Giriş
(3)

Gündüz saatlerindeki banka kurları

mikro patlama
Akşam saatlerinde kur makası açıkken, o gün gündüz saatlerinde bankalarda hangi kurların geçerli olduğunu öğrenmenin bir yolu var mı? Mesela öğlen saat 12:00 itibariyle alınmış snapshot gibi bir şey gösteren site var mı bildiğiniz?
Akşam saatlerinde kur makası açıkken, o gün gündüz saatlerinde bankalarda hangi kurların geçerli olduğunu öğrenmenin bir yolu var mı? Mesela öğlen saat 12:00 itibariyle alınmış snapshot gibi bir şey gösteren site var mı bildiğiniz?
0
mikro patlama
(19.04.23)
canlidoviz.com

Şuradan kendiniz alabilirsiniz. Ama bugünkü gündüz kuru özellikle lazımsa ben arkadaşla konuşurken almıştım 12:21'de bir ekran görüntüsü. Hangi bankanın kuru lazımsa söyleyeyim.

Ama her an uyuyabilirim, eğer öyle olursa yarın yazarım.
0
akhenaten
(19.04.23)
Şuraya bırakayım hatta;

19 Nisan 20023 Saat 12:20 banka kurları

ibb.co
0
akhenaten
(19.04.23)
ing nin kendi kuru var, geçmişe dönük saat saat
www.ing.com.tr
0
vincenzo
(20.04.23)
(4)

bazı yiyeceklere karşı doyma hissinin olmaması

sanemz
özellikle tatlılarda ve tuzlu kuruyemişlerde kendimi zor durduruyorum hatta durduramıyorum ve sonrasında bedensel olarak sıkıntısını çekiyorum. bunları evde bulundurmama dışında kontrolümü sağlamanın bir yolu var mı?
özellikle tatlılarda ve tuzlu kuruyemişlerde kendimi zor durduruyorum hatta durduramıyorum ve sonrasında bedensel olarak sıkıntısını çekiyorum. bunları evde bulundurmama dışında kontrolümü sağlamanın bir yolu var mı?
0
sanemz
(19.04.23)
Yulaf ezmesi ile birlikte yemeyi deneyin.
0
diyecevaplandı
(19.04.23)
Ben dönem dönem bir yiyeceğe takıyorum. Sabah akşam yiyorum. Kendimi kısıtlamıyorum. İkinci gün mide bulantısı ve tiksinme geliyor. Bir daha canım çekmiyor.
0
ruhen hastayim ben
(19.04.23)
Cevabı; "insulin yükselmesi"

O bahsettiğin yiyecekler kan şekerini hızlı bir şekilde zıplatır. Hal böyle olunca yüksek miktarda insülin devreye girer ve insülin açıkta kaldıkça bu sefer tekrar acıkma dediğimiz olay başgösterir ve durumun kısır döngüye girer.
0
Yourcousinmarvinberry
(19.04.23)
Şu halinizle "ben bunu bitiririm" diyeceğiniz kadar örneğin kuruyemiş koymayın kaseye. Yarısı kadar koyun. Yavaş yavaş yiyin sonra kendinize bir süre boşluk bırakın, bu sürede dizi falan izleyin bir şeye odaklanın. Bir süre canınız çok istese de sonrasında aslında tokluk hissinin geldiğini göreceksiniz.

Bu döngüyü bir süre tekrar ederseniz olağanlaşacak ve abartılı yememeye başlayacaksınız.
0
akhenaten
(19.04.23)
(8)

Dolar olayları

akhenaten
Sabahtan beri ara ara bakıyorum çoğu bankanın satışı kapalı çarşıdaki alış fiyatından düşük. Nasıl oluyor ki bu? Bu kadar uzun süre arbitraja açık bir ortam olması normal mi? Yoksa bankalar fiziki dolar çektirmiyor mu şu anda?Mesela şu anda iş bankası satış 20,0733 kapalı çarşı alış 20,3870 olarak g
Sabahtan beri ara ara bakıyorum çoğu bankanın satışı kapalı çarşıdaki alış fiyatından düşük. Nasıl oluyor ki bu? Bu kadar uzun süre arbitraja açık bir ortam olması normal mi? Yoksa bankalar fiziki dolar çektirmiyor mu şu anda?

Mesela şu anda iş bankası satış 20,0733 kapalı çarşı alış 20,3870 olarak görünüyor.

Bilgisi olan var mı?
0
akhenaten
(19.04.23)
Şu anda kayıtdışı Döviz alışverişinin revaçta olması çok mantıklı değil mi?

Senin, benim alıp satabileceğimiz 300-500 Dolar olarak değil de, büyük düşünürsen iki piyasanın birbirinden kopması hiç de mantıksız gelmiyor.

Dediğin bankaya gidip 500 dolar alırsın ama 500 000 Dolar dersen bazı sorulara muhatap kalacaksındır. Veya hiç alamayabilirsin de.
0
Mirket
(19.04.23)
60.000 dolar alsan bankadan, kapalıçarşıdan bozdursan yaklaşık 1200 tl kar edersin. AMA bankadan alırken kambiyo vergisi ödediğin için kafa kafaya gelecektir.
0
brkylmz
(19.04.23)
@brkylmz

1.204.398tl -> 20,0733 -> 60.000$
60.000$ -> 20,3870 -> 1.223.220tl

Kâr 18.882 lira oluyor. Hesapta bir karışıklık oldu sanırım. Kambiyo vergisi ne kadar acaba şu an, baya yükseltmiş olabilirler gerçekten. Buna nerden bakılıyor?
0
🌸akhenaten
(19.04.23)
1200 tl hesabı yanlış. Kar var fakat bankadan dolar çekmek biraz zor şu dönemde, özellikle mevduat yüksek ise.

edit: kambiyo %1 olması lazım.
0
ayin yazari
(19.04.23)
binde 2
0
gabe h coud
(19.04.23)
Ben sabah garantiden alip, carsidaki kurdan bozmayi hesaplamistim. (Reel rakamlarla). Ama hata yapmis olabilirim, dogrudur. Su an mesai saati disi oldugu icin yarin sabah hesaplarim tekrar ama o kadar fark oldugunu sanmiyorum.

Eger 18bin kar oluyorsa bankadan cekme isi de, carsida bozma isi de halledilir.
0
brkylmz
(19.04.23)
garanti mobil'den 60.000 usd aldım (1.223.220 tl) + 2.446 TL kambiyo vergisi = 1.225.666 TL

çarşıdaki anlık kurla bozdum 60.000x20.154 = 1.209.240 TL

olmadı yani :) (bu arada kapalıçarşı'daki kurlara internetten bakıyorsanız yanıltıcı olabilir, reel alış kuru üzerinden hesap yaptım ben.)
0
brkylmz
(20.04.23)
@brkylmz valla talihsiz olmuş. 20,15 görünenden baya daha düşükmüş gerçekten.
0
🌸akhenaten
(20.04.23)
(3)

avrupa yakasından büyükada'ya

biravekahve
nereden binilir,nereden binmek mantıklıdır? bostancı'ya kadar gitmek şart mıdır?
nereden binilir,nereden binmek mantıklıdır? bostancı'ya kadar gitmek şart mıdır?
0
biravekahve
(18.04.23)
adalara hep eminönünden gittim. görece yakınım oraya
0
chanandler bong
(18.04.23)
yıllar önce son gittiğimde beşikaş'tan binmiştik. askerden dönmüştüm, güneşli güzel bir yaz günüydü.
0
bohr atom modeli
(18.04.23)
Kabataş ve beşiktaş'ta var şehir hatları. Eminönünde de dentur seferi var. Bunlar da birbirine az çok yakın yerler zaten. Haliyle hangisinden bindiğinizin çok bir önemi yok.

Bostancı kadar hızlı gitmeniz mümkün değil Avrupa yakasından, ama buradan bostancıya gidip oradan bilet alıp binmek toplamda daha uzun sürer büyük ihtimalle.
0
akhenaten
(19.04.23)
(4)

sevgilinize / eşinize olan ilgiyi kaybetme

anlamsiz geliyor
Hayatınızda olan kişi zaman içerisinde çeşitli sebeplerden dolayı kendine bak(a)mıyor. Rahatsız olduğunuz durumları söylüyorsunuz fakat bir aksiyon al(a)mıyor. Artık fiziksel olarak beğenmemeye başlıyorsunuz. Bu durumda partnerinize karşı tutumunuz ne olur? İlişkiyi sürdürür müsünüz?
Hayatınızda olan kişi zaman içerisinde çeşitli sebeplerden dolayı kendine bak(a)mıyor. Rahatsız olduğunuz durumları söylüyorsunuz fakat bir aksiyon al(a)mıyor. Artık fiziksel olarak beğenmemeye başlıyorsunuz. Bu durumda partnerinize karşı tutumunuz ne olur? İlişkiyi sürdürür müsünüz?
0
anlamsiz geliyor
(18.04.23)
Hayat ilginin kalmadığı biriyle ilişki sürdürecek kadar uzun değil, bu bi noktadan sonra ayıp olmasın diye ayrılamamak gibi bir şey oluyor artık.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(18.04.23)
Benim şimdiye kadar anladığım kimse tek sebepten ilişkiden soğumuyor.

Yani önceden dış görünüşü üstüne hiç kafa yormadığım halde ayrılık sürecinden sonra o kadar da iyi olmadığına kanaat getirdiğim kişiler oldu mesela. Net duygu haliniz negatife döndüyse yapacak bir şey yok.

Dış görünüş de katlanılmaz olur, en ufak başka bir şey de...

Neticede istemediğiniz bir ilişkide neden durasınız? Burda herkes ben ayrılmam dese bile, tüh tamam o zaman kaldık böyle deyip kabullenecek misiniz ki durumu?
0
akhenaten
(18.04.23)
Bahane her zaman bulur karşı taraf. İsteğini elde etmek için farklı stratejiler denemeye devam etmek gerekli. Eylemsizligin sendeki etkilerinden bahsetmek, suçlamadan açık olmak yardımcı olacaktır. Destek ve tavsiye ister mi sormak lazım. Çabuk pes etmemek lazım.
0
hasmetizm 2046
(18.04.23)
Uyarılarımdan sonra çeki düzen vermesi için beklerim. Sonuç istediğim gibi değilse elimde olmadan soğurum. Babamızın oğlu/kızı değil sonuçta.
0
ruhen hastayim ben
(18.04.23)
(1)

"şirket değerleme" mi "şirket değerlemesi" mi?

Trafalgar
hangisi doğru?
hangisi doğru?
0
Trafalgar
(18.04.23)
İkisi de cümledeki yerine göre ve görevine göre doğru.

"Şirket değerleme" bir fiilimsi öbeği. "Şirket değerlemesi" bu öbeğin hal ekiyle çekimlenmiş hali.

Şu da doğru: Şirlet değerlemelerine bakıldığında...

Bu da doğru: Şirket değerlemesi yetkin kişilerce yapılmadığında...
0
akhenaten
(18.04.23)
(9)

alkol alınan gecenin sabahı erken uyanma problemi

bohr atom modeli
merhaba sevgili dionysos'lar.akşam alkolü biraz fazla kaçırınca 4'te uyanma sorunuma nasıl bir çözüm bulabilirim bilen var mı? sonrasında 2 saat boyunca yatakta dönüyorum belki şanslıysam sonra yeniden uyuyorum. bu ne yav? gölge oyunu'ndaki uyuyamayan teyzeye döndüm.
merhaba sevgili dionysos'lar.

akşam alkolü biraz fazla kaçırınca 4'te uyanma sorunuma nasıl bir çözüm bulabilirim bilen var mı?

sonrasında 2 saat boyunca yatakta dönüyorum belki şanslıysam sonra yeniden uyuyorum. bu ne yav? gölge oyunu'ndaki uyuyamayan teyzeye döndüm.
0
bohr atom modeli
(18.04.23)
Probleme neden olan sorunu çözmek lazım. Problem ne? Alkol alınca erken uyanıyorsun. Çözüm nedir? Alkol almamak.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(18.04.23)
bir problemi çözmek için tek çözüm eylemden vazgeçmekse çocuğu olmasını istemeyen herkes seksten vazgeçmeli bu mantıkla.
0
🌸bohr atom modeli
(18.04.23)
Birçok insanda oluyor bu. Ben de yaşıyorum o yüzden bakmıştım. Birkaç sebebi var.

Alkol derin uykuya geçişi hızlandırıyor
Vücut dehidrasyon moduna geçiyor ayrıca glutamin dengesizliği oluyor. Ek olarak idrar baskısı oluşabiliyor.

Su konusu en kolay çözüleni, yanınıza büyük bir bardak su koyun. Tuvaletiniz geldiyse yapın ama diğer ikisi için yapılacak çok bir şey yok. Tek seferde çok miktarda alkol tüketmeyin.
0
akhenaten
(18.04.23)
Alkole bol suyla eşlik edince de aynı şey oluyor mu? Dehidrasyonu engellerseniz belki daha iyi uyursunuz.
0
kobuzchu kiz
(18.04.23)
Bu sorunu çözen yegane ürün Alka Seltzer'dir. Daha uygun fiyata var talimata uygun şekilde kullanınca alkol sonrası gece uyuyamama/sabah kalkamama/mide bulantısı gibi sorunları çözüyor.

Hepsiburada'da yorum yazan arkadaşa yarıldım ve gerçekten haklı hahah -> "İçtiğimin aksami yatmadan once içiyorum böyle bisey yok arkadaş sabah çakı gibiyim bu ilaci kim urettiyse türbesi yapilmali"

www.hepsiburada.com
0
Lethe
(18.04.23)
Yani evet mesela çocuk sahibi olmak istemeyen ama tavşan gibi ürüyen insanlar var, bunlar çocuk yapmamayı başaramadıkları için belki de seksi bırakabilirler, mantıklı bence.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(18.04.23)
@kob oluyor sanırım ya. engelleyemiyorum nedense.

@lethe onu eskiden beri duyuyorum hiç denemedim. bir dahakine deneyeceğim teşekkürler. ayrıca güzel nick. lethe severiz.

@akh teşekkürler.
0
🌸bohr atom modeli
(18.04.23)
bir ek de ben yapayım. powerade :) hem su kaybı hem de mineral kaybı için çok başarılı. yardımı olacaktır.
0
kisa
(18.04.23)
@Kaleci Saçlı bu noktada haklı. Sedatif bir etkisi var. Alkol uykudaki döngüleri bozar. REM'de çok daha az süre geçirirsin. Haliyle uyku kaliten de çok düşük olur. Buna bağlı olarak da erken ama tam olarak dinlenmiş ve güne hazır olmadan uyanırsın. Buna yönelik alkolü azaltmak ya da uykudan önce içmemek dışında başka çözüm yok.

Alkolün diüretik etkisi de hem dehidrasyona sebep olur hem de çok içtiysen sık sık tuvalate gitmek için kalkmana. Bununla mücadele için bol su tüketebilirsin içki ile birlikte. Alka seltzer ise uyandıktan sonrası için bir çözüm.

Su içmek vücuttaki alkol oranını (promil hesabında) çok az da olsa azaltacağı için uyku kalitene çok az da olsa etki eder belki ama kaliteli bir uyku için yeterli değil.
0
nawar
(18.04.23)
(3)

Toki aynı aileden 1 konut 1 arsa başvurusu hakkında

havadakarada
Annem konut çekilişine başvuru yaptı. Babam da arsa çekilişine başvuru yapmış. Anneme kura çıktı ve babama çıkmadı. Bu durumda annemin hakkı da yanıyor mu?
Annem konut çekilişine başvuru yaptı. Babam da arsa çekilişine başvuru yapmış. Anneme kura çıktı ve babama çıkmadı. Bu durumda annemin hakkı da yanıyor mu?
0
havadakarada
(18.04.23)
Niye yansın?
0
vizivozo
(18.04.23)
Bunlar ayrı ayrı çekilişler. Aynı haneden (kardeşler hariç) aynı projeye başvuru alınamıyordu.

Siz hane olarak bir sefer arsaya bir sefer konuta başvurmuşsunuz. Bunda bir terslik yok.

Zaten hak sahipliği yanacak olsa başvuru onaylanmazdı iş kuraya gelene kadar.
0
akhenaten
(18.04.23)
Bütün gazetelerde bu şekilde iptal oluyor yazıyor. Meğer yanlış habermiş. Toki'yi arayarak sordum, yukarıda belirtildiği gibi bir problem bulunmuyormuş.
0
🌸havadakarada
(18.04.23)
(10)

Türk lirasından en mantıklı kaçış yöntemi

adwokat
Sadece online hareket edebiliyorum.Elime yüklü TL geçti. Bankada dolar makası uçurum olmuş. Neredeyse 20 ye verecekler.Kriptoya çekip usdt alsam 20.2 olmuş.Aslında kur 19.3 falan.Ben bu parayı paribuya atıp güvendiğim bi coin alsam nasıl olur?
Sadece online hareket edebiliyorum.

Elime yüklü TL geçti. Bankada dolar makası uçurum olmuş. Neredeyse 20 ye verecekler.
Kriptoya çekip usdt alsam 20.2 olmuş.
Aslında kur 19.3 falan.

Ben bu parayı paribuya atıp güvendiğim bi coin alsam nasıl olur?
0
adwokat
(17.04.23)
Coin'e nasıl güvenebiliyorsun bro, yani aldığında 15 dakika sonra %40 değer kaybetmeyeceğinin garantisi olan bi coin var mı ki?
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(17.04.23)
guvendigin coin varsa al. neye gore guveneceksin?

guvenme meselesiyse her zaman en guvenilir meta altin. yoksa sahabimiz on dakka sonra cikarip masaya yuz milyar dolar koyar. sonra aldigin dolar da elinde patlar. olmaz olmaz deme.
0
alperz
(17.04.23)
Coin'e nasıl güveneceksiniz ki +1 kıstaslarınız ne olacak ki mesela? Örneğin hisse senetlerinin gelecek değerlerini şirketlerin finansal raporlarından ve gelecek yatırımlarından az çok çıkarabiliyoruz. Coinlerde ekrandaki mum grafiklerinin ötesinde elle tutulur çok bir şey var mı? Gerçekten merak ettiğim için soruyorum, hiç bilmiyorum çünkü.

Altın kısa değil ama uzun vadede koruyucu bir maden. Neticede 500gr altınınız varsa 500gr altınınız vardır ve bunun dünyanın her yerinde 500gr altın değerinde bir karşılığı olur. En azından "her şeyimi kaybettim" derdinden koruyan bir şey bu.
0
akhenaten
(17.04.23)
güvendiğin coin var mı? diye soranlar olmuş.
arkadaşlar eth ok'dir.

yatırım tavsiyesi değildir.
0
noisnot
(17.04.23)
Eth bence de ok.

ibb.co
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(17.04.23)
"Kur aslında 19.3 falan" değil demek ki :)
Coin no. Dövize / altına endeksli fon, makas yok bişey yok.
ytd tabi
0
wct3 org
(17.04.23)
Bankaların yatırım hesap uygulamalarından hisse senediymiş gibi alım ve satımı yapılabilen, Darphane Altın sertifikaları var. Kodu #ALTINS1
Şu an 13,25 Alış fiyatı, 13,26 satış fiyatı ve 0,01 gr. altına karşılık geliyor.

