Giriş
(4)

Kekik Suyu-Kekik Sorunsalı

sevgikusunkanadinda
Hepimiz biliyoruz ki kekiğe en bayılan insanlar bile kekik suyundan nefret ediyorlar çoğunlukla. O yüzden ne kadar iğrenç olduğunun ayrıntısına girmeyeyim hiç :) derdim şu ki kekik suyunu ara sıra listerine yerine gargara olarak kullanmaya karar verdim. Günlük bu şekilde kullanımın bir zararı olur m
Hepimiz biliyoruz ki kekiğe en bayılan insanlar bile kekik suyundan nefret ediyorlar çoğunlukla. O yüzden ne kadar iğrenç olduğunun ayrıntısına girmeyeyim hiç :) derdim şu ki kekik suyunu ara sıra listerine yerine gargara olarak kullanmaya karar verdim. Günlük bu şekilde kullanımın bir zararı olur mu? Bir de kekik suyunu içmek yerine sadece kekiği biraz daha bol tüketsek benzer faydaları sağlar mı, sağlamıyorsa daha az iğrençleşmesi için neler önerebilirsiniz?
0
sevgikusunkanadinda
(01.09.14)
Ben kaynatıp içiyorum kekiği keyif için? O kadar kötü mü yaw?

Ayrıca çiğ tüketebildiğin her şey, kaynatılmış suyundan daha iyidir.
0
harzem
(01.09.14)
şindi baktım da, sizin sorunuz içün, amma faydalı bi esermiş bu kekik!

bol sarmısaklı, bol bol kekikli, hafif zeytinyağlı, naneli, dereotlu ve susuz bir cacık.

ilaç firmalarının tamamı bi araya gelse, böyle bi ilaç yapabilirler mi aceba?
0
compadrito
(01.09.14)
ben de ilk defa kekik suyu sevmeyen gördüm. Biz de çay demler gibi içiyorduk, gargara için çok etkitli olacağını sanmıyorum
0
try again fail again fail better
(01.09.14)
Kaynatılan kekik suyu değil bu :) suyu sanırım soğuk baskı vs. şeklinde üretilmiş, aşırı yoğun ve acı bir tadı olanlardan. Aksu Vital'in var mesela, ben onu kullanıyorum.
0
🌸sevgikusunkanadinda
(01.09.14)
(6)

İşyeri Taşınması, istifa dilekçesi

nightwalkerg
Merhabalar,Çalıştığım işyeri mayıs ayında bir bildiri yayınlayarak şirketin Esenler'den, Tuzla'ya taşınacağını bildirdi. Bu bildiriden itibaren de 1 hafta içerisinde bu taşınmayı kabullendiğimizi belirttiğimiz bir kağıt imzalattılar herkese(ben imzalamadım fakat bir hafta içerisinde imzalamasam bile
Merhabalar,

Çalıştığım işyeri mayıs ayında bir bildiri yayınlayarak şirketin Esenler'den, Tuzla'ya taşınacağını bildirdi. Bu bildiriden itibaren de 1 hafta içerisinde bu taşınmayı kabullendiğimizi belirttiğimiz bir kağıt imzalattılar herkese(ben imzalamadım fakat bir hafta içerisinde imzalamasam bile imzalamış sayılıyormuşum!)

Aradan geçen sürede bir iş buldum ve geçtiğimiz cuma günü yöneticime işten ayrılacağımı bildirdim. Yarın sabah işyerine gittiğimde istifa mektubu yazacağım. İl sınırları içerisinde taşınma olduğu için tazminat vermek zorunda değiller. Yine de bu taşınma durumu eşimin işiyle uyuşmadığı için işten ayrılmak isteyişim vs. konularını içeren ve bana tazminat vermelerini sağlayacak bir dilekçe nasıl yazılmalıdır?

Dilekçeye ekleyeceğim hangi kelimeler bu konuda etkili olabilir?

Not: uluslararası bir şirket, 3 yıldır çalışıyorum.
0
nightwalkerg
(01.09.14)
bunnar uluslararası şirket mi, uluslararası dolandırıcı mı? imzalamadığınız kâğıt nasıl imzalamışsınız sayılabiliyo ki?
il içerisindeki taşınma mı? kıta değiştiriyolar beyav! ne ili?
ama istifa edene tazminat zaten ödenmez diye biliyorum. belki de yannış biliyorumdur.
dolandırıcı diillerse bile hiç iyi niyetli diiller. o belli.
minareyi çalan, kılıfını hazırlar.
bu uluslararası itnelerin elinde ne avukatlar vardır! bizim burdan vereceğimiz amatör bilgi ne kadar dövebilir ki o avukatları? bu bağlamda 'ağu-kat' demek lâzım onnara tabe.
0
compadrito
(01.09.14)
aynı büyükşehir beledeiye sınırları içinde olduğu müddetçe, işyeri taşınması nedeniyle tazminat alınamıyor diye biliyorum.
ailevi sebepler demek lazım ama o da kurtarmıyor ki, çocukların okulu falan mı deseniz acaba ? avukat arkadaşlar ?
0
joe dalton
(01.09.14)
Dostum nasıl dilekçe yazılır bilmem lakin benim çalıştığım firma İzmir'den Manisa'ya taşınmıştı. Manisa'ya gitmeyi kabul etmeyen herkese kıdem tazminatı ödendi. 20 yıllık ustalarda dahil
0
my name is faith
(01.09.14)
arkadaşlar yasaya göre aynı büyükşehir sınırları diyor.
yani tuzla-çayırova, gebze-şekerpınar neredeyse yürüme mesafesi ama şehirler farklı olduğundan tazminat alabiliyorsun, ama tuzla - büyükçekmece arası 100 km lakin hepsi istanbulda geçtiğinden alamıyorsun.

ayrıca servis imkanı daha önceden var mıydı ? eğer varsa ve şimdi artık vermiyorlarsa esasli değişiklik oluyor
0
joe dalton
(01.09.14)
Servis argümanı, sürekli olarak şirket aracı ile gidip geldiğim için söz konusu olmayacak. Şirket aracı olmayan arkadaşlara zaten servis imkanı sunuldu fakat servis sabah 5'te falan kalkacak sanıyorum.

Neyse, bugünlük durum iyi ilerliyor. İyi niyetli, açık sözlerle ve kendimi biraz mağdur edebiyatına sokarak genel müdürle konuştum. Perşembe gününe kadar süre isteyip kararımı da bu süreçte gözden geçirmemi istediler. Nitekim birşey değişmeyecek benim tarafta. Yarın gidip diğer firmayla sözleşmeyi imzalayacağım.

Artık hayırlısı diyoruz.
0
🌸nightwalkerg
(01.09.14)
fazla mesaileri ödemedilerse tazminat davası aç o zaman giderayak
0
joe dalton
(01.09.14)
(5)

Kumkapıda gördüğüm osmanlıca bir yazı

slavophilia
Feth-i beldeden mukaddem, bu şehre basan kademişbu makamda medfun çifte kamen / sene 1326acaba doğru mu okudum. bir el atsanız minnettar olurum."İstanbul'un fethinden önce bu şehre ayak basanBu yerde defnedilmiştir, "bu kısma kadar sıkıntı yok yanlız, çifte kamen'in manasını çözemedim.ya da son keli
Feth-i beldeden mukaddem, bu şehre basan kadem
işbu makamda medfun çifte kamen / sene 1326

acaba doğru mu okudum. bir el atsanız minnettar olurum.

"İstanbul'un fethinden önce bu şehre ayak basan
Bu yerde defnedilmiştir, "

bu kısma kadar sıkıntı yok yanlız, çifte kamen'in manasını çözemedim.

ya da son kelime kamen'i yanlış okudum.
0
slavophilia
(31.08.14)
çiftegülen olabilir. kayseri yöresinde bir dağ adıymış.
0
rencideedipadivar
(01.09.14)
diyor ki; "ışid gelecek hepinizin götünü kesecek"
0
maresalx
(01.09.14)
Oradaki elif değil lam. Çifte gelen/gülen galiba.
0
kadirgali huseyin olmayan adam
(01.09.14)
son kelime kulin olmasın? ayşe kulin'in dedesi filan?
0
compadrito
(01.09.14)
@compadrito kulin olamaz çünkü y harfi lazım onun için. gelen veya gülen gibi duruyor.
0
rencideedipadivar
(01.09.14)
(4)

bağış yapılabilir vakıflar

svpam
bildiğiniz bağışların en yerini bulduğu vakıflar hangileridir?
bildiğiniz bağışların en yerini bulduğu vakıflar hangileridir?
0
svpam
(31.08.14)
tabiki lösev
0
the wild kitten
(01.09.14)
Darüşşafaka.
0
kadirgali huseyin olmayan adam
(01.09.14)
(bkz: sen de gel derneği)

vakıf değil ama yaptıkları ortada...

sendegelblog.com
0
compadrito
(01.09.14)
Sözlükte lösev başlığına gir ve olanlara bak derim. Darüşşafaka ideal bence.
0
canercuxy
(01.09.14)
(13)

Ayşe Kulin deyince ne aklınıza geliyor ?

greatviolinist
Birkaç kitabını okumuşsanız daha da değerli cevabınız... ekstra soru;hangi kitaplarını okudunuz. okuduklarınıza teker teker 10 üzerinden kaç verirsiniz?
Birkaç kitabını okumuşsanız daha da değerli cevabınız...

ekstra soru;

hangi kitaplarını okudunuz. okuduklarınıza teker teker 10 üzerinden kaç verirsiniz?
0
greatviolinist
(31.08.14)
tırt bi yazar geliyor.
0
all girls dream
(31.08.14)
Adı Aylin'i okumuştum sadece. 10 üzerinden 5 vermişim puan olarak. Başka bir kitabını okumayı düşünmedim. Sanırım beni pek sarmadı.
0
buzbebek
(31.08.14)
kendisini kınıyorum. sebebi bana kalsın.

(bkz: adı aylin/@compadrito)
0
compadrito
(31.08.14)
adı aylin'i orta sondayken okumuştum.
bir daha herhangi bir kitabını okumaya gerek duymadım.
0
lily briscoe
(31.08.14)
ooo meğer herkes elitistmiş duyuruda.

gayet kaliteli ve sürükleyici bir çok satar kitap yazarı. özellikle ünlü insanların biyografilerini çok güzel yazıyor.

piyasada o kadar çok kötü yazar var ki. ayşe kulin bunların arasında işine saygı duyup, iyi yapan 1-2 tanesinden birisi.

ha bu onu iyi bir edebiyatçı yapar mı? hayır. ancak kitaplarını oturup sayıp sövmeden bir güzel okursunuz.
0
mea maxima culpa
(31.08.14)
biyografi geliyor.

adı aylin, füreya, türkan, veda, umut, hüzün, gizli anlar yolcusu.. okudum. eve birisi alırdı ben de okurdum çerezlik. dili akıcı ama bir kitabını okusan tarzını öğrenmene yeter. zamanında beni sarmış ki okumuşum, şimdi yönelmiyorum nedense o türlere. puanlama yapamayacam ama.
0
uzunuzunilgi
(31.08.14)
adı aylinin 256. sayfası mıydı neydi. çok ayıpsızdı o sayfa. 7. sınıftayken birbirimize okuturduk. çok çok ayıptı ama. ben olsaydım hiç öyle şeyler yazmazdım. terbiyem bozuldu.
uu beybi.
0
seksen9
(01.09.14)
amelie poulain
(01.09.14)
@yesilimtrak aynen katılıyorum.


Bir Gün,Bir Varmış Bir Yokmuş lise yıllarında okumuştum.
0
acckr
(01.09.14)
neredeyse bütün kitaplarını okudum sanırım. yazın falan güzel oluyo deniz kenarında.
0
damla cikolata
(01.09.14)
çoğunu okudum kitaplarının. romanları zaten teyzenin bilmem kaç kuşak geriye doğru tüm sülalesinin hikayesini anlatıyor. elit sülaleden parayı kırdı helal diyorum. (düz adam)
0
merena
(01.09.14)
sevdalinka'yı okudum. gayet sıkıcıydı. savaş ortamında sikiş anlatan garip bir kadın. sevmedim. yazar olmak ne kolay lan dedim hatta. 300 kişi öldü 500 kişi yandı yaz. araya bir aşk öyküsü sok. sonra da ayrıntılı sikiş anlat. valla iyiymiş.

10 üzerinden 3
0
siradisi00
(01.09.14)
benim aklıma da biyografi geliyor. tek kitabını okudum: bir tatlı huzur.

vasat üstü bir biyografi diyebilirim. tam hakkını verememiş ama hiç yoktan da iyidir.
0
nickimin hakkini veremedim
(01.09.14)
(5)

İngilizceyi filmlerden öğrenenler

organikdusler
Film,dizi izleyerek dil nasıl öğrenilir yani kelime dağarcığı nasıl arttırılır tam anlamıyorum. Grameri iyi fakat kelime konusunda sıkıntı yaşayan biri olarak soruyorum. Ayrıca türkçe altyazılı mı ing altyazılı mı yoksa altyazısız mı izliyorsunuz? Durdurup filmi durmadan kelimelerin anlamlarına mı b
Film,dizi izleyerek dil nasıl öğrenilir yani kelime dağarcığı nasıl arttırılır tam anlamıyorum. Grameri iyi fakat kelime konusunda sıkıntı yaşayan biri olarak soruyorum. Ayrıca türkçe altyazılı mı ing altyazılı mı yoksa altyazısız mı izliyorsunuz? Durdurup filmi durmadan kelimelerin anlamlarına mı bakacağım,nasıl olacak bu olay? almancam ingilizcemden iyidir mesela. hiç film,kitap olaylarıyla uğraşmadım iyi bir seviyedeyim ama zaman zaman unutmaya başladığımı fark ediyorum. Bu aşamada film unutmamamı sağlar evet. Sizin belli bir seviyeniz var da onu geliştirmeye mi yarıyor filmler, yeni yeni öğrenen birine filmlerin katkısı olmaz mı? aydınlatırsanız çok mutlu olucam
0
organikdusler
(31.08.14)
(bkz: ingilizce kelime ezberleme yolları/@compadrito)

bu yazıda anlattım. ingilizce altyazılı seyredeceksiniz tabii ki. yani görsel ve işitsel hafıza eşzamanlı olarak çalışacak.

bi YouTube'dan izlemek de faydalı. Yani beğendiğiniz cümleyi ezberleyene kadar tekrar tekrar izleyebilirsiniz. Kısa cümleler ezberleyeceksiniz. Kelimeyle ne alâkası var? Usage ve context alâkası var. o yazıda bunu da anlattım.
0
compadrito
(31.08.14)
olaylari takip edebilicek kadar bilicen. sonra altyazisiz izliyceksin. durdurup anlamlarina bakman gerekmiyo, kulak asinaligi olmasi onemli. bir kelimeyi 1 kere duyarsin 2 kere duyarsin 3uncude kafana yerlesir.

ayrica dizi/film gunluk konusma jargonlarini ogrenmene yarar, yabanci dilde espiri yapabilme yetenegini gelistirir, konusma tarzlarini ogretir. tabi her filmde duydugunu da kullanmamak lazim, bazen filmlerde havali gorunen replikler gunluk hayatta cok sacma kalabiliyor.

neyse konudan saptik. yeni yeni ogrenmeye basliyorsan daha az yarari olur bence. ama konusulanlari az cok takip edebiliyorsan izle. kitap dergi falan okumak daha yararlidir kelime ogrenmek icin, ama daha cok vakit alir ve genelde daha az eglenceli gelir insanlara.
0
gerard
(31.08.14)
filmler yeni kalıplar öğrenmeni sağlar. duyduğunda hangi cümlenin doğru, hangisini yanlış gramer yapısında olduğunu daha kolay anlamanı sağlar.
tavsiyem ise yeni duyduğun cümle kalıplarını bir deftere yazman, tabi ingilizce altyazılı izleyerek. hemen yanına da bilmediğin kelimeleri yazarsın. bayağı faydasını görürsün.
0
elijah cohen
(31.08.14)
şöyle bir site de var bu arada. ilk bakışta baya faydalı gibi duruyor:

englishcentral.com

@compadrito, ne diyorsun şu siteye? paket halinde, hoş bi sistem sanki?
0
soso
(01.09.14)
soso, güzel siteymiş de, başta o telaffuz kısmına o kadar takılmamak lâzım.
tıp fakültesinde bi hocamız, ingilizce öğrenmesinin hikâyesini anlatmıştı.
İngilizce öğretmeye, 'the' kelimesinin telaffuzuyla başlamışlar ve Türkçede olmayan th sesinin nasıl çıkarılacağını göstermişler uygulamalı olarak. o ilk derste, bu hocamız, İngilizce öğrenmesinin asla mümkün olamayacağı sonucuna varmış. öyle ya, İngilizcede en çok geçen kelime the ve biz daha onu telaffuz bile edemiyoruz.
öğrenenlerin gözünü korkutacak, şevkini kıracak şeylerden kaçınmak lâzım.
İngilizcenin bu kadar yaygın olmasının bir sebebi İngiliz emperyalizmi ve tüccarlığı ise, diğer bir sebebi de masculine feminine saçmalıklarının olmamasıdır belki de.

yannış biliyosam, frankofonlar aazıma isot sürsünler, sur la table diye bi laf var, masanın üstünde demek, onu yanlışlıkla sur le table diye okursan (sür lö tabl yani) karşındaki anlamıyomuş ya da anlamak istemiyomuş.

hep söylerim, gene söyliyim:

İngilizcede 3 kelimeyi bi araya getirin ve hiçbir takı makı kullanmayın, gene de bir anlam ifade edebilir.

money
back
guarantee

kelimelerini yan yana koyarsanız, paranızın iadesi garantisi anlamına geliyo.
biz hem para, hem iade, hem de garanti kelimelerine takı takma ihtiyacı hissediyoruz. İngilizcede böyle bişey yok.
0
compadrito
(01.09.14)
(9)

Uykudan öksüürkle uyanmak hk.

kamera motor
çok rahatsız oluyoruö. şuan yine aynı sebepten uyanmış durumdayım.bikaç gündür alerjik şeyler var, burnum tıkalı. otrivine kullanmamaya çalıştım, 3 gün üst üste kullanınca iki gündür kullanmıyorum.neyse detayları geçelim: tam uyku pozisyonuna geçmediğim durumlarda, bir anda bir öksürükle uyanıyorum.
çok rahatsız oluyoruö. şuan yine aynı sebepten uyanmış durumdayım.

bikaç gündür alerjik şeyler var, burnum tıkalı. otrivine kullanmamaya çalıştım, 3 gün üst üste kullanınca iki gündür kullanmıyorum.

neyse detayları geçelim: tam uyku pozisyonuna geçmediğim durumlarda, bir anda bir öksürükle uyanıyorum. boğazıma tükürük kaçmış gibi. ne bu amk ya, gerçekten çok rahatsızım kötü hissediyorum kendimi.
0
kamera motor
(31.08.14)
geniz akıntısından olma ihtimali yüksek.
0
compadrito
(31.08.14)
yok hocam, geniz akıntım yok.
burun tıkanıklığı da galiba burnumun içindeki etlerin şişmesi gibi bir şey. sümük vs. bir şey yok yani.
0
🌸kamera motor
(31.08.14)
astım olabilir bence...doktora görünmende fayda var.
0
nickimi yermisin
(31.08.14)
antihistaminik, dekonjestan bişeyler denediniz mi, otrivin haricinde?
0
compadrito
(31.08.14)
sudafed içiyorum 2 gündür
0
🌸kamera motor
(31.08.14)
öksürükle seyreden astımın bir tipi var. iyi bir göğüs hekimine git. otrivin vs ıvır zıvır kullanma. adam öksürükle uyanıyorum diyor otrivin ne alaka.
0
the wild kitten
(31.08.14)
antihistaminik dene. zyrtec falan.

ben gecen sene 2 hafta boyunca deli gibi oksurdum hastaliktan. 3 saniye uzansam olucek gibi oksuruyordum.bir koltugum vardi evde, ona gectim, sirtima 3 yastik dizdim ki oturur pozisyonda oluyim nerdeyse ama yine de rahat olsun. sonra oyle uyudum. 2 hafta boyle dayandim ancak.
0
gerard
(31.08.14)
Reflü?
0
rnks
(31.08.14)
akut rinosinüzit de olabilir.

aile hekiminize başvurun.
0
siradisi00
(01.09.14)
(1)

medikal ingilizce

seksen9
bu cümlede ne demek istemiş annamadım?Others have argued that blood pressure measurement taken in the ambulatory setting are likely to have higher prognostic significance than blood pressures that are obtained in center.şimdiden teşekkürler.
bu cümlede ne demek istemiş annamadım?

Others have argued that blood pressure measurement taken in the ambulatory setting are likely to have higher prognostic significance than blood pressures that are obtained in center.

şimdiden teşekkürler.
0
seksen9
(31.08.14)
annatıyım gulüm

diğerleri ise, mobil kan basıncı ölçümünün, sağlık merkezinde/hastanede kan basıncı ölçümü ile kıyaslandığında daha yüksek prognostik değeri olduğunu ileri sürdüler.

ABPM diye bi cihaz var. bazı mallar tansiyon Holter'i derler buna. Ambulatory Blood Pressure Monitor.
Koluna takıyon, 24 saat süreyle, her yarım saatte bir veya saatte bir ölçüyo tansiyonunu.

bunun verdiği bilgiynen, hastanedeki bir kez ölçümün verdiği bilgi hiç aynı olur mu allasen?
0
compadrito
(31.08.14)
(12)

evde kendinize ne yemeği yapıyorsunuz?

greatviolinist
merak ettim bak. Mesela bir ay içerisinde kolay yapılabilen ne yemekleri yapıyorsunuz? keşfettiğiniz sağlıklı şeyler varsa söyleyin biz de yapalım. teşekkürler
merak ettim bak. Mesela bir ay içerisinde kolay yapılabilen ne yemekleri yapıyorsunuz?

keşfettiğiniz sağlıklı şeyler varsa söyleyin biz de yapalım. teşekkürler
0
greatviolinist
(31.08.14)
şu an fırında sebzeli lazanya var.

pinchofyum.com şu tariften yaptım.
0
mea maxima culpa
(31.08.14)
Yahu sebzeyle ve baklagille yapılan Türk yemeklerinin çoğu sağlıklı ve kolay. Sonuçta İngiliz veya Alman mutfağı değiliz ki kara kara düşünelim "Acaba hangi yemeği yapsam?" diye. Öyle geniş mutfağımız var ki; ne ararsan, ne türde ararsan mevcut.
0
Thredith
(31.08.14)
kıymalı makarna yedik biraz önce
0
basond
(31.08.14)
geçen hafta evde kardeşimle tektik; lazanya, tavuk sote, mantarlı et sote ve köfte yaptım genel olarak.
0
mattiadestro
(31.08.14)
Taze fasulye, türlü, barbunya, makarna, patates salata/kavurma, kiymali yumurta, makarna, patates kizartma, makarna, bulgur pilavi, makarna, yumurta haşlama, kahvaltilik, makarna
0
mandalina kokusu
(31.08.14)
saglikli yemek bulmak cok kolay. Gecen haftanin menusunden:

kabak mucveri
zyagli bamya
kuru fasulye
barbunya
soguk yogurtlu corba
mantar corbasi
kozlenmis patlican/mantar/biber
et haslama
firinda tavuk
firinda somon
yogurtlu semizotu salatasi
zyagli fasulye
kabak dolmasi

(genelde hergun 1 et yemegi bir de zyagli yapiyorum yeni. bir onceki gunden kalanlari bir sonraki gun cikarmiyorum. Yani mesela carsamba gunu: yeni yapilmis et yemegi +yeni yapilmis zyagli + ptesiden kalma zyagli vardi. Boylece ayni seyleri arka arkaya yiyip bikmiyorum
0
earthsea
(31.08.14)
compadrito
(31.08.14)
sağlıklı olarak; ızgara köfte, yoğurtlu semizotu salatası, tavuklu yumurta veya yumurtalı tavuk. genelde bunları yapıyorum yalnızken.

sağlıksız olarak; paçanga böreği, kremalı mantarlı makarna, bademli kuşüzümlü bilimum malzemeli pirinç pilavı, tiramisu. arkadaşlarımı yemeğe çağırdıysam ve hünerlerimi sergileyeceksem bunları yapıyorum.
0
vedat chili peppers
(31.08.14)
milli takım:

ileride: tarhana çorbası
orta saha: kuru fasulye,soğan
defans: pilav,ayran
kalede: tel kadayıf

yedekler: menemen,kemal paşa,cacık
0
trollmatik
(31.08.14)
Ilk aklima mantar gelir.
cesit cesit mantar.
soganla tavada cevir, yanina yogurtla gotur.
0
cecilia
(31.08.14)
Az önce ilk kez dondurulmus ispanak aldim, tadini baya begendim. Ayiklayip yikama derdi de yok hem.

