[]

abd borsaları

resesyondan bahsediliyor uzun zamandır. hisselerde ufak hareketler olup yükselse de uzun periyotta düşüyorlar.
düştükçe alıyorum ama daha düşüyor.
overall'da yüzde yirmi kadar zarardayım.

amazon ve amd özellikle üzdü beni. oysa ki yükseleceklerini öngörüyordum.

neyse, yatırım işlerini fazla bilmez ve takip edemezken kurtlar sofrasında olmak hata mı benim için? her ay ufak ufak alımlar yapıyordum düşük diye, fırsat diye. ama daha da düşüyor. nakitte mi beklemek lazım?

bu para lazım değil bana, tamamen birikim amaçlı kullanıyorum. o yüzden beklememde bir mahsur yok. 10 yıl kadar sabretmeyi planlıyorum. ana amacım enflasyonun üzerinde kar yapmak.

 
2023'te de düşüş devam edecek diyorlar, ama zaten uzun vadeli yatırım kovalıyorsan sürekli açıp noldu diye bakman manasız ve moral bozucu olur. özellikle teknoloji hisseleri 2020'den beri çok şişik durumda herkesin ortak kanaati bu.


  • roket adam  (06.12.22 11:13:49) 
uzun vadeli düşünüyorum evet.
ama düşüş devam edecek gibi. o zaman her ay eklemeye devam etmek çok iyi bir fikir olmayabilir.
o parayı başka şekilde değerlendirmeliyim belki de.
  • dahinnotha  (06.12.22 11:17:14) 
"ama düşüş devam edecek gibi. o zaman her ay eklemeye devam etmek çok iyi bir fikir olmayabilir."

Dollar cost averaging bunun doğru olmadığını söyler.
www.investopedia.com

Ben her ay world etf alıyorum (yurtdışı tabi). Bir ara düşeceğini anladim ki düşeceğini biliyorum. Dokunmadım, düştü. Sonra gene kendime tuttum, sonra çıktı gene. Yani olay da bu. Böyle oynarsaniz, düşerken almayayim yukselecekken almaya çalışayım derseniz yanlış zamanda trene binebilirsiniz.
Marketi zamanlamaya calismayin.

Eger uzun dönem yatirimciysaniz (en az 7-8 yil dokunmadan) bir iki yıllık düşüş dizi sizi ilgilendirmemeli.
  • logisticsmanager  (06.12.22 12:42:02) 
benim de bir miktar yatırımım var, aldıgımdan beri hiç al sat yapmadım, 1 senesi geçti, 4 sene de geçsin. beşinci senenin kasımında satmayı düşünüyorum.

Nasılsa uzun vadeli düşünüyorsanız saçma gelebilir ama hisselere bakmamayı deneyebilirsiniz.

Ben de siz gibi her ay ekleme yapmıyorum, oraya ayıracagım parayı ayırdım, şimdi başka şeyler üzerine kafa yoruyorum.
  • liberal  (06.12.22 15:33:04) 
borsa her sene istikrarli 10% yukselen bir sey olsaydi herkes zengin olurdu, o zaman ne anlami var. kisa vadeli fiyat oynamalari yuzeyseldir. sirketlerin yarattigi degerin hisse fiyatlarina yansimasi uzun vadede olur.

"nakitte mi beklemek lazım?"
ne zaman nakide gecilecegini ne zaman alim yapilacagini bilsek burada takilmazdik dostum.

ikinici olarak "gecmiste yukselen hisse gelecekte de yukselen hisse olacaktir" varsayimindan siyrilmalisin. amazon ve amd buyuk ve dominant sirketler ama bunu zaten herkes biliyor. o bilgi hisse fiyatinin bir parcasi. amd belki son 5 senede yukselebilecegi kadar yukselmis ve gidecegi baska yer yok, veya yukselmeye devam edecek sonsuza kadar. bunu da kimse ne yapamaz? bilemez.
  • hot potato  (06.12.22 18:03:01 ~ 18:04:01) 
[]

Hangi yabancı dil öğrenmeliyim?

ingilizce'yi profesyonel çalışma yetkinliğinde konuşabiliyorum. zaten geliştirme çabam devam ediyor. advanced kelime, preposition kullanımı ve telaffuz üzerine çalışıyorum artık. buna devam edeceğim.

bi noktada fransızca var. mesela bunu geliştirmeye çalışmalı mıyım? yıllardır kullanmadım. bilmeyen insanlara hava atmak dışında işe yaramıyor. on yıldır hiç faydasını görmedim. yazılım geliştiriciyim. isviçre ya da fransaya gitme durumum olsa bile kimse fransızca bilgim önemli olmaz gibi geliyor. cambly gibi (ama ucuz) fransızca konuşma dersi var mı?

almanca hiç bilmiyorum. bana en mantıklısı bu geliyor. mühendis değilim. ama yine de bundan kazançlı çıkarım gibi geliyor. cambly gibi ama ucuz almanca pratik imkanı olan bir yer biliyor musunuz?

 
Amaca bağlı tamamen. Mesleğinize göre değişir, yaşadığınız yere göre değişir, yapmak istediğiniz şeylere göre değişir.

Fransızca eğer edebiyat okumayacaksanız çok gereksiz bir dil gerçekten. Ama ben bir filolog olarak orijinal dilinde okunmayan hiçbir edebi eserin gerçekten okunmuş olmadığını düşünürüm. O nedenle derim ki mutlaka gönül verdiğin edebiyatın dilini öğren. Fransızca o açıdan işe yarayabilir mesela. Ama o açıdan her dil hedefe girer burada.
  • sadeli poğaça  (18.05.22 21:32:20) 
fransa'ya gitme durumunuz olursa fransizca bilginiz en oenmli ediniminiz olacaktir, onun disinda bilemiyorum altan, ben biraz da olsa bildigim dili ust seviyeye cikarmaya bakardim sanki...


  • hewit  (18.05.22 21:42:53) 
ben sırf pragmatizme tepki olarak asla işime yaramayacak diller öğrenmeye başlamıştım. Norveççe mesela. asla Norveç'te yaşamak istemiyorum, Norveçli tanıdığım yok. norveçlilerle iş yapmıyorum. sadece öyle istediğim için Norveççe öğreniyorum. bıktım her şeyin bi getirisi, faydası olması gerekiyormuş algısından/görünmez baskısından. öğrenicem ve sonra unutucam. no problem. o yüzden başlıktaki soruya cevabım asla kullanmayacağınız bi dil olarak portekizce öğrenmeniz yönünde olacak. portekizceye de başlayıp bırakmıştım ben. egzotik bi dil. ama yok fayda güdüyorsanız da (ki öyle görünüyor) almanca öğrenin diyorum, zira fransızcaya gönlünüz olsaydı zaten ilerletirdiniz. almanca öğrenin, isviçre'ye gidersiniz. hem sizin için yeni bir dil. pratik için de german speaking penpal öneriyorum. redditte penpal sub'larına yazın, insanlarla almanca mektuplaşırsınız. zaten dil en iyi yazarak öğrenilir.


  • jen  (18.05.22 21:45:56) 
Şu dil ise yaramaz bu dil ise yaramaz mantıklı değil.
Şimdi Fransa'da bir amerikan elektronik firmasındayim. Ben de aman süper Fransızca olmasına gerek yok dedim ama emea kademesi en üst yonetimlerin çoğu Fransızca biliyor.

Olay da orada; bir şirket bulursunuz, istemese de üst yönetimi x dili konuşan adamlardan olusmustur vs. Fransızca konuşan yerlerde fabrikaları vardır. Bunlar önceden bilinemez. Misal bizde emea bölgesinde Fransızca bilen almanca bilenden azdır.

Bence ogrenebileceginiz dili öğrenin. Fransızca öğrenip birakacaginiza almanca öğrenin ya da tam tersi. Başlayıp birakmadiginiz dil en iyi dil.
  • logisticsmanager  (18.05.22 22:22:55) 
Soyledikleriniz isiginda kesinlikle ingilizceye odaklanmalisiniz. Ingilizceniz ileri seviyede degil, ki bu noktaya bile gelene kadar kac sene gecti onu dusunun. Ustune diger butun dillerin ingilizceye gore cok daha zor ve karisik, erisiminin daha zor oldugunu hesaba katin. A2 almanca (en iyi ihtimalle) ve B1 ingilizce bilmektense C1 ingilizce bilmek ve baska hicbir sey bilmemek cok daha manali (cok bos bu siniflandirmalar ama ornek amacli kullaniyorum).

Ikinci olarak gundelik olarak kullanama zorunlulugu/motivasyonu hissetmediginiz bir dili ogrenme ihtimaliniz cok dusuk. Hayatinizda hergun birkac saatlik yer tutmali yoksa pek bir asama kaydedilmez. Ne Almanca ne Fransizca gidip ulkesinde yasamadikca Turkiye'den agri hafta 2-3 bakarak 10 sene harcasan bile baslangicin otesine gecmez.
  • hot potato  (18.05.22 22:32:23 ~ 22:33:26) 
Fransizca bir ise yaramiyor bosuna ugrasma.
Ben de yazilimciyim tamamen gereksiz, fransa bile fransizca bilenleri eleyecek neredeyse.

Onun yerine ingilizce speakingi gelistir 10x fransizca eder
  • divit  (18.05.22 23:16:58) 
ingilizcen gerçekten dediğin gibi çok iyiyse, yeni bir yabancı dil öğrenmekle ilgili iki motivasyonun olabilir. biri kariyer, diğeri de yurtdışına taşınma konusu. ben c1 seviyesinde sertifikalı olacak şekilde almanca biliyorum ama iş hayatımda ingilizce bilmeyen alman hiç görmedim mesela, yurtdışına taşınmayı da düşünmediğim için ancak sağda solda şekil yapmama yarayan tamamen boşa gitmiş bir çaba benim için artık bu ki almanca gibi bir dilde c1'e ulaşmanın kaç sene sürdüğünü sen düşün. bence bunu bu şekilde bir düşün, bu enerjiyi başka bir alanda geliştirmeye çalış derim.

ing gerçekten çok iyi değilse, sadece çalışma olarak değil, arkadaşlık muhabbet kurma olarak diyorum, o zaman sadece buna odaklanmak çok daha faydalı olur. mesela çok iyi almanca bildiğim halde, ingilizcem yetersiz olsa kariyerimde bu noktaya ulaşma ihtimalim yüzde sıfır olacaktı. kimse ek şeylere bakmazdı yani.
  • roket adam  (18.05.22 23:38:51 ~ 23:40:06) 
almanca hiç bilmiyorsan cambly gibi bir ortamda pratik yapma safhasına gelmeye çok var. önce dili basit düzeyde de olsa konuşabilmen gerek. a.1.1 yani dille ilk kez tanışmak için duolingo kullanabilirsin. sonrasında vhs'nin ücretsiz modülleri var, onlara başla. almanca öğrenmesi zor bir dil, bunun farkında olmanda fayda var. yoksa çok kolay pes edebilirsin.

asıl soruya gelirsek, ingilizce dışında hangi yabancı dil öğreneceğin tamamen gelecekte nasıl bir kariyer çizmek ve hangi ülkede yaşamak istediğine bağlı. şu an için öğrenmesi en makul batı dilleri almanca ve ispanyolca ama ileride bu dillerin konuşulduğu ülkelerde yaşama hayalin varsa mantıklı. yoksa öğrendiğinle ve millete hava atmakla kalırsın. romantik olmaya gerek yok. hayat kısa, yüzlerce hatta binlerce saat efor harcayacağın bir işin sana getirisi olması lazım.
  • sir gawain  (19.05.22 00:48:28 ~ 00:52:08) 
fransa veya isvicrenin fransizca konusulan bolgesine yerlesirsen evet lazim olur, ise de yarar. burda @roketadam in almancasinin ise yaramazligi sadece is sektorunde. eger o ulkede yasasa ise yarayacakti. ornek icin etiketledim.

tamamen amaca bagli. zevk icin ogreneceksen ilgi alanin olan bir sey olabilir. almanca ogrenip das kapital i kendi dilinde okumak istiyorum diyebilirsin. benim ucuncu dilim arapca gayet de isime yariyor kullaniyorum(turkiyede yasiyorum)ingilizcem ukraynada pek bi halta yaramamisti. isvicrede de ingilizcem cok bi halta yaramamisti cunku bulundugum ortamda konusulan dili anlamiyordum bu bence buyuk eksiklik o ortamdaysan. orda bi kavga yasadim ve karsimdaki sadece almanca hakaretler etti(ben oyle dusunuyorum cunku ciftliginin fotografini cekmistim muhtemelen ona kizdi arabasiyla beni bi 5 dk bisiklet hizinda takip etti dag yolunda, en son aractan inip yuksek sesle bagirmaya basladi) ben almanca anlamayip olaydan siyrilmak icin sorry sorry diyerek kactim. o da ingilizce cevaplar vermedi zaten kendi dilinde bagirmaya devam ediyordu. sadece is ortaminda evet ing c2 kovalaman daha iyi. ama hedefledigin baska seyler varsa yasadigin yerin dilini bilmek keyif degil sart. (isvicrede yine kaza sonucu hastaneye kaldirildim ve sigortayla ilgili anlasmazlik yasadim ingilizcem yetmedi bu da diger ornek)

uzun uzun orneklendirdim daha artik siz korece mi secersiniz japonca mi ispanyolca mi keyfinize kalmis. gelismis ulkelerde zaten herkes ing biliyor diyerek yetmiyor cumlesini uzattikca uzattim :)
  • ala09  (19.05.22 00:50:38) 
amac ne?

yurtdisina cikmak ise gidecegin ulkenin dilini ogrenmen lazim, yoksa cahil kontenjanindan cikmak zor.

eger mesleginin gerektirdigi bir dil varsa, onun pesinden de gitmek mantikli.

yok eger domestik takilacaksan ve meslek olarak ingilizce yetiyorsa, tavsiyem fakr yaratmak icin herkesin bilmedigi bir dili ogrenmen olur, mesela rusca gibi. cunku herkesin yaptigi bir seyi yapmanin kazandiracagi katma deger minimal..
  • cooperr  (19.05.22 00:53:23) 
Herkesin bi tarzi amaci vs var. Ben yeni dil öğreneceğim zaman;

1- ne kadar insan konusuyor ve ne kadarina ulasabilirim

2- nerede yasiyorum,yasama ve gezme ihtimalim var. Antalyadaki rus turist ile agridaki bir degil pratik acisindan yada mesleki anlamda

3- ögrenecegim dil bana kultur acisindan ne katiyor. Youtube u acsam bu dilde ne ogrenebilirim mesela yada kitap okusam vs

4- dili unutmamak icin pratik sart bu yuzden ölü dil ögrenipte ortada kalmak var kimse internet cagindayiz demesin cunku o bi noktada sikinti yasatir.yasadim biliyorum.

5- ogreneceginiz dilde rahat bi sekilde kitap bulabiliyor musunuz. Bu da gerceten onemli bazi dillerde kaynak bulmasi cok sıkıntili oluyor

6- ingilizcen asmis ise tebrikler zevk icin dil ogrenmeye hak kazandiniz demektir. Prstik yapilabilecek bi dil sec yardir


Soylemeyi unuttum sonucta hepimiz is ariyoruz bi sekilde... Ben mesela almanlar cok iyi ingilizce biliyor diye almancadan vazgecmistim ama arastirdim hatta kariyer sitelerine bakin almanca ilk 2 dedir. Bu gibi durumlarda olabiliyor. İspanyolcayi halledince 3. Dil almanca yolcusuyum heralde.
  • Slynmaster  (19.05.22 13:35:43) 
[]

Yarın Kınalıada - Güzel yemek yemelik yer var mı?

