması tek başına yeterli olmayacak. karşı tarafa kendini savunma hakkı verilmesi gerekir bu da dava dilekçesinin ve gerekçeli kararın kendisine tebliği ile mümkün olur.

yurt dışı tebligatları maaleaef aylarca sürebiliyor, bu nedenle boşanmak rlbette mümkün ama süreç uzun olur.

@hayat aklini konusacak bir filozof uret

maalesef bu şekilde bir uygulama anlattığınız olayda söz konusu olmayacaktır.
0
arma aski
(18.01.16)
bilet parası yok, avukata verecek para yok ise
yapacak bişey yok zaten bence hayattaki tek dertleri boşanmak olmasa gerek şu durumda
boşanmayıversinler durumlarını toparlayıp öyle boşansınlar zaten aynı süreye denk gelir
şu durumda buradaki eş dava açşa yıllar sürer ortada kimse yok, diğer taraf yabancı memleket vatandaşı ise belgeler tercüme edilecek, tebliğ edilecek vuhuu o davanın altından kalkamazsınız.
ayrıca o kadar sene yurtdışında yaşadım konsoloslukların vatandaşına yardımcı olacak bişey yaptığını görmedim
ki zaten yurttdışındaki kişi TC vatandaşı bile değil, bizim konsolosluğumuza ne ki o adamdan/kadından?
0
niye ama
(18.01.16)
çok teşekkür ederim @arma aski :)
0
🌸hayat aklini konusacak bir filozof uret
(18.01.16)
(12)

evlenmeyecek çocuk için çeyiz düzme durumu

roket adam
ya paso çalışmışın, haftasonu dışarı çıkmışsın afedersin güzel bi kızla buluşmuşsun hoppidi oynamışsın falan türlü türlü serserilik, sonra pazar günü sabah 10'da eve gelmişsin, kahvaltıdan sonra bir de görüyorsun ki annen bi milyon tane ıvır zıvır almış. böyle yok yemek takımı, yok çatal bıçak takım
ya paso çalışmışın, haftasonu dışarı çıkmışsın afedersin güzel bi kızla buluşmuşsun hoppidi oynamışsın falan türlü türlü serserilik, sonra pazar günü sabah 10'da eve gelmişsin, kahvaltıdan sonra bir de görüyorsun ki annen bi milyon tane ıvır zıvır almış. böyle yok yemek takımı, yok çatal bıçak takımı, yok o bu falan. babamla birlikte paketleyip poşetleyip depoya kaldırıyorlar. dedim bunlar ne. seni evlendiricez öyle eli boş elin kızına verecek halimiz yok diyolar.

ya tamam 26 yaşındayım iyi hoş da evliliğe bayaa uzakken, ben de ebeveynlerimi de bodrum'da, çeşme'de, maldivler'de görmek isterken, onlar borca girmeye devam edip abuk subuk şeyler alıyorlar paso. ki hadi aldın ben evlenene kadar modası geçmeyecek mi. gelin hanım beğenecek mi. ben beğenicem mi. yok bunlar sorgulanmıyor. evi bir sürü saçma sapan koliyle doldurdular. özellikle de söylüyorum iki tane tabak çanak alacak param yoksa niye evleneyim diye, öyle denmez diye kızılıyor yine.

negatif şeyler söyleyince de kırılıyorlar. diyorum bari kenara para atın, o da yok. illa çeyiz alınacak. yahu bu nasıl bir gelenektir aq. sizde böyle bir şey oldu mu merak ettim bi konu olsun dedim.
0
roket adam
(17.01.16)
yok ya bizimkiler ihtiyaç kredisi filan alıp roma'ya gidiyor.
0
king lizard
(17.01.16)
ben altı ay sonra evleniyorum. ben de böyle bir şey olmadı. annem gizliden gizliden bir şeyler almış olabilir ama çok fazla bir şey almamıştır çok büyük ihtimalle.
0
buffy de vampir sayılır
(17.01.16)
ayrı eve çık bence. çeyizi hazırlıyorlarsa evlen baskısı da gelir.
0
roe
(17.01.16)
hayır tabiki bişi almadılar. evlenirken para verdiler istediklerimizi biz kocamla gidip aldık. çeyiz falan saçmasapan işler.
0
sta
(17.01.16)
benımkı hıc sallamaz boyle seylerı, begenmezsınız zaten zamanı gelınce cıkar alırız 2 gunluk ıs der. yanı kız arkadaslarımdan duyuyorum onların aılesı ugrasıyor da erkek aılesı ıcın pek duymadım.
0
pamuk helvalar cebe
(17.01.16)
yok valla. ananem annem falan hep der para olduktan sonra çeyiz mevzu bile değil. zamanı gelince 2 günde halledilir der. ha ananem gezmelerde neyin masa örtüsü dantel falan yapıyo ama o da kendine vakit geçirtmelik. siz gençler kullanmazsınız ama hatıra kalsın der.
0
rayde
(17.01.16)
Ben evlenemeyeceğimi ta lisedeyken anlamış ve çeyiz hazırlatmamıştım. Kızlar için genelde o yaşlarda çeyiz hazırlığına başlanır, dantel örtüler, bornozlar, havlular vs.. iyi ki de hazırlatmamıştım, çok komik olurdu bu yaşımda çeyiz var koca yok falan.

Olmayan biri için hazırlığa girişmeyi çok enteresan bulmuşumdur hep.
0
mandalina kokusu
(17.01.16)
annemin oğlu da var da bi kere 3 tane kızı var daha bize bir çöp almadı (çok eskiden dantel mantel yapardı onları da zaten kullanmayız dedik onlardan da vazgeçti, etraftan yapıyorlar, annem yapmıyor senelerdir)
annemin mottosu "para olsun hepsi bir günde alınır"
evlenen kim o da ayrı tabi ben evlenmem de meraklı bir kardeşim var bakalım evlenirse görecez, ne yapacaklar. çünkü bizim bir başka genel tavrımız da (kızlar olarak) aileye yük olmamak, ben daha 5 kuruş yük olmadım para aldıysam da borç aldım. kardeşim evlenirse şunu da biz alalım derler muhtemelen ona alırlarsa bu sefer diğer kızlara da yapalım haksızlık olmasın da derler, çok çocuklu ailelerde öyle şeyler var.
erkek kardeşim içinse tabak çanak alacaklarını ben hiç zannetmiyorum... öyle şeyler kadının zevki, gelin hanım alsın. ama altın alacaklardır-annene bunu desene madem erkek anası hepsinden önce altın alır sen altını hazırladın mı diye :P. bir de artık kız tarafı ne derse :P bizimkiler yeterki kavga gürültü olmasın diye ne denilirse alırlar. fakat şu anda hiç bişey almadılar.
yalnız etrafta mesela şunları duydum
erkeğin annesi danteline kadar örmüş vermiş, gelin hanım o dantelleri tuvalete sermeyi uygun görmüş...kavga kıyamet olan var. k.validenin geline, (torun olunca) kızım bunları kaldırsan mı, ben daha öremem yaşlandım, toruna benden hatıra verelim dediğini duydum birinde de mesela çok etkili kriz yönetimi, takdir ettim.
yine yorganlar, battaniyeler neler neler alıp/yapıp duran bir komşumuz vardı. oğlu 24 yaşında trafik kazasında öldü, kadın kafayı yedi biraz. bu acı bir vaka ama bunun dışında alıp duranlardan keşke almasaydım hep modası geçti hem de yer sorunu var diye çok duyuyorum.
annene bu cevabımı okut :)
0
niye ama
(17.01.16)
Valla aynı şeyi benim kayınvalidem yapmış. Şu an dolaplarımın içi çıfıt çarşısı gibi, hamam açsam havlu eksigim yok öyle diyeyim, ve daha benim çeyizlerin bir kısmı baba evinde bekliyor. Yapmasınlar yani gercekten hora geçmekten çok külfet oluyor. Keşke yapmasaymış da kendi sevdigim esyaları alıp kullanabilseydim diyorum hep, yepyeni şeyler atılmıyor satılmıyor da.
0
physcos physcos
(17.01.16)
benim de çeyiz sıfır.
sen kocayı bul ne istersen alırız diyorlar.
0
kayranin kedisi
(17.01.16)
Onları hayatta motive ve mutlu eden şey bu. Takma o kadar.
Elektronik ve beyaz eşya olayına giriyorlarsa durdur ama. Zamanı gelince alırsın, boşuna 5 senelik teknolojiyle evlenme.
0
burfak
(17.01.16)
tencere tava değil de dantel yapıldı. hatta annem özel telkırma derslerine gitti, masa örtüsü yaptı bana. hepsini de kullanıyorum. anneannemden kalan dantelleri değerlendiriyorum. gözünüzde plazma tv üzerine dantel canlanmasın yalnız. mesela annemde dantelli perdeler var, anneannemin tepsi için diktiklerini birleştirmişti kumaş üstüne.

bi de kütahya porselen'den çay takımı aldırmıştım. bi de iran halımız var.
çeyiz severim valla :)
0
la noix
(17.01.16)
(17)

bir erkegi evlilige iten sebepler

regina phalange
Bayadir devam eden bi iliskim var. Ikimiz de evlilik dusunmuyoruz. Cevreme bakiyorum herkes patir patir evleniyor. Hadi kizlarinkini anlarim nşa hepimizin kafasinda evlilik gelinlik dugun vs var default olarak sonradan degisiyor ama ben de oldugu gibi. Her neyse oeki erkekleri evlilige ok dedirten o
Bayadir devam eden bi iliskim var. Ikimiz de evlilik dusunmuyoruz. Cevreme bakiyorum herkes patir patir evleniyor. Hadi kizlarinkini anlarim nşa hepimizin kafasinda evlilik gelinlik dugun vs var default olarak sonradan degisiyor ama ben de oldugu gibi. Her neyse oeki erkekleri evlilige ok dedirten olaylar ne? Duzenli seks hayati mi bana en yakini o geliyor. Yani adam 30 yasinda eli yuzu duzgun istese her gece farkli kadinlarla birlikte olabilirken bakiyorum elinde yuzuk kolunda karisul nasi oluyor ki bu?
0
regina phalange
(16.01.16)
Hizmet görme ihtiyacı. Yemeği pişsin, evi temizlensin, çamaşırı yıkansın, ütüsü yapılsın. Bi de yatak mevzusu. Erkek olsam ben de evlenirdim.
0
mandalina kokusu
(16.01.16)
Her gece farklı kadınla birlikte olmanın neden default olarak daha iyi olduğunu düşünüyorsun?
0
buff
(16.01.16)
soru ne kadar saçma sjkahfsdjkf, böyle bir soruyla gelse bir kadın, direkt o ortamdan sessizce uzaklaşırım.
0
devorgilla the gunslinger
(17.01.16)
Yani adam 30 yasinda eli yuzu duzgun istese her gece farkli kadinlarla birlikte olabilirken ???

neredeymiş bu yer? türkiye'den mi bahsediyoruz?
0
dead and broken
(17.01.16)
birisini gerçekten sevince, aşık olunca neden olduğunu anlarsın
0
sta
(17.01.16)
Erkek de evlenince sosyal ortamda ve is ortaminda daha cok kabul goruyor.
0
f_d
(17.01.16)
türkiyede 30 yaşında hangi adam her gece biriyle birlikteymiş yahu, neredeymiş o bolluk?
vardır ama az bir kısımdır, öyle adamlar da tanıyorum (her gece olmasa da baya haraketli cinsel hayatları var) biri 4 senedir nişanlı, nişanlısının yüzüne bakmıyor, aileler birbirine girmiş durumda, bir gün kıyamet kopacak ama du bakalım, öbürü .sen evlenmez zaten ama 35 yaşında, ömründe hiç kasmadı, geliri filan da öyle iyi değil ama babadan daireleri satıp satıp yiyor, yumurta kıramaz, evlenmesin iyi güzel de acaba yaşlanınca, para bitince, onu kim çekecek merak ediyorum. şimdi annesigili yazlığa yollayıp eve hatun atıp yemek yaptırıyor, 50sinden sonra ona kim yemek yapsın :P
bizim nesil için: çok çok varlıklı değilsen hem 65 yaşına kadar çalışacaksın, hem de 65 yaşında şimdinin bin lirası filan gibi bir emekli maaşı alacaksın, şu anda istanbulda kiralar zaten bin liralardan başlıyor...insanlar sadece cinsellik için evlenmiyor çocuk yapıp aile ortamında büyütmek, maddi olarak daha iyi bir güvenceye sahip olmak (daha neti = birinin maaaşıyla geçinip öbürünün maaaşıyla kredi ödemek!), 40lardan hele hele 50lerden sonra yalnız kalmamak için de evleniyor. öğretmen-öğretmen evliliklerine öğretmenler kendi aralarında "şirket" diyor :)
aşık olur evlenir, onu bilemem.
0
niye ama
(17.01.16)
Mutlu ve sefkatli bir aileden gelen erkekler, aile kavramina daha cok deger veriyor. Aile olmanin kutsalligina inananlar da var.
0
neferkitty
(17.01.16)
f_d +1

evliliği geçtim sevgilisi olan bile arkadaş çevresinde daha olumlu intiba bırakıyor. düzenli ve tertipli bir hayat da cabası.
0
kakao
(17.01.16)
kiz arkadas baskisi direkt. cogunlugu bi yastan sonra kafayi evlilikle bozup hayati dar ediyorlar erkek arkadaslarina. erkek de daha iyisini mi bulacagim bari elimdekinden olmayayim diye istemeye istemeye basiyor nikahi.
0
lead zeppelin
(17.01.16)
Ailesinin beklentileri de etkili.
0
arnold schwarzeneger
(17.01.16)
Öyle bir yazmışsınız ki sanki erkekler sadece ruhsuz, duygusuz pezevenkler afedersin. Robot muamelesi yapmanın anlamı yok.
Evliliğin altında sadece cinsellik, hizmet, statü veya baskı mı aramalı? Çok acayip.

Sta +1
0
bir fincan kahve ile film izlemek
(17.01.16)
Bir kadinin evlenmesi icin asik olmasina gerek yoktur. Sevgi de kadini evlilige itebilir. Kadinin icgudulerinde anne olmak, yuva kurmak, ev sorumluluklarini ustlenmek gibi duygular barinabilir. Mesela kocasi cok zengindir kadinda bir sinif atlamak icin onunla evlilige ikna olabilir. Ama bence erkeklerde bu boyle degil. Biz asik olmadigimizla evliligi dusunemiyoruz. Asik oldugumuz zaman da hemen evlenmek istiyoruz. Erkek asiksa mutlaka yolu evlilige cevirir diye dusunuyorum ben...
0
bahtiyar
(17.01.16)
Sevgilinle open relationshipiniz yoksa seninle neden devam ediyorsa o sebepten evleniliyor

Yoksa senin sevgilin her gece baska hatunu mu kaldiriyor ords burda?
0
la noix
(18.01.16)
mandalina kokusu'na katılıyorum. artı bir de çocuk mefhumunu ekliyorum oraya.

kısa bir süre içinde evleneceğimi düşünüyorum. bu konuları da konuştuk sevgilimle. ikimizin de olur verdiği bir şey bu. birbirimizi seviyoruz. ayrıca hizmet gibi konular, ikimizin de rızası olduğu şeyler.

neden evlenmeyeyim böyle olunca?
0
mermize
(18.01.16)
genelde gerçekten iyi ilişkisi olan (evli olup) erkeklerden duyduğum şu "geleceğimde o insanı görebiliyordum" genelde de bu bir kişi oluyor. her durumda tahammül edebilyorlar vs.

ve sürekli başka kadınla yatmaktan daha değerli şeyler olmalı sanırım yaş ilerledikçe kadın da erkek de hayatında yanında bir yol arkadaşı arıyor.
0
kirazıseviyorum
(18.01.16)
cinsiyeti ne olursa olsun her insan birine ait ve birine sahip olmak istiyor . aslında kollektif yaşam dürtüsü galiba
0
taylor durden
(26.01.16)
(8)

yeşilçam filmlerinde türbanlı gördünüz mü hiç?

tolga asp
ben deli gibi yeşilçam izlerim. az önce iffet'i izlerken farkettim de izlediğim filmlerde hiç türbanlı (tesettürlü) biri dikkatimi çekmedi. oyuncu olsun, figüran olsun, caddede yürüyen kalabalıkta bile kapalı birini görmedim.vardı da benim mi farketmedim yoksa mükemmel bir tespit mi mıçtım?not: alya
ben deli gibi yeşilçam izlerim. az önce iffet'i izlerken farkettim de izlediğim filmlerde hiç türbanlı (tesettürlü) biri dikkatimi çekmedi. oyuncu olsun, figüran olsun, caddede yürüyen kalabalıkta bile kapalı birini görmedim.

vardı da benim mi farketmedim yoksa mükemmel bir tespit mi mıçtım?

not: alyazmalım ve çöpçüler kralı'ndaki ayşen gruda türü anadolu teyzesi eşarplarından bahsetmiyorum, günümüzdeki tesettüründen bahsediyorum.
0
tolga asp
(14.01.16)
goremezsin cunku yok. cunku turban siyasal islamin simgesi. ve siyasal islam da 80li yillarin sonu 90li yillarin basindan itibaren sahlaniyor.
0
baldur2
(14.01.16)
eşarp'tan bahsediyorsun galiba, o zaman ile bu zaman arasında fark var, giyim kuşam olarak. normal bir şey sanki. benim de aklıma "sultan" geldi direk.
0
omer haybo
(14.01.16)
o dönemde türban diye bir şey yok zaten dini değil siyasal bir simge , ılımlı islam, yönetim simgesi gibi ama o dönemde küçük mahallelerde bile genç kadınların anneanne babaannelerimizin bağladığı gibi boyundan saç gözükür şekilde bağlamışlığı var.
0
limoncello
(14.01.16)
belli bir kesimin elindeki sinemada doğal olarak görülmüyor, o zamanlar yaşanan pek çok şey görülmüyor.

şunu düzeltmekte fayda var ki tesettür siyasi bir şey değildir. siyasette kullanılmıştır, kullanılmaktadır ancak siyasi bir şey değildir.
0
fakyoras
(14.01.16)
başörtüsünü bugün örtülen şekilde örtmeyi kim icat etmiş, nereden esinlenmiş, nasıl olmuş vb. bunları bi araştır istersen
kara çarşaf var
el kadar eşarpları çene altında bağlayanlar var (annemler zamanında şehirde böyle bağlanıyormuş, etekler de şimdi bizim giyemediğimiz boylarda)
kundak var
yazmalar, oyalı yemeniler hepsi var, iğneyle çene altında bağlamalar yok
0
niye ama
(14.01.16)
bugünkü tarzda, yani siyasal islam simgesi olan tarzda yok. ancak eşarp türü bağlama, baş örtüsü bol bol var. bağlama/örtünme türü bugünkü gibi değil.
0
lawrence of arabia
(14.01.16)
@faykoras, türbanla tesettür aynı şey değil. türbanın tarihinin canlı tanığıyım. filmler bazılarının elinde olduğu için görülmüyor değil. o zamanlar olmadığı için görülmüyor.
türban olayı şulebaş diye adlandırılan olayla başlar.

tolga asp, mükemmel bir tespit ş'aptın. doğru, türban yoktu eskiden. köylerde yazma türü bağlanır (yörelere göre adı, şekli şemali değişiyor) şehirlerde eşarp şeklinde bağlanırdı. kara çarşaf çok çok nadirdi. ben izmir'de büyüdüm. kara çarşafı ilk kez anadolu seyahatimizde trende bir kişide gördüğümü hatırlıyorum. sene 69 du. afyon taraflarında inmişlerdi. sonra sivasa gitttik, o hatta da yani sivas samsun sinop havalesinde de görmedim. 70 lerin başıydı.

ben de dün bir türk filmi izledim. istanbul sokak çekimleri vardı. insanlar ne kadar kaliteli kumaş kullanıyorlarmış dedim. sonra aklıma o zamanlar sümerbank'ın olduğu geldi. şimdi de var ama o zamanlar sümerbank'ın sümerbank olduğu zamanlardı.
1962 yapımı şu film söz ettiğim.
youtu.be
işte sokaklar böyle insanlar vardı. sıkmabaş, türban vs. yoktu daha o zamanlar. şehirlerde nineler manto üzerine siyah krep başörtüsü kullanırdı en fazla. paltoların kalitesine bakar mısın, ceketler de öyle.
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(14.01.16)
@fakyoras belli bir kesimin elindeki sinemada görülmüyor demişsiniz de, sokak cadde mahalle arası çekimleri var, bir dolu siyasal islam öncesi bağlama çeşitlerine göre eşarp takmış kadın var bunlarda, o sırada sokaktaki türbanlıları toplayıp uzaklaştırıp mı çektiler bu filmleri? pardesü, uzun etek, türban içine yerleştirilen kalıp ve hatta eldiven modeli türban türü kaç yıl önce ortaya çıktı? bundan 50 yıl önce çekilmiş resimlerde türban var mı? yoksa kameralar da belli bir kesimin elinde olduğundan, köy fotoğraflarında düğün fotoğraflarında türbanlıları uzaklaştırıp mı çekmişler?
0
alice practice
(14.01.16)
(12)

kıl tüy sorusu

la noix
kürke, kaz tüyüne karşı olan (özellikle) erkekler ve kadınlar bıyıklı, kolları kıllı kadınlar ve sırtları kıllı erkekler hakkında ne düşünüyor?
kürke, kaz tüyüne karşı olan (özellikle) erkekler ve kadınlar bıyıklı, kolları kıllı kadınlar ve sırtları kıllı erkekler hakkında ne düşünüyor?
0
la noix
(13.01.16)
muhtemelen insanlar bedensel butunluklerine mudahaleye karsi gelebilecek varliklar olduklari icin, soruyu gecer bulmuyorlar.
0
e haliyle
(13.01.16)
toplum dayatmasına karşı gelebilen çok kişi tanıyorsunuz galiba? benim etrafımda pek bıyıklı kız yok da...
0
🌸la noix
(13.01.16)
toplum dayatması değil beğenisi. isteyenin bıyık bırakmasına bir engel yok, mesele buna değip değmeyeceği. aynı şekilde tıraş olan, güzel giyinen, kas yapan, görünümüne dikkat eden erkekler da bunları birileri zorlandığından değil, toplum ve karşı cins gözünde daha çok kabul görmek için yapıyor. hayat da ilişkiler de karşılıklı taviz ve uzlaşı üzerine kurulu.

kürk ve kaz tüyünde ise birilerinin keyfi için hayvana bir fayda vermeden kendi iradesi dışında eziyet ve işkence ediyoruz.
0
386 dx
(13.01.16)
Kurke, deriye ya da hayvanin bir yeri kullanilarak yapilan giyecege artik 21.yuzyilda gereksinimiz olmadigi icin karsiyim. Ilkel bir kabile varsa onu bilmiyorum ama hayvani oldurup kurkunu derisini tuyunu giymek salak bir modadan baska bir sey degil.