Altın almayı düşünüp, online hareket edebilenlere ve kur makasını istemeyenlere öneririm.
0
Mirket
(17.04.23)
kripto tarafındaki cevapları anlamadım ben. coin alsam demiyor ki. bankadan dolar almak yerine oradan tether alacak.
oradaki kurun 20,20 olmasının da bir anlamı yok. mevzu makas açıklığı. sanırım kripto borsalarında daha azdır.

son olarak, kripto borsasına güvenilir mi orası ayrı konu. yaparsanız da binance gibi büyük borsalarda tutun en azından.

edit: son satırı okumamışım. hıyarlık bende.
0
lazpalle
(17.04.23)
Lazpella bro nasıl "coin alsam" demiyor yav?

"Ben bu parayı paribuya atıp güvendiğim bi coin alsam nasıl olur?"

Yani "güvendiğim bi coin alsam nasıl olur" dediğinde güvendiğim bi coin alsam nasıl olur anlamına geliyor bence, tether alayım mı anlamı hiç çıkmıyor buradan.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(17.04.23)
Aslında kur 19.3 falan değil maalesef.
Mesai saatleri içerisinde alabildiğin fiyatlar asıl dolar fiyatları.
0
etna
(17.04.23)
(5)

diş macunu çalkalanmalı mı?

inheritance
şu yaşıma kadar dişlerimi fırçaladıktan sonra su ile ağzımı çalkaladım. geçenlerde redditte bir diş doktorunun çalkalamayın, florürün diş üstünde kalıp emilmesi gerek dediğini gördüm. hangisi doğru?
şu yaşıma kadar dişlerimi fırçaladıktan sonra su ile ağzımı çalkaladım. geçenlerde redditte bir diş doktorunun çalkalamayın, florürün diş üstünde kalıp emilmesi gerek dediğini gördüm. hangisi doğru?
0
inheritance
(17.04.23)
Çalkala.
0
prole
(17.04.23)
"Abi kimyasal zararlıdır ya çalkala hemen tutma ağzında."

Şaka şaka doktor doğru demiş rahatsız olmazsan fazlasını tükür gitsin rahatsız oluyorsan çalkala.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(17.04.23)
Çok rahatsız edici geliyorsa kapanışta ağız çalkalama suyu kullanın. Onun da içinde flor var.

Bir de ağırlıklı diş hekimi tavsiyeleri dönem dönem değişiyor. Örneğin eskiden dairesel hareketlerle diş fırçalamayı öneriyorlardı, artık çoğu diş hekimi dişetinden dişlerin ucuna doğru kaydırma hareketiyle fırçalamayı öneriyor. Bu aralar ağız çalkalamama önerilerinde de artış var evet.

Neticede ana kural yaklaşık 2 dakika ve günde en az 2 kere diş fırçalamak. Dişlerde plak birikmesine müsaade etmediğiniz sürece özel bir sebebi yoksa göze çarpan bir problemle karşılaşma olasılığınız çok düşük. Eğer düzgün fırçalıyorsanız ağzınızı çalkalıyorsunuz diye dişleriniz berbat olmayacak.
0
akhenaten
(17.04.23)
ben calkalamiyorum.
0
baldur2
(17.04.23)
Diş doktoru flörürün, her zaman diş üstünde durmayıp onun mideye inmesi ihtimalini de düşünmesi lazım.
Ağzı çalkalamak lazım.
0
diyecevaplandı
(17.04.23)
(14)

Ülke biraz saçma pahalanmamış mi?

logisticsmanager
Meraktan bir iki fiyata baktım.Migros süt, peynir, kola, yoğurt, kıyma, yumurta fransa carrefour ile aynı fiyat (ya da yüzde 5-10 daha ucuz yani). Bu acayip saçma değil mi? Hadi döviz çok ucuz diyoruz da döviz artarsa bu fiyatlar gene artar, bahaneleri gene döviz olur. Bir saçmalık yok mu bu işte?Dı
Meraktan bir iki fiyata baktım.
Migros süt, peynir, kola, yoğurt, kıyma, yumurta fransa carrefour ile aynı fiyat (ya da yüzde 5-10 daha ucuz yani).
Bu acayip saçma değil mi? Hadi döviz çok ucuz diyoruz da döviz artarsa bu fiyatlar gene artar, bahaneleri gene döviz olur. Bir saçmalık yok mu bu işte?
Dışarıda yeme içme de ayni fiyat neredeyse, alkol zaten daha pahalı.

Tavuk, meyve sebze dışında öyle harbiden fark eden bir şey göremedim.
Bu fiyatlar normal yükseliş değil sanki herkes kuru önceden hesaplayıp yapmış gibi. Bu fiyatlarla tatile bile gelmek mantıksız.

Kısır döngü yok mu bu fiyatlar ve döviz arasında? Euro 30 olsa bunlar gene aynı artışı yapar.
0
logisticsmanager
(16.04.23)
Şu an döviz bazında da pahalı. Yabancıya da pahalı. Döviz artarsa benzin, elektrik vb zamlanacağı için ürün fiyatları da direkt yansır.
0
seaman
(16.04.23)
@seaman; ailem tatile gelecek yanima. Burada daha ucuza bile gelebilir yeme icmeleri. Çok saçma durum.
0
🌸logisticsmanager
(16.04.23)
Döviz işin sadece bir kısmı, sonuçta petrol çıkarıp ithal etmiyoruz kendimiz bir şeyler üretip bazı şeyleri ihraç bazılarını da ithal ediyoruz.

Sorun şu ki, aşırı düşük faiz oranları ve hayvan gibi çok dağıtılan para TL'nin belini kırdığı için çok büyük enflasyon var. Yani aç bak, Türkiye'de çalışan sayısı çok az. Ülke tatil köyünden hallece, haliyle çok fazla talep var ama çok az üreten var. Şu an üretim yapmayanlara para basılıyor, ister 40 yaşında emekliler olsun ister ev hanımları olsun ister öğrenciler olsun ister işsizler olsun hepsine ya doğrudan para veriliyor yada kredi kart veya tüketici kredisi üzerinde para veriliyor ve onlar da haliyle harcıyor. Az kişi çalışıyor, çok kişi yiyor ve yiyenlere para verildikçe veriliyor.


Peki neden mesela Fransa Carrefourundan bile pahalı? E çünkü dolar tabelada düşük görünsün diye yapay bir kur var da ondan. Türkiye AB'de olmadığı için millet kafasına göre süt peynir getirip götüremiyor ki piyasa gerçek fiyatını bulsun. Şu an ekonomi kocaman bir şov, şov bitsin çok fena şeyler olacak.

Her şeyi merkezden yönetelim derken sektörleri batırdılar, peyniri ucuzlatalım derken et fırladı eti ucuzlatalım derken süt fırladı tarım bitti besicilik mahvoldu v.s. Gerçek bir serbest piyasa yok, baştakiler ipin ucunu kaçırdıkça her taraftan cortluyor.

Mesela hayvan sahipleri önümüzdeki 10 senenin kuralları şunlar, ona göre üretimi yatırımı planlayayım diyemiyor. Et kıtlığı mı oldu? Yükselt yükseltebildiin kadar çünkü olay medyaya yansıyınca ithalatı serbest bırakacaklar seni batıracaklar. Uzun vadeli iş yapmana imkan yok.

Bu fiyatları çeken hiç kimse zengin olmuyor, şu an çok kazanıyor iki ay sonra zararına satmaya başlıyor. İhracatçılarda da aynısı oldu, çin modeli dediler TL'yi aşırı düşürdüler ve ihracatçılar acayip para kazanıyordu ama şu an tam tersi, aşırı değerli olduğu için daha önce ettikleri kardan işleri yürütüyorlar.
0
bk
(16.04.23)
Bir defa “her şeyin maliyeti artıyor” kisvesine bürünüp zam yapmaya başlayıp caydırıcı bir tepki almadıkları için kim kime ne geçirirse dönemi başladı. Tamamen tepki ile alakalı… mesela mc donalds en son bir patates dürüm menüsü çıkardı (40 lira mı neydi), çok tepki alınca hemen kaldırdı.
0
giovanne
(16.04.23)
Büyük şirketler dahil esnaflar falan çılgın atıyor su anda. Maliyetler arttı cümlesini insanlar kaniksadi nasıl olsa. Fiyatların üstüne koyuyor da koyuyorlar.

Yanlış olmasın elbette maliyetler arttı ama benim söylediğim bundan bağımsız olarak satıcıların bunu kullanması. Dikkat edin bi çay pahalandi, bi yağ. Sonra tuvalet kağıdı, soğan, et vs.
0
mekaniker
(16.04.23)
Denetim olmadığı için herkes istediği fiyattan satıyor. Geçen telefon kabı alacaktım. Samsung mağazasına gittim. Adam sahte kılıfı 150 TL'ye satıyor. Aynı kılıfı başka bir mağazada (Samsung mağazası değil, telefon kılıfı satan bir yer) 50 TL'ye aldım. Aradaki 100 TL farkı hiçbir şey açıklayamaz. Canı öyle istemiş.
0
dissendium
(16.04.23)
bir dönem de olağanüstü derecede ucuzdu, çevredeki coğrafyaya göre de fiyatlar çok çok düşüktü, şu anda bence yerini buldu gibi geliyor. bu saatten sonra bu şekilde devam edecektir. muhtemelen seçimden sonra eğer pozitif bir sonuç olursa alım gücü artacak, ancak o zamana kadar avrupa fiyatlarına, türkiye maaşı ile talim etmek zorunda türk halkı.

her şeye döviz kuru gözüyle bakmak yanlış olur zira ekonominin tek dinamiği euro kuru değil. işçi maliyetleri, vergi yükü, tahsilat riski bir sürü parametre var bu işin içinde. dolayısıyla evet, bir ülkede bir şey döviz bazında pahalılanabilir. mesela asgari ücreti 2 katına çıkarıyorum dersen o maliyet bir yerden çıkmak zorunda.

bizim tüketici de biraz sorgulamadan almayı seviyor maalesef, marketlerde bile 100 metre arayla 2 market arasında 1.5 - 2 kat fark olabiliyor. yine gidiyor o markete insanlar. restoranlar vs zaten suyunu çıkardı ama millet gerçekten gidiyor. araba almak için üstüne 150-200 bin lira rüşvet veriyor insanlar şu anda ve araç satış rekoru kırılıyor. dediğim gibi bizde bir şeyleri pahalıya almak, caka satmak da bir kültür olduğu için bu işin öyle çabuk biteceğini sanmıyorum.
0
roket adam
(16.04.23)
@roket adam; kurdan kastım Avrupa'yla aynı fiyatlara ulasmis olmamiz. Bu noktada döviz artsa ucuzlar desen bu sefer gene artiracaklar fiyatı, kısır döngü bir durum var yani.
0
🌸logisticsmanager
(16.04.23)
Sacma pahalı hocam. Mantıklı hicbir aciklamasi yok. Asgari ucret, mal fiyatlari doviz kuru vs ne dersen de mantikli izahi yok. He bu arada isci maliyeti cart curt vs gibi bir aciklama varsa o isletme zaten kapisina kilidi vursun gitsin. bir isletme eger tamamen insandan olusup sermayesi insana bagli degilse (bkz: yazilim, belki hastane vs) asgari ucret ne denli etkileyebilir ki? Az cok ticaretin, imalatin icinde olanlar gorenler net hesaplayabilirler. Kim kimi operse gibi
0
optimistbakunin
(16.04.23)
Valla gereksiz saçma bir fiyatlandırma var. Son 8 ayım yarı yarıya İsviçre -Türkiye arasında geçti, dolayısıyla çok iyi kıyaslama yapabiliyorum. İsviçre ki Avrupa'nin en pahalı ülkelerinden biri; dün markete girdik 20 franka aldığımız şeyleri 400 liraya Türkiye'de zor alırdık. Aradaki alım gücüne değinmiyorum bile. Bu ay haricinde sürekli türk lirasından franka çeviri yaparak para harcadık; İstanbul'da olduğumuz zamandan pek de farklı bir harcama yapmamış olduk.

Keza kozmetik vs de aynı şekilde. Ben eskiden Türkiye'den alırdım bazi şeyleri daha uygun fiyatlı diye; şu anda gelirken kendi giysilerimiz dışında hiçbir şeyi getirmedik, iyi de yük etmemişim.
0
fraise
(16.04.23)
ingiltere şu an tr'den ucuz.

esnaf,üretici vs hepsi para saklayacak yer arıyordur emin ol, bilmiyorlardır napsınlar parayı. bir de vergi vermezler vatana millete bi hayırları yoktur bu da büyük eksi yazıyor ekonomiye.

bu akşam soğanı 0.85£'a aldım. tr'de 30 olmuş diyorlar :D şaka mı bu. kıyma burda 5£ kırmızı et 5-7£ falan
0
avatar is back
(16.04.23)
İşçi maliyetlerini küçük görmeyin, fakir ülkelerin ucuz olabilmesinin tek çaresi ucuz işgücü çünkü zengin ülkelerdeki üretim otomasyonu olamıyor. Tarımı traktörle, hayvancılığı entegre tesisle yapmanın faydası o.

Fransa'da maaşlar yüksek süt ucuz olabiliyorsa bu 1 kişinin bilmem kaç tane ineği makineler kullanarak yetiştirim sağabilmesi sayesinde oluyor.

Türkiye'de bu yatırım yapılmadıysa veya eksik yapıldıysa bu defa çalışan sayısı çok oluyor. Bir otlatacak, başkası sağacak derken işçilik maliyeti süte doğrudan etki ediyor.

O tarz yatırımların yapılmasının önündeki engel de geleceği öngörememek. Fransız 100 milyon Euro'luk tesisi kurarken önümüzdeki 10 senenin planını yaparak kuruyor. Türk bunu yapamıyor, yatırım cesur yüreklilerin işi haline geliyor çünkü cumbabanın bir geceyarısı kararnamesi ile batabilirler. Böyle bir risk olunca o 100 milyonluk tesisin kredisi Türkiye'de çok daha maliyetli oluyor, sırf kredinin maliyeti fazla olduğu için aynı inekten çıkan süt Fransa'ya göre daha yüksek maliyetli oluyor.

Avrupalı konforu için avrupa altyapısı ve avrupa işçisi berimliliği lazım.

Bakın Türkiye'de işgücüne katılım oranı %48, Fransa'da %72. Türkiye'de o kadar çok kişi camış gibi yatarken Fransız rahatlığında yaşamayı beklemenin makul bir tarafı yok. Yani ortalama bir Türk çalışanı ortalama bir Fransızdan %60 daha verimli çalışmalı ki aynı konforda yaşayalım lakin gerek eğitim gerek altyapı yetersizliği bu seviyedeyken Türk çalışanlarının verimi Fransız çalışanlarından düşük. Bu durumda normal olan zaten Türkiye'nin Türklere pahalı bir yer olması, Fransızlara da pahalı olması ise sadece suni olarak düşük tutulan döviz kurları.
0
bk
(16.04.23)
youtube'da, decathlon ürünü bir saatin tanıtımını izledim.
iki sene önce saat 140 liraymış. Şu anki fiyatı 480 lira.
yavaş yavaş ısıtılan kurbağa gibi alıştırıldık fiyatlara.

Bir de plastik ürünlerde acayip bir fiyat artışı var.
0
vizivozo
(16.04.23)
Dün arkadaşımın düğünü için bir kemer bir de pantolon almaya gittim bir avm'ye

Hiçbir numarası olmayan düzdüz, bu zamana kadar hep alışveriş yaptığım ortalama markaların kemerleri 400-600 lira arasında. Kumaş pantolonlarsa 800-1900 lira arasında.

Şeytan görmüş gibi oldum. Neyse ki buldum iki tane. İki adım ötede Pierre Cardin'in kendi mağazasında etiketi 1700 lira olan pantolon Boyner'de zannedersem tek kaldığı için 499 liraydı :D Kemeri de yine ucuza kapattım bir şekilde.

Eve gidip battaniyemi çektim ve gördüklerimi silip sponge bob izledim :D
0
akhenaten
(17.04.23)
(7)

Bu çizime sizce ne eklemeliyim

the sound and the fury
Birkaç yıl önce yaptığım basit amatör bir yağlıboya çizim, sizce ne eklemeli neyi düzeltmeliyim. Teşekkürler. https://www.hizliresim.com/4cu1bim
Birkaç yıl önce yaptığım basit amatör bir yağlıboya çizim, sizce ne eklemeli neyi düzeltmeliyim. Teşekkürler.
www.hizliresim.com
0
the sound and the fury
(13.04.23)
Ağaç brokoliye benzemiş onu düzeltebilirsin belki.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(13.04.23)
sabır ekleyebilirsin aceleye gelmiş, daha çok gözlem, daha çok teknik öğrenmeye bak, daha çok sabır göster çizerken acele etme

kaleci saçlının dediği gibi youtube dan ağaç çizim teknikleri videolarını izle
0
freebird5406_2
(13.04.23)
Alt tarafı kırmızı yerine mor yapıp maviye geçişte beyaz, tablo kenarında siyah tonlarıyla vurgulayıp sağ üst uçtan yukarı doğru çekebilirsiniz.

Mavi ve mor katmanlar hafif bir girdap etkisiyle birbirine karışıyor gibi görünebilir.

Ağacın dış hatlarını keskinleştirip bir de baya bolca nokta şeklinde yıldız eklerseniz bence hoş durur.
0
akhenaten
(13.04.23)
Kuş. Martı olabilir.
0
Amaranta ursula
(13.04.23)
Eklemeden önce ağacın çıkması lazım aradan. Arkaplanla hiç uyuşmuyor şekil ve renk olarak.
0
diyecevaplandı
(13.04.23)
Resmin üst yarısı gündüz alt yarısı gece. Onu anlamadım. Duruma gire güneş veya ay eklenebilir.
Birde yılların Bob Ross fanı olarak: şuraya da bir kaç çalılık ekleyelim :)
0
etna
(14.04.23)
Ağaç brokoli olmuş
0
OrangeYellow
(14.04.23)
(15)

Anadili gibi İngilizce bilen/konuşanlar bizim yapmadığımız ne yaptı?

2027
SB
SB
0
2027
(12.04.23)
İngilizce konuşulan ülkede eğitim aldı, uzun süre o ülkede yaşadı, kariyerini o ülkede sürdürdü.
0
salihdt
(12.04.23)
ingilicceckonusan ulkede calismak zorunda kaldi. Hem de surekli konusmasi gereken bi alanda
0
allanpoe
(12.04.23)
Dili kullandılar, sadece öğrenerek anadil yetkinliği kazanmak mümkün değil. Öyle olsa antik filoloji bölümlerinde yıllardır geceli gündüzlü çalışan profesörler sular seller gibi şakırdı. Ancak dili okuyup çözümlemenin ötesinde akıcı konuşabilenini görmedim, belki tek tük örnekleri vardır. Latince buna bir istisna, çünkü dar çevrede de olsa hala yarı hayatta olan bir dil. Dilin yapısal boyutuyla muhataplar, haliyle okuyup, anlama yetenekleri var ancak pratikte günlük hayatta kullanmadıkları için akıcı konuşamıyorlar.

Kitap okuyarak kelime haznenizi geliştirip okuduğunuz şeyi kusursuz anlayabilirsiniz ama eğer ağzınızı açıp dili konuşmuyorsanız cümle kurmak bile zor olur.

Anadili gibi konuşanlar dedikleriniz de zaten küçük yaşlardan beri yurtdışında çalışanlar, sürekli o dilde sohbet edebileceği bir tanıdığı olanlar, uluslararası bir ekiple uzun süre çalışmış olanlar, yurtdışına sürekli seyahatleri olanlar gibi insanlar olsa gerek.

