Giriş
(8)

Çalışırken terapiye gitmek

Sonsuzluk ve Bir Gün
Ayda bir kez terapiye gidiyorum. Bunu iş görüşmesi sırasında söylemeli miyim? Siz işe gidip terapiye gidenler nasıl yapıyorsunuz, iş yerinizdekiler bunu biliyor mu? İzin sorun olur mu?
Ayda bir kez terapiye gidiyorum. Bunu iş görüşmesi sırasında söylemeli miyim?

Siz işe gidip terapiye gidenler nasıl yapıyorsunuz, iş yerinizdekiler bunu biliyor mu? İzin sorun olur mu?
0
Sonsuzluk ve Bir Gün
(28.02.22)
sorularıyla bunu irdeleyecek kadar ahlaksız ve anlayışsız insanlar olabilir. bu yüzden söylememenizi tavsiye ederim.
0
golgi aygıtı
(28.02.22)
Çekinceniz nedir? Terapiye ihtiyaç duydunuzun belirtilmesi mi? yoksa Ayda bir erken çıkacağım bu sebeple, bilmeliler mi?

Eğer ilkiyse, hayır, kesinlikle söylemenize gerek yok. İkincisiyse, ben olsam sonraki aşamalarda söylerim çok zorunda kalırsam.

Kimin nasıl düşüneceğini bilemezsiniz.
Bir de sizin işinizi etkilemiyor olabilir durumunuz, ancak bunu karşı taraf böyle algılamaz.
0
burfak
(28.02.22)
Bu konuda iki türlü düşünülebilir:

1) Ne gerek var... Söylemem olur biter. Belki söylersem bu benim için olumsuz bir etki yaratır.

2) Terapi alıyor olmak son derece doğal bir durum. Sırf bu yüzden benim hakkımda kötü düşünecek bir işletmede ben zaten çalışmak istemem. O yüzden bunu rahatça dile getirebilirim.

Ben olsam iş bulmak benim için hayatta kalma meselesi değilse terapi aldığımı belirtmekten çekinmem. Ama bunu söyleme yeriniz ve tarzınız da önemli. Durup dururken "ben düzenli olarak terapiye gidiyorum" derseniz tuhaf karşılanabilir.
0
pispinti
(28.02.22)
söylemeniz saçma olur. onlar kim ki özel bilgilerinizi veriyorsunuz? terapi günü işim var deyip çıkardım ben olsam.
0
birmilyonunvarmi
(28.02.22)
İşinizi etkilemeyecek herhangi bir şeyi beyan etmeniz gerektiğini düşünmüyorum.
0
anon1m
(28.02.22)
bu bilgiyi vermek zorunda değilsiniz diye düşünüyorum ben de. onun dışında izin konusunda sıkıntı yaşarsanız terapistinize iş dışındaki saatlerde online görüşmeyi önerebilirsiniz, çoğu psikolog online da seans yürütüyor zaten.
0
centrolenidae
(28.02.22)
terapiyi online yapiyorum. Iste de is arkadaslarimla sohbet ederken gayet normal sekilde, konusu gelirse bahsediyorum terapist de soyle dedi vs diye. Ama bunu insan kaynaklarina veya mudurlerime beyan etme ihtiyaci duymadim. Yani doktora gidiyorken de 'doktora gidiyorum' diyoruz mesela, 'kadin doguma gidiyorum adet duzensizligim var cunku' falan diye detay vermiyoruz, o da bir saglik ihtiyaci ve ozel bir bilgi.

isle ilgili bir etkinlige denk gelirse de terapiyi ise gore ayarliyorum, isi terapiye gore degil.
0
sopiro
(28.02.22)
su an terapiye gitmiyorum ama psikolojik danismanlik aliyorum ayda bir. ayrica corona sayesinde gelen eczaneden ilac alma olayi da bitti hastaneye gidilecek artik. neyse, bak sana ve buradakilere bunu soyledim cunku kimligim bilinmiyor. :)) sen de soyleme. doktora gitmem gerekiyor de. cok irdelerlerse fizik tedavi falan uydur bir seyler ama psikolojik danismanlik aldigini soyleme. is yerindeki arkadaslarina da soyleme. yoneticine de soyleme.

el cevab:
1- hayir
2- hayir
3- sanmiyorum, en azindan bizde sorun olmuyor
0
nibba
(28.02.22)
(9)

Podcast dinliyor musunuz, daha fazla içerik olmalı mı?

hadi ya la
2010'ların başında İngilizce podcastler dinlerdim hep, son yıllarda severek takip ettiğim Türkçe içerikler de çıkmaya başladı.Peki sizce şu an pik noktasında mı, yoksa yeni mi başlıyor?Benim de bir projem var. Spotify, youtube ve apple music gibi ortamlarda yayın yapmaya başlasam nasıl olur diye düş
2010'ların başında İngilizce podcastler dinlerdim hep, son yıllarda severek takip ettiğim Türkçe içerikler de çıkmaya başladı.

Peki sizce şu an pik noktasında mı, yoksa yeni mi başlıyor?

Benim de bir projem var. Spotify, youtube ve apple music gibi ortamlarda yayın yapmaya başlasam nasıl olur diye düşünüyorum.

Ekipmanım var, üniversitede podcast yayıncılığıyla ilgili eğitim de almıştım.

Ne dersiniz?
0
hadi ya la
(26.02.22)
yap gitsin içinde kalmasın.. istersen buradan bizimle de paylaş belki ilgimizi çeker..
0
tabudeviren
(26.02.22)
ilginç bir konu veya uzmanlık alanın varsa tutuyor gibi. ben de üşenmesem başlayacağım ama ne yalan söyleyeyim tutuyor olması bana da ilginç geliyor :)
0
passion rules the game
(26.02.22)
Çok fazla podcast var fakat kaliteli içeriği, bir teması olan ve düzenli içerik üreten podcast sayısı az

içeriğinin ne olacağına bağlı
0
freebird5406_2
(26.02.22)
dinlediğim bir iki almanca podcast var o kadar. onu da bulana kadar canım çıktı.

aslında bakınca türkçe olsun ingilizce olsun başka dil olsun farketmez, bakınca "başlıkta/isimde" inanılmaz sayıda ve ilgi çekici podcast var. ama sayı ve çeşitlilik o kadar fazla ki kaliteli içerik bulmak çok zor.

kaliteden kastım özellikle ekipman olarak ses kalitesi ve sonrasında içerik.

sonrasında da benim için önemli olan süresi. bazı podcast'lar bir buçuk saat falan oluyor dinlemesi imkansız.

bence artık çok fazla sayıda olmaya başladı ve kaliteli içerik bu artış ile orantılı değil.
0
AlsterWasser
(26.02.22)
Yapin tabii istiyorsaniz.
Ben bir dinleyici olarak daha fazla random podcastlere ihtiyacimiz oldugunu dusunmuyorum. Boyle bir meme var, daha once de benzer bir soruda bahsetmistim, boyle gozlerini dondurerek 'aa podcast yapan beyaz bir erkek, ne ilginc' falan diyordu resimdeki kisi. O tarz siradan bir insanin bir seyleri anlatmasi seklinde olan podcastleri cok tahammul edilemez buluyorum. Ustune konustugu konuya hakim, uzman vs kisileri dinlemeyi tercih ederim.
0
sopiro
(26.02.22)
ilk kez podcast dinledim bir ay once falan. konu ilgilendigim bir icerikti. konunun gectigi ulkenin tam da o bolgesinden biri baska yerde olmayan detaylarla anlatmisti olayi. 60 dk nasil gecti anlamadim.
sonra kadinin ses tonu anlatisi cok hosuma gitti. diger podcastlerini de dinledim. yani hitap ettigin grubu bulursan ve ses tonun da iyise basarili olursun otomatikman. zamani yok bu isin bence
0
Kittie
(26.02.22)
ben de toplamda üç podcast takip ediyorum, zihnimin kıvrımları, fularsız entellik ve odadaki fil. kendim de çalıştığım şirketle beraber alanıma yönelik bir podcast projesinin içerisinde yer aldım. gördüğüm kadarıyla podcast dinleyici sayisi henüz çok ciddi oranda değil ve podcast sayısı çok fazla. ya herkese hitap edebilecek bir iş yapacaksın ya da dinlenme sayısını vs çok kafaya takmayacaksın diye düşünüyorum. keza gelir modeli de benim gördüğüm sadece patreon bağışları üzerinden yürüyor, yani youtube gibi izlenme sayısından para almak zor.

ha bana kalırsa vaktin varsa ve keyif alıyorsan anı olsun diye bile kaydedilir, 30 izleyeni olan youtube videoları çeken biri olarak böyle düşünüyorum :)
0
roket adam
(26.02.22)
yani yaparsin yap demiyorum de dinleyici bulmak sorun. halihazirda biraz meshur olmadan binlerce podcastin icinden siyrilmak sikinti. "ilginc bir konu olursa tutuyor" degil, sadece biz tutanlarina denk geliyoruz (bkz: mantik) para kazanmak gibi bir hedefin varsa unut.
0
hot potato
(26.02.22)
Podcast özellikle Türkçe de hiç olmadığı kadar popüler bence. Sadece bunları promote eden ajanslar vs var. İmkanınız varmış konseptiniz de ayırt edilebilecek bir şeyse yapın bence ama çok beklentide de olmayın tabi..
0
anon1m
(26.02.22)
(4)

Translar regl oluyor mu?

mezarkabul
Menstrüal hijyen ürünlerine erişimimiz her gün kısıtlanıyor. Yat ve pırlantanın vergisi %1‘ken kadınların ve trans bireylerin zorunlu ihtiyacı için vergi %18. Maddi imkansızlıktan hijyensiz koşullarda regl sürecini geçirmek zorunda kalan vatandaşların sağlığı tehlikeye atılıyor. https://t.co/ZizfvqU
Menstrüal hijyen ürünlerine erişimimiz her gün kısıtlanıyor. Yat ve pırlantanın vergisi %1‘ken kadınların ve trans bireylerin zorunlu ihtiyacı için vergi %18. Maddi imkansızlıktan hijyensiz koşullarda regl sürecini geçirmek zorunda kalan vatandaşların sağlığı tehlikeye atılıyor. t.co

Yukarıdaki tweete okuyunca merak ettim de.
0
mezarkabul
(04.02.22)
mümkün değil.
0
bugisme
(04.02.22)
Trans seks işçisi stereotipinden dolayı akla erkek biyolojisine sahip kadın görünümü geliyor fakat bunun tersi de mümkün öyle düşün, trans erkekler regl olmaya devam ediyor
0
freebird5406_2
(04.02.22)
transtan kasıt trans erkek. yani kadın doğanlar.
0
rose parks
(04.02.22)
Dar kafalı falan diyerek saldırgan olmaya gerek yok herkes bu konularda yüksek bilgi sahibi olmayabilir.
Cinsiyet değiştirme ameliyatlarının kadınların rahminin alınmasını içeriyor olduğu yazıyor mesela şurada www.medicalnewstoday.com

removal of the uterus, known as a hysterectomy

Elbette herkes aynı aşamada olmayabilir, hormon kullanıyordur, ya da öyle hissediyordur vs bıçak sırtı konular...

Neyse benim burada ne işim var.
0
anon1m
(04.02.22)
(21)

Kaprisli miyim, abartıyor muyum

Mirabel
Bugun 21.00 gibi bulusacaginiz flort var. Dunden kararlastirmissiniz. Bu arada anadolu yakasinda yasiyorsunuz onunla bulusmak icin avrupa yakasinda arkadasinizda kaliyorsunuz (onunla bulusacagiz diye kaldigimi biliyor) aranizda bisey gecmemis ve 4.bulusmaniz olacak. Az once icime bi sey dogdu mesaj
Bugun 21.00 gibi bulusacaginiz flort var. Dunden kararlastirmissiniz. Bu arada anadolu yakasinda yasiyorsunuz onunla bulusmak icin avrupa yakasinda arkadasinizda kaliyorsunuz (onunla bulusacagiz diye kaldigimi biliyor) aranizda bisey gecmemis ve 4.bulusmaniz olacak.

Az once icime bi sey dogdu mesaj attim kacta buluscaz diye. Isleri uzamis, baska is gelmis 12ye kadar ancak bitermis (kendisi muzisyen) ben de asiri gicik oldum bu saate kadar beklettigi hatta ben sormasam boyle biseyi soylemeyecegi icin. Saygisizlik resmen.

Yazmis dondun mu karsiya. Dedim boyle yapacagini bilseydim donerdim ama ben vazgectim zaten hevesim kacti bi daha gorusmek isteyecegimi zannetmiyorum dedim. Planli islere gelemiyormus beyefendi, boyle yapmam icin sebep yokmus.
Ben mi abartiyorum? Bu kapris mi? Kac saatimi aldi. Bi bulusmayi ertelemek icin mesaj atmak cok mu zor? Bu isin geri donusu var mi sizce.
0
Mirabel
(16.12.21)
Bence abartmıyorsun, benzer durumda kaldım ve benzer tepkiyi verdim. Gerçi bende haber verilmemişti ama sen yazmasan sana da vermeyecekti ya da verdiğinde yeterince geç olmuş olacaktı.

Bunun doğrusu yanlışı yok, benim için de önemli bu tarz durumlar. O hayatı planlı yaşamayı sevmeyebilir ama bu senin de o tarz yaşayacağın anlamına gelmez.
Özrü kabahatinden beter ayrıca, özgünüm xxx oldu yazamadım dese neyse; geçerli mazereti varsa sorun edilmeyebilir ama üslup da sıkıntılı.
0
Bruce
(16.12.21)
Şimdiden bunda bile anlaşamıyorsanız, gelecek parlak:)
0
dreamnesiac
(16.12.21)
"Planli islere gelemiyormus beyefendi"
cdn.suslusozluk.com

Beyefendi 16 yaşında atarlı ergen değilse, siz de o yaşlarda isyankâr ve kötü çocuklara hayran bir genç kız değilseniz çekilecek dert değil. Ha insanın işi uzar, acil bir şey olur ama makul bir insan durum belli olduğu anda haber verip özür diler, siz sorana kadar beklemez.
0
kobuzchu kiz
(16.12.21)
Asgari nezaket kurallarına bile riayet etmiyor arkadaş siz haklısınız.
0
anon1m
(16.12.21)
"Planlı işlere gelemiyorum" ne kadar cool lafmış, asi delikanlı. Breh breh. Kaprisli miyim demeniz bana bu laf üzerine çok tuhaf geldi. Gönlünüzü kaptırdıysanız bir şans daha verebilirsiniz elbette, ama nihayetinde tepenize çıkılacak gibi duruyor. Bizim burada edeceğimiz laf ön yargımızdan ve tecrübemizden ibaret. Siz bilirsiniz.
0
tey tey
(16.12.21)
Elbette iş çıkabilir, uzayabilir, aksilik olabilir vesaire vesaire.

Ama haber vermeyip, bunun üstüne de "çok özür dilerim, başım sıkışık akıl edip de sana haber veremedim" yerine, kalkıp da "ay ben planlı şeylere gelemiyorum, şiirsel tesadüfler gak guk" —geçiniz bunları. Dev saygısızlık.

Liseli değilseniz koşarak uzaklaşınız, @kobuzchu kız +1
0
kaptankedi
(16.12.21)
Siz haklısınız. Kapris de değil abartı da. Standart bir nezaketi bile göstermemiş üstüne planlı işlere gelemiyomuş bilmem ne. Ben karşıdan kalkıp senin için geliyorum cevaba bak. Yol verin derim üzer bu adam.
0
buzbebek
(16.12.21)
böyle insanlarla vaktinizi değersizleştirmeyin. ben direkt silerdim.
0
erenderk
(16.12.21)
Dondun mu karsiya diye sordugunda bile cevap yazmazdim ben. Saygisizmis cok. Planli isle ne alakasi var. Madem oyle uzayan isini yarida biraksin. Bence direkten donmussunuz.
0
congratulationsyouwon
(16.12.21)
Özrü kabahatinden büyük.
Nezaket kurallarından bihaber birine vakit ayırdığınıza değmez.
0
juliette
(16.12.21)
Abartmak için yeterli sebep var. Planlı işlere gelemiyor olabilir, ancak siz sırf bu buluşma için bir plan yapıp yer değiştirmişsiniz ve o da bunu biliyormuş. Buna rağmen haber bile vermeden sizin kendi kendinize "heralde bugün buluşmayacağız" noktasına varıp kaderinizi kabullenip "kısmet ya, yarın olur artık" falan demenizi beklemiş.

Diyecek söz bulamadım ben. İnsanlar bu kadar gamsız olmamalı ya. Bana yapılsa ciddi anlamda sinirlenirdim. Böyle şeyler cidden sinirimi bozuyor benim. Bahaneye gel, planlı işlere gelemiyormuş.

Bu pişkinliğin üstüne ben olsam çok da hoşlanmayacağı bir yerde başka bir buluşma ayarlayıp saati geldiğinde "kusura bakma canım ya, koltuktan kalkamadım bir türlü diziye dalmışım, sonra yapalım mı?" yazar gitmezdim. Zaten yüzünü bir daha görmeyeceğim. ajsdkad
0
akhenaten
(16.12.21)
sizi bilmem ama bence asıl onun tarafında geri dönüşü yok zaten.

bulusmayı iptal edip, arayıp söylemiyorsa ve "planlı işlere gelemiyorum" gibi çocukça bir cevap veriyorsa bu buluşmayı hiç istemediğini düşünürüm ben.
0
dafuq
(16.12.21)
Yaşı 15-16 değilse normal değil yaptığı. Abartmak ya da kapris değil yaptığınız.
0
himmet dayi
(16.12.21)
yol yakından bazı şeylerin farkına varmissiniz böyle biri için hiçbir fedakarlığa değmez. gene bütün duyuru tek yürek oldu
0
all girls dream
(16.12.21)
Planlı işlere gelemiyormuş. Uzun saçlı dövmeli anarşist 15 yaşındaki abimiz.

Abartmıyorsunuz kesinlikle. Olgunluk kırıntısı yok.

Ayrıl coco
0
oekuklu
(16.12.21)
sal çocuğu. memur birini bul.
0
marul hirsizi
(16.12.21)
en başında konulan nefis bir tavır. her türlü haklısınız ne kaprisi tamamen akıllıca, tebrikler.
0
sinematikcrop
(16.12.21)
İşi son anda uzamışsa ve bu zaten 4. buluşmaysa gıcık olunacak bir durum yokmuş ortada.

Anlamadığım noktaysa 3 kez buluşulan bir adamdan tek bir şey ters gitti diye neden aniden soğunulur. Empati yap, aynı şey senin başına gelse ne yapardın ?
0
Avoiding The Puddle
(17.12.21)
@Avoiding The Puddle

farklı bir cevap vermiş olmak için yazmışsın sanki.

Bu soruna ben cevap vermek istiyorum. Empati yaptım, aynı şey başıma gelse mesaj atarım "çok üzgünüm işim uzadı, yarın görüşelim mi?"

Bunun yerine bu arkadaş "ben planlı işlere gelemiyorum" diyor. Bunun 4. ya da 24. buluşma ile ilgisi yok. Çocuk değilse planlı işlere dahil olamadığında karşı tarafa bilgi vermesi gerekir. Genel görgü kuralı bu.
0
himmet dayi
(17.12.21)
" ben planlı işlere gelemiyorum." mesajından sonra af buyrun " seni plansız skerim." diye mesaj atmıyorsanız - gerçekten çok afedersiniz ama layık cevap bu - gayet medeni bir şekilde bunun sizi rahatsız ettiğini belirtip bir daha görüşmek istemediğiniz söylemek gayet doğal.
0
kumandanim
(17.12.21)
Abi öptürmemişsin 3 buluşmada daha iyi bi plan yapmış, bu gece de kanca diyeişte :/
0
Deathrow
(17.12.21)
(1)

YDS için App ve çalışma yöntemi

denizmaniaherif
mobil için app öneriniz var mı ? ya da çalışma yöntemi öneriniz ?Elimde YDS sınav stratejileri kitabı varama kitaba çalışmaktan daha verimli bir yöntem varsa bilmek isterim..
mobil için app öneriniz var mı ? ya da çalışma yöntemi öneriniz ?
Elimde YDS sınav stratejileri kitabı varama kitaba çalışmaktan daha verimli bir yöntem varsa bilmek isterim..
0
denizmaniaherif
(02.11.21)
Kelime ezberlemek için memrise Quizlet vocabulary.com

Çalışma önerisi olarak bence udemy'den kafanıza yatan bir video eğitimi alın. Sınav teknikleri ipuçları vs almış olursunuz. Sistemli gidersiniz.

Sonra da bol deneme çözün.
Kolaylıklar.
0
anon1m
(02.11.21)
(9)

Annem için dizi tavsiyesi

nerthus_
En son dönem dizisi Hatırla Sevgili'yi izleyip çok beğenmiş olan annem için sürükleyici "yerli ya da yabancı" dizi tavsiyeleriniz var mıdır?
En son dönem dizisi Hatırla Sevgili'yi izleyip çok beğenmiş olan annem için sürükleyici "yerli ya da yabancı" dizi tavsiyeleriniz var mıdır?
0
nerthus_
(02.11.21)
downton abbey
0
blatta hiberna
(02.11.21)
behzat ç tabi ki de
0
sizofren06
(02.11.21)
Benimki Fi’yi çok beğendi.
0
auroraaurora
(02.11.21)
Vatanım sensin, elveda Rumeli, Çemberimde Gül Oya

Peaky blinders
0
anon1m
(02.11.21)
donem dizisi olarak "ben onu cok sevdim" olabilir. reytingleri dusuk bir diziydi, hizli anlatima gecti erken final icin ama guzeldi ben de annem de begendik.
0
Kittie
(02.11.21)
beyaz gelincik :)
0
xrated
(02.11.21)
dönem dizisi seviyorsa çemberimde gül oya'yı da sever.
hafif drama sevdiğine göre ezel'i de sever.
0
ronartest
(02.11.21)
Bıçak sırtı na bayılacagına garanti verebilirim
0
deer hunter
(02.11.21)
Istanbullu Gelin
0
congratulationsyouwon
(05.11.21)
(25)

ne sıklıkla alkol alıyorsunuz ?

alicandan
her akşam bir kadeh de olsa birşey içiyorum. sizde durumlar nasıl ?
her akşam bir kadeh de olsa birşey içiyorum. sizde durumlar nasıl ?
0
alicandan
(22.09.21)
Data çeşitliliği olsun diye yazıyorum.

2012'de alkol almaya tamamen son verdim.
0
hedep
(22.09.21)
Pandeminin basindan beri her aksam 2 sise sarap.
0
msb
(22.09.21)
çok düzensiz benimkisi. bazen 3-4 gün hiç içmiyorum, onun dışında en az 1 bira bile olsa içiyorum her gün. güzel bir içki aldıysam çok içiyorum, şarap falan dayanmıyor zaten açınca şişe bitiyor. Öyle..
0
tmnslp
(22.09.21)
Parasızlıktan yeşilaycı oldum.
0
anon1m
(22.09.21)
Düzensiz olsa da haftada 4 akşam, genelde yatmadan bir duble viski.
Haftasonu 3 duble falan oluyor tabi.
0
logisticsmanager
(22.09.21)
Aynı usul, her akşam bir tek rakı, 1 bardak sek votka veya 1 bira o gün canım ne çekerse, rutinim oldu.
0
koskoca kirpi
(22.09.21)
yalnızca arkadaş ortamında, yani 2 haftada bir
0
wiekannich
(22.09.21)
Ben tam anlamıyla bir sosyal içiciyim. Güzel ortam oldukça içiyorum, onun dışında evde tek başımayken “hadi bir bira açayım” falan demiyorum hiçbir zaman zaten alkol tadını çok sevmediğim için.

Sıklığı da çok değişken bu yüzden. Tatildeyken ya da arkadaşlarımlayken üst üste günlerce içtiğim de oluyor 1 ay boyunca ağzıma sürmediğim de.
0
ms brownstone
(22.09.21)
Değişiyor. 4-5 gün arka arkaya içtiğim de oluyor ama nadir. Olduğunda da bira oluyor genelde. Sert içkileri arka arkaya iki gün içmişliğim bile sayılıdır herhalde. Hoşuma gitmiyor. Maddi sıkıntı yaşamıyorsam haftada bir iyi bir şarap içmeyi seviyorum. Ayda bir de viski belki.
0
evandro roncatto
(22.09.21)
Ayda en fazla iki gün, içtiğimde de ortalama iki bira.
0
signore
(22.09.21)
hiç alkol almıyorum, kullanmıyorum.

data çeşitliliği +1
0
Phoebe
(22.09.21)
Ayda max iki defa. Sağlıklı beslenmeye çalıştığım için azalttım.
0
jazzabel
(22.09.21)
Hiç alkol almıyorum. +1
0
Amaranta ursula
(22.09.21)
Hiç içmedim içmiyorum
0
basond
(22.09.21)
Alkol kullanmıyorum
0
purplee
(22.09.21)
Haftada ya da 2 haftada 1 2 bira. Bazen 2-3 ay içmediğim oluyor çok aramıyorum alkolü
0
mg3929
(22.09.21)
Ortalama; haftada bir seferliğine 2 bazen 3 bira. Çoğunlukla cuma günü.
0
put it in your appropriate place
(22.09.21)
Artık alkol ve sigara gibi vücuduma zarar verecek şeyler tüketmiyorum. Ayda yılda bir sosyalleşmek için içersem içiyorum. O da içime sinmiyor.
0
ruhen hastayim ben
(22.09.21)
sosyal içiciyim, bazen haftada 2 -3 bazen ayda 1
0
mirty
(22.09.21)
haftada 2 akşam fix içiyorum. 1-2 duble viski veya 2-3 kadeh şarap. 10 günde 1 de rakı içiyoruz arkadaşlarla.
0
golgi aygıtı
(22.09.21)
Sosyal içici denilen gruptanim ben de. Bazen haftada 1-2 , bazen iki üç ayda bir. En son geçen ay iki bira içmiştim sanırım.
0
fraise
(22.09.21)
Pazartesilere Cumartersi muamelesi yapmayı arada severim.
O hafta muhtemelen cuma cumartesi ve pazar da içerim.

Az içtiğim hafta, haftada 2 tam performansa bağlarsam haftada 4 gibi duruyor.
İçilen alkol ise günde 4 bira ila 5 arası gibi düşünebilirsiniz.

