Giriş
(11)

Sorum evlilere

ramazanali
Evlenirken birbirini çok seven imajı çizenlerle daha çok mantık ağırlıklı evlenenler evlilik hayatlarının ileriki yıllarında aynı çizgi de buluşuyorlar mı sizce ? Yoksa çok severek mi evlenmek lazım sorumun özü bu.Bu soruyu niye sorduğumu da açıklayayım daha net olması açısından.30 yaşındayım. Yakın
Evlenirken birbirini çok seven imajı çizenlerle daha çok mantık ağırlıklı evlenenler evlilik hayatlarının ileriki yıllarında aynı çizgi de buluşuyorlar mı sizce ? Yoksa çok severek mi evlenmek lazım sorumun özü bu.
Bu soruyu niye sorduğumu da açıklayayım daha net olması açısından.
30 yaşındayım. Yakın çevreden bir kızla tanıştım yaklaşık 2 yıl önce. ilk önce pek olmaz gözüyle baktım. Sonradan mantıklı gelmeye başladı ısındım kıza. O zaten ben senin tamam demene bakıyorum mesajı veriyordu. Gel zaman git zaman ben başkalarıyla birlikte oldum onunla da konuştum bir yandan. Sonradan baktım ki o kız dışında herkesle takılma kafasındayım. E o zaman bu kızla evleneyim kafasına geldim. Bunu da açıkladım kıza o zaten dediğim gibi hazırdı. Kız çok uyumlu ben de esasen uyumlu biriyim. Kıza görsel olarak çok yanıp bitmiyorum genel olarak beğenim var.
Niye bu kız peki hani net olması bakımından onu da söyleyeyim
1- Kızla aynı ilin aynı ilçesindeyiz. Benim ailem köyde yaşıyor o öyle köye filan ziyarete gidemem diyecek tarzda bi kız değil o açıdan içime siniyor.
2-Kız da ben de öğretmeniz aynı meslekten olması da benim içime siniyor.
3- Ailenin tek kızı ve zenginlik göreceli gerçi ama bence zengin 15 milyonluk sırf gayrimenkulleri var yani tabi kızın değil ailesinin. Babası düğün hediyesi olarak bi dükkan hediye edecekmiş mesela akmasa da damlıyor :)
4-Babam yeni vefat etti sayılır. Annem de beni evlendirmek istiyor onu mutlu etmek istiyorum. Abim var o evlendi. Bizim aile de maddi açıdan fena sayılmaz annem öyle dünürlerini de kendi gibi durumu iyi olsun istiyor. Abimde gerçekleşmedi o durum. Ben de gerçekleşecek gibi o yüzden destekliyor. Annemi mutlu görmek bi de babamı kaybettikten sonra beni de mutlu ediyor şimdilik
Olumsuz yönleri de açıklayayım netlik olsun
Kız kapalı ben çok dikkat etmiyorum açıkçası ama toplumsal açıdan akpli olarak görülmek istemiyorum. Sanki kapalı biriyle evlenince akpli gözükücem öyle etiketlenicem diye çekiniyorum. Kıza söyledim pek dindar olmadığımı ve akp zihniyetindeyse birlikte olamayacağımızı yok dedi. Dini kalıpları yok yani. Zaten Ege’nin baya turistik rahat bi yerinde yaşıyoruz. Onun da etkisi vardır illa ki.
Sözün özü olaya ben biraz mantıksal bakıyorum. 30 yaşıma geldim pek aşık da olamadım açıkçası belki de yapım bu. Sevip sevdiğim tarafından sevilmeyi çok istedim. Ama olmadı bu yaşıma kadar. Sevdiğimi sandığım kişiyle sevgili olduktan sonra bu değilmiş ya hissine de çok kapıldım. Velhasıl öyle hissi olarak sevdiğim kişi tarafından çok sevilip de ne olursa olsun ben evleniyorum gibi bi kafa yaşayamadım. Bundan sonra da pek yaşayacağımı düşünmüyorum. Çünkü benim kafa yapım öyle bir aşka gelmiyor gibi. Onun için aşkı aramaktan ziyade düzenimi kurayım kafasındayım.
Evliler evlilik tecrübesini uzunca yaşamış olanlar acaba bu anlattıklarımı nasıl değerlendirirler.
Merak ettiğim soruyu aslında en başta sordum. Bazı çiftler birbirini çok severek evleniyor. Bazı çiftler benim gibi biraz da mantıksal tarafı ağır basarak evleniyor. Bu iki tarz evlilik ileri de aynı hikayeye bağlanıyor mu ? Şu da bir gerçek bence insanlar birbirini ne kadar severse sevsin bir süre sonra artık o sevgi alışkanlığa dönüp ilerliyor. Evliliğin ilk yıllarında sürekli birbimizi çok seviyoruz içerikli hikaye atanlar artık birkaç yıl içinde beraber hikaye atmaz hale gelebiliyor. Olay sanki sonradan artık biraz daha mantıksala dönüyor gibi. Ben de sevmiyor değilim tabi bu arada sadece mantığım sevgimden daha yoğun.. Samimi cevaplara ihtiyacım var. Şimdiden teşekkür ederim..
0
ramazanali
(20.05.22)
Kız köyde değil benim ailem köyde yaşıyor. Kız yüksek lisansını yapmış bir öğretmen ben de öğretmen ve avukatım.Kız köylü ve eğitimsiz gibi birşey üzerinden cevap yazmışsınız.Öyle birşey yok.
0
🌸ramazanali
(20.05.22)
- bu isin formulu yok, formul arayarak hata ediyorsun.
- yazdiklarindan kendini evlilige zorluyorsun hissine kapildim, herkes evlenmek zorunda degil.
- erkekler biyolojik olarak avantajli. Bence senin bu avantaji kullanip biraz daha bekleyip once bu isi kafanda bir oturtman lazim. Hazir degilsen zorlama.
0
cooperr
(20.05.22)
8 yillik evliyim.

sizinki evlilik degil de araba aliyormus gibi degerlendirme olmus. Hocam hayatinizin 50 yilini gecireceginiz kisiyi seciyorsunuz, kendinizi de arti yonlerini gormeye calisarak evlilige zorluyorsunuz gibi. Ben hemen karar vermeyin zaman gecirin biraz derim.

En basitinden kapali dediniz, sizin alakaniz yokmus. Egedesiniz, tatile bile gidip beraber yuzemeyeceksiniz. Bira iciyorsaniz ya icmeyeceksiniz ya da eski arkadas ortaminizla takilamayacaksiniz.

ben kesinlikle acele etmeyin derim, kizi da uzmeyin ilerde, siz de uzulmeyin.
0
oscar
(20.05.22)
yazıda kıza ısınmak dışında bir duygu ifadesi geçmiyor
muhabbet, ortak paydalar varsa olabilir
0
bir soru sorcam
(20.05.22)
Dostum evlilik zaten ne kadın ne erkek için mantıklı bir şey olmadığı için mantık evliliği diye bir şey de bence saçma ve çekilmez oluyor. Evlilik için duygusallık oluşmayınca sağlıksız bir ilişki oluyor diye düşünüyorum.
0
roket adam
(20.05.22)
size hayırlı olsun, bu iş bitmiş. olumlu anlamda yani :)
0
nuisance
(20.05.22)
En başında sorduğun soruyla ilgili olarak, bu soruyu cevaplayabilecek insanlar evli olmaktan çok iki defa evlilik yapmış ve birinde aşkı diğerinde mantığı seçmiş insanlar olmalı.

Ben kendi adıma konuşursam; iş sevgi ile başladı ve geçen zamanla birlikte mantığa oturdu ve sonrasında evlenmeye karar verdim. Eşim ise önce mantık ile başladı, sonradan işin içine sevgisi dahil oldu ve evlenmeye karar verdi ancak bu iki durumda da ilişkisine başlayıp sonunda mutsuz olan ve ilişkileri bitmiş olan bir çok çift de oldu çevremde.

Çok mantıksal hesaplar yapıyorsunuz ve bir bakıma doğru ama mantığı yanlış yerlerde kurmayın derim. Birilerini mutlu etmek için ya da birilerinin mal varlığı göz önünde bulundurularak evlenmek sonunda pişmanlık getirebilir çünkü eşiniz dışında üçüncü kişilere karşı tavizler doğurabilir. Her şey kafanızda net olsa ve evlenmeye kararlı olup o haldeyken "hem evlenirsem x'de mutlu olur" ya da "hem varlıklar için de plan yapılır" gibi düşünseniz bambaşka.

Bir de hayat tarzı konusunda oscar'a katılıyorum. Yani evlendikten sonra aynı evdeyken eşinizin sadece dua ritueli bile belli bir zaman sonra sizin için itici olabilir. bunu salt din olarak düşünmeyin, size uymayan şey sizi mutlu etmez sonuçta, onun gibi düşünün ve durumları içinizde çeşitleyin.

Evlilik demek temelinde karşılıklı verilen tavizler üzerine kuruluyor ya siz ona uyum sağlıyorsunuz ya o size uyum sağlıyor ya da %100 mantık evliliği ise orta yol kendiliğinden bulunuyor. Bunu başaramayanarın ilişkileri de sürmüyor ve sonu hüsran oluyor. Uyum sağlarken severek uyum sağlamk var bir de küfrederek aşağılamak var. Karşilıklı anlayış ve saygı çok önemli. Bunları kafanızda oturtmadan karar vermeyin ve kendinizden emin olmadan da evlenme işine girmeyin derim.
0
foolrules
(20.05.22)
Parası için birisiyle evlenmek aşırı itici ve mutlu olacağınızı da sanmıyorum. Bence evlenmeyin.
0
kaptan maydanoz
(20.05.22)
1, 2 ve 3. avantajlar mantıklı, hatta 3. çok mantıklı :)

Kapalılık ve akp'lilik ne alaka dostum? her kapalı kadın ve ailesi akp seçmeni mi? sokak röpörtajlarını izlemiyor musun? Açık olup da hükümeti savunduğu gibi başörtülü olup da hükümeti eleştiren çok insan var. Bu konuda gereksiz bir çıkarım yapmışsın sanki.

Neyse, ben çok daha farklı bir noktaya getireceğim lafı;

Hani "evlilik aşkı bitiriyor" diye bir söz var ya, haklı ya da haksız bir söz bilemem. Ama evlilik kesinlikle seksi bitiriyor, haberiniz olsun tüm gençler ve evlenmeyi düşünenler.

Dünya güzeli/yakışıklısı, seksi, çekici, gerçekten sevdiğiniz ve aşık olduğunuz, mükemmel bir eş ve mükemmel bir insan da olsa evlilikte seks çok kısa süre içinde rutine bağlıyor.

Heyecan bitiyor, arzu ve ihtiras azalıyor, kısa bir süre içinde de seks sayısı azalıyor ve sonuç hüsran.

Ha seks olmadan da, az seksle de evlilik yürüyor ama eksik oluyor bir şeyler.

Niye anlattım bunu? Şundan dolayı;

"Gel zaman git zaman ben başkalarıyla birlikte oldum onunla da konuştum bir yandan. Sonradan baktım ki o kız dışında herkesle takılma kafasındayım. E o zaman bu kızla evleneyim kafasına geldim."

Biraz hovarda, biraz çapkın, sosyal ilişkileri başarılı bir erkeksen çok ciddi radikal bir değişiklik olacak evlenince hayatında, haberin olsun.
0
John Bloor
(20.05.22)
evliliğin sırrı, saygı, kim sana daha çok saygı duyuyor, kim senin için bir şey yapıyor, bunlar da önemli.
0
selam
(22.05.22)
Dostum “kızla aynı ilin aynı ilçesindeyiz” diye bir evlenme sebebi olabilir mi ya? :D saydığın sebeplerin hepsi geçersiz bence mutsuz olursun, mutsuz edersin, sonra gider başkasına aşık oldum diye duyuru açarsın birkaç sene sonra. Kızı daha çok tanıyıp sevmeye ya da sevmediğine emin olmaya çalışsan? Belki öyle bir kimya olacak ki aşık olacaksın, belki de kesin ve net olarak bizden birbirimize yar olmaz kararı vereceksin gönül rahatlığıyla.
0
pandispanya
(22.05.22)
(3)

Gainer'ın ishal yapması

sadeli poğaça
Böyle birşey yaşıyorum. Bigjoy'un Bigmass Gainer çilek aromalı ürününü kullanıyorum. Suyla tadı çok iğrenç geliyor, sütle karıştırıp içebiliyorum sadece. Ama içtiğim sırada sürekli bir ishal durumu var. Bıraktığımda geçiyor ve başladığımda tekrar başlıyor. Kreatinin biraz tuvalete çıkardığını ve ilk
Böyle birşey yaşıyorum. Bigjoy'un Bigmass Gainer çilek aromalı ürününü kullanıyorum. Suyla tadı çok iğrenç geliyor, sütle karıştırıp içebiliyorum sadece. Ama içtiğim sırada sürekli bir ishal durumu var. Bıraktığımda geçiyor ve başladığımda tekrar başlıyor.

Kreatinin biraz tuvalete çıkardığını ve ilk defa kullanımda bir iki hafta ishal ettiğini okumuştum. Bundan olabilir mi? İçinde kreatin var çünkü baya.
0
sadeli poğaça
(19.05.22)
Gainer basit şekerdir, basit şeker de bağırsak florasını etkiler, ishal normal bir etki. Çok fazla abur cubur yediğin bi günü düşün, ondan farkı yok.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(19.05.22)
Yağlı sutde etkiler, sütü yağsız seç eğer öyle değil ise, yağsız ve laktozsuz
0
selam
(19.05.22)
gainerlar bazı kişilerde ishal yapar. normal. bir süre daha devam et, düzelmiyorsa bırak. kilo almak için gainer kullanmana gerek yok.
0
jangbogo
(20.05.22)
(6)

Aklıma büyük ölçekli bir girişim fikri geldi

ananiyimioguz
Böyle getir tarzı ama her ülke için ayrı ayrı bir geliştirme yapmaya gerek yok. Sadece fiziksel teknik taraf için destek almam gerekiyor. Uygulama kısmını hallederim. Fakat o tarafta da bazı data işleri için destek almam gerekebilir.Şimdi hem teçhizat hem de yazılım desteği, kredi kartı ile ödeme ko
Böyle getir tarzı ama her ülke için ayrı ayrı bir geliştirme yapmaya gerek yok. Sadece fiziksel teknik taraf için destek almam gerekiyor. Uygulama kısmını hallederim. Fakat o tarafta da bazı data işleri için destek almam gerekebilir.

Şimdi hem teçhizat hem de yazılım desteği, kredi kartı ile ödeme konularında destek almam gerekeceği için, bazı insanlara fikrimi dile getirmem gerekecek.

E o zaman da çalınma endişesi doğuyor. Nasıl ilerleniyor bu yeni fikir işlerinde? Daha önce yapılmadı çünkü.
0
ananiyimioguz
(29.04.22)
patent bunun için var.
0
babilfish
(29.04.22)
Bazı şeylerin patenti alınamaz ki ama kıyısından dolanabilir başkası.

Mesela Martı patent alabildi mi? Getir alabildi mi? Yemeksepeti veya?

En fazla isim hakkını alırım, domain falan alırım. Benim yaptığım şeyi başkası yapamaz nasıl diyeyim. Araç kiralama uygulaması yaptım, adı da tiktak. Bundan sonra kimse yapamaz hadi bakalım.. denebiliyor mu? Denebiliyorsa neden yapmıyorlar da mesela şu an Moov de aynı işi yapıyor?
0
🌸ananiyimioguz
(29.04.22)
farklı ülkeler için geliştirmeye nasıl gerek yok? her ülkenin kendisine ait regülasyonu, kanunu, düzenlemesi, sigortası, vergi konusu vs. var. Belirli bir işlem hacmini veya işlem tutarını geçtiğin durumda o ülkede şirket açman gerekecek, vs. vs. tabii birde para olayı var, mal, satıcı, lojistik, A ülkesinde, alıcı parayı B ülkesine gönderiyor A ülkesinden hizmet alabilmek için, bu arada bankalara ödenecek komisyon nedeni ile de senin elinde para kalmıyor.

yerelleştirme çalışması deniyor işin bu kısmına, yani ülkeler arası entegrasyon'a.


Bir kaç şekilde yapabilirsin, birincisi MVP yani en basit hali ile çalışan uygulama, bu uygulamanın gerçekten çalışmasına gerek yok, çalışıyormuş gibi yapsa yeterli.

fikir çalınması öyle bişi değil :) sen elindeki fikir ve/veya ürünle yatırımcıya gideceksin, yatırımcı allah bilir ne iş yapıyor, yatırım yaptığına göre de parası var, yüzlerce fikir geliyor her gün çalacak olsa idi senden öncekilerden de çalardı ancak buna ihtiyacı yok nasılsa parası var ve para kazanabileceği bir sürü yeni iş geliyor adama, o adam gidecek bir takım kuracak eleman alacak senin yapmak istediğini de business detaylarını bilemeyecek yapsa bile elinde patlayacak.

dolayısı ile fikir beleş, beleş olan şeyin değeri yok, değeri olmayan bir şeyi kimse kolay kolay çalmaz.

hadi çaldı diyelim bu da iyi bir şey. zira demekki sen bir şey yapmamışsın fikir gelmiş aklına etrafta üff süper fikrim geldi diye dolaşmışsın ama bişi yapmamışsın.

çalınırsa ne güzel, en azından fikrinin çalıştığı ispatlanmış olur.
0
selam
(29.04.22)
1 milyon dolara herkes iş yapar. sokaktan birini çevir bir milyon dolar ver bir şey yapar.

10.000 tl ile aklındaki işi çevirebilir misin? orası önemli.

paran yokken büyük düşünmek amatörlerin işi.
0
duyurukullanıcısı
(29.04.22)
Fikrim öyle taşıt falan gerektirmiyor. İşin güzel tarafı o. O yüzden düşük bütçeyle de yapılabilir. Sadece birkaç ufak araç gerekecek. Onlar da 3d yazıcı ile halledilebilir. Veya ebay-amazon'da falan vardır kesin, iş görür.

Anladım öyleyse oturduğum bölgede bir demo yaparsam, geriye kalan iş yatırımcı bulmak. O parayla reklam ve yeni elemanlar almak vs.

Para akışı mevzusundaki olayları bilmiyordum. Öncelikle ülke içi, sonra yeni ofisler açılarak başka ülkelere geçilebilir. Çünkü almak kolay olur google play üzerinden ama vermek nasıl olacak?

Ayrı ayrı geliştirmeye gerek yok derken, sadece dil değiştireceğim. Yani mesela pokemen go için her ülkeye özel ayrı bir geliştirme gerekti mi? Hayır. Google Play araçları ve app yeterli. O şekilde demek istedim.

Olmayacak şeyler düşünmüyorum, fakülteden beri bana da sürekli fikirle geliyorlar. Ben de işin ne kadar kompleks olduğunu, düşündüğün gibi basit olmadığını insanlara anlatmaya çalışıyorum.

O yüzden öyle uçuk bir fikir değil. Uygulama olarak büyük bir kısmını yazabilirim. Sadece canlı takip hatta belki canlı video konularında destek almam lazım.
0
🌸ananiyimioguz
(29.04.22)
daha once yapilmamis olmasi bu isin tutacagini gostermez. oncelikle is fikri bir is modeline donusebiliyor mu onu ogrenmen lazim. bunun icin business canvas modeli arastirabilirsin. sonra bu isi yapmaya karar verdin. bu is icin bir ekip kurman yatirim yapman gerekiyor. mvp ortaya cikartirsin, musteri bulursun, para kazanirsin sonra gider bu gelir modelinle yatirimcinin karsisina cikarsin benim bu isi buyutmem icin sunlara sunlara ihtiyacim var diye. ha bu arada fikrini yuzlerce kez anlatman gerekecek o yuzden ya calinirsa diye bir sey soz konusu degil. onemli olan yapmak. bir suru firsat var. hali hazirda tutan bir uygulamaninda yerini alabilirsin sonucta pazarda her zaman yeniler icin yer vardir. bu arada fikrin cok basit sekilde modellenir, cok dusuk maliyetle uygulanirsa zaten yaptigin anda bir cok benzer uygulamada ortaya kolayca cikar. o yuzden yatirimci buna da bakar, giris bariyeri dusuk uygulamaya yatirim yapmaz, elinde baska firsatlar yoksa (teknolojik ustunluk -yogun arge gerektiren isler-, kullanici bagliligi vs). en son takilacagin konu bence fikrin calinmasi.
0
tahtakafa
(29.04.22)
(10)

Yatırım özürlüsü olma

roookie
33 yaşındayım, memurum. bu zamana kadar aldığım para hep ihtiyaçlarıma gitti. Konut kredisi ödüyorum. Şu an aylık olarak maaşımdan 1500 lira civarı para kalıyor bütün masrafları çıkınca. Başlıkta da belirttiğim gibi para nasıl değerlendirilir veya söz konusu miktar değerlendirilebilecek bir miktar m
33 yaşındayım, memurum. bu zamana kadar aldığım para hep ihtiyaçlarıma gitti. Konut kredisi ödüyorum. Şu an aylık olarak maaşımdan 1500 lira civarı para kalıyor bütün masrafları çıkınca. Başlıkta da belirttiğim gibi para nasıl değerlendirilir veya söz konusu miktar değerlendirilebilecek bir miktar mıdır bilmiyorum. Ne yapayım ben bununla? En düşük faizli ihtiyaç kredisinden çekip toplu parayla altın, iphone falan alayım mı? Yoksa her ay ufak ufak bişey yapılır mı?
0
roookie
(28.04.22)
kredi çekerek yatırım yapılmaz. telefon yatırım değildir.

garanticiysen altın --> hisse --> kriptoya azalan oranlarla yönlendirebilirsin.
0
passion rules the game
(28.04.22)
hocam yatirim yapacak paran yoksa nasil yatirim yapacaksin ki :)))
0
nibba
(28.04.22)
Konut kredisi ödüyormussunuz iste hocam bundan ala yatırım mı olur
0
dr doofenshmirtz
(28.04.22)
Arkadaşlar teşekkür ederim. Yatırım bilmeyen ve bahsettiği paranın da değerlendirilebilir bir miktar olup olmadığını soran birine de paran yoksa demek biraz şey olmuş sanki. Ben de onu soruyorum zaten. Gelecek sonraki cevapları da ilgiyle bekliyorum.
0
🌸roookie
(28.04.22)
1500 lirayı artırmaya bak. ek gelir vs.

yıllık 18 bin lira (1200 dolar) gerçekten de yatırım101 için bile çok az.

yani, harcadığın efora değmez.
0
gabe h coud
(28.04.22)
1500TL ile kendinize yatırım yapın. Zaten konut kredisi ödeyerek bir yatırım yapmışsınız. Kalanı ile bir müzik aleti alın, bir tatile çıkın, bir araba\bisiklet\motorsiklet alın. Memur olmak kadar insanı körelten bir meslek daha yoktur galiba, bunun için hayatınıza biraz renk katın.
0
godspell
(28.04.22)
Ufak bir miktar araştırmayla bulabileceğiniz, istikrarlı büyüyen ve temettü verimliliği yüksek olan hisse senetleri var. Bunlardan birinde aylık bu tutar kadar düzenli alım yaparsanız, uzun vadede çok güzel bir birikim elde edebilirsiniz.
0
cay koy geliyorum
(29.04.22)
tefas'a bakabilirsin iyice, örneğin 3 ya da 5 yıllık karlılıklara bakarak, 3 fona bölebilirsin her ay, bir değerli metaller, bir yabancı hisse, bir yerli borsa fonuna.
en önemlisi yatırım özürlüsü olma, öğren, kimse senden daha zeki değil, başta anlamadığın şeyleri birkaç hafta araştırsan yavaş yavaş anlamaya başlarsın. senin durumundaki kişiler için fon ideal gibi. tefas ve fon alımları ile ilgili sürüyle video var, nasıl yapılacağını ve nelere dikkat edileceğini kolaylıkla öğrenebilirsin.
0
tiny penny
(29.04.22)
Yatirimin oteki ayagi da tasarruftur. Tasarruf edemiyorsaniz (bunun sebebi siz olmayabilirsiniz kendinizi suclu hissetmeyin) yatirimdan bahsetmek zor.

Kredi cekerek yatirim cok tehlikeli bir olay. Cok iyi bilenlerin bile cok berbat durumlara dustugunu gorduk.

Kredi ile ev aliyorsaniz TR sartlarinda en iyi yatirimi yapiyorsunuz zaten. Evin deger artisi + kira odememek sizi gelecekte cok dertten kurtarir.
0
cleric
(29.04.22)
elinizde neler olduğunu becerinizi ve sabrınızı ölçmeniz için bir durum var.

her ay 1500 liranın 500 lirasını risk'e atabilirseniz (kumar oynamak gibi bir risk) elinizdeki para ile bir takım yatırımlar yapabilirsiniz. kaybedersenizde üzülmezsiniz. örn: size bir plan yapalım.

yurt içi hisse
bildiğiniz güvendiğiniz firmaların hisselerine yatırım yapabilirsiniz
10 adet şirket belirleyin bunlar herkesin bildiği firmalar olsun (risk az, getiri az) örnek olsun diye veriyorum; vestel, türk hava yolları, pegasuz

Buraya yatıracağınız paranın bir kısmı düşük risk bir kısmını bir kısmını orta risk, bir kısmını da yüksek risk olarak ayırın. birazda temerüt veren firmalara bakın.
ilk ay elinizde kalan 1500 liranın örn:

500 lirası ile temettü veren firmalara
/temettü veren hisseler diye google'da aratın liste bulursunuz ne kadar sürede bir veriyor, daha önce ne kadar vermiş vs. gibi bilgilere ulaşabilirsiniz.