Yarın kınalıada'ya gideceğiz (tercim sıram: kınalı > heybeli > büyükada).

Şimdi sezon kapandığı için bir çok restorant, yemekçi kapalı. Güzel, kız arkadaşla başbaşa keyifle yemek yiyeceğim bir yer var mı / açık olur mu?

bir kaç ay önce bile epey sessizdi, şimdi daha ölüdür sanırım. bi kaç ay önce deniz kenarında uygun bir yerde bir şeyler yiyip içmiştik, yine aynısını yapacağız güzel bir yer bulamazsak.

öneriniz varsa kınalı yerine büyükada ya da diğerlerine gidebiliriz ama oraları pek sevmiyorum.

 
oneri olarak burgazada yasemin restorant cok lezzetlidir calisanlar da cok kibar


  • ala09  (04.02.22 12:38:30) 
büyükada da olur.

orada imkanımız daha fazladır sanırım.
yarın kalabalık olmaz dimi? hava güzel olsa da akın akın gitmez insanlar.
  • dahinnotha  (04.02.22 16:17:33) 
Ben gecen ay hafta ici gittim ve gayet kalabalikti vapur, araplar genelde ve buyukadaya gidiyorlar. Biz kinalida indik, cogu yer kapaliydi ama sifir beklentiyle gitmistik az yuruyunce adini unuttugum bi yere oturduk deniz kenari, hava da gzldi sansa, aksama dogru da iceri gectik sominesi falan vardi, tatlis bi yer, ne yazik ki adini hatirlayamadim


  • euteamo  (04.02.22 16:49:35) 
eğer düğün yoksa, Teos güzel Kınalıada'da


  • hooiken  (04.02.22 16:54:20) 
Teos +1


  • jazzabel  (04.02.22 21:33:40) 
Hatirlayamafigim isi Teos :-)


  • euteamo  (05.02.22 00:39:30) 
[]

alark hisse

alark hisse topluyorum. varlık sayısını arttırmak adına cuma pik noktadan (19) tümünü sattım, bu hafta 16'lara düşer tekrar alayım dedim.

ancak okumam doğru mu, bu hafta düşük seyreder mi?
banka yatırım raporları önümüzdeki günlerde 20+ olacak diyorlar, ki öyle görünüyor. almak için fırsat kolluyorum.

 
aselsan gibi hisselerde bu mantıklı olabilir ama şu an alark para basıyor. ülkede önemli bir şey olmazsa kolay kolay büyük bir düşüş olmaz.


  • potsdamer  (31.01.22 10:40:14) 
tepelerden satip dusukten tekrar alip lot arttirmak o kadar kolay olsa herkes zengin olurdu zaten, borsa boyle bir yer degil ya.


  • bay b  (31.01.22 10:42:47) 
[]

amatörden profesyonelliğe fitness kitabı

bir süredir düzenli fitness yapıyorum. pt ile çalışıyorum. daha önce 6 ayda tek başıma katettiğim mesafeyi şimdi düzenli beslenme ve çalışma ile bir ayda katettim. bu motivasyonumu arttırdı.

işin püf noktalarını belirten, konu hakkında teknik bilgi ve beceri sahibi olmamı sağlayacak güncel bir kitap öneriniz var mı? internette çok güzel ve profesyonel hazırlanmış bloglar var. ancak ben derli toplu hazırlanmış bir kitap ya da zengin içerikli bir dergi okumak istiyorum.

edit: iyi bir işim var ancak 10 yıl sonra şuan yaptığım işi yapmak istemiyorum. sporla profesyonel olarak ilgilenmek, fitness antrenörü olmak istiyorum. süreç nasıl ilerliyor? dediğim gibi, bunu ikincil meslek olarak 10+ yıl sonra için planlıyorum.

 
Serkan Yimsel'e bak.


  • Zaman Tamircisi  (11.01.22 22:24:06) 
fitness antrenörü olmak zor bişey değil, tam olarak nasıl bi seviyeden bahsettiğini bilmediğim için diyorum. 2 sene ortalama vücut yap bi sertifika al bi spor salonunda asgari ücretle işe alırlar hoş sigortanı yatırmazlar muhtemelen. fitness, bb, pl, crossfit vs. bunlarla ilgili on binlerce makale yüzbinlerce video var. yabancı dilin iyiyse ki ptlerin eğitim seviyesi malum zaten erişemeyeceğin bilgi yoktur. herşeyi geçtim ağırsağlamın sitesini anlayarak okuyup makrolar nedir kalori nedir antreman nedir rpe nedir vs bunları öğrenebiliyorsun. tr geneli bi salona gir rpe nedir myo reps nedir time under tension nedir diye sorsan suratına bakarlar. ee bunları öğrendim hadi pt olayım desen, spor salonuna girip hocalık mı yapacaksın? bence çok kötü bir kariyer seçimi. 10 yıl vücut yapayım sonra piyasayı kasıp kavuran pt olayım dersen sana bu işin sosyal medya gücü olduğunu söylerim. 99 lu elemanlar youtube,instagram üzerinden bu işlere girmeye başladılar bile. şu kitabı okudum farklı bi noktaya geldim diyene denk gelmedim. ama mesela mark ripettou nun starting strenght kitabı bu işin alfabesi sayılır. yani 19 yaşında olup 3-4 senedir bb ile ilgilenenler instagramda soru cevap yapıyor. çok kompleks bişey yok. vücuda hasar verip yiyip içip dinleniyorsun. gayet ilkel bişey. hangi alanda bilgi sahibi olmak istiyorsun bence daha spesifik olmakla başlayabilirsin. 10 yıl sonra bi girişimci olarak spor salonu açabilirsin ama 10 sene sonra beyaz yakalıktan istifa edip ben pt oldum desen de. işin pr kısmında çok geri kalmış olabilirsin. he dersen ki elit genetiğim var ya da total şu kadar ağırlık kaldırıyorum. o zaman yine kendini yarışmalarda göstermen gerekebilir. insanların dikkatin çekip, her pazartesi spora başlıyorum diyen kitleye yönelik oynuyor bu işi yapanların %95i. bunlara online program satıyorlar.


  • kapti  (12.01.22 09:05:45) 
[]

Gömlek üzerine bazı sorular

*kısa kollu gömleği neden erkeklerde garip buluyorlar? ben başlığı çok gülerek okudum, katılmıyorum da. sık sık giyerim kısakollu gömlek. (bkz: kısa kollu gömlek giyen erkek)

*fitness yaparken neden gömlek giymiyoruz? ben başta giyiyordum, sonra kollarım biraz şişti ve beni engeller hale geldiği için giymekten vazgeçtim. halbuki kolları daha geniş olup esneyebilen bir gömleğim olsa tercih ederdim (atlet > gömlek > tişört şeklinde rahatlık). varsa böyle bildiğiniz bir marka, önerebilirsiniz.

*benim giydiğim gömlekler hep pamuklu ve doğal. kumaşı yumuşak, tiril tiril, sıcakladığımda önünü açıyorum, sporda terlersem soyunma odasında çıkarmak kolay oluyor, vücuduma yapışmıyor. gece yatarken bile giydiğim oluyor. sabah uyandığımda üzerime alıyorum sabahlık gibi... türlü türlü kullanıyorum. bence tişört'ten daha az nazlı ve kullanışlı. teknik olarak zaten tişörtten farkı önünün açılabilir olması.

*tişört kumaşından gömlek olmaz mı, olursa nasıl olur?

gömlek ayrıca tişörte göre daha yakışıyor, özellikle de omuzu dar ya da vücudu cılız erkekler için.

görüşleriniz nelerdir?

 
başlıktaki yorumları okumadım ama şahsi görüşüm şu, kısa kollu gömlek otobüs şoförü imajı oluşturuyor bende. hepsi değil tabii. keten gömleklerde kısa kol güzel duruyor. bahsettiğim şey klasik gömleğin kısa kollusu.


  • mustafakesekci  (07.01.22 10:15:56) 
Kadın & Erkek giyiminde bazı giysiler var, fit hatta biraz kaslı bir vücut istiyor. Erkekler için kısa kollu gömlek bunlardan biri . Eğer geniş omuzlar, sıkı kollar varsa, kısa kollu gömlek gayet iyi duruyor.

Ama kollar zayıf ve cılızsa çok iyi olmuyor. Sebebi kolları geniş biri giyince gömleğin kol kısmı o bölgeyi iyi sarıyor. Zayıf biri giyince dikkat edin kolda boşluk kalıyor. Aynı şekilde kilolu biri giyince de kollar boğum boğum oluyor.

Bizde de düzenli egzersiz alışkanlığı çok yaygın olmadığından genelde bir cılızlık ya da fazla kilo var.

yine aynı şekilde gömlek yakalı olduğu için, omuzları dar biri giydiğinde omuz çizgisiyle boyun arasındaki mesafenin kısalığı daha belirginleşiyor. Dikkat edin aynı sorun omuzları dar biri lacoste gibi yakalı bir tişört giyince de yaşanıyor.

yani fit değiliz genel olarak:) Çoğu insanda durmuyor kısa kollu gömlek. Yoksa yakışana yakışıyor.

Ekşi duyuru moda servisi iyi günler diler
  • anten  (07.01.22 10:17:39) 
kisa kollu gomlek sadece clubbing ortamlarinda akar. yani yakasi falan boyle biraz cafcafli olacak, ayrica vertical cizgili kisa kollu gomlekler muthis oluyor.

kotu olan kisa kollu gomlekler berbat duz renklere (kahverengi, sari, khaki yesili gibi) sahip, regular fit olan, kollari da taaa bileklere kadar uzanan tarzdaki olanlar. kisa kollu gomlek ama kollari bileklere kadar uzaniyor. igrenc yani.

diger turlu kisa kollu gomlekte bir absurdluk veya iticilik goremiyorum. tam yaz aksami giysisi.
  • baldur2  (07.01.22 10:46:29 ~ 10:48:13) 
Kosa kollu olup da kötü görünen gömlekler bildiğimiz kumaş pantolon üstüne giyilen gömlekler.

Gidip efil efil hawaii gömleğini de uzun kollu giyecek diiliz sonuçta.

Ama siz de abartmışsınız biraz, sizde sırf inat olsun diye kısa kollu gömlek takıntısı oluşmuş galiba :) gece yatarken de giyilmez yani, düğmesi falan rahatsız eder en başta :)
  • savidan  (07.01.22 14:56:49) 
sporda gömlek nasıl tişörtten rahat olabilir? full likralı gömlekler var penye tarzı. ama gömlek olduğu için düğmeliler. düğmeli bir kıyafet sporda rahat olamaz diye düşünüyorum.

ayrıca yakışıklı ve vücüdun iyi değilse kısa kollu gömlek çok kötü durur.
  • paintov  (07.01.22 17:20:39) 
[]

Reddit'te hangi subreddit'ler hoşuma gider?

Türkiye ve gündem için sanırım /turkey ve /istanbul kanalları var.
başka neler var türkiye ya da türkçe ile ilgili olan? ingilizcem var ama türkçe içerikler daha hoşuma gidiyor.

yazılım, programcılık, özgün müzik, hayat-yaşam anahtar kelimelerine uygun hangi subreddit'leri takip edeyim?

 
Bu bahsettiğiniz konularda ben türkçe subreddite pek rastlamadım. TurkeyJerky var misal turkey subredditinde meme paylaşma engelini aşmak için.

Yazılım/programcılık ile alakası az da olsa r/programmerhumor a bayılırım.
  • quaker  (21.10.18 23:39:03) 
Bildiğim kadarıyla yok. Subredditler kendileri "meme paylaşma yasağı" koyabiliyor. Paylaşanı banliyorlar vs.
Buna göre subredditler takip etmek işe yarayabilir.

  • quaker  (21.10.18 23:56:17) 
saydıklarınla ilgili türkçe subreddit yok. meme engelleme konusunda ise multireddit tek çare diye biliyorum. hoş, eklediğin subreddit izin veriyorsa paylaşıma yine çıkar karşına.


  • smasdi  (22.10.18 00:40:00) 
on-off.


  • imelih  (22.10.18 04:21:47) 
[]

public intellectual kavramı

public intellectual: Akademik sorunlardan çok kamu soru ve sorunlarına yönelen entelektüel kişi

public intellectuel kavramının türkçede bir karşılığı var mıdır? ne denilebilir?


 
"Akil İnsan" aslında buna çok güzel oturmuyor mu?

Uygulamadakine değil, terimsel karşılığına bakınca. Aslında teoride düşünülen fikirle de örtüşüyor bir bakıma.
  • g man  (30.04.18 00:06:03) 
türkçede karşılık olarak kamusal entelektüel kullanılıyor. bazen kamusal aydın olarak da geçiyor fakat aydınla entelektüelin aynı şey olmadığı yönünde fikirler olduğu için birincisi özellikle tercih edilebiliyor. kamusal entelektüel diye gugıllarsanız sonuçlarda göreceksinizdir. halk entelekteli ve halk aydını biçiminde kullanımlar da mevcut.


  • microfiction  (30.04.18 00:42:15 ~ 00:43:04) 
kamu malı.


  • idonthaveatvset  (30.04.18 07:23:08) 
[]

ücretsiz windows hosting

projelerimi ve portfolyolarımı yükleyebileceğim ücretsiz bir windows web hosting biliyor musunuz?

sql db çalıştırsın, web api'm çalışsın yeter. domain'im var.


 
Somee. Com kullanıyorum
asp.net1 aylık veriyor

  • neymis  (31.03.18 23:50:02) 
[]

ek tuş klavyesi

merhaba,

101 tuşlu standart laptop klavyesi ve fn tuşu yetmiyor.
kendime hazırladığım onlarca kısayol var. her programda her türlü tuş kombinasyonu neredeyse doldu.

numpad gibi ekstra bir 10 15 tuş olsa kısayollarımı o tuşlara atardım.
bu amaçla kullanabileceğim bir ekstra tuş klavyesi var mı bildiğiniz?

 
Logitech'in oyuncu klavyeleri var. En ucuzlarından birisi G105. Ben de kullanıyorum.

G1...G6 şeklinde 6 tuş var, M1..M3 şeklinde 3 tuş var. M'lere bastıkça farklı farklı 6 şar makro kullanabiliyorsun.

3 x 6 = 18 adet makroyu bu tuşlara atayabiliyorsun. Arka aydınlatması da var, bence tam aradığın klavye...

www.hepsiburada.com
  • kimlanbu  (31.03.18 18:49:15 ~ 18:49:29) 
evet, tam aradığım özelliklere sahip. teşekkür ederim.

bu tarz klavyeler hep oyuncu klavyesi şeklinde. tasarım olarak çirkin buluyorum bu cihazları. gösterişli olmayan, tasarımı sade olan ama böyle ekstra fonksiyon tuşuna sahip bir klavye gördünüz mü hiç?
  • dahinnotha  (31.03.18 21:57:14) 
[]

beyoğlu - istiklal mahallesi - arka sokaklar

az önce haberlerde, istikal mahallesi'nde geçen bir cinayetten haberdar oldum. merak ettim, harita ve sokak görüntüsü üzerinden o sokaklara baktım.

istanbul'da, beyoğlu'nda yakınından geçmenin bile insanı huzursuz ettiği tekinsiz sokaklar neden var? Buralarda kimler yaşıyor? bir kaç yüz metre ötesi istanbul'un merkezi iken nasıl her şey birden değişebiliyor? Nasıl çirkin, tekinsiz, her türlü kötü işlerin yapıldığı mahalleler oluştu?

bu metruk binalar neden hala duruyor? kentsel dönüşüm ile istanbul'da bir çok tekinsiz mahalle temizlendi diyorlar. hala var olan tekinsiz mahallelere henüz kentsel dönüşüm yapılmadı mı?

