Giriş
(4)

Refer to

lacrim
Metinlerde hep cikiyor. Tam cevirisi nedir ? Ve bir ornek cumle lutfen
Metinlerde hep cikiyor. Tam cevirisi nedir ? Ve bir ornek cumle lutfen
0
lacrim
(14.04.17)
gönderme, alıntı, bakınız var ya o işte.
sözlükteki "bkz: örnek" ingilizcede "refer to: örnek"
0
norek
(14.04.17)
@norek'e katılmıyorum (bakınız yerine "see" kullanılabilir). "refer to" işaret etmek, referans vermek, yani gönderme yapmak anlamında kullanılır.

"The rainbow in this text refers to plurality" (bu metinde gökkuşağı çoğulculuk anlamına gelir)
"Kafka refers to the justice dilemma" (Kafka adalet ikilemine işaret eder)
0
protector
(14.04.17)
İkisi de var
0
partizan
(14.04.17)
Definition of refer to
1
: to look at or in (something) for information She often refers to her notes when giving a speech. Please refer to our Web site for more information.
0
partizan
(14.04.17)
(9)

Hukuk Film önerileri

antonin artaud
Merhaba arkadaşlar dava süreci vs. ile ilgili hukuki film önerilerinizi alabilirmiyim. 2000 yılı sonrası yapım olursa çok memnun olurum.
Merhaba arkadaşlar dava süreci vs. ile ilgili hukuki film önerilerinizi alabilirmiyim. 2000 yılı sonrası yapım olursa çok memnun olurum.
0
antonin artaud
(14.04.17)
the reader - www.imdb.com

the life of david gale - www.imdb.com

bridge of spies - www.imdb.com
0
protector
(14.04.17)
the people vs larry flynt
a few good men
philadelphia

hiçbiri 2000 sonrası değil ama çok efsaneler bana kalırsa.
0
bohr atom modeli
(14.04.17)
the exorcism of emily rose
0
KidLazer
(14.04.17)
geçenlerde biri paylaşmıştı. sık kullanılanlara ekledim.

istanbulhfs.blogspot.com.tr

2000 üzerlerini sen çıkart artık :)
0
blue eyes white dragon
(14.04.17)
çok memnun etmez çünkü 2000 yılı öncesi ama
twelve angry men
0
fyodor fyodorovic
(14.04.17)
2000 falan hikaye judgement at nuremberg izle teşekkür edeceksin.
0
qazedcsrfvtyhngujmkol
(14.04.17)
eski ama "anatomy of a murder" türün en kaliteli örneklerinden biridir.
0
lesmiserables
(14.04.17)
12 angry man ve a few good man çok iyi filmler.
Ama çok eskiler :(
0
etna
(14.04.17)
Eger amacin ciddi ciddi bir bakis acisi edinmekse 2000 sonrasi falan hikaye +1

Sacco vanzetti
0
kassiopeia
(15.04.17)
(14)

Dünyada kimseyi sömürmeden gelişmiş ülke var mı?

:)
Arkadaşlar tarih bilgim o kadar iyi değil. Bizim bu hayran olduğumuz İngiltere, Fransa, Hollanda Belçika filan o refahlarını hep başka ülkelerini sömürerek elde etmişler. Peki bunu böyle yapmayan "alnının teriyle" refaha ulaşmış ülkeler var mı?
Arkadaşlar tarih bilgim o kadar iyi değil. Bizim bu hayran olduğumuz İngiltere, Fransa, Hollanda Belçika filan o refahlarını hep başka ülkelerini sömürerek elde etmişler. Peki bunu böyle yapmayan "alnının teriyle" refaha ulaşmış ülkeler var mı?
0
:)
(14.04.17)
o ülkeler sömürerek gelişmemiş geliştikleri için sömürgeye ihtiyaç duymuşlar.
tabi sömürgeden sonra refah seviyeleri de haliyle hızlı şekilde yüksekten çok yükseğe fırlamış.

şu an israil dünyada net şekilde sömürgesi olmayıp gelişmiş olan ülkelerden birisi. japonlar desek çine çektirmişler, ruslar türkmenlere çok çektirmiş,
şu anda çin teknoloji ağında ileride onlarn net bir sömürgesi yok uygur türkleri demeyin onları sömürmüyor işkence ediyorlar.
0
basond
(14.04.17)
Yok. Avrupalılar Afrika/Amerika bölgesinde hakim devletlerken Asya'daki büyük devletler de (Japonya Çin Rusya) kendi bölgelerindeki küçük devletleri sömürüp bu noktaya gelmişler. Gerçi bu noktaya gelmişler diyorum ama sömürgeciliğin kitabını yazan ülke Portekiz ama onlar da şu an Avrupa'ya futbolcu yetiştirmekten başka bir şey yapmıyorlar pek. Onun dışında, Almanya'nın Alman sömürge imparatorluğu diye bir imparatorluğu var 1. dünya savaşı sonrası kaybettiği. Bu imparatorluk Alman Güneybatı Afrikası olarak da geçer tarihte, onlar da Nambia Tanzanya Ruanda Togo gibi ülkeleri sömürüyordu.
0
angelus
(14.04.17)
İskandinav ülkeleri peki?
0
🌸:)
(14.04.17)
İranlı arkadaş var, iran kimseyle savaşmadı , iyi davrandı vs diyor. 40 yıl önceye kadar. Anlattıklarıan göre iran da barışçı, hoşgörülü bir yermiş.
0
Cursed Chico
(14.04.17)
İskandinavlar da zamanında Amerika'da koloni kurup Kızılderilileri sömürmüşler. Tabii bu İspanyollardan Portekizlilerden çok önce olan bir olay.
0
angelus
(14.04.17)
İsviçre
0
iwasbornonamountainside
(14.04.17)
Singapur, Tayvan, İsrail, Uruguay sadece ekonomik gelişmişlik değil insani gelişim endeksi de önemli.
0
tahin pekmez yoğurt
(14.04.17)
Sömürge sadece dış ülkeleri işgal etmekle olmaz. Dış ülkeler üstündeki ve içteki ekonomik hakimiyet bir sömürüdür. Bu sebeple yukarıda bir sürü yanlış sömürü yorumu yapılmış.

Sömürü belli grup ve kişilere artı ürün üretip bunu çekmek demektir (maaşla, borçlandırma ile, silah gücü ile ya da ticaret anlaşması ile). Hiçbir topluluk bu artı ürünü çekmeden gelişemez. Yani her zaman önce sömürü vardır, gelişme değil.

Yukarıda sayılanlardan Almanya (ki Afrika sömürgeleri de vardı), İsrail, İsviçre, Asya kaplanları ve İskandinav ülkeleri (bunların amerikan kolonileri hem kısa ömürlü hem de yerli sömürüsüyle ilgisiz, bunu da düzeltmek lazım) sömürmez demek komik olur. Şirketlerinin ucuz işgücü ve tüketim pazarını doldurmak için yayılması, ülkeleri borçlandırması, yeraltı kaynaklarını çekmesi vb. Hep sömürü.

Ad homimem yemeyeyim diye belirteyim. Sömürüsüz sosyal gerçeklik imkansız. Ama bu her fırsatta sömürüye karşı mücadele etmemizi engellemez.
0
protector
(14.04.17)
Somurgenin kitabini yazan portekiz degil ingilizlerdir bana gore. O kadar 'iyi' yapmislar ki hala devam ediyorlar.
0
kassiopeia
(14.04.17)
yok. var diyen saftir.
@ted neden gelistiler peki?
0
baldur2
(14.04.17)
@protector konuya daha doğru(accurate) bir perspektiften yaklaşmış.

Sömürü artı değerin merkeze akması demek. Merkez devletler ya savaşla ya siyasetle ama mutlaka sonuçta ekonomik olarak ama bir şekilde uzun vade planlar kurup stratejiler izleyip diğer toplumları kendilerine bağımlı kılarlar. Kendine bağımlı kıldıkları toplumlar zenginleri zenginleştirir.

Artı değere el koymadan zenginleşmek çok zor ya da mümkün değil. yani zaten 3 kuruşluk maaşından tasarruf ederek sabancı olamazsın. Mutlaka bir noktada etki alanını genişletmen lazım.

Ayrıca ünlü bir söz var kalkınma ekonomisinde: (bkz: fakirler fakir oldukları için fakirdirler)
0
idexo
(14.04.17)
Brezilya - gelişmekte olan ülke. Ama kendi doğal kaynaklarını sömürerek bu kadar gelişebilmiş.
0
SiyamkedisiZorro
(14.04.17)
Iskndinav ulkeleri, Almanya, Finlandiya, Singapur, Uruguay
0
Traveller
(14.04.17)
aslında ekonomik ve matertal göstergelerde belki de gelişmiş bir ülke diyemeyiz. o büyük ülkelerle kıyaslarsak.. ama refah ve çoğu yerler için ütopik kalabilecek insanı gelişmişlik bakımından kimseye etliğe sütlüğe karışmamış bir ülke olarak ikinci vatanım gibi sevdiğim İzlanda derim <3
0
qazaqwsx
(14.04.17)
(2)

The Economist Twitter başlık fotoğrafı

dalessandro
https://twitter.com/TheEconomistneden recep tayyip erdoğan'ı koymuşlar.
twitter.com

neden recep tayyip erdoğan'ı koymuşlar.
0
dalessandro
(12.04.17)
yüce reisimize sonunda biat etmişler. büyük oyunu görmüşler. eyyorlamam bu kadar.
0
zirrealist
(12.04.17)
Çünkü derginin en son kapağını kapak fotoğrafı yapıyorlar. Başlık: Türkiye'nin diktatörlüğe kayması.

www.economist.com
0
protector
(12.04.17)
(20)

Anarşist biri sandiga gitmeye nasil ikna edilir?

signore
Gitmeme sebepleri:- Oy verirsem bu sistemi mesru kabul etmis olurum. - Hayir da ciksa bir sey degismeyecek, secimle gelen milletvekilleri bile icerde. Kotu ile kotunun iyisi arasinda tercih yapmak zorunda degilim. Ne onerirsiniz?
Gitmeme sebepleri:

- Oy verirsem bu sistemi mesru kabul etmis olurum.
- Hayir da ciksa bir sey degismeyecek, secimle gelen milletvekilleri bile icerde. Kotu ile kotunun iyisi arasinda tercih yapmak zorunda degilim.

Ne onerirsiniz?
0
signore
(12.04.17)
cdn-st1.ofpof.com şu karikatürle belki biraz sempati toplarsınız :)
0
luchetti
(12.04.17)
sen çok mu meşrusun mal deyneği diyecen. anarşistlerin bu salak tavırlarıyla gizli akpli olmaları beni benden alıyor.
0
cekilmis gayfe
(12.04.17)
şu programı izlesin,
halaa gidip hayır oyu atmayacaksa,nefesinizi tüketmeyip ilişiğinizi kesmelisiniz.

www.youtube.com
0
neo
(12.04.17)
versen de vermesen de bir şey değişmeyecek de ters psikoloji yap.
inşallah seni dövmez ^^
0
dafaisss
(12.04.17)
bence bu tipler umutsuz vaka. uğraştığın vakte yazık.
0
doxanikee
(12.04.17)
Cekilmis gaye +1 demekten kendimı alamadım valla. Ciddi anlamda bu yaptıklarının akp'ye, elestirdikleri tarafa yaradığının farkında degiller.

Bu durumun genel/ yerel seçimlerden çok farklı olduğunu, sistem değişiminin geri dönülmez sonuçlar doğuracağıni anlatın. Gerçi oy verecek yasa gelmiş koca insan bunu düşünemiyor mu, o da ayrı bir tartışma konusu.
0
fraise
(12.04.17)
Adam sisteme karsiymis AKP'ye degil ki, arada fark var.
0
Traveller
(12.04.17)
bence siklememek lazım... anarşistmiş!

neyse gün zileli onlara hitaben yazmış muhtemelen görmüştür yine de koyalım: www.gunzileli.com
0
Ufuk
(12.04.17)
@ufuk bu yaziyi attim, umarim ise yarar.
0
🌸signore
(12.04.17)
anarşizm olgunlaşmamış bir bilinç göstergesidir. çok yapısal onun sorunu.

yontma taş devrinde kalmış bir zihniyet o. insanlar yerleşik hayata geçtikten sonra siyasi kurumlara ortaya cıktı, hepsi az ve ya çok adaletsizliğe neden oldu doğaları gereği. bu siyasi kurumlar sevseniz de sevmeseniz de insanlığın ilerlemesine neden oldu ve medeniyet böyle ilerledi. bu siyasi kurumlar adaletsiz olasa da bu kurumlar olmasa idi doğa durumu olan çok daha vahşi ve insanlığın ilerlemesini durduracak şeylere sebep olurdu.
0
taksici milletin efendisidir
(12.04.17)
taksici milletin efendisidir; bu konularda teorik bilgiye sahip olduğumu söyleyemem, tamamen mantık yürütüyorum ve söylemeliyim ki argümanın biraz saçma geldi bana. yani siyasi kurumların insanlığın ilerlemesinde faydalı olması hep faydalı olacağı anlamına mı geliyor? örneğin din. din de insanlığa faydalıydı, şimdi inanırsınız inanmazsınız, bu ayrı konu ancak günümüzde bir dinin, inancın toplumlara zararı faydasından çok. örnekler çoğaltılabilir. yani şu an geldiğimiz noktadaki işlevi nedir, kime ne faydası vardır, önemli olan bu değil midir? senin sahip olduğun düşünce (zamanında fayda sağlayan, her zaman doğrudur düşüncesi) genel hatlarıyla hep geçerli olsaydı insanlık ne kadar ilerleyebilirdi, bu da ayrı soru işareti.

bir şeyi savunduğum yok bu arada, zaten geçen gün gidip hayır verdim bile. sadece bu yazılana karşı çıktım kendimce. ben bu cahil halimle mantıksız bulduysam, bu konu üzerine kafa yormuş bir anarşisti hiç ikna edemez sanırım bu düşünce tarzı.
0
soso
(12.04.17)
din iyi veya kötü demek çok anlamlı bir şey değil içeriğinden bağımsız olarak yaklaşırsak. siyasi kurumların da içeriğinden bağımsız olarak iyi olduğunu söylemedim ama düzen yerine anarşinin ikame edilebilmesi ve bunun halihazırdaki durumdan iyi bir şekilde insanlığın ilerlemesine hizmet edebilmesi mümkün değil. biz insanlık tarihinin çok az bir kısmını yaşıyoruz ve bu yaşadığımız süreci izleyerek anlamaya ve anlamlandırmaya çalışıyoruz ki çok sığ yaklaşımlara neden oluyor bu.
0
taksici milletin efendisidir
(12.04.17)
İlk olarak anarşizm yorumunun teorik ve pratik temelden yoksun olduğunu söylerdim. Kendisi sistem dışında bir nokta arıyor ki, kendini oraya yerleştirebilsin. Ancak bu iki açıdan hatalı. İlk olarak böylesine dışsal bir nokta varsayıyorsa, o noktayı yaratmak için hayatını adıyor mu? Bu konuyu açmak istemiyorum çünkü tehlikeli bir yere kayıyor (bakınız 19.yy sonu anarşist eylemleri). İkinci olarak sisteme dışsal bu noktayı, teorik çerçevede ancak sistemin yokluğu ile tanımlayabilir. Yani o yerleşmek istediği nokta sistemle tamamen ilişkisiz olarak konumlanmıştır. Belli bir alanı ilişkisiz ve kendinde olarak tanımlamak, o alanın transandantal olduğuna işaret eder. Yani o alan sistemin tamamen dışındaki ebedi alan olur. Ne kadar da dine vb. her türlü idealizme yaklaştık değil mi? Genelde kendini entelektüel anlamda geliştirmemiş anarşistler ve anarşizm karşıtları bu hataya düşer. İlişkisellik matrisinin dışında hiçbir alan yoktur. O alana inanmak sadece itaatkar bir konformizme hizmet eder. Ek olarak, politik bir görüş sahibi olarak, bütün hayatını tercih yapmak üstüne koyması gerekirdi. Çünkü sunulan seçenekler (sayısı kaç olursa olsun) arasında tercih yapmamak her zaman egemene hizmet eder.

Son olarak @taksici milletin efendisidir; yukarıda az çok yazdıklarına bir cevap vermişimdir, ancak bir iki noktanın daha altını çizmemiz lazım. 'yontma taş devri' tanımlaması ve yerleşik hayattan önce siyasal kurumların olmamasına ilişkin iki fahiş hatayı kısaca belirteyim. Pek açmaya gerek yok aslında. Bunlara ek olarak, tarihsel mücadeleyi biraz daha incelersen, bahsettiğin 'ilerlemeyi' siyasal kurumlar değil, siyasal kurumları yıkmak için isyan edenler değiştirmişlerdir. En başından bugüne varolan özgürlük, kölelik, serflik, vb. gibi problemler (bunları en genel hatlarıyla yazdım, öbür türlü en spesifik problemlerle birlikte paragraflarca örnek yazmamız gerekirdi) hiçbir siyasi kurum tarafından çözülememiştir. Ancak birileri siyasi yapıyı yıkıp yeni baştan kurunca [tarihte hiçbir transandantal alan olmadığına göre; elbette yeni problemler yaratarak] çözülmüştür. Yani "siyasi kurumların bize yararı da var" söylemi muktedir yanlısı oldukça ideolojik bir söylem.
0
protector
(12.04.17)
1-tarihsel mücadeleyi yadsıyor değilim, bir nizamı devirenler de sonuçta yeni bir nizam kuruyor.
2-insanların daha ziyade tarım yapabilme, yerleşik hayata geçmesiyle şehir ve imparatorluklar kuruldu. yontma taş devrinde olan siyasi olgunlukla ile bir şehir devletinin kıyaslamzsınız herhalde

ha zaten ben bunları reddediyorum diyorsanız bunun olgunlaşmamış bir siyasal bilinç olduğunu düşünüyorum zaten.
0
taksici milletin efendisidir
(12.04.17)
@taksici milletin efendisidir

Okuduğun metnin yazarı kendin ya da bir başkası olsun, okuduğunu anlamakla ilgili problemlerin var. En son yazdığın cevap ne kendi ilk cevabınla ne de benim parmak bastığım noktalarla örtüşüyor.
0
protector
(12.04.17)
solcu normativite bakış açısından kaynaklanıyor bu yorumların. senin hayat felsefende olmadığım için bu şekilde yazdım zaten. tabiki ideolojik bir söylem yazdıklarım senin yazdıkların gibi aynı.
0
taksici milletin efendisidir
(12.04.17)
ona basit sorular sorun.

pbs.twimg.com
0
fakirpislik06
(12.04.17)
@taksici milletin efendisidir, son kez yazalım bakalım, bilale anlatır gibi. Hem de bunu yazarak Türkiye'nin neden geçen sene okuduğunu anlama yetisi en düşük çıktığını (OECD ülkeleri arasında) tekrar örnekleyelim.

Birinci olarak ilk cevabında "insanlar yerleşik hayata geçtikten sonra siyasi kurumlara ortaya cıktı" demişsin. Ben buna istinaden öyle bir durum yok demişim. Bana verdiğin cevapta "yontma taş devrinde olan siyasi olgunlukla ile bir şehir devletinin kıyaslamzsınız herhalde" demişsin. Konuyla ilgisi yok. Ne ben ne de sen kandaş topluluklar (yontma taş devri ifadesi 1950'lerden beri kullanılmıyor bu arada) ile yerleşik topluluklar arasında komplekslik tartışması yapmamışız. Burada ya okuduğunu anlamıyorsun ya da konuyu çarpıtarak üste çıkmaya çalışıyorsun.

İkinci olarak ilk cevabında "siyasi kurumlar adaletsiz olasa da bu kurumlar olmasa idi doğa durumu olan çok daha vahşi ve insanlığın ilerlemesini durduracak şeylere sebep olurdu." demişsin. Ben de tarihsel olgular içinde bunun imkansız olduğundan bahsettim (açacağın her uygarlık tarihi ve dünya tarihi kitapları, yazarın metodolojik kökeni ne olursa olsun, siyasi kurumların yıkılarak 'ilerleme' sağlandığına ilişkin sayısız örnek sunacaktır). daha sonra bu cevabı yazmışsın "tarihsel mücadeleyi yadsıyor değilim, bir nizamı devirenler de sonuçta yeni bir nizam kuruyor.". Yani ilk yazdığın cevapta açıkça yadsımışsın zaten. Yani burada da bir anlamama ya da çarpıtma söz konusu sen seç.

Üçüncü olarak da, ben kesinlikle kendimi 'ideolojik değil' diye kodlamıyorum. İlk cevabıma bakarsan, dışarıda fundamental olan noktaları reddettiğimi söylüyorum. Yani insanın ideolojisiz söylem üretemeyeceğini zaten kabul etmiş oluyorum. Bunu anlamadığını tahmin ediyorum. Önemli değil, ama sana muktedir yanlısı bir ideolojik söylem yaftasını yapıştırmamın 'solcu normativitem' (ne demekse bu-sanırım solcu ideolojin demek istedin) ile bir ilgisi yok. İlk mesajında yazdığın, tarihsel olgularla hiç uyuşmayan ilk iki paragrafta yazdığım nedenlerden kaynaklanıyor.

