Giriş
(12)

işten ayrılmalı mıyım, ne yapayım sizce?

m e b
merhabalar, kısa keseceğim.2018'in mart ayından beri kurumsal olmayan bir yerde çalışıyorum; patron, tamamen babasının gölgesinde bir firma kurmuş ve onu işletiyor. babası gümrük müşaviri, oğlu (patronum) ise lojistik ayağında. babası, müşterilerin lojistik işi olunca bize paslıyor. biz lojistik fir
merhabalar, kısa keseceğim.
2018'in mart ayından beri kurumsal olmayan bir yerde çalışıyorum; patron, tamamen babasının gölgesinde bir firma kurmuş ve onu işletiyor. babası gümrük müşaviri, oğlu (patronum) ise lojistik ayağında. babası, müşterilerin lojistik işi olunca bize paslıyor. biz lojistik firmasında sadece 2 kişiyiz: patron ve ben. haliyle her boka benim koştuğumu tahmin edebilirsiniz: yurt içi/dışı yükler için fiyat toplama, yurt dışı ile görüşme, operasyon takibi, fatura kesimi, gider faturalarını işleme vs gibi durumları ben hallediyorum. bir de bunca iş arasında yurt dışı partnerler araması konusunda patronun aptal aptal tercümanlığını yapıyorum; milyonlarca yabancı firmaya mail atıyorum. (uluslararası nakliye komisyonculuğu yapıyoruz bu arada, kendimizin hiç öz mal aracı yok.)

ben artık çok ama çok sıkıldım, üç senedir de doğru düzgün tatil yapmadım, hiçbir şekilde yıllık izin de kullanmadım, motivasyonum da sıfır; aldığım maaş 3500 tl; yemek ve yol firmadan.

herhangi bir yerden iş bakmadım, aramadım da. yani güvendiğim bir şey de yok.
sizce işten çıkmalı mıyım? sizce 3 senelik kıytırık bir yerdeki deneyim + ingilizce iş ararken bana fayda sağlar mı?

not: uluslararası ilişkiler mezunuyum, ingilizcem var ve istanbul'da yaşıyorum.
30 yaşındayım, bekarım ama aileme ev kredisinde destek oluyorum.
0
m e b
(11.08.21)
Ben bu işleri 7.500 liradan aşağı yapmam.
İyi bir zam iste, vermezse o zaman ayrılıyorum dersin.
0
etna
(11.08.21)
bence arkadan arkaya yeni iş ayarlamalısın kendine. Sonrasında zam istersin, vermezlerse ayrılırsın.
0
zimbirik
(11.08.21)
Anladığım forwardersiniz (bir kasa bir masa).
Bence tam ayrilip baska yere geçme zamani. Yeterli deneyim de var ve cok farkli şeyler yapmissiniz. Eğer parsiyel yük yapan bir yere girerseniz satis olarak çok cok ciddi paralar kazanirsiniz çalışan bile olarak (bundan 6 sene once İzmir'de deniz yolu parsiyel organize eden bir arkadaş aylık 10 aliyordu komisyonla).

Ben sizin gibi cok insanla çalıştım (kiytirik firmada çalışıp oradan aldığı deneyimle düzgün yere geçen) lojistikte kiytirik yerde calismanin katkisi cok fazla sey ogreniyor insan. Deneyiminiz tam ayrilip baska yere geçmelik deneyim.
0
logisticsmanager
(11.08.21)
önce zam talebi.
talep karşılanmazsa çıkmayı düşünün.
ama yine de alternatif bir yer bulmadan bu planı işleme koymayın derim.
0
secoone
(11.08.21)
Ek: iki dk linkedin baktım İstanbul'da baya import/export specialist ilani var. Misal decathlon ilani size göre olabilir.

Onun dışında nakliye firmasi ilanlari da var (ceva gördüm). İzmir'de olsa daha cok yardimci olabilirdim
0
logisticsmanager
(11.08.21)
Sen, başvurulara başla. Yaptığın işi cilalayıp anlatırsan az buz değil orda, edindiğin tecrübe. Tek başına operasyon çevirmişsin üç senedir. İngilizce de varsa bulursun bir iki görüşmede güzel bi yer.

Görüş, teklifini al sonra bana sorarsan çık git. Dersen ki zam da isteyeyim gelen teklif var rahatlığıyla gelen teklifin 1500 lira üstünü verin ya da kabul ediyorum de.

Orda 3500den 5500 yapsa bile, burnundan fitil fitil getirir o patronun ama haberin olsun.
0
nickimin hakkini veremedim
(11.08.21)
buraya yazdıklarınızı biraz cilalayıp güzel bir cv haline getirirseniz 3500 liranın çok üzerinde iş bulursunuz. ama uzun uzun , geniş geniş yazmanız lazım. yaptığınız işler az buz değil ama daha da abarta abarta yazın.

örneğin ampul değiştirmek için "mekan aydınlatmasının devamlılığını sağlamak için gerekli yedek parçaların temini ve iş yerindeki çalışmayı bozmadan gerekli düzenlemenin yapılması" yazılması gibisinden bir meme vardı. o şekil yazın
0
co2s2
(11.08.21)
Bu komisyonculuk isini kendi yapma sansiniz yok mu ?
0
oscar
(11.08.21)
Yazdıklarınızı en baştan okurken dedim herhalde en helalinden bi 8 bin üzerinden alıyordur dedim. Sonra 3500 lirayı görünce yüzüm ekşidi. Ben ögrenciyken sizden daha az işi yaparak garsonluk yapıp daha fazla para kazanıyorum. Hele bir de istanbul gibi bir lokasyon yazmışsınız. Acilen yeni bir iş bulup terkedin orayı
0
limonlu eksi
(11.08.21)
öncelikle izin yapın, bir kendinize gelmekte fayda var. kendinizi tüketmeye değecek bir şey yok.

zam konusuna katılıyorum. zam isteyin.

her şeyin ötesinde yeni iş aramınızı engelleyen bir durum yok. mutlaka yeni iş arayın. ilerleyebileceğiniz, yeni şeyler öğrenebileceğiniz başka bir iş bakmanızı öneririm.

evet birçok dış ticaret operasyon çalışanı aranıyor. bunlara rahatlıkla başvurabilirsiniz. 6 yıl kadar ithalat operasyonu yapmış biri olarak bunu söylüyorum.

iş bulmadan işten çıkmanızı önermiyorum.
0
EasyTiger
(11.08.21)
senin yerini tutacak birini bulana dek bu adamlar sana muhtaç. al karşına konuş. geçinemiyorum izin bile kullanmadım zam istiyorum de.
vermezlerse o arada kendine iş ara ve çık
0
photo85
(11.08.21)
@oscar: şirket kurmak, bir sisteme oturtmak ve daha önemlisi nakit akışı sağlayacak firmalar gerekecek. bunların altından tek başıma kalkamam ki.
0
🌸m e b
(13.08.21)
(17)

Cumartesi çalışmak nasıl bir deneyim?

fraise
Bir iş teklifi aldım; hali hazirda haftanın dört günü çalışıyorum. Bu iş yeri daha kurumsal ve büyük bir yer; hafta içi 8.30-17.00, hafta sonu da yarım gün cumartesi çalışma varmış. Maaş biraz daha yüksek fakat aralarındaki fark beni çok etkilemeyecek düzeyde. cvde iyi görünecek bir yer teklif veren
Bir iş teklifi aldım; hali hazirda haftanın dört günü çalışıyorum. Bu iş yeri daha kurumsal ve büyük bir yer; hafta içi 8.30-17.00, hafta sonu da yarım gün cumartesi çalışma varmış. Maaş biraz daha yüksek fakat aralarındaki fark beni çok etkilemeyecek düzeyde. cvde iyi görünecek bir yer teklif veren yer. Şu anda eğitim sektorundeyim, devam eden bir yüksek lisans sürecim var. Bittikten sonra muhtemelen eğitim sektöründe değil de başka bir sektörde çalışacağım. Mevcut iş yerimde ne çok mutluyum ne de çok mutsuz. Bu sene yüksek lisans derslerim için okula gitme durumunda bana gidiş geliş için opsiyon sağlama durumu var iş yerinin, yeni yeri bilemiyorum tabii.

Tüm bu veriler ışığında cumartesi de çalışmak mantıklı mı mantiksiz mi olur sizce?
0
fraise
(11.08.21)
Cumartesi günü çalışmak insanoğlunun başına gelmiş en kötü şeylerden biri.
0
Take it away honey
(11.08.21)
Take+1
Hayatimda cumartesi çalışan isletmeyi anlamadim.
Açıkçası iki iş yeri icin de totalde çalışacaginiz saat + yolda gececek süreyi hesaplayin ve saatlik maasi bulun. Ondan sonra daha net bir karar verilebilir ama 4 gun calisirken 6 gun çalışmak (yarim da olsa sabah uyan, giyin vs o gün ölür yani) zor.
0
logisticsmanager
(11.08.21)
Take it away honey +1
Sırf cumartesi çalışmamak için iyi bir iş fırsatını tepmeyin tabii ama gerçekten dünyadaki en boş şey cumartesileri çalışmak. Halledeceğin işin vardır karşında muhatap bulamazsın çalışmayanlar çoğunlukta olduğu için, kendi halletmen gereken işler vardır motivasyon bulamazsın sıcacık yatağı terk edip geldiğin için, ofiste rehavet olur, 5 saat çalışma için iyi ihtimalle 1 saat yol çekmiş olur ve "ben bugünü neden yaşadım şimdi" dersin.

Ben 2 haftada bir cumartesileri çalışıyorum bu arada. Her cumartesi çalışmayı düşünemiyorum bile. Daha da yazardım ama iç karartmanın anlamı yok.
0
amugochi
(11.08.21)
6 gün çalıştığım dönem de oldu, 5,5 gün de. Bu ikisinin arasında ciddi bir fark yok. Evli ve çocuklu 45+ biri olana kadar, 5+ gün çalışacağıma maaşımın %20'sinden feragat etmeye devam ederim. Aşağı yukarı o kadar fazla maaş teklif eden yerleri geri çevirdim bu sebeple. Alternatif olarak kendi işinse ya da sosyal bir insan değilsen ve cumartesi evde yapacakların yerine iş yerindeki düşük çalışma temposunda yaparım diyorsan o da olur belki. 5+ gün çalışmak insanı hayattan soğutan bir şey.
0
nawar
(11.08.21)
Dünyanın alınmış en saçma kararı. O yarım gün hiç iş yapmadım. YouTube, ekşi sözlük falan zaman öldürdüm hep. Neyse ki artık öyle bir insanlık suçuna maruz kalmıyorum.
0
zoghurt
(11.08.21)
kesinlikle mantıksız. cumartesin sana kalsın. çok mutsuz olursun
0
photo85
(11.08.21)
Günü öldürüyor. Yolları çoğunlukla sabah boş görmek de moral bozuyor.
0
meraklitursucu
(11.08.21)
aşırı aşırı büyük bir artısı olması lazım cumartesi çalışılan yeri tercih etmek için.
bir de yarım gün dediğin geldin gittini at 2-3 saat. psikolojik olarak kimse bir şey yapmak istemiyor; öyle gazete falan okuyorsun internetten ya da yalandan bir dosya açıp bakıyorsun hiçbir derde derman da olmuyor yani. rezalet bir şey.
0
asisamus
(11.08.21)
cumartesi yarım gün çalışsan bile, o tam güne denk geliyor. evden çıkışın, çektiğin trafik, eve dönüşün, vs...

yarım gün diye bir çalışma yoktur. evden çıktığın anda o gün bitmiştir.
0
mermize
(11.08.21)
halihazırda 4 gün çalışıyorsun. çalışma süren 1.5 gün artacak ve maaşında aman aman bir artış olmayacak. o referans ileride ne kadar işine yarar onun hesabını yap bence.


ben arkadaşların söylediklerini arttırıyorum; çalışmak berbat bir şey.
0
not sure if serious
(11.08.21)
Sizin bu durumda konu sadece cumartesi yarım gün değil zaten. Normalde 4 gün çalışırken bu 5,5 güne çıkacak. 1.5 gün var yani arada. 4 gün çalışmak çok büyük lüks. Eğer maaş ve gelecekteki kariyer imkanları için çok büyük fark yoksa bence 4 gün çalışma lüksünü bırakmaya değmez. Bunların üstüne bir de yüksek lisana konusu var. Bence dediğiniz şartlar için konfor alanından çıkmamak lazım.
0
messor
(11.08.21)
Cumartesi 1 saat bile çalışman demek haftasonu yapabileceğin tüm kaçamakların iptal olması demek.

Haftasou iki gün tatilken cuma akşamı gidiş pazar akşam dönüşlü mini tatillere gidip kendini rahatlatabiliyor insan, bazen pazartesini de ekleyip 3 gün aşalar gibi tatil yapıyor.

Cumartesi çalışmak demek tatil, dinlenme kaçamağı ihtiyacını yıllık izinlerine sıkıştırmak demek. Cuma akşamının kafa rahatlığına ulaşamamak demek.

Maaşım iki katına bile çıksa cumartesi çalışmayı kabul etmezdim.
0
zimbirik
(11.08.21)
Cumartesi çalışmamak için maaşımın düşmesini göze alırım
0
roket adam
(11.08.21)
cumartesi çalışmamak için aman aman bir maddi fark yoksa iş / iş yeri ne olursa olsun reddederim.

avrupa'da ülkeler 5 günden 4 gün çalışmaya düşerken siz 4'ten 6'ya çıkarsanız psikolojik olarak çok mutsuz olursunuz. üstelik kazanacağız para da öyle farklı olmayacakken.
0
ilgeru
(11.08.21)
hic gerek yok, asiri ucret farki olur falan anlarim da belli ki o da yok o yuzden salla gitsin
0
bay b
(11.08.21)
Is teklifi aldiysaniz, 4 gune indiremiyorsaniz bile sizin icin cumartesi kuralinin kaldirilmasini talep edin.

CV'de iyi gorunecek pozisyon dediginiz icin bosver degmez diyemedim. Ama bir yandan da baska bir sektore gececegim diyorsunuz, o pozisyon ne kadar iyi dursa da kagit ustunde, yeni sektordeki deneyiminize karsilik gelmesi diye bir gerceklik olmayacak. 37 yasimda kariyer degisikligi yaptim ve kendimi kanitlayip somut basari sunana dek bu tecrubesizlik onume cok konuldu.

Yepyeni bir sektor yepyeni bir CV yepyeni bir hayat yani o acidan bakinca.
0
2oda1salon
(11.08.21)
Duyurunun bu kadar hem fikir olduğu nadir konulardan biri olduğu için reddettim sonuç itibariyle, teşekkürler fikirleriniz için.
0
🌸fraise
(12.08.21)
(5)

yağ yakma antrenmanı

kondansator
şimdiye kadar kilo vereyim diye uğraşırken hep koşu bandı, eliptik bisiklet vb tepindim durdum. şimdi araştırdığımda ise, millet yağ yakma süreci için kuvvet antrenmanları önermiş. ağırlık çalışmak yağ yakma sürecinde süreci destekler mi acaba?
şimdiye kadar kilo vereyim diye uğraşırken hep koşu bandı, eliptik bisiklet vb tepindim durdum. şimdi araştırdığımda ise, millet yağ yakma süreci için kuvvet antrenmanları önermiş. ağırlık çalışmak yağ yakma sürecinde süreci destekler mi acaba?
0
kondansator
(11.08.21)
Yağ yakma antrenmani diye bir olay yok. Güç antrenmani ile kas yaparsin + kalori takibi yapip kalori açığı yaparsan kilo verirken kas yapmış olursun.
Bunun yaninda proteini yüksek tutmak da cok çok önemli.
Kaynak;
examine.com
0
logisticsmanager
(11.08.21)
Sadece compound hareketleri yaparak 6 haftada 4kg verdim aynı zamanda kas yaptım. 2-3 ay içinde 10 kg daha düşerim tahminimce, çünkü ağırlık giderek artıyor,sonra normal yağsız halime dönmüş olurum zaten. Vücudun tüm kaslarını yorup besin ihtiyacına sokmak elbette yağ yakiminda işe yarıyor. Geriye sağlıklı beslenmeyi yaşam biçimine döndürmek kalıyor. Kısa süreli beklentiler yerine zevk alınan bir spor ve beslenme modu ile süreçten keyif alarak sağlıklı ve fit olmak mümkün.
0
hasmetizm 2046
(11.08.21)
kas kütlesi arttıkça vücut daha hızlı yağ yakıyor diyorlar. Benim su anki antrenörüm tam da böyle bir çalışma şablonu verdi.
0
anten
(11.08.21)
Kas kütleni arttırmalısın,

yalnızca boş kardiyo yaparsan, protein alımına, kas çalışmana önem vermezsen kaslarını da kaybedersin kilo verirken.

Bu nedenle kas çalışması ve kardiyo yerine hiit antrenmanlar gerekli. Hiit antrenmanlar kısa sürede metabolizma hızını arttırıp gün içinde spordan sonra da yüksek yağ yakımını destekliyor.

Kilo verdikten sonra sağlıklı kalmak için kardiyoya devam edersin.
0
zimbirik
(11.08.21)
Hiit antrenmanı veya Tabata'yla yağ yakarsın. Hatta tabatayla akşam yattığın yerde yağ yakmaya devam edersin.

Ancak Youtube'da şurada burada gösterilen hiit ya da tabata antrenmanlarının hiçbiri doğru değildir. Fikir vermesi açısından işe yarar.

Bu iki antrenman çeşidi, kalbinizi kısa sürelerde belirli atımlara yükseltip ardından belirli atıma düşürüp bunu birkaç kez tekrar etme üzerine kurulmuştur. Her insan farklı yoğunlukta hareketle ve farklı sürelerde bu atıma ulaşır. Hatta insanın günü gününe, anı anına uymaz. Yani bunu bir şablona oturtamazsın.

Göğüsten ölçen, maksimum minimum atım alarmları bulunan bir nabız ölçer edinerek çok kısa sürelerde Hiit veya Tabatayla istediğin yağ yakımını kısa sürelerde sağlayabilirsin.
0
Mirket
(11.08.21)
(5)

Şalter attı ama düzelmiyor?

hadi ya la
Gece 3 gibi dairenin şarteli atmış. Yukarı kaldırdığımda anında bir mandal varmış gibi aşağı iniyor, sayaç hiç açılmıyor.Elektrikçi mi gelmesi lazım?
Gece 3 gibi dairenin şarteli atmış. Yukarı kaldırdığımda anında bir mandal varmış gibi aşağı iniyor, sayaç hiç açılmıyor.

Elektrikçi mi gelmesi lazım?
0
hadi ya la
(11.08.21)
Bilgim sifir ama sunu biliyorum; eger birşey taktiniz fise şalter attiysa o seyi fisten cikarmaniz lazim.
En son fise ne taktiysaniz cikarin/kapatın tekrar deneyin. Salteri attiran odur.
0
logisticsmanager
(11.08.21)
Topraklama hattında sıkıntı olabilir, prizlerden birinden aşırı güç geliyor olabilir. Direkt sigortada bile problem olabilir. Paralel çekilen bir hat vardır o hat yanmış olabilir.

Elektrikçinin gelmesi şart.
0
kablelvuku
(11.08.21)
Geçici çözüm, bütün şartelleri indirin. Ana şarteli önce kaldırın ve devamında sırasıyla geri kalan şartelleri kaldırın. Hangisinde sıkıntı varsa onu kaldırdığınızda ana şartel tekrar atacaktır. Böylece sadece onu kapatıp gerisini açık bırakarak kullanabilirsiniz.

Son olarak elektrikle uğraşıyorsunuz önleminizi alın pls.
0
zoque
(11.08.21)
evdeki butun sigortalari kapatin. evin ana salteri hala acilmiyorsa sigortaBozulmustur elektrikci cagirin degisir onu.

eger ana salter aciliyorsa evdekilerden biridir. sirayla acip hangisinin attirdigini bulun.

sonra o sigortanin kontrol ettigi odalardaki / prizlerdeki butun cihazlari sökün fişten.

o sigorta hala sorun yaratiyorsa, onun degismesi gerekiyordur. fisleri söktükten sonra sorun cozuluyorsa o cihazlardan biri problemlidir, teker teker takip hangisinin sorun yarattigini bulabilirsiniz.
0
robokot
(11.08.21)
(bkz: kaçak akım rölesi) problem burada olabilir anında tekrar attığına göre. Prizlerdeki tüm fişleri çıkarıp tek tek deneyip sorunlu cihazı ya da prizi bulabilirsiniz.

Bu arada (bkz: şalter)
0
orient blue
(11.08.21)
(3)

Erkek Çorap Önerisi

myopati multi minicore
Uzun zamandır, kaliteli boğazlı çoraptan mahrum kaldım. Klasik ve kalite çorap önerileri atın üzerime, az terleten ayağı rahatsız etmeyen neyi tecrübe ettiyseniz faydalanıyım.
Uzun zamandır, kaliteli boğazlı çoraptan mahrum kaldım. Klasik ve kalite çorap önerileri atın üzerime, az terleten ayağı rahatsız etmeyen neyi tecrübe ettiyseniz faydalanıyım.
0
myopati multi minicore
(10.08.21)
senin ihtiyacın bambu çorap. gerçek bambu olsun ama.


www.amazon.com.tr
0
reanarchy
(10.08.21)
Marks and Spencer coraplari; dizaynlari da oldukça iyi.
0
logisticsmanager
(10.08.21)
çare decathlon. f/p olarak daha iyisi yok.
0
zikardo
(10.08.21)
(10)

Köpeğim ağlayarak uyanıyor

logisticsmanager
Ne olduğunu anlamadık. İlk başta ses çıkardı salondan ağlama tarzi gittik baktik. Sonra 15 dk sonra tekrar yapti. Ikisinde de ses cikardiktan sonra normal gözüküyordu ama koltukta yatarken yatağına gecti ikisinde de.Sonra bizim odaya geldi. Yerde yatıyor gene bi 5-10 dk yatiyor tam uykuya dalacagiz
Ne olduğunu anlamadık. İlk başta ses çıkardı salondan ağlama tarzi gittik baktik. Sonra 15 dk sonra tekrar yapti. Ikisinde de ses cikardiktan sonra normal gözüküyordu ama koltukta yatarken yatağına gecti ikisinde de.

Sonra bizim odaya geldi. Yerde yatıyor gene bi 5-10 dk yatiyor tam uykuya dalacagiz gene bir anda aglar sekilde basladi hareket etmeye, bu sefer tam o haldeyken yakaladik böyle havliyor ama normal havlama degil, hareket ediyor vs. Sonra durdu.

Disari cikarttim acaba ishal vs artık birşeyi mi var diye ama yok rahatca disari cikti. Simdi misal ayakta bir sikintisi olmadan oturuyor.

Sabah veterineri arayacagiz ama gece gece dertlendik.
0
logisticsmanager
(09.08.21)
uyuyorsa ruya / kabus goruyordur, kedi kopek hepsi yapiyor. birden ve sık olması ilginc ama.
0
robokot
(09.08.21)
Su ana kadar 3. Kez oldu. Misal su an yatiyor ama uyumuyor. Normal sakince yatiyor. Aglama yok sizlanma yok. Uyumadi daha başında bekliyorum. Sağına soluna dokunuyorum ama rahatsiz eden bir nokta yok.
0
🌸logisticsmanager
(09.08.21)
Evet şimdi yaklaşık 30dk yattiktan sonra bir anda gene kalkti. Gene biraz ses cikardi. Gene kalkti yatagina gitti. Orada bir sağa bir sola döndü. şimdi normal gene.
0
🌸logisticsmanager
(09.08.21)
Sıcaklarda çok kabus görüyor tatlışkolar. Ondan olabilir.
0
wild honey suckle
(09.08.21)
Yok bir sıkıntısı var kesin. Uyumuyorken de iki kere oldu. Havliyor, alt bölgesini yerde tutuyor bir saga bir sola dönüyor. Iste ilk defa 6'dan 8e kadar bacağımın üstünde uyudu az önce bir 10 saniye kadar tekrar agladi simdi gene normal. 19 dakika sonra veterineri arayacagiz bakalim.
0
🌸logisticsmanager
(09.08.21)
bir yerine ağrı giriyor olabilir, sancısı olabilir.

alt bölgeyi yerde tutuyor dediğiniz için aklıma sıcak hava + klima (varsa tabii) ikilisi sonucu idrar yolu enfeksiyonu, sistit tarzı bir şey geldi.

ishal değil demişsiniz ama çiş yapmasında bir sıkıntı var mı?
0
blatta hiberna
(09.08.21)
Üzüldüm sabah sabah bir gelişme olursa yazar mısınız ?
0
fıytfıyt
(09.08.21)
Köpeğim reaktif olduğu icin video yolladım veterinere videolari baktığında acil durum olmadigini tahminen gaz sebebi ile böyle bir sorun yasadigini söyledi (iki gündür çok ot yiyordu, dun aksam da kakasi böyle bir parca halinde ishale yakin gibi yumusak çıkmıştı). Bloat olabilir mi diye korkmustuk ama olsa su ana kadar ölürdü zaten dedi nefes alamazdi, bizimkisi az önce ayaktaydi benle beraber disari cikacak sanip atladi falan. Ki sancilari da 15-20 saniyeden 5-6 saniyeye düştü. Sabah 6dan 8e kadar bacagimin üstünde yatti bol bol gaz cikardi onun etkisi diyoruz.
Neyse bugün gene devam ederse yarina randevu verecek veteriner. Birşey olursa zaten gece artik sos veteriner yapacagiz.

Ne zormus vallaha hanimla 2 saat uyuduk endiseden, bebek gibi basindaydik sabah 3ten beri.
0
🌸logisticsmanager
(09.08.21)
sabah akşam iki ercefuryl'le toparlanır hemen.
veterineriniz bir şey vermedi mi?

klimanız varsa direkt yere değil, tavana ya da karşıya üfleyecek şekilde ayarlayın, bir de yıkanıyor ya da denize falan giriyorsa ıslak bırakmayın.
üşüttü bir şekilde demek ki.

geçmiş olsun.
0
blatta hiberna
(09.08.21)
@blatta ilac değil de doğal destekleyici haplardan verdi. Ismi ultradiar, aciklamasi;
"Yaban mersini tozu, keçiboynuzu, montmorillonit ve aktif kömürün kombinasyonu, gazları, sıvıları ve toksinleri büyük bir emme ve emme gücüne sahiptir. Ayrıca bağırsak mukozasını kaplayan bir film oluşmasını sağlar. Laktik ferment hidrolizatı ve bira mayası, yerel doğal savunmaları uyarır ve bağırsak florasını güçlendirmeye yardımcı olarak fırsatçı bakterilerin etkisini azaltmaya yardımcı olur."

Yok bizimkisi reaktif olduğu için mama ile beraber ödül de çok veriyoruz (tavuk sosis, peynir, dana ciğerinden ödül vs). Tahminen midesi bozuldu. Son günlerde islandi ama her islandigi zaman iyice kuruladim eve geldiginde. Klima zaten yok.
0
🌸logisticsmanager
(09.08.21)
(9)

koşunun aslında zararlı olduğu muhabbeti

tepedeki psychedelic adam
ne kadar doğru? dize çok yük biniyormuş her adımda vs. gibi laflar döner arada, bu aralar duruldu sanki gerçi. belki çok şişman kişiler için geçerlidir ama standart bi insan için bir zararı yoktur düşünüyorum. ben ne şişman ne de zayıfım ama spor filan da yapmıyorum, 1.5 senedir de evden çalışıyorum
ne kadar doğru? dize çok yük biniyormuş her adımda vs. gibi laflar döner arada, bu aralar duruldu sanki gerçi. belki çok şişman kişiler için geçerlidir ama standart bi insan için bir zararı yoktur düşünüyorum. ben ne şişman ne de zayıfım ama spor filan da yapmıyorum, 1.5 senedir de evden çalışıyorum. arada bi koşayım diyorum, bunun bi zararı olmaz herhalde? en azından hiçbi şey yapmamaktan iyidir.

ayrıca bonus olarak pahalı olmayan, tipi önemsiz, koşmak için kullanılacak ayakkabı tavsiyesi de alabilirim.
0
tepedeki psychedelic adam
(08.08.21)
şimdi evrimsel olarak biz insanlar koşmaktan ziyade uzun mesafeleri yavaş ama etkili bir biçimde kat edecek şekilde gelişmişiz. o yüzden zararlı olması olası belirli şartlarda.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(08.08.21)
Her spor zararlıdır ama spor yapmamak daha zararlıdır. Koşunun da kendine özgü zararları vardır; misal attığın her deperda yerden gelen stres dizine biner bu bir zarardır ama kardiyo kapasiten artar bu bir kardır. Yerden gelen enerjiyi absorbe eden bi ayakkabı kullanırsan bu zarar aza iner ama kardiyo kapasiten yine yüksek olur, gördüğün gibi karlılık bir adım önde hep doğru adımları atarsan.
0
Zaman Tamircisi
(08.08.21)
Ben şahsen spor yaparken müsabık bir sporcu olmaya niyetim olmadığı için riskli olduğu tartışma konusu olan her hareketten uzak duruyorum (deadlift, lat pulldown, vs).

