Giriş
(8)

Irkci bir $%#&#^ olmaktan nasil kurtulabilirim?

elon
Kendimi her alanda, her gun. her saat gelistiriyorum ancak bu konuda ilerleme kaydedemiyorum sanirim, cok mutsuzum.Yakinda ABD'ye yerlesecegim, IT sektorunde calisiyorum. Bildiginiz gibi sektorun buyuk bolumu Hint ve Uzak Dogulularin elinde. Small talk disinda hicbir Hintli ya da Asyali ile etkilesi
Kendimi her alanda, her gun. her saat gelistiriyorum ancak bu konuda ilerleme kaydedemiyorum sanirim, cok mutsuzum.

Yakinda ABD'ye yerlesecegim, IT sektorunde calisiyorum. Bildiginiz gibi sektorun buyuk bolumu Hint ve Uzak Dogulularin elinde. Small talk disinda hicbir Hintli ya da Asyali ile etkilesime gecmedim. Gel gelelim ben bu adamlarin hal hareketlerine, aksanlarina, konusurken kafayi bidi bidi saga sola sallamalarina acayip uyuz oluyorum.

Yahu biliyorum dunyanin en embesil seyi su ama kendimi engelleyemiyorum. Boyle alakasiz bi belgeselde, filmde falan gorunce direkt kapatip odayi terkedecek gibi oluyorum. Ne yapacagim ben, bu hastalikli dusuncemden nasil kurtulacagim?

Bu arada Singapur'a, Tayland'a ve Kambocya'ya gittim, ve tek kelimeyle bayildim herseylerine. Benim garezim biraz daha Hintlilere sanirim. Acaba 3-5 tanesini taniyip arkadas olsam gecer mi?

Hayir, immigrant olarak "Nation of Immigrants"a gocuyorum, hala "herif kafa sallayarak konusuyor rororo" diyorum manyak miyim neyim.

Napayim psikologa falan mi gideyim ben?
0
elon
(16.07.18)
geçebilir aslında. ben bir iki tanesiyle baya yakın arkadaş oldum. oldukça eğlenceliler. yalnız biraz komün hareket ediyorlardı o can sıkıcı. ama alışırsın ya dert etme bu kadar.
0
omonia
(16.07.18)
@xportant, yok hocam malesef hirslilik maksimum 3/20 falandir. O kadar competitive coding yapiyorum, slavlar tokatliyor surekli. Dedigini sebepten gicik olacak olsam onlara olurdum.

Ya ne bileyim Indian Town'a gidiyorsun her yer les gibi kokuyor, adamlar elleriyle yemek yiyor falan. O kadar cok sebep var ki uyuz oldugum anlatamam.

Afrika kabileleri, ne bileyim bazi Kurtler, Suriyeliler hatta Yorukler falan da elleriyle yiyor mesela yemek, sagda solda goruyorum. Hicbirine karsi boyle bi nefret hissetmiyorum.
0
🌸elon
(16.07.18)
ABD'de senin Turk olarak Hintlilere irkci olamazsin. Senin bir Suriyeliden farkin olmayacak bircok Amerikaliya gore. Bu nedenle onlarin gozunde bir Hintli bir Muslumandan iyidir. Yani irkcilik yapacaksan, once ben kimim ki lan diye dusun.

Aslinda sen de Hintli de Suriyeli de cok degerli insanlarsiniz ama irkcilik yukaridaki gibidir.

Cozum basit, irkcilik yapacaksan irkciligi irkciligin kuralina gore yapacaksin ve bu kurallar icinde senin yerin Hintiden daha dusuk.
0
Traveller
(16.07.18)
güneyli çocuk
(16.07.18)
@Traveller, guzel cevap tesekkurler

@guneyli cocuk, zaten onun kacari yok herkesten nefret ediyorum ama iste bazilarindan daha cok nefret ediyorum :/
0
🌸elon
(16.07.18)
Ben de gelmeden önce Çin aksanına dayanamıtoedum, ilk önce paşa paşa alıştım. Şimdi hiç fark etmiyorum bile. Gelince binbir çeşit aksanla karşılaşıp ilk başta yadırgayıp sonra alışılınıyor. Hintli birkaç arkadaş bulsan geçer ama Hintlinin de iyisi kötüsü var her ırk gibi. İlk geldiğinde kötüsüne denk gelirsen sağlamlaşabilir de.
0
aychovsky
(17.07.18)
yaptığın ırkçılık mı o da tartışılır. kimi halklara kültürleri, adetleri dolayısıyla uyuz olmak biraz da bunu şahsileştirmek ırkçılık mıdır? ha eğer hintlileri aşağı bir ırk olarak görüyorsan tamam ırkçı bir lalesin ama olay sadece genellemelerle uyuz olmaksa o iş, meslek hayatında kuracağın bireysel ilişkilerle, arkadaşlığını ilerlettikçe zamanla geçer gibime geliyor. bakarsın bir de hintli bir hatunla/erkekle evlenir bol baharatlı yemekler yiye yiye basur olursun,neticede allahın sopası yok :)

toplum olarak en boktan özelliklerimizden biri genellemeler üzerinden yargılarda bulunmak. lakin kişisel ilişkilerimiz ve deneyimlerimiz o genelleme yaptığımız insanlarla arttıkça çoğumuz "ne malmışım lan ben" diyoruz.
0
issiz karga
(17.07.18)
abd'de de yasayan hintlilerde cok tuhaf ama be. ilk tasindigimda is bulamadigim icin bi alisveris merkezinde calisiyordum. hintliler kadar kaba ve yol yordam bilmeyen insan gormedim. kiyafet filan alirlardi, giyip geri getirirlerdi. koku filan hic bahsetmiyorum bile.
0
allanpoe
(17.07.18)
(15)

Yurt dışı alışkanlıklarınız var mı ?

yanginmerdiveni
Yurt dışına çıktığınızda mutlaka yaptığınız/aldığınız bir şey var mı? Magnet, kartpostal, vs vs. ben farklı bira şişelerinin kapaklarını almayı seviyorum mesela.sizinkileri merak ettim.
Yurt dışına çıktığınızda mutlaka yaptığınız/aldığınız bir şey var mı? Magnet, kartpostal, vs vs. ben farklı bira şişelerinin kapaklarını almayı seviyorum mesela.
sizinkileri merak ettim.
0
yanginmerdiveni
(14.07.18)
starbucks you are here collection
0
cedex
(14.07.18)
Varsa mutlaka Arkeoloji Muzelerini geziyorum. Gittigim birkac yerde vakit problemim vardi, gidemedim. O sehirleri gezmemis gibi hissediyorum resmen.
0
evrim halkasi
(14.07.18)
mutlaka magnet alıyorum, hepsini biriktiriyorum çok severim.
0
şubatsonrası
(14.07.18)
Ben tshirt alıyoruum gittiğim müzelerin offical mağazalarından. Hem daha uniq oluyor hem de kaliteli en azından bir kısmı müzeye kalıyor. Bir de eşe dosta magnet.
0
condom kurşunu
(14.07.18)
Magnet kesin alırım. Onun dışında bulabilirsem şehir haritası, broşür gibi şeyleri de alıyorum.
0
curukturpkokusu
(14.07.18)
Magnet kesin. Koleksiyon yapıyorum. Bir duyuru uygulaması olsa hemen şimdi buzdolabimin resmini yollardim.
0
Traveller
(14.07.18)
Magnet, kartpostal, tshirt.
0
aychovsky
(14.07.18)
Magnet, ama kendime değil annemin buzdolabına, annemin buzdolabında her gittiğim yerden magnet vardır. Koleksiyonum için anahtarlık ve kartpostal. İçki ucuz olduğu için içki, özellikle şarap. Bir de iş yerinde adettendir, yurt dışına giden çikolata getirir, yani ekibime çikolata. Evet her gidişimde bunları alırım.
0
pati
(14.07.18)
Ben gittiğim ülkede fırsat bulursam yerel lotolarını oynuyorum.
0
senolll
(14.07.18)
Şehir haritalarını saklıyorum.
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(14.07.18)
gittiğim her yerin kendi birasını mutlaka içerim
0
turkuaz
(14.07.18)
Yerel bir markete girip abur cuburlarına bakarım/alırım.
0
inawen
(14.07.18)
magnet hem kendime hem eşe dosta muhakkak alırım. bir de son birkaç seyahattir anahtarlık almaya başladım. değişik o ülkeye özgü bir şeyin anahtarlığı.
0
naksidil
(14.07.18)
@evrim halkasi gibi ben de savaş müzesi varsa oraya gidiyorum. şu ana kadar zaten savaş müzesine gidebilecek kadar vakit geçirdiğim tek ülke ukrayna oldu, orada da bayağı dolaştım bunları. onun dışında sosis yerim kesin. almanların bratwurst'u gibi böyle essahtan sosis diyom. türkiye'de yok maalesef. metro'da, macro'da falan var sanırım ama aşırı pahalı. böyle papates sosis yanına da bira kendi çapımda hem slavlık hem almanlık yapıyorum. her gidişimde muhakkak yaparım, sosis yiyip bira içmeden dönmem. hatta neredeyse sadece onun için gidiyorum bile diyebilirim. genel anlamda "yerel yemekleri tatma" da eklenebilir buna - daha gidemedim ama farklı ülkelere gidersem kesinlikle yerel, klasik yemeklerini yemek isterim. o ülkeden insanlara bizdeki mercimek çorbası, sarma, kuru fasulye gibi yemeklerin karşılıklarını sorarım. hani akşam memur sofraya oturduğunda ne yiyo mesela. hah işte onlardan gömerim.
0
der meister
(14.07.18)
Yukarida yazan magbet vs ek olarak, Ben eski kiyafetlerimle gidip donuste birakiyorum ve valizi full market alisverisi ile dolduruyorum. Kahve, makarna, soslar, dus jelleri, kremler vs vs.
Ne var ne yok toplarim.
0
durgunfoton
(14.07.18)
(5)

20 yil sonraki 15 yasindaki cocugunuz

dedim dedim de kime dedim
Malın biri cikti diyelim. Boyle uzaktan sevmediginiz kuzenlerinizin tum ozelliklerine sahip okul egitim baya low seviyede en buyuk keyfi yemek internette takilmak. Birak 50 sene yemek yesin youtube izlesin.Siz onu piyano-keman-yan flut derslerine gonderiyorsunuz ama o boybandlerden, future rap grupl
Malın biri cikti diyelim. Boyle uzaktan sevmediginiz kuzenlerinizin tum ozelliklerine sahip okul egitim baya low seviyede en buyuk keyfi yemek internette takilmak. Birak 50 sene yemek yesin youtube izlesin.

Siz onu piyano-keman-yan flut derslerine gonderiyorsunuz ama o boybandlerden, future rap gruplarindan, elektro-rap'ten kafasini kaldirmiyor. Oturup konusmaya calisiyorsunuz gelecek planlama ilerleyen yasam vs he he diye kafa salliyor agresif cevaplar veriyor (en populeri bu dunyaya gelmeyi ben istedim eger beni getirdiysen bana bakmak zorundasin! Omg!) Cok umut yok gibi duruyor bir sise sarap acip dusunmeye basliyorsunuz

Sizce nerede yanlis yaptiniz?
a - cok simarttik
b - genetik
c - sans
d - kendi teorilerim var
0
dedim dedim de kime dedim
(14.07.18)
Anne baba bir yere kadar etkili. Arkadaşları ve çevre onu en çok şekillendirecek.

İlk 5 yıl ben ona İngilizceyi anadili olarak öğretirim. Arkadaşı olurum, yüzmeye gideriz, kamp yaparız, çizgi film izleriz, kitap oluruz, yıldızları okyanusları konuşuruz, birkaç ülke gezeriz. Sonrasinda ise okul etkili olacak. Iyi bir özel okula göndersem etrafında şımarık, sabah akşam YouTube izleyen ama bir şey öğrenemeyen, rap yapsa sevinecegin tipler etrafında olacak. Devlet okuluna göndersem istemediğim bir din eğitimi alacak, zaten öğretmen okul kalitesi iyi olmayabilir. İngilizcesi ilerlemeyecek, sınav sisteminin tuğlaları dan birine dönüşecek. Ama belki başka bir ülkede başka bir toplumda olsak bu endişeleri taşımam. Elimden geleni yaparım sonra zaten okul, toplum ve sosyal devlet ona güzel bir karakter kazandıracak ve iyi bir gelecek sunacak.
0
Traveller
(14.07.18)
15 yaş çok da geç değil ve ergenlik çağı oluyor.
Benim açımdan yine de iki önemli dönem var, artık her ne kadar değişe değişe cılkı çıkmış olsa da lislere giriş sınavı diye bir olgu var, bu sınavda edineceği başarı ve kazanacağı lise kesinlikle kişiliğini etkileyecektir. Eğer bu sınavda başarısız olur ve düz bir liseye gitmek zorunda kalırsa kişiliğini olumlu yönde şekillendirmek çok zor olacaktır.
Arkadaş çevresi 10 etkiliyorsa aile 1 etkileyebilir.

Ben çocuğum başarılı olsun isterim ama bunun öncesinde, yere tükürmeyen, yere çöp atmayan, bakışıyla ve davranışlarıyla tacizci bir konumda olmamasına önem veririm, yani medeni bir insan olsun, çok efendi çocuk dediğimiz sürece akademik başarısının pek de önemi yok gözümde.

Peki dediğiniz durumda yanlış a ve c'dir bence.
0
atom karincanin torunu
(14.07.18)
Bir insanın en çekilmez, en boktan, en dayaklık olduğu çağ ergenliğidir. Bu yaşta kız erkek farketmez insanlar boka sararlar.

O nedenle çocuğum olsa ergneliğinde gönderirim yatılı okula ne hali varsa görsün. Adam ederler orada zaten. Yatılı okul kültürü olan bir şeydir.


4-5 sene sonrasında geçince hormonal dengesizliği zaten bir noktada anlaşırız.
0
bos gezenin bos ustasi
(14.07.18)
Bahsettiğin çocuk normal ergen.

Benim oğlum 13 yaşında,gittiği okuldaki hemen hemen tüm çocuklar bahsettiğin gibi olduğu için zorbaliga maruz kalıyor.

Onlar gibi yerli dizi izlemiyor, Burak King dinlemiyor, futbolla ilgilenmiyor diye alay ediliyor. Evrim teorisini kabul ettiği ve herhangi bir dine mensup olmadığı için şiddet bile gördü.

O yüzden çok da seyapmamak lazım. İyi tarafından bak. Normal birey o. Biz ve benim oğlan gibiler norm dışıyız.
0
old possum
(14.07.18)
E bildiğiniz ergenlik dönemi bu. Ben de 15 yaşında Backstreet Boys ile Burak Kut’tan hangisine aşık olduğuma krar vermeye çalışıyordum. Ancak, ergenliği biraz ağır atlatıyor gibi. “Dünyaya getirdiysen bakacaksın kardeşim” kısımları gerçekten biraz şınarılttığına ve pek ilgilenilmediğine, belki küçükken çok birlikte oynanmadığına işaret olabilir ama onun dışında bildiğimiz ergen işte.

Bir çocuk psikoloğuna onu gönderir, ben de başka bir pskologdan bu dönemde nasıl davranmaya gerektiğini öprenmeye çalışırım. Çok hassas bir dönem ve kimse mükemmel anne-baba değil, çocuk da mükemmel çocuk değil ama tepkilerimi biraz ayarlamak için bu süreci elinden geldiğince düzgün yönetebilmek gerek. O yüzden, çocuk bir psikoloğa ben bir psikoloğa giderim.
0
aychovsky
(14.07.18)
(9)

Sözlüğün ilk yıllarında yazarların kendilerinden 3.şahısmışçasına bahsetmes

owaki
Bunun görüldüğü ilk entry hangisidir, neden bitti, iğrenç değil mi?https://eksisozluk.com/entry/6276719
Bunun görüldüğü ilk entry hangisidir, neden bitti, iğrenç değil mi?
eksisozluk.com
0
owaki
(13.07.18)
neden iğrenç olsun ki? bir çeşit anlatım tarzı işte.
adam emek vermiş. şimdiki kırolar gibi "arkadaşlar şöyle şöyle oldu napmam lazım" diye mi entry girselerdi?
0
işimdeyim gücümdeyim
(13.07.18)
Normali oydu. Ssg'nin de gerçek adını neredeyse kimse kullanmazdı. Hınzırlık maksatlı entry içinde Sedat vs geçirirlerdi. Kendin hakkında konuşmak "ayıptı".
0
podrostok
(13.07.18)
Sözlüğün şimdiki haline bakınca bilakis son derece kaliteli duruyor.
0
bos gezenin bos ustasi
(13.07.18)
Şimdikinden çok daha iyi+1
0
Amaranta ursula
(13.07.18)
podrostok + 1
Sözlük forum ya da günlük olmadığından, örneği olabilidiğince Wikipedia’daki gibi ya da gazete haberi gibi yazmak gerekiyordu. Şimdiki “içimi buraya döküyorum ben” haline tercih ederim.
0
aychovsky
(13.07.18)
aychovsky artı 1
0
sirahmet
(13.07.18)
sözlüğün ilk yılları yazınca 1999,2000 yılları falan sandım. terelelli temcik altıncı nesil yazar, yani 2004 girişli :)

burada gösterdiğin entry aslında sözlüğün daha yumuşamış bir zamanında yazılmış.
eskiden anekdotal entrylere daha çok karşı çıkılırdı.şuraya bakabilirsin: (bkz: sadece anekdotal entry girmek)(bkz: anekdotal entry)

benim sözlükte hiç sevmediğim şey ise alıntı şeklinde entry girip alakasız isim ve yer yazmaları idi.şunun gibi

"sakla samanı gelir zamanı"

ricky martin, yozgat
0
tabudeviren
(13.07.18)
öncelikle entry'nin yarısında 1. tekile dönüyor. sadece başı 3. tekil. o yıllarda ben de yazardım, çok da baskın bir ekol değildi bu. bu entry'de yazar öyle tercih etmiş ama gayet kendinden 1. tekil olarak bahsedenler de vardı.

neden öyle tercih etmiş diye sorarsan, o yıllarda sosyal medyayla kitlelere empoze edilen "ben önemli biriyim, o yüzden yaşadıklarım da çok önemli" algısı yoktu. millet hayatını kimliğini karakterini vs. ortaya dökmek için delirmiyordu. anonimlik esastı. o yüzden ulu orta yerde başından geçen bir olayı anlatmak cesaret isteyen, hatta yerine göre ayıp kaçan bir hareketti. o yüzden insanlar kendinden 3. tekilmiş gibi bahsederken daha rahat hissediyordu muhtemelen.

son olarak, o yılların naifliği, şu günkü egoist narsist internet üslubuna her türlü basar. sözlüğün asıl şu anki hali iğrenç geliyor bana.
0
sir gawain
(14.07.18)
Ben bu tür entry'leri seviyorum. Hatta asıl şu an kendisine nickaltı girenler iğrenç gelse de 1999-2003 arası falan bu üslupla yazılan nickaltı entry'leri bile seviyorum.

"Sözlük" deyince bende canlanan şey bu zaten. Şimdiki saçma sapan iç dökmelik, 1-2 cümlelik anlatım bozukluğu ya da yazım yanlışı dolu "şey"ler değil.

Ayrıca gerçekten kendi instagram hesabının reklamını yapmak için yarışan ya da gündem olan bir konuda popüler kültürde yer edinmiş saçma sapan 2-3 kelimelik kalıplarla "bakınız" vererek çok komik olduğuna inanan insanların olduğu bir sözlükte bunun gibi entry'leri iğrenç bulabiliyor musunuz?
0
ms brownstone
(14.07.18)
(7)

Başınızdan Geçmiş Bir Olayı Düşünürken?!

yazarken ellerini birakan herif
Bugün kendi adıma enteresan bir şey fark ettim. Soru şu:Başınızdan geçen bir olayı düşünürken, kendinizi ilahi bir bakış açısıyla tepeden mi izliyorsunuz, yoksa yine birincil gözden olayı olduğu gibi mi tasvir ediyorsunuz kafanızda?Ben kendimi ve o anı dışarıdan izlediğimi fark ettim. Nasıl ve neden
Bugün kendi adıma enteresan bir şey fark ettim. Soru şu:

Başınızdan geçen bir olayı düşünürken, kendinizi ilahi bir bakış açısıyla tepeden mi izliyorsunuz, yoksa yine birincil gözden olayı olduğu gibi mi tasvir ediyorsunuz kafanızda?

Ben kendimi ve o anı dışarıdan izlediğimi fark ettim. Nasıl ve neden böyle oluyor bilemiyorum, sizde durumlar nedir?
0
yazarken ellerini birakan herif
(13.07.18)
Objektif bakıyorum.
0
Amaranta ursula
(13.07.18)
Hem dışardan bakan hem de yaşayan olup konuşuyorum ben kendimle.
0
curukturpkokusu
(13.07.18)
tepeden izliyormusum, suan dusununce oyle oldu
kendimi de goruyorum yani
0
aydonno
(13.07.18)
yazmaya karar verip verip vazgeçiyorum resmen, daha dün bu yüzden irkildim çünkü.

normalde dışarıdan izlerim kendimi ve olayı, ancak dün yıllar önce geçirdiğim trafik kazası canlandı gözümde. ben ön yolcu koltuğunda oturuyordum, olayı da dışarıdan, 3. bir göz olarak deneyimledim başlarda. tam kaza anında ise resmen kamera değişti ve ön yolcu koltuğundan kamyonetin arabaya girişini izledim saniye saniye. hem dışarıdan hem içeriden yaşadım anıyı, çok etkiledi beni.

tabii tansiyon yerlerde. (:
0
treamorg
(13.07.18)
Dışardan izliyorum
0
sta
(13.07.18)
Olmuş bir olay için gözümden hatırladığım kadarı ile canlandırıyorum, yeniden oynatıyorum ama hayal kurarken yukarıdan bakıyorum.
0
aychovsky
(13.07.18)
yaşadığım şekilde çoğu zaman.
0
tabirimekruh
(13.07.18)
(6)

kefir mayasi

in vino veritas
mayadan kefir yapiyorum evde bi suredir. bi arkadasimdan aldigimda minicik 3 parca halindeydi, gittikce buyuyor ve cogaliyor. bu durum hayatindan memnun oldugunu gosterir dimi? memnun olmasa cogalmazdi diye dumduz bi mantik kurdum ama bir bakteriyle empati yapamadigimdan emin de olamiyorum :) yanlis
mayadan kefir yapiyorum evde bi suredir. bi arkadasimdan aldigimda minicik 3 parca halindeydi, gittikce buyuyor ve cogaliyor. bu durum hayatindan memnun oldugunu gosterir dimi? memnun olmasa cogalmazdi diye dumduz bi mantik kurdum ama bir bakteriyle empati yapamadigimdan emin de olamiyorum :) yanlis bisi yapmiyorumdur ve mutlu mesut yasamasi sebebiyle cogaliyordur dimi? urettigim kefirin saglikli bir sey olduguna inanmak istiyorum genşler.
0
in vino veritas
(13.07.18)
Evet evet. Kefir buyuyup cogaliyor. Biz bayagi bir kefir verecek insan aradik; bir sure sonra dagittigimizda bile elimizde cok bir kefir kaliyordu. Dunyayi ele bile gecirir onlar bence. Kefire iyi bakmissin :)
0
aychovsky
(13.07.18)
evet kefir yaptıkça çoğalıyor, etrafınızda isteyenlere verebilirsiniz. hatta ben bile alabilirim :)
0
Olric
(13.07.18)
kefir mafyası diye okudum =)
0
füt
(13.07.18)
@olric biraz daha cogalsin dagitilabilecek hale gelsin hala lazimsa verebilirim tabi.
@füt bu hizla giderse evi haraca baglayabilir zaten :)
0
🌸in vino veritas
(13.07.18)
Başladığın zamanın iki katı olunca ikiye böl dönüşümlü olarak kullan.

Başlarına bir hal gelir ise yedeğin olmuş olur.
0
oguz altun
(13.07.18)
senin kefirin keyfi yerinde belli ki. fazlasını streçleyip buzluğa at. isteyen olursa hemen paylaşırsın.
0
ferrarimizolaydisatardik
(13.07.18)
(5)

parfüm kullanımı hakkında

playing star again
100 ml'lik bir parfümü ne kadar sürede bitiriyorsunuz?özellikle 3-4 parfümünüz varsa ve en çok bu 100ml'liği kullandığınızda ne kadar sürede bitiyor merak ediyorum.bazı parfümler hiç bitmiyor sanki de.
100 ml'lik bir parfümü ne kadar sürede bitiriyorsunuz?

özellikle 3-4 parfümünüz varsa ve en çok bu 100ml'liği kullandığınızda ne kadar sürede bitiyor merak ediyorum.bazı parfümler hiç bitmiyor sanki de.
0
playing star again
(12.07.18)
2 tane var, biri orta kalite biri kaliteli. birini iş yerinde her gün öbürünü bazı günlerde sıkıyorum. her gün sıktığım 2 ay gidiyor, öbürü 3-4 ay.
0
Bruce
(12.07.18)
100 ml şişede yaklaşık 1500 spray var.
Her sabah işe gittiğimde 5-6 spray sıkıyorum.
Öğlen tekrar tazeliyorum.
Böylelikle 5-6 ay yetiyor.
0
elf of darkness
(13.07.18)
orta kalitede edt bir koku 8 9 fıs aralığında her gün kullansan 8 9 ay gider. günlük kullanılan ve gece sıkılan olmak üzere iki kokun olsa, sıkmayı unuttuğun günleri de çıkarsak 2 sene gitmesi lazım. güneş görmesin kokuların bu arada, üst notaları kaybolur yoksa.
0
udsar
(13.07.18)
Yazlik ve ilkbaharlik kisacasi sicak hava icin olan parfümler cok daha cabuk bitiyor.
Aksine kislik olanlar bitmiyor cunku aromalar agir oldugundan ve kaliciliklari yuksek oldugundan (edp) az sikim yetiyor. Su an sabahlari cikarken ve oglen eve yemek icin geldiğimde sikiyorum misal. Haliyle yaz sonuna 2 parfumden biri biter.
0
logisticsmanager
(13.07.18)
Gecen sene tam da bu zamanlar Clinique Happy aldim (50 ml imis), yarisindan biraz altta su anda. Arada bir Bath & Body Works fisfislari sikiyorum ama nadir. Cok kimyasal kokuyorlar.

Genelde seyahat boyu parfum aliyorum. 5-6 ay gidiyor. Evde 16 ml'lik 5 parfumum daha var ama daha acmadim. Bu bitsin, ondan sonra acacagim. Muhtemelen Mart ayini bulur o da.

Duzenli olarak kullandigim tek sey organik roll-on. Pek parfum sikmiyorum.
0
aychovsky
(13.07.18)
(6)

her insana karşı farklı karakterde gibi hissetmek?

ssiradanbirigibi
her insana farklı mesafede olmaktan bahsetmiyorum. herbir ayrı insanın yanında farklı bir karakterdeymişim gibi hissetmeye başladım. bu hissiyat normal mi sizce? son 1 yıldır gerçekten hayatımın çukurdan öte dibindeydim ve bazı konularda neyin normal neyin anormal olduğunu anlayamayacak duruma geldi
her insana farklı mesafede olmaktan bahsetmiyorum. herbir ayrı insanın yanında farklı bir karakterdeymişim gibi hissetmeye başladım. bu hissiyat normal mi sizce?

son 1 yıldır gerçekten hayatımın çukurdan öte dibindeydim ve bazı konularda neyin normal neyin anormal olduğunu anlayamayacak duruma geldim.
0
ssiradanbirigibi
(12.07.18)
Bende hep var bu. Sanıyorum bir çok kişide vardır.Çok radikal değişimler değil ama yine de farkediyor. Yalnız değilsin.
0
basubadelmevt
(12.07.18)
bence bu durumu kişinin dış görünüşü konuşması genel ''hissiyatı'' etkiliyor. normal.

Çogüzel bir kızın yanında kedi gibiyken normal bir kızın yanında aslan kesilmek gibi bişi.

imho.
0
binder dandet
(12.07.18)
Bende de var bu ve yalnız olmadığımı bilmek beni mutlu etti :)
0
archery
(12.07.18)
Normalini bilmiyorum ama usengeclikten belki. Kendini ortaya koymak o kadar yorucu geliyor ki gözüne useniyorsun, olabildiğince karşındakine nasıl bir muhatap lazımsa öyle oluveriyorsun.

İkinci ihtimal de
(bkz: kişiyi konuşturan muhatabıdır)
0
dafaisss
(13.07.18)
"At sahibine gore kisner" guzel bir atasozumuz bu durumda. Burada da sahibimiz ortadaki muhabbet ya da muhabbeti ureten kisi olabilir.

Bazi insanlar bizi hic yoktan neselendirir ya da fazla tatli bir insanin yaninda kisinin de tatli olasi gelir; bazilari karanlik yaniimiza hitap eder, vb. Herkesin yaninda stabil bir durus sergilemek daha degisik bir durum gibi geliyor. Hatta, bazen o “bn” ya da “kendim” dediğim şeyin bazı yönlerini tam olarak ben bile bilmiyorum, daha şekillenmeyen ya da 10 yılda bir bambaşka birine dönüşen bir kısmı var. Daha bugün benzer bir durum oldu. Bir kişi “Ya ne eğlenceliymişsin, niye görüşmedik biz daha önce” derken başka biri “Niye sürekli kendini kasıyorsun, niye öyle” dedi. Aradaki fark, birinin yanında rahat hissediyorum, diğerinin boğazını sıkmamak için aktif çaba göstermem gerekiyor, beraber çalıştığımız ve arkadaş çevremiz ortak olduğu için sabrediyorum. Bir arkadaşımlayken romatik komedi seyretmeyi çok sevşyorum çünkü çok komik yorumluyor izlerken, diğeriyle bilim kurgu seyretmeyi.

Yine de, atiyorum su evladimiz gibi herkesin yaninda her seyden biraz olmak ayri bir konu.
www.youtube.com
0
aychovsky
(13.07.18)
Bende hep var bu. Bulunduğum ortama göre konuşamalarım ve hareketim değişiyor. Farklı ses tonları, farklı sözcükler ve farklı mimikler. Bunun sebebi de kafamda ölçüp tartıyorum o an o insanların nasıl birini görmeye ihtiyacı varsa ona göre hareket ediyorum.
0
kablelvuku
(13.07.18)
(2)

Bilimsel makalelerde kaynak göstermeyle ilgili bir soru: (Soyadı, XXXX: X)

gijilti
Kaynakçada künyesi verilen kaynaklar metinde (Soyadı, XXXX: X) formatında veriliyor. Örnek kullanım:Bu konuda Zeynep Korkmaz Eski Anadolu Türkçesinde aslî ünlü uzunluklarının tespit edilebilmesi ilkin imlânın bu tespite elverişli olup olmamasına bağlıdır diyerek bu güçlüğü otaya koyar (Korkmaz, 2005
Kaynakçada künyesi verilen kaynaklar metinde (Soyadı, XXXX: X) formatında veriliyor. Örnek kullanım:

Bu konuda Zeynep Korkmaz Eski Anadolu Türkçesinde aslî ünlü uzunluklarının tespit edilebilmesi ilkin imlânın bu tespite elverişli olup olmamasına bağlıdır diyerek bu güçlüğü otaya koyar (Korkmaz, 2005b: 445).

Kaynak bilgisi cümlenin noktasından önce eklenmiş.
Bir cümlelik bir alıntı için bu akla yatkın. Fakat bazen birden fazla cümle alıntı yapılıyor. Bu durumda kaynak bilgisini yine en son cümlenin içine mi dahil edeceğiz? Bu bana biraz yanlış geldi.

