Giriş
(5)

istemeden, kendiliğinden benzeri sözcük

denlar
arıyorum. aynı anlamda olacak tabi ki.
arıyorum. aynı anlamda olacak tabi ki.
0
denlar
(29.07.14)
spontane.
0
devilred
(29.07.14)
Spontane.
0
pandispanya
(29.07.14)
res'en

yanında promosyon olarak da, gayriihtiyari kelimesini veriyorum
0
wilhelmwasmuss
(29.07.14)
gayri ihtiyari
0
eylul
(29.07.14)
kimse de dememiş ki aga "istemeden" ve "kendiliğinden" farklı şeyler..

kendiliğinden -> re'sen, doğası gereği
istemeden -> gayriihtiyari, yanlışlıkla, sehven
0
nawar
(29.07.14)
(14)

Neden siir seviyorsunuz?

delifaruk
Siir sevenlere soruyorum. Aciklamasini yapabilecek var mi? Iyi hissettiriyor, ruhuma iyi geliyor gibi yuzeysel cevap istemezum.Yani adamin tekinin bir kadina nasil asik oldugunu ya da birini nasil ozledigini ya da bilmemneyi suslu-puslu kafiyeli metaforlu anlatmasi neden hosuna gider insanin?Edit: S
Siir sevenlere soruyorum. Aciklamasini yapabilecek var mi?
Iyi hissettiriyor, ruhuma iyi geliyor gibi yuzeysel cevap istemezum.
Yani adamin tekinin bir kadina nasil asik oldugunu ya da birini nasil ozledigini ya da bilmemneyi suslu-puslu kafiyeli metaforlu anlatmasi neden hosuna gider insanin?

Edit: Siiri ovmenize gerek yok. Siire lafim yok. Soru soruyorum.

Edit2: Siirden hoslanmiyorum.
Ama bir istisna, bu hosuma gidiyor:

Atlılar atlılar kızıl atlılar,
atları rüzgâr kanatlılar!
Atları rüzgâr kanat...
Atları rüzgâr...
Atları...
At...

Ama niye hosuma gittigini aciklayamiyorum:)
0
delifaruk
(26.07.14)
Film izlemek, müzik dinlemek neden hoşumuza gidiyosa? Estetik var içinde. Farklı bi yoldan hisleri aktarıyor karşı tarafa. Hem Nazım sadece Piraye'ye yazmamış şiirlerini, binbir türlü mesaj dolu şiir yazmış. Sonra Cem Babamız onları şarkı yapmış, biz ikisini de görmedik ama okuyup dinleyerek haz alıyoruz, ders alıyoruz, iyi hissediyoruz. Fazla bi nedeni yok.

En basitinden Bkz: Çok Yorgunum şiiri ve şarkısı
0
bana da mi lolo
(26.07.14)
Düz yazıdan daha dokunaklı bir anlatımı var. Ki güzel yazılmış düzyazı da sevilir, şiirde de buna ek olarak kafiyeler, kalıplar - kendim için konuşayım - metaforlar var.
0
charlesbukowskiineksi
(26.07.14)
Birkaç gün daha düşün, belki kafanda birşeyler şekillenir. "bilmemne" ifadesini açarak başlayabilirsin.
0
labanon
(26.07.14)
şiir zor yoldur. her kişi de yazamaz. iş kafiyede de değil. hele ki şiir aşka yahut karşı cinse yazılan bir şey değil.
günlerce üzerinde konuşup bir türlü ifade edemeyebileceklerini bir kaç satırda anlatıverir. bazense tek satırla geçiştirilemeyecek derinlikteki durumları kişinin içine işleyebilmek için, gayet güzel uzatır. bir ritmi vardır. kalp atışı gibi hissedersin iyi şiiri ;)

bak bu iyidir mesela.

ağzına sıçarlar senin, annenle baban.
niyetleri bu olmayabilir, ama sıçarlar.
hatalarıyla doldururlar seni, fazladan
birkaç da sana has ilave yaparlar.
ama onların da ağzına sıçılmıştır vaktiyle,
eski usul şapkalı paltolu aptallar tarafından,
vakitlerinin yarısını saçma bir ciddiyetle,
öbür yarısını da gırtlak gırtlağa harcayan.
insanın insana verdiği yokluktur ancak.
ve bu kıyı sahanlığı gibi derinleşir gitgide.
elinden geldiğince kurtul çabucak,
ve sakın ha çocuk yapayım deme.

p. larkin
0
satafatli
(26.07.14)
@labanon
"Bilmemne" ifadesinin nesini anlamadin?
0
🌸delifaruk
(26.07.14)
Sevemiyorum, çok uğraştım. Kazık kadar oldum, en çocuk kaldığım, bir türlü büyüyemediğim konu bu oldu. Biri şiir okumaya başlayınca, o şiir okuma ses tonunu duyduğum anda bir gülme tutuyor. 22-23 yaşındayken babam, benimle bir arkadaşımı şiir algımız gelişsin diye bir dinletiye götürdü ki Garip akımının şiirleri vardı (normalde okumayı severim bu akımı, bir de Cahit Külebi'yi ve Nazım Hikmet'i; ötesi fena). Dinletinin adı da "Bana Garip Geldi" idi. Sunucu kadın bir şiir okuduktan sonra "Bana Garip Geldi'ye hoş geldiniz" dedi. O sırada arkadaşım "Bana da bir garip geldi" deyince zaten gülmemek için zor tutuyordum; bütün dinleti boyunca gülmemek için dudak ısırdım. Her şiir yoğunluğunda daha da katlandı gülme isteğim. Çok yapay geliyor o şiir okuma sesi. Hele de arkadan Yedi Karanfil gibi duygusal duygusal şarkıları dayayınca resmen kendimi sıkıyorum. İyi ki o gece birileri Orhan Veli'nin Kitabe-i Seng-i Mezar şiirini eğlenceli okumaya kalktı ve insanlar ona tebessüm ettiler, bazıları bıyık altından gülmeye başladı da, ben de gülme gazımı yavaş yavaş orada bırakır gibi yaptım. Dinletiden çıktığımda kıpkırmızıydı yüzüm kendimi sıkmaktan.

Şiirler şarkı olunca o zaman içindeki duyguyu anlayabiliyorum ama birisi şiir sesiyle "Yağız atlar kişnedi, meşin kırbaç şakladı. Bir dakika araba yerinde durakladı" (ki Han Duvarları'nın anlattığı öyküyü çok severim), "Senin dudakların pembe, ellerin beyaz. Al tut ellerimi bebek, tut biraz" deyince gülme tutuyor beni. Bir arkadaşım da tiyatroda aynı. Sahnede canlı canlı birini rol yapar görünce, gülme tutuyor ve konsantre olamıyor.

Metaforların hastasıyım ama sadece düz yazıda.
0
aychovsky
(26.07.14)
@aychovsky
Sorma, yazili hali hadi neyse de siir sesi bana da cok yampacik geliyor.
0
🌸delifaruk
(26.07.14)
anlamlı çünkü

ve ahenkli

bu kadarı da yeterli:(
0
neseranni
(26.07.14)
bir misafirliğe gitsem
bana tertemiz bir yatak yapsalar
her şeyi, adımı bile unutup
uyusam


*******

sana bu satırları
bir sonbahar gecesinin
felç olmuş köşesinden yazıyorum.
beş yüz mumluk ampüllerin karanlığında
saatlerdir, boş olan kadehlere
şarkılarını dolduruyorum.
tabağımdaki her zeytin tanesine
simsiyah bakışlarını koyuyorum.
ve, kaldırıp kadehimi
bu rezilcesine yaşamaların şerefine içiyorum...
burada yaşanır aşkların en madarası
ve en şahanesi.
burada saçların her teline bir galon içilir
gözlerin her rengine bir şarkı seçilir,
sen bu sekiz köşeli meyhaneyi bilmezsin
bu sekiz köşeli meyhane seni bilir
burası agora meyhanesi
burası arzularını yitirmiş insanların dünyası
şimdi içimde sokak fenerlerinin yalnızlığı
boşalan ellerimde kahreden bir hafiflik
bu akşam umutlarımı meze yapıp içiyorsam
elimde değil,
bu da bir nevi namuslu serserilik.
dışarıda hafiften bir yağmur var.
bu gece benim gecem
kadehlerde alaim-i semaların raks ettiği,
gönlümde bütün dertlerin hora teptiği gece bu
camlara vuran her damlada
seni hatırlıyorum
ve sana susuzluğumu...
birazdan plaklarda şarkılar susar,
kadehler boşalır,
umutlar tükenir,
mezeler biter
biraz sonra,
bir mavi ay doğar bu sarhoş şehrin üstünde
birazdan bu yağmur da diner.
sen bakma benim delice efkârlandığıma,
mendilimdeki kızıl lekeye de boşver
yarın gelir çamaşırcı kadın
her şeyden habersiz onu da yıkar,
sen mes'ut ol yeter ki,
ben olmasam ne çıkar.
dedim ya
burası agora meyhanesi
bir tek iyiliğin bütün kötülüklere
meydan okuduğu yer
burası agora meyhanesi
burası kan tüküren mes'ut insanların dünyası...
0
compadrito
(26.07.14)
@compadrito
cevap olarak siir mi veriyorsun:)
0
🌸delifaruk
(27.07.14)
şiir, edebiyatın bir sahası. edebiyatta insanların estetik ihtiyaçlarına hitap eder. bizde de bir zevk uyandırdığı için seviyoruz. güzel sanatlar zaten böyle bir şeydir. zevk uyandırırsa seversin.
0
wilhelmwasmuss
(27.07.14)
çok net çünkü. haşırt diye söylüyor. net olmak lazım hayatta.
0
hohoya
(27.07.14)
(bkz: ne gidicem lan eve yatarım ben ofiste/@compadrito)

bunnar tabii ki şiir diil ama, bu da bi ihtiyaç
0
compadrito
(27.07.14)
şiiri asla dinleyemem. dinlemem rahatsız olurum nedense. o ses tonu hoşuma gitmez. hiçbir ses tonu gitmez gerçi. şiir benim için sessizce okunur. kendi kendine yorumlanır.
bir gün hocamız çok sevdiğim bir şiirin anlamını açıklamıştı o haya kırıklığımı anlatamam, ben çok farklı bir şey düşünüyordum halbuki o şiiri her okuyuşumda. ahmet haşim'in bir sözü var aklıma hep o gelir bu konuda.
"bir şiirden anlam çıkarmaya çalışmak, bülbülü eti için kesmeye benzer."
işte tam da böyle benim için. her okuyan kendi anlamını çıkarır şiirden. bu sadece şiire has bir şey. diğerleri bunun kadar karşılayamaz bu tanımı.

senin yaşadığın duyguları, hissettiklerini birisi yaşamış ve dillendirmiş. bu çok iyi hissettirir. bunu yaşayan tek kişi olmadığını düşünürsün, anlaşıldığını hissedersin biraz da.
az önce dediğim gibi açık uçludur şiir. o yüzden kendine uyarlayarak bir anlam da çıkarabilirsin.
metaforlara gelince, hani bazen hep gözünün önünde olan bir şeyin, bir başkası gelip çok farklı bir ayrıntısını yakalar da gözlerin açılır, şimdiye kadar benim aklıma nasıl gelmedi dersin ya işte bu da o etkiyi bırakıyor insanda biraz. o yaratıcılık, tasvirler, benzetmeler insanı kendinden alabilir.
son olarak kelimeleri kullanma. güzel konuşan, kelimelerle oyun oynayan insanlardan herkes etkilenir. e şairler de bunu yapmıyor mu? alttan alta o kelime zenginliği, yaratıcılık, düşünce boyutları... bizleri etkiliyor.

liste uzar gider böyle. dediğim gibi dinletileri ben de hiç sevmem. evet nazım hikmet'i çok severim hem de entellik olsun diye değil sahi severim.

Rüzgâr kanatlı atlılar gibi geçti hayat!

Akar suyun sesi dindi.
Gölgeler gölgelendi
renkler silindi.
Siyah örtüler indi
mavi gözlerine,
sarktı salkımsöğütler
sarı saçlarının
üzerine!

Ağlama salkımsöğüt,
ağlama,
Kara suyun aynasında el bağlama!
el bağlama!
ağlama!
0
uzunuzunilgi
(27.07.14)
(1)

Anadolu Mitolojisi

Vicy89
Selamlar herkese :)Anadolu ve Türk Mitolojilerini okumak istiyorum. Hitit, Göktürk vb.Nasıl başlamalıyım sizce? Önerebileceğiniz bir kaynak var mıdır? Online kaynak olursa daha da mükemmel olur :)
Selamlar herkese :)

Anadolu ve Türk Mitolojilerini okumak istiyorum. Hitit, Göktürk vb.

Nasıl başlamalıyım sizce? Önerebileceğiniz bir kaynak var mıdır? Online kaynak olursa daha da mükemmel olur :)
0
Vicy89
(09.05.14)
bahattin ögel- türk mitolojisi.

mevzu türk mitolojisiyse, bu işlerin anayasasıdır.
0
wilhelmwasmuss
(09.05.14)
(1)

türk kültüründe ozanlık ve dervişlik geleneği

dahinnotha
selamlar,halk ozanları, dervişler, evliyalar, eline sazını alıp gezenler, bektaşiler, abdal'lar vs gibi kavramlar bende hep alevilik kültürü ile bir aklıma geliyor. bunlar nelerdir özetle ifade edecek var mı? bu kültüre ilgi duyuyorum. alevi derneklerine, cem evlerine falan gitmek varsa sohbetlerine
selamlar,

halk ozanları, dervişler, evliyalar, eline sazını alıp gezenler, bektaşiler, abdal'lar vs gibi kavramlar bende hep alevilik kültürü ile bir aklıma geliyor. bunlar nelerdir özetle ifade edecek var mı? bu kültüre ilgi duyuyorum. alevi derneklerine, cem evlerine falan gitmek varsa sohbetlerine katılmak istiyorum. ama öncelikle ufak bi araştırma yapayım dedim. bu konu hakkında kitap ya da film tarzı bir öneriniz var mıydı?
0
dahinnotha
(23.02.14)
besim atalay - bektaşilik ve edebiyatı
fuat köprülü - türk edebiyatında ilk mutasavvıflar
herhangi bir akademik, dini-tasavvufi halk edebiyatı kitabı.

merakının edebi kısmını gidermeye yetecektir.
0
wilhelmwasmuss
(23.02.14)
(37)

der meister'den ne olur ileride? Noolacak bu çocuğun sonu?

compadrito
der maister (şaka la şaka!) der meister nickli vakayı takdimimdir.Bu adamın incelenmesi, desteklenmesi ve ziyan olmaması lâzım. Noolur bu çocuktan ileride?Görüşleri alalım...
der maister (şaka la şaka!) der meister nickli vakayı takdimimdir.

Bu adamın incelenmesi, desteklenmesi ve ziyan olmaması lâzım. Noolur bu çocuktan ileride?

Görüşleri alalım...
0
compadrito
(16.02.14)
Bence çok can yakar, tam bir pompa makinesi.
0
armagan
(16.02.14)
vücuduna paralel bir penisi var, bomba seks yapar.

edit: kendi daha önce bildirdiği için şeyettim.
0
pain of liberation
(16.02.14)
almancası varsa buraya, almanyaya alalım, bir şeyler olur, en kötü devlet bakar.
0
fayfim
(16.02.14)
eski sevgilime benziyor. tabi küçüklüğü gibi. insanlar biraz konuşmasından rahatsız olabilir ama gayet sevişilesi bi çocuk. çok tatlı yenir ki.
0
disardayim
(16.02.14)
@disardayim; glori burada olsaydı sevişmek isterdi, tam ona göre ha. ama tabi glori artık olmadığı için der meister kardeşimiz asla sevişemeyebilir onunla.
0
pain of liberation
(16.02.14)
der meister'di sanırım geçen sene zilyon tane soru sorup delirtmişti beni, yine de sakinliğimi koruyup cevap vermiştim hepsine.

gıcık müdürüm afedersin.

fena halde yamuluyor da olabilirim.

kendi isteği ile memur olur bu çocuktan. dokuz-beş
0
[silinmiş]
(16.02.14)
@pain of. neden böyle bir şeyi bana söyledin bilmiyorum ama görürsem glori'ye iletirim :D
0
disardayim
(16.02.14)
Ben seviyorum bu elemanı. Zaten kıvrak zekası var, sırtı yere gelmez bence kendiliğinden.
0
aychovsky
(16.02.14)
ben de ümitliyim. niye sevmiyolar çocuğu anlamıyorum.
0
supergirl
(16.02.14)
@supergirl

meyvalı ağacı taşlarlar

@fayfim italyanca kasıyo, ingilizcesi fena diil, ama zekâsı fena!
0
🌸compadrito
(16.02.14)
metalist macini cevirtmisti bi kere...futbol ulemasi olur...tabi firsat bulursa...

yaniliyor da olabilirim...
0
pisuvardandumancikartanadam
(16.02.14)
duman çıkartan abi, ne o? bi annatasana! bi tercüme etsene o dediğini... ben fitboldan annamıyom.
0
🌸compadrito
(16.02.14)
@compadrito bi mac vardi dk 60 gibiydi olimpiyakos metalist maciydi...yunanlilar galip 2-0 son 30 dk...yanilmiyorsam bu arkadasti macin metalist lehine donecegini soylemisti...ve donmustu...
0
pisuvardandumancikartanadam
(16.02.14)
Hmm teşekkür ederim tercüme içün. Allah etmiye, bu çocuk şimdi Erman Toroğlu filan kimin bişey mi olacak yani???
0
🌸compadrito
(16.02.14)
feminist olmamdan mütevellit çok kızıyor bana, ama daha küçük kızmıyorum ona. türkiye'nin geleceği der meister :)
0
rock n roll
(16.02.14)
erman hocayi hakaret Kabul eder gary lineker olacak...
0
pisuvardandumancikartanadam
(16.02.14)
her konuda bir fikri var ve evde deney yapan deli çocuklara benziyor. cocodancerla sevgili olmalarını istiyorum.
0
madeleine elster
(16.02.14)
Zevk icin kardesinin kolunu kiran adam degil mi bu ya :) bikac yil onceydi tabi bu.
0
kedidir o kedi
(20.02.14)
o değil de bazen bir entry görüyorum sözlük'te, "aha!" diyorum, "tam benim düşündüklerimi yazmış". sonra bir bakıyorum, bu veledin adı çıkıyor yazar olarak. üç-beş kere oldu bu olay en az. diyeceğim o ki ya bu çocuk çok olgun düşünüyor ya da ben hala ergenim düşünce bakımından.

bazen fazla geveze olduğunu düşünsem de iyi çocuktur, bilgili çocuktur. ileride harcanır muhtemelen :(
0
devilred
(20.02.14)
@devilred - sen gene iyisin! ya ben? bazen, ''ulan ben nasıl akıl edemedim bu itnenin akıl ettiği şeyi?'' diye kızıyorum kendime! devlet korumasına alınmalı ve özel olarak eğitilmeli. ben de harcanmasın diye sordum bu soruyu zaten.