Kondisyon ve yağ yakımı için benim tecrübem en güzeli uzay bisikleti.Ancak sporu evde yaptığın için ben olsam koşu yerine hit cardio yaparım, yada koşmak istiyorsam yine hit cardio şeklinde yapıp maks 15-20 dk koşarım.

Ben koşacağım diyorsanda yıllardır decathlon belediyesinin dağıttı gri koşu ayakkabısı var. Fiyat performansı daha iyi ayakkabı bulamazsın.
0
srjkvon
(09.08.21)
Boş iş. Koşmak "günde 500 mekik çekin, 10 litre su için" gibi saçma sapan bir öneri değil ki, insanlar binlerce yıldır koşuyor.

Ben 25 yıldır koşuyorum, koşmaya devam edeceğim. Kimin ne dediği umrumda değil.
0
hayirsiz
(09.08.21)
Koşudan bir şey olmaz ama zıplama dizleri mahvediyor. NBA oyuncularının çoğunda diz sorunu var.
0
OrangeYellow
(09.08.21)
journals.lww.com

Bilimsel olarak tam tersi söylenmiş.

www.ncbi.nlm.nih.gov

Yalnız kilolu insanın koşması sıkıntı. Hatta yürümesi bile eklemlere ciddi yukken koşması tehlikeli. Bu sebepten kilo vermeye çalışan birisi kosmamali, max yürümeli hatta aksine agirlik antrenmani yapmali.
www.functionalaf.com.au

Ama normal fizikte biri doğru koşarsa (yanlış koşmak zararlı olan şeylerden biri) aksine yararı var.
0
logisticsmanager
(09.08.21)
Futbolcular hep kalp sorunu yasiyor.
Kosunun da bir limiti yok ki, 160km kosan da var 3km kosan da kostum sayiyor.

Askerde sona dogru agzimiza kan tadi gelirdi, vucut kosmaya cok da bayilmiyor bence.
0
divit
(09.08.21)
koşaracak kazanacaklarınız, koşmayarak kaybedeceklerinizden daha büyük. mümkün olduğunca yumuşak zeminlerde koşun, dizinize de bir şey olmaz.
0
co2s2
(09.08.21)
Her türlü aktivite vücudu bir şekilde yıpratır. Vücudu toparlayacak rehab programına azami dikkat edersen en az maliyetle en fazla faydayı sağlayabilirsin. Ama koşu tek başına biraz tek düze kalacaktır. Kuvvet antrenmanları da eklemekte fayda var. Bu hem sakatlık riskini hem de aktivite kaynaklı yıpranmayı azaltabilir.
0
arnold schwarzeneger
(09.08.21)
(10)

Kilo koruma taktikleri

basubadelmevt
Bazı insanlar yapı gereği daha kolay kilo alabiliyor. Önceden fazla kiloya sahip olup daha sonra veren ve korumayı başaranlar var mı içimizde? Koruma için taktikleriniz neler? Bazı zamanlar sosyallik vs sebebiyle ipin ucu kaçabiliyor, bu durumdaki taktiklerinizi merak ettim daha çok. Çözümün az yeme
Bazı insanlar yapı gereği daha kolay kilo alabiliyor. Önceden fazla kiloya sahip olup daha sonra veren ve korumayı başaranlar var mı içimizde? Koruma için taktikleriniz neler? Bazı zamanlar sosyallik vs sebebiyle ipin ucu kaçabiliyor, bu durumdaki taktiklerinizi merak ettim daha çok. Çözümün az yemek olduğunu biliyorum. Kronik şişkolar,kilo verip alanlarda olumsuz örnekler bakımından tavsiye verebilir.
0
basubadelmevt
(08.08.21)
çözümü biliyomuşsun işte; az yemek yess xd dışarıda çok yediğim günün ertesi günü ekstra dikkat ediyorum. Bazne evdeyken canım tatlı istiyo, "şuan çok gereksiz, bu hakkımı dışarı çıktığımda daha keyifle kullanım" diyerek yemiyorum. Taktik maktik yok bam bam bam özetle
0
abuzer
(08.08.21)
Sürdürülebilir beslenme şekli ve sürdürülebilir spor. Ömür boyu. Yani 6 ay diyet ve spor yapıp, zayıflayınca eski beslenme şekline ve hareketsizliğe dönmek bir seçenek dahi olmamalı. Ucu kaçmadan dengelenebilir ancak.

Şurada da benim kilo alıp, verme öyküm;

eksisozluk.com
0
the she ronin
(08.08.21)
Evde veya iş yerinde sağladığı kontrolü sosyalleşirken neden sağlayamaz ki insan? Cevap, kendimde gördüğüm ve herkeste olabileceğini düşündüğüm şey: evde veya iş yerinde belli bir savunma mekanizması oluşturup ona alışıyoruz ama toplum içinde ev veya iş dışı bir durumdayken her şey daha değişken ve biz daha fazla korunma ihtiyacı hissedebiliyoruz, önemli bir kısmımız da güç ihtiyacını "yemek yersen güçlü olursun/büyürsün" (büyümek=güçlenmek diktesi) telkinleri sebebiyle yemekten çıkarmaya çalışıyoruz. Mesela yakın arkadaşımızla dertleşirken yardırıyoruz pastayı böreği gömüyoruz veya çoğunu tanımadığımız (ya da güvenmediğimiz diyelim) insanların oluşturduğu yerde içgüdüsel olarak daha gergin, daha politik, daha savunmacı hissedebiliyoruz ve bu bizi yemeye itebilşyor, yeme konusunda kontrol mekanizmamız iptal olabiliyor dışarıda.

Bu bir çözüm çeşidi olabilir.

Yedikten sonraki günlerde oruç veya uzun süreli aralıklı oruç iyi gelebilir. Suyu daha çok içip biraz daha yürüyüş yapmak, gıdanın kalorisini (un ve şeker anlamında) azaltıp proteine ve sağlıklı yağa azcık daha fazla yer vermek ve dünkünden az miktarda yemek motive edebilir. Sadece yeme veya sporla değil biraz da içten ittirecek motivasyon bulmak iyi olur, mesela "haah, bir sonraki şaşırtma öğünüm 2 hafta sonra olsun" veya "oo iyi yedik şimdi bağırsakları biraz destekleyelim" denebilir, değer verilen şey her neyse ona göre seçilir yani cümleler. Filan.
0
1bir1bir1
(08.08.21)
Kalori takibi.
Her gün kalori takip ederseniz bir gün fazla alip ertesi gün az alarak bunu uzun dönemde sabit tutabilirsiniz.
0
logisticsmanager
(08.08.21)
Sağlıklı beslenme, sporun ve hareketliliğin gerekliliği hk bilgi sahibi olunca hayatımı da o yönde düzenledim. Kendimi sağlıklı besleneceğim diye kasmıyorum ama hergün hergün zararlı ama lezzetli şeyler yemiyorum. Aslında lezzetli şeyler sağlıksız gibi bir algı var ama bu doğru değil. Mesela tatlı isteğimi iki dilin m kızarmış ekmek, 1 tatlı kaşığı bal ve kaymakla gideriyorum ve gayet lezzetli oluyor.
0
rapisa
(08.08.21)
Diyetin de sporun da sürdürebileceğin cinsten olsun.
0
arnold schwarzeneger
(09.08.21)
Hızlıca telafi. İpin ucu herkeste kaçıyor, ama bu sürecin uzun sürmemesi, düzgün beslenmeye hızlıca geri dönebilmek. Farkı yaratan şey tam olarak bu. Bi görsel vardı baktım ama bulamadım, özetle şöyle bi şey: haftada 1 taşkınlık yaparsan fit olursun, haftada 3 yaparsan şişman olursun. Basit aslında.

Bi de fit insanlar her yere yürüyolar yaa. Aşırı aktifler. Herhangi bi yere yürüyerek ulaşabiliyolarsa yürümeyi tercih ediyolar.

Bunları zamanında 20 kilo verip bunu 10 yıl korumayı başarmış biri olarak söylüyorum bu arada. Pandeminin ilk 6 ayında sağlık sorunlarının da etkisiyle 20sini de geri aldım ama şimdi yine verdim, ve ben de her yere yürüyorum ve ipin ucu max 3 gün kaçıyor, 4. gün ardımı topluyorum, bi süre bozmuyorum. Sağlıksız şeyler de eskisi kadar ilgimi çekmiyor zaten artık.
0
galileo figaro magnifico o o o o
(09.08.21)
Sürdürülebilir spor +1

Beslemenizdeki bağımlılık yaratan şeylerden kurtulabilirsiniz. Bunun dışında canım çok abur cubur veya karbonhidratlı şey çektiğinde bunu yalnızca bir öğünümde yiyorum. Örneğin sabah simit veya ekmek yiyerek kaçamak yapmışsam akşam yemekte bunu dengeliyorum. Veya canım kola içmek istediğinde sabah ona göre besleniyorum. Tabii her gün böyle kaçamaklar yapmıyorum. O da önemli. Bir de nadiren bir günümü canımın çektiği şeyleri yemeye ayırıyorum. İşte spor ve beslenme benim için o zaman sürdürülebilir oluyor.
0
ruhen hastayim ben
(09.08.21)
sezgisel beslenme (bkz: intuitive eating) konusunu bir araştırmanızı öneririm.

konu ile ilgili cok türkçe kaynak yok ama şu kitabı edinebilirsiniz: www.dr.com.tr

Aslında beslenme kounsunda ne kadar büyük bir balonun içinde olduğumuzu, ne kadar yanlış yönlendirildiğimizi anlayacaksınız. Sezgisel beslenmenin özeti şunun gibi aslında: İyi ya da kötü yiyecek yoktur. Önemli olan aslında ilk doğduğunuz anda içgüdüsel olarak sahip olduğunuz, bedeninizin gerçekten hangi gıdaya ne kadar ihtiyacı olduğunu sezgisel biçimde anladığınızı bilmeniz.

Sezgisel beslenme konusuna biraz eğilince, az yemek çok yemek, çok yemeyi telafi etmek, kötü yiyecek iyi yiyecek, kalori takibi, detoks vs gibi şeyler aklınızdan bile geçmiyor aslında. Tam aksine bunları düşündükçe aslında eninde sonunda hezeyana uğrama ihtimalinin çok daha yüksek olduğunu anlıyorsunuz.

Bir araştırmanızı tavsiye ederim :)
0
patlamis misir
(09.08.21)
Genetik eğilim + hastalıkların varsa her zaman kilo bi adım önde olur. Arada mutlaka ekstra spor, ekstra diyet, ekstra minik minik cerrahi dokunuşlar şart.
Yaş da ilerliyor. Bi Ajda Pekkan kolay yetişmiyor
0
photo85
(09.08.21)
(7)

Çocukluğunuzda aileniz evde sigara içer miydi? Şimdiki sağlık durumunuz?

la lykia
Ara sıra veya misafir gelince içilen sigaradan bahsetmiyorum.Baya 12 ay, kışın camlar kapalıyken dahi, salonda sürekli içilen tiryakilik seviyesinde sigarayı kastediyorum.İçildiyse kaç yıl boyunca pasif içici olarak yaşadınız ve yaşınız kaç?Şu an astım, alerji, farenjit vb. bir sağlık sorununuz var
Ara sıra veya misafir gelince içilen sigaradan bahsetmiyorum.

Baya 12 ay, kışın camlar kapalıyken dahi, salonda sürekli içilen tiryakilik seviyesinde sigarayı kastediyorum.

İçildiyse kaç yıl boyunca pasif içici olarak yaşadınız ve yaşınız kaç?

Şu an astım, alerji, farenjit vb. bir sağlık sorununuz var mı?
0
la lykia
(08.08.21)
Astım yok, farenjit var mı bilmiyorum, evet ailem çok uzun süre evde sigara içtiler, ben 17 yaşımda üniversite okumaya gittim anca o zaman kurtuldum o döngüden. Fakat 23 yaşımda sigaraya başladım ve yaklaşık 10 yıl sigara içtim. O kadar içmişim veya evveliyatının etkisi o kadar ciddiymiş ki, sigara günde 1.5 paketi geçince akciğerlerim fena ağrıyordu. Şarkı söyleyemez hale gelince (sesim kontrolümden çıkınca yani) bırakmaya karar verdim.

Bence sadece astım alerji farenjit değil asıl başka sorunlara da sebep oluyor. Mesela bağımlılık gelişiyor insanda. Duman da olsa etkiliyor çünkü, yoğun pasif içicilik oluyor. Bir de mesela yetişkinliğe doğru giderken (23 yaşımdan bahsediyorum) ciddi bir sorunla karşılaştığımda kendimi ispat etme derdine düşmüşüm bilinç dışı olarak. Ve yine bilinç dışı bir şekilde sigaraya yapıştım. Hatırlıyorum, o kadar salakça bir bahanem vardı ki içmek için. Halbuki asıl problem anne babaların sigara içmesinin, gençlerin gözünde güç veya yetişkinlik/özgürlük ifadesi olması. Yani manevi zararı bedensel zararından da büyük demeye çalışıyorum.
0
1bir1bir1
(08.08.21)
çocukluktan üniversiteye gitmek için evden ayrılana kadar, sağlık sorunu oluşturmadı ama oluşturabilirdi de o derece, gece dumandan uyuyamadığımı uyandığımı vs hatırlıyorum, sigara içenler ne kadar rahatsızlık verdiklerinin farkında değiller
0
freebird5406_2
(08.08.21)
Kelimesinden noktasına verdiği sayılara kadar +1 @adse
0
fıytfıyt
(08.08.21)
bebekken bile içilirmiş +1
80'lerin ikinci yarısı, 90'lar böyleydi. Hastane koridorları, şehirlerarası otobüsler falan her yer leş gibi sigara dumanıydı. Evde de balkona çıkayım, camı açıp mutfakta içeyim yoktu. Salondaki sehpada "misafir sigaraları" olurdu.
18 yaşıma kadar pasif içici olarak yaşadım, sonra ben de sigara içmeye başladım. 31-32 yaşımda bıraktım, 6-7 yıl oluyor.

Astımım yok, farenjitim yok, sigaraya bağlayabileceğim bir alerjim de yok.
0
kobuzchu kiz
(08.08.21)
Evin içinde asla içilmedi. Babam hep balkona çıkıp içerdi. Başka bir evdeysek balkon yoksa dışarı çıkardı.

Şimdi bayağı azalttı umarım bitirecek komple ^^


Sağlık durumum fena değil. Parol'ün ne olduğunu bile 18 yaşında falan öğrendim o derece uzağım sağlık problemlerine.
0
aguen
(08.08.21)
Ben 24 yasima gelene kadar aktif icicilerdi. Sonra biraktilar tekrar basladilar derken 1.5-2 senedir hic icmiyorlar.

Sağlık durumumda hiçbir sorun yok.
0
logisticsmanager
(08.08.21)
herhangi bir saglik problemim yok, olsa haberim olurdu.

kendimi bildim bileli icerler. ben de anadan babadan gordugum icin lisede tek tuk baslayip 13 sene falan ictim yani. simdi arada bir 6 ay kadar tokezlememi saymazsan 7 senedir icmiyorum. babam da birakti, annem devam.
0
chezidek
(08.08.21)
(5)

home office çalışma

super gazi
selamlar!herkese mutlu pazarlar..home office çalışmak..insanın kulağına oldukça hoş geliyor,işe gitmeden evinden,kafe'den,lokanta'dan yada internetin olduğu yerden bilgisayarınla iş yapmak.böyle bir iş yapmak istiyorum,bu mümkün müdür?..hayatımda büro,ofis,şirket vb işyerlerinde hiç çalışmadım böyle
selamlar!herkese mutlu pazarlar..home office çalışmak..insanın kulağına oldukça hoş geliyor,işe gitmeden evinden,kafe'den,lokanta'dan yada internetin olduğu yerden bilgisayarınla iş yapmak.böyle bir iş yapmak istiyorum,bu mümkün müdür?..hayatımda büro,ofis,şirket vb işyerlerinde hiç çalışmadım böyle ortamları hiç bilmem..yani böyle bir iş için başvuru yapabilir miyim?..ayrıca bu şekilde çalışan kişiler home office olayının artıları ve eksileri nelerdir..avantajı dezavantajlarından fazla mıdır?.böyle çalışmak istesek nereden ve nasıl başvuru yapabiliriz?..bu işe çok talep var mı?
0
super gazi
(08.08.21)
soruyu cozemedim; sizin bir mesleginiz yok ve boyle bir is mi ariyorsunuz? home office olan bir suru is turu var. ne mezunu oldugunuzu vs soylerseniz daha net bir cevap verilebilir.

avantaj ve dezavantajlari kisiden kisiye degisir ama tedarik zincirinde calisan biri olarak;
avantajlari; sessiz sakin is yapmak istediginde daha rahat
eh evde olmanin verdigi rahatlik var. ogle aralari bizde 2 saat, ben spora gidiyorum.
benim mesafem kisa da olsa gunde 30-35dk yoldan kazaniyorum.

dezavantaj; calisanlar ile olan iletisim cok dusuyor. malesef teams uzerinden falan toplanti yapmak ile karsilikli konusmak ayni degil.
acil bir konuda falan herkesi topla, toplanti yap falan ofiste olmaya oranla cok daha zor. ofiste 2dk 3-4 kisi toplayip konusurken simdi herkesin takvimlerine bakip bilmem kac saat sonraya 15dk koymaya calisiyor insan.
eh evde oturdukca sikilinabiliyor. ofisteki iki dk goygoylar ozleniyor.
calisma saatleri karisiyor. aman iki dk yapivereyim denilen cok sey oluyor. o limiti iyi ayarlamak lazim.
0
logisticsmanager
(08.08.21)
o kadar çok genel bir soru sormuşsun ki sadece, avantajlarını dezavantajlarını söyleyebilirim.

avantajları
evden çalışıyorsun, işe gitme derdin yok, toplu taşıma vs uğraşmıyorsun, istersen yazlığına git ordan çalış, istersen kafeye git dicem ama kafelerde çok olmuyor, bi kere denedim arkama ergen tayfası oturdu a.. koyayım g.. koyayım diye bütün gün küfürlü konuştular toplantılara giremedim.
sessiz sakin ortam,
kendine vakit yaratıp kişisel işlerini halledebiliyorsun

dezavantajları
insan çalışıyor olsa da sosyalleşmek ister, ben iş arkadaşlarımla vakit geçirmeyi severim boş yaparız arada bu ortadan kalkıyor, bu tarz ortamları sevmiyosan dezavantaj olmayabilir.
bazı şirketler yemek parası ödemeyi bırakıyorlar bu masraflar sana kalıyor, elektrik vs kullanımı da artıyor doğal olarak.
eğer hep evden çalışıcaksan kendi evinden soğuyorsun bi yerden sonra yataktan kalkıyorsun bilgisayarın başına ordan kalkıyorsun yatağa, sıkıyor bi yerden sonra.
0
nahtoderfahrung
(08.08.21)
hiç iş tecrübesi olmayan birinin remote iş bulabileceğini sanmıyorum.
0
benaslinda
(08.08.21)
dropshipping yapabilirsin.
0
oldtimer
(08.08.21)
Egitimi iyi olmayan vasfı olmayan birine home office iş vermezler. Mesela veri analizi konusunda uzmansınız veya sap konusunda iyisinizdir o zaman home office seçeneginiz olabilir.
0
limonlu eksi
(08.08.21)
(11)

Sürekli ex'lerinden bahseden sevgili

şarkı güzel ama ingilicce
Selam herkese.içinde küfür olmadığı halde küfür gerekçesiyle silinen duyurumu tekrar paylaşıyorum. Başlıkta da belirttiğim gibi, erkek arkadaşımın eski sevgililerinden, takılmalarından, uzunlu kısalı maceralarından çok sık bahsetmesinden şikayetçiyim.Şu şekilde oluyor, eski günlerinden alakasız bir
Selam herkese.
içinde küfür olmadığı halde küfür gerekçesiyle silinen duyurumu tekrar paylaşıyorum.

Başlıkta da belirttiğim gibi, erkek arkadaşımın eski sevgililerinden, takılmalarından, uzunlu kısalı maceralarından çok sık bahsetmesinden şikayetçiyim.
Şu şekilde oluyor, eski günlerinden alakasız bir şey anlatıyor mesela "o dönemde de bir gönül meselem var, moralim bozuk", "e tabi o zamanlar hızlı zamanlarım", "bir ara şuraya çok sık giderdim, bir kız arkadaşım vardı oralıydı" tarzında, hikayelerin içine serpiştirilmiş detaylarda geçiyor. Ben bazen üstünde durmuyorum, bazen kurcalayabiliyorum özellikle de çapkınlık, aldatma, ayrıl-barış durumları varsa öyküde. Sonra da tadım kaçıyor. Bazen de "eehh ama artık, senin eskileri mi dinleyeceğim ben sürekli" diyorum.
Yaşanmışlıkları tabii ki olacak ama bu kadar bahsettiğine göre aklından çıkmıyorlarmış gibi geliyor. Bu düşüncemi kendisine söylediğimde kabul etmiyor elbette. Biraz da melankolik bir tip olduğu için içip efkarlandığında falan kafamda deli sorular oluşmaya başlıyor, keyfim kaçıyor.
Bir insan niye böyle yapar? Siz de yapıyor musunuz, size yapıldı mı? Farklı görüşler almak istedim. Sağolun şimdiden.
* Kendisi 40 yaşında erkek bu arada.
0
şarkı güzel ama ingilicce
(08.08.21)
yapılmaz yapmamalı. ben olsam uyarırım ısrarla yapıyorsa da ilişkimi keserim. normal değil bu. nezaketen bahsetmemesi gerekir.
0
jelly bear
(08.08.21)
Asla. Ben eşime çok sormadigi sürece herhangi birşeyi anlatmadım. Iki tane kötü iliskiden örnek verdim o kadar.
Yapilmamali. Aklı başında yetiskin insan yapmamali
0
logisticsmanager
(08.08.21)
büyüyememiş.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(08.08.21)
beni tefe koyarlar ama ben burda acaba içip efkarlanınca eskileri mi özlüyor gibi bir durum hissetmiyorum. bazen bir konuyu anlatacaksın mesela yanında eski sevgilinle gitmişsin falan, ondan bahsetmeden nasıl anlatacaksın? yanımda mahmut vardı mı desin? hikayeye bütünlük katmaya çalışıyor da olabilir. olayları, anıları o anıda olan insanlarla birlikte hatırlar insan.

he ama bu durumdan rahatsızlığını dile getirdiysen yapılmaması lazım. o ayrı.
0
my leave requests
(08.08.21)
Buyuyememis, ozguvensiz.
40 yaşından sonra da değişmez kolay kolay.

Açık açık söyle ya da bir gün sen de anlat.
Ahmet vardı, çok seviyordum, ama başkalarıyla dik görüşüyordu, sonra ona olan bagliligim azaldı ve aynı zamanda osmanla görüşmeye başladım de. Sonra da terk ettim ikisini de diye anlat.
Rahatsız olursa sen ne anlatıyorsun bana de.
0
kisa
(08.08.21)
buyuyememis, ozguvensiz +1. ben olsam canimi sıkmasına daha fazla izin vermezdim.
0
in vino veritas
(08.08.21)
Gereksiz. Yapmam, yapılmasına tahammül etmem.

"Bu bilgi günlük hayatta ne işimize yaricak hocam" de
0
abuzer
(08.08.21)
Valla rahatsız olduğunu belirtmene rağmen hala devam ediyorsa sıkıntı. Hani bazen insan boş bulunup bişeyler söyler ya da gereksiz ayrıntılara falan girer normaldir ancak karşındaki kişi eğer o ayrıntılardan rahatsız olduğunu söylerse de bu sefer biraz dikkatli olmaya çalışırsın. Dikkatli olmuyorsan/olamıyorsan ya karsinin dediğini pek sallamıyorsundur ya da o özellik senin artık karakterin gibi bişey olmuştur ve değiştiremiyorsundur. Her iki durum da sıkıntılı gibi.
0
j r r tolkien hayrani
(08.08.21)
Berbatbombos bi insan surekli eski anilari anlatmak zaten rezalet

kova burcu erkegi mi acaba ya :d duygusuz biriyse umrunda olmadan anlatiyordur ama cok bos insan imaji vermis hizli zamanlari falan filan iyk
0
ala09
(08.08.21)
ben de yeni insanlara eskiden yaptığım şeyleri, gittiğim gezdiğim yerleri anlatırım ama çok çok gerekli değilse eski sevgili muhabbetlerini anlatmam hiç. "bir ara şuraya çok sık giderdim, denizi çok güzel" şeklinde değiştiririm. ne diye durup dururken eskiyi karıştırayım şimdi. geçmiş, bitmiş, geçmiş.

bana biraz eskiyi özlüyor, şu andaki durumundan mutsuz ve ben zamanında çok piçtim ayakları yapıyor gibi geldi. orta yaş bunalımı.
0
chezidek
(09.08.21)
Biz de eşimle sohbet ederken bazen ben bazen o "bi flörtümle gitmiştik oraya" gibi kırıntılar geçiyor cümlede hatta bazen "o değil de şununla mı gitmiştik acaba" dediğinde ben "tabi o zamanlar hızlı zamanların" diye takılıyorum, gülüyoruz.

Ama sürekli sürekli böyle eskileri yad etmiyor, öyle olsa ben de rahatsız olurum. Bu detaylara ihtiyacım olmadığını, rahatsız olduğumu söylerim. Sizinki biraz ezikliğinden yapıyor gibi geldi kusura bakmayın. Konuşun, düzgünce uyarın, hala devam ediyorsa daha kapsamlı aksiyonlar alabilirsiniz.
0
chicha_v2
(10.08.21)
(4)

Hangi yatırım

jorah the andal
Arkadaşlar selam, yatırımlarınızı bu sıralar nelere yapıyorsunuz ? sepet yapmak her zaman en mantıklı tercih mi oluyor ? maaştan kalanı ne yapalım
Arkadaşlar selam, yatırımlarınızı bu sıralar nelere yapıyorsunuz ? sepet yapmak her zaman en mantıklı tercih mi oluyor ? maaştan kalanı ne yapalım
0
jorah the andal
(08.08.21)
Faiz oranları düşene kadar faize yatırım yapmaya devam. ytd
0
kanlakarisikyagmur
(08.08.21)
Fenerbahçe coin.
Ytd.
0
neymis
(08.08.21)
world index etf aliyorum.
0
logisticsmanager
(08.08.21)
Sepet yapmak genelde daha mantikli ama sepeti senin yapmaman lazim. Yukarida yazildigi gibi VTI olur, SPY olur bunlar otomatik bir sekilde endeksleri takip eden fonlar. Benim tercihim QQQ etf yani teknoloji agirlikli Nasdaq100 endeksi.
0
hot potato
(08.08.21)
(25)

araba almak mantıksız mı?

anneboleyn
daha önce araba kullanma tecrübem yok, bu aralar araba almaya niyetlendim. biraz peşinat biriktirip üstüne kredi çekerek almak istiyorum. 2.el 100 bin civarı bir şey almayı düşünüyorum. ama ailem hiç desteklemiyor, alma masrafı çok fazla, hem kredi hem araba masrafına sokma kendini diyor. şu an her
daha önce araba kullanma tecrübem yok, bu aralar araba almaya niyetlendim. biraz peşinat biriktirip üstüne kredi çekerek almak istiyorum. 2.el 100 bin civarı bir şey almayı düşünüyorum. ama ailem hiç desteklemiyor, alma masrafı çok fazla, hem kredi hem araba masrafına sokma kendini diyor. şu an her yere taksiyle gidiyorum(korona nedeniyle) böyle daha uyguna geliyordur araba sırf masraf diyorlar. gerçekten saçma mı sizce? o kadar külfetli bir şey mi?

gelirim 10k, ailemle yaşıyorum, düzenli bir masrafım yok.
0
anneboleyn
(08.08.21)
Araban yokken arabasızlığın nasıl bir şey olduğunu anlamıyorsun. Araba özgürlüktür. Hem maaşın da iyiymiş, çok zorlanacağını sanmam
0
birmilyonunvarmi
(08.08.21)
kredi faizleri çok yüksek. hazır paran olsaydı al derdim.
0
xrated
(08.08.21)
@xrated ben de ondan çekiniyorum. bir yandan tamamını biriktirip alayım desem araba fiyatları uçuyor yetişemiyoruz. şu haliyle de çok balon gerçi ama düşeceğine inanmıyorum piyasanın
0
🌸anneboleyn
(08.08.21)
Araba sahibi olmanın verdiği özgürlükle bir yere taksiyle gitmeyi kıyaslamak çok tuhaf geliyor. Bu araba alma ne gerek var zaten evinin önünden otobüs geçiyor, taksi kullanıyorsun, işe servisle gidiyorsun diyen tipler hiç bitmez.

Bence alın ama 100k'ya iyi araba kalmadı, peşinat varsa 130-140'a çıkarak alın. Parayı da bir şeye bağlamış olursunuz, tr'de araba pek değer kaybetmiyor enflasyona karşı paranın değeri bir şekilde korunmuş oluyor.
0
signore
(08.08.21)
Ben de benzer kararsızlık içindeyim ama ben araba sürmeyi de sevmiyorum. Bu yüzden ehliyet almakla bile uğraşmadım. Sanırım alsam da arabasını kullanacak biri olursa yine başkasının arabasına binmeyi tercih edeceğim.