En azından bu saydığım tipte insanların arasında akıcı konuşma kabiliyeti kazanmış olanların oranı hiç gerçek anlamda dili kullanma ihtiyacı olmadan öğrenenlerden daha yoğun.
0
akhenaten
(12.04.23)
oyunlarda yabancılara sövdük hep
0
nolmus yani
(12.04.23)
ing podcast, kitap, filmler orjinal dilinde, ünide para biriktirip ilk fırsatta yurt dışı. futbol kahve kültüründen uzak durup oyunlarda yabancılara laf yetiştirmek
0
abi bi dizi buldum on numara
(12.04.23)
Her gün maruz kaldı sonra da çekinmeden ay aman demeden konuşmaya başladı.Türkçe düşünüp İngilizce'ye çevirmek yerine İngilizce düşünmeye başladı hatta. İzlediği sayısız Dizi,Film ve müzikler sayesinde kültürüne de aşina oldu bu sayede İngiliz dil edebiyatı okumuş arkadaşı ağzı açık bakarken ana dili İngilizce olan kişiler ile eğlenceli ve derin sohbetlere dalabildi.
0
klakie
(12.04.23)
Yabanci bir sevgili yaparsan ona kendini ifade etmek icin yirttigini farkedeceksin o yirtilma seni akiskan yapacak.
Egerki ayni zamanda da o dilin konusuldugu ulkedeysen owww yeah derim.

Test edildi onaylandi
0
Slynmaster
(12.04.23)
bir kere ingilizce konusulmayan bir ulkede yasayip da anadili gibi konusan gormedim. ne kadar iyi olursa olsun dili. ben de yds'yi, toefl'i falan fulluyordum turkiye'de ama anadil gibi konusamiyordum o baska bir seviye. simdi 3 senedir yurtdisindayim yavas yavas o seviyeye geliyorum.

o nedenle ingilizce konusulan ulkelerde dogdu veya buyudu. bu da degilse bu ulkelerde uzun sure yasadi. gerisi hikaye.
0
antikadimag
(12.04.23)
turk olup, yurtdisina 18'den sonra cikip uzun seneler orada kalsa bile "anadili gibi" ingilizce konusabilen kimse yok, unutun bunu.

anadil ile fluent karistiriliyor turkiye'de. anadildeki kivrakligi sonradan ogrendigin bir dilde yakalaman im-kan-siz.

Fluent olmak icin, temel saglamsa yurtdisinda 3-5 sene gecirmek yeterli. Is biraz da yetenek ile alakali, muzik kulagi gibi birsey, allah vergisi. Kimisi 3 senede toparlar, kimisi 10 senede arpa boyu yol alamaz.
0
cooperr
(12.04.23)
Yabancı ülkede yaşamak ve yabancı flört
0
photo85
(12.04.23)
iyi okulda aldi egitimi

ben istanbulda bir okulda okuyordum, resim dersi bile ingilizceydi
okulumuzda bakalorya sistemi vardi, sinavlarimiz yurtdisindan gelir, sonra yurtdisina gider orada puanlanirdi, mecbur ogrendik ingilizceyi

sonra ailesel durumlardan ankaraya tasindik
orada da ozel okula gittim, baya da meshur bir ozel okuldu
ust uste 2 cumle kurunca ingilizce siniftakiler bana saskin saskin bakmislardi

onlarin da cvsinde ingilizcesi iyi yaziyor benim de :)

sonra yine ailesel sebeplerden yabanci uvey baba
onun gorevi sebebi ile dunyayi gezmek
hem evde, hem disarida ingilizce konusmak da eklendi uzerine, iyice duzeldi
simdi de ingilterede yasiyorum zaten
0
Corc
(12.04.23)
Ben tamamen kendim çalışarak ilerlettim, konuşma hariç anadilim gibi diyebilirim, konuşma için de spesifik konularda tikaniyorum, ingilizce konusulan bir yerde bir süre yaşasam o da hallolur sanırım.

Yukarıda sayılanların da hiçbirine sahip değildim/yapmadım. Sonradan bir adının olduğunu öğrendiğim şu şeyi yapiyormusum megersem:
(bkz: deliberate practice)
0
encokbenisevinnolur
(12.04.23)
büyük çoğunluğu kolejde okudu. bir kısmı da erasmus, yurtdışı stajı falan filan derken toparladı. bir kısmının da özel ilgisi veya yeteneği vardı bu işe.
0
semaforo de medianoche
(13.04.23)
kimsenin yazmamasina sasirdim: cocuklugundan itibaren ailesi ingilizce ogretti/konustu. dolayisiyla cift dilli yetistiler.
0
Sour
(13.04.23)
Soruyu eksik sormuşsun yalnız.

Native speaker'ları kastediyorsan onlar çocukluktan beri resmi dili İngilizce olan ülkede doğup büyüyen.

Fluent seviyede olanlar da native olanlar kadar olmasa da çok uzun yıllar veya ömürleri boyunca yurt dışında yaşamış ve işlerini okullarını orada tamamlamış kişiler.
0
Yourcousinmarvinberry
(13.04.23)
(8)

bu aşkın sonu nereye gidecek...

sana bir sarki yazdim fernando
iç dökeceğim yoksa olduğum yerde patlayacağım artık. aynı bölümde olduğumuz bir kız var. bir arkadaşıma benden hoşlandığını söylüyor. işin iyisi ben de bu kızdan uzun zamandır hoşlanıyorum. daha önce hiç muhabbetimiz olmadı. geçen sabah da ben çay alırken konuşmaya çalıştı. ben de karşılık verdim am
iç dökeceğim yoksa olduğum yerde patlayacağım artık.

aynı bölümde olduğumuz bir kız var. bir arkadaşıma benden hoşlandığını söylüyor. işin iyisi ben de bu kızdan uzun zamandır hoşlanıyorum. daha önce hiç muhabbetimiz olmadı. geçen sabah da ben çay alırken konuşmaya çalıştı. ben de karşılık verdim ama ders vakti yaklaştığı için çat diye gittim görüşürüz diyip. daha önce de benzer bir diyalogda böyle basıp gitmiştim. bilerek değil valla, acelem vardı. o diyalogdan sonraki ilk konuşmamız bu oldu. o günden beri benim için kıpır kıpır. duramıyorum yani yerimde. ortak dersimiz yok ama girdiğini bildiğim bir ders için bugün sınıfın kapısında bir saat bekledim abartısız. gelmeyeceği tuttu. başka da hangi dersi alıyor bilmiyorum. koca bölüm. ortak arkadaşımız da yok. karşılaşmış olma süsü vermek istiyorum. gidip çat diye instagram'dan da yazmak bir seçenek ama oha.. hayır. belki yazar diye bugün bir sürü story attım, bir tanesine bile yazmadı. zaten niye yazsın? haftayaki dersten önce benim bir şeyler yapmam lazım. cidden olduğum yerde duramıyorum. ne yapayım? bir bahane mi bulsam? ne bahanesi?
0
sana bir sarki yazdim fernando
(11.04.23)
Sen onun storyisine yaz, direkt mesaj da atabilirsin ilk adımı atmakta bir sorun yok. Sonraki tavırlarına göre yazıp yazmayacağına karar verirsin.
0
olaylar olaylar
(11.04.23)
Girdiği bi dersi bulursan git o dersi dinle, çıkışta da muhabbet et. Bu dersi almıyorum ama merak ettim şu şu nedir şunu anlamadım vs
Bu arada kantinde çay içelim mi
Hoop al sana muhabbet, sonra cebini iste


Buna imkan yoksa instadan yürü gitsin bee ya
Gençlik güzel şey
0
photo85
(11.04.23)
ne güzel be ben heyecanlandım vallaha. Gençlik çok iyi lan kıymetini bilin bir daha o günlerin ve o hislerin gelmeyeceğini bilmekten daha acı hiçbir şey yok. Dostum şartlar olgunlaşmış işte kahveye davet et olsun bitsin. Süs müs verme abi içinden geldiği gibi ol neden çekiniyorsun ki istihbarat tamam, kızın çabası da cabası.
0
guitarissimo
(12.04.23)
karsilasmis olma mesaji falan verme. ezikce bir hareket. filmlerde olur oyle seyler. gercek hayat oyle degil.

git onunla ilgilendigin icin orada oldugunu goster. sen erkeksin yahu. almak istedigin seyi gidip alacaksin. cok basit.
0
alperz
(12.04.23)
Kizi iki kere ayakustu birakmissin, kiz senin storyne cevap yazar mi? Instagramdam eklemenin nesi oha? Boyle boyle yordunuz kendinizi?
Oglum sen erkek tarafisin farkinda misin? Kizi baskasinin yaninda gorunce uzulme sonra.
Yani ozetle seviyosan git konus bence.

Ya da hadi bunu yazmayacaktim ama yazayim, senin yapabilecegin maximum hareket storysine falan cevap yazmak sanirim. Sen oyle bi basla bakalim.
0
balpolen
(12.04.23)
Cevabınız soruda gizli değil mi ki zaten? Kız doğrusunu yapmış, sizi gördüğü yerde sohbete başlamış, ayaküstü çay alıyormuşsunuz mesela, ne güzel işte. Siz de gördüğünüz yerde sohbete başlayın neden bu kadar dert ettiniz ki?

Konuya da "iki seferdir düzgün konuşamadık" temasında girerseniz yarıda kesilen sohbetleri önemsemediğinizi düşünmez daha rahat olur.
0
akhenaten
(12.04.23)
karşılaşmış gibi yapma direkt konuş. kızlar bu konularda cesur ve ne istediğini bilen erkekleri severler.
0
Hallegadola
(12.04.23)
İkidir oturup sohbet edemedik diyip çek kızı bir kafeye sohbet et. Karşılaştık ayağı yapma bence de hiç. Direkt yekten git konuş madem karşılıklı etkileşim var taktiğe gerek yok bile.
0
bigcaptain
(12.04.23)
(7)

Koordine olma yeteneği nasıl gelişir?

sanemz
Oyunla, hobiyle, şunla bunla gelişme şansı var mı? Hayır ben şeyden söz ediyorum. Organize olmaktan. Hani deprem zamanı felaket koordine eksikliği vardı deniliyor ya. İnsanımızdaki bu eksikliğin sebebi ne? Ben de mesela bir yere hazırlanırken hemen organize olamıyorum.
Oyunla, hobiyle, şunla bunla gelişme şansı var mı? Hayır ben şeyden söz ediyorum. Organize olmaktan. Hani deprem zamanı felaket koordine eksikliği vardı deniliyor ya. İnsanımızdaki bu eksikliğin sebebi ne? Ben de mesela bir yere hazırlanırken hemen organize olamıyorum.
0
sanemz
(11.04.23)
Zaten öyle gelişiyor, el-göz koordinasyonunu sorduğunuzu varsayıyorum, en genel anlamda bu konuşuluyor çünkü. Eğer başka bir şeyse belirtirseniz faydalı olur çünkü koordinasyon yeteneğini ne için geliştirmek istediğinize bağlı bu.

Neyle meşgul olursanız ona göre bir gelişim sağlarsınız. Bilgisayar oyunlarının el-göz koordinasyonuna pozitif etkisi bilinen bir şey.

Spor, atış, resim, dart... Ellerinizi gözünüzle koordineli bir şekilde kullanmanız gereken her şey el-göz koordinasyonunu geliştirir.
0
akhenaten
(11.04.23)
Hayır ben şeyden söz ediyorum. Organize olmaktan. Hani deprem zamanı felaket koordine eksikliği vardı deniliyor ya. İnsanımızdaki bu eksikliğin sebebi ne? Ben de mesela bir yere hazırlanırken hemen organize olamıyorum.
0
🌸sanemz
(11.04.23)
disiplin, dolaylı olarak da zamana riayet.

disiplinli olursanız yazılı, çizili olmasa da kafanızda her şeyi bi sıraya koyup sırasıyla yaparsınız.

deprem gibi daha büyük olaylarda kurumların yazılı kuralları vardır ve uygulayıcılar bunu bilip koordine eder. mevcutta disiplinsizlik olduğu için adaptasyon problemi oluyor. bunu en iyi uygulayan/uygulayacak olan her daim tsk'dır.
0
b1020
(11.04.23)
kaderciligi birakmak lazim.
bizdeki hayir da $er de allahtan, yapcak bisey yok kafasi yuzunden sikinti cikiyor.
0
cooperr
(11.04.23)
Depremdeki organizasyon bozukluğuyla kişilerin organize olamaması farklı şeyler.

Kadrolar liyakatle iş başına gelirse, geldikleri makama, en alttan itibaren kademe kademe ve elene elene gelirlerse o organizasyon sağlanır.

Kişinin organize olamaması etraflı düşünmemekten, plansızlıktan, tezcanlılıktan olmakta.
Çözüm için oyun önerisi istemişsin. Satranç bu iş için biçilmiş kaftandır.
0
Mirket
(11.04.23)
@beraat Birileri ayrıcalıklı haklara sahip olursa daha mı iyi organize olunur. İlginç
0
🌸sanemz
(11.04.23)
Eğitim ve tatbikat
0
allezz
(11.04.23)
(5)

Şu Hareketin İsmi Ne? Türkçe veya İngilizce?

Cryptoricus
Genellikle çocuklar yapar. Her adımdan sonra aynı ayakla bir kez sıçrayıp diğer ayağa geçeriz. Mutlu bir yürüyüş şekli. İngilizce tarif etmem gerek. İngilizcede kesin bir adı vardır ama bir türlü bulamadım.
Genellikle çocuklar yapar. Her adımdan sonra aynı ayakla bir kez sıçrayıp diğer ayağa geçeriz. Mutlu bir yürüyüş şekli. İngilizce tarif etmem gerek. İngilizcede kesin bir adı vardır ama bir türlü bulamadım.
0
Cryptoricus
(11.04.23)
Sekerek yürümek?
0
kisa
(11.04.23)
Aradığınız fiilin ingilizcesi "skipping" olsa gerek.
0
michael_knight
(11.04.23)
Şurada skipping diye geçiyor

www.foxnews.com
0
Mirket
(11.04.23)
vizivozo
(11.04.23)
Sekmek, to skip.

-Yol boyunca sekerek (ya da seke seke) ilerliyordu

-She began to skip down the path
0
akhenaten
(11.04.23)
(11)

Türkiye'de kavşaklarda üstünlük

garavel
Yaklaşık 6 sene türkiye'de araç sürdüm, şimdi 1 senedir ingiltere'de araç kullanıyorum. Bugüne kadar kavşak kurallarını bilmiyormuşum ben, burada araç kullanırken sağdan gelen araç her zaman öncelikli ki buna alışmam uzun sürdü. Mesela karşıdan bir araç dümdüz geliyor diyelim ( bana göre yolun sağın
Yaklaşık 6 sene türkiye'de araç sürdüm, şimdi 1 senedir ingiltere'de araç kullanıyorum. Bugüne kadar kavşak kurallarını bilmiyormuşum ben, burada araç kullanırken sağdan gelen araç her zaman öncelikli ki buna alışmam uzun sürdü. Mesela karşıdan bir araç dümdüz geliyor diyelim ( bana göre yolun sağından geliyor ) ve ben kavşakta sağa sinyal verdim, araç duruyor. Yolu dümdüz olmasına rağmen duruyor. Kavşaklarda da %100 bir şekilde sağdan gelen araç bekleniyor, o yüzden kafamda zerre düşünce olmuyor acaba yola atlar mı yavaşlasam mı vs. Farkettim ki türkiye'de bu sanırım pratikte uygulanmıyor ya da ben uygulamıyormuşum. Pratikte türkiye'de bu işin doğrusu nasıldır ? Tıpkı buradaki gibi x aracı dümdüz gitse dahi y aracı sağa veya sola ( şuan kafamda oturtamadım ne taraf üstün ) sinyal verdiği an düz giden araç durmalı mı ? Pratikte karşılığı var mı ve teoride nasıldı bu ?
0
garavel
(08.04.23)
Kağıt üzerinde kurallar aynı. Ama senin solunda kalan arabanın şoförünün nasıl biri olduğuna göre o kuralın uygulanıp uygulanmaması değişiyor. Şimdi steryotip anlatıp da kavga çıkarmayayım. Anladın sen. kıps
0
alperz
(08.04.23)
Türkiye ile çok kafa yormana gerek yok, ben kavşak içinde geçiş üstünlüğü kavşak içindeki araçtadır dedim diye trafik polisiyle kavga ediyordum az kalsın, o da bana "hayır efendim sağdan gelen aracın hakkıdır" diyordu.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(08.04.23)
ben mesela tr'de araç kullanırken ciddi zorlanıyorum artık. ilk burada zorlanıyordum, şimdi tr'de. her yerde hız sınırı olduğu için burada ve denetlendiği için şehir iç. 70-80 max gitmeye o kadar alışmışım ki tr'de de böyle gidiyorum ve selektör korna kıça yapışmaların haddi hesabı yok.
0
🌸garavel
(08.04.23)
Hocam Türkiye çok acayip bir ülke, ben mesela normalde İstanbul'da araç kullanmaktan çok şikayet ederdim ama İzmir'de Ankara'da falan araç kullandıktan sonra İstanbul bana 120 şeritli Kaliforniya otobanı gibi gelmeye başladı.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(08.04.23)
Türkiye'de kurallar minimal farklılıklar içeriyor, geçen aylarda sözlükte baya bir karmaşa olmuştu hatta bunla alakalı. Trafik yönetmeliğine bakarsanız

Kavşaklarda geçiş hakkı madde 109

"b) trafik zabıtası veya trafik işaret levhası veya ışıklı işaret cihazları bulunmayan kavşaklarda

8) dönüş yapan sürücüler doğru geçmekte olan araçlara,

c) kavşak kollarının trafik yoğunluğu bakımından farklı oldukları işaretlerle belirlenmemişse;

3) motorlu araçlardan soldaki, sağdan gelen araca

geçiş hakkını vermek zorundadır."

Şeklinde belirtiliyor. Ama neticede bu kurallar da uygulanmıyor, bizde kavşaklarda tamamen random takılıyor insanlar.

Ayrıca;

BEŞİNCİ BÖLÜM
Sürücülerin Uyacağı Diğer Kurallar
Dönüşler (Doğrultu Değiştirme)
Madde-102 Aksine bir işaret yoksa dönüş yaparak doğrultu değiştirecek olan araç sürücüleri;

b) Sola dönüşlerde;
5) (Ek: RG-02/11/2000-24218) Dönüşe başlamadan sağdan gelen taşıtlara ilk geçiş hakkını vermeye,

Mecburdurlar."
0
akhenaten
(08.04.23)
Ya üniversite mezunu kafası calisan arkadaslarimin bile haberi yoktu bu kuraldan düşün halk o kadar bilgisiz.

Türkiye'ye tatile geldiğimde en çok zorlayan seylerden biri malesef, trafikte stres yapıyor.

