Giriş
(7)

dış giyim kıyafetine ne denir?

architects creed
merhaba, polar, mont, kaban, parka gibi bir şey. düğmeleri var, simokin gibi, genelde sherlockholmes gibi dedektiflerin üstünde görürüz. ağırdır biraz, uzundur.
merhaba,
polar, mont, kaban, parka gibi bir şey.
düğmeleri var, simokin gibi, genelde sherlockholmes gibi dedektiflerin üstünde görürüz.
ağırdır biraz, uzundur.
0
architects creed
(22.11.21)
Pardesu
0
baldur2
(22.11.21)
(bkz: kaşe kaban)
0
westblack
(22.11.21)
Trençkot?
0
thracia
(22.11.21)
late viper
(23.11.21)
Palto?
0
hrvl
(23.11.21)
Pardösü.
0
izza
(23.11.21)
Redingot +1
0
freebird5406_2
(23.11.21)
(10)

Safir Camlı Saat

Zaman Tamircisi
Bi saat alacam fakat saatin standart camlı haliyle safir camlı olanının arasında 3000 liraya yakın fark var. Safir cam bunu hak eden bi cam mı bunu alayım mı yoksa gerek yok mu dersiniz? Bu arada saat antrenman saati ben de dağ tepe koşuya çıkan bi insanım.
Bi saat alacam fakat saatin standart camlı haliyle safir camlı olanının arasında 3000 liraya yakın fark var. Safir cam bunu hak eden bi cam mı bunu alayım mı yoksa gerek yok mu dersiniz? Bu arada saat antrenman saati ben de dağ tepe koşuya çıkan bi insanım.
0
Zaman Tamircisi
(16.11.21)
Safir camin özelliği daha sert olması çizilmeye karşı . Bir de adı meşhur sadece. 3000 fark için değmez
0
Erva
(16.11.21)
Koşarken bi ağaca falan sürttüğümde çizilmez kırılmaz diyorsan bu benim için bi kriter olabilir çünkü diğerleri hep çizildi falan leş oldu.
0
🌸Zaman Tamircisi
(16.11.21)
Safir kristal ile tüm diğer mineral, hardlex vs camlar arasında mukavemet anlamında ciddi değil, en bold yazı karakteri ile "çok ciddi" bir fark var.

Rakam üzerinden konuşalım ki anlaşılır olsun;

minerallerin sertlik derecesini ölçen bir birim var; (bkz: mohs sertlik dizisi)

Bu ölçeğe göre en sert mineral olan elmas 10 değer ölçülür. Safir kristal ise 8-9 ölçüdür. Ama örneğin mineral cam 5 civarında, akrilikler ise 3 civarında ölçülür.

Buradan safir kristal camın mukavemetininin diğer camlar ile arasındaki farkını ve aradaki fiyat farkının sizin için buna değip değmeyeceğine karar verebilirsiniz.
0
thracia
(16.11.21)
safirler cizilmiyor. esimde garmin'inin bir modelinin safir camlisi vardi, 2 yila yakin kullandi, camda bir cizik bile olmadi. gectigimiz aralik ayinda, saatin birkac ust modelini aldi ve cami safir degil; henuz bir yil olmamasina ragmen camda cizikler var.
0
the end of time
(16.11.21)
Ben de Fenix serisinin safir camlısına bakıyorum zira kullandığım normal camlar ne kadar dikkat edersen bi şekilde çiziliyor. Özellikle outdoor aktivitelerde.
0
🌸Zaman Tamircisi
(16.11.21)
ben Safir olmayan saati almam şahsen :)
0
all girls dream
(16.11.21)
fenix 6x saphire var. solar alacaktım baktım camı safir değil almadım o derece =) şimdi kayaya falan sürtüyor tırmanırken daha bir şey olmadı.
0
argent dawn
(17.11.21)
argent dawn Benim için de önemli olan kesinlikle bu zira parkurum ağaçlık kayalık engebeli baya karmaşık bir yer o nedenle benim için en önemli kriter de buydu :
0
🌸Zaman Tamircisi
(17.11.21)
el gps'i ağaçlık kayalık vadili yerlerde daha iyi sonuç veriyor bu arada.
0
argent dawn
(20.11.21)
(22)

Kediye isim koymaca

takıl yani takmıyo belli
fotoğraftaki arkadaş ailenin yeni üyesi Rengi koyu kahve gibi https://eksiup.com/p/zu521885vojcBen “çaklıt” ismini düşündüm ama sizden gelecek güzel önerilere de açığım.
fotoğraftaki arkadaş ailenin yeni üyesi
Rengi koyu kahve gibi

eksiup.com

Ben “çaklıt” ismini düşündüm ama sizden gelecek güzel önerilere de açığım.
0
takıl yani takmıyo belli
(15.11.21)
bizim baktığımız bir kedi vardı. tıpkı bunun gibi. süt kardeşler'den esinlenerek adını "yasemin" koydum.
0
prole
(15.11.21)
kimyon
0
Bruce
(15.11.21)
Gölge olsun
0
austra
(15.11.21)
bence çaklıt süper
mıncır da olabilir trtde bi çizgi filmde vardı
0
photo85
(15.11.21)
ahahaha tipe gel ya, çok sevimli. Peki erkek mi, dişi mi?
0
BuddyGuy
(15.11.21)
@BuddyGuy
Erkek
0
🌸takıl yani takmıyo belli
(15.11.21)
ninja
0
test user
(15.11.21)
Arap
0
fempusay
(15.11.21)
hamilton
0
astronom bey
(15.11.21)
Karabas.
0
j r r tolkien hayrani
(15.11.21)
Pamuk olsun, tüyleri pamuk gibi, beyaz olması gerekmez.
0
kaset
(15.11.21)
Kırpık
0
Josephine.
(15.11.21)
Çilleri var gibi, çillim derdim :)
0
jjimyl
(15.11.21)
Tostos. Tortor (motor gibi mırlıyorsa mesela).

İnsan ismi olarak da kullanılanlardan mesela bahtiyar, benim kedimin ismi. Ya da hüsnü, güzel demek. Ya da rıfkı, okşan, şakir...
0
muhayyer divan
(16.11.21)
Benim bu model çocuğumun ismi Milka <3

Size ve yeni bebeğinize bol mutluluklar, yoğurulmalı masajlar ve sağlıklı bir ömür diliyorum.
0
a day at the races
(16.11.21)
erkekse chocolate feminen kalıyor. büyüyünce arkadaşları arasında alay konusu olur.

renginden ötürü toprak diyorum. sorarlarsa hem renginden hem de (2 hafta sonra son yarışta şampiyon olacak) toprak razgatlıoğlu o günlerde dünya motor sporları tarihinin en büyük başarısını yakalayan türk (wsbk 1000 cc) olmuştu ondan dersiniz.
0
onemoremile
(16.11.21)
Bir arkadaşımın aynı bu renk bir kedisi vardı ve adı Moka'ydı. Moka güzel isim.
0
thracia
(16.11.21)
kırpık
0
selam
(16.11.21)
Mr. Brown
0
d max
(16.11.21)
zifir
0
cooperr
(16.11.21)
golge veya gece guzzel isimler

kara panter falan diye de iyice ucabilirsiniz tabiii bakalim kisiligne uygun mu :)
0
mavicorap
(16.11.21)
Ne koydun ısmini?
0
austra
(29.11.21)
(9)

Ayakkabı yorumu

mg3929
https://www.morhipo.com/fw7391-duramo-sl/34955405/detayFiyat uygun. Günlük kotun altına giymelik alacağım ne dersiniz?
www.morhipo.com

Fiyat uygun. Günlük kotun altına giymelik alacağım ne dersiniz?
0
mg3929
(10.11.21)
Model güzel rengi kötü.
0
Zaman Tamircisi
(10.11.21)
Bi özelliği olmayan sıradan beyaz bir ayakkabı.
0
Bruce
(10.11.21)
Bende laciverti var, güzel ayakkabı. Ama böyle hafif falan düz file, yazlık.
0
whoosie
(10.11.21)
Kotun altına giymek için bence fazla spor. Olmaz değil ama deriyi tercih ederim ben olsam. Bi de yazlık bu zaten. Kışın hem çok üşütür hem de su alır.
0
himmet dayi
(10.11.21)
Yazın giyinmek için alıyorum şu an giyinme planım yok zaten
0
🌸mg3929
(10.11.21)
Beyaz renkli deri sneaker'ı kolonyalı mendille şöyle bir silsen bile hızlıca temizleyebilirsin ama bu ayakkabı çok hızlı bir şekilde kirlenecek ve temizliği de o kadar kolay olmayacak. Bence seçerken bunu da düşün.
0
thracia
(10.11.21)
bende de var biraz dandik bi ayakkabi bence. ama gorselde durusta hicbi sorun yok bence seneye yaz icin aman aman bi yatirim degil bu ayakkabi
0
ala09
(10.11.21)
Bana da çok çakması olan yada kinetix gibi modellerden geldi. Bayansanız kotun altına loafer tarzı ayakkabılar daha klass duruyor ya da stan smith, vans gibi modeller daha düz tabanlı ayakkabıları ben beğenirim size de fikir olsun
0
esinikaybetmiscorap.
(10.11.21)
Grisini almıştım, kot altına spor duruyor (istediğiniz stil buysa eğer ideal). Bi de çok rahat, 2 yıl dışarıda giydim, temizleyip spor salonunda giyiyorum 1 yıldır. Islak mendille silince bile temizleniyor
0
ya volna
(10.11.21)
(3)

Kamp uyku tulumu seçimi

takıl yani takmıyo belli
Linkteki uyku tulumunu almayı düşünüyorum. 0 / -5 derece civarında üşümeden uyuyabilsem yeter.Sizce nasıl bir tercih ?https://ty.gl/f06gpowmryBu fiyat aralığında tavsiyelere açığım. teşekkürler
Linkteki uyku tulumunu almayı düşünüyorum. 0 / -5 derece civarında üşümeden uyuyabilsem yeter.
Sizce nasıl bir tercih ?
ty.gl

Bu fiyat aralığında tavsiyelere açığım. teşekkürler
0
takıl yani takmıyo belli
(09.11.21)
0 derecede terletir gibi. BU uyku tulumlarının ideal sıcaklıkları vardır. Mesela 15-20 derecelik alırsan 10 derecede üşür, 30 derecede terlersin. 10 derece için kalın giyinip, biraz hop hop zıplayıp, ısınıp içine öyle girmen gerekir. O nedenle 0--5 için bakıyorsan 0--5 için uyku tulumu alman daha mantıklı olur. Onun dışında Nurgaz iyi marka.
0
prole
(09.11.21)
uyku tulumu seçerken iki sıcaklık derecesi göreceksiniz;

-Konfor sıcaklık: Tulumun içerisinde normal olarak uyuyabileceğiniz sıcaklık. Bunun altında üşümeye başlarsınız.
-Limit sıcaklık: tulumun içerisinde totonuzun donacağı ama sizi hayatta tutacak, ölmeyeceğiniz sıcaklık. Bunun altında tir tir titrer, uyku falan uyuyamazsınız.

Özetle tulum alırken, konfor / ideal sıcaklığa bakarak almanızı tavsiye ederim.

Linkini attığınız tulumla -5 de rahat rahat yatarsınız ama 0 derecelerde falan sucuk gibi terlemeye başlarsınız. Bu da sizi tulumdan çıkınca tir tir titretir. Ayrıca 2kg ve ağır bir tulum. Eşyalarınızı araçla taşıyorsanız dert değil ama sırt çantasıysa dizlerinize kuvvet diyeyim.
0
thracia
(09.11.21)
(6)

Iphone 13 Pro

alaimisema
Hiç apple ürünü kullanmamış biriyim. Uzun yıllardır xiaomi mi 6 kullanıyorum. Zamanına göre inanılmaz telefon 6 gb rami 128 gb hafızası var. Geçenlerde bi teknoloji mağazında iphone 13 proyu gördüm gerçekten görüntü olarak çok beğendim. Özelliklerine baktığımda da ilk defa apple efsane bir şey yapmı
Hiç apple ürünü kullanmamış biriyim.

Uzun yıllardır xiaomi mi 6 kullanıyorum. Zamanına göre inanılmaz telefon 6 gb rami 128 gb hafızası var. Geçenlerde bi teknoloji mağazında iphone 13 proyu gördüm gerçekten görüntü olarak çok beğendim. Özelliklerine baktığımda da ilk defa apple efsane bir şey yapmış diye düşünüyorum. Maddi konuyu bir kenara bırakırsak bu telefonu iyi bir android amiral gemisine tercih etmek mantıklı mı sizce? Xiaomi yeni amiral gemileri de 10-13k arası gibi duruyor zaten.

Edit: Telefonu kullanım amacım tamamen teknolojik merak. Özellikle tek beklendim uzun yıllar sağlamlığını koruması.
0
alaimisema
(09.11.21)
13 Pro piyasadaki en güçlü telefonlardan biri. Android amiral gemileriyle kıyaslandığında donanım olarak daha düşük seviyede oluyor genelde iPhone ama işletim sistemi ile o aradaki farkı kapatıyor. Piyasanın en iyisi diyemeyiz belki ama bazı alanlarda (video render gibi) açık ara önde olduğu bir gerçek. Apple dünyası güvenlik nedeniyle android'e göre daha kapalı oluyor. Özellikle veri transferi konusunda android kadar pratik değil çoğu zaman ama sağlamlık ve uzun yıllar kullanım bakımından bence rakipsiz.
0
himmet dayi
(09.11.21)
1 haftadır kullanıyorum iphone 13 pro. önceki telefonum iphone 6ydı. android kullanmadım hiç kıyas yapamam ama iphone almamın sebebi min 5 yıl kullanabiliyor olmak. 13 prodan da şu ana kadar çok memnunum.
0
tuborg yesili
(09.11.21)
iphone işlemcisi akıllı telefonlardaki en hızlı işlemci oluyor genelde son sürümü.

rami bir tık düşük oluyor mesela ama proların 6 gb rami var. ios cihazlar için fazlasıyla yeterli.
onun dışında donanım hususunda androidden bir eksiği yok. pili eksiktir ama onu da kapatır.
0
jelly bear
(09.11.21)
Muhakkak güzel telefondur ama ben eşime 12 Pro alırken beklentim daha yüksekti. Benim için o beklenti karşılanmadı. Onu görünce kendi telefonumu yenileyeceğim zaman iPhone düşüneceğimi sanmıyorum. Şu an Huawei P20 Pro var, iki buçuk yıldır kullanıyorum ve çok memnunum.

Xiaomi 11T Pro kendi sitesinde kampanyalı bir fiyattan satılıyordu. Bir kontrol etmenizi öneririm.
0
pispinti
(09.11.21)
Donanımları kağıt üzerinde kıyaslayarak düşük ya da yüksek diye nitelendirmek yanlış bir değerlendirme. Çünkü performansı etkileyen pek çok parametre var. Şöyle örnekliyeyim;

Diyelim ki ben bir android uygulaması geliştiricisiyim. Yaptığım uygulamayı hiçbir engele takılmadan markete koyabilir ve siz de telefonunuza indirip kullanmaya başlayabilirsiniz. Ancak ios işletim sisteminde uygulamanızın markete konabilmesi için pek çok kriteri yerine getirmeli ve uygulamanız gerçekten de optimize edilmiş olmalı, aksi takdirde yayınlanmaz.

Elbette optimize edilmiş uygulamaların işletim sistemine uyumu çok daha yüksek ve ihtiyacı olan işlemci gücü vs çok daha optimize edilmiş ve az olacaktır. Androidde ise böyle bir denetim olmadığı için çok daha yüksek işlemciler vs ye ihtiyacınız olacak.

Bunun avantajı olduğu kadar dezavantajları da var. ios iyi android kötü demiyorum sadece ihtiyaçların farklılığından ve optimize işletim sisteminden bahsediyorum.

Sorunuzun cevabı biraz da burada, uzun yıllar dayanır mı? Evet dayanır, ben hala iphone 6s kullanıyorum ve hala güncelleme alıyor, hala pil hariç hiçbir performans kaybı yok ki onu da değiştirdim muhtemelen minimum 1-1,5 sene daha arkama bakmadan kullanırım. bir telefonu performans kaybı olmadan 6-7 yıl kullanmak muazzam bir şey bence.
0
thracia
(09.11.21)
son model bir iphone, piyasadaki en iyi telefondur. yıllardır böyle olmuştur.

sonrasında da seneler ilerledikçe iphone ile aynı sene çıkan telefonlar yavaş yavaş dökülmeye başlar. 3-4 sene sonra iphone'lar hala canavar gibi çalışırken, samsung'lar falan darmaduman olur.
0
co2s2
(09.11.21)
(3)

rakıyı mekana biz alıp götürelim ama mezeleri oradan alalım

michonne
bu tarz konsepti olan, istanbul avrupa yakasında olursa da perfetto olabilecek mekan önerileriniz varsa alalım.
bu tarz konsepti olan, istanbul avrupa yakasında olursa da perfetto olabilecek mekan önerileriniz varsa alalım.
0
michonne
(08.11.21)
kadıköy'de aşiyan var.
0
sanat guresi
(08.11.21)
(git: 1491108)
0
do you remember me
(08.11.21)
Beyoğlu'nda Zeze var.

(bkz: zeze meyhanesi)
0
thracia
(09.11.21)
(5)

esrar kullanım testi hakkında

nooisy
son bir ay içerisinde 2-3 kez esrar kullanımı kan testi, idrar testi yada kıl testinde çıkar mı sevgili dostlar.
son bir ay içerisinde 2-3 kez esrar kullanımı kan testi, idrar testi yada kıl testinde çıkar mı sevgili dostlar.
0
nooisy
(05.11.21)
kıl testinde hayatının hangi döneminde içtiysen çıkıyor, ne zaman yaptırdığın önemli değil.
idrar ve kan testinden emin değilim çıkmayabilir.
0
veritaslibertas
(05.11.21)
kan testi = 7 gün
idrar = 3 gün
tükürük = 1 gün
saç = 90 gün

tabii bu bir kere kullananlar için geçerli, uzun süreli kullanımlarda günler artıyor.
0
selam
(05.11.21)
Özellikle thc aranmadığı sürece çıkmaz.
0
hayaletimsi
(05.11.21)
idrarda 1 aya kadar kalabiliyor, ancak ortalama süre 2 hafta olarak geçiyor. sık kullanıcı değilsen daha kısa da olabilir.
bol su, yeşillik yemek, yağlılardan uzak durmak vücuttan atmak namına avantajınadır.

saç tehlikeli, saçın uzamasına bağlı olarak gününe dek tespit edebiliyorlar. saçları kazıtmanı öneririm.

kandaki süreyi çok hatırlamıyorum.
ancak esrarın sidikte kana kıyasla daha uzun kaldığını hatırlıyorum.
0
barankovan
(05.11.21)
Denetimli serbestlikse konu, orada idarar testine bakarlar. Test olacağın zamanları sana önceden söylerler, 1-2 ay önceden tebliğ edilmiş olur. 10-15 gün kala öncesine kadar kullanmadıysan testte çıkmaz. Ama tavsiye edilen süre 1 ay.

Kıl testini eğer adli bir davada özzellikle istenmediyse yapıldığını hiç duymadım.
0
thracia
(05.11.21)
(5)

Potansiyel işe başlama lokasyonları.

devorgilla the gunslinger
Merhaba, 3 şirket ile görüşüyorum, 1 tanesi teklif sundu dün, lokasyonu evime 10 dakika. Diğer şirket İngiliz-Türk şirketi, Ankara'dan İstanbul'a taşınacaklar, bu arkadaşlarla referans verme aşamasına geldim ama vadi İstanbul'a ofisi taşınmayı düşünüyorlar, ben Üsküdar'da oturuyorum, vadi İstanbul'a
Merhaba, 3 şirket ile görüşüyorum, 1 tanesi teklif sundu dün, lokasyonu evime 10 dakika. Diğer şirket İngiliz-Türk şirketi, Ankara'dan İstanbul'a taşınacaklar, bu arkadaşlarla referans verme aşamasına geldim ama vadi İstanbul'a ofisi taşınmayı düşünüyorlar, ben Üsküdar'da oturuyorum, vadi İstanbul'a hiç gitmedim bile.

Sonuncu şirket çok aceleci, İngiltere'den recruiter arayıp "ne zaman başlarsın? Maaşı dolar vereceğiz vs" dedi, onun lokasyon da Kanyon Building, Ayazağa diyor (buraya da gitmedim hiç)

Aklım karıştı artık, ne yapayım ben?
0
devorgilla the gunslinger
(05.11.21)
Vadi İstanbul yeni yapılanan bir bölgede aslında, Maslak Metro'dan servis var diye hatırlıyorum, sitesinde bu bilgi olabilir.

Kanyon Building dedikleri Ayazağa'da değil Levent'te olan Kanyon ofisse Levent metro çıkışının tam önünde zaten. Yine Kanyon'un web sitesinden şirket orada mı yeralıyor bir bakın isterseniz. Çalışmak için güzel bina bence. Özelden hangi şirket yazabilirsiniz :))

Hayırlı olsun şimdiden
0
dreamnesiac
(05.11.21)
hangisi ne kadar para veriyor, o paraya ne kadar ihtiyacın var, para mı zaman ve konfor mu sorularının yanıtına göre değişir. bu da senin yaş, enerji, ihtiyacın ile belirlenecek bir şey.
0
selam
(05.11.21)
İmkanlarının aynı olduğunu varsayarsak tabi ki evine 10 dk olanı seçmelisin.

Yolda geçen zaman kadar insana hiç bir şey koymuyor.

İmkanların farklılığına göre de evine göre yine en yakın olanı seçmeni tavsiye ederim.

Hayırlı olsun,
0
Nocturne
(05.11.21)
Dolarla maaş gibi bir olanak için eve 10 dk mesafe göz ardı edilebilir.

Vadi istanbul her ne kadar metro ile ulaşımı var gibi gözükse de, metro içerisinden 2 shuttle ile gidebileceğin bir yer. İş yerim Vadi istanbul'da ve ben 3 durak metro mesafesinde oturmama rağmen, indisi bindisi 1 saati buluyor. O yüzden ulaşımın metro olarak geçmesine pek aldanmayın.

Kanyon seçeneği çok daha cazip. Lokasyon Levent'de. Üsküdar Beşiktaş motorla 10 dakika, hemen oradan beşiktaş-sarıyer dolmuşu ile 10-15 dakikada iş yerinin önünde olursun.

Ben olsam hem dolarla maaş, hem de kolay ulaşım için Kanyon'daki iş fırsatını en öne alırdım.
0
thracia
(05.11.21)
bunun cevabı sende.
yaş, kariyer hedefi v.s. bir sürü faktör var.

mesela kariyerinini başında birisi yol v.s. cok kasmayıp hem parasal hem de kariyer anlamında kendine daha fazla şey katacak seçeneği seçmesi mantıklı.

ama 40-50 yaşında direk 10dklık mesafede olanı tercih edin derdim mesela.

bu arada tahminim pozisyon yazılımla ilgili.
öyle ise hangi şirket sana daha çok şey katacak kariyerinle ilgili ona odaklan derim.
0
nuisance
(05.11.21)
(6)

Kadın oyuncunun az olduğu büyük filmler

asaf
Mesela Baba serisi, mesela Tarantino’nun Rezervuar Köpekleri ve Western tarzı çektiği filmler. Bu tarz bildiğiniz örnekler var mı?
Mesela Baba serisi, mesela Tarantino’nun Rezervuar Köpekleri ve Western tarzı çektiği filmler. Bu tarz bildiğiniz örnekler var mı?
0
asaf
(27.10.21)
Glengarry Glen Ross’ta hiç kadın karakter yok.
0
auroraaurora
(27.10.21)
the shawshank redemption
0
nothing in my way
(27.10.21)
12 Angry Man. Bu kadar ünlü olup hiç kadın karakterin olmadığı tek film olabilir mi diye düşünmeden edemedim.
0
thracia
(27.10.21)
Braveheart
İşe yarayan bi tane kadın oyuncu var.
0
etna
(27.10.21)
The Usual Suspects
0
ms brownstone
(27.10.21)
Bir zamanlar anadolu da
0
halk
(28.10.21)
(6)

Beşiktaşta lezzet durağı

solenkol
Hamburgerdi sosisti vs nerde yiyorsunuz? Yada baska bi lezzet de olabilir. 3 arkadas bişiler atıştırıp, 2 bira içelim dedik. Herzaman biergartende sosis+bira yaparız. Farklı bi öneriye açığız. Pub da onerebilirsiniz.
Hamburgerdi sosisti vs nerde yiyorsunuz? Yada baska bi lezzet de olabilir. 3 arkadas bişiler atıştırıp, 2 bira içelim dedik. Herzaman biergartende sosis+bira yaparız. Farklı bi öneriye açığız. Pub da onerebilirsiniz.
0
solenkol
(21.10.21)
alkolsüz yemek seçeneklerine ok dersen:

taco del reyes (meksika)
just bbq (burger hot dog steak)
akali (hamburger)
0
barankovan
(21.10.21)
midyeci ahmet vardı. ahmet kısmından emin değilim de ünlü bir midyeci var. orası da düşünülebilir sanki. kokoreç falan da var.
0
sutlu nescafe
(21.10.21)
Beşiktaş'a gitmişken Karadeniz dönerde bi döner yenir bence. İstanbul'daki iyi döner yapan birkaç yerden biri.
0
thracia
(21.10.21)
Just bbq güzel kaburga ve brisket yapıyor, kendi yaptıkları sosları da başarılı.

Trc american diner'ın çeşidi çok çoğu lezzetli. Burger de var ama french tostlarını ve hashbrownlarını beğeniyorum ben en çok.

Edit: alkolü sonra gördüm, amaç alkol sohbet ise hem bira içip hem de yemek işini çok güzel yapan bir yer bilmiyorum Beşiktaşta. Craft beer lab belki.
0
Bruce
(21.10.21)
Güzel tavsiyeler teşekkürler ama tüm yazdıklarınıza gidip denedim maalesef. Boyle son 1 yılda açılmış güzel leziz noktaları merak etmiştim aslında biraz da.
0
🌸solenkol
(21.10.21)
Alkol olacaksa Biergarten fiyat performans canavarı diyeyim - yani bira için özellikle - kardeş dükkan the united pub var çarşıda.
Craft Beer Lab de gayet güzel.
Bence Kazan' ı da deneyebilirsiniz. Evet bunlar yeni yerler değil ama güzel yerler :)
Bu arada takip +1
0
kumandanim
(25.11.21)
(2)

şarap taşımak için matara önerisi

ShadowOfMoon
https://www.decathlon.com.tr/p/paslanmaz-celik-matara-1-5-l-haki-mh100/_/R-p-329987?mc=8612485&c=YE%C5%9E%C4%B0L_HAK%C4%B0şöyle bir şey alsam arada şarap koyup taşıyacağım çantada. çoğu ucuz şarap. dudakta leke filan yapıyorlar. burda çok uzun kalırsa yıkanması zor olur mualüminyum daha mı iyi olurc
www.decathlon.com.tr

şöyle bir şey alsam arada şarap koyup taşıyacağım çantada. çoğu ucuz şarap. dudakta leke filan yapıyorlar. burda çok uzun kalırsa yıkanması zor olur mu

alüminyum daha mı iyi olur

cam şişem vardı da kırıldı. cam fena değildi
0
ShadowOfMoon
(21.10.21)
çoğu şarap 750ml olduğu için onun 500'lük veya 750'lik matara al.
0
malheiros
(21.10.21)
Temizlikte bi'şey yok, her türlü temizlersin. sirkeli suyla da temizlenir, ya da içine bir avuç pirinç atıp deterjanlı suyla 5 dakika çalkalasan çiçek gibi olur.

Bu arada bunun yerine 700 ml lik termoslara da bakabilirsin. Böylece yazın beyaz ya da roze şarabı buz gibi içebilirsin.
0
thracia
(21.10.21)
(4)

Carraro 330 vs 327 vs 324 (Bisiklet)

pantepember
Selamlar,Bu 3 model arasında kararsız kaldım. 330 ile diğer iki model arasında çok fiyat farkı var. Bu farkı yaratan nedir? Ucuz olan modeller işimi görür mü? (Ara sıra şehir içinde bineceğim. Uzun yol yapmayı düşünmüyorum.)330https://carrarobisiklet.com/sehir-bisikletleri/sportive-330-28-30-v-hd/32
Selamlar,

Bu 3 model arasında kararsız kaldım. 330 ile diğer iki model arasında çok fiyat farkı var. Bu farkı yaratan nedir? Ucuz olan modeller işimi görür mü? (Ara sıra şehir içinde bineceğim. Uzun yol yapmayı düşünmüyorum.)

330
carrarobisiklet.com

327
carrarobisiklet.com

324
carrarobisiklet.com

Teşekkürler.
0
pantepember
(18.10.21)
youtu.be

valla hiç bu kadar masrafa gerek yok sende kron xc 150 vardı sanırım, lastikleri schwalbe marka uygun ince modelle değiştir yeter, inan şu yukarıdaki bisikletlerden en pahalısını da alsan sürüş anlamında harikalar yaratmayacak

kron, carraro nun fabrika çıkış seleleri de iyi değildi, şehir turu için popona uygun rahat bir sele de seçip değiştir başka da bir şey yapmana gerek yok
0
freebird5406_2
(18.10.21)
@freebird5406_2 Kron XC 500
0
🌸pantepember
(18.10.21)
Bunların arasından 324 al geç. Fazlasıyla işini görür ve attığın linkteki renkleri de çok güzel o renk alırdım ben olsam.
0
mg3929
(18.10.21)
Aradaki fark aktarıcıdan geliyor. Pahalı olanda deore vites seti var, bu da o segmentin ortanın üstüne denk gelir. Ucuz olanda ise giriş seviyesi bir vites seti var.

Sadece şehir içinde ara sıra binmek için ucuz olan model de her türlü işinizi ziyadesiyle görür. Aynakol ruble oranları da yokuşları çıkmak için ideal.