Yaptığın çarpıtma ya da anlamamayı ve ad hominem'i daha nasıl ayrıntılandırabilirim bilmiyorum. Ama daha fazla çalışamayacağım.
0
protector
(12.04.17)
kütük terapisi uygulanır.
0
zawisza
(12.04.17)
bilal olarak cevap vereyim: anlattığın şeyleri çok iyi biliyorum zaten merak etme.bu tarihsel anlatının kerameti kendinden menkul dogmalar olduğunu düşünüyorum tam olarak. kendinizi orjine koyup o noktanın dışındaki herkesi yanlış,muktedir, yamuk vs görmek normativite'de yaşayan olgunlaşmamış bir siyasal bilinç olduğunu düşünüyorum en başta söyledğim gibi.
0
taksici milletin efendisidir
(12.04.17)
(4)

asiler

douglas
eminem avril gibi ergen asiliğinde önerebileceğiniz sanatçı. (benim tanımım ben dinlicem)
eminem avril gibi ergen asiliğinde önerebileceğiniz sanatçı. (benim tanımım ben dinlicem)
0
douglas
(08.04.17)
Yukarıdakilere ek olarak, benim ergenlik dönemimde bunlar da asilik kapsamında bolca dinlenirdi: the offspring, limp bizkit, korn.
0
protector
(08.04.17)
linkin park
0
allanpoe
(08.04.17)
çok güzeller ama kız önerebilecek olursa sevinirim :) asi kız seviyorum
0
🌸douglas
(08.04.17)
Asi kız: x-ray spex
www.youtube.com
www.youtube.com

daha yeni olsun diyorsan pink'i saymadan da olmaz.
0
protector
(08.04.17)
(4)

meclisi fesih yetkisi ve amerika

blue eyes white dragon
bu meclisi fesih/yenileme için meclis ile cb'nin uyumlu çalışması falan gösteriyorlar ya bu iş amerika'da nasıl oluyor?malum onlarda meclis seçimi ile başkan seçimi bir olmuyor. yanlış bilmiyorsam şimdi senatoda demokratlar sayıca fazlalar cumhuriyetçilerden. böyle bir durumda, meclis başkanı her tü
bu meclisi fesih/yenileme için meclis ile cb'nin uyumlu çalışması falan gösteriyorlar ya bu iş amerika'da nasıl oluyor?

malum onlarda meclis seçimi ile başkan seçimi bir olmuyor. yanlış bilmiyorsam şimdi senatoda demokratlar sayıca fazlalar cumhuriyetçilerden.

böyle bir durumda, meclis başkanı her türlü zorlamaz mı hiçbir şey yaptırmama konusunda.

kuvvetler ayrılığı falan demeyin daha spesifik şeyler söyleyin.
0
blue eyes white dragon
(01.04.17)
Amerikada başkan yasama organını feshedemez. Kongre güçlüdür. Fakat yasama organı adı üzerinde yasa yapar. Başkanın yeni bir yasa çıkarma konusunda bir ihtiyaci veya isteği yoksa meclisin çoğunluğunun kendisine karşıt görüşlü olmasının bir önemi olmaz. Kendisi yürütme görevini yeni yasalar çıkarmadan da yerine getirebilir pek tabii. Bunun dışında mesela belirli bir yasaya ihtiyacı var diyelim. 12 oy da eksiği olsun. Karşı partiden oy kazanmaya çalışır. Veya yasaları yapımı aşamasında bir komisyon kurulur. Yasayı iki parti -ve tabi uzmanların da katkılarıyla- beraber yapar. Bir şekilde orta yol bulunur. Böylelikle yasayı beraber geçirirler. Bu tarz anlaşma yolları varken, ortada da yapıcı bir başkan varken sureci sürekli tıkayacak bir meclis başkanı da bence tepki toplar.
0
rucka boji
(01.04.17)
Öncelikle senato değil de kongre diyelim; kongre senato ve temsilciler meclisinden oluşur. Şu an cumhuriyetçiler fazlalık.

Amerikan sistemini anlamak için öncelikle Avrupa tipi parti anlayışının dışına çıkmak lazım. Amerika'da Avrupai anlamda partiler yoktur. Parti başkanlığı (sembolik olarak var) ile başkanlık arasında bir bağ olmaz. Bir parti merkez bürosu olmaz. Temsilci ve senatör adaylarının kimler olacağına parti genel merkezi (bu merkez de sembolik) karar vermez. Parti içi disiplin hiç yoktur (başkanın geçmesini istediği yasalara kendi partisinin senatör ve temsilcileri destek vermek zorunda değil. parti grupları kolektif karar almazlar). Yani başkan meclisi hiçbir şekilde zorlayamaz. Ne temsilciler ne senatörler ne de meclis başkanları ile herhangi bir organik bağı vardır. Yani meclis başkanı da başkan için bir zorlama yapmaz.

Amerikan sisteminde partiler arası karşıtlıktan ziyade; kongre/başkan karşıtlığı vardır. Cevabına gelirsek, başkan hiçbir şekilde kongreyi fesih edemez. Ancak kongre başkanı azledebilir (impeachment).
0
protector
(01.04.17)
Türkiye'de getirilmeye çalışılan sistemin uzaktan yakından başkanlık sistemi ile alakası yok. Başkanlık sisteminde keskin sınırlarla ayrılmış güçler ayrılığı vardır ve Meclis ile başkan birbirini feshedemez. Başkanın atayacağı yüksek kamu görevlilerini senatonun onayına sunması gerekir. Senato onaylamaz ise atama yapılamaz.

Türkiye'de AKP'nin istediği sistemde yasama, yürütme ve yargı tek elde toplanıyor. Daha doğrusu yasama etkisiz hâle getiriliyor yargı da tamamen siyasallaştırılıyor. Cumhurbaşkanı bakanları ve yardımcılarını meclisin onayına sunmuyor, diğer kamu görevlileri için de aynı şey geçerli.
0
tahin pekmez yoğurt
(01.04.17)
bırak meclisi fesh etmeyi, başkanın yaptığı atama meclis onayından geçiyor.

ve meclis başkanın atadığı adamları karşısına alıp bildiğin mülakata tabi tutuyor, sorular soruyor ve bunları genellikle yayınlıyor.

sonra da bir kısmını küt diye reddediyor.
0
babilbaligi
(02.04.17)
(3)

roma imp. ile ilgili tarihi roman?

pilavmaker
uzun uzun, düz tarih kitapları sıkıyor beni. şöyle kurgu olan ama tarihi gerçekleri çarpıtmayan, kurgu içinde o dönemin figürlerini ve olaylarını anlatan bir roma imparatorluğu dönemi tarihi romanı var mıdır?
uzun uzun, düz tarih kitapları sıkıyor beni. şöyle kurgu olan ama tarihi gerçekleri çarpıtmayan, kurgu içinde o dönemin figürlerini ve olaylarını anlatan bir roma imparatorluğu dönemi tarihi romanı var mıdır?
0
pilavmaker
(31.03.17)
Robert Graves'ten Ben Claudius ve Tanrı Claudius romanları.
0
protector
(31.03.17)
çok daha kapsamsız ama eğlenceli bir alternatifi için 2 sezonluk rome dizisini, bir yandan karakterleri ve olayları wikipedia'dan falan takip ederek izleyebilirsin.

mesela başa augustus geçtiği zaman diziyi durdurup naapmış lan bu augustus diye araştırabilirsin. ya da senatodaki main figure'leri. kaliteli tarihi dizi artı canlı "aslı neymiş" takibi bence harika bir kombinasyon.
0
matchgrip
(31.03.17)
bbc nin senaryo seklinde anlattigi harika bir belgesel serisi var. kesin izlemelisin

(bkz: bbc ancient rome)
0
scars dont fade
(31.03.17)
(1)

Akademide İspanyolca?

ordinov
Merhabalar, siyaset bilimi lisansıyla akademide kalmayı düşünen birisine İspanyolca bilgisiyle açılacak alan var mıdır? Karşılaştırmalı siyaset geliyor aklıma, başka hangi alanlarda çalışılabilir? Siyaset bilimi alanında olması zorunlu değil, herhangi bir araştırma alanı da olabilir.
Merhabalar, siyaset bilimi lisansıyla akademide kalmayı düşünen birisine İspanyolca bilgisiyle açılacak alan var mıdır? Karşılaştırmalı siyaset geliyor aklıma, başka hangi alanlarda çalışılabilir?

Siyaset bilimi alanında olması zorunlu değil, herhangi bir araştırma alanı da olabilir.
0
ordinov
(30.03.17)
Güney ve Orta Amerika'da da geçerli olduğundan dolayı bölge çalışmaları, popülizm, demokratikleşme, azınlıklar/yerliler, postkolonyalizm vb. aklıma gelenler.
0
protector
(30.03.17)
(13)

Femme Fatale Örnekleri

fragile lady
Femme Fatale dediğimiz, ilişkiye girdiği erkekleri çekiciliğiyle baştan çıkararak her daim kazanan tarafta olan kadınların konu edildiği başarılı film, dizi veya tiyatro oyunu öneriniz var mıdır? Teşekkürler şimdiden.
Femme Fatale dediğimiz, ilişkiye girdiği erkekleri çekiciliğiyle baştan çıkararak her daim kazanan tarafta olan kadınların konu edildiği başarılı film, dizi veya tiyatro oyunu öneriniz var mıdır? Teşekkürler şimdiden.
0
fragile lady
(28.03.17)
Zehirli sarmaşık.
0
ekaterina
(28.03.17)
patatesli yumurta
(28.03.17)
Match point, closer
0
sameidiot
(28.03.17)
femme fatale denince aklıma anında lauren bacall geliyor. onun için örnek filmim de the big sleep.
0
tepedeki psychedelic adam
(28.03.17)
Lost highway, patricia arquette :'(

youtu.be
0
protector
(28.03.17)
The Last Seduction
China Moon
Palmetto
Bound
Goodbye lover
Head above water
Underneath(1995)
0
kreatin
(28.03.17)
underworld
0
rentts
(28.03.17)
la bete humaine
flesh and the devil (bu sessiz film, o yüzden herkese göre değildir. ben de ilk kez izlediğimde çok beğenmemiştim, sessiz filmlere daha uzaktım o zamanlar)
0
misterturist
(28.03.17)
femme fatale diye film var?
0
sanat guresi
(29.03.17)
gone girl
0
mutlusismankedi2015
(29.03.17)
Salome
0
turakin
(29.03.17)
Film ;
Basic Instinct (1992)
Casino (1995)
Heartbreakers (2001)
One Night at Mccools (2001)
Sin City: A Dame to Kill For

Dizi ;
Footballers Wives
Femme Fatales

Kitap ;
Budala
Salome
0
iwasbornonamountainside
(29.03.17)
kimse de dememiş ki; sin city: a dame to kill for
0
dedimmidemedimmi
(29.03.17)
(2)

1908 devrimi hakkında

reerer rique
erik jan zurcher'in yazdıkları bu konuda beni aydınlatmadı. yuriy petrosyan da çok genel özet geçmiş.bu ayaklanma ile ilgili nitelik olarak ciddi ve tarafsız (yabancı dilli yazın tercihimdir) bir kaynak arıyorum.ii. abdulhamid'i ikna eden şey neydi? 1908 devrimi nedir?teşekkürler.
erik jan zurcher'in yazdıkları bu konuda beni aydınlatmadı. yuriy petrosyan da çok genel özet geçmiş.
bu ayaklanma ile ilgili nitelik olarak ciddi ve tarafsız (yabancı dilli yazın tercihimdir) bir kaynak arıyorum.
ii. abdulhamid'i ikna eden şey neydi? 1908 devrimi nedir?
teşekkürler.
0
reerer rique
(25.03.17)
Manastir'da kurmaylar şaha kalkmiş ikna olmamasi mümkün mü? :)
Yabancilarin tarafsiz yazmasi gibi bir sey de cok soz konusu degil fakat ayaklanmanin gidişatı icin Enver paşa anilarini yky'den alıp okuyabilirsiniz.
0
cimmiwhite
(25.03.17)
En başta, tarihte objektif yorum diye bir konumlanış yoktur. Farkı sadece yöntemli bir arşiv çalışması yaratır. 1908 Devrimi konusunda okuduğum en yetkin kaynak Aykut Kansu'nun 1908 Devrimi kitabı idi.
0
protector
(25.03.17)
(13)

suriye'lilerin durumu

izole
http://saimemrekilic.com.tr/index.php/2016/03/12/turkiyede-suriyeli-olmanin-faydalari/bunların ne kadarı doğru sizce? özellikle üniversite ile ilgili olan.
saimemrekilic.com.tr

bunların ne kadarı doğru sizce? özellikle üniversite ile ilgili olan.
0
izole
(20.03.17)
yazılanlardan bazılarını biliyorum ve doğru.
örneğin sgk ya git her şey türkçe yazarken yardımlar arapça yazıyor.
sınavsız girip doktor olacaklar, bir sürü ıraklı doktor var mesela hepsi türkçe isimlerini kullanıyorlar. bu ülkede türk olmak ayıplanacak bir durum gibi, araplar gibi davranmak ve araplaşmak ise moda.
türküm.
0
seyduna6687
(20.03.17)
abi adamların %90'ı bok içinde yüzüyor yahu, her köşe başında bir aile var. yabancı düşmanlığı soslu "adamlar burada bizim sırtımızdan geçiniyor" goygoylarının hepsi zırvalık. üniversite konusunda "yanılmıyorsam" örnek veriyorum suriye'de tıp fakültesinde okuduğunu belgeleyenlere burada tıp okuma imkanı verildi. suriye gibi darmadağın olan bir yerdeki üniversite nedir, onu nasıl kanıtlar soru işaretidir elbette. son derece saçma ve adaletsiz bir durum oluştu o konuda. akp'nin yaptığı saçmalık.
0
doxanikee
(20.03.17)
Üniversite hariç hepsi doğru olabilir. Üniversite için aranan şartlar mutlaka vardır sınavsız ne demek ya?

Hümanist biri sayılmam, bunların ülkeye gelmesini de istemiyordum. Bu konuda çok arkadaşımla tartışıp görüşmeyi kestim.
Neredeyse bütün arkadaşlarım HDP'liymiş onu da öğrendim iyi oldu.
Şimdi şehrin çehresinin nasıl değiştiğini çok daha net görebiliyorum. Umarım daha beter olur. Çünkü onların bir yaşama hakkı var. (Türkiye'de değil ama)
0
Playground Love
(20.03.17)
Üniversite kısmı yalan, çok net eminim bundan. Diğer yabancı öğrencilerin girdiği gibi yos'e giriyorlar, kazanırlarsa bölümlere yerlesiyorlar. Bir de yoste ülke kotası var. Mesela 20 tane Suriyeli tip fakultesini kazaniyorsa üniversite 'ben 5 Suriyeli kalacağım' deyip kalan 15ini dışarda birakabiliyor.

Akp'den de icraatlarindan da nefret ediyorum fakat şu sınav kısmını anlatmaktan dilimde tüy bitti.
0
fraise
(20.03.17)
İlk olarak Suriyeliler vatandaş değil. Bu yüzden elbette vergi vermezler, askerlik yapmazlar. Orada bir de yargılanamaz ifadesini okudum ve gözlerim kanadı.

İkinci olarak 700-800 tl'ye iş bulmaları zaten Türkiye'ye kabul edilme sebepleri ve Türkiye'deki en büyük zorlukları. Asgari ücretin altında, kaçak, güvencesiz bir ucuz iş gücü oluşturuyorlar. Bu sayede emek gücü piyasasının değeri düşüyor ve maaşlar düşme eğilimine giriyor. Bu Suriyeli ve Türkiyeli bütün çalışanların ortak sorunu ve beraber hareket etmelerini gerektiren bir durum.

Üçüncü olarak üniversiteye sınavsız giremiyorlar. Kişi başı 400$ maaş almıyorlar. Arabalarına aldıkları geçici plaka ve buradan aldıkları arabalar için vergi ödüyorlar.

Dördüncü olarak sağlık hizmetleri bedava.

Son olarak ise ulaşımla ilgili hiçbir bilgim yok. Ancak bu belediyeden belediyeye değişir.
0
protector
(20.03.17)
yazının tiksindirici bi üslubu var şöyle bi göz attım. ben bu konuda hükümeti eleştiriyorum. almasınlar demiyorum ama. bu bir referandum konusu olsaydı ben alınsın derdim. ama adam gibi sistemli bir entegrasyon süreciyle yapılmalıydı. temelde tiksinç bulduğum şey sanırım o insanlara sağlanan 3 5 kuruş yardımın bu kadar çok lafının yapılıyor olması.
400 dolar hikayeleri ne kadar doğrudur bundan kaç kişi yararlanmıştır bilemiyorum. 3-5bin kişiyse okey. ama haybeden olmamalı elbette. bugün 400 dolar verdiğin adamın senin toplumuna ne katacağı ilerde nasıl bir katkı sağlayacağını düşünmen lazım. 3 sene sonra soluğu avrupada alacak bir adama yatırım yapmak saçmalık.
0
klar
(20.03.17)
@protector

Vatandas olmayinca vergi odememek nedir? Dunyada hangi ulkede yasarsan yasa, vatandasi ol ya da olma, resmi calisiyorsan vergini odemek zorundasin :/
Kacak calismaktan bahsetmiyorum.
0
kuehles blondes
(20.03.17)
@kuehles blond,

kast ettiğim dolaylı vergiler ve resmi çalışma ve mal edinme sonucu ödenen vergiler değillerdi. Aslında yazdığım üçüncü maddede bunu ima ettiğimi düşünmüştün ama sanırım daha açık yazmam lazımdı.
0
protector
(20.03.17)
fyodor fyodorovic
(20.03.17)
Üniversiteye alımla ilgili kaynak vermek şart oldu sanırım ('sınavsız girme'ye ilişkin tek iddia olan yatay geçişe bakalım. Öbür türlü yabancı uyruklu öğrencilere yönelik üniversite sınavı var zaten)(teyit.org):

www.resmigazete.gov.tr ek madde 2'ye bakılırsa, halihazırda Suriye'de üniversite öğrencisi olanlar yatay geçiş yapabilecekler. Ancak bu okulların verdiği kontenjanlar, okulun kendisinin yaptığı sınav ve öğrencinin not ortalaması sonucu sonuçlanıyor: www.yok.gov.tr
0
protector
(20.03.17)
bu suriyelilerin ilk geldiği yıllarda sağlık sisteminde özel bir kodları vardı.
normal sgk'lılara verilmeyen ilaçlar dahil tüm ilaçlar veriliyordu.
hatta doktorlara baskı yapıp saç çıkartan şu pahalı şampuanları bile yazdırıp alıyolarmış.
ilaç deposu sahibi tanıdık, doğuya şampuan yetiştiremiyoruz diyordu.
sanırım şimdi devlet uyanıp kısıtlama getirmiş.
bu da böyle bir anımdır. saygılar.
0
supermatik
(20.03.17)
ben birebir sinavsiz tip fakultesine giren kanli canli gordum, tanistim, kendisi teyit etti, evet biz sinavsiz girdik diye, yardim konusunu bilmiyorum, saglik konusunda yine birebir suriyelinin kendisinin verdigi bilgi isiginda turk vatandaslarini acik olmayan luks tedaviye giren dis tedavileri, tup bebek tedavileri falan tamamen ucretsiz verildi. su anda nasildir bilmiyorum ama zamaninda bu esitsizlik yapildi. yasal kontrol olmamasini da zaten benim birebir sahit oldugumun haricinde pek cok yerden ayrica duydum, trafik kazasi olsun, baska adli bir olay olsun, polisler bunlara bulasmak istemiyor, sizi vazgecirmeye calisiyor.
elbet zorda insanlara yardim etmek lazim ama boyle degil, kendi vatandasini tehlikeye atarak, normal akli basinda suriyeliler zaten turkiye'de kalmak istemiyorlar, bu geride kalanlar gercekten ya caresiz ya da baska hesaplari olan insanlar yoksa bu o vatanin kaliteli insanlari niye kalsin buralarda?
0
mavicorap
(20.03.17)
zamanın başbakanı davutoğlu açık açık söylemiş zaten torpil yapıldığını, yukardaki video olayı özetliyor zaten. söyleyecek bişey kalmadı.
0
🌸izole
(21.03.17)
(2)

Türk tarihi

Euxinos007
Tarihçi değilim ancak ufak bir internet taraması yaptım aklımın almadığı yerler var. Tarihle ilgilenen arkadaşlar aydınlatırsa sevinirim.Proto Türkler dediğimiz topluluklara ait kültürler (Anav, Andronovo, Tagar vs) en kuzeyde ve doğuda günümüzdeki konumu Hakasya, Rusya yakınlarında güneyde ve batıd
Tarihçi değilim ancak ufak bir internet taraması yaptım aklımın almadığı yerler var. Tarihle ilgilenen arkadaşlar aydınlatırsa sevinirim.

Proto Türkler dediğimiz topluluklara ait kültürler (Anav, Andronovo, Tagar vs) en kuzeyde ve doğuda günümüzdeki konumu Hakasya, Rusya yakınlarında güneyde ve batıda ise Aşkabat, Türkmenistan (gerçi daha batıda idil nehri de var) yakınlarında oluştuğu söyleniyor.

Bölgeler burası iken Büyük Hun İmparatorluğu ta gidiyor ebesinin örekesinde Ötüken'de devlet kuruyor. Göktürk'ler ise bunlara yakın konumda ordu-balık denilen yerde kuruyor.

Daha sonra da yazıtlar yine ordu-balık, karakurum yakınlarında bulunuyor.

Şimdi sevgili tarihçiler; Türk kültürlerinin oluştuğu yerler ile devletlerin kurulduğu yerler bana çok alakasız geliyor. Doğuya mı göçtüler bunlar ?. Niye Altay dağlarını aşıp da genlerimize Çin düşmanlığını işlediler ?. Neden güzel ağaçlık çalılık bölgeler dururken gidip de çölün az yukarısına devlet kurdular, bir aydınlatın lan n'olur.
0
Euxinos007
(19.03.17)
İlk olarak saydıkların devlet değil, kabile konfederasyonları. Saydığın gruplar çoban/göçebe topluluklar. Bu sebeple at yetiştirecek ve onu savaş aracı olarak kullanabilecek geniş düzlüklere ihtiyaç duyarlar. Ve yine bu sebeple orta asyadaki geniş düzlükler, bir kıtlık ya da nüfus fazlası oluşana kadar oldukça önemli bir yer.

Orta Asya göçebeleri (Türk ya da proto-Türk demeyi, mevcut Türkiye tarih eğitimi sebebiyle oldukça tehlikeli buluyorum) üstüne uzman olduğum söylenemez. Sadece orta avrupanın meşhur ormanlarında ilerlemeleri zor. Bu göçebelerden önce (sonra da) tarih sahnesinden birçok göçebe geçti (aryanlar, deniz kabileleri vb. gibi). Hepsi benzer teknolojik/coğrafi bariyerlere takıldılar. Çoban topluluklar, savaş teknolojilerinin ele geçirebildiği yerlere kadar ilerler. Bu orta asya için doğu avrupa'dan pasifike kadar yayılmak oluyor.