Soğanı biraz zeytinyağı ile kavurup salcayi ekleyip en sonunda ispanagi ekliyorsunuz, uzerine biraz da pirinc koyuyorsunuz 15-20 dakika da hazir oluyor. Yanına da biraz yogurt. Hem saglikli hem doyurucu.
0
fraise
(31.08.14)
şu an ocakta pırasa yemeği pişiyor.
tavuk ciğeri yaptım geçen gün. (ucuza protein galp)
nohut yapacam yarın, pırasa yarına bitmezse öbür gün.
patlıcan kabak ıspanak üçlüsünü çok pişiriyoz bi de biz.
0
mutevazi
(31.08.14)
(1)

Devlet Protokolünde Vize İşlemleri

yatagants
Atıyorum başbakanın, bakanların, cumhurbaşkanının vize işlemleri nasıl halloluyor?Sonuçta diplomatik pasaporto bile vize isteyen(abd vs) ülkeler var.
Atıyorum başbakanın, bakanların, cumhurbaşkanının vize işlemleri nasıl halloluyor?

Sonuçta diplomatik pasaporto bile vize isteyen(abd vs) ülkeler var.
0
yatagants
(31.08.14)
travel.state.gov

A1 A2 vizesi veriliyomuş onlara. Vizeye müracaattan haberleri bile olmuyodur. Özel kalem herbişeyciklerini hallediyodur onnarın.
Devleti temsilen gidiyosanız, sorgusuz sualsiz vize veriliyomuş zaten.
0
compadrito
(31.08.14)
(2)

Gerginlik

roket adam
Sürekli bi gerginlik hali var üzerimde. Hiç bi yerde kendimi tam olarak rahat hissedemiyorum, kendi evim, başka bi ev, arkadaşımın evi, tatil yeri, vesaire. Hep bi koşturmaca ve 'bundan sonra ne yapıyorduk' hissi var, işlerim inanılmaz yoğun ondan kaynaklanıyor olabilir. Buna nasıl bir çözüm bulunur
Sürekli bi gerginlik hali var üzerimde. Hiç bi yerde kendimi tam olarak rahat hissedemiyorum, kendi evim, başka bi ev, arkadaşımın evi, tatil yeri, vesaire. Hep bi koşturmaca ve 'bundan sonra ne yapıyorduk' hissi var, işlerim inanılmaz yoğun ondan kaynaklanıyor olabilir. Buna nasıl bir çözüm bulunur? Psikoloğa falan mı gideyim? Git seviş demeyin, adam akıllı sevişmemi bile engelleyecek derecede gerginlik ve huzursuzluk mevcut. Anksiyete bozukluğu bu mu oluyor?
0
roket adam
(31.08.14)
koşturmaktan, rûhunuz geride kalmış. iki adım geri çekilin, bir duraklama anı yaratın. haftasonu tatile kaçın ve yalnız kalıp düşünün ben ne yapıyorum diye...
ailevi olarak içinden geçtiğiniz durum da çok etkiliyo tabii.
bi de bir kabristanı ziyaret edin ve onların da bi zamanlar ne çok koşturmuş ve ne çok gerilmiş olduklarını düşünün.
0
compadrito
(31.08.14)
İşlerinin çok yoğun olduğundan bahsetmişsin. Muhtemelen de dediğin gibi evet ondan kaynaklanıyordur. Çünkü bir yerden sonra iş insanın hayatının tamamını kaplıyor neredeyse ve herşey ona göre şekilleniyor. Hatta insanın karakterini bile değiştiriyor. Klasik olacak ama klasikler genelde hep doğru oluyor: İşlerini yavaşlatıp, kendine zaman ayırıp bir nefes almalısın. Nick'in bile roket adam ama yine de bir yavaşlama iyi gelecektir sana. Bir de Hitit duası varmış bu yavaşlamayla ilgili. Geçenlerde karşıma çıkmıştı bir yerlerde;

*Tanrım beni yavaşlat,
*Aklımı sakinleştirerek kalbimi dinlendir…
*Zamanın sonsuzluğunu göstererek bu telaşlı hızımı dengele…
*Günün karmaşası içinde bana sonsuza kadar yaşayacak tepelerin sükunetini ver.
*Sinirlerim ve kaslarımdaki gerginliği, belleğimde yaşayan akarsuların melodisiyle yıka, götür.
*Uykunun o büyüleyici ve iyileştirici gücünü duymama yardımcı ol…
*Anlık zevkleri yaşayabilme sanatını öğret; bir çiçeğe bakmak için yavaşlamayı, bir köpek ya da kediyi okşamak için durmayı, güzel bir kitaptan birkaç satır okumayı, hülyalara dalabilmeyi öğret…
*Her gün bana kaplumbağa ve tavşanın masalını hatırlat. hatırlat ki, yarışı her zaman hızlı koşanın bitirmediğini, yasamda hızı arttırmaktan çok daha önemli şeyler olduğunu bileyim…
*Heybetli meşe ağacının dallarından yukarıya doğru bakmamı sağla.Bakıp göreyim ki, onun böyle güçlü ve büyük olması yavaş ve iyi büyümesine bağlıdır…
*Beni yavaşlat Tanrım ve köklerimi yaşam toprağının kalıcı değerlerine doğru göndermeme yardim et.
*Yardim et ki, kaderimin yıldızlarına doğru daha olgun ve daha sağlıklı olarak yükseleyim.
0
Thredith
(31.08.14)
(4)

Biyopsi

ego sum qui sum
Merhaba.Annemin geçen gün göğüsünden parça alındı ve 4 gün içerisinde şüpheli olan kitlenin yakınında bir yenisinin peydah olduğunu öğrendik. Şimdi sonuçlar için 16 gün beklememiz gerektiğini söylüyorlar fakat ben daha hızlı sonuçları alabileceğimize inanıyorum fakat doktor test süresinin minimum 15
Merhaba.
Annemin geçen gün göğüsünden parça alındı ve 4 gün içerisinde şüpheli olan kitlenin yakınında bir yenisinin peydah olduğunu öğrendik. Şimdi sonuçlar için 16 gün beklememiz gerektiğini söylüyorlar fakat ben daha hızlı sonuçları alabileceğimize inanıyorum fakat doktor test süresinin minimum 15 gün sürdüğünü söyledi. Bu süre daha kısalabilir mi? Sırada mı bekliyoruz acaba?
0
ego sum qui sum
(31.08.14)
göğüs demeyin meme diyin. alay etmek için söylemiyorum. poliklinikin adı meme cerrahisi ve göğüs cerrahisi diye ayrıca bir bölüm var siz hastanede göğüs dediğinizde biraz tuhaf oluyor.

o sırayı daha kısaltmanız için, eğer o hastane özel hastane değilse, patoloji servisinden parçaları alıp özel patoloji laboratuarına götürmeniz gerekir. evet sırada bekliyorsunuz. konacak teşhis, hareket tarzını çok etkileyeceği için de, dandik bir yere götürmeyin, adam gibi bir yere götürün.
0
compadrito
(31.08.14)
sizin durumunuz özelinde bir şey diyemem, fakat maalesef bazı testlerin o şekilde süresi oluyor. değil özel, nereye giderse gitsin alınan parça belli bir prosedürü beklemek durumunda kalıyormuş. alınan örnekler 5 gün sırada beklesin, sonra işleme alalım gibi bir şey olmaz.
0
silent storm
(31.08.14)
Meme veya göğüs her neyse. Şu anda takılacağım son şey bu ayrım. Ikincisi testlerin süresine karışamayacağımı biliyorum fakat sıra bekleme sorununu para ile aşabileceğime inanıyorum. İstanbul Avrupa yakasında sağlıklı sonuçlar alabileceğim bir pataloji servisi biliyor musunuz?
0
🌸ego sum qui sum
(31.08.14)
www.neolife.com.tr

www.duzen.com.tr

bu iki yere sorabilirsiniz nereyi tavsiye edeceklerini... onlarda patoloji hizmeti yok diye biliyorum ama iyi yerleri bilirler.

ya da şu laboratuar iyi görünüyor. kurucuları da Amerikan ihtisaslı Board Certified filanmış:

www.istanbulpatoloji.com

www.kadikoysifa.com

Genel olarak Amerikan hastanesi ve Acıbadem de seçici davranır hekim istihdam ederken.
0
compadrito
(31.08.14)
(6)

bu kadar kabalık anormal değil mi?!

girdaptaki
saygılı kimseye rastlayamaz oldum, çok dertliyim bu konuda. çoğunluğun kaba saba olması normal bir şey mi?biriyle bir şey konuşuyorum diyelim. konuştuğum kişi en yakınım veya en samimi dostum bile olsa sanki beni terslemek, beni aşağılamak için fırsat kolluyor gibi. mesela herhangi bir şeyde bir yan
saygılı kimseye rastlayamaz oldum, çok dertliyim bu konuda.

çoğunluğun kaba saba olması normal bir şey mi?

biriyle bir şey konuşuyorum diyelim. konuştuğum kişi en yakınım veya en samimi dostum bile olsa sanki beni terslemek, beni aşağılamak için fırsat kolluyor gibi. mesela herhangi bir şeyde bir yanlışlık yapsam anında alay etmeye, beni hemen oracıkta küçük düşürmeye hazır sanki herkes. yürürken ayağım mı kaydı? konuşurken dilim mi sürçtü? bir konuda onlarınkinden farklı olan kendi görüşlerimi mi açıkladım? herhangi bir başarısızlığım mı oldu? anında dalga geçiyor, küçümsüyorlar. çok garip...

bazen "şaka" olduğunu iddia ettikleri saygısızlıkları oluyor. espri/şaka yapmaktan çok aşağılama içerikli oluyor bunlar.

kibrin verdiği kabalık var bir de... en iyisi, en doğrusu onlar, ben bir hiçim onlara göre.

beni tersleyen/aşağılayan herkese -sevmesem bile- elimde olmadan çok kırılıyorum. kırıldıkça daha çok yıpranıyor ve zaten yalnızlığa düşkün biri olduğum halde insanlardan daha çok kaçmaya başlıyorum.

ben mi çok kırılganım, genel olarak insanlar mı çok kaba yoksa bana mı kabaları denk geliyor?
0
girdaptaki
(31.08.14)
Sen bunları olağan olarak görmeyip başına gelen saçma şeyleri bir şekilde sen de önemsemediğin sürece dalga geçmeye devam edecekler. Bu insanlar hep aynı kişilerse çevrende bir temizliğe gitmen de iyi olur. O ne öyle düşsün de gülelim diye bekleyen akbabalar gibi! Topla tüfekle ağır sanayi hamlemle gelir döverim hepinizi.

Ne güzel başlamıştım bok gibi bitirdim yine.
0
ufukcel
(31.08.14)
yo, insanlar düşüncesiz ve bunu kendilerinde hak olarak görüyorlar.

"benim gibi düşünmüyor musun? o zaman cahilsin."
"benim sevdiğimi sevmiyor musun? o zaman zevksizin önde gidenisin."
"benim takdir ettiğimi desteklemiyor musun? o zaman körsün, gerçekleri göremiyorsun!"

türevinde hastalıklı bir zihniyete sahipler. bunun birden fazla sebebi var işte. ego, kibir, kendini fazla önemseyiş...

sadece diş göstermeyince, "orada dur bakalım, o kadar da değil!" demedikçe kendilerini haklı zannediyorlar.

bu arada az önce sırf siyasi bakış açımdan dolayı adam bana hakaret etme hakkını kendinde gördü mesela. maalesef her yerde var bu tipler...
0
m e b
(31.08.14)
haset, aşağılama, iğneleme, laf sokma, alay etme ve küçümseme bu toplumun toplumsal genlerine kemikleşmiş olarak işlemiş durumda. maalesef ülkenin ekonomisini de görünmez ve ölçülemez biçimde ama büyük oranda etkiliyor bu durum.

yüksek teknolojiye sahip olup, kültürel olarak çok geri kalmış olmanın götürüleri bunlar. ülkede yaşayan insanların eğitim ortalaması, ilkokul 4. sınıf. 9-10 yaş çocuğu, genel olarak ne kadar alaycı, aşağılayıcı ve can acıtıcı olabiliyor, onu bi gözünüzün önüne getirin.

siz insan evlâdı olduğunuz, insan olanlar tarafından yetiştirildiğiniz, bu yetmiyomuş gibi daha fazla tahsil yaptığınız ve kendinizi yetiştirdiğiniz için, ülke ortalamasından çok yukarıya çıktınız ve hâlen de çıkmaya da devam ediyorsunuz.

ülkenin bir aydınlanma çağı yaşamamış olmasının da büyük etkisi var bunda tabii.

hep verilen örnektir, İkinci Dünya Savaşı sonrası yerle yeksân olan Almanya, ilk olarak tiyatro binalarını ayağa kaldırmakla başlamış işe.

size Amerika'dan basit bi örnek veriyim: bi arkadaşım düzenli olarak yürüyor ve kilo veriyordu. bi gün dondurmayı azıcık fazla kaçırdı. ben de şaka yollu, 'Sen dün 10 bin adım yürümüştün di mi? Gitti o 10 bin adım!' dedim gülerek. Ama aramız çok iyidir ve sürekli şakalaşırız. Bu kadarcık takılma bile, 3. Amerikalı tarafından, 'Ooooo, that's cynical!' yorumuyla karşılandı.

Sizin maruz kaldığınız şeylere maruz kalsalar, majör depresyona girerler heralde.
0
compadrito
(31.08.14)
alıngan bir döneminde gibisin. tabii son zamanlarda insanlarda hoşnutsuzluk seviyesinin yükselişi de bunu mutlaka etkiliyordur. ayrıca yaz mevsiminde oluşumuz anksiyeteyi tetikler, arttırır. anksiyete kaygı bozukluğudur ve şu an bu belirtilere uygun hareket ediyorsun.

not: insanlar dalga geçerlerken alınganlık gösterirsen daha çok üstüne gelmeye devam edeceklerdir. hiç sallamaz görünürsen, tekrarlamayacaklardır.
0
jonathan safran foer
(31.08.14)
insanların saygısızlıklarını umursamıyor gibi göründüğümde, evet daha çok üstüme gelecek gücü kendilerinde buluyorlar. yaptıklarından rahatsız olduğumu belirtince de "aaa, şakalaşıyorduk, niye kızdın? çok alıngansın/çok sertsin, bunda sinirlenecek/alınacak bi şey yok, biz kendi aramızda birbirimize de öyle takılıyoruz" diye saçma şekilde kendilerini savunuyorlar. ne yapsan kurtulamıyorsun yani. saygı duymak bir zorunluluktur yahu! en yakın arkadaşı olsan da nefret etsen de saygı duyacaksın!
uyarmaya devam edip gerekirse bazılarını hayatımdan çıkarmak mantıklı.
0
🌸girdaptaki
(31.08.14)
Çevrende çok pasif agresif var. Tepelerine binebilecekleri birini bulduklarında aktif moda geçiyorlar. Negatif insanları hayatından çıkar. Böyle olmayan dar bir çevreyle daha mutlu olursun.
0
arnold schwarzeneger
(01.09.14)
(2)

Makale aranıyor

sofu
http://www.sciencedirect.com/science/article/pii/S0958394710001123http://www.sciencedirect.com/science/article/pii/S0958394711000501http://www.sciencedirect.com/science/article/pii/S0958394708001647http://www.sciencedirect.com/science/article/pii/[email protected]şimdiden teşek
0
sofu
(31.08.14)
ben dünkü duyurunuzu, sözlüğe taşımıştım. ama siz duyurunuzu silmişsiniz. eğer bu hareketimi onaylamıyorsanız, ben de sözlükteki duyuruyu sileyim. tıklayanlar pasta dilimi görmesinler.

bu hareketimi onaylıyorsanız, bu duyurunuzu da taşıyayım.
0
compadrito
(31.08.14)
buldum hocam, teşekkür ederim.
0
🌸sofu
(31.08.14)
(2)

plakalarda türkçe karakter olmuyo diyolar.

muratchelik
ama ben kepçe gibi bi alette çb plaka gördüğümden adım gibi eminim. plaka da siyah, resmiydi.
ama ben kepçe gibi bi alette çb plaka gördüğümden adım gibi eminim. plaka da siyah, resmiydi.
0
muratchelik
(31.08.14)
Çorum belediyesinin kepçesi miydi o?
0
compadrito
(31.08.14)
O c dir. Ama noktayı kendisi koymuştur. Kesin bilgi
0
ground
(31.08.14)
(5)

telif hakkının 75 yılla sınırlı olduğu doğru mu?

muratchelik
üretilmesinin üstünden 75 yıl geçince o artık anonim oluyormuş. bu yüzden mesela suç ve ceza'yı her yayınevi kafasına göre basqbiliyormuş.
üretilmesinin üstünden 75 yıl geçince o artık anonim oluyormuş. bu yüzden mesela suç ve ceza'yı her yayınevi kafasına göre basqbiliyormuş.
0
muratchelik
(31.08.14)
ülkeye göre degisiyor. rus klasikleri üzerinde zaten bir telif olayi yok. isteyen istedigi gibi basıyor. ingiliz hukukuna göre yazarının ölümünden sonra 70 yıl gecmesei gerekiyor. amerikan hukuku bu konuda cok karisik. tek tek eser üzerinden tarama yapman gerekiyor.
0
atmaca.ged
(31.08.14)
evet var öyle bi sınır. rakamın doğru olup olmadığını microfiction yazar şindi.
0
compadrito
(31.08.14)
Fikir ve sanat eserleri kanunu, mali haklar bakımından -ki çoğaltma ve yeniden yayın da bunlardandir- sınırı eser sahibinin yaşam süresi+ 70 yıl olarak belirtir.
0
kaymaktutmayansicaksut
(31.08.14)
evet 70+. ayrıca yapılar için kira süresinden itibbaren 50 yıl. yani bir yapıda 50 yıl veya daha fazla oturursan o mülk resmen senin oluyor.
0
cetoxim
(31.08.14)
yettim compadrito! türkiye'deki mevzuata göre, eser sahibinin ölümünden itibaren yetmiş yıl geçmesiyle telif hakkı düşüyor, evet. şurada ülkelere göre telif hakkı süreleriyle ilgili liste var:

en.wikipedia.org'_copyright_lengths

bu arada halk arasında çok karıştırılan bir konu olduğu için vurgulayayım: telif hakkıyla marka, patent gibi diğer fikrî ve sınai hakları karıştırmayın. onlarda düzenleme bambaşkadır.

cetoxim'in dediği süreninse bununla ilgisi bile yok. olağanüstü kazandırıcı zamanaşımıyla telif hakkının düşmesi bambaşka müesseseler. ayrıca arada bir kira sözleşmesi varsa zaten böyle bir şey talep edemezler. ilgili gayrimenkulü malik sıfatıyla ve 50 değil, 20 yıl elinde bulundurmak gerekiyor. onun da koşulları var, her durumda olmuyor. bilmeden sallamayalım.

cetoxim'in demek istediği şu sanırım:

MK 713:
Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir.

Aynı koşullar altında, maliki tapu kütüğünden anlaşılamayan veya yirmi yıl önce (23.07.2011 RG NO: 27893 ANY. MAH. 17.03.2011 T. 2009/58 E. 2011/15 K.) hakkında gaiplik kararı verilmiş bir kimse adına kayıtlı bulunan taşınmazın tamamının veya bölünmesinde sakınca olmayan bir parçasının zilyedi de, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir.
0
microfiction
(31.08.14)
(7)

yer değiştiren alman-türk ve bunların mali işleri

letheavendangered
azıcık karışık bir durum var.ben almanyaya gidiyorum ve orda alman vatandaşı bir arkadaşın evine yerleşeceğim. kendisi de ben oraya gider gitmez türkiyeye gelecek. kira kontratı hala kendi adına olacak. ben kiranın bana düşen kısmını ona göndereceğim, o da ev sahibine gönderecek. yalnız içinden çıka
azıcık karışık bir durum var.

ben almanyaya gidiyorum ve orda alman vatandaşı bir arkadaşın evine yerleşeceğim. kendisi de ben oraya gider gitmez türkiyeye gelecek. kira kontratı hala kendi adına olacak. ben kiranın bana düşen kısmını ona göndereceğim, o da ev sahibine gönderecek. yalnız içinden çıkamadığımız olay şu:

1- bu insan 6 ay kadar türkiyede kalacak. alman banka hesabındaki parayı burada en az kesintiyle hangi yöntemle çekebilir?
2- bir alman vatandaşı ikametgahı falan olmadan gelip burda banka hesabı açabilir mi?
3- oha şimdi aklıma geldi. oturum izni almadan bu kişi zaten 3 aydan fazla kalamaz ki? ama sanırım bunu da sakız adasına falan geçerek çözecekti ama emin değilim bu durumdan hiç.
0
letheavendangered
(31.08.14)
ev sahibi Almanya'daki evin sahibi di mi?
cevap evetse, bu kişinin Almanya'daki banka hesabına para yatırmanız gerekmiyor mu?
neden Türkiye'de bir hesap gerekiyor?
bir Amerikan vatandaşının ikametgâhı filan olmadan Garanti'de hesap açabildiğini biliyorum.
0
compadrito
(31.08.14)
sen onun almanyadaki hesabına yatır o da internet bankacılığından almanyadaki hesabından göndersin öbür türlü bi sürü uğraşırsınız. kesintisi, süresi derken...
0
niye ama
(31.08.14)
Arkadasim da kiraci. Kirayi ev sahibine gonderiyor. Ev sahibi parca parca istemedigini soyledigi icin parayi arkadasimin hesabinda birlestirip gonderecegiz ve evet internet uzerinden yapacak para transferini. Ama aldigi bir burs var ve alman banka hesabina yatiyor. Bu yuzden alman banka hesabindaki parasini en pratik ve kesintisiz sekilde turkiyede nasil kullanabilecegini arastiriyoruz. Turkiyede harcligi o burs olacak yani.
0
🌸letheavendangered
(31.08.14)
siz onun Türkiye'de açtıracağı TL ya da avro hesabına Türk bankanızın internet şubesinden yatıracaksınız kiranızı.
o da Almanya'daki burstan Almanya'daki evinin kirasını internetten ödeyecek.

olma mı öyle?
0
compadrito
(31.08.14)
Neeeiiinn olma! Benim alman hesabim olacak oraya gidince. Dolayisiyla benim onun alman hesabina parayi aktarmamda sikinti yok. Sikinti onun almanyadaki bursunu buradan nasil cekeceginde. Benim ona tl olarak odeme yapmam da soz konusu degil. Euro olarak odeyebilecegim sadece. Benim turk bankam da olmayacak artik. Olsa da zaten tl olmayacak elimde hic.
0
🌸letheavendangered
(31.08.14)
Haa bi dk biseyler yeni yeni oturuyor kafamda. Dusuneyim ben bi.
0
🌸letheavendangered
(31.08.14)
Almanya'ya para gönderen biri bulabilseniz olur aslında.
Almanya'ya para göndermesi gereken kişi, o parayı sizin Türkiye'deki hesabınıza yatırır. Siz de Alman arkadaşınıza Türkiye'den havale/EFT yaparsınız. Almanya'ya para göndermesi gereken kişinin alıcısına da Alman hesabınızdan Almanya içi transfer yaparsınız.
Alman da, Almanya'daki bursuyla kirasını öder.

Siz Türkiye'deki bankanızda Euro hesabı açtıracaksınız. Almanya'ya para göndermesi gereken 3. kişi, sizin o Euro hesabınıza yatıracak parayı. Siz Türkiye'deki o Euro hesabınızdan, Alman arkadaşınızın Türkiye'deki Euro hesabına kiranızı yatıracaksınız.
Alman arkadaşınız, Almanya'daki burs hesabından sizin Almanya'da oturacağınız evin kirasını ödeyecek.
Siz Almanya'daki hesabınızdan, Almanya'ya para göndermesi gereken 3. kişinin alıcısına Almanya içi transfer yapacaksınız.

Sorun sizin Alman hesabınızın olup olmaması diil, para transferini masrafsız halledebilme meselesi.

