Giriş
(14)

Yaptığınız hobi/spor ve harcamalarınız

hede hodo
1- hangi hobi faaliyetini ya da sporu yapıyorsunuz? 2- Harcamalarınız ne düzeyde oluyor?3- yaptığınız spor ya da hobi için maksimum ne kadar harcadınız/harcıyorsunuz?4- bu bende mi oluyor sadece bilmiyorum da, yaptığınız harcamalara bakıp sorgulamalara giriyor musunuz? O kadar hakkını veremediğini d
1- hangi hobi faaliyetini ya da sporu yapıyorsunuz?
2- Harcamalarınız ne düzeyde oluyor?
3- yaptığınız spor ya da hobi için maksimum ne kadar harcadınız/harcıyorsunuz?
4- bu bende mi oluyor sadece bilmiyorum da, yaptığınız harcamalara bakıp sorgulamalara giriyor musunuz? O kadar hakkını veremediğini düşünüp ya da toplumun ekonomik yapısını görüp vs.
5- Ne kadar zamandır yapıyorsunuz? Soğuduğunuz oluyor mu?
0
hede hodo
(02.05.18)
1) düz insan hobilerim var. öyle ekstrem ya da aşırı ilginç şeyler yapmıyorum. keşke değişik hobilerim olsaymış dedim yazarken. sporumu bile evde yapıyorum, çok sıkılırsam dışarı çıkıp yürürüm. müzik dinlemek, dizi/film izlemek, bilgisayar oyunu oynamak, kitap okumak gibi hobilerim var. dönemsel olarak artıp azalır bunlar.

2) netflix, spotify, steam harcamaları gibi mi? öyleyse indirime düşmedikçe steam'den oyun almam pek. film dvd'si ve müzik cd'si koleksiyonları yapmaya çalışıyorum, onları da bit pazarından veya gittigidiyor'dan hallediyorum.

3) günümün %80'i diyebilirim. kalan %20 ihtiyaçlar. çalıştığım dönemler uyku hepsinin önüne geçmişti. tüm günüm boş geçtiği için spor, oyun, kitap, dizi/film ve müzik kombinasyonuyla günü kapatıyorum.

4) pikap alıp plak koleksiyonu yapmak istiyorum, daha fazla kitap ve dvd almak istiyorum, alamıyorum ahdjdjf

5) dönem dönem kitap okumam, spora da bir dönem başlar bir dönem bırakırım. dizi ve filmler her zaman hayatımdadır. asla soğumam.
0
nice tnetennba
(02.05.18)
Mesela bisiklet harcamaları. Yeni ayakkabı yeni forma ya da tekraren bisikleti update etmek gibi filan. Dediğiniz hiç aklıma gelmemişti gerçi ama o da olabilir neden olmasın :)
0
🌸hede hodo
(02.05.18)
plak ve saat koleksiyonu yapmak istiyorum. ikisi de pahali hobiler. bakalim insallah olur.
0
baldur2
(02.05.18)
Tenis, basketbol, futbol, voleybol hepsini oynarim. Bagajda toplari var.

Bi bucuk saat yetiyor. Birini bulmak zor oluyor o yuzden daha baslayamadim.
0
imelih
(02.05.18)
1) spor salonuna gidip ağırlık kaldırıyorum ve bir stüdyoda dans ediyorum (swing dans)

2) spor salonuna aylık 80 euro, dans stüdyosuna 50 euro veriyorum.

3) dansa yeni başladım sayılır, salon için türkiye'deyken 250 lira civarı veriyordum. İkisi de maksimumda şu an.

4) hayır çünkü "yapıyorsam en iyisi olmalı" hırslarına girmeden, yalnızca keyif almam sebebiyle uğraşıyorum. sporda yahut hobilerimde uzmanlık benim için memnuniyet kıstası değil. sosyo-ekonomik eşitsizliklerden doğan farklılıklar ise hayatın her alanında mevcut. elinizdeki paranın bir kısmını bu duruma çözüm getirebilecek herhangi bir yöntem uğruna harcamıyorsanız bu paranın bankada durmasının yahut hobileriniz yerine bir başka gidere kaynak olmasının duruma faydası yok.

5) dansı 6 aydır ediyorum, salona 4-5 senedir gidiyorum. danstan hiç sıkılmadım, pek keyifli. salona yoğun dönemlerimde gidemediğim oldu fakat sebebi yine soğumam değildi, o anki önceliklerle bağlantılıydı.
0
tejeve
(02.05.18)
1) yol bisikleti
2-3) her ay minimum 2k gidiyor
4) hayır, sonunu düşünen kahraman olamaz.
5)16 yıldır, ama bu her ay min 2k harcama olayı son 6 7 yıldır var. Soğumuyorum.
0
Tears of Devil
(02.05.18)
Koşuyorum, TSM korosundayım ve her perşembe aksatmadan SENFONİ konserlerine katılıyorum. Koşmak için çok bütçeye gerek yok. Eskiden beri hep spor yaptığım için kıyafete çok para harcamıyorum diyebilirim. Yine de ara ara parça parça şeyler aldığım oluyor. Yarışlara katılınca yarış ücreti-yol-konaklama falan bunlar da fazla sayılmaz.

TSM korosu ücretli değil. Sadece çalışmalara zaman ayırıyorsun. Bir de konser için kıyafet-saç-makyaj için para ödüyorum o da çok değil bu yıl 350 tl gibi bişey tuttu.

Senfoni konserleri bedava. Bedava derken sponsorlardan biri bizim şirket olduğundan yani yoksa bedava değil tabii ki.
0
naksidil
(02.05.18)
fitness ve weightlifting yapıyorum, nadiren koşuyorum. Eskiden bir koşu grubundaydım, taşınınca bıraktım. Hobi olarak ne yapıyorum tam emin değilim, resim çizmek olabilir, en düzenli yaptığım o var.

Spor salonu ve özel hocaya ayda 1500 lira civarı harcıyorum. Resim malzemeleri uzun dayandığı için belki yılda bir harcamam oluyordur, yeni defter, kalem seti, brush pen gibi şeyler... Giysiye para harcamıyorum yıllar içinde ala ala çok birikti zira.

Yakın zamanda öyle bir sorgulamaya girdim, hocaya ve salona para harcamasam yılda 10bin liradan fazla elime kalır diye düşündüm ama yani, başka da bir şey yapmıyorum kendime. O zaman niye çalışıyoruz, diye cevapladım kendi sorumu.

4 senedir düzenli egzersiz yapıyorum, 3 senedir hocayla çalışıyorum.
0
sopiro
(02.05.18)
Hobilerim

- Kutu Oyunları
- Maasaüstü Rol Yapma Oyunları
- Maket Model
- Masaüstü Savaş Oyunları

Tabi bir anda hepsine birden vakit olmadığı için dönemsel olarak bazılarının yoğunluğunu arttırıp, bazılarını azaltıyorum. Yurdum şartlarında pahalı hobiler (kur yüzünden) oldukları için harcamalarıma çok dikkat ediyorum ve aylık 400-500 TLyi geçmemeye çalışıyorum. Kullanmadığım eski oyun ve kitapları 2. elde satarak biraz daha finansman elde ediyorum. Tassarruf ve yatırım konusunda çok takıntılı bir insanım, robotların ve algoritmaların bizi işimizden edeceği bir geleceğe para biriktirerek hazırlanıyorum.

Öteki taraftan hobilerimden tanıdığım arkadaşlarımın bazıları ayda 2000-3000 civarı gömebiliyorlar. Onlara daha dikkatli olmaları konusunda tavsiyede bulunuyorum.
0
cleric
(02.05.18)
1- Guncel olarak RC scale model ucak yapiyorum, dagcilikla ilgilendim, capoeira dersi aldim bir ara, bir sure de Forro (dans) dersi aldim. Amator fotografcilik da yapiyorum, birazcik da muzikle ilgilendim zamaninda.
2- Ilk modelim, 1700tl harcadim su an calistigim ucaga. Dagcilik icin ne kadar harcadim bilmiyorum ama alidigim ekipmanlar (dagcicantasi, ust seviye uyku tulumu, bot, kask vs.) 6000-7000tl civari tutari var.
3- Hobisine gore degisir ekonomik sinirlarim dahilinde.
4 - Sorguladigim olur tabii ama pisman olmam. Ot gibi yasamayi sevmiyorum. Dagcilik icin senin gibi dusundum mesela. Bir suru ekipman aldim ve bir kenarda yatiyor hepsi, devam etmedim dagciliga. Ama keske almasaydim bunlari demem, canim istedigi icin aldim cunku. Fotograf makinesini de artik cok daha az kullaniyorum ama parasina degdi mesela.
5 - Evet, eninde sonunda hepsinden sogurum. Daha oncekilerden sogudum, aklima gelmeyen buraya yazmadigim hobiler ugraslar da dahil. Hicbir hobiyi ve ugrasi omur boyu devam ettirmeyi planlamiyorum zaten. Hayat kisa, olabildigince cok seye bulasmam lazim. Zamanimiz sinirli. Bir ugrasi omur boyu devam ettirirsem baska seylere zaman bulamam, tadini aldigim noktada birakmam lazim ki zaten bir noktada doyuyor ve soguyorum.
0
stavro
(02.05.18)
1) Haftada bir pilatese gidiyorum.
2) Verdigim para cok degil aslinda. Ayda 20 Euro.
3) Bisiklet almistim 400 Euro'ya. Pisman degilim, cok kullanamadim cünkü zamanim olmuyor. Ama Agustos'tan sonra pilatesi birakinca vaktim olacak kullanmak icin.
4) Birseyi almadan önce epey arastiririm. O yüzden ödedigim meblag genelde hak ettigi ücret oluyor.
5) Pilatesi bir senedir yapiyorum, memnunum.
0
chitosan
(02.05.18)
1- Resim, akordeon, trekking.
2- 500 tl falandır ortalama.
3- Maksimum 1500 küsür harcamışımdır, onda da yeni akordeon almıştım çünkü.
4- Yoo sorgulamıyorum, çünkü beni mutlu ediyor.
5- Resmi ve trekkingi yıllardır yapıyorum, akordeonu yaklaşık 1 senedir. Arada soğuyorum tabii, ara verdiğim oluyor ama çok uzun sürmüyor bu aralar.
0
i m cool with that
(02.05.18)
on beş yılı aşkın süredir çizim yapıyorum ve 90'lı yıllara ait eşya koleksiyoneriyim. hiç soğumadım. harcadığım para ayda 15 lira civarıdır.
0
heidi'nin dedesi
(02.05.18)
1) Yıllardır spor yaparım. Hobi, uğraş vs. gibi şeylerin büyük kısmını bu oluşturmakta.
2) Yıprandıkça ya da ihtiyaç duyduğumda ekipman alırım. Bu, senede 1-2 defa iken supplement vs. ise ortalama 3 ayda bir tedariklerim. O zaman biraz sarsıyor beni (döviz kurları sağolsun). Spor salonu ücreti var tabii ilaveten. Ha bir de ara sıra ufak tefek teknolojik ıvır zıvırlar alırım malum siteden. Bunlar da eskiden uygundu ama artık zorlamaya başladı (kurlar yine).
3) Değişiyor. Her 3 ayda bir sağlam giriyor mesela. O giren miktar da döviz kuruna göre değişiyor her seferinde (tabii artan bir şekilde).
4) Spor için sorgulayacak bir şey olduğunu düşünmüyorum. Zamanında sorguladım ve kafam rahat. Arada aldığım ufak tevek teknolojik ıvır zıvırları sorguluyorum bu sıralar mecburiyetten ötürü.
5) Spor 5 sene falan sanırım. Tabii ki arada soğuduğum oluyor ama disiplin burada devreye giriyor. Zorunlu sebepler dışında (sakatlık vb.) bu süre zarfında ara verdiğim toplamda 2-3 ay falandır en fazla. Ivır zıvır işini de son 2 senedir falan yapıyorum. Soğumuyorum ama mevcut döviz kurları, piyasa şartları falan derken bir durulmak lazım diye düşünüyorum.
0
skooma
(02.05.18)
(3)

Brezilya fönü sonrası şampuan önerisi

lambada
Brezilya fönü yaptırıp, kullanıp tavsiye edebileceğiniz özel şampuan ve saç kremi var mıdır?Kuaförün zorla kakalamaya çalıştığı 200 tl lik şampuan ve saç kremini tabii ki almayacaktım:)
Brezilya fönü yaptırıp, kullanıp tavsiye edebileceğiniz özel şampuan ve saç kremi var mıdır?

Kuaförün zorla kakalamaya çalıştığı 200 tl lik şampuan ve saç kremini tabii ki almayacaktım:)
0
lambada
(01.05.18)
johnson's baby bebek şampuanı
0
kulakligin calismayan teki
(02.05.18)
@maleficent, teşekkürler
memnun kaldınız mı, saçları çok sertleştiriyor mu? Düz halini muhafaza etmeye yardımcı oldu mu?
0
🌸lambada
(02.05.18)
sülfatsız şampuan olarak OGX türleri var.
0
sopiro
(02.05.18)
(2)

Diyetle alakalı sorular

brad pitt
İç dökme gibi. 1. Gogıla sormaya bile korktuğum bi konu var. Dayanacak gücüm kalmadı. Gece rüyalarıma giren bu endişeyle daha fazla yaşayamam. Lütfen cevaplayın. Lütfen hayır deyin. Erik diyeti bozar mı? Hayvan gibi yemek ama. Bi otururşta min 1 kilo yemek. Var olduğu sürece. 2. Benim diyet yalandan
İç dökme gibi.

1. Gogıla sormaya bile korktuğum bi konu var. Dayanacak gücüm kalmadı. Gece rüyalarıma giren bu endişeyle daha fazla yaşayamam. Lütfen cevaplayın. Lütfen hayır deyin. Erik diyeti bozar mı? Hayvan gibi yemek ama. Bi otururşta min 1 kilo yemek. Var olduğu sürece.

2. Benim diyet yalandan diyet. Pilav makarna tatlı şeker kola abur cubur ekmek hamur vs yemiyorum. Diğer her şey tam gaz devam. Bundan fazlasını yapamıyorum. Geçen sene bu şekilde 2 ayda 10 kilo vermiştim. Son 4-5 ayda geri aldım. 3 haftadır tekrar yapıyorum.

3. 3 haftada 85 ten 80 e indim. Lan bi seviniyorum falan. Biri çıkıyo sudur o artık veremezsin, ödemdir o sevinme. Lan ne aq ne ya yeter. İki gram moralimiz oluyo hemen bozuyolar. Napim ya. Yeter be.

Hayırlı akşamlar.
0
brad pitt
(01.05.18)
Zamanında diyetsyenin verdiği listede on yeşil erik bir porsiyon demek diyordu. Ona göre karar verebilirsiniz.
0
sopiro
(01.05.18)
Ben de 83.5 > 81 oldum. Dedigin gibi seker, asitli icecek, ekmek, tatli vs yemiyorsan bile az cok ise yarar diyet.

Erik serbest bana. 10 tane erik fazla ama 5-6 yap onu. Sabah 5 tane aksam 5 tane bisey olmaz kanimca.

1 saat yurumeyi eksik etme verirsin kilo. Ben de trigliserid kolesterol falan yukseldi o yuzden diyetisyen acilen ayda 5 kilo vermemi istedi. Sen de oyle acele bi durum yok ki bu diyeti omur boyu yap arada dondurmani ye, tatliya cok bulasma yine bi iki tane abartmadan, fit duruma gelirsin.
0
imelih
(02.05.18)
(4)

Son 6 ay içerisinde bana çok yakın iki kişiyi kaybettim

idexo
Ölümlü dünya.Ben duygusal olarak stabilim, doğal bir yas süreci geçiriyorum, ama diğer bazı yakınlarım hakkında bazı kaygılarım var. Onlara yardım edebilmek için elimden pek bir şey gelmiyor, sadece yanlarında oluyorum. Zaten bir süredir epey yoğunum saatler de yetmiyor.Bu süreçte sorumluluklarım ar
Ölümlü dünya.

Ben duygusal olarak stabilim, doğal bir yas süreci geçiriyorum, ama diğer bazı yakınlarım hakkında bazı kaygılarım var. Onlara yardım edebilmek için elimden pek bir şey gelmiyor, sadece yanlarında oluyorum. Zaten bir süredir epey yoğunum saatler de yetmiyor.

Bu süreçte sorumluluklarım arttı. Yeni duruma ayak uydurmak için köklü değişiklikler yapmaya karar verdim.

Eş, dost, akraba, konu, komşu... hepsini yine bu süreçte daha iyi tanımış oldum.

Hem biraz iç dökeyim, hem de ölümü hatırlatayım. Sevdiklerinize dikkat edin. Ölüm genç yaşlı demiyor.
0
idexo
(01.05.18)
o psikolojiyi biliyorum insana bir sure hayatı sorgulatıyor ama sonra su kendi yatagında akmaya devam ediyor:( basınız sagolsun. geride kalanlara uzun omur versin.
0
imnotsureabout
(01.05.18)
benzer bir şey yakınlarda benim de başıma geldi. başın sağolsun..
0
rakicandir
(01.05.18)
Benzeri (birkaç hafta içinde üç kişi) benim de başıma geldi birkaç sene önce, biri babamdı hatta.

Sadece yanlarında olun zaten, başkalarının problemlerini genelde ancak para veya zaman ile ilgili ise çözebiliyoruz. Duygu işleri kişilerin kendilerinin çözeceği şeyler. "Senin için yapabileceğim bir şey varsa bana söyle lütfen" dersiniz. Fiziksel ve olmazsa olmaz şeyleri gücünüz yetiyorsa sağlamaya çalışırsınız zira altüst olmuş haldeyken insanlar bunları ihmal edebilirler (atıyorum, herkes yemek yer, demek ki o eve yemek lazım, alışveriş lazım. Herkesin temizliğe ihtiyacı var, demek ki birileri temizleyecek, atacak, toplayacak. Birilerinin çocuklara bakması gerekir vs). Vaktim yok demişsiniz gerçi, o durumda da ilginiz yeterli olacak artık.

Aralarda kontrol edin, ama endişe verici sinyaller almadığınız sürece çok da müdahale etmeyin derim ben. Herkesin yas süresi farklı farklı oluyor. İnsanlar bir kriz anında daha kendileri olur derler, misal sinirli biriyse daha sinirli, sorumluluk sahibiyse her şeyin sorumluluğunu almaya çalışan, umursamazsa iyice umursamaz vs... Bunun farkında olmaya çalışabilirsiniz, "sorumluluklarım arttı" diyorsunuz mesela, bunun sizin acınızla başa çıkma yolunuz mu, gerçekten size düşen bir görev mi, kendi kendinize yarattığınız bir şey mi olup olmadığını anlamaya çalışarak, kendinize de acımasız olmamayı sağlayabilirsiniz.

Ayrıca bence acılar, yas süreci vs köklü değişiklikler yapmak için ideal bir zaman olmayabilir. Siz yine de bazı şeylerde açık kapı bırakın, daha temkinli davranın.

Başınız sağolsun.
0
sopiro
(02.05.18)
Geçtiğimiz günlerde aynı hafta içinde hem babamı kalp krizinden hem babanemi kalp yetmezliği ve zatürre sebebiyle kaybetme korkusu yaşadım, ve yine o hafta sokakta beslediğim kedilerden birini gözümün önünde araba ezdi, çok acıydı. Hepsinde ayrı bir çöküntü yaşadım ama çok şükür babamla babanemi allah bana bağışladı, babanem için korkum sürüyor çünkü hastanedeyiz halâ. O yüzden Sizi çok iyi anlıyorum fakat yapılması gereken sadece yanlarında olmak zaten, köklü değişiklik sonradan pişmanlığa sebep olmaz umarım. Başınız sağolsun, sevdiğim bir dilek vardır, allah acılarını unutturmasın.
0
mslny
(04.05.18)
(13)

Öldürdüğün hayvanı yemek

parcaliham
Et yeme konusunda kendimi iyi hissetmiyorum. Bunun bir sorumluluk işi olduğunu düşünüyorum. Ama et yemekten de kendimi alıkoyamıyorum. Şöyle bir fikrim var; yılda 1 koyun keseyim. Bunu da kendi ellerimle yapayım. Bir kasap ile anlaşıp onun etleri hazırlamasını sağlayayım. Derin dondurucuda muhafaza
Et yeme konusunda kendimi iyi hissetmiyorum. Bunun bir sorumluluk işi olduğunu düşünüyorum. Ama et yemekten de kendimi alıkoyamıyorum. Şöyle bir fikrim var; yılda 1 koyun keseyim. Bunu da kendi ellerimle yapayım. Bir kasap ile anlaşıp onun etleri hazırlamasını sağlayayım. Derin dondurucuda muhafaza edip haftada 2 gün et yiyeyim. Bunun dışında eve ayrıca et sokmayayım. Böylelikle kaliteli et yemiş olurum, et tüketimimi sınırlandırırım ve en önemlisi ölen hayvanın sorumluluğunu almış olurum. Kulağq nasış geliyor, saçma mı?
0
parcaliham
(01.05.18)
daha saçma şeyler duydum ama bu da bayağı saçma.

ayrıca o koyun seni gömer elinde bıçakla kalırsın.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(01.05.18)
"et yemekten kendimi alıkoyamıyorum"

E dışarda bir adana, köfte, etli kuru fasülye de mi yemeyeceksin?
Onları bırak, lahmacun, kıymalı börek de mi yemeyeceksin?

Bazıları yapıyor dediğin gibi, dana falan kestiriyor da amaç hem ne yediğini bilmek, hem de daha ucuza gelebiliyor olması. Hem de lezzetlisi olabiliyor. Senin amacın bunlara göre evet biraz saçma gibi. Kendin de pek kesemezsin +1 her sene insanlar kurban bayramında hastanelere koşuyor kurbanı kesemediler diye.
0
senolll
(01.05.18)
Ben baya beğendim fikri, ben de bu dünyadan uzun süre önce vazgeçmiş olmasam bunu yapardım. Gayet şık bir davranış. En azından makul, olabilecekler arasında bi' duruş.

ileride imkanlar arttıkça da geliştirilebilir bir eylem, güzel bence. Milletin demesini boşver, senin için bu şekilde biraz da olsa serinleyecekse yap.
0
mete kudur
(01.05.18)
amac?
0
baldur2
(01.05.18)
Etin tadını ben de seviyorum. Adanalıyım, kebapla, şırdanla vs büyüdüm. Etsiz yediğim öğün sarma dolma ıspanak börek vs beni doyurmazdı önceden. Et yemek alışkanlık yapan bir şey sebebini bilmiyorum ama öyle.

Şu anda veganım, 4 seneye yakındır hiç et yemedim ve son 1 yıldır hiç hayvansal ürün tüketmedim.

Canım çok çekerse fake meat ürünleri alıp tatmin ediyorum kendimi ki tadı da gayet başarılı bir çoğunun.

Kimseye şunu yap yapma diyecek haddim yok kimsenin yok. Yapmakta olduğun şey vicdanınla kendi aranda. Et yemeden yaşayamamak gibi bir durum söz konusu değil tamamen keyif meselesi.

Markette kasap reyonundan geçerken kusacak gibi oluyorum artık şahsen. Çünkü et artık öğünümün bir parçası dahi değil.
0
bos gezenin bos ustasi
(01.05.18)
Gerçekten saçmaymış. Kendini kestiğin, hayvanın da son anlarını cehenneme/işkenceye çevirdiğin ile kalırsın. Hadi bir tane alıp, kasaba kestirsen yine daha mantıklı.
0
nawar
(01.05.18)
saçma ve komik. yani bu hassasiyeti anlarım ama buna çözüm olarak sunulabilecek en son şey hayvanı senin kesmek istemen. bu, bir daha asla yememeni sağlayabilir ama. ki zaten kesebileceğini de sanmıyorum.
0
fragile lady
(01.05.18)
bir de keserken bilmillahi Allahu ekber de, her şey kaymak gibi olur.

söylediğin şeyin 3 bambaşka yönden islami delilleri var.
bence fevkalade isabetli bir tesbit. hatta yapılması gereken.
0
güneyli çocuk
(01.05.18)
Tanıdığım böyle yapan bir aile var. Dana kesiyorlar, yıl boyunca onu yiyorlar. Kasaba kestiriyorlar yani, kendileri nasıl yapılacağını bilmiyorlar çünkü.

Saçma mı bilmiyorum. Ben lacto-vegetarian'ım zira, "kendimi et yemekten alıkoyamıyorum" gibi bir düşüncem olmadığından bu sizin hayatınızı nasıl etkiler bilemedim. Ama kendi vicdanınıza, yaşam tarzınıza bu daha uygun geliyorsa, mutluluğunuz ve yaşam kaliteniz üstünde etkisi olacağını düşünüyorsanız, şimdilik elinizden bu kadar geliyorsa, "elalem ne der, onaylar mı" gibi düşünmenize de gerek yok bence.
0
sopiro
(01.05.18)
Saçma. İnsanların öldürdüğü hayvanlar yüzünden kendini iyi hissetmezken o canların bir tanesini sen kendi ellerinle nasıl alacaksın ki?
0
ms brownstone
(01.05.18)
Niyetin cok güzel ama o hayvani kesebileceginden emin degilim. Iyi niyet yapayim derken daha fazla aci cekmesine sebep olabilirsin. Onun yerine bir kasaba kestir, sonra o eti muhafaza edip kendin tüket.
0
chitosan
(01.05.18)
Hayvanın sorumluluğunu alma kısmı koca bir kendini aldatmaca. Sen onu doğadan kendi imkanlarınla, açlığını gidermek için avlamayacaksın, sen onu bir celepten satın alıcaksın. Asıl olay nefis ve vicdan çatışması yaşaman galiba. Milyonlarca büyükbaş, küçükbaş hayvan artık sadece insanoğlunun et tüketimi için dünyaya geliyor ki klon teknolojisi de kapımızda haliyle doğal bir denge söz konusu değil diye düşünüyorum. Et yemeyi kısıtlamak, daha da ileri götürüp buna bir son vermek çok saygı duyduğum bir duruş. Bir nebze kişiyi bu konuda rahat hissettirebilir evet. Ama o kadar fazlayız ki artık sadece hayvanları değil doğanın en dibini bile sömürüyoruz. Götümüzü yıkadığımız su bile yönü değiştirildiği için götümüze akıyor. Biraz dolu olduğum bir konu umarım fazla sapmamışımdır ama sorumluluğunu almamız gereken sanki daha büyük bir şey.
0
lüzumsuz adam
(01.05.18)
kendi avladigimi yerim sadece, diyosun.

yoo, sacma degil. yilda bir koyun az geldi, 3 ayda bir ava cik.
0
tomcruise
(01.05.18)
(10)

Evlendikten sonra mesajlaşmak isteyen kız

denizaya
Demin gelen mesaja bakar mısınız ya... Kız Ankara da ben istanbul da. 2 yıl görüşmüştük bunla. Ben oraya gittim o buraya geldi.. Geçen sonbahar ayrılmıştık böyle olmuyo diye.Kılın mesaj atıp özledim ne yapıyom diyordu. 2 hafta önce evlenmiş ve şimdi de mesaj atmış Senle sadece mesajlaşsak olmuyo mu,
Demin gelen mesaja bakar mısınız ya... Kız Ankara da ben istanbul da. 2 yıl görüşmüştük bunla. Ben oraya gittim o buraya geldi.. Geçen sonbahar ayrılmıştık böyle olmuyo diye.

Kılın mesaj atıp özledim ne yapıyom diyordu. 2 hafta önce evlenmiş ve şimdi de mesaj atmış

Senle sadece mesajlaşsak olmuyo mu, illa kanlı bıçaklı mı olmak gerekiyor ayrılınca.. Seninle özel emojilerimize bile bakınca üzülüyorum falan yazmış.