500 lirasını risksiz
buraki firmalar herkesin bildiği, güvendiği firmalar

250 lirasını orta riskli

buradaki firmalar ilgili kişilerin bildiği, sektörel filrmalar (yaz geliyor, giyim kuşam, tatil firmaları gibi firmalar mesela)

250 lirasını da yüksek riskli düşünebilirsiniz örneğin.
çok az insanın bildiği 1 koy 3 al olabilen ancak 1 koy elinde hiç kalsın da diyebilen firmalar. aklımda örnek firma yok.


Yurt içinden hisse almak kolay, banka uygulamanızdan yatırım işlemleri -> borsa / hisse işlemleri diyerek hesap açabilir ve kullanabilirsiniz.

yurt dışı hisseleri için de yine mobil uygulamalar üzerinden işlem yapabilirsiniz.
bunun için uygulamalar var yine.

yukarıdaki yurt için hisseler için kullandığınız stratejiyi burada da kullanabilirsiniz.
yine yatırım için kullanacağınız parayı kendinize göre uygun olan risk alanlarına, sizin için makul olan seviyede (o seviyedeki tüm parayı kaybedeceğinizi düşünün) tutun.

cryptolar
mobil uygulamalar üzerinden yatırım yapabilirsiniz.
yukarıkida stratejiyi burada da uygulayabilirsiniz ancak burada temettü vermek gibi bir şey yok.

döviz ve değerli metaller (dolar, euro, altın, gümüş, vs.)
yine aynı şekilde, paranızı bölün ve dağıtın.

unutmayın ki yatırım yapacağınız toplam tutarın tamamını kaybetseniz üzülmemelisiniz.
0
selam
(29.04.22)
(19)

45 bin TL Ankara vs. 4700 Euro Eindhoven (Hollanda)

marla is in my head
Ankara’da iki kişi de çalışıyor, Eindhoven seçeneğinde eşlerden biri ücretsiz izinde olacak. Yaşlar 33-40. Ankara’da aylık 10 bin krediye ödeniyor ama kiralama durumunda kira krediyi ödüyor. Sorun olursa aileler de öder. Siz olsanız hangisini seçerdiniz ve neden? Gitme kararı almıştık ama vergi avan
Ankara’da iki kişi de çalışıyor, Eindhoven seçeneğinde eşlerden biri ücretsiz izinde olacak.
Yaşlar 33-40. Ankara’da aylık 10 bin krediye ödeniyor ama kiralama durumunda kira krediyi ödüyor. Sorun olursa aileler de öder.

Siz olsanız hangisini seçerdiniz ve neden? Gitme kararı almıştık ama vergi avantajının kalkması gündemde ve bu nedenle teklif edilen maaş yaklaşık 1300 Euro düştü. Bu nedenle özellikle maddi sıkıntı yaşar mıyız konusunda tereddüte düştük.
0
marla is in my head
(25.04.22)
para biriktirmeyi düşünüyorsanız gitmeyin
kazandığınız orada harcanır bence.
0
angelofdeath
(25.04.22)
içinde ankara barındıran hiçbir versusun ankara tarafından kazanılacağını düşünmüyorum. 1300 euro düştü derken 4700 düşmüş hali mi? yoksa oradan da mı düşüyor? neyse yanıt fark etmez gerçi hollanda i say. çünkü türkiye yaşanılacak bi ülke değil. mesela para da değil. bu kadar kaotik, kuralsız, ahlaksız bi düzende yaşamayı tercih etmek için aklını kaçırmış olması gerekir insanın.
0
jen
(25.04.22)
45 bin iyi para. 4700 euro da iyidir ama 45 bin daha iyi gibi. kafam rahat olsun diyorsanız gidin. orda da güzel bir hayatınız olur. gitmek son çare değilse kalın bence.
0
paintov
(25.04.22)
4700 düşmüş hali.
0
🌸marla is in my head
(25.04.22)
gitme sebebiniz paraysa, gidip para biriktirip birkaç sene sonra geri gelirsiniz sanırım. ama gitme sebebiniz özgürlükler, avrupa gezileri, banliyöde(tercihe bağlı) rahat ve nispeten sakin yaşam ise durmayın gidin. burada bir şeylerin düzelme ihtimali çok zayıf. en basitinden geçen seneden bu seneye her şey 3-4 katı zamlandı. 1 senede neredeyse 2000 dolar zarardasınız. 2 sene sonra 45 bin liranın değeri ne olacak bilinmez.

elimde böyle bir fırsat olsaydı kesinlikle değerlendirirdim. kaybedecek fazla bir şey yok diye düşünüyorum. olmadı mı? geri dönersiniz. üstelik eşlerden biri ücretsiz izinde olacakmış gelince kaldığı yerden devam edecek. diğer eş de iyi bir maaşa sahipse döndüğünde çok da altına geri dönmez diye düşünüyorum ki ülkede yurt dışında çalışmış insan fetişi var. ayrıca çocuk düşünülüyorsa onun geleceği için de önemli bir durum olurdu gitmeniz.
0
golgi aygıtı
(25.04.22)
reel geliriniz ciddi anlamda dusecegi icin mutsuz olursunuz gibime geliyor. bir de evli cift olarak arkadas edinmek falan zor gozlemledigim kadariyla. 4700 brut mu net mi o da onemli ama turkiye'deki gibi rahat harcama yapamazsiniz her turlu.
0
hot potato
(25.04.22)
eu için genelde kira ve kira kadar yaşam gideri kenara koymakta fayda var. elbette sizin yaşam standartlarınıza göre değişebilir.
yani 2000 kira 2000 yaşam gideriniz olsa 700 cebinize veya extralara kalır.
0
duyurukullanıcısı
(25.04.22)
Net maaş bu.

Türkiye’de hizmet sektörü kaliteli ve ucuz; orada bu imkan pek olmayacak. Diğer yandan Avrupa’yı gezme, ucuz otomobil, daha sessiz/huzurlu bir günlük hayat imkanı olacak.

Gidip pişman olmak da var, kalıp pişman olmak da. Ülkede bir karışıklık çıkmayacağından emin olamıyoruz. Yolsuzluk, hukuksuzluk, kaos, gündem yıpratıyor. Diğer yandan ailemiz burada, ortalamanın üzerinde hayatımız var. Alım gücümüzün düşeceğini kabul ediyorduk ama ne kadar düşeceğini öngöremiyoruz burada yaşadığımız için.
0
🌸marla is in my head
(25.04.22)
gidilir bence.

hoşunuza gitmezse geri gelirsiniz. belli kariyer sahibi insanlarsınız muhtemelen, burda tekrar iyi iş bulmak kolay. şimdi gitmezseniz hep aklınızda acaba gitsemiydik düşüncesi olacak.
0
contavolta
(25.04.22)
4700 euro 45k'dan fazla.

cevap bariz hollanda.
0
floydian
(25.04.22)
4700 euro net hollanda için iyi rakam. gidin deneyin en kötü 2-3 sene sonra dönersiniz. (ki dönmeyeceksiniz eminim)
bu arada hollanda'da vergi avantajı kalktı mı yabancılar için? kaynak var mı?
0
nuisance
(25.04.22)
Giderseniz esiniz (veya diger es) de iyi kotu bir ise girse iyi olur, maddiyattan ziyade hayata entegre olmak acisindan. Yuksek lisans falan da olabilir kullanisli bir alanda. Zira dedigim gibi hizmet sektoru cok daha pahali olacagi ve sosyal imkanlar kisitli olacagi icin baska mesgaleler bulmaniz lazim.
0
hot potato
(25.04.22)
gitmezseniz her türlü içinizde kalacak
her kötü olayda keşke gitseydik diyeceksiniz
0
megacracker
(26.04.22)
yukarıda çok güzel açıklanmış her şey bu tamamen kişisel bir deneyim olmakla beraber bir şeyi unutmayın hollandaya nitelikli göç ettiğinizde 5 yıl doldurduğunuzda dil şartı olmadan size vatandaşlık veriyor ve türk vatandaşlığından izinli çıktığınızda da mavi kartlı oluyorsunuz yani bi nevi çifte vatandaşlık oluyor. avrupa birliği vatandaşlığının ne demek olduğunu sanıyorum açıklamama gerek yok tüm avrupayı eviniz gibi görüp istediğiniz yerde çalışma ve yaşama imkanı sanıyorum hayal bile edemeyiz. en kötü beş yıl sıkıp dişinizi geri gelirsiniz yani =)

diğer yandan türkiyede beş yıl sonra ekstradan başka beton bir ev-tenekeden arabanız olur yani TR gerçeği var 5 yılda bir şey değişmeyecek emin olun =)
0
windymimas
(26.04.22)
Cevap veren herkese teşekkür ederim. Ben gidip denemeye bir adım daha yakındım. Eşimle de konuşup gitmeye karar verdik.
0
🌸marla is in my head
(26.04.22)
Hollanda seçeneğinde ücretsiz izinde olan taraf elbet bir iş bulabilir kendine zamanla, hızlıca bir şeyler öğrenebilir/üretebilir. Bu da hollanda seçeneğinde gelirin artması demek.

ileride mesleği ile ilgili bir iş bulabilir ve mesleğine orada devam edebilir. kafanız rahat olur.

olmadı mı gitmedi mi, yürümedi mi? dönersiniz, noolcak dünyanın sonu değil ki.
0
selam
(26.04.22)
Karariniz hayirli olsun.

Eindhoven benzeri sehirler kalabalik expat nufuslari sayesinde gecis surecini cok daha yumusak yasatiyorlar. Medeniyete gelip kafa rahatligi yasamak da cabasi.
0
cleric
(26.04.22)
Hayırlı olsun, yolunuz açık olsun. Şu avrupadaki işleri nasıl buluyorsunuz hep şaşırıyorum :) sanırım Türkiye ve ortadoğu bataklığına demir attım ben
0
bigcaptain
(26.04.22)
Merhaba,
Hollanda'da sifir yasam tecrubesi olmayan arkadaslarin verdigi tavsiyleri bir kenara birakirsaniz gayet mantikli seyler yazmislar arkadaslar.
cocuk varsa ya da yapmayi planliyorsaniz Hollanda. Turkiye'de kalirsaniz ilkokuldan universiteye kadar ayda 10 bin tl cocugun egitimine harcayacaksiniz, karsilinda ne kadar kaliteli, ise yarar egitim alacagi da belirsiz.
Net 4700 Hollanda standartlari icin iyi gelir. Hayattan beklentilerinize bagli olarak mutlulugunuz, tatmininiz degisecektir. Turkiye'deki beyaz yakalilar icin standart olan haftada 3-5 kez disarida yemek, her yere taksi/araba ile gitmek, ampul degistirmek icin tamirci cagirmak, kadinlar icin haftada bir kuafor/guzellik salonuna gitmek gibi aliskanliklari birakirsaniz gayet mutlu olabilirsiniz. Insanlarn aliskanliklari, hayattan beklentileri Turkiye'den daha farkli. Ogle yemeginde peynir ekmek yiyen direktor kis gelince 3 haftaligina Bali'de tatil yapmayi tercih ediyor genelde. 2 senede bir araba yenilemek yerine 20 yillik arabaya binip yelkenli aliyor insanlar.

Diger yandan %30'un kalkacagi henuz kesinlesmedi sanirim. Emin degilim ama bu yil icinde baslarsaniz bir sure faydalanma sansiniz olabilir. Esiniz meslegini daha sonra Hollanda'da yapabilir mi yazmamissiniz fakat asgari ucretle ya da ortalama gelirli bir iste part time calissa bile aile butcesine ciddi katki yapabilir, yasam standartlarinizi bir basamak yukseltebilir.

Ozetle, her sey hayattan beklentilerinize ve buradaki yasama adapte olmaniza bagli. Bunlari iyi yonetebilirseniz 4700 net Hollanda'li bir aile icin mutevazi, huzurlu, guvenli bir yasam sunar.
0
whisky
(28.04.22)
(6)

internette daha üretici olmak

nughun
arkadaşlar internette hep okuyorum. içerik üretmiyorum. sadece sorum olursa yazışma yapıyorum sitelerde. okuduğumuz şeyleri elbette biri üretiyor veya yazıyor. ben insanların okuyacağı şeyleri yazabilir miyim? yaş 27, kütüphanemde 600den fazla kitap var ve okudum tamamına yakınını.(bana 10 sayfa bir
arkadaşlar internette hep okuyorum. içerik üretmiyorum. sadece sorum olursa yazışma yapıyorum sitelerde. okuduğumuz şeyleri elbette biri üretiyor veya yazıyor.
ben insanların okuyacağı şeyleri yazabilir miyim?
yaş 27, kütüphanemde 600den fazla kitap var ve okudum tamamına yakınını.
(bana 10 sayfa birşey makale vs yaz deseniz 10 cümle çıkaramam gibi hissediyorum)

Edit: Cevaplar için hepinize çok teşekkür ederim. Biraz aydınlandım sorumla alakalı.
Tekrar sağolun
0
nughun
(25.04.22)
belki yazmak senin olayın değil ama konuşarak çok daha rahat ve akıcı olacaksın.

kitap incelemelerini video şeklinde yayınlayabilirsin mesela. hiç bişeye de ihtiyacın yok ekstradan.

belki bunu video değil sadece sesli olarak yapmak istersin, onun ismini çıkartamadım şu an :)=
0
killerbee
(25.04.22)
İnternette artık içerik okuyan sayısı az. İnsanlar ya izliyor, ya da dinliyor.
Bu formatlara yönelmek daha iyi olur.
0
anten
(25.04.22)
yapabilirsin tabii ki, sevdiğin bir konu hakkında yazabilirsin, ben senin yaşlardayken falan mesleğimle ilgili blog yazıyordum okuyorlardı.
0
selam
(25.04.22)
"insanların okuyacağı şeyler yazmak" dediğin işin 2 boyutu var:

1- insanların okuyacağı konular bulmak
2- doğru düzgün cümleler kurabilmek, akıcı yazmak vs.

İkisi birbirinden farklı konular. Çok okuyor olmak illa ki çok iyi yazabileceğiniz anlamına gelmiyor, iyi yazmak için çok yazmak lazım.

Yazı yazmanın video veya podcast yapmaya göre daha efektif, keyifli ve faydalı bir aktivite olduğunu düşünüyorum, ama tabi ki ulaşacağı kişi sayısı daha az olur. Tek derdin para değilse hala geçerli bir model tabi ki.

Neyin okunacağını da denemeden bilemezsin. Ben arkadaşlara oyun önerisi veriyordum, sonra biri dedi ki "bunu blog'a çevir". Hiçbir yazma tecrübesi olmayan biri olarak bi blog açtım, 1 senede 10.000'den fazla okurum oldu. Sonradan kapattım blogu ama "5-10 kişi okur" dediğim şey yürüdü gitti hiç beklemediğim bi şekilde.
0
plutongezegendegilmi
(25.04.22)
"(bana 10 sayfa birşey makale vs yaz deseniz 10 cümle çıkaramam gibi hissediyorum)"

hissetmelik bir durum yok. ac bir blog (bedava) ve pratik yapmaya basla. istersen youtube videosu da cekebilirsin, netiecede onun da scriptini yazmak bir yazma eylemi, kamerayi acip dogacalama yapmayacaksin.

para kazanmak gibi bir kaygin olmadigi surece bol bol yapabilirsin istedigin her formatta.
0
hot potato
(25.04.22)
Doğruluğundan emin olduğun bilgiler ile yararlı konular varsa olabilir.
Buna karar verdikten sonra iki şey var karşımıza çıkan. çeşitli konulardan, kendi tecrübelerimizden karma bir bir paylaşım serisi mi? yoksa yoksa belli bir konu/alan üstünden paylaşımlar mı yapmak gerekir?
Doğrusu ben de uzman değilim ama hobi olarak tweeter'da tarih konulu, özellikle yabancıların bizlere bakış açıları, onların kaynaklarından çeşitli alıntılar alıntılar bizdeki tarihi meseleleri nasıl değerlendirdiklerini yine bizdeki kaynaklarla karşılaştırmalı olarak kısa açıklamalı paylaşımlar yapmayı düşünüyorum. Yabancı dil önemli aslında ama bende de yetersiz olduğundan çeşitli çeviriler bu açığı kısmen kapatacaktır.

Makale ise biraz daha parçaları tutarlı ve uzun olarak bir araya getirme çabası ki tanınmış biri olmadıktan sonra insanların bunu okumaya hem vakti, (çoğunlukla da) isteği yok gibi.
0
Erva
(25.04.22)
(13)

ev satmak için uygun zaman mı?

dayrise enterprises
ev fiyatlarının ve kiralarının uçuşa geçtiği, "kirada olana allah sabır versin" denilen böyle bir zamanda iş kurmak için nakit gerektiğinden, şu an piyasası 3-4 milyon arası olan oturduğum dairemi satıp satmama konusunda kararsız kaldım.sizce bir kaç sene içinde işten elde edeceğim kâr oranı evin ge
ev fiyatlarının ve kiralarının uçuşa geçtiği, "kirada olana allah sabır versin" denilen böyle bir zamanda iş kurmak için nakit gerektiğinden, şu an piyasası 3-4 milyon arası olan oturduğum dairemi satıp satmama konusunda kararsız kaldım.

sizce bir kaç sene içinde işten elde edeceğim kâr oranı evin gelecekteki ederinin altında kalır mı? hayır evimden de memnunum. en az 2 yıl kiracı olarak kalmak kaydıyla mı satsam, var mı böyle bir satış sözleşmesi? ne yapacağımı bilemedim.

fikir verirseniz sevinirim.
0
dayrise enterprises
(24.04.22)
Sakın oturduğunuz evi satmayın.
0
mg3929
(24.04.22)
yaklaşık 1.5 aydır ev araştırıyorum, baktığım evler 800-1.5m arası, ve evlerde haftalık %5-10 arası artış oluyor, hala da satılıyor. bu fiyat oynaklığı durmadan evi satmak riskli olabilir. tabii kuracağın işte 3 ev parası kazanacak bir fırsatın varsa o ayrı bir konu. bence bu iki durumu karşılaştırman lazım.
0
roket adam
(24.04.22)
Gaz veriyor gibi olmasın ama, Finansbank'ın sahibi Hüsnü Özyeğin beyefendi Finansbank'ı kurarken evlerini satıp sermaye yaptığını söylemişti. Hayat bazen böyledir. Doğru yerde, doğru riskler alındığında başka bir boyuta doğru yelken açar insan. Her türlü kararınız size şans getirsin. Başarılar. :)
0
skzr
(25.04.22)
Hüsnü özyeğin koçla, sabancıyla, karamehmetle falan oturup kalkan bi adamdı. Evini satıp sermayesine eklemiş olabilir ama hüsnü özyeğin emin ol elindeki tek evi satıp 3+1e kiraya çıkmadı, kaybetseydi aynı evi tekrar rahatça alabilecek biriydi o zaman da. Öyle tek evi olan adamlar hiçbir zaman banka kurmaya yeltenemedi yani :)
0
mg3929
(25.04.22)
@mg3929 vallahi eğer Hüsnü beyefendinin kendisi yalan söylemiyorsa tam olarak sizin dediğiniz gibi "evlerini satıp, kiraya çıkmış" Finansbank'ı kurarken. :)
0
skzr
(25.04.22)
Hatta ve hatta bizzat kendisinin ağzından şöyle bir diyalog var;

*** Finansbank’ı kurarken sermayeniz yok. Her şeyi satmak çok riskli değil miydi?
- Her şeyi sattım. Sermaye bulabileceğim kişiler vardı. Evleri sattım. Kiraya çıktık.

Röportajın tamamını okumak isteyen olursa diye link bırakıyorum. :)
www.finansgundem.com
0
skzr
(25.04.22)
Dediğimi anlamak istemiyorsunuz. Hüsnü özyeğin o zamanlarda da türkiyedeki sermayeyi yöneten insanlarla ahbaplık ediyordu. Herhangi biri değildi. Finansbank batsaydı hüsnü özyeğin evsiz kalmayacaktı, yine bizim hiçbir zaman yaşayamayacağımız zengin bir hayat yaşamaya devam edecekti aynı özelliklerde bir evde. Bu adamlarla tek mal varlığı 1 ev olan ya da buna yakın olan birini karşılaştıramazsınız.
0
mg3929
(25.04.22)
önce endeks fonlarına vanguard vti satın alın ve emeklilikte satış verin ayrıca nvda alın 20 yıl tutun ve asla arkadaşlarınızı finans-iş ile karıştırmayın. para bir amaç değildir para sadece hedeflerinize ulaşmak için bir araçtır.
0
aegina
(25.04.22)
Evi ipotek gösterip kredi çekseniz? Tamamına mı ihtiyacınız var ev değerinin?
0
John Bloor
(25.04.22)
Husnu ozyegin batsa, bir bankaya genel mudur olur yillik 10 milyon alir.

sizin durumunuz tam sans. Bu isten milyon vurup basari hikayesi olarak dergiye de cikabilirsiniz, tamamen batip hayatiniz boyunca kirada da oturabilirsiniz. Biz hep basariya ulasanlari goruyoruz ( gosteriyorlar )
0
oscar
(25.04.22)
1. kuracağınız işin gerçekten 3-4 milyon tl sermayeye ihtiyacı var mı?

2. evinizi ipotekletip tl üzerinden banka kredisi çekerek işinizi kurabilir misiniz?

3. 3-4 milyon değerindeki (satış sonrası elinizdeki para) nakitinizin tamamını yatırmak yerine uygun fiyatlı bir ev alıp (başka bir şehirden/bölgeden) kalanı ile işinizi kurup geçinebilirmisiniz? (ikinci ev acil durum parası olarak kalacak aslında, ihtiyaç halinde satılıp sermayeye eklenecek)

4. işinizi kurdunuz hayırlı uğurlu olsun, kumarbaz çıkmazına düşmeyeceğinize eminmisiniz? yani batttınız daha fazla yatırıp daha fazla zarar edecermisniz yoksa bu iş battı, ben çekiliyorum diyebilecek bilinc'e sahipmisiniz veya etrafınızda bu konuda sizi denetleyebilecek birileri var mı?
0
selam
(25.04.22)
burada kimse size uygun cevap veremez. oturduğun evi satmak çok riskli bir karar ama yapacağınız işi en iyi siz biliyorsunuz.
0
nuisance
(25.04.22)
kelepir de pek yoktur ama şöyle 2m civarına bir ev ile takas yapıp eline kalan para ile bir şeyler yapabiliyorsan daha iyi olur. Oturduğun eve sahip olmakta yarar var.
iş kurman için ne kadar lazım bilemiyorum ama fizibiliteni iyi yapıp ufaktan başlamanın, uygun kredi ya da teşvikler bulmanın ya da yatırımcı bulmanın yollarına da bakıyorsundur herhalde diye düşünüyorum.
0
tiny penny
(25.04.22)
(5)

Airbnb ile evi kiralamak?

gezegen olan pluton
Normal kiralama yerine bu şekilde bir kiralama yöntemine geçeyim diyorum ama evin fuhuş yuvası ya da kriminal olayların döndüğü yer olmasından korkuyorum, Türkiye'de airbnb kültürü ne durumda, normal kiralama yerine bu şekilde bir kiralama yöntemine geçilebilir mi?
Normal kiralama yerine bu şekilde bir kiralama yöntemine geçeyim diyorum ama evin fuhuş yuvası ya da kriminal olayların döndüğü yer olmasından korkuyorum, Türkiye'de airbnb kültürü ne durumda, normal kiralama yerine bu şekilde bir kiralama yöntemine geçilebilir mi?
0
gezegen olan pluton
(18.04.22)
Yer önemli, şartları sen koyuyorsun, 2 kişi en az 1 hafta falan diyebilirsiniz, illa ki günlük vermek zorunda değilsiniz.
0
selam
(18.04.22)
Normal kiralasanda dediğin olumsuzluklarla karşılaşma ihtimalin var. Risk alıp denemekten başka yol yok
0
deepfear
(18.04.22)
mantık
(18.04.22)
ben de bu konuyu merak ediyorum. airbnb kiralayanlar için de daha önce ev sahiplerinin yaptığı yorumları gösteriyor sanırım bu elemek için bir yere kadar faydalı olabilir. benim de kafama takılan diğer sorunlar:
- apartmandaki diğer komşular sürekli farklı insanların girip çıkmasından rahatsız olup arıza yapar mı
- devletin vergilendirme durumları nasıl airbnb mi veriyor vergiyi ev sahibi yerine.
0
iwillsee
(18.04.22)
biz 6 aydır kullanmadığımız evi 4 oda şeklinde kiralıyoruz. Normalde 6k kira getirecekse, 12k falan getirmiş oluyor. Karlı aslında. Ama faturaları almıyoruz. Afadersiniz hayvan gibi kullanıyorlar. Işıkları, aletleri hiç kapatmama, kombiyi kökleme, duşta 1 saat kalma.. gibi tavırlar sergileyebiliyorlar. Bir de 4 odanın sürekli dolup boşalması temizlik açısından yoruyor. Bazı eşyalara fark edilmez ufak tefek zararlar verebiliyorlar. Aslında bariz bir şey olsa airbnb sigortası altındaymışız. 50bin liraya kadar mıyıdı neydi hatırlamıyorum. Hiç öyle bariz bişey olmadı.

Ev kuralları belirlenirken daha katı olunabilir. Faturalar haricen istenilebilir. Konaklama süresini minimum 3gün falan diye ayarlarsanız fuhus yuvasına dönme ihtimali baya bir düşer. Ama 2 genç çift 1 ay kalacak diyelim. Sevismesinler mi? Belki sesli sevisiyorlar? Komşulara gidebilir mi? Gidebilir.