Yani sonuç olarak, aradığın cevap coğrafyanın at besleme (çöl) ve atla saldırma (orman) üstündeki engellerine dikkat edersen açığa çıkıyor. Eğer bunlar bir engel oluşturmuyorsa savaş teknolojisi (ağır zırhlı atlıların oluşturduğu demirden duvarlar) da engel oluşturabilir (sasaniler, memlükler ve tötonik şövalyeler). Bunlar dışında, eğer bir engel yoksa, bütün göçebe çobanlar bir engelle karşılaşana kadar yayılırlar.
0
protector
(19.03.17)
Turk kaynaklarini okuma. Batili kaynaklardan cok buyuk farklar gorebiliyorsun. Ornegin kimse Macarlar, Yerli Amerikalilar, Sumerler, Avarlar kesin Turk demiyor. Ural-Altay dil ailesi diye bir sey yok, hatta Altay dil ailesi diye bir sey yok. Ornekler boyle uzar.
0
Traveller
(19.03.17)
(10)

felsefe okumalarına başlamada tavsiyeleriniz

forlife
felsefe üzerine eğitim alabilecek bir bölümde okumadım, bu yüzden el yordamıyla ilerleme sağlama durumundayım. elbette amacım ''kendimi eğiteyim'' kaygısı değil merak ettiğim konuları öğrenebilmek. yalnız bilmediğim şeyleri de merak edip etmediğimi bilemem. neyse fazla felsefe yapmayayım :) felsefe
felsefe üzerine eğitim alabilecek bir bölümde okumadım, bu yüzden el yordamıyla ilerleme sağlama durumundayım. elbette amacım ''kendimi eğiteyim'' kaygısı değil merak ettiğim konuları öğrenebilmek. yalnız bilmediğim şeyleri de merak edip etmediğimi bilemem. neyse fazla felsefe yapmayayım :) felsefe denince önce şu kitaplar ile bir başla dediğiniz kitapları yazabilirsiniz. spesifik olarak örneğin diyalektik düşüncesini derinlemesine öğrenmek istiyorum. nasıl bir yol izlenmeli? veya felsefe'de eski zamanlardan günümüze büyük ilgi uyandıran soruları ve filozofların cevaplarını öğrenmem iyi olur. islam felsefesini de isteyen dahil edebilir.

bir de siyasi düşünceler tarihi okumalarından da bir tecrübem var. bazen direkt o düşünürü -yapıtlarını- okumak yerine o kişi veya o akımın takipçilerinin tamamını içeren onları anlatan kitapları okumak daha faydalı olabiliyor.

not: bu duyuru zamanla silinebilir.
0
forlife
(18.03.17)
Jiddu Krishnamurti - Bunları Düşün
Jostein Gaarder - Sofie'nin Dünyası
0
dreadplayer
(18.03.17)
felsefe ile ilgili hicbir sey okumadi isen, sofi'nin dünyası. diyalektik düsüncesini derinlemesine ögrenmek icin hegel, hegel'i ögrenmek icin klasik yunan'i ögrenmen lazim. remzi yayinlarindan cikan klasik yunan felsefesi kitaplari da yardimci olur.
0
thewizardofearthsea
(18.03.17)
Felsefe tarihini de unutma Remzi Kitabevi'nden

Bir de Ahmet Cevizci'nin Felsefe Sözlüğü.

Bunlar olmazsa olmaz...
0
market_arabasıyla_terör_estiren_trafik_canava
(18.03.17)
Söylevler-Epiktetos
Düşünceler- M. Aurelius
İnsanın Görkemi-Emerson
0
harvey
(18.03.17)
Sofie'nin Dünyası'ndaki mektupları oku geç. Lisede öyle yapıyordum.
0
Playground Love
(18.03.17)
Sofie'nin dünyası, eğer ortaokulu bitirdiysen, bir işine yaramaz. Ahmet Cevizci'yi ise çok bayat buluyorum. Metinleri birincil kaynaklardan okumak çok önemli, ancak en başta genel çerçevenin bir farkında olmak lazım; yani haklısın.

Ben bunu keşfettiğimde başlangıcı geçmiştim ancak başlangıç için en önemli kaynak kesinlikle Frederick Copleston'dan History of Philosophy (11 cilt). Ancak ingilizce okumayamıyorsan (ki en azından ingilizce bilmezsen, özellikle batı felsefesinde nasıl ilerleyebileceğini bilmiyorum. Çeviriler az, bazıları da çok kötü türkçe için) farklı öneriler de yapılabilir. Mesela Bryan Magee - Felsefenin Öyküsü; David West - Kıta Avrupası Felsefesine Giriş.

Felsefe disiplini üstüne okumanın hakkını ver ve aramaya inan. Hem ekşiduyuru hem de google üstünden yapılacak bir arama; çok başarılı okuma listelerini karşına getirecektir. Mesela muhteşem bir giriş kapısı açalım: plato.stanford.edu
0
protector
(18.03.17)
İstersen ilk çağ felsefesi ile başla. Say Yayınları çıkarıyor zaten gayet güzel.
0
patatesli yumurta
(18.03.17)
önce kavramları iyi anlamanızı tavsiye eder,

Nigel Warburton- Felsefe'ye Giriş ( Mehmet Ata Arslan'ın çevirisi )
Takiyettin Mengüşoğlu - Felsefe'ye Giriş kitaplarını okumanızı öneririm.
0
Hendrix'e tapan adam
(18.03.17)
Bana da çok değerli bir hocam Macit Gökberk'in Felsefe Tarihi'ni okuyarak başlayabileceğimi söylemişti.
0
duyond
(18.03.17)
şu liste işine yarayabilir en.wikipedia.org
0
silver apple
(19.03.17)
(6)

Avrupa Türkiye'ye neden bunu yapıyor?

amortisman
AKP'lilere sorsak "bizi kıskanıyorlar :(" diyeceklerine eminim ama aklı selim insanlara sormak için buraya geldim :) Önce Almanya, sonra Avusturya ve şu an Hollanda. Gerçekte ne oluyor sizce?Saydığım ülkeler, bir çeşit "iç siyaset" yaparak mu bu kararları alıyorlar? Yani, mevcut Hollanda hükümeti aş
AKP'lilere sorsak "bizi kıskanıyorlar :(" diyeceklerine eminim ama aklı selim insanlara sormak için buraya geldim :) Önce Almanya, sonra Avusturya ve şu an Hollanda. Gerçekte ne oluyor sizce?

Saydığım ülkeler, bir çeşit "iç siyaset" yaparak mu bu kararları alıyorlar? Yani, mevcut Hollanda hükümeti aşırı sağcı muhalif partilere koz vermemek için mi bunları yapıyor? Başka türlüsü gelmiyor çünkü aklımda. Şu an yaşananlar çok acayip.
0
amortisman
(12.03.17)
AB tipi yönetim, değer ve anlayışlardan uzaklaşması. Otoriterleşmesi, tek adamlığın yaygınlaşması, polis devleti haline gelmesi vb. Ancak devletlerin kendi kendine verdiği kararlar değil bunlar. Avrupa'da hem aşırı sağ hem de aşırı sol için Türkiye, şu anki yoluyla, düşmanı temsil ediyor. Merkez partilerin gittikçe erozyona uğramaları da, bu grupların devletin karar alma mekanizmasında daha fazla etkili olmasına yol açıyor. Yani iç siyaset ile dış siyaset birbirlerinden ayrılamaz.
0
protector
(12.03.17)
tüm avrupada yakında seçimler var. mülteci karşıtlığı ve islam karşıtlığı en popülist aromalı konular. kesişim kümesindeki ülke de elbette nasipleniyor. akp nasıl seçim zamanları milliyetçileşiyorsa onlar da aynı.
0
507
(12.03.17)
Avrupa'da sağın yükseldiği bir gerçek. E aynı zamanda halklar da genel olarak Türkiye'nin dikta rejiminden haberdar. Her türlü mastürbatif olarak karşı hareket ediyorlar.
0
6 yasimdan beri metal dinliyorum
(12.03.17)
bizden çok korkuyorlar. viyana'yı yine kuşatırız diye tırsıyorlar.
yok la seçimler var sağcı seçmeni konsolide etmeye çalışıyorlar.
bizim tepkimiz de aynı sebeple.
pkk bayrağı açılmasına bu kadar tepki vermeyen türk milleti bugün niye coşturuluyor zannediyorsun.
0
burya
(12.03.17)
herkesin işine geliyor:
onlar da bizimkiler de iç siyaset malzemesi olarak kullanıyor. şimdi onlar öyle yapınca, ordaki türkler kime oy verecek? onlar öyle yapıyor diye dış güçler davulu yine çalınacak. avrupada da iktidarlar seçim yatırımı yapıyor, onlar için de seçim malzemesi. herkes için win-win :)
bu arada dünyayı yöneten ya da yön veren güçler, radikalleşmeyi, tek adamlığı destekliyorlar, savaşlar ve silah satışı ya da işgal için gerekli bu.
avrupanın yaptığı yanlış, kılıçdaroğlu da tepki gösterdi. avrupalı çok geldi diyarbakırda istediği gibi etkinliklere katıldı.
0
doraemon
(12.03.17)
bu olayların başlangıç nedeni de, alman pasaportlu bir türk (ya da alman) gazetecinin wikileaks dökümanlarından enerji bakanının yazışmalarını açıklaması nedeniyle göz altına alınması. buna misilleme yaptı almanya. diğerleri de sanırım seçim potansiyelini gördü :)
0
doraemon
(12.03.17)
(1)

Dünyada Akademisyen İhraçları

6 yasimdan beri metal dinliyorum
Bunun başka örneklerini paylaşabilecek olanlar var mı?
Bunun başka örneklerini paylaşabilecek olanlar var mı?
0
6 yasimdan beri metal dinliyorum
(12.03.17)
Kaynak gösteremeyeceğim ama aklıma gelenleri yazayım: Sovyet Devrimi'nin ardından çar veya şubat devrimi yanlılarının; Türkiye kurulduğunda saltanat yanlılarının, Nazi Almanyası'nda Hristiyan ve komünistlerin; Red Scare döneminde (1945 sonrası) özellikle ABD ve Japonya'da komünistlerin; Çin'de Kültür Devrimi'nde Mao karşıtlarının tasfiye edilmeleri. Yani genel olarak siyasi, askeri veya toplumsal darbelerin ardından gerçekleşiyor kesin.
0
protector
(12.03.17)
(18)

Erkek arkadaşım türkçe öğrenmek istemiyor

maymuncuq
Selam erkek arkadasım ingiliz, türkçe öğrenmek istemiyor ama yaza nişan yapalım planları içerisinde. Ben türkçe öğrenmek istemeyen adamla evlenmem arkadaş biz onun dilini şakır şakır konuşalım kendisi öğrenmesin yok ya!En azından naber nasılsın teşekkürler bunları öğrensin öyle değil mi?Ya ben ispan
Selam erkek arkadasım ingiliz, türkçe öğrenmek istemiyor ama yaza nişan yapalım planları içerisinde. Ben türkçe öğrenmek istemeyen adamla evlenmem arkadaş biz onun dilini şakır şakır konuşalım kendisi öğrenmesin yok ya!

En azından naber nasılsın teşekkürler bunları öğrensin öyle değil mi?

Ya ben ispanyolca öğrenmek istiyorum türkçeyle vakit harcamak istemiyorum, sonucta türkiyede de yaşamayacağız diyor.

Geçenlerde de ben baharda istanbula gideyim özledim, sen de gelir misin benimle dedim, "Türkiye ye mi! yok canım almayayım" tadında bir cevap verdi.

Siz olsanız ne yaparsınız, uyuz olmaz mısınız
0
maymuncuq
(11.03.17)
çok şanslısın. bu konu hakkında söylemek istediklerim bu kadar (yüzyıllardır yalnızım).
0
sybella
(11.03.17)
Türkçe öğrenip öğrenmemesine değil de tatile bile gelmek istememesine bozulabilirdim biraz. Sonuçta ilerde evleneceği insanın ülkesini görmek bile istememesi enteresan bir durum. Bir kere gelip sevmemiş olsa neyse de görmeden bu kadar onyargi tuhaf.

Türkçe öğrenme kısmında ise öğrenmek istemeyebilir, normal bir durum olarak görüyorum bunu.
0
fraise
(11.03.17)
Haklı neden öğrensin? Geçerliliği olmayan bir dil. Eğer işiyle de alakalı değilse neden zaman harcasın? Boşuna zaman kaybı. Ben çocuğuma da öğretmeyi düşünmediğim için uyuz olmazdım.
0
protector
(11.03.17)
iyi yine seni kabul etmiş adam.
0
nrmnm
(11.03.17)
Bence çiftler birbirinin dilini bilmeli, sonuçta hiç mi ailenle bir araya gelmeyeceksiniz tatillerde vs., türkçenin geçerli dil olup olmaması bir çift için önemsiz. Benim eski sevgilim kürttü, kürtçe öğrenmeye çalışıyordum biraz. O yüzden ben olsam çok bozulurdum ayrıca gelmek istememesi de ayrı bir olay. Demek ki ilerde hep yalnız geleceksin aileni görmeye? Hatta belki gitmesen olmaz mı falan diyecek. Ay bu sebepten de ayrılmak çok zor ayrıl diyemeyeceğim ama hassasiyetlerini anlamıyor bence, anlatmaya çalış derim.
0
ekaterina
(11.03.17)
şöyle bir kıyas yapıyorum: bangladeşli sevgilim onun için bangladeşçe (söylenişi bile garip) öğrenmemi isteseydi, bir "hmmm" derdim. sizin ingilizce bilmeniz maalesef aynı şey değil, bu da bildiğiniz üzere ingilizcenin dünyadaki nesnel konumuyla alakalı. tatil mevzusu daha farklı, şahsen şöyle on günlüğüne bir bangladeş'i görmek belki fena olmazdı, farklı bir kültür, coğrafya vs.. yani dil öğrenme kısmında kendisini haklı görüyorum ama türkiye'ye gelmek istememesi fazla nanemolla bir tavır.
0
yeraltindan potlar
(11.03.17)
gelmek istememesi normal,
ama gitmek istemediği yere nişanlısının gitmesine ses etmemesi tuhaf.

türkçe öğrenmek istememesi normal,
ama merak edip birkaç cümle öğrenmek istememesi anormal.
insan iş arkadaşından bile öğreniyor bişeyler.
0
supermatik
(11.03.17)
Kendi dilimi konuşmadığım biriyle aynı yatağa girmem ben.
0
aklimdakisorular
(11.03.17)
Sizin için gerçekten önem arz etmeyen bir unsurun karşı taraf için bir anlam ifade etmesini beklemek saçmalık olur evet.
Evleneceği kişinin memleketi hakkında çekinmeden yok canım almayayım reaksiyonunu gösterebilmesi, şimdiye dek süregelen davranışlarınızla adamın zihnine, "kapağı attım" izlenimini yerleştirmiş olmanızdan kaynaklanıyor olabilir.
0
vonkhar
(11.03.17)
Yani insan karşısındakine (nişanlanmak istediği er/kadın kişi bir de bu) sevimli gözükmek adına en azından Duolingo gibi uygulamalardan A1 seviyesinde dil öğrenmeye çalışmalı.
Bangladeşli sevgilinin dilini öğrenmek istememek ile aynı değil bu durum. O kadar da değiliz, hiç kendinizi küçük düşürmeyin.
Coachsurfing'de falan 50 yaşında italyan teyzeler var. "Lütfen evime gelince mümkün olduğunca Türkçe konuşmaya gayret edin, şu sıralar Türkçe öğrenmeye çalışıyorum, çok mutlu olurum." diyen.
Tipik Avrupalı göt kalkıklığı işte. (Enişteye giydirdik biraz ama :D)
Dünya'nın heryerinde bağnaz insan, heryerinde terör saldırıları var. Avrupa'da da Amerika'da da radikal insanlar terör saldırısı düzenliyor kimse "Aman cnm o ülkelere gtmeyelim. 11!!!111!!!" demiyor.

Ben de şu sıralar Alman bir çocuktan hoşlandığım için duyuruya cevap yazarken duygusal davranmış olabilirim :D
0
chitosan
(11.03.17)
haklisiniz ya da haksizsiniz diyemez kimse. siz, turkce bilmeyen ve ogrenmek istemeyen bir insan sizin icin ne kadar tolere edilebilir bir sey bunu tespit etmelisiniz. burada insanlarin haklisiniz, haksizsiniz demesi ile nisanliniza baski yaparsaniz iliskinin icine edersiniz. zira ikiniz disinda kimse karar veremez. ayrica, yabanci birisi ile evlenecek/birlikte olacak biri olarak ilerde karsilasacaginiz sorunlardan, toplumsal baskilardan sadece bir tanesi. dolayisiyla bunu da goz onune alarak durusunuz tespit etmeniz lazim.

benim esim de dogru duzgun turkce bilmiyor, herkesin kendi hayati. benim icin vazgecilmez bir sey degildi bu durum, umursamadim. bu demek degil ki insanlarin dirdiri sizin umursamamanizla bitiyor, hayir. millet bos bos salak salak konusmaya devam ediyor. iste bu noktada durusunuz saglam olmali ki, turk halkinin baskasinin hayatina nane olmasi sorununu iliskinize yansitmayin.
ayrica, turkiye konusunda,birak baskasini yanimda suruklemeyi ben kendim giderken tedirgin oluyorum. sizin tr'deki yasaminizi hic gormediyse, kulture hic ilgi duymuyorsa bilemem ama daha once gidip gorduyse, ilgi duyuyorsa vs. ancak su donemde gitmek istemiyorsa, cok fantastik bir durum yok bence ortada.
0
kassiopeia
(11.03.17)
Akıcı bilmesine gerek yok ki, sevdigi insanin ailesi ve arkadaslariyla az da olsa iki kelime konusabilmek icin insan ogrenir bence. Bak sevdigi kisinin hosuna gidecegini dusundugunden yapar bunu, turkiye'yi sevmemesiyle alakasi yok. Biraz da onyargili gibi geldi bana Turklere karsi.

Tatillerde gelmek de istemiyor olmasini bi nebze anlarim ama yine de seninle en azindan 3 gelisinden 1nde gelse hos olur.
Evlilikler karsilikli fedakarlikla yürür ki atla deve istemiyon.
0
rayde
(11.03.17)
sen de onun dilini konuşma. böyle salakça şey mi olur? ille de kursa falan gitmesine gerek yok senden de öğrenebilir gayet.
0
bohr atom modeli
(11.03.17)
Benim kuzenim de bir Belçikalı ile evlendi. Çocuk 5 senedir Türkiye'de yaşıyor. Gitti kendi isteğiyle Türkçe öğrendi. Ama kuzenim bir şey talep etmedi ondan. Şimdi çocuk başının etini yiyor Fransızca vs öğren diye. Bence gerek yok, isterse öğrenir.
0
anumegha
(11.03.17)
Dil konusunda (kursa gidilecekse) haklı, onun için tam bir zaman israfı, tabiki ispanyolca öğrenmesi daha mantıklı. Zaten kabul etse de akıcı şekilde öğrenme ve pratik etme şansı olmayacak, dolayısıyle detaylı konuları ingilizce konuşacaksınız mutlaka. O zaman gerçekten ne için istiyorsun bunu? Bir tatmin arayışı mı var? Ayrıca sen ingilizceyi sırf o istediği için mi öğrenmiştin? Norveçli ile evlensen ve Türkiye'ye yerleşsen, o norveççe öğren diye tuttursa ne tepki verirdin?
Naber, nasılsın vs. öğrensin tabi bu kadarını reddediyorsa hoş değil.

Türkiye'ye sadece turist olarak bile gelmek istememesinde haksız, herşeyden önce saygısızlık. Etnik kimliğini, kültürünü, ülkeni reddediyor demektir. Geleceğinizde bu nedenle çıkacak kavgalar, çocuğun ismi ne olacak tartışmaları görüyorum.
0
mikro patlama
(11.03.17)
çok uyuz olurum, son günlerde olanın ve yorumlarının üzerine.
zaten ingilizler çok aşağıda görüyor bizi, yarın bir gun adam senin ırkını arkadaslarına soylerken de kompleks yapacak ya da aılevı olaylarını küçümseyecek. bunları aşmış biriysen devam et yoksa biraz düşün
0
hopp
(12.03.17)
sevgilim ispanyol, ileride ailemle konuşabilmek için türkçe öğrenmeye başladı. senin de evleneceğin kişiden bunu istemen gayet normal.

türkiyeye şu günlerde gelmek istememesi anlaşılır ama gelecekte bu konuda ne yapacak?

bir de türkçeyi bangladeşçele filan karşılaştırmayın, o kadar da abartmayın. ispanyadaki accenture, mapfre, inditex, allianz, generali gibi firmalarda türkçe bilmek bonus kabul ediliyor.
0
you are my lethe
(14.03.17)
Bir nedenlendirseniz acikca, zaten yabanci bir partneriz oldugundan Türkiyede bir sifir yenik baslayacaginizi ve birkac cümle Türkce bilmesinin, sizi cok rahatlatacagini?

Uyuz olurdum sanki evet. Benim esim, biz tanismadan önce B1 seviyesinde Türkce ögrenmis, hatta birkac espriyi aktuel sakalari filan da biliyordu. Cok kolaylik oldu biz Türkiyeỳe beraber gittigimizde. Yilda kac gün gidiyorsunuz desen, son bir yilda hic gitmedik, ama gidince sohbetlerimize az cok katilabiliyor, Türkiyeye gitmekten korkmuyor. Keske iliski basvurusundan önce bir dil belgesi sorsaydin :) Saka bir yana, her türlü konuda acik tartisabilmesini, benim deger verdigim seyleri oturup düsünmesini isterim partnerimin. Sikinti var.
0
buf-e kür
(14.03.17)
(14)

akp'yi neden engellemeye calisiyorlar?

icim urperiyor
oncelikle hayatinizda goreceginiz en apolitik insanim. birincisi siyasetten zerre hazzetmem, ikincisi yemin ederim kafam basmiyor. kimi dinlesem hakli gibi geliyor. ama bu son almanya ve hollanda olaylarindan sonra 'olm ellemesenize adamlari konussunlar' diyesim geliyor. niye engelliyorlar ki? ozell
oncelikle hayatinizda goreceginiz en apolitik insanim. birincisi siyasetten zerre hazzetmem, ikincisi yemin ederim kafam basmiyor. kimi dinlesem hakli gibi geliyor. ama bu son almanya ve hollanda olaylarindan sonra 'olm ellemesenize adamlari konussunlar' diyesim geliyor. niye engelliyorlar ki? ozellikle cavusoglu'nu. hani ben hollanda'da yasiyor olsam, evime cok yakin yerde cavusoglu konusma yapacak bedava topkek dagitilacak deseler yine de gitmem. ne zarari var bu adamin konusmasinin? keza almanya da 4-5 kere farkli salonlari engellemis. evet/hayir referandumuyla alakali degil mi bu? avrupayi fethedicez demicekler yani konusmada. hani haklar ve ozgurlukler? biraz ayip olmuyor mu bu avrupanin yaptigi cidden?

buyuk resmi goren biri bilal'e anlatir gibi anlatabilir mi, sozlukteki baslik komple 'oh olsun' minvalinde.
0
icim urperiyor
(11.03.17)
Özgürlüğü formal anlamda ele almamak lazım. Yani özgürlük ancak özgül koşulları içerisinde yapılan değerlendirmenin ardından anlaşılabilir. Mesela şu an ABD'de devam edem 'bir neo-naziye yumruk atılır mı?' tartışmasına bakalım. Bir neo-nazinin yaptığı konuşma zaten farklı kişilerin özgürlüğünün kısıtlanmasıyla ilgili. Ya da ışid'e bakalım, o da aynı. Yani yaptığın konuşma zaten özgürlükleri kısıtlayan bir konuşma ise (Türkiye için bu referandumda eveti savunmak mesela; bunu açıklama gereği duymuyorum. Değişen maddeleri karşılaştırmalı inceleyen çok fazla yer var), konuşma özgürlüğü kapsamında değerlendirilemez.