Sadece kültürel olarak bir zorunluluk gibi, hani hayattaki achievementlerden biri gibi bakılıyor, o yüzden alırım alırsam, bunu da yapmak bana komik geliyor.
0
eksisozlukokuryazari
(08.08.21)
ben çok istiyorum, hiç taksiyle aynı şey gibi gelmiyor ama ailemin fikri bu yönde :( biraz daha para biriktirip bütçeyi yükseltebilirim ama o da çok uzun sürer, fiyatlar da iyice yükselir diye korkuyorum.
0
🌸anneboleyn
(08.08.21)
bence geliriniz gayet yeterli.
araba da bana göre bu devirde gerekli bir şey.
alınabiliyorsa hemen alınmalı çünkü fiyatlar düşmeyecek.
bu ay alsanız, üç ay sonra kârdasınız gibi bir durum var.
taksiler de çılgın gibi pahalandı zaten, yani karşılaştırınca araba daha uygun.

diğer yandan, o masrafa girme, bu masrafa girme diye diye bu sefer bir şey sahibi olamazsınız.
asıl hazır ailenizin yanındayken alın alacaksanız, daha rahat edersiniz.

kendi kazandığınız parayla, kendi süreceğiniz bir arabayı alırken ailenizin desteğine ihtiyacınız yok.
siz istiyor musunuz istemiyor musunuz ona karar verin.
0
blatta hiberna
(08.08.21)
Vergilerin, yakıt fiyatlarının ve kredi faizlerinin bu kadar yüksek olduğu bir ülkede finansal açıdan mantıklı değil.

Özellikle İstanbul trafiğinde araç kullanmak mental açıdan mantıklı değil.

Ailem şehir dışında ev arayacakları için kiralık araba ile uğraşmak yerine benzer bütçeyle bir araba aldı. O fiyatlara satılan arabalar resmen saçmasapan ve noteri, kaskosu, vergisi, otoparkı derken bir sürü masrafı çıktı.

Sizin lehinize işleyen tek şey fiyatların yakın zamanda düşmeyecek olması. Eğer öyle veya böyle lazım olacak diyorsanız, rejim yeni bir kredi balonuyla çıkmadığı sürece ne kadar erken alırsanız finansal yükü o kadar az olur.
0
bruce mclaren
(08.08.21)
@Cesario detaylı bilgi için çok teşekkür ederim. ben de otomatik düşünüyorum ama haliyle çok eski araçlar var bu bütçeye, ne yapsam bilemiyorum.
0
🌸anneboleyn
(08.08.21)
al geç başkan. dolmuş metro taksi arkadaş arabası hepsini tecrübe ettim. kendi araban gibisi yok bence :D arabayla çok bi yere gittiğim de yok açıkçası. boşta durmasın diye geceleri müziği açıp sürüyorum bu sıralar :D gezmeyi, yemeyi içmeyi seven birisiysen zaten çok ihtiyacın olur. eski temiz bi otomatik japon al bence.
0
glamdr1ng
(08.08.21)
araba sahibi olma işine, masraf kafası ile bakarsanız yanlış yaparsınız.

araba masraflıdır, gösteriş içindir, taksi vardır otobüs vardır diyen tipler bitmez. ya ben 2012 model clio aldım 2017 de. hala da onu kullanıyorum. niye araba alıyorsun, gösteriş için imasını yapan oldu, ulan clio ile kime neyin gösterişini yapacağım haha.

şunu tereddütsüz diyebilirim ki, sağlık ile ilgili malzemeler ve harcamalar dışında getirdiği avantajlar yanında masrafı konuşmaya değmeyecek bir şey varsa o da arabadır.
araba sahibi olmayınca, arabanın nasıl bir ihtiyaç olduğunu fark etmiyorsun ama araba sahibi olunca ne kadar kısıtlandığını anlıyorsun ve iyi ki arabam var diyorsun.
0
wilhelmwasmuss
(08.08.21)
Abi toplu tasimanin süper olduğu herkesin bisiklete bindiği bir avrupa sehrindeyim. Benim de arabam var ve zerre umrumda değil kim ne der.

Bilmem ne gölüne gitmek icin hangi otobus saat kaçta gelir bilmem ne sehrine gitmek icin kac aktarma yapmam lazim ugrasamam.
Verdiği özgürlük süper. Su hayatta evinden sonra kendine ait güvende olabileceğin tek sey.
Türkiye'de biriktirerek birşey alinamaz. Ha yatirim efsanesisindir katliyorsundur o zaman tamam.
0
logisticsmanager
(08.08.21)
Bekarken aile aracımız vardı. Şahsi olarak kullanmasam da düğün dernektir, ailecek gidilecek yerlerdir hep kapıda araba vardı biner giderdik. Şimdi evlendim ve henüz arabamız yok. Taksi maksi hikaye. Karşıda arkadaşımın düğünü var taksiyle mi gideyim? Şıkır şıkır giyinip otobüse metrobüse mi bineyim? Zaruri durumlarda hemen babadan kayınpederden emanet alıyoruz, Allah’tan onlar varlar. Masraf diyenler, tam akbil olmuş 4.03, taksi desen dünyanın parası. Artı çektiğin eziyet de var. Arabayla 5 tl benzin yakacak yere taksiyle 20 tl ödemekten ciğerimiz soldu.
Araba inanılmaz bir özgürlük. Yarım saat boyunca boş taksi bulamadığım zaman oldu mesela. Geç saatte zaten toplu taşıma yok doğru düzgün. İmkanınız varsa kesinlikle alın diyorum. Bekarken, aile yanındayken alınabilecek en güzel zaman bence. Yapabileceğiniz en güzel yatırımlardan biri.
Biz de biraz peşinat biriktirip yılbaşından önce almak istiyoruz, inşallah siz de biz de gönlümüzdeki araçlara sahip oluruz :)
0
hrvl
(08.08.21)
Arabanin bir güzelliği de triggered cevrecilerin göz yaşlarını izlemek. Bu da paha bicilemez. Arkadan birşeyler bagiriyorlar ama ne dedikleri belli olmuyor pek.

Yalniz 100bine ikinci el otomatik uzebilir. Manuel bulması daha kolay.
0
logisticsmanager
(08.08.21)
Evlenmek de mantiksiz, cocuk yapmak da mantiksiz, ise girmek, askere gitmek cogu hayat rutininde mantik yok zaten.

Araba almak da inanilmaz mantiksiz bir karar bugun hesapladim 1 senede 15bin tl yemis ama alman lazim.

Cunku toplum arabasizlari dislar, arabasiz adamin onune engeller cikarip durur.
Toplu tasima duzeltilmez, taksiciler egitilmez, bisiklet yollari yapilmaz.

Evlenmezsen de kimse arkadaslik etmez, isyerinde terfi verilmez, zam yapilmaz.

Bu yuzden araba alman sart.
0
divit
(08.08.21)
yaşam tarzına çok bağlı ama o bile arabadan sonra değişiyor. daha az yürümeye başlıyorsun, trafikte sürücü olarak karşılaştığın kuralsızlıklar stres vb yaşam enerjinden azar azar götürüyor (bence en eksisi bu), zaman kazandırıyor ama benim serviste otobüste harcadığım zamanın bir kısmı çok kaliteliydi. araba sürdüm süreli daha az okuyorum daha az hayal kuruyorum, yol etrafında olan bitenleri artık izleyemiyorum, trafik stresi yüzünden küfür etmediğim bir seyahatim yok odun gibi bir adam oldum.

arabasızken gittiğim yerleri şimdi düşündükçe şaşırıyorum, gitmek isteyip de gidemediğim pek yer olmamıştı, yalnızca daha çok organizasyon gerekti. o yüzden arabanın verdiği özgürlüğü mekansal değil zamansal bi özgürlük olarak görüyorum, istediğin zaman hızla gidebilmek gibi.

masraf konusuna çok katılamıyorum çünkü küçük motorlu masrafsız ve düşük vergili bi arabam var, kasko trafik vergi bakım hepsi toplam yıllık 3K, gerisi zaten taksi otobüs ağırlıklı ortalaması kadar tutar ki onu zaten harcıyorsun.

toparlarsak ilk arabasını 33 yaşında almış ve 250k km yapmış bi birey olarak, hem neden 10 yıl önce almadım diye kendime kızıyorum (daha sosyal bi insan olabilirdim), hem de alsaydım eğer mental ve fiziksel olarak daha farklı (çoğunlukla daha kötü) durumda olacağımı sanıyorum. araba beni başka bi insana dönüştürdü ama tahminen zamanı gelmişti.
0
engelbert humperdinck
(08.08.21)
Almayıp ne yapacaksın tüm şartlar uygun. Yerinde olsam 1 sn düşünmezdim.
0
anarsika
(08.08.21)
Finansal olarak kotu elbette, aksini iddia eden cok net guvenilmez.

Ama illaki istiyorsan al, sonucta kazandigin para illaki istediklerini yapmak icin var.

Bence buradaki en buyuk sorun ailenin "musade etmemesi" durumu. Hal boyleyken ben olsam ilk adim olarak kendi evime cikarim, arabayi sonra dusunurum.

in a world of magnets and miracles'in yazdigi her seye +1 ama o konu disi.
0
hot potato
(08.08.21)
araba özgürlüktür, kim ne derse desin. kapının önünde de dursa orada durması insana bir rahatlık verir. çıkar gezersin, kafana göre evine dönersin. otobüs, metro saatleri kovalamazsın. zaten fiyatlar artıp gidiyor, senin de kira masrafın yokmuş. bundan 4 sene önce 32 bin liraya 95 model bir mercedes e 200 almıştım, şimdi olmuş 100 bin :D şu an o parayı hayatta vermem mesela. masraf olayı biraz şans işi, tamirini ve bakımlarını kendim yaptığım için fazla bi şey kaçmadı ama ustalık işlere mecbur para verdim.

geçen annemle konuşurken söylediği şu oldu bak, bir fikir verir belki. "hayattaki en büyük pişmanlığım ne biliyon mu?" dedi. "arabam çalınıp bulunduktan sonra soğuyup araba kullanmaktan vazgeçmeyecektim ya" dedi.

bak dün babam şehirdışında olduğu için kendi başına 100 km ötedeki yazlığa gitmesi gerekti. 3 vesait, ordan in, ona bin, bu sıcakta 2.5 saat yol tepti. şoförlüğü olsa tık diye 1.5 saatte oradaydı. ben olaya başka bir yerden örnek verdim ama alt metin anlaşılmıştır.
0
chezidek
(08.08.21)
çevreye saygı, kirlilik konusuna katılıyorum da bu işler bireysel olarak yapılabilir. ailen olduğunda toplu taşıma hiç bir işini görmez. bebek ateşlendi, hastalandı gece yarısı napacaksın. ailenle gezmeye bir deniz kenarına gideceksin veya ormanlık bir alana gideceksin napacaksın? bir davete gideceksin napacaksın? en kısa zamanda tamamen elektrikli araçlara geçilirse bu sorun zaten ortadan kalkacak.
0
xrated
(08.08.21)
alın. biz micra aldık, mtv 6 aylık 54 lira, az yakıyor, park kolay. www.sahibinden.com
0
morella
(08.08.21)
@morella ben de micra bakıyordum :) ama benim bütçeme otomatik ancak 2006 model falan oluyor, o yüzden bilemiyorum.

@hot potato yanlış anlamayı düzeltmek istedim, ailem müsaade etmiyor değil, fikri desteklemiyor. Gereksiz diyorlar. Zaten alırsam da onlardan maddi destek almayacağım, sadece fikirlerini söylediler yani, benim de kafam karıştı.

Ben almaktan yanayım yorumlardan sonra iyice pekişti, ama ne kadar peşinat olmalı vs onu bir araştıracağım. Peşinatım yok çünkü şu an.
0
🌸anneboleyn
(08.08.21)
Yahu nasılsa pek bir giderin yok,
Şimdi almazsan ileride daha da zorlaşacak,
Yaş ilerlemeden araba kullanma skillerini geliştirmen lazım,
O maaş ile toplu taşımaya taksiye falan da gayet para ayrılabilir koymaz ama dediğim gibi ileride eninde sonunda aile büyüdüğünde bir arabaya ihtiyaç olacak ve insanlar günümüzde eskiden bir arabası varsa ancak onu satarak düzgün bir arabaya geçebiliyorlar. Bu vakit geldiğinde elinizde bir araç yoksa çok zorlanacaksınız.

Bu durumlar düşünüldüğünde.. yemişim masrafını al gitsin tabii ki
0
ananiyimioguz
(09.08.21)
Hazır aile yaşındayken 10k gelirin de varken al. İstanbul trafiğinde araba kullanmak zulüm ama arabasızlık daha kötü. Evimin 4-5 kilometre yarı çapındaki her yere hala öncelikli tercih olarak yürüyerek, en olmadı metro ya da otobüs ile giderim ama daha uzun yollar için araba hayat kalitesi artırır.

@birmilyonunvarmi +1
@signore +1
0
nawar
(09.08.21)
Anneboleyn micra 2007 var bende, kullanıyorum valla bi sıkıntı yok eski diye düşünme.
Alırkenki masraflar yazılmış aynen öyle. Taksitle de oluyor hepsi. Maaşın krediye de yeter bence ekstra başka masraf yoksa. Arabadan anlayan biri yanında olursa iyi olur. Satış işleminde dikkatli olmak lazım. Kullanmak açısından da hocadan kendi arabanla ders alırsan en güzeli.
0
oyokbuyoknevar
(09.08.21)
(3)

yöneticimin bu davranışlarına sinir olmamayı nasıl başarabilirim?

la lykia
yöneticimin müthiş bencil ve kaba bir iletişim tarzı var.ve bir de kendisinin de olduğunu kabul ettiği duygusal kontrol sorunu var. öfkesini ve duygularını asla kontrol edemiyor.o şekilde yorum yapacaklara baştan söyleyeyim:uzun zamandır çalışıyorum, özel sektörün de, iş hayatının da ne olduğunu bil
yöneticimin müthiş bencil ve kaba bir iletişim tarzı var.

ve bir de kendisinin de olduğunu kabul ettiği duygusal kontrol sorunu var. öfkesini ve duygularını asla kontrol edemiyor.

o şekilde yorum yapacaklara baştan söyleyeyim:

uzun zamandır çalışıyorum, özel sektörün de, iş hayatının da ne olduğunu biliyorum, kimsenin çocuk gibi ilgisini beklemiyorum.
aslında tek beklentim asgari düzeyde hani insan gibi derler ya düzgün bir iletişim tarzı.
uzun zamandır yöneticim ile çalışıyorum, eskiden bu kadar değildi, yaşıyla birlikte arttı bu tarzı.
işimden ve şirketten memnun olduğum, oldukça başarılı da görüldüğüm için ayrılmak da istemiyorum. onun için ne yaparım da tamamen görmezden gelebilirim bunun derdine düştüm.

örneğin teşekkürü geçtim, günaydın, nasılsın bile demez.
en ufak bir hataya, gecikmeye tahammülü yok, sürekli azarlıyor. sizin müthiş emek verdiğiniz bir işte gerçekten çok önemli olmayan küçük bir hata çıkmış olsun, senden bunu hiç beklemezdim tarzında azarlıyor. azarlarken böyle gözleri çakmak çakmak oluyor.

10 günlük tatilden döneriz, sabah 8'de arar. ya insan öylesine bile olsa günaydın nasılsın demez mi? demiyor, telefonu açıyorum ve direkt bana şunu gönderir misin diyor.

örneğin günlerdir yanan yerlerden biri benim şu an yaşamadığım ama evimizin, yakınlarımızın olduğu memleketim. biliyor da bunu. bir laf olsun diye bile olsa bir şey sormadı. evinizin olduğu yer etkilendi mi, yakınlarınız iyi mi diye sormaz mı insan olan?

bu sadece bir örnek tabii. her konuda böyle.

ama kendi başına en ufak bir şey geldiğinde herkese en detayına kadar anlatıyor. şirkette alakalı alakasız duymayan kalmamış oluyor. sürekli ilgi bekliyor, resmen ağlıyor, anlatıyor da anlatıyor. sürekli ilgilenip ne oldu vs diye sormazsanız bozulup sinirleniyor, bunu da hissettiriyor. tam bir drama queen'e dönüşüyor.

zaten sinirlendiğinde de ağlıyor.

bu şekilde sinir olduğunuz insanlarla çalışırken nasıl görmezden geliyorsunuz?
ne yapıyorsunuz, nasıl düşünüyorsunuz?

ben K 33, yöneticim K 43.
0
la lykia
(07.08.21)
Valla aradığın çözüm görmezden gelme ile alakaliysa hiç üstüne düşünmeyerek yaparsın. Böyle duyuru açmak ve buna çözüm aramak da görmezden gelmenin tamamen tersi bir olay. Yani böyle çözüm aradığın müddetçe görmezden gelemezsin. Çünkü çözüm aradıkça o probleme yoğunlaşırsın.
0
j r r tolkien hayrani
(07.08.21)
Abi çözüm yok. Tek çözüm psikolojik olarak takmamaya çalışmak baska valla yok. Yok çünkü işimden memnunum diyorsun ama yok bunları buraya yazarak bile içine dert olmussa en basitinden yangından bahsediyorsun.. kendini üzme
0
fıytfıyt
(07.08.21)
Baskan pek çözüm yok. O yüzden denildiği gibi umursamamak hatta bu yoneticinden öğrenmek en mantıklısı.

Bugün bu yöneticinin yaptıkları sana nasil hissettiriyorsa öğren ve ileride asla bu hatalari yapma.
Takmama kismi zor is ama basarirsan senin yararina.
Eger Büyük/global kurumsal yerse sirket ici anketlerde kötü not vs verebilirsin.

Yalniz ne yoneticiler var ya, benimkiler son zamanlarda çok calisiyorsun ya tatil falan alsana dinlenmek önemli diyolar. Ellerinden öpesim geldi.
0
logisticsmanager
(07.08.21)
(5)

Tarihi gecmis donuk tavuk yenir mi

Acil kan
Tavuk gogus alip aldığım gibi buzluga atmistim. Skt uzerinden 1 hafta gecmis. Yenir diyin de içim rahatlasın.
Tavuk gogus alip aldığım gibi buzluga atmistim. Skt uzerinden 1 hafta gecmis. Yenir diyin de içim rahatlasın.
0
Acil kan
(06.08.21)
Buzluga atılmis bir ürün sktsi 1 ay da gecse sorun olmaz.
0
logisticsmanager
(06.08.21)
tarihi buzluga attiktan sonra gectiyse ve buzlukta bir sekilde eriyip tekrar donmadiysa cok buyuk ihtimalle sorun olmaz. ama yemeden yine koklamanizi ve en ufak bi tuhaflik sezdiginizde yememenizi tavsiye ederim. tavuk isi sakat, sakaya gelmez.
0
in vino veritas
(06.08.21)
buzluğa atmanın anlamı zaten eti aylarca koruyabilmek.
son kullanma tarihi buzdolabında kaldığı süre için geçerli olan bir şey.

çözdürüp tekrar dondurmadıysanız, aldığınızdan beri buzluktaysa bir şey olmaz.
0
blatta hiberna
(06.08.21)
sanırım bi problem olmaz ama ben yemezdim. geçenlerde dalgınlıkla unutup 1 hafta geçtiğini gördüğüm tavuğu direkt attım. bir kaç ay evvel bir ailede 3-4 kişi tavuk yüzünden hayatını kaybetmişti. onlar dondurulmuşu eritip bişeyler yapıp tekrar dondurup bi süre sonra yemişlerdi gerçi ama risk almaya değmez salla gitsin
0
avatar is back
(06.08.21)
burdaki mesele son kullanma tarihi geçmeden buzluğa atmış olmanız. eğer öyleyse 1 yıl sonra da yenir.
0
jelly bear
(06.08.21)
(2)

Netflix dışında Fransızca program izleyebileceğim site ve yt kanal önerisi

funl
Merhaba, şu an türkiye'de olduğum için çoğu fransa yerel kanalını canlı izleyemiyorum. Direkt olarak bölge uyarısı yapıyor. Diğer taraftan youtube'da çeşitli kanallara bakıyorum ama tam istediğimi bulamıyorum. Herhangi bir enstrüman öğretimi, yemek programları, ya da müge anlı tarzı criminel program
Merhaba, şu an türkiye'de olduğum için çoğu fransa yerel kanalını canlı izleyemiyorum. Direkt olarak bölge uyarısı yapıyor. Diğer taraftan youtube'da çeşitli kanallara bakıyorum ama tam istediğimi bulamıyorum. Herhangi bir enstrüman öğretimi, yemek programları, ya da müge anlı tarzı criminel programlar ilgimi çekiyor. Önerilerinizi bekliyorum. Teşekkürler
0
funl
(06.08.21)
Çok dertse windscribe vpn ayda 1-2 euro ile fransa paketi alinabilir.

Ilginizi çekerse tv5monde applicationunda böyle Fransızca yayin vs olaylari var galiba. Dil egitimi icin ama oldukça güzel.

Cok fransiz youtube takip etmiyorum ama police action hastasiyim;
youtube.com

Fransiz kriminel belgesel kanali.
0
logisticsmanager
(06.08.21)
Fransiz kanallarını içeren bir iptv al.
0
westblack
(06.08.21)
(10)

Maaş teklifi düşürdüler

meraklitursucu
Ik görüşmesinde bir rakam aralığı bildirmiştim. Daha sonra müdürle görüşme yaptım, teklifi kabul ettiklerini düşünerek. Müdürle olan görüşme sonrasında olumlu devam ettiğini ama söylediğim rakamın daha düşüğünü (500-1000 arasında) teklif vereceklerini söylediler. Ocak ayında zam olurmuş...Başta nede
Ik görüşmesinde bir rakam aralığı bildirmiştim. Daha sonra müdürle görüşme yaptım, teklifi kabul ettiklerini düşünerek. Müdürle olan görüşme sonrasında olumlu devam ettiğini ama söylediğim rakamın daha düşüğünü (500-1000 arasında) teklif vereceklerini söylediler. Ocak ayında zam olurmuş...
Başta neden müdürle gorusturduler sizce?
0
meraklitursucu
(06.08.21)
Müdür senin işle ilgili bilgini ölçüyor. İK'nın öyle bir yetkinliği olmaz genelde. Müdür de "bu adam OK ama iş bilgisi eksik" gibi bir şey söylediği için düşmüş teklif.
0
himmet dayi
(06.08.21)
Himmet dayi +1

Istedikleri her şeyin olmadığı ama belli şeylerin olduğu bir profildeyseniz "o para olmaz" demis olabilir.
0
logisticsmanager
(06.08.21)
Ilk gorusmendeki rakami kabul ettiklerini açıkça soylediler mi ? Taleple firmanin verecegi arasinda cok fark olmayinca surec devam ediyor genelde. Mudur az begenmis o yuzden dusuk teklif edilmis diye yorumlamadim ben.
0
pofudukayi
(07.08.21)
Rakam konusunda yorum yapmamışlardı. İkinci görüşme müdürle olunca rakamın onlara uyduğunu düşünmüştüm.
0
🌸meraklitursucu
(07.08.21)
müdür sizin teknik olarak firma içinde kimle aynı olduğunuzu anlayabilecek kapasitededir. ya onunla aynı maaşı ya da biraz altını söyler ki içerde ikilik oluşmasın zira gizli deseler de bir süre sonra herkes birbirinin maaşını bilir ve en büyük motivasyon kayıpları maaş bilgisi ile başlar.
0
prodeq
(07.08.21)
Maaşı dusurmemisler ki, maaş söylememişler bile, soylemedikleri bir şey nasıl dusurebilirler

Seni müdür ile gorusturmeleri istediğin maaşı onayladiklari anlamına gelmez ki
0
dafuq
(07.08.21)
Hocam yine de maaşı yüksek bulunca bize uymuyor diyip müdürle görüşme yapmamaları gerekirdi bence. Maaş da yüksek değilki 1000 lira eksiğini verelim gitsin diyecek.
0
🌸meraklitursucu
(07.08.21)
başta siz bu rakamın altında ise görüşmeyi ilerletmeyelim şeklinde konuştun mu?

sonuçta onlar da en iyi elemanı en düşük maaşla almaya çalışacaklardır.
0
nuisance
(07.08.21)
Rakam konusu müdürle görüşmeye kadar ele alınmadı. Ama başvururken kariyer nette istediğim maaş aralığını belirtmiştim.
0
🌸meraklitursucu
(07.08.21)
bu durumda bi anormallik yok, bi nevi pazarlık payı yapmışlar.
0
nuisance
(07.08.21)
(12)

Eşler arası tatil farkı

lion de la Turquie
Yalnizca bu yıl benim iki hafta fazla iznim var eşim daha sonra ise girdiği için. Bana haksızlık olur sen de otur evde izninde ya da ülke içinde kal diyor.Ben de İran ya da mısır ya da Fas gibi ailecek değil de bireysel gidilebilir yerlere gideyim diyorum. Siz böyle bir durumda olsanız naparsiniz? I
Yalnizca bu yıl benim iki hafta fazla iznim var eşim daha sonra ise girdiği için. Bana haksızlık olur sen de otur evde izninde ya da ülke içinde kal diyor.

Ben de İran ya da mısır ya da Fas gibi ailecek değil de bireysel gidilebilir yerlere gideyim diyorum.

Siz böyle bir durumda olsanız naparsiniz? Iznimi yiyecek yoksa :)
0
lion de la Turquie
(06.08.21)
izinde evde oturmak mantıksız. zaten full evdeyiz. şehir dışına çıkmakla ülke dışına çıkmanın arasında onun için ne fark var? bana saçma geldi.
0
jelly bear
(06.08.21)
Sonrasin da birlikte gitmek sartiyla gonderirdim. İran cok guzel ama covid patlamis durumda. Misir ya da Fasta durumlar nasil bilmiyorum. Afrika zaten virus yok diyor. Gitsin onden kesif yapsin sonrasinda birlikte tekrar gidelim teklifini yapardim.
0
dedim ben sana
(06.08.21)
"Bana haksızlık olur sen de otur evde..." Pardon da bu nasil evlilik ya? :) Esiniz cok bencilmis kusura bakmayin.
0
invictae
(06.08.21)
haksızlık olur ne demek tam olarak, ortada bir rekabet mi var?
0
nahtoderfahrung
(06.08.21)
Yani sahsen ben esim kendi başına ülke ulke gezse cok memnun olmam. Ama bu benim kendi evliligim için gecerli.

Haksizlik değil tabiki. O kisim saçma. Ama ici rahat etmiyor vs olabilir.
0
logisticsmanager
(06.08.21)
çiftlerden biri çalışırken, diğerinin ülke ülke dolaşması bence de olmaması gereken bir şey.
üstelik zaten covid ortamında iran'a, fas'a, mısır'a gitmek çok saçma.

evet, yani insan izindeyken tatile gitmek ister tabii de, backpacker gibi ülke ülke dolaşmak biraz anlamsız.
ben hoşlanmazdım ve anlam veremezdim en azından.

en kötü ihtimalle ülke içinde bir şey yapın, bir yere gidin.
çiftlerin ayrı tatil yapması benim önyargılı olduğum bir durum ama eşinizin buna tepki vereceğini sanmıyorum.
yani ortada buluşmuş olursunuz.

iran'a, fas'a, mısır'a da seneye birlikte gidersiniz.
0
blatta hiberna
(06.08.21)
Ben çalışcam eşim tatil yapacak… imkansıza yakın bir ihtimal. Ben eşimsiz ayrı yatakta uyumam o da uyuyamaz biz aileden böyle gördük
0
Hallegadola
(06.08.21)
Eşimin dinlenmesi beni mutlu ederdi ama daha önce planını yaptığımız, hayalini kurduğumuz bir yere tek başına gidecek olması üzerdi. Bu arada izni 2 ay olan biri olarak eşimin olmadığı tatilden de keyif almazdım ne yalan söyleyeyim.
0
ruhen hastayim ben
(06.08.21)
Ben olsam esim gitsin de biraz kafa dinleyeyim isterdim.