Bu kuralin bir karşılığı yok, o an durumda nasıl olursa öyle uygulaniyor, uygulanmayinca kaza oluyor.
0
logisticsmanager
(08.04.23)
Kavşak içindeki aracın geçiş üstünlüğü yok mu? Sağ, sol kime göre neye göre. Milletin kafasını karıştırmayın:D
0
mekaniker
(08.04.23)
mekaniker. sen sağındakine yol veriyorsun. kime göresi yok. herkesin sağı belli. sağım sarımsak solum soğan. herkes kendi sağındakine öncelik tanıyor.
0
alperz
(08.04.23)
Kavşak içindeyken "sağdakine veriyorsun" gibi bir şey yok ama, misal dönel kavşakta dönüş halindeysen geçiş üstünlüğü kavşak içindeki araca aittir.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(08.04.23)
Kontrolsüz kavşakta sağdaki aracın,
Dönel kavşakta (varsa) kavşak içindeki aracın geçiş üstünlüğü vardır.
0
Mirket
(08.04.23)
Aslında hem dönel kavşakta hem de ortasında ada bulunmayan her türlü kavşakta zaten kavşak içerisinde olan aracın geçiş hakkı var. Yönetmelikte bu dönel kavşaklar için açıkça belirtiliyor, ama yönetmeliğin geneline bakıldığında "kavşağa ilk giren ilk çıkar" algısı oldukça yerleşik görünüyor. Sağdan gelene yol verme işi henüz kavşağa girilmediği takdirde geçerli. Eğer kavşağa girildiyse giren araç önce çıkmalı. Bu ortamda geçiş üstünlüğü olan araçların (ambulans, polis vs.) bulunması durumunda bile böyle. Sanırım dönel kavşaklarda bunu vurgulamalarının sebebi dönel kavşak içindeki araçların, eğer kavşak büyükse kavşak içindeki araca göre sağ koldan giren araçlara sanki sol taraftan geliyormuş gibi gözükmesi. Haliyle insanlar "ben sağdan giriyorum, onun durması lazım" diye düşünebiliyor. Bu karışıklığı önemek için ekstra belirtilmiş olmalı.

"BİRİNCİ BÖLÜM
Genel Kurallar
Trafiğin Yönetimi
Madde 96- Trafiğin yönetimine dair esas ve usuller aşağıda gösterilmiştir.
1) Görevli kişinin bir kolunu dik olarak yukarıya kaldırması; yeterli güvenlikte duramayacak sürücüler ile kavşağa yeni girmiş olan ve kavşak içinde bulunan sürücüler dışında, tüm karayolunu kullananlar için DUR emridir.
b) Görevli kişiler;
2) Yeşil ışıkta, ilerlemekte olan veya kavşaklara girmek üzere bulunan araçları ani işaretlerle durdurmamaya,
özen göstermek zorundadırlar."

"BEŞİNCİ BÖLÜM
Sürücülerin Uyacağı Diğer Kurallar
Kavşaklarda Geçiş Hakkı
Madde 109-(Değişik: RG-02/11/2000-24218)
Kavşaklarda aşağıdaki kurallar uygulanır.
e)Işıklı trafik işaretleri izin verse bile trafik akımı, kendisini kavşak içinde durmaya zorlayacak veya diğer doğrultudaki trafiğin geçişine engel olacak ise, sürücülerin kavşağa girmeleri yasaktır."

"ALTINCI BÖLÜM
Durma, Duraklama ve Parketme Kuralları
Duraklamanın Yasak Olduğu Yerler
Madde 113- Taşıt yolu üzerinde;
d) Kavşaklar, tüneller, köprüler ve bağlantı yollarında ve buralara, yerleşim birimleri içinde 5 metre ve yerleşim birimleri dışında 100 metre mesafede,
Duraklamak yasaktır."

"ONUNCU BÖLÜM
Çeşitli Kurallar
Geçiş Üstünlüğüne Sahip Araçlar
Geçiş Üstünlüğü Bulunan Araçların İşaretini Alan Araç Sürücülerinin Uyacağı Kurallar
Madde 142- Geçiş üstünlüğü bulunan bir aracın duyulur veya görülür bir işaretini alan ve araç sürücüleri bu araçların kolayca ilerlemelerini sağlamak için taşıt yolu üzerinde yer açmak, gerekiyorsa durmak ve bu araçlar tarafından tamamen geçilinceye kadar beklemek mecburiyetindedirler.
Bir kavşakta iken böyle bir işaret alan araç sürücüleri derhal kavşağı boşaltmak ve gerekiyorsa emniyetli bir mesafe uzaklaştıktan sonra geçişi engellemeyecek şekilde durmak ve geçiş üstünlüğüne haiz araçlar tamamen geçinceye kadar beklemek mecburiyetindedirler."
0
akhenaten
(09.04.23)
(1)

Çamaşır kurutma makinesi önerisi?

mikahakkinen
Bir sürü model var. Isı pompalı vs yazıyor.Tutan kg aralığı nedir? 8kg 9kg?Marka öneriniz var mıdır?Elbiseler bazen küçülüyor/daralıyor deniyor?Teşekkür ederim
Bir sürü model var. Isı pompalı vs yazıyor.
Tutan kg aralığı nedir? 8kg 9kg?
Marka öneriniz var mıdır?
Elbiseler bazen küçülüyor/daralıyor deniyor?
Teşekkür ederim
0
mikahakkinen
(08.04.23)
Isı pompalı olması bir avantaj, çünkü havayı sıkıştırarak ısıtıyor, ekstra bir ısıtıcı sistemi yok, haliyle elektrik kullanımı daha az.

A+ sınıfı veya üstü olması da önemli bir faktör, o ibareler boşuna değil, elektrik faturalarına etkisi cidden var.

Eğer çamaşır makinasının üstüne koydurmayı düşünüyorsanız makinanızla aynı kiloya sahip olanı almanız faydalı olur, yoksa uymadığı için üst üste yerleştirme yapmıyorlar.

Evet, uygun olmayan elbiseler ya da uygun elbiseler uygun olmayan programlarda kurutulursa sorunlar olabiliyor. Elbiselerin üzerinde kurutma makinası için semboller var, bunları öğrenirseniz sorun olmaz. Sonrasında zaten elbise seçerken kurutmaya uygun olanları tercih edersiniz. Bir de kurutma makinası çamaşır makinası gibi başlatınca bitene kadar çalışması gereken bir şey değil, arada açıp hassas ve çabuk kuruyan giysilerinizi çıkarabilirsiniz.
0
akhenaten
(08.04.23)
(6)

Kredi kartı mantığı

büyük engizisyoncu
Kredi kartının limiti 50bin diyelim.İçinden 20bin liralık tasitli alışveriş yapılmışTaksitlerin aylım ödeme toplamı 5bin olsun.Şimdi ay sonu ekstre olarak 5bin mi gelecek?Yoksa 50bin - 20bin = 30bin + 5bin liranın %40'ı mı?Benim ekstre ikinci hesaptaki gibi geliyor sanki. Nedir bunun mantığı tam ola
Kredi kartının limiti 50bin diyelim.
İçinden 20bin liralık tasitli alışveriş yapılmış
Taksitlerin aylım ödeme toplamı 5bin olsun.

Şimdi ay sonu ekstre olarak 5bin mi gelecek?
Yoksa 50bin - 20bin = 30bin + 5bin liranın %40'ı mı?

Benim ekstre ikinci hesaptaki gibi geliyor sanki. Nedir bunun mantığı tam olarak?
0
büyük engizisyoncu
(08.04.23)
ekstre 5 bin gelecek.
fakat kullanılabilir limit 30 bine düşer.
0
jelly bear
(08.04.23)
Bence de 5bin gelmesi lazım ama öyle gelmiyor.
İkinci hesaptaki gibi geliyor.
Ay sonu ekstredeki harcamaları + taksitleri topluyorum, atıyorum 5bin tutuyor. Ama ekstre 12bin geliyor.
Neden böyle olur? Sürekli asgarisini ödemekle ilgisi olabilir mi? Eğer öyleyse bile yine de olması gerekenle arada 2 kat fark var.
0
🌸büyük engizisyoncu
(08.04.23)
e tabii bir önceki ay ekstrenin %60'ı ödenmemiş kalıyorsa bir de ona faiz biniyor, bu ay 5 bin geliyorsa geçen aydan kalan kısım da ekleniyor.

ekstrede açık açık yazar ki bu, iyi inceleyin. "önceki dönemden devreden tutar" gibi bişey yazması lazım.
0
nhk ni youkosu
(08.04.23)
Peki bu nasıl hesaplanıyor?
Direkt geçen aydan kalan %60 + dönem içi taksit ve harcamalar olarak mı?
0
🌸büyük engizisyoncu
(08.04.23)
asgariyi ödeyince borcunuzu ödemiş sayılmazsınız.
dönem içi harcamalar + taksitler + önceki aydan kalan borçlar + faiz
0
jelly bear
(08.04.23)
Vadesi geçtiği halde ödenmemiş borçlara günlük faiz işler. Asgariyi yatırmanın size katkısı takibe düşmemeniz, ve gecikmeden kaynaklı kredi notunun etkilenmemesi olur. onun dışında borcunuza faiz işlemeye devam eder.

Günlük faiz hesabını da internetteki formüllerle hesaplayabilirsiniz.

Bu ayki taksitlerin toplamı 5.000 lira, bu ay yaptığınız peşin harcamalar 3.000 liraysa toplam 8.000 lira o aylık borcunuz vardır. Geçen ay asgarisini ödediğiniz borçtan kalan da 2.000 liraysa o ayki güncel borç toplamınız 10.000'e çıkar. Ayrıca o 2.000 liraya 30 günlük faiz eklersiniz. 10 bin liranın üstüne onu da eklersiniz o ay ödemekle yükümlü olduğunuz toplam borç o olur.
0
akhenaten
(08.04.23)
(3)

İngilizce sorusu

dissendium
Basit bir soru ama Türkçe kafamı karıştırıyor.Budget deficit, bütçe açığı ifadesindeki budget kelimesinin sözcük türü isim, değil mi? Sıfat olma ihtimali yok bence ama daha iyi bilenlere sormak istedim. Sağ olun.
Basit bir soru ama Türkçe kafamı karıştırıyor.

Budget deficit, bütçe açığı ifadesindeki budget kelimesinin sözcük türü isim, değil mi? Sıfat olma ihtimali yok bence ama daha iyi bilenlere sormak istedim. Sağ olun.
0
dissendium
(05.04.23)
İsim evet
0
salihdt
(05.04.23)
Budged sıfat olarak kullanılabiliyor, ucuz, bütçeye hitap eden anlamında. Ama burda öyle bir şey yok, iki kelime bir öbek oluşturmuş.
0
akhenaten
(05.04.23)
Budget deficit bir noun phrase (isim öbeği) fakat bu tarz iki ismin yan yana gelerek oluşturduğu isim tamlamalarında öndeki isim noun adjunct veya attributive noun olarak tanımlanıyor ve sıfat gibi görev yapıyor.
mesela "research paper" da aynı şekilde üretilen bir isim tamlaması fakat öndeki research ismi burada sıfat gibi çalışıyor.

diğer örnekler:

chicken soup
business meeting
safety rule
0
bedwetter
(02.05.23)
(6)

kredi karti borcunda hata olabilir mi

Kittie
ilk kez yuksek limitli bi kart kullandim.soru da acmistim daha once surekli asgari oduyorum diye hatta.bu durumdan rahatsiz olunca ben (asla erimiyordu borc) tum borcu (gelecek donem taksitlerle) kapamak istedim.cagri merkezini aradigimda borcun hepsinin atiyorum 30k oldugu soylendi.ben de hepsini d
ilk kez yuksek limitli bi kart kullandim.
soru da acmistim daha once surekli asgari oduyorum diye hatta.

bu durumdan rahatsiz olunca ben (asla erimiyordu borc) tum borcu (gelecek donem taksitlerle) kapamak istedim.
cagri merkezini aradigimda borcun hepsinin atiyorum 30k oldugu soylendi.

ben de hepsini degil ama bir donemin ustunde bir odeme yaptim bu da baya bir miktardi. asgari degil yani donem borcunun da uzerini odedim.
sonra iki hafta sonra falan yine bi odeme yaptim. biraz rahatlasin istedim. zamani gelmeden odemeler yaptim yani.

gecenlerde hafifledi borcum zannederken ciddi bir borc oldugunu fark ettim uygulama uzerinden.
cagri merkezini aradim. bana kadin borcun toplaminin 35k oldugunu soyledi.
nasil olur diyip kadina aciklama yaptim odediklerime dair.
o da otomatik sistemden okudu hizlica bir seyler. hesaplama dogru dedi.

daha once soyleneni not almistim es zamanli yanlis anladigimi sanmiyorum ki bir tepe para odedim fazla fazla.
inmedigi gibi borc artmis.

ben o eski sorumu actiktan sonra karti hic kullanmadim bu arada.
ben bu olayi nereden nasil teyit edecegim?

bir de soyle bir durum var dikkatimi ceken. zaten cagri merkezini aramam da oyle oldu. kart limitim artti gecenlerde. ve kullanilabilir limitimin cok asagida oldugunu gorunce aradim cagri merkezini bu nedir diye.
bunlar limit arttirirken yanlis bir sey mi yapti acaba?

uygulamada gecmis donem goremiyorum. ekstre talep edip her seyi kontrol mu etsem.
basina boyle bir yanlislik gelen var mi. olabiliyor mu yani?
tesekkurler
0
Kittie
(04.04.23)
Hata olma olasılığı çok çok düşük, ayrıca uygulamadan göremesen bile geçmiş ekstreleri webden yüksek ihtimal görebilirsin.
0
primetime
(04.04.23)
Bankaya gidip konu hakkında detaylı görüşebilirsiniz.
0
havadakarada
(04.04.23)
Hata olma olasılığı cidden düşük

Toplam borcu ilk sorduğunuzda taksitleri falan atlamış olma şansı var mı m.temsilcisinin?

Bunun en net çıkar yolu 1-2 saat ayırıp eski ekstreleri takip ederek harcamalarınızı kontrol etmek. Bankanın uygulamasını açıp borcun birikmeye başladığı en eski tarihten harcamalarınızı listeleyin. Excele falan yazın hatta elinizle, yazarken detaylı düşünme fırsatı olur, hem de bütün ekstreleri aynı ekranda görürsünüz.
0
akhenaten
(04.04.23)
Ekstre talep et en basit yol
0
sekerler diyarinda bir ruya
(04.04.23)
Àçikçasi bunun nesini hesaplayamadin onu da anlamadim.

Kartin limitinden, kullanibilir miktari çikarttiginda geriye toplam borcun kalir ve banka bir kurus bile fazlasini talep etmez.

Edit; olsun dert değil, herkes bu tarz şeyleri düşünemeyebilir.
0
Yourcousinmarvinberry
(04.04.23)
Cok nadir de olsa hata olabiliyor basima geldi ama siz olaya tam hakim degilsiniz hocam. Muhtemelen banka dogru hesapliyor.

Bu arada kartin toplam limitinden, kullanilabilir limiti cikarip toplam borcunuzu hesaplayabilirsiniz.
0
brkylmz
(05.04.23)
(4)

Sim kart yenileme

dissendium
Daha önce sormuştum. Sim kartım eski. Yenilemek istiyorum. Turkcell. Yenileyince eski sim kartım kullanılamaz duruma mı geliyor? Bu geçişin mümkün olduğunca sorunsuz olmasını istiyorum. Bankayla işim oluyor. Siz değiştirme sürecinizi anlatır mısınız? Sağ olun.
Daha önce sormuştum. Sim kartım eski. Yenilemek istiyorum. Turkcell. Yenileyince eski sim kartım kullanılamaz duruma mı geliyor? Bu geçişin mümkün olduğunca sorunsuz olmasını istiyorum. Bankayla işim oluyor. Siz değiştirme sürecinizi anlatır mısınız? Sağ olun.
0
dissendium
(04.04.23)
bayiye gidiyorsun yeni kart veriyorlar eskisi iptal oluyor.

bankalarda sim blokesi oluşuyor. onu telefonla ya da atmden vs kaldırabiliyorsun.
0
jelly bear
(04.04.23)
Bankaların uygulaması üzerinden halloluyor bloke kaldırma işlemi. Ben de yakın zamanda faturasızdan faturalıya geçtim, onda da sim değişmiş sayılıyor.

Ama bazı uygulamalar da sıkıntı çıkarabiliyor, şu an hatırlamıyorum hangisi çıkardı hangisi çıkarmadı ama ara ara karşılaşabilirsin böyle şeylerle. Neticede hepsi çözülüyor.
0
akhenaten
(04.04.23)
rehberin sim kartında ise eski simi atma içindeki numaraları telefona taşı öyle değiştir simi
0
eja
(04.04.23)
Maalesef artık çok geç. Direkt değiştirdim.
0
🌸dissendium
(04.04.23)
(5)

windows için pdf vb gibi dökümanları okuma uygulaması

a man alone
adobe'un kendi reader ı ücretli. her şeyini kullandırtmıyor. başka şeyler de buldum fakat yılda 100 dolr civarı. daha ucuz olsa alınır.sizin kullandığınız programlar var mı?
adobe'un kendi reader ı ücretli. her şeyini kullandırtmıyor. başka şeyler de buldum fakat yılda 100 dolr civarı. daha ucuz olsa alınır.

sizin kullandığınız programlar var mı?
0
a man alone
(03.04.23)
Okurken ne yapmaniz gerekiyor ekstradan? Ben adobe aboneligim olmasina ragmen edge ile aciyorum pdfleri.

Hic imzalamam falan gerekmedi ama onu firefox yapiyormus edge falan da yapiyordur
0
aguen
(03.04.23)
Adobe acrobat reader ücretsiz, temel işlevleri de kullanabiliyorsunuz (fosforlu vurgular, konuşma balonu şeklinde notlar vs.) İmza falan da atılabiliyor sitesinde yazana göre. Bir yanlışlık olmasın?

Ücretli olan adobe acrobat pro, onunla pdf oluşturup, editleyip, birleştirip, ayırabiliyorsunuz falan. Siz bunları mı yapacaksınız?
0
akhenaten
(03.04.23)
altını çizme, not alma vb özellikleri kullanmak istiyordum. acrobat dc ücretsiz diyor fakat link ücretli versiyona yönlendiriyor.

tekrar bakayım o halde. belki de farklı bir versiyonu var bende.

edit: tekrar denedim olmuyor, sadece sol taraftan yer imi işaretleniyor. sağ taraftaki her şey ücretli. programın adı adobe acrobat reader.
0
🌸a man alone
(03.04.23)
sumatra pdf tamamdır.
0
alperz
(03.04.23)
Sumatra veya Foxit
0
diyecevaplandı
(03.04.23)
(5)

oruç dışı aç kalma olayı

kondansator
selamlar, ramazan ayı boyunca oruç tutarım, midemde yanma vb yaşamıyorum. ancak akşama doğru susuzluk ve açlık bastırıyor haklı olarak.normal bir zamanda da sabah kahve, çay ile öğlen ediyordum. hatta öğlene kadar midemde yanma, mide bulantısı olabiliyordu. oruç boyunca bunu yaşamıyorum. çay kahve t
selamlar, ramazan ayı boyunca oruç tutarım, midemde yanma vb yaşamıyorum. ancak akşama doğru susuzluk ve açlık bastırıyor haklı olarak.

normal bir zamanda da sabah kahve, çay ile öğlen ediyordum. hatta öğlene kadar midemde yanma, mide bulantısı olabiliyordu. oruç boyunca bunu yaşamıyorum. çay kahve tüketimi mide bulantısı, yanma mı yapıyor?
0
kondansator
(03.04.23)
kahve yapar tabi özellikle aç karnına.
0
jelly bear
(03.04.23)
Aç karnına kahve ve çay içince ve/veya poğaça türü yağlı şeyler yiyince benim de midem kazınıyor. Onun için düzgün kahvaltı yapıp çıkıyorum sorun olmuyor.
0
akhenaten
(03.04.23)
kahve yapar ve su atar susatır. tarçınlı bir şeyler yersen daha az açlık hissedersin
0
abi bi dizi buldum on numara
(03.04.23)
Aç karna siyah çay sorun yaratiyor bazi insanlarda. Ben misal direkt kusarim (lisede kendi zararima ogrendim).

www.allrecipes.com:~:text=Tea%2C%20like%20wine%2C%20contains%20tannin,lead%20you%20to%20feel%20nauseated.&text=Why%20is%20tannin%20in%20tea,results%20in%20that%20bitter%20tang.
0
logisticsmanager
(03.04.23)
Filtre kahve, amerikano bende ac iken tukettigimde problem yapmiyor ama bitki cayi ya da siyah cay tuketirsem midem bulaniyor.
0
duyulmasi gerektigi kadar
(03.04.23)
(6)

Yavru kedilerden birini kaybettik

balpolen
1 nisanda dogum yapmisti anne, 4 tane. 3'u iyi cok sukur ama 1'i ni kaybettik. Bunu nereye gomebilirim? Evim bahceli ama kefim oraya cikiyor tuvalet icin, kazinca falan gormesini istemem. Uskudar'dayim, nerelere gomebilirim?
1 nisanda dogum yapmisti anne, 4 tane. 3'u iyi cok sukur ama 1'i ni kaybettik. Bunu nereye gomebilirim?