Mesela bugün Çarşambaya da yine küçük cumartesi muamelesi yapma kararı aldık arkadaşlarla. Bu hafta da yine cuma ve cumartersi içilir. Pazar şaibeli. En kötü bir sahilde sunset birası olabilirli gibi..
0
denizmaniaherif
(22.09.21)
haftada 1-2. çok aramıyorum çünkü benim için en azından çakırkeyf olmadan bir şey ifade etmiyor, biraz fazla içince de büyük zaman kaybı yaşatıyor çünkü sonrasında ne okunan kitaptan, ne izlenen filmden verim alınabiliyor ve gün ölmüş oluyor.

ancak sevdiğim kişilerle muhabbet ederken güzel oluyor ki bunun da ayarı kaçarsa ertesi günün yarısı da ölmüş oluyor. bu nedenle artık eskisi kadar ilgi duymuyorum.
0
bohr atom modeli
(22.09.21)
ikram edilirse içerim yani bi nevi yancıyım.
ama yanlız başıma alkolün a sı aklıma gelmez.
0
jamswety
(22.09.21)
haftada 1 maks
tamamen bırakma hayalim var
bu sene hiç içmedim 7 ay misal
0
superb
(22.09.21)
(22)

ikinci doz aşınızı ne zaman oldunuz veya olacaksınız?

neoluyokardesimnebutantantana
4 hafta,5 hafta,6 hafta ?
4 hafta,5 hafta,6 hafta ?
0
neoluyokardesimnebutantantana
(08.07.21)
6. haftaya randevu almıştım, iptal edip 4. haftaya çektim son değişiklikten sonra. bayramdan önce olacağım ikinci dozu.
0
duyulmasi gerektigi kadar
(08.07.21)
5. haftada olmustum. Yer yurtdisi
0
kuehles blondes
(08.07.21)
6 hafta. 4 haftaya indirdiklerinde zaten 5. haftadaydim, erkene cekme imkanim da olmadi.
0
lemmiwinks
(08.07.21)
4. hafta. Ben de ikinci doz için ilk randevu aldığımda 6 hafta sonraya verdi. Yeri uzaktı diye 1 hafta sonra tekrar kontrol ettim, 4 hafta sonrasına verdi bu kez. 6'yı iptal edip 4'ü aldım yakında bir hastaneden.
0
IncredibleMau
(08.07.21)
6'ydi 4'e indirdim. haftaya oluyorum.
0
buenosdias
(08.07.21)
4. Hafta oldum
0
ceketimi alip cikcam
(08.07.21)
25 temmuz'da, 28. Günde olucam.
0
Jux
(08.07.21)
6'ydi. 4'e dusurulunce en erken tarihe aldim.
0
invictae
(08.07.21)
6. haftaya randevu almıştım, iptal edip 4. haftaya çektim son değişiklikten sonra +1
0
kobuzchu kiz
(08.07.21)
6'dan 4'e indi 15 temmuzda 2. doz biontech olacağım.
0
reanarchy
(08.07.21)
33. gun
0
bay b
(08.07.21)
4 hafta 4 gün sonra bugün olacağım.
0
avianthem
(08.07.21)
24 temmuzdu, 4 haftaya inince hemen değiştirdim. tam 4 hafta sonrasına aldım.
2 saat önce oldum.
0
halanne
(08.07.21)
28. gün
0
tamam sakinim
(08.07.21)
28. gün
0
yeninesiltupcu
(08.07.21)
6. hafta idi. Ama 4. haftaya çekmeyi planlıyorum. Bayramdan önce olup bayrama öyle çıkmak istiyorum.
0
zimbirik
(08.07.21)
6. Hafta 1 ağustosta.
0
lüzumsuz adam
(08.07.21)
4 hafta sonunda oluyorum.
0
robokot
(08.07.21)
21 Haziran ✓ 19 temmuz
0
anon1m
(08.07.21)
6. haftaya randevu almıştım, iptal edip 4. haftaya çektim +1

9 Haziranda olmuştum ilkini. İkincisi de yarın olacağım hayırlısıyla.
0
put it in your appropriate place
(08.07.21)
8. haftada olacam eger kalmadi falan demezlerse- yurtdisi
0
cooperr
(08.07.21)
4 hafta
0
photo85
(09.07.21)
(8)

Biontech aşısı olurken imza isteniyor, Sinovac için neden yok?

hadi ya la
Arkadaşıma aşı hakkı çıktı ve bir tercih yapacak. Alerjik bir durumu yok ve gelişmiş ülkelerde yaygın olarak tercih edilen Biontech aşısını seçmek istiyor fakat imza konusu kafamızı karıştırdı.Sinovac aşısını yaptıranlardan herhangi bir imza istenmezken Biontech için neden isteniyor?
Arkadaşıma aşı hakkı çıktı ve bir tercih yapacak. Alerjik bir durumu yok ve gelişmiş ülkelerde yaygın olarak tercih edilen Biontech aşısını seçmek istiyor fakat imza konusu kafamızı karıştırdı.

Sinovac aşısını yaptıranlardan herhangi bir imza istenmezken Biontech için neden isteniyor?
0
hadi ya la
(02.06.21)
Sinovac aşısı için inaktif deniyor. diğerindeki imza ise tam araştırmadım ama sorumluluk reddi anlamını taşır.
Malum bazılarının daha test aşamaları bitmedi. Ama sanki tüm deneyleri vs. bitmiş aşı gibi uygulanıyor.
Ayrıca mRNA aşı olarak biraz araştır derim . Oldukça olumsuz görüşler var bunlarla ilgili.
0
Erva
(02.06.21)
twitterda bu geyiğe denk geldim, sinovac için de imza atan var. 20lik diş öncesi uyuşturma iğnesi için de imza atmıştım. Almanlar garanticidir. imza istiyorlar o zaman burda var bi ibnelik gibi düşünmenize gerek yok. içinizi rahatlatmak istiyorsanız ırkını çook çook seven kutsayan yahudileri düşünün. tüm israil biontech aşısı vurdu.
0
Golgi
(03.06.21)
Bizzat okudum sinovac aşı imza sayfasını aşı vurulmadan önce yok diyenler palavra atmış
0
basond
(03.06.21)
Sizin özelinizde demiyorum ama Twitter ve benzeri mecralardaki komplocuların bu tarz komik ve asılsız iddialarının gazına gelmemek lazım. En son aşıda çip var diyerek babalarının koluna mıknatıs yapıştırıyordu bu güruhun bazı üyeleri, seviyeyi siz düşünün.
0
kedimedi
(03.06.21)
cahil cesaretimle sallıyorum: birisi çin firması dava etsen de bir şey olmaz. diğeri ise avrupa firması ve olası kötü sonuçlarda devcileyin tazminatlara mahkum olabilirler.
0
anon1m
(03.06.21)
kim diyor sinovac için imza yok diye? babam sinovac oldu ve yakını olarak bizzat ben imzaladım.
0
kibritsuyu
(03.06.21)
Ingiltere'de Biontech oldum, imza falan atma yok. Sadece asidan once hemsirenin biri soruyor alerjiniz var mi, bu gun iyi hissediyor musunuz kendinizi diye bilgisayarda tik atiyor bu sorulara sizin beyaninizla. Digeri de asiyi vuruyor. Bu kadar
0
neck_and_neck
(03.06.21)
Sinovac asisi oncesinde onam formu doldurdum ve imzaladim. İkindoz icin de hem de
0
exlibris
(03.06.21)
(6)

Avustralya'dan Türkiye'ye para nasıl ulaştırılır?

anon1m
En uygun yolu nedir?Teşekkürler.
En uygun yolu nedir?


Teşekkürler.
0
anon1m
(07.01.21)
kripto paralar
0
aslindasorunumpsikolojik
(07.01.21)
karipto işi pek gelmez bize ya :|
0
🌸anon1m
(07.01.21)
Transferwise
0
baldur2
(07.01.21)
Kripto. Usdt
Sıfır masraf 15dk süre maksimum.
0
zoghurt
(07.01.21)
Transferwise.
0
logisticsmanager
(07.01.21)
En uygun yolu nedir sorusunun cevabı kripto, kripto özelinde nedir dersen bence usdt dir. Kripto bize gelmez dersen de swifttir.
0
Kahir ekseriyet
(07.01.21)
(7)

Prilli su içtim bi zararı olur mu?

messina123
Plastik sürahiyi bulaşık makinesinde yıkamıştım. Az önce makineden alıp içine su doldurdum. Sürahideki suyu üstünden içtim. Bardağa katıp içsem durabilirdim ama sürahiden içince duramadım ve içmek zorunda kaldım. Su pril kokuyordu. Aslında pril kokması da tuhaf. Fairy kullanıyorum. Demek ki içerikle
Plastik sürahiyi bulaşık makinesinde yıkamıştım. Az önce makineden alıp içine su doldurdum. Sürahideki suyu üstünden içtim. Bardağa katıp içsem durabilirdim ama sürahiden içince duramadım ve içmek zorunda kaldım. Su pril kokuyordu. Aslında pril kokması da tuhaf. Fairy kullanıyorum. Demek ki içerikleri benzer. Neyse şimdi karnım ağrıyor gibi biraz. Mide zehirlenmesi mi geçiriyorum acaba?
0
messina123
(27.10.20)
Mikroplar kırılmıştır hep mis gibi
0
anon1m
(27.10.20)
bence bu işin şakası olmaz hemen acile gidin midenizi yıkasınlar
0
hopp
(27.10.20)
plastik sürahi makinede yıkanmaz. muhtemelen bir şey olmaz ama ağrılar artarsa acile gidin.
0
rose parks
(27.10.20)
bol su iç yeter. karnın ağrıyor gibiyse psikolojiktir o bir şey olmaz endişelenme.
0
ada meltemi
(27.10.20)
acile git hemen
0
müptezel dostoyevski
(27.10.20)
Parmağını boğazına sokup kendini kustur
0
Unde bach canim
(27.10.20)
Eğer hastaneye gitmiyorsan bol bol su iç hemen.
0
kraldan cok kralci
(27.10.20)
(5)

Yarin direksiyon sinavim var ve hala uyuyamadim. Sabah 7 de kalkacagim

balpolen
Stresten uyuyamiyorum, gece saat 2 30 oldu. Yarin 3. girisim olacak. Cok gerginim. Ben de buraya yazmak istedim
Stresten uyuyamiyorum, gece saat 2 30 oldu. Yarin 3. girisim olacak. Cok gerginim. Ben de buraya yazmak istedim
0
balpolen
(05.07.20)
? Neden 3 kez?
0
trgydl
(05.07.20)
Stres yapacak birşey olmadığını düşün. Elini yüzünü yıka su biraz rahatlatıyor. Balkona çık varsa nefes al ya da camını aç. Sanki olağan birşeymis gibi düşün yani sanki her gün aynı şeyi yapıyormussun gibi kendini inandir. İlaç almanı tavsiye etmem ama çok gerginsen bi ağrı kesici yuvarla.
0
superfluid
(05.07.20)
dualarımız trafikte karşılaşmamak yönünde.
0
anon1m
(05.07.20)
panik yapma hocam. stres de yapacak bir şey yok. sınavda da rahat ol. onca adam araba kullanıyor. hatan neyse onu yapmamaya çalış yeter.

ulan adam stresten uyuyamıyorum diyor, adam çıkmış dualarım trafikte karşılaşmamak falan.

sanki hepiniz ananızın karnından şoför doğdunuz anasını satayım. ben de ikinci seferde aldım. kavşakta arabayı stop ettirip geri çalıştıramamıştım. meğer çalıştırmak için anahtarı kıvkıvkıv diye çevirince araba çalışana kadar bırakmamak lazımmış, ben sanıyom ki çevirip bırakınca çalışacak (hep çalışıyordu, orada daha kısa tuttum demek ki. araba da şahin amk). araba çalışmayınca iyice panik oldum. yanımda oturan hoca elini atıp çalıştırdı. sene 1998.

22 yıldır araba kullanıyorum, bir tane sis farı yakma cezası, iki tane park cezası dışında ne cezam var, ne kazam var.

arkadaş da ehliyetini alacak, araba kullanmaya başlayınca geliştirecek.
0
kibritsuyu
(05.07.20)
Guzel onerileriniz icin cok tesekkur ederim, dun gece hepsini okudum. Bu arada gectim:)
0
🌸balpolen
(05.07.20)
(1)

Corona Şikayet

afordismansalihinis
Merhaba,Alttaki cafede okey oynanıyor, kimsede maske yok. Nereye şikayet edebilirim?
Merhaba,

Alttaki cafede okey oynanıyor, kimsede maske yok. Nereye şikayet edebilirim?
0
afordismansalihinis
(11.06.20)
polis, zabıta.

ayrıca okey, tavla oynamak da yasak galiba.
0
anon1m
(11.06.20)
(8)

Dövme işi

eazy
Ya benim 2 dövmem var birisini Rusya'da barın birinin arkasında çok sarhoşken yaptırmıştım. Kafam iyiydi, gaza gelmiştim. sabah pişman olmuştum ama kaldı tabi öyle, alıştım artık. Arkadaş şimdi bi yerden randevu almış, onunla gidicem. gitmişken belki bir şeyler yaptırırım :D Şimdi boynuma çok minik
Ya benim 2 dövmem var birisini Rusya'da barın birinin arkasında çok sarhoşken yaptırmıştım. Kafam iyiydi, gaza gelmiştim. sabah pişman olmuştum ama kaldı tabi öyle, alıştım artık. Arkadaş şimdi bi yerden randevu almış, onunla gidicem. gitmişken belki bir şeyler yaptırırım :D

Şimdi boynuma çok minik kiss here ve sarhoşken yaptırdığım dövmenin altına da reloveution yazdıracağım. Bad boy işi mi, ergen işi mi, kıro işi mi.

şu şekil:
live.staticflickr.com

Kiss here ise düz minik kiss here işte.

napim yapıştırayım mı?
0
eazy
(23.03.20)
Kiss here bence ergen işi. Diğeri eh.
0
ruhen hastayim ben
(23.03.20)
hacı muhtemelen bu dövmelerin duyuruda en yakışacağı insan sensin. bu dövmeleri kim yaptırsın duyurudan diye sorsalar sen gelirdin aklıma.

AMA YAPTIRMA.
sen büyüycen çoluğa çocuğa karışıcan, aşk adamısın, aile babası olucaksın. kızın sorucak baba boyundan öpülmesi niye hoşuna gidiyor diycek. ne diyceksin?
0
Bruce
(23.03.20)
ergen işi. yaptır.
0
anon1m
(23.03.20)
@bruce

anana sor kızım falan derim herhalde abi bilemedim şimdi :D
0
🌸eazy
(23.03.20)
bad boy işi mi ? : evet

ergen işi mi ?: evet

kıro işi mi ?: evet

napim yapıştırayım mı? : sen bilirsin. dövmeyi buraya hatta başkasına çok sormazdım. (keza sormadım zaten)
0
AlsterWasser
(23.03.20)
Soruyorsan kararsızsın ve kararsızsan o dövmeyi yaptırmamak en mantıklısı..ayrıca evden zorunlu olmadıkça çıkmamamız gereken dönemde çok aciliyetliymiş gibi dövme yaptırmaya gitmeniz ayrı bir hikaye..
0
astrid
(23.03.20)
2 dövme sahibi olarak dövme yaptıracağın zamanı "lan arkadaşlar gidiyormuş araya ben de kaynayayım" diye seçmezsin. oturur 1 sene kadar sindirirsin, ömür boyu vücudunda taşıyacaksın. "ben bundan pişman olmam" dediğinde de yaptırırsın.

ayrıca sadece realistik dövmelerde fikir birliği oluyor "ooo süpermiş" diye. herhangi bir yazı, sembol olunca senin için anlamlıdır yaptırırsın, ama başkası "bu ne lan ergen misin, kıro musun" diyebilir.

bence iki fikir de kötü.
0
kimlanbu
(23.03.20)
Bir pismanlik daha yasamak istemiyorsaniz yaptirmayin =)
0
icimdekipollyannatinerebasladi
(23.03.20)
(10)

size vuran birine karşılık verir miydiniz

market_arabasıyla_terör_estiren_trafik_canava
dizi izlerken aklıma takıldı.size vuran birine karşılık verir miydiniz? yabancıya değil.mesela kavga oldu. ciddi bir kavga. karşınızdaki kişi arkadaşınız, kardeşiniz, ailenizden biri ya da akrabanız falan işte.sb
dizi izlerken aklıma takıldı.

size vuran birine karşılık verir miydiniz? yabancıya değil.

mesela kavga oldu. ciddi bir kavga. karşınızdaki kişi arkadaşınız, kardeşiniz, ailenizden biri ya da akrabanız falan işte.

sb
0
market_arabasıyla_terör_estiren_trafik_canava
(01.01.20)
hayır. vermem. şiddetin her türlüsüne karşıyım. üstelik şiddete evet desem bariz bir fiziki üstünlüğüm bulunmasına rağmen şiddete hayır. sadece fiziki olan değil psikolojik olan da şiddet bana göre.

öyle bir kavga olursa bizimkileri çeker çıkarırım. daima da klips vardır yanımda gerekirse kullanayım diye. ama vurmam.

elbetteki biri karıma çocuğuma dokunursa o namus konusuna girdiğinden sadece ben değil, soyadım dahil kanlılarım dahil karşısına çıkacağını bildiğimden sadece güvenliği sağlar geri çekilirim. gerisi kendiliğinden çözülecektir çünkü bilirim.

hadi bu da benim son rep'im olsun. arrivederci duyuru.
0
baldan kaymak
(01.01.20)
hayatım boyunca hiçbir zaman kavgayı başlatan taraf ben olmadım. ama biri bana vurduğunda anında karşılığını aldı.
0
golgi aygıtı
(01.01.20)
Teorik olarak evet. Başıma gelmedi
0
kedili bisiler
(01.01.20)
ne yazıkki evet. ben dayanamıyor, dalıyorum.
0
Tears of Devil
(01.01.20)
Yapıştırırım valla kimseyi tanımam
0
paramolacak
(01.01.20)
Birinci derecede yakınlarım dışındakileri felç ederim!
0
anon1m
(01.01.20)
simdiye kadar hic vermedim.
0
proteus
(01.01.20)
hayir vurmam
0
Leonardo~Da~Vinci
(01.01.20)
Başıma gelmedi ama misliyle karşılık vereceğimi biliyorum.
0
stoa
(01.01.20)
Evet göze göz dişe diş felsefesine inanırım
0
kasapsevenkoyun
(01.01.20)
(2)

nasılsınız yerinde mi keyifler?

baldan kaymak
yeni yıl sağlıklı şans getirsin hepimize. mutlu yıllar.
yeni yıl sağlıklı şans getirsin hepimize. mutlu yıllar.
0
baldan kaymak
(31.12.19)
Tişikkirler: pbs.twimg.com
0
anon1m
(31.12.19)
Yeni yıla sokum.
0
kedili bisiler
(31.12.19)
(2)

Harry Potter setine en uygun nereden ulaşabilirim?

m e b
Seriyi okuyalı çok oldu; hem yeniden okumak hem de rafımda yer alsın istiyorum.Şu an en uygunu 163 TL ile Amazon'da yer alıyor. Ölücü gibi gözükmek istemem ama daha uygununu bulabileceğim bir yer biliyor musunuz? Tahminden ziyade kitap alışverişi yapmış olanlar cevaplarsa sevinirim.
Seriyi okuyalı çok oldu; hem yeniden okumak hem de rafımda yer alsın istiyorum.
Şu an en uygunu 163 TL ile Amazon'da yer alıyor. Ölücü gibi gözükmek istemem ama daha uygununu bulabileceğim bir yer biliyor musunuz?

Tahminden ziyade kitap alışverişi yapmış olanlar cevaplarsa sevinirim.
0
m e b
(19.11.19)
sahaflara bakabilirsiniz.
0
65 derece
(19.11.19)
Sahibinden, letgo ve zebramo'ya bakın.
0
anon1m
(19.11.19)
(1)

Ekşi sözlük

karmaşık
Merhaba. Ekşi sözlükte birini şikayet edip hesabının bloke edilmesini sağlayabilir miyiz?
Merhaba. Ekşi sözlükte birini şikayet edip hesabının bloke edilmesini sağlayabilir miyiz?
0
karmaşık
(10.11.19)
şikayet edersiniz de yaptırımı sözlük moderasyonuna kalmış.

eğer hoşunuza gitmeyen bir entry için edecekseniz entrynin sağ alt kısmındaki üç noktadan (...) şikayet edebilirsiniz.

diğer konular için de şuradan eksisozluk.com
0
anon1m
(10.11.19)
(7)

Çok oturmaktan popo düzleşir mi?

jacque
Günde 15 saat masa başında oturan birey kuru g*t olur mu?
Günde 15 saat masa başında oturan birey kuru g*t olur mu?
0
jacque
(21.10.19)
düzleşmez
0
kamile necaset
(21.10.19)
Düzleşmez,sadece büyür.
0
astrid
(21.10.19)
düzleşir, kesin bilgi.
0
Jesus Christ
(21.10.19)
çiçek açar (bkz: hemoroid)
0
anon1m
(21.10.19)
Hareketsizlikten kalça kasların zayıflamıştır.
0
arnold schwarzeneger
(21.10.19)
gün içinde hareket edilmezse gevşek bir göt ve kıl dönmesi vaat ediyor.
0
anx
(21.10.19)
Kıl dönmesi kaçınılmaz
0
rockdriller
(21.10.19)
(9)

30'a merdiven dayamak ve hukuk okumak

Moks
bilişim sektörünün pazarlama ayağındayım. zerre sevmiyorum işimi. bir yere varamıyorum. artık olay şu istanbul depremi olsa da kurtulsama, yoldan geçerken falan umursamamaya döndü. inhitar edecek cesaretim yok ama yaşayacak pek gücüm de yok.ist hukuk 1. sınıf terkim. olmayacak şeyler oldu ve devam e
bilişim sektörünün pazarlama ayağındayım. zerre sevmiyorum işimi. bir yere varamıyorum. artık olay şu istanbul depremi olsa da kurtulsama, yoldan geçerken falan umursamamaya döndü. inhitar edecek cesaretim yok ama yaşayacak pek gücüm de yok.
ist hukuk 1. sınıf terkim. olmayacak şeyler oldu ve devam edemedim okula. izmire dönüp deu ui bitirdim çalışırken falan bitti bir şekilde.
yakında işten çıkarılacağımı düşünüyorum açıkçası. muhtemelen kapatıp gidecekler şirketi ya da birleşme falan olacak. bir miktar birikmiş para, tazminat falan derken 10-12 ay idare ederim diye düşünüyorum.
bu 10-12 ayda tekrar sınava hazırlanıp bıraktığım okula devam etmek ne kadar mantıklı bu saatten sonra?
30 yaşından sonra hukuk okumuş birinin yurtdışı iş, akademik kariyer şansı nedir?
yoksa şansımı zorlayıp başka bölüm mü okusam?
piyasa boktan zaten iş bulmam sıkıntı, okuldan başka aklıma bir şey gelmiyor şu dönemde.
0
Moks
(18.09.19)
Tazminatı alıp Avrupa ülkeleri veya Kanada, Avustralya gibi ülkelerde yönelimlerine göre master yapabilirsin. Hem zayıfsa dilin gelişir. Hem de bitirdikten sonra belki iş bulursun.

Hukuk seni bitirdikten sonra mutlu edecek mi? Yoksa şu anda tutunacak dal vazifesi mi görüyor?
0
mekaniker
(18.09.19)
Hocam sen daha iyi bilirsin de avukat olmak yeni düzenlemelerle iyice zorlaştırılıyor. Bir de bu okul ciddi bir şekilde oturup okuma yapmayı gerektiriyor. Bir yandan çalışmak vs gerekecek ki zor...
Bilişim üstünde yetkinliğizi bilmiyorum tabi ama bu tür işler dünyada geçer akçe olduğu için oradan kendinizi geliştirmeye bakın bence.
0
anon1m
(18.09.19)
hey corc versene borc+1 hukuk malesef yurtdışında çok geçen bir alan değil olsa bile bir sürü zorluğu beraberinde getiriyor. çok iyi bir gelecek olabilir ama hayli zor bir yol. türkiyede özel ve kamuda kendini deneyebilirsin.
0
Topalordek
(18.09.19)
bölümü yeni okumaya mı başlayacaksınız?

öyleyse kesinlikle tavsiye etmem. belli şeylerin oturması çok zor oluyor. keza akademisyenlik için de yaş şartı vs. arıyor üiversiteler.

yurtdışına çıkmanızı ya da tıp, eczacılık okumanızı tavsiye ederim okuyacaksanız.

ya da programlama( c ) falan öğrenmenizi öneririm.
0
konsomatrix
(18.09.19)
IT sektörünün pazarlama ayağında olağanüstü para olması dışında söylediklerinde sıkıntı yok. Dil öğrenip uluslararası firmalara girmeye çalışırsan dolarla para kazanman mümkün.
0
roket adam
(18.09.19)
27 yaşındayım , ileri düzeyde İngilizce biliyorum ve istanbul barosuna kayitliyim. Hazirandan beri iş arıyorum ve bulamıyorum. En son konuştuğum büro 2250 lira teklif etti. Kendi buromu açsam altından kalkamam. İş bulamadığım için bunalimdayim ve hukuk okuduğum için çok pişmanım. Yurtdışına garsonluk dahi olsa gidecek durumdayım. Meslek olmuş durumda, inan mazsaniz İstanbul barosunun bilgi havuzuna girin bakın ne donanımlı insanlar iş arıyor ve bulamıyor.
0
sanguine
(19.09.19)
@konso akademisyenlik için nasıl bir yaş şartı var?
0
nick bulamadim
(19.09.19)
araştırma görevlisi ilanında 27 yaşından küçük gibi kriterler olabiliyor.
0
konsomatrix
(19.09.19)
her okulda oluyor mu? bir de liseden bir biyoloji hocası vardı. tam araştırmadım ama meb'de öğretmenlik yaptıktan sonra akademisyenliğe yönelmişti. nasıl olabiliyor? ünvanı neydi hatırlamıyorum.
0
nick bulamadim
(20.09.19)
(10)

caner taslaman'dan mehdilik iddiası çıkar mı ileride?

insomniac
ahmet hulusi gibi bir tarzı var. İleride şeyhe falan dönüşür mü?
ahmet hulusi gibi bir tarzı var. İleride şeyhe falan dönüşür mü?
0
insomniac
(10.09.19)
asla.
0
candide
(10.09.19)
Mehdiliği reddeden biri nasıl mehdilik iddiasında bulunacak? Mümkün değil.
0
Pertev nail
(10.09.19)
Bu ego, herşeyin en doğrusunu ben bilirim havaları ve etrafında mürit tadında fanboylar oldukça herşey mümkün. Kafa yanıyor dincilerde bir süre sonra.
0
prizmatik
(10.09.19)
Hasan mezarci da başlarda gayet düzgün konuşuyordu, hatta iyi bir hatipdi.
0
prizmatik
(10.09.19)
Eski Adnanhocasporlu değil miydi bu öbürünün ipini çektiler yeni kral neden olmasın.
0
anon1m
(10.09.19)
adnan oktar'ın eski müridi bu. hocası içeride bile olsa yaşadığı sürece böyle bir işe kalkışamaz.
0
ada meltemi
(10.09.19)
Adamın fikirlerini bilmiyorsunuz sanırım. Mehdilige karşı kendisi. Ayrıca adnan oktar hocası da değil.
0
kaptan maydanoz
(11.09.19)
kaptan maydanoz senin dünyadan haberin yok, adnan oktar istedi boşnakça çağrışım yapsın diye adam adını değiştirmiş. ilk adı osman caner uygun. caner'in yazdığı kitapları adnan oktar'ın kendi adıyla yayınlattığını sağır sultan duymuştur. bilerek şimdi mehdilik yok diyerek tabiri caizse ''ters kolpa'' yapıyorlar.