"Ben eşimsiz ayrı yatakta uyumam o da uyuyamaz biz aileden böyle gördük"
Gozumun onune kotu seyler geldi aileden boyle gorduk falan.
0
hot potato
(06.08.21)
Sen eşini 2 hafta tek başına bir yere gönderebileceksen, tamam git. Göndermem diyorsan otur oturduğun yerde.
0
1bir1bir1
(07.08.21)
Ben tek başıma gezmekten zevk alan birisi değilim. Aynı zamanda eşim çalışırken de aklım onda kalır vicdanen rahatsız olurum gezemem zaten. Ama bu benim yapımla alakalı biraz.
0
hrvl
(07.08.21)
Bana da biraz ters geldi ya, tatil planlarını çok değişik bi şey yoksa ayırmak çok hayra alamet olmuyor bence de. Ben olsam biriktiririm izni, ileride beraber bir şeyler yaparım.
0
roket adam
(07.08.21)
(5)

Yangın sigortası neleri kapsar?

adetsancısı
Anadolu sigortadan yaptırmıştım. Şimdi ben evde yokken yangın çıkmış olsa. Sigorta bunu karşılar mı?
Anadolu sigortadan yaptırmıştım. Şimdi ben evde yokken yangın çıkmış olsa. Sigorta bunu karşılar mı?
0
adetsancısı
(06.08.21)
Poliçede tek tek yazar, ama genel olarak sebep ne olursa olsun her yangını kapsar. Bazılarında belirli bir % muhafiyeti olabilir, poliçeye bakmak lazım.
0
John Bloor
(06.08.21)
sadece yangın değildir o, seli de kapsar su basmasını da, deprem de vardır içinde eşya sigortası d, ferdi kaza sigortaları da vardır ev halkının, elektronik cihazlarınız da, misafirlerinizin eşyalarını bile korur bazıları, hırsızlığı da.
polçilerinizi okuyun, en ince satırına kadar. o kadar çok şey var ki o paket poliçelerde. üstelik sonlara doğru da bedava hizmetler vardır hediye olarak size verilen.
hiç kullanmadan geçiyor gidiyor hepsi.
0
erty_ksk
(06.08.21)
evet, hepsi var ama ben yangını merak etmiştim. Sigortanın kapsaması için yıldırım mı düşmesi lazım, yani doğal afet mi sayılmalı.
0
🌸adetsancısı
(06.08.21)
hayır elektrikten çıkan yangın, ocaktan cıkan yangın, vs herşeyden çıkabilecek yangın kapsamdadır. bu arada evde olmamanıza gerek yok evdeyken de cıkabilir bu yangınlar.
0
erty_ksk
(06.08.21)
Sigorta poliçesine bakmak lazim.
Misal yıldırım carpmasini kapsar. Peki yildirim bir agaca carpti, agac düştü sizin eve girdi, kapsar mi? Işte bunun için poliçeyi okumak lazim.
0
logisticsmanager
(06.08.21)
(7)

Türkiyeden rusyaya kargo

filipis
Elimde havaalanında unutulduğu için rusyaya sahibine gönderilmesi gereken bir macbook air var. Ağırlığı 1.5 kg olan bu laptopu hasar görmeden nasıl en ucuza gönderebiliriz?Pttye baktım 350 tl gibi bir ücreti var. (Bunlar gidene kadar hurdaya çevirirler diye güvenemiyorum, laptop diye ekstra ücret de
Elimde havaalanında unutulduğu için rusyaya sahibine gönderilmesi gereken bir macbook air var. Ağırlığı 1.5 kg olan bu laptopu hasar görmeden nasıl en ucuza gönderebiliriz?

Pttye baktım 350 tl gibi bir ücreti var. (Bunlar gidene kadar hurdaya çevirirler diye güvenemiyorum, laptop diye ekstra ücret de çıkarabilirler)
Türkbox 450 tl gibi

Pegasusla giderken sabiha yer hizmetleri bulmuş. Bu yüzden pegasus oralı olmadı. Bu şekilde gönderme durumu barsa o da olur.

Bu arada en fazla 10 güne gitmesi lazım.
0
filipis
(06.08.21)
En fazla 10 güne gitmesi gerekiyorsa bir kere düz kargoya veremezsiniz. Onlar konsolide eder topluca yollar ve gün garantisi vermez (Fransa'ya ailemin yolladığı kargolar 20-25 günde anca geliyor).

Ucuza bitecegini sanmıyorum çünkü içinde batarya vardır hâliyle un3491'e düşer gibi. Bu da maliyeti artirir.

Ucuz/hizli/guvenli 3unu ayni anda bulamazsiniz.
0
logisticsmanager
(06.08.21)
DHL UPS Fedex falan kullanılmayacaksa en iyi seçenek Turpex olur bildiğim kadarıyla. Turpex hızlıdır ama 10günde ulaştırır mı emin değilim.
0
atom karincanin torunu
(06.08.21)
Gumrukte sıkıntı olabilir ama navlungo ve shipentegraya durumu bi söyle. Her firma taşımaz ayrıca laptop sıkıntı gerek tasıma gerek gümrük açısından
0
optimistbakunin
(06.08.21)
elektronik / IT cihazlarının rusya gümrüğüne takılması kesin gibi bir şey. rusya'daki şubemize gönderdiğimiz router'ın içini açıp parçalarına ayırmışlardı :)

bence siz rusya'ya giden bir yolcu bulup onunla yollayın.
0
delidir yakalayin
(06.08.21)
Facebook'ta Rusya'daki Turklerin uye oldugu gruplar var. Oralara yazin, muhakkak su gunlerde ucacak birileri vardir, yolcu beraberi alirlar. Ama aleti havaalanina goturup vermeniz gerekir. Bir de, saglam bi paket yapmayin, goturecek kisi icine bakmak isteyebilir. Ha, inince vermemezlik eder mi bilemm oyle de bi risk var tabi.
0
kartonpiyer
(06.08.21)
@kartonpiyer
Ona güvenemem hocam. Mal benim değil, kaybeden arkadaşım ilk başta çalındı diye bunalıma girmişti, bu sefer kaldıramaz:)
0
🌸filipis
(06.08.21)
gumruk ile ugrasmak istemiyorsaniz kargo olmaz (10 gune hic olmaz). birinin yaninda goturmesi lazim.
0
robokot
(06.08.21)
(4)

Avrupa (Erasmus Amaçlı) Üzerine Tavsiyeler

onkiloversemtamamım
Selamlar, önümüzdeki dönem erasmusa Fransa'ya gideceğim. 5 ay oradayım. Yurt, operatör ve gıda gibi temel masrafları kenara ayırınca aylık 200 euro gibi bir mebla cebime kalacak. Yani oldukça düşük bütçeyle maksimum fayda sağlamak istiyorum. Hem ucuza alkol tüketeyim hem bolca avrupa gezeyim istiyor
Selamlar, önümüzdeki dönem erasmusa Fransa'ya gideceğim. 5 ay oradayım. Yurt, operatör ve gıda gibi temel masrafları kenara ayırınca aylık 200 euro gibi bir mebla cebime kalacak. Yani oldukça düşük bütçeyle maksimum fayda sağlamak istiyorum. Hem ucuza alkol tüketeyim hem bolca avrupa gezeyim istiyorum. Sefil şekilde gezip gece yolculuklarında bile uyuyabilirim. (Not: avrupa için de ucuz alkol önerileriniz varsa alabilirim). Tavsiyelerinize açığım.
0
onkiloversemtamamım
(06.08.21)
Soruyu tam net anlayamadim ama gezecek yer ariyorsan açıkçası Fransa çok güzel yer. Hangi şehirde olacaksin bilmiyorum tabi de gezecek yer çok. Ogrenciysen çoğu şeyde indirim/bedava falan olayları da oluyor.
Ucuz alkol olayını anlamadim tabi ama Fransa'da ucuz. En kötü alirsin 1664 icersin :)

Şehir verebilirsen daha iyi olur.
0
logisticsmanager
(06.08.21)
İyi araştırma yapmak. Ucuza getirmenin tek yolu bu.

Erasmusa gittiğinizde, oradaki çoğu Avrupalı öğrenci zaten en ucuz ulaşım araçlarının ne olduğunu, hangi sitelerin kullanılması gerektiğini biliyor. Sorun, soruşturun, beraber turlara çıkın. Couchsurfing yapın.

Panik yapmanıza gerek yok. Oraya gidince en iyi ve ucuz alkol seçenekleri hangisi, deneye deneye öğrenirsiniz.
0
buf-e kür
(06.08.21)
haftasonları grup biletleri indirimli olabilir. fransa genelinde geçerli. onlardan alabilirsin. flixbus varsa önceden rezerve edilebilir. blablacar pandemiden dolayı nasıldır bilmiyorum ama alternatif olarak aklında olsun.

ucuza alkol muhabbeti discount marketlerden alarak yapılabilir. bir de partiye vs gitmeden önce bu marketlerden ortaklaşa şişe alıp öncelikle evde takılıp, daha sonra mekanda minimum alkol satın alması yaparak save edilebilir.
0
xiii
(06.08.21)
Tavsiye istedin madem:
Amacin insanlarla iliskiler kurmak olmali. Bence ucuz alkole odaklanma, alkol amac degil arac olsun. Arkadaslarin sana "haftasonu suraya gidiyoruz gelsene" dediginde zaman zaman katilabilecek bir butce birak kenara.
0
hot potato
(06.08.21)
(10)

İTÜ Bilgisayar Mühendisliği vs ODTÜ Elektrik-Elektronik Mühendisliği

musculus sternocleidomastoideus
Bu iki bölümün birbirine göre artısı eksisi nedir?Elektrik-elektronik ve bilgisayar mühendisliğine eşit ilgi duyan birine hangisini ne sebeple tavsiye ederdiniz?
Bu iki bölümün birbirine göre artısı eksisi nedir?
Elektrik-elektronik ve bilgisayar mühendisliğine eşit ilgi duyan birine hangisini ne sebeple tavsiye ederdiniz?
0
musculus sternocleidomastoideus
(05.08.21)
Ben bilgisayar mühendisliği derim. Uzaktan çalışmaya uygun. Yurt dışında çalışma şansı var. Elektrik elektronik gerçek hayatta daha teknik bir bölüm. Bir elektrik elektronik mühendisi bir fabrikada elektrik ve elektronikle ilgili her şeyden sorumlu olabilir. Direkt sahada olması gerekebilir. Yeri gelir inşaat bilgisi öğrenir, yeri gelir makine bilgisi öğrenir. Eşit ilgi var gibi gözükse de bence birine daha fazla vardır. Derslere açıp bakmak faydalı olur.
0
dissendium
(05.08.21)
elektrik-elektronik mühendislerinin bir çoğu işin yazılım tarafına kayıyorlar mezuniyetten sonra. hiç uğraşmadan bilgisayar veya yazılım müh. oku.
0
xrated
(05.08.21)
Okullari karistirinca denklemi cozmesi zorlasiyor.

Sen ilerde hangi pozisyonda olmak istiyorsun onu kafanda cozmen lazim. Akademisyen mi olacaksin yoksa sahada mi calisacaksin. Turkiye'de insanlar ekole pek onem vermiyor galiba, herkes bolum pesinde.

Benim tanidigim odtululer daha cok akedemik kafalar, bolum farketmez. ITU tayfasi ise sahaya yatkin tipler. Bir de bogazici/bilkent/koc grubu var onlar da yonetici/patron havasindalar.

Once okulu netlestir, sonra bolumu..
0
cooperr
(05.08.21)
Şuan ki eğitim kadrosu ve ders içeriği kalitesi olarak bir bilgim yok ancak ODTÜ mezunlarının, diğer okullara nazaran birbirini daha çok kolladığını duymuştum. Gerek yurt içinde gerekse yurt dışında network ve referans şansın daha yüksek olabilir. Tabi şuan o dinamikler değişmiş de olabilir, artık kişi kendisi bile çok rahat genişletebiliyor. Yine de cepte dursun.

Dil öğrenimi olarak Boğaziçi'den sonra ODTÜ daha başarılıydı en son.

Ama bölüm, şehir, teknokent, meetuplar gibi avantajlarına bakınca İTÜ daha ağır basardı benim için.
0
ananiyimioguz
(05.08.21)
Odtü itüyle kıyaslanacak bir okul değil. İtünün tek avantajı şehir ama öğrenci ekonomik durumuna göre istanbulda sürünebilir de. Onun dışında mezuniyetten sonra odtü her türlü daha avantajlı. Odtü ee'de 3 civarı ortalama yaptığında zaten direkt aselsan ve diğer savunma sanayine girebiliyor örneğin. Ufak bir örnek sadece. Odtü seçerdim.
0
mg3929
(05.08.21)
Bilgisayari bitirirsen %99 yazilimci olacaksin bunu ister misin onu dusun.
Yazilimciligi cok ovuyorlar ama mukemmel de degil.

Digeri kendi icinde ayrisiyor mezunlari nerede calisiyor linkendinden bakabilirsin.
0
divit
(05.08.21)
Yani elektrikle alakalı ürünler üreten büyük bir şirkette olduğum icin belki yanli düşünüyorum ama hem ODTÜ olmasi hem elektrik/elektronik, bence ideal.
0
logisticsmanager
(05.08.21)
Cevaplarınız için teşekkürler. Tercih yapmak için ayın 20'sine kadar vaktim var. O zamana kadar ara ara cevapları kontrol ederim.
@xrated
Ama önemli olan elektrik-elektronik mühendislerinin çoğunun ne yaptıkları değil ODTÜ'den mezun elektrik-elektronik mühendislerinin çoğunun ne yaptığı değil mi? Genele bakarak fikir yürütürsek mesela mühendislerin yarısı işsiz, bu durumda en baştan bu karşılaştırmayı yapmak yerine hangi tıp iyidir diye sorardım sanırım.
@divit
Bilgisayar mühendisliği okuyanların yazılımcı olduğunu ben de pek çok yerde okumuştum/duymuştum ama İTÜ'nün programı daha donanım ağırlıklı görünüyor (www.sis.itu.edu.tr)
Yazılımcı olmak ister miyim diye düşününce de ulaşabildiğim tek cevap : bilmiyorum. İlk kez lise 1'deyken kod yazmıştım ve o zamandan beri ara ara ilgileniyorum ve hobi olarak programlamadan zevk alıyorum ama gerçekten işim olsaydı ve bütün gün çalışsaydım sever miydim bilmiyorum.
0
🌸musculus sternocleidomastoideus
(05.08.21)
xrated'a katılıyorum. kendisinin kast ettiği olay şu, diğer ünilerdeki ee mezunlarının çoğu zaten sahada çalışmak için iş arıyor, az bir kısmı da bilgisayar/yazılım tarafına kayıyor. ama odtü gibi okullardan mezun ee mühendislerinin büyük bir kısmı bilgisayar/yazılım alanına kayıp yöneticilik kovalıyor, benim arkadaşlarımdan gözlemlediklerim de bu tanımlara uyuyor.

o nedenle bence de doğrudan itü-bilgisayar seçmen daha mantıklı sadece ikisi arasında kaldıysan. çünkü odtü ee gibi odtü'nün bana göre en zor bölümünü bitirdikten sonra yazılımcı olursan, e ben niye şimdi bu kadar ee kastım doğrudan bilgisayar okuyabilirdim deme ihtimalin bir hayli yüksek.
0
makarnavodka
(05.08.21)
Her iki bölüm hakkındaki YÖK verileri:
İTÜ bilg. müh: yokatlas.yok.gov.tr
ODTÜ ee müh: yokatlas.yok.gov.tr

Genel olarak dikkatimi çeken ilk şey İTÜ ceng'in taban sıralamasının ODTÜ eee'den yüksek olmasına rağmen ODTÜ eee'nin tavan sıralamasının(78) İTÜ ceng'in tavan sıralamasından(750) yüksek olması. Sanırım bu, İTÜ bilgisayar mühendisliğinin top tier değil tier 2 bir bölüm olarak görüldüğünü gösteriyor. Onca bursa rağmen yerleşen en yüksek puanlı kişinin sıralamasının 750 olmasının başka açıklaması yoktur bence. Dikkatimi çeken diğer şey ise ODTÜ eee'den yatay geçişle çok fazla kişinin gitmesi. Pişman olma potansiyeli yüksek bir bölüm gibi.
0
🌸musculus sternocleidomastoideus
(06.08.21)
(5)

Yeni aldığım cep telefonuma kılıf alsam mı?

İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
Merhaba arkadaşlar,Kurban Bayramı'ndan önce cep telefonu almıştım. Bizimkiler hemen kılıf almamı istediler ama pek gönlüm yok ama bir yandan da telefonu hem peşin aldığım için hem de telefona harcadığım parayı gece gündüz demeden hayvan gibi çalışarak geçirdiğim yoğun bir süreç sonunda kazandığım iç
Merhaba arkadaşlar,

Kurban Bayramı'ndan önce cep telefonu almıştım. Bizimkiler hemen kılıf almamı istediler ama pek gönlüm yok ama bir yandan da telefonu hem peşin aldığım için hem de telefona harcadığım parayı gece gündüz demeden hayvan gibi çalışarak geçirdiğim yoğun bir süreç sonunda kazandığım için telefona bir şey olmasını düşünmek de can acıtıcı geliyor.

Telefon (Samsung Galaxy M31S) hem büyük hem de bataryası nedeniyle ağır olduğu olduğu için ele kolay gelmiyo. Bu da beni geriyor, elimden kayacak diye. Kılıf alsam da bu sefer telefon daha kalın olacak. Ne yapsam bilemedim. Gözüme kestirdiğim iki kılıf var ama birisi gereksiz pahalı geldi ( kaliteli ama kılıfa o kadar para vermek müsriflik gibi geldi) diğerine de "meh" diyesim geliyor. Linklerini aşağıda bulabilirsiniz. Siz ne düşünüyorsunuz? Telefonunuzu kılıflı mı kullanıyorsunuz kılıfsız mı? Fikirlerinizi belirtirseniz sevinirim.

www.amazon.com.tr

www.amazon.com.tr
0
İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(04.08.21)
Hocam su hayatta kilifsiz ve cam korumasiz kullanilmaz.
Telefonu kac kere yere düşürdüm unuttum yani. Ama çizik yok spiegen kilif.
Ince kilif bulursunuz. Önemli olan ekranla aynı yükseklikte olmamasi. Öyle olursa ekran darbe alir.
0
logisticsmanager
(04.08.21)
Ben hiç telefonla kılıf kullanmadım ya, arada düşürüyorum da ama hiç bişey olmadı şimdiye kadar.

Ama düşse kırılsa gider yenisini alırım (ya da gider random bişey alırım, çok telefon kullanmıyorum zaten), çok umrumda olmaz. Çok umursuyor olsam herhalde kullanırdım.
0
plutongezegendegilmi
(04.08.21)
pahalı bi telefon var kılıf kullanmıyorum baya da düştü. ön ve arkasında koruyucu cam var sadece. kılıfla kullanmak hiç güzel gelmiyor bana o yüzden.
0
jelly bear
(04.08.21)
ben de telefonla hic kilif kullanmadim. goruntusu ve hissi icin aldigim telefonu baska sekilde kullanmak hosuma gitmiyor. cam filmleri de goruntuyu bozuyor.
0
eksi sozlukte eksiyen adam
(04.08.21)
son model araç alıp üzerine branda çekip kullanmak gibi geliyor telefona kılıf takmak. düşerse düşsün ben o riski alırım. 10 yıldır hiçbir telefonum yere düşmedi zaten.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(05.08.21)
(14)

Maaş sormak neden ayıp?

Coyote
Yeni mezun oldum, işe giren arkadaşlarıma soruyorum hep ya da görüşmeye gittiğinde ne kadar teklif ettiklerini falan. Daha önce de mesela günlük işlerde çalışıyor ne kadar olduğunu merak ettiğim için soruyordum. Tanımadığım birine sormam tabi de bir duyuruda "maaşımı yöneticimiz hariç kimse bilmek"
Yeni mezun oldum, işe giren arkadaşlarıma soruyorum hep ya da görüşmeye gittiğinde ne kadar teklif ettiklerini falan. Daha önce de mesela günlük işlerde çalışıyor ne kadar olduğunu merak ettiğim için soruyordum. Tanımadığım birine sormam tabi de bir duyuruda "maaşımı yöneticimiz hariç kimse bilmek" gibi şeyler görünce merak ettim. Insanlar hakkında bilmesem de olur ya da "too much information" denilen bilgi bombardımanlarina bakıyorum bu kadar yaygın, içkili bir oyun olsa zaten herkesin cinsel fantezilerine kadar öğreniyorsunuz, maaş sormak ayıp mı gerçekten?
0
Coyote
(04.08.21)
Başkalarının maaşını öğrenirseniz hakkınızı ararsınız, olmaz.

Bizim arkadaş grubumuzda liste yapıyoruz. Biri 24000 ile birinciydi ben 17500 ile ikinciydim, benim işi duyan bir arkadaş 17000e başka bir yere girdi maaşını 50% artırmış oldu. O gidince aynı yerdeki başka bir arkadaş maaşını 12000den 40000e çıkardı (yuh)

Şimdi 24000 alan ve ben mülakatlara giriyoruz. Bilgisayar mühendisi bu arada hikayedeki herkes. Eğer maaşlar gizli deseydik herkes halinden memnun takılacaktı.
0
aguen
(04.08.21)
yeni mezun oldu isen mutlaka okul arkadaşlarına sormalısın, piyasa hakkında ücret bilgisi edinmelisin, sen de onlarla paylaşmalısın. aynı şartlarda insanlarsınız, aynı okuldan aynı dönemde mezun olmuşsunuz, aranızda sınıf farkı yok. maaşları bilmen az maaş alan kişinin zam istemesi veya daha yüksek maaş alacağı işe geçmesine sebep olur, bu iyi bir şeydir.
ayıp olan şey maaş sorup karşıdaki insanı belli bir gelir kategorisinde değerlendirip ona göre muamele etmek. az maaş alıyorsa üstün psikolojisine girmek. örneğin farklı meslek yapan komşuna maaş sormazsın, veya az görüştüğün bir akrabana maaş sormazsın
0
dafuq
(04.08.21)
@aguen +1

Benim çevrede de böyle "maaş söylemek ayıp" falan diyen pek insan yoktu, o modelle ilk askerde karşılaştım.

Yani gidip aile/akraba ortamında falan para muhabbeti yapmayı tatsız buluyorum ama sektörde kim ne alıyor bilinsin bence de.
0
plutongezegendegilmi
(04.08.21)
burada ince bir çizgi var, bazı insanlar kompleks yapabiliyor. sorduğum insanla benzer bir durumdaysam (mesela atıyorum ben 30 bin alırken o 25 bin alıyorsa) söylüyorum. ama ben 30 alırken standart 6-8-10 bin alan adama bunun muhabbetini yaparsam arkadaşlığım zarar görür. yaşanmış olaylar bunlar.
0
roket adam
(04.08.21)
Kendi sektorunuzden biri degilse, niye bu kadar merak edildigini anlamiyorum.

Cok yakin arkadaslar arasinda zaten sormadan soylenen, ustune konusulan bir konudur.

Yakin arkadas, aile ya da ayni sektorde calisilan insanla konusulur. Bu cember disindaki insanlarla para meseleleri konusmak benim yasadigim yerde tabu.

Aileye soyleyince bile dert. Sacma sapan insanlarla karsilastiriyorlar, gereksiz tartisma yaratiyor. Ornegin annem, benim gelirimi, kac kez kacakciliktan yakalandigini bilmedigim uzaktan bir akrabaninkiyle karsilastirdi. Ayip olmadigi durumlarda bile cogu zaman bunaltici yani.

Ickili bir oyunda cinsel fantezisini ogrendiginiz kisi, yine de size her seyini anlatmak zorunda degil.

Insanlari, vermek istemedigi bilgiler nedeniyle bunaltmak ayip.
0
buf-e kür
(04.08.21)
Bu sebepten; is ilanlarinda maas yazmasi lazim.
Fransa'ya geldigimde bulduğum en güzel olaylardan biri bu. Yüzde 90 maaş araligi var ilanlarda.

Neyse bu olay var evet ve çok yüksek enflasyon olduğu için genelde son ise girenler öncekinden yüksek girer. Burada da böyle; misal 10 yıllık çalışan şu an 1.5 yillik calisandan bir 50-60 Euro az alıyor aylik :)

Neyse benim çalıştığım yerlerde soylerlerdi bana. Ama kendi aralarinda soylemezlerdi nedense.
0
logisticsmanager
(04.08.21)
Mesela benim yaptığım işin özü, görev tanımım ve sorumluluklarım, iş gereği muhatap olduğum insanlar, iş yaptığım müşterilerin prestiji gibi detayları bir arada anlatınca insanlar çok iyi para kazandığımı sanıyorlar. Halbuki tahmin ettikleri kadar kazanmıyorum. Bu yüzden maaşımı söylerken çekiniyorum, genelde "ohaa niye öyle ağğz :(" diyorlar. Sonra anlat dur.

İnsanımız bilmedikleri şartlar üzerinden değerlendirme yapmaya çok hevesli olduğu için böyle bir algı oluşmuş bence. Bunun bir diğer etkisi de insanların gösteriş olarak işini satması oluyor. Vaay bu şimdi iyi alıyordur dedirtmek için de söylenmiyor bence. Bunun ekmeğini yediğim için şikayetçi diilim.
0
Bruce
(04.08.21)
Çoğu zaman böyle durumlarda insanımız içten yanmalı motor gibidir. Tanıdıklarının ya da kendisiyle aynı meslek grubundaki diğer insanların daha yüksek tutarlar aldığını duyduklarında krizlere girerler, uyuyamazlar, sinirler gerilir. Kişinin başkalarını her yönden kendisi ile kıyaslaması "iyi değildir". İyilikte yarışacağımıza maddi konularda yarışıyoruz. Neyse..

Sanırım maaş sormak ayıp olmasa da soran kişiyle aradaki yakınlığa göre konunun anlamı da değişiyor.
Örneğin bir erkek için kendisiyle evlenmeyi düşündüğü kız sorar ise boşanma sonrası alacağı nafakanın hesabını da yapıyor diyebilirim bazı yaşadıklarıma bakarak. Maaşın yüksekliğine bakarak asla bir yuva kurulmamalı.


Ne de olsa "sürekli" nafaka şu halde bazıları için emeklilik ikramiyesi gibi bir şey.
O nedenle nerde olursa olsun işimi soranlara, doğrudan asgari ücretliyim derim. Samimi olmak lazım.

Maaşın da nereye gittiği, miktarından çok daha önemlidir.
Bazen çok para da rahatsızlık getirir sahibine.
0
Erva
(04.08.21)
@aguen +1,

Ayıp olmasının saçmalığı bir kenara, bu tutum köleye çeviriyor insanları. Keşke herkes çok açık olsa da, bazı pislik firmalar bu durumu kendi yararına kullanamasa.
0
tey tey
(04.08.21)
Bizim toplumda sadece maas konusmak degil, para konusmak genel olarak ayip olarak goruluyor ki ben de bu kafanin degismesi gerektigine inananlardanim ama bazi kurallar cercevesinde. Sektorden olan arkadaslarla maas konusuyoruz, bana sorarlarsa samimi cevap veririm. Ama benimle ayni meslek grubundan degilse sormam, ve net cevap vermeye de cekinirim. Sonucta bende alacagi bu bilginin pek ona bir faydasi olmayacak. Isin icinde sadece merak olunca beni bozuyor.

Gecen isyerinden bir arkadasa teklif geldi, %15 falan daha fazlaydi ama riskli bir firmaya gececekti. Madem risk alacaksin kokune kadar zorla dedim, %30 fazla maas arti pozisyon arti fazla tatil falan istemeli diye karar verdik. Maasi ve pozisyonu aldi, tatili vermediler. BAsti istifayi uzadi. Bu tarz konularda beyin firtinasi yapmak iyi oluyor.

Bende bana bir teklif geldiginde her zaman fikrine guvendigim 1-2 kisiye sorarim.
0
cooperr
(05.08.21)
maaşlara bakın ya en iyi okul müzik öğretmenine 6.000 TL maaş veriyordu 2 sene önce. Adam 40.000 maaş diyor. benim 1 yıllık maaşım o.
0
guitarissimo
(05.08.21)
Maaş söylenince hakkını arıyorsun +1

Şirket içi ve dışı olsun fark etmez, iş verenler konuşulmasını istemezler bu yüzden.

@guitarissimo, sakin ol ya kur çeviriyor büyük ihtimalle :D Bizim yazılım direktörü o kadar tl maaş almıyor bırak yazılımcıyı.
0
ananiyimioguz
(05.08.21)
Valla yeni mezunken sorulur, sonra sormak maalesef her zaman aguen'in örnek verdiği kadar olumlu ilerlemiyor. Kıskançlık oluyor. Valla göz kalıyor. Burada nasıl olsa kimse beni tanımıyor diye sorulan bir maaş sorusuna cevap vermiştim, özelden denyonun biri yazmış "inanmıyorum, yalan söylüyorsun" diye. İnsanlar cins cins.
0
SiyamkedisiZorro
(05.08.21)
Mini bir tartışma olmuştu haklı olarak gonderilerimiz silinmiş, bilgi kısımlarını alıp sadece onları tekrar yazayım:

gecmis duyuru postlarima bakarsanız nasıl aynı vasıftaki iş için maaşımın 3e katlandığını yazmışım. İş aradığımdan da bahsedip durdum burada.
Neden yalan söyleyeyim.

25 yaşında bir mühendisim Türkiyede.
İlk postta yazdığım tüm maaşlar da Türkiye'de TL olarak net, sadece 40000 dediğim tr'de ama € iş. Ondan vergiyi düşüp liraya çevirdim kendim.


İlk maaşım 4000 lira idi l, 1 ay sonra bunda çalışmam deyip çıktım aynı bilgi birikimle 12000e başladım. Ama insanlar burada bile "yalan söylüyordur fakir" diye düşündüğü için gerçek hayatta çok daha sık oluyordur bu.
0
aguen
(05.08.21)
(6)

Gümrükte Supplementler için Sınır var mı?