Sizin durumunuzda bisiklet alırken en çok dikkat etmeniz gereken, en önemli konu kadro boyu. Kesinlikle boyunuza uygun bir bisiklet almalısınız. Stokta var diye boyunuza uygun olmayan bir kadro alırsanız o bisiklet size işkence olur. Bel, omuz boyun ağrısından bisikletten soğursunuz.
0
thracia
(18.10.21)
(21)

akp'li dayılar haklı mı?

yazar yazmaz yazan yazar
öncelikle "dayı" diyerek sempatikleştirmek zorunda kaldığım için üzgünüm. çünkü başka türlü açsam duyuru silinirdi.ekonomi bu kadar kötüyse (kötü değil berbat) halk çok fakirleşmişse bu kadar araba nasıl geziyor yollarda? dünyanın en basit ara sokağında bile park edecek yer yok. tüm otoparklar tıklı
öncelikle "dayı" diyerek sempatikleştirmek zorunda kaldığım için üzgünüm. çünkü başka türlü açsam duyuru silinirdi.

ekonomi bu kadar kötüyse (kötü değil berbat) halk çok fakirleşmişse bu kadar araba nasıl geziyor yollarda? dünyanın en basit ara sokağında bile park edecek yer yok. tüm otoparklar tıklım tıklım. 50binlik araba olmuş 250bin lira ama hâlâ patır patır satılıyor.

kahvecilere gitsen aynı şekilde 3 fırtlık kahve 20 liradan başlıyor ve kasada kuyruk var o kahve bir gecede 40 liraya çıksa o kuyruğun yine olacağına adım gibi eminim. çoğu da öğrenci bu arada.

bu nasıl olabiliyor? günübirlik mi yaşıyor insanlar? bugün buldun bugün ye mi diyorlar? herkesin bir ek geliri, babadan kalma arsası mı var nedir yani fiyatlar ne kadar artarsa artsın bu kalabalıkların azalmama sebebi?
0
yazar yazmaz yazan yazar
(18.10.21)
sığ düşünme ile alakalı.

ekonomi, ortalıkta bukadar çok arabanın olması, park edecek yerlerin olmaması ya da kahvecilerde sıraların olmasına göre iyi ya da kötü olarak beirlenmiyor. o yüzden cevap aslında burada gizli.

hangi ortama girerseniz o ortama göre kriterlerle karşılaşırsınız. parası olmayan kimseyi kahvecide göremezsiniz, tıpkı kahvecinin kapısından çıktıktan sonra karşılaştığınız ya da gördüğünüz insanların ancak %1'inin kahvecide olması gibi. Aynı şekilde, parkı, bahçesi çevre düzenlemesi olmayan bir şehirde daracık sokaklarda iki üç arababının bile tüm sokağı kaplaması gibi.
Ya da 15 yaşında 250 bin km üstü arabasına neden insanlar 100 bin liradan fazl istiyor sence? Ekonomi iyi olduğu için mi? Eli bol da ancak malı mı kıymetli sadece? Eskiden neden böyle değildi?

eskiden aldığın bir hizmeti aynı kalitede aynı fiyata alabiliyor musun bunu sorgulayarak başlamalısın sorularına.
0
foolrules
(18.10.21)
arabasi olmayanlar ne olacak?
siraya girmeyenler ne olacak?
akpli dayi gibi bakarsan akpli dayi gibi gorursun
0
nibba
(18.10.21)
İstanbul veya Ankara gibi bir büyük şehirde yaşıyorsan bunun en önemli sebebi şu yanılgı: Şehirler çok kalabalık ve çok fakir olduğu gibi çok da zengin var.

Akp'nin zengin ettiği kesim de hiç azımsanacak seviyede değil. Birileri fakirleşirken onların cebindeki parayla zengin oldular ve son model BMW'lere, Range'lere, Porsche'lere biniyorlar.

Orta sınıf (kaldığı kadarıyla) da lan üç günlük dünya biriktiriyorum biriktiriyorum ne ev ne araba alabiliyorum moduna giriyor bence ve gerekirse o zengin hayatını yaşıyormuş gibi yapmak için borçlanıyor. Bir hafta Bodrum'da tatil yapıp senenin geri kalanını kredi kartlarına çalışan çok insan var.

Bir de araba özelinde artık millet arabayı yatırım aracı olarak gördüğü için anasının altınını, babasınının birikmişini falan toplayıp krediyle vs. alıyor arabayı üç ay geçmeden o yılki maaşından artıracağından fazlasına satıyor. Sonra başka araba alıyor, onu satıyor. Önceden öğretmenler falan yapardı bunu artık eline biraz para geçen herkes al-satçı oldu. Devlet de sağ olsun bunları göt etmiyor yönetim anlayışıyla fiyatları yukarı tırmandırmaya devam ediyor. Daha bugün sıfır arabalara %15 civarı zam gelecek haberi vardı kurdan dolayı. İkinci eller de değerlenecek bu durumda örneğin.
0
chicha_v2
(18.10.21)
haklılık payın var; ama şöyle bir durum da var. o arabaları alanlar, kahvecileri dolduranlar da fiyatlardan şikayetçi. tam tersini düşünelim. arabaların hiç satılmadığı, kahvecilerin bomboş kaldığı bir durum olması için ülkede kıtlık olması yada afganistan gibi olmamız lazım. benim için kriter araba yada cafe değil. yurtdışına çıkabilmek, rahatça tatil yapabilmek, istediğin şeyi alabilmektir.
0
buenosdias
(18.10.21)
yüzdeci kesim geldi. aramızda kim her gün kahveye 20 lira veriyor? çoğu ayda 3-4 kere kahve içiyor. kim her ay tatile gidiyor? bir yıl önceden erken rezervasyon yaptırıp yılda 1 hafta tatile gidip bütün yıl ödüyor insanlar. ayda 3-4 kere kahve alanlar bile kahvecileri kalabalık yapabiliyor. yılda 1 hafta tatil yapanlar kısıtlı tatil mekanlarında yoğunluk yaratıyor. şimdi git datça'ya bak, insan göremezsin. ülkede çalışanların yarısından fazlası asgari ücret kazanıyor. 2800 lira kazanıp da 250 bin liralık araç almıyor tabii. hangi araçlar hangi yolda geziyor? istanbul'dan tüm ülkenin geneline yorum yapılamaz. istanbul'da ülkenin tüm araç sayısının yarısı var. son bir kaç senede yoldaki araçların modellerine bakarsan hep yerinde sayıyor eskiye göre çok daha az yeni model araç var.

orta kesim için, 30-50 bine aldığı araç 100-150 bin oluyor. o zaman maaşı 3-4 bin şimdi 7-8 bin, 100 bin kredi çekiyor 250 bine yeni aracını alıyor.

evini 2012-2015'te 200 bine almış. şimdi oradan 3 bin kira alıyor. vaktinde mallananlar bu zamanları daha az kayıpla atlatıyor.

ben 2007'de ilk işe girdiğimde 2 bin lira maaş alıyordum. 10 maaşımla araba alabiliyordum. iphone bir maaş ediyordu. şimdi aynı yerde yeni işe girenler 3-4 bin alıyor, 10 aylık maaşlarıyla toros bile alamazlar.

en yoğun dönemde bodrum'a 1 milyon insan gidiyor, e hepsi bu işte. sen de ben de oradayız temmuz'daki bayram tatilinde.
0
gabe h coud
(18.10.21)
ben akademisyenim, eşim öğretmen. ikimiz de devlet memuruyuz, ek gelirlerimizle birlikte ülke şartlarına göre iyi kazanıyoruz. pandemiden önce her yaz 15 gün yurtdışında tatil yapıp, tüm ihtiyaçlarımızı hiç düşünmeden satın alıp, dışarıda her keyfimiz istediğinde arkadaşlarımızla bira içmeye gidiyorduk. ki o zamanlar da ekonomik daralma başlamıştı. ona rağmen 3 sene önce ayda 6 bin tl kenara koyabiliyorduk.

şimdi ne oldu? 200 bin tl kadar biriktirebilmiştik 3-3 buçuk senede. araba fiyatları fırladı. çocuk yapmak istediğimiz için arabaya ihtiyacımız olacaktı. arabalar her ay 10-15 bin tl zamlanıyor, fakat biz her ay 10-15 bin tl kenara koyamıyorduk. sonunda tüm altını, dövizi satıp, acil durumlar için kenara 3-5 bir şey ayırıp, kredi çekip araba aldık. 4 ay önceydi bu. şu an sarı siteye koymaya kalksak, satın aldığımız fiyattan 40 bin tl daha fazla yazacağız (diğer ilanlardaki emsal fiyatlara göre).

peki kenara 6-7 bin tl koymaya devam edebiliyor muyuz? işte burada koca bir kahkaha atabilirim. 3 sene önce 6 bin tl koyabiliyorsak, şu an en azından bir 8-9 bin tl'yi bulmuş olmalıydı kenara attığımız para resmi enflasyona göre. en son ne zaman arkadaşlarımızla buluşup dışarıda bira içtik, hatırlamıyorum. en fazla ikimiz gidip birer tane içip kalkmışızdır. kimse arayıp dışarı çıkalım demiyor bile, evlerde takılıyoruz bir araya gelirsek de :) ayakkabı mont alırken eskiden düşünmezken (aşırı pahalı markalardan satın almıyorduk zaten), şimdi ortalama ürünler için 3 defa düşünüp alıyoruz. market harcamamız 3 katına çıktı. aylık 1900 tl kredinin üzerine 2500 tl arttıracağız diye göbeğimiz çatlıyor.

siz bir de esnafa sorun, gelen giden sayısı aynı mı pandemi öncesine göre diye. ya da gelenler aynı parayı bırakıyorlar mı kalkarken acaba? kadıköy'ün ortasındaki avm'de mağazaların 3'te 1'i boş, baya dükkanı kapatıp gitmişler. kadıköy diyorum. yukarıda biri inditex gömlekler 400 tl olmuş, hala satıyor diyor. napsın herkes pazardan mı giyinsin? çıplak mı gezsin? inditex dediğiniz nedir ki? o sizin gördüğünüz insanlar da mekânda iki kahve içmese, 1 tişört almasa ülkeyi kapatıp gidelim zaten.
0
gmzo
(18.10.21)
önceki cevaplar +1

"bu nasıl olabiliyor? günübirlik mi yaşıyor insanlar?" sadece bu kısma cevaben yazacağım, evet. çünkü yıllarca çalışsam da aldığım maaşı hiç hiç hiç harcamadan biriktirsem de bir mülkiyet sahibi olamayacağımı düşünüyorum. belirsiz bir geleceğe yatırım yapmaktansa yaşadığım şu anı keyifli geçirmek istiyorum. tamamen şahsi bir durum tabii.
0
south park in kapusonlu uyesi
(18.10.21)
nüfus fazlalığı (biri almasa/gitmese öbürü alıyor) ve aile desteği bunu yaratıyor. Çevremde birkaç arkadaşım evlendi, aileleri + kredi desteğiyle ev aldılar mesela. Kendi maaşlarıyla almaları imkansızdı ama şu an bu şişen piyasada bile ev alabildiler. Arz az olduğundan onlar ev alarak ev fiyatlarının daha da artmasına katkıda bulunmuş oldular mesela.

Ben yıllardır direnip araba almıyordum, artık "ya şimdi alıcam ya da ömür boyu alamayacağım galiba" kafasına geldim. Şu an alabileceğim araba da 150-200 bin lira civarı bişey ha. Patır patır satılmasının sebebi bendeki bu düşünce, eskiden "eskiyen şey ucuzlar ikinci el alırız" kafasındayken artık "almadığın her gün zarardasın, alabiliyorsan anında al" kafasına geldik. Babam anlatırdı eskiden de enflasyon bu şekildeymiş herhalde.

Kahveci örneği, e bugün gitmedin yarın 50 lira olacak o kahve? Gençliğimizi yaşayalım biriktirip ne yapacağız diyor o gençler. Mesela biz zamanında euro 2,5 lirayken Avrupa'ya gidip gezebildik, şimdiki gençler onu da yapamıyor oturup Beşiktaşta kahve içiyor ne yapsın.
0
nhk ni youkosu
(18.10.21)
Ülkede ekonomik sıkıntı var mi yok mu diye bakmak istersek bir şehir bir ilçe "burada araba var o zaman sıkıntı yok" ya da "kahveciler dolu o zaman nerede sıkıntı" acayip sığ bir düşünce olur.
Bir kere Türkiye kişi başı araç sayısında baya geride bir ülke. Bu veri eski de olsa hadi 20 sıra atlasın;
www.nationmaster.com

Benim ailemde bir araç vardı ben okurken.
Benim şu an yaşadığım ülkede iş arkadaşlarım çocuklarına araba lease ediyor okurken rahat gitsin diye.

Buna ek olarak kahveci dediğiniz yeri doldurmak o kadar da zor değil. Kahve şu an alkolden daha ucuz ve 20 lira kahve alıp bir kaç saat gecirebilirsiniz; çünkü ülkede kahveci/avm dışında yer kalmadi. Yeşil alan yok, tenis alani yok, park yok hiçbir şey yok. Insanların yapabileceği şey bu. Hobi desen binlerce lira.

Ekonomik kriz var mi diye bakmak gerekirse hane borçlanması, kredi kartı borçları, ozel/devlet kredi oranlari vs bir sürü şey var. Böyle gözlemler hiçbir şey aciklamaz anca AKP'li dayılar arasinda ya da günlerde falan konusulur.
0
logisticsmanager
(18.10.21)
Ekonominin psikolojik boyutuna da bakmak lazım. Tüketici psikolojisi, alım gücü ve yaşam standartları kapsamında da düşünmek lazım.

Son 2-3 yılda alım gücünde ve yaşam standartlarında düşüş olmayan kaç kişi var?
Benim çevremdeki gözlemim herkesin alım gücü de yaşam standartları da az ya da çok düştü. Tabii ki benim çevremdeki gözlemim bilimsel ve geçerli bir veri değil ama işin bir de bu kısmı var demek istiyorum.

Yaşam standardından kastım sadece et, peynir almak değil. Her sosyoekonomik, sosyokültürel kesimin kendine göre bir yaşam standardı var.

Farklı açıdan bakalım; daha üst sosyoekonomik kesimden aklıma gelen, çevremde de ya aynısı ya benzerini gördüğüm birkaç örnek:

Her ay yurt dışına tatile giden adam onu yılda 2-3'e düşürdü.
Audi'ye binen adam şu an Toyota'ya biniyor.
Teknesi, yazlığı olan adam satmak zorunda kaldı.
İkinci fabrikasını kuracak olan sanayici vazgeçti.
Çocuğunu özel okula gönderen aldı, devlet okuluna verdi.
En pahalı özel okula gönderen alıp daha ucuzuna verdi.
Her hafta sonu dışarıda rakı-balık yapan ayda 1'e düşürdü.
x şirketinden genel müdür olarak emekli olan adam freelance danışmanlığa başladı.

Örnekler daha da artırılabilir.

Bu örneklere bakınca amaaan derde bak da diyebilirsiniz ama hayatı boyunca bolluk ve lüks içinde, para derdi olmadan yaşayan bir insanın o hayatını tamamen kaybetmesi de bir travma.

Ekonomik ve kültürel seviyeden bağımsız olarak ne olursa olsun hayat standardını kaybetmenin insanda farkında olsa da olmasa da travma yarattığını düşünüyorum. Ve bu çabuk alışılabilen, hemen uyum sağlanabilen bir travma da değil bence. İnsanlar ucundan kıyısından eski hayat standartlarını devam ettirmeye çalışıyorlar. Kaybettiklerini kabul etmek veya görmek istemiyorlar. En basitinden onun için deli gibi faiz oranları ile kredi çekip tatile çıkıyorlar.
0
la lykia
(18.10.21)
Okyanustan bir bardak su doldurup, " ee hani bunda balina yok?" demeye benziyor bu bakış açısı.

Büyük şehirlerdeki alışveriş merkezlerinin bulunduğu semtlere bakarak ülkenin ekonomik durumu hakkında çıkarım yapmanın bundan hiçbir farkı yok.

Herhalde ekonomik kriz dendiğinde ortamın "i'm lagend" filmindeki gibi olmasını, böyle post apocaliptic, nükleer savaş sonrası madmax ortamı falan olmasını bekliyordunuz. Ancak o zaman ikna olunacak kriz olduğuna sanırım.

Ülkenin %40'ından fazlası asgari ücretle geçinmeye çalışıyor. Eğer bir çıkarım yapılacaksa buyrun buz gibi bir istatistik. E o zaman nasıl herkesin altında gıcır gıcır arabalar dediğinizi duyar gibiyim. Bir kaldırsanız mı kafanızı acaba biraz daha yukarı doğru? Yaşadığınız şehrin kenar mahallelerine doğru bir bakın isterseniz orada da latte'lerini almak için kuyruk bekleyen insanlar görebilecek misiniz? Akşam üzerine doğru semt pazarlarına bir inin isterseniz. Karşılaştığınız insanlara bir sorun, nasıl alıyorsunuz bu arabaları diye.

Bu ülke sadece sizin gittiğinizde gözünüze çarpan yerlerden ibaret değil. Yoksulluğun, fakirliğin en sert yaşandığı semtlere zaten sizin yolunuz düşmüyor diye o yoksulluk yaşanmıyor sanıyorsunuz. Bu ülke sizin tahayyül ettiğinizden çok daha büyük bir yer, hatırlatmak isterim. Bir de böyle düşünün.
0
thracia
(18.10.21)
ekonomi kötüleştikçe orta sınıf azalır, alt ve üst sınıf artar. bu cümlem üzerine düşünün.
0
candide
(18.10.21)
akp'li dayılar dünya gerçeklerinden kopmuş durumdalar.

evde pazardan alınmış bir demlikle çay demlediğinde keyfi yerine geliyor adamın. çıkıp güzel bir yerde iki çay içmeyi kendine hak görmüyor.

ayağımızı yerden kessin yeter mantığıyla araba alıyor (alabilirse). doblo gayet yeterli geliyor. almanya'daki muadili station passat'a biniyor, ama türkiye'deki akp'li dayı bunu kendine hak görmüyor.

ayda yılda bir tavuk alınca et yedik diyor. kırmızı eti kendisine hak görmüyor. öyle bir bilinç yok.

pazardan kıyafet alıyor, gidip düzgün bir alışveriş yapmayı kendine hak görmüyor.
0
co2s2
(18.10.21)
çok ciddi bir nüfus (20 milyondan fazla insan yani) ufacık bir alanda (istanbul) sıkışmış durumda. istanbul dediysem de şile de istanbul çatalca da, oralar değil, bildiğin e5 hattında belçika'dan, hollanda'dan fazla insan yaşıyor. bu kadar insan arasında zengini de var tabii ki. zengini de çok daha fazla zengin. mutlaka kasada kuyruk olacak, mutlaka trafik olacak. zaten 50 araba arka arkaya gelse istanbul'un her yerinde trafik kilitlenir, e 50 arabayı da arka arkaya getirirsin koskoca türkiyede yani. artı üstüne bir de gelen göçmen, turist kalabalığı var, deli gibi para eziyorlar orada burada. e tabii ki kalabalık olacak.

bu arada ciddi bir fomo etkisi de var. şu an devlet en ufak bir kampanya yapsa gider dişimden tırnağımdan artırır arabamı yeniler, bir ev daha alırım. aç kalırım belki ama yaparım bunu. neden, devlet orta sınıftan topladığı vergilerle piyasa koşullarının tersine aşırı avantajlı şekilde para dağıtıyor. bu şartlar altında maaşını ipotek ettirip ev araba almayan adam ekside kalıyor. devlet senden çalıp, kredi kullananları besliyor yani.
0
roket adam
(18.10.21)
ya ben de şunu anlayamıyorum mesela. toplumun her kesimi aynı oranda tasarruf etmek zorunda mı? yukarıda da dedim, kriz beni bir asgari ücretli kadar etkilemiyor. belki 5 tane değil ama 3 tane inditex ürünü almaya devam edeceğim. yılda 5 kere değil 2 kere yurtdışına çıkacağım. iphone'umu 2 sene değil 3 sene kullanacağım. ee, ne şimdi ülkede genel bir kriz yok mu demek bu? benim gibi insanların varlığı; herkes rahat, refah seviyede, sıkıntı yok anlamına mı geliyor? herkes kendine göre tasarruf yapıyor, benim de tasarrufum bu. uygun bir şey arayışında olmak zorunda değilim, benim keseme uygun. peki ya geri kalanlar?

üstelik tüketim çılgınlığının bir sebebi de para biriktirerek yapılabilecek hiç bir şey kalmaması. adama kazak alma diyorsun ayda 200 lira biriktirsin. hadi 2 bin tl de kenara koysun. yılda yaptı 25 bin tl. kendine bir iphone alır anca. onun dışında para biriktirip, tasarruf yapıp ne alacak bu adam? eskisi gibi değil ki 6 ay kendini kasıp araba peşinatı yapasın. z kuşağı da vuruyor kendini tatile, ne yapsın adam. kardeşim benden daha kalifiye bir çalışan, aramızda 6 yaş var, benim kariyerimin başlangıcındaki fırsatları, ekonomik durumu hayal bile edebilecek durumda değil. hep tasarruf et diyordum ona da. artık gez diyorum. ayda 2 bin tl biriktirsen ne olacak.

ekonomiyi anlamaya çalışmak istiyorsanız zenginlerden değil, kenar mahallelerdeki ailelerden başlamanız gerekiyor. restoranları değil, mahalleleri analiz edin. o zaman daha net bir tablo çıkıyor ortaya. ortalama insanı o zaman görüyorsunuz. yoksa 2 milyon adamın yaşadığı mahallede 30 kişi kapasiteli bir restoran dolmuş diye bir analiz sağlıklı olmaz. önemli olan 2 milyon haftada kaç kere et yiyebiliyor? insanlar ekmek, makarna yiye yiye aptallaştılar resmen, yazık günah.
0
roket adam
(18.10.21)
@roket adam +1

Mesela birkaç sene önce filtre kahve makinesi alırken, Delonghi'nin en iyilerinden birini almıştık, bozulduğunda gittik Carrefour'dan kampanyalı en basic Philips makineyi aldık birkaç ay önce. Bu görüşe göre krizin kabul görmesi için illa ki Sinbo kettle ile su kaynatıp ne idüğü belirsiz Nescafe 3ü 1 arada içiyor olmamız lazım.

Öte yandan lise son sınıf kızı için dershane parası toparlayamayan akrabam var. Kendi işleri de pandemi sebebiyle oldukça sıkışık olmasına rağmen sevgili babam destek oldu da, çocuk geleceğe dair hayal kurmaya devam edebiliyor bir nebze. Yoksa hayal kurma hakkı bile olmayacaktı, bence bundan ağır kriz olamaz.
0
gmzo
(18.10.21)
bahsettiğiniz fakir, kenar mahalleli kesimin %99'u akpli ama o iş nasıl oluyor o zaman?

yani ekonomik krizi iliklerine kadar hissedenler akp'li, teğet geçenler akp'li değil. tamtersi olması gerekmiyo mu? neden böyle bu ülke ya:(
0
🌸yazar yazmaz yazan yazar
(18.10.21)
öncelikle türkiyede nüfusuna oranla düşük seviyede araç satılıyor. medya avrupa'da 6.7. sıradayız diye övünüyor ama nüfusu hiç söylemiyor. türkiye eğer avrupalı sayılacaksa almanya ile birlikte avrupanın en kalabalık ülkesi ancak almanyada 6 kat daha fazla araç satılıyor. örneğin aşağıda verdiğim linkte görüleceği üzere bizim nüfusumuzdan çok daha az sayıdaki ülkeler bile bizi geçmiş durumda.

(git: www.aa.com.tr)

(git: eksisozluk.com)

peki kim alıyor bu araçları? aslında büyük oranda araç alanlar değişmiyor bana göre. zaten halihazırda otomobili olan insanlar araç değişimi yapıyor.. eşine, oğluna kızına araç alabilen kaç aile vardır ki? trafiğin olması veya parklarda çok araç varmış gibi görünmesi de otopark sıkıntısı ve yanlış planlamadan dolayı bir ilüzyon sadece.

şunu da belirtmek isterim ki ülkeler geçmiş yıllara göre değil o anki dünya sıralamasına göre değerlendirilmeli. türkiyede gençler akp öncesi de dünyada ne popülerse o ürüne sahipti zaten.. örneğin yaşı yetenler hatırlar herkeste bir walkman vardı ya da levis pantolon satışı revaçtaydı vs.
0
jepa
(18.10.21)
karapara aklama ekonomiyi ayakta tutuyor, hepimiz neoliberal sistemdeyiz olmayan parayı harcıyoruz. tamamen subkektif yazdım ekonomist değilim.

toplumun orta üst ve üst zengin kesimi etkilenmiyor çünkü bu adamlar zaten her halükarda para kazanbiliyor ve mal varlıkları var. ancak orta alt alt kesim gayet fakirleşti. peynir alırken sebze alırken artık daha da fazla düşünüyor insanlar. akpli dayılar için bir şey değişmiyor, bu dönemde mal varlığı edindikleri için akp döneminde hep böyle olacak sanıyorlar.
0
mikahakkinen
(18.10.21)
Bence bu ülke bu yönetimi dibine kadar hak ediyor. Ülkedeki gelir dağılımı belli ekonomi böyle gittiği sürece de trafikte araç sayısının azalması gerekmiyor hatta ekonomi böyle giderse araç sayısı artabilir bile. Ekonomide kişi başına düşen gelirin artması da araç sayısını artması anlamına gelmeyebilir önemli olan gelirin dağılımıdır ve bu ülke ile birlikte dünyada da gelir dağılımı felakete doğru gidiyor.
0
bartholomew87
(18.10.21)
ekonominin iyiligi bunlara endekslenemez ki.

haftada 1 cikip kahve icen ogrenciler var ama, biriktirdigi parayla yurtdisina tatile gidebilecek veya araba alabilecek ogrenciler var mi? veya 2-3 kursa yazilip kendini gelistirme imkani olan? yok. ekonomisi iyi olan ulkelerde bunlar var.

luks araba olayini ben de anlamiyorum, benim butun sulalem senelerdir hep ikinci el b en fazla c sinifi arabaya biner. yani cidden kimler nasil aliyor bu arabalari bilmiyorum. bana cogunlugu ak parti yandasi gibi geliyor. 5 bin nufuslu ilcede 1500 oyla secilen belediye baskani, kendi kayinbiraderine 1.5 milyonluk ihale verdi diye cikti gecenlerde. 1.5 milyonu bulan afedersin anadolu comari gidip bi bmw cekiyor tabi altina.

asil bakilmasi gereken orta ve alt sinifin ne kadar et yedigi, ne kadar tatil yaptigi, araba ve elektronigin ne kadar ulasilabilir oldugu, haftada kac saat calistigi, ne kadar kendini gelistirdigi-kitap okudugu vs. asil zenginlik budur.
0
icim urperiyor
(18.10.21)
(17)

Sizden başka kimsenin bilmediği bir sırrınızı var mi?

sonhakan
Benim yok.
Benim yok.
0
sonhakan
(17.10.21)
Yok
0
sta
(17.10.21)
Var.
0
la lykia
(17.10.21)
Var
0
freebird5406_2
(17.10.21)
Valla benim bile bilmedigim sirlarim vardir bence.
0
j r r tolkien hayrani
(17.10.21)
yok ya, bir kişi de olsa biliyordur sanırım. zaten bu tarz bir sır durumu yaşamadım. yani misal atıyorum birinin öldüğüne şahit olmuşsundur, bunu gizlersin. bu türde özel, sıra dışı bir tecrübem olmadı. kendimle ilgili şeyler de herkesten gizlemeye değecek ölçüde büyük şeyler değil, aileme veya sevgilime yahut yakın birkaç arkadaşıma söylemişimdir kesin.
0
alevli deniz sortu
(17.10.21)
Düşündüm de yok ya.
0
infernal majesty
(17.10.21)
Var
0
olaylar olaylar
(17.10.21)
var valla fena
0
floydian
(17.10.21)
çok.
0
spivak
(17.10.21)
çok.
0
rose parks
(17.10.21)
Çok.
Sır seviyesindeki şeyleri neredeyse hiç anlatmam kimseye.
0
Bruce
(18.10.21)
Yürüyen sır makinasıyım 6 yaşımdan beri.
0
duster
(18.10.21)
var tabii, herkesin vardir ya.
yok olmasinin imkani yok bence.
0
cooperr
(18.10.21)
Var, ketum bir insanım
0
south park in kapusonlu uyesi
(18.10.21)
var
0
nahtoderfahrung
(18.10.21)
benim bile bilmediğim vardır herhalde +1

kendimi %100 tanıdığımı söyleyemem.
0
naksidil
(18.10.21)
- Bazen yatakta osurduktan sonra üzerime battaniyeyi çekip kokluyorum.

Artık yok !
0
thracia
(18.10.21)
(7)

50lik motor alsam mı?

ananiyimioguz
Araç ehliyetim var çünkü sadece. Motor alamıyorum çünkü anacığım motora binersen evlatlıktan reddederim boyutuna getiriyor işi.Fakat bisiklet, elektrikli scooter falan kullanip her yere giriyor cikiyorum ona bisey demiyor -_-O yuzden 50 lik alirsam sorun olmaz gibi.. hiz yapmiyor bu falan derim.Hem
Araç ehliyetim var çünkü sadece. Motor alamıyorum çünkü anacığım motora binersen evlatlıktan reddederim boyutuna getiriyor işi.

Fakat bisiklet, elektrikli scooter falan kullanip her yere giriyor cikiyorum ona bisey demiyor -_-

O yuzden 50 lik alirsam sorun olmaz gibi.. hiz yapmiyor bu falan derim.

Hem artik büyük sehirde de degiliz, didimde yasiyoruz. Tehlike daha az gibi.

Tek korkum ben nerdeyse 2 metre boy ve 100 kilo ile rahat edebilir miyim?

Markete denize falan gidicem iste düzlük buralar.

2 kişi binilirse ne olur bir de?

Bu zamana kadar araç vardi hep sorun etmedim ama aracin para kriptoda oldugu icin yeni arac bekleyişi uzun surucek gibi duruyor. Bir sekilde ulaşımı çözmem lazım 8-15bin liraya.
0
ananiyimioguz
(04.08.21)
Valla 2 metre ve 100 kilo ile ben olsam almazdım, hele bu ağırlığın üstüne 2. kişi motoru çok zorlar, zaten eti ne budu ne. Ama gider mi gider elbette, basit ulaşım ihtiyacını karşılar. Ehliyetle kesinlikle uğraşamam derseniz elektrikli alternatiflerinden daha iyi olur bence. Yoksa en azından 100-125cc bir şey bakın derdim. Gerçi anneniz muhtemelen 125cc olsa farkını anlamayacaktır, ehliyet alıp ikinci el daha güçlü bir scooter alsanız daha iyi gibi.
0
orient blue
(04.08.21)
ebattan ötürü A2 ehliyet almanızı öneririm. Hızlı ve sıkıntısız şekilde alınıyor, zor değil. Yine dusuk cc li bir scooter kullanırsınız ama 50 cc de size fazla dusuk bana kalırsa.
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(04.08.21)
O boyla rahat olmaz +1

2 kişiyi cekmez ama tek kisi rahat ceker cc arttirmayla. Facebook 50cc gruplarina üye olun daha kesin bilgi alırsınız.
0
westblack
(04.08.21)
Anneye oturup anlatılsa elektrikli (basit) aletlerin 50cc'lik aletlerin yavaş olduklarından dolayı aslında daha riskli olduğunu anlayış gösterebilir. 15 bin lira bütçe varsa 50cc ile ziyan etmeyin bence hevesiniz de varken.
0
hedep
(04.08.21)
A2 alın +1

Benzetmeyi mazur görün ama o boyla 50 cc bir motora binerseniz, şundan farklı olmayacak;

www.doluduvar.com

A2'yi kolayca alırsınız. 125'cc bir motor da her türlü işinizi görür.
0
thracia
(04.08.21)
Denedim gidip, 8bin liralık ile 20 bin liralığa kadar çıkıp baktım showroom'da.

Fakat hiçbirinde direksiyon tam dönmedi, dizime çarpıyor.

Kimisinde çok geriye gidersem rahat ettim ama bu sefer de arkama kimse oturamaz.

İriliğin gözü kör olsun... Sanırım ehliyet + 2.el bir 125cc motor daha iyi olacak ama bana en çok bu ay içinde lazım. Ehliyet işine girince eylülün ortalarına yetişiyor. Bilemedim nasıl yapsam. Sığılabilir bir 50lik olsa iyiydi. 500 liraya 80e çıkartıyormuş ustası. İdare ederdi aslında.