Bir de bazen mesela 10 cümlelik bir paragraf oluyor. Mesela 8. cümlesinin sonunda kaynakça bilgisi var. Yapılan alıntı ise (doğrudan veya dolaylı alıntı) 3 cümle: yani 6, 7 ve 8. cümleler. Kaynakça bilgisi alıntı cümlelerin sadece sonuncusunda (8. cümlede) yer aldığı için, hangi cümlelerin alıntı olduğu anlaşılmayabiliyor. Mesela 5. cümle öyle bir cümle oluyor ki sonraki cümle ile kuvvetli bağlantısı olduğu düşünülüyor.

Bu konuda aydınlanmak istiyorum. Bilgi kaynağı veya iyi bir örnek metin biliyorsanız lütfen bağlantı verin.
0
gijilti
(12.07.18)
siz alıntıladığınız 6 cümlenin başına Korkmaz, 2005 yılındaki raporunda diye başlarsınız .....derken
yine aynı yayında (7. cümle)
yazar ayrıca (8. cümle)

gibi ,8. cümlenin sonuna kaynak belirtirsiniz.
0
niye ama
(12.07.18)
Her türlü noktadan önce konuyor ama uzn bir bloksa cümlelerde “Aynı çalışmada”, “Sonuçlarına göre” gibi aynı yerden aldığını belirten yazılar konuyor.

Cümle de belirtebilinirse tabii ki olur, özellikle sözel bir araştırmaysa. Benimki sayısal bir alan; cümle beremi görmedim, sayfa numarası vereni de bir iki kere gördüm.
0
aychovsky
(12.07.18)
(7)

Bir control grubu bir deney grubu ve bir treatment varsa hangi quantitative

Traveller
test yapılmalı? Anova, t test, paired t test? Ve neden?Elimde post ve delayed testler var.Treatment kontrol grubuna verilmedi. Başka değişken yok.Deney grubu 6 kişi kontrol grubu 8 kişiydi. Elimde 1 - 5 arasında puan veren daha önce denenmiş reliable ve valid bir scale var.Bu treatment deney grubund
test yapılmalı? Anova, t test, paired t test? Ve neden?

Elimde post ve delayed testler var.

Treatment kontrol grubuna verilmedi. Başka değişken yok.

Deney grubu 6 kişi kontrol grubu 8 kişiydi. Elimde 1 - 5 arasında puan veren daha önce denenmiş reliable ve valid bir scale var.

Bu treatment deney grubunda neden başarılı oldu quantative olarak nasıl ölçülür?
0
Traveller
(12.07.18)
test sonucun 120 150 gibi sürekli bir şey mi + - gibi kategorik bir şey mi?
0
niye ama
(12.07.18)
Karışık Desenler için ANOVA olarak geçiyor.

İki ölçme sonucunu karşılaştırırken, aynı anda gruplar arası da karşılaştırma yapmak istiyorsunuz. Bu durumda faktöriyel ANOVA türleri devreye giriyor.

statistics.laerd.com

Düzeltme: Tabi ki benim söylediğim sürekli değişken için geçerli. @niye ama'nın söylediği gibi test sonuçlarınız kategorikse benim yanıtım anlamını yitiriyor.
0
throw down the sword
(12.07.18)
@niye ama

Bu konuda henüz ders almadım. Test sonucum 1 ile 5 arasında puan veren bir scale. Bu muydu sorunun yanıtı acaba?
0
🌸Traveller
(12.07.18)
hipotezin nedir?
eldeki verilerin nedir?
0
kuşekağıt34
(12.07.18)
Yarı deneysel t testi sanırım ama notlarima bakmam lazım. Yanlış hatırlıyor olabilirim.
0
westblack
(12.07.18)
“Neden” başarılı olduğunu eldeki verilerle ölçemezsin. Öntest yoksa başarılı olup olmadığını da ölçemezsin zaten. Ayrıca veri sayından dolayı parametrik test yapman da uygun olmaz.

Bu sorunun cevabını duyurudan almaman gerekir, bu tip şeyleri iyice öğrenene kadar araştırmalarını bir bilen (danışman vs) eşliğinde yapmalısın ve o yol göstermeli. Onun gösterdiği yolu da bilimsel bi kaynaktan doğrulayabilmelisin.
0
mezzosprite
(12.07.18)
Neden basarili oldugu olculemez ama iki grup arasi ortalamalarin farkli olup olmadigi test edilebilir ancak.

Elinde birden fazla grup varsa ANOVA, iki grup varsa t testi uygun olabilir. (Iki grupta ANOVA yine olur ama bira bakkala limuzinle gitmek gibi olur) Ayni zamanda deney ve kontrol grubunun sayilarinin kucuk olmasi nedeniyle de t-testi uygun ama aralarinda bariz bir fark yoksa alacagin sonuc o kdar da guvenilir olmayabilir. Orneklemin biraz daha buyuk olmasi gerekiyor.

1-5 arasi surekli bir olcek olmadigindan, ayni sekilde sonuc cok guvenli olmayacaktir. Bu durumda Wilcoxon'in testi daha iyi sonuc verir.

Herhangi bir Deney Tasarimi / Design of Experiments kitabinin muhtemelen ilk, tas catlasa ikinci bolumunde bulunabilir bu bilgi.
0
aychovsky
(12.07.18)
(7)

Varsayalım ki milyonersiniz ve İstanbul'dan ev almak istiyorsunuz...

dolmalik bi bey
Ve sürekli yaşadığınız eviniz olacak bu ev. Nereden alırdınız? Semt veya mahalle de belirtirseniz daha güzel olur.
Ve sürekli yaşadığınız eviniz olacak bu ev. Nereden alırdınız? Semt veya mahalle de belirtirseniz daha güzel olur.
0
dolmalik bi bey
(10.07.18)
bogazda alirim tabiiki, suyun dibindeki yalilardan birinde otururum, yaka/semt fark etmez.
0
cooperr
(10.07.18)
çiftehavuzlar sahilde bir teras katı alırım, ömür billah keyfime bakarım.
0
evde liyakat kalmamis
(10.07.18)
Tarabya'dan bir villa alırdım sanırım.
0
himmet dayi
(10.07.18)
kadıköy-bostancı taraflarından bir konak alırım. yakın tarihte deprem olması garanti bir şehre niye yatırım yapayım orasını anlamadım gerçi.
0
sir gawain
(10.07.18)
fenerbahçe. zaten fenerbahçedeyim. fazla uzaklaşmamış olurum. aslında yakında ufak bir bina var. satılık ama çok pahalı. heralde 1 seneye yakındır müşteri bekliyor.
0
sutlu nescafe
(10.07.18)
boğaz manzaralı bahceli villa alırdım.
onun disinda herhangi bir yerden bahcesi olan bir mustakil ev uygundur.
0
tabudeviren
(10.07.18)
Ciftehavuzlar tarafindan alirdim. Bostanci'ya kadar yolu var.
0
aychovsky
(10.07.18)
(15)

Kız arkadaşım çok hasta

patronaj
Selamlar.Boğazı çok ağrıyor, ateşi var. Nasıl müdahale edelim doktor dışında. Çok inatçı, ikna edemiyorum doktoru.Başına havluyla sıcak su mu koyalım? Ağrı kesici mi verelim?
Selamlar.
Boğazı çok ağrıyor, ateşi var. Nasıl müdahale edelim doktor dışında. Çok inatçı, ikna edemiyorum doktoru.

Başına havluyla sıcak su mu koyalım? Ağrı kesici mi verelim?
0
patronaj
(10.07.18)
Parol, soğuk duş, havluyla soğuk su (sıcak su koyulduğunu ne gördüm ne duydum)
0
vernonj
(10.07.18)
Sıcak bir şey koymayın bir yerine, mümkünse ılık bir duş alsın. Mümkün mertebe ince giyinsin. Ağrı kesici ateş düşürücü alabilir. Bolca su içebilir.

Havluyu ıslatıp alnına, koltuk altlarına koyabilirsiniz (sıcak olmayacak).
0
rahip janick
(10.07.18)
Insanlar hastayken doktora gitmeme konusunda neden inat ederler hic anlamiyorum. Atesi varsa ates dusurucu verilebilir belki. Ya da koltuk altlarina ilik bez vs koyulabilir. Ilik dus alabilir. Bagisiklik sistemini guclendirecek besinler tuketebilir. Doktor filan degilim, onceki deneyimlerimden yola cikarak bunlar geldi aklima.
0
yuzır
(10.07.18)
Soğuk algınlığı için doktora gidilmez zaten. Bırak kendi haline iyileşir birkaç güne
0
bos gezenin bos ustasi
(10.07.18)
Ateşini ölçün. 40 derecenin üzerine çıkmasın yoksa hastaneye. Ayrıca ateş düşürücü falan veröeyin o ateş sayesinde atlatacak o hastalığı
0
goodman
(10.07.18)
Ateş düşürücü ağrı kesici vermeyelim mi yani?
Ilık havlularla karnına ve ayak bileklerine havlu koyuyorum.
Soğuk mu ılık mı?
0
🌸patronaj
(10.07.18)
Atese tam tersine sicakla mudahale edilmesi gerektigini ve terleterek dusuruldugunu dusunuyordum ben. Annem hep oyle yapti. Termofor, kat kat battaniye, vb ile terletilip mikroplar oldurulmeye calisilinirdi. Bir de annemden az daha bilimsel olarak soyle bir entry vardi zamaninda.

eksisozluk.com

Ates 40'in ustundeyse hastaneye tabii de, 40'in altindaysa sogutmamak gerektigini, sogutarak anlik rahatlatma yasandigini ve aslinda sicakta mikroplari oldurmemiz gerektigini birkac doktordan daha duydum.

Ayni sekilde, ates dusurucunun de kisa vadede (1-2 saat icin) rahatlatici ama asil yapilmasi gerekenin atesle mikroplari oldurmek oldugunu da soylemislerdi.
0
aychovsky
(10.07.18)
biraz sirkenin içine aspirini eriterek karıştırın.
sonra da havluları ya da bezleri bu sirkeye batırıp sonrasında çok fazla sıkmadan alnına, dirseklerine, dizlerine ve ayak altlarına koyun/sarın.
bezler kurudukça işlemi tekrar edin, ateşi olduğu için çabuk kuruyacaklardır.
ateşini çok kısa sürede indirir ve çok rahatlatır.

ılık ve sıcak suyla hiçbir şey yapmayın.
kullanacağınız her şey soğuk olsun, zaten hava sıcak.
benim dediğim tarifi yapacaksanız sirke oda sıcaklığında olabilir.
0
blatta hiberna
(10.07.18)
Yahu viral hastalığın sağaltımı olmaz. Ateş 41-42 üstüne çıkarsa tehlikelidir tamam havale geçirmesin diye soğutma yapılır da o raddeye gelmez yetişkinler kolay kolay.

Alacağın hiçbir ilaç seni iyileştirmez. Ağrını, öksürüğünü, ateşini düşürmeye yarar sadece.

Vücut direnci arttıkça immun sistem güçlenir hastalığı yener kendisi. Yok aspirinmiş, sirkeymiş, bunlar koca karı yöntemleri. Yatacan, dinlenecen, bol sıvı alacan, gıdanı vitaminini düzgün alacan, çok soğuktan çok sıcaktan uzak duracan geçecek. Bu.

Gribe hastalık demeyin kurban olayım başlığı gördüm dedim heralde kanser.
0
bos gezenin bos ustasi
(10.07.18)
@bos gezenin bos ustasi:

koca karı yöntemi olması rahatlatmadığı anlamına gelmiyor.
en azından biraz rahatlar, uyur.

kimse bilimsel olduğunu iddia etmedi zaten.
0
blatta hiberna
(10.07.18)
ateşi yüksek insana sıcak havlu neymiş ya hiç mi hasta olmadınız bu yaşınıza kadar? aman diyeyim havale geçirir sakın. soğuğa yakın ılık suyla duş iyidir. ona da karşı çıkarsa musluk suyuyla el, yüz, kollar, bacaklar yıkansın yeter. her ateşi yükseldiğinde yaparsınız. sakın battaniye yorgan gibi şeylere sarmayın. güç verecek şeyler yedirin. blatta'nın dediği sirke+aspirin iyi gelir kolonya+aspirin de olur
0
guzel gunler gorecegiz
(10.07.18)
sirkeli oda sıcaklığında suyla ıslatılmış havlu koltuk altlarına ve başına
0
chavezding
(10.07.18)
ateşin yükselmesi, vücudun işgalci mikroorganizmaların çoğalmasını önlemek için verdiği bir tepki, ancak evrimsel olarak çok ilkel bir yöntem bu ve tabii ki işe yaramıyor. 37 derecede yaşayan mikroorganizma 39'da da yaşamaya devam ediyor. bu yüzden "hastalığı ateş sayesinde atlatacak" tarzı bilgiler doğru değil. ateşi düşürmeye çalışın.
0
pitjantjatjara
(10.07.18)
Ateş olmasa ben de doktora gitmezdim ama ateşin yükselmesi çok tehlikeli. Ateş düşürücü verin. Oda sıcaklığında su ile ıslatılmış havluyu alnına, boynuna, koltuklatlarına koyup ateşini düşürmeye çalışın +1
0
peggy
(10.07.18)
sprey sisesine su doldurup arada yuzune kollarina sikin suyu. iyi hissettiriyor mikro mikro damlaciklar. bir de odayi havalandirin, oksijen girsin.
0
jimicik
(10.07.18)
(13)

maddiyat

firemanjonny
aldığınız maaşın kaç tl. olduğunuzu eşinize söylüyor musunuz, örn. 3,5 alıp ta 3 denmesi bir problem mi?
aldığınız maaşın kaç tl. olduğunuzu eşinize söylüyor musunuz, örn. 3,5 alıp ta 3 denmesi bir problem mi?
0
firemanjonny
(09.07.18)
babam pintilikte cigir acan bi adamdi, eve harcadigi tek kurusu yoktu, ustune anneme cokerdi kendi dukkanina olan seyler icin bile. annem hep para saklardi ondan, maasini soylemezdi. he mantikli olan bunlarla ugrasmadan bosanmasiydi ama olamadi maalesef. o yuzden evet saklanmasi problem.
0
pide
(09.07.18)
tabii ki problem. daha doğrusu söylememene sebep olan şey halihazırda bir problem olsa gerek.
0
Bruce
(09.07.18)
Evet problem. Eş dediğin en yakının olan kişi değil mi, neden dürüst olmuyoruz kendisine karşı?

O farkı hobin için, ailene yardım için, en basiti kendini şımartmak için kullanacaksan söylersin dürüstçe anlayış gösterir aşırı saçma bir hareket değilse. He kumar gibi ikinizi de etkileyen bir şeyse o zaman da kime ne diyemezsin bu kez ikinizin problemi oluyor o da.
0
chicha
(09.07.18)
Bence problem. İdeal evlilik 10 lira ile 8 lira alan eşlerin ortak 18 liralarını kullanarak beraberce kredilerini ödedikleri, harcamalarını yaptıkları, birikimlerini yaptıkları bir finansal yapıya sahip olmalı bence. Örneğin ortak hesap açılabilir. İkisi de parayı ortağa atar. Oradan harcalar. Biri diğerinin ek kartına sahip olur. Kredi kartı harcamaları da ortak olur böylece.
0
twelfth
(09.07.18)
saklanan miktar ile borç ödeniyorsa, kendi hesabı var ama o benim param diyor ve oradan sadece borç olarak verebilirim sana diyorsa, ötesi beni ilgilendirmez diyorsa, extra para olursa bana altın yapacaksın banane diyorsa saklanır.
0
🌸firemanjonny
(09.07.18)
Ortak hesaba karşıyım ama herkes herkesin kazancını net şekilde bilmeli diye düşünüyorum.
Faturaları kadın ödesin, kirayı koca ödesin gibi bir paylaşım yapılmışsa da aydan aya maddi durumda meydana gelen dalgalanmalarla, payına düşeni ödeyemeyecek duruma düşen eş diğer eşten yardım isteyebilmeli.
Şeffaflık iyidir, zarar gelmez.
0
megalomaniac
(09.07.18)
çok büyük bir problem
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(09.07.18)
Oha daha ne problem olacak, dürüst olmama sebebine bak : para. Gecmis olsun kardes
0
her giriste sifresini unutan adam
(09.07.18)
Nedenini söylüyor ve ikna ediyorsa, olur. Ne bileyim şu an az kazanıyordur, ailesine yardım ediyordur, geçici maddi sorunları vardır, konuşmak istemiyordur kazandığı hakkında vs...

“Borcum var, az para elime geçiyor, bu konuda konuşmak/maaşımı söylemek zoruma gidiyor.” demek ile mesela, 5000 kazanıp 4500 kazanıyorum demek ya da gizliden yatırım yapmak, aynı şey değil.
0
buf-e kür
(09.07.18)
konu eş olunca problem tabi ki. neden saklanır ki böyle bişey?
0
elorelia
(09.07.18)
ciddi bir problem. paranın konu olmaması lazım ama yalan söylemek neden?
0
alaimisema
(09.07.18)
buf-e-kur + 1
Nedenine bakar.

Sizi sucladigimi dusunmeyin kesinlikle. Soyle bir entry yazmistim zamaninda.
eksisozluk.com
Hep babadan maasin saklandigi ortamlarda buyudum. Bizim evde de annem babama maasini soylemezdi, cunku kenara ayirirdi. Babam savurgan bir adam oldugu icin ve ortada 5 TL gorse onu harcamamak battigi icin; annem hep parayi saklardi. O para da ileride kara gun parasi olarak geri donerdi. Ayni sekilde, bir arkadasimin annesi de ayni seyi yaparak kizinin dersane masraflarini cikarmisti zamaninda. Saklanan, soylenmeyen, yalan dolan gizlenen parayla buyuduk. Benim buyudugum cevrede maas saklanirdi. Ayni cevrede bosanmak da tabuydu tabii, o yuzden bu yolu tercih etmeleri nedeniyle suclayamiyordum da.

Maasi saklama ihtiyaci hissetmek daha buyuk bir problemin habercisi tabii ki de, bu problemi bosanmak yerine maasin basit bir kusuratini saklayip biriktirerek cozmeyi tercih ediyorsa, bana laf dusmez. Iki cozumun de gecerli nedenleri var. Ikisini de yargilamam.

Acikcasi para benden saklansa sucu kendimde ararim "Korkutuyor muyum, benden neden cekiniyor" diye. Kimse durduk yerde yalan soylemek istemez (ozel bir durumu, vb yoksa), biri benimle konusuyorken yalana siginma ihtiyaci hissediyorsa, kendime donerim once "Neden guvende hissetmiyor" diye. Guvende olacagi ortami yarattigima kanaat getirirsem, ancak o zaman yalanciyi suclarim. O parayi harcadiginda kizacak misiniz mesela, ailesine gonderiyorsa veya birine yardim ediyorsa "Salak misin, niye biz ona yardim ediyoruz" mu demenizden korkuyor. Savursa "Oha, bu kadar parayi nasil savurursun" demenizden cekiniyor ya da siz harcamadan once o mu harcamaya calisiyor, kara gun parasi mi yapiyor. Yoksa, sadece saklamak icin mi sakliyor. Atiyorum, uyusturucu aldigi icin mi sizden sakliyor. Belki bir gerekcesi var, belki de hakkaten. gerekcesi yok. Neden ve motivasyon iki tarafli cok onemli.

Saklanan pay da onemli bence. Ornegin 10.000 alip 7.000 aldim demesi ile kusurati saklamasi bence ayni sey degil. 3500 alip 3000 aldim demesini sallamazdim sahsen. "500'unu de savursun, o kadar calisti kazanmak icin" derim. Kusuratini benim bile sallamadigim oluyor, ki geldigim yerde az paraya calisiyorum. 500 TL benim yalan, dolan, kandirildim esigimi gecmiyor.

Su ana kadar maasimi saklama ihtiyaci hissetmedim, cok ortada bir maasim var ve zaten maasinin ne oldugu cok belli bir isim var ama oyle bir durum olursa, en azindan kendi durumumu degerlendirene ve bir karara varana kadar saklarim.
0
aychovsky
(09.07.18)
üğpoıuy +1
0
bugun hava gunluk gureslik
(10.07.18)
(25)

sizce en güzel eurovision şarkımız hangisiydi?

Bruce
objektif yorum da olur, en sevdiğiniz de olur. mesela ben mor ve ötesi deli'yi sadece bir şarkı olarak çok sever ve hala dinlerim ama eurovision şovu dahilinde manga we cold be the same daha komple bir şovdur ve eurovision tarzına yakındır. athena for real da iyi mesela, onu da dinlerim arada. serta
objektif yorum da olur, en sevdiğiniz de olur. mesela ben mor ve ötesi deli'yi sadece bir şarkı olarak çok sever ve hala dinlerim ama eurovision şovu dahilinde manga we cold be the same daha komple bir şovdur ve eurovision tarzına yakındır. athena for real da iyi mesela, onu da dinlerim arada. sertab'ın şarkısı da güzeldi tabii ama ben deli'yi daha çok seviyorum, tam bir "kişilikli" mor ve ötesi şarkısı; ona buna yaranmak için potpuri haline getirilmemiş, illa bizden bişey olsun diye oryantal bişiler eklenmemiş. ingilizce olsa kazanırlardı bile bence.

ekstra soru; hala aktif olarak dinlediğiniz, çalma listelerinizde olan bir eurovision şarkısı var mı? benim beğenimde başka ülkeden kalmamış mesela, dinleyince sevdiklerim var ama aktif dinlediğim yok.
0
Bruce
(08.07.18)
www.youtube.com Sebnem Paker Dinle, cok guzel sarki gercekten.
0
yuzır
(09.07.18)
en iyi şarkımız bence everyway that i can. ben çok seviyorum.

halen dinlediğim şarkı ise klibini izlemek şartıyla: www.youtube.com
0
a darkness coming
(09.07.18)
youtu.be Baska ulkeden hala dinledigim bu var, yeni zaten. Editleyemedim onceki cevabi.
0
yuzır
(09.07.18)
Şebnem Paker'i halen dinlerim.
Hatta kabul etse evlenirim kendisiyle.
0
ismira007
(09.07.18)
Dinle, Every way that I can, We could be the same, I wanna wake you up.

Yabancılardan you're my number one, work your magic.
0
taktikmaktikyokbambambam
(09.07.18)
tavuk calma listemde, guzel gidakliyor bence:)

youtu.be
0
tomcruise
(09.07.18)
Athena - For Real
0
ms brownstone
(09.07.18)
açık ara şebnem paker-dinle. bir de bonus olarak mvö-deli ve athena-for real.
0
maviyesilalgler
(09.07.18)
Manga, deli, can bonomo listemde
0
wishmaythşngs
(09.07.18)
sebnem paker - dinle (1997) hala cok severek dinliyorum. play listimde mevcut
bir de almanya lena satellite bunu da cok severim youtu.be
0
exlibris
(09.07.18)
bizimkilerden dinle, for real ve deli diğerlerinden de lane moje, lejla, dancing lasha tumbai, time arada dinlediklerim.
0
nrmnm
(09.07.18)
MFÖ - Sufi ama Eurovision’da çaldıkları hali değil, Best Of albümlerindeki hali.

Ben de hala Lane Moje, Dancing Lasha Tumbai dinliyorum :) Bir de epic sax guy’ın çıkmasına vesile olan Runaway’i de çok severim. 2010 Eurovision toplamda en sevdiğim şarkıları olan Eurovision.

Edit: Tabii ki meyal + 1
Gözlerinin Hapsindeyim Spotify’ımda ekli. Hemen her gün dinliyorum. Nasıl aklıma glmedi!
0
aychovsky
(09.07.18)
Şebnem paker- dinle'yi hala dinlerim. O yüzden sanırım en sevdiğim eurovision şarkısı budur diyebilirim ama eurovision şovu olarak every way that i can'in coşkusu, görkemi başkaydı.

Deli konusunda kesinlikle haklısın. Mor ve ötesi'ni sırf bu yüzden çok takdir ederim. "Kişilikli" kelimesi bence de deli için çok doğru bir tanım. Hani köy herhangi bir mor ve ötesi albümüne, sırıtmaz. Kendilerinden ödün vermediler yarışma için.
0
bir fincan kahve ile film izlemek
(09.07.18)
Manga ve athena
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(09.07.18)
City Lights
0
dusunemedim
(09.07.18)
Çok başka şarkılar ya hepsi. Can Bonomo'nun şarkısıyla Mor ve Ötesi'ninkini karşılaştıramıyorum mesela.

Can Bonomo dicem ama. Eğelenceli şarkıydı baya.
0
noluyo yaa
(09.07.18)
en eyisi şebnem paker, em kötüsü rimi rimi ley adlı facia..
0
Neill
(09.07.18)
manga
0
ya ben lan neyse
(09.07.18)
yukarıdakilere ek:
1996 şebnem paker-beşinci mevsim
1978 nilüfer-sevince
1986 klips ve onlar-halley

ve tabii ki unutursak kalbimiz kurusun:

1980 ajda-petrol. hiciv var, müzikalite var... sıralamalarından bağımsız olarak sevdiğim şarkılar.

yabancı çok ama bosnanın lejla'sı, norveç'in nocturne'ü efendime söylim almanların dschingis khan'ı, israil'in aba ni bi'si, fransızların poupee de cire ve tu te reconnaitra'sı, italyanların volare'si görece eski zamanlardan sayılabilecekler.
0
foseptik çukuru
(09.07.18)
şebnem paker - dinle +1

ama mfö - diday diday day'ı da listeye eklemiş olayım
youtu.be
0
freebird5406_2
(09.07.18)
rimi rimi ley

www.youtube.com
0
gölgede aynı
(09.07.18)
eurovision'u hala her sene heyecanla bekleyip tüm şarkıları yarışma öncesi dinleyip, yarışmada da gözünü kırpmadan izleyen biri olarak pek çok dinlediğim şarkı var eurovision'dan. 2004'ten beri hatırlayarak izliyorum yarışmayı, 2012'den beri de ciddi takip ediyorum ve bu aralıkta her sene ortalama 10 şarkı falan var eurovision playlistimde(normal playlistime eklemiyorum ama genelde, bu tarz spesifik şeyleri ayrı playlistte tutmayı seviyorum.) Bunun dışında birkaç eski şarkı da var sevdiğim, 1973 birincisi tu te reconnaitras bence eski eurivison'un en güzel şarkısı. 1995 norveç nocturne de var şu an aklıma gelenlerden.

Bizim katıldığımız en sevdiğim şarkı muhtemelen 2010 Manga. Ama 2004 Athena'yı da çok sevmiştim. 1997 Şebnem Paker de güzel ama çok "Türk işi" bir şarkı. Eurovision'un belli standardı var ve başarılarımız da bu standardı yakalamaya başladıktan sonra geldi. Dinle'nin derece yaptığını biliyorum evet zaten şarkı da güzel baya ona lafım yok. Sadece eurovision ruhuna çok uygun değil.

Deli ile ilgili yorumum ise şarkı güzel ama burada övdüğünüz "Mor ve Ötesi çizgisini bozmadı, normal bir albümüne koyabilecekleri bir şarkı hazırladılar." durumu aslında muhtemelen ileride çıkaracakları albüm için hazırladıkları şarkılardan birini belki biraz düzenleyerek eurovision'a sokmalarıyla ilgili. Yani iyi yaptılar kötü yaptılar demiyorum ama Eurovision için hazırlanan bir şarkı olmadığı çok belli.
0
nundu
(09.07.18)
şebnem paker - dinle +1
0
cooperr
(09.07.18)
Semiha Yankı - Seninle Bir Dakika,
Şebnem Paker - Dinle,
Kayahan - Gözlerinin Hapsindeyim
0
Tutkun
(09.07.18)
deli en favorim benim de. every way that i can de ikinci favorim.
0
theseachange
(09.07.18)
(17)

Başkasının teri hoşunuza gitti mi?

Piukh
Sevgiliniz, anneniz, babanız, çocuğunuz, kardeşiniz.. olabilir. Bir anlık beğeni ya da hoşlanma değil ama kastettiğim, en azından bir dönem için.
Sevgiliniz, anneniz, babanız, çocuğunuz, kardeşiniz.. olabilir.

Bir anlık beğeni ya da hoşlanma değil ama kastettiğim, en azından bir dönem için.
0
Piukh
(07.07.18)
Bebeklerin ter kokusunu alınca gülüyorum. :)
0
dissendium
(07.07.18)
Sevgilim
0
vhs kaseti
(07.07.18)
Ter kokusu demeyelim de vücudunun teninin kokusu dersek cevap evet. Bu arada bahsettiğim parfüm vs değil, kişinin doğal kokusu.
0
zikardo
(07.07.18)
Baba çocuk kardeş yok. Annemin hiç ter koktuğunu görmedim. Eski sevgililerimden birinin ter kokusundan hoşlanırdım. Bi kadın ne kadar ter kokabilir ki zaten? Kiminin o parfümsüz, doğal kokusu insanı büyülüyo. Sürekli sarılasın geliyo
0
Delay Fuze
(07.07.18)
Bununla ilgili bir belgesel izlemiştim kadın deneklere parfümsüz sabunsuz 3 gün erkek denekler tarafından giyilmiş tisörtler koklatılıyor
Hatırladığım kadarıyla görmedikleri halde ter kokularından yola çıkarak sağlıklı erkekleri seçiyorlardı kadın denekler
0
esmeralda
(07.07.18)
ben aşık olduğum iki kadının da ter kokusuna bayılırdım. ciddi ciddi bayılırdım ya, bildiğin hoşuma giderdi. öyle terini akıtıp içmekten bahsetmiyorum elbette. ama seviştikten sonra ya da ne bileyim terletecek bir aktiviteden sonra onlara sarılıp tenlerinin kokusunu içime çeker ve mutlu olurdum.
0
m murphy
(07.07.18)
Asik olunan kadin, yes
0
her giriste sifresini unutan adam
(07.07.18)
Hayır. İsterse aşkımdan ölüyor olayım yine de bu tip kokuları çekici bulamıyorum.
0
i m cool with that
(07.07.18)
Sevgilim evet. Ter kokusu dahil
0
aquarium
(07.07.18)
Sevgili terini yirim!
0
aychovsky
(07.07.18)
böyle bilimsel araştırmalar da vardı yanlış hatırlamıyorsam.
0
killerbee
(07.07.18)
Genetik olarak birbirine en benzemez olanlarin birbirlerine cok iyi koktugu bilimsel bir gercektir. Tabii ki de oldu. Ama annem babam vs degil tabii ki de.
0
perfectum
(07.07.18)
arkadaşların yukarıda bahsetmeye çalıştıkları "bilimsel" nane feromon ancak bunun direkt olarak terle alakası yok. terli tişörte elbet sinmiş oluyor ancak güzel feromon diye bir şey yok; çalışma prensibi henüz netleşmemiş olsa da feromonun insanların biyolojik olarak kendine en uygun eşi seçmesine yardımcı olduğunu düşünülüyor. hayvanlar nasıl koklaşa koklaşa anlaşıyorsa biz de bir zamanlar öyle anlaşıyorduk. günümüzde "beğeniyi" etkileyen çok kriter var ve feromon bunlardan biri ancak farkında olarak gerçekleşen bir durum değil bu.

feromonun çoğu zaman burnumuzla rahatça anlayabileceğimiz bir yoğunluğu olmaz, o insana yaklaştığımızda algılarız ama algıladığımızı fark etmeyebiliriz. ter kokusunun içinde feromondan daha çok bakteri makteri olduğu için ilk etkisi "ohh miss" olmaz ancak "doğru insanı" seçmişseniz(belirli kriterler içerisinde) -zaman içinde o ter kokusunun sevilen insanla bağdaşmış olmasının da etkisiyle- bir noktada "ter kokusunu seviyorum" durumuna geçebilirsiniz. "doğru insan" kısmını bilerek tırnakladım, ter kokusuna göre sağlamasını yapamayız ama temel noktada o insanı beğenmenize sebep olan şeylerden biri feromondur ve bu yüzden ter kokusu da çekici gelmiştir denilebilir.(tartışmaya açık)

sadece sevgilinin ter kokusunun sevilmemesi tartışmanın en büyük kanıtı olabilir, benim için annemin teri de iğrenç değildir örneğin. haliyle işin içinde sadece "çiftleşme" güdüsü yok. kalabalık sürülerde yavrularını koklayarak bulan memeliler var, yani sadece sevgili bulma aracı değil feromonlar. bir nevi kokusal kimlik denebilir ama her insanınki tamamen ayrı mı değil mi, o konuda net bir bilgim yok.

işin bir de sevme/tiksinmeme durumu var. benim de terinden tiksinmediğim sevgilim olmuştur ama bu terini ayrıca sevdiğim anlamına gelmez. sanmıyorum yaz günü sevgilisinin koltuk altını yalayan insanlar çok fazla olsun...

ileri izleme:
eksisozluk.com
0
Bruce
(07.07.18)
Ter kokusu feromon icerir. Bruce boydan boya laf ola beri gele dizmis. Birinin ter kokusundan tiksiniyorsaniz ona asik olma ihtimaliniz yok.
0
perfectum
(07.07.18)
@perfectum, yazdıklarımdan cidden "ter kokusu feromon içermez" anlamını mı çıkardın yoksa söylediklerimi karşına alıp savını güçlendirmek için kasıtlı mı çarpıttın? ona göre ciddiye alıp "laf ola beri gele" kısmına cevap vereceğim.
0
Bruce
(07.07.18)
Bebek teri disinda hosuma giden olmadi. Bebeklerin teri birak rahatsiz etmeyi guzel kokuyor:)
Yetiskin olan sevgili falan farketmez her turlu rahatsiz olurum.

