Ekşi Duyuru kullanıcı

(11)

ebeveynlerinizden birini...

dedim ben sana

kaybetmiş olsanız, hangisinin yokluğunu daha çok hissedersiniz? neden?

dedim ben sana

(23.10.18)

Çok spesifik bir soru, herkesin hayat tecrübesine göre değişir tabii.
Ben dört sene önce bayağı şok edici bir şekilde babamı kaybettim. Kendisiyle kavgalı falan değildik, ama ikimiz de büyük oranda antisosyal olduğumuzdan, ve onun işi nedeniyle öyle çok aktif bir görüşmemiz de yoktu. Zaten ben o dönemde ayrı bir şehirde yaşıyordum. Haliyle "ah sesini özledim rahmetlinin" falan diye düşündüğüm olmuyor, kendisiyle ilgili pek fazla anım yok öyle tatil matil, yemek, aktivite...

Ama artık olmadığı gerçeği bazen aklıma gelince her defasında tekrar o şoku yaşıyormuşum gibi. Önemli bir şey olunca, "bunu duysaydı, görseydi keşke" diyorum. 60 yaşında yoktu öldüğünde, haliyle babamın yaşlandığını görmeyecek olmak atlatılamıyor, her defasında aklıma geldiğinde ayrı bir koyuyor yani tabiri caizse. Keşke hayatta olsaydı da hasta bile olsaydı, yemeğini yedirip banyosunu yaptırıp rahatını sağlasaydım, baksaydım, diye biraz hastalıklı düşüncelerim var. Mutlu, huzurlu, güzel bir hayatım var benim, bunu bilseydi çok memnun olurdu diye düşünüyorum.

Annem ile çok daha aktif ve iç içe bir hayatımız var. Haftasonları ziyaretine gidiyorum, telefonda konusuyoruz, geziyoruz tozuyoruz, kendisiyle çok anım da var. Yani onun yokluğu günlük hayatımı daha birebir etkiler.

sopiro

(23.10.18)

ayrı şehirlerde yaşadığımız ve genelde 2-3 ayda 1 görüştüğümüz için günlük hayatımda anne-babam pek yok. bu açıdan çok büyük eksiklik hissetmem ama ikisi de beni çok sever sağ olsunlar, ikisinin de sevgilerinin yokluğunu hissederim. annemi daha çok seviyor ve saygı duyuyorum, onunkini daha çok hissederim çünkü babamın gıcıklıkları ve hayatıma kattığı zorlukları da var. annem is melek gibi bir kadın, annem olduğu için değil iyi bir insan olduğu için bile üzülürüm yokluğuna.

Bruce

(23.10.18)

hayatımı "doğru" kalıba sokan beni yönlendiren kişi babam. onun eksikliğini çok hissederim. önceden hiç lafını dinlemezdim şimdi sözünden çıkmıyorum. o olmasa dağılırım.

lata

(23.10.18)

Ben buna kişisel değil, daha genel bir gözlemimi söylemek istiyorum.

Çevremde 35+ erkekler babalarının yokluğunu
Doğum yapan kadınlar ise annelerinin yokluğunu daha ağır hissediyorlar diye düşünüyorum.

Tabii ki yeri doldurulamaz, tabii ki yoklukları kıyaslanamaz. Ama kaybı olan arkadaşlarım/tanıdıklarımdan çıkarımım bu yönde oldu.

lcha

(23.10.18)

babamla baba kız değil de kanka olduğumuzdan, 30 yaşına kadar yanında uyumamdan, beni sırtında gezdirmesinden, ve eksisozluk.com şurada bahsettiğim tüm şeylerden dolayı babamı kaybettiğimden beri iki intihar girişimi, bir defa afrikaya gönüllü hizmete gitme ve ara sıra gelen panik atak krizlerim var.

iki yıldır hayattan nefret ediyor ve nefes aldığım her ana lanet ediyorum.

suicides underground

(23.10.18)

Yazamadım bile akrabalık durumumuzu. Ağzımdan yel alsın, Allah uzun ömürler versin; anne.

Çünkü babam "mükemmel bir insan" (babaannemle ilgili bir sıfat yazmıştım buraya, modlar müsaade etmedi :p ) :d Ölürse tek üzüntüm benim elimden olmamış olması olur. Bi de acısız mortlarsa çok bozulurum.

farabi

(23.10.18)

anneme de babama da eşit mesafedeyim. ikisiyle sağlıklı ve güzel bir iletişimim var. sanırım eşit derecede hissederim. bir sıkıntım ya da mutluluğum olduğunda ikisiyle de paylaşırım çünkü.

muslugubozukhayrat

(23.10.18)

babam. kanser bi de. aklımı yitirecekmiş gibi oluyorum düşündüğüm zaman. :')

nice tnetennba

(23.10.18)

hem annemle hem babamla ayrı noktalarda paylaşımlarım var. herhangi birini kaybetmiş olduğumu düşünmek bile beni kahrediyor.Ama babama sevginin ötesinde buruk bir saygı duyuyorum. işçi maaşıyla 3 çocuğunun da üniversite okumasını sağlayan,para kazanın diye değil hayat görüşünüz olsun diye okuyun istiyorum diyen bunun için kişisel zevklerinden,hayatından geçen ve asla mutsuz olmayan babamı onun için yeteri kadar emek vermeden kaybedersem bunun yükünü nasıl kaldırırım bilmiyorum.

denef

(23.10.18)

Bende ikisi de ayni. Ikisini de kaybetsem yoklugunu aramam. Sebepleri cok ozel.

cossecant

(23.10.18)

Annemin.
Annem giderse akil sagligimi koruyabilecegimden emin degilim. Annemi kaybedersem benim icin her sey biter.

stavro

(23.10.18)

(2)

İngilizce Kursu anadolu yakası

amkdsbv

İngilice öğrenmeye karar verdim artık. Kursa gitmeli miyim? Gidenler hangi kursları tavsiye eder?

amkdsbv

(23.10.18)

Kadikoy English Time'a baslamayi dusunuyorum. Fena degildir.

msb

(23.10.18)

English Time fenadır. Hatta en gidilmeyesi yer olarak bilinir piyasada. Yolda, excuse me how can I go to Sultanahmet diye soran kişiyi İngilizce öğretmeni yaparlar.
Başlangıç seviyesindeyseniz özel ders alın derim ben. İlerlediğinizde Wall Street düşünülebilir, ama yeterli olmaz.
Başlangıçta illa kursa gideyim diyorsanız, Bank Street'i düşünebilirsiniz birebir programla.
British Side'a iyi diyorlardı ama uzun süredir takip etmedim.
Zaman zaman öğrenci-öğretmenlerden ders almak sorun değilse ITI'ı deneyebilirsiniz.

Yani inanın hepsi denecek kadar büyük kısmı çöp, çok zor tavsiyede bulunmak. Kanınızın ısındığı, tarzını sevdiğiniz, ne yaptığını bilen bir öğretmen bulun, daha kısa sürede daha çok verim alırsınız.

sopiro

(23.10.18)

(3)

Şöyle bir durup benden geçmiş ya dediğiniz neler oldu?

engiribord

Benim için şu an okul. Yüksek lisans tezli, iş hayatına gireli 6 yıl oldu ve aşırı realist olmuşum. Bildiğiniz sıkılıyorum ve okurken benden geçmiş ya diyorum.

engiribord

(22.10.18)

Çocuk !!
Uğraşamam bu saatten sonra

bana her yer cehennem

(22.10.18)

Çocuk, flörtleşmek ve gece dışarı çıkmak.

sopiro

(23.10.18)

çok gürültülü mekanlara girmek,
aşırı kalabalık arkadaş gruplarıyla toplanmak,
sevgili kavgaları, birini beklemek, uzak mesafe ilişki,
cumartesi çalışmayı kabullenebilmek (yok artık, yapamıyorum), ayakta çalışmak

nice tnetennba

(23.10.18)

(6)

hangi kozmetik zincirini tercih ediyorsunuz ve neden?

tabudeviren

sb.

tabudeviren

(22.10.18)

Rossman. Kozmetik dükkanıyla pek işi olan biri değilim, diş firçasi ve macunu alıyorum genelde. Oranin Alman markalari çok güzel.

Bi de gözlük temizleme mendilini watsonsdan aliyorum opticare diye bi marka

nundu

(22.10.18)

Kiehl's.
Bir de Rossman'daki vegan ürünler.

sopiro

(22.10.18)

dermoeczanem.com. Akla gelebilecek her markayı ve her türlü ıvır zıvır ürünü, üstelik piyasa fiyatının altına ve çok hızlı elde edebildiğim için.

wish i could find a way to disappear

(22.10.18)

Vegan olanlari cunku kozmetim urunlerinin jayvanlar uzerinde test edilmesine karsiyim.

Traveller

(22.10.18)

Rossman. Çünkü kendi markaları uygun ve kaliteli. Tam bir üstün Alman teknolojisi.

inawen

(22.10.18)

Gratis ve rossman. Sadece cruelty free kullanıyorum, kullandığım markaların bir kısmı da sadece buralarda satılıyor. İndirim oranlarını da beğeniyorum. Watsons boykot listesinde

mutlusismankedi2015

(22.10.18)

(10)

Kesişimsel Feminizm Hakkında

cepeuc

Merhaba,Şu konuşmanın (https://www.ted.com/talks/kimberle_crenshaw_the_urgency_of_intersectionality?language=en ) başında kesişimsel feminizmin teorisyeni Kimberlé Crenshaw seyircilere ayağa kalkmalarını, sekiz tane isim sayacağını ve duyduğu ismi tanıyamayan seyircilerin yerlerine oturmasını söylü

Merhaba,

Şu konuşmanın (www.ted.com ) başında kesişimsel feminizmin teorisyeni Kimberlé Crenshaw seyircilere ayağa kalkmalarını, sekiz tane isim sayacağını ve duyduğu ismi tanıyamayan seyircilerin yerlerine oturmasını söylüyor. İlk dörtlü olarak polis şiddeti mağduru dört erkeğin ismini sayıyor ve isimler bittiğinde salonun ancak yarısı oturuyor. Daha sonraki dörtlü olarak ise aile içi şiddet mağduru dört kadının ismini sayıyor ve salonda yalnızca dört kişi ayakta kalkıyor. Crenshaw bundan, şiddet mağduru kadınların şiddet mağduru erkeklerden daha az dikkat çektiği sonucunu çıkarıyor.

Sonuç doğru olabilir ama deneye katılmıyorum. Tehlike algısı boyutu gözardı edilerek yapılmış bir deney olduğunu düşünüyorum bunun, demek istediğim şu: Toplumda şu ya da bu nedenle hiçbir zaman aile içi şiddet mağduru olmayacağını düşünen pek çok insan veya insan grubundan (ilişki düşünmeyenler, aseksüeller, erkekler ve daha pek çok mümkün gruptan) bahsedilebilirken, akut ve nedensiz polis şiddeti tehlikesi toplumun tüm kesimleri tarafından her an deneyimlenebilir bir şey. Dolayısıyla örneğin ben bir erkek olarak aile içi şiddet mağduruyla kendimi daha az özdeşleştiriyorum ve duyduğumda aile içi şiddet bende, polis şiddetinin yarattığı bireysel tehlike ve korku duygularını yaratmıyor. Bu da mağdurları daha zor hatırlamamı kolaylaştırıyor ama bence bunun doğrudan kadın-erkek ayrımcılığıyla bir alakası yok. Bu nedenle bilmem katılır mısınız ama polis şiddeti mağduru erkeklerle aile içi şiddet mağduru kadınların kıyaslanması bence yanlış, sağlıklı bir sonuç için polis şiddeti mağduru erkekler-kadınlar veya aile içi şiddet mağduru erkekler-kadınlar bilinirliği kıyaslaması yapılması gerekir. Şimdi bu örneği verdikten sonra asıl sonucuma geçeyim:

Bana kesişimsel feminizm böyle pek çok komperatif hatalarla ve teorik eksikliklerle dolu geliyor. Örneğin sanki bu öğretinin -veganlık gibi- nedense ulaşılmayan pek çok doğal sonucu var. Toplumdaki deneyimlenebilir tüm baskı türleri ve eşitsizliklerle topyekûn savaşmanın gerekliliğini savunan bir öğretinin en temel eşitsizliklerden birini yok sayması (bireysel olarak kesişimsel veganlardan bahsetmiyorum, öğretinin kendisinin böyle bir çıkarıma ulaşmaması) bana her nedense eksik bırakılan bir doğal sonucun yok sayılmış olması (ve dolayısıyla teorik eksiklik) izlenimi veriyor.

Ne düşünüyorsunuz? Kesişimsel feministleri, feminizm düşmanlarını ve diğer herkesin fikirlerini merak ediyorum. Ben erkek olduğum için sen ne anlarsın aslanımcıları da beklerim. Kesişimsel feminizm tutarlı mı?

cepeuc

(21.10.18)

Bir de bir kadına sormak lazım aile içi şiddetle kendini özdeşleştirip özdeşleştirmediğini. Çocukluğu bir kenara bırakırsak, aile içi şiddet demek kadına şiddet demek. Bir erkek olarak karından dayak yeme olasılığın bir polisten dayak yeme olasılığından daha az. Ama bir kadının kocasından dayak yeme olasılığı bir polisten yeme ihtimalinden daha fazla. Haliyle senin için aile içi şiddet bir tehdit unsuru değilken kadın için öyle.

Birebir karşılaştırmanın kadın-erkek ekseninde denkliği yok ama duruma güçlüden, otoriteden dayak yemek olarak bakarsan var. Aile içinde güçlü olan erkek, döven de erkek. Toplumda güçlü olan devlet, döven de devlet. Yani iki tarafta da gücü yeten diğerine şiddet uyguluyor, bu açıdan bakınca bana o kadar da farklı şeylermiş gibi gelmiyor.
Aile içi şiddet daha meşru geliyor kulağa, sürekli birbirini gören insan elbet bi sefer kızıp tokat atabilir diyoruz. Bu da normalleştirmenin sonucu aslında, paralel açıdan bakınca polis şiddetini de normalleştirenler var. Birinde "arada olur öyle sistematik olmadıktan sonra" dersin, öbürüne "bireysel bişey bu, cahil polisin teki vurmuş" dersin. Sistematik olursa "erkek bu, kadına yerini göstericek arada" dersin, diğerinde "bunlar ülkeyi bölmeyi çalışan anarşist komünist, fırsat verirsen hepimizi öldürürler" dersin. Normalleştirmeye başladıktan sonra bunun sınırı yok.

Bruce

(21.10.18)

@Bruce cevap için teşekkürler.

Beni yanlış anlamışsın. Aile içi şiddet kadınlar için bir tehdit unsuru değil ya da bir şiddet türü diğerinden daha meşru demeye çalışmadım.

Yalnızca, sayısal olarak polis şiddetine uğrama tehlikesini hisseden insan sayısı (ve dolayısıyla bu tehlikenin hitap ettiği kitle) daha fazla, dolayısıyla söz konusu deneyde bu şekilde mağdur edilmiş insanları hatırlayan insan sayısının daha fazla olması gayet anlaşılabilir bir durum diyorum. Yani ikisi arasında niteliksel değil, niceliksel bir vehamet farkından söz ediyorum.

Sanırım anlaşılması güç oldu, başka bir deyişle tekrar etmek gerekirse, Crenshaw'ın deneyinde mağdur kadınların isimlerini daha az hatırlayan insan olmasının nedeni, kendini o kadınlarla benzer şekilde (aile içi şiddet sonucu) ölme tehlikesi altında hisseden (ve dolayısıyla bu tarz cinayetlere karşı algısı daha açık olan) insan sayısının, o erkeklerle benzer şekilde (polis şiddetinden) ölme tehlikesi altında hisseden insan sayısından daha az olması olabilir demek istiyorum yani.

🌸cepeuc

(21.10.18)

Haa anladım, tamamdır. Evet, teknik olarak bakınca doğru diyorsun, mantıksal safsata aslında. Ya da istatistiği kötüye kullanma diyebiliriz sanırım.

Ancak bunu genel feminizm eleştirisi haline getirmek de bi çeşit safsata, birisi bunu kullandı diye genel olarak feminizmin teorik eksikliğinin kanıtı göstermek de pek mantıklı değil. Başka da var gösteririm diyor olabilirsin ama o genel feminizm eleştirisine girer, bir kişinin kullandığı mantıksal safsata üzerinden tatmin edici şekilde çıkarım yapılamaz diye düşünüyorum.

Bruce

(21.10.18)

Daha fazla cevap gelmediği için sana cevap vereyim, biraz bekledim ama kimse yazmadı.

Bu kadın üzerinden genel feminizm eleştirisi yapmıyorum, kesişimsel feminizm hakkında konuşuyorum. Bu kadının dedikleri üzerinden çıkarım yapmamın sebebi de bu kadın bizzat kesişimsel feminizmin teorisyeni. Tüm kavramı geçmişiyle geleceğiyle ortaya atan kişi bu yani.

Ama demek istediğini anlıyorum, bu tür tümevarım çıkarımların tehlikeli olduğuna katılıyorum.

🌸cepeuc

(21.10.18)

Erkek magdurlari bilmeyenleri eledikten sonra kadin magdurlari soruyor. Her bir erkek ismi soylendikten sonra bir kisim eleniyor, sonra kadinlara geciyor. EN son kalan 4 kisi tum kadin ve erkek magdurlarin tamaminin ismini taniyanlar. Karsilastirma kafadan hatali.

Biraz algi manipulasyonu yapmis izleyiciye farkindalik icin. Yoksa karsilastirma tamamen mantiksiz zaten. Dikkat cekmek amaciyla yapildigi icin hata aramaya gerek yok pek. Videonun gerisini izlemedim. Kesisimsel feminizm ne demek bilmiyorum.

stavro

(21.10.18)

@stavro Cevabınızın ilk kısmı için teşekkürler. İkinci paragraf hakkında bir iki bir şey söyleyeceğim.

Öncelikle dikkat çekmek amacıyla yapılan bir şeyde neden hata aramamam gerektiğini anlamadım. Kaldı ki videonun devamını izlerseniz konuşmacı bu deneydeki ulaştığı farkındalık farkına vurguyla pek çok farklı sonuç çıkarıyor, bu sonuçları da, kümülatif olarak, oluşturduğu teorinin kanıtları olarak kullanıyor. Azami 2.5 dakikasını izlediğiniz video üzerinden tanımadığınız bir insanın neleri eleştirmesinin gerekli, neleri eleştirmesinin "pek gerekli olmadığını" belirlemeye kendini yetkili görmeniz garip. Eğer sorumun veya eleştiri yöneltmemin pek gerekli olmadığını düşünüyorsanız, cevaplamayabilirsiniz, sokaklar insanların her şeyi hakkında kendini fikir beyan etmekle yetkili gören hadsizlerle dolu zaten, kolaylıkla kapımın önüne çıkarak da böylesi hadsiz bir cevap alabilirdim.

🌸cepeuc

(24.10.18)

Sanırım sizin şöyle bir kafa karışıklığınız oluşmuş; Michelle Cousseaux, Tanisha Anderson, AurA Rosser ve bahsedilen diğer kadınlar da polis şiddeti mağduru. Aile içi şiddet demiyor. "People of colour" da şiddet görüyor, "kadın" da şiddet görüyor, haliye "people of colour bir kadın"ın şiddet görme ihtimali çok daha fazla oluyor, intersectionality de bu noktada devreye giriyor.

Kısaca sizin ilk paragrafınızdaki "Daha sonraki dörtlü olarak ise aile içi şiddet mağduru dört kadının ismini sayıyor ve salonda yalnızca dört kişi ayakta kalkıyor." cümleniz ve ona bağlı olarak söyledikleriniz doğru değil. Netleştirmek istedim.

sopiro

(24.10.18)

"Kaldı ki videonun devamını izlerseniz konuşmacı bu deneydeki ulaştığı farkındalık farkına vurguyla pek çok farklı sonuç çıkarıyor, bu sonuçları da, kümülatif olarak, oluşturduğu teorinin kanıtları olarak kullanıyor."
Iste bunun icin ozellikle soyledim devamini izlemedigimi zaten. Yani devaminda boyle bir sey varsa o zaman bir sey diyemem anlamina geliyor bu.
Bana soracak olursaniz kadinin yaptigi kiyaslama zaten hepten hatali bir sefer.

Neyi nasil algiladiniz bilmiyorum ama "yetkili gormek" derken, burada siz de fikir belirtmisniz ben de sizin gibi fikir belirtiyorum. Kendimizi fikir belirtmeye yetkili gormeyeceksek neye cevap verecegiz ki bu baslik altinda?
Bakin siz de bu videodaki kadini elestrimissiniz, kendiniz buna "yetkili" goruyorsunuz. Naasil yetkili goruyorsunuz kendinizi ki? Sizin argumaninizdan gidersek bu soru cikiyor.
He bana sorarsaniz gayet de yetkiniz var elestirmeye, ben de elestirdim zaten. Cevabimda bir hadsizlik yok, sadece kadinin ypatigi "mantiksiz" karsilastirmayi elestirilecek kadar onemsemedim. Sadece karsilastirma uzerinden konusarak yani.
Bu karsilastirma uzerinden gidip nereye variyor bilmedigim icin boyle soyledim, sonrasini izlemedigimi o yuzden belirttim. Yani ilk bakista sadece dikkat cekip farkindalik yaratip dinleyiciyi cezbetme amacli bir sey gibi gozukuyordu. Eger boyle degil ise hakli olabirsiniz gayet de. Konusmanin ilerisinde bu karsilastirma uzerinden gidiyorsa o zaman elestiriye degecek oldugunu dusndugum mesajini vermistim zaten.
Ki ben de elestirirdim.
Fikir beyan "hadsizlik" olmuyor yalniz. Eger oyleyse siz de hadsizlik yapmis olursunuz zaten. "Ben erkek olduğum için sen ne anlarsın aslanımcıları da beklerim" demissiniz ama cok daha hafifine bile tahammulunuz yok.

stavro

(24.10.18)

@sopiro teşekkürler, ben nedense ilk izlediğimde durduk yere aile içi şiddet mağduru olduklarını çıkarmışım videodan. Siz söyleyince tekrar baktım ve öyle olmadığını gördüm, haklısınız. Burada da, stavro'nun belirttiği, karşılaştırmanın sayı yönden adil olmaması kısmı geriye kalıyor ama bu haliyle artık o kadar da adaletsiz gelmedi bana. Teşekkürler.

@stavro Bana sorarsanız bir fikri eleştirmek ile o fikre gerek görmemek arasında önemli derecede fark var. Fikrinizin "eleştiri yanlış" kısmıyla hiçbir problemim yok teşekkür ettiğim nokta da orası zaten; ama "bu eleştiriye gerek yok" kısmının hadsizlik olduğunu düşünüyorum.