Bir de annem az çok anlıyor motor hacimlerinden. Takar kafayı birine sorar, yanında görür falan.. başlar bununla hız mı yapıcan, otoyola mı çıkıcan, canına mı susadın diye. Bu arada karışan bir insan değil benim de yaş 30a yaklaştı ama motor kırmızı çizgisi. Uzakta bile olsam cidden başıma bir şey gelse kadın sinir krizi geçirir. Yürürken de gelebilir diyorum ama yok dinlemiyor.

2 kişilik lityum ion pilli aletler nasıldır? Onlara da bakayım.
0
🌸ananiyimioguz
(04.08.21)
O fiyatlaradaki vespaların tipleri belli, onlara benzerleri denedim, sığamıyorum.

Vespa'nın başka modellerine olur belki ama fiyatta çıkamam bu sefer de.
0
🌸ananiyimioguz
(04.08.21)
(10)

Kripto arbitraj

plutongezegendegilmi
Oturup çok inceleyemedim (yani göz attım, ama oturup analiz/simülasyon falan kasmadım), ama tahminim şu: piyasada hazır botlar da bulunduğuna göre market çoktan dengeye ulaşmıştır ?!?Yani iki borsa arasındaki fiyat farkı, zaten al-sat-aktar komisyonlarının toplamından fazla olmuyordur. Ne düşünüyors
Oturup çok inceleyemedim (yani göz attım, ama oturup analiz/simülasyon falan kasmadım), ama tahminim şu: piyasada hazır botlar da bulunduğuna göre market çoktan dengeye ulaşmıştır ?!?

Yani iki borsa arasındaki fiyat farkı, zaten al-sat-aktar komisyonlarının toplamından fazla olmuyordur.

Ne düşünüyorsunuz? Denediniz mi, araştırdınız mı?

10 dakikalık iki borsadan tek bir coin datasını elle hesapladığımda %10-15 gibi bir fark yakaladım. Acaba bunu coin değiştirerek falan artırmak mümkün olur mu?

Yoksa kripto piyasasının volatil olması arbitraj meselesini komple riskli bir hale mi getiriyor?
0
plutongezegendegilmi
(29.07.21)
ben paribu binance arasında bakmıştım, başta mantıklı gelmişti. sonra hesaplayınca gereksiz geliyodu hatta zararlı bile çıkabilirsin.
0
jelly bear
(29.07.21)
son kullanıcıya yedirmezler arbitrajı profesyonel olarak yapmak lazım.
0
diffarentiationation
(29.07.21)
@diffarentiationation, profesyonel olarak yapmak ne demek?
0
🌸plutongezegendegilmi
(29.07.21)
@pluton aradaki farkı anında tespit edip alış satış yapabilecek bilgisayarlar ile. yüksek internet hızı ve işlemci gücü gerekiyor.
0
diffarentiationation
(30.07.21)
arbitraj için değil ama alım yapacağım zaman nerede ucuzmuş deyip baktığımda farka inanamadığım zamanlar oldu, özellikle düşük işlem hacimli türk borsalarla binance gate.io vb arasında. tüm işlem çiftlerinin botlarla saniyesinde eşitlenebileceğini sanmıyorum, o yüzden manuel işlemin de halen mümkün olduğunu düşünüyorum; TL ile alım da o noktada fayda sağlayabilir. özellikle gönderim ücreti çok düşük ve hızlı aktarımlı koinlerde denenebilir neden olmasın. yüzde 10-15 hiç görmedim ama üç beş farklar daha mümkün olmalı. yüksek volatilite yerine göre lehinize de olabilir bence işlemi olduğundan daha riskli hale getirmiyor.
0
engelbert humperdinck
(30.07.21)
Coin piyasasında arbitraj'dan para kazanmaya kalkarsanız tokat manyağı olursunuz. Piyasada dünya kadar bot var, siz o botlardan hızlı işlem yapamazsınız. Ayrıca yüksek gap demek hareketlenmiş piyasa o da uzun işlem süreleri ve yüksek fee demek.

En son arbitraj üzerinden para kazanmaya çalışan arkadaşımın kardan zararı 150K TL üzerinde, anaparadan zararı ise 20K TL civarındaydı. Satış yapana kadar geçen sürede atı alan üsküdarı geçmişti.

Bu toplara girmenizi hiç tavsiye etmem.
0
thracia
(30.07.21)
2013'te yapıyordum o zamanki küçük sermayemi 15e falan katlamıştım :D Ama o zamanlar yaptığım şey yabancı bir borsaya düşük sayılabilecek bir fee ile para aktarmayı bulup oradan alıp buradan satmamdı.

Bugün de yapılır 1-2 hafta izlemek gerek veya sembolik tutarlar ile denemek. para arada feelere falan kurban gidebilir.
0
atom karincanin torunu
(30.07.21)
Ben de zamanında biraz araştırmştım da arkadaşların belirttiği gibi yüksek frekanslı botların önüne geçmek çok çok zor. Bunun yerine yazılmış hummingbot.io tarzı botları denemeni öneririm. Arbitraj modu var, + olarak simülasyon yapabiliyorsun. Bir süre denersin simülasyon modunda, bakalım gerçekten senin dediğin gibi çalışıyorsa aktif moda alırsın.
0
roket adam
(30.07.21)
arbitrajdan para kazanabilmen için o borsaların her birinde arbitraj yapacağın coinlerden yüklü miktarlarda olması lazım. yani borsadan borsaya coin göndermeden kendi paranla yapacaksın. aksi halde işlem sürelerinden dolayı zarar edersin.
0
orpheus
(30.07.21)
Tabi ki elle yapmayacağım, ben de bot yazmayı düşünüyorum.

+ Zaten evimde değil cloud'da çalıştıracağım botu.

Zarar etmek (en azından coin bazında) imkansız gibi geliyor. Yani fee belli zaten, zarar ediyorsan işlemi yapmazsın diye düşünüyorum.

Hazır botlardaki sıkıntı, withdrawal yetkisi olan token istiyor bazıları. Zaten irili ufaklı bir sürü borsaya güveniyorum, bi de bota onu verdikten sonra elimde bir şey kalacaksa da birileri götürür muhtemelen. Çok sakat iş gibi geliyor.
0
🌸plutongezegendegilmi
(30.07.21)
(7)

aşı&alkol

dali dili havali korna
aşı sonrasında alkol alımının aşının etkinliğini düşüreceği söyleniyor. aşıdan kaç gün sonra alkol alınabilir?
aşı sonrasında alkol alımının aşının etkinliğini düşüreceği söyleniyor. aşıdan kaç gün sonra alkol alınabilir?
0
dali dili havali korna
(05.07.21)
Benim gittigim hastanede yapilacaklar, yapilmayacaklar listesi olan bir kagit verdiler elime. Orada 3 gun alkol kullanmayin yaziyordu.
0
invictae
(05.07.21)
Aşıdan 1 hafta sonra hayyyvan gibi alkol aldı arkadaşım. 4 gündür ateşi düşmüyor. Kişisel bi tecrübe ama aklınızda bulunsun. Sürece bizzat şahit oldum.
0
Deathrow
(05.07.21)
72 saat demişlerdi
0
reanarchy
(05.07.21)
dr değilim.
aynı gün de alınır mesele bağışıklığınızın düşmemesi.
yani içki içtim, alkolle aşı etkileşime girdi mahvoldum durumu yok.

çıplak gezmek, çok üşütmek, aşırı uykusuz kalmak, fazla fazla alkol almak normal zamanda olduğu gibi bağışıklığı düşürecektir. bir de vücudunuza antikor ürettirecek ekstra bir şeylerin girdiği zamanı düşünün.
abartmanın, zorla bünyeyi hırpalamanın anlamı yok.
bi şişe viski bitirmeyin, keyifle 1-2 kadeh hafif bi şarap falan için geçsin gitsin.
0
rewlack
(05.07.21)
İki nokta var alkolle ilgili, bu arada ben de doktor değilim, manyak gibi birsürü yazı okudum sadece.

Biri şu, aşıdan hemen sonra alkol alırsanız ve birtakım yan etkiler görülürse nedeni aşı mı yoksa alkol/sarhoşluk mu ayırt edilemez diye.
Diğeri de aşının antikor üretme süreciyle ilgili, karaciğeri ve böbrekleri alkolle yormayın ki bol bol antikor yapsınlar diye.

Ama alkolik değilseniz günde içtiğiniz bir birim içkinin (bir küçük bira, bir parmak viski, bir kadeh şarap falan gibi eşdeğerleri var) zararı olmayacağını söylüyor çoğu uzman.
0
kobuzchu kiz
(05.07.21)
Alkolün antikor üretimine etkisi ya da aşının etkinliğine negatif etkisi ile ilgili bilimsel herhangi bir veri yok. Önemli olan, alkolü abartırsan ertesi gün hissedeceğin halsizlik, baş ağrısı vs gibi komplikasyonların, aşının komplikasyonları ile karışmadan takip edebilmek. Abartılmadığı sürece herhangi bir sorun yok. Hastanelerde ezbere yok 10 gün içme, yok bir ay içme gibi işkembeden sallamalar söylendiğini duyuyorum. en küçük bir dayanağı yok bunların.

Teyit org bu gibi soruların olduğu bir soru cevap seti yayınladı. aşı oldum duş alabilir miyim, dolma sarabilir miyim vs gibi soruların cevaplrını vermişler;

teyit.org
0
thracia
(05.07.21)
(3)

Telefonda uygulama gizleme

margi kleinjan
Telefonda uygulama gizlenebiliyormuş sanırım. Peki o uygulamadan gelen bildirim gizlenir mi? yada play store'a girince uygulama yüklü görünmüyor mu?
Telefonda uygulama gizlenebiliyormuş sanırım. Peki o uygulamadan gelen bildirim gizlenir mi? yada play store'a girince uygulama yüklü görünmüyor mu?
0
margi kleinjan
(05.07.21)
yuklu gorunur. herhangi bir uygulamanin bildirimlerini zaten gizleyebilirsiniz.
0
robokot
(05.07.21)
Blackberry'de gizleniyordu en sevdiğim özelliğiydi. BB dışında hiçbir cihazda denk gelmedim belkide vardır.
0
IcedFlames
(05.07.21)
Aldatmayın karşim manitalarınızı, yazıktır günahtır. Ayrılın tertemiz sonra saklamadan gizlemeden takılırsınız.
0
thracia
(05.07.21)
(22)

hangi telefonları kullanıyoruz?

valentinov
şu anki ve bir önceki telefonunuz neydi?ikisini de ne kadar kullandınız.ben başlayayım;3 yıl iphone xr sonrası 1 aydır iphone 6 kullanıyorum.
şu anki ve bir önceki telefonunuz neydi?
ikisini de ne kadar kullandınız.


ben başlayayım;

3 yıl iphone xr sonrası 1 aydır iphone 6 kullanıyorum.
0
valentinov
(05.05.21)
Samsung Galaxy S3
Samsung Galaxy Note 3
Samsung Galaxy Note 4
Honor Play
0
boray eris
(05.05.21)
iphone 4
iphone 6
iphone 8
0
amelie poulain
(05.05.21)
3 yıldır iphone se (eskisi)
3 yıl iphone 5s
3 yıl iphone 3s

hepsinde batarya bikaç kez değişti. telefon mevcut uygulamaları hızlı çalıştıramadığında yeniliyorum.
0
sttc
(05.05.21)
Galaxy s3 - hatırlamıyorum
Galaxy Note 2 - 5 yıl
Oneplus 5T - 4 yıl
0
IncredibleMau
(05.05.21)
iphone 11
iphone 6
iphone 5s
0
avatar is back
(05.05.21)
sony xperia xz1 - 4 yıl
iphone 7 - 1 yıl
0
enesra
(05.05.21)
Mi 5s: 2015'te aldım, 2 sene kullandım. Anneme verdim. Halen kullanıyor.
Mi 6: 2017 yılında Çin'e gittiğimde aldım, halen kullanıyorum. Sanırım rahat bir 5 sene daha gider.
0
prole
(05.05.21)
nokia 3230 - 4 yıl
Samsung Galaxy S2- 4 yıl
Iphone 6S - 6. yılın içindeyiz.
0
thracia
(05.05.21)
mi 6, 3.5 yıl
nexus 4, 2,5 - 3 yıl
0
inheritance
(05.05.21)
3 farkli blackberry - 7 sene
iphone 4 - 2 sene
iphone 6 - 2 sene
iphone 7 plus - 3.5 sene
iphone xs - 2 sene
iphone 12 pro
0
cooperr
(05.05.21)
bir önceki samsung j7. birkaç yıl kullandım.
şimdiki samsung galaxy s7. 3 senedir kullanıyorum.
0
rose parks
(05.05.21)
bir onceki samsung galaxy s7 idi, 2016 kasimda almistim, hala calisiyor is telefonu yapicam kendisini. bi 3-4 yil daha gideri var en az. ondan onceki samsung galaxy alfa idi, ana telefon olarak 2 yil kullandim, sonrasinda 5 yil is telefonu olarak kullanmaya devam ettim.
simdiki samsung galaxy s20, gecen yil agustostan beri kullaniyorum bunu da. sanirim en az 5 yili daha vardir.
0
in vino veritas
(05.05.21)
Ericson A388
Panasonic titreşimli bişi
Nokia 5110
Nokia 3310
Samsung aç-kapalı bi model
Nokia xpressmusic
İphone 3s
iphone 4
Nokia 2100
samsung C2
İphone 6s
Dünden itibaren iphone SE 2000
0
rastinon
(05.05.21)
iphone 4s 5 yıla yakın kullandım.
iphone 7 daha 1 sene oldu.
0
red morning
(05.05.21)
Samsung Galaxy Note 3 - Ocak 2014-Şubat 2017
Samsung Galaxy S7 Edge - Şubat 2017'den günümüze

Bu sene ya da en kötü 2022 başında yeni telefon alırım. Muhtemelen yine samsung, belki başka bi android.

Bu arada Note 3'ümü babam hala kullanıyor. S7 Edge'i de versem 2 yıl daha idare eder.
0
nundu
(05.05.21)
Siemens CX65 - 2 yıl
Sony Ericsson K500i - 2 yıl
Sony Ericsson W810i - 5 yıl
Samsung E950 - 1 yıl
Sony Xperia S - 2 yıl
IPhone 5S - 6 yıl
IPhone 11 Pro - 8 ay
0
heritage
(05.05.21)
asus zenfone 2 laser
redmi note 7.

amiral gemimsi bi telefona geçebilirim yakın dönemde
0
glamdr1ng
(05.05.21)
önceki telefonum samsung note 3 (1-2 sene)
şuanki oneplus 5t (4. yılımız)
0
nahtoderfahrung
(05.05.21)
Babamın eski nokiası modelini hatırlamıyorum.
Nokia xpress music 5230 muydu neydi, efsaneydi en sevdiğim telefonum.
Samsung s2
General Mobile gm5 plus
İphone 11 - şükür kendi paramızı kazanınca paraya kıyabildik
0
Hallegadola
(06.05.21)
Çok telefon değiştirdim, hatırladıklarım şöyle:

Kenwood'un antenli bir modeli
Nokia 3310
Siemens CX65
Nokia N73
Iphone 3Gs
Lg nexus 4
Lg nexus 5x
Huawei P8 Lite (şirket telefonu)
Samsung A5 (şirket telefonu)
Oneplus 7 (bir yıldan fazla oldu çok memnunum <3)
0
chicha_v2
(06.05.21)
11 aydır iphone 11
Öncesinde 6 yıl iphone 5s
0
hrvl
(06.05.21)
güncelden geçmişe sıralama:
iphone SE 2020 - 2 aydır kullanıyorum,
iphone 8 - 2 yıl
iphone 6s - 1 yıl
iphone 5s - 2 yıl
iphone 4s- 4 yıl
samsung d900i - 3 yıl
siemens kayarkapaklı bi model - 1 yıl
nokia 3310 - 3 yıl
0
makarnavodka
(06.05.21)
(19)

Akıl sağlığınızı nasıl koruyorsunuz?

Sakinolmamlazim
Soru başlıktaBen çok yorulduğumu, motivasyonumun çok düştüğünü hissediyorum. En azından çıkıp yürüyüş yapıp evden kurtuluyordum ama o da bitti malum.Siz neler yapıyorsunuz? Çok bunaldığınız zaman sizi motive eden şey ne oluyor?Not: Beni artık bu sürecin geçici olduğunu düşünmek falan da kesmiyor
Soru başlıkta

Ben çok yorulduğumu, motivasyonumun çok düştüğünü hissediyorum. En azından çıkıp yürüyüş yapıp evden kurtuluyordum ama o da bitti malum.

Siz neler yapıyorsunuz? Çok bunaldığınız zaman sizi motive eden şey ne oluyor?

Not: Beni artık bu sürecin geçici olduğunu düşünmek falan da kesmiyor
0
Sakinolmamlazim
(04.05.21)
korumuyoruz.
0
fff02561
(04.05.21)
koruyamadım ve paikolojik problemlerimin olduğunu düşünüyorum artık. yakın zamanda psikiyatriste gidip ilaç kullanmayı planlıyorum.
0
rose parks
(04.05.21)
2020'yi çok iyi atlattım ama 2021'de benim de pilim bitti gerçekten. Yürüyüş yapmaya devam ediyorum açıkçası başka türlü gece uyuyamamaya falan başladım.
0
roket adam
(04.05.21)
Koruyamadım. Psikiyatriste başlayacağım.
0
sta
(04.05.21)
Green carda başvurmuştum. Son 3 aydır canımı sıkan her şeyi 8 Mayıs sonrasına erteliyodum. O vakit de geldi çattı. Bu olmadı diyelim, beklemem gereken ve sonu heyecanlı biten biten başka bir şey icat edip onunla oyalanıcam. Çok da gidip bir başka yere yerleşeyim heveslisi değilim aslında ama bir şeyleri beklemek beni güzel oyalıyor.
0
IncredibleMau
(04.05.21)
Koruyamıyorum, psikolojik destek alıyorum.
0
Mossy
(04.05.21)
Ben de yürüyüş yapmayı çok severdim iyi gelirdi şimdi yerine yoga yapmaya başladım yerini doldurdu gibi sanki.

Ana sorunun cevabı nasıl koruyorum ben de bilmiyorum ama koruyorum.
0
turkce konusan uzayli
(04.05.21)
Merak güdüsü fazla sanırım bende, devamlı araştıracak konu vs. arıyorum ,buluyorum. Bir yerde doydum gibi olunca, dizi-film izliyorum.
0
evimin paspasi
(04.05.21)
Korumuyorum, kimsenin de koruduğunu görmedim. Pilatese başlamak istiyordum rahatlamak için ama annemle babam corona var diye izin vermiyor. Sevgilim iş yüzünden çıldırıyor onun hasta olmaması için sürekli dua ediyorum.
0
Hallegadola
(04.05.21)
Psikiyatriste başladım yeniden (hep gitmesem de 7 yıllık bir geçmişim var). Kendisi de aslında normal zamanda olmasaydı ilk aşamada terapi ile devam edip ilaca gerek olup olmadığını görebilirdik ama şimdi iyi hissettirecek şeyleri yapamayacak durumda olduğun için ilaç vereyim de bir toparlan dedi. İlaçlara başladım bir değişiklik yok ama göreceğiz.
0
peki madem
(04.05.21)
saldım gidiyor. hayatımda hiç bu kadar mutsuz hissetmemiştim genel olarak.
0
rain when i die
(04.05.21)
Koruyup koruyamamak arasında ince bir çizgideyim. Anlık geleceği düşünüp bir şeyler yapmam gerektiğini hatırlayınca toparlanabilirsem toparlanıyorum.
0
jjimyl
(04.05.21)
Analog not defterine yapmam gerekenleri ve yaptıklarımı yazarak.

Motivasyonum tabii ki her zaman çok yüksek değil, ama yapılması gerekenler aradan çıkıyor bu şekilde. Yapılacaklar birikince ben şahsen ruh sağlığımı koruyamıyorum. Erteleme hastalığı olan biri olarak, bundan çok çektim.

Öz bakımınızı yapmaya üşenir hale geldiyseniz, uzun süre kötü hissediyorsanız, prof. yardım almaktan çekinmeyin ve bunu ertelemeyin.
0
buf-e kür
(04.05.21)
Twitter açtım sabah akşam beyninden geçen her düşünceyi yazıyorum sağolsun arkadaşlarım da okuyor.
0
lata
(04.05.21)
düzenli spor ve meditasyonla
0
superb
(04.05.21)
fırın, nöbetçi eczane falan, çıkıp yürüyün hocam yine .. :(
0
WithWorth
(04.05.21)
yaklaşık 5 senedir koruyamıyorum. Korumaya çalışıyorum fakat iki adım ileri üç geri hep. artık ilerisini düşünmemeye gayret ediyorum, yeni hayal kırıklıkları edinmemek için.
0
lüzumsuz adam
(04.05.21)
Lan duyuruda herkes delirmiş resmen.

Valla benim sülalem raad. Pandemi yokken de evde zaman geçirmeyi seven biriydim. O yüzden pek de zorlanmıyorum. Canım sıkılıyor tabii ama Friends açıp ona odaklanıyorum, olmadı Playstation oynuyorum, kedileri kovalıyorum, yakalarsam tarıyorum vs. vs. Kafayı sıyırmadım.
0
himmet dayi
(04.05.21)
Bisiklet.

Geçtiğimiz yıl Mart ayından beri evden çalışıyorum. Sabah 8 de tükkanı açıp akşam 6'ya kadar çok yoğun çalışıyorum. Bilgisayar başından kalkmadan ve bu kadar konsantre çalıştıktan sonra herhangi bir kitaba, filme odaklanmak anlayıp algılamak ekstra zor oluyor.

Normalde bisikleti dışarda sürerdim ama malum yasaklar. Kendime bir trainer aldım. Bisikleti üzerine taktığın ve evde sürebildiğin bir edevat. Hatta bu alet akıllı bişey olduğu için zwift isimli program vasıtasıyla televizyon ekranından sürdüğün yolu görebildiğin gibi bu programı kullanan başkalarıyla da yarışabiliyorsun. Yokuşları falan da simüle ediyor. İşte benim pandemi ilacım bu. Akşamları bazen 60-90 kilometre hafta sonları 100-150-200 allah ne verdiyse. Bazen 10-12 saat non stop pedallıyorum. Kan ter içinde, nefes nefese ekranda beni geçen gerçek kişilerin avatarlarını yakalamaya çalışıyorum.

Şarkı vardı böyle, uykusuz her gece, yorgun ölesiye...
0
thracia
(04.05.21)
(5)

Nasıl bir bisiklet almalıyım?

chillbabe
Viyana'ya yeni taşındım ve burada bisiklet kullanımı çok yaygın. Dümdüz bir şehir ve bisiklet yolları şahane. Ben de haliyle bir bisiklet almak ve günlük hayatta kullanmak istiyorum. Öyle şehirler arası gideyim, yol yapayım vs. gibi isteklerim yok.Bisiklet kullanmayı tam olarak bilmiyorum. Hayatımda
Viyana'ya yeni taşındım ve burada bisiklet kullanımı çok yaygın. Dümdüz bir şehir ve bisiklet yolları şahane. Ben de haliyle bir bisiklet almak ve günlük hayatta kullanmak istiyorum. Öyle şehirler arası gideyim, yol yapayım vs. gibi isteklerim yok.

Bisiklet kullanmayı tam olarak bilmiyorum. Hayatımda sadece iki kez denedim. Birincisi tamamen fail oldu. İkincisinde öğrendim fakat öyle kaldı ve pratik yapamadım. O nedenle korkuyorum ve benim bu korkumu yenecek bir bisiklet istiyorum.

İkinci denememde şu bisikletle öğrendiğim için bu bisikleti almayı düşündüm fakat yorumlar çok arada görünüyor: www.decathlon.com.tr Kimileri bisikletten çok memnunken kimileri kaldırıma bile çıkamıyor yazmış. Ben bu bisikleti çok hafif ve kolay bulduğum için sevmiştim ama gündelik hayatta en ufak bir yokuşta sorun çıkarır mı? Gerçekten kaldırıma bile çıkamaz mıyım? Çok kararsız kaldım. Bir fikri olan var mı?

Katlanır ve böyle hafif bir şey mi almalıyım yoksa normal bir bisiklet mi? Normalse nasıl bir şey?
0
chillbabe
(02.05.21)
anlattiklariniza gore simdilik su sekil klasik bir sey almanizi oneririm;

www.decathlon.com.tr

ikinci el ucuz bir sey alin, biraz deneyim kazanin sonra sehir bisikleti, yol bisikleti keyfinize gore secersiniz... Yeni yeni ogrendiginiz icin boyle klasik bir bisikleti oneriyorum.


ben su an baska bir avrupa sehrinde sunu kullaniyorum; www.decathlon.com.tr

benim icin hic fena degil ama kullanimi biraz tuhaf o yuzden deneyimsiz birine sehir icinde kesinlikle onermem mesela, bence ucuz yollu bir deneyim edinici bakin...
0
hewit
(02.05.21)
Bisiklet orada gündelik yaşamınızın büyük bir parçası olacak. Bu yüzden dikkat etmeniz gereken şeyleri özetliyorum;

*Alacağınız bisiklet bir şehir bisikleti olmalı. Kesinlikle ön ya da arka bagajı olmalı.

*Ucuz ve herkesin kullandığı, çalınsa ya da kaybetseniz bile üzülmeyeceğiniz bir bisilet olmalı. Şehir içi ulaşımda bol bol kullanacaksınız. Çoğunlukla bir tren istasyonuna kilitleyip saatlerce bırakmanız gerekecek. Çalınmasını önemsemeyeceğiniz bir bisiklet olmalı.

*üzerinde kilit taşıyabileceğiniz, bir bisiklet olmalı. uzun süreli parklar için her daim kilit taşımanız gerekir.

*Çok fazla bakım gerektirmeyecek bir bisiklet olmalı. Viyana dümdüz bir şehir. Dolayısıyla tek vitesli, tercihen kontra ya da kapalı zincir, çok bakım gerektirmeyen bir bisiklet almalısınız. zira bisiklet tamir ücretleri sizi üzer.Etrafınıza bir bakın, çoğunluk hangi bisikleti kullanıyorsa ona gidin.
0
thracia
(02.05.21)
avrupa'nin her yerinde oldugu gibi bisiklet hirsizligi genel olarak yuksektir diye tahmin ediyorum. tekerlerde quick release varsa arkani dondugun anda sokup giderler. bagladiginda hem govdeyi, hem de tekerleri bagla yani.

images.squarespace-cdn.com

ben ilk geldigimde 50 euroya su asagidakine benzeyen ikinci el bir yol bisikleti almistim. tekerler ince olunca kullanimi dag bisikletine gore cok daha rahatti. tarif etmek zor ama cok iyi kaciyordu diyeyim haha. kesin donus yapmama kisa bir sure once bir gun mazgaldan gecerken lastik yarildi, kenara kitleyip biraktigim yerden de almadim. her gun otobusle gectigim bi yer oldugu icin bisikletin gun gun parcalarinin calindigina sahit oldum. bir gun baktim komple gitmis.

cdn-ctstaging.pressidium.com
0
chezidek
(02.05.21)
www.willhaben.at

Ikinci el bisiklet satan sitelere bakin. Hollanda bisikleti ya da eski sehir bisikletleri isinizi gorur. Onemli olan, on ve arka entegre isiginin olmasi. Sonrasinda iyi bir kilit alin.

Hollanda bisikletlerinde genelde ayakla fren yapiliyor, buna alisik degilseniz, sadece elle fren sistemini kullanmak isterseniz standart sehir bisikleti bakin.

Yok magazaya gidip almak isterim derseniz, bisiklet magazalarinin neredeyse hepsi ikinci el, bakimi yapilmis bisiklet satarlar. Tabii biraz daha pahaliya gelir.

Magazaya gidip, balansi cok iyi olan eski sehir bisikletlerini sorabilirsiniz. Eski Kettler sehir bisikletleri inanilmaz iyi balans konusunda.

Decathlon´dan bisiklet almanizi onermem, ozellikle yasadiginiz yerde milyonlarca iyi markalarin ikinci el bisikletleri bulunurken...

Son cevapta paylasilmis olan vintage yaris bisikletlerini asla onermem bisiklet kullanmayi yeni ogrenmis birine.
0
buf-e kür
(02.05.21)
Oncelikle bisikleti gunluk hayatiniza entegre etmeden once bisiklet/trafik kurallarini ogrenmenizi oneririm. Burada ozellikle yazin bisiklet kullanmayi az bilen bircok kisi yuzunden kazalar oluyor ya da ucuz kurtulunuyor.
Sag-sol donus isaretleri, gecis ustunlugu, yanyana gitmemek gerektigi gibi temel seyler bile bilinmiyor. Lutfen bunlari ogrenin.

Viyana’da mesela her tek yön olan sokakta “ters yönden” bisiklete binmek mumkun degildir mesela, tabelasi vs var bunun icin.
Ayrica ozellikle yaz aylari bisikletlilere cok fazla trafik kontrolu yapilir, cebinize iyi gelecektir kurallari bilmek/uymak :D

Bisikete gelince,

Viyana’da Sbahn ve Ubahn’a bisiklet alabiliyorsunuz. (Ise gidis ve cikis saatleri haric) yani oldu da yoruldunuz o zaman biraz yuruyup ubahn ya da sbahna binebilirsiniz. O yuzden katlanir bisiklete ihtiyaciniz yok ki almayin zaten. Ayrica bisiklet park yeri sikintisi da yok, o yuzden gereksiz katlanir bisiklet.

Normal city bike/stadtrad tarzi alin, viyana duz evet ama ottakringde oturuyorsaniz yokus cikmaniz gerekir o yuzden bence 3 vitesten fazla olmali. Benim 12 vitesli emektarin viyanada gitmedigi yer yok mesela.

willhaben ya da bisikletci dukkanlarina bakin - tamir edilmis ikinci el bisiklet satiyorlar, genelde ilk bakim da ucretsiz oluyor hatta. Bisikletten hic anlamiyorsaniz (bisiklet boyu vs) bir tik fazla olsa da bisikletciden ikinci el almanizi tavsiye ederim. Mesaj atarsaniz birkac iyi yerin ismini atabilirim viyana’da.

Onun disinda sepet ya da canta tasiyici onemli cok.
Kilit cok onemli. Elinizi kilit konusunda korkak alistirmayin, en az 50-60€luk bir kilit almaniz lazim.

On ve arkada isik olmasi cok onemli. Dinamo olabilir ya da takipcikarmali usb sarjli vs alabilirsiniz.

KASK alin. Kask cok cok onemli. Ben viyana’da yillardir bisiklet kullaniyorum gunluk hayatimda ve hep kask takiyorum. Hicbir sey olmamisti ta ki Bu sene tramvay raylarina yuksek hizla girip ve dusup omzumu cikarana kadar. Kafami da carptim ama kask korudu. Ne olacagi belli olmuyor - ozellikle viyana’da cogu bisiklet yolunun dooring zone’da oldugunu dusunursek. (Arabanin icindekilerin hic gelen gecen var mi diye bakmadan laaaps diye kapiyi acmalari bisikletliler icin tehlike)

Bir de burada ufak tefek tadilatlar icin “grüne radrettung” var yaz aylarinda, ben eski bisikletimi grüne radrettung’a goturuyorum, ufak tefek seyleri ucretsiz hallediyorlar ya da daha buyuk bakima ihtiyaci varsa “surasi tamir edilmeli vs” diye soyluyorlar, iyi oluyor.