Hollanda'nın Geert Wilders'e daha fazla oy kazandırmak istememesinin de bir sebebi var.
0
protector
(11.03.17)
Bir ülkenin hali hazırdaki dışişleri bakanının gidip başka ülkede de kendi "partisi" için propaganda yapmak adına miting düzenlemek istemesini de ben alıgayamıyorum.

Geçen Fransız arkadaşla konuşuyoruz. Onlarda da kritik seçim olacak malum. Diyor ki Fransız devlet adamlarının gidip İngilterede miting yaptığını hiç duymadım kaldı ki fransız communitysinin en fazla olduğu ve ilk oluştuğu yer İngiltere..
0
qazaqwsx
(11.03.17)
avrupa aslında destekliyor.
hiç aleyhte politik açıklama yapmadılar.
bu şekilde de mağduriyet yaratıyorlar akp için.
daha geçenlerde merkel burdaydı yahu.
yaptı anlaşmalarını gitti her seçim öncesi gibi.
tek adam rejimi avrupanın işine geliyor.
0
supermatik
(11.03.17)
Daha cok icisleri ile ilgili mesele. Konusmalarin yapilmis lmasi su an hollanda daki muhalefetin eline koz vereck. Akp nin ve rte nin yurtdisindaki turklere siz buradaki elcimizsiniz burada bizim.icin calisin demisligi var
0
thewizardofearthsea
(11.03.17)
"Türk yasaları yabancı ülkelerdeki diplomatik misyonlarda seçim kampanyası yapılmasını yasaklıyor. Ancak Türk politikacılar, bu kampanya konuşmalarını kültürel etkinlik olarak niteleyerek yasayı deliyor."

bunun yanında özellikle aşırı sağ kesimden gelen baskılarla birlikte seçimlerin de yaklaşmasıyla muhalif kanada koz bırakmama çabası da var. yakın dönemde, bir yandan birlikten Türkiye'deki durumu kaygıyla takip ediyoruz derken öteki taraftan içeride böyle uygulamalara izin vermek tutarsız bir yaklaşım olurdu.

ayrıca belirteyim; avrupa aslında destekliyor gibi varsayımlara itibar göstermeyiniz.
0
sporty
(11.03.17)
Yurtdışındaki olayları Türkiye basınından takip ederseniz size atılan oltaya takılır olayları anlayamazsınız. Almanya'daki olayları okumuştum. Bizimkiler kültürel faaliyet yapacağım diye izin alıyorlar. Miting yapacakları ortaya çıkıyor. Belediye güvenliğinizi sağlayamam şu izin lazım diye iptal ediyor. O izin için sigortalayacak şirket gerekiyor vs. vs. Bizimkiler iş bilmez olduğu gibi akıllı diplomasi yerine şark kurnazı kafasıyla iş yapmaya çalıştığı için böyle duvara tosluyorlar. Bir yaparsın iki yaparsın üçüncüde sana inanmazlar. Basın özgürlüğü olmayan yerde tv-gazete izlersen bu olayları sana Almanlar Nazi, hani bize özgürlük diye yuttururlar. Böyle bir ortamda apolitik olmak övünelecek bir şey değil.
0
dunal
(11.03.17)
Hollanda'da mevcut hükümet 15 Martta girecekleri seçimlerde aşırı sağcı Geert Wilders'e karşı elini güçlendirmek için böyle bir karar aldı.
0
catch the arrow
(11.03.17)
@dunal

cevap için teşekkür ederim. fakat ben apolitik olmakla övünmüyorum. nasıl ki kimi insanların matematikle arası kötüdür, benim de siyaset gibi çok değişkenli sosyal olaylara kafam basmıyor. kimi dinlesem kendimi onun yerine koyup hak veriyorum. ilgimi de çekmeyince böyle siyaset özürlü bir insana dönüştüm. keşke iyi olduğum bir konu olsa da böyle duyuru açıp başkalarını meşgul etmeden kendim bi sonuç çıkarabilsem, ama olmuyor.
0
🌸icim urperiyor
(11.03.17)
Aslında Almanya mitingleri engellemiyor, daha şu engellenen mitingden 2 hafta önce Binali Yıldırım bir miting yapmıştı. Kurallara uyulduğu sürece izin veriyorlar. Mesela dunalın dediği gibi o olayda ufak bir salonu mekan olarak gösterip konser olacak diye izin alınmış, bir kaç gün önce bakan katılacak diyince belediye doğal olarak durun bakalım bize öyle denmedi, politik birisi gelecekse farklı hazırlıklar gerekiyor, mekan çok küçük felan diyip iptal etti. Aslında düzgün planlasalar, almanya'nın kurallarına uysalar izin veriliyor.
0
Haldamir
(11.03.17)
Aslında bi yerde okumuştum mantıklı gelmişti,
Şu an turkiyede 4 milyon suriyeli var diye, esad'in gelip turkiyede miting yapmasını nasıl karşılarsın?
0
etna
(11.03.17)
Kimse tamamen ne olup bittigini anlamiyor ama bazi seyler cok acik. Ben sana bundan sonra olaylari degerlendirmen icin iki anahtar vereyim o halde.
1) Sana karsi sorumlulugu bulunan taraf yabanci ulkeler degil senin ulken. Aslinda yabancilardan kimse sana dusman degil. Diger yandan kimse sana durduk yere iyilik de yapmaz. Yabancilardan senin cikarlarini korumasini bekleyemezsin ki. Dis mihrak dogasi geregi dis mihraklik yapacak. Cikar catismasi oldugu yerde kendilerinin isine geleni yapacagini biliyorsun. Senin cikarlarini, itibarini ancak senin ulken koruyabilir. Her sart altinda korumalidir.
2) Ne dogru ne yanlis cogu zaman belli olmuyor fakat kimin yalan soyledigi belli. Basin ozgurlugunde tum dunyada son siralardayiz. TVden ya da ana akim gazetelerden olaylarin dogru hallerini duymayi bekleme.
0
dunal
(11.03.17)
@dunal

ben bu önyargınızın sebebini anlayabilmiş değilim. zaten haberleri yabancı basından, genelde aljazeera'dan takip ediyorum. kimse bizim çıkarımızı gözetsin demedim hiç. son okuduğum haber bu;

www.aljazeera.com.tr

şimdi bu şahıs medyatik değil, siyasetin içinde olmayan çoğu kişi de direkt tanımaz. bu kişiye bile niye engel koyuyorlar diye soruyorum. bıraksalar konuşmasını yapsa belki 100-200 kişi gidecek dinlemeye. gerilim tırmanmadan sorun çözülecek gibi geliyor bana, adamlar yolu kapatmış.
0
🌸icim urperiyor
(11.03.17)
danışıklı dövüş.

"ben burada evetçileri konsolide edeyim, sen orada senin sağcıları konsolide et."
0
ahm1
(11.03.17)
Oncelikle, ne onyargisi?

Ve ardindan haberinin kaynagina bakarsan AA oldugunu goreceksin. Yani Anadolu Ajansi. Zaten bu yazmasa bile haberde detay yok, mantikli bir anlatim yok. Niye gitmek istemis, hangi gerekceyle engellenmis bunlarin sorgulanmasi yok. Spottaki cumle bile anlamli degil.

Hadi yine de olayi sanki anlamisiz gibi yukarida bahsettigim sekilde bu olayi degerlendirelim. Almanyadan Hollandaya gitmek istemis cunku bir sebeple inat etmis. Inadi ise yaramamis, diger bakan gibi gidememis. Bu sence akpyi engellemek mi yoksa devletler arasi bir problem mi? Olayin sonucunda Turkiyenin ulke ve devlet olarak itibari zedelendiyse bunun sence suclusu Hollanda mi buna firsat veren mi?
0
dunal
(12.03.17)
(5)

afrin neden vurulmuyor

siyahbeyazbirtebessum
https://syria.liveuamap.com şurdan bakıyorum da munbiç diye ısrar ediyoruz ama afrin konusunda ses çıkmıyor kimseden.
syria.liveuamap.com

şurdan bakıyorum da munbiç diye ısrar ediyoruz ama afrin konusunda ses çıkmıyor kimseden.
0
siyahbeyazbirtebessum
(10.03.17)
savasin basindan beri en yerlesik bolgelerden biri. catisma yok bir sey yok. vurulmasi gereksiz ve multeci akinina yol acma ihtimali de var. bunlar benim gozlemlerim ama sebep de bu yonde olsa gerek.
0
hopeless
(10.03.17)
sıra oraya gelmedi daha
0
for the record
(10.03.17)
neden vuralım?
0
nedendir bilinmez
(10.03.17)
iyi de burası ypg'de gözüküyor. ne demek neden alalım?
0
🌸siyahbeyazbirtebessum
(10.03.17)
Çünkü dünyanın her yerinde SDF ve YPG yasal bir oluşum. Afrin de kürtlerin bolca yaşadığı kantonlardan biri. Türkiye'ye göre, sadece fıratın batısındaki (afrin hariç, en başından beri kürt bölgesi idi) topraklar işgal edilmiş durumda. Türkiye'ye göre dedim, çünkü diğer ülkeler için şu an bu da söz konusu değil.

O yüzden "neden vurulsun" sorusu gayet mantıklı.
0
protector
(10.03.17)
(12)

şunu bildiğiniz dillerde çevirebilir misiniz? tek cümle.

suicides underground
"bu bir çöp kutusu değildir."ofisteki kiyafet yardimi kutusuna sürekli çöp atiyorlar. türkçe anlamadiklari için bir de başka dillerde de yazacağim.yardimlarinizi bekliyorum arkadaşlar:) teşekkürler
"bu bir çöp kutusu değildir."

ofisteki kiyafet yardimi kutusuna sürekli çöp atiyorlar. türkçe anlamadiklari için bir de başka dillerde de yazacağim.

yardimlarinizi bekliyorum arkadaşlar:)

teşekkürler
0
suicides underground
(08.03.17)
Google translate'e gir, ingilizce kısmına şunu yaz: "This is not a dustbin."

Karşı taraftan istediğin dili seç. Hepsinin çevirisi doğru olur, çünkü cümle çok basit.
0
harzem
(08.03.17)
@harzem

emin olmadığım bir şeyi yazmak istemiyorum. google translate pek doğru olmuyor:)
0
🌸suicides underground
(08.03.17)
ΑΥΤΟ ΔΕΝ ΕΙΝΑΙ ΣΚΟΥΠΙΔΙΑ (afto den ine skupidia okunur) yonanca. afto bu demek onu atarsan çöp kutusu değildir kalır.
0
cekilmis gayfe
(08.03.17)
@want2die her yolu denedim:) son çarem her dilde yazmak
0
🌸suicides underground
(08.03.17)
this is not a rubbish bin
0
baldur2
(08.03.17)
Ya bir o, bir de pil kutularına çöp atanlara deli oluyorum.

Şunun çıktısını yapıştır:
img-s2.onedio.com

Şaka bir yana, isp ve portekizce için:
Esto no es un cubo de basura!
Esta não é uma lixeira!
0
peggy
(08.03.17)
Gürcüce: Es ar aris sanagve khuti.
i.hizliresim.com
0
battal gemalmaz
(08.03.17)
bir de fransızcasını alsam süper olacak:)
0
🌸suicides underground
(08.03.17)
@sesobjesi questo non e spazzatura desek mi daha doğru olur?
0
🌸suicides underground
(08.03.17)
În yek zibale i danî nîst. (Farsça)
0
lazarus
(08.03.17)
НЕЛЬЗЯ МУСОРИТЬ!

direkt çevirisi "çöp atmak yasaktır", ruslar genelde bu tip cümleleri böyle antin kuntin şekillerde kuruyorlar, o yüzden böyle yaptım. böylelikle kutunun çöp kutusu olmadığını da anlarlar.

hatta bu yazıyı şu fotoğrafın üstüne koy,

i.ytimg.com

ruslar daha oraya çöp atmaz, hadi yine iyisin. ukraynalısı, belaruslusu inadına atar ama. onları da sopayla döversiniz.
0
der meister
(08.03.17)
fransızca: ceci c'est ne pas une poubelle
0
protector
(08.03.17)
(3)

Takvim ne zaman kullanılmaya başladı?

medre
Garip bir soru gibi gelebilir ama geçmişe dönüp baktığımızda işte İsa'nın doğumunu 0 baz alıp ordan geri gidiyoruz. M.Ö 250, M.S 1071 filan gibi ama o tarihin içindeki insanlar için durum neydi? İlk kim şunu dedi: "Şu an şu yüzyıldayız ve yıl da şu" Filozof Platon M.Ö 427 de doğdu mesela. Zaman maki
Garip bir soru gibi gelebilir ama geçmişe dönüp baktığımızda işte İsa'nın doğumunu 0 baz alıp ordan geri gidiyoruz.

M.Ö 250, M.S 1071 filan gibi ama o tarihin içindeki insanlar için durum neydi?

İlk kim şunu dedi: "Şu an şu yüzyıldayız ve yıl da şu"

Filozof Platon M.Ö 427 de doğdu mesela. Zaman makinesine binip Platon'u bulsam ve "Hacı şu an hangi yıldasınız ve sen ne zaman doğdun?" desem ne cevap verirdi?
0
medre
(04.03.17)
şuradan konu konu gidebilirsin

en.wikipedia.org
0
kurnaz
(04.03.17)
Bugun kullandigimiz miladi takvim 1582'de kullanilmaya baslanmis. en.wikipedia.org

Ancak ondan once de cesitli takvimler vardi tabii ki. Ilk bilinen takvim Bronz Caginda bulunmus. Ancak Neolitik doneme kadar dayandigi dusunuluyormus: en.wikipedia.org
0
evrim halkasi
(04.03.17)
Sorduğun tarih değil, takvim. Anladığım kadarıyla da farklı takvimlerin miladına ilişkin bir soru soruyorsun. Genel olarak milat için şehrin kurulduğu efsanevi tarihe referans verebilir (Roma'da olduğu gibi) veya yöneticilerin tahta çıkışı kullanılabilir (Antik Yunan ve Mısır'da olduğu gibi). Yıl da, hepsinde sayıları değişse de mevsim, ay ve hafta ve günlere bölünür.

Yani antik yunana gidip Platon'a sorsan, sorduğun tarihteki Atina arkonunun başa geçtiği tarihe göre sana şu yıldayız derdi.
0
protector
(04.03.17)
(5)

tarih severlere

oddyseus
arkadaşım ile roma ya da bizans tarihi üzerine bir kitap serisine başlamak istiyoruz. akıcı ve üzerinde tartışmalar yapabileceğimiz kitap öneriniz var mı? yoksa amerikan sivil savaşı vs herhangi bir tarih serisi önerisi de alabilirim.
arkadaşım ile roma ya da bizans tarihi üzerine bir kitap serisine başlamak istiyoruz. akıcı ve üzerinde tartışmalar yapabileceğimiz kitap öneriniz var mı? yoksa amerikan sivil savaşı vs herhangi bir tarih serisi önerisi de alabilirim.
0
oddyseus
(28.02.17)
Seri dendiğine göre romandan bahsediliyor. Roma üzerine Robert Graves'in yazdığı "Ben Claudius" ve "Tanrı Claudius" kitaplarını tavsiye ederim.
0
protector
(28.02.17)
Tarih okumayı seviyorsanız daha temel kitaplar önerebilirim.
Tarih nedir edward carr
Tarihte neler oldu gordon childe
Tarih sümerde başlar.
İlk iki kitap tüm tarih kitaplarından önce okunması gereken eserler.
0
fasulyek
(28.02.17)
Romandan bahsetmiyorum ama roman da olabilir. Böyle cilt cilt yükselme gerileme vs tarih kitapları arıyorum esas olarak.

Tarih sümerde başlar okudum. Diğerlerine göz atacağım.
0
🌸oddyseus
(28.02.17)
Cilt cilt tarih deyince arnold toynbee akla gelir (12 cilt a study of history) ilk ancak türkçe'ye çevrilmedi sanırım. Onun dışında bizans için ernest baker ve roma için edward gibbon'ın eserleri klasiktir. ortaçağ için annales okulundan isimler (özellikle marc bloch); erken modern dönem için de immanuel wallerstein'dan dünya sistemleri analizi (3 cilt) ve fernand braudel'den maddi uygarlık (3 cilt) okunabilir.

Yükselme, gerileme vb. gibi tanımladığın saf siyasi tarihten uzak durmak; daha başarılı bir tarih okuması yapmanı sağlayacaktır.
0
protector
(28.02.17)
bizans tarihi kitapları var onlardan birini okuyabilirsin
0
cekilmis gayfe
(28.02.17)
(1)

Sosyal Demokrasi

tahin pekmez yoğurt
Sosyal Demokrasi okumalarına nereden başlamalıyım? Kitap Listesi veya kitap önerir misiniz?
Sosyal Demokrasi okumalarına nereden başlamalıyım?
Kitap Listesi veya kitap önerir misiniz?
0
tahin pekmez yoğurt
(26.02.17)
Phoenix yayınlarının sosyal demokrasi kitaplığı var. Toplamda 7-8 kitaplık. Oradakilerden başlayabilirsin. Sosyal demokrasinin sosyalizmden nasıl koptuğuna ilişkin erfurt programı - SPD ve eduard bernstein araştırılabilir.
0
protector
(26.02.17)
(4)

Ermeni çalışmalarının olduğu üniversiteler-Türkiye

damba
Arkadaşlar merhaba,Türkiye'de Osmanlı Ermenileri, ya da soykırım diyeceğim ama onu Türkiye'de çalışan yoktur herhalde. Neyse var mı Ermeni çalışmaları adı altında bölümler, ya da hocalar bildiğiniz?Bir hoca tanıyorum Osmanlı'da Ermeni Çalışmaları çalışıyor. Mesela İstanbul'da bazı üniversitelerde Er
Arkadaşlar merhaba,

Türkiye'de Osmanlı Ermenileri, ya da soykırım diyeceğim ama onu Türkiye'de çalışan yoktur herhalde. Neyse var mı Ermeni çalışmaları adı altında bölümler, ya da hocalar bildiğiniz?

Bir hoca tanıyorum Osmanlı'da Ermeni Çalışmaları çalışıyor.

Mesela İstanbul'da bazı üniversitelerde Ermenice öğretiliyor, Anadolu'da var mı?

Teşekkür ederim
0
damba
(26.02.17)
Osmanlı Ermenileri'nin yanı sıra Ermeni soykırımı çalışan da var. TOBB'da çalışan ünlü birisi var. Onun dışında konuyla alakalı çalışan bir arkadaşım hacettepe sosyoloji'nin bu konuda esnek olduğunu söylüyordu. Ankara siyasal da vardı ancak kimse kalmadı.
0
protector
(26.02.17)
Hrant Dink Vakfı işe iletişime geçerseniz yurtdışında bu çalışmaların olduğu üniversiteler hakkında bilgi alabilirsiniz.
0
tahin pekmez yoğurt
(26.02.17)
Yurtdışında çok var aslında onu aramalardan bulabiliyoruz zaten, ama ben Türkiye'de arıyorum daha çok. Sanki Kayseri'de yok muydu Ermeni çalışmaları, bilemedim.
0
🌸damba
(27.02.17)
Sivas'ta bir Atatürk İlkeleri okutmanı tez yazmıştı bu konuda. Belki tez merkezinde vardır, daha ziyade Sivas ermenileri ile alakalı idi sanıyorum. Okutmanın soyadı BOZPOLAT. Tez merkezinde bir aratabilirsiniz.
0
rosencruz
(27.02.17)
(3)

türkiye siyasi tarihi kitap tavsiyesi

lorrid
selamlar. 50'li yıllardan itibaren ülkenin siyasi ve toplumsal analizini detaylı bir şekilde yapan kitap veya kitaplar tavsiye eder misiniz lütfen?
selamlar. 50'li yıllardan itibaren ülkenin siyasi ve toplumsal analizini detaylı bir şekilde yapan kitap veya kitaplar tavsiye eder misiniz lütfen?
0
lorrid
(26.02.17)
erik jan zürcher - modernleşen türkiye'nin tarihi. 2000lerin başına kadar iyidir.
0
lucky strike
(26.02.17)
erik jan zurcher - modernleşen türkiye'nin tarihi
feroz ahmad - modern türkiye'nin oluşumu
sina akşin - kısa türkiye tarihi
cem yayınları türkiye tarihi cilt 4-5
0
protector
(26.02.17)
@lucky strike, çok teşekkür. meritokraside de varmış. süper oldu.
0
🌸lorrid
(26.02.17)
(1)

Foucault'nun Doğruyu Söylemek kitabı ve Diyarbakır ilişkisi?

lucky strike
kitapyurdu'nda gezinirken yorumlarda denk geldim. biri 2013'te şöyle demiş ve bu yorum 22 beğeni almış. "üzerine sayısız spekülasyonun üretildiği bir kent olan diyarbakıra insani bir bakış...okuyun, ki göreceksiniz insanların ne kadar fakir,belediye hizmetlerinden yoksun,yirmibirinci yüzyılda evleri
kitapyurdu'nda gezinirken yorumlarda denk geldim. biri 2013'te şöyle demiş ve bu yorum 22 beğeni almış.

"üzerine sayısız spekülasyonun üretildiği bir kent olan diyarbakıra insani bir bakış...okuyun, ki göreceksiniz insanların ne kadar fakir,belediye hizmetlerinden yoksun,yirmibirinci yüzyılda evlerinde akreplerle yaşadığını...özellikle sonuç bölümünü lütfen en az üç defa okuyun.."
www.kitapyurdu.com&manufacturer_id=1582

bu kitabı okuyanlar diyarbakır ile ne ilişkisi olduğunu söyleyebilirler mi?
0
lucky strike
(26.02.17)
Kitap parrhesia kavramına ilişkin, yani antik yunan'da doğruyu söyleme; demagogluktan kaçınma ile alakalı. 2013 yılında yazılmış yorum, diyarbakır'daki 2016'daki olaylardan önce. Yine de diyarbakır hakkındaki yalanlara dikkat çekmek mi istemiş acaba? Anlamadım açıkçası.