🌸cepeuc

(24.10.18)

Sopironun söylediğini söylemeye geldim.

Gelmişken söyleyeyim sorunun sahibine katılıyorum, bir görüşü eleştirmekle gereksiz bulmak arasında fark var. Stavro herhangi bir otoriter topluma bakarak hangisinin sık sık kullanıldığını rahatlıkla görebilirsin. Hadsizlik lafı belki ağır ama türkiyede yaşadığımız için bu tavırdan kolaylıkla bıkılabiliyor.

gonulsever

(24.10.18)

(2)

Starbucks ve Gloria jeans

etna

Ya da kahve diyarı veya coffemaniaBuralarda granül kahve satılıyor mu?

Ya da kahve diyarı veya coffemania
Buralarda granül kahve satılıyor mu?

etna

(20.10.18)

Onlar yapmıyor ama paket olarak size satıyorlar starbucksta.

sopiro

(20.10.18)

çözünebilir kahve demek istediyseniz starbucks via vardı.

inheritance

(22.10.18)

(8)

Gözlük camının cıncık gibi olmaması sorunu.

zxcd

Yıkıyorum, sabunluyorum, özel solüsyonla siliyorum yok olmuyor. Hep bir buğu, toz ve kir. Niçin cam gibi olmuyor?Ne yapmak lazım?Çözüm bulamazsam yarın aldığım yere gideceğim.

Yıkıyorum, sabunluyorum, özel solüsyonla siliyorum yok olmuyor. Hep bir buğu, toz ve kir.
Niçin cam gibi olmuyor?
Ne yapmak lazım?
Çözüm bulamazsam yarın aldığım yere gideceğim.

zxcd

(18.10.18)

o solüsyonlar hep daha beter yapıyor, sildikçe daha da bulaşıyor vs tam bir korkunçluk.
Ben yıkamaktan başka bir çözüm göremiyorum, o da uzun vadeli değil gerçi ama uzun vadeli bir çözümü olduğunu sanmıyorum zaten.

sopiro

(18.10.18)

Günlük olsa yine iyi. Saatte bir kir oluyor.

🌸zxcd

(18.10.18)

Cıncık? Adanalılar kullaniyodu sanirim bu tabiri ama anlamini hatirlamiyorum tam :D

Watsons'da opticare diye gözlük temizleme mendili satiliyo ıslak olarak. 50li set şeklinde. Onlar güzel baya. Onun dışında sıvı sabun ve suyla guzelce yıkayip sonra mikrofiber bezle kurulayabilirsin ama çerçeve metalse açilip kapanma yerleri paslanabiliyor.

nundu

(18.10.18)

el sabununu köpürttükten sonra yıkayabilirsiniz. misler gibi oluyor.

3-5 yıllık camsa, değiştirin.

fever

(18.10.18)

Dün aldım ve olmuyor. Cam gibi tertemiz olmuyor.

🌸zxcd

(18.10.18)

Watsons da opticare diye alkollü mendiller var. Onlar en iyisi.

catch the arrow

(18.10.18)

camınız kalitesiz sanırım. garantisi varsa götürün.

nice tnetennba

(18.10.18)

benim tek bi bölge öyleydi, acayip temizleme makinelerine bile soktum yine bana mısın demedi, çizik desen değil yapışık kir gibiydi, mecburen camları değiştirdim ve dünya varmış diyorum. hidrofobik camlar bu konuda çok iyi, kirlenme konusunda dert olmaz.

mehmed resad

(18.10.18)

(13)

çocuklarla girilen komik diyaloglar

zxcd

Bu başlığa abone olan @romica isimli yazarın girdilerini okuyunca resmen sinir krizi geçirmeye ramak kalıyor. Arkadaş hep mi saçma şeyler paylaşır, hem mi yarısı uyduruk ve yapmacık olur. Bir de ne zaman sözlüğe girsem bu başlık çıkıyor, okumadan önce yazana bakıyorum sövüp geçiyorum. Sizlerde sinir

zxcd

(18.10.18)

Ne sinirlenecem engelle gitsin.

FeykIM

(18.10.18)

Klasik çocukların kendi ebeveynlerine sevimli, dışarıdan bakanlara itici gelmesi durumu. Ben sözlüğü okumayarak bu sorundan kurtuluyorum.

sopiro

(18.10.18)

Valla çocuklardan nefret eden biri olarak o başlıkta bana komik gelen entryler genelde ona ait oluyor. Bi yapmacilik da görmedim. Niye sinir oldunuz ki siz?

nundu

(18.10.18)

Hay babana rahmet ya. Ben de debede görünce herhalde bir mal benim diyodum. İki yaşındayken tespit yapıyo çocuk falan. Nasıl debeye sokuyor bu insanlar bunları diye çok düşündüm. Bir de o başlıkta bazen gerçekten güldüren şeyler oluyor yani ama bu nedir abi başlık romicanın çocukları olmuş resmen.

Giovanni Pipitto

(18.10.18)

Kendisinin bi entrysini vardı yapmacik ya da uydurma olması ile alakalı.

Önce şunu okuyalim
eksisozluk.com

Aciklamasi da şöyle bişeydi;
Ben bu entryi 'geçen benim çocuk trafikte kötü sürüş yapan bir adama horoz bu çocuk dedi. Meğer babası o...pu çocuğu diye kufrediyormus da onu yanlış anlamış.' şeklinde yazsam kimse gülmezdi.

Böyle bakınca mantıklı aslında.

Haa bana da yapmacık ve gerçeklerden uzak geliyor. O ayrı mesele.

elorelia

(18.10.18)

ben de uyuz oluyordum.

nickimin hakkini veremedim

(18.10.18)

yani kendisi de gerçek hayatta editördü sanırım o yüzden biraz kurgu oluyor entrylerinde. ama beni rahatsız etmiyor bu durum. komedyenlerin uydurmasyon olayları yaşanmış olarak sunması gibi bir şey bana kalırsa. de'yi nerede ayrı yazacağınızı bilememenize daha çok sinir oldum ben mesela :P

slow like honey

(18.10.18)

Biraz baktım da olayın kahramanı genel olarak ege. Diğer çocuğu pek sevmiyor sanırım. 2006 tarihli entryleri var bir de. Enterasan bir azim. Cocuklarla degil de ergenlerle girilen komik (çok ama) diyaloglar başlığına geçmeli artık.

windowsguvenlikduvari

(18.10.18)

ben daha çok,
kadının 2 çocuğu var, çalışıyor, işi de yazmalı çizmeli, nasıl vakit buluyor, diye düşünüyorum. çünkü uzun uzun, sahne sahne anlatıyor. entry kalitesi bakımından daha neler var neler, romica o kadar sinir etmiyor, 10 küsur senedir okuyoruz sonuçta, belki alıştık.

kadınım, yazmalı çizmeli işim var, çocuk filan yok
buraya 5 satırdan uzun yazınca ben kendime amma yazdın be, işin gücün yok mu, diyorum.

niye ama

(18.10.18)

kendisinden haberim yoktu ama göz atınca triggerlandım. akşam akşam keyfim kaçtı.

mattiadestro

(18.10.18)

Seviyorum ben romica yı
Ege küçük kuzenime benziyor

fasulyek

(18.10.18)

Bana da itici geliyor. Denk gelince okumuyorum geçiyorum.

Amaranta ursula

(18.10.18)

romica süper ya ben seviyorum, güzel yazıyor arkadaş.

eksimeksi

(19.10.18)

(13)

duyurunun hanımefendileri şemsiye güzel mi ?

hasmetizm 2046

https://www.tchibo.com.tr/siyah-semsiye-p400123493.html?source=SUGGEST_SEARCHyağmurda renkleniyormuş kalpler yıldızlar. hediye gelse beğenir misiniz? ona göre alıcam hedaye.*şemsiyenin kalitesini biliyorum çok sağlam. bende de var düz siyah tiçibo.

www.tchibo.com.tr

yağmurda renkleniyormuş kalpler yıldızlar. hediye gelse beğenir misiniz? ona göre alıcam hedaye.

*şemsiyenin kalitesini biliyorum çok sağlam. bende de var düz siyah tiçibo.

hasmetizm 2046

(18.10.18)

ya 100 lira çok bence. hoş bişey aslında ama yani kim şemsiye sever ki? bilemedim. devamlı hediye aldığınız bi kadın ise, para da çok sorun değilse alınabilir.

elorelia

(18.10.18)

Ben kalpli şeyleri hiç beğenmiyorum.

sopiro

(18.10.18)

eskort şemsiyesi gibi asdfg. :D

datnet

(18.10.18)

şemsiyenin beğenilecek bir aksesuar olması için çok kullanılması lazım, beğenilecek kadar hayatında var mı alacağın kişinin o da önemli. ingiltere için hayatın bir parçası mesela ama o kadar yağmur almayan bir yerde yaşıyor ya da aracı vs. varsa pek de hayatına dokunan bir hediye olmayacaktır.

bi de süsü püsü çok sevmeyen kadınlar var(yukarıda da görüldüğü üzere), bunu da dikkate alarak hareket et bence.

Bruce

(18.10.18)

10 yaşında olsam sevebilirdim.

nice tnetennba

(18.10.18)

Bana şemsiye hediye etmişti bir arkadaşım normalde bordo düz bir şemsiye ıslanınca aynı renkte çiçekler çıkıyor üzerinde ilk gördüğümde o kadar sevindim ki :D bence güzel bir hediye ama bu şemsiye pek güzel değil bence

www.google.com.tr Benimki bu görsellerdeki gibi

pastörizesüt

(18.10.18)

ben de beğenmedim

aquarium

(18.10.18)

Beğenmem.

buf-e kür

(18.10.18)

tamam vurmayın şemsiye öldü, almıyorum.

🌸hasmetizm 2046

(18.10.18)

çok kötü.

kitap arasında kalmış silgi tozu

(18.10.18)

Kırmızı şemsiye al. Tchibo’da satılıyordu o da.

Lim5

(18.10.18)

Aynısını geçen yıl 69 a aldım ama benimkinde puanriye var kalp vs yok. Ben çok seviyorum.

tuborg yesili

(18.10.18)

süperrr.

eksimeksi

(19.10.18)

(60)

Kızıma bi isim bulalım mı?

Improbable

Eşimle bir türlü ortak bir isim kararlaştıramadık. Doğuma bir ay kaldı. Onun önerdiklerinden Defne'yi nedense sevemedim. Buse'ye bi bahane bulamadım ama içime de sinmedi. Benimkileri de o sevmedi. Soyadımda bulunduğundan dolayı Can'la biten ya da başlayan isimler ile Türkçe karakter (ö,ü,ğ,ş,ç) içer

Eşimle bir türlü ortak bir isim kararlaştıramadık. Doğuma bir ay kaldı.
Onun önerdiklerinden Defne'yi nedense sevemedim. Buse'ye bi bahane bulamadım ama içime de sinmedi. Benimkileri de o sevmedi.

Soyadımda bulunduğundan dolayı Can'la biten ya da başlayan isimler ile Türkçe karakter (ö,ü,ğ,ş,ç) içeren isimler düşünmüyoruz, "i" olabilir.
Çok revaçta olmayan ama saçma sapan da olmayan isim önerilerine açığız :)

Improbable

(18.10.18)

Zeynep

sta

(18.10.18)

leyla olsun. gayet uluslararası bir isim ayrıca retro havası da var :/

zgrydn

(18.10.18)

Verda

edit: ay inanılmaz, bugüne kadar hiç @in vino veritas'ın söylediği gibi anlaşılabileceğini düşünmemiştim. Şu anda fark ettim. :)
Aslında Türkçe'de "gül" anlamına geliyor, hatta esperanto'da da "yeşil" demek, kısa seslilerle okunuyor ama.

sopiro

(18.10.18)

damla, yasemin

killerbee

(18.10.18)

Çok revaçta olsa da en sevdğim kız ismi Zeynep. Daha nadir kullanılan bir isim olsun derseniz Miray olabilir.

cowboy

(18.10.18)

ipek :)

silah taciri

(18.10.18)

tam zeynep demeye gelmistim ben de. bu gidisle tekrar zeynep patlamasi yasanacak bu yillarda dogan bebeklerde epey revacta anlasilan :)

bir de deniz guzel isimdir.

verda cok guzelmis ama, sacma sapan ortamlarda dalga konusu olabilir, yurt disinda buyumeyecekse sinir olabilir ergenlik doneminde :(

in vino veritas

(18.10.18)

su ipek elçin.

kızım olsa su koyarım.

lata

(18.10.18)

melodi

veritaslibertas

(18.10.18)

pamir,

buiret

(18.10.18)

pulera

wittgenstein

(18.10.18)

İpek, Zeynep

mysql34

(18.10.18)

leyla +1

orijinal nick bulamadim

(18.10.18)

doğduğunda kucağına al ve kendisine bak, ismi aklına düşecektir.

kızım doğmadan önce ismini belirlemiştik, hatice sena. kızımı doğumhaneden kucağıma verdiklerinde bu kızın adı "deniz" dedim. deniz koyduk.

deniz gözlü kuru kızım benim :)

sağlıklı sıhhatli kucağınıza almanız temennisiyle..

lostys

(18.10.18)

bu başlıkların hepsine leyla yazıp gidiyorum. çok güzel bi isim. :(

nice tnetennba

(18.10.18)

“EVA” yaratılan ilk kadın demek. Eşim rus adını andırıyor diye koydurmamıştı çok pişmanım.

Not: kızımın adı defne :)

insomnia

(18.10.18)

aleyna

tabudeviren

(18.10.18)

Derya
"eva" cok zorlama bir isim. Egreti durur. "bu isim farkli bir isim koyalim arzusuyla yanip tutusularak konuldu" diye bagiriyor.

stavro

(18.10.18)

FİRUZE

mehmed resad

(18.10.18)

eva, elişi kağıt demek.
kızla karton diye dalga geçerlerdi, iyi ki eva ismini koymamışsınız.

nice tnetennba

(18.10.18)

Eva dediğiniz Havva değil mi zaten?

Ada, deniz, nehir, sema, güneş; doğa ile ilgili isimleri seviyorum.

peggy

(18.10.18)

mavi ismini genelde saçma buluyolar ben çok seviyorum ama.

muslugubozukhayrat

(18.10.18)

bükre
buğlem
ecrin
ravza
ebrar
ceylin

bunlari koymayin

exlibris

(18.10.18)

defne gayet güzel bi isim bence. buse çok çirkin ve gereğinden fazla kullanılmış evet.

burada yazılanlardan zeynep ve leyla çok övülmüş ama bence ikisi de köylü kızı ismi, fonetik olarak da kulağa hoş geldiklerini düşünmüyorum.

buraya yazılanlardan güzel olanlar damla, deniz, ipek, nil.

Ben çocuk sahibi olmak istemiyorum ama Eftelya adında bir kızımın olmasını çok isterdim mesela. Denizkızı demek ve eftelya şarkısını çok severdim küçükken. Onun dışında deniz ismini verebilirdim. Uluslararası bir isim olsun derseniz Melisa da fena değil. İlayda da yine çok sevdiğim isimlerden.

@sopiro

Verde Latince yeşil demek. Esperento da Latince kökenli bir yapay dil. Çoğu kelimesi Latinceyi andırıyor.

nundu

(18.10.18)

Ben kesinlikle iki isim koymanız gerektiğini söylemeye geldim, ergenliğinde ya da gençlinde birini kullanmazsa diğerini kullanır günlük hayatta. İsterse ikisini birden de kulanır.

Fonetik olarak birbirine ve soy isme uygun iki isim koyun, allah sağlıkla büyütmeyi nasip etsin.

John Bloor

(18.10.18)

iki isim koymayın
soyadında var diye can olmasın demişsin ama isim ve soyismin ilk hecesi aynıysa isim çok güzel okunuyor. cansu candan gibi mesela. defne ismi de çok güzel ayrıca bence ısınmaya çalış. buse bence de kötü isim. cemre de düşünülebilir.

prasinos

(18.10.18)

Arabça isim koymayin su küresellesen dünyada nolur :( sonra yurtdisinda adamlar gelip "sizin alfabeniz karisik zor olmuyo mu tersten yazmak?" Diyorlar.

icim urperiyor

(18.10.18)

çiçek

aşk

buğu

büyü

hasmetizm 2046

(18.10.18)

Deniz ilk ismi ikinciyi ne istersen o olsun.

arockm

(18.10.18)

elif ya da zeynep

mis gibi isimler.

alt4y

(18.10.18)

"Leyla", you've got me on my knees...

kitap arasında kalmış silgi tozu

(18.10.18)

İki isimli biri olarak iki isim bence koyun. Gerçi erkeğim ben, kız olunca ileride evlenme işiyle falan brezilyalı futbolcuya dönme riski de var ama iki isim karizması cidden olan bi şey. Hele anlamsal ve fonetik olarak uyumlu iki isim bulursanız sırf isimle etkileyebilir etrafındakileri.

Ama sakın biri eski babaanne adı, biri modern ad koymayın. Mesela yukarıda @lostys nin yazdığı hatice sena çok kötü bir kombinasyon. O kız hayatı boyunca Sena'yı kullanacak, çünkü Hatice çirkin bir isim ama okulda hocaları Hatice diycek yoklamada falan. Hiiiç gerek yok. İki ismi de modern, kaliteli isimler olsun. O zaman sıkıntı olmaz

nundu

(18.10.18)

deniz +1 genel olarak doğa ile ilgili isimler olabilir

aquarium

(18.10.18)

Elvan

beetlejuice

(18.10.18)

Iki isimli bir kadin olarak "koymayin" demeye geldim. Aslinda bir avantaji var. Cok bilinen kombinasyonlar yapmazsaniz isim tek olur, bircok acidan bu onemli. Ama uzun isimler olunca, bir de unvanli bir iste calisirsa, is cigrindan cikabiliyor. Ornek, Doktor Ogretim Uyesi Ilayda Defne Cansuyu Hatipoglu. (Sonuncu esin soyismi. Ismi tamamen salladim)

Iki isim koyacaksaniz kisa isimler olsun. Bana da tek isim karizmasi diye bir sey varmis gibi geliyor mesela.

evrim halkasi

(18.10.18)

Ece

pati

(18.10.18)

eylül

Neill

(18.10.18)

karya

since1907

(18.10.18)

Leyla
Yasemin
Zeynep
Amber

dedim ben sana

(18.10.18)

Zeynep yazılmış.
Nihal olabilir.

koseli cember

(18.10.18)

Derin ismini çok seviyorum ben. Unisex olması fark etmez.

Leyla da güzeldir.

(Antin kuntin isimlere kıl olan herkes kızına Elif ya da Zeynep ismini veriyor diye korkmaya başladım)

lcha

(18.10.18)

defne çok güzel bence de.
yeşim de fena değil.
hande de iyidir.
şeyda ismine objektif olamıyorum bence çok güzel.
leyla koymayın :(

Bruce

(18.10.18)

zeynep, funda, leyla, yağmur, yıldız

makarnavodka

(18.10.18)

Benim kızımın adı Gülce. Tavsiye ederim. Duyanlar çok beğeniyor ismi.

deveyi diken adamin ta kendisi

(18.10.18)

2,5 yaşında kız babası olarak yanıtlıyorum;
defne ismi bu dönem çok moda. defne, duru vs bunlar. 20 sene sonra herkes defne. güzel isim ama çok tüketilmiş.
isim konusu biraz şans işi. karşılaştığınız ve etkilediğiniz biri, bir roman karakteri, rüyanızda gördüğünüz bir isim, vs çeşitli kanallardan kafanızda yer etmiş ve sizi bir şekilde etkilemiş bir isim yoksa bulmak zor.
bade, ece, yaz, nehir.. yani o kadar çok ihtimal var ki. bir isimler sözlüğü alın ve sayfa sayfa inceleyin. içlerinden 20 kadar seçin. sonra ortaklaşa 10 adet eleyin. diğerlerini eşinizle ayrı ayrı puanlayın. en çok puanı alanı yapıştırın :)
sağlıkla kucağınıza alırsınız umarım.

stanley weber

(18.10.18)

Berlin

kafadanbacakli

(18.10.18)

ceyda ( kızım olur kendileri )

jamswety

(18.10.18)

Ben kızım olursa derin koyucam. Defne ismini ben de sevmiyorum neden bu kadar seviliyor onu da hiç anlamıyorum. Buseyi de severim bence nazik bir isim. Kendi ismimi de seviyorum ama kimse önermemiş üzdü

pastörizesüt

(18.10.18)

gülnihal

birdposing

(18.10.18)

piraye.

naksidil

(18.10.18)

Gülce demeye gelmiştim.

Lim5

(18.10.18)

İsim söylemeye değil de teknik söylemeye geldim:)

Kardeşimle isimlerimiz, annemle babamın şarkısında geçen kelimelerden oluştuğu için çok anlamlı geliyor ailecek bize..

Ne bileyim ilk buluştuğunuz yerle ilgili, ortak çok sevdiğiniz bir şey/bir yer vb eşinizle aranızda bir anlamı olsa daha güzel değil mi:)

Eski romantiklerden kimler kaldı azizim:))

lambada

(18.10.18)

ne çok leyla denmiş. bana da aksine itici geliyor leyla ismi. genel olarak çiçek adlarını da pek sevmiyorum. ben kelimelerin bir ruhunun olduğunu ve ismin insanın karakterine etkisi olduğunu düşünürüm. ondan heralde çiçek isimleri bende dışı güzel içi boş bir his verir.
ben olsam bir nesne adından ziyade bir karakter özelliğini yansıtan bir şey veya olay ismi verirdim heralde. gerçek dünyada etkisi olup tepki yaratabilecek bir olay adı mesela. Örn; rüzgar, tayfun (erkek olsa), deniz, evren(üzerine düşünülebilecek gizemli bir olgu) gibi. Ya da x yapan kadın, bilge kadın, hükmeden kadın, adaletli kadın vs anlamlarına gelen isimler/bu anlamlardaki mitolojik tanrıça/tanrı isimleri (çok abes olmayacak şekilde).

Benim ismim mesela ucundan Havva'ya kadar gidiyor. İlk kadın düşüncesi benim çok hoşuma gidiyor.

Bunun dışında Umay. Söylemesi yazması kolay. Türk mitolojisinde ana tanrıçadır.

Ek olarak Eva +1. Eva isimli bi dövmeci hatun var Türk. Çok da güzel hatun, çok hoşuma gidiyor.

kozmosta bir nokta

(18.10.18)

Nesil

Dylan Murphy

(18.10.18)

SU +1

cooperr

(18.10.18)

Asya.