Onun disinda yaris bisikleti de almayin tabi bu arada, city bike (stadtrad) ya da trekking bike tarzi bir sey iyidir. Bisiklet satin almadan mutlaka denemek icin binin. Boyunuz icin hangi bisiklet kadro bedeni uygundur ona bakin mutlaka. Seleyi kaldirip indirmekle olmuyor cunku, rahat edemezsiniz, bisikletten sogursunuz.

Apartmanda fahrradraum ya da keller ya da avlu var mi? Oraya bile bisiklet koysaniz mutlaka sabit bir objeye kilitleyin bisikleti. Aydinlik yerleri tercih edin bisikleti parketmek icin.
Sifir bisiklet alacaksaniz karl ya da bikmo uzerinden sigorta yapabilirsiniz.

Apartmandan calinma ev sigortalari kapsamina giriyor genelde, policenizi kontrol ettirebilirsiniz.

Sorunuz olursa viyana’da bisiklete binmekle ilgili yazabilirsjniz ya da facebookta Radfahren in Wien grubuna da sorabilirsiniz.
0
kuehles blondes
(02.05.21)
(6)

İhraç Fazlası Kıyafet Satan İnstagram Sayfaları

yanqoue
Bunlar arasından bildiğiniz, güvenle alışveriş yapabileceklerimiz var mıdır?
Bunlar arasından bildiğiniz, güvenle alışveriş yapabileceklerimiz var mıdır?
0
yanqoue
(01.05.21)
İhraç fazlası diye bir şey yok ya çakma onların hepsi. Dolap uygulamasına falan bakın en çok orada bulursunuz.
0
aynabugusu
(01.05.21)
İhraç fazlası diye bişey var ama kastedilen şey üretim hatası yüzünden piyasaya sürülmeyen ürünler.

Monark wear var instagramda, ürün yukarıdaki gibiyse açıklamasında belirtiliyor. Çakma ürünler de satıyorlar ama onda orijinal olduğuna dair bir şey yazmıyor, kendi içlerinde tutarlılar yani, ayırt edebiliyorsun.

Orijinal olan ürünlerin hepsinin üretim yeri türkiye, oradan da anlayabilirsin. Çoğu burada üretilip dış piyasaya sürülmeye hazırlanan ürünler. Hem bizza alışveriş yaptım hem de tekstil sektöründe yabancı markalara üretim yapan fason tekstilcilerden tanıdıklarım var, onların anlattığı şeyler bunlar.

Monarktan alışveriş yaptım bir kere, hızlı kargo ve ürün orijinal olduğu belli. Zaten profili inceleyince ürünün inciğini cinciğini çekip koyuyorlar orijinal ürünlerde.
0
Jux
(01.05.21)
Bence de ihraç fazlası diye bir sey yok. Kalite kontrolü geçemeyen, defolu ürün anlarım, zaten böyle ürünlerde normalde markayı muhtemelen sökerler. Ama sen adama fason üretim yapıp bir miktar da el altından piyasa sürmeye çalışırsan en iyi tabiriyle oyarlar. Yalnız şu var, kaliteli taklit yapıyorlar. Bun da ihraç fazlası falan diyorlar.
0
vizivozo
(01.05.21)
ihraç fazlası diye bir şey olamaz. Planlama diye bir şey var, ürettiği ürünün düğmesinin maliyetinin hesabını yapan şirketlerin talep edilenden fazla fazla ürün üretip sonra da "aaa bunları da fazladan yapmışız, neyhse, iç piyasaya ucuzundan satalım da elimizde kalmasın, fakir fukara da sevinsin" diyeceğini aklınız kesiyor mu? Planlanandan fazla üretilen ürünleri o planlama müdürüne monte ederler çogafedersiniz.

O iş şöyle oluyor; Merter'de sürüsüne bereket tekstil atölyesi var. ellerindeki kalıplarla ürettikleri ürünlere çakma etiketleri basıp geçerler. Budur. Ha kalitesiz midir? görece, ama fark sandığınız kadar büyük değil.
0
thracia
(01.05.21)
ihrac fazlasi urun olmaz, olursa da sana satmazlar.

Markalarin kabul etmedigi defolu urunler olur onlar personele satilir kalirsa da cope atilir.

Hatta fazla kalanin personele satisini da cogu zaman marka yasaklar. piyasaya dussun istemez.

Bu tarz urunler bagcilar,esenyurt'da surilerin gercek markaya dikerken atolye bos kaldiginda diktigi urunler.
Gercek markayla alakalari yok.
0
divit
(01.05.21)
adama bir kişide "işte şu satıcı güvenlidir" diye cevap vermemiş :)
0
trajikomix
(01.05.21)
(7)

Alkole bağlı hafiza kaybı

whatdoyouwantfromme
Eskiden sadece çok içki içtiğimde oluyordu, bir süredir hemen hemen her içtiğimde yaşıyorum. Gecenin bir kısmı, genelde son 1 saat hakkında en ufak bir fikrim olmuyor. Bazı dönemler artmakla birlikte haftada 2 yada 1 kez alkol alıyorum. Ertesi gün acaba gene ne yaptım diye korku duyuyorum. Sanırım l
Eskiden sadece çok içki içtiğimde oluyordu, bir süredir hemen hemen her içtiğimde yaşıyorum. Gecenin bir kısmı, genelde son 1 saat hakkında en ufak bir fikrim olmuyor. Bazı dönemler artmakla birlikte haftada 2 yada 1 kez alkol alıyorum. Ertesi gün acaba gene ne yaptım diye korku duyuyorum. Sanırım literatürde blackout diye geçen bir kavrammış, bir problem mi yoksa sizde de oluyor mu?
0
whatdoyouwantfromme
(28.01.20)
Sadece çok içince oluyor, hiçbir şey hatırlamıyorum. Korkunç bir durum bence ve hiç adil değil.
0
hoppalapasam
(28.01.20)
Hic yasamadim boyle bir durum.
0
nax
(28.01.20)
haftada en az 3-4 gun icerim, en az 1-2 gunu de iyi icerim, ama dediginiz seyleri hic yasamadim. baska bir sorun olabilir belki
0
sweetoffice
(28.01.20)
Çok içtiğimde oluyor.
0
eazy
(28.01.20)
Gençken hiç olmazdı, yaş almaya başladıkça karşılaşmaya başladım. Şimdilerde ise bir ergen gibi içmeye kalktığım her seferinde yaşıyorum. İçkiyi zamana yayıp kontrollü içersem neredeyse hiç blackout olmazken, eğer kısa zaman zarfında yüksek miktarda alkol alırsam "lan noluyeahh, naptım lan ben akşamm" diye uyanıyorum.

Bazen hatırlamadığım akşamların ertesinde arkadaşlarım, " aa gayet iyiydin akşam, yani tamam hepimiz içtik de sen de gayet normaldin" deseler de ben eve nasıl geldiğimi bile hatırlamıyorum. Böyle bir ülkede, sokaklarda bu şekilde gezmenin ne kadar tehlikeli olduğunu göz önüne alırsak sakın eve dönmeniz gereken bir yerde bu şekilde içmeyin. Kendi adıma buna epey dikkat ediyorum.
0
thracia
(28.01.20)
thracia +1.

bu tarz durumlar varsa çok içeceğiniz zaman evde için. cüzdanı telefonu kaptırmayı geçtim sağlığınıza zarar gelebilir. maalesef bende de olabiliyor bu zaman zaman. bu nedenle evde takılıyorum ekseriyetle
0
rosencruz
(28.01.20)
Thracia birebir beni anlatmış yazdıklarında. Aynı durumdayım. 20'li yaşların başına varil varil içerdim, blackout diye birşey yaşamazdım. 30'lu yaşlara yaklaştıkça beyin yavaş yavaş error vermeye başladı. Şu an 30'ların başındayım; çok içtiğim gün kesin black-out yaşıyorum ve dışarıdan gayet normal göründüğümü söylüyorlar.
0
pinkman1
(28.01.20)
(9)

Üzücü playlist oluşturma çabaları

E.
Selam Duyuru!Soğuk havalarda elim cebimde yürürken modumu düşürecek, yok yere aşk acısı veya yalnızlık çektirecek bir/birkaç playlist oluşturmaya çalışıyorum.Yanımda olarak beni yalnız bırakmak ister misiniz? O zaman size en çok dokunan şarkıları görelim. Yerli/yabancı ayrımı yok.Düşünmeniz için bun
Selam Duyuru!

Soğuk havalarda elim cebimde yürürken modumu düşürecek, yok yere aşk acısı veya yalnızlık çektirecek bir/birkaç playlist oluşturmaya çalışıyorum.

Yanımda olarak beni yalnız bırakmak ister misiniz? O zaman size en çok dokunan şarkıları görelim. Yerli/yabancı ayrımı yok.

Düşünmeniz için bunu da buraya bırakayım.
open.spotify.com

Teşekkürler!
0
E.
(23.01.20)
dedim dedim de kime dedim
(23.01.20)
elorelia
(23.01.20)
Sezen Aksu : Köprü
0
Cookie
(23.01.20)
Cranberries-promises
0
nax
(23.01.20)
Nu Dirty Roads
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(23.01.20)
Madrugada- honey bee
youtu.be
0
Amaranta ursula
(23.01.20)
tüm unutulmuş ve unutulduğunun farkında bile olunulmayanlar için gelsin;

www.youtube.com
0
thracia
(23.01.20)
Running up that hill, placebo versiyonu

Creep, radiohead
0
Flipsflops
(23.01.20)
biraz ağır olacak ancak:

open.spotify.com

isminden de anlaşılacağı üzere bir deniz feneri bekçisinin yalnızlık hissiyle olan savaşını anlatıyor.
0
striteraksli silikonlastik zirhliiblis
(24.01.20)
(14)

sigarayi birakiyorum

borisyellnikoff
1.gun olmadi daha. bu gelgiti sikintiya 1 ay dayanamadigim icin kendimi bildim bileli sigara ile bogusuyorum. kafamda donup dolasiyor. bi sey diyin ya. cok zorlaniyorum..
1.gun olmadi daha.

bu gelgiti sikintiya 1 ay dayanamadigim icin kendimi bildim bileli sigara ile bogusuyorum. kafamda donup dolasiyor. bi sey diyin ya. cok zorlaniyorum..
0
borisyellnikoff
(12.11.19)
Ilacin ismi champix olabilir mi? Devlet odemiyormus ve 370 lira. Bilginize...
0
la.luna
(12.11.19)
En zor anlardasın ya. 3 gün sabret sorası azalıyor. Ben de 2 kez bıraktım uzun süreli, yılbaşında yine bırakıcam. Çok mutsuz hissediyor olmalısın, çok normal. Yapman gereken tek şey üzerine gitmek. Yaparsın yaparsın.
0
noisette
(12.11.19)
bir anda biraktim, 21 ocakta, 1 sene olucak yakında. bir tane bile içmedim ( işin sırrı bu ) aklına içmek her geldiğinde bıraktığın için ne kadar özgür ve hafif olduğunu hissedip doğru bişey yaptığını düşün.
0
garavel
(12.11.19)
wellbutrin de ana amaci sigara birakma olmasina ragmen asiri etkili.

bir de fiziksel bagimlilik 3 günmüs, onu atlatinca rahatlayacaginizi düsünün biraz daha direnin. sakiz filan cigneyin. 3 günden sonra her sey kafada zaten yeterince istekliyseniz yaparsiniz.
agzinizin, elinizin, üstünüzün kokusunu filan düsünün, disaridan nasil igrenc algilandiginizi vs vs.. kötü seylere odaklanin.
0
kaputt
(12.11.19)
1. ayımı doldurdum. nikotin sakızı çok yardımcı oldu tavsiye ederim ama bir de onu bırakmak gerek :))) sakıza da bağımlı olanlar varmış diye duydum.
0
ninotevtidze
(12.11.19)
gercekten cildircak gibi hissediyorum. dovecem yani anami babami o durumdayim
0
🌸borisyellnikoff
(12.11.19)
sigarayi birakmak cok kolay. icmiyosun artik. oh mis gibi temiz temiz.
0
alperz
(12.11.19)
Dur karşim, sakin. İşin büyük kısmını halletmişsin. Nedir o büyük kısım? tabii ki bırakmaya karar vermek. Şimdi telefonunu sessize al, aşağıdaki videoyu aç ve sonuna kadar izle. Sana sigarayı bırakma konusunda inanamayacağın kadar yardımcı olabilir. Ben bu video ile bıraktım ve herhalde 6-7 sene kadar oldu. Bu videonun sigarayı bırakmasına yardımcı olduğu bir sürü arkadaşım oldu.

Temel sorun şu; insanlar sigarayı bırakırken, sigarayı seviyorum ama sağlığım için bundan vaz geçmem gerekiyor motivasyonu ile bırakmaya çalışıyor. Sevdiğin bir şeyden vaz geçmek için büyük bir irade savaşı veriliyor. Bütün buna gerek yok. Çünkü sigarayı aslında sevmediğini, kendini nasıl kandırdığını fark ettiğinde bırakmak çok daha kolay oluyor. Bir dene, hiç bir şey kaybetmezsin. Gel sonra burda tekrar konuşalım.

www.youtube.com
0
thracia
(12.11.19)
3-4 ay icmeyisimin sonunda bir iki hafta önce tekrar başladım. yarın ya da üç dört güne bırakicam ben de. takipteyim duyuruyu
0
yuvarlanantencereninkapagi
(12.11.19)
ya sigarayi birakinca sizde de asiri yorgunluk oluyor mu? benim vucudum hastaymisim gibi agriyor ya tovbe tovbe.........
0
🌸borisyellnikoff
(12.11.19)
abi şöyle söyliyim sana iyi gelecekse ananı babanı yine döv ama sigaraya dokunma. 3-4 gün sonra ciddi ölçüde azalacak istek. ben 2.5 yıl içtikten sonra yılbaşında (aslında tam yılbaşında değil, 5 ocak gibi) bıraktım, 11 aydır ateş ediyom. görebileceğin en iradesiz, en dangalak adamım. 25 yaşındayım, "gelirken niye tatlı bi şey almadın" diye anama kızıp duvar yumruklamışlığım var, o kadar mal bi herifim. sigarayı bıraktım. vallahi yaparsın, yeter ki ilk 3-4 günü atlat.

ama geri başlamamak için de zihniyeti değiştirmek lazım. çünkü açık konuşmak gerekirse bi yerden sonra YAKIŞIKLI_SAVAŞÇI_06 motivasyonu kayboluyor. en başta "sigarayla mücadele ediyorum" diye kendini gaza getirip içmediğin her sigara için gurur duyuyorsun. bi ay sonra mesela canın sigara çekerse mutluluk sebebin yok. zaten bırakmışsın, sana moral veren ekstra bi şey olmuyo... ama sigaran yok. işte geri başlayanlar genelde böyle anlarda düşüyor.

ben allen carr'ın sigarayı bırakma videosunu izlemiş ve gerçekten çok faydasını görmüştüm. özetle şunu diyor: bu zıkkımın sana hiçbir faydası yok. içince rahatlıyorsun, çünkü kendini sigara bağımlısı yaptın. sigara içmiyor olsan rahatlamak için buna ihtiyacın olmayacak. mevcut algının tek sebebi sigara içiyor olman. çok basit geliyor kulağa ama ben bunu duyunca "aa harbi lan" deyip bıraktıydım. her allahın günü pis kokacağıma, bi saat sigara içmeyince daralacağıma, nefessiz kalıp tonla para dökeceğime 3-4 gün meymun gibi yaşadım ama sonrasında her şey zamanla yoluna girdi.

unutma ki şu an çok ama çok sıkıntılı bir süreçten geçiyorsun, bundan daha kötüsü olmayacak. bundan sonra sadece daha iyiye gidiyor. ama işte bi yandan da "çok saçma bi şey yav niye sigara içiyom ki" demeye bak, yoksa sırf bırakmış olmak için bırakınca bi' süre sonra geri dönüyo insan. bırakmanın yanı sıra sigara içmeyi lüzumsuz görecek, sigara istemeyecek bir kafa yapısına kavuşmak lazım. yani iradeyi devreden çıkarmak, "sigara istiyorum ama içmicem" yerine "bi insan niye sigara ister ki" diyecek seviyeye gelmek lazım. yavaş yavaş hepsi oluyor. sabret.
0
der meister
(12.11.19)
bi sey diyim mi hala icmiyorum ve eskisi kadar sert gelmiyor ya ataklari. bunsuz da sarhoş olabildim.. of oluyor sanrim. ha hala canim cekiyor ama eskisi kadar aşırı degil.
0
🌸borisyellnikoff
(18.11.19)
Açılın, 3. yılı bitirip 4. yıla giren biri konuşuyor!

eksisozluk.com

Sadece bırakabileceğine inan gerisi çok kolay. Bu ilacı kullanırsan zaten çok rahat bırakırsın ama entryde de yazdığım gibi her önüne gelen kullanmasın bu ilacı, doktor kontrolü şart çünkü ciddi yan etkileri var.
0
banagazozalnuri
(18.11.19)
ilaçsız şartsız koşulsuz bırakıyorum ya.
0
🌸borisyellnikoff
(18.11.19)
(17)

aşağıdaki çantalardan hangisini almalıyım?

Bruce
önceki çanta soruma sağ olsun kimse doğru düzgün yardım etmedi, ben de kendi işimi kendim gördüm. kırk yılın başı bişi istedik alacağınız olsun, heh işte bu dediğim bişi bulamadım.NEYSEHHH...bari aşağıdakilerden hangisini beğendiniz onu söyleyin de barışalım. sadece beğeni değil de eleştiri de yapsa
önceki çanta soruma sağ olsun kimse doğru düzgün yardım etmedi, ben de kendi işimi kendim gördüm. kırk yılın başı bişi istedik alacağınız olsun, heh işte bu dediğim bişi bulamadım.
NEYSEHHH...

bari aşağıdakilerden hangisini beğendiniz onu söyleyin de barışalım. sadece beğeni değil de eleştiri de yapsanız daha güzel olur hatta, "bak şunun şurası büzgülü ama şöyle şöyle durumlarda dezavantajlı" gibi. belki mahcup duruma düşüp öneri de yapmak istersiniz diye o kapıyı da açık bırakıyorum bak, ona göre.
teşekkürler!

www.stighlorgan.com
www.stighlorgan.com
www.cantamall.com

ilki aralarında en çok beğendiğim ama küçük mü değil mi anlayamadım tam. 24 litre diyor, ben 2-3 günlük seyahatlerde 3-5 parça kıyafet ve kişisel eşya koymak için alacağım; laptop yok. 24 litre yeter mi dersiniz?
ikincisi de çok mu büyük?
nat geo'nunkiyle ilgili sitesinde de detaylı bilgi bulamadım, o yüzden kapasitesini bilemiyorum ama sanki o da küçük geldi.
0
Bruce
(11.09.18)
Kesinlikle Decathlon'a bakın derim.
0
sbryldrm
(11.09.18)
@sbryldrm, teşekkür ederim ama o tarz istemiyorum, örneklerdeki gibi daha günlük ve şık arayışım var.
0
🌸Bruce
(11.09.18)
Erkek adamın bu asortik çantalarla ne işi olur yahu. Alacan bi adidas nike falan sırt çantası boyutuna göre tamam. Bu benim görüşüm. Linkteki çantaların hiçbirini beğenmedim ayrıca.
0
bos gezenin bos ustasi
(11.09.18)
erkek değilim ama en çok sonuncusunu yakıştırırdım bir erkeğe.
0
tabirimekruh
(11.09.18)
eşyalar sığar mı sığmaz mı bilmiyorum ama tip olarak en iyisi nat geo bence.
0
Neill
(11.09.18)
3. olsun keza ilk ikisi çok efemine geldi bana.
0
re noreno
(11.09.18)
ulan gören de tüylü pembe çanta koyduk sanacak, ne abarttınız. feminen olduğunu düşünüyorsanız kadın takıcak gibi düşünün öyle seçin o zaman, ne diyim yani teallam.
0
🌸Bruce
(11.09.18)
kesinlikle üçüncü.
0
evde liyakat kalmamis
(11.09.18)
3.
0
damla sakızlı dondurma
(11.09.18)
1.çanta tamamen torba model. omuz askıları ince ve sırt desteği yok. laptop falan taşımaya uygun değil, kaldı ki içerisinde muhtemelen laptop için ayrı bir göz de yok. Bilgisayar ile birlikte diğer eşyların içinde çorba olur.Çok kullanışsız, direkt listeden çıkar.

2. Çanta laptop taşımaya daha uygun gibi dursa da onun da omuz askıları ince ve desteksiz. Bir yerden sonra özellikle tshirt ile kullanırken, omuzlarınızı keser. Bir de her ne kadar şık gibi dursa yandaki cayır cayır poliüretan malzeme bence ucuz duruyor.

3. Çanta içlerindeki en iyisi. ölçülerini vermişler, yaklaşık 30 litre civarı. her türlü eşya ve lap topunuzu rahat rahat alır.

Alternatif;

Decathlonun elemişsiniz ama aşaıdaki 20 lt çanta ile her işinizi görürsünüz. Kaldı ki öyle dağcı çantası gibi de değil. bir fiyat performans canavarı.

www.decathlon.com.tr

Ama aynı zamanda şık da olsun, daha cool dursun diyorsanız o zaman şuraya alalım;

www.beymen.com
0
thracia
(11.09.18)
Ikinci çanta çok güzel bence. Ama sen ilkini yani siyahı al, lacivert her kıyafetle kullanılmaz.
0
perfectum
(11.09.18)
Bu çantalar neden kötü onu da söyleyeyim sana.

Formal giyiniyorsan backpack kullanamazsın yok öyle bir dünya. Ne alırsan al bok gibi durur sırtında. Formal giyiniyorsan el çantası taşıyacaksın.

Ha yok casual giyiniyorsan zaten bu sırtındaki çanta(üstte verdiğin 3 link) yine götüm gibi duracak çünkü formal olmaya kasan son derece çirkin duran çantalar.

Her yola gelsin, güzel ve kaliteli olsun mu istiyorsun?
www.swissgear.com

Yok ben formal takılacam diyorsan Gucci'nin de LV'nin de erkek için el çantaları mevcut. Seçenek sınırsız, fiyat limiti yok bütçene göre bulur alırsın bi tane. Önerim de Guess marka olur kalite fiyat dengesi iyidir.
0
bos gezenin bos ustasi
(11.09.18)
tavsiyeler için teşekkürler, belirli noktaları düzelteyim madem.
laptop koymayacağım, hatta laptop gözü olmayanları özellikle seçtim çünkü gereksiz yer tutacaktı. ayrıca formal kıyafetle de giymeyeceğim, işe giderken taşımak için değil 2-3 günlük seyahatlerde kıyafet koymak için arıyorum. çantayı götüreceğim yerlerde formal giyinmek zorun kalabiliyorum ama çantayla "kombinlemiyorum". herhangi bir kıyafetle de kombinlemeyeceğim, taşımam gerektiğinde ya da sağa sola koyduğumda spordan gelmiş görüntüsü olmasını istemiyorum. haliyle güzel ve zarif görünmesini istiyorum. gereksiz ip uzantıları, yandaki fileli cepler ya da düz memur ya da müdür yardımcısı çantalarını da istemiyorum.

herschel little america söylediklerime uyan bir model, en başta aklıma geldi ama o da herkeste var diye istemiyorum, en azından istemiyordum; biraz bakındım ki daha iyisini bulamayacağım o yüzden son araştırmalarımı yapıcam, bulamazsam ondan alıcam.
0
🌸Bruce
(11.09.18)
ilki çok kötü onu alma derim. 3. güzel bence ya da thracia'nın link verdiği herschel çok güzel.
0
şubatsonrası
(11.09.18)
Bu üçünden biriyse 3. İlk ikisinin ağzı burnu kaymış affedersin.
0
wish i could find a way to disappear
(12.09.18)
@bruce beklentilerine uygun knox studio'lar var, herschel'e gönlün kaymıyorsa eğer bir göz atabilirsin.
0
evde liyakat kalmamis
(12.09.18)
Ben ilk ve üçüncüyü beğendim, ama bir tavsiye olarak Herschel çantalara da bakmanızı tavsiye ederim. Bu modelin orijinali onlar gibi bir şey. Erkekler için çok şık gri/siyah çantaları var bu model.
Ben de yeni aldım da o yüzden övüyorum herkese.
0
sopiro
(12.09.18)
(34)

Aldatılıyorum, elimden bişey gelmiyor.

mira_
Merhaba,sevgili ekşiciler şuan yaşadığım durum hakkında fikirlerinize ihtiyacım var. aynı şirkette ama farklı şubelerde çalışan biriyle görüşüyorum. çok olmadı ilişkimiz başlayalı. geçen gece erkek arkadaşımla birlikteydik. bir keresinde telefon şifresini bana söylemişti. benimde aklımda kaldı.(kadı
Merhaba,
sevgili ekşiciler şuan yaşadığım durum hakkında fikirlerinize ihtiyacım var. aynı şirkette ama farklı şubelerde çalışan biriyle görüşüyorum. çok olmadı ilişkimiz başlayalı. geçen gece erkek arkadaşımla birlikteydik. bir keresinde telefon şifresini bana söylemişti. benimde aklımda kaldı.(kadınlar böyle şeyleri asla unutmazlar.) o uyurken aldım telefonu wc ye gittim. telefonu yanımdayken uçak moduna almış hiç bildirim felan gelmedi tabi o zamanlar. uçak modundan bir çıktım. bildirimler yağmur gibi yağıyor. mesaj önizlemesi açık olduğu için görüldü yapmadan gelen mesajlara baktım. birde ne göreyim aşkım diye mesaj atmış bir kız. numarayı kendi telefonuma bir yazdım Allahım birde ne göreyim eski kız arkadaşım.( ben bu kızın eşini tanıyordum, eşi benden rica etmişti.kardeşim eşim iş arıyor yardımcı olurmusun diye.ortalama 2 sene önce. bende yardımcı oldum kızı işe aldırdım felan.sonra kız yönetimizle tartışıp işi bırakmıştı.farklı bir firma adına gene bizde çalışmaya başlamıştı.neyse arada görüp selam veriyordum.konuştuğumuzda eşiyle boşanmak üzere olduklarını sölemişti. ki ben bu insanların evine girdim defalarca.yemeklerini yedim.bu sebeple bu yaşananlara çok üzülmüştüm.hep barışmalarını tavsiye ettim )her neyse şimdi şok geçirmiş şekilde napcağımı bilemez haldeyim. ayrıca çocuğun sadece mesajlarını okumadım. tüm sosyal medya şifrelerini kaydettiği bir dosya var onu indirdim telefonuma.çocuktan da acayip hoşlanıyorum. napcağımı bilemedim.ki sanıyorum ki sadece o evli kız yok hayatında.baya bir kişiyi beraber idare ediyor. ayrıl siktir et boşver demeyin. bunları söylemek çok basit gerçekten
0
mira_
(06.01.18)
Evli değilsin ayrıl gitsin işte daha ne. Zaten çok olmamış başlayalı.
0
kaderdeki bekir
(06.01.18)
böyle bir herifle ayrılmayıp da ne yapacaksın acaba? yani ilerde düzelir filan diye düşünüyorsan, düşünme, düzelmez.
0
keçeli-kalem
(06.01.18)
Hayır ne yapmayı planlıyorsun? Gidip ona "onları bırak sadece ben olayım hayatında" mı diyeceksin? O tamam dese bile güvenebilecek misin?

Elinden gelecek çok şey var ama ona olan ilgin seni biraz kör etmiş deyim yerindeyse. Aşık falan olduğunu söyleme çünkü aranızda olabilecek en fazla şey tutkudur. O da bi zaman sonra biter.

Ne yani sen şimdi akşam yatağında uyurken senin attığın mesajlara cevap vermediğinde, "aşkım telefon şarjda yazıcam ben sana" dediğinde, "ya telefon çekmiyordu buralarda" gibi bir sürü bahane sunup seni oyaladığında içine kuşku düşmeyecek mi?

Yok ben tamamım bu tavıra diyorsan da tebrik etmekten başka bir şey gelmez elimden. Ne open relationshipler varmış da haberimiz yokmuş.
0
kablelvuku
(06.01.18)
kendinize yazık etmeyin, ayrılın
0
haykorsamdunyaya
(06.01.18)
Ayrılman Laz'ım ama aşk laftan anlamaz.
Hayırlısı neyse o olsun sizin için.
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(06.01.18)
Ya kusura bakma fakat boyle insanlar oldugu surece biz erkek milletinin isine geliyor. O gibi erkekleri sizin gibiler yuceltiyor ve dogal olarak erkeklerin aldatma hakki doguyor. Bana gore aldatmak dunyada cinayetten bile buyuk bir suctur. Fakat iste bazi insanlar bunu o kadar basit goruyorlar ki, seviyorum olayina dayanip katlaniyor. Efendim devam edin bir cariye olmaya, ne guzel sizin gibi insanlarin var olmasi. Cocuga da helal olsun simdiden aslanim benim kac tanesini parmaginda oynatiyor.
0
goodenuff
(06.01.18)
"ayrıl siktir et boşver demeyin."

Madem öyle görmezden gelip devam edeceksin hayatına.
Yapman gerekeni yapamayacaksan orayı burayı kurcalamamalısın.
0
mutekebbir
(06.01.18)
Onun sana siktir çekmesini mi bekle diyelim ? @mrsnpr haklı heyecan arıyorsan kısa bir süre daha bunu yaşa. Ama benim anlamadığım senin kendine böyle bir durum karşısında vermediğin değeri onun vermesini bekleme. Uçak modunda ilişkilerini sürdürülebilir kılan adama ne diyeceksin ki ? Üzerine konuşulacak bir şey dahi değil çünkü sen söyleyeceği herhangi bir yalana da inanmayı tercih edersin bu da kendine yapacağın başka bir kötülük olur. Bırakmayı, son vermeyi öğrenmek gerek. Ya da kabullenip türlü paronoyalarla hayatına devam edersin. Sağlıklı seni seçmek senin ellerinde.
0
dyg*dyg
(06.01.18)
elinden bişey gelmiyor he mi?

ne demek ayrıl demeyin yahu. e biz demeyelim. sne boynuzları cilalamaya başla. valla başkası adına utanmak durumu.
0
elorelia
(06.01.18)
Siz bu kafayla zaten burnunuzun dikine gidersiniz. Siktir et demeyelim de ne diyelim yani. Aklı başında insanlar zamanını boşa harcamaz böyle insanlarla. Biz ne desek boş.
0
inawen
(06.01.18)
elimden bir şey gelmiyor değil onur,gurur kavramlarıyla pek bağım yok demek sizinki. yani inanılmaz garip karşılıklı sevgi olur her şeyi köşeye koyarsın onuru da gururu da karakteri de sizi aldatan biri var siz ayrılamam diyorsunuz o halde niye başlık açıyorsunuz gidin aldatılmanın keyfini sürün ne öneri bekliyorsunuz diğer kızları ekarte et bir tek senin olsun falan mı ?

kızların efendi adam yerine piç adam tercihinin vücut bulmuş hali olmuş sizin olayınız böyle bir şeyi kendinize yediriyorsanız bence devam edin herhangi bir şikayet hakkınız yok demeyi hiç sevmem fakat haketmiş oluyorsunuz üzgünüm mutlu ilişkiler dilerim size.
0
biravekahve
(06.01.18)
Ya bi ilişkiniz var mı yok mu anlayamadım. Çok hoşlanıyorum ile aldatılıyorum arasında fark var sanki. Çok karışık anlatmışsın, bi netleştir de ona göre sağlıklı düşünelim.