@kedidir - büyüdü abisi! kırk yaşında oldu o şimdi!
0
🌸compadrito
(20.02.14)
guitarissimo okuyor buraları, kol kırmalı şeyler yazmayalım lütfen, "manyağa çattık" deyip evden atacak adam.

o duyuruyu buldum. ekşicilerin/duyurucuların bazı şeyleri fazla ciddiye alıp gereksiz yere kasıntı cevaplar vermesi nedeniyle, tepki olarak açılmış bir duyuruydu. gördüğüm kadarıyla amacına ulaşmış. cevaplar zaten şahaneydi, üstüne bir de beni kol kıran olarak hatırlayanlar var. tabii ki kolunu falan kırmadım kardeşimin. buradaki linç kültürünü biliyorum, kol kırsam gelip buraya mı yazarım? ha büyük eşeklik, hıyarlık yapmışım yine de o duyuruyu açarak ama olsun, hep yaptığım şey.

ben burdaki herkes benden nefret ediyo sanıyodum ya, sağolun. ama compadrito abim kusuruma bakmasın, hala benimle efsanevi dalga geçtiğini düşünüyorum. yok gerçekten müthiş bir cevhersem, şu kardeşinize bi' yol gösterin de italya'ya veya almanya'ya bi yerleşsin. orda alır yürürüm ben kendim, enginlere sığmam taşarım. burda hiçbi şey gelmiyo içimden. artık evleniyo muyuz burs mu buluyoruz napıyoruz bi şey yapalım bence.
0
der meister
(20.02.14)
@der meister

disaridayim senin için gayet sevişilesi çocuk, yenir ki bu! dedi,

fayfim abin, almanya'ya alalım dedi,

bi soru sorduk, herbişeyin tamam oldu! değerlendir fırsatları... ungratefulluğun lüzûmu yok, sen bize hâlâ efsanevi dalga geçiyo diyon, ayıboluyo!
0
🌸compadrito
(20.02.14)
seviyorum ya, tatlı çocuk.
pek saçmaladığını falan görmedim, insan gibi mantıklı mantıklı yazıp çiziyor.
ama çok itip kakıyorlar.

ben, "su yolunu bulur" diyorum.
o potansiyele sahip bence.
0
blatta hiberna
(20.02.14)
@der meister

blatta kedicanı duyurudaki en entelektüel yazarlardan birisi. sağlam hayat görüşü var. sadece kediden annamaz. malın iyisinden de annar. görevi aldın olm! akacan ve yolunu bulacan!
0
🌸compadrito
(20.02.14)
türkiye ligi ve türkiye ligindeki takımlar hakkında konuşmasın bence. yanlış anlaşılıyor, bu yüzden de avrupa takımları ile ilgili görüşlerine önyargılı bakılıyor.
0
wazzap
(01.03.15)
bu adamı tee uludağ sözlükten bilirim.

kendisi için ideal kariyer şudur; bunu alamanya filan gibi işsiz vatandaşına çalışmadan hayatını idame ettirecek para veren bir ülkeye atacan. bu zaten asosyaldir, alır mayışını evde işte, polonya bölgesel amatör lig 3.grup 8.sıra takımının detaylı analizini yapar, arada fm de sırayla 14687. isimsiz cisimsiz takımla geceleri heder eder, mutlu mutlu yaşar gider.

bu heriften bu olur, bu adamdan bilim adamı yaratmaya çalışıp dengesini bozmamak lazım.

bilgisayarda yazmalı çizmeli rapor hazırlamalı bir iş lazım buna, aksiyonlu saha işleri bu adamın ölüm fermanı olur.

penisi ve seks hayatı hakkında bir fikrim ya da tahminim yok, olmasını da istemem zaten ya banane.

özetle, severim ben bunu iyidir. artist gıcık bi tip değil.
0
wilhelmwasmuss
(01.03.15)
Belirli işleri iyi yapıyor. Aç kalmayacaktır.
0
humblebirth
(01.03.15)
bu çocuk ileride olur, kafa sağlam.
0
basond
(17.11.16)
Der meister'dan güzel yemek sepeti olur.
0
basubadelmevt
(17.11.16)
muhasebeci.
0
alkolsuz icecek
(04.08.17)
oha

@alkolsuz içecek naptın sen ya/:
0
elorelia
(04.08.17)
niye hortlattınız yav bu başlığı. der meister ile görüşmek isteyen sıraya girecek.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(04.08.17)
Kendisi samimiyetten uzak birisi. Benim gibi kilo da almış. Yıllardır hep beğeni kaygısıyla iş yaptığından çoğu şeyi kolpadır.
0
qazedcsrfvtyhngujmkol
(30.10.17)
sadece duyurudan taniyorum, takip ediyorum. yolunu bulur bence.
0
robokot
(30.10.17)
@qazedcsrfvtyhngujmkol, acınası bir eziksin, fazlası değil. yardımcı olmak için insan gibi defalarca kez söyledik sana psikolojik destek al diye. ne tür bir ruh hastasıysan artık, cevabı beğenmeyince hakkımda duyuru arayıp cevap yazmışsın. lol.
0
der meister
(30.10.17)
mahallemizin bebesine laf ettirtmem gardaş hayır mı??!!!
0
regardless of what they say
(30.10.17)
sevdiğimiz bir kardeşimiz.
Fakat on yıl boyunca kendisinden haber almasak da on yıl sonra pat diye karşımıza çıksa, şu anda ne planlıyorsa onlardan alakasız bir yerde olacağını düşünüyorum. (kötü manada değil, farklı manasında.) Neden böyle düşündüğüme dair bir dayanağım yok.
0
sopiro
(30.10.17)
(8)

1985 ve sonrasında çekilen savaş filmlerini yazar mısınız?

biz siz onlar bensiz daha mutlular
Mümkünse siyah beyaz olmasın. hayat güzeldir, er ryan'ı kurtarmak, pearl harbor dışında olsun.
Mümkünse siyah beyaz olmasın. hayat güzeldir, er ryan'ı kurtarmak, pearl harbor dışında olsun.
0
biz siz onlar bensiz daha mutlular
(17.01.14)
emfuzi
(17.01.14)
wilhelmwasmuss
(17.01.14)
der untergang
english patient
0
hain kostokk
(17.01.14)
enemy at the gates , black hawk down, Stalingrad (93 yapımı olan), war horse, kingdom of heaven, english patient, cold mountain.
pianist i de sayabiliriz.
benim izlediklerim şu an akılma gelenler bunlar.

edit: iwo jima'yı görünce aklıma geldi Tae Guk Gi de müthiş bir film.
0
battal gemalmaz
(17.01.14)
Valkyrie
0
halitkin
(17.01.14)
sanal hayvan
(17.01.14)
stalingrad, 85 öncesi olsa da das boot, kore sinemasından 2 başyapıt : www.imdb.com www.imdb.com
0
erenu
(17.01.14)
film tavsiyeleriniz için teşekkür ediyorum arkadaşlar.. bu kadar yeterli =)
0
🌸biz siz onlar bensiz daha mutlular
(17.01.14)
(5)

askerdeyken kredi kartı borcu ödeme

bugax
Merhaba,Benim bir miktar kredi kartı borcum var ve her ay bunun asgarisini ödüyorum ve 2 ay sonra askere gideceğim. Sorum : askere giderken yanıma kredi kartımı alabiliyor muyum ? Alabiliyorsam, askerdeyken asgari ücreti ödüyememe gibi bir durum söz konusu olabilir mi ? Sanırım acemi birliğinde 1 ay
Merhaba,Benim bir miktar kredi kartı borcum var ve her ay bunun asgarisini ödüyorum ve 2 ay sonra askere gideceğim. Sorum : askere giderken yanıma kredi kartımı alabiliyor muyum ? Alabiliyorsam, askerdeyken asgari ücreti ödüyememe gibi bir durum söz konusu olabilir mi ? Sanırım acemi birliğinde 1 ay dışarı çıkamıyorsun ve sonrasında atm olmayan ücra bir yere düşme olasılığı falan olabiliyor mudur ki ?
0
bugax
(16.09.13)
askere giderken yanınıza kredi kartı alabilirsiniz. kimse bir şey diyemez. alın zaten.

ödeyememe gibi bir durum ancak paranız yoksa olur, en kötü birine söylersiniz o atm'den yükler?

atm olmayan yer kalmadı pek askeriyede. hele ki acemi birliklerinde atm olmayan bir yer duymadım ben. sıkıntı yaşayacağınızı zannetmiyorum. ustalıkta da, çarşıya çıktığınızda rahatça ödersiniz zaten.
0
beyazfil
(16.09.13)
alabiliyorsun. kışlalarda atm oluyor ama para yatırma ünitesi olmayabiliyor hepsinde.
0
japon askeri
(16.09.13)
alabilirsin tabi, kim niye engel olsun senin kredi kartını yanına almana. kışlalarda atm var da, para yatırma olayı olmayabiliyor. gerçi çok alakasız bir yerde yapmazsan askerliği çarşı izninde halledersin zaten. benim usta birliğinde çarşı izni olayı yoktu ve sadece 1 adet ziraat bank atm si vardı kışlada, onda da para yatırma olayı yoktu. artık hesap numaramı falan filanı verip, evi arayıp siz yatırırsınız artık demiştim.
0
wilhelmwasmuss
(16.09.13)
atm yoksa birlik içinde postane olur acemilik de toplayıp işi olanı götürürler, usta da çarşın olacak zaten haftasonu şehirdeki atm den halledersin.
0
r_u_h
(16.09.13)
acemilikte yemin töreninden sonra ailen falan gelirse evci izni verirler. ailen gelmezse de 1 günlük çarşı izni verirler. o arada halledebilirsin belki. en azından bizde öyleydi.

biraz da komutanlarına bağlı, kafa adamsa izin alabilirsin 1 saatliğine gibisinden.
0
bilgisayar muhendisi adayi
(16.09.13)
(3)

avrupa basketbol şampiyonası yabancı sorusu?

rudeboy
beyler bu nedir ya her takımda bir zenci var? hatta isveçte abi kardeş 2 tane var.bunlar kazım kazım gibi vatandaşlar mı yoksa özel bi kuralla mı oynatılıyorlar?
beyler bu nedir ya her takımda bir zenci var? hatta isveçte abi kardeş 2 tane var.

bunlar kazım kazım gibi vatandaşlar mı yoksa özel bi kuralla mı oynatılıyorlar?
0
rudeboy
(06.09.13)
isveç dediğin ülke zaten oldukça fazla yabancı kökenli vatandaş barındırıyor. oynayanlar ülke vatandaşı olmak zorunda bildiğim kadarıyla.
0
arkadakiadam
(06.09.13)
pasaportu o ülkeye aitse zaten oynar ama her takımın bir devşirme hakkı var gibi bir eşy vardı eskiden. hala öyle sanırsam.
0
sparkle kiddle
(06.09.13)
sparkle kiddle+ 1. oynadığı ülkenin pasaportu varsa zaten oynar + 1 devşirme hakkı devam ediyor.
0
wilhelmwasmuss
(06.09.13)
(2)

Adını Bilemediğim Yerli Bir Oyuncu?

fuzzy olmak istemistim
Korku filmlerinde ilk ölen gözlüklü şişman tanımına uygun bir oyuncu vardı. Siması tanıdık ama nerde oynadığını ve tabi ismini bilmiyorum. Önerileri alayım? Belki tutturursunuz :)
Korku filmlerinde ilk ölen gözlüklü şişman tanımına uygun bir oyuncu vardı. Siması tanıdık ama nerde oynadığını ve tabi ismini bilmiyorum. Önerileri alayım? Belki tutturursunuz :)
0
fuzzy olmak istemistim
(27.08.13)
yok o değil. daha genç. 24-25 falan gibi gösterebilecek biri
0
🌸fuzzy olmak istemistim
(27.08.13)
Caner kadayıfçı? (altı mantı dizisindeki şişman) 90 doğumluymuş da hem.
0
wilhelmwasmuss
(27.08.13)
(9)

siyaset para işi midir ?

error522
normal miktarda zeka, vicdan, akıl gibi özelliklerin varolduğunu düşünürsek paranın eksikliği hissedilir mi? olmazsa olmaz mıdır?not: bir mhatma gandhi, bir atatürk, bir nelson mandela olunmadığı kesin.
normal miktarda zeka, vicdan, akıl gibi özelliklerin varolduğunu düşünürsek paranın eksikliği hissedilir mi? olmazsa olmaz mıdır?

not: bir mhatma gandhi, bir atatürk, bir nelson mandela olunmadığı kesin.
0
error522
(10.08.13)
siyaset çevre işidir, o çevrelere girmek için de belli bir tanınırlık gerekir, o tanınırlık da para bağlantılı şeylerle elde edilir.
0
whoosie
(10.08.13)
ya paran olacak ya parası olan tanıdığın.
0
tescillimarka
(10.08.13)
Siyaset para işidir. Ya kendi paran olacak. Ya da senden medet umup sana destek verenlerin parası olacak
0
dafuq
(10.08.13)
kemal kılıçdaroğlu çok mu zengin? adam yılların hesap uzmanı çıktı 2-3 yolsuzluk belgesi yayınladı şimdi genel başkan.

parayla olacak olsaydı cem uzan olurdu beyler.
0
ayn-i cemin bülbülü
(10.08.13)
asıl parayla olduğunun en büyük kanıtıdır cem uzan. sıfır siyaset geçmişiyle %6 oy aldı adam para dağıtarak, daha ne olsun?
0
tescillimarka
(10.08.13)
paran olması gerekmez önemli olan seni belirli çevrelerin başbakan olarak seçmesi. birçok koşul var, en önemlilerinden biri abd'ye davet edilmek.
0
orijinal nick bulamadim
(10.08.13)
siyaset gerçek anlamda bir meslek değil, yani herkes siyasetçiyim diyebilir kendine, şunu şunu yaparsan olursun diye bir somut veri yok. e bu durumda sana siyasetçi diyebilmeleri için, bir şekilde kendini tanıtman lazım. tanırım neyle olur parayla, en dandik kırsal bir şehirde, bir partiden milletvekili aday adayı olabilmen için bile, partiye belli miktar hava parası yatırman gerekiyor,(en tırt partiler dahil) oradan pay biç. ki ulusal çapta bir siyasetten söz edersek tonla paran olsa bile yetersiz kalır tek başına. ben en ufak örneklerden yola çıkmıştım, orada bile, çöpe atmayı göze alabileceğin ciddi bir meblağın olmalı.

akıl, vicdan, zeka filan bunlar çok muğlak ve öznel ifadeler. sadece onlarla hiçbir halt olmaz.
0
wilhelmwasmuss
(10.08.13)
tamam da olmazsa olmaz değil onu anlatıyorum öyle olsaydı cem uzan iktidar olurdu.
0
ayn-i cemin bülbülü
(10.08.13)
Cem Uzan iyi bir örnek değil zira zaten Motorola'yla falan mahkemelikti, üstüne siyasete girip azıcık başarı kazandığında Tayyip tırsıp defterini dürdü hemen. Meymenetsiz bir insan Uzan ama yurt dışına kaçmak zorunda kalmasa şimdi anamuhalefet falan bile olabilirdi. Ki bu başarıları da paraylaydı.
0
whoosie
(10.08.13)
(6)

genel sağlık sigortası

facebook
az önce eve kağıt geldi, genel sağlık sigortası primleri ödenmemiş galiba, 2500 tl gibi borç çıkarmışlar..bu tam olarak nedir? yaklaşık 1,5 yıldır bi yerde çalışıyorum, onların mı ödemesi gerekiyor, benim mi ?
az önce eve kağıt geldi, genel sağlık sigortası primleri ödenmemiş galiba, 2500 tl gibi borç çıkarmışlar..

bu tam olarak nedir? yaklaşık 1,5 yıldır bi yerde çalışıyorum, onların mı ödemesi gerekiyor, benim mi ?
0
facebook
(06.08.13)
çalıştığınız yerde sigortanız yatmıyor mu ki? Çok ilginç bir durum
0
fuzzy olmak istemistim
(06.08.13)
yatıyor, hatta aldığım maaş üzerinden yatıyor..

işe başladıktan sonra SGKya gidip işe başladım diye form mu doldurmak gerekiyordu acaba
0
🌸facebook
(06.08.13)
ilgili kuruma gidip durumunu anlat. çalıştığına dair bi belge falan götür. silerler muhtemelen. oluyor sürekli bu aksaklıklar.
0
elorelia
(06.08.13)
işe girerken ben hiç bişey bildirmedim borcum yok. Bir hata olmuş, gittiğinizde düzeltirler.
0
fuzzy olmak istemistim
(06.08.13)
duyuruya yancı olmak gibi oluyor ama, bende sgk ya gidecem de aynı mevzudan ötürü, bi de bu gss yasası çıktığından sonra askerde olduğum süre var, şimdi benim sigortalı çalıştığımdan haberi olmayan devletin askere gittiğimden de haberi yoktur, bunun için askerlikle ilgili bir evrak mevrak götürmem gerekiyor mu, eve de uzak sgk şeysi, mal mal gitmeyeyim boş yere.
0
wilhelmwasmuss
(06.08.13)
SGK'ya gittim,

Bu yasa 2012 Ocakta çıkmış bende işe 2012 şubatta başladım, dolayısıyla bu 1 ay işsiz olduğum için sağlık sigortası için asgari ücretin 3te 1ini yatırmam gerekirmiş, şubatta işe başladıktan sonra sgk'ya gidip gelir testi yaptırmadığım için bu parayı her ay kesmiş bana. ocak 2012'ye ait 130 TL ödeyeceğim

Böyle bir şeyle karşılaşanlar SGK'ya gidip durumu düzeltebilirler.
0
🌸facebook
(06.08.13)
(13)

ağlayanın malı gülene yar olmaz

roket adam
bu söz hakkında ne düşünüyorsunuz? Sürekli olarak bu düşünce ile büyütüldüm hayatım boyunca ama şu sıralar saçma olduğunu düşünmeye başladım. iki olay anlatayım:-geçenlerde telefoncudayım, sıra bekliyorum telefonumu yaptırmak için. bi teyze ile amca geldi, evdeki tüm telefonları toplamışlar satmak i
bu söz hakkında ne düşünüyorsunuz? Sürekli olarak bu düşünce ile büyütüldüm hayatım boyunca ama şu sıralar saçma olduğunu düşünmeye başladım. iki olay anlatayım:

-geçenlerde telefoncudayım, sıra bekliyorum telefonumu yaptırmak için. bi teyze ile amca geldi, evdeki tüm telefonları toplamışlar satmak istiyorlar, belli ki para lazım. iphone 4'e 350 veririm dedi telefoncu, içim acıdı. hesabımda para vardı, 150 lira fazlasını çekip verebilirdim direkt, ama belli ki paraya ihtiyaçları var, yukarıdaki sözü düşünüp vazgeçtim.