Amaranta ursula

(18.10.18)

Defne yurtdışında da daphne adı olduğu için enternasyonel isim olarak düşünülebilir. Ben m harfini çok seviyorum. Maya ve mabel isimlerini de lakin kızıma koymaya cesaret eder miyim bilmiyorum olursa.

mabesa

(18.10.18)

leyla koymayın o ne öyle arapça isim kimse leyla koymasın bence. eva da kötü geldi bana ama bildiğim tek eva şu arkadaş: www.google.com.tr olduğundan da olabilir bilemedim.

gökçe güzel isim bence gökçe koyun.

nrmnm

(18.10.18)

www.instagram.com bahsettiğim eva bu eva. bence çok güzel bir eva <3

kozmosta bir nokta

(19.10.18)

umay

elma

(19.10.18)

(11)

Sabahın bu saatlerinde?...

Dylan Murphy

Evet, neler yapıyorsunuz, yaptınız? Var mı ayakta olan?

Dylan Murphy

(18.10.18)

Hastaneye gitmek için yola çıkacağım yarım saate kadar.

sutlu nescafe

(18.10.18)

Ucaktan inecegim.

fever

(18.10.18)

Film izliyorum

Vse budet horosho

(18.10.18)

Alarmdan önce uyandım. Kalkıp ütü yapacağım az sonra.

datnet

(18.10.18)

Laboratuvar sınavım var çalışarak sabahladım.

sys coyg

(18.10.18)

anasını satayım haftanın 4 günü 8.30 dersim var erken kalkmak zorundayım ama kalkamıyorum, bugün öğlen gidicem 06.30 da uyandım ve yatamıyorum.. murphy rulez galiba

lata

(18.10.18)

Normalde spora gidiyorum, ama bugün değil. Yulaf yiyorum şu an, müzik vs:

sopiro

(18.10.18)

İşe gideceğim birazdan

rakicandir

(18.10.18)

seks.

teritori

(18.10.18)

Staja geldim. Erken kalkmak berbat bir şey.

ovungec zeus

(18.10.18)

sabah uyanıp evi süpürdüm :') neden bu saatte yaptım bilmiyorum. kahvaltı yapıyorum, birazdan bokula gitmek üzere evden cikacagim

yuvarlanantencereninkapagi

(18.10.18)

(21)

Ağzı laf yapan erkeğin kazanova damgası yemesi

Bruce

Üst üste 3. oldu, artık kendimden şüphe eder hale geldim.
Yeni tanışılan kadınlar dedi bunu, "ayh sen çok kazanovasındır hahayt" şeklinde. 2siyle flört amaçlı tanışıldı, biriyle rastgele. Tamam ağzım laf yapar, flörtöz konuşana karşılığını da veririm ama ne kazanova bir tipim var ne de kazanova olacak azmim; bunu söyleyenlerin hiç birine yaldır yaldır koşmadım.

Çok cinsiyetçi bir yaklaşım değil mi bu, her seksi kadını hafifmeşrep sanmakla aynı şey değil mi? Ben bu özelliğimi illa ki itlik serserilik amaçlı mı kullanıyor olmalıyım, rahatsız edici bir bakış açısı değil mi bu?

Ağzı laf yapan, "şeytan tüylü" erkekler sizde "bu çok kazanovadır" intibası oluşturuyor mu?

Bruce

(17.10.18)

evet,

Çünkü konuşkan, girişken bir tipsin

damla sakızlı dondurma

(17.10.18)

duruşunu, konuşma tarzını vs de dikkate alırım. genelleme yapmak yanlış ama genel olarak öyle bir intiba yaratır bende de.

tabirimekruh

(17.10.18)

Ağzının hangi konularda laf yaptigina gore degisir ama genel olarak evet oluşturuyor.

aquarium

(17.10.18)

@damla sakızlı dondurma, peki öyleyim diye birlikte olduğu insana saygı duymayan, gözü dışarıda biri olmak zorunda mıyım? Bu beni güvenilmez biri mi yapmak zorunda?

🌸Bruce

(17.10.18)

Hayir, cinsiyetci bir yaklasim degil. Seksi kadini hafifmesrep sanmak da degil.
Bu tur on kabuller yoktan varolmaz, gercek verilerden beslenerek ortaya cikar.
Bu tarz bakic acilari etik olmayabilir belki ama cinsiyetci kesinlikle degil.

stavro

(17.10.18)

ben öyle olduğunu soylemedim ki, girişken biri özgüvenli durur. Altından bu adam güvenilmez anlamını çıkarmak uçuk. Sen karşındakini buna ikna edebilirsin, ha ikna olmuyosa ciddi bir şey gördü demektir, ama bizimki basit bir önyargı, yıkılması tabi mümkün.

damla sakızlı dondurma

(17.10.18)

Ama kazanova demek "sen benimle birlikteyken başkalarına da bakarsın" demek olmuyor mu? Direkt bu benzetme kullanıldı çünkü, ve söylenme şekli de bu imayı içeriyordu.

Yıkılması tabii ki mümkün ama en baştan bu şekilde yaklaşmak ve hatta yaftalamak "hmm bu kesin veriyordur" demekle aynı çirkinlikte bence.

🌸Bruce

(17.10.18)

belki de kazanova olmanı istiyorlardır aslında?

proletarier aller lander vereinigt euch

(17.10.18)

@proletarier aller lander vereinigt euch, kesinlikle!

Süper tespit. Bunları söylerlerken bir yandan da flörte devam ettiler çünkü, bu durumdan etkilenmişe benziyorlardı. Al sana "efendi yerine piç erkeği tercih eden kadın" profili. Kazanova olmadığımı kanıtlar davranışlarda bulunsam soğuyacaklar belki de, dimi.

🌸Bruce

(17.10.18)

seksi kadın herkese seksapalitesini gösteriyorsa hafif meşrep görünür evet, agzı laf yapandan kastın ne bilmiyorum ama çok rahat flörtoz tipler bana da güven vermez, bir insan çok kolay iltifat ediyorsa çok kadına aynı cümleleri kurmuş oluyor genelde.

edit: sohbete devam edebilirlerkısa vadede flört etmek keyiflidir ama uzun vadeli ilişki için ideal gelmediğin için ileride sepetlenebilirsin

speranza

(18.10.18)

Ben de ağzının ne konuda laf yaptığına göre değişir diye düşünüyorum.

sopiro

(18.10.18)

@speranza, sepetlenmenin oluşabileceği bir durum yok, gönül ilişkilerinde bu konuda sorun yaşamıyorum zaten; benimle henüz tanışmış insanların intibasından yola çıkarak genel bir soru sordum. ve beklemediğim kadar haklı olduğumu gördüm; cidden de varmış böyle bir intiba. bir tane bile geleneksel kadın erkek rollerinden sıyrılmış, sağduyulu cevap veren kadın çıkmadı, ben asıl ona yanıyorum.

@aquarium ve sopiro; peki hangi konuda laf yaparsa kazanova oluyor? ağzı laf yapmak demek konuşkan, hazırcevap, dinlemesi keyifli gibilerinden anlaşılmıyor mu? ağzı laf yapan biri diyince spesifik konular gelmiyor benim aklıma, kimin ne konuda bilgisi varsa o konuda daha çok konuşur ama bu tabir bana daha çok içerikten ziyade biçimle alakalı gibi geliyor.

🌸Bruce

(18.10.18)

Ben yakın zamanda yaşadığım bir tecrübeden yola çıkarak söyledim bunu aslında. Bir adamla tanışmıştım, gayet de yakışıklı vs biriydi. İş güç, hayat, edebiyat, zevkler, renkler, bunların hiçbiriyle ilgili sohbet edilemiyordu. Cevaplar hep "yoo", "evet", "hayır", "bilmem ki", ama ne zaman flört etmek ve cinsellik ile ilgili bir alana kaysa bu kısır konuşma bir dil çözülmesi, sorular cevaplar vs... Öyle olunca insan ister istemez "bu kişinin dünyayla iletişimi flört üstüne kurulu demek" diye düşünüyor, zira karşınızda çizilen profil bu.

Ha ama ağzı laf yapmak diyerek tam da benim yukarıda olmadığını söylediğim şeyi kastediyorsanız, onu ayrı tutuyorum. Basit konularda bile sohbet edebilmek, karşınızdakine manalı sorular sorabilmek, daha önce etraflıca düşünmemiş olsanız dahi size verilen datalardan argümanlar çıkarıp bir şeyleri yorumlayabilmek, karşınızdakini konuşturabilmek, bunları da uygun miktarda bir iddia ve güven ile yapabilmek... Bu şekilde konuşabilen sadece biri Türk, biri yabancı iki erkek tanıdım ben hayatımda. İkisi de en yakın iki arkadaşım. Şüphesiz vardır da, her gün denk gelmiyor insana.

sopiro

(18.10.18)

Sohbetinizin içeriği sadece kadın-erkek-flört vs ile sınırlı kaldıysa kazanova tespiti bana anlamsız geldi. İletişim çift yönlü bir şey değil mi, iki taraf belirliyor gidişatı, yönü, üslubu. Kısaca kadınların hoşuna gidecek bir iletişim biçimin var, bunu da bir miktar kullanıyorsundur demek istemişler, yani işin türkçesi güven vermedin demişler ama bu girişkenliğin hoşlarına gimiş gibi. Ben şahsen olumsuz düşünmezdim. Flört etmişim o da aynı şekilde karşılık vermiş. Karşılık varsa ilgileniyor, yoksa ilgilenmiyor diye düşünürdüm ve hoşlandıysam onu daha yakından tanımaya çalışırdım.

locococo

(18.10.18)

bunun cinsiyetçilik ile ne alakası var

"Cinsiyetçilik, bir cinsiyetin diğerinden üstün olduğunu savunan görüş ve ideolojidir."

burda bir üstünlük-aşağılık durumu var mı? ağzı laf yapan erkeğe kazanova denmesi, seksi kadına hafifmeşrep denmesi cinsiyetçilik değildir.

keşke kazanova olsan da laf yapan ağzının ekmeğini yesen

dafuq

(18.10.18)

@dafuq, cinsiyetçilik üstünlükle ilgili değildir, cinsiyetin getirdiği düşünülen özelliklere atfen yapılan ayrımcılık ya da sınıflandırmadır. ağzı laf yapan, hoşsohbet bir kadına kazanova denmiyorken erkeğe denmesi erkeklerin aldatmaya meyilli olduğu düşüncesini barındırıyor. ben ağzı laf yapan bir erkek olarak "bu aldatır" ön kabülüne maruz kalıyorum, kadın olsaydım böyle olmayacaktı. bu da basitçe cinsiyetlere biçilmiş, cinsiyetle alakası olmayan steryotip düşünceler yüzünden oluyor.

🌸Bruce

(18.10.18)

@bruce
cinsiyetçilik üstünlükle ilgilidir
www.wikizeroo.com

ülkemizde her tartışmanın arkasında oldugu gibi bunda da kavram kargaşası yatıyor.

velev ki senin dediğin gibi sınıflandırma olsun, kadınlar erkeklerden daha duygusaldır, erkeklerin ayakları kadınlardan büyük olur, kadınlar çocuklarına daha düşkün olur. bu fikirler cinsiyetçilik mi içerir yoksa büyük çoğunlukla gerçeği mi içerir?

ben cinsiyetlerin birbirleri üzerinde bir üstünlüğü olmadığına inanıyorum, dolayısıyla cinsiyetçi değilim.
ama her iki cinsiyetin bazı konularda birbirlerinden farklı olduklarını düşünüyorum. sanırım çoğunluk da böyle düşünür.

dafuq

(18.10.18)

onlara güven vermeni istedikleri için ayak yapıyorlardır belki.

- sen çok kazanovasındır :)))
+ bebeğim ya olur mu, 10 aydır sevişmiyorum, ha bi de tek eşliyim.

bir çeşit garanti altına alma durumu sanırım. onlarla seviştikten sonra başkalarına yazmanı istememişlerdir. dediklerine inanmasalar bile, o an duymak istedikleri şeyi söylemeni beklemişlerdir. "haklısın, ben kazanovanın tekiyim, senden sonra başka bir kadınla buluşmaya gideceğim." desen, iyi izlenim bırakır mısın? hayır. başkasıyla görüşüp görüşmediğin hakkında, ağzından laf almaya çalışıyor da olabilirler.

ha bence çok saçma. orası ayrı. sadşlkasşf

nice tnetennba

(18.10.18)

@dafuq,
"Daha genel olarak cinsiyete dayanan her tür ayrım, cinsel ayrımcılık olarak tanımlanabilir"
verdiğin linkte de belirttiği üzere cinsiyetçiliğin içerdiği üstünlük manası konunun sadece bir noktası. eksik yazmışım evet, cinsiyetçilik sadece üstünlükle alakalı değildir demem gerekirdi. ama bu anlatmak istediğim şeyin cinsiyetçiliği kapsamadığını göstermiyor, bir tarafın diğerinden üstün olduğunu düşünmek ayrımcılık oluyor. cinsiyete indirgenmiş, tamamen kişiliğe bağlı olumsuz özellikleri söz konusu yapınca bir cinsiyeti diğerinden altta konumlandırmış oluyorsun. erkek aldatmaya müsaittir düşüncesi erkekliğe biçilmiş bir düşük(üstünün zıttı manasında) olma durumu değil mi? bir cinsiyeti öbüründen düşük görmek üstün görmekle temelde aynı ayrımcılık değik mi? aldatmak toplumsal olarak tü kaka bir olgu ve bunun cinsiyetle alakası olmadığı konusunda hemfikiriz sanıyorum.

iki cinsiyetin birbirinden ayrı özellikleri olduğuna ben de katılıyorum zaten. hatta bir deney grubu yapsak 1000 kişilik, kadınlar mı daha çok aldatan taraf olmuş erkekler mi diye araştırsak erkeklerin daha çok çıkma ihtimalini de yok saymam. ama bu durum tanıştığın yeni bir erkeğe, bahsettiğim gibi cinsiyetin getirdiği bir özellik olmayan, konuşabilen her iki cinsiyetin de sahip olabileceği, yani bir cinsiyete has olmayan bir özellik üzerinden ayrımcılık yapmayı cinsiyetler arasındaki fark olarak değerlendiremiyorum.

🌸Bruce

(18.10.18)

Kadınlar böyle erkeklerden hoşlanır ve bunu da hiç çekinmeden söylerler, bir ilişki başladığında da sürekli "lan bu kesin beni aldatıyordur" şüphesi taşırlar.

Bir erkek kadınlarla rahat konuşuyor ve özgüveni yerindeyse, ağzı laf yapıyorsa, özellikle karşılıklı espriler yapılabiliyorsa, tip olarak da kötü değilse çapkın olarak nitelendirilir.

Bu aslında sadece bizim gibi kadın erkek arkadaşlıklarının zor olduğu toplumlarda geçerli sanki.

John Bloor

(18.10.18)

kötü bir şey gibi algıladım çünkü kötü bir şey, genlerimi birden çok dişiye aktarmak için o anki gen kurbanımı kandırmama gerek yok.

fikirlerimi biliyorsun o yüzden rahatsız olmamı da anlayabilirsin. nasıl ki kadınlar için bu tarz "cinsel ayrımcılık"(senin istediğini yazdım bak) belirten düşüncelere karşıysam erkek için olana da karşıyım. feminizmi destekleyip aynı şey erkeklere olunca sessiz kalan meriç olmamı mı uygun bulurdun? :)

🌸Bruce

(19.10.18)

(2)

bu söz franz kafka’nın mıdır?

steven anfield

“Yaşamın bana verdiği iki ders; çevreni gittikçe daralt, gereksiz kalabalıkların seni üzmesine izin verme.“ bu sözü her yerde görüyorum ama yabancı kaynak olarak bulamadım. gerçekten kafka’ya mı ait merak ettim.

steven anfield

(17.10.18)

yabancı kaynak bulamadıysan değil demektir. ben de bulamadım. çok var böyle uydurulup ünlü birine atfedilen ve sonra inanılmaz yayılan sözler. böyle bir bilgi kirliliği dönemindeyiz artık yapacak bir şey yok. sonra sırf çok yayılmış diye herkes öyle bir inanıyor ki o sözün gerçekten o kişiye ait olduğuna kimseyi aksine ikna edemiyorsun. kanıt getir desen tek kanıtları "ama google'da arayınca binlerce sonuç çıkıyor" bir tek bu kanıtla ölümüne iman ediyorlar onun doğruluğuna.

şu sözün takipçi kasan bir twitter/facebook apaçisi tarafından uydurulduğu yüz kilometre öteden bile belli oluyor gerçi.

türk yazar ve şairlerle ilgili de yayılıyor çok böyle fake söz. bak mesela bizzat duyurudan ibretlik bir vaka: archive.is

gelip burda çok emin bir şekilde birilerini hırsız diye yaftalıyorlar oysa hırsız diye yaftalanan adam o şiirin esas sahibi falan. iyi ki o duyuruyu archive.is'e kaydetmişim silinmeden. duyuruda ne kadar çok sazan ve her şeye körü körüne inanan kişiler bulunduğunun resmi olmuş.

rotten head

(17.10.18)

Neredeyse her zaman "bir ders...", "hayattan öğrendim ki..." tarzı bir laf varsa büyük düşünürlere ve yazarlara ait olmuyor zaten. Tam şimdi bir arkadaşım böyle bir mesaj gönderdi bana, başka bir yazara ait "yeni insanlarla tanışıp güvenimin kırılmasından..." falan diye gidiyor. İlk aklıma gelen şey o kişiye ait değildir oldu açıkçası. Aynı çay/kahve/rakı güzellemeleri gibi, bu "az insan, çok huzur" tarzı sözler de çoğu zaman popüler kültür saçmalıkları maalesef -fikir olarak katılsam da. Haliyle rotten head+1

sopiro

(17.10.18)

(11)

yengenize hediye

barankovan

yengenizin yarın doğum günü. ben zaten asıl hediyesini almış ve önden vermiştim. ama yarın da usülen, ederi çok olmayacak bir şeyler verebilirim gibi geliyor. var mı bi önerisi olan? 100 lirayı geçmesin

barankovan

(16.10.18)

eğer çalışıyorsa ofiste kullanabileceği bir şey.
Veya bir çiçekle gidilebilir.

teritori

(16.10.18)

çalışıyor ama işe dair her şeyi var. çiçek en son çaresiz kalırsam diye aklımda.
teşekkürler

🌸barankovan

(16.10.18)

abi eğer alternatif şeyler istersen adına böyle birşey alabilirsin. bu olmaz mama olur. ağaç dikimi olur.

www.hayatverenhediyeler.org

hononu

(16.10.18)

@hononu
ya zaten kendisi sürekli bu tarz işler yapıyor. az evvel de işyerinden aradı "x firması d gününü kutlamak adına bi barınağa bağış yapmış"
yani bunu düşündüm, bence harika bi hediye olur; ama ben daha böyle sabah uyandığında nispeten süpriz olacak bir şey bakıyorum.

🌸barankovan

(16.10.18)

hediye almışsan ve çok düşünmek istemiyorsan ofise çiçek yolla klasik yöntem. kızlar ofise çiçek gelmesini sever :)

sarlatan

(16.10.18)

Eğer seviyorsa bir tiyatro bileti falan olabilir belki, o akşam için olmasa da. Mesela Toy Istanbul'da Mutluyduk Belki Bugüne Kadar diye bir oyun var, bayağı ilginç bir şeye benziyor ve biletler 60 TL.

Ayrıca birçok kişide çikolata şaşmaz bir küçük hediye bence. Çiçek de çok güzel ve hiç "amaan geçiştirelim" denecek bir şey değil, ben cok sevinirdim biri bana çiçek yollasaydı.
Kozmetik vs sevdiği bir marka varsa hediye çeki edinebilirsiniz. Kitapçı da olur.
Hep kullandığını bildiğiniz bir şey varsa ondan bir tane daha alabilirsiniz.

sopiro

(16.10.18)

istanbul'da yaşıyorsanız jacqueline cookies'ten süt ve kurabiye paketi yollayabilirsiniz. sabah sendromu için güzel bir açılış olur bence. çok taze ve güzel butik kurabiyeler yapıyorlar.

muslugubozukhayrat

(16.10.18)

bi süredir vegan kendisi. çikolata, süt, kurabiye eleniyor.
kozmetikte de bu sıra baya diken üstünde. firmaları araştırıyor, hangisi vegan hangisi hayvan deneyi yapıyor, vs. olarak.

@sarlatan - çiçek aklımda. ama daha çok uyanınca, işe gitmeden verebilecek birşey bakıyorum. olmazsa çiçek olur.
@sopiro - bahsettiğin oyunu araştırıcam. teşekkür ederim.. kozmetik için: bi süredir vegan kendisi. kozmetikte de bu sıra baya diken üstünde. firmaları araştırıyor, hangisi vegan hangisi hayvan deneyi yapıyor, vs. olarak. kitap da zaten aklımda. istediği bi kitap vardı.
@muslugubozukhayrat - harika bi fikir ama vegan malesef

🌸barankovan

(16.10.18)

Teşekkürler.
Yukarıda bahsedilen websitesinde vegan cookie de var, aklınızda olsun.
Belki bir vegan paketi yapabilirsiniz o halde. Veganbakkal'dan edinilmiş şeyler olur, kurme gibi, Rossman'daki vegan jelibonlar gibi atıştırmalık ufak tefek şeylerden oluşan bir kutu olabilir, ofisinde tutar. Asıl hediyesini vermişsiniz zaten.

Ayrıca Rossman'da satılan Isana markalı ürünlerin çoğu vegan, ve Alterra diye bir marka daha var orada.

sopiro

(16.10.18)

@sopiro, tam onu diyecektim yazmışsınız. söylediğim yer vegan seçenekler de yapıyor.

muslugubozukhayrat

(16.10.18)

@muslugubozukhayrat ve sopiro
sitede vegan kurabiye seçeneklerini görünce kararımı verdim. çok teşekkürler.

fikir beyan eden herkese teşekkür edeirm.