Insanlara gelince ben kadinlarin ve erkeklerin kendi ozgur iradeleriyle vucut butunluklerine ancak kendilerinin karar vermesi gerektigini dusunuyorum. Kil da olsa, oldukten sonra yakilmak da gomulmek de olsa, hamileligin hemen ardindan kurtaj da olsa hepsi bireyin kendi kararidir. Devletin ya da bir sirketin degil.
0
Traveller
(13.01.16)
soruma cevap olmadığı için tik yok

birilerinin keyfi: kolları, sırtları kıllı insanlar istemeyenler, görünce afişe edip sözlükte sayfa sayfa entry döşeyenler

kılsızlığın bir toplum dayatması olmadığını mı iddia ediyorsunuz yani?
0
🌸la noix
(13.01.16)
karşı cinse hoş görünmek gibi bir kaygınız yoksa kıllı kıllı dolaşmakta serbestsiniz. kimse sizi alıp tutuklamaz.

hakkınızda ne düşünüldüğünü umursuyorsanız da beğenilmek için uğraşıp özveride bulunacaksınız. kimin neyi çekici neyi itici bulacağını hangi yüzle dikte ediyorsunuz?
0
386 dx
(13.01.16)
kürke, kaz tüyüne karşıyım normalde ama sibiryadaki insanın geleneksel olarak kullanmasına yahut -eskiden beri- bizim yörük evlerinde derinin kullanılmasına muhalefet değilim. moda için olanı anlamıyorum sadece.

kadınım, bıyıklı, kolları kıllı değilim :P kılı olan almak istemezse almaz kimseye neden almıyorsun demem. bu kol kılı mevzusu zaten 10 sene önce yoktu.

erkekte kıla tüye takılmıyorum. mümkünse erkek de her tarafın %100 tertemiz olmasını beklemesin benden ama insanız nihayetinde.
0
niye ama
(13.01.16)
kol kıl mevzusu 10 sene önce de, annemin zamanında da vardı.

erkeklerin ve kadınların birbirlerinden beklentileri farklı. erkekler de kadınların çok para kazanmalarını ya da uzun boylu olmalarını beklemiyor örneğin.
0
386 dx
(13.01.16)
yanı pek kıyaslama olmuyo bu, sonucta kaz karsı cınse hos gorunmek ıcın tuylerını yolduruyo olsaydı sesım cıkmazdı ama ıcıne ıncecık bı gomlek gıyıp onunu dahı kapatmayacak kadar usumeyen bır ınsanın sırf zevk ıcın uzerıne kurk almasını dogru bulmuyorum.
0
pamuk helvalar cebe
(13.01.16)
kürk veya kaz tüyünden yapılı giysi modası bence abartı ve gösteriş içeren bir olay. sıcak tutuyor olabilir ama şehirde yaşayan veya ilkel olmayan toplumlar için anlamsız. game of thrones'teki yabaniler giyebilir, gıkımı çıkarmam.

sakal bıraktığım da oldu, bıyık bıraktığım da oldu, tüyzüz surat ve 3 numara kafayla gezdiğim de oldu. kendimde çok önemsediğim bir konu değil. kız arkadaşım sakallarını kes veya sakal/bıyık bırak dese onu kırmam. kökü bende nasıl olsa. sırtımdaki omzumdaki kıllar beni de rahatsız eder.

karşı cinste kollarındaki tüye birşey demem. ince tüy neticede ama dudak üstü tüylerine veya bacak kıllarına karışırım. konu kıl mevzusu da değil, bakımsız kadını sevmem. evin içinde salaş salaş, depresif takılan kadıni sevmem. öncelikli şartım özbakım. sabah kalktığında en azından saçını tarasın. kahvaltıdan sonra en azından hafif bir makyaj yapsın. sadece rimel sürse bile olur.
0
montauq
(13.01.16)
Hem kaz tüyüne hem de insan kılına karşı biri olarak geldim. Kaz tüyünin kazlar için önemi, bizim kıllarımızın bizim için öneminden çok daha büyük. Bize epilasyon yapılırken acıdan ölmüyoruz, ağda yapılırken ben hissetmiyorum bile ama kazlar ölebiliyor. Kılsızlığın bir götürüsü var insanlarda ama bu götürüler daha çok çıplak yaşayan atalarımız için geçerli. Örneğin, koltukaltı kılları bizim atalarımızın lenflerini soğuktan ve mikroplardan korurmuş da, kombili evde, kirlendikçe değiştirdiğim giysi ve istediğim sıklıkta yapabildiğim banyo ile bana sağladığı fayda ataya sağladığı faydanın çok azı. Ancak orada lenfler alınır da, o zaman ağda yapmaktan genişleyen gözenekler mikrop kapabilir. İLla faydası vardır kılın ama o kadar da elzem değil. Kazda ise tüy kökü çok sağlam ve havalanabilme (uçma değil de kaçarken yaptıkları o hafif havalanarak kaçma hareketi) için çok gerekli. O hareket olmazsa tilkiye ve bilcümle doğal avcısına yem olur. Hadi, çiftlikte olduğu için tilkiye yem olmasın. O tüyler çıkarılırken kan kaybından ölen kazlar var. Kaz tüyünün yolunmasının bendeki karşılığının epilasyon değil, derimin canlı canlı soyulması, saçının çeke çeke yolunması ya da güzellik için en alttaki kaburgayı aldırmak gibi şeyler olduğunu düşünüyorum. Bunu yaptırana da bir şey demem; çünkü kendi iradesi ile yaptırıyordur. Kaz bunu kendi iradesi ile yaptırmıyor ki.Gerçi bu kadar duyarlı davranıyorum kaza karşı ama vegan, vb. değilim. Kendi çapımdaki duyarlılığım kazdan, kürkten başlıyor. Yoksa, "Kazı yer misin" deseler yerim ama giymeme gerek olduğunu düşünmüyorum. Şöyle söyleyeyim, Ant Dağlarının tepesinde donmadığım sürece kazı giyeceğimi sanmıyorum.

Tabii yukarıdaki "kendi iradesi" ifadem de, "Bunu modadan, toplumsal normlardan bağımsız" anlamında değil. Normlardan bağımsız olduğumuzu düşünmüyorum. Kendi adıma, birçok şeyde normlara bağlıyım. Bunlardan biri moda değil, moda şeyler (örneğin asimetrik t-shirtler, vb.) bana çok eciş bücüş görünüyor. 5-10 yılda ancak gözüm alışıyor, ondan sonra modası geçiyor. Ama örneğin, çok üşüdüğüm zamanlarda babamın giydiği yün içliği giymiyorum da, daha düzgün tipi olan termal içliği giyiyorum. Ya da bacaklarımın arasından hava girip üşüttüğünde kotumu, pantolonumu çorabın içine tıkıp dışarıda gezmiyorum. Saçımı tarıyorum en basitinden. Issız adada olsam bunların hiçbirini sallamam. Daha doğrusu yine o kadar dağıtmam ama bu kadar da özenmem. Ruj sürüyorum, bu da aynı kapsamda sonuçta. Gerçi arada evde de ruj sürüyorum öylesine, bu da tam sayılmaz ama özetle zamanın özelliği olan estetiksel şeyleri yapıyorum. Kıl meselesi bunlardan biri değil benim için. Issız adada olsam, 20 yıl kimse beni görmeyecek olsa, su ve yemekten sonra ağda ararım doğrudan. Ağaç ağaç gezinirim reçinesi çıkıyor mu diye. Çünkü ağda benim için temizlik. Sadece kadında değil, erkekte de hoşlanmıyorum. Erkeğin sırtı kıllı olabilir, Philips Bodygroom diye de bir şey var. Dalarsın onunla, tertemiz oluverir. Koltukaltını ağdayla bile yolarsın, erkekli-kadınlı. Kolumda kıl varken, alınabilecek belirli bir uzunluğu geçtiğinde, ben kendimi pis hissederim. Kimse görmese bile yaparım ben onu. Öptüğüm yerde ağzıma kıl gelmesini sevmiyorum, içim kalkıyor. Lavaboda da saç gördüğümde veya yere dökülmüş kıvırcık kıl gördüğümde de hafiften içim kalkar mesela. Bir arkadaşım vardı, pek temizlik yapmazdı. Evindeki koridora Aslanlı Yol gibi, Kıllı Yol adını vermişti; çünkü ne zamandır süpürmediği kıllar yerde, koridorun iki tarafında yürünmediği için daha yoğun olurdu hep ve benim içim kalkardı, yalan değil. Hani çok sayıdaki konuda toplum baskısı yaşıyor olabilirim, kıl konusunda ise doğrudan toplum baskısı benim ama baskım kendime ve öptüğüm kişiye kadar. Yoksa kız kılını, bacağını almamış, erkek sırtını almamış; çok da ilgilenmiyorum. Sadece bunu anlayamam ve ben yapamam ama anlayamadığım kadar yargılamam da, alkışlamam da. 5-10 sene sonra "Bu ara Rönesans başladı, tüm kadınlar kaşlarını da almalı, kirpiklerini sökmeli" kampanyası çıksa "Oh oh! Ben de Mona Lisa'yım" diye katılırım ama "Artık özgürüz, uzatacağız hepimiz" moda olsa, o modaya uyacağımı sanmıyorum. Belki de benim kaşımı, kirpiğimi tamamen yolmamış olmam toplum baskısı ve zamanın estetik kaygıları sonucudur; çünkü diğer kılların aksine bu ikisini seviyorum. Denk gelmişliğim var birkaç kere bacakları kıllı kadınlara, Akdeniz stili olarak geçiyor zaten. İlk bir iki saniye değişiklik gözüme çarpıyor, sonra o yoluna, ben yoluma devam ediyorum. Beni neden ilgilendirsin.
0
aychovsky
(13.01.16)
ben soruyu anlamadım sadece kolumda kıl var demeye geldim
0
shotgunwoman
(13.01.16)
(12)

Eyy Duyuru..

dedim dedim de kime dedim
Mado'da oturup çay içmekle (çay 5 TL) tam karşısındaki simit rüyası'nda oturup çay içmek (çay 1 TL) arasında fark var mıdır?
Mado'da oturup çay içmekle (çay 5 TL) tam karşısındaki simit rüyası'nda oturup çay içmek (çay 1 TL) arasında fark var mıdır?
0
dedim dedim de kime dedim
(13.01.16)
teksen fark yok. Yanında kadın olmadıkça istersen özkardeşler kıraaathanesinde 50 kruşa iç farketmiyor
0
roe
(13.01.16)
Franchising fiyatlari, hizmet kalitesi ve bulunduklari konuma gore kira bedelleri, toplam.giderler ve marka degeri derken 2 cay arasinda fark vardir evet.

En guzeli evde icmek.
0
neferkitty
(13.01.16)
sıfır.
0
hayvan herif
(13.01.16)
Mado'nun çayı leş zaten, ya Mado'da oturma ya da başka bişey iç. 5 tl'ye abdest suyu
0
animalman
(13.01.16)
Mado'da çay içmem, gıcığım, adım atmıyorum.
İstanbullu değilim, yabancısı olduğum bir şehirde çayın nerede güzel ve ucuz olduğunu bilme şansım yok, nereye denk gelirsem. yaşadığım şehirde de zaten dışarıda çay içmem kolay kolay, evde mis gibi demlemek varken. yoksa temiz olduğundan bariz şekilde şüphelenmediysem hiç takmam kıraathanede de içerim fark etmez.
0
niye ama
(13.01.16)
İmaj farkı vardır, ikisi arasında fark gören insanın amacı sadece çay içmek olmuyor.
0
harvey
(13.01.16)
simit rüyasının çayı daha güzel olabilir.
0
all girls dream
(13.01.16)
fark tabi ki var. madoyu protesto ediyoruz ya.
0
halanne
(13.01.16)
eğer ki yanında laptop olup çalışman gerekiyorsa kaliteli yer gayet iyidir. Ben levent bölgesinde çalışıyorken günde 3 saatim kanyon starbucks'ta geçiyordu. 1 kahve bi tatlı sonra "var mı abi bi isteğin" lafları da olmadığı için böyle yerler tercih sebebidir.
0
seindfeld
(13.01.16)
biri beklemiş acı çay, diğeri aromalı beklememiş taze çay olabilir.

5 tl'ye çay içen maldır, orası ayrı.
0
[silinmiş]
(13.01.16)
@douchebag: senin zekandan şüphe duydum bu yorumunla. Sen git 25krş a iç ama 5TL'ye çay içene "mal" demek nedir?
Neyse bu yorumunu cahilliğine ve görmemişliğine veriyorum.
0
seindfeld
(13.01.16)
5 tlye çay içmek enayiliktir. bayatı 1 lira diye tazesine 5 lira vermek mallıktır duşbaşlığına katılıyorum. evet 1 liraya bulamazsınız ama (vapur hariç) en azından pastanelerde 2 tl ve taptaze.
0
neira
(13.01.16)
(10)

yurtdışına çalışırken vergi ödeniyor mu?

union of disjoint intervals
merhaba.çok yakın bir arkadaşım yurtdışındaki bir şirket için çalışıyor. maaşını dolarla alıyor ve bankada para şirket tarafından gönderildi görünüyor. firmanın türkiye'de ofisi yok. hiçbir şekilde türkiye'yle alakası yok. ne türkiye'de para kazanıyor, ne türkiye'ye iş yapıyor. amerika texas'ta kuru
merhaba.

çok yakın bir arkadaşım yurtdışındaki bir şirket için çalışıyor. maaşını dolarla alıyor ve bankada para şirket tarafından gönderildi görünüyor. firmanın türkiye'de ofisi yok. hiçbir şekilde türkiye'yle alakası yok. ne türkiye'de para kazanıyor, ne türkiye'ye iş yapıyor. amerika texas'ta kurulu bir şirket. hemen hemen bütün çalışanları da freelancer.

herkes arkadaşıma şirket kur, maliye seni yakalayacak falan diyor. aşırı saçma vergi oranlarından bahsediyorlar. kazandığının yarısını vereceksin diyen var.

biz de araştırırken şöyle bir şey bulduk: gib.gov.tr
linkinde
4.1.2.2.2. Yabancı Bir Ülkedeki işveren Tarafından Doğrudan Doğruya Ödenen Ücretler
başlığı altındaki kısım arkadaşıma uyuyor gibi ama tam da emin olamadık.

yurtdışına, özellikle abd'de bir şirkete çalışan, aynı durumda olan biri var mıdır? arkadaşımın vergi vermesi gerekir mi?
0
union of disjoint intervals
(12.01.16)
dediğin gibi olsa tüm alamancıların TR'de şirket kurması gerekir.
0
helenart
(12.01.16)
arkadaşınla şirket arasında istihdam anlaşması var mı?
yani o şirketin bordrolu çalışanı mı yoksa W8-9 filan imzalamış mı?

oradan maaş alıp burada yaşayan alamancılar vergilendirilmiyor Türkiyede zira orayla bura arasında 1- ikili vergilendirmeyi önleme anlaşması var 2- adamlar oranın istihdam koşullarına tabi oranın SGKlısı, işsizi, maaşlı elemanı, emeklisi, her neyse

kısacası ABD şirketinin "çalışanı" ise durum farklı freelancer olup yurtdışına çalışıyor ise farklı, diye biliyorum.
ha ama bizim vergi yasalarımız çağın gerisinden geliyor, bu durumların net açıklamaları yok. koca gelir vergisi yasasında şu durumu net açıklayan bir şey yok. olay özelgelerle gidiyor, ben de bunu anlamıyorum.

ben de yurtdışına iş yapan frelancer'ım şirket değilim SGKlı çalışanım bizim durumumuzda yıllık belli bir limite kadar gelir vergisi olmuyor ben de senelik o kadar para çekiyorum ama beyanname vermiyorum (SGKlı çalışıp ek iş yapan kaç kişi beyanname veriyor onu da merak ediyorum aslında). maliyenin canı isterse hepimizi öper o ayrı.
0
niye ama
(12.01.16)
orada vergi veriyor ise burada vergi ödemez. orası artık neresiyse orada vergi daha düşük olduğu için(aksi imkansız) orada vergi ödesin, belgelendirsin. maliye vs. gelirse o belgeleri gösterir.

ayrıca evet. türkiye'de gelir vergisi %50ye yakın.
0
abstracteur de quintessence
(12.01.16)
Gerekmez.

Bu mantıkla inşaat firmaları ile yurtdışında çalışan her işçinin vergi ödemesi gerekirdi.
0
ihanet kac kisilik
(13.01.16)
ben de benzer bi işe başladım geçenlerde. internette yazılanları epeyce inceledim ama sonucunda daha fazla kafam karıştı. en güzeli bir muhasebeciden yardım almak galiba.

bu arada bu konuyu incelerken şöyle bir konuyla karşılaştım: bu faaliyet 2012'de yazılım hizmeti ihracatı olarak belirlenmiş ve gelir vergisinden %50 oranında muaf tutulmuş. www.aslanhuseyin.com

O konuyu da inceleyebilirsiniz.

düzeltme: soruda yazılım geçmiyormuş yahu. benim kafa sürekli oralarda olduğu için soruyu da oraya kaydırmışım :)
0
hobolo
(13.01.16)
Gerekir. ama bunu ya Turkiye'de odeyecek ya da yurt disinda odeyecek. Yurt disinda odemesi daha karlidir muhtemelen, ulkeye gore bakmasi lazim.

@ihanet kac kisilik: Insaat firmalari ile yurt disinda calisan herkes vergi oduyor zaten.

Not: Yurt disinda calisiyorum
0
crown
(13.01.16)
@niye ama arkadaşımın bir anlaşması varmış şirketle ama dediğiniz gibi w8-9 gibi bir şeyler yokmuş. 1 yıllık consultant agreement'mış. yani arkadaşım danışmanlık veriyor. maaşı türk bankasına aylık ve dolar olarak yatıyor. açıklamada da hangi dönem için yatırıldığı yazıyor. yani anladığımız kadarıyla danışman olarak gösteriyorlar o tarafta. w8-9 nedir?

@abstracteur orada vergi vermiyor? zaten türkiye'de yaşıyor. şirketin gideri olarak görünüyor orada. orada vergi vermesi biraz abes olur zaten :)

@hobolo ama doğru tahmin, yazılım sektörü. muhasebeciler de artık kendileri de nasiplensinler diye mi nedir şirket kur deyip duruyorlar. hiçbirinin bu tür yeni çalışma şekilleriyle haşır neşir olduklarına, gerçekten bildiklerine ve yetkin olduklarına inanmıyoruz.

@crown yurt dışında kime ne vergisi ödeyecek bu kısmı hiç anlamadık.
0
🌸union of disjoint intervals
(13.01.16)
"orada vergi vermesi biraz abes olur zaten :)"

neden abes olsun? tersine genelde vergi tahahkuk eden yerde ödenir. benim anladığım adam bordrolu çalışan değil.
yani alamancıların ya da inşaatçıların durumuna uymuyor

vergi şu vergi = tr'de maaş aldınız dimi, maaş alırken gelir vergisini, damga vergisini, SGK primini herşeyi işveren ödemiyor mu? ödüyor. ABD de maaş alan kişinin ödemesi gerekn bin türlü vergi vardır işte o vergi.

sonuç olarak bu kişi "çalışan" değil = yani bordrosu yok, yani karşısındaki firma "işveren" değil, "müşteri" adam "maaş" almıyor, "ücret" alıyor. bu kişi freelance olarak hizmet ihraç eden birey.

önce burayı bir netleştirelim.

W8-W9 ABDli şrketlerin ben bu kişiye para veriyorum ama vergi işlerine karışmıyorum çünkü bu birey ABDde ikamet etmiyor diye imzalattıkları bir belge. Ama aslında bu da çok işe yaramıyor.

"hiçbirinin bu tür yeni çalışma şekilleriyle haşır neşir olduklarına"

diye muhasebecilere de çok ilişmeeyin. adamların yapabileceği bişey yok. türk vergi sisteminde ben consultancy agreement ile ABDdeki firmaya birey olarak çalışıyorum, uzaktan, diye bişey yok. yok, yani bir hüküm yok, adamlar ne yapsın? Evden çalışma ve uzaktan çalışma 2013 sonunda bir yasayla yasal statü kazanacaktı ama kıdem vs. konularında anlaşılamadı sonra oldu mu bilmiyorum, yanlış bilgi vermeyeyim. 2014'e kadar böyle bir kanunumuz yoktu yani ondan sonra da seçim atmosferine girdik, bilmiyorum öyle bir kanun çıktı mı...
0
niye ama
(13.01.16)
ha bir de şunu ekleyeyim türk vergi sistemi "bağlılık" ve "iş akdi" olaylarına bakıyor
buradan bakılınca da bu kişi freelance değil (bizim salak vergi sistemi açısından freelance kimseyi takmam kafama göre çalışırım, demek oluyor, nasıl olacaksa...), oysa işverenin talimatlarını, belli bir sözleme çervesinde izleyerek vs. dediği şekilde iş yapmak zorunda olan kişi ile bir bakıma işveren-işçi ilişkisi varmış gibi oluyor:) böyle bir yorum da gayet yapılır

buyur gel çık işin içinden. ben bu konuyu senelerdir araştırıyorum hala işin içinden çıkamadım. farklı vergi dairelerinde farklı uygulamalar var, bunu da ekleyeyim, vergi dairesi bile bilmiyor neyin ne olduğunu.
0
niye ama
(13.01.16)
arkadaşın hesabını yurtdışına alıp oranın kartı ile burada harcama yaparsa, mümkün olduğu kadar kendi adına para transferi yapmadan idare ederse bi bok olmaz.

sadece tr'de gelirsiz ve sigortasız olur, sağlık güvencesi (evet tam yazarken gülme geliyor) ve emeklilik konularında sıkıntı olursa olur.

p.s. açıkça istisna diyor. zaten gerekmez. herhangi bir sıkıntı ihtimaline karşılık, sözleşme vb. belgeleri iş bitiminden sonra 10 yıl saklamasında fayda var. geçmişe dönük hesap sorabilirler.
0
eksi sozluk e bir daha geldim
(13.01.16)
(6)

Freelance çalışanlar - Dünyada Mekan?

normalisoverrated
Freelance çalışanlara ve özellikle çevirmenlere selam olsun.Başlıkta adı geçen oluşum ile ilgili bilgisi olan, gitmiş, görmüş, denemiş olan var mıdır aranızda? Şöyle bir siteleri var.https://dunyadamekan.wordpress.com/İkinci olarak ev harici nerelerde çalışıyorsunuz? Beşiktaş civarında nereleri öner
Freelance çalışanlara ve özellikle çevirmenlere selam olsun.