Evim bahceli ama kefim oraya cikiyor tuvalet icin, kazinca falan gormesini istemem. Uskudar'dayim, nerelere gomebilirim?
0
balpolen
(03.04.23)
o iş biraz zor, çaktırmadan bir yere gömebiliyorsan dene ama derince kazmak lazım.
yasak olduğu için fark edilirse sıkıntı olur.
bahçesi olan gecekonduda oturan biri varsa tanıdığın ondan rica edebilirsin. ben sitedeki temizlik görevlisinin bahçesine gömüyorum, beykoz'a doğru bir yerde.
kedi köpek mezarlıkları pahalı. tanıdığın bir veterinerden rica edebilirsin ama açıkçası gömüyorlar mı çöpe mi atıyorlar bilemiyorum. :(
0
tiny penny
(03.04.23)
Bizim sokak kedi adası gibi çok fazla kedi var, bizim bahçeye de çok gelir, benim kedi vefat edince ben bahçeye gömdüm ama biraz derin kazdım, hiçbir sorun çıkmadı.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(03.04.23)
Yine kendi bahçenize ama derine derim ben. Sonuçta kedinin de magmaya inecek kadar kazacak hali yok. İnsan gömme derinliği 6 feet ya da yaklaşık 180 cm ediyor (evet o popüler dizinin isminden öyle bir imaj oluşmuş bende).

Babamların kedisi bahçenin en dip köşesine gömülü. Üzerinde çiçekler var. Boş olmayınca onun da dibini kazımazlar muhtemelen.
0
d max
(03.04.23)
Yazılmış ama gömmeyi düşünüyorsanız cidden derin gömmeniz lazım.
ikinci alternatif daha kolay ama kabullenmesi zor; çevrenizdeki yakın veterinerlerden birini arayıp yaşanan durumu anlatın. Tıbbi atık olarak nitelendireceklerdir.
Çok fazla kedi ölümüyle karşılaştığım için ben uzun süredir ikinci seçeneği değerlendiriyorum.
0
rakicandir
(03.04.23)
Kediler tuvaletini yaparken o kadar da derin kazmıyor, yani siz kediyi gömmek için bir el küreği falan kullanacaksınızdır heralde, sonuçta onla 3-5 kere toprak kaldırsanız baya bir derinlik elde ediyorsunuz.

İçinizi rahatlatmak için kediyi gömerken çıkardığınız toprağa bir bakın. Sizce kediniz tuvaletini yaparken bir öbek toprak çıkaracak kadar kazı yapıyor mu?
0
akhenaten
(03.04.23)
35-40 santim derinlik yeterli olur.
Bahçenize gömün, insanlarla uğraşmak zorunda kalmayın. Kediniz farketmez ve alışıktır, kazmaz hatta ilgilenmez.

Üzülmeyin. Kedi(leri)nize iyi bakın, birlikte mutlu olun.
0
alfired
(03.04.23)
(13)

Eşinizin siz öldükten sonra...

dissendium
Merhabalar. Çok yakın bir zaman önce rahmetli ve ünlü bir şarkıcının doğum günüymüş. Eşi olan hanımefendi kendisini anmayı ihmal etmemiş. Eşi kendisinin ölümünden sonra başkasıyla evlenmiş. Yeni eşi bu anmadan rahatsız olmamış gördüğüm kadarıyla. Siz öldükten sonra eşinizin başkasıyla evlenmesini is
Merhabalar. Çok yakın bir zaman önce rahmetli ve ünlü bir şarkıcının doğum günüymüş. Eşi olan hanımefendi kendisini anmayı ihmal etmemiş. Eşi kendisinin ölümünden sonra başkasıyla evlenmiş. Yeni eşi bu anmadan rahatsız olmamış gördüğüm kadarıyla. Siz öldükten sonra eşinizin başkasıyla evlenmesini ister miydiniz? Ya da eşiniz öldükten sonra evlenir miydiniz? Ya da birinin yeni eşi olsanız ve eşiniz rahmetli eşini ansa bu sizi rahatsız eder miydi?

Şarkıcı eşine belki bir sürü şarkı yazdı. Zamanına göre anlamlıydı ama şu an çok boş geliyor bana. Ölenle ölünmez, kimse tek yaşamak zorunda değil gibi bir sürü şey sıralanabilir. Bunlar zaten bilinen şeyler. Ama bir tarafta kulağa çok sağlıklı gelmese de bir ihanet, bir değersizlik duygusu oluşmuyor mu? Kimsenin mutluluğunda gözüm yok bu arada. Umarım mutlu yaşarlar. Hatta eşinize ve size sağlıklı ve uzun ömürler. Ben burada çok temel bir kıskançlık duygusundan bahsediyorum.
0
dissendium
(03.04.23)
Ben mutlu olmasini isterdim. Sonucta ben canliyken birakip gitmis degil, olmusum yapacak bi sey yok. Sonsuza dek aci icinde takilip kalmasi, devam edememesi uzerdi beni.
0
aguen
(03.04.23)
Eşimin ölümümden sonra başkasıyla evlenmesi hakkında konuşacak olursam, yani kimse şen şakrak, hevesli bir şekilde aman da eşim ben ölünce gitsin başkasıyla evlensin diyor olsun sanmıyorum. Sonuçta burada bir mecburi ayrılık söz konusu. Önce bunu kavramak gerekiyor. Ben ölüyorken tutup da eşimin önünde artık ne kadar hayat varsa oturup benim yadımı tut, hayat da senin için burda bitsin artık demeye ya da bunu hissettirmeye utanırım şahsen. Bence bu ayıp bir şey. Ha tabi başka biriyle mutlu olacağını düşünüp sevinmem de. Sadece en azından hayatına devam edebileceğini düşünüp içim rahatlar. Bunlar birbiriyle iç içe ama birbirinden ayrı konular.

Diğer konuysa tamamen insanlar ve onların amaçlarıyla ilgili. Herkes aynı şeyi aynı amaçla veya aynı şekilde yapmıyor ki, normalde temiz kalple eski eşini andığına inanıyorsam rahatsız olmam, aksine güvenim artar. Ama başka hesaplar peşinde olduğunu hissetssem rahatsız olurdum. Her iki durumda da ihanet duygusu hissetmem.
0
akhenaten
(03.04.23)
kayahan'ı anlatıyorsun sandım açıkçası :) evet ben ölürsem eşimin hayatına olması gerektiği gibi devam etmesini isterim. kimse ben erken ölürsem, kendisi ölene kadar benim yasımı tutmasın, aksi bir düşünce çok bencilce olur. keza evlilik de hayatın içinde, gerekirse evlenebilir.
0
roket adam
(03.04.23)
sevdiceğimi her şeyden çok seviyorum. sıklıkla derim ben erken ölürsem mutlaka evlen ama çocuklarımın hakkını ihmal etme diye ahahahhaha.

bence bir insan ölünce bitiyor işte her şey. geride kalanın ise hayatı devam ediyor. eğer hissedilecek bir şey olursa onun mutluluğunu hissetmek isterim.

büyük konuşmiyim ama ben evlenmem bu arada.
0
Hallegadola
(03.04.23)
ben öldükten sonra eşimin, sabah akşam yas tutması, yemeden içmeden kesilmesi, sersefil ortada gezmesi ahirette kemiklerimi nurla dolduracaksa isterim tabi. ama sanmam öyle olacağını. o yüzden eşim dahil tüm insanlar için huzurlu bir hayat dilerim.
0
sanemz
(03.04.23)
Ben eşimin evlenmesini isterim yaa, tek kalmasını hiç istemem, üzülmesini karalar bağlamasını hiç istemem :( zaten benim minnoşum daha karabiberle kimyonu ayırt edemiyor, yalnız kalamaz :(
0
turuncu tonlarda
(03.04.23)
Ölüm geride kalanlar için büyük bir olay, yani biz erkekler için o kadar travmatik oluyor mu bilmiyorum, aranızda hiç babası ölen oldu mu annenizin durumunu gözlemleyebildiniz mi onu da bilmiyorum ama babam ölmemiş olmasa muhtemelen ben de "evlenmesin ya" bencilliği yapardım ama babam öldükten sonra gördüm ki o psikolojiyi atlatabilmesi biraz daha mutlu olabilmesi için keşke annem evlenseydi diyorum, yani tabii üstünden yıllar geçti hayata küsmedi şu anda da gayet sağlıklı ama ne gereği var yani "ölüm onları ayırana dek" mutlu yaşamışlar işte, sonradan neden mutsuzluğa mahkum olsunlar ki? Ben öldükten sonra da aynı şekilde eşimin evlenmesini mutlu olmasını hayatına kaldığı yerden devam etmesini isterim, normal olan bu.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(03.04.23)
gercek sevginin, biriyle birlikte olsaniz da olmasaniz da karsinizdaki kisinin gercekten mutlu olmasini istemekle epey ic ice oldugunu dusunuyorum. bunu karsimdaki icin gercekten isteyemiyorsam da gercekten sevdigimi degil, ego kaynakli bir bencillik ve sahiplenme hissi oldugunu ve esasen kendi kendimi degersiz gormem ve karsimdaki evlenmesin de ne kadar degerli oldugumu kanitlasin gibi bir yerden geldigini dusunurdum sanirim. yani olumumden sonra bile, degerimi 3. kisilerin insiyatifine biraktigimi fark eder, yasarken bunun uzerine kafa yorardim sanirim. dolayisiyla, hele de ben oldukten sonra cok cok cok mutlu olmasini isterdim.

ayrica, o dediginiz ihanet duygusu ve gecmise aniya deger vermeme duygusu zaten, yasanmislik ne kadar guzel ve biricikse siz isteseniz de istemeseniz de olusuyor. yasamayan bilmez. yasayan biri olarak, sevdigim hic kimsenin de boyle bir aci cekmesini istemem. basiniza gelmeyen hakkinda atip tutmak hakkaten kolay.
0
kassiopeia
(03.04.23)
Ben öldükten sonra kim ne yapıyorsa yapsın. Ben öldüm diye eşim de yaşarken mi ölsün? Eşimin, eski eşini düzenli olarak anmasından rahatsız olurum ama bir yerden sonra. İlişkide sessiz 3. kişi var ve eşim asla tamamen benimle/bende değil gibi hissettirir.

Ünlü bir eski eş başka tabii. Onu çok fazla kişi anıyor. Michael Jackson öldüğünde eski eşi falan yoktu ama ölüm gününde 1412512 milyar kişi anıyor kendisini. Orada biraz farklı.
0
nawar
(03.04.23)
ben evlenmezdim. benden sonra herkes canı ne isterse yapsın.
0
gabe h coud
(03.04.23)
bu tamamen olayin nasil gelistigine gore degisir.

kayahan uzerinden gidersek, ipek zaten kayahan'in asik oldugu milyonuncu hatundu buyuk ihtimal, ergenler hatirlamaz ama ben "sari sekerim" ile savanora'da yaptigi dugunu net hatirliyorum. gider ayak taze bir ceviz daha kiralim dedi, hatun da gelecegini dusundu peki dedi. Kayahan'in benden sonra evlenmez diye dusundugunu sanmiyorum, evlenecegi belliydi.

Obur taraftan, diyelimki 20li yaslarda birisiyle evlenmisim. 40 sene evli kalmisiz, coluk cocuga karismisiz. Ikimiz de 60li yaslara gelmisiz. Ben geberdikten sonra hatun gidip biriyle evlenirse, obur tarafta yanima geldiginde soyleyecek iki cift lafim olur.

Bir tanidigimiz 40 sene evli kaldiktan sonra kocasini kaybetti, birakin baskasini bulmayi 1 sene yas tuttu hatun, surekli siyah giydi, makyaj yok vs..saygi duyulacak bir hareket bu, olmasi gereken budur..
0
cooperr
(03.04.23)
ahiret inancı olan birisi değilim, öldükten sonrasının tıpkı doğmadan önceki gibi olacağına inanıyorum. o açıdan eşimin ben öldükten sonra yapacaklarıyla ilgili hiçbir kaygım/düşüncem yok. kaldı ki öteki taraf inancım da olsa sanırım önemsemezdim - ben iyi anması, kalbinin bir köşesinde hayatına dokunmuş önemli birisi olarak görmesi güzel geliyor kulağa ama onun dışında benimle ölsün istemem. gönlüne göre birini bulacaksa, hayatının geri kalanını mutlu ve iyi geçirecekse evlensin. ölmüşüm yav aklı bende kalsa kime ne faydası olacak. güzel hatırlasın, hatırama sahip çıksın yeter. onu yapmasa bile bana ne, ölüyüm çünkü.

ben şu yaşta eşim ölse muhtemelen 5-6 yıl filan toparlayamam ama gerçek şu ki insan özellikle yaşlandıkça yol arkadaşına ihtiyaç duyuyor. belki tekrar aşık olurum, belki sadece kendim gibi birisiyle bir hayat paylaşmak için o yola girerim... bilemiyorum. karşıma çıkacak kişiye bağlı. eşim ölünce "aaa ne güzel karım vardı lan, olmadı böyle. iyisi mi yine evlenem" diye düşünmem ama bir noktadan sonra önüne bakmalı insan. önünde başka bir evlilik mi, aşk mı, asla bitmeyen bir acı ve yalnızlık mı olur orasını bilemem elbet.

birlikte olduğum kişinin eski eşini anması konusu da beni rahatsız etmezdi. ben 28 yaşındayım, şu an olsa üzer belki evet çünkü genciz, eşimin "hayatının aşkı" olmak, ilişki anlamında onun hayatına girmiş en özel insan olmak isterim. olamamak biraz burukluk yaratır sanırım. ama 35-40'tan sonra öyle olmaz diye düşünüyorum. hatta aksine hoşuma bile gidebilir eşimin eski kocasına vefa duyması, onu iyi anması. neticede adam ölmüş yani kalkıp ona kaçacak hali yok ki, kıskanacağım biri değil. "ne iyi kadın lan ben ölünce beni de özler herhalde" derim herhalde.

şahsi görüşümce hayat ne yazık ki romantik komedi tadında değil, öyle rüya gibi ilişki yaşayan insan sayısı yüzde 1-2 filandır. o açıdan ben vefalı, dürüst, sevgili, saygılı kadına tavım. eski kocasını özlesin, ben ölünce evlensin vs. bunlar zaten ilişkiyi ilgilendiren şeyler değil pek; denklemden en az bir kişi çıkınca oluşan ihtimaller. o yüzden o açıdan kafam rahat.
0
mark greg sputnik
(03.04.23)
Evlenmezdim, onun da evlenmesini istemezdim. Anlaşamama vs gibi bir durumdan ilişkimiz bitmemiş ki, öyle olsa hayatına devam etme kafasını anlıyorum. Ama hayat arkadaşım ölmüş, yani nasıl evlenebilirim ki.
0
kafasizbiri
(13.04.23)
(3)

Hasta mısınız?

msb
Biraz anket gibi olacak ama çevremde kim varsa hasta şu sıralar. Ben de hastaydım yeni geçti, hatta tam geçmedi.Hastaysanız nasıl geçiyor?EK: Soğuk algınlığı gibi, covid gibi...
Biraz anket gibi olacak ama çevremde kim varsa hasta şu sıralar. Ben de hastaydım yeni geçti, hatta tam geçmedi.

Hastaysanız nasıl geçiyor?

EK: Soğuk algınlığı gibi, covid gibi...
0
msb
(31.03.23)
Kronik mi geçici mi ?
0
Yourcousinmarvinberry
(31.03.23)
Bizde de bütün ev komple hasta ben hariç
0
akhenaten
(31.03.23)
gecen haftalarda hastaydim. covid degilim ama covidle iliskisi oldugunu dusunuyorum.

covid oncesi hic hasta olmayan bununla ovunen bir insandim. sadece 3-4 yilda bir pis oksuruk geliyor ve 1-2 hafta icinde cozuluyordu. onun disinda ne bogaz agrisi yasadim, ne dogru durust grip ne burun tikanikligi.

covid olduktan sonra bozuldum sanirim. kotu gecirdim, yani evdeydim ama gercekten mahvoldum. 1,5 sene onceydi. bu sene iki kere soguk alginligi grip vb adini koyamadigim hastalik yasadim. evet yine ayakta gecirdim ama bogaz agrisiyla uyanma, burun tikanikligi vb seyler bana cok yeni. yas 38f
0
supergirl
(01.04.23)
(3)

İstanbuldaki Şehir Dışı Plaka Artışı (Deprem illeri harici)

calmdown
selamlar, son 1 aydır özellikle dikkatimi çekiyor. İstanbul'da çok fazla şehir dışı plaka artışı var. Doğma büyüme 30 yıllık istanbulluyum bu kadar farklı şehir plakasını karma olarak görmedim.Sadece deprem illeri de değil. Depremden etkilenen 10 şehirin dışında çok fazla plaka var. Nedir bu işin as
selamlar, son 1 aydır özellikle dikkatimi çekiyor. İstanbul'da çok fazla şehir dışı plaka artışı var. Doğma büyüme 30 yıllık istanbulluyum bu kadar farklı şehir plakasını karma olarak görmedim.

Sadece deprem illeri de değil. Depremden etkilenen 10 şehirin dışında çok fazla plaka var. Nedir bu işin aslı sizce? İpini koparan İstanbul'da mı şu an?
0
calmdown
(31.03.23)
Depremden önceden beri ben de fark ettim bunu, bir keresinde olağan trafikte 4 tane arka arkaya giden farklı şehirler ait plakaya denk gelmiştim. Cidden gözle görülür bir artış vardı depremden önce de.
0
akhenaten
(31.03.23)
Bilgi değil, akıl yürütme;
Belki otomobil ikinci el piyasasının kızışması sebebiyle insanlar eskisine oranla başka ilden araba alma konusunda daha rahat davranmaya başlamışlardır. Oto ekspertiz firmalarının yaygınlaşması da bunu kolaylaştırmış olsa gerek.