🌸barankovan

(16.10.18)

(10)

cocukluk esyalari

in vino veritas

birkac kiyafet, ufak tefek birkac oyuncak, süt dişleri, ogrencilikten kalma belgeler, karneler, öss vs. gibi sinav evraklari, yaklasik 72 ekran tuplu televizyon boyutunda bir kutu kadar esyam var. atamiyorum kiyip, ama bunca yil saklamisim bundan sonra da sonsuza kadar sakliycam gibi gorunuyor ne yapacagimi bilemedigim icin. evde bu kadar buyuk bir koliyi koyabilecek bos yerim de yok, depo, bodrum, ardiye gibi bisey de yok. sizinkileri sakliyor musunuz? nerede? dert oldu gercekten..

in vino veritas

(16.10.18)

Ben saklamıyorum. Materyal şeylere bağlanmadan yaşamaya çalışıyorum.
Fotoğraflarını çekip bilgisayarınızda saklayın diyorlar yeni dönemin popüler minimalizm guruları.

sopiro

(16.10.18)

ben saklıyorum. hatta bizim evde herkesin ki saklanıyor. benim şahsi kutumda karnelerim, barbie bebeklerim ve aksesurları (aksesuar dediğim de kocaman bir ev, araba havuz falan), bir kaç oyuncağım, içinde adım geçen her türlü belge, evrak, günlük ve anı defteri, bir kaç mektup ve kart postal var.
abim sadece karne ve evraklarını saklıyor.
yeğenimin çeşitli yaş dönemlerine ait kıyafetleri, bazı oyuncakları, karneleri, çizdiği resimler, bir kaç defteri falan saklanıyor.
eskiden çocuğum olursa ona veririm diye saklıyordum ama şimdi vermeye kıyamadığım için saklıyorum. bundan sonra da, atmam da vermem de. ben ölünce mirasçılarım düşünsün.

halanne

(16.10.18)

@halanne, benimkiler de tam olarak oyle. peki asil sorun, bunca esyayi nerde sakliyorsunuz? evim o kadar buyul degil buncacik sey icin depo da tutulmaz ;( bir de saklayip ne olacak onu bilemiyorum ama dedigin gibi kiyamiyorum da.

🌸in vino veritas

(16.10.18)

babaevinde saklayamazmısın?

sarlatan

(16.10.18)

oyuncaklarımın tamamını verdim, annem benim kızım olursa diye bana ait bir eteği saklıyor, ekoseli. günlüklerim,karnelerim,belgelerim hatta peçete,pul koleksiyonlarım falan duruyor sadece. kıyafet ve oyuncakları vermenizi öneririm. çünkü ileride kullanılma vakti geldiğinde çok olacakları için değersizleşecekler,üzülürsünüz. o günleri yansıtan bir parça ayırıp,kalanını elden çıkarmak hafifletici olur. Hem tek bir şeye anlam yüklemek daha kolay.

denef

(16.10.18)

@sarlatan, maalesef o secenek mumkun degil :(

@denef, ben de o sekilde yaptim, kiyafetlerden kasit giyilebilecek seyler degil cogunlukla ilkokul onlugu, forma gibi kiyafetler, baska kiyafet yok. oyuncak da ufacik bir iki tane sey oynanabileceginden cok kucuk ve saklamaya musait oldugundan saklaniyor. eleye eleye bir kutuya sigacak hale getirdim ama kutuyu napacagim bilemiyorum.

🌸in vino veritas

(16.10.18)

Bence o kadarcık şeyi saklayabilirsiniz. Ahşap bir sandık alıp, üstüne 2 minder atıp, cam kenarına koyabilirsiniz. Hem koltuk, hem de kutu görevi görür.

agluna

(16.10.18)

valla 3 ayrı evde parça parça duruyorlar. evrak, kağıt kısmı kendi evimde, oyuncaklar yazlıkta, diğerleri annemin evinde. gerçi hepsini bir araya getirmeye çalışsam ki üşeniyorum ne zaman var ne de enerjim, güzelce paketleyip kutulayıp bir yatak altına, bazaya falan koyardım kendi evimde. öyle devasa yer kaplayacak boyutta değiller. evde de yer var allahtan.
kıyafet ve ezilmeyecek, buruşmayacak tarzdaki şeyleri, vakumlu hurçlara koyup yatak altına, dekoratif sandıklara falan atabilirsiniz. evrak kağıt tarzı şeyleri de güzelce dosyalayarak kitaplıkta hatta işyerinde bile muhafaza edebilirsiniz.

halanne

(16.10.18)

boş yer yoksa at. benim annem de istifçigillerden olduğu için kendi evindeki bodrumda bir sürü ıvır zıvır var. 40 sene önceki çeyiz sandığı bile duruyor, içinde benim ablamların bebeklik kıyafetleri falan filan var. benim eskilerim de orada duruyor, arada gittikçe bakıyorum, istediğim bir oyuncak bişey olursa alıyorum.

yaşadığım evde koyacak yerim olsa getirirdim ama koyacak yerim yok. senin de yoksa benim gibi baba evinde bırakabilir ya da 1-2 bişey seçip kalanı atabilirsin.
edit: baba evi seçeneği yokmuş, o halde kutudan çıkart ve dekor olarak kullanabilecekleri eve serpiştir. kağıt vs olanları da koyarsın elbet bir klasöre bir yere.

Bruce

(16.10.18)

hepsi evle beraber yandı :)

superb

(16.10.18)

(11)

Kazak sezonunu getirdiniz mi?

stavro

Tisorte devam mi? Ben hala tisort takiliyorum da etrafa baktim saka maka herkez kazaga gecmis.Naptiniz?

Tisorte devam mi? Ben hala tisort takiliyorum da etrafa baktim saka maka herkez kazaga gecmis.
Naptiniz?

stavro

(15.10.18)

haftaya en sevdim şey olan bot üstüne tişört olayı başlıyor, ama kelebeğin ömrü gibi kısacık, sonra uzun kollu gömlek, svitşort ondan da sonra kazak.

daha çok yani. bişer insan.

onemoremile

(15.10.18)

ince kazakları giyiyorum, transparan gibi olanlar yani, tişört veya askılı tişört üstüne.

sopiro

(15.10.18)

İst'da ince kazağa başladım bugün.

japon askeri

(15.10.18)

yok ya ne kazağı. ben ince gömlek,bluz üzerine blazer takılıyorum. onu da genelde elimde taşıyorum.

aquarium

(15.10.18)

gömlek spor.

datnet

(15.10.18)

istanbul'da hala göynek havası mevcut ama ay sonuna doğru değişir.

zgrydn

(15.10.18)

Kazak değil ama ince trikolara ve sweatshirtlere geçtim bayağı da oldu geçeli.

Ek: İnce giyindiğim günlerde atkı da takıyorum.
Trençkotun ya da kot ceketin üzerine atkı taktığım günler oldu geçtiğimiz hafta.
Çok üşüyen biriyim ve olabildiğince korunmaya çalışıyorum sabah erken ve akşam geç saatlerde hava ciddi soğuk oluyor.

mutekebbir

(15.10.18)

Hala tişört. Atkı takan gördüm geçen. İnanamadım. İnsanlar üşüdükleri kadar, üşüyorum demeyi de seviyorlar bence. Yani bunu mevzu yapmak güzel sanırım. Atkı o yüzden olmalı. Kazak, atkı falan çok abartı bence şuan.

İstanbul.

windowsguvenlikduvari

(15.10.18)

Herkez mi :/

Evet başladık İzmit’te.

mutlusismankedi2015

(15.10.18)

Hâlâ tişört giyiyorum. Arada gömlek giydigim de oluyor. Henüz sadece 1 kere kot ceket giydim.

Amaranta ursula

(15.10.18)

Güne güneş doğmadan başladığım için kazak, hırka, ince mont üçlüsünden birini üstüme alarak evden çıkıyorum. İçte ince gömlek ve tişört oluyor. Öğleden önce ince gömlek, öğleden sonra tişört, akşam dönerken ise tekrar hepsini giyiyorum.

İstanbul'da bir günde dört mevsim yaşanıyor. Üşüyen üşür, pişen pişer. Ben hepsini yaşıyorum aynı günde.

desdenova34

(15.10.18)

(9)

Yoğun bilgi içeren bir kitabı okurken

rakicandir

Nasıl not alıyorsunuz?

rakicandir

(15.10.18)

- Ders kitabıysa kitabın üstüne
- Ders kitabı değilse kitaba not almıyorum, ilgimi çeken yerlerin altını çiziyorum
- Çok önemli ve unutmamam gereken bilgiler varsa bunlar için ayrıca bir defterim var, oraya yazıyorum. Sonra ihtiyaca göre bilgisayara geçiriyorum notları.

monogram

(15.10.18)

Not almiyorum, ilgili sayfanin kosesini katliyorum. Dolaptaki kitaplarimin hep sayfalarinin koseleri katlidir:)

stavro

(15.10.18)

altını çiziyorum

kablelvuku

(15.10.18)

Onemli ise deftere yazarim, basit bir seyse fotosunu cekerim.

ebabil curnatasi

(15.10.18)

Kindle'da highlight özelliği var. Kitabın altını çizer gibi düşünün, ama ayrı bir dosyada saklıyor not ettiğiniz saati günü vs de ekleyerek. Sonradan bakmak kolay oluyor.

sopiro

(15.10.18)

ilk defa denediğim bir yöntem olarak google dökümanlara not alıyorum. önemli gördüğüm yerleri cümle cümle yazıyorum, cümlenin geçtiği sayfa bilgisini de kaydediyorum. meşakkatli bir şey ancak kitabı unutup gitmek daha kötü. satırların altını çizmeyi ve sayfa katlamayı sevmiyorum.

estranged

(15.10.18)

mini post-it

lamartin

(15.10.18)

Eskiden önemli bilgileri not aldığım bir defter tutardım ama zamanla fark ettim ki geri dönüp okuma sıklığım azaldı dolayısıyla yazmaya üşenir oldum. Şimdi ilgili kısım uzunsa altını çizip yanına yıldız koyuyorum. Ya da BBÖ (Bak bu önemli) yazıyorum. Ama sözkonusu kısım kısa ise deftere yazdığım da oluyor.

Amaranta ursula

(15.10.18)

e-kitap highlight +1
e-kitabın en büyük nimetlerinden biri zaten, bu notları derli toplu görüyorsun.

Bruce

(15.10.18)

(9)

Bugün İstanbul

bana her yer cehennem

Bugün İstanbul'a geliyorum bir görüşme içinMuhtemelen 12 gibi biterNe yapayım bu saatten sonra geri mi döneyim kuru kuru

Bugün İstanbul'a geliyorum bir görüşme için
Muhtemelen 12 gibi biter
Ne yapayım bu saatten sonra geri mi döneyim kuru kuru

bana her yer cehennem

(15.10.18)

neresine geliyorsun dostum? çekmeköy, sefaköy, silivri, pendik?

datnet

(15.10.18)

sabah köprüdeki intihar vakası sebebi ile her yer kilit haberin olsun.
muhtemelen trafikten ötürü hemen kaçmak isteyeceksin.

nereden geldiğin ve nerede görüşme yapacağını söyle ki alternati sunalım.

edit: hava yağmurlu bu arada haberin olsun.

teritori

(15.10.18)

@datnet Göztepe ye

🌸bana her yer cehennem

(15.10.18)

Arabayla geldiyseniz, arabayı anadolu yakasında bırakıp vapurla karşıya geçip ortaköy, bebek, istinye vs açık hava takılabilirsiniz biraz belki.
Ben olsaydım hemen dönerdim gerçi. :)

sopiro

(15.10.18)

modaya gidip bir kahve iç
or
caddeye gidip bir yemek ye, bira iç

rewlack

(15.10.18)

Emaar'a gel. yazılanların hepsini yapabilirsin.

since1907

(15.10.18)

Moda +1

Dondurma al, sahilde yürü, sonra bir çay iç.

monogram

(15.10.18)

Göztepe parkında dolaşabilirsin

mirafiori

(15.10.18)

göztepe parkına gidebilirsin ardından kalamış ya da kadıköy güzel olur.

muslugubozukhayrat

(15.10.18)

(3)

adorno

unserrommel1891

Domination delegates the physical violence on which it rests to the dominated."Egemenlik, üzerinde hakim olduğu fiziksel şiddeti temsil eder." şeklinde çevirmiş translate. bana anlamsız geldi, özellikle 'rest' i nasıl anlamamız gerekiyor? özellikle "it rests to the dominated" kısmı kafamı karıştırıy

Domination delegates the physical violence on which it rests to the dominated.

"Egemenlik, üzerinde hakim olduğu fiziksel şiddeti temsil eder." şeklinde çevirmiş translate. bana anlamsız geldi, özellikle 'rest' i nasıl anlamamız gerekiyor? özellikle "it rests to the dominated" kısmı kafamı karıştırıyor.

unserrommel1891

(14.10.18)

Domination delegates the PHYSICAL VIOLENCE,>>>> WHICH IT RESTS>>>>>>to the dominated.

which it rests baştakine ve physical violence'a referans veriyor-içine alıyor daha dogrusu. Devrik cümle gibi dusun. which it rests ile biten bir cümle aslında bu.

which it rests i bir şemsiye gibi düşünün.

binder dandet

(14.10.18)

It rests to the dominated demiyor.
(Domination)(delegates)(the physical violence on which it rests)(to the dominated) diye düşünün.
Domination'ın egemenlik olması da biraz acayip geliyor kulağa ama hadi öyle devam edelim. Egemenlik, temelini oluşturan fiziksel şiddeti, domine ettiklerine delege eder diye berbat şekilde çevirmek isterim. Zira anlamdan ziyade cümlenin nasıl gruplandığına vurgu yapmaya çalışıyorum.

Domination rests on physical violence. It delegates this violence to the dominated, diye düşünün yani.

sopiro

(14.10.18)

Egemenlik, fiziksel şiddet yetkisini, üzerine yaslandığı kimseye/dayandığı kimseye karşı temsil eder(kullanır).

rest: 'dayandığı', 'yaslandığı' gibi oluyor.

"it rests to the dominated": Yani egemenlik kavramının üzerinde yükseldiği, temellendiği, egemenlik yetkisinin ve egemenlerin altında kalan.

edit: temizlik ve düzeltme.

ek: 'rest' kelimesi sadece dinlenmek manasında değil, bir şeyin üzerinde serbest halde durma veya ona yaslanma anlamları da çıkar.

ör: A book is resting on the surface of a table.

idexo

(14.10.18)

(1)

kıvırcık saç için şampuan önerisi

euteamo

Selamlar,Uzun süredir john frieda nın şampuan-saç kremi-spreylerini kullanıyordum ve çok memnundum ama inanılmaz zam gelmiş bu ürünlere. 24 TL ye aldığım ürünler olmuş 74 TL. daha uyuguna alabileceğim benzer ürünler önerebilir misiniz? --işte bunlar hep fakirlik--şimdiden teşekkürler

Selamlar,

Uzun süredir john frieda nın şampuan-saç kremi-spreylerini kullanıyordum ve çok memnundum ama inanılmaz zam gelmiş bu ürünlere. 24 TL ye aldığım ürünler olmuş 74 TL. daha uyuguna alabileceğim benzer ürünler önerebilir misiniz? --işte bunlar hep fakirlik--

şimdiden teşekkürler

euteamo

(13.10.18)

Ogx veya syoss

sopiro

(13.10.18)

(4)

İstanbul'da mekan önerisi

rndxco

Selamlar, sevgilimin dogumgunu icin bir mekan arıyorumBu birlikte ilk dogumgunumuz o yuzden şık bir yemek ayarlamak istedim. Ama bu şık mekan cuzdanimi bin yıllık soymazsa da harika olur. Avrupa yakasindan onerilerinizi beklerim :)

Selamlar, sevgilimin dogumgunu icin bir mekan arıyorum
Bu birlikte ilk dogumgunumuz o yuzden şık bir yemek ayarlamak istedim. Ama bu şık mekan cuzdanimi bin yıllık soymazsa da harika olur. Avrupa yakasindan onerilerinizi beklerim :)

rndxco

(12.10.18)

Hafiften romantik, basbasa olacagim sade bir mkan iyi olur dersen Nisantasi'da Chocolate var. Los isikli sevgiliyle gitmelik bir yer.

stavro

(12.10.18)

www.zomato.com

Bruce

(12.10.18)

Akşam gidecekseniz manzarası çok güzel olduğundan Taksim'de Litera'yı tavsiye ederim. Soygunculuk kavramınızı bilemedim tabii, neyi ne kadar pahalı bulursunuz. Ben romantik sebeplerle değil de yabancı arkadaşlarımla falan gidiyorum oraya, beğeniyorlar hep.

sopiro

(13.10.18)

1924 istanbul :)))

buiret

(13.10.18)

(13)

arayan tanımadığı numarayı açmamak

kibritsuyu

rehberinde kayıtlı olmayan numara aradığında telefonu açmayanları görüyorum duyuyorum hep.

niye lan? abi nasıl hayatlarınız var sizin? bir türlü anlamıyorum. tanımadığı numarayı niye açmaz ki bir insan? tamam cevapsız görünce geri aramazsın, bi daha arasın ak dersin de o anda çalarken niye açmıyorsunuz? sadece tanıdıklarınız mı arıyor sizi?

hayır allah korusun ananızın babanızın başına bir iş geldi belki, polis arıyor, hastane arıyor. belki 4 ay önce başvuru yaptığınız işyeri arıyor gel başla diyecek. belki hatalı park edip camına numara koyduğunuz araba için arıyorlar. belki cüzdanınız düştü, adam numaranızı buldu onu verecek.

insanı illa eşi dostu mu arar lan? açmamak niye? gerçekten tanımadığın işe yaramaz bir telefonsa sittir git lan bi daha arama der kapatırsın. açınca ne olacak ki, telefondan kulağına dil mi atacaklar sanki?

kibritsuyu

(12.10.18)

alacaklısı çoktur ondan açmıyordur. bir de kendini çok mühim kişi zannedenler var onlar ayrı bir dava.

prasinos

(12.10.18)

Aynen bunu merak ediyorum. Telefon çalıyorsa açılır. Numara yazmasa bile açarım ben. Ömrümde hiç öyle yabancı numara açmam triplerine giremedim ya.

prasinos artı 1

eazy

(12.10.18)

İyi ama buna sanki olması için mantıklı hiçbir sebep yokmuş gibi yaklaşmanız da çok acayip bence.
Sosyal anksiyete olabilir kişide. Tanımadığı kişilerle konuşma ihtimali sizin yaşamadığınız için anlayamadığınız veya muzdarip olmadığınız bir kaygı ve rahatsızlık yaratıyor olabilir. Sizin için "açsan ne olacak" olan bir şey, o kişi için daha uzun süreli bir sıkıntı, stres yaratıyor olabilir mesela.

Birileri tarafından rahatsız ediliyor, taciz ediliyor olabilir. O kişi farklı farklı numaralardan ulaşmaya çalışıyor olabilir.

Dediğiniz durumların söz konusu olduğu bir hayatı yoktur; iş başvurusu yoktur, borcu yoktur, anası babası yoktur veya nerde olduklarını, ne yaptıklarını biliyordur, arabası yoktur, olanı da yanlış park etmemiştir, cüzdanını da kaybetmemiştir.

Ya da günümüz modern insanının en büyük gerekçelerinden biri olan "canım öyle istiyor çünkü" seçeneğini kullanıyordur.

Ben de evimin kapısını açmıyorum mesela. Evde olsam da. Zira benim tanıdığım hiçkimse benim evime gelmez. Diğer seçeneklerle de ilgilenmiyorum.

sopiro

(12.10.18)

tanımadığım numara değil ama canım o an konuşmak istemezse hiç kimseyi açmıyorum tanıdık olsun olmasın, çok acilse 2 3 defa arar zaten üstüste o zaman açarım. ya da birilerinin aramasını bekliyorumdur iş başvurusu vs o zaman tabii ki açarım. Ama diyelim kimsenin aramasını beklemiyorum ve o an heyecanlı bir film seyrediyorum o durumda açmam yani.

zikardo

(12.10.18)

Genelde bu tavır, telefon numarası tanıdıklardan başka kimsede olmayan genç kızlar/kadınlarda var. Ya twitter ya instagramda gördüm, iş başvuru yapmış hatun, İK telefonla geri dönmüş "şu gün görüşmeye gelin" vs demek için.

Hatun açmamış telefonu, peşinden de mesaj atmış "numaranızı tanımıyorum lütfen bir daha aramayın" minvalinde :)

John Bloor

(12.10.18)

ben de pek açmazdım. çünkü genelde görüşmek istemediğim ya da gereksiz yere iş çıkaracak kişiler denk gelirdi. ama bir noktadan sonra acil bir durum nedeniyle aranıyor olabilirim kaygısıyla açmaya başladım.

orijinal nick bulamadim

(12.10.18)

bu çok istisna bir durum olmadıkça bana da garip geliyor. Gizli numara olmadığı sürece ben hemen açarım valla. Ama aradığını sonradan gördüysem tanımadığım numaraya geri dönmem.

aquarium

(12.10.18)

Benim bir arkadaşım vardı, o da açmazdı yabancı numaraları. Hatta bu yüzden çok kavga etmişizdir. Bazen şarj bitiyor vs başka nodan arıyorum. Yok arkadaş açmıyor. İlla mesaj atacam benim diye.

Nedenine gelirse muhtemelen arayan kişilerin lüzumsuz olduğunu, boşa iş çıkartacağını. Beni bilen biliyor gerisiyle uğraşamam tarzıyla alakalı.

Sanırım biraz vurdumduymaz oluyorlar.

Tabi başka bir durumda alacaklıların araması falan. Garip şeyler.

arockm

(12.10.18)

Gizli numara dışındakileri zaman açmayanları ben de anlayamıyorum.

şöyle de bir durum var. makam mevki sahibi bir tanıdığımız öncesinden kendini tanıtan bir mesaj atılmadı ise, tanımadığı numaraları açmıyordu. çok fazla torpil ricası olduğunu ve bundan bıktığı için açmadığını söylüyordu.

belkider

(12.10.18)

haybeye iş çıkıyor. eğer bu ara birşeyler alıp satmıyorsam genelde arayanlar ya şu iş vardı bi bakar mısıncılar oluyor hep. eğer birşeyler alıp sattığım dönemdeyse açarım genelde. 10 sene önce aynı takımda olduğumuz adam knk şu bisiklette %20 indirip yap ta alalım diye arıyor. %20 si 10 bin lan onun. birde niye yani... böyle böyle açmama özelliği default olarak kalıyor.

Tears of Devil

(12.10.18)

O benim. Tanimadigim numarayi acmiyorum prensip olarak.

Bos beles seyler icin arayan numara tanımadigim numaralar genellikle. Ya bir sey satmaya calisan bir firma ya da isle ilgili zamaninda bir sekilde cebimi vermis bulundugum firmadan biri ariyor. Isle ilgili cepten görüşme yapmaktan nefret ederkm zaten, gorusmek isteyen ofisi arasin isyerinin telefonundan. Cunku cepten bir kez olsun gorusursem o adam daha sittin sene isyerini aramiyor, gunun her saatinde cepten ariyor.