Başlıkta adı geçen oluşum ile ilgili bilgisi olan, gitmiş, görmüş, denemiş olan var mıdır aranızda? Şöyle bir siteleri var.

dunyadamekan.wordpress.com

İkinci olarak ev harici nerelerde çalışıyorsunuz? Beşiktaş civarında nereleri önerirsiniz?

Son olarak siz de eve tıkılıp kalmaktan sıkılıp evden çıkmaya üşenenlerden misiniz? :(

Nasıl yapsak?
0
normalisoverrated
(12.01.16)
freelance çalışıyorum da ben istanbulda değilim ki :) yeni duydum bu oluşumu.
Ankaradayım ve hatta burada kalmayı da düşünmüyorum
hep evde, hep aynı masada çalışıyorum, işler yoğunsa bal gibi çalışıyorum, değilse nerede olsam çalışamıyorum. mekanla alakası yok
eskiden laboratuvarda çalışıyordum o zaman da lab'tan çıkmıyordum. hayatımda hiç uzun yolu olan işim/okulum olmadı. hiç trafikte kalmadım vs.
"eve tıkılıp kalmaktan sıkılıp evden çıkmaya üşenenlerden misiniz"
güzel laf.
ben domestikim.
seviyorum evimi buna mukabil yolu, kalabalıkları, gürültüyü sevmiyorum.
evimin etrafında güzel bir park olsa, muhit uygun olsa oralara çıkardım o da yok.
üşeniyorum ve motive olamıyorum, resmen evden çıkmaya sebep bulamıyorum. anca güzel bir yere gidecem (öyle sıradan bir yerde çay çorba içmeye de çıkmam, evde yaparım) , annem/arkadaşım arayıp çağıracak, spora gidecem vs. böyle şeyler için çıkıyorum. bir de sürekli evde yemek yaptığımdan hep bişeyler lazım oluyor onları almaya :P iş aşırı yoğunsa 5 gün çıkmadan yaşadığım da oluyor.
nasıl yapsak: ben sıcak denizlere inmeyi planlıyorum, Ankarada bi halt yok, gerisini bilemedim.
0
niye ama
(12.01.16)
Ben işimi ve serbest çalışmayı seviyorum, ama sanırım benim sorunum domestik olmamak. Yaşadığım ev de pek güneş almayan, biraz karanlık bir ev. Onun da etkisi var. Linkini verdiğim oluşum güzel görünüyor, ama internette kendi sitesi harici bir şey bulamadım. Bence şöyle beş on freelance çalışan birleşip şöyle deniz-orman manzaralı, ferah bir yer tutup ofis yapmalı.

@niye ama evet, Ankara'da bir halt yok. Bence de sıcak denizlere in. :)
0
🌸normalisoverrated
(12.01.16)
selam, ben de sadece evde çalışıyorum ve bahsettiğin insanlar arasındayım :) son 3 yıldır arkadaşlarımın evi dışında dışarda hiçbir yerde çalışmadım ama arayışlardayım. dünyada mekanı bu duyuru sayesinde keşfettim ve ilgimi çekti kesinlikle gidip göreceğim.
0
click here to see her naked
(12.01.16)
Dünyada mekanda rahatça çalışabilirsin, çay kahveye çok ücret ödemediğinden, yalnızca katkı yaptığından cebini de yakmamış olsun. Kadıköy'de cherry bean kafe'nin alt katı da çalışmak için çok uygun.
0
kaset
(12.01.16)
bir an hepiniz bir kisiymissiniz gibi geldi :)
freelance degilim ama isterdim oyle mekansiz zamansiz isim olsun. hic de sikilmazdim bence. tabi davulun sesi uzaktan hos geliyor.
besiktasta o kadar cok mekan var ki. abbasaganin etrafindaki kafeler, yildiz yokusuyla dikilitas ayriminin ortasindaki kafe, ayazmadere uzerindeki mekanlar vs. bir sukuter al, at bilgisayarini arkaya, hem gez dolas, hem begendigin yerde otur calis.
0
jimicik
(12.01.16)
Dünyada mekanı deneyeyim madem. Zira sabahtan akşama kadar bir cafe tarzı yerlerde çalışmak maddi açıdan külfet, oturdukça da yiyesin, içesin geliyor. Çeviriyi evde yaparım, gelir bu parayı keyif için harcarım diyorsun. @jimicik işte artıları da var eksileri de.
0
🌸normalisoverrated
(12.01.16)
(13)

Regl ve Ağrı Kesici İkilisi

dimia
Duyurunun Girl PowerlarıYıllardır majezik ile mutlu mesut geçinip gidiyorduk. Nedenini hiç bilmiyorum ama son 3-4 aydır bunu içtiğim günlerde beni zehirlemeye başladı. mide bozulması, mide bulantısı vs. majezik ile böyle bir sey yaşayan oldu mu?Bir de şimdi kafam karışmış halde. çok da öyle tanıdığı
Duyurunun Girl Powerları
Yıllardır majezik ile mutlu mesut geçinip gidiyorduk. Nedenini hiç bilmiyorum ama son 3-4 aydır bunu içtiğim günlerde beni zehirlemeye başladı. mide bozulması, mide bulantısı vs. majezik ile böyle bir sey yaşayan oldu mu?

Bir de şimdi kafam karışmış halde. çok da öyle tanıdığım bildiğim ağrı kesici de yok. Sizler ne yapıyorsunuz ne kullanıyorsunuz?
0
dimia
(11.01.16)
ilaç midene dokunuyor olabilir reflü vb. durumlarda oluyor genelde. ben çooook zorda kalmadıkça ağrı kesici almıyorum çünkü adet süresini uzatıyor. bir de uzun süre kullanımdan sonra vücudun alışması nedeniyle etki etmez diye düşündüğüm için kullanmıyorum.
0
who cares wins
(11.01.16)
acaba ilacın tarihi mi geçti? yeni bir kutu satın alın isterseniz.
0
majigoria
(11.01.16)
Arveles, kanamayı kesmeden bütün ağrıları kesen tek dayanağım.
0
bitersin
(11.01.16)
Ben böyle zamanlarda annemin yönlendirmesi sonucu (eski hemşire) sadece Spazmol kullanıyorum. Tavsiye ederim
0
lcha
(11.01.16)
regl sırasında ağrı yaşamıyorum çok şükür. zaten çoğu ilaca alerjim var. sadece parol iyi geliyor. regl ağrısı değil ama genel olarak dayanılmayacak bir ağrım olduğu zaman parol alıyorum.
0
peggy
(11.01.16)
Majezik benim de kurtaricim. Ve bir sorun yasamadim simdiye kadar. Arveles, buscopan, cataflam gibi ilaclar kullananlar da var. Miden hassas ise sakin apranax ve aprol kullanma.
0
kucukharfler
(11.01.16)
majezik mideye ağır gelen bir ilaç zaten, bilinen bişey
insanlar regl olduğunda kramp-kasılma-sancı- bel ağrısı filan çeker -senin de böyle galiba? bu tip ağrı için iyi bilgili değilim.

ben bir 10 senedir bunları yaşamıyorum gibi bunun yerine başağrısı ve mide bulantısı yaşıyorum, yine eskiden pek ağrı kesici içmezdim ama artık başağrısı için kullanılan diğer ağrı kesicileri alıyorum, gözlerimden yaş gelene kadar başım ağrıyor, kusana kadar midem bulanıyor, sürünüyorum mecbur alıyorum ağrı kesici. bende uzatmıyor hatta kanamayı kesiyor bile olabilir. ben vermidonu genelde kırıp alıyorum, apranax, parol, minoset, arveles vs. alanlar da var.
0
niye ama
(11.01.16)
ben de ağrım olursa majezik kullanıyorum. bir sorun yaşamadım hiç. arada arveles de alıyorum. onunla ilgili bir sorun da olmadı.
0
şubatsonrası
(11.01.16)
Volteren mucize oldu benim için. Acillik olan bir bünye idim. 1 Senedir falan gayet rahatım, Regl olur olmaz içiyorum çünkü. 100 mg olanını. Daha önce çok ilaç denemiştim majezik, buscopan, vermidon... Bi tek advil işe yarar gibiydi ama o da her zaman değil.

Kısaca Volteren candır.
0
mutlusismankedi2015
(11.01.16)
zehirleme değil yan etkileri onlar, midenin daha hassas olduğu dönemlere denk gelmiş muhtemelen. her ay adetlerim aşırı sancılı geçer. majeziktense dolorex ve arveles öneririm. yanında bir de spazmomen ya da spazmol tarzı spazm çözücü alırsanız rahat edersiniz.

bizde hep yanlış bi inanış vardır , ağrıdan ölmedikçe ilaç içmeyiz. halbuki ağrılı adet gördüğün belli sabah hafifken al ki rahat et. henüz hafifken almak ağrının en şiddetli anında almaktan daha iyi
0
lushdiamond
(11.01.16)
çok ağrılı gecenlerdenim ama artık sıcak su torbası ve bitki çayları (limon ve bal ekliyorum) ile bunun gecici bir kaç saate/gune gececeği fikriyle atlatıyorum. ilaç içsem kanama azalıyor ve tam rahatlama yasayamıyorum gibi geliyor psikolojik olabilir. ilaçsız atlatıyorum öyle yada böyle gecici oldugunu dusunmeye gayret ederek.
0
slalom
(11.01.16)
Majezik gibi nsai grubu ilaclar mide mukozasini koruyucu ozellik gosteren enzim salgisini da inhibe ettigi icin mide rahatsizligi olanlarda kullanilmamasi gerekir. Saglikli insanda bu problem olmaz, midende sorun var bu grup ilaci kullanma bir sure.

Ne kullanmaliyim dersen minoset olabilir.

Bir de gastroenterolojiye bir kontrole git dedigim gibi ilac dokunuyorsa mide saglam degildir.
0
neferkitty
(11.01.16)
buscopan plus kullan. nsaii kullanman gereksiz. buscopan yeter.
0
shotgunwoman
(11.01.16)
(22)

evlilik tarihi yaklaştıkça stres yapmak normal mi?

buffy de vampir sayılır
stresten kastım, eşya, çeyiz, ev tutma vs stresi değil.özgürlüğüm gidiyor stresi.altı ay sonra evleniyorum. birkaç gündür kafamda deli sorular. "özgürlüğün gidecek farkında mısın" diye soruyorum kendime. evlenmeden önce buna benzer şeyler yaşadınız mı?
stresten kastım, eşya, çeyiz, ev tutma vs stresi değil.

özgürlüğüm gidiyor stresi.

altı ay sonra evleniyorum. birkaç gündür kafamda deli sorular. "özgürlüğün gidecek farkında mısın" diye soruyorum kendime. evlenmeden önce buna benzer şeyler yaşadınız mı?
0
buffy de vampir sayılır
(10.01.16)
Normal ama 6 ay kala bence pek normal degil daha kisa surede panik oluyor, geri donusun olmadigi zaman
0
la noix
(10.01.16)
Bir şey sorucam yanlış anlamayın da bunu düşünen adamın evliliğe olan ciddiyeti sorgulanmalı.
0
sytemofadownmanyagi
(10.01.16)
bence normal ama içinize atmak yerine nişanlınız ile konuşmanız gereken bir mevzu.
0
rivulet
(10.01.16)
kafan stresten dolayi karışmış. imzayı atınca normale dönersin, korkma.
0
oligomer
(10.01.16)
bu kafadaysan evlenme bence. evlecenek insan özgürlük falan düşünmemeli
0
roe
(10.01.16)
sytemofadownmanyagi, hem soruma cevap vermemişsiniz hem de soru sorucam deyip soru da sormamışsınız.
0
🌸buffy de vampir sayılır
(11.01.16)
eger capkinsaniz ve evlilik oncesi cok esli bir hayat tarziniz varsa normaldir.cunku evlilik catisi cok partnere karsidir.beden ve ruh ancak karsinizdaki esiniz icindir.
0
iwilldiealone
(11.01.16)
çapkın değilim, çok eşli hayatım hiç olmadı. baya bi kendi halinde takılan bi adamım. özgürlüğüm gidecekten kastım da aslında, işten eve gidip deli gibi dizi izliyorum bazen. bazen de radyo tiyatrosu falan dinliyorum saatlerce. baya bi asosyal bile sayılırm. bunların gidecek olmasını kastediyorum.

yoksa kızlarla eskisi gibi rahat takılamayacağım, erkek arkadaşlarla sürekli pes atamayacağım gibi dertlerim yok. zaten yapmıyorum çünkü.
0
🌸buffy de vampir sayılır
(11.01.16)
bana saçma geliyor. özgürlüğüm elimden gidiyor diyorsan evlenme?
0
kirazıseviyorum
(11.01.16)
emin değilsiniz.
0
optum kib bye
(11.01.16)
sadece kendi rahatiniza yani kendinize zaman ayirmata cok alismissiniz.daha sonra hayatinizda bir esiniz olacak ve insallah cocugunuz o zaman kendinize cok az zaman kalacak.kisa tabir ile sevgili bile edindiginiz zaman zaman problemleri oluyor kendinizle ilgili.cok normal duygular dediklerinize gore.zamanla gececektir,rahat olunuz.
0
iwilldiealone
(11.01.16)
senin gibi akademisyen erkek bir tandığım vardı- o zamanlar bekardı ama kız arkdaşı vardı
kız onu doktoraya yollarken sevdiği diziler, filmler, müziklerle dolu bir hard disk hediye etmişti
çocuk (ve tabi ben dahil etrafı da) kız da aynı şehre gelen kadar onları dinledi/seyretti (tabi nttten başka şeylerle birlikte)
sonrak kız gelince de birlikte yine dizi seyrediyorlardı, izlerken evin işlerini ütüyü yemeği vs. yapıyorlardı, sonra evlendiler.
yani demem o ki, sevgilin öcü değildir herhalde :) evlenince de yine seyredersin. birlikte seyredersiniz, kendine ait olanları yolda filan seyredersin, onun dışında deidğin gibi bu çok asosyal bir alışkanlık zaten kız da seni daha sosyal bi takım şeylere yönlendirse fena olmaz :)
evli değilim beni dinleme de bu da böyle bir anımdır
0
niye ama
(11.01.16)
Beni erkek arkadasim, her erkek evlenmeden once bir dusunur, artik bekar hayatim bitti, hayatimda tek bir kadin olacak, hayatim eskisi gibi olmayacak diye bir endise eder icten ice demisti.
0
innerbliss
(11.01.16)
sırf bu yüzden evlenmeyecem be buffy. yani evlenecek olsam, stres olurdum ben de açıkçası. kolay şey değil. şimdi kafama göre takılıyorum. mesela salı günü bi' sinop yapayım diyorum, sonra belki bi' ankara yaparım diyorum. Sonra gelirim bi' fenerbahçe'nin maçına giderim diyorum. bir de ben üzerine afiyet biraz çapkınım ve gözüm dışarıda. yani bunu kaybetmek benim için büyük sıkıntı.

yani şu anda senin yerinde olsam senin stresinin kat kat fazlasını yaşardım.
0
mesglsn sanirm bn yatiyrm
(11.01.16)
Valla kadin tarafi olarak dugune 2 hafta kala neredeyse nisani atiyodum :) ustelik acayip sacma biseyden dolayi. Burda chat'e girdim, orda aldilar gazimi :)

Kadin erkek Herkesin basina gelir yani
0
la noix
(11.01.16)
Evlenme kafasında değilsin.
0
arnold schwarzeneger
(11.01.16)
bence içini ferah tut. evleneceğin insan sen eve geldiğinde saatlerce radyo tiyatrosu dinleyeceğini biliyordur, ikinizin pratik hayatta bir takım alışkanlıkları, rituelleri, zevkleri var. bunları zaten tanıdınız. evlilik bunlardan vazgeçmek değil. Ortak geçireceğiniz zamanınız, yapacağınız şeyler illa ki olacaktır. ama yalnız yaptığınız şeyler de devam edecek. zaten bir süre sonra ortak bir rutin oturur. birlikte yaşayacağın insanın bunları sorun edeceğinden endişe ediyorsan ve gerçekçi bir endişeyse o zaman belki seçiminde bir sorun olabilir. ama zaten evlenmeyi seçtiysen birazcık evham gibi duruyor. dert etme.
0
shadowcat
(11.01.16)
derdin tek eşlilik veya arkadaşlarla pes atamayacak olma korkusu olsa stresten endişe yapıyorsun derdim ama asosyal, izole yaşantını kaybetmekten korkuyorsan o konuda haklısın evet kaybetme ihtimalin çok yüksek.

evlilik çok sosyal bir ilişki türü, en basit günlük faaliyetler için bile iletişim halinde olman gerekiyor sürekli bir takım çalışması durumu var. bu zaten muhtemelen insan doğasına daha uygun bişeydir ama yalnızlığa alışmış, bireyselleşmiş ve bunu seven insanlar için çok zorlayıcı olabiliyor. bomboş eve gelip yalnız sakin bir gece geçirmek, bunun için özel bir plan program yapmak zorunda olmamak her ne kadar özgürlük değil sadece yalnızlık da olsa özgürlüğe benzer hafif bir hissi var ve onu özlüyor insan.
0
yesil kod adli mahmut yildirim
(11.01.16)
normal. herkes yaşayacak diye bir şey yok, yaşanmaması da yaşanması kadar normal.

sonuçta müstakbel eşin senin nasıl biri olduğunu zaten biliyor, aşarsınız bunları. senin kendi alanın olur, onun kendi alanı olur. her dakika birlikte bir şey yapmanız gerekmez. evlenmeden önce bir süre birlikte yaşarsanız evliliğe daha kolay uyum sağlarsınız.
0
whimsical
(11.01.16)
Özgürlüğün gitmiyor. Evlendikten sonra ''Ee fark yokmuş'' dersin muhtemelen.
0
jude
(11.01.16)
evet sen bir de cocuk dogmaya yakin ne olacak onu düsün.
0
fleshbloodmore
(11.01.16)
meşhur bir laf var ya, hem ağlarım, hem giderim.
0
gokhan atestepe
(15.01.16)
(20)

Aşiret Reisi'nin Öz kızı ile Sahte Düğün yapsam Ne olur.?

voyage
Merhaba,Şuanda 5 aylık Hamile ve Babasının durumdan haberi yok. Erkek arkadaşı, Yurt dışına yerleşmiş. Hamile olması nedeniyle artık görüşmek istemiyor.Gerekçe;Eski Erkek arkadaşı, Daha Yaşı 21 olduğu için Evlilik yapmak istemiyor. Sosyal yaşamı ve Okuluna Devam etmek istiyor. Doğulu bir Aşiret ile
Merhaba,

Şuanda 5 aylık Hamile ve Babasının durumdan haberi yok.

Erkek arkadaşı, Yurt dışına yerleşmiş. Hamile olması nedeniyle artık görüşmek istemiyor.

Gerekçe;Eski Erkek arkadaşı, Daha Yaşı 21 olduğu için Evlilik yapmak istemiyor. Sosyal yaşamı ve Okuluna Devam etmek istiyor. Doğulu bir Aşiret ile de Muhatap olmak istemiyor. O yüzden Öğrenimine ingiltere de devam edecekmiş, Türkiye'ye uzun yıllar dönmeyecek ve Bebek ile alakası olmadığını Belirtmiş.

Kızın Bana teklifi şöyle,

-Benimle Evlenerek,Çocuğu Sahiplenmem.
-Evlendikten Sonra Aynı evde yaşamalıyız.
-Düğün Esnasında 10 Milyon Para Toplanacağından bahsediyor.(Ablasının düğününde 8 milyon toplanmış.)
-Paranın Yarısını Bana vereceğinden Bahsediyor.

Şartı şöyle,Evlendikten sonra 10 yıl boşanma olmaması gerekiyormuş.
Aşiret geleneklerine aykırı olduğu için, İkimizi de Yok edebilirlermiş.

10 Yıldan sonra Bir gerekçe buluruz, İkimizde özgürlüğümüze kavuşabileceğimizi söylüyor.

Ancak evlendikten sonra Okul,Çalışma staj gibi Vs. Bahaneler ile Yurt dışında yaşamalıymışız.

Bu şekilde kendi Özgür hayatımıza devam edebileceğimizi söylüyor.

Bizi bulamayacakları...

Her zaman Ziyaret edemeyecekleri bir ülke arıyoruz. Arjantin veya Uruguay üzerinde karara varmak üzereyiz.

Ancak Pasifikteki Küçük Adacıkları da Düşüyoruz. Zira Direkt tarifeli uçak seferleri oralara yok.

Siz Bu konu da Ne düşüyorsunuz.?

Sizce ne yapmalıyız.? Gitmeli miyiz? Kalmalı mıyız.?

Gidersek Hangi Ülkeye Gitmeliyiz.?


Ayrıca Benim durumuma, Gelecek olursak.?

Evlenmeli miyim.?
0
voyage
(10.01.16)
serin hikaye kardeşim.
0
tabanzabonanza
(10.01.16)
dizi senaryosu olarak satsana bunu, bu senaryoya göre siz 10 yıl içinde birbirinize aşık oluyorsunuz onu da söyleyim, hep öyle oluyor.
evlilik sözleşmesi yap
0
niye ama
(10.01.16)
öncelikle hikayene inanmıyorum, ama inanıyor olsaydım vereceğim cevapları vereceğim.

aşık olduğun biri yoksa kesinlikle evlen.

