Merhabalar. Bugün bir şehirlerarası seyahat gerçekleştirdim. Normalde her zaman Kamilkoç ile giderim ama bulunduğum günde hiç boşta Kamilkoç ya da başka firma kalmadığı için, el mecbur Metro ile gitmek zorunda kaldım. Otobüslerde 30 kg bagaj sınırı var, fazlası alınmıyor normalde ama bunu sallayan y
Merhabalar.
Bugün bir şehirlerarası seyahat gerçekleştirdim. Normalde her zaman Kamilkoç ile giderim ama bulunduğum günde hiç boşta Kamilkoç ya da başka firma kalmadığı için, el mecbur Metro ile gitmek zorunda kaldım.
Otobüslerde 30 kg bagaj sınırı var, fazlası alınmıyor normalde ama bunu sallayan yok. Bakınız mesela birkaç hafta önce bizzat otolarda yandaki otobüsten kendi çektiğim bir fotoğrafı koyayım:
i.hizliresim.com
i.hizliresim.com 
Evet bu bir yarış motosikleti. Eminim ki 30 kg’dan az değildir.
Her neyse, buna rağmen yine de dikkatli davranırım. Laf etmeye kalkan olursa mahal vermeyeyim diye.
3 tane bavulla gittim otobüse. Üçü toplamı 30 kg etmeyebilir dahi, veya edebilir de emin konuşmayayım şu an. Ama hafiflerdi. Daha önce Kamilkoç ile 4 tane, 2’si epey ağır bavulla gitmiştim. Kimse bir şey dememişti. Tabii demek isteseler diyebilirlerdi o ayrı.
Lafı fazla uzattım, geleyim konuya;
Kaptan dedi ki “Ben seni almam”... Dedim “Niye?”
“Çok bavulun var bana kızarlar, bagajı çok doldurursam maaşımdan keserler.” (Ne alaka?)
Ben ne yapacağımı bilemediğimi söyledim. “Git bilet iadesi al” dedi.
“Siz de gelin benimle, yoksa otobüsü kaçırıp da iade istemediğimi nereden bilecekler, birlikte resepsiyona gidelim, siz söyleyin biletimi iptal etsinler.” dedim.
Başını kaşıdı. Sağa sola bakındı.
“Bu bavullara normalde çok ek ücret kesmem gerek. 500 lira.” dedi.
Ben “Ney?” moduna girdim. “Bak şu kabloyu görüyor musun?” dedi, bagajda tahminen 20 metre uzunluğunda ve halka şeklinde sarılmış 5 adet kabloyu gösterdi. Fakat bunlar, kapladıkları yer anlamında bir bavulun yarısı kadar ancak yer kaplıyordu. Sahibi onu bir bavula koysaydı sorun olmazdı diye düşünüyorum.
“Bunu da almam normalde” dedi. “Neden?” dedim. “Sayı olarak fazlalar çünkü, senin bavulların da öyle. Hafif olsa da sayıya bakarım ben.” dedi. Cebinden 100₺ çıkardı. “Kabloların sahibinden de ödeme aldım bak” dedi.
“Ama geçen yarış motoru bile koyduklarını gördüm. En az 8 bavulluk yer kaplıyordu ve çok daha ağırdı eminim.” dedim.
“Sayı diyorum sana” diye bağırdı. “Motor 1 adet eşya. Seninkiler 3 adet. Bu kablolar da 5 adet. Sayı mühim sayı” dedi.
Tekrardan 500 lira istedi
Ben de öğrenci olduğumu söyledim. Korktum.
“Sana 250 olsun bak öğrenciymişsin” dedi. Biraz daha konuşurken “Hadi 200 son” dedi.
Ama yanımda o kadar bile yoktu. İnanın sadece 70 vardı.
“Aç cüzdanını” dedi. Açtım. 70’i gördü kendisi de.
“Alamam firmamız kurallarına aykırı. Git bilet iadeni al. Ben yanında da gelemem.” dedi.
Ben de “O halde adınıza yazılı kağıt verin ya da telefon açın, siz söyleyin iptali, ben gidersem ne bilsinler benim geç kalıp, sonra da ‘kaptan beni almadı’ diyerek yalan söylemediğimi?” dedim.
Durdu. Başını kaşıdı.
“Seni karşılayacak ve senin için ödeme yapacak annen baban var mı?” dedi. “İneceğim ilde değiller, kimse karşılamayacak” dedim. Cidden de öyleydi.
70’i aldı. “Telefon numaranı ver” dedi. Numaramı verdim. Aradı, çaldı telefonum. “İyi” dedi. “Bana mertçe söz ver, daha sonra 130 lirayı Otogara getireceksin. Beni arayacaksın. Ben seni yönlendiricem, parayı bi abiye bırakacaksın, ben ondan alıcam. Vermezsen benim maaşımdan kesecekler o 130 lirayı. Benim kul hakkıma girmiş olacaksın.” dedi.
Ben o esnada biletimin yanması ve daha kötüsü ortada dımdızlak kalmaktan korktuğum için söz verdim.
Şimdi sorum şu,
Ben bu parayı gidip vermesem ne olur? Metro firması bana yaptırım uygulayabilir mi? Şoförün maaşından kesinti yapılır mı? Metro seferlerinden bundan sonra ban yiyebilir miyim? Adam beni ararsa ne yapacağım?
Cidden ne olacak bilemez durumdayım. Gerçekten hiç anlamadığım meseleler bunlar.
Sizlere sormak istedim efendim.
Cevaplarınız için şimdiden teşekkür ederim.