Şimdilik bizim kattakiler genç olduğu ve kiracı oldukları için ses çıkartan olmadı. Airbnb gelen kişilerin pasaport ya da kimlik numaralarını alıyor. Vergilendirme olayı da sanırım evet şirket komisyon alıyor zaten sizden, onların toplamıyla da devlete vergi ödüyor diye biliyorum. Günlük ev dğeil de oda kiraladığınız için de ek olarak devletten bir belge alma zorunluluğu olmuyor olabilir ama emin değilim. Biz almadık. Kullandığını bildiğim çoğu kişi de almadı. Apartmandakiler işkillenmiş biraz bunlar ne böyle falan diye. Oğlumun değişim programından insanlar falan demiş annem :D Apartman küçük ve dedikoducu tayfa da yaşlı olduğu için bir şekilde geçiştirildi. Zaten gelen kişilerin çoğu yabancı. %20si türk oluyor.
0
ananiyimioguz
(18.04.22)
(17)

bedelli bekler miydiniz yapıp kurtulur muydunuz?

floydian
şu an 56k. çoğunu kredi çekerek tecili bozmak mı yoksa daha 3-4 sene daha tecile devam etmek mi? siz bekleme riskini alır mıydınız yoksa yapayım kurtulayım mı derdiniz?edit: beklemedeki umut kaynağı ise, fiyatta düşüşe giderler, 1 aylık kışa süresini tamamen kaldırırlar vs gibi faktörler.
şu an 56k. çoğunu kredi çekerek tecili bozmak mı yoksa daha 3-4 sene daha tecile devam etmek mi? siz bekleme riskini alır mıydınız yoksa yapayım kurtulayım mı derdiniz?

edit: beklemedeki umut kaynağı ise, fiyatta düşüşe giderler, 1 aylık kışa süresini tamamen kaldırırlar vs gibi faktörler.
0
floydian
(17.04.22)
Git, değmez beklemeye. Yaş kaç iş durumu ne bunlar da önemli ama ayrıntı vermemişsin. Git.
0
Amory Lorch
(17.04.22)
Yaa 28. Calisiyorum. Oyle ideal bir zaman asla olmayacak gibi gorunuyor artik.
0
🌸floydian
(17.04.22)
Benzer bir durumdayım ve şu an yapmıyor olmamın tek nedeni saçlarım uzun, kıyamıyorum, yoksa bir celp dönemi daha beklemem. Doktoradayım, tecilim 2025'e kadar falan. O zamana kadar 100k olur bedelli.
0
mantheman
(17.04.22)
iki sefer hiç gitmediler, ben başvurduğumda 18 gün gittik, siz şimdi 1 ay gidiyorsunuz.

Parası da arttı günü de, yani bir düzelme emaresi yok. MHP meclisten çıkarsa ve etkisini azaltırsa anca öyle bişeyler değişir belki.

Yapıp kurtulmak dediğin kredi ile 1 ay gitmekse bence yapabiliyorsan yap. Yok kredisiz 6 ay gideyim mi dersen, valla 1 aylık şeyde bile göreceksin son haftalarda herkes çıkışı bekleyecek.
0
nhk ni youkosu
(17.04.22)
İmkan varsa gidilmeli, fiyat düşüşü zor, 30 bin tl lik bedelliler sonrası 18 bin ve 15 binlik bedelliler yargıya taşındı şu anda aihm de dava. 27 günlük temel eğitim nato nun zorunluluğu temel askeri eğitim almamış kişileri asker saymıyorlar. Ordu da ki er sayısı olarak natoya bildirilemiyor.
0
delikedidilimiyedi
(17.04.22)
kesinlikle yapardım. yaş geçtikçe daha da zorlaşıyor. ben de 29 yaşında yaptım bedelli olarak, keşke çok daha önceden halletseydim diyorum. acayip bir ayak bağı, yaş geçtikçe insanın hiç gidesi gelmiyor. 30'a falan kalsa muhtemelen kaçak olarak yaşardım daha da yapmazdım.
0
roket adam
(17.04.22)
Valla ben neredeyse 10 sene bekledim. Bedelli şartları hiç iyileşmedi. En iyi şartlar kısa adam dönemindeydi ama onu da 1 ayla kaçırdım.

Fiyat düşmez muhtemelen. 1 ay eğitim saçmalığından emin değilim. Burası mağduriyetler ülkesi. Çat diye kaldırabilirler.
0
yürümeyin
(18.04.22)
5 yıl tecilim var yapabilirim ama yapmıyorum.

1. Üşeniyorum
2. Belki 5 yıl içinde ölürsem salak gibi o kadar parayı bedelliye harcamıș ve 1 ayımı çöpe atmış olarak ölmek istemiyorum.

Uzadığı yere kadar devam. 1 ay şartı kalkarsa yaparım ama.
0
signore
(18.04.22)
Bekleme, yap geç. Bakarsın bedelli kalkar falan..
0
Cruyff
(18.04.22)
Secim mecim ayagina 56K'da indirim yapilmasi beni sasirtmaz, zira cok genis bir kesimin odeyebilecegi bir miktar degil.
0
hot potato
(18.04.22)
15bin verip yaptım. beklemeden yap, hayatın ne getireceği belli olmaz. kaldı ki bundan sonra fiyatta düşüş olmaz.
0
false pretension
(18.04.22)
bedelli firsati geldiginde beklemeden yapistirmak lazim +1

hak kazandigim hafta parayi yatirmistim, pisman degilim.
0
cooperr
(18.04.22)
Eğer hiç gitmeme şansın varsa sonuna kadar gitme. öyle bir durumun yoksa bekletme, paralı, parasız nasıl yapacağın sana kalmış, 56k'nın kredisini öderken ne kadar zorlanabileceğini hesapla, ne kadar zamanda hayatından ne götürecek, buna değecek mi? değmiyor ise 6 ay yap geç, hatta subaylık oluyor mu bilmiyorum, asteğmen olabiliyorsan ne alak, üzerine maaş da alırsın, 9-5 mesai yaparsın.
0
selam
(18.04.22)
ne olacağı belli olmaz, beklersin bir anda bedelli iptal olur vs.
Fırsat varsa aradan çıkartmak lazım
0
anten
(18.04.22)
bedelli yapmış biri olarak söylüyorum. git kurtul, kafandan at. önüne tertemiz bakarsın. ondan sonra zaten kalkmış kalkmamış senin umrunda olmaz. imkanın varsa hemen git kurtul. yoksa da imkanlarını zorla yine bedelli yap kurtul. her gün bedelli yaptığına şükredersin.
0
vaveylababa
(18.04.22)
Maaşınız * 6 >56000 ise düşünmeden ve beklemeden yapın. Değilse beklerdim ben olsam.
0
tss
(18.04.22)
(8)

Ev almak hk

whatdreamsnevercome
diyelim ki temmuz ayında, dolarda ani bir yükseliş oldu (aralık tarzı veya ona yakın) dolar 22-23tl oldu.bu anında ev fiyatlarına yansıyor mu?genel olarak ev piyasası bu gibi durumlara nasıl tepki veriyor yani?
diyelim ki temmuz ayında, dolarda ani bir yükseliş oldu (aralık tarzı veya ona yakın) dolar 22-23tl oldu.

bu anında ev fiyatlarına yansıyor mu?
genel olarak ev piyasası bu gibi durumlara nasıl tepki veriyor yani?
0
whatdreamsnevercome
(15.04.22)
Kanka Kandıra da tarlam var. Zamanında 10500 frank bozdurup aldım. Dolar 20 lira olsa yarın; 10500 franki, Türk lirasına çevirip en az ücreti tayin ederim. Daha ucuzuna da hayatta vermem. Ev için de aynısı geçerli. Böyle anı bir artısla alıcı bulur musun? Hiç sanmam. İhtiyacı olan mutlaka fiyat kıracak.
0
allah yazdiysa bozsun
(15.04.22)
Yansir.
0
baldur2
(15.04.22)
Hatta soyle soyleyeyim nominal olarak evler dolardan daha fazla kar ettirdi dolardan son 1 yilda.
0
baldur2
(15.04.22)
Dolar artınca demir, çivi, beton, çimento, tuğla, alçı, boya filan da artar. Malzeme artınca işçilik ücretleri de artar. Bunlar artınca daire maliyeti artar. Konut maliyeti artınca müteahhitler de fiyat artırır.
0
etna
(15.04.22)
haftalık hatta günlük "fiyat güncellemeleri" oluyor ama hep yukarı yönlü :D
0
selam
(15.04.22)
hayır hemen tamamı yansımaz, konut piyasası o kadar esnek değil.
ani yükselişlerde hızlı hareket ederseniz henüz fiyatı artmamış evi alabilirsiniz.
0
nuisance
(15.04.22)
Neredeyse dakika dakika yansıyor, özellikle kur çok labil olunca. Ancak, kepçe kepçe artırıp kaşık kaşık indiriyorlar ekseriyetle.
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(15.04.22)
Yabancılar yığılma yapmadan önce yansımıyordu. Sadece krediler düştüğünde hayvan gibi yükseliyordu.
0
baal
(15.04.22)
(4)

günlük hayatta bi sistemi olan şeylerin bilgisini elde ederken yaşadıklarım

sarızeybek
günlük hayatta, daha önce hiç deneyiminiz olmayan bir şeyi yapmanız gerekiyor olsun, bu şey kendi içinde komplike bir sürü adım ve yazılı olmayan kurallar dizisi gerektirsin. mesela emlakçı aracılığıyla ev tutmak, yeni inşa edilen sıfır bir evde faturaları üstüne almak, bir hastaneye gidip tedavi sü
günlük hayatta, daha önce hiç deneyiminiz olmayan bir şeyi yapmanız gerekiyor olsun, bu şey kendi içinde komplike bir sürü adım ve yazılı olmayan kurallar dizisi gerektirsin. mesela emlakçı aracılığıyla ev tutmak, yeni inşa edilen sıfır bir evde faturaları üstüne almak, bir hastaneye gidip tedavi süreçleri içinde olmak, şirket kurmak, sigorta problemleriyle uğraşmak, muhasebeciyle avukatla çalışma gerektiren süreçler içinde olmak vs vs. bunlarla ilgili pratikte işimize yarayacak, neyin nasıl yapılacağını anlatan bilgileri okullar öğretmiyor, aile bireylerinin de bilgisi olmayabiliyor. bir deneyimin bilgisini keşfetmek için internete bakabiliyoruz, bu platformda başlık açabiliyoruz, forumlarda ya da ekşi sözlük'teki "yeni başlayanlar için bla bla" başlıklarında deneyim aktarımları olabiliyor, youtube'ta videolar olabiliyor. daha önce deneyimi olan bir bilene sormak çözüm olabilir ya da hizmet aldığınız yer neresiyse oradan muhattap bulup sorularınıza cevap almak bir yöntem olabilir. aklıma gelen öğrenme şekilleri bunlar. çevrimiçi araştırma şekilleri okay ama her zaman tam aranılan bilgiyi nokta atışı bulamayabiliyorsunuz bu mecralarda. biraz kontrolcü bir yapım var ve içinde olduğum bir sürecin en başında "ama ya şöyle olursa bu nasıl ilerler" sorusunun cevabını bilerek her adımımı atmak istiyorum, öylesi beni güvende hissettiriyor. ama artık insanlarla muhattap olup sürekli yeni bir şeylerin nasıl yapılacağını çözmeye çalışmaktan da ciddi anlamda sıkılmaya başladım çünkü sorularım uzun oluyor. mesela bir muhattaba yazılı ulaşmaya çalışıyorsam o soruları açıklamam, yazıya dökmem bile dev vakit alıyor, karşı taraf da en sonunda ya tam bilgi sahibi çıkmıyor ya da benim kadar ilgili olmuyor ve ben o konuya dair bilgimi allah ne verdiyse deneyimleyerek tecrübe ediyorum. ben çok control freak birisiyim de işlerin akışını sahaya mı bırakmalıyım? yoksa eğitim sistemi zaten bizi hayatın pratiklerinden mahrum bıraktı, içinde bulunduğumuz toplumda da herkes her işi gelişi güzel yapıyor ve kişilerde/kurumlarda know-how birikmiyor ve bunlarla karşılaşmam doğal mı?
0
sarızeybek
(14.04.22)
-ben çok control freak birisiyim de işlerin akışını sahaya mı bırakmalıyım?
+kesinlikle öyle

Bu tarz sistematiği olmayan, kültürel birikimle gelişen sosyal ilişki içerikli konulara sistematik yaklaşmaya çalışırsan attığın taş ürküttüğün kuşa değmez, yorulursun.
0
Bruce
(15.04.22)
Bunları hayatında kaç kere yapıyorsun ki. Hepsi yılda bir olacak şeyler. Bence akışına bırak. Hayatımız gittikçe karmaşıklaşıyor. Büyük bir şehirde bir yerden bir yere gitmek bile dert. Bazen üç tane araç değiştirmen gerekebiliyor. Nerede ineceğini, nereden bineceğini araştırman gerekiyor. Bunlar aslında herkes için zaman alan şeyler. Sadece sen zaman harcamıyorsun. Herkes zaman harcıyor. Kontrolcü olmayan insanlar da zaman harcıyor. Bu şekilde kendini biraz rahatlatabilirsin.
0
dissendium
(15.04.22)
Dediğiniz şeylerin sistemi sadece onlarda değil sizin bakış açınızda da var, öyle düşünün bir de. Siz sistemlilik gerektiren bir şey olarak bakmazsaniz oyle bir sistem de ya olmaz ya asgari düzeye iner.
0
encokbenisevinnolur
(15.04.22)
Bu dedikleriniz hayat pratiği denilen şeyler. Bu pratiği de dünyanın hiç bir yerinde okullarda öğrenmiyor insanlar eğer meslekleri değil ise.

herkes her hayat pratiğinin her ayrıntısını bilemez, her zaman da gerçekleştirmez zaten. sonra bir ceza gelir, bir uyarı gelir, bir yerlerde arkadaşlar arası muhabbet de konusu geçer ve öğlece öğreniriz.

şimdiye kadar bu pratikleri bilmediği için kimse ölmedi, batmadı, hapse girmedi, bir miktar para cezası ödedi en fazla, biraz canı sıkıldı o kadar.

kontrol etmek elbette faydalı, ama her şeyi bilip her şeyi kontrol edemezsiniz. buna zamanınız da enerjiniz de yetmez. biraz akışında halledeceksiniz, temel adımları bildikten sonra, gerisi oradaki insanlardan bilgi alıp devam etmek.

emlakçıdan ev, taşınma sürecinde yapılması gerekenler vs. konusunda temel bilgi alabiliriz ve bu başlangıç için yeterli, bu süreçleri bir yada birden çok kez yaşamış arkadaşlarımıza danışabiliriz. tecrübelinin tavsiyesi dikkate alınır falan.

aslında her alanın kendine ait know how'ı var, kanunları düzenlemesi, yönetmeliği falan var, o işin içinde değil iseniz bilmeniz çokda gerekmiyor. herkes şirket kurmak istemiyor mesela, okullarda öğretilmesinin ne anlamı var? gerektiğinde deneye yanıla öğrenebiliyorsun ve mutlaka bir yerlerde başlangıç için ne gerekiği bilgisine ulaşabiliyorsun. ayrıca ne şirketi kuracaksın, burada da detaylar değişiyor. denetimler vs. olabiliyor.

akışında ilerler herşey, kanunda yeri bile var, hayatın olağan akışı diye :)
0
selam
(15.04.22)
(7)

Rüyamda sigara içiyorum

mg3929
1 nisanda sigarayı bıraktım. İçmek isteme ataklarım azaldı gibi ama rüyamda sigara içiyorum son 2 gündür. Bu kadar uzun süre bırakabileceğime inanmıyordum, normalde sabah uyanır uyanmaz sigara içen biriydim. Bu rüya olayını nasıl çözebilirim, kendiliğinden geçmesini beklemek dışında bi taktik var mı
1 nisanda sigarayı bıraktım. İçmek isteme ataklarım azaldı gibi ama rüyamda sigara içiyorum son 2 gündür. Bu kadar uzun süre bırakabileceğime inanmıyordum, normalde sabah uyanır uyanmaz sigara içen biriydim. Bu rüya olayını nasıl çözebilirim, kendiliğinden geçmesini beklemek dışında bi taktik var mı?
0
mg3929
(14.04.22)
Azalarak geçecek. Sigarayı yeni bıraktığımda ben de rüyamda görüp "oh sigara içtim" diye mutlu uyanıyordum. Sonra rüyamda sigara içince vicdan azabı duymaya başladım. Sonra bir rüyamda sigara ikram ettiler, "kullanmıyorum" dedim (cidden). Sonra da böyle rüyalar çok nadir gördüm, görsem de etkilemedi.

En zor haftayı atlatmışsınız, rüyalara takılmayın.
0
kobuzchu kiz
(15.04.22)
Dün konuştuk arkadaşla tesadüf. Ben bırakınca birkaç haftada bir gün gördüm böyle rüya. Etkinlikteyim sigara içiyorum, bir şey izliyorum sigara içiyorum, koşuyorum sigara içiyorum gibi. Sonra onca çaba boşa gitti. Sigaraya başladım geri üzüntüsü ile uyanıyordum. Sigara icmedigimi anlamak zaman alıyordu. Ehsvsjam normal bu. Dün konuştuğum arkadaş da benzerlerini yaşamış bırakırken.
0
baal
(15.04.22)
Ben bıraktıktan iki sene sonra ilk defa böyle bir rüya gördüm. Sonra tekrar başlamıştım. Ama yapmayabilirsiniz de tabii, rüya sonuçta onlar.
0
encokbenisevinnolur
(15.04.22)
İçmeyin sakın. İçip 2-3 fırt çektikten sonra yaşanan pişmanlığı sana tarif edemem, ama anlatabilirim :)

Tadından da keyif almayacaksın zaten.
0
Arthur Dayne
(15.04.22)
Ben bıraktığımda bana da olmuştu, en sonunda hala sigara nefesimin devam ettiğinden kaynaklı olduğuna kanaat getirdim. Gece sigara kokusu alıyorsunuz muhtemelen ciğerlerinizden gelen.

Zamanla geçecek.
0
akhenaten
(15.04.22)
birde HD oluyor o rüyalar :) ben sigara ile kavga ediyordum rüyalarımda, içmicem seni kandırmaya çalışıyorsun falan diye :D az sabır geçiyor o rüyalar, son can çekişler bunlar.

daha sonra bir kaç ayda bir görebilirsiniz yine.
0
selam
(15.04.22)
Ben de gunde 2 paket icerdim. Sabah uyanir uyanmaz sigara yakardim. Kahvalti yapana kadar o yarim saat, 45 dk icinde 3-4 tane icmis olurdum. Ilk biraktigimda surekli ruyamda sigara ictigimi goruyordum. Surekli vicdan azabiyla, hayalkirikligi hisleriyle uyanmak cekilir gibi degildi. 4-5 defa birakmayi denemisimdir bir kac ay icmeden. Son denemelerimde artik gormuyorum. Mesela su an 4 ayi gecti birakali hic oyle ruya gormedim.
0
Kirmizibavul
(15.04.22)
(4)

Yazılımda tercih edilmesi gereken baz sektör nedir?

filipis
Baz sektörden kastım aslında “alanında çok iyi” ama baz sektörü yazılım olmayan bir holdingde işe girmek mi yoksa baz sektörü yazılım olan iyiden hallice bir firma mı tercih sebebi olmalı ileriye dönük kariyer planlaması için? Maaşların ve koşulların aynı olduğunu düşünelim ve bir örnekle açıklayayı
Baz sektörden kastım aslında “alanında çok iyi” ama baz sektörü yazılım olmayan bir holdingde işe girmek mi yoksa baz sektörü yazılım olan iyiden hallice bir firma mı tercih sebebi olmalı ileriye dönük kariyer planlaması için? Maaşların ve koşulların aynı olduğunu düşünelim ve bir örnekle açıklayayım:

Mesela medipol hastanelerine bağlı arge biriminde hasta kayıt kabul sistemi ve randevu sistemi üzerine bir iş teklifi var ve softtech gibi iyi seviyede bir yazılım firması var ve burada da yine benzer teknolojilerle bir iş yapıyorsunuz. Kariyer planlaması için (kariyer planlamasından kastım cvnizde daha tercih edilir olduğunuz izlenmi vermesi) hangisi tercih sebebidir? Neden?
0
filipis
(14.04.22)
Sektor yazilima yakin degilse girme, yoneticin cok alakasiz bir adam olur muhtemelen.

Ilac firmasinda arkadasimin yoneticisi doktordu mesela, kafayi siyirip cikmak zorunda kaldi.
Finanscilarla falan da calismak cok zor.
Ayrica yazilim sirketi degilse yazilimciya deger vermez, maas vermez.

Normalde bankayi da tavsiye etmem ama bankalar yazilim sirketlerini ayirdi bagimsiz takiliyorlar, hastanelerde ise boyle bir durum yok.
Para kazandiran adam degilsin sevmezler seni.

Yillardir ben de genelde alakasiz sektorlerde calisiyorum mobbing firtinasiyla gecti omrum.
0
divit
(15.04.22)
baz sektörü yazılım olmayan büyük çaplı kurumsal firmalarda da bir cto ve altında çalışan bir teknoloji departmanı oluyor genelde. bunun kıyasını yapınca çok farklı gelmiyor. ancak dediğiniz gibi kücük bir bt departmanı olan yerleri softtech gibi bir firma ile kıyaslamam. konfor açısından belki daha rahat olabilir.
0
dr doofenshmirtz
(15.04.22)
@divit
Açıkçası alakasız sektörde 4 takımdan oluşan arge birimi var ayrıca. Bu ne kadar belirleyicidir bilemiyorum çünkü daha önce hiç yazılım sektöründe çalışmadım.
Diğeri ise ödeme sistemleri üzerine bir yazılım firması. E-tahsilat falan yapıyorlar, hatta ünlü bir ön ödeme kart sisteminin de sahibiler(banka değil)
0
🌸filipis
(15.04.22)
ben bu işe şöyle bakıyorum, şirket ne yapıyor oluyorsa olsun knedi işini yapan bir firma olsun.

örn: yazılım sektöründe olup müşteri için yazılım yapan bir firmadansa, ayakkabı satan bir firmanın e-ticaret sitesini yapıp işletmek çok daha iyi, rahat, eğitici oluyor.
0
selam
(15.04.22)
(16)

Ailenin gey arkadaş tepkisi

Mirabel
Gey bir arkadaşım var ailemin de tanıdığı. Bir tane yazlığımız var bayram tatilinde arkadaşımı çağırdım, babama siz gitmeyecekseniz biz gidelim dedim. Babam tamam dedi. Sabah aradı beni işte annem o arkadaşımı sevmiyormuş, komşular görürmüş. Ee ne var yani diyorum hoş karşılamazlarmış. Tamamen orda
Gey bir arkadaşım var ailemin de tanıdığı. Bir tane yazlığımız var bayram tatilinde arkadaşımı çağırdım, babama siz gitmeyecekseniz biz gidelim dedim. Babam tamam dedi.
Sabah aradı beni işte annem o arkadaşımı sevmiyormuş, komşular görürmüş. Ee ne var yani diyorum hoş karşılamazlarmış. Tamamen orda arkadaşının gey olduğu belli diye demeye getiriyor.
Ben de sinirlendim bi daha o eve adımımı atmayacağım sizi de asla bir arkadaşımla tanıştırmayacağım bi daha falan dedim.
Kardeşim de diyor ki sen onlara neden söz hakkı tanıyorsun biz şu tarihte gideceğiz haberiniz olsun de geç dedi ama ben ailemin bu tarz yaklaşımını sindiremiyorum. Güya modern türk ailesi.
Siz olsanız ne yapardınız? Aşırı sinirlendim.
0
Mirabel
(12.04.22)
Sen ailenin homofobik bi aile olup olmadığını bilirsin, bilip de böyle yapıyorsan hata senin ev onların evi, kendi evin olmadığı için yapabileceğin bir şey yok en başta bu işe girmen hata. Ha bilmiyorsan öğrenmiş oldun, bir daha yapmazsın.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(12.04.22)
@kaleci: iş alanım zaten gey dominasyonunda ve çoğunu tanıyorlar hatta kendileri çağırıyor. Tek sıkıntı bu kişinin gey olduğu 50 metre öteden anlaşılıyor ve saklama gereği duymuyor. Buna yüzden olmasına gıcık oluyorum. Gey olduğu belli olmasa sorun yok yani.
0
🌸Mirabel
(12.04.22)
Hiçbir şey yapmazdım, arkadaşıma yazlık o tarihlerde müsait değilmiş diyerek bir bahane sunardım. O yazlık benim yazlığım değil sonuçta. Keyfime göre insanları istediğim zaman orada ağırlamam doğru olmaz izin almadan. Anneniz görüşme bir daha dememiş, kendi evinde misafir istememiş. İnsanların dedikodusuyla uğraşmak istememesi de çok normal.
0
GoodMorningTeacher
(12.04.22)
Hocam işte dediğim gibi ev ailenin evi yapacak bir şey yok, yani ben ailen haklı haksız demiyorum yanlış anlama, o ev anne-babana ait olduğu için yapacak bir şey yok diyorum sadece. Arkadaşına uygun bi dille bi bahane uydur geç, ben olsam ben de böyle yapardım çünkü başka ne yapacaksın zaten.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(12.04.22)
Peki bu davranışlarından dolayı bir daha oraya gitmeme kararı alır mıydınız?
0
🌸Mirabel
(12.04.22)
Benzer bi durumda gitmistim yazliga gay arkadasimla.
Babam kredi kartimi iptal etmisti. Sonra bi daha da cikarmadi ama yine olsa yine yaprim. (10 sene oncesinden filan bahsediyorum bu arada)
0
kuehles blondes
(12.04.22)
Hocam benim o noktada tadım kaçardı muhtemelen o nedenle gitmezdim; hayatımın o noktasından sonra da ailemin sahibi olduğu şeyler özelinde böyle durumlar yaşayacak isteklerde bulunmazdım.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(12.04.22)
Anan-baban çalışmış , para biriktirmiş yazlık almış.Anladığım kadarıyla sen de artık 18'ini geçmiş iş sahibi birisin.Kimin kalıp kimin kalmayacağına onlar karar verir. haksızsın bence.
0
aids rakun
(12.04.22)
Bu durumda ne ailemle kavga ederim ne de bir daha yazlığa gitmemezlik yaparım. Onlara kendinizi borçlu hissediyorsanız, bu borcu illa bu şekilde kavgayla karşılamanıza gerek yok. Ailenizle konuşursunuz eğer durumları varsa arkadaşınıza bir tatile hediye etmek istediğinizi maddi destek çıkıp çıkamayacaklarını sorabilirsiniz. Ben olsam kendimi borçlu hissediyorsam arkadaşıma tatil hediyesi ayarlardım.