1985'te adnan oktar'a karşı yapılan ilk operasyonda caner taslamanda gözaltına alınıyor. ayrıca halen adnan oktar soruşturmasından tutuklu kadınlardan sorumlu tülay kumaşçının attığı twit de bu (git: i.superhaber.tv )
0
ada meltemi
(11.09.19)
Adnan hoca'nin müridi olduğunu bilmiyordum.
Vaay Caner hoca, sen ne yere bakan yürek yakanmıșsın da haberimiz yokmuş ehehehe
0
prizmatik
(11.09.19)
@ada meltemi bunları kendisi de söylüyor zaten. dini bir arayış içindeyken bir çok gruba girip çıktım diye. adnanı da söylüyor. ama hocası filan değil :) caner nasıl benim hocam değilse adnan da canerin hocası değil. pff.
0
kaptan maydanoz
(11.09.19)
(2)

youtube videosundaki birini bulma

dedim ben sana
screenshot alıp görsellerde arattım ama bişey bulamadım. başka bi yöntemi olan var mı?
screenshot alıp görsellerde arattım ama bişey bulamadım. başka bi yöntemi olan var mı?
0
dedim ben sana
(24.07.19)
duyuruya sor
0
avatar is back
(24.07.19)
CIA değilsen öyle bulamazsın bro

Ne videosu olduğuna göre değişir mesela klip reklam vs ise bir şekilde bulunur da sokak röportajı gibi bir video ise şu zor
0
anon1m
(24.07.19)
(10)

Yardım isteyen kadın dudaklarımdan öptü

msb
Olay birkaç saat önce Üsküdar civarlarında oldu.Sokakta aracımın içinde park halinde bekliyordum, cam da sonuna kadar inikti. Bu sırada 30-35 yaşlarında kilolu bi kadın yaklaştı, hani böyle kibarca yaklaşıp "yolda kaldım, paraya ihtiyacım" var diyip 3-5 bir şeyler koparmak isteyenlerden. O lafa girm
Olay birkaç saat önce Üsküdar civarlarında oldu.

Sokakta aracımın içinde park halinde bekliyordum, cam da sonuna kadar inikti. Bu sırada 30-35 yaşlarında kilolu bi kadın yaklaştı, hani böyle kibarca yaklaşıp "yolda kaldım, paraya ihtiyacım" var diyip 3-5 bir şeyler koparmak isteyenlerden. O lafa girmeden ben baskın çıkıp "valla 5 kuruş nakit yok araçta, para çekmedim" gibilerinden bir şeyler söylemeye kalmadan kadın "önemli değil, hiç önemli değil" diyerek ensemden tutup dudaklarıma yapıştı, dumur vaziyette geri çekildim, bi süre mal mal baktım, o da aracın dışından uzun uzun baktı.

Neydi lan bu, şaka gibi.

Ha bir de arkada bekleyen başka bi kadın daha vardı, durup dönüp baka baka ağır ağır uzaklaştılar sonra.

Yeni bi çete falan mı bunlar, var mı başına gelen?
0
msb
(13.07.19)
Seni öperek dikkatini dağıtırken öbürü bişeyler çalmış olabilir, genelde öyle işliyor o çeteler. Geçmiş olsun umarım hastalıklı falan değildir bir de
0
mirafiori
(14.07.19)
Cüzdan duruyor mu yerinde :)
0
Vse budet horosho
(14.07.19)
Cinsel taciz.
0
adwokat
(14.07.19)
Biyolojik saldırı
0
anon1m
(14.07.19)
Yok bi kayıp yok allahtan. Diğer kadın epey uzaktaydı zaten soyulabilecek bir durumum yoktu, diğer kapılar camlar vb hep kapalı. Her şey fazlasıyla absürd geliyor.
0
🌸msb
(14.07.19)
inşallah uçuk falan kapmamışsındır :D
0
theseachange
(14.07.19)
oha, bir obsesif için okuması bile zor. :/ sarhoş filanlardı belki...
0
e haliyle
(14.07.19)
Birkaç arkadaşımın başına geldi.bu şekilde yapıp arabaya binip taciz ediyorlar,senden karşılık gelirse işine bakıyor.hayat kadını yani.
0
astrid
(14.07.19)
belki bu sayede bişeyler koparırım demiştir

veya ağır yoklukta
0
tabii lan manyak mısın
(14.07.19)
"Kiss of the death" idi bence. Birkaç güne kalmaz helvanı yeriz derim (:
0
Psycho Mantis
(14.07.19)
(7)

Yemek sepeti ileri tarihli sipariş

freedonia
Kullandınız mı hiç, yorumunuz nedir? Şimdiden gidip yarın akşam 8 için sipariş verdim diyelim mesela. Restoran yarın bana siparişi aşağı yukarı 8 gibi mi yollayacak? Yoksa 8'de ilk defa yeni sipariş vermişim muamelesi yapıp, 8:40da falan mı getirecek siparişimi?
Kullandınız mı hiç, yorumunuz nedir? Şimdiden gidip yarın akşam 8 için sipariş verdim diyelim mesela. Restoran yarın bana siparişi aşağı yukarı 8 gibi mi yollayacak? Yoksa 8'de ilk defa yeni sipariş vermişim muamelesi yapıp, 8:40da falan mı getirecek siparişimi?
0
freedonia
(01.01.19)
@motherlove valla hiç de anlamsız değil bence, bizim insanımızda plan, program vs olmayıp spontane yaşadığı için fazla kullanılmıyor olabilir ama gayet de iyi bir özellik gibi gözüküyor. En azından yumurta kapıya dayanmadan, kurt gibi acıkmadan sakin kafayla siparişini veriyorsun. Ben mesela açken sipariş verirken gereksiz yere fazladan yan ürünler, salatasaydı, ezmesiydi, tatlısıydı, sosuydu fazladan kaçırdığım çok oluyor
0
🌸freedonia
(01.01.19)
İftarda gelsin diyince iftarda geliyordu. İşleyişini çok bilmiyorum.
0
anon1m
(01.01.19)
Motherlover'ın söylediği şey tamamen yanlış. Bir de hani çok biliyormuş gibi "sistem şöyle işliyor" diye başlayıp hiçbir bilgisi olmadığı konuda tamamen kafasından yürüttüğü tahminleri çok bildiği bir şeymiş gibi çok emin bir şekilde anlatmaya başlamış ya bitiyorum böyle insanlara.
Türk milleti olarak arkadaş ben bir şeyi de bilmiyorum diyemiyoruz ne yazık ki. Oysa bak alttaki "anan1m" nickli arkadaş ne de güzel "İşleyişini çok bilmiyorum" demiş geçmiş, bilmediği konu hakkında atıp tutup bunu bir de çok emin olduğu bir şeymiş gibi anlatmaya kalkmamış. Çok zor bir şey değilmiş demek ki.

Neyse sorunun cevabına gelirsek sistem asıl olarak şöyle işliyor: sen siparişi verdiğin anda restorana iletiliyor ancak "ileri tarihli sipariş" olduğu not edilerek restorana iletiliyor. Motherlover'ın salladığı gibi 8'i seçtiysen 8'de iletilmiyor. Siparişi verdiğin an iletiliyor ancak "Şu tarih ve saatte teslim edilmesi gerek" diye not edilerek iletiliyor. Restoran da o saatte teslim yapılması için ayarlıyor kendini. Yani hayır 8 için verdiğin sipariş 8:40'da falan değil 8 gibi gelir. Ancak dediğim gibi siparişi verdiğin anda iletildiği için çok sık olmasa da bu "ileri tarih" notuna dikkat etmeyerek anında siparişi getiren restoranlar da olabiliyor.
0
yokuş
(02.01.19)
Birkaç kez ileri tarihli sipariş verdim. Hepsinin not bölümüne de ayrıca rica da bulunur gibi bu durumu yazdım, sorun olmadı.
0
baal
(02.01.19)
Su ana kadar doğrular cevaplanmamış... Velev ki aksam 8:00 secilip sipariş verildi. Bu sipariş 8:00 - Ortalama Gönderim Suresi - Sipariş iletim suresi zamanında restorana iletilir. Bu sistemin otomatik işlediği durum.

Ornek: 8:00 pm - 45 dk - 5 dk = 7:10 pm

Ileri siparişler manual olarak kontrol edilir, içerisinde tukenebilecek urun varsa veya yüklü siparis ise daha once restorana iletilebilir.

(Az ihtimal otomatik durumda restoran ileri sipariş oldugunu farketmezse ve mesela 20 dakikada hazırlayıp gönderirse 7:30'da da gelebilir sipariş.)
0
narquis de sade
(02.01.19)
Nasıl işlediğini bilmiyorum ama bence güzel bir uygulama. Fakat bazen 10-15 dk kadar erken getiriyorlar.
0
038576
(02.01.19)
@narquis de sade

benim ileri tarihli olarak akşam için verdiğim bir sipariş, siparişi verdikten yarım saat sonra sabah gelmişti. yemeksepeti de özür dileyip ileri tarihli siparişleri anında ilettiklerini ancak ileri tarihli olduğunu not ederek ilettiklerini, restoranın ise bu nota dikkat etmediği için hemen gönderdiğini söylemişti.
0
yokuş
(02.01.19)
(17)

Kent anayasasının gizli federasyonlaşma olmadığını kim söyleyebilir?

godoşu beklerken
Aday Ekrem İmamoğlu'ndan bahsediyorum. (Yılmaz Özdil'in 12'den vuran yazısı hatırlatılır: "Guguk Kuşu Y-CHP": https://www.sozcu.com.tr/2015/yazarlar/yilmaz-ozdil/guguk-kusu-2-977502/)CHP'yi anti-TC yapmaya devam, aferin. Atatürkçüleri disipline gönderip partiden attınız, kendinize parti kurmak yerin
Aday Ekrem İmamoğlu'ndan bahsediyorum. (Yılmaz Özdil'in 12'den vuran yazısı hatırlatılır: "Guguk Kuşu Y-CHP": www.sozcu.com.tr)

CHP'yi anti-TC yapmaya devam, aferin. Atatürkçüleri disipline gönderip partiden attınız, kendinize parti kurmak yerine bu partiye sızdınız ki ülkenin en büyük muhalefeti bu bilinçsizlikle içinizde de erisin gitsin, "barış açılımı" vs tekrar hortlatmak mı dersin, Demirtaş Türkiye'nin kuyruğu elinizde kalır derken, Pervin Buldan bildiğin PKK teröristini ziyarete giderken, HDP'yi meclise geçirmek mi dersin, yönetim kadrona blok listenle sokadurduğun şeriatçısı etnik ayrılıkçı Kürtçüsü, tarikatçısı kim varsa alıp Atatürkçüleri ihraç etmek mi dersin, sözümona muhalefet partisi iken ve tüm Türkiye'yi halkçılık, milliyetçilik, inkılapçılık, devletçilik,cumhuriyetçilik, laiklik ilkeleri üzerinden temsil ederek muhalefet yapman programın ve orijinin gereği iken zaten meclise soktuğun HDP'nin klonu olmaya devam etmek mi dersin... halkı ülkeyi bölme önerilerini çeşitli adlar altında temcit pilavi gibi öne sürerken utanmadan, ısrarla sağın kucağına atmak mı dersin.... e sen sol değilsin ki zaten. Böyle TESEVci, Sorosçu, kendi ülkesi hariç her yerde etnik kışkırtma yaparken, başka ülkelere önerdiğini asla kendi ülkesinde yapmayı önermeyen Sosyal Demokratçı, Yeşilci falansın...

uzar gider.



sorular:

1. Kent Anayasası ne demek? Anayasayı dışlamayacaksa, özerkleşmenin önünü açmayacaksa adı neden "anayasa"? Yasalar vardır, bir de anayasa vardır. Bu söz oyunu neden? Bu ülkenin anayasası zaten her ilin anayasasıdır, ne saçmalıyorsun, Ankara'dan yönetilemez ne demek, millet meclisinde bir partidesin, meclisi mi reddediyorsun? TC'yi de redderdiyorsun?

2. Böyle bir şey olursa devamı başka TC bölgelerinde şehir-şehir veya bölge bölge neden gelmesin? Kanun anayasaya AYKIRI bir biçimde kent anayasasını tanırsa, bunun emsal olmasını ne engelleyecek?

3. 6 ok umrunuzda değilse, AKP'den farkınız ne? Herkes kendi derdindeyse farkınız ne? Neden bu halk sırf TC vatandaşı olarak Türk, köken olarak da Kürt olan halkımızın bir ksımını temsil etmek iddiasındaki 3-5 Osmanlıdan kalma şark kurnazı hacıağa tefeci bezirganın timsah gözyaşı için, herkes de çoktan Türkiye'nin her yerine yayılmışken bir o şehrinden, sonra da bir şu bölgesinden vazgeçsin?

Böyle anayasa teklifleri ekonomik özgürlüğünü kazanmış bir ülkenin insanı iseniz, yıllarca üzerinizde oynatılmamış oyun kalmamasının aksine, kendinizi (dolayısıyla) anayasanızı koruyabilmeşseniz, kısacası bir ulus bilinci zaten oluşturabilmişseniz yapabileceğiniz şeyler. Sizin hayaliniz neden Condoleeza Rice'ınki, Samuel Huntington'ınki, Woodrow Wilson'ınki ya? Sizin bağlılığınız bu ülkeye değilse neden vatandaşısınız bu ülkenin? Kimse kollarını açıp geleydin demediği, geleceksen önce benim için oranın anasını ağlatacaksın, bana sürdürülebilir kaos zemini yaratacaksın, bir doublespeak oluşturacaksın, muhalefeti içine sızıp kuşatarak etkisiz hale getireceksin dediği için mi?
Ki meclisteki her parti böyle ha, ben CHP'ye hesap soruyorum çünkü sizin bunları yaparak bu partinin adını taşıma hakkınız yok, sizi destekleyen tabanın kendine CHP'li deme hakkı yok.
Bu ülkeden başka gidecek yeri olmayan halk, ülkeyi bölüp suyunu toprağını tabii veremeyecek, çocuklarını göreve gitsin ölsün sonra ülkeyi tepsiyle versin diye göndermiyor insanlar.

Siz sizden başka herkesin pahasına bu kararları alma hakkını partinize verirseniz, partinizdeki şeriatçıyı, ayrılıkçıyı, tarikatçıyı en yüksek kadrolara blok listeyle getirdikten sonra -artık çarşaf da fark etmez bu olunca- Atatürkçüleri partiden ihraç ederseniz, pardon, neyin muhalefetini yapıyorsunuz ki? Tekrar söylüyor ve soruyorum: Halkçılıktan, milliyetçilikten, inkılapçılıktan, cumhuriyetçilik, laiklik, devletçilikten oluşan bir altı ok sembolü olan partide, "ok" deyip geçmenin rahatlığıyla olsa gerek, "altı ok geride kaldı" mealinde lafları geçmişte söylemiş bir genelbaşkanla, siz neden bu partidesiniz ve neyin muhalefetini yapıyorsunuz?

Halkı sağın kucağına atacak kadar halkın aleyhine politikalar güderken sizi kim besliyor?

Sizin partiniz var ve adı HDP zaten? Soktunuz da meclise, CHP'ye girip yaptınız bunları bravo. İki operasyon şak şak, ki Kenan Evren'i göz önüne alırsak CHP ile oynanmayan bir vakit yok zaten.

Neden Türkiye Anayasası ile oynayabilmek için her an, her saniye, artık halkın buna ifrit olduğunu ve sırf bu yüzden oyu azalan bir iktidar partisine tekrar oy vermeye başladığını görmüşken ve biliyorken inatla girişimde bulunuyorsunuz?

Neye güveniyorsunuz? Bu sorunun cevabının Türkiye içinde bir şeye güvendiğiniz olmasının imkanı olabilir mi?

Savunduğunuz şeyler kimler için uzun vadede temelli, prensipte yani anayasada garantib ir kayıp anlamına gelmiyor, kimler için geliyor? Bununla ne başarılacak?
Nasıl bir gerekçeyle? Hangi uzun dönem stratejisine dayanarak? Hangi önkabullerle? Hangi yuvarlak olmayan laf ve varsayımsal olmayan gerekçeyle?

Sırada ne olacak, anayasa varken her il kendine anayasa mı çıkartacak?

Federatifleşmekten bahsetmeden federatifleşmek başka nasıl olur, İmamoğlu'nun laf cambazlığındaki fonksiyonellik blincinizde mi* değil, umrunuzda mı değil?
0
godoşu beklerken
(28.12.18)
@buraryu: TESEV'e gelen paranın %20'si Soros'tan.

www.timeturk.com

Soros'un şartlar dikte etmeyeceği ülkenin iş adamlarının örgütlerinden birine bu bağışı yaptığını aynı yerden biri söylerken siz konuşmaya devam edebilirsiniz buraryu kim tutar.

bunlar da Soner Yalçın'dan gelsin:

odatv.com
www.sozcu.com.tr
www.sozcu.com.tr
0
🌸godoşu beklerken
(28.12.18)
Ajdjskakd yahu bu standart yerel yönetim goygoyu niyet belgesi gibi bir şey işte. Ne alakası var federasyonla falan. Federasyon yerel seçim kazanılarak kurulur mu abi komplo teorisi okumanı azalt bi miktar toksisite yapmış sende.
0
dox
(28.12.18)
komplo teorisi mi?

ya yazık, en güzel öğrendiğiniz şey şu zaten. ilginç şekilde bana hangi konuda komplocu dendiyse yanılındı. yalnız daha da acayibi hiçbirisi yamulmuyor arkadaş. utanma falan yok. "ben öyle dememiştim ki" var. "ama ama" lar var.

ya beni geçtim,

kent anayasası lafını ciddiye alamıyorsan sende bir sorun var bence.

adamın bundan bahsettikten sonra dünyayı çekmek demesinden uyanmadıysan ona da tamam. neyse zaten anlatamayıp ehemeheleyene abstrakt sevgilerimi yolluyorum her türlü.
0
🌸godoşu beklerken
(28.12.18)
(okumadım)

"beylikdüzü'nden yazıyorum. imamoğlu geldi burada seçimi kazanınca anarko kominizan bir rejim kurdu. kendisi zaten neo-menşevik bir leninist olduğu için fraksyon çatışması çıktı. bizim evleri devletleştirdi. millet aç"

bu mektubu bir şişenin içinde balıkçılar bulmuş beylikdüzü kuzey kore gibi kapalı bir rejim olduğu için ancak böyle haber verebilmişler dikkatli olmak lazım gizli fedaratifçiymiş diyollar...
0
anon1m
(28.12.18)
İmamoğlu'nun adaylığını savunuyor değilim ama eleştirileriniz yüzeysel.

1) Ben de size sorayım: Yerel yönetim ne demek? Kent konseyi? Ya da mahalle meclisleri? Fatsa'nın üzerinden 30 yıl geçti, Porto Allegre yerli yerinde. Ovacık da öyle...

Dünyada bir anti-kapitalist bir yerelleşme eğilimi var, yeni de değil elbet ama bizdeki yankısı Gezi ile birlikte arttı. Şimdilik üstüne ölü toprağı serilmiş Gezi'nin bağlanacağı olumlu geleceğin bir yanında belki de bu eğilim olabilir. TESEV gibi kötü veya iyi niyetiyle cehenneme giden taşları yolumuza döşemiş yapıların desteği ya da söz konusu yerelleşme eğiliminin merkezî iktidar hedefinden kopukluğu yine de onun kent yönetiminde bir model olarak benimsenemeyeceği sonucuna götürmesin bizi.

Meslek odaları harıl harıl yerelin kendi ihtiyaçlarını öne koymanın, bu ihtiyaçlarla özelleşen yönetim modellerini işaret etmenin peşindeler. Şehirlerin büyümesi; kapitalizmin ve dolayısıyla merkezileşme eğiliminin ifadesi olan ulus devletler için böyle zorlayıcı çelişkiler meydana getiriyor. Tüm bunlara gözümüzü kapasak bile "Yerel yönetim" meselesi, nicedir yap-boz muamelesi gören, yeşilinden olan, nufüsu 15 milyonu bulan, su için Melen'e kadar eli uzanan İstanbul için hayati önem taşımıyor mu?

2) Anayasalar "tarihsel"dir.

3) İmamoğlu'nun derdini kestiremiyorum. Yalnız birinci cevabın sonunda bahsettiğim yerel yönetim temalı çalışmalar CHP'nin etkin siyaset yapan kitlesinde -doğal olarak- bu yönde bu talep oluşturuyor. Üstüne İl Başkanlığı koltuğunda, -şimdi her ne kadar paramparça olsa da- Birleşik Haziran deneyiminden gelen Kaftancıoğlu oturuyor. Adaylığın böyle bir damga taşıması doğal.

Anlattıklarımdan sonra daha anlamlı sorunun şu olduğunu düşünüyorum: Aileden müteahhit olan biri, eleştirel, çevreci, insancıl bir "Kent Anayasası"nı nasıl hayata geçirecek?
0
hikmet iv
(28.12.18)
anonim: çok tatlısın, yarı fabrikasyon olışumlarla dalgasını geçtiğin fraksiyonları değil de, etnisite bazlı on türlüsünü(fraksiyon) burada zamanında geliştirmiş olup 80 darbesinin mağdurlarının beyin hasadını da bir güzel yapan, sonra TKP'nin bile "he abi" moduna girmezse parti kimliğinden olacağı zannını yaşayacağı kadar solun otoritesi/ terim eşkıyası olmuş adamcıklardan bahsedeysin daha espirikli olurdu?

etnikçi faşo ağa sözde sol bluescularının arasında ne idüğü belirsiz bir tanesinin İstanbul'un zaten bir anayasası (TC anayasası) varken yasama yetkisi arzulayan bir tür belediye fantazisi yaşamasının dahi boyut değiştirmek olduğunu anlamayadur, "Ankara'dan yönetilemez" demek özerklik istemektir, oldu mu canikom. TBMM yönetemez, diyor, ağzından çıkmış, geç kaldın.
0
🌸godoşu beklerken
(28.12.18)
Ciddiye alınacak bir yazar değil. Chp ile ilgili dedikleri doğru ancak garip değil. Bağlamından çıkarılan ilk parti CHP değil, CHP'nin ilk farklı yöne direksiyon kırması değil. Kemalizm'e bel bağlamasından iyidir bence şu konjonktürde. Zaten AKP, MHP oraya oynuyor, bir partiye daha gerek yok. Topoş akımlar diyebileceğim yeşillerimsi, birleşik haziranımsı, gezimsi, (trans, lgbt, toplumsal cinsiyet geyikleri) modları ben de beğenmiyorum ama mecliste denge faktörü olması açısından bu tipleri kemalistlere an itibariyle tercih ederim.

Federatifleşme kendi başına iyi yahut kötü bir kavram değil. Kürdistan'ın kurulmasından çok korkuyorsanız federatifleştiğiniz halde de bunu engelleyebilirsiniz. Dünyada lokalizm trendi yükselişte ve ulus devletler bunu engellemek için ellerinden geleni yapacaklardır. Yalnızca bizim sorunumuz değil bu da. Tüm taraflar için sancılı geçecek bir süreç.

Kent anayasası kavramından bir komplo çıkarılması gerektiğini düşünmüyorum. İstanbul sözleşmesi diye tırt bi mevzu vardı ona selam çakıyorlar heralde. Gezi ruhuna. Bu kadar dertlenmenizi de anlamadım. Tüm bu bahsedilen olaylar da CHP teşkilatının içinde genellikle yasal sınırlar içinde gerçekleşen şeyler. Beğenmiyorsanız ya içerde mücadele edersiniz ya oyunuzu değiştirirsiniz. CHP kemalistlerle de kemalistlersiz de leş bir organizasyon an itibariyle.
0
Zeth
(29.12.18)
hikmet iv, teşekkür ederim bir tane cevap geldi:

hikmet iv:

1. Bu biraz "Kobani-Stalingrad"(gülerler o doublespeak mucitlerine) hesabı oldu sanki,. Fatsa neresi, İmamoğlu ve İmamoğlu CHP'si neresi? Ben yaptıkları yapacaklarının teminatı olan ve fikir olarak en ufak bir halkçı endişe gütmeyen ama o role bürünen insanlar görüyorum.

Ama asıl fark o değil. Fatsa'ya girerseniz zaten mevcut devlet gücünü kullanmadan, dolayısıyla devlete ama iyi ama kötü bir sebeple karşı gelen gençlerin kendi denemelerinden, kalkışmalarından bahsediyorsunuz. Başarsalardı, adı devrim olacaktı. Ama çok geçerli, öngörülebilir sebeplerden başaramadılar.


Bu adam ise, gücü anayasa ile tanımlanan, TBMM'nin içinde yer alan partinin bir adayı olarak, henüz anayasanın belediyelere vermediği yetkileri kullanmaktan bahsediyor. Bu arada bu yetki anayasada tanımlanmadığı için (yanlış biliyorsam biri düzeltsin ama hiç sanmıyorum) ancak kanun düzenlenerek böyle bir yetki çıkarabilecek tek merci olan TBMM'yi de tanımıyor. Tabii şimdi Başkanlık sistemi yüzünden bu teklifi Erdoğan çok kolay verebilir ama adam İstanbul'u TBMM yönetemez diyor.

Yani sonradan tanımayacağı gücü şimdi tanıyarak yetkisini istiyor. Bunlar tabii CHP iktidar olur da yasa değişikliği sağlarsa o zaman girişeceği şeyler, önce o kanun değişikliğini onaylatması gerek ama daha oylaması yapılmamış şeyin kazanılmış sonucunu ilan ediyor.

Kaldı ki yerel çıkarlar devreye girdiğinde AKP'den de CHP'ye akışlar olacağını, HDP'ye ek olarak oylamayı pastadan pay umarak destekleyebilecekleri gayet muhtemel.


Anayasanın tabu maddeleri belliyken Türkiye'nin illerinin yönetimini yerelleştirelim mi sorusu bir ilin kaynaklarının ne kadar kullanılacağını belirlemek, hangi yatırımcıya nerenin gideceğini belirlemek vs. gibi aslında zaten özerklik elde edildi mi kazanılan hedefleri gizlemektir.

Bu özerkleşelim mi sorusu oluyor, her şeyden önce. Yani İstanbul'dan kocaman bir ırmak geçseydi, onun sınırları içerisinde nasıl kullanılacağına İstanbul
karar verecek, öyle mi? Ne kastediliyor sizce yerelleşmekten? HAangi yetkiler ne ölçüde genişletiliyor, hangileri yoktan var ediliyor, hangileri toplumun geri kalanının elinden alınıyor?

Meslek odalarının vesairin nasıl da bu fikre ısındığı ile halkın çıkarının ne olduğu alakalı olgular değiller. Birbirleriyle çelişebilirler de.

Yaptığınız eleştirinin her yanında insanların objektif olarak iyi niyetle ve bilgiyle karar verdikleri varsayımı var. Bugün moda olan önemli değil, en temel sorulara ne cevap geliyor o önemli.

Yerelleşme anti-kapitalist olmaz, kalabalığın çıkarına olan şey anti-kapitalist olur. Yerelleştiğini söylediğiniz devletlerden gelişmiş olan federe devletler bile kendileri ulus devlet gibi davranırken kendi ülkesini, özellikle eğitimi mahvedilmişken, devlet tarihinin en büyük borcuna batırılmışken, Atlantik tarafından sürekli haksız tavizlere zorlanıyorken kendilerinin bile uygulamadıkları şeyleri Türkiye'nin uygulamasını olumlu görmeniz bana mantıksız geliyor.