@esmeralda
O deneyde sagliklidan ziyade normalde fiziksel olarak begenecekleri erkekleri tercih ediyorlardi gormedikleri halde. Uzun boylu olani falan.
0
stavro
(08.07.18)
ten uyumu varsa ter kötü kokmaz. ten uyumu demek zaten aslında genetik bir uyum anlamına gelir.
0
orpheus
(08.07.18)
(1)

yahşi batı şarkı

sayha
https://youtu.be/H_TFTVg9vUA?t=87bu sahnede cem yılmazın söylediği ingilizce şarkıyı bilen var mı?
youtu.be

bu sahnede cem yılmazın söylediği ingilizce şarkıyı bilen var mı?
0
sayha
(07.07.18)
Ayni duyuru surada da acilmis ve cevap bulunamamis.
www.eksiduyuru.com
Birkac yerde daha "Cem Yilmaz uydurmus" diye geciyor. Arayanlar da bulamamis.
0
aychovsky
(07.07.18)
(2)

Erasmus da kalacak yeri nereden bulabilirim?

gozu acik sevisen yahudi
İspanya Alicante için kalacak bir yer bulmam lazım, airbnb baktık hepsi merkeze uzak. Acaba başka bir platform var mı bakabileceğimiz?
İspanya Alicante için kalacak bir yer bulmam lazım, airbnb baktık hepsi merkeze uzak. Acaba başka bir platform var mı bakabileceğimiz?
0
gozu acik sevisen yahudi
(06.07.18)
facebookta sayfalar oluyor. okul yurtlarinjn da sayfasi oluyor. o sehre ozel websitesi olabilir. bir de belki craiglist.
0
omonia
(06.07.18)
Valencia icin idealista.com'dan bulmustum ve Ispanya'nin en yaygin kullanilan sitelerinden biri. Ev sahiplerinin veyahut yerellerin cogunlugu Ingilizce bilmedigi icin ve disari kapali olabildikleri icin dogrudan Ispanyolca ve ulusal sitelere veriyorlar reklamlari.
www.idealista.com
Edit:İngilizce ve bazı diğer dillerde de açılmış.
0
aychovsky
(06.07.18)
(6)

Şu nigga meselesi

ya ben lan neyse
zenciler birbirine deyince olay olmuyor ama beyaz zenciye deyince olay oluyor. neden?
zenciler birbirine deyince olay olmuyor ama beyaz zenciye deyince olay oluyor. neden?
0
ya ben lan neyse
(05.07.18)
cunku hakaret

Kendi irkina irkcilik yapamazsin - yani garip olur.

Bir de ABD'de soyle bir egilim vardir - bir ulusa ya da irki elestirmen icin onlardan olman gerek. Ornegin, bir Yunan ya da baska bir yabanci Turkiye'yi elestirirse neredeyse her Turk karsi cikar. Ama bir Turk, Turkiye'yi elestirirse belki de hakli oldugu noktalari goruruz. Bizdeki ulus kavrami yerine iste ABD'de irk kavrami var. Bir Yunan ile Turk'u ayirt edemezsin ama aralarinda dusmanlik olmustur. ABD'de ise benzer irklar digerleri ile ayrilir. Yani atalari Cek, Ingiliz, Bulgar fark etmeksizin kendilerini beyazlar arasinda bulurlar; Brezilyali, Belizeli fark etmeksizin kendilerini Latino sinifinda bulurlar. Is bulma sanslari, egitim firsatlari... bu renk skalasina gore degisir zaman zaman.
0
Traveller
(05.07.18)
çünkü tarihte siyahileri aşağılamak için kullanılagelmiş ve negatif birçok anlam yüklenmiş bir kelimedir. bunu yapanlar beyazlardır. bu sebeple beyazlar bunu bir silah olarak kullanmıştır diyebiliriz. Siyahiler de bu silahı alıp kendi malları ilan ediyor benzetme yapacak olursak. yani onları incitecek bir şeyi alıp yıkıma uğratıyorlar. bu sebeple kendi aralarında kullanarak onun negatif anlamını yok ederken beyazlara da bu kelimeyi artık kullanamayacakları sinyalini veriyorlar. fakat kelime hala ırkçı nitelikler taşıdığı için beyaz birisinin bunu kullanması hala yanlış. yani öyle bir kelime ki beyazın elinde silaha dönüşüyor.

bir diğer örneği de "faggot" kelimesidir, türkçe'de "ibne" diye aynı şekilde kullanılan bir kelime. Sadece lgbt+ bireylerin kullanmasının etik olduğu bir kelimedir, çünkü heteroseksüel cisgender kişiler yüzyıllardır bu kelimeler ile lgbti+ bireyleri aşağılamışlardır ve artık kelime lgbti+ler tarafından ele geçirilmiştir.
0
insaniz iste
(06.07.18)
ya turkiye'deki durumdan cok farkli degil. arkadaslar birbirlerine sikik derler pezevenk derler laf arasinda konusurken sakalasirken birbirlerini elestirirken. "lan gotveren, sana dedik dinlemedin" der bir arkadas arkadasina, hic bir sey olmaz. ama trafikte kavga ettigin adam sana "gotveren" derse hakaret sayilir kavga buyur.

nigger siyahilerin kole oldugu zamanlarda beyaz kole sahiplerinin siyahlari asagilamak icin kullandigi bir hitap bicimiydi. kendi aralarinda kullandiklari zaman bizdeki arkadasin arkadasa kufru gibi algilaniyor haliyle. beyaz biri kullandiginda yabanci biri sana kufur etmis gibi oluyor. bunu sadece siyahlar arasinda ok diye de dusunmemek lazim, birbirini tanimayan iki siyahtan biri digerine tartisma icinde nigger derse o da hakarete girer olay cikar yani.
0
robokot
(06.07.18)
Abi her şeyi filmlerdeki hoodlar gibi sanıyorsunuz. Tamam birbirine nigga nigger falan diyenler var da her siyah da yapmıyor bunu. En dipten Obama'ya kadar her tabakadan Afro-Amerikan var.
0
bos gezenin bos ustasi
(06.07.18)
kural 1: zencileri anlamaya çalışmayın, anlayamazsınız. Adam istemiyorsa demeyeceksiniz. Mesela Pascal Nouma bir fb maçında gol atınca tombala hareketi yaptı, haklı olarak da yerden yere vuruldu, sktr edip kovuldu. Bu hareketi toplum içinde yapan onlarca örnek gördüm zenci toplumunda, bu mallar bunu elini cebine sokmak ile aynı şey olarak algılayan dallamalar, bunun neyini anlayıp, anlamlandıracaksın
Not: 4 küsür senedir zencili ortamlarda yaşayan biri
0
neck_and_neck
(06.07.18)
Bu sadece zencilikle ilgili degil; herhangi bir asagilama amacli sozcugu baskasina karsi kullaninca hakaret etmis oluyorsun ama kendine ya da icinde kendinin de bulundugu bir gruba laf soylediginde tepki icerige gore degisiyor.

Ornegin, "Ben gerizekaliyim" dersen kimse seni asagilamakla suclamaz ama "Sen gerizekalisin" dersen birini asagilamis olursun; bunun gibi. Ya da soyle soyleyeyim, daha acik olsun. Diyelim ki cok yakisiklisin ve yanina cirkince bir arkadasin geldi. "N'aber lan tipsiz" dersen ve eger arkadasinin bu konuda gecmis bir yarasi varsa onu alindirmis olursun. Ancak, tipsiz biriysen arkadasina boyle bir sey soylediginde o da "Sen kendine bak" diye cevap verebilir ve bu sekilde bir denge saglanir. O toplumun dengesi de bu sekilde olusturulmus. Hassas ve sakat bir denge; bu hassas ve sakat denge itina ile korunmaya calisiliniyor. Hatta denge "Niye bir insana tipsiz oldugunu soylersin ki, soylememelisin" diye devam ediyor.

Babam koyde ogretmenlik yapti. Orada lakaplar vardi Avrat Hasan, Topal Mehmet, Kor Huseyin, vb. diye. Amerikali birine bu fiziksel kusurlari sevgi amacli kullandigimizi soyleyince ilk once bir inme indikten sonra barbar oldugumuza kanaat getirdi ornegin.

Son zamanlarda, eger kendine irkinin ozellikleri ve stereotipiyle hakaret edersen, bu icsellestirilmis irkcilik ya da oz-nefret sucu olarak degerlendirilmeye baslandi. Ornegin, bizim Koreli bir hocamiz "Uzak Dogu'lu insanlarin hayal gucu pek yoktur. Emirlere itaate alistigindan hayal etmeyi pek beceremezler" demisti. Bunu baska bir irk icin soylersen dogrudan irkcilik oluyor. Lakayt okul ortaminda soylediginde biz buna gulup gectik ama adam gecenlerde bunu pek olmayacak bir yerde kullanmis ve olay Insan Kaynaklari'na sikayete donusmus ve adama 5 hafta icsellestirilmis irkcilik kursuna katilma ve psikologa gorunme cezasi vermisler isyerinden. Eger devam ederse ceza da buyuyor. O yuzden konustugun ortam ve kullandigin kelimeler de onem tasiyor. Burada da dalga gecme ve asagilama ayrimi var. Kendi irkinla dalga gecebiliyorsun; yerine gore hakaret edebiliyorsun.

Ayni sekilde guzel bir sey soylemek de irkciliga giriyor. Yani, "Afro-Amerikalilarin da basketbol yetenegi cok iyi" dersen, ona da irkcilik gozu ile bakiliyor.

Chris Rock bu konuda super stand-up'lar yapiyor. "Zenciler diger acilardan cekiyor ama konusma acisindan cok rahat. Her turlu hakareti sahnede soyluyorum ama basima bir sey gelmiyor. Bir beyazin bana bunu soyleyebilecegi tek durum var. Noel gecesi saat sabahin 4'u ile 5'i arasinda olacak, ben cok sarhos olup onun arabasina carpacagim. Sonra da ona kirk tekme atacagim ki, o kelimeyi kullandigi icin suclu sayilmasin" diye. Chris Rock sahnede surekli kufrediyor mesela.
0
aychovsky
(06.07.18)
(9)

Barış Manço ve Kemal Sunal yaşasaydı...

amortisman
Erdoğan'ın iftar davetlerine katılırlar mıydı sizce? Onları Erdoğan'la aynı karede gülümserken görür müydük?Manço 1999'da, Sunal 2000'de öldü.Nice isimler muhalif cenahı hayal kırıklığına uğrattı, malum. Asla öyle bir şey yapmazlardı demek ne derece mümkün bilemiyorum. Sizin görüşlerinizi merak ediy
Erdoğan'ın iftar davetlerine katılırlar mıydı sizce? Onları Erdoğan'la aynı karede gülümserken görür müydük?

Manço 1999'da, Sunal 2000'de öldü.

Nice isimler muhalif cenahı hayal kırıklığına uğrattı, malum. Asla öyle bir şey yapmazlardı demek ne derece mümkün bilemiyorum. Sizin görüşlerinizi merak ediyorum.

Dipnot: Barış Manço zamanında Fethullahçıların Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı ödül törenine katılmışlığı vardı. Aynı törene dönemin bir çok ünlü ismi katılmıştı tabii. Oyuncular, futbolcular, yazarlar...
0
amortisman
(05.07.18)
bence rahmeti rahmana kavuşmuş toplum nezdinde değer görmüş, birleştirici rolleri ön plana çıkmış bu iki insanı ayrıştırıcı bir soruyla toplum önüne atmayın. yaşasaydılar görürdük o kadar.
0
iddaaci
(05.07.18)
onların zamanıyla günümüz arasında epey fark var. bugünkü kutuplaşmış türkiye'de insanlar taraf olduğunu göstermek, işsiz kalmamak vs için bu davetlere katılıyor ya da tepki olarak katılmıyor.

o günkü şartlara göre düşünürsek bence giderlerdi. cumhurbaşkanlığı makamından gelen davete icabet ederlerdi yani. bugünkü şartlarda nasıl hareket ederlerdi onu asla bilemeyeceğiz.
0
nrmnm
(05.07.18)
Sorunun cevabı aslında çok basit.

Şener Şen katılıyor mu?
0
super kahraman olsaydim baba olurdum
(05.07.18)
Barış Manço resiçi olurdu. Bir zamanlar DYP'den Kadıköy belediye başkan adaylığı yapmıştı, kaybedeceğini anlayınca sağlık nedenleri diyerek geri çekildi. Tansu Çiller'le arası iyiydi.
0
rastinon
(05.07.18)
@super kahraman +1
0
chitosan
(05.07.18)
Ben de düşünürüm arada. Cevabı bulamazdım, ama Super kahramanın cevabı büyük ihtimalle doğru.
0
mezarkabul
(05.07.18)
rahmetli olmuş olmaları dolayısıyla haklarında yorumda bulunmak istemiyorum. sevdiğimiz gibi kalsınlar gönlümüzde.
0
runagain
(06.07.18)
Süper kahraman ne güzel söylemiş ya.
0
Giovanni Pipitto
(06.07.18)
Bence oluye saibeli ve kanitlayamayacagi bir iftira atilmasi ve mezardan cevap hakki dogmasi disinda gibi durumlar disinda olunun arkasindan iyi veya kotu konusmakta bir sorun gormuyorum. "Rahmetli pek kimseyle gecinemezdi", "Rahmetli de pek pis adamdi" gibi kisisel gozlemleri ya da "Rahmetli de evdeki altinlari satip bir kadina yedirmisti" zaten milletin bildigi olmus olaylari konusmayip oluleri apayri bir seviyeye koymayi anlamsiz goruyorum. "Rahmetli benim altinlarimi calmis" gibi belirsizlik iceren durumlar olmadigi surece oluler hakkinda diriler kadar konusabiliriz bence. Herhangi bir olunun kutsalligina, badem gozlulugune, vs inanmiyorum. iftira haric dirisine soyleyebildigimiz herhangi bir seyin, olusune de soylenebilecegine inaniyorum.

Bunlari soyledikten sonra, Baris Manco ve Kemal Sunal hakkinda bendeki izlenimleri sonucu olusan "Bence boyle hayal edebiliyorum" cikarimima gelebilirim. 12 Eylul'de sesi cikabilmis bircok insanin simdi giki cikmiyor. Bir Metin Akpinar'dan ses cikiyor, bir de belki birkac kisiden. Baris Manco'yu cok iyi bir halk ozani olarak gormeme karsin, bana hep kim varsa onunla iyi anlasmaya bakan, etliye sutluye bulasmayan bir insan gibi gelmistir. Onu bir yandan cici gorunmeye calisip "Sayin sayin" derken bir yandan icinden "Bitse de gitsek" der gibi bakan bir yalanci gulumsemeyle hayal edebiliyorum. Orhan Gencebay'da o hava var mesela. Onun gibi hayal ediyorum. Cagrilinca kosan gibi degil ama "Kazasiz belasiz halletsek su isi" diye dusunceli dusunceli yapay gulerken gozlerimin onune geliyor. Kemal Sunal aktivizm konusunda bir Tarik Akan degil tabii ama genelde bir sey soylemeden kosede durmaya calisan ama sorulunca da kucuk cevaplarla gecistiren biri olarak hayal ediyorum ama genelde sosyal adaletsizlikle ilgili degil de, "Tiyatrolarimizin durumu fena. Buyuklerimizden ricam soyle soyle yapilmasidir" gibi kacamak cevaplarla gecistirecegini kafamda canlandirabiliyorum. Ikisi de bir yandan bu yastan sonra basina is acacak kadar yanlis bir sey soylememek icin bir yandan da toplumu butunlestirici kimliginin verdigi sorumluluk nedeniyle "Ne sis yansin, ne kebap" ifadelerinin arayisinda olabilirlerdi.

Tabii ki ne yapacaklarini bilemeyiz, mezardan cikip tepki koyacak degiller ama bendeki izlenim bu sekilde.
0
aychovsky
(06.07.18)
(11)

Kadınlara kıyafet sorusunu görünce aklıma geldi

i m cool with that
Bilhassa ben yazın devamlı şort, etek, elbise giyerim diyen kadınlara sormak istiyorum, bacaklarınızın mor mor benek benek olmamasını nasıl sağlıyorsunuz? Ben kırk yılın başı bir etek giyeyim diyorum, sonra bacaklarıma bir bakıyorum hep sağa sola çarptırmışım irili ufaklı çürükler var. Hep var ama.
Bilhassa ben yazın devamlı şort, etek, elbise giyerim diyen kadınlara sormak istiyorum, bacaklarınızın mor mor benek benek olmamasını nasıl sağlıyorsunuz? Ben kırk yılın başı bir etek giyeyim diyorum, sonra bacaklarıma bir bakıyorum hep sağa sola çarptırmışım irili ufaklı çürükler var. Hep var ama. Kimi yeşilimsi kimi mor. Çok sakar bir insanım. Oramı buramı hep bir yerlere vurmayı başarıyorum. Hani kapatıcıyla kapatayım diyorum ama tam kapanmıyor da meretler. Kendimi parkta düşe kalka oynamış çocuk gibi hissediyorum. Bir kendime bakıyorum bir de sokaktaki diğer kızlara. Bacaklarında tek bir çürük bile yok yav. Hanımlar nasıl başarıyorsunuz bunu? Sırrınız nedir? Lütfen benimle de paylaşır mısınız? :(
0
i m cool with that
(04.07.18)
Herkeste vardır o çürüklerden. Boşver, kafana takma. Bir süre sonra unutursun zaten.
0
eylul
(04.07.18)
Oluyor, sallamiyorum.
0
aychovsky
(04.07.18)
Bende de baya oluyor ama umursamiyorum.
0
astrid
(04.07.18)
Ben esmer tenli olduğum için pek belli olmuyor. Morluk olunca genelde iç kisimda oluyor o zaman da önemsemiyorum zaten.
0
Amaranta ursula
(04.07.18)
Ben de esmer tenli olduğum için şanslıyım.Nadiren bacağım morarıyor gerçi. Uzun elbise tercih edenlerdenim. Daha bi hoş geliyor bana ;)
0
noeldayın
(04.07.18)
Sallamıyorum +1
0
pati
(04.07.18)
bence de sallama, cok buyuk olmadigi surece dikkat cekmiyor/kotu durmuyor zaten
0
aydonno
(04.07.18)
Ben çok sakar ve kışın aniden bacaklarında gördüğü bir sürü morluğun sebebini hiç hatırlayamayan bir insan olarak zerre kadar umursamıyorum bu durumu. Çok kötü düşüp de bir bacağım haftalarca mosmor gezerken bile giydim etek çünkü zaten yazın etek, elbise vs. giymemin sebebi o sıcakta kot pantolona dayanamamak. Bacaklarımın nasıl göründüğü çok da umrumda olmuyor böyle havalarda.
0
ms brownstone
(04.07.18)
Ben sizde nasıl olduğunu anlarsam nasıl olmaması gerektiğini söylerim. Nasıl vuruyorsunuz sürekli mor olacak şekilde :/

Ha olsa ben de sallamazdım mühim olan rahat olduğum kıyafetim.
0
eksi sozlugun tatli insani
(04.07.18)
Cevapları okuyamadım fakat morlukların vücutta sebepsiz yere oluştuğunu düşünüyorsanız bu, iç hastalığa delalettir. En ufak sorunda “mutlaka doktora gidin” diyen tiplerden olmak istemem fakat durum bu. Çünkü benim vurduğumu hatırlamadığım bir sürü morluğum var :(
0
l arrache coeur
(05.07.18)
bugün ten çorapsız elbise giydim, bacağımdan birinde doğum lekem var. ayrıca batıklarım da var ama uzaktan o kadar da şeyetmiyor diye bıraktım. o kısımlara kapatıcı süreyim desem rengini tutturamıyorum kapatıcı koyu kalıyor. en iyisi boşvermek.
0
damla sakızlı dondurma
(05.07.18)
(10)

hani bütün bütün erkekler aynıydı? değil yaa! aynı mı?

koalalumpur
ulan canım kardeşim, bak vallahi deliricem az kaldı, bi senedir dünyanın en güzel ama çeşitli yerlerine mayın döşenmiş lunaparkında yaşamaya benzeyen bi ilişkim var, şu sıra gene acayip sallantıdayız, bu konu ile ilgili konuşabildiğim iki üç kişi var amk onlar da herhalde şu dünya üzerinde yaşayan,
ulan canım kardeşim, bak vallahi deliricem az kaldı, bi senedir dünyanın en güzel ama çeşitli yerlerine mayın döşenmiş lunaparkında yaşamaya benzeyen bi ilişkim var, şu sıra gene acayip sallantıdayız, bu konu ile ilgili konuşabildiğim iki üç kişi var amk onlar da herhalde şu dünya üzerinde yaşayan, gereksiz derecede gerçekçi ve kadın erkek ilişkileri konusunda rijit insanlar. (biri benim gibi boşanmış bi kadın, biri evli bir kadın olan en yakın arkadaş,kardeş, ve biri de hovarda ama görmüş geçirmiş bi erkek kuzen, profil bu)

adam bi değişik, bugüne kadar tanıdığım ve yukarıda bahsettiğim profildekilerin tanıdığı adamların hiç birine benzemiyor, ısrarla bana bütün erkekler aynı diyorlar.değil arkadaşım değil, bunu hem iyi hem kötü anlamda söylüyorum, eşsiz harikalıkta olduğu anlamında değil. seni çok seviyorum hayatımın aşkısın diyor eyvallah, bunu gerçekten söylediğini de biliyorum hiç şüphem yok, eski bir kocam olmasını bi türlü hazmedemediğimi söylüyor, sana bunu söylemek benim için intihar etmek gibi ama yapamıyorum, kabullenemiyorum diyor, gözünün içine bakıyorum, her türlü seçeneği sundum onda, ne dese kabulüm, bunu çok iyi biliyor, harika da bir cinsel uyumumuz ve seks hayatımız olmasına rağmen böyle kendi kendine çıkmaza girdiği zamanlarda asla benden böyle bir beklentisi talebi hiç bişeyi olmuyor, onu her daim affedip geri alıp kabul edebilme potansiyelimden faydalanmaya çalışmıyor aksine kendini geri çekiyor, (bunu erkekler bi tek şey ister kafasında olanlar için yazıyorum). ağzına sıç bak nasıl paşa paşa gelir, siken sevilir diyorlar, tamam diyorum ulan ben bişey diyorum o beş şey söylüyor ağzına sıçılan gene ben oluyorum, resti çek erkekler bundan anlar diyorlar, sanki benim gerçekten bunu yapmamı bekliyor gibi davranıyor, gerçekten restimi görüp gidebilir ve bunu göze alamıyorum (bırak gitsin diyenlere peşin edit: karşılıklı köpek gibi severken ayrılmayı deneyin de görelim). hiç biri işe yaramıyosa gerçekten sevmiyor demektir diyolla bi de, herkes elinde aşkmetreyle dolaşıyo amk, hmm evett değerleri çok düşük, sevmiyor seni, yanlış ihbar.

bi bana mı denk denk gelmedi lan standart çalışan erkek mekanizması?

napıcam ben ya?
0
koalalumpur
(04.07.18)
Sen haklisin. Her erkek ayni degil. Ben de bir kadin “istemiyorum” dedikten sonra israr etmem, tekrar etmem. Bu degersiz oldugun icin degil, benim iliskiyi bu sekilde yorumlayip karsimdakinin Hakettigi gibi bir birey olma hakkini tamamen kabullenmis olmamla alakali. Sen bir diyince onun bes demesi bu durumun disinda, o haric degersizlik degil bilakis cok degerli olman isleri zorlastiriyordur. Cok hassas olunca davranislarini rasyonellestiremiyordur. Olur bunlar. Kiymetlisin:)
0
her giriste sifresini unutan adam
(04.07.18)
hocam geçmişinde değiştiremeyeceğin bir şeye takılmış bir adamın aşkından ölsen ne olacak? Bu şey gibi, "gözlerinin mavi olmamasını hazmedemiyorum" yani?! gözlerimi değiştiremem ki sonuçta.

Özetle.. yapacak bir şey yok. Ayrıl demiyorum ama kendini nötrlemeye çalış. Çok seviyorum, bırakamam, gidemem dedikçe daha fena bağlanıyor insan.
0
lcha
(04.07.18)
eski bi kocan olmasını kabullenemiyorum diyen adamla sevişmek konusundaki bu ısrarını anlamadım. aynı veya değil hala bu ilişkide 'köpek çekilen' taraf olmaya razı gelmen gerçekten ilginç.
0
elorelia
(04.07.18)
@her giriste sifresini unutan adam
yoksa o sen misin? :)) evet bana söylediği aynen bu, benim için sıradan bi kadın ya da ilişki değilsin, sen çok değerlisin, o yüzden seni daha fazla üzmek istemiyorum.
sonuç? tabi ki bi sonuç yok
0
🌸koalalumpur
(04.07.18)
@elorelia
kimseye anlatamadığım şey de bu zaten. ortada köpek çeken-çekilen bi taraf yok.
ortada "siktir git kızım seni istemiyorum anlamıyo musun mal mısın" "böhöhöhö ama çok seviyom nolur beni bırakma" diye bi durum yok. tam tersine ben siktirgit dersem sorunun çözüleceğini söyleyenler var.

ortada bi sıkıntı var ve çözemiyoruz, durum bu.
0
🌸koalalumpur
(04.07.18)
O nasıl ilişki tanımı ya. Mayın döşeli lunapark mı olur? Orası ya zaten boktan bir yerdir sen güzel görmeye çalışıyorsundur, ya da gerçekten harika bir yerdir ufak şeyleri büyütüyorsundur.

Beyefendileri senin geçmişine takılmasının iki nedeni vardır;
1) Herhangi bir durumda, durup dururken geçmişinden yaşadığın bir şeyi anlatıyorsan ve bunu da sık sık yapıyorsan (onunla şuraya gitmiştik, onunla şöyle idi, bir de şöyle bir şey yaşamıştık vsvs).
2) Her erkek gibi o da biraz çocuktur ve fazla düşüne düşüne kafayı kırmıştır.

1. durumda sen hatalısın ben de zamanında üzerimde öyle bir konuda çok baskı hissettim nevrim döndü emenike.
Durum 2.si gibiyse hiç uğraşma. Onu kimse kurtaramaz.

Bir de standart çalışan erkek mekanizması diye bir şey yoktur, erkek sen nereye yönlendirirsen oraya doğru giden bir canlıdır.
0
kablelvuku
(04.07.18)
@kablelvuku

asla birincisi değil, hatta asla ve katta hiçbir şekilde ondan ya da geçmiş hayatımdan bahsetmiyorum, örnek vermiyorum, konusu bile açılsa hemen kapatıyorum, fikir beyan edebileceğim bir konuda bile mevzu oraya gelmesin diye susuyorum, bu konuda olmam gerektiğinden bile hassasım.

sanırım düşüne düşüne kafayı sıyırdığı bir gerçek. hiç uğraşma demek çok acımasızca değil mi ya:( valla yönlendirdiğim yere giden bi canlı olsaydı çoktan nikah masasına yönlenmiştik, o pek öyle olmuyomuş.
0
🌸koalalumpur
(04.07.18)
Erkek geçmiş arar kadın da gelecek. Bu bir gerçek. Yani tercih sunsalar hiç bir erkek sevdiği kadının daha önce evlenmiş olmasını tercih etmez. Soru şu, bu adam seni buna rağmen devam edecek kadar seviyor mu sevmiyor mu? Eğer açıkça bunu sana söyleyip kalbini kırmaktan çekinmiyorsa, o kadar da sevmiyor demektir. Sonu mutluluk değil. Ne kadar erken kaçarsan o kadar iyi. Taş bas bağrına ve ayrıl coco.
0
twelfth
(04.07.18)
Düşüncesini bu kadar açık bir şekilde söyleyen bir erkek seninle kesinlikle evlenmez. Sevgili olmaya devam edeceksen evlilik hayali durmadan devam et. Sen bu adamın neden farklı olduğunu düşünüyorsun ki? Erkeklerin çok büyük bir kısmı daha önce evlenmiş kadınlarla evlenmek istemez. Sen zaten standart erkeği bulmuşsun.
0
dissendium
(04.07.18)
Kadinlar da erkekler de ayni degil. Bir de bosanmis kadinsiniz, iliskiler ustunde belirli bir tecrubeniz var demektir. Bazi davranislar cogu kisinin hosuna gider, bazi davranislardan cogu kisi sogur ve tiksinir ama "Resti cek, erkekler bundan anlar" ya da 4s kurali gibi genellemelerin oyle genelgecer formuller degil. Butun Kizlar Toplandik'taki "O kadar basitti ki formulleri, bunu yonetmek bebek isi" de degil; "Kadinlar kulaklariyla asik olur" da degil; herkes farkli.

Buna ragmen adam acik acik soylemis. Senden etkilenmis ama daha ileri bir birliktelik de istemiyor. Seninle sevismek istiyor, gecirdigi vakitten hoslaniyor ama otesine de gecmek istemiyro. Bununla yetinirsen sorun yok, daha fazlasini istersen o da yok.

Ozellikle isin icine seks girdiginde cogu kimse kotu olmaz, cogu kimse sadece reddetmez. Begenmedigimiz, kabul etmedigimiz sey bize sirf o pakette gelse zaten istemeyiz. Yani, sana "Oluyorum, bitiyorum" demeden "Sen bosandin, seninle ilgili ileriyi dusunmuyorum" dese istemezsin sen de onu ama bu sevgi ve tutku paketine sarinca reddedilmeye bile karsi koyamiyor insan. Tabii ki sana dair olumlu duygulari var ama isin ozunde bu bir ret.