ülke olarak sizin dil yeterliliklerinize bağlı olmakla birlikte, kesinlikle varsa eğer dilini bildiğiniz bir yere yerleşin. ingilizce dünyanın her yerinde geçerli vs safsatalarıyla gitmeyin. tamam belki hayatta kalırsınız, istediğiniz gibi yaşarsınız da ama o ülkede yatırım yapmayı, o 5 milyonu 10 milyon yapmayı planlıyorsanız dil için birkaç yıl öğrenmeyi beklemeyin.

bir de,

bence taşındığınızı iddia edip, oradan bir telefon numarası ayarlayıp kendinize yönlendirmek suretiyle ülkenizde devam edin. en temizi o.


bu arada;

5 aylık hamile kızın hamileliğini herkes anlar. en yakın düğün bile hazırlıklarıyla birkaç ay sürer ve hamile olduğunu anlarlarsa o altınlar vs her şey etkilenir. hayatın bile riske girebilir.
0
prodeq
(10.01.16)
Spora başla.
0
bigbadabum
(10.01.16)
bir asiret dizisinde pasifik'in hafizasi yoktur demislerdi. bahamas'a yerlesin

serin hikaye
0
exlibris
(10.01.16)
Troll gibi duruyor ama cevap vereyim.
Paraya muhtaçsan evlen değilsen hiç girme bu işe.lafta kolay uruguay,arjantin vs... Gümrükten geçtiğin an boşluğa düşeceksin.nerdeyim lan ben modunda olacaksın.
0
steve rogers
(10.01.16)
1) Sen bu gün evlensen çocuk 4 ay sonra doğacak, ulan bu çocuk 4 ayda nasıl oldu diye sormayacak mı aşiret reisi? soracak, diyeceksin ki çocuk benden, adam seni araştıracak 5 ay önce ortalarda yoktun bunu öğrenecek eninde sonunda, olmadı dna testi yaptırtır. sonuçta her şekilde öğrenecek kayınpeder diyorum ben.

2) Gideceksin tabii.
3) afrika falan da olur. fakir ülke ama kaybolması kolay.
4) bilemiyorum altan bilemiyorum.
0
selam
(10.01.16)
Doğru olduğu ön kabulüyle cevabım evlen. Öncesinde sözleşme yap.

Yanlış olabiliteleri, sülale öyle ecik bücük yerlere gitmenize izin vermez. İnandırıcılığı da yok zaten, adı geçen yerlerde ne işi ne okulu allasen..

Bi de boşanmak sülalede kabul görmüyorsa yüz yaşına da gelsen boşanamazsın. Ayrı yaşanır, ayrı kadınlardan erkeğin çocuğu olur hatta kabul de görür ama boşanılmaz
Kadının ayrı hayatı olamaz
Tabi bu hak o sülale ererkeklerine ait olur, damadı deşerler böyle durumda.

Bi de beş aylık 4ayda doğurunca o sülale ahahah bi yanlışlık olmuş demez. Diyeti olur, öyle evlendim işte kabul gören yeterli bi diyet değil.


Sen bana danış bu konuları. Mesela polisiye olayların nasıl ve hangi tiplere üstlendirildiği hukuki olaylarda nasıl davacının senetleri piyasada toplanır falan...
Ben daha güzel senaryo yazarım
0
cecilia
(10.01.16)
çocuğa kim bakıyor? orayı kaçırdım.
0
kaledekiyalnizlik
(10.01.16)
cool story bro
0
birfincankahvedahaisteyenadam
(10.01.16)
serin hikaye değilmiş gibi cevap veriyorum.

aşiretten bir kızı alıp, aşiret malvarlığının bir kısmıyla beraber yutdışında izinizi kaybettirmenizin fermanı vur emridir. buradaki arkadaş, aile, eski sosyal ortamlar üzerinden ulaştıkları kişileri sıkıştırarak sizi arayacak, buldukları yerde de vuracaklar.

bence evlen o yüzden. üçüncü sayfada şık durursunuz.
0
atesikus
(10.01.16)
zaten 150 bin kazanmamış mıydın, kur bi iş onunla, girişim yap. uğraşma böyle şeylerle.

fddgdfgfd eğlendim yalnız
0
çaykovski
(10.01.16)
ben evleneyim lan o kadınla. 10 sene evli kalırım amk nolcak. 5 milyon ne demek lan. 3 e de tavım.
0
ya ben lan neyse
(10.01.16)
kaç kişi yazdınız bu senaryoyu?
0
tasliyol
(10.01.16)
(bkz: Aşk Yeniden)
biraz orjinal olun bari.

ahanda tam senaryo;
tr.wikipedia.org
0
rhan
(10.01.16)
Ne alakası var.? Söylediğin Diziyi biliyorum. Senaryosu tam bir Fiyasko !!

Bebek dışında, Hiçbir konuda uyuşmuyor bile... Bebek konusu bile uyuşmuyor.
İyi oku hikayeyi !

Babası belirsiz Bebek olayı yüzünden, Tüm yazıdaki Hikaye yi bir diziye bağlamışsın.
0
🌸voyage
(10.01.16)
Troll net. Evlen net.
0
bahtiyar
(11.01.16)
bence aşirete karşı savaş aç, aşiret üyelerini özgürleştir, sonra tüm parayı sana versinler.
0
rygard
(11.01.16)
çocuğa kim bakacak 10 sene? aynı evde kalacaksanız, eşin çocuğa bakacaksa, sen bi odada mal gibi takılacan mı sürekli? yok eşin bi odada çocuğun babası ile takılacaksa, çocuğa sen mi bakacan? bakıcı mı tutulacak?
0
kaledekiyalnizlik
(11.01.16)
bence git durma derim
ayaz hikaye
0
basond
(12.01.16)
(16)

Biyokimya, moleküler biyoloji genetik alanından kimler var?

intihar etsem de kendime gelsem
Arkadaşlar tıbbi biyokimya, fen, veterinerlik biyokimya, moleküler biyoloji ve genetik ya da ilgili diğer alanlarda olan kimler var? Aklınızda ne gibi projeler var?Çalışma alanlarınız neler?Hangi kaynakları dergileri takip ediyosunuz?Duyuru sürekli takipte.
Arkadaşlar tıbbi biyokimya, fen, veterinerlik biyokimya, moleküler biyoloji ve genetik ya da ilgili diğer alanlarda olan kimler var?
Aklınızda ne gibi projeler var?
Çalışma alanlarınız neler?
Hangi kaynakları dergileri takip ediyosunuz?

Duyuru sürekli takipte.
0
intihar etsem de kendime gelsem
(09.01.16)
ben varım, henüz bir çalışma alanım yok ama aklımda olan bir kısım var. hocayla da uyum sağlayabilirsek o alanda çalışmayı istiyorum. science direct dosttur bu konuda.
0
devilred
(10.01.16)
ben varım.
Diğer Genetikciler gibi işsizim.
Aynı zamanda işletme ve dış ticaret lisansına sahibim.

ne p.k yediğim belli değil.

Millet genom projesi yapıyor ya... hah...


bizde de duble yollar var:)
0
anonymice
(10.01.16)
Ben varım.

Boğaziçi mbg 15 mezunuyum. Ortalamam 2.7 olduğu için amerika'da doğru düzgün doktora programı bulmaya hiç kasmadım. Türkiye'nin de a.q olduğu için yüksek lisans yapma gereği görmeyip iş aradım. Bilim yapmayı şifa getirmekten çok para kazanmak için istediğim için olmadı belki de. Torpille inanılmaz alakasız bir sektörde çalışıyorum şu an. Yine de bunca bilgi excel için miydi demeden edemiyorum. Biyoteknolojiyle ilgili bir master yapıp sonrasında endüstriyel maya üretiminde ciddi para olduğunu düşünüyorum.
0
gates
(10.01.16)
Moleküler biyoloji ve genetik mezunuyum. Özel bi genetik tanı merkezinde çslışıyorum. Ben bence eşşeğin kuyruğundan beterim uzamıyorum ama kısalıyorum ya. Bi ara biyoteknoloji masterı mı yapsam diorum teknokentlerin birine girerim belki, kpss var bu sene onu mu denesem acaba diye düşünüyorum sonra da. Geçen annem araştırmış sizin meslek Almanya'da iş yapıyo bence sen oraya git dedi
0
umutsuzevjınıkı
(10.01.16)
ben 2005 mezunuyum bilkent MBG
benim hikaye uzun, kısa kesersem önce yurtdışında takıldım ama doktorayı bıraktım
şimdi akademik dünyanın diğer tarafndayım klinik arştırma yapmıyorum: yapılmış olanları raporluyorum, makele yazmıyorum yazılmış olanları derliyorum, çeviriyorum, düzeltiyorum vb. okurken bilmediğim bi sürü şey varmış bu işe girince öğrendim.

wet-lab'çıyken hep hücre biyolojisinde kaldım kanser yolakları filan çalıştım (aslında genetikçi değil mol. biyoloğum daha çok)
şimdi Allah ne verdiyse oldu biraz konular genişledi.
Tekrar master doktora yapmak aklımın bir köşesinde hep var ama wet-lab bişey yapamam gibi, lab'a giremiyorum (hastayım ben böhüü)
biyoetik, tıbbi bilişim, en olması biyoinformatik/istatistik filan gibi bişeyler olur sanırım. değilse yurtdışında scientific writing/management vb. programları düşünüyorum.
acıbademde biyoetik programı 20bin lira olmayaydı geçen sene ona oraya gidecektim Cengiz hocaya sitemlerimi iletiyorum :(
0
niye ama
(10.01.16)
@gates: dönem mi değişmiş nedir bilmiyorum ama en azından bu'de sizin ortalamaya sahip fizikçileri uni. of illinois at urbana-champaign gibi yerlere direkt MSc'a alıyorlardı, oradan da doktora yapıyordu millet. boğaziçi'nde temel bilimlerde öyle çok yüksek notlu olmanız gerekmiyordu böyle yerlere girmek için. özellikle mbg'te durum başkaysa bilemem, yine de keşke bir deneseydiniz. belki de bilim yapmayı istemekle ilgili söyledikleriniz ayaklarınızı geri geri itmiş.


neyse biri bir çeviri sormuştu, kimse bakmamıştı, ondan hadi deneyeyim dediydim ama jargon vardı, upregulate'in türkçesi nedir bilen varsa dil kısmındaki dkk geni ile ilgili çeviri kısmına bir el atar belki www.eksiduyuru.com hücre reseptör sayısının artması imiş, bunun için türkçe'de biyolojik tek bir terim var mı, biliyonguz mu?


@niye ama: eyvallah ben bunları bilmem zaten; sizler yoktunuz, elemanın sorusu ortada duruyordu, ben de oralarda geziniyordum ;)

ancak uyarınızdan bunu da eklemem gerektiğini anlıyorum, teşekkür ederim, biraz kişisel merakımı da giderdim bu arada, duyuru güsel bir yer (sadece receptorlar için geçerli olmadığını eklemiş durumdayım)
0
godoşu beklerken
(10.01.16)
hücre reseptör sayısının artması imiş,

dediğiniz şey tam doğru değil, evet bu bir upregülasyon örneği ama genel olarak herhangi bir uyaran (hormon, toksin, başka maddeler) sayesinde (ya da bu sayede oluşan bir ihtiyacı karşılamak için), sayıca çoğalma yönünde yapılan herhangi bir düzenleme demek .reseptör sayısı artabilecğei gibi, RNA sayısı, enzim miktarı, gen expresyonu vs. de artabilir.
türkçesi yok upregüle olan deniliyor
0
niye ama
(10.01.16)
Ben varim. Turkiye'de yuksek lisans yaptim, antik DNA calismaya calistim. Simdi yurtdisinda doktora yapiyorum, insan populasyonlarinin karismasi, insanin goc yollari ve populasyon tarihi, genetik-linguistik evrimin kolerasyonu uzerine calisiyorum. Calistigim projelerden birinde Sibirya populasyonlari ve Amerika'ya gecisleri calistim, o calismanin ilk yayini gelmek uzere ama devam edecek. Doktora tezim Tayland populasyonlari ve Austroasyatik dil ailesinin gocleri gibi bir sey olacak. Bir baska projede ise yine Tayland'taki ilginc bir populasyonun tarihini arastiracagim.

Bu kadar cok proje olmasinin sebebi doktorayi bitirmem icin en az 3 farkli yayin yapmis olmam gerekiyor.

Google scholar'da alarmlar kurdum, Twitter'dan Nature, Science gibi dergileri takip ediyorum. Yine ayni dergilerin haftalik icerikleri mailime geliyor. Arada Science Daily gibi sitelere bakiyorum.

Operim.
0
evrim halkasi
(10.01.16)
Cvplar çok güzel.İşin içinde olduğum için demiyorum ama bu alanlar çok önemli alanlar. Arkadaşlar lütfen yılmayın çalışın. Malesef ülkemizde gereken değer verilmiyor hem maddi hem manevi. Belki burda küçük çaplı bile olsa bi şekilde iletişimde olabiliriz.
Var mı fikirleri olan?
0
🌸intihar etsem de kendime gelsem
(12.01.16)
eksici biyolog'lar adi altinda grup kurup, orgutlenelim :) saka bir yana, boyle bir olusuma gidersek hem beyin firtinasi yaratilir hem de benzer konularda calisanlarin birbiriyle isbirligi yapmasi saglanabilir. bilimsel gelismeleri tartisacagimiz bir ortam olsa fena mi olur? :)
0
evrim halkasi
(12.01.16)
Takibe almışım yazarım diye şimdi gördüm.

Master yapmaya çalışıyorum hala şu sıralar. Okuldaki mali sorunlar nedeniyle 1 senedir bekliyorum ve hala bir şey olacak gibi görünmüyor. Çok çok emek harcadığım ve yapmayı gerçekten çok istediğim tez konumdan vazgeçme eşiğindeyim, basit bir şeyler yapıp mezun olmaya çalışabilirim ya da hala daha bekleyebilirim. Bilmiyorum kafam şu an bu konuda çok karışık açıkçası.
Şizofreni üzerinde epigenetik değişiklikler çalışıyorum. Phd için de behavioral neuroscience istiyorum, bakalım. Tr'de bilimle uğraşmak gerçekten zor. 1 senedir malzeme bekler mi bir insan ya. Sırf bu sebepten iş de bulamıyorum, parasız pulsuz öyle kendi kendimi geliştirmeye çalışıyorum kısaca. Aklımdaki fikirleri anlatabilsem, çalışabilsem öyle güzel olur ki ama olmuyor olamıyor ne yazık ki.

Kaynaklar açısından da schizophrenia research forum, nature (molecular psychiatry), elsevier üzerinden de psychiatry research takip ediyorum. Bir de app olarak science news var, o da güzel.

Ayrıca evrim halkasi'na katılıyorum. Oluşum içerisine girilse ne güzel olur.
0
sefil
(27.02.16)
Ben unutmusum bu meseleyi. Cidden bir adim atmaya ne dersiniz? Hicbir sey yapmasak oturur bir mail grubundan bilim tartisiriz. Hatta tartismalari metin haline getirip, ekside yayinlariz. Kaliteli bir seyler cikabilir. Olur derseniz, bir google grubu olusturabilirim.
0
evrim halkasi
(27.02.16)
@evrim halkasi, bence çok güzel olur. Yapılsın hadi. :)
(maksat up olsun)
0
sefil
(27.02.16)
Tamam o zaman, katilmak isteyenler bana mail adresi yollasin. Anonim kalmak isteyenler, isimleri olmayan mail adresi yollayabilir. Hatta bir duyuru daha mi acsak? Bunu gormeyenler de gelsin.
0
evrim halkasi
(27.02.16)
Suraya bi' bakiverin. (git: 1052584)
0
evrim halkasi
(27.02.16)
selam meslektaşlar, ben de biyologum. Şu an resmiyette ağır işsizim ama birkaç aydır freelance çalışmaya başladım şükürler olsun. Mücbir sebeplerden dolayı aktif çalışma hayatıma biraz ara vermek zorundayım. İşkolik olduğum için yeniden çalışma hayatına dönmeyi iple çekiyorum. yine de boş durmayıp birşeyler buldum neyseki uğraşacak
0
curukturpkokusu
(02.03.16)
(8)

DNA Haritalama Testi

Mehmet Ersoz
Merhaba,DNA'nın tüm haritasını çıkararak hangi hastalığa yatkın olduğumuzu gösteren bir test varmış. Tam olarak nedir bu test ve ülkemizde yapılabiliyor mu acaba?Saygılar
Merhaba,

DNA'nın tüm haritasını çıkararak hangi hastalığa yatkın olduğumuzu gösteren bir test varmış. Tam olarak nedir bu test ve ülkemizde yapılabiliyor mu acaba?

Saygılar
0
Mehmet Ersoz
(06.01.16)
Türkiyedede yapılıyor, genetik tanı merkezlerinde
ama bu öyle hımm sen astıma yatkınsın hımmm sen vertigo olursun gibi bişey değil, söylenen şeyler afaki diyebilirim.
ben sormuştum hocama, haritasına bakıp ne önerebiliyorsunuz hastalara diye işte en sık yapılan şeyin yerçekimie karşı egzersiz önermek filan olduğunu söylemişti (ip atlamak gibi). yani büyük büyük laflar etmiyorlar beslenme ve yaşam tarzıyla alakalı bir iki şey söyleyip yolluyorlar.
bu 8 sene filan önceydi tabi ama bildiğim bir devrim olmadı bu sürede.
genetik okumuş bir insan evladıyım
0
niye ama
(06.01.16)
anladım. ama bu aralar oldukça populer. angelina jolie baktırıp göğüslerini aldırmıştı önlem olarak, kansere yatkın genleri nedeniyle.

ücreti hakkında bir bilginiz var mı acaba?
0
🌸Mehmet Ersoz
(06.01.16)
basitçe söylemek gerekirse böyle testler kesin cevap veremez, belli bi oran verebilir. angelina kesin kanser olacağından değil de çok yüksek ihtimal olabilşrsin dedikleri için aldırdı mesela, birkaç hastalık için net cevap alınabilir, ama onu da duymak istemeyebilirsiniz. haa ülkemizde zaten yaptırmayın derim çünkü genetik araştırma merkezlerinin başında doktor bulunuyo ve bir genetikçi kadar işe hakim olmadıklarından elinize kağıt tutuşturup gönderiyorlar yorumlamasını size kalıyor(onların işi bu değil elbette yapmaları gerekmiyor).
0
pamuk helvalar cebe
(06.01.16)
Angelina'nın baktırdığı şey DNA haritası değil

onun ailesinde genetik bir mutasyon var BCL-2 geni böyle bazı özellikli gen mutasyonları var BCL, RB, kistik fibroz, CAH ya da kromozom düzeyinde tespiti gereken sıkıntılar var vs.

DNA haritalarının mantığı -bildiğim kadarıyla- tek tek gen bakmak değil. babalık testlerinin mantığı gibi, diye biliyorum. açıkçası ben harita çıkarmadım hiç ama dediğim gibi yapılan yerdeki hocamla konuştuğumda bu bilinen gen mutasyonlarına bakıldığını söylememişti -gerçi ben de sormamıştım. belirli bir geni özel olarak taramak istersek o gene özel bakmak lazım gibi geldi bana, şöyle diyelim: DNA/genom haritası: türkiye fiziki haritası BCL-2 mutasyonu bakmak ise: çankayanın bir sokağına bakmak. Bir harita öyle her mutasyonu tek tek ortaya koyabilecek çözünürlükte değil. Ama belli başlı şeyleri gösterecek şekilde yapılandırılması mümkün. Türkiyede kim testi nasıl yapıyor, bazı genlere özel bakılıyor mu, hangi genler -bunu bilmiyorum.
0
niye ama
(06.01.16)
@pamuk testleri analizleri genetikçi yapıyor, onaylamasını doktor yapıyor. genetikçilerle beraber çalıştığım için biliyorum, genetikçiye onaylaması ve yorumu kalsa mevcut durumdan daha afaki şeyler çıkar ortaya
0
la noix
(06.01.16)
23andme firmasi hastalik tahminine baslayacak diye bir haber cikmisti. Daha once etik kaygilar nedeniyle bu testler durdurulmustu falan, yine baslayacak diye haber cikinca bayagi tartismalar dondu. Yalniz yukarida da soylendigi gibi sadece yatkinlik belirtiyor bu testler. niye ama'nin cankaya sokagi ornegi gayet basarili.

$99 odeyerek aile gecmisinizi ogrenebilirsiniz ama yukaridaki firmadan.
0
evrim halkasi
(06.01.16)
23andme hastalık konusunda dna testi yapmaya tekrar başladı. bilginize.
0
burya
(06.01.16)
@la noix biliyorum testleri yapan genetikçi ama yorumlama yapılmıyor maalesef bikaç arkadaşım böyle testleri yaptırdı ve eline verilen kağıtla dolaştılar sonra bu ne demek diye bana sordular biraz daha bilen insanlar üniversitede hocaları falan arıyor ama "test yaptırma" bu olmamalı. Doktorlarin yapması gereken şey değil zaten o yüzden islerini yapmıyorlar demiyorum.
0
pamuk helvalar cebe
(07.01.16)
(18)

torku'nun olayı ne?

nothing in my way
lan bu torku'nun olayı ne böyle? sözlükte övülmesi için para mı veriliyor millete? çoğu ürününü denedim gayet vasat bir marka. eti ve ülker'in yanında esamesi okunmaz bence. sözlükte sayfalarca övülüp durulmuş. şaşırdım anasını satayım.
lan bu torku'nun olayı ne böyle? sözlükte övülmesi için para mı veriliyor millete? çoğu ürününü denedim gayet vasat bir marka. eti ve ülker'in yanında esamesi okunmaz bence. sözlükte sayfalarca övülüp durulmuş. şaşırdım anasını satayım.
0
nothing in my way
(06.01.16)
ben de beğenmedim pek. mainstream değil ya, övünç kaynağı oluyor o yüzden. tabii tadını beğendikleri için böyle oluyor, yoksa sırf artislik olsun diye berbat bir şeyi abartmaz insanlar. ama popülerleştikçe ilgi de azalıcaktır.
0
baba jo
(06.01.16)
Hoşbeş benzeri gofretleri fena değil. Ufak keklerini denedim hiç hoş değil. Glikoz şurubu kullanmıyoruz diyorlar, 4x4 diye snikers benzeri ürünleri var içerisinde maltoz şurubu var. Ayranları güzeldi ama sonra Sek'in tuzlu ayranıyla tanışınca bıraktım.