Bu devletler aslında politik kararlarına bakıldığında, gayet ulus devletleri:

i-Gerekirse 2008 krizinde olduğu gibi devlet, kamu kaynaklarını büyük şirketlere aktarmak suretiyle liberal ekonominin prensiplerini bir anda hiçe sayarak, halkı değil de batmış kapitalistleri kurtardı ve bunu halkın cebinden ödeyerek yaptı. Dünyada herkes böyle yapınca ne olmuş mesela, balonlar milletin sırtında patlatılmış. Bankalar da büyümüş olarak çıktı. Ve bu dalga dalga yayıldı. İzlanda'yı bile batırdılar. Dünyanın kişi başına düşen zenginliği en fazla olan ülkelerden birini.

ii-ABD federasyon olabilir ama Teksas kendi ekonomisini ne kadar istese de tek başına yürütemiyor, ayrılmak isteği kanlı bir şekilde bastırılmıştı zaten:
www.texastribune.org
"
The Fight

In 2010, the Obama administration passed the Dodd-Frank Act to avoid an economic collapse like the 2008 financial crisis. Title II of the reform law established the Orderly Liquidation Authority, which can liquidate large financial institutions, including the Texas Treasury Safekeeping Trust Company, which invests and manages assets for Texas agencies. Attorney General Greg Abbott filed a lawsuit in federal court challenging the validity of the new authority. Ten other states have also challenged the financial reform, and private plaintiffs include Texas' State National Bank of Big Spring.
"
Adamlar eyaletlere verdikleri rahatlığı kanunlar geçirip geri alıyor gerekirse.
Ha biz bunu da yapmayız, vermeye devam ederiz. Kafa kendi evini temiz ve rahat tutup sitenin içine çöp atmak bizde çünkü. O site herkesin ama.


iii. Almanya bütün bölgelerin iç yönetimlerini bağlayan yasaları meclisinden gayet rahat geçiriyor. Bu arada bu federe yönetimler üstü parlamento yasaları tabii çok ciddi süreçlerden sonra oluşuyor, adamın tekinin "özerklik teklif etmeden özerklik yaşatacağım"a varan sözlerinden bunun bir süreç değil oldu-bitti hayali olduğu da anlaşılıyor.

Ancak ters bir örnek de var, buyrun: www.ensonhaber.com (sınırsız yetkili Bavyera polisi yasasını eyalet meclisinin onaması)

Bir şehirde kimler en çoksa o yaşamı belirleyecekler. Zaten bizim durumda da biraz bu uyanıklık da var. Türkiye'yi kabile devletçiklerine çevirmek için harika fikir, şehirler ve kaynaklarını sömürmekten başlamak. O yetkiyi verdiniz mi, sömüreni de çıkacak zira.

İstanbul'a edilen muameleden ben hiç memnun değilim. Ancak bu adamın dediğini olanaklı kılacak yasayı bir gün biri teklif eder de geçerse, diğer tüm şehirlerin başına yavaş yavaş aynı şey gelecek.

Siyasi birlik diye bir şey var. Tekkeyi bekleyenin çorbayı içmesi bu ülke operasyonları ardı sıra yediği için mümkün oldu.

Bir de lütfen, bütün "ulus"lararası ilişkilerin "ulus"lar üzerinden yürüdüğü,
anayasanın ve ekonominin iç ve dış politikayı belirlediği bir dünyada, ulusun gerekliliği kabul olunduktan sonra etki alanı mı tartışılıyor?

2. Asıl ulus tarihsel. Ulus tarihsel bir olgu. Üzerinden atlayıp, dünyadan izoleymiş gibi bir sistem kuramıyorsunuz. Yönetim şekliniz, anayasanız, bir ulus olduğunuz için var. Anayasa tarihsel demek, biri gelir devirir başka bir ülke başka bir anayasa olur, demek. Ben halkla çıkarı bir olmayan adamların anayasayı geçmişin bir şeysi haline getirmesi girişimine devrşim değil operasyon derim. Devrim Fidel Castro'nun, Atatürk'ün yaptığı gibi olur. Arkasında bütün halk olur, temsili ele geçirmiş üç beş uyanık değil. Temsilin arkası dolu mu değil mi bir savaşta anlaşılır zaten. Ben TC'nin o yoldan zaten geçtiğini düşünüyorum. Birilerinin deneyselliğiyle değil, önce halkı eğiterek, sonra her şeyi yıllarca tartışarak, raporlar oluşturup kamuoyuna sunarak olur bunun samimi yolu. Bütün sözde muhalif gazetelerin aynı sıcak naneyi servis etmesiyle, çakma sivil toplum örgütleri yani paravan veya fon şirketlerin de bunları desteklemesiyle, gizlenen başka ülke vatandaşlıklarıyla olmaz. Yukarıda dönüşümünü özetlediğim bir parti bunu hiç yapamaz. Bunun aday edeceği adam zaten yapamaz, yapsa aday edilmez.

O nedenle böyle inşaatçı olur. Olmasa sivil toplumcu falan olurdu, yarısı Brookings'e varan, Rand ve benzerlerine varan, paravan şirketler üzerinden obfuscation yapan örgütler.

Yani kanla kazanılan zaferle kurulan ülkenin yasasını değiştirmek bedava değil,olay geç olsa da anlaşıldığında bir o kadar "tarihsel" olur. Kendisine verilen yetkiyi alıp, yetki veren müesseseyi aldığı yetkiyle inkar etmek hükümet değil bildiğin rejim değiştirmek, devirmek.

İstanbul'un bağımsız olarak yer aldığı fantazi ABD hariştasında Kürdistan ve Ermenistan da vardı. Nasıl bir anti-emperyalist tavırsa ulus küçültmek, bunu bizden emperyalistin feriştahı ABD istiyor zaten onyıllardır. Manidar.
Yönetim ulus büyüyünce küçülür:

Ulusları küçülterek değil birleştirerek yönetimleri çoğunluğa hizmet edecek şekilde küçültürsünüz. Derdiniz çoğunluksa tabii. O dönem başlayana kadar ne dense boş. Ben dini de kabul etmiyorum ama bu kavram şemasının yarattığı etkiler söyleyeceğim her laftan daha gerçek. Kendi realitesi oluşmuş durumda. Neyse ki artık pek çok ülkenin takmadığı ama ne yazık ki geri kalsınlar diye başka ülkelere onları laikken birden şeriata gömerek taktırdığı bir içtihadı var.

3. Biz homojen değiliz, çoklu etnik bir kültürümüz var. Dinin siyasi etkileri hissedilir boyutta. Zenginle yoksul arasında uçurum var. İç üretim bitirilmiş vaziyette. Borç gırla. İhracat köreltilerek sıfıra indirgendi. Açık veriyoruz. Bu durumlar altında yerelleşmek istemek "ben ayrıcalıklarımı korumak istiyorum,siz bokunuzda batın" demek,çünkü ancak ortalamadan iyi durumda olan ayrılmak ister. Yoksa bu adam yurtdışından yatırımlar getireceği İstanbul'da yok edilen florayı mı canlandıracak? Siz de dediniz. Adam müteahhit. Büyük yetkilerin verildiği yerler ve temsilcileri küçüldükçe keyfiyet artar ve engelleyemezsiniz. Adam ne söz verir, ne yapar bilemezsiniz. Yaptığında iş işten geçmiş olur. Kanunen o merhale aşılır geri alana kadar ülkenin canı çıkar vs vs.

CHP Batı'nın ekonomisini iyileştirmeye hizmet eden ideolojik bir aygıta dönüştürülmemiş olsaydı, bu güne gelen yollardan zaten geçmezdik.

Birileri Kılıçdaroğlundan önce halkı kine teşvik eden şiir yazdığı için ceza almış bir insanı hapisten çıkarmaya yardım etmezdi.

Sonra o birileri kasetle alaşağı edilip adam gibi ekranda konuşma süresi alınamayan bir zamanda, yerine, önceden Dengir Mir ve Melih Gökçek'i alt etmesi için eline verilen dosyaları kullanarak CHP başkan koltuğunu garantileyen KK'nu geçirmezdi.

Sonra bu adamın, herhangi bir "saflığı" olamayacak, işi kazandığı paraları politika değiştirmeye adamak olan, kurumsal varlığı olan, işi dünya ülkelerinin iç politikalarına kah spekülasyonla kah sivil toplum örgütleriyle karışmak ve yönlendirmek olan Soros'un fonladığı bir organizasyona üye olmazdı.

Bunlar masumiyet değil. Bunlar taraflar.

Daha sonra bu adam verdiği çarşaf liste sözünü bozup CHP2nin içini alayı anti 6 ok tiplerle doldurmazdı. Lanet herifler idealist birer komünist değiller zaten, adamlar bildiğin tarikatçı, şeyh-şıh, etnik ayrılıkçı kışkırtmacı falan.

Ağıclarından çıkan her şey ABD ve Avrupa'nın yapmamızı istediği şeyler. Hani dünyadaki 4 kıtaya yayılıp anasını ağlatmış, yerli nüfusu süpürmüş Batının vahşi kapitalizminden bahsediyoruz. O dönemde kim o kadar gelişseydi bunu deneyecekti, insanın hamuru adiliği iyilik kadar barındıran bir şey. Kimse melek değil. Şartlar olgunsa, her şey olabilir.

İşte bu adamlar kendi ülkelerinde adeta federasyonu hiç kılmış federasyon üstü parlamento yasalarını geçirmişken, kendilerinde var olan tabuları bizim silmemizi istiyorlar. Bizim anayasamız onlarınkine hiç benzemezken ve biz öyle bir ön hazırlık yapmamışken ve işin ilginci, sürekli false flagler düzenlemeseler, yapacağımız yokken, yapmak istemezken.

Bu nasıl olabiliyor. E her ülkenin haini var, haini bulup besleyen maçı alıyor. Biz şu zamana kadar bulunan ve beslenenlerle yönetildik ve CHP'nin bu ülkenin kurucu partisiyle zerre alakası yok, o partinin içi dahi sağcı ve padişahcı kaynamış osla bile.

Tüm bunlar nedeniyle, bana dünya gidişatını çok yüzeysel şekilde genelleyen sizmişsiniz gibi geliyor.
Şartlar kendi çözümlerini oluşturur, kalıptan çıkmıyor bu çözümler. Bir kere kendi toplumunun en önemli sosyal, tarihsel ve kültürel parametrelerini ve ulusun içinde bulunduğu realiteyi bu ülkelerinkiyle bir saymak gerekir, bunu varsaymak için; bu da tamamıyla yanlış olur.
0
🌸godoşu beklerken
(29.12.18)
Dostum @hikmet'e yazmışsın ama olur da genç bir arkadaş okuyup afili kelimelerden etkilenir diye yazıyorum. O kadar anlamsız konuşuyorsun ve kullandığın kavramların ne anlama geldiğini(anayasa, federal devlet, federe devlet, meclis, parti...) o kadar bilmiyorsun ki.

Bunu anayasa hukuku alanında doktora yapan biri söylüyor. Bence hakaret olarak algılama. Değerlendir.
0
Zeth
(29.12.18)
Ben Gezi'ye de katıldım, LGBT gittiğinde de bulundum - hoş çok sağlam bir korsanlıkla Lice-Medeni Yıldırım protestosuna dönüşmüştü, elin gay pride'a da geldiği yer. Ne diyorlardı ona şimdi doğru mu söyledim hatırlamıyorum.

Kemalist derken Atatürkçüyü kastediyorsanız, ben Atatürkçü olarak, sizin gibi konuşan birinin CHP2nin yeni halini sevişini anlayabiliyorum.

Zaten etnik ayrılıkçılar AKP'den, rant var diye CHP'ye geçmeye çalışanlara bozuluyorlarmış. Yiyiciler bir tarafa dolunca, böyle bir spontan difüzyon gerçekleşmiş ahahah nediyeyim. Yok birbirinizden farkınız.

Ben bu soruyu soruda da belirttiğim gibi aslında CHP'ye, CHP'yi değiştirmeye çalışmadan, eski ilkelere sadık olan insanlar adına mücadele vermeden inanan, eskiden gelen CHP seçmenine çatıyorum. Şimdikilerin gaspettiği CHP'nin derdinin ne olduğu belli olan kitlesine değil.

O nedenle beni neyin gerdiği sizi germiyor yani. Germesin. Gerek yok.


2008 krizi trendleri yaratan ve trendlere inananların sıçıp batırmasının itiraflarıyla dolu bir krizdi(IMF, Dünya Başkanları veya danışmanları Stiglitz, Krugman, Piketty gibi adamlar veya serbest piyasa manyağı Fukuyama). Papağan gibi neyin in neyin out olduğuna değil şartlara göre sonuçların da değiştiği durumları anlamaya odaklanın bence. Modayı takip etmekle düşünebilmek pozitif korelatif olaylar değil.

Son olarak içeriğe ilişkin söylediğiniz her şeye dair: şecaat arz ederken merd-i kıpti sirkatin söyler.
0
🌸godoşu beklerken
(29.12.18)
ya zeth anayasa hukuku okuyorsun da ben de başka anayasa hukukçularını takip ediyorsam onlar da sana katılmıyorsa ne olacak?

yani ben süheyl batum'u ciddiye alırken osman can'ı hukukçudan saymam, saymak için hukukçu olmaya gerek duymam. yani süheyl batum'u da yeterince dinledim, sabih kanadoğlu'nu da ekleyebilirim.

hani atom fiziği okumamışsın, anayasa hukuku okumuşsun. söyleyeceksen bir şeyi söylersin, boş işler saptayıcısı trendy kişiliğin zorlansa da.

okuduğunuz bölümü söyleyerek otorite kurmaya çalışmayın düşüncenizi yazın. bir de, hani bunlar sosyal bilimler, daha yeni ekonomi kitapları yazan dünya bankası yönetmiş adamların özeleştirilerini yazdım zaten?

şunu da söyleyeyim. burası duyuru. ben akademik kuruluşlara sosyal bilimlerde veya sosyal ağırlıklı bölümlerde zerre saygısı olmayan biriyim, kendi beynim var. o yüzden ben bunların "batırdık" diyeceğini tahmine debiliyorum ama trendy çocuklar edemiyor. herkes kendi çıkarını sistematiğe kavuşturup textbook hazırlayınca, aynı müfredatı tüm ülkeye verince insan dinamikleri, enerji yasaları vs değişmiyor.

burada bana neyin benim hakkım olduğunu söyleyen şey sana ne öğrettikleri değil, benim vatandaş olarak söylenene baktığımda en kötüsünü düşünme yükümlülüğüm ve bunun doğuracağı sonuçları hem yaşayacak hem de seyretmek zorunda kalacak olmam. ben hakkımı doğrudan parlamentonun varlık sebebinden alıyorum.


cafcaflı bir kelime kullandığım yok, sana öyle geldiyse vay haline.

bu kadar cevap vereceğine düzeltme yapmıyorsan da bir yerlerden ses geliyor demektir yapacak bir şey yok. (bunu hakaret olarak algılama ya paylaş ya sus)

dostum falan da çok trendy bu arada. olur a bir genç arkideş okur.
0
🌸godoşu beklerken
(29.12.18)
@godoşu beklerken:

1) İmamoğlu'nun İstanbul'u bir Fatsa -ya da diğer örnekler...- hâline getireceğini söylemedim. Sadece konuşmaya, Şehir Anayasası gibi, yakın tarihteki yerel yönetim deneylerinin belki çeyreği etmeyecek ama şu canavarlaşmada kazanımımız olabilecek bir girişime federasyon kuruntusu ile karşı çıkan birine tarihsel örnekleri hatırlatarak başlamam gerektiğini düşündüm: Fatsa, Porto Allegre, Ovacık gibi örnekleri bu yüzden sıraladım. Çünkü bana kalırsa, en sonda da söylediğim gibi, İmamoğlu'na ya da Şehir Anayasası'na dair eleştirilen odağı mavcut anayasanın elden gideceğine dair bir telaş değil, İmamoğlu'nun ve partisinin neden daha fazlasını yapamayacağı olmalıydı.

Kentteki sorunlar ve yerel yönetimler üzerine yapılan çalışmaların bugünkü sıklığı "moda" gibi çoğunlukla ihtiyaca dayanmayan furyalara benzetilemez, üstelik burada benim "yerelleşme" diye andığım eğilimi zaten federasyonlaşma değildir. Bu çalışmalar ihtiyaçtan; şehir kaynakları kötüye kullanıldığından, hesap sorulabilirlik ortadan kalktığından, üçüncü köprü ve çevre yollarının yerleşime açacağı kuzey ormanları tarihe karıştığında soluyacağımız havadan, Kanal İstanbul gibi bir proje gerçekleşirse Marmara Denizi'nde canlılık sona ereceğinden dolayı filan yapılıyor. Karar süreçlerine halkı katma kaygısı keyfî değil, kopup giden, "temsilcisine" yabancılaşan iktidarı -ki bence bu teknik olarak tüm iktidarlardır, daha fazla yabancılaşan diyelim...- dengeleme girişimidir. Bu yüzden bu çalışmaların yakıtı tam da aradığınız "halkın çıkarı"dır. (CHP'ye ya da İmamoğlu'na iyi niyet atfediyor da değilim fakat STK'ları, meslek odalarını, buralarda söz konusu başlıklarla uğraşan bilim insanlarını "çoğunlukla" iyi niyetli buluyorum, bu da onların yüzü suyu hürmetine değil, yaptıkları çalışmalar sebebiyledir.)

Yerelleşme tam da "anti-kapitalist" olabilir. Bu garabet kavramı bilerek kullandım, bir eleştiri içeriyordu. Karşıt olduğu şeyin yerine bir alternatif koyamadan "anti-kapitalist" olabilir ancak: Ara sözlerden birinde de belirtmiştim, günümüzün yerelleşme hareketlerinin iktidar mücadelesi ile bağı zayıftır, şayet başarıya ulaşırlarsa çelişkileri azaltırlar, merkezî iktidarı alıp üretim ilişkilerini düzenleyemezler çünkü çoğunlukla, bu yüzden de "sosyalist" olamaz, düzen içi kalır. Ovacık istisnai bir örnek... Yine de bu arazlar, insanların kendi kentlerinde karar alma süreçlerine katılacağı bir yerel yönetim anlayışını savunmayacağım anlamına da gelmez.


2. Ulusun ve ulusal devletlerin etki alanı da, gerekliliği de tartışılabilir, bu siyaset ortamında bunlara karşı pozisyon alarak da var olabiliriz. Din için de bu geçerli... Tarihten, hiç yırtılmaz zannettiğimiz perdeleri yırtarak bugün bize düşünme biçimleri aramağan eden sayısız kahramanı tutup çıkarmak istemiyorum tekrar.

Ben "tarihsel" sözcüğünü, genelde özcü benimsemelere karşı olarak, bu örnekte ise değişmez sandığınız anayasanın geçiciliğini anlatmak için kullandım. 61 Anayasa'sı yürürlükteyken "İşçi Anayasanın Bekçisidir" yazılı bir pankart açmanız tutarlı olabilirdi. Bunu bir de bugün düşünün... (Bir devrimci olarak şunu söylemek isterim: Castro'nun ve Mustafa Kemal'in arkasında "tümüyle" halk yoktu. Bu isimlerin iktidarında pek çok değişiklik kalabalığa rağmen uygulanmıştır, eğer devrimi yalnızca bir "an" olarak değil öncesi sonrasıyla, "kültürel devrim" tarafıyla da anlıyorsak bunu kabullenelim. Girişte Devrimci Yolcular için "Yapsalardı devrim olacaktı" dediğiniz için, "Yaptılar ve devrim" oldu gerçeğini de göreceğinizi umuyorum. Her zaman meşru olan kazanamaz fakat kazanan meşrulaşabiliyor. Marks halkların tek değişmez hakkının "devrim hakkı" olduğunu yazarken, tüm burjuva iktidarlarının da devrimle başa geldiğini hatırlatırdı. "Tarihsel"lik, geçicilik işte bir devrim kadar yakın.)

Şehir anayasası taslağı bir tartışmayı öngörüyor. Fakat bu tartışmayı da biçimi, mecrası ve amaçları dolayısıyla beyhude görüyorsanız bir yerelleşme girişimine karşı çıkmanız garip. Halkı neden eğitip tartıştırıyoruz, yönetimi yerelleştirmeyeceksek? Sürekli eğittimiz kitlelerin varlık amacı nedir böyle bir durumda, iş gününü çalışarak geçirip düzenli olarak sandığa gitmekten başka?


3. Şehir anayasası girişimi "görünüşte" zaten halihazırda "adam ne söz verir, ne yapar bilemezsiniz" durumunda olan bizlere, mevcut durumdan daha fazla denetleme olanağı veriyor. Tekrar söylüyorum: Bunlardan şikayetçi iseniz neden daha fazlasını alamıyoruz diye sormak gerekir. (Fakat sizin bunun federasyon anlamına geldiğine dair varsayımınız buna engel oluyor.)

CHP'nin ideolojik aygıt olmadığı bir dönem yok, eğer atıf Althusser'e ise... En baştan beri aslında tüm Batı'ya benzeme eğilimlerinin, taşıdığı açık ya da gizli sömürü amaçları bir yana, üretici güçlerin gelişiminin doğal çelişkileri olduğundan bahsediyorum. Yerelleşme de bir ihtiyaç olarak karşımıza çıktı, kent insanına daha fazla yetki verecek. Böyle olumlu bir durumda bizim anayasamızın ya da kültürümüzün buna hazır olmadığı gibi tezler geçerli değil. (Federasyon için bunu söylüyorsunuz, biliyorum ama inatla yerelleşmeyi tartışmak istiyorum.) Şöyle bir kökümüz de var bu konuda: Biz İstanbul için Gezi pratiğinde bu tartışmayı başlatmadık mı zaten? Pratikte akamete uğradı, o güzelim mahalle meclisleri sönümlendi. Fakat bizim özellikle İstanbul'da yoğunlaşan bir "kent hakkı" pratiğimiz zaten var. Hiçbir şey öyle gökten gelmiş, emperyalistlerce buyurulmuş değil.

Son olarak hiçbir ülkenin kendi gerçekliğini diğerlerininki ile bir saymıyorum, eşitsiz gelişim yasasından haberdarım. Yalnız ülkeler arası etkileri doğru seyretmeye çalışıyor, değişikliklerin olumlu tarafını sahipleniyorum. Bu kadar. Sevgiler, selamlar.
0
hikmet iv
(29.12.18)
1- İlk cevabımla alakalı bir otorite kurmaya çalışmıyorum farkettiysen. Zaten kahve muhabbeti üslubundan da anlaşılacağı üzere öyle düşüncelerimi özetle geveleyip geçmişim. Aksi düşüncelerle de herhangi bir sorunum yok. İkna yahut argümantasyonla çürütme gibi derdim olsa "gezi gibi topoş hareketler" demem. Daha net olurum. Yazdıklarımın içinde somut bazı bilgiler var örneğin CHP tarihi ile ilgili ancak açmamışım. O kısımda bi mutabık olalım.

2- Şimdi sorunu belirleyelim. Sorun senin anayasa hukukunun temel kavramlarının ne anlama geldiğinden haberdar olmaman. Bunu bir örnekle açıklayalım. Federal devlet.

Bir kere benim lokalleşme, hikmet'in yerelleşme diye bahsettiği şey federal devlet değil. Mahalle, köy, komün gibi. En yakın örneği isviçre kantonları olabilir.

Sen "Yerelleştiğini söylediğiniz devletlerden gelişmiş olan federe devletler bile kendileri ulus devlet gibi davranırken" derken örneğin tam bir kavram kargaşasındasın. Çünkü federal devlet, ulus devleti dışlamaz. Üniter devlet - federal devlet ayrımıdır o. ABD'de, Almanya'da ulus devlettir.

-Federal devlet anayasa ile kurulur. Bu anayasada federe devletler ile federal devletler arasında yetkiler bölüşülür. Genellikle bu anayasalar yazılı ve katı anayasalardır ve değiştirilmelerinde federe devletlerin çoğunluklu rızası aranır. Federe devletlerin federal devletten ayrılma hakkı yoktur.- Temel 1. sınıf bilgisi bu.

Dolayısı ile texas kendi ekonomisini yürütemiyor derken anayasada belirlenmiş olan bu yetki paylaşımı dahilinde gerçekleşen bir durumdan bahsediyorsun. Federal devletin anaysada var olan yetkisini aştığı düşünülüyorsa federal yüksek mahkemeye başvurulur. Zaten verdiğin link de texasın federal mahkemeye açtığı davaları derlemiş.

Almanya kolaylıkla tüm bölgelerin içişlerinde etkili yasa çıkarabiliyor diyorsun. Sanki bu federal devlete aykırıymış gibi. Halbuki federal devlet tam olarak budur.

Tersi bir örnek deyip bavyera eyalet meclisinin bavyera polisine sınırsız yetkiyi onayladığını belirten haber paylaşıyorsun. Halbuki federal devlet tam olarak budur.

Teksas ayrılamıyor diyorsun. Zaten federal devlet tam olarak budur.

Yazdığın hiçbişey sansasyonel yahut istisnai bir durum değil.

3- Tabii ki farklı hocaların belli konularda farklı görüşleri olabilir. Ama ben burada tartışmalı konuda görüş belirtmiyorum. Temel kavramı bilmeden kullandığını söylüyorum.

4-Sosyal bilimler hakkında senin görüşüne yatkınım. Bu yüzden akademiyi bırakmayı düşünüyorum ama bu konuda bile düşüncenin sığ olduğunu görüyorum. "Ekonomistler 2008 krizine yolaçtılar dolayısıyla iktisat is bullshit." Sosyal bilimlerin eksikliği ve kusurları gerekliliğini dışlamaz.

Sosyal bilimlerin doğası gereği hipotezlerin test edilmesinde faktörlerin izole edilememesi kaynaklı sorunları vardır. Sosyal bilimlerde yöntem dersini alan herkes bu kısıtlamaların bilincindedir.

Bu arada atom fiziğinde de faktörler izole edilemediğinden spekülasyon yapılır. quantum bayesianism, kopenhag okulu, bohmian yaklaşım vs.

Textbook bilgisi geliyor:

Kuram bir butun olarak gercekligi veya gercekligin belirli bir bolumunu aciklama; olay, olgu ve nesneler arasindaki düzenli iliskilerden genel sonuclar cikarma ve bu sonuclara gore gelecek ile ilgili ondeyilerde bulunma amaci guden, gecerliligi, temel aldigi varsayimlarla sinirli sistematik bilgi cercevesidir.

Bilimsel yasa gözlenen olayların sıniflandirilmasi sonucunda, değişmez, her zaman ve her yerde geçerli neden-sonuç ilişkilerine varılmasıdır.

----

Düzeltme yapmamamın sebebi neredeyse her kavramı hatalı kullanmış olmandı.

Eski forumculardan olduğumdan uzun yazışmalara zaafım var. Bu yazdığımı da senin döşediğin paragraflara harcadığın emeğe saygımdan yazıyorum.good old days

Bence bu azmini başka yere kanalize et. Bu alan pek yeteneklerine uygun değil gibi.
0
Zeth
(29.12.18)
illuminatiyi unutmuşuz evet o da var.

ayrıca imamoğlu seçilirse kuran iptal olacakmış: www.youtube.com
0
anon1m
(29.12.18)
Ben söyleyebilirim.

www.cambridge.gov.uk

şehirlerin zaten belediye meclisi adı altında bir meclisi var. bu meclisin çalışmalarının esaslarını düzenleyen metnin adı pekala şehir anayasası olabilir. Bunun federal yapı ile bir ilgisi olması şart değil.

kaldı ki federal yapı uygulayan devletlerde (rusya federasyonu, federal almanya cumhuriyeti, amerika birleşik devletleri) federal hükümetlerin birer anayasası yok. bunların içinde kendi ceza kanunu olanlar var (özellikle abd) ama hiçbirinde anayasa yok.

edit: olm siz ne konuşuyorsunuz lan? insan okuyacak onları insan... biraz konuya odaklanın.
0
babilbaligi
(29.12.18)
Hikmet:

Kocaman bir cevap yazmıştım, üstelik ilk girişimim de değildi ve gönderdikten sonra yok oldu. Arrrrgggh.

Bu sefer kısa geçeceğim:

1. Yakın geçmiş, CHP'nin özerkleşmeleri destekleyen teklifleri, Yerel Yönetim Şartnamesi, dünyada 40 yıldır dolaştırılan Türkiye haritaları benim dediğimi değil sizin dediklerinizi kuruntu yapıyor.