Ne yapilacagina gelince, istedigini yapabilirsin. Ben olsam "Ya madem asigim, karsi da koyamiyorum; gittigi yere kadar gitsin. En fazla iki aglar sizlarim en sonunda. Simdi ayrilirsam icimde kalir, aklimda "Ya olur muydu, soyle denesem olmaz miydi" diye sorular kalir; ayrilacaksam da elimden geleni deneyeyim, oyle ayrilayim ki kafamda soru kalmasin" derdim. Bir arkadasimin "Icimde patlayacagina, kicimda patlasin" felsefesi var, boyle konularda destekliyorum. Baskasi da bunu gururuna yediremeyip ayrilirdi ve arkasina bakmazdi. Sen dusundukce onun fikri degismeyecek. Ister keyfini cikar, ister en az zararla atlatmaya bak.
0
aychovsky
(06.07.18)
(4)

amerika da kaçak çalışmak ( oturum yasal )

habula
çalışanınız oldu mu ? ya da ne tavsiye edersiniz ? sakın bulaşma ya da bir şey olmaz şehir olarak houston da kiosk da çalışılacak. eksik yazdım sanırım, oturum yasal olacak
çalışanınız oldu mu ? ya da ne tavsiye edersiniz ? sakın bulaşma ya da bir şey olmaz

şehir olarak houston da kiosk da çalışılacak. eksik yazdım sanırım, oturum yasal olacak
0
habula
(03.07.18)
ne beklediğine bağlı biraz, ben gider takılırım, macera lazım, en kötü ne olabilir yakalanır geri dönerim diyorsan git tabi de, bundan sonra sanırım çeşitli ülkelerle vize problemi yaşayabilirsin.

öteki türlü zaten geçerli bir mesleğim var, ben amerika değilde kanada, avustralya orası burası yasal olarak zorlarım diyorsan bu daha makul tabi.

benim kaçan arkadaşlarım oldu, ortlama 1500 2000 dolar para kazanıyolar(vasıfsız işlerde ve kaçak çalışarak) belki de bu kadar bile kazanmayıp sallıyolar bilmiyorum. uzaktan ne dese inanıyoruz sonuçta ama 16 saat mi çalışır, yoksa 3 gün çalışır 4 gün mü yatar, çok mu güzeldir, aşırı mı berbattır bunları pek kimse söylemez. bu arkadaş mesela anlattığım 5 6 kişi bi evde kalıyolarmış, inşaat işi yapıyormuş, bana pek hitap eden şeyler değil. hem 2000 dolar neye yeter(büyük şehir-taşra farkı nedir) bunları hiç bilmiyorum.

sözlükte yasal olarak bir arkadaş gitmişdi, uçurulduğum için hesaplarıma giremiyorum nickini veremiycem, o yasal olarak gitti mesela, vizesi, çalışma izni falan. restoranda çalışıyordu, anlatıyordu ben moruk taşrada yaşıyorum, şehirler hiç başa çıkılacak gibi değil, burada en azından kazandığım parayla yanlız yaşıyorum, içkim sigaram yemeğimi karşılıyorum, biraz da birikim yapabiliyorum diye.

en doğru söyleyen bile sadece iyi yanlarını anlatır bu racon biraz böyle yani.

amerikan filmlerinde meksikalılar vardır ya itip kakılan, işte kaçak olarak gidince sen tam olarak bu meksikalıların konumunda oluyorsun.

bunların dışında yasal olarak giden ciddi kazançlar elde eden arkadaşlarım da var. ikisi arasındaki fark bence inanılmaz. yani ya dipte oluyorsun, ya tepede.

kanadaya irtica olayı revaştaydı benim pikkolog arkadaş uğraşıyordu bu ara da izne çıktı o da 1 ay. ayrıca avustralya nitelikli meslekler listesi yayınlanıyor, yani genelde mavi yakalı çalışan talebinde bulunuyor, uğraştıktan sonra olmayacak bişey değil.
0
killerbee
(03.07.18)
Trump "zero tolerance" uyguluyor su anda. Karayollarinda araba durdurup kacak var mi diye bakiyorlar. Maine'de bir gunde on kusur kisi yakaliyorlarmis o sekilde. Bir otobus firmasi "Gocmenleri kabul etmiyoruz, gururla bizimle seyahat edin" kampanyasi baslatti. Isyeri baskinlari da artti.

Hatta, kacak gelip Amerika'da cocuk yapmis aileler bile sinir disi edildi, cocuklar burada dogdugu icin Amerikan vatandasi sayildigindan cocuklar sinir disi edilmedi. 2000 kusur cocuk ailesinden ayri, multeci kamplari ya da spor salonlari gibi yerlerde yatiyor. Daha dogrusu iki hafta once sayi 2000'di, su an daha da artmistir.

Eskiden olsa "Gelsin calissin" denecek durumdaydi da, Trump su anda acimiyor. 30 yildir burada yasayan, calisan insanlar geri gonderildi. Hatta, kacak olmayan gocmenlerin haklari da bayagi sinirlandi. Is ilanlarinda "Sadece vatandaslar basvursun, gocmen aramiyoruz" ibareleri bes katina cikmis diyorlar.

Daha uygulama yeni basladi, 1.5 ay oldu olmadi gibi bir sey. Bulundugum yerde bir Turk lokantasi vardi, birkac Turk ogrenci vardi kacak calisan. Bir tanesi 7 yil oradaydi. Gecen gun onlari cikarmislardi komple.

Ileride demokrat biri baskan olur ve ortalik sakinlesir, o zaman tamam da; simdi basa cok bela olur.
0
aychovsky
(03.07.18)
trump'a yakalanma. seni(calisan kisiyi) de kafese atmasinlar simdi.

abd zaten gocmenler ulkesi, trump'in kendisi bile gokten inmedigine gore gocmen dolu.

ortalik sakinlesen kadar sakin bulasma derim ben.
0
tomcruise
(03.07.18)
@aychovsky'nin dediği sınır dışı etme olayı çok ciddi bir boyutta yalnız. Adamı Time Dergisi'ne kapak yaptılar.

i.guim.co.uk

Trump gidene kadar bulaşma derim.
0
dissendium
(03.07.18)
(5)

Tekerleme

ozdoganci
90'lı yıllarda daha çok kızlar söylerdi bunu, ... belçika çika çika darıldın mı cicim banahiç bakmıyorsun bu yana... böyle sürüp giderdi. bunun melodisini arıyorum.şimdiden teşekkürler.
90'lı yıllarda daha çok kızlar söylerdi bunu,

...
belçika çika çika
darıldın mı cicim bana
hiç bakmıyorsun bu yana...

böyle sürüp giderdi. bunun melodisini arıyorum.
şimdiden teşekkürler.
0
ozdoganci
(02.07.18)
Darıldıysan barışalım
Kumru gibi koklaşalım
Esmerim güzelim tuti dillim
Ben yanıyorum aahh çok seviyorum
0
megalomaniac
(02.07.18)
@megalomaniac

şarkı değil mi hocam o ya :)
0
rahat ya
(02.07.18)
melodisini bulamam ancak son megalomaniac in söylediği doğru olmakla birlikte son dizede "ben yanıyorum aman allah cok seviyorum " derdim.
0
damla sakızlı dondurma
(02.07.18)
90lar biraz fazla iddialı oldu, 1950ler falan olmasın?

www.youtube.com
0
killerbee
(03.07.18)
Aaa, biz de cok soylerdik bunu cocukken. Belcika cika cika'dan oncesi de var.
Yo Yo Yogi
Yogi Yogi Yogi
Arabistan Bulgaristan
Uc bes kurus Danimarka
Efes Efes Efes
Belcika cika cika
Belcika cika cika

deyip oradan Darildin mi Cicim Bana'ya bagliyorduk.

Bir de Lambada'nin muzigiyle birlikte "Ooo Beto Beto, Mariana Luis Alberto, Marisabel'in dadisi Ramona, iste bu sarki Lambada" da vardi.

Esmerim, guzelim, dudu dillim, ben yaniyorum degil mi bu? Biz onun melodisiyle soylerdik.
www.youtube.com
0
aychovsky
(03.07.18)
(15)

sevgililikte para mevzulari

lazuri
sevdicegimle butcemiz ortak. uzun suredir o issiz oldugu icin benden yiyoru z ama benim de gelirim uzun suredir cok duzensiz.karta abaniyoruz falan bazen annemden destek aliyorum hatta.ama sevgilim bana sorumsuz geliyor. evde durunca boguluyor surekli disarda olmak istiyor, tamam eyvallah. ama kahva
sevdicegimle butcemiz ortak. uzun suredir o issiz oldugu icin benden yiyoru z ama benim de gelirim uzun suredir cok duzensiz.
karta abaniyoruz falan bazen annemden destek aliyorum hatta.
ama sevgilim bana sorumsuz geliyor. evde durunca boguluyor surekli disarda olmak istiyor, tamam eyvallah. ama kahvalti yaptik ve baska biyerde cay icmeye geldik. surekli su istiyor. yani ben butcemi korumak icin suyu bufeden alirim. aylardir birlikteyiz bir kez bufeden su aldigini gormedim. mekana oturunca su icesi geliyor.
bugune kadar cok kazanmis cok harcamis. gecen eski calisma arkadasi geldi kaldi bizde, gunde bin lira kazanip o bin lirayi da harciyorlarmis.simdi 2 su bizi fakir etmez ama tavira uyuz olmaya basladim. tamam yokluk gormemis belki ama bu kadar da dusuncesiz olunmaz sanki. ben mi cok abartiyorum?
yaslarimiz da baya var bu arada.
0
lazuri
(02.07.18)
eski konularına baktım da hayat kadınları ile düşüp kalkıp penisinde siğil olan adam ile bu adam aynı ise lütfen ayrıl.

işsiz olmasına rağmen gezip tozup hesabı sevgilisine yıkan adamdan hayır gelmez. önceki konularla da birleşince bu ilişkide ısrarını anlayamadım. penisi altından mı diycem ama o da değil belli ki.
0
elorelia
(02.07.18)
Su mevzusunun benzerini yaşadım eve bir sokak verken su alıp bir yandan parasızım demek ki eve gidiyorduk.
Ne kadardır sevgilisiniz ne kadardır işsiz?
İşsizlik comfort zone da bir garip oluyor ona mı girdi acaba?
0
fasulyek
(02.07.18)
Adam seni kullanıyor gibi. Gelecek düşündüğün biriyse paranın lafı olmaz ama gelecek düşünmediğin biriyse ben gerçekten bu kadar düşüncesiz biriyle vakit harcamak istiyor muyum diye bir düşünebilirsin.
0
dissendium
(02.07.18)
@elo hayir ayni kisi degil. Gercekten sevdigim ve deger verdiğim biri. Ama illa ki para kazanirim simdi olmasa da 3 ay sonra cok kazanırım diye düşünüyor ama ben bu ayin yahuty onumuzdeki 15 gunun stresini cekiyorum. Mevzu dusuncesizlik asli da.
0
🌸lazuri
(02.07.18)
Konuyu duyuruya taşımadan önce net bir şekilde kendisiyle görüştünüz mü? Belki de düşüncelilik edip başka bir şey içmek yerine su içiyordur. İnsanların alışkanlıkları ve standartları birbirinden çok farklı. Ama madem ki bu durum size bu kadar rahatsızlık veriyor, mutlaka güzel bir dil ile durumunuzu açıklamalı, ve suçlamadan aynı durumda sizin ne yaptığınızı anlatmalısınız. Gerçekten ileride kazancının artacağına güvenip sizin şu an altında tek başınıza kaldığınız durumu görebiliyor ise anlayışla karşılayacaktır.
0
deneme
(02.07.18)
3 ay sonra çok kazanırım diye düşünüyorsa 3 ay sabredip lükslerinden feragat etsin. evet paran yoksa mekanda su içmek bile lükstür. kaldı ki adam sürekli dışarda olmak istiyormuş, bu ne rahatlık. üstelik sen de annenden alıp sevgiline yediriyorsun sana da pesss!

ayrıca bütçe ortak olması için giderlerin ortaklaşa karşılanması lazım. şu durumda yük senin üzerinde, ortak değil ki.

erkek arkadaşımla biz de yemeğe çok para veriyoruz ama yoksa fast food alıp geçiyoruz. yani 40 liraya serpme kahvaltı ile de doyarsın, 2 liraya simitle de doyarsın. paran yoksa o 2 lira idare etmek zorunda.
0
elorelia
(02.07.18)
düşünemiyor. kendi kendine bunu düşünemiyor.
kendi kendine bunu düşünemeyen adama bunu söylersen muhtemelen atar gider yapacak.
parası neyse ver strese girme derim:)
0
her giriste sifresini unutan adam
(02.07.18)
Öncelikle ortak bütçe yapmanızı doğru bulmuyorum.
Siz annenizden destek alıyorsunuz, o neden herhangi birinden destek almıyor? Onun hiçbir yerden geliri yok mu? Sürekli dışarda olmak istemesi de çok saçma, siz kabul etmeyin evde takılalım ay sonuna kadar sabredelim yoksa sıkışcaz falan diyebilirsiniz.
0
megalomaniac
(02.07.18)
bu tarz bir erkekten hayır geleceğini düşünmüyorum şahsen, abartmıyorsun bence.
0
tabirimekruh
(02.07.18)
ayrıl. tecrübe konusuyor. bencil, sen zora düştüğünde o büyük ihtimalle paylaşımcı olmayacak ya da yaptıklarını dile getirecek.
yokluk görmemek gibi bahaneleri boşver, objektif ol.o bin lira hikayesi de yalan bence, öyle olsaydı zaten şimdi zor duruma düşmezdi.
0
durgunfoton
(02.07.18)
ben cocuguma bufeden su aliyorum, cafeler de pahali diye, bunu onun farkedememesi, senin ona soyleyememen zaten iliskide kopukluk oldugunu gosteriyor, kimse kimseye bakmak zorunda degil, farzet ki hayatinda sen yoksun, ne bok yiyecek?
0
elbar
(02.07.18)
Ayrıl coco.
Her şeyden öte insan düşünceli olmalı. Benim düşüncesizliğe tahammülüm yok, kimsenin olmamalı bence. İnsanın bazı şeyleri yapmaya imkanı olmayabilir ama düşünmeye her zaman imkanı vardır. Düşünemiyorsa bu durum pek çok farklı noktada kendini gösterir.
0
Nature Works
(02.07.18)
Konustunuz mu ki bunlari hic? Hayati boyunca rahat yasamis insanlar bunlarin luks oldugunun farkina varamiyor, ilk defa dara dusunce bir egitim seansi gerekiyor "Kardes, simdi sunun ucuz alternatifi su" diye. Hayal edemiyorlar ve akillarina getiremiyorlar. Bir arkadasima zamaninda "Param kalmadi" deyince, "Olsun, sinemaya ve basit bir yerde yemege gideriz paran yoksa" derdi. Boyle birkac arkadasim daha vardi. Hayal edemiyorlar parasiz olmanin nasil bir sey oldugunu, "Sortie'ye gitmem de, Gunaydin'a giderim" onlarin parasizlik anlayisi. Bir de hic bilmeyen icin kolay sartlardan zora gecis de zaman aliyor, bir iki kere ters tepe tepe ogreniliyor. Bu durumda sizin ona ogretmen olmaniz da gerekebilir. Bir yakinim mamayi kedisinin burnuna sokarak "Bunu yemen gerek" diye ogretmisti; hayatinda hic zorluk yasamamis insanlara anlamasi icin tabir-i caizse burnunu mamaya sokmak gerekebiliyor. Bir de yas fazla oldukca daha da zor ogreniliyor, hic gorulmemis, hic yasanmamis sey.

Ornegin, disari cikin ama disarida her sey parayla degil ki. Guzel bir manzaraya karsi bankta veya yerde oturabilirsiniz evden bir seyler getirerek, parklarda gezinebilirsiniz, vb. Bu kadarini siz akil ediyorsunuzdur ama o akil edemiyordur. Disari deyince cafe,bar geliyordur dogrudan aklina. Ucuz alternatifler uretip onlardan zevk alip almadigina bakabilirsinuz. Suyu siz getirin mesela ilk zamanlar ornegin, bir sure sonra anlayabilir suyun butceye katkisini.

Excel'de butce yapip gozune sokabilirsiniz eksili degerleri, o zaman anlayabilir belki. Ancak, o kadar ugrasiniza ve gostermenize ragmen ogrenmiyorsa, o zaman dusuncelerinizi bir gozden gecirebilirsiniz.
0
aychovsky
(03.07.18)
o kadar anlamsız bir birlikteliğiniz varmış ki banlıyorum sizi. fransız mı kendisi? onlar böyle takılır çok.
0
dedim dedim de kime dedim
(03.07.18)
kullanıyor gibime geldi bana en kısa vadede uzaklaş düşünmeden.
0
buiret
(03.07.18)
(3)

1999 yılından bir şarkı

efreet sultan
tek hatırladığım klibinde veletin teki kapı deliğinden bir odayı dikizliyordu.hatırlayan var mı böyle bir klip? söyleyen kişi erkek ve sanki uzun saçlıydı.
tek hatırladığım klibinde veletin teki kapı deliğinden bir odayı dikizliyordu.

hatırlayan var mı böyle bir klip? söyleyen kişi erkek ve sanki uzun saçlıydı.
0
efreet sultan
(29.06.18)
"Nida- evimizin gelini" olabilir ki acaba
0
havada bulut
(29.06.18)
Kargo - Renklerin Icinde olabilir mi? Gerci uzun sacli degilmis ama en yakin bu geldi.
www.youtube.com
0
aychovsky
(29.06.18)
@havada bulut oha evet bu şarkıydı. 20 yıl sonra ilk kez izliyorum. :)
0
🌸efreet sultan
(29.06.18)
(13)

Auraya inanıyor musunuz?

reptillia
Her insanın bir aurası veya enerjisi olduğu ve bunun güçlendirebileceğine inanıyor musunuz?
Her insanın bir aurası veya enerjisi olduğu ve bunun güçlendirebileceğine inanıyor musunuz?
0
reptillia
(28.06.18)
Batil inanclar.
0
Traveller
(28.06.18)
evet.
0
hepbirarayış
(28.06.18)
Evet.
0
dissendium
(28.06.18)
evet
0
binder dandet
(28.06.18)
Evet.
0
eazy
(28.06.18)
Aura denen şeyin hal, tavır, duruş, jest, mimik, ses tonu gibi iletişim kanalları toplamının yarattığı genel izlenim olduğunu düşünüyorum; harici bir enerji ya da başka bir şeyin var olduğunu sanmıyorum.
0
Bruce
(28.06.18)
çıkış yolu bilimsel olan ama sonradan batıl inanca kaymış new age zırvalıklarından biri. kuantum adı altında yapılan astrolojik saçmalıklar gibi. her varlık enerji yayar, ona bakarsak hepimiz enerjiyiz zaten ama aura sonradan olmayan anlamlar kazanmış hype bir kelime.
0
sir gawain
(28.06.18)
Kesinlikle auraya inanıyorum.
0
teoridefeminist pratiktegeysa
(28.06.18)
Bruce+1
0
theworldismine
(28.06.18)
Bruce + 1
Kişinin genel havası anlamındaki auraya evet, enerjili, reikili auraya hayır.
0
aychovsky
(28.06.18)
evet
çok da etkileniyorum, ilk dakikadan kanaatim oluşur.
0
damla sakızlı dondurma
(28.06.18)
bazı insanlar gittiği yeri güzelleştiriyor. buna inanıyorum.
0
denef
(28.06.18)
Aura kişinin genel havası, gözle görülür mizacı değil de daha belirsiz, dikkat edince ancak fark edilebilen ama karakterine oturmuş başka bir özelliğiymiş gibi geliyor bana. Aurası yüksek diye tarif edilen kişiler müthiş matrak, eğlenceli, hareketli kişiler değil daha sakin, az konuşan, sanki baskın bir özelliği yokmuş ama nezaketen bi yakıştırma yapmak gerekiyormuş gibi aurayı uydurduğumuz kişiler oluyor genelde bence. Çok saçma.
0
IncredibleMau
(28.06.18)
(6)

Sometimes quiet is violent?

siyah giyen adam
Bu cümlede niye Silence yerine Quiet kullanılmış? Google çeviriye göre "Bazen sessiz şiddettir" gibi oluyor. Silence olsa "bazen sessizlik şiddettir." Bu iki cümlede Quiete ve Silence arasında nasıl bir fark var Türkçe mantıkla düşünmezsek?
Bu cümlede niye Silence yerine Quiet kullanılmış? Google çeviriye göre "Bazen sessiz şiddettir" gibi oluyor. Silence olsa "bazen sessizlik şiddettir." Bu iki cümlede Quiete ve Silence arasında nasıl bir fark var Türkçe mantıkla düşünmezsek?
0
siyah giyen adam
(28.06.18)
Susmak anlamında orda quiet. Sessizlik ya da sessiz gibi değil bir insanın susması bir şiddet gibi.
0
fosforlu cevriye
(28.06.18)
Teşekkür ederim, hatta sanırım Violent de burada şiddetten ziyade gürültü anlamına geliyor? Google çeviriye kalsak vay halimize :)
0
🌸siyah giyen adam
(28.06.18)
Bu arada tekrar düşündüm susma değil. Bazen sessizlik gürültülüdür anlamımda. Susma olsa being quiet demesi lazımdı.
Quiet ve silence arasındada şöyle bir fark varmış
The word “quiet” means for there to be very little noise or for someone to not talk very much, but the word “silent” means for there to be no sound at all or for someone to not speak at all.

Yani quite da biraz ses var ama okey sessiz sakin bir sokak gibi ama silentta hiç ses yok çıt yok gibi
0
fosforlu cevriye
(28.06.18)
Ben “Sessizlik gürültülüdür” anlamında anlamadım bunu. İki lekilde anlayabilirim içeriğe göre. Buradaki violent’ı tastamam şiddetli değil de, haşin, sert ya da işkence gibi, sessizliğin çok rahatsız etmesi gibi bir anlamda anladım. Birinin sesi gidip ortamda sessizlik olunca gelen kafayı yeme hissinin uzadıkça işkence haline gelmesi gibi.

Quiet’ı isim ya da giil olarak da kullanıyorlar “sessiz kalmak” anlamına geliyor. Bu bağlamda, sessiz kalman (ya da birinin, ortamın öyle kalması) çok yıpratıcı bir durummuş gibi anladım.

@fosforlu cevriye’nin ilk cevabına daha yakın buldum.
0
aychovsky
(28.06.18)
Quiet isimleşmiş sıfat burada, "someone who is quiet" anlamında. Sessiz atın ciftesi bazen pek olur diyor.
0
dafaisss
(28.06.18)
quiet sessiz sakin demek evet, fakat violent şiddetli demek. şiddetin tam karşılığı violence.
dafaisss'in cevabı bana daha makul geldi.
0
gkhncnzdgn
(28.06.18)
(1)

Kinoa

AlsterWasser
merhabakinoayi pilav gibi yapmak istiyorum su/kinoa orani konusunda ne oneriyorsunuz tam kivam icin ?
merhaba

kinoayi pilav gibi yapmak istiyorum su/kinoa orani konusunda ne oneriyorsunuz tam kivam icin ?
0
AlsterWasser
(23.06.18)
Kinoa beyaz mı, kırmızı/siyah mı? Kırmızı/siyah olan sert oluyor ve daha fazla su alıyor, beyaz olan daha az su alıyor. Ben hepsine bulgur gibi 1’e 2 koyuyorum. Yetiyor. Bir de zaten bulgur gibi soğanlı domatesli yapıyorum.
0
aychovsky
(24.06.18)
(9)

Kendini rüyada gibi hissetmek

tiesto1907
Yaklaşık 4-5 senedir kendimi rüyada gibi hissediyorum. Sabahları uyandığımda sanki gerçekten uyanamamışım gibi. Günlük hayatın içinde ise rüyada gibiyim. Depersonalizasyon olabileceğimi düşündüm ancak ondaki gibi başkasının hayatını yaşıyormuşum gibi ya da kendime yabancılaşma durumum yok. Benzer bi
Yaklaşık 4-5 senedir kendimi rüyada gibi hissediyorum. Sabahları uyandığımda sanki gerçekten uyanamamışım gibi. Günlük hayatın içinde ise rüyada gibiyim. Depersonalizasyon olabileceğimi düşündüm ancak ondaki gibi başkasının hayatını yaşıyormuşum gibi ya da kendime yabancılaşma durumum yok. Benzer bir şey yaşayan var mıdır nasıl çözdünüz acaba?
0
tiesto1907
(23.06.18)
Kendine yabancilasma biraz var gibi. Madde var mi
0
kush
(23.06.18)
kablelvuku
(23.06.18)
tiroid hormonlarınıza baktırın.
0
kullanıcı adı
(23.06.18)
Madde kullanımım yok hocam.
Hormon değerlerim de yerinde..
0
🌸tiesto1907
(04.07.18)
onedio.com

Bak bakalım ortusuyor mu?
0
art vandaley
(04.07.18)
kan değerlerinizi, vitaminlerinizi baktırın. düşük, eksik bir şey varsa tamamlayın. bir de psikoloğa gidin öyle prozac yazıp yollayan kıytırık psikolog değil ama, iyi bir terapist araştırıp gidin.
0
mrz breezy
(04.07.18)
B12 ve D vitamini eksikliğim var iki senedir ilaç kullanıyorum. Bakalım psikiyatristten randevu aldım
0
🌸tiesto1907
(05.07.18)
Dogdugumdan beri boyle, benimki septum deviasyonu sonucu kafaya pek oksijen gitmediginden beynin dinlenememesi nedeniyle muhtemelen. Ameliyat olsam gecer belki ama doktor da "Yeteri kadar nefes aliyorsun, agzi acik uyuma da yokmus" dedi; o yuzden ben hala teshis bekliyorum.

Kan degerleri disinda boyle bir sorun da olabilir. Bir arkadasimin yatak carsafindaki mite'lara alerjisi vardi, o yuzden uyku kalitesi dustugunden ruh gibi geziyordu. Carsafini saten carsafa degistirip haftada bir yikayinca sorun gecti. Uyku apnesi, vb. olabilir.

Istanbul'daysaniz Capa'nin uyku kligini olacak, ona gidebilirsiniz. Bazi ozel hastanelerin de var uyku klinigi. Onlara gidip "Ben uyanamiyorum" deyince bakiyorlar ayrintili.
0
aychovsky
(05.07.18)
Hocam gerçekten de çok mantıklı bir şey söylediniz bunu da araştırıcam eğer sonuç alamazsam dediğiniz şey de kafama yattı uyku problemim de var çünkü
0
🌸tiesto1907
(08.07.18)
(9)

houston da yaşam

oscar
houston da yaşama şansınız olsaydı, giidp yaparmıydınız ? houstın hakkında ne düşünüyorsunuz
houston da yaşama şansınız olsaydı, giidp yaparmıydınız ? houstın hakkında ne düşünüyorsunuz
0
oscar
(22.06.18)
Pek bilgim yok ama guzel yere benziyor. Yasardim. Amerika'da cok kotu bir yer olmadigi surece yasardim genel olarak.
0
stavro
(22.06.18)
herhangi bir bilgim yok ama şu replikten dolayı cazip geliyor.

(bkz: houston we have a problem)
0
helenart
(22.06.18)
Yaşamazdım. ABD'ye hiç gitmedim ama Teksas'ın sıkıcı bir eyalet olduğunu düşünüyorum.
0
dissendium
(22.06.18)
80k+ usd gelirim varsa yaşarım ama kasiyer vs olacaksam başka yerleri tercih ederim.
0
cedex
(22.06.18)
Çok sıkıcı bir yer zaten her yer gökdelen, iş merkezi, şehir dışında yerleşim alanları daha yaygın yağmur yağdığında sel alır ona dikkat etmek lazım ve kasırga bölgesinde bulunuyor Houston merkezde pek hissedilmez bu durum. Bolca homeless var, sokakta sarılıp dururlar gördüklerine, para isterler. San antonio ve austin daha cazip gelmişti bana sosyal anlamda özellikle austin çok güzel bir yer.
0
Uncle Sam
(22.06.18)
ankara'da yaşayan ve en büyük hayali almanya/rusya'ya yerleşmek olan birisi olarak bunu söylemem belki komik kaçacak ama büyük konuşmak gibi olmasın da ABD'nin hiçbir yerinde yaşamak istemezdim sanırım. istersem de bu yer kesinlikle houston olmazdı. NASA dolayısıyla sempatik bulduğum ve aslında merak ettiğim bir yer ama yaşamak? yoooghh.
0
der meister
(22.06.18)
Sosyal, sportif ve kültürel faaliyetler olarak epey zengin bir şehir ama konumu itibariyle kasırga bölgesinde olması nedeniyle yaşamazdım.
0
iwasbornonamountainside
(22.06.18)
Giderdim ben. Su an yasadigim yerin soguk kislarindan, Haziran ortasina kadar yaz gelememesinden ve sonrasinda da bir turlu toparlayamamasindan bunaldim artik. "Suburb" hayatini da seviyorum acikcasi. O yuzden dislarina bir yerlere tasinirdim.

Austin daha iyi gibi ama.
0
aychovsky
(22.06.18)
Houston berbat bir şehirmiş. LJ bile sırf şehir yuzunden Houston'a gitmiyor
0
tragedystreets
(22.06.18)
(12)

Siz olsanız hangisini işten çıkarırsınız?

kafanguzelolmus
Bir iş yerinde çalışan 2 tane bayan var. Biri iş saatlerine riayet edip düzenli bir şekilde gelip gidiyor. İşini yapıyor çalışıyor. Tek sıkıntısı işi olmadığında telefonla uğraşıyor. İnternette geziniyor vs. Diğer kişi ise haftanın 5 günü çalışılan is yerinde bazı günler yarım gün gelir max 2 kere t
Bir iş yerinde çalışan 2 tane bayan var. Biri iş saatlerine riayet edip düzenli bir şekilde gelip gidiyor. İşini yapıyor çalışıyor. Tek sıkıntısı işi olmadığında telefonla uğraşıyor. İnternette geziniyor vs. Diğer kişi ise haftanın 5 günü çalışılan is yerinde bazı günler yarım gün gelir max 2 kere tam gün gelir gelse de yine geç kalır. Ya hastanededir ya da bi yakını hastanededir sürekli problemleri vardır. Ama işte oldugu saatlerde iyi çalisir.internete telefona bakmaz
İşten çıkaracak olsanız hangisini çıkarirsiniz? Başkalarını enayi yerine koyup kafasına göre ise geleni mi? İşine saygı gösteren ama eli boş olduğunda da yayan birini mi?
0
kafanguzelolmus
(19.06.18)
eli boş olduğunda zaten iş yapamaz ki? siz ona iş vermezseniz napsın kitap mı okusun? herkes akıllı telefona bakıyo. ayrica işe sorumsuzca gelene müsamaha göstermemek gerektiğine inanıyorum. kadın para alıyo iş için o saatlerde istese de istemese de bulunmak zorunda. ha elinde iş yoksa ya da patron müsaade ettiyse gitsin nereye istiyosa. bence cevap çok net. işe gelmeyeni kovarım.
0
lata
(19.06.18)
ikincisini tutardım.
0
paudi
(19.06.18)
Birinci kişide hiçbir problem yok.
İş olmadığında telefona internete bakıyor diyorsunuz, ne var bunda? Nasıl bir iş yerinde çalışıyor ki bunları yapması garip karşılanıyor anlamadım, çok normal. İşini bırakıp bunlara yoğunlaşması yanlış olurdu.

Dakiklik benim için çok mühim, bu yüzden sürekli işe geç kalan biriyle çalışamazdım.
0
mutekebbir
(19.06.18)
Eli boş olduğunda ne yapması gerekiyor tam olarak? Kendi kendine iş mi yaratsın veya put gibi bir şey yapmadan mı dursun? Bu tabloda iki çeşit kişi var;
1. İşini yapan kişi.
2. İşini yapmayan kişi.