Arkadaşınız zor durumdayken aileniz evini kapatmamış. Eğer arkadaşınız zor durumdayken evlerini açmasalar garip olurdu.
0
GoodMorningTeacher
(12.04.22)
dikkat edersen sana burada arkadaşlık yapma demiyorlar. kendileri de dert etmiyorlar ama dert edenler başınıza dert olabilir diye çekiniyorlar. arkadaşın her ne kadar gay olursa olsun sonuçta erkek bedenine sahip, bir kadın bir erkeğin aynı evde olması da benzer sorunlar çıkartabilir, vs.

kavga etmek laf söylemek yerine e sizde gelin, kalabalık olur güzel de olur falandeseydiniz iyi olurmuş.
0
selam
(12.04.22)
ev ailenizin, orada kimin kalip kalamayacagi onlarin karari bu elde var bir. ben bu karari homofobiklik olarak gormuyorum, farzet senin ebeveynlerin de gay, ve bir ortamda rahatsiz olacaklari icin girmek istemediler, insanlarin boyle kararlarina saygi duymak lazim, insan her yonunu her ortamda gostermek istemeyebilir. aileniz de yazligin bu arkadasi goturmek icin uygun bir ortam olmadigini dusunmus. dogrodur yanlistir, bu bagimsiz bir konu. isterseniz evin bir kisim hissesini satin alabilirsiniz kendilerinden ve ev de sizin de soz hakkiniz olur. ailenizle de yikici degil yapici bir konusmya girmek daha dogru olur, belki anneniz o arkadasinizi acik bir sekilde gay oldugu icin baska bir ozelliginden dolayi sevmiyor bile olabilir. bence sinirle iletisime baslamak o iletisimin devaminda basarisizlik yonunde astilmis bir adim. bir konusun ne diyecekler bakalim. o konusmaya gore alternatif baska ucuz bir tatil plani yapabilirsiniz veya yine de ailenin onayiyla beraber tatile gidersiniz. burada onemli olan nokta ailenizi anlamak, yargilamak kolay.
0
mavicorap
(12.04.22)
Hocam ailenin malı mülkü ne isterlerse o olur. Gıcık bi durum ama boşver paranızla gidin otele ya da kamp atın oldu bitti.
0
lcha
(12.04.22)
soru sahibi kadın değil miydi? bir kadınla bir gay'in arkadaşlık etmesinin kime ne zararı olur anlayabilmiş değilim. ilginçmiş.
0
vizivozo
(12.04.22)
Ailen homofobik, sen haklısın fakat onların evi emrivakiyle birini getirmemelisin.
Her şeyi ailenle, ailenin desteğiyle (konaklama, yeme içme vs vs) yapmak zorunda değilsin. Onay almak zorunda da değilsin. Kendi evine istediğini sokar istemediğini kabul etmezsin.
0
rewlack
(12.04.22)
Arkadaşınız bu durumu bilseydi kesinlikle orada kalmak istemezdi. Ben de istenmediğim bir yerde bilerek ya da bilmeyerek konaklamak istemem.

Icha güzel demiş, ya bi otel ya da kamp ayarlayın takılın rahat rahat.
0
megalomaniac
(12.04.22)
muhite bakar, ailenin evi sonucta ilerde komsularla papaz olmak istemeyebilirler, o yuzden ben olsam asiri tepki gostermem.

bende de benzer bir hikaye var, 4 sap erkek bizim yazliga gittik 2 hafta kaldik. elemanlardan biri uzun sacliydi, biraz da narin bir tiptir, bebek suratli vs. butun gece yoldaydik, sabah eve ulastik, daha evin kapisini yeni actim telefon caldi, annem yaninizda kiz varmis neden soylemediniz dedi. Valla dedim bildigim kadariyla hepsi erkek..Mevzu anlasildi ki bizim narin cocugu komsulardan biri hatun sanmis, senin oglan eve kiz getirdi haberin olsun diye aninda ispiyonlamis. Neyse, cocugu soyduk, $ort ile kaldi. Etrafta bir tur attirdim ki millet rahatlasin.
0
cooperr
(12.04.22)
(15)

Zeki olmamak sizi de üzüyor mu?

maraz alinin sag kolu
Ortalama bir insanın 10dkda anladığı şeyi 1 saatte anlıyorum. Hiçbir zaman ceo hatta üst düzey yönetici olamayacağım. Yani çok başarılı olmak için gece gündüz çalışmam lazım ama emeklerimin boşa gitmesi ihtimali çok yüksek, mesela üni sınavına ilk 100e girenler kadar çalışmışımdır.
Ortalama bir insanın 10dkda anladığı şeyi 1 saatte anlıyorum.
Hiçbir zaman ceo hatta üst düzey yönetici olamayacağım.
Yani çok başarılı olmak için gece gündüz çalışmam lazım ama emeklerimin boşa gitmesi ihtimali çok yüksek, mesela üni sınavına ilk 100e girenler kadar çalışmışımdır.
0
maraz alinin sag kolu
(12.04.22)
gerçekten ceo ve üst düzey yöneticilerle çalışsan, çoğunun çok da zeki olmadığını göreceksin. zeka tek başına kesinlikle yetmiyor. adam çok zekidir ama disiplinsizdir, çalışmak istemiyordur, düzensizdir, geçimsizdir, vs zekasının hiç bir önemi kalmaz. yani bence düşüncen yanlış, yavaş kavrıyor olabilirsin ama bu başarısız olacağın manasına gelmez.
0
roket adam
(12.04.22)
insan iyi olduğu alanı keşfedip, kralı olduğu ortamda takılmalı.
0
xiii
(12.04.22)
roket adam +1

görmediğiniz bir yanı da var: beni rahatsız ediyor mesela. hızlı, bitirici ve çok verimli oluyorsunuz ama genellikle insanların yavaş olması sizin çabuk sıkılmanıza sebebiyet veriyor. çoğu zaman çok daha hızlı bir dünyada yaşasaydım diyorum kendime.

bu noktada da xii +1 diyebiliyorum. gündelik yaşam benim için çok yavaş. telefonların hızı dahil.

o yüzden ne çok ileride ne çok geride tam orta şeker olmak lazım. biraz hızlanmaya çalışın fazlası kazanılan bir yetenek değil zaten doğuştan geliyor sanırım bu yönleri sorgulamak size birşey kazandırmaz. çıkın şu orta çağınızın karanlığından! ;) iyi günner.
0
baldan kaymak
(12.04.22)
roket adam +1

insanların en büyük hatalarından biri konumları ve o konumlardaki kişileri gözlerinde büyütmeleri.
unvana sahip olmak ayrı bir şey, zeki olmak ayrı bir şey.

üzülmeyin, hedef koyun ve ona yönelik çaba harcayın.
0
blatta hiberna
(12.04.22)
torpille gelmediyse ve toksik bir sirket degilse ceo ve ust yoneticilerin zeki olmamasi imkansiz. bence olaya su acidan bak. ayakkabi bagcigini baglayabiliyor musun? o zaman zeki olma potansiyelin var. ayakkabi baglamak diye gecme, bu tarz sıradan bir eylemi yapmak için aslında çok fazla sey donuyor arka planda. bagli olmadigini gormek, egilmek, nasil baglandigini hatirlayip baglamak, kontrol etmek, tekrar ayaga kalkmak vs..bu arada zeka yetersizligi hissetmek ve unutkanlik gizli depresyondan olabilir.
0
buenosdias
(12.04.22)
Abi niye herkes her şey olabilmek zorundaymış gibi düşünüyorsun ki?

Ben de hayvan gibi spor yapıyorum ama henry cavill olma ihtimalim yok mesela.

Satranç oynayan herkesin Kasparov ya da grandmaster olma ihtimali de yok.

Bu işler böyle yani. Ama emeğin boşa gitmez, en iyisi olmasan da çalışmadığın senaryoya kıyasla daha iyi bi noktada olursun. Grind'a devam.
0
plutongezegendegilmi
(12.04.22)
dikkat eksikliği, motivasyon eksikliği gibi nedenler de olabilir anlama konusunda. sana bir şey ifade etmeyen bir alansa kendini veremeyebilirsin.

ayrıca zekanın sadece tek bir alanda kabul edilmesi saçma. yani ne bileyim neden bir ceo zeki iken nusret zeki olmuyor mesela? ya da messi?
0
black mamba
(12.04.22)
şimdi sen ortalamayım diyip senden bir tık daha becerikli olduğunu düşündüğün kişinin (ceo vs.) kafanda puanını yükseltiyorsun. oysa onlar da aynı senin benim gibiler, sadece şimdi işten ayrılıp şu işi kursam güzel olur ama ya batarsam diye düşünmüyorlar, batarsam elbet çıkarım düzlüğe diyip dalıyorlar. cesaretleri yüksek.

şöyle düşün pegasuz'un kurulduğu yıllarda kanunlar aynı idi, yine havayolu kuracak para babası insanlar vardı. bir kişi kurdu, onun cesareti vardı, biraz hayal gücü ve elinde finans gücü vardı, kendisi ne pilot, ne hava yolu işletmiş biri. bundan para kazanılıyor sonuçta bende kazanırım dedi kuran kişi ve kurdu da.

sonraki başarısı tek başına ona ait değil bir ekibe ait.
0
selam
(12.04.22)
konuya biraz gerçeklik getirmek lazım. ilk 100'e girenler kadar üniversite sınavına çalışmışım diyorsun. ayrıca, normal insanın 10 dkda anladığı şeyi 1 saatte anladığın abartı değilse ciddiye alınması gereken bir durum. belki de erken evre alzheimer var. belki de kan değerlerinde bir dengesizlik var.

üst düzey yöneticilerin çoğu ortalamadan zekidir arkadaşlar. sadece üst düzey yönetici değil, başarılı insanlar zekidir. sizin aklınıza zeki olmayan bir kaç tane geliyorsa bunlar da zaten uç örnekler olduğu için aklınıza geliyor. kolay anlamıyorsan başarısız olmayabilirsin değil, kolay anlıyorsan başarılı olursun. kural koymak için %90'a bakmak lazım, %10'a değil.

burada arkadaşın ciddi bir sorunu olduğunu görüyorum. neroloji, kan testleri vs. bir danış. kendini rahatlatırsın en azından. belki de bir bahaneyi ortadan kaldırırsın ve başarıya giden yolun başlangıcı olur.
0
gabe h coud
(12.04.22)
Gabe h coud +1

Zeka başarı için yeterli değil. Ama kişileri bir adım öne geçiren çok önemli bir avantaj. Hafife almamak lazım.

Ama zeka tek ölçüt değil. İstikrar ve yılmazlık da büyük pay sahibi başarı olmakta.

Mesela 10 üzerinden 9 zeki bir insan sıkılgansa, motive olmakta, istikrarlı olmakta zorlanıyorsa o zaman büyük ihtimalle istikrarlı ve yılmaz olan bir 7-8 tarafından yönetilecek.
5 6 yönetici olmasa bile istikrarlı ve yılmaz olursa istikrarsız 7-8 den daha başarılı olabilir.
9-10 ların çoğunda da sosyal zeka eksikliği var mesela. Onun dezavantajını yaşıyorlar. Bir de günümüz toplumu kendine yönetici olarak istemeden de olsa narsistleri seçiyor. Bu nedenle yönetici vs olmaya takılma çok.

Kendi severek yaptığın alanı bul ve devam et. İstikrarını kaybetmeyeceğin alanı bulursan başarılı da olursun.
0
zimbirik
(12.04.22)
Çok Zeki değilim ama aptal da değilim. Hayatımın 40 yılını böyle geçirdim. Şikayetim yok ama zehir gibi olmayı ister miydim? Evet isterdim.
0
naksidil
(12.04.22)
zeki olmak önemli değil, lanet gibi bir şey hatta.

önemli olan sosyal zekası yüksek biri olmak. o ceolar falan hep böyle.

kardeşimin üstün zekalı arkadaşı var. gerçekten üstün zekalı yani belgeli, türkiye dereceli, sabancı'da okuyor. ama sosyal fobisi var, insanlarla konuşamıyor, tek başına dışarı çıkamıyor.

genelleme yapmak iyi değil ama bu devir de laf pezevengi olmak gerek.
0
Hallegadola
(12.04.22)
Valla beni de çok üzüyor. Hangi alandaki zeka şimdi o da önemli. Benim imrendiğim kısım pratik, yaratıcı zeka. Bir insanda sıfır yaratıcılık olabilir mi oluyor işte bende. Eğitim sisteminiz de sağ olsun buna alkış tutar nitelikte.
0
tamam sakinim
(12.04.22)
Zekiyim ama surekli aptal insanlarin beni kandirmaya calismalari sinirimi bozuyor laf sokup cevap versen dışlanıyorsun sürekli kafanin bir seylerle mesgul olmasi hayat kaliteni düşürüyor ayrica cogu sey aptalca geldiginden kendine yakıştıramıyorsun ve toplumda geri kalıyorsun .mesela bir instagram hesabi acip kendini rezil ede ede para kazananlardan.sonucta kazaniyor mu kazaniyor sen de otur hesap kitapla ugras
0
bugunolmadiamayarinkesinolacak
(12.04.22)
Ben ortalamanın üzerinde zekası olan biriyim ancak uç düzeyde değilim. Yani bazıları gibi çok kısa sürede şaşırtıcı öğrenme becerileri sergilemiyorum ama zeki olduğumu biliyorum. Birşeyleri anlamak, öğrenmek, ilişki kurmak bana kolay geliyor. Zekamı yaratıcı konularda gösterebiliyorum.

Dahi düzeyindeki zekiler gibi olmak beni üzmüyor çünkü ben onların yaşamlarını deneyimlemedim. Bu tür insanlar çok istisnai kişiler zaten. Bence önemli olan mevcut potansiyeli kullanabilmek ve bir noktaya kanalize edebilmek ki ben son zamanlarda bunun sıkıntısını yaşıyorum. Beni motive eden şeyler üretmek, birşeyler geliştirmek ve sonuç almak ancak şu aralar becerilerimi nerede kullanacağımı bulamıyorum. Ayrıca zeki birisiyim ama son zamanlarda keşfettiğim üzere olması gereken kadar akıllı birisi değilim. Sosyal olarak ve insan ilişkilerinde ilerlemenin kesinlikle önemli olduğunu farkettim çünkü bu günümüzün (aslında tüm insanlığın belki de) çok önemli bir parçası. Örneğin bir top oyunu olsa, Messi karşısındaki 3 oyuncuya karşı top kapmaca oynasa muhtemelen ayağından topu alamazlar. Ancak top 3 kişinin olduğu ekibe geçerse onlar akıllıca paslaşarak Messi'i rahatlıkla yenebilirler. Bu yüzden vardığım noktada şunu söyledim kendi kendime "Madem bu kadar zekiyim, öyleyse neden akıllı olmuyorum?"

Uzun sözün kısası zeka bir yetenektir ancak kesinlikle karakter ve akıl ile desteklenmeli. Günün sonunda çalışan, sabır ve istikrar gösteren bir sonuç alabiliyor. Belki çok zeki olan bunu daha kısa sürede elde etme potansiyeline sahip ancak yapmadıktan sonra hiçbir anlamı olmuyor.
0
burka
(12.04.22)
(2)

Metaforfoz geçiriyor olabilirim

allah yazdiysa bozsun
Günaydın herkese,Ben gündüzleri işine giden çalışkan bir işçi, sorumlu bir eş, vefalı bir evlat ve hayırlı bir damadim. Tabi bu benim gündüz kimliğim. Geceleri ise bambaşka bir hayat sürüyorum.Çocukluğumda da duygusaldim şimdi hatırlıyorum da. Ama artık farklı bir boyut kazandı bu duygusallık. Bilmi
Günaydın herkese,
Ben gündüzleri işine giden çalışkan bir işçi, sorumlu bir eş, vefalı bir evlat ve hayırlı bir damadim. Tabi bu benim gündüz kimliğim. Geceleri ise bambaşka bir hayat sürüyorum.
Çocukluğumda da duygusaldim şimdi hatırlıyorum da. Ama artık farklı bir boyut kazandı bu duygusallık. Bilmiyorum baba olma beklentisi mi yoksa adını bilmediğim bir gezegenin kendi yıldızı etrafındaki hareketleri mi bbni böyle yapıyor. Ama ben çok üzülüyorum. Önceleri Türk filmlerinin yarı absürt senaryolarında huzunlenirdim. Ama artık içimde içimde 17 yaşında türbanlı bir Sümeyye yaşıyor. Bundan eminim. Hissediyorum. Yeni başladığım bir köre dizisi var. Aile, çocuk, anne baba olmak ya da ilk aşk, konu ne olursa olsun ben ağlıyorum. Ana karakter liseli bir kız çocuğu. Onunla birlikte ben de koreli çocuklara aşık oluyorum. Karşılık bulamayınca üzülüyorum. Yüreğimin ta orta yerinde bir yara var. Sürekli kanıyor kore dizileri ile. İşin tuhaf yani benim derdim de yok. Ama aciyor.
İçimde bir Sümeyye var ya demiştim ya. O Sümeyye galiba İstanbul'u pek bilmiyor. Metroda garip garip hulyalara, düşüncelere dalıyorum ve sürekli yanlış yöne gidiyorum. Gideceğim yeri karıştırıyorum. Acaba içimdeki Sümeyye ait olduğu yere mi gitmek istiyor?
Bu mesajı levent'ten sanayi mahallesine, taksim üzerinden gittiğim metro istasyonunda yazıyorum. Bir gün Sümeyye olarak uyanmaktan çok korkuyorum. sizce en azından bir hamam böceğine dönerek atlatabilir miyim bu durumu?
0
allah yazdiysa bozsun
(09.04.22)
bir kaç doz realizm gerekiyor. gündüz düşleri tehlikeli, ha uyuşturucu ha gündüz düşleri, aynı şey. uyuşanda düşlerin peşinde ama zihninde.
0
selam
(09.04.22)
Şimdi böceğe dönüşseniz hanım görecek korkacak, çocuk büyüteçle yakmaya çalışacak falan, ne gerek var.

Hamam böceğine dönüşmek değil de psikiyatriste gitmek işe yarayabilir, hiç farkında olmadan depresyona girmişsiniz sanki.
0
kobuzchu kiz
(09.04.22)
(6)

sql where şartındaki bir koşulu sallamıyor

semaforo de medianoche
aşağıdaki sorguda al_type != 2 yazmama rağmen 2 olanlar da geliyor sebebini anlayamadım fikri olan var mı? select * from oauth_members om join members m on m.id = om.id left join auth__status as2 on om.id = as2.al_uid where om.country_code in (98, 850) or om.email like '%.ir' or om.email like '%.kp'
aşağıdaki sorguda al_type != 2 yazmama rağmen 2 olanlar da geliyor sebebini anlayamadım fikri olan var mı?

select * from oauth_members om
join members m on m.id = om.id
left join auth__status as2 on om.id = as2.al_uid
where om.country_code in (98, 850) or om.email like '%.ir' or om.email like '%.kp'
or m.nationality_id in (101, 112) and as2.al_type != 2 and om.specs != 4096
order by ad desc, om.id
0
semaforo de medianoche
(08.04.22)
Or larin hangisi birbirine alternatifse onlari bir parantezde vs toplamayi deneyebilirsin. Orlardan birini yakaladigi icin endlere girmiyor gibi geldi bana
0
zimbirik
(08.04.22)
zimbirik
(08.04.22)
aslında onları denedim daha önce or kısımlarını paranteze aldım ancak bu sefer de left join inner join gibi çalışıyor niyeyse, 318 satır veri gelmesi gerekirken 9 satır geliyor. sorgudan al_type != 2 kısmını çıkarınca sorunsuz çalışıyor aslında ama 2 satırın daha elenmesi için bu şartın da eklenmesi gerek olmayınca 320 satır geliyor
0
🌸semaforo de medianoche
(08.04.22)
bunlardan birisi
(om.country_code in (98, 850) or om.email like '%.ir' or om.email like '%.kp'
or m.nationality_id in (101, 112))

ve AND

(a ile b )

işlemi doğru olmak zorunda


veri tabanı = ilk okuldaki küme kavramı

parantezler işlem önceliklerini değil, kümeleri temsil ediyor. her hangi bir where durumunu küme işaretleri ile birlikte yazabilirsiniz.
0
selam
(08.04.22)
as2.al_type != 2
bu ifadeyi left join'in oraya yazınca düzelmesi gerek aşağıdaki gibi:

left join auth__status as2 on om.id = as2.al_uid and as2.al_type != 2
0
surprise
(08.04.22)
OR ve AND aynı anda kullanılıyorsa parantez ile onları birbirinden ayırmalısınız

Where (X=Y OR X = Z) AND A=B;
0
solo
(09.04.22)
(14)

Dubai'de yaşamak mantıklı mı ? Aileleri nasıl ikna ederiz.

the junior jr
Merhaba, şu an istanbul'da çalışıyorum yabancı bir bankada. eşim de özel bir firmada finans uzmanı olarak çalışıyor. Çalıştığım banka Dubai'de de yerleşik ve bana oradan bir teklif var. Teklif içeriği: Aylık maaş: AED 40.000 (Güncel kur ile 160.000 TL)Yıllık Bonus: AED 50.000 (Güncel kur ile 200.000
Merhaba, şu an istanbul'da çalışıyorum yabancı bir bankada. eşim de özel bir firmada finans uzmanı olarak çalışıyor.

Çalıştığım banka Dubai'de de yerleşik ve bana oradan bir teklif var.
Teklif içeriği:
Aylık maaş: AED 40.000 (Güncel kur ile 160.000 TL)
Yıllık Bonus: AED 50.000 (Güncel kur ile 200.000 TL - aylık olarak 16.500 TL etkisi var diye düşünebiliriz).
Diğer yan haklar (TR'ye uçak bileti aileyi kapsayıcı, 4 yaşından sonra çocuk eğitim desteği gibi).

Istanbulda 25.000 TL ben + 10.000 TL'de eşim alıyor. Toplam 35.000 TL yapıyor.

Şartlara bakınca, Dubai'ye yerleşmek mantıklı gibi duruyor bizim için.

Ilk soru olarak: Siz Dubai'ye yerleşme konusunda düşünürsünüz ?

Diğer soru ise: Ailelerimiz (Ozellikle Anneler) Istanbul'dan gitmemiz konusunda sıkıntı yaratıyor. Psikolojik baskı vb. de cabası. Orada yapamazsınız, 2 yaşında bebeginiz var, sizin icin zor olur vb. Biraz geleneksel tarzda aile yapılarımız var maalesef.

Ailelerimizi gitme konusunda nasıl ikna edebiliriz ?


Cevap veren arkadaslara simdiden tesekkurler.
0
the junior jr
(08.04.22)
yabancı ülkede yaşamak konusunda sıkıntı yaşamam derseniz çeşme akarken doldurmak gerekir derim. iki buçuk ayda buradaki yıllık maaşınızı kazanacaksınız neredeyse.
0
lazpalle
(08.04.22)
benzer basliklarda surekli ayni tavir var o da su: gidilen yerde olene kadar yasanacakmis duygusu. yani herkes giderken 2-3 sene calisip geri donmenin de bi alternatif oldugunu dusunmuyormus gibi hissediyorum duyuruda. bence biraz o acidan baki. bir sure dubai'de yasanir neden yasanmasin. insanlar son derece mobil dunyada, bizim insanimiz kazik cakmak olarak bakiyor sanki hep olaya.

aile konusunda yorum yapmak istemem geleneksel tarzda demissiniz ama iki yetiskin insanin kararlarina bu derece karismak ne kadar dogru diyim sadece.
0
bay b
(08.04.22)
Mevcut ekonomik şartlara bakılınca hele ki çocuk, çocuğun eğitimi, geleceği filan düşünülünce burda kalmaktaki ısrarı ve bay b'nin de dediği gibi kazık çakılacak duygusunu mantıksız buluyorum.