Cryptoricus
Amerika'dan gelirken 12-13 çeşit toplam 25 kutu supplement getireceğim. Gümrükte çevirirlerse bunlara el koyma gibi bir durum söz konusu olabilir mi? Gümrük rehberine baktım ama supplementlerle ilgili bir madde yok.
Amerika'dan gelirken 12-13 çeşit toplam 25 kutu supplement getireceğim. Gümrükte çevirirlerse bunlara el koyma gibi bir durum söz konusu olabilir mi? Gümrük rehberine baktım ama supplementlerle ilgili bir madde yok.
0
Cryptoricus
(04.08.21)
Supplement diye özel madde göremedim ama besin ürünlerinde "makul miktar" diyor.
25 kutu makul miktar değil. El koymaları olası.
0
logisticsmanager
(04.08.21)
muhtemelen ticari oldugu dusunulur, iceriginden bagimsiz olarak.
0
robokot
(04.08.21)
Peki sizce makul miktar nedir?
0
🌸Cryptoricus
(04.08.21)
net bilgi el koyarlar.
1 tanesini verirler.
0
jamswety
(04.08.21)
Büyük risk. Al riski gel. Türk gümrükleri gevşektir. Amerika’da takılırsan bilmem.
0
iddaaci
(04.08.21)
Türk gümrükleri gevşektir diyen arkadaş İstanbul çıkışını görmemiş sanırım. %100 kaptırırsın.
0
zoghurt
(04.08.21)
(6)

İş seçim sorusu

my leave requests
Mevcut is: kendime zaman yaratabildigim, is yogunlugu cok az olan, stressiz, yukselme imkaninin zayif oldugu (hatta olmadigi) sektorunde lider, kamu kaynagi olan bir firma. Calisma ortamim sıkıcı, fazla burokratik. Ve kafadengi insan yok cevremde. Maas acinasi bir duzeyde, temmuzda yapilan zam ile b
Mevcut is: kendime zaman yaratabildigim, is yogunlugu cok az olan, stressiz, yukselme imkaninin zayif oldugu (hatta olmadigi) sektorunde lider, kamu kaynagi olan bir firma. Calisma ortamim sıkıcı, fazla burokratik. Ve kafadengi insan yok cevremde. Maas acinasi bir duzeyde, temmuzda yapilan zam ile birlikte 5.5k ortalama net. (Sektör lisans mezuniyetimle alakasiz)

Teklif gelen is: yeni kurulmus 3 yillik bir startup yatirimi. bu yuzden gelecegi guvensiz. Ingiltere merkezli ve ordan yonetiliyor. Sektor eglenceli. İş hata kabul etmeyen asiri stresli, surekli zaman baskisi olan bir iş. Bir eksi yön olarak da calisma saati sabah 11-aksam 8 neredeyse. Genellikle fazla mesai yapilir ve bunun yaninda fazla mesai odemesi yoktur. Maas: net iki basamakli tl. (Sektor lisans mezuniyetimle alakali)

Siz 28 yasinda bekar erkek olsaniz hangisini secerdiniz?
0
my leave requests
(04.08.21)
Tabii ki ikinciyi seçerim. Tartışmaya bile gerek yok. 50 yaşında iş garantisi arayan biri olsaydın 1'e git tabii. 28 yaşında bekar adamın yeri kesinlikle riskli ama çok çalışacağı ve kazanacağı yerdir.
0
roket adam
(04.08.21)
Maas artisi cok fazla. Ikinciyi sec.
0
hot potato
(04.08.21)
2.ye geçip 2. işin daha rahat versiyonunu arardım. en azından mesai olmayan belli saatleri olan ve hata kabul edebilen bi iş.
0
jelly bear
(04.08.21)
Iki.
Kendi isiniz.
Yukselme firsati var.
Maas artisi cok cok fazla.
Calisma saati bekarsaniz güzel; ben sabah kalkar spora gider, sonra ise giderdim.
0
logisticsmanager
(04.08.21)
Valla benim için de ikinci tabi ama bu karakter meselesi hocam. Yani ben risk seven bi insan olduğum için, "3 yıllık" startup bile bana fazla stabil geliyor.

Ama strese gelemeyen, fazla para aramayan, "önemli olan kafa rahatlığı" diyen biriysen birincisi tabi. Şimdi sana "tabi ki 2" dememin ne anlamı var, eğer stres yönetmeyi bilmiyorsan gitsen bile başarısız ve mutsuz olursun.

Bi de gelişmiş bir ülke olmadığımız için, ortalama bir hayat için bile 5.5k'dan fazla para gerekiyor. Yani stres sevmesen bile, mevcut işinin az parası ileride belki diğer işe göre daha fazla stres yaratacak hayatının diğer noktalarında. Bunu da bilemeyiz. Senin ölçüp biçip karar vermen lazım.

Ama ikiye gitsen ve biraz kendini geliştirsen, sıkıldığında bire dönmen mümkün olur muhtemelen. O yüzden bence bu risk alınabilir şimdilik. Genelde denemeden bilemiyorsun ne kadar stres-tolerant olduğunu.
0
plutongezegendegilmi
(04.08.21)
arada bu kadar fark varken net 2.

biri seçmenin tek ihtimali gelecekte ciddi yükselme ve maaş artışı ihtimali varsa.
0
nuisance
(04.08.21)
(7)

iphone se 2020'yi nasıl bilirsiniz?

2027
Selam, 6 yıllık emektar android telefonum sahalara veda etmek üzere. ilk telefonumdu. kucuk ekran olması önemliydi ve su an kucuk ekran(5 inch ve altı) telefonlara baktığımda en uygun seçeneğin iphone se olduğunu goruyorum.1) Android olabilir 5 inch ve altı telefon öneriniz var mı? iphone se iyi mi
Selam,
6 yıllık emektar android telefonum sahalara veda etmek üzere. ilk telefonumdu. kucuk ekran olması önemliydi ve su an kucuk ekran(5 inch ve altı) telefonlara baktığımda en uygun seçeneğin iphone se olduğunu goruyorum.

1) Android olabilir 5 inch ve altı telefon öneriniz var mı? iphone se iyi midir?
2) Internetten alınır mı? Tavsiye eder misiniz? 150-200 tl civarı daha uygun.
3) Internetten alma derseniz nereden almamı önerirsiniz? Garanti vs cok fark ediyor mu? Şehir Ankara bu arada.
4) Simkartım nano değil. o değişiklik işlemini nerede/nasıl yapacağız?
5) Su aksesuarı da al mutlaka dediğiniz bir sey var mı?

Cok Teşekkürler.
0
2027
(04.08.21)
se kullanıyorum, şarjı hızlı bitmesi dışında on numara. Ben amazon'dan almıştım. Yeni kartı 5 dakikada servis sağlayıcınızdan çıkarırsınız, yeni kart olunca bankacılık applerini falan güncellemek gerekebiliyor. Baseus'un 2 metrelik kumaş kaplı şarj kablosunu aldım, mutluyum.
0
whoosie
(04.08.21)
Hem iphone 11 hem samsung aserisi kullanan biri olarak söylüyorum.

Hiç gerek yok. Yeni nesil bir samsung a52, a72 gayet işini görür. iOS dünyasında android'de yaşadığın esnekeliği yaşayamıyorsun.

Her şey bir olay her şey bir sorun:) Kulaklığı dert, bilgisayara bağlaması dert, dosya aktarması dert, şarjı dert, bilgisayardan şarj etmesi dert. Bir şey oldu mesela servisi dert... Randevu alıyorsun vs vs...

O kadar komik apple'ın marketing için yaptığı uygulamalar var ki. Mesela icloud'a uzun süre android'den ulaşmak mümkün değildi. Neden? Çünkü android güvenli değil diye hesabını android cihazdan açamıyorsun. Şimdi de kısıtlı erişim veriyor.

Ben kullanıcı olarak bunlardan çok sıkıldım açıkcası bu kadar yüksek fiyatla bir cihaz aldıktan sonra böyle saçmalıklar uğraşmak istemiyorum:)
0
anten
(04.08.21)
Eger cok oyun app vs ile isiniz oluyorsa se isinizi gormeyebilir cunku sarji pek uzun gitmiyor, onun disinda ben de cok memnunum. iphone 6s’ten se’ye gecis yaptim 1 senedir gayet iyiyiz.

5 icin sunu soyleyeyim sadece; kulaklik girisi diger kulakliklar gibi olmadigi icin (sarj girisinden yapiliyor) kulaklik almaniz lazim eger kullaniyorsaniz. Androiddeki kulaklik calismaz.
0
gibicibicis
(04.08.21)
iphone se 2020 al. pişman olmayacaksın.
0
makarnavodka
(04.08.21)
Kendi telefonum pixel 4a, is telefonu se 2020.
Ikisinden de memnunum.
Ikisinin de pili hızlı bitiyor ama iphone cok daha hızlı.
Iphone ekran dayanikliligi daha iyi.

Ben öneririm ama pil konusu sıkıntı o kesin.
0
logisticsmanager
(04.08.21)
Uzun yıllar android kullanan biri olarak küçük telefon tercih ettiğimden dolayı 1 sene önce ilk iphone cihazım olan se 2020 yi aldım. Söylenildiği gibi pil dışında çok çok güzel bir telefon. Tavsiye ederim.
0
Depik
(04.08.21)
eşime küçük telefon istediği için se aldık, çok memnun, pille ilgili bir sıkıntı da yaşamıyor.
0
ozgur bir kusun hatirati
(04.08.21)
(5)

mülakatta elenmek

edgenabby
merhaba, sınavda 99 alıp mülakatta 50 puanla elenme hadiselerini duyuyoruz sık sık. hakimlik-savcılık sınavıkaymakamlık sınavıa grubu memurluk sınavıve/veya thy gibi kurumların sınavı olabilir. bu sınavlara birden fazla kez girip iyi not almasına rağmen mülakat aşamasında elenen birileri var mı aram
merhaba,

sınavda 99 alıp mülakatta 50 puanla elenme hadiselerini duyuyoruz sık sık.


hakimlik-savcılık sınavı
kaymakamlık sınavı
a grubu memurluk sınavı
ve/veya thy gibi kurumların sınavı olabilir.

bu sınavlara birden fazla kez girip iyi not almasına rağmen mülakat aşamasında elenen birileri var mı aramızda?
0
edgenabby
(04.08.21)
tam uymuyor sinava bir kere girilmis sanirim ama cok yuksek derece yaptigindan bir suru mulakata girip hepsinden elendiktan sonra kanada'ya gocen bir vatandasin hikayesi: www.youtube.com
0
robokot
(04.08.21)
Hakimlikten birçok kez elendim
Çeşitli memurluk (b grubu) mulakatlarindan birçok elendim (aile bak., belediyeler,)
Hatta düz memurluktan bile elendigim oldu (adalet bak.)

He gene memur oldum ama mulakatsiz, merkezi alimla.
0
sanguine
(04.08.21)
hakimlik, kaymakamlık, dışişleri, sayıştay bunlar için ösym sınavlarını full yap torpilsiz giremezsin. torpil de milletvekilitorpili yetmez en az bakan gerek. en tepeye ne kaar yakınsan o kadar işin kolaylaşır. kaymakamlık listesi açıklamaya 5 dk kala bile değişir.

a grubu memurluk için de %95 torpil gerek. geri kalan kısım için ise bazen vicdana geliyorlar çalıştıracak adam arıyorlar ondan alıyorlar.

thy sınavsız direkt protokol çocuklarını alıyor.

protokol çoçuğu olan tanıdığım arkadaşım çok oldu. hepsi hukuk okur özellikle kızlar hemen hakim olur.
0
Hallegadola
(04.08.21)
Hakimlik/savcilik; çok iyi puanla girdi ama mulakatta elendi kiz.
Mülakatta kiza bir sonraki sefer referans bulursa alabileceklerini söylediler.

Thy; bir arkadaşım zaten pilot oldu, diğeri de sinavlari geçti ama pandemi vurdu. Ikisi de referans bulmak zorunda kaldi.
0
logisticsmanager
(04.08.21)
kuzenim hakimlik sınavlarına giriyordu, ama bir türlü geçer puanı alamıyordu yazılı sınavda. 3. denemesinde kıl payı aldı sanırım ve mülakatta direk hallettiler işini, milletvekili torpili vardı. Yani eğer bu tip insanlar bütün kontenjanı doldurursa, 99 alıp da elenirsin, 100 alıp da. Ha eğer bunlardan yer kalıyorsa, kalanlar için nispeten daha düzgün bir eleme yapılıyordur diye düşünüyorum.
0
bobinhoo
(04.08.21)
(12)

Şu evin gideri var mı?

mg3929
Konumunu seviyorum. Kirada oturduğum ya da oturabileceğim evler de eski olacak maalesef yeni olsun dersem ya şehrin çok dışında hem sosyal hayatıma hem işe çok uzak zorunda kalacağım ya da cepten yiyip çılgın kiralar vereceğim cebimde para kalmayacak. Yani eski evde oturmak benim gelir düzeyimde tek
Konumunu seviyorum. Kirada oturduğum ya da oturabileceğim evler de eski olacak maalesef yeni olsun dersem ya şehrin çok dışında hem sosyal hayatıma hem işe çok uzak zorunda kalacağım ya da cepten yiyip çılgın kiralar vereceğim cebimde para kalmayacak. Yani eski evde oturmak benim gelir düzeyimde tek yaşamak isteyen biri için şart oldu gibi maalesef :( sizce biraz da pazarlıkla bu ev alınır mı? Çok mu yerin dibinde?

www.sahibinden.com
0
mg3929
(03.08.21)
Valla şu an oturduğum ev de üst katta ama milyonlarca diğer kişi gibi burada da öteki tarafa giderim var yüksek ihtimalle :(
0
🌸mg3929
(03.08.21)
fena değil ama önünde boş bir alan var ve yaz akşamları ya da havanın güzel olduğu akşamlar apartman ve çevre apartman sakinleri o camın önüne sandalye vs koyup bağıra çağıra sohbet edecekler ve hem camın önünde insanlar var diye perdeleri sıkı sıkıya kapatmak zorunda kalacaksınız hem de gürültüden bıkacaksınız o yüzden ben olsam tavsiye etmem ve çok bahçe katı doğru düzgün ışık almaz etmez, kesin rutubeti de bol olur.
ben olsam almam.. eski olmasını, deprem riskini yazmadım bile o zaten yazılmış.
evin içi fena değil bence..
0
matilda
(04.08.21)
Bahçe katı pişmanlıktır.
0
roe
(04.08.21)
bahce kati pismanliktir +1. hirsizlik tehlikesi, coluk cocuk gurultusu, isiksizlik ve saglik / psikolojik etkileri vs.

bu daireler iyi demiyorum, ama istedigin yere yakinlar, en azindan deprem sonrasi binalar:

www.sahibinden.com

www.sahibinden.com

www.sahibinden.com

ikisi yine bahce kati ama senin butcende hatta daha dusuk. daha iyisini bulabilrsin bence.
0
robokot
(04.08.21)
30 yaşında bina.

Bence çok eski. Sen bilirsin ama ben olsam bu kadar para vermezdim.
0
hayirsiz
(04.08.21)
bence yok. hem eski deprem için hem de bahçe katı böceği soğuğu insan gürültüsü çok olur.

bence tek göz oda olsun ama bir tık yeni güvenilir bir ev olsun deprem için daha iyi.
0
queen bee
(04.08.21)
bahçe katı denmiş ama bu ev bahçe katı bile değil. yarı bodrum. alınmaz.
0
elorelia
(04.08.21)
bodrum katı burası hocam. alınmaz. kışın yasaklar geldiğini düşün. insanı basar.
0
tantunisultansuleyman
(04.08.21)
Kentsel dönüşüme gitmesi an meselesi gibi görünüyor.
0
suicides underground
(04.08.21)
sırf konumu için insan kendine bu yaşam koşullarını empoze etmemeli. kadıköy beyoğlu beşiktaş diye diye milyon liralara yakın paralar ödeyip, birbirinden kötü evlerde kalmanın hiç bir manası yok.

eskiyi hatırlatıyor olabilir, yaşanmışlıklar olabilir ama eskide kalmıştır deyip daha ucuz semtlere yönelinmeli. depremde yıkılacak, rutubetli görünen, eski yıkık, bodrum katta yaşamayı bir insan evladı kendine reva görmemeli.

istanbul harici şehirlerde bu tip evleri suriyeliler ve afganlar kiralıyor
0
avatar is back
(04.08.21)
Sırf eve bakmak için vpn açtım;
www.evrensel.net

Yaşanir tabi burada ama 475 bin lira neden verilir? Yani hem eski hem bodrum kat. Bu hayatı yaşamak icin 475 bin verilmez bence. Yani katılıyorum; sırf güzel mahallede yasayacagim diye su hayat cekilmez.

Ama kendiniz bilirsiniz tabi.
0
logisticsmanager
(04.08.21)
evin içi kadar dışı da önemli.
yani istediğiniz semtin biraz dışına çıkabilirsiniz ama sadece ucuz diye çevrenizi değiştirecek seviyede semt değiştirmek insanın psikolojisini daha çok bozuyor.

ben de bahçe katındayım ama benim evim gayet ferah.
sorun, bunun bodrum katı olması.
çok basık, alçak tavanlı.
o yüzden biraz kötü bence.

aynı çevrede bakmaya devam edin.
0
blatta hiberna
(04.08.21)
(13)

Şekilli araba sorusu

plutongezegendegilmi
Arabalardan hiç anlamıyorum. "Hiç sorun çıkarmaz, çok rahat edersin" dediler diye Getz almıştım yıllar yıllar önce, hakkaten de öyle oldu. Sıfır sorunla yola devam ediyoruz.Ama kardeşimin arabası eski bişey. Kendime yeni bi araba alıp, bendekini ona vermeyi düşünüyorum. Arabalardan anlamadığım için
Arabalardan hiç anlamıyorum. "Hiç sorun çıkarmaz, çok rahat edersin" dediler diye Getz almıştım yıllar yıllar önce, hakkaten de öyle oldu. Sıfır sorunla yola devam ediyoruz.

Ama kardeşimin arabası eski bişey. Kendime yeni bi araba alıp, bendekini ona vermeyi düşünüyorum. Arabalardan anlamadığım için ne alayım diye buraya sorayım dedim.

Şimdi içimdeki ses "sıfır clio al geç abi" diyor, ama hayatımın her alanının o kadar "sorunsuz" olmasına gerek yok. Biraz risk alıp, güzel / konforlu bi araba alasım var. Getz'i alırken benzer fiyatlarda Z3 alabiliyordum, almadım, o hala biraz aklımda mesela. Geçen arkadaş mazda mx-5 almış, baya keyifli görünüyor. O kadar şekilli olmasa da o civarlarda bir şey düşünüyorum.

Maks. 300-350 civarı bir bütçem var. Daha ucuz da olur tabi. Ne tarz bişey alabilirim?

Not: "Temiz" olması konusunda, sürekli gittiğim / güvendiğim bi usta var. Ona göstericem, al derse alıcam.
0
plutongezegendegilmi
(03.08.21)
Ben olsam SUV alırdım. Tiguan olabilir. İkinci el tabii ki.
0
himmet dayi
(03.08.21)
Şekilli derken seat leonlar olabilir mesela
0
optimistbakunin
(03.08.21)
geniş olsun diyorsan skoda superb, octavia.
suv olsun diyorsan skoda karoq. belki t-roc olabilir.

hatchback olsun diyorsan da leon +1. audi a3 bile olabilir.
0
jelly bear
(03.08.21)
Şöyle bi şey olabilir. Bizzat kullanıyorum. Hem konforlu binek hem de 180 beygirlik bir spor araç. Kullanımı epey keyif veriyor.

www.sahibinden.com

EK: Bu arada link'teki araç ilk karşıma çıkandı, model olarak yolladım sadece. Volvo v40 R-design olarak aratabilirsin.
0
msb
(03.08.21)
hocam ben de tam senin gibiydim
yıllarca sembole bindim
sıfır sorun ucuz parca ucuz tüketim
simdi yeni araba aldım bmw 116d
surus keyfi muazzam
kesinlikte tavsiye ederim

SAKIN SIFIR CLIO ALMA

evli-bekar-cocuklu-kadın-erkek
olmana göre
iş değişir
0
kingcyrax
(03.08.21)
Su hayatta temiz ikinci elini bulsam sirf zevk icin alacagim araclar
Bmw e90 3.30-3.35i
Bmw e60 gene benzinli
Hatta xd versiyonu da olur.

Ama bulması cok zor tabi.
Yalniz mx5 oldukca kaliteli araba sorun falan cikarmaz.

Yalniz bmw, audi vs gibi premium araclar yüksek kilometrede çok sikinti. Bu araclar malesef uzun yillar dayansin diye yapılmıyor. Yani sorun çıkarmasi çok yüksek ihtimal. Sans isi daha cok.

Bence alabilirsiniz ya paraniz varsa. Hatta paraniz varsa ikinci el garantili, servis gecmisi bulunan ve cok el degistirmemis bir arac bulursaniz bakin. Bu aracin ek olarak google'da review/problems vs diye aratin ki genel problemleri neler görün.
0
logisticsmanager
(03.08.21)
w204 c180. bmw f30 kasa 318i. mx5 z3 bunlar getzden bu tarz araçlara geçen biri için zor araçlar.
0
mikahakkinen
(03.08.21)
simdi "hayatımın her alanının o kadar sorunsuz olmasına gerek yok" demissin de, clio yerine ikinci el 3 serisine gecmek serin sulardan kizgin kumlara atilmak gibi olur. Yani o kadar "risk" almaya hazir misin, bundan emin misin?

"Arabalardan hic anlamiyorum" dedigin icin bence BMW/Merc ikilisini unut.
Illa premium olsun diyorsan dusuk kmli Audi A3 al gec.

Miata/Z3/Z4 gibi araclar guzeldir de bunlar 2./3. arac olarak alinmasi gereken otomofiller. Tek aracin o ise sikinti cekersin, iki kisilik, bagaj yok, vs.
0
cooperr
(03.08.21)
Hocam bende senin durumundayım ve çok kararsızım.
Z3 boşver onlar kolleksiyonluk oldu artık.
Z4 ise 2006 öncesi yani E85 kasa sıkıntılı diyorlar. Ayrıca Z4 alıpta 2.0 motor almakta akıllıca değil zira 150 hp o arabaya yakışmıyor, normal sedanlar bile tokatlar arabayı.
Aldın mı 2.8 veya 3.5 alacaksın.
Ayrıca BMW bakımına gittiğinde selamun Aleykum dedin mi 10.000 TL den başlar herşey.

Mx5 de tip olarak güzel ama yenileri 1.5 motor 131 hp be kardeşim. Rezil olur insan onunla yolda.
Ayrıca bu araçların 2. Elleri ölüdür özel bir kesime hitap ettiği için.
0
les yeux blanches
(04.08.21)
rcz sorun sorusturun kronigi vs var mi hic bilmiyorum. ama ilk ciktiginda epey namliydi.

bmw vs de onermem biz bmw'ye bmw slx deriz :) uzun yillar da bindim. adi olup parasina gore kendi olmayan tirto bi marka.
0
turbo sadık
(04.08.21)
Hyundai getz ile z3'ü aynı fiyatlara nasıl bulduğunu merak ettim büyük ihtimalle o z3 ağır hasarlı falandı:)

Biraz keyif de verecek bir araç arıyorsan, ortalama otomobillerin özel üretim versiyonlarına bakabilirsin. Sadece örnek için yazıyorum skoda fabia'nın sportif RS serisi gibi. Fiyat olarak da makuldür bunlar ama performansları, donanımları iyidir. Ya da toyota yaris GR (bu biraz fiyatlı)

Temiz bulabilirsen (çok zor ama çünkü alan canına okuyor aracın) subaru impreza'lar o aradığın "heyecanı" yaşatabilecek bir araç.

Honda civic'lerin yenileri de epey güzel bu anlamda.

Mazda 3 ya da 6 da bakılabilir.

Diğer saydıkların otantik araç denen, hani bir otomobilim var bu da keyif için kullandığım bir araç denen tarzdan araçlar.
0
anten
(04.08.21)
Bu tarz maceralı araç alımları öncesinde mutlaka bir gün dahi olsa kiralamanı öneririm. (Hatta her türlü araç alımında yapılması gereken bir şey bence) Mesela z3, mx5 dışarıdan çok hoş görünüyor ama belki üstünü açtığındaki konforu, motor sesi, süspansiyon sertliği seni rahatsız edecek. Dolayısıyla buradaki tercihleri almadan önce kiralamanı öneririm.

Fikrimi söylemem gerekirse: riskli değil aslında çok temiz bir seçim ama ben epeydir a3 kullanıyorum, 2019-2020 modelleri 350 civarına sıfıra yakın bulunabiliyor. Genel olarak çok memnunum, dolu paketlerin tasarımı da gğzel, bir denemeni öneririm.
0
roket adam
(04.08.21)
Sorunsuzluk arıyorsanız Japon markalarını tercih edin. Mazda olur Toyota rav 4 olur.
0
komando kani var bende
(04.08.21)
(6)

Özgeçmiş hakkında

abcd
sevgili ekşi duyuru halkı 2 ayda 2 farklı işte çalıştım memnun olmadım 3. Ayımda farklı bir firmaya geçtim. İlerde özgeçmişime bu iki firmadan birini yazmazsam çok problem olur mu? Memnun olmama nedenim de tamamen teknik tatminsizlikNot:Sektör yazılım
sevgili ekşi duyuru halkı
2 ayda 2 farklı işte çalıştım memnun olmadım 3. Ayımda farklı bir firmaya geçtim. İlerde özgeçmişime bu iki firmadan birini yazmazsam çok problem olur mu? Memnun olmama nedenim de tamamen teknik tatminsizlik
Not:Sektör yazılım
0
abcd
(03.08.21)
Ben 6 aydan az çalışmışsam yazmıyorum. Ben öyle düşünmüyorum da, ik'nın ya da teknik olmayan elemanların (yönetici, CEO vs) "ya bu adam bi yerde kalıcı olamıyor demek ki" diye laf ettiklerine şahit oldum.

Kalıcı olup olmamak değil ama teknik tatminsizliği önceden tahmin edememek (veya beklentinin çok yüksek olması, veya başka bir sebep) de aslında bir problem. Yani CV'ye koyup koymama haricinde bu konuya da kafa yormak isteyebilirsiniz.
0
plutongezegendegilmi
(03.08.21)
@plutongezegendegilmi çok haklısın biraz acele davranıp kararlar verdim. Aslında bende koymama taraftarıyım ama hizmet dökümü istediklerinden orada sorun olabilir diye düşünüyorum. Bu arada cevabın için teşekkür ederim
0
🌸abcd
(03.08.21)
Hizmet dökümü istesinler hocam, onu da vermek zorunda değilsin herhalde ama CV seni anlatan bi döküman aslında. "Ben kendimi bu şirketlerle anlatmak istemiyorum" valid bi argüman. Yaptığın her freelance işi de koymak zorunda değilsin, onun gibi.
0
plutongezegendegilmi
(03.08.21)
Yazmayin. Ben genelde sorun olmaz diyordum ama bir arkadasin cvsini sirketin Türkiye fabrikasina yolladim. Ik müdürü cok is değiştirmiş kisa zamanda diye istemedi (başka sebepler de vardir tabi).

O günden beri yazilmamasi taraftariyim.
0
logisticsmanager
(03.08.21)
ben de yazmiyorum. bazi ik'lar deneyimsiz veya niteliksiz oluyor ve bunu seni elemek icin sebep olarak goruyor anlamadan dinlemeden. yazip elenmistim birkac yerde. ve ik'larin 1 ay calistigim yerleri sorgulamasindan kendimi tanitma firsati bulamamistim.

baska buyuk bir markada yasi da geckin bir ik'yla gorusmustum. mesela o kadin, birkac ise girmissiniz ama onlar oyle ya da boyle olmamis cok kisa sureli ama herhalde bir is ortami gostermistir, staj gibi olmustur falan demisti.. ustunde durmamisti ve is teklifi de gelmisti.

ama ulkemizde herkes boyle nitelikli olmadigindan ik alaninda yazma sen. bi yerde onune cikarsa da cok kisa bi deneyimdi o yuzden yazmadim dersin.
0
Kittie
(03.08.21)
bir tanesini yaz digerlerini unut, CV'de bosluk olmadigi surece sikinti olmaz. Kisa surede oradan oraya ziplayan adama kolay kolay kimse is vermez.
0
cooperr
(03.08.21)
(5)

bu nasıl dünya haritası?

duyurukullanıcısı
bir firmanın sitesinde gördüm. nasıl yani?
bir firmanın sitesinde gördüm. nasıl yani?
0
duyurukullanıcısı
(02.08.21)
o çember büyüteç herhalde.
0
passion rules the game
(02.08.21)
büyüteç olsa hazar denizi öyle olmaz, afrika'da öyle düz durmaz sanki.
0
🌸duyurukullanıcısı
(02.08.21)
Büyüteç.