2. Mecliste sağlayamadığınız demokrasiyi yerel yönetimde sağlayabileceğiniz zannı neye dayanıyor, anlamadım.

3. Sırf devolüsyondan bahsetmek için bile geçilmesi gereken yasal aşamalar anayasanın yeniden hazırlanmasını gerektiren bir kurucu meclisi de lazım getiriyor. Ha bu adam çekinceleri kaldırarak yetkileri de kendinde toplayarak ülkeyi her an patlayabilecek bir bomba haline getirdi de, başkanlık güçle elde edilmiş bir şey, meclisin yaptığı oylamanın bir ehemmiyeti yok.

4. Tam da benzer şekilde buna olumlu bakan aklın başkanlık sistemine de olumlu bakan akıl olmasını beklerim. Tamamen aynı mantık. Sağlık özelleştirmesini de iyi bir şey zanneden kafa olmasını beklerim. İyi bir şey olur temennisinden başka, ya anakronistik kıyaslamalar ya da benzeşmeyen örnekler üzerinden tarihi, ekonomipolitik ve sosyokültürel şartların tamamen farklı olduğu ve farklı bir insan yapısı ve atalet yarattığı ülkede bu kıyaslara benzer sonuçların doğacağını varsayımı var, hiçbir dayanak yok.

5. Mecliste yaşanan kanunsuzluğu en alt birime geçirmek, belediye düzeyinde bürokrasden halkı geri teptirmek, statükoyu korumak için mükemmel.

6. Fatsa anti-kurum bir oluşum ve kurum dışında. Ovacık'taki düzenlemelerin adı yerelleşme falan değil. İstense her belediye başkanı aynı şeyi yapabilir ama bu halk böyle insanları seçmiyor, onu seçemiyorken nüfusu 10 küsur yıl önce 16 milyon olan bir şehre yetjkileri artmış başkan seçecek, o da daha yetkilerin ne olduğu açıklanmadan, yuuvarlak laflarla ve anayasal dayanak olmadan.
O insanı seçecek bir kumaş kalmadı, bu 60 yıllık Batı uğraşısıyla yok edildi ve yeniden inşa edilmek zorunda.(Marshall Planı, NATO, PKK'nın kuruluşu, Kontr-gerilla, Komünizmle mücadele, darbeler, eğitimin imam hatipler ve müfredatla kötüleştirilmesi, 80'den beri ülkenin en önemli konumlarına hilekarların gelmesi,JITEM, Çevik Kuvvet,Gümrük Birliği ve Uluslararası Tahkim ve Barış Süreci ve özgürlük adı altında tarikatları ve etnik kimlikleri öne çıkaran, vatandaşlık bilincine saldıran, solun her yanını işgal etmiş sızıntı, besleme bir güruh)
Konudaki örneğe gelirsek. Daha tasarı teklifi bile yokken verilen bir vaat var; kim neye söz vermiş de bu adam bunu vaat ediyor, ne hakla? Kurumun içine girip kuruma karşı hareket etmek kuruma, kurumu yıkmak üzere sızmaktır.

7. En iyi niyetli durumda bile münferit ve bir sonraki başkanla geçicileşecek yamalı bir bohça olan çözüm görünümlü sorun için aynı hastalığı tüm illere sirayet ettirecek şekilde prensibin ta kendisine saldırılması şaka gibi. Bugün anayasaya aykırı KHK çıkarmaktan bahsedebiliyorsunuz, bunu yaptığınız zaman artık ondan da bahsetmenizin önemi olmaz.

8. Yerelleşmenin merkezi iktidardan uzaklaşması bir iddia. Bunlar "adı üzerinde" kavramlar değiller çünkü dinamikler. Bugün iktidar olamadığı için yerelleşmeden yararlanan yarın her yere yerleştiğinde iktidar da olur. Bu opportunizmle alakalı bir olay. Kafa farkı olmayan adamların parti farkı var sadece.

Bu da bir bilim değil. Çıkara göre terim anlamlarının sürekli değişime uğratıldığı bir alan. Politika.

9. Temsil, üstelik işlemeyen demokrasilerde yerelleşmenin de bir güç tekeli oluşturmayacağı zannı nereden geliyor? Kimin çalışmalarından bahsediyorsunuz? Bizde teklifleri yapan adamların spesifik yol haritasını dahi daha bilmeden bu benzetmeleri yapma rahatlığı ve özgüveni nereden?

Bakın ben makul sorular soruyorum. Daha da uzar yani, sorun yok. bu çok çok uzun bir şeydi anca bu hale geldi. Ama şu geçersiz, bu geçersiz demek için iddialarınızın dayanaklarını, bu konjonktürde nasıl geçerli olduklarını, varsayımlarınızı yaparken neye güvendiğinizi ve bunun ne kadar objektif olduğunu söyleyebilmek gerekiyor.

Şu an değişmesi gereken şey en üstte. Siz en üstteki hastalığı en alta kadar indirmekten bahsediyorsunuz.

Sizin iyi niyet gördüğünüz yere baktığımda, yakın tarih bana Türkiye Gladio'sundan başka bir şeyi göstermiyor.

Sivil toplum örgütleri için Sivil Örümceğin Ağında'ya veya Bir Ekonomik Tetikçinin İtiraflarına bakabilrisiniz mesela. Bu teorik bilim değil, pratikler bütünü. Bir teorisi varsa pratik desteklemediği sürece boşa konuşuluyor. Konjonktürden boşanmış saptamalar yapıyorsunuz ve iyi niyete kanıtlar aksini gösterirken inanmak adı üzerinde sadece inançtır ve başkalarının inanmasını istediğinizde sorumsuzca oynanan bir kumardır.
0
🌸godoşu beklerken
(31.12.18)
Zeth:

1. Birisi gelip 10 tane sıfat sıralayıp "uzmanıyım güven bana" demek için iki kere zahmet ettiğinde ve uzmanlığını söyleme gereği duyduğu yerde kahve muhabbeti yaptığını da eklediğinde çok garip bir ortam oluşuyor, ne bileyim hem karnım doysun hem pastam dursun, kasap havasına varyasyon tadı.

2. Yahu yerelleşme sizin iddianız. Siz kimin adına konuşuyorsunuz ki, neye dayanarak?

-İsviçre federal bir devlet. Kantonları çok eskiden vardı, kuruluşunda da federal devlet olduğu tanımı var.

-Bence siyasal bilimler(!) ve uluslararası ilişkiler yaşıyor o kavram karmaşasını-(bunların tanımlarını sabitlemiş uluslararası konvansiyonlar varsa adamlar kendileri kendi dediklerine uymuyor o zaman):

*Ulus-devlet üzerinde bahsettiğiniz gibi bir konsensüs yok. Ağırlıklı olaraksa kültür, tarih ortaklığı içeren topluluklar ve özellikle bunların üniter olanları var. İlginç şekilde buna mukabil devlet-ulus gibi bir terim ortaya atılmış bir Hintli tarafından. İçinde çok farklı kültürlerin olduğu ancak üniter olarak yönetilen bir devlet olmasından hareketle bu tanımı ortaya koyuyor.
*Birleşik Krallık ÜNİTER bir devlet olarak geçiyor. Koca İskoçya, tüm yasamasıyla yine de bir devolüsyon örneği. Şimdi Westminster'ı hiç saymasak, tam bağımsızlık ilan etsek diyorlar. Yasaları var.
Hakeza Galler ve Kuzey İrlanda.
Hepsi ayrı ulus hatta ülke olarak tanımlanabiliyor ama yasa olarak sonuçta tek bir yere bağlı oldukları için üniter olmuş oluyorlar.
Kısacası aslında "üniter devlet" bile anlam olarak karşılamıyor durumu. BK'da kendi krallığa ulus-devlet diyeni de var bu arada, çok uluslu devlet diyeni de var.

Öte yandan Federasyon olan ABD federal hükümerin kendi devletlerine müdahalelerine bakılırsa ve her azınlığın dil ve kültür olarak büyük ölçüde asimile oluşuna bakılırsa neredeyse üniter davranan ve uluslaşmış bir devlet.

Bunlardan gücünüze bağlı olarak kendi kategorilerinize bile aykırı davranabildiğiniz görülüyor zaten.

* Bu kadar akışkan constructlar yaratıp bunları işine geldiği gibi kullananların koyduğu terimler burada beni ve eylem kapasitemi ben istemedikçe bağlamaz. Bağlamak zorunda değil. Bu adamların anlayışı kitaplara yazılmış diye uygulanmak zorunda değil. Azınlığın hükümranlığının barem olmadığı ve hileye yer olmayan bir demokraside çoğunluğun istediği bağlayıcı olur. TC kurulurken belli bir şekilde kurulduğu, kaynaklar belli yerlere, insanlarsa her yere dağıldığı için örneğin İstanbul'un kaynakları sömürülürken ve nüfusu neredeyse 30 milyona varmışken devletin tipini tanımlama anlamında çoğulculuk için artık çok geç. O iş başta olacaktı. Ayrıcalık tanınmış kendine de mağdur diyen azınlıklar ülkenin tüm kaynaklarını ele geçirdikten sonra bu uyanıklıktan başka bir şey olmaz. Zaten öyle kurulmuş ülkeleri rejim değiştiren veye değiştirtilenlere eş tutmak saçma. Biz çokkültürlü olsak da çokuluslu olmaktan çoktan çıktık. Kültürler de izole olarak varlık göstermiyorlar zaten.

*Federe devletlerin federal devletlerden ayrılma hakkı yokken hangi gerekçe gösterilerek SSCB dağıtıldı, hani o en merkezi, daha ziyade "birlik" olan federasyon nasıl kendini feshetti, görülmemiş bir örnek derken hangi ayrımı yaparak söylüyorsun bunu?
Aynı gerekçeyle neden ABD dağılamıyor? BK dağılmıyor?

Ben zaten eyaletler üstü federal bir anayasanın varlığından bahsettim, yokluğundan değil. O nedenle, demeye getirdim ki, kendi adına bakmadan senin sözde üniter ve ulus (ikisini birleştiriyorum BK'ı unutarak) devleti yaptığında karşı çıktığı şeyleri kendisi kendi ülkesinde yapabiliyor.Ve dedim ki kendi anyasası olan Texas, hani bundan federe bir devlet olduğu için bahsedebiliyoruz, federal anayasaya uymak zorunda. Ama bu adam, bu federasyonlaşmayı bırakalım yerelleşmeden bahseden adam emirleri TBMM'den almamaktan bahsediyor. Nasıl olacak o? Diğer iller ne olacak? Diğer iller işin içine neden giremesin, tanınmasın? Ülke genelinde yönetimi değiştiren bir durum anayasada uygulama sınırları ve denetim anlamında tanımlı değilse yürürlüğe nasıl konacak? Konamazsa o anayasa değişikliği talebi olmadan değişiklik gerçekleşmişçesine "yerelleşme" beyanı nasıl oluyor? O anayasaya değişecekse kurucu meclis nerede?


Bu işi bırakalım desentralizasyona girişmenin bizim ülkemizde neden benzer sonuç vermeyeceğini ben zaten hikmet'le yazışırken cevapladım. On kere tekrar etmek istemiyorum.

Bakın bu temel birinci sınıf bilgisi falan değil. Ne olursa, neyin olabilirliği varsa o da tanıma sokuluyor bu kadar. Bana federal devlet sessesyon hakkı tanıyamaz diyen genel bir uluslararası kanun gösterebiliyorsanız, sözümü geri alayım. Gözleme dayalı istatistiksel bilgi veriyorsanız, o zaman ben de bunun nasıl da böyle olmadığını gücünü kaybetmiş ülkede başkalarını oynattığı atlarla kan dökülmeden, federe devletlerini bağımsızlaştırıp 2 yıllık süre zarfında kendini de fesheden SSCB'yi hatırlatırım. Demek ki ülke güç kaybedince o muhabbeti ülkenin kendisi değil, başkalrı çıkartıyormuş derim.

Yoksa Irak 1993'te federalleşmeden Kürdistan'a göz yumacak "yerelleşmeyi" birden vahiy indiği için kabul etmedi. 2005'te federasyonlaşmaya giden dalavereyi kendi kendine düzenlemedi. O hurmalar, Orta Doğudaysanız tırmalar. Bu arada bunu tanımayanlar ülke içinde de dışında da var.

Ben zaten tam da işin lafta değil güçte bittiğini ama lafın güce yasama yoluyla zemin hazırladığını, özellikle bu dönem için bunun geçerliolduğunu söylüyorum. Siz on araba laf etseniz Kuzey Afrika, Balkanlar ve Orta Doğu'daki paterni değiştiremezsiniz. Süslü kelimeler olguları anlatmayıp örtüyorsa o kelimelere ihtiyaç yok.


- Yazı sıranızla gidiyorum, Teksas'tan bahis olmuş. Evet ben zaten aynen bunu söylüyorum. Ancak bize dayatılan yerelleşme modeli -AB'ye müthiş bir eziklikle girmeye çalışırken çekince konularak kabul edilen şartnameden evvel Türkiye'yi böyle bir kavram germiyordu ne de olsa- o çekinceler kaldırıldığında, ilginç bir şekilde bir federasyondan bile fazla merkezi devlet tavizi içeriyor. Ah ne güzel, tam da bunları söylüyorum hey allahım.

- Hayır ben bir ikiyüzlülükten bahsediyorum, kendinizi size bunu yenilik gibi dayatan ülkelerle onların koşullarına sahip olmadan bir tutup böyle tavizleri tüm ülke adına vermek için propaganda yapamazsınız, diyorum. Bu adamın, tahminim o ki yerel yönetim şartnamesine dayanarak isteyeceklerini (ki bununn yasal zeminini kabul edenler tabu maddeleri nasıl 1988'den beri çiğnemediklerini açıklasınlar, bölünmez bir bütündür derken, ekonomik olarak bölünebilir, yerel yönetimleri uluslararası yerel yönetimlerle anlaşmalar yapabilir de demiyor ama şartname diyor) Alman federe devletleri Almanya'dan isteyebiliyor mu, bunu diyorum. Ben hep aslında aynı soruyu soruyorum.

- Tersi örnek diyorum zira haberlerde bütün ülkede tepkiyle karşılanan bir yasadan bahsediyor. İddiaları bu. İlginç bir şekilde derken dalga geçiyorum. hiç ilginç değil. Sözümona bu federal devletlerde milliyetçilik öyle arttı ki, muhtemelen içten içe eyaletlerin hepsinin aynı yasamayı çıkarmasını diliyorlar, federasyona bok sürülmesin diye. Burada diğer her şeyi dikte eden güç ülkenin bağışıklığı ve varlık refleksi. Biz de özellikle yıpratılan bir olay. Tam da bununla dalga geçiyorum. Cidden bunları yazmak zorunda kalacağımı bile düşünmemiştim. Şekilde iddia ve hissiyat olarak zıt, olgusal olarak aynı şeye hizmet eden örnekler.

- Ay lanet olsun, Teksas ayrılamıyorken, daha resmi olarak federasyon bile olmayan ülkeler önce "yerelleştiriliyor", sonra alavereyle "federasyon"laştırılıyor, sonra da geretiği zaman kopartılıyor. Of.


-Bana kalırsa dünyanın yuvarlak olduğu 1400lerde bile sansasyonel değildi ama yine de insanlar engizisyon mahkemelrinde yargılandı.

Benim görevim size sansasyon sağlamak, duygularınızı stimüle etmek değil.
Ben zaten gösterilen hukukun altında uluslararası olarak üstünlerin hukukunun varlığından bahsediyorum.
Siz aynı hukuku uygulamayı "ama onlar sarışın hadi biz de esmer kafamızı kömür suratımıza bakmadan sarıya boyayıp duralım" tarzı düz mantık kopyacı bir öznefretle düşünebilirsiniz de, yeter ki kendinizi üstünlerle aynı kulvarda zannedip olası sonuçları karıştırmayın.
0
🌸godoşu beklerken
(31.12.18)
(7)

hangi yüksek lisans programı?

umutlarivarolankisi
merhaba,uluslararası ilişkiler alanında yüksek lisans yapıp türkiye'de bir bakanlıkta çalışmak mı yoksa avrupa'da iş bulmama yardımcı olacağını düşündüğüm pazarlama gibi bir alanda yüksek lisans yapmak mı daha mantıklı?veya başka bir alan öneriniz varsa alırım.siz olsanız ne yapardınız?not: edebiyat
merhaba,
uluslararası ilişkiler alanında yüksek lisans yapıp türkiye'de bir bakanlıkta çalışmak mı yoksa avrupa'da iş bulmama yardımcı olacağını düşündüğüm pazarlama gibi bir alanda yüksek lisans yapmak mı daha mantıklı?
veya başka bir alan öneriniz varsa alırım.
siz olsanız ne yapardınız?

not: edebiyat fakültesi mezunuyum.
çok teşekkürler!
0
umutlarivarolankisi
(17.12.18)
bakanlığa nasıl atanıyon hacı abi torpil var mı?
0
anon1m
(17.12.18)
Anon1m +1 yoksa bakanligi unut
0
euteamo
(17.12.18)
Uluslararası İlişkiler kadar boş bir bölüm olamaz. Finans,pazarlama gibi alanlar size daha faydalı olur diye düşünüyorum.
0
ovungec zeus
(17.12.18)
arkadaşlar ne torpili? kendi harçlığımı kendim çıkaran bir insanım ben, lütfen.
yüksek lisansı uluslararası ilişkiler disiplini üzerine yapmak bakanlık'ta pozisyon bulabilmemi kolaylaştırabilir minvalinde kullandım ben.

@ovungec zeus, benim de ilgimi çekiyor ilgili bölümler lakin hem sayısalcı/eşit ağırlıkçı olmayışım hem de bu alanlarda çok fazla mezunun oluşu beni biraz tedirgin ediyor açıkçası. ne düşünüyorsun?
0
🌸umutlarivarolankisi
(17.12.18)
Torpilsiz atanmayı geçtim kapısından giremezsin.
0
500 t yolcusu
(17.12.18)
Uluslararası ilişkiler neden gereksiz bir bölüm olsun ki? Aday meslek memurluğuna başvurabilir. Pazarlama okuyan da başvurabiliyor mu, bilmiyorum.

Bakanlığa girebilirseniz tabii ki harika olur. Çok dişli adaylar var. Avrupa'da iş bulma imkanım olsaydı bakanlık için uğraşmazdım, süreç bir ömür törpüsü.
0
gelmeistemem
(17.12.18)
@umutlarivarolankisi ben Odtü Uluslararası ilişkiler mezunuyum. Bu yaz mezun oldum ve şu an işsizim. İş ilanlarına bakınca finans, muhasebe bilen adam aradıklarını gördüm. Arkadaşlarım da genelde bankacı ya da insan kaynaklarcı oldu. Kısacası kimse seni Amerikan dış politikası biliyorsun diye işe almaz. Geç de olsa bunu öğrendim.
0
ovungec zeus
(17.12.18)
(11)

Fotoğrafı gören kızların sohbeti kesmesi, soğuması?

darkwizard
Sanaldan tanıştığım, sözlük twitter ne dersen ne fotoğrafımı görünce soğuyorlar neden herkes tipe bakıyor. Yazdıklarımı beğenen beni fikirsel olarak beğenenler tiple eliyor(: sanırım baya baya güvenim kırıldı, birebir okulda bu yüzden kızlara açılamiyorum. Yaşım 23/24 düşünün yani
Sanaldan tanıştığım, sözlük twitter ne dersen ne fotoğrafımı görünce soğuyorlar neden herkes tipe bakıyor. Yazdıklarımı beğenen beni fikirsel olarak beğenenler tiple eliyor(: sanırım baya baya güvenim kırıldı, birebir okulda bu yüzden kızlara açılamiyorum. Yaşım 23/24 düşünün yani
0
darkwizard
(07.12.18)
Sen de önden tipini göster? Yazanin da begenebilitesi oldugunu bilir ona göre devam edersin...
0
her giriste sifresini unutan adam
(07.12.18)
Çalış çabala başarılı ol. Paralı ol. Spor yap özgüvenli ol. Giyinmeyi bil tarz ol, karizmatik ol. Erkekte tip aranmaz.
0
anon1m
(07.12.18)
Kadınlar belirli bir yaştan sonra, yani yeterli olgunluğa ulaştıklarında tipi geri plana atıyorlar, üniversite bitince "dezavantajınız" ortadan kalkacak. Ben de hiç yakışıklı sayılmam ancak belirli yaştaki kadınlarla (genellikle 25 ve üstü) iletişimimde problem yaşamıyorum.
Ayrıca birinci önceliği tip olan kadınları çok ciddiye almayın, tam olgunlaşmamışlardır.
0
simderun
(07.12.18)
Senin yaşlarda tipe ve tarza bakarlar. Bir tarzın olmalı. Fotoğrafın evde ev kıyafeteriyle falansa o yüzden de beğenmiyor olabilirler.

Ama 3-4 sene sonra para+meslek önemli olacak. 30 sonrasında da onlarla ilgilenmen yeterli
0
gölgede aynı
(07.12.18)
Yapacak bir şey yok. Ben kabullendim durumu, en kısa sıra sürede kabullen :)
0
eazy
(07.12.18)
Alış bunlara.
Mesela ben
Olmuyorsa olmuyor
Herkesin sevgilisi olacak diye bir şey yok
0
bana her yer cehennem
(07.12.18)
Şöyle olacak gördüğüm kadarıyla:

Yaş olarak sana uygun kadınlar 30 küsur yaşlarına kadar tipe bakıp seni eleyecekler. Yakışıklılarla takılacaklar. Üzüleceksin, doğru düzgün tecrübe edinemeyeceksin. Sonra 35'lerine onlar 30'larına gelince cebinde paran olacak, oturup kalkmayı biliyor olacaksın. Onların da artık yüzüne pek kimse bakmıyor olacak. Sana gülümseyecekler. Sen de sevinip 20'lerinde seni sallamayan bir kadınla evlenmeyi kendine yedireceksin. Ya da uyanacaksın şimdiden ;)
0
twelfth
(07.12.18)
Olur öyle. Maça devam.
0
[GODDARD]
(07.12.18)
Sana bir doz "the redpill" ve sanal ortamlardan acilen uzaklamayı yazıyorum brom. Sabah akşam aç karnına alıyorsun bunları. Kalçam var benim diyebilecek yüzü olması için flamengoya dönenler.. Dudaklarına jokere dönene kadar ruja bulayanlar.. Çok iğrenç lan!
0
bir peynir kutusu kibrit
(07.12.18)
Doğrudan tipe bakıp da reddettiklerini sanmam. Daha çok bu adamın sosyal ortamı var mı geziyor mu falan diye bakıp ona göre değerlendirme yapıyolardır. Reelde buluşsan o kızlarla çoğundan iyisindir belki de, o fotoğraf albümleri için ne sıkıntılara giriyolar.

Sanaldan uzak dur derim. Bir kadına 1000 kişi yazınca doğal olarak triplere giriyorlar. Gerçek hayatta hiçbir kadın o kadar güvenmiyor kendine. Bakımlı güzel olmaları öyle kolay değil. Fotoğraflardaki gibi olmuyor. Sanaldan buluştuğum kadınların %90 ını gerçekten beğenmedim. 1.50 lik boyuyla beni beğenmeyen de oldu (boyum 1.84 bu arada) mesela ama tek derdim çakıp geçmekti.
0
empedokles
(08.12.18)
benim de boyumu öğrenen sohbeti kesiyor. maalesef kadınlar dış görünüşe erkeklerden daha çok önem veriyor.
0
nothing in my way
(08.12.18)
(11)

Aleyna Tilki'yi beğeniyor musunuz?

darkwizard
ses olarakkadın olarakbence sesi fena değil, fizik de iyi.
ses olarak
kadın olarak

bence sesi fena değil, fizik de iyi.
0
darkwizard
(06.12.18)
Kadın gibi gelmiyo bana. Çocuksu. Zaten 18 yaşında. Bazı hatunlar 18’indeyken bile olgun görünüyo ama bu öyle değil. Bi 5-6 senesi var beğenenilmem için.

Şarkıcılığı daha iyi. Oturup aleyna tilki dinlemesem de şarkılarını bi yerde duyduğumda hiç fena olmadığını düşünüyorum. Ama içi boş tabii. Daha ziyade güzellğiyle falan popüler oluyo. Arkasında emrah karaduman var. Geleceğin demet akalını olur en fazla.

Bu kız için emrah karadumanı bıçaklayacak kadar gözü dönebilen abazan kekolar olduğu sürece iyi ekmek yer. Allah çarşısına göre pzar versin.
0
Delay Fuze
(06.12.18)
cocuk kategorisinde degerlendiriyorum. kendi kategorisinde iyi is cikariyor. o sen olsan bahri sarkisi guzeldi.
0
Leonardo~Da~Vinci
(06.12.18)
Ses olarak fena değil ancak kadın olarak bana da çocuksu geliyor :)
0
simderun
(06.12.18)
Ses iyi dinlemek zevk veriyor. Diger açıdan pek de beğenmiyorum çekici de gelmiyor.
0
scorpion37
(06.12.18)
iki açıdan da sevmiyorum. sevenlerini de hiç sevmiyorum.
0
nothing in my way
(06.12.18)
Sesi güzel. Fiziksel olarak da güzel. Öyle muazzam kültürlü ve oturaklı biri olmayabilir ama o yaşlarda biz nasıldık onu da düşünmek gerekiyor. Paranın getirdiği özgürlükle birlikte sürekli yurt dışına çıkma imkânı da buluyor. Yani aslında muazzam kültürlü demesek de yaşıtlarının birçoğundan daha çok gezdiği için daha kültürlü olduğu kesin. Bir de zeki bir kız olduğu kesin, zira nice sesler var da hiç gün yüzüne çıkamıyorlar. Bu kız ise başarılı olmayı ve kısa sürede en tepelere çıkmayı başardı. Bunu şans faktörüyle açıklamak isteyenler de olur elbette ama ben şansa pek inanmam.

Nefret edenlerin çoğunun kendisini kıskandığını düşünüyorum. Birçok örnekte olduğu gibi Aleyna Tilki'de de böyle. Tabii sorsan hiçbiri kabul etmez.
0
hitokiri kenshin
(06.12.18)
her anlamda hayır
0
p133mmx
(06.12.18)
türkçe poptan nefret eden biri olarak tek dinlediğim türkçe pop şarkıcısı. Spotify'da 2018'de en çok dinlediğim 4. şarkıcıymış aynı zamanda, bi ara yalnız çiçek'i baya loopa almıştım o yüzden sanırım sdhssdh

ikinci soru içinse yaşım kendisinden çok büyük olmadığı için çok çocuksu gelmiyor bana, güzel kız yani :D bu arada yarı hemşeriyiz sanırım, anne tarafı Oflu diye biliyorum babası Konyalı ve bu kombinasyon Türkiye'nin en tehlikeli kombini olabilecekken gördüğüm kadarıyla yobaz olmayan, mantıklı sayılabilecek biri.
0
nundu
(06.12.18)
kadın olarak çekici bulmuyorum. yani çirkin değil ama kadın olarak göremiyorum. böyle çocuk ile simülasyon arası bir şey gibi geliyor.

ses olarak sesi iyi. ama efekt manyağı şarkılarındaki inanılmaz yapaylığı sevmiyorum. sen olsan bari başarılı bir pop parçasıydı.
0
dilemma of subscribtionability
(07.12.18)
yoo...

ama malum soruyu sorarsan
(bkz: gol yemem ama sörf tabii ki yerim)
0
anon1m
(07.12.18)
ses için bi yorumum yok. ne rahatsız ediyor ne de olumlu etkiliyor.
fizik olarak da normal. yani pop piyasasındaki kadınların çoğu gibi. iyi bi fiziği var.
yüzü rahatsız edici geliyor bana. bi solukluk, donukluk var. gözlerinde bi ölü balık mı desem gamsız kurbağa mı desem bi gariplik var
0
barankovan
(07.12.18)
(9)

sigara ve otel odası

havana
gecenin bu saatinde sigara içmek için aşağı inmeye baya üşeniyorum. odada duman dedektörü var ne onu öttürmek ne de odayı sigara kokutmak istemem. pencereden sarka sarka içsem bu ikisinin de önüne geçebilir miyim, ne dersiniz? gece gece infial yaratmak istemiyorum.çok geç edit: aşağı indim.
gecenin bu saatinde sigara içmek için aşağı inmeye baya üşeniyorum. odada duman dedektörü var ne onu öttürmek ne de odayı sigara kokutmak istemem. pencereden sarka sarka içsem bu ikisinin de önüne geçebilir miyim, ne dersiniz? gece gece infial yaratmak istemiyorum.