-bugün biri 1000 liraya ip5 satıyordu. paraya ihtiyacım var acil demiş. direkt alabilirdim, telefona da ihtiyacım var, ama yine aynı şeyi düşündüm, vazgeçtim. ucuza alacaktım çünkü adamın da içine sinmeyecekti o satış. sonra sıkıntı falan filan.

ne düşünüyorsunuz bu konuda? icralık mal almak falan da aynı şekilde mesela. bu dini bir hassasiyetten ziyade insana bakış açımdan kaynaklanıyor daha çok öyle diym bi de.
0
roket adam
(02.07.13)
ben almam şahsen. doğru buldugum bir deyiş.
0
all girls dream
(02.07.13)
Saçma. Böyle bir "erdemlilik" olmaz ki. Erdem olacaksa bu davranış "bana yar olmaz sonra" şeklinde olmamalı. Eylemin sonucu hayırlı olmazdan çok eylemin kendisini tartmak gerek. Demeye çalıştığımı whoosie demiş aslında, ben diyemedim galiba.
0
adoramer3ku
(02.07.13)
O sözle büyütülmeniz tam olarak uyguladığınız anlamda değil. Yani haram yemeyin, başkasının hakkını gasp etmeyin, düşene vurmayın falan diye düşünmeniz asıl olan.
Belli inançlarınız olduğunu düşünüyorum, bu yüzden teorik olarak özellikle ilkini gerçekleştirseydiniz ekstra dua alırdınız. Sonuçta elinden alan siz değilsiniz, hayat şartları, siz yardımcı olmaya çalışıyorsunuz.
0
whoosie
(02.07.13)
adam kendi istegi ile ucuza mecburen de olsa satiyorsa alinabilir belki ama,

mesela icradan dolayi satilan seyleri kesinlikle almam.
0
she was my baby
(02.07.13)
icrlık mal konusunda aynı fikirdeyim ama o amca ve teyzenin olayınca senin düşüncen saçma. telefoncunun 350 verdiğine 500 verebileceksen aksine alman büyük bir iyilik olur. ha o telefonun piyasa değeri 700 mü mesela? ve sen de verebilecek misin? o halde 700 verip almalısın. ama ibne telefoncuya vermesinden iyidir her halükarda.
0
sen git ben geliyorum
(02.07.13)
gidip birine zulum ede ede elinden malini almak ya da fazla fazla parasini almak bence de yanlis, ozel hayatimda ve is hayatimda boyle seylerden uzak duruyorum. hatta bir adim ileri giderek diyebilirim ki is hayatimda benim verdigim "hak yeme" kararinin altimda calisan yaklasik 40 kisiyi de etkileyecegini dusunerek iyice uzak duruyorum, kimsenin hakki kimseye gecmesin.

ancak olayin bambaska bir boyutu var. bu konuya whoosie de deginmis, she was my baby de deginmis.

eger karsinizdaki razi ise neden olmasin?

mesela paraya ihtiyaci olan biri acil bir sekilde telefonunu satacak. o telefonu siz almazsaniz baska birisi alacak. neden baskasi alacagina siz almayasiniz? siz almasaniz bile o telefon 350'ye satilacaksa bence almanizda vicdanen bir problem olmamasi gerekiyor.

bir ornek de is hayatindan vereyim.

taksi isletiyorsunuz ve baska bir taksici acil ihtiyacindan plakasini satiyor. surekli olarak bu islerle ugrasan aracilara gidecek ve harac mezat satacak plakayi. mesela 1 milyon yerine 800 bine satacak.

daha sonra 800 bine alan adam da, bu plakadan kazandigi parayi tekel olusturup sizin elinizdeki plakalari satin almak icin kullanacak.

kapitalizmin iyi bir sey oldugunu savunmuyorum ama sistem boyle islerken, sizin bunu tersine cevirmeye calismaniz, size zarar verir.

eger 350'ye satilacak bir iphone varsa ve hatta sizin de telefona ihtiyaciniz varsa, o telefon size helaldir.

bunun hak yemek oldugunu dusunmuyorum.
0
co2s2
(02.07.13)
hiç icralık mal filan almışlığım yok tabi ama mantıken insanların borçlarını kapatabilmeleri için o icralık malların satılması gerekir en kısa sürede. hukukçu bir sürü insan var tabi sözlükte, duyuruda ama o hacze konu mal, satılmadıkça o borç ödenmiş sayılmaz diye biliyorum. aslında ısrarla hacizli mal almamak borçlunun sıkıntısını daha da artırır.

biz duygusal milletiz tabi ama bu icra mevzusunda da, 1000 tl lik telefon mevzusunda da o malın ucuz da olsa satılması o insanı rahatsız etmez aksine rahatlatır, piyasasını filan da hiç bilmem ama o adam 1000 liraya satmak istiyorsa demek ki o paraya çok acil ihtiyacı var demektir.

ağlayanın malı gülene hayır getirmez atasözü aslında daha farklı durumları anlatır. zorla şerle, hile ile hurda ile malına çöreklenmek gibi.
0
wilhelmwasmuss
(02.07.13)
iphone 4'e 350 lira önerilmesiyle birinin iphone 5'ini kendi rızasıyla 1000 liraya satması arasında fark var. o amcayla teyze değerini bilmiyor, eğer sen gitsen 500 e alacak adam amcayı yaşlı diye kandırmaya çalışıyorsa haklısın. ama telefoncu onu 500'e satabilecekse kar yapmak zorunda sonuçta.(telefon fiyatlarını bilmiyorum)

diğer durumdaysa adam kend rızasıyla, çabuk satabilmek için 1000 lira demiş, kendisi bunu kabul etmiş zaten, bu durumda gönül rahatlığıyla alabilirsin. ben de aynı şekilde gitarımı falan satmıştım, hiç de içim acımadı ucuza gitti diye, öyle olması gerekiyordu çünkü.
0
r_u_h
(02.07.13)
yurtta oda arkadaşım parasızlıktan telefonunu satıyordu benim almaya içim elvermedi (kendi telefonum da yarı arızalıydı o ara) sonra çocuk çok daha ucuza telefoncuya sattı. şimdi olsa yine aynısını yaparım gibi ama alsam daha faydam dokunurdu.
burdaki tüm cevaplarda da bi iyi niyet var bu arada negzel :)
-
yerinde olsam en azından teyzenin pazarlığına yardım ederdim
0
102030
(02.07.13)
doğru olduğunu düşünüyorum ve kendim de almıyorum.
0
kakao
(02.07.13)
kişiden kişiye değişir tabi ama ben şahsen bu sözü benimsiyorum.
çünkü bu durumlarda ben mesela o ip5 i alsaydım her kullanışımda içimde binbir kurt dolaşacaktı sıkılacaktım ve hatta muhtemelen aldığım fiyata geri satardım.
ben almasam bir başkası zaten alacak evet ama kişilik karakter meselesi,nasıl yetiştiğinin etkisi vb etkenler..
0
uzunuzunilgi
(02.07.13)
Ayagini yorganina gore uzat deyimini hepimiz biliyoruz,sen cebinde kontur almaya para yok gidip iphone aliyorsun sonra da sikintiya dusuyorsun.millete hava atacagim diye bu tarz cok fazla ornek var etrafimda,bir çok defa cebinde çok pahalı telefonu olup da bana gelip telefonundan birisini ayarayabilir miyim konturum kalmadı gibi olaylar yaşadım mutlaka sizde de vardır bu ornekler

allah bize aklimizi kullanalim diye vermis...
0
kaiserr76
(02.07.13)
İki farklı ihtimal olabilir böyle bir durumda:
A) kişi sattığı malın ederini bilmiyordur, bu durumda öne sürdüğü fiyatı kabul edersen bu kandırmaya/dolandırmaya girer hoş olmaz
B) kişi değerini bildiği halde malı ihtiyacına binaen o paraya satıyordur, bu halde verebiliyorsanız gerçek ederini yahut istenenden fazlasını vermek iyidir elbette, fakat sizin de imkanınız kısıtlı ise alan da veren de razı olduğundan sıkıntı olmadığını düşünüyorum

Bazı arkadaşlar icra kısmına değinmiş olayın, kendi açılarından bakmışlar olaya. İşin içinden biri olarak ben de görüş aktarayım. İcradan satışa sunulmuş bir mal yeni kanunlarda en fazla iki kere satışa çıkar aynı talimatla. Her ikisinde de malın %50 değerinden açılır artırma ve alıcılar arasından en yüksek miktarı verene satılır. "Düşenin malı yar olmaz" mantığındaki kişiler bu artırmaya girmediklerinde işin çakalları misalen 50.000 değerinde bir aracı 25.000e alır, borçlunun borcundan sadece 25.000 eksilir ve esasen borçluya extra bir 25.000 lira zarar yüklenmiş olur. Artırmaya girmeyen bu kişiler katılımlarını esirgemeyip bu yaptıklarının borçluya yardım etmek olduğunu anlasalar ve artırmaya dahil olsalar aynı araç belki 45.000-50.000 seviyesine satılacak ve borçlu da borcundan malını değerinde satarak kurtulmuş olacaktır. Halkımızın bilinçlenmesi dileğiyle.

Not: İcraya "düşenlerin" çoğunluğu sizin satın aldığınızda ödediğiniz bedeli keyfiyeten ödememe nedeniyle düşmektedirler.
0
crostata
(02.07.13)
(1)

kyk kredi geri ödemesi vergi dairesine aktarılanlar !!!!

mr.goodcat
var mı aranızda? 2 kez ödemeyi 1er gün geciktirdim diye kalan tüm borcum vergi dairesine aktarılmış. şimdi ne halt yemem gerekiyor? kalan borcun tümünü mü ödeyeceğim yoksa yine aynı taksitler devam edecek mi?
var mı aranızda? 2 kez ödemeyi 1er gün geciktirdim diye kalan tüm borcum vergi dairesine aktarılmış. şimdi ne halt yemem gerekiyor?

kalan borcun tümünü mü ödeyeceğim yoksa yine aynı taksitler devam edecek mi?
0
mr.goodcat
(19.06.13)
farkı yok, ödeme planı aynen devam eder, sadece banka yerine vergi dairesine gideceksin.
0
wilhelmwasmuss
(19.06.13)
(8)

üniversitede kalma geçme notu

iyi arkadas
bizimki 60, 59,5'la geçebilir miyim?
bizimki 60, 59,5'la geçebilir miyim?
0
iyi arkadas
(18.06.13)
hocasına bağlı. hocan bi oynama yapmazsa kalırsın.
0
zgrydn
(18.06.13)
tıp okuyorum ben. komite sistemi var. dersten kalma yok.
0
🌸iyi arkadas
(18.06.13)
tıp okuyup öyle kalan arkadaşım var.
0
odanesi
(18.06.13)
@odanesi hangi fakülte?
0
🌸iyi arkadas
(18.06.13)
59.8 le kalıp, yaz okuluna kalmışlığım var. çok kıl bi hoca değilse söylediğinde genelde oynama yaparlar.
0
wilhelmwasmuss
(18.06.13)
arkadaşlar, hoca yok, tek bi sınava tabi tutuluyoruz her ay. bütün dersler dahil olacak şekilde.
0
🌸iyi arkadas
(18.06.13)
??
0
🌸iyi arkadas
(18.06.13)
dersten kalma yok diyosun. 59,5 ile gecebilir miyim diyorsun?
komiteysen bence kalmıssındır.
0
all girls dream
(18.06.13)
(22)

TDK sözlük vs. nişanyan sözlük vs. vikisözlük vs. imla kılavuzu

ermanen
hangisi en güvenilir? (imla yönünden daha çok)TDK sözlük ile vikisözlük aynı imlayı verirken, nişanyan sözlük bazı kelimelerde çelişiyor.Mesela, TDK sözlük ve vikisözlük "motamot" derken, nişanyan sözlük "motamo" demiş. (ekşi sözlük ikisini de kabul etmiş sanırım)hangisi doğru şimdi? yoksa ikisi de
hangisi en güvenilir? (imla yönünden daha çok)

TDK sözlük ile vikisözlük aynı imlayı verirken, nişanyan sözlük bazı kelimelerde çelişiyor.

Mesela, TDK sözlük ve vikisözlük "motamot" derken, nişanyan sözlük "motamo" demiş. (ekşi sözlük ikisini de kabul etmiş sanırım)

hangisi doğru şimdi? yoksa ikisi de mi doğru? boşluklu (mot a mot) ve tireli (mot-a-mot) yazımı da mı doğru mesela ?

Başka bir örnek olarak TDK ve vikisözlük "lümpen" derken, nişanyan sözlük "lumpen" demiş. yine ikisi de mi doğru?

örnekler çoğalabilir. ne düşünüyorsunuz? en güvenilir kaynak hangisi? en iyi diyebileceğimiz bir imla kılavuzu var mı?

ek soru: yabancı kelimeler türkçeye yabancı dildeki okunuşu şeklinde geçer diye veya benzeri bir kural var mı? (bunu fransızca için düşündüm daha çok)

ek soru2: "ana yazım kılavuzu"nda ne olarak geçiyor bu tartıştığımız kelimeler? online versiyonu var mı bu kılavuzun?

edit: bu sorunun aciliyeti yok ama insanlar için en güvenilir türkçe kaynağı bilgilendirmek için üste alınmasını rica ettim. sonuçta türkçe açısından faydalı bir soru bence.

sadece 2-3 saatliğine rica ettim.

SON SOZ: Konu yeterince acikliga kavustu. cevaplar icin tesekkurler.
0
ermanen
(18.06.13)
Yabanci kokenlilerde, kelimeyi aratir, gazetelerde falan nasil kullaniliyorsa onu kullanirdim.
Bazen sozlukte hic kullanilmayan bir sekli de olabiliyor. Mesela bir ingilizce sozlukte "ing-train, tur-tiren" gormustum. tabiki "tiren"i hayatimda duymadigim icin gulup gecmistim. Ama bunlarin arasinda en guveniliri tdk'dir.
0
el desaparecido
(18.06.13)
mot à mot

doğrusu bu. tereddüde düştüğünüzde, hakem ihtiyacı hissettiğinizde gugıla müracaat etmenizi öneririm.

Fransızcada, kelimenin son sessiz harfi t veya s ise, bunların ardından sesli harf gelmediği zaman okunmaz.

Yani mot yazılır mo okunur. Ama liaison=ulama kuralı gereğince, mot'un ardından a geldiğinde, "mo a" demek güç olacağından, mota diye ulanarak okunur.

Bu durumda mota mo olur deyimin tamamı.

Türkçede motamot diyenler var. Aslını bilmedikleri için öyle diyorlar. Biraz özenti bir laf. Motamo tercüme demek yerine, kelimesi kelimesine tercüme, kelime kelime tercüme demek daha doğru olur. Ama ille de havamızı atacağız ya, onun için, Fransızca katalım ara sıcak olarak diyoruz ama motamot diyince de, o hava fısss diye sönüyo.

TDK sözlük ile Nişanyan sözlüğü karşılaştırırken, bir de Ekşi'den bahsetmek, biraz tuhaf olmuş. Ekşi yazarlığının ne gibi bir söz hakkı olabilir ki? Söz hakkı tabii ki var da, ne derece geçerlidir o söz? Ekşi bir sözlük müdür?