Kısacası bi anlık heves oldu :)
0
mr sherlock
(06.01.16)
Gerçekten Glikoz şurubu yoksa tercih edilebilir ama lezzet açısından fark yok.
0
pamuk helvalar cebe
(06.01.16)
@acemi hocam yapma ya ülker iyidir bence:) mesela torku banada'yı denedin mi bilmem. çokokremle falan karşılaştırıldığında bile sınıfta kalır. nutella ile hiç kıyaslayamam zaten hakaret olur:)
0
🌸nothing in my way
(06.01.16)
Hani iyiliğini kötülüğünü sorgulamayacağım torku'nun da, genel olarak daha az yapay malzeme kullanıyorsa zaten daha lezzetli olamaması normal değil mi? Sonuçta damak tadımız katkılı ürünlerin yoğun tadına alışık.
0
whoosie
(06.01.16)
Nutella da Türkiye'de çok abartılıyor. Kimi ülkelerde ancak en büyük marketlerde alt raflarda Nutella bulabiliyorsunuz. Nedeni belli olmuyor böyle şeylerin, elbisenin ayakkabının olduğu gibi yiyeceklerin de modası var.
0
Traveller
(06.01.16)
ilk çıktığında gazetelerde vs "sağlıklı ve kaliteli ürünler üretecez, anne elinden çıkmış gibi sağlıklı olacak" tarzında söylemler olan yazılar görüyordum. gördüğüm en büyük artısı da mısır şurubu kullanmamaları. ürünlerini deniyorum ,kötü değil ama galiba alışık olduğumu sağlıklı ürünler kadar da tadından dolayı tutulmuyor. fazla fark da yok aslında
0
MtKrt
(06.01.16)
@acemi ülekr konusunda aydılandım :D önce şeker sonra glikoz, ben de neden beğendiğim ürünler şimdi berbat geliyor diyordum.

Torku konusunda ise glikoz şurubu kullanmamalarını reklam yaptılar, fakat yine de bazı ürünlerinde var sanırım, ürün çeşitliliği bol tutunca ünlü oldular. Fakat özellikle sürülebilir çikolata , çikolata ve gofret ürünleri için tadelle/sarelle/sagra gibi bir markamız varken, direkt marka olarak kaliteyi ön planda tutan bir marka varken insanlar neden hala diğer markaların çikolatasını yer anlamıyorum.

sagra grubu yıllardır glikoz şurubu kullanmıyor ve katkı maddesi diyebileceğimiz şeyleri diğerlerine nazaran çok az kullanıyor gibi göründü bana.
0
atom karincanin torunu
(06.01.16)
torkunun sadece şu eti cin imitasyonu ürünlerini beğendim, banadayı da denedim. pek aram yoktur nutellayla falan ama aralarında pek fark görmedim. türk malı, glikoz şurubu yok. bence artı özellikler bunlar; gelişmesine izin verilmeli. ama tabii ki benim tek favorim eti ürünleridir.
0
arkburak
(06.01.16)
torku'nun davetinin çikolatalısı acayip güzel denedin mi bilmiyorum. şeker yememe rağmen arada cheat olarak kendisini soğuk süte batırıp yiyorum. dayanamadığım iki abur cuburdan biri. benzer ürünlerle arasında dağlar kadar fark var bence. çikolata sevemeyen tanıdğım da bayıldı. diğer hiçbir ürününü denemedim, bir fikrim yok. ama davet çok övülse en azından kendi adıma yeridir derim. bu markayı duymadan, alıp deneyip, bayılmıştım.
0
cikis yolu
(06.01.16)
ülker'in pazarı domine etmesi beni hep rahatsız ediyordu zaten.
eti de ona rakip olacağı kadar olmuştu, payı sabitti.
şimdi rekabete yeni birinin gelmesi beni çok sevindirdi. bu nedenle desteklemeye çalışıyorum


diğer yandan sürme çikolata pazarında nutella, en azından lüks kesimece çok övülüyordu ve tadı sahiden de iyi idi. bu tadın karşılığında fiyatları da uçuk idi. ancak yine de satılıyordu.
şimdi torku onun ile rekabet edebilecek bir ürün sürdü, ve fiyatı da aşağı yukarı aynı. en önemli değişken belki artık bir türk malını tüketebilmek olduğu için yine destekliyorum. böyle bir tat yakalamaları da gurur verici.


heinz' de türkiyeye girdiği gibi ketçap piyasasını alt üst etti.
neden ? çünkü muhteşem lezzetli. umarım yine bir türk firması bu tat ile yarışabilir. ama "bol bol" diye ketçap üretiyoruz biz.
sloganı da herkes bol bol döksün diye mi ne. şu kafa aşılmalı.
0
güneyli çocuk
(06.01.16)
Sutu bence cok guzel. Abur cubur kismini yemedigim icin bilemiyorum da sut ve sut urunlerinde oldukca basarili bence.
0
Haldamir
(06.01.16)
ürünlerini tadını fazla bilmem de konya ovasından geçerken yol boyunca kilometrelerce alanı ağaçlandırdıklarını gördüm o yüzden takdir ettim.
0
kollaps
(06.01.16)
hiç bir olayı yok. klasik esnaf çakallığının büyük versiyonunu yapıyorlar. piyasaya biz sağlıklıyız diye girdiler. evet, bazı ürünlerinde glikoz şurubu kullanmıyorlar ama bunu sanki tüm ürünlerinde yapıyorlarmış gibi reklam yapıp bazı ürünlerinde gayet güzel glikoz şurubu kullanıyorlar. bu çakallık değil de nedir allasen?
ayrıca taklit ürünler yapıyorlar. gerçi o sektörde herkes birbirini taklit ediyor ama eti cin'i bile taklit eden firmanın kalitesini sorgularım.
tad konusuna gelince;
diğer markalardan düzenli olarak tükettiğim tüm ürünlerin torku muadillerini denedim. hiç birinde torku'yu daha iyi bulmadım. yoklukta gider ama hepsi o.
ben sözlükte torku'yu övenlerin yarısının ajans çalışanı olduğunu düşünüyorum. kalan yarısı da klasik "modaya uyalımcı" tayfa.
0
timbirlak castin
(06.01.16)
Glikoz şurubu yerine normal şeker kullanmak sağlık açısından çok büyük bir kazanım değil zaten. Güzel imaj yaptılar sadece.
0
arnold schwarzeneger
(06.01.16)
glikoz şurubu yerine invert şeker yazıp çakallık yapıyorlar. kaldı ki arnold+1
0
zgrydn
(06.01.16)
benim abur cuburla pek alakam yok karşılaştıramayacam, iyi bilmiyorum.
ama diğer ürünlerden denk geldikçe alıyorum, konyalıyım, torku bir kooperatif firması. memleketimi de aslında hiç sevmem ama olsun :)
bir de fabrikalarını gezen çok tanıdığım var, yeni teknoloji, düzgün üretim yapıyorlar (mış) Konyalılar milliyetçilikten alıyor onu söyleyebilirim.
0
niye ama
(06.01.16)
ben kaşarını çok seviyorum. diğer kaşarlardan çok farklı geliyor. ayrıca tereyağı da güzel. bi arkadaş banadasını sevmiş, katı değilmiş sürümü kolaymış vs..
0
demeterius
(06.01.16)
(7)

nil betül kıvırcık

cilekli krep
öncelikle` #57455529` ben mi yanlış anlıyorum bildiğin böbrek mi istiyorlar. böbrek nakli için 1 . derecede akraba olmak gerekmiyordu? hatta bunun için el altından böbrek satın alıp kardeşimden aldım diye etrafına yalan söyleyen insanlar bile duydum.
öncelikle #57455529 ben mi yanlış anlıyorum bildiğin böbrek mi istiyorlar. böbrek nakli için 1 . derecede akraba olmak gerekmiyordu? hatta bunun için el altından böbrek satın alıp kardeşimden aldım diye etrafına yalan söyleyen insanlar bile duydum.
0
cilekli krep
(05.01.16)
yok akraba olmak gerekmez doku uyuşması gerekir
doku uyuşması en fazla ihtimalle akrabalarda uyuşur ancak başka bir insanın(akraba olmayan) dokusu da size uyabilir.
0
basond
(05.01.16)
iyi de organ ticaretinin önüne nasıl geçilecek. emin misiniz?
0
🌸cilekli krep
(05.01.16)
İlgili mevzuata göre 4. dereceye kadar olan akrabalar (4. derece kuzenleri kapsamaktadır), verici olabilirler. Bir kişinin eşinin 4. dereceye kadar olan akrabaları da hısım bağı nedeniyle aynı şekilde verici olabilir. Örnek vermek gerekirse bir hastanın eşinin dayısı ya da eşinin kuzeni verici olabilir. Hiçbir akrabalık bağı olmayan kişiler arasında çıkar elde etmeksizin yapılan organ bağışları İl Sağlık Müdürlüklerinin etik kurullarınca değerlendirilip uygun bulunursa verici olarak kabul edilebilir.


böyleymiş. 1. derece kısmında yanılmışım. etik kuruldan da kolay kolay geçeceğini sanmam.
0
🌸cilekli krep
(05.01.16)
hastanelerin etik kurulu var ve akraba olmayan kişilerden nakil bu kurul onay verirse gerçekleşebiliyor
kurulun onay vermediği, mahkemeye gidilen vakalar var.
0
niye ama
(05.01.16)
he bir de çapraz bağış oluyor türkiyede genelde
sen sana bağışlıyorum senin abin benim babama bağışlıyor ..gibi
0
niye ama
(05.01.16)
aile yazısında hiç bunlardan bahsetmiyor. garip geldi. ya etik kurula güveniyorlar -ki normalde yedi yabancı bir insanın bağışçı olmasını kabul etmezler sanırım. ya da mesaj yoluyla ulaşanlara para teklif edilecek falan. ama umarım çapraz bağış bulunur.
0
🌸cilekli krep
(05.01.16)
yazıyı hiç okumadım ama her aile dışı bağışı etik kurul reddedecek diye bir şey yok, bu yolla da gayet bağış oluyor, hatta sanırım etik kurullar %80-90 nını filan kabul ediyor, yani o reddilen kısım azınlıkta aslında.
0
niye ama
(05.01.16)
(11)

Evlilik sebebiyle işten ayrılmak istersem

pandispanya
Normal şartlarda 2016 içinde kullanacağım 2 haftalık iznimi kullanma hakkım olur mu?Özetle, ben Nisan ayında evlenip, evlendikten sonraki ilk Pazartesi günü bu sebeple istifamı vereceğim. Bu durumu da bu hafta içinde işverenime açacağım. Önümüzde daha 3 ay var, bilgileri olsun, arkadan iş çevirmek g
Normal şartlarda 2016 içinde kullanacağım 2 haftalık iznimi kullanma hakkım olur mu?

Özetle, ben Nisan ayında evlenip, evlendikten sonraki ilk Pazartesi günü bu sebeple istifamı vereceğim. Bu durumu da bu hafta içinde işverenime açacağım. Önümüzde daha 3 ay var, bilgileri olsun, arkadan iş çevirmek gibi olmasın diyerek. Ancak bu konuşmayı yaparken bu seneki 2 haftalık tatilimi de ara ara ihtiyaç duydukça bu 3 ay içinde kullanma isteğimi dile getirmek istiyorum.

Bu hukuki bir hakkım mıdır; değil midir yoksa işverenin insiyatifinde midir? Bu işin aslı astarı nedir?
0
pandispanya
(05.01.16)
yıl bazlı olarak hesaplamayın yıllık izninizi, işe giriş tarihinize göre hesaplamanız gerekecek.

eğer ki işe giriş tarihinize göre yıllık izin hakkınız mevcut ise yıllık izninizi kullandırmak zorunda elbette. aksi durumda izin süreniz karşılığı ücret ödemesi gerekir.
0
arma aski
(05.01.16)
Yalniz bazi sirketlerde yillik izni bolerek kullanamiyosun
0
la noix
(05.01.16)
Bizde kullanabiliyorsun normalde. Zaten parça pinçik etmeyeceğim. 1'er haftadan 2 kez kullansam yeter fazla fazla. İsterlerse tek seferde 2 hafta da kullanabilirim. Benim için farketmez. Bu hakkım mı değil mi onu merak ediyorum sadece.
0
🌸pandispanya
(05.01.16)
kural olarak; personel, en az bir ay önceden izin talebini yazılı olarak işverene bildirmesi gerekir. işveren izin kullanma tarihi ile bağlı değildir, işçinin talebi ve iş durumu dikkate alınarak izin dönemi belirlenir.

bu nedenle farazi olarak, izin istediğiniz dönem çalıştığınız işyerinin en yoğun dönemi ise ve bu tarihte kimse izin kullanmıyor ise, ya da sizin işlerinize bakacak kişi o dönem için izin istemişse işveren sizin talebinizi tarih uygunsuzluğu sebebiyle reddedebilir. yani işverenin tarih konusunda belirleme hakkı mevcuttur.

o nedenle "kesinlikle kabul etmek zorunda" denemez, ama kabul etmemesi için makul bir gerekçesi yok ise, o tarihlerde izin kullanmanıza izin vermesi gerekir.
0
arma aski
(05.01.16)
Eğer yıllık izni hak ettiysen kullanabilirsin. İşten ayrılacak olman bunu engellemez. Evlilik sebebiyle istifanı, evlilik tarihinden sonra 1 yıl içerisinde yapabilirsin. Bu da sorun teşkil etmez.

Ancak yıllık izin talebini işverenin iş yoğunluğu vs. gibi sebeplerle reddetme hakkı her zaman vardır.
0
accorbite
(05.01.16)
@arma aski, çok teşekkür ederim çok doyurucu bir bilgilendirme olmuş. Peki son olarak "iş yoğunluğu" vb bir gerekçe ile bana iznimi kullandıramadığı vakit, 2 haftalık ek bir ücret ödemesi mi yapması gerekir diyoruz?
0
🌸pandispanya
(05.01.16)
normal şartlarda, uygun bir dönemde izin kullandırması gerekir. fakat uygun dönem gelene kadar siz işten ayrılırsanız, fesih nedeniyle izin hakkınızın karşılığını maddi olarak size ödemesi gerekir.

rica ederim ayrıca.
0
arma aski
(05.01.16)
aslında 2016 içinde kullanacağım diye bir izin kavramı yok :) işe 2015 kısmda girersen izin hakkın 2016 kasımda başlıyor ve kullanmazsan yıllar boyunca devrediyor.

2016 ocak ayı itibariyle hak edilmiş (ya da en kötü nisana kadar hak edilecek) 2 hafta iznin varsa işveren sana kullandırmalı- kullandırmazsa da çıkışta parasını ödemeli. bu para dödemenin zaman aşımı 5 sene.
0
niye ama
(05.01.16)
Bu işe 2013 senesinde girdim. Sonra 2014'te 2 hafta kullandım, 2015'te de 2 hafta kullandım (bu 2014'teki çalışmam içindi değil mi?). Öyleyse şu durumda 2016 senesi için 2015'teki çalışmamdan kazandığım 2 haftam daha var diye düşünüyorum, doğru mudur? Muhasebeciden öğrenebilirim bunu zaten sanırım değil mi?
0
🌸pandispanya
(05.01.16)
Eğer işe Nisan ayından önce girdiysen, istifana kadar 1 yıl daha tamamlamış olacağın için 2 hafta daha izne hak kazanmış olacaksın. Eğer işe nisan ayından (istifa edeceğin tarihten) sonra girdiysen o zaman 1 yıl daha tamamlanmış olmayacağı için izin hakkın olmayacak.

Evlilik nedeniyle istifada kıdem tazminatına hak kazandığını bildiğini düşünüyorum ama yine de hatırlatmak isterim. Hayırlı uğurlu olsun şimiden.
0
whimsical
(05.01.16)
2 Mayıs 2013 işe giriş tarihim.

Şimdi anladım, Nisan'da istifa edersem bu sene için hak kazanmamış sayılıyorum sanırım :(
0
🌸pandispanya
(05.01.16)
(8)

(Acil) kısa dönemli shengen sorusu.

mubayka
Lütfen yalnızca emin olanlar cevaplasın. Çünkü hava -16 derece ve ona göre geceden önce pasaport kontrolünü geçeceğim.Vize başlangıç 19.12.2015Vize bitiş 12.01.2016Duration days: 10ise26.12.2015 akşam 17:00 de giriş yapan birisi,A)04.01.2016 saat 23:59'a kadar çıkmalıdırB)05.01.2016 saat 17:00'ye k
Lütfen yalnızca emin olanlar cevaplasın. Çünkü hava -16 derece ve ona göre geceden önce pasaport kontrolünü geçeceğim.

Vize başlangıç 19.12.2015
Vize bitiş 12.01.2016

Duration days: 10
ise
26.12.2015 akşam 17:00 de giriş yapan birisi,

A)04.01.2016 saat 23:59'a kadar çıkmalıdır
B)05.01.2016 saat 17:00'ye kadar çıkmalıdır.
0
mubayka
(05.01.16)
cevap A ama hayatımda hiç görmedim ki bir pasaport memuru "duration days e baksın" ispanya vs gibi bir yerde olsaydınız B derdim, ama -16 derece ülkelerinde riske etmemek gerek belki...
0
hewit
(05.01.16)
Berlin shönefeld havalimanı.
Yani 12 den önce pasaportu geçmeye mi çalışayım yoksa üç beş on saate bişey demezler mi? Örnek duydunuz mu hiç?
0
🌸mubayka
(05.01.16)
Ben başkasından da duydum kısa süreli aşımlara bişey demiyorlar diye de bazısı da ceza yersin bidaha zor alırsın falan diyo. Yani bu soğukta havalanına gitmek de risk gitmemek de.
0
🌸mubayka
(05.01.16)
A)04.01.2016 saat 23:59'a kadar çıkmalıdır

ve de çık, zira öyle 10 15 gün kalış süreli vizelerde polis önündeki takvimden bildiğin sayıyor, ispanya zaten 10 gün vermiyor... (masalarının altında gün ayrımlı takvim var) ve de çıkmazsan sorun olur. yaşanmış olaydır, tercümanım biliyorum. 3-5 saat değil 00.001 oldu mu sıkıntı olur. hele Alman polisi deli misin?

ha sorun olunca n'oluyor. neden vize süreni ihlal ettin diye tüm uçağu boarding yapıp seni salmıyorlar. sen orada form dolduruyor, açıklamanı yapıyorsun. sonra yine uçağa alıyorlar.sen açıklama yapmazsan onlar standart bir form dolduruyor, masum olduğunu kanıtlyacak bir açıklaman varsa tabi iyi olur. sonra arkadan ceza gönderiyorlar. pasaportuna bişey işlendiğini görmedim yalnız- varsa da hatırlamıyorum.
0
niye ama
(05.01.16)
geceden önce geç alman polisi ile muhattap olmak istemezsin. resmi olan A. B secenegin memurun keyfine kalmis. görmeye de bilir. göre de bilir.
0
helenart
(05.01.16)
Check in yaptım uçuşum 14:00 da bavulum yok.
0
🌸mubayka
(05.01.16)
Cezası ne kadar oluyo
0
🌸mubayka
(05.01.16)
bunun cezası =x'tir gibi bişey bilmiyorum

sizin formunuz stadt rechtsanwalt'a gidiyor o bakıyor ne kadar ihlal etmişsiniz, ne savunma yapmışsınız (yapmış mısınız) ona göre cezanız belli oluyor.

ben bir kere havaalanındaki polise sormuştum bunun cezası ne oluyor genelde diye, bazen para cezası çıkıyor dediler -genelde suçlu olduğunu düşünmedikleri sürece çok takmıyorlarmış (polis bana böyle bi püfff çok da şaapmayın gibisinden bir hareket yapmıştı) ama vize süresini ihlal ettiği için pasaportuna işlem yapılanı -kendim görmemekle birlikte- duydum. ailesi almanyadaydı ve kız sonra vize alamadı.
0
niye ama
(05.01.16)
(11)

Hizli kilo aldiran besinler

dilem
Arkadaslar var mi tavsiyeniz fistik, findik ezmesi gibi kilo aldiracak cinsten onerileriniz? Metabolizmam hizli, o yuzden onerebileceginiz bol kalorili yiyecekler veya vitaminlerde neleri onerirsiniz? Sevap islemis olursunuz.
Arkadaslar var mi tavsiyeniz fistik, findik ezmesi gibi kilo aldiracak cinsten onerileriniz? Metabolizmam hizli, o yuzden onerebileceginiz bol kalorili yiyecekler veya vitaminlerde neleri onerirsiniz? Sevap islemis olursunuz.
0
dilem
(04.01.16)
ekmek mayonez tavsiye etmişti bir doktor.
0
dodi el ford
(04.01.16)
gece yatmadan önce iki paket cips patlat, garantili çözüm. tabi sağlıklı olmadığını belirtmeme bile gerek yoktur herhalde.
0
yorke
(04.01.16)
hızlı kilo aldıran şeyler yersen sadece göbeğe çalışır ve sağlıksız olursun.

diğer yerler zayıf kalır göbek şişer.
0
kosun lan mevzu var
(04.01.16)
diyetisyene git. her bünye farklıdır. robot değiliz neticede. bazı öneriler faydalı bile olsa sen de işe yaramayabilir.
0
kupigometa
(04.01.16)
nutella olabilir mi acaba
0
monicapp
(04.01.16)
Gece yatmadan burgerdan menü çak.
0
westblack
(04.01.16)
cici bebe büsküvisi
0
niye ama
(04.01.16)
cips, kola ve dondurma.
özellikle yatmaya yakın tüketirsen hemen kilo alırsın.
fakat bu sağlıksızdır.
bence bunu uygulama.
0
seyduna6687
(04.01.16)
Sevdigin seyleri ye ozellikle. Ben et yiyeyrek biraz aldim.
0
stavro
(04.01.16)
Kilo almak derken amacınız göbeği şişirmek değilse ben de diyetisyen öneriyorum. En azından internetteki güvenilir sitelerden bilgi sahibi olun.
0
386 dx
(04.01.16)
Ağır egzersiz sonrası karbonhidrat ve protein yüklemeleri yap. Gün içinde de kuruyemiş benzeri yağca zengin gıdalarla toplam kalori alımını attır.
0
arnold schwarzeneger
(04.01.16)
(17)

Evlenme masrafı falan

ya ben lan neyse
meraktan soruyorum. milleti tatmin etmek için ter kokusuyla dolmuş patates deposundan bozma bir düğün salonunda kulakları sağır edecek kadar yüksek sesle mavi-kırmızı loş ışık altında ölü skici arabesk fotoğrafçılara dünyanın parasını bayılarak ortalıkta koşuşan azmış bebelerin milletin etrafında ko
meraktan soruyorum.

milleti tatmin etmek için ter kokusuyla dolmuş patates deposundan bozma bir düğün salonunda kulakları sağır edecek kadar yüksek sesle mavi-kırmızı loş ışık altında ölü skici arabesk fotoğrafçılara dünyanın parasını bayılarak ortalıkta koşuşan azmış bebelerin milletin etrafında kovalamaca oynadığı bir düğün + tıraş köpüğü pasta damada ne kadara mal oluyor?

gelinlik damatlık baldızın kuaför masrafı falan hepsi içinde olacak ama.
0
ya ben lan neyse
(03.01.16)
bize gelişi 12, sana da 15 olur. olmaz mı ?
0
mrvengeance
(03.01.16)
şehre göre değişir abimin düğünü herşeyi ile a dan z ye garson bahşişlerinden ev eşyalarına kadar 100bine mal olmuştu bize. şehir ankara.

bunu 1milyona da yaparsın 10bine de sana kalmış.
0
gozu acik sevisen yahudi
(03.01.16)
yahu 100 bin çok fazla. nerede yaptınız hocam düğünü? biraz ayrıntı verseniz?
0
🌸ya ben lan neyse
(03.01.16)
fiyati dusurmek icin tanimlanabilecek en igrenc sekilde tanimlamissin ama evet 100 bin haci. yok oyle ucuza kacmak :)
0
baldur2
(03.01.16)
erkek kardeşim 2014 yazında evlendi. şehir istanbul. ev eşyaları (mutfak, yatak odası ve bazı ufak tefek eşyaları gelin aldı), kına-nikah (kıyafetler, takılar, fotolar, kuaför vs), sonrası yemek, herşeyiyle 30-35 bine maloldu. herşey ortalama düzeydeydi bu arada, ne çok pahalı ne çok basitinden.

yalnız tanımın çok yivrenç olmuş, soruyu iticileştiriyor, bilgine.
0
manuel mandalina
(03.01.16)
100bine düğün yapacağına, 70bine kendine iş kur 30binede istediğin hatunla takılırsın, manyak mısınız lan siz?

sanki memleket güllük gülistanlık, gelir düzeyi uçuşlarda da 100bine düğün yapacak adam
0
mrvengeance
(03.01.16)
şunu da ekleyeyim; bir arkadaşım bu yaz evlendi, birlikte yaşıyorlardı, ev-eşya olayına gimediler, kaldıkları yerden devam ettiler. nikah+aile yemeği 3-4 bin tuttu demişlerdi.
0
manuel mandalina
(03.01.16)
5-10bin arası gününe, ayına göre düğün mekanı, en uygun. Makyaj gelin başı, damat şeysi, fotoğraflar, araba susleme felan 2000. Sağa sola bahşiş 1000tl gelinlik de 3bin civarı olsa, en toplamda yaklaşık 10-15bin arasi diyebiliriz.
0
vampir akrep
(03.01.16)
benim etrafımda ankaranın bağlarında göbek atmak istemeyen, salonda o dediğin düğünü yapmıyor
yapan da seve seve göbek atıyor, bir anlatmışsın ki sanki alnına silah dayıyorlar insanın

bin liraya gelinlik+kınalık+ saç-makyajı halleden de var (aynı yerden paket fiyat)
5bin liraya sadece gelinlik alan da var
yine salon+foto+video+pasta genelde salonların paket fiyatı olur bu da 300 kişilik mahalle arası salon mu my paradise zart zurt kocaman lüks bir yer mi buna göre değişir 4bin liraya da salon var 40 bin liraya da.

ve de 100 bin diye arkadaş "ev eşyası" demiş, farkındaysan, evlenmenin esas masrafı 1-ev eşyası 2-altın.