Ya sen artık evlisin ve daha yeninevli... Böyle midesiz kızlarla karşılaştınız mı, neyin kafası bu. Ha birde kışın mesaj attıktan 1-2 ay sonra koca bulup evlenmekte iyimiş :D
0
denizaya
(01.05.18)
Kadın erkek ilişkilerinde yakın akraba ve çok aşırı yakın dost denilecek kişiler dışında daima cinsellik söz konusudur doğrudan ya da dolaylı. Eğer çok yakın dostsanız belki bi nebze normal sayılabilir ama değilseniz mesajlaşmalar buluşmalara kadar gidebilir, ki evli birisinden uzak durmak en mantıklısı ve doğrusu bence de.
0
siyah giyen adam
(01.05.18)
aman diyeyim hocam, aman hiç bulaşma
0
srcns
(01.05.18)
Oyle bir kizla gorustuysen sorun sende. Herkes kendisi gibi birini bulur.
0
Traveller
(01.05.18)
egon oksanmis sen de biraz buyu bence.

bir de dikkatli ol:

www.haberturk.com
0
robokot
(01.05.18)
Şimdi bir şey derdim de hadi neyse, linç yemeye gerek yok. Ama yok ya, diyeceğim. Kızlar artık böyle. Tamam hepsi değil ama çok var bunlardan. Erkekler sütten çıkma ak kaşık mı peki? Alakası yok, onlar daha da berbat. Ama amsalak erkelere müstahak böyle kızlar. Baksana kız hemen kapılmış, tutanın elinde kalmış. Erkekler bayılır bu tip kızlara.
0
i m cool with that
(01.05.18)
Kocasını sevgilisine ya da sevgilisini kocasına öldürtüp ikisinden de kurtulup kalan hayatını (özellikle az da olsa kocasının malı varsa) istediği gibi yaşamak için sinsi planlar yapan ve bu planları gerçeğe dönüştüren çok kadın var.

İmza bir Müge Anlı izleyicisi :)

Sana uygun olan senaryo şu olabilir; az çok malı olan bir adamla evlendi ama bir an önce kurtulmak istiyor. Biriyle bu tür muhabbetlere girip adamı ya hapse ya mezara göndermek istiyor olabilir.

Abartıyorum sanmayın binlerce benzeri olay var ülkemizde.
0
John Bloor
(01.05.18)
İki seçenek var, en iyisi hiç cevap vermemek ve numarasını engellemek, ikincisi de "Bana bir daha mesaj atma ve ulaşmaya çalışma lütfen. Teşekkürler" deyip numarasını engellemek.

Sorgulamayın, "bunu doğru bulmuyorum"vs demeyin, "bana ne söyleyebilirsin merak ediyorum" vs gibi pasif agresif ama çanak tutan karşılıklar vermeyin. No means no. "Bu durumda ne yapmalı" diye sormak da gereksiz bence, ne yapmak gerektiği belli. Bunu sanki tartışmaya açık bir şeymiş gibi ortaya getirmek de olmasına imkan tanımaktır. Ha bu tarz şeyler ters gelmiyordur size veya macera arıyorsunuzdur, o zaman konuşulur.

Ha gerçi şimdi dikkat ettim de, soru da sormamışsınız aslında. Niye yazdıysam bir sürü şey...
0
sopiro
(01.05.18)
Engelle gitsin, buraya sorman bile gereksiz.
0
chitosan
(01.05.18)
Hehe eğleniyim 1-2 mesaj atayım diyip bir gün sen karımla ilişki mi kurdun diyen bir adam tarafından öldürülme durumun olabilir.

O zamanda o kadar eğlenceli gelir mi bilmem.
0
KaraSakall
(01.05.18)
bence de sıkıntı büyük. kocasıyla kavga ettikçe size yazacak , siz pek yüz vermeyin derim
0
vhs kaseti
(02.05.18)
(3)

beyoglu/besiktas bar

ateistanbul
hola. mudavimi sayilabilecegim yerler var ama yeni yerler kesfetmek istiyorum. kriterlerim:1- gec kapansin (kharon gibi,papillon gibi 4 am'e kadar oturabileyim)2- mutfagi olsun (papi gec kapansa da mutfak yok mesela ya da kanguru'daki gibi boktan sosis ihtiva etmesin bira tabagi)3- fici birasi guzel
hola. mudavimi sayilabilecegim yerler var ama yeni yerler kesfetmek istiyorum. kriterlerim:

1- gec kapansin (kharon gibi,papillon gibi 4 am'e kadar oturabileyim)

2- mutfagi olsun (papi gec kapansa da mutfak yok mesela ya da kanguru'daki gibi boktan sosis ihtiva etmesin bira tabagi)

3- fici birasi guzel/soguk olsun. olmuyorsa da 5o'lik tuborgold sisesi olsun.

4- mekanin her yerinde internet/telefon iyi ceksin. hem mobil, hem wireless ihtiyacim oluyor (home office gibi kullanacagim mekani) priz sikintisi yasamayayim.

5- tek erkek olarak yadirganmayayim.

6- (opsiyonel) calisanlari insan olsun.

var mi bildiginiz boyle bir yer? bir yaklasik sonuca da tav olabilirim. bugun acilisi yapmak gayem. cheers!
0
ateistanbul
(30.04.18)
Beşiktaş'taki Joker 19 olabilir. Ama herhalde 2-3 gibi kapanıyor.
0
sopiro
(30.04.18)
2 imis kapanis, en azindan 3 olmaliydi :/
0
🌸ateistanbul
(30.04.18)
1 kusurde son servis vs. diye geliyorlar nitekim kapanisa yaklasinca. chops'u da seviyorum ama erken kapanistan yatti o da. besiktas rocknrolla da cok sesli, o da oradan yatti aklima gelmisken. bangir bangir ses de istemiyorum.
0
🌸ateistanbul
(30.04.18)
(15)

Hayatınızı daha kaliteli hâle getirmek için ne yapıyorsunuz?

proculianus
Daha yaşanılır kılmak, hayattan zevk almak, ve "yaşıyorum" diyebilmek adına hayatınızda neler değiştiriyorsunuz, neler yapıyorsunuz?
Daha yaşanılır kılmak, hayattan zevk almak, ve "yaşıyorum" diyebilmek adına hayatınızda neler değiştiriyorsunuz, neler yapıyorsunuz?
0
proculianus
(30.04.18)
Spor?
0
benaslindayohum
(30.04.18)
Et yiyorum, tatile gidiyorum. Bu ara gidemiyorum gerci.
0
stavro
(30.04.18)
Maddi manevi bana zararı olan insanı hayatımdan çıkarıyorum
0
purplee
(30.04.18)
spor : haftada 4-5 gün
beslenme : paket gıdaları, şekeri ve basit karbonhidratları tüketmemeye çalışıyorum. alkolü epeyce sınırlandırdım.
uyku : düzenli en az 6-7 saat uyumaya çalışıyorum.
hobi-tatil : gelirimin içinden bir kısmını tatil ve hobilerim için tasarrufa ayırıyorum ve sonrasında istediğim, hayatımı kolaylaştıracak şeyler alıyorum (kindle, bisiklet, tatil gezi vs) bunu özellikle tavsiye ederim.
az insan : çok fazla insanla zaman geçiriyordum eskiden, şuanda daha az insanla zaman geçirip daha keyif alıyorum. fazla insanların çoğunu hayatımdan çıkarttım ya da bir şekilde onlar çıktılar.

hedef olarak da sigarayı yeniden bırakmak ve dilimi geliştirmeyi planlıyorum.
0
dahili meddah
(30.04.18)
şekerden olabildiğince uzak duruyorum. abur-cuburu ve ağır hamur işlerini yemiyorum. ayda bir kendimi ödüllendiririm. beslenme olarak bir tek alkolden vazgeçemedim. onun da zamanı gelecek gibi görünüyor.

haftada min. 3 idman yapmaya gayret gösteriyorum. ama futbol ama koşu ama fitness.

denyo insanları ayıkladım hayatımdan. olağanca kafamı dinç tutmaya çalışıyorum.

tatil olayını da çadır-kamp şekline geçirdim. 1 haftalık otel tatilinin yarı parasına enfes kamp malzemeleri aldım. evladiyelik gibi duruyorlar. hem ekonomik hem de insanoğlunun en iyi hissettiği yerle yani doğayla buluşmasını sağlıyor. 1 kere kamp yaptı mı insan, tadı damağında kalıyor.

minimalizmle alakalı araştırma yaptıktan sonra birçok şeyi değiştirdim ve eledim hayatımdan. minimalizm ekolünü araştırmanı öneririm.
0
hemsta
(30.04.18)
-Disarida, mevsim elverdigi surece acik havada vakit gecirmek (trekking, bisiklet turu, parkta güneslenmek-kitap okumak)... Ozellikle havanin hep gri ve bulutlu oldugu bir yerde cok onemli benim icin.

-Sade yasam. Cok cok az tüketerek yasiyorum, arasinda kayboldugum kiyafet dolaplarim, ayakkabilarim, makyaj malzemelerim yok. Market alisverisi bile yapmiyorum. Bu konuda aktif calistigim projeler var, sadece kendi hayatimi degistirmedigimi biliyorum ve cok mutlu oluyorum.

-Cocuk yapmayacak olmak. Herhalde bunun kadar hayatimi yasanilir kilan ve hayat standartimi yukselten baska bir karar yoktur.
0
buf-e kür
(30.04.18)
ciceklerimle evimle ilgileniyorum.
motora binip geziyorum, kamp yapiyorum, iciyorum.
insanlari olduklari gibi kabul ediyorum.
spor da yapiyorum arada.
0
jimicik
(30.04.18)
Minimalizm, spor, kindle, yemek yapmak.
0
sopiro
(30.04.18)
az insan, az eşya, az düşünmek, tatil yapmak, kendimi geliştirmek
0
principlei
(30.04.18)
-Bencillik yapıyorum. Hayatta hep kendimi ön plana koyuyorum. Kendi mutluluğumu devam ettirmek üzerine yaşıyorum. Fedakarlık ve sorumluluk olayına çok gerekmedikçe girmiyorum.

-Aileme çok vakit ayırıyorum. Onların kıymetini biliyorum, gönüllerini hoş tutuyorum. Böylelikle onlar mutlu ve huzurlu olunca evde gergin, tartışma dolu bir atmosfer olmuyor. Zamanında çok çekiştim onlarla sonuç olarak herkes yıprandı.

-Beni üzen biri varsa onu hemen çıkarıyorum hayatımdan. İkinci bir şans vermiyorum çoğu zaman.

-Yürüyebildiğim her yere yürüyorum. Hemen her yere yürüyerek gidiyorum. Arabam yok. Araba alacak imkanım var ama uğraşmak istemiyorum. Toplu taşımaya da çok gerekmedikçe binmiyorum.

-Beslenmeme dikkat ediyorum. Abur cubur, asitli içecekler, hazır gıdalar hayatımda yok. Bir tek şekeri (ev yapımı kurabiye, kek vs.) tam bırakamadım ama onu da çok çok az tüketiyorum zaten.

-Resim yapıyorum. Boş zamanlarımda, kendimi kötü hissettiğimde, bir fırsatını bulduğumda hemen resme sarılıyorum. Saatlerce çiziyorum, boyuyorum, kafam rahatlayana, aklımda hiç negatif bir düşünce kalmayana kadar devam ediyorum.

-Akordeon çalmayı öğreniyorum. Bu sayede daha pek çok şey öğreniyorum aslında. Notaları, farklı müzisyenleri, değişik terimleri... Pek çok şey. Ayrıca onu çalmaya konsantre olduğumda moralimi bozan şeyler de kafamdan uçup gidiyor.

-Her gün kendimle ilgili gurur duyduğum, iyi ki yaptım dediğim şeyleri bir deftere yazıyorum. Her gün en az 3 şey. Sonra geri dönüp bunları okuyorum. Kendimden şüphe duyduğum zamanlarda, kendime güvenimin azaldığı dönemlerde bana inanılmaz yardımcı oluyor bu. İnsanlarla ilişkilerimi, kendime bakış açımı güçlendiriyor.

-Farklı kültürlerden, farklı ülkelerden kişilerle konuşuyorum bol bol. Onlarla konuştukça çok enteresan şeyler öğreniyorum, ufkum genişliyor. O ülkelere dair ilginç bilgiler ediniyorum.

-Keyif pe....enkliği yapıyorum. Hayatım hep keyif üzerine kurulu. Hayatta sadece bana keyif veren şeyleri yapıyorum. Kendimi temizlik yapayım, her yer bal dök yala olsun diye kasmıyorum mesela. Ya da tasarruf yapmıyorum. Dişimden tırnağımdan artırayım da şu kadar para biriktirip bi ev, araba vs. alayım diye bir planım yok. Bugün bulduğum parayı bugün yiyorum. Yarın ölmeyeceğimin garantisi yok. Hazır gençken ve imkanım varken yiyorum, içiyorum, geziyorum, günümü gün ediyorum. Ha, kendimi zora sokmuyorum tabii bunları yaparken. Ayağımı yorganıma göre uzatıyorum.

-Her yıl bir haftalığına hiç görmediğim bir yere gidip orada tatil yapıyorum. Gidip tek başıma kafa dinliyorum.

-Sırf hayatımda biri olsun, sevgilim olsun diye bana hiç uymayan saçma sapan insanlara tahammül etmiyorum. Dertsiz başıma dert almıyorum.
0
i m cool with that
(30.04.18)
is yerimin dibine tasidim evi, yuruyerek ise gidip geliyorum. hayatimdan toplu tasimayi cikardim tamamen, gercekten onlarca maddelik listeden daha fazla refah point getiriyor.
0
in vino veritas
(30.04.18)
spor yapıyorum
yüzüyorum
meditasyon yapıyorum
okuyorum
gülüyorum
arada içiyorum
masaj yaptırıyorum
0
superb
(30.04.18)
calisthenics'le uğraşmanın ve çalışmamanın daha yaşanılır kıldığını düşünüyorum hayatımı. "yaşıyorum" diyebilmek adına da mevsimleri olabildiğince hissetmeye çalışıyorum. kışın evde kalorifer yakmam, yazın kamp sürelerimi uzun tutarım. ayrıca yaz-kış soğuk suyla yıkanmak da "yaşıyorum" dedirtiyor insana.
0
misterturist
(30.04.18)
internet ve müzik. bazen bir film.

izin günlerimde özellikle, kendime bayağı kıyak geçiyorum.

düşünmem gereken ve düşünmemem gereken o kadar çok şey var ki... alkol de çok yardımcı oluyor.
0
runagain
(01.05.18)
1- spor yapiyorum. resmen kendime bir hayat amaci edindim.
2- duzgun besleniyorum. abur cuburu cikardim, sigara-alkol-gazli icecekler-cikolata-cips-biskuvi vs yok.
3- amsalakligi biraktim, tinderi sildim, kizlara artik deger vermiyorum, dating veya online dating tamamiyla erkegi somurme amacli, yozlasmis zaman kaybi araclari. bu kadar emegi hicbir insan hak etmiyor. herhalde gorucu usulu vs evlenirim, her ne kadar cagdas ve bilgili bir insan olarak tanimlasam da kendimi. anneme soylim bari :D hauhasuh.
4- kitap okumaya basladim yeniden. cok zevkli
5- yemek yapmakla kafayi bozdum bu aralar. o da cok zevkli.
6- yeni bir dil veya enstruman calmayi ogrenecegim insallah yakin zamanda.

simdilik bunlar.
0
baldur2
(01.05.18)
(13)

'kırık olsa yerinde duramazdın' benzeri..

patlamis misir
Başlıktakine benzer yaygın kullanımı olan cümlelere ihtiyacım var. Aklınıza gelenler?
Başlıktakine benzer yaygın kullanımı olan cümlelere ihtiyacım var. Aklınıza gelenler?
0
patlamis misir
(30.04.18)
Çalıyor ama çalışıyor sayılır mı? Ona göre diğerlerini düşüneceğim
0
taktikmaktikyokbambambam
(30.04.18)
Adamda liderlik vasfı yok da bayağı pelesenk oldu :'(
0
taktikmaktikyokbambambam
(30.04.18)
elektronikler için: kapat aç düzelir.
0
dedimmidemedimmi
(30.04.18)
evet bunların hepsi çalışır iş görür :)
0
🌸patlamis misir
(30.04.18)
Sıcak değil de nem çok nem
0
nickfury
(30.04.18)
güneş kar topluyor.
deniz çarşaf gibiydi.
yalnız(fakat) iyi yedik.
asfalt ağladı be
yumurta kırsan pişer.
esmiyor.
sıcak değil de nem çok nem.
su içsem yarıyor.
benim kemiklerim kalın.
aynı babası/dedesi/amcası.
0
qobel
(30.04.18)
askerde çok dayak yersin sen.
sorun sende değil bende.
sana değil başkalarına güvenmiyorum.
bu malın garantisi benim.
bol alalım büyüyünce de giyer.
zengin durdu.
su içsem yarıyor.
bi üç kilo fazlam var.
bu fiyata çalan vermez.
götüme kaşgöz çizsem ondan yakışıklı olur.
götü yere yakından korkacaksın.
asılma garaja gider.
fatihin istanbulu fethettiği yaştasın.
şafak kaç?
şafak olmuş doğan güneş.
0
herhaltibiliyoring
(30.04.18)
valla bugün çok güldük, sonra ağlamayalım?
0
robokot
(30.04.18)
“Ne diyem, mahmut mu diyem?”
Kendisi iyi de çevresi kötü.
0
sopiro
(30.04.18)
donerse senindir
0
jimicik
(30.04.18)
almanya yenilince biz de yenilmis sayildik.
nereye koyduysan ordadir.
benim tersim pistir.
seni arkadasim olarak goruyorum.
bi arkadasa bakip cikicam.
0
in vino veritas
(30.04.18)
zamanla bollaşır.
0
binder dandet
(30.04.18)
Aslında biraz kilo versen fıstık gibi olursun.
O sonra akıllanır.
Askere gidip gelince düzelir.
Bana çalışacak adam lazım.
0
İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(30.04.18)
(5)

komedi dizisi ya da film önerisi?

feykalade
özellikle son yıllarda çıkmış dizilerden olursa daha iyi olur. favori komedi dizilerim:the officeit's always sunnyspacedmisfitscurb your enthuasiasmhow not to live your lifebunlar kadar olmasa da genel olarak sevdiğim diziler:louieextrasmodern familyhello ladiesyarıda bıraktıklarım:arrested developm
özellikle son yıllarda çıkmış dizilerden olursa daha iyi olur.

favori komedi dizilerim:
the office
it's always sunny
spaced
misfits
curb your enthuasiasm
how not to live your life

bunlar kadar olmasa da genel olarak sevdiğim diziler:
louie
extras
modern family
hello ladies


yarıda bıraktıklarım:
arrested development
the good place
unbreakable kimmy...
brooklyn nine-nine

gülme efektli sitcom tarzı dizileri de pek sevemiyorum (seinfeld, friends vs.)
0
feykalade
(30.04.18)
the middle favorilerine pek benzemiyor ama hem çok tatlı, hem de gülme efektsiz.
0
evde liyakat kalmamis
(30.04.18)
the office seven parks and recreation sever
modern family seven the middle sever
it's alway sunny seven sanki silicon valley de sever
louie seven miranda da sever gibi gibi...
0
ezeriko
(30.04.18)
Malcolm in the Middle
Scrubs
Community
0
tanaka
(30.04.18)
hepsini izlemişim,

the it crowd, (gülme efektli ama güldürür)
come fly with me,
friday night dinner,
santa clarita diet,
the end of the fucking world (kara mizah diyebiliriz),
workaholics (it's always sunny ekolünden),
plebs,
peep show (ilk 8 sezonu netflix'te var. çok komiktir),
the inbetweeners,

ben olsam peep show'la başlarım
0
nice tnetennba
(30.04.18)
Brooklyn 99 olabilir belki?
0
sopiro
(30.04.18)
(21)

Sinirli misiniz?

fragile lady
Kendinizi sinirli bir insan olarak tanımlıyor musunuz? Tanımlıyorsanız bu size ve çevrenizdeki insanlara zarar veriyor mu? Bunu değiştirmek için bir şey yapıyor musunuz?
Kendinizi sinirli bir insan olarak tanımlıyor musunuz? Tanımlıyorsanız bu size ve çevrenizdeki insanlara zarar veriyor mu? Bunu değiştirmek için bir şey yapıyor musunuz?
0
fragile lady
(30.04.18)
pasif agresifim. sinirim en cok kendime zarar veriyor.
0
baldur2
(30.04.18)
pasif agresifim, en çok kendime zarar veriyorum ama zaman zaman çok yakınımdaki insanlarla alakasız patladığım oluyor. bunu değiştirmek için stresten ve tartışmalardan olabildiğince kaçınmak dışında bir şey yapmıyorum.
0
evde liyakat kalmamis
(30.04.18)
sinirliyim. çabuk parlıyorum.
0
format c
(30.04.18)
Değilim, hatta şimdi düşünüyorum da haksızlık olmadığı müddetçe sinirlendiğimi anımsamıyorum. Orada da aslında hissettiğim şey sinirlenme değil çaresizlik'e refleks gösterememe, yani yine çaresizlik. Hakikaten hiç kızdığım birşeyi anımsamıyorum çok ilginç.
0
mete kudur
(30.04.18)
Gerçekten büyük bir mesele olduysa birden sinirlenir parlarım.

Bazı dönemler çok agresif olabiliyorum, normal bir soruya bile ters cevap veriyorum ama bu durumu fark ediyorum hemen ve o gün iyi olmadığımın bilincine varıp olabildiğince az insanla muhatap oluyorum.

Çok sık yaşadığım bir şey olmadığı için de değiştirmeyi düşünmedim açıkçası.
0
mutekebbir
(30.04.18)
Değilim. Çok sakin bir insanım.
Çok nadir sinirlenirim ama sinirlendiğim zaman da öfke kontrolü problemi yaşarım. Kendimi dizginleyemem, sonradan çok pişman olacağım şeyler yaparım. Bu genelde bana yılda 1-2 kez olur.
0
i m cool with that
(30.04.18)
Hayir degilim.
Sinirlenirsem de genelde bu yemek yuzunden olur, onda da sadece soylenirim kendi kendime. Soylenerek desarj oluyorum. Zaten en baba sinirim 5-10 surer sinirlensem bile.
Eskiden sinirli bir yapim vardi ama o gunler cok eskide kaldi.
0
stavro
(30.04.18)
Genel olarak değilim, alttan almayı da süreç yönetmeyi de çok iyi beceririm ama bazen çileden çıkıyorum.

Kimseye zarar vermedim, kendime zararım da olmuyor sadece o anlık yıpranıyorum.

Trafikte sürücü veya yaya olarak daha az sinirlenmeye çalışıyorum. Allahtan arabam yok, yoksa kendi terapi sürecim çok daha zorlu olurdu herhalde.
0
chicha
(30.04.18)
Giderek düşen bir tahammül sınırım var. Aynı kişilerden aynı şeyler gelince o sınırı daha yüksek bir ivme ile geçiyorum. Genelde pasif agresif ya da fiziksel herhangi bir sonuca varmayan hatta bağırmaya bile çoğu zaman varmaya sesteki değişimlerde (titremeye başlama veya yükselme) olayı kesiyorum hemen hemen her zaman. Kendime veya başkalarına fiziksel zarar vermedim yıllardır. Tahammül sınırım düşerken, öfke kontrolüm de yükseldi zamanla.
0
nawar
(30.04.18)
Sinirliyim,özellikle tahammülümün azaldığı insanlara,olaylara karşı.. Sinirim geçtikten sonra kendime çok kızıyorum, haklı olsam da neden boşveremiyorum diye üzülüyorum.. Öyle en ufak şeye parlamıyorum tabi, ama inceliksizlik,düşüncesizlik beni çileden çıkarıyor..
0
chatrefhill
(30.04.18)
anlık çok çabuk yükselişlerim oluyor. çevremdekileri bu ani çıkışlar yüzünden kırıyorum. trafikte deliriyorum. sonradan kendime kızıyorum ancak ne fayda.
0
mikahakkinen
(30.04.18)
çok sinirliyim. çabuk sinirleniyorum. sonra soğuma evresine geçip aynı konu için sinirden kendimi yiyorum. aynı sinir beni mide hastası da yaptı. işin kötüsü düzelmiyor da :(
0
c1b2k3
(30.04.18)
sinirli değil pamuk gibi insanım ama öfkem çabuk alevleniyor (çok da çabuk sönüyor).
0
pinkpeony
(30.04.18)
fcking no.
0
susadım çeşmeye varmaz olaydım
(30.04.18)
çok çalıştım bu konu üstüne ve büyük oranda kontrol altına aldığım bir öfkem var. Yani, aslında sinirli bir insan olduğumu bilmeyen kişi "ya sopiro da budist rahip gibi bir insanmış, bu kadar sakin olunmaz" falan der muhtemelen.

Öfkelenince de bağırıp çağırmıyorum da Hollywood'daki psikopat karakterlere dönüşüyorum. Gözlerini size dikip tane tane, sakin bir ses tonuyla laf anlatmaya çalışan birini düşünün, hani aksiyon filmlerinde hafifçe gülümseyip yavaşça ayağa kalkarak "Johnny, ah hah, Johnny, Johnny, Johnny.." falan diyen tipler vardır ya. Ben de öyleyim. Ama çok, çok nadir bu kıvama gelirim.

Gerçi normalde de suratsız olduğum için, çok bir şey fark etmiyor olabilir.

Kısaca: sinirliyim.
0
sopiro
(30.04.18)
Bence bu soruya bizden ziyade en yakınlarımızın cevap vermesi daha doğru olur. Sonuçta insan kendisine karşı ne kadar objektif olabilir ki?
Soruya cevap:

Bence değilim. Ortada ciddi bir haksızlık olursa sinirlenebilirim. Sinirlenince kendime ya da etrafımdakilere zarar vermiyorum.
0
Amaranta ursula
(30.04.18)
hiç değilim, sinir bozucu derecede sakinim hatta. sinirli insan en nefret ettiğim insan tipi, sinirli olsaydım kendime hiç katlanamazdım muhtemelen; bu da daha çok sinirli yapardı. buradan şu sonuca varabiliriz ki sinirli insanların sinirinin büyük bir kısmı kendilerine. o yüzden öyle anlarda koşarak uzaklaşıp kendini yiyip bitirmesini beklemek lazım.
0
Bruce
(30.04.18)
Maalesef evet. Bu durumu daha çok içimde yaşamaya çalışıyorum ama kimseye doğrudan çatmasam da sinirli olduğum fazlasıyla belli oluyor; hareketlerim sertleşiyor, insanlarla iletişime geçmekten kaçınıyorum, kısa kısa cevaplar veriyorum ve en uç noktada diş sıkarak ağlayacak duruma geliyorum. Sinirlenince tek istediğim sakinleşinceye kadar yalnız kalabilmek.
0
pike
(01.05.18)
ooo sinirli de laf mı, o biçim. hemen her şeye sinirlenebilme kabiliyetim var. lisede falan hocalarla sıkıntı olabiliyordu ama en çok kendimi etkiliyor bu durum. daha çok olaylara/olgulara? sinirlenirim. kendi kendimi yiyorum, bir yere vardığı da yok. değiştirmek için herhangi bir şey yapmıyorum. olaylar/olgular kendini düzelttiğinde her şey düzeliyor zaten. çevremdekiler de beni böyle kabul etsin, kimseye haksızlık yaptığım, kırdığım olmuyor. ha kırarsam, o zaman bana çektiri çekebilirler.
0
olutaklidi
(01.05.18)
değilim
0
buiret
(01.05.18)
Hayır, çok sakinim. Tüm sinirimi kendime yöneltiyorum bu yüzden bi 10 seneye patlarım gibi geliyor.
0
roket adam
(01.05.18)
(2)

Bu tarz kitaplar?

saridendigindekirmizidiyebagiranadam
Ne tarz? Kelimelerin kökenlerinin incelendiği kitap öneriniz ya da etimoloji çalışmaları (tez, makale vs.) var mı acaba? Fetif>Meftuh, Sedd>Mesdud, yaş>yeşil gibi gibi.
Ne tarz?
Kelimelerin kökenlerinin incelendiği kitap öneriniz ya da etimoloji çalışmaları (tez, makale vs.) var mı acaba?