Foucault bu metindeki konuşmanın da içinde bulunduğu çabasını tamamlayamadan öldü. Bu sebeple parrhesia ve self üstüne olan antik yunan incelemesinin günümüzde nasıl bir role bürüneceği hakkında arşiv taraması yapamadı. Bu yüzden, diyarbakır üstündeki spekülasyonlar hakkında bulunabilecek bir sürü Foucault referansının dışında tutardım bu metni.
0
protector
(26.02.17)
(4)

kaçıp gitmeli eski tarz film

freetakilir
var mı öyle bildiğiniz güzel doğa filmleri? into the wild gibi.
var mı öyle bildiğiniz güzel doğa filmleri? into the wild gibi.
0
freetakilir
(16.02.17)
razvan rat
(16.02.17)
che guevaranın hayatını anlatan bi film vardı. motosikletle amerikayı dolaşıyorlardı falan. adını hatırlayamadım ancak bulursanız tavsiye ederim
0
dog day afternoon
(16.02.17)
Doğa deyince aklıma gelen ilk film: www.imdb.com
0
protector
(16.02.17)
Wild diye bir film var, Motorcycle diaries bi de Che'nin hayatının ilk kısmını anlatıyor.
0
whoshothesheriff
(16.02.17)
(10)

bu gece komünist ihtilal olsa

slhmlr
atıyorum ordu içerisindeki bir grup komünist albay vs bir şekilde başarılı bir devrim yaptı. iktidara el koydular; büyük şirketlerin kamulaştırılmasından, nato'dan çıkmaktan, aşiretlerin lağvından ve zorunlu çalışmadan falan bahsediyorlar. ne olur ilk tepkiniz? çevrenizin tepkisini nasıl tahmin ediy
atıyorum ordu içerisindeki bir grup komünist albay vs bir şekilde başarılı bir devrim yaptı. iktidara el koydular; büyük şirketlerin kamulaştırılmasından, nato'dan çıkmaktan, aşiretlerin lağvından ve zorunlu çalışmadan falan bahsediyorlar. ne olur ilk tepkiniz? çevrenizin tepkisini nasıl tahmin ediyorsunuz?
0
slhmlr
(12.02.17)
iş savaş çıkar, türkiye sol bloğundan bence çok uzaklaştı
0
psyence fiction
(12.02.17)
mermileri bitene kadar savaşırlardı.
0
alt4y
(12.02.17)
demesi kolay ama sokağa inmek ciddi ölçüde ölümü göze almak demek? 15 temmuz'da rte sokağa inin diyene kadar sokakta kim vardı? sabaha kadar, darbe kesin şekilde ezilene dek bile sokağa birkaç bin kişi anca çıktı. ölümü göze almak çok kolay değil, hele bizim muhafazakar orta sınıf için.
0
🌸slhmlr
(12.02.17)
komünist asker, zorunlu çalışma, kamulaştırma, 2017'de uluslararası sol blok vb. Beynim kanadı, bu kadar cahillik fazla... Komünizm ve sosyalizm farkını bilmeyenler çok baydı yahu.

Cevap veriyorum, çevremin tepkisini tahmin için onlara soruyorum.
0
protector
(12.02.17)
İlk fırsatta ülkeden gideriz herhalde tepki vermeden
0
run a ris
(12.02.17)
Böyle bir grubu destekleyecek kimse olmayacağı için zaten böyle bir ihtilal yapılamaz.
0
turkuaz
(12.02.17)
Gulag ne tarafta paşam diye sorarım.
0
kargn
(12.02.17)
karışmam bir sigara yakarım
0
uzman pratisyen
(12.02.17)
kaç yıllık aradan sonra oturup bi sigara yakarım, bide çay mis.
0
Big bada bum bum
(13.02.17)
başarılı olurlarsa ertesi gün 10-15 malum gazete komünist olur. kapital yok satar, aşiret liderlerine herkes küfreder.
0
babilbaligi
(13.02.17)
(6)

Khk lar ve açığa alınan akademisyenler

sack jparrow
Odtü ve bounda alınan var mı? Alınırsa sizce felakete doğru yol alır mı bu okullar? Pdy harici alınan akademisyenler olursa ne olur en kötüsü?
Odtü ve bounda alınan var mı? Alınırsa sizce felakete doğru yol alır mı bu okullar? Pdy harici alınan akademisyenler olursa ne olur en kötüsü?
0
sack jparrow
(08.02.17)
Pdy hariç alınan olursa mı? Zaten fetonun piyonları dışında bir dolu insan çoktan atıldı. Sen hala kurunun yanında yanan yaşlar ihtimalinde misin abi? Nasıl bu kadar naif olabiliyorsun?
0
kargn
(08.02.17)
ben dun gorevden alinan orkestra sefi ile montajcinin baya ilgili oldugunu dusunuyorum pdy ile.
odtu ve bou'dan alinan var mi? aylardir onlarca liste yayinlandi acip bakabilirsin.
Alınırsa sizce felakete doğru yol alır mı bu okullar? dil tarih tiyatro bolumunde dort hoca kaldi, rakam ile 4. hayir okullar felakete yol almaz, cok hayirli olur. selam ve dua ile.
0
kassiopeia
(08.02.17)
3-4 aydır önce mülkiye ardından da boun'a darbe vurulacak diye konuşuluyordu. Mülkiye'ye dün gece vuruldu. Daha boun ve odtü'ye büyük bir tasfiye gerçekleşmedi. Ek olarak atılanların çoğu zaten pdy harici; "olursa" ifadesini kullanmak için çok geç.

Ne olacak? Üniversiteler bir ritüel ve gelenek halini alan biçimde yeniden lise düzeyine inecekler (bir önceki tasfiyeden ne kadar çıkabilmişlerdi o ayrı bir muamma). Teorik, yöntemli ve eleştirel düşünme kapasitesinden yoksun insanlar, zaten çoğunlukta olsalar da, bütünü ele geçirmiş olacaklar. Bir sonraki kendini yetiştirmiş akademik nesil gelene kadar zehirlerini daha fazla yayabilecekler. Bu bir sonraki akademik nesil de, maalesef birikmiş bir tartışma zemininin içine doğmaktansa, her şeyi baştan oluşturmaya çalışacak. Sonuç: kronik geri kalmışlık, çağın uzağında kalma, ülkenin büyük çoğunluğunun anti-entelektüelizm taraftarı olması vb.

Yukarıda sayılanlar zaten Türkiye toplumunda oldukça görünür işaretler. Ancak, bir toplumun entelektüel anlamda güç kazanması oldukça uzun süreli bir iş. Bir sürü küçük adımlar ve birikim gerektiriyor. Bu tasfiye o atılan küçük adımları olduğu gibi kırpıyor. Zaten doğru düzgün düşünsel eser üreten ve aktaran çok az isim var. İşte o az ismin de %90'ı yazdan bu yana yok oldu. Birçok ülke bu az sayıdaki başarılı ismi kendine çekebilmek için yarışıyor (norveç, çekya, almanya doğrudan karşılaştığım örnekler).

Bizde hala dünyadan bihaber insanlar olayları felaket olarak görmeyip, atılan birçok ismin kısa vadede yerinin doldurabileceğini sanıyor.
0
protector
(08.02.17)
Sorunun doğrudan hedefi değil fakat konuyla doğrudan bağlantılı olduğu için cevap vereyim dedim. Son yayınlanan kararname ile Yıldız Teknik Üniversitesi'nde, FETÖ diye yazıyor ama Barış İçin Akademisyenler bildirisine imza atan bazı öğretim üyelerinin de ihraç edildiğini gördüm. Eğer yanlış bildiğim kısımlar varsa, düzeltiniz lütfen.

Ciddi bir akademik personel alımı söz konusu zaten, YÖK'ün ilan sayfası hiç boş kalmıyor şu sıralar. Felakete doğru yol alma kısmını, bu yer değiştirmenin sonrasında yorumlamak en doğrusu. Nitelikli öğretim üyelerinin görevden alınması bir güç kaybettiriyor elbet ama dileyelim ki eksikliği hissettirmeyecek kişiler göreve başlasın.
0
tel tokasini duzelten samuray
(08.02.17)
yanlis anlama güzel kardesim ama nerede yasiyorsun sen? yani hakikaten nasil bir saflikla soruyorsun bu sorulari? yani odtu ve boundan hoca alinmazsa, hersey yolunda mi demek olacaK? pdy harici alinan diyorsun, ya allah aşkina bir listeye bak, ibrahim kaboglu var orada funda senol cantek var. bir arastirsana bu isimleri. hic mi haberiniz yok dünyadan? daha ne kötü ne olabilir. oy verecek yaşta oldugun tahmin ediyorum. yemin ediyorum senin gibileri gördükce bu ülkede yaşadigima lanet ediyorum. ne sikim bir yerde kimlerle yasiyoruz biz kardesim.
0
thewizardofearthsea
(08.02.17)
@wizard kardeş ben de farkındayım ne kadar değerli hocalar olduklarının. Ancak bu kesim bunları atacak her türlü bir çember yaratıyor kendine. üstte yazıldığı gibi Barış için akademisyenler bildirisinde imzası olanların hepsi tutuklandı tutuklanacak. Demek istediğim nokta hukuki olarak bir zaruriyet olduğu algısını yaratmaları. Emin ol sen bunu şu anki durumda mevcut iktidarın bu hareketlerine destek veren en hafif tabiriyle saf insanlara söylesen dahi bu insanları bunları söyleyerek çok rahat bir şekilde yanlarına çekebiliyorlar. Ben de burada bu şekilde yazmamın sebebi ikilemde kalıp okuyan varsa eğer bu başlığı en azından 'tarafsız' bir bakış açısıyla değerlendirilen bir başlık olduğunu ifade etmektir. Hala bu ülkede bu akademisyenlerin emeklerinin olduğu öğrenciler mevcut. Onların asla vefasızlık veya işbirlikçilik yapmayacağımdan kendi açımdan eminim.
0
🌸sack jparrow
(08.02.17)
(8)

burada çelişki yok mu?

lucky strike
ben mi anlamıyorum? kafam allak bullak oldu. altlarını çizdim cümlelerin. komünist manifesto'dan. can yayınları.
ben mi anlamıyorum? kafam allak bullak oldu. altlarını çizdim cümlelerin. komünist manifesto'dan. can yayınları.
0
lucky strike
(06.02.17)
ilk cümlede bahsi geçen var olan mülkiyet ilişkisi zaten burjuva mülkiyeti.
komünizmin ayırt edici özelliği var olana son vermek değil ise 2 cümle sonra niye burjuva mülkiyetine son vermektir diyor?
2 cümle sonra ise kuramı özel mülkiyetin ortadan kaldırılması olarak özetliyor.

çeviriden mi böyle acaba ya?
0
🌸lucky strike
(06.02.17)
ya yazar ideolojisini iyi bir şekilde dile getirememiş, ya da kitabın yayınevi üçüncü sınıf kalitede.

not: oha, ne kadar cahilim. hem kitaba, hem can yayınevi'ne dil uzattım duyurunun içeriğini okumadan.

not2: bir ara, yanlış hatırlamıyorsam can yayınları basım hatası içeren, kontrolden (sanırım redaksiyon deniliyor) kaçtığı için anlam kaybına uğramış kitapları onlara ilettiğinizde yeni basımını ya da hatasız bir sürümünü gönderiyorlardı.
0
m e b
(06.02.17)
Çeviri hakikaten biraz garip koktu bana da ama aslında anlaşılır.

Dönemin düzenindeki mülkiyet ilişkilerini kaldırmak komünizme özgü değildir. Tarihsel süreçte mülkiyet ilişkileri çeşitli devrimlerle dönüşmüştür. Fransız Devrimi buna bir örnek. Çünkü feodal mülkiyet sistemini yıkıp, burjuva mülkiyetini esas kıldı. Bu noktada komünizmin ayırt edici özelliği ise tam olarak "burjuva mülkiyetini" ortadan kaldıracak olması. Örneğin burjuva devriminin ayrıt edici özelliği "feodal mülkiyet sistemini" ortadan kaldırmış olması.
0
evrim halkasi
(06.02.17)
Devamını da yazayım bari.

Diyor ki, burjuva özel mülkiyet sistemi aslında özel mülkiyet anlamında ulaşılabilecek en mükemmel sistem. Bundan gayrı yol yok, başka özel mülkiyet sistemi olamaz. Bu da demek oluyor ki aslında komünizm bujuvasıyla, feodaliyle ne kaldıysa tüm özel mülkiyet sistemlerini yok etmiş olacak.
0
evrim halkasi
(06.02.17)
Cok tesekkurler, sagolun
0
🌸lucky strike
(06.02.17)
Var olan, şu anda olan anlamında değil de; tarihin ontolojik ilkesini ifade etmek için kullanılmış olabilir. Eğer öyle ise metinde bir çelişki yok. Eğer ifadenin geçtiği bölüm başlığını iletebilirsen, elimdeki ingilizce çevirisine bir bakarım.
0
protector
(06.02.17)
ilk cümlede bahsi geçen, var olan mülkiyet ilişkisi sadece burjuva mülkiyeti değil. tüm mülkiyet ilişkilerinden bahsediyor ve tarihsel süreçte zaten sürekli el değiştirmiş. dolayısı ile bu değişim komünizme özgü değil.

komünizm mülkiyeti değil, burjuva mülkiyetini kaldırmaya çalışıyormuş.

bence burada belirli anahtar kelimeler var; mülkiyet, özel mülkiyet, burjuva mülkiyeti gibi. bunların ayrımını iyi yapmak lazım ve ben bunu yapamam :)
0
cikmaz sokaktan cikagelen cocuk
(06.02.17)
çeviride hata yok. İngilizcesinden kontrol ettim.

Marx'ın özel mülkiyetten anladığını "means of production"a sahip olmak. yani üretim araçları. senin kişisel olarak sahip olduğun eşyalar özel mülkiyet değil. bu nedenle özel mülkiyetten kasıt burjuva mülkiyeti. zira emekçi hiçbir vakit sömüreden dolayı özel mülkiyete yani üretim araçlarına sahip olamıyor. burası böyle.

"komünizmin ayırt edici özelliği var olana son vermek değil ise 2 cümle sonra niye burjuva mülkiyetine son vermektir diyor?"

ayırt edici özelliği (distinctive feature) değildir diyor sadece. tek amacı budur demiyor. arada fark var. malum, emekçilerin bir sınıf bilinci kazanması gibi başka özellikleri de var.
0
sporty
(06.02.17)
(2)

türkiye master doktora yurt dışı?

qazedcsrfvtyhngujmkol
ingilizce eğitim veren özel bir üniversiteyi yeni bitirdim. bahar dönemi için yine bulunduğum şehirde bi devlet üniversitesinden master için kabul aldım. ama o işleri hiç bilmiyorum. şuan yurt dışına gitmek istemiyorum zaten ülkemizde pek değer görmüyor nerede eğitim aldığın onu anladım. bu köklü o
ingilizce eğitim veren özel bir üniversiteyi yeni bitirdim. bahar dönemi için yine bulunduğum şehirde bi devlet üniversitesinden master için kabul aldım. ama o işleri hiç bilmiyorum. şuan yurt dışına gitmek istemiyorum zaten ülkemizde pek değer görmüyor nerede eğitim aldığın onu anladım. bu köklü okulda alan dışı bir bölümde mastera başlayacağım ama sonrası için ne yaparım bilmiyorum. mezun olduğum okulda devamsızlık çok sıkıydı burada derslere gitmeden halledebilirsem iyi olur. siz ne dersiniz ne zamana biter sizce master ve bitince doktorayı yurt dışında (tercihen ingiltere) yapabilir miyim.
0
qazedcsrfvtyhngujmkol
(03.02.17)
Türkiye'de yaptığın master itu, ODTÜ Boğaziçi, sabancı koç değilse hiç gerek yok, kasma.
0
no christ requires
(03.02.17)
Anlaşılmaz bir paragraf olmuş; hem kapalı hem de birkaç anlatım bozukluğu var.

İlk olarak lisans ve master bölümlerin neler? Bu çok fark ediyor. Anladığım kadarıyla şimdi alan dışı mastera başlayacaksın. Bilimsel hazırlık olacak mı? Bu süreye ne kadar etki edecek bilmiyorum ama master en fazla 3 sene sürebilir.

Doktora dediğine göre tezli yüksek lisansa kayıt olduğunu tahmin ediyorum. Aynı zamanda akademik kariyer planladığını düşünüyorum. Peki akademik kariyer planlarken neden derse devam etmemeyi planlıyorsun? Bu garip bir tercih.

Son olarak eğer sosyal bilimler alanında isen ve İngiltere'de doktora peşinde koşuyorsan iyi bir maddi durumun olması gerekir. Okullar burs vermeyecektir. Ya dışarıdan bulman ya da kendi cebinden ödemen gerekecek. Ayrıca başvurularda alanına ne kadar hakim olduğun, ortalamaların ve hangi okullardan mezun olduğun önemli olacak.
0
protector
(03.02.17)
(11)

Siyahilerin haklarını kazanmalarıyla ilgili film-belgesel önerisi

chieko
Annem bu süreci çok merak ettiğini söyledi. Onun da ilgisini çekebilecek, çok teknik olmayan, ailecek izleyebileceğimiz bir film veya belgesel öneriniz varsa bekliyorum. Şimdiden teşekkürler.
Annem bu süreci çok merak ettiğini söyledi. Onun da ilgisini çekebilecek, çok teknik olmayan, ailecek izleyebileceğimiz bir film veya belgesel öneriniz varsa bekliyorum. Şimdiden teşekkürler.
0
chieko
(15.01.17)
"42" filmi Jackie Robinson'ın ırkçılıkla mücadelesini anlatıyor. İzlemeye fırsatım olmadı ama ilginizi çekebilir.
0
dissendium
(15.01.17)
'the helper' hatunla izlemiştik, gözlerimiz dolmuştu. ha '12 years a slave' de iyidir, candır.
0
golgi aygıtı
(15.01.17)
american history x'in konusu civil rights movements (aradığın hak mücadelesinin ismi bu) ile ilgili değil. Selma (Martin Luther King'in yürüyüşü ile ilgili), the long walk home (Parks'ın başlattığı otobüs boykotu hakkında) veya malcolm x izlenebilir belki.
0
protector
(15.01.17)
faik abi
(15.01.17)
12 years a slave son derece tırt, içi boş bir film. aldığı ödülleri de politik doğrucu sığırlar sayesinde topladı. izlemeyin demiyorum hobi olarak yine izleyin ama siyahilerin haklarını kazanmasıyla veya yaşadıkları acılarla ilgili kayda değer hiçbir şey anlatmıyor. tabu konusu olduğu için adamlar düzgün bir film çıkarmaya zahmet bile etmemiş, nasılsa konu her türlü ödül alacak.
0
der meister
(15.01.17)
nevline nnaji' nin yönettiği "duyulmamış düşünceler" " reflections unheard" siyahi hareketleri sadece kadınların gözüyle anlatan bir belgeseldi. izlemenizi öneririm.
0
birakin mermiler havada kalsin
(15.01.17)
free state of jones
0
blue eyes white dragon
(15.01.17)
To kill a mockingbird. Önce kitabını okumalisin.
0
karacigerim vur kadehlere
(15.01.17)
Amistad
0
Phoebe
(15.01.17)
Irkçılıkla alakalı birçok film izledim ama hakların kazanılmasına yönelik 2 film aklıma geliyor, 2'si de Spielberg filmi: Amistad ve Lincoln.

Biraz araştırınca ise şunların tavsiye edildiğini gördüm:

Malcolm X (1992)

(bkz: freedom riders)

"The African Americans: Many Rivers to Cross": 2013 yapımı 6 bölümlük bir PBS belgeseliymiş. Kölelikten Obama'nın seçimine kadar uzanan süreci ele alıyormuş.

(bkz: the black power mixtape 1967-1975 )

The Rosa Parks Story: 2002 yapımı bir TV filmi. 1955 otobüs boykotunun kıvılcımını çakan Rosa Parks'ın hikayesi anlatılıyormuş.

Selma: Martin Luther King'in 1965'te eşit oy hakkı için başlattığı kampanya sürecini anlatan 2014 yapımı film.
0
kanter
(15.01.17)
Remember the Titans (2000)
0
RedGoldGreen
(15.01.17)
(5)

Kıbrıs için Cenevre'de ne oluyor?

robokot
Yerli basin yazmiyor. Yabanci basin ne oldugunu biliyormusuz gibi yaziyor. Ne dondugunu anlayamiyorum. Harita konusunda anlasildigi, bolgelerin paylasildigi ve harita orneklerinin kasaya kaldirildigi ile ilgili falan haberler var. Iki taraf anlasti deniyor ama mesele ne anlatan yok. Askerimizi mi ce
Yerli basin yazmiyor. Yabanci basin ne oldugunu biliyormusuz gibi yaziyor. Ne dondugunu anlayamiyorum. Harita konusunda anlasildigi, bolgelerin paylasildigi ve harita orneklerinin kasaya kaldirildigi ile ilgili falan haberler var. Iki taraf anlasti deniyor ama mesele ne anlatan yok. Askerimizi mi cekiyoruz? Taraflar mi birlesiyor? Uluslararasi duzlemde kuzey kibris kabul mu ediliyor? Yoksa geri mi veriyoruz? Hic bir sey anlamadim ozetle boyle onemli bir konunun halktan gizli tutulmasini da anlayabilmis degilim (anladim da anlamadim diyelim). Konuya yakin biri bilgilendirebilirse super olur.
0
robokot
(12.01.17)
Okuduklarımı yazayım ancak çok bilgim olduğu söylenemez.

Adadaki askeri varlık, güvence, sürülen rum ve türklerin mallarının akıbeti, türk tarafının muhtemel siyasi hakları ve nüfusu daha fazla olan rum tarafına (2 katı civarında) toprak verilmesi gibi sorunlar var. Bu sorunların hepsi üzerinde daha anlaşılmadı. Anlaşma sonrası siyasi yapı için 74'teki darbe ve Türkiye'nin müdahalesi öncesindeki federal yapı düşünülüyor. Türkler toprak verme karşılığında dönüşümlü başkanlık (74 öncesinde başkan Rum yardımcısı Türk oluyordu) istiyor.
0
protector
(12.01.17)
Kıbrıs televizyonlarından takip ediyorum şuan kıbrısta olduğumdan. Henüz kesin bir sonuç yok. Ama hala toplantı devam ediyor. Binali Yıldırımında geleceğini söylediğini fakat gelmediğini söyleyip duruyor sunucu.
0
serdar5555
(12.01.17)
serdar ben tam olarak ne toplantisi oldugunu bile anlamadim henuz.
0
🌸robokot
(12.01.17)
Benim okudugum bunun son gorusme olacagi hususundan vazgecilmis. Cozum bulunmazsa baska toplantilar olmaliymis. Rumlar oyle istemis. Bana magdur edebiyati yapip sorunu suruncemede birakiyorlar gibi geliyor. Yuzde yuz haklilar ya da haksizlar da demiyorum.
0
Traveller
(13.01.17)
Şu anda Kıbrıs harekatından sonraki geçici ateşkes süreci devam ediyor yani barış sağlanmadı ve ateşkes sürecindeyken ada üzerinde her an herşey olabilir 21. yüzyılda birbirine düşman iki toplumun aynı ada üzerinde yaşaması büyük sıkıntı özellikle KKTC neredeyse arafta kalmış bir durumda dünyanın hiç bir yerinde tanınmadığı gibi Türkiye ile bile ilişkilerinin şekli şemali belli değil. Barış harekatında birlikte yaşayan her iki kısımda kendi evlerini terk etmek zorunda kaldı Rumlar Türk tarafındaki Türkler ise Rum tarafındaki evlerine ve mallarına yeniden kavuşmak istiyor aslında bu konferanstan çıkacak sonuç asla tam bir birleşme olmayacak ama tam bir belirsizliktense insanların ateşkes sürecinin sona erip her iki tarafın da birlikte barış içerisinde yaşamasının yolları aranıyor yani yine evli evinde köylü köyünde iki ayrı toplum olsun ama barış da sağlansın mal sahipleri mallarına kavuşsun derdi var.