Bankalar da yurtdışı transfer masrafı kesemez. Her 3 taraf da kârlı çıkar.
0
compadrito
(31.08.14)
(5)

Bi baksaniza

boş
Bir tez kapaginda soyle yaziyor: " how classical music should be marketed?" Bunun " how should classical music be marketed?" Ya da ilk ornegi soru isaretsiz olmasi gerekmez mi? Ukalalik olmasin diye yazana da soramiyorum...
Bir tez kapaginda soyle yaziyor: " how classical music should be marketed?" Bunun " how should classical music be marketed?" Ya da ilk ornegi soru isaretsiz olmasi gerekmez mi? Ukalalik olmasin diye yazana da soramiyorum...
0
boş
(31.08.14)
bence de senin dedigin gibi olmasi gerekiyor
0
buzzlightyear
(31.08.14)
buzzlightyear +1
0
earthsea
(31.08.14)
evet soru işaretsiz olması lazım.
0
galadnikov
(31.08.14)
Soyledim bakalim. Yanlis anlamaz umarim.
0
🌸boş
(31.08.14)
ikinci cümle olmaz.
birinci cümlenin soru işaretsizi olmalıydı.

patronum Amerikalı ve bana bişiy diil, reca ederim mânâsında, your welcome yazıyo. daha ne diyim ki?
0
compadrito
(31.08.14)
(12)

Haftalık yemek yapmam lazım

tchuck
arakdaşlar tek yaşıyorum 2 aydır.akşam eve geç geldiğim için yemek yapmaya üşeniyorum ama dışarıda yemekten sağlığım bozuldu. tuvalete çıktığımda iyi şeyler olmuyor öyle söyleyeyim.bana tavsiye verin, nasıl yemek yapayım ki, haftasonu yemekleri doldurup haftaiçi 30 dakikada, pek zahmet göstermeden y
arakdaşlar tek yaşıyorum 2 aydır.
akşam eve geç geldiğim için yemek yapmaya üşeniyorum ama dışarıda yemekten sağlığım bozuldu. tuvalete çıktığımda iyi şeyler olmuyor öyle söyleyeyim.

bana tavsiye verin, nasıl yemek yapayım ki, haftasonu yemekleri doldurup haftaiçi 30 dakikada, pek zahmet göstermeden yemeği ısıtıp veya malzemelerini birleştirip pişirmem lazım.

ne yapayım ben ne stoklayayım ki tüm hafta yiyebileyim
0
tchuck
(30.08.14)
Küçük saklama kaplarına bölerek buzluğa atın, her akşam birini çıkarıp ısıtıp yersiniz, donduğunda bozulmaz nasılsa..
Az yaparsınız, birkaç tür yaparsınız, her gün aynı şeyi yememiş olursunuz..
İstediğiniz her yemeği yapabilirsiniz hem, biz tatilde böyle yapmıştık, denizden vs. gelince zorlanmayalım diye buzluğa stoklamıştık bir günümüzü yemek yapmaya ayırarak, çok rahat etmiştik sonrasında, çalışanlar için gayet kolaylık oluyor..
0
mutekebbir
(30.08.14)
boş gününde yemeklerini hazırlayıp, saklama kaplarına bölüştürerek buzluğa koyabilirsin, dayanır uzun süre.
0
rock n roll
(30.08.14)
da hangi yemekleri yapayım neler dayanır ki.
0
🌸tchuck
(30.08.14)
Buzlukta her şey dayanır ya, ilk aklıma taze fasulye geldi mesela (biz onu yapmıştık), bezelye olur, patates vs. normalde ne yemek yapıyorsanız yapıp atın buzluğa hepsi dayanır..
0
mutekebbir
(30.08.14)
Butun sebze yemeklerini yapabilirsiniz.fasulye pirasa vb. Isterseniz kuru fasulye nohut haşlayıp buzluga atin onu da 5 dakka da yapabilirsiniz.
0
herseyi birakip gitmek istiyorum
(30.08.14)
-zeytinyağlı yemekler hayat kurtarır,

-bir tencere pilav veya bulgur pilavı yapabilirsin, ama ısıtırken ihtiyacın kadarını küçük bir tavaya koyup ısıtmalısın ki bütün tencere tekrar tekrar ısınmasın,

-köfte yapıp buzluğa atabilirsin

-birkaç çeşit makarna sosu yapıp buzluğa atabilirsin, hemen makarnayı haşlar sosu tavada ısıtırsın

-sebze türlüsü yapıp dondurabilirsin yine, yanına bulgur pilavı ısıtırsın

-konserve kuru fasülye, nohut veya bezelye: önce yıka, tencerede soğanı kavur tuzunu salçasını at, seversen kuşbaşı et de at kavrulsun, konserveyi ekle, sıcak su ekle, altını kıs biraz tıkırdasın. yanına pilav iş bitti. 10 dk.

-mantı, gözleme de buzlukta saklanabilir. gözlemeyi az yağlanmış tavada ısıtabilirsin mükemmel oluyor.

-fileto kesilmiş balıklar. sabah çıkmadan derin dondurucudan alıp buzdolabına koyarsın. akşam yanına bir çanak salata.

-annenden tarhana çorbası, kuru patlıcan isteyebilirsin. tarhana, su, salça, tuz bitti 10 dk.da çorba hazır. kuru patlıcanı da normal salçalı yemek gibi pişirebilirsin. bulgur da atabilirsin içine.

sana bunları yazarken acıktım iyi mi :(
0
lily briscoe
(30.08.14)
her yemek olur buzluğa.

birazdan aychovsky dağıtır şindi burayı...

ekleme: kuru erik ve kuru kayısı da yiyin yemeklerden önce. size iy gelir.
0
compadrito
(30.08.14)
her yemek olmuyor dondurucuda.. bazısı tekrar yenme aşamasında leş gibi oluyor. hayata küsüyorsun.
0
kosun lan mevzu var
(30.08.14)
en güzeli kıymalı makarna sosu. biraz biber, domates, soğan ile kıymayı pişirip küçük kaselere koy. bunu makarnaya da koyabilirsin, üzerine yumurta da kırabilirsin, ya da bazı sebze yemeklerine ya da çorbalara koyabilirsin.

iglo bahçe bezelyesinin tadı çok güzel. büyük marketlerde bulunuyor. ondan al buzluğa koy. hem yemeklerde kullanabilirsin, ayrıca tek başına da yiyebilirsin. ben kapaklı borcamda 10 dakika mikrodalga da pişiriyorum, azcık tereyağı azcık tuz çok güzel oluyor.

aynı şekilde sebzeleri yıkayıp, doğrayıp kapaklı borcamda 8-9 dakikada haşlayabilirsin.

mercimek çok çabuk haşlanıyor. onu önceden haşlayıp kullanabilirsin yemeklerde ve salatalarda.

ayrıca haşlanmış nohut, fasulye ve barbunya konserveleri var marketlerde konserve bölümünde. bunlarla kısa sürede yemek yapabileceğin gibi salatalara da koyabilirsin.
0
mea maxima culpa
(30.08.14)
Ben, ay başında pazara gidip bezelye, taze fasülye gibi gıdaları az bir süre kaynatıp sonra buzlu suda şoklayıp atıyorum buzluğa nohut, barbunya, kuru fasülye gibi bakliyatları da 30 dk kadar haşlayıp suyunu süzüp yine buzdolabı poşetinde atıyorum.
Kuru soğan da soyulup parçalanıp saklanabiliyor buzlukta. Şimdi tam mevsimi domatesleri de geçen hafta attım sos yapıp kavanozlarla buzdolabına.hatta bazılarını menemen harcı olarak soğan ve biberle yapıp koydum, kahvaltı da kolay oluyor.
Tüm bunlar elimin altındayken yemek yapmak 20 dk. Sürmüyor. Hem o buzluk tadı da gelmiyor damağıma. Canım çekerse pilav, salata.. ohh mis. Ha bir de şu salata malzemesi kurutmak için, dönen kaplardan tavsiye ederim. Kıvırcık, roka hep hazırda dolapta. 3 dk ya salata yapılıyor.
Simdiden ellerinize sağlık, afiyet olsun:)
0
buraya yalniz uyanmak icin geldim
(30.08.14)
Ortalığı dağıtmak gibi bir iddiam olmamakla beraber, ben de Pazar akşamları 2-3 saatte 3-4 çeşit yemek yaparak, hafta içi o stoğu eritenlerdenim. Eve geldiğimde ısıtma + soslama + salata 15-30 dk arası bir zaman alıyor. 2 sene önce buzdolabını değiştirdik. Eski buzdolabı yemeği yaklaşık 5 gün, tavuğu 3-4 gün tutardı. Yeni buzdolabı ile bir haftalık tavuk sağlam ve ikinci günkü gibi çıkıyor. Bu yüzden buzdolabı kalitesi çok önemli. Buzdolabı varsa her şey yapılıp saklanabilir rahatlıkla.

Bol protein ve az karbonhidratlı tariflerimle geleyim.

1. Mercimek Pate: İnternette çeşitli tarifler olmakla birlikte ben bunu pilav muadili olarak kullanıyorum. 2 bardak kırmızı mercimek haşlanıyor. İçinde bir adet kızdırılmış soğan, bir-iki dilim ufalanmış ekmek içi ve istenilen kadar rende kaşar konuyor. Sonra da baharatlar(*) eklenip karıştırılıyor. Ve fırına 150 derece civarında veriliyor, kendi kendine 20-30 dakika pişince oluyor o. Asıl zamanı alan soğanları kesmek ve kaşarları rendelemek gerisi kendi kendine oluyor. Bunu normalde köfte gibi yanına pilav, makarna kullanabileceğim şeylerin yanına koyuyorum. Gerçek pate bu değil aslında, o daha kompleks bir şey de, ben o kısmının ve gerçek patenin tadını sevmediğim, çok yemek seçtiğim için sadeleştirdim.

2. Akdeniz Usulü Piliç Fileto: Soğanları dilimleyip bir kaseye koyuyoruz. Üstüne zeytinyağı-karabiber-tuz-kırmızı biber ve sarmısak (veya sarmısak tozu) ekliyoruz. Filetoları ekleyip karıştırıyoruz ve buzdolabında sosun ete sinmesini bekliyoruz. (1-1.5 saat yeterli) Sonra bunu Pazar akşamı fırına veriyoruz. Pazar akşamı yapacağımız bu kadar, o kendi kendine pişiyor zaten. Bunu kısık ateşte yapıyoruz ki, kısık ateşte pişen daha lezzetli olsun, içi de iyi pişsin diye. Onlar kendi kendine oluyor. Sonra dolaba koyuyoruz. Olay bu değil tabii ki. Pazartesi akşamı eve geldiğimizde, domatesleri soyup küp küp doğruyoruz (ya da hazır doğranmış domates alıyoruz) Bunu tavada ısıtırken içine tuz-kekik ve varsa fesleğen koyuyoruz. Sonra o ısınınca üstüne kaşar ekliyoruz. Tavuğu da ayrı bir yerde az ısıtıyoruz. Sonra tavuğu alıp üstünü domates-kaşarlı sosu da üstüne kaplayacak şekilde döküyoruz. Baharatlarla enfes oluyor. Geçen hafta domates sosunun içine daha önceden ızgaraladığım birtakım mantarları attım, daha nefis oldu.

3. Her türlü yemek: Soğan ve biberi arzu edilen az bir yağ ile kavuruyoruz. peşinden etli olacaksa et veya kıyma koyuyoruz. Ya da et-kıyma koymuyoruz, fark etmez. Peşinden domates ve biber salçası ekliyoruz. Onu da kavurunca ilgili sebzeyi veya bakliyatı(**) atıyoruz. Peşinden su ve baharatları (*) koyuyoruz, o kendi kendine fokur fokur kaynayıp oluyor. Altını kısık tutuyoruz ki iyice birbirine girsin, lezzeti çıksın.

Malzemeleri çoğunlukla buraya yalniz uyanmak icin geldim'in dediği gibi hammaddelerini önceden hazırlayarak yapıyorum. Öyle değilse, bu kadarına üşenirseniz salçanın, doğranmış domatesin hazırı var.

4. Köfte'yi pazardan yapıp donduruyorum. Pazartesi akşamı gelip suyun içinde biraz domates ve biber salçası eritip köfteleri baharatlarla (*) birlikte içine atıyorum. Peşinden bir dilim ekmeği küçük küçük kesip suyuna atıyorum. Sonra çıkarıp üstüne sarmısaklı yoğurt döküyorum. İskenderin çakması, güzel bir şey oluyor. Bazen ekmeği koymuyorum, salçalı köfte oluyor, yanına mercimek pateyi alıp yiyorum.

5. Kabağı önce biraz haşlayıp, hafif ölünce küp küp kesip az yağda kavuruyorum. Hafta içi akşam geldiğimde ona yumurta ve peynir kırıyorum. Baharatları (*) ekliyorum. Normalde ağzına etten başka bir şey sokmayan abim bile yiyebiliyor. (Yemeklerimizin referansı bulunmaktadır)

Tüm bu yemeklerin 3 veya 4'ünün birlikte yapımı 2-3 saat sürer en fazla. Siz de en fazla 1 küsur saat bir şeyler hazırlarsınız. Hafta içi de pek zamanınızı almaz. Buzdolabı varsa orada durur zaten. Yemeğin kaç gün yeneceğinin tamamen malzemenin kalitesine ve ondan öte buzdolabının kalitesine bağlı olduğunu ilk elden öğrendim.

Bunun dışında internet yemek konusunda derya. Sürekli basit bir şeyler öğrenip yapılabiliyor veya zor şeyler "Ben nasıl olsa bunlar bunları sevmiyorum" deyip basitleştirilebiliyor. O basitlere baharatı ekleyince dünya daha güzel bir hal alıyor.

(*)Baharatlar: Eline geçirdiğini atma usulü. Tuz-karabiber-kırmızıbiber (değirmenli siz yaparsanız daha güzel bunlar)-sarmısak tozu veya sarmısak, nane, fesleğen, az miktarda kimyon, varsa ceviz tozu. (İstenilen konur, istenilen konmaz, tamamen zevke göre)
(**) Bakliyat konusunda fasulye, barbunya ve nohut akşamdan ıslatma gerektiriyor. Biraz daha kompleks. Yeşil mercimek iyidir.
0
aychovsky
(30.08.14)
2 kilo tavuk göğüs ve 2 kilo hindi göğüs alıp 500 gram olacak şekilde bölüp buzluğa atıyorum, tüm hafta onları yiyorum. 20 dakikada hazır oluyor, yanında da sebze salata falan baya doyurucu oluyor. Hiç tavsiye etmem.
0
angelus
(30.08.14)
(6)

Macbook Pro Ekranındaki Beyaz Çizgi

cagri
Dün film izlerken fark ettim. Nedir bu? Donanımsal mı yazılımsal mı? Çözümü var mıdır?
Dün film izlerken fark ettim. Nedir bu? Donanımsal mı yazılımsal mı? Çözümü var mıdır?
0
cagri
(30.08.14)
discussions.apple.com

forums.macrumors.com

forums.macrumors.com

ekleme: ben tam annamadım neden olduğunu. birazdan alperz reyiz duruma el koyar umarım.
0
compadrito
(30.08.14)
abi anakart değişimi mi gerek yani?
0
🌸cagri
(30.08.14)
NVRAM'i resetle bakalım. Olmazsa disk utility ile yedek alıp clean install dene.
0
alperz
(30.08.14)
nvrami resetledim 3 kere filan acmaya calıstı değişen bir şey yok. disk izlencesiyle nasıl yedek alıp clean install yapacağız?
0
🌸cagri
(17.09.14)
clean install yapacaksan yedek almana gerek yok.

kendi dosyalarını kopyala. flash bellek'ten boot et. bas gitsin.
0
alperz
(17.09.14)
önceki dediğimle nasıl da çelişmişim... :D

Disk utility ile yedek alman opsiyonel bir şey. Bilgisayarında önemli bir program falan yoksa at formatı gitsin. Eğer varsa, yedek alabilirsin.

forum.crucial.com
0
alperz
(18.09.14)
(6)

bir dakikanızı rica edeceğim, şu açılıyor mu kontrol edebilir misiniz?

pescador
sorun neyden kaynaklanıyor, bende mi yoksa başkalarında da var mı anlayamıyorum. rica etsem sportube.tv adresine girip, sağ alttaki L'Aquila-Gubbio maçına tıklar mısınız? tıkladığınızda gelen ekranda maç yayını var mı? ne yazıyor, ne oluyor?bende şu an site o kadar yavaş ki kendim girip tıklayamıyor
sorun neyden kaynaklanıyor, bende mi yoksa başkalarında da var mı anlayamıyorum. rica etsem sportube.tv adresine girip, sağ alttaki L'Aquila-Gubbio maçına tıklar mısınız? tıkladığınızda gelen ekranda maç yayını var mı? ne yazıyor, ne oluyor?

bende şu an site o kadar yavaş ki kendim girip tıklayamıyorum bile. yani l'aquila-gubbio yayınını kendim göremiyorum ama olması lazım. siz açabiliyor musunuz? açabiliyorsanız hangi ülkedesiniz veya dns, vpn falan kullanıyor musunuz?

teşekkürler.
0
pescador
(30.08.14)
tepeden live'a basınca "Caricamento" yazıyor. dediğiniz linki bulamadım.
0
eksi sozlukte eksiyen adam
(30.08.14)
saçma sapan, resimsiz, liste gibi bişey çıktı sportube.tv adresini yazınca.
0
compadrito
(30.08.14)
site açılmıyor.
benzer 2 siteye daha yayın var mı bakmak için girmeye çalıştım onlar da açılmadı ilginç.
open dns var sanırım.

edit: zenmate ile yavaş da olsa giriliyor caricamento+1
0
bass solo take one
(30.08.14)
The service is not available. Please try again later.

siteye girilmiyor bile...
0
jamiro
(30.08.14)
çok sağolun. peki italya'da tanıdığı olan var mı şu an, rica etsem onlara da bir baktırtabilir misiniz? belki sadece italya'dan düzgün çalışıyordur falan? çok saçma çünkü bu sitenin bu kadar aptalca olması. çalışması lazımdı bunun.
0
🌸pescador
(30.08.14)
Gugılda live'dan girip home'a geçmek istedim:

The service is not available. Please try again later.

mesajı çıktı, nah işaretiyle birlikte.
0
compadrito
(30.08.14)
(5)

roma vs ?

anti-kahraman
Şimdi gençler,Romaya gidelim diyoruz şu sıralar. Fakat benim aklımın bir köşesinde böyle ispanya ya da italya'nın güneyinde böyle bir deniz kenarında, sabah yüzüp, öğleden sonra şehri gezebileceğimiz akşam şöyle deniz kenarında hafif rüzgar esintisiyle iki üç bira yuvalarlayabileceğimiz bir yer var.
Şimdi gençler,

Romaya gidelim diyoruz şu sıralar. Fakat benim aklımın bir köşesinde böyle ispanya ya da italya'nın güneyinde böyle bir deniz kenarında, sabah yüzüp, öğleden sonra şehri gezebileceğimiz akşam şöyle deniz kenarında hafif rüzgar esintisiyle iki üç bira yuvalarlayabileceğimiz bir yer var. ama neresi orası bilmiyorum :)

siz duyurucuların görüşlerini bekliyorum.
teşekkürler
0
anti-kahraman
(30.08.14)
niye bu kadar düşündünüz anlamadım,

(bkz: odessa)
0
kakoy
(30.08.14)
kakoy, odessa'da götü donmaz mı insanın bu mevsimde?
0
compadrito
(30.08.14)
(bkz: cadiz)
(bkz: ischia)
Özellikle Cadíz.
0
aychovsky
(30.08.14)
ukrayna-rusya tarafları şu an oturup bira içilecek yerler değil bence, savaş mı istiyorsun kamoon!

soruya cevap, ben henüz gitme şerefine nail olamadım ama kesinlikle bari diyorum. dediğim gibi, kendim gidip yüzmedim içmedim, ortamı nasıldır çok iyi bilmiyorum ama bu tip işler için çok uygun bir yer olduğunu tahmin ediyorum bari'nin, okuduklarımdan yola çıkarak. fransa'da da nice var böyle. benim yerime de için.
0
pescador
(30.08.14)
yüzme konusunda emin değilim ama diğerleri için napoli çok uygun. hem de romadan 11 euro'ya 2 saatte gidersin trenle. fiyatlar da çok uygundur, alırsın biranı, dünyanın en güzel pizzasını 10 tl'den ucuza yedikten sonra sahilde içersin..
0
noluyo yaa
(30.08.14)
(6)

Kuşla beraber taşınmak

snape i başından beri tanırım
Başka bi şehre yerleşicem. Evcil kuşum da benimle gelicek tabii ki. Fakat kuşu neyle götürücem? Yani otobüsle on saat falan sürüyo, kısa bi yol da değil. Uçaklarda evcil hayvanlar için bi bölüm oluyo sanırım ama orada kedi köpekler vardır, kuşum çok korkar.Kuşu hangi taşıma aracıyla götürmeliyim? Ot
Başka bi şehre yerleşicem. Evcil kuşum da benimle gelicek tabii ki. Fakat kuşu neyle götürücem? Yani otobüsle on saat falan sürüyo, kısa bi yol da değil. Uçaklarda evcil hayvanlar için bi bölüm oluyo sanırım ama orada kedi köpekler vardır, kuşum çok korkar.

Kuşu hangi taşıma aracıyla götürmeliyim? Otobüste iki koltuk alıp kafesiyle yanıma koymayı da düşündüm ama izin verirler mi böyle bir şeye? Bi de otobüsün kliması falan, çocuk çarpılmasın diye üstünü örtmem gerekir. Yol uzun olduğu için de çok sıkılabilir öyle :( Uçaklarda hayvanların durumu nedir onu da pek bilmiyorum. Tren yok. Kuşu en sağlıklı biçimde nasıl götürebilirim?
0
snape i başından beri tanırım
(30.08.14)
gideceğiniz seferde kesin kedi köpek olacağını nerden biliyosunuz ?
0
acukali ekmek
(30.08.14)
Uçakta kediler, köpekler doğal hayattaki gibi birlikte gitmiyorlar ki. Hepsi kafesinde gidiyor. Kedileri ve küçük köpekleri daha önce kucakta ve en arkada hostesin yanında görmüştüm. Belki kafes de arkada hosteslerin yanında gidiyor olabilir. Kafesin kendisi gitmese, küçük bir delikli kutu gibi bir şeyde gidebilir, kuşlar için özel şeyler olabilir. Havayolu firmalarını arayıp telefonla sorun, belki makul cevaplar verirler.
0
aychovsky
(30.08.14)
Otobusler kusu hic almayabiliyorlar da. Ben ufacik bir kutu aldim kusu onun icine koyuyorum kutuyu da posete. Ayagimin altina koyup posetin ustunu hafifce aciyorum. Hic sorun olmadi daha ama yolum sizinkine gore epey kisa. Fotografini atayim isterseniz aksama o kutunun.
0
earthangell
(30.08.14)
duyuruda o tarafa doğru otomobiliyle gidecek birileri çıkar mı acaba?
bu sorunun cevabını arayan ilk kişi siz değilsinizdir. otobüs terminaline şahsen gidip oradaki yazıhanelere sorsanız?
kuşunuz çok gürültücü değilse, iki koltuğa izin verebilirler belki.
tekrar okudum soruyu ve aychovsky'nin cevabını. evet, tabii ki uçak mantıklı. uçakla götürmenin yolunu araştırın.
0
compadrito
(30.08.14)
Firmaya sormadan almayin 2 koltuk falan.. Yolcularin allerjisi oluyor bik bik bik diyip sorun cikarabiliyorlar.
0
earthangell
(30.08.14)
taşıma kafesleri var ufak, onlardan alıp geniş bi çantaya koy. karnlık olacağından ötmez zaten. suyunun dökülmediğinden filan emin ol. sonuçta sürekli yapacağın bir şey değil bu. bi sorun olacağını sanmıyorum.
0
kabak cekirdegi
(02.09.14)
(12)

bu davranışı onaylıyor musunuz? (arkadaşın tanımadığım birini çağırması)

bir fincan kahve ile film izlemek
dün yakın bir arkadaşımla buluştuk, oturduk bir mekana. sohbet, muhabbet falan konuşuyoruz.konuşurken o esnada telefonu çaldı. arayan onun bir arkadaşı, ben tanımıyorum bu arada. neyse, söylendi biraz telefonu açmadan önce. ''daha dün akşam buluşmuştuk, şimdi arıyor yine'' dedi, sonra açtı telefonu.
dün yakın bir arkadaşımla buluştuk, oturduk bir mekana. sohbet, muhabbet falan konuşuyoruz.

konuşurken o esnada telefonu çaldı. arayan onun bir arkadaşı, ben tanımıyorum bu arada. neyse, söylendi biraz telefonu açmadan önce. ''daha dün akşam buluşmuştuk, şimdi arıyor yine'' dedi, sonra açtı telefonu.

açtı ve yerimizi söyledi, ''arkadaşla oturuyoruz, gel istersen'' dedi. telefonu kapattıktan sonra da ''geliyor'' dedi sadece.

ben de napalım, ''peki'' dedim ki yadırgadım, telefonu açmadan önce söyleniyordu. böyle emri vaki bir şeyi ben yapmaya utanırım şahsen. hassasım böyle konularda, hoşuma gitmez açıkcası. karşımdaki kişinin tanımadığı bir arkadaşım beni arasa ben karşımdakine sormadan çağıramam şahsen veya telefonu bile açmam o an. sonuçta buluştuğum arkadaşım tanımıyor veya benle konuşmak istediği özel mesele olabilir, tanımadığı kişinin yanında rahat edemez vs. bu tür sebeplerden dolayı böyle davranışta bulunmam.

yakın arkadaşım elbet gücenmem kolay kolay ama bu konularda ince düşünmesini beklerdim.

neyse geldi, yanımıza çağırdığı arkadaşı. sohbet falan derken sıra kalkmaya geldi, bu çocuk ''ben hesap ödemem, burada misafirim, siz ödersiniz'' dedi. baya şaşırdım, önce şakaya vuruyor işi falan sandım ama gayet ciddi yani beyefendi.

zaten arkadaşımın yanımıza çağırmasına anlam veremezken bu da üstümdeki tatsızlığa iyice tuz biber oldu. hesabını da ödedik maalesef. hadi ben tanımam etmem, bir şey diyemem de arkadaşım itiraz etmedi yahu.

sinir oldum iyice.

siz ne düşünüyorsunuz böyle konularda? biraz ince düşünmek gerekmez mi yahu? ben arkadaşımın yanında onun tanımadığı birini ondan onay almadan niye çağırayım ki?

siz de böyle durumlarla karşılaştığınızda bozuluyor musunuz?
0
bir fincan kahve ile film izlemek
(30.08.14)
o anda telefonu açınca stres yapmış ne diceğini şaşırmış olabilir. bana da oluyor bazen, "ulan acaba burda olduğumu gördü de arka masadan arıyor olabilir mi?" diye sapıkça bi düşünce içine giriyorum. ama hesap muhabbetinde yavşaklık yapmış, orda haklısın.
0
prompter
(30.08.14)
Ben üçüncü kişi çağrılacaksa kişisine göre ve o anki duruma göre davranırım da, önce bir karşımdakini yoklarım. Onay almadan hareket etmem böyle durumlarda. Ama bana sorulmasına gerek yok. O an travmatik bir anın hemen sonrası değilse, tanımadıklarım kimse onlar da gelsin, herkes gelsin, toplaşalım, kaynaşalım isterim. Özel bir şey anlatıyorsam, yeni gelene de anlatırım; sansürlük bir alan bırakırım ama kendimle ilgili bir şeylerse genel hatları ile anlatmaktan da çekinmem.