Fetif>Meftuh, Sedd>Mesdud, yaş>yeşil gibi gibi.
0
saridendigindekirmizidiyebagiranadam
(28.04.18)
ingilizce arıyorsanız Mark Forsyth'ın kitapları belki ilginizi çeker.
David Crystal da olabilir.
Oxford Dictionary of Word Origins de benim sevdiklerimden.

Türkçe bilemiyorum.
0
sopiro
(28.04.18)
Sevan Nisanyan'in iki kitabi var bu konuda, ilki Elifin Öküzü ya da Sürprizler Kitabı. Mesela Davul/Tabure veya Sevda/Soda gibi iki farkli kelimenin, tek bir kelimeden nasil turedigini anlatiyor. Digeri Kelimebaz, onda her baslik altinda tek bir kelimeyi inceliyor. Ozellikle ilkini okumasi cok eglenceli.
0
common of demons
(28.04.18)
(10)

selülitiniz var mı?

limoncello
sb. doğru söyleyin.
sb. doğru söyleyin.
0
limoncello
(28.04.18)
var.
0
damla sakızlı dondurma
(28.04.18)
Yok
0
passion rules the game
(28.04.18)
çatlak var.

edit: erkeklerde selülit olmaması gayet normal.
0
nice tnetennba
(28.04.18)
Biraz var.
0
mutekebbir
(28.04.18)
Selülit yok, çatlak var.
0
sopiro
(28.04.18)
selülit yok, çatlak var +1
0
pinkpeony
(28.04.18)
Olmaz mi?
0
balpolen
(28.04.18)
Çok var
0
Crymeariver
(28.04.18)
yok allama binşükür.
0
Bruce
(28.04.18)
Yok
0
Polaroid
(28.04.18)
(3)

gözümde arpacık çıkmak üzere, ne yapmalıyım?

Bruce
kapatıp açarken ufaktan acıyor, üst kapakta burna doğru. henüz büyümedi, sabahtan beri böyle. ne yapsam da büyümeden geçse gitse?
kapatıp açarken ufaktan acıyor, üst kapakta burna doğru. henüz büyümedi, sabahtan beri böyle. ne yapsam da büyümeden geçse gitse?
0
Bruce
(25.04.18)
Gerçekten arpacık ise mikrop vs sebebiyle özel ilaçları oluyor, ondan kullanmanız gerekir ama bana çocukluğumdan beri annem temiz pamuğu ılık çaya batırarak pansuman yapardı. Rahatlatıyor, iyi geliyor ama bir zararı var mıdır bilemedim.
0
sopiro
(25.04.18)
Çayla kompres yapmayı gittiğim göz doktorları da öneriyor, ılık ılık dursun soğuyana kadar gözünde.

Daha da artarsa doktora görün bi pomad, bir veya iki tane de damla veriyor bir şey kalmıyor birkaç güne.
0
chicha
(25.04.18)
dayanabileceğiniz sıcaklıkta çay pansumanı + doktor.. ilaç kullanmadığım arpacığım kitleleşip operasyonla alınmak zorunda kalınmıştı. sonra kafamı duvarlara vurdum neden doktora zamanında göstermedim diye.
0
eja
(25.04.18)
(31)

Yalnızlar toplanın bi! Neden yalnızsınız?

Polaroid
Sb.
Sb.
0
Polaroid
(24.04.18)
karşı cins konusundaysa eğer: kadınlar ruh hastası o yüzden yalnızlığı tercih ediyorum.

Genel olarak: etliye sutluye karısmam, kendi kendime yeterim, arkadaşım var ama o kadar cok değil. ne yalnızım ne değil yani.
0
binder dandet
(24.04.18)
Vaktim yok. (Ciddiyim)
0
dissendium
(24.04.18)
Sosyal olarak beceriksizim. İnsanlar genelde biraz tanıyınca seviyor ama yeni tanıştığım birisiyle kolay samimiyet kuramıyorum.
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(24.04.18)
benimkisi kalabalıklar içindeki yalnızlık.
0
kirmizi kart
(24.04.18)
mesleki zorluklar, uzaklarda olma, insan ilişkilerinin uzun vadede sürdürülebilir olmaması, yeni heyecan arayışı
0
Northern Mariner
(24.04.18)
@bugunku +1. Bir de ek olarak çirkinim.
0
tabirimekruh
(24.04.18)
Sanırım bir yaştan sonra kafana uygun içine sinen birini bulmak çok zor.
0
pastörizesüt
(24.04.18)
aseksüellikle ilgisi olabilir.
0
nocturness
(24.04.18)
romantik yalnizliksa eger, sisko olmama ve bunun getirdigi iliskilerdeki ozguvensizligime bagliyorum.
0
kuehles blondes
(24.04.18)
sosyal olarak çok şuursuz ve yeteneksizim. daha önce girmediğim bir kafeye girerken bile tedirgin olurum, ürkek tavşan gibi davranırım. yalnızken veya arkadaş ortamında sorun olmuyor; çünkü yalnızken ne olduğum kimseyi ilgilendirmiyor, arkadaş ortamında da genel olarak gayet konuşkan ve eğlenceli biri sayılırım aslında ama işte bi' kızla buluşacak olsam aptal gibi davranıyorum. konuşma kısmında yine sorun yok ama aksiyon kısmı sıkıntılı. fazla tedirgin, özgüvensiz ve heyecanlıyım.

bende genelde şöyle oluyor... ya internet üzerinden tanışıyoruz ve öylelikle hoşlanıyorlar. buluşunca bir sorun olmuyor, iki sorun olmuyor ama üçüncüde "bu ne biçim adam aq" deyip bitiriyorlar. yüz yüze görüşerek tanışmış isek bu genelde arkadaş ortamında oluyor. oradaki eğlenceli adamı orada bıraktığımı, bire birde salak gibi davrandığımı anlayınca orada da geri basıyorlar.

mesela şu ara da biri hoşlanıyor gibi hissediyorum, kız sürekli bir yerlere çağırıyor ama ekiyorum sürekli. istemediğimden değil. birlikte çok güzel vakit geçirebiliriz, benim için şahane bir tecrübe olur falan ama iyi bir arkadaşımı kaybetmek istemiyorum açıkçası; ne kadar tırt biri olduğumu görsün istemiyorum. sıkıldım aynı şeyi yaşamaktan.

bunun dışında bi' de kendi dünyama çok gömülüyüm ki o dünyada da bir şey yok zaten. işte ya hokey izlerim, ya suriye savaşını takip ederim vs. kendi ilgi alanlarım var ve sürekli onlarla uğraşıyorum. karşı cinsle uzun vadede konuşabileceğim, ortak noktada buluşabileceğim, keyifli vakit geçirmemi sağlayabilecek hiçbir özelliğim yok. aslında süper bir "takılmalık adam" olabilirdim ama o da benim tarzım değil hem de özgüvenim falan yok bunun için.
0
der meister
(24.04.18)
Eski sevgilim başka bir ülkeye taşındı.
Ben de ilişkilere dair bir kazanımlar/kaybedilenler değerlendirmesi yapınca, bundan sonraki hayatımın öngörebildiğim kadar uzak geleceğini “single” olarak geçirmeye karar verdim (burda yaş faktörü de önemli tabii). Kimseyle takılmak falan da istemiyorum. Aslında bence gayet hoş bir insanım.
0
sopiro
(24.04.18)
Bilmiyorum.
0
pike
(24.04.18)
bütün çevrem muhafazakar çomarlardan oluşuyor
0
heavensbackdoor
(24.04.18)
bence gerçek yalnızlar -zaruretten olmayan yalnızlık- buna cevap vermez.
0
ya ben lan neyse
(24.04.18)
ne kadar cokmusuz. sebeplerimiz farkli olsa da sonuc ayni.

yillar yillar evvel, buyuk ustat ve dusunur ismail yk'nin dedigi gibi (git: open.spotify.com): beni begeneni ben begenmem; benim begendigim ise beni begenmez.

durum bu.
0
tomcruise
(24.04.18)
Arkadaş ilişkileri konusunda sıkıntı yok. Herhangi alakasız bir şehirde bile bir bara falan oturduğumda nedense yan masadakiler ile ilişkimiz hemen ''lost çok bozmuştu di mi?'' oluyor. Telefonlarımızı, sosyal medyamızı falan verişip ertesi sabah ''Aga, Bugün napcan?'' diye haberleşiyoruz.

Sevgili ilişkilerinde ise sıkıntı var :( Gerçi yok diyebiliriz. Uzun sürmüyor sadece.
0
eazy
(24.04.18)
Yaş geçti +1
0
naksidil
(24.04.18)
Ne istediğini bilen, geçmiş ilişkilerinin sıkıntısını veya depresifliğini yansıtmayan birisi yok. O yüzden yalnızım.

Kaliteli ve gerçek bir şey arıyorum
0
MaNOfTheYear
(24.04.18)
kimse beğenmüyür + asosyal ekşici piçin tekiyim.
0
false pretension
(24.04.18)
çünkü vaktim yok.

o kadar deli bir işte çalışıyorum ki, unutamıyorum dediğim eski sevgiliyi bile unuttum neredeyse.

çok az boş zamanım var bu zamanı da kendimi dinleyerek ve sevdiğim şeyleri yaparak geçirmek istiyorum.

hep de yalnız takılmıyorum ama genelde öyle.
0
runagain
(24.04.18)
Benim sevdiğim beni sevmiyor, beni seveni de ben sevmiyorum. Bu yüzden.
0
i m cool with that
(24.04.18)
asosyallik
vakit olmamasi
0
baldur2
(24.04.18)
kuehles +1
Benim sevdiğim beni sevmiyor, beni seveni de ben sevmiyorum +1
0
füt
(24.04.18)
Çünkü geceleri yaşıyorum ve süper kahramanlar yalnız takılır!

"GECENİN İÇİNDE KANAT ÇIRPAN TERÖRRRR!!"

encrypted-tbn0.gstatic.com
0
Darkwing Duck
(24.04.18)
Elimden geldiğince sosyal olmama rağmen, beğenilerime hitap eden kişilerle karşılaşamıyorum, yani ortamım ve çevrem yok. tek başıma bir sosyallik çabası. karşı cinsi peşimden sürükletecek, radarına girecek düzeyde bir tipim yok. hayat görüşüm, fikirlerim sebebiyle toplumun %1'lik kısmına dahilim. haliyle yalnızlık kaçınılmaz oluyor. böyle olmaktan nefret ediyorum ve kırmak için her yolu deniyorum.
0
format c
(24.04.18)
format c+1

ayrıca beni beğeneni ben beğenmem benim beğendiğimle de konuşmaya cesaretim ve enerjim yok. olsa da onlar beni beğenmez .
ayran gönüllü gibiyim başta hevesim var sonra hemen sönüyor. birini uzun vadede ilgi çekici bulmam çok zor. kolay sıkılıyorum.

serdar ortaç'ın dediği gibi '' kafamda deli sorular, kolayca sevemiyorum ''
0
damla sakızlı dondurma
(24.04.18)
son ilişkim nispeten uzundu, 3-5 ay önce bittiğinde adeta ovit tünelinden çıkmış gibiydim; hala alışabilmiş değilim gün ışığına. tünelde baya paslanmışım ve hevesimi kaybetmişim anlaşılan, bu işleri "kovalayasım" gelmiyor. halbuki ne flörtöz, ne yere bakan yürek yakan bir zalımdım, peheyyt...
kovalamadan da olurdu aslında ama olamadı, albenimi kaybetmişsem demek :(

yalnız -cevapları okuyunca aklıma geldi- şu kısımda arkadaşlara katılmadan edemeyeceğim; ilişkilere bakış açısı paralel insan bulmak harbiden zormuş, önceki seferler çok şanslıymışım demek ki. burada olsun sözlükte olsun, günlük hayatta iletişim kuramayacağımız kadar çok insanın görüşlerine vakıf olduğumuz için mantıklı bir tümevarım yapma imkanı tanıyor diye düşünüyorum.
gönül işleri soruları ve cevaplarının çoğu benim ilişkilere bakış açımla zıt şeyler, bazı cevapların verildiğine inanamıyorum bazen. hadi etrafımda yok diyelim, genel olarak toplumda da bulması zor demek ki diye düşündüm şimdi üzerine yoğunlaşınca.
0
Bruce
(24.04.18)
bütün kezban, ruh hastası kızlar beni buluyor.
0
nothing in my way
(24.04.18)
yalnız olmamak çok zahmetli ve maliyetli. (para maliyetini kesinlikle kastetmiyorum)
0
tabudeviren
(24.04.18)
Vaktiyle göbekli bir adamdım, başarılı olsam da beğendiğim hatunlardan cevap alamıyordum.

Sonra göbeği erittim, iyi giyinmeye başladım, az biraz spor filan ekledim. Zaten ağzım laf yapardı, başarılıyım durumum iyi filan.

Bu seferde çoğu kızı elde edebilmeye başladım. Eskiden uzaktan bakabildiğim hatunlar artık beğenmediğim hatunlara dönüştü. Sürekli bir flört tanıma etme derken kadınlardan sıkıldım. Güzel olanlar güzelliklerine güvenip kendilerini geliştirmiyorlar, çoğu boş yapıyor.

Sonuç olarak şu an görüştüğüm çok hatun var, sevgili olalım mı desem saatinde oluruz. Amma ben kimseyi beğenememeye başladım. O yüzden yalnızım.
0
KaraSakall
(24.04.18)
bi tek bana tik koymamışın. aşk olsun.
0
ya ben lan neyse
(24.04.18)
(20)

Hatunlara hediye sorusu

devilred
Kızlar size böyle bir hediye gelse kullanır mıydınız? Ben kullanırdım şahsen. https://m.n11.com/matthew-cox-czd3044-bayan-yikanmis-deri-el-cantasi-cuzdan-7renk-P236213421
Kızlar size böyle bir hediye gelse kullanır mıydınız? Ben kullanırdım şahsen.

m.n11.com
0
devilred
(23.04.18)
Hayır.
0
pike
(23.04.18)
Kullanmazdım.
0
Amaranta ursula
(23.04.18)
kullanmazdım
0
buiret
(23.04.18)
Buralardan mesaj vercek kadar düşmedim. Kadın bir arkadaşıma almayı düşünüyorum, hani kendim de kadınım ya, kendi fikrimi de ekledim. Yasaktı sanırım.
0
🌸devilred
(23.04.18)
Pazardan alınmış gibi bir havası var.
0
tabirimekruh
(23.04.18)
Ben beğenmedim. formu daha sert olan cüzdanları daha çok beğeniyorum.
0
sadecebiogrenci
(23.04.18)
fikir güzel, ben kullanırdım ama daha modern dursaydı kullanırdım. biraz +50 teyze işi gibi bu gösterdiğiniz.
0
loveless
(23.04.18)
Cirkin
0
elorelia
(23.04.18)
Kullanmazdim
0
aquarium
(23.04.18)
bir hayır da benden
0
damla sakızlı dondurma
(23.04.18)
bir de cevabıma ek olarak, "nasıl daha modern" diyorsanız mesela:

www.ninewest.com.tr
www.ninewest.com.tr
shop.mango.com

gibi şeyler daha modern duruyor. sonuncusu kozmetik çantası diye geçse de ben böyle şeyleri çantamı almadığım ama dışarıya çıkmam gereken zamanlarda içine ıvırımı zıvırımı koymak için kullanıyorum. çok pratik oluyor.
0
loveless
(23.04.18)
Erkek halimle "bu ne lan" dedim. Kadın olsam kabul etmezdim.
0
Polaroid
(23.04.18)
Babannemin bozuk para cüzdanı bunun aynısı. Bazara falan bunla çıkar bamığım...
0
Tears of Devil
(24.04.18)
fena değil ama deri olduğu için kullanmak istemezdim.
0
playing star again
(24.04.18)
kullanmazdım. anneannemin meme cüzdanının aynısı bu.
0
theseachange
(24.04.18)
E ama cüzdan zaten bu?
0
🌸devilred
(24.04.18)
Çirkin bence bu. Miniso'daki 10 liralık cüzdan bundan iyi görünüyor.
0
Lim5
(24.04.18)
Malzemesine bakmadım ama gerçek deri ise o sebeple kullanmazdım.
Genel olarak da kullanmazdım, böyle ince deri gibi olan şeyler kalitesiz görünüyor gibi geliyor bana. Para cüzdanı olarak kullanacağım şeyin kalıplı bir şekli olmasını tercih ederim. Böyle bir şey gelse idi ve gerçek deri değil ise, sırf boşa gitmesin diye içine diş macunu, gözlük mendili, krem falan gibi şeyler koyar öyle kullanırdım.
0
sopiro
(24.04.18)
Kullanmazdım. Çok kötü. Loveless’ın önerileri fena değil. Bence o tarz bir şeyler bak.
0
şubatsonrası
(24.04.18)
Cok kötü
0
chitosan
(24.04.18)
(1)

Evlilik sozlesmesi, nafaka hk.

thomson'un uzumlu keki
Olaya tamamen yabanciyim. Bi yardim ediverin gari.Atiyorum simdi kadinin 3 evi var. Kira gelirine vs sahip. Adamin da bi maasi var sadece. Simdi bunlar evlenecekler. Kadinin evlilik sozlesmesi yapmasi iyi olur mu kendisi icin? Yapmadi diyelim. Ileride nafaka odeyebilir mi eski esine? Kadinlar oduyor
Olaya tamamen yabanciyim. Bi yardim ediverin gari.
Atiyorum simdi kadinin 3 evi var. Kira gelirine vs sahip. Adamin da bi maasi var sadece. Simdi bunlar evlenecekler. Kadinin evlilik sozlesmesi yapmasi iyi olur mu kendisi icin? Yapmadi diyelim. Ileride nafaka odeyebilir mi eski esine? Kadinlar oduyor mu?
0
thomson'un uzumlu keki
(20.04.18)
Mal paylaşımı evlendikten sonra edinilenler için geçerli oluyor, onu kastediyorsanız eğer.
Kadın da nafaka ödüyor. Fakat çocuk yoksa, adamın da hali hazırda bir işi varsa illa nafaka ödenmesine karar verilir diye bir şey yok. Anlaşmalı boşanırlarsa zaten dilekçeye böyle bir talep olmadığı işleniyor.

İleride nafaka öder mi diye sormak çok büyük varsayım olur zira ayrılma sebebine de bağlı bu tarz şeyler. Bunu düşünmek zihnini yoracaksa, araştırsın sözleşme işlerini tabii.
0
sopiro
(20.04.18)
(12)

keyifler nasıl?

passion rules the game
sb. bir de duyuru eskisi kadar aktif değil mi?
sb.
bir de duyuru eskisi kadar aktif değil mi?
0
passion rules the game
(18.04.18)
güzel.
senden ötürü. eskisi kadar yoksun.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(18.04.18)
Bence değil. Eskilerin çoğu bıraktı. Duyurular da değişti bayağı.
Keyifler iyi gayet :) senden naber?
0
mor oje
(18.04.18)
eski tat yok. hiçbir şeyde.
0
MtKrt
(18.04.18)
Hafif ağrım var, yarın da bayağı yoğun işlerim var, biraz gergin gibiyim aslında çalışmam lazım biraz daha.

Aşk meşk soruları dışında aktif değil, evet. Başka konuda bir şey sorunca cevap almak zor oluyor artık. Demek ki eskiler gitmiş. Belki de bırakıp gitmek gerek.
0
skooma
(18.04.18)
Yataktan çıkabilsem daha iyi olacağım.

@skooma+1 bir de kız puanlamaca diye bir şey çıktı evlere şenlik...
0
Amaranta ursula
(18.04.18)
sıkılıyorum onun dışında iyiyim. evet duyuru biraz değişmiş neden bilmiyorum.
0
denizgonen
(18.04.18)
hastayım biraz ama iyiyim. Yaklaşık bir haftadır beni stresten öldüren bir olay vardı işle ilgili bugün gerçekleşecek, meğerse hiç stres, sıkıntı duymamam gereken bir şeymiş. O kadar rahatlamış olarak döndüm ki eve, daha iyi dinlenmiş hissediyorum kendimi günlerdir aralıksız çalışmama rağmen.

Ben eskiden bir günde on beş soruya cevap, yorum yazıyorsam şimdi belki bir ya da iki şeye yazıyorumdur. Duyuruda bulunan bazı kullanıcıları okuyunca, hani, "i don't need that kind of negativity in my life" diye bir internet geyiği vardır ya, öyle düşünüyorum. Giriş ve yorum sayımı azalta azalta alışkanlığımdan vazgeçerim diye planlıyorum.
0
sopiro
(18.04.18)
Hastayım ama fena hissetmiyorum. Duyuru'yu bırakanlar var, ondan daha sakin bir ortam söz konusu. Ben sorularıma yanıt alabildiğim sürece buraları bırakmayı düşünmüyorum. Bu tip eylemler gereksiz ve boş kompleks bana göre. Sevmediğim kullanıcılar, beğenmediğim davranışlar var diğer herkeste olduğu gibi ama bunlar yüzünden faydalandığım bir ortamdan vazgeçmek saçma. Kimse o kadar değerli değil.
0
dissendium
(18.04.18)
soranlar için ben de iyiyim, teşekkür :)
0
🌸passion rules the game
(18.04.18)
iki gündür izinliyim ama hiç istediğim gibi olmadı. sadece bir şey :P o güzeldi.

yorgunum aşırı. biraz stres... yarın yine o saçma insanların olduğu işe gidecek olmak ve vs ya çok düşünmek istemiyorum.

duyuru da, sözlük de eskisi gibi değil. ne eskisi gibi ki zaten...
0
runagain
(18.04.18)
Uzuuun süre sonra bi bakayım dedim duyuruya, aşırı değişmiş. Nedense çok sıkıcı geldi bana.
0
blueprints and cigarettes
(18.04.18)
uykum geldi, kahve bulamadım etrafta. o yüzden biraz dengem şaştı.
umarım sen de iyisindir!

hayır, uzunca bir süre sonra ilk kez girdim ben de.
0
rakicandir
(19.04.18)
(5)

deneyip memnun kaldığınız paket deniz ürünleri

cedex
fish fingers olabilir, dondurulmuş balıklar olabilir, kalamar olabilir. markası ile birlikte.evimin yakınında migros da var macrocenter da.(“balıkçıdan taze balık al” cevabını verilmiş sayıyorum)
fish fingers olabilir, dondurulmuş balıklar olabilir, kalamar olabilir. markası ile birlikte.
evimin yakınında migros da var macrocenter da.

(“balıkçıdan taze balık al” cevabını verilmiş sayıyorum)
0
cedex
(18.04.18)
yengeç surimi, metro market'ten almıştım markasını hatırlamıyorum.
0
giovanne
(18.04.18)
hemen hemen hiçbiri. dev fresh yazıları ve turuncu turuncu lezzet temalı resimleri görünce bi gazla alınıyor sonra eve gelince pişirme esnasında o beklemişliğin getirdiği kokuyla gerçek hayata dönülüyor.
0
onemoremile
(18.04.18)
Migrostan somon almıştım pakette. Güzeldi baya.
0
kismisolungac
(18.04.18)
dardanelin balık çorbası. Levrek çorbası da olabilir adı. Çok güzel(di). Artık vejetaryen olduğum için yemiyorum ama önceden severdim. Sadece ısıtmak yeterli.
0
sopiro
(18.04.18)
dardanel sardalya güzel.
igloonun fish fingersı vardı. o yok ama.
0
sutlu nescafe
(18.04.18)
(5)

Eşe ince anlamlı süpriz nasıl yapılır?

mikahakkinen
Eşimin benden beklentisi olduğunu düşünüyorum. Romantik değilim romantizmden de anlamam. Maddiyatı olan bir hediyeden çok anlamlı bir hareket veya bir şey yapmalıyım ki eşimin hoşuna gitmeli. Sizce ne yapayım?
Eşimin benden beklentisi olduğunu düşünüyorum. Romantik değilim romantizmden de anlamam. Maddiyatı olan bir hediyeden çok anlamlı bir hareket veya bir şey yapmalıyım ki eşimin hoşuna gitmeli. Sizce ne yapayım?
0
mikahakkinen
(18.04.18)
guzel bir aksam organize et. Guzel bi sarap al yemek yap sonrasi icin belki bi film ayarla sevdigi veya sevecegi ya da baska bir sey gerisi spontane gelisir zaten.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(18.04.18)
Çocuğunuz varsa çocuğa bakacak birini bulup (siz veya bir akraba) biraz özgür zaman geçirmesini sağlayabilirsiniz.
0
sopiro
(18.04.18)
yaklaşık 3 senelik evliyiz eşim ince bir insan küçük şeylerden mutlu olabiliyor buna rağmen ben gibi bir odun ince düşünemiyorum tıkanıyorum.

çocuk yok.
0
🌸mikahakkinen
(18.04.18)
Bence imkanınız varsa yaşadığınız yere yakın, doğayla iç içe olabileceğiniz 1 gün geçirin, dağ evi kiralama olabilir. O olmaz diyorsanız, güzel bir yemek yapın. Masayı gül yapraklarıyla donatın ve mum ışığında güzel bir yemek yiyin.
0
beyaztenlikiz
(18.04.18)
Açıkçası eşiniz böyle şeyleri konuşmaya açıksa, size bir beklentiler listesi versin bence.
Misal, benim eşim, sevgilim "ince düşünüp" bana bir futbol maçına bilet alsa çok üzülürdüm. Daha az ilgilendiğim bir alan yoktur muhtemelen.
Ya da çiçek alıp getirmesi hoşuma gitmezdi (sokakta elimde taşımaktan utanacağım için), ama işe/eve yollasa hoşuma giderdi.
Giyecek bir şey alması hoşuma gitmezdi, ama arada sırada "ya bu X sana yakışmış" demesi hoşuma giderdi.
Beni bir kursa falan göndermesi, kayıt ettirmesi hoşuma gitmezdi ama benim tek başıma denemekten korkacağım bir ekstrem sporu yaparken eşlik etse hoşuma giderdi gibi...

Eşiniz direkt söylesin ne istediğini bence, öyle "onu da sen düşün" denince olmuyor her zaman. Herkesin karakteri farklı neticede.
0
sopiro
(18.04.18)
(4)

neler cevap verilir bu soruya?

redeath
do we use the internet in a right way or in a bad way?
do we use the internet in a right way or in a bad way?
0
redeath
(18.04.18)
We're human. We do both.
0
taktikmaktikyokbambambam
(18.04.18)
right ve wrong ne ki arkadaşım diye sorgulanabilir. Bir şeyi eğlence için mi, öğrenmek için mi kullanınca right oluyor? Bir fayda aldığımızda mı right oluyor gibi tartışılabilir.

Right'ı veya wrong'u kendinizce anlamlandırarak iki tarafı da tartışabilirsiniz. (balanced argument)
Right'ı veya wrong'u kendinizce anlamlandırarak birini seçerek tartışabilirsiniz.

- research purposes
- quick access to information/ being better informed about our options
- pretty much no excuse to say "i don't know" anymore
- education access: Khan Academy, coursera,other online platforms

- keeping kids busy with online videos
- cyberbullying
- social media addiction

falan filan.
0
sopiro
(18.04.18)
Aksine bazı bağlamlarda herhangi bir taraf belirtmemeniz bir penalty'e sebep olabilir, yani "lazım" demek yanıltıcı olabilir.