Ayrıca aldatıldığını göre göre bile bile, üstelik aldatılmaktan zerre kadar hoşlanmayan, çok rahatsız olan bir insanken bu iletişimi devam ettirmek kendine satgısızlıktır. Ne kadar âşık bile olsa, aldatılmaktan rahatsız olan bir insan mutlaka aldatanı hayatından çıkarmalıdır. Aldatılmaktan rahatsız olmuyorsa başka mesele. Ama kendine ters düşmemeli insan. Kendine saygısı olmalı.
0
yaren
(06.01.18)
Denk geldi yazayim hemen,ne diyelim mahmut mu diyelim.

Oncelikle bana gore burada asil terbiyesizlik cocugun telefonunu karistirmis olman,bununla kalmayip sifrelerini vs alman buyuk ayip ama konumuz bu degil.butun kadinlar boyledir falanda deme,senin gibiler var ama konumuz bu degil,takilmayalim.

Yaslar kac bilmiyorum ama bende hayatimin buyuk bolumunde birden fazla kizla beraber oldum,fazlasiyla secici olsamda bu sayi genelde beklenenden fazlaydi ve uzunca bir sure devam etti bu.durum boyle oluncada birisi gitmis,birisi kalmis falan umrumda olmuyordu,konu skor meseleside degil sadece o yaslarda tekrar olamayacagimi ve ileride buna vaktim bile olmayacagini biliyordum.bunu neden anlatiyorum cunku o arkadas senin anlattigina gore benim pozisyonumda,burdan yola cikip sana sunu soleyebilirim,prenses sen degilsin.digerleride degil.

Simdi iki secenegin var.ilki takil,eglen,umursama ikincisi mahmut.
0
duptıs
(06.01.18)
@duptıs

Telefonu karıştırmak şifreleri ele geçirmek yanlış da aynı anda bilmem kaç kişiyi idare etmek pek bi doğru gibi konuşmuşsun, al birini vur ötekine olmuş. İnsanın kendine ve sevgiye ve insana saygısı diye bir şey göremedim bu cevabında. Çok acaip.
0
yaren
(06.01.18)
Bu duyurudakilerde nedir bu özgüvensizlik, acıdan zevk alma isteği, mazoşistlik?

Bi kendinize gelin ya. Ne kadar saçma ilişkileriniz var böyle.

"ayrıl siktir et boşver demeyin." miş. bi de not düşmüşsün.

3 lü yapmayı teklif edin.
0
MaNOfTheYear
(06.01.18)
@yaren

Takilmayalim demistim ama takilmissin,ayip oldugu konusunda hemfikirsek gene takilmayabiliriz.

Yazdiklarimda di li gecmis zaman kipinde yasantimdan ornek verip neticesinin ne oldugunu soyledim,sevgiden,saygidan,dogrulugundan bahsetmedim.samimi bir itirafla bu tarza hakim oldugumu belirttim sadece.cok kisi bu yatirimini bozmamak adina bu itirafta bulunamiyor ben karamuratlik yapip gercegi soyledim.
0
duptıs
(06.01.18)
"Tum sosyal hesaplarinin sifrelerinin oldugu dosyayi indirdim." cumlesi hala kulaklarimda yankilaniyor. Beyler kadinlardan korkun bence:)
0
balpolen
(06.01.18)
o şüpheyle yasayabilecek misin?

gördüğün anda kan beynine gitmediyse sen baya sakin biriymissin.

ayrilmayi dusunmuyosan mucadele edip tek kadin olmaya calismayi planliyorsun demektir. dilerim basarirsin ama diyelim ki basardigini dusundugun gunler geldi, ilk soruma yanitin ne?
0
her giriste sifresini unutan adam
(06.01.18)
Eleman belli ki uçanı kaçanı s.kmek isteyen tiplerden. Böylelerinden aile babası olmaz. Ciddi düşünüyorsanız bırakın. Ben de sadece seks amaçlı düşünüyorum, işim bitince basarım tekmeyi diyorsanız da hiçbir şeye karışmayın, haberiniz yokmuş gibi devam edin.

Evli kadınlarla düşüp kalkan bir erkekten hiç bir cacık olmaz.



.
0
kartallar yuksek ucar
(06.01.18)
Zaten ayrıl da önemli olan sebebini söyleyip söylemeyeceğin. O düşünce biraz güç işte. Ayrılma demeyin ne demek anlamadım bu arada :D arkadaşların da tepkisini çekmiş.
0
freetakilir
(06.01.18)
Siz kadınlar seversiniz böyle tipleri... Öncelikle sakın bırakmayın peşini. Adam edersiniz bence emek sarf ederek. Tüm hayatınızı buna adayın. Sonunda perişan olmuş, elde avuçtaki her şeyinizi psikolojiniz ile birlikte kaybetmiş olacaksınız ama değer buna, aşk sevgi emek ister değil mi ? Her olumsuzluğunu görmezden gelin. Sürekli yanında olun, tepenize de çıksa sesinizi çıkarmayın. Döverse, söverse erkektir yapar diyerek yerinizi bilin ve susun. Diğer kadınlara rağmen sevin onu. Çocuk yapın ondan, onun da psikolojisini bozun. Buraya yazdığınız yetmez, kadınlar kulübüne de yazın, arkadaş ortamlarında ağlak şekillerde anlatın. Kendinizi alkole uyuşturucuya verin. Okulunuzu işinizi bırakın falan. Ayrıl siktir et salak mısın demiyorum bakın size, siz mutlu olmayı hak etmiyorsunuz çünkü. O pırıltı yok sizde. Aileniz, çevreniz, tecrübeleriniz sizi bu hayata layık kılabilecek seviyede değil. Madem öyle, bir şerefsizi piyasadan çekin. Bir insan evladı rahat etsin.
0
bahoa
(06.01.18)
@bahoa

+1 duyguların tercümanı olmuşsun.
0
biravekahve
(06.01.18)
Arkana bakmadan uzaklaş.
O değişmeyecek. Sen ondan olumsuz etkiler alacaksın.
Özsaygın zedelenecek.
Sonraki ilişkilerine yansıyan olumsuz davranışlar geliştireceksin, sonrasında sağlıklı bi ilişki kurmakta zorlanacaksın...

Çöplüğün içinde bi dilim pasta görüp "ama ama o pasta çok güzeel" der gibisin.
Acayip hoşlanacağın başka birini bul.
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(06.01.18)
Troll değilsen, bu kişiyle evlenmeyi de düşünmüyorsan fuck buddy niyetine devam et ne olacak? Tabi iyi korun ondan bundan hastalık getirme ihtimali de var.

Evlenmek istiyorsan başka uygun birini bulmazsan zaten ne biçim bir hayata yöneldiğini kendin de biliyorsun ki 'ayrıl siktir et boşver demeyin' demişsin. Tasası senin yani. Kolay gelsin.

Troll'sen, sana benden 10 internet puanı.
0
idexo
(06.01.18)
Annen baban uzulmez mi bu hallere dustugune. Sen bundan degerlisin, hazir yolun da basindasin. Ayril tabii ki. He yok illa devam edicem diyosan 4s kuralini aklindan hic cikarma. Kendini kullandirma, fedakarlik yapma. Bari bittiginde iyi ki sunu bunu vermemisim o salaga demezsin.
0
beriberi
(06.01.18)
@acemi +1

Bence de uçak moduna alması önemli. Demek ki önemsiyor, demek ki seviyor. İlişkiniz daha yeni. Zamanla eski hayatına ait şeylerden sizi tanıdıkça vaz geçer. Bir anda eski hayatını unutmasını beklemeyin. Yavaş yavaş. Siz sabredin ve anlayış gösterin. Sevgi emek isteraghsdfahsfd
0
thracia
(06.01.18)
okurken sinirlerim harap oldu yeminle . ayrıl demeyelim de ne diyelim , devam et denmesini istiyorsan ne diye gelip buraya bunları yazdın . hiç kusura bakma ama adam az bile yapmış senin gibi bir kadına . bu ne özgüvensizlik. senin kendine hiç mi saygın yok be kadın , kendine hiç mi değer vermiyorsun , annen baban da mı sevmedi seni şimdiye kadar, nasıl bir insanın sana bunları yaşatmasına izin veriyorsun . senin gibi kadınlar yüzünden erkekler her kadına bunu yapabileceklerini düşünüyor iste. sen devam et , git sev kokla bağrına bas , bas ki öyle adamlar zehirlerini akıtmak için başka enayiler aramasın
0
apartman teyzesi
(07.01.18)
basit olanı yapıyorum, karakter sahibi bir insan gibi davran, vur tekmeyi.
0
Apocalypse
(07.01.18)
Arkadaşlar söylediklerinizi iyice okudum. Söylediklerinizde yazdıklarınızda çok haklıymışsınız. Ben buna tekmeyi bastım. İnkar etmedi tam aksine itiraf etti. Anı yaşamak istediğini kimseyle ciddi düşünmedğini felan söyledi. Demiştim ya şifrelerin olduğu dosyayı aldım diye. Bi şekilde tc kimliğinide öğrendim. E devletten baktım. Üzerime ev var demişti. Yokmuş. Araba var demişti yokmuş. 4 sene jamdarma özel harekatlık yaptım demişti. Yalan :). Sabahtan beri kendi kendime gülüyorum. Verilmii sadakam varmış adam şizofrenin önde gideniymiş
0
🌸mira_
(08.01.18)
"ayrıl siktir et boşver demeyin. bunları söylemek çok basit gerçekten"
Ne tur bir oneri bekliyorsunuz merak ettim? Devam et o zaman.
0
stavro
(08.01.18)
Sosyal medya hesaplarının şifresini aklında tutamıyor ama bir sürü kişiyi aynı anda idare ediyor öyle mi?

Basit olan genelde doğrudur zaten. Ayrılın, eğer birlikteyseniz.

Gerçekse başkası adına utanma durumu +1 diyorum.
0
windowsguvenlikduvari
(08.01.18)
Banane mal varlığından. Benim anlatmak istediğim ne kadar yalancı olduğu. Adam olsa ben onla kuru ekmek te yerim. Adam rahat rahat sallamış hiç ortaya çıkmıcak gibi
0
🌸mira_
(08.01.18)
Adam sizofren falan degil, nabza gore serbet verip yolunu buluyor sadece.
0
stavro
(08.01.18)
Hala ben buna tekmeyi bastim diyor :)) adam tarafindan hic bir zaman hayatina dahil edilmedigini anlamamis adama tekmeyi vurdum diyebiliyor.
0
apartman teyzesi
(09.01.18)
(8)

bana film önerin

zunkatsar
- çok ucuz basit saçma sapan aşk filmi olmasın- anlaşılmaz çok karmaşık derin mesajlar içeren zorlama film olmasın- malum ortamdan indireceğim için çok çok yeni ve bulunmaz bir şey olmasın- ucuz basit aptal komedi olmasın- herkesin birbirini öldürdüğü basit aksiyon filmi olmasın.gerilim olur, gerçek
- çok ucuz basit saçma sapan aşk filmi olmasın
- anlaşılmaz çok karmaşık derin mesajlar içeren zorlama film olmasın
- malum ortamdan indireceğim için çok çok yeni ve bulunmaz bir şey olmasın
- ucuz basit aptal komedi olmasın
- herkesin birbirini öldürdüğü basit aksiyon filmi olmasın.

gerilim olur, gerçek hayattan alınma olur, belgesel tadında olur cezaevi olur savaş olur vs vs. basit net izlenebilecek bir şey olsun. ama bunlar da şart değil. yani belgesel gerilim gerçek olmak zorunda değil. ama kabaca yukardakilerden olmasın da illa bunlar olmak zorunda da değil.

mümkünse ingilizce olsun. şart değil ama ingilizce olursa sevinirim.

edit: hukuki süreçler, yargılanma, mahkeme filmleri de olur.
0
zunkatsar
(31.12.17)
Hacksaw ridge
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(31.12.17)
the great wall
0
qazedcsrfvtyhngujmkol
(31.12.17)
1. Eğer izlemediysen başka film aramana gerek yok: (bkz: relatos salvajes)
www.imdb.com

2.Muhtemelen izleyeceğin en iyi hapisane filmlerinden biri.Temposu ilk dakikadan itibaren hiç düşmüyor: (bkz: celda 211)
www.imdb.com
0
thracia
(31.12.17)
duyurudan aldığımı duyuruya satayım;
www.filimadami.com namı diğer best offer.
0
rhan
(31.12.17)
m.imdb.com the judge
0
adivar
(31.12.17)
Happy death day
0
Uncle Sam
(31.12.17)
yeşil sokak holiganları
0
istambul
(01.01.18)
seç beğen al =)
obicimsinema.com
0
goks
(04.01.18)
(10)

Atatürk'e Benziyor mu?

arockm
Merhaba shutterstock sitesinde Atatürk ile ilgili bir vectör var. Yalnız bu vectörün Atatürk'le alakası yok bence. Kaldırılmasını talep ettim ama tarafıma "bunun bir çizim olduğu, görselin tanıtımı ve içeriğinin yeterli olduğuna karar verilmiş olup, kütüphanede aktif olarak kalacaktır." denildi.Sizc
Merhaba shutterstock sitesinde Atatürk ile ilgili bir vectör var. Yalnız bu vectörün Atatürk'le alakası yok bence. Kaldırılmasını talep ettim ama tarafıma "bunun bir çizim olduğu, görselin tanıtımı ve içeriğinin yeterli olduğuna karar verilmiş olup, kütüphanede aktif olarak kalacaktır." denildi.

Sizce Atatürk'e benziyor mu? Eğer benzemiyorsa sizlerde "[email protected]" adresine şikayet maili atarsanız sevinirim.

İlgili vectör linklerde. Teşekkürler.


www.shutterstock.com


Stok Vektör Kimliği: 753821416
0
arockm
(21.12.17)
kazım karabekir'e daha çok benziyor.
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(21.12.17)
Enver Paşa'ya daha çok benziyor.
0
angelus
(21.12.17)
selanik değil pütürge doğumlu atatürk olmuş bu.
0
Bruce
(21.12.17)
Kazım Karabekir +1
0
simderun
(21.12.17)
Bence de alakası yok hiç. İlgili yerlere mail atarsanız çok sevinirim. Teşekkürler.
0
🌸arockm
(21.12.17)
karabekir +1

ne gerek var şikayete yahu.. benzemese de şikayet edecek bir şey yok.
0
tabudeviren
(21.12.17)
Olmamis. Bence de
0
durgunfoton
(21.12.17)
Atatürk'ten ziyade kalpak giymiş Ferhat Güzel'e benziyor. Ama şikayet etmeyi de ultra manasız buldum. Neticede bir aşağılama, hakaret vs yok. Sadece kötü çizim. Her kötü çizim için bu olmamış, bunu beğenmedik silin mi diyeceğiz. Biz güzellik, benzerlik otoritesi miyiz? Her resim, toplu olarak beğeni ve benzerlik onayından geçtikten sonra mı yayınlanmalı? Saçma

Neticede bu görseli beğenmiyorsanız, kullanmaz, satın almazsınız. Her beğenmediğimizi yasaklatalım, kaldırtalım gibi bir zihniyeti tehlikeli buluyorum.
0
thracia
(21.12.17)
amcama daha çok benziyor
0
firemanjonny
(21.12.17)
Begenmedim. Olmamis. Hatta demet akalinin esine benzettim.
0
wishmaythşngs
(22.12.17)
(9)

D&R'dan ne alayım?

chicha
100 liralık hediye çekim var, bolca satın aldığım ve henüz kapağını açmadığım kitap var o yüzden kitap almayayım dedim ama elektronik ürünleri vs. de pahalı geldi piyasaya göre.
100 liralık hediye çekim var, bolca satın aldığım ve henüz kapağını açmadığım kitap var o yüzden kitap almayayım dedim ama elektronik ürünleri vs. de pahalı geldi piyasaya göre.
0
chicha
(21.12.17)
bana hediye et.
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(21.12.17)
kaliteli bir kalem. +1
0
MandMs
(21.12.17)
Kalem önerilerini alayım öyleyse :)

@kusursuz Tabii ki, nasıl tür/tarz seversin hiç bilmiyorum ama bi kitap alayım fazladan :)
0
🌸chicha
(21.12.17)
kalem için lamy safari dolma kalem demeye geldim.
0
thracia
(21.12.17)
çakı demeye geldim
0
antik depresan
(21.12.17)
Bence yine kitap alın. Elbet bir gün okuyacaksınız :) ben öyle yaptım. Ama 2017 yılı içinde çıkanlardan aldım daha çok. Yeni çıkan ve okunmaya değer bir sürü kitap var çünkü.

Takvimlere de bakabilirsiniz iletişim'in takvimi gibi
0
mutlusismankedi2015
(21.12.17)
Çok şahane takvimler ve ajandalar var, onlardan alabilirsin. Ev için kutu oyunlardan alabilirsin. Figürlerden alabilirsin.
0
fragile lady
(21.12.17)
kutu oyunları +1
sevdikleriniz için de küçük yılbaşı hediyeleri alabilirsiniz.
0
dedim ben sana
(21.12.17)
çantaları güzel
0
devilone
(21.12.17)
(6)

gercekten ucuz birsey var mi?

mayeskuel
bence yok. dusundugum kadariyla marketing, finans, analiz bilmem ne departmanlari bir urunun fiatini dusururken bir suru seye bakiyorlar bence.atiyorum. gecen sene x urunu cok az satildi elimizden cikarmak lazim. yada su urunden cok sikayet geliyor iyisi mi yok pahasina satalim geri donus az olsun.v
bence yok. dusundugum kadariyla marketing, finans, analiz bilmem ne departmanlari bir urunun fiatini dusururken bir suru seye bakiyorlar bence.

atiyorum. gecen sene x urunu cok az satildi elimizden cikarmak lazim.
yada su urunden cok sikayet geliyor iyisi mi yok pahasina satalim geri donus az olsun.
veyahut su urunde gorulmeyen bir hata var ucuza satalim gitsin.

dedigim seyler ulker, henkel gibi buyuk markalar icin gecerli. kimse babasinin hayrina ucuzluk yapar mi bu devirde?
0
mayeskuel
(21.12.17)
Tr de yok ama yurtdışında gerçekten ucuza şeyler olabiliyor özellikle kıyafetlerde.
0
England
(21.12.17)
bir firma çıkıp normalde butik üretilen ürünleri seri üretim olarak üretmeye başlayınca o ürünler ucuz oluyor.
örneğin ilk aklıma gelen markalar: decathlon, ikea.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(21.12.17)
Ne demek istedigini tam anlamadim ama gercekten ucuz urun oluyor duruma gore. Hepsi en nihayetinde pazarlama politikasi ama tuketici tarafindan bakarsak gercekten piyasa fiyatinin altina mal ve hizmet alabildigin durumlar oluyor.
0
stavro
(21.12.17)
son kullanma tarihi yaklaşan gıdaları ucuza veriyorlar genelde.
0
herhaltibiliyoring
(21.12.17)
Bu bir arz talep dengesidir. Bütün satıcıların nihai amacı mutlak kar elde etmektir. Yoksa o işi niye yapsın? Şirketlere, o malı üretmek için hammaddeyi babalarının hayrına mı satıyorlar ki bu şirketler de babalarının hayrına indirim yapsın. Hepsi bir maliyet kar dengesine dayanır.

Kendini şirketlerin yerine koy. 5 liraya mal ettiğin bir ürünü 10 liraya cayır cayır satarken, "dur ulan, ben 5 lira kar etmek yerine, 1 lira kar elde edeyim" diyerek ürünü 6 liradan satar mısın?

Ucuza ve sağlam ne alırsın? örneğin eski sezon ürün alırsın. mesela stok maliyetinden kurtulmak istedikleri ürünleri, garaj, çadır zart zurt yapıp satıyorlar. Oralardan maliyetine hatta daha ucuzuna alırsın. Ama bir ürün çadıra kadar elde kaldıysa, bunun anlamı genel beğeniye uymaması, tercih edilmemesi vs dir.

Özetle hem herkesin beğendiği ve istediği ürünü, hiçbir şirket büyük ucuzluklar yaparak satmaz. Hem karnım tok olsun hem de ekmek bütün dursun. Malesef öyle olmuyor.
0
thracia
(21.12.17)
Alım gücüne göre karşılaştırma yaptığımızda meyve/sebze ve markasız tekstil hala daha ucuz. Birkaç sene önce artık pahalı kalmaya başladığımız işgücü görece ucuz.
0
SiyamkedisiZorro
(21.12.17)
(6)

istifa eder etmez işten çıkabiliyor muyuz?

tamam onu da ben yaptım
1,5 yıldır çalıştığım bi şirket var yarın istifa etmek istiyorum hemen çıkabilir miyim?
1,5 yıldır çalıştığım bi şirket var yarın istifa etmek istiyorum hemen çıkabilir miyim?
0
tamam onu da ben yaptım
(30.11.17)
iş yerin ile anlaşmana bağlı genelde ihbar süreni tamamlatıp öyle ayrılmana izin verirler, bazıları bu durumda geçen seneden yıllık izinlerini falan kullanır işe gitmezler. Öyle bir durumun varsa bu şekilde kullanabilirsin.

İyi ayrılırsan sıkıntı değil hemen çıkışını verebiliriz de diyebilirler. Şirketin insiyatifi tamamen.

Ha sana saldırı olmuştur işyerinden tehtid vs almışsındır o durumları bilemem.
0
basond
(30.11.17)
8 haftalık maaşını ödersen çıkarsın.
0
cakabo
(30.11.17)
İhbar süreniz var.
1.5 yıldan az çalıştıysanız 4 hafta, 1.5 yıldan fazla çalıştıysanız 6 hafta daha sizi orada tutma hakları var. Tabi işveren ile anlaşırsanız, bu 4 veya 6 haftalık sürenin parasını almaksızın doğruca ayrılabilirsiniz.
0
elf of darkness
(30.11.17)
13 gün yıllık iznim var içeride ama yine de sanırım orada tutabiliyorlar doğru mu? :/
0
🌸tamam onu da ben yaptım
(30.11.17)
toplu iş arama iznini düşürtürsün, ve içerideki izinleri de yöneticinle konuşarak saydılara bilirsin.

Bu durum biraz işverenle anlaşmana bağlı. Durumunu anlatırsan daha erken çıkman için izin verirler.
0
gibicibicis
(30.11.17)
Yöneticinle anlaşırsan, kalan izinlerinin parasını da alıp üzerine anlaştığınız sürede çıkabilirsin. Ama ha yok, biz sana tüm ihbarını yani 6 haftayı kullandırıcaz derlerse de, içeride kaç gün yıllık iznin kaldıysa + yasal iş arama izinlerini(haftada bir gündü sanırım) üzerine eklersin,o gün dolunca da basar gidersin. İş yerleri genelde "hayır iznin olsa da gidemezsin, dava ederiz falan fistan" diye korkutsa da öyle bir hakları yok. Buyrun dava edin, selamımı da söyleyin diyerek çıkıp gidebilirsiniz.
0
thracia
(30.11.17)
(9)

kadınlar diline neden piercing taktırır?

Erkut
kadınlar diline neden piercing taktırır?
kadınlar diline neden piercing taktırır?
0
Erkut
(17.11.17)
çünkü canları öyle istiyor diye.
0
sta
(17.11.17)
Erkekler yaptirabilir yani?
0
Traveller
(17.11.17)
Oral sekste katkısı büyük.
0
shenergy
(17.11.17)
vay ben ne kadar çılgınım, herkes de görsün demek için
0
sedat peker in yegeni
(17.11.17)
Birbirinden gerzekçe yaftalamalar yapan az gelişmiş ülkenin taze soğanlarını tespit etmede dedektör vazifesi görsün diye. Böylece daha en baştan bunlardan uzak durmaya yardımcı oluyor. Bir nevi barzo alert.
0
thracia
(17.11.17)
dili dışarıda dolaşmadığı için kime ne..
0
redeath
(17.11.17)
Sen sorasin diye :/
0
kuehles blondes
(17.11.17)
Paşa gönlü taktırmak istemiş, o yüzden.

@acemi, verdiğin linkte birçok faklı cevap da var, onları okumadın sanırım.
0
peggy
(17.11.17)
marjinaldir belki.
0
baldur2
(17.11.17)
(4)

Besiktas shangri la iskeleye giden yol

samicin
Iskeleye giden yol ne zaman kapandi acaba? Guvenlik nedeniyle istenildigi gibi yol kapatilabiliyor mu?
Iskeleye giden yol ne zaman kapandi acaba? Guvenlik nedeniyle istenildigi gibi yol kapatilabiliyor mu?
0
samicin
(18.10.17)
araç yolununu kapanmasını mı soruyorsun yoksa yaya yolunun mu? otobüs duraklarından iskeleye giden boğaza paralel yol araçlara kapalı, girişte vale var, belirli araçlar girebiliyor, otel misafirleri sanırım. bunda çok ekstrem bir durum yok ama iskeleden çarşı'ya çıkan müzeyle otel arasındaki yolun yaya trafiğine kapanması asıl saçma olan. otel için değil başbakanlık çalışma ofisi için kapalı o yol muhtemelen, ara yolda hep polis var, sokağın çıkışında da barikat.
0
Bruce
(18.10.17)
sanırım 1 sene oluyor. önce araçlar için kapatmışlardı. sonra da yayalar için. yavaş yavaş. sanki farkettirmeden hallettiler.

zaten böyle bir haber var. ilginçtir haber gezi parkı işgalinin gününde çıkmış. bence biraz olaylardan dolayı otel el koymaya çekinmiştir.

t24.com.tr
0
hononu
(18.10.17)
En çok küfür ettiğim şeylerden biriydi beşiktaş ta yaşarken. 15 temmuz bahanesiyle tamamen kapttılar sonra yolu bile değiştirdiler. Bunu vesile olanlar kan sıçsın hayatlarında hiç seks yapamasın. Diye küfürederek geçtim her gün iskeleye öyle gittim. Bir 30 m yolunun uzaması var her gün binlerce insanın geçtiği yola nasıl böyle bir şey yapıyorlar anlamak mümkün değil.
0
fasulyek
(18.10.17)
Herhalde yaklaşık 10 aydır falan yayalara kapalı. Güvenlik nedeniyle olduğunu hiç sanmıyorum. Yolun kapanması, eski kibrit fabrikasının otele peşkeş çekilmesinin bir parçası. Eskiden orada bir üst geçit vardı. Her gün binlerce insanın karşıdan karşıya geçtiği bir yerde gayet de işe yarıyordu. İlk önce, otelin görüntüsünü bozuyor diye onu kaldırdılar. İnsanları o ışıklarda üst üste beklemeye mahkum ettiler. Normalde şehirler, insanlar içindir. Ama söz konusu bizim ülkemiz olduğunda insan faktörü en son sırada bile yer almıyor. Ardından iskeleye çökme girişimi geldi. Ama bu girişim gezi zamanına denk geldiği için büzükleri yemedi ve geri adım atıldı. Sonra sırasıyla yolu önce trafiğe sonra da yayalara kapadılar. insanları eşşek gibi yürütüyorlar, eminönüne giden otobüsleri, barbaros yokuşuna sürdüler. Oradan dönmeye çalışıyor otobüsler ite kaka. Peki bütün bu eziyet ne için? Bu ülkede hiçbir değerinizin olmadığını anlayın diye elbette.
0
thracia
(18.10.17)
(22)

Bence abartmıyorum ama var mı burda bi hatam?

ekaterina
Kuzenim evleniyor da kuaförde saç provası varmış, saat 1'de randevu almış. saat 1'de de geldik. Geldiğimizde tamam birazdan alıcaz dediler, bir sürü de işimiz vardı burdan çıkıp yapacaktık ve 16:30'da olmamız gereken bi yer vardı. 16:20'ye kadar bekledik, 20 geçe gelip sen 4 bucukta bi yerde olucam
Kuzenim evleniyor da kuaförde saç provası varmış, saat 1'de randevu almış. saat 1'de de geldik. Geldiğimizde tamam birazdan alıcaz dediler, bir sürü de işimiz vardı burdan çıkıp yapacaktık ve 16:30'da olmamız gereken bi yer vardı. 16:20'ye kadar bekledik, 20 geçe gelip sen 4 bucukta bi yerde olucam diyordun, git istersen, düğün günü yarım saat önce gel dedi.

Ya bir kusura bakma yok, 3 bucuk saat bekletmişsin ve kusura bakma bile demiyorsun. Ben de sinirlendim madem böyle yetişmesi zordu, randevu vermişiz ama şöyle yapalım diye önceden deseydiniz dedim. Efenim sinirlenmeme ne gerek varmış, insanlık haliymiş, niye sinirleniyormuşum. Bakın dedim bir kusura bakma demediğinize sinirlendim, evet böyle şeyler önemli çünkü. Ben bir sürü işimi erteledim burda beklemek için ve elime bir şey de geçmedi. Olamaz mıymış, sanki provaymış, çok mu önemliymiş. Yarın 12 gelin başı varmış çok yoğunlarmış, sus eka dedim kendime kolay gelsin dedim kapansın diye. Ay demesin mi hepsi sizin gibi olursa işimiz var diye, yani adam hatalı ve ona göre nolcak ki, birisi hatasına tepki de gösteremez çünkü insanlık hali.

Bu ne ya, insanlar neden böyle, bu aralar çok fazla böyle şeylerle karşılaşıyorum ve sürekli kavga ediyormuşum gibi, ben kavgacıymışım gibi davranıyorlar. Abartıyor muyum? Teşekkürler.
0
ekaterina
(08.09.17)
haklısın.

3,5 saat beklemeniz bile hata aslında. hadi olsun da bi saat bekle.
0
elorelia
(08.09.17)
Haklısın.