 
6-7 eylülde zaten bütün beyoğlu'nun ağzına sıçıldı. İstiklal caddesinin yayalaştırılmasıyla o bölge kültürel bir merkez olabildi ama tarlabaşı bulvarıyla koparılmış bölgenin öyle bir şansı yok.


  • chavezding  (11.03.18 23:54:58) 
Hep bana da ilginç gelmiştir bu konu. Şehrin göbeğine her türlü it kopuk yerleşmiş. Kiralar ucuz ve evler dökük oluyor oralarda. Belki bundan olabilir. Bir de merkezi olduğu için fuhuşun da merkezi. O kadar travesti, hayat kadını olan yerde düzgün aile yaşamıyor. Bu da bir neden olabilir. Bunun haricinde özbekistan, suriye ve afrika ülkelerinden çalışmaya gelenler genellikle merkezi bölgelerde işportacılık yaptığı için oralarda oturuyorlar. Bu da bir etmen olabilir.


  • empedokles  (12.03.18 00:20:54) 
Harbi istanbul’a gittiğimde benim de dikkatimi çekmişti.


  • cemiyetin ünlü siması  (12.03.18 00:30:54) 
Öncelikle Beyoğlu veya Taksim/İstiklal İstanbul'un merkezi değildir, hiçbir zaman olmamıştır.

Beyoğlu ve yakın çevresi, gayrimüslimlerin, ağırlıklı olarak Rum ve Ermenilerin yaşadığı, ticari kimliği yüksek bir bölge idi. Göçlerle bölge boşaldı, özellikle de Beyoğlu "eğlence sektörü"nün (pavyonları kastediyor) kalbinin attığı yer haline gelince, bölgede yaşam kalitesi düştü. "Kravatsız çıkılmayan" Beyoğlu, yeni şehirli taze zenginlerin görgüsüzlüğüne hizmet edecek kalitesizlikle mekanlar işleten mafyatik grupların eline geçti. Haliyle güzelim Rum evlerine kriminal tipler yerleşmeye başladı. Uyuşturucu ticareti, fuhuş vb işler, böyle hareketli bir bölgede iş yapan bir "sektör" oldu tabii.

Bugün metruk olan o evler, kent kimliğinin bir parçası. Öte yandan kentsel dönüşümle "temizlenen" mahalledeki kriminal insanlar rehabilite edilip, eğitim almaları sağlanıp beyaz/mavi yakalı olarak iş güç sahibi yapılmadı. Örneğin 10-15 sene öncesine kadar hem eğlence hem uyuşturu hem fuhuş hem de tabii ki her türlü yasadışı işle meşhur olan Sulukule''nin tamamı yıkıldı, bugün bölge villa tipi evlerle dolu ama o işleri yapan insanlar oradan yalnızca sürüldü, hatta süpürüldü. Yasal olarak hak iddia edebilenlere toplu konutlarda yer gösterildi. Geri kalanı salındı çayıra. Bu insanlar hala varlar, lokasyonları dışında hiçbir şey değişmedi. Eskiden yapanlar, imkanları ölçüsünde gettolaşmaya, uyuşturucu ve kadın pazarlamaya, ev soymaya devam ediyorlar.
  • lazor  (12.03.18 01:54:05) 
[]

Android Telefonumu Root'lasam iyi olur mu?

Merhaba,
3 yıldır kullandığım bir Asus Zenfone 5'im var. Değiştirme zamanı geldi ama yeni bir telefona bütçe ayırmak istemiyorum.

Zor açılmaya, yanıt vermemeye ve bazı uygulamalarda hatalara başladı. Her şeyi temizlesem, daha yüksek bir SD kart taksam ve sistem hafızasını olabildiğince boşaltsam, bir de root'lasam performansı artar mı?

Planlı eskitme ve belli bir süre sonra yazılımsal olarak telefonun yavaşlatıldığına dair şeyler bana mantıklı geliyor ve bu performans düşüklüğünün yazılımsal olduğunu düşünüyorum. Faydası olur mu?

--
Bankacılık uygulamarı var telefonumda. Root'lu cihaza yüklenmiyor gibi bir olayı var mı bunların?

 
Hard Reset at, planlı eskitme mantıklı ama aslında bunu asus yapmıyor direkt;
Güncellenen uygulamalar daha fazla güç talep ediyor, facebook zaten sistem kaynağı düşmanı mesela, instagram gibi uygulamalar dahi yaptığı işe oranla bana göre çok fazla sistem kaynağı tüketiyor. Sonunda bazı uygulamaların lite sürümleri piyasaya çıktı.
Tavsiyem telefonu formatladıktan sonra çok fazla uygulama ile doldurma sistemi, mesela youtube uygulamasını silip youtube go falan yükle, google go var galiba. Facebook lite var.
Performans artırmak için sadece root yetmez sanırım, bunun yanında düzgün hızlı bir sistem falan kurabilirsin.

Bir de kurulu gelen bazı uygulamaları da devre dışı bırakmak iyi olabilir, mesela google play filmler, kitaplar.
  • atom karincanin torunu  (04.03.18 12:27:39) 
Root'suz hali bile tam güvenli değilken root edip bankacılık uygulamaları kullanmayın bence.


  • orient blue  (04.03.18 16:39:34) 
[]

ekran ve göz sağlığı

merhaba,

ekrana 50 - 70 cm gibi bir uzaklıktan bakıyorum. bildiğim kadarı ile bu doğru olanı.

ancak bunun yanında ekran çözünürlüğüm yüksek ve puntolar çok küçük. okumakta zorlandığım zaman puntoları büyütüyor ya da ekrana yaklaşıyorum zaman zaman ya da daha büyük ekranı olan ikinci monitöre alıyorum.

yüksek çözünürlük / küçük yazıların doğru olup olmadığından emin değilim. gözlerimin yorulmasına, kızarmasına sebep olduğunu düşünüyorum bunun. ancak bu geçici etkiler, kalıcı bir zararın habercisi midir bilmiyorum.

günde 8 hatta 10 saat bilgisayar ekranına bakan biri bu konuda neye dikkat etmelidir?

 
F.lux demeye gelmiştim ben de. +1


  • desdenova34  (28.01.18 21:09:36) 
evet yıllardır flux kullanıyorum. sorum şu;

ekran çözünürlüğüm yüksek, puntolar minicik. bir de uzaktan bakıyorum. bunun bir zararı var mıdır?
  • dahinnotha  (29.01.18 00:12:44) 
Çalıştığım şirkette 9 saat bilgisayar başı çalışılıyor. Yıllardır çalışan bir arkadaş halen daha kusursuz göz görüşüne sahip. Bu konu biraz da sizin genetik kalıntılarınıza ve genlerinizin göz kusuruna yatkınlığına göre değişiyor.

@ferhan'ın dediği gibi uzak bir noktaya veya düz beyaz bir sayfa/zemine kısa bir süre odaklanmak gözü dinlendirici etkiyi sağlar. Bunun haricinde ne yazık ki yapabileceğimiz çok fazla göz egzersizi yok. Ekran çözünürlüğü sabit kalmak şartıyla tarayıcıda veya bilgisayarda yazı boyutlarını büyütmeniz tabii ki daha az yoracaktır. Fazla küçük de o kadar süre için hiç iyi değil. Bir de göz kızarması için gözyaşı damlaları kullanılabilir. Malum ekrana odaklanma durumunda göz kırpma refleksi yavaşladığı için gözünüz kurur ve kızarır. Çok ciddi olmasa da uzun vadede göz kusurlarına sebep yaratabilir. Bu yüzden çok rahatsız hissediyorsanız 6 ayda bir, en kötü senede bir defa göz doktoruna görünmenizi tavsiye ederim.

15 senedir gözlük kullanıyorum, anca sabitlendi numaralarım. Ciddi sorunlara gebe olmasa da çok sinir bozucu bir şey gözün bir şekilde rahatsız olması. O yüzden tedbirli olmak her zaman iyidir. Dediğim gibi bu işin sıralaması gözü yoran aktiviteler ile dinlendirici aktiviteleri düzene oturtup periyodik göz kontrolü yaptırmaktan geçiyor.
  • desdenova34  (29.01.18 21:37:24) 
[]

W10 Home ve Professional Edition

Merhaba,

Evimde kullandığım laptop (16gb ram, 2.6gh, i7 6.nesil, ssd, hdd), işyerindekinden(12 gb ram, i7 5i.nesil, 2.5 gh, ssd) daha yüksek özelliklere sahip olsa da iş yerindeki daha stabil ve daha performanslı.

ev bilgisayarını daha kötü kullanıp güvenli olmayan ve lisaslı olmayan uygulamalarla kullanmış olma ihtimalimi gözardı edelim (çünkü gerekli temizlikleri yaptım), iş yerindeki bilgisayarın pro edition olması performans farkını etkiler mi?

eğer öyleyse, home'u pro'ya çevirebilirim miyim? mesela iş bilgisayarımın lisansını ev bilgisayarıma girerek kullanablir miyim? ya da başka bir yolu var mıdır? parasını versem maliyeti ne olur? crack'li w10 pro yüklesem nasıl olur?

 
90 liraya OEM Key al tamamdır.

urun.n11.com
  • lana del rey  (28.01.18 18:13:10 ~ 18:16:12) 
hayır ettirmez. versiyon farklarında bir takım işlevler açılıyor performansla ilgili bir şey değil. evdeki pc'de de windows'un ssd'de kurulu olduğunu düşünüyorum.

unpark işlemini bir araştır bence. faydası olabilir.

www.onurago.tk
  • fucking machine in my head  (28.01.18 18:35:37) 
[]

İÜ Yüksek Lisans Danışman Seçimi

Merhaba,
Akademik takvimde 29 Ocak tarihi için danışman atanması için son gün diye belirtilmiş. Yaklaşık bir ay önce bu sekteterliğe gidip bu işlemin nasıl olacağını sorduğumda, "acelesi yok, istediğin zaman yapabilirsin. Diğer dönem de olur" gibi bir şey demişlerdi. Ben de henüz kararımı kesinleştirmediğim için girişimde bulunmadım.

Daha ilk dönem biteli çok olmadı, bütünlemeler bu cuma bitiyor. Danışmanı 29 Ocak tarihine kadar seçmezsem ya da seçmek istediğim danışman hocam yoğun olduğunu söyleyip beni kabul etmezse ne olur? (Başka bir hoca seçmek için ikinci dönem başka hocalardan ders alıp onları tanımalaıyım)

Önümüzdeki dönem de ders alacağım. Ders dönemi bittikten sonra danışman seçmem daha doğru olmaz mı (eğer düşündüğüm hoca kabul etmezse böyle yapmak istiyorum)

resmi gazetede belirttiğine göre:

Tez danışmanı atanması
MADDE 8 – (1) Tezli yüksek lisans programında,...bir tez danışmanını en geç birinci yarıyılın sonuna kadar atama yapılması gerekir...

yazılmış. atama yapılmazsa ne olur? Görevli memur neden bana acele etme ikinci dönem seçersin deyip yanlış yönlerdirdi?

 
Sen seçmezsen muhtemelen boş olan hocaya atama yapabilirler ve sen istemediğin alanda “hay kafama sıçayım keşke dilekçe verseydim …” diye başlayıp kendine söverek tez yazabilirsin.


Benim anladığım bu.

Böyle olmayabilir de.
Sen danışman seç bence riske girme.
  • antik depresan  (23.01.18 09:18:59) 
[]

Sessiz müzik

Selamlar,

Şarkıların çoğu avaz avaz bağırmak için yazılmış sanki. Bense olabildiğince kısık seele dinlemeyi seviyorum bazı müzikleri, fisildarcasina söylenmiş şarkıları seviyorum.
Biraz melankolik oluyorlar tabi.

Var mi aklınıza gelen bağırmadan söylenmiş şarkılar?

 
cars hiss by my window - the doors


  • no frost  (11.01.18 21:43:44) 
  • kablelvuku  (11.01.18 21:46:15) 
  • Amaranta ursula  (11.01.18 21:46:22) 
Ben de seviyorum o tür şarkıları.
www.youtube.com

  • [GODDARD]  (11.01.18 21:55:54) 
  • sopiro  (11.01.18 21:58:45) 
tom jobim, joao gilberto, nara leao.


  • nocturness  (12.01.18 00:28:11) 
Yerli olarak nilipek var. Hep sessiz söylüyordu en son. Müzikler hep öyle sessiz değil maalesef


  • fatih baker  (12.01.18 09:42:47) 
çocukluğumdan beri müzikle uğraşıyorum, koloratür sopranoyum. son 2 senedir kendi bestelerimi yapıyorum ve onları tanıtmak için uğraşıyorum. şu aralar yerel radyolarda çalmaya başladı.

eğer beğenirseniz belki ekleyebilirsiniz. bu bana gerçekten çok destek olur ama daha önemlisi beğenilmiş ve benimsenmiş olmanı beni mutlu eder.

TÜR: ALTERNATİF/INDIE POP

Arin -(git: youtu.be)
Uzak - (git: youtu.be)
  • mirror of erised  (23.07.19 14:22:24) 
[]

bir zanaat edinmek istiyorum

Herkesin bir zanaata sahip olmasını gerektiğini düşünüyorum. zanaatın tanımını da kendimce şöyle tanımlıyorum "yeni hayata sıfırdan başlanacak olsa ben şunu yapabilirim diyebilmek". bahçevanlık, marangoz, oymacılık, aşçılık, vs vs. değer üretebilecek herhangi bir meslek.

Bu konu üzerine uzun uzun konuşmak isterim, ama gerek duymuyorum şimdilik.

nasıl bir zanaat / iş edinebilirim kendime? zaten çalışıyorum, işimden memnumum ve bu alanda kariyer yapacağım. yani edineceğim zanaat şuan için hobiden öte gitmese de olur. ancak ben bunu, 15-20 sonra, belki, emekli olduktan sonra profesyonel olarak idame ettirmek de isterim.

ya da her şeyden sıkılıp, söz gelimi, kamboçya'ya gitsem ya da bilmediğim bir ülkeye, orada hayatımı devam ettirmek de isterim.

gibi.

 
Eğer yapabilirseniz, çanak çömlek seramikle uğraşabilirsiniz.

Kendi çapınızda resim, heykel de yapabilirsiniz neye şekil vereceğiniz veya neyi boyayacağınız size kalmış ister pirinç tanesine resim yapın ister koca tuvale; ister ağaçtan oyun ister kilden yapın...

Deri işleyebilirsiniz. Dikebilirsiniz ve/veya üzerine şekiller yapabilirsiniz.

Yeme içme konusunda her insan bazı standartları yakalamalı zaten; yalnız genelde iş yemek yapmayla bitmiyor(hazırlık, bulaşık, bir takım alet edevat masrafı) ve üretilen şey hemen tüketildiği için seramik kadar kalıcı ve değerli hale gelemeyebilir.