"gelinlik damatlık baldızın kuaför masrafı".. sanırım liselisin. baldızın kuaför masrafı tutsa tutsa ne tutacak? sen adetlere bu kadar taktıysan hamam takımlarına, püsküllü terliklere, nişan bohçasına, adana burmasının, 14 ayar bozdurunca hiç olan setlerin, adı "çeyiz seti" olduğu için fiyatı 3 katına çıkan her türlü ev/mutfak eşyasının fiyatına bir göz at. baldızı öper başına koyarsın.
0
niye ama
(03.01.16)
biz gölbaşında maya da yaptık zaten salon yemekli 500 davetli vardı 20bin tuttu.

70bine iş kurup 30binle karılarla takılan arkadaş gün geldiğinde kurduğun işin masrafları + karıların yediği paraya yetişebilirsen haber ver bana bizimkilere söyleyim 2milyonluk sermaye ile dönen işi bırakıp senin işe girelim.

bu arada bahsettiğim evlilik 5 yıl önceydi. masrafları ona göre hesaplarsan.
0
gozu acik sevisen yahudi
(03.01.16)
Düğün tasvirin dört dörtlük olmuş. Favladım. Düğün için yüz bin lira harcayacağıma yalnız ölürüm, cesedimi komşular iki hafta sonra koku yüzünden polisi arayınca bulurlar. O ne la öyle, evlerden ırak.
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(03.01.16)
o berbat ortam daha güzel anlatılamazdı kardeşim, verdim şukunu. kızkardeşimin evlenmesinden anlatıyım, oradan çıkart istediklerini. damat tarafı, istenilen yerde istenilen şatafatta düğün yapacak imkanlara sahipti, bizim için gerek yok dedik, çünkü biz o saçmalıklarla dolu düğüne edilen masrafa israf ve insanlara zulüm gözüyle bakıyoruz.kına gecesi için kız tarafı olarak bizim ayarladığımız hesaplı bi mekanda kız - erkek kınasını birleştirdik, gayet hoş bi kına yaptık herkes için. ailede, saçını - makyajını damat tarafına yıkacak tiynette baldız, kuzen, hala - teyze kızı zaten yok, öyle cümbür cemaat kuaföre filan da gidilmedi. düğün yerine de, samimi - sıcak bi de nikah yaptık. nikahtan sonra da yakınlarımızı evde ağırladık, yemek ikram ettik. en ufak bi çatırtı patırtı olmayan, herkesin de mutlu olduğu bi düğün yaptık. demem o ki, evlenmek yerine gelin olmak isteyenlere, mevcut imkanları gözetmek yerine ''ama bi kere düğün yapıyoruz'' cehaletinde olanlara prim vermemek lazım.
0
rencber
(03.01.16)
2 farkli sehirde dugun yaptik. bi takim ev esyalari vs dahil damat olarak 60 bin harcadim. kiz tarafinin harcamalari haric. damat trasi gelin saci bahsisler vs dahil.
0
paranoyak kedi
(03.01.16)
elli bini gözden çıkarmak gerekiyor sanırım (ev eşyaları dahil)
her şey bir yana düğün tanımın mükemmel :)
0
şubatsonrası
(03.01.16)
bunun ucu bucağı yok. her yerde "nasıl olsa bi kere evleniyorsun" diyerek öpmeye çalışıyorlar ve öpüyorlar da.. kesenin ağzını ne kadar açarsan o kadar gider.. tutabilene aşk olsun :)
0
tabudeviren
(03.01.16)
bunu sözlükte kalem kalam yazan abilerimiz vardı. aramaya inan.
0
eksi sozluk e bir daha geldim
(03.01.16)
valla kanka ablamların düğünü 110 bin liraya yaptık üstüne afiyet. ahali çoktu bizde.
0
mesglsn sanirm bn yatiyrm
(04.01.16)
(11)

Evsizler bu havada nasil hayatta kaliyor?

stavro
Gece sogukta nasil uyuyabiliyorlar? Bir gecede hasta olursun zaten. Ertesi gun hasta halinle yine sogugun icindesin. Sonra? Bu insanlar nasil hayatta kaliyor?
Gece sogukta nasil uyuyabiliyorlar? Bir gecede hasta olursun zaten. Ertesi gun hasta halinle yine sogugun icindesin. Sonra? Bu insanlar nasil hayatta kaliyor?
0
stavro
(02.01.16)
soğuğa alışkın olduklarından dirençliler gibime geliyor. kağıt toplayanlar falan da ince kıyafetle geziyorlar
0
cekilmis gayfe
(02.01.16)
Belediyeler bi kac gunluk misafirhaneye, spor salonuna filan topluyorlar sokakta yasayanlari boyle havalarda.
0
red g
(02.01.16)
çok soğuk havalarda belediyeler genelde spor salonlarını vs sokakta kalanlara açıyor. ya da inşaatlara falan sığınıyorlar. evet normalden biraz daha soğuğa dayanıklı olabilirler ama dışarıda da kalırlarsa bu soğukta sağ çıkmayabilirler.
gerçi ölüyor da olabilirler, basın böyle şeyleri pek haber yapmaz.
0
mesene
(02.01.16)
bizde gidip kalabiliyor muyuz orada diyelim evsiz kaldık? lokasyon verin ankarada gidip kalıcam merak ettim. onuda yaşamak istiyorum. en son banklarda uyuyordum ben fakat rüzgar ve dondurucu soğuk neredeyse hipotermi yapacaktı beni sonra kalktım..
0
freetakilir
(02.01.16)
yorumlar bu tip insalnları küçümser gibi geldi (soğuğa alışık , alkol alıyolar flan)hepimiz bu duruma düşebiliriz hayat bu!..

aşağıda belli iller için misafirhane telefon noları var. Herkes bi el atarsa şu telefon numaralarına en azından şu soğuk birkaç günü atlatabilseler...

www.facebook.com
0
moderniko
(02.01.16)
Sen onu bana sor;sabahları kalktığımda üşüdüğümü hissedip bir türlü ısınamamak,ayaklarını çekersin gelmez.etrafında yardım edecek kimse de yoktur.
0
hebanon
(03.01.16)
Soğuğa bünyeleri daha alışkın. Bir de kağıt sarıyorlar vücutlarına mesela. Kağıt soğuğu, rüzgarı falan baya bir kesiyor.
0
nawar
(03.01.16)
benim tanıdığım bazı evsizler, psikolojik ndenlerle sokakta yaşıyor (mesela bi tanesi, yangında eşini ve bebeğini kaybetmiş memur bi adam, kapalı mekan fobisi oluşmuş, evlerde kalamıyor) bunun gibi akli sorunlar yaşayıp sokakta kalan insanlar var ve bu insanların eşi dostu tanıdığı var, zaten hep aynı yerlerde, muhitlerde takılıyorlar. bu insanların tanıdıkları onları arada sırada yokluyor banyo, traş vs. yaptırıyor. Sanırsam şu havalarda da yokluyorlardır.

hiç kimsesi olmayana belediye bakıyor kalanı başının çaresine bakıyor sanırım. mesela benim ailem Ankara tren garına yakın yaşıyor ve ben garın içinde (görece sıcak) görüyorum geceleri bazılarını.
0
niye ama
(03.01.16)
kalamıyorlar, ölüyorlar.
0
kupigometa
(03.01.16)
Acı bir durum, elden birşey gelmiyor. çoğu vefat ediyor bence. kimsenin umrunda değiller çünkü. medya da yapılanlar göstermelik.
0
komando kani var bende
(03.01.16)
kızılay meydanında bir kış sabahı donmuş veya ölüm katılığı falan gelişmiş bir evsizi sallayarak ve yüzüne ensesine sıcak su dökerek ayıltmaya çalışan esnafı polislerin durdurup ambulans çağırdıklarını görmüştüm.
0
kaledekiyalnizlik
(02.02.16)
(13)

muğla yaşamak için nasıl yer?

gmzo
2 sene önce akademisyen olmak istediğime karar verdim, yüksek lisans yapıyorum, part time bir şirkette çalışıyorum, 6 buçuk senedir istanbul'dayım ve denizliliyim, ailem denizli'de.istanbul'da bir devlet üniversitesine girmek çok zor, kadro az açılıyor, küçük üniversitelere göre torpil/referans olay
2 sene önce akademisyen olmak istediğime karar verdim, yüksek lisans yapıyorum, part time bir şirkette çalışıyorum, 6 buçuk senedir istanbul'dayım ve denizliliyim, ailem denizli'de.

istanbul'da bir devlet üniversitesine girmek çok zor, kadro az açılıyor, küçük üniversitelere göre torpil/referans olayı daha az ama rakipler daha sağlam. zaten hayatımı istanbul'da geçirmek istiyor muyum gerçekten diye çok sorgular oldum.

aslında pamukkale üniversitesi'ni düşünmeye başlamıştım, danışman hocamın yakın bir arkadaşı da paü'de, iyi bir referans olabilir yani. ama öyp'de paü kadrosu yok, üzüldüm biraz. cari alımı beklemek bir yol olabilir ama garantisi yok tabii.

yazabileceğim bir tek muğla var gibi. denizli'ye yakın, merkezinin süper olmadığını biliyorum ama doğası güzel, ilçeleri güzel. ne yapsam, denesem mi? doktoramı istanbul veya ankara'da yapıp, muğla'ya gidip zorunlu görevimi bitirip, sonrasında pamukkale üniversitesine geçmeye çalışsam mı? yoksa denizli için cari alım mı beklesem?

muğla'ya yerleşirsem, yaklaşık 5 sene sonra gitmem gerekecek ve yine aşağı yukarı 5 senelik bir zorunlu görevim olacak.

ne diyorsunuz?

edit: 'türkiye'de akademisyenlik mi var yea'cılara tik yok.
0
gmzo
(02.01.16)
muğlaya git derim
yaşanır neden yaşanmasın?
0
basond
(02.01.16)
Bence muğla sakın bir yaşam için turkiyenin en güzel yeri. Biraz hareket istersen de ilçeleri var. İzmir de çok uzak sayılmaz. Deniz yakın. turkiyenin en güzel yeşil alanları, manzaraları var. Dünyanın en güzel plajları da cabasi.

Not: İleride muğlaya yerleşmek isteyen 2. Sinif üniversite öğrencisi. Ailesi denizlide oturmakta olup izmirde okuyor kendisi.
0
westblack
(02.01.16)
Marmarisliyim, şu an koşullar böyle gerektirdigi icin o taraflarda olamıyorum ama fırsatım olsa 1 dk durmam. Cok guzeldir mugla, özellikle ilceleri. 1bucuk saate bodrum, 1 saate marmaris yarım saate akyakadasın. Cok büyük bir lüks bu.
0
physcos physcos
(02.01.16)
Muğla dediğin gibi özellikle ilceleri tam yaşlanmalık yer.
Balıkesir ve muğla tr'nin en yaşanılası bölgeleri bana göre.komşumuzda datçalı keşfedilmeyen cennet diyor.
0
steve rogers
(02.01.16)
bu denilen şeyler tabi yılın yarı zamanını kapsıyor. kışın sıkıcı tabi bunu göze almak. ha istanbul ihtimal dahilinde bile değil, kesinlikle muğla.
0
liriamer
(02.01.16)
Muğla'da kesinlikle yasanir. Yapabilirsem eger bir sureligine yasamak hayalim benim. Git git.
0
rayde
(02.01.16)
muğla merkezde 3 sene yaşadım. yaşanılır bir yer, ama herkese hitap etmez. mesela istanbul'da reina'ya gitmekten keyif alan biri muğla'da mutsuz olur. ama biraz daha sessizlik, dinginlik, sakin bir yaşam isteyenler bence muğla'da huzurlu olacaklardır.
şu an 3 senedir istanbul'da yaşıyorum. muğla'ya dönme imkânım olsa dakika düşünmeyip dönerim. trafik derdi yok, hayat çok pahalı değil. insanın yaşadığını hissedebileceği şirin bir şehir bence. üstelik oldukça rahat.
hafta sonları ilçelerine gidilir, gezilir. hafta içi şehir merkezi de iş görür. üstelik akademisyen olmayı düşünen bir kişi içni sanırım şu da önemli bir konu: kütüphanesi gerçekten çok güzel. hem zengin, hem geniş/ferah, ve sürekli çalışılabilecek yer bulunuyor.
özet: benim tavsiyem gidin yerleşin. denizli ile bence karşılaştırılamaz bile.
0
gogu delen adam
(02.01.16)
yani reina'ya gitmekten keyif almıyorum ama tiyatroya, sergilere ve konferanslara gitmekten keyif alıyorum. bu imkanların istanbul dışında yakalanamayacağını da biliyorum, belki ara ara istanbul'a gelinerek çözülebilir diye düşünüyorum.

ama bunun dışında doğayı, hatta çadır kampı yapmayı çok seviyorum. kısa süreli çevre gezileri de çok cazip geliyor, ayrıca maddi açıdan yurtdışına tatile gitmek için para ayırabilmek de sanki küçük yerde yaşayarak daha kolay.

yorumlar ve açıklamalar için çok teşekkür ederim.
0
🌸gmzo
(02.01.16)
aynı senin başladığın yoldan geçerek muğla'ya geldim iki sene önce. ben hep iyi üniversitelerdeydim, onlarla karşılaştırıldığında mskü biraz geride kalıyor ama ben yine de memnunum. gerçi bu benim fakültemle de alakalı. insanlar yakın ve samimi.

şehire ise bayıldım. öncesinde 24 sene ankara'da 6 sene de istanbul'da yaşamıştım. resmen istanbul'dan kaçarak geldim muğla'ya. öte yandan eşim ise hiç sevemedi muğla'yı. resmen benim hatrıma katlanıyor.

o yüzden önce gel biraz sen kendin gör. özellikle kışın gel ki en kötü halini görürsün. için ısınırsa yaz gitsin, güzel şehir.

ha tabii kültür sanat konusunda çok ama çok yoksun bir şehir. tiyatro kırk yılın başında bir kere belki olur. ha keza konser falan da öyle. sinema ise ne zaman baksam tüm salonlarda saçma sapan yerli yapımlar oluyor.
0
maxc
(03.01.16)
ben akademiyi bıraktım
ama gidip muğlada yaşamayı düşünüyorum :) üstelik istanbulda değilim, zaten home-office çalışıyorum, buna rağmen düşünüyorum.
ya da düşündüğüm yerlerden birisi, diyeyim.
önce bi gidip bakmayı düşünüyorum tabi daha görmüşlüğüm yok.
0
niye ama
(03.01.16)
ben yerleştim, sorun söyleyeyim.
0
jadle
(25.05.16)
Muğla haberlerinde de bolca çıkar.. Bir muğla klasiğiolmuş olan sit alanında kazı yapan defineciler vardır. Her ay bir haber çıkar. Kazma kürekle giriyorlar, tarihi eser arıyorlar ama genelde karpuz kabuğu bulup kaçıyorlar. Sonra da kaçarken jandarmaya yakalandılar kısmı..
0
nıç
(31.07.25)
Muğla haberlerinde de bolca çıkar.. Bir muğla klasiğiolmuş olan sit alanında kazı yapan defineciler vardır. Her ay bir haber çıkar. Kazma kürekle giriyorlar, tarihi eser arıyorlar ama genelde karpuz kabuğu bulup kaçıyorlar. Sonra da kaçarken jandarmaya yakalandılar kısmı..
www.habercitv.com.tr
0
lisa
(03.08.25)
(5)

leyla lydia tuğutlu diye bir bağyan

no christ requires
5 senedir türkiye'de yaşamadığımdan haber hariç hiç bir programı da bilmiyorum. her gelişimde 20 tane yeni kişi aktör/aktris olmuş oluyor, kimseyi tanımıyorum artık.bu gelişimde istanbuldan tekirdağa giderken otobüste kiralık aşk diye bir dizi vardı starda. ona bakındım, iz diye bir kız vardı. hmm g
5 senedir türkiye'de yaşamadığımdan haber hariç hiç bir programı da bilmiyorum. her gelişimde 20 tane yeni kişi aktör/aktris olmuş oluyor, kimseyi tanımıyorum artık.

bu gelişimde istanbuldan tekirdağa giderken otobüste kiralık aşk diye bir dizi vardı starda. ona bakındım, iz diye bir kız vardı. hmm güzelmiş, unutmayayım da kimmiş bu diye bakayım internetten sonra dedim ve unuttum.

dün izmirdeydim, akşamki otobüs kadar vakit geçsin diye 2 seans sinemaya gittim. filmin biri delibal'dı. acaip güzel bir kız oynuyordu. meğersem bu iz'miş oynayan. tip olarak hiç benzemiyordu halbuki, vücut da çıtı pıtı duruyordu. halbuki kiralık aşk'ta götlü, memeli at gibi duruyordu.

sonrasında kiralık aşk'a yine baktım, başrolünde kızıl saçlı kız oynuyomuş. neden ki ya, tuğutlunun başrolde olması gerekli halbuki.

velhasıl kelam böyle gereksiz bir girişten sonra; bu kadın çok başka, çok acaip bi güzelliğe sahip değil mi ya? hiç beğenmem böyle pıtrak gibi çoğalan aptal aktrisleri ama bu kız harbiden acaip güzel ya. tek ben değilim di mi bu kadar olağan dışı güzel bulan?
0
no christ requires
(31.12.15)
Hergun metrobuste bu seviyede guzellige sahip 2-3 tane kadin gorursun. Prime Time'da binersen garantilemis olursun.
Kotu kiz degil, guzel kiz evet.

Edit: hanasayfahaberleri.com
img.a24.com.tr
www.yaseminozbudun.com
Ayni kisiden bahsediyoruz degil mi? Evet metrobuste var bundan.
Ama bundan yok mesela metorubste: zntent.com
0
stavro
(31.12.15)
oha amk, her gun metrobuste 3 kiz goruyormus bu guzellikte.

oglum ben milano'da yasiyorum, evimin karsisi modeling agency, tram'da, metroda model kayniyor, iki hatundan 3'u model sokaktaki, ben boyle bir guzellik gormedim daha. nasil oluyor da metrobuste goruyorsunuz? lord degilim, ben de metrobuse, metroya biniyorum istanbulda, oehh yani bu da nasil normallestirilir ya?

cogzel hatun, keske tum unluler boyle guzel olsa.