Başka örneğe gelelim:

Lumpen Almanca bir kelimedir. Almanca, lump (başıboş gezen serseri) kelimesinden türemiştir. Lumpen yazılır ve yazıldığı gibi okunur. Lumpeni lümpen diye okumak gene bilgisizlik sonucu meydana gelir. Almanca kelimeyi Fransızca özentiyle okumak suretiyle kelime lumpenleştirilmektedir. E o zaman Bundesliga'ya neden bündesliga demiyonuz mesela? Ona da bündesliga diyin. Daha çok havanız olsun.

Bi ara (bkz: aslanlı yol)u okuyabilirseniz, kime daha çok güveneceğiniz ortaya çıkar.

Yabancı kelimeler Türkçeye yabancı dildeki okunuşu ile geçer şeklinde bir kural yok herhalde.

Öyle olsaydı, komputer yerine kompiyutır derlerdi bir zamanlar. Hani bilgisayar kelimesi yokken ve elektronik beyin demeyi tercih etmeyenlerin bulunduğu zamanlar.

Ya da forvet demezlerdi de forward denirdi. Korner demezlerdi de, kornır derlerdi.

Ama motamo ve lumpen kelimeleri bu kadar halka malolmuş kelimeler değil. Yoldan rastgele çevirdiğiniz bin kişiden 980'i filan kornerin ne demek olduğunu bilir.

Ama bunlardan, herhalde ancak 50'si filan lumpeni ve/veya motamoyu bilir.

Peki bi zamanlar Vaşington yazıyoduk da, neden Washington'a döndük. Madem Washington'a döndük, neden London'a da dönmüyoruz? (Konumuzla pek bi alâkası olmayabilir de, şu an öylesine aklıma geldi.)
0
compadrito
(19.06.13)
nişanyan daha kişisel bir çalışma iken tdk çok daha yaygın kabul görmüş bir çalışma.

öte yandan bazen tdk'ya aykırı olsa bile sevdiğim bir yazar/şair nasıl kullanmışsa öyle kullanırım.
0
paspasanahtarinustunde
(19.06.13)
irbat
(19.06.13)
adı üstünde tdk en güvenilir kaynaktır. arada bi s.çar ama gene de en geçerlisi o. sonuçta bir sözlük veya ansiklopedi de tdk'yı kaynak olarak yazıyor. nişanyan hariç tabi.

soruya soruyla cevap: abicim bu sorunun önceliği aciliyeti ne ki turuncu şeride hak kazanmış???
0
nicki martin
(19.06.13)
@compadrito

güzel açıklamışsın da, tdk neden "motamot" ve "lümpen" diye sözlüğe koymuş o zaman? halkın çoğu da böyle kullanıyor dediğin gibi. (ayrıca resmi kaynaklarda ve makalelerde de "motamot" ve "lümpen" şeklinde geçtiğini gördüm)

demek ki bu konu hala havada ve kesin bir kural yok.

bu arada ekşi sözlük'ü referans olarak koydum. tdk ve nişanyan ile karşılaştırma açısından değil. ama yine de ekşi sözlük de yine fikir verebiliyor böyle durumlarda.

edit: ayrıca "mot à mot" nasıl türkçe de doğru olabilir ki? o fransızca yazılışı. türkçe yazılışından bahsediyoruz burda. türkçede "accent grave" yok ki.

ayrıca fransızca okunmasından bahsetmişsin yine. biz türkçeye nasıl geçtiğini ve nasıl geçtiyse öyle okunduğunu tartışıyoruz.

sana göre doğru olanı hangi kaynağa göre söylüyorsun?

edit2: "aslanlı yol"da da ne dediğini özet geçersen sevinirim.
0
🌸ermanen
(19.06.13)
elbetteki tdk, bunu tartışmak bile abes.

tdk'nın resmi bağlayıcılığı var.

herhangi bir kelimede tdk'nın kabul ettiği yazım, mantıksız da geliyor olsa, onu doğru kabul etmek gerekir. ha bence şöyle olması daha mantıklı diyenlere de, tdk'nın avukatlığını yapacak değiliz, orası da ayrı mevzu tabii ki:)
0
wilhelmwasmuss
(19.06.13)
tdk ve vikisözlük'ü geçeceksin. birisi başbakan'In konuşmalarına göre tanım değiştirebilen, dilin organik yapısıyla bağı olmayan, cunta tarafından kurulmuş güdük bir bürokratik kurum. vikisözlük maalesef yeterince kapsamlı ve denetimli değil.

bu durumda dil algısına sahip, dili kullanan ve yaşatan, dilbilim donanımı yüksek kişiler tarafından yapılmış çalışmaları önemseyeceğiz. kıyaslayacağız, aklımıza yatanı benimseyeceğiz. dil, kışla yönetmeliği değildir, farklı görüş ve kullanımları barındırır.

ben şahsen nijat özön'ün imla kılavuzu'nu ve necmiye alpay'ın türkçe sorunları kılavuzu'nu(aslında bir imla kılavuzudur) benimserim.

nişanyan sözlük aslen bir etimoloji sözcüğü. tek kişi tarafından yapıldığı için hataları var, güncelleniyor. ama sevan nişanyan türkçe üzerine en çok kafa yoran ve analitik yorumlar geliştiren 2-3 kişiden birisi, tamamen güvenilir.
0
dehri
(20.06.13)
simdi cevabi bilmem ama tdk'ya tepki olarak dogan dil dernegi diye bir dernek var haberdar degilsiniz sanirim. ahanda onun yazim kilavuzu:
www.dildernegi.org.tr

ben olsam tdk'nin ve dil dernegi'nin yazim kilavuzlarina bakar ona gore karar verirdim. eger farklilik varsa digerlerine bakardim.
0
f_d
(20.06.13)
@ermanen üstadım,

TDK'nın lümpen ve motamot diyor olması onların ayıbı. Zaten bu kadar ayıp da onlara yeter. Bir ülkenin resmî "dil kurumu"yum diye gek gek gerineceksin, burdan bizim köye kadar bütçen olacak, sonra da kalkıp lümpen ve motamot diyeceksin. Hiç bir yoruma ve zaman kaybına değmez.

Peki, Ekşi'yi de referans kabul edelim. Ama o zaman bu yazdıklarımız ziyan olmasın, bizden sonrakiler şeker de yiyebilsinler. Bi başlığın altına iliştiriverelim bunnarı.

"Bu durumda mota mo olur deyimin tamamı." diye yazmışım ama siz bana aksan grav diyosunuz. Bi daha yazayım: mota mo. Doğrusu bu.

Ama bunu kullanmaya gerek yok. Söylemeye çalıştığım şey tam olarak bu... "Sızma zeytinyaa" demek varken, ekstravörcinalıvoyl demeye çalışmak gibi bi şey motamo demek.
"Motamo tercüme" lâfını kullanmayalım. "Kelimesi kelimesine tercüme", "kelime kelime çeviri" diyelim. Hava atmaya hiç ihtiyacımız olmasın.

Anadolu kültürüyle yetiştik. Biraz "Engin ol gönlüm, engin ol" diyelim kendimize... (Hem kibir, çok büyük günah!)

Motamot diyip gülünç duruma düşme riskimiz de olmasın.

"Bana göre doğru olan" diye bi şey yok. Doğru bi tane var o da bana göre değil, doğru olduğu için doğru.

Kaynak da www.nisanyansozluk.com

Motamo doğru iken, birisi karşıma geçip "motamot çeviri" derse, o kişiyle bütün diplomatik ilişkilerimi kesecek miyim? Tabii ki hayır. Sadece, "Hmm, motamo demeyi bilmiyor ve havalı olmaya çalışıyor" diyip geçeceğim.

Sıhhi tesisatçı rögar yerine loğar diyince, yemeden içmeden kesilmiyorum yani.

(ayrıca resmi kaynaklarda ve makalelerde de "motamot" ve "lümpen" şeklinde geçtiğini gördüm) yazmışsınız da, ben de resmi kaynaklarda, "muhattap" yazıldığını gördüm. Bir resmi yazıda da, "köy" yerine "göt" yazıldığını gördüm. (Dalga geçmiyorum, aynıyle vâki). Sonuç: "Resmî" kelimesi ile "doğru" kelimesi eşanlamlı değil.

Bu fikir alışverişimizden sonra, muhtemelen siz bana, "Beni ikna edemedin compadrito, ben motamot demeyi sürdüreceğim" diyeceksiniz. Ben de "iyi günlerde kullanın üstadım" diyeceğim. Kimi limon küfünü sever, kimi cam göbeeni. Bu yazdığımı okuyan en az bir kişi, ne diyor olduğumu anlayıp, sözümü dinlese, o bile kâfi benim için.

Aslanlı Yol, Sevan ustanın hayat hikâyesi. Nesini anlatabilirim ki? Alıp okumak lâzım.

@dehri

Adamsın, adamın hasısın.
0
compadrito
(20.06.13)
@compadrito

çok güzel açıklıyorsun, çok güzel noktalara da değindin ve söz dokundurmayı da ihmal etmedin :)

ben soruyu başımın dikine gitmek için açmadım. eğer öğrenmek istemesem bu kadar ayrıntılı sorup bir çok kişiden cevap almak için de üste taşınmasını rica etmezdim. seni de zaten davet ettim bu tartışmaya.

başkalarının da doğru kaynakları öğrenmesi için referans olmasını istedim duyurunun. ama kelimelere çok takıldık. ana konu havada kaldı. tdk demek ki bazı kelimelerde sınıfta kalıyor. tdk'yı da savunmuyorum zaten.

size göre en doğru kaynağı sordum sadece. evet dil değişir, esas türkçe kelimeleri kullanmak daha iyidir, evet odur, budur vs. ayrıca tartışılır bunlar. konular geniş ve türkçe dilinde tartışmalı yerler de var sonuçta.

teşekkürler cevaplar için.
0
🌸ermanen
(20.06.13)
Yok üstadım, söz dokundurmak bizim haddimiz değil, ıstağfirullah! Yanlış anlaşıldıysam, benim kabahatimdir, özür dilerim.

Ana konu havada kalmasın. TDK kılavuzluk görevi yapabilir ama söylediği şeyler, taşa kazınmış değil. Kör parmağım gözüne hataları var.

Zaten dil yaşayan bi organizma. Bundan 10 yıl önce "sıkıntı" diye bi laf var mıydı? Vardı da, bu anlamda kullanılıyo muydu? cosmicstring hocamız gibi beni de rahatsız ediyo bu yeni anlamda kullanılması. Ama biz cebimizi de yırtsak, yaygınlaşmasının önüne geçebilir miyiz? Hayır. Almış başını gitmiş...

Biz burada, istediğimiz kadar, doğrusu şudur, yanlışı budur diyelim, şurda topu topu kaç kişiyiz ki? Dili milyonlar kullanıyor, ağzı olan konuşuyor, engel olmak mümkün değil, akarsu gibi. Feci şekilde azınlıktayız yani.

Genel olarak şunu söyleyebiliriz: İnsanlar TDK'nın her dediğine "he" demesinler.

Korner - corner
Forvet - forward

Filan gibi örneklerde olduğu gibi, yabancı kelime bi süreliğine girecek dilimize, doğru ya da yanlış bir süre kullanılacak ve bir süre sonra da çekip gidecek, modası geçecek.

Yabancı kelimeler Türkçe'ye yabancı dildeki okunuşu şeklinde geçer diye veya benzeri bir kural var mı?

diye soruyosunuz, "Öyle bir kural olsa, bi önemi var mı?" diye sorayım ben de...

"Türkçe'ye" yazılmaz, Türkçeye yazılır, İngilizce'de yazılmaz İngilizcede yazılır diye bi kural var mesela. Kaç kişi biliyor? Kaç kişi uyuyor?

dahi anlamındaki de'yi, da'yı kaç kişi ayırabiliyor? Ayırabilenlerden kaç kişi önemsiyor bu kuralı?

Viyadük gibi yabancı bir kelimenin -i halinin viyadüğü değil viyadükü olması gerektiğine dair bir kural var. Ama "resmi" karayolları tabelası "viyadüğü" yazıyor. Bu kuralın varlığından kaç kişinin haberi var?

Toparlayacak olursak, lumpen ve lümpen'in ikisi birden doğru olamaz. Kelimenin bir doğrusu olur. Ama yanlış kullanımı yaygınlaşmıştır, ona yapacak bir şey yok.

Motamo da öyle,

Kaynak olarak da kargadan başka kuş tanımam...
0
compadrito
(20.06.13)
Dil Derneği'nin klavuzundan şaşmam. Kimseyi de şaşırmasın...

www.dildernegi.org.tr

götünden kelime uyduran, dönemine göre kelimenin anlamını değiştiren tdk'yı zaten hiç kullanmazdım.
0
one minute
(20.06.13)
cevapları okumadım, değinmiş olan varsa affola.

kitap yayıncılığında editörler genellikle epsilon yayınlarının ana yazım kılavuzu'nu ve ali püsküllüoğlu'nun türkçe sözlüğünü kullanırlar.

tdk'ya ise bir taraflarıyla gülerler sadece.
0
inawen
(20.06.13)
""Türkçe'ye" yazılmaz, Türkçeye yazılır, İngilizce'de yazılmaz İngilizcede yazılır diye bi kural var mesela. Kaç kişi biliyor? Kaç kişi uyuyor?"
yoo; çekimler ayrılır yapımlar ayrılmaz
0
fenasi kerim
(21.06.13)
Yukarıda tek bir bkz. ile ifade edilmiş, daha ayrıntılı olarak anlatayım. Günümüz TDK'sı güvenilir sayılmıyor. Bunda TDK'nın çelişkili ve dil mantığına aykırı uygulamalarının etkileri büyük. Tabii bunun da temelinde 1980 darbesiyle birlikte asıl TDK'nın dağıtılıp yerine bir kukla kurum konulması yatıyor. Dolayısıyla bugün ciddi yayınevlerindeki editörler, redaktörler, yazarlar, akademisyenler, reklamcılar 1980 darbesinden önceki son TDK başkanı olan Ömer Asım Aksoy başkanlığındaki bir kurul tarafından hazırlanmış olan Ana Yazım Kılavuzuna itibar ediyorlar. Hatta AKP hükümetine kadar ÖSYM bile TDK'nın değil, Ana Yazım Kılavuzuna göre üniversite sınavlarını hazırlamaktaydı.

TDK'nın çelişkili uygulamaları Ana Yazım Kılavuzunun giriş bölümünde ayrıntılarıyla çürütülüyor. Sözgelimi ayrı yazalan bi(r)leşik sözcük diye bir şey uydurdular. Ayrı yazılan sözcük diye bir şey olmaz. Bir sözcük bileşik de olsa, iki ayrı sözcüğün birleşmesinden de oluşsa tek parça olarak yazılır. Adı üstünde sözcük, ayrı yazılmaz bu.

Bu saçmalıkları yüzünden Adamsendecilik sözcüğünü TDK'da Adam sendecilik diye görürsünüz. Halbuki oradaki de, dahi anlamındaki de'dir. İlla ayrı yazılacaksa Adam sen de cilik diye yazılması gerekir ki bunun da saçmalık olacağını bildiklerinden ne yardan geçebiliyorlar ne de serden. Aynı biçimde şapka olarak bilinen düzeltme iminin yazımında vb. TDK'nın çelişkili ve dil mantığına aykırı uygulamaları var.

ek soru 2: Ana Yazım Kılavuzunun internet vesiyonu yok. Ama zaten çok pratik biçimde basılmış bir cep kitabı. Her yere götürülebilir.

Ayrıca yazım kılavuzlarıyla ilgili de şurada faydalı olacağını düşündüğüm bir yazı mevcut: yazarodasi.blogspot.com

Bir de Ekşi Sözlük yazarlığının nasıl bir söz hakkı olabilir ki diyenler unutmamalı ki Ekşi Sözlük'teki bütün başlıklar Hacivat denilen ve hemen hepsi üniversitede hoca, editör, yayıncı vb. olan kişiler tarafından dil kurallarına göre denetleniyor. TDK'nın resmi bir bağlayıcılığı falan da yoktur, bilip bilmeden konuşmayın.

TDK'yı esas kabul edenler büyük çoğunlukla genç kuşaktan kimseler olsa gerek. AKP iktidarı döneminde üniversite, y.lisans vb. okuyan gençler TDK'yı da esas alıyorlar. Bilinçli bir tutum değil bu.

Bir başka yanıtım da mot à mot ile ilgili. Bir sözcüğün kaynak dildeki yazılışı doğru kabul edilemez. Sözcüğün geçtiği dilde nasıl yazılıyorsa o hali doğrudur. Sözcüğün etimolojisiyle bir sözcüğün bir dildeki hali farklı şeylerdir. Bunları karıştırmamak gerek. O zaman televizyonu da television yazsın insanlar... Veya tişört yerine t-shirt yazsınlar. (Gerçi çoğu insan bu hataya düşüyor ama neyse)
0
microfiction
(21.06.13)
@ermanen

Hay aklınızla binbeşyüz yaşayın! Ne iyi etmişsiniz de sormuşsunuz bu soruyu... Bissürü şey öğrendim.

@microfiction

Teşekkürler aydınlatıcı bilgiler için üstadım.

"Bir de Ekşi Sözlük yazarlığının nasıl bir söz hakkı olabilir ki diyenler unutmamalı ki Ekşi Sözlük'teki bütün başlıklar Hacivat denilen ve hemen hepsi üniversitede hoca, editör, yayıncı vb. olan kişiler tarafından dil kurallarına göre denetleniyor. TDK'nın resmi bir bağlayıcılığı falan da yoktur, bilip bilmeden konuşmayın."

yazmışsınız. Benim söylemeye çalıştığım şey, Ekşi'de bir konuda yazılmış bir görüş, nasıl referans görüş olabilir? Ekşi'de yazana bakarak nasıl yönümüzü bulabiliriz? Mesela (bkz: motamot çevirinin azizliği) diye bir başlık var.