Ne yaparsanız yapın. Üreteceğiniz şeye tutkuyla yaklaşmazsanız zanaatinizi ilerletemezsiniz, çirkin çöpten öteye gidemezsiniz. O yüzden önce yaptığınız işle bir gönül bağı kurun. Çünkü o işe yenilik getirmek genelde çok zaman, masraf ve emek isteyeceğinden ekonomik olmayabilir. Denemeler, yanılmalar masrafı artırır. İyi kalite malzeme pahalıdır... Yalnız değerini koruyan işler de kalitesini üzerinde harcanan emekle, zamanla, malzemenin kalitesiyle gösterir.
  • idexo  (07.01.18 19:04:19) 
Tesisatçı olabilirsin. Ülkede musluk tamir etmeyi bilmeyen yüz binlerce insan var. Küçük bir yer açsan günde belki de yirmi kişi arayacak seni tamir için. Televizyon ve kombi gibi teknolojik ürünlerin tamirine girmiyorum bile. Kendine küçük bir ekip kurarsan profesyonel olarak hizmet bile verebilirsin.

Çiftçilik de güzel. Geçenlerde bir haber vardı. Toprak yerine suda marul yetiştiren bir çiftçi gelirini birkaç kat artırmıştı. Bağ bahçe varsa bir şeyler yetiştirmeyi öğren.
  • dissendium  (07.01.18 19:06:00) 
bence kuaforluk. meslek ama aslinda zanaat. ki su anda her zamankine gore ogrenmek daha kolay, cunku cok sayida youtube kanali var bunu anlatan, sureyi uzun tuttugunuz icin bunu onerebiliyorum, zira her daim sacini kestirecek insan bulup pratik yapmak zor olabilir, ilk once kendi sacinizi, aile uyelerin sacini keserek basalyabilirsiniz. bir de tabi calismak icin yapay sac ve kafadan olusan setler var, onlari bulup alabilirsiniz.
en onemli tarafi, bence uzun sure onem yitirmeyecek bir beceri olmasi, yani dunyanin neresine giderseniz gidin isinize yarar.

bir digeri ise cok iyi derecede tavla ve satranc ogrenmek, daha dogrusu surekli teknik olarak oynamak, ileride dunyayi gezerken parasina oynayabilmek, bunun icin de zevk icin yapilan hamleler yerine kalabaligi heyecanlandiracak ama kazanimlarinizi riske atmayacak hareket kombinasyonlari ognremek olabilir.

hemen baslayabileceginiz yemek yapma becerisi. aslinda bu biraz da bahcivanlikla es gidiyor eger saglikli beslenmeye ilginiz varsa, misal gittiginiz ulkenin zonelarini ogrenip hangi bitkilerin hengi mevsimlerde en iyi oldugunu ogrenmek size cok sey kazandirabilir. boylece mevsiminde ve pazarda ucuza alabileceginiz bir sebze ile, turkiyedeki muadili icin olan bir yemek tarifini uygulayabilirsiniz.

butun bunlarda amaclardan biri de yaninizda cok esya tasimaniza gerek olmamasi. kuaforluk icin iyi bir makas seti, ascilik icin iyi bir bicak seti, digeri icin ise sadece zar tasisaniz yeri...
  • mavicorap  (07.01.18 19:06:36) 
Ben scale model rc ucak yapmaya basladim scratch build. Cok da guzel oluyor, boyle kivrimli hatlari yapabildigin zaman cok zevk aliyorsun. Tavsiye ederim. Bir ara resim yapiyordum, o da cok zevkliydi. Bir muzik de aleti alip ogrenebilirsin bence.
Ben heykel ile ugrasmayi da cok istiyorum ama yerim yok, eger imkanin varsa ve ilgini cekiyorsa dusun bunu da. Elektronikle de ugrasabilirsin, bu da cok zevkli ama ilgini ceker mi bilmem.
Bu soylediklerim ileride gecimini saglayabilecegin seyler degil tabii.
  • stavro  (07.01.18 19:13:53) 
ahşapla uğraşmayı çok seviyorum.

kırık dökük şeyleri tamir etmek elimden gelir, elim çekiç tutar. köyde büyüdüğüm için ustalık ve el becerisi gereken işlerden az biraz anlarım. ama tesisat ya da kuaförlük gibi işler bana tutku değil.

mesela dikişi severim. deri işlemek olabilir. bir ara düşünmüştüm onu. ama nedir ne değildir henüz araştırmadım. bilginiz var mı?

youtube'da DIY kategorisinde saatlerimi harcıyorum. pinterest'e de çok giriyorum. DIY bir şey beni çok cezbediyor. bilhassa ahşaptan yapılan küçük ev aletleri/oyuncaklar. mesela bir süredir müzik kutularına büyük bir ilgi duyuyorum. kafamda ufaktan projelendirdim.

tam olarak bana lazım olacak alet edevatların ucuz yollu bir listesini çıkarsam başlayacağım bir kaç haftaya temin etmeye. deneyeniniz var mı böyle bir şey yapmayı?

geçen yıllara dek bahçeyle uğraşıyordum. şimdi de balkonumda çiçekler yetiştiriyorum. tarımla uğraşacak imkanım yok şuan, çiçekten ve saksıda maydanoz yetiştirmekten fazla.

şehir hayatı, ufak evler, zamansızlık ve ekonomik kaygıları da düşünmek lazım.

ek olarak:
yukarıda yazdıklarıma binaen, hobi malzemeleri satan bir dükkan önerebilir misiniz bana (online ya da istanbul)? belki gidip etrafıma bakınca daha net bir şeyler canlanır zihnimde.
  • dahinnotha  (07.01.18 20:39:13 ~ 20:41:52) 
www.amazon.com

şuradan başlayın
  • idexo  (07.01.18 21:59:08) 
@dahinnotha Guven sanat var kadikoy'de


  • mysql34  (07.01.18 22:39:17) 
Aslinda ugrasmaya baslayinca ihtiyacin olan seyler sirasiyla kendini belli edecek zaten. Temel birkac malzemeyle basla, ugrastikca cesitli malzemelere ihtiyac duyarsin, neye ihtiyacin olacagi kendiliginden ortaya cikacak.
Ben de ahsapla ugrasmayi severim, zaten ucagi da ahsaptan yapiyorum. Ugrastikca cesitli malzemelere ihtiyac duydum ben de.

Aklima gelmisken, boyle ahsap gibiseylerle ugrasacaksan hobi matkabini siddetle tavsiye ederim. Ben aldim bir tane sundan: www.youtube.com
Bir suru aparat takilabiliyor cesitli amaclara gore. Zamanla aparatlarini arttirirsin. Ilk basta dogru durust kkullanamayacaksin ama kisa zamada elin alisacak.

Avrupa yakasindaysa Guven Sanat'in Besiktas'ta da subesi var. Internetten alisveris icin de hobi24.com falan var. Zaten hpbi sitelerinin hepsiburada, n11 gibib sitelerde magazalari var, aradigin seyi direkt bu sitelerden aratabilirsin.
  • stavro  (08.01.18 00:22:48 ~ 00:24:45) 
Belediyelerin, meslek odalarının düzenlediği meslek edindirme kursları, kent kolejleri, halkeğitim merkezleri gibi bir bilenin anlattığı, sertifika da alabileceğiniz eğitimleri araştırın. Ben çok fazla içeriklerine, kapsamlarına hakim değilim. Bildiğim, uluslararası geçerliliği olan sertifikalar da alınabiliyor olması.

Büyük olasılıkla ileriki yıllarda zanaat sertifikasız yapılamayacak. Takip etmedim ama bazı kollar için sertifika şartı başlamış/ kısa vadede başlayacak bile olabilir.
  • hayat aklini konusacak bir filozof uret  (08.01.18 00:50:16) 
deri saat kayışı yapmayı öğrenin. internet üzerinden satarsınız. çok sağlam para var. az satarsınız ama pahalıya satarsınız eğer ürünleriniz kaliteli olursa.


  • fyodor fyodorovic  (08.01.18 00:59:30) 
[]

mütemadiyen kelimesinin anlamını yanlış biliyormuşum

selamlar,

en çok ve severek kullandığım sözcüklerden biri mütemadiyen.

ben bu kelimenin anlamını "sıklıkla, az aralıklarla, çoğu zaman" şeklinde kullanıyordum ancak sözlükte "ara vermeden, sürekli, kesintisiz" anlamına geldiği yazılmış.

kimse de uyarmadı şu zamana dek yanlış kullanımım hakkında. demek ki çoğunlukla bilmiyorlarmış anlamını.

benim kullandığım anlamlara gelen sözcük önerir misiniz? "sık sık" deyimini karşılasın.

 
aynı tadı vermeyebilir ancak aklıma ekseriya/ekseriyetle geldi.


  • joffrey baratheon  (13.12.17 20:31:57) 
Ekseriyetle +1

Ama ben, "Kimse bu noktada uyarmadı, kimse bilmiyormuş demek ki..." kısmına takıldım.

-Mütemadiyen kitap okurum.


Bu cümleyi okumuş biri, benim aslında "Sık sık kitap okurum." demek istediğimi ama yanlış kelime seçtiğimi nereden bilecek mesela?
  • m e b  (13.12.17 20:50:16) 
[]

JS ile image manipülasyonu

selamlar,

bu sitede biri javascript ile ufak bir bulmaca yapmış. görselin rgb değerlerini random olarak değiştirmiş görüntüye noise eklemiş. yazacağımız üç dört satır kod ile bu işlemi geri alabiliyor ve görselin ne olduğunu ortaya çıkarabiliyoruz.

merak ettim, siteyi (kullandığı script kütüphanelerini) biraz kurcaladım ama javascript ile bu işlemin nasıl yapıldığını anlamadım.

image'ın her bir pixel'ini byte array'a atıp, buradaki değerleri değiştirerek mi yapıyor? javascriptte bir image'ın byte düzeyinde datası nasıl okunabiliyor?

bahsettiğim site: nifty.stanford.edu

 
canvas ve ImageData objesi ile yapiyorlar. Bunun icin browser Html5 desteklemesi gerekiyor.
www.html5rocks.com
developer.mozilla.org
  • emrahday  (04.12.17 11:07:04) 
[]

gerçek bir yazılımcı olmak

merhaba,

iki senedir yazılımla uğraşıyorum. kişisel ihtiyaçlarımı görecek ya da jr pozisyonunda bir işte çalışacak kadar biliyorum.

ancak benim (ve yazılımcı olduğunu söyleyen bir çok kişinin) yaptığım işin yazılım olduğundan emin değilim. c#, js, sql, html teknolojilerini kullanabiliyorsam da, yazılımcı deyince aklıma göz tanıma sistemini, görüntünün kalitesi bozulmadan boyutununun azaltılmasını yapan (vesair) kişiler geliyor.

umarım derdimi anlatabildim. iki web sitesi (ya da mobil/desktop uygulama) yapıp, crud operation'ların bir tık üstünü kullanmaktan ziyade o uygulamaların kullandığı dll'leri yazmak bana asıl yazılımcılık gibi geliyor.

işte ben backend'in o kısmında profesyonelleşmek istiyorum. bir mühendislik eğitimi almadım. nasıl bir yol izlemeliyim?

 
Burada değil talk.istanbulcoders.org bu gibi ortamlarda soruya daha özel cevaplar alabilirsiniz.


  • demirKamil  (03.12.17 00:38:08) 
[]

paylaşmak istedim: Fransızca Eski Müzikler

www.malhanga.com

bu sitedeki 64 bit, kalitesiz, cızırtılı müzikleri çok severim. arada bir açıp dinlerim, sanırım 5 yıl oldu.


 
açmayı beceremedim. adblock da kapalı ancak oynat tuşunu bulamadım. :))


  • le jeune turc  (03.12.17 01:58:31) 
benim hoşuma gitti.
@ le jeune turc şarkıya tıklayınca altta back yazıyor onun sağında b kutu var, flashın açık olması lazım ona tıkla flash'a izin ver başlayacaktır.

  • zebragibi  (03.12.17 02:53:46) 
sayfanın altında bir flash player var. sayfayı açınca otomatik çalıyor.
eski bir site, mobil'de çalışmıyordur belki.

  • dahinnotha  (03.12.17 11:20:03) 
teşekkür ederim arkadaşlar


  • le jeune turc  (03.12.17 16:50:39) 
[]

Neden Kodlama Öğrenmeliyiz?

Son 4-5 yıldır kodlama öğrenmek adına çok ciddi reklamlar yapılıyor. Artık, isteyen ve interneti olan herkes, kodlama öğrenebiliyor. Bu yurtiçinde de yurtdışında da ciddi şekilde teşvik ediliyor, bazı ülkeler ücretsiz eğitim veren STK'lara destek veriyor vs.

Teknolojinin ne denli ilerlediğini ve kullandığımız her cihazın kodlandığının farkındayım. Yapay zekanın hangi aşamada olduğunu da biliyorum. Ancak yine de bu teşviklerin tam olarak neyi hedeflediğini anlamlandıramıyorum.

Dünyanın her yerinde bir çok ücretsiz meetup yapılıyor, yatırımcılar startup'lara ciddi mali destek veriyor vs. Sponsorlar mali destekten çekinmiyor.

Bu kod öğretme hareketinin bir yerlerinde iyi niyetin üzerinde bir şey seziyorum, ancak tam olarak belirginleşitemiyorum.

Ne düşünüyorsunuz?

 
iyi niyetin ustunde bir sey var ama kotu niyet degil. piyasadaki nitelikli programci ihtiyaci nitelikli programci sayisindan cok fazla. su anda programcilik ve otomasyon deger uretmenin en en en verimli yolu, hem kisisel, hem sirket bazinda hem ulke ekonomisi bazinda hem de global ekonomi bazinda. o yuzden programci sayisini arttirmaya calisiyorlar iste ama biraz geri tepmiyor da degil - bir suru kisi programciligi sevmedigini ve sevemeyecegini kesfediyor.


  • robokot  (26.11.17 22:20:50) 
7 yaşındaki çocuğa okuma yazma öğretilmesinde de bir şey seziyor musun? Ben benzer şeyler olduğunu düşünüyorum.


  • diffarentiationation  (26.11.17 22:23:08) 
biraz moda bu, biraz da yeni yıldızlar oluşturma hevesi. 5/10 milyon $ harcayabilirsiniz nedir ki, bir sonraki rock star size milyar dolar kazandırabilir.

zamanı gelecek bu konu donanım içinde oluşacak.
  • selam  (26.11.17 22:26:47) 
matematik'in gerçek hayattaki karşılığı analitik düşünce yetisini geliştirmektir malum bu sebeple öğretilir. kodlama bu konuda başarılı ve pratik bir çözüm sunacağı için çocukların yazılımcı olmayacaksalar bile öğrenmesi faydalı.

not: matematik alternatifi değil elbette, yancısı, destekcisi gibi.
  • pofudukayi  (26.11.17 22:30:29) 
sezgine katılıyorum ancak; ağır sanayi altyapısı yatırımı yapmadan daha yüksek katma değer yaratma potansiyeli olan bir kavram.

fakat acemi'nin de dedigi gibi bir durum mevcut.
  • redlinetheturk  (26.11.17 22:35:16) 
Eskiden ucuz işçi gücüne ihtiyaç vardı. Şimdi yok, her işi makinalar yapıyor, daha fazlasını da makinalar yapacak.

E bu makinaları akıllı hale getirecek iş gücü lazım. Yazılımcılar uzun dönemde geleceğin işçisi olacak, biz normal insanlar da zaten gereksiz hale geleceğiz.
  • bos gezenin bos ustasi  (26.11.17 22:42:00) 
temel düzeyde kodlama bilmek çok faydalı olabilir hayatınızda. illa bu işin uzmanı olmaya gerek yok.