Birikim yapıp geri dönebilirsiniz, kazanacağınız para az buz bi para değil.
Bol şanslar!
0
amelie poulain
(08.04.22)
türkiye'de bu parayı kazanman mümkün değil mi? ben olsam gitmezdim. daha iyi bir teklif gelir.
0
gabe h coud
(08.04.22)
yakın zamanda benzer süreçlerden geçtim. aileler duygusal düşünüyor, mantıklı düşünmüyor. biz ailelerin karşısına kararımızı vermiş bir şekilde çıktık. "biz gidiyoruz.", "teklif çok iyi.", "kabul ettik." gibi cümleler kullandık. "böyle böyle bir durum var, siz ne dersiniz?" muhabbetine hiç girmedik. onların iznini ve rızasını istemedik. daha çok gitmenin bizim için ne kadar güzel olacağını anlattık. çocukla oralarda yapamazsınız gibi söylemler sadece bahane, çocuğu değil kendilerini düşünüyorlar :) çünkü hem sizi hem de torunlarını çok özleyecekler. siz de özleyeceksiniz tabi.
0
bellbane
(08.04.22)
öncelikle maaş ve bonusları tl olarak hesaplayarak hata yapıyorsunuz. bu teklife net cevap vermeden önce, oradaki yaşam masraflarınızı, nasıl bir yerde yaşamak istediğinizi, nasıl bir hayat standardı beklediğinizi vs düşünüp ona göre bir bütçe yapın derim.

bana 40 bin aed çok iyi bir para gibi göründü açıkçası, gayet iyi bir teklif gibi görünüyor. ist'de kazandığınız paralar da ortalama beyaz yaka maaşları o yüzden kaybedeceğiniz pek bir şey yok. ben olsam giderdim diye düşünüyorum. sigorta ve eğitim desteği olması iyi, biraz zorlarsanız relocationing package ya da accomodation yardımı falan da alma ihtimaliniz olabilir.

aileleri ikna etmek zorunda değilsiniz, herkes kendi hayatını yaşar. en kötü ihtimalde 1-2 sene kalıp parayı vurup döneceğim diyebilirsiniz, zaten dubai öyle vatandaşlık veren, 10-20 sene yaşanacak bir yer değil. herkes kısa süre gidip parayı vurma peşine gidiyor. uzak bir yer değil zaten, vizesi de kolay çıkıyor, aileniz çok merak ederse istedikleri zaman gelirler. o yüzden ilk 1 sene falan bolca uçak bileti bütçeleyin ki gidip gelmede sıkıntı olmasın. 2-3 ayda bir gidilebilri ya da onlar gelebilirler gibi.
0
roket adam
(08.04.22)
hava sıcak, araçlar ucuz, yollar paralı ve pahalı. yemek içme, barınma pahalı acnak geri kalan herşey çok ucuz ve ciddi şekilde hayat standardınız yükseliyor.

sadece ya parkda bahçede gezeriz, doğa ağaç yeşil aman ne güzel diye bakmayın. ayrıca yeni kültür iyidir, çocuğa çok şey katar.
0
selam
(08.04.22)
@selam, dubai'de türkiye'den daha ucuz olan otomobil ve petrol dışındaki şey neymiş merak ettim bu arada samimiyetle soruyorum. artı olarak park bahçe beklentisi olan zaten çöle gitmez diye düşünüyorum, dubai ancak para vurmaya gidilebilecek bir yer başka bi esprisi yok gibi geliyor.
0
roket adam
(08.04.22)
dayım çok uzun yıllardır dubai'de yaşıyor.
evli ve çocuklu.
bir ara avustralya'ya gidip dubai'ye döndüler, şimdi önümüzdeki ay tekrar avustralya'ya yerleşecekler.

türk arkadaşları olmasa dubai'nin çekilmeyecek bir yer olduğunu söylüyorlar.
arapların içinde, sürekli klimalı ortamda olacaksınız.
ama parası iyi olduğu için evli bir çiftin gitmesi bence çok mantıklı.
yalnız değilsiniz sonuçta, ailece gidiyorsunuz.
çok fazla insan çalışmaya gidiyor, yani sıkıcı olabilir ama çalışan insan için çekilmez düzeyde kötü bir yer falan da değil ayrıca.

orada çalışan çok fazla türk de var, çevre de edinirsiniz.
mesela dayımın oğlu avustralya'da doğdu ama bebekliği dubai'de geçti.
hiç de zorlanmadılar.
dubai'ye gidip gelmek de çok kolay ayrıca.
evli çiftin ne yapacağına aileler neden karışıyor pek anlamıyorum ama bir uçakla gidip gelirler en kötüsü.

çocuğunuz da varmış, onun için birikim yaparsınız.
ailelerinizin fikri kararlarınızda etken olmamalı, zaten onlar artık "aileniz" değil.
sizin aileniz eşiniz ve çocuğunuz, ne yapacağınıza kendiniz karar verin.
uyum göstermek zorundalar.
0
blatta hiberna
(08.04.22)
Git tabi neyini dusunuyorsun ortalama motokurye kadar kazanciniz var zaten.
2 sene git sonra gelir 2 ev alir emekli olursun.

O yasta torunum olsa ben de gitme derdim. Senede 1 gormek zorunda kalacaklar.
0
divit
(08.04.22)
Siz mutlu olacaksanız, onlarında mutlu olması gerekir
0
kleider
(08.04.22)
Kalacak yeri de şirket ayarlıyor mu? Kalacak yer ne kadar para vereceksiniz? Eğer maaştan çok gitmiyorsa mutlaka gidin. Bu çok iyi bir fırsat. Hayatta bir kere böyle iyi Fırsat gelir.
0
boray eris
(08.04.22)
Ben olsam gitmezdim. Dubai tatil için gayet güzel ama yaşamak için hele çocuk büyütmek için çok yanlış bir tercih. İlla gitmek isterseniz de maddi avantajlarını öne sürün, kalıcı değil geçici olacak 3 sene sonra döneceğiz, çocuğumuz burada okula başlayacak diyin :D
0
iwasbornonamountainside
(08.04.22)
Dubai oldukca yapay ve bos bir yer ama simarmazsaniz iyi para kazanirsiniz. Aslinda butun ulkeyi dev bir AVM olarak dusunebilirsiniz.

Bazi arkadaslarim cok iyi uyum saglarken bazilari duvarlara kafa atacak hale geldi.

Ha bi de sicak.

Ailelere kulak tikayip gideceksiniz, biraz bikbik edip alisacaklar. Giden arkadaslarimin cocugu olmadigi icin cocuk yetistirme deneyimini bilmiyorum.
0
cleric
(08.04.22)
(8)

Sigarayı bırakığ puro içmek

mg3929
1 nisan gecesi sigarayı bıraktım. Bu akşam acayip bastırdı zor tuttum kendimi sigara almamak için. Acaba yarın bi puro içsem nasıl olur en kalın purolardan değil tekelde ince purolar oluyor onlardan.
1 nisan gecesi sigarayı bıraktım. Bu akşam acayip bastırdı zor tuttum kendimi sigara almamak için. Acaba yarın bi puro içsem nasıl olur en kalın purolardan değil tekelde ince purolar oluyor onlardan.
0
mg3929
(07.04.22)
aynı şeyin laciverdi olur. sen bu işi beceremeyeceksin sanırım. direkt sigara al gitsin. etrafa da ancak bir hafta dayanabildim diye durumu açıklarsın.
0
zgrydn
(07.04.22)
kendini kandırmış olursun. sabret biraz daha, bir süre sonra o istek iyice zayıflayacak.
0
orient blue
(07.04.22)
Asla, o da tütün o da tütün.

"Alkolü bıraktım, rakı içmiyorum. Ama yarın viski içsem olur mu?"

Aynı saçmalık bu cümle de, dirayetli ol biraz daha sabret. Çok kısa zamanda vucuttan atılmaya başlanacak nikotin ve kimyasal olarak istememeye başlayacaksın.
0
John Bloor
(07.04.22)
Tabi ki olur. sigara öyle tak diye bırakılmaz. Çok bastırdığı zaman yarım puro içebilirsin ama bu durumu suiistimal etmemek lazım.
ben de sigarayı bıraktım dedikten sonra ara ara kaçamaklar yaptım. puro da içtim.
ayrıca nikotin bandını şiddetle tavsiye ederim ben onun sayesinde bıraktım.
0
durbidakka
(07.04.22)
Sigara içmek ile puro içmek arasında bir fark yok. El ve dudak hareketleri aynı, nikotin alımı aynı. Alışkanlığını devam ettirmiş olursun. Nikotin bandını tavsiye ederim. Bant takınca da nikotin alıyorsun ama aynı şey değil, duman tüttürme, el ve ağız alışkanlığını bırakmış oluyorsun en azından. Hem de kademeli olaraz nikotini azaltmış oluyorsun. Sabretmemi tavsiye ederim. Fiziksel yoksulluk 15 günde geçer. Sonrası irade meselesi.
0
bayc
(07.04.22)
sakin ol, puroya başlarsan sigaraya da başlarsın çünkü pahalı :D

ben bu durumlarda bir kurşun kalemi elime alıp sigara içiyormuş gibi yapıyordum, (ilk okulda falan yapardık) derin nefes alınca aynı sigara içiyormuş gibi oluyor. bir kaç dakika da o isteğin kayboluyor.
0
selam
(07.04.22)
Olmaz öyle abi kendini kandırmana gerek yok, yanlış anlama ama sen belli ki psikolojik olarak bu sürece hazır değilsin, yani yeterli şartlar oluşmamış bırakman için, gereksiz yere zorluyorsun kendini. Uygun ortam oluştuğunda daha kolay bırakırsın.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(07.04.22)
sigarayı zor bırakan biri olarak söylüyorum 6 yıl oldu elimi bile sürmedim çünkü bir tane yaktığımda hep gerisi geldi bir şekilde. el alışkanlığını tetikleyeceği için bence bu şekilde tütün vb türevlerinden uzak durun.

uzun süredir kullanıyorsanız nikotinin fiziksel bağımlılığından kademeli olarak kurtulabilirsiniz. ben günde bir taneye düşürüp 10 gün sonra tamamen kestim. size uyan en iyi yöntemi deneyin. hatta doktorunuza danışıp nikotin bandını sorabilirsiniz genelde duyduğum bırakma yöntemi nikotin bandı, bol bol açık havada yürüyüş ve bol su içmek.

umarım başarılı olursunuz. yolunuz açık olsun
0
windymimas
(07.04.22)
(10)

Sigarayı bıraktım 3. Günüm

mg3929
Bazen lan niye bıraktım ki ne güzel içiyodum kendimi zora soktum gibi salakça düşünüyorum ama uzun zamandır maddi ve sağlık açısından bırakmak istiyordum. 2 gündür hiç dışarı çıkmadım sigara kokusuna ya da içene rastlamadım. Akşam sigara içen arkadaşla sigara içilen yerde oturacağım elimden bi kaza
Bazen lan niye bıraktım ki ne güzel içiyodum kendimi zora soktum gibi salakça düşünüyorum ama uzun zamandır maddi ve sağlık açısından bırakmak istiyordum. 2 gündür hiç dışarı çıkmadım sigara kokusuna ya da içene rastlamadım. Akşam sigara içen arkadaşla sigara içilen yerde oturacağım elimden bi kaza çıkmaması için ne yapabilirim.
0
mg3929
(04.04.22)
irade
0
yonetmeninnotdefteri
(04.04.22)
Önceki duyurunuzu hatırlıyorum.İyi gidiyorsunuz kaldı ki sigara içmenin güzel bir tarafı yok ki. Leş gibi kokutuyor zararları da cabası. Kendiniz için azıcık iradeli olun. Zor olabilir ama imkansız değil.
0
Bartebly
(04.04.22)
İlk 1 hafta nefes dahi alamazsın,zehir gibi geçer.
Sonraki 3 hafta yada toplamda bir ay bir miktar %15 civarı hafifler
Eğer bir ayı atlatırsan ve başka şeylerle meşgul olursan daha kolay olur

Bence 6 ay dayanabilen kişi bu işi başarır.
0
cakmayazar
(04.04.22)
Tebrikler!
Bence arkadaştan rica etseniz ve sigarasız kısımda otursanız daha iyi olur. Zamanla sigarasız kısma alışınca artık sigaralı kısımda oturmak eziyet gibi gelicek.
0
megalomaniac
(04.04.22)
Bir saatinizi ayırıp, rahatsız edilmeyeceğiniz bir ortamda şu videoyu izleyin. Sigarayı bırakma konusundaki tüm motivasyonunuzu inanılmaz derecede pekiştirecek. İzledikten sonra akşamı çok daha kolay atlatacağınıza eminim. Ben 16 sene çok yoğun bir şekilde içerken bu video yardımıyla bırakmıştım. Aradan yıllar geçti, tek bir gün bile arayıp özlediğimi hatırlamıyorum.

www.youtube.com
0
thracia
(04.04.22)
Canın sigara istediğinde bol bol su iç.
0
el conquerador
(04.04.22)
kendine iddia koy, bu gün içmezsen hamburger gömeceğim falan gibi, kendine bir ödül koy.

beni gaza getiren şey birisinin alkolle içmezsen içmezsin cümlesiydi mesela, inadına dışarı çıktım inadına alkole abandım, inadına bir sigaradan bir fırt çektim ve yere attım içilmiyo bu dedim ve öylece bırakmış oldum uzun bir süre.

herkesin kendisini gaza getirmesi için farklı motivasyon sebebleri var, kendininki neyse ona uygun bir şey bul

arada sırada rüyamam falan girdi sonra geçti gitti. şimdiden hayırlı olsun. kıskandım
0
selam
(04.04.22)
Bol bol böyle şeyler izleyin. Arkadaşlarınızla buluşunca onlara bu videoları izletin. Videoyu izledikten sonra içmezsin herhalde? Dalga geçerler seninlenn, hem video izletiyor hem bir dal sigara istiyor diye.

twitter.com

m.youtube.com
0
spackinq
(04.04.22)
spackinq
(04.04.22)
bende 3.gündeyim o malum şeyin adının ilk harfini bile kullanmıyorum :)
0
hunharca ben
(04.04.22)
(2)

Yeni evlenecek bir cift icin bir "challenge" önerisi

cofactor
Yabanci bir arkadasim evleniyor. Yakin arkadaslari benimle iletisime gecip bu cift icin bir "challenge" listesi olusturduklarini söyledi ve bizlerden de listeye katki yapmamizi istediler. Evlendikten sonra beraberce yapilabilecek ve evliligi daha heyecanli hale getirecek ilginc ve biraz zorlayici ak
Yabanci bir arkadasim evleniyor. Yakin arkadaslari benimle iletisime gecip bu cift icin bir "challenge" listesi olusturduklarini söyledi ve bizlerden de listeye katki yapmamizi istediler. Evlendikten sonra beraberce yapilabilecek ve evliligi daha heyecanli hale getirecek ilginc ve biraz zorlayici aktiviteler (beraber yari-maraton kosmak, bilmedikleri bir dilde bir siir ezberlemek, skydiving yapmak vs gibi...). Ilginc bir sey düsünemedim, aklina siradisi bir fikir gelen var mi?
0
cofactor
(26.03.22)
yamaç paraşütü,
at binme,
atış yapma.
wild camp
kite surfing
kaya/buz tırmanışı
go cart yarışı
1 hafta/15 günlük yürüyüş örn; likya yolu yürüyüşü (onlar farklı bir yolda yapacaklar tabii)
bungee jumping
karavan ile yolculuk
fine dining restorant keşfi
üzüm bağı gezisi (şarap tadımlı olanlar)
kendi evlerini yapma (çıtayı yükselttim :D)
0
selam
(26.03.22)
imdb top 250 listesini izlesinler. her gun 1 film. akar bence.
0
baldur2
(27.03.22)
(7)

yazılımcı arkadaşlara sorular;

wonnka
selamlar öncelikle kafamı kurcalayan soruları sizlere sormak istiyorum, 2 yıl önce de sormuştum şimdi sorularım biraz evrildi,`bir tanesini bile cevaplarsanız çok yardım etmiş olursunuz;`native android geliştirmek üzerine ilerliyorum, hayalim bu yönde. android geliştirmek için kotlin-java gibi dille
selamlar öncelikle kafamı kurcalayan soruları sizlere sormak istiyorum, 2 yıl önce de sormuştum şimdi sorularım biraz evrildi,

bir tanesini bile cevaplarsanız çok yardım etmiş olursunuz;

native android geliştirmek üzerine ilerliyorum, hayalim bu yönde. android geliştirmek için kotlin-java gibi dillerde fena gitmiyorum. bundan sonra da swift'e gireceğim bir macbook alabilirsem.

ilk sorum şu; sizce kendimi nasıl geliştirmeliyim ? mobil geliştirici olarak bu yol tamam ama sizce yazılımcı olarak daha nasıl dallanıp budaklanmalıyım ? web'e falan girmeli miyim ? bazıları full stackim diyor şunu da biliyorum şunu da falan diye başlıyor insan bi acaba ben doğru yolda mıyım beni niye işe alsınlar ki diye düşünüyor yani. bir işe girmek için benim anlattıklarım yeterli mi sizce ?

ikinci sorum; staj için CV isteniyor malum bir iş deneyimim yok, mesela derslerimden dolayı html css ile hiç proje yapmadım ama biliyorum tabii az buçuk, flutter ile basit projeler yaptım cv'yi nasıl doldurayım dersiniz ? hepsini biliyorum diye yazayım mı nasıl yapayım.

son sorum; duyurudaki bile 10 duyurunun 4 tanesi yazılım, kafeye oturuyorum yan masadakiler yazılım konuşuyor. tüm dünya ve mezun olup bir iş bulamayan herkes yazılımıma mı kayıyor ? bunun ilerleyen yıllardaki etkisi ne olacaktır sizce ?

ve bana tavsiyesi olan herkesin cevaplarına da açığım, şimdiden herkese teşekkür ederim.
0
wonnka
(21.03.22)
Hiç kafanı başka şeylerle karıştırma. Android developer'lık var ya, yaptıklarını en rahat gösterebileceğin iş. Staja falan gerek yok, "alın işte yaptığım uygulamalar bunlar" dersin. Yap 10-15 tane uygulama, diz alt alta cv'de. Onu gören adam senin nereden mezun olduğunu da umursamaz, iş yapıyor musun, yapıyorsun, bitti gitti. Swift'e de gerek yok, şirketler android ve ios developer'ı ayrı ayrı işe alır zaten.

Herkesin yazılımcı olması entry level pozisyonlarda çok rekabete sebep oldu. Piyasada herkes birkaç sertifika alıp yazılımcı olduğunu iddia ediyor. Ama senior pozisyonlarında rekabet bu kadar fazla değil.
0
benaaymi
(21.03.22)
birinci soru: Emin ol mobil dünyada lebidünya, sadece uygulamayı yazdım bitti demek değil. performans'ı var, analizi var, var oğlu var bitmiyor. bununla ilgili blog postlarını okusan elalem nelerle uğraşıyor dersin.

ikinci soru; dışarıya açık api'ları kullanan bir uygulama yaz, klon olabilir önemli değil, önemli olan sıfırdan oturup senin yazmış olman.
Çok basit uygulamalar olabilir, oyun olabilir yada kendi ihtiyacın için gelişirtireceğin bir uygulama olabilir. ardından da CV'ne taş gibi github hesabım budur yazarsın, bu yazdığım kodlar ve kodların kalitesine bakabilirsiniz bir çekincem yok demek.

son soru:
Yazılımda iş bitmez, kombi'ninde içinde yazılım var, modemindei saatin'de, arabanında, bitmez. o dediğin çoğunluk genelde web ile ilgilenen kişiler, en azından başlangıçları bu şekilde öünü herkes tarafından erişebilir. zamanla farklı alanlara dağılacaklar, farklı alanlarda uzmanlaşacaklar. bazı basit işleri de robotlar yapacak, yani sanayideki laser'ci abiye site mi lazım, sanayici abi siteyi tarif edecek, siteyi botlar yapacak, aynı şekilde mobil app'ler de oyle olacak. o bot'ları yazanlar paraya para demeyecek. basit iş yapanlar da kendilerini daha başka konularda geliştirmek yada başka iş bulmak zorunda kalacaklar.
0
selam
(21.03.22)
ilk soru icin sunu diyebilirim, uzmanlasmak onemli. en az bir alanda cok iyi olmak gerekir. farkli alanlara girmek, cok farkli birkac alanda yenilikleri takip etmek, eksiklikleri tamamlamak, deneyim kazanmak cok cok zaman alan seyler. o yuzden tek bir alanda derinlesmek ilk planda en iyi strateji. ama ileriki asamalarda yazilim dilleri ve mimarileri konusunda deneyim ve altyapi ile beraber profesyonel alanda ne yonde ihtiyac olursa o konuda ogrenmeye cesaretli olmak da buyuk avantaj. yani kisaca ilk planda bir alanda uzmanlik, daha sonra farkli alanlarda da deneyim.

ikinci soru icin sunu diyebilirim; stajer pozisyonlari icin genelde istenen o kisinin istekli olup olmadigidir. o nedenle ilerlemek istenen alanda github da yayinlanmis projeler etkili olabilir. hackathonlara ve seminerlere katilip network yapmak avantaj olabilir. google play de yayinlanmis bir proje cv de guzel durabilir.

ucuncu icin sunu diyebilirim; ilerde yazilimci sayisi artacak elbette, bu nedenle de rekabet artacak. bilgiye erisimin kolayligi sayesinde bircok kisi yazilim konusunda adim atacak ve cesitli platformlardan da ilk seviye bilgi ve deneyim kazanacaktir. ama zor olan kisim ise buyuk olcekli projelerde deneyim kazanmak, buyuk takimlarda onemli insiyatifler almis yazilimci olmak. iste ilerde bu kisiler rakabette one cikacaklardir. tabi bu da birbirini tamamlayan birkac yazilim diline hakim olmak, o dillerle ilgili ekosisteme hakim olmak, farkli yazilim gelistirme yaklasimlarini bilmek, data structure ve algoritmalari bilmek, analitik zekaya sahip olmak, ve en onemlisi motive ve caliskan olup yenilikleri takip etmekten gececektir diye dusunuyorum. yani kisaca cok yazilimci olacak ama iyi yazilimci hala nadir ve degerli olacaktir.
0
emrahday
(21.03.22)
ilk 2 soruna cevabim yok.

Ilerde maaslar dusecek muhtemelen, aslinda maaslar o kadar iyi degildi.
Yani ben 10 senedir of ne para varmis bu iste diyen gormedim.

Pandemide e-ticaret costu, cok para kazandilar is buyudu.
birbirlerinden adam kapmaya basladilar.
Ortama cinli bir oyuncu da girince maaslar yukseldi.

Bunlar piyasadaki adamlari emince digerleri de maasini yukseltmis oldu.
Boyle gidecegini dusunmuyorum.

Ama bu islerde genelde herkesin ongorusu yanlis cikar.
Ben okurken oyun gelistirenlerle dalga gecerdik.
Turkiye'de oyun mu olur derdik, mobil oyun olayi patladi en cok parayi onlar kazandi.
0
divit
(21.03.22)
1- Android'den devam. Önce bir alanda uzmanlaş, sonra dallanıp budaklanırsın istersen.

2- Örnek uygulama yapıp göster.

3- "Giriş seviye" işlerde enflasyon olur, ki bu 10 sene önce de vardı. Sağlam senior bulmak da hep sıkıntıydı. Gelecekte de öyle olur muhtemelen.
0
plutongezegendegilmi
(21.03.22)
herkes yazılım konuşuyor" cümlesi "artık herkes üç dil biliyor" cümlesi ile aynı.

Tek bir alanı çok iyi, en ilgili alanı da biraz bilsen yeter.
0
hayirsiz
(21.03.22)
Son soruya cevap: iyi yazılımcı bulmak hep zordu her zaman da zor olacak. Zeki insanların toplumdaki oranı herhalde %1 den fazla değildir. Bu %1 in bi kısmı doktor bi kısmı mühendis bi kısmı yazılımcı olur hepsi yolunu bi şekilde bulur, kalanlar yazılımcı olmak istese ne olur istemese ne olur. Doktor olmak isteyen herkesin doktor olamayacağı gibi bişey bu. Sıradan yazılımcı ise eskinin” bilgisayar kullanmayı bilen personel”i gibi oldu. Bi liseye gidelim oradaki çocukların yarısı ben yazılım biliyorum, ben hackerım falan diyordur. İyi kazanan yazılımcılar sıradan yazılımcılar değiller, %1 lik dilimdekiler. Naçizane görüşlerim bu yönde.
0
Tisatiaşer
(21.03.22)
(14)

Karşı komşusal sorunlar ve ortak alan

baal
Merhaba, karşı komşum ile aramızdaki bir durumu danışcam. İlişkimiz düz komşuluk ilişkisi seviyesinde. Kötü değil. Bizde çocuk yok. Komşumda var 2 tane. Bisiklet, puset, scooter vs katta. Buna hiç sözüm de yok. Çocuklar olunca bunları eve sığdırmak zordur diye düşündüm hep.Ancak ayakkabı ve faraş ko
Merhaba, karşı komşum ile aramızdaki bir durumu danışcam. İlişkimiz düz komşuluk ilişkisi seviyesinde. Kötü değil. Bizde çocuk yok. Komşumda var 2 tane. Bisiklet, puset, scooter vs katta. Buna hiç sözüm de yok. Çocuklar olunca bunları eve sığdırmak zordur diye düşündüm hep.

Ancak ayakkabı ve faraş koyması bir miktar rahatsız ediyordu. Çok da takılmadım. İkimiz de kiracı değiliz, tartışalım istemedim. Velhasıl geçen gün duvara monte bir ayakkabılık yaptırmış kapısının yanına kata. Merak ediyorum. Hukuken bu dolabı sök demek diyebilmek mümkün mü?

Ve siz olsanız nasil davranırdınız?

Not: Sök demeyeceğim ama bunun saygısızlık olduğunu da düşündüm. Rahatsızlık hissettiğim için danışmak istedim.
0
baal
(20.03.22)
Ortak alanlara herhangi bir eşya koymak yasak olmalı. Ama çok rahatsız etmiyorsa, sizi engellemiyorsa bulaşmamak belki daha doğru olabilir ya da bina/site yönetimi varsa o kanaldan genel bir uyarı yapılması yerinde olabilir.