Ondan soğnacığıma, Ekşi'ye motamo diye de sorsanız, motamot diye de sorsanız, mot à mot diye de sorsanız, sizi (bkz: mot a mot) başlığına yönlendiriyor.

Mesela, bu başlıktaki girilerden biri şöyle (aynen kopi peyst):

"kimilerinin "notanot" diye telaffuz ettikleri fr menşeili tabir"

gördüğünüz gibi yazarımız "menşeli" yazmayı bile bilmiyor.

Nerde bu devlet? Nerde bu hacivatlar?

Bir başka yazarımız, aynen şunu girmiş bu başlığa:

(bkz: literally)

Halbuki (bkz: literal) olarak girmiş olmalıydı. Hacivatlar bunu da atlamış.

Öte yandan,

"Ekşi Sözlük'teki bütün başlıklar Hacivat denilen ve hemen hepsi üniversitede hoca, editör, yayıncı vb. olan kişiler tarafından dil kurallarına göre denetleniyor." diyosunuz da,

ben arada sırada girilerimde,

ammaaaa waaa laaqıynnn, yazıyorum. Bi gün bile olsun bi Hacivat da, "ne diyon sen aga?" demedi.

Bazen de "mına koyim" yazıyorum. Bi Hacivat da çıkıp "Huoopp, bilâder!!! Akıllı ol! Alırım paçanı aşşaaa!" demedi.

Beri yandan, an itibarıyle Ekşi'deki giri sayısı 18,855,740 olmuş. Bu hacivatlar kaç kişi ki, 20 milyon giriye kalite kontrolü yapceklee? Bu sebepten, Ekşi bir referans kabul edilebilir mi?

"Wikipedia'nın ve Vikipedi'nin bile ev ödevlerinde referans kaynak kabul edilmediği bir ortamda, Ekşi nasıl referans olabilir?" diye sormak istemiştim sadece... "Bile" dememin sebebi, Wiki/Viki'nin geyik bi ortam olmamasındandır. İmece usûlü ile yazıldıkları malum ama ciddi olmaları bekleniyo galiba. "Yazarlarının ehil olup olmadığı bilinmediği için ve kaynaklarının sahih olup olmadığı bilinmediği için referans kabul edilmiyor pek çok hacı hoca tayfası tarafından. Aynı noktadan hareketle ve üstelik bi de geyiği bol olan Ekşi de referans kabul edilmez heralde" demek istedim. Yoksa Ekşi candır, bi de kutsal bilgi kaynağıdır.

"TDK'nın resmi bir bağlayıcılığı falan da yoktur, bilip bilmeden konuşmayın." sözünüzü bana mı söylediniz, bundan çok emin olamadım.

Zaten resmî bağlayıcılığı olmaması gerek heralde di mi? Yazım kurallarını çiğnersek, naapacak TDK? Gelip aazımıza biber mi sürecek?

Bi de, biraz hızlı okuyosunuz galiba. Ya da ayfondan filan okuyosunuz.

"mot à mot

doğrusu bu."

diye yazmışım. Biraz aşağıda da,

"Bu durumda mota mo olur deyimin tamamı." yazmışım.

Sonra bu güzel sorunun sahibi ermanen üstadım, "ayrıca "mot à mot" nasıl türkçe de doğru olabilir ki?" diye sormuş bir ilave soruyla ve ona cevap vermişim ama o da gözünüzden kaçmış herhalde.

Ama belli ki, sizden öğreneceğim çok şey var. Teşekkürler katkılarınız için.
0
compadrito
(22.06.13)
Böyle konularda Dil Derneği tek doğru kaynaktır.
0
amateur
(22.06.13)
@compadrito tdk'nın resmî bağlayıcılığı yok sözünü size söylemedim.

ikincisi, siz hacivat mevhumunu tamamen yanlış anlamışsınız. ekşi sözlük'te entryler/giriler dil kurallarına göre denetlenmiyor. sadece başlıklar gerektiği zaman bu denetime tabi. sözgelimi bir başlık "hristiyan" biçiminde açılmışsa "hıristiyan" biçiminde düzeltiliyor. ya da provakatör diye açılmışsa provokatör başlığına yönlendiriliyor. tabii burada bağlama da bakılıyor. bir sözcüğün bilinçli olarak, özellikle yanlış yazımı, yanlış yazılmış bir yerden aktarımı vb. olabilir. bunlara dokunulmuyor. onun dışında entrylerin yazımına karışılmıyor.
0
microfiction
(22.06.13)
@microfiction

Teşekkürler açıklama için. Ama tatminkâr olmadı. Çünkü,

"Bir de Ekşi Sözlük yazarlığının nasıl bir söz hakkı olabilir ki diyenler unutmamalı ki Ekşi Sözlük'teki bütün başlıklar Hacivat denilen ve hemen hepsi üniversitede hoca, editör, yayıncı vb. olan kişiler tarafından dil kurallarına göre denetleniyor."

yazdıktan sonra,


"sadece başlıklar gerektiği zaman bu denetime tabi. sözgelimi bir başlık "hristiyan" biçiminde açılmışsa "hıristiyan" biçiminde düzeltiliyor. ya da provakatör diye açılmışsa provokatör başlığına yönlendiriliyor. tabii burada bağlama da bakılıyor. bir sözcüğün bilinçli olarak, özellikle yanlış yazımı, yanlış yazılmış bir yerden aktarımı vb. olabilir. bunlara dokunulmuyor. onun dışında entrylerin yazımına karışılmıyor"

yazdınız.

Ben de diyorum ki, hacivat mefhumunu anladım ama mevzu ile bi alâkası olmadığını göstermek için o örnekleri verdim. Yani hacivatların Ekşi'de açılan başlıkları düzenleyici bir işlevleri var. Giri, sözlük formatına aykırı olmadıkça, göte girme ihtimali olmadıkça, içerik de selbez, uçuş da selbez, atış da selbez... Öte yandan, Ekşi'de yazar olmak için gereken başka bi ehliyet yok. Beri yandan, kaynaklar sahih değil. Bazen de götümüzden uydurup yazıyoz.

Bu durumda, Ekşi nasıl referans olabilir?

Ama ermanen üstadımız, "Ekşi gene de bir fikir verebiliyor" mealinde bir şey yazdı ki haklıdır, herhangi bir güvenilirliği ve geçerliliği olmayan giriler arasında, doğru bilgi verenler de var. Ama seçmeyi bilirseniz...

Bu yüzden, bu soruya gelen cevaplardan öğrendiğim, Adam, Epsilon, Dil Derneği, Ana Yazım Kılavuzu gibi kaynaklarla pek mukayese edilemez Ekşi...

Fikir verir, evet. Ama belirleyici olamaz.
0
compadrito
(22.06.13)
burada kastettiğim şey zaten sözlükteki tanımlar, içerik yönünden değil, imla yönünden sözlüğün kullanımı. dolayısıyla başlıklar da doğru imla konusunda yardımcı olacaktır. entrylerin içerikleriyse dediğiniz gibi fikir verecektir. zaten burada bile görüyoruz bu kullanım biçimini. entrylerde ayrıca başka kaynaklarda kolayca erişemeyeceğimiz biçimde yazım kılavuzları arasındaki çelişkiler, bu çelişkiler üstüne tartışmalar, farklı görüşler de yer alıyor. insanlar birbirinin hatalarını düzeltiyor, doğruya ulaşılıyor. sözgelimi ben mevhum yazmışım, siz mefhum olduğunu düzeltiyorsunuz vb. internet de böyle bir şey zaten. internet okuryazarı olan kişi doğru biçimde okuyabiliyor. ama dediğinizi anlıyorum, doğruda doğruya bir yazım kılavuzu değil zaten sözlük.
0
microfiction
(22.06.13)
Dile cidden kafa yoracaksanız çeşitli imla kılavuzlarrına sahip olmanız gerekiyor zaten. Benim ana referansım Dil Derneği'nin kılavuzudur. Nijat Özön ve TDK'da elimin altında.

Genel durum şudur; Her kurumun kendi imla kuralları ve klavuzu vardır. Mesela ayrıntı yayınlarındaki kitapların dil bütünlüğüyle Remzi Kitabevi yayınlarından çıkan kitapların dil bütünlüğü arasında fark vardır.

Yayınevleri x kılavuzu tercih eder ve o kılavuzda eksik gördükleri madde ve kuralları bir metin halinde çevirmenlerine, editörlerine yollarlar.

Yani şu kılavuz doğrudur demek pek doğru değil. Her kılavuzun eksikleri var. Ben TDK'yı referans almam.
0
one minute
(16.09.14)
(3)

resimde ne yazıyor? (arapça, yunanca, ermenice)

gang leader of wasseypur
bu resmin daha büyüğüne erişmek istiyorum ama nasıl aratacağımı bilemedim ne yazıyor orada plağın ismi olarak?http://www.agos.com.tr/upload/images/Foto%20%234.jpg
bu resmin daha büyüğüne erişmek istiyorum ama nasıl aratacağımı bilemedim ne yazıyor orada plağın ismi olarak?
www.agos.com.tr
0
gang leader of wasseypur
(15.06.13)
Google görsel arama kısmına resmi sürükleyip bırakınca arama yapıp farklı boyutlarını ve benzerlerini bulabiliyor
0
uepuey
(15.06.13)
türk müzikleri - arap müzikleri müzik yerine ezgi filan da olabilir. ona benzer anlamı olan bir kelime işte.

haa pardon plağın ismi olarak demişsin. en azından arapça olan kısmında plağın ismi yazmıyor.
0
wilhelmwasmuss
(15.06.13)
Yunancası Ellenikoi Diskoi - tahminimce "Yunanca plaklar" veya "Yunan plakları" demek...

En altta ise, "Bulgarski Plagi" yazıyo. (ikinci kelimeden emin değilim ama ingilizce "records", plaklar demek olduğu için emin de olabilirim)
0
compadrito
(15.06.13)
(5)

muhabbet etmemek

FreSh
bir insanla oturup da hiçbirşey konuşmamak muhabbet etmemek beni sıkmıyor. bu başka insanları sıkar mı?
bir insanla oturup da hiçbirşey konuşmamak muhabbet etmemek beni sıkmıyor. bu başka insanları sıkar mı?
0
FreSh
(28.05.13)
sıkabilir, insanına bağlı
0
patricia kitten
(28.05.13)
evet kişiye bağlı.bazı insanlar konuşmayı çok sever,bazıları da konuşmayı sevmez.
0
rock n roll
(28.05.13)
Bazen sessizlik iyidir..
0
anonymice
(28.05.13)
a-ha! yalnız değilim, biliyodum! ya valla karşımdaki sıkılıyo diye gerim gerim geriliyorum. muhabbet açayım desem de hiç beceremiyorum zaten. bekliyorum ki karşımdaki konuşsun ben dinleyeyim. çok çabalıyorsa destek vermeye çalışıyorum da işte mal mal durumlar oluşuyor.
0
bxgx
(28.05.13)
bu anormal bir şey değil ki, konuşmadan duramayan, 2 dk. ortamda ses çıkmayınca muhakkak konuşan insanlar da var, bu da bir gerçek ama ben sıkılmam,

bu durum hemen her gün de yaşadığım bir şey, dersimin olmadığı bir saat, benimle birlikte, 2-3 öğretmen arkadaşın da o saatleri boş oluyor, birbirimizle de muhabbetimiz yok, herhangi bir problemimizde yok, genelde o 1 saat konuşma olmuyor ya da çok az oluyor muhabbet olmuyor işte kısaca, ben kendime bir meşgale buluyorum onlar buluyor, falan filan. hiçbirimizin de bundan rahatsız olduğu filan yok.

ama konuşmazsa ölecek hastalığına sahip insanlar da var hayatta.
0
wilhelmwasmuss
(28.05.13)
(1)

Kafiye sorusu - şiir miir

ya ben lan neyse
selamlar,şimdi dostlarım diyelim bir dörtlük var.1. a. bu dörtlüğün ilk 3 mısrasında ses benzerliği var. böyle olunca kafiye sayılıyor mu? b. sayılıyorsa ne deniliyor? örneğin "1. ve 3. mısralar aralarında kafiyeli." mi deniliyor?2. peki 4 tanesinin 2 tanesinde benzerlik olursa kafiye sayılıyor mu?3
selamlar,

şimdi dostlarım diyelim bir dörtlük var.

1. a. bu dörtlüğün ilk 3 mısrasında ses benzerliği var. böyle olunca kafiye sayılıyor mu?

b. sayılıyorsa ne deniliyor? örneğin "1. ve 3. mısralar aralarında kafiyeli." mi deniliyor?

2. peki 4 tanesinin 2 tanesinde benzerlik olursa kafiye sayılıyor mu?

3. Bir de şiirlerde noktalama işaretleri konuluyor mu? Yani noktalama kuralları şiirlerde de geçerli mi?

4. ek halindeki rediflerde eklerin görevlerinin aynı olması redif olması için yeterli mi? mesela -ım ve -un ekleri var. ikisi de diyelim ki iyelik eki. görevler aynı ama sesler farklı. Bunlar redif sayılıyor mu?

arkadaşlar cevaplar benim için önemli. hangi soruya cevap verdiyseniz seçeneğini de cevaba eklerseniz müteşekkir olurum.

sağolunuz, varolunuz.
0
ya ben lan neyse
(21.05.13)
1. ilk 3 dizedeki ses benzerliği yani - aaab bir kafiye örgüsü çeşididir adı da düz uyaktır.

2. bir dörtlükte iki dizenin uyaklı olması o dörtlükte uyak var demek için yeterlidir.

4. redifte görev benzerliği yeterlidir, küçük ses farklılıkları olabilir. lar , ler, ım , im vs gibi.
0
wilhelmwasmuss
(21.05.13)
(4)

Arapçası olan bi bakabilir mi?? (ciddi soru)

mormormorius
Demin patlıcan yemeği yaparken fark ettim. Burada Allah mı yazıyor?https://fbcdn-sphotos-f-a.akamaihd.net/hphotos-ak-ash4/303356_563797390307116_1493602583_n.jpg
Demin patlıcan yemeği yaparken fark ettim. Burada Allah mı yazıyor?

fbcdn-sphotos-f-a.akamaihd.net
0
mormormorius
(02.04.13)
0
giderbey
(02.04.13)
Hayır.
0
microfiction
(02.04.13)
yazmıyor, benziyor olması yazması anlamına gelmez
0
facebook
(02.04.13)
bir benzerlik söz konusu ama patlıcanın besin değerlerinde bir değişiklik olacağını sanmıyorum:)
0
wilhelmwasmuss
(02.04.13)
(6)

kısa dönemde çavuşluk kalktı mı

all girls dream
nedir son durum?
nedir son durum?
0
all girls dream
(28.02.13)
eskiden kısa dönemlerin hepsi dağıtımdan sonra çavuş oluyordu. şimdi sadece bir kısmı çavuş oluyor. diğerleri onbaşı.
329'dan itibaren bu şekilde.
0
el magico
(28.02.13)
nasıl cavus olunuyor peki
0
🌸all girls dream
(28.02.13)
acemilikte başarı bilmemnesi kazananlar oluyor sanırım. tam emin değilim.
0
el magico
(28.02.13)
birliğin bölüğün ihtiyaç durumuna ve komutanın keyfine göre.
0
feodal moruk
(28.02.13)
Biz bitime 10-15 gün kala çavuş olmuştuk.Hiç olmayanlar da oluyor. Başarıyla falan ilgisi yok. İhtiyaçla ilgisi olabiliyor, biraz da keyfiyet var arkadaşın dediği gibi.
0
Godless
(28.02.13)
tamamen keyfi şeyler, ben 343.dönemdim, kısa dönemler olarak hepimiz dümdüz er'dik dağıtıma gittiğimiz birlikte.
0
wilhelmwasmuss
(28.02.13)
(5)

hayalgücü kelimesine bir ek daha getirirsem

dahinnotha
nasıl olur?`hayalgücü olan` diyeceğim. hayalgücülü, hayalgüçlü... keza, olmayan;hayalgücüsüz, hayalgüçsüz falan. nasıl denir?
nasıl olur?

hayalgücü olan diyeceğim.
hayalgücülü, hayalgüçlü...

keza, olmayan;
hayalgücüsüz, hayalgüçsüz

falan. nasıl denir?
0
dahinnotha
(18.02.13)
hayalgücü yüksek?
Hayaligüçlü olur en yakın ve mantıklı. Ama kullanılmıyor dilde o şekilde.
0
dampire
(18.02.13)
hayalgücü yüksek yada düşük bence en ideal kullanımı
0
berginyonbaenre
(18.02.13)
hayal gücü ayrı yazılıyor. isim tamlaması gibi yani.

bence ek ile sıfatlaştırılamıyor bu tümce.

"hayal gücü kuvvetli" olur mesela
0
ermanen
(18.02.13)
hayalgücü, isim tamlaması biçiminde kurulmuş bir birleşik kelime olduğu için ne kadar uğraşsan da boşuna, bir yapım eki getiremezsin.

''hayalgücü olan'' diyebilsin insanlar diye zamanında düşünülmüş ve hayalgücü yüksek ya da hayalgücüne sahip ifadeleri ortaya çıkmış zaten:) zorlamanın anlamı yok.
0
wilhelmwasmuss
(18.02.13)
hayalgücü zayıf
hayalgücü yüksek
hayalgücü olan

denebilir.
0
9kuyruklukedi
(18.02.13)
(4)

cumartesi günü iddaa kuponum

memories
beyler biraz maçlara bakıp analiz yattım aklıma en çok yatan maçlar bunlar nasıl sizce ?276 PSV EİNDHOVER - ULTRECH VAR ORAN:1.70277 Roma - Juventus ms2 oran :1.95172 Mainz - Schalke ms1 oran : 2.00
beyler biraz maçlara bakıp analiz yattım aklıma en çok yatan maçlar bunlar nasıl sizce ?