  • kediyiyenpiskopatfareyimben  (26.11.17 23:08:57) 
  • khiron  (26.11.17 23:10:35) 
acemi +1

baska nedenleri de vardir belki ama oncelikli olarak bu
  • qazwsx  (26.11.17 23:31:28) 
kodlama ama nasıl kodlama? çok açık uçlu olmuş soru.

kod yazıp bir site yapan da var, kod yazıp uzaktan yönetilebilir bir cihazı farklı gezegene indirip inşaat yapmayı planlayan da var.

isteklerimiz artıyor ama buna karşın yapabildiklerimiz sınırlı. bu yüzden bizim yapamayacaklarımızı yapan robotlara, yazılımlara ihtiyacımız var ve sektör her geçen gün hız kesmeden büyüyor. bu yüzden gelecekte kod yazmanın kaçınılmaz olması gayet normaldir. şimdiden bile birçok teknoloji programlamanın belki de temelinde yatan "eğer, değilse" mantığıyla size özel şeyler yapabilmenizi sağlıyor. aklıma örnek gelmedi ve ifttt servisi örneğini vereceğim bu yüzden ama pek sağlıklı bir örnek değil.
  • bir kediyim sadece gizleniyorum  (26.11.17 23:44:26 ~ 23:44:56) 
Milyonlarca yazılım geliştirici lazım ama yeteri kadar yok. Olanların arasındaki en iyiler ucuza çalışmıyor, sorun genel olarak bu.


  • hayirsiz  (27.11.17 00:02:21 ~ 00:02:34) 
çünkü yazılım ölçeklenebilir birşey. sen bir tekstil makinesi üretebilirsin ama 2 yılda 1000 kat büyüyemezsin 5 yılda anca 2 kat büyürsün. güzel bir araba üretebilirsin ama dünyaya yayılman en az 20 yılını alır. güzel bir gıda zinciri bile en az 5-6 yılda yayılmasını gerçekleştirir.
ama yazılım hemen her yere girebilen kolayca modifiye edilip istenilen dillerde veya amaçlarda hizmet edebilen bir araç.
şimdi sığır insanlar bunun istatiksel olduğunu düşünüyor yani 1milyon kişi rastgele website veya app yapsa 2si tutsa mesela whatsapp veya angrybirds gibi oradan yürünür diye düşünüyorlar o sebeple herkese yazılım yaptırmayı amaçlıyorlar.
halbuki para getiricek yazılımı veya bir işi sadece kalifiye eleman yapabilir. sen nasıl global veya yerel pazarda ağırlığı olan yazılım yapılır semineri, dersi, öğretisini vermez isen zaten herşey şans oyunu gibi istatistiklere kalır onda da tutmayınca tutmaz.

diğer bir yandan en azından bir yazılım nasıl çalışır bence normal bir insanın bilmesi lazım. basit düzeyde. mesela araba motoru nasıl çalışır, ev elektriği nasıl gelir gibi.
  • dedim dedim de kime dedim  (27.11.17 00:10:31) 
[]

İş Hediyesi (Masa'ya koymalık Ofis Hediyesi)

Arkadaşım bir kaç aydır çalışıyor, ama henüz oraya ait hissetmiyormuş. Masasında kişisel eşyası da yokmuş (aslında ben de aynı durumdayım). o ofiste yokken sanki orada kimse yokmuş gibi oluyormuş.
Hoşuna gidecek, masasına koyacağı bir hediye almak istiyorum.

şık ve dekoratif bir kalemlik, güzel bir masa saati, saksıda minik bir kaktüs gibi mütevazi ve sevimli bir şey istiyorum. masada duracak, o yüzden aynı zamanda işlevsel olmalı. verimliliği arttıran (ama aynı zamanda sevimli) bir araç olsa ne iyi olur.

 
www.bunlardanistiyorum.com
buradan bir şeyler çıkar belki.

  • dedimmidemedimmi  (07.11.17 23:10:16) 
İnstagramda nemedesign yazip bakabilirsin mini kaktüs olabilir.


  • ykyt  (07.11.17 23:27:42) 
[]

Akıllı TV Tavsiyesi

Merhaba,

Kız arkadaşım ailesinin evine bir TV almak istiyor.
Ne o, ne ben hiç TV izlemeyiz. Sahip olduğumuz TV'ler 55 ekran, tüplü, 20 yıllık tüplü TV'ler olunca neye dikkat etmek gerektiğini bilemedik.

İsteklerimiz şunlar;
*102 ekrandan büyük olmayacak, hatta 82yi tercih ederiz belki.
*Full HD düşünüyoruz, daha aşağısı geçmişte kaldı gibi. Yukarısı lazım değil, TV'de oyun oynamıyoruz, film izlemek için flash bellek takarız.
*youtube (ve benzeri özellikler) istiyoruz. akıllı tv nedir derseniz youtube'a bağlanabilen TV deriz.
*Fiyatı yüksek olmasın
*Akılsız ama HDMI girişi olan bir tv ve harici bir smart-box alıp onu kullanmayı düşündük. Fiyat bizim için önemli. Bu konu hakkında tecrübeniz var mı?

 
  • 507  (02.11.17 00:48:01) 
zaten açıkçası ne aradığınızı biliyorsunuz. benim size tek önerim bu konuda harici smart-box vs almayı düşünmeyin gereksiz yere kumanda kalabalıklığı yapacaktır.
şahsen benim size önereceğim tv philips 40PFK5500 android tv. smart tv olarak android platformunu kullanması bir avantaj youtube dışında tv üreticisinden bağımsız olarak android marketteki bir çok uygulamayı da kullanabilirsiniz. ikinci güzel yanı tv de dahili uydu alıcı modülü var yani uydu anteni direk tv ye bağlayıp extra bir uydu alıcı almanıza gerek kalmıyor. (digitürk kullanmıyorsanız) kumanda kalabalıklığı da olmuyor böylece.
3 avantajı ci modül girişi olması d-smart veya filbox gibi platformların modullerini alıp kullanabiliyorsunuz. maalesef digiturk modullü üyelik satmadığı için digiturk için mecburen kendilerinin verdiği uydu alıcıyı kullanmak zorundasınız. ben bu modeli yaklaşık 4 yıldır kullanıyorum ve hiç bir teknik arıza sorunu yaşamadım. bazen marketten indirdiğim uyumsuz uygulamalar yüzünden yazılımsal sorunlar olmadı değil ama çok önemli problemler değildi.
tv nin en kötü yanına gelirsek açılış süresi fişten çıkarıp taktından sonra tam anlamıyla açılması yaklaşık 2-3 dakika alabiliyor. malum android boot süresi. ama stand-by dan açılması durumunda böyle bir durum söz konusu değil.
incelemek isterseniz sayfası burada : www.philips.com.tr
eğer bunu almaya karar verirseniz satıcıya özellikle dvb-s2 li modelini istediğinizi ısrarla söyleyin yani dahili uydu alıcı. yoksa dvb-t li normal karasal yayın alıcılı olanı satmaya çalışmasın size.
  • nuh gemisini kaciran soyu tukenmis canli  (02.11.17 19:59:42) 
[]

ermişlerin biniti geyik, bilginlerin biniti eşektir sözü üzerine

selamlar,

burada bu hayvanlar neleri temsil ederler?
tasavvufi yazılarda eşek motifi dünya işleri ve nefs olarak tanımlanır.

ama bu durumda ermişler neden geyiğe biniyor?

bu söze bir makalede rastladım, der ki: "16 yüzyıla ait Atalar Sözü adlı kitabın önsüzünde ermişlerin biniti geyik, bilginlerin biniti eşektir yazar.

 
Güzel sözmüş. Bilginler gerçek bilgiye kitaplar yoluyla ulaşmaya çalışırlar; ermişler ise deneyim ve tecrübeyle. Bu durumda bilginlerin uzun zamanlar boyunca kat edemedikleri mesafeleri, ermişler çok kısa sürede kat edebilirler. Çünkü bilginler, bilgiyi öğrenme; ermişler ise onu yaşama derdindedirler. Burada geyik, hızı ve uçmayı kastederken eşek ise yavaşlığı kasteder.

Mevlana'nın 'Akıl Kabe'ye gidecek deve ararken, aşk çoktan Kabe'yi tavaf eder' sözünü anımsattı bana.
  • fragile lady  (28.10.17 12:06:28) 
söyledikleriniz bir açıdan makul ve mantıklı.

ancak bu söz muhtemelen doğuya ait. geyik, doğu'da da uçabilen bir hayvan olarak görülmüş müdür?

*geyik hızı ve uçmayı temsil eder deyince aklıma noel baba'nın geyikleri geldi.
  • dahinnotha  (28.10.17 12:32:07) 
Geyiğin burada (gerçek hayatta da öyle) eşeğe göre biraz daha ulaşılamaz ve manevi bir anlamı var. Ermiş, edindiği ilham ve sezgiyle geyiğin dilinden anlamış onu fethetmiştir. O nedenle geyiği vurup avlamak isteyenler, eşeğe binmeye hep mahkumdurlar.


  • 1adam  (28.10.17 12:39:48) 
[]

istanbul ulaşım haritası - Harita Üzerinde

selam,

raylı sistemin ulaşım şemasının harita üzerinde konumlandırılmış hali var mı? mesela google maps ya da benzeri bir ortamda?


 
Google Earth'de hatları görebilirsin.


  • zombi  (25.10.17 12:08:12) 
  • michael_knight  (25.10.17 23:16:04) 
[]

Beyazıt taki fotokopiciler pazar günü açık mı?

İstanbul üniversitesi beyazıt kampüsünde bir sürü fotokopici var. Pazar günü kapalı olma durumları var mi? 200 küsur sayfalık çıktı alıp, cilt yaptıracağım.

Merkez efendi kütüphanesi yakınlarında var mi böyle bir yer? Eğer varsa beyazıt tarafına gitmeden doğrudan buraya gideceğim.

Teşekkürler.

 
belki birine lazım olur diye yanıtlayım;
merkez efendi kütüphanesi yakınlarında yok öyle bir yer. ama kütüphanede 10 sayfa çıktı alma hakkınız var. gündüz çalışmak için iyi değil ama gece boyu çalışmayı düşünüyorsanız iyi. akşam 10dan sonra gidiniz, öncesi kalabalık ve gürültülü.

iü beyazıt kampüsündeki çoğu fotokopici kapalı. notcopy adında bir yer açıktı sadece. orada işimi hallettim. sanırım pazar günleri 17ye kadar açık.
  • dahinnotha  (23.10.17 20:12:07) 
[]

Beyazıt yakınlarında dnr, dost kitabevi tarzında bir kitapçı?

Merhaba, İU Beyazıt kampüsüne yakın bir yerde dnr veya benzeri bir kitapçı var mı? Hem kitap hem kırtasiye malzemesi alacağım.

Sahaflar çarşısı çok kalabalık, raflara bakıp incelemek için uygun değil orası.


 
Biraz dusundum de, yok sanirim. Cagalolu tarafinda ufak tefek var ama


  • hikmetkaraman  (16.10.17 12:51:47) 
[]

Yaz / Kış saati uygulaması hakkında

Selamlar,

Bu adamlar bu uygulamayı koyarken enerjiden tasarruf edeceğiz dediler. ancak tasarruf edilmediği gibi daha fazla zarara sebep oldu. kesintiler yaşandı.

kimisi ortaya aptalca bahaneler sürdü "millet namaza kalksın sonra uyumasın diye" dedi. buna inanan kaç kişi var merak ediyorum.

kimisi "araplarla aynı zaman diliminde olmanın avantajlarını" ortaya koydu. bir saatlik yakınlaşma bize neyi kazandıracak? öte yandan avrupa ile daha fazla ortaklık yok mu, ona uzaklaşmış oluyoruz.

kişi psikolojisine olan etkisi, sağlık sorunları, sabah ayazı ve karanlığındaki tehlikeler de cabası.

bu maddeleri sıralayınca bu adamların neden bu saatlerle oynadığını anlamıyorum. psikolojisi sağlam insan kalmasın diye yapıyor olmaları en muhtemel seçenek geliyor.

soruyorum, kimseyi eleştirmeden, gerçekten bizim görmediğimiz mantıklı bir izahı var mı bu durumun? enerji tasarrufu noktasında faydalı olabilir mi mesela (bir sebeple geçen sene zararlı olmuş ama ilerleyen yıllardaki adaptasyon ile faydalı olabilir mi?) ya da arap diliminde olmanın siyasi ve ekonomik faydaları olabilir mi, benim görmediğim?

samimiyetle soruyorum bunları.

 
elektrik dağıtım firmaları özelleştirildi. elektrik fazla kullanılınca onların karları arttı. elle tutulur tek neden bu olabilir.


  • sutlu nescafe  (28.09.17 21:37:36) 
Dini nedenlerde var. Namaz saati ile ilgili sanırım


  • gölgede aynı  (28.09.17 21:43:56) 
görünen elle tutulur bir sebep bulamıyorsan, aptalca bahanelere ne gerekçe ile inanmıyorsun? ""millet namaza kalksın sonra uyumasın diye" bahanesine kim inanır merak ediyorum diyorsun. ben inanıyorum ve gayet olabilir bir şey. adam 5'te 6'da saat kurup uykusunu bölmek, namazdan sonra geri yatsam mı, bu saatten sonra uyuduğuma değmez diyip uykusunu yarım bırakmak yerine, sabah işe gider gibi kalkacak, kahvaltısını yapıp, namazını kılıp işine gidecek işte. madem enerji tasarrufu olmuyor, bu niye aptalca olsun ki?

ha sebep budur değildir bilemem ama gayet olası görünüyor.
  • kibritsuyu  (29.09.17 11:43:49) 
@kibritsuyu
hükümetin dine yakınlık gibi bir derdi olduğunu sanmıyorum. pek inançlı davranmıyorlar.

insanlar namaza kalksın diye bir böyle bir uygulama yaptık bahanesine sığınarak toplayacakları destek, kaybedeceklerinden fazla olur. namaz kılmak isteyen kişi illa ezanla beraber uyanmak zorunda değil, güneş doğumundan önce veya sonra da kılabilir.
yani saatler alınmasa da kahvaltısını yapıp, namazını kılıp çıkabilir. o sebeple bu argümana inanmıyorum.
  • dahinnotha  (29.09.17 16:33:51) 
[]

aspNET MVC Web API ile ASP.NETCore Web API çok farklı kavramlar mı?

merhaba,

aspnet mvc web api kursu yerine core web api kursu aldım internetten üzerinden. geliştirme ortamı birbirine yakın olduğu için birini öğrenmenin diğerine de etkisi olacağını düşündüm. yanlış mıyım?


 
çok farklı değiller, core olması iyi olmuş kodunu çalıştırmak için platform seçerken windowsa bağlı kalmazsın


  • Sir Anthony Hopkins  (26.09.17 21:03:08) 
[]

alan adı yönlendirme işleri

merhaba,

bir firmadan aldığım hosting ve domaini beraber aldım, sitemi kurdum. sunucuda sitem sorunsuz çalışıyor.

sub.xyz.com şeklindeki sitemi, goddady'den aldığım qwe.com adı altında nasıl çalıştırabilirim?

bu işleme ne denir? addon ekleme mi, rumuz ekleme, eş domain...

sunucuyu aldığım yerdeki paketimden ayar yapmam mı gerekiyor?


not: qwe.com'a girince sub.xyz.com a yönleniyor. url'in değişmesini istemiyorum, kullanıcı qwe.com'da kalsın.

 
tr.godaddy.com
Şuraya bir bakın ama mümkün olmama ihtimali de var çünkü bazı hostingler mesela 1 site, 2 site gibi özellikle satılıyor olarak gördüm.