Tanimadigim numarayi neden acayim ki? Cok buyuk ihtimalle yapmak istemedigim bir gorusme olacak o. Niye ugrasayim? Sinir oluyorum gereksiz gorusmelere.
Onemli bir konuysa israrla arar zaten, o zaman acarim. Milyonda bir ihtimal cok ciddi bir sey varsa diye milyon tane gerekesiz telefon gorusmeso yapmam. Ciddi bir sey varsa zaten israrli aramayi acarim. Israrla arar ya da mesaj atar yani. Bir yerden telefon beklesigim bir donemse yine acarim yabancı numarayi. Bir de iyi gunumdeysem hadi acayim bari diyip acabilirim. Onun disinda bir sebep yok.

Niye acayim ki tanımadığım numarayı? Mantikli bir sebep göremiyorum. Kendi adima acmamak icin sebeplerim var yeteri kadar, yukarida yazdim.

stavro

(12.10.18)

Gizli numaradan arayanları açmayanları anlıyorum
Tanımadığım numara aramışsa dönmem diyeni de anlarım
Canı o an için açmamayı tercih etmişse onu da anlarım
Ama prensip olarak açmıyorsa sıkıntılı bence.

SiyamkedisiZorro

(12.10.18)

"yabanci" numaradan kasit yurtdisindan ayaran +## (90 TR nin ulke kodu haric) ile baslayan numara ise dikkat etmek lazim. Bir suru dolandiricilik vakasi var malum.

Gercekten acil bir is icin vs arayacak olan da zaten ya tekrar arar ya da mesaj atip once kendini/numarayi tanitir aramadan once.

parcxerox

(12.10.18)

(15)

nasılsınız?

datnet

selam duyuru, naber, keyifler nasıl? sabah sabah inanılmaz şekilde keyfim yerine geldi sonra olaylar böyle gelişti. :D

selam duyuru,

naber, keyifler nasıl? sabah sabah inanılmaz şekilde keyfim yerine geldi sonra olaylar böyle gelişti. :D

datnet

(12.10.18)

www.youtube.com

japon askeri

(12.10.18)

Allah bozmasın, iyi işte ne olsun.

John Bloor

(12.10.18)

bedbah :(

infernalcadre

(12.10.18)

Gribim:(
Ihlamura, ada çayına dadandım, toparlamaya çalışıyorum

bir fincan kahve ile film izlemek

(12.10.18)

Misafirlikte ev sahibinden önce kalktım.

apdulera

(12.10.18)

bugün tatiliz, alarmsız uyandım ve balkonda kahvaltı ediyorum, hava güzel, yani keyfim yerinde, çok güzel bir gün :)

pati

(12.10.18)

Cok guzel uyandim keyifliyim ama gün içinde olmasını bekledigim bir şey var. O da olursa şahane olacak

aquarium

(12.10.18)

Kalan izinlerimi birleştirip ailemin yaşadığı şehre geldim dün. Şimdi en sevdiğim şeylerle kahvatı yapıyorum. Sonra duş alıp arkadaşımın eczanesine giderim muhtemelen.

İş yok, mükemmel bir kahvaltı var ve çoktandır görüşemediğim en yakın arkadaşımla buluşuyorum bugün. Resmen güzel bir gün oluyor galiba.

ms brownstone

(12.10.18)

Yetişmeyen bir iş vardı, iyi gidiyordu, yine takıldım bir noktada. Haftasonu full bilgisyar başında çalışmak gibi bir planım var.

monogram

(12.10.18)

iyiyiz sen nasılsın?

naksidil

(12.10.18)

yapay işsizim iş arıyorum . moraller düşük. hep olumsuz dönüyorlar acaba problem bende mi ?

ekonomicro

(12.10.18)

@ekonomicro, sanmıyorum. bir çok yerde işe alımların durdurulduğu haberleri geliyor.

🌸datnet

(12.10.18)

Oyle bir hasta oldum ki 24 saat boyunca yerimden kalkamadim.
Dun aksma bir igne yiyince biraz kendime geldim. Simdi ise gidicem.

stavro

(12.10.18)

hastayım, işe gitmedim.

sopiro

(12.10.18)

öğle yemeğinde minik bir çılgınlık yapıp kahvaltıya gittik, şimdi aşırı keyifli bir uyku bastırdı. cuma günü öğleden sonralarının ofiste geçmesi büyük ziyan zaten, keşke eve gitsem.

evde liyakat kalmamis

(12.10.18)

(21)

tinder

ateistanbul

merhaba, sorum tinder kullanmayanlara. tinder kullanan insanlara karşı bir önyargınız var mı? bir arkadaşım* ''online pavyonda konsomatris olmak gibi...'' deyince biraz içerledim.

ateistanbul

(12.10.18)

Yok neden olsun. Çağımızın gerçekleri bunlar. insanların kendini tinder için çok namuslu ya da cool bulmasına bilhassa ayar oluyorum.

bugunku antremanda goz dolduran futbolcu

(12.10.18)

Önyargısı olan insanlara yargım var.
İletişimimi düşürürüm o kişiyle bakış açılarımız çok farklı çünkü.
Hele böyle bir cümle kurarsa hiç konuşmam
Konsomatrissem konuştuğum zamanlar için bana borçludur. Paramı versin kapçık aaaazlı

fasulyek

(12.10.18)

Kullanmıyorum, kullananlara karşı da herhangi bir düşüncem yok.
Böylelerine içerlemek yerine dikkate almamak daha iyi olur bence.

mutekebbir

(12.10.18)

bence kiskanmis, kendisi de orada olmak istiyor ama cesarer edemiyor

medievalman

(12.10.18)

profillerin yuzde 90'inda da no hookups yaziyor, kullanmayanlar ise kullananlarin orospulukla sucluyor.

baldur2

(12.10.18)

yok. ben oldukça özgürlükçü bir insanım.

datnet

(12.10.18)

tinder kullanmış adamım. orada yaşadığım maceralar beni tinder'da zaman geçirmiş kadınlara karşı önyargılı yapıyor. sadece tinder'dan birini bulup sevişmeyi kastetmiyorum.

twelfth

(12.10.18)

Asla kullanmam. Ama kullananlara karışmam. Yorum dahi yapmam

eylul

(12.10.18)

Önyargım var ama adı üstünde önyargı o kişiyi tanıdığımda değişebilir

pastörizesüt

(12.10.18)

benim yok ama genel bakışın var gibi.

for day to break

(12.10.18)

Ben kullanmam, kullanana karşı da bir önyargım yok ama duymak da istemiyorum. Özel hayat neticede, sevişeceğiniz kişiyi app’ten bulmanız, bardan bulmanız, sokakta tanışmanız vs benim için aynı. Hiçbirini bana anlatmayın isterim. Bu sebepten tinder kullanıp da bunu sanki kendisini “daha x” yapıyormuşçasına dile getiren insanlara tepkim “öfff”.

sopiro

(12.10.18)

Kullanmiyorum. Önyargım yok desem de karsidaki insanin davranislarina yorum yaparken bi enstruman olur, bilmiyorum ikisi arasindaki fark kaydadeger midir.

her giriste sifresini unutan adam

(12.10.18)

Yok fakat heteroseksüel olduğumdan kullanan kadınla duygusal manada ilişki kurmam.

biravekahve

(12.10.18)

Kullanmıyorum, kullanan kişilere önyargım yok. Ama biraz düşününce "sevişilecek birilerini kolayca bulma" uygulaması kullanan kişiye karşı mesafeli olurum.

John Bloor

(12.10.18)

Internetten sevgili/seks partneri vs. arayan kadin/erkek icin nerden buldugu cok fark eder mi ki?

Ha duyurudan/sozlukten yeni insanlar tanimisim ha tinder dan. Gunun sonunda cok bi farki olmuyor. Ama sonuc konusunda ulkemizde sozluk vs. daha basarili nedense..

bir3iki7

(12.10.18)

hiçbir önyargım yok.
çağ çok değişti.
internetten tanışıp evlenmek ya da sevgili olmak çok normal geliyor artık kulağa.

whatyougetiswhatyoudid

(12.10.18)

Yok. Futbolcu +1
baldur2 +1 bir de boyle bir celiski var:)

stavro

(12.10.18)

yok.
insanların kendini tinder için çok namuslu ya da cool bulmasına bilhassa ayar oluyorum +1
üstüne üstlük bu insanların sekse gereğinden fazla anlam atfeden geri kafalılar olduğunu düşünüyorum.

Bruce

(12.10.18)

"tinder'i bos ver guzelim, ben sana yeterim" minvalli mesajlar gelmis ama tuh erkekmisim... erkek merkek fark etmez deniyorsa ayri tabii.

🌸ateistanbul

(12.10.18)

Hayır yok. Ama tanıdıklarımın, arkadaşlarımın kullanmasını istemiyorum. Kullanmayın bu ne lan dediğim falan oluyor.

eazy

(12.10.18)

önyargı değil, yargı +1

Kadınsa ultra hafifmeşrep
erkekse meşrep

Gözüyle bakıyorum ben.

binder dandet

(12.10.18)

(10)

Kendinizi bir yarışta gibi hissediyor musunuz?

pastörizesüt

Üzerimde çok fazla baskı hissediyorum bir şeyleri kaçırıyomuşum gibi yanlış yapıyormuşum gibi. Sanki herkesin o an dışarda eğlendiği ve benim evde oturduğum bir cumartesi akşamı hissinin sürekli zamana yayılmış hali gibi :D 26 yaşındayım bu yaşların olayı mı bu? Bundan sonra böyle bi gidecek yoksa

pastörizesüt

(12.10.18)

Nö. Maalesef hissedemeyeceksin.

datnet

(12.10.18)

eğer bir şeyleri yanlış yapıyorsam baskı hissederim. yanlış telafi etmek için geçen sürede de bir şeyleri kaçırmış hissederim. bunun haricinde baskı hissetmiyorum. çevresel faktörlerden doğan bir baskı olursa o olur, kendi kendimi baskılamıyorum açıkçası.

prasinos

(12.10.18)

''Dedenin zamanına dönersek, kendini çok kötü hissettiğinde şöyle düşünürdü, “Bugün berbat bir günümdeyim. Ama n’apalım hayat böyle, ben samanları havalandırmaya devam etmeliyim.” Ama ya şimdi? Şimdi beş dakikalığına bile kendinizi çok kötü hissetseniz son derece mutlu ve harika hayatları varmış gibi sunan insanların 350 fotoğrafıyla bombardıman ediliyorsunuz, bu durumda hatanın sizde olduğunu hissetmemeniz imkânsız kuşkusuz.''

biravekahve

(12.10.18)

@biravekahve kesinlikle bunun etkili olduğunu düşünüyorum onun için instagramı kapattım mesela çok daha huzurluyum. Ama yine de çeşitli haberler almak için kullandığım facebook bile arada bu hissi yaşayabiliyor

@entegre hem kariyer hem gönül işleri konusunda kendimi tedirgin hissediyorum. Herkes evleniyor acaba yanlış yerde miyim diye düşünmeden edemiyorum. Kariyer konusunda elimden geleni yapıyorum ama yanlış karar alma korkusu da çok zorlayıcı

🌸pastörizesüt

(12.10.18)

Bizde biraz geç kalmışlık hissi oluyor. Sanki 6 sene duraklama dönemi, hayata ara vermişiz gibi. Sonra bakıyorsun aslında zaman akmış, yaş kaç olmuş diye panik oluyorsun. Bazı hızlı çıkanlar olmuyor değil ama genele bakınca hepimiz aynıyız. Fakülteden mezun olur olmaz düğün yapan pek yok. Geç kalmadın hiçbir şeye. Şu an Erasmus’tayım evet partileyen bir grup var ama büyük büyük çoğunluk evde Tus çalışıyor. Kendi ülkelerinin sınavına çalışıyor. Bir şey kaçırmadın. Yazın düğünün olmasa da olur zaten. Umarım sonuçların iyi gelmiştir. Çok iyi yazamadım bu saatte ama anlamışsındır.

Lim5

(12.10.18)

26 yaşındayım ve hissediyorum. Hatta bir işe, bir sektöre girersem tutmasa yarış dışı kalırım psikolojisi mevcut.

goodyes

(12.10.18)

benzer yaşlardayız ve hissetmiyorum. demek bu yaşların olayı değil, sorun sende!

ateistanbul

(12.10.18)

instagrama çok bakma

füt

(12.10.18)

2 sene sonra geçiyor.

28 yaş spor

varoluscusanri

(12.10.18)

Yaşım 34, kendimi kimseyle bir yarışta gibi hissetmiyorum.

sopiro

(12.10.18)

(3)

asker künyesi

whatyougetiswhatyoudid

selamlar
eski nişanlım 6 ay aradan sonra eşyalarını almak için bana ulaştı.
uzun lafın kısası, asker künyesinin de bende olduğunu düşünüyormuş. onun için çok değerliymiş. kendisine ulaştırmamı istedi. ve biliyorum nasıl kıymet verdiğini o künyeye... haklı yani.

evi dip köşe aradım ama bulamadım.
gerçekten bakmadığım köşe kalmadı :'(
kaç gündür stresten gözüme uyku girmedi. sırtım tutuldu gerginlikten.
resmen üstümde bi yük...

bendeymiş de kaybetmişim gibi kötü hissediyorum kendimi.

aynısından ona yaptırmak istiyorum. verirken de açıkça söyleyeceğim. bulamadım, stres oldum ve o nedenle de yaptırdım diyeceğim...

sizce nasıl fikir :(

o kadar stres yaptım ki anlatamam...

whatyougetiswhatyoudid

(11.10.18)

Özellikle künyeyi verip "bu sana emanet, onu iyi sakla" dedi mi?

Size emanet ettiği eşyaları hiç açtınız mı?

Cevaplarınız hayırsa siz emanetleri gerektiği gibi korumuşsunuz, bir sorumluluğunuz yok. Yine de jest yapmak istiyorsanız yaptırın. O da ilişkinizi sizin gibi güzel bitirdiyse eskisinden dahi değerli olacaktır. Benim için öyle olurdu.

farabi

(11.10.18)

Kötü fikir.

sopiro

(11.10.18)

gerek yok.

zgrydn

(11.10.18)

(14)

bayır vs. yokuş

Bruce

yeni tanıştığım trakyalı biri bayır kelimesini kullandığımı duyunca şaşırdı, genelde bizim oralardan olmayanlar yokuş derler, istanbullu arkadaşlarım hep yokuş kullanır, senin trakya ile alakan yok bayır niye diyorsun dedi. ben hiç farkında değildim bu ayrımın, trakya ile hiç alakam yok ama bayır kelimesini etrafımda duyup öğrenmişimdir diye düşünüyorum.

böyle bir ayrım var mı cidden? genel olarak yokuş mu kullanılıyor "istanbul türkçesinde"? benim dikkatimi çekmedi hiç.

Bruce

(11.10.18)

tanıdığım bursalılar da bayır diyor genelde. hatta geyiğini yapmıştık bunun. istanbul'da hiç bayır denmediğini öğrenince şaşırmışlardı.

istanbul'da yokuş denir. bayır hiç kullanılmıyor.

ps: şimdi aklıma geldi, anne tarafı sakaryalı. orada kalanlar da bayır diyor.

sir gawain

(11.10.18)

Bayır Trakya'dan çok güney illerinde kullanılan bir kelime Trakya ile hiç ilgisi yok aslında. Ha onun dışında bayırla yokuş aynı şey değil aslında ama yine de bayırdan çok yokuş kullanılıyor tabii, bayır yine biraz daha yöresel bir tanımlama ama o da Trakya'yla ilgili değil.

angelus

(11.10.18)

galiba bir genelleme yapmış, o kadar.
benim bildiğim kadarıyla yokuş daha dik, bayır ise daha az eğimli oluyor. ama halk olarak tabii ki o detaya girmiyoruz. samsunlu tüm çevrem hep bayır der yokuş demek yerine.

m e b

(11.10.18)

Bayir kelimesinin aktif kullanimini sadece trakya taraflarinda duydum. Hatta guney illerinde uzun sure yasamama ragmen hic duymadim oralarda. Ama eve mesela bayiri ben de kullanmam herhalde yokus derim ama nedense herkes bayir dediginde bayir dedigim de oluyordu eskiden

proletarier aller lander vereinigt euch

(11.10.18)

Bayir daha kırsal bir yeri, yokuş şehir içinde bir yeri canlandırıyor kafamda. Ama bayiri pek kullanmam günlük konuşmada. Etrafimda da herkes yokuş der.

Lokasyon: İzmir

nundu

(11.10.18)

İstanbulluyum. Hayatımda hiç yüksek sesle ve yokuşu kastederek bayır dediğimi hatırlamıyorum, çevremde de diyen kimse yok. Diyen birini duyunca da içimden "ehe, bayır dedi" gibi bir tepki veriyorum çünkü bana çok acayip bir kelime gibi geliyor. Bunları niye söylediğimi de bilmiyorum, inanın.

sopiro

(11.10.18)

Çanakkaleliyim, hiç dikkat etmemiştim ama hayatımda Çanakkale hariç bayır sözcüğünü sanırım hiç duymadım. Yukarıda sayılan yerlerin çoğunda bulunmadım ama sanırım gerçekten bölgesel bir şey, çünkü Çanakkale'de de yokuş sözcüğünü pek duyduğumu sanmıyorum.

cepeuc

(11.10.18)

Eskişehir. Bayır bana ilkokuldaki Türkçe dersi okuma parçalarını çağrıştırıyor.

kobuzchu kiz

(11.10.18)

temeli varmış yani söylediği şeyin, her ne kadar herkes kendi bölgesine özel sansa da hahah.

"bayır gülü", "bayıra karşı yatır beni", "dağ bayır" gibi pastoral esintili tabirlere aşinayım, çoğu kişi de biliyordur duymuştur diye düşünmüştüm, o yüzden bana normal gelmiş olabilir. bilmekle kullanmak ayrı şey tabii de, bayırın kullanılmadığının farkında değildim çok.

🌸Bruce

(11.10.18)

bayır diyince koyunların keçilerin otladığı mera gibi alan algılıyorum.

yokuş ya da rampa kullanırım/kullanırız.

eğimli bir yer manasında bayır kelimesini hiç kullanmadık :)

jugador

(11.10.18)

Ikisi de bayagi koylu, biz rampa deriz.

perfectum

(11.10.18)

üçü de köylü. biz eğimli yol deriz.

sir gawain

(11.10.18)

italyanlar rampa der şehirliler yokuş köylüler bayır

rosey

(11.10.18)

@sir gawain Ayakli trafik levhasi gibisin daha cok :D Hahahaha

perfectum

(11.10.18)

(3)

PowerPoint Sunumu Hazırlama

kosteklisaat

Arkadaşlar merhabaEkteki sunumları hangi program ile hazırlıyorlar? Powerpoint'in kendisinden bunları hazırlamak mümkün mü? Teşekkürler.

Arkadaşlar merhaba

Ekteki sunumları hangi program ile hazırlıyorlar?

Powerpoint'in kendisinden bunları hazırlamak mümkün mü?

Teşekkürler.

kosteklisaat

(11.10.18)

info grafik deniyor bunlara. Powerpoint'le mümkün değil sanırım. Genelde ücretli yazılımlar var; ama internetten infografik diye aratarak bulabilir. Online uygulamalar var bunun için.

garaser

(11.10.18)

Ben öğrencilerime canva ve piktochart sitelerini kullandırıyorum, ama sizin işinizi görür mü bilmem.

sopiro

(11.10.18)

Powerpoint'te biraz zor olur ama yapilir. Inkscape gibi programlarla da yapilir, tabii onlarin kendi templateleri yok. Internetten ucretsiz temlateler bulabilirsiniz.

evrim halkasi

(11.10.18)

(9)

kararsız bir erkeğe ceket önerisi (resimli)

doguscay

Selam arkadaşlar. Kendime bir kaç model ceket beğendim, ancak çok fazla arada kaldım diyebilirim. Yüzümü keserek üstümde çekilmiş fotolarını koyacağım, sizce hangisini almalıyım ?Model 1 : https://i.hizliresim.com/MD74E1.jpg ( siyah bot ya da ayakkabıyla güzel gider diye düşünüyorum )Model 2 - Laciv

( siyah bot ya da ayakkabıyla güzel gider diye düşünüyorum )

Model 2 - Lacivert : i.hizliresim.com

Model 2 - Koyu Yeşil : i.hizliresim.com

Model 2 - Bilmediğim Renk : i.hizliresim.com

Modellerden anlayabileceğiniz gibi kürklü yaka bir model bakıyorum. Aslında arasında kaldığım iki model var, ancak 2. modelde renk seçiminde de kararsız kaldım. En çok oy alanı gidip satın alıcam, yorumlarınızı bekliyorum.

Ekleme: Modellerin internet üzerinde fotoğraflarını buldum, ürünü daha yakından incelemek isterseniz burdan bakabilirsiniz;

Model 1 : www.mavi.com

Model 2 : www.pullandbear.com

doguscay

(10.10.18)

kesinlikle model 2. lacivert veya koyu yesil.

telaffuzu cok tatli fransizca kelime

(10.10.18)

ben 1 diyorum. ici beyaz olanlar hosuma gitmedi. bir de ilki nubuk gorunumlu

1 diyorum

exlibris

(10.10.18)

@exlibris, valla nubuk ne bilmiyorum ama dokununca değişik bi dokusu var o dediğinden olabilir yani.

🌸doguscay

(10.10.18)

1. korkunç bir ceket ama size yakışmış.
2.yi de beğenmedim ama güzel duruyor.
En güzeli 3. olmuş sanki.
4. ceketten bir arkadaşımda var, hayatımda gördüğüm en kötü şeylerden biri olabilir kim giyerse giysin diye düşünüyorum.

sopiro

(10.10.18)

Normalde içi de dışı da koyu olan derdim ama ilkinin dışı hoş bir deri/kumaş/doku her neyse değil.
Bu yüzden 2 numara lacivert diyorum.

Amaranta ursula

(10.10.18)

Bu arada, ilk model için ilk izlenim olarak malzemesinin daha kaliteli hissettirdiğini söyleyebilirim.

🌸doguscay

(10.10.18)

1. o da kötünün iyisi

all girls dream

(10.10.18)

yok mu başka görüş ?