276 PSV EİNDHOVER - ULTRECH VAR ORAN:1.70

277 Roma - Juventus ms2 oran :1.95

172 Mainz - Schalke ms1 oran : 2.00
0
memories
(16.02.13)
cumartesi maçlarına bakmadım daha ama benim stratejime göre bu kupon mantıklı değil. 1,95 oranlı(ki normalde bu 2 küsür oran dünyada ve 2 küsür oranlı maçlar tahmini çok zor maçlardır.) ve deplasman takımına verilmiş. deplasman her zaman tehlikelidir. 1,95 oransa amaç, aynı oranlı herhangi bir iç saha takımı galibiyeti daha mantıklı bir tercih olur. ne biliyim bu riski alacağıma bu oranla, birazcık araştırmayla bi 4-6 gol maçı bulurum, sanırım 4-6 golde de benzer oranda para kazanılabilir. avrupa dönüşü olayı var juvenin. avrupa dönüşü her zaman sakattır. rakip roma sonuçta zonguldak kömürspor değil.

mainz'a ben güvenmiyorum. 2-3 hafta önce mi ne, augsburgla oynadı bunlar, maçı izledim, kepaze bi formları vardı. güvenimi kaybettim, schalke,schalkedir sonuçta, yenilmese kim sürpriz diyebilir?

ha juvede, mainz de yenerse şaşırtıcı olmaz ama risk-tercih şeysinde bana karlı gelmedi.
0
wilhelmwasmuss
(16.02.13)
güzel maçlar. büyük ihtimalle gelir.
0
random
(16.02.13)
Bende alt düşünüyorum o maç için birde bjk maçı içinde alt düşünüyorum herkes üst diyor
0
🌸memories
(16.02.13)
beşiktaş üst bence. bu hafta orta sahada oğuzhan da yok. ferdi tek başına. yol geçen hanı olur. mutlaka gol veya goller yer beşiktaş. zaten atma konusunda pek sıkıntısı yok.
0
random
(16.02.13)
(1)

nhl

baldur
nhl için tahmin veren türkçe ve ingilizce bildiğiniz siteler var mı?
nhl için tahmin veren türkçe ve ingilizce bildiğiniz siteler var mı?
0
baldur
(28.01.13)
vitibet'te olması lazımdı.
0
wilhelmwasmuss
(28.01.13)
(5)

B12 eksikligi

herkimse
b12 im 198 çıkmış. daha doktora gosteremedim ama cok mu düşük oluyor bu? iğne falan mi verir doktor?
b12 im 198 çıkmış. daha doktora gosteremedim ama cok mu düşük oluyor bu? iğne falan mi verir doktor?
0
herkimse
(27.01.13)
geçen gün yaptırdığım B12 testinin sonuç kağıdına baktım, referans değerler 211-911 imiş. sizinki alt sınırın biraz altında. iğne değil de hap olarak b12 takviyesi verebilir. bir de azıcık kırmızı et yeseniz düzelir gibi geliyor bana :) o kadar kötü durumda değilsiniz yani.
0
boo ya moon
(27.01.13)
b12 ideal değerleri test yaptırdığın yere göre değişiyor. benimki de referans değerlerin altındaydı ama 100 küsür ile 200 küsür aralığındaydı referans değerler. zaten o değerler tahlil kağıdında yazıyordur oradan anlarsın işte, hemen dodex denilen iğneyi veriyor genelde doktorlar.
0
wilhelmwasmuss
(27.01.13)
ilaç da verirler ama dana - kuzu ciğer en doğal ve zengin b12 kaynağıdır.
0
joepiscopo
(27.01.13)
normal değerleri 126-805 görünüyor benim yaptırdığım testte. benimse 300 çıktığında doktor alt sınırdan yukarıda olsa da 400'e çekmek gerekir diyerek bi kaç aylık b12 kürü önermişti. iğne verebilir. ya da dil altı tabletleri var solgar'ın hızlı emilen. onu da önerebilir.
0
merena
(27.01.13)
Beslenme ve metabolizma uzmanı Prof. Dr. Ahmet Aydın daha dün bir söyleşisinde bu konuya değindi. Ben de sonuç kağıdımda yazan 200 küsur değeri normal kabul edip bir kenara atmıştım ama Prof. Aydın 500'ün altı sonucu B12 açısından düşük kabul ediyor. Ve bu anlamda takviyenin oral yoldan haplarla değil de iğne yoluyla hızlandırılması gerektiğini ifade ediyor.
0
erdoyil
(28.01.13)
(7)

Dışardan yemek mi yoksa kendin mi yapmak?

marty turco
Dışardan yemek söylemek mi yoksa kendi başına yemek yapmak mı daha hesaplı?Dışardan yemek dediğim pizza, hamburger vs. fast food tarzı şeyler.Sanki bana evde yemek yapmak daha hesaplı gibime geliyor.
Dışardan yemek söylemek mi yoksa kendi başına yemek yapmak mı daha hesaplı?
Dışardan yemek dediğim pizza, hamburger vs. fast food tarzı şeyler.
Sanki bana evde yemek yapmak daha hesaplı gibime geliyor.
0
marty turco
(26.01.13)
elbette evde yapmak daha hesaplı.
kendine hizmet-servis-kar ücreti ödemiyorsun.
0
goldentitan
(26.01.13)
evdeki hesap çarşı'ya uymaz... ne anlama geliyor? kır iki yumurta demek oluyor... afiyet olsun.
0
neseli ispanak
(26.01.13)
nereden alışveriş yapacağını biliyorsan tabii ki evde yapmak daha hesaplı.
0
olabilir ya da olmayabilir
(26.01.13)
3 çeşit 5 tl yiyorum..ev yemekleri yapan esnaf lokantası tarzı bir yerde.Evde yapmaktan daha ucuza geliyor
0
pierre bezukhov
(26.01.13)
inanma bunlara martym kır iki yumurta çok pişman olursun...
0
neseli ispanak
(27.01.13)
evde yapmak elbette, tartışmaya bile açılmayacak kadar net. ha tabi 28 çeşit abidik gubidik malzeme içeren yemekleri yaparım dersen ayrı. ki pizza, hamburger diyen adamsın yapmazsın öyle enteresan yemekler.
0
wilhelmwasmuss
(27.01.13)
evde yapacağın sağlıklı yemeklerle kısa vadede basur, ishal ve benzeri hastalıklardan, uzun vadede ise mide ve bağırsak kanserinden korunacağı gerçeğini de hesaba katarsak daha ucuz evet.
0
roket adam
(27.01.13)
(10)

yazarların dil bilgisi

yetkili birine benzeyen abi
çok ünlü yazarların ve şairlerin eski basım kitaplarını okurken dikkatimi çeken nokta var: hazırlayan yerine hazırlıyan, yapmaya yerine yapmağa gibi kelimeler kullanıyorlar. yazım yanlışları var çoğu yerde. o kadar çok denk geldim ki çoğu da türk edebiyatının önemli isimleri. bu yazarlar neden böyle
çok ünlü yazarların ve şairlerin eski basım kitaplarını okurken dikkatimi çeken nokta var: hazırlayan yerine hazırlıyan, yapmaya yerine yapmağa gibi kelimeler kullanıyorlar. yazım yanlışları var çoğu yerde. o kadar çok denk geldim ki çoğu da türk edebiyatının önemli isimleri. bu yazarlar neden böyle yazmış? eskiden böyle miydi? bu kadar eğitimli yazarın bunları fark etmemesi normal mi?
0
yetkili birine benzeyen abi
(11.01.13)
eskiden öyleymiş.

yapmağa gittim, görmeğe geldim gibi kelimelere de rastlayabilirsiniz.

günümüzde bile koskoca yazarların doğru dilbilgisi kullandığını mı sanıyorsunuz. birini twitter'dan falan takip edin ve görün yazdıklarını. bütün o yazılan kitapları editörler, redaktörler toparlıyor.
0
kibritsuyu
(11.01.13)
kitabi sadece yazar yazmiyor, editör ve eskiden dizgici de müdahil. yazim yanlislarinin büyük bir sebebi onlar.
0
atmacaged
(11.01.13)
latin alfabesine geçtikten sonra uyum sürecinin sonuçları bunlar, eski gazetelerde de bolca var.
0
hocam fazla egon var mi
(11.01.13)
@hocam fazla egon var mı eskideki doğru ile şimdiki doğru farklı şeyler mi?
0
🌸yetkili birine benzeyen abi
(11.01.13)
aynen öyle.
0
hocam fazla egon var mi
(11.01.13)
çok ünlü yazarlar zaten farklı kullanıyor dili.
tezer özlü, bilge karasu, oruç aruoba mesela şey'i ayrı yazmazlar. buna hata değil, kendi tercihleri deriz, bilmediklerinden değil tdk'ın kurallarını kabullenmediklerinden böyle yazar bu adamlar/kadınlar.

ama bahsettiğiniz tamamen dilin değişimyle ilgili, eski dilbilgisi kuralları öyleymiş. tdk malum, her sene yazım değişimi oluyor bizde zaten. otuz kırk yıl önceyl farklı olması çok normal.
0
mutevazi
(11.01.13)
O "yapmağa" kelimesi bana aslında mantıklı geliyor, neden mi? Çünkü yapmak-a şeklinde ek alınca "k"nin yumuşayarak "ğ"ye dönüşmesi gerekir, ama artık "y" kullanılıyor, o ayrı mevzu. Bir de dilin kuralları habire değişiyor ülkemizde.
0
poyrass
(11.01.13)
türk dil kurumunun mahareti bu. onlarda hata yok. adam kelimelerle resim çiziyor. hiç bilmemesi mümkün mü? mesela eskiden için demezlerdi içün derlerdi. onun için yerine on'çün derlerdi. yapmağa falan gibi kelimelerin sonunda "ğayn" denilen arapça harf bulunur orjinalde. ancak günümüzde dil kurumunun türkçeden yabancı kelimeleri ve kuralları atma çabasının sonucu olarak ünlü uyumları falan gibi pek çok kurala istinaden yapmağa olmuş yapmaya. Sence o adamların hele hele klasik türk edebiyatı romancılarının dil bilgisine hakim olmamaları mümkün mü? mantıklı mı bu?
0
kallesnikof
(11.01.13)
yazım kurallarının her yıl illa ki bir yerlerinin değişmesinden kaynaklı o. eski kitapların, dergilerin gazetelerin alayında var. adamın döneminde gayet normal olan kullanım şimdi kural değiştiği için yanlış geliyor tabi size.

bir dilin yazım kuralları, kelimelerin imlası nasıl her yıl değişir anlamış değilim. arabamı bu yıl geçtikçe yeni versiyonu çıkıyor hiç anlamadım zaten.
0
wilhelmwasmuss
(11.01.13)
@kallesnikof mantıklı değil işte. o yüzden soruyorum ya zaten. yurtdışında eğitim almış, türkiye'de hoca olmuş, edebiyatın büyük isimleri böyle basit hatalar yapamaz. biri ikisi değil belki 10 yazarda gördüm.
0
🌸yetkili birine benzeyen abi
(11.01.13)
(4)

Askerlik şubesi, ingilizce dil belgesi?

nucleon
Merhaba, Yarın askerlik şubesine gidip sevkimi alacağım. Ayrıca dil belgesi vs de verilebiliyormuş. Benim 90+ kpds ingilizce puanım var ve kısa dönem askerlik yapmak istiyorum. Bu belgeyi şubeye vereyim mi?
Merhaba,

Yarın askerlik şubesine gidip sevkimi alacağım. Ayrıca dil belgesi vs de verilebiliyormuş.

Benim 90+ kpds ingilizce puanım var ve kısa dönem askerlik yapmak istiyorum.

Bu belgeyi şubeye vereyim mi?
0
nucleon
(19.11.12)
bana kalırsa hiç gereği yok, tsk'ye sunulan bu tarz ekstra bilgi, belgeler yarar sağlamaz. ordu akademik başarınızla filan ilgilenmez. o halde ne gereği var.
0
wilhelmwasmuss
(19.11.12)
ben verdim, etkisi oldu mu bilmiyorum ama fena yerde yapmadım askerliği, hatta türkiye şartlarını düşününce hayli iyi bir yerdi. lafı dikkate alınır mı onu da bilmem ama sınav günü kayıttaki komutan "ooo iyiymiş işe yarar bu" gibisinden konuştu. hele dil bölümü çıkışlıysan belki olur bir şeyler. yalnız kısa dönem olayını pek etkileyeceğini sanmıyorum.
0
sanat guresi
(19.11.12)
Kisa dönem cikmayabiliyormus dediler bana ama
0
🌸nucleon
(19.11.12)
hocam işte artık tsk'nın ihtiyacı neyse o. ihtiyaçları varsa alırlar, yoksa almazlar. senin yapabileceğin pek bir şey kalmıyor. bunda da sınav puanı vs.den ziyade formasyonun önemli bittabi.

ha, kısa dönem yaptım ben. belgeyi vermeseydim uzun dönem yapar mıydım? sanmıyorum.
0
sanat guresi
(19.11.12)
(6)

askerlik

hasanli
Yurtdisinda dogmus, ama 5 sene once turk vatandasi olmus bir eleman askere gittigi zaman orda ismini, soyismini soyledikten sonra memletini neresi demeli? diyelim adam rusya, moskova dogumlu simdi adam ali veli rusya emret komutanimmi diyecek?
Yurtdisinda dogmus, ama 5 sene once turk vatandasi olmus bir eleman askere gittigi zaman orda ismini, soyismini soyledikten sonra memletini neresi demeli? diyelim adam rusya, moskova dogumlu simdi adam ali veli rusya emret komutanimmi diyecek?
0
hasanli
(08.09.12)
ben nüfüsa kayıtlı olduğum yeri söylüyordum.bende doğduktan sonra 9 sene bulgaristan da yaşadım 14 yaşımda türk vatandaşı oldum.
0
myumyun
(08.09.12)
nüfusa kayıtlı olduğun yeri söylemek zorundasın. kafana göre biyeri söyleyemiyorsun:)
0
bilmemkacincinick
(08.09.12)
nüfus kaydın nerede ise orası.
0
trakyali gulyabani
(08.09.12)
nufusa kayit oldugum yer bakirkoy. Istanbulmu diyecegim yani?
0
🌸hasanli
(08.09.12)
ali veli istanbul emret komutanım
0
trakyali gulyabani
(08.09.12)
amma ciddiye alınmış bu olay, kafana göre bi yeri söyler tekmilini ver, her işi bırakıp senin tekmilinde nereyi söylediğini kimse umursamaz. çok gözünde büyütüyo millet bu askerlik ritüellerini.
0
wilhelmwasmuss
(08.09.12)
(1)

dışişleri bakanının tam adı?

katukatu
http://fotocdncube.gazetevatan.com/fotogaleri/act/22865_1026_07062012_6.jpgh. e. diye bir şey yazıyor, unvan mıdır ad mıdır, neyse?
fotocdncube.gazetevatan.com
h. e. diye bir şey yazıyor, unvan mıdır ad mıdır, neyse?
0
katukatu
(30.07.12)
his excellency'nin kısaltması
0
wilhelmwasmuss
(30.07.12)
(8)

insanlarla göz teması kuramıyorum

proculianus
konuşurken insanların gözlerine bakamıyorum, kim olursa olsun.ya ağzına burnuna saçına falan bakıyorum ya da daha kötüsü etrafa bakıyorum. ayıp oluyor haliyle. rahatsız oluyorum gözlerine bakarken. daha doğrusu ben onların gözlerine bakınca onların da bana baktığını görüyorum ve onların benim gözler
konuşurken insanların gözlerine bakamıyorum, kim olursa olsun.
ya ağzına burnuna saçına falan bakıyorum ya da daha kötüsü etrafa bakıyorum. ayıp oluyor haliyle. rahatsız oluyorum gözlerine bakarken. daha doğrusu ben onların gözlerine bakınca onların da bana baktığını görüyorum ve onların benim gözlerime bakmalarından rahatsız oluyorum.
nasıl geçer bu?
0
proculianus
(23.06.12)
utangaçlık daha çok.
0
🌸proculianus
(23.06.12)
benimki tanımadığım insanlarla olan bir durum değil sadece. baya bildiğin en yakın arkadaşlarımla konuşurken bile gözlerine bakamıyorum.
0
🌸proculianus
(23.06.12)
aynı şey bende de var. bilmiyorum neden yaptığımı. herhalde iğrenç bir yüzüm var utanıyorum sanırım. zaten çok ciddi ters bakan biriyim. daha fazla ürkütmemek adına da yapıyor olabilirim. seninki de öyle bir şey mi ? yüzün sert mi ? defol git siktir git der gibi mi bakıyorsun ?
0
uykusuz her gece
(23.06.12)
yok ya sert bir yüzüm yok. :)
biri yüzüme bakınca acaba ne düşünüyor diye düşünüyorum. kötü şeyler düşündüğü geliyor aklıma ve rahatsız oluyorum. ne bileyim çirkin olduğumu ya da suratımda bir sivilce varsa ona baktığını gibi. hani biri suratınıza dikkatli bakınca acaba yüzümde bir şey mi var, dişimde maydanoz mu kalmış falan diye tedirgin olursunuz ya benim rahatsızlık böyle bir şey işte.
0
🌸proculianus
(23.06.12)
bende de var o ya. adamın ağzına bakıyorum konuşurken o da ayıp olmasın diye. göz göze gelemiyorum en fazla birkaç saniye sürüyor sonra kafamı çeviriyorum. çözüm bulursan bana bi sesleniver.
0
bohr atom modeli
(23.06.12)
kaşlarının ortasına bak derler genelde.
0
uykusuz her gece
(23.06.12)
yav bu ne arkadaş, amerikan filmlerindeki grup terapi şeysine döndü iyice bu duyuru, sırayla 3-4 tane herifi dertlerimizi anlatıyoruz, çözüm önerileri de ender gelişen osusan atakları gibi geliyo sadece.
0
wilhelmwasmuss
(23.06.12)
perloneth
(23.06.12)
(6)

savcı mı döver, emniyet müdürü mü + bonus soru

kibritsuyu
behzat ç'den kafaya takılanlar. savcı hanım behzat'ın üstü. hatta 3. sınıf emniyet müdürü olan tahsin'in de üstü.peki savcılık makamı bütün emniyet teşkilatının üstünde midir? yani il emniyet müdürünün de üstünde midir? nasıldır hiyerarşi?bonus: son zamanlarda daha önce hiç görmediğim veya dikkat et
behzat ç'den kafaya takılanlar. savcı hanım behzat'ın üstü. hatta 3. sınıf emniyet müdürü olan tahsin'in de üstü.