Milletin nezaketini, iyi niyetini suistimal ediyorlar böyle böyle.
0
secrexv2
(08.09.17)
Bu anlatıma göre siz haklısınız ancak bir de karşı tarafı dinlemek gerek.
0
nedendir bilinmez
(08.09.17)
haklısın. adam üste çıkmaya çalışmış bir de. ben olsam beklemezdim o kadar.
0
orange coffee
(08.09.17)
haklısın, işgüzarlık.
0
veritaslibertas
(08.09.17)
1 saat boş bekledik sonra manikür pedikür işini bitirelim dediler, ondan sonra da 1 bucuk saat bekledik işte. Kuzenim için bekledim ben, adam sinirlenmesin saçımı kötü yapar dedi. Ama gidin demesiyle bi sinirlendim susamadım hele her gelin iyi ki senin gibi değil demesiyle kan beynime sıçradı.
0
🌸ekaterina
(08.09.17)
Kesinlikle haklısın, Ben olsam değiştiririm kuaförü.
0
canbonomobenseno
(08.09.17)
haksız olduğun konu 3,5 saat beklemeniz. işin en büyük ustası değillerse, çekip başka yerde yaptırsaydınız bence. tek yaptıkları gelin başı denen taç/duvak olayını saça takmaktan başka bir işe yaramayan gereksiz şey için 100lerce lira alıp, iş yaptım diye gezinmek olan tip egosu resmen. profesyonellik 0.
0
nawar
(08.09.17)
Haklısın ama çok pasif davranmışsın. Hepsi sizin gibi olursa işimiz var dediğinde o zaman işini yap at kafası, 3,5 saattir ben burada niye oturuyorum demen gerekiyordu.
0
dissendium
(08.09.17)
onu diycek adamin agzini yuzunu kirardim da iyi ki bana dememis.
0
safepassage
(08.09.17)
@dissendium randevu niçin var dedim de işte, işler sarkıyormuş insanlık haliymiş. Madem prova bu kadar önemsiz neden çağırıyorsun, neden başından bugün çok yoğun yetişemez demiyorsun da dedim, saçma sapan şeyler söyleyen bi ego işte.

@nawar kuzenime başka bi kuaföre gidelim parayı ödemediyseniz dedim, yakında iyi kuaför yokmuş... kendisi bilir, ben adım atmam oraya bi daha.
0
🌸ekaterina
(08.09.17)
abartmıyorsun, ben olsam benzer tepkiyi çok daha öncesinde gösterirdim.

insanlar kendi fikirlerini beyan etmek konusunda başarılı olmadıkları için birisi konuştuğunda, şikayet ettiğinde ya da beğendiğini dile getirdiğinde olması gerekenin bu olduğunu kabullenemiyorlar.
0
yaraticinick
(08.09.17)
@ekaterina 3,5 saat içinde İstanbul'da istediğin yere gidebilirsin. Yakın olmasına gerek yok bence. Düğün zamanı paniği olmuş kuzenin. İkna etseydin keşke.
0
nawar
(08.09.17)
Bu ülkede nezaketin, kibarlığın, sevecenliğin, saygının, dürüstlüğün yaşama şansı yok. Malesef böyle naif davranmakla sadece kendi canınızı sıkarsınız.

Halbuki daha 15 dakika sonra yüksek sesle söylenmeye başlayıp, vitesi bir anda arttırsaydınız, sağa sola avazınız çıktığı kadar bağırıp şarlasaydınız, çirkefleşseydiniz, görecektiniz ki sizi bir anda en öne alacaklar, sakinleştirmek için kahveler söylenecek, ağam paşam çekilecekti. Bu ülke bir orman, ve bu ormanda bilimum hayvanat mevcut. Malesef bir işin yapılmasını istiyorsanız, elinize bir sopa alıp, tıpkı davar güder gibi gütmeniz gerekiyor.
0
thracia
(08.09.17)
Yok düğün yerine yakın olması önemli olanmış, bilmiyorum vazgeçmiyor. Benim kendi kuaförüm florya'da dünyalar tatlısı bi insandır, oraya gidelim dedim yoksa. Bu da avcılar pelican mall'de mali kuaför. Ucuz falan da değil gelin başı 600 tl, napıyor sanki topuz yapıp duvak tutturacak dediğin gibi. Hadi bu fixed gelin başı için fiyata bi şey demiyorum da, paranla rezil olduktan sonra ne önemi var ki. Ay iyi ki varsınız tepkisini dile getirebilen insanları hor görmeyen insanlar <3
0
🌸ekaterina
(08.09.17)
amirim izin ver yumruğumla öldüreyim. tabii ki haklısın, hatta bu bir tarafın haklı diğerinin haksız olduğu basit bir tartışma değil; karşı tarafın yaptığı düpedüz hayvanlık. rezillik. okurken sinirlendim resmen. keşke beklemeseydin o kadar. karşılarında insan görünce iyice zıvanadan çıkıyor yamyamlar, kafa atsaydın keşke. tamam sakinim.
0
der meister
(08.09.17)
Ödeme yapmasıysanız başka yer ayarlayın bence bu sorumsuzlarla düğğn günü de boşuna gerilmeyin. İnsanın en mutlu gününün içine edıyolar
0
hernezıkkımsa
(08.09.17)
Haklısın. Beklemeseydin +1 Instagram sayfasına, Facebook sayfasına yaz. Gelmez gelinler. Neyine güvenip de düğüne yarım saat kala gelecekmiş? Beceriksizin biri belki. Ben mezuniyetimde bilmediğim bir yere gitmiştim de boru gibi maşalarım olmuştu. Evlerden ırak.
0
Lim5
(08.09.17)
Yuh , ben olsam cok once ceker giderdim. Hele de randevu verecek o kadar bekletecek, hic isim olmaz. Hayattada o kuafore adimimi atmam bir daha, memlekette kuaforden bol bir sey yok.
0
kassiopeia
(08.09.17)
@lim5 normalde gideceği saatten yarım saat önce gitmeliymiş de haklısın tabii belki o gün beğenmedi, hiçbir türlü olmadı.
0
🌸ekaterina
(08.09.17)
kusura bakma da senin kuzen mal. :)
0
isott
(08.09.17)
valla ben de olsam deliririm, büyük de cıngar çıkar- nasılsa düğün günü değil :P

gelin ben olsam da iptal ederim o randevuyu 3.5 saat bekletmek ne demek, beyin ameliyatına bile dedikleri saatte alıyorlar yahu. kuzenin gibi işte genelde kızlar, aman illa burası alacak derler oranın da g.tü kalkar tabi. 600 lira zaten normal bi fiyat (ankarada 500 lira) nereye gitsen yaparlar o fiyata.
0
niye ama
(08.09.17)
(6)

"Türkiye'nin 99%'u müslümandır" zırvasını kim çıkardı

neil manke
var mı bunu çıkaran belli bir kişi? hangi yavşak uydurdu ve böyle bir sansasyon yarattı merak ediyorum
var mı bunu çıkaran belli bir kişi? hangi yavşak uydurdu ve böyle bir sansasyon yarattı merak ediyorum
0
neil manke
(08.09.17)
ilk uc gun ben de katildim. sonra deist oldum.
0
pgup
(08.09.17)
Mikropları yüzde 99 öldürür gibi bir şey bu. Yüzde 1 içindeyim deyi geç.
0
secrexv2
(08.09.17)
Nüfus müdürlüklerinde, din hanesinde islam yazanların istatistiğini alıp bunu söylüyorlar. Benim önerim şu; Diyanetin yıllık bütçesini nüfusa bölsünler ve kişi başı düşen parayı tespit etsinler (80 tl gibi bir rakamdı sanırım) Ardından da desinler ki; bu para sadece nüfus cüzdanlarının din hanesinde islam yazanlardan kesilecek. Eğer islam yazmıyorsa para iade edilecek. Sonra görelim bakalım bu ülkenin yüzde kaçı müslümanmış.
0
thracia
(08.09.17)
Maalesef @thracia'nın dediği din hanesi ile ilgisi yok. Öyle olsa hristiyanlar, yahudiler ve boş bırakanlar sayesinde rahat geçerdi %1'i. Olay şu bütün Türkiye müslüman demek istiyorlar ama o zaman "ama ben değilim" ya da "ama şu değil" denir diye %1 diyerek güya hesap düzeltiyorlar. Bir başlangıcı yoktur onun. Yav he he de geç.
0
nawar
(08.09.17)
niye zırva olsun ki. istatistik denen bir şey var. sırf bu işle ilgilenen bir kurum da var (tüik). kuruma bile gerek yok. din, nüfus kayıtlarında bile yer alan bir bilgi. yani sadece nüfus idaresi kayıtlarına bakıp müslüman sayısı/toplam nüfus işlemiyle bile elde edilebilir ki bence %99 gerçekçi bir rakam. siz "müslüman değilim, atesitim, deistim, agnostikim" deseniz bile nüfus kayıtlarında "islam" diye yer alıyorsanız o %99'un içindesiniz demektir. gayrimüslimlerin nüfus cüzdanlarında kendi dinleri yazıyor zira. yeni nüfus cüzdanlarında yazmıyor olması, kayıtlarda da yazmıyor olduğu anlamına gelmiyor.

bir ülkenin %99 müslüman olması da anormal bir şey değil. yavşaklıkla ne ilgisi var? anormal olan o %99'un, kalan %1'in de kendi inancına uyması için dayatmaları.

örneklem metoduyla yoldan 100 kişi çevirip nüfus cüzdanlarına baksam en az 99 tanesinde islam yazıyordur. 100 az derseniz 1000 bakalım, 990 tanesinde yine islam yazıyordur. o zaman bu bilgiye zırva diyemeyiz.
0
kibritsuyu
(08.09.17)
bu %99 lafı edilirken din hanesi boş bırakılamıyordu--ki öyle bile olsa arkadaşlar yapmayın etmeyin binde 1 değildir boş bıraktıran.
türkiyede en büyük dini azınlıklar museviler ve ermeniler değeil mi?
kaç ermeni var: (ermenistan vatandaşı olup burada kaçak çalışanlar filan hariç) : 40 ila 76 bin diyor wiki
kaç yahudi var: 150 -200 bin diyor wiki
süryani olsun 20 bin tane, emekli olmuş yerleşmiş ve vatandaşlığa geçmiş avrupalı filan da olsun 100 bin tane, müslümanlığa geçmemiş vatandaş yabancı gelinler de olsun 100 bin tane (çünkü gnnelde müslüman deiyorlar).
bu söylem varken nüfus 60-65 milyondu. %1 600-650 bin kişi yapıyor. yukarıdaki yoplam 450 bile etmedi.
ha evet 2 bin kişi belki sonradan hristiyanlığa geçmiş, din hanesini de değiştirmiştir, belki 5-10 bin kişi hataydaki hristiyan araplar filan vardır. hala göçmemiş ezidiler var. ama bunlar minnacık rakamlar. toplasak işte ancak buluruz 600-650 bini.
neresi zırva?
0
niye ama
(08.09.17)
(3)

Döküm tavada köfte olur mu yoksa içi çiğ mi kalır ?

joehigashi
Akşam kasaptan köfte alayım döküm tavada yapayım diyorum ama nette genelde yapılan yorumlar köftenin tam olmadığı, dışının yandığı ve içinin çiğ kaldığı yönünde bende etin çiğ hafif kanlı kalmasını sevmiyorum tam pişmiş ya da pişmişe yakın seviyorum.Acaba köfte döküm tavada olmuyor mu yada içi çiğ m
Akşam kasaptan köfte alayım döküm tavada yapayım diyorum ama nette genelde yapılan yorumlar köftenin tam olmadığı, dışının yandığı ve içinin çiğ kaldığı yönünde bende etin çiğ hafif kanlı kalmasını sevmiyorum tam pişmiş ya da pişmişe yakın seviyorum.

Acaba köfte döküm tavada olmuyor mu yada içi çiğ mi kalıyor ? Eğer böyle oluyorsa hiç o temizlik macerasına ve koku zahmetine girmeyelim.
0
joehigashi
(07.09.17)
muhurleme yapmazsan olur.
atesi az ac, yavas pissin.

ama dokum tava esas antrikot gibi yuksek atesle muhurlenen etler icin ideal.
0
cedex
(07.09.17)
Ateşi çok açma +1
Birde döküm tavada mühürleme yapmak için tavayı en az 5 10 dakika önceden ısıtmaya başlıyoruz. Sen böyle yapma, tavayı en fazla 2 dakika ısıt sonra bas köfterelloları. Bide mümkünse hazır köfte alma ya, onu da kendin yap bi zahmet :(
0
Tears of Devil
(07.09.17)
Bunun için bir söz var; attığın taş, ürküttüğün kurbağaya değmez. O tavayı telle ov, yağla, tekrar ısıtıp nemini al diye uğraşıp karşılığında normal bir tavadan daha az bir performans almaya hiç gerek yok.

Döküm tavanın olayı mühürleme. az ya da orta pişmiş etler için ideal. Hele tam pişmişe yakın seviyorsanız, köfteyi normal tavada, başta orta sonra da kısık ateşte yapmak sizin için daha iyi olur.
0
thracia
(07.09.17)
(22)

Evrimi kabul etmeyen sevgili adayi ile birlikte olur musunuz?

scars dont fade
sevgili adayinin evrimi kabul edip etmemesi sizin icin onemli midir?cinsiyet ve dinin hayatinizdaki onemini de belirtirseniz super olur.ornek cevaplar:sevgili olmam, erkegim, dinin hayatimda pek onemi yok (ya da dinin hayatimda onemi var ama laikim) vs.cok tesekkurler
sevgili adayinin evrimi kabul edip etmemesi sizin icin onemli midir?

cinsiyet ve dinin hayatinizdaki onemini de belirtirseniz super olur.


ornek cevaplar:

sevgili olmam, erkegim, dinin hayatimda pek onemi yok (ya da dinin hayatimda onemi var ama laikim) vs.




cok tesekkurler
0
scars dont fade
(15.06.17)
bu aslında hayata bakışta çoğu konuda anlaşamaycağımız anlamına gelir. Direk soğuma sebebi.

sevgili ol(a)mam, dinin hayatımda hiç önemi yok.
0
qazaqwsx
(15.06.17)
Evet, büyük ihtimal müslüman olduğundan evlenirim bile.
0
1adam
(15.06.17)
olurum. niye olmayayım? bir düzeyde konuşup fikirleri çarpıştırıp eğlenmek varken, neden olmayayım.

bu; düşüncenin tutmadığı insanı ötekileştirme yeni mi acaba? çok mu yaygın ya da? hayır ortada bir hipotez varsa, oturur tartışır; eğleniriz. sonuçta kimsenin kimseye bir şey dayatacak hali yok. iletişim kuramamak temel sorun galiba. biraz tartışabilince, iki tarafta düşüncelerinde bir çok eksik nokta olduğunu mutlaka fark eder. içsel olarak düşünmeye iter bu onu.

ama bu soruyu soran biri olmamalı bence.

ekleme: dinin hayatımda pek bir önemi yok.

bir de neumann +1
0
windowsguvenlikduvari
(15.06.17)
vallaha zerre sikimde olmaz.
eğer kafamız uyuşuyorsa, beraber iyi vakit geçiriyorsak evlenirim.
evrim teorisine inanıp inanmamak bu işin uç noktalarından birisi değil gözümde.

edit: kağıt üzerinde islam inancım var.
0
teritori
(15.06.17)
Kadın - Dinin hayatımda bir önemi yok.
Dindar biriyle birlikte olamam.
0
mutekebbir
(15.06.17)
evrim uzerine yapilan tartismalar sadece bazi kaliplardan ibaret. son derece kisir ve yetersiz. evrimi kabul edenler de reddedenler de bu konu uzerine derinlemesine bilgi sahibi degiller. sevgili kisisi beylik cumleler kurmuyorsa evrim hakkinda ne dusundugu sorun teskil etmez.
0
neumann
(15.06.17)
evrimi kabul edip etmemesiyle dinin çok da bağlantılı olduğunu düşünmüyorum.

olay sadece evrimi kabul etmemesiyse ama açık fikirli biriyse, örneğin benim evrimi kabul ediyor olmamı eleştirmiyorsa hiç sallamam. bana herhangi bir dayatmada bulunmadığı sürece canı ne isiyorsa onu düşünebilir, ona inanabilir.

zaten bence evrim vardır/yoktur tartışmasına gereğinden fazla takılıyor insanlık. neyse ne yani, varmış yokmuş ne fark eder ki. sonuçta şu an buradayız, iki ayağımız üzerinde yürüyoruz, problemler çözüyoruz, okullar kazanıyor işlere giriyoruz, çok süperiz, sözde bizden akıllısı yok falan ama hiç de matah canlılar değiliz. gittiğimiz her yeri kurutuyoruz, ufacık şeylerden birbirimize kin doluyoruz. o yüzden ister balıktan gelmiş olalım, ister maymundan, istersek topraktan yaratılmış olalım ne fark eder ki.

ha biyoloji vs bilimlerle ilgilenenler için çok önemli bir konu elbette ama ben ve sevgilim gibi sıradan insanlar için hiçbir önemi olduğunu düşünmüyorum.

sonuç olarak; sevgili olurum, kadınım, dinin hayatımda hiç önemi yok.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(15.06.17)
bilimsel bir olguyu kabul etmek/etmemek nedir bir anlasam.

Bu bir din veya inanç değil, bu neden kabul etmek gibi bir durum da yok. Bilim bu, öğrenirsin, uygularsın.
0
cursor
(15.06.17)
Adnan Oktar ile ayni sekilde bilime bakan bir insan ile olunmaz. Papa bile kabul etti, papadan daha dogmatik bir insanla birlikte olmak ürkütücü.

Kadinim, dagda tek basima yasamadigim icin dinin hayatimda önemi tabii ki var.
0
buf-e kür
(15.06.17)
@buf e kur, dinsizler dagda mi yasamali yani, cevabi anlayamadim.
0
🌸scars dont fade
(15.06.17)
cursor+1
Yerçekimini de kabul etmeyin o zaman.
Bilim bir inanç alanı değildir. Var olanı ortaya koyar ve bu konu hakkında araştırmalara devam eder. Bilimde kesin doğru ve yanlışlar yoktur. Yeni bir şey ile hipotez geçerliliğini yitirebilir veya değişir. Daha geçen gün modern insanın 100 bin yıl daha önce ortaya çıktığını yeni bir fosil sayesinde öğrendik.

Bu konular hakkında konuşmak bana saçma ve anlamsız geliyor. Dindar veya inançlı değilseniz, böyle biri ile ilişki yürümez. Şu an sorun olmayabilir ancak ileride hayata bakışınızın bambaşka olduğunu anlayabilirsiniz.

Dinin, bütün kutsalların, dogmatik unsurların, ideolojilerin hayatımda yeri yok. Seveceğim, ilişkiye başlayacağım insanın da böyle olması benim için önemli.

Erkeğim
0
tahin pekmez yoğurt
(15.06.17)
biraz salak olduğunu düşünürüm ama her insanın bazı konularda cahil veya eksik bilgili olabileceğini kabul etmek gerekir. ben de birçok konuda cahilim. dolayısıyla birbirimizi dengeleriz. zaten oturup okusa, konuşsak evrimin ne olduğunu anlayıp doğru olduğunu kabul eder. muhtemelen yanlış şeyler biliyor sadece.

erkeğim (eşcinselim). 27 yaşındayım. dinin hayatımda yeri yok, ateistim.
0
nathanieltroy
(15.06.17)
Tam evrime inanmak da neyin nesi demeye geliyordum ki @cursor ve @tahin pekmez yoğurt neyse ki benden önce davranmış da ortalamayı biraz yükseltmiş.

Aynı şeyleri tekrar etmeyeyim ama bilimsel olgular, sizin onlara inanıp inanmamanızla ilgilenmezler. Bunlar bir inanç meselesi değildir. Örneğin bir peygamberin uçan bir ata binerek gökyüzüne yükseldiğine inanabilirsiniz. Bir diğerinin çekicinden yıldırımlar çıkardığına da inanabilirsiniz. Neye inanmak istiyorsanız ona inanabilirsiniz. Ama bilimin vardığı sonuçlara, inanç üzerinden varılmaz.

Cinsiyetim erkek. Uçan bir atla gözkyüzüne uçulabildiğine, birinin ayı ikiye bölebildiğine ya da öldüğünde valhalada ata bineceğine ciddi ciddi inanan biriyle birlikte olmam pek mümkün değil.
0
thracia
(15.06.17)
kabul etmeyebilir. önemli olan bu tarz konuları insanca tartışabiliyor olmanız. yani fanatik bir şekilde tartışmadan söz etmiyorum. mantıklı argümanlarla. sen evrim vardır, şudur budur dersin. o da anti-tez olarak ne sunuyorsa artık...

cinsiyet; erkek, din; yok
0
draconas
(15.06.17)
"evrime inanilir mi yahu, evrim bir bilimsel sonuctur, sen inansan da inanmasan da vardir eheheh" diyen arkadaslar, zaten soruda "evrime inanmayan" denmemis, "evrimi kabul etmeyen" denilmis. yercekimini ya da dunyanin duz oldugunu kabul etmeyen insanlar nasil olabiliyorsa, ayni durum burada da gecerli; duyar kasip alakasiz yanit vermeyiniz lutfen.
0
🌸scars dont fade
(15.06.17)
Sevgili olmam, kadınım, dinin hayatımda pek önemi yok
0
peggy
(15.06.17)
@scars " "evrimi kabul etmeyen" denilmis. yercekimini ya da dunyanin duz oldugunu kabul etmeyen insanlar nasil olabiliyorsa, ayni durum burada da gecerli; duyar kasip alakasiz yanit vermeyiniz lutfen. "

Sizin de belirttiğiniz gibi, kendisini yerçekimini kabul etmeyen bir insan ile aynı şekilde değerlendiririm. Çünkü bir farkları yok ve gönül rahatlığı ile yerçekiminin olmadığına dair inançları ile birlikte bir yerden atlamalarını izlerim, hordi meydan buyursunlar. Bilimsel gerçekler seçimlik veya inanca dayalı değildirler. Ve insanların onları kabulü ile ilgili hiç bir alakaları yoktur.

Ayrıca, Dünya'nın düz olduğunu "kabul etmeyen" bir insan olduğunu sanmıyorum. Zira, Dünya'nın düz olmadığını bilen insanlar bu bilgiye kabul ederek değil, öğrenerek ulaşmışlardır. Tekrar söylüyorum, lütfen inançlara dair düşünsel yapıları bilimsel ifadeler için kullanmayalım, çünkü bir karşılığı yok.

"Evrimi kabul edip/etmemek gibi birşey olmaz" deyişini duyar kasmak olarak görüyorsanız, zaten size daha ayrıntılı bilgi vermenin de bir mantığı yok, özür dilerim.
0
cursor
(15.06.17)
evet
0
eksimeksi
(15.06.17)
Kizdan hoslandiysam olurum.
Evrimi kabul ediyor musun, Dunya sence yuvarlak mi, kuresel isinma var mi gibi seyler sormam ona.
0
stavro
(15.06.17)
@scars dont fade

Ben sen inansan da inanmasan da evrim vardır ehehehe diyen kişiyim tam olarak. İnanmamak ve kabul etmemek arasındaki farkı da açıklar mısın zahmet olmazsa?

Örneğin; ben yerçekimine inanmıyorum diyenle, ben yer çekimini kabul etmiyorum arasında ne gibi bir nüans var bizim kaçırdığımız?

Kısaca inanmamak ve kabul etmemek arasındaki fark bu örnekte tam olarak nasıl oluyor?

Belki yanıtlar alakalıdır da siz aradaki alakayı kuramıyor olabilir misiniz? (tam olarak alakayı senin kuramadığını biliyoruz da işte kibarlık yapıyorum)
0
thracia
(15.06.17)
Önemli tabi ki. Kabul etmiyorsa sevgili olmam.
Kadınım, dinin hayatımda hiç bir önemi yok.
0
nesenbilneben
(15.06.17)
@cursor ve açtığı yolda devam eden diğer arkadaşlar + 1
Bunun tartışma konusu olabilmesi bile gülünç geliyor. Çok gözü kör aşıksam "İnceldiği yerden kopsun" diye olurum ama onun dışında "Merhaba, ben X. Evrim saçmalıktır" diyen biri ile yüryeceğini çok sanmıyorum. O konu evrimle kalmaz zaten .
0
aychovsky
(15.06.17)
(11)

Aslında bu hayatta sadece bir kez...

qazaqwsx
Merhaba,Bu hayatta aslında sadece bir sefer gerçekten aşık oluyoruz değil mi?İlk ve aklı başında yaşanan aşktan (yani öğreneğin 10 yaşındayken, 25 yaşındaki komşu kızına/oğlanına olan platonik aşktan bahsetmiyorum) sonra eğer biterse diğerlerinde sanki başka kriterler duygular amaçlar işin içine gi
Merhaba,

Bu hayatta aslında sadece bir sefer gerçekten aşık oluyoruz değil mi?

İlk ve aklı başında yaşanan aşktan (yani öğreneğin 10 yaşındayken, 25 yaşındaki komşu kızına/oğlanına olan platonik aşktan bahsetmiyorum) sonra eğer biterse diğerlerinde sanki başka kriterler duygular amaçlar işin içine giriyor.

O saflık, salaklık, saçma garip ama samimi haller bir daha sanki o ilki gibi olmuyor ya da olmayacakmış gibi..

evet baya klasik bir soru oldu ama böyle sanki bilmiyorum.. Tecrübeleriniz?
0
qazaqwsx
(12.06.17)
aşk her zaman aşktır.
bir kere falan da olmuyor.

şıpsevdi bir insan olmamama rağmen, 31 yaşındayım ve birden fazla kez aşık oldum.

sanırım her yaşta tadı farklı.
ama birbiriyle karşılaştırılabilir olmuyor genelde.
0
blatta hiberna
(12.06.17)
bence bir kez aşık olmuyoruz ama ilki daha farklı geliyor. çoğu şeyde böyle aslında. ilk deneyim en özeli ve ilginci olur ama en iyisi midir, en güzeli midir dersen orası tartışılır. ben de 2-3 ay öncesine kadar "bi kez aşık oldum bi daha olmam herhalde" diyodum. oldum. aşık mıyım? öyleyim evet. 17 yaşındaki gibi mi? yoo değil. daha farklı oluyor. sonuç olarak karşında farklı bir insan var. sen değişiyorsun, büyüyorsun. kafa yapın değişiyor. karşındaki insanla yaşadıkların, ilişkinin geişimi, hayata bakışın vs. farklılaşıyor. yani aşk diye tanımladığın şey de seninle birlikte farklılaşıyor. insanlar genelde "aşk" dedikleri ilk şeyi yaşayacaklarını düşünüyor her seferinde. yaşamadıklarında da "hmm demek ki bi kez aşık olunuyo" diyolar. yani en azından ben böyle değerlendiriyorum. bence aşık olunur birden fazla kez. neden olunmasın yav.
0
der meister
(12.06.17)
Ben de senin gibi düşünüyorum. Belki bir kere değil daha sonra da aşık olunabilir ama o saflık o koşulsuz aşk bir daha yaşanmaz. Çünkü değişiyorsun sen de o eski sen değilsin karşındakinden bağımsız olarak.
0
pastörizesüt
(12.06.17)
"Belki bir kere değil daha sonra da aşık olunabilir ama o saflık o koşulsuz aşk bir daha yaşanmaz. "

pastorize +1
0
MaNOfTheYear
(12.06.17)
Bir kere olmuyoruz aslinda. Ama yalan soylenip darbe yedikce bir daha ayni saflikla kimseyi sevemiyorsunuz, ne kadar sevgisinden delirseniz de yuzde yuz guvenemiyorsunuz. Bi daha gelmeyen sizden aldiklari saflik yani, ask degil.
0
lallala
(12.06.17)
O saflik/kosulsuz aska inanmiyorum. Saflik dediginiz nedir? Cinsellik olmamasi mi? Yoksa kiskandirmaya calismak, trip atmak vb seylerin olmamasi mi? Eger ikincisiyse her iliskide bunlar yasanmiyor. CinselliksiZlikten bahsediyorsaniz da garip geldi, birbirlerini guzel tamamladiklarini, aska ekledigini dusunuyorum cunku. Ya da gizli gizli bulusmak mi? Ona adrenalin filan deniyor, baska aktivitelerle de o duyguya ulasabiliriz.

Birden cok asik oluruz, birinde guzellige asik olup otekinde zekaya vuruluruz.

Neyse bu konuda hic romantik degilim, ya da cok mu okuzum bilmiyorum ama farkli dusundugum kesin.
0
kuehles blondes
(12.06.17)
blatta hiberna + 1
Her yaşta oluyor ve her yaşta liseli aşık gibi de olunabiliyor. Şartlara bağlı.
0
aychovsky
(12.06.17)
@kuehles dediklerinin hiç biri değil. Saflık derken kastettiğim çocuksu bir şekilde her şeyi o kişinin önüne koyman, her anını onla geçirmek istemen, beraber sonsuza kadar mutlu yaşayacağından aşırı derecede emin olman, kötü hiç bir özelliğini görmemen gibi şeyler. Bütün haftasonumuzu beraber geçirdiğimiz halde aynı yurda gelip odalarımıza çıkınca şu an yanında değilim diye ağladığımı bilirim. Bunun gibi bir duyguyu bir daha asla yaşayacağımı düşünmüyorum.
Bünün dışında zaman geçip olgunlaştıkça ve deneyim edindikçe ilişkiden, sevgiliden beklentiler oluşuyor. Kriter de diyebiliriz buna. Mesela şu an tanıştığım bi insanı aklımdaki birkaç özelliğe göre filtreden geçiririm bunlara uyuyorsa tanımaya çalışırım. Bu şekilde de o şekilde koşulsuz şartsız bir aşk olmasını bekleyemezsin.
0
pastörizesüt
(12.06.17)
@kuehles safliktan kastim, en azindan benimki su: hani sevgilinize tamamen kendinizi acarsiniz, hicbir oyuna girmezsiniz ya, sonra bakarsiniz her tur stratejiye sahip biri almis parmaginda oynatiyor, iste o an safligin gittigi andir. Siz kosulsuz guvenirsiniz cunku hic aldatilmamissinizdir, rol yapmazsiniz cunku size hic yalan soylenmemistir. Peki bir dahaki iliskinde bunlari sorguluyor muyum? Evet. Cunku tecrube dedigimiz nasil yediginiz kaziklarin toplamiysa iliski dedigimiz de bir nevi ustunluk savasi. Ha bunu ogrenmemis olmayi ister miydim, evet. Belki baska turlu bitse iliskiler o guvenme hissi kaybolmayabilirdi ama insanlar elimdeki dursun dedikce oyle olmuyor maalesef.
0
lallala
(12.06.17)
Her yaşta aşık olabilirsiniz. İlk aşkınızın daha saf, daha coşkulu daha yoğun olduğunu düşünmenizin sebebi, o dönemde salgılanan hormon seviyeleriniz. İlk aşık olduğunuzu düşündüğünüz zamanlar, genelde ergenlik dönemine denk gelir. Bu dönemde de vücudunuz, tam olarak bir hormon denizinde yüzer ve hayatınızın hiçbir döneminde de bu ölçekte bir hormon salgılaması olmaz. Dolayısıyla bu dönemde yaşadıklarınızı çok farklı olarak hissedersiniz.

Hayatınızın başka dönemlerinde de, bu sefer edindiğiniz tecrübe, hayat algısı ve entellektüel birikimin etkisiyle aşkı başka bir tatta hissedersiniz. Bu dönemde hissettiğinizi de ergenlikte hissetmenizin imkanı yoktur aslında. Her ikisi de (belki üçü ya da dördü) birbiriyle kıyaslanamaz. Kıyaslanmamalı da.