Önemli olan hangi fikri seçerseniz seçin iyi savunabilmeniz, dürüstlüğe veya doğruluğa değil, tartışma becerisine bakar bu sorular. Yapılması gereken odur yani.
0
sopiro
(18.04.18)
bu soruya bir kompozisyon cevap yazilir. hos bir soru, begendim
0
tomcruise
(18.04.18)
(23)

okurken guldugunuz kitaplar

in vino veritas
gercekten severek okudugunuz su gibi akan kitaplari soruyorum. yalniz fikra komik oyku (umut sarikaya vs. gibi) degil de gercekten romanin akisinda komiklikler olan insani gulduren neselendiren romanlar ariyorum. yazarin yabanci olmasi tercihimdir, kitap turkce olabilir.
gercekten severek okudugunuz su gibi akan kitaplari soruyorum. yalniz fikra komik oyku (umut sarikaya vs. gibi) degil de gercekten romanin akisinda komiklikler olan insani gulduren neselendiren romanlar ariyorum. yazarin yabanci olmasi tercihimdir, kitap turkce olabilir.
0
in vino veritas
(17.04.18)
Onca yoksulluk varken.
0
Amaranta ursula
(17.04.18)
otostopçunun galaksi rehberinde sesli güldüğüm kısımlar vardı.
0
yeteramadenedimherseyi
(17.04.18)
Aziz Nesin kitaplarında kitabı bırakıp uzun süre güldüğüm anları hatırlıyorum.
0
gezegen olan pluton
(17.04.18)
umut sarikaya kitapları

mahalleden arkadaşlar
0
yuvarlanantencereninkapagi
(17.04.18)
Çavdar Tarlasında Çocuklar
0
ms brownstone
(17.04.18)
arkadaslar umut sarikaya degil diyorum onu oneriyorsunuz pes :)

otostopcuyu cok severim ama okudum onu. aziz nesin'in de tum kitaplarini okumus olmaliyim, baska baska?
0
🌸in vino veritas
(17.04.18)
Alıklar Birliği
Portnoy’un feryadı
0
ludmilla
(17.04.18)
Çavdar Tarlasında Çocuklar - J. D. Salinger
0
red toy
(17.04.18)
(bkz: parfümün dansı)
(bkz: tom robbins)

hayatımda okuduğum en "witty" kitaplardan bir tanesi. çok muzır ve eğlenceli, hem de bunu yaparken mesajını veriyor. witty işte, nüktedan diyeyim tam karşılamasa da.
yalnız okuması çok kolay değil, ağdalı betimlemeler var ama ağdalı witty cümleleri okuması daha keyifli oluyor. witty demiş miydim?

marslı komikti, yeni çıkan artemis de komik. bunlar biraz daha basit ve günümüze yakın komiklikler tabii...
0
Bruce
(17.04.18)
Ne kadar tarzınıza uyar bilemiyorum ama Otostopçu'ya güldüyseniz, İngiliz bir yazar var Christopher Shevlin idi ismi yanılmıyorsam. Onun iki kitabı var The Perpetual Astonishment of Jonathon Fairfax ve Jonathon Fairfax Must Be Destroyed diye. Ben onları okurken bayağı gülmüştüm, ama kitabın komikliğini koruyabilmesi için ingilizce okumanız gerekir zira yazarın dil kullanımı en çok güldüren şey.

Bir de Aziz Ansari'nin Modern Romance'i, roman değil ama, okurken yüksek sesle güldürmüştü bazı yerlerde.
0
sopiro
(17.04.18)
Otostopçu'yu okuduysanız Kutsal Dedektiflik Bürosu-Dirk Gently's Holistic Detective Agency (ama Türkçe çevirisi işkence gibi, orijinalini okuyun daha iyi)
Madde 22-Catch 22
Bir Yerde-Being There
0
kobuzchu kiz
(17.04.18)
Saatleri ayarlama enstitüsü
0
amortisman
(17.04.18)
Çavdar tarlasında çocuklar
0
siyah giyen adam
(17.04.18)
malum kitap. buraya yazarsam sıkıntı olabilir.
0
goodz
(17.04.18)
Murat Menteş'in kitaplarında gülmüştüm ben.
0
m e b
(17.04.18)
Fedor Amca :)

Büdüt: Alper Canıgüz tüm kitapları +1
0
hana bi
(17.04.18)
jerzy kosinski bir yerde
0
topkapiaksaray
(17.04.18)
Alper canıgüz romanları
0
red g
(17.04.18)
mark twain huckleberry finn'in maceraları
0
topkapiaksaray
(17.04.18)
diskdünya serisi, özellikle Mort.
0
kaichi
(17.04.18)
Mobilde olduğum için editleyemedim ama nasıl unuttuğumu anlamamakla birlikte en çok güldüğüm ve en sevdiğim kitap geldi birden aklıma: Alice in Wonderland.
0
ms brownstone
(18.04.18)
Çavdar tarlasında çocukları alacaksan yapı kredi yayınlarınınkini alma bence, o kaar kötü yazım hataları cümle düşüklükleri vardı ki kitapta, bu kadar insan onun adını vermiş ama o kitapta komik diyebileceğim bir kısım gelmiyor benim aklıma.

Kessinlikle mahalleden arkadaşların devamı olan liseden arkadaşları tavsiye ederim ikisi de komik ama liseden arkadaşlarda höykürerek güldüğüm o kadar çok yer vardı ki. Selçuk aydemir çok güzel yazıyor kerata.
Not: bu selçük bi ara onay durgun'un bi milyoncu kitabını önerdiydi güzeldir dedim aldım. Allah affetsin de onay abi sadece senaryo yazsın ya dış gün ekrem girer falan desin.. Romana gitmemiş o tarz
Özet: liseden arkadaşlar'ı kesin oku, bi milyoncuyu bence okuma
0
serbest gezen koala
(18.04.18)
sıcak ülkelerden dönen vahşi sakatlar - tom robbins
0
Goldstein
(18.04.18)
(16)

eşyalara tutku derecesinde bağımlılık

teritori
az önce bisikletle alakalı bir soruda gördüm de insanlar bisikletleri için "o benim canım", "onsuz hayatta yapamam" tarzı şeyler yazmışlar. yanlış anlaşılmasın bunu kesinlikle yadırgamıyorum. herkesin hayatta çok kıymet verdiği bir obje/nesne/kişi vardır ama bu derece tutkulu bir şekilde bağımlılık
az önce bisikletle alakalı bir soruda gördüm de insanlar bisikletleri için "o benim canım", "onsuz hayatta yapamam" tarzı şeyler yazmışlar.

yanlış anlaşılmasın bunu kesinlikle yadırgamıyorum. herkesin hayatta çok kıymet verdiği bir obje/nesne/kişi vardır ama bu derece tutkulu bir şekilde bağımlılık da bana enteresan geliyor.

bunu bisikletten çıkarıp telefon, saat, french press, akü, zeytinyağı vb.. şeylere kadar indirgeyebiliriz. ama benim düşünceme göre o insanlar o nesneye değil onun yaptığı işe bağımlılar. mesela o bisiklet yerine daha iyi bir bisikleti olsa ona da bağlanacak veya mevcut kullandığı bilgisayar yerine daha iyi bir bilgisayar alsa ona tapınacak. kullanılan eşyalarla alakalı muhakkak "yaşanmışlıklar" da vardır ama dedim ya ben hiçbir eşyama bu derece tutkuyla bağlı değilim.

sormak istediğim sizin neler var böyle tutkuyla bağlı olduğunuz eşya ve bir hatırası var mı?
0
teritori
(17.04.18)
ben işlevinden çok hatırası olan eşyalara bağlıyımdır. hiçbir şekilde atmaya kıyamadığım ufak tefek saçma eşyaları yıllardır saklarım. ilk konser bileti, bilardo salonundan çaldığım bilardo topu, ilk içtiğim viski şişesi, çok değer verdiğim arkadaşın hediye ettiği tespih vb. ufak şeyler.

bunun dışında senin verdiğin örneklere de katılıyorum. kimisinde eşyanın kendisinden çok işlevi bağlılık yaratıyor. gitarını seven gitarcı, kamyonunu seven şoför gibi. bunlar daha iyisini aldıkları zaman eskisinden vazgeçiyorlarsa senin dediğin gibidir, eskisinden vazgeçemiyorlarsa benim dediğim gibidir.
0
burty
(17.04.18)
Kesinlikle yaptığı işle alakası olmadan bağımlı olduğum eşyalar var. 6-7 tane enstrümanım var, hepsine karşı farklı bağımlılıklarım var. Hepsini ayrı seviyorum. Hepsi konusunda da çok güvensizim ve öyle herkesin dokunmasına izin vermem. Bu enstrümanların 4'ü gitar mesela. Ama 4'ünü de çok seviyorum. Biri daha iyi olduğu için ötekine olan bağımlılığım azalmıyor. Hatta bir tanesi var ki, ona kimse dokunamaz. Aralarında maddi olarak en kıymetsiz olanı olmasına rağmen benim için en değerli olanı o.

Fakat telefon, bilgisayar falan duygusal bağımın olduğu eşyalar değiller. Bilgisayarımın ya da telefonumun karıştırılmasını tabii ki istemem. Ama yeni ve daha iyisini edindiğimde, eskisindeki kişisel verilerimi alınca; benim için anlamı olmayan bir cihaz haline gelir. Böyle cihazlardaki hassasiyet cihazın kendiyle değil içindeki kişisel verilerle ilgili genelde.
0
windowsguvenlikduvari
(17.04.18)
Bisiklet sorusuna ben de yazdım. Çalınsa şu an başka bisiklet alacak bütçem yok. Kıymetlim değil ama seviyorum tabii kendisini.

19-20 yaşıma kadar, neden bilmiyorum, sürekli kullandığım günlük eşyalara sapıkça bir bağımlılığım vardı. Mesela kahve kupama ve yastığıma. Babam yastığımı kullandı diye direkt atmıştım. Eve misafir gelen anneannem bilmeden kupamla su içti diye kadının gözü önünde kahve kupamı sinir krizi geçirip çöpe atmıştım.

Şu an, fonksiyonu olan bir şeyi çöpe atmam. Eskisine oranla çok daha paylaşımcı biriyim. Freegan yaşadım, iki ay bir işgal evinde kaldım. Eşyaya bağımlılığımı aştım.
0
buf-e kür
(17.04.18)
Kelle paca var benim tutkuyla bagli oldugum. Bir de ucak var da alamadim hala.
0
stavro
(17.04.18)
@büfekür: 19-20 yaşına kadar olan şey titizlik ve ergenlik fevriyetiyle açıklanabilir aslında :) o zamanlar kupa konusunda ben de takıntılıydım. kimse içemezdi kupamdan çünkü o benimdi. sonra kaldığım öğrenci evinde bunların hepsini aştım.
0
🌸teritori
(17.04.18)
var mesela, şu pıçağa aşıkım.
i.hizliresim.com

nesi var derseniz, benim gibi bir hijyen hastasını çok mutlu ediyor.
sapla metal kısmı tek parça olduğu için arasına kir girmiyor.
birşey kestikten hemen sonra boydan boya siliyorum, mis gibi oluyor.
koku - artık kalmıyor.
istersen kaynat, istersen çamaşır suyuna at.
sapının bozulma derdi yok.
ohş kıymetlim benim. her kullandığımda sevgim büyüyor.
0
titiraprap
(17.04.18)
Sevdiğim eşyalarım var, ancak "tutkuyla bağlı olduğum" galiba hiç olmadı.
Tabii telefonumu, ipad'imi kaybetsem üzülürüm. Ancak anısı var diye ilkokuldan beri sakladığım kalem, kurdela, bilet, gazete kağıdı vb yok; olandan da kaçarım şahsen :)

Fazla eşya bence yük insana, ne kadar az eşya o kadar özgürlük :)
0
hana bi
(17.04.18)
Eşyaya tutkuyla bağlı olmayı anlıyorum ancak bu durumdan kurtulmak gerektiğini düşünüyorum. Sevdiğim eşyalarım var evet. Bir kısmını fonksiyonneliği için seviyorum, bazılarını beğendiğim için. Bir de değerli olduğunu bildiğim şeylerin üzerine titriyorum-titriyordum diyelim. Hepsi hala kıymetli benim için ama gitgide "tutku" duygusunu aşmaya çalışıyorum. Becerdiğimi de düşünüyorum. Örnek; eve hırsız girdiği zaman ilk düşündüğüm şey "şükür çocuklar evdeyken olmadı" olmuştu. Önemli olan sağlık, hayat. Geri kalan her şeyin aslında ne kadar detay olduğunu zamanla anlıyor insan.
0
SiyamkedisiZorro
(17.04.18)
Kindle
0
sopiro
(17.04.18)
ilk arabam olduğu için, şu an kullanmakta olduğum için otomobilimi bu kategoriye alabilirim. yüksek ihtimalle, büyük bir arızası vs olmazsa yıllarca kullanırım, daha iyisini alacak param olsa da.

onun dışında genelde en az önemsediklerim teknolojik alet, eşyalardır. el yapımı veya bir hatırası vs olan eşyaları daha çok sahipleniyorum. bir de kitaplarım herhalde bu özel değer verdiğim nesnelerden. kimseye kitaplarımı hediye etmem bağışlamam.
0
wilhelmwasmuss
(17.04.18)
Ben de her şeye inanılmaz kolay bağlanabilen bir insanım. Kitaplarım, plaklarım, spor ayakkabılarım, güneş gözlüğüm... Düşününce anında bir sürü şey geldi aklıma. Ama eski telefonum zirve noktamdı sanırım, onu da düşürüp kullanılamaz hale getirdim.
0
ms brownstone
(17.04.18)
Eşyaya ve yerlere aidiyet hissetmiyorum. Sevdiğim eşyalar ise senelerce kullanıp alıştığım şeyler ama şunu öğrendim her şeyin yeri doluyor. 6 senelik kupamı oda arkadaşım kırdığı zaman çok üzülmüştüm ama günün sonunda unutup gittim. Hatta kıran arkadaşım kırdığı için ağlamıştı şimdi hatirlayinca keşke o kadar üzülmeseydim de o gün, arkadaşım ağlamasaydı.
0
Amaranta ursula
(17.04.18)
bence de konunun eşyayla bi alakası yok burada eşyaya yüklenen anlam daha çok onunla elde ettiğimiz keyif verici zamanlardır. (maddi değer taşıdığı için mal,mülk sevici olanları hariç tutuyorum) .benim de onsuz yaşayamam dediğim bir kaç eşyam var ancak daha iyisini elde ettiğim vakit onsuz yaşayamam dediğim eşyaları elden çıkartmakta hiç bir zorluk çekeceğimi sanmıyorum.
0
guglicio
(18.04.18)
kalemlerime, kahve kupalarıma, kitaplarıma acayip bağlıyımdır. onlarla aramda hikaye kurarım, bir kalem ile ne zaman, hangi deftere ne yazdığımı genel olarak hatırlarım, çok severim anlam yüklemeyi.
0
bir fincan kahve ile film izlemek
(18.04.18)
Bende de eşyaya bağlılık söz konusu. Bisikletli duyuruya da yazmıştım ^^

İçime sinmeyen bir şeyi kolay kolay almam. Aldıktan sonra da memnun kaldıysam kolay kolay bırakmam, özenle kullanırım, bakımını yaparım, insanlardan sakınırım. Ama bir şekilde elimden çıktığında, bozulduğunda/kırıldığında yerlerde yuvarlanarak ağlamıyorum.

Çok sevdiğim bir kupam vardı, kardeşim bana geldiğinde düşürdü gözümün önünde parçalandı. Çocuğun ödü koptu, döveceğim falan sandı herhalde ama canın sağ olsun dedim topladım parçaları çöpe attım. Hatıralara çok önem veriyorum, nostaljiyi de seviyorum ondan herhalde bu bağlılık hissi. Bizzat kendim baktığım bir evcil hayvanım olmadı, o şekilde çok daha farklı olurdu sanırım. Bir süre toparlayamayabilirdim.
0
chicha
(18.04.18)
-Zippom
-Pentel kalemim
0
kablelvuku
(18.04.18)
(10)

Tek Yaşarken Yeme İçme

bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
Selamlar.Ben tek yaşayan insana uygun gıda ürünü bulamıyorum marketlerde ya. Tavuk göğsü alıcam, en küçük paket yarım kilo. Süt alıcam, en küçüğü 1 litre. Ekmek alıcam, bir ekmek bir aileyi doyuracak kadar. Siz bu işi nasıl çözüyorsunuz? Alıp kalanını dökmeye falan da kıyamıyorum, saçma salak bir du
Selamlar.

Ben tek yaşayan insana uygun gıda ürünü bulamıyorum marketlerde ya. Tavuk göğsü alıcam, en küçük paket yarım kilo. Süt alıcam, en küçüğü 1 litre. Ekmek alıcam, bir ekmek bir aileyi doyuracak kadar. Siz bu işi nasıl çözüyorsunuz? Alıp kalanını dökmeye falan da kıyamıyorum, saçma salak bir durum oluyor. Mantar bile kocaman paketlerde satılıyor, bir kişilik yemek yapıcam yarım paket mantar dolapta perişan oluyor. Nasıl yapıyorsunuz siz?
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(16.04.18)
Tavuğu alır almaz bölüp fazlasını buzluğa atıyoruz, sütün en küçüğü 200 ml, şahane boy. Ekmek yine küçüklerinden alıp buzdolabında saklıyor, hatta fazlasını buzluğa atıyoruz. Özetle, fazla olan her şeyi pişmeye hazır tek seferlik porsiyonlar halinde buzluğa atıyoruz.
0
kobuzchu kiz
(16.04.18)
fazla yapıp birkaç gün yiyebilirsin ya da birkaç misafir ağırlayabilirsin :)) en kötü derin dondurucuya, buzluğa vs at gitsin.
0
burty
(16.04.18)
Tek yaşamıyorum fakat beslenme listem olduğu için kendime uygun ürünleri sadece kendime kadar alıyorum.
Şimdiye kadar bu konuda sıkıntı yaşamadım.
Mesela marketlerde 1 litreden küçük sütler var görüyorum yarım litre şöyle: online.yunusmarket.com.tr
Ekmeğimi dilimlettiriyorum fırına ve sürekli kapalı tutuyorum bayatlamıyor. Paketteki ekmeklerden de alabilirsin.
Mantarı da diğer sebzeleri meyveleri de ben pakette değil açık olarak alıyorum ihtiyacım kadar dolduruyorum poşete.
Et tavuk ihtiyacımı da kasaptan hallediyorum. Bazen az az alıyorum bazen toptan alıyorum yemeklik yemeklik ayırttırıp buzlukta tutuyorum.
0
mutekebbir
(16.04.18)
Tavuğu paket olarak değil de parça olarak kasaptan almayı deneyebilirsiniz. Alacağınız miktarı ayrı ayrı paketletebilirsiniz. Kendiniz alır almaz parçalara bölüp buzluğa atabilirsiniz.

Sütün en küçüğü bir litre değil tabii ki.

Ekmeği buzdolabında tutuyorum ben, daha uzun dayanıyor. Bir iki günden sonra kızartarak yiyorum.

Mantar paketlerindeki mantarları genelde bir kerede en fazla iki kerede kullanıyorum. Zaten pişirince küçücük bir şey kalıyor. Eğer yemekte kullanmayacaksam kalanını hafifçe kavurup salataya koyuyorum.

Ben her şeyi kullanacağım kadar alıyorum. İki tane kabak, bir tane patlıcan vs gibi. Bir şeyden fazla kaldıysa atıştırmalık olarak onu tüketiyorum, misal salatalık, biber gibi şeyleri bir kavanoza koyup işe götürüyorum aralarda yemek için. Yemeği iki kişilik yapıyorum. Bir gün akşam yemeğinde yiyorum, ertesi gün öğle yemeğinde yiyorum.
0
sopiro
(16.04.18)
Valla ben öküz gibi yiyorum. Spor yaptığımdan almam gereken kalori ve protein miktarı fazla olunca sıkıntı olmuyor. Olsa bile eti buzdolabı poşetlerine bölüp buzluğa atıyorum yiyecegim kadarını çıkartıyorum.
0
karacigerim vur kadehlere
(16.04.18)
digerleri konusunda haklisin ama tavuk gogsu icin falan marketin kasabina "bana ordan 2 parca tavuk gogsu verir misin" dersen hazir paketlerden birini aciyor (veya acilmis oluyor baskasi tarafindan) ve istedigin kadar veriyor. istersen dograr bile.
0
robokot
(16.04.18)
Buzluk kısmını kullan.
Bir de tek çeşit yemek yapıp bir kısmını buzdolabına eğer mümkünse biraz da buzdolabına kaldırıyorum ben.
0
chitosan
(16.04.18)
faydalı şeyler öğlen iş yerinde çıkıyor, oradan yiyorum. salata ayran meyve falan onları öğlen yediğimle yetiniyorum. bazen meyveyi yanıma alıyorum sonra yiyorum. evde yemek pişirmiyorum, ne emeğe ne malzemeye değmiyor. haftasonu kahvaltımı yapıyorum sadece.

Akşamları bazen geçiştiriyorum, kuruyemiş, çiğköfte, bazen lahmacun, pide, bazen kebap.

Ekmek kullanmıyorum, kahvaltı dahil tüketmiyorum.

Tavuk alıp yiyene kadar gidip tavuk dürüm yiyorum güvendiğim temiz yerde 5-10 liraya tamamdır.

Evde pişirmenin tek kişi için uygun olduğunu düşünmüyorum. Hesaplı olması için en az 2-3-4 kişiye yemek pişirmek bence mantıklı sadece.
0
The_Lollok
(16.04.18)
buzluk hayat kurtarıcı oluyor genelde ama mantarı atma buzluğa sakın atma nolur atma, mahvoldu garibim buzlukta. bir de bağzı ürünleri pişirip buzluğa koymak da işe yarıyo misal yeşil fasulye. aynı malzemeyi iki farklı yemekte kullanabilirsin. bir de çok yapıp iki gün yiyen arkadaşa katılıyorum. hem bir sonraki öğün için zahmete girmiyorsun hem de aldığın ürünü tüketebilmiş oluyorsun
0
serbest gezen koala
(17.04.18)
halk ekmek'in tekli paketlerde minik ekmekleri var.
daha planli olursaniz, sadece yemek pisireceginiz zaman ona uygun alisveris yaparsaniz, bir sey bozulacak gibiyse onu da hemen bir sekilde pisirip tuketirseniz sorun kalmaz.
0
jimicik
(17.04.18)
(3)

Minik Ekmekler?

mutekebbir
Selamlar.Şu cookshop kahvaltılarıdaki gibi, starbucks'ın sandviçlerindeki gibi minik minik ekmekler bulmak istiyorum lakin hiçbir yerde çıkmadı karşıma.İnternette bakıyorum her yerde tarif var. Tarif istemiyorum yahu satın almak istiyorum.Siz nerelerden alıyorsunuz bu ekmeklerinizi?Tercihen Avrupa Y
Selamlar.

Şu cookshop kahvaltılarıdaki gibi, starbucks'ın sandviçlerindeki gibi minik minik ekmekler bulmak istiyorum lakin hiçbir yerde çıkmadı karşıma.

İnternette bakıyorum her yerde tarif var.
Tarif istemiyorum yahu satın almak istiyorum.

Siz nerelerden alıyorsunuz bu ekmeklerinizi?
Tercihen Avrupa Yakası.


Teşekkürler.
0
mutekebbir
(16.04.18)
Migroslarda fırın kısmında mini baget, küçük ekmek tarzı şeyler oluyor.
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(16.04.18)
Metro marketlerde de dondurulmuş olarak satılıyor. Fırınınız varsa alıp evde pişirebilirsiniz.
Komşufırın hala var mı bilmiyorum ama eskiden onlarda vardı.
Beyaz Fırın'da da kahvaltılarında getiriyorlar, muhtemelen satıyorlardır da.
0
sopiro
(16.04.18)
File market var mi yakin bir yerde. Ekmek reyonu cok guzel ve sicak sicak yapiyorlar

www.file.com.tr
0
exlibris
(17.04.18)
(27)

En son ne zaman 155, 112 vs aradınız?

efreet sultan
Şimdi fark ettim de neredeyse 30'uma geldim ama hiç böyle önemli numaraları aramadım. Allah aratmasın.Hayır böyle atıyorum yolun ortasında bir adam kaza geçirmiştir filan o zaman bile aramadım. Gerçi böyle durumlarla da karşılaşmadım ya.Siz kaç kere, neden aradınız eğer aradıysanız?
Şimdi fark ettim de neredeyse 30'uma geldim ama hiç böyle önemli numaraları aramadım. Allah aratmasın.

Hayır böyle atıyorum yolun ortasında bir adam kaza geçirmiştir filan o zaman bile aramadım. Gerçi böyle durumlarla da karşılaşmadım ya.

Siz kaç kere, neden aradınız eğer aradıysanız?
0
efreet sultan
(15.04.18)
geçen sene 112yi aradım. hatta tam bu zamanlarda olabilir. babam için aramıştım. annem için de 29 nisanda aramıştım.
0
sutlu nescafe
(15.04.18)
3 yıl önce araba çarpmış bir kedi için 153'ü aramıştım sadece. Onun dışında benim de aramama gerek kalmadı bu numaraları.
0
ms brownstone
(15.04.18)
otobus yasli teyzeye carpinca 112 aradim 10 sene once. 5 sene once de sikayet amacli 155 aradim, gurultu sikayeti icin. ambulans da polis de cok hizli aksiyon almisti.
0
icim urperiyor
(15.04.18)
valla yasim senden buyuk, bir kere cocukken heyecan olsun diye aramistim gerizekali oldugumdan. hemen kapadim.
0
robokot
(15.04.18)
sanırım 4 sene önce aramıştım 112'yi. ilk arayışımdı, sonrasında da aramadım daha. yolda yürüyordum. ara sokak demeyeyim ama "huzurlu sakin mahalle" tarzı bir yerdi, pek insan yoktu. iki araba çarpıştı. çok şiddetli bir kaza değildi ama çarpılan arabadaki adam dışarı çıkamıyordu ve kafası kanıyordu bayağı. aradım hemen. iki dakika bile geçmeden bir sürü insan toplandı zaten, kapıyı bir şekilde açıp adamı çıkarttılar dışarı. diğerinde bir şey yoktu. birkaç kişi daha aradı 112'yi. baktım en az 20-30 kişi birikmiş, gereken yerlere de haber verilmiş, yürüdüm gittim.
0
der meister
(15.04.18)
Cok şükür ki hiç aramamadım.
0
Amaranta ursula
(15.04.18)
altı yedi sene önce bir akşam annemin evinin balkonunda otururken bir genç kızın çığlık attığını duydum. Baktığımda ileride bir kızın bir arabadan inmeye çalıştığını, bir erkeğin de her defasında uzanıp kapıyı kapatarak kızı çektiğini gördüm. Hemen 155'i aradım. Arabanın modelini sorduklarında bu konuda hiçbir fikrim olmadığı için üstündeki logoyu tarif etmiştim. Garip bir şekilde bir dakika gibi bir sürede bir ekip arabası önünü kesti. Olay neydi bilmiyorum.
0
sopiro
(15.04.18)
geçen yıl 31 nisan'da annem için 112'yi aradım.
iki hafta önce de arkadaşımın çekilen arabası için 155'i aradık.
0
blatta hiberna
(15.04.18)
112'yi bir kaç defa aramıştım. 155'i aramıyorum. Polislere gıcığım.
0
amortisman
(15.04.18)
Hayatım boyunca aramadım umarım aramama da gerek kalmaz.
0
halitkin
(15.04.18)
155i surekli kaldirima parkeden arabalar yuzunden ariyorum.