peki savcılık makamı bütün emniyet teşkilatının üstünde midir? yani il emniyet müdürünün de üstünde midir? nasıldır hiyerarşi?

bonus: son zamanlarda daha önce hiç görmediğim veya dikkat etmediğim bir polis rütbesi görüyorum. askerdeki onbaşı rütbesinin omuzdaki apolete takılmışı gibi bir şey. ne bu?
0
kibritsuyu
(20.06.12)
Savcı cumhuriyetin sadrazamıdır. Herkesi döver. Emniyet müdürüne abi çektirir.
0
nedendir bilinmez
(20.06.12)
savcı alayının amiridir dostum.
0
benbuhayatın
(20.06.12)
şöyle bir şey duymuştum. bir savcının kızı karda yolda kalan otobüsten inip babasını arıyor napıcam diye. baba git en yakın karakola otur. kız bi emniyet müdürlüğüne gidiyor, adını babasına veriyor, baba o emniyet müdürlüğünü arayınca emniyet müdürlüğünden kız bir makam aracıyla eve gönderiliyor. dolayısıyla savcı diyorum. bunu kocasının savcı olmasıyla övünen bi kadın anlatmıştı heheh.
0
merena
(20.06.12)
savcı > kolluk kuvveti , savcı > jandarma+polizei yani ''savcı win''
0
wilhelmwasmuss
(20.06.12)
ilk soruların cevaplanmış ben de son sorunu söyleyeyim bari, başpolis oluyor o rütbe yeni çıktı sayılır 1 sene oluyor. kom. yar. olmadığı zamanlarda grup amirliği fln yapıyorlar.
0
xenophobe
(20.06.12)
Şimdi kardeşim sana bu konuyu detaylı şekilde anlatacağım

Savcı-Emniyet Müdürü-Emniyet Genel Müdürü, Vali, Kaymakam kıyaslaması yapacagım yani biraz daha genişlettim.Herkesin görev alanı farklıdır fakat mevki ve saygınlık bakımdan sıralama yapacağım

Bunlardan en büyüğü Emniyet Genel Müdürüdür.Ülke içindeki tüm güvenlikten sorumludur.Emniyet Genel Müdürü genellikle daha önceden Vali olarak görev yapmış kişilerden seçilir.Merkez teşkilatında yer alır.Gerektiğinde 81 il valiliğe emir talimat ve genelge yazısı gönderebilir.İl Valileri Emniyet Genel Müdürünün emirlerini uygulamamla sorumludur.

2- İkinci sırada Vali vardır.İl protokol listesinde 1. sırada yer alır ve İl de devleti temsil eden en büyük kurumdur.

3- Üçüncü sırada İl Emniyet Müdürü vardır.Savcıdan daha önce sıralamaya almamın nedeni örnek verecek olursam İstanbul Emniyet Müdürlüğü mü daha prestijlidir yoksa herhangi bir cumhuriyet bassavcısı olmak mı kıyaslamak bile hata olur

4- Dördüncü sırada Kaymakam yer alır, Besinci sırada Savcı Yer alır.

Savcı-Emniyet Müdürü kıyaslamasında savcı sadece İlçe Emniyet Müdüründen üstündür diyebilirim
0
monacoroom1
(06.10.21)
(4)

fm ile ilgili yardım

enerji muhendisi
hiç bir oyuncu sınırlaması olmayan istediğim ülkeden istediğim kadar transfer yapabildiğim ve oynatabildiğim.mümkünse 3. 4. liglere kadar inen hangi ülke var?italya ab vatandaşı olmayanlara limit koyuyoringilterede malum çalışma izni
hiç bir oyuncu sınırlaması olmayan

istediğim ülkeden istediğim kadar transfer yapabildiğim ve oynatabildiğim.

mümkünse 3. 4. liglere kadar inen hangi ülke var?

italya ab vatandaşı olmayanlara limit koyuyor
ingilterede malum çalışma izni
0
enerji muhendisi
(20.06.12)
almanyaya baktınız mı? portekiz ya da?
0
ron dennis
(20.06.12)
hollanda
0
eyke
(20.06.12)
belçika
0
wilhelmwasmuss
(20.06.12)
editör'den ayarlayabilirsiniz istediğiniz ligi
0
tizi reftar olanin payine dagmen dolasir
(20.06.12)
(7)

Askerlik

turkishblue
4 yıllık üniversite mezunları yılın hangi aylarında askere alınırlar? yılda 3 dönem var diye biliyorum?
4 yıllık üniversite mezunları yılın hangi aylarında askere alınırlar? yılda 3 dönem var diye biliyorum?
0
turkishblue
(06.06.12)
hangi ayda mezun oldularsa ondan bir sonraki uygun dönemde alırlar. genelde zamanında mezun olanları aralık dönemine yetişiyor.
0
loveinaflipbook
(06.06.12)
@loveinaflipbook işte ben o dönemleri merak ediyorum. Mesela aralıkta dediğimiz askerliğin başlama tarihi mi yoksa başvuru tarihi mi?
0
🌸turkishblue
(06.06.12)
başvuru tarihi genelde dönem başlangıç tarihinden 2 ay öncesi oluyor. dönem başlangıç tarihleri ve başburu tarihleri asal'ın siteinde yazıyor olmalı.
0
loveinaflipbook
(06.06.12)
Nisan Ağustos Aralık

ama temmuzda mezun olursan ağustos'a yetişemeyebilirisn aralık kesin olur. ona göre ayarla.
0
bilan
(06.06.12)
nisan-ağustos ve aralık dönemleri var. mesela aralık döneminde askere gitmek için kasım ın son gününe kadar başvurman gerekiyor. diğer dönemlerde de aynısı işte. aralık 12 nisan 12 ve ağustos 12 de fiilen asker oluyorsun.
0
wilhelmwasmuss
(06.06.12)
aralıkta gitmek istiyorsan ekim sonuna kadar başvurman gerekmiyor mu? diğerleri de aynı şekilde?
0
sanal uyku
(06.06.12)
nısan agustos aralık 12de acemı bırlıgıne katılım gunun.

Agustos ıcın hazıranın son gunune kadar gıdıp basvurursan yuzde 95 agustos donemınde askersın ve yol ıznınle baglantılı degısım gostermekle bırlıkte ızın kullanmazsan 16-19ocakta askerlıgın bıter. Bu verdıgım rakamları dıger aylara gore oranlayabılırsın.
0
ykyt
(06.06.12)
(5)

özel sektörde (dershanede) hakkı yenen oldu mu?

schizophrenia
yaklaşık 1 yıldır bir dershanede çalışmaktaydım. yaklaşık 3 aydır maaşım verilmediği için istifa dilekçemi verip ayrılmaya karar verdim. ancak hala maaşımı alamadım. maaşımı almak için aradığımda da dolaylı yoldan "çalışacağın başka yerler için hakkında iyi şeyler söylemeyiz" gibi tehditler aldım. k
yaklaşık 1 yıldır bir dershanede çalışmaktaydım. yaklaşık 3 aydır maaşım verilmediği için istifa dilekçemi verip ayrılmaya karar verdim. ancak hala maaşımı alamadım. maaşımı almak için aradığımda da dolaylı yoldan "çalışacağın başka yerler için hakkında iyi şeyler söylemeyiz" gibi tehditler aldım. kurumda görevini en iyi yapanlardan biriydim. Ancak kurumda bu durumda olan tek kişi ben değilim. çalışıp ayrılanların çoğuyla davalıklar ya da onların da parası ödenmedi.

alacağım para yaklaşık 800 tl. bu para için bunlarla uğraşmaya değer mi? yoksa dershanelerde durum hep böyle mi?
0
schizophrenia
(04.06.12)
hep öyle. sömürünün ağır olduğu yerler oralar.
0
merena
(04.06.12)
sağolun. hayatımda kimseye kolay kolay saygısızlık yapmış değilim. ama o kadar çirkinleştiler ki böyle bir durumda olduğuma çok şaşırdım. tehdit almam ise daha da üzdü beni. gerçi kurumdan kendileriyle iyi şekilde ayrılan bir kişi bile yok şimdiye kadar. sebep aynı hepsinde de tabi ki...
0
🌸schizophrenia
(04.06.12)
800 değil 80 bile bırakmamak lazım böyle şerefsizlere.
0
baldur2
(04.06.12)
maaş alamama şeklinde değilse de farklı örneklerle oldu. görevini en iyi yapanın, en iyiyle, en iyiyi geçtim iyi ile muhattap olma ihtimali, küçük bir ihtimal dahilinde olan bir ülkedeyiz. uğraşmak için gerekli motivasyona sahipseniz uğraşın.
0
wilhelmwasmuss
(04.06.12)
hakkınızla kazandığınız para 10 lira bile olsa lütfen böyle şerefsizlere paranızı bırakmayın. istediği kadar tehdit etsin, asla karşılarında ezik kalmayın. hiç bi şey yapamazlar çünkü. ayrılan tüm hocalarıyla böyle olan bir dersane piyasada da tanınıyordur zaten. gerekirse siz de onları tehdit edin, sosyal medyayı kullanır, öğrenci sayınızı düşürürüm deyin!

hatta lütfen şu dersanenin adını bi söyleyin de bilelim. terbiyesiz herifler. çok sinirlendim. öğretmen olduğunuzu unutmalarına izin vermeyin lütfen

korkmayın, güçlü olun ve hakkınızı alın!

(3 yıldır dersane piyasasının içindeyim, yazdılarını beni çok senirlendirdi g)
0
yalnizca
(04.06.12)
(14)

sevgiliye hitap

isminivermekistemeyenkullaniciiki
şimdi arkadaşım bayan ve askerdeki sevgiline mektup yazmak için güzel bir hitap kelimesi istedi benden, dolayısıyla ben de sizden. haydı bakalım teşekkürler şimdiden..
şimdi arkadaşım bayan ve askerdeki sevgiline mektup yazmak için güzel bir hitap kelimesi istedi benden, dolayısıyla ben de sizden. haydı bakalım teşekkürler şimdiden..
0
isminivermekistemeyenkullaniciiki
(06.12.11)
mehmed'im.

askerliğe ithafen.
0
raa
(06.12.11)
bi kadın bana sen benim kahramanımsın dese epey havaya girerim :)
0
freebird5406_2
(06.12.11)
Hiç kullanmadım ama: "canım efendim".
Not: Benim duyduğumda erkek kullanmıştı ve "nebçimmiş lan, hoş" demiştim içimden.
0
andrey bolkonski
(06.12.11)
yalnız arkadaşım bayan ve askerdeki sevgilisine yazıyor.. ne geliştik sosyal konularda ülkece, görüyor musun? sansurlenmesek bari. teşekkürler bu arada hepnize dostlar
0
🌸isminivermekistemeyenkullaniciiki
(06.12.11)
@ismini....

yalnız daha hitapta takılmış. asker dönene kadar mektubu tamamlar umarım. :))

bu arada memedim konusunda ciddi değilim tabi. mehmet kim lan diye delirmesin herif gurbet ellerde :))
0
raa
(06.12.11)
:) ya sorun şu ki kız her her gün için mektup yazıyor yahu, çok saçma aşk meşk işlerı, anlamadım gitti..
0
🌸isminivermekistemeyenkullaniciiki
(06.12.11)
kar kartalım, dağ komandom, mehmedim, erim, sahibim, yiğidim..

not: gerçi bunları yazmasın, adam gaza gelip firar eder amk:)
0
blackmail
(06.12.11)
kadim dostum
0
egomanyak
(06.12.11)
sevgili
öyle diyordu galiba hülya koçyiğit bi filminde mektup yazıyordu er kişiye.
bi de şu osmanlı hitaplar vardır
gözüm açıp gördüğüm gönül verip sevdiğim gözümün nuru gönlümün sururu ömrümün dumuru efendim
onlar böyle yazıyorlarmış mektupta
0
niye ama
(06.12.11)
paşam :)
0
toshiro
(06.12.11)
ne yazarsan yaz ama dikkat et çocuğun orada dalga konusu olmasına izin verme :D
0
kamyonsans
(06.12.11)
asker sevgili,aşırı dozda alaya alınmaya maruz kalacağı için rdm lik olacaktır. (belki olmaz diyeceğim ama her gün için yazacakmış bir de hatun, kesin rdm'lik)

canım filan gibi klişeleri kullansın, yaratıcılık ne kadar artarsa o kadar gariplik yaratacaktır.
0
wilhelmwasmuss
(06.12.11)
müdür affına sığınıyorum, arkadaşa hürmetler ama bir erkek için çok candan, çok içten, okuduğu zaman 'ohahaha' dedirtip tebessüm etmesini sağlayacak tek hitap var; yarrağım.
0
galahad
(06.12.11)
komutanım, biricik komutanım daha uygun olur gibi geldi ortama. aralara emrinizdeyim,emrinize amadeyim vs de iyi gider. imza yaverin, yavuklun burcu . komik gelebilir ama ona komik gelmeyecektir.
0
ground
(06.12.11)
(15)

ders çalışarak sabahlayacak ergene tavsiyeler

sorubankasi
(git:333380)yarım matematik sınavım var ve bir günde bütün logaritma konusunu bitirmem lazım.hiç ders çalışmak için sabahlamadım,o yüzden tavsiyelerinizi esirgemeyin.ayrıca tüm gece çalışabilir miyimki?siz sabahlayınca kaç saat çalışabiliyorsunuz?
(git: 333380)yarım matematik sınavım var ve bir günde bütün logaritma konusunu bitirmem lazım.hiç ders çalışmak için sabahlamadım,o yüzden tavsiyelerinizi esirgemeyin.

ayrıca tüm gece çalışabilir miyimki?siz sabahlayınca kaç saat çalışabiliyorsunuz?
0
sorubankasi
(28.11.11)
logaritma sabaha kadar çalışılacak konu değil ki. bence şimdi yat uyu. sınavdan 2buçuk-3 saat önce kalk. güzel bi kahvaltı et, duşunu al. sonra da otur dersin başına. sınava kadar halledersin.


ille de sabahlayacam diyorsan, ara sıra camı aç balkona çık açık hava al.
kahve-kola gibi tavsiyeleri başkası verecektir.
0
yasakani
(28.11.11)
çalışırsınız.
proje zamanlarında 2-3 gün hiç uyumadan hem çalışıp hem okula gittiğim oluyor ve ölmedim. uykunuz geliyor gibi olunca yüzünüze soğuk su çarpın ve kan dolaşımınızı hızlandıracak bir şeyler yapın (ben yoga yapıyorum mesela, şınav çekseniz de olur).
0
kayranin kedisi
(28.11.11)
o sana bağlı birşey. bazı insanlar uykusu gelince bir bok anlamazlar. mesela ben. ama bir arkadaşım da günlük 2 saat uyku ile 1-2 hafta dayanıyor, bu da yetmezmiş gibi o kafayla sınavlara girip iyi not alıyordu. ama kola ve kahve karışımı iyidir, öneririm. ayık tutar adamı.


logaritma da basit konudur, üslü sayıları bilmen yeter hemen hemen. rahatça kavrarsın. ama bir gecede bitirip üstüne tüm soru tiplerini kavrayabilir misin bilemem. haydi rastgele.
0
banagazozalnuri
(28.11.11)
sabahlamak bana hiçbir zaman yaramadı. zaten tüm geceyi ders çalışarak geçirmek bir hayal. illa dikkatini dağıtacak saçma bir şey bulursun. o yüzden şimdi uykun ağır basana kadar çalışabileceğin kadar çalışmaya bak. sonrasında 4-5 hatta 3 saat bile uyusan olumlu yönde yarın çok büyük fark yaratır. sabah da kalkınca çalışmana devam edersin. tabi bünyen, çalışma metodun nedir bilmiyorum ama bende yarayan sistem bu.
0
hayley williams ile evlenecek genc
(28.11.11)
@yasakani başkası verecektir demiş, o zaman verelim.

kahve-kola
0
MaraudeR
(28.11.11)
ben hayatım boyunca sabahlayamadım çalışmak için. bir kaç önemli finalden önce heveslenip nescafeleri diktiğim oldu ama hep normal uyuma saatimde uykum geldi. zaten uykum gelmese de sıkılıp bırakırım.