Kapı önünde ayakkabı hoş görünmediği kadar yanlış aynı zamanda. Nasıl ki eve gelince montumuzu cüzdanımızı çantamızı kapının dışına bırakmıyorsak ayakkabıların da içerde olması gerekiyor, evet saygısızca.
0
orient blue
(20.03.22)
ortak alanlara eşya koymak yasak, onu geçtim sizin komşu inşaat yapmış resmen. ama bunun muhattabı siz değilsiniz, apartman yönetiminin halleniyor olması lazım. apartman içindeki o tarz yapılar çok çirkin ve varoş görünüyor maalesef.
0
roket adam
(20.03.22)
Görüntüyü falan geç, feci koku yapar.
0
garylineker
(21.03.22)
Geçenlerde ev alırken dikkat edilmesi gerekenler diye bir soru vardı. Kapı önüne ayakkabı konusunu yazmayı unuttum diye üzülmüştüm.

Kapı önlerine ayakkabı bırakılıyor olması, o apartmandaki insanların kafa olarak henüz köyden kente göç edemediklerinin, toplu yaşama ayak uyduramadıklarının göstergesidir diye düşünürüm.

Şurada konuyu çok güzel açıklamış.

avukatcerenyanik.com
0
Mirket
(21.03.22)
Komşu kafasına göre ortak alana, yani bina içi oluyor bu, bişeler söküp takıyor monte ediyorsa, mubtemelen yönetimi vs olmayan alelade bir binadasınız. Yoksa böyle birşeye cüret edemezdi.

Ek olarak, apsrtamnda kapı önüne bu tür şeyler yapan bir insanla/aile ile muhatap olmamayı tercih ederdim. Bunu yapan insanların yaşam tarzı, ahlakı, görgüsü, kültürü vs birşeyleri konuşarak çözmeye müsait değildir.
0
mahone
(21.03.22)
hukuken mümkün, ama bunu ters anlayacaktır. sizin giriş-çıkışınızı engelleyen bir durum yoksa bunu anlamlandıramaz. genelleyerek söyleyeceğim, ayakkabılarını dışarıda bırakan, ayakkabılığını girişe koyan insanlar sıkıntılıdır. yazılmış zaten, apartman hayatını çok iyi bilmiyorlardır.

bence öncelikle hiç takmamaya çalışın. kafanıza taktıkça büyür iş, bir de bakarsınız kavga edebilecek kadar çok takmışsınız.
eğer bu işe yaramıyorsa, hemcinsiniz olan komşu ile konuşun. olabildiğince kibar dille. "içeriye almanız mümkün mü" deyin, çalınır, bir şey olur, falan gibi mantıklı gerekçeler de bulun. ama bu konuşmayı mantıklı karşılamama riskini de düşünün. ikiniz de ev sahibisiniz ve kötü olmanız can sıkar.

geçmiş olsun.
0
lovemyself
(21.03.22)
boşver onun normali o ara bozmaya değmez.
0
ya ben lan neyse
(21.03.22)
Muhtemelen herhangi bir acil durumda musait mekanin ulasilabilirligini etkiledigi icin zaten koymamasi gerekir. Health and Safety acisindan uygun degil yani. Haliyle apartman yonetiminin mudahale etmesi gerekir.

Saygisizca oldugu kesin.
0
sopiro
(21.03.22)
Sürprizi sona sakladım. Binada kapı önünde duran ayakkabıları geceleri toplatan bir yönetim vardı. Herkes gözü kapalı oy atıyordu. O bıraktıktan sonra kimse devralmak istemediği için olay benim komşuya kaldı. Adam yönetici yani. :)
0
🌸baal
(21.03.22)
çocuklarınin puseti arabası scooteri falan tolere edilebilir ama dolap yaptırmak baya abartı bir hareket ve bunu kimseye sormadan yapmasıda bir tuhaf
0
all girls dream
(21.03.22)
ahh tam da benim komşuyu tarif etmişsiniz.

bunları istediğin kadar uyar, istedin kadar kibarca söyle asla ama asla anlamazlar. anlayabilecek kapasite olsa zaten bu davranışın yanlış olduğunu, apartmanda yaşayan diğer insanların rahatsız olabileceğini düşünebilirlerdi. benim karşı komşum karı-koca akademik kariyer yapmış, okumuş etmiş insanlar (göya) görsel olarak biz rahatsız oluyoruz bir de onların alt komşusu gün aşırı apartmanın whatsapp grubundan sürekli gürültü olduğuna dair şikayette bulunuyor, adam artık çıldırmış savcılığa başvurmuş o derece. yönetici defalarca uyardı, yıllardır aynı şekilde ayakkabı-bisiklet vsvs koyan 1-2 daire daha var. uyarmak da yeterli gelmiyor. bakış açıları bu kadar dar insanlar oluyor genellikle. ne şehirli olabilmişler, ne de köylerinde kalabilmişler. apartmanda yaşamanın kurallarından hepsi bihaber. böyleleri yüzünden bile insan kendi evinde sinir stres sahibi oluyor.

benim tavsiyem madem yönetici de kendisi, başkası yönetici olana kadar hiç bulaşmamanız yönünde. söyleseniz de kafaları basmaz, söylediğinizle kalır, hem bu davranışlarına engel olamamış olursunuz, hem aranız bozulur, hem de daha fazla sinir sahibi olursunuz. yönetici değiştiği zaman şikayetinizi iletirsiniz. allah sabır versin.
0
isyankar tosbaga
(21.03.22)
Cevabım çözümsüzlük ve ironi içerir:
Olaya iyi tarafından bakmayı deneyin; belki dolap sayesinde ortalıktaki eşyaları ve ayakkabıları kaldırır?
0
balik kraker
(22.03.22)
Balık krakere tamamen katılıyorum, birebir aynısını düşündüm, çözümsüzlük ve ironi dahil, bu arada ayakkbıyı bile anladım da faraş çok iyiymiş:)
0
(22.03.22)
ortak kullanım alanlarında apartman toplantısı ile karar çıkmadığı sürece bir şey konamaz. buna bisiklet, puset vs. de dahil. acil bir durum söz konusu olduğunda çıkışları daraltıcak bir nesne konamaz. örneğin binaya zarar vermeyen bir deprem de o ayakkabılık devrilebilir, merdiveni kapatabilir veya hane halkının çıkmasına engel olabilir veya o sırada panikle çıkmak isteyen insanlara zarar verebilir.
0
selam
(22.03.22)
(13)

Bir erkek kolayca gözden çıkarabileceği bir kadının peşinden neden koşar?

vestasy
Elimden geldiğince kısa anlatmaya çalışacağım. Sorunun doğrudan benimle bir ilgisi yok ama fikrinizi almak istiyorum.Ayşe ve Ali'nin uzun süren bir ilişkisi var diyelim, yaklaşık 10 yıllık. Ayşe, Ali'nin çevresinde olan (iş yeri, aile dostu vs.) bazı kadınlardan rahatsız oluyor ve Ali'den araya mesa
Elimden geldiğince kısa anlatmaya çalışacağım. Sorunun doğrudan benimle bir ilgisi yok ama fikrinizi almak istiyorum.

Ayşe ve Ali'nin uzun süren bir ilişkisi var diyelim, yaklaşık 10 yıllık. Ayşe, Ali'nin çevresinde olan (iş yeri, aile dostu vs.) bazı kadınlardan rahatsız oluyor ve Ali'den araya mesafe koymasını istiyor. Bunu isteme sebebi de o kadınların Ali'den hoşlandığını hissetmesi. Ali ise bunu reddediyor ve o kadınlarla sık sık görüşmeye devam ediyor. Bu tabii ki büyük kavgalara sebep oluyor ama bir şekilde bastırılıyor ve Ayşe yola devam ediyor.

Son yıllarda özellikle bir kadın daha yakın olmaya başlıyor Ali'ye. Kendisi evli ve İngiltere'de yaşıyor, kocasıyla sorunları olduğundan bahsediyor Ali'ye sürekli. Aynı zamanda Ali'nin ailesinin aile dostu, onun kız kardeşleriyle ve annesiyle çok yakın. Ali de onun kendisine anlattıklarına Ayşe anlatıyor, aralarında gizli saklı yok hiç. Ayşe elbette rahatsız oluyor ama bazı sebeplerden çok büyük tepki gösteremiyor.

Bir gün Ali, Ayşe'ye, Ayşe iş için şehir dışındayken, bu kadının Türkiye'ye geldiğini ve o gece saatlerce eğlendiklerini, sonra da birlikte uyuduklarını ama asla öpüşmediklerini veya sevişmediklerini söylüyor. Ayşe, Ali'nin kendisine asla yalan söylemeyeceğini biliyor çünkü birbirlerine karşı her zaman çok açık sözlü olmuşlar ve onun dediklerine inanıyor; ama bu durumu da artık kabullenemiyor ve ayrılıyorlar.

Ayrılıktan sonra Ali bir yıl boyunca perişan bir halde Ayşe'yi geri kazanmaya çalışıyor, zaman zaman çok içip Ayşe'nin evine gelerek ağlıyor, bir daha onun kalbini kıracak hiçbir şey yapmayacağını söylüyor. Bir yılın sonunda yeniden deneme karar veriyor Ayşe ve tekrar ilişkiye başlıyorlar.

Daha üçüncü gün Ayşe, Ali'nin telefonuna geçen sefer ayrılmalarına sebep olan kadından gelen ''Kokunu özledim.'' tarzından bir mesaj geldiğini görüyor. Ali'nin gizlemeye çalıştığı bir şey değil bu arada bu, zaten telefonunu bazen Ayşe de kullanıyor.

Ali, kadının Ayşe'yle tekrar başladığınından haberinin olmadığını ve bu yüzden mesaj atmaya devam ettiğini söylüyor. Ayşe de şimdi haber ver o zaman diyor, Ali bir ara söylerim diyor. Tam bu sırada ikinci bir mesaj geliyor ''Haftaya yanına geliyorum.'' diye. Ayşe ya ona hemen söylersin ya da ben şimdi giderim diyor, Ali de git o zaman diyor. Ayşe gidiyor ve tekrar ayrılıyorlar.

Ek bilgiler:

Bu ayrılıktan sonra Ali ciddi anlamda dağılıyor, ailesi de bu dönemde onun yüzünden çok yıpranıyor.

Bir yıl önceki ayrılıklarında da şimdi de Instagram'da birlikte olduklarını fotoğrafları silmiyor Ali. O kadınla da takipleşiyorlar, kadının bilmemesi imkansız yani.

1- Ali fotoğrafları bile silmeyecek kadar ayrılmalarını kabullenemiyorsa, bir yıl boyunca barışmak için Ayşe'nin peşinde koşuyorsa onu neden hemen gözden çıkarıyor? Neredeyse on yıldır hayatında olan bir kadına ilişki içinde bile olmadığı, uzaktaki evli bir kadını tercih ediyor?

2- O kadını tercih ediyorsa Ayşe'yle ayrıldıktan sonra neden dağıtıyor kendisini? Ali'nin amacı ne, Ali ne yapmak istemekte?

Bu arada 25 yaşındaki bir çocuktan bahsetmiyoruz, 48 yaşında kendisi.
0
vestasy
(20.03.22)
Biri metres diğeri eş bu zeminde bakmak lazım
0
olaylar olaylar
(20.03.22)
ali'nin bi amacı falan yok. ali ilgiye tav olan egosunun yelpazelenmesinden hoşlanan bir tip. böyle durumlarda hep şunu düşünürüm, çatlak yoksa su sızamaz içeri. kaldı ki kokunu özledim, yanına geliyorum mesajları varsa sizin dediğiniz gibi ortada ilişki içinde bile olmadığı bir durum olamaz bu. durum zaten almış başını yürümüş. alinin kapılara gelip ağlaması, kendini dağıtması vesaire sadece konfor alanını kaybetme korkusu. o kadın bugün yaktım tüm gemileri gel boşanıyorum dese ali anında size sırtını döner.

bir süre sonra işler iyice sarpa sardıkça durum uyuduk demiştim, mesajları da yakalamıştın, ayrılmadın, ayrılsaydın kızım'a kadar dönmezse bende phoebe değilim :).
0
Phoebe
(20.03.22)
Her iki kadına da bağımlı, zayıf kişilikli bir Ali'den bahsediyoruz.
Dördüncü paragraftan sonrasını yaşayan Ayşe'ye Allah akıl fikir versin diyoruz.
Başka paragraflar da (düşünme, kafa yorma boyutunda dahi olsa) yaşanacaksa Tencere yuvarlanmış, kapağını bulmuş diyoruz.
0
Mirket
(20.03.22)
@Phoebe +1
Ali istiyor ki Ayşe yanında olsun, kıskansın, diğer kadın da onu istesin. Çünkü Ali mükemmel bir insan, kadınlar onu paylaşamıyor, bak nasıl kıskanıyorlar, biraz ilgi göstermesi için neler yapıyorlar.

Fakat en başta sevgilisinin başkalarıyla ilişkisini kısıtlamaya çalışan kadın, adamı değiştirmeye uğraşmak yerine ilişkiyi bitirmeliydi. Sonrası çığ gibi dökülmüş.
0
kobuzchu kiz
(20.03.22)
Ali ilgiye aç ve karaktersiz, Ayşe'de fazla iyi niyetli.

Yukarıdakilerin hepsi +1
0
komando kani var bende
(20.03.22)
Ali metreslik yapıyor. Ayşe cinsel yolla bulaşan hastalık kapmamak ve yukarıda bahsedilen diğer tüm sebepler için Ali’ye tekmeyi basmalı.
0
Hallegadola
(20.03.22)
Ben Ali'yi çok iyi niyetli görmedim. Bu yargıya özellikle Ayşe'nin istemediği bu kişilerin kendisine anlattığı evlilik içi sorunlarını Ayşe'ye iletmesinden vardım. Bu hiç normal bir davranış değil, açıkça kışkırtmaya ve kıskandırmaya çalışıyor.

İlk olarak arkadaş olan iki evli insanın kendi evlilik sorunlarını birbirlerine anlatması bence tuhaf. Bunun üstüne alinin, ayşenin rahatsız olduğunu bile bile bu sorunları ona iletmesi daha büyük bir problem çünkü Ayşe zaten söz konusu kadının Ali'ye romantik ilgi duymasından rahatsız. Evliliğindeki problem bu şüphesini artırıyor. Ali'nin yaptığı şey çok anlamsız ve manipülatif. Hiç sevmedim kendisini, çevresindekilere sabır diliyorum.

Ali'nin bu durumu "birlikte uyuma" mevzusuyla perçinleniyor. Yapsın da anlatmasın demiyorum, ancak anlatamayacağı şeyi en başta hiç yapmamalı. Belli ki ilişkileri bunu kaldırmıyor. Eğer Ali gidip birileriyle "sevişmeden sadece uyuyabilmek" istiyorsa Ayşe'den ayrılıp bunu sorun etmeyecek birini bulmalı.

Bu olayı bu kadar dram haline getiren şey tamamen Ali. Ayşe klasik bir tek eşli ilişki sürmek istemiş. Büyük ihtimalle de 10 yıllık ilişkisi boyunca çeşitli şekillerde manipüle edilmiş. Arkasına bakmadan kaçmalı bu adamdan.
0
akhenaten
(20.03.22)
Ali bence narsist herifin teki.

Ayşe arkasına bakmadan kaçmalı, kaçarsa birkaç ay sonra çok mutlu olacak :)
0
buffy de vampir sayılır
(20.03.22)
Adam 50 yasina gelmis, bu yastan sonra ne toplum ne ahlak normlarina uymak zorunda degil.
Haliyle de uymuyor.

Unlu bir teknik direktorun de 2 karisi var bundan rahatsiz olmuyor.
O yasa gelsem ben de sallamam.
0
divit
(20.03.22)
Ali guvenilmez ve toksik bir insan. Ben olsam fotograflari kaldirmasi konusunda baski yapardim. Bu 'neden' diye mantikla aciklanabilecek bir durum degil, Ali karaktersiz biri.

Ayse de tekrar bu adamla sevgili olmayi biraktim iletisimini bile surdururse basina gelenleri hakediyor olur. Bu birebir 'ben salagim, dur ben yere yatayim sen benim ustume bas gec ayaklarin kirlenmesin' demektir artik. Ilk defa da sucu yok, guvenmeyi tercih etmis. Su noktadan sonra hala Ali'nin pesinden gitmek sacmaliktir. No contact yapilmali. Dunyada erkek mi yok yahu.
0
sopiro
(21.03.22)
Hep pastam dursun, hem karnım doysun.
0
2027
(21.03.22)
Ali karaktersiz ve yaptığı herhangi bir şeyde anlam aramak anca arayanı yorar diye yorumladım. Uzay boşluğuna salar gibi salmak lazım.
0
Mossy
(21.03.22)
ali'ye bir noktaya kadar da normal dedim, şuu yapmasaymış iyiymiş dedim. başkaları ile olan muhabbetlerini evde anlatmamalıymış dedim. ama beraber uyuduk'a kadar. işte o noktada oha dedim.

Ali alışmış olduğu hayattan çıkmaya korkuyor, ayşe ile yaşayabileceği bir macera düşünemiyor ancak diğer kadının da heyacanını, ilgisini seviyor ve bunun için bir plan yapmasına, harcama yapmasına, zaman ayırmasına da gerek yok. Kadının varlığı be attığı mesajlar ali'yi heyecanlandırmaya yetiyor.

Diğer kadın ise ali'yi heyecanlandırdığı için hala beğenildiğini hissetmek istiyor zira o da eşi ile artık bir macera yaşamıyor, onunda eşi ali gibi. ikisi de birbirini heyecanlandırıyor.

1 - burada çok soru var, son soruya cevap verebilirim, ali kadın'ı değil, kadın'ın oluşturduğu heyecanı tercih ediyor.

2) konfor alanının, alışkanlıklarının değişmesine karşı korku, kendine güvensizlik (diğer başka kadınlara yönelmiyor, kimse beni beğenmez diyor) nedeni ile saçma sapan davranışlar sergiliyor, tam bir amacı yok.

ve son olarak kobuzchu kiz'in son pragrafı +1
0
selam
(21.03.22)
(6)

İş kurmak için (kozmetik-kişisel bakım) yanlış zaman mı?

scientia dux vitae certissimus
Selamlar duyuru sakinleri,Ekonomik gidişatı herkes görebiliyordur. Sizce internet üzerinden küçük çapta bir girişim için (kozmetik/ kişisel bakım vb. üzerine) yanlış bir zaman mı? Kimisi "Mart sonu kötü olacak" diyor, kimi "Mayıs'ta patlayacak enflasyon/dolar" vs diyor. Zam gelmeyen gün yok. Yanlış
Selamlar duyuru sakinleri,

Ekonomik gidişatı herkes görebiliyordur. Sizce internet üzerinden küçük çapta bir girişim için (kozmetik/ kişisel bakım vb. üzerine) yanlış bir zaman mı?

Kimisi "Mart sonu kötü olacak" diyor, kimi "Mayıs'ta patlayacak enflasyon/dolar" vs diyor. Zam gelmeyen gün yok.

Yanlış bir zaman mı? Hata mı olur küçük de olsa bir iş girişiminde bulunmak? "İlk girişimler her zaman batar" diyen de var sözlükte falan. Öngörüleriniz ışığında tavsiyelerinizi ve düşüncelerinizi paylaşır mısınız?
0
scientia dux vitae certissimus
(16.03.22)
Global olarak savaş dursa bile ekonomik yaptırımlardan dolayı finansal etkisi diyor analistler.
Tr içinde de, genelde yatırımlar seçim sonrasına ertelenir, belirsizlik varken kimse birşey yapmak istemez. Kuracağınız işin dinamiklerini en iyi siz bilirsiniz, ekonomiyi değerlendiren uzmanlar var, Mahfi Eğilmez gibi onları dinleyip objektif bilgi edinebilirsiniz.
0
ya volna
(16.03.22)
Risk yönetimi hemen hemen her ekonomik durumda geçerli, ister yatırım yapın ister iş kurun, ne yaparsanız yapın ama o yaptığınız şey batarsa siz batmayın.

1 - yapacağınız iş tutmayabilir, bu nedenle toplam paranızın yüzde X'ini bu işe ayırın ve küçük küçük başlayın.
2 - her zaman için kazanmayacağınızı unutmayın, bu nedenle ileride oluşabilecek zarar durumlarında kullanabileceğiniz bir miktar parayı ya ilk maddede belirtilen miktar içerisinden yada toplamdan geri kalan miktar içerisinden yine belirli bir miktar'ı bu iş için kullanacağınızı da hesaba katın.
4 - pazarlama ürün/hizmetlerinizi tanıtmanız için önemli, bunun içinde bir miktar'ı ya X'in içerisinden, yada toplam geri kalandan belirli bir miktar parayı kullanacağınızı da hesaba katın.
3 - elinizdeki bu iş için yatırdığınız para bitince (diyelimki tüm yukarda yazanlar toplam paranızın %50'si kadar ve bu miktar 20 bin liraya tekabul ediyor ve sz bu parayla yapabileceğinizi düşündünüz), işi kurtarmaktan vaz geçin ve işi durdurun. elinizde kalan parayı batan bir iş için harcamayın.

genellikle en çok bu aşamada hata yapılıyor ve risk miktarı büyütülüyor, iş batıncada kişinin kendi de batmış oluyor çünkü elindeki tüm nakiti harcadı, üzerine borçlandı ve ödemeyedi. Bunu sadece kişiler değil koca koca şirketlerde yapıyor. bu duruma düşmediğiniz sürece her ekonomik durumda iş yapılır. sadece hangi pazar'da iş yapacağınız önemlidir. onun kararı da sizdedir.
0
selam
(16.03.22)
Başlamak için can atıyorsan hemen başla, şüphelerin varsa bekle.
Bu ülkede en son ne zaman "iş kurmak için doğru zaman" oldu ki.

Belki de başlamak için en doğru zaman bugün, çünkü Mayıs'ta başlamaya kalksanız dolar fırlamış olacak ve satmak istediğinizi ürünleri alamayacak, ürettiremeyeceksiniz.

Bu arada hiçbir girişim hata olmaz, başarısız bile olsa sayısız şey öğretir.

Kolay gelsin,
0
michael_knight
(16.03.22)
Zaman çok doğru zaman. Kozmetik 2. Dünya savasında bile yükselen trend. Müşteri psikolojisi bilmeyen,milyonlarca kadının alışveriş alışkanlıklarından habersiz kişilerin fikriyle iş yapmayın. En ölümsüz ve her krizde katlanarak büyüyen iki sektörden birini seçmişsiniz bu açıdan bile tebriği hakediyorsunuz.

Ancak bunlar sizin kozmetik içinde başarılı olacağınız anlamına gelmiyor tabi ki. Hangi kozmetiği kim nerede nasıl satıyor sorusuna baglı cevabı.
0
deer hunter
(16.03.22)
Öncelikle hepinize teşekkür ederim.

@ya volna, işin dinamiklerini bilmiyorum aslında:/ kendi alanım da olmadıgı için ve ekonomik koşullardan dolayı kötü bir fikir mi emin olamıyorum. Mahfi Eğilmez aklıma gelmemişti, bir bakayım.

@selam, hocam aslında bahsettiğiniz noktaların bir kısmı benim de aklıma geldi. yani en azından contingency plan veya emergency anlamında kenarda bir miktar sermaye hiç ellenmeden durmalı sanırım. Ancak işte bu satış, maliyet hesaplama vs vs bu konular alanım olmadıgı için emin olamıyorum.

@michael_knight, Mayıs'ta doların fırlayacağına dair öngörünüzün temeli nedir? bu aralar gündemi pek takip edemedim, mevcut gelişmeleri kaçırmış olabilirim. neden böyle dediniz acaba? (kur korumalı mevduat ile mi alakalı?) Bir de, sonuçta bir seferlik birşey olmayacagı için örneğin bugün başlanmış olsa, Mayıs'ta da işe devam edileceği için bahsettiğiniz olumsuz etkilenmeyi o zaman da yaşamış olacagız.Yani o zaman kötü bir fikir mi? Çünkü Mayıs'ta da ürün tedarik etmek durumundayız???

@deer hunter, kesinlikle katılıyorum söylediklerinize. aslında ikinci paragrafınızda değindiğiniz rakip analizi gibi birşey sanırım, gerek bu konuda gerekse yukarıda değindiklerime dair sadece kişisel gözlemlerim var elimde. bu arada, sözünü ettiğiniz diğer sektör hangisi acaba? merak ettim.
0
🌸scientia dux vitae certissimus
(16.03.22)
arkadaşların belirttiği gibi risk her zaman var. bundan sonra daha iyi olacağına dair bir garanti de yok. eğer riskin büyük değilse bence hemen başla gitsin. artı olarak kozmetik ve kişisel bakım şu dönemde deli popüler. instada her fenomen ıvır zıvır serumların, yüz maskelerinin reklamını yapıyor. acayip para kazanıyorlar şu dönemde.

asıl risk mevcut ekonomik durumdan ziyade senin beceri ve tecrüben bence. eğer yeterince becerin ve tecrüben varsa bu dönemi fazlasıyla avantaja çevirebilirsin. satış, maliyet hesaplama vs alanın değilse en azından bu konulardan anlayan bir ortak al. çünkü mal ne olursa olsun işin %99'u bu.
0
roket adam
(16.03.22)
(16)

Açlıktan ölseniz de yapmayacağınız iş var mı?