Eskiden başka ildeki araba daha ucuz olsa bile insan almaya çekinirdi. Hem dolandırılmak ve kandırılmaktan korkacağı için hem de zaten %1 - %2 fazla para verip kendi ilinden bir araba alabileceği için.
0
michael_knight
(31.03.23)
istanbulda kasko da daha pahalı. ben de istanbuldayken aldığım arabanın plakasını değiştirmemiştim kasko ucuz olsun diye. tek sebep bu değildir ama bi faktör de bu olabilir.
0
sirkelimon
(31.03.23)
(5)

Define işleri

dissendium
Takip ettiğim bir Youtube kullanıcısı var. Ormanda dedektörle gezip define buluyor. Bulduğu şeyler aşırı değerli. Bildiğiniz sanat eseri. Bu eğer gerçekse bu kişi bulduğu şeyleri nasıl satıyor? Devlet satın alıyor mu böyle şeyleri? Bu kişiyi şikâyet etmek bir sonuç verir mi? Aslında şikâyet etmek ma
Takip ettiğim bir Youtube kullanıcısı var. Ormanda dedektörle gezip define buluyor. Bulduğu şeyler aşırı değerli. Bildiğiniz sanat eseri. Bu eğer gerçekse bu kişi bulduğu şeyleri nasıl satıyor? Devlet satın alıyor mu böyle şeyleri? Bu kişiyi şikâyet etmek bir sonuç verir mi? Aslında şikâyet etmek mantıklı gelmiyor. Çünkü o kişi çıkarmasa belki o şeyler hep toprak altında kalacak. Devlete veriyorsa aslında tarihe, arkeolojiye hizmet ediyor. Ne diyorsunuz bu duruma?
0
dissendium
(30.03.23)
Facebookta defineciler grubundaydim bi ara. Gordukleri her seyi parcalayip patlatiyorlardi. Eger sadece dedektorle yapiliyosa ve devlete veriyosa (ki devlete verdigini hic sanmiyorum) bence bir sorun yok ama garanti bi yerleri delip desiyordur
0
fakyoras
(30.03.23)
kurgu diyorum
0
freebird5406_2
(30.03.23)
and the oscar goes to derecesinde kurgu.

define işinde parayı kıranlar malzeme satıcıları, harita satıcıları. umut satanlar yani.
0
alperz
(30.03.23)
Her şeyden önce yasalarda define ve tarihi eser tanımları farklı yapılıyor. Yasal olarak define arama izniyle define aranabiliyor, ancak bu "define" tanımı son 6 padişah dönemindeki para veya para işlevi gören buluntuları kapsıyor.

Pay alma konusu da bu buluntularla alakalı.

Tarihi eser sınıfına giren hiçbir şeyden pay almak söz konusu olmuyor.

İzinsiz definecilik faliyetleri de zaten suç.

Diğer taraftan o videolardaki birçok eser de sahte aslında.
0
akhenaten
(31.03.23)
İkinci konuysa şu, bunları devlete verip arkeoloji ve sanata destek vermiş olmuyor. Çok büyük bir tarih kıyımına sebep oluyor ne yazık ki.

Arkeolojik buluntu sadece ve sadece kontekstiyle anlamlıdır. Bir kazı sırasında kazı alanı incelenir, eser değil. Toprağın cinsi, dolgusu, stratigrafik tabakalanma, buluntuların birbirlerine göre konumları, buluntularla birlikte ele geçen organik ve inorganik diğer artefektler, varsa buluntunun ele geçtiği yapının türü, bukuntunun kotu, çevresiyle olan ilişkisi ve daha birçok şeye bakılır. Buluntu bunlarla anlam kazanır ve arkeolojik bir yorum yapılması mümkün olur.

Definecilerin çıkardığı esere bakıp "aa ne güzelmiş" demekten başka bir şey yapılamıyor malesef. Arkeolojik olarak neredeyse hiçbir değeri yok...
0
akhenaten
(31.03.23)
(10)

yıkılan şehirler nasıl olur, uzun binalar olmaz de mi artık?

sanemz
depreme dayanıklı olmasının kat sayısıyla ilgisi yok diyen de var ama merak ettiğim yine mimari istanbul depremi gibi boşverilir aynı düzende mi kurulur.olmaz diycem de geçen biri yazdı burda 17 ağustos depreminde de aynısı denmiş ama şimdi istanbul gökdelenden geçilmiyor. keşke aklı başında kursala
depreme dayanıklı olmasının kat sayısıyla ilgisi yok diyen de var ama merak ettiğim yine mimari istanbul depremi gibi boşverilir aynı düzende mi kurulur.
olmaz diycem de geçen biri yazdı burda 17 ağustos depreminde de aynısı denmiş ama şimdi istanbul gökdelenden geçilmiyor. keşke aklı başında kursalar bari.
0
sanemz
(30.03.23)
Temelini sağlam yapıp malzemeden çalmazsan yapılır neden yapılmasın.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(30.03.23)
Gölcük depreminden 10 sene sonra herşeyi unuttuk. B
Bundan da 10 sene sonra her şeyi unutacağız.

Arazi ve bina konusunda bu kadar fazla rant ve bizde de bu cehalet olduğu sürece bir şey değişmez.

Selin yıktığı dere yatağındaki binayı aynı yere kondurmuyor muyuz?
0
Mirket
(30.03.23)
Bu tip sözler çok klasikleşti ama uygun zemine uygun binayı uygun şekilde yapmak esas olan. Ben hiçbir depremde şaşalı bir göktelenin yıkıldığını görmedim mesela, belki vardır.

11 Eylül'de 2 tane uçak çarptırdılar mesela yıkmak için.

Deprem dalgalarının niteliği de çok önemli, şu videoya bakın.

youtu.be
0
akhenaten
(30.03.23)
gökdelenler bilinenin aksine depreme çok daha dayanıklı yapılar. 5-10 katı geleneksel yöntemlerle yapabilirsin ama 40 katı arkasında destekleyici ciddi bir ekip ve çalışma olmadan ayakta bile tutamazsın. türkiye’de büyük şehirlerde nüfus artışı bu seviyede olduğu sürece dikey mimarinin alternatifi yok.
0
roket adam
(30.03.23)
Depreme 3 katlı betonarme bina yerine uygun zemine doğru mimari ve mühendislik ile çalışılmış 30 katlı çelik konstrüksyonlu, radye temelli, sismik izolatörlü 2018 sonrası yapılan gökdelende yakalanmayı tercih ederim. Neden uzun binalar olmasın? Dikey yapılaşmanın birçok sorunu var ama deprem bunlardan biri değil.
0
nawar
(30.03.23)
ya rönesans rezidansı görmediniz mi tuz buz oldu. ay yok ben oturamam artık şu saatten sonra çok katlı binada, büyük konuşmayım Allah esirgesin. hem ayrıca ben deprem az olan bi yerdeyim ama maraş depremi burda bile hissedildi yukardakiler daha çok sallandık dediler.
0
🌸sanemz
(30.03.23)
Ulkenin yuzde 60'inin asgari ucretle calistigi ve asgari ucret'in 300 dolar oldugu ulkede herkesin mustakil evde oturmasini daha cok beklersin kanka.
0
baldur2
(30.03.23)
rönesans rezidans gökdelen değildi.
0
mark greg sputnik
(30.03.23)
rönesans dediğin yer 11 katlı normal apartman, gökdelen dediğin en az 30-40 katlı olur.
0
roket adam
(30.03.23)
dayanikliligin kat sayisi ile alakasi yok. sikinti rant ve ahlak cokuntusu.

turkiye'deki en guvenilir binalar gokdelen sinifindaki yapilar. kat sayisini 3'e de dusursen, amele kafasiyla yaparsan ve hicbir denetime tabi tutmazsan yine cokecektir.
0
cooperr
(31.03.23)
(10)

Psikolojim hava durumuyla senkronize değişiyor.

akhenaten
İyice farkına vardım artık bunun hava kapalıysa ben de kapalıyım, hava iyiyse ben de iyiyim. Kışın karanlığında hayatı askıya alıyorum resmen, sadece Nisan-Ekim arası yaşıyorum, ekim sonuna doğru da aynı ağaçların yaprakları döktüğü gibi kendimi kış moduna alıyorum.Aynı şeyleri yaşayıp bir çözüm bul
İyice farkına vardım artık bunun hava kapalıysa ben de kapalıyım, hava iyiyse ben de iyiyim. Kışın karanlığında hayatı askıya alıyorum resmen, sadece Nisan-Ekim arası yaşıyorum, ekim sonuna doğru da aynı ağaçların yaprakları döktüğü gibi kendimi kış moduna alıyorum.

Aynı şeyleri yaşayıp bir çözüm bulan var mı aranızda?
0
akhenaten
(30.03.23)
evrimsel bir durum. insan iki yüz bin yildir boyle.
0
tantavizisyon
(30.03.23)
aynı ben. hava soğuk dışarıda ama güneş var. çok mutlu bir gün.

yağmurdan özellikle çiseleyen, saatlerce yağan gıcık yağmurdan nefret ederim.
0
gabe h coud
(30.03.23)
ani hava değişimleri daha etkili
vucud adapte olmaya çalışıyor 1 günde
0
bir soru sorcam
(30.03.23)
Herkesin mutluluk grafiğinde bir etki yaratıyordur büyğk ihtimal ama bende sanki daha bir etkili gibi ya, kötü havada resmen huysuz ve sinirli oluyorum.
0
🌸akhenaten
(30.03.23)
Bunla alakalı bir akademik çalışma vardı. Alakasız olduğu bulunmustu sonucunda. Ama bence de böyle bir şey var.
0
westblack
(30.03.23)
Ben hava kapali ve yagmurluyken depresyona giriyorum gunes acinca yasam enerjisiyle doluyorum.
0
unidentified floating object
(30.03.23)
ben iki yil oncesine kadar gunesli havalarda mutlu, kapali havalarda mutsuzdum.

artik tam tersi. gunes gordukce collesen memleketimizi dusunup iyice kahroluyorum. sirf bu yuzden cok yagis alan bir sehre tasinacagim.
0
alperz
(30.03.23)
çok etkisi oluyor. hava yağmurlu olduğunda hayattan aldığım zevk doruğa çıkıyor diğer türlü hayattan soğuyorum. her gün yağmur yağan yerde yaşamak isterdim.

güneş kapatılsın.
0
gule gule
(30.03.23)
Güneş ışınları ve hava sıcaklığının mod ile bir ilgisi var.
Bir bilimsel çalışmada örneğin vücut ısısı kabinlerde arttırılarak seanslar halinde depresyon tedavisi yapılıyor. Diğer bir örnek güneş ışığı görmeyen ülkelerde güneş ışığını taklit eden lamba terapileri modu düzenlemek için kullanılıyor.

Lamba terapisini ve vücudu genel olarak sıcak tutmayı genel olarak da çok fazla takılmamayı akışına bırakmayı öneririm.
0
psmstc
(30.03.23)
beni de normalden cok etkiledigini dusunuyorum. kisin hava kapaliyken suratim bildigin sirke satardi. simdi seattle'da yasiyorum, bu kis kendimi kesecektim az kalsin. zeminden tavana cam olan bi ev kiraladim sirf bu yuzden, maksimum isik alayim diye.

guneye tasinmaya calisiyorum. avrupalilar nasil yasiyor anlamiyorum.
0
antikadimag
(31.03.23)
(2)

Nakit çekip taksitle almak olayını anlamadım?

sassot
Bir alışveriş yaptım 10 bin liralık. 7 taksitle oluyor dediler tamam dedim. Ama karttan 10 bin lira çekilmiş. Ben bunu ne şekilde ödeyeceğim şimdi olayı anlamadım? 10 bin / 7 ŞEKLİNDE mi her ay ödeyeceğim?
Bir alışveriş yaptım 10 bin liralık. 7 taksitle oluyor dediler tamam dedim. Ama karttan 10 bin lira çekilmiş. Ben bunu ne şekilde ödeyeceğim şimdi olayı anlamadım? 10 bin / 7 ŞEKLİNDE mi her ay ödeyeceğim?
0
sassot
(29.03.23)
Aman üstüme geliyorlar +1

Sizin kredi kartınızın bir limiti var, o limit tutarında harcama yapabilirsiniz.

10.000 lira limiti olan karttan 10.000 lira harcama yapıp 7 taksitte öderseniz kartın harcama limiti 0'a düşer. Siz de 1.428 lira ödersiniz 7 ay boyunca.

Her taksiti ödediğinizde kartın harcama limiti artar. İlk taksitten sonra 1.428 lira harcama limitiniz geri gelir, 2. Taksitten sonra 2.856 olur, bu böyle gider.
0
akhenaten
(29.03.23)
Kartın limitinden 10 bin TL düşmesi normal. İşlem muhasebeleştikten sonra dönem içi işlemlerinize bakın 1429 TL civarında, gelecek döneme yansıyacak ilk taksidi görmeniz lazım.
0
salihdt
(29.03.23)
(2)

Şirket Bilanço Tablosu

heritage
Merhaba,Muhasebe hiç anlmadığım alan, ingilizce olunca hiçbir şey ifade etmez oluyor. Görseli salağa anlatır gibi anlatabilir misiniz?https://i.ibb.co/8skx73C/Balance-Sheet.png
Merhaba,
Muhasebe hiç anlmadığım alan, ingilizce olunca hiçbir şey ifade etmez oluyor. Görseli salağa anlatır gibi anlatabilir misiniz?

i.ibb.co
0
heritage
(29.03.23)
Üstteki tablo şirketin varlıklarını (aktiflerini) gösteriyor. Toplam varlıklar 1.460,06'ymış. Bu varlıkların hepsi de nakit veya nakit benzeri varlıklardan oluşuyormuş, yani şirkete ait bir duran varlık yok.

Alttaki tablo kaynakları gösteriyor, bunlar borçlar (yükümlülükler) ve özkaynaklardan oluşuyor.

Şirketin 2.760,95 yükümlülüğü var (örneğin banka kredisi ya da başka bir borçlanmadan gelen para)

2.500 de özkaynak var ama "non-registered" kısmı yasal olarak ne ifade ediyor ben bilmiyorum. Anlaşıldığı kadarıyla bu sermaye şu an kullanılabilir olarak görünmüyor. O kısımda yanıltmış olmayayım, nedenini ve ne ifade ettiğini bilmiyorum.

1300,89'da net dönem zararı açıklamış şirket.
0
akhenaten
(29.03.23)
equity negatif olmus. uzun vadede borclarini ödeyemez batmis gibi bisi
0
sonsuz
(29.03.23)
(5)

Amazondan telefon almak guvenilir mi?

lacrim
Evet arkadas hayatimda ilk defa son model bi telefon alma durumundayim ve amazonda daha ucuz, guvenilir mi? Garanti vs isleri ne olur, nasil bir sorun olabilir olacaksa da, beni bir aydinlatirsaniz sevinirim
Evet arkadas hayatimda ilk defa son model bi telefon alma durumundayim ve amazonda daha ucuz, guvenilir mi? Garanti vs isleri ne olur, nasil bir sorun olabilir olacaksa da, beni bir aydinlatirsaniz sevinirim
0
lacrim
(29.03.23)
satan amazonun kendisiyse dünyada daha fazla güvenebileceğin bir e-ticaret ortamı yok, değilse satan kişinin önceki yorumlarını okumalısın
0
wiekannich
(29.03.23)
Satıcı Amazon'un kendisi ise ben de gozum kapalı alıyorum.
0
fraise
(29.03.23)
Biz ailecek televizyon, tv gibi elektroniklerin hepsini amazon'dan aldık. Hiçbir sorun olmadı.

Tek dikkat etmeniz gereken şey "amazon tarafından satılır ve gönderilir" ibaresine dikkat etmek. O varsa sorun yok, o yoksa alacağınız yerin neresi olduğu önemli.
0
akhenaten
(29.03.23)
Telefon ve tv yazacaktım, yanlış olmuş. Mobilde edit de olmuyor.
0
akhenaten
(29.03.23)
amazon çok övülüyor ama son zamanlarda tamamen trendyol-hb kafasıyla yönetilmeye başlandı.
1-2 siparişimde beni mağdur ettiler. biraz araştırırsanız bir çok mağdurda bulacaksınız.

yinede alınabilir ama aklınızın bir köşesinde bulunsun sonra bir sorun olunca ama dünya devi, ama çok övülüyor demeyin.
0
astronom bey
(29.03.23)
(7)

3 tavuk 3 günde 3 yumurta yaparsa 12 tavuk 12 günde kaç yumurta yapar?

sonhakan
...
...
0
sonhakan
(29.03.23)
uc tavugun ucu de birer yumurta mi yumurtluyor yoksa uc tavuktan biri uc yumurtlayip diger ikisi ense mi yapiyor?
0
alperz
(29.03.23)
48

3 tavuk 1 günde 1 yumurta yapıyor.
12 tavuk 1 günde 4 yumurta yapar.
12 tavuk 12 günde 48 yumurta yapar.
0
gabe h coud
(29.03.23)
tavuk yerine a, gun yerine b, yumurta yerine de c yazip matematik esitligi gibi planlama yapan yumurtayi bakkaldan almaya mahkumdur.

tavuk dedigin duygusal hayvan.

3 x a x b = 3 x c
0
alperz
(29.03.23)
hatta devam edeyim. 3 x a x 3 x b = 3 x c ise

9ab = 3c’dir.

12 x a x 12 x b = 48c olur. ama ya tavuklar denk degilse? ya havalar birden sogursa?
0
alperz
(29.03.23)
3 günde bir yumurtlayan tavuk kesilir, yenir.

Yerine Legorn cinsi alınır. Yılda 300 yumurta alınır.

Hiç öyle 12 gün falan beklenmez. Kar edilir.
0
Mirket
(29.03.23)
hicbir sey bilmiyorsan ya da sinavlardapratik olsun diye formulu var bu tarz sorular. Yapilan is / diger ivir zivirlar = Yapilan is / diger ivir zivirlar
Burda uretim nedir 3 yumurta.
3 yumurta / (3 gun*3 tavuk) = x yumurta / (12 tavuk* 12 gun)
icler dislardan x=48
0
freedonia
(29.03.23)
Sözel çözümü şu şekilde;

3 tavuk 3 günde 3 yumurta yapıyorsa demek ki bu tavuklar üç günde bir 1 adet yumurta üretiyordur.

Tavuk sayısı 12 olduğunda 3 günde 12 yumurta üretirler.

12 günde de 4 tane üç gün olduğuna göre 12 tavuk 12 günde 4 defa yumurtlayacak demektir. Bu da 12x4'ten 48 yapıyor.
0
akhenaten
(29.03.23)
(4)

Psikolog ile aradaki iletişim/frekans

jjimyl
Merhabalar,Bİraz uzun yazacağım şimdiden okuduğunuz için teşekkürler.Aralık ayında yüksek kaygı, anksiyete, aşırı mükemmelliyetcilik vb sorunlarımdan dolayı ve kendimi biraz daha yakından tanımak amaçlı psikoterapi almaya başladım. İlk olarak haftada 1 başladık daha sonrasında tam olarak nedenini bi
Merhabalar,

Bİraz uzun yazacağım şimdiden okuduğunuz için teşekkürler.
Aralık ayında yüksek kaygı, anksiyete, aşırı mükemmelliyetcilik vb sorunlarımdan dolayı ve kendimi biraz daha yakından tanımak amaçlı psikoterapi almaya başladım. İlk olarak haftada 1 başladık daha sonrasında tam olarak nedenini bilmediğim şekilde 10 günde bire indirdi seans aralıklarını. Nedenini sorduğumda öyle daha iyi oluyor gibi genel bir yanıt verdi. Araliklarin artmasının benden bağımsız kendi çalışma temposuna daha uygun olduğu için böyle değiştirdiğini düşündüm.

Aynı zamanda aşırı duyarlı birisiyim (highly sensitive person) Yönetilmesi zor olan bu kişilik tipi hakkında da daha detaylı bilgiler almak ve günlük hayatta kendimi daha verimli bir şekilde yönetmek üzerine beklentilerim vardı terapiden. Ancak her defasında bundan kaynakli rahatsız olduğum noktaları dile getirdiğimde burda benim elimden pek bir şey gelmez, herkeste olan şeyler manasına getiriyor verdiği cevapları. Duyarlilik bir noktadan sonra herkeste olura getiriyor. Özel bir yaklaşım ile ele aldığını düşünmüyorum. Özel olarak bu konuya daha önce tam temas etmemiş sanki. ( Burdaki temel sorunum da şu: uyaranlar çok fazlalasinca özellikle gün sonu beynim mal gibi oluyor. Bilgileri bağdaştırmak ve ortaya bir ürün sunmak işkence gibi geliyor. Ama bunun dışında gün içinde de kendi düşüncelerimden ve İste yapmam gereken taska tam olarak odaklanamiyorum, enerjimi %100 veremiyorum. İki ya da birden çok bilgiyi bağdaştırarak ortaya bir şey sunmam epey vakit alıyor. Ve sonuç olarak sürekli overwhelmed hissediyorum.)