🌸doguscay

(10.10.18)

model 2 koyu yeşil hoşuma gitti bir ara acaba kendimi alsam mı diye düşündüm :)

belkider

(10.10.18)

(17)

Kaynana sorusu

firemanjonny

Karım hamile yeni öğrendik, geçen haftasonu hayvanat bahçesine gittik gezmeye. Laf arasında kayınlardayken de gittik gezdik demiş bulunduk, demez olaydık. Hamileler gitmezmiş, hayvana bakmazmış çocuk hayvan gibi mi olurmuş ne ööle bişi. Tv de çıkınca da sen kafanı çevir diyorlar. Ağır hurafe değil m

firemanjonny

(10.10.18)

bir insanın 9 ay boyunca hayvan görmemesi imkansız. hayatımda duyduğum en saçma şeylerden biri.

elorelia

(10.10.18)

abi google bile tamamlıyor “hamileyken hayvana bakmak” diye.

salak saçma şeyler

passion rules the game

(10.10.18)

böcekler hayvan değil mi? o zaman gözümüzün önünden sinek de geçmesin, çocuğun kanatları çıkar mazallah.

elorelia

(10.10.18)

sert çıkma he de geç.
cahille mücadele edemezsin.

japon askeri

(10.10.18)

tartismak bile komik

cedex

(10.10.18)

ülkede evrimini tamamlamadan doğan insanların nereden geldiği konusunda ciddi bi aydınlanma yaşadım şu an.

killerbee

(10.10.18)

hurafe olur mu ya... gerçek tabi. cal-tech'te araştırması bile var. huxington ve arkadaşları 100'er kişilik kontrol ve deney grubu oluşturup deney grubuna günde 4 saat hayvana baktırıyor. 7 ay sonunda doğan çocukların kontrol grubundaki çocuklara göre yüzde 80'i eşeğe, ayıya falan benziyor.

sakın karına hayvana baktırma. SAKIN!

ya ben lan neyse

(10.10.18)

Ben atım.

the real brad pitt

(10.10.18)

@ya ben lan neyse

hocam ciddi mi dalga mı?

🌸firemanjonny

(10.10.18)

voldemort yılan bazlı bir şampuandır aslında. (yılanı yıkarlarken görmüş annesi. ufff :(

binder dandet

(10.10.18)

dalga tabi. rahat ol.

ya ben lan neyse

(10.10.18)

Burada sıkıntı hayvanat bahçesine gitmiş olmanız.

mutlusismankedi2015

(10.10.18)

Allah eşine sabır versin hamile kadın. Bir de bu manyaklıklarla mı uğraşacak

fasulyek

(10.10.18)

Bunun hurafe olmama olasiligini dusunup burada soruyosan cok kitap okuman gerek.Hdmde cok..

sonhakan

(10.10.18)

Düşüncenin kaynağı cahillik ve muhakeme becerisinden yoksun olmak.

sopiro

(10.10.18)

Mutlusismankedi2015+1
Bu durumda senin kayın familyası evrime inanıyor gibi görünüyor?

beetlejuice

(10.10.18)

Hayvancılıkla uğraşan herkes birkaç nesil sonra yok oluyor zaten. İnek besleyenler inek doğurmaya, kümes hayvanı besleyenler yumurtlamaya başlıyor belirli bir kuşaktan sonra (tam sayısını unuttum). Zaten ülkemizde bu yüzden kimse hayvancılık yapmıyor artık.

kusmakla kusamamak arasindaki ince cizgi

(10.10.18)

(10)

Nerenize, kaç fıs parfüm sıkıyorsunuz?

kaderimse np

Soru başlıkta. Ayrıca mesela yeni kullanmaya başladığım parfüm ilk günlerde inanılmaz kalıcı geliyor fakat bir ay sonra parfüm kokumu alamıyorum. Bu benim burnumun o kokuya duyarsızlaşmasından mıdır?

Soru başlıkta.

Ayrıca mesela yeni kullanmaya başladığım parfüm ilk günlerde inanılmaz kalıcı geliyor fakat bir ay sonra parfüm kokumu alamıyorum. Bu benim burnumun o kokuya duyarsızlaşmasından mıdır?

kaderimse np

(09.10.18)

boyuna bir
bilege bir (sonra iki bilegi birbirine surtuyorum)

burun kokuya alisiyordur.

fakyoras

(09.10.18)

boyuna bir, bileğe bir çoğunlukla böyle bazen ilaveten öyle dümdüz üstüme bir.

belkider

(09.10.18)

boyun 1 bazen 2.

lata

(09.10.18)

Tenime asla sıkmıyorum. Sadece kıyafetlerime sıkıyorum. Kanserojen bir kimyasal sonuçta.

windowsguvenlikduvari

(10.10.18)

Çok ağır değilse 6-7 fıs her yerime. Bazen daha fazla. Boyuna ve bileklere birer fıs sıkanlara hep özenmişimdir ama asla onlar gibi olamadım. Elimi korkak alıştırmadım. :d

loae haled

(10.10.18)

Boyuna 1, kıyafete 1-2

eazy

(10.10.18)

sol bileğe üç kere. onu sağ bilek ile ovuşturup kulak arkalarına sürüyorum. parfümün en kalıcı olma yolu budur.

kablelvuku

(10.10.18)

Giysilerime, sağa sola ortaya, toplamda üç.

sopiro

(10.10.18)

Koprucuk kemigi, kollar, sirt, sac ve kiyafete. 10 kez. Kadinim.

perfectum

(10.10.18)

kulaklarımın arkasına birer fıs, boynuma bir fıs, dirseklerimin iç kısımlarına birer fıs.

bazen de havaya sıkıp altından geçiyorum.

naksidil

(10.10.18)

(7)

1 adet beyin fırtınası sorusu

hz emreyiz

Hadi bakalım. Sebebiyle birlikte yazarsanız sevinirim.https://ibb.co/dG24r9

Hadi bakalım. Sebebiyle birlikte yazarsanız sevinirim.

ibb.co

hz emreyiz

(09.10.18)

a - 20den az kisiyi sorgulayak bulabilir.

giris sirasina gore isim listesi oldugu icin tam ortadan basayarak surekli sorgulanacak kisi sayisini yariya indirerek ilerlersin.

stavro

(09.10.18)

Sorunun cevabını bilmiyorum da “optimal stopping” veya “secretary problem” veya “37% rule” diye bilinen algoritmayı hatırlattı bana.
Herhangi bir durumda doğru/optimal karar vermek için seçeneklerin 37% kısmını görmek gerektiği anlamında.

sopiro

(09.10.18)

D şıkkı. Hırsızın kaçıncı sırada olacağı belli değil ki. 1 de olabilir, 2000 de. Hem dedektif kendini elevereceğini düşünüyor ama vermeyebilir de.

apdulera

(09.10.18)

D sikki olamaz cunku hicbir strateji izlemeyip sirayla tek tek sorsan bile en kotu senaryoda maksimum 1999 kisiyi sorgulaman gerekir, tamamini degil.

stavro

(09.10.18)

stavro daravanoğlu+1 bence de. 11 kişiye sorarak bu iş çözülür.

Çözümü direkt vermeyeyeim balık tutmayı öğretelim:

en.0wikipedia.org
tr.0wikipedia.orgİkili_arama_algoritması

goodz

(09.10.18)

soru hatalı yalnız. dedektif, hırsız dışındaki herkesin kaşıkçı elmasının yuvarlak olduğunu söyleyeceğine inanıyorsa o soruyu çözemez zaten.hırsız içeriye ilk giren kişiyse bu düşünce doğru olabilir sadece. diğer durumlarda neden hırsız dışındaki herkes yuvarlak olduğunu düşünsün ki?

del piero10

(09.10.18)

Evet yanlis sorulmus, dedektif "hirsizdan sonra giren herkesin" yuvarlak oldugunu soyleyecegini dusunuyor denmeliydi. O kismi yanlis yazmislar. Dogru yazildi varsayarak cevap A.

stavro

(09.10.18)

(2)

Ergen edebiyatı

kirmizipilotkalem

Arkadaşlar merhabalar başlıktan da anlaşılacağı üzere sorum biraz absürd sanırım. Ben şimdiki gençlerin, erenlerin hangi yazarları ve hangi tür kitapları okuduklarını merak ediyorum bi kaç okumayı düşünüyırum fikir olması açısından ama hangi yazar ve hangi kitapları almalıyım bilmiyorum.Yeğenleriniz

kirmizipilotkalem

(09.10.18)

Türkiye'de ve tüm dünyada Wattpad edebiyatı (maalesef) önlenemez bir çıkış yaptı. Bazı başarılı yazarlar piyasaya çıktıysa da özellikle Türkiye'de "liseye yeni gelen yakışıklı gencin okuldaki kızlardan biriyle aşkı" x 1000 olarak türedi, aynısının serseri versiyonu, vampir versiyonu, uyuşturucu bağımlısı versiyonu, efendi versiyonu vs de çıkınca korkunç bir durum oluştu. Eski blog yazarlarının (pucca gibi) kitapları da ergenler arasında çok tutuluyor.

Bir "tık" daha üstü distopya edebiyatına merak saldı. Hunger Games, Divergent, Maze Runner, The Giver, Matched, The Selection gibi kitaplar büyük bir hayran kitlesi oluşturdu geçtiğimiz yıllarda. Bazıları klasiklere de dönüyor, Fahrenheit 451 gibi.

John Green'in kitapları Kaplumbağa Kabuğunda Dünya, Kağıttan Kentler, Tek İsim Tek Kader, Aynı Yıldızın Altında gibi romanlar çok tutuluyor.

Çoğu Stephen King ve benzeri korku yazarlarını seviyor. Gillian Flynn'in Sharp Objects'i falan da dizisi yapıldı diye dikkat çekiyor.
Filmi de çekilen fantastik şeylere ilgi duyuyorlar. Mesela, Ransom Riggs'in "Miss Peregrine'in Tuhaf Çocukları" serisi veya Percy Jackson serisi gibi.
Sherman Alexie - The Absolutely True Diary of a Part Time Indian
Rainbow Rowell ve Lois Lowry kitapları
Stephen Chbosky - Perks of Being A Wallflower
Jenny Han - All The Boys I've Loved Before
Markus Zuzak - Book Thief
David Levithan - Everyday
E. Lockhart - We Were Liars

Bir kerede düşününce bunlar geldi aklıma. (Öğrencilerimi baz alarak söyledim bunu)

sopiro

(09.10.18)

Vampirliler ve bol seksliler, wattpad hikayeleri dışında: Ali Lidar ve Murat Menteş. Özellikle ilki.

Linççi tayfa gelmeden gaçhayım

farabi

(09.10.18)

(11)

ek iş yapıyor musunuz?

Kıllanıcı adı:

Yapıyorsanız neler yapıyorsunuz? Önerileriniz var mı?(Kadın, 08:30-18:00 çalışan)

Yapıyorsanız neler yapıyorsunuz? Önerileriniz var mı?
(Kadın, 08:30-18:00 çalışan)

Kıllanıcı adı:

(09.10.18)

yerel seçim yaklaşıyor anket yapabilirsin

prasinos

(09.10.18)

Bi dönem veri giriş elemanı olarak çalışmıştım mesai dışındaki saatlerde.

bokmuhendisi

(09.10.18)

yapıyorum.

datnet

(09.10.18)

gunduz is yerinde yaptigim isi aksam evden yapmaya devam ediyorum
tasarim

try again fail again fail better

(09.10.18)

yapıyorum.

oturduğum yerin dibinde bir okulda beden eğitimi derslerinde haftada bir gün bisiklet kursu veriyorum <3

html mailing ve registration form yapıyorum.

Tears of Devil

(09.10.18)

yapıyorum.

kod yazıyorum ve seo amaçlı tanıtım yazıları yazıyorum.

işimdeyim gücümdeyim

(09.10.18)

Özel ders veriyorum.
Yabancı bir eğitim şirketinde freelance olarak öğretmen eğitmenliği yapıyorum.

sopiro

(09.10.18)

Yapıyorum.

oligomer

(09.10.18)

yapmıyorum ama yapmak istiyorum. (nereden bulunacağını bilemiyorum)

contavolta

(09.10.18)

yapıyorum evet. aynı iş devam.

MaNOfTheYear

(09.10.18)

Tam zamanlı yaptığım işi, mesai saatleri sonrası başka firmalara freelance olarak yapıyorum.

inawen

(09.10.18)

(11)

Kitap Önerisi

FAtE

Merhaba,

Geçenlerde burada insanlık tarihi ile ilgili kitap/kitap önerileri istemiştim. Çok güzel kitaplar önerildi, başta Tüfek Mikrop ve Celik.

Şimdi ise romandan ziyade Tüfek Mikrop ve Çelik gibi alanında kült denebilecek kitap önerileri arıyorum. Romandan ziyade ilgi uyandıran herhangi bir konu olabilir.

Bilim-Evren, Tarih, Sosyoloji, Kişisel Gelişim, Din-İnanç vb gibi konularda şu kitap/kitaplar çok aydnlattı dediğiniz kitaplar varsa öğrenmek isterim.

FAtE

(09.10.18)

gombrich-sanatin oykusu

cedex

(09.10.18)

Tarih sümerde başlar
Sapiens

kablelvuku

(09.10.18)

prekerya: yeni tehlikeli sınıf - guy standing

muslugubozukhayrat

(09.10.18)

Philip Zimbardo - "The Lucifer Effect" Kötülüğün temelleri üzerine. (Bu Türkçe'ye çevrildi mi bilmiyorum, aratınca Şeytan Etkisi diye bir şey cıkıyor ama terime mi gönderme yapıyor, kitaba mı bilemiyorum.)

Son zamanlarda Hariri'nin kitapları eklenmezse olmaz herhalde.

Seth Stephens-Davidowitz - "Everybody Lies" Big Data ile ilgili. (Türkçe'ye "Bana Yalan Söylediler" diye çevrilmiş) Çok güncel bilgiler var ve insanları anlamanızı, anlayamadığınızda daanlayış göstermenizi yönlendirmesi açısından çok önemli.

Kişisel Gelişim alanında Rolf Dobelli'nin "The Art Of Thinking Clearly" ve "The Art of The Good Life" kitaplarını çok seviyorum, referans kitabı olarak kullanırım hep. NTV yayınları Türkçe'ye çevirdi diye biliyorum. Ayrıca Amy Morin'in "13 Things Mentally Strong People Don't Do" isimli kitabı, Türkçe'ye "Zihinsel Olarak Güçlü İnsanların Yapmadığı 13 Şey" diye çevrilmiş. Hayatımda okuduğum en anlamlı, sakinleştirici, yol gösterici kitaplardan biriydi. Mark Manson'un "The Subtle Art Of Not Giving a F*ck" da Türkçe'ye "Ustalık Gerektiren Kafaya Takmama Sanatı" olarak çevrildi. Kült olduğundan değil ama son bir yılın en çok konuşulan kitaplarından biri olduğu için okunabilir. David Burns'un "Feeling Good/İyi Hissetmek" kitabı da keza çok faydalı.

Bilim-Evren, Bill Bryson'ın "The Short History of Nearly Everything" kitabı. Türkçe'ye "Hemen Her Şeyin Kısa Tarihi" diye çevrilmiş. Carl Sagan'ın kitapları.

Din-İnanç, Richard Dawkins'in kitapları. Benim şimdiye kadar en sevdiklerimden biri Michael Shermer'ın "Why People Believe Weird Things"/"İnsanlar Neden Saçma Şeylere İnanır" kitabı olmuştur. Yine Shermer'ın biraz dili zor olsa da önemli bir kitabı "The Science of Good and Evil".

Steven Pinker'ın "How Mind Works" kitabı beni çok bunalttı ama önemli bir kitap neticede.

Sosyoloji mi olur, insan ilişkileri mi artık nasıl kategorize edilir bilmiyorum ama Esther Perel'in "Mating In Captivity" kitabı, Türkçesi "Tutsak Cinsellik".

sopiro

(09.10.18)

dinle küçük adam
otostopçunun galaksi rehberi
yeraltında dünya var (refik halit karay)
sapiens
de rerum natura/Evrenin Yapısı (Norgunk Yayıncılık, çev. Tomris Uyar) başka çevirisini okumayın.

jimjim

(09.10.18)

www.eksiduyuru.com

nice tnetennba

(09.10.18)

Yukarıda yazılanlara ek olarak:

Toplum üzerine
*Hasta Toplumlar - Robert B. Edgerton
*İnsan Toplumunun Kökenleri - Peter Bogucki

Cinsellik üzerine
*Bonk Seks ve Bilimin İlginç Çiftleşmesi – Mary Roach
*Cinselliğin Şafağı - Christopher Ryan, Cecilda Jetha
*Seks Neden Keyiflidir – Jared Diamond
*Öpüşme Metafizikten Erotiğe - Adriane Blue

Beyin-zihin üzerine
*Düşüncenin Coğrafyası - Richard E. Nisbett
*Bilinçaltının Gücü - Joseph Murphy
*Kadın beyni - Louann Brizendine
*Erkek beyni - Louann Brizendine

Psikoloji-felsefe-kişisel gelişim üzerine
* Doğuştan Yalancı Neden Yalan Söylemeden Yaşayamıyoruz? - Ian Leslie
* PSY-Q Ev Tipi Psikoloji Laboratuvarı - Ben Ambridge
* Gündelik Hayatta Felsefe Nasıl Kullanılır? - Gary Gutting
* Seçme Sanatı - Sheena Iyengar

Tıp
* Kan Revan İçinde - Roy Porter
* Batı Tıbbı Sağlığınızın Altını Nasıl Oyar - Shane Ellison

İşletme-Ekonomi üzerine
* Görünmeyen Ekonomi / Dünya Gerçekte Nasıl İşliyor? - Stephen J. Dubner, Steven D. Levitt
* Görünmeyen Ekonomist - Tim Harford
* Doğal İktisat Neden İktisat Neredeyse Her şeyi Açıklar - Robert H. Frank
*Bir Ekonomik Tetikçinin itiraFları serisi

Din üzerine
* Tanrı Beyni Beyin Neden İnanç Üretir? - Michael McGuire, Lionel Tiger
* Dünya Dinlerinde Hayatın Anlamı - Joseph Runzo, Nancy M. Martin
*Tanrının Öyküsü - Robert Winston
* İnanılmaza İnanmak İnanışların Evrimsel Kökenleri - Lewis Wolpert

Diğer
*Tam Benim Tipim - Simon Garfield
*Gündelik Hayatımızın Tarihi – Kudret Emiroğlu

buzbebek

(09.10.18)

-Bilim: Evrenin Zarafeti, İnsanın Kökeni, Sevişen Beden, Dil Doktoru.
-Sosyoloji: Kitleler Psikolojisi, Tembellik Hakkı, Devlet ve İhtilal.

ryhmer

(09.10.18)

Franz Fanon- Yeryüzünün Lanetlileri
Franz Fanon- Siyah Deri Beyaz Maske
Steve Biko-Siyah Bilinci
Etienne de la Bottie- Gönüllü Kulluk Üzerine Söylev
Hannah Arendt-Kötülüğün Sıradanlığı
Ali Şeriati- Dine Karşı Din
Erich From - Sevme Sanatı

Amaranta ursula

(09.10.18)

Schick: Erotic Margin

Bertraud, Jean-Paul: Fransiz Devrimi Sirasinda Günlük Hayat (Nasıl çevrildi tam bilmiyorum. Bir bakmak gerek kitabın Türkçe'de nasıl isimlendirildiğine.)

''Kült denilebilecek'' kitaplardan, tabii ki E. Said'in Şarkiyatçılık kitabı.

buf-e kür

(09.10.18)

ellerinize sağlık, harika görünüyor.

🌸FAtE

(09.10.18)

(7)

Başkalarının hayatları ve sosyal medya

monogram

Selamlar,

Birkaç gündür sosyal medya hesaplarımı açmıyordum. Bu akşam kontrol etmek için login oldum tekrar. (Facebook ve Instagram)

Bir arkadaşım başka bir ülkeye taşınmış. Bir kişi evlenmiş. Siyasi tartışmalar tam gaz devam...

Başkalarının hayatlarına bu kadar maruz kalmak gerçekten iyi mi? Evet, mutluluklarına ortak olamadığım arkadaşlarım olmuş. Fakat zaten sık görüştüğüm insanlar olsaydılar bir şekilde irtibatta olmaz mıydık?

Gündeme dair iyi/kötü şeyleri kaçırmışım. İyi de, elimden bir şey gelmediği durumda sürekli olarak negatif gündeme maruz kalmak bana ne katıyor, benden ne götürüyor?

Az önce (hesapları kapatmadan) app'leri tekrar telefondan sildim, hani alışkanlık, açıp login olmayayım diye.

Düşünüyorum... Düşünüyorum... Başkalarının hayatları ve biz? Ama neden? Bize ne ki?

Kafam çok karışık. Sabah iş var. Fikirlerinizi merak ettim. Siz ne kadar sosyal medya kullanıyorsunuz? Ne düşünüyorsunuz?

Teşekkürler.

monogram

(08.10.18)

Ben de sildim telefondan. Cıvık geliyor bana.

Sabah iş var yatsak fena olmaz

benibenim

(08.10.18)

Başkalarının hayatını takip etmiyorum, sanatla-resimle ilgili birkaç profil, filmlerle ilgili 1-2 profil, hayvanlarla ilgili 1-2 profil, bi de birkaç tanıdığım, o kadar. Facebook ve twitter zaten kullanmıyorum.

mslny

(08.10.18)

Yeni tanıştığım birinin fotolarını incelemek dışında sosyal medyayı kullanmıyorum. Karşı tarafın da beni az çok tanıması için arada sırada foto bırakıyorum Instagram'a o kadar. En havalılarını tabiki. Yoksa ay sonuna kadar parasız olmam nedeniyle evde oturup duyuru cevapladığımı yazamam.
Twitter'da ise zeki ve esprili insanları takibediyorum. Sadece gülmek için. Mümkün mertebe hiçbişiden haberimin olmamasını istiyorum. Negatif gündem sadece moralimi bozuyor. Uzun bir süredir ne gazete ne tv, tertemiz kafam var.
TV ve sosyal medyayı hayatından çıkarırsan büyük bir zaman kalır sana.

rastinon

(08.10.18)

Bir kitap var "Ten Arguments For Deleting Your Social Media Accounts Right Now" isimli, Jaron Lenier yazmış ki kendisi bugünkü anlamıyla internetin kurucularından biri olarak biliniyor. Ben o kitabı çok etkili buldum açıkçası. Şu anda sadece Instagram kullanıyorum, onu da bir nevi okuduğum kitapların listesini tutmak olarak düşünüyorum. Yaklaşık 1000 tane resimden on tanesinde falan görünüyorumdur. Takip ettiğim insanların da tamamına yakını gerçek hayattan tanıdığım kişiler, onların da yarıdan fazlası sessiz ve gizlide yani paylaştıkları şeyleri görmüyorum.