çok geç edit: aşağı indim.
0
havana
(14.11.18)
ahahah sıkı tutunun.

(bkz: sigara öldürür)
0
anon1m
(14.11.18)
o duman dedektörü sigarada çalışacak kadar hassas değil. yangın için o.
0
zozjotejmnk
(14.11.18)
ds butonuna bastim.
0
ebabil curnatasi
(14.11.18)
gerçi gece sormuşsun ama camda içmişliğim var, bir şey olmuyor.
0
sir gawain
(14.11.18)
Bir şey olmuyor. Odada küllük var mı? Varsa hiç sıkıntı yok demek oluyor bu.
0
birşeylersoracağım
(14.11.18)
Demek otel odaları sizin gibiler yüzünden leş gibi kokuyormuş.Bence kuralalra saygı duyun hepsinin bir anlamı var.En azından sizden sonra o odayı kullanacak kişiye saygı duyun
0
turkuaz
(14.11.18)
camda içmişliğim var +1
0
datnet
(14.11.18)
Püfür püfür içmeyin bi bok olmuyor. Kesin bilgi.
0
feel the blanks
(14.11.18)
İçin
0
feel the blanks
(14.11.18)
(9)

Bu akşamki maç yüzünden

bana her yer cehennem
2000 TL kaybettim. Tek maça basmıştım.2-0 dan maç gittiSinirliyim biraz Ne yapayım.Not: soğuk suyu içtim
2000 TL kaybettim. Tek maça basmıştım.
2-0 dan maç gitti

Sinirliyim biraz

Ne yapayım.
Not: soğuk suyu içtim
0
bana her yer cehennem
(03.11.18)
Bosver bu hafta kaybetmesen haftaya kaybedecektin zaten. Gerci yine oynarsan haftaya yine kaybedeceksin.
0
acemi
(03.11.18)
Demek ki tek maça 2000 tl basabilecek bütçen var. Kaybı üzmüş ama öyle aşiri koymuş gibi de değil. Bu olmadi bi dahakine kazanirsin üzme canını. 2000 tl milletin bi aylık geliri nerdeyse. Ya da benim gibi öğrenci adam için büyük para. Sen bahise yatırabiliyosan zaten durumun iyidir, üstüne çileği olmamiş yani. Sonra olur
0
nundu
(03.11.18)
ben bilerek oynamadım.

derbi maçlarda, takımlar arasında puan sıralamasında, genel durumda vs. fark olunca, her zaman şüphelenirim. sırf bu yüzden oynamadım. kaçmak lazım böyle zamanlarda bu maçlardan.
0
wilhelmwasmuss
(03.11.18)
Ben beraberliğe 20 lira atmıştım. Gs alsa idi gram üzülmezdim. Idda sadece maçı izlerken heyecan katsın diye oynanmalı bence. Para kazanma kar yapma amacı güdülmemeli eğer sizin 2000 tl niz benim için 20 tl değerinde ise sorun yok.
0
belkider
(03.11.18)
işte o yüzden böyle ne olacağı belli olmayan garip maçlara canlı bahis oynamak daha mantıklı. maç başlayınca gs iyi gidiyordu korner oynadım geldi. maç 2-0 olunca 2.5 üst bastım geldi. 2-1 olunca gelen paranın hepsini bir gazla ms beraberliğe bastım geldi :)

Bedavadan rakı-balık parası :)
0
eazy
(03.11.18)
geçmiş olsun. hayat dersi olarak al bu kadar fazla değişkenin olduğu bir olaya ciddi miktar paranı yatrırma. bahis pişmanlıktır.
0
anon1m
(03.11.18)
Bir daha oynama.
0
stavro
(03.11.18)
1.500 lira kar edeceğin yere 2.000 lira basmak mantıklı değil. tabii MS1 oynadığını varsayıyorum.
0
himmet dayi
(03.11.18)
bariz kg var idi. azcık daha sakin şey yapıp kazanırsın next maçlara
0
dieselsingle2
(03.11.18)
(1)

Ankara'da resmi törene katılacak bir kişi

işimdeyim gücümdeyim
Tören sonrası uçakla İstanbul'a gelecek.Bu kişi İstanbul'a saat kaçta varır?Gün: 29 Ekim
Tören sonrası uçakla İstanbul'a gelecek.
Bu kişi İstanbul'a saat kaçta varır?

Gün: 29 Ekim
0
işimdeyim gücümdeyim
(29.10.18)
kandırmacalı soru bu!!!

cevap uçağının kalktığı saat +1
0
anon1m
(29.10.18)
(14)

Ben vs Yurtiçi Kargo

perfectum
Yillardan beri suregelen bir sekilde yemeksepeti, bitaksi ve tum kargolu alisverislerimi gercek ismimle degil "Jane Doe" tarzinda bir mahlasla yapmak gibi bir aliskanligim mevcut. Su zamana kadar herhangi bir sikinti yasamadim. Gel gelelim Yurtici Kargo bugun bana urunu bu isimde birisi olmadigi ici
Yillardan beri suregelen bir sekilde yemeksepeti, bitaksi ve tum kargolu alisverislerimi gercek ismimle degil "Jane Doe" tarzinda bir mahlasla yapmak gibi bir aliskanligim mevcut. Su zamana kadar herhangi bir sikinti yasamadim. Gel gelelim Yurtici Kargo bugun bana urunu bu isimde birisi olmadigi icin teslim edemeyecekleri konusunda cok ciddi sikinti cikartti. Yahu alt tarafi kozmetik aliyorum sanki degisik isler karistiriyormusum gibi enteresan bir yaklasim sergilediler. Neyse alisveris yaptigim siteye ulasarak kargo sirketine ismim guncellenmis sekilde mail atmalarini rica ettim. Maili ilgili subeye atip bana da forward ettiklerini gordukten sonra tekrar kargocuya gittim. Adam mailleri check etmekten aciz, tcmi dogru duzgun yazmaktan bihaber "Gecersiz TC" diyip hala sorun cikarmaya devam etti ta ki ben ekrana bakip uyarana kadar.

Gunumu rezil ettiler kisacasi.

Kim hakli? Sonucta parasini oduyor ve urun aliyorum kime ne ki? Ilk kez boyle bir sey goruyorum. Bir de adam Facebook isminiz mi falan diye sorup duruyor salak salak.
0
perfectum
(19.09.18)
Lakin ki öyle değildir...
0
anon1m
(19.09.18)
Kargocu haklı bence. kayda geçen şeyler bunlar. yemeksepeti falan bi derece hadi ama, kargo için gerçek isim gerekli diye düşünüyorum.
0
veritaslibertas
(19.09.18)
Bir gun biri gidip senin kargonu hic bir kimlik gostermeden “-merhaba ben jane doe, kargomu alabilir miyim?” Diyerek alirsa, o gun anlarsin ne kadar gerekli oldugunu :)
0
lynda.com
(19.09.18)
kargo teslimlerinde kimlik ibrazı zorunlu değil mi? adam üzerinde jane doe yazan kimlik görmediği sürece o malı alanın siz olduğunu nereden bilecek?

yani kargocu haklı.
0
elorelia
(19.09.18)
Benim ismim genelde yanlış yazılır kargolara, yani öyle bir harf falan da değil bambaşka bir isim haline getirilir kargonun üstünde de o isim bulunur, bugüne kadar kargo tesliminde bir sıkıntı yaşamadım zira kargocular da isimden çok TC NO'ya bakıyorlar, hem ismi hem TC NO'yu yanlış verdiysen sen haksızsın, isim yanlış TC NO doğru ise sen haklısın.
0
angelus
(19.09.18)
@angelus Annem kendi TC sini verdi :D
Uf bilemedim cidden.
0
🌸perfectum
(19.09.18)
Kayda geçen ve devletle paylaşılan bilgiler bunlar. Tam olarak da müstear isimle gayri meşru iş yapılması engellensin diye
0
seyyar satıcı
(19.09.18)
Adamlar hakli, oyle maceralara girme.
Birinin malini baskasina teslim ederlerae baslari agrir, adamlar gayet hakli valla.

Bak ben starbucks'ta her seferinde farkli bir isim salliyorum, sirp ismi, yunan ismi abidik kubidik isimler. Sen de benim gibi yap, hem eglenceli hem de bir zarari yok. Isim bulamazsan ben sana abidik kubidik isimler soylerim knk.
0
stavro
(19.09.18)
Baskasina gelen ici orjinal ham deri dolu bir kamyonet dolu kargoyu alip kayiplara karisan var, İstanbul'da oldu bu.
0
stavro
(19.09.18)
%100 haksızsınız. Yaptığınız şey de suç, kargo şirketinin de suç işlemesine sebep oluyorsunuz.

5549 sayılı Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanun ve bu konuna istinaden çıkartılarak 09.01.2008 tarihi ve 26571 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan Yönetmelikte kimlik tespiti yapmak zorunda olan yükümlüler arasında kargo şirketleri de sayılmış olup göndericinin ve alıcının T.C kimlik numarası ve/veya Vergi numarası ile birlikte kimlik bilgilerinin alınması ve kaydedilmesi zorunluluğu getirilmiştir.
0
talasas
(19.09.18)
Şöyle çocuk çocuk hareketler yapmayın kardeşim ya . Adamlar kargoyla yasa dışı bir şey taşısalar saçma sapan bir isme ulaştırsalar sonra nasıl kanıtlayacaklar . Kargocu haklı
0
Bostan
(19.09.18)
acaip haksızsın.
0
spirit crusher
(19.09.18)
@talasas TC vardı zaten. Ismi mahlas olarak yazmam konusuna katiliyorum.
Ayrica kendi ismimi kullanmamaya ozen gosterme sebebim daha once alakasiz insanlarin isim ve soyismim dogrultusunda Facebook'tan falan ulasmasi.
0
🌸perfectum
(20.09.18)
Mesela bir örnek, diyelim ki uyuşturucu verdin kargoya, yakalanırsa benim değil deyip işin içinden çıkarsın, yakalanmazsa sorunsuz paketi alır dalgana bakarsın.

Ama işte bu tarz durumların önüne geçmek için var o kimlik doğrulama. Sen %100 haksızsın.
0
zikardo
(20.09.18)
(22)

Mutlu bir ailede mi büyüdünüz ve şu an mutlu musunuz?

for day to break
Bizim aile pek mutlu değildi, anne-baba kavgası pek eksik olmazdı ben de büyüyunce pek mutlu olamadım. Küçük bir anket yapıyorum da kendimce anne baba ilişkisiyle simdiki ruh haliniz arasında bir bağ var mıdır diye.
Bizim aile pek mutlu değildi, anne-baba kavgası pek eksik olmazdı ben de büyüyunce pek mutlu olamadım. Küçük bir anket yapıyorum da kendimce anne baba ilişkisiyle simdiki ruh haliniz arasında bir bağ var mıdır diye.
0
for day to break
(08.09.18)
Sürekli kavga olan bir ailede büyüdüm. Tahminimce bu bana ve diğer kardeşlerimin hayatlarına da yansıdı. Büyüdükçe daha net anlaşılıyor bu.
0
denhia
(08.09.18)
Normal, normal.
0
neymis
(08.09.18)
Evet, hayır. Mutlu bir ailede büyüyünce insanın evlilikten ilişkilerden beklentisi de çok yükseliyo böyle bir dezavantajı da var
0
pastörizesüt
(08.09.18)
Ailede maddi manevi huzur bulamadım. Tartışma gürültüsü ruhumu kemirdi. Böyle bombok çocukluk, gençlik geçince mutlu falan da olunmuyor.
0
anon1m
(08.09.18)
Evet, evet
0
mavibalık
(08.09.18)
Çok mutlu ya da sürekli kavgaların yaşandığı mutsuz bir aile değildik. Biraz standart bir aileydik sanırım. Şimdi de mutlu bir insan değilim ama mutsuzluğumun aile dışında birçok sebebi var.
0
ms brownstone
(08.09.18)
Hayır-nötr (hayıra daha yakın olan nötr)
0
rakicandir
(08.09.18)
siddet icerikli bir ortamda buyudum, simdi de mutsuzum. antidepresan kullaniyorum. her seyi elime yuzume bulastiriyorum...

bag var tabii ki. psikologlar neden cocukluga iniyor iste bu sebepten.
0
batlegolas
(08.09.18)
Çok çok çok sorunlu bir ailede büyüdüm, hemen her gece korkuyla uyurdum 16 yaşına kadar. Şu an gayet mutluyum, ama zaten pozitif bir insanımdır genel olarak, yüzümde hep bir gülümsemeyle gezerim.
0
noluyo yaa
(08.09.18)
Şiddeti bol olan ortamda büyüdüm, şu an 4000-5000 km uzaklıkta yaşıyorum çok mutluyum.
0
Boris
(08.09.18)
aslında bazen de mutlu bir ailede büyüdüğümü ve mutlu da bir insan olduğumu düşünüyorum. çocukluğuma dair çok komik şirin anılarım da var.
0
🌸for day to break
(08.09.18)
hayır, dertle büyüdüm hep. geçim derdi hepimizin derdi oldu. şu an ise herkes koy verdi. ben de koy verdim ama böyle olmasına üzülmüyor değilim. hep sonraki bölüme geçince daha iyi olacağına inandırdım kendimi, lise bitti, üniversite bitti, hala düzenimi kurup mutlu olmaya çalışıyorum. bi bok olmuyor. sorsan mutlu muyuz, evet deriz muhtemelen. hayattayız, sağlıklıyız. ama ömür bitmiş ve nispeten daha iyisinin olamayacağını bilip kendini kandırmaya devam ediyor insan.
0
aydogank
(08.09.18)
hayır-sayılır
0
the kene
(08.09.18)
Kavga gürültü olan bir ailede büyümedim. Şu an inanılmaz mutsuzum.
0
vatan ayini
(08.09.18)
evet mutlu idik. arada nadir kavgalar olurdu ve simdi de oluyor ama bunlar normal seyler. iliskinin tuzu biberi diyorum ben.

buyuduk ve simdi de gayet mutluyuz.
0
Leonardo~Da~Vinci
(08.09.18)
Çok mutsuz bir ailede büyüdüm. şu an mutlu ve huzurluyum çok şükür. ne kadar sürer bilinmez tabii. :)
0
zuppa
(08.09.18)
Mutlu bir ailede büyüdüm ve genel manada mutluyum.
0
biravekahve
(08.09.18)
Evet
Eh iste
0
eksimeksi
(09.09.18)
mutlu bi ailede büyüdüm, mutluyum ve etrafımı da çok mutlu etmeye çalışan biriyim:))
0
lata
(09.09.18)
hayır-hayır
0
rayde
(09.09.18)
elbet etmişlerdir ama annemle babamın kavga ettiğini hatırlamıyorum, öte yandan müthiş mutlu ve her yerinden sevgi fışkıran bir ortam da değildi; normal diyebiliriz sanırım. yine de ben çocukken mutsuz olduğum zamanları hatırlamıyorum, bu açıdan beni olumsuz etkileyen bir şey yaşamadım. ama genel olarak mutlu bir ruh halim yok, mutsuz olmamaya çalışıyorum sadece.
0
Bruce
(09.09.18)
mutlu ailede büyüdüm diyemem. çok ciddi sorunlarımız yoktu, dışarıdan bakan biri ters giden hiçbir şey göremezdi ama anne-baba arasında çok sık tartışma yaşanırdı, babam bizimle pek ilgilenmezdi, genel olarak çok kötü olmasa da gergin ve birlikteliğin hissedilmediği ve herkesin kafasına göre takıldığı bir aile hayatım oldu diyebilirim. nitkeim ben lise sondayken annemle babam boşandı ve benim bundan 6-7 ay sonra şans eseri haberim oldu, sorduğumda da "aaa unutmuşuz lan" dediler resmen, öyle şahane bir birlikteliğimiz vardı.

şu an 24 yaşındayım ve genel olarak gayet mutluyum ama buraya gelene kadar çok depresyona girdim, çok zorlandım. benimkisi sanırım biraz "artık yetişkinsin, artık farklısın, artık her ne oluyorsa büyük ölçüde senin kontrolünde ve senin nasıl değerlendirdiğine bağlı" zihniyetini benimsemekten kaynaklı. o açıdan eskiden ne olduğuyla çok ilgilenmiyorum, mevcut hayatımı güzelleştirmeye çalıştığım için de genel olarak mutlu biri olduğumu söyleyebilirim.

ha babasıyla şakalaşabilen arkadaşlarımı, "memleket"e döndüğünde anne, baba ve kardeşleriyle birlikte bir sofraya oturup huzur bulan insanları görünce biraz şey olmuyor değilim ama o kadar sorun değil, alıştık. babam bizimle pek ilgilenmezdi ama ne anneme ne de bize bir kez olsun vurmadı. çok korktuğumuz, nefret ettiğimiz, utandığımız biri asla değildi - sadece bencildi biraz, evle arası pek yoktu. öyle düşünmeye çalışıyorum. sonuçta eşek skmenin hobi olduğu bir köyde doğabilir, şu an çok daha kötü koşullarda yaşıyor olabilirdim.

her şey değil ama çoğu şey büyük ölçüde bakış açısıyla ilgili bence. o yüzden buna odaklanmaya gayret ediyorum kendi adıma. çünkü her zaman daha iyisi ve daha kötüsü mümkün. bu yaştan sonra 13 yaşında nasıl olduğumu düşünmemin de pek manası yok zaten.
0
der meister
(09.09.18)
(5)

Gitmek ya da gitmemek

xiii
Thy pilotluk icin ingilizce sinavina davet ediyor fakat o tarihte git gel ucak bileti 600 tl gorunuyor. Verebilirim ama kararsiz kaldim. Surecin olumsuz sonuclanma ihtimali de var.
Thy pilotluk icin ingilizce sinavina davet ediyor fakat o tarihte git gel ucak bileti 600 tl gorunuyor. Verebilirim ama kararsiz kaldim. Surecin olumsuz sonuclanma ihtimali de var.
0
xiii
(20.07.18)
bence dene ya, olursa güzel olur olmazsa da biraz gezmiş olursun, kendini deneyimlemiş olursun :)
0
siradan marjinal
(20.07.18)
süreç zor. dlr-1 , crm falan derken baya zor iş. olmama ihtimali ağır basıyorsa boş ver.

ingilizce işin zaten en basit kek kısmı.
0
AlsterWasser
(20.07.18)
Deneyin bence, daha sonra "neden denemedim?" diye pişman olma ihtimalinizi göz önünde bulundurun.
0
infernal majesty
(20.07.18)
Sen gitme
0
anon1m
(20.07.18)
Ben olsam giderdim.
0
Fusha
(20.07.18)
(5)

kıymalı bamyayla birlikte yoğurt yenir mi?

green eyed penguin
yoksa saçma bir kombinasyon mu?
yoksa saçma bir kombinasyon mu?
0
green eyed penguin
(26.06.18)
meyveli mi sade mi? meyveliyse yenmez. sade ise yenir. her şeyin bir usulu var
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(26.06.18)
Yenir. Olmazsa ayran yapın.
0
1adam
(26.06.18)
Bamya başka türlü çekilmez :( yenir
0
farabi
(26.06.18)
- bamya yenmez. kıymanın bamya ile ziyan edilmesi teklif dahi edilemez.

düz adam.
0
anon1m
(26.06.18)
Yoğurdun canını yerim. Her şeyle gider o.
0
hushhush
(26.06.18)
(16)

Eski kız arkadaşınızla kankanız evleniyor

E.
a) ne yaparsınız?b) sizi düğüne çağırdılar, ne yaparsınız?Teorik bir soru...
a) ne yaparsınız?

b) sizi düğüne çağırdılar, ne yaparsınız?

Teorik bir soru...
0
E.
(01.06.18)
B) Gitmem asla
0
meyve parcacikli kadin
(01.06.18)
A bir şey yapmam
B gitmem
0
kablelvuku
(01.06.18)
Benim kardesime gercegi olmak uzere. gitmez. bisey de yapmaz. Ben olsam dugune maiyetimle gider olay cikartirdim.
0
kush
(01.06.18)
kiz arkadasimin benle iken kankamla yazismadigini varsayarsam ve kiz arkadasimdan medenice ayrildiktan 1 yil sonra kankamla cikmaya basladigini varsayiyorum:

a) bir sey yapmam.

b) dugune yalniz gitmem, birkac arkadasimla giderim.
0
tomcruise
(01.06.18)
Siz çıkarken kankanız 3. Tekermiş gibi düşünün
0
🌸E.
(01.06.18)
kız arkadaşıma olan sevgimin büyüklüğüne göre değişir. eğer çok şey yaşanmamışsa, bir hissiyatım yoksa giderim,çocuğunu da severim. hayırlı olsun.

fakat hala seviyorsam ikisini de silerim. mutlu olsunlar elbet fakat ben görmek istemem.
0
biravekahve
(01.06.18)
Çeyreğimi alır giderim. Kanka bu ötesi var mı?
0
pike
(01.06.18)
A. İkisiyle de görüşmek istemezdim sanırım.
B. Gitmem

@yazarken ellerini birakan herif’in dediği gibi çok parametre var. Yine de sanırım ben böyle yapardım.

Evlerden ırak...
0
monogram
(01.06.18)
A- Mutluluklar dilerim icimden.
B- Gitmem.
0
stavro
(01.06.18)
Muhabbeti falan kesmem.
0
stavro
(01.06.18)
giderim takımı takar gelirim. öyle selami şahin gibi ezik ezikte durmam. başım dik giderim. oynarım da hatta.
0
for day to break
(01.06.18)
a) sevgili olduklarını öğrendiğimde zaten ilişkimi keserdim. Dünyada başka insan mı kalmamış?

b) gitmem.
0
geçerkenugradım
(01.06.18)
kız arkadaş eski ama kanka eski diil sanki? e o zaman kankanın davetine icabet düşer
0
selam
(02.06.18)
tövbe de lol. gitmem.
0
anon1m
(02.06.18)
olay bu raddeye gelmeden dirsek atarak çözüyorum ben.
0
Tears of Devil
(06.06.18)
Yuh. Kanka değilmiş demek ki. Asla gitmem.
0
i m cool with that
(06.06.18)
(12)

Dua eder misiniz

Lozturkmen
Yarın çok önemli bir görüşmem var ve bunu isteyebileceğim biri yok annem dışında.O hep duacim allah razi olsun.Ama şans diler misiniz ya da dua eder misiniz?O kadar yalnızım ki buraya yazıyorum. uyuyamiyorum kac saatir belki guzel dileklerimiz ise yarar. :(
Yarın çok önemli bir görüşmem var ve bunu isteyebileceğim biri yok annem dışında.
O hep duacim allah razi olsun.
Ama şans diler misiniz ya da dua eder misiniz?
O kadar yalnızım ki buraya yazıyorum. uyuyamiyorum kac saatir belki guzel dileklerimiz ise yarar. :(
0
Lozturkmen
(22.05.18)
Umarım görüşmeniz dilediğiniz şekilde geçer. Hayatın önemli anları, dönüm noktaları vardır. Önemli olarak gördüğümüz bazı şeyler hayatımız için aslında fazla değer taşımayacak olaylara dönüşebilirler. Bunu düşünerek kendinizi rahatlatmalısınız. iyi geceler
0
neuroeconomist
(22.05.18)
etmem.

(bkz: Go get 'em, Tiger)
0
anon1m
(22.05.18)
yat güzelce uyu. bol şans. panik yok !
0
rosencruz
(22.05.18)
bol şans ve umarım istediğin gibi sonuçlanır, hayırlısıyla.
0
runagain
(22.05.18)
Allah yardımcın olsun, dua edicem sana da.
0
curukturpkokusu
(22.05.18)
hiç merak etme.

www.youtube.com
0
ssiradanbirigibi
(22.05.18)
Allah yardımcınız olsun...
0
dilemma of subscribtionability
(22.05.18)
Dilerim görüşmeniz güzel geçer.Derin bir nefes alın öyle girin kapıdan.
0
çılgındünya
(22.05.18)
inşallah görüşmeniz güzel geçer, mümkün olduğu kadar rahat olup, güleryüzlü olun. nefes alışverişini de düzenle.
0
füt
(22.05.18)
Taktik maktik yok bam bam bam. Git ve o işi al dostum.
0
ovungec zeus
(22.05.18)
Kalbinden geçen ve en hayirlisi olur umarim. Bol şans.
0
lata
(22.05.18)
bol şans! görüşmen istediğin gibi sonuçlanır umarım.
0
evde liyakat kalmamis
(22.05.18)
(14)

şu komik mi?

dedim dedim de kime dedim
ben yaptım. bence komik.https://i.hizliresim.com/3EZjj2.jpg
ben yaptım. bence komik.

i.hizliresim.com
0
dedim dedim de kime dedim
(29.03.18)
gülmedim :(
0
cay koy geliyorum
(29.03.18)
O kadar komik değil ki. O kadar olur yani.
0
kablelvuku
(29.03.18)
Nein
0
hlt1985
(29.03.18)
Değil. Komik olabilme ihtimali bile gelmedi aklıma.
0
levpontryagin
(29.03.18)
gülmedim
0
gameofannen
(29.03.18)
Ben anlamamak
0
anon1m
(29.03.18)
Hizliresim kapalı ben resmi bile göremedim
0
senolll
(29.03.18)
duyuru bitmiş :(
0
🌸dedim dedim de kime dedim
(29.03.18)
Valla hiçbir kasım dahi oynamadı. Üzgünüm.
0
m e b
(29.03.18)
business world ne oluyor gardaş ingiliççem bitti benim
0
slhmlr
(29.03.18)
Üffff yerlere yattık gülücez diye. Nasıl bi espri nasıl bir şaka...
0
[GODDARD]
(29.03.18)
Komik değil. ama kız inanılmaz sevimli la bu ne böyle :)) İnsanın sürekli bakası geliyor.
0
eazy
(29.03.18)
ahahahahjdjfjgldçaçfmsösm
0
boyle buyurdum
(30.03.18)
komik gelmedi bana ama sırt çantası güzelmiş. kız da şeker. alkol reyonu da ımmm dedirtti.

espri neydi ki?
0
runagain
(30.03.18)
(10)

Kuyumcunun tavırları

basubadelmevt
Akmerkezdeki kuyumcuda iki çeyrek bozdurdum dün. Aynı zamanda döviz bürosu orası. Neyse kuyumcuda görevli kişi altınları aldı, ikisini de havaya attı. Cama düşmesini bekledi. Sonra kıyafetimi baştan aşağı süzdü, baya rahatsız ediciydi. Bu uygulama standart mı?Kuyumcunun kıyafet süzmesi;) Altını ince
Akmerkezdeki kuyumcuda iki çeyrek bozdurdum dün. Aynı zamanda döviz bürosu orası. Neyse kuyumcuda görevli kişi altınları aldı, ikisini de havaya attı. Cama düşmesini bekledi. Sonra kıyafetimi baştan aşağı süzdü, baya rahatsız ediciydi. Bu uygulama standart mı?Kuyumcunun kıyafet süzmesi;) Altını incelersin anlarım da sinir bozucuydu. Yani normal eşofman ve şişme mont vardı üzerimde. Neyse bu vesileyle şunu da sorayım: Sahte altın olayı ne derece yaygın?Kuyumcular sahte altını o ilk aşamada nasıl anlar?
0
basubadelmevt
(18.03.18)
hurda altın diye bir şey çıkartmışlar. özellikle suriye üzerinden gelenlerde bolca çıkıyor diyorlar. bildiğim kadarıyla çeyrek değil daha çok takıda oluyor o iş ama.

esnafın dükkanı nerede açtığından çok zihniyeti sorunlu.
0
angelofdeath
(18.03.18)
Alip ciksaydin ne uzuyosun kendini. Sanki baska yer yok o da akillanirdi.
0
imelih
(18.03.18)
tipik esnaf +1. ya biraz da onların açısından bakmaya çalışıyorum olaya. aslında haklı gibiler. neticede içeri giren insanda ilk gördükleri şey doğal olarak kıyafet ve tip. ee her esnaf da kazıklana kazıklana gidiyor bu yolda. tabi usta esnaf daha dükkana girmeden profilini çıkarır koyar masaya. acemi bir tipmiş herhalde.
0
golgi aygıtı
(18.03.18)
niye bunu yapmasına göz yumdun ki. çıkıp gitseydin, o da kıyafetine tuhaf tuhaf bakmadığı müşterileriyle mutlu olmaya devam etsin.
0
dafaisss
(18.03.18)
adam haklı eşofman ve şişme montla gezen tiplere güvenmem.
0
anon1m
(18.03.18)
Insallah bir 150 yil sonra giydigimize gore yargilanmadigim gunleri goruruz.
0
baldur2
(18.03.18)
madem bu kadar rahatsız oldun, niye pısırıksın? adam senin müdürün değil, baban değil, maaşını ödemiyor; o halde ne diye "ne bakıyorsun?" diyemiyorsun? burada yakınmaktan daha etkili olmaz mıydı sence?
0
sen git ben geliyorum
(18.03.18)
Hayırdır bi sıkıntı mı var diyemedin mi?
0
mevsimler
(18.03.18)
Benim sürekli alışveriş yaptığım kuyumcu da bir keresinde bir çeyrek altından şüphelendi mi ne olduysa o da cama attı birkaç defa altını. Ayrıca yazı-tura atar gibi fırlatınca çıkan sesi de fikir verebiliyor anladığım kadarıyla.