Daha önce de sorunlarımla ilgili ödev tarzı görevler verdi. Yapmaya çalıştım kısmen de olsa ise yaradı ama total sürece baktığımda son 2 aydır çok bariz bir ilerleme göremiyorum. 50 dklık online seanslar bugün nasılsınız nasıl hissediyorsunuz sorusuna seansın çoğunda yanıt verip benzer sorunlarımı anlattığım oturumlara dönüştü gibi. Sema terapi ile ilerliyor kendisi güya,daha önceden de üstüne okumalarımın olduğu bir ekol. Terapinin başında bir test yapmıştı. Ordaki sonuçların birkaçını söyledi (sahip olduğum şemalar) 50 dk çok kısa bir süre biliyorum ama psikologun soruları bu şemalar odaklı olsa ve beni buna göre yönlendirse daha iyi olmaz mıydı?


Ben de kendimi sürekli aynı şeyleri anlatıp herhangi bir arkadaşıma biraz daha detaylı olarak geveliyormuş gibi hissetmeye başladım. Son bir iki seanstır eğer yeni bir adım atmazsan bu döngüden çıkamazsın mesajını veriyor. Halbuki benim bu adımları atmam kimi zaman uzun yıllardır kalıplaşmış düşüncelerimden hem çok zor hem de atsam da bu döngüden kurtulacağım kesin değil diye düşünüyorum.

Size sorularım danışanın psikolog ile ilişkisi nasıl olmalı, sürecin bu şekilde ilerlemesi normal mi? Seansı daha çok psikolog mu yönlendirmeli yoksa danışan mı? Seansların sohbet odaklı olması normal mi yoksa daha çok çözüm odaklı mi olması gerekiyor? Aklımda mevcut psikologu değiştirme konusu var. Ama sürecin nasıl geçtiğini tarafsız olarak size de sormak istedim öncelikle. Ayrıca her ne kadar bu psikoloğa kendimi olabildiğince çıplak anlatmaya çalışsam da yeni bir psikolog ile yeniden başlamaya biraz üşeniyorum:/

Teşekkürler.
0
jjimyl
(29.03.23)
Terapist olarak önerim Act çalılan bir psikolog bulmanız kesinlikle çok fark edecektir. Bazı yaklaşımlar klinik bir patoloji yoksa çok işlevsiz kalıyor artık terapi de dönüşüyor(3. Dalga terapiler).
Dört beş yıl önce sizin gibi bir danışanla çok yüzeysel çalışırdım bdt odaklı olduğum için, iteleyerek ilerlerdi seanslar bu tip durumlarda çünkü anlamsız bir döngü yaratıyor bdt bu durumlarda. Şimdi öyle bir akıyor ki, çünkü act <3 kabul ve adanmışlık terapisi diye geçiyor.
0
kullanıcıadımbuolsun
(29.03.23)
Selamlar, ben de psikoloğum ve ACT odaklı çalışıyorum, daha önce BDT de çalıştım. ACT daha esnek tabii ki bence de. Şema hakkında bir fikrim yok, bununla ilgili bir şey söylemem doğru olmaz ama sizin terapistinizle alakalı soru işaretlerinizi, hissiyatlarınızı mutlaka onunla konuşmanız gerekiyor, ben böyle böyle düşündüm diye. Kendinden çıkıp size dönerse, ne güzel olur, siz de sorularınızı yanıtlamış olursunuz. Bu soruları danışanın sorması, onun hakkında bize fikir verir, dolayısıyla terapist için iyi bir veridir aslında.

Ayrıca şunu da söyleyeyim; kendim için de söylüyorum. Bir terapistin aldığı eğitimler onu uyguluyor olduğu manasına gelmiyor bence. Seansta bir terapi ekolü uygulamak hiç kolay değil ve emek istiyor, hakikaten o Danışan üzerinde çalışmak, kendini güncel tutmak gerekiyor. Öteki türlü evet, günlük muhabbetten öteye gidemiyor pek seanslar. Bunu da psikoloğun yapması, süpervizyonlar, değerlendirmenin olduğu bir ortamdan ve terapistin kendisinin özelliklerinden geçiyor.

Nice eğitimler alıp, EMDR, BDT, klinik yl yüksek lisansı, seansında dini hoca ses kaydı öneren psikologlar biliyorum, ne yazık ki.

Türkiye’de terapi denen şey, öğretiliyor evet ama denetim yok, öğrenmek p yüzden biraz size düşüyor, sertifikayı alıp geçmekle olmuyor. Bunu kendim için de söylüyorum bu arada, umarım hakkıyla mesleği icra edenlerden oluruz tabii ki de.

Velhasıl şema yapıyor mu acaba şüphenizde (ben öyle algıladım) haklı olabilirsiniz ve bunu sorgulamanızda hiçbir sakınca yok. Şemayı, terapiste karşı hislerinizi vs. terapistinize götürün bence, ve olayı algıladığı noktadan onu değerlendirmeye çalışın. Dikkat etmeniz gereken nokta, terapistinizi eleştirirken ya da bırakma aşamasına geldiğinizde başka ilişkilerinizde olan sorunlu şemalarınız (varsa) burada da geçerli mi sizce? Eğer öyleyse kendinizi de değerlendirmenizi tavsiye ederim.

Terapist bulmak çok zor bir iş, kolaylıklar diliyorum :)
0
damba
(29.03.23)
Ben psikolog değilim, sadece yazdıklarınızı okuyunca "bence bir psikologla görüşün" deme isteği uyandı bende. Çünkü buraya bunları yazmanıza sebep olacak kadar sıkıntı yaşıyorsunuz bu kişiyle iletişiminizde ve bu sıkıntı bir sorun. Ne var ki sizin seanslarınızda şu anda bu sorun yerine farklı bir şey üzerine çalışılıyor gibi ancak siz de bu sorun dolayısıyla diğer şeye odaklanamıyorsunuz.

Haliyle öncelikli bir sorun diğer şeylerin önünü kapatıyor şu anda ve önce bu konunun çözülmesi gerek.

Bu sebeple bence psikoloğunuzu değiştirin.
0
akhenaten
(29.03.23)
Psikoloklarin sevmediğim olayı empati yapmaması. Şiddetsiz iletişimi geliştiren doktor bunu saçma bulmuş ve insanları her seansta empati vererek mutlu edeceğini fark etmiş ve öyle de yapmış. Sonra da insanların çatışmasının (kendi ve başkaları ile) iletişim ile önlenebileceğini düşünmüş ve bir şablon yaratmış. Şiddetsiz iletişim demiş buna. Pedolara, Afrika kabilelerine empati vermiş, savaşın olduğu her yere gitmiş şiddetsiz işletimi uygulamış. Demem o ki kendi kurallarını esnetemeyen insanla bağ kuramaman ve içinde canlı olanı aktarmaman normal ve üzücü. Bir-iki seans parasına şiddetsiz iletişim eğitimi almayı dene. Aradığın tüm cevaplar orada emin olabilirsin. Kendini tanıman ve olduğun halinle kabul etmen cevapları da getirecektir. Psikolojinin tanımları ile kendini etiketlemeyi bırakıp, davranış ve düşünce yapını anlayacak ve eğer sen istersen degistereceksin, çünkü değiştirme gücünü eline alacaksın ve seçimlerini kendini tanımış olarak yapacaksın.
0
hasmetizm 2046
(29.03.23)
(5)

kondisyon neyi ifade ediyor?

sanemz
bir işi yapabilme gücü sanırım. sadece sporda kullanılan bir terim mi mesela günde 200 sayfa kitap okuyan birinin ertesi gün 100 sayfa okuması kondisyonunun düştüğünü mü gösterir?
bir işi yapabilme gücü sanırım. sadece sporda kullanılan bir terim mi mesela günde 200 sayfa kitap okuyan birinin ertesi gün 100 sayfa okuması kondisyonunun düştüğünü mü gösterir?
0
sanemz
(28.03.23)
Kondisyon spesifik bir İŞİ o anda yapma uygunluğunu belirten bir kavramdır. Misal fizyolojik kondisyon dediğimizde, 30 gün sonunda 100 kilo ağırlık kaldırma hedefi olan biri çeşitli çalışmalar sonucunda bir halteri 1. gün 30 kiloyla kaldırmaya başlayıp 30. gün 100 kiloyla kaldırmaya başlamışsa ve ilerleyen zamanda o işi yapma becerisi 100 kilonun altına düşmemişse, kondisyonu artmış demektir. Ha ama bugün 100 kilo kaldırdı 2 gün sonra 60 kiloya düştü, o zaman en başta 100 kiloya gelmesi 100 kilo kaldıracak kadar kondisyonunun arttığı anlamına gelmez, misal o gün başka değişkenler devreye girmiştir, mesela bir önceki gün fazla karbonhidrat almıştır o nedenle kaldırmıştır, bu fizyolojik olarak 100 kilo kaldıracak kadar kondisyonunun arttığı/iş yapabilme yeteneğinin arttığı anlamına gelmez. Bir noktaya kadar kondisyonu artar orada durursa, kondisyonu artmıştır demektir; iş yapma becerisi artmaya devam ediyorsa, kondisyonunun artmaya devam ettiği anlamına gelir ama geriliyorsa, bunu kondisyonunun aslında en başta da 100 kilo kaldıracak kadar artmadığı gibi yorumlayabiliriz.

Diğer durumlar için de bu bilgi sana bi çıkarım yapmana olanak verir.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(28.03.23)
İngilizcesi condition. Yani durum, vaziyet, hal.

Kondisyonu iyiyse iyi bir durumdadır, kondisyonu kötüyse kötü bir vaziyettedir. Bir görevi, hedefi yerine getirmeye uygunluk anlamında da düşünebilirsiniz, birinin ya da bir şeyin ortalama vaziyetinin iyi mi kötü mü olduğu şeklinde de.
0
akhenaten
(28.03.23)
@akhenaten, hazırbulunuşluk sanırım.
0
🌸sanemz
(28.03.23)
kondisyon her şeyi ifade eder. durum demek çünkü.

gitarımı satıyorum. kondisyonu iyidir. temizdir, bakımlıdır. mesela yani...
0
alperz
(28.03.23)
Yapılacak şeye uygunluk durumu. Sozkonusu kişiyse zihinsel, fiziksel vb kapasiteye dair, bir araç ya da aletse kullanılacağı şeye dair bir uygunluk.
0
encokbenisevinnolur
(28.03.23)
(2)

Telefon soruları

dissendium
Merhabalar.Dün telefon alacaktım. Teknosa ve MediaMarkt Samsung A73 ve S20 FE yok dedi. Zam nedeniyle yalan söylediklerini düşünüyorum ama yine de merak ettim. Bu telefonlar gerçekten olmayabilir mi? S20 FE kaliteli bir telefon. Telefona resmen çöp gibi davrandılar. Daha üst seviyede olanları satmak
Merhabalar.

Dün telefon alacaktım. Teknosa ve MediaMarkt Samsung A73 ve S20 FE yok dedi. Zam nedeniyle yalan söylediklerini düşünüyorum ama yine de merak ettim. Bu telefonlar gerçekten olmayabilir mi? S20 FE kaliteli bir telefon. Telefona resmen çöp gibi davrandılar. Daha üst seviyede olanları satmak için mi bu şekilde konuşuyorlar? S20 FE A73'ten daha kaliteli olmasına rağmen fiyatı A73'ün gerisinde kaldı. Hatta yeni çıkan A54'ün de gerisinde kaldı. Bu telefonda bir sorun mu var?

Son olarak internette uygun fiyatlı S20 FE bulabiliyorum. Hiç düşünmeden alayım mı? En kötü nasıl bir sorun yaşayabilirim? Fiyatlardaki bu anlamsızlık ne zaman düzelir? Sağ olun.
0
dissendium
(28.03.23)
olmayabilir. internetten alsana ne uğraşıyorsun. en ucuz değilse hayatta mağazadan telefon almam.
0
jelly bear
(28.03.23)
Ben de ikisi arasında kalıp A73 aldım birkaç ay önce. Ben bir telefonu ortalama 4 yıl kullanıyorum ve bunun 3,5 yılında da genel olarak telefonlar yeterli düzeyde işlevsel kalıyor. Ama S20 bildiğim kadarıyla son kez güncelleme alacak. Bu benim için çok büyük dezavantaj oldu.

A73 benim onla işim bitene kadar güncelleme almaya devam edecek.
0
akhenaten
(28.03.23)
(9)

insanlar neden şarkıya bu kadar anlam yüklüyor?

karayel
geçen bir kızla tanışmıştım. sevdiğim parçalardan diyip müslümden unutamadım şarkısını gönderdim kimi unutamadın diyor. şarkıyı seviyorum dedim.başka gün Justin Bieber & benny blanco - Lonely şu şarkısını gönderdim kendini yalnız mı hissediyorsun diyor. alla alla bir şarkının fonetiğini sevemez miy
geçen bir kızla tanışmıştım. sevdiğim parçalardan diyip müslümden unutamadım şarkısını gönderdim kimi unutamadın diyor. şarkıyı seviyorum dedim.

başka gün Justin Bieber & benny blanco - Lonely şu şarkısını gönderdim kendini yalnız mı hissediyorsun diyor. alla alla bir şarkının fonetiğini sevemez miyim yaaa illa bir duygu mu barındırması gerekiyor.

uzinin makina parçasını atsam makine mi olacam yani :)
0
karayel
(27.03.23)
Ben de sözlere hemen hiç dikkat etmiyorum, genel ahenk, prozodi benim için daha önemli. Vokali de bir enstrüman gibi düşünüyorum. Sözler ‘elmalar kırmızı’ dese de bende uyandırdığı his melankoli ya da neşe olabiliyor mesela. Ama herkes bir değil, çok da kafaya takmamak lazım.
0
orient blue
(27.03.23)
kız sohbet açmaya çalışıyor yoksa hangi şarkı olduğu çok önemli değil
0
freebird5406_2
(27.03.23)
şarkılara dair görüşüm orient blue +1. Vokalin ne dediğini hiç umursamam, sözlerin müziğe uyumu benim için önemli. Bu yüzden aşırı salak sözlere sahip şarkıları dinlemişliğim var müziğini beğeniyorsam. Utanarak söylüyorum, gece gölgenin rahatına bak isimli şarkıyı bi iki gün loopta dinlemiştim mesela dsdsj

Ama freebird de +1 kız muhabbet açıyor. Bana biri şarkı atsa ve o biriyle konuşmak istesem ben de şarkının temasıyla ilgili yorum yaparım. Böyle yürüyor bu işler.
0
nundu
(27.03.23)
Tanimaya calisiyo. belki sen "mesaj" gonderiyosundur bilmiyor. flortum bana muslumden unutamadim yollasana sormayacagim varsa da sorarim sen hayirdirjajajaja
0
ala09
(27.03.23)
Cevaplara şaşırdım ya, ben de bayağı takarım böyle şeylere. Hatta çocukken babam “şimdi bana kaybolan yıllarımı verseler”i söyledi diye çok üzülmüştüm bizi beğenmiyor mu acaba diye :(

Birisine bir şarkı atarken de anlamına bakıp atıyorum mesela. Bana gelen şarkıdan da bir anlam arıyorum. Sohbet etmekle ilgisi yok bence. Aksine kimsenin sözlere odaklanmaması garibime gitti.
0
ruhen hastayim ben
(28.03.23)
bu memlekette senelerce sarki hediye edildi. bu sarki benden sana gelsin.

siradaki sarki da etimesgut zirlhli birliklerden tum tertiplerime gelsin.
0
alperz
(28.03.23)
Flört döneminde böyle şeylere bakılır, yani karşınızdaki insan sizi tanımıyor sonuçta. Halinizden, tavrınızdan, dediklerinizden sevdiklerinizden, sevmediklerinizden bir şeyler çıkara çıkara tanıyacak.

Yeni tanıştığım biri bana da unutamadımlı damar şarkılar atsa ben de bir kontrol etme ihtiyacı hissederdim unutamadığı biri var mı diye.

"Neden bu kadar anlam yüklüyor" biraz abartılı olmuş bence. Sonuçta sen bunu dinliyorsan kesin vardır bir sebebi, bu iş olmaz dememiş. Bu çok anlam yüklemek olurdu. Siz bir şarkı atmışsınız, o da konu hakkında bir şeyler sormuş. Neblim, normal bence.
0
akhenaten
(28.03.23)
Hayat, ölüm aşk, merhamet ve özlem.. müzikle duyulabilir.
Cengiz Aytmatov
0
sanemz
(28.03.23)
sözlerini anlamadığım şarkıları dinlemem büyük oranda. sözlerini sevdiğim şarkıların da tarzına takılmayabilirim. dolayısıyla biri bana bir şarkı gönderirse tek önemsediğim kısım sözleri olur.
0
abuzer
(28.03.23)
(7)

Ofiste makyaj yapmak

meraklitursucu
Bana mi ters geliyor sadece bu mesai başladığında herkes çalışıyorken ofisin orta yerinde makyaj yapmak? Sizde var mı böyle insanlar?
Bana mi ters geliyor sadece bu mesai başladığında herkes çalışıyorken ofisin orta yerinde makyaj yapmak? Sizde var mı böyle insanlar?
0
meraklitursucu
(27.03.23)
Bana gayet normal geliyor.
Birbirimizi kandırmayalım, hiçbirimiz ofiste olduğumuz 8 saatin 8'inde de çalışmıyoruz. Kimi 15 dakika haber sitesine bakar kimi 15 dakikada makyaj yapıverir. Hele de müşteri ile yüz yüz yüze görüşme yapılacak bir işse o zaman çok çok daha normal, makyaj o işin bir parçası.

Sizi rahatsız eden bu olayın hangi kısmı?
0
michael_knight
(27.03.23)
Verilen işi zamanında ve doğru şekilde bitirdiği takdirde, kimsenin ne yaptığına hiç takılmam.

Bizde de yapanlar var, bazen ben de yapıyorum. Makyaj dediğiniz şey 10 dk, kimseyi major hatalara sevk etmiyor mesai ortasında.

Ayrıca michael +1 demek istiyorum, çoğu sektörde makyaj o işin bir parçası.
Ben geçen gün aniden gelen bir toplantı talebi sonrası, kendi ekibimden iki kişiye, mevcutta içinde bulunduğumuz toplantıdan erken çıkıp makyaj yapmak isterlerse yapabileceklerini söyledim. Onlar da yaptılar. Bana birisi gelip “senin kızlar mesai saatinde makyaj yapıyor” dese, verecek cevabım da olurdu :)
0
irene
(27.03.23)
open ofis ise garip. gitsin tuvalette yapsın. kendi odası varsa, istediğini yapar.
gençliğimde open ofiste çalıştım. makyaj yapanlara hiç garip bakmadım. ilgi alanıma girmedi. şimdi yaş itibariyle ya da değişen bir şeyler olmuştur. garip gelir.
0
gabe h coud
(27.03.23)
Hangi çalışanın ne kadar kaytardığını ve şirket profili bilmeden bir şey söylemek zor.