Şimdi şunu sevmiyorum bunu sevmiyorum (selfie paylaşanlar, doğru olmayan alıntılar, kocişim, aşkım fotoları vs) diye yazmaya gerek yok, aşağı yukarı herkes aynı fikirde oluyor böyle bir tartışma sırasında zaten, ama benim en tehlikeli bulduğum bu anlk "ööf bunu niye koymuş ya" diyeceğimiz şeylerden öte, sosyal medyanın uzun vadeli araştırması yapılmamış bir kavram olması. İlişkilerimizi, karakterimizi, insanlara yaklaşımımızı değiştiriyor. Misal yakın zamanda gönül işlerinde paylaşılan şeylere bakın, çoğunda "sonra ben ona like attım, o beni engelledi, bilmemkim beni takip ediyorsa hoşlanıyor mudur, ay yanlışlıkla hikayesine baktım" falan gibi içerikler var. Ben o toplara girmemeye çalışıyorum.

sopiro

(08.10.18)

benim hiç bir sosyal medya hesabım yok, yıllardır da bir eksikliğini hissetmedim aksine dışardan baktığın zaman insanlar zombileşmiş gibi geliyor bana üzerine bu kadar kafa yorulacak bir durum da yok ayrıca hesaplarını silince elini kolunu kesmiyorlar merak etme :)

mirty

(08.10.18)

"Başkalarının hayatlarına bu kadar maruz kalmak.."

doğru cümlelerle güzel bir tespit olmuş. instagramda başkalarının hayatlarına bu kadar maruz kalmamak adına storyleri gizledim. yani ekli arkadaşlarımın koyduğu storyler hemen ana ekranıma düşmüyor, bu şekilde biraz engelleyebiliyorum, çünkü öyle bir hale geldi ki, insanları eklemek zorunluluğu getiriyor. eklemeyince ne oldu aramızda bir problem mi var? a dönüşüyor. emrivaki olmuş oluyor,

üff düşününce yine tiksindim şu sosyal medyadan. yemin ederim akıllı insan işi değil. safi zaman kaybı.

not: favladım, lütfen silmeyin arada açıp okurum (diğer yorumlarla beraber)

füt

(08.10.18)

Kesinlikle hemfikiriz. Aynı sebeple 4 yıl önce instagram hesabımı sildim. Twitter hesabımda sadece kültürel içerik paylaşan sayfalar var. Facebook’u konser takibi için kullanıyorum. Telefonumda uygulamaları da yok. Çok mutluyum.

lynda.com

(08.10.18)

(18)

Size de oluyor mu?

noraliya

Başımı omzuna yaslayayım, beraber aynı şarkıyı mırıldanalım, soğuk havada üşüyerek kahve içelim karşılıklı, gülelim, sevdiğimiz şarkılar olsun beraber dinleyelim, gece yürüyüşe çıkalım sokak lambalarının altında, aynı kitapta yıllar önce karşılaşmış olalım, ruh ikizi değil ama aynı ruhun farklı bedenlerdeki parçası gibi hissedelim, 'bir tek o olsun bana bir şey olmaz' diye kafa tutalım hayatın getirdiklerine...

Bu söylediklerimi ya da benzer şeyleri kız erkek hiç farketmeksizin siz de hissediyor musunuz?

Evet sanki uzaktan lisede kalmış ilk aşk heyecanı gibi bunlar, hatta yaş ilerleyince insan daha da uzaklaşıyor gibi. Fakat ben bazen çok kaptırıyorum kendimi bu hisse. Sanki bir parçam eksik gibi geliyor. Umudum zerre yok tabi. Sadece hayalperest yanımı susturamıyorum. Çok mu hayal kuruyorum? Ya da bu eksik parça mevzusu kendi kendime yetemeyişimden mi? Yahut bir tür gerçeklikten kaçış vasıtası mı bu hayaller? Ne düşünüyorsunuz hadi muhabbet edelim

noraliya

(07.10.18)

Yoo olmuyor. Çok fazla film izlemeyin

catch the arrow

(07.10.18)

Bende olmuyor abi oyle seyler.

stavro

(07.10.18)

Ben bu hafta sonu şey oldum ya. Hafta sonu ev alışverişine çıkacağım biri olsa. Ne bileyim gitsek domestos neyin alsak market arabamızı doldursak. bir sonraki hafta sonu için şuraya gidelim mi diye plan yapsak. Falan saçma şeyler.

sen gibi

(07.10.18)

Hiç olmuyor.

sopiro

(07.10.18)

Oluyor elbette. Saçma bir hayal olarak görmüyorum fakat hayatın giderek daha hızlı bir hal alması ve sosyal ilişkilerin giderek yozlaşması, bu ihtimali zorlaştırıyor.

biravekahve

(07.10.18)

hissediyorum, hissettim; karşılıklıydı; ama hayatın getirdikleri alt etti.

amabunuyapmayacaktin

(07.10.18)

oluyor evet ama sadece hayal :(

tabirimekruh

(07.10.18)

Senin yazını okuyunca bi an oldu. Güzel yazmışsın.

Bazen böyle birini bulur, sonra da kaybedersin. İnşallah bulan kimse kaybetmez.

Delay Fuze

(07.10.18)

hayat hayallerle yaşanmıyor. ilişkiler hayallerle başlamıyor.

denk geliyor, oluyor.

o ruh yoksa, o kafa yoksa zaten bahsettiğin şeyler yaşanmıyor. yaşanamıyor.

MaNOfTheYear

(07.10.18)

Kendimi kopyalayip karsima koysam gene de boyle hissetmem

(bkz: hatunla çiçekçi önünden geçerken oluşan odunsu his)

crown

(07.10.18)

Ozur dilerim ama boyle seylerin 12 yasinda bitmesi gerekiyordu.

Deathrow

(07.10.18)

romantik komedi filmlerini hiç sevmem.

Neill

(07.10.18)

Bana da oluyor, eksikliğini hissediyorum bazen.

mya

(07.10.18)

Burası duygusuz insan dolmuş.:(

datnet

(07.10.18)

olmadıkça hayal olması mümkün olmayan bir hale evriliyor. yani hayal gerçekten uzaklaştıran bir şey bu konuda da başka konularda da. şöyle düşünürsen belki daha içinden çıkılır hale gelir, "ben böyle olsun istiyordum niye olmuyor olamaz mı" değil "ben kendime bunu layık görüyorum, ama olmaması benimle ilgili bir şeyi değiştirmez."

dafaiss

(08.10.18)

Sadece rüyamda oluyor sabah uyanınca yalan diye çok üzülüyorum :(

biohazardous

(08.10.18)

Hayir boyle bir sey hissetmiyorum fakat bazen birisiyle 10 yildir birlikteymisiz gibi bir frekans yakaliyorum, o an cok enteresan geliyor.

perfectum

(08.10.18)

Oo olmaz olur mu ya... oluyor..

xdenizx

(08.10.18)

(10)

bebeğin çift dile maruz kalması ve iki dil öğrenmesi

exodussian

3 ay sonra çocuğum olacak ve benim bir fikrim var4 yaşına kadar ben çocuğa sadece ingilizce konuşayım, annesi türkçe konuşsun. çocuk iki dil bilerek büyüsün istiyorum.azerbaycan'da böyle yapıyorlar diye gözlem yapmıştım. rusça azerice yapıyorlar.siz ne düşünüyorsunuz ?

3 ay sonra çocuğum olacak ve benim bir fikrim var
4 yaşına kadar ben çocuğa sadece ingilizce konuşayım, annesi türkçe konuşsun. çocuk iki dil bilerek büyüsün istiyorum.

azerbaycan'da böyle yapıyorlar diye gözlem yapmıştım.

rusça azerice yapıyorlar.

siz ne düşünüyorsunuz ?

exodussian

(07.10.18)

Mantikli Hatta ikiniz ingilizce konussaniz bile olur, turkceyi okuldan da ogrenir

yarey

(07.10.18)

önceki mesajınıza bir ton cevap yazdım, silmeseydiniz okurdunuz.

özetle: "benim de ingilizcem iyidir" seviyesindeyseniz, yapmayın, daha beter edersiniz.
ingilizce anadillerinizden biriyse veya değilse dahi gerek telaffuz gerekse basit ve kompleks her türlü duygu ve düşüncenizi hem kolay hem karmaşık yapılarda karşınızdakine aktarabileceğinizden emin olduğunuz bir seviyedeyseniz yapılabilir. Benim arkadaşlarımın hepsinin çocukları en az iki dille büyüyorlar (anneyle lehçe, babayla türkçe, okulda danca, ortak dil olarak ingilizce gibi...) ve hepsi gayet normal çocuklar.

Daha detay verecek enerjim yok.

sopiro

(07.10.18)

bu ilk doğduğu andan itibarenmi yapılmalı acaba ?

çünkü çocuk daha sesin ne olduğunu bile bilmiyor.

başlama zamanı için bi öneriniz var mı ?

🌸exodussian

(07.10.18)

Tam da bu donem ikidillilik dersi aliyorum doktorada. Kesinlikle oneririm. Bu konuda binlerce kitap var. Ingilizce ogretmeni bir komsum da var sitede. Kocasiyla oyle yapiyorlar, kadin Ingilizce konusuyor adam Turkce. Cocuklar TV ve internetin de yardimiyla anadilleri Ingilizce ve Turkce olmus.

Traveller

(07.10.18)

Cocuk iki dili da ana dili gibi tek dilli yasitlarindan 6 kadar gec ogrenecek ama toplam dil bilgisi 6 ay sonra tekdilli yasitlarinin iki kati olacak. Ayrica yasitlarina gore odaklanma becerisi daha yuksek olacak. Zekayi da gelistiriyor kisaca.

Traveller

(07.10.18)

Babayla olacak iş değil bu(sıradan bir ailede genel olarak çocukla annenin vakit geçirdiğini varsayıyorum). Çocuğun anneyle farklı, diğer insanlarla farklı dil konuşması lazım. Yoksa bi noktadan sonra günde bi saat geçirdiği adamdan kaçıyor dil öğrenmek yerine. Örneklerini gördüm. Ama anne farklı dil konuşunca ikisini de öğreniyor.

noluyo yaa

(07.10.18)

daha önce söylenmiş ama gene tekrar edeyim. eğer ingilizceniz gerçekten iyi değilse yapılmasının ilerde çocuğun ingilizce öğrenmesini zorlaştıracağı uzmanlar tarafından söyleniyor.
tecrübelerime gelince. bizim evde durum şöyle; ben çocuklarla türkçe konuşuyorum, anneleri fransızca, eşimle karşılıklı konuşmalarımız da ingilizce kullanıyoruz. çocukların yaşları da birbirine çok yakın 3 ve 4. şu ana kadar en büyük sorun konuşmaya geç başlamaları oldu. şimdilik okul ve çevre etkisiyle çoğunlukla fransızca konuşuyorlar. anlama konusunda ise 3 dili de anlıyorlar.

nuh gemisini kaciran soyu tukenmis canli

(07.10.18)

teknik olarak mümkün olsa da bir zorluğu var. sizin çocuğunuzla Türkçe konuşmamanız lazım.Bunun ne demek olduğunun farkındasınızdır umarım.Kimse beni çocuğumla Türkçe konuşmamaya ikna edemezdi.

turkuaz

(07.10.18)

saçma sapan bir şey; son çalışmalarda çocuğa belirli yaşa kadar anadili ile yaklaşılması tavsiye ediliyor, ayrıca sizin İngilizceniz ne kadar iyi olsa anadil olmadığı için sizle iletişimi uzun vadede anadildeki kadar güçlü olamayabilir, uzman bir pedagogdan yardım alın böyle konularda, kulaktan doğma işler doğru değil.

gezegen olan pluton

(07.10.18)

bunu yapacağınıza gidin ingiltere'ye taşının. inanın sizin açınızdan daha az zahmetli olur.

nickini degistiren yazar

(07.10.18)

(2)

Eskilerden bir televizyon programi

füt

Eskilerden bir tv programi soruyorum, Konsept suyduBlr tiyatro oyuncusu taksisine aldigi yolcularla sohbet ediyordu, gizli kamera vardi herkes diledigi gbi konusuyordu filan. Neydi bu programin adi

Eskilerden bir tv programi soruyorum,
Konsept suydu
Blr tiyatro oyuncusu taksisine aldigi yolcularla sohbet ediyordu, gizli kamera vardi herkes diledigi gbi konusuyordu filan. Neydi bu programin adi

füt

(06.10.18)

Taksi, adam da Güven Kıraç

sopiro

(06.10.18)

Cok tesekur ederim

🌸füt

(06.10.18)

(10)

kadınlar ve instagram hesapları

slhmlr

instagram'da paylaştıkları, takipçileri vs bir kadının özel hayatı -ilişkileri özellikle- hakkında ne kadar bilgi verebilir? mesela iki gün önce tinder'dan eşleştiğim bir kadına, hadi bunu da bi deneyelim kafasında "one-night stand için buradayım, senin için uygun değilse unmatch edeyim" dedim ve "not problem :p" cevabını aldım. normalde türkiye'de bu tarz direkt kadın zor bulunduğundan şaşırdım tabii (yurtdışındayım), instagram'ına baktım kadının tek bir bikinili ya da "teşhir" fotosu da yok. sadece kız arkadaşlarıyla falan fotolarını atmış. bu kadın bir istisna mı yoksa cidden instagram kişiler hakkında çok mu az bilgi veriyor?

slhmlr

(05.10.18)

hesap sahte olabilir belki
sahte = baskasiymis gibi izlenim veriyor

belki de: bobrek avi

acetaminophen

(05.10.18)

Kadın konsomatris olabilir. Seni bir mekana davet Edip iki bardak biraya 2000 TL hesap cikarttirip soyabilir.

scorpion37

(05.10.18)

sahte hesap değil, üniversite öğrencisi burada, twitter'ı vs belli.

🌸slhmlr

(05.10.18)

One night stand yasayan bi kadin niye “teshirci” filan olsun ki?

Gayet normal insan iste.

kuehles blondes

(05.10.18)

sizin instagram hesabınızda çıplak resimleriniz var mı? Siz yaptığınız için mi "one night stand yaşayan kişiler başka yerlerde de kendilerini teşhir ediyorlardır" düşüncesi oluştu?
cevap "evet var" ise, bir şeyi siz yapıyorsunuz diye normal o olmak zorunda değil.
cevap "hayır yok" ise, one night stand yaşayan erkek kendisini teşhir etmiyordur ama kadın illa ki ediyordur düşüncesinin oluşması çok sağlıklı değil.

sopiro

(05.10.18)

sevgilisiyle aldigi nefesi paylasanlar da var, bir tane bile fotograf koymayan da var...

profilini incelesen imam hatipli sanacagin, fakat sevgilisiyle dehset aktiviteler yapanlar da var...(yazmak istemiyorum, coluk cocuk okuyor)

yani instragram profili bir fikir vermez, yaniltabilir.

tabudeviren

(05.10.18)

lol sevişen herkes instagramda kendini teşhir mi ediyor sanıyorsun :D

dafuq

(05.10.18)

çünkü seni fan club kısmına değil, kafası uyan bölümüne alıyor yurtdışındaki hatunlar. Ben de yurtdışındayım ve şuan instagramda 700 falan arkadaşım olmasına rağmen (hiç açık saçık foto yok kapalı kesap sadece arkadaşlar), en fazla etkileşimi olan benim. İnsanlar sanal değil sosyal hayata önem veriyor. ee o zaman neden sanaldan tanıştık diyorsan da, bazen sevişmek istediğin kişiler etrafında değildir ondan.

biohazardous

(05.10.18)

kaç takipçisi var kaç takibi var?

prasinos

(05.10.18)

instagram onun göstermek istediği. gerçekte olan ise bambaşka.
ons olayı da o anki ruh haline bağlı. uygun şartlar altında en uslu kız bile bunu deneyebilir. instagram profili ip ucu olamaz.

orpheus

(06.10.18)

(6)

Göz kuruluğu için tavsiye ilaç veya kür

captainmrg

Selamlar,Soru başlıkta, refresh maalesef çok bir işime yaramıyor. 8 saat uyuyup kıpkırmızı gözle kalkıyorum. Yok mu bir hal çaresi :)

Selamlar,

Soru başlıkta, refresh maalesef çok bir işime yaramıyor. 8 saat uyuyup kıpkırmızı gözle kalkıyorum. Yok mu bir hal çaresi :)

captainmrg

(04.10.18)

Ben artelac kullanıyorum.

sopiro

(04.10.18)

bu sorundan devamlı muzdarip biri olarak refresh bende de hiçbir işe aramıyor. tears natural free de öyle. bir artelac işe yarar gibi oldu ama düzenli de kullanamıyorum ben bunları. ama lens kullanıyorsanız düzenli kullanmak dışında bir çözüm yok maalesef. aklınıza geldikçe de göz kırpın oturduğunuz yerde.

ninotevtidze

(04.10.18)

Gece olan göz kuruluğu için doktorum bana A vitamini merhemi verdi (gözlerim çizildi). Yalnız doktora sormadan kullanmayın, yan etkisi olabiliyormuş A vitamininin (özellikle hamilelikte).
Adı da Vit-A Pos

whoosie

(04.10.18)

lipotears

damla sakızlı dondurma

(04.10.18)

Soğuk pansuman yapın. Yapay gözyaşı damlaları gözyaşı bezlerini tembelliğe itiyor şeklinde yorumlar var. Bence bir yöntem ne kadar basitse, o kadar iyidir. Ayrıca doğal olması da cabası.

Ben buzluktaki soğuk jeli alıp, üzerine ıslak peçete koyup, soğuyan peçeteleri gözüme koyuyorum. Bu işlemi 10-15 defa tekrar ettikten sonra da, jel biraz daha ısınmış oluyor zaten. Bu noktadan sonra da paket jeli direkt gözüme koyuyorum. Bütün bu süreç 1 saat kadar sürüyor sanırım. Benim elde ettiğim sonuç, bu yöntemin yapay damlalardan daha çok etkili olduğu. (pansumanın soğukluğu insanın yüzünü, özellikle yanan göz kapaklarını rahatlatıyor; soğuk yüzünden oluşan göz yaşları da kuruluğu)

kusmakla kusamamak arasindaki ince cizgi

(04.10.18)

Adres iyi bir göz hekimi.
Göz kuruluğuna neden olan etkenler diye Google'a yazınca karşına çıkan her şeyi yaptığım için gözlerim acı verici biçimde kurudu.
Artık araç süremez hale gelmiştim ki doktora gittim.
Göz kuruluğu raporu yazdı.
Dede gibi aile hekimine 3 aylık ilaç yazıdırıyorum.
Tears natural free ve lipotears verdi.
Mutluyum şikayetlerim azaldı.
Ama göz tansiyonumda varmış vs. vs.
Siz de buradan çözüm aramak yerine iyi bir hekime gidin.

yasasin yemek yemek

(04.10.18)

(10)

arada acip dinlediginiz 90lar 2000ler sarkilari

konf

neler?

konf

(04.10.18)

su an ne kadar eminem sarkısı varsa dinliyorum. Lose yourself nasıl bir şey ya?

deveyi diken adamin ta kendisi

(04.10.18)

bora öztoprak'ın 2 şarkısı
levent yüksel medcezir ve yas albümü
yaşar kurt
murat yılmaz yıldırım'In ilk solo albümü
düşler sokağının bi kaç albümü
bi kaç haluk levent şarkısı

killerbee

(04.10.18)

Aerosmith ve Bon Jovi albümleri
Beck- Loser (Çocukluğumu hatırlatıyor. Çocukken loser olduğum için değil, klibinden korktuğum için)
Offspring - Ixnay On the Hombre albümü
MC Hammer - U Can't Touch This

sopiro

(04.10.18)

Levent Yüksel - dedikodu
rafel el roman - amerika
nazan öncel - erkekler de yanar
mirkelam - alayı(alayını yani)

bunlar cok dinlediklerim. ayrıca yutub'ta 90's listem var.

datnet

(04.10.18)

Sibel alas sarkilari
Uh-de : secil
Maalesef: mansur ark
Yabancilar daha cok tabi

bradshaw

(04.10.18)

oya bora - al askim beni yanina
umay umay - sen yine oldugun gibi kal
rafet roman - hangi yonunu cok seviyorum biliyor musun sevgilim
ben olmeden once
mavi sakal
pentagram
can kat - evleniyorsun bir gun havalarda ucuyorsun
kartel
unlu

jimicik

(04.10.18)

bonus

www.youtube.com

killerbee

(04.10.18)

Destiny's Child - Jumpin Jumpin
www.youtube.com

Kylie Minogue - in Your Eyes
www.youtube.com

Eve - Let Me Blow Ya Mind
www.youtube.com

MTV'den selamlar herkese :)

eazy

(04.10.18)

say my name (d. child- justin timberlake ikisi de iyi)
alejandro (lady gaga)
çatal yürek (athena)
serseri mayın (athena)
cezayir menekşesi(yaşar)
tuana (levent yüksel)

damla sakızlı dondurma

(04.10.18)

Oasis - Wonderwall
Green Day - Boulevard of broken dreams
RHCP - Californication
Placebo - Every you every me
Duran duran - Come undone
Gala - Freed from desire
Rascal Flatts - Life is a highway
Pixies - Where is my mind
Noir désir - Le vent nous portera
Mazzy Star - Fade into you

iwasbornonamountainside

(04.10.18)

(9)

iyi günler diyen çok yakınlarımız

sekerse tehlike

mesela eşiniz, sevgiliniz, anneniz, babanız vedalaşırken "hadi iyi günler" diyor mu? benim çok ağırıma gidiyor ya.. iyi günler ve iyi akşamlar diyen çok yakınlarıma bozuluyorum. sokaktaki adam da yol sorunca iyi günler diyor. siz?

sekerse tehlike

(04.10.18)

hocam bu kadar takmayın
bir şey olmaz merak etme

kingcyrax

(04.10.18)

İyi günleri yakınlarıma demem ya hoşçakal ve görüşürüz derim de iyi günler bana da uzak insanlar için uygun geliyor. Yine de bozulur muydum sanırım hayır alışkanlıktan ileri geliyor olabilir.

eksi sozlugun tatli insani

(04.10.18)

benim hanim sabah beni gonderirken hadi hayirli isler diyor, hosuma gidiyor. iyi gunlerde gayet guzel. iyi bi dilek niye kotu olsun ki?

try again fail again fail better

(04.10.18)

bu adam katil olur

benibenim

(04.10.18)

Hayır, çünkü hayattan zevk almak istiyorum.

sopiro

(04.10.18)

niye zoruna gidiyor? ne demesini isterdin? kufur mu etsinler :) ?

crucio

(04.10.18)

şuralarda bir buton olacağıdı.

naksidil

(04.10.18)

Mis gibi söz ya iyi günler. Bunun yerine ne söylenmesini istersiniz ki?

nundu

(04.10.18)

neden zorumuza gitsin? benim gitmiyor. gayet normal bir iyi dilek bu. nasıl gün içinde ilk defa görüştüğümüz zaman (eşim, annem, babam vs. ile) hal hatır soruyorsam, ayrılırken de bu tarz vedalaşmalar oluyor. çok gerginsin hocam. biraz rahatla. bu şekilde ömür çekilmez.

draconas

(04.10.18)

(8)

Aksam gec saatte yemek yememelisin

stavro

Bunun asil sebebi kilo alma tehlikesi mi yoksa baska bir sey mi? Mideye zararli, hazmi zor olur vs.Neden gec saatte yememeye calisiyorsunuz?