Nasıl ki beraber olduğumuz tüm kadın ya da erkekler birbirinden farklı kişilerse, farklı tepkileri, farklı karakterleri, farklı sevme biçimleri varsa, aşık olma dönemleri de kendi içinde birbirinden bağımsız olarak değerlendirilmeli. Biri, buz gibi bir karpuzu yarıp, kaşıkla suyunu üstümüze başımıza akıta akıta, kana kana yemekse, diğeri şık bir restoranda rafine lezzetlerin birbirine karıştığı özenle hazırlanmış bir yemeği yemek. İkisini de birbirine tercih etmek zorunda değiliz. İkisi de güzel, ikisi de lezzetli.
0
thracia
(13.06.17)
Ben de senin gibi düşünüyordum ama 9 yıl aradan sonra yine köpek gibi aşık oldum. Saflık maflık o kadarını bilemeyeceğim. Ben eski saf, masum ben değilim. Şimdi daha bilinçliyim ama aşkın tadı böyle de güzel. Aşk her şekilde güzel.
0
i m cool with that
(13.06.17)
(8)

Eski sevgilinizin en yakın arkadaşıyla ilişki yaşadınız mı ?

iwasbornonamountainside
Erkek/kız arkadaşınızla veya eşinizle ilişkiniz tamamen bitti diyelim. Bundan bir süre sonra onun en yakın arkadaşlarından biriyle kısa veya uzun süreli bir ilişki yaşadınız mı ? Yaşadıysanız bu durumun eksileri ve artıları nelerdir, eğer iki taraf ta birbirinden hoşlandığı halde bu bir ilişkiye dön
Erkek/kız arkadaşınızla veya eşinizle ilişkiniz tamamen bitti diyelim. Bundan bir süre sonra onun en yakın arkadaşlarından biriyle kısa veya uzun süreli bir ilişki yaşadınız mı ? Yaşadıysanız bu durumun eksileri ve artıları nelerdir, eğer iki taraf ta birbirinden hoşlandığı halde bu bir ilişkiye dönmediyse bunun sebepleri nelerdi ?
0
iwasbornonamountainside
(12.06.17)
Yaşadım. Zaten uzun zamandır hoşlanıyordum kendisinden (sırf dış görünüşünden dolayı beğeniyordum yani hoşlanma demeyelim) ama merhaba nasılsın dışında konuşmamıştık bile. Ben kız arkadaşımdan ayrıldıktan sonra erkekler arasındaki bi muhabbetin kızın kulağına gitmesiyle ortaya çıktı kızın hakkında düşündüklerim. Özel bir artısı ya da eksisi yoktu, zaten çok uzun sürmedi. Oldukça farklıymışız. Bi kaç kez dışarda buluştuk, bi kaç kez de yüzeysel bi cinsel münasebet.
0
norek
(12.06.17)
yaşamadım, çok şükür.

bu dünyada kadın erkek ilişkilerine dair çok şeye karşı esnek ve açığım, ama sevgililerin yakın arkadaşları, yakın arkadaşların sevgilileri gibi konular bana çok büyük yanlış gibi gelir her zaman.
fantezisi bile doğru değil, o derece.

olur da, hakikaten önüne geçemez, aşık olursun falan...
böyle filmlerdeki gibi bir kenara atılamayacak bir aşktır, o zaman herkesi kaybetmeyi göze alarak bir şeyler yaşanır.
sonuçta hepimiz insanız, çok da kınamak, dışlamak doğru değil.

ama yani "ayy mehmet de çok hoş çucuk ya" tarzında, olsa da olur, olmasa da olur ilişkiler için hiç doğru bir şey değil.
ayıp yahu, olmaz.
dost dediğin, insana bazen annesinden babasından daha sadık, yakın olur.
bütün güveni sarsacak bir şey.

allah büyük konuşturmasın tabii.
0
blatta hiberna
(12.06.17)
Sevgililerin yakın arkadaşları, ya da arkadaşların sevgilileri gibi konular neden bu kadar büyük yanlış oluyor anlayamadım. Neticede ilişki bitmiş, herkes yoluna gitmiş, olaysız dağılıp evlere dönülmüş. Sorun nerede?

İnsanlar ilişki yaşadığında birbirlerini mühürlemiş, damgalamış mı oluyor? Örneğin eski sevgilinin yakın arkadaşı ile bir ilişki yaşamaktan neden çekiniyoruz? Çünkü onlar yakın arkadaşlar ve bunu kaldıramaz da araları bozulur diye mi? Eğer bitmiş gitmiş bir ilişkinin ardından bile hala sahiplenmeler yaşanıyor ve bu sorun ediliyorsa bunun adı bencilliktir. Asıl bu bencilliğe hürmet edip buna sadakat, dostluk demek yanlış. Dost dediğin, senin mutlu olmanı isteyen, senin mutlu olma ihtimallerini destekleyen kişidir. Kendi bencilliği için bitmiş gitmiş bir ilişkinin ardından o benimdi, ona dokunman doğru değil diye kibirlenen kişiye dost denmez.
0
thracia
(13.06.17)
Hayır yaşamadım.

Aynı şey değil ama elime bir kez şöyle bir fırsat geçti, en yakın arkadaşımın hoşlandığı kişi beni seviyordu. Ben de ona karşı boş değildim ama arkadaşıma ayıp olur diye duygularımı belli etmedim. Sonuç olarak birlikte olamadık o kişi ile.

Şimdi düşünüyorum da çok yazık oldu. Şimdiki aklım olsa kimse umrumda olmazdı. Seviyorsam sonuna kadar giderdim, gözüm başka kimseyi görmezdi.
0
i m cool with that
(13.06.17)
Ben yaşamadım ama benim çok yakın arkadaşım farkında olmadan 10 küsur yıl öncesinde, ergenken çok aşık olduğum biri ile birlikte olmaya başlamıştı. Sonradan konuşurken aynı kişi olduğunu anladık, arkadaşımı o zaman tanımıyordun ve haberi yoktu. İlk seferinde garip geldi ama sonrasında zaten sallamadım. Onlar evlendiler ve iki çocukları oldu, ara ara da görüşürüz. Bir alevlenme falan olmadığı gibi, ilk anda o dönemki sevgilime "Amanın, iyi ki olmamış bir şey, iyi ki sen olmuşsun" dediğim olmuştur. Sonrasında zaten iyice "enişte mode on" oldu.

Daha ötesi başıma gelmedi ama iki tarafı üzmedikçe, acıları geçtiyse ve hayattlarına devam ettilerse bir sakınca görmüyorum. Benim anlaşamamış olmam onların güzel bir çift olmayacağı anlamına gelmez. Onları bu şanstan mahrum etmek istemem. En azından deneyip görsünler, içlerinde kalmasın. Öyle bir durumda ilk anda garip olsa bile, aorun olmaz benim için.
0
aychovsky
(14.06.17)
yaşadım ve geç de olsa emin olmadan öylesine yaşanmaması gerektiğini düşünüyorum.

en yakın arkadaş olmamasına rağmen keşke yaşamasaymışım diyorum, çok gereksizdi bence.
0
yaraticinick
(14.06.17)
Cevaplar için herkese teşekkür ederim. Ben de blatta hiberna gibi düşünüyorum.

Somut bir örnek olması açısından @fleur du mal nickli kullanıcının yazdığı duyuruyu şuraya bırakmak istiyorum.

webcache.googleusercontent.com
0
🌸iwasbornonamountainside
(14.06.17)
Ben de merak ediyordum bunu. Arkadaşım bir çocukla takılıyordu, ona göre sevgililermiş, çocuğa göre fuckbodymiş falan. Neyse bu çocuk bu kızın arkadaşıyla sevgili olup onu bıraktı, sonra bana yazmaya başladı.

Birkaç kere arkadaş olarak görüştüm, sonra aynı şey başıma gelince yaptığımın hoş olmadığını anladım. Bkz: Brocode.
0
geçerkenugradım
(18.06.17)
(5)

apartman hikayeleri

antipodes
selamlar, öncelikle biraz uzun olabilir. hikayenin ana teması apartman masrafları ile ilgili.oturduğum apartmanda kiracıyım, geçtiğimiz senelerde de geçmişte toprak sahibi olan ve aynı apartmanda şu an ev(ler) sahibi olan emekli dayıyı "abi sen boşsun, bu apartman işlerini halledersin" diyerek yönet
selamlar, öncelikle biraz uzun olabilir.

hikayenin ana teması apartman masrafları ile ilgili.

oturduğum apartmanda kiracıyım, geçtiğimiz senelerde de geçmişte toprak sahibi olan ve aynı apartmanda şu an ev(ler) sahibi olan emekli dayıyı "abi sen boşsun, bu apartman işlerini halledersin" diyerek yönetici yapıp, aylık belli miktar aidat toplayarak apartmanın ihtiyaçlarını gidermesini talep ettik, kabul etti.

giriş katta da bu abimizin oğlu oturuyor. fi tarihinden beri de apartmanın bir kapı sıkıntısı var, çok ağır ve ayarı bozulduğu zaman gürültülü olabilen bir kapı. giriş kattaki vatandaş da bu kapı gürültüsünden rahatsız oluyor. 2 ayda bir servis gelip kilit değiştiriyor, ayar yapıyor, bir dünya fantastik işler çevirip 100-150 lira servis parası alıp gidiyorlar.

bir de otopark meselemiz var ki evlere şenlik. anladığım kadarı ile. o da geçenki apartman toplantısında ortaya çıktı. kapı değişsin dediler, herkes ok dedi, cebimizden ekstra para verip kapıyı değiştirteceğiz. sonra biri apartmanın yanında bulunan ve yöneticinin otopark ve bahçe olarak kullandığı alanın apartman otoparkı olduğunu söyledi. 3 araba falan sığar buraya, öyle bir alan. yönetici de oranın kendi alanı olduğunu iddia etti. sözleşme sorduk, orada yazar diye gitti, geldi, bulamadım sözleşmeyi dedi. o arada mevzu tartışmaya döndü, konu kilitlendi, herkes dağıldı.

geçen hafta da apartmanın yakınlarına ya da apartmanın kendisine bi yıldırım düştü. zil tesisatından, kapı otomatiğine kadar her şey yandı. uydu çoklayıcısının bazı çıkışları bozuldu, servisler geldi falan filan bi çoğunu yaptılar. girişe de bi liste astılar her gün liste kabardı.

o arada bir şeyler oldu. kapının otomatik kablosunu biri kesti, sanırım başka biri de kilidi kırdı. kimin yaptığını bilmiyorum, bulamıyorum da, yöneticinin oğlundan şüpheleniyorum bu arada (olağan şüpheli). kapı için daha yeni servis gelmiş ve girişteki listeye de masraf olarak eklenmişti.

bu yıldırım hikayesinde de servis geldi yanan adaptörü değiştirdi işçilik ıvır zıvır parayı aldı gitti. sonradan anlaşılmış ki çoklayıcının bazı portları bozulmuş. 10 daireli apartmanda 24 kanallı çoklayıcı var. sonra yönetici sormadan etmeden (en azından bana sormadı) gitmiş x fiyatına alınabilecek aleti 2x fiyatına alıp taktırmış (32 portlu) ve bunu da başka bi uyducuya yaptırmış. velhasılı bunun için de geldi ayrıca para istedi. ben de 10 daireli apartmana bazı kanalları çalışmasa dahi 24 kanallı cihazın yeteceğini, 32'nın gereksiz olduğunu ve bu işin evinde birden çok televizyonu olanlar için yapıldığını (ki daha önce böyle bi muhabbet olmuştu), benim buna ihtiyacım olmadığını, dolayısı ile masrafı karşılayamayacağımı, kimler bunu talep ettiyse onların ödemesi gerektiğini söyledim. "peki" dedi gitti.

dün de eve gittiğimde girişte yeni bi ilan gördüm. uydu için para verenlerin listesini yazmış, vermeyenlerin de vermesini istemiş, aksi taktirde tv yayınımı keseceğini söylemiş. dellendim ama gece geç saat bulaşmadım.

şimdi iki seçeneğim var. ya gidip bu herifin suratına parayı fırlatıp yapacağın işin içine tüküreyim diyeceğim. ya da bırakacağım uydu yayınımı kessin, balkona bi çanak taktırayım, sonra da apartman aidatını ödemeyi komple keseyim. çünkü apartmanın ne uydusunu kullanıyorum, ne kapısı çalışıyor, ne giriş çıkışı kirletiyorum ki temizlenmesi gereksin, bi koridordaki lamba kalıyor, onu da sökebilir, sıkıntı yok. son olarak da uydunun son değişiklik parası ve kapı için harcanan masrafı içinden çıkarıp kalan ödemeyi yapmak. diğerlerini de kim ödemeliyse onun ödemesini talep etmek.

siz olsanız ne yapardınız? kusura bakmayın kafa açtım. kafa göz kırma opsiyonu olmayan çözüm arıyorum. tenks.
0
antipodes
(24.05.17)
bu uydu, tesisatin komple degismesi, portlar vs. hikayesinde bu masraflari neden siz oduyorsunuz onu anlamadim. bunlar apartmanin demirbasi olmuyor mu? kiraci olarak sadece kullanim ve bakim masraflarindan sorumlu olmaniz lazim, demirbaslari evsahibinin odemesi gerekiyor.
0
kassiopeia
(24.05.17)
Allah her ev sahibine senin gibi kiracı nasip etsin. :) (ben de kiracıyım)

sanane yahu demirbaşlardan. faturalarını al kiradan düş.
0
paranoyak kedi
(24.05.17)
@kassiopeia @paranoyak kedi

aslına bakarsanız evet, demirbaş olduğu için onun ödemesi gerek, ancak şöyle bir durum var. genelde ödediğimiz aidatlardan artan paralar havuzda birikiyor ve yüksek bütçeli harcamalarda bunlar kullanılıyordu. örneğin senede 1 kere yapılan asansör bakımı bunlardan biri. eğer ki havuzda para olsa gidip oradan harcayacaktı ve yine ben ödemiş olacaktım sessiz sedasız (ki %20 sini falan oradan harcamış zaten). havuzda para bittiği için kapı kapı dolaşıyor. ev sahibinin hikayeden haberi bile yok. zaten haberi olmadan yaptırdığı için ona karşı da söyleyeceği söz olacağını sanmıyorum. bir de ekstra bilendim herife sırf bu meselelerden kaynaklı. "ev sahibi ödesin" deyip işin içinden direkt çıkmak istemiyorum.
0
🌸antipodes
(24.05.17)
Madem bilendiniz, o zaman yöneticiye deyin ki; ben senin usulsüz harcama yaptığını düşünüyorum. O yüzden apartman yönetimini denetime tabi tutulmasını isteyeceğim. Yaptığın tüm harcamaların kayıtlarını, faturalarını, gelir giderlerini kontrol ettireceğim. Verilen paraların nerelere harcandığını görmek, denetlemek herkesin hakkı. Kat mülkiyet kanununda da zaten bu hak sabitlenmiş. Sen şimdi benim yayını keseceğini söylüyorsun. Kesme demiyorum, hobi olarak yine kes. Ama denetimde usulsüzlük çıkarsa seni dava edeceğiz haberin olsun. Diye yapıştır.

Apartmanın denetçisi daha önce seçilmemiş olabilir. Mesele değil. Hemen toplanıp denetçileri seçersiniz.
0
thracia
(24.05.17)
thraccia +2

bu dingili bi denetleyin bakalım neler çıkacak.

bölye saçma sapan harcamalar bizim binada da yapılıyordu. bi denetlensin dediler. (benim umrumda olmadığı için evet dedim geçtim, ne olduğunu bile bilmiyordum) denetlemede bir sürü şey çıktı. yönetici ile kavga falan ettiler. sonra yönetici haksız bulunup bir sürü para ödedi.

kiracıyım hiç birine karışmadım. aylık aidat lamba asansör temizlik vs dışında bir kuruş da ödemedim.
0
sejlav
(24.05.17)
(5)

ev sahibi biraz daha kalmaya müsade etmez mi?

nothing in my way
iki arkadaş bir evde kalıyoruz. sözleşmeyi yıllık yaptık. bugün evden çıkarılıyoruz. her ayın 24'ünde veriyorduk kirayı. emlakçı ev sahibinin numarasını vermiyor. iki gündür kalacak yer arıyorum. zar zor bir akraba buldum. emlakçı 1 gün bile müsade etmiyor. bir aylık kirayı alırım diyor. acaba ev sa
iki arkadaş bir evde kalıyoruz. sözleşmeyi yıllık yaptık. bugün evden çıkarılıyoruz. her ayın 24'ünde veriyorduk kirayı. emlakçı ev sahibinin numarasını vermiyor. iki gündür kalacak yer arıyorum. zar zor bir akraba buldum. emlakçı 1 gün bile müsade etmiyor. bir aylık kirayı alırım diyor. acaba ev sahibine emlakçı vasıtasıyla ulaşsak bir şey yapmaz mı? sınav haftası uğraştığım şeye bak:(
0
nothing in my way
(24.05.17)
İşi yokuşa süren emlakçının ev sahibinin telefonunu vereceğini nasıl düşündün?

Bugüne bırakmamalıydın bu işi, daha önceden çözmeliydin sanki.
0
cakabo
(24.05.17)
Sozlesmenin uzatilmayacagini bilmiyo muydunuz, yer aramaya onceden baslasaydiniz keske. Ama bunun haricinde benim bildigim belli bir sure onceden yine de cikaracaklarini haber vermeleri lazim, bunlari arastirabilirsiniz.

Bir de sey 1 ay daha kalabilecekseniz odeyin iste 1 aylik kirayi, kalin. O arada ev de ararsiniz.
0
kuehles blondes
(24.05.17)
emlakçıya ne ki bütün bunlardan?
bir de siz her ay kirayı ev sahibine vermediniz mi?
ev sahibinin adını soyadını biliyorsunuzdur herhalde. emlakçıyla hiç uğraşmayın, internetten falan bir şekilde ev sahibinize ulaşın durumu açıklayın, bence birkaç gün daha kalmanıza bir şey demez. kimse o kadar kötü olamaz değil mi?
ama bu güne kadar ev sahibinizle görüşmemiş olmanız bana çok enteresan geldi, en azından telefonla bile olsa görüşmeliydiniz.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(24.05.17)
Hata, emlakçıyı ciddiye alıp laf anlatmaya çalışmanız olmuş. Kira kontratı biterse yenilemek zorunda. Ev sahibi evden çıkmanız için protesto çekti mi? Çekmedi. E o zaman? Kirayı bankaya yatırıyorsunuz diye varsayıyorum. Zaten düzenli ödeme yaptığınız da kayıt altında. Emlakçı geldiğinde benim muhattabın sen değilsin. Evden de çıkmıyorum. Git kime şikayet ediyorsan et de. Hiçbir skim yapamaz. Sizi ev sahibine şikayet etse bile sizi öyle kafasına göre kapının önüne koyamaz. Git dava et de geç. Orço emlakçıya bak. Bulmuş gencecik çocukları zorbalık yapıyor. Siz emlakçıyla muhattap olmayın bak nasıl tıpış tığış o ev sahibi sizi kendi arıyor.

Emlakçı sesini yükseltirse falan direkt polis çağırın. Zaten hemen uzayacaktır
0
thracia
(24.05.17)
emlakcıyla konus evden cıkmıyorum de kapı gibi kontratım var de istedigin yere sikayet et de. daha dogrusu mesaj at tehdit mehdit ederse elinde mesaj olur
kirayı her zaman yatirdigin yere yatir
kal evde de istedigin kadar

thracia +1
0
kingcyrax
(24.05.17)
(4)

sorunlu apartman toplantısı

ladybug
apartmanımızda yönetici seçimi için toplantı yapılacak, sorunlu bir apartmanız toplantıya kimse gelmez,selamlaşma olmaz, herkes birbirine sürekli bir laf sokma uğraşında.Bu toplantıda yöneticiliği bana kitleyecekler gibi bir his var içimde. yöneticilik yapmak istemiyorum, çünkü diğer hane sahiplerin
apartmanımızda yönetici seçimi için toplantı yapılacak,
sorunlu bir apartmanız toplantıya kimse gelmez,selamlaşma olmaz, herkes birbirine sürekli bir laf sokma uğraşında.
Bu toplantıda yöneticiliği bana kitleyecekler gibi bir his var içimde.
yöneticilik yapmak istemiyorum, çünkü diğer hane sahiplerine göre hem yaşça kücüğüm hem kiracıyım. sizce ne yapmalıyım tavsiyelerinizi bekliyorum
0
ladybug
(24.05.17)
"Kiracıyım, bugün varım yarın yokum" dersen üzerinden atabilirsin.
0
cakabo
(24.05.17)
ne demek kitleyecekler, istemiyorum diyemiyor musunuz? :) öyle eş dost ortamı da yokmuş. hayır demeyi öğrenmelisiniz bence.
0
kenarortay
(24.05.17)
Bu işi dışarıda ücret karşılığı yapan yerler var. İhale sizin üzerinize kalmaya meylederse sert çıkın. Yöneticiliğe ayıracak vaktim yok, emekli olan, vakti olan yapsın, yok yapamayız diyorsanız da herkes elini cebine atsın dışarıdan ücretli danışmanlık alınsın. Ben kiracıyım, 3 gün sonra ne olacağım belli değil de geç
0
thracia
(24.05.17)
e gitme toplantıya. toplantıya katılmayan aday olmaz, dolayısıyla seçilemez. gayet kolay.
0
babilbaligi
(25.05.17)
(7)

saldırgan sokak köpekleri

yuvarlanantencereninkapagi
evim biraz şehir dışında. doğayla iç içe gibi. buraya yeni taşındım kirası uygun bir ev buldugum için. fakat yaşayamıyorum. çok sayıda köpek var ve çete halinde dolaşıyorlar. özellikle hava karardıktan sonra farklı bir moda giriyorlar. geceleri zaten çıldırıyorlar. belediyeyi aradım, küpesiz köpekle
evim biraz şehir dışında. doğayla iç içe gibi. buraya yeni taşındım kirası uygun bir ev buldugum için. fakat yaşayamıyorum. çok sayıda köpek var ve çete halinde dolaşıyorlar. özellikle hava karardıktan sonra farklı bir moda giriyorlar. geceleri zaten çıldırıyorlar.

belediyeyi aradım, küpesiz köpekleri alıp kısırlaştırıp salıyorlarmış. fakat bu sekilde yalnızca üremesinin önüne geçiliyor.

bir kez bir grup köpek tarafından saldırıya ugradım. neyse ki o sırada çevrede insanlar vardı, olmayadabilirdi. ki genelde burada pek insan olmuyor. onların genelde toplandığı yerden geçmek zorundayım. zaten stabil de değiller sürekli dolaşıyorlar.

lütfen ' hayvan severler' beni parçalamasın. ben de seviyorum hayvanları. kedi köpeklere mama alıp, yapıp veriyorum. benimsediğim birkaç köpek bile var sokaka, onlarla tanısıyoruz.

nedir yani bunun çözümü, bilemiyorum. napılabilir? mantıklı argümanı olanlar cevap versin lütfen.

bunun için taşınmayı bile düşünüyorum.

edit: evet zamanında birileri bu köpeklere kötülük yapmıştır, hor görmüştür, belki tecavüz etmiştir. ama bu ben değilim. ya da alan koruyordur. sonuc olarak saldırıyor. hayvanlarla su ana dek kötü bir anım olmadı, hiçbir hayvana kötülük yapmadım. aksine.
0
yuvarlanantencereninkapagi
(02.05.17)
aynı sıkıntıyı bende yaşadım çok zor. normalde çok severim köpekleri ama çete bir başka oluyorlar. geceleri çeteyi beslemeye çıkmandan başka çözüm göremiyorum ben. kovucular vs ıvır zıvırlar bir işe yaramıyor çünkü. haftada 3 kere çıksan alışır hepsi sana. ilk başta havlarlar ama yaklaşıp seni tanıyınca tavırları değişir.
0
yue
(02.05.17)
üstat iş gereği genellikle kırsal alanlarda dolaşıyorum. Çok fazla köpek ile muhattap oluyorum o yüzden,
ofiste şundan var
www.hepsiburada.com
bir dolu marka var değişik model. Alıp yanınızda taşıyabilirsiniz. Üstünüze gelen köpek görünce basın hocam tuşa.
0
chaoslord
(02.05.17)
taşınmaktan başka çözüm yok.
0
elorelia
(02.05.17)
beslemeyi denesene. seni tanısınlar. belki seni tanıyınca daha farklı davranırlar
0
hononu
(02.05.17)
Maalesef sokak köpekleri çeteleştiklerinde böyle oluyorlar. Ben köpeğimi gezdirirken hep havlıyorlardı ve bizi kovalıyorlardı, birkaç kez sokaktaki insanlar olmasa üzerimize saldıracaklardı.
Ben bunu şöyle çözdüm, tek başıma gidip köpeklere mama vermeye başladım. Sokak köpekleri her zaman aç oluyorlar malum. Mama ve ilgi görünce itaat etmeye başladılar, birkaç gün sonra artık beni tanıyorlardı ve kendi köpeğimle çıktığımda da havlamamaya başladılar. Bir de kendi köpeğimi aldığım zaman elimde sopayla ve bulabilirsem yanıma birini alıp geziyordum ilk başlarda. Ekseriyetle dövüldükleri için sopa gibi şeylerden çok korkuyorlar. Ve insanların bağırmasından korkuyorlar. Üzerimize saldıracakları zaman bölgedeki esnaftan birkaç kişi sert bir şekilde bağırmıştı köpeklere, o zaman gitmişlerdi.
Tavsiyem öncelikle onları beslemen. Ve karşılarında dik bir şekilde durman, cesar millan'ın her zaman söylediği gibi: sürü lideri olduğunu hissettirmen lazım (o dönem çok izlemiştim bu adamın programlarını). Kovaladıkları zaman kaçarsan saldırma refleksleri devreye giriyor. Sana doğru koşup geldiklerinde dik ve kendine güvenli şekilde durursan yaklaşamıyorlar.
0
peggy
(02.05.17)
a) bir araba alman ya da
b) taşınman.
sorun sokak köpeği değil, köpek. köpek sürü hayvanı ve sürü liderini izler. bulunduğunuz bölgedeki sürü lideri saldırgan (ya da şehir dışı olması nedeniyle saldırganlaşmış)bir köpek. bunu değiştirmeniz imkansıza yakın. tek çözüm yolunuz o köpek çetesiyle temasınızın olmaması. bunu da ancak bir araba sağlar.
Sakın o köpek çetesini beslersem beni tanırlar saldırmazlar diye düşünmeyin (besleyin tabii ama güvenliği elden bırakmayın)
(bkz: erinç pütün)
0
tururo
(02.05.17)
Yanınızda biber gazı bulundurun. Son çare de olsa eğer ciddi bir tehlike ile karşılaşırsanız, sizi hayatta tutar. Biber gazı, keskin koku alma duyuları olan köpek, ayı vb hayvanlardan korunmak için en etkili çözümlerden biri. kokuyu aldıkları anda kaçıp gideceklerdir.
0
thracia
(02.05.17)
(25)

90 ya da daha önce doğmuş olanlar

blue eyes white dragon
dün malum sözlükte bir teog başlığı vardı, güldük eğlendik neyse. 2000'lerin başında bunun adının lgs olduğunu hatırlıyorum, sözlükten de iki arkadaş evet doğru liselere giriş sınavıydı falan dedi. wiki'ye baktım orada da 2005 yılında adı değişip Orta Öğretim Kurumları Seçme ve Yerleştirme Sınavı ol
dün malum sözlükte bir teog başlığı vardı, güldük eğlendik neyse.

2000'lerin başında bunun adının lgs olduğunu hatırlıyorum, sözlükten de iki arkadaş evet doğru liselere giriş sınavıydı falan dedi. wiki'ye baktım orada da 2005 yılında adı değişip Orta Öğretim Kurumları Seçme ve Yerleştirme Sınavı olmuş yazıyor. ekşi'ye baktım orada da 2004 yılında ismi değişip Orta Öğretim Kurumları Seçme ve Yerleştirme Sınavı diyen var.

haber sitelerinde görüyorum ki da 2003 yılında da 2002 yılında da ismi Orta Öğretim Kurumları Seçme ve Yerleştirme Sınavı imiş.

aslında ismi hep Orta Öğretim Kurumları Seçme ve Yerleştirme Sınavı'ydı da biz mi buna liselere giriş sınavı diyorduk?

2002 haberi: www.yenisafak.com
2003 haberi: arsiv.ntv.com.tr

derdime sövecek arkadaşları da kabul ediyorum ama böyle içimde kaldı merak ettim.

2003 yılındaki soruları bile buldum yani. yegitek.meb.gov.tr orada da aslında ORTA ÖĞRETİM KURUMLARI ÖĞRENCİ SEÇME VE YERLEŞTİRME SINAVI diye geçiyor.
0
blue eyes white dragon
(26.04.17)
2004'de ben lgs'ye girdim. Yani evet lgs deniyordu. Lgs birincisi açıklanıyordu, oöksys gibi bişey demiyodu kimse. Sonra lise sistemi değişti, sınav sistemi de değişti ve heralde bu sebeple yeni bir isim bulmak durumunda kaldılar.
0
klar
(26.04.17)
2003te girdim, herkes lgs diyordu ama resmi adı neydi bilmiyorum.

ayrıca soruları görüp nostalji yaptım. yanlış yaptığım soruları buldum hatta. gene yanlış yaptım.
0
ron dennis
(26.04.17)
2006da oks oldu kesin bilgi
0
qazedcsrfvtyhngujmkol
(26.04.17)
2002 - lgs
0
orange coffee
(26.04.17)
1993 - Anadolu Liseleri Sınavı (İlkokul 5'te girilen)
1996 - Fen Liseleri Sınavı (Orta 3'te girilen)

1997 ya da 1998'de 8 yıllık eğitime geçildi ve bunlar kalktı. Kısa adı var mıydı hatırlamıyorum ama kullanılmazdı.
0
aychovsky
(26.04.17)
Liselere giriş için sınav mı vardı :D en yakın liseye gidiyorduk veya şimdiki gibi öyle şatafatlı sınavlar yoktu diye hatırlıyorum.

Öğretmen lisesi, Anadolu lisesi, fen lisesi, meslek liseleri vardı bi de ama onlara giriş nasıldı hatırlamıyorum.
0
gneral
(26.04.17)
Ha bi de süper lise falan diyorlardı ama o da fen lisesiydi sanırım, Di mi?
0
gneral
(26.04.17)
89lu kuzenim 2003te lgsye girdi diye hatırlıyorum, netim. anadolu öğretmen lisesini kazanmıştı çapayı hatta
yok adı lgsydi kesin hatırlıyorum liselere giriş sınavı hatta 1 hafta önce de özel okullar sınavı vardı. birkaç yıl sonra 2005-2006da falan oks olmuştu
0
limoncello
(26.04.17)
aychovsky'nin dediği gibi ayrı ayrı oluyordu bunlar. ilaveten meslek liseleri için de ayrı sınav vardı diye hatırlıyorum.
lazpalle 85'li yıllardan bildirdi...
0
lazpalle
(26.04.17)
Fen Lisesi'ne sınavla giriliyoedu ve hazırlık yoktu fen liselerinde.

Süper liselere ise ortaokuldaki ortalama not sırası ile alıyorlardı. Süper liselerin iyisi ve kötüsü vardı. Genelde fen lisesini kazanamayan veya uzakta bir fen lisesi kazanıp girmek istemeyenler başvururdu. Süper liselerin hazırlık sınıfı vardı, 4 yıldı. Dolayısıyla Anadolu Liselerinde okuyanlar süper liselere gitmezdi. Zaten hazırlık okumuş olurlardı ve ortaokul+liseyi aynı okulda okurlardı fen lisesi sınavını kazanmazlarsa.