Diğer taraftan yönetim meselesi, malum Rum tarafı Avrupa birliği bünyesinde KKTC ise tanınmıyor eğer olur da birleşme gerçekleşirse yönetim sırayla Türk ve Rum tarafına verilecek muhtemelen de bir süre sonra yine birbirlerini yiyecekler. Kıbrısta şu anda insanların bir kısmı birleşmenin olması taraftarı bir kısmı da buna karşı ama her şekilde birşeyler değişecek.

Türkiye'de şu anda basına yansımasa da Kıbrısta konuşulan tek konu bu, insanlar ne sonuç çıkacağını sabırsızlıkla bekliyor.

Not: Kıbrıs'da yaşıyorum.
0
solo
(13.01.17)
(6)

Terör belası

denef
Terörü bitireceğiz söylemleri gerçekçiliğini yitirdi. Zaten artık alışmak lazıma dönüyor muhabbet. Peki tarihte bitirilmiş,yok edilmiş bir terör örgütü var mıdır bildiğiniz, Terör yalnızca form mu değiştirir ?
Terörü bitireceğiz söylemleri gerçekçiliğini yitirdi. Zaten artık alışmak lazıma dönüyor muhabbet. Peki tarihte bitirilmiş,yok edilmiş bir terör örgütü var mıdır bildiğiniz, Terör yalnızca form mu değiştirir ?
0
denef
(05.01.17)
0
baba jo
(05.01.17)
(bkz: eta)
0
cikmaz sokaktan cikagelen cocuk
(05.01.17)
FLN (Cezayir) de var. FLN'nin bağımsızlıkla sonuçlandı. Yukarıda geçen Sri Lanka'da Tamil Kaplanları askeri anlamda kaybettiler. IRA örneğinde geçtiği gibi kapsamlı bir barış planı devreye sokuldu. ETA örneğinde ise İspanya'nın otonomiye kayması ile halkın zorlaması ile (bkz: sessiz yürüyüşler) bitti (gibi bir şey). Bir de şu anda Kolombiya'da FARC ile barış görüşmelerini onaylamaya çalışıyorlar.
0
protector
(05.01.17)
Terörün kaynağı süper nato ve gladyo. Terör örgütlerini bölgeyi şekillendirmek için orkestra şefi gibi yöneten yapı gladyo. Kısaca BOP projesi tehlikesi geçtiği zaman terör de biter. 15 Temmuza kadar BOP'un yemek menüsündeydik Rusya ile bölgenin garantörlüğü için imza attığımız andaysa davetlileri arasına katıldık.

Dost görünümlü düşman amerika eskiden bize ayar verirken şimdi ricacı konumuna düştü; Size El Bab'da yardımcı olalım (çok lazımdı) siz de PKK PYD'yi görmezden gelin. Tabi kurun hastalıklı ikinci İsrail'i (Kürdistan) sonra Irak ve Türkiye'den de toprak eklersiniz.

Terörün bitmemesi değil terörün ülke içinde siyasi yıpratma malzemesi olarak kullanılması rezalet. Terör terörü besleyen süper nato ne kadar gerekli görürse o kadar sürecek. Yani bize bağlı değil. Tabi ülkenin işgal edilip bölünmesine izin vermediğimiz sürece bize bağlı değil.
0
neotunc
(05.01.17)
baba jo'nun üzerine ira sorunu çözümünde müzakereci jonathan powell'ın kitabı
www.idefix.com
0
freebird5406_2
(05.01.17)
bu işin coğrafi konuma göre olduğunu düşünüyorum. biten terör örgütleri sıralanmış yukarıda ama pkk kadar destek aldıklarını sanmıyorum terör destkeçisi ülkelerden.
0
odiyus
(05.01.17)
(12)

Sovyetler Birliği Nasıl Dağıldı?

gezegen olan pluton
Yani neden durup dururken tüm hakim olduğu ülkelerden çekildi, ki o ülkelerde böyle isyan benzeri hareketler de yok, Rusya adı altında yine aynı sınırlarında neden devam etmedi?
Yani neden durup dururken tüm hakim olduğu ülkelerden çekildi, ki o ülkelerde böyle isyan benzeri hareketler de yok, Rusya adı altında yine aynı sınırlarında neden devam etmedi?
0
gezegen olan pluton
(04.01.17)
o kadar adama bakmak kolay değil sonuçta. komünist bir ülkesin, pek gelirin yok ama giderin çok. dağılmadan önce nüfusu 293 milyon imiş, küba ve kuzey kore fakirlikten geberiyor ve nüfusları sscb'ye oranları inanılmaz düşük.
0
hullabaloo
(04.01.17)
İnsanlar Amerikalılar gibi yaşamak istediği için.
0
iddaaci
(04.01.17)
"sovyetler birliği nasıl güzel mi?" sorusuna %80 katılımla %77 oranında "evet, dağıtmayak" cevabının verildiği bir ülke için "insanlar amerikalılar gibi yaşamak istediğinden dağıldı" demek yanlış olur. memnuniyetsizlik ve hatta isyan benzeri hareketler var mıydı? vardı. ekonomik olarak geri kaldılar. petrol krizi, afganistan savaşı, decentralization (tam türkçesini bilemedim, yerelleştirme mi deniyo) politikası derken kontrolü sağlayamaz oldular. tek bir ya da üç tane sebebi yok. çok kompleks ve karışık bir konu. şu veya bu sebepten dağıldılar denemez bana kalırsa.
0
der meister
(04.01.17)
%77 dağıtmayak denilen ülkenin o zamanlardaki komşusu Türkiye'de %90 evet çok güzel darbe denmişti. Kenan paşa falan çok seviliyodu tabi lan manyak mısın?
0
iddaaci
(04.01.17)
ya ben de bikaç hafta önce bununla ilgili kitap falan sormuştum pek bişey çıkmadı. bi daha buraya da yazıyım bari.

(git: 1151629)
0
tepedeki psychedelic adam
(04.01.17)
Kapitalizmle baş edemediler, herkes baksın başının çaresine deyip dağıttılar birliği. Neticede zamanında sahip olduğu toprakları Amerika'ya da sattılar. Sınırların geniş olması her zaman başa bela olmuştur. Bu Ruslar için de böyleydi Osmanlı için de.
0
angelus
(04.01.17)
glasnost ve prestrokya diye aratınız. (umarım yanlış yazmamışımdır).
iddaaci + angelus +1
0
g7mor
(05.01.17)
CIA ülkeyi ekonomik olarak çökertmeyi başardı. SSCB'nin direkt olarak maaşlarının önemli bir kısmını ödeyerek (bkz. komünizm) beslediği halkların kendi içinde dağılmasıyla sonuçlandı. Orduya yiyecek bir şeyler bulmaları için kuş vurmaları bile söylendi. Generaller depolardaki silahları el altından satmaya başladılar. Anlatmayla bitmeyecek korkunç bir yokluk yaşandı. İşte tam da bu esnada Rus kızları tüm dünyaya fahişe olarak dağılmaya başladı.

Bkz. Soğuk savaş. Türkiye bu savaşta NATO tarafında hem yeşil (İslami, Asya) kuşakta hem de demokrat (Avrupa) kuşakta yer alarak SSCB'nin dağılmasında rol oynamıştır.

NATO'nun komünizmi çökertmek için ayrıca kullandığı illegal yapılanmanın adı da gladyo'dur ki artık kontrolü kaybedilip iyice millileşen AKP'ye karşı da kullanılmaktadır.


Ha bu arada soru şu şekilde sorulursa durum daha iyi idrak ettirilebilir;

Geçen yüzyılda yaşanan küresel komünizm demokrasi çatışmasında Sovyetler Birliği nasıl çökertildi?
0
neotunc
(05.01.17)
yukardaki arkadasa katilmiyorum.

cia sovyetlere hic mudahale edemedi

sovyetler hicbir zaman siradan bir ucuncu dunya ulkesi olmadi

peki neden dagitildi? (dagilmadi evet)

uzay harcamalari ve silahlanma yarisi butceyi dengesizlestirdi

bazi bolgelerde kitlik olustu yoksulluga mudahale edilemedi

bu iki buyuk butce kalemi yuzunden sosyalizm tamamen islevsiz hale geldi

bunun sorumlusu ml yi revize etmeye calisan is bilmez sovyet yonetimleri

ml yl revlze etmeye calistikca iyice batirdilar.

sonradan gelen itiraflarda revize yerine oze donus olmaliydi diyenler de cok olmus

mesela guya guncel kosullara gore teoriyi yeniden yorumluyorlardi fakat verimsiz isleyen ve muhendislik anlaminda facia olan toplu isitma sistemlerine hic dokunmamislar

isi uretimi ayri bir lokasyonda yapilip buyuk borularla apartmanlara ulastiriliyormus

bunun yarattigi enerji kaybi ve verimsizligi hayal bile edemiyorum

neyse

dagitilmasi bircok ulkeyi bitirirken dunyanin gelisimini de durdurdu. yeni icatlar oldukca sinirli hale geldi. uzay arastirmalari yavasladi tip bilimi ilerleme hizini yitirdi

sonra da emperyalist tekelci kapitalizm dunyayi dumduz etti

artik dunya yuvarlak ve iki kutuplu degil
0
kosun lan mevzu var
(05.01.17)
Bir adet "komünizm" sözcüğünü yanlış yazan (sanırım gramer hataları arasında bir tek buna takıyorum) ve bunun ötesinde sözcüğün kelime anlamını bilmeyen (sovyet "sosyalist" cumhuriyetler birliği veya devlet kavramı ile yan yana kullanım bile yeter) bir cevap listesi içeriyor sorun.

Şimdi cevabı vereceğim ancak çok üstünkörü olacak. Ama yapacak bir şey yok, konu ne uzmanlık alanım ne de internet doğru bir mekan.

Cevaba gelirsek isyan hareketleri yok demek yanlış olur, birçok cumhuriyette (ve hatta diğer doğu bloğu ülkelerinde de) bağımsızlık için çabalar söz konusuydu. Bu baskıyı, yukarıda da birisinin yazdığı glasnost (açıklık) ve perestroika (ıslahat) ile daha kansız hale getirmeye çalıştılar. Bunu başardılar diyebiliriz (özellikle yugoslav dağılması ile karşılaştırınca).

Bence asıl mesele çağın üretim ve kültürel koşullarına kendisini uyduramamasında yatıyor. İlk olarak üretimden konuyu açarsak 70'lere kadar bütün dünyada egemen olmuş olan fordist üretim yöntemleri (büyük fabrika, tekdüze üretim, montaj hattı vb.) ve yapısına bağlı kalmış durumdaydı. 70'lerden sonra gelen uzak doğu kalite kontrol yöntemi (stok meselesi ile ilgili bir yöntem) ve amerikan post-fordist yönetim biçimi (parçalanan fabrika, marka üretimi, metanın metalaşması vb.-yukarıda denilen amerikalılar gibi yaşama isteği bu son ikisi ile ilgili) ile mücadele edemediler. Sonuç, Sovyet ekonomisi askeri masrafları üstlenemeyecek duruma geldi ve malum çöküş.

Kültürel koşullarda kendini çağa uyduramaması ile dünya solunun 60'larda tamamladığı dönüşüme ayak uyduramamasını kast etmiştim (gerçi sovyetler 30'lu yıllardan beri dünya solunun çeşitli çevrelerince sürekli eleştirilmiştir ama konumuz bu değil). Ne radikal bir demokrasi ve yerelleşme (yukarı cevaplarda geçen decentralization aslında sovyetler'in başaramadığı bir kavram; her ne kadar etimolojik olarak sovyet sözcüğü onu ifade etse de) ne de yeni toplumsal hareketler sovyet dünyasında karşılığını bulabildi. Ben ana sebebin ekonomik olduğunu düşünsem de, kültürel anlamda da çağın gerisinde kaldığını gözardı etmemek lazım.
0
protector
(05.01.17)
Rusya sosyalizmin değil ileri sosyalizmin uygulayıcısı oldu. Bir de bunu izah edip uzatmamak için kısaca herkesin anlayacağı dilden gominist yazdım. Aman komün kökünden geliyor komünist doğrudur. Gramer hatalarına takılmayalım insan bedeni olta şeklinde değil.

Ruslar ekonomik olarak ABD'yi yakaladıktan sonra komünizmi ilan etmeyi planlamışlardı. Belirlenen sürede hedeflenen amaç başarılamayınca ileri sosyalizm diye bir şey icat edip ona geçtiler. Ruslar zamanında Çin'e biz daha kızılız derlerdi Çin vatandaşları da hayır biz daha kızılız diye karşılıklı laf atarlardı. Bunun Avrupa sürümü de biz daha demokratız şeklinde cereyan ediyor.

EK: SSCB'nin dağılmasındaki ekonomik çöküşü sağlayan son yumruk Çeçenistan isimli Rus bataklığıydı. Dönemin Rus lideri Çeçen hezimetinden sonra açıktan depresyon geçirdiği için tedavi gördü. Tahmin edin Ruslara karşı Çeçenleri destekleyenler kimlerdi?
0
neotunc
(05.01.17)
şu yüzden dağıldı diyen cevapların hepsi eksik. ama özellikle stalin ile birlikte sosyalizm bambaşka bir uygulama haline döndü. yukarıdaki bir arkadaşın ileri sosyalizm dediği şeye katılıyorum.

öte yandan cia'in müdahalesi oldu mu olmadı mı tartışması çok yapılıyor. soğuk savaş döneminde kgb'nin işlerinin belki %80'i amerika ile ilgiliyken cia'in karşılık vermediğini hiç düşünmüyorum. dağılmada cia'in payı illa ki vardır.

ama bir ton sebebin çıktığı ortak nokta ekonomi. eğer halkını ekonomik olarak mutlu edemiyorsan neyle yönettiğinin çok bir önemi yok. millet açlıktan kırılırken aman sosyalizm var sonuçta ya siktir et demiyor. o dönemi yaşayanların anılarını okuyup belgeselleri izlediğinizde hakkaten da halkın çilesini anlıyorsunuz.

isyan hareketleri de oldu. bir sürü. bunlar ülkecek veya bir azınlık grubunun topyekün isyan edip dağılalım mk demesi değil. mevcut durumdan hoşnutuszluğu şeklindeydi genelde.
0
levpontryagin
(05.01.17)
(28)

eşcinselliğin pompalanması

basond
Son zamanlarda/yıllarda izlediğim tüm dizilerde(amerikan ve ingiliz dizilerinde) özellikle bu olay izleyiciye pompalanıyor. Adeta özellikle yapılıyor apaçık şekilde. Bunun sebebi nedir acaba?Ha şimdiden bu hayatın gerçeği bunu kabullenincilerin ağzına kürekle vurup şöyle bi kenara alıyorum. Sorduğum
Son zamanlarda/yıllarda izlediğim tüm dizilerde(amerikan ve ingiliz dizilerinde) özellikle bu olay izleyiciye pompalanıyor. Adeta özellikle yapılıyor apaçık şekilde.

Bunun sebebi nedir acaba?

Ha şimdiden bu hayatın gerçeği bunu kabullenincilerin ağzına kürekle vurup şöyle bi kenara alıyorum.

Sorduğum şey bu neden birden bire(son yıllarda) dizilerde insanlara kabul ettirilmeye çalışılıyor?
Kim bunun arkasındaki lobi?
0
basond
(31.12.16)
arkasında lobi var mıdır yok mudur onu bilmem ama avrupa ve kuzey amerika insanı gittikçe beyinsizleşiyor. huzura, refaha alıştıklarından mıdır bilmiyorum, inanılmaz aptalca hassassiyetleri var. işte neden zenci emoji yok falan bu tip şeylere takılıyor adamlar. haliyle politically correct olmak için her çeşit vatandaşı her şeye dahil etmeye çalışıyorlar zorlama bi şekilde. eşcinselleri binalardan atan adamlara silah satan bu köpekler, hala takır takır zenci öldüren bu şerefsizler ama işte sorsan dünyanın en tatlış insanlarıdır kompleksliler için.
0
der meister
(31.12.16)
Gavatlık. Bu kadar sapkınca bir şeyi minnoş göstermeye çalışıyorlar. Birazdan buraya da doluşur "ya sen homofobiksin"ciler.
0
giovanne
(31.12.16)
Çünkü eşcinseller daha görünürler artık, daha cesurlar. Bu da artık haberleşebilmelerinden ve böylece örgütleşebilmelerinden kaynaklanıyor. Bu bütün dünyada böyle ve Amerika'da birçok eyalette, İngiltere'de, Avrupa'nın birçok ülkesinde eşcinsel evlilik yasal; artık kanıksanmıyor ve normalleşiyor gittikçe. Keşke Türk dizilerinde de olsa. Çünkü burada da varız, her yerdeyiz. Ve hayatta hetero dramlarının yanısıra bizim de görünmek hakkımız biz de "insan" olduğumuz için.

edilt: evet, giovanne sen homofobiksin.
0
çakıstes
(31.12.16)
der meister +1 hatta +100
0
burya
(31.12.16)
Türk dizilerinde bile var. Eski dizilerde böyle bir saçmalık yoktu. Ben ilkokuldayken Rosalinda yayınlanıyordu. Birçok bölümünü annem izlediği için mecburiyetten biz de izliyorduk. O dizide bir kez bile açık seçik sevişme sahnesi görmedim. Düşün bak, adam yakışıklı, kız güzel, ortada süper bir aşk var, ama yapımcılar bize saygı duyduklarından her fırsatta bize onların çıplak hallerini göstermiyorlardı. Bugün Kiralık Aşk dizisine bakıyorsun, ortada güya bir aşk var, dizi ilk bölümü dahil tamamen seksizm üzerine kurulmuş. Neden? Çünkü satıyor böyle şeyler.
0
dissendium
(31.12.16)
İlk olarak, küreği göze alarak şöyle bir açıklama yapılmalı. Bu tip eleştiriler (mesela veganlık ya da feminizme de benzer eleştiri yürütülüyor) bir noktayı görmezden geliyor. Benzer bakış açısından birçok dizi de heteroseksüelliği 'pompalıyor'. Her anne-baba-çocuk diziliminden oluşan aile yapısı modern, heteroseksüel ailenin ideolojik savunusunu üstleniyor. Bunu 'normal' ve 'doğal' varsayıyor (not1: hem çeşitli insan topluluklarından hem de çeşitli hayvanlardan bunun normal ve doğal olmadığını görebiliyoruz) (not2: üreme ile cinsellik ayrı şeyler). Yani değişen bir şey yok; her ifade ve eylem ideolojik bir arka plan barındırır. Eşcinselliği biricikleştirme ise ya heteroseksüelliğin egemen olduğu bir ideolojinin savunusuna (genelde insanların çoğu bunun içinde) ya da saf bir biçimde homofobiye (ben homofobik insan sayısının az olduğunu düşünüyorum, asıl sebep ilki gibi duruyor) işaret ediyor.

İkinci olarak eşcinselliğin neden daha görünür hale geldiğini basitleştirerek düşünebiliriz. Bir taraftan hareketin küresel siyasi mücadelede belli bir başarıya ulaşması söz konusu, bu sayede kamusal alanda söz hakkı edinebiliyorlar. Öbür taraftan, mevcut yönetici form (en vulgar tabirle kapitalizm) bu hareketi absorb etme ve radikalliğini kırma çabasına yöneliyor. Yani eşcinsellik üzerinden turizm, reklam ve izleyici kitlesi geliştirmeye çalışıyor. Sonuç olarak bu iki hareketin kesişmesi, eşcinselliği daha görünür kılıyor.
0
protector
(31.12.16)
Cunku escinsellerle beraber yasiyoruz hepimiz. Cunku hepimiz ayniyiz. Cunku herkesin hikayesi anlatilmayi hak ediyor.

Bir de son yillar denmekte ama friends dizisinin ilk bolumunden beri escinsel muhabbeti var mesela :)
0
kuehles blondes
(31.12.16)
bu tür konularda "pompalanma" olayı yok. sadece özgürlüğün veya bireylerin kendilerini ifade etme imkanları daha fazla olduğu için artık gizlenmiyorlar. dolayısıyla varlıkları normalleşmiş oldu. normalleştiği için de kabadayı karakter, erkek karakter, kadın karakter, çocuk karakter gibi yapımlarda kendilerine yer verildi. olay bu.

mesela şimdi de tinder gibi uygulamalara bilmem 40 tane cinsel kimlik gelmiş diye kahkaha atıyor ve saçma buluyoruz ya, ilerleyen senelerde onlar da normalleşecek.
0
m e b
(31.12.16)
eşcinsel insanların seçimine saygım var ama bu lobileri olduğu gerçeğini değiştirmiyor. abd'deki dizilere bakın mesela. yahudi ve eşcinsel olmayan bir dizi bulmanız zordur. abd'de eşcinsellik karşıtı büyük bir nüfus olmasına rağmen dizilerde bu kadar fazla yer bulmaları sıradanlaşması değil lobilerin etkisidir.
0
burya
(31.12.16)
"heteroseksüelliğün de pompalandığı" fikrine katılıyorum, gayet insani olan bir durum neden pompalanmak olsun ki? Fİlmler, diziler zaten sürekli bir şey pompalar.

Dram budur zaten.

Özellikle amerikan filmlerinde gördüğümüz siyahilerin uğradığı haksızlıklar,
Yahudi katliamı,
Dini bağnazlıkla katledilen bilim adamlarının hikayeleri vs. bunlar da pompalama değil mi?