En son "kuehles hnm bugun zaten 3 kez aramissiniz" dedi "hala ayni araba duruyor ki dorduncuyu de ariyorum" dedim ben de.
0
kuehles blondes
(15.04.18)
3 yıl önce trafik kazası yaptığımızda 155'i aradım.
0
theseachange
(15.04.18)
Bir-iki hafta önce inşaat sesi yüzünden 155'i aradım.
0
anumegha
(15.04.18)
Bizim apartmanın yanında bir müzikhol var ve Allah'ın her günü sarhoş narası, kavga gürültü eksik olmuyordu. Arada silahlar patlıyordu. Yine bir gün böyle bir gümbürtü koptu sabahın beşinde. Uykumdan sıçradım. Baktım elinde pompalı tüfekli biri kendi arkadaşları ile deli gibi bağırıyor, bir yandan da ateş ediyor müzikholün kapısında. Ben de hem önceki günlerin sinirinden hem de can güvenliğinin bu denli hiçe sayılmasından dolayı 155'i aradım. Olayı anlattım, plaka verdim vs. Camdan izliyorum polis gelecek diye. Sonra bir daha aradım. Zaten olan olmuş herkes dağılmış, polis anca lütfedip gelebilmişti.

Zaten çok geçmeden de mühür vuruldu o müzikhole. İçkiye ve içki içemeye düzülen methiyeleri gördükçe daha bir ifrit oluyorum bu olaydan beri.

Bu olay geçen sene oluyor.
0
m e b
(15.04.18)
4-5 sene önce lisedeyken karşımızda oturan yaşlı komşumuz fenayım diye kapımızı çalmıştı, evde de yalnız olduğum için o sırada ben 112'yi arayıp eve kadar eşlik etmiştim.
0
nundu
(15.04.18)
112'yi 3 gün önce, 154'ü 2 hafta önce, 155'i 7-8 ay önce aradım.

112 babamın rahatsızlanması,

154 hızlı giden minibüsü şikayet,

155 gürültü şikayeti.
0
reyals
(15.04.18)
Şükür hiç işim düşmedi, aramadım. Umarım da düşmez,
0
bir fincan kahve ile film izlemek
(15.04.18)
Geçen yıl eve geldim arka kapının önünde bir araba var. Ev tarafındaki arka kapısı ardına kadar açık. Valla aklıma direkt cinayet falan geldi. :) polisi arayıp plakayı verdim. Pencereden de bakıyorum bu arada. 10 dakka sonra karşı komşunun kapısı açıldı meğersem misafir aracıymış çocuk kapatmadan inmiş arabandan adam da kontrol falan etmemiş. :))))
0
naksidil
(15.04.18)
2015 yazindan metrodan ciktim tramvaya dogru yuruyordum, uzaktan gordgum kadariyla engelli bir vatandas ile otobus soforu arasinda tartisma vardi, sofor el kol salliyor araya birileri girmeye calisiyor falan. daha yaklasirken aradim olay var diye. sonrasinda zaten sofor iyice abartti otobusle adama carpti, adam kafasini vurdu, sofor kacmaya calisti biz tuttuk, sonrasinda polisler geldi, o ara isim vardi devam ettim yolum
0
jedilance
(15.04.18)
2 sene önce, bir hırsızlık meselesi için 155'i aradım araç yok, gelemeyiz dediler. karakol ev arası 500 metre var yok.
0
alwayschargeneverbend
(15.04.18)
112'yi 3, 155'i de hayatım boyunca sadece 2 kere aradım. İstanbul'un her günü ayrı kıyamet aslında düşününce daha fazla aramış olmam gerekiyor ama birileri arar uğraşır nasıl olsa diyerek sıyrılıyoruz.
0
IncredibleMau
(15.04.18)
112 - 7-8 ay önce bayılan ayılmayan arkadaş için aramıştım.
155- Sık sık arıyorum. Trafik güvenliğini tehlikeye atanları şikayet etmek hobim. Whatsapp hatları da var çekip çekip yolluyorum.
154- Yıllardır öyle bir numara yok, 155'i arayacaksınız.
110- 6 sene filan oldu. Okul yanmıştı. 10 sene falan önce de başka bir yangın için aramıştım.
156- Geçen yaz bir sarhoş sürücüyü şikayet etmiştim. Nereye polis nereye jandarma bakıyor bilip ona göre şikayet ediyorum. Hiç affetmem.
0
Lim5
(15.04.18)
iki numarayı da çok kez aradım.

en son bir hafta kadar önce (belki o kadar da olmamıştır), gece 12 civarı, otobüs durağında yerde yatan bir vatandaş için aradım 112 ve 155'i.

112'den, olay yerinde kalmamı, ayrılmamamı söylediler. muhtemelen madde bağımlısı vatandaş bir süre sonra kalkıp gitti. sonra geri döndü, dönüşte polis ekibi gelip gbt ve üst araması yaptı ona. sonra da bırakıp gittiler. yanlarına gidip benim 155'i aradığımı söyledim, beklemem gerekip gerekmediğini sordum, "yok" dediler; ben de ardından gelen otobüsüme binip eve doğru yola çıktım. yolda 112'den aradılar, "niye ayrıldınız" diye. böyle böyle diye anlattım, hımm peki dediler, kapandı konu.
0
runagain
(16.04.18)
Hiç.
0
nickini degistiren yazar
(16.04.18)
155: geçen ramazan sabah 5'e çalışmaya başlayan komşu inşaat için aradım en son. çözdüler. genellikle araba bulup binince erkek olan tipler tarafından taciz edildiğimde aramışımdır.

112: hiç.
0
e haliyle
(16.04.18)
155 bir kere aradım.

alsancak'da belediye otoparkına arabayı bıraktım, parasını verdim. garip, fişi de atmamışım.

gece 1 gibi arabaya gelirken 2 kişi geldi. iyi akşamlar park ücreti alıyoruz vs. ulan zaten ben arabayı bırakmışım, çıkıp gidiyorum şimdi.
dedim ben zaten ödedim.
sonra aradım polisi zaten. 10'dan sonra ücretsiz belediyenin yeri için, arabasıın çıkartan adamdan para isteyen tipler, kim bilir neler yapar.
0
logisticsmanager
(16.04.18)
6 ay kadar önce 112 yi aradım bonzai içmiş biri kafayı elektrik direğine vurdu boynu kırıldı zannettim. ilk arayışımdı inşallah adama yardımı olmuştur.
0
ferrarimizolaydisatardik
(16.04.18)
(2)

Salonuma bir kanepe bırakın

solenkol
https://i.hizliresim.com/RnjOLn.jpgSalonumda kahverengi kanepem eskidi ve rahat değil. Onun yerine soyle rahat ve salonuma uyacak bir kanepe onerir misiniz? Onu kaldırıp oraya bir kanepe koymam gerekecek.
i.hizliresim.com
Salonumda kahverengi kanepem eskidi ve rahat değil. Onun yerine soyle rahat ve salonuma uyacak bir kanepe onerir misiniz? Onu kaldırıp oraya bir kanepe koymam gerekecek.
0
solenkol
(14.04.18)
Ikea Kivik ikili kanepe
0
sopiro
(14.04.18)
Bu sıralar Doğtaş mobilyanın ürünlerini çok beğeniyorum.

3lü koltuklar:
www.dogtas.com

İkili koltuklar:
www.dogtas.com

Favorim:
www.dogtas.com
0
oxyden
(14.04.18)
(2)

Spor salonu ile imtihanım

ırene adler
>>>İyi akşamlar duyurucular, bugün spor salonuna yazıldım macfite.>>Ölçümler yapıldı, yağ oranımın iyi olmadığı söylendi vs. Zaten bildiğim bir şeydi. Kilo verme sürecindeyim.>>>Neyse bana ilk başta bi program yazıldı. Ben sandım ki koşu bandı, eliptik, bisiklet vb kardiyo ağırlıklı bir program gele
>>>İyi akşamlar duyurucular, bugün spor salonuna yazıldım macfite.

>>Ölçümler yapıldı, yağ oranımın iyi olmadığı söylendi vs. Zaten bildiğim bir şeydi. Kilo verme sürecindeyim.

>>>Neyse bana ilk başta bi program yazıldı. Ben sandım ki koşu bandı, eliptik, bisiklet vb kardiyo ağırlıklı bir program gelecek.Bana yapılan ilk program ağırlık ekipmanları ile yapılan hareketler çoğu. Programdan örnekler yazıyorum:

Chest press 2 X 15 - Shoulder press 2 X 15 Triceps Extension 2 X 15

Leg Curl 2 x 15 - Biceps Curl 2 X 15

Program sonrası 15 dakika kardiyo

>>> Bu program yazılıyor.Daha sonra bu hareketler konusunda hocayla birebir çalışmak için özel ders hizmeti almak gerek. Sorun şu ki vücudumda bu kadar yağ varken kardiyodan ziyade ağırlık odaklı bir program çalışmak benim için baya zor. Bu yazdıklarını bazı aletleri denedim,şu an her yerim çok ağrıyor.

>>Ben de ''personal training'' denen naneye bulasmak istemiyorum şimdilik. Ama ağırlık çalışmanın kilo vermeyi baya hızlandırdıgını da biliyorum. Makaleleri filan takip ederim. Buna tamamen karsı degılım ama baslar baslamaz böyle bir program biraz ağır geldi ve tek basıma yapmam biraz zor.

>>>Sorum şu: Bu programı boşverip kendim oluştursam bişiler :Mesela 25 dakika koşu bandı, 15 dakika eliptik, 15 dakika bisiklet vb. Haftada 2 günde yüzme eklerim diyorum tempolu. Arada da denk gelen stüdyo derslerine girerim. (yag yakımı ile ilgi antremanlarda var)Nasıl olur sizce?

>> Bu hocanın yazdıgı programı bırakmak çok mu kayıp olur benim için?Ben de isterim haftada 2 özel ders alayım,hareketleri beraber çalışalım filan ama şu an diyetisyene zaten para veriyorum.Ekstra bi para harcamak istemiyorum.Bu arada diyet programımda baya iyi,protein ağırlık,alıştım da.O konuda sıkıntı yok.
0
ırene adler
(13.04.18)
Hiç gerek yok personal training falan. O değil de, orada çalışan "hocanın" özel ders alsan da almasan da sana hareketlerin uygulanmasında yardımcı olması gerekmiyor mu?

Ağırlık çalışmak önemli ve ve ağır gelmesi normal. Çünkü ağırlık çalışıyorsun.

Ağrı da normal, daha yeni başladın. Hep ağrı olur ama ilk antrenmanki kadar olmaz pek.

İlla kardiyosu az geldi diyorsan o sondaki 15 dakikayı 20-25 dk yaparsın olur biter. Ya da interval yaparsın, o da sana yeter.

İlk 1-2 aydan sonra kendin farklı antrenman programlarını da deneyebilirsin. Önce nizami şekilde yapmaya alışmak gerek (burada "hoca" faktörünü bir daha hatırlatalım).
0
skooma
(13.04.18)
Özel derse ihtiyacınız yok ki illa? Aletlerin nasıl çalıştığı gösterilmiş zaten. Tişörtünde Instructor yazan kişilerden yardım alabilirsiniz. Makinanın şöyle bir avantajı var, serbest ağırlıkla çalışsanız henüz dirseğinizi dizinizi va nasıl tutacağınızı bilmediğiniz için sakatlanabilirsiniz, kontrol beceriniz azdır. Makina elinizi kolunuzu açınızı sınırlandırarak sakatlığı da nispeten az bir ihtimale düşürüyor.

Çok dandik bir şekilde açıklamak gerekirse ağırlık antrenmanlarından sonra da yağ yakımı bir nevi devam ediyor, kardiyoda öyle değil. O yüzden o şekilde tavsiye etmişlerdir.
0
sopiro
(14.04.18)
(5)

Aslında her yerde duyduğumuz klasikleşmiş müzikler

mete kudur
ve onlara benzeyen eserleri arıyorum; yeniden yorumlananlar alternatif yorumları olabilir. cafe de barda sağda sold asansörde asansörde çalan parçalar. d&r'ın uzun yol şarkıları gibi de olabilir, spotifynin yolda yürürken dinlenecek parçaları gibi de olabilir. örnek veriyorum historia de un amorsev
ve onlara benzeyen eserleri arıyorum; yeniden yorumlananlar alternatif yorumları olabilir.

cafe de barda sağda sold asansörde asansörde çalan parçalar.

d&r'ın uzun yol şarkıları gibi de olabilir, spotifynin yolda yürürken dinlenecek parçaları gibi de olabilir.

örnek veriyorum


historia de un amor
seville berberi gibi gibi...
0
mete kudur
(12.04.18)
Waltz of the Butterfly?
0
sopiro
(12.04.18)
Türk Marşı, Yann Tiersen'in çoğu müziği, 2Cellos'un bazı yorumları, Vivaldi'nin Mevsimleri?
0
kobuzchu kiz
(12.04.18)
ekstra şarkıları :)
müzisyenlerin repertuarsız gidilen işlerde çaldığı çok bilinen parçalar bu kategoriyi oluşturuyor.
my way'den başlar autumn leaves ile devam ederken oçi çorniye ile biter falan. çok var.
0
nocturness
(12.04.18)
tabii ki: Götterdämmerung

www.youtube.com


jw marriott'da duymuştum birkaç kere.
0
rahip janick
(12.04.18)
www.youtube.com podmoskovnye vechera

Şurda John Lord reiz 1:57 de bu esere giriyor, muhteşemm!(bkz: ) www.youtube.com
0
old possum
(12.04.18)
(4)

Böyle bir durumda ne yapılabilir?

m e b
Yabancı bir arkadaşın Türkiye'deki oturum iznini uzatmaya çalışıyoruz. Ama kendisi yurt dışında şu an ve ilgili devlet birimine (İl Göç İdaresi) ulaştığımızda siteden halledebileceğimizi söyledi. Geçen haftadan itibaren sürekli ama sürekli hata veriyor site. Telefonlara zaten bakan yok. Ben de Fatih
Yabancı bir arkadaşın Türkiye'deki oturum iznini uzatmaya çalışıyoruz. Ama kendisi yurt dışında şu an ve ilgili devlet birimine (İl Göç İdaresi) ulaştığımızda siteden halledebileceğimizi söyledi. Geçen haftadan itibaren sürekli ama sürekli hata veriyor site. Telefonlara zaten bakan yok. Ben de Fatih'teki yere gittim. Binanın daha girişinde ekmek kuyruğu gibi sıra var ve üç görevli ilgileniyor bu sırayla ve ondan sonra içeri alıyorlar.
Sıraya girdim. Tam sorumu sorarken görevli kadın sözümü kesti ve arkamdaki yabancı şahsı öne geçirdi, onunla ilgilendi. "Ya beyefendi müsaade edin de geçsinler!" dedi sesini yükselterek, bir şey demedim.
Sonra onun işi bitti ve sıra bana geldi:
-Merhaba, yabancı bir arkadaşın oturum iznini uzatmak istiyorum ama int-
+İnternetten yapacaksınız!
-İnternetten yapmaya çalışınca pasaport hatası alıyo-
+O herkese öyle hata veriyor.
-İşte o yüzden geldim ben de. Acaba buradan rand-
+Buradan randevu vermiyoruz!
-İyi de ne yapacağız o zaman? Mümkün değil, işlem yapılamıy-
+Ya beyefendi buradan randevu alamıyorsunuz!!!!!!
-Neden bağırıyorsunuz acaba? Kibar olamıyor musunuz?
+Bağırmadım ki.
-Evet, sesinizi yükselterek ve başınızdan savarak konuşuyorsunuz.


Bu sırada yan sıradaki diğer görevli kadın geldi ve bana:
+Beyefendi, siz önce kulaklığınızı çıkarın da öyle konuşun ve sıranızı bekleyin!
-Kulaklıkla ne ilgisi var? Birincisi, müzik çalmıyor ve sizi duyabiliyorum. İkincisi, çalsa da benim için fark etmiyor o kulağım sağır ve diğer kulağım zaten boşta ve duyabiliyorum. Bana bağırarak konuşuyorsunuz. (Evet, mala bağladım sinirden.). Üçüncüsü, sıra zaten bende!
+Lütfen BUNA (diğer görevlilere beni gösteriyor) cevap vermeyin, diğerlerinden devam edin.
-Ne demek "Buna cevap vermeyin"? Sıra benim ve bir şey soruyorum ama insanların yüzüne bakmıyorsunuz.

Sonra bir diğer görevli geldi "Abi ne istiyorsun sen?" dedi, anlattım ama tek dediği cevap "İnternetten yap." oldu.


Bu tiplerin üçü oradaki yabancılara nazik nazik davranırken Türklere karşı nezaketten yoksun şekilde cevap vermesi de deli etti beni. O iki kadını CİMER ya da BİMER'e şikayet etmeyi düşünüyorum ama yanlış mı olur acaba? Tamam, dışarıdan Suriyeli profili çekiyorum giyimim ya da tipimle ama yine de haklı göstermez bu davranışlarını.

Sırf bu davranışları sebebiyle o kadar yolu yeniden gitmeyi düşünüyorum. Bir şey çıkar mı acaba?
0
m e b
(12.04.18)
boyle bisey basiniza geldigi icin uzgunum. ama bu tur kurumlar hayatindan bezmis boyle kaba insanlarla dolu. yanlis olmaz. sikayet edin ama bise cikar mi bilemiyorum.

bi farklisi basima amerikan konsoloslugunda geldi. turk polis randevu zamanim geldigi halde iceri almamisti. icerde neden gec kaldigimi sordular ben de anlattim. adamin surekli ayni seyi yaptigi ortaya cikti.
0
allanpoe
(12.04.18)
siki dur cevap veriyorum : internetten yapacaksin ahahaha

evet sacma ama oyle. gittigin goc idaresine arkadasinin randevusu olsaydi bile zaten sen giremezsin. randevularla bile basedemiyorlar.

gelelim basvuru olayina: evet web sitesi duzgun calismiyor. evet randevu almak iskence ama tek yontemi bu.

oncesinde saglik sigortasi yaptirin, basvuru yaparken saglik sigortanin oldugu gun kadar basvuru yapabilirsin cunku.

sonrasinda formu kaydedip randevu almaya kasacaksiniz. (1 ay boyunca geceli gunduzlu siteyi refresh edip oyle yer bulabilmistim. o donem yine buradan konustugum birisi 2 aydir denedigini anlatmisti)

soyle birsey var; eger ki arkadasin burada olsaydi ve sistemden surekli deneyip randevu almayi basaramamis olsaydiniz, mevcut oturum ya da vizesinin de bitimine 1 hafta falan kaldiysa bizzat mudurluge gidip durumu anlatan dilekceyle randevu alabilirsin. ama sizin durumunuzda cevap : internetten yap :)

ayrica gitmene de gerek yokmus oralara kadar, cok iyi calisan bir musteri hizmetleri numarasi var (157ydi sanirim)
0
brkylmz
(12.04.18)
Kafayı yedim ya okurken, salak kadının kafasını duvara sürtmek istiyorum şu an. Türkiye bunlarla dolu ne yazık ki. Bimer'e şikayet et gitsin.
0
i was made for you
(12.04.18)
Meditasyon yapılabilir.
Malesef diğer insanların kabalığı sizin kontrol edebileceğiniz bir şey değil. Elinizden geleni yapmış olmak için şikayetinizi yapın tabii ama, aynı öğrenci işlerinde çalışan mutsuz ve gıcık kadın gibi bazı memurlar da böyle “birine faydası dokunursa ölür” hastalığına yakalanmış olabiliyor.

Şükürler olsun ki bunun kardeşi, sevgilisi, oğlu, komşusu, arkadaşı falan değilim diyerek gününüze devam edin derim ben.
0
sopiro
(12.04.18)
(16)

Kriterlerinize uyan mı, yoksa tarzınıza uymasa da hoşlandığınız mı?

mor oje
İlişkilerde ve flörtlerde insanlarda iki tercih unsuru olduğunu fark ettim (kendim de dahil bazen); 1-boy, yaş, kel veya değil vs gibi daha fiziksel ve manevi özellikleri kriterlere uyanları özellikle beğenme refleksi2-bu unsurlara çok da uymayan birinden az biraz hoşlanınca kararsız kalma ve başka
İlişkilerde ve flörtlerde insanlarda iki tercih unsuru olduğunu fark ettim (kendim de dahil bazen);
1-boy, yaş, kel veya değil vs gibi daha fiziksel ve manevi özellikleri kriterlere uyanları özellikle beğenme refleksi
2-bu unsurlara çok da uymayan birinden az biraz hoşlanınca kararsız kalma ve başka uyan biri yoksa deneme refleksi

Burada konu pek para, araba, maaş, title değil. Daha çok “ben esmer ve uzun erkeklerden hoşlanırım” diyen birinin orta boylu açık tenli birinden hoşlanması gibi bişi.

Ben mesela en son kel bir adamı beğendim ve kendimi sorguladığımı fark ettim. Çünkü be kel sevmem dedim bugüne kadar mesela ajshhhdjd. Stalkladığım ve evini falan bulduğum adam da normalde pek tarxım olmayan ama 7 aydır falan dikkatimi çeken ve bi şekilde muhabbet kurup yaklaştığım biri.

Çevremde de çok oluyor bu.

Sizin böyle durumlarınız oluyor mu? Nasıl beğeniyorsunuz? Tamamen bir insanla olan çekime mi bakıyorsunuz yoksa belli zevk ve tercihlerinize göre mi ayrıştırıyorsunuz?
0
mor oje
(12.04.18)
Valla dahi anlamındaki de'yi yanlış yazanlara direkt gerizekalı diyen ben, son hoşlandığım adamın sürekli yaptığı hataları görmeme rağmen vazgeçemedim uzunca bir süre.

Özetle, aslında kriterlerim var ama bazen öyle yıkılıyor ki, kendimi tanıyamıyorum.
0
lcha
(12.04.18)
Olmuyor çünkü tek koyduğum gerçek kriter şişman olmaması. Onun dışında sarışın, esmer fark etmez. Beğendiysem beğenmişimdir. Mesela daha çok masum tipli kızlardan hoşlanırım, ama çok cazgır tipliden hoşlandığım da olmuştur.
0
noluyo yaa
(12.04.18)
Icha gibi, ben de yazım yanlışlarına aşırı takıntılıyım ama muhabbet güzel dönünce, herhangi bişeye bakarken aklımdan geçen yorumu yapınca, istediklerimi önemseyen ve hayallerimle dalga geçmeyen, benim gibi hayaller kuran biri olduğunu anlayınca; ne kaslı olmaması, ne saç ne göz rengi hiç etkilemiyor. Doğru insan, birlikte olmak istediğim insan bu dediğinde tüm kriterlerinin yok olduğunu görüyosun.

Ama şu var, mesleki açıdan ve sosyal statü açısından uyumlu ve anlayışlı olması lazım.
0
megalomaniac
(12.04.18)
Çekim, hoşlantı, elektrik artık adı herneyse birçok şeyi tolere edebiliyor ben de. Hayır, şu olmazsa olmaz dediğim birşey varsa en başta bir bakıyorum ki unutmuşum kriteri.
0
clever
(12.04.18)
kriterlerim var ama kullanmıyorum. çünkü bana göre insanları,duyguları kategorize etmek sağlıksız.aradaki enerji tamamsa tamam.
0
denef
(12.04.18)
Herkese çok katılmakla birlikte @denef sana daha da çok katıldım :)

Arkadaşlarımda da kendimde de çok görüyorum. O yüzden merak ettim kendim gibi insanlarla mı arkadaş oluyorum diye :))
Ben öyle kaslı yakışıklı adam falan sevmem. Herkesin beğendiği adamları beğenmem, daha dikkat çekmeyen adamlar seviyorum. Ama bir de aradığım özellikler var çok sarışın olmaması, kel olmaması laxım vs. Ama şu an ofiste göz süzdüğüm adam bildiğin kel! O adamı beğendiğimi fark edince çevremdekilerin davranışlarını anlamlandırdım. O yüzden de merak ettim.
Neyse ki hepimiz aynıymışız ansjshdjjd
0
🌸mor oje
(12.04.18)
@lcha sonra seni bişi soğuttu mu? Sanki şu an o kişi hayatında yok?

Yazım hatalarına ben de çok takılırım, bir de bayan diyenlere ama bi şekilde ben de törpülendim dediğin durumdan.
0
🌸mor oje
(12.04.18)
Ben normalde 2'deki gibiyim kadınlar konusunda. Ama dilim yana yana 1 olmaya çalışıyorum hep.

Bu arada ben de kelim. Çok alındım mor oje'ciğim. Kellere saygı ve sevgi talep ediyorum... ;)
0
twelfth
(12.04.18)
Ahaha @twelfth lütfen alınma. Kellere karşı negatif değilim saçlılara daha pozitifim sadece :)
0
🌸mor oje
(12.04.18)
Bununla ilgili bir kitap vardı, ismini falan hatırlayamıyorum gerçi. Yapılan deney/araştırma/çalışmalarda da defalarca tekrarlanan bir sonuçmuş bu. “Ben x y z severim” diyen insanların a b c’yi beğenmesi durumu yani. Bilimsel bir gerçek diyebiliriz herhalde.
İnsanlar kendilerini sandıkları kadar iyi tanımıyorlar, ve kendilerine bile dürüst olacak barışıklıkta değiller. Zihnimiz, beynimiz garip işliyor.
0
sopiro
(12.04.18)
Bu tip şeyleri birkaç sebepten çok iredelemiyorum

1.ben mavi göz sevmem diyen birine denk geldiğim için
2.planlananla gerçekleşen tutarsızlık gösterebildiği için
3.karşı cinsin görünüşe sandığımdan daha az değer verdiğini farkettiğim için
0
EasyTiger
(12.04.18)
normalde kafamda "kriterlerime uyan" birini hayal ederdim hep. çok katı değildi bu kriterler, yani işte illaki 1.70+ olsun, şu renk gözü olsun, şu renk saçı olsun, şunu sevsin şeklinde değildi ama "böyle olursa daha iyi olur" diyebileceğim 8-10 şey vardı.

son sevgilim bunların hiçbiriyle uzaktan yakından alakası olmayan biriydi ama it gibi aşık oldum. o zaman anladım, kriter büyük ölçüde boş iş. sevince seviyorsun işte. kimseye de ortak konulardan konuşabildiğiniz, kaşı ya da gözü şöyle-böyle diye aşık olmuyorsun. öyle en fazla yakın arkadaş olursun, belki flörtü bulursunuz, sonrasında yine çözülür. anlaşabilmek, ortak noktada buluşabilmek farklı bi' şey. manevi özelliklerin uyumlu olması büyük avantaj ama o bile şart değil.

o açıdan ben hoşlandığım diyorum kesinlikle. aşık olunca zaten dünyanın en güzel insanı o oluyor senin için. o saatten sonra onda ne varsa en çok onu seviyorsun. önceden belirlediğin kalıplara başka birini sokmayıp, onun kalıbı yaratmasına izin veriyorsun. benim gözümde gerçek aşk zaten bu şekilde olur, yoksa benim kriterlerime uyup da bir ihtimal benden hoşlanabilecek bir sürü kadın vardır. makina değiliz ki filtreleme yapıp voink diye bulduğumuza atlayalım.
0
der meister
(12.04.18)
@der meister inci gibi yazmışsın valla.
Belki de 2. durum dediğimiz tam da söylediğin şede oluyor. Yani beğeni kriterlerimize uymuyor ama bi şekilde kimya ve kafalar tutuyor, anlaşıyorsun ve işte yürüyorsun. O kimya tutma durumu devam ediyorsa aşık oluyorsun ve zten kriter falan kalmıyor.