Ya imajın alışık olduğu gibi olmadığından altınını incelemiştir yahut altınında onun ilgisini çeken (tezgaha atmasını gerektiren) bir şeyler olduğu için "bunda çakallık yapacak göz var mı" diye bakmış da olabilir. Bence kafana takmanı gerektiren bir şey yok.

Söylediğin gibi bir kere ben de süzülmüştüm ama. Bir haftasonu sabahı, sabahın kör saati, kardeşim yataktan kaldırmış "beni falan yere götür" diye. Ben de götürüp geri gelir yatarım diye pijamalarımı bile çıkarmamış, üstüme paltomu almış gitmiştim. Eve dönerken arabanın yetkili servisinin açık olduğunu gördüm. Yakın zamanda akü değiştirdiğim için teyp kod istiyordu ve bilmiyordum. Onu öğrenmek için o halde servise girdim. Selamımı boka bakar gibi ve aynı öyle tepeden tırnağa süzerek zoraki aldı. "Yataktan kalkıp geldiğim çok belli oluyor herhalde" dedim. Konuyu söyledim, "ruhsatın varsa buluruz" dedi üstten üstten, artist artist. Artık sinirime nasıl dokunduysa, açıktan bir şey söylemediğim halde, ondan öyle daha üstten daha artist artist konuştum ki çaycıyı görünce "çay içer misin abi?" diye sordu en son :)
Evet gerçekten de "ne giyiyor olduğumdan sana ne" fikri haklı ama ne yazık ki gerçek hayatta karşılığı yok.
Keşke sen de onu aynı şekilde süzüp altınlarını geri alsaydın. Yahut verdiği parayı ışığa falan tutmuş olsaydın. Ama olmuş artık. İnsanın basireti bağlanıyor işte bazen. Düşünme.
0
lazor
(18.03.18)
Mahalle kuyumcusuna gitsen neyse de, akmerkezde eşofmanla gezen adama bu muamele normal ya. Bunu İngilterede amerikada zenciler yapar, etrafta beckham gibi oğlanlar manken gibi kızlar vardır, bizim zenci yataktan kalktığı eşofmanla, hatta kapüşonu da kapatıp gezer en kral mekanlarda, sanırsın yanlışlıkla ışınlanmış oraya
0
speedy
(19.03.18)
(8)

Uyumadan önce neden birşey içmiyoruz ?

mete kudur
Selamlar ben yine uyandım;Halsiz uyanıyorum, bir de tuhaf bir şekilde artık ne rüya gördüysem sanki bu ev benim evim değilmiş gibi hissettim kalkınca. Şahane güzel geldi ev bana. Neyse, halsiz ve sessizken havam değişsin diye bi'şeyler içeyim diyorum da yeşil çay için su koydum. Şimdi aklıma geldi,
Selamlar ben yine uyandım;

Halsiz uyanıyorum, bir de tuhaf bir şekilde artık ne rüya gördüysem sanki bu ev benim evim değilmiş gibi hissettim kalkınca. Şahane güzel geldi ev bana. Neyse, halsiz ve sessizken havam değişsin diye bi'şeyler içeyim diyorum da yeşil çay için su koydum. Şimdi aklıma geldi, neden birşey içmiyordum uyumadan önce ? Yemeği az çok anladığımı sanıyorum da içmeyi anlayamamışım. Derslere katılmadığımdan hep bunlar.

yazarken dinliyordum: www.youtube.com
0
mete kudur
(12.03.18)
Altımıza çiş yapmamak için diye biliyorum. Anon1m 3,5 yaşından bildirdi.
0
anon1m
(12.03.18)
içiyorum ben. niye içmiyosunuz ki?
0
ghilleinthemist
(12.03.18)
Bir dakika ya, nasıl bir şey içmiyoruz? Yatmadan önce bir şeyler içme isteği duyarım her zaman ve yatağın baş ucunda mutlaka su olur, uyanırsam ve susarsam diye. Misafirlikte bile mutlaka yanına su bırakırlar, ben de misafirlerim için içme suyu ve bardak bırakırım yanına. Ben bunu çok yaygın bir şey sanıyordum, değil mi?
0
nickfury
(12.03.18)
niye içmiyoruz ya? klasik uyku düzenim tuvalet-diş fırçalama-su içme şeklinde. Yani yatmadan hemen önce yaptığım en son şey su içmek. Hatta bazen ilk sıraya süt içmeyi ekleyebiliyorum. Hiç duymamıştım bi şey içilmediğini uyumadan önce
0
nundu
(12.03.18)
uyumadan önce birşey içmemek mi ? yatmadan evvel 1 bardak su her zaman içerim kalp krizi riskini düşürdüğünü okumuştum bir makalede.
0
Aşk Adamı
(12.03.18)
Süt, su, papatya çayı? Içiyoruz vallahi.
0
velvetmorning
(12.03.18)
Reflü riski.
0
i was made for you
(12.03.18)
Böbrekler fazla mesai yapmasın, biraz dinlensinler diye. Gün boyu çok sıvı tüketip akşam saatlerine doğru yavaştan kesmek gerekir. Hatta gece 11’den sonra pek bir şey içilmese iyi olur.

Ben de eskiden yatmadan önce çok su içerdim, gecede en az 3-4 kez tuvalete kalkardım ve ertesi sabah göz altlarım yumruk gibi şiş uyanırdım. Artık akşam belli bir saatten sonra sıvı alımını azaltıyorum hatta çok geç saat ise tamamen kesiyorum ve bahsettiğim problemleri artık yaşamıyorum.
0
i m cool with that
(12.03.18)
(14)

Tutunamayanlar romanı neden bu kadar popüler?

dilemma of subscribtionability
Ayıptır söylemesi birkaç bin kitap okumuş olmama rağmen daha da ayıptır söylemesi hiç Oğuz Atay okumamıştım. Okumama sebebim ise her daim çok popüler olmasıydı. Kürk Mantolu Madonna'yı okumayı da yine aynı sebepten geçen yıla kadar ertelemiştim mesela.Son on beş günümü memlekette (kaldığım sürenin n
Ayıptır söylemesi birkaç bin kitap okumuş olmama rağmen daha da ayıptır söylemesi hiç Oğuz Atay okumamıştım. Okumama sebebim ise her daim çok popüler olmasıydı. Kürk Mantolu Madonna'yı okumayı da yine aynı sebepten geçen yıla kadar ertelemiştim mesela.

Son on beş günümü memlekette (kaldığım sürenin neredeyse tamamına yakını evde) geçirince ve dahi kindle'ım yanımda olmayınca uykudan evvel youtube'dan birkaç tam metin sesli kitap dinler oldum bu sürede. Çok kitap kalmayınca da Tutunamayanlar'a bir şans vereyim dedim.

Aman Allah'ım! Bu kadar müstesnâ; değil yazıldığı zaman, günümüzde dahi bu kadar aykırı hem o kadar usta bir dil! Romanın yarısındayım şu an ve bitirmemişken açıyorum bu duyuruyu.

Söyler misin bana Ekşiciğim Duyuru, hitap ettiği okuyucu ortalama Türk insanının elli katı daha fazla genel kültüre sahip olması gerektiği halde bu kitap neden bu kadar popüler?
0
dilemma of subscribtionability
(07.02.18)
Sana bir iyi bir kötü haberim var:

İyi haber: Türkiye'de kitap okuyan herkes belli bir ortalamanın üstündeki insanlar. Buna Elif Şafak falan okuyanlar dahil. Dolayısıyla "bu kitap insanları aşıyor!" dediğinde ortalama bir çomarı değil, ortalama bir eğitimli bireyi düşün.

Kötü haber: Çoğu kitabı anlamıyor; ama övüldüğü için övüyor.

O değil de; yaş kaç? "Birkaç bin kitap" fazlasıyla iddialı bir rakam.
0
sen git ben geliyorum
(07.02.18)
İsmi güzel.
0
anon1m
(07.02.18)
Popülerlesmesinin sebebi okunmasi değil. Bahseden kişiler, ya da oradan buradan fragman fragman sözler okuyanlar kitabi okumuş değil. Yalnızca adi çok bilinen kitap diyelim bence.
0
velvetmorning
(07.02.18)
Ben de bir kaç bin olmasa da çok kitap okurum. Tutunamayanlara 2 defa başladım ikisinde de bitiremeden.

Kitap popüler çünkü çok fazla aforizma içeriyor. İnsanlar da içindeki aforizmaları paylaşmayı seviyorlar sağda solda.

İkincisi de isminden dolayı herkeste bit "tutunamayan" olma fikri var. Övüldüğü kadar çok okunduğunu düşünmüyorum.
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(07.02.18)
Birkaç sene önce Amazon'da bir araştırma yapılmış, biliyorsunuzdur belki kindle kullanıcıları herhangi bir alıntıyı işaretledikleri/altını çizdikleri/highlight ettikleri (artık ne diyorsanız) zaman, o bilgi bir dosyada saklanıyor ve herkes görüyor. "65 kullanıcı bunun altını çizdi" gibi. Bu istatistiklere dayanarak, insanların kitapların nerelerinden alıntılar yaptıklarını analiz etmişler ve daha çok başlangıç kısımlarından olduğunu görmüşler. Örneğin belki son beş altı yıldır ortalığı kasıp kavuran Thinking Fast And Slow/ Hızlı ve Yavaş Düşünme (Daniel Kahneman) en çok başlanan, alıntılanan ama en az okunan/tamamlanan kitap olmuş. En çok okunan ve tamamlanan da yine popüler bir kitaptı ama hatırlayamıyorum şimdi, notlarıma bakmam lazım.

Uzun lafın kısası, ben Tutunamayanlar'ın da biraz böyle olduğunu düşünüyorum. İnsanlar ediniyor, bakınıyor, bir şeyler paylaşıyor, ama baştan sona hazmederek okuyan kişi sayısı daha azdır herhalde.
0
sopiro
(07.02.18)
insan ömrü yaklaşık 30bin gün (82 yıl gibi düşünürsek)
sizin maksimum 60larınızda olduğunuzu ve kitap okumaya 7 yaşında başladığınızı varsayınca karşımızda hadi biraz da ben koyuyorum 20bin gündür kitap okuyan bir birey var.
20bin günde birkaçbin kitap, 3000 desek her hafta bir kitap ve 50küsür yıldır bu tempo. yani, çok güzel. ama Tutunamayanlar ne zaman böyle popüler oldu? 2000'lerden sonra. Öncesinde niye okumadınız?
neyse bu kadar kurcalamayayım. neticede oğuzcuğum övülüyor..
0
stanley weber
(07.02.18)
sosyal medya sayesinde popüler. bir ara olric furyası vardı hatırlarsanız sosyal medyada. millet olric'i geyik malzemesi yaptı resmen. öyle paylaşıla paylaşıla meşhur oldu garipçiğim kitap.
0
dedimmidemedimmi
(07.02.18)
Tutunamayanlar zor bir roman. Okumak, anlamak, yapılan göndermeleri kavrayabilmek için, ondan önce başka okumalar yapmış olmak, anlatılan dertler üzerine daha önce de düşünmüş olmak gerekiyor. Gerekiyor yanlış kelime, olsa daha iyi olur diyelim. Aksi durumlarda insanlar kitabı anlaşılmaz buluyor, içine giremiyor.

Peki neden bu kadar popüler? Tam da bu yüzden. İnsanların çoğu, bu kitabı okumamış olsa bile okuduğunu söylüyor. Kitaptan alıntılar yapıyor, kitaplığının en nadide yerine yerleştiriyor. Çünkü bu kitap bir nevi statü sembolü olarak görülüyor. Kitabın sahip olduğu tüm bu değerleri, onu okuduğunu söyleyerek, sevdiğini anladığını söyleyerek, ondan bahsederek kendi üzerine alıyor. Herkesin dahice ama okuması zor olduğu konusunda hemfikir olduğu bir kitabı, okuyan ve anlayan sınıfına dahil ediyor kendini. Öyle olmasa bile. Orhan Pamuk'un Kara Kitabında da aynı durum mevcut.

Bunu gündelik hayatta pek çok farklı alanda görebilirsiniz aslında. Şirketler ve reklamcılar nesnelere statü yüklerler, insanlar da bu nesnelere sahip olarak kendilerinin, pazarlanan o statüye de sahip olduğunu düşünürler. Bu yüzden gelirlerinin çok üzerindeki son model telefonlara kucakla para döker, tüö şartlarını zorlayarak son model arabaya sahip olmak ister, kocaman marka logolu kıyafetler satın alırlar vs.

Bu durumun örneklerini sanattan edebiyata, gündelik hayattan insan ilişkilerine kadar pek çok yerde gözlemleyebilirsiniz.
0
sarap dumani
(07.02.18)
Hızlı okuyan biri olmamama rağmen on günde bitirmiştim, bilinç akışını sevdiğimden oldukça hoşuma gitmişti. Denildiği gibi ben de çoğu insanın okuduğunu sanmıyorum çünkü okusalar kitapta olmayan sahte alıntıları paylaşmazlardı xxxx Olric xxx şeklinde.

@sarap dumani'nin yazdığı duruma da Orhan Pamuk'tan bir alıntı ekleyeyim.

"james joyce'un ulysses'ini okurken, önce hayatı, rüyaları, sokakları, şüpheleri, hesapları, efsaneleri bizimkinden farklı olan kahramanlarla özdeşleşmeye çalıştığımız, ama daha çok da 'zor' bir kitabı okuduğumuz için kendimizi iyi hisseder, seçkin bir iş yaptığımızı düşünürüz. joyce gibi bir yazarı okurken, aklımızın bir yanı da joyce gibi bir yazarı okumakta olduğumuz için kendimizi tebrik etmekle meşguldür."

ulysses yerine x kitabını koyabilirsiniz.

------
EDİT: Soner Yalçın'ın büyük kütüphanesi mi varmış? Onun kadar cahil bir herif görmedim, kitap okumakla adam olunmadığının kanıtı.
0
i was made for you
(07.02.18)
ben hiçbir şey anlamadım. yarıda bıraktım başım götürmedi.
0
for day to break
(07.02.18)
Ahahah, benim okudugum kitap sayisina takan arkadaslar olmus. Bir tarafim nurettin gibi video cek diyor: youtu.be
(bkz: nurettin d)
Diger tarafim binali reyiz gibi "binlerce kitap okudum, inanmazsan say kardesim" de diyor. Sanirim ikincisini yapacagim, neticede duyurumdaki soru insanlarin tutunamaynlar'i neden sadece kitapyurdu'nda 30bine yakin satin aldigiydi.
Bir de yukaridaki bir iki yanlisi duzelteyim: tutunamayanlar 2000lerde populer olmadi, evvelinde de populerdi. 7 yasimda degil, 3 yasimda okumayi ogr3ndim. Bir omer koc, celal sengor, soner yalcin kadar olmasa da hatiri sayilir buyuklukte bir kutuphanem var. Bir insanin omrunde bes bin kitaptan fazla kitabi hakkiyla okuyamayacagini dusunen ve olmezd3n evvel bu rakami gececegini uman bir kisiyim..
Not: dokuz yasimdaki oglumun okudugu kitap sayisini duyurunun yuzde sekseninden fazlasinin okumadigini dusunuyorum. Optum hepinizi sapsikler.
0
🌸dilemma of subscribtionability
(07.02.18)
İnsanımız yeri geldikçe, fırsat buldukça kendisini olmadığı kadar kültürlü gösterme gereği duyuyor.
Örneğin kendi ifadelerine bakarsan, hiç kimse evlenme programı seyretmiyor ve herkes belgesel seyrediyor ama reyting sonuçları da ortada.
Tutunamayanlar, Türk Edebiyatında kendine haklı bir yer edinmiş, kalın, okuması zor, anlamak için de kafa yorulması gereken bir kitap.
Bu özellikleriyle, okunmuş olduğunun belli edilmesi 'Ben kültürlüyüm' demenin bir yolu olarak görünüyor.
Bir soru sorup kendisi gibi düşünmeyeni tik vermemekle cezalandıran soru sahibinin duyurusu da 'Ben kültürlüyüm' demenin bir başka yolu.
Ama abartırken dikkatli olmak da lazım. 'Birkaç bin' sözünü 3000 olarak kabul edersek, haftada bir kitaptan 57 yıl gibi bir sonuçla karşılaşıyoruz.
Matematik yalan söylemez.
0
oguz altun
(07.02.18)
@oguz altun
tik verilmeyenler benim gibi düşünmeyenler değil de soruya cevap vermeyenler. zaten tikin işlevi de verilen doğru cevapları onaylamak. ayrıca haftada bir kitap senede 52 kitap yapar ki, hakikaten de kitap okumayan insanlar yılda 52 kitabın çok olduğunu düşünürler...
0
🌸dilemma of subscribtionability
(07.02.18)
benim tüm arkadaşlarım arasından en entelektüeli lise ikinci sınıfta tanıştığım bir insan. kendisi ve üçüncü bir arkadaş ile üniversiteye başladığımız yıl bir edebiyat dergisi çıkarma denememiz oldu. ben ilk sayı basılmazdan evvel ayrıldım. ikinci sayıya benden habersiz bir şiirimi koydular vefa babından. toplamda dört sayı çıktı dergi. o kısa süreli macerada bir çekirdek kadro oluştu. bu kadrodan üç tane genç edebiyatçı çıktı. bunlar günümüz ünlü edebiyatçılarının bazılarının rahle-i tedrisinden de geçtiler. ünlü edebiyat dergilerinde yazıları, şiirleri yayınlandı.

bu üç arkadaş ile bir hatıramızı mesela şurada okuyabilirsiniz: eksisozluk.com işte o piknikteki üç arkadaştan felsefe hocası olan arkadaş bu bahsettiğim. ben bir edebiyat, sanat vs. akımı biliyorsam bu arkadaş bire mukabil on katını biliyor. zamanının edebiyat sözlükünde (takma isimle) çok popülerdi. zaman içinde onlarca çevirisi basıldı. gerek kendi adıyla, gerek takma adlarla kitapları basıldı. neyse, uzatmayayım...

işte bu arkadaş ile yıllar sonra buluştuk geçen ay. konu tutunamayanlara geldi bir şekilde. ben bunun üniversitede tutunamayanlar okuduğu zamanı hatırlıyorum. hatta o zamanlar, sonradan kız arkadaşı olacak olan bir arkadaşı ile üzerine konuşup ediyorlardı. ben buna "tutunamayanlar da ne güzel kitapmış yahu, öyle bir kitap niçin bu kadar popüler, kaç kişi okumuştur ki" gibisinden, bu duyuruda sorduğum gibi şeylerden bahsedince bana "oğuz atay'ın bu kadar popüler olmasının sebebi solcu olmasıydı" dedi. ve tutunamayanlar için ise "ödül kazanmasının sebebi milliyetçilik karşıtı bir roman olması" dedi. ya eleman koca tutunamayanlar'ı "milliyetçi karşıtı bir roman"a indirgedi, iyi mi?... ben karşı çıkınca "ya zaten mağdur edebiyatı yapan arabesk romanlar tutar hep" dedi. bunu bu eleman dedi ya! o zaman ben daha iyi anladım, bu romanı türkiye'de adam gibi okuyan çok çok az insan var...

benim okumamış olma sebebim de, sırf isminden ve popülerliğinden dolayı bir "boynu bükükler" gibi ucuz duygu sömürüsü yapan bir şey zannetmemdi. (gerizekalılık önyargı karışımı bir şey işte benimkisi) bu duyuruyu açtığım zaman yarısına gelmiştim ama sonra araya başka kitaplar girdi...

bu yıl, tekrardan başladım ve sindire sindire bir okuma gerçekleştirdim. yani o kadar dikkatle, yavaş ve keyif alarak okudum ki, mesela 14. bölüme geldiğimde bazen günde üç sayfa kadar okuyordum. şu anda kitabın dörtte üçü bitti. bu zaman zarfında -abartısız- iki yüzün üstünde (evet 200) gönderme yakaladım. (abartacaksak bin diyelim bu sayıya) bunlar benim yakalayabildiklerim daha. ama bu edebiyatçı arkadaşım bile tutunamayanları üstün körü okumuşsa, ben sorumun cevabını almış oldum bir şekilde...
0
🌸dilemma of subscribtionability
(11.05.19)
(8)

sürpriz yumurtadan mavi balina çıkınca polise giden kadın

binder dandet
ya. bir gülme geliyor......tövbe diyorum belki kadın haklı...https://www.sabah.com.tr/yasam/2018/01/31/surpriz-yumurtadan-mavi-balina-ciktinot: mavi balina oyunu vardı ya hah onla bağlantı kurmuş kadın....soru: Türkiye olarak çılgınlık katsayımız yükseldi mi bu aralar?
ya. bir gülme geliyor......tövbe diyorum belki kadın haklı...

www.sabah.com.tr




not: mavi balina oyunu vardı ya hah onla bağlantı kurmuş kadın....

soru: Türkiye olarak çılgınlık katsayımız yükseldi mi bu aralar?
0
binder dandet
(31.01.18)
Yani biraz abartılı gibi geldi bana ama o kadar da değil. normal karşıladım ben ilk gördüğümde. ciddi bir sıkıntı var çünkü ortada.
0
himmet dayi
(31.01.18)
yoo kadın haklı.
0
Zargasyonel Vak'a
(31.01.18)
balina başka renkte olsa anlarım, kasıtlı yapıldı derim de oyuncak balina zaten mavi olur. Ne renk olacaktı ki? Bence de saçma. O zaman youtube'da bir sürü video var, hayvanları öğreten mavi balina var içinde, çocuğuma hayvanları öğretmek için aldığım kitapta da balina mavi olarak gösterilmiş, onu da şikayet edeyim. Oyuncak mağazasında mavi balina gördüm, şikayet edeyim. Akıl tutulmasından başka bir şey değil bence.
0
nickfury
(31.01.18)
Mavi balina intihara neden oluyormuş şimdi ikna oldum kendimi kesiyorum.
0
anon1m
(31.01.18)
Bana da çoook önce bu oyuncak çıkmıştı. Kasıtlı yapılan birşey Yok ortada abla büyük ihtimal deli
0
charlotte blanc
(31.01.18)
deli değil de büyük ihtimalle çağın rahatsızlığı ota moka duyar kasma rahatsızlığından muzdarip. başlığı ilk gördüğümde "ne alaka lan? mavi balina neydi ki?" dedim kendi kendime, haberi okuyunca hatırladım. büyük ihtimal sokaktaki büyük çoğunluk da hatırlayamaz yada bilmiyordur.
0
issiz karga
(31.01.18)
İlk okuduğumda aklıma geldi oyun ve zaten oyuncak balina genelde mavi oluyor ama kadın da sanki en küçük olasılığı düşünmüş. Okuyunca çok da haksız gelmedi. Çocuklar küçük şeyleri büyütüp abartmaya meyilli olabiliyor. Hakkaten, çocuk aktif olarak aramasa bile bir arkadaşı oyuncağı görüp “Olm, mavi balina diye oyun var” dese çocuğun nasıl tepki vereceği bilinmeyebilir.