öte yandan, logaritma lisede en rahat halledebileceğin konudur. konuyu kastırıp örneklerine de bakarsan çıkarırsın sınavı aradan.
0
yvandal
(28.11.11)
(git: 333407) risk budur dedim ve yaptim. Tek gram uykum yok. 84 saat uyumam bu gidisle.
0
LoRdS31
(28.11.11)
şahsi tecrübem: sabaha kadar çalışıp pelteye çevirdiğim beyinle elde edemediğim verimi, mevcut bilgi+yeterince uykudan elde ediyorum. bence güzel bi uyu, erken kalk, sınava kadar olan vakti değerlendir.
0
jangara
(28.11.11)
sana son bir öneri, hiç ders çalışmıyorsan bile matematiği günü gününe çalış. sınava hazırlanırken rahat edersin. millet konu çalışırken sen tekrar edersin sadece. misal, ben bazı konulara çalıştım bazı konulara çalışmadım, kısmen pişmanım şu an.
0
banagazozalnuri
(28.11.11)
tek tavsiyem var interneti bırak. :)
0
kediebesi
(28.11.11)
kahve+kola'dan dolayı bir gün birisi midesini delicek ben söyliyim. yapmayın olum, yapmayın evladım. zararlı diyoruz..
0
direnk
(28.11.11)
1 kez gerçek anlamda sabahladım, cehennem azabı çektim. ev arkadaşımla 1'er saat nöbetleşe uyumuştuk uyuyup kalmayalım diye. o 1 saatin dışındaki süre boyunca 2 koca ingiliz destanına çalışmıştım. sonuç; hayvani bir not aldım. sevindim.

sade kahve.
0
benneydim
(28.11.11)
uyu, uyu, uyumayınca belki sabahlarsın ama minimum verim olur, boş gözler ve idrak yeteneğini kaybetmiş bir beyinle çalışmış olursun, üstüne üstlük uyumadığın için o gecenin sabahındda da bi halt olmaz.

gerçi metabolizma ve beyin senin, biz ne tavsiye versek boş. yani ben uyumazsam başarısız olurdum son gece çalıştığım vize-finallerimde, başka biri de uyumaz, ders çalışarak sabahlar ve başarılı olur.

ama benim için ölçü hep şu olurdu; ders çalışma ve uykusuzluk hali, bir şey de içmedim ama kafam bi güzel oldu dediğim an uyurdum. o ana kadar çalışırdım.
0
wilhelmwasmuss
(28.11.11)
ulan tavsiye vermedim bu arada. türk kahvesi var ya, sade olanından. yapıyosun onu. içine de bebek aspirinleri var ya pembe, onlardan atıp karıştırıyosun. zararsız, net çözüm. gelsin logaritmalar..
0
direnk
(28.11.11)
konuda saatlerce çalışılacak bir şey yok, eğer sınavın da ilk saat değilse şimdi yat uyu. sabah okulda konuyu bilen birinden sana çıkabilecek belirli soru tiplerini anlatmasını iste. önceden de az buçuk bir bilgin varsa ortalama bir not alırsın.
0
iste o kavunici balik
(28.11.11)
(3)

takıntı - üzüntü

terp
tam da takıntı mı denir bilemedim de son zamanlarda bu huyum arttı. diyelim ki bir şarkı beğeniyorum bi milyon kez dinliyorum. bi filmin kesintilerini tekrara tekrar seyrediyorum. blogda beğendiğim yazıları tekrar tekrar okuyorum. bu dediklerim beni üzüntüye sevk eden şeyler için geçerli. biliyorum
tam da takıntı mı denir bilemedim de son zamanlarda bu huyum arttı. diyelim ki bir şarkı beğeniyorum bi milyon kez dinliyorum. bi filmin kesintilerini tekrara tekrar seyrediyorum. blogda beğendiğim yazıları tekrar tekrar okuyorum. bu dediklerim beni üzüntüye sevk eden şeyler için geçerli. biliyorum ki bu yazılar, müzikler vs. 1 hafta sonra o an verdiği hüzünlü hissiyatı kaybedecek ama yine de o 1 hafta boyunca hüzünleniyorum. bundan nasıl yırtarım? ergen değilim.
0
terp
(28.11.11)
kendini beğenmiyorsun ve başkalarının yerine koymak istiyorsun. beğenmemek değilde, olmak istediğin yerde değilsin yani. böyle bi şey söz konusu mu peki?
0
blackmail
(28.11.11)
o durum bende de oluyor, zaman zaman artış gösteriyor. o hafta ya da zaman dilimi ne kadarsa işte o sürede, artık günlük hayatta yaşanılan olayların etkisiyle midir, içinde bulunulan ruh haliyle mi alakalıdır bilemiyorum ama bir milyon kere izleme, dinleme, okuma isteği uyandıran şey, bir süre sonra o zaman dilimindeki etkiyi bırakamıyor. bu çok da anormal bir durum değil herhalde, garip gibi dursa da.

not: ben de ergen değilim bu arada :)
0
wilhelmwasmuss
(28.11.11)
pekiştirme ihtiyacı duyuyorsun normal, yanlış şeyleri pekiştirme yeter.
0
kediebesi
(28.11.11)
(4)

Askerlik erteleme olayı hakkında ACİL!!!

komutanlogar
Arkadaşlar ben aöf 1.sınıftayken büro askeriyeye benim belgelerimi filan göndermemiş neyse kağıt gelmiş kaçak durumuna mı ne düşmüşüm neyse öğrenci belgem ile gittim halletim şöyle bir kağıt verdiler.31.10.2011 tarihine kadar askerlik işlemleri yönünden bir sakıncası yoktur diye.ben şimdi 2.sınıfa g
Arkadaşlar ben aöf 1.sınıftayken büro askeriyeye benim belgelerimi filan göndermemiş neyse kağıt gelmiş kaçak durumuna mı ne düşmüşüm neyse öğrenci belgem ile gittim halletim
şöyle bir kağıt verdiler.

31.10.2011 tarihine kadar askerlik işlemleri yönünden bir sakıncası yoktur diye.

ben şimdi 2.sınıfa geçtim yine geçen seneki işlemleri bu senede aynı şekilde askeriyeye gidip yapacak mıyım yapmazsam ne olur. bu olay nedir?
0
komutanlogar
(22.11.11)
illaki askerlik subesine gitmen gerekmiyor. kutugunun bulundugu askerlik subesine aof'den alacagin ogrenci belgeni aps posta ile yolla, sonra da gelip oraya gelip gelmedigini telefonla teyyit ettir. aof yapar oyle abuk isler.
0
rm
(22.11.11)
@rm, yani işlemleri aynı şekilde bu senede yapıyoruz değil mi?
evet ise her sene yapcam o halde mezun olana kadar
0
🌸komutanlogar
(22.11.11)
@rm, kütüğüm kırşehir yoklama veya tam bilmiyorum kaçak olduğuma dair belge oraya gelmişti taa ilk başta. ordaki muhtar bana postaladı mektubu. bende mektupla birlikte bürodan aldığım öğrenci belgesi ile ankara'daki askerlik şubesinden yaptım işlemlerimi. ankara'da oturuyorum.
ilk sene böyle yapmıştım?
0
🌸komutanlogar
(22.11.11)
herhangi bir askerlik şubesinde yapabilirsin. kütüğünün bulunduğu ile gitmene gerek yok.
0
wilhelmwasmuss
(22.11.11)
(14)

kilo almak istiyorum!

slavez
la valla utanır oldum ya. yaş olucak 20 ben hala 45 kilolarda sekmece. napmalı, ne etmeli.iyi de yerim ama yok arkadaş, olmuyor. çocukluktan beri zayıfım. ilkokulda 1'de 16 kiloydum la!artık spor salonuysa spor salonu, bilmem ne tozuysa bilmem ne tozu, iğnesiyse iğnesi. ne yapayım da şöyle bir 60 ki
la valla utanır oldum ya. yaş olucak 20 ben hala 45 kilolarda sekmece. napmalı, ne etmeli.

iyi de yerim ama yok arkadaş, olmuyor. çocukluktan beri zayıfım. ilkokulda 1'de 16 kiloydum la!

artık spor salonuysa spor salonu, bilmem ne tozuysa bilmem ne tozu, iğnesiyse iğnesi. ne yapayım da şöyle bir 60 kilo olayım artık? var mı tecrübeli arkadaşlar :(
0
slavez
(13.11.11)
cinsiyet erkek.
0
🌸slavez
(13.11.11)
ekmeği çok yicen. başka yol yok
0
yagmursuyunacorba
(13.11.11)
cigerdelen, abi annem hemşire. bu tip bi şey gerektirmeden anında yapılabilecek şeylerin allahını denedim, sağolsun.

daha atraksiyonlu şeyler lazım sanırım.
0
🌸slavez
(13.11.11)
karbonhidratlı besinler ye. sana tavsiyem geceleri yatmadan yarım saat 1 saat önce ekmek arası peynir, salam yap ye. uyu. uyumadan önce yemek yemek çok fena kilo aldırır.
0
false pretension
(13.11.11)
Gece yemekleri bu konuda benzersizdir. Normal öğünlerde ne yerseniz yiyin yaramaz da, gece yediğiniz her şey size kilo olarak geri döner.
0
cok sey hakkinda az sey bilen adam
(13.11.11)
ekmek falan halt etmiş. senelerdir 3-5 kilo alayım diye dayandım ekmeğe, yerimde saydım. ama sadece 1-2 ay boyunca günde 1 kahvaltılık kasesi dolusu tahin pekmek bitirince direkt 5 kilo aldım. pişmanımi veremiyorum.
cinsiyet kadın.
0
benneydim
(13.11.11)
abi bira diye bir içecek var, tadı falan da çok güzel. bir kaç taneden sonra hafiften kafa da yapıyor. dene bence.
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(13.11.11)
merhaba ektomorf bünye. vucut geliştirme sporu dışında yapabileceğin hiçbirşey yok. bu spor ile de çok hızlı çözüm alabileceğini düşünme. düzenli çalışma ve iyi beslenme ile 1 yılda sağlıklı olarak 8 kilo kadar alabilirisin.
2 ci yılda bu kadar olmasada gene iyi kilo alabilirsin. sonuç olarak bunu kafaya taktıysan uzun ve düzenli bir spor hayatı ile çözebilirsin.

yukarıda anlatılan ekmek ye bira iç, bi iğne varmış vuruyomuşsun 3 ayda duba gibi yapıyomuş hikayelerinin hiçbirini dinleme senin vucut yapına uygun değil o işler. ne yersen ye, ya da ne içersin iç ağır derecede spor yapmadığın sürece sana kilo yapmaz.

tek bir alternatif var 30lu yaşları geçtikten sonra metabolizma hızın düşecek ve biraz daha kilo alırsın ama çok bişey bekleme ve bu sağlıklı bir kilo olmaz.

www.bodyforumtr.com
0
orpheus
(13.11.11)
spora başla. body bulding falan. bir yandan da protein tozları falan kullan. 2-3 aya şişersin, kaslanırsın. bir arkadaşım götsüzdü resmen. 2 ay içinde adama benzedi. şimdi götlendi, hatta kalktı bile götü. o derece etkisini gördü. ama o hergün gidiyor spora ve günde 2-3 yumurta beyazı yiyor falan. bildiğin saldırdı yani proteine. sen de deneyebilirsin.
0
pomolilik
(13.11.11)
Eğer baktırmadıysan tiroid hormonuna baktırsana...
0
there is nothing left for me
(13.11.11)
benden sana verelim ? benimde 60 kilo olmam lazım lan.
0
violence
(13.11.11)
Yatmadan önce ye, çikolataya aban, su yerine bira iç gibi söylemlere takılma. En fazla göbeğin olur. Sorunun çözümü burada değil, bir doktora danış. Fakat olay arkadaşların da dediği gibi düzenli spor yaparak kas kütleni arttırmaktan ibaret.
0
paranormal
(13.11.11)
yukarıda söylenenleri yaparsan kilo alabilirsin ama reflü olursun kesin (yatmadan önce yemeğe abanmak filan). ki reflü çok daha büyük bir problem.
0
wilhelmwasmuss
(13.11.11)
supradyn adlı vitamini al eczaneden 11 tl suda eriyeni 37 tl.ekmek tüketimini arttır.pes etmeden devam et yavaş yavaş alcaksın çünkü kilo sonra bakıcaksın birden artıcak kilon fln sonra frenliceksin kendini ama birden olcak bişey değil sabır please dude. :)
0
semson
(13.11.11)
(6)

Sınıf arkadaşıyla eve çıkmak?

repulsion
Aynı bölümden ve sınıftan arkadaşla eve çıkmak sakıncalı mıdır? Ne bıleyim sınav döneminde vs.
Aynı bölümden ve sınıftan arkadaşla eve çıkmak sakıncalı mıdır? Ne bıleyim sınav döneminde vs.
0
repulsion
(05.11.11)
sakincali mi bilmiyorum ama sinav doneminde ya birlikte batar ya birlikte cikarsiniz, ona gore dusun.
0
murdoc
(05.11.11)
degisir.

eger ikinizde anlasilabilecek insanlarsaniz gayet olur.

ama yok biri "agggbiii benim mizacim sinirli zaten" derse o adamla eve cikilmaz.

bölüm konusunda problem cikmaz,insan önemli.sen ve arkadasin nasil insanlarsiniz?
0
serabetan
(05.11.11)
kesinlikle faydalı. ben çok pişmanım işletme öğrencisiyle eve çıktığıma. kesin sınıfından olsun.
0
yvonne
(05.11.11)
Seni tamamlayan, süper ve sorunsuz bir adamsa bu kişi sınıf arkadaşınsa üstelik. Ömürlük bir arkadaş edinmiş olursun. Ömrünün sonuna kadar beraber takılırsınız. Neden olmasın, yani sorunun cevabı...
0
juvee
(05.11.11)
bölümün, sınıfın hiç önemi yok. tamamen kişisel özelliklerin çatışmaması önemli olan. ki bu eve çıkacağın kişi çok bariz bir şekilde sende olumsuz düşünceler uyandırmıyorsa genelde eve çıkılır ama genelde iki tarafın çatışacağı şeyler genelde ders, okul vs. gibi konular dışındaki geri kalan rutin günlük hayatta ortaya çıkar. sınav dönemi, bölüm filan en az dikkate alınası ve en az önem taşıyacak şeyler bence.
0
wilhelmwasmuss
(05.11.11)
faydalı ama sayıyı abartmayın.
0
suleyman kargi
(05.11.11)
(15)

dilbilgisi hangisi doğru ?

hıdır
şu andaşu an dahangisi beyler ?
şu anda
şu an da

hangisi beyler ?
0
hıdır
(05.11.11)
şu anda
0
kakao
(05.11.11)
cümleye göre değişir.
0
wilhelmwasmuss
(05.11.11)
elxa ??? şu an dan sonra nasil
0
saz@n
(05.11.11)
@elxa bana ikisinde de da ayrı yazılacak gibi geliyor birince yazdığında şu an burada olmanı isterdim de gayet mantıklı.
0
🌸hıdır
(05.11.11)
@sazan

son yazdığın yanlış. Şu andan sonra olacak.
0
maimai
(05.11.11)
şu anda bir güzellik var. ("çekmecede defter var" derkenki gibi)
şu an da tıpkı o gün fotoğrafladığımız an gibi ölümsüz olmalı.
0
microfiction
(05.11.11)
bence elxa yanlış, maimai ve microfiction doğru, siz ne dersiniz ?
0
🌸hıdır
(05.11.11)
yahu tam olarak ne demeye çalıştığını söylesen. onların hepsi de doğru aslında yerine göre. senin sorduğun soru yanlış.
0
tepedeki psychedelic adam
(05.11.11)
@elxa doğru söylüyor.Verdiği örneklerin ilkinde "-de" eki durum eki.Bitişik yazılır.İkincisinde ise bağlaç, ayrı yazılır.
0
grgn
(05.11.11)
microfiction'un verdiği ikinci örnek doğrudur, çünkü o örnekte ''da'' bulunma anlamı katmıyor cümleye ve bulunma anlamı katmayan de, da ekleri ayrı yazılır. benim yorumum budur.
0
wilhelmwasmuss
(05.11.11)
grgn en anlaşılır şekilde ifade etti durumu.
0
wilhelmwasmuss
(05.11.11)
@tepedeki psychedelic adam, bence ne demeye çalıştığım gayet ortada. ama hala net bir cevap bulamadım kafamda.
0
🌸hıdır
(05.11.11)
kafanızın karışmasının sebebi elxa'nın ilk cümlesinin iki türlü de okunabilmesi. yani şöyle:

şu anda burada olmanı isterdim. (tam o anda, tam şu zamanda. çekmecede kalem var der gibi)
şu an da burada olmanı isterdim. (-seni seviyorum. -ben de seni seviyorum. diyaloğundaki veya "yav bırak yav. orada kalıp da ne olacak"taki gibi)
0
microfiction
(05.11.11)
ne demeye çalıştığın ortada değil. bunların ikisi de doğru. yerine göre ikisi de kullanılır.

görelim:

"şu anda orada bir şeyler oluyor.

"bunu daha önce yapabilmiştim. şimdi, şu an da yapabilirim"
0
trinitrotoluen
(05.11.11)
cümle cümle örnek vermek yerine kuralı söyleyelim. ismin -de halinde olunca, yani bulunma belirtince bitişik yazıyoruz.
ne dedik yineleyelim, bulunma!

örnekse,
bodrum'da yazlıkları var.
gönderde bayrak asılı.
bu kitapta çok az sayfa var.
benim adımda dört sessiz harf var.
şu anda (at this moment gavurcası) pek çok mutluluk gizli.

ötekisi ise dahi anlamına geliyor. yani bir şey var, bir de o olan şey dışında bundan var.

ahmet de hasan da esmerdirler.
tıpkı erzincan gibi van da doğu anadolu'da.
onun küfretmesi gibi senin çocuğun kafasına vurman da çok ayıp.
daha önce yaşadıklarımız gibi şu an da benim için çok özel.

umarım açıklayıcı olmuştur.
0
microfiction
(05.11.11)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.