Unde bach canim
Legal işler arasında açlıktan ölecek hale gelsem de yapmam dediğiniz iş var mı?
Legal işler arasında açlıktan ölecek hale gelsem de yapmam dediğiniz iş var mı?
0
Unde bach canim
(14.03.22)
Seyyar satıcılık yapamam sosyal fobim var. Yani küçümsediğimden hakir gördüğüm değil bilakis yapabilecek özgüvenim olmadığı için yapmam-yapamam.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(14.03.22)
lagimcilik
yukseklerde yapilan herhangi bir is (yukseklik korkum var)
0
nibba
(14.03.22)
Polislik ve askerlik.
0
Bruce
(14.03.22)
Tutup mavi yaka islerini saysak sabaha kadar sayarim zaten cogunu yapamam.

ama beyaz yaka icinde marketing isini hayatta yapamam sanirim, bi donem arkamda marketing muduru vardi.
Sirket icin brosur tasarlanacak, 6 ay surdu.
3 sayfa html site yaptirdilar 3 ay surdu.
Esantiyon deftere karar vermeleri 2 ay surdu.

Sinirimden masayi isiriyordum bazen, hatta verin ben bedavaya yapayim sitenizi dedim. Gitti 100bin falan verdiler.

Hele dijital pazarlama bundan beterdi.
0
divit
(14.03.22)
seyyar satıcılık yaptım. çürükleri arkaya koyan seyyar satıcı hiç olmadım, olmazdım. aklıma gelmezdi. hep seçtirdim. seçerken domatese masaj yapanları uyardım, tabii, "abla ezmeden al, onları kime satayım ben" çok normal. kırsalda bir ilçedeki hafta ortası pazarında seyyar arabayla domates sattım. pazarcılar çok zorladı, sattırmadı, e tabii izin yok, bir şey yok, işlerine engel oluyorum. onlar seçtirmiyor, ben seçtiriyorum. malın %20'sini zor sattım. bir kaç saat sonra pazardan ayrıldım. diğer ilçeye 40 km tek başıma yaya olarak (10-12 yaşımda) 10-12 belki 15 saatte geri döndüm. dönerken yolda domatesleri bağıra bağıra evlere sattım. tarla domatees! ayakkabı boyacılığı yaptım. boyaya cilaya kötü boya cila hiç katmadım. yola fırça düşürmedim, yapmam. günde 5 vakit camiye gitsen zaten rahat 3-5 boyuyorsun. avanta para hiç aklıma gelmedi. bu şekilde emeğinle para kazanmak inanılmaz güzel bir duygu. bir de durağan değil iş. kafa hep vızır vızır çalışıyor. ne yapsam da para kazansam diye düşünüyorsun ve aklındakini gerçekleştiriyorsun. supply and demand my friend. açık havada bir aktivite görüyorsun. toptancıdan kavrulmamış ay çekirdeği alıyorsun. evde vok tavada kavuruyorsun. gazete kağıtlarıyla külah yapıp içlerine koyup satıyorsun. aklındaki, sıcak sıcak çekirdek satılır şimdi bu serin havada. 3-5 sattın, maliyetine geldin ama hızlı satamıyorsun. aktivitenin belli vakti var. hemen kalanı enayinin birine ucuza satıp, nakite çevirip başka bir işe giriyorsun. mesela köfte ekmek. o sanıyor ki senden uygun fiyata aldı. ama sen mal maliyeti + hizmetini almışsın. varsın overhead kalsın. sen köfte ekmek için sermaye yarattın. o yaşta fırsat maliyeti, cash is king, nakit akış > karlılık öğreniyorsun.

piramitçi satışçılardan olamam herhalde. mega holdings, titan vs.
0
gabe h coud
(14.03.22)
Zincir marketlerden birinde çalışmak. En son bir akrabama haftanın 4 günü 15 saat çalışmasını isteyip aksi taktirde işten kovmakla tehdit etmişlerdi.
0
limonlu eksi
(14.03.22)
meslek olarak adlandıramıyorum ama insan ve hayvanların canını yakmamı gerektirecek bir iş yapamam. bir de trafiğe çıkmamı gerektirecek bir iş yapamam, üç saniye içinde stresten ölürüm.
0
south park in kapusonlu uyesi
(14.03.22)
Trafikten ve yükseklikten çok korkuyorum. Bu ikisinin olduğu herhangi bir işi korkudan yapamam.
0
kirmizipilotkalem
(14.03.22)
Mavi yaka işlerin çoğunu yapamazdım. Özellikle beden gücü gerektirenler.

Beyaz yaka işlerden de satış. Mümkün değil asla kişiliğime uymuyor.

Yalnız asla asla da diyemiyorum. İnsan mecbur kalınca düşünmeği şeylere adapte olabiliyor.
0
jazzabel
(15.03.22)
İçerisinde içki, kumar olan hiçbir işte çalışmam.
0
el conquerador
(15.03.22)
yok. zaten yuz iste calistim. insan cok hizli adapte oluyor.
0
camussar
(15.03.22)
Hizmet sektörü.
3 yıl çalıştım 30 sene gitti hayatımdan.
0
les yeux blanches
(15.03.22)
beceremeyeceğim/yapamayacağım çok iş var misalen müzisyenlik, ressamlık vs. tonla, ama yapmam şu işi yapmam diyeceğim bir iş yok.
0
selam
(15.03.22)
icra memurluğu dışında her işi yaparım.
0
evde liyakat kalmamis
(15.03.22)
Çiftçilik, hayvancılık yapamam.
0
ruhen hastayim ben
(15.03.22)
@camussar arti 1. insanin hakikaten alisamayacagi bir sey yok.

ama tarim iscisi olarak calismazdim herhalde. cok agir.
0
baldur2
(15.03.22)
(3)

getir çarşı siparişim ve iptali

panda yuva yapmis sogut dalina
getir çarşıdan sipariş verdim.. sanal karttan ödemeyi yaptım ve para karttan alındı ama hemen arandım ve siparişimin iptal edildiğini, 3-5 gün içerisinde iade edileceği söylendi..sanal karttan da olsa iade politikası çok farklı oluyor mu? para iade edildiğinde ana hesapta mı göreceğim yoksa sanal ka
getir çarşıdan sipariş verdim.. sanal karttan ödemeyi yaptım ve para karttan alındı ama hemen arandım ve siparişimin iptal edildiğini, 3-5 gün içerisinde iade edileceği söylendi..

sanal karttan da olsa iade politikası çok farklı oluyor mu? para iade edildiğinde ana hesapta mı göreceğim yoksa sanal kart hesabında mı? ilk kez böyle bir şey olduğu için hiçbir bilgim yok.

gerekli cevaplar alınırsa sileceğim duyuruyu. şimdiden çok teşekkürler.
0
panda yuva yapmis sogut dalina
(14.03.22)
Muhtemelen sanal karta yatar hocam, çünkü o kartın numarasını veriyorsunuz fiziki karttan bir farkı yok.

Getir küçükten aynı durumu yaşadım, ertesi gün Çarşamba'ydı. O gün geri yattı sanal karta para.
0
sassot
(14.03.22)
İşbank: ana karta iade yapılmıştı. Sanal kart limitini saatlik belirliyorum.
0
1917
(14.03.22)
sanal karta iade edilecek, diğer hesaplarını getir nereden bilsin? müneccim değiller ya, banka birden fazla hesabın varsa hangisine paranın gitmesini istediğini nereden bilsin? o da müneccim değil :)
0
selam
(14.03.22)
(16)

telefonda hakaret edip beni kışkırtmaya çalışan norveçli

duyurukullanıcısı
bir norveçlinin borcu var bana. adam norveçte borcu kabul ediyor ama ödemiyor bende arıyorum ne zaman ödeyeceksin diye hakaret edip erteliyor.bu herifle 18 ay çalıştığım için ne yapmak istediğini biliyorum. beni kışkırtıp diğer shareholderlara bunlar böyle zaten diyip paranın üzerine yatacak.telefon
bir norveçlinin borcu var bana. adam norveçte borcu kabul ediyor ama ödemiyor bende arıyorum ne zaman ödeyeceksin diye hakaret edip erteliyor.

bu herifle 18 ay çalıştığım için ne yapmak istediğini biliyorum. beni kışkırtıp diğer shareholderlara bunlar böyle zaten diyip paranın üzerine yatacak.

telefonda ağzına geleni söylüyor ama maillerde sakin kalıyor ki benim saydırmamı bekliyor. bende sakin kalmaya çalışıyorum.

eğer ben bunun sesini kaydedemiyorsam yasal olarak bana hakaret ettiğini nasıl kanıtlayacağım?
0
duyurukullanıcısı
(14.03.22)
Telefonu açtığında ses kaydı alıyorum uyarısında bulunabilirsin.
0
baal
(14.03.22)
@baal çakal o zaman süt dökmüş kedi numarası yapar 60 yaşında falan bu tür manipülasyon işlerinde uzman biri. açıkcası tek bildiği şey manipülasyon.
0
🌸duyurukullanıcısı
(14.03.22)
elinde bir kontrat ve sana odemenin tam yapilmadigina dair kagit kurek varsa norvecte bir avukat ile anlas, ihtar cek.
0
cooperr
(14.03.22)
@cooper konuştum en az 2000euro tutuyor norveçli avukat adam öyle değil mahkemeye gidelim derse benim masraf en az 10k euro oluyor. o kadar para bayılamam. adam bunu biliyor. tr'den ve konsolosluktan arattım hiç bir şey olmadı. adam herkesi geçiştirebiliyor sonsuza kadar.

çoğu yolu denedim yani.
0
🌸duyurukullanıcısı
(14.03.22)
@duyurukullanıcısı

yaw zaten mevzu 2000 avro ve alti ise avukat/mahkeme isine girmeye degmez.
o zaman ya soguk su iceceksin, ya da pesini birakmam diyorsan ilk ucaga atlayip, gidip herifin bogazina cokeceksin.
0
cooperr
(14.03.22)
hakaret ediyor derken ne diyor?
0
selam
(14.03.22)
@cooper mevzu yüksek ama benim norveçli avukatlara dökecek param yok çünkü dipsiz kuyu orası bir türk için. 2k euro olsa zaten unuturdum.

gidip adamı dövsem yarın oslo today'de manşetiz barbar türk norveçliye saldırdı diye.
0
🌸duyurukullanıcısı
(14.03.22)
kucuk anlasmazliklara bakan masrafi cok az olan, evraklari falan kendin yukledigin bi prosedur yok mu Norvecte? avrupa'da cogu ulkede bu tarz arabuluculu kurumlar var.

eger resmi ve yasal olarak herseyi denediysen ozaman ustune soguk su iceceksen sessiz icme, sen de pisles. al ses kaydini, ulasabiliyosan shareholderlara ulas, internette paylas, musterilerine gonder, sirketle ilgili heryerde review yaz, linkedinde yaz.

bisey yapmiycaksan adami tehdit et, en azindan korksun.
0
ocaan
(14.03.22)
Yakin akrabalarini arayip durumu izah edebilirsin. Cekindigi, utandigi biri vardir illa ki.
0
brkylmz
(14.03.22)
Bu durumu belgeleriyle internette ifşa edeceğim ve iş yaptığın herkeslerin de haberdar olmasını sağlayacağım diyerek tehdit edebilirsin.
0
kaptankedi
(14.03.22)
Daha önce konuşmuştuk diye hatırlıyorum konuyu.

Buraya başvurdun mu? konfliktraadet.no
0
Northern Mariner
(14.03.22)
@ocaan
bizim elçiliği aradım bir şey çıkmadı. 4-5 yere 35 sayfa tüm kanıtları gönderdim bir şey çıkmadı. koruyorlar kendi adamlarını.

@brkylmz
sosyal medya hesaplarına yazabilirim ama yine kanıt lazım. yoksa suç atar üzerime ortada kalırım.

@kaptankedi
telefonda herşeyi itiraf ediyor zaten. adamın borcum yok veya yalan söylüyorsun dediği yok zaten herşey belgeli, fotoğraflı. her aradığımda 6 ay sonraya attığını düşün ama kayıtları kullanamıyorum adam maillerde sosyal medya hesaplarında sanki iyilik perisi.
0
🌸duyurukullanıcısı
(14.03.22)
telefonu kaydetmen tam olarak suç değil, halka açık paylaşım suç
kaydedip, şirket içi mail eki yap bence
0
bir soru sorcam
(14.03.22)
madem başka shareholder'lar da var, sen neden adamın sana hakaret ettiği ses kayıtlarını alıp göndermiyorsun? sen tr'desin, adam norveç'te, adam bunun avantajını kullanıyorsa biraz da sen kullan. yolla eşine dostuna kayıtları, yasa dışıysa yasadışı. kusura bakmayın çaresiz kaldım diye efendi efendi gönderirdim ben olsam. bu şekilde çok pasif kalıyorsun yani.
0
roket adam
(14.03.22)
Telefonu kaydetmen bizim yasalarda suc, herif norvecli seni mahkemeye mi verecek :) sikayet olmadikca kim seni yargilayacak.

Kaydedip linkedine koyardim ben olsam.
0
divit
(14.03.22)
Konuşmayı kaydetmek suç değil, "habersiz" kaydetmek suç. Kaydediyorum diye haber verin ve kaydedin. Hem delil olur, hem de suç falan olmaz.
0
kibritsuyu
(15.03.22)
(7)

Kız arkadaşım yazılımcı olmak istiyor, nereden başlasa?

ananiyimioguz
Aslında bu soruyu sormam tuhaf gelebilir size çünkü zaten liseden beri yazılım okuyan benim :DMeslek lisesi çıkışlıyım, web programcılığı okuyup mühendisliğe tamamladım ve mobile / front-end developer olarak çalışıyorum hali hazırda fakat henüz mid-level olduğum için sektöre fazla yukarıdan bakamıyo
Aslında bu soruyu sormam tuhaf gelebilir size çünkü zaten liseden beri yazılım okuyan benim :D

Meslek lisesi çıkışlıyım, web programcılığı okuyup mühendisliğe tamamladım ve mobile / front-end developer olarak çalışıyorum hali hazırda fakat henüz mid-level olduğum için sektöre fazla yukarıdan bakamıyorum. Liseden beri öğrendiğim şekliyle gidersem de şu an pek mantıklı olmayabilir.

Mobil yazılımcı olmak istiyor ama konu ile uzaktan yakından hiç bir ilgisi yok. Elektronik cihazlara bile yatkınlığı var fakat bilgisi pek yok.

Şu an tek güvendiğim nokta sayısalcı olması, mantığının ve analitik düşünme becerisinin gözlemlediğim kadarıyla yüksek olması. Fakat o sağlık sektörü alanına yönelmiş. 5 senedir diş hekimi ve güzel kazanıyor olmasına rağmen bir yere bağlı kalmak istemiyor. Uzaktan çalışmak istiyor.

Denemesinden zarar gelmez, öğrensin, ben de destek olurum fakat yol haritasını nasıl çizelim sizce? Öğrenirse işime gelir, beraber kafamdaki projeleri daha rahat çıkartabiliriz :P

c++'tan mı girelim, java'dan mı, yoksa ben kendim react-native ve react kullandığım için javascriptten mi.. bilemiyorum. Aslında hangi dilden başladığının pek bir önemi olmayabilir mantığını kavrasa yeterli fakat bir eğitmen olmadığım ve genel insan ve sektör potansiyelini bilmediğim için yönlendiremiyorum.

Değişkenleri, fonksiyonları, nesne yapısını, mimarileri.. sarasıyla hangi dil ile başlayıp öğrenmeli sizce? Gerekçeleri ile birlikte tavsiye verebilir misiniz?

Ben sıfırdan kafama göre anlatabilirim fakat o kadar vakit bulamayabilirim. Dersleri açalım, o takıldığı yerde sorsun.. şeklinde ilerleyeceğiz.

Ama neye yatkın olduğunu nasıl ölçebilirim? İlla benimle aynı işi yapmasına gerek yok aslında. Kendisi başka işler de yapabilir. Ama işte backhand, frontend, test, ba, support, ui/ux... bir sürü alan var.
0
ananiyimioguz
(14.03.22)
o ne istediğini bilmiyor, sen nereden bileceksin :)

direk mobil uygulama hello world'ü ile başlasın, bir iki menü, ana sayfa tamam. bunun da nedeni yaptığı şeyi pratik olarak gözüyle görebilmesi, parmağı ile tıklayıp etkileşime girebilmesi. konsolda hello worl yapanlar hemen sıkılıyor çünkü etkileşimi yok.

genel olarak benim gördüğüm problem şu.

yazılımcı olayım ama ne yapacağımı bilmiyorum. işte bu ne yapacağını bilememesi de hevesini kırıyor.

bu nedenle madem ki dişçi ve hali hazırda bir mesleği var, yazacağı ilk uygulama da bu mesleğe ait bir uygulama olmalı, hali hazırda ihtiyacı ne ise onu yapmaya çalışmalı ki hem yapsn hem kullansın hemde insanlara bunu ben yaptım diyebilsin. aksi halde ben ne yapacağım diye dönüp durur ve eyleme geçemez.
0
selam
(14.03.22)
yazılımcı değilim ama bence şu "yazılım öğren" konusu yanlış anlaşılıyor. yazılımcı var, yazılımcı var. google'da yapay zeka projesinde çalışan da yazılımcı, site tasarlayan da. yazılım konusu öğreneyim de kenarda kalsın denilecek bir konu değil bence. yapılır da basit şeyler olur. zaten diş hekimiymiş. bence oradan devam etsin.
0
black mamba
(15.03.22)
İşinden genel anlamda memnun fakat saatlerce ayakta ve boynu eğik durmanın, masa basında kod yazmaktan daha zor olduğunu düşünüyor. Bir de ben rahatlıkla şehir bile değiştirebiliyorum ama o sürekli izin alamıyor. Bir yere bağlı kalmak zorunda.

Fakat şu an kazandığı miktarları kazanabilmesi için en iyi ihtimalle 3-4 yılını vermesi gerecek.

Oturarak ve istenilen yerde çalışma rahatlığı için girişebilir, hırslı baya. Youtube'da bir eğitim serisi buldum oradan ilerlesin bi bakalım sevecek mi

www.youtube.com
0
🌸ananiyimioguz
(18.03.22)
c ve sistem derneği var oradan programlamaya giriş kursuna gidebilir.
youtube dan c öğrenmek pek mantıklı gelmedi valla.front end daha mantıklı gibi.sen de yardım edersin.
0
high hopes of the sozluk
(18.03.22)
bakış açısı baştan falso.

yazılımcılık uzaktan hoş görünen bir meslek.

gerçekteyse; özellikle öğrenim sürecinde günde 14-15 saatten az çalışan kimse yazılımcı olamaz. bunu bin defa söyledim, bin kişide de gördüm.

sürekli çalışmayı, sürekli yeni şeylere adapte olmayı ve aralıksız sinir stres yaşamayı gerektiren bir meslek.
"evden çalışma keyfi" denen şey tamamen ilüzyondan ibaret.
0
tchuck
(18.03.22)
bu arada mevcut konjönktürde c, c++ gibi programlama dilleriyle başlamasının hiçbir manası yok.
öyle core şeyler yapacak bir hedefi de yok nasılsa.

bunlarla başlamak sadece onu yazılımdan soğutur.

javascript ile başlarsa (hem backend, hem frontend) daha çok iş bulma imkanı olur. ve çok daha kolay olduğu için hevesi kaçmaz.

c, c++ mühendislik okumayan birinin bilmeyi düşünmesine bile gerek yok.
0
tchuck
(18.03.22)
sen de yazılımcıymışsın en başta senin bilmen gerekir sadece farklı illere seyahat edebilmekle, masa başında oturarak kod yazmanın "kolay ve rahat" bir şey olmadığını. yazılım işi günde 9-6 çalış gitlik bir iş değil. nonstop üstünde durulması gereken, sürekli bir öğrenme ve çalışma halinde bulunulması gereken bir meslek. sanki hobi olarak bahsetmişsiniz. öncelikle siz anlatın kız arkadaşınıza yazılımcılığın artı ve eksilerini, ona göre uygunsa şartları her yaşta her şey öğrenilir zaten. önemli olan öğrendikleri ile sektörde tutunabilmek, yararlı olabilmek
0
chanandler bong
(18.03.22)
(6)

Tuhaf arkadaş davranışı

cemallamec
Merhaba,Bir arkadaş “beni eve bırakmayı” önerdi ve hatta önce dışarıda yemek yiyelim, dedi. Tamam, dedim. Küçüm oğluyla birlikte aracına bindik ve yolda giderken nereye gideceğimizi sordu. Ben de “Buraları bilmiyorum. Dışarıda yemedim. Hep evde yiyorum.” dedim. O zaman seni eve bırakayım, dedi. Ben
Merhaba,

Bir arkadaş “beni eve bırakmayı” önerdi ve hatta önce dışarıda yemek yiyelim, dedi. Tamam, dedim. Küçüm oğluyla birlikte aracına bindik ve yolda giderken nereye gideceğimizi sordu. Ben de “Buraları bilmiyorum. Dışarıda yemedim. Hep evde yiyorum.” dedim. O zaman seni eve bırakayım, dedi. Ben de “tamam” dedim de espri yapıyor sandım. Neyse ilerken bir yere gidiyoruz sandım ve eve bıraktı cidden.

Yani tuhaf değil mi? Benim yeni yaşamaya başladığım bir şehirde yemek yiyilecdk yer önermemi istiyor ve ben de bilmediğimi dile getiriyorum. Genelde eve sipariş verdiğim için evde yiyorum diyorum ve eve bırakıyor. Aynı iş yerinde çalışıyoruz. Yaşadığımız yeri bilmediğimi biliyor ama arkadaşın davranışını anlamadım. Beni bıraktıktan sonra oğluyla birlikte yemek yemeye gittiler. Cidden soruyorum bende bir anormallik mi var?
0
cemallamec
(11.03.22)
hayır diyeceğinizi düşünüp nezaketen sormuş, evet deyince de ilk fırsatta kurutulmaya çalışmış.
0
kimwexler
(11.03.22)
eve gitmek istediginizi zannetmis olabilir. insanlar hem cok dinlemiyor, hem de cok dusunmuyor. benim is arkadasim "sabah sana anlattigim" filan diye hic anlatmadigi konuya ilave yapiyor, "dedigin yerden aldim" diye aldigi seyi gosteriyor. fazla takilmazdim. belki boyle daha iyi.
0
e haliyle
(11.03.22)
daha ilk günden senin sevdiğine göre haraket etmeye çalışmış, sen bir şey söyleyemeyince alternatif üretememiş, çekingen kalmış, sevmeyeceğin bir yere götürmektense hiç götürmeyeyim demiş risk almamış.
0
selam
(11.03.22)
sen isteksiz gibi davranmışsın o da sana trip atmış
0
kelepir
(11.03.22)
İsteksiz değildim, sadece bilmediğim bir yerde restoran nasıl önerebilirim? Neresi olsa fark etmez demeye getirmiştim. Arkadaşım kaç kere bana da geldi. Sadece davranışı saçma ve tuhaf geldi. Samimi olduğum biriydi.
0
🌸cemallamec
(11.03.22)
bir iletişim kazası da olmuş olabilir, siz "buraları bilmiyorum" deyince uğraşmak istememiş vazgeçmiş olabilir, o anlık duygusuyla sizinle yemek yemekten vazgeçmiş olabilir, sizi yemek teklifi konusunda gönülsüz hissetmiştir ısrarcı gibi olmak istememiştir.

hepsi birer ihtimal. yanlış anlamalar da olabilir, insanız olur o kadar.
0
elma
(12.03.22)
(6)

Topraksız Tarim ve Ic pazarda alici bulma hakkında

kaiserr76
MerhabalarBuyuk market zincirlerinin yas sebze alimlarini nasıl yaptigini ogrenme konusunda.Topraksiz tarim ile 2 donum arazide cherry domates, salatalik, biber vb urunleri uretmeyi planliyorum.Tesis kurulumu ve üretim aşamaları konusunda oldukca yol kat ettim. Uretecegim urunlerin satisi konusunda
Merhabalar

Buyuk market zincirlerinin yas sebze alimlarini nasıl yaptigini ogrenme konusunda.

Topraksiz tarim ile 2 donum arazide cherry domates, salatalik, biber vb urunleri uretmeyi planliyorum.

Tesis kurulumu ve üretim aşamaları konusunda oldukca yol kat ettim. Uretecegim urunlerin satisi konusunda bilgiye ihtiyacım var.

Buyuk market zincirleri satin alma departmanlarinin calisma sekli konusunda tercubesi olan var mi?
0
kaiserr76
(11.03.22)
Market zincirleri genelde doğrudan üreticiden alım yapmıyor artık bildiğim kadarıyla. Hal sistemi değişti, artık mecburen toptancıya, komisyoncuya vb satmanız gerekiyor.

Bir de işinize karışmak gibi olmasın ama, bu denli büyük yatırımlara girişmeden önce, ilk yapılması gereken şey, iş planlaması. Bunun içine de ürünü kime satacağınızı bulmak ve hatta bağlantıları kurlmak da dahil.