@duyurukullanıcısı Adriyatik ile birleşmiş zaten. Hazar Denizi'nin kıtanın diğer kısımlarına göre açısı öyle değil.
0
nawar
(02.08.21)
Nedense bazı markalarda dünya haritası reklam malzemesi olarak kullanıldığında olan Türkiye'ye oluyor . Bir örnek :
tr.sputniknews.com

Bir firma daha vardı adını unuttum.
Ben Türk ya da Türkiye karşıtı müşterilerin kendilerine her daim yakın olmalarını sağlamak için böyle yaptıklarını düşünüyorum.
Kapitalist sanat tarzı Reklamın maksadı "satış" olduğu için bu sağlandığı sürece reklam için iyi ya da kötü denmez.
0
Erva
(02.08.21)
Büyüteç ve tahminim ana merkezi orası. Ilk defa gördüğüm bir uygulama değil.
Portekiz'i de hafif kesmisler, yunanistan yok, İtalya'nın bir kısmı yok, balkan ülkeleri yok, tunus yok, cezayir yok, misir da yok gibi, finlandiya yok, isvec yok, norvec yok.
Buradan büyük resmi görme kursu konusu çıkmaz.
0
logisticsmanager
(02.08.21)
(5)

kastan kilo vermemek için neler yapmak gerekiyor?

kahve45
bu yalnızca sporla mı başarılabilir yoksa yediklerimizle alakası var mı? teşekkürler.
bu yalnızca sporla mı başarılabilir yoksa yediklerimizle alakası var mı? teşekkürler.
0
kahve45
(02.08.21)
Protein ağırlıklı beslenme şart, ama yine kaybediliyor. En aza indirmek böyle mümkün. Ağırlık kaldırıp protein ağırlıklı beslenin.
0
olaylar olaylar
(02.08.21)
Yüksek protein diyet, yüksek ağırlık spor.
examine.com
0
logisticsmanager
(02.08.21)
Yediklerinle cok alakasi var. Yukaridaki cevaplara ek olarak; su. Insan vucudunun ~%60'i, kas kutlelerinin ise %70'i su. Egzersiz kaynakli su kaybini tam anlamiyla telafi edemezsen kas gelisimi duruyor, hatta geriliyor. Spor yaparken ki kramplarin bir cogu da bu yuzden, cunku kan dolasimini ciddi oranda etkiliyor. Normalden fazla su kaybin olacagi icin tuz gibi ana minarelleri de ihmal etmemek gerekiyor.
0
rm
(02.08.21)
İyi uyku da önemli. Egzersizle yırtılan kaslar, uykuda tamir görüyor. İstediğin kadar düzgün ye, iyi uyumazsan olmaz.
0
anten
(03.08.21)
Kuvvetlenmeyi amaçlayarak antrenman yap.
0
arnold schwarzeneger
(03.08.21)
(6)

Erkek parfümü önerisi olan?

chicha_v2
19 yaşında sarışın, yakışıklı kardeşim parfüm almak istediğini ama fiyatların çok yüksek olduğundan yakındı.Sitelere biraz göz attım hakikaten 300 liraya aldığım parfüm 1100 lira olmuş.Ünlü markalardansa (açıkçası 300 liraya 30 ml parfüm de almak istemiyorum) Avon, Zara veya diğer tekstil mağazaları
19 yaşında sarışın, yakışıklı kardeşim parfüm almak istediğini ama fiyatların çok yüksek olduğundan yakındı.

Sitelere biraz göz attım hakikaten 300 liraya aldığım parfüm 1100 lira olmuş.

Ünlü markalardansa (açıkçası 300 liraya 30 ml parfüm de almak istemiyorum) Avon, Zara veya diğer tekstil mağazalarının parfümlerinden alabilirim.

Çok ağır olmayan, yaz kokusu olarak neleri önerirsiniz?
0
chicha_v2
(02.08.21)
Acqua di gio 293 lira galiba n11'de.
Eskiden Bentley parfümler cok ucuzdu ama onlar da cok pahalanmis.
Azzaro chrome acqua da var.
Versace eros da var.
0
logisticsmanager
(02.08.21)
ty.gl

ben bunu magazada denemistim hosuma gitmisti. klasik bi koku sport degil
0
ala09
(02.08.21)
zara iyidir.

blue spirit.
0
xiii
(02.08.21)
zara man gold-silver iyidir
0
jelly bear
(02.08.21)
@logisticsmanager Acqua di gio kesin sahtedir Sevil ve Sephora'da 1000 lira civarı.
0
🌸chicha_v2
(02.08.21)
One million isteyen olursa satarim orijinal duty freeden yanlislikla almistim hhh
0
ala09
(02.08.21)
(7)

alkol nasıl kilo aldırıyor?

kahve45
bi yerde içkinin aslında kalorisiz olduğunu ancak tok karna içilirse kilo aldırdığını okumuştum. bu doğru mudur acaba? teşekkürler.
bi yerde içkinin aslında kalorisiz olduğunu ancak tok karna içilirse kilo aldırdığını okumuştum. bu doğru mudur acaba? teşekkürler.
0
kahve45
(02.08.21)
ickiler kalorili
0
ala09
(02.08.21)
alkol şekerden yapılıyor.
0
ya ben lan neyse
(02.08.21)
Alkolün kendisi kilo aldırmaz etkisiz boş kaloridir.
0
msb
(02.08.21)
Alkolun kendisi kilo aldiramaz (Ama bira, sarap vs değil. saf değil icinde tahıllar var, üzüm var asil onlar kilo aldirir).
Ayni alperz dediği gibi; misal alkol alirken yemek yerken vücut alkolden gelen kaloriyi kullanir bu sebepten normalde kullanacağın kaloriyi vücutta yag olarak dönüşecek şeylerden alamazsin. Hâliyle kilo alırsin.

Ama sallıyorum 24 saat içinde sırf votka içtin kilo almazsin çünkü yüzde 98i böbrekler yüzde 2si de nefes yoluyla gider vücuttan.
0
logisticsmanager
(02.08.21)
Alkol besin yakım sırasında önce geliyor. Normalde karbonhidrat, yağ ve protein sırası izlenirken alkol aldığınız zaman öncelikle alkol yakılıyor ve yanında çok fazla yemek yediyseniz büyük oranda totoya gidiyor haliyle. İşte böyle.

Bu arada 1 gram saf etil alkol yaklaşık 7 kalori ediyor.
0
mentuhotep
(02.08.21)
1 gram karbonhidrat 3 kalori
1 gram protein 3 kalori
1 gram yağ 9 kalori
1 gram alkol 7 kalori
0
howfaristhesky
(03.08.21)
karbonhidrat ve yag 3 degil, 4 kcal.
0
chezidek
(03.08.21)
(13)

Bu orman yangınları neyin intikamı?

yuyu
Avrupa abd nato pkk her ne haltsa... ne istediler yapmadıkta bunun karşılığı ciğerimizi yakıyorlar?
Avrupa abd nato pkk her ne haltsa... ne istediler yapmadıkta bunun karşılığı ciğerimizi yakıyorlar?
0
yuyu
(02.08.21)
ben hala sebebinin muallak olduguna inaniyorum. her kafadan bir ses cikiyor. yok pkk, yok malum parti, yok yesil sermaye, yok feto vs.. guney avrupa'da cok sicak oldugunda surekli orman yangini oluyor. bu yaz, en sicak yaz oldugu icin sicaklardan olmus olabilir diyorum. tabi ulkenin her tarafindan irin aktigi icin bu serefsizligi yapacak ustteki isimler disinda bir suru kisi ve grup da olabilir. net olarak kanitlanmis hicbirsey gormedim su ana dek.
0
buenosdias
(02.08.21)
Ortada hiçbir kanit yokken, Avrupa'da ve Amerika'da da orman yanginlari varken; doganin intikami diyebiliriz.
Ya da yanan yerlere dikilecek toplu konutlar ve otellerin intikami da olabilir; bunu da zaman gösterecek.
0
logisticsmanager
(02.08.21)
Çok yüksek ihtimalle tamamen kendi kendine olan ve birilerinin sorumluluk üstlenip sükse yapmaya çalıştığı bir durum. Abd, nato, avrupa, pkk bunların hepsi istese ülkeyi çok daha fazla sallayabilecek eylemlere girişebilirler, hele ki milyonlarca kimliksiz mülteci sırt çantalarıyla sınırdan girmiş ve tc sınırları içinde geziyorken. Bence neden müdahale edilmediğine odaklanmak daha mantıklı.
0
roket adam
(02.08.21)
firms2.modaps.eosdis.nasa.gov

Bütün Avrupa yanıyor, İtalya'ya, Ukrayna'ya, Rusya'ya falan bakın şu haritadan. O kırmızı beneklerin her biri birer orman yangını.

Ha tabii ki düzgün müdahale edemiyor olabilirler, yanan arazilerden sonuna kadar faydalanacak da olabilirler ama yangının çıkış sebebi için komplo teorilerine gerek yok diye düşünüyorum.

Edit: Afrika'ya, Güney Amerika'ya ben de hiç bakmamışım, oralar daha beter yanıyormuş.
0
kobuzchu kiz
(02.08.21)
Bu olanların bir kısmı doğal bir kısmı terörizm olabilir ama genel olarak şu biliniyor, bunlar daha başlangıç.

İnsanlık olarak son 100 yılda dünyayı mahvettik. (işin kötüsü şu an gelişmiş dediğimiz ülkeler mahvetti ve zenginleşti, biz o üretimleri de yapamayıp fakir kaldık mesela. Çin de bu yüzden son on yılda falan doğayı umursamayıp gelişebildiği kadar gelişiyor örneğin.)

Doğanın intikamı aslında ve bunlar başlangıç. Yangınlar, seller, açlık vb. neler neler tahmin ediliyor. Şu an sığınmacılara laf ediyoruz ama iklimden dolayı göçenler de olacak bir de. Gelecek iyi değil.
0
nhk ni youkosu
(02.08.21)
Hala dış mihrak mi ariyorsunuz
0
howfaristhesky
(02.08.21)
ben cikis nedeninin dogal oldugunu dusunuyorum.

sondurme calismalarinda bu kadar yavas ve pasif davranilmasi sebebi ile yanginlarin bu boyuta gelmesinin ise Gezi Parki'nin intikami olabilecegini dusunuyorum.

"Agac agac dediniz, 50 agac icin neler yaptiniz, alin size agac" der gibi... maalesef :(
0
la lykia
(02.08.21)
Bu sene birkac yere gittim aracla farkli koylara bizim insanimiz egitilmez birer okuz. Her yer bira sisesi, cop, cam kirigi, cips poseti. Kuresel isinmaninda etkisi vardir muhakkak ama biz insan olarak onlemi max seviyede tutmaliyiz ki olmasi muhtemel felaketlerin onune gecelim.

Bu arada doga dediginiz seyin bir bilinci yoktur, intikam alamaz. O oyle bi sey degil.
0
thesomberlain
(02.08.21)
doganin intikami. sen de buna hazirlikli degilsen yanarken izlersin, olay bundan ibaret.
0
cooperr
(02.08.21)
doğanın intikamı.
0
alicandan
(02.08.21)
aslını hiç öğrenemeyeceğiz sanırım.
en azından yakın vadede.
0
rewlack
(02.08.21)
Normalde her sene bolca yangin cikiyordu. Dogal olur sabotaj olur cat diye sonduruyorduk.

Hatta bizim sondurme hizimiz cok iyi diye ovunuyorduk.
Elde tup gazla yakarak sondurmeyi bile biliyorlardi.
Baslar baslamaz sondurursen gunde 10 tane de ciksa bisey olmaz.
Ben bi kere canakkaledeyken oranin delisi ufak ormani yakmisti, biraksan komple sehri alirdi. 10dk icinde hallettiler.

Bilerek mi yapiyorlar bilmiyorum bu sene sondurmuyorlar/sonduremiyorlar.
Yoksa her kurak sene yanginli geciyordu zaten.
0
divit
(02.08.21)
hükümetin özensizliği başka hiçbir şey değil
0
sanguine
(03.08.21)
(6)

Olimpiyatlardaki erkek aporcuların kas yapısı, steroid vs

mahone
Merhaba.Bilenler bilir bazı kas yapan abiler streoid kullnır. Olimpiyatları izliyokrum şu an mesela trt sporda. Cimnastikcişerin kasları çok keskin, hatları çok belirgin. Özellikle bazılarınınİzleyenler varsa anlar demek istediğimi.Bu sporcular steroid kullanıyor mu? Bu kas yapısı doğal mı?Tşkler cv
Merhaba.
Bilenler bilir bazı kas yapan abiler streoid kullnır.

Olimpiyatları izliyokrum şu an mesela trt sporda. Cimnastikcişerin kasları çok keskin, hatları çok belirgin. Özellikle bazılarının

İzleyenler varsa anlar demek istediğimi.

Bu sporcular steroid kullanıyor mu? Bu kas yapısı doğal mı?

Tşkler cvplar için.
0
mahone
(02.08.21)
Steroid kullanıp kullanmadıkları bilinmez. Her ne kadar testler yapılsa da yarışmadan belirli bir süre önce kesildiğinde tespit edilemeyebiliyor.

Kas liflerinin detayı daha çok yağ oranı düşüklüğü ve kas kütlesi için yapılan antrenmanların birleşimiyle alakalı. Yağ yakıcılar kullanıyor olabilirler düşük kilo/yağ avantajıyla daha iyi hareket etmek için.
0
neysene
(02.08.21)
Herhangi bir anormal durum yok. Asıl dogal olmayan misal 120kg olup full kas olan yag orani düşük olanlar. Misal 130 kgluk Kübalı güreşçi böyle olsa imkansiz derdim.

Yag oranı düşük olduğu için gözünüze öyle geliyor.
Steroid kullanacak kadar sacmalayacaklarini sanmıyorum. Sonuçta yakalanma ihtimali yüksek ve jimnastik sporcusu neden steroid kullansin? Yani o kasa ulasmak o kadar zor falan değil, sonuçta bütün hayatlari buna adali. Halter falan olsa bir nebze anlarim.
0
logisticsmanager
(02.08.21)
Olimpiyatlarda kaslar degil dopingler yarisir.
Yakalanmiyorsan kullanmiyorsundur :)
0
divit
(02.08.21)
herkes kullaniyor doping arti 1. herkesi yakalayip herkesi yarismalardan men edemeyeceklerine gore veya dopingi serbest birakma ahlaksizligini dunya kamuoyuna yutturmayacaklarina gore ahlakli rolu yapmaya-aptali oynamaya devam.
0
baldur2
(02.08.21)
Yakalanmayacak şekilde, vaktinde keserek, yapıldığını duymuştum.
0
vizivozo
(02.08.21)
Profesyonel seviyede bu tarz ilaçları kullanmamak gibi bir ihtimal yok. Konu sadece kas kütlesi de değil. Toparlanmayı hızlandırıp daha sık antrenman yapabilmek gibi bir dolu amaç için de kullanıyorlar.
0
arnold schwarzeneger
(03.08.21)
(6)

Bir insanın 3 ayda türkçe öğrenmesi mümkün mü?

neysene
Tabii ki imkansız değil ama cezayirli bir kız 3 ayda B1 seviye türkçeye geldiğini söylüyor. Ve telaffuzu native’e çok yakın. Şu koreli çabi ile yakın sayılır. Birkaç kelime dışında telaffuzundan yabancı olduğu zor anlaşılır. Ayrıca kendi dili dahil 5 dil bildiğini söylüyor. 2-3 cümle konuştu. İlk cü
Tabii ki imkansız değil ama cezayirli bir kız 3 ayda B1 seviye türkçeye geldiğini söylüyor. Ve telaffuzu native’e çok yakın. Şu koreli çabi ile yakın sayılır. Birkaç kelime dışında telaffuzundan yabancı olduğu zor anlaşılır. Ayrıca kendi dili dahil 5 dil bildiğini söylüyor. 2-3 cümle konuştu. İlk cümlesi tam native. Hiçbir aksan kayması yok mesela. İkinci cümlede koreyce falan demesi dışında yine çok sorun yok. Şaşırdım valla.
0
neysene
(02.08.21)
Ben de üniversitede akıcı Türkçe konuşan siyahi öğrenciler görmüştüm. Meğer liseyi Türkiye'de okumuşlar. Ondan öyle konuşabiliyorlarmış. Bir şekilde Türkiye'de eğitim görmüşse telaffuzu iyi olabilir ama üç ayda native düzeyine gelmek imkânsız bana göre. Türkçe 3, 5 kelimeden oluşan bir dil değil.
0
dissendium
(02.08.21)
Oyle bir sey olsaydi o kiz ders kitaplarimiza girerdi. Bir dilbilim profesoru ile gorusturun, deneylere girip para kazanabilir. Dunyada boyle 3 - 5 ornek var.

Bu arada daha yuksek olasilik kisinin B1 olmamasi. Onune gelene C1 sertifikalari, C2 sertifikalari veriyorlar zaten. Ayni seviye Ingilizce konusuyor diyelim ve Kanada'da bir okuluna gitti, A2 derlerdi ona yuksek olasilikla. 3 ayda A2 olmak normal.
0
howfaristhesky
(02.08.21)
kiz cezayirliyse dogustan iki dilli oldugu icin yeni dile yatkinligi olabilir diyecegim yine de sure cook kisa. demek ki oturup ezberlemis ama aksan icin arap olup da turk sandigim olmustu ama suriyelilerdi
0
ala09
(02.08.21)
Polyglot bir insansa normalden hızlı öğrenmesi vs normal.
Ab'de çalışan 34 dili akici konusan adam var.
0
logisticsmanager
(02.08.21)
@howfar
Konuşmasında ve yazısında hiçbir ek hatası yoktu. Gerçekten b1 olabilir. Benim takıldığım native’e yakın bir aksanı söylediği sürede yapması. Süre için hala yalan söylüyor diye düşünüyorum bilmiyorum. Kız “derken?” Şeklinde nitelemeler kullandı. Türk de benimle dalga mı geçiyor dedim başta. Ama ufak aksan bozukluğu ele veriyor tabi
0
🌸neysene
(02.08.21)
cezayirliyse fransizca da biliyordur. o yuzden 5 bin kelimenin telaffuzu otomatik olarak geliyor zaten. arapcadan dolayi da bir 6 bin kadar gelse kelime dagarcigi ister istemez artiyor. muzik kulagi da iyiyse konusulan dilin ahengini taklit ederek aksanlarini kisa surede native seviyesine cekebilirler diye dusunuyorum.

boyle bir arastirma var mi bilmiyorum ama guzel sarki soyleyenlerin yeni ogrendikleri dilleri aksansiz konusmasi daha olasi gibime geliyor.

turk dizilerini takip eden iki berberi kizla tanismistim, onlarin da telaffuzu mukemmele yakindi mesela.
0
chezidek
(02.08.21)
(10)

Ne olacak böyle?

binlercedansozvar
dans kursuna gidiyorum ben, oradan bi kızla 3 4 kez görüştükbu akşam bunun nereye varacağına dair konuştukdedi kiben değer görmek istiyorum ama sen 2 gün önce düştüm diye sana yazdığımda sen endişelenmek yerine dalga geçtin ve karakterlerimiz zıt uyuşmuyor, ben dışa dönüğüm sen içe dönüksün falan de
dans kursuna gidiyorum ben, oradan bi kızla 3 4 kez görüştük
bu akşam bunun nereye varacağına dair konuştuk
dedi ki
ben değer görmek istiyorum ama sen 2 gün önce düştüm diye sana yazdığımda sen endişelenmek yerine dalga geçtin ve karakterlerimiz zıt uyuşmuyor, ben dışa dönüğüm sen içe dönüksün falan dedi
son bi şans istedim kararım değişmicek dedi
moralim çok bozuldu
nolur bana bi çözüm yolu sunun
25 yaşımdayım ne arkadaşım ne sevgilim var
nasıl geçecek bu gece
hiçbir kız beni istemedi
arkadaşım bile yok
yakışıklı yada tipim daha düzgün olsa böyle olmazdı dimi?
0
binlercedansozvar
(02.08.21)
Sana ilgi gösteren kadınlarla dalga geçmezsen yakışıklı olmanla ilgisi olmadığını görürsün.

Gerçi bunun karşıtı, doğru olan hamle "düştü" diye endişelenmek de değil ama olsun, sen önce kendini düzelt sonrası karşının hatası olsun.
0
Bruce
(02.08.21)
Yav ne alaka, belli ki piremses birine denk gelmişsin. Bu hikayeden mutluluk çıkmaz. Kendini ezik gördüğünü hissettirmişsin bi kere. Uzaklaş bakalım tavrı değişecek mi, değişmezse zaten senin olmamıştır. Kendine de güven. Hadi bol şans
0
olaylar olaylar
(02.08.21)
Düştüğünü gülerek değil de ciddi anlatmışsa dalga geçilmez. Sen flört etmeyi bilmiyorsun. Yakışıklılık ile ilgisi yok yani.
0
kaptan maydanoz
(02.08.21)
olm sen niye kızla dalga geçiyorsun kız değer görmediginden yakınmis sene hala yok yakışıklı olsam falan derdindesin
0
all girls dream
(02.08.21)
Son bir şans ne yav. Kendini kötü bir konuma sokmuşsun. Bu işlerde ne kadar kasarsan, üstüne düşersen şansın o kadar azalır. Biraz daha rahat olmayı dene.
0
dissendium
(02.08.21)
4-5 tane sevgilim oldu biri haric hicbiri yakisikli degildi. Her sey tipte bitmiyor evet tip olunca bazi seyler daha kolay ama mesela beni en cok zeka etkiliyordu. Karsimdaki adamin zeki ve bilgili olmasini isterdim yakisikli ama bos biri olmasindansa ortalama ama dolu birini tercih ederdim. Bu kriterlere uygun duzgun bir beyle 3 senedir evliyim. Bence benle ayni fikirde cok kadin vardir.
Bir de prensese denk gelmissin ilgi manyagiymis arkadas, bos ver.
0
matilda
(02.08.21)
Başkan bir kere flort olayini ogrensen iyi olur. Aklina gelen ilk seyi söylemek bu zamanlarda iyi degil. Agzindan çıkanı 50 kere analiz etmen lazım.
Zamanla öğrenirsin tabi.

Yalniz sana tavsiyem; böyle son bir sans vs işlerine girme. Olmazsa olmaz. Ben bu tarz şeyleri yapmış biri olarak geri dönüp bakınca "ya ne gerizekalıca is" diyorum.

Cok yakisikli olsan bu sefer kisiye köpek gibi davransan da yakisiklilik yüzünden kurtarma ihtimalin var (bkz cok seksi kizlarin gerizekali hareketlerini sineye cekmek, neden? Çünkü seks).
Lisede sisman tipin tekiydim, birgün çok güzel bir kiz bana yazdi harbiden (neden bilmiyorum) ama kizla konusurken dilim tutuldu. Sonra olmadi haliyle.

Böyle kalp kirikligi falan yasayacaksan spora gitmiyorsan tam spora baslamalik dönem; bunun verdiği gazla hayvan gibi olursun en azından özgüven gelir.
0
logisticsmanager
(02.08.21)
ne çirkinler gördüm ağzı öyle bir laf yapıyordu ki düşmeyen kız yoktu. flört atmeyi öğrenin +1
0
Hallegadola
(02.08.21)
Fitness yapıyorum omuzlarımın geniş olduğunu herkes söyler boy 180 kısa değilim orta boyluyum vücutta sorun yok tipim falso
0
🌸binlercedansozvar
(02.08.21)
dalga geçmen bahanesi olmuş
ilgi duyan insan daha fazla tolerans gösterir

nedenlere takılmana gerek yok, biribrinize uygun olanı ararsan ileride rahat ederisn
0
bir soru sorcam
(02.08.21)
(19)

eski çağlarda yaşamak ister miydiniz?

ilgeru
bir tane zaman makinesi icat edildi diyelim. sizi de orta çağ veya daha öncesine, istediğiniz bir yere (coğrafi konum olarak), zamana, tam da şu anki halinizle gönderiyor. gitmek ister miydiniz? isterseniz, nereye ve neden gitmek isterdiniz? istemiyorsanızsa da neden gitmek istemezdiniz?teşekkürler.
bir tane zaman makinesi icat edildi diyelim. sizi de orta çağ veya daha öncesine, istediğiniz bir yere (coğrafi konum olarak), zamana, tam da şu anki halinizle gönderiyor. gitmek ister miydiniz? isterseniz, nereye ve neden gitmek isterdiniz? istemiyorsanızsa da neden gitmek istemezdiniz?

teşekkürler.
0
ilgeru
(01.08.21)
1930 türkiyesi iyi. Mustafa Kemal hala sağken.
0
photo85
(01.08.21)
Valla tarihi dönemleri, onları okumayı falan severim de geri dönüş imkanı yoksa hayatta gitmezdim sanırım. Bu kadar rahata, imkana alışmışken gidip her şeyden feragat etmek zor. Hani bilsem ki huzur ve mutluluk olacak neyse de saçma sapan krallıklar dönemlerine, çok kötü yaşam koşullarına, değişik savaş olaylarına falan girmenin pek huzurlu yanı yok.

Haa olay turistik gezi tarzındaysa yani geri dönüş varsa o zaman olur. Onun dışında video oyunlarinda, kitaplarda, filmlerde okumak/izlemek ve yalandan "keşke o zamanlarda yaşasak" geyiğini yapmak yeter bana.
0
j r r tolkien hayrani
(01.08.21)
Geri dönüş imkani olsa sadece görmek icin giderdim. Misal antik yunan vs olabilir.
Ama orada kalmak istemezdim. Tahminen gripten bile olurduk artik birak baska hastaliklari. Onun dışında cani isteyen kisi kılıçtan gecirip giderdi. Gerek yok.
0
logisticsmanager
(01.08.21)
gözlerim falan bozuk, gitsemde bisey göremezdim.
0
durgunfoton
(01.08.21)
Haci piramitler donemine kesin gitmek isterdim. Siz bunlari nasil yaptiniz kurban olduklarim deme firsatim olurdu o yuce insanlara.

www.youtube.com
0
tezek
(01.08.21)
Eskiyi istemezdim. İleriyi daha çok merak ediyorum.
0
ananiyimioguz
(01.08.21)
Hayatta gitmem. Teknoloji ve modern tıp süper bir şey.
0
kobuzchu kiz
(01.08.21)
İsterdim. 1930-1940 ve 1950'lerin başları güzel. Ayrıca 90'ları da seviyorum
0
stephen
(01.08.21)
Antik Roma zamanlarında (10-100 arası falan) Güney İtalya (Magna Graecia) muhtemelen dünyada yaşanabilecek gelmiş geçmiş en iyi yermiş. Oraya gitmek isterdim.

Savaş yok, hastalık yok, stres yok, her şeyin en iyisini yiyip içebiliyorsun. Köleleri saymazsan günlük ortama çalışma süresi en fazla 6 saat. Mis gibi.

Teknolojiyi çok iyi bir şey zannediyoruz ama aslında bireysel hayatımıza katkısı sınırlı. Daha çok toplumsal bir işlevi var. İşte 8 milyar insan yaşayabiliyor dünyada mesela (eskiden yaşayamazdı), ama ortalama bir Roma vatandaşından daha az kalori ve daha az protein alabiliyor şu an ortalama bir insan. Daha kötü şartlarda yaşıyor yani.

Tıp konusunda da benzer bir durum var. Eski çağlarda "ortalama yaşam süresi" kısa, ama sebebi bebek ölümü. İnsan bebeği, insan sonradan iki ayaklı bir canlı olmaya karar verdiği için, olması gerekenden çok daha erken doğuyor, bu yüzden de ilk bir kaç yılda ölüm riski çok yüksek. Modern tıp bunu çözdü. Ama bebek ölümlerini çıkardığın zaman 2000 yılda en fazla 10 yıllık bir ilerleme var. Günümüzde bir sürü insanın ömrünün son yıllarını hastane koridorlarına geçirdiğini düşününce o kadar da değmiyor gibi geliyor bana.
0
plutongezegendegilmi
(01.08.21)
kesinlikle yaşamak istemezdim. hukukun olmadığı; klimanın, kombinin, cep telefonunun, internetin, buzdolabının, otomobilin, metronun, uçağın, prezervatifin, aşının, hijyenik pedin, röntgen cihazının, modern tıbbın olmadığı; ırkçılığın ve dinciliğin had safhada olduğu, 5-10 yılda bir büyük savaşların olduğu dönemlerde asla yaşamak istemezdim

günümüz insanı bu yüzyılda yaşamanın ne büyük şans olduğunun farkında değil.
0
dafuq
(01.08.21)
Tardis koruması altında gideceksem bir süreliğine olabilir. Yoksa hayır. Orta çağda infant mortality rate bir yaş altı bebekler için %30, yedi yaş öncesi içinse %50 falandı. Antibiyotik yok, penisilin yok, aşılama yok ve dünyayı kıtlıklar, savaşlar, hastalıklar ve yobazlık kavuruyor.
Kadın desen adı yok. Soylularda dahi yok. Doğum gibi doğal bir mefhum bile bir tür kirlilik, günahların bedelini ödeme olarakbgörülüyor bazı yerlerde ve izolasyona alınıyor bu sebeple kadın.

Merci ama almayayım.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(01.08.21)
Tabii ki isterdim. Tanrı olacak olmam bir yana, çok daha iyi bir yer haline getirebilirdim dünyayı bence.

Şey sorgulamıştık eski sevgililerimden biri ile; ilk çağlara tek başıma hiçbir kaynak olmadan gitsem nereye kadar getirebilirdik dünyayı diye.