Hareket abartılı bana göre, biraz uç bir önlem ama tamamen haksız da diyemedim.
0
aychovsky
(31.01.18)
Peki bu hanımefendinin şikayeti basına nereden ulaşıyor? Kendi halinde şikayet ettikten sonra mı buluyorlar, yoksa bizzat basını kendisi mi çağırıyor?
Kendisinin şikayetinde kurduğu mantığa yakın olarak düşünürsek, bu haberi görünce mavi balina'yı merak edip kendini kaptıracak insanlar çıkamaz mı şimdi de?
0
rare
(31.01.18)
(8)

Wc’de kaç dakika geçiriyorsunuz?

apolitikherif
Soru açık. Oda arkadaşım gibi 30 dakikadan aşağı inmeyenler ne yapıyorlar gerçekten içerde?İşimiz gücümüz var eşşoğlusu her gün yarım saat rehinliyor.
Soru açık. Oda arkadaşım gibi 30 dakikadan aşağı inmeyenler ne yapıyorlar gerçekten içerde?
İşimiz gücümüz var eşşoğlusu her gün yarım saat rehinliyor.
0
apolitikherif
(27.01.18)
30 dk ne ki bi arkadaşım var girdi mi bir film bitiriyor. 3 günde bir giriyor tabi :)
0
valarmurgulis
(27.01.18)
30 dk olmadı hiç ama 20 dk yı buluyorum tabii ki telefonla :) ayaklarım karıncalanmas 30 dakikayı da bulabilir.
0
eksi sozlugun tatli insani
(27.01.18)
yarım saati geçebiliyor. biri kapıya vurmadığı müddetçe çıkmak istemiyorum ajdjfjff. dizi, film, fragman izliyorum, arada bir kitap okuyorum. rahatım ben klozetimde.
0
nice tnetennba
(27.01.18)
Tahminime göre telefonla uğraşıyorlar, bunu yapan kişilerin telefonla gitmelerini engellmek bir çözüm olabilir diye düşünüyorum.
0
turuncu tonlarda
(27.01.18)
Maks. 10 dk
0
kleider
(27.01.18)
Yarım saat ne ya
Hayır telefon bile olsa niye öyle bir ortamdan insan telefonla vakit geçirmek ister ki
0
benaslindayohum
(27.01.18)
Üstünüze afiyet hemoroid varsa 10 - 15 dk normal.
0
anon1m
(27.01.18)
+15 dk
0
false pretension
(27.01.18)
(12)

Erkeklere soru - ödev için

Domuz
https://i.hizliresim.com/2EDv5v.jpgBu tarz oturma elemanları ile aranız nasıl? Oturma kısmında ortada çıkıntı olanlar.Sizi rahatsız ediyor mu yoksa sıkıntı yok mu?Teşekkür ederim.
i.hizliresim.com
Bu tarz oturma elemanları ile aranız nasıl? Oturma kısmında ortada çıkıntı olanlar.
Sizi rahatsız ediyor mu yoksa sıkıntı yok mu?
Teşekkür ederim.
0
Domuz
(27.12.17)
O ney öyle gardaş
0
anon1m
(27.12.17)
sırtlığı olmayan tüm oturaklar rahatsız ediyor.
0
c1b2k3
(27.12.17)
sırtımı dayayamadığım her oturak beni rahatsız ediyor.
0
bir sevgi faresi jamal
(27.12.17)
Sikinti yok
0
all girls dream
(27.12.17)
Pardon belitmemişim sadece oturma kısmı için soruyorum.
0
🌸Domuz
(27.12.17)
O ne oyle ya? Ilk kez goruyorum hoslanmadim oturmak tercihim olmaz. Mazallah erkekligime zarar gelebilir.
0
allah yazdiysa bozsun
(27.12.17)
sırtlıksız omurgam çöküyor oturamıyorum. dik durma problemim var :(

edit: zemin de huylandırıcı şahsen tercih etmezdim.
0
yuto
(27.12.17)
sevenler gizli ibne oluyor de mi? gizli ibnelik testi bu.

sırtlık yoksa olmaz. ayrıca çok küçük g.t sığmaz buna.
0
ya ben lan neyse
(27.12.17)
@ya ben lan neyse, gerçekten test değil ve gerçekten ödev için:)

Tekrar teşekkür ederim cevaplar yardımcı oluyor.
0
🌸Domuz
(27.12.17)
Bacak bacak ustune atmak icin rahat gorunmuyor. Tamam oturmamiz gerektigi sekilde oturuyorsak belki ama otururken milyon sekle giriyor insan. Bakmasi bile rahatsiz etti beni
0
nickfury
(27.12.17)
Herkes çıkıntıya takılmış, ama aslında bir çıkıntı yok. Çöküntü var, yani çıkıntı olarak gördüğümüz kısım aslında koltuk zemini ile aynı hizada. Bacaklar aşağı doğru rahat etsin diye bacakların aşağı sarkmasını kolaylaştıracak çöküntüler var.

Şimdi bacaklarımı kaldırıp koltuğumun süngerine baktım, fotoğraftakilerine benzer izler oluşmuş. Ki koltuğum standart ölçü, bar tipi böyle yüksek sandalyelerde bacaklar daha çok aşağı sarkmak isterler.

Rahat olabilir.
0
John Bloor
(27.12.17)
bu iskemlelere doğru oturursanız inanılmaz rahat oluyorlar. geçen refakatçi olarak 2-3 gün hastanede kaldım. bunlardan vardı bir tane, sürekli üzerinde oturdum, öyle rahattı.
0
co2s2
(27.12.17)
(2)

Birileri başkanları neden istifaya zorluyor?

:)
Türkiye Cumhuriyeti tabii demokratik vs. evet, ama diyelim ki bunları istifaya zorlayan biri olsa,bu kişi bunu niye yapıyor?Artık bu ülkeye dayanamıyorum. Haber izleyemiyorum. Söyleyiverin bi.
Türkiye Cumhuriyeti tabii demokratik vs. evet, ama diyelim ki bunları istifaya zorlayan biri olsa,bu kişi bunu niye yapıyor?

Artık bu ülkeye dayanamıyorum. Haber izleyemiyorum. Söyleyiverin bi.
0
:)
(26.10.17)
Ya sanki bize soran açıklama yapan mı var. Ne desek spekülasyon.

Gidenler ne kalanlardan daha az fetöcu ne daha fazla. Ne daha başarılı ne daha az.
Saraylı istedi oldu.

Zaten takip etme haberleri takip edip ne yapacaksın...
0
anon1m
(26.10.17)
çünkü kendi kalitesiz belediyecilik anlayışlarına kendileri dahi tahammül edemiyorlar.

referandumda onca katakulliye rağmen üç büyük şehirde sandığa gömüldüler, yerel ve genel seçimde yaklaşan durumun farkındalar, birşey yapmaları lazım.

ellerinden "ihanet ettik" diyerek kendi adamlarını siyasi olarak bitirmekten başka seçenek yok, ne yapsınlar?
0
babilbaligi
(26.10.17)
(10)

Biri şu yazara mesaj atabilir mi?

secrexv2
https://eksisozluk.com/entry/71075359şunu yazmanızı istiyorum: ''iyiki olmamış. istediği bir şeye ulaşmak için her şeyi yapmaya razı insanların o şeye yoksunluğu daha iyi. allah akıl fikir versin. adına utandım.''
eksisozluk.com

şunu yazmanızı istiyorum:

''iyiki olmamış. istediği bir şeye ulaşmak için her şeyi yapmaya razı insanların o şeye yoksunluğu daha iyi. allah akıl fikir versin. adına utandım.''
0
secrexv2
(29.09.17)
Her şeye razı ise adamla da yatardı terfi bile alırdı. Kadın tacize uğramış saçma değil mi mesajın?
0
fasulyek
(29.09.17)
kendisi o imrendiği spikerlerin hep "verdiğini" ima etmiş olmuyor mu? gelirse buraya cevablasın.
0
anon1m
(29.09.17)
Elçi yollamanıza gerek yoktu buyurun bana iletin beğenmediğiniz kısmı?
0
nutellamsi gibi
(29.09.17)
sevgili nutellamsı gibi,

çok çok istediğimiz bir şeyin bize verilmesi için karşılığında dötümüzü sunmak normal ve olağan mıdır?

diyorsanız ki 'ben orada ne çok istediğimi belirtmek için abarttım yoksa bir şey verdiğim yok' döt yerine daha uygun kelime ve kelimeler kullanmayı düşünmediniz mi? zira Türkçe epey zengin bir dil..

vermedim ama o verdi o yüzden beni kovdular cümlesindeki siteminiz ve haksızlığa vurduğunuz dem'in geçerliliği kaç dakika sürdü?

ve 'iyi' yerlere gelen meşhur spikerler bir şeyler mi sunarak oraya gelmişler?

bunları öğrenmek istemiştim.
0
🌸secrexv2
(29.09.17)
Merhabalar,

Öncelikle ben bahsettiğim spikerler için kadın/erkek diye bir ayrım belirttiğimi ya da kesin verdiler/veriyorlar/verecekler gibi bir ihtamda bulunduğumu göremedim? Elbette ki iyi yerlere gelen her insan illa verdiği için gelmemiştir, oradaki ifade yalnızca zengin türkçemizden yararlanarak yapmaya çalıştığım bir mecazdır.

İf;
Zaten bu kadar dar bir düşünceye sahip olsaydım sitem ettiğim konu da bu olmazdı, "aa okey ya zaten bu işler böyle yürüyor ehe" diyip benden sadece 2 yaş büyük olmasına rağmen en az 7-8 senelik tecrübe isteyen bir koltukta oturan üssüme vererek olayı mutlu mesut halledebilirdim.

Bundan sonrası için de adıma utanacağınız herhangi bir şey yapmayacağımı belirtmek isterim, içiniz çok rahat olabilir, sevgilerimle. :)
0
nutellamsi gibi
(29.09.17)
o vakit bu durumda 'götümü bile veririm' cümlesinin ne kadar yanlış ve abes olduğunda hemfikirizdir. oraya bi edit gelmeli değil mi?
0
🌸secrexv2
(29.09.17)
Edit geldi efendim, rahat bir nefes alabilirsiniz <3
0
nutellamsi gibi
(29.09.17)
teşekkür ederim nutellamsı gibi.

lafı çakmışsın ama iyi niyetimin nişanesi olarak ben de sana kalp gönderiyorum.
0
🌸secrexv2
(29.09.17)
arıza mısın arkadaş sayko musun hasta mısın nesin? figure of speech diye bir şey duydun mu? kadın içini dökmüş lafın gelişi de sinirden öyle demiş sanane yani? seni geren nedir niye bu kadar içine dert oldu nasıl bir kafayla üzerine vazife edindin de yok mesaj atmalar yok edit bekliyorumlar. tipe bak edit bekliyorum falan yazmış sonra da teşekkür etmiş. hiç tanımadığın bir insana karşı bu aşırı müdahaleci tavır nereden geliyor allasen? ulan ben hiç alakam olmadığı halde durduğum yerde sinir oldum şurda o yine sakin kalmış. ne tipler var herife bak ya.
0
saurid
(29.09.17)
Sen niye bu kadar asabisin birader? Figure of speech ne ola?
0
🌸secrexv2
(29.09.17)
(15)

makarna sorunu :)

elma
markette bir paket makaranın 2 tl, dışarıda yemeye kalkınca 20 tl olduğunu düşününce aklıma geldi.dışarıda makarna yemeyi tercih ediyor musunuz? yoksa o kadar parayı neden makarnaya vereyim ben evde aynısından zaten yaparım mı diyorsunuz :)
markette bir paket makaranın 2 tl, dışarıda yemeye kalkınca 20 tl olduğunu düşününce aklıma geldi.

dışarıda makarna yemeyi tercih ediyor musunuz? yoksa o kadar parayı neden makarnaya vereyim ben evde aynısından zaten yaparım mı diyorsunuz :)
0
elma
(29.09.17)
ikincisi tabii.
0
secrexv2
(29.09.17)
Valla ben yiyorum çünkü evde yaptığım dışarıdaki kadar güzel olmuyor.

Aynı mantıkla dışarıda çay kahve de içmemek lazım o zaman.
0
dodo slayer
(29.09.17)
tavuk dünyası dışında hayatımda dışarıda makarna yemedim sanıyorum. fakirim.
0
anon1m
(29.09.17)
Genelde evde yemek yaparken sıkılıyorum ama salata ve makarnaya o parayi vereceğime evde yaparim diyorum hep. Dışarda yediğim nadirdir.
0
pamuk helvalar cebe
(29.09.17)
Guzel soslu somonlu deniz ürünlü makarnaya verilebikir bence ama bolonez soslu 4 peynirli makarnaya para vermek saçma.
0
fosforlu cevriye
(29.09.17)
Dışarda yemek yiyeceksem ve canım o an makarna istiyorsa yiyorum valla
0
pastörizesüt
(29.09.17)
taze makarnaysa yerim, ama hazirdan yapilan bir yerse yemem.
0
evde liyakat kalmamis
(29.09.17)
oricciette gibi evde hazırlayamacağım makarnaları yerim ama tutup da fussili yemem örneğin.
0
giovanne
(29.09.17)
dışarıda özellikle makarna yerim. çünkü benim evde yaptığım kadar güzel olmuyor. sizin yazdığınız hesapla düşünecek olursak dışarıda hiçbir şey yemememiz lazım. güzel bir makarnaya dev para bayılabilirim, hiç de içime oturmaz. :D
0
nice tnetennba
(29.09.17)
Yahu "o zaman dışarda hicbir şey yemeyelim" meselesi değil bu, yani et pahalı zaten evde de disarda da ya da ne bileyim diğer şeyleri yapmak zahmetli falan ama makarna hem dünyanın en ucuz hem de en kolay yemeği, 2 liralık seyi 20 liraya çıkarmanın saçma bir şey olduğunu söylemeye çalışmış arkadaş.
0
pamuk helvalar cebe
(29.09.17)
Maşallah bir kişi bile dışarda yemiyor. O yüzden sibella tıklım tıklım :)
0
goodz
(29.09.17)
Evde dışardaki kadar güzel yapamadığım ve et yemediğim için çoğu mekanda makarnadan başka pek alternatifim olmadığı için dışarda yiyorum sık sık.
0
ms brownstone
(29.09.17)
makarna dünyanın en kolay yemeği değil? gidip de domatesli makarna yemiyoruz elbette dışarıda. kaç çeşit makarna sosu biliyorsunuz da makarnaya dünyanın en kolay yemeği diyorsunuz anlamadım.

jamie oliver görmesin buraları :(
0
nice tnetennba
(29.09.17)
çok çeşit makarna sosu biliyorum, zaten makarna sosu yapmanın ciddi kuralları yok sevdiğin malzemelerle denersen tadını seversen o güzel bir sos olabilir bu yüzden de dünyanın en kolay yemeği makarna evet.
0
pamuk helvalar cebe
(29.09.17)
Evde yemek yapmadığın veya yapamadığın için dışarıda yiyorsun zaten. Dışarıda yiyen biri yemekler arasında böyle bir ayrım yapmaz o yüzden. Yani genel olarak evde mutfağı kullanmayan kesimden bahsediyorum.
0
kendi kendine yasayan yavrucak
(30.09.17)
(5)

Xiaomi hakkında

maria puder
Benim bu markaya sempatim günden güne artıyor.Merak ettigim seyler var.Çinde bu markanın storeları var mi apple store benzeri?Varsa Türkiyeye de bir gün gelir mi?Derdim ucuza almaktan ziyade garanti isleri ve yeni cikan ürünlere ulasabilmek.Turlamakta güzel olur. Siz ne biliyorsunuz bu markayla ilgi
Benim bu markaya sempatim günden güne artıyor.Merak ettigim seyler var.Çinde bu markanın storeları var mi apple store benzeri?Varsa Türkiyeye de bir gün gelir mi?Derdim ucuza almaktan ziyade garanti isleri ve yeni cikan ürünlere ulasabilmek.Turlamakta güzel olur. Siz ne biliyorsunuz bu markayla ilgili?
0
maria puder
(24.08.17)
yakında türkiye'de resmi olarak satışa sunulacakmış. geçen ay xaomi 5 aldım 1138 tl'yi şu an 1400 den satılıyo türkiye'de. yakında 1500 den filan satılır. param olsa bunun bayiliğini alırdım.
0
xu
(24.08.17)
çin, hindistan gibi yerlerde perakende mağazaları var. türkiyede epey ilgi çekti distribütörle anlaşmış diye okudum hızla gelişiyor firma gelirler buraya da. bunlardan power bank aldım gayet memnunum.
0
anon1m
(24.08.17)
android'dir en nihayetinde, ne yaparsa yapsın çapı belli.
0
Delay Fuze
(24.08.17)
Yakında Türkiye piyasasında fahiş fiyatlarla satılacak bir marka. Mi band 2'sini kullanıyorum. 2 yıldır taşınabilir şarj cihazını kullanıyorum. On numara. Telefonu kullananlardan da on numara yorumlar...
0
empty man
(25.08.17)
xiaomi türkiye olarak var olmaları uzak gelecekte bile mümkün değil, yeni yatırım yapmış da yavaştan büyüyen bir marka değil xiaomi; dükkan açmayarak, reklam yapmayarak fiyatları bu seviyede tutuyorlar zaten. buraya özel bir durum değil, dünya çapında da böyleler. kıtasal merkezleri olabilir en fazla, o da burada olmaz.

xiaomi gidip kvk ya da delta'ya gel anlaşalım ben telefonumu sat, ben sana şu kadar az paradan satıcam demez. piyasadaki bu talebi gören kvk ya da delta kendi çabasıyla çin'den toplu alıp kar etmeye çalışır ama o da zor. oradaki perakende fiyatına ya da az bir iskonto ile toplu ihraç eder, paralel ithalat denilen şekilde satar. aradaki ithalat, yedek parça maliyetini üzerine kar payıyla da satınca doğal olarak fiyat avantajı azalıyor. hatta bütün büyük ihracatçılar kendi aralarında anlaşıp birlikte fiyat belirleme olayına girer, daha düşük kar marjıyla satmaya çalışana taş koyarsa pek bir anlamı kalmaz xiaomi'nin. mainstream telefonlar o kadar yükseldi ki aralarında fiyat farkı hala kaydadeğer olacak ama cepten çıkan para arttıktan sonra ne fark eder.
0
Bruce
(25.08.17)
(28)

Eski sevgilinin cocukluk fotograflari

artcilly
Merhaba bugun bir arkadasim sordu. Tasinmak icin ivir zivir toplarken ilk sevgilisinin kucukluk fotograflari cikmis. O da onda kopyalari olmadigina eminim, bunlari gondermek istiyorum ona dedi. Adam evli barkli, ardan yillar gecmis. Ben biri bana boyle bir sey yapsa bosta kalmis herhalde derdim dedi
Merhaba bugun bir arkadasim sordu. Tasinmak icin ivir zivir toplarken ilk sevgilisinin kucukluk fotograflari cikmis. O da onda kopyalari olmadigina eminim, bunlari gondermek istiyorum ona dedi. Adam evli barkli, ardan yillar gecmis. Ben biri bana boyle bir sey yapsa bosta kalmis herhalde derdim dedim. Eskilerle asla gorusmuyorum. Yillar onceki adam icin gereksiz tatli bir hareket degil mi sizce de? Iletisimleri yok, olsun da istemiyor.
0
artcilly
(23.08.17)
annesine yollasın isimsiz olarak
0
neo
(24.08.17)
İsimsiz olarak yollamak +1

Diğer türlü iş hoş olmayan yerlere gidebilir
0
gazozailacatmauzmani
(24.08.17)
Bence göndermesi iyi olur, hatta gerekir. "Yıllar önceki adam" -esek degilse- bu hareketin kendisine karsı yerine getirilen bir insanlık borcu oldugunu anlayacaktır. Nitekim arkadasiniz da aynı sekilde düsünmüs. Siz konuyu degisik, bence yersiz bir sekilde yorumluyorsunuz.
0
pinocchio
(24.08.17)
Annesine de yollasa, kendine isimsiz de yollasa kimin yolladigini adam bilecek ama. Sapik gibi adresini bulmus falan.
0
🌸artcilly
(24.08.17)
gereksiz değil doğru bir hareket
ortak bir arkadaş yoluyla ulaştırabilir
0
acckr
(24.08.17)
ortak bir arkadaş vesilesiyle ulaştırsın, ayrıca bence çok ince düşünmüş, bir sarılma hakkediyor.
0
evde liyakat kalmamis
(24.08.17)
Bir ben okuzum herhalde. Duyuru linkini arkadasima yollayacaktim vazgectim ehehhe
0
🌸artcilly
(24.08.17)
Fotoğrafların sahibinde başka kopyası yoksa, dolaylı yoldan göndersin +1
0
manuel mandalina
(24.08.17)
heyecana gerek yok. yollamasın.
0
elorelia
(24.08.17)
Ortak arkadaslari da yokmus zaten
0
🌸artcilly
(24.08.17)
Yollasın mutlaka çok değerli bence o fotoğraflar. İsimsiz yollasın varsın adam bilsin onun yolladığını. Büyük incelik bence.
0
hernezıkkımsa
(24.08.17)
Yapmasın suyu bulandırmasın Türkiye burası bu kadar naifliik fazla.
0
anon1m
(24.08.17)
Önemli olsa isterdi salla.
0
glamdr1ng
(24.08.17)
Ne güzel düşünmüş, bir şekilde ulaştırsın.
0
medre
(24.08.17)
onemli olsa isterdi ama bi yandan da aradan bimilyon yil gecmis adam evlenmis barklanmis simdi kiza ulasip fotograf istemeye kalkissa yanlis anlasilabilecegini dusunmus istemeye cekinmis olabilir.

ben olsam napardim emin olamadim, ben onemserim fotograflari hele o kadar eskininse ve kopyasi olmayan seylerse. yine de adamla hicbi bagi yoksa biraz abes kacabilir annesine ulasmak filan. ben sanirim bi sekilde telefonla adama ulasir dusundugum seyleri acikca anlatir yanlis anlasilmak istemedigimi de net sekilde soyler fotograflari istiyorsa ulastirabilecegimi iletirdim. adam da öküz degilse yanlis anlamayacaktir. ortak arkadas vs. yoksa sanirim en guzel cozum bu olurdu.
0
in vino veritas
(24.08.17)
Yapılması gereken şey gayet net. Adama telefon ya da sosyal medya yoluyla ulaşıp evden bunlar çıktı istiyosan göndereyim, istemiyorsan atayım diyecek. Duruma göre adam isterse adresini alır gönderir.
0
buff
(24.08.17)
@pinocchio, @acckr... +1 gönderin tabi, aksini düşünmek bile saçma

hem nedir bu eskiden kaçmak bu kadar anlamıyorum. o da sizin geçmişiniz, hayatınız ile birazcık barışık yaşamayı öğrenmelisiniz bence. Ayrıca boşta kalmış herhalde falan bayağı saçma şeyler, düşünmeye bile değmez.
0
cursor
(24.08.17)
Arkadasima yolladim linki. Size yaa ne tatlilar, emek verip çok icten yazmislar, sag olsunlar, hepsine icimden sarildim, beni duygulandirdi bu kadar icten olmalari diyor. Ahahaha alin iste gereksiz duygusallik 2
Sabah ben sapik misin evli adama ne yollayacaksin vb. sozlerimle vazgecirmisim zaten fikrinden. Tesekkurler:)
0
🌸artcilly
(24.08.17)
Göndersin tabi. Hatta küçük not bile yazılır. Geçmişi hatırlamak da kötü değildir, ayrıca adam da varsın hatırlasın, ne olacak.

Birisi bana bunu yapsa yüzümde hafif bir gülümsemeyle günüme devam ederdim, çok ince bir hareket.
0
noluyo yaa
(24.08.17)
Gönderdikten sonra o adamın karısı "nerdne çıktı bunlar, o kadın neden şimdi gönderiyor, buluşuyonuz mu siiiğğğzzzz" diye başlayıp adamın kafasını yiyecek. Göndermesin demiyorum, ama adama hesap sorulma ihtimali çok fazla. Ama göndermemek de kötü. Ama gönderdikten sonra o yuva bi sarsılabilir. Böyleyken böyle..
0
lovemyself
(24.08.17)
kesinlikle yollasın, benim eski sevgilim evlendiği için isteyemiyorum. bi de bebeklik ve çocukluğumdan kalan 3-4 düzgün fotoğraftı valla, içime öküz oturdu.
0
megasalexandros
(24.08.17)
Kişi kendinden eminse yollamak her açıdan insancıl bir davranış yav.
0
kargn
(24.08.17)
fotoğrafların sahibine ulaşması lazım. bence arkadaşınız yerine siz kontak kurun ve fotoğrafları gönderin. iletişime geçmesi ters olur diye düşündük o yüzden ben gönderiyorum dersiniz.
0
boyalı kuş
(24.08.17)
allah allah evli adam niye böyle bir olaya girer anlamadım ben. cevaplara bakınca yanlış mı okudum diye düşündüm soruyu. ne gerek var ya, çocukluk fotoğrafıymış falan. bence buradakilerin gazına gelip istemediği şeyler yaşayabilir arkadaşın. Eşini düşünsün önce. eski sevgili bunu iyi niyetli olarak algılamayabilir.
0
aquarium
(24.08.17)
eski sevgili için o fotoğraflar o derece önemli olsa, kalmazdı, unutulmazdı, bu konu ayrılıkta atlanmazdı. aradan onca zaman geçmiş, istediği kadar iyi niyetli olsun arkadaşınız, dışardan bakınca samimi gelmiyor/gelmez bu iyi niyet. gerek yok.
0
Phoebe
(24.08.17)
İsimsiz olarak göndersin +1 Ben olsam gönderirdim, bana gönderilmesini de isterdim. Ama isimsiz.
0
peggy
(24.08.17)
sevgilimin bunları görünce yırtıp atmak yerine bu konuya kafa yorması falan beni rahatsız ederdi.
0
twelfth
(24.08.17)
yillar oncesinde kalma bir adam. hic duygu yok. tasinmak icin toparlanirken bulmus. ne guzel gondersin tabi. ben mutlu olurdum. ama bir de not yazsin ya da onceden bir sekilde haber versin adresini alsin ki esi ariza cikarmasin adamin malum ne dusunecegi belli olmaz :)
0
65 derece
(28.08.17)
(10)

Neden bira?

yaren
Mesela rakı değil, şarap değil, ne bileyim votka değil viski değil cart curt değil de bira?Böbrekteki taşı kumu tozu dökmek için içmek tavsiye edilen alkollü malzeme niye sadece bira.
Mesela rakı değil, şarap değil, ne bileyim votka değil viski değil cart curt değil de bira?

Böbrekteki taşı kumu tozu dökmek için içmek tavsiye edilen alkollü malzeme niye sadece bira.
0
yaren
(19.08.17)
işetiyür.
0
anon1m
(19.08.17)
Ama alkollü içecekler zaten hep işetmez mi, önemli olan alkollü olması değil mi, diğerleri de alkol?
0
🌸yaren
(19.08.17)
2 litre bira içmek kolay ama 2 litre viski içmek kolay değil, o yüzden diğer alkollerden farklı. Sebebini bilmiyorum ama şarap bira kadar işetmiyor.
0
Bruce
(19.08.17)
Uzun soluklu ve ucuz. 1 lt bira 14-15 tl... 1 litre vodka (o da en kötüsü) 100 lira, viski miski daha da pahalı
0
giovanne
(19.08.17)
Fakir içkisi olduğu için. Bi ayrıcalığı yok.
0
MaNOfTheYear
(19.08.17)
net bilmiyorum ama salt malt arpa icecek olmadigindan herhalde bira icin diyorlar.
0
fıytfıyt
(19.08.17)
Herkes mi yanlış anlamış yoksa ben mi yanlış anlıyorum bilmiyorum ama böbrek taşı için özellikle biranın tavsiye edilmesinin sebebi, alkol oranının ve içkinin yoğunluğunun düşük olması. Yani daha sulu diyebiliriz. Dolayısıyla, içince daha fazla su almış oluyoruz, aynı zamanda alınan alkol de bu suyu tekrar dışarı atmamızı sağlıyor. Böylece böbreklerden daha fazla sıvı geçirterek taşları düşürmeye çalışıyoruz.
0
skooma
(19.08.17)
skooma +1
Biranın %90-95'i sudur. Zaten böbrek taşı için günlük su tüketimini artırman önerilir aslında, hiçbir doktor gidip de "her gün 2-3 bira iç" demez. Ha ama dışarı çıkıldığında diğer alkollü içkiler yerine bira önerilir.
0
zwiegesprach
(19.08.17)
Rakının alkol oranı %45 biranın alkol oranı %5, gerisi su. Normal yani.
0
angelus
(19.08.17)
yoldan gelince soğuk bira içilir. yorgunluğu alır.
vücudu yoran herhangi bir iş yapıldıktan sonra soğuk bira içilir. yorgunluğu alır.
sıcak bir yaz gününde akşama doğru hafif bir esinti başlayınca soğuk bira içilir. harareti alır.
dün çok içilmişse soğuk bira içilir. yorgunluğu alır.

bunların yerine başka içecek koyamazsın.
0
alperz
(19.08.17)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.