Buradaki hesap ödememe mantığı da bir garipmiş. Zaten hesabın tamamını niye ona ödetesiniz de, insan kendi içtiğini de nezaketen olsa bile verir.
0
aychovsky
(30.08.14)
Benim de rahatsız olacağım bir durum bu, zaten insanlarla kolay kolay iletişime geçemem, böyle durumlarda hepten kasılır kalırım..

Sormadan çağırması yanlış olmuş ama geleceğini düşünmemiş olabilir, insan telefondaki arkadaşına bir şeyler yaptığını söylerken öyle laf olsun diye davet edebilir bunda bir şey yok karşı tarafın ciddiye alması kötü olmuş..
Tabii yine de sorması gerekirdi orası ayrı..
Ek olarak gelen kişinin hesap konusundaki tutumundan sonra da arkadaşınız ödemeliydi hesabı, hepsini toplamda ortak değil de siz kendi yiyip içtiğinizi o da kendisi ve gelen kişininkini ödemeliydi..

Adama bak ya, kalk yanlarına git, bir de hesabı onlara kilitle, arkadaşınızdan çok gelen kişiye kızdım ben..
Ben olsam söylerdim bir daha böyle bir şey yapmamasını, en azından sorması gerektiğini..
Yakın arkadaşımın böyle kıl olduğum bir arkadaşı var mesela kendisine söyledim bu durumu, aynı ortama getirmiyor bizi.. Mutlaka uyarın anlasın bozulduğunuzu..
0
mutekebbir
(30.08.14)
Ben de pek hoşlanmam bu tarz durumlardan ama o an öyle demiş bulunmuş olabiliyor... uyarırım ben ama mutlaka, siz de uyarın bence tekrarlanmaması için
0
mutlusismankedi2015
(30.08.14)
çok yakın bi arkadaşıms sormadan çağırmasından rahatsız olmam. anlayış gösteririm belki o an mecbur kalmıştır bi sebepten dolayı.
ama hesap konusu olmamış. o da onun pişkinliği.
0
rayde
(30.08.14)
@aychovsky hayır, zaten hesabın tamamını ona ödetme gibi bir amaç yoktu, kastettiğim herkesin kendi hesabını ödemesiydi.
0
🌸bir fincan kahve ile film izlemek
(30.08.14)
Yanlış söylemiş olabilirim. Hesabı ona ödetmeyeceğinizi tahmin ediyorum, tabii ki öyle olmuştur da, gelenin verdiği tepki sanki ona hesap ödetiyormuşsunuz, ona hesabı kitlemek istiyormuşsunuz gibi abartı ve garip olmuş. Gelen kişi herhalde telefonda arkadaşınızı zor bıraktı, baksanıza orada bile iki dakikada paniklemiş, sinirlenmiş, sizi zor durumda bırakmış. Günlük hayatında ne kadar çoğunu yapıyordur kimbilir.
0
aychovsky
(30.08.14)
Ben hesap odemem misafirim diyen adamin oracikta agzina sicar moralini bozarim. Pislesirim. Dingile bak.
0
ne istedigini bilmeden aglayan cocuk
(30.08.14)
@ ne istediğini bilmeden
sorma yahu, çok sinir bozdu. pişkinliğin böylesine şaştım kaldım. insanlar çok rahat yemin ederim.
0
🌸bir fincan kahve ile film izlemek
(30.08.14)
onaylamak mı? arkadaş davranışını onaylayacak bir noktada hissetmem kendimi, öncelikle böyle bir düşünce yapısına aşırı kıl oldum şu an.

arkadaşınla oturursun. kadın-erkek benim için farketmeksizin amaç bir şekilde sosyalleşmektir. bu noktada yeni insanlarla tanışmak falan çok güzel şeyler. kadınsındır, saçma sapan dedikodu yapasın veya özel bir şeyler anlatasın falan vardır. "emre de doggy pozisyonunda 45 dakika devam ediyormuş." falan diye anlatacaksındır. onları ben dışarıda buluşmaya değer şeyler saymıyorum, gereksiz kadın zırvaları onlar.

yani, senin hayır deme insiyatifin olduğu kadar onun da bulunduğu yerde mümkün olduğunca fazla arkadaşını görmeye olanak sağlama insiyatifi var. hesap ödeme muhabbeti ise apayrı bir bakış açısı, ona girmiyorum ben.
0
jacknife
(30.08.14)
dinsizin hakkından imansız gelir.

bana fikrimi sormadan arkadaşını çağıran kişi var elde.
gelip ben misafirim para ödemem diyen kişi var bir de.
hesap basit: 'ben kendi yiyip içtiğimi hesaplayayım ve ödeyeyim, gerisini, seni misafir eden ödeyecek' derim.

bu yaptığımdan dolayı benimle olan arkadaşlığını gözden geçirmeye kalkan veya bana tavır alan, suratı düşen biri olursa da, hem-men o dakka paşaportunu veririm eline.
0
compadrito
(30.08.14)
@jacknife o an iki kişi sözleşmişiz, buluşup oturmuşuz. amaç niye o an için yeni insanlarla tanışıp daha fazla sosyalleşmek olsun?

ben şahsen elbette ki birini çağıracaksam karşımdakinin onayını alma ihtiyacı hissederim. bundan normal ne olabilir?
0
🌸bir fincan kahve ile film izlemek
(30.08.14)
(7)

Bilkent İktisat - Hata mı?

castro ninnisi
bilkent iktisat kazanıdm bu sene (tam burslu, üstüne 720 tl burs verecek okul her ay) ama mühendislik istediğim için pek mutlu değilim açıkçası. böyle bilkent'te odtü'te falan mühendislik okuyan birinin yanında "bilkent iktisat" diyince "o da bölüm mü lan ahaha" diyeceklermiş gibi oluyorum amk.sizce
bilkent iktisat kazanıdm bu sene (tam burslu, üstüne 720 tl burs verecek okul her ay) ama mühendislik istediğim için pek mutlu değilim açıkçası. böyle bilkent'te odtü'te falan mühendislik okuyan birinin yanında "bilkent iktisat" diyince "o da bölüm mü lan ahaha" diyeceklermiş gibi oluyorum amk.

sizce iktisat mühendisliğe nazaran çok mu kötü?
0
castro ninnisi
(30.08.14)
Müthiş. Kimseyi takmamalısın bence, o şekilde hayat yaşanmaz zaten.
0
6 yasimdan beri metal dinliyorum
(30.08.14)
süper. umarım iyi değerlendirirsin. tebrikler.
0
boshi
(30.08.14)
iktisat asla hahaha denecek bir bolum degil. isletme olabilir, ulus. iliskiler bile olabilir. ama iktisat olamaz.

bolumun ve okulun cok guzel, hakkini vererek oku. 4 sene sonra yurtdisinda yuksek lisans ve hatta belki doktora yapiyor olman isten bile degil.
0
yilki ati
(30.08.14)
çok büyük hata ama napcaksın devam et. 720 lirayı da her ay bana gönder. özel mesajla hesap numaramı gönderiyorum.
0
mea maxima culpa
(30.08.14)
cakabo reyiz çok daha iy bilir bu mevzuları da, şimdi size, 'o da bölüm mü lan ahaha' deme potansiyeli olan meendiz adayları, bundan 10 sene sonra size imrenecek olabilirler.

ekleme: cakabo reyiz meşgulmüş şu an, size roy keane reyizi gönderdik.
0
compadrito
(30.08.14)
yok yok kimse öyle demez. kendi içerisinde her bölüm zordur ve bir ciddiyeti vardır.

aklında bulunsun burslu olduğun için sonradan bölüm değiştirmek çok zor. seçimini iyi yap.

okul, bölüm ve 720 tl burs güzel. iktisat'da boş bir bölüm değil. çalışırsan seversin.
0
roy keane ve giggs reyiz
(30.08.14)
biz mühendislik okuyoruz da noluyo kanka ? mis gibi bursun var okulun efsane bir okul yardır gitsin. güleni bana yolla tokatlıyım.
0
kablelvuku
(30.08.14)
(9)

Karakteri bozuk kişi tanımınız nedir?

ontheroad
Sb?
Sb?
0
ontheroad
(30.08.14)
okb
0
melancholia
(30.08.14)
çalar, çırpar, aldatır, kandırır, kazıklar, yalan söyler, bol keseden üfürür, mangalda kül bırakmaz, eker, acımaz, umursamaz, vurdumduymaz, merhamet etmez, düşünmez, iplemez, siklemez, üzülmez, bozulmaz, utanmaz, arlanmaz, yüzü kızarmaz, kibirlenir, böbürlenir, aşşaalar, iğneler, laf sokar, burun kıvırır, kapris yapar, kıskanır, huysuzlanır, mızmızlanır, vızvızlanır, memnun olmaz, yüzü gülmez, haset eder, şikâyet eder, iftira eder, nifak sokar, gıybet yapar, dedikodu yapar, fiştikler, götü başı oynar, bi dediği bi dediğini tutmaz, sözüne güven olmaz, sözünün arkasında durmaz, anında satar, ilk fırsatta U dönüşü yapar, ipiyle kuyuya inilmez, kayış yarar, yarı yolda bırakır, ipe un serer, yokuş yapar, uslanmaz, ders almaz.
0
compadrito
(30.08.14)
Karakteri belirsiz olan, dengesiz bir ruh haline sahip olan insanların karakteri bozuktur. Bir insanı uzun zaman tanıdıktan sonra nelerden hoşlandığını nelerden hoşlanmadığını neye sinirlendiğini vs hala kestiremiyorsanız karakteri bozuktur. Karakteri kötü olan insandan çok karakteri dengesiz olan insandan çekinirim.
0
legendwaitforitdary
(30.08.14)
Akpli.
0
hkku
(30.08.14)
atarlı, kibirli olan ve böyle olmakla gurur duyan,
doğuştan sahip olduğu yani sahip olmak için hiçbir çabada bulunmadığı ve bi araba kazasıyla enkaz olacak güzelliğiyle/yakışıklılığıyla hava atan insanlar,
her şeyi en iyi ben bilirim havasındakiler
ve kavgada 'sen kimsin benle böyle konuşuyorsun, sen benim kim olduğumu biliyor musun vb' lafları kullanan insanlar karakteri en çekilmez kişiler gibi gelmekte bana.
0
a gun and a pack of sandwiches and nothing
(30.08.14)
alenen yalan söyleyip de yalanını yüzüne vurduğunuzda sizi suçlayıp zeytinyağı gibi üste çıkmaya çalışıyorsa karakteri bozuktur.
0
exordinary
(30.08.14)
Şark kurnazı ise, mottosu "İşi bilicen, işe gitmiycen" ise gerisi teferruat.
0
aychovsky
(30.08.14)
1000 tane tanim yaparim belki ama aklima ilk gelen: "Kendine yapilmasini istemedigi seyi baskasina yapan" Evet tek bir tanim isteniyorsa yapacagim tanim bu.
0
delifaruk
(30.08.14)
Sorumluluğu hep başkasına atar, korkaktır.
0
arnold schwarzeneger
(30.08.14)
(6)

lesser ne demek

ipmus90
lesser blassed, lesser gem gibi ifadeler çok geçiyor. lesser okuyunca aklıma ne gelmeli?
lesser blassed, lesser gem gibi ifadeler çok geçiyor. lesser okuyunca aklıma ne gelmeli?
0
ipmus90
(30.08.14)
Dusuk, kiymetsiz gibi.
0
thracian
(30.08.14)
daha az
0
perkele
(30.08.14)
less az, lesser daha az.
0
compadrito
(30.08.14)
ya more'un karşıtı less zaten aslında. lesser ancak vurgu için olabilir. ki bana sorarsan ingilizlerin tdk'sına sorsan yanlış bi kullanım böyle bi kelime yok diyebilirler bence.
0
tepedeki psychedelic adam
(30.08.14)
yetersiz demek.
0
baldur2
(30.08.14)
böyle bir kelime var elbet; ve dedikleri gibi küçültmeyi ifadede kullanılıyor. ayrıca bir kitap ya da makale yazarken bir sözcük uydursanız ingilizce -eğer karşılık bulursa bir kitle nazarında- o hemen kabul görmüş bir ingilizce sözcük oluverir...
0
mamma mia gli turchi
(31.08.14)
(7)

Rezidanslarda daire içinde çamaşır kurutmak

bi acili adana usta
Selam millet,Merak ettiğim bir konu var. Günümüzde son dönemde yapılan evlerin tamamı ve rezidanslarda balkon yok artık. Benm merak ettiğim bu evlerde oturup da kurutma makinası kullanmadan çamaşırını kurutmanın bir tekniği var mı? Evin içinde çamaşır askısına asılsa her taraf nem olur. Var mıdır bi
Selam millet,

Merak ettiğim bir konu var. Günümüzde son dönemde yapılan evlerin tamamı ve rezidanslarda balkon yok artık. Benm merak ettiğim bu evlerde oturup da kurutma makinası kullanmadan çamaşırını kurutmanın bir tekniği var mı? Evin içinde çamaşır askısına asılsa her taraf nem olur. Var mıdır bir bilen?
0
bi acili adana usta
(30.08.14)
Küf olur duvarlarda...
0
compadrito
(30.08.14)
Aynen dediğin gibi normal balkonda kullanılan askılara asılıyorlar evin içinde, en azından benim rast geldiklerim. Kurutma makinesi/çamaşırhane hizmeti vs yoksa.
0
oranjlaturanj
(30.08.14)
Bana da mantıksız geliyor; ama son dönem yapılan evlerde niye balkonsuzluk tercih ediliyor acaba?
0
🌸bi acili adana usta
(30.08.14)
Rezidans da ne demekse. Ben yeni yapilmis bi sitenin 30ar katli 5 blogundan birinin 19. Katinda oturuyorum. Balkonumuz yok ve odaya asiyoruz. Ama apartman bence burasi.
0
i ve been mistreated
(30.08.14)
biz hic bi zaman camasirlari balkona asmadik. cirkin bi goruntu olusturdugu icin hep evin icinde kuruttuk. komsularin balkonunda ve cevredeki binalarda da pek camasir gormedim ben.

balkon konusunda da bence iki neden var (uzman degilim, sadece kisisel yorumum bu); birincisi maliyet. yeni yapilan pahali sitelerde metrekare fiyati cok yuksek. balkon gibi zaruri ihtiyac olmayan bir alan insa etmek istemiyolar.
ikincisi de insanlarin ihtiyaclari zaman icinde degisiyo. balkonda oturup okey oynama, cay icme gibi aktiviteleri insanlar daha az cekici buluyo. bi de son zamanlar da yapilan evler merkezden uzak oldugu icin, gecekondu manzarasinin cok cekici gelmeme etkisi de var tabi.
0
lamartin
(30.08.14)
valalhi benim evimde de balkon yok, onun yerine salonumun bir duvarı komple cam. 2.5 metreye 6.5 metre boyunca. bence çok daha güzel. çamaşır kuruturken de zorlanmıyorum; yazın o camın önüne çamaşırlığı koyup camı açıyorum. birkaç dakikada kuruyor. kışın da zaten kaloriferin nimetlerinden faydalanıyorum.

yemin ederim balkondan çok daha işlevsel, insanın içini çok daha ferahlatıyor.
0
kamera motor
(30.08.14)
lamartin + 1
Çamaşırlıkta kuruyor onlar. Nem, küf yapacak kadar çılgın bir durum yok ortalıkta.

Bizim eski çamaşır makinası ıslak çıkarırdı çamaşırları. O bozuldu ve öldü, yenisini aldık. Ondan sadece biraz nemli çıkıyor zaten ve bir şekilde eskisinden daha az hasarlı. Kışın da doğalgaz radyatörleri evin havasını çok kurutuyor. Zaten sürekli bir kap suyu radyatör üstünde bulunduruyorum, hava rahatlasın diye. Çamaşır onun kırılmasına yol açacak kadar bile nem üretmiyor, devede kulak çamaşırın nemi. Yazın zaten pencere mencere hep açık, 2 saat içinde de kuruyor her şey.

Öncesinde de hep evde, çamaşırlıkta kuruturduk. Eski evde ve eski makinede de küf veya nem yapmadı hiç. O kadar nem için çamaşırhane gibi çalışmalı, her yer giysi olmalı.
0
aychovsky
(30.08.14)
(20)

İşinizi gücünüzü planlarınızı nasıl takip ediyorsunuz? Yapılacaklar listesi

dave87
herkesin bir "yapılacak listesi" vardır mutlaka, yazılı ya da yazısız. işte benimki zaman zaman çığırından çıkıyor ve yönetmekte zorlanıyorum.siz hangi ekoldensiniz? beyin bedava deyip olayı kafada yönetenlerden mi?excele worde yazıp ara ara bakanlardan mı?yoksa biraz daha planlı, organize olanlarda
herkesin bir "yapılacak listesi" vardır mutlaka, yazılı ya da yazısız. işte benimki zaman zaman çığırından çıkıyor ve yönetmekte zorlanıyorum.

siz hangi ekoldensiniz? beyin bedava deyip olayı kafada yönetenlerden mi?
excele worde yazıp ara ara bakanlardan mı?
yoksa biraz daha planlı, organize olanlardan mı?

üçüncü kategoridekiler, siz nasıl yönetiyorsunuz?
evernote kullanmadım hiç, bu derde deva olur mu? alternatifler neler?
0
dave87
(29.08.14)
bir not kağıdına yazıp cebimde taşıyorum, bazen de telefona alarm kuruyorum.
0
baldur2
(29.08.14)
arada tekliyor ama beyin bedava. kafamdakilerin-yapacaklarımın başka bir yerde kayıtlı durması hoşuma gitmez.
0
ron dennis
(29.08.14)
evernote o kadar da pratik degıl gıbı gelıyor bana.

masa basında işin varsa, yani ofis falan masan varsa; post-it güzel bir olay.

patır kütür yaz yapıştır. işini halledince at çöpe. zaten göze battıgı ıcın bıle ısını yapıp kagıdı atmak ıstıyorsun.

benım en buyuk organızerım post-ıt valla bu aralar.
0
esas itibariyle
(29.08.14)
valla ben önce kafamdan planlıyorum, sonra yazıya döküyorum (elektronik olarak daha çok , yani word vs.), ama iş uygulamaya geldi mi savsaklıyorum. ama yine de sadık kalmaya çalışıyorum %75 olarak.
0
m e b
(29.08.14)
Biri daha sormustu bugun. Google calendar. Hem pc de hem telde bunu kullaniyorum. Mukemmel bence. Google'in dgier hizmetleriyle koordineli calisiyor. Google yazilimlarina hastayim zaten.
0
delifaruk
(29.08.14)
Her hafta başında bir A4 sayfasını ikiye bölüyorum ortadan, yapılacakları sırayla yazıyorum. Yaptıkça da üstünü çiziyorum. En temizi bu.
0
roket adam
(29.08.14)
Cep telefonunda not kağıdı şeklinde "widget" var. Ekrana bir not kağıdı yapıştırıp, onun üzerine yazıyorum, yaptıkça siliyorum.
0
3200
(29.08.14)
kisa vadeli yapilacaklari post itlere yazip ajandama yapistiriyorum (alisveris listesi gibi) ya da belirli bi günde yapilacaksa (kütüphaneden kitap alinacak gibi) ajandaya yaziyorum. yapilanlarin üstünü ciziyorum. bir hafta icinde hepsi bitmemisse post-iti diger haftaya yapistiriyorum ya da yeni yapilacaklarla birlikte yeni bir post-it yaziyorum.

uzun vadeli yapilacaklar icin (alinacak/aldirilacak kitaplar gibi) ajandamin arkasinda bir listem var, ayni liste yine bilgisayarda note dosyasi olarak mevcut.
0
shi aila
(29.08.14)
Ajandam var, uzun dönemli her şey orada. Haftalık planı da bir tane uzun ince not defterim var, süper bir yapılacaklar listesi defteri. Her hafta tek tek yazıp sonra üstünü çiziyorum.
0
aychovsky
(29.08.14)
Eski işyerinde lotus notes ajandasini kullanıyordum. Şimdi de android telefondaki takvimi kullanıyorum.
0
nereye bu gidis
(29.08.14)
samsung galaxy note 2 > s not uygulaması. kalemle birlikte süper gidiyor.
0
hybrid427
(29.08.14)
samsung s planner widget kullanıyorum, google'la senkronize ediyor otomatik.
bir de google keep kullanıyorum notlar ve listeler için.
0
lily briscoe
(29.08.14)
compadrito
(30.08.14)
Her hafta başında Microsoft Project'e yapmam gereken işleri organize ediyorum (şu gün şu kişinin doğum günü partisi var, şu gün şuraya seyahat edilecek, şu gün şu konuda toplantı yapılacak, şu gün şu müşteri ile bilmem ne konusu finalize edilecek gibi envai çeşit konuda). Bu project sayfasının çıktısını alıyorum ve sürekli yanımda tutuyorum. Genellikle 5-6 A4 sayfası uzunluğunda oluyor.

Günlük olarak ise Windows'un sticky notes unu kullanıyorum. Laptopun ekranını sticky notes a ayırdım her gün yapılacak işlerimi bunlara not alıyorum.

Ofiste bir tane asistanım var; ben yurtdışındayken sürekli işlerimi düzenli tutuyor. Bunun dışında da danışmanlık yaptığım işler için internetten virtual asistan tuttum kendime organizasyon bozulmasın diye.

Son olarak, yolda vs. aklıma bir şey geldiğinde evernote ile senkronize kalıyorum.