  • atom karincanin torunu  (13.09.17 01:18:54) 
[]

JS ile yüklenen sayfanın yüklendiğini anlamak

Merhaba,

Scroll oldukça içeriği yüklenen bir web sitesi var. sayfadaki tüm elementleri yüklemek istiyorum. bunun için önce açılışta scroll eden bir komut çalıştırıyorum, ve içerik yükleniyor.

ancak sayfanın artık sunucuya istek gönderip göndermediğini tespit etmem lazım. isteklerinin bitip bitmediğini nasıl anlarım?

NOT:
document.readyState her zaman "complete" veriyor. yükleme devam etse de, etmese de.

 
xhr'i override edeceksin, her open bir değeri + layacak her complete - leyecek, değer x süre 0 kalırsa olay bitmiş demektir.


  • selam  (10.09.17 20:43:18) 
eklentide yazabilirsin bunun için, bir eklenti yazıp network state'i takip edeceksin, x süre bir eylem olmazsa document üzerinde bir event fire edeceksin, sonra senin kodun çalışacak


  • selam  (10.09.17 20:44:34) 
[]

text tosyasını json haline çevirmek C#

merhaba,

bir script ile oluşturduğum txt biçiminde dosyam var. bunu json formatına çevirmek istiyorum. dosya formatım şuan şöyle;


<tr>
<td>
25.08.2017
</td>

<td>
lorem ipsum
</td>
</tr>

<tr>
<td>
31.08.2017
</td>

<td>
dolor sit amet
</td>
</tr>

split metodunu kullanarak döngü içine döngü yazıp, noktasını virgülünü parantezini kendim koyayım istedim ama içiçe döngüleri doğru düzgün yazamadım. tarih * içerik adetince döngüye giriyor. döngüyü nasıl yazarım ya da json'a çevirmek için daha kolay bir yol var mı?

 
iç içe for'a gerek yokmuş. tr, td'leri kaldırıp tek bir ifade yaptım ve ona böldüm. aşağıdaki şekilde ayrı ayrı kullanabildim.

for (int i = 0; i < newText.Length; i++)
{
if (i % 2 == 0)
{
Console.WriteLine("tarih: " + newText[i] );
Console.WriteLine("icerik: " + newText[i + 1]);
}
}

şimdi aldığım string ifadelerle köşeli parantez, süslü parantez virgül falan ekleyeceğim.

bu amele yöntemi midir? daha profesyonel bir cevabınız var mı?
  • dahinnotha  (01.09.17 00:36:15 ~ 00:37:45) 
Kod:

public class Entry
{
public DateTime date;
public string text;
}

List<Entry> list = new List<Entry>();
list.Add(new Entry() { date = new DateTime(2017, 8, 25), text = "lorem ipsum" });
list.Add(new Entry() { date = new DateTime(2017, 8, 31), text = "dolor sit amet" });
Newtonsoft.Json.JsonSerializer serializer = new Newtonsoft.Json.JsonSerializer();
using (StringWriter sw = new StringWriter())
{
serializer.Serialize(sw, list);
Console.Out.WriteLine(sw.ToString());
}


Çıktısı :

[{"date":"2017-08-25T00:00:00","text":"lorem ipsum"},{"date":"2017-08-31T00:00:0
0","text":"dolor sit amet"}]
  • iron  (01.09.17 01:09:40) 
Birbiri ile alakasız şeyleri aynı array içine toplamak amele bir yöntem evet. Bir yerden bu datayı alıp parse etmeye çalışıyorsun anladığım kadarıyla. Bu iş için class'lar oluşturup belli bir hiyerarşide bir veriyapısında tutabilirsin. Sonrası için de yazdığım örnekteki gibi serialize edilmiş json string'i üretebiliyorsun. Bunu string birleştirme yoluyla kendin yapmaya çalışmak da çok profesyonelce olmaz.

Tabii ileride Dictionary vesaire kullandığında profesyonel yöntemin de başka zorlukları var.

Parse etmeye çalıştığın sayfa Xhtml compliant ise parse işin dom üstünden de yapabilirsin. Bir ara ekşi sözlük için kitlengeç diye bir başlığı takip etmek için bir şeyler yapmıştım. Ekşi'yi ssg daha yeni xhtml compliant yapmıştı o zamanlar. (Hedef ekşi ise bunu bir değerlendir.)
  • iron  (01.09.17 01:15:28) 
teşekkür ederim. veriyi c# ta oluşturmuyorum. veri zaten txt olarak başka bir ortamda oluşturuluyor. script dediğim de javascript değil. autohotkey'de yazdığım bir kod.

ben ilk cevabımdaki gibi bölüp köşeli parantez falan ekledim. düşündüğüm kadar zor olmadı, hatta belki birine lazım olur;

Console.Write("data = '[");
//0'ıncı index'i atlıyorum çünkü o null geliyor.
for (int i = 1; i < newText.Length; i++)
{
if (i % 2 == 1)
{
Console.Write("{");
}
if (i % 2 == 1)
{
Console.Write("\"tarih\":\"" + newText[i] + "\"");
Console.Write(", \"icerik\":\"" + newText[i + 1] + "\"");
}
if (i % 2 == 0)
{
Console.Write("},");
}
}
Console.Write("{}]';");

kod çok sağlıklı değil farkındayım, kendi kişisel kullanımım için yazdığım bir şey bu.
  • dahinnotha  (01.09.17 01:50:27) 
client tarafında direk bu işi ufak bir jquery plugin ile yapabilirsin.

jsfiddle.net

işi client tarafında halletmek daha iyi olabilir.
  • qobel  (01.09.17 13:09:41) 
bu tarz html'den data çekmek için php ile phpquery tadında bi eklenti kullanmıştım zamanında. C# ile de bi html parser varsa onu kullanarak çekebilirsin


  • yuto  (01.09.17 15:16:23) 
[]

eski meclis zabıtlarına ulaşabiliyor muyuz?

merhaba,

ara ara gündeme geliyor, "mahmut esat bozkurt türkiye cumhuriyeti'nin resmi dini hıristiyanlık olsun diye önerge vermiştir, inanamazsanız meclis defterlerine bakın kaydı var" diyorlar. merak ediyorum nedir bu işin aslı astarı. bu bahsedilen kayıtlar nelerdir, nereden ulaşabiliriz?


 
  • passion rules the game  (28.08.17 19:24:43) 
[]

svchost tüm internet bağlantımı sömürüyor

merhaba,

internetimin olağandışı yavaşlığını netlimiter ve netbalancer ile takip ettim. svchost dosyasının sürekli bağlantıyı kullandığını farkettim. güvenlik duvarına svchost'u engelle emrini verdiğimde tüm internet bağlantılarım kapanıyor.

BIST adı verilen arkaplan akıllı aktarım hizmetini kapattım, otomatik güncellemeleri kapatttım, işlem yöneticisinden teker teker bağlantıyı kullanan PID'leri kaldırdım, regedit'ten bazı dosyaları düzenledim. sorun çözülmedi (sorun sadece bir kaç dakika için çözülüyor, sonra tekrar çalışmaya başlıyor svchost)

bağlantımı kontrol ediyor ve PID numarasına göre svchost işlemini sonlandırıyorum, ancak bir başkası tekrar ortaya çıkıyor.

internette önerilen birçok yöntemi denedim. kötü niyetli bir yazılım olduğunu düşünüyorum. nasıl düzeltebilirim?

windows 10 kullanıyorum. crack'li bir yazılım kurduğumu hatırlamıyorum.

 
Svchost sistem processidir kapatamazsınız


  • synesthesia  (23.08.17 18:56:56) 
kapatmam gerekmiyor, tüm bağlantımı olağandışı bir şekilde sömürüyor ve interneti kullanamıyorum. kötü niyetli bir yazılım tarafından kullanılıyor olabilir. güvenli modda da tarama yaptım ama sorunu çözemedim.


  • dahinnotha  (23.08.17 19:05:34) 
nereye baglaniyor? ona gore hareket et. yani gerekli bir is yapiyorsa ellememek lazim.


  • alperz  (23.08.17 19:17:57) 
svchost hangi kullanıcı altında çalışıyor ona da bir bakmalısın. Eğer SYSTEM dışında başka bir ad altında (mesela senin kullanıcı adın) çalışan bir svchost varsa o çok büyük ihtimalle virüstür.


  • skooma  (23.08.17 19:25:55) 
Virüs sendeki büyük ihtimal. Ben Windowsun sitesinden win10a geçmiştim o sebeple olmuştu bende. Kaldırıp temiz win 10 attım düzelmedi. Win 7ye geçerek yapmıştım


  • glamdr1ng  (23.08.17 19:46:30) 
[]

kefir mayası nasıl bulunur, nasıl yapılır

merhaba,

internetten "doğal kefir mayası" satan yerler var ancak kendilerine çok güvenmiyorum. tanıdığınız, bildiğiniz bir yer var mı kefir mayası satan (sakarya'da).
internetten alıp tecrübe ettiğiniz bir yer var mı? nasıl kargoluyorlar, kargoda üç dört gün kalması gerebilir, bozulmuyor mu?

*en çok merak ettiğim ise; kefir mayasını kendim yapamaz mıyım? ilk maya nasıl ortaya çıktı? mesela yoğurdun nohut ile mayalanabildiğini biliyorum, kefir için benzeri bir şey söz konusu mu?

 
a101'de mi şok'da mı ne kuru kefir mayası görmüştüm.
hala var mı bilemiyorum.

kefir, yoğurt için kendileri gerekiyorsa ilk olarak nasıl yapıldı sorusu?
bunlar bakteri doğada zaten var, bir şekilde denk gelinmiş. yeniden aramak yerine eldekiler kullanılıyor.

bir de gümüş parayı süte atarsan yoğurt olur diye birşey duymuştum.
elden ele gezen gümüşte yoğurt bakterisinin olma ihtimali var demek ki.
  • herhaltibiliyoring  (15.08.17 20:00:51 ~ 20:07:37) 
Kefir mafyası nasıl bulunur diye okumam ahahah

Et ve balık kurumu mu ne onlarda bulunabilir belki diye düşünüyorum
  • senolll  (15.08.17 20:28:06) 
[]

İş nasıl bulunur? [bilişim]

merhaba,

bir yıldan az tecrübesi olan junior pozisyonunda bir yazılımcıyım. (şehir değiştirdiğim için işimden ayrıldım) yabancı dil mezunuyum. yazılım bilgimi kurslar ve bireysel çabamla geliştirdim.

orta seviyelerde c#, web forms ve aspnet mvc, javascript, jquery, mssql; biraz entity framework, codefirst, linq to sql vs biliyorum (bunları kullanarak projeler geliştirdim)

basit bir kaç uygulama yapacak android, ne olduğunu bilecek kadar vue.js biliyorum. işe yarayacak kadar selenium biliyorum. tfs, git gibi kaynak kontrol yazılımlarını kullanabiliyorum.

istanbul'da yüksek lisansa başlayacağım bir kaç ay sonra (istanbul dışında bir şehirdeyim, ayrıca kalacak yer bulmam gerekecek). iletişim alanında olacak. üniversitelerin ilgili bölümlerinden mezun olmadığım gibi ilgili olmayan bir bölümde yüksek lisans yapıyor olmam iş görüşmesinde dezavantaj mıdır yoksa bunu önemsemezler mi? part-time yazılım işi bulabilir miyim ya da ders saatleri mesailere göre ayarlanabilir mi? maaş olarak ne istemeliyim, ne teklif edilir?

internet ilanlarından pek dönüş olmadı, okula ve bölüme göre filtreliyor olabilirler. alternatif önerilerinizi bekliyorum.

iş aramayı okul kaydı olduktan sonra mı yapmalıyım, zira ders bir programını ve kaç gün olduğunu bilmiyorum. iş görüşmesinde bunu sorarlarsa tam cevap veremem.

bu alanda meraklıyım ve hızlı öğreniyorum. kendimi başarılı gördüğüm için yazılım kariyeri düşünüyorum.

selamlar, sevgiler.

 
sony şu anda çeşitli dallarda tecrübeli/tecrübesiz yazılımcı arıyor, linkedin'den bakabilirsin. güzel bir proje için adam topluyorlar :)


edit: şimdi sonunu okudum, tam gün çalışma ister sony dediğim pozisyonlar için. şu anda bu seviyede anca stajyer olarak başlayabilirsin şirketlere sanırım. meraklı olmak ve hızlı öğrenmek pek bir ayrıcalık elde ettirmiyor malesef :) sektörün çoğu meraklı ve çoğu hızlı öğreniyor.
  • fakyoras  (11.08.17 15:34:09 ~ 15:35:33) 
- Oncelikle basit bir CV onyazisi hazirla, hemen hizli bir sekilde okuyacaklari gibi, CV nin ilk sayfasi on yazi olsun. Onyaziya bu duyurudaki gibi neler biliyorsun kisaca ozetle, bilgidin guclu oldugun dilleri, teknolojileri bold yap ki ilk bakista gozuksun.
- sirketlerin mail adreslerine direkt gonder CV ni, Kariyernet felan hep zaman kaybi hep, genelde filtrelere takiliyor. O kadar sacma filtre ki adam bogazici, odtu olmali diye yaziyor, ama oxford mezunu o ise aday olamiyor.
- sirketler iki turlu, bir tarafta uretkenligin onemli oldugu sirketler, diger tarafta verimli/kaliteli kod yazmanin onemli oldugu sirketler. uretkenlik kucuk ve orta olcekli firmalarda onemlidir, bu sirketler calisandan cok alanda bilgisi olmasini ve teoriden daha cok pratik deneyimini olmasini beklerler. verimli ve kaliteli kot iseteyenler ise buyuk sirketlerdir, bu sirketler is gorusmelerinde programlama dilinin ozelleklerinden daha cok algoritma yazabilme ve akil yurutme kabiliyetini olcerler. Bu iki alanda is gorusmelerine hazirlanmak birbirinden tamamen farklidir.
- github gibi yerlerde kod orneklerinin bulunmasi sansini arttirir.

Ilerde amacin buyuk sirketlerde caismak, hatta yurtdisi ise ingilize ile birlikte su kaynaktaki drive.google.com yonergeleri izlemi tavsiye ederim

Ama eger daha cok uretkenlik ile birlikte belki ilerde kendi isimi kurarim dersen orta olcekli sirketlerde deneyim onemli olur. o nedenle bir sirkette durumunu anlat, onecelikli hedefinin ogrenmek oldugunu ifade et, ya staj yap ya da ogrenmeni saglacak isler yapmaya calis. bununla beraber kendi kodlarini yazip bol bol pratik yap. Daha sonra da bol bol basvuru.
  • emrahday  (11.08.17 19:23:17) 
[]

3,7 v'u 3'e düşürmek

how to reduce 3,7 to 3 volt şeklinde kısa bir google'ladım ama çıkan sonuçları çok anlamadım.

iki adet 1,5V'luk pille çalışan aletleri çalıştırmak için powerbank'imi kullanabilir miyim? telefonu şarj ettiğine göre 3,7V olsa gerek powerbank'in çıkış gücü. Bunu düşürmek için neye ihtiyacım var?

teşekkürler.

 
Telefonu şarj ettiğine göre 5V olur. Varsayımın yanlış.

Neyse, zener diyotu diye bir şey var. Onunla voltage divider yaparsın. En basit yol bu.
  • alperz  (09.08.17 12:30:20) 
telefonlar için kullanılan standart powerbank çıkışı 5V'tur. ayrıca volt güç birimi değildir.