Şu bir gerçek ki ülkede birçok şirket asgari üstünden maaş gösterip kalanı elden veriyor. Bu insanlar emekliliklerinde asgariden maaş alacak. Ayrıca mesailer de birçok şirkette ödenmiyor. Durum buna yakınsa hiç yadırgamam, anca bu kadar olur.

Eğer her şey kağıt üstünde uygun ve çalışanlar da tüm mesaide çalışıyorsa o zaman doğrusu yanlışı tartışılabilir.
0
akhenaten
(27.03.23)
krem surmekle rimel surmek arasinda ne fark var neyi rahatsiz ediyo anlamadim. eski isimde canli yayindayken yapiyordum bunu. hele bi de oje seansim oluyordu ekibi kusturmaca. neden yasaniyodu bunlar? eve girip evden cikmam arasinda cok bi zaman yoktu hele oje kurutacak zaman hic yok. o konuda akhenaten e katiliyorum ne verdin ki ne bekliyosun bu insanlardan
0
ala09
(27.03.23)
Kadınım, mesai saatinde makyaj yapmak gayet normal, makyajı ofisin ortasında yapmak uygunsuz.
0
SiyamkedisiZorro
(27.03.23)
açık ofis zamanlarında bile masamda hemen 10dk da makyaj yapardım. çok üst düzey bi makyaj seansı da değildi. denk gelmedim ama çok absürt şekilde bakan da yoktu. bence o kadar abartılacak bi mesele değil. insanları rahatsız eden kısmı ne olur onu da bilmiyorum. oje vs. ise evet insanları kokusundan dolayı rahatsız eder ve haklı olurlar ama bi far bi rimel bi allık sürüldü diye de olay çıkarılmasın artık :D
0
chanandler bong
(27.03.23)
(3)

Z jenerasyonu ve küçükleri

gadlemler
Ben şimdi şunla ilgili fikirlerinizi merak ediyorum, 30larımdayım.Y jenerasyonuyum.Z'ye sürekli eleştiri var. Yer yer haklı, bazen gereksiz olduğunu düşünüyorum.Takıldığım konu yaş olarak genellenmesi...Ülkemiz için konuşuyorum:Gözlemim yaş genellemesi: üniversiteyi bitirmiş, yüksek lisans yapıp iş
Ben şimdi şunla ilgili fikirlerinizi merak ediyorum, 30larımdayım.
Y jenerasyonuyum.
Z'ye sürekli eleştiri var. Yer yer haklı, bazen gereksiz olduğunu düşünüyorum.
Takıldığım konu yaş olarak genellenmesi...
Ülkemiz için konuşuyorum:
Gözlemim yaş genellemesi: üniversiteyi bitirmiş, yüksek lisans yapıp iş hayatına atılmış 25-26 yaşa da Z jenerasyonu eleştirisi yapılıyor liseye yeni başlayana da.
Bunların arasında da jenerasyon farkı var bence...
Şuan ergenlik döneminde olanlar için de artık farklı bir jenerasyon olarak değerlendirmesi gerekmez mi?
Benim için ayrım, gezi olayları mesela. Y'nin üniversite yılları-bitimi ve yeni mezunu olan zamanlar.
O süreçten sonra eğitim, gençlerin sosyalleşmesi vb konularda çok değişiklik oldu maalesef.
Şimdi o dönemde ergen olanlarla, çocuk olanlar hatta okula başlamamış olanlar aynı jenerasyon mu ki?

X,y,z nin uluslararası kabulunde doğum tarihleri var ama herkes kafasına göre yorumluyor. Düşünceniz nedir?
0
gadlemler
(26.03.23)
Nesil veya jenerasyon denen şey her zaman vardı, sadece bugünkü gibi x, y, z gibi keskin adlandırmalar yoktu. Zaman değiştikçe insanların karakteri de değişiyor sonuçta bu bir gerçek ama bu değişimler bıçakla kesilir gibi, yeni bir ürün üretilmesi gibi olmuyor. Haliyle örneğin Y ve Z kuşakları arasına, Z ve Alfa kuşakları arasına belirgin bir çizgi çekmek mümkün değil. Hiçbir zaman da mümkün olmayacak. Çünkü bu değişimler bir renk geçişi gibi. Renk paletinde kırmızı nerede bitiyor turuncu nerede başlıyor söylemek mümkün değil, çünkü bir isim vermediğimiz yüzlerce ton var aralarında. Bu da onun gibi.

Jenerasyonlar ve toplumdaki bu ağır karakter değişimleri sosyal bilimler açısından anlamlı konular, ancak günlük hayata taşan anlamıyla kimse zaten bu jenerasyon adlarını bilerek ve doğru şekilde kullanmıyor.

İnsanlar kafalarındaki sevmedikleri ya da çok sevdikleri şeyleri belli jenerasyonlara yükleyip ezbere konuşuyor. "Şimdikilerde iş yok" demek yerine "z kuşağında iş yok" diyorlar. Bundan öte bir işlevi yok.
0
akhenaten
(26.03.23)
92liyim ben de ve elestiriyorum. y kusagina gore dikkat araliklari epey dusuk. ekrana yapismis gibiler. devrim vs yapamazlar.
0
tantavizisyon
(26.03.23)
Şu jenerasyon muhabbeti tamamen saçmalık bence.
0
Erestor
(26.03.23)
(3)

dullar ya da emekliler kira gelir vergisi ödüyor mu?

kanasla intihar eden adam
bir tanıdığımız var dul ve emekli. 1 evi var kiracısından 15 bin tl kira almış geçen sene. kira vergisi ödemesi gerekiyor mu? dul ya da emekliler için bir avantaj var mıdır acaba? bu konuda bilgisi olan var mı?
bir tanıdığımız var dul ve emekli. 1 evi var kiracısından 15 bin tl kira almış geçen sene. kira vergisi ödemesi gerekiyor mu? dul ya da emekliler için bir avantaj var mıdır acaba? bu konuda bilgisi olan var mı?
0
kanasla intihar eden adam
(23.03.23)
Dul konusunu bilmiyorum ama emekliler kira vergisi oduyor.
0
e mice
(23.03.23)
Şurada bir bilgilendirme yazısı yazılmış emeklileri de kapsıyor. Yazı konut vergisiyle ilgili ancak içerisinde "vergi istisnasından faydalanmak için ilgili konutta oturma şartı var mı?" başlığında konut vergisi alınmayacağını, ama konutun kirasının vergiye tabi olduğunu söylemişler.

www.halkbankkobi.com.tr


Alınması mantıklı gibi duruyor zaten. Konut vergisi bir istisna, geçmişte aldığı ama değeri çok yükselen evin vergisini aldığı maaşla karşılayamıyor olabilir insan. Ama kira vergisi aldığı kiraya göre gelirinden düşülen bir oran. Yani bunun ödenememesi teknik olarak mümkün değil.
0
akhenaten
(23.03.23)
tek evi olan emekli, emlak vergisinden muaf. kira gelir vergisinde öyle bir muafiyet yok.
0
kibritsuyu
(23.03.23)
(1)

chatgpt ücretli mi oldu?

romario
Para ödemeden tüm özellikleri kullanılabiliyor mu?
Para ödemeden tüm özellikleri kullanılabiliyor mu?
0
romario
(20.03.23)
Plus seçeneğinin faydalarında yoğunluk olduğunda bile rahat erişim, daha kısa tepki süresi ve yeni özelliklere öncelikli erişim imkanından bahsediyor. Ücretsiz versiyonunda şimdilik herhangi bir kısıtlama yok.
0
akhenaten
(20.03.23)
(3)

Doktora gitmeden önceki bekleme süreniz?

burnley
Merhaba. Vücudunuzda herhangi bir sıkıntı, farklılık, değişim hissettiğinizde doktora hemen birkaç gün içerisinde gider misiniz? Yoksa öncelikle kendi kendine düzelip düzelmeyeceğini görmek için bir süre boyunca bekler misiniz? Bekliyorsanız da doktora gitmeden önceki bekleme süreniz ne civarlarda o
Merhaba. Vücudunuzda herhangi bir sıkıntı, farklılık, değişim hissettiğinizde doktora hemen birkaç gün içerisinde gider misiniz?

Yoksa öncelikle kendi kendine düzelip düzelmeyeceğini görmek için bir süre boyunca bekler misiniz? Bekliyorsanız da doktora gitmeden önceki bekleme süreniz ne civarlarda oluyor?
0
burnley
(20.03.23)
3 gün. Düzelme emaresi varsa gitmem. Fakat ikinci tekrarda (olursa) anında giderim.

Fakat ne olduğuna bağlı tabii. Korkutan bir durum olursa hemen gidebilirim.
0
nhk ni youkosu
(20.03.23)
Ben ne yazik ki hemen randevu bulamiyorum. Bulsam da en erken 15-20 güne veriliyor.
0
Yourcousinmarvinberry
(20.03.23)
Ne olduğuna göre değişiyor

Atıyorum derimde alerji gibi kırmızı benekler falan çıkmıştır hemen giderim

İshal olmuşumdur 3 gün beklerim

Belli hareketleri yaparken koluma ağrı giriyordur 7-8 gün beklerim
0
akhenaten
(20.03.23)
(3)

iett temassız kredi karti

tantavizisyon
az once 15BK adli hatta denedim, ekranda gecersiz kart dedi sofor de temassiz yok istanbulda diye ekledi...burada birileri var demisti, gittim yol yurudum yukleme yapmak icin. neden yok? ekim ayinda imzalar atilmisti oysa mastercard ile
az once 15BK adli hatta denedim, ekranda gecersiz kart dedi sofor de temassiz yok istanbulda diye ekledi...

burada birileri var demisti, gittim yol yurudum yukleme yapmak icin. neden yok? ekim ayinda imzalar atilmisti oysa mastercard ile
0
tantavizisyon
(20.03.23)
Imzalar atildi ama ha diyince olmuyor. Bangi bangir her yerde duyulur entegrasyon tamamlaninca. Mastercard’in sitesinde istanbul yakinda diyor
0
fakyoras
(20.03.23)
yol yürüdüm dediğiniz için yazıyorum, bankacılık uygulamalarından yükleme yapabiliyorsunuz ve telefonunuzun nfc özelliği varsa telefona dokundurup hemen ardından otobüste kullanabiliyorsunuz.
0
satoshi nakamoto
(20.03.23)
İstanbulkart uygulamasında sanal kart da var, telefonda nfc yoksa sanal karta para yükleyip qr okutarak da binebilirsiniz.
0
akhenaten
(20.03.23)
(3)

3D daire nasıl 2D elipse çevrilir

Mehmet Ersoz
Merhaba3 boyutlu ortamda 1 metre yukarıdan kuş bakışı olarak baktığımızda altımızda bir daire olduğunu farzedelim.Şimdi yere inelim ve 1 metre önünden yatay düzlemde bu daireye bakalım.Bu 3 boyutlu ortamdaki daire 2 boyutlu ortamda bize elips şeklinde görülecektir öyle değil mi?Ben bu daireyi nasıl
Merhaba

3 boyutlu ortamda 1 metre yukarıdan kuş bakışı olarak baktığımızda altımızda bir daire olduğunu farzedelim.

Şimdi yere inelim ve 1 metre önünden yatay düzlemde bu daireye bakalım.

Bu 3 boyutlu ortamdaki daire 2 boyutlu ortamda bize elips şeklinde görülecektir öyle değil mi?

Ben bu daireyi nasıl elipse dönüştürebilirim matematik ile. Koordinatlarını hesaplamam lazım 2d düzlemde.
0
Mehmet Ersoz
(19.03.23)
şu video veya benzerleri yardımcı olabilir

www.youtube.com
0
senolll
(19.03.23)
Doğrudan matematiğini bilmiyorum ama aşağıdaki videoyu uygulayıp açıları ve ölçüleri çıkardıktan sonra kendiniz hesaplayabilirsiniz sanırım. Ama 3d daireden 2d elipse geçiş kısmını tam anlayamadım, işinize yarar mı emin değilim onun için. Daire zaten 2d olan bir şey. Siz gölgelendirmelerle küre gibi görünen ama açı değişince aslında 2d çizim olduğu anlaşılan göz yanıltmacalı şeylerden mi bahsediyorsunuz?

www.youtube.com
0
akhenaten
(19.03.23)
AutoCad ile basit ama koordinat dönüşünü için hazır formül yok elimde.
dönüşüm matrisleri ile basitçe halledilebilir lakin bulmak lazım ilgili matrisi kaynaklarda.
0
drmuhendis
(19.03.23)
(9)

Çamaşır kurutma makinası kullanan var mı?

ananiyimioguz
Sadece kurutma için olandan bahsediyorum.Ben 2si 1 arada bakıyorken bir anda karar değiştirip sadece kurutma alayım dedim çünkü verimli olmadığını söylediler.Arıza ihtimali de artıyormuş. İyi olanlar da çok pahalıydı. Bari yüksek puanlı uygun bir şey alayım dedim hoover aldım. Ayrıca sadece kurutmal
Sadece kurutma için olandan bahsediyorum.

Ben 2si 1 arada bakıyorken bir anda karar değiştirip sadece kurutma alayım dedim çünkü verimli olmadığını söylediler.

Arıza ihtimali de artıyormuş. İyi olanlar da çok pahalıydı. Bari yüksek puanlı uygun bir şey alayım dedim hoover aldım. Ayrıca sadece kurutmalı olanlar çok güzel toz tüy topluyor hoşuma gitti.

Geçen geldi makine bir kaç kere denedim kurutması gayet güzel ancak;

Makinada ses yalıtımı yok gibi. Yani eğer bir kot attıysanız ve düğmesi tambura değiyorsa tıngır mıngır bütün ev inliyor. Başka sert şeyler varsa da takır tukur dönüyor. İnanılmaz ses veriyor dışarıya ve sanki içinde yankı yapıyor öyle geliyor gıcık oldum.

Bu hepsinde böyle mi yoksa bunun dandiktoşluğundan mı kaynaklanıyor?

Sadece pijama havlu falan attıysam gayet sessiz hafif bir uğultu geliyor.
0
ananiyimioguz
(19.03.23)
Bizimki Bosch ve ayni sekilde sesli.
0
mamu
(19.03.23)
Bizimki de oldukca sesli çalışıyor, Beko. Anneminki Siemens, onunki de aynı.
0
fraise
(19.03.23)
Anladim demek ki bunlara yalitim konusunda cok ozenmiyorlar :/
0
🌸ananiyimioguz
(19.03.23)
siemens benimki, gürültülü evet.
0
deartheodosia
(19.03.23)
Arçelik, gürültülü.

Fermuarı olan şeyleri tersyüz edip fermuarını da çekerek atıyorum bir nebze etkisi oluyor.
0
akhenaten
(19.03.23)
bosch gürültülü
0
ala09
(19.03.23)
lg, ikisi bir arada, kurutma çalışırken yok gibi. manyetik kazan var muhtemelen ondan. bundan önce Grundig kullanıyorduk sadece kurutma, aşırı aşırı sesliydi, evlerden ırak.
0
kullanıcıadımbuolsun
(19.03.23)
aeg ve electrolux: gürültülü
0
oz suser
(19.03.23)
Arçelik, gürültülü
0
esinikaybetmiscorap.
(14.11.23)
(3)

içki bozulur mu?

arveles gibiyim
cin vardı. geçen hafta cuma açmıştım.
cin vardı. geçen hafta cuma açmıştım.
0
arveles gibiyim
(19.03.23)
distile ickiler bozulmaz. icinde cok fazla alkol oldugu icin mikroorganizmalar ilisemiyor.

en az 1 sene tadini korur, yillar sonra elbette tadini kaybeder parca parca. ama yine de vucudu rahatsiz edecek bir bozulma yapmaz.
0
antikadimag
(19.03.23)
3 senelik cini ara ara içiyorum
0
deepex
(19.03.23)
Ağzı kapalı sakladıysanız bir haftada hiçbir alkollü içki bozulmaz.

Bozulması için içerisindeki alkolün buharlaşıp geriye alkolsüz bir sıvı kalması gerekir ki bu da zaten bozulmamış olsa dahi içmek isteyeceğiniz bir şey olmaz.

Bira ve şarap gibi mayalanarak üretilen içkiler cin, vodka gibi distile içkilere göre daha çabuk içilemez hale gelir ama 1 hafta çok kısa bir süre, hiçbir şey olmaz.
0
akhenaten
(19.03.23)
(2)

mantar nasır siğil sivilce çıban farkları nelerdir?

buenosdias
evet hep aklımda olan o soruyu soruyorum. babaanneye anlatır gibi farkları söyler misiniz?
evet hep aklımda olan o soruyu soruyorum. babaanneye anlatır gibi farkları söyler misiniz?
0
buenosdias
(19.03.23)
mantar, bildiğin marketten alıp yediğin gibi bir canlı. ne bitki, ne hayvan. vucüdun belirli noktalarına yerleşip büyüyebiliyor, yayılabiliyor.

nasır, derinin düzenli olarak zedenlenmesi sonucu deriyi korumak amaçlı kendi vücudunun kendi koruma mekanizması, eğer nasıl tutmazsa enfeksiyon oluşabilir.

siğil HPV virüsü tarafından oluşturulan bir durum.

sivilce, deri içerisinde biriken yağ nedeni ile oluşan bir durum. kimi durumlarda tehlikeli olabiliyor, sivilce içerisinde enfeksiyon olabiliyor. kan ile vucuda yayıldığı durumda tehlikeli olabilir.

çıban sivilcenin iltihaplı haline verilen isim. sivilcenin içerisinde ölü deri dokuları, yağ, kir ile birilkte, ürüyen gelişen ve yayılan bakteriler var. yine kana karışması durumunda tehlikeli.
0
selam
(19.03.23)
Selam+1

Nasır daha basitçe derinin sertleşip kalınlaşmasıdır. Uygun ayakkabı kullanmadan sürekli ayakta iş yaparsanız ayaklarınız sürekli sürtünme ve yüksek basınca maruz kalır ve buna maruz kalan bölgedeki deri sertleşip kalınlaşır eğer bu olmazsa deride yırtılma ve yaralanmalar olurdu haliyle enfeksiyon riski de artardı.
0
akhenaten
(19.03.23)
(4)

Siz masaüstü için windowsu nereden alıyorsunuz?

ya ben lan neyse
3 bin çok pahalı değil mi? indirimli falan mı alıyorsunuz?edit: sadece yasal yöntemler dostlar. teşekkürler.
3 bin çok pahalı değil mi? indirimli falan mı alıyorsunuz?

edit: sadece yasal yöntemler dostlar. teşekkürler.
0
ya ben lan neyse
(18.03.23)
windows x key satın al şeklinde google'da arama yapıp bulabilirsiniz uyguna.

x = işletim sistemi versiyonu örneğin 10 pro gibi.
0
gule gule
(18.03.23)
windows'u satın almak şart değil. etkinleştirilmeden de kullanılabiliyor.

ha yasal olmayan yöntemler soruyorsanız; duyuruda bu tür paylaşımlar yasak.
0
lancelot du lac
(18.03.23)
windowsu kurarken iş ve okul hesabı deyip öğrenci mail adresini kuruluş e-posta adresi olarak girmek
0
hoot
(19.03.23)
Büyük bir indirim olmuştu yıllar önce, o zaman retail almıştım evet. Windows 8 yeni çıktığı dönemde yasal yazılımı teşvik için baya uğraşmıştı microsoft. Hala o lisansı kullanıyorum.

Zaten bir kere alıyorsunuz, sonra upgrade ede ede gidiyorsunuz. Retail alınca key sizde oluyor zaten, bilgisayar falan değiştirseniz de sorun olmuyor.
0
akhenaten
(19.03.23)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.