Bunun asil sebebi kilo alma tehlikesi mi yoksa baska bir sey mi? Mideye zararli, hazmi zor olur vs.
Neden gec saatte yememeye calisiyorsunuz?

stavro

(04.10.18)

Ben daha yakın zamanda Michael Matthews'un bu konudan bahsettiği Thinner, Leaner, Stronger isimli kitabını okudum. Orada spesifik araştırmalarla gösteriyor ki, gereken kaloriyi (az ya da çok) aldıktan sonra isterseniz kahvaltıda alın isterseniz gece uyanıp alın, fark etmiyor. Link vs veremem ama kitapta anlatılıyor işte.

sopiro

(04.10.18)

gece yemek yiyip yatarsam sabah ekşimiş bir mideyle uyanıyorum, mide özsuyum ağzıma geliyor.

nice tnetennba

(04.10.18)

uyurken sen vücudu yavaşlatıp dinlendirmeye alıyorsun, mide ise içindekini öğütmeye çalışıyor; bu çatışma ortamı verimsiz bir uyku ve sindirim sürecine sebep oluyor. geri kalan kısmı sopiro +1.

Bruce

(04.10.18)

bruce +1

ek olarak, yatay pozisyonda sindirim yapılması da işleri bir nebze zorlaştırıyor.

givemesomesubstance

(04.10.18)

kabus görürsün derdi eskiler. yani hazım tam gerçekleşmediği için rahatsız olur ve uyuyamaz insan.

naksidil

(04.10.18)

vücut uyku halinde ve yemek yenmeyen zamanlarda şeker yakıyor. siz yemek yiyerek bu sistemi hem durdurup hem de şeker yüklemesi yapıyorsunuz. bu da zayıflamayı önlüyor. oruç diyeti denilen sistemde 8 saat tok kalıp 16 saat sadece sıvı alarak aç kalıyorsunuz. bu sürelerde vücuda şeker girmediği için hızlı bir kilo verme gerçekleşiyor.

ground

(04.10.18)

@spiro
ben de boyle biliyorum ama millet tutturmus aksam gec saatte yenmez. Ben de diyorum belki de baska bir sebebi vardir kilo alma mevzusundna ziyade.

🌸stavro

(04.10.18)

Yemek yendiğinde mide asit miktarı artıyor, reflüsü olan benim gibilerde yatınca mide asidi boğaza kaçıyor ağıza falan geliyor lanet pis bir acı. Dişlere dahi zarar veriyor bu asit. Ondan geceleri yemiyorum ben.

mor.inek

(04.10.18)

(15)

İlk Buluşmada Kolye Hediye Etmek

tubaya

Daha önce sadece aynı sektörde ortak tanıdıklarımız olan birisiyle bir süredir internetten konuşuluyor. Sohbet epey keyifli ancak herhangi bir şekilde flört konuşmaları değil, daha çok hayat, yaşam vs. Bu kişinin uzayla alakasının olduğu yine bu konuşmalardan öğreniliyor ve çarşıda dolaşırken konuyla alakalı bir kolye görülüp alınıyor. Yakın zamanda dışarda görüşülecek.

Bu bilgiler ışığında kolyeyi hediye etmek yanlış anlaşılmalara mahal verir mi sizce? İlk aşamada iyi bir arkadaş bulunduğunu düşünüyor iki taraf da. Bu yüzden karşı taraf altında başka bir anlam arar mı? Aslında yanında bir de kitap hediye edilecek ama bugüne kadar hep birilerine kitap hediye ettiğim için onu ayrı tutuyorum. Tabii ki sonrasında karşılıklı hoşlanma vs olabilir veya olmaz onu bilemiyorum ancak ilk aşamada direkt beklentinin bu olduğu mı anlaşılır sizce?

Şimdi yazınca sorumu biraz salakça buldum aslında :) Bu kişiden kişiye değişebilen bir şeydir herhalde. En azından sizin hoşunuza gider mi böyle bir hediye almak ilk görüşülen kişiyle diye de değiştirebiliriz belki.

Teşekkürler.

tubaya

(03.10.18)

sakın yapma. ilk buluşmada hediye tamamen yanlış fikir. illa hediye olacak diyorsan yalnızca kitap.

adivar

(03.10.18)

Aslında her şey karşı tarafın sana olan bakışına bağlı eğer senden hoşlanma ihtimali varsa sorun olmaz yoksa olur. İşi garantiye almak istiyorsan şöyle söyleyelim kadınsan ver, erkeksen verme.

biravekahve

(03.10.18)

Olmaz, verme bence

gazozailacatmauzmani

(03.10.18)

Biravekahve+1

veritaslibertas

(03.10.18)

Baskı hissettirir, olmaz.

japon askeri

(03.10.18)

Evet arar.

stavro

(03.10.18)

Etme.

eazy

(03.10.18)

bence de verme. buluşmalarınız devam eder flört olur ve de sevgili falan olursanız anısını anlatıp hediye edersin. +100 boyfriend points

ilkot

(03.10.18)

Çok gereksiz, ben çok abartılı bulurdum.

sopiro

(03.10.18)

çok abartı bir hediye. kafeslenme/tasmalanma hissiyatı yaratır.

kitap da dahil, hiçbir hediye verme ilk buluşmada.

tabudeviren

(03.10.18)

@ilkot +1

ninotevtidze

(03.10.18)

@nino +1

noraliya

(03.10.18)

yapma +1

goodz

(03.10.18)

sizin karşınızdakine ne hissettiğinizi yazmamışsınız. kendisinden hoşlanıyor musunuz? romantik hisler beslemiyorsanız henüz, kolyeyi vermek ve hakkında açıklama yapmak sandığınızdan daha kolay olacaktır bana kalırsa.

şimdi bu buluşma, öncesinde flört olan bir muhabbetin devamı olan ilk buluşma olsaydı eğer, belki hediye komik kaçardı, "flörtleşiyoruz, ilk günden hediye almış" denebilirdi. ama aranızdaki iletişim dostça demişsiniz. bu durumda şuna benzer bir şeyler ifade ederek hediyesini verebilirsiniz bence.

"lütfen yanlış anlama ama dolaşırken denk geldim, özellikle aradığım da yoktu, geçenki muhabbetimizle alakalı bu kolyeyi görünce hoşuna gideceğini düşünerek hediye etmek istedim. gerçekten ardında bir anlam yok, sadece insanlara hediye almayı ve mutlu etmeyi seviyorum"

givemesomesubstance

(04.10.18)

fazla hevesli oldugunu düşünürdüm. orası net.

ben de hoşlanıyorsam hoşuma gider, emin değilsem biraz itici gelebilir

hopp

(05.10.18)

(2)

bu filmin adi ne?

milord

ayrışmış bir dunya vardi, insanlar hislerden bile soyutlanmisti sorgulama olmasin diye. 20 yasinin altinda cocuklar filmin ana kahramaniydi. bir cesmenin altinda kizla opusunce aşkı tadip duzeni sorgulamaya basliyor. ilac enjekte edilmis elmayi yemeyince dünyanın renklerini gorebiliyor. neydi bu fil

milord

(03.10.18)

The Giver?

sopiro

(03.10.18)

sopiro, evet teşekkürler dakikalardir bulmaya çalışıyordum

🌸milord

(03.10.18)

(72)

Duyurunun yaş ortalamasını alalım

naksidil

yaşlar kaç gençler?

naksidil

(03.10.18)

datnet

(03.10.18)

amortisman

(03.10.18)

MtKrt

(03.10.18)

marla is in my head

(03.10.18)

sopiro

(03.10.18)

zgrydn

(03.10.18)

arockm

(03.10.18)

killerbee

(03.10.18)

damla sakızlı dondurma

(03.10.18)

buzbebek

(03.10.18)

nice tnetennba

(03.10.18)

nickimin hakkini veremedim

(03.10.18)

tabirimekruh

(03.10.18)

mmmtarantino

(03.10.18)

biravekahve

(03.10.18)

dhobyghaut

(03.10.18)

senolll

(03.10.18)

fakyoras

(03.10.18)

Boris

(03.10.18)

30
Yukarida bazi arkadaslar trolluyor:)

stavro

(03.10.18)

eazy

(03.10.18)

glamdr1ng

(03.10.18)

32

cinsiyetleri de yazin da tam olsun :D

ubi dubium ibi libertas

(03.10.18)

Dr_Stat

(03.10.18)

since1907

(03.10.18)

medeni durum da yazalım mı?

kablelvuku

(03.10.18)

başka bilgi yazacaksak ben tc kimlik no'da yazarım.

datnet

(03.10.18)

23K.

aklıma bir şey geldi. şimdi yaş ortalaması epey yüksek gibi ama ben 16 yaşındayken en yakın arkadaşım (o da 16 idi) aktif bir şekilde duyuru'yu kullanıyordu ve muhtemelen yaşı hakkında yalan söylüyordu. yani aramızda küçükler de olabilir.

al işte coyote 14 yaşındayken aynı soruyu sormuş. yuh be... 14 ne?!

fleur du mal

(03.10.18)

41
bazı arkadaşlar trollüyor +1
biraz insaflı atsalar bari...

Bruce

(03.10.18)

curious06

(03.10.18)

re noreno

(03.10.18)

21

ayrıca şu an 20 yaşında olan biri 2012'de duyuru açtığını iddia ediyo. insanlar gerçek yaşını yazmıyor galiba?!!

etki

(03.10.18)

24,5

Amaranta ursula

(03.10.18)

kitap arasında kalmış silgi tozu

(03.10.18)

Hayret kimse yazmamış.

12,5 filan.

(37)

John Bloor

(03.10.18)

elorelia

(03.10.18)

essoist

(03.10.18)

33

Çok sevindim bu soruya amca kategorisinde ben tek değilmişim :)

seyyar satıcı

(03.10.18)

windowsguvenlikduvari

(03.10.18)

ninotevtidze

(03.10.18)

30.
10 gün sonra 31.

bos gezenin bos ustasi

(03.10.18)

tahin pekmez yoğurt

(03.10.18)

dedim ben sana

(03.10.18)

givemesomesubstance

(03.10.18)

olabilir ya da olmayabilir

(03.10.18)

eylul

(03.10.18)

ossüç

binder dandet

(03.10.18)

Leonardo~Da~Vinci

(03.10.18)

fresh 30

probiyotik

(03.10.18)

almost 30

ilkot

(03.10.18)

Phoebe

(03.10.18)

awareim

(03.10.18)

aychovsky

(03.10.18)

Adım battal, 30 yaşım. Küba göçmeniyim.

battal gemalmaz

(03.10.18)

neverlose

(03.10.18)

osbir

ya ben lan neyse

(03.10.18)

kullanıcı adını aktif edemeyen insan

(03.10.18)

25.

pike

(03.10.18)

hypathia

(03.10.18)

30. 2 gün sonra 31. cuma cuma...

Tears of Devil

(03.10.18)

der meister

(03.10.18)

işimdeyim gücümdeyim

(04.10.18)

85 model

antihero

(18.04.21)

32.

put it in your appropriate place

(18.04.21)

3 sene önce başlığa cevap olarak 20 yazmışım. zaman hızlı geçiyor, 23.

biravekahve

(18.04.21)

benim ki 28.67

eskiden olsa 30 deyip yuvarlardım ama oraya yaklaştıkça bu gerçeği kabullenmek istemez oldum.

daha önce de böyle anketler yapıldı 24 - 25 çıkıyordu ortalama. sürekli yeni gelen gidenlerle beraber ortalama düşük gibi görünse de müdavimlere baktığımızda 30+ civarı bir ortalama erişiyoruz gözlemlerime göre

biseysorcaktim

(18.04.21)

37,5

phonex

(18.04.21)

hayirsiz

(18.04.21)

hayaletimsi

(18.04.21)

26

ps: yaşı büyük olana değil adam olana abi denir.

holdthedoor

(18.04.21)

rakicandir

(18.04.21)

ceketimi alip cikcam

(18.04.21)

(19)

sevgilinizden/eşinizden maaşınızı gizliyor musunuz?

zgrydn

önce bir arkadaşımın eşine mayışını eksik söylediğini öğrendim. merak edip farklı arkadaşlarıma da sordum. yarıdan fazlası farklı söylüyor ya da hiç söylemiyormuş. hadi arkadaş ortamında mayışını söylemezsin, ben de sormam zaten. ayıp. ama ne bileyim, gerektiğinde beraber oral segs eylemine giriştiğ

zgrydn

(03.10.18)

Saçmalık...

lcha

(03.10.18)

3 aylık kız arkadaşından gizlersin anlarım da. Evli adam karısından maaşını gizlerse anlamam aga. Evlilik ekonomik bir ortaklıktır aynı zamanda.

bos gezenin bos ustasi

(03.10.18)

Hayır tabii ki.

O bilmeyecek de kim bilecek yahu.

chicha

(03.10.18)

gizlemem ama sorulmadıkça söylemem de.

datnet

(03.10.18)

Maaşımı bile bilmesine güvenmediğim kişiyle niçin evleneyim? Ne saçma insanlar evleniyor ya arkadaş...

ninotevtidze

(03.10.18)

gizlemiyorum. samimi olduğum herkese çekinmeden söylerim.

washe

(03.10.18)

hayır, aynı eve ekmek getirdiğin birinden maaş gizlemek koca bir saçmalık.

evde liyakat kalmamis

(03.10.18)

oral seks ne alaka? sırf oral yapıyor diye maaş mı söylenmeli?

bazı şeyler gizli/özel kalabilir.

MaNOfTheYear

(03.10.18)

gizlemem ama sormazsa konuyu oraya getirmem.
Evlilerin saklaması saçmalık.

sopiro

(03.10.18)

Gizlerim.
Gizli tuttugun seyi gerektiginde aninda aciga cikarabilirsin ama aciga cikmis olan seyi bir daha gizleyemezsin.

stavro

(03.10.18)

yeri gelince soylerim, durup dururken soylemem.

gizlemem yani

fakyoras

(03.10.18)

henüz oturmamış ilişkide sevgilimden gizlerim ama uzun vadeli sevgili - evlilikte gizlemem.

damla sakızlı dondurma

(03.10.18)

Bu soru neden sorulsun eğer birlikte yaşanmıyor ve maddi durumla ilgili birlikte kararlar alınmıyorsa? Ben de bunu anlamadım.

Hiçbir şey gizlemeyi doğru bulmam ama ciddi aşamaya gelmemiş bir ilişkide bu konuların açılmasını yadırgarım.

monogram

(03.10.18)

hayır kuruşu kuruşuna hepsini doğru şekilde söylerim

basond

(03.10.18)

ikinci çeyrekte sanırım söylemiştim de niye söylediğimi hatırlamıyorum yani atla deve bişey de değildi şekil yapayım. onunkini de biliyordum ama sorduğumu hatırlamıyorum. böyle işte.

ilkot

(03.10.18)

@datnet +1

superb

(04.10.18)

eşimden niye saklayayım amk? sevgiliden belki.

dieselsingle2

(04.10.18)

yaşlı bir nineden şöyle bir tavsiye duymuştum: 10 alıyorsan 9 söyle, o 1'i kenara koy.

yemrem

(04.10.18)

önce şunu şuraya bırakalım -kadının yaşı, erkeğin maaşı sorulmaz-

Evliyim ve eksik söylüyorum, sebebi de onun bilmediği borçlarım olması, borçların büyük kısmı ikimiz yada evimiz için girdiklerim, bana belirlediğimiz bi harçlığım var, o benim harçlığımdan bile 1/5 harcayabildiğimi bilmiyor. Borçlar bitince de araba alıcam ona hediye olarak.

Not: Karım çalışmıyor.

firemanjonny

(10.10.18)

(9)

erkek parfümü

teritori

fresh bir parfüm arıyorum.böyle kokladığında insanın aklına açık mavi rengi gelsin. ya da açık denizlerde bir yelkenli belirsin zihninde insanın.sıkıldım kullandığım parfümlerden.

fresh bir parfüm arıyorum.
böyle kokladığında insanın aklına açık mavi rengi gelsin.
ya da açık denizlerde bir yelkenli belirsin zihninde insanın.
sıkıldım kullandığım parfümlerden.

teritori

(03.10.18)

O parfüm; Givenchy Insense Ultramarine.

angelus

(03.10.18)

Un Jardin Sur Le Nil Hermès

jamalbsf

(03.10.18)

Chanel Allure

sopiro

(03.10.18)

Angelus +1 ve bir parfüm ancak bu şekilde tarif edilebilirdi

sekerse tehlike

(03.10.18)

kenzo

silah taciri

(03.10.18)

bvlgari aqva elbette.

adivar

(03.10.18)

Tarifine Armani Gio uyar.

bos gezenin bos ustasi

(03.10.18)

cool water

barankovan

(03.10.18)

önerilmiş ama, beyaz tenli isen Givenchy Insense Ultramarine.

haciz mahallinde tango

(03.10.18)

(14)

macfit'i nasıl bilirsiniz?

rahat ya

sb.gözü kapalı 6 aylık üyelik alınır mı yoksa ilk olarak 1 aylık alınıp nedir ne değildir diye test mi edilmeli?teşekkürler.

sb.

gözü kapalı 6 aylık üyelik alınır mı yoksa ilk olarak 1 aylık alınıp nedir ne değildir diye test mi edilmeli?

teşekkürler.

rahat ya

(02.10.18)

hangi şube?

hayley williams ile evlenecek genc

(02.10.18)

trump ve marmara park

🌸rahat ya

(02.10.18)

kulüpten kulübe değişir. benim kulüp iyiydi önce ben 1 aylık aldım sonra 6 aylığa geçtim. eylül ekim gibi başlamıştım yaza doğru malüm kitle gelince üyeliğimi iptal ettirdim. şu sıralar boş oluyordu.

lata

(02.10.18)

Üyelik süresi bitince üyeliğini gidip iptal etmezsen karttan çekmeye devam ediyor. Kart kapalıysa ya da para yoksa borç yazıp icraya gidiyor

gazozailacatmauzmani

(02.10.18)

şubeye ve gideceğin saatlere bağlı, akşam 18-22 arası askerlik şube gibi olur bu heryer için aynı ama macfitlerin metre kareler ufak olduğu için spor yapılamaz hale geliyor çoğu şubesi, sakin saatler için ise baya iyidir çünkü malzemeleri kalitelidir, ben içerenköyde anadolu yakasının en büyük salonlarından birindeyim mesela ama malzemelerde birgün tetanoz olacağım

docrivers

(03.10.18)

kulübe göre değişiyor +1 bence 1 ay al. bbeğenirsen sonrasında uzun süreli yaparsın. bu arada üyelik süresi bitince icra vs gelmiyor. zaten ne alaka, icra :) ben haber vermeden bıraktım. adamlar telefonla aradı sordu. ben de gelmeyecem artık dedim. tmm iptal ediyorum dedi ve olay bitti. sanal kart bilgini ver. kafan rahat etsin.

edt: ha bu arada, benim gittiğim salonda herkes havlusuz çalışıyordu. adam minderden bi kalkıyor, böyle bir rezillik olamaz. her yer ter, sırılsıklam. kimse ne uyarıyor ve başka birşey. ben bu yüzden bıraktım 1 ay sonra. kusacaktım artık.

mahone

(03.10.18)

1 ay dene önce, hocaları bi tanı, çok yapışık hocalar varsa huzur bırakmazlar. geleni gideni de gördükten sonra karar verirsin. dışardan göründüğü gibi çekici bir işletme değil, iğrenç bir kurumsal şirket aslında.

@gazozailacatmauzmani bu icra olayını tecrübe ettiniz mi yoksa bi yerden mi duydunuz? ortada bu konu üzerine imzalanmış bir sözleşme olması lazım dolayısıyla icra durumu yok, her ay borç yazar fakat siz hizmeti kullanmadığınız için sizden bu parayı alamaz. kartım kayboldu diyip iptal ettikten sonra herkes yoluna devam eder. bu konuda tecrübem oldu.

zebragibi

(03.10.18)

@zebragibi, ödeme yaptığım kart kapandığı için borç hanesine yazmışlar, iptal etmek içine e o ayki taksidi ödemek zorunda kaldım. Açıkcası peşine düşecek pozisyonum yoktu uğraşamadım ama şubedeki personel söyledi

gazozailacatmauzmani

(03.10.18)

üye olmak kolay ama çıkışı zor. üyeliğin bittiğini haber vermeyip hemen para kitlemeye başlıyolar, iptal ettirmek için de şubesine gitmek zorundasınız.

contavolta

(03.10.18)

Kullanmayı düşündüğünüz saatlerde gidip ziyaret edin, ona göre karar verin. Ha mesai saati derdiniz yoksa, gündüz giderim diyorsanız düşünmenize gerek yok.

John Bloor

(03.10.18)

kalabalık biliyorum, test şart.

ilkot

(03.10.18)

ben yukarıda dendiği gibi saat 4'ten sonra çok kalabalık olması nedeniyle sabahları gitmeye başladım. 6'da açılınca gidiyorum, kimse olmuyor, çok rahat. Haftasonları sabahları da kimse olmuyor. Ama bu biraz da lokasyonla ilgili, benim gittiğim şubenin etrafında çok fazla kolej var mesela, saat 15:30 gibi okullar dağılınca öğrencisinden çalışanına herkes gidiyor. Başka şubelerde bu saat iş çıkışına, ya da sabah vs göre değişebilir.

Üç senedir gidiyorum, özellikle bir sorun yaşamadım.

sopiro

(03.10.18)

Marmarapark girişi çoo kötü hep trafik var. Artı avm içi konumu çok kötü, şubeye ulaşım zor 40 saat asansör beklersiniz

charlotte blanc

(03.10.18)

6 ay falan alma sakin. Aylik uye ol, gerekirse iptal edersin. Iptal etmedigin surece karttan cekiyorlar +1

stavro

(03.10.18)