Elektronikler olsun, bilgisayarlar olsun 1950'lere kadar falan gelebiliyorum, fena durumda değilim. Gidip madenini kazıp işleyip basit çipler yapabilirim.

Tıp konusunda çok bilgim yok ama yine de genel kültür ve 21.yy common sense'i ile bence 1920'lere 30'lara falan gelebilirdim.

Tabii bu yanımda hiçbir şey götüremediğim koşuluna dayanıyor. Bir tane kitap götürme hakkım varsa 21. yy'ın entertainment dışında tüm imkanlarına kavuşurdum zaten.

Gitsem hem hayat kalitem inanılmaz artardı bence, zaten 40 yaşında emekli olup villa yaptırıp tüm gün denizde yüzüp bahçemde tavşan besleme hayalim var; gittiğim yerde de yapabilirim bunu.
0
aguen
(01.08.21)
Bi 10 yıl geriye gidip kariyer değişikliği yapabilsem çok yeterli. Onun dışında günümüzde bile kadın olarak özgürlük zorken asla gitmek istemem daha da geriye hangi coğrafya olursa olsun.
0
hindistan cevizi
(01.08.21)
sınırsız kullanabileceğim bi makinem olsa turistik gezi gibi değişik yer zamanlara gidip gelirdim ama asla kalıcı kalmam.

Hangi yılda doğmak istersen deseler 2980 derim. Hem 1000 sene sonrada yaşardım hem de milenyuma geçişi net kutlayabileceğim bir yaşta olurdum :d son milenyum geçişinde 4 yaşında olduğum için üzgünüm biraz dhshsd

ben kesinlikle gelecekte yaşamak isterdim yani
0
nundu
(01.08.21)
istemezdim. evde musluk bile yok.
0
ya ben lan neyse
(01.08.21)
Asla. Gunumuzdeki modern tipla bile zar zor idare ediyorum
0
hot potato
(01.08.21)
kesinlikle istemezdim ama beni asıl meraklandıran şey 100-200 sene sonra o tarihlerde yaşayan insanların bugünlere bakıp '' kesinlkle dönmek istemezdim, x bile yok '' diyecek olması muhtemelen.

dünyanın 300-400 sene sonraki halini görmek isterdim :(
0
garavel
(01.08.21)
Romantik bir sekilde evet, rasyonel bir sekilde hayir.

20 yasimda gripten olmek veya birilerinin kolesi olmak istemem sahsen.
0
thesomberlain
(01.08.21)
bir bakıp çıkardım antik romaya kuş bakışı. sonra geleceğe gitmek isterdim 2500ler 3000ler. ara dönemde yaşadığım için üzülüyorum. ya geçmişte ya gelecekte yaşamalıydım. şuan sahip olduğumuz teknoloji ara bir teknoloji ve dünya daha neler görecek heyecanlanıyorum. sırf daha çok şey görmek arzusundan 150 yıl yaşamak istiyorum
0
Hallegadola
(02.08.21)
(5)

TSK'nın sosyal medya yönetimi neden bu kadar zayıf?

İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
Merhaba arkadaşlar,Instagram'da İsrail ordusunu (IDF) takip ediyorum, TSK da takip ettiklerim arasında. Dikkat ettiğim bir şey var, TSK neredeyse hiç kendi reklamını yapmazken, "Biz ortamlardayız!" minvalinde paylaşımlar yapmazken IDF günde en az 2-3 gönderi paylaşıyor. Sürekli eğitimlerden kareler
Merhaba arkadaşlar,

Instagram'da İsrail ordusunu (IDF) takip ediyorum, TSK da takip ettiklerim arasında. Dikkat ettiğim bir şey var, TSK neredeyse hiç kendi reklamını yapmazken, "Biz ortamlardayız!" minvalinde paylaşımlar yapmazken IDF günde en az 2-3 gönderi paylaşıyor. Sürekli eğitimlerden kareler paylaşıyorlar, ordudaki kadın askerlerin önemini belirten gönderiler, Hamas'ın nasıl okul, yerleşim yerleri gibi sivil alanları kendilerine kalkan olarak kullandıklarını harita üzerinde gösteren gönderiler falan paylaşıyorlar. Bu da onların insanların gözündeki sempatilerinin artmasına neden oluyor.

Bir de TSK'nın Instagram hesabına bakıyorum, ayda yılda bir gönderi paylaşılmış. Onların da geneli resmi bayramları kutlamak, önemli günleri hatırlatmak için falan. Sahadan, tatbikatlardan falan çok az gönderi var. Devir internet, sosyal medya, imaj devri olmuşken nedir bu ortamlardan uzak durma sevdası? Siz ne düşünüyorsunuz? Fikirlerinizi paylaşırsanız sevinirim, teşekkür ederim.
0
İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(31.07.21)
İKK (istihbarata karşı koyma) kuralları var. bu kurallar nedeniyle paylaşım yapılmıyor.
0
trajikomix
(31.07.21)
TSK bence doğru olanı yapıyor. Son zamanlarda üretilen her silahın ayrıntılı tanıtımının yapılmasını yanlış buluyorum. Bunlar güvenlik zaafı oluşturabilir.
0
dissendium
(31.07.21)
Açıkçası aynı sey mi bilmiyorum ama Fransa'da malum zorunlu askerlik vs yok e baska isler de çok olduğu icin kimse "aman maasi guzel asker olayim" demiyor kolay kolay.
Bu sebepten Facebook, twitch, YouTube sürekli karsima fransiz silahli kuvvetleri reklamlari falan cikiyor gencleri etkilemek için.
Aha bu da Instagramlari;
instagram.com

Yani biz buradayızdan ote gencleri cekmek icin. Ben de katılıyorum ama belki de tsk'nin adam ihtiyaci yok.
0
logisticsmanager
(31.07.21)
bir ülkenin silahlı kuvvetlerinin neden reklama ihtiyacı olsun ki? mesela sallıyorum ermeniler sosyal medyada görüp vay be türkler ne güçlüymüş mü diyecekler? ya da yunanlılar "ya türkler çok ponçik" mi diyecekler?

israil bu denli aktif kullanması insanları savaşlarına ikna edememesinden kaynaklı (bence). bella hadid, dua lipa, roger waters falan sosyal medyalarından israil saldırıları arttığında tepki göstermişlerdi. ilk aklıma gelen ünlüler. o yüzden israil "aslında suçlu onlar, bakın sivilleri onlar kullanıyor" tarzı propaganda yapmak için tüm medya araçlarını kullanmak "zorunda" gibi geliyor bana. türkiye'nin konumu ile israil'in konumu bir değil. türkiye'nin kimseye bir şey kanıtlamasına gerek yok. yalnızca israil örneğine bakarak aklıma gelenler bunlar.
0
ilgeru
(31.07.21)
ihtiyacı yok çünkü. Ama bu işi öğrenip yapsalar çok iyi olur o ayrı. Türkiye içinde de dünyada da algıyı değiştirebilirler.

Zorunlu askerlik olmayan ülkelerde (mesela İngiltere'de gördüm) baya sinemada televizyonda "ülkenize hizmet edin, askerlik ne güzel şey, dostlar edinin vücut yapın bakın burada hayat çok güzel" temalı reklamlar yapılıyor. Askere adam toplamak için mantıklı bu. Ama senin dediğin biraz dış dünyaya mesaj, onu yapacak ekip bambaşka olmalı. Mesela bazen polisin askerin çocuklarla hayvanlarla falan fotoğraflarını paylaşıyorlar ama çok Türk kafası birileri çekmiş oluyor. Bizde duygusallık, arabesklik vs. ön planda. Daha batıda yetişmiş olaylara dışarıdan bakan birinin organize etmesi lazım bunları. Amerika bu tür şeyleri çok iyi becerir, işgal ettiği yerleri bile müthiş kahramanlık hikayesi olarak paylaşıyor genelde.
0
nhk ni youkosu
(01.08.21)
(3)

Gece uyurken top patlasa uyanmayanlara önerileriniz nedir

muratback
MerhabaGece uykusu ağır olanlar için bir öneriniz varmi
Merhaba

Gece uykusu ağır olanlar için bir öneriniz varmi
0
muratback
(31.07.21)
hep böyle olsunlar. hayat onlara güzel. her sese uyanmak çok leş bi durum
0
glamdr1ng
(31.07.21)
Akıllı bileklik veya saat ile uyumak ne kadar sağlıklı bilmem ama bazı cihazlar ses algıladığında falan titreyebiliyor diye hatırlıyorum.
0
ananiyimioguz
(31.07.21)
Abi ben de bundan korkardim ama ciddi seste uyanıyorum; bir kere esim bardak kirdi ayy dedi allah noluyo lan diye kosarak gittim aninda uyanıp. Galiba bu tarz seylerde bilincaltim hazir ama misal hanim yanimda oyun oynasa uyanmam o kadar rahat uyurum ama aksine o ben yaninda sadece dönsem uyaniyor.

Ben köpek aldim kafam rahat artık. Köpek alabilirsiniz :)
0
logisticsmanager
(31.07.21)
(12)

istanbul üniversitesi sosyoloji

uzaklara cizittirsak di mi
merhaba. istanbul üniversitesi sosyoloji bölümünü tercih etmeyi düşünüyorum. ileride sinema sosyolojisi ya da göç sosyolojisinde araştırma yapma hedefim var. tercih için istanbul üniversitesi'nin ismi bile beni cezbetmeye yetse de, bölümün başarı sıralamasının kötü olması beni düşündürüyor. yks sıra
merhaba. istanbul üniversitesi sosyoloji bölümünü tercih etmeyi düşünüyorum. ileride sinema sosyolojisi ya da göç sosyolojisinde araştırma yapma hedefim var. tercih için istanbul üniversitesi'nin ismi bile beni cezbetmeye yetse de, bölümün başarı sıralamasının kötü olması beni düşündürüyor. yks sıralamam 32 bin, iü sosyoloji sıralaması ise 130 bin bandında. sıralamam ve bölüm sıralamasındaki bu fark beni hayal kırıklığına uğratır mı? öğrenci profili açısından, akademik kadro vs.
0
uzaklara cizittirsak di mi
(31.07.21)
Türkiye’de herkes mühendis, doktor olmaya çalıştığı için bu alanlara “başarısız” kişiler girmek zorunda kalıyor. Öyle güzel bölümler var ki sıralamar yerlerde. Eğer içinizde böyle bir aşk varsa o bölümde çok başarılı olup güzel bir kariyer yapabilirsiniz.
0
ruhen hastayim ben
(31.07.21)
İÜ sosyoloji'nin muazzam bir Twitter hesabı var. Eger mesaj gönderimi açıksa mutlaka cevaplarlar diye düşünüyorum. akademik kadronun nasıl olduğunu görmek için Google scholar da hocaları aratıp ne kadar aktif çalışma yaptıklarına ve aldıkları atıf sayılarına bakılabilir. fakat kesinlikle akademide ilerleme hedefi varken Türkiye şartlarındaki akademiyi bir düşünürüm çünkü İÜ'den yurtdışına gidebilme oranlarının çok yüksek olduğunu düşünmüyorum.
0
sana bir sarki yazdim fernando
(31.07.21)
Ben kendi sıralamamdan neredeyse 30k düşük bir okulda okuyorum. Evet maalesef ortam fark ediyor :( Ama İÜ Hukuk'ta okuyup oradaki ortamdan da memnun olmayan arkadaşlarım var, İÜ gayet iyi bir puanla kapatmasına rağmen. Bu biraz sizinle, çevrenizle, yaşadığınız ortamla da alakalı. Boğaziçi Sosyoloji de okuyup öğrencilerden memnun olmama ihtimaliniz var sonuçta. Yine de benzer bir tecrübeyi yaşayan ve yaşamaya devam edecek bir insan olarak önemli olanın bölüm azmi olduğunu düşünüyorum. Bölümdeki en azimli ve çalışkan arkadaşlarımdan bazılarının YKS sıralaması çok çok iyi değil ama bölümü gerçekten seviyorlar. YKS puanı iyi olup dersi sulandırmaya çalışanlar da yok değil. Tek ölçüt bu değil.

Başarılar diliyorum.
0
black holes in the sky
(31.07.21)
Sosyolojide akademik alanda ilerlemek istiyorsanız İngilizce bir sosyoloji bölümü okumanızı tavsiye ederim. Türkçe okuduğunuz metinlerin çoğu zaman çevirisi bile güzel olmayacak ve siz metinlerden tam verimi alamayacaksınız bile. Aynı zamanda yurtdışı doktora ve yl programları söylediğiniz alanlarda çok çeşitli konularda çalışıyor, belki de siz hocalarınızı vizyonu, dil ve aldığınız dersler sebebiyle bu programları inceleyemeyeceksiniz bile. Bir de İst Sosyoloji’nin verdiği ders yöntemi ve Boğaziçi, Bilgi, ODTÜ, Bilkent farklı mesela, ben İstanbul Üni’nin bi kaç dersinden hiç zevk almamıştım, öğretilen yöntem bi garip ama nasıl anlatacağımı bilemiyorum.

Akademik kadrosu iyi olan ve yurtdışı bağlantılı olan özel okulları da düşünün derim ben. Bilgi, Kadir Has vs olabilir belki, Mef Üni hocaları da güzel olabilir sosyoloji varsa eğer. Hem özel ünilerde disiplinlerarası dersler almak da kolay olabilir, devlette böyle şeyler çok da mümkün olmuyor diye biliyorum.


Sıralama konusunda da, evet fark olacaktır. Sizin gibi isteyerek bu bölümü seçen kaç tane insan olacak? Bu sizi ne kadar tatmin edecek? Ben Boğaziçi Sosyoloji mezunuyum, orada bile insanlar psikoloji tutmadığı için ya da sırf Boğaziçi olsun diye gelenler vardı, ama öğrencilerin akademik başarısı yüksek olduğu için derslerden yüksek alma pahasına bile olsa çalışıyorlardı ve bu derslerin verimliliğini arttırıyordu. Ama sosyolojiye ilgili ve isteyerek gelen arkadaşlarımdan daha çok beslendiğimi, entelektüel anlamda, söyleyebilirim.

Tüm bunların yanında İstanbul Sosyoloji’den çıkıp Boğaziçi, ODTÜ gibi yerlerde yüksek yapabilir misiniz? Elbette yapabiliriz ve yapanlar da var. İlgili olmanız, sahada neler yaptığınız, çalışmalarınız önemli. Ama dediğim gibi İstanbul Sosyoloji ortamı sizi ne kadar geliştirir, geliştirirse bu Türkiye’yeyle mi sınırlı kalır orasından şüpheliyim.

Bir de İstanbul Sosyoloji hocalarının görüşlerini de araştıemanızı tavsiye ederim, size yakın olmaz mesela referans alamazsınız, ya da yüksek lisansa kabul alamazsınız. Böyle şeyler maalesef akademide oluyor. Hı, Boğaziçi’nde oluyor mu? Evet, orada da oluyor.

Özetle, bir sürü değişken var ve bunların hepsi size ve ortama bağlı değişkenler. Ne derece yararlanırsınız size kalmış. Sosyoloji akademide güzel yurtdışı imkanları oluyor kovalarsanız, ben yurtdışına çıkmanın çok cazip geldiği bu günlerde İngilizce eğitim veren bir yerleri seçmenizi tavsiye ediyorum.

Not: söylediğim gibi Boğaziçi Sosyoloji mezunuyum, ve İstanbul Sosyoloji’den bazı hocalardan ders aldım oradaki öğrencilerle birlikte.

-galiba sosyoloji küçük yazılmalı, emin değilim :)

Sorunuz olursa cevaplayabilirim.

Başarılar diliyorum.
0
kırmızıayakkabılıgargamel
(31.07.21)
Baktım da puanlara, sizin sıralamada iyi bir İngilizce sosyoloji bölümü görünmüyor :( aklınızı daha fazla karıştırmak gibi olacak belki ama, Odtü Felsefe seçip Sosyoloji’yle çap yapabiliriz belki? Sosyoloji çapı için yanıp tutuşan var mıdır ODTÜ’de bilmiyorum ama bu lisans eğitiminin sizi akademik anlamda geliştireceğini düşünüyorum. Sosyolojide farklı alanlardan ders almak çok güzel oluyor, farklı disiplinlerden beslenmek sizi sosyolojik bakış açısından geliştiriyor illa ki. Tabii ki de ilk söylediğim felsefe olmazdı belki, tarih olurdu, politika olurdu vs ODTÜ Felsefe’de çap yapamazsanız bile bu okulda göç sosyolojisi dersleri alıp; yine göç alanında farklı disiplinlerden ders alıp, batı dillerinden sinema dersleri alıp sonrasında niyet mektubunuzda ben şu şu dersleri bu alanda çalışmak için aldım derseniz yüksek lisansta çok etkili bir durum olur. Ama bunun Türkiye’de şöyle bi dezavantajı var, lisans felsefe diyelim siz sosyoloji yl yapıyorsunuz, bazı okullar sizi Araştırma görevlisi olarak almıyor ve parasız kalıyorsunuz. He derseniz ki ben direkt Amerika’ya doktora bütünleşik programa gideceğim, bu da güzel bi seçenek ve olur da :) ODTÜ’de Erasmus ve Exchange imkanları yine size yurtdışı sosyoloji akademisinde farklı kapılar açar. Felsefe okurken yurtdışında gittiğiniz okulda sosyoloji bölümünden dersler alıp; oradaki hocalarla tanışıp aranızı iyi tutup network yapabilir, gitme ihtimalinizi arttırabilirsiniz mesela. Ama felsefe sevmiyorsanız giymeyin, okumak hiç de kolay değil İngilizce sanki. Felsefi düşünmenin sosyolojik düşünmek için yararlı bir şey olduğunu da düşünüyorum ayrıca ama okumak isterseniz.
0
kırmızıayakkabılıgargamel
(31.07.21)
İÜ sanıldığı kadar kaliteli bir okul değil. Başka bir okulda lisans eğitimi alıp buraya master için gelmiş biri olarak gözlemim bu. Sadece bunu söylemek için geldim.
0
Mossy
(31.07.21)
Hangi bölümde yüksek lisans yapıyorsunuz?
0
🌸uzaklara cizittirsak di mi
(31.07.21)
Maalesef istanbul dışı tercih yapma imkanım yok.
0
🌸uzaklara cizittirsak di mi
(31.07.21)
kırmızıayakkabılıgargamel'i bolecegim.

odtüde sosyoloji hem cap hem de yandal için yanıp tutusulan bir alan. iki yıl önce cap için 3 kişi aldılar en düşük ortalama 3.90 idi. 3.90 gibi çılgın bir ortalamayı yapmak için çalışmak yetmez şans da lazım. Buna güvenerek odtuye gelme.
0
sana bir sarki yazdim fernando
(31.07.21)
Puan yetiyorsa tam bursla; güzel vakıf ünivleri tercih edin. (Boğaziçi ve gs olmuyorsa)
Sosyolojiyle ilgili başka bölümler de bakabilirsiniz.
İü birkaç istisnası dışında her anlamda çok konservatif bir bölüm. Sosyoloji gibi bir alan için bu açıdan çok yanlış.
Herşeyden öte iü size ingilizce öğretmez. İngilizce “akademik” okuma yazma yapamazsınız.
0
rewlack
(31.07.21)
Sifir bilgim var ama sunu demeye geldim;
İzmir'de vakif üniversitesi mezunuyum, okul full İngilizce ve cok ama cok ciddi İngilizce egitimi var (hazırlığı 3-4 sene gecemeyen arkadaslarim var öyle sallamasyon gecilmiyor)
Sosyoloji mezunu arkadaslarimin cogu(hepsi degil) fena olmayan yerlere geldi. Yurtdisina giden de var baya.

Eğer akademik kariyer düşünürseniz kesinlikle İngilizce okumanizi tavsiye ederim. Kendi cabanizla İngilizce öğrenmek ile okulda full İngilizce okumanin farki oluyor.
0
logisticsmanager
(31.07.21)
iü yazma boşver. tadilat, tamirat okul leş gibi, kolay düzelmez.
odtüde felsefe falan oluyorsa zaten hiç durma, daha usturuplu bir eğitim almış olursun.
çok meşhur bir twitter hesapları var, evet; ülke yanıyor her anlamda, bunlar mühim şahsiyetlerin hayatlarıyla ilgili kıymetli! bilgiler veriyorlar boyuna.
0
bumbum
(01.08.21)
(16)

izmirde karşıyaka mı alsancak mı sizce

ShadowOfMoon
istanbulda merkezde hiç yaşamadım. acıbademde osmanbeyde yaşadım. istanbulda şu an yaşasam kadıköyde eve çıkarım herhaldeantalyada 1 ay kaleiçinde yaşadım. güzel ama bir yerden sonra sıktı sürekli kalalbalıta olmak. sonuçta mekanlara her gün gitmiyorum. konyaaltına yüzmeye yakın olmak daha iyi.izmir
istanbulda merkezde hiç yaşamadım. acıbademde osmanbeyde yaşadım. istanbulda şu an yaşasam kadıköyde eve çıkarım herhalde

antalyada 1 ay kaleiçinde yaşadım. güzel ama bir yerden sonra sıktı sürekli kalalbalıta olmak. sonuçta mekanlara her gün gitmiyorum. konyaaltına yüzmeye yakın olmak daha iyi.

izmire gitme planım var şimdi. alsancak kordon kıbrıs şehirleri hepsi birbirine yakın ve bu çok hoşuma gitti. istanbul kalabalığı kadar kalabalığı kordonda, istiklaldeki kadarını da kıbrıs şehitlerinde görmek hoşuma gitmese de. çekti sanırım.
karşıya bostanlı tarafları da hoşuma gitti ama alsancaka geri dönerken gece 70 lira taksi verdim. yani gece alsancakta olursam geri dönerken sıkıntı yaratacak böyle.

daha elit deniliyor karşıyaka için. ama sanat yerleri genelde alsancak taraflarında gördüğüm.

siz ne düşünüyorsunuz
0
ShadowOfMoon
(31.07.21)
Kesinlikle karşıyaka.
0
OrangeYellow
(31.07.21)
Alsancak
-Atatürk voleybol salonu civarı
-İtalya sokağı civarı
0
kanlakarisikyagmur
(31.07.21)
Her gün sanat aktivitesine katılamayacaksanız, bostanlı geri kalan her şey için yeterli. Sakin ve huzurlu yaşam, sosyal olanakları da iyi.
0
anarsika
(31.07.21)
karşıyaka - bostanlı + 1.

yalnız alsancağa da şimdi konutlar dikiliyor alsancak stadının oralara. evora izmir ve allsancak adı altında. kaderi değişir önümüzdeki 5 senede alsancağın. sonuçta izmirin merkezi.

ama ben yine de her türlü bostanlı.
0
garavel
(31.07.21)
karşıyaka elit ama daha elit yerler de mevcut. alsancakta yaşanmaz. milyonlar verseler belki. o kadar kaos dolu bir yer.
0
false pretension
(31.07.21)
25 yıl İzmir'de yaşadım. Bostanlı diyorum. Alsancak gezilecek yerdir, bara gidilecek yerdir ama yaşanacak yer değildir. Alsancak daha elit falan da değildir. Her gün sanat aktivitesine katılmayacaksanız bostanlı yeterli +1
Bostanlı tarafında da sanat aktivitesi yok değil. Suat Taşer tiyatrosun epey güzeldir.
0
himmet dayi
(31.07.21)
açık ara karşıyaka. alsancak artık bitti. karşıyaka bostanlı benzeri kadıköy. alsancak lümpenleşti tamamen. alsancağa bir vapur kadar yakınsın.
0
mikahakkinen
(31.07.21)
Bostanli.
Izmirliyim.
0
logisticsmanager
(31.07.21)
Karşıyaka'dan hiç ama hiç hazetmem. Fakat alsancak'ta yaşamak istemeyebilirsiniz. Ankara'daki sürekli kalabalık içinde olma mevzusu da alsancak'ta şişebilirsiniz.

Kıbrıs Şehitleri / Kordon yöresini zaten ev için tavsiye etmem (gidip takılmaya bayıldığım, yıllardır çalıştığım yerlerdir) biraz daha insancıl Atatürk Spor Salonu tarafı kahramanlar'da çok keşmekeş olmayan fakat merkeze de aşırı yakın yerler olabilir belki.

Kısaca alsancak'ta nokta atışı yapmanız lazım ve kira fiyatları saçmalayabilir ortam düzgünleştikçe. Karkşıya oturmak için daha uygun olabilir fakat dediğiniz gibi gece vapurlarını yıllar evvel kaldırdılar, bi fırtına çıkınca yine durur vapurlar fakat üçkuyular'a (az da olsa göztepe'ye) ve alsancağa vapurla ulaşım fevkalade basit bostanlı tarafından.
0
hedep
(31.07.21)
karsiyaka, mümkünse bostanli.
0
spivak
(31.07.21)
ikisi de güzel lokasyonlar. Ben alsancak'ta gül sokak civarını çok seviyorum. Avrupai geliyor sokakları falan. Gül sokak diyince bir sokak değil de mahalleyi kastediyorum. Gazi ilkokulunun arka taraflarından başlayan kısımlar gibi gibi.

Karşıyaka Bostanlı da çok güzel ama niyeyse pek takıldığım yerler değil. Alsancak'a da vapurla gidilir yav taksiye gerek yok bence.
0
nundu
(31.07.21)
Karşıyaka Bostanlı ya da Girne iyidir, Alsancak olacaksa mimar Sinan mahallesi sakindir. Onun dışında gürültülü ve hareketli gelebilir size.
25 yıl kskde yaşadım, 4 yıldır da alsancakta yaşıyorum.
0
veritaslibertas
(31.07.21)
karşıyaka. kesinlikle ama kesinlikle karşıyaka.
0
mermize
(31.07.21)
Alsancak da olabilir,çünkü senin istediklerine de orası uygun gibi.
0
mermize
(31.07.21)
antalyada lara var orası da bostanlıya benziyor biraz. hem uzak merkeze yani kaleiçine hem daha sakin elit ve genç ve güvenli. ama orda yaşamak istemem.
0
🌸ShadowOfMoon
(02.08.21)
bostanlı lara gibi değil yalnız
0
veritaslibertas
(03.08.21)
(3)

araç fiyatlarında ocak ile temmuz arası fark neden çok arttı

rhan
ocakda 230 olan araçlar, temmuzda 330 olmuş.bu arada ne oldu da böyle oldu?https://www.sifiraracal.com/hyundai-modelleri/kona
ocakda 230 olan araçlar, temmuzda 330 olmuş.

bu arada ne oldu da böyle oldu?

www.sifiraracal.com
0
rhan
(31.07.21)
Tahminen fiyat artışı sebebiyle otv katlandi.
www.google.com
0
logisticsmanager
(31.07.21)
dolar artti, dolar artinca tl fiyati artti o da ust otv paketine soktu butun arabalari.
0
divit
(31.07.21)
232bin tl ötv sınırı. bu noktadan sonra yüzde 80 ötve dilimine giriyor araçlar ve fiyat 300 bin üzerine çıkıyor.
0
xrated
(31.07.21)
(3)

Kalp krizi oranları

basubadelmevt
Bu aralar genç,yaşlı kimi duysam kalp krizinden ölenler var çevremde. Genel olarak medyada da denk geliyorum çok fazla. Türkiye'de kalp krizinden ölüm çok mu fazla? Belki dünyada da öyledir istatistiklere bakmadım. Genel olarak bilginiz var mı konuda?
Bu aralar genç,yaşlı kimi duysam kalp krizinden ölenler var çevremde. Genel olarak medyada da denk geliyorum çok fazla. Türkiye'de kalp krizinden ölüm çok mu fazla? Belki dünyada da öyledir istatistiklere bakmadım. Genel olarak bilginiz var mı konuda?
0
basubadelmevt
(30.07.21)
Ill olarak eski veri buldum ama Türkiye oecd ulkelerine göre yüksek.
www.statista.com

Sebeplerinden biri bence;
www.google.com

Fransa bakarsaniz en düşüklerden; sebebi benim gördüğüm deli gibi sportifler. Yaşadığım şehrin sponsoru Decathlon gibi. Sürekli yok dag yürüyüşü, kayakking, tenis vs. Haftasonu herkes bir sportif aktivitede. Buna ek olarak tabiki gida kalitesi cok yüksek.

Tabi böyle net bir cevap bilmiyorum ama bence Türkiye obezite orani yüksek haliyle kalp krizi fazla olmasi cok sasirtmiyor.
0
logisticsmanager
(30.07.21)
Konuyla direkt ilgili değil ama, az önce aşı ve kalp krizi başlığını görünce aklıma geldi. Asemptomatik covid hastalarında da kalp sorunu olabilir diye bir şey gördüm. İlginizi çekerse: www.forbes.com
0
fadetoreality
(31.07.21)
Flu tv'ye bir kalp doktoru cikmisti bu sene, 2003'ten beri bu isi yapiyorum ilk kez bu kadar pihti olayi goruyorum dedi.