Bunların hepsini yapmazsam hayatım bombok oluyor.
0
dusunuyorumoyleysevurun
(30.08.14)
ufak ajandalar kullanıyorum, gün/hafta/proje bazında listeler hazırlıyorum, çok önemli ya da acil şeyleri ek olarak whatsapptan kendime yazıyorum (bazılarına beyin gayet paralı ühüh)
0
mayaa
(30.08.14)
Google Keep, ios notifications.
0
eksi sozluk e bir daha geldim
(30.08.14)
gnotes
0
hybrid427
(07.06.15)
Arada bi kağıda deftere yazıp üzerini çiziyorum, ama genelde kafada tuuyorum. Aklıma geleni anında yapmaya çalışıyorum. Beraber çalıştığım arkadaşlarla paylaşıyorum, yeri gelince hatırlatıyorlar.
0
bigbadabum
(07.06.15)
google inbox baya faydalı oluyor. artık önemi olmayan mailleri arşivleyebiliyorsun böylece hala önemi olanlar kalıyor. mailimi her kontrol ettiğimde de onları görüyorum ve aklımda kalıyor.

araya isterseniz to do notları da yerleştirebiliyorsunuz.veya 3-5 gün sonra tekrar hatırlat diyebiliyorsunuz. her şekilde maillerinizi devamlı takip ettiğiniz için 'to-do liste uyma disiplinsizliği' sorunu çözülmüş oluyor.
0
carnal malefactor
(07.06.15)
seytan ayrintida gizlidir
(02.07.15)
(4)

basic salary??

saçdemeti
Basic salary net midir brut mu
Basic salary net midir brut mu
0
saçdemeti
(29.08.14)
basic salary = net
gross salary = brüt
0
xenophobe
(29.08.14)
xenophobe, pek katılamayacağım bu tarifinize hocam.

base salary, sizin ikramiye ve benzeri yan ödemeler haricinde aldığınız brüt maaştır diye biliyorum ben.

misal, senede 70 bin dolar brüt maaşınız vardır. bu sizin base salary'nizdir. bunun üzerine ikramiyeniz, x ödemeniz, y ödemeniz olabilir.
0
compadrito
(30.08.14)
doğrudur, aslında ben de answers'dan çevirip yazmıştım, kendi bilgimle değil. ya ben yanlış çevirdim ya da linkte verilen cevap yanlış: www.answers.com

sizin dediğiniz gibi olabilir doğrusu.
0
xenophobe
(30.08.14)
çıplak brüt maaş anlamına gelir.
0
roveal
(02.09.14)
(5)

Kuzey Irak - Erbil son durum?

roket adam
İş için bir günlüğüne Erbil'e gitmem gerekebilir. En yakın havaalanına ineceğim, elemanın adamları beni alıp götürecek, güvenliğimi sağlayacaklar, bilgisayarlarla alakalı çok kısa bi işim olacak ve sonra geri döneceğim. Sizce güvenliğimden endişe etmeli miyim? Erbil merkezde şu anda bir sıkıntı var
İş için bir günlüğüne Erbil'e gitmem gerekebilir. En yakın havaalanına ineceğim, elemanın adamları beni alıp götürecek, güvenliğimi sağlayacaklar, bilgisayarlarla alakalı çok kısa bi işim olacak ve sonra geri döneceğim. Sizce güvenliğimden endişe etmeli miyim? Erbil merkezde şu anda bir sıkıntı var mı?

Neden derseniz birincisi tek günde güzel para (min 3 bin çarparım birkaç saatte) ikincisi merak da ediyorum, üçüncüsü kaşınıyorum.
0
roket adam
(29.08.14)
Sorun yok Erbil'de, batıdakilerin çok fazla şirketleri olduğu için. İzin vermezler öyle kolay kolay girmesine. Gönlün rahat git gel. Uçağın da zaten tehlikeli olmayan rotayı izleyecektir. sorun yok
0
memories
(29.08.14)
tehlikeli bence. oldu da işid'in eline düştün diyelim, kurtulamazsın.
0
empedokles
(29.08.14)
Zorunda değilsen gitme bence. 3 bin için değmez.
0
mornie
(29.08.14)
Bir arastirma merkezinin Irak uzmani Erbil'de sikinti olmadigini söylemişti bugün. Kendisi saha calismalari da yapan biri yani güvenilir kaynak.
0
woory
(29.08.14)
git
0
compadrito
(30.08.14)
(14)

şarap

seksen9
diren cadde şaraplarını deneyen var mı? kırmızı olur beyaz olur.duyuru fakiri olarak ucuz ve vasat şarap bulma derdindeyim de.
diren cadde şaraplarını deneyen var mı? kırmızı olur beyaz olur.

duyuru fakiri olarak ucuz ve vasat şarap bulma derdindeyim de.
0
seksen9
(29.08.14)
diren olan sanırım. iyi şarap o içiniz.
0
yuto
(29.08.14)
Dikmen deneyın derim, kırmızı. İçmeden önce kapağını açıp bekletin biraz, fiyat performans olarak oldukça iyi.
0
captain ahab
(29.08.14)
Cumartesi diye var bir tane tesadufen denedim fena degil.
0
delifaruk
(29.08.14)
Bu markaların kırmızılarını içmeyin.
0
saksı
(29.08.14)
Mistik beyaz
Gürcü şaraplarından daha kaliteli
0
saksı
(29.08.14)
Denedim. Bence 8-15 tl bandındaki -ki burası en ucuz şaraplar oluyor - en başarılılarından biri ama en başarılısı değil. Kırmızısı beyazından daha iyi diyebilirim . Sevilenin Altıntepesi bence o ucuz şarap sınıfında fiyat performansı en yüksek olanlarından biri . Cumartesi marka şarap tadına göre pahalı bence .piyasada ondan daha ucuz ama çok daha iyi sofra şarapları var. Mistik (ucuz şarabın duayenleri kendisinde mıstık diyor.daha halktan, daha içten, daha kendine uygun bence de) ise 3. Kadehten sonra insanı bayan bir hal alıyor. Seveni çok ama ben hoşlanmadım.
Bu şaraplara iyi derken elbette kendi sınıfı içinde değerlendirdiğimizi unutmayalım

ekleme: Sevilen / Alıntepe'yi Migroslarda bulabilirsiniz. başka yerlerde zor bulunuyor.Carrefour'larda da Sava diye bir şarap var. 11-12 lira civarı bir fiyatı var yanlış hatırlamıyorsam. o da fiyat performans olarak fena değil. bunu da başka yerde bulmak pek kolay olmuyor.
0
sarap dumani
(29.08.14)
Dien collection en sevdiğim, f/p'si bence en yüksek şaraplardan.

Ayrıca paşaeli'nin CS Karasakız kuplajı var. Fransız meşe fıçılarda 3 ay bekletilmiş. 20-25 TL civarında.

Diren Collection'un bir düşük segmenti Karmen serisi var. Bir çok orta segmentin eline verir.
0
jadle
(29.08.14)
@sarap dumani cumartesiyi bikaç yıl önce falan denedim sevmedim zaten. alkol kokusu çok geliyordu. ama diren caddede de çok geliyormuş :/ tadı çok güzelmiş ona laf yok tabi :) yavaş nefes alarak içince idare ediyo.
beyazında hafif gazoz tadı aldım :/ pek sevmedim yani.

karfurdan aldım ama savayı göremedim. bi dahakine daha dikkatli bakayım.

4-5 kat pahalı olanları bile beğenmediğimden ucuza kaçayım dedim ama ben şarap mı sevmiyorum anlamadım ki..
0
🌸seksen9
(29.08.14)
saressa, küp ve pınarbaşı markaları f/p açısından oldukça iyidir. ucuz ve mide bulandırmayan arıyorsan, denizli şaraplarını tercih edebilirsin.
0
zenithgeist
(29.08.14)
@jadle karmeni çok görüyorum. kırmızı-beyaz-pembe olarak değerlendirseniz çok mu şey istemiş olurum :) özellikle merak ettiğim pembe.
0
🌸seksen9
(29.08.14)
şarap alırken senin damak zevkine göre olanı seçmek önemli. yoksa daha en başından ben galiba şarap sevmiyorum diyebilirisniz. peki damak zevkine uygun şarabı nasıl seçeceksin?

nasıl tadlardan hoşlandığına göre şarap seçimi de değişiyor. ayrıca "bilmek" algını değiştiriyor. bu şu demek; seçtiğin şarabın üzümüni daha önce araştırdıysan, bu üzümün karakteristik yapısını, nerelerde yetiştiğini, aldığın şarabın ağzında nasıl bir tad bırakacağını (aşağı yukarı) bilmek, içtiğin içkiye bakış açını değiştirecektir. öyle lan hadi vuralım şarabın gözüne diye içtildiğinde sadece "kafam olmadı" üstüne bi de kırmızı tuborg içek de kendimize gelek" diyor insan. ama hakkında biraz bilgi sahibi olunca, şarabın içindeki faklı tadların da farkına varmaya başlıyorsun. tıpkı elinde haritayla, daha önce hakkında bilgi topladığın bir ülkenin başkentini gezmek gibi. çok daha bilerek geziyorsun ve tatmin oluyorsun. öbür türlü, "annemgillerle gittiydik bi kere ama nerde ne vardı hatırlamıyorum. meydan, çeşme meşme aynı şeyler işte" oluyor.

diğer olay da senin nasıl tatlardan hoşlandığın. örneğin daha hafif, tatlı, içimi kolay, böyle ağzının içinde kımıl kımıl etmeyen şeylerden hoşlanıyorsan, mesela kalecik karası üzümünden yapılmış şarapları deneyebilirisn. mesela ben şekerli şeyleri seviyorum diyorsan merlot üzümünü deneyebilirisn. yok ben daha aromatik şeyleri seviyorum diyorsan cabarnet, deneyebilirsin. neyse çok uzattım. böyle böyle üzümler hakkında bilgi sahibi oldukça kendi damak tadını da keşfedip zenginleştirebilirsin. şarap evet pahalı bir şey ancak, ülkede genel olarak alkol pahalı olduğu için şarap da bir istisna oluşturmuyor malesef.
0
sarap dumani
(29.08.14)
şimdi yukarıda yazanların hepsini unut, git ve divino al. eğer ege bölgesindeysen 1.5 lt'lik versiyonlarını bulabilirsin 17.5 tl ye büfelerde. istanbul'da filan da 70 cl'likleri 15 tl ama değer bence.
0
youshookmeallnightlong
(29.08.14)
@youshookmeallnightlong saat 10u geçti ama ilk fırsatta :)
0
🌸seksen9
(30.08.14)
beri bak deli qız; gâvur bi araştırma yapmış. ben şarabın kitabını yazdım diyenner bile, single-blind araştırmada, ucuz şarapnan, baha şarabı ayırdedememiş. bitin gannandığında, şaraba para dökme. tadını sevdiğin bi ucuz belle, idame dozunu onnan tuttur. yalarım!
0
compadrito
(30.08.14)
(17)

gömlek altına atlet

yuzyillardir uyuyan dramatik prens
neden beyaz gömlek altına atlet giyilmesi eleştiriliyor? kişilerin bu durumda ne giymesi gerekiyor beyaz gömlek altına?
neden beyaz gömlek altına atlet giyilmesi eleştiriliyor? kişilerin bu durumda ne giymesi gerekiyor beyaz gömlek altına?
0
yuzyillardir uyuyan dramatik prens
(28.08.14)
Atlet çok çirkin gözüküyor. Çok arabik bir alışkanlık. Biraz şekle dikat etmek gerekir, en iyisi hiçbir şey giymemek. Ben giymiyorum ve hiçbir esikliğini de yaşamıyorum
0
sos fistik olsun mu
(28.08.14)
atlet giymek konusu var, biraz daha "cool" duruyor giymemek. Hiç amerikan filminde ana karakterin gömleğini, tshirt'ünü çıkartınca içinden kolsuz atlet çıktığını gördün mü? öyle işte.

Bir de atlet giyince gömleğin altından izinin gözükmesi kötü duruyor. Ama bunun için başka atlet tipleri var. kollu, veya yarım kollu gibi.
0
burfak
(28.08.14)
gömlek veya t-shırt içinden gozuken atlet gercekten cok itici bi goruntu.
0
all girls dream
(28.08.14)
kardesim atlet giymeyince de insan usuyor.

kisin hadi kollu beyaz fanila cok siritmiyor gomlekde ama, yazin atlet giymeyince terliyorsun ve ruzgar falan rahatsiz ediyor.

kisin bunu giynce goruntusu cok kotu olmuyor bence www.erdemcamasir.com.tr
ne giyelim.
0
exlibris
(28.08.14)
@corneillus
bahsettiğim arabik yaklaşım bu işte. aman terim sırtımda soğumasın, aman ayaklarım hava alsın, aman bacaklarım çok yorulmasın tavırları yüzünden sokakta terlikle dolaşan, avm'nin ortasında yere oturan adamlar bu araplar. Çünkü biraz fazla yürüseler ya da terleri üstlerinde soğusa gebereceklerini düşünüyorlar.

İnsan biraz da estetiğe önem vermeli, dengeyi iyi kurmalı.
0
sos fistik olsun mu
(28.08.14)
estetik kaygıların yoksa giy bize ne amk.
estetik kaygıları olmasına rağmen atlet giyen adam da bi aynaya baksın bi zahmet.

beyaz gömlek altına illa bir şey giymesi gerekmiyor nasıl bi koşullanmadır buy a.
0
kamera motor
(28.08.14)
kışın exlibris'in gönderdiğinin v yakalı olanından giyerim, yazın hiç bişey giymem.
0
[silinmiş]
(28.08.14)
böyle bir şey de varmış: img205.imageshack.us
0
🌸yuzyillardir uyuyan dramatik prens
(28.08.14)
ımhh en gıcık olduğum şey arkadaş. nedir şu atletin çektiği.

ya tamam hiçbirimiz hollywood aktörü değiliz. ama dünyanın en şekil karakteri olan harvey specter (gabriel macht) (suits dizisinden) milyarlık takımın altına beyaz tişört/fanila arası bir şey giyiyor, ne bileyim true detective'e bakıyorum rust cohle (matthew mcconaughey) zaten mütemadiyen atletle geziyor. bu iki adam da karakterlerinin gerektirdiği rol gereği giymiyorlar atleti. harvey specter'a bakıyorum, adam şehrin en büyük hukuk firmasının ortağı. her takım elbisesi binlerce dolar değerinde (ki dizinin adı suits zaten). adam altına yine de tişört vs giyiyor. öte yandan true detective'deki adam dünyanın en cool, en manyak karakterlerinden birisi. napıyor? atlet giyiyor. cinayetini yine çözüyor, ama atlet giyiyor. lousiana sıcağında hemi de.

gözünüzü seveyim, atleti fanilayı filan tutup da yok arapmış yok holywood starları giymiyormuş diye aşağılamayın. tutup da beyaz gömleğin içine dikişleri bağıran atlet görüntüsü hoş durmayabilir, eyvallah. ama daha az gözüken, dikişsiz atletler filan giyilebilir.

yukarıda bahsettiğim gibi, hiçbirimiz hollywood yıldızı değiliz. adamlar sette terleyince anında yeni takım getirirler; ama siz terlerseniz ismail türüt gibi dolaşırsınız.
0
starborn
(28.08.14)
valla ben yazın atleti teri emsin diyerek giyiyorum. yemişim iticiliğini.
0
demisvegitmistin
(28.08.14)
Atleti birakali cok oldu h&m den ve decathlondan beyaz yarim kollu alıyorum gömlek te belli olmuyo koltuk alti teri sikintiydi bende o yuzden biraktim atlet giymeyi direk gömlek giyincede terleme üşüme sıkıntı oluyordu simdi çok rahatım.
0
steward
(28.08.14)
millete hoş gözükücem diye şöyle saçma birşey yapma sakın.
0
yns
(28.08.14)
havaların soğuduğu bugunler de istemsizce de olsa giyiliyor artık. itici mi? evet. ama yapacak da bi sey yok sanki..
0
hede hodo
(30.10.14)
eleştirileri salla da şunlara dikkat et sen
1. giyeceğin atlet vücuduna otursun, ama aşırı da sıkmasın, yani hafif sıksın vücudunu,
2. omuzu kapatan türleri ilk tercihin olsun (kısa kollu tercihi bana garip geliyor gömleğin altında, giyene lafım olmaz ama)
3. beyaz gömleğin altına beyaz harici atlet giyme, siyah-gri atletlerini siyah gibi koyu renk gömleklerin altına giy
NOT: atlet tercihin klasik giyiimde (takım elbise gibi) öncelikli tercihin olsun, sözgelimi kışlık spor gömleklerin altına giymeye gerek yok.
0
candanag
(30.10.14)
Askılı atlet kesinlikle giymem ve giymeyin de cidden çok çirkin duruyor. Beyaz gömlek seçerken kumaşı biraz kalın olsun, öyle aydınger kağıdı gibi şeffaf incecik kumaş almayın. Ben kışın bisiklet yaka, Kolsuz tshirt giyiyorum içine. Hem sıcak tutuyor, hem de kalın kumaş altından belli olmuyor. Olur da çıkarma durumu olursa (sürekli sevişirim :PPP ) gayet de güzel duruyor.

Şunun bisiklet yakalı olanı.

www.ogiyo.com
0
solomon
(30.10.14)
yaz aylarında çok sıcak havalarda atlet giymeden gömlek giyiyordum.
iş arkadaşlarımdan biri bana gelip "göğüs kılların ve meme ucun görünüyor, pek hoş değil" şeklinde eleştiride bulunmuştu. ne diyeceğimi şaşırdım.

ne istersen onu giy, kalıplaşmış düşünceleri geride bırak.

ben mesela giymemeyi tercih ediyorum. öte yandan atletsiz gömlek giyince gömleğin eteği sürekli dışarı fırlıyor. atlet gömleğin duruşunu, şeklini hizaya sokuyor.

uzun kollo atlet giymeyi de denedim ancak kalın geliyor ve fenalık basıyor. herhalde bisiklet yaka olmasından dolayı. V yaka da giyilmez!

sen giy evladım, üşütme bu soğuk kış günlerinde... zaten gömlek değil, ceket ve kravat dikkat çeker. onlara odaklan...
0
cliquot
(30.10.14)
atlet giymezdim zaten de, fanila giymeyi bırakalı 13 sene oldu.

nası gereksiz, nası lüzumsuz bi alışkanlık bu fanila, atlet filan yav!

paran cebinde kalıyo, bir.
daha az giyecek tükettiğin için daha az üretimden dolayı, dünya kaynaklarını (pamuk, toprak) harcamamış oluyosun iki, çevreci.
o pamuğu yetiştirecez diye ne biçim tarım ilacı kullanılıyodur, ondan da kurtarıyosun çevreyi, 2A, çevreci.
o üretimden dolayı enerji harcanmasını önlüyosun, üç, çevreci.
senin için o fanilaları, atletleri mağazaya taşımıyolar. nakliyenin getirdiği egzost gazını azaltıyosun, dört, çevreci.
o fanilaları, atletleri yıkamak için sıcak su, elektrik yani enerji tüketmiyosun, beş, hem çevreci, hem paran cebinde kalıyo.
yeraltı sularını deterjanla daha az kirletiyosun, altı, çevreci.
daha az su tüketmiş oluyosun, su petrolden daha değerli bişey, yedi, hem çevreci, hem paran cebinde kalıyo.
fanila terini emiyo, o ter üstünde kuruyo sonra. o kuruma sırasında soğuk fanila seni daha çok üşütüyo, sekiz, daha az hasta olup, daha az ilaç tüketiyosun. işinden gücünden geri kalmadığın için, ekonomiye ve kendine daha az zarar veriyosun.
0
compadrito
(30.10.14)
(1)

Planlı yaşam

soguk dus etkisi
Kişiliğim itibarıyla pek planlı yaşayan birisi değilim ancak üniversite yaşamımın 3 senesinden hiç verim alamadığımı görünce plan yapmaya karar verdim. Ancak planımın planını bile yapamadım kaç gündür. Ben önümüzdeki yarı yılı en azından güzel bir şekilde planlamak istiyorum nasıl bir yol izlemeliyi
Kişiliğim itibarıyla pek planlı yaşayan birisi değilim ancak üniversite yaşamımın 3 senesinden hiç verim alamadığımı görünce plan yapmaya karar verdim. Ancak planımın planını bile yapamadım kaç gündür. Ben önümüzdeki yarı yılı en azından güzel bir şekilde planlamak istiyorum nasıl bir yol izlemeliyim ?
0
soguk dus etkisi
(28.08.14)
compadrito
(28.08.14)
(11)

sinir oldum.

wishmaythşngs
4 yıldır görmediğim liseden arkadaşlarla dışarı çıktık bu akşam, ki en iyi arkadaşlarımdılar, ben çok mutluydum yani ama şimdi sinirden çatlıcam. bodruma gitmiştim geçen hafta, sordular işte nere gittin falan, x,y,z dedim. arkadaşta liseyi bodrumda okuduğunda catamaranı soracaktım, katamaran dedim,
4 yıldır görmediğim liseden arkadaşlarla dışarı çıktık bu akşam, ki en iyi arkadaşlarımdılar, ben çok mutluydum yani ama şimdi sinirden çatlıcam.
bodruma gitmiştim geçen hafta, sordular işte nere gittin falan, x,y,z dedim. arkadaşta liseyi bodrumda okuduğunda catamaranı soracaktım, katamaran dedim, -sizi ora almamışlardır ki dedi. 1. bunu o an anlamadım şimdi anlıyorum.
ikisi de mühendis sürekli fizik okumama çattılar ama sıradan işsizlik falan tepkileriyle değil. aşağılandığımı hissettim yani bir de mühendis bunlar. 2.
babam yalan dünyadaki rutkay aziz gibi bi tip, doktoruğu bıraktı şimdi resim falan çiziyo, kordonda görmüşler resim çizerken, demedikleri kalmadı. 3.
ben de sinirlendim, ne haliniz varsa görün diyip kalktım.
0
wishmaythşngs
(28.08.14)
En iyisini yaptın bence. Ben olsam numaralarını siler, sosyal ağlardan da engellerdim.
0
goodyes
(28.08.14)
belli ki insanlıktan nasibini alamamış tipler. Ne varmış kordonda resim çizmekte. Adamın ruhu onu yapmayı arzu ediyor. Kime ne herkes baban gibi asil kararlar veremez. O insanlar da ne seni ne onun ruhunu anlayamazlar. Kalkman yerinde bir hareket olmuş. Bir daha görüşmezsin olur biter. Bu işten kazançlı çıkan sensin. Katamaran ı bende anlamadım.
0
yün prenses
(28.08.14)
insanlar 4 senede bayağı bi değişebilirler. boşver gitisn iyi etmişin. lise arkadaşlarından hayır gelmez derim çoğu zaman.
0
rayde
(28.08.14)
katamaran mevzusunu tam anlamadım ama bi asagılama sezdim. 2.yi cok siklemedik. ama 3 gelince cok dogru bi karar vermişin. babanla ilgili terso bi kelimede alayi sikmen lazımdı.
0
all girls dream
(28.08.14)
şuan lise arkadaşlarımdan çoğusu evlendi. Şimdi en samimi olduklarım mesajlarıma telefonlarıma cevap vermiyor. Hepsi hayırsız.
0
yün prenses
(28.08.14)
katamaran gece kulubü gibi bi yer, ama ben de bilmiyorum. bilmediğimden gitmedim. sorayım dedim.
0
🌸wishmaythşngs
(28.08.14)
iyi yapmışsın hocam ben de yakın bi durumla 2 hafta önce karşılaştım ama öyle şeylere takılmam pek aksine dalga geçerim.

hatta yanımda benim gibi düşünen, liseden beri yediğim içtiğim ayrı gitmeyen bi dostum daha vardı makaramızı yaptık çayımızı içtik geri döndük.

herkes bi havalardaydı nasılsın kelimesini duyamadık bile herkes harıl harıl bişelerini anlatıp hava peşindeydi :)
0
delineron
(28.08.14)
katamaran çoh iyi mekan da seni almazlar vs ne demek hacı? kafala bir kızı gel seni katamaran'a götüreyim de bakalım kimi almıyorlarmış? olay çıkartmasınlar bana... bu sene gördüm orayı manyak eğlendik. babana laf ettiklerinde kalkıp hemen gitmene bende sinirlendim insan bi iki laf çakarmış... ne kompleksli adamlarmış olm onlar.
0
herospower
(28.08.14)
iyi yapmissin hacit, kafana bile takma.

katamaran da sikko bi yer bu arada, klas olmaya calisan apaci bi ortam. para verseler girmem.
0
she was my baby
(28.08.14)
alla alla, onlara neymiş ki babandan? siktirsinler gitsinler afedersin.