Bunları okuya okuya adama adım adım diyorum du bakalım :))
0
🌸mor oje
(12.04.18)
Valla olmayinca ikisi de olmuyor. Olunca da hicbirinin anlami kalmiyor.
Tuhaf.
0
runagain
(12.04.18)
valla bn hissyata bakıyorum.

tabiki güzellik tip falan önemli ama çok güzel olduktan sonra, yaptığınız bir spriye moron gbi bakması veyahut sizi anlamaması flan.

hissetmek, ten uyumu, tabiki de görsel beğetiden sonra oluşan şeyler ama hissetirmek çok farklı bişey.

Kriterleri yıkıyor..
0
czn
(13.04.18)
@acemi offf beee, mansplaining'in bayıyor artık. bi şey bildiğin yok.

hayatıma girip çıkmış ve bir şeyler hissettiğim (hoşlanma, sevgi neyse artık) erkeklerin tip olarak birbirleriyle alakaları yok. skalayı geniş tutmuşum. kurduğum iletişim daha çok etkiliyor beni.
0
nice tnetennba
(13.04.18)
(7)

Hangi macfit?

ırene adler
》》Selam dostlar, bir çeklişten 3 ay macfit üyelik kazandım. Ormanada şubesi hariçmiş.》》Benim lokasyon Levent. Havuz olan macfit var mı bu civara yakın?Yoksa hıcbırınde havuz yok mu?》》》Avrupa yakasında en iyi macfit hangisi sizce levent civarında?Hangisini tercih edeyim?Şu an çalışma hayatım yok,saki
》》Selam dostlar, bir çeklişten 3 ay macfit üyelik kazandım. Ormanada şubesi hariçmiş.

》》Benim lokasyon Levent. Havuz olan macfit var mı bu civara yakın?Yoksa hıcbırınde havuz yok mu?

》》》Avrupa yakasında en iyi macfit hangisi sizce levent civarında?Hangisini tercih edeyim?Şu an çalışma hayatım yok,sakin zamanlarda gidebilirim.
0
ırene adler
(12.04.18)
şu en en çok ihtiyacım olan şeylerden biri. hangi çekilişten kazandınız ?

cevap: maslak macfit. veya özdilek macfit.
0
charlotte blanc
(12.04.18)
En yakını Özdilek AVM, havuz olacağını sanmıyorum.
0
John Bloor
(12.04.18)
gmall'dakinde havuz varmis.
0
jimicik
(12.04.18)
Gmall'daki Macfit değil Mars Athletic, Macfit'lerde havuz yok.
0
angelus
(12.04.18)
@angelus

Ortaköy macfitte varmıs kapalı havuz,sitede öyle diyor.
0
🌸ırene adler
(12.04.18)
Baktım şimdi evet Mars Athletic ayarında yapmışlar orayı, eğer seçeneklerin orayı da kapsıyorsa baya iyi gözüküyor diğerlerine göre.
0
angelus
(12.04.18)
Ortaköye gidiyorum, havuz, sauna var.
0
sopiro
(12.04.18)
(10)

arkadaş durumu

docrivers
uyuşturucu ile alakalı bir durumdan dolayı arkadaşımdan borç para alıp geri ödeyememeiştim, kendisi baya kılıbık sevgilisinin köpeği, sevgilisi arkadaşıma çevresini değiştirmesi için baskı yapıyordu bu olay böyle bir olay yaşatınca benim numaramı engelledi eleman, sonra bende bunu heryerden engelled
uyuşturucu ile alakalı bir durumdan dolayı arkadaşımdan borç para alıp geri ödeyememeiştim, kendisi baya kılıbık sevgilisinin köpeği, sevgilisi arkadaşıma çevresini değiştirmesi için baskı yapıyordu bu olay böyle bir olay yaşatınca benim numaramı engelledi eleman, sonra bende bunu heryerden engelledim falan ama keratayla baya iyi anlaşırdık , ne yapsam acaba nasıl toparlarım arayı yada toparlasam mı ?
0
docrivers
(11.04.18)
borcunu ödeyerek başlayabilirsin.
0
mysql34
(11.04.18)
hesap numarası vs yok , hatta telefonu bile yok şuan elimde sadece face ve insta var bir şekilde iletişime geçmeden borç ödeme şansım yok , ha numarasını başkasından alıp faturasını öderim ondan habersiz sonrada mesaj atarım ne bilim fatura ödemekte çok tuhaf değil mi
0
🌸docrivers
(11.04.18)
geç abi iletişime sana borcum vardı kusura bakma geciktim ama şimdi ödeyeceğim de sonra da nasılsın vs diye iletişimi ilerletirsin işte baktın cevap vermiyor salla gitsin hiç değilse parası kalmamış olur konuyu kapatırsın.
0
mysql34
(11.04.18)
bence "merhaba, dilerim iyisindir, sana borcumu ödemek istiyorum, lütfen müsaade et" gibi birşeyler karalayabilirsiniz.
0
e haliyle
(11.04.18)
+1 @e haliyle

"hala kılıbık, sevgilinin köpeği modda takılıyor musun len kerata ne iyi anlaşırdık heyt be" diye ekle ki degistigini daha duzgun bir adam oldugunu da anlasin.
0
robokot
(11.04.18)
Uyuşturucu yüzünden adamdan borç alıp odemiyosun. Ve sevgilisi senle gorusturmuyor diye laf ediyosun. Birine borcunu ödeyecek olsan bunun bin yolu var. Telefonunu bulup cebe havale bile yapabilirsin.
0
elorelia
(11.04.18)
arayı toparlamasanız da borcunuzu ödeyin.
Arkadaşınız ve sevgilisi yine de sizinle görüşmek istemezse de anlayış gösterin. "Uyuşturucu ile alakalı bir durumdan" borç isteyen kişileri çevresinde tutmak istemeyen insanlara, haksızlık ediyor muamelesi yapamazsınız neticede.
0
sopiro
(11.04.18)
kılıbık mılıbık, adamın sevgilisi haklıymış işte :)
0
altinci nesil caylak
(11.04.18)
Sopiro +1
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(11.04.18)
sorun uyuşturucuysa onlar beni ikiye katlar , kız elemanın tüm çevresini değiştirdi kendi çevrsi daha felaket olmasına rağmen , benim hayatım boyunca bu çocuğa yaptığım tek yanlıştı, kızın evini tek başıma yazın ortasında taşıdım , tek yanlışta kızın etkisi ile numara silmek ne bilim tuhaf
0
🌸docrivers
(11.04.18)
(15)

evlenmelik-eğlenmelik eş ayrımınız var mı?

Bruce
soru net. eğleneceğim kişilerin hepsiyle evlenmem, evleneceğim kişiyle de istediğim gibi eğlenemem(girilecek ortamlar, sahip olunması istenen kişisel özellikler vb. açısından) diyor musunuz? eğlenmek illa gönül eğlendirmek manasında değil, güzel vakit geçirmekten hoşlandığınız biri olabilir, 1-2 sen
soru net.
eğleneceğim kişilerin hepsiyle evlenmem, evleneceğim kişiyle de istediğim gibi eğlenemem(girilecek ortamlar, sahip olunması istenen kişisel özellikler vb. açısından) diyor musunuz?
eğlenmek illa gönül eğlendirmek manasında değil, güzel vakit geçirmekten hoşlandığınız biri olabilir, 1-2 sene de birlikte olunabilir.
0
Bruce
(10.04.18)
Yok, eşiniz ile eğlenmiyorsanız zaten ömrü çok uzun değildir o evliliğin.
0
gozu acik sevisen yahudi
(10.04.18)
yahudi+1

Genelde erkekler yapıyor bu ayrımı...
0
SiyamkedisiZorro
(10.04.18)
Var tabiki. Evlenilecek kadınla eğlenilemeyeceği önyargısına da hemen neden kapılınıyor onu da anlamış değilim. Evlenilecek kadınla eğlenebiliyor olmak da gerekir. Ama temel amaç bu değildir. Çünkü evlilik deyince işin içine aile olmak ve çocuk sahibi olmak da giriyor benim için. Sadece eğlenebildiğim kadınla bu yola asla girmem..

Bu ayrıma karşı çıkan kadınlar, kendilerine acaba 20'li yaşlarımda beraber olduğum her erkekle evlenmeyi düşünür müyüm diye sormalılar.. Senin mantığa oturtmaya çalıştığın karşı cins değerlendirme algoritmasını karşındaki kadın içgüdülerine dayanarak 0,23 saniyede işletiyor, sonra da erkekler böyle bakıyor kadınlara hayvanlar diyor.

oysa hanımefendi için 20'lerinde işsiz serseri ile takılmak çok mantıklı iken 30'larda işsiz adamla evlenen göremiyoruz.
0
twelfth
(10.04.18)
Eğlenemeyeceğim kadınla evlenmem. Cinsellik de dahil.
0
yirmisantim
(10.04.18)
Var.

Biri vardi mesela. Uzun süreli iliskisinde kiz arkadasini pekcok kisiyle aldattigini biliyordum. Sevgilisinden ayrildiktan sonra denk geldik ama sadece kisa süreligine takilmak icin vakit gecirmistim. Ikimiz de single idik o vakitler. Öyle biriyle uzun süreli bir beraberlik istemezdim mesela.

Onun disinda bu genellemeyi sacma buluyorum. Eglenmeyecegim insanla niye evleniyorum ki zaten. Bütün bir ömür birbirimizin yüzüne bakacagiz, yeri gelecek birbirimizin kahrini cekecegiz, hastalikta elden ayaktan düsünce biribirimizin tek destekcisi olacagiz. Asik olmadigin insan icin bunlari yapamazsin diye düsünüyorum ben.
0
chitosan
(10.04.18)
evleneceğim insanla eğlenmiyorumdur, eğlendiğim insanla da evlenmem gibi bir ayrım saçma bence de. belli tarzdaki insanlarla evlenmezsin diyelim sadece takılırsın, belli kriterdeki insanlarla da evlenmeyi düşünürsün o ayrı. aradaki ayrımda ölçüt neden sadece eğlenmek olsun ki bi sürü faktör var
0
aquarium
(10.04.18)
Çok absürt bir eğlence anlayışım olmadığı için yok.

Benim için eğlenmek: Doğa yürüyüşü yapmak, resim yapmak, seyahat etmek, kitap okumak, yeni müzisyenler keşfetmek, akordeon çalmak vb.

Bunları birlikte yapamayacağım bir eşi napayım ben? Alıp vitrine koyup kafasına dantel mi örteceğim? Birlikte bunları yapmaktan daha da keyif alabileceğim, birlikte eğlenebileceğim bir eş isterim.
0
i m cool with that
(10.04.18)
var.

ortamların eğlencesi olmuş ile kim evlenir.

o değil millet ne temiz kalpli yorumlara bak :)
0
susadım çeşmeye varmaz olaydım
(10.04.18)
"eğlenmek" tabirini parantezle açmak istemiştim ama tekrar açayım. mesela ülkemizdeki erkeklerin çoğu evlenecekleri kadının bakire olmasını istiyor. ama kendisi evlenmeden seks de yapabileceği birileriyle birlikte olmayı tercih ediyor. bu durumda "eğlenme" tanımına seks ya da aklınıza gelebilecek başka "terbiyesizce" hareketler de dahil.
mesela adam kız arkadaşıyla tatile çıkıyor 2 hafta ama evleneceği kadının evlenmeden önce erkeklerle baş başa vakit geçirmesini istemiyor. ya da göbeği açık kıyafetler giyen bir kadınla evlenmeyeceğini söylüyor ama göbeği açık kıyafet giyen kadınlarla sadece sevgili olmaktan hoşlanıyor.

bu kadarı captain obivous'luk tabii ki, benim asıl merak ettiğim @chitosan'ın da bahsettiği tarzda, karşıdaki insanla iyi vakit geçirmek ama bir evlilikten beklenen şartları sağlayamayacağına inanmak gibi durumlar. mesela çok iyi vakit geçirirsiniz ama bir huyu vardır, katlanamazsınız. o huy haftada 1-2 kere olunca sizi sinir etmez ama 20-30 yıl katlanamayacağınızı düşünürsünüz.

ya da mesela mantık evliliği düşünüyorsunuzdur, evlendiğim insan daha temelde anlaşacağım, gerekirse aşkımdan çok da ölüp bitmeyeceğim biri olsun ama flört etmeyi de seviyorum, evlenmeden önce aşktan ölüp bitmeyi de tadayım diyor olabilirsiniz.
bu tarz ayrımlarınız var mı, varsa net mi, nedir onu merak ettim.
0
🌸Bruce
(10.04.18)
bu soru hep erkeklere yonelikmis gibi algilaniyor ama ben kendi cevremde bu ayrimi yapan kadin sayisinin daha fazla oldugunu goruyorum.

yakin zamanda evlenme / aile kurma plani olmayan kadinlar halk arasinda "pic" olarak tabir edilen havai, hizli yasayan, sorumluluktan kacan ama o oranda hayattan eglence cikarmasini bilen kisilerle gonul eglendirmeyi seviyorlar. bu kisilerle hayat birlestirme fikri ise cok uzak geliyor onlara zaten oyle bir amaclari yok.

evlenme / biriyle hayatini birlestirme zamani gelince ise daha "ütülü", stabil, sorumluluk alan ve sorumluluklarini ciddiye alan kisilere yoneliyorlar. Bu kisiler gorece sıkıcı, hayatta fazla hareket alani olmayan kisiler oluyor. tam bir cocuk babasi. Iliskiler konusunda gorece daha tecrubesiz de oluyorlar haliyle. zamani gelince onu ikna ediyorlar, sıkıcılığı bir sekilde sineye cekmeye calisiyorlar. kimisi beceriyor, kimisi beceremiyor. yani eski hoppa hayatlarinin bittigini kabul edebilen oluyor, edemeyen ve daha farkli yollara basvuran oluyor.

ayni sey farkli kriterlerde erkekler icin de gecerli.

ve bence bu cok da dogal bir durum yani. Insan tecrubeyle ogrenen bir hayvan. oyunla ogrenen bir hayvan. Cocukken oyuncaklarimizla neden oynuyorsak, arkadaslarimizla saklambac veya ebe gibi oyunlari neden oynuyorsak yetiskinlige giden yolda da bu oyunlari ayni sebeple oynuyoruz.
0
robokot
(10.04.18)
hayır yok.

benimle her türlü hayvanlık ve terbiyesizliği yapamayan biriyle evlenemem. aslşkdasf eğlenecek kişi ve evlenilecek kişi tanımım aynı.
0
nice tnetennba
(10.04.18)
Sadece eğleneceğim bazı kadınlar var. Mesela beni *sadece* tipim veya vücudum için isteyen, benle başka bir bağ hissetmeyen kızlar buraya giriyor.

Hepsiyle her boku yerim ama.
0
noluyo yaa
(10.04.18)
şimdiye kadar sevgili olduğum erkeklerin biri hariç neredeyse tamamı için düşünebilirim bunu herhalde.
Bahsedildiği gibi "piç erkek" mevzusu yüzünden de değil, hiçbiri öyle insanlar değildi neticede. Ama iyi miyi olsalar da, bütün hayat ya da 20-30 sene geçirmek düşüncesi bile içime daral gelmesine sebep oluyor açıkçası.

Mesela çoğu, benim erkeklerde (hatta insanlarda diyeyim) en en en cok sinir olduğum şey olan kendi kendine bakamamak durumundan muzdaripti. Yani adamın önüne yemek koymasa anası, karısı, arkadaşı falan, ya da restoran olmasa etrafta açlıktan ölecek. Kendini doyurmak anlayışı yemek sepetinden pizza söylemekten ibaret. Göbek almış gidiyor. Ya da kirlilerini çıkarıp makinaya atıyor, o kadar eğitilmiş, ama o makinayı siz çalıştırmazsanız çalıştırmıyor. Ya bilmiyor, ya anlamıyor. Gösteriyorsunuz nasıl çalıştırılacağını, her iş yapışı sanki bir tören, bir görsel şölen. Her defasında övgü bekliyor, bir tişört katlaması yirmibeş dakika. Ve bu adamlar bilmem ne şirketinin müdürü, ya da müzisyen, ya da yazar, ya da mühendis. 18 yaşında ergen çocuk değil yani. Bu şekilde yaşayan bir insanla dışarıda sinemaya gitmek iyi hoş, beş yıldızlı otelde tatil yapmak güzel de, aynı evde yaşayıp bir de evlilik gibi o kişinin sorumluluğunu aldığınız bir ortaklığa girmek akıl karı değil.
0
sopiro
(11.04.18)
Bu, erkeklerde var.
Ben böyle bir ayrıma girebileceğim birisini yanımda taşımam.
0
perfectum
(11.04.18)
Var. Bakirelik vs ilgili değil. Hani böyle kimi filmler vardır, diziler vardır, oyunlar vardır açarsın gününü haftanı belki ayını güzelleştirir ama bir ömür boyu taşımanın anlamsız olduğu şeylerdir bunlar. İzlemişsindir, oynamışsındır, okumuşsundur iyidir güzeldir daha fazlasına lüzum yoktur. İnsanlar da böyledir. Arkadaşın vardır bir yerden sonra nerede lan bunun sessize/beklemeye alma tuşu diye döner durursun. Burada da çok görüyoruz aslında arama nasıl mesafe koyarım, böyle arkadaşlık olur mu vs sorularını.
0
Jimmy McNulty
(11.04.18)
(7)

Sıkıntılı Anlarınızda Şöyle Bir Şey Oluyor mu?

plajda baretle dolasan muhendis
Merhabaİşin içinden nasıl çıkacağımı bilemediğim durumlarda, tam bir belirsizlik halinde, kara kara düşünüp yüreğim küt küt vururken; arada bir, sadece birkaç saniyeliğine “olur lan olur hallolur hayat ne güzel tralalallalalaaa” diye bir his doluyor içime. O an son derece rahat, sanki her sorundan k
Merhaba
İşin içinden nasıl çıkacağımı bilemediğim durumlarda, tam bir belirsizlik halinde, kara kara düşünüp yüreğim küt küt vururken; arada bir, sadece birkaç saniyeliğine “olur lan olur hallolur hayat ne güzel tralalallalalaaa” diye bir his doluyor içime. O an son derece rahat, sanki her sorundan kurtulmuş gibi hissediyorum kendimi.

Böyle bir şeyi siz de yaşıyor musunuz yahut kimseden duydunuz mu? Bunun adının yahut sebebinin ne olduğunu bileniniz var mı? Beyin “yeter sana bu kadar dertli durmak, al az biraz mutluluk basılırım sana, biraz rahatla” mı diyor ne oluyor?

(Not: ilaç, alkol, uyuşturucu, fuhuşturucu, meditasyon, reiki, masaj, toprağa basma, dua, namaz, zikir vb sakinleştirici herhangi bir etken olmadan.)
0
plajda baretle dolasan muhendis
(10.04.18)
yok. o anlarda olmuyor hemen. sonrasında o hal geçip de biraz sakinleştikten sonra... o da bir süre gidiyor.
0
runagain
(10.04.18)
Oluyordu eskiden. Biyolojik iste kesinlikle dopamin ile alakali.
0
imelih
(10.04.18)
oluyor sık sık. en boktan zamanlarda böyle anlık hissediyorum bazen. kalıcı olmuyor tabii maalesef.
0
bir fincan kahve ile film izlemek
(10.04.18)
doğa gereği unutuyorsun. kısa vadede hatırlatan bir şey olmadığı sürece de rahatlıyorsun. evrim seni dertlerden delirmen için değil bir şekilde unutup yola devam edebilmen üzerine geliştirdi.
0
orpheus
(10.04.18)
öyle olmuyor da sonsuza kadar o sıkıntının sürmeyeceğini, elbet bunu unutup başka sorunlar yaşayacağımı veya başka şeylerde eğleneceğimi düşünerek kendimi rahatlatıyorum. o sıkıntılı anlar sanki hiç geçmeyecekmiş gibi gelse de "ölene kadar bu sorunu mu yaşıycam lan?" diye sorunca ufak bir mevzu olduğunu fark ediyorum.
0
dedimmidemedimmi
(10.04.18)
Evet oluyor. Pek dertli bir yapim yok zaten.
0
stavro
(10.04.18)
Dediğiniz gibi olumlu sonlanacağına dair değil de, "olmasa da olur yav, dert etme" diyebiliyorum kendime, evet.
Yoksa 98% sıklıkta eğer kendim yaptığım bir şey değilse, istediğim herhangi bir şeyin olacağına dair olumlu düşünmüyorum zaten.
0
sopiro
(10.04.18)
(7)

Yaz tatili planınız belli mi?

ms brownstone
Havalar ısınmışken tatil, deniz falan düşünelim de içimiz açılsın biraz. Var mı bu yaz için belli bir planınız? Ne zaman, nerde olacaksınız?
Havalar ısınmışken tatil, deniz falan düşünelim de içimiz açılsın biraz.

Var mı bu yaz için belli bir planınız? Ne zaman, nerde olacaksınız?
0
ms brownstone
(07.04.18)
Ağustos sonu side / flora garden
0
gozu acik sevisen yahudi
(07.04.18)
10 gün ayvalık taraflarında sürtmeyi düşünüyorum ama daha önce gitmedim kararsızım.
0
demirKamil
(07.04.18)
İstediğimiz gibi olursa: rock im park & rock am ring (Nürnberg), Berlin, Amsterdam, Groningen. İşalla istediğimiz gibi olur, amin.

Bu arada, istediğimiz gibi olmazsa da: Groningen. Hollanda'ya her türlü gidilecek.
0
rahip janick
(07.04.18)
Ana hatlarıyla belli.
Önce bir edebiyat festivaline gitmek üç gün için
Sonra deniz, kum, güneş tatili, muhtemelen Antalya
Sonra bir hafta on gün Londra
Oradaki arkadaşlarım Türkiyeye gelmezse iki üç hafta Amerika, gelirlerse iki üç hafta İstanbul
Kısa bir deniz kum güneş tatili daha ucuz bir yerde
İş başı.

7 hafta tatilim var.
0
sopiro
(07.04.18)
dahiliyeden büte kalmazsam(inş kalmam plz iyi dileklerinizi gönderin) 13 haziranda okulum bitiyor, 14 haziranda dünya kupası başlıyor. 15 temmuza kadar yemeden içmeden dünya kupası izleme hayalim var. Ama muhtemelen ailecek yazlığa(Didim'e) gitmek zorunda kalırız ve ben orda çok sıkılırım :/

25 temmuzda interbus kuzey avrupa turuna gidiyorum bi aksilik çıkmazsa. 13 ağustosa kadar turla gezeceğim. Sonra da okulum ağustos sonu eylül başı gibi açılacak, o zamana kadar da evde depresyona girmeyi planlıyorum :(
0
nundu
(07.04.18)
temmuzda çadırsız, matsız "evsiz tarzı" kamp planım var. ilk etap olarak bozcaada'yı düşünüyorum, ama yatacak yer ayarlama derdi falan olmadığı için değişebilir de son anda. sıkılana kadar orada kalırım, sonra bakarım artık duruma göre. ya eve dönerim ya gökçeada'ya geçerim ya da başka bir istikamet.

bir de ramazan'ı değerlendirme isteği var içimde ama onu daha tam kararlaştırmadım.
0
misterturist
(07.04.18)
son 4 senedir tr de tatil yapmayi biraktim.
yine arabayla yunanistan, halkidiki, thasos falan
0
rentts
(07.04.18)
(14)

Haftada kaç gün spor yapıyorsunuz?

noluyo yaa
Normalde 3 yapıyordum ben de, bu hafta koşu ve ağırlığı ayırayım ve 6 gün gideyim dedim. Ağzıma sıçıldı 3. günde. Normalde haftada 1-2 gün falan koşu yapıyodum ağırlık üstüne.Normal midir?
Normalde 3 yapıyordum ben de, bu hafta koşu ve ağırlığı ayırayım ve 6 gün gideyim dedim. Ağzıma sıçıldı 3. günde. Normalde haftada 1-2 gün falan koşu yapıyodum ağırlık üstüne.

Normal midir?
0
noluyo yaa
(05.04.18)
2 gun gym (full body workout) + 1 gun tenis/basketbol
0
AlsterWasser
(05.04.18)
4
0
cemallamec
(05.04.18)
5 gün x 1,5 saat kadar
0
veritaslibertas
(05.04.18)
4
0
deligine yuvarlanmis tavsan
(05.04.18)
Aksamlari hep kursa gitmek zorunda oldugum icin Cumartesi'leri sadece. O da Pilates.
0
chitosan
(05.04.18)
2 gün yaklaşık 1 saat.

yakında 3 gün yapmayı planlıyorum.
0
antipodes
(05.04.18)
6 günden 3 güne düşürdüm. mümkünatı yok 6 gün yapamam artık. 5.ayıma girdim. kendimden ve spordan nefret edeceğim yoksa ajdjdjfjf
0
nice tnetennba
(05.04.18)
cemallamec +1
0
eeb
(05.04.18)
6 gün yapıyorum bu ara. Ama 2 günü hafif oluyor.

4 gün ağırlık + kardiyo
1 gün yoga
1 gün koşu
0
peggy
(05.04.18)
5 hedefliyorum, 2-3 gidiyorum. Daha fazla gidersem oley diyorum.
0
sopiro
(05.04.18)
şu ara haftada iki ama üçe çekicem. iki gerçekten etkisiz bence.
0
blacksky
(06.04.18)
@altsterwasser haftada 2 gün yeterli oluyor mu vücut geliştirme için?
0
nick bulamadim
(06.04.18)
@nick bulamadım.

Tabii ki neden olmasın? Gelişim tabii ki sağlarsın full body yaparsın ama 3-4 güne göre daha yavaş sürede etkisini gösterir. Ben şu sıralar 2 gün gidebildiğim için full body workout yapmak zorunda kalıyorum. Ara verip yeniden başladığım için şu an benim için uygun bir süre. Başlangıç veya yoğun programlı kişiler için de uygun. Bir süre sonra 3 güne çıkarım ben de çift bölge çalışmalarına geçerek. Belli sebeplerden dolayı 2 gün gyme gidebiliyorum lakin değiştiremediğim düzenli oynadığım da +1gün basketbol var (cardio oluyor tabii bir nevi).