2. kişiyi çıkarırım.
0
once
(19.06.18)
Ikincinin neden gelmedigi de onemli. Hakkaten, bir yakininin agir bir hastaligi var da gelemiyorsa, bu gecici bir durum da olabilir. Bir arkadasimin anneanneasinde buyuk bir hastalik vardi, ise girdiginin ilk 8 ayi dogru duzgun gelememisti. (Anneannesi anne gibiydi, onun evinde buyumus) 11 yil birlikte calistik. Ilk 8 ayiyla yargilasam "Sorumsuz bir calisan" derdim, sonraki 10 yil ise tam tersiydi. Ikincisinin durumu tamamen hastanede kimin olduguna, hastaliginin ne olduguna bagli. Enayi yerine koymuyordur belki, mecburdur cidden.

Ilkinin durumunda ise isleri hizli yapiyorsa ve bitiriyorsa, performansi duzgunse sorun yok ama isleri yalapsap yapip sonra da oturuyorsa, bunun sorun oldugunu dusunurum. Acikcasi, isini tam yapsa bile ilk kisi ikinciden daha rahatsiz eder beni. Hadi, arada nefes almasi ve kafa dagitmasi ayri bir konu da, bos zamaninda neleri daha duzgun yapabilecegi konusunda ugrasmasini, ortaliktaki angarya isi yapmasini, baskalarina yardim etmesini beklerim. Ancak, kendine soyleneni yapiyorsa ve o isin yetecegi maasi aliyorsa, otesine gerek var mi kismi da tartisilir.
0
aychovsky
(19.06.18)
işler yürüyorsa adam çıkarmaya odaklanmamak lazım. çıkarman gerekiyorsa, o gelmeyeni çıkar.

"Tek sıkıntısı işi olmadığında telefonla uğraşıyor." ne demek. işi olmadığında kendi kendine takılması neden bir "sıkıntı"? işi yapıyor işte. "boş durmasın çalışsın köpek diyorsan" iş ver çalışsın ozaman.
0
it could be wrong
(19.06.18)
İşi olmadığında ne yaptığı niye sizi ilgilendiriyor ki? Üstünüze vazife olmaması lazım. İşini yapıyor mu, yapıyorsa ötesi haddiniz değil.

İkinci çalışanın da işe neden gelemediği önemli bir detay.
0
mutlusismankedi2015
(19.06.18)
İş olmadığında iş yapıyor gibi görünmek yerine başka şeyler ile ilgili uğraşması sorun teşkil etmemeli. 2 yi çıkartırım ben
0
gazozailacatmauzmani
(19.06.18)
ikisini de çıkar da ikisi de kurtulsun senden. biri işi olmadığı zaman tele bakıyormuş, ne yapacaktı iş yoksa, diğeri de geç geliyormuş gelince de işine 4 elle sarılıyormuş. neden geç geldiniz x hanım diye sormak ya da bir daha daha dikkatli olun demek bu kadar mı zor?

suriyeli birine sormuşlardı niye türkiye'de çalışmak istemiyorsun avrupa'ya kaçıyorsun diye abi hayvan gibi çalıştırıp tek kuruş para vermek istemeyen işverenleri var diye açıklama yapmıştı. adam ne kadar haklı konuşmuş.
0
for day to break
(19.06.18)
Teşekkürler arkadaşlar. İşveren olduğum sanılmış fakat işten çıkarılan 1. Kişi benim.
0
🌸kafanguzelolmus
(19.06.18)
@kafangüzelolmuş sadsakslf gülüyorum ama üzüldüm be
0
valarmurgulis
(20.06.18)
patron, bu özelliklere takılmıyordur.

1. kişi ile de 2. kişi ile de iş yürüyordur, o kesindir. 2. kişinin patrona daha az maliyeti vardır vs vs, başka etkenler vardır. enayi yerine konulan diğer çalışanlar, patrona batan bir şey yok.

patronun vizyonsuzluğudur vs vs bir sürü şey konuşulabilir de, adamın o kadar derin düşünmediği ortada. senin gitmen, onun kalması işine gelmiştir. başka şeye bakmamıştır.
0
wilhelmwasmuss
(20.06.18)
(29)

Kıza açıldım

saysomething
Merhaba Arkadaşlar, uzun zamandır girmiyordum gönül işleri için duyuruya. Derdimi anlatmak istedim size de. Fikirleriniz duymak rahatlatır beni.Yaklaşık 3-4 senedir üniversiteden tanıdığım alt sınıftan bir kız var. Üniversitede kulüpten (gece kulübü değil) tanışıyoruz. Ben iki senedir çalışıyorum, o
Merhaba Arkadaşlar, uzun zamandır girmiyordum gönül işleri için duyuruya. Derdimi anlatmak istedim size de. Fikirleriniz duymak rahatlatır beni.

Yaklaşık 3-4 senedir üniversiteden tanıdığım alt sınıftan bir kız var. Üniversitede kulüpten (gece kulübü değil) tanışıyoruz. Ben iki senedir çalışıyorum, o bu sene mezun oldu. Yaklaşık 2-3 yıldır birbirimizi görmüyoruz, fakat ben arada bir instagram hikayelerine yazarım muhabbetine.

Bu kızı ciddi düşünebileceğim biri olarak görüyordum uzun zamandır, ama sevme, aşık olma durumum olmadı hiç. Hoşlanıyorum diyebilirim.

5-6 gün önce yine bir instagram hikayesi muhabbeti sonrasına, kıza;

* onu daha yakından tanımak istediğimi,
* bunu "çok sevme, aşık olma" gibi algılamamasını çünkü yakından tanımadığım birine derin duygular hissetmeyeceğimi,
* anlaşabileceğimiz kriterlere sahip bir insan olduğunu ve bu yüzden yakından tanımak istediğimi
* eğer beni yakından tanımak istemiyorsan bana hayır demesinin beni üzmeyeceğini ve arkadaş olarak devam edeceğimizi,
* ve son olarak "rahatsızlık verdiysem özür dilerim",

uygun bir dille, kibar, 3 paragraf şeklinde çok uzun olmayan bütün(uyumlu) bir yazı gönderdim. Yukarıda size madde halinde özetledim.

Kız bana "hayır rahatsız olmadım, rahatsız olacağım bir şey yazmadın, ama çok şaşırdım" dedi.

Ben anladığımı söyledim laubali olmadan. Ama hala kızdan daha düzgün bir cevap bekliyordum açıkçası.

1-2 gün cevap vermedi, hatta okumadı bile.

Sonra ben bayramını kutladım, o da benim bayramımı kutladı. Nasıl geçiyor sorumu cevapladı, sonra bana sordu ben cevapladım. Fakat bunu da 1-2 gün okumadı ve cevaplamadı.

Ben gerçekten ciddi düşünecektim bu kızla ve olabileceğini düşünmüştüm. Ama beni her mesajımdan sonra 1-2 gün bekletince ben de gurur yaptım ve sildim instagramdan komple. Kız sonuçta hayır demedi bana ama hiçte sallamadı beni açıkçası. Onu sildikten sonra da hiç bir şey yazmadı.

Not:
Bu kızla okulda beraber etkinlik düzenlediğimiz zamanlar oldu, fakat çok muhabbetimiz olmadı açıkçası. Kızın güzelliği benden bir tık üstte, ben de asosyal olmayan yakışıklı sayılabilecek, başarılı birisiyim.

Sizce nerede yanlış yaptım?
Biraz daha düşünmesini mi beklemeliydim?
Sizce tekrar yazar mı?

Saygılar. ;)

Edit: Maddelerde tam hatırlamadığım, aklıma sonradan gelen yerleri düzenledim.

Edit2: Yazdıklarınızı okudum, harbiden batırdım haklısınız oğlum :) Pek kafamı çalıştıramadım heralde, bir yere davet edebilirdim oysa, bu kızı o kadar beklettim ondan sonra da batırdım her şeyi.

Sizce bu saatten sonra toparlayabilir miyim? tavsiyeniz olur mu? sildim zaten yazmaz daha :( Hoşlanmış olsa yazar belki anca

Edit3: Fikirlerinizi esirgemediğiniz için teşekkürler, rahatladım ve faydalı oldu benim için. Çok detaylı düşünemedim nedense açılırken, belki de kaybetmekten korktuğum için panik yaptım. Bundan sonra yazmayacağım ona malesef. Onun da yazacağını zannetmiyorum fakat yazarsa size de bildiririm. Hala daha gelen yorumları okur ve onaylarım. ;)
0
saysomething
(18.06.18)
"bunu "çok sevme, aşık olma" gibi algılamamasını"

biri bana açılırken bu dili kullansa ben de sallamazdım. kıza açık açık "senden öyle çok hoşlandığım yok, bi şansımı deneyeyim bakalım düzgün biri gibisin" demişsin. büyük falso.
0
pitjantjatjara
(18.06.18)
Kızın sana ilgisi olsaydı ne yazdığının çok önemi yok adım atardı. Boşa inada bindirme geç.
0
mahmut29
(18.06.18)
muhabbeti cok ilerletmeden azcik "o" kisi oldugunu belli ettigin icin boyle yapiyo bence.
Test ediyo gibi geldi ya da hic istemiyor.
Ha soyle soyliyim ne kadar tipsiz olursa olsun bi erkek boyle yaklasmasi her kizin -sevgilisi yoksa eger- hosuna gider bence.

İyi niyetli olarak yaklasmissin ama o senin kadar ciddi degil heralde belki de baska hoslandigi birisi vardir bilemeyiz.
Hatan once arayi iyice isitip sonra dusuncelerini soylemek yerine acele etmende.
0
bugun hava gunluk gureslik
(18.06.18)
* aradığım kriterlere uygun bir insan olduğunu ve bu yüzden yakından tanımak istediğimi''

bu lafı uygun bulmuyorum. aradığım kriter vs yanlış ifade etmişsin. cevap vereceğini sanmıyorum, seni geçiştiriyor. muhtemelen hiç cevap vermeyecek.
0
damla sakızlı dondurma
(18.06.18)
Begenmemiş. Ya tip olarak beğenmemiştir ya da kendisinde gelecek görülemeyen yeterince zengin biri değilsindir
0
gölgede aynı
(18.06.18)
hocam sözleşme de imzalatsaymışsın kıza. böyle ruhsuz bir açılım mı olur?

"bunu "çok sevme, aşık olma" gibi algılamamasını çünkü yakından tanımadığım birine derin duygular hissetmeyeceğimi"

kız yine iyi söylemiş.. Efendi gibi "ya seninle muhabbeet güzel gibi, görüşsek ya" deyip samimileşsen olurmuş. tam bir odun gibi davranmışsın, sonra da ezik gibi silmişsin. (özür dilerim ama görüntü böyle)
0
lcha
(18.06.18)
Giriş yapmışsın, kız da olumlu gibi... Daha ne cevabı bekliyorsun?

Kızın sevdiği mekanlardan birine kahve/çay vs ne seviyorsa, içmeye çağır. Instagram'ını bir kaç yıldır takip ettiğine göre az-çok biliyorsundur. Belli bir mekanı yoksa, sen karar ver.


.
0
kartallar yuksek ucar
(18.06.18)
Çok fazla izdivaç repliği duymaktan oluyor bunlar. Böyle pat diye paragraflar yazacağınıza, azıcık muhabbeti ilerletip yüz yüze dışarıda vakit geçirmeyi teklif etseydiniz.
Biri bana "aradığım kriterlere uygun bir insan..." gibi bir cümle kursa bana ne senin aradığın kriterlerden derim açıkçası. Sanki sen yazmıyorsun da, o sana başvuruda bulunuyor gibi olmuş.
Zaten yazdıklarınızı görmüş ve açıp okumamış, bu da yanıt niteliğinde.
0
veritaslibertas
(18.06.18)
Yanlis falan yok, kiz ilgilenmiyor seninle. Onundeki maclara bak. Ekmek cikmayacak.
Ama biraz amele gibi acilmissin. Cok klasik yani. Rahatsizlik verdiysem ozur dilerim falan. Asiri kibar olmaya calisma boyle.
Edit: Yanlis yok dedigim su saatten sonra yok yani.
0
stavro
(18.06.18)
Bir de direkt yurume abi boyle. Kivanc Tatlitug falan degilsen olmaz bu sekilde. Bir yerden girmen lazim. Sonra yavastan yurursun.
0
stavro
(18.06.18)
"hayır rahatsız olmadım, rahatsız olacağım bir şey yazmadın, ama çok şaşırdım" bunu olumlu ya da olumsuz olarak yorumlayamıyorum. elde yeterli veri yok.
"1-2 gün cevap vermedi, hatta okumadı bile." ghosting'e gidiyor iş. o sizi yok etmeden siz kaçmışsınız iyi olmuş. bir daha da arayıp sormayın. isterse o sizi bulur.
0
ganbatte
(18.06.18)
Bu kadar aklı başında olup nası böyle hatalar yapabiliyosunuz ben de buna şaşırıyorum. Sen sadece açılmamışsın, merasim düzenlemişsin. Bu yaptığının üstüne beton döküp unutturman lazım. Kendini tiye mi alırsın artık bi şekilde o yazdıklarında ciddi olmadığını ona inandır.
0
IncredibleMau
(18.06.18)
başka yerden ulaşma şansın varsa komple instagramını sil hemen ve ''geçen gece kafama esti ve instagram'ı komple kapattım artık. gün içerisinden sosya medya bombardımanı fazla gelmeye başladı artık'' gibi bir girizgah yapıp bir yerlere çağır.

silmişsin kızı ya :D o silme işini anca böyle kurtarabilirsin gibi geldi bana. o da bir şans işte. neyse bundan sonra top sende. kız demiş rahatsız olmadım diye.
0
air
(18.06.18)
editine cevap;
Su saatten sonra kurtaramazsin. "merhabe mehpare hanim cok guzelsiniz tanismak isterim" diye giris yapan biyikli dayilar gibi yurumussun. Bu saatten sonra hicbir sey yazma artik. Yalan oldu o kiz. Instagramini silmene engellemene falan gerek yok, birak dursun donerse senindir. Donmez ama:)
0
stavro
(18.06.18)
Çok resmi bir dille yaklaşmışsın.
Kız ile yeteri kadar samimiyet kurmadan açılmışsın.
Sonra kız sana, senin beklediğin ilgiyi vermeyince tribe girmişsin.
Bunun hıncını da ondan çıkarmışsın.

imdi yürek yırtılır.

Bu saatten sonra toparlamaya çalışma daha da batırırsın. Ben birinden hoşlanmış olsam, beni böyle konuştuğumuz bir ortamdan silse; "noluyor acaba?" derim.
0
kablelvuku
(18.06.18)
@meyveli tartolet
yorumunu çok beğendim, kız evet biraz fazla güzel, yazanı da çoktur muhtemelen, ilgi budalası olabilir katılıyorum. Ben de bana cevap vermemesine kızdım asıl, hayır dese inanın silmezdim onu arkadaşlıktan, bugüne kadar çoğu post'umuzu karşılıklı olarak beğenmişiz hatta, ve gerçekten insan olarak sevdiğim birisiydi. Bana böyle saygısız davrandığı için üzüldüm gerçekten. İnsanlık ölmüş abi :(
0
🌸saysomething
(18.06.18)
Açıkçası bu açılma muhabbetinin instagram kanalı üzerinden dönmesi çok saçma.

Sonra sizin "seni seçtim pikaçu!" üslubunuz da yanlış. Ben seçilmem seçerim gibi olmuş.

Kız muhtemelen bu üslubunuzdan itilmiş ya da gerçekten de size karşı bir şey hissetmiyor.

Kızın size olumlu/olumsuz düzgün bir cevap vermemesi , 1-2 gün sonra dönmesi olgun olmadığını gösteriyor.

Sizin de tepki olsun diye onu instagramdan silmeniz ise ergence olmuş.

Bu saatten sonra bence bir şey olmaz olursa da saçma sapan bir ilişki olur.
0
Amaranta ursula
(18.06.18)
Arkadaşlar yeterince analiz etmiş. Ben sadece tavsiye vereyim. Bir daha kimseye bu şekilde açılmayın. Zaten açılma diye bir şey yok. Açılmak çoğunlukla açık açık seni seviyorum diyememe korkusudur.
0
dissendium
(18.06.18)
hscım kızın ilgisini çekmiyorsun. öyle olsaydı anasına sövseydin al beni al al derdi. ayrıca o ne öyle dötü kalkmasın diye içinden geçenleri yazmamışsın
0
gameofannen
(18.06.18)
Bu isin raconu bu. Hoslanmadiysa cevap vermez, karsi taraf da anlamis olur. Cevap vermemesi cok ayip falan degil:D
0
stavro
(18.06.18)
sana uslübun kötü demişler, değil.
hatun geç cevap yazmış, ergence
sen hemen silik atmışsın, ergence
0
marul hirsizi
(18.06.18)
Üstteki yorumların tamamını okumadım.

Senin için ölüp bitmiyorum, aşık maşık değilim, olsan da olur olmasan da olur şeklinde yazman ölümcül bir hata +1000. Bana hoşlandığım erkek bile böyle açılsa anında soğuma gelir. Hani bak g.tün kalkmasın çok da lazım değilsin yanee der gibi olmuş. Höh.

Instagram’dan açılman (eğer 17 yaşından büyüksen) ikinci ölümcül hata. Kız sana kör kütük aşık değilse ya da 9/10’luk bir yakışıklılığın yoksa karşındaki kızın olumlu cevap verme ihtimali %0.002 falan.

Toparlayabilir miyim diye sormuşsun ama boşver artık. Uğraştıkça daha da komik duruma düşeceksin. Hani silmeseydin belki olurdu bir şansın diyeceğim ama yok ya yine olmazdı. Olacak olsa kız mesajına 2 gün sonra dönmezdi zaten.

En iyisi bu sayfayı kapat önüne bak. Genç adamsın, daha çok insan tanıyacaksın. Ama şöyle düşünmeyi bir kenara bırakman lazım, ben senle ciddi düşünüyorum deyince kızlar kucağına atlamıyor otomatikman. Sen elmayı seviyorsun diye elma da seni sevmek zorunda değil. Keşke her şey bu kadar basit olsaydı, hoşlandığımız insanlar da default olarak bizden hoşlansalardı hemen ama yok öyle bir dünya.
0
i m cool with that
(18.06.18)
Girişin hatalı olmuş. Onu unutturup yeni bir giriş yapmalısın. Yaşadıklarını kendi yaşadığım bir olaya benzettim. Ünivde hoşlandığım kıza mesajla açılırken galiba senden hoşlanıyorum/seviyorum gibi bir şey yazdım. O da ben sana güvenmiyorum sevginin bile GALİBA ile ifade ediyorsun gibi bir şeyler yazdı.
0
valarmurgulis
(18.06.18)
yapılmaması gereken ne varsa yapmışsın. "seni çok sevmiyorum ama yine de tanımak istiyorum" oldukça itici. ciddi düşünmek nedir ayrıca o da ayrı saçmalık. napıyonuz olm ciddi ilişkide, protonları mı çarpıştırıyonuz. en nihayetinde uyurken osuracaksın işte kızın yanında ne ciddiyeti...

bu saatten sonra bitmiş zaten o iş, hani belki tüm instagramı kapatıp "ya insta'dan sıkıldım da kapadım, sana da haber vereyim buradan iletişiriz belkim" diyip yürüyebilirisin. yerse ya da yemiş gibi yaparsa şanslısın ama çok zor ihtimal.
0
hosein
(18.06.18)
eksileri yukarıda belirtmişler, biraz elinize yüzünüze bulaştırmışsınız gibi. istemem yan cebime koy muamelesi yapmışsınız karşı tarafa, ayrıca instagram'dan açılmak yerine telefonu deneseymişsiniz en azından. instagram hikayelerine yazmayın artık. :) telefon numarasını isteyin direkt, vermezse bi daha yazmazsınız olur biter. numarası varsa, telefondan yazıp bir gün buluşmak istediğinizi söyleyin, kafanızdaki plan doğrultusunda.
0
nice tnetennba
(18.06.18)
kizlar zaten hep sasiriyor.

kaybettin ama olsun. siradaki adaya gec. bunda yaptigin hatalari yenisinde yapmazsin.

ayrica cok bos isler bunlar.
0
tomcruise
(18.06.18)
pitjantjatjara + 1

Bu acilma biraz kendini koruma aciklamasi gibi olmus. Yani, "Hadi gel benimle ol" gibi degil de, "Reddedersen, ki bir ihtimal de oyle olacak, cok da olmem, uzulmem, ayip olmaz" tarzi bir girisim olmus. Bunun yanlisligi da surada, daha iliskinin basinda kendini korumak icin boyle bir duvar oren biriyle birlikte olmak istemezdim. Iliskinin basinin tutkulu, heyecanli, tatli telasli, vb. olmasini beklerim; yani, kelime kelime degil de, "Haydi, elini ver, biz olalim. Cok guzel olacak" tarzi bir heyecan ve aciklik beklerim. Bu da biraz kendini riske acmaktan, kirilganligini karsindakinin ellerine vermekten geciyor. Yani, kendini kozasindan cikarmaktan korkan biri icin ben neden adim atayim. Sen kendini teslim etmeden baska birinin kendini sana teslim etmesini isteyemezsin ki. Daha dogrusu ben beklemem en azindan. Korunakli korunakli iliski yasanmaz ki. Haliyle, cevap vermemesi normal. Acikcasi, hoslansam bile bu sekilde sogurdum.

Ustune bir de gurur yapip "Kedi uzanamadigi cigere mundar der" hesabi cikarmalar, bloklamalar falan. Hem "Cok da onemli degilsin" icerikli bir teklif yapip hem de "Acimadi kii, acimadi kii" hesabi gururlar, tripler olunca kiz haliyle daha da bir sey soylemeyecek. Bir de senin gonlunu mu alsin. Su andan sonra tabii ki yazmayacak. Siz gurur yapiyorsaniz, onun da gurur yapar.

Kizin gonlu var midir, yok mudur, bilmiyorum ama acik ve tutkulu olmadiginiz surece sizi kabul etme durumu olmamasi normal zaten. Bir sey yapacaksaniz, yuz yuze yapmaniz daha uygun.

Bir kadin olarak bu sekilde bir erkege acilsam "Madem bir yanlis yaptim, bari onu dogru yapayim. Ondan sonra da ne oluyorsa olsun" diyerek gider yuzyuze "Korktum ve panik yaptim ama simdi karsindayim. Seninle mutlu olmak, seni mutlu etmek istiyorum" derim. Hayallerimden bahsederim, o hayalleri birlikte nasil gerceklestirebilecegimizden, birlikte nasil hayal kuracagimizdan bahsederim. Zaten en en kotu ihtimalle bir daha gorusmeyecegim bir insansa, her turlu rezil olsam veya poposu arsa kalksa ne olur.
0
aychovsky
(18.06.18)
kız kriterine uygun birini değil aşkı arıyodur
ondan yazmamıştır
0
lost aci soyler
(18.06.18)
şu cümleyi keşke kurmasaymışsın. "bunu "çok sevme, aşık olma" gibi algılamamasını çünkü yakından tanımadığım birine derin duygular hissetmeyeceğimi" ve en sonda "rahatsızlık verdiysem özür dilerim" demeyecektin. çok ezikce duruyor. bunu bazen ben de yapıyorum yalan yok ama sen kibar ve beyefendi gibi hissediyorsun kız seni ezik görüyor. biraz daha baskın davranmalıydın sanki.

kız sana 1 ayda cevap vermese cool davranıp hayatına devam edecektin. kızın yaptığı çok ayıp tabi ama kızların çoğu böyle gerçekten. kızı silip engellemek çok çocukca. bir de kızla az çok muhabbetin var. yazık olmuş. bu ilişkiden birşey olmaz artık. yoluna bak.
0
false pretension
(18.06.18)
(11)

Avrupa ve Amerika'da sokak hayvanları ?

nhk ni youkosu
Yıllardır merak ettiğim bir şey var, bildiğimiz gibi Avrupa'da ve Amerika'da(ABD'yi bilmiyorum gerçi ama) sokak hayvanı yok gibi bir şey. (İngiltere'de tilki görmüşlüğüm var gerçi ama o da vahşi hayvan:)Filmlerde dizilerde gördüğümüz gibi, sokaktaki hayvanları alıp 10-15 gün kimse sahiplenmezse öldü
Yıllardır merak ettiğim bir şey var, bildiğimiz gibi Avrupa'da ve Amerika'da(ABD'yi bilmiyorum gerçi ama) sokak hayvanı yok gibi bir şey. (İngiltere'de tilki görmüşlüğüm var gerçi ama o da vahşi hayvan:)

Filmlerde dizilerde gördüğümüz gibi, sokaktaki hayvanları alıp 10-15 gün kimse sahiplenmezse öldürüyorlar mı cidden? ve eğer böyle yapıyorlarsa kimse ses çıkarmamış mı?

Bizde kısırlaştırıp aldıkları yere geri bırakıyorlar.(en azından söylenen bu, küçük şehirlerde ya da gözden uzak yerlerde ne yapılıyor bilinmez)

Bilenler yazarsa sevinirim.

(Artı: ikinci olarak da, yine İngiltere'de bir süre yaşadığım bir yere Penguen getirtmişlerdi akvaryum vs gibi sergiliyorlardı. Kimsenin ses çıkardığını eylem yaptığını duymadım. Gerçi şu an İstanbul'da da benzeri var sanırım ama, bizde bu tür şeylere daha çok karşı çıkılıyor-ki haklılar. Ama batı niye sessiz anlamadım. Devlete güvenleri tam regüle ediliyordur diye mi düşünüyorlar. Ama regüle edilme şekli sokaktan köpek toplayıp öldürmek olsa ona da tamam bizim iyiliğimiz için mi diyorlar?
ya da biz "zaten hiçbir şey düzgün değil" diyip buna mı sarıyoruz? merak ediyorum.)

teşekkürler
0
nhk ni youkosu
(17.06.18)
Cok onemli bir faktoru unutuyorsunuz: Iklim. Avrupa'nin bircok yerinde zaten hayvanlar soguktan dolayi sokakta yasayamaz.

ABD'nin ya da Avrupa'nin sicak bolgelerinde de sokak hayvani gormedim. California'da rakunlar var copleri karistiriyor geceleri. Ama kedi kopekten soz ediyorsaniz, onlar zaten 50 yil once kisirlastirilip sokaklardan alindiysa yenileri uremez ki. Ancak birilerinin evinden kacar, zaten onlari uyutmak da en mantiklisi olabilir cunku sokakta zaten yasayamazlar.
0
Traveller
(17.06.18)
Ben inanmiyorum oldurulduklerine. Bana da Almanya'da olduruyorlar demisti orada tanistigim bir turk kiz. Inandirici gelmedi. Almanya'dau oyle bir uygulama olmasina ihtimal vermiyorum.
0
stavro
(17.06.18)
Travellerin dediği gibi uzun yıllar kısırlaştırma ve toplama sonucu doğal olarak sokakta hayvan kalmaz. Evcil hayvanlar da genelde çipli oluyor, evden kaçarlarsa ya çipinden sahibi bulunuyor ya da alınıp barınağa götürülüyor. Bildiğim kadarıyla ABD'de barınağa giden hayvanlar genelde uyutulurken, Almanya'da felan sahiplendiriliyor, öldürmüyorlar genelde.
0
Haldamir
(17.06.18)
Yunanistan'da sokakta kedi görmüştük.

Şöyle de ilginç bir nokta var. Eskiden seyyahlar İstanbul'a geldiğinde, defterlerine "İstanbul'a geldik, her yerde kedi köpek var." yazarlarmış. Yani sokakta kedi köpek olayı özellikle İstanbul ile bütünleşmiş bir olay asırlardır. Avrupa kentleri için ise bir o kadar yabancı bir kavram.
0
bazilika
(17.06.18)
Avrupa'da uyutuyorlar, yani bildiğin öldürüyorlar kesin bilgi yayabilirsiniz.
0
mysql34
(17.06.18)
Avrupa'da öldürülüyor. İsveç'te yaşıyorum. Kedimiz bir köylüden alınma. Köylü bakamayacağı içim ilan veriyor internete ve sokağa salmak da yasak olduğu için öldürüleceklerini söylüyor. O nedenle bütün kardeşleri ve bizim kedi sahiplendirildi.

Burada kedini köpeğini sokağa salamazsın. Kulağında dövme veya çip var, üstüne kayıtlı hayvan. Eğer kaybolursa ilan vermek zorundasın. O hayvandan sahibi olarak sorumlusun. Bakamazsan ya satarsın, sahiplendirirsin ya da öldürürsün. Ama sokağa salamazsın.

Doğrusu da budur. Sokak hayvanı diye bir şey olmaz. Ya vahşi hayvan vardır ya da evcil hayvan vardır. Evine alıp bakamıyorsan sahiplenmezsin, o kadar.

Böylece hayvan zulmü içeren vahşetlere de fazla rastlamazsın.
0
bos gezenin bos ustasi
(17.06.18)
Eyaletler bazında sistem değişiyordur belki ama Amerika’da, bulunduğum eyalette öldürülüyor gerçekten ama arada bir iki bölgede yakalanmayan kedi de var ara ara. Eskiden oturduğum sitede 4-5 kedi vardı, bir kadın sahiplenmişti onları. Sonra sa sitenin kedisi olarak kaldılar ama onun dışında, normalde serbest dolanan ked yok pek. Yakalanmayan kedi var.

Buradakiler ses çıkarmıyor çünkü başka seçenek olduğunu tahmin edemiyor pek. Öyle kedili, köpekli ortamda yaşayan pek olmamış.

Bulunduğum yerde ayı da var mesela. Geçen gün “Kampüse ayı gird, lütfen çıkmayınız ayı gidene kadari gibi bir mesaj geldi. Yarım saat sonra “Ayı gitti” diye mesaj geldi örneğin. Hadi, bu vahşi hayvan da, ortalıkta tavşanlar dolaşıyor, ellerimizle marul verebildiğimiz inaana alışkın geyikler var kampüste. Burada sokk hayvanı yok değil, kedi köpek yok. O açıdan, bos gezenin bos ustasi’na katılmıyorum pek.
0
aychovsky
(17.06.18)
Sadece Yunanistan da değil İtalya'da da var kedi köpek. Macaristan'da da topluyorlar, ev bulunamıyorsa köpeklere belli bir sürede, köpekler öldürülüyor.

Dünya Kupası, Olimpiyat gibi büyük organizasyonlar düzenleneceği zaman mobil krematoryumları ortaya çıkartmaktan çekinmiyor birkaçı. Rusya'da yaşandı son olarak toplu öldürmeler, ondan önce Romanya ve Ukrayna'da da mobil krematoryumlar dolaştırıldı.

Toplama ve öldürme sebebi güvenlik ve sokak hayvanlarının sebep olabileceği hastalıklar olarak gösteriliyor.

Abdullah Cevdet Osmanlı'da sokak köpekleri toplatılıp öldürülsün diye propaganda yapıyor ama sonuc alamıyor diye hatırlıyorum. Yani bizde de 100 yılı askın bir tartısma konusu.
0
buf-e kür
(17.06.18)
doğrusunun toplatılma yada sokakta hayvan olmaması olduğuna ben hiç ama hiç katılmıyorum. hele ki kedi konusunda hiç hiç hiç katılmıyorum.

kedi olmayınca heryeri fare basıyor sonra onlarla uğraşıyorlar. avrupada yada amerikada heleki amerikada çok fazla fare dolanıyor. halbuki kediler dolansa fareler çoğalamayacak. böylelikle farelerden kaynaklı hastalıkta olmayacak. kedi tertemiz hayvan.
0
biergarten
(17.06.18)
Evcil kedi de fare yakalar? Indoor cat olması şart değil. Evcil dışarda takılan kedi de var gece evine gidip yatıyor.