Eşcinsellik normalleşene ve toplumsal hayatta yerini tamamiyle bulana kadar bu tür filmler olaacaktır, çünkü anlatılmaya ihtiyacı var. Haksızlığa uğrayan mağdur kısım onlar ve haliyle mağduru öne çıkarmak da film sektöründe konu bakımından çok önemli.
0
body electric
(31.12.16)
gender equality hassasiyeti göstermeye çalıştıkları için. nasıl ki bazı kıyafetlerde "yapımında hiçbir canlıya zarar verilmemiştir" olayı tamamen bu konudaki hassas kitleyi kazanmak içinse bu da aynı durum.

edit: aslında pompalanmıyor, o kadar süre eşcinselliği yok saydık ki bir anda önümüze konduğunda pompalanıyormuş gibi geliyor.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(31.12.16)
belli bir eşik değeri aşıldı bu konuda. insanlar konuya öcü gibi yaklaşmıyorlar. dolayısıyla medyada çok daha sık görüyorsun. her geçen gün artacak ta ki eşcinsellik toplumda son derece normal bir şey olana ve dikkat çekilmesi gerekmeyene dek.
0
sen git ben geliyorum
(31.12.16)
Yahu dünya degisiyor ve gelisiyor. Tabular birer birer yıkılmaya başlanıyor. Özgürlük, farklılıklara saygı diye bi kavram var ve bu son yıllarda değer görmeye başlayan bir şey ve bunun neticesinde azınlıkta kalan ama bir sekilde var oldugunu duyurmak isteyen kitle "biz burdayız" diyor sadece. Özellikle bir pompalanma yok, sadece hayatın dogal akısı içinde o kisilerde var, nası hetero bir ciftin hikayesi ekrana yansıyorsa, onların hikayeleri de yansıyacak. Bu tamamen dünyanın evrildigi durumla ilgili. Kürekle filan vurunca gercekler degismiyor kusura bakma da.Her yerdeler ve garipsemek bizi "ötekilestirme" etiketinden fazlasına götürmüyor.
0
basubadelmevt
(31.12.16)
giovanne +1
0
eksisozluk kullanici sozlesmesini okudum
(31.12.16)
gavatlık diyen, küçümseyen insanlara önemli bir hatırlatma. kabaca her 10 erkekten 1'i gay veya biseksüel eğer ki kendilerini bastırmıyorlarsa, zorla bir kadınla evlenip çocuk yapıp depresif bir hayat yaşamıyorlarsa(ki türkiye'de çok olan bir şey) sonra da sinirlerini karılarından çıkarmıyorlarsa. bu demek ki ey gavat diyen insan; senin baban, amcan, enişten, dayın vs. uzar gider bu liste gayet de dibini dövdürmeye meraklı olabilir(hoş bir deyim değil ama senin seviyene iniyorum ki durumu iyice o küçük beynine sok diye) yani o kadar da saldırgan olma. ha belki de sen meraklısındır dibini dövdürmeye ama kendini kandırıyorsundur belki de eşcinselliğe olan öfken buradan geliyordur?
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(31.12.16)
şu nüfus kontrolünden bahseden arkadaşa iki lafım var;

komplo teorilerini ben de severim de bu iş öyle özenmekle, orada burada görmekle olacak iş değil. nasıl ki siz homofobikler gördükçe tiksiniyorsanız, heteroseksüel insanlar görünce özenecek değiller.

ben aileme açıldığımda babamın annemin sevgilimin beni "yoldan çıkardığını", aslında "böyle" olmadığımı iddia ettiğinde sorduğu soruyu yazıyorum buraya; adam dedi ki karısına "sen karşı komşu xx'i dudağından öptüğünü düşününce ne hissediyorsun?" annem saçmalama iğrenç anlamına gelecek bir tepki verdikten sonra da "çünkü sen homoseksüel değilsin, senin kızın 'öyle' olmasaydı o da senin gibi tepki verir öpemezdi". bu saçma ama değerli anım anlayana çok şey ifade eder. annemin de beni kabullenişidir. keşke hepiniz insan olup "insanları" rahat bıraksanız.

son bir dilek: umarım böyle atıp tutanların eşcinsel çocukları olur ve o zaman eşcinselleri kabullenmenin yolunu bu şekilde öğrenebilirler, dünya daha güzel bir yer olur.
0
çakıstes
(31.12.16)
bazı arkadaşlar malca fikirlere kapılmışlar, ben eşcinsellere karşı, onlardan iğrenen, onları hastalıklı vs gören insanlardan değilim.

ama genel toplum üzerinde diziler özellikle bu konuyu misyon edinmiş durumda, elbette her türlü zorbalık zulüm vs konu edilmeli ama özellikle her dizide filmde bunun geçmesi birileri tarafından özellikle yapıldığına işaret benim için.

İşte bu birileri kim amaçlar ne neden özellikle eşcinsellik bunu soruyorum.
0
🌸basond
(31.12.16)
bugün ne pişirsem ya da evde kıyma var nasıl degerlendireyim gibi gıda içerikli boş sorulara verilen cevaplar ile cinsel içerikli sorulara verilen cevaplar benzer popilerite yüzdesine sahip gibi..formüle edince su basit denklem cıkıyor sanki !'hayat dedigin;yemek, içmek,...mek. :)
0
bhdrydn
(31.12.16)
pompalandığı falan yok. sadece onlar birbirine pompalıyor. bence senin bilinçaltın özellikle böyle görmüş bunu ;) özellikle bu tarz dizileri mi seçip buldun nedir acaba :)

dip not: sen kürekle vurup kenara aldığını sanabilirsin sadece. çünkü "there is no kürek"
0
matrix
(31.12.16)
hali hazırda ilk çırpıda aklıma gelen diziler
sense8
black sails
orphan black
game of thrones
spartacus (hadi o dönem öyleydi diyelim eyvallah)
0
🌸basond
(31.12.16)
Standart bir hakim unsur temsilcisi tepkisi. Heteroseksüeldir ve eşcinseller görünür olunca bunu lobiye bağlar. Türktür, Kürtler vardır denince "ben de Türküm yani ne var bunu söylemek faşistlikse faşistim ulan" diye ortalık yerde bağırır çağırır. Sünnidir, Alevilerin çeşitli devlet kadrolarında tahakküm kurduğunu iddia eder. Erkektir, kadınların erkekleri aşırı derecede ezdiğini ve birkaç kere bunun mağduriyetini yaşadığını söyler. Söyler de söyler.

Ha bir de apolitiklik meselesi var. Komplo teorileri apolitik insanların en çok bağlandığı şeylerin başında gelir. Zira okumamış, anaakımdan duyduklarıyla besleniyor ve neyin ne olduğu konusunda da bir gram fikri yok. E ne yapacak? Mecbur "Almanya gelişmemizi istemiyor" tarzı lobilere bağlayacak meseleyi. Birbirinden çok farklı 4 anlamsız konu, insanlara bir şekilde ilintili gibi gösterilirse büyük resim çözülmüş oluyor. Bilim ve mantıklı açıklama hak getire. Dünyayı da zaten bir aile yönetiyormuş ama kim olduğu bilinmiyormuş.

Sevgili arkadaşlar, hani orda burda Anadolu çomarı diyorsunuz ya AKP'lilere... Demeyin :) Türkiye'deki iklimden bunaldınız ve farklı, modern olduğunuz için gitmek istiyorsunuz ya, istemeyin. Zira Yozgat'tan Hollanda'ya gidip 40 yıl boyunca kendisine bir gram şey katmamış yobazdan farkınız kalmıyor bu üsttekileri savununca.

İmza: Türk ve sünnni kökenli bir heteroseksüel erkek.
0
sevgikusunkanadinda
(31.12.16)
Nüfus kontrolü diyen arkadaşa hitaben: olm bak şöyle düşün istediğim kadar sevişiyorum ama kazayla yavrulama gibi bir kaygım yok. Eşcinsellik ve diğer yönelimlere sahip insanlar artık gelir sahibi. Yani iyi bir "pazar"lar. bana pazarlayacağın tatili mesela aile babasına pazarlayamazsın neden? O boklu beze para vermek zorundayken ben konsere gidiyorum.

Çakısdez sen debizim sporsun galiba?

Soru cevabı: reklamcılar ya da nuri bilge ceylan.
0
sipsi
(31.12.16)
sadece bizim mi dış mihrabımız var sanıyorsun amerikayı avrupayı ibleneştirmeye çalışıp birbirine taktıracaklar herkez birine takıp sonsuz bir çember oluştaracaklar.
0
mrthany
(31.12.16)
Bir de bunun şöyle versiyonları var. - her karşı çıkanın içinde bastırdığı bir gaylik varmış, yukarıda birine bakılırsa dibini dövdürmeye meraklıymış. Neden her karşı çıkan eşcinsel ilan ediliyor anlamadım. karşı çıkan eşcinsel, destekleyen eşcinsel. Peki eşcinsel olmayan kim? Bunu türk dizilerinde de görebiliyoruz. Bir arkadaş da belirtmiş kiralık aşk diye bir dizide bile geçiyor. Son zamanlarda aşırıya gidildiği aşikar.
0
odiyus
(31.12.16)
llah bülent ablaya uzun ömür versin olurda suikaste filan bok yoluna giderse valla ben bağırmıcam siz buyrun önden hepiniz i...

arkadaş homofobik olmadığınızı iddia edenler bende değilim ama couğumun annemin babamın akrabalarımın eşçinsel olmasını yadırgardım özendirmeyin işte içinizde sizinde var sapına kadar maçoluk sadece reklam olsun diye bizi yargılamayın bana çirkin kadın bile seksi gelmiyorken erkeğe nasıl bakayım arkadaş hata erkek erkeğe yada kadın kadına ilişkiyi nasil kaldırayım !
bencede özendiriyorlar bunun arkasındaki lobi mi bilmem ama insanlara uzak olduğundan merak ediliyor, tabular yıkıldı sanilip gözümüze sokuyorlar amaç reyting size bir sır daha veriyim mi inbelerin alayı spor salonlarında... lezleri bilmiom ama
0
Dönmezer
(31.12.16)
eşcinselliği pompalasalar ne olacak ki? ben bir heteroseksüel olarak, "bir kaç hafta eşcinsel takılayım" gibi bir güdüyle hareket edemiyorum, çünkü yönelimim uygun değil. yani şimdi bana kim ne eşcinselliği pompalayacak?! pompalasa bile bana bir etkisi, tesiri olmuyor. bundan mütevellit, bu mevzu üzerine konuşmanın boş insan işi olduğunu düşünüyorum.
0
sfteses
(31.12.16)
der meister +1

bu yuzden iki diziyi baslarindayken biraktim. meselenin ozu politically correct olmanin kaymagini yeme cabasi.
0
yons
(31.12.16)
bir sebebi batı'da artık kadın-erkek ilişkisinin modasının geçiyor olması.
ekranlara farklı bir şey sunmak gerekiyor. farklı, marjinal, farklı duygular.
titanic 90'larda kaldı, artık o tür bir aşk bizi tatmin etmiyor ve ekranlara çekemiyor. sapıklığın birinci aşaması eşcinsellik müessesesi.
ikinci üçüncü aşamalarda ensest ve pedofili ile ilerliyoruz. daha o zamanlara var. ancak çok değil max 20 yılı var.
koskoca 3 sezonluk spartaküsten hayatta kalan sadece iki tane gay oldu.
game of thrones'tan her sezon kaşık kaşık ensest,homoseksüel ilişki,sadizm, mazoşizm alıyoruz. ama bunların her biri birer tabu olduğu için, yıka yıka ilerliyoruz. pedofili ayağına da sia'nın sanatsal yönü ile kavuştuk
img-s2.onedio.com

arkasında lobi yok. adamlar bir şey hissedemiyorlar artık. çekirge sürüleri gibi duygularını tüketiyorlar. bizde dünyayı saran ağ, web ile nasibimizi alıyoruz. savunmak ise apayrı bir boyut.
0
güneyli çocuk
(31.12.16)
(3)

fransız ihtilali'ni ayrıntılı bir şekilde anlatan kitap?

pilavmaker
devrim çağı gibi kısmen anlatan değil de, en ufak ayrıntısını böyle sayfalarca anlatan bir kitap arıyorum var mıdır bildiğiniz?
devrim çağı gibi kısmen anlatan değil de, en ufak ayrıntısını böyle sayfalarca anlatan bir kitap arıyorum var mıdır bildiğiniz?
0
pilavmaker
(29.12.16)
1789 Devrimi'ni siyasi tarih üzerinden ayrıntılı bir şekilde anlatan en önemli eserlerden biri Schama'nın Citizens'ı muhtemelen. Onu öneririm. Türkçe arıyorsan, Devrim'in siyasi tarihi üzerine ayrıntılı yer vermiş bir eser bilmiyorum.
0
protector
(29.12.16)
Türkçe olarak kısmen ihtiyacını Server Tanilli-dünyayı değiştiren on yıl karşılayabilir
0
candanag
(29.12.16)
Tanilli demeye gelmiştim, candanag+1 diyorum.

Bir de Fransız İhtilali'nden portreler diye bir kitap vardı o da Tanilli'nin kitabıydı galiba.
0
babilbaligi
(29.12.16)
(11)

çeviri yardımı [türkçe karşılık bulamadım]

cekilmis gayfe
şimdi yunanca noiti diye bir kelime var. bu aslında olmayan ama var kabul edilen şeyler için kullanılır. mesela ekvator çizgisi.bir cümlede geçiyor bunu nasıl çevirecem kafam durdu. beytlehem'e koşalım diyor ama hayali bir koşu. yani farazi beytlehem'e koşalım gibi ama o da çok abes. var mı çeviri t
şimdi yunanca noiti diye bir kelime var. bu aslında olmayan ama var kabul edilen şeyler için kullanılır. mesela ekvator çizgisi.

bir cümlede geçiyor bunu nasıl çevirecem kafam durdu. beytlehem'e koşalım diyor ama hayali bir koşu. yani farazi beytlehem'e koşalım gibi ama o da çok abes. var mı çeviri tavsiyesi?
teşekkürler
0
cekilmis gayfe
(24.12.16)
Acaba "beytlehem'in imgesine/tasarımına/hayaline koşalım"olabilir mi ki?
0
protector
(24.12.16)
beytlehem hayaliyle koşalım? oldu mu dersin
0
🌸cekilmis gayfe
(24.12.16)
Eğer metin içine de uyuyorsa, bence olmuş
0
protector
(24.12.16)
Bol bol roman okuyun daha sonra çeviri işine soyunun... edebi dile hakim olmadığınız sizce de hayli açık değil mi?
0
cesurseyyah
(24.12.16)
@cekilmis gayfe : güzel olmuş bence de.

@cesur seyyah : sizin önerinizi alabilir miyiz bu çeviri parçası için? bol bol roman okuyan birisi bu ifadeyi nasıl çevirir merak ettim şimdi.
0
burya
(24.12.16)
cesurseyyah, sağol canım kardeşim, bu uyarını kulağıma küpe yaparım.
0
🌸cekilmis gayfe
(24.12.16)
Metnin tamamını görmeden, hangi bağlamda, ne için çerildiğini bilmeden nasıl çevireyim? :) bu yüzden bir çeviri önerisinde bulunmadım zaten.
0
cesurseyyah
(24.12.16)
İncil'deki bu anlatım bizlere, Beytlehem'in çobanlarının hemen mağaraya koşup dünyanın Kurtarıcısı'na, "yemlikteki bebeğe" tapındıklarını söylüyor. Bizler de bugün, bu tarihi olaydan 2000 yıl sonra, manevi Beytlehem koşalım, O'na, dünyanın Aydınlatıcısı'na, beden almış Söz'e, ölümün Galibi'ne ve sonsuz yaşamın Kaynağı'na tapınmak için.

manevi beytlehem koşalım diye çevirmiş. çok kitap okumamış besbelli
0
🌸cekilmis gayfe
(24.12.16)
Kesinlikle çok kitap okumamış çünkü anlatım oldukça karışık. Büyük ihtimal cümle kalıplarını birebir alıp çevirmiş ve bu da anlatım bozukluklarına sebep olmuş. Halbuki türkçe'ye geçirirken daha yalın ve doğrudan bir anla tercih edilebilir, özellikle kutsal metin ile alakalı ise. Bu sebepten dolayı gene kutsal metinde bu konu ile alakalı geçen anlatımlara başvurulabilir. Örneğin kitabı mukaddeste çok bilindik bir şey olan "haçını sırtlanıp takip etmek" ile alakalı deyimler vardır. Bu dolaylı yoldan tüm acınızı ve imanınızı sırtlanıp beni takip edin, ben size çobanlık edeceğim demektir. Sonuç olarak kutsal metnin hangi bölümü ise ora ile alakalı kısa bir okuma yaparak çeviri işini oldukça güzel halledebilirsin.
0
cesurseyyah
(24.12.16)
canısı bu çevriyi çevirmen yapmıyor, istanbul rumu bir papaz yapıyor. yani ne bekliyorsun profesyonel çeviri mi?
0
🌸cekilmis gayfe
(24.12.16)
Hay allahım, peki. :) Halbuki o kadar da ipucu vermiş isim. Kolay gelsin.
0
cesurseyyah
(24.12.16)
(6)

Toplum-birey ikiliğini irdeleyen yazarlar?

ordinov
Bireyin toplum karşısında aldığı tavırı ana meselesi haline getirmiş, eserlerinde bunu inceleyen yazarlar var mı bildiğiniz? Nietzsche gibi schopenhauer gibi..Edit: Marx ın tarihsel materyalizmi fazla ekonomik temelli kalıyor anlatmak istediğim durumda, daha çok sartre camus gibi varoluşçu meseleler
Bireyin toplum karşısında aldığı tavırı ana meselesi haline getirmiş, eserlerinde bunu inceleyen yazarlar var mı bildiğiniz? Nietzsche gibi schopenhauer gibi..
Edit: Marx ın tarihsel materyalizmi fazla ekonomik temelli kalıyor anlatmak istediğim durumda, daha çok sartre camus gibi varoluşçu meselelerden hareketle toplumu eleştiren, bireyin kararları yönünde olan yazarlardan bahsediyorum
0
ordinov
(19.12.16)
acin marx bakin.
0
e haliyle
(19.12.16)
Edite bakınca, liberal düşünürleri önerme taraftarı da olmadığımdan, sadece max stirner aklıma geldi.
0
protector
(19.12.16)
dergipark.ulakbim.gov.tr
marmara-universitesi.dergipark.gov.tr

avusturya okulu yazarlarına bakmak da faydalı olacaktır kanımca
0
faik abi
(19.12.16)
Aslında sartre ve camusyü tam böyle ele alamayız bence. Kafka daha öyle.

Tam dediğiniz gibi değil yine ama stefan zweig, ingeborg bachmann olabilir. Aslında dostoyevski de buralarda takılan bir adam, ama bireysellik rulezz falan yok bu insanlarda. Çatışmayı değişik boyutlarda irdelemek denebilir belki.

Oscar wilde o açıdan hoşunuza gidebilir. Kosinki'yi ben sevmem de siz sevebilirsiniz.Philip roth olabilir. E guguk kuşu vs distopya kitapları yanda bunu illa ki işler.

Onun dışında belki hesse'nin bozkırkurdu veya london'ın martin eden'ı hoşunuza gider. Virginia woolf olabilir. Boris vian kısmen olabilir. George perec belki.
0
godoşu beklerken
(19.12.16)
Avusturya yazarları+1 diye ekleyeyim, zaten ben de koydum 3 tane. Avusturya-macaristan imparatorluğu'ndan avusturya'ya geçişin ve nazizmin öncesi ve sonrasının kalıntısı mıdır nedir, onlarda çok var bu.
0
godoşu beklerken
(19.12.16)
(bkz: a confederacy of dunces) şu kitaba da bir baksanıza
0
kobuzchu kiz
(19.12.16)
(9)

Osmanlı ilk kurulduğunda Alevi miydi?

gezegen olan pluton
Soru başlıkta?
Soru başlıkta?
0
gezegen olan pluton
(18.12.16)
Iı-ıh.
0
sagittal
(18.12.16)
Konu hakkında uzman değilim, sadece şu an aklıma gelen 3 göstergeyi ileteyim. Bu arada aleviliğin anlamı ne kadar aynıdır, onu da bilemiyorum.

Anadolu'da göçebe bir beylik olması (göçebeler devlet karşıtı da olduklarından; devlet karşıtlığı ve kandaşlık üzerinde şekillenen alevilik -anadolu dışında ise şiilik ve benzerleri- taraftarı olmuşlardır), sanırım 1. Murat dönemine kadar askerlerin kızıl başlık takması (söz konusu padişahın ordu ile 'sivil' arasında kızıl başlık sebebiyle karışıklıkların olması yüzünden orduya beyaz başlık takmayı zorunlu hale getirdiğini okumuştum. İlk 'profesyonelleşmiş ordu' -aka yeniçeriler- 1. Murat döneminde olduğu için onun ismini verdim ama emin değilim) ve Anadou Selçuklu tarafından 'asimile' edilememiş olmaları çeşitli göstergeler.

kaynak önerileri: Ahmet Yaşar Ocak'ın kitapları; Ahmet Karamustafa - Tanrının Kuraltanımaz Kulları; Klasik Kaynaklarda Heterodoks Dervişler ve Heterodoksi.
0
protector
(18.12.16)
zerre kadar ilgisi yok.
0
1adam
(18.12.16)
alevi değildi ama İslam'ın daha serbest yorumu geçerli diyebilirsin. Şeyh Edebali, Rum-Anadolu Selçukluları zamanında çıkan Babailer isyanın önderlerinden Baba İlyas'ın takipçisidir örneğin. Türkmenlerin daha sonra Osmanlı'da isyan etmesinin sebebi de merkeziyetçi yapıyla İslam'ın yorumunun ve doğal olarak göçebe topluma yönelik tavrın da değişmesidir.
0
sporty
(18.12.16)
Yavuz sultan selimle yobazlasti.
Maturidi din anlayisi ensari anlayisa yerine birakinca gunumuzde de devam Eden alevileri otekilestirme, dislama basladi
0
baldur2
(18.12.16)
Alevi değildir ama Osmanlı'nın kuruluş döneminde Anadolu'da Alevilik sözü geçen bir inançtı ve Anadolu'da bir devlet kurmak istiyorsanız Aleviliği görmezden gelemezsiniz.

Dolayısıyla yeni beyliğini bir devleti ala'ya çevirmek isteyen Osman bey şeyh Edebali'nin elini öpüp kızını alarak icazet almış ve osmanlı bir devlet haline gelmiştir diyebiliriz kısaca.
0
kjswbdlkjfdlkj
(18.12.16)
Bu "hayır" gibi basit bir yanıtla geçiştirilebilecek kolaylıkta bir konu değildir. Öncelikle zaten 1299 yılında alevilik diye bir şey yoktu. Heterodox bir Islam anlayışına sahipti diyebiliriz.