5V'tan 3V'a düşürmek için çekilecek akıma göre bir regülatör gerekiyor. İnternette hazır bulabilirsin. "buck converter" diye arat, hazır kart şeklinde satılıyor.
  • kimlanbu  (09.08.17 12:31:10) 
Ön direnç kullanarak dusurebilirsiniz.


  • goodman  (09.08.17 13:07:34) 
[]

yazılım test mühendisliği ön eleme mülakatı

merhaba, bu soruyu bir arkadaşım adına soruyorum.

başvurmuş olduğu büyük bir e-ticaret sitesinden "yazılım test mühendisliği" pozisyonu için bir bir ön çalışma linki göndermişler. bu ön çalışma yaklaşık iki saat sürecekmiş.

daha önce böylesi bir online değerlendirmeye giren olduysa nasıl bir şey olduğundan bahsedebilir mi? nasıl bir sınavdır bu, ne sorulur? iki saat süren bir test olduğu söylenince arkadaşım tek seferlik bir link olduğunu düşündüğü için tıklamamış. ön hazırlık yapmak istemiş.

 
site hangisi özelden gönderir misin duruma göre yorum yapabilirim.


  • ougkour  (03.08.17 21:38:50) 
[]

Facebook Hesap Çalınması ve Dolandırıcılık - Önemli

Merhaba, ablamın hesabı çalınmış ve herkese "selam canım, senin hattın faturalı mıydı" diye mesaj atmışlar. kimisi dolandırılmış.

şimdi hesap bizde değil, şifresini sıfırlayamıyoruz. facebook'a kimlik ile mail atın demişler, hangi adrese mail atmalıyız?

savcılık, polis, siber suçlar nereye başvurmalıyız? ablamın sabahtan beri telefonu susmuyormuş. ablama güvenip de sazanlık yapanlar ve zarara girenler olmuş.

ne yapmalıyız?

 
aynısı annemin başına da geldi, hesabı tekrar almaya çalışmak şifre sıfırlamak vs işleri bana düştü. mail adresi değiştirilmiş mi? değiştirilmediyse o şekilde halletmeye çalışın. diğer türlü kendi hesabınızdan şikayet edin ele geçirildiğine dair. o esnada sistem arkadaşları arasından random resimler gösterip kim olduğunu falan soruyor. o şekilde halletmeye çalışmıştık.

facebook a atılacak mailden haberim yok, o dönemde biz öyle bir şey yaşamadık ama fb iletişim bölümünde yer alacaktır mail adresi, oradan bakabilirsiniz.

ne yazık ki o sazanlığı yapanlar için yapılabilecek bir şey yok. ellerinden giden paralarla kalacaklar. 3 yıl oldu hala o sazanlar suçlusu bizmişiz gibi hatırlatır durur bu olayı.

son olarak polis işe yaramıyor. savcılığa başvurabilirsiniz, belki ip adresi takibi vs bir şeyler yapılabilir ama açıkçası bir şey çıkacağını çok zannetmiyorum.
  • sizofren psikiyatr  (10.07.17 19:49:02) 
[]

ekran kartımı nasıl test edebilirim, bir sorun olabilir mi?

merhaba,

nvidia geforce gtx 960m ekran kartı olan bir bilgisayar aldım. herhangi bir oyun vs yüklemedim henüz ancak ekran ayarlarını değiştirince bazı uygulamalarda (tarayıcı, media player vs gibi fazla grafik üretmeyen) bir -gariplik- hissettim. görüntünün göz kırpması, sayfayı büyütüp küçültürken yamulması, siyah-beyaz üçgenlerin çıkması gibi.

bir de aldığım ilk gün, bilgisayarı çalıştırdığım gibi ekran kartı çalışmayı durdurdu gibi bir uyarı vermişti Windows.

son olarak: ekte bir görsel var. o görselde bir simgeden üç tane var. işte o simgenin ne olduğunu çözemedim. imleç ile üstüne gelince kayboluyor, saatlerce bilgisayarı kullanınca o simgenin sayısı 10 12ye ulaşabiliyor. ekran kartı sorunum ile bağlantılı olabilir belki.

velhasıl sorum ekran kartının performansını ölçmek ve bir sıkıntısı olup olmadığını anlamak ile ilgili. 30gb'lık oyun falan indiremem, internetim yavaş ve oyunlarla aram yok.

ekleme: nvidia simgesindeki sarı ünlem güncelleme bildirimi, güncelleme yapılmakta. cevabınızda o ünlemi görmezden gelin.

mobiller için;
prntscr.com

 
O üçgenlere falan artifact deniyor. Ölmeye yüz tutmuş ya da kaldıramayacağı saat hızlarına çıkılmış kartlarda oluyor bildiğim. Occt gpu test gibi zımbırtılarla stress teste sokabilirsin ama yakma kartı durduk yere. Nvidia ve intel hd driverları kaldır. En güncellerini baştan kur. Hala oluyorsa geri ver bilgisayarı


  • glamdr1ng  (01.07.17 17:32:08) 
[]

Bu akşam gidiyorum bu şehirden, belki seni bir daha göremem...

Az önce yan odadaki televizyondan duydum, sesi Ege'ye benzeyen biri tarafından bir şarkı söyleniyordu. Başlıkta geçen sözleri yakaladım.

hangi şarkı olabilir bu?


 
www.youtube.com inşallah bu değildir Ege'ye benzettiğin


  • bahcemaruf  (01.07.17 00:25:40) 
Yok canım, sen de.
Sözlerini internette aradım da sonra buraya yazdım.

  • dahinnotha  (01.07.17 09:20:19) 
[]

whatsapp bildirim iptali sorusu

selamlar,

whatsapp'ta üyesi olduğum bir grup var. takipte olmak istediğim için ayrılmak istemiyorum. öte yandan bu grubun benim için aciliyeti yok ve bildirimleri kapatmak istiyorum. ayarlardan bildirimleri kapattım ve grubu sessize aldım. ancak yine de, mesaj geldiğinde pil durumu, şebeke göstergesi falan filan olduğu alanda minik whatsapp ikonu görünüyor. o gruptan gelen mesajlar için hiç bir bildirimin gelmemesini sağlamanın bir yolu yok mu?


 
sesi açıp tekrar sessize al. 3 ay 1 yıl vs. diye sorduğu ekranda altta bildirimleri göster mi gösterme mi ne bir seçenek var. orayı tikle ya da tiki kaldır duruma göre işte..


  • nrmnm  (28.06.17 14:42:04) 
[]

Askerlik Sorusu - Yedek Subay vs KD

Merhaba,

Yedek Subay mı olmak istersin kısa dönem mi dediler. Kısa dönem dedim. Senin yabancı dilin varmış, yabancı dili olanları yedek subay olarak tercih ediyorlar, yabancı dil belgen varsa (Yds, Yökdil vs) onu koyalım. Yedek subay olmak istemez misin" gibi bir soru sordular. Bu soru "Yönlendirme yapamam ama bence uzun dönemi seç" demek isteyen bir görevlinin söyleyeceği türdendi. Ben de yedek subay olmak istediğimi söyledim. Paraya ihtiyacımın olması ve askerde biriktirme imkanı, mesai sistemi, devlet memuru benzeri bir çalışan olmak gibi olanları anlık olarak düşündüm ve böyle dedim. İş bulup çalışabilirim halbuki. Neden böyle dediğimi ben de bilmiyorum şuan.

Bunun tercihe bağlı olmadığını, askeriyedeki ihtiyaca göre belirlendiğini duydum hep. Ancak görevlinin dediğine göre, yabancı dil puanını ibraz edenlere uzun dönem yedek subay çıkma olasılığı yüksekmiş. Ben de yökdil sınavından aldığım 80 puanlık belgeyi verdim.Mezniyet ortalamam da yüksek.
(ama mesleki bir bölümde okumadım (karşılaştırmalı edebiyat), bir de üstüne web yazılım geliştirici olarak çalıştım. )

1-Bana uzun dönem çıkma ihtimali nedir?
2-Yabancı dil bilenleri yedek subay yaparlarsa ne olarak kullanıyorlar? Zira meslekçi değilim.
3-Uzun dönem olmak çok da kötü gibi gelmiyor bana. Hala kararsızım. Yine de yarın gidip KD olarak yapmak istediğimi söyleyip sınav puanımı gösteren belgeyi de çıkarmalarını isteyeceğim. Bu durumda uzun dönem gelmesi mümkün değil. Yoksa böyle kalsın mı? Uygun bir pozisyon yoksa zaten KD olarak seçerler mi?
4-Yarın gidip ben KD istiyorum dersem ve öyle işaretleyip sınav sonuç belgesini de çıkartırsam, yine de uzun dönem gelme ihtimali var mı?

not: nereye nasıl gideceğimi bilmediğim için bir karar vermek istemiyorum. kendileri seçsinler de en azından "ben seçtim, pişman oldum" dememiş olurum.

sözlükteki yedek subay vs kısa dönem başlığını okudum.

 
1) bence cok dusuk.
2) sinema tv mezunu karakol komutani ys gordum. Sans. Gerci onunki torpildi ana neyse.
3) hangisinin daha iyi daha kotu oldugunu gitmeden bilemezsin. Tamamen sans. Biz isparta merkezde vur patlasin cal oynasin askerlik yaparken egirdir'de kd'ler kan agliyordu. Kirklareli'de ys arkadasim kiyak askerlik yaparken, diyarbakir'da ys arkadasimin anasini aglatiyorlardi.
4) yine de uzun donem gelebilir.
  • allah yazdiysa bozsun  (30.05.17 15:12:05) 
uzun dönem veya kd olmak konusunda seçim senin. ona bişey diyemem.

sorularına gelecek olursak:

1- not ortalaman ve dil puanına bakıldığında uzun dönem çıkma ihtimalin kd çıkma ihtimalinden daha yüksek.
2- yabancı dil sadece bir kıstas askerlikte yabancı dilin hiç bir öenemi yok. sadece daha kalifiye adam seçmek için yapıyorlar. meslekçi değilsen ve uzun dönem olursan takım subayı olursun. yani yaklaşık bi 100-150 kişiden sen sorumlu olursun. takım subayı acemi eğitimi 3 aydır. bu 3 ay sonrasında sınava girersin yüzde 10 luk dilime girersen usta birliğinde ki yerini kendin seçersin. giremezsen kura çekersin ki kura yerleri genelde doğu illeri ve sürgün yerleri olur.
3- kd ve uzun dönemin kendine göre avantaj ve dezavantajları var burada uzun uzun anlatmaya gerek yok zaten konusu mevcut sözlükte. dediğim gibi karar senin.
4- uzun dönem çıkma ihitimali herzaman var bi çok arkadaşım var kd yazıp uzun dönem çıkan. ama eğer belgeleri alır ve kd seçersen bu ihtimal epey azalır.
  • hoikam  (30.05.17 15:19:25) 
1- %50. Ya çıkar ya da çıkmaz. Belli değil.
2- yabancı dil bilmen çok da önemli değil. Takım komutanı olursun. Eğer meslekçi olmazsan tabii. Takım komutanının işi zordur. Meslekçi gibi değildir. Onlara doğru düzgün eğitim bile vermiyolar.
3- uzun dönemi kısa döneme tercih ederim. Askerlik bilincini almış olursun. Tabii istemiyosan salla. Gönülsüz şeyden şey olurmuş. Uygun pozisyon falan geç bunları. Personel şube o kadar ayrıntılı bakmaz. Kaldı ki zaten gelişigüzel seçilir asteğmenler. 2 tane çürük raporu alan oldu bizde. Bi tane de deli vardı. Tuvalette kendi kendine konuşuyodu vs.
4- %50. Olabilir de olamaz da.

Rahat ol. Zamana bırak. Ben askere gitmeden önce yaptığım part time işten öyle bunalmıştım ki kalabalıktan kurtulup hakkari dağ komando tugayı gibi bi yer çıksın istiyodum. Yedek subay çıkma ihtimalinin %1 falan olduğunu düşündüğümden kısa döneme şartlamıştım kendimi. Yedek subay çıktı. Bölümüm de işletme gibi bi şey. Kursa başladık, yine doğuda bi dağ çıksın diye temenni ederken kuradan kıbrıs'ı çektim. Kader kardeşim. İstemiyosan işaretleme ama olacağın da önüne geçemiyosun.
  • zirrealist  (30.05.17 15:37:04) 
güzel kardeşim bu uzun dönem seçimlerinde inan senin ne istediğinin çok az bir önemi var. yabancı dil belgen olsun olmasın tsk nın ys ihtiyacı varsa olursun yoksa olmazsın. YS olman için illa meslekçi olmana gerek yok. askerlik şubesinde evrak imzalamak için yada dağ başında bir karakolda komutan olmak için hangi mesleği bilmek gerekiyor?

bahtına ne çıkarsa, ha YS olursan düşünmen gereken şu KS olup da iş bulsaydım 6 ay boyunca alacağım maaş YS iken aylık alacağım maaştan daha mı yüksek daha mı az olurdu? çoğu üniversite mezunu için YS olmak büyük şans, maddi durumları yeterli olmadığı için. ha çok zorlama kısmında da sayko bir komutana denk gelmediğin sürece erat tan daha rahat olursun. subay sayılıyorsun neticede.
  • issiz karga  (30.05.17 15:49:35) 
yakın zamanda askerden dönmüş bir arkadaşım seni takım komutanı falan yapmazlar dedi. mizacım sert değil benim. istediğimi yapma yetkim de olsa emir veremem pek. bilmiyorum bunlar önemli mi ama 25 yaşında olduğum halde 17 gösteriyorum sakalsız bıyıksız. boy-kilo da yok.

benim normalde kasım ayında gitmem bekleniyordu. erken terhise başvurdum ben. 31 temmuz a dek istersem askere gitmekten vazgeçip kasıma gidebileceğim söylendi. eğer kasımda gitmeye karar verirsem tekrar uzun-kısa yapmak için bir seçimim olur mu?
  • dahinnotha  (30.05.17 16:31:46) 
Kaç yaşındasın? 22-23 falansan gidip uzun dönem yapabilirsin. Ben de sınav sonucumu verdim yabancı dil (90 aldım) ama kısa dönem yapmak istiyorum demiştim. Kısa dönem yaptın. Hiçbir durumda garanti değil gidip gitmemen. Öyle istemen yetmiyor zaten.

Uzun dönemin avantajı komutanların (uzman ve astsubay özellikle) sana köpek muamelesi yaptığı, seni süründürdüğü ve onlara sürekli eyvallah demek zorunda kaldığın bir altı ay yaşamayacağın gibi güzel de para biriktiriyorsun. 8-5 çalışıp aksan eve gitme, hafta sonu da yatıyorsun. Kısa dönemin tek olayı da 5 ay daha kısa olması.

Ben kısa dönem yaptım. Ya eziliyorsun ya da kafanın çalıştığını, zeki olduğunu anlıyorlarsa etinden sütünden faydalanıyor bir dünya iş yaptırıyorlar (amelelik minimum) ama yine baya bir eyvallah çekiyorsun.

Sisteme girdikten sonra değiştirmezler sanırım. Bir şey olmaz deyip yollayabilirler de.
  • nawar  (30.05.17 16:50:37) 
o bölümle olabileceğin hepi topu maksimum 3 sınıf var. ya piyade, ya topçu ya da tankçı. tankçı da böyle sözel meslek sahibi görmedim ama piyade ve topçu kaynıyordu.

1- uzun dönem çıkma ihtimalinin en fazla/kesin olduğu meslekler

tıp, hukuk, diş ( sağlık ile ilgili diğer bölümleri de %75 kabul et. diyetisteyn, ftr gibi)

2- uzun dönem çıkma ihtimalinin yarı yarıya olduğu meslekler

mühendislikler

3- uzun dönem çıkma ihtimalinin düşük olduğu meslekler

geri kalan hepsi.