Bu iş ne amaçla spor yaptığına ne yaptığına neyi hedeflediğine ve ne seviyede olduğuna göre değişen bir şey. Her gün gidince daha fazla gelişim sağlarsın diye basit bir orantı yok ki? Kas gelişimi için off-daylarin önemi malum, cardioların haftalık süresi (örneğin, bakıyorum kas kazanacağım diyor sonra deli gibi cardio yapıyor insalar bilmem kaç gün :S), yediğin içtiğin vs. vs. İleri seviyede olup günlük izole çalışanları tenzih ederim ama onun haricinde 5-6 gün gidip birde 1.5, 2 saat çalışanlar ne yapıyorlar gymde insan gerçekten hayret ediyor..
0
AlsterWasser
(06.04.18)
3 gün body
2 gün havuz
1 gün bisiklet
0
yazar yazmaz yazan yazar
(06.04.18)
(6)

yemek yapmayi ogrenmek

baldur2
epey detayli anlatan youtube sayfasi onerebilir misiniz?ozellikle sebze yemekleri aslinda. bir de buharda sebze pisirip yiyor musunuz? buharda hangi sebzeleri yapiyorsunuz? karnabahar, asparagus, brokoli? baska ne eklenebilir? buhar tenceresi kullaniyorsaniz hangisini?
epey detayli anlatan youtube sayfasi onerebilir misiniz?
ozellikle sebze yemekleri aslinda.
bir de buharda sebze pisirip yiyor musunuz? buharda hangi sebzeleri yapiyorsunuz? karnabahar, asparagus, brokoli? baska ne eklenebilir? buhar tenceresi kullaniyorsaniz hangisini?
0
baldur2
(04.04.18)
Ikea'dan aldığım açılır kapanır metal bir aparatı su kaynayan tencere üstüne koymak suretiyle yapıyorum ben.
Karnabahar, brokoli genelde.
Benim bakış açım, çiğ de olsa yiyebileceğim hemen her şeyi buharda pişirebilirim.
0
sopiro
(04.04.18)
Youtube sayfasi icin "The happy pear" onerim olacak. Vegan olduklari icin genelde sebze yemekleri yapiyorlar, kisa surede ve yari pismis yari cig gibi ^^

www.youtube.com

Buharda sebze icin ben de sopiro'nun dediginden kullaniyorum.

www.ikea.com

Saydiklarinizin disinda havuc, biber, bruksel lahanasi, ispanak, kabak da pisirdigim oluyor bu aletle. Tabii hepsinin pisme suresi farkli, ben cok yumusak sevmedigim icin normal suresinden daha az az tutuyorum ayrica.
0
lamira
(04.04.18)
Buharda pişirdiklerim de olur ama normal sebze yemeği aslında çok kolay:
* soğan doğra
* Zeytinyağında soğanı (ben öldürmüyorum) iki tur kavur
* İçine sebze at
* Yakışıyorsa üzerine domates,
* İsteyen kırık pirinç veya bulgur atar bir fincan
* domates koymayacaksan biraz su
* Tuzu koy, bir tur karıştır
* yapraklı sebzeler 10-12 dakika, etli sebzeler 15-20 dakikada tamamdır.
0
SiyamkedisiZorro
(04.04.18)
buharda sebze yapmak çok kolaymış. içinde su kaynayan bir tencerenin üstüne aparatı ya da süzgeçi koyup içine sebzeleri koyuyorsun ve kapakla kapatıp sebzelerin yumuşayarak pişmesini bekliyorsun. bu kadar.
0
pinkpeony
(04.04.18)
Buharda tum sebzeler rengini kaybetmeden pisirilince,yag-limon suyu ve biraz baharat ile yenilir hale geliyor. Patates, havuc, brokoli sanirim en cok pisirdiklerimden. Yazin grill tavada pisiriyorum sebzeleri daha cok. Ama buharda kuskonmaza karsiyim, cok az pisirilmesi gerektiginden oluyor kuskonmaz.

Sebze yemegi yapmanizin en kolay ve ucuz yolu, Turk usulu yag-salca-soganli karisim. Bu nedenle, bence Türkiye´deki youtuberlara bakin. Yoksa hindistancevizi sütüdür, masala curry sosudur derken, markette cok kolay bulamayacaginiz malzemelerden yapilmis sebze yemekleri cikabilir karsiniza.
0
buf-e kür
(04.04.18)
bir de stir fry yöntemi var hızlı ve pratik, yine istediğin sebzeleri vok tavada az yağla ve yüksek ateşte soteliyorsun arada çeviriyorsun, ayrıca illa vok tava kullanmana da gerek yok teflon tava da iş görür, youtubea yazdığında birçok video çıkar
0
freebird5406_2
(04.04.18)
(5)

antalya ve dövme

gogu delen adam
antalya'da dövme yapımını tavsiye edeceğiniz bir stüdyo var mı?esasında suluboya tarzı istiyordum, bu yüzden koray k. ismini aldım ancak kendisinin mail ile iletişim tarzından rahatsız oldum. başka bir yer arıyorum.desenler tribal değil. şuradaki örnekler gibi bir dövme yapabilecek kimse arıyorum: h
antalya'da dövme yapımını tavsiye edeceğiniz bir stüdyo var mı?
esasında suluboya tarzı istiyordum, bu yüzden koray k. ismini aldım ancak kendisinin mail ile iletişim tarzından rahatsız oldum. başka bir yer arıyorum.
desenler tribal değil. şuradaki örnekler gibi bir dövme yapabilecek kimse arıyorum: www.inkdoneright.com
0
gogu delen adam
(03.04.18)
Benim dövmelerimi Koray Karagözler yaptı. Eğer mailde üslubu içinize sinmediyse, kesin o gün kötü bir gün falan geçiriyordur, gerçekte çok hoş bir insan. Ayrıca maillerine de her zaman kendisi değil, kız arkadaşı ipek de cevap veriyor. O da çok hoş bir insan ama, teknik olarak Koray ile konuşmamış bile olabilirsiniz demek istiyorum. Çok da profesyonel çalışıyorlar, ben bir şans verin derim.
0
sopiro
(03.04.18)
@sopiro; Koray K. ile dövmenin boyutu, fiyatı, deseni için anlaştık. Kaporayı EFT yaparken ismimin ve soy ismimin yanına "dövme için kapora bedeli" ibaresini eklediğim için randevuyu iptal edip kapora bedelini iade etti ve bu tavrından inanılmaz rahatsız oldum. Bu yüzden başka bir dövmeci arıyorum. Ancak
0
🌸gogu delen adam
(03.04.18)
boneart kaan alıç
berat bumin ( gerçi alanya'ya taşındı)
0
MtKrt
(03.04.18)
çok şanslısın, bırak Antalya'yı Türkiye'nin en iyi dövmesiciyle aynı şehirdesin: Koray Karagözler

ankara'dan kalkıp dövme yaptırmaya gideceğim adama.. tek handikapı başka yerden bulduğun figür/şekilleri yapmıyor. neymiş efendim emeğe saygısızlıkmış, kendi tasarımcıları veya sen kendin çizmeliymişsin. tasarım ve uygulama adı altında fiyat bi anda 3 katına çıkıyor diğer iyi dövmecilere göre tabi. çok burnu havada ve paraya doymuş bi ticareti var, bu irrite edici ama sanatına denecez söz yok adamın..
0
Fayfa
(03.04.18)
Side'de easy rider tattoo - kaan varhan ama boyle pek calistigini gormedim :/ eski tip, metalcilere yapilan dovmeler gibi yapiyor :D o tarzin adini bilmiyorum sjsksjs

Bi instasina filan bakabilirsin ama tabi ki.
Kendisini pek severim, bu yaz bir seyler yaptiracagim sanirim ona tekrar:)
0
kuehles blondes
(04.04.18)
(13)

zenginden çalmak neden gayriahlaki olsun ki?

susadım çeşmeye varmaz olaydım
gayriahlaki belki doğru kelime değil. neden bol sıfırlı bir meblağdan, ona zararı olmayacak bir birlik çalmak yanlış olsun?
gayriahlaki belki doğru kelime değil.

neden bol sıfırlı bir meblağdan, ona zararı olmayacak bir birlik çalmak yanlış olsun?
0
susadım çeşmeye varmaz olaydım
(02.04.18)
e adamdan çalıyorsun sığlığında cevap vereceğim çünkü e adamdan çalıyorsun!!
0
basond
(02.04.18)
Çünkü çalmak size ait olmayan bir şeyi sahibinden habersizce almak demek.
0
sopiro
(02.04.18)
Hırsızlığın norm olduğu bir yerde toplumsal barış bozulur.

Bir de şöyle düşün fakirin fakiri vardır, hırsızlık zincirleme bir hale dönüverir.

Bildiğin yolsuzluğun da önünü açıyor.
0
idexo
(02.04.18)
özel mülkiyet çalmak değil midir?
0
lesemajeste
(02.04.18)
senden fakir de senden çalsın o zaman?

hırsızlığa kılıf uydurulması beni aşırı sinirlendiriyor. ruhunuz çirkin.
0
pinkpeony
(02.04.18)
@lesemajeste Özel mülkiyet çalmak değildir. Kavramları karıştırmak, ideolojik çukurlara düşmek, hiçbir şeyi ispat edemedi asırlardır.
0
idexo
(02.04.18)
cunku kimden oldugundan bagimsiz calmak yanlis bir eylem, ahlaka uygun degil.
0
in vino veritas
(02.04.18)
Ahlaksızlık değilse senden fakir olan da senin paranı çalsın o zaman +1
0
i m cool with that
(02.04.18)
eğer iki çift ayakkabım varsa bir çift ayakkabısı olmayan benden çalabilir bunu ahlaksızlık olarak düşünmem, asıl ahlaksızlık olarak düşündüğüm insanların ihtiyaçlarından çok daha fazla şeye sahip olmaları.
0
freebird5406_2
(03.04.18)
Neden olmasın ki?
0
Fusha
(03.04.18)
ben şöyle düşünüyorum: musa (a.s.) firavunun sarayında, onun için çalışıyordu. ama ilahlık iddiasındaki firavundan (bu kelime nemrut gibi, yezid gibi markalaşmıştır bu arada) dahi! çalmıyordu.
0
runagain
(03.04.18)
@background man +1+1+1+1+1

Dünyaya zengin ya da farklı olarak gelmek dogru ya da etik degil en basta. Sistem kurulmuş saat gibi tıkır tıkır.
0
mobydick
(03.04.18)
'sistem' yaklaşımı tartışmalı bir konu. İnsanlar robot değil, ancak bir noktaya kadar yönlendirilebilirler. Limitleri vardır. Kapitalist birikim bir sistem değil, paradigmadır. Dolayısıyla sistemleri kapsar, sistemleri içerser(kapsamaya yönelir)

Etik ve ahlak, toplumsal ya da genel çıkarlar gözetilerek kabul edilmiş kurallardır. Bu kuralları 'ben beğenmedim o zaman hiçkimse beğenmesin' yaklaşımıyla yıkmak mümkün değildir. Öte yandan bir başkasının malını çalmamak kendi malının çalınmamasının garantisidir. Yani fikrini beğenmediğimiz kimselerin fikrini beyan edebilmesi gibi bir durum bu.

Özgürlükler zarar verici düzeye girdiği anda bu durum yıkıcılığı beraberinde getirir. Çünkü bireyin zararı mikro düzeyde de olsa, bu yaygınlaşacak, yaygınlaştıkça piranaların et parçasını didiklediği gibi bir etki doğacaktır.

Eğer etiği ve ahlakı yıkarsanız da o toplum işte gerçek bir belirsizliğe düşüp kendini tüketir, yok olur. Ormanın da bir ahlakı vardır elbette. Bir sürüde barınmak için bireyin belli sorumlulukları üzerine alması gerekir. Yoksa sürü hayatını devam ettiremeyebilir. Yaşama şansını kaybeder. Ayrıca bu durum insanlardaki gibi içgüdüseldir. İnsanlar da topluma hayatta kalmak için uyum sağlarlar. Öyle 'yukarıdan indi' diye bir şey söz konusu değil.

Şans faktörünü yok saymamakla birlikte çalışma faktörü de önemlidir. Yani zorla güzellik olmaz belki, fakat bazı konularda insanlar kendi limitlerini keşfettikçe maddi manevi ödüllere de ulaşabilirler. Elbette ödül hiçbir zaman garanti değildir.

Son olarak çalacak bir şeyi üreten de rekabettir. Ödül yoksa rekabet azalır, ilerleme yavaşlar. Yani birikim yoksa iphone da yok. İleri medeni ülkelerdeki insanların iphone alabilmesi için Çin'de milyonlarca insan açlık ve sefaletle boğuşmak zorundadır. İphone'un gerçek değeri buradan gelir. Çin'deki atıl birikimi değerlendirip sömürmeden kimse iphone üretip bu kadar çok kişiye satamaz.
0
idexo
(03.04.18)
(7)

şu anda hemen kalkıp

Bruce
virginia angus'a gidip new york gömeyim mi?baya bi açım, baya. dün canım hamburger çekti ama yemedim. evde bişey yok. sabahtan beri ev işi yapıyorum, hem biraz da hava almış olurum diyorum. az önce film bitirdim, patates çuvalı gibi yatıyorum şu anda.950 metre uzağımda, 10 dakikada yürürüm. o kadar
virginia angus'a gidip new york gömeyim mi?
baya bi açım, baya. dün canım hamburger çekti ama yemedim. evde bişey yok. sabahtan beri ev işi yapıyorum, hem biraz da hava almış olurum diyorum. az önce film bitirdim, patates çuvalı gibi yatıyorum şu anda.
950 metre uzağımda, 10 dakikada yürürüm.
o kadar arada kaldım ki 15 dakikada gelen cevaplara göre gidicem ya da gitmiycem.

gidiyim mi gitmiyim mi?


HEPİNİZE KOCAMAN TEŞEKKÜRLER GAZLAMANIZ İÇİN, BUNU YEDİM Bİ DE ÜZERİNE PROFİTEROL GÖMDÜM *-*
i63.tinypic.com
0
Bruce
(01.04.18)
gitme.
0
susadım çeşmeye varmaz olaydım
(01.04.18)
Git.
0
Amaranta ursula
(01.04.18)
Gidin. Üç günlük dünya.
0
sopiro
(01.04.18)
gidin. ben de aynı durumdayım. ama benim yiyecek bir şeyim yok ve evden ayrılamıyorum. masayı kemirmeye başladım ben de hafiften.
0
levpontryagin
(01.04.18)
git, hatta şimdiden afiyet olsun diyelim ki temenni boşa çıkmamış olsun diye ye. (:
0
treamorg
(01.04.18)
gitme
0
neo
(01.04.18)
Gidin.
0
pike
(01.04.18)
(3)

uykunun hemen öncesi esneme egzersizleri yapmak

for day to break
pek mantıklı olmaz sanırım, gece kaslarım ağrıyabilir, sizce?
pek mantıklı olmaz sanırım, gece kaslarım ağrıyabilir, sizce?
0
for day to break
(01.04.18)
Yok aksine, tavsiye edilmez mi ya? Ama esnemenin de türleri var, yani spor öncesi yapmanız gereken esneme hareketiyle durup dururken rahatlamak için yaptığınız tam olarak aynı değil diye biliyorum ben.
Misal şöyle şeyler var: www.youtube.com
0
sopiro
(01.04.18)
Aksine daha rahat uyumaya yaradığını okumuştum bir yerde.
0
Amaranta ursula
(01.04.18)
Yapabilirsin sakıncalı değil. Fizyoterapistim
0
eflin
(02.04.18)
(8)

yabancılara karşı nötr hissiniz nedir?

passion rules the game
artık at hırsızı mıyım, hüsn-ü kuruntum mu bilmiyorum ama karşı cins birine merhaba falan desem, bir şey bile sorsam kendimi sapık gibi hissediyorum. yani tamam kezbanlık bir yana çevre manyak dolu, hak da veriyorum ama yolda birinin arkasından yürürken dahi rahatsız olmasın diye kısa mesafe düz koş
artık at hırsızı mıyım, hüsn-ü kuruntum mu bilmiyorum ama karşı cins birine merhaba falan desem, bir şey bile sorsam kendimi sapık gibi hissediyorum. yani tamam kezbanlık bir yana çevre manyak dolu, hak da veriyorum ama yolda birinin arkasından yürürken dahi rahatsız olmasın diye kısa mesafe düz koşu yapmaktan forma gireceğim.

yurtdışında bu tip şeyler daha kolaydı, herkes gayet sıcakkanlıydı. türkiye'de sanki ana avrat sövmüşüm gibi geliyor bazen. biri bana dediğinde ben direk normal karşılıyorum ama aynı şeyi yapınca tepkiler garip.

sorun benden ötürü mü senden ötürü mü? silecem mi meseneden bu tip işleri?

danke.
0
passion rules the game
(01.04.18)
Senle ilgisi yok, tamamen ülkeyle ilgili. Yabancı ülkedeyim sıcak davranan adamlara karşı kendimi kollama zorunluluğu hissetmiyorum. Tamamen o an kötü bir şey olsa polisin devletin benim yanımda olacağı hissiyatını veriyor şehir. Ki onlara yabancı olmama rağmen.
0
selamun aleykum kitty
(01.04.18)
senin bu tarz birkaç duyuruna daha gelmiştim biraz fazla takıyorsun sanki. evet böyle bir şey var ama o kadar da değil ya. ne bileyim süper rahat olmasak da rahatsız hissetmiyorum kendimi, o kadar da leş bir çevre yok.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(01.04.18)
abartıyorsun +1
kadınlar bu ülkede genel olarak tedirgin, evet ama o kadar da “yha pis sapık defol yhaa .s.s.s” değiller. sen öyle farzettiğin için öyle hissediyorsundur.
0
i m cool with that
(01.04.18)
yani ben öyle farz ediyor olabilirim belki de ama sıcak davranmak, güleryüz göstermek o kadar zor olmamalı. karşılaştığım veya konuştuğum insanların %90'ı duvardan hallice. kadınlarda bu oran daha yüksek.

yani herkes mutsuz tamam da muhattap olunca ben de mutsuz oluyorum.
0
🌸passion rules the game
(01.04.18)
Ama her yerde ve her zaman da sıcak olmak zorunda değil ki insanlar? Yani biri markette domates alırken yakın ve sıcak olup ne diyeceksiniz, ne yapacaksınız? Kaldı ki herkesin hayatının kendince dinamikleri var, bir sürü sebepten soğuk davranıyor, keyifsiz hissediyor, bir sosyal iştiraktan kaçınmak istiyor olabilirler, bunu da anlamak gerek.

Ayrıca illaki sizde bir sorun olacak diye bir şey yok. Karşınızdaki de garip biri olabilir. Misal ben hiç insanları tanıyayım, onların hikayelerini duyayım, her yeni insan yeni bir macera falan diye düşünen biri değilim. Haliyle bir kafede oturup kitabımı okurken biri gelip merhaba dese merhaba derim, atıyorum, "ne okuyorsunuz" dese kitabın ismini söylerim, "nasıl peki" falan diye sohbeti sürdürmeye çalışsa "kusura bakmayın, ben hiç konuşmak istemiyorum. size süper günler ama" der kitabımı okumaya dönerim. Bunu da olabildiğince kibarca yapmaya çalışırım. Karşımdaki Kıvanç Tatlıtuğ da olsa, at hırsızı da olsa %99 vereceğim tepki bu olur.

Yani, kaba davranmadığımız, gereksiz sertlikte tepkiler vermediğimiz, "erkek arkadaşımın birasını döktün ve şimdi gelecek" diye herkese potansiyel sapık muamelesi yapmadığımız sürece, birinin ihtiyaç halinde olduğunu fark ettiğimizde ona yardıma koşmaktan imtina etmediğimiz sürece sevgi kelebeği olmaya da gerek yok diye düşünüyorum. (Adres soranı da terslemeyelim tabii, tanışma niyetiyle yaklaşanları kastediyorum.) Keza mesela bazı insanlar da "karşındakine bir şans vermek" diyorlar buna. Niye şans verelim ki?

Benimle aynı fikirde olan kimse çıkmaz muhtemelen de ben yine de kendi fikrimi söylemek istedim.
0
sopiro
(01.04.18)
Flörtleşme becerisine bağlıyorum ben bunu. Karakterinde yoksa zor.
0
dissendium
(01.04.18)
abartiyorsun +1.

belki muhatap oldugun kisi kasildigini fark ediyordur, bu sebeple o da rahat davranip guler yuz gosteremiyordur. rahat ol, ulkede o kadar extreme olaylar yasanirken kimse bir sey sordun diye seni sapik zannetmez.
0
cocuklugundan optum seni
(02.04.18)
Turkiye'de kadin-erkek iliskileri bilincli toplumsal bir beyin yikama ile yavas yavas tuhaf bir hale getirildi, getirilmeye devam ediliyor. Amaclarini herkes biliyor. Kadinlarin kendilerine ve etraflarina olan guveni, yabancilara olan guveni curutuluyor ve toplumla iliskileri sonlandirilmaya calisiliyor. Ben Turkiye'de yasamiyorum, arada bir geliyorum ve her geldigimde bu toplumsal beyin yikamanin memlekete ve sokaktaki insanlara etkilerini gorup uzuluyorum.
0
kartonpiyer
(02.04.18)
(1)

Latincesi olan gelsin

selamun aleykum kitty
"Salus Patriæ Suprema Lex"Ne demek dosdlar?
"Salus Patriæ Suprema Lex"

Ne demek dosdlar?
0
selamun aleykum kitty
(01.04.18)
Google diyor ki “ulusun refahı en yüce görevdir” gibi bir şeymiş.
0
sopiro
(01.04.18)
(14)

Ben neden kahverengi pantolon bulamıyorum?

i m cool with that
Bulunduğum şehirdeki (Eskişehir) pek çok mağazayı gezdim, internete baktım. Skinny jeans şeklinde kahverengi pantolon bulamadım. Neden üretmiyorlar ki böyle koyu kahverengi kotumsu pantolon? Bence gayet güzel dururdu.Tamam, yaz geliyor, koyu renkler yazın pek gitmez, hem dar paça rahatsız eder vs. v
Bulunduğum şehirdeki (Eskişehir) pek çok mağazayı gezdim, internete baktım. Skinny jeans şeklinde kahverengi pantolon bulamadım. Neden üretmiyorlar ki böyle koyu kahverengi kotumsu pantolon? Bence gayet güzel dururdu.

Tamam, yaz geliyor, koyu renkler yazın pek gitmez, hem dar paça rahatsız eder vs. vs. ama kışın da görmedim ben. Çok istiyorum yav. Nereden bulabilirim, siz hiç görüdünüz mü bi yerlerde?

Kahverengiden kastım:
i.hizliresim.com

(Yani sütlü kahve, bej falan değil)

Cinsiyet kadın bu arada.
0
i m cool with that
(30.03.18)
Düzelttim
0
🌸i m cool with that
(30.03.18)
link açılmıyor ama şöyle bişey buldum www2.hm.com

erkeksiniz diye düşündüm tabi.

edit: kadınmışsınız. şöyle bişey buldum. www.koton.com
haklısınız hiç dikkatimi çekmemişti benim de.
0
interview with the vampire
(30.03.18)
H&M'in koyu bordo gibi olanları işinizi görmez mi ki acaba?

(ben de hiç görmedim kahverengi. Belki koton yapıyordur.)
0
sopiro
(30.03.18)
gözlerim bozulmadıysa linkteki rengi ben kahverengi olarak görmüyorum, bordo gibi daha çok. trendyol'da denk geliyorum ben hep bu tür renklere, bir bakın isterseniz.
0
dedimmidemedimmi
(30.03.18)
@interview yok böyle değil, koyu kahverengi istiyorum ben -_-
@diğer üyeler bende bordo var, ben özellikle kahverengi istiyorum.
0
🌸i m cool with that
(30.03.18)
Ltb ve zaraya bak
0
westblack
(30.03.18)
@westblack baktım. Büyük mağazalardan ümidimi kestim artık ufak butik tarzı yerlere, pasajlara falan bakayım bari bugün de.
0
🌸i m cool with that
(30.03.18)
Hipster butiklerde bulursun kahverengi keten pantolon tarzı şeyler.
0
Adramelekhh
(30.03.18)
İsmet İnönü tramvay durağının arkasında bir pasaj var (Kurtuluş Kuruyemiş'in yanı gibi, Doktorlar caddesinde) orada sol tarafta küçük bir dükkan var, neredeyse sadece kot satıyor. Orada olabilir bir ihtimal.
0
kobuzchu kiz
(30.03.18)
oxxo'da var: www.oxxo.com.tr
0
treamorg
(30.03.18)
www.clandestino.com.tr

tarzın mı bilmiyorum ama bunu buldum ben de.
0
naksidil
(30.03.18)
Oxxonun vardı benim geçen arkadaşıma verdim. Ama haklısınız kahverengi kanvaslar bir ara modaydı ama şimdi pek yok.
0
curukturpkokusu
(30.03.18)
@curukturpkokusu oxxo’ya dün bakmıştım aslında, göremedim. Daha doğrusu açık sütlü kahve gibi olanını gördüm ama ben tam koyu kahve istiyorum. Bugün başka yerlere de baktım, zinhar yok -_-
0
🌸i m cool with that
(30.03.18)
kahverengiyi daha çok gabardin, keten gibi pantolonlarda kullanıyorlar, sen söyleyince farkettim de, hiç jean'e denk geldiğimi hatırlamıyorum ben de :)
0
air
(30.03.18)
(21)

Yalnız mısınız?

fragile lady
Yalnızlık tanımınız nedir ve bu tanıma göre siz yalnız mısınız? Yalnızsanız yalnızlıkla aranız nasıl; halinizden mennun musunuz?
Yalnızlık tanımınız nedir ve bu tanıma göre siz yalnız mısınız? Yalnızsanız yalnızlıkla aranız nasıl; halinizden mennun musunuz?
0
fragile lady
(30.03.18)
yalnızlık psikolojik bir şey kesinlikle ve olağan.
0
susadım çeşmeye varmaz olaydım
(30.03.18)
günaydın / nasılsın / iyi geceler

bu 3'ünden hiçbirini kullanmadan kapattığım günlerim oldu (diyecek kimse olmadığından), o dönemimi yalnız addediyorum. artık böyle değilim. memnun olunacak bir şey değildi, benim gibi bir sosyopath için bile. yalnızlığın "cool" sanıldığı tek dönem; ayrılık sonrası acı yaşanan veya yeni biri bulunamayan zamanlar. yaş ilerleyince kıçıyla gülüyor bu sanrılara insan oğlu. yalnızlık iyi filan değildir.
0
507
(30.03.18)
Kolumda bandaj var sabah revirde kremi sürüp sarıyorlar, akşam ben kremi sürüyorum ama tek elimle saramıyorum. Yalnızlığın kafa attığı anlarımdan biri böyle mesela.
0
denef
(30.03.18)
yalnız değilim, kendim var...
previews.123rf.com
0
Bruce
(30.03.18)
ben değilim. kendimle öyle güzel anlaşıyorumki geçen iddiaya girdik saçlarını kazıtıcam ibnenin :)
0
fasko
(30.03.18)
Belki gercekten yalniz degilimdir ama bu siralar yalniz hissediyorum ya. Fazla gururlu oldugum ve insanlarin gozunde hep iyi bir imaj cizmek istedigimden belki de. Su an hissettigim turden yalnizlik, sevdigim turden bir yalnizlik hali degil, tehlikeli bir yalnizlik hali. Genel olarak da yalnizligi sevmiyorum, asla da barisamayacagim sanirim. Hayat paylastikca guzel bence.
0
yuzır
(30.03.18)
Yalnızım. Şikayetçi değilim.
goo.gl
0
Amaranta ursula
(30.03.18)
Benim için problem olabilecek 2 çeşidi var. 1.si anlaşılmamak, hayat görüşü paylaşamamak, bir şeylere karşı kimseyle aynı kavrayışa sahip olamamak. 2.si de kimsenin zihninin bir diğerininkine dokunamayacak olması.

Edit: Bu arada anlaşılmamaktan kastım biraz o ergen tınısı olan hal olsa da aslında algıladığın gerçekliğin dünyanın tamamen farklı olması. Yani işte ben böyle biriyim o şöyle biri değil de tamamen farklı şeyler deneyimlemek. Genelde çoğu konuda benzer hisler, deneyimler, tecrübeler yaşadığımızı hissederiz ama hiç öyle değil aslında.
0
Adramelekhh
(30.03.18)
Yalnizlik tanimim anlasilmamak ya da farkli olmaktan ziyade, "Olsem, kimsenin haberi olmaz. En az birkac gun beni bulmazlar" ya da "Su anda acil bir durum olsa ve hastaneye gitmem gerekse, arayacak kimsem yok" seklinde. Pesinden "Cagirayim da, bulusalim, goruselim " diyecek birinin olmamasi geliyor. "Ben derdimi anlatayim" ya da "Beni anlamiyorlar", vb bunlardan sonra ama o da yalnizlik tabii.

Gecen sene cografya degistirdikten sonra sifirdan baslamak zorunda kaldim. Istanbul'da arkadasim da vardi, anlasiliyordum, mutluydum ama 30'undan sonra sifirdan baslamak zor oldu biraz. Bir sene kadar cok yalniz hissettim kendimi. Sevgilim var ya da Istanbul'dan, vb arkadaslarim sik sik arayip soruyorlar, ben de onlari arar sorarim ama buradan yakin oldugum kimse olmadi. Arkadaslarim var ve gorusuyoruz ama herkes cok yogun. Cok sik toplanamiyoruz ya da gorusemiyoruz. Her seyimi anlatacagim, "kanka mode on" biri olmadi, geyik pesindeyiz surekli. Hala her seyimi eski arkadaslarima anlatiyorum.