ayrıca, mühendisim ama "mühendisim ben" edasıyla ortada dolaşanı anlamıyorum. anasını satıyim, adam odtüden, itüden boğaziçinden, koçtan, sabancıdan, bilkentten çıkmış, gene bi bok bilmiyor yabancı muadillerine göre, gelmiş ona buna caka satıyor. pislikler.. diyeydin "bizdeki üni eğitimiyle siz nasıl mühendis oldunuz ki zaten?" diye. bak benim lisansım iyi bir üni.den değil, ama yükseğim ve doktoram iyi üni.lerden, ünvan olarak yüksek mühendisim ama daha kendime mühendis diyemiyorum, makalelerim de var halbuse. niye? çünkü bizdeki eğitim cidden boktan. erkek arkadaşım da iyi bir türk üni.den mühendis çıktı, almanya'da master yapıyor, ebesi skldi çocuğun "biz mühendislik görmemişiz." diye, tamamen ezbere dayalı, "önceki senenin soruları var mı olm?" mantalitesine dayanan salak bir sistemdeyiz, hala gelip "mühendisim" diye övünen adam var ya la.. o değil de, bir de seninkinin tam tersi, ben doktoradayım diye lise arkadaşlarımın beni dışlaması var, o da ayrı mallık. ne kompleksli milletiz kardeşim? al sen gel o zaman yap üç kuruş paraya doktora? çoğu zaman sen üste para veriyorsun hatta, proje falan olmuyor. hayır yani şöyle düşünme "aa kıza bak la doktora yapıyom diye övünüyo" 1. bilsem başlamazdım, ciddiyim. 2. arkadaşlarım master-doktora yapmadılar, bazıları benimkinden bile dandik okullardan lisans derecesi aldı, benim 2-3 katım para kazanıyorlar şu anda -daha çok kazansınlar, bir şey demiyorum da, bana "aa cınım sen öğrencisieeaaaaan çok rahatsııııaaaannn.." demiyorlar mı, dövesim geliyor! adam sabah 9 akşam 5 çalışıyor, ben gecelerce okulda yatıyorum -okulda yastığım ve battaniyem var- o yüzden birisi senin bölümünle, eğitiminle, şununla bununla dalga geçerse siktir et, ki fizik en zor bölümlerden biridir, seni aşağılamaları saçma bir kere. üstelik bizim ülkemizde mühendisleri temel bilimlere (a.k.a. mat, fkb dersleri) hakim olacak şekilde yetiştirmiyorlar, havuz dersleri lise derslerinin saçma sapan varyasyonları şeklinde geçiyor, havuz dersi uygulaması saçma zaten, bölüme özel ders olmalı, sonra da gelip temel bilimci adama laf etmiyorlar mı, deli oluyorum deliiiii!!!! tabi böyle dedim diye sen de gaza gelip mühendislere laf etme XD çalışmayana aslında her bölüm zordur, çalışana ise kolay, o da var.

ayrıca, bir yere alınsan nolcak alınmasan nolcak, çok saçma yani? ne bileyim, bir tek bana mı saçma geliyor bir mekana alınmamak? sanki çok şikar matah, alt tarafı beton bi yer, içerde bir kaç kaşar var (kaşarın kadını erkeği olmaz) 3.sınıf bi dj var vs bir de ayakta durup dandik içki içip paranla skileceksin. alsalar nolur almasalar nolur amk? sinirlendim yaa
0
pasp
(28.08.14)
iyi ettiniz!
0
compadrito
(28.08.14)
(3)

Adli sicil ingilizcesi

Lola90
Adli sicil sorgulamasının en uygun ingilizce karşılığı nedir İngilizce'de?
Adli sicil sorgulamasının en uygun ingilizce karşılığı nedir İngilizce'de?
0
Lola90
(27.08.14)
conduct sheet bence
0
fallthepieces
(27.08.14)
back check
yani (background check)
yani (criminal background check)
0
compadrito
(28.08.14)
USA: Criminal Background Check

(Kaynak Ben: USA avukat, JD ve LLM falan filan.)
0
ottoschmit
(28.08.14)
(9)

üst üste ağrı kesici içmek

memories
Su an sol kulağımda dış kulak iltihabından dolayı çok şiddetli bir ağrı var. Yarın sabahtan doktora gidiyorum ancak dayanılcak gibi değil. Aksam 10 civarlarinda bir tane arveles içtim sonra 2de ağrıdan uyuyamayip bir tane daha içtim. Şu an aradan 3.5 saat geçtikten sonra aşırı şiddetli bir ağrı ile
Su an sol kulağımda dış kulak iltihabından dolayı çok şiddetli bir ağrı var. Yarın sabahtan doktora gidiyorum ancak dayanılcak gibi değil. Aksam 10 civarlarinda bir tane arveles içtim sonra 2de ağrıdan uyuyamayip bir tane daha içtim. Şu an aradan 3.5 saat geçtikten sonra aşırı şiddetli bir ağrı ile tekrar uyandım. İlacın kutusunda en fazla 8 saatte 1 yani günde 3 kere alınabileceği yazıyor. Napiyim, bir hap daha alsam zararı dokunur mu bana cidden çok kötüyüm.
0
memories
(27.08.14)
iç birşey olmaz
0
WrAiTh
(27.08.14)
başka bir ağrı kesici yok mu evde?
0
compadrito
(27.08.14)
Nurofen ve apraljin forte var. Farklı ağrı kesicileri üst üste icebilir miyiz ?
0
🌸memories
(27.08.14)
apraljin için
0
compadrito
(27.08.14)
Hocam bi şey olmasın sonra, 1.5 saattir dayanıyorum 8e kadar beklesem mi napsam ?
0
🌸memories
(27.08.14)
80 dakka kalmış. Dayanın o zaman. Bişey olma ihtimali çok düşük ama can da sizin.
0
compadrito
(27.08.14)
diş kökü iltihabı yüzünden bir kutu majezik'i bir günde bitirmiş biri olarak ( ağrıdan kaç defa aldığımı unuttum ilacı o derece kötüydü ağrım) tavsiye etmem.
0
rexex
(27.08.14)
Bir sey olmaz ya. Agrin varsa ic, korkma bu kadar.
0
cezzar dede
(27.08.14)
arveles günde 3'ten fazla alınması pek uygun olmayan bir ilaç. başka ağrı kesici olsa sorun değildi de...

başka ağrı kesici almaya çalış.
0
siradisi00
(28.08.14)
(26)

kapitalizmden kurtulup doğada yaşamak isteyen arkadaşlar

karisik hisli adam
bu konuda hiç hayal kurup plan yaptınız mı? dağlık yeşillik bir alanda prefabrik bir ev yaparım, biçtiğimle beslenirim gibisinden... paylaşalım ki ufkumuz genişlesin. bir ara bunu çok yapmak isteyip ciddi ciddi oturup plan yapmıştım. öğrendim ki satın alınan araziye yapılan prefabrik evlere devlet k
bu konuda hiç hayal kurup plan yaptınız mı? dağlık yeşillik bir alanda prefabrik bir ev yaparım, biçtiğimle beslenirim gibisinden... paylaşalım ki ufkumuz genişlesin.

bir ara bunu çok yapmak isteyip ciddi ciddi oturup plan yapmıştım. öğrendim ki satın alınan araziye yapılan prefabrik evlere devlet karışmıyor, su gideri-tuvalet gideri açmayıp rögara bağlamıyormuş. en son suyu ne gibi yöntemlerle eve getireceğimi, gider işini nasıl halledeceğimi falan düşünüyordum. çok zor gözükse de, üşengeç bir insanın hiçbir zaman yapamayacağı gibi olsa da bazen bu bunaltıcı hayattan başka bir çıkış noktası bulamıyorum.
0
karisik hisli adam
(27.08.14)
sikerim kurt indi bi kere. bana göre değil. tuvalet sorun, gıdaları temizlemek sorun her şey sorun. ciddi manada goygoy yapılacak muhabbet değil panpa. benim işim değil mesela tatilde birkaç gün kamp yapmıştım kampta bile cinnet geçirdim.

en iyisi, dağ tepe gitmek isteyen için karavan almak. onda da tipini beğenmezse öldürüyor millet.
0
zimniirade
(27.08.14)
Into the wild izle iyice gaz versin hocam. ben de çok planladım ama şu anki yaşamamıa çok zıt.
0
oddyseus
(27.08.14)
o filmi birkaç sene önce izlemiştim. gaz değil, arada gidip geliyor bu istek.

yaşayanlar var işte, bunu becerenler var. bir şekilde yapabiliyor insanlar.
0
🌸karisik hisli adam
(27.08.14)
onu kastetmediğinizi biliyorum ama yine de söylemeden geçemeyeceğim. maalesef öyle kapitalizmden pek kurtulunmuyor.

su,elektrik vb. hizmetler için belediyeyle,kaymakamlıkla vb. ile mecbur ilişki kuruyorsun. çevreyle -köylüyle,kasabadakilerle,ormancıyla şunla bunla- ilişkiler(mecbur),ailenle ilişkilerin,arkadaşlarınla ilişkilerin her şey bir yerden seni modern hayata zorla bağlıyor, bağları koparmak çok çok zor.

biraz boş laf oldu ama canım sıkılıyor bir yandan da.
0
alors
(27.08.14)
www.youtube.com

2.50'den itibaren izlemeye başla, belki senin için bir adım olur
0
freebird5406_2
(27.08.14)
free bird
(27.08.14)
elektrik konusunda güneş enerjisi sistemleri var. bilgisayar, e book reader, mp3 player gibi cihazları kullanmak için fazlasıyla yetiyor, odalarda ampul bile yakabiliyorsun. bundan tamamen kurtulmak imkansız evet. ama ne kadar fazla uzaklaşırsan o kadar iyi değil mi?
0
🌸karisik hisli adam
(27.08.14)
rivulet
(27.08.14)
Ben yapmadım, kapitalizmi seviyorum.
0
i was made for you
(27.08.14)
arada gelip gidiyorsa bu istek, bence en azından olaya bir adım yaklaşabileceğin hareketin içerisine girmen isabetli olabilir.

mesela:

ormanevi.org

ormanevi.tumblr.com

bir süre benzer deneyimi deneme şansına sahipsin bu sayede.

bu arada böyle planlar duyduğumda da aklıma stewart lee geliyor :) www.cloudy.ec (youtube'dan sildirmiş bbc)
0
soso
(27.08.14)
Ben düşünürüm ara ara..
En çok istediğim şeylerden biri, şehrin gürültüsünden kurtulup sessiz sakin bir yerde kendi kendime yaşamak..
Kolay adapte olurum diye düşünüyorum, yoğurdumu, tere yağımı, makarnamı kendim yapıyorum zaten.. Bir inek birkaç tavuk olsun yaverim geçinip gideriz gül gibi..
Ama zor işler bunlar kolay değil maalesef, memlekette emekli olunca bile doğru düzgün yaşayacak halin kalmıyor ki, en olası gelecek planım emekli olduktan sonra tasımı tarağımı toplayıp Çanakkale'ye yerleşmek olabilir..
Çiftlik evleri kim ben kim yahu fazla hayale dalmak istemiyorum bu yüzden..
0
mutekebbir
(27.08.14)
proletarier aller lander vereinigt euch
(27.08.14)
en güzeli şehre bi kaç saat mesafede ama köy gibi bi yerde ufak bi evin olacak. sürekli değil de arada bi gidip kafa dinlicen.
yazlık hesabı.
modern hayattan kopmak çok zor.
0
rayde
(27.08.14)
Çok basit bir iş değil o. Kurt inebilir, ayı çıkabilir, böcekler zaten standart...Yani suyu taşırsınız, taşıma suyla değirmen de döndürürsünüz istedikten sonra ama insan kendi yaşam alanını kendine göre değiştiren bir canlı. Şehirde doğup büyüdüyseniz şu saatten sonra biraz zor yaparsınız bunu. Elbette imkansız değil. Bu arada Serdar Kılıç belgesellerini izleyebilirsiniz. Özellikle de Doğada Tek Başına serileri. Youtube kanalı var.
0
grgn
(27.08.14)
Bu arada kapitalizmden kurtulup demişsiniz, o hepten zor, imkansıza yakın. Kendinize kütükten bir dağ evi yapmaya karar verirsiniz, sonra gidersiniz organize sanayi sitesinden kredi kartıyla kütük alırsınız. Yani sistemden tamamen ayrılmak baya zor.
0
grgn
(27.08.14)
9-10 yıl sonra yapacağım
İsfahan'da 30 m2 bi evde, kendi tarlamdan kopardığım domatesle mutlu olmayı deneyeceğim
0
en lüzumlusundan feyizli bir abiniz
(27.08.14)
compadrito
(27.08.14)
helal lan kim tutar sizi. siz bu gidişle kapitalizmi yıkarsınız.
0
kutat kubilik
(27.08.14)
kapitalizm senin içine işlemiş. hem her şeyi garanti altına alacak hiç zorluk çekmeyeceksin hem de neymiş efendim kapitalizmden kurtulacakmış. yok öyle olmuyo, önce içindeki garantici rahatperest konformisti temizle. yoksa bu hesaplar beyhude.
0
dafaiss
(27.08.14)
Kapitalizm mitolojik bir tanrıdır arkadaşlar siz çok yanlış anlamışsınız. Yenmez o. Çiğ çiğ hiç yenmez.
0
kutat kubilik
(27.08.14)
Zor. Ben kapitalist dunyaya raziyim:)
0
delifaruk
(27.08.14)
araziyi satın alarak dedin ya, hah işte kapitalizmin kucağındasın zaten :)

benim de var çiftlik hayalim ama kapitalizmden kurtulmak için değil, şehir hayatından kurtulmak için.

bu tür yaşamı seviyorsan kapitalizmden kurtulmadan, aksine ucundan yararlanarak böyle bir hayat sürebilirsin.

hayvancılık yada tarım yapabilirsin.

yok ben tamamen robinson crusoe olacağım dersen o da mümkün.

su için kuyu açarsın, tuvalet için çukur kazarsın. elektriği unut, ha yok ben hem robinson crusoe olacağım hem internete gireceğim dersen yaş o iş :)
0
cokilgincvesesgetirecekbirnickarayanadam
(27.08.14)
Tropikal bir adada yasama hayalim var. Kapitalizmden kurtulmayi dusunmem, alisverise devam.
0
cezzar dede
(27.08.14)
3 gün internete girmiim kafayı yerim. eskide kalmış o maoculuk fantazileri.
0
merkezefendi
(27.08.14)
deneyin muhakkak.
kapitalizmin niye süper bişi olduğunu başka şekilde anlayamazsınız çünkü.
0
kamera motor
(27.08.14)
tuğba günal ve birhan erkutlu'nun uzun yıllardır sürdürdüğü deneyim için: ekinvedoga.wordpress.com

www.milliyet.com.tr

bence ekolojik çiftliklerde (bkz: tatuta) gönüllü olarak böyle bir yaşama ne kadar yatkın olduğunuzu deneyebilirsiniz.
0
kaset
(27.08.14)
(7)

ağır spor sonrası bisiklet sürmek

oddyseus
ağırlık çalışmamdan sonra salondan dönerken 2.5 kilometrelik bayır çıkıyorum. beni çok zorluyor. Spordan hemen sonra karbonhidratımı proteini mi falan alıyorum ama, kas yıkılmasına falan neden olur mu bu?
ağırlık çalışmamdan sonra salondan dönerken 2.5 kilometrelik bayır çıkıyorum. beni çok zorluyor. Spordan hemen sonra karbonhidratımı proteini mi falan alıyorum ama, kas yıkılmasına falan neden olur mu bu?
0
oddyseus
(27.08.14)
2.5km cok uzun bir mesafe degil bisiklet icin. Cardio iste.
0
fortisvita
(27.08.14)
hocam uzunluğu hiç sorun değil zaten. ama inanılmaz eğimli bi bayır.
0
🌸oddyseus
(27.08.14)
vücdudun yağlı mı? yani yağ sorunun var mı? yağ yakmaya da uğraşıyor musun?

eğer cevapların evetse pek sorun olmaz. ama bayır çıkmaktansa düz yolsa sürme imkanın olsa keşke.

ama yağ oranın hali hazırda yüzde 10un altındaysa gereksiz bi eylem oluyor.

bi de sen demişsinki beni çok zorluyor. antreman sonrası vücudun dinlenmeye geçmeli. ama sen 2.5 km bayır çıkıyorsun. bence yapma.
0
mahone
(27.08.14)
@mahoneyağ oranım tam %10 definasyona başlamışım. %7'ye inmek için ama bunu yaparken kas kaybı yaşamak istemiyorum
0
🌸oddyseus
(27.08.14)
kas kaybı yaşarsın.
0
3003
(27.08.14)
Hocam çok tehlikeli bi şey yapıyosunuz. Ders almadınız mı başınıza gelenlerden?
0
compadrito
(27.08.14)
Kas kaybı o kadar kolay bir şey değil. Sıkıntı olmaz.
0
arnold schwarzeneger
(27.08.14)
(11)

Türkiye'ye özgü en sağlıklı yiyecek ne?

ermanen
kuru fasulye mi?
kuru fasulye mi?
0
ermanen
(26.08.14)
bulgur.
0
giderbey
(26.08.14)
ayran
0
mea maxima culpa
(26.08.14)
Baklagil ve sebzeden yapılan tüm Türk yemekleri sağlıklı. Bir de şeker katılmamış pekmez gibi şeyler var yine Türkiye'ye özgü olup sağlıklı olan. Ama en sağlıklısı hangisidir diyecek olursak, kişinin ihtiyaçlarına ve besin değerlerine bakmak lazım.
0
Thredith
(27.08.14)
Yogurt
0
delifaruk
(27.08.14)
Annem keşkek ve karalahana corbasi dedi. Keskek hadi neyse de, lahana corbasi iyk. :/
0
barbara herhalde barbara manken olan
(27.08.14)
Türkiye'de yetişipte organik olarak bulunabilen/alınabilen tüm sebzeler, baklagiller, bulgur, zeytinyağı. (saf halleriyle)
0
secilmis uye
(27.08.14)
fındık.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(27.08.14)
Sağlıklı derken neyi kastediyorsunuz? Sağlığa zarar vermemesini mi? Eğer öyleyse o yoğurtlar ayranlar GDO'lu sütten yapılıyorsa geçin onları. Yok eğer sağlığa katkı sağlaması ise, elbette belli bir yemek değil, meyve ve sebzelerdir. Türkiye'ye özgü olmaz tabii onlar da. Konuya bilimsel yaklaşırsak böyle oluyor sonuç.
0
grgn
(27.08.14)
Cacık ve menemen.

İkisi de gerçek ilaç.
0
compadrito
(27.08.14)
Köy yumurtası ile menemen.
0
arnold schwarzeneger
(27.08.14)
tarhana
0
kalimotxo
(27.08.14)
(10)

Annemin tatminsizliği

kivilcimin kirkta biri
Selamlar,Ailemle ilgili sıkıntıları zaman zaman hem burada hem Sözlük'te anlatmıştım. Özetle babam 'gözü dışarıda' bir tip, annemle babam ayrı, ben annemle kalıyorum. Yakın zamanda da nişanlanıyorum. Anlatacaklarım bu durum ekseninde cereyan ediyor.Ben gösterişi pek sevmeyen bir tipim. O yüzden dışa
Selamlar,

Ailemle ilgili sıkıntıları zaman zaman hem burada hem Sözlük'te anlatmıştım. Özetle babam 'gözü dışarıda' bir tip, annemle babam ayrı, ben annemle kalıyorum. Yakın zamanda da nişanlanıyorum. Anlatacaklarım bu durum ekseninde cereyan ediyor.

Ben gösterişi pek sevmeyen bir tipim. O yüzden dışarıda nişan yapmıyoruz mesela; isteme ve nişanda giymek üzere bir tane beyaz, düz elbise aldım. Yine şatafatlı yüzükleri sevmediğimden nişan yüzüğümü de düz, altın rengi, klasik alyans aldım işte. Karşılıklı olarak âdet işlerine pek bulaşmayalım, birbirimize hediye alalım dedik; erkek arkadaşımla güzel birer 'bohça' yaptık birbirimize.

Annemse benim tam tersime şatafata ve -üzülerek söylüyorum- paraya düşkün bir tip. Şimdi ne kadar olduğunu söylemeyeyim ama çok çok iyi bir maaş alıyorum, buna rağmen beni bu ay, yani nişan hazırlığı süresince, batırmayı başardı. Halılar, avizeler, sehpa, gümüşlük, bardak ve yemek takımları vs. aklınıza gelebilecek çoğu 'çeyiz' kalemini annem gelen misafirlere 'mahçup olmasın' diye yeniledim. Bildiğiniz borç batağı içindeyim ya şu an, anlatamam yani.

Neyse ev ile ilgili hazırlıklar bitti, şimdi de annemin elbisesi meselesi başladı. İlle tutturmuş 'şöyle pudra olsun, böyle tiril tiril olsun' diye. İşin kötü yanı mağazaya sokuyorum, denemek istemiyor. "Alıp gidelim yeaa" minvalinde şeyler söylüyor, alamıyoruz tabii. Marks&Spencer'dan Sarar Women'a kadar gücümün yetebileceği her yere götürdüm, her şeye burun kıvırıyor. Çok tatlı bir elbise deniyor mesela, sade, mavi; "bu ne çuval gibi" deyip çıkarıyor hemen.

Bugün bir mağazada elbise beğendik; denedi, ben gerçekten çok yakıştırdım. Nasıl cici oldu bir görseniz! Kendisi de çok beğendi, elbiseyle dönmeler, kahkahalar bilmem ne... Velhasıl, elbiseyi aldık, eve varmak üzereyken 'koltuk kılıfından bozma bu elbiseyi giymeyeceğini, bana pudra istediğini söylediğini ancak zorla sütlü kahve elbise aldırdığımı, hep köylü işi elbiseler beğendiğimi, evde var olan bir şey giymeyi tercih edeceğini' söyledi.

Çok uzattım: Özetle annem böyle, hiçbir şeyden memnun olmaz, en büyük övgüsü 'iyi'dir, hiç tamahkâr değildir vs. Şimdi ben ne yapayım bu anneyle?

Not: Küçükken çok asiydim. Babamla olan sorunlarından dolayı, üzülmesin diye duruldum ama yeniden çığrımdan çıkmak üzereyim.
0
kivilcimin kirkta biri
(26.08.14)
bu konuyla ilgili ciddi bir konuşma yaptın mı peki?
0
Aerdem
(26.08.14)
boşver giderayak kapışmayın.. sabret.. evlendiğinde de bukadar iç içe olmazsınız muhtemelen..
0
defnex
(26.08.14)
benim annem de aynı. sabret. evlendikten sonra da sabret. huyu değişmeyecek, konuşsan anlamayacak.
0
sayns
(26.08.14)
@Aerdem, çeşitli vesilelerle yaptım, faydalar faydasız adeta.

@defnex, evlendikten sonra şehir değiştireceğim, "çok şükür" diyesim geliyor.

@sayns, hiç mi değişmiyor? :(
0
🌸kivilcimin kirkta biri
(26.08.14)
kadincagiz yalniz, bi de sen gidiyorsun, giderayak nazini ceksen olur musun?
0
mayeskuel
(26.08.14)
benim annem uzaklaşınca başka nazlarıyla, huysuzluklarıyla usandıracağı biri olmayınca değişik bir insan oldu, gördüğünde daha fazlasını yapmaya başladı. değişmiyor. çok seviyorum, çok üzülüyorum ama yapacak bir şey yok.
0
sayns
(26.08.14)
Üzgünüm ve gerçekçi olacağım,
Bu henüz nişan.. Yani bunun nişanlılık süreci var, ardından düğün dernek hazırlıkları, ev kiralama dizme falan filan..

Dahası evlilik sürecinde da bazı şeyler görünüşe göre kolay değil. Özelden bu konuda kendi hayatımdan çok detay veya örnek verebilirim ama kolay değil bunu bil. :)

Bu yüzden bu kriz bir şekilde olacak. Anneniz ile ne kadar erken konuşur ve yönlendirirseniz o kadar iyi. Bunu yapmanın da pek çok yolu var. İlla kavga gürültüye gerek yok. :)
0
hatali sifre
(26.08.14)
benim böyle kaynanam olma ihtimali olsa evlenmekten vazgeçerdim...

allah eşine sabır versin.
0
siradisi00
(26.08.14)
siradisi'ndan mülhem, annenizin kocanız hakkında söylediklerini kocanıza söylemeyin. kocanızın anneniz hakkındaki düşüncelerini de annenize söylemeyin. şimdi de ama asıl ileride.

borçlar ödenir, anneniz elbisesini beğenmese de, öncesinde ve sonrasında sürekli söylense de, düğün olur biter ama siradisi'nın işaret ettiği, bu ne yaman çelişki anne...
0
compadrito
(27.08.14)
Allah'ım, resmen taktik yapmak gerekiyor demek ki :/ Herkese çok teşekkürler.
0
🌸kivilcimin kirkta biri
(27.08.14)
(12)

Amerika'ya gitmek ve orada çalışmak

ayakkabi kutusu ve para sayma makinesi
Selam arkadaşlar.Malum Türkiye'nin geldiği nokta ve bazı kişisel sebeplerden dolayı ülkemi terk etmek durumunda hissediyorum kendimi. Amerika'ya giden 1-2 arkadaşın dediğine göre gidip vergi no aldıktan sonra çalışılabiliyormuş. (Herhangi bir karakoldan). Buradaki mesleğim dış ticaret. İngilizcem va
Selam arkadaşlar.