* esmer severim, kapkara olacak boyle sac, goz. ambrosini, lima, shayk falan filan hic bir anlam ifade etmiyorlar bana, 0'im bu tiplere karsi. ispanyol, italyan, esmer turk kizina ölürüm.
0
🌸no christ requires
(31.12.15)
çok güzel evet. 5-6 sene önce falan es-es diye bi dizi vardı ilk orada keşfetmiştim ben de.
0
xenophobe
(31.12.15)
kız bildiğim kadarıyla miss Turkey. model standardında olmasa zaten o yarışmalarda olmaz. (oyuncu değil yani aslında model) tek sen değilsin, jüri beğenmiş güzel yani orası kesin :)
fakat TV başka bir dünya ve genelde daha iyi fotoğraf veren, görece daha minyon hatunları dizilere daha bir seçiyorlar. bu hatun iri, TV normallerine göre. sinemada da sadece görüntü yetmiyor azcık oynayabilmek de lazım bu daha o kadar olmamış.

sonrasında şunu ekleyim tabi bu abla gibi olduğumdan değil ama esmerim benim "piyasam" avrupada bunun 1500 katı filan :P
türkiyede 100 erkekten 98inin dibi o dediğin başroldeki kıza düşer kalan 2sinden 1i aseksüel öbürü gaydir. Öyleyken öyle yani, avrupada algılar değişiyor. bu tipteki bir hatun çok düzgün fizikli, sevimli/cool/orantılı, kaşı gözü, yüzü çok güzel olabilir, herkes de güzel de bulur ama buralarda kimsenin dibi düşmez, umarım anlatabildim.
0
niye ama
(31.12.15)
ben ilk çıktığında çok beğeniyordum (çıktığında??!). sonra bir gün finalden çıktım aşağı iniyorum, merdivenlerden süzüle süzüle çıkıyor bir melaike. bir baktım bu, böyle kanlı canlı. böyle bildiğin mal gibi baktım herhalde, bilemiyorum o anı tam. arkasında iki tane "herif" vardı biraz arkadan yürüyen ve iri yapılı. onların koruma olduğunu anlayınca sempatimde azalma oldu, sonra ht kulüp mü nedir, onu sunarken gördüm "bu ne samimiyetsizlik ulen" diyip bağımı kopardım. artık görüşmüyoruz...
0
baba jo
(31.12.15)
(3)

işyeri yıllık izin hakkımızı mi yiyor

Bysb
Askere gidip geldikten sonra aynı şirkette calismaya devam ediyorum fakat yıllık izin sürem hesaplanırken askerden geldikten sonra çalıştığım yıla göre hesaplaniyorBen ise giriş yılından itibaren 5 yılımı doldurduktan sonra 20 is günü yıllık izin hakkım var diyorum Şirket askere gidip geldikten sonr
Askere gidip geldikten sonra aynı şirkette calismaya devam ediyorum fakat yıllık izin sürem hesaplanırken askerden geldikten sonra çalıştığım yıla göre hesaplaniyor

Ben ise giriş yılından itibaren 5 yılımı doldurduktan sonra 20 is günü yıllık izin hakkım var diyorum
Şirket askere gidip geldikten sonra 5 yılını doldurursan 20 gün hakkın olur diyor

Bununla ilgili emsal birdavayı arkadaş şirkete sundu sirketin çalıştığı mali müşavirlik biz böyle çalışıyoruz emsal karar bununla ilgili değil diyor.

Mobilden bu kadar anlatabildim saçma olduysa kusura bakmayın
0
Bysb
(30.12.15)
benim bildiğim kıdem hesabına, hak edilen yıllık ücretli izin hariç, 3 günden fazla süreli izinler dahil edilmiyor.(kadınların doğum izni de dahil edilmiyor mesela), mali müşavirlik de bunu esas alıyor olabilir.
emsal karar askerliğe özel miymiş?
0
niye ama
(30.12.15)
askere giderken kıdeminizi ve kalan yıllık izin haklarınızı da ödeme olarak alıp çıktıysanız, dönünce tekrar girdiyseniz normal.
0
freya
(30.12.15)
@niye ama; evet emsal karar askerliğe özel

@freya @uuth; tazminatımı aldım ve yasal olarak da vermek zorundalar ama ben aynı şirkete askerden döndünkten sonra tekrar girdim ve çalışmaya devam ediyorum. zorunlu vatani görevimi yapmak için işten ayrıldım bu durumda yıllık izin sürem hesaplanırken askerden önceki çalıştığım yılları da dahil edip hesaplama yapmaları gerekiyor.

@zombi; evet dediğin gibi olay müşavirde bitiyor ve şuan yan çiziyor ama neden durumu kabul etmiyor müşavirin bu durumdan bir kazancı oluyor mu ki, ona ne ben 14 gün veya 20 gün izin kullanmışım, onun karı ne olacak anlamadım.
0
🌸Bysb
(30.12.15)
(11)

kuzenimin vücudu fazla kan üretiyormuş bu hastalığın adı nedir?

buffy de vampir sayılır
annemden öğrendim şimdi. kan almıyormuş da hiçbir hastane kuzenimden. ayrıntılı bilgim yok şu an için. kuzeni de arayıp soramıyorum an itibariyle. teşekkürler.
annemden öğrendim şimdi. kan almıyormuş da hiçbir hastane kuzenimden. ayrıntılı bilgim yok şu an için. kuzeni de arayıp soramıyorum an itibariyle. teşekkürler.
0
buffy de vampir sayılır
(25.12.15)
sarılık geçirdi kardeşim. o da öyle. iki ayda bir kan vermeye gidiyor. kan çöpe sonra.
0
alperz
(25.12.15)
Polisitemidir muhtemelen. Aciller almiyor normal olarak. Dahiliyeyle görüşmesi lazım, alırsa orası alir. Kan bagisina engel bir durumu yoksa kizilay'a verebilir
0
fallopian
(25.12.15)
polisitemi?
kuzen kaç yaşında?
0
niye ama
(25.12.15)
26 yaşında kuzenim.

önemli bir hastalık mıdır peki polisitemi ise eğer?
0
🌸buffy de vampir sayılır
(25.12.15)
yaşadığı şehrin rakimi yüksek mi? Polisitemi kırmızı kan hücrelerinin fazla olması, rakim fazlaysa bu olabilir, düzenli kan verir. Bir de polisitemia vera denilen hastalık var ayrı.

edit: şimdi aklima geldi de esansiyel trombositoza da çok kan uretiliyormus diyorlar. geçen biri dedi yani, genel bir kullanım olabilir. o hastaliga tedavi yaklaşımı da bambaşka.
0
fallopian
(25.12.15)
istanbulda beylikdüzünde yaşıyor kuzenim. herkese çok teşekkür ederim.
0
🌸buffy de vampir sayılır
(25.12.15)
yüksek hemoglobin mi? hmm benim de hemoglobin değerim yüksek son zamanlarda. ayrıntılı bir tetkik işine girsem mi?
0
alperz
(25.12.15)
ne kadar yüksek ama. mesela benim de hgb değeri 20'ye yakındır. ama doktorlar bir şey söylemedi bana bu konuda.
0
mesglsn sanirm bn yatiyrm
(25.12.15)
16. Evhamlı mıyım?
0
alperz
(25.12.15)
abi 16 normal seviyede değil mi zaten, gerçi hastaneden hastaneye skalalar farklılaşabilir, bilemiyorum da, benim yaptırdığım hastanede üst sınır 17 civarıydı. benim de 20 dediğim gibi.
0
mesglsn sanirm bn yatiyrm
(25.12.15)
Doktor 12-16 arası iyi demişti bana. Pek üstelemedi açıkçası. LDL'ye takılmıştı kendisi. 140mg/L çünkü.
0
alperz
(25.12.15)
(5)

Veterinerler / Hayvandan Anlayanlar / Hayvan Deneyi Yapmış Olanlar

gonion
Bilimsel bir çalışma için değerlendirilmek üzere, sorumuz çok basit:"TERLEYEN VE TERLEME SEVİYESİ ÖLÇÜLEBİLECEK BİR HAYVAN"not-1: soru çok ciddi, şaka yapmıyorum.not-2: at vb çok büyük hayvanlar olmaz. maksimum koyun/domuz kadar büyüklükte hayvanlar kabul.not-3: terleme ölçümü için hayvan kuruyken ü
Bilimsel bir çalışma için değerlendirilmek üzere, sorumuz çok basit:

"TERLEYEN VE TERLEME SEVİYESİ ÖLÇÜLEBİLECEK BİR HAYVAN"

not-1: soru çok ciddi, şaka yapmıyorum.
not-2: at vb çok büyük hayvanlar olmaz. maksimum koyun/domuz kadar büyüklükte hayvanlar kabul.
not-3: terleme ölçümü için hayvan kuruyken üzerine yapıştırılan bezlerin kuru ve ıslak ağırlık farklarını tartabiliriz örneğin, hani aklınıza takıldıysa diye söylüyorum bunu.
not-4: keyfe keder bir araştırma değil, cidden insanlık için yapılacak bir çalışmadır.

Şimdiden teşekkürler.
0
gonion
(22.12.15)
kaz. tüyünü yolamam ben. içim gider. ama mantıken, kaz tüyü mont yapan firmalar gibi canlı canlı bir kısmını yolup ordan ölçebilirsin bence.

zoolog değilim. sıcaktan etkileniyor kazlar. ama ter bezi ayağındadır filan bilemem.
0
stevie
(22.12.15)
Rat
0
la noix
(22.12.15)
sıçanda veya farede öyle bezle filan ölçülecek bir terleme olmaz ki
onların ter bezi sadece ayaklarında var onun da öyle şıpır şıpır bir terlemesi yok diye biliyorum. vücuduna bez koymanızın bi anlamı olmaz zira oralarında terbezi yok.
0
niye ama
(22.12.15)
soru ciddi ama yapmadan duramıcam:

sizi tuzla otobüsüne alalım hayvan üzerinde terleme deneyi yapacaksanız.
0
anonymice
(22.12.15)
@niye ama bilmiyodum valla :) oyle insanlar icin olan feneyler hep ratlerde falan yapiluyor ya ondan dedim :)

Pubmed ya da google scholar'a animal trial, perspiration falan yazip hangi hayvanlarda test yapilmis bakabilirsiniz. Zaten ciddi bir is icin dusunuyorsaniz literatur taramasi sart. Ayrica insanlarda da ter testi yapilabiliyor
0
la noix
(23.12.15)
(8)

Alevilerin sanki biraz esmer olması

ya ben lan neyse
türkiye'de yaşayan alevilerin ten olarak biraz esmer gibi olduğu gibi bir izlenimim var. eskişehirliyim ve çok alevi arkadaşım oldu. acaba ten renklerinin biraz koyu olması onların türk ırkı içinde sunnilerden farklı boylara mensup olduğuna mı delalettir? yoksa bu esmer olma olayı sadece bana mı öyl
türkiye'de yaşayan alevilerin ten olarak biraz esmer gibi olduğu gibi bir izlenimim var. eskişehirliyim ve çok alevi arkadaşım oldu. acaba ten renklerinin biraz koyu olması onların türk ırkı içinde sunnilerden farklı boylara mensup olduğuna mı delalettir? yoksa bu esmer olma olayı sadece bana mı öyle geliyor?

edit: arkadaşlar söylememe gerek yok değil mi? gayet masum bir soru.
0
ya ben lan neyse
(17.12.15)
ben gayet beyazım esmerlesmek icin solaryuma giriyorum sanırım uvey aleviyim ben :(
0
slalom
(17.12.15)
Baba tarafım Makedonya göçmeni. Oradaki akrabalarımız alevi. Köy alevi köyü zaten. Hepsi de süt gibi. Beyazlık babında yani. Tövbe tövbe.
0
alperz
(17.12.15)
Uzgunum yok boyle bir sey. Sana oyle denk gelmistir.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(17.12.15)
ten renkleri farklı olabiliyor. ama ben kaş ve göz yapılarından anlıyorum nasıl oluyorsa. bir de yakışıklı olmalarından. bi tane bile çirkin alevi görmedim.
0
mellifica
(17.12.15)
kürt alevisi (mesela antep-araban) ise olabilir, dersim-sivas alevisi ise belki (sivasta biraz çekimser kaldım aslında, her tip insanı olan bir memleket), arap alevisi (samandağ) ise belki, alevi dediğin abdal ise (kırşehir tarafı) yine belki.

yoksa türkmen alevilerden denizlili, ankaralı, tokatlı, doğu karadenizli, trakyalı kısacası sünni halkın esmer olmadığı şehirlerde alevi halkın esmer olduğunu ben görmedim.

sivas gürünlü, kırıkkaleli (aslı erzurum), giresunlu ve dersimli çok yakın 4 alevi arkadaşım var (hepsinin sülalesini biliyorum, onların da eşlerini çocuklarını, arkdaşlarını, köylülerini..) birbirleriyle en ufak alakaları yok, içlerinden bir mazgirtli olan esmer. kalanların hepsinden ben daha esmerim :)
0
niye ama
(17.12.15)
Ben o kara kaslı kara gözlü gruptanim ama beyaz tenliyim, kardeşim kumral, ela gözlü ve açık tenli. Şimdi ikimiz de alevi grubuna dahiliz onu geçtim ikimizin de anası babası aynı. Bu durumda size öyle denk gelmiştir diyorum.
0
fraise
(17.12.15)
lisedeki alevi arkadaşlarımın çoğu kavruktu ama beyaz olanları da vardı. kavruklar genelde tuncelili falan oluyor hafif ermeniyi andırıyorlar.
0
bu ne dunya kardesimmm
(17.12.15)
Turk irki mi kalmis? Kaynasip gitmisiz. Kime sorsan Turk olmayan bir atasi var.
0
Traveller
(17.12.15)
(1)

Referans Mektubu - Nasıl yazılır?

reyals
Yurt dışında olacak bir sanatçı değişim programı için referans mektubu ihtiyacım var.Profesörüm, yaz ben imzalarım dedi.Konu hakkında bilgisi olanlar yardımcı olabilir mi? Ne yazacağım ben bu mektuba? Hiçbir fikrim yok.Şimdiden teşekkürler.
Yurt dışında olacak bir sanatçı değişim programı için referans mektubu ihtiyacım var.

Profesörüm, yaz ben imzalarım dedi.

Konu hakkında bilgisi olanlar yardımcı olabilir mi? Ne yazacağım ben bu mektuba? Hiçbir fikrim yok.

Şimdiden teşekkürler.
0
reyals
(16.12.15)
işin sanatçı kısmını hiç bilemiyorum da referans mektupları (akademik) şöyle şeyler olur
X'i şu kurumdaki şu görevimle ilişkili olarak şu kadar süredir tanıyorum. kendisine şu dersleri verdim, kendisiyle şu çalışmalarda (tez danışmanıydım, o bana asistanlık yaptı, ortak projemde laboratuvarda çalıştı vb.) bulunduk.
X akademik alanda şu meziyetlere sahip bir kişidir (işte titiz çalışır, alanında yayınları takip eder, şunda yeteneklidir bunda deneyimlidir...) şu programı kullanmkakta iyidir gibi.
kişisel olarak iletişim, ekip çalışmasına uyum, vb. konularda (buraya sosyal şeyler gelebilir) pozitif, yapıcı, üretken, disipli vs vs bir öğrencimdir gibi.
burada işte öğrencilerim arasında %1lik dilimdedir gibi daha net şeyler yzazabiliyor bazıları, sanatta bu ne kadar olur bilemedim ama.
kurumunuzda alacağı eğitimle/yapacağı projeyle katma değer sağlayacağına, güzel işler çıkaracağına inanıyorum, bu burs için uygun olacağını şu şu sebeple düşünüyorum vb vb.
0
niye ama
(16.12.15)
(15)

Kürdistan'dan kasıt nedir? Özellikle Kürt arkadaşlar cevaplayabilir mi?

dessy
Kürdistan denildiğinde "Anadolu" gibi bir kavram mı kastediliyor yoksa bir ülke mi? Kimisi Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu toprakları diyor, kimisi ülke. Herhangi bir polemiğe girmeden lütfen özellikle Kürtler arasında bu ifadenin ne anlama geldiği konusunda bilgilendirecek bir arkadaş var mı?
Kürdistan denildiğinde "Anadolu" gibi bir kavram mı kastediliyor yoksa bir ülke mi? Kimisi Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu toprakları diyor, kimisi ülke. Herhangi bir polemiğe girmeden lütfen özellikle Kürtler arasında bu ifadenin ne anlama geldiği konusunda bilgilendirecek bir arkadaş var mı?
0
dessy
(16.12.15)
Siyasi tartışmalara kurban gitmesin diye Kanuni'den örnek veriyorum;

Kanuni diyor ki,
Ben ki,
Sultanlar sultanı, hakanlar hakanı hükümdarlara taç veren Allah’ın yeryüzündeki gölgesi, Akdeniz’in ve Karadeniz’in ve Rumeli’nin ve Anadolu’nun ve Karaman’ın ve Rum’un ve Dulkadir Vilayeti’nin ve Azerbaycan’ın Acem’in ve Şam’ın ve Halep’in ve Mısır’ın ve Mekke’nin ve Medine’nin ve Kudüs’ün ve Diyarbekir'in ve Kürdistan'ın ve bütün Arap diyarının ve Yemen’in ve daha nice memleketlerin ki, yüce atalarımızın ezici kuvvetleriyle fethettikleri ve benim dâhi ateş saçan zafer kılıcımla fetheylediğim nice diyarın sultanı ve padişahı Sultan Bayezıd Hân'ın torunu, Sultan Selim Hân'ın oğlu, Sultan Süleyman Hân’ım.

İşte ona göre yap hesabını.
0
eksi sozluk e bir daha geldim
(16.12.15)
Hakkaten enteresan soruymuş; Evliya Çelebi;

"Kürdistan büyük ülkedir.Bir ucu Erzurum,Van diyarlarından Hakkari,Cizre,İmadiye,Musul,Şehrizor,Harir,Ardelan,Derne,Derteng'i de içererek Basra Körfezi'ne kadar yetmiş konak mesafe sayılır.Arap Irak'ı ile Osmanlı arasında bu yüksek dağlar içinde altı bin adet Kürt aşireti ve kabilesi güçlü bir sed olmasaydı Acem kavmi için Anadolu'yu istila etmek çok kolay olurdu.(...)Ama bu Kürdistan'ın eni,boyu gibi geniş değildir.

Selçuklu Sultanı Sencer:

Bu eyalet Zagros dağlarının doğusunda ve batısında olmak üzere Hamedan, Kirmanşah, Dinever, Sincar ve Şehrizor şehirlerini kapsıyordu. Bu coğrafya I3. yüzyıl kaynaklarında Cibal (İran tarafı) ve Cezire (Diyarbekir[kaynak belirtilmeli]) den oluşmaktaydı.
0
eksi sozluk e bir daha geldim
(16.12.15)
CIA raporu (açık rapor coşmayın) Kürtlerin çoğunlukta olduğu bölgeleri haritaya koymuş;

www.lib.utexas.edu
0
eksi sozluk e bir daha geldim
(16.12.15)
Ne kadar alabilirlerse. Sen güçsüz kalırsan İstanbul da dahil.

Adamlar Avrupa'ya iltica ediyor. Nerede toplanırlarsa orada terör estiriyorlar. Polonya'nın köyünde bir araya gelince orayı Polonya'dan ayırmaya çalışıyorlar. Bakarsan orası da Kürdistan. Eskiden de böyleydi, şimdi neden farklı olsun? Vatanımızı terkedip Anadolu'ya geldiğimizde, Malazgirt'le Anadolu'ya girmişiz ve vatan toprağı demişiz. Bizim karşımızda duracak kimse yokmuş, olanı da püskürtmüşüz. Kürtler açısından bakarsan Bizans'tan ne farkımız var? Adamlar nereye kadar gidebilirse kendisinin ilan ediyor. Vatan diyebilecekleri bir toprakları yok. Bizimle de yaşamak istemiyorlar, çünkü aynı değiliz.
0
[silinmiş]
(16.12.15)
Arkadaşlar Kürdistan "Anadolu" gibi bir bölge mi, yoksa Kürtler gözünde bir ülke mi? Aslında bunu öğrenmek için özellikle Kürt arkadaşların görüşünü merak ediyorum.
0
🌸dessy
(16.12.15)
Bence bölge. İngiltere'de bi kuaföre gittim, adamla biraz muhabbet etmeye başladık adam nerelisin dedi, Türkiye dedim. Ben de sordum sen nerelisin diye, Kürdistan dedi. Daha da bişey sormadım orası neresi diye :D ama Türkiye'den gitmiş olsa Türkçe bilirdi ya da en azından 3-5 kelime konuşurdu herhalde, Irak'tan Suriye'den falan olduğunu varsaydım. Tabii laf sokmaya çalışmış da olabilir ama öyle bi havası yoktu sanmıyorum.
0
rodriguez2
(16.12.15)
Tarihte Kürdistan coğrafi bir bölge anadolu gibi. Tabii bu coğrafyada kendi ülkelerini kurma konusu var. Bu da şu anki hali ile özerklik veya daha ilerisi olarak ayrılmayı içeren devlet olan Kürdistan. Hatta bunu hal-i hazırda kurulmuş kabul edip, Türkiye-Suriye-Irak-İran işgali altında 4 bölge olarak gören görüş var. İşte bu 4 bölgedeki bütün çatışmalar da bu sebepli.
0
nawar
(16.12.15)
Olaya şu açıdan da yaklaşabilirsin: aslında anadolu denen yer de tam olarak sınırları belirli bir yer değil. yani aslında eskiden anadolu iskenderun körfezindan karadeniz'e bir çizgi çekerek belirleniyordu belli bir yerden sonrası anadolu değildi. sınırlarını kabaca Karadeniz ve Akdeniz belirliyordu. ama şimdi Ankara'nın doğusunda İran sınırına kadar anadolu diye geçiyor. Bunları siyasi sınırlar. Osmanlı döneminde yukarıda da söylendiği gibi bölgeler orada yaşayan etnik gruplar ya da o bölgenin kadim, tarihi ismi ile anılıyordu. Bugün doğu anadolu dediğimiz yer de Ermenistan Kürdistan Pontus gibi isimlerle anılıyordu. bana sorarsan Kürdistan Kürtlerin çoğunlukta kürtlerin çoğunlukta olduğu yerlerin toplamına denebilir. ama tarihi olarak yaklaşık Hakkari Şırnak Süleymaniye Van'ın güneyi Urfa'nın doğusu, suriyenin kuzeydoğusu ve urumiye kürdistandır denebilir. Orta Anadolu'da da Kürtler uzun zamandır yaşıyor ama oraya kimse Kürdistan demiyor mesela.
0
i ve been mistreated
(16.12.15)
Yukarıdakine şunu da ekleyeyim: Diyarbakır tarihi Kürdistan'da sayılabilir mi emin değilim çünkü köyden kente göç dalgasına kadar Diyarbakır'da şehir merkezinde yaşayanların büyük çoğunluğu Türktü ve Ermeni katliamı öncesinde önemli miktarda Ermeni de şehirde yerleşikti diye biliyorum. Yani Diyarbakır'ın Kürdistan'ın merkezi gibi görülmesi görece yeni bir olay. Hatta terör ve Terörle mücadele sürecinde insanların şehirlere göç etmesi de buna sebep olmuş olabilir.
0
i ve been mistreated
(16.12.15)
Türkiye toprakları sınırları içerisinde yer alan her yer "Türkiye"dir.
Bazı bölgelerde Kürt nüfus fazla olabilir, Laz nüfus fazla olabilir, Boşnak nüfus fazla olabilir vs.
Eğer kültürel olarak bahsedeceksek Musul ve Kerkük yıllardır Türkmenlerin çoğunlukta olduğu şehirlerdi. O zaman Türk'ler çoğunlukta, kültürel ve etnik açıdan oraları Türkistan ya da Türkiye diye analım...
Saçma!
Bu ayrımcılık gereksiz, herkes istediği gibi bu ülkede Cumhurbaşkanı (Kürt asıllı Turgut Özal) ünlü bir star,o bir imparator! (İbrahım Tatlıses), tiyatro sanatçısı (Yılmaz Erdoğan), işadamı (Tar­kan Ka­do­oğ­lu), milyon dolarlar götüren mafyamsı sözüm ona işadamı (Savaş Buldan), Milletvekili (Selahattin Demirtaş) vs. olabiliyor.
Kimse sen ne asıllısın diye sormuyor (ayrımcılık,bölücülük yapmadığı sürece).
Sen Almanya'da Türk mahalleleri var, bu bölgeler artık Türkistan diye orada burada söylersen, bunu dillendirirsen ama kültürel ve etnik olarak hede höde dersen seni büyük ihtmalle sınır dışı ederler!
Hani herkes kültürünü yaşasın, adam gibi ülkesine, ailesine ve başta kendisine fayda sağlasın, mutlu bir yaşam sürsün.
Ama kaos, terör, Kürt faşizanlığı vs. yapıp sonra Kürdistan'da yaşıyorum biji biji diye anırırsan sana gülerler ve sonra indirirler...
Zaten bizim gibi ülkelerde oynanan oyun çok açık, kör göze parmak kaç yıldır yayınlanan ve açık seçik şimdiki olayarın neden coştuğunun kanıtı olan BOP haritası var ama insanlar görmek istemiyor;
www.turkishnews.com
Not: Gavur senin iyiliğini neden istesin Ortadoğulu "akıllı insan", böl yönet politikası onların derdi...
0
neosphere
(16.12.15)
@i ve been mistreated Diyarbakır, selçuk öncesinde hatta Roma-Bizans dönemlerinde de eski Ermeni toprakları. "Amed" Kürt bir isim değil mesela. oraya Asurlular "amid", Yunanlar-Romalılar-Bizanslılar "Amida", Ermeniler "Amed" isimlerini vermiş. hani tarihi çok eski bir eyalet. Başkentlik yaptığı topluluklar var bir Arami bir de Sami devlet vardı şimdi ismine bakamayacağım mobilden. Kürtlerin ise Anadolu'ya girişi aşağı yukarı Türkler ile aynı zaman. Yani tabii ki göçebe halk olarak gerek de ticaret ile daha önceleri de giriyorlar fakat kavim olarak o zamanları buluyor. Tabii bunu Diyarbakır için söylüyorum. Yoksa Güney Kürdistan olarak nitelendirdikleri yerlerde bulunuyorlar Anadolu'ya girmeden önce tabii ki. O bölgedeki diğer Arap, Türk ve Farsi boylar ile.
0
nawar
(16.12.15)
@neosphere: tarihten o kadar uzak, o kadar kopuk bir cevap ki bu... işte Kanuni'nin, Evliya Çelebi'nin falan dedikleri yazıyor aşağıda.