Ozetle hayatta yalniz degilim ama henuz sosyal cevreyi duzene koyamadim. Aliskin oldugum bir durum olmadigindan, bu da ara ara bana yalnizlik hissi veriyor. Arkadaslarim olmasini, arkadaslarla vakit gecirmeyi, konusmayi cok severim. Biraz kizgin kumlardan serin sulara oldu sosyal hayatim, o da carpti ilk anda. Yeni yeni oturtuyorum.
0
aychovsky
(30.03.18)
Yalnızlık insanın kendine yakışanı giymesidir jsjsjk

Yalnızlık enteresan bir şey, tanım yapmaya kalktığımda @aychovski'nin tanımına benzer şeyler aklıma geliyor ancak o durumda olmamama rağmen yalnız hissediyorum.

Geçen duyuru açmıştım, tüm dostlarım bir anda başka yerlere dağıldı. Kendimle çokça vakit geçirmeyi sevsem de yanında inanılmaz rahat hissettiğim insanların yok olması ile birlikte içime yalnızlık hissi çöktü. Sanki artık hayattan daha az zevk alacakmışım gibi geliyor.
0
cikmaz sokaktan cikagelen cocuk
(30.03.18)
Daha yeni bi makale okudum, yalnizlik uzun vadede saglik sorunlarina daha cok yol aciyormus.
0
baldur2
(30.03.18)
En son arada bir “Nbr kenks!? xd” diye mesaj atacak motivational bir telefon uygulaması arıyordum, var sen düşün halimi ahshf.
Benim problemim daha ziyade arkadaşsızlık. Hoş, sevgilim de yok ama arkadaşımın olmaması daha çok koyuyor. Neyse ki ailemle aram iyi. O konuda bari yüzüm gülüyor.
0
i m cool with that
(30.03.18)
insanlar ayrılık sonrası oluşan depresif döneme, işsiz kalınan , ailenin kaybedildiği ve bilimum sıkıntılı süreçlerde düştükleri dönemleri yalnızlık olarak kategorize ediyyor, bazıları ise doğduğu günden beri zaten herkesten farklıdır, normal insanların yılın kısa bir sürecinde yaşadıkları o buhran dolu süreci zaten hergün yaşar onlar için hiçbirşey ifade etmez yalnızlık, zaten onlar yalnızlık kelimesinin vücut bulmuş halidir, ben kendimi böyle tanımlarım, yağmurda sırılsıklam olmuş leş gibi kokan acıyarak bakılan dokunmaya tahammül edemeyeceğiniz sokak köpeği benim
0
docrivers
(30.03.18)
Yalnızım ve mutsuzum özellikle akşamları işten eve gidince. Mutsuz olmamın sebebi sadece yalnız olmam.
0
mythralioz
(30.03.18)
Yalnızım. Hayatında sevdiği insan olan insanları çok şanslı buluyorum sanki imkansızı başarmışlar gibi. Evlenmek için evlenenlerden bahsetmiyorum.
0
pastörizesüt
(30.03.18)
çevremdeki insan fazlalığı açısından hiç yalnız sayılmam ama kimseyle konuşmayı tercih etmediğim için yalnızım diyebiliyorum. bazı dönemler bu yalnızlıktan sıkılıp dışarıdan çıkmadığım olur, onun dışında konuşmam pek. delirmeyeyim diye merhaba merhaba.
0
nice tnetennba
(30.03.18)
no; etraf insan kaynıyor, normal bir insanın yalnız olması pek mümkün değil.
0
pamuk helvalar cebe
(30.03.18)
Sanırım değilim ya. acayip bir mahalle kültürüyle yetiştim. herkes birbirini seviyor sayıyor. 3-4 tane adam var, özellikle 2 tanesine Bursa'ya gidek mi iskender yeriz, Salda gölü mü ne varmış gidek mi çadır kurarız, gebze'ye gidelim mi elmalığı budayalım yaz geliyor dediğimde hepsi ertesi gün kapının önünde oluyor.

burası aracılığıyla hepsine selam olsun. Mehmet 1, ilaykan 2, The Witcher 3
0
eazy
(30.03.18)
Yalnızım ama alıştım gibi; yani o kritik eşiği geçtim. Bundan sonra alıştığım düzenimi bozar mıyım bilmem.
0
skooma
(30.03.18)
tek başıma yaşıyorum, iş bitip de eve gittikten sonra neredeyse hiçbir zaman hiçkimseyle görüşemiyorum. Ama bir introvert olduğumdan, bu zamanı şarj zamanı olarak değerlendiriyorum. Akşamları, haftasonunu vs tek başıma geçirmek yalnızlık gibi gelmiyor. Yalnız başıma yemek yemek, sinemaya gitmek gibi şeyleri aşağılayıcı, küçümsenecek bir şey olarak görmüyorum. Zira derdimi anlatacağım, yardım isteyeceğim, "ya kalk gelsene" diyebileceğim insanlar var hayatımda, ailem, yakın arkadaşlarım falan.

Ama sevgilim yok içerikli bir yalnızlığı yeni yeni yaşamaya başlıyorum sanırım. Haftasonu 8-9 günlük bir tatilden döndüm ve döndüğüm gibi derin bir mutsuzluğa girdim. Jetlag mi yaşıyorum yoksa depresyonda mıyım onu anlamaya çalışıyorum şu anda. Zihinsel olarak uzun süre önce hayatımın bundan sonrasını "single" olarak geçireceğim gerçeğini kabul ettim zira yeni insanlarla tanıştığım, tanıştıklarımı da çekici/ilginç vs bulduğum bir hayatım yok. Ve bu fikre gayet normal da bakıyordum. Ama işte son dört beş gündür, aychovsky'nin dediği "ölsem kaç gün sonra bulurlar" hissini romantik düzlemde yaşıyorum. Ama bu durumu değiştirecek hiçbir şey de yapmayacağımdan, yani gidip de bir çöpçatanlık uygulamasına falan sarmayacağımdan, şikayet etmek manasız herhalde. Jetlag ile birlikte duygusal çalkalanmalar da gider diye umuyorum zira biraz makaleler okudum, belirtiler aynı oluyormuş. Gereksiz iç dökmemi dinlediniz.
0
sopiro
(30.03.18)
Yalnız: Biriyle duygusal birliktelik içinde olmayan.
Tek başına: Arkadaşları olmayan.

şeklinde ayırıyorum.

Tek başınalık konusunda sıkıntım yok, boş zamanlarımda sosyalleşebiliyorum. Çalışırken de sosyalleşebiliyorum. Yeni kimselerle tanışmak kolay. Sürekli görüştüğüm 15 yıllık yakın bir arkadaşım var, daha seyrek görüştüğüm 8-10 yıllık arkadaşlarım da var. Hatta geçen yıl bir 10-15 kişiyi de hayatımdan kendim çıkardım. Her yer insan...

Yalnızlık konusunda da elimden geleni yapıyorum. Kimiyle imkanlarımız el vermiyor, uzak şehirlerdeyiz. Kimiyle kafalar uymuyor. Hiçbir zaman sırf biriyle birlikte olmak için birlikte olmayı düşünmediğimden bu durum normal.

Memnun muyum? Bunun bir önemi yok diye düşünüyorum. Mevcut şartlar ve belirsizlikleri aşınca, bu arada biri de beni ikna ederse, daha stabil bir hayata geçebilirim diye umuyorum. O zamana kadar çevreyi genişletiyorum.

Kadınların hiç romantik olmaması zaman zaman canımı sıkıyor, ama ona da yapacak bir şey yok. Doğaları gereği erkekleri et parçası gibi görüyorlar. Son uzun ilişkim 3 yıl sürmüştü. Ayrılmamızın üzerinden bir yıldan biraz daha fazla geçti. Ayrılınca daha iyi hissetmeye başladım, çünkü beni de aşağı çekmeye başlamıştı. O psikolojiyle koşup yeni birini bulmak da istemedim.

Özet: Hayatı nasıl gelirse öyle yaşıyorum. Geleceğe dönük büyük kaygılarım yok. Üzerimdeki yükleri atıyorum. Böylece hayat her seferinde daha iyiye gidiyor.
0
idexo
(01.04.18)
(11)

Tipik türk kızı özelliği

binder dandet
wapptan falan konusurken kerpetenle mi alıyorduk lafı? paslanmısım da biraz.Birde siz yazmadıgınız sürece yazmaması neye işaret?
wapptan falan konusurken kerpetenle mi alıyorduk lafı? paslanmısım da biraz.

Birde siz yazmadıgınız sürece yazmaması neye işaret?
0
binder dandet
(29.03.18)
Başkalarıyla da konuşuyordur
0
yavru tosun
(29.03.18)
roportaj yapmak diyorum ben buna.

- nasilsin
+ iyi

- nereden
+ istanbul

- okuyo musun
+ evet

- hangi bolum
+ hukuk

boyle gider bu.
0
baldur2
(29.03.18)
İlgilenmediğine, önemsemediğine, gereksiz muhabbetinizi çekmek istememesine delalet. Kezban olduğu için değil mi?
O yazmasın siz yazın aman peşinden koşturmak istiyor değil mi?
Havanızdan, egonuzdan geçilmiyor.
Bir kadın bir kız sizi beğenirse, sohbetinizi severse, sizden hoşlanırsa siz yazın yazmayın fark etmez sizden beklemez.
Abazalıktan ölen millet hala tirk kizi, tirk kizi.
0
motley crue
(29.03.18)
Valla kadin olsun erkek olsun bir insan bir insanla konusmak istiyorsa o konuşma akıp gidiyor. Genellemeer yapmak yerine kızın seni istemedigi ihtimaline yogunlas bence. O isteseydi emin ol senin yazmani bile beklemezdi. Ilgisini cekmiyorsun.
0
aquarium
(29.03.18)
motley crue ve aquarium +1

sen yazmadıkça yazmıyorsa ilgisini çekmemişsin işte, kalkıp bunu "tipik türk kızı özelliği" diye nitelemek çok saçma.
0
pitjantjatjara
(29.03.18)
Motley crue +1000

Sizinle konuşmayan kızlar kezban değil, yalnızca sizinle konuşmak istemiyor, diğerleriyle çatır çatır konuşuyor. 33 yaşında adamsın, hala mı kezban edebiyatı?
0
i m cool with that
(29.03.18)
bir noktada sağduyunuzu kullanmanız gerek artık. Sorduğunuz şey bir detay değil.
Okkam'ın usturası mı deniyordu hani bir düşünme şekli vardır, bir şeyin birden fazla açıklaması varsa en basit, en bariz, en zahmetsiz olanı genelde doğrudur diye? (Katlettim açıklamayı ama ana fikri bu.)

Bir insan sizinle konuşmuyorsa, sebebi sizinle konuşmak istememesidir. Bir sürü açıklaması da olabilir, ama gerçekçi olursak, istemediği içindir. Tipik türk kızları sizinle konuşmak istemiyorlarsa, belki başka milletlere açılma zamanınız gelmiştir. Ya da kendinizi sohbeti daha ilgi çekici, daha karşı koyulmaz birisi olma yönünde geliştirebilirsiniz.
0
sopiro
(29.03.18)
Yoo oyle bir sey yok turk kizinda. Hoslaniyorsa catir catir konusur. Kerpetenle aliyorsan zaten gozu yoktur, bosa kurek cekme.
Kisacasi konusmayan kiz yoktur, hoslanmayan kiz vardir. Muhabbetten, gereksiz sohbetten hoslanmiyor falan degil bak, senden hoslanmiyor.
0
stavro
(29.03.18)
yok valla öyle değil. konuşmak isteyince sayfalarca yazıyoruz. karşıdakinin yazmasını beklemeden de gayet yazıyoruz. acı ama karşıdaki seninle o kadar ilgili değil demek ki.
0
playing star again
(29.03.18)
şu duyurundan yola çıkarsak sadece kızlar değil, kimse mesaj atmıyormuş sana. sorun kızlarda değil sende:
eksiduyu.ru
0
dedimmidemedimmi
(29.03.18)
istenmediğini kabul edip topukla, ısrar etme. illa karşınıza kibarlık etmeyi sevmeyen "ısrar etme, konuşmak istemiyorum, anla" diyen birinin çıkması lazım herhalde. sinyalleri yorumlamayı öğrenin arkadaşım, kazık kadar olmuşsunuz hala türk kızı mürk kızı.
0
nice tnetennba
(30.03.18)
(20)

Aşk Hayatınız nasıl ?

sorunvar
Yaş 28 e geliyor ve hala ciddi ilişkim olmadı.Niye kimseyle evlenmeyi düşünmedim.Niye cidden bunla yaşlanmalıyım diye düşünmedim :( Aramızda yaşı 30 üstü olup hala bekar yada evlenmemiş olan var mı ?Neden olmadı ?
Yaş 28 e geliyor ve hala ciddi ilişkim olmadı.
Niye kimseyle evlenmeyi düşünmedim.
Niye cidden bunla yaşlanmalıyım diye düşünmedim :(

Aramızda yaşı 30 üstü olup hala bekar yada evlenmemiş olan var mı ?

Neden olmadı ?
0
sorunvar
(28.03.18)
29
Olacaktı vazgeçti başkasıyla evlendi ben de aşk konusunu rafa kaldırıp kariyerimi coşturdum. Yalnızlık arada can sıksa da kafana esince uçağa atlayıp istediğin yere gidebilmek, planlara, başka insanların düzenlerine bağlı olmamak fena değil. Bu saatten sonra evlenmeyi de düşünmüyorum. Herkes nedense bu evlenme konusunu çok fazla kafaya takmış. Keyfinize bakın. Özgürlüğün tadını çıkartın. İlla evlenmek istiyorsanız haftasonu AVM’lerin çocuk oyunu bölümüne gidip oradaki çiftleri izleyin. Hala isteğiniz varsa zaten sizin için ne desek boş.
0
catch the arrow
(28.03.18)
valla ben de artık çocuk sahibi olmak istiyorum. ama sevdiğim/sevildiğim bir ilişki hayal gibi...

neden olmadı, çok basit aslında: ismail yk bunun şarkısını da yaptı. beni beğeneni ben beğenmedim, benim beğendiğim beni beğenmedi. kabaca ve özetle bu. ama detayı daha sıkıcı. girmek istemiyorum.

ne bileyim... olmadı işte, olmuyor.

edit: @catch the arrow, çocuklu çiftleri görmek, çocukları görmek deli ediyor beni. daha da istiyorum. çocukları çok seviyorum.
0
runagain
(28.03.18)
34.
Çocuk sahibi olmayı düşünmüyorum, istemiyorum.
Evlilik de olmayacak kadar zor bir olasılık.
Bundan sonra böyle demek ki, diye düşünüyorum.

Edit: Buna tik atmama sebebiniz nedir acaba? "Aramızda 30 yaş üstü ve hala bekar olan var mı" diyorsunuz. Ben de "otuz yaş üstü ve bekarım" diyorum, sebebi de çocuk sahibi olmak istememem diyorum. Ama doğru cevap değil herhalde. Ne gereksiz işler yahu.
0
sopiro
(28.03.18)
Geçen sene görüştüğüm bir kız vardı. Onun da beni sevdiğini sanmıştım. Sevmemiş, en yakın arkadaşlarımdan birine aşıkmış. Sonuçta hiç kimse kavuşamadı. Bu zamanlar evlenirim diyordum geçen sene. Şimdi kız başka birini buldu ve 1 ay sonra evlenecek. Gerçekten çok tuhaf.

İlişki konusunda hep berbattim, şimdi bana yapilanlardan sonra iyice soğudum.

Hâlbuki olsa güzel olurdu bir yuva kurmak.

Nasip diyelim.
0
efreet sultan
(28.03.18)
3-4 senedir cinsel istek duymuyorum. (2 buçuk sene falan oldu mastürbasyon dahi yapmayalı.) ki cinsel istek duysaydım bile akli yapım ve sürdürdüğüm yaşantıdan ötürü bir ilişkim olamazdı da. +ayrıca ilişkileri iyiden iyiye düşük mal olarak algılamaya başladım. ama bu elbette sebepten ziyade bir sonuç da olabilir.
0
misterturist
(28.03.18)
30 üstü sorularına cevap veremem daha 26yım da aşk hayatım nasıl sorusuna cevap olarak; 3.5 yıllık ilişkim bitti 2.5 sene kadar önce. Zaten bitecek gibiydi araya da mesafe girince bitti. 7 ay öncesine kadar başkası olmadı ve şimdi biriyle beraberim. Aşık mıyım bilmiyorum, başta çok uzun soluklu olmayabilir diye başladım hem belki başka yere de gitme ihtimalim var diye. Şu an baya da bağlandık gibi, ancak uzun vadeli olur mu evlenmek ister miyim emin değilim. Bir yandan yaş da ilerliyor, pek geç kalmak istemiyorum açıkçası, çocuk istiyorum ben de daha hazır olmasam da çok geç olmadan.

Böyle benim aşk hayatım, zaman gösterecek sanırım ne olacağını.
0
senolll
(28.03.18)
25 oldum halen hiç ilişkim olmadı. Hep istedim ama olmadı.
0
unstabledotpy
(28.03.18)
Vazgecile vazgecile vazgecmeyi ögrendim.

Yas 28
0
chitosan
(28.03.18)
mökemmel
0
pamuk helvalar cebe
(28.03.18)
3 senedir doğru düzgün bi aşk hayatım yok sjdjfjfgfjg son 1.5 senedir hele, gerçekten kimse yok hayatımda. istemediğime kanaat getirdim. hoşlanamıyorum galiba.
0
nice tnetennba
(28.03.18)
ben de 28 e yaklaşıyorum, benim de aşk hayatım berbat. Hayat gerçekten tuhaf, artık akışına bırakmayı öğrendim.
0
noeldayın
(28.03.18)
Bu soru böyle mi sorulur daly.... :) (bkz: ozan güven)

Şaka bir yana, 23 yaşındayım ve bile isteye birine bağlanmak istemiyorum şu an.

Çünkü Eylül ayından itibaren yurt dışında master yapma hayalim var ve eğer birine bağlanırsam hayallerimden vazgeçerim diye korkuyorum.

Ama gittikten sonra ne olur bilmiyorum. Ama 30'u görmeden evlenmek gibi de bir hayalim var. 28-29 ideal gibi gözüküyor bunun için de.
0
deveyidiken
(28.03.18)
28 yaşımdayım, yalnızım. Bursa'da yaşıyorum. Tam evlenilecek erkeğim ama karşıma uygun biri çıkmadı henüz. Helal süt emmiş bir sevgili arıyorum.

Bursa'lı hanımlarımız varsa yeşillendirsin.
0
benim adim kerim hepinizi severim
(28.03.18)
Şu an birisi yok ama belli olmaz bu işler, birden oluyor, birden de ayrılıyorsun zaten
0
MaNOfTheYear
(28.03.18)
Yaş 28. Son uzun ilişkim biteli çok olmadı. Ciddi ciddi evlenmeyi düşünüyordum, kör kütük aşıktım çünkü. Sonra güvenimi yıkıp geçen bir şey yaptı. O saatten sonra çabalasam da toparlayamadım, devam edemedik. Artık kimseye evlenecek kadar güvenebileceğimi sanmıyorum. İşin ilginç yanı yalnızlığı cidden sevmeye başladım. Bu günlerde kendimi yeniden tanıyorum resmen. "Neden olmadı?" soruna gelirsek, 26 yaşına kadar bana da "bunla yaşlanmalıyım" dedirtecek kadar iyi birisi denk gelmemişti. Tamamen şans.
0
pitjantjatjara
(28.03.18)
çok hoşlandığın biriyle birlikte olmaya başladıktan sonra "bu muydu istediğim?" diye sorgulama dönemi başlıyor. sonra kavgalar, hır gür, tripler, hep aynı terane. hapishane oluyor ilişki.

ciddi ve olgun iki insan arasında uzun dönemli flörtü daha evla görüyorum evlilikten. ilgi alanları da ortak olmalı. sadece canım-cicim ile sürmez ilişki.
0
edgenabby
(28.03.18)
Aha biri beni çağırmış :)

Yaş: 30.5

29 yaşımı doldurduğumda 6 buçuk yıllık erkek arkadaşımdan ayrıldım. Delilik de denebilir kısmet de...

Sonrasında karşıma çıkan tiplerde de ilişkiye çeviremedik. Hep böyle flörtlerde kaldık.
0
lcha
(28.03.18)
Her zamanki gibi şu anda da sevdiğim başka sevenim başka. 30 yaşındayım ve şu ana kadar hep böyle oldu. Beni sevenleri sevmeye çalıştım, sevemedim. Beni sevmeyenlere de kendimi sevdiremedim. Sonuç olarak olmadı.
0
i m cool with that
(28.03.18)
Yaş 30.
Evlilik planları başlarken rüzgar savurdu ayrı yerlere.
Ayrıldıktan 2 ay sonra o evlendi, yaşadığı şehri değiştirdi.
Şu an nadas vakti benim için.
0
allegrezi
(29.03.18)
Daha gencim ben, 20'lerimdeyim ciddi miydi bilmiyorum da uzun bir iliskim oldu. O iliski butun iliski hayatimi degistirdi diyebilirim, sacma sapan karisik bir sey oldum, hani bildigim ve dogru olduguna inandigim seyler vardi atiyorum iliskilerle ilgili, sonra hepsi yikildi, simdi de boyle eski dusuncelerimle, yerine gelen yeniler arasinda falanim. Simdi artik uzun veya kisa bir iliski pek istemiyorum sanki. Cunku o sekilde uzulmek ve etkisi cok uzun suren bir sey yasamak, alismak vs istemiyorum bir insana. Hatta en dogru kelime bu galiba bir insanin varligina alismak istemiyorum. Zaten yeni bir insana alismasi vs de korkutucu geliyor. Kafamda her seyi netlestirmeden yeni bir seyin ortasinda bulmak istemiyorum kendimi, hazir olup olmadigimi da bilmiyorum zaten. Ama bir yandan bir insan olsun istiyorum. Su an uzun iliskiden sonraki sapitma kismindayim galiba, oyle gonul eglendiriyom.

Evlenmekle ilgili bir fikrim yok, yani asla evlenmyecegim de demiyorum, kesinlikle evlenmek istiyorum da demiyorum. Fark etmez cok ya, ne bileyim hayat bu, kisfmet
0
yuzır
(29.03.18)
(14)

Üniversiteyi arkadaş edinmeden bitiren var mı

Vse budet horosho
benim gibi mesela. Tabi arkadaştan kastım dost seviyesinde bildiğimiz.
benim gibi mesela. Tabi arkadaştan kastım dost seviyesinde bildiğimiz.
0
Vse budet horosho
(26.03.18)
Benim bu.

Yani okulda insanlarla konuşuyorum, muhabbet ediyorum ama okulda olan okulda kalıyor.
0
deveyidiken
(26.03.18)
Ben :D mezuniyetten sonra toplasan 30 satır yazışmışımdır
0
glamdr1ng
(26.03.18)
okurken fark edilmese de sonradan fark ettiğim üzere "herkes".
0
eindaclub
(26.03.18)
Var.
0
cemiyetin ünlü siması
(26.03.18)
ben varım laughingsquid.com
0
güneyli çocuk
(26.03.18)
5.5 sene geçirdim 5 kişinin adını bilmem, onlar da beni bilmez.
0
Jimmy McNulty
(26.03.18)
Ögrenciligim boyunca kendi üniversitemden hic dost edinmedim. Baska bir üniversitenin aktif olmak istedigim bir klubune gidiyordum, dolayisiyla iyi arkadasliklari orada edindim.
0
buf-e kür
(26.03.18)
Liseden de arkadaşım olan bir kişi dışında hiçkimseyle arkadaş değilim. Tanımam etmem.
0
sopiro
(26.03.18)
üniversite arkadaşlıkları çok samimiyetsiz zaten. ne kadar arkadaşlık etmeye çalışsan da bir süre sonra çoğu seni tanımamazlıktan geliyor.
0
nothing in my way
(26.03.18)
"Universiteden arkadas mi olur yaaa" diyerek asiri sig bi cevap veriyorum. Ancak lise arkadasi veya cocukluk arkadasinin ustune tanimam. Digerleri is arkadasidir universite arkadaslari da dahil.
0
allah yazdiysa bozsun
(26.03.18)
benim en güzel dostum üniversiteden.
0
for day to break
(26.03.18)
Vay be ben de kendime yabani diyordum, size kıyasla sosyal kelebek çıktım. Benim bile üniversitede 3-4 arkadaşım vardı. Gerçi mezun olunca neredeyse hepsiyle iletişimim kesildi. Yalnızca bir tanesi ile arada Whatsapp’tan yazışıyoruz o kadar.
0
i m cool with that
(26.03.18)
Benim ekürim üniden. Tüm kamp ve yurtdisi gezilerini birlikte yaptik. Diğer ekürim de taa ilkokuldan.
0
japon askeri
(26.03.18)
Hala konuştuğum üç tane insan var. Fakat rutin olarak görüştüğüm arkadaşlarım liseden.
0
mewthree
(26.03.18)
(7)

Lüzumsuz eşyaları ayıklama?

for day to break
Sanki hepsi lazım hepsi kullanılır gibi geliyor, eşyalarınızı sadeleştirme işini nasıl yapıyorsunuz?
Sanki hepsi lazım hepsi kullanılır gibi geliyor, eşyalarınızı sadeleştirme işini nasıl yapıyorsunuz?
0
for day to break
(25.03.18)
Lüzumsuz olduğunu düşündüğünüz şeyleri bir araya koyun, mesela bir kutuya, poşete falan. Sadece ihtiyacınız olduğunda oradan alın. İki hafta/bir ay vs sonra kutunun içinde kalanları elden çıkarın, demek ki kullanmıyorsunuz. (Mevsimlik şeyler hariç)
0
sopiro
(25.03.18)
Uygulanabilir bulduklarim:

- Belli bir süredir o esyalarin kullanilmadigini ispatlamak adina süre siniri koymak. Orn: "Giysi dolabinda son 6-7 ayda hic giyilmeyenleri elemek."

- Gozumu yoran, odada fazla gozuken esyalari once depoya kaldirmak. Yoklugunu yine bir süre hissetmemissem, uzulmeden freestuff gruplarina koyuyorum.
0
buf-e kür
(25.03.18)
Lazım olur dediğim küçük şeyleri şunlara koyuyorum.

www.hepsiburada.com

Hem hepsi bir arada duruyor hem de saklaması kolay.

Yoksa direkt çöpe.
0
dissendium
(25.03.18)
Son 1-2 yılda 2’den az kullandığım şeyleri ihtiyacı olanlara dağıtıyorum. İstifcilik bana göre değil.
0
naksidil
(25.03.18)
Son 36 ayda hiç kullanılmadıysa gerekli kategorisinde değildir.
0
acetaminophen
(25.03.18)
Gecen sene tasinirken duyurudan birinin arkadasi gelmisti bana. Onla baya cok sey ayirmistik. Beni tanimadigi icin "yaa ama belki kullanirim bak biliyosun" dedigim hicbiseye kulak asmadan cat cut atti vallahi :D

1 yil gecti tasinmamin ustunden, 1 kez bile ihtiyaicm olmadi o seylere, evet.
0
kuehles blondes
(25.03.18)
bir kaç ay önce kendime bir kural koydum. her gün en az bir, gereksiz ya da kullanmadığım eşyayı çöpe atıyorum ya da ihtiyaç sahibine veriyorum. şimdi sıra atmaya kıyamadığım ya da anısı olan eşyalara geldi. ama kural kuraldır diyerek sıpıtıp atıyorum her gün bir şey seçip. baya azalttım gereksiz eşyalarımı.
0
violetsky
(25.03.18)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.