2- takım komutanı da olabilirsin başka şeyler de. meslekçiler yalnızca üst maddedeki 1 ve 2. lerden seçiyorlar.

3- komutanına bağlı. aynı komutana tabi olduğumuz halde devrelerim nefret ederlerdi komutandan ben onu görmeden güne başlarsam kötü geçerdi sanki.
  • blue eyes white dragon  (30.05.17 17:05:44) 
"yakın zamanda askerden dönmüş bir arkadaşım seni takım komutanı falan yapmazlar dedi. mizacım sert değil benim. istediğimi yapma yetkim de olsa emir veremem pek. bilmiyorum bunlar önemli mi ama 25 yaşında olduğum halde 17 gösteriyorum sakalsız bıyıksız. boy-kilo da yok."

o arkadaşın askerliğini tam yapamamış gibi. bi daha gitsin.

kimse senin mizacına, tipine, siyasi görüşüne bakmaz yedek subaylıkta. şansına gelir. gider birliğine katılırsın. 2 buçuk ayda seni tırpanlardan geçire geçire, bileye bileye, yonta yonta istedikleri adama döndürürler. olmayacak diye bi şey yok. oluyo. sınırlarını zorlatıyolar adama.

asıl olay kıtaya çıktığında başladığı için kayışı orada koparıyosun. çünkü sorumluluk giriyo. askerlerin oluyo. emir-komutayı üstleniyosun. çeşitli görevlerle her şey üst üste biniyo. son 4 ayımda askerler çok değiştiğimi söylüyodu mesela. deli gibi bağırmalar, en ufak bi şeye sinirlenip ortalığı ayağa vermeler falan... ben de çok sakin ve sessiz bi insanımdır ama içindeki hayvanı çıkartıyolar kardeşim. öyle düşünme yani.
  • zirrealist  (30.05.17 18:46:34 ~ 18:50:20) 
[]

ağustos'ta askere gitmek

merhaba, temmuz 14'te tecilim bitiyor. eğer tekrar tecil ettirmezsem normal şartlar altında kasım döneminde askere gitmem gerekecek.

tekrar tecil ettirme durumum muallak. şayet Ağustos döneminde askere gitmek istiyorsam. En geç hangi tarihe kadar tecilimi bozdurup askerlik şubesini bilgilendirmeliyim?


 
son bir hafta. 30/31 mayıs son gün.


  • blue eyes white dragon  (23.05.17 15:23:34) 
tecilimi bozdurursam ancak gitmekten vazgeçersem durumum ne olur?

olay şu ki yüksek lisans programlarına başvurup başvurmamak, başvursam da kabul edilip edilmemek konusunda kararsızım.
  • dahinnotha  (23.05.17 16:16:54) 
tecili bozdurdum ağustosta gidiyorum ben. hadi sen de 368. dönem askere giden efsane nesle katıl!

bir süre kaçak kalırsın yüksek lisans kazanırsan uzatırsın.
  • eleutheiros  (23.05.17 17:24:25) 
[]

gırtlak ve ses sağlığı

selam,

sesimi ve kulağımı eğitmek istiyorum. lise yıllarında ağır rock-metal dinlediğim ve hatta brutal vokallere eşlik ettiğim için müzikal manada kulağımı yitirmişim, keza sesimi kullanmakta fiziksel bir sorun da yaratmış olabilir.

velhasıl bundan sonra sesime dikkat etmek konusunda ne yapmalıyım? ne yiyip ne ne içme(me)liyim? sesimi kullanabilmeyi ve şarkı söyleyebilmeyi çok istiyorum.

 
şan dersi alacaksın yiyip içmekle olmaz.


  • cekilmis gayfe  (07.03.17 00:18:33) 
şan dersine başladım:)
bu duyurum o yüzden.

gırtlağın çok narin bir organ olduğunu ve muhtemelen zarar verdiğimi düşündüm. bitki çayları içip, sıcak-soğuktan kaçınacağım.
  • dahinnotha  (07.03.17 00:25:07) 
onları zaten yap. çalıştıkça alışır, diyaframınla ses tellerin. zorlama bir de tabi


  • cekilmis gayfe  (07.03.17 00:27:38) 
Buhar banyosunda hafifçe mırıldanmak çok iyi geliyor ses tellerine ;)


  • hakmut  (07.03.17 09:50:34) 
[]

şan eğitimi

selam,

şan eğitimi almak için biriyle konuştum. arya değil de, schubert'in ninnileri üzerine çalışacağımızı söyledi.

din dışı müzik çalışacağız dedi. margarita gibi bir kelime dedi de hatırlamıyorum.

soru: şan eğitiminde kullanılan tekniklerden/müzik türlerinden birinin adını arıyorum. arya falan değil. margarita, mangarade,... falan gibi bir şey. din dışı müzik olarak da ifade edilebiliyor anladığım kadarı ile. ne olabilir aradığım?

 
margarita :D cosmic'in de dediği gibi madrigaldir.


  • funl  (04.03.17 22:47:50) 
[]

akademisyenlik tercih edilesi bir meslek değil mi?

merhaba,

lisansta iyi bir ortalamam varken bir kaç hocamla konuşup akademisyen olmak istiyorum, ne gibi bir yol izlemeliyim demiştim. onlar da "manyak mısın oğlum, yapılacak iş değil bu. cin gibi çocuksun akademisyen mi olacaksın git başka bir meslek bul" demişlerdi.

hocalarımdan bir tanesi muhalif diye işten atıldı, geri alındı, atıldı, alındı falan bilmiyorum şimdi ne yapıyor. bir başkası yüksek lisansını verdikten sonra 6-7 yıl kadar bir üniversiteye girebilmeyi beklemiş. bir tanesi hocaları "dinazor ve cahil"görüyor. sonra hocaların yapması gereken işleri kendilerinin yaptığını söylüyorlardu. doktorasını vermeye çalışan çalışan hocalarımıza çok ders yüklüyorlardı.

falan..
vs.

ama altı aydır bir şirkette çalışıyorum. sıkıldım.
topluluk önünde konuşma, bildiğini iyi anlatma gibi özelliklerim varken ve ders vermek istiyorken, sanki potansiyelimi ziyan ediyormuşum gibi geliyor.

acaba ben olumsuz bir dolduruluşa mı geldim? dedikleri kadar kötü değildir belki de?

 
Türkiye de değil.


  • fasulyek  (16.02.17 09:22:57) 
Bizim ülkede hallerini görüyoruz, senin fikirlerinin bir önemi değeri yok bizde baştaki ne derse onu destekler nitelikte iş yaparsan yürürsün tabi.


  • gozu acik sevisen yahudi  (16.02.17 09:57:16) 
öte yandan tek derdim insanlığa faydalığa olup varlık sebebimi kutsamak ve bildiğim doğruları gençlerle paylaşmak. 5 - 6 yıl boyunca okul okuyup da dersini dinlemek istediğim bir ya da iki tane hocamın olması çok trajik geliyor bana.

o sebeple bunu bir borç hissediyorum şimdi. tüm bunlar bi yana, iş hayatı 6 ayda beni bıktırdı.
  • dahinnotha  (16.02.17 10:09:02 ~ 10:09:15) 
türkiye'de akademisyenlik ideal değil, özel sektörde çalışmak hiç değil. ben de senin gibi ofiste çalışırken her gün sistemi beslemeye devam ettiğim için içim sıkılıyordu. bu yüzden ofiste part time çalışıp, bir taraftan yüksek lisansa başladım. kadro bekledim, 2-3 kez sınava girdim, olmadı. 2 buçuk senenin sonunda, geçtiğimiz ay istanbul'da köklü bir üniversitenin 33a kadrosuna girdim. torpilim filan da yoktu. yani süreç zorlu olabiliyor, ama yapmak istediğin buysa ve pes etmemeye, akademisyen olduktan sonra da mücadele etmeye hazırsan hiç durma.

her gün sabahtan akşama birilerini zengin edeceğim diye çalışmaktansa, akademide insanların hayatına dokunabilmek her şeye rağmen çok daha verimli bir hayat vadediyor. türkiye'de akademinin çarkını kendi yönlerinde döndürüyor olabilirler. olsun, çark gün gelir döner, hatta tamamen yenilenir. topuğumuz kıçımıza vurarak kaçacak değiliz. o başkalarının işi.
  • gmzo  (16.02.17 10:12:02 ~ 10:12:50) 
Insallah asistanliginizda iyi bir hocaya denk gelirsiniz. Akademi asistanlik doneminde hocanizin karakterine gore eziyet olabilir. Asistanini koruyup idari gorevlere verilmesini istemeyen, tez zamani rahat birakan da var; surekli is verip tum arastirmalarini yaptirdigi yetmiyor gibi "su isten bizim asistan anliyor. Ona yaptirin hep." diyen de. Asistanlik donemini atlatip ders vermeye basladiktan sonra ise, asiri ders yukunun yaninda sacma sapan idari gorevler de verecekler.
Ortada bir sey yokken isinizi kaybetme riskine hic girmiyorum.

  • ganbatte  (16.02.17 10:27:32) 
Çok iyi bir akademik geçmişin ve ideallerin yoksa yapılmaz.


  • prince legolas  (16.02.17 11:12:44) 
Ortalaman iyiyse ve ingilizce yeterliligin oldugunu dusunuyorsan Erasmus Mundus cok iyi bir program. Hayatina mudahil olmak istemem ama türkiyede belli başlı eğitim kurumları hariç (ki bunlarin da yavas yavas icini bosaltiyorlar) iyi bir eğitim alma şansın pek yok bence. Bu durum hem akademinin sürekli kendini tekrar etmesinden hem de türkçe kaynaklarin zayif olmasindan kaynaklaniyor biraz


  • whoshothesheriff  (16.02.17 12:14:07) 
Bence o kadar kötü değil. Staj yaptığım fabrikadaki üretim müdürü her boş kaldığında Candy Crush oynuyordu. Üniversitede en azından boş vakitlerinde ders verebilirsin. Bir şirkette en fazla müdür olursun, o şirketten çıkınca müdürlüğün de gider. Ama akademik kariyer yapıp yüksek mühendis, doktor mühendis, yüksek kimyager olursan kimse almaz senden o unvanı. Bu daha tatmin edici bir yol.


  • dissendium  (16.02.17 12:28:35) 
@Sour, araştırma yapmak. :)


  • dissendium  (16.02.17 13:26:01) 
akademisyenlik bence meslek değil, hayat tarzı olmalı. bundan dolayı zaten ailede akademisyen varsa çok daha iyi akademisyen olunabiliyor.

dışarıdan her meslekte güzel şeyler bulabilirsin içinde bambaşka bir dünya çıkabilir.

akademisyenlikte politikada var, çekememezlik, güç savaşları etc var, bunlar sadece tr de değil tüm dünyada varlar.
  • kurnaz  (16.02.17 17:53:10) 
[]

if and-or sorusu

selamlar,

giriş değeri 48'den büyük olan ve 57'den büyük olanlar için false döndür diye bir kodum var. çalışıyor. ama ben buna bir şart daha koyup "13 dışında" diye eklemem lazım.

"13 hariç giriş değeri 48'den büyük olan ve 57'den küçük olanlar için false döndür" diye nasıl derim. (48-57 arasındaki sayılar numeric tuşlar. 13 ise enter. enter ve numerik tuşlar demek istiyorum. textbox'ın type'ına number yap demeyin, çözüm değil.)

(event.keyCode < 48 || event.keyCode > 57) { return false;}
if (event.keyCode==13){ sepeteUrunEkle(@i);}

 
if(event.keycode === 13) {
sepeteUrunEkle();
} else if(event.keycode >= 48 && event.keycode <= 57) {
//ne yapılması gerekiyorsa
} else {
return false;
}
  • saygilarefendim  (19.12.16 15:24:54) 
Denermisiniz ;
if ((event.keyCode >= 48 && event.keyCode <= 57) || (event.keyCode == 13))

{

}
  • melsam1967  (19.12.16 15:30:57) 
if (event.keyCode != 13 && (event.keyCode < 48 || event.keyCode > 57)) {return false;}

bu if statement "if ((event.keyCode < 48 || event.keyCode > 57) && event.keyCode != 13)" seklinde de yazilabilir ama 13 tuslandiginda performans daha dusuk olacaktir.

bir de bu "13 hariç giriş değeri 48'den büyük olan ve 57'den büyük olanlar için false döndür" cumlede karmasa var gibi gelde bana cunku 57 den buyuk olan zaten 48 den de buyuktur, sanirim "13 hariç giriş değeri 48'den KUCUK olan ve 57'den büyük olanlar için false döndür" demek istedin
  • emrahday  (19.12.16 15:35:52 ~ 15:41:36) 
onKeypress="if ((event.keyCode < 48 || event.keyCode > 57) && event.keyCode != 13) { return false; } if (event.keyCode == 13) { sepeteUrunEkle(@i)}"

çalışıyor. tam istediğim gibi. teşekkür ederim.
  • dahinnotha  (19.12.16 16:10:15 ~ 16:48:21) 
[]

Özelleştirilmiş SQL sorgusuna göre çekilen veriyi almak

Selamlar,

Sorum AspNet MVC hakkında.

kapsamlı bir dashboard'ımız var. biz bir de sql komut alanı koymak istiyoruz. kullanıcı girsin istediği sql sorgusunu alana yazsın, server da bize o işin çıktısını versin.

sorgu yapacak kullanıcının hangi tablodaki hangi veriyi, kiminle birleştirip alacağını bilmediğimize göre nasıl bir yöntem izlemeliyiz?

 
basitlestirilmis bir "query language" yapmaniz gerekecek mesela xQL diye adlandirabilirsiniz. ön tarafta kullanici bu xQL ile "select veriler from veri_tablosu" diye query yazar bu bilgiyi servere gönderir, sever bu queryi parse yapar ve sizin arka tarafta kullandiniz daha karmasik tablo yapisina göre gercek daha karmasik ve bircok tabloyu birlestiren sql sorgusunu olusturur.

bu yaklasimi kullanan büyük araclar var mesela "Jira" kullaniciya kendi arama sorgularini basitlestirilmis bir kendilerine has sorgu dili olan JQL ile yapmalarini saglilyorlar. arka tarafta bu JQL parse edilerek SQL e cevriliyor. bu sayade öndeki kullanici arka taraftaki tablo yapisina ulasmamis oluyor, ama izin verilen ölcüde bir sorgu yazabiliyor. confluence.atlassian.com
  • emrahday  (21.11.16 19:04:06 ~ 19:05:49) 
dbnin önüne graphql koyabilirsiniz kullanıcıya onu sorgulatabilirsiniz lakin çok tehlikeli işler bunlar. Asıl ihtiyacı söylerseniz belki yardımcı olabilirim.


  • ougkour  (21.11.16 20:33:38) 
tehlikeli. ancak burası sadece yönetici vb gibi kişiler tarafından görülecek. suistimal edilmeyecek ya da kullanıcı orada delete işlemleri yapmayacak. bunu kontrol etmek zorunda değiliz, kullanacak kişiler bilinçli.

asıl ihtiyacımız dashboard'ı kullanıcının kendisinin özelleştirmesini sağlamak. biz şunu çek, bunu getir diye metotlar yazmaktansa kullanıcı sorgusunu yazsın, istediği veriyi getirsin ekranına.
  • dahinnotha  (22.11.16 11:44:08 ~ 11:45:10) 
123456789  Önceki  Sonraki »
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.