Mesele sahipsiz evcil hayvan olmaması gerektiği. Bir hayvan bir duruma maruz kalırsa veya bir duruma sebebiyet verirse sahibi bunun muhatapı olmalıdır.

Öyle çok uğraşmaya gerek yok gelişmiş ülkelere bakıp aynısını yapacaksın bazı konularda. Bu da onlardan birisi. Sanki onlar hiç mi tartışmamıştır bu mevzuları hele hele etik durumunu, faydasını, zararını...

Sokakta sahipsiz köpek demek mesela saldırabilir bir çocuğa vs demek. Kuduz demek. İstismara açık demek, gece havlaması demek.

Kısırlaştıracaksın sokak hayvanlarını, yoğun biçimde buna bütçe ayıracaksın. Sahiplendireceksin, toplayacaksın. Ve göreceksin ki halen milyonlarca köpek başıboş ve ürüyor.

Çünkü Türkiye'de 25-30 milyon sokak hayvanı yaşıyor. Bu korkunç bir rakam. Bu hayvanların tamamının beslenmesi, barınması, sağlıklı yaşaması imkansız. İhmalden ve cahilce vicdan yapmaktan ötürü bu kadar fazlalar.

Sonunda bu hayvanlar ya öldürülecek, ya ölümden beter biçimde sokakta sefilce yaşayacak ve üstüne işeyen, tekmeleyen, elini kolunu kesen psikopat manyakların kurbanı olacak. En iyi ihtimalle ise bir çöpçü presleyecek, belediye zehirleyecek.

Benim yaşadığım yerde tavşanlar, tilkiler, geyikler, ceylanlar, keçiler, domuzlar var yaban hayvanı olarak, şehre indikleri de oluyor kışın ama hiç kedi köpek yok sahipsiz.

Çöp karıştıran, sefilce yaşayan, savunmasız bir tane hayvan bulamazsınız.
0
bos gezenin bos ustasi
(17.06.18)
kedi olmazsa pek tabi ortalık fare dolar. evcil kedi fare yakalayamaz tezini de daha geçen gün önümde ağzında fareyle koşturan kediye söyleyin bence. bakın bakalım istanbul'da ne kadar fare var new york'ta. ortalıkta fare mi gezinsin yoksa kedi mi karar sizin.

he köpek konusunda bende katılıyorum. çünkü çeteleşip insanlara zarar verme ihtimalleri var.
0
biergarten
(18.06.18)
(2)

asagidaki konularda kitap önerisi?

kendimi tanimaya yeni basladim
davranissal iktisata "hizli ve yavas düsünme"yle müthis bir ilgi duydum. Onun ayarinda akici ve baslangic seviyesi icin kitap önerilerinizi bekliyorumkonular: türkiye iktisadi tarihi, yalin üretim, six sigma, davranissal ekonomi ve pazarlama(ders kitabi arayisinda degilim, bunlar sadece hobi olarak
davranissal iktisata "hizli ve yavas düsünme"yle müthis bir ilgi duydum. Onun ayarinda akici ve baslangic seviyesi icin kitap önerilerinizi bekliyorum

konular: türkiye iktisadi tarihi, yalin üretim, six sigma, davranissal ekonomi ve pazarlama

(ders kitabi arayisinda degilim, bunlar sadece hobi olarak ilgilendigim alanlar)
0
kendimi tanimaya yeni basladim
(16.06.18)
Dan Ariely’nin kitapları, özellikle Akıldışı Ama Öngörülebilir (Predictably Irrational) ve Akıldışının Mantığı (The Upside of Irrationality).
Görünmez Ekonomi (Freakonomics) - Stephen Levitt’di galiba
Dürtme (Nudge) - Richard Thaler
Türkçesi yok ama İngilizcesi korsan e-kitap olarak mevcut olan Driven diye bir kitap var, Paul Lawrance’ındı.
0
aychovsky
(16.06.18)
@aychovsky cok tesekkür ederim
0
🌸kendimi tanimaya yeni basladim
(30.06.18)
(30)

Teste gore sol beyin agirlikli misiniz sag mi?

stavro
Test sayfasini alttaki duyurudan gordum, sag-sol beyin testi de varmis:https://www.arealme.com/left-right-brain/en/ Test ingilizceBenim %76 sol beyin cikti.
Test sayfasini alttaki duyurudan gordum, sag-sol beyin testi de varmis:
www.arealme.com Test ingilizce
Benim %76 sol beyin cikti.
0
stavro
(15.06.18)
%60 sol- %40 sağ
0
sta
(15.06.18)
73% sol
0
tsubasa
(15.06.18)
%57 sağ %43 sol

ama üç dört soru için "her ikisi" demeyi tercih ederdim. seçim yapmak zorunda olmak kötü
0
dilemma of subscribtionability
(15.06.18)
Bu testten önce de bana çok sol beyinli olduğumu söylerlerdi, kendimden sol beyin 3-5 kişi tanıyorum. (kesin milyonlarcadır, o ayrı)
%76 sol
0
aychovsky
(15.06.18)
left right balanced: %50 - %50 çıktı.

Sonuca katılıyorum.
0
idexo
(15.06.18)
%56 sağ %44 sol
0
pastörizesüt
(15.06.18)
56 sağ
0
eazy
(15.06.18)
%50 sağ %50 sol. Bu tarz testleri çözmeyi seviyorum genelde bu şekilde çıkıyor. Doğru heralde.
0
Corrigan prefers beer
(15.06.18)
%63 sol. Halbuki kendimi sag beklerdim.
0
yuzır
(15.06.18)
53 sol 47 sağ
0
curukturpkokusu
(15.06.18)
sol %56

sen baya sanatsizmissin beya
0
tomcruise
(16.06.18)
%70 solmuş
0
in vino veritas
(16.06.18)
Left brain inclined · SYMBOLIC

%60 sol
%40 sağ

Solcu çıktım.
0
dissendium
(16.06.18)
%83 sol nedir arkadaş
0
janavarorion
(16.06.18)
%50-%50 ciktim.
0
astrid
(16.06.18)
%60 sol. ulan o zaman niye matematige kafam hic basmiyor?
0
der meister
(16.06.18)
Left brain 66% : 34% Right brain

Left brain: SYMBOLIC
ANALYTIC
OBJECTIVE
RATIONAL
ORDER
MATH
DIGITAL

Right brain: MUSIC
ART
INSTINCT
MEMORY
IMAGINATION
EMOTION
CREATIVE

Aslına bakarsanız ikisinde de çok yetenekli değilim. Ama bir analitik yanım olduğuna inanıyorum.
0
perfectum
(16.06.18)
Left right balanced: 50% left 50% right.
0
i m cool with that
(16.06.18)
%60 sol, %40 sag.
0
rm
(16.06.18)
Left brain inclined · ANALYTIC

Left brain 66% : 34% Right brain
0
tepedeki psychedelic adam
(16.06.18)
73 sol. Genelde böyle cikiyo zaten bu testlerde çünkü kişisel ozelliklerim hep sol beyine atfedilen özelliklerle örtüşüyor.
0
nundu
(16.06.18)
sağ sol dengeli çıktı ve bence doğru bir sonuç.
0
ezkaza
(16.06.18)
56% sol 44% sag

Dengeli ciktigini dusunuyorum:)
0
kuehles blondes
(16.06.18)
%76 sol, %24 sağ.
0
pike
(16.06.18)
70-30
0
harvey
(16.06.18)
Right brain inclined: emotion
%43 sol - %57 sağ
0
alessea
(16.06.18)
@aychovsky @pike
sizinkini soylemeseniz de tahmin edebilirdim;)
0
🌸stavro
(16.06.18)
64% Right brain. Su çaldı kafamda sonucu görünce: www.youtube.com
0
buf-e kür
(16.06.18)
%90 sol, %10 sağ.
0
nicorobin
(16.06.18)
%53 sol - %47 sağ

sol ağırlıklı bekliyordum oysa.
0
lemmiwinks
(18.06.18)
(11)

Dün gündem olup bugün hayatını kaybeden yavru köpek

ms brownstone
Ben bunu atlatamıyorum ya. 2 gündür aklıma geldikçe ağlıyorum. O masum bakışları gözümün önünden gitmiyor hiç. Bu boktan ülkede hayvana şiddetin her türlüsünü gördük ama bu denli içim acımamıştı galiba daha önceki o iğrenç olaylarda bile. Dünyadan bihaber el kadar bir bebeğin 4 bacağının kesilmesi,
Ben bunu atlatamıyorum ya. 2 gündür aklıma geldikçe ağlıyorum. O masum bakışları gözümün önünden gitmiyor hiç. Bu boktan ülkede hayvana şiddetin her türlüsünü gördük ama bu denli içim acımamıştı galiba daha önceki o iğrenç olaylarda bile. Dünyadan bihaber el kadar bir bebeğin 4 bacağının kesilmesi, yaşadığı o acı aklımdan çıkmıyor bir türlü. Gece rüyama da girdi, gerçekten delirecek gibi hissediyorum o bebeğin o anları gözümde canlandıkça.

Bir sorum da yok galiba aslında. Bu saatte nöbette tek başıma ağlarken buraya yazmak istedim. Hiç mi mutlu olmayacak bu hayvanlar bu ülkede? Ne yapıp ne etmemiz lazım bizim? Hiç mi yok çözüm önerisi Allah aşkına ya? Nereye kadar gidecek böyle?
0
ms brownstone
(15.06.18)
Bir gün. Hayvanlara yapılanlar, hayvanların sevilmeden aç susuz yaşamaları yüzünden, bunlara karşı koyamadığımdan ötürü intihar edicem. Bunu çok ciddi söylüyorum. Dayanamıyorum. Kaldıramıyorum.
0
brad pitt
(15.06.18)
Aynı şekilde hissediyorum. Nasıl dayanıyorum bilmiyorum. Kalbim eziliyor. Çaresizim, gerçekten çok çaresizim. Tek umudum hayvan hakları yasasının çıkması, sapanla kuş vuran çocuklara kadar herkesin çok büyük cezalar alacağı bir yasa.
0
mutlusismankedi2015
(15.06.18)
Baska insanlarin hayvanlara kotuluklerini her zaman engeleyemeyiz ama biz kendimiz hayvanlara iskenceyi en aza indirebiliriz.

abolisyonistveganhareket.org
0
Traveller
(15.06.18)
İzlemedim. Bunu atlatabileceğimi sanmıyorum.
0
cevahir
(15.06.18)
Twitterda o masumdan dolayı #HayvanaSiddetSuctur hashtagı açıldı oraya da yazmak isteyeniniz olur
Bu zalimliği yapanı ihbar edene para ödülü verilecek bir de sanırım..
Yaşasın cehennem.
0
esmeralda
(15.06.18)
Benim de gördüğümden beri içime taş oturdu sahiden. Videoyu izlemedim, tek bir resmini gördüm sadece yavrunun. Aklımdan çıkmıyor diyebilirim. Doğada canlılara bu kadar zarar veren bizden başka tur yok maalesef.

Ülkemiz için de konuşursak bireysel örgütlenme bir yere kadar ise yarıyor; yasalarla hayvan hakları güvence altına alınmalı.
0
fraise
(15.06.18)
Canlı canlı bir insanın elleri de kesildi. Konuşan, karşı koyabilen bir varlığa böyle bir şey yapabilen insanlar hayvana da yapar. İnsanlar mutlu mu, bir değeri var mı ki hayvanların olsun? Ben bu tür insanların rehabilite edilemeyeceğini düşünüyorum. Keşke hayvanı keseceğine kendini kesseydi, en azından bir pislik azalırdı.
0
marla is in my head
(15.06.18)
sözlükte gördüm çok defa ama tıklamaya korktum.

sanırım iyi yapmışım.
0
Photographer
(16.06.18)
izlemedim, haberi de gördüm. ne olduğunu biliyorum ama okumadım. sözlükte ilgili başlıklara da bakmadım. ben doydum sanırım.
0
runagain
(16.06.18)
Homo sapiens bu dünyadan yok olunca değil, homo sapiens'ten daha üstün bir varlık yerini alınca aynı eziyetleri etmeye başladığı gün anlayacaklar.
0
perfectum
(16.06.18)
Dün haberim yoktu benim, bugün Facebook’ta resimlerini görünce dağıldım. Video varmış sanırım; kaldırabileceğimi sanmıyorum. Fotoğraf gözümün önüne gelince bile zor bakabiliyorum.

Birkaç sene önce evin civarlarında yürürken önümde liseli iki genç vardı. Muhabbet ede ede gidiyorlardı. Kaldırımla evlerin arasına da belediye ağaç dikmiş. Yeni yeni fidanlar filizleniyordu. Yürürken gencin biri eğildi, fidanlardan birini kırdı. İçimden “E niye böyle bir ihtiyaç hissetti ki” derken, orada bize doğru yürüyen yaşlıca bir kadın “Oğlum, niye kırdın şimdi, ne anladın” diye sordu. Kıran çocuk “Hiiiiç, öyle duruyordu, kırdım” dedi. Yanındaki teyzeye çıkıştı “Sana mı hesap verecek kırarken” diye. Sonra da iyice dayılaşmaya başladı ve “Kadın olmayacaktın ki sen”e kadar getirdi. Sonra aray biz ve çevredekiler girince çocuklar terslene terslene gittiler.

Tabii, fidanın canıyla köpeğin canı, acısı, ızdırabı arasında ne kadar fark var; hiç düşünmeden ve durduk yere bulduğuna zarar veren birileri var. Yani, yapan “Ehehe, ne biçim oldu” diye mi yapmıştır, hiç düşünmeden mi yapmıştır; hayal bile edemiyorum. Böyle bir insanın nasıl bir hayatı olduğunu, çevresince ya da ailesince nasıl bilindiğini merak ediyorum. Bir insan bu noktaya nasıl gelebilir, merak ediyorum. Çocukken mahallede bazı çocuklar kedilerin kuyruklarını birbirine bağlarlardı, onlar mı büyüyünce böyle oluyor?

İnsanlar kan davası için, siyasi ve dini görüşleri için birbirlerini öldürüyor ve bu nefrreti onaylamasam da anlayabiliyorum. Kurban kesimi yine zor, belli bir amacı var ama bebecik bir köpeği insan niye kesmek ister, neden buna ihtiyaç duyar, nesinden zevk alır ya da hangi duyguyu tatmin eder, neden böyle bir dürtü hisseder insan.

Freakonomics diye bir kitap vardı. Orada silahlanmadan ve Amerika’daki yaklaşık 50 küsur yıl önceki saldırılardan bahsedyordu. Silah yasalarıyla ilgili geçmiş gelişmeler pek etkili olmamış ama uzun dönemde etkisi olan en önemli iyileştiricinin kürtaj olduğu ortaya çıkmıştı. Makalenin de kaynağını vermişlerdi. Bakıldığında bu vahşileşmenin istenmeyen, annenin başına kalan ya da mutsuz ailelerde yetişen; bu yüzden de çocukluk ve gelişme dönemi çok sorunlu geçmiş kişilerde veya onların ana-babalarında çok daha fazla görüldüğü gözlemlenmiş. Kürtaj yasasının çıkmasıyla uzun vadede büyük yol kat edilmesini sağlamış. Amacım kürtaj tartışması çıkarmak değil de, baktığın zaman derdim, kürtaj yasası zaten var da, doğum kontrolünün nasıl olacağını bilmeyen milyon insan var. Ötesinde, sıkıntının, kutuplaşmanın, düşmanlığın yoğun olduğu bir ülkedeyiz ve çocukların cici cici yetişmesi çok zor. Herkes manyaklaşmıyor ama ruh halini yanda akıl sağlığını düzgün tutmak zor. Eğitim sistemi benim çocukluğumdan beri düşmanlık üzerine yapılandırılmış, öncesini bilemem. Psikologların bir oda sahibi olması bu açıdan önemli. 80-90’larda TRT vergi kaçırmayı önlemek için fiş/fatura alımını “Bir alışveriş, bir fiş” reklamları yapmıştı ve fiş alımı o dönem bir miktar patlamıştı. Şu anda psikoloğa deli doktoru olarak bakan çok insan var; “Bir alışveriş, bir fiş” gibi kamu spotlarıyla önyargılar silinmeye çalışılsa ve aslolarak da eğitimle de üzerine düşülse uzun vadede böyle şeyler işemyarar gibi geliyor.
0
aychovsky
(16.06.18)
(19)

bayramda kadının kocasının elini öpmesi

caletti
öpmeli mi? öpmemeli mi? öper misiniz? öptürmez misiniz?
öpmeli mi? öpmemeli mi? öper misiniz? öptürmez misiniz?
0
caletti
(14.06.18)
Kadın istiyorsa öper. Kadın değilim. Eşim olsaydı ve öpmek isteseydi gülerdim ama öptürürdüm. Öptürmeyi cümle içinde çok kullanmak da amma leşmiş
0
glamdr1ng
(14.06.18)
islami öğeler içeren bir erotik filmin başlangıcı gibi duruyor hikaye. şahsen ben öptürürüm.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(14.06.18)
Opmek isterse optururum ne var canim. Bence guzel. Ama teklif etmem. Ama bunu seramoni gibi de yapmam boyle burseye niyetlenirse is sebeklige doner. Ben de onun elini operim filan derken, sordugunuz sorunun baglamindan cikar :)
0
allah yazdiysa bozsun
(14.06.18)
öptürmeyen adam değildir
0
malheiros
(14.06.18)
Öptürmem. Çağ dışı bir fikir olarak görüyorum.
0
dissendium
(14.06.18)
valla arkadaş asıl sizin onun elini öpmeniz lazım. yok yani sizin gibi sığırlara hala tahmmül ediyorsa eli öpülcek kadındır.
0
Photographer
(14.06.18)
Erkek de operse sorun yok yoksa misogyny olur.
0
Traveller
(14.06.18)
Ahaha aylardir bugunu bekliyorum, harcligim bile hazir.
0
brkylmz
(14.06.18)
ay niye öpüyorum şaka mı? O benim elimi öpsün
0
fragile lady
(14.06.18)
o ne be? kimse kimsenin elini opmesin, bence.
0
e haliyle
(14.06.18)
Bana gore sacma sapapn bir sey de iki kisinin arasinda olan bir sey, isterse ayagini da oper.
Cok istiyorsa al op cok sitiyorsan der uzatirtirm elimi.
0
stavro
(14.06.18)
2018'de ulkemizde hala sorular sorular, acaba 2118'de de ayni seyler olacak mi?
0
Traveller
(14.06.18)
annem öpüyor.
ben öpmem.
ben kendi çocuğuma da el öptürmem. gereksiz bi adet, yavaş yavaş yok olur umarım.
0
elorelia
(15.06.18)
Cevresinden oyle gorduyse ve oyle bir kulturun agirlikli oldugu bir cevre icinde buyuyup yetismis ve bu sekilde aliskanlik haline getirmis birine "Hayiiir, opmeee" demem de, fanteziler ve bazi aliskanliklar disinda kocayi (esi, vb) babanmis, buyugunmus gibi kabullenip torenlesmek uzucu geliyor. Yani, baban gibi yaklasilan kisi koca gibi sevilemezmis gibi geliyor (tersi cinsiyetler de gecerli).
0
aychovsky
(15.06.18)
öptürmem ayıptır
0
yuto
(15.06.18)
öperim.
0
nickimin hakkini veremedim
(15.06.18)
bu opme sevgi amaciyla yapiliyor ise yapilabilir, kisisel karardir. ancak biat etmek amaciyla kadin kocasinin elini opuyorsa feministlik damarima basmis olur. kolelik sistemini surdurmenin bir anlami yok.

ben opturmem. dudak varken neden el opulsun ki?
0
tomcruise
(15.06.18)
esref
(15.06.18)
Adnan Binyazar'ın ölümün gölgesi yok adlı bir kitabı var. kitap tabi geriye dönüşlerle geçiyor. eşiyle çorum'da tanışıyorlar 70 ya da 80'lerde.

bir bayram gününü anlatırken şöyle güzel bir şey yazıyordu kitapta. şimdi tamı tamına doğru yazamam muhtemelen ama şöyle bir şeydi: Bayram olunca sabah kalkıp elimi öperdi o benim elimi öper de ben öpmez miyim ? ben de onun dünyamı yeniden kurgulayan ellerini öperdim,gülerdi.
0
biravekahve
(15.06.18)
(21)

kim suçlu?

legalize marijuana
sabah dış kapıyı açtığımda baktım anahtarlar yine kapıda (dışarıda) kalmış.Dün akşam girerken eşim kapıyı açmıştı, o girdikten sonra ben de girdim ve kapıyı kapattım. Anahtarla açan mı (eşim) suçlu, ardından girip kapıyı kapatan mı? iddiaya girdik sonuçları bekliyoruz.
sabah dış kapıyı açtığımda baktım anahtarlar yine kapıda (dışarıda) kalmış.

Dün akşam girerken eşim kapıyı açmıştı, o girdikten sonra ben de girdim ve kapıyı kapattım.

Anahtarla açan mı (eşim) suçlu, ardından girip kapıyı kapatan mı? iddiaya girdik sonuçları bekliyoruz.
0
legalize marijuana
(14.06.18)
ardından girip kapıyı kapatan
0
mysql34
(14.06.18)
ikinizde de suc var ama asil kapida unutan da oran fazla :)
0
kamyonsans
(14.06.18)
erkek olan suçlu. :)

edit: ikiniz de erkekseniz ikiniz de suçlusunuz.
0
lemmiwinks
(14.06.18)
anahtar kimin elindeyse, kim açtıysa sorumluluk ondadır
0
yemrem
(14.06.18)
Suç degil de hata diyelim. Eşinizin ardından içeri girerken anahtarın kapıda olduğunu görüp almadıysanız siz hatalısınız. Anahtarı farketmediyseniz eşinizin hatası.
0
bego
(14.06.18)
abi gelir tinercinin teki uyurken basar jileti boğazınıza

siz neyi tartışıyorsunuz anlamadım ki?
0
Photographer
(14.06.18)
Anahtarla açanda artik anahtarin sorumlulugu. Ben tekrar bakmazdim anahtari almis mi diye.
0
aquarium
(14.06.18)
hırsız girseydi, hırsızın hiç mi suçu yok derdim.
%50-%50 paylaşın bence.
0
rhan
(14.06.18)
Photographer +1000 tam benim kafadan :) ayrıca tartışmayın ikiniz de suçlusunuz, hadi kapıyı açan kişi unuttu, dikkatsiz belli ki, bir an önce eve gireyim de yorgunluktan ölüyorum mantığıyla aceleye getirmiş, arkasındaki kişi de ona güvenip nasılsa almıştır anahtarı mantığıyla hareket etmiş. Sonuçta her ikisi de dikkatsiz ve suçlu.
0
noeldayın
(14.06.18)
%100 eşiniz suçlu. kapı anahtarla açılır, sonra anahtar bir yere bırakılır. ben her eve girdiğimde kapı deliğine de bir bakayım demem.
0
mahmut29
(14.06.18)
Aynı şeyi eşimle yaşadık. O da beni suçladı. Açan suçlu işte o kadar!
0
petekpare
(14.06.18)
Kapiyi acip ustunde anahtari unutan suclu.
0
perfectum
(14.06.18)
açan anahtarıda almak zorunda eşin suçlu. hep kolaycılık olmaz.
0
mikahakkinen
(14.06.18)
Anahtarla kapıyı açan suçlu
0
sta
(14.06.18)
Yıl olmuş 2018 hala kapıları 100 yıllık anahtar tekniği ile açıyoruz, bence tek suçlu kapı üreticileri.
0
John Bloor
(14.06.18)
Anahtarla açan kişi anahtardan sorumludur. Son giren kişinin anahtarı alma yükümlülüğü yoktur.
0
hz emreyiz
(14.06.18)
acan kisi kapiyi acar anahtari soker. sonucta anahtar onun anahtari, cantandan cikardin, kapiyi actin, anahtari soktun, cantana geri koydun.

bundan bagimsiz olarak tabii ki erkek suclu.

gece kapiyi iceriden kilitleme aliskanligi edinin. anahtar takmak falan zor geliyorsa mandalli kilitler var disarisi anahtar icerisi elle cevirmeli mandal. kilitlenmemis kapilari acmasi o kadar kolay ki...
0
robokot
(14.06.18)
Anahtar suçlu.
0
pike
(14.06.18)
anahtar +1.

kanı bozuk anahtar.
0
binder dandet
(14.06.18)
Bence kapıyı açınca sakin sakin girdiyseniz ve buna rağmen unuttuysa eşinizin, o sırada bir şeylerdn konu açmışsanız, aynı anda size cevap vermeye çalışıyorsa ve bu yüzden dalgınlığa geldiyse çoğunluk sizde olmak üzere ikinizin suçu.
0
aychovsky
(14.06.18)
kapı suçlu :)
0
yine tek mactan yatan adam
(14.12.18)
(11)

internet üzerinde nefret ettiğiniz insan tipleri neler?

binder dandet
benimkilerle başlayalım;1.her türlü fotoşoplu şopsuz fotoğrafı, gifi, png yi allah ne verdiyse gerçek zannedip araştırmadan karşı tarafa b.k atan ampuller ve cehepe teyzeler2.uçan kuşa asılan zalımler3.dizi film sitelerinde sanki altyazı için para vermiş gibi konuşan '' ya altyazılar nerde ya uffh''
benimkilerle başlayalım;

1.her türlü fotoşoplu şopsuz fotoğrafı, gifi, png yi allah ne verdiyse gerçek zannedip araştırmadan karşı tarafa b.k atan ampuller ve cehepe teyzeler
2.uçan kuşa asılan zalımler
3.dizi film sitelerinde sanki altyazı için para vermiş gibi konuşan '' ya altyazılar nerde ya uffh'' cular

Top3'üm bunlar.

Ya sizin?
0
binder dandet
(12.06.18)
çomar
duyar neferi
feminazi.
0
gadasiz
(12.06.18)
nefret demeyelim de iste hoş karşılamadığım diyelim.

gerçekteki hayatsızlığını internette yarattığı bambaşka persona üzerinden kapatmaya çalışıp, kendi kendini tatmin etmek için online olan kullanıcılar.
0
AlsterWasser
(12.06.18)
1) sadece başlığı okuyarak cevap verenler,

2) google'da arayabileceği basit şeyleri, insanlara soranlar. örneğin, bir şey yazmışsın, adam; yazdığının içinden bir kelime seçip "bu ne" diye mesaj atıyor. kardeşim, git arat, her şeyi devletten bekleme.

3) red pill'ci, kadın düşmanı veya homofobik kitle. iki üç cümle okuyup çevresindeki herkese aynı stratejiyi uygulayabileceğini ve garip bir şekilde bu stratejilerin işe yarayacağını düşünen tipler,

4) her başlığın altına "x ne amk", "y kim amk" yazanlar,

5) futbol takımlarını anasını babasını savunur gibi savunanlar,

gibi gibi.
0
nice tnetennba
(12.06.18)
1- çomar
2- sürekli kendini pazarlayan, ilgi çekmeye çalışan tipler
3- hiçbir şey bilmeden her boku bilenler
0
cay koy geliyorum
(12.06.18)
Duyuru için ilk aklıma gelen: " x olayı nedir biri açıklasın"
Yani internet elindeyken 30 saniye sürmeyecek bir arama ileulaşabilirken insanlardaki bu hazırcılığı anlamıyorum.
0
Amaranta ursula
(12.06.18)
Akpliler
Akplilere koyun diyen muhalifler
Sürekli laf sokmalı biz neler gördük vs sözler paylaşan kezban kızlar ve teyzeler
Adamlık abidesi abiler
Rakı masasını, gittiği eğlence mekanını paylaşanlar
Kocişimciler
0
curukturpkokusu
(12.06.18)
foto koyup 2km açıklama yazanlar. kendini ifade edemiyorsan yaşama kardeşim.
0
mikahakkinen
(12.06.18)
Kapi gicirtisina duyar kasanlar.
Feminazi ordusu
Yeryuzundeki en erdemli insanmis gibi davranan samimiyetiszler.
Fanatigi oldugu seye laf soylenince cilgina donen fanatikler.
Reisciler
0
stavro
(12.06.18)
insanlari kafama hic takmiyorum, ne halleri varsa gorsunler. nefret ettigim bir kitle yok.
0
tomcruise
(12.06.18)
Nefret ediyorum diyemem de, rahatsız olduğun iki tip var. Biri durduk yerde hayat görüşünün propagandasını yapanlar. Görüşe katılsam ya da sempati duysam bile bile bir noktadan sonra kendi görüşümü bile desteklemeyesim geliyor. Bir diğeri de Sözlük’te espri ve çöp entry kasanlar. Eski TRT2 ortamını beklemiyorum da, sayfalarca bana komik gelmeyen geyikleri okuyup sadede gelememek, olayı anlayamamak rahatsız ediyor.
0
aychovsky
(12.06.18)
sapıklar
0
redskull
(12.06.18)
(10)

Ne tepki verirdiniz?

sacrilegious
Şehirdışından kız kardeşiniz(yaş 21) gelmiş olsa, arkadaşlarıyla görüşmek için akşam 6’da dışarı çıksa “anahtarım yok 10-11 gibi dönerim ama belli de olmaz evde misin” desee siz de onun anahtarı olmadığı için ne olur ne olmaz kapıda kalmasın diyerek gece 11gibi döneceğiniz planınızı iptal edip evde
Şehirdışından kız kardeşiniz(yaş 21) gelmiş olsa, arkadaşlarıyla görüşmek için akşam 6’da dışarı çıksa “anahtarım yok 10-11 gibi dönerim ama belli de olmaz evde misin” desee siz de onun anahtarı olmadığı için ne olur ne olmaz kapıda kalmasın diyerek gece 11gibi döneceğiniz planınızı iptal edip evde onu bekliyor olsanız ve kendisi bunu bile bile gece 1:30a kadar eve dönmemiş olsa. saat 12de arayıp “sabah 7de dersim var uyukluyorum nerdesin gelip alayım mı” dediğinizde yarım saate geleceğini söylese ama gelmese “yaptığın bencillik” diye mesaj attığınızda sizi “ne saçmalıyosun bi şeyi de abartma çalarım kapıyı açarsın ne var sanki” diyerek yanıtlasa tepkiniz ne olurdu?
0
sacrilegious
(12.06.18)
tonlarca laf söylerim kızarım bi daha ona göre plan yapmam vsvs
0
lata
(12.06.18)
sert tepki vermezdim. hatta ben yatıyorum gelince kapayı ısrarla çal diye mesaj atardım. konuyu da uzatmazdım.
21 yaşında olduğu için tavırları normal. çok da şey yapmamak lazım. son olarak bir dahakine bu anı da düşünerek hareket ederim,
0
bazenuyur
(12.06.18)
tersler ama bi dahaki sefere anahtar veririm :/
0
yuto
(12.06.18)
siz ablanısınız galiba. ben abla olsam valla kafayı vurur yatarım. kapıyı duyar da açarsam açarım. yoksa keyfi bilir itfaiye mi arar polis mi arar kendi bilir.
------
0
rosencruz
(12.06.18)
Bi dahaki sefere ona gore hareket ederdim+1

Bu olayi abartmazdim ama. Olur yani, gelmis tadini cikarsin gezsin. Vur kafayi yat, gelince calar kapiyi
0
her giriste sifresini unutan adam
(12.06.18)
Abartmışsın bence de. Kız sormuş 10-11 gibi evde misin diye sormuş. Bu noktada 11 gibi dönülecek planın iptal edilmiş olması kesinlikle kız kardeşin suçu değil. Evde olunmayacağı söylendi de, "o saatte döneceğim mutlaka evde ol" mu diye dayatıldı? Hayır.