8 yıllık eğitimle süper liseler Anadolu liselerine çevrildi. 98'den sonra süper lise kalmadı. O yıllarda ortaokul ve liseler ayrıldığı için Anadolu liseleri de Fen liseleri de lise için öğrenci almaya başladılar ve sınavın adı OKS oldu.

lazpalle haklı, Meslek Lisesi Sınavı ayrıydı.
0
aychovsky
(26.04.17)
İlk okuldan sonra girilen Anadolu Lisesi sınavları vardı. Orta okuldan sonra da meslek lisesi sınavları vardı diye hatırlıyorum. Turizm otelcilik lisesi, denizcilik lisesi vs gibi meslek liselerine bu sınavlar ile giriliyordu. Yine söylendiği gibi orta okul puanlarına göre de süper liselere giriliyordu.

Anadolu öğretmen liselerinin de ayrı bir sınavı vardı sanki diye hatırlıyorum.

Ulan kredili sistem, ömrümüzü yedin...
0
thracia
(26.04.17)
@aychovsky hatırladığım kadarıyla 8 yıllık zorunlu eğitimle yani ilk ve ortaokulun birleşmesiyle süper liseler anadolu lisesine çevrilmedi o çook çoook daha sonra oldu. hazırlık olayının kalkıp bütün liselerin 4 yıla çıkmasından sonra.
2000li yılların başı olarak bahsedilen tarihlerde fen lisesi, anadolu öğretmen lisesi ve anadolu liselerine lgs dene liselere geçiş sınavıyla girilirdi, bu sınavlarla herhangi bahsi geçen okul türlerinden birini kazanamayanlardan not ortalaması yeterli olanlar süper lise adı verilen yabancı dil ağırlıklı yani hazırlık eğitimi verilen liselere gider, not ortalaması yetersiz olanlar da düz lise adı verilen yabancı dil-hazırlık eğitimi olmayan liselere giderdi, o da 3 yıl sürerdi.

robert, avusturya lisesi, alman lisesi, fransız liseleri vs. gibi özel okullarsa lgsden 1 hafta önce yapılan özel okullar sınavına girerek kazanılırdı.

edit: 8 yıllık eğitime geçildikten sonra da adı oks olmadı.0 2005-2006da falan bayağı sonra yani
0
limoncello
(26.04.17)
süper lise, düz lise farkı olarak da. tek bir lise vardı bu liseler normal liseydi, ama aynı lisenin yabancı dil ağırlıklı süper bölümü vardı 4yıllık 1 yılı hazırlık, düz olanlardaysa hazırlık yoktu 3 yıllıktı
0
limoncello
(26.04.17)
Limoncello, Hemen oldu o değişim, çünkü o dönem ben süper lisedeydim. 2. sınıftayken Anadolu'ya çevrildik. Bir sonraki öğrenciler aınavla geldi. Sondan bir önceki nesilim.

OKS adı farklı olabilir, benim yakaladığım o oldu. Ben girdiğimde, 96'da Fen Lisesi sınavı idi.
0
aychovsky
(26.04.17)
@aychovsky belki sizin okula özel bir durum olmuştur bilemiyorum ama o dönemleri çok iyi hatırladığım için söylüyorum; sizin okulda öyle olsa bile türkiye genelinde bütün süper-düz vs. liselerin anadolu lisesine çevrilmesi 98den itibaren olmadı.

o dönemler normalde liseler 3 yıldı ama hazırlık eğitimi verilen okullarla hazırlık+3 yıl şeklindeydi. sonra hazırlık kalkıp bütün okullar 4 yıl olunca bütün diğer liseleri de anadolu lisesi yaptılar çünkü anadolu liselerinin olayı zaten 1 yıl hazırlık eğitimiydi, o da kalkınca ve müfredat değişince hepsini anadolu yaptılar

www.milliyet.com.tr
bu linkte verilen haberde 2010dan itibaren kademeli olarak başlatılıp 2013te bütün genel liselerin(düz-süper farkı yok) anadolu lisesine dönüştüğünü söylüyor.
0
limoncello
(26.04.17)
Hazırlıklar kalkıp liseler dört yıl olduğunda ben üniversitedeydim, en erken 2001-2002 olması gerek. Düz lise o döneme kadar 3, süpwr lise 4 yıldı ama İzmir'de süper lise kalmamıştı 1998 sonrası. 1-2 sene sonrasında benim kuzenim liseye girecekken birkaç öne çıkan düz liseyi apar topar süper lise yapmışlardı yeniden. Belki yöreyle ilgili bir durumdur. Ama o süper liseler açılana kadar eski süperler hep Anadolu yapılmıştı, 1-2 sene kadar da süpersiz kalmıştık ama yıllarından tam net emin değilim. Zaten o eski süperlerden İzmir'de 6-7 tane vardı, hepimiz dersanelerden oradan buradan her süperden bir 5-10 kişi biliyorduk.
0
aychovsky
(26.04.17)
en son oks'ye girenlerdenim, 2008 yılında oldu. (kesin bilgi)

oks tek sınavdı, ondan sonra 6,7 ve 8'de yapılan başka bir sınav geldi.
0
Apocalypse
(26.04.17)
lgs 97den itibaren uygulanmaya başlanmış
şimdi araştırdım en son 99da ilkokuldan sonra olan sınavla öğrenci alınmış. hürriyette yazıyordu.

2005 yılına kadar lgs olarak devam etmiş sınav, sonra 2005te oks olup 2007den itibaren adı sbs olmuş.
Hafızamızı tazeleyecek olursak ;1997 yılında uygulanmaya başlanan Liselere Geçiş Sınavı’ndan (LGS), ile başlayan sınav sistemi 2005’de değiştirilerek Ortaöğretim Kurumları Sınavı’na (OKS) dönüştürüldü. Sonra MEB OKS’de bazı değişikliklere gitti ve İlköğretim Başarı Puanı (İBP) ilk kez uygulanmaya başlandı. 2008’de ise OKS son kez uygulanıp o dönem 6. ve 7. sınıfta olanlar sene sonunda Seviye Belirleme Sınavı’na (SBS) girdi. Sonra her sene yapılan SBS’den vazgeçildi. Tekli SBS sistemine geçildi. Bu sistem iki yıl uygulandı. Son olarak SBS’nin de bu yıl son kez yapılacağı açıklanarak merkezi yazılılardan oluşan yeni bir sisteme geçildi. Yeni sistem üçlü SBS sisteminin kısmen de olsa özelliklerini taşıyor.
Yani özetle;
1997:LGS tek sınav :sadece 8. Sınıflara yapılıyordu
2005: OKS tek sınav: sadece 8. Sınıflara yapılıyordu.
2008: SBS Üç sınav: 6.7.8. sınıflara yapılıyordu.
2010 :SBS tek sınav :8. Sınıflara yapılıyordu.
2013: TEOG: Merkezi yazılılar.(6.7.8 sınıflarda her dönem 6 sınav toplam 36 sınav) yapılacak.
Milli Eğitim Bakanlığı'nca hazırlanan yeni ortaöğretime geçiş sisteminde, 2013-2014 eğitim öğretim yılından başlayarak 6 temel ders için 8. sınıfta öğretmenleri tarafından dönemsel olarak yapılan sınavlardan bir tanesi merkezi gerçekleştirilecek.
kaynak: eğitim tercihi.com hayati oktay
0
limoncello
(26.04.17)
2006 da oks oldu ilk magdurlarından biriyimdir ordan biliyorum
0
bendensin
(26.04.17)
@konuşma ben konuşuyorum en son 86lılar girdi diye yazmıştım emin olmadığım için silmiştim
bu linkte de öyle yazıyor eksisozluk.com
bazen 1 yıl erken geç başlayanlar da olabiliyor belki kuzeninde öyle bir durum olabilir, yani yanlış hesaplamış da olabilirsin sıkıntı yok

edit: gerçi 87liler de girdi diyen de var benim de kafam karıştı, dediğin gibi de olabilir 86-87 çok bi fark yok ya:)
0
limoncello
(26.04.17)
benimki buydu
yegitek.meb.gov.tr
0
otonomo
(26.04.17)
@aychovsky
tüm süper liseler anadolu lisesi yapılmamıştı o dönem. bizim buradan örnek vermem gerekirse kabataş ve korkmaz yiğit süper liseydi. kabataş'ı anadolu lisesi yapmışlardı, ama korkmaz yiğit süper lise olarak devam etmişti. benim arkadaşlarımdan biri 99'da sınavla kabataş'a girmişti, bir arkadaşımsa istediği yeri kazanamayıp okul puanıyla korkmaz yiğit'e gitmişti.

bir de anadolu lisesi sınavı ve kolej sınavına ek olarak devlet parasız yatılı sınavı vardı ilkokul döneminde. ama çok kişi rağbet etmezdi. bizim öğretmen beni yanına çağırıp "siz garibansınız sen de başarılı bir çocuksun yazdıralım seni sınava" minvalinde bir şey söylemişti, öyle girmiştim. üç ayda bir para alırdın. ya da uzak okullarda öğrenim görenlerin ücretsiz yatılı kalabilme imkanı olurdu.

ilkokulda girilen sınavla kolej veya anadolu lisesi kazananlar okullarından memnun değilse ortaokul sonrası da sınava girebiliyorlardı. bizim okula ortaokul sonrası kolejlerden gelenler de olmuştu. hazırlık sınavını geçenler lise 1'den başlıyordu, geçemeyenler tekrar hazırlık okuyorlardı.

özel okullar sınavının ben de daha zor olduğunu hatırlıyorum.

soruya çok cevap üretemedim ama yukarıda yazılanların üstüne bildiklerimi eklemek istedim.
0
misterturist
(26.04.17)
Cevaplara şöyle bir baktım ama göremedim. Benim girdiğim yıl kitapçığın üzerinde "oölökgs" falan gibi uzun ve çirkin bir kısaltma yazıyordu diye hatırlıyorum ama şimdi çıkaramadım.
0
cevahir
(26.04.17)
öncelikle yorum yazan herkese teşekkür ederim. ortada ufak bir bilgi kirliliği de var gibi.

2003'te ilköğretimden mezun oldum. o sene, liseler 3 yıl, süper liseler 4 yıldı. anadolu liseleri kaç yıldı hatırlamıyorum. sınavı yapan giderdi yapamayan da ortaalama yüksek ise süper liseye giderdi. onu da beceremeyen ya düz liseye, ya da mesleki liselere giderdi.

ben 2006 mezunuyum liseden. ben lise 3 iken lise 2'ler değil de birinci sınıflara vurdu 4 yıl. yani 2005 girişliler 4 yıl lise okudu.(düz lise için diyorum)

**************************

her şeyi iyi güzel tartıştık ama lgs dediğimiz hatta beraber girdiğimiz 2003 yılındaki bu sınavın kitapçığında liselere giriş sınavı yazmıyor, internet sitelerinde de öyle yazmıyor. aslında adı başka bir şeydi de biz herhalde kısa ve öz olsun diye lgs diyorduk ortaya çıkıyor herhalde?
0
🌸blue eyes white dragon
(26.04.17)
düz lise: 3 yıl
süper lise: hazırlık+3 yıl toplamda 4 yıl
anadolu, anadolu öğret. liseleri: hazırlık+3 yıl toplamda 4 yıl
fen liseleri bizim zamanımızda 3 yıldı ama ben önceki nesil sayılırım, yani bu 2000'in başları 2003 yılında ona da 1 sene hazırlık eklenmiş olabilir, sanki 4 sene okudular onlar da diye hatırlıyorum yani hazırlık + 3 yıl toplamda 4 yıl.

sınavın adı lgsydi ya belki kitapçıkta öyle yazmıyor ama hatta dönemin sınava hazırlık kitaplarında hep lgsye hazırlık şeklinde yazardı, yani öğrencilerin uydurduğu bir şey değildi, sonra adını ortaöğretim kurumları öğrenci seçme ve yerleştirme sınavı yaptılar hatta kısaltmasını okösys saçma bir şey oldu söylenmesi zor olduğu için ortaöğretim kurumları sınavı (oks) şekline çevirdiler.
0
limoncello
(26.04.17)
(13)

rüyamda kadınlarla yakınlaşıyorum

nıç
ben de kadınım ve daha önce hiç hem cinsimle böyle bir deneyimimim olmamasına rağmen -benim için- garip rüyalar görüyorum.rüyalarım yüzünden olayı da merak etmeye başladım, şu an eskiden olduğu kadar uzak bakmıyorum mesela. sebebi nedir, size de oluyor mu? :/
ben de kadınım ve daha önce hiç hem cinsimle böyle bir deneyimimim olmamasına rağmen -benim için- garip rüyalar görüyorum.
rüyalarım yüzünden olayı da merak etmeye başladım, şu an eskiden olduğu kadar uzak bakmıyorum mesela.

sebebi nedir, size de oluyor mu? :/
0
nıç
(14.04.17)
altında başka şeyler de olabilir. mesela böyle bir fikri kafandan atmaya çalışıyorsan bile bu tip rüyalar görebilirsin, karakter olarak üstün gördüğün benzemek istediğin bir kadın varsa bununla alakalı olabilir. rüyanın kendisinden çok o süreçte sana hissettirdiklerini fark etmeye çalışırsan anlama ulaşman daha kolay olur.
0
orpheus
(14.04.17)
ılıklaşıyorsun muntazaman asdfasdgasd
rüyanda gördün diye yapayım diyorsan başka. kadınlar genelde eşcinsellere ılımlı bakıyor, götü kaybetme riski yok ne de olsa :D
0
cekilmis gayfe
(14.04.17)
kadın memesi, poposu genelde kadın erkek farketmez ilgi çekici, erotik bir şey. yani, bi olmayabilirsin ama bunlara ilgin olabilir.

öyle tipler oluyor ki, daha önce hiç kız sevgilisi olmamış ama ben lezbiyenim diyor. belki lezbiyen değilsin ama erkek gibi yetiştirildin. who knows?

istersen bir duyuru aç, özele gelin güzel kızlar de. bir deneyim yaşa buradan biriyle. sonra karar ver.
0
stewie
(14.04.17)
istesem bulurum burada aramama gerek yok :) ben kafa açıcı analizler alabilirim diye sordum bu soruyu. yine de teşekkürler.
0
🌸nıç
(14.04.17)
ne güzel analiz işte nesini beğenmedin? erkek gibi yetiştirilmiş ya da başka kızlar arasında erkeklerin tercih etmediği bir kız olduğu için küçüklükten beri erkek rolüne bürünmüş birisi kendisini gay sanabilir.

ben de tipine bakıp enginarı sevmem derdim ama yedikten sonra ne malmışım ne güzel şeymiş dedim. önce bi önündekini ye.
0
stewie
(14.04.17)
Gayet normal..cunku kadin vucudu dedigin sey hem erkeklere hem de kadinlara cekici gelir.bende bu tarz ruyalar goruyorum ve bunda bi gariplik oldugunu dusunmuyorum.kadinlarin %70inin bi curious egilimi oluyor bence..yuzdeyi tamamen salladim ama buyuk bi cogunluk diyebiliriz.
0
astrid
(14.04.17)
sadece bu bilgiye bakarak sebebiyle ilgili çıkarım yapmak oldukça güç. fakat ilk olarak kadın vücudu erkeklere de kadınlara da seksi gelir, ilgi çekici gelir gibi beyanlara itibar etmeyin. bu algı tamamen toplumsal cinsiyet rollerinin ve toplumlardaki genelleştirilmiş kadın algısının bir ürünü. kısacası böyle bir şey yok.

rüyalarınızda bunları görüyor olmanızın bir çok sebebi olabilir. bastırılmış bir istek ürünü olabileceği gibi tamamen kendinize uyguladığınız yasak algısının bir ürünü de olabilir. rüyaların sebepleri hakkında netleşmiş bilgiler yok. buna uzak bakıp bakmamanız ise başka bir mesele.

cinsel kimliğiniz ile cinsel eğiliminiz temelden farklı şeyler, sıkça karıştırılsa da. cinsel kimliğinizden emin olsanız bile cinsel eğiliminizi sorguluyor olabilirsiniz. bu kadınlar da kadın vücudundan etkilenir safsatasının asıl sebebidir aslında. çünkü baskıcı ve geleneksel toplumlarda, bireyler temelden heteroseksüel kabul edilir. cinsel kimliği farklı olan birinin ise direkt olarak homoseksüel olduğu düşünülür. örneğin kişi kendini trans birey olarak kavradığı halde ilgisi sadece kadınlar üzerine olabilir. bu az önce bahsettiğim safsata bunu kabul etmediğinden; cinsel eğilimi aynı cins üzerinde olanları yok sayarak bütün kimliklerin kadınları "seksi" bulduğunu düşünür.

neyse çok uzattım fakat durum ne olursa olsun ortada olan şey "garip" değildir ve olmayacaktır.
0
windowsguvenlikduvari
(14.04.17)
Kadınların vücudunun hem kadınlara hem de erkeklere seksi gelmesi, kadınların kendi cinsi ile erkeklerden çok daha kolay ve çabuk yakınlaşması ve bunun çok daha sık rastlanan ve daha normal kabul edilmesi yanılgısı, izlenen porno filmlerden kaynaklanıyor.

Cinselliği pornolardan öğrendiğinizde, gerçek hayatla ilgili böyle saçma sapan fikirlere kapılmanız normal. İzlemeyin demiyorum, hobi olarak yine izleyin ama sonuçta bunların bir kurgu olduğunu da unutmayın gençler. Süpermen gerçekte uçamıyor haberiniz olsun.

Konuya dönersek, rüyalarımızda gördüklerimiz, yaşadığımız sorunların, sıkıntıların, sevinçlerin, kaygıların sembolik birer formu olabiliyor. Kesin böyle oluyor diyemiyoruz elbette, sadece bazı durumlarda olabiliyor. Örneğin rüyada koşmaya çalışmak ama ayaklarınızı hareket ettirememek vs gibi sıkça görülen rüyalar, hayatınızdaki türlü sıkıntıların bir yansıması olabiliyor.

Rüyada bir kadınla seviştiğinizi görmenin anlamı, kendi cinsinize ilginiz olduğundan çok daha farklı bir şeyin yansıması olabilir. Örneğin sizin hayır diyemeyen bir karakter olduğunuzu var sayalım. Sizin için tabu haline gelmiş ve canınızı sıkan bu durum, rüyanızda bir kadınla seviştiğinizi görerek yansıyabilir. Benzer durumları özleştirebilir bilinç altınız.

Özet geç piç bölümü:

Gördüğünüz rüyalar, kadınlardan hoşlanıyorsunuz anlamına gelmeyebilir. Bunu gördüğünüz 2 rüyadan anlamak zor. Bambaşka sebepler olabilir.
0
thracia
(14.04.17)
@stewie beğenmedim değil yanlış anladın :) sadece soruyu sormamın nedeni birini aramam değildi demek istedim yanlış anlaşılmamak için.
0
🌸nıç
(14.04.17)
Bütün rüyalar=bilinçaltı

Türk rüya siteleri hep iyi bir haber alacaksın hastalıkların iyileşecek tarzda yorumlar içeriyor ama aslında gördüğün rüyalar senin içinde bulunduğun durumla ilgilidir hep.

İngilizce varsa anlamı bu şekilde belki uyuyordur.

If you are not a lesbian in your waking life, but dream that you are a lesbian, then it signifies a union with aspects of yourself. It is symbolic of self-love, self-acceptance, and passion. You are comfortable with your sexuality and femininity. If, in your dream you abhor the notion of lesbianism, then it represents your fears and rejection of aspects of your own sexuality
0
jazzabel
(14.04.17)
böyle bikaç soru gördüm burda.

babası ile yakınaştığını görüp etkisinden çıkamayan bi duyuru okumuşluğum bile var. oluyor yani. çok takmamak lazım.

ben de zamanında hemcins kuzenimle sevgili olduğumu görmüştüm. hatta bi anda lan ben lezbiyen değildim deyip uzaklaşmaya çalışıyodum kızdan. saçma sapan şeyler işte.

dev örümceklerden kaçtığımı da görüyodum. aynı mantık aynı mantıksızlık.
0
elorelia
(14.04.17)
ne var bunda benim rüyalarım kız meslek lisesinde geçer hep dediydim tıkladıydım ki sizin de kadın olduğunuzu öğrendim.
beynimiz bize çeşitli oyunlar oynar hanımefendi. çocukken yaşanılan bir an,bir filmin içine yerleştirilmiş subliminal bir mesaj vs. bu rüyaları görmek için yeterlidir.çok normal..sizinki bunlardan
biz bazen yokluktan falan görüyoruz. lan 7 milyar insanın yarısı kadın. bazen yok oğlu yok işte. napıcaksın
0
orgyadakull
(14.04.17)
erkekler de görüyor bu tür rüyalar evet. belki bıraktığı etki, sizde bıraktığı etki kadar olmuyordur çoğunda. çünkü erkek!

sebebini bilemeyeceğim maalesef ama yalnızlık, çok çok stresli ve kaçmaya, kurtulmaya çalıştığın zor şartlar olabilir. illa cinsel olarak o tür bir ilgin olduğu ya da bir ilişki yaşayacağın/yaşaman gerektiğine karşılık gelmeyebilir. yine de nasıl yorumlarsan öyle gerçekleşiyor rüyalar.
0
runfor
(14.04.17)
(3)

Takım elbise almak

gkn
Diyelim ki Network'ten takım elbise alacağım. Bu mağazaların hepsinde çeşitler aynı mıdır? Yoksa İstinye Park'taki ürün çeşitliliği ile Viaport'taki ürün çeşitliliği fark eder mi?
Diyelim ki Network'ten takım elbise alacağım. Bu mağazaların hepsinde çeşitler aynı mıdır? Yoksa İstinye Park'taki ürün çeşitliliği ile Viaport'taki ürün çeşitliliği fark eder mi?
0
gkn
(21.03.17)
Outlet ile normal mağaza fark edebilir ancak aynı kategori içindeki mağazalar genellikle aynıdır.
0
cakabo
(21.03.17)
genellikle aynıdır ama mağazanın hitap ettiği kesime göre farklılık olabiliyor. Ayrıca ürünü mağazadan beğenip internet mağazasından almaya çalış genellikle netten ucuz oluyor. terziye yine mağazadan ücretsiz yaptırabilirsin.
0
yaz ayinda grip olan sanssiz genc
(21.03.17)
İstinye Park Network mağazası, tüm Network mağazaları içerisinde ürün çeşitliliği ve derinliği (tüm bedenler gibi) en yüksek mağazadır. Ancak İstinye Park bir sezon mağazasıdır ve dolayısıyla burada sadece sezon ürünleri bulunur. Viaport ise bir outlet mağazası olduğu için eski sezon ürünler (2016 Yaz ve öncesi) ağırlıklıdır.

Sezon mağazında aradığın bedenleri bulma ihtimalin daha fazla, ürünler yeni ama fiyatlar daha yüksek, outlet mağazalarda beğendiğin modelin bedenini bulamama ihtimalin var ama fiyatlar çok daha uygun.

İnternet tabi özellikle eski sezonlar için en iyi seçeneklerden biri. Yeter ki bedenini bul.
0
thracia
(21.03.17)
(4)

Yeni başlayan biri için ufku açacak kitaplar

trevor philipsin dovmesi
Merhabalar, şimdiye kadar hep bilim kurgu,polisiye türünde romanlar okudum. Ancak yavaş yavaş ufkumu açacak edebi eserlere yönelmek istiyorum. Çok bilinen ağır eserler ile başlamak istemedim. Bu yüzden sizden dili çok ağır olmayan, bir nevi geçiş aşaması kitaplar için öneriler bekliyorum. Yarın ilk
Merhabalar, şimdiye kadar hep bilim kurgu,polisiye türünde romanlar okudum. Ancak yavaş yavaş ufkumu açacak edebi eserlere yönelmek istiyorum. Çok bilinen ağır eserler ile başlamak istemedim. Bu yüzden sizden dili çok ağır olmayan, bir nevi geçiş aşaması kitaplar için öneriler bekliyorum.

Yarın ilk işim kitaplardan birini edinip başlamak olacak, tabî okurken ... de güzel kitap önermiş demeyi ihmal etmeyeceğim.
0
trevor philipsin dovmesi
(10.03.17)
Fareler ve İnsanlar - John Steinbeck
Beyaz Geceler - Dostoyevski
0
ms brownstone
(10.03.17)
Tolstoy-Ivan Ilyic'in Olumu

Kisa,kolay,carpici,klasik.
0
qazaqwsx
(10.03.17)
lancelot du lac
(10.03.17)
dorian gray'in portresi - Oscar Wilde

(bkz: the picture of dorian gray)

Su gibi akıp gidecek ve okurken pek çok şeyi kendi kendine sorgulamana yol açacak bir kitap. KEsinlikle denemelisin.
0
thracia
(10.03.17)
(16)

Gececi Tayfa gelin beyin fırtınası yapalım (Ödüllü İsim Bulmaca)

straples
Aga inanıyorum kendime. Güzel olacak. Farklı olacak. Anahtar kelime "üretmek" her zaman olduğu gibi. Üreten kazanır, kalanı kazandım sanır. Velhasıl, benim bir amacım var:Bir Youtube kanalı açmak.Daha önce de duyurudan kafanızı ütüledim affınıza sığınıyorum. Şu (bkz: #991556) ve şu (bkz: #992014) du
Aga inanıyorum kendime. Güzel olacak. Farklı olacak. Anahtar kelime "üretmek" her zaman olduğu gibi. Üreten kazanır, kalanı kazandım sanır. Velhasıl, benim bir amacım var:

Bir Youtube kanalı açmak.
Daha önce de duyurudan kafanızı ütüledim affınıza sığınıyorum. Şu (bkz: #991556) ve şu (bkz: #992014) duyurularda sormuştum ama olmadı, üç-beş cevapla çözemedik düğümü.

Ne istiyorum ben? Güzel bir kanal ismi bulmak.
Aklımdan geçen tüm detayları yazayım:

OLMAMALI
- komik, mizahi
- 3 kelimeden uzun
- tamamı yabancı dil
- klişe, klasik deyim
- söylenmesi zor
- birden fazla Türkçe karakter (ö,ü,ç,ş,ğ,ı) içeren
- aynı isimde başka bir youtube kanalı olması

OLMALI
- zekice
- kelime oyunlu
- bilimi, bilgiyi, merakı çağrıştıran
- üç kelimeden kısa
- söylenmesi kolay
- sembolleşebilecek

OLSA HARİKA OLUR
- iki kelime
- hem kelime oyunlu hem bilimi çağrıştıran
- internette aynı isimde hiçbir hesap olmaması
- içinde hiç Türkçe karakter (ö,ü,ç,ş,ğ,ı) geçmeyen

AKLIMA GELEN AMA VAZGEÇTİĞİM İSİMLER
- üçün beşin hesabı (üç kelime ve 2 farklı Türkçe karakter içerdiği için)
- merak kutusu (aynı isimde bir kanal olduğu için)

Kanalda sıradan gibi görünen konular ince ince araştırılarak, meraklı beyinlere benim ağzımdan anlatılacak. Görüntü ve ses kaliteli olacak. Anlatım görseller ve efektlerle güçlendirilecek.

Örnek aldığım bir kanal: www.youtube.com

"İŞTE BU!" deyip kullanacağım ismi öneren arkadaşa 100 TL'ye kadar herhangi bir şeyi hediye edebilirim. Teşvik olsun diye değil, içimden geçti. Çünkü bir türlü kendimi ikna edemiyorum.
0
straples
(14.09.15)
meraklı beyin
mer'aklı selim
sıradaki bilgi
uykum geldi (bu sonuncusunu kafiyeli olsun diye yazdım)
0
don baba donelim
(15.09.15)
bilsene.
0
devilred
(15.09.15)
profesor straples
0
sayns
(15.09.15)
zerafet aldatır


olası harika olurları dikkate almak istemiyorum.
0
şair eşref
(15.09.15)
bu tarz işlere ajanslar para alıyor. o yüzden yanıt yazılmıyor olabilir.

ben gene best of science diyorum :(
0
headredhead
(15.09.15)
senin aklına gelenleri sıralasan belki biz oylasak?
0
headredhead
(15.09.15)
neden, neden ?

ben bilmem bilim bilir (uzun oldu ama kısası şöyle; bilim bilir )

cevap kelle ( cevat kelle tiplemesinden esinlenerek )

ilk anda bunlar geldi :) belki bir şeyler çağrıştırır.
0
secoone
(15.09.15)
@headredhead
başkası sorsa 100 farklı isim öneririm, kendime gelince bir tane bulamıyorum (terzi, sökük falan)
0
🌸straples
(15.09.15)
bi bulduruverin be roma halkı :(
0
🌸straples
(15.09.15)
bilim ve bilmece karışımı, akılda kolay kalan ve henüz piyasada olmayan--> Bilimece

hayırlı uğurlu olsun.
0
thracia
(15.09.15)
John nash de sollardı
Sight club
0
teutonic-terror
(15.09.15)
valla yazmayacaktım ancak niye cevap vermiyorsunuz dediğiniz için yazacağım. terslemek için değil de beyin fırtınası olsun diye yazıyorum. ben de sıkı bir youtube takipçisi olarak şunu düşünüyorum, youtube kanal isimleri baya önemsiz geliyor bana. severek takip ettiğim kanallara bakıyorum da vsauce, veritasium, cgp grey, hepsi milyon aboneli kanallar olsa da sanki 10 dakikada seçilmiş isimler. daha da neler var aslında. en nihayetinde youtube gibi bir ortamda videonuzun başlığı ve de o önizleme karesi ilginin %99'unu topluyordur diye düşünüyorum hep. bir blog, website, şirket olmadığı için tek satır isimle farklı ortamlarda ilgi toplama kaygısı daha az olabilir. en nihayetinde direk göze çarpan bir içeriğiniz olacak.
0
raikkonen
(15.09.15)
@raikkonen

en güzel cevabı verdiniz, teşekkür ederim.
aslında amacım, kanalın adıyla ilgi çekmek değil, insanların beğendiği videolarım olursa, videonun altına "hangi kanal" diye baktıklarında "kaliteli" görünmesini sağlamak ve akılda kalıcı olmak.
0
🌸straples
(15.09.15)
bizim cevaplar çöpe mi gitti yani, boşuna mı fırtına estirdim beynimde :/ (baba esprileri...)

raikkonen'e ben de katılıyorum, yazıcaktım da yazmadım. günlerdir sorup duruyosun straples, seç birini başla. isim aramaktan ikinci aşamaya geçemedin, bu kadar mükemmeliyetçilikle çok zor iş yapıosundur sen :)
0
sayns
(15.09.15)
hocam, duyuruya gönderme yaparken (bkz: ) değil, (git: ) kullanıyoruz. duyurular görünmüyor yani.

ben halen "beynibesle"yi öneriyorum.
0
whimsical
(15.09.15)
@sayns

maalesef öyle. tüm şartlar hazır olmadan bir işi yapamayışım yüzünden şubat ayından beri bir film izleyemedim mesela. manyağım biraz.

@whimsical

bilgi için teşekkürler. bir isim buldum sonunda :) sizinki de güzel ama o değil.
0
🌸straples
(15.09.15)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.