Asiya baglamadi zaten bu kadar asi yoktu o donemler. Korona yuzunden muhtemelen.
0
divit
(31.07.21)
(7)

hangi saat daha klas?

adwokat
günlük kullanım için en klas olanı hangisi sizce?seçenekler: https://www.saatvesaat.com.tr/marka/seiko-5
günlük kullanım için en klas olanı hangisi sizce?

seçenekler: www.saatvesaat.com.tr
0
adwokat
(30.07.21)
bence hiç biri.
0
kanlakarisikyagmur
(30.07.21)
illa bunların arasından seçmek zorunda kalacaksam aşağıdakini seçerdim

www.saatvesaat.com.tr
0
nahtoderfahrung
(30.07.21)
seiko 5'in olduğu yerde de hiçbiri demezsin ya :D
0
🌸adwokat
(30.07.21)
S5-SRPD51K
0
hushhush
(30.07.21)
Bunların hiçbiri bana göre de.
Seiko 5'lerde şunları seviyorum;
www.ioomobile.com
0
logisticsmanager
(30.07.21)
gerçekten bunların hiçbiri klas görünmüyor, akrep yelkovan çerçeve hepsi gereksiz süslü, sanki çocuk saati gibi.
eğer ille içlerinden birini seçmem gerekecekse @nahtoderfahrung'un dediği.
ama @logisticsmanager'ın linkini verdiği saat çok daha klas.
0
gkhncnzdgn
(30.07.21)
scholes
(30.07.21)
(6)

Hangi ulkede daha rahat kalinir?

karaca2
merhaba. yurtdisinda yuksek lisans icin gerekli tum kosullara ve maddi guce sahibim. yuksek lisans sonrasi oturma vizesi alma orani en yuksek ulkeler nerelerdir? boyle bir istatistik yayimlayan site var mi? bir kere yapacagim ve buyuk ihtimal tum birikimimi bu amacta harcayacagim icin isimi sansa bi
merhaba. yurtdisinda yuksek lisans icin gerekli tum kosullara ve maddi guce sahibim. yuksek lisans sonrasi oturma vizesi alma orani en yuksek ulkeler nerelerdir? boyle bir istatistik yayimlayan site var mi? bir kere yapacagim ve buyuk ihtimal tum birikimimi bu amacta harcayacagim icin isimi sansa birakmak istemiyorum. ben almanya, avusturya dusunuyorum ama buralarda vize alabilen insanlarin sayisi nasil?
0
karaca2
(30.07.21)
Almanya 1,5 yıl iş arama vizesi veriyor eğitim sonrası. Hollanda İngiltere gibi diğer ülkelerde de var benzer uygulamalar. Kendi ülkesinde eğitim almış kalifiye personeli her ülke tutmak ister zira. Önemli olan iş piyasasının durumu. Vize uygulamalarından ziyade iş bulabilir miyim diye bakardım ben olsam. İş bulabileceğiniz bir yere giderseniz her türlü kalırsınız.

Bol şans
0
but that was just a dream
(30.07.21)
Son yıllarda maalesef göçmen başvuruları vs. biraz sıkılaştı. Birkaç arkadaşım çok iyi cvleri, çok iyi görüşmeleri olmasına rağmen "eu-first" ya da "us-first" vizyonu yüzünden iş bulamadan dönmek durumunda kaldı.

Özellike AB ülkelerinde firmalar o topa girmek istemiyor. Çünkü adama önce "niye bu ülkenin bir vatandaşı değil de türkiye'den birini işe alıyorsun" diyorlar. Onun için geçerli bir sebep göstermesi ve kabul ettirmesi gerekiyor. Sonra tamam, hadi bu nitelikte bir adamı bu ülkede bulamadın. AB ülkelerinde de mi bulamıyorsun deniyor. O aşamada da ikna etmesi gerekiyor...

Alanınızı bilmediğim için net bir şey diyemiyorum. Ama sektör çok çok önemli bu kararı verirken. Yani bazı sektörler var ki aşırı göçmen karşıtı bir ülkede bile çok rahat iş buluyor, bazı sektörler var ki en göçmen dostu ülkede bile iş bulamıyor.

Mesela Türkiye'ye yoğun ihracat yapan bir şirket vardır, pazarlama faaliyetleri için "ana dili türkçe olan" marketing manager arıyordur. Anadil sebebiyle iş teklifi alan arkadaşlarım oldu. Ama tamamen sektör ve iş alanıyla alakalı bir durum.

Bu arada estonya vb. ülkeler mesela teknoloji alanında çalışanlar için daha esnek koşullar sunuyor ve bürokrasi engelini kaldırıyor.
0
anten
(30.07.21)
Boyle bir istatistik yok. Bati Avrupa´da gocmen cok, yasalar ve duzenlemeler daha sert.

Cunku "rahat" dediginiz kavram, yukaridaki Almanya orneginde de sehirden sehire degisiyor. Almanya´da iki yil bloke hesap icin kac liraya ihtiyaciniz var? Bir servet ediyor. Dil yoksa, dil kursu icin en az bir yil harcayacak, bu surecte calisma vizesiz, sadece cebinizden yiyecekseniz. Ust duzey bir ogrenci olsaniz dahi iki yilda MA bitirebilen cok cok az. Uc yil boyunca en iyi ihtimalle yari zamanli calisabilirsiniz. Oturum veren memurlari genelde "rahat" insanlar degillerdir.

Avusturya üniversite okumak icin daha "kolay" bir secenek. B2 ile aliyorlardi. Girisi daha kolay diye bircok yabanci ogrenciden duydum. Ama ikisinde de üniversite, ozellikle master bitirmek zordur.

Almanca ogreneceksiniz de, akademik dili kavrayacaksiniz da... Ingilizce programlara bakin, Hollanda iyi bir secenek olabilir.
0
buf-e kür
(30.07.21)
Fransa'da iki arkadaşım var böyle olan biri hintli biri türk. Ikisi de cok iyi yerlerde calistilar.
www.campusfrance.org
12 ay kalabiliyorsun mezuniyet sonrasi

Meslege bakmak lazim. Ben supply chain, muhendislik gibi alanlara garanti veririm kalirsin, is bulursun her türlü. Business vs olaylarinda da bulursun. Mobil olduğun, Fransızca bilmesen de bilmeye niyetliysen Fransa'da is var bu tarz bölümlere. Ama her is icin söyleyemem.
0
logisticsmanager
(30.07.21)
Data science&Big data alaninda master yapacagim. Finans fonksiyonunda da 6 yillik tecrubem var halihazirda. Data science bu ara hot topic ama cok insan birikti o alanda o yuzden is bulma konusunda biraz tereddute dustum
0
🌸karaca2
(30.07.21)
hayır yok.
çünkü kimin nereden geldiği (vize ihtiyacı) veya ne yapmak istediği çok değişken.

avrupada hemen hemen her ülke veriyor yl sonrası iş arama süresi ve veya izni.
oturum, kalıcı oturumsa bu süreç daha başka işleyebilir.
bir de rahat kalmaktan kastınız nedir? ispanyada rahatlıkla sonrasında kalırsınız ama işsizlik çok veya hayat pahalıysa ne olacak?


irlanda,
almanya,
fransa,
hollanda overallda kendi bakışıma göre okuması, kalması, iş bulması kolay ülkeler.

*hepsinde ingilizce master gayet mümkün.
0
rewlack
(30.07.21)
(10)

Avrupa'da kalmak vs Türkiye'de bağcı olmak

chezidek
Dikkat uzun yazı. Çok garip bir yol ayrımındayım. tl;dr: Akademisyen olarak devam mı edeyim, yoksa Türkiye'ye dönüp bağcı mı olayım?Şu anda Fransa'da bir üniversitede araştırmacı olarak çalışıyorum. Yine Fransa'dan aldığım doktorayı da sayarsak 8 yıllık tecrübem var. Kontratım tam yılbaşında bitiyor
Dikkat uzun yazı. Çok garip bir yol ayrımındayım.

tl;dr: Akademisyen olarak devam mı edeyim, yoksa Türkiye'ye dönüp bağcı mı olayım?

Şu anda Fransa'da bir üniversitede araştırmacı olarak çalışıyorum. Yine Fransa'dan aldığım doktorayı da sayarsak 8 yıllık tecrübem var. Kontratım tam yılbaşında bitiyor. Şu aralar Avrupa'daki çeşitli üniversitelere yard. doç. olarak, bazı büyük teknoloji firmalarına da biliminsanı olarak başvuru yapıyorum ama tahmin edersiniz ki rekabet çok. İlk yurtdışı deneyimim değil, son 8 senenin 5'ini yurtdışında geçirdim zaten. Ama karantina, iş bulma stresi derken tek başıma çok sıkıldım buralarda.

Şimdi madalyonun diğer yüzüne geçeyim.

İzmir'in yazlık bir ilçesinde 3 yaşında bir üzüm bağımız var. İçinde 5 bin adet üzüm olan toplam 40 dekar bir yer. 4200 adet cabernet sauvignon, 200er adet merlot ve şiraz, kalanlar da red globe, trakya ilkeren, hatun parmağı ve misket. Mayıs 2019 civarlarından bir foto.

soz.lk

Burayı tamamen sıfırdan kendimiz yaptık, babam, amcam ve ben. Esas meslekleri bu değil. Babam teknik işlerden pek anlamaz, o paradan haber verir sadece. Gelir getiren bir işi var. Bütün planlamayı ve uygulamayı amcamla beraber yaptık. Her aşamasında işin bizzat içindeydim. O zamanlar izmir'de bir üniversitede yine böyle geçici araştırmacı olarak çalışıyordum.

Yabani çalılarla dolu o tepelerin temizlenip pulluk çekilmesinden 5 bin tane çukurun açılmasına, traktörle sürdükten sonra çıkan taşların elle toplanmasından sınır çitlerinin direklerinin dikilmesine ve tel örgülerin çekilmesine, üzümlerin tek tek dikilip 40 derece sıcağın alnında haftada bir sulanmasına kadar her santimetrekaresinde çok emeğim var. arazide gün içerisinde 17-18 km yürüdüğümü bilirim. İşten hayatta kaçmam, fiziksel işlere bayılırım. Eve usta sokmam, bütün işleri kendim yaparım. DIY'dan çok iyi anlarım.

Ayrıca traktör, pulluk, dipkazan, tırmık, traktör kasası, su depoları, su tankeri, sulama göleti, ilaçlama, bir atölyeye yetecek kadar el aleti falan derken her türlü ekipman mevcut.

Bundan sonraki aşama her sene budama, ilaçlama ve hasattan sonra şarap fabrikalarına satış olacak artık. Şarap yapıp el altından da satılabilir elbet. Komşu bağdan 100 kilo üzümle iki varil deneme yapmıştım evde. Bilenlere dağıttım, oldukça başarılı dediler. Ama bizde henüz büyük çaplı şarap yapım ekipmanları yok.

Araziye çok yakın eşyalı, internetli, deniz kenarında, bahçeli, boş duran bir evimiz var, 2 sene öncesine kadar burada oturuyordum tek başıma ama arazinin içinde bağ evi yapmaya müsait bir yer de var. Sebze mebze her şeyi yetiştirme imkanı var. Bağ evi olursa en yakın komşu 600 metre mesafede. Manzarası şöyle.

soz.lk

Buranın olumsuz tarafı şu, cep telefonu, elektrik ve su şebekesi yok, olmayacak da. elektrik ve su mühim değil, halledilir ama baz istasyonu olmaması en büyük dezavantajı.

Bu kadar girizgahtan sonra soruma geleyim.

Ben avrupa'daki umutları tüketene kadar uğraşıp olmazsa akademisyenlik kariyerini bırakarak bağcı olmak için Türkiye'ye döneyim mi?

Bir yandan o işin başında durmak istiyorum, bir yandan da bu kadar sene okumak boşa mı gitsin diyorum, hazır buradayken avrupa'da bir şekilde devam etme şansını tepmek olur bu. Tarla tapan işlerini çok severim, ikinci üniversite programıyla açıktan tarım okudum zaten İzmir'de çalışırken. Avrupa'da da ordan oraya sıkıldım artık. Sabit bir yerde kalmak istiyorum.

Dönersem burasıyla ilgilenmek zorunda kalacağım için başka bir işte çalışamam, Bütün zamanımı buraya vermek isterim zaten eğer dönersem, yoksa ne işim var. İzmir'deki iş piyasasının durumu da malum. Bir yandan mülteci istilası derken Türkiye'nin geleceği de düşündürüyor. Emekli olma olayı var.

Dönersem sabit bir gelirim olmayacak, maaş almayacağım, bir süre hazırdan yemek durumunda kalacağım. Biraz birikimim var. Yaş 35, bekarım, arabam var, yatıyor şu an Türkiye'de. Kira, fatura derdi de yok dediğim gibi.

Neyse, ne yapayım ben?

Bağın instagram hesabını buraya yazmak reklama girer mi bu arada? özelden atarım olmazsa.
0
chezidek
(30.07.21)
Akademik hayatı rahat olduğu için severim, masabaşı iş sonuçta. Git gel, bir heyecanı yok.

Tek çocuğum. Bu arada amcamla arada ortaklık yok. Kendisi bu işlerden anladığı için, bir de emekli olduğu için herhangi maddi bir beklenti içinde olmadan yapıyor. Yoksa mirasçılık konusunda haklısınız.
0
🌸chezidek
(30.07.21)
Eşime sesli okudum onun cevabı:

Bence Fransa'da ya da X yerde Avrupa'da kontaklara ticaret yapsın. Bir ayağı hep orada olsun bu iki işi birlikte götürsün. Bağ evine yerleşip tek plana düşmek her zaman cepte. Türkiye nin ne olacağı belli olmaz.
0
liondelaturquie
(30.07.21)
yani bana acaip uç 2 hayat tarzı gibi geliyor. biri avrupada akademisyenlik, diğeri fiziki efor gerektiren nispeten izole bir hayatta tarımcılık.

çok değişik bir case. Vallahi gerildim. Bağa duyduğunuz tutkuyu ve verdiğiniz emeği cümlelerden hissedebiliyorum. Analizim aslında gönlünüzde dönüp bağda çalışmak olduğu ama mantığınızın ülkenin hali ve bağın maddi getiri belirsizliği nedeniyle sizi bok yeme otur noktasına çektiği yönünde. bir de o kadar emeği verdiren şey bir heves olamaz gibi geliyor. illa ki o bağa döneceğinizi biliyordunuz sanki, ya da içten içe planlıyordunuz.

gerçekten zor ve önemli bir karar. ama bence bağ işini denemezseniz pişman olacaksınız gibi geliyor.

Bence bu kadar önemli bir kararı verirken ya yardım alın (terapi gibi) ya da oturup kendinizi hayale din. hangi hayalde gülümsüyorsanız, oraya aitsiniz demektir.

ha ben olsam Türkiye'de belirsiz bir durumun içine atmam kendimi hele de bu saaten sonra. tarım toprak hobimi uzun vadede avrupa'da devam ettiririm. birilerine yardım etmek ya da hobi bahçesi yapmak gibi.

dilerim kendiniz için en hayırlı ve mutlu kararı verirsiniz.
0
hushhush
(30.07.21)
Bagdan ciddi gelir elde etmek ve iyi bir is cikartmak istiyorsaniz, aceleniz de yoksa, Fransa´da onoloji dersleri alin, universitede calisirken daha da kolay. Vakit ayirmak istemezseniz, kesinlikle sarap ureticilerinin yaninda staj yapin. Staj organize etmek cok kolay is.

Yol yakinken yerli uzum dikin. Kimse Izmir´den ya da Ankara´dan Merlot icmek istemiyor, kimsenin merak edecegi saraplar cikmiyor. 20 yila yerli uzumden eski baginiz olur, ki Türkiye´de eski bagi olan üretici cok az.

Yerli uzumden ve iyi baglardan az uretim yapsaniz da saraplariniz kapis kapis gider. Bunun ornegi Gelveri.
0
buf-e kür
(30.07.21)
dediğin gibi biriysen, istediğin yere git, her işi becerirsin
bağı da ziyan etme/ettirme, emanet et
0
mimo
(30.07.21)
interneti dert etmeyin. 1-2 seneye uzaydan internet tüm dünyada satılmaya başlancak ve fyatları düşecek. internet varsa zaten telefon görüşmeside yapabiliyorsunuz internet üstünden.
0
aslindasorunumpsikolojik
(30.07.21)
@hushhush: mesaj attım size.

@liondelaturquie: yurtdışında kalırsam bu da çok mantıklı bir seçenek, çok teşekkürler.

@buf-e kür: şarap eğitimi veya staj mantıklı geldi aslında evet. çok teşekkürler.

yol artık yakın değil ama hocam. dikim işlerini tamamen bitirdik, pek yer de kalmadı. zaten parçalı parsel olduğu için net 20 dekarda üzüm var, diğer yerler ya yamaç, ya da traktör yolu.

o bölge tarihi olarak zaten yüzyıllardır üzüm yetiştirilen bir bölge. iklim analizi ve piyasa araştırması sonucu bunlarda karar kılmıştık. bu saatten sonra değiştirmek imkansız. zaten çoğu cabernet sauvignon, merlot çok az. kupaj yaparız diye diktik.

@mimo: çok haklısın. ben becerebileceğimi düşünüyorum, ama bakalım, hayat bu.

@aslindasorunumpsikolojik: internet olayı zaten çok sorun değil, ben hani orada 3-4 gün kalma durumları açısından söylemiştim. hemen 20 km aşağıda, arazinin bağlı olduğu ilçede dayalı döşeli, atıl durumda müstakil bir ev var.
0
🌸chezidek
(30.07.21)
Hocam ben de Fransa'dayim ve anladığım caniniz bag isine girmek istiyor.
-ben olsam hazir Fransa'dayken bu ise girerdim hatta ve hatta bunun okulunu okut, stajını (alternance da olabilir) orada yapardim. Bu sayede bu bagla ugrasirken "egitimini Fransa'da bilmem ne okulunda aldi, su sarap evlerinde calisti" diye cv olur size.

Buna ek olarak Fransa'da eğer böyle bag evlerini tanimaya, okuldaki kisileri tanimaya baslarsaniz gelecek icin network olur. Türk saraplari malesef Fransa'da yok. Carrefour'da dünyanın her yerinden sarap var ama Türkiye yok. Bunun nedenlerini öğrenirseniz türk ic piyasasiyla ugrasmak yerine yurtdışına ihrac mantikli (Türkiye hem ekonomik durum hem reklam yapamama vs derken sikinti).

Bir de Fransa'da kac yildir çalışıyorsunuz bilmiyorum ama vatandaslik hakkı oldu mu? (5 mi 7 yil mi neydi). Eğer o olduysa bence vatandaslik almadan dönmeyin, ileride eğer sağa sola gitmeniz gerekirse ugrasmazsiniz.
0
logisticsmanager
(30.07.21)
Öncelikle belirteyim ben biraz türkiye de olma tarafına meyilliyim.senden daha genç olanlara mutlaka yurtdışına gidin diye baskı kurarım.istediğim oranın vizyonunu edinebilmeleridir ama sadece burada ki soruları bile takip etsen adam daha giderken emeklilik soruları soran bir gurbetçiye dönüşüyor.bir kısmıda buradan gideyimde ne olursa olsun mantığı.

Sana gelince akademik kariyerinin nereye gidebileceğini az çok kestirebiliyorsundur.ama bir gerçek var ki insanların çoğunun hayali özellikle bu pandemininde katkısıyla çalışıp kazanayım kendime güzel bir bağ bahçe kurayım,köydür,tavuktur,organik ,kaliteli bir hayat süreyim.

Dışarıdan bakınca insanların hayaline sen şu anda sahipsin.dışarıda ne yaparsan yap sonunda sıkılıp arayacağın seçeneklerden birisi şu an elinde mevcut.ne mutlu sana ki iki seçeneğinde harika,burada sahip çıkman gereken mülkiyetlerin,belki de alıp büyütmen gereken bir baba mesleğin var.

Ben olsam ,üzüm bağım varsa ve fransadaysam son zamanlarımın tamamını orada bağlarda geçiririm,irtibatlar kurmaya çalışırım.şarap üretip dünyaya satmaya çalışmak harika bir amaç olur.evet devler olabilir,rakipler olabilir ama sende köyden çıkıp bunu başlatmıyorsun,yolun önemli kısmını zaten biliyorsun.

Ben yurtdışında iş yapıyor olmama rağmen evimi türkiye de tutmaya devam ediyorum.finalde planım güney amerika da bir genelevde ölmek olduğu için bu tip yatırımlara girmiyorum ama böyle imkanım olsaydı önceden de dediğim gibi çıkar gelir sahip çıkardım.
0
duptıs
(30.07.21)
@logisticsmanager: evet eğitim ve network işi gerçekten faydalı olur.

algıda seçicilik olunca bu benim de dikkatimi çekti, dünya'dan şaraplar reyonlarında bir tane bile türk şarabı yok gerçekten de. buradaki carrefour'da da 2 sıra halinde upuzun bir şarap reyonu var hatta.

doktorayı burada yaptığım için 2 sene kalış yetiyor vatandaşlık işi için, şu an hakkım var ama önce kalıcı bir iş bulmak gerekiyor maalesef. yoksa başvuruyu bekletmeye alıyorlar.

olmazsa işsizlik maaşından faydalanabilirsem bir süre daha kalıp burada eğitim işlerine ağırlık vereyim evet. tavsiyeler için teşekkürler.

@duptıs: öncelikle sıradışı emeklilik planına bayıldım diyebilirim :D

baba mesleği olmasa da en azından mali anlamda destek var evet. benim aklımı kurcalayan kısım başarısız olup "elde var sıfır" konumuna düşmek. ayrıca bizimkiler bir yandan yumurta işlerine de girmeyi planlıyorlar anladığım kadarıyla haha. bir komşu yapmış, biz de yapalım diye gaza geldiler herhalde. bakacağız.
0
🌸chezidek
(30.07.21)
(10)

Türkiye'de eylem kültürü

dissendium
Türkiye'de neden hiç eylem kültürü yok? Hatırladığım tek eylem Gezi Parkı. Şu an her şeye tepkisiz, tepki verme özelliğini kaybetmiş bir halk var. Bu nereye kadar böyle gidecek? Fransa'da her şeye eylem yapıyorlar. Polislerin fotoğrafını çekmeye yasak getiren bir yasa tasarısını protesto etmek için
Türkiye'de neden hiç eylem kültürü yok? Hatırladığım tek eylem Gezi Parkı. Şu an her şeye tepkisiz, tepki verme özelliğini kaybetmiş bir halk var. Bu nereye kadar böyle gidecek? Fransa'da her şeye eylem yapıyorlar. Polislerin fotoğrafını çekmeye yasak getiren bir yasa tasarısını protesto etmek için çatışma çıkardılar. ABD'de de seçim sonrasında birçok eylem oldu. Tabii ki ortalığı yakıp yıkmaktan bahsetmiyorum ama hiç tepki vermemek de anlamsız değil mi?
0
dissendium
(30.07.21)
bunun sebebi insanların eylem yapmaya imtina etmesi değil, en barışçıl eyleme bile gazla copla müdahale edilmesi. insanlar artık korkuyorlar çünkü 10 kişi toplanınca tepene toma biniyor. bir noktadan sonra bunu riske alanlar "militan" denen tipler olunca da "omo onloron nuyotu boskooo" diyorlar. kimse kusura bakmasın, ben orada slogan atarken üzerime polis çullanıyorsa kendimi savunmak için elimden geleni yaparım. bunu anlamayan sözde barışçıl özde pasifize edilmiş konformist kesim de twitter'dan hükümet düşürsün.
0
Bruce
(30.07.21)
Fransa'da belli haklar var. Tabiki hala polisin orantisiz guc olayi vs var ama kimse kolay kolay sokakta protestoya katilmaktan korkmaz.
Ama fransa ile herhangi bir ülkeyi karsilastirmak yanlis, fransa legendary seviyede bu iste, olimpiyati olsa ambargo koyar. ha bunun sebebi de fransiz ihtilalinden beri gelen hak ve özgürlük olayi. Adamlar her şeyi savaşa savaşa almış iste.

Bruce haklı; Türkiye'de biraz basini cikarsan jopu yersin kimse de seni savunmaz. Kimse seni kurtaramaz. Bu cok uzun zamandır böyle.

Bu arada Amerika'daki gösteri ile lütfen herhangi birşeyi karsilastirmayalim. Fransa'da bir grup gidip sarayi basmaz, o kadar da değil. O bahsettigin kisiler tufaya gelen salaklar, hepsi de saglam cezalar aliyor.

Ortaligi yıkmak; bazen sesin anca böyle çıkıyor. Yoksa devlet seni dinlemiyor.
0
logisticsmanager
(30.07.21)
Söyleyeyim, kimin haksızlığına karşı protestolara katıldıysam; boykot yaptıysam aynı kişiler tarafından terörist ilan edildik sonra :)

Bu noktadan sonra beni doğrudan ilgilendirmeyen şeyler umrumda değil. Yine protestolarımı boykotlarımı yapıyorum ama başkaları için değil. Haber izlemesem iyi bir hayatım bile var her anlamda. Öküzler takmıyor ben onlar adına neden üzülüyorum ki.
0
aguen
(30.07.21)
Üç kişi yürüsen polis üzerine gaz sıkıyor. Korkudan yapılamıyor bence. :(
0
suicides underground
(30.07.21)
Hatırladığım kadarıyla darbe zamanı OHAL ilan edildiğinde gösteri ve yürüyüşler de uzun bir süre yasaklanmisti. Yanlissam düzeltin. Hatta valilikler kendi illeri için gerektiğinde çat diye bu kararı alıyordu. Orada da bir kırılma yaşandı bence

Diğer durumları arkadaşlar açıklamış.

Bir de ben 2021 yılında artık sokağa çok da gerek olmayabilecegini düşünüyorum. Binlerce insanin dusuncelerine çok daha kolay etki edebileceğin sosyal medya varken, sokakta iki esnafın önünden geçmeye çok da gerek olmayabilir. Hem daha güvenli

Sonuçta doğal seçilim ;) değişime adapte olup hayatta kalabilen türünü devam ettirir
0
abuzer
(30.07.21)
"devlet babanın" büyüklüğü ve kutsallığı sebebiyle bence. devlet için ne doğrusuyla çilemi çekerim kafası var toplumda. bir de bir genç eyleme katıldığında hemen tutukluyorlar adli sicil kaydına geçiyor. devlette zaten güvenlik soruşturmasında çıkıyor. özel sektörde de adli sicile işlendiği için sıkıntı yaşıyorsun. bir de alt doy üst soyunu da etkiliyor. çocuğunu da kardeşini de işe almıyorlar vs vs.
0
Hallegadola
(30.07.21)
TR'de polis sokakta adam vuruyor çünkü.
0
plutongezegendegilmi
(30.07.21)
burası eylem yapılacak bir ülke değil artık. Polis tarafından öldürülsen adın bile duyulmaz. Fikrini ifade edenler direk hapiste zaten. Ayrıca herhangi bir amaçla toplanmak bile bir anda yasaklanıyor. Bırak eylem yapmayı, maçka parkında piknik bile yaptırtmıyorlar. Ne eyleminden bahsediyorsun. Gezi parkı eylemlerinden sonra halkın tekrar toplanmaması için ne gerekiyorsa yapıldı.
0
zimbirik
(30.07.21)
Ic guvenlik yasasi ciktiktan sonra o is zora girdi. Eylemleri cekip ceviren 90lilar bunu biliyor, Gezi´de cok sopa yediler, o topa bir daha zor girerler.

Ayrica eylem kültürü, sadece sol tabanli ya da demokrat insanlarin tekellerinde degil. Hep bu yonuyle bakiyor olabiliriz.

Fransa, Avrupa´da da bilinen, bazen sakasi yapilan, farkli bir ornek. Fransa´nin -en azindan Avrupa menseeli halkinin- hak savasini okudunuz mu? Hicbir hak bedavaya kazanilmiyor. Polis siddeti orada da var. Polisin oldurdugu olaylar da var. Zaten polis siddetinin olmadigi ulke var mi acaba? Ancak dogru, polis her zaman "halka düsman bir yapidir. devletin istedigini eylemde oldurtmesi ve dovdurtmesi icin kullanilir." onyargisi bizdeki haliyle yok.
0
buf-e kür
(30.07.21)
ohal ile birlikte sadece sokak gösterileri degil salon toplantilari bile izne baglandi, film gösterimleri, paneller, baro ve meslek odasi secimleri bile iptal edildi. en son pride haftasinda piknik yapacak kuir topluluga polis müdahale etti, parka giris cikis yasaklandi, piknik yapabilirler diye.

türkiye aslında 80 darbesinden beri de facto ohal ülkesi. dernek kurarsin ama polis basinda, okulda etkinlik düzenlersin polis başında, türkiyede basılan her derginin her kitabin bir kopyasini basın savcisina verme zorunlulugun var. daha da kötüsü türkiyede yasayan insanlar kaypaklik derecesinde konformist, bencil ve cıkarci. ikizderede hes i protesto eden köylü, bizim köye yapmayin yan köye yapin diyordu, ovacikta altin madenini protesto eden köylüleri maden işe aldı, köyün yarısı protestocularin aleyhine döndü. son 50 yildir gösteri yapan, birseyleri protesto edenleri toplasan genel nufusun yüzde 1ine denk gelmez. biraz bu etkinliklere gösterilere protestolara katilirsan, hep ayni tiplerle karsilastigini göreceksin.
0
spivak
(30.07.21)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.