Benim başıma gelse, öncelikle planı iptal etmem. O da ona göre yarım saat daha kalır mesela dışarıda. Oldu da ben evdeyim, yarın erken kalkacağım. Onun dönüş saati belli değil. "Ne zaman geleceksin? Şu saate doğru yatarım ben. O saate kadar gelmezsen uyanana kadar zili çal, telefonu çaldır" derim. Telefonu başucuma koyar, uyurum sonra. Yani ben abiyim, erkek kardeşim anahtarı unutunca böyle yapıyorum.
0
nawar
(12.06.18)
nawar + 1
Ben olsam telefonla araşırım. “Çıkarken haber ver, ben de çıkayım” diye. Bir de sık sık gelmiyorsa, uzun zamandır gelmemişse öyle plandan taşmalar falan normal.

Abimle kalırken, böyle durumlar ikimizde de oluyordu. Anahtarı unutuyorduk bazen. Gelince çaldırıyorduk, kapıyı açıp geri yatıyorduk.
0
aychovsky
(12.06.18)
büyütülecek bir şey değil.
1. planımı iptal etmem anahtar verirdim.
2. diyelim ki planımı iptal ettim gelene kadar beklemez vurur kafayı uyurdum.
0
teritori
(12.06.18)
abartmışsın biraz.
0
sizofren06
(12.06.18)
kendi kendini zora sokup magduriyet yaratmisin.
0
brkylmz
(12.06.18)
(14)

İspanyolca parça. Bulamıyorum. Yardım lütfen

fthn
https://instagram.com/p/Bj2zKkvl4Wu/Arkadaşlar Linkte 1 dk’lık bölümü var. İspanyolcam olmadığı için sözlerini serch yapamıyorum. Shazam falan da çare değil. Yardımcı olursanız sevinirim.
instagram.com

Arkadaşlar Linkte 1 dk’lık bölümü var. İspanyolcam olmadığı için sözlerini serch yapamıyorum. Shazam falan da çare değil. Yardımcı olursanız sevinirim.
0
fthn
(11.06.18)
Ben de cok begendim, Sozlerini cikarmak istedim ama soylenen dil Ispanyolca degil, Ispanyolcada olmayan sesler var. Sanirim Italyanca ya da Ispanya'daki eyalet dillerden biri olabilir, ortak kelimeler var. pioggia gibi bir iki kelime duydum.
0
aychovsky
(11.06.18)
Bana sanki ispanyolca gibi geldi. Birkaç kelime de çıkardım ama çözüm değil.
0
🌸fthn
(11.06.18)
yorum yazıp sorun.
0
Photographer
(11.06.18)
Denedim ama yorumu sildi
0
🌸fthn
(11.06.18)
ben de yazdım, bu sefer sayfayı sildi.

orçun geçen sene engellemişti beni zaten.

edit: beni engellemiş.

çok kompleksli adam afedersin.
0
Photographer
(11.06.18)
Normalde öyle şeyler yapmazdı pek ama ben de şaşırdım. Evet hocam seni engellemilş sanırım ben de görünmeye devam ediyor.
0
🌸fthn
(11.06.18)
geçen sene bi şarkı kaydetmiş stüdyosunda, mix mastering leş, ona bu niye böyle oldu diye sormuştum engelledi o zaman, zoruna gitmiş ki bi sene geçmesine rağmen aklından çıkmamış.
0
Photographer
(11.06.18)
Baba sen de adamı yalan etmişsin :)
0
🌸fthn
(11.06.18)
enteresan olan şey, genco arı ile dünyaları konuşuyorum hiç sıkıntı yok, bu adama bişey dedik sinir krizlerine girdi.

kendisi bilir, takılsın öyle facebookta sezen aksu şarkıları çalarak

istediği kadar da yardırsın, stüdyom var benim , kayıt alıyom ben.

aha gördük.

o zaman şey demişti, projenin başında ben yoktum ondan öyle oldu. ondan sonra engelledi.

lan açıklamalara bakıyom davul , bas klavye, gitar hepsini bu çalmış, geriye zaten 1 enstruman kalıyo onu da arkadaşı çalmış, ee kendi stüdyosunda kaydetmiş.
0
Photographer
(11.06.18)
ben de çok merak ettim şarkıyı, ingiliccesi iyi olan bir arkadaş ses kaydı atıp quora'ya sorsun bence.
0
Photographer
(11.06.18)
Bir Ispanyol, bir Yunan, bir de Brezilyali arkadas "Italyanca gibi bu" dediler. Italyan bulalim elbirligiyle.
0
aychovsky
(11.06.18)
Arkadaşlar portekizce olabilir mi acaba ?
0
🌸fthn
(11.06.18)
Gerçi o zaman brezilyalı arkadaş anlardı
0
🌸fthn
(11.06.18)
Evet italyanca. İtalyan bulcaz
0
🌸fthn
(11.06.18)
(6)

tayyo niye surekli muhtarlari cagiriyo

hordes of chaos
muhtar bile olamaz manseti yuzunden mi?
muhtar bile olamaz manseti yuzunden mi?
0
hordes of chaos
(10.06.18)
Bir is arkadasim vardi; muhtarlara akademisyenleri sikayet ettigi donemde "Sikayet etmesini anladim da, niye muhtarlara? Ne yapacak muhtar bana, ikamet mi vermeyecek?" derdi.

Soyle bir teorim var, kaynagim popom tamamen. Bence biraz daha yerel kontrol saglamaya calisiyor olabilir. Yani, kim muhalif, kim degil; bunu en iyi komsularin bilecegini dusunerek ispiyon makami olarak muhtarlari belirlemis ve muhtarlari kendine cekmeye calisiyordur belki. Ileride muhtarlara birtakim yetkileri vererek muhalif sindirmeye calisacak olabilir.
0
aychovsky
(10.06.18)
Dinlemiyorsunuz. Gozunuz kor, kulaginiz sagir. Karsit gorusu dinlemiyorsunuz. Dinlemediginiz icin de anlamiyorsunuz.

Ince'nin mitinglerine gitmeyin demiyorum, gidin. Ama arada Erdogan'in mitinglerinde ne olmus ona da bir goz gezdirin.

Erdogan daha yeni, CNN Turk - Kanal D ortak soylesisinde muhtarlari niye cagirdigini, planlarini tane tane anlatti. Gercekten merak eden acar Youtube'dan izler. Ufak bir spoiler vereyim: Cumhurbaskanligi bunyesinde Muhtarlar Daire Baskanligi diye bir birim var.

Dusmanini tanimadan savasa girmek kadar buyuk bir ahmaklik yok. Gecmis olsun Turkiye.
0
gormemisin oglu
(10.06.18)
birader bi soru soralim dedik anamiza sovmedigin kaldi
gazete okumuyorum tv izlemiyorum miting izleyecek kadar bos vaktim de yok
aklima geldi sorayim dedim buna cevap vereceksen ver yoksa az otede oyna
0
🌸hordes of chaos
(10.06.18)
Her mahallenin ispiyoncusudur muhtarlar. He bunlar tabi tayibbe direkt söylemiyor ama ilçe başkanları va sürekli takip eder muhtarları. Çıban başı var mı yok mu diye.

Ayrıca üstteki arkadaşa da cevap vermek isterim. Senin mantığında kapatalım duyuruyu. Google var ne de olsa.
0
super kahraman olsaydim baba olurdum
(10.06.18)
Niye çağırdı bilmiyorum da ispiyon falan saçmalamayın yahu. Küçük şehirlerde neyse de istanbulda üst komşu birbirini tanımıyor muhtar mı hakkımızda bilgi toplayacak. Onunla uğraşana kadar zaten o eforla sosyal medya hesaplarımızı falan inceleseler on kat bilgi çıkar. Çağırmasının bir sebebi muhtarların daha halktan görünmesi olabilir. Hani monşerlerle değil sizle muhatap oluyorum gibi.
0
mahmut29
(10.06.18)
Bizim muhtar pederin samimi arkadaşı. Bir tane de komşu var adam fetöden firariymiş (sonradan duyduk). Neyse bir gün babama bu komşuyu sormuş. İkisi de fetöcü olduğunu biliyor ama firar mevzularını bilmiyor. Babam demiş bilmiyorum epeydir görmedim.
"Ya ben epeydir evlerini takip ediyorum ışık falan yanmıyor. Birşey mi oldu acaba? Polisi arasam mı?" Demiş. Aklınca nabız yokluyor işte.
Sonra geçen sene ikamet belgesi için muhtara gittim. Telefonda konuşuyor. Kurduğu cümle şöyleydi ben girerken içeri: "ben bu zamana kadar kimseyi şikayet etmedim. Ettin diyen yalan söyler. Ayrıca etmek gibi bir hakkım da var. Fetöcü bunlar sonuçta." diye konuşuyordu.
Beni görünce apar topar kapattı.
Muhtarlara bence böyle bir misyon yüklenmiş.
0
ismira007
(10.06.18)
(9)

Spor salonlari neden telefonda fiyat vermiyor?

stavro
Sb
Sb
0
stavro
(09.06.18)
bir sürü paketi, çeşidi olduğu için olabilir.
0
Photographer
(09.06.18)
Telefonda ikna edemez çünkü, yüz yüze sana 6 aylık ya da 1 yıllık paketi itelemesi daha kolay.
0
yirmisantim
(09.06.18)
yüz yüze görüşüp kafalayabilmek için.
aslında çoğu şeyde böyle. o yüzden netten alışveriş çok avantajlı. aceleye gelmeden rahat rahat kıyaslıyorsun. aklına yatmayınca sonra tekrar bakarım diyorsun. dükkana gidince ürünü karşında görünce yelkenler çabucak suya iniyor.
0
lazpalle
(09.06.18)
Hiçbir yer telefonda fiyat vermek istemez aslında yüz yüze ikna daha etkili bir yöntem olduğu için.
Bizde fiyatlar sabit olmasına rağmen telefonda fiyat vermek istemiyorum kursa çağırıyorum detaylı bilgi için. Daha rahat oluyor.
0
mutekebbir
(09.06.18)
Bazıları özellikle Beylikdüzü’nde bildiğim birkaç salon içerideki müşteriler rahatsız olmasın diye tipini beğenmedikleri, kız düşürmek için içeride aletlerle şaklabanlık yapacak tiplere, üç-dört sap gelenlere yüksek fiyat çekiyorlar. Aynı mekana daha iyi bakımlı, alımlı biri gelince ya da çift olarak gittiğinizde yarı fiyat teklif ediyorlar. Sorunca da efendim pınar hanım x kampanyamız vardı geçen bahsetmemiş size, +6 ay ücretsiz hakkınız daha vardı falan diye kıvırıyorlar. Tutturabildiğine anlayacağın. Şahsen ben geçen sene yıllık 1200 tlye üye olduğum salona. 700e üye olan da gördüm, 2000 veren de. Konuşunca da bişi değişmiyo o ara kampanya vardı, o eski üyemiz, o x kartı y puanı var, z indiriminden yararlandı falan diye sıkıyorlar. Aynı digitürke benzetiyorum fiyat politikalarını.
0
wertyu
(09.06.18)
Telefonda rahat kösemiyorlar.
0
[GODDARD]
(09.06.18)
satış bilmediklerinden. Spora yazılırken 4-5 farklı salon aradım. Hepsi diyor ki gelin konuşalım. Yahu bütçem belli, ben niye ne ödeyeceğimi bilmediğim yere gidip vakit kaybedeyim ki. Telefonda direkt fiyat söyleyen salonla anlaştım.
0
anten
(09.06.18)
Birkac farkli yerdeb fiyat alacagim, hepsine tek tek gidersek isimiz is gercekten.
@wertyu mantikli geldi.
0
🌸stavro
(10.06.18)
Yukaridakiler + 1
Bir de galiba wertyu ile ayni salona gittik galiba. Benim gittigim yerde de fiyatlar farkli farkliydi, milletle konusurken ogrenmistim. Ancak, konustuklarim hep kadindi. Biri "Ben pazarlik yaptim, 600'e geliyorum" dedi, biri "Ben fiyati oyle saniyordum, 1300'e geliyorum" dedi. Tutturabildigi fiyati vermeye calisiyorlarmis. Kime nasil denk gelirse.

Bir arkadasim (erkek) da Sisli'de bir yerde pazarlik yaptigini soylemisti. Ayni pazarlik muhabbetine dun Sozluk'te de denk geldim.
0
aychovsky
(10.06.18)
(13)

Yne Fazla mı Uçtuk be Gençler?

aradaki uzaklik
Yav, seçimden bahsediyorum. Yine twitter’da sağda solda görüyorum sanki kesin kazanacakmışız modunda herkes. Neredeyse şimdiden zafer turuna çıkacaklar. Bir coşku, sevinç, umut. Bu sefer olacak bu iş hissi. Tabi Muharrem İnce’nin etkisi yadsınamaz, herkes adamın etrafında kenetlendi. Ama metropoll,
Yav, seçimden bahsediyorum.

Yine twitter’da sağda solda görüyorum sanki kesin kazanacakmışız modunda herkes. Neredeyse şimdiden zafer turuna çıkacaklar. Bir coşku, sevinç, umut. Bu sefer olacak bu iş hissi. Tabi Muharrem İnce’nin etkisi yadsınamaz, herkes adamın etrafında kenetlendi.

Ama metropoll, sonar gibi muhalif anketçiler bile tayyibi en az 45 gösteriyor. Daha Kandil’e girilecek, ikinci turda Saadet oyları AKP’ye gidecek vesaire.

Yani demem o ki, bir tokat daha yiyeceğiz galiba, çok mu uçtuk yine?

Ne dersiniz?
0
aradaki uzaklik
(08.06.18)
referandumda da erkenden seviniyorduk. çok tehlikeli
0
dog day afternoon
(08.06.18)
Maalesef %53 ile 2. turda alacak.
0
valentinov
(08.06.18)
İlk tur 50.9 ile alacak... Saadet yüzde 1 geçerse hdp 10 ü geçerse herkese benden çay.,.
0
benaslindayohum
(09.06.18)
Ilk turda tayip almazsa ben de hicbir sey bilmiyorum.
Hatta 1 saatligine kadin uzeri simli kadin ayakkabisi giyme sozu bile verdim bir arkadasa oyle soyleyeyim.
Trump'in seciminde de secilmeyeceginden hic suphem yoktu ve yanildim. Gerci koskoca yatirim sirketleri bile yanildi o secimde:)
Keske bunda da yanilsam. Kadin ayakkabisi sikinti degil. Ama hic mi hic sanmiyorum.
0
stavro
(09.06.18)
Muhalefet eskiye gore biraz daha kenetlendi sadece o. Bir de sadece cevremizi goruyoruz. Ne yazik ki yuksek bir sinif ayrimi var. Ilkokul mezunu ciftci, ortaokul mezunu cayci, lise mezunu tamirci, universite mezunu memur ne dusunuyor bilmiyoruz.
0
Traveller
(09.06.18)
benim düşüncem rte net bir şekilde ilk turda alacak cumhurbaşkanlığını. yalnız 1 sene sonra erken seçim olacak ve cumhurbaşkanı değişecek..

en büyük sebebi ekonomi olacak.
0
ssiradanbirigibi
(09.06.18)
Açıkçası umudum yok benim. Evet-Hayır gibi iki basit seçenekli oylamada bile Evet çıktıktan sonra, devamında çok bir şey beklemiyorum. Kazanılsa bile mühürsüz oy olur, trafoya iguana girer, öyle olur, böyle olur; gerçek oy oranından haberimiz bile olmaz. İlk turda işin biteceğini düşünüyorum. 10 yıldır her seçime “Bu seçimi kesin almamız lazım” deyip oturuyoruz; oyumu tabii ki vereceğim ama yıldım artık. Öğrenilmiş çaresizlik oldum.
0
aychovsky
(09.06.18)
Evet çok uçtuk ama uçmadan da olmuyor ki? Şu an yurtdışına gidip yerleşme imkanım yok, uzun bir süre de olmayacak hem maddi nedenlerle hem de köprüleri yıkıp gitmem gerektiği için (ailedir evliliktir vs). Biraz olsun gelecekten yana ümitli olmak istiyorum. Medeni bir Türkiye'de yaşama imkanım varmış gibi kendimi kandırmak istiyorum. Birazcık daha kandırsak, biraz daha uçsak ne çıkar?
0
Sulfoxaflor
(09.06.18)
Cok fazla sorun var. Multeci sorunu, feto sorunu, kurtlerin hapse atilmasi gene ve en onemlisi ekonomi cok kotu. Akp'nin tek guvencesi secim baraji.
0
baldur2
(09.06.18)
bu iş hava işi, insanları etkileme işi. biraz uçmak lazım, o havayı yakalamak lazım ki kararsızlar bu havadan etkilensin "hmm bu adam kazanıcak galiba" desin, sandığa gitmeyecek olanlar gitsin. herkes demiyor mu özgüvenli aday lazım diye, alın size fırsat işte.
0
Bruce
(09.06.18)
Cok fazla sorun olmasi demek oyu dusecek demek degil. Boyle bir korelasyon yok.
0
stavro
(09.06.18)
İlk başlarda güzel bir giriş yaptılar ama şimdi söndü gibi. Bu da bana bu zamana kadarki diğer seçimleri hatırlattı. Dolayısıyla, benim umudum yok. Taş devrine dönmeden durmayacağız diye düşünüyorum. Arada yanan yaşlara üzülüyorum kendim gibi. Gerçekten daha bu işin trafosu var, mührü var, var da var. Bunları da düşününce pek ihtimal vermiyorum. Daha kemik kitlesinin yüzde 45 olduğuna gelemedik bile... Şu elitist kesim (ki bence bütün olanların müsebbibi bunlar) hâlâ akıllanmadı, farkına bile varamadı olan bitenin.

Bence uçanlar fazla uçuyor, ben umutsuzum ama gider oy kullanırım. Ancak, bir beklentim yok.
0
skooma
(09.06.18)
ben hiç sevinen görmüyorum. etrafımdaki herkes çalışıyor.
0
babilbaligi
(09.06.18)
(13)

Gonul iliskileri konusunda kurs verebilecek ???

orixim
Oncelikle merhabalar duyurunun guzide kullanicilari . Elimden geldigince kisa sekilde anlatmayi deneyeyim problemimi. Ergenlik ve univ donemlerimde bu islerle nerdeyse cok az hasir nesir oldum diyebilirim. Cunku hayatimin cogu kismini bilgisayar basinda veya halisaha maclarinda harcadim ve ne yalan
Oncelikle merhabalar duyurunun guzide kullanicilari . Elimden geldigince kisa sekilde anlatmayi deneyeyim problemimi. Ergenlik ve univ donemlerimde bu islerle nerdeyse cok az hasir nesir oldum diyebilirim. Cunku hayatimin cogu kismini bilgisayar basinda veya halisaha maclarinda harcadim ve ne yalan soyleyeyim yoklugunu da hic hissetmedim. Ancak su son 2-3 senedir kendimi biraz bu ortamdan uzaklastirdim ve icimde yillardir kiprasmayan ya da bastirmis oldugum duygular saha kalkti . Ben de ’ ya hak’ diyerekten ortamlara hafiften girmeye basladim ama durust olmam gerekirse fazla saf kaldim diyebilirim . Soyle ki ; simdi etkilesimlerim genel olarak sosyal medya uzerinden ya da arkadas cevremden( cok genis degil genelde is ortamim) oldu ve ben kendimi ufacik birseyden bile cilginlar gibi kaptiriyorum . Su an icinde bulundugum durumdan ornek verirsem eger kizla 3 kere bulustuk . Hersey iyi guzel hos ben surekli mesajlasmalar samimi konusmalar derken ben acik olarak birseyler hissetmeye basladigimi soyledim. durust olmak istedim. Sonra hersey degisti bir anda araya mesafe koymaya basladi boyle olunca ben de yazmayi kestim, ugrasmak istemedim . Biraz uzerinden sure gecince bu sefer o bana yazdi . ‘ Ne oldu bir problem mi var? ‘ diye . Yani ben gercekten cozemiyorum problem bende mi ? Agalar bi el atin su kardesinize . Engin bilgilerinizden faydalandirin beni.

Bunun disinda da hemen birisine kapiliyorum kisacik bir suredir gorusuyor bile olsam. Nasil durdurabilirim bunu ??

Okudugunuz icin tesekkurler :)

youtu.be Sunu da suraya ekleyeyim :D
0
orixim
(07.06.18)
Bunun bi kitabi kurali yok. Biraz tecrübe biraz önsezi:).
0
lata
(07.06.18)
ekşi sözlükte sonsuzluk ve bir gun, lutfu tellioglu, karanlikruya isimli yazarların entryleri bu konuda bir bakış açısına sahip yapabilir seni.

bu bakış açısı ne kadar doğru dersen, ben tespitlerini genel anlamda doğru buluyorum fakat çözüm önerileri konusunda biraz sıkıntı var sanki.
0
biravekahve
(07.06.18)
@Lata onsezim zayıf:( galiba gec kaldım ben biraz

@biravekahve hangi baslik altında?
0
🌸orixim
(07.06.18)
Şükela moduna alırsanız göreceksiniz. Bahsettiğim yazarlar çoğunlukla kadın-erkek ilişkileri hakkında yazıyorlar.
0
biravekahve
(07.06.18)
@biravekahve hangi baslik altında?
ben söyleyeyim the red pill başlığı altında. bu arkadaşlar kırmızı hapcılardan. skeptico'yu unutmuş yalnız. onu da ekleyelim de grup tamamlansın:D
0
ganbatte
(07.06.18)
redpill başlıklarını aman diyeyim okumayın, sonsuzluk ve bir gün, skeptico gibi her şeyi anladığını sanan, kadına köpek çekmeyi ilişki dinamiği haline getirmeyi öneren, neckbeard ve 15 yaş sözlükçüleri klavye başında kadın düşmanı yapan insanların dediklerine özenmeyin hiç. özellikle sonsuzluk ve bir gün. skeptico yine bir derece okunabilir. bir derece.

redpill'cileri ciddiye almamakla başlayabilirsiniz skdkdk
0
nice tnetennba
(08.06.18)
nice tnetennba + 1

Vakti zamaninda, ben 16-17 yaslarindayken Ilhan Uckan vardi. Kadinlari Kullanma Kilavuzu, Erkekleri Kullanma Kilavuzu, Dogru Erkegi Bulma Kilavuzu gibi kitaplari vardi.

Ben de lise son, universitenin ilk yili gibi donemlerimdeydim. Bir erkek arkadasim olmustu, o da cok uzmustu. Ayrildigimizda uzun sure kendime gelemedim. Arkadaslarim da az cok benim gibiydi. Su an 16-17 yasinda olanlari cok kiskaniyorum. Internette gizli soru sorabiliyorlar, arastirabiliyorlar; kendi cevreleri ile yetinmek zorunda degiller. Ben o yastayken boyle bir secenek yoktu; cocukken guzel kadin denince Banu Alkan gelirdi aklimiza. Ayni donemin erkek-kadin iliskilerinde de cevreyle yetinmek zorundaydik.Acikcasi en buyuk derdimiz de ya universite sinavlari ya da sevgiliydi. Sevgili konusunda bayagi sinifta kalmistik.

Ilhan M Uckan ise tam bu donemde hizir gibi yetisti bize. Cok net tavsiyeleri vardi. Su an hatirladigim az sey var ama birini soyle yazayim. "Kavga mi ettiniz? Kadinlar! 5 gun aramayin. Birakin o sizi arasin. Telefonlari acmayin, acarsaniz da yuzune kapayin. Ilk anda size sinirlenir. Bir noktadan sonra sakinlesir. Dusunur, kendi yaptigi hatalari hatirlar. 'Tabii ki telefonumu acmaz' der, uzulur. Arar arar, acmayin. Ilk 3 gun ne yaparsa yapsin, acmayin. Sonra 5. gune kadar ozrunu kabul edermis gibi yapin ama etmeyin. Ilk 5 gunde aramamissa zaten size layik degildir o, sallayin gitsin. Elinizi sallasaniz ellisi. Erkek mi kalmadi" gibi tavsiyeleri olan biriydi. nice tnetennba'nin dedigi gibi erkege kopek cekmeyi iliski felsefesi haline getirmisti.

Hepimiz bu tavsiyeleri uygulamaya basladik (ki hala bu tavsiyeleri uygulayan, bu kurallarla yasayan arkadaslarim var). Ilk basta iyi gibi, kazaniyormusuz gibi gorunse de; bir erkek arkadasimda fark ettim ki, yanimdaki bir 'insan' ya da 'birey' degildi artik. Bildigin, sozumu dinlemek icin agzini acip bakan bir kisiliksize donmustu. Yaninda, ben yoksam ancak kendisi olabiliyordu.

Boyle tavsiyeler insana kisa vadede kazandirsa bile uzun vadede hem kendini hem sevgilini kaybettiriyor. Hatta, Ilhan Uckan'la direkt bir ilgisi olmasa da benzer bir entry var burada.
eksisozluk.com

sonsuzluk ve bir gun, skeptico, vb. redpill tayfasi da Ilhan Uckan'in erkek versiyonlari gibi. Iliskiyi guc oyunu olarak goren, belirli bir kalipta olmadikca insanlarin "ezilmeye mahkum", "kaybetmeye mahkum" oldugunu dusunen, 0-1 yasayan insanlar. Ilhan Uckan "Iliski bir savastir. Yorulan kaybeder" benzeri laflar ederdi; bu grupta da Serengeti Duzlugu'ndeymisiz misali bir av-avci, alfa-beta ayrimi; "ya loser'sindir, ya kazanirsin" anlayisi devam ediyor. Aralarinda cok guzel bir fark var. Ilhan Uckan'a soylediklerinizin kaynagini sorsaniz "Ay, ben hep boyle gordum" der; bu insanlar da kendine kaynak olarak evrimsel psikolojiyi seciyor. Ancak, hicbiri calisma sonuclarini olduklari gibi kullanmiyor. Hepsi bilimsel bir cumle secip onu dolandira dolandira kendi sonuclarina getiriyorlar.

"E bu kurs isi ne olacak? Kimden ogrenecegim" derseniz, kendinizden ve yasayarak ogrenebilirsiniz. Kendinizi taniyarak. Kendinize sadik kalarak. Bu kendiniz zaman icinde, tecrubeyle, geri donuslerle degisebilir. Hicbirimiz hep ayni kalmayacagiz. Kendinizi ve karsidakini tanimak, ne istediginizi bilmek icin ugras gosterebilirsiniz.

Kisa surede birine baglanmak veya asik olmak kotu bir sey degil. Siz kendi duygularinizi ortaya surmedikce, sakladikca, bastirdikca baskalarinin size karsi bir seyler hissetmesini beklemeyin. Belki ileride baskalarina hic baglanamayacaksiniz; bu da sorun degil. Oyle hissediyorsaniz oyledir.

Onemli olan karsidaki kisi ile uyumlu olmaniz. Bir milyon iliski sekli var, herkesin iliskisi kendine ozel. Burada bir duyuru acin; kimse ayni fikirde degil. Ornegin, "Sevgilinizin soyle soyle yapmasina izin verir misiniz" sorusuna bir ton "Hayatta olmaz oyle sey" ile bir ton "Ne var ki canim bunda" cevabini bir arada alirsiniz. Bu insanlari nasil erkekler-kadinlar diye ikiye bolup herkesin bir oldugunu iddia edebilecegimizi dusunmuyorum. Bunlarin da hicbiri yanlis degil; herkes kendine uyanla birlikte oluyor. "Hayatta olmaz" diyen "Ne var ki canim" diyenle bir olsa bile bazen yuruyebiliyor. Tamamen size kalmis.

Bir yerde bir yanlis yapiyorsunuzdur istemeden, olabilir. Olaylari arkadaslarinizla ya da yabancilarla paylasin. Herkes "Aaaa, sen de cok soyle soyle yapmissin. Ya o boyle boyle dusunduyse" derse en azindan durumu anlarsiniz. Belki de herkes "Oy, iyi ki olmamis" diyecek. Durumsal geri bildirimler alin; ozellikle sizi iyi taniyanlardan.

Tum bunlarin sonunda Red Pill'ci ya da Ilhan Uckan'ci olursaniz, olursunuz. Kimsenin de bir sey demeye hakki olmaz ama baskasinin aklini emanet gibi kullanmayin, yasadiginizi sindirin. Baska turlusu elin tasiyla elin kusunu tutmaya calismaya benziyor. Sindirerek ve kendiniz icin ogrenin, yasayin. Bu ogrenme hic bitmiyor ve asil onemli olan da bu yolculuk zaten.

Sorarsaniz; benim de kaynagim yok. Beni de dinlemeyin! Icinizden ne geliyorsa onu yapin ve iyisiyle, kotusuyle yasayin.

Ancak, psikologdan yardim alabilirsiniz. Onlar bilirler bu isleri :)
0
aychovsky
(08.06.18)
Sanırım kendimi tam olarak ifade edememişim. bilerek the red pill ismini zikretmedim.
dediğim gibi bunları okumak kadın-erkek ilişkilerini merak eden bir insana bakış açısı katacak, en azından belli bir çerçeveyi görecek ama doğru ama yanlış bunun sınırlarını zaten insan kafasında oluşturuyor.

zaten yukarıda bahsettiğim gibi benim açımdan red pill, ilişkilerde neden-sonuç kavramını kafamda oturtmamı sağlamıştı. mesela ben daha önce bu yazıları okumadan önce bazı şeyleri deneyimliyor, davranışlarımın sonuçlarında neler olacağını biliyordum fakat bunu temellendiremiyordum. neden böyle olduğuna anlam veremiyordum bazen. red pill'i okuduktan sonra ise demek ki benim düşündüğüm,deneyimlediğim şeyler gerçekten varmış,başka insanlarda yaşamış demiştim,ilginç gelmişti derli toplu bir biçimde okumak düşündüklerimi.

Bu okuduğum şeyler kafamda birçok şeyin netleşmesi açısından çok şey kattı bana fakat hiçbir zaman trp'nin dediği gibi ilişkileri bir oyun olarak gör(e)medim. cinsiyetçi davranışlarda bulunmadım. benim kişiliğime,hayata bakış açıma çok ters geldi ''yaparsan kazanırsın'' denenler. Fakat ilişkilerin dinamiği hakkında iyi bir kaynak olduğunu inkar etmedim hiçbir zaman, bunun sınırlarını belirleyecek kişi yine sizsiniz.
0
biravekahve
(08.06.18)
Sözlük'te "okunmaz adam"ı, duyuru'da "acemi"yi takip et.
(git: eksisozluk.com)
"evlendiğiniz kezbanların eline verdiğiniz tasmanızla hayatınız böyle geçerken, ilgi toplamak için atraksiyon yapan iki maymun ergen mi tepkinizi çekiyor, gencolar?"