Malum Türkiye'nin geldiği nokta ve bazı kişisel sebeplerden dolayı ülkemi terk etmek durumunda hissediyorum kendimi. Amerika'ya giden 1-2 arkadaşın dediğine göre gidip vergi no aldıktan sonra çalışılabiliyormuş. (Herhangi bir karakoldan). Buradaki mesleğim dış ticaret. İngilizcem var. Rusça da biliyorum. Elektrik ve elektronikten biraz anlarım. El becerilerim öyle çok yoktur. Amerika'da bana yardımcı olabilecek birileri de pek yoktur. Sorum vizeyi alsam ve oraya gitsem beni orada nasıl bir hayat bekliyor? Neler yapabilirim, nasıl çalışabilirim? Kendime bir şeyler katabilir miyim?

Editler :

- 10 bin USD nakitim var
- İş teklifi yapacak bir şirket yok
- San Fransisco eyaleti olabilir
- Dünyanın bir çok ülkesini gezdim.
- Pasaportumda bir kaç tane schengen ve UK vizesi de mevcut.

Not: İçki, sigara , kumar yok. Yaş 30.

Şimdiden teşekkürler. ( Dalga geçen, rencide edici yorumlarda bulunmazsanız sevinirim. Çok ciddiyim)
0
ayakkabi kutusu ve para sayma makinesi
(26.08.14)
Sen bence gitmek için biraz gaz istiyor gibisin, ne güzel başka diller de biliyorsun, 3-5 yıl sonra hiç gidemeyeceksin, bu günleri pişmanlıkla hatırlayacaksın, git bari de en kötü gittim gördüm dersin, bol şans.
0
redeath
(26.08.14)
Herhangi bir karakoldan gidip vergi numarası almak diye birşeyi ilk defa duyuyorum. Yani ne söyleyeceğimi şaşırdım açıkçası, yok böyle bir şey.
Amerikada bu şartlarda ancak kaçak çalışabilirsiniz, garsonluk, bahçevanlık, evlere servis falan gibi işler yapabilirsiniz. O da kaçak olarak.
Çalışma izni almak hiç kolay değildir.
Green card ile amerikaya gidenler bile orada tutunmakta zorluk çekerler.
Aynı sizin gibi oraya bir şekilde gidip de perişan olan ve Türkiyeye dönüş bileti için para toplayan insan çok gördüm.
Gene de siz bilirsiniz.
0
innerbliss
(26.08.14)
-birikmişte ne kadar paranız var?
-size ordan iş teklifi yapabilecek şirket var mı? (aksi takdirde çalışma vizesi alamazsınız)
-ingilizce konuşulan bi ülkeye daha önce gittiniz mi? (bize okulda öğretilen şey ingilizce değil.)
-Vergi no dediğiniz şey, SSN zannedersem. Karakoldan vs. alınmıyor.
-Amerika kocaman bir kıta, tüm eyaletler aynı değil. Hangi eyalete yerleşmek istediğinizi düşündünüz mü?
-Herkes Amerika'ya taşınmak isterken Amerika sizi neden kabul etsin? Diğer insanlardan donanım olarak hangi konularda fark yaratabilirsiniz. (Rusça bilmeniz gibi)


Benim tavsiyem Türkiye-Amerika-Rusya bağlantılı şirketlere bakmanız ve onlarla iletişime geçmeniz.
0
ozzyninpambukgotu
(26.08.14)
oncelikle karakoldan vergi numarasi alamazsiniz. social security number icin basvurmaniz gerekir. ona basvurubailmek icin de vize tipinizin calismaya izin vermesi gerekir. vize tipinize bagli olarak ya dogrudan ssn basvurursunuz ya da once calisma izni icin basvurup 350 dolar yatirip rdan gelecek cevaba gore hareket edersiniz.

abd de zaten bunu dusunerek herkese uygun vize tipi vermez, ya turist ya ogrenci vs vs alirsiniz. yani siz gitmeye karar verdiniz ama bakalim abd sizi almaya karar verecek mi?
0
halanne
(26.08.14)
Gaz beklemiyorum. Bu konuda son derece kararlıyım.

İşim gereği bir çok ülkeyi gezdim. İngiltere ile çok çalıştım. Dilde problemim yok. Keza Rusça da öyle.

eyalet kısmına gelirsek: sanırım giden arkadaşlar San Fransisco da idi. Bana söylediğine göre (yalan ya da dalga olduğunu hiç sanmıyorum) orada biraz bulunduktan sonra 1-2 ay gibi herhangi bir polis karakoluna gidip sosyal güvenlik no bvari bir şeyle kalıp çalışabiliyormuşssun ki o 2 arkadaş çalıştı ve para kazandı.
0
🌸ayakkabi kutusu ve para sayma makinesi
(26.08.14)
çok zorlanırsınız. gidip zengin olup gelen de insanlar tanıyorum, homeless olanlar da. ama şu sıralar orda da ekonomi, iş durumu iyi değil. çok vasıflı bir adam olmadıkça veya tanıdık birileri olmadıkça oraya ayak uydurabilmeniz çok çok zor.
0
Aerdem
(26.08.14)
Arkadaşlarınız sizinle dalga geçmiş olabilir mi?
Yani kusura bakmayın ama gerçekten mantık dışı birşey söylemişler. ele tutulur hiçbir yanı yok.
Ayrıca ukalalık gibi olmasın ama san fransisco şehirdir, eyalet değildir.
Üstelik pahalı da bir şehirdir.
amerikada çalışma izni almak bu kadar kolay olsaydı herkes gitmez miydi? Neden insanlar sadece çalışabilmek için göstermelik evleniyor sanıyorsunuz.
Bir hayaliniz varsa yapın, ancak iyice araştırarak yapın. sonra oralarda kuru ekmeğe muhtaç kalabilirsiniz.
Arkadaşlarınız yasadışı çalışmıştır, dediğim gibi garsonluk, bulaşıkçılık, pizza dağıtımı, temizlik gibi.. . Ama hiçbir sosyal güvenceniz olmayacak, uzun vadede bir çözüm değil yani. Eğer kaçak olarak yaşamaya kalkarsanız, ülkeden çıkış yaptığınız zaman tekrar geri dönemezsiniz. Eğer öyle bir hayat istiyosanız yapın.
0
innerbliss
(26.08.14)
@innerblis

Teşekkür ederim verdiğin bilgiler için.

Bir şeyi açıklığa kavuşturmam gerek. Tax number alıyormuşsun evet bu yasal bir çalışma izni değil fakat daha az sorun yaşarmışsın. Eyalet ismi de OREGON.
0
🌸ayakkabi kutusu ve para sayma makinesi
(26.08.14)
valla karsim, bir arkadasim buraya (new york) yesil karti ile gelmis, garsonluk yaparak 5 bin dolores kazaniyor. YANI NE IMIS, garsonlari kucuk gormek yooookmus, he mi gulum, he mi aslan parcasi.
Cevap: atla gel, biraz cabalarsin, sonra yolunu bulursun, tr yi de zerre aramazsin.
0
jemjum
(26.08.14)
iş bulduktan sonra, veya orada bir eğitim seviyesini tamamladıktan sonra (master, doktora, vb.) alacağınız kısa süreli opt ile (1 sene) ssn alırsınız. ssn, çalışmanızı sağlamaz, çalışma hakkı olanlar ssn alabilir.

iki etkili yol var.

1. orada master vb. yapıp, master sırasında çok sağlam network oluştuurp, kendinizi hakikaten geliştirip opt penceresi sırasında iş aramak, sizin h1-b'nize sponsor olabilecek bir firma bulmak ve bu şekilde devam etmek.

2. direkt türkiye'den iş arayip h1-b vizesine sponsor olabilecek bir firma bulmak. bunun için de üniversite şartı aranır ve son derece kalifiye olmanız ya da bu yükün altına girebilecek bir tanıdığınız olmalı. hali hazırda abd'de iş arayanlar, üniversitesini abd'de tamamlayıp opt döneminde iş bakanlar ile yarışıyor olacaksınız sizi alacak firma, size sponsor olmanın getireceği ekstra yüke rağmen (minimum verilmesi gereken maaş, yasal prosedürler) sizi çalıştırmayı göze alabileek durumda olmalı.

3. kaçak. bu hakikaten en çaresiz, zor durumda olanların işi. 30 yaşındaki adamın kolay kaldırabileceği bir durum değil. master için gidip okurken pizza dağıtanlar, vb. var onlar ayrı nispeten daha rahatlar zira yasal statüleri var ellerinde öğrenci olarak. bu yukarıdaki yazarın verdiği 5 bin dolarlık garson örneği değil, zira green card demek yasal olarak gitmek demek.

ekleyeyim: social security number'ın hiçbir avantajı olmaz. zaten ssn alacak duruma geldiğinizde bir işiniz olmuş oluyor. ya işe başladıktan sonra ya da opt döneminde ssn alıyorsunuz.
0
kuja
(26.08.14)
arkadaşların dediklerine katılıyorum.
bu şartlarda sana ancak work and travel önerebilirim valla.

alaska'da balık temizleyip ayda 5000 dolar kazanabilirsin belki.
0
siradisi00
(26.08.14)
(bkz: amerika/@compadrito)

(bkz: individual taxpayer identification number)

Bahsettiğiniz numara bu olmalı. Benim bi tanıdığım bu ITIN'ı alarak ticaret yapmaya başlamıştı. SSN alamayacak durumda olanlar bu şekilde idare ediliyor olabilir. Emin değilim. Ülkede, 12 milyon kaçak çalışan olduğu tahmin ediliyor. Bu kişiler, ülkelerine para gönderebilecek kadar para kazanıyorlar. Demek istediğim, o paraların bir şekilde vergilendirilmesi için DE kullanılıyor olabilir bu numara. Tabii çok sefil şartlarda yaşıyorlar. Ama karınları iyi doyduğu ve ülkelerine biraz para yollayabildikleri için Amerika'da kalmak avantajlı. Bir de Türkiye'yi görseler, ağızlarının suyu akacak insanlar bunlar. Dolayısıyla, kalmak çok çok avantajlı. Bu ITIN konusunu iyi inceleyin. Oradan bişeyler çıkarabilirsiniz belki. mezunusa.com'a üye olun ve oradaki forumlarda hâlihazırda bu konularda sorulmuş yüzlerce soruyu ve cevâplarını okuyun.

Bu saydığınız özellikleriniz, sizi potansiyel bir göçmen yapmaya yeterli.
Şöyle ki, 10 bin dolarla 10 ay kadar tutunabilirsiniz. Uçak biletini alınca paranız azalırsa bilemem. Ayda 1000 dolarla hayatta kalmayı başarabilirsiniz.
Bir çok ülke gezmiş olmanızın verdiği tecrübe, kendine güven ve sadece o kadar ülkeye gitmiş olmanız bile çok çok önemli bir özellik.
Amerika Birleşik Devletleri sizin gibi cesur ve gözü kara insanlar tarafından kurulmuş. Çok işinize yarayacak bir özelliğinizi yazmışsınız.
İçki, sigara, kumar olmaması da çok geçerli bir özellik. Sigaranın oha! derecede pahalı olduğunu biliyorum. Kendinizi bu üç illetten uzak tutabilmiş olmanızı da göçmenlik açısından çok olumlu bir özellik olarak değerlendiriyorum.
Elektrik ve elektronikten 'biraz' anlamanız ve el becerilerinizin 'öyle çok' yok olması üzerinde önemle durmalısınız.
Ellerinizle bişeyler yapmayı öğrenebilecek bir potansiyelinizin olduğu âşikâr. Bu potansiyel sizin hayatta kalmanıza yol açabilir. Bakın ikidir hayatta kalmak tabirini kullanıyorum. Burası bir kurtlar sofrası. Hayatlarını, bir mektep bitirmeden ve kol gücüyle kazananlar, mektep bitirmiş ve hayatlarını, kafa gücüyle kazananlardan %75 oranında daha az para kazanıyorlar. Mektepli olmak size sınıf atlatıyor. Ama mektepli olsanız bile, çalışma izniniz olmadan geldiğinizde ve hayatta kalmaya çabaladığınızda, bu durumunuz sonuna kadar sömürülüyor. Posanızı çıkarıyorlar. (Hoş mekteplilerin de posası çıkıyo ama, misal birisi bilgisayar faresi iteleyerek hayatını kazanıyo, uç bir örnek verecek olursak, diğeri ise fare ölüsü toplayarak karnını doyuruyor).

Kâatsız küreksiz olduğunuzda, benzin pompacılığı yapmaya kalkarsanız, misal, bildiğim birini söyleyeyim size, haftada 7 gün, günde 12 saatten, 15 sene çalıştı. Sonra izini kaybettim. O maceranın sonu böyle de bitebilir. Ama saydığınız özellikleriniz çok cesaret ve ümit verici.

Kendinize katacağınız en önemli şey, bıçakla kesilebilecek kadar sağlam bir hayat tecrübesi. Diğeri de Amerikanca.
İlk sene nasıl tutunabileceğizi keşifle geçtikten sonra, diğer gelenlerin geçtiği yolu izleyerek, sınıf atlamaya çalışırsınız.

Dış ticaret konusunda, ABS (anasını bile sikerim) derecesine sahipseniz, kuja üstâdımızın söylediği master yolundan yürüyebilirsiniz. Dış ticaret ABS + Amerika'da MBA üzerinden sınıf atlayarak işe başlarsınız.

Çalışmayı ve öğrenmeyi deli gibi sevmiyosanız, mutlu olamazsınız. Onu baştan söyliyim.
0
compadrito
(27.08.14)
(14)

En iyi Ahmet Kaya şarkısı ?

jamalbsf
Diğer tüm kayıtları bir yanlışlık sonucu yok olacak ve tek bir parçası gelecek nesillere kalacak. O parça hangi parça olmalı ?
Diğer tüm kayıtları bir yanlışlık sonucu yok olacak ve tek bir parçası gelecek nesillere kalacak. O parça hangi parça olmalı ?
0
jamalbsf
(26.08.14)
Kum gibi
0
compadrito
(26.08.14)
en iyisi demem heralde ama anlattığın senaryo için : bize kalan.

ki gene de en iyilerden biri
0
ayk
(26.08.14)
Kum gibi diyecektim, denmiş. O zaman ben de Siz yanmayın diyorum.
0
twelfth
(26.08.14)
olmasaydı sonumuz böyle
0
tekil3.şahıs
(26.08.14)
Hep sonradan
0
zaxurani
(26.08.14)
en iyi şarkısı değil ama gelecek nesillere sadece bir tek eseri kalacaksa gururla bakıyorum dünyaya kalmalı. plase olarak cinayet saati.
0
episantr1
(26.08.14)
tartışmasız

beni vur
0
jimmy jib
(26.08.14)
beni vur ve hep sonradan açık ara ilk iki parçası. gelecek nesillere kalacak bir parçaysa hep sonradan olmalı bu.
0
bykush
(26.08.14)
(bkz: bir veda havası)


hoşçakal iki gözüm, hoşçakal
hoşçakal canımın içi, hoşça kal
0
gencligimi kimse bilmez
(26.08.14)
yüreğim kanıyor
0
siedorf
(26.08.14)
Ağlama Bebek
0
anarche
(26.08.14)
ahmet kaya'nın bile karar vermekte zorlanacağı bir seçim olurdu eminim. bir şarkı kalacaksa sözü de müziği de ahmet kaya'ya ait olan bir şarkı olmalı. bunlardan en güzeli de ağlama bebeğim.
0
yerel disk c
(29.08.14)
bir anka kuşu
0
yekzeq
(29.08.14)
şiire gazale <3

Azeri şarkısı sanırım ama ahmet kaya cok güzel söylüyor
0
neferkitty
(29.08.14)
(12)

çalışırken iş görüşmesine gitmek etik midir?

ergen sever yazar
çalışırken iş görüşmesine gitmek etik midir? Kaç gündür aklımda bır de olumlu gecerse müdüre nasıl anlatcam diye kıvranıyorum fikri olan var mıdır? Zor işlerin yoğun olduğu dönemde kaçmaktan utanıyorum ama bir yanda haftada 6 gün mesaisiz iyice sinirlerimi bozdu.
çalışırken iş görüşmesine gitmek etik midir? Kaç gündür aklımda bır de olumlu gecerse müdüre nasıl anlatcam diye kıvranıyorum fikri olan var mıdır? Zor işlerin yoğun olduğu dönemde kaçmaktan utanıyorum ama bir yanda haftada 6 gün mesaisiz iyice sinirlerimi bozdu.
0
ergen sever yazar
(26.08.14)
normali öyle de işe gireli 4-5 ay oldu kesin söverler arkamdan bunlar:)
0
🌸ergen sever yazar
(26.08.14)
onlar senin işlerine yaramadıgını anladıgı gün kapının önüne koymazlar mı? bence cevabı buldun
0
bes
(26.08.14)
İlk işimden iki ayın sonunda, bahsettiğin yöntemle ayrıldım. Kimse de bir şey demedi. Özel sektör bu, aynı şeyi sana da yapabilir adamlar. O yüzden takılma böyle şeylere. Oluru bu çünkü.
0
trinitrotoluen
(26.08.14)
iş görüşmesine gittiğini haber verdiğini düşün, yöneticin etik davranıp sana saygı duyacağını mı sanıyorsun? gidici olduğunu görüp yeni adam arar, son gününde bile bir sürü iş verir.
görüşmelerin olumsuz geçtiğini düşün, iş bulamadın. yöneticinin hep aklında gidici olduğun kalacak.

yani şirket sana etik davranamaz ki sen onlara davranasın.

hem izin aldığında zaten telafi ediyorsun veya izin kullanmış oluyorsun.

ayrıca çalışırken iş görüşmesine girmek psikolojik olarak seni çok iyi duruma sokuyor. işsizken ise umutsuz ve çaresizce beğenmediğin işe tamam diyebilme riskin var.

hiçbir firma çalışanı için fedakarlıkta bulunmaz. bu yüzden duygusal yaklaşma. nasılsa her türlü hakkı yenilen biz çalışanlar olacağız.
0
sttc
(26.08.14)
4-5 ay fazla bile olmuş. zaten bazı işlerde işveren kendi de biliyor bir müddet sonra herkesin çıkacağını yerine birisi geliyor nasılsa diye iplemiyor
0
irsh92
(26.08.14)
biraz daha rahatladım cevaplarnız için çok tesekkurler
0
🌸ergen sever yazar
(26.08.14)
Madde 27- Bildirim süreleri içinde işveren, işçiye yeni bir iş bulması için gerekli olan iş arama iznini iş saatleri içinde ve ücret kesintisi yapmadan vermeye mecburdur. İş arama izninin süresi günde iki saatten az olamaz ve işçi isterse iş arama izin saatlerini birleştirerek toplu kullanabilir. Ancak iş arama iznini toplu kullanmak isteyen işçi, bunu işten ayrılacağı günden evvelki günlere rastlatmak ve bu durumu işverene bildirmek zorundadır.
İşveren yeni iş arama iznini vermez veya eksik kullandırırsa o süreye ilişkin ücret işçiye ödenir.
İşveren, iş arama izni esnasında işçiyi çalıştırır ise işçinin izin kullanarak bir çalışma karşılığı olmaksızın alacağı ücrete ilaveten, çalıştırdığı sürenin ücretini yüzde yüz zamlı öder.


kanun bile düzenlemiş, o yüzden gayet etik bence.
0
trajikomix
(26.08.14)
yasadaki madde ben çıkacam işten dedikten sonraki zamanı kapsıyor. yani ben işten çıkıcam dedikten sonraki (istifayı verdikten sonraki) zaman için günlük 2 saat iş arama hakkımız oluyor. (sanırım iki saatti)

sonuç olarak babanın şirketi değil. istedikleri kadar sövsünler. ben ayrılırken yüzüme neler neler dediler. umrumda olmadı.
0
washe
(26.08.14)
Bunun etikle alakası yok. Işverenler çok mu etik bir bak bakalım kendi iş yerine!
Daha iyi şartlarda çalışmak istemek her çalışanın hakkı. Tabiki de gideceksin çalışırken iş görüşmesine. kimse kimsenin babasının oğlu değil.
Gitmezsen sen aptalsın.
Ve muhakkak istifa tek taraflı bir kurumdur. Sorgusu suali normal şartlar altında olmaz/olamaz.
Sen istifanı kanunlar çerçevesinde verirsin, kalan kısmı da kanunların dediği şekilde yürür. Haa farklı şekilde anlaşırsın iş yerinle, konuşursun edersin o ayrı.
Başarılar.
0
gece lampulu
(26.08.14)
insanın içi rahat etmiyor tabii yalan söyleyip görüşmeye gidince ama 2 açıdan bak. ilki sen yalan söylemedin ve müdürünle konuştun iş arayacağını ki bu aylarca sürme ihtimali olan bir süreç, o arada adam bu gidici diye bakıp seni sallamayabilir (ki bu en iyi ihtimal) ya da işten çıkarma olayları, şirket küçülmeleri mali sıkıntılar baş gösterse ilk kovulcak sen olursun emin ol (iş bulamamış olsan da).

arkamdan sövmesinler diye yaptığın şeylerden sonra çok pişman olursun özel sektörde. tamamen bencil olup kendini düşünmen gerekli. etik olmayan şey yapacağın işleri yapmayıp arkanda iş yığını bırakarak ayrılmaktır bence.
0
merena
(26.08.14)
aslında etik değil gibi, ama gidip adama ben iş görüşmesine gidicem diyemediğim için, anam hasta oğlan cırcır oldu, dişçiye gidicem diye yalan izin alıp gittik hepimiz. normali bu yani.

umarım istediğiniz gibi olur.
0
joe dalton
(26.08.14)
haftada 6 gün mesaisiz etik oluyo da, çalışırken iş görüşmesine gitmek mi etik olmuyo? çalıştığım firmadan, 8 kişi birden istifa etti bir ay içinde... hiçbirine de, puşt, ahlaksız gözüyle bakmadı kimse. şirkete işine gelmeyen bişeyi yaptırabilir misiniz? yaptıramazsınız. kibarca reddederler. siz de işinize gelmeyen yerde çalışmayacak, işinize gelen yerde çalışacaksınız. yerinize hemen başka birini bulurlar. bu kadar naif olmayın.
0
compadrito
(26.08.14)
(13)

3 dil bilmek istiyorum - lütfen beni motive edin

pescador
ben bunu sürekli düşünüyorum ama gerekli motivasyonu sağlayamıyorum kendime. türkçeye hakim olduğumu, kendi dilimi iyi bildiğimi düşünüyorum. yabancı dil okuduğum için gayet iyi seviyede, hala geliştirdiğim ve eksik olduğunu bildiğim bir ingilizcem var. italyan dili ve edebiyatı okuyorum, kısfmetse
ben bunu sürekli düşünüyorum ama gerekli motivasyonu sağlayamıyorum kendime. türkçeye hakim olduğumu, kendi dilimi iyi bildiğimi düşünüyorum. yabancı dil okuduğum için gayet iyi seviyede, hala geliştirdiğim ve eksik olduğunu bildiğim bir ingilizcem var. italyan dili ve edebiyatı okuyorum, kısfmetse 2018'de şakır şakır italyancam da olacak.

ben bunun yanında bir de almanca öğrenmek istiyorum. dile yatkınlığım var. dille uğraşmayı seviyorum. yalnız saydığım dilleri gerçekten öğrenmekten ve bilmekten bahsediyorum. yani öyle bir italyancam olacak ki çatır çatır hiç sektirmeden her konuda konuşabileceğim. televizyon sesi duyunca kulak kabartıp "dur lan ne diyo" dediğimde her kelimeyi anlayabileceğim vesaire.