Dahası, ilk meclise vekil seçerken "Kürdistan vekilleri" ifadesi açık açık kullanılmış. Aynı şekilde "Lazistan" ifadesi de var. Bunların hiçbiri, o toprağın Türkiye toprağı olduğu gerçeği ile çelişmiyor.

@nawar: Kanuni'nin neden "Diyarbekir'in ve Kürdistan'ın" dediğini merak etmiştim. Sayenizde açıklığa kavuşmuş oldu.
0
eksi sozluk e bir daha geldim
(16.12.15)
@eksi sozluk e bir daha geldim
Osmanlıdan farklı olarak Türkiye Türk kimliğini baz alarak kurulmuş bir ülkedir.
Osmanlı'dan referans vermeniz saçma olmuş dolayısıyla.
Dediğiniz gibi, "ilk meclis"e vekil seçerken "Kürdistan vekilleri" ifadesi açık açık kullanılmış olabilir. Aynı şekilde "Lazistan" ifadesi de var olabilir. Bunların hiçbiri, o toprağın "Türkiye" toprağı olduğu gerçeği ile çelişmiyor, evet, en azından o dönem için öyle, son yıllardaysa Kürdistan ifadesi "ayrı bir ülke, özerk bölge" vs. kurmak isteyenlerin dillendirdiği bir terim. O açıdan zamana ve mekana göre değerlendirmek lazım tarihi olayları...
0
neosphere
(16.12.15)
bildiğim kadarıyla kürtlerin kafasındaki kürdistan toplam 4 bölgeden oluşuyor (hiç kürt arkdaşınız olup kürdistan haritası görmediniz mi yavv, kolye yapıp boynuna takıyor adamlar, açıp nette bakılabilir hayali kürditan orası işte) neyse bizim topraklarımız bu ülkenin hemen hemen kuzeybatı bir eyaleti olmuş oluyor kalan kısımlar iran suriye ve ırakta.
kürtler kendi aralarında kuzey kürdistan dediklerinde TC toprağı yerleri kast etmiş oluyorlar.
0
niye ama
(16.12.15)
@neosphere: Türk benim bildiğim kadarıyla göktürklerden beri etnik bir köken adı. Ben de mensubu olduğum için, anlamını biraz bilirim. Ne oldu, birinci meclisten ikinciye geçerken birileri dedi diye Anadolu'da yaşayan herkes Türk mü oldu? Yoo dostum yoo.

Prusya bir coğrafi bölge adıdır, siz tutar o coğrafyada bir devlet kurarsanız adını da (muhtemelen) Prusya koyarsınız. Kürdistan ile ilgili durum da aynı. Bu isim tarih boyunca kullanılmış bir isim; Selçuklu toprağı da olsa, Osmanlı toprağı da olsa, Türkiye toprağı da olsa adı değişmiyor. Maveraünnehir de bir bölge adı, orada da bir devlet olması gerekmiyor Maveraünnehir demek için.

Bence doğru tavır ilk meclisin tavrı; KÜrtlerin yaşadığı bölgeyi tanımak, Lazların yaşadığı bölgeyi tanımak bu "Türk dedim ama derken bil bakalım neyi kastettim" tavrından daha tutarlı ve sağlam. Evet, Türkler, Kürtler, Lazlar, Rumlar, Ermeniler, Süryaniler, Romanlar ve daha nice etnik gruplar hepbirlikte bir Cumhuriyet kurduk ve bunun içinde hepberaber mutlu mesut yaşayalım. Ama sen ona buna üstünlük taslarsan, dilini yasaklarsan, evini basıp yakarsan, baskı ve şiddet uygularsan, yanlış olan tavır budur. Dolayısıyla ben, Atatürk ve Cumhuriyet'in yaptığını doğru, sonrakileri yanlış buluyorum sevgili @cembacemba kardeşim.
0
eksi sozluk e bir daha geldim
(17.12.15)
(11)

Hiç şizofren olan var mı

Frederick Co
Filmlerde ki hayali kişi ile konuşma şehir efsanesi mi
Filmlerde ki hayali kişi ile konuşma şehir efsanesi mi
0
Frederick Co
(15.12.15)
Ben bazen kendi kendime konusuyorum o sayilir mi? Presizofreni
0
condom kurşunu
(15.12.15)
Peki gerçekten biri olduğunu mu düşünüyo
0
🌸Frederick Co
(15.12.15)
eniştem şizofren
o birilerinin kendisini takip ettiğini, çocuklarını izlediğini vs. düşünüyor
bildiğim kadarıyla kimseyle konuşmuyor -ama çok öyle yakın değilim, başka nasıl huyları var tam bilmiyorum.
0
niye ama
(15.12.15)
deli olan deliliğini gizleyecek kadar akıllıdır bence.
0
anonymice
(15.12.15)
şizofren bir öğrenci velimiz var, her gün başka bir hikayeyle geliyor okula. konuşma halini görmedim ama kendine başka bir gerçeklik yarattığı kesin.
0
mellifica
(15.12.15)
Küçükken şizofreni tanısıyla tedavi gören bir tanıdık masaya hayali bir arkadaşı için de bir bardak kahve koyup bizi bırakıp onunla sohbete dalmıştı. Altımıza sıçırtmıştı.
0
stereoseyfi
(15.12.15)
tabi ki degil, Allah basa vermesin korkunc bi hastalık. bi tanıdıgımızın eşi, cocukları icindeyken evi yakmaya calısmıstı. kendince cocukları gördüğü bişeylerden korumak icin yapmıstı bunu. daha neler biliyorum. cok zor:(
0
galandar kostumu
(15.12.15)
2 sizofren (biri katatonik) bikac tane de bipolar gordum. Bipolarlardan biri psikotik atakta kendi kendine konusuyordu filmlerdeki gibi

Katatonik olmayan sizofren cok tatliydi ama :) gerci ilk poliklinige girdiginde korktum ama kimseye bi zarari yoktu :) kendince 3 ileri br geri mugla'ya gidiyordu
0
la noix
(15.12.15)
Bi tanıdığımın kardeşi vardı, rus mafyasının peşinde olduğunu düşünüyordu ve cidden görüyordu da. Sırf bu sebepten kendi kendine rusça öğrendi hatta ileri derecede.
0
bigbadabum
(15.12.15)
Şizofren ve paranoid şizofren tanıdım. Şizofren olan mellifica'nın dediği gibi her gün başka bir hikaye ile geliyordu. Hayali kişi ile konuşma şehir efsanesi değildi ve o kişilerin isimleri vardı. Düşünüyordan öte görüyor, konuşuyor. Hayali arkadaş gibi düşün ama yalnızken çıkan veya konuşan hayali arkadaş. Paranoid şizofren ise sürekli izlendiğini düşünüyordu, sürekli tehlike altında olduğunu sanıyordu. Takip edildiğini düşünüyordu.

Bir de bu çok 0-1 bir şey de değil. Sadece duygusal dalgalanmalar yaşayanı var, sadece hareket ederken sıkıntı çekeni var, kendine kapanıp tamamen hayal aleminde yaşayan kişiler de var.
0
aychovsky
(15.12.15)
ben
0
basond
(15.12.15)
(7)

kettle mi ocak mi

cok gec kalmisim lan ben
Hangisi daha ucuz acaba. Misal cay demleyecegiz suyu kaynatmak icin tuplu ocagi mi kullanalim kettlei mi.
Hangisi daha ucuz acaba. Misal cay demleyecegiz suyu kaynatmak icin tuplu ocagi mi kullanalim kettlei mi.
0
cok gec kalmisim lan ben
(15.12.15)
miktara göre değişir. demleyeceksen ocak mantıklı. tek bardak için ısıtıcı.
0
cikolata selalesi
(15.12.15)
gaz her zaman daha ucuzdur.
0
icim urperiyor
(15.12.15)
ben hiç ölçmedim ama ev hanımlarının dediğine göre ocakta ısıtmak daha karlıymış
0
niye ama
(15.12.15)
Senin konuya kaynak yaparak , arttırıyorum !!!

(git: www.eksiduyuru.com)
0
janavarorion
(15.12.15)
Şöyle ki bulunduğun yerin yüksekliğini öğrenip daha sonra suyun kaynama derecesini buluyorsun. (su 0 metrede 100 derecede kaynar, her 152m'de bir kaynama sıcaklığı 0.5 derece düşer) Ardından ocağa koyduğun suyun derecesini öğrenip, daha önce bulduğun suyun kaynama derecesi arasındaki farkı hesaplıyorsun. (delta T) Ocağın suyu ısıtmak için harcadığı enerjiyi buluyorsun. (Q=M*C*T, m kütle, c'yi 1 alıyoruz, t de az önce hesapladığımız delta t) 1m3 doğalgazın atıl ısıl değeri 8250kcal. Bulduğun Q'yu bu sayıya bölüyorsun ve kaç m3 gaz harcadığını buluyorsun, ardından çıkan sonucu da 1m3 doğalgaz fiyatıyla çarpıyorsun ve maliyetini buluyorsun.

Elektrikli ısıtıcının ne kadar sürede suyu kaynattığını buluyorsun ki bunu hesaplamak diğerine göre oldukça kolay. Elektrikli ısıtıcının kaç watt elektrik tükettiğini öğrenip su kaynayana kadar geçen sürede toplam tükettiği elektrik miktarını hesaplıyorsun. Örneğin 3000 watt ise, su 1 dakikada kaynıyorsa bu durumda 50 watt elektrik harcamış olursun. Ardından elektrik birim fiyatı ile bunu çarpıyorsun. Buradan da elektrikli ısıtıcıda kaynatmanın ne kadara mal olduğu ortaya çıkıyor.

Çıkan sonuçları karşılaştırarak hangisinin daha ucuz olduğunu bulabilirsin. Kolay gelsin.
0
mr sherlock
(15.12.15)
ocak. ocak... yazın 12 lira gaz geliyor mutfak+banyo+vergi ama şimdi ayıktım tüp diyorsun kettle o zaman bitme derdi yok. lpg ucuz değil çünkü
0
mr fusion
(15.12.15)
@janav..

compodritoyu görünce helecanlandım, 5 yıllık konuymuş meğersem. orada da soğuk suyu saklayıp güneş enerjili su gelince ocakta kaynatmak en hesaplısı. soğuk suyu saklama şansı yoksa ince hesap yapmak lazım. akıtılan su miktarı vs.
0
icim urperiyor
(15.12.15)
(10)

aranizda hristiyan(yoksa hiristiyan mi) var mi?

floydian
Varsa sorum su. Ben ufacik cocuklugumdan beri inancsiz bir insanim haftaya kilisenin krismis partisi mi ne oyle bi sey varmis ona gidicez de atayiz oldugumu soyliyim mi yani amacim ortami gormek falan. Yeni bir kulturu tanimak. Ya da konsepti bilen varsa biraz ozet gecebilir mi soyle olur boyle olur
Varsa sorum su. Ben ufacik cocuklugumdan beri inancsiz bir insanim haftaya kilisenin krismis partisi mi ne oyle bi sey varmis ona gidicez de atayiz oldugumu soyliyim mi yani amacim ortami gormek falan. Yeni bir kulturu tanimak. Ya da konsepti bilen varsa biraz ozet gecebilir mi soyle olur boyle olur falan diye ortalikta mal gibi kalmayalim. Arkadas da musluman bu arada sorun olur mu oyle fanatik biri degildir hosgoruludur(ikimiz de oyleyiz)
0
floydian
(14.12.15)
christmas partisi değil ayini.
ateistim diye bağıracak mısın yani amacın ne?
hangi kiliseye gideceksiniz? korkmayın bir şey olmaz.
0
cekilmis gayfe
(14.12.15)
önce açılışta latince bir takım dualar falan okunuyor, sonra hallelujah'lar eşliğinde rahibeler soyunmaya başlıyor, santa elinde krem şantiyle geliyor falan..

bu şekilde konsept.
0
loser blueser
(14.12.15)
Kaliteli olsaydi espriler tik verirdim de cok bayat be... yok muydu daha yaratici bi seyler
0
🌸floydian
(14.12.15)
ne kilisesine gideceksin katolik? ortodoks? protestan?
0
cekilmis gayfe
(14.12.15)
ben de atayizim ama tembelliği yırtıp don kişotluğa terfi etmezsem bir gün kilise korosuna urbalarımla sızıcam, onlar sızdığımı sanmamı sağlayacak ve sonra enigma söölemek için ayartçam hepsini kyrie eleison falan çektikten sonra mea culpa çakcaz.

kim ne dicek, bi halt bilmek zorunda da değilsin dalın içeri, bir halt olmaz ya.
0
godoşu beklerken
(14.12.15)
Protestan.
0
🌸floydian
(14.12.15)
www.youtube.com
şöyle bir şey olur o zaman.
0
cekilmis gayfe
(14.12.15)
müslümanım
kilisede cenazeye ve vaftiz törenlerine katıldım katılımcıların yaptığı bişi yoktu. oturup bakıyorsun, o kadar.

christmas'ı bilmiyorum
kilisede katılımcının bişey yapması gerekse gerekse şu ekmek yeme olayında olabilir (pul gibi bi ekmeği din görevlisi kutsuyor kişiye veriyor hani) ama bu hangi ayinlerde oluyor, herkese mi veliyor, almayınca n'oluyor vs. bunu bilemedim.

katılımcının bişey yapması gereken bi bu geldi aklıma :P
0
niye ama
(14.12.15)
gidin gitmesine de inancinizi/inancsizliginizi zikretmeye gerek yok bence. sorarlarsa da bu dinden degiliz merak ettigimiz icin ortamda bulunmak istedik dersiniz.
0
exlibris
(14.12.15)
@niye ama'nın bahsettiği komünyondur. onu hristiyanlardan başkasının alması doğru olmaz. kimse size bir şey sormaz, dışlamaz merak etmeyin gönül rahatlığıyla gidin. sorarlarsa ateistim de diyebilirsin kimse tepki göstermez.
0
cekilmis gayfe
(14.12.15)
(7)

Pkk ve Işid kaç kişi

sylcn
Abi kaç kişi bu grup ya ? Ordumuz kac kişi peki ? Yani tvlerde çıkan haberlere baktığımızda pkk 50 milyon isid de 100 milyon gibi geliyor bana. Çünkü adamlar vura vura bitiremedi şu illetleri ya. Biri bana lütfen bu meseleyi anlatsın.
Abi kaç kişi bu grup ya ? Ordumuz kac kişi peki ? Yani tvlerde çıkan haberlere baktığımızda pkk 50 milyon isid de 100 milyon gibi geliyor bana. Çünkü adamlar vura vura bitiremedi şu illetleri ya. Biri bana lütfen bu meseleyi anlatsın.
0
sylcn
(14.12.15)
isidi bilmem de pkk yaklasik 20 milyon kisi. sen musluman kurt kardeslerimiz masallarina kanarsan anlayamazsin tabi pkknin neden bitmedigini
0
lauma
(14.12.15)
Senin deyimine göre tüm kürtler pkk li mi yani. Bayağı komikmiş.
0
🌸sylcn
(14.12.15)
pkk wikiye göre 2014 itibariyle dağda 14k aktif teröristi var. şehir yapılanması da vardır o kadar. 2 3 milyon da sempatizan, destekçisi vardır sayılar götümden. isis çok çok daha fazladır. kesin sayılar bulamazsın hiçbir şekilde. iş bulma kurumuna gidip kaydolmuyorlar sonuçta.

edit: bitirilememe olayı gücün yetmediğinden değildir. kesin gizli olaylar vardır. isteseler kökünü kazırlar tüm destekleyenlerin.
0
glamdr1ng
(14.12.15)
evet en az yuzde sekseni pkkci. sene olmus 2015 adamlar kendileri bile artik gizleme geregi duymuyor pkkci apocu olduklarini gelmis hepsi mi pkkli diyorsun. tamam hadi senin de gonlun olsun. musluman kurt kardeslerinin hepsi pkkli degil. sadece yuzde sekseni pkkli.
0
lauma
(14.12.15)
bana c vitamini oneren cok bilmise gelsin. he canim 10 bin kisiler he

www.youtube.com
0
lauma
(14.12.15)
avrupada yaşadığım şehirde hem pkk hem dhkpc politbürosu vardı

ve kişibaşı 20 eurodan 5bin euroya kadar kişinin/işletmenin gelirine göre aylık katkı topluyorlardı. yalnız o arkadaşların bi tarafları yemez orayı bırakıp dağa gelsinler, öyle 10 binler yok yani fransada bir kitle var evet, şu anda daha çok IŞIDe katılıyor da olabilirler son 2-3 yılı çok iyi takip etmedim ama öyle on binler filan yok. gel-e-mezler, devlet bize bakmir deyip iltica etmiş, oturum almış adamlar, işsizlik parasıyla geçinip, kaçak çalışıp ot alan, diskolarda kız düşürme peşinde tipler çoğu, dağa çıkmak biraz ta.. ister afedersin.

türkiyenin doğusunu ben hiç görmedim (kürt de değilim) ama sanıyorum ki çoğu kürt de maddi gücü varsa aylık destek yoksa şehirde kişileri yedirme içirme yatırma o da yoksa barikata bir lastik koyma o da yoksa kalben desktekleme şeklinde destek oluyordur. benim tanıdığım kürtlerin %95'i PKK sosyal bir vakıadır kürtlerin PKK ile duygusal bağı vardır diyor :) bu adamlar da doktoralı filan adamlar. yani 20 milyon kürt = 20 milyon. 0.95 PKK destekçisi, benim gözümde böyle.

şimdi dağda eli silahlı kaç adam vardır bunu saymak ayrı bişey, kalben destekleyen kadar bu çember genişletilirse kaç kişiye değer, bu apayrı bişey. Silahlı olanları da devlet nasıl sayıyor emin değilim; Ağrıda görev yapan lise öğretmeni kuzenim var (böyle çok memur var ailemde) her sene 2. sınıfta bıraktıklarından dönünce 3. sınıfta bulamadığı (dağa gitmiş) çocuklar oluyor..hadi orada okula geç gidiyorlar ama sonuçta 20 yaş altı çocuk cocuk bunlar. Devlet böyle okullarda olmayan çocukları sayıyor mu mesela? bilmiyorum.
0
niye ama
(14.12.15)
çok karmaşık konular bunlar. öncelikle, bu işler öyle adam sayısı ile olmuyor.

örneğin pkk, devletin yasakladığı dönemde "newroz" çağrıları ile bir milyondan fazla insanı devletin açık tehdidine ve ateş açmasına karşın sokağa dökebilmişti. isterse 10 kişi olsun, ciddi bir taban desteği aldığı (ve bunun sebepleri olduğu) yadsınamaz.

silahlı militan sayısını kendisi 12 bin olarak açıklıyordu (2012 rakamı). Örgütü tanıyanlar bu rakamın 1415 bin civarına yükselmiş olabileceğini söylüyor.

sayı 600.000 kişilik bir ordunun karşısında az gibi görünebilir. ama yeri belirsiz, iyi donanımlı ve iyi eğitimli, aynı zamanda halk desteğine sahip bu ölçüde bir güç mücadele edilmesi pek kolay bir güç değildir.

diğer yandan, uzun süredir kaçakçılık ve sınır ticaretinden destek alan devlet görevlileri olduğu ve bunların pkk faaliyetlerini sümen altı ettiği veya görmezden geldiği dedikodu olarak söylenir. ne duydum ne gördüm, ama böyle bir söylenti de yok değil.

2013 newroz kutlamalarında öcalan'ın mektubu okunacağında emniyet rakamlarına göre sadece diyarbakır'da 1 milyona yakın insan toplanmıştı.

bir ara da örgüte yakın bir kişiden pkk'nın yıllık bütçesinin 230 milyon dollar civarında olduğunu duymuştum, doğru mudur bilmem.
0
eksi sozluk e bir daha geldim
(15.12.15)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.