"peki hiç iki kadın arasında parasız kaldınız mı?

ben kaldım.

ikisi de terk etti.

kadınları değil, parayı seçin."
aha mgtow("kendi yoluna giden adamlar" olarak çevrilebilir)! bu abilerim evlilik düşünmeyen ya da başından kötü bir evlilik/ilişki geçtiği için artık kadınlardan umudunu kesen tayfa. mgtowcuları red pillcilerden daha samimi buluyorum. bunlar da kadın düşmanıdır, kadınları aşağılarlar ama red pillciler gibi aynı anda elde etmeye uğraşmazlar. felsefeleri "kadınsız hayat, kafam rahat"tır. niye bu akım öneri olarak geldi anlamadım:)
0
ganbatte
(08.06.18)
Baştan belirteyim Shopenhauer'in yaşamıyla ilgili alıntılar Cartwright'ın Schopenhauer biyografisinden.
"eğer bütün kadın cinsinin en seçkinlerinin güzel sanatlarda hiçbir zaman gerçekten büyük, hakiki, özgün ve sahici olan hiçbir şey başaramadıkları ya da hangi türden olursa olsun dünyaya kalıcı değere sahip hiçbir eser veremedikleri akılda tutulursa, kadınlardan farklı hiçbir şey beklenmemesi gerektiği kendiliğinden anlaşılır."
Bu görüşü çoğunlukla Schopenhauer'in yazar olan, 30 yaşına kadar birlikte yaşadığı, onu anlamayan ve cenazesine bile gitmediği annesiyle olan ilişkilerinden kaynaklanıyor. Çok uzatmadan şu karikatür ile özetleyebiliriz: existentialcomics.com
Bir de o dönemde avrupada kadınlara ve erkeklere verilen eğitim tamamen farklı. Bu konuya ilişkin bilgileri hemen hemen aynı yıllarda yaşamış olan Jane Austen hakkında bir yazıdan(University of Southampton) aldım.
Erkeklerin eğitimi hakkında: "A male educational curriculum would have included training in the classics, mathematics, philosophy and the sciences. Boys were usually educated at home by parents or a governess to begin with. Many then went on to schools, either small country schools run by clergymen—Jane Austen’s own father ran such a school—training schools—two of Jane Austen’s brothers entered the Royal Naval Academy at Portsmouth, aged 12—or larger public schools like Eton or Westminster. Depending on social class, young men were either apprenticed or went to university—the Universities of Oxford and Cambridge were the most prestigious, but there were a number of universities for dissenters (those who did not conform to Church of England doctrine, and who were banned from attending Oxford and Cambridge)."

Kadınların eğitimi hakkında:"Female education would have included the following:
Reading (although novels were a potential source of danger—see Jane Austen’s Northanger Abbey for the ill effects of reading too much Gothic literature)
Dancing
Languages—primarily French, but also Italian
Handwriting
Some history and geography
Basic arithmetic
Music—piano, harp, and singing were favourites
Drawing and painting
Needlework
Many of these ‘accomplishments’ allowed young women to demonstrate desirable feminine qualities: grace, deportment, elegance, fine taste, sensibility. Values such as religious piety and chastity, modesty rather than vanity, moderation rather than excess, obedient submission, and innocence were also instilled in young women. Some practical skills were encouraged; women, particularly of the middle classes, needed to have a grasp of domestic management, but without being unattractively intelligent. Indeed, clever women were often the targets of satire. Conduct-book writer John Gregory urged his daughter to conceal their learning from potential suitors because men were generally threatened by women ‘of great parts’ – e.g. with brains."
Kadınlara "Beynini kullanabildiğini anlamasınlar!!!" denilen bir dönemden bahsediyoruz yani.
Schopenhauer'in kadınların bilgisizliği konusundaki görüşleri yıllar içinde değişmiş:"The effects of his popularity, however, may have moved him to alter his view of women. The old misogynist became enchanted by the twenty-six-year-old Elisabeth Ney, who came to Frankfurt to carve Schopenhauer’s bust. The vivacious and intelligent sculptress impressed the philosopher by her artistic talents, and despite the fact that she was a buxom blonde and not a brunette, he was delighted when the grandniece of Marshal Michel Ney (who was executed at Waterloo) sent the old man a photograph of her standing by the bust as it was on display in Hannover, where she went to sculpt King Georg V. Schopenhauer’s close association with Ney, along with the number of women who were keen to discuss his philosophy, may have led the philosopher to waver in his belief that women lacked the intellect and objectivity to meaningfully engage in science or philosophy."

"dahası ben o kanaatteyim ki bir hukuk mahkemesinde bir kadının tanıklığı (diğer şeylerin eşit olması halinde) bir erkeğin tanıklığından daha az muteber olmalıdır, dolayısıyla sözgelimi iki erkek tanık üç, hatta dört kadın tanıkla aynı ağırlığa sahip olmalıdır. çünkü bir bütün olarak alındığında kadın cinsi bir günde erkek cinsinden üç kat daha fazla yalan uydurur ve ayrıca erkek cinsinin takatinin ötesinde olan bir inandırıcılık ve dürüstlük gösterisiyle uydurur."
Bu ise bir kadına fiziksel şiddet uyguladıktan sonra kadının onu dava etmesi ve 5-6 yıl süren davalar sonucunda araya dönemin adalet bakanını sokmaya çalışmasına rağmen kadına 20 yıl boyunca yüklü miktarda tazminat ödemek zorunda kalmasıyla ilgili.
"Marquet painted a darker and more violent image of the philosopher’s conduct. She claimed that he tore the bonnet from her head, seized her by the neck with such force that she was lifted from the ground, called her vile names, beat her with his fists, kicked her, and tossed her out of the room.
The ferocity of the attack, she charged, caused her to faint. The next day she filed assault and slander charges against her unneighborly neighbor with the Hausvogteigericht at Berlin.
Marquet also brought a civil suit against Schopenhauer with the Instruktionssenat of the Kammergericht. She now claimed that she had become paralyzed on her right side due to the assault, and that she could not move her right arm without great difficulty, a situation that made it impossible for her to continue her trade. She also claimed that Schopenhauer pushed her against a commode, which caused injury to her genitals.
Ultimately she prevailed, winning 60 Taler per year in maintenance, and her assailant was assessed five-sixths of the court costs. The judgment was finalized on 4 May 1827, after the philosopher made a futile attempt to have the Minister of Justice, Count Alexander von Danekelmann, intercede on his behalf. Schopenhauer was compelled to provide maintenance until Marquet was able to resume her trade or until she died."
Trp'nin teorilerinin mantıklı kısımları da var ama çoğunlukla yazarlarının kendilerinin bile terk ettiği ya da çağımızda artık geçerliliğini yitirmiş bazı quotelara dayanıyorlar. Bunlardan teoriler üretiyorlar. Kendilerince deneyler yapıyorlar. Bunun yanında trp'nin reddit sayfasında önerilen kaynakları ve "baş etme" yöntemlerini inceleyerek mizojinist olup olmadıklarına karar verebilirsiniz.
Ek: O zamanın bilgiden yoksun kalmış kadınına ilişkin yazılarla şimdinin seçilen olmaktan çıkıp seçen olan, bilgiye erişimi kısıtlanmayan kadınını çözümlemek de ayrı güzel:) eksisozluk.com
0
ganbatte
(08.06.18)
soru) "Yani ben gercekten cozemiyorum problem bende mi"
cevap) hayır değil, ilgi istiyor ama ilişki istemiyor (en azından seninle istemiyor), belki ali cengiz oyunları ile bir şeyler olur ama zaten kendin de diyorsun biraz safsın, seni aşar bu oyunlar.

soru) "Bunun disinda da hemen birisine kapiliyorum kisacik bir suredir gorusuyor bile olsam. Nasil durdurabilirim bunu ??"
cevap) istek ile sevmeyi karıştırıyorsun şu sıralar. karşındaki kadınla sevişmek mi yoksa beraberlik mi istiyorsun ayırt edemiyorsun, hormonlar çoşmuş durumda, yalnızlık insanı romantik yapar, hepsi birleşince hoop duygular ile arzular birbirine giriyor, durdurmanın yolu; buluşmadan önce masturbasyon veya escort (kısavadeli çözümler ama işe yarar yinede), genel olarak spor yapmak, kitap okumak; kitap okumayı küçümseme sakın.

dipnot; kimi cevaplar tuğla niteliğinde olmasına rağmen küçümseyici tavrı ise beni sinirden kudurttu
0
selam
(08.06.18)
deneyimsizlikten oluyor bunlar, normaldir. hepimiz bu işlere ilk başladığımızda önümüze gelene vuruluyorduk. zamanla daha seçici ve mantıklı hale geliyorsun. mesela şimdi düşününce, 5 sene önce takıldığım adamların 90%'ının şu an suratına bakmazdım, öyle bi şey.

ek olarak, kadın düşmanı yazarları kaale alma. düzgün bir ilişki yaşayamayacak kadar sorunlu kişilikte olan adamlar suçu hep kadınlara atar, asla kendilerinde bir sorun olabileceğini düşünmezler.
0
pitjantjatjara
(08.06.18)
Kurs verecek kadar tecrübeli biri değilim ama sana verebileceğim tek tavsiye şu. İçinden geldiği gibi yaşa. Gönül ilişkilerini kurallarla tanımlayan insan net maldır. Aldatılmaktan, terk edilmekten korkma. 25 ve üzeri bir yaşa sahipsen hayatının en hareketli kısmını çoktan bitirdin zaten. Bundan sonrasını da fazla düşünmeden yaşa.
0
dissendium
(08.06.18)
(16)

Para kaybetmek ve moral bozukluğu

tavish11
Yurtdışında yaşıyorum. 2 bin küsür dolar miktarındaki parayı çaldırdım. Kendimi çok kötü hissediyorum.Normalde parayı evde ya da sırt çantamın içinde saklıyordum. Bu sefer cüzdana koydum. Cüzdan da uzun olanlardan. Parkta otururken düşürdüm. Bir saat boyunca ara tara yok. En son parka geri geldim. C
Yurtdışında yaşıyorum. 2 bin küsür dolar miktarındaki parayı çaldırdım. Kendimi çok kötü hissediyorum.

Normalde parayı evde ya da sırt çantamın içinde saklıyordum. Bu sefer cüzdana koydum. Cüzdan da uzun olanlardan. Parkta otururken düşürdüm. Bir saat boyunca ara tara yok. En son parka geri geldim. Cüzdan ve kartlar duruyor ama para yok.

Bu parayı birikim için saklıyordum. Kuş gibi uçtu gitti. Bir türlü aklımdan çıkmıyor. Açıkcası kendimi salak gibi hissediyorum.
0
tavish11
(07.06.18)
üzüldüm, ama sağlık olsun, daha ne 2binler biriktirirsin, üzülme.
0
füt
(07.06.18)
boktan bir durum ama sağlık yerindeyse daha çok paralar kazanılır, boşver. zaten üzülmek de işe yaramayacak.
0
henry gale
(07.06.18)
geçmiş olsun, ama yanınızda o kadar para taşımamanız gerektiğini biliyor olmanız lazımdı,

bencede sağlık olsun diyip geçiniz, kumar oynadım kaybettim diyin.
0
vhs kaseti
(07.06.18)
brkylmz
(07.06.18)
para maddi bir şey.. yeniden kazanabilirsin, toparlayabilirsin. kendimi acındırmak istemiyorum ama böyle durumlar da var..

(git: 1286505)
0
silah taciri
(07.06.18)
saçma sapan bir olay ancak hırsızlık her yerde var. olan oldu boşver.
0
mikahakkinen
(07.06.18)
kardeş paranı geri alıcaz

Fas - İran Çifte Şans1X 1.30
Fransa - Avustralya 1 1.22
Peru - Danimarka Çifte ŞansX2 1.36
Almanya - Meksika 1 1.47
Brezilya - İsviçre 1 1.38

500 euro yatıyırosun keyfine bakıyosun.
0
xu
(07.06.18)
geçmiş olsun. japonyadasın sanırım. nadir oluyor gibi hırsızlık olayı. bi polise sor. yardım edemezler ama olsun
0
glamdr1ng
(07.06.18)
oncelikle gecmis olsun! gitmissinizdir gerci ama polisle mutlaka irtibat halinde olmak lazim. Bir de, parkin herhangi bir noktasinda kamera vs. var miydi acaba? Ya da oturdugunuz yeri bir sekilde goren yerlerde de kamera olabilir.
0
elan vital
(07.06.18)
xu'ya güven sonuçta ha 2000 ha 2500 ne fark eder.
0
dedim dedim de kime dedim
(07.06.18)
Geçen gidip bir iki saat dikildim. Kamera falan yok. Olay yerinde polise 30 metre. Çok saçma bir şekilde para kaptırdım. Kendime kızıyorum. Bir anda oldu her şey. Kazanması ne kadar zor kaybetmesi ne kadar kolay.
0
🌸tavish11
(07.06.18)
ahaha bir ayda yatırım araçlarında 20bin dolar kaybettim:))
0
benaslindayohum
(07.06.18)
Nakit hiç bir şekilde 300-400 lira uzeri tasımam cok kaybettim cunku
1 ayda 20 bin dolar kaybeden arkadas ne aldın sattın ya öyle gitmez 20 bin
0
steward
(07.06.18)
1-2 ay önce konyaspor malatya maçı vardı. Konya gol atara 11 bin tl basmıştım. Evet düşmeye oynayan konyayın bir golüne 11 bin. Sonra ne oldu? Malatya 1-0 aldı maçı, 2 gün evden çıkmadım. Sonra dedim “amaan koy ötünee bee”. Ruh sağlımızdan kıymetli değil hiçbir şey, bunu söyliyim. Gerisi cidden tırı vırı.
0
Vse budet horosho
(07.06.18)
Cok uzulmussunuzdur ama saglik olsun. Hepimizin basina gelebilir, herkes boyle dalginliklar yapabilir. Ilk anda insan sindiremiyor ama ileride daha ne 2000'ler birikir.
0
aychovsky
(07.06.18)
geçmiş olsun. çok saçma ve talihsiz olmuş. ama bunlar hep tecrübe.
0
sttc
(07.06.18)
(6)

Lens takılı sanıp çıkarmaya calismak

ahada nick
Meğer lens araya kaçmış ve retinami çıkarmaya çalıştım sanırım :( yarın doktora gidicem ama retinam yırtılmış olabilir mi?
Meğer lens araya kaçmış ve retinami çıkarmaya çalıştım sanırım :( yarın doktora gidicem ama retinam yırtılmış olabilir mi?
0
ahada nick
(06.06.18)
En üstte kornea var yanlış bilmiyorsam. Yırtmış olsanız ciddi ağrı,batma hissi olurdu. Hatta büyük ihtimalle görme kaybı da oluşabilir. Yine de doktora görünün içiniz rahat etsin. Gözünüzü kaşımayın, baskı yapmayın.
0
thewhitewolf
(06.06.18)
Bugun ben de yaptim, 2-3 kez denedim hatta ardarda.

Baya yandi gozum ama su anda sikinti yok hic. Biraz gozyasi damlasiyla nemlendir istersen. Sonra da dokunma
0
kuehles blondes
(06.06.18)
Çok kez yaptım bunu. Biraz hassaslaşıyor. Bulunduğum yerde hafif içerikli göz damlaları markette satılıyor. Onlardan damlatıp dinlendiriyorum, geçiyor.
0
aychovsky
(06.06.18)
Yırtık değildir yırtık olsa duramazsın.
0
pastörizesüt
(06.06.18)
benzer bir durum bana da oldu, mutlaka doktora gidin, göz bu şakaya gelmez. doktora bana 2 hafta falan lensi yasaklayıp , damla gibi bir şey vermişti.
0
speedy
(06.06.18)
Olamaz
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(07.06.18)
(9)

Oy vermeyecek arkadaşlarınızı nasıl ikna ediyorsunuz?

eeb
malum gündem bu aralar seçim.dün de arkadaşlar arasında lafı açıldı öyle konuşmaya başladık. bir arkadaş oy kullanmayacağını söyledi. son 3-4 seçimdir oy kullanmaya gitmiyormuş zaten.hiçbiri benim düşüncemi temsil etmiyor diye bi savunması var. malum kişiye zaten vermiyor. ben de vermediğin her oy d
malum gündem bu aralar seçim.

dün de arkadaşlar arasında lafı açıldı öyle konuşmaya başladık. bir arkadaş oy kullanmayacağını söyledi. son 3-4 seçimdir oy kullanmaya gitmiyormuş zaten.

hiçbiri benim düşüncemi temsil etmiyor diye bi savunması var. malum kişiye zaten vermiyor.

ben de vermediğin her oy dolaylı şekilde malum kişiye fayda sağlıyor diyorum. o nasıl bi mantık diyor. açıklıyorum. ee her türlü onların oyu çok işte diyor.

sormak istediğim şu kişiye şu partiye oy vermeyi ikna etmek değil, sandığa yönlendirmek.

ne gibi argümanlar sunulabilir ya da sunuyorsunuz?
0
eeb
(06.06.18)
Niçin insanların seçimlerine karışıyorsunuz? Açıklamışsınız bitmiş, gerisi onun bileceği iş. Bana böyle argümanlarla gelene ağzının payını veriyorum. İlk seferinde nazik davranmış ama ısrar ederseniz öyle olmayabilir.
0
evrim halkasi
(06.06.18)
@evrim halkasi

burada demek istediğim tutun kolundan, yapışın yakasına, sıkıştırın bunaltın onu ve sandığa götürün değil.

farklı örnek ve argümanlarla karşıdaki insanda "aa evet sandığa gitmeliyim" düşüncesini oluşturmak.

yoksa kimsenin tercihine karıştığımız yok.
0
🌸eeb
(06.06.18)
@evrim halkası başkasının seçimleri hepimizin hayatını etkiliyor onun için karışıyoruz. Bi oy kullanmayan insana saygı duymamız kalmıştı.
0
pastörizesüt
(06.06.18)
evrim halkasi + 1
Açıkçası, değiştirmeye çalışmıyorum kimsenin fikrini. Oy vereceğim ama sonuçta biri gelip benim fikrimi değiştirmeye çalışsa en iyi
İhtimalle “He he” der geçerim. İkinci tura kalsa istemeye istemeye gidip oy vereceğim aday da var içlerinde. Biri bana gelip “Oy ver” diye ikna etmeye çalışsa ters bile tepebilir. Adaylar insanlara “Kırk katır mı, kırk satır mı” hissi veriyor olabilir. Malum şahıs kadar şu anki adayları da istemeyebilir. Kim gelse, ondan şikayet edecektir. Benim isteğim, görüşüm onu etkilemez ve ilgilendirmeyenilir de açıkçası. Şu aşamada başkasının görüşü beni ne kadar etkiliyorsa, ben de başkasını o kadar etkileyebilirim. Hiçe yakın.

Belki sempati duyduğu aday varsa, onun iyi özelliklerindn bahsedilebilir en fazla. Negatif bir “Başımıza bunlar gelecek”tense, pozitif bir “Yav, şu adayın şu özelliğini beğeniyorum ben” biraz daha az düşmanlaştrıcı.
0
aychovsky
(06.06.18)
biri yanımda herhangi bir partiyi överken onu dötümle dinliyorum genelde.
0
for day to break
(06.06.18)
Siyasetçi değilim, filozof değilim, sanatçı değilim; vatandaşa yön vermek onları aydınlatmak gibi bir misyonum yok. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmanın bana verdiği yükümlülükleri yerine getiriyorum sadece. Oy vermeyecek kimse, vermediği oyu ile neye hizmet ettiğinin farkında değilse, o zaman müdahale edilebilir; ancak tamamen politik görüşleri uyarınca kendini temsil etmediğine inandığı hiç kimseye oy vermeyeceğini dile getiriyorsa, oy vermenin bireysel bir ifade biçimi olsa da toplumsal yansımaları olduğunu ve bu noktada bencil olmamak gerektiğini söylerdim.
0
fırt
(06.06.18)
Uzun uzun yazdım sildim, bir yandan evrim halkası haklı gibi ideal dünyada öyle olması lazım ama ideal dünyadan çok uzağız, bu bakımdan da bence herkes gidip görevini (zaten git-gel 30dk'dan fazla sürmez) yapmalı. Ha tatil planı vardır bir şeydir bilemem ama bu gidişle ileride 300 dolar (=3000 tl mesela?! YTD.) maaşıyla tatile gidemeyecek hale gelirse de kendinin de payı olduğunu bilmeli.

Bence aç Atatürk'ün Gençliğe Hitabesini koy önüne. Belki etkilenir.
www.kultur.gov.tr
0
nhk ni youkosu
(06.06.18)
Olay kisinin tembelliginden degil oy vermek istememesinden kaynaklaniyor. Kendinize is edinip onun secimleri beni etkiliyor diyorsunuz da o is oyle degil. Mucadele edecekseniz bu insanlarla degil, onlarin secimlerinin sizi etkiledigi %10 barajiyla mucadele edin. Size kolay geliyor, icinizi rahatlatiyorsunuz boyle yaparak, ulkeniz icin bir sey yapmis hissediyorsunuz da oyle degil iste.

Kolay kolay oy vermemezlik yapmam, partimi secime almadi sevgili YSK. Bulunsugum yerde bagimsiz aday da yok, mevcut adaylara da gunahimi vermem. Sirf apolitik duruma dusmemek icin 350 km yol gidip gecersiz oy verecegim mesela. Gelip birileri "ama senin kararin beni etkiliyor" deyince cildiriyorum. Ben gazi copu davayi sorusturmayi yerken nerdeydin? Sadece senin hayatin mi var? Senin sacma sapan verdigin oylar da benim hayatimi etkiliyor.

Sen dili kullandim ama direkt soru sahibine degil, genel olarak soyluyorum. Cok fazla var bu tiplerden ve sinir bozuyorlar.
0
evrim halkasi
(06.06.18)
@evrim halkasi

sakin ol. öncelikle öyle ben cop yedim, gaz yedim, davam var edebiyatını bir kenara bırakalım. kendi adıma konuşacak olursam ben de yedim o gazdan, ben de kalkana copa maruz kaldım. şimdi eşitiz ve sen oradayken ben de buradaydım diye mi başlamam gerekiyor sözüme. yani bunları yaptığım için seninle muhatap olabilirim ve bu konuyu tartışabilecek seviyede olduğumu kanıtlamış mı oluyorum?

taraf olduğun siyasi partinin seçime katılamayacak olmasına üzgünüm. fakat bu %10 barajı ile uğraşmak için önümüze referandum getirdiler de kalkmasın diye propaganda mı yaptık da halkı bunu değiştiremediği için suçlar şekilde bununla mücadele edin diye tenkit ediyorsun.

bazı insanlar gerçekten bir kıvılcım arar. bir olaydan bir sözden etkilenir ve olaya bakış açısını 180 derece değiştirebilir. benim sormak istediğim bu gibi şeylerin neler olabileceğiydi. bir örnek, bir alıntı o kişiyi sandığa gitmeye teşvik edebilir diye düşünüyorum.

sen (evet genel olarak değil direkt olarak sen) bu tiplere çok da sinir olma. cop yediğini, gaz yediğini belirterek arada bir bu apoletini parlat ve bir şeyler yapıyorum hissini taşı.

insanları demokratik hakkını kullanmaya teşvik etmek farklı git şu partiye oyunu ver, bu kişiye bas demek farklı. binin tepesine o oyu bir şekilde ve kime olursa olsun verdirin demiyoruz. nesini anlamakta zorluk çektiğinizi anlayamadım.
0
🌸eeb
(06.06.18)
(25)

Erkekte boy

hümanist tabutçu
171 boyunda biri olarak merak ediyorum :) Karşı cinse soruyorum: bu boyda erkekleri kafadan eliyor musunuz? Ciddi bir dezavantaj mı sizce bir erkek için?
171 boyunda biri olarak merak ediyorum :) Karşı cinse soruyorum: bu boyda erkekleri kafadan eliyor musunuz? Ciddi bir dezavantaj mı sizce bir erkek için?
0
hümanist tabutçu
(04.06.18)
Kafadan eleme sebebi değil. Ama kafadan puan kazandırmıyor nötr olarak düşün. Uzun olmak kafadan puan kazandırır.
0
pastörizesüt
(04.06.18)
tipin güzel olsun boy kurtarır. tipten kastım dümdüz yakışıklılık değil, fit olmak.
0
nice tnetennba
(04.06.18)
%90. Ekstrem özelliklerin varlığı haricinde. Yıllarımı almış bir insan vardı, boyu bu civarda mesela
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(04.06.18)
+ puan alamazsın ama - değil.
Pastörizesüt +1
0
Lim5
(04.06.18)
kafadan elemiyorum, hayir.

adam yaygin ama cok sevmedigim tabirle boy sebebiyle "ezik" degilse 1.71 dezavantaj degil.

done done "bir 10 cm daha uzun olsaydim model olurdum... / cok yapili degilim ama cok kuvvetliyimdir... / bu ayakkabiyla cok uzun oluyorsun..." filan diyecekse gidip kendini oldurebilir.
0
e haliyle
(04.06.18)
Sırf boyuna bakıp birinden hoşlanan kızlar kezbanz denilince alınmasın. 170 boyu beğenmiyorlar prensesler. Kendileri 150 ama 190 adam istiyor. Böyle sorular sorma hacı boyun ortalamanın biraz altında o kadar sen keyfine bak :)
0
bayc
(04.06.18)
Cidden boydan dolayı adam mı eliyorsunuz? Ha, sizin boyunuz çok uzun dolayısı ile uzun boylu ararsınız eyvallah da ortalama ya da altındaysanız ve boya takıyorsanız durum çok tuhaf
0
cemallamec
(04.06.18)
173 boyundayım ve topuklu giymeyi çok seviyorum. Bu yüzden kendimden kısa ya da benimle aynı boyda erkekleri çekici bulmuyorum.

Ha ama bir kez kendimden kısa bi adama aşık olmuştum sjfjkdks.
Onun dışında tercihim 185+ oluyor genelde.
0
bir nick var benden iceri
(04.06.18)
Paran varsa bit kadar olsan da sıkıntı olmaz
0
gölgede aynı
(04.06.18)
kanka 165 boyundayim ve aktif bir seks hayatim var icini rahatlatacaksa
0
hjarteblod
(04.06.18)
Hayır çünkü zaten ben de kısayım.
0
ms brownstone
(04.06.18)
önemli olan boy değil soy soy.

ben demiyorum, kim demişti lan bunu. google yapmaya üşendim şimdi.
0
Neill
(04.06.18)
Karşı tarafın boyu da önemli, 175 biri için (hele de zayıfsa daha uzun gösterir) dezavantaj olabilir ama karakterin çok iyidir boy önemsizleşir.
0
serbest gezen koala
(04.06.18)
Dezavantaj
Bi arkadaşım var yanımda baya kısa kalır. Bir ortama girince ona değil bana bakıyorlar agshsj
0
valarmurgulis
(04.06.18)
Memlekette boy ortalaması kadınlarda 162,5, erkeklerde 172,5.

Kendinden uzun kadın bulma/karşılaşma ihtimalin zaten çok düşük, senden uzun bir kadının da kendinden uzun bir erkek istemesi ve seni ilk başta elemesi çok normal.

Fakat bu kesin bir sonuç değil, bir sürü uzun kadın kısa erkek örneği var.
0
John Bloor
(04.06.18)
oturup saatlerce sohbet edebileceğim güzel vakit geçirdiğim ve 171'lik erkeği 2 lafı bira araya getiremeyen karşısındakine mal gibi davranıp çok afedersin "odun" 191'liğe her zaman tercih ederim. Ettim de.
0
wendyangelamoiradarling
(04.06.18)
Yalan söylemeyeceğim, boydan bayağı etkileniyorum ben. Bende bu konuda biraz takıntı var, göz dolduruyor. Görsel anlamda çok hoşuma gidiyor. Kısa erkekleri kafadan elemiyorum ama uzun erkekler 1-0 önde benim gözümde. Kusura bakma, içimden gelenleri söyledim. Tek kriterim tabii ki bu değil ama, önemli yani.
0
i m cool with that
(04.06.18)
Yani eger celimsizse, zayifsa evet. Hic boya dikkat etmem ama biraz yapili omuzlu hafif gobekli fln olmasi lazim. Nasil bir igrenc insanmisim yazinca midem bulandi, zevke bak.
0
perfectum
(05.06.18)
Hem 172 im hem de inceciğim dün bir kadının bana yazdığı şiiri okudum ki kadının peşinde bir kas torbası bir de 190 lık adam var. Her ay başka bir kadına da onunla olmak istemediğimi söylüyorum ki sevgilisi var 180 cm. İkisi de güzel, entelektüel ve yetenekli kadınlar. Çok güzel tasarımcı bir sevgilim oldu eski sevgilisi 180 lerde fotoğrafçı bir tipti aynı zamanda 180 küsürlerde yapılı Cihangir’de yaşayan bir tipi benim için reddetti. Boya takılan tipler yanında süs köpeği dolaştırmaktan keyif alıyor olabilir bir insanı sevmek için boy, tip, kilo arayanlar için bu vasıfları kanıksadıktan sonra sevmediklerini farkedecekler. Ne kadar sığ bir bakış açısı ve çok üzgünüm kardeşim seni böyle kamçıladıkları için. Ben de uzun süre göndüm kendimi ama barış kendinle ve devam et.
0
guitarissimo
(08.06.18)
1.75 olduğum için pek uygun değil bana ama seversem neden olmasın?
0
tabirimekruh
(08.06.18)
Kadınlar asla "yaa ben boya çok önem veriyorum" demez, böyle bi sığ cümleyi söyletemezsin. Ama etrafına bak, kaç çiftin arasında 3-5 santim fark var veya kız daha uzun. Bence cevabını anlarsın.
0
noluyo yaa
(08.06.18)
Ayrıca bütün kadınlar kaslı, mavi gözlü, sarışın erkekleri de sevmezler yersen.
0
guitarissimo
(08.06.18)
Boyla pek ilgilenmedim. 162’lik sevgilim de oldu, 190 da.
Bilgi olarak, boyum 160 (159-162 arası çıkıyor farklı yerlerde)
0
aychovsky
(09.06.18)
kadının içindeki boşluğu doldurabiliyorsa boy önemli değil fakat ilk intibada malesef boy ve fizik önemli.
0
false pretension
(09.06.18)
Yoo elemiyoruz. Tipsiz değilse, huyu güzel bir insansa niye eleyelim.

Birsürü sevgilim olmuştu bu boyda olan. Hiç de şikayet etmedim.
0
chitosan
(09.06.18)
(2)

Endüstri mühendisi var mı aranızda çok acil ufak bir soru.

aat bh
Merhaba. ufak bir sorum var. Montaj hattı dengelenirken çevrim süresine göre iş istasyonlarına makineleri atıyoruz biliyorsunuz. mesela aşağıda ki çizimde çevrim süresi 1 dakika. iş istasyonu kurarken 1 dakikaya kadar makineleri gruplayabiliyoruz. şimdi sorum şu. a ve b makinesini gruplayamam çünkü
Merhaba. ufak bir sorum var. Montaj hattı dengelenirken çevrim süresine göre iş istasyonlarına makineleri atıyoruz biliyorsunuz. mesela aşağıda ki çizimde çevrim süresi 1 dakika. iş istasyonu kurarken 1 dakikaya kadar makineleri gruplayabiliyoruz.

şimdi sorum şu. a ve b makinesini gruplayamam çünkü çevrim süresi olan 1 dakikayı aşıyoruz. peki ben a ve c makinelerini gruplayabilir miyim? neden bu soruyu sordum çünkü c ve a makineleri doğrudan bağlantılı değiller. illa ki okları takip etmem mi lazım?


i.hizliresim.com
0
aat bh
(02.06.18)
Fotoğtafı göremiyorum ama üç makinadan ikiye düşürmeye çalışıyorsanız ve işler a-b-c diye ilerliyorsa, a+b ile b+c birleltirilip iki makina varmış gibi düşünülür. İş çizelgeleme için de Johnson algoritması uygulanabilir.
0
aychovsky
(02.06.18)
1. grup = a-c
2. grup = b
3. grup = d-e

okları mı takip etmem gerek diye düşünmeyin. bu önceliği gösteren bir çizimdir.

a ile d'yi gruplayamazsınız. çünkü d üretilmeden önce c de üretilmeli ve b de. anlatabildim mi?

aychovsky konuyu iş çizelgelemeye getirmiş :)
0
kablelvuku
(02.06.18)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.