Bakınız: www.youtube.com
0
niyeti bozuk http nesnesi
(18.12.16)
Yeniçeri ocağı Bektaşi/Alevi geleneğine göre yönetiliyordu ama Osmanlı Sünni bir topluluktu.
0
angelus
(18.12.16)
değildir.
0
alt4y
(18.12.16)
(6)

rte'nin ilan ettiği milli seferberlik ne anlama geliyor?

s0phiesw0rld
rte'de zaten yeterli güç var idi. şimdi terör bahanesiyle olağanüstü hali milli seferberlik haline getirdi. bunun sonuçları ne olur, insanların mallarına haksız yere el koymaya kadar gider mi?
rte'de zaten yeterli güç var idi. şimdi terör bahanesiyle olağanüstü hali milli seferberlik haline getirdi.

bunun sonuçları ne olur, insanların mallarına haksız yere el koymaya kadar gider mi?
0
s0phiesw0rld
(14.12.16)
liderinden takipçilerine gaz vermece bağları sıkı tutmaca. işler kötüye gidince topyekün savaşıyoruz ama düşmanlarımız çok bahanesini kullanmaca. bu şekilde tepkileri ve eleştirileri başka mihraklara yönlendirmece.
0
lazpalle
(14.12.16)
hainimiz çok, gereken her şey yapilmalı diyor. haklı da. bedelli ciktigi/çıkacagı zaman sevinenler de gerekenleri yapmalidirlar. basli basina haklardan/yardimlardan yararlanan ya da sadece maasini alıp istedigini satin alan, gerekli gereksiz borca giren, hayattaki tek düsüncesi gecim derdi olan, bu kadar soruna ragmen eglencesinden geri kalmayan , yılbasinda dikecegi cam agacını düşünen bir vatandas olmanın ötesinde kalben ve fiilen ülke menfaatini düşünen vatadas lazım bu ülkeye. bir sekilde herkesin safı belli zaten. Haktan hayırlısı..
0
1adam
(14.12.16)
Şu an formel anlamda şu anlama geliyor; çünkü yasal herhangi bir adım atılmadı: www.youtube.com

Ancak içerik anlamında ifade ettiği şey lazpalle +1
0
protector
(14.12.16)
zaten araç sahipleri özellikle 4x4 sahipleri için seferberlik falan olabiliyor. türkiye.gov.tr'den araçlar için bakılabilir. hatta askerlik yapanlar için de sefer görev emri (sge) olabiliyor.

erdoğan'ın yaptığı ise bence tüm ülke olarak birlik olma çağrısıdır.
0
blue eyes white dragon
(14.12.16)
kucağına almış sayın comarlari, böyle hoppidi hoppidi yapıp eğlendiriyor, arada gidikliyor falan. bu şekilde.
0
no christ requires
(14.12.16)
her zaman yapılan konuşmanın değişiği. birlik ve beraberliğe ihtiyaç duyduğumuz şu günlerde birbirimize sıkı kenetlenelim manasında bir mesaj. kimsenin malına zorla el konmayla ilgisi yok. inşAllah öyledir yani.
0
for day to break
(14.12.16)
(2)

Orta Çağ kültürü hakkında kaynak kitap önerisi?

matrix
Neleri önerirsiniz?
Neleri önerirsiniz?
0
matrix
(12.12.16)
Sadece Türkçe aradığını varsayıyorum. Annales okulunun ortaçağ üzerine çalışmalarının bir kısmı çevrildi, tabii ki onlarsız olmaz.

Marc Bloch - Feodal Toplum
Georges Duby - Ortaçağ İnsanları ve Kültürü
Jacques Le Goff - Ortaçağ Batı Uygarlığı
- Ortaçağ Kahramanları

Bunlar dışında bir de Henri Pirenne'den Ortaçağ Kentleri'ni tavsiye ederim.
0
protector
(12.12.16)
Umberto Eco Ortaçağ Estetiğinde Sanat ve Güzellik
0
not dark yet
(12.12.16)
(4)

Castro'nun cenazesindeki Ay Yıldızlı Filistin bayrakları ne alaka?

dergus
Arkadaşlar bugün haberlerde böyle bir şey gördüm sanki. Ama youtube'da falan arıyorum bulamıyorum. Adamlar bildiğin küba bayrağıyla beraber ortasında ay yıldıza benzer bir sembol olan Filistin ya da Filistin bayrağına yakın bir bayrak sallıyorlardı.Benden başka gören oldu mu bu görüntüyü? Gördüyse o
Arkadaşlar bugün haberlerde böyle bir şey gördüm sanki. Ama youtube'da falan arıyorum bulamıyorum. Adamlar bildiğin küba bayrağıyla beraber ortasında ay yıldıza benzer bir sembol olan Filistin ya da Filistin bayrağına yakın bir bayrak sallıyorlardı.

Benden başka gören oldu mu bu görüntüyü? Gördüyse o bayrak ne bayrağıdır?

Saygılar...
0
dergus
(05.12.16)
küba israil- suriye savaşında suriye cephesine birlik göndermişti zamanında öyle bir dostlukları olabilir. ayrıca filistinli el-fetih'te solcu.
0
kapi
(05.12.16)
Olmaması tuhaf.
0
kargn
(05.12.16)
Cezayir bayrağı olabilir mi? Arap bağımsızlık mücadelelerinde Doğu bloğu (Küba'nın dahil olduğu) ve bağımsız solun etkisi ve desteği fazladır. Şaşırtıcı olmaz görmek yani.

edit: bu arada üstlerde yazıyordu ama silinmiş, filistin ya da fkö bayrağında ay yıldız yok. O sebeple cezayir önerisi yaptım.
0
protector
(05.12.16)
filistin bayrağının ay-yıldızlı olanı polisario bayrağı: en.wikipedia.org
şurada görülüyor: youtu.be
0
misterturist
(06.12.16)
(4)

psikiyatr ya da antidepresan kullanan var mı

lorne malvo
225mg sulinex (efexor) ve lustral special 200mg kullanıyordum düzenli3-4 gündür bitti ilaçlar içmedim hiç başım dönüyor böyle yürürken ayağımı boşluğa atıyormuş gibi oluyorum, napıcam ya ? ilaçları bugün aldım.
225mg sulinex (efexor) ve lustral special 200mg kullanıyordum düzenli

3-4 gündür bitti ilaçlar içmedim hiç başım dönüyor böyle yürürken ayağımı boşluğa atıyormuş gibi oluyorum, napıcam ya ? ilaçları bugün aldım.
0
lorne malvo
(28.11.16)
Yoksunluk sendromu yaşıyorsun muhtemelen. Brain zaps (beyne belli aralıklarla elektrik veriliyormuş gibi hissettiriyor, çok sinir bozucu) de başlayabilir. Lustral'i kontrollü bırakmama rağmen yaşamıştım. Dikkat et, uzun aralar verme
0
protector
(28.11.16)
O ilar keyfe göre bırakılacak ilaçLr degil. Bir anda birakilmasi çekilme sendromu denen seye sebep oluyor. Azalta azalta bir kac icinde birakilmasi gerekiyor. Ilacı alir almaz normale donmen lazim. 1.5 yil efexor kullandigim icin biliyorum bunlari.
0
delicevat
(28.11.16)
çekilme yaşıyorsun da böyle bırakılmaz. dozu yavaşlar yavaş azaltarak bırakman lazım.
0
shotgunwoman
(28.11.16)
yavaş*
0
shotgunwoman
(28.11.16)
(2)

Hans Kelsen ve Hukuk Üzerine Sözü Hakkında

minaxo
Hans Kelsen, 'Pure Theory of Law' kitabında 'legal rule' kavramı için şöyle bir tanım yapmış: "A frame of possibilities that must be fulfilled by the judge according to the particular characteristics of each case."Az buçuk anladığım kadarıyla, "Her durumun kendine has özellikleri göz önüne alınarak
Hans Kelsen, 'Pure Theory of Law' kitabında 'legal rule' kavramı için şöyle bir tanım yapmış: "A frame of possibilities that must be fulfilled by the judge according to the particular characteristics of each case."

Az buçuk anladığım kadarıyla, "Her durumun kendine has özellikleri göz önüne alınarak yargıç tarafından uygulanması gereken olasılıklar bütünüdür (çerçevesidir)." gibi bir şey demek istiyor ama muhtemelen ben yanlış anladım.

Hans Kelsen burada tam olarak ne demek istiyor, ve bu söylediklerinin bizim hukukumuzdaki yeri nedir?

Yardımcı olanlara şimdiden teşekkürler :)
0
minaxo
(27.10.16)
Hukuk kurali soyut ve geneldir, hakim tarafindan her somut olaya, olayin ozellikleri de goz onunde tutularak uygulanir. Her somut olay da farklidir esasinda, kendine has ozellikler tasir.

Hukuk kuralini gercekten bir cerceve olarak ele alirsak uygulandigi her olay o cerceve icinde bir noktadir. Ve o cerceve icine sonsuz sayida nokta konulabilir. Ve hicbir nokta ust uste gelmez, cunku hicbir somut olay birbiriyle ayni degildir. Diye yorumladim ben.

Genelgeçer bir sey soylemis aslinda, her hukukcu kabul eder bu tanimi.
0
signore
(27.10.16)
kelsen'in genel teorisi içinde düşünürsek, bu açıklamada frame kavramına dikkat etmek lazım. Grundnorm diyor, verilebilecek kararların genel sınırını çizer, felsefi anlamda formunu belirler (içeriği ise özgül durum belirler). Bu noktadan hukukun üstünlüğü (rule of law), anayasanın hiyerarşinin en tepesinde özgül bir konum kazanması gerektiği gibi fikirler çıkıyor. Türkiye hukukundaki yerini buradan kendin yorumlayabilirsin.
0
protector
(27.10.16)
(13)

Orhan PAMUK - Roman Tavsiyesi

davos seaworth
Arkadaşlar merhaba. Orhan Pamuk'un romanlarından okumak istiyorum.Sıkılmadan okuyabileceğim ve ilk kez okuyacağım için diline alışabileceğim hangi romanına başlamamı önerirsiniz? Şimiden teşekkürler.
Arkadaşlar merhaba.

Orhan Pamuk'un romanlarından okumak istiyorum.
Sıkılmadan okuyabileceğim ve ilk kez okuyacağım için diline alışabileceğim hangi romanına başlamamı önerirsiniz?

Şimiden teşekkürler.
0
davos seaworth
(27.10.16)
Benim adım kırmızı
0
btlylmz
(27.10.16)
benim adım kırmızı da çok güzeldir ancak tercihimi kara kitaptan yana kullanırdım.
0
protector
(27.10.16)
Ben sadece kırmızı saçlı kadın ı okudum. Çok beğendim.
0
yün prenses
(27.10.16)
Sessiz Ev en güzel ve kıymeti bilinmeyen romanıdır bence. İlk döneminden... Kar da iyidir. Kara Kitap veya Yeni Hayat'la başlamayın. Soğuyabilirsiniz.
0
auroraaurora
(27.10.16)
yeni hayat ile basla bence hem kisa hem de surukleyici
0
kaiserr76
(27.10.16)
Benim de içimden Kara Kitap'a başlamak geçiyor ama bilmiyorum. Hem o kitabı önerenler var hem de ilk onunla başlamak zor olur diyenler var. :)
0
🌸davos seaworth
(27.10.16)
Eğer sıfıtdan başlıyorsan ağırdan değil kolaydan başlamalısın.

Masumiyet müzesi > yeni hayat > kara kitap...
0
cemallamec
(27.10.16)
Beyaz Kale -Kara kitap - benim adım kırmızı san birini seçip okuyun.
0
iddaaci
(27.10.16)
sessiz ev ya da öteki renkler.
0
bigbadabum
(27.10.16)
Sessiz ev +1

Kara kitap agir gelir.
0
turuncu sufle
(27.10.16)
Cevdet Bey ve oğulları. Ya da Benim Adım Kırmızı. Sonra da kara kitap'ı okursanız bu bahsi kapatabilirsiniz.
0
firez
(27.10.16)
beyaz kale-

ölmeden önce okunması gereken 100 ya da 1000 (tam hatırlayamıyorum) kitabın içine girmişti dünya çapında.
0
gezegen olan pluton
(27.10.16)
kara kitap
0
solskjaer
(28.10.16)
(2)

Türkiye yanlısı lokal ve uluslararası ölçekteki yabancı medya kuruluşları

ex animo
Özellikle, yabancı sitelerde haber okurken denk geldiğim Türk karşıtı yorumlar rahatsızlık veriyor. Ülkemize yapılan sataşmaları, saldırıları doğal olarak üzerime alınıyorum. Ve bana göre; medya kuruluşları taraflı yayın yaptıklarını kabul etmeyip, Amerika, Rusya ve Türk düşmanı oluşumların maşalığı
Özellikle, yabancı sitelerde haber okurken denk geldiğim Türk karşıtı yorumlar rahatsızlık veriyor. Ülkemize yapılan sataşmaları, saldırıları doğal olarak üzerime alınıyorum. Ve bana göre; medya kuruluşları taraflı yayın yaptıklarını kabul etmeyip, Amerika, Rusya ve Türk düşmanı oluşumların maşalığını yapmaktan da geri kalmıyorlar.

Bu noktada, Türkiye'ye sempatiyle yaklaşan bildiğiniz yabancı medya kuruluşları nelerdir, öğrenmek istiyorum.
0
ex animo
(19.10.16)
En başta tarafsız yayın yoktur, ama zaten sen bunu iddia etmiyorsun ya da aramıyorsun (türkiye yanlısı diye belirtmişsin). Bu sebeple www.trtworld.com www.dailysabah.com ve eğer varsa bunlar gibi (hürriyet daily news var ama nasıl hiçbir fikrim yok) türkiye tarafından fonlanan diğer haber merkezlerine bakılabilir. Belki körfez ülkesi destekli yayın kuruluşlarında da işe yarar bir şeyler bulunabilir.

Ana akım batı medyası türk benzerinden çok daha kaliteli olsa da; ismi bolca duyulan haber merkezleri (bbc, france24, guardian, nyt vb.) belli sermaye gruplarına bağlıdır ve bu amaçla bazı şeyleri görmezden gelebilirler ya da fazla göz önünde tutabilirler. Alternatif medya diye her tarafta konuşulmasının bir sebebi de bundan sıyrılmak. Yaşadığın tip sorunlarda alternatif medya kuruluşları önerilir ancak ana akım medyadakini türk düşmanlığı olarak okuyorsan, alternatif batı medyasına bakmanı hiç önermem.
0
protector
(19.10.16)
elcezire "maşa" gibi yazmıyor. eleştiriyor o ayrı. bakabilirsin.
0
Zeth
(19.10.16)
(9)

İçinde cadı, büyü gibi mistik öğeler barındıran film tavsiyesi olan var mı?

gliese 581
The Project Witch Blair, The Skeleton Key gibi cadı, büyü gibi öğeler olan, tercihen sonu sürprizli ve tırstıran bir film tavsiyesi olan var mı acaba?not: the exorcist tarzı istemiyorum.
The Project Witch Blair, The Skeleton Key gibi cadı, büyü gibi öğeler olan, tercihen sonu sürprizli ve tırstıran bir film tavsiyesi olan var mı acaba?

not: the exorcist tarzı istemiyorum.
0
gliese 581
(10.10.16)
the witch 2015

www.imdb.com

bence mükemmel film, tırsma konusunda yoruma açık tabii
0
nucleon
(10.10.16)
kesinlikle the witch
0
scars dont fade
(10.10.16)
www.imdb.com

Oldukça eski (1922) bir film ve bu sebeple herkese uygun olmuyor. Ama cadı geçince buralarda bulunsun dedim.
0
protector
(10.10.16)
candy man
0
Cursed Chico
(10.10.16)
the wailing
0
sttc
(11.10.16)
the huntsman winter's war
0
hold short of the runway
(11.10.16)
Season of the Witch
0
hold short of the runway
(11.10.16)
Maleficent
0
hold short of the runway
(11.10.16)
Ring
0
basond
(11.10.16)
(3)

insan egosu ile ilgili kitap tavsiyesi + ilave bir e-book /pdf sorusu

neferkitty
İyi pazarlar arkadaşlar,1- İnsan egosunun gelişimi, neden egosuna yenik düştüğü, ego terbiyesi gibi çeşitli konuları akıcı ve bilimsel bir dille işleyen kitap arıyorum. Bu konuda önerebileceğiniz bir kitap var mı?Ekleme: 2- Bir de şu kitabı bulmamız mümkün mü acaba? Nasıl bulabilirim?The Bonobo and
İyi pazarlar arkadaşlar,

1- İnsan egosunun gelişimi, neden egosuna yenik düştüğü, ego terbiyesi gibi çeşitli konuları akıcı ve bilimsel bir dille işleyen kitap arıyorum. Bu konuda önerebileceğiniz bir kitap var mı?

Ekleme:

2- Bir de şu kitabı bulmamız mümkün mü acaba? Nasıl bulabilirim?

The Bonobo and the Atheist: In Search of Humanism Among the Primates 1st Edition

www.amazon.com

Çok teşekkürler şimdiden!
0
neferkitty
(09.10.16)
1- Eckhart Tolle'un Varolmanın Gücü diye bir kitabını okuyorum bu ara, çeviri hiç başarılı değil ama metinler çarpıcı geldi. Şimdinin Gücü diye bir kitabı daha var. Bi de uygulama kitabı var galiba. Belki de çok faydası olacak, yani bilmiyorum tam karşılıyor mu ama ben çok etkilendim o kötü çeviriye rağmen.
0
yaren
(09.10.16)
1- Ego, 'bilimsel' bir dil kullanacaksak benlik demek. Kişi benliğine nasıl yenik düşebilir? Ego; id ve süper egonun çarpıştığı bir mekandan ötesi değil. Önerilecek kitaplar muhtemelen kişisel gelişim seviyesi olacaktır. Bu 3'lü ayrım Freud'un The Ego and the Id kitabından kaba hatlarıyla okunabilir.

2- libgen.io
0
protector
(09.10.16)
Bir de işine yarar mı bilmiyorum, çıkarım yapmayı sevdiğim için benim işime yarar diye yazmak istedim. David Burns - İyi Hissetmek çok başarılı bir ototerapi kitabı. Bilişsel davranışçı terapi üzerine yazılmış. Belki bir faydası olur.
0
yaren
(09.10.16)
(4)

nedir bu illuminati olayı

douglas
Illuminatiyi zamanında çok araştırdığım için onun hakkında bir şey sormuyorum merak ettiğim şey şuanda birçok mağazanın bir şekilde afişinde elleriyle daire yapıp gözüne tutan modeller olduğu. Pek inanmıyorum bu örgüte en azından phpohlandığı veya efsaneleştirildiği kadar sadece bu ne perhiz ne laha
Illuminatiyi zamanında çok araştırdığım için onun hakkında bir şey sormuyorum merak ettiğim şey şuanda birçok mağazanın bir şekilde afişinde elleriyle daire yapıp gözüne tutan modeller olduğu. Pek inanmıyorum bu örgüte en azından phpohlandığı veya efsaneleştirildiği kadar sadece bu ne perhiz ne lahana turşusu diyor ve alev olmayan yerden duman çıkmaz çıkıyorsada acaba başka ne sebeplerden olabilir diyorum.

Evet soru tamamen elleriyle daire yapan modellerin afişlerinin ünlü markalarda görülmesi üzerineder. Bugünde United Color of Benettonda gördüm mesela. Önceki sefer colinste başka bir zaman defactoda gördüm. Ayrıca samsungun yeni telefonunun gösteriminde üçgen içinde tek göz var... sapıtmadan nasıl açıklayabiliriz bu durumları farklı açılardan..
0
douglas
(08.10.16)
Öyle ya da böyle bu para akışı belli bir gruba doğru ilerliyorsa ve buna inanıyorsak çok kurcalanacak bir durum olmadığını düşünüyorum. Din gibi yayıp sokakta iki lafı bir araya getiremeyen insanların da eline, gözüne aşılamak gibi bir amaçları vardır belki de. Zaten yeterince alışılmış olan bu markalara daha fazla bağımlılık yaratılabilir mi bilmiyorum. Bunun en büyük örneği de iphone sapkınlığı zaten. Olabiliyor demek ki. Eyyorlamam bu kadar.
0
desdenova34
(08.10.16)
Tek göz olayı benim de sık sık dikkatimi çekiyor. Daha dün duraktaki bir reklamda gördüm. Hangi markaydı hatırlamıyorum. Tesadüf olmadığı ve bir anlamının/mesajının olduğu çok açık.
0
harvey
(08.10.16)
Olayı bu bence. "Konuşulmak." Bak sen bir sürü marka saydın. Aaa şu da illüminatiyciymiş dedin. Bedava reklam yaptılar. Böyle böyle milyar dolarları götürüyorlar. Bizim de çenemiz yoruluyor.
0
dissendium
(08.10.16)
Öncelikle gördüğün şey şu şekilde açıklanıyor: pbs.twimg.com

Genelde ne psikoloji ne sosyoloji ne de siyaset bilimi hakkında hiçbir bilimsel veriyi kullanmayan kişiler tarafından savunuluyor. Savunanlar kırpılmış ve bilimsel olmayan (yani yöntemsiz) verileri sürekli dolaşıma sokup araştırma yapmayı bilmeyen kişileri etraflarında topluyorlar. Bilimsel olarak kullanılan kavramları çarpıtarak günlük hayata aktarıyorlar. Mesela ideolojik analizi beyin yıkama, kapitalin tekelleşmesini karanlık baronlar ve yapısal değişimleri yeni dünya düzenini şekillendirenler olarak çarpıtıyorlar. İlluminati tezini ileri sürecek ya da savunacak bir kişinin, girmiş olduğu alanlar (en başta saydım) hakkında ne kadar bilgi sahibi olduğunu düşünüp ona göre konuşmaya karar vermesi lazım. Görünen fenomen (her tarafta üçgen, göz vb.) yöntemle işlenmediği sürece anlamsızdır (attığım görselin cümleleştirilmiş hali).

Son olarak, new age ve illuminati gibi zırvaların lacancı perspektiften psikanalitik incelemesi için zizek'in bu konudaki çalışmaları okunabilir. Ağır metinlerdir gerçi, kavramlara aşina olmayı gerektirir (Büyük Öteki'nin ölümünün sebep olduğu şizoid olarak tanımlıyor). Bir de, göz simgesinin insan bilinci ve toplumu için taşıdığı önem üzerine yazılmış sayısız eser var. Çoğu da türkçede mevcut.
0
protector
(08.10.16)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.