şimdi bu şekilde ingilizce, almanca, italyanca ve türkçe bilmek bana ne kazandırır "dil"den başka? ne bileyim elimden hiçbir iş gelmese bile ben sırf dil bildiğim için iş yapıp para kazanabilir miyim?

almanca bilmeyi çok istiyorum ama kendim dilci olduğum için, dil öğrenmenin bist du sex demekle olmadığını, sürekli ve yoğun çaba gerektiren çok uzun bir süreç olduğunu biliyorum. o yüzden skimsonik hayallere kapılmak yerine makul, mantıklı, enerjimi boşa tüketmeyecek adımlar atmak istiyorum.

bu yüzden motivasyona ihtiyacım var. ne diyebilirsiniz? ne bileyim çok deli seks yaparsın, oturduğun yerden para kazanırsın, almanya sana vatandaşlık verir, ölümsüzlüğü bulursun gibi... şu gün bana gerekli motivasyonu sağlayın, 2019'da size saydığım dört dilde (türkçe, ingilizce, italyanca, almanca) en az 8 mısralık şiir yazmazsam (hepsi farklı şiirler olacak, çeviri değil) şerefsizim. var mısınız?
0
pescador
(25.08.14)
belli bir yaştan sonra dil öğrenmek zorlaşıyor ama azmin elinden hiçbir şey kurtulmaz
0
rock n roll
(25.08.14)
@rock n roll, ilgim ve yatkınlığım olmasına rağmen benim için şu an bile çok zor dil öğrenmek. çünkü dediğim gibi, gerçekten BİLMEK istiyorum ben. konuşurken minik bir hata yapsam moralim bozuluyor, öğrendiğim her şeyi hiçe sayıyorum falan. ama koskoca 4 senede çok çok sağlam almanca pratiği yapabileceğime inanıyorum. okula devam ettiğim sürece italyancayı zaten cepte sayıyorum.
0
🌸pescador
(25.08.14)
Çok lokal bir dil öğreniyorsun zaten. Üstüne 3. Yabancıyı ekleyeceksen bunu daha global dillerden birinden seçmen daha mantıklı olur. Rusça, çince, İspanyolca, hintçe vs.
0
brawler
(25.08.14)
hata yapınca soğuma. sonuçta bu senin anadilin değil, çok mükemmel öğrenemeyebilirsin.
0
rock n roll
(25.08.14)
ya pek yapabilicek gibi durmuosun, yani isteyen yapar de ne biliyim pff, sen sanki yapacak adam degilsin gibi ya
0
hjarteblod
(25.08.14)
@brawler, o konuda çok haklısın. hintçe, ispanyolca muhakkak çok daha faydalı olur iş için ama ben keyif için öğreniyorum daha ziyade. daha doğrusu, gazla çalışan bir adam olduğum için çok çok sevdiğim dilleri öğrenebiliyorum sadece. şimdi bana "çok faydası olur, otur çince çalış" dersen çalışamam. ama almanya'yı, almancayı falan çok seviyorum. hiçbir işime yaramayacağını bilsem bile onu öğrenme şansım olur yine de.
0
🌸pescador
(25.08.14)
Abi her şeyden öte çok zevkli ya :) ben de dil konularında manyak biri olarak seni çok iyi anlıyorum. İstersen hatta beraber birbirimize hedefler koyarak gidelim falan. Ya ingilizce konuşurken bi abd'li beni abd'li sandığı zaman ya da ben anlamıyım diye arkadaşına benle ilgili almanca bi şey söyleyen almanın dediğini anlayıp almanca cevap cerdiğim zaman aldığım hazlar on bin orgazm gücünde :) bunu ben başardım yani, çalıştım yaptım. Bambaşka bir dili öğrendim. Bunun zevkini neyden alabilirsin. Yani kıyas saçma olcam ama orgazm için haftalarca bi kızın peşinden kovaladığımızı düşünürsen on bin orgazm gücündeki bu haz için çabalanmaz mı ahah:)
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(25.08.14)
Mobildeyim yazım hatalarını affet.
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(25.08.14)
-ben de edebiyat öğrencisi olduğum için söylüyorum, almancayı kaparsan çok baba kuramsal ve felsefi metinleri orijinalinden okuyabilirsin.
-alman edebiyatı zaten bariz. söylemiyorum bile.
-pratik yapacak insan çok. online kaynaktan bol bi şey yok. öğrenmeyeni dövüyorlar.
-kabiliyetin varsa aksanını falan kaparsın güzel olur. sonra gezmeye gidersin yabancı olduğunu ayırt edemezler :) bu baya gurur veren bişi bence.
-çeviri yaparsan ingilizceden daha iyi para getirebilir.
-bakma ingilizce popüler ama yer yer almanca da baya lingua franca fonksiyonu olan bi dil.
0
lily briscoe
(25.08.14)
O şiirleri seneye de yazabilirsin ama bu bişey ifade etmez.
Her boku olmaya kasmayacan, 1 boku olmaya kasacan, her boku olmaya kalkarsan, bi bok olamasın.

Gene de saygı duyuyor ve beni Düsseldorf'daki evinde ağırlayacağın günneri bekliyorum.
0
compadrito
(25.08.14)
@advocatusdiaboli, süper adammış! ben sırf almanya'ya yerleşebilme, bundesliga'yı yerinde izleyebilme gazıyla bile öğrenebilirim sanırım almancayı. saydığın noktalara hiç girmiyorum bile. bir yazarı kendi dilinden okumak muazzam bir şey gerçekten.

@compadrito, almanca bilmezsem düsseldorf'ta evim olmaz ki. işte belki çok iyi italyanca, almanca konuşursam bi şekilde yolum oralara düşer de yerleşirim... yoksa kim ipler pescador'u.
0
🌸pescador
(25.08.14)
Aslında çok anlamsız bir şey ama bana acayip anlamlı geliyor. Dil öğrenince o dildeki atasözlerini ve o atasözlerinden de kültürü öğreniyorsun ya, hani kuru kuru duyup "Adamlar da böyle diyormuş" demiyorsun ve hisssederek "Haaa, bu yüzden böyleymiş" diyorsun ya, o his bence ultra süpersonik bir his, bana her şeyi yaptırır. Kendi kültürünle ortak yanlarını ve farklarını çıkarınca böyle "Vaaay be" diyorsun. Sırf o yüzden birtakım diller öğrenmek istiyorum, birine de kasıyorum. Örneğin, Japonların bir küfürü varmış ki çok fenaymış, en son patlama noktasında söylenirmiş artık: Eşek gibi yük yükleniyorsun, maymun gibi iş yapıyorsun. Bunu öyle bir fısıltı ve bir milyon uyarı ile söylediler ki bana, adamın gözünün ferinden anladım ne demek olduğunu. Sindirebilmek için neler vermezdim ama Japonca da öğrenemeyeceğim tabii ki.

Bir de geçen gün bir araştırma okumuştum. İnsan dil değiştirirken aslında kişilik de değiştiriyormuş. Atıyorum Türkçede kaba konuşabilen bir insan İngilizce konuşurken kibarlaşabiliyormuş. Bu çift veya çok dilli insanlarda daha net görülebiliyormuş. Örneğin, (kötü bir örnek galiba gerçi de) "Elif Şafak, TED konuşmasında mantık, matematik yapısı gerektiğinde İngilizceyi, şairane bir ilham olduğunda Türkçeyi kullanıyorum" falan demişti. Sırf onu kendimde gözlemlemek için öğrenmek isterim.

Olmadı, kendi motivasyon kaynağını bulabilirsin. Beni bunlar motive ediyor.
0
aychovsky
(25.08.14)
@aychovsky, ikinci paragraf beni çok rahatlattı. ben ingilizce konuşurken içimden kendime sürekli "niye yavşak yavşak gibi konuşuyosun lan" sorusunu soruyorum. bu yüzdendir belki. çok hoşmuş.
0
🌸pescador
(25.08.14)
(4)

Uluslararası teröristli - casuslu film önerisi

nikinik
carlos, the jackal,the americans(dizi), argo, başkalarının hayatı, american hustle tadında soğuk savaş yıllarında geçen film arıyorum yeni eski fark etmez
carlos, the jackal,the americans(dizi), argo, başkalarının hayatı, american hustle tadında soğuk savaş yıllarında geçen film arıyorum yeni eski fark etmez
0
nikinik
(25.08.14)
The tunnel Berlin duvarının yıkılma zamanları.
0
sutlu nescafe
(25.08.14)
the siege. radikal islamci terorist bir grubun amerika'da patlattigi bombaların ardindan yasananlar gibi bir konuya sahip. film 11 eylul olaylarindan bikac yil once girdi vizyona.
0
montauq
(25.08.14)
The peacemaker
0
compadrito
(25.08.14)
Green zone
0
sorumvarbenim
(25.08.14)
(26)

duyurunun, sözlükten daha kaliteli olması

oddyseus
siz de böyle düşünüyor msunuz? troll miktarı olsun, fikir alışverişi olsun, insanları olsun daha bi iyi durumda gibi duyuru.
siz de böyle düşünüyor msunuz? troll miktarı olsun, fikir alışverişi olsun, insanları olsun daha bi iyi durumda gibi duyuru.
0
oddyseus
(25.08.14)
tahtaya vur!
0
loveinaflipbook
(25.08.14)
burda doktor olmayan duyurucu kalb krizi teşhisi koyar ve hayat kurtarır. burası öyle biyer. bilmiyosanız öğrenin.
0
compadrito
(25.08.14)
şimdi sadece duyuru kullanıcısı olduğumuz için bize öyle geliyor olmasın diyeceğim ama yani format olarak zaten burası öyle olmalı.
0
qazaqwsx
(25.08.14)
elbette.
0
hjarteblod
(25.08.14)
dikkat çekme çabasında olan sayısıyla sözlükle kapışır..
0
monreve
(25.08.14)
evet ama duyuru bile bozdu.
0
111111
(25.08.14)
kesinlikle. bu yüzden yazarlığı bırakıp buraya kaçtım.
0
köstebek kurabiye
(25.08.14)
her türlü. sözlüğe bakmıyorum bile burası çok daha güzel.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(25.08.14)
duyuru çok bozdu.

şaka bir yana hakkaten eskiden sanki daha güzeldi. sözlükten her durumda çok daha iyi. o ayrı.
0
merena
(25.08.14)
eskiden daha sorulara daha detaylı ve uzun cevaplar verilirdi. twitter çıktı mertlik bozuldu. kimsenin uzun uzun yazmaya sabrı yok. bir de ben 2007 2008 civarından beri burayı takip ediyorum. site aynı, tek değişen mesajlaşma (sözlükten halledilirdi) ve sağdaki son cevaplananlar kısmı. gerisi aynı. ama insanlar çok değişti :) belli bir süre geçirince hep aynı şeylerin sorulduğunu fark ediyorsunuz. sorular çok basmakalıp ve kendini tekrarlayan şeyler gibi gelmeye başlıyor. ondan belli bir yaşın üzerinde olup daha az aktif olan insanlar olması mümkün. sanki ortama daha çok lisans öğrencisi kafası hakim gibi. aile ile problemler, parasızlık, sevgililer ile saçma sapan sorunlar falan :)
0
i ve been mistreated
(25.08.14)
bu yaz başından itibaren kullanıcı alımı sınırlandı ve troll çok azaldı.

bir kaç saçma tip var, o da olacak artık diyorum.

evet, bu yaz başından beri kalite yükseldi. katılıyorum buna.
0
mea maxima culpa
(25.08.14)
ikisi tamamen farklı kulvardalar. sözlük'te "sizce ne yapayım?" diyemezsin ama burada rahatça diyorsun. gerçi duyuru'nun da bu "sizce ne yapayım"cılar tarafından bozulduğunu düşünen bir kesim insan var. insanlar çeşit çeşit sonuçta.

ha bir de buranın görece daha iyi durması, sözlük'ün artık çok kötü olmasından ileri gelmekte.
0
devilred
(25.08.14)
merena +1

ben ortamdan öte, içerik ve nitelikli insan sayısını önemsiyorum. her 2 tarafta da bu tür insanlara ulaşabildiği ölçüde başarılı..
0
widee
(25.08.14)
evet ama maalesef düşen bir grafiği var.
0
xenophobe
(25.08.14)
Duyurunun amacı bu zaten :)
0
Solem
(25.08.14)
paylaşılan bilginin kalitesi tartışılır (her sağlık sorusuna "doktora görünmenizde fayda var" yazan tipler gibi) ama iyi niyet dersen kesinlikle sözlükten daha iyi. sözlük aksaray pavyonuysa burası aile çay bahçesi.
0
sir gawain
(25.08.14)
Ben de burada çok daha rahatım, sözlüğe aylardır doğru düzgün uğramaz oldum. Daha burada yılımı doldurmadım ve "Belki de burayı bozanlardan biri benim. Olmayayım yaa" diye düşünüyorum her seferinde.
0
aychovsky
(25.08.14)
şuan duyuruda açılan bazı başlıkları gördükçe iyimserliğim kaybaoluyor.
0
monreve
(25.08.14)
@zetahead haklı ben de elimden geldiğince olmadık insanlara duyurmamaya çalışıyorum. belli bir kesim var, sanki hepsi biliyor, belli bir kesim var, kimsenin haberi yok. böyle değişik, hafiften elit, arasından apaçilik de azcık baş gösteren, 2006-2007 ekşi sözlüğü gibi bi şey oldu burası. ama eskiden allahçı ahlakçı paternalist ataerkil i harfli profil tipler daha çoktu, şu ara biraz daha azlar sanırım.
0
i ve been mistreated
(25.08.14)
çoğu zaman evet. Haa burada da dallama var ama en azından az buçuk çekilir durumdalar.
0
gece lampulu
(25.08.14)
daha sıcak ve samimi burası. troll sayısı yok denecek kadar. 3-5 yazar var takip ettiğim, cevaplarını çok beğendiğim. genel olarak duyuru kullanıcıları daha cana yakın. ama o tik atmayanlar var ya, hesapları uçasıcalar onlar!
0
lionel andres
(25.08.14)
bi de su "beni taniyan var mi?" Muhabbetleri olmasa cok daha tatli olcak :)
0
rentts
(25.08.14)
Kesinlikle alakası yok, burada da karşıt bir görüş dile getirdiğinizde hiçbir argümanı olmayan ergenler ve ergen hissedenler gelip "bokumu ye, hehe" tarzı laf soktuğunu zannediyor. Ama başka hiçbir şey söylemiyor yani, sen yobazsın, sen orospusun, sen godoşsun vs. bu kadar. Ekşiden tek farkı orospu çocuğu diyen olmuyor. İki kitle de olmayan fikirleriyle ego tatminine uğraşıyor.
0
Nohut Bey
(25.08.14)
politik tartışmalardan vb. insanlar daha kibar. belki de daha az uç görüşe sahipler bilemiyorum.

ama özellikle tıbbi sorular ve yanıtları çok saçma. burdaki tıbbi yanıtlara göre hareket eden adamın başına bin türlü iş gelir. ama tabi soran da bunu dolaylı olarak hak ediyor. netten yazmayla nasıl bir tedavi amaçlıyorsa. :)

umarım konusuna hakim ve bilgi paylaşmayı seven insan artar. ben genelde severek giriyorum.
0
siradisi00
(25.08.14)
kesinlikle böyle düşünüyorum, sözlükte sürekli trollenmeler, kalitesiz entryler yüzünden hesabımı artık kullanmıyorum. entry bile okumuyorum, bir konuda araştırma yapmadığım sürece.
0
bir düşünelim ne yapabiliriz
(25.08.14)
Cok sık duyuru acan ya da sürekli cevap yazan biri değilim ancak yıllardır duyuruyu takip ederim. Kendisini çok zeki sanan ergen ruhlu arkadaşların cevaplarını/duyurularını okuyunca bazen "Bu nedir ya" desem de sözlükten daha iyi durumda olduğu görüşüne ben de katılıyorum. Genel oladak bilgisi dahilinde elinden geldigince yardimci olmaya calisan bir kitle var ve sozlukteki kadar bos beles muhabbet burada o kadar yok gibi
0
dust in the wind
(25.08.14)
(11)

Kalp krizi mi geçirdim?

ruhi mucerret
Bugün tam yemekten önce sırada beklerken kalbimden biraz sağ üstte bir ağrı başladı. Sonrasına bu ağrı kaburgalarımda da başladı, nefes almakta bir süre zorlandım. Derin nefes alınca kaburgalarımdaki acı daha da fazla olmaya başladı. Yürümekte zorlandım.İlk başta kaburgalarımda kırık filan oldu, nef
Bugün tam yemekten önce sırada beklerken kalbimden biraz sağ üstte bir ağrı başladı. Sonrasına bu ağrı kaburgalarımda da başladı, nefes almakta bir süre zorlandım. Derin nefes alınca kaburgalarımdaki acı daha da fazla olmaya başladı. Yürümekte zorlandım.

İlk başta kaburgalarımda kırık filan oldu, nefes alınca o battı diye düşündüm ama hiçbir yere ne çarptım ne vurdum son birkaç haftada. Kalpte başlaması sebebiyle belki kalpte bir şey olmuştur diye düşündüm.

Kollarımda uyuşma olmadı, herhangi bir uyuşma da olmadı genelde. Sanki hala sağ kaburgamda çok hafif bir ağrı var.

Üç dört dakika sürdü bu durum, şimdi eskisi kadar iyiyim.

Direkten mi döndüm acaba? Doktora gitmeye gerek var mı? Diş doktoru ve ortopediden sonra bir de kardiyolojiye mi gitmem gerekecek :)


Amma da uzun yazmışım :)
0
ruhi mucerret
(25.08.14)
Bi görünün, içiniz ve içimiz rahat etsin.
0
compadrito
(25.08.14)
kardiyoloji ile birlikte göğüs hastalıklarına da bir görün bence. tarif ettiğin ağrı kalp ağrısına benzemiyor ama görünmekte fayda var.
0
vendorth
(25.08.14)
gaz da olabilir
0
earthsea
(25.08.14)
yel girmesine benziyor. yine de doktora görünmekte fayda var.

eksisozluk.com
0
fallthepieces
(25.08.14)
bence kalp krizi falan değil.. bana da oluyır hem de yılda 3 4 kez..

ama allah korusun sorumluluk almam.. bi görün.. sağlık güvencen varsa en iyisine görün
0
monreve
(25.08.14)
kalp krizi dediler geldik

gördün bak nolursa olsun şakaya gelmez. hiçbi şey olmasa bile kontrol edilmesi gereken bi meret zaten kalp, kaybedeceğin bir şey yok. başıma gelenleri biliyosun bak
0
oddyseus
(25.08.14)
Dün biraz fazla terlemiştim, sonrasında da gece vantilatör açık uyumuştum. demek ondan oldu, çok teşekkürler :)

Yine de bir görüneyim iyi bir doktora, ailede var kalp sorunları neme lazım.
0
🌸ruhi mucerret
(25.08.14)
bence geçirmedin.

aile hekimine başvurmanda yarar var.
0
siradisi00
(25.08.14)
kaburgalar iğne saplanması gibi birşey hissediyorsanız ve nefes almakta zorlanıyorsanız büyük olasılıkla rüzgara maruz kalmışsınızdır. banada çok olur bu. yel girmesi gibi geldi bana
0
false pretension
(25.08.14)
anneemm, bence klimadan. yel girmiş. bana da oluyor bazen, son zamanlarda özellikle. terleyip soğuk soğuk klima altında durduysan.

edit: cevapları okumadan cevap yazmışım. fakirsen vantilatör altında da kalmış olabilirsin. evet
0
[silinmiş]
(25.08.14)
aynı şikayetle bende gittim doktora, kalp ritminde ufak bozukluklar var kilo ver düzelir dedi.
0
ada meltemi
(25.08.14)
(4)

tatil dönüşü sendromu

shubulubapshubaptishaluva
ya nasıl dayanıyorsunuz? vallahi tatile gitmek için evden çıktığım andan beri susmadı yemin ediyorum telefon. amk her boku da benden istediler. bir de sorun şu teli açanlar dayım, babam,annem falan. hepsi de iş mevzu için arıyor. anlamıyorlar mı 3-4 gün tatil yapıyorum. yok. neymiş, evde interneti k
ya nasıl dayanıyorsunuz?

vallahi tatile gitmek için evden çıktığım andan beri susmadı yemin ediyorum telefon. amk her boku da benden istediler. bir de sorun şu teli açanlar dayım, babam,annem falan. hepsi de iş mevzu için arıyor. anlamıyorlar mı 3-4 gün tatil yapıyorum. yok. neymiş, evde interneti kapatmış tadilat var diye, benden müşterisine mail atmamı ıstiyor. kafam kadar ekranlı note bilmemkaç ama adamın telefonu.bu ve benzeri on milyon şey. ya ben bunu söylemek zorunda mıyım, tatile çıkan kimse bu denli aranır mı? of:(

dönüşte biriken işlerden gözüme uyku girmiyor bir de. şu saatte uyandım ya. yok böyle bir şey..
0
shubulubapshubaptishaluva
(25.08.14)
bu sendromu atlatmak için kısa bir tatile çıkmalısınız. akşamdan kalmayken, sabah erken saatte içilen bira gibi.
0
compadrito
(25.08.14)
bence tatile çıkınca telefonu falan kapatmak gerek. Hatta evde bırakın mümkünse.
0
safepassage
(25.08.14)
Tatilden pazar değil perşembe günü döneceksin. Bir gün işe gidip, tekrar hafta sonu tatili yapacaksın.
0
arnold schwarzeneger
(25.08.14)
valla ben hiç acımam, tatilimde boş yere iş için arayanın bir kere ağzına sçarım bir daha da cesaret edemezler.
0
kimlanbu
(25.08.14)
(2)

Yabancılara Türkçe Öğretimi

bengi tonyukuk
Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları bölümü mezunuyum. Orta Asya diye bildiğiniz Türkistan lehçelerinin çoğunu anlayabiliyorum, Kazakçayı ise konuşabiliyorum. Tarihî Türk lehçelerini de gördük, Türkçenin her dönemini derinlemesine biliyorum. Hangi ek hangi Türkçe kelime eskiden ne hâldeydi bugün ne
Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları bölümü mezunuyum. Orta Asya diye bildiğiniz Türkistan lehçelerinin çoğunu anlayabiliyorum, Kazakçayı ise konuşabiliyorum. Tarihî Türk lehçelerini de gördük, Türkçenin her dönemini derinlemesine biliyorum. Hangi ek hangi Türkçe kelime eskiden ne hâldeydi bugün ne hâlde ciddi ciddi haberdarım. Neyse, demek istediğim Türkçe gramer, etimoloji, söz dizimi ve kelime bilgim sağlamdır. Bu sene de yüksek lisansa başlıyorum. Dilci olduğum için İngilizcede de sağlam bir gramer bilgisi ile ilerliyorum. Sorgulayarak öğrenmek en zevklisi ve en kalıcı olanı. Tüm bunları Türkçe ve genel dil mantığı konusunda fikirlerimin olduğunu göstermek için yazdım. Şimdi de sadede geliyorum.

Önümüzdeki yazı İnterrail yapmak istiyorum. Bunun için de para biriktirmem lazım. Kendi gelişimim açısından faydalı bir iş yapmak istiyorum. Bunu da yeni ev arkadaşım soktu aslında aklıma.

Ankara'dayım ve bu işi kendi evimde yapmak istiyorum. Sizce ücretlendirmem ve yöntemim nasıl olmalı? Nerelere ilan vermeliyim? Bu işi yapmış veya bu konu hakkında fikri olan arkadaşların cevaplarını ilgiyle takip ediyor olacağım.
0
bengi tonyukuk
(25.08.14)
Ankara'daki diplomatik misyonların adreslerini bulun Dışişleri Bakanlığı internet sayfasından ve bu temsilciliklere İngilizce bir mektup gönderin. Mektubunuz, kısa, sade, ''to the point'' ve KUSURSUZ olsun.

Mektubun en altına, posta adresinizi, email adresinizi ve cep telefonunuzu yazmayı unutmayın. Ancak şöyle bir durum var: Sizi o telefondan arayıp İngilizce konuşan biri olursa, o kişiye cevap verebilmeniz lâzım. Dolayısıyla, İngilizceniz çok sağlam değilse, neler sorulabileceğini tahmin ederek o soruları değişik cümlelerle bir kâğıda yazın. Sonra da o soruların cevaplarını yazın kâğıda. Resmen hazırlanın bu telefon konuşmalarına yani. Telefonda gak guk ederseniz, müşteri gelmez. Bu kişi bana nasıl Türkçe öğretecek? derler.

Öte yandan, kuvvetli bir rakibiniz var: Rosetta Stone. O konuyu inceleyin ve telefonda birisi size, neden sizden ders alayım da, Rosetta Stone'dan Türkçe öğrenmemeyim? gibi kontra bir soru çıkarsa, verebilecek mâkul ve mantıklı bir cevâbınız olsun cebinizde.

Konuşma İngilizcenize güvenemiyorsanız, cep telefonu numaranızı yazmayın mektuba. Sadece email adresi yazın. Böylelikle, telefonda gak guk etmemiş ve gelebilecek sorulara, düşüne düşüne cevap yazma imkânına kavuşmuş olursunuz.

Mahlâsınız da sağlammış bu arada...

Not: Adresleri ben buldum, size yardım olsun diye:

www.mfa.gov.tr
0
compadrito
(25.08.14)
Çok teşekkür ederim hocam. Aylardır düşünüyorum bu konu hakkında. :D
0
🌸bengi tonyukuk
(07.03.15)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.