Şundan söylüyorum çevremde gördüğüm bir iki kişi benzer bir hevesle bu işe girdi, ama ürünleri elinde kaldı satacak adam bulamadı vs.
0
anten
(11.03.22)
Bulunduğunuz ile ve o ildeki market sahipleri ile olan dialoğunuza bağlı. ürünününüzü rafa almak için para vermenizi isteyen marketler var (nakit yada iskonto şeklinde). özellikle büyük zincir ve büyük şehirlerde olan marketler bunu yapıyor.

daha ufak market zincirleri kimi şubelerinde satışını yapmak üzere malınızı alabilir veya konsinye olarak bırakabilirsiniz (parasını satış sonrası alacaksınız)
markete fatura kesebilmeniz önemli.

instagram üzerinden online satış konusuna da bakabilirsiniz. araştırma için bildiğiniz üreticilerden sipariş verebilirsiniz, nasıl kutulamışlar naapmışlar vs. diye
0
selam
(11.03.22)
2 donumden alacaginiz urunu ancak 2 3 subeli markete verirsiniz, o da olu fiyattan. zaten buyuk markete sakin bulasmayin, 180 gune yakin vadeyle calisanlari var. yazarkasalari degistirip tedarikcilere bolusturup fatura edeni var. raf parasi, iskonto, zaiyat derken ayakta kalamazsiniz.

urunu uretmeden once alici bulunur hocam.
0
oscar
(11.03.22)
Arkadaslar cevaplaalriniz icin teşekkürler.


Peki once alici nasil bulunur?
0
🌸kaiserr76
(11.03.22)
Buradan sormak çok doğru yönlendirmeyebilir sizi. Bu işi yapan insanlarla iletişime geçip bilgi almak ya da bizzat çevredeki muhtemel satış yerleri ile görüşmek daha mantıklı.
0
biravekahve
(11.03.22)
@sivrisinek

Söylediklerin son kullanıcıya satış ilgili durum. Benim gibi yeni bir işletme için
çok gerçekci bir yaklaşım değil bahsettiğin.

Öncelikle ürettiğim ürünü piyasada var olan alıcılara satışı gerçekleştirip üretim ve işletme sürekliliği sağlayıp sonrasında bahsettiğin yeni pazarlara açılmak daha doğru olacaktır.

@birakahve bu konuda henuz net bilgiler edinemedim. Benim açımdan içi boş olan alıcılar seni buluyor diye söylem var.

Şu an için projem araştırma sürecinde olduğunu için konuyla ilgili ilgisiz herkese soruyorum. Henüz bu işi yapan insanlar ile direk temasım olmadı. Belki bu bağlantıyı sağlayınca alıcı bulma aşaması da netlik kazanacaktır.

Teşekkürler bilgilerini paylaşan herkese
0
🌸kaiserr76
(11.03.22)
(6)

İnstagramdan insan silme ama fark ettirmeme

Mirabel
Merhaba instagramımda çok gereksiz insanlar olduğunu farkettim özellikle iş yerinden kişileri silmek istiyorum. Ama bunu yaparken yeni hesap açmak istemiyorum. kimsenin farketmemesi için hangi adımları takip edeyim. Eksiğim varsa yazar mısınız? Profilim kapalı1. Listenden çıkarmak istediğin kişiler
Merhaba instagramımda çok gereksiz insanlar olduğunu farkettim özellikle iş yerinden kişileri silmek istiyorum. Ama bunu yaparken yeni hesap açmak istemiyorum. kimsenin farketmemesi için hangi adımları takip edeyim. Eksiğim varsa yazar mısınız? Profilim kapalı

1. Listenden çıkarmak istediğin kişileri blokla (bloklayınca eski mesajlar da siliniyordur umarım. Siliniyor mu?)

2. Profil fotosu bi müddet kaldır, hesap adını başka bi isim yap.

Aklımdakiler: geçmişte etiketlendiğim fotolardan yeni adımı bulurlar mı?
Neden bu kadar detaylı soruyorum çünkü yöneticilerimi de sileceğim. Ben eklemiyorum onlar ekliyor ve kabul etmek zorunda kalıyorum malum. Düşman çekmek istemem.

Bu işin en temiz yolu nedir?
0
Mirabel
(11.03.22)
instagram hakkında çok bilgim yok ama twitterda dediğiniz işleme soft block deniyor.

Hesabı engelleyip engeli kaldırınca sizi takipten çıkıyor karşı taraf. Herhalde instagramda da böyledir. Mesajların silineceğini sanmıyorum. Profil fotosu kaldırmak vs gerekli mi emin değilim :) karşı tarafla eklememiş gibi oluyor sonuçta.

Evet bulurlar muhtemelen etiketli fotolarda yeni alınan kullanıcı adı genelde gözüküyor benim gördüğüm. Ama instagramı olan biri daha net yardımcı olur herhalde...

ben olsam engeller engeli kaldırırdım hiçbir yöneticimin vs ben bunu eklemiştim bu bana soft block atmış diye takip edeceğini sanmıyorum. Tekrar ekleme ihtimalleri var bir tek bu durumda.
0
susannah delgado
(11.03.22)
Takip ettiklerin ya da takipçilerin listesinde olmalarından ziyade görmek rahatsız ediyorsa hikayelerini ve gönderilerini sessize alabilirsin ilgili kişini profil sayfasından.

teloji.com

Bunu fark etmeleri mümkün değil.
0
himmet dayi
(11.03.22)
aynı şekilde kişiyi kısıtlıyabiliyorsun, takipten çıkartmıyor ama görmüyorsun da görmüyorda
0
selam
(11.03.22)
uzamn değilim ama

2.seçenekte başka hesaba dönüşsen bile takipten çıkıp çıkmamak onların elinde. çıkmazlarsa ne olacak?

ayrıca eski hesapla devam etmek -eğer telefon numaranızı hesap açarken kullandıysanız veya facebooka/metaya bi şekilde telefon numaranız bulaştıysa çözüm değil. çünkü siz yapmasanız bile karşı taraf (numaranızı bildiklerini varsayarak yazıyorum) rehberimi senkronize et diyip sizin numaranıza ait instagram hesabını bulabiliyor.
0
rewlack
(11.03.22)
farketmemek diye bir durum yok
takipten kaldır tekrar istek gönderirseler dikkate alma
0
bir soru sorcam
(11.03.22)
hesabi once engelleyip sonra engeli kaldirmaya gerek yok. o uc nokta kismindan takipciyi kaldir diyebiliyorsun direkt olarak. (yani bu kisim seni biri takip ediyor mu onu da gormeye yariyor)

etiketlendiginiz fotograflardan bulabilirler ismi degistirirseniz ama etiketi de kaldirabiliyorsunuz.

aman aman istemiyorsaniz bu ikisini yapin sonra da kullanici ismi-fotoyu degistirin sanki hesabi kapatmissiniz gibi olur, bence zaten her gun story filan atmiyorsaniz fark etmezler bile.
0
supergirl
(13.03.22)
(9)

izleyeceğiniz filmi nasıl seçiyorsunuz?

IncredibleMau
Canınız sıkıldı, bugün film izleme gününüz, güzel bir film bulup izlemek istiyorsunuz. Mutlaka yeni bir film olacak diye bir kaide yok. Eskiden izleyip sevdiğiniz filmi tekrar izlemek isteyebilirsiniz diyelim. Ama henüz ortada bir film yok.O filmi nasıl buluyorsunuz? Yeni bir filmse eğer hangi sited
Canınız sıkıldı, bugün film izleme gününüz, güzel bir film bulup izlemek istiyorsunuz. Mutlaka yeni bir film olacak diye bir kaide yok. Eskiden izleyip sevdiğiniz filmi tekrar izlemek isteyebilirsiniz diyelim. Ama henüz ortada bir film yok.

O filmi nasıl buluyorsunuz? Yeni bir filmse eğer hangi siteden araştırıyorsunuz? Yorumları önemsiyor musunuz?

Netflix'ten rastgele film seçenler duyuruyu pas geçebilir. Seçici arkadaşların formüllerini merak ediyorum ben.

ek : bir de tavsiye edeceğiniz bir film var mı?
0
IncredibleMau
(10.03.22)
İzleme listeme ekliyorum imdb'de, açacağım zaman oradan bakıyorum.

Birkaç hesap var instagram'da takip ettiğim, oralarda öneri gördükçe listeye ekliyorum.

Keza yakında çıkacak ya da çekime başlamış filmleri de sinemayla ilgili sayfalarda websitelerde görüp ekliyorum.

kriterlerimden biri yönetmen; takipte olduğum yönetmenler var, onların yeni filmlerini kafadan ekliyorum.

Festival seçkilerinden bakıyorum ilgimi çeken bir şey var mı diye, sonra da ödüllere ya da çektiği dikkate göre ekleyebiliyorum.

Blockbuster filmleri her yerde görüp duyuyoruz zaten, onlardan da uzak kalmamaya çalışıyorum.


Bu şekilde düzenli bir liste büyümesi oluyor, izleyecek bişey bulamama durumuna düşmüyorum haliyle.

Yorumları şöyle önemsiyorum; mesela bir film gördüm yukarıda anlattıklarımdan herhangi biri vasıtasıyla. imdb puanı düşük ama metacritic puanı yüksekse, ayrıca sevmediğim bir detayı olmadığı sürece, izleme listesine kesin ekliyorum. Korku filmiyse ve 6'dan yüksek puanı varsa ekliyorum mesela.
0
Bruce
(10.03.22)
Goreceli yeni olanlari festivallerde one cikan, begenilmis olanlardan seciyorum, zaten cokca duymus oluyorum filmleri ve bir merak uyandirmis oluyorlar.

Eski filmler genelde yonetmeni nedeniyle sectigim filmler oluyor ya da zamaninda cokca konusulmus ama benim bir sekilde seyretme firsati bulamadigim filmler.

Zevkine guvendigim kisiler tarafindan tavsiye edilen filmleri izliyorum.

Aklimda hic film yoksa Mubi'yi acip yonetmenine, konusuna, oyuncularina bakarak bir film seciyorum.

Son zamanlarda pek yapmadigim ama bir zamanlar tum sevdigim filmleri kesfetmemi saglayan bir baska yol da tvde sinema kanallarina bakıp hosuma giden filme takilmak, zamaninda Cine5 sayesinde az filmle tanismadim...
0
(10.03.22)
korsan sitelerine bakıyorum, bir film bütün korsan sitelerine düşmüş ise güzeldir diye bir ön kabulüm var, sonra korsan sitelerdeki puan'a bakıyorum, ardından korsan sitelerde ki izleyici yorumlarına bakıyorum. sonra artık nereden izleyebiliyorsam. orjinal kaynağı tercih ediyorum
0
selam
(10.03.22)
Daha önce izleyip sevdiğim bi film varsa yönetmeni kimmiş diye bakıyorum. Yönetmenin wikipedi sayfasına girip diğer filmlerine bakıyorum. İsmi güzel gelene tıklıyorum, afişine bazen bakarım bazen bakmam. Açıp izledikten sonra da ekşiden yorumlarını okuyorum. Yorumları okurken bazen başka bir tavsiyeye denk geliyorum bu film de iyi vs. gibisinden, sonra tekrar tekrar…
0
megalomaniac
(10.03.22)
tweet okur gibi synopsis okuyorum. ilgimi çekenleri listeme ekliyorum. zaman içinde listemden seçe seçe izliyorum. yönetmen de etkili.
0
kimwexler
(10.03.22)
ben internette gezinirken karşıma çıkan, ilgi duyabileceğimi düşündüğüm filmlerin listesini yapıyorum. google drive'da listem var. oraya atıyorum ismini. film izleyecek havamdaysam o an keyfime göre onlardan birini seçip indiriyorum hemen.

özellikle aradığım pek olmuyor açıkçası çünkü sık film izleyen, listesini çabuk bitirebilen birisi değilim. konu olarak ilgimi çekip çekmeyeceğini az çok zaten anlıyorum. imdb puanına bakarım (yüksek olması şart değil ama öyle olması olumlu), ekşi'de başlığı var mı ona bakarım biraz vs... kesinlikle öyle oturup rastgele film izleyen birisi değilim ama "bu izlenir gibi ya" dediğim filmler konusunda da çok seçici değilim açıkçası, genelde ne anlattığına bakıyorum sadece.
0
der meister
(10.03.22)
Eski yöntemim altyazı sitelerine veya en son bluray release'lerin olduğu yerlere bakıp ardından imdb'ye girip puanına bakıp izlemekti. 7 puan üstünü daha fazla araştırma yapmadan direk izlerim.

5 puan altını izlemem, 6-7 arasını ekşi'den vs yorumlarını okuyarak izlerim.

Şimdi zaten piyasada izleyecek film yok, eskileri döndürüp duruyorum.
0
kimlanbu
(10.03.22)
birkaç şekilde seçiyorum

- genelde güncel filmleri beğendiğim için best films of 2016 gibi aramalar yapıp senelik listelere bakıyorum ya da öyle senelik listeler görüyorum dün şunu gördüm mesela letterboxd.com

- www.icheckmovies.com buraya izlediğim filmleri kaydediyorum. sonra en beğendim filmler hangi listelerde diye bakıyorum (filmin kendi sayfasına gidince hangi listelerde olduğunu gösteriyor). mesela şu listede izleyip beğendiğim çok film var www.icheckmovies.com

- konusuna göre de seçiyorum. bir ara mahkeme filmleri izliyordum hep çok sevdiğim için. lgbt insanları anlatan filmleri seviyorum daha ezber bozan daha yenilikçi ve ilginç oldukları için ve en önemlisi gerçekliği daha açık anlattıkları için.

- benzer biçimde tür yönetmen oyuncu, bunlardan birine göre seçiyorum ya da sevdiğim bir film hakkında röportaj ya da benzer şeylere bakarken referans verilen bir film olabilir

- sosyal medyada hakkında bir şey görmüş oluyorum mesela şurada okumuş olabilirim www.reddit.com ya da criticker'da ilginç bir yorum okumuşumdur yorumu yazan kişinin profilindeki filmlere bakarım hemen izlemesem de o film ismiyle bir tanıdıklık oluyor başka yerde tekrar görünce izliyorum

kendi listemi yapmıyorum anlık karar veriyorum ya da 3-4 filmlik mini liste yapıyorum. o uzun listeler birikip göreve dönüşüyor yeni şeylerle karşılaşma ihtimalimi engelliyor gibi geliyor. puanlara bakmıyorum.

tavsiye film: letterboxd.com en baştaki listede gördüm bunu izlemeye niyetlendim ama henüz izlemedim. 2. tavsiye: Mad Max: Fury Road. bunu birkaç defa izledim.
0
curious mind
(10.03.22)
Film zevklerimizi yakın bulduğum bir eleştirmen var, onun yüksek puan verdiği filmlere bakıyorum.

Letterboxd'ta birçok eleştirmeni takip ediyorum, eleştirmen olmayan birçok kişi ile de takipleşiyorum. Genel olarak insanların yüksek puan verdiği filmler aklımın bir köşesinde oluyor.

Sevdiğim yönetmenlerin önerdiği filmlere bakıyorum.

They Shoot Movies, Don't They gibi iyi olduğunu düşündüğüm film listelerini takip ediyorum. Yine letterboxd'ta takip ettiğim çok liste var.

Criterion collection'daki filmlere ilgim var, bu collection'daki çoğu filmin iyi olduğunu düşünüyorum. Uzun dönemde (+10 yıl gibi bir süre) criterion collection'daki filmlerin en az yarısını izlemeyi düşünüyorum.

Film izleyeceğim zaman da aklımda birçok film olmuş oluyor bu sayede, ruh halime göre bu filmlerden birisini seçiyorum.
0
ted
(10.03.22)
(14)

Perakende markalarinin Rusya'dan cekilmesinin Rusya'ya ne zarari olur ki?

stavro
Apple, cocacola, McDonald's, volkswagen, volvo, airbnb vs bunun gibi tüketiciye yonelik firmalarin Rusya'dan cekilmesinin Rusya'ya ne zarari olacak onu merak ettim. Ornegin iPhone'un Rusya'da satisi durdurmasi insanların daha cok Xiaomi Huawei falan almasini sağlar ve Apple'ın dsha az mal satmasini
Apple, cocacola, McDonald's, volkswagen, volvo, airbnb vs bunun gibi tüketiciye yonelik firmalarin Rusya'dan cekilmesinin Rusya'ya ne zarari olacak onu merak ettim.
Ornegin iPhone'un Rusya'da satisi durdurmasi insanların daha cok Xiaomi Huawei falan almasini sağlar ve Apple'ın dsha az mal satmasini saglar buradan bakinca. Aynı şekilde McDonalds'in Rusya'dan cekilmesinin Rusya'dan cok McDonalds'in kendisine zarari olmaz mi?

Diger yaptirimlari anlarim da bu firmalsrin Rusya'dan cekilmesi Rus halkini huzursuz edecek olmakla beraber Rusya'dan cok bu formaların kendine zarar vermez mi yahu yanlış mi düşünüyorum? Koca bir ulkeden cekiliyorsun, satislarin ciddi oranda dusecek.

Bunda bir mantik goremiyirum, tek açıklaması bu büyük Amerikan firmalarının hukumet tarafından buna zorlanmis olmasi geliyor bana. Bunlsr nihayetinde ticari kuruluşlar, yegane amaclari karlilik. Neden böyle salaklik yapsinlar ki?
0
stavro
(09.03.22)
Hiçbir zararı olmasa bile istihdam bakımından büyük zararı olur.
0
Fusha
(09.03.22)
Bunun asil firmanin kendisine zarari olmaz mi? Bu firmalar bunu neden yapiyor onu anlamaya çalışıyorum. Buna zorlanıyor mu bu firmalar?
0
🌸stavro
(09.03.22)
İşsiz kalacak kişiler ne olacak. McDonald's için 60 bin kişiden bahsediliyordu. McDonald's kapanırsa McDonald's et, patates tedarikçileri zarara girer. Yıllık et ve patates zararını tahmin etmek bile zor. Rusya bunları satamamış olacak. Bir de şirketlerin savaş karşıtı duruş sergilemesi o şirketlerin piyasa değerini artırabilir. Her şey satış değil.
0
dissendium
(09.03.22)
Rusya'yı dünyadan soyutlamaya yarar bu yaptırımlar. Bu firmaların çoğu dolaylı yoldan "konfor" sağlar. Yanı başındaki ülkelerde bunlar varken rusyada olmaması halkı (özellikle gençleri) rahatsız eder.
0
infernalcadre
(09.03.22)
Anladım.

Ama sunu hala anlamadım, bu formaların çekinmesi Rusya'ya dolaylı yoldan zarar veriyor olması kendilerinin zarar edecek olmalsrini degistiriyor mu?
Bilmemkac milyon musteriyi bir anda yok ediyorsun.

Hükümetlerin yaptirimlari da ayni sekilde kendilerini etkliyor ama sonucta bir bedel odemek zorundalar hukumet yaptırımlarini anlayabilirim.

Ama ticari kuruluslarin neden bedel odemeye razi olmak isteyeceklerini anlamiyurum.
0
🌸stavro
(09.03.22)
Şirketlere illa ki zararı olacak, 150 milyonluk bi pazarı kaybediyorlar.

Ama devlet muhtemelen garanti vermiştir. İşte sen çekil, biz de sana ucuza kredi veririz, işini subvanse ederiz, tax-loop sağlarız falan filan gibi. Bi covid destek paketi patlatırlar en kötü, milyonlar akar.

Yani McDonalds'ı falan spesifik olarak bilmiyorum ama yazılım şirketlerinin hepsinin yönetim kurulunda eski bi cia/fbi/nsa görevlisi oluyor mesela. Toplanan verileri devlete veriyorlar, karşılığında da yukarıda yazdığım yöntemlerle paralarına bakıyorlar. Baya standart bi pratik.
0
plutongezegendegilmi
(09.03.22)
mcdonalds işi tam tımarhanelik mevzu oldu, millet sıraya girdi falan, ebay'de menü satıyorlar.

çalışanlara maaş ödemeye devam edeceklermiş bu arada.
0
passion rules the game
(09.03.22)
Yerel tedarikcileri batirir.
Bizde mesela tab gida, anadolu grubu tepede sahibi.
Altta pinar et, banvit tavuk, assan ketcap falan diye gidiyor.
Volkswagen ciksa dogus oto patlar.

Mecburen geri donecekler o kadar pazar payini kaybetmemek icin rusya'ya toprak bile verirler.
Adamlar bizde dolar artmasina ragmen ucuza spotify,netflix falan satiyor, yeter ki pazarda kalsinlar uste para bile verrler
0
divit
(09.03.22)
çıkmasalar da diğer türlü dünyada boykota uğrayabilirler
0
paintov
(10.03.22)
devlet garanti vermiyor. o büyük şirketlerden birindeyim. tüm rusya operasyonlarını bitirdik. rusya'da maaşlar ödenmeye devam edecek ama hiç bir ticari faaliyet olmayacak. zarar edeceğiz ama bu işler kısa vadeli düşünerek yapılmaz. global ticarette atıyorum, rusya satışların %20'si ise rusya gidince satışlar %20 düşmüyor. diğer piyasalardan telafi edilir. grup içi satışlar kaydırılır. üretim, tedarik zinciri değiştirilir. kaldı ki rusya global şirketlerin ticaretinin %5'i bile değildir. olur böyle durumlar. ölüm kalım meselesi değil. satışlar bu sene globalde %20 düşse seneye büyümek için bir fırsat olur. bir büyüme hikayesi çıkarırlar oradan. bu şirketlerin cepleri çok derin. buradan alacakları pozitif destek diğer piyasalarda önlerini açar. mesela petrol şirketlerinin değerine bak. bir sene 200 milyar dolar, 5 sene sonra 450 milyar dolar, 2 sene sonrası 300 milyar dolar. petrol fiyatına ve dolayısıyla rezervlerine göre değişir. petrol fiyatı 2008'de 60 dolar, 2011'de 130 dolar, 2016'da 40 dolar, 2020'de 20 dolarları gördü şimdi 100 dolar üstünde. nereden nereye. bp milyarlarca dolar meksika körfezindeki döküntü nedeniyle ceza ödedi, 5 sene biraz zorlandı sonra yine yükselişe geçti. şimdi sanki hiç o zamanlar yaşanmamış gibi. petrol fiyatı 20 dolar olduğunda nasıl batmadılarsa şimdi de batmazlar. evet, yegane amaçları karlılık ama uzun vadede karlılık.
0
gabe h coud
(10.03.22)
ülkedeki hayat kalitesini ciddi anlamda aşağı çekiyor bu çıkışlar. amaç tüm ülkede yaşanan hayata tek seferde darbe vurmak.

aynı zamanda ekonomiyi daraltmak, teknolojiyi geriletmek, yaşam tarzını geriye götürmek.

sadece mcdonalds filan değil, yakın zamanda teknoloji devlerinin de çıkışı bekleniyor Rusya'dan. sap, microsoft, oracle, meta, google ve benzeri teknoloji şirketleri ülkeden çıkınca ülke verimi bir anda düşüyor. dijital olarak iş yapmak iyice zorlaşıyor, üretimde verim küt diye aşağı çekiliyor.

tedarikçi konusu söylenmiş zaten.

ayrıca hava sahası kapalı, mal sevk etmek neredeyse imkansız, enflasyon tavanda, para kazanmak iyice zor, kazansan da ettiğin karı çıkarmak mümkün değil. ne halt etmeye operasyonlara devam etsin ki firmalar Rusya'da?
0
babilfish
(10.03.22)
klişe olacak ama: adamlar bigmac yemek levis kot giymek için sovyetleri yıktılar.

halkın zararı büyük olur ama şirketler başka pazarlardan açığı kapatır. türkiye-suudi arabistan-katar-bae-israil pazarlarının her biri zaten katlıyordur rusyayı, bunlara aktarırlar sermeyeyi bence.
0
Hallegadola
(10.03.22)
McDonandls bakkal değil ki?

sen şöyle bakıyorsun olaya, X firma Y ürünü Z liraya mal ediyor, Z+P fiyata da satıyor ve P kadar kar ediyor. eğer satış rakamı düşerse zarar eder.


Bu dediğin küçük ölçekli yerel bir marka olsa idi dediğin doğru olabilirdi hatta firmayı kapatabilirdi ama büyük ölçekte öyle olmuyor.

mcDonalds rusyadan çıktı ve P*S kadar zarar etti (S = satış, P = kar) ancak onun bu davranışı nedeni ile diğer ülkelerde daha uygun faizli kredi alabilecek, diğer ülkelerdeki satışı artabilecek. daha önce hiç şubesi olmayan ülkelerde daha kolay şube açabilecek.

Yegane amacı karlılık ama ölçek büyüdükçe karlılık için farklı kaynaklara erişimin artıyor. tek kar yaptıkları yöntem satış değil. aksina finans dünyasından daha büyük kar elde edebiliyorlar. hisse değerlerindeki artış gibi.
0
selam
(10.03.22)
Bu firmalar bunları yıllar öncesinden planlayıp ona göre aksiyon planı almıştır. Coca Cola - Cola Turka zamanında yaşananları hatırlayın. İsim değiştirir yine iş yaparlar orda. Kapitalizim savaş falan dinlemez
0
plastic_angel
(10.03.22)
(12)

Sonradan düzenli olabilmek mümkün mü

cilekli krep
Kendimi bildim bileli dağınık bir insanım ama dağınık bir evde kendimi mutlu huzurlu hissetmiyorum. Ev dağılıyor sonra topluyorum. Yani evi dağıtmamayı bir türlü başaramıyorum. Hele çocuktan sonra iyice tepetaklak gidiyorum. Tavsiye edeceğiniz bir şey var mı?
Kendimi bildim bileli dağınık bir insanım ama dağınık bir evde kendimi mutlu huzurlu hissetmiyorum. Ev dağılıyor sonra topluyorum. Yani evi dağıtmamayı bir türlü başaramıyorum. Hele çocuktan sonra iyice tepetaklak gidiyorum. Tavsiye edeceğiniz bir şey var mı?
0
cilekli krep
(07.03.22)
kendimi gördüm. mümkün değil
0
birmilyonunvarmi
(07.03.22)
Aktif olarak kullanmadiginiz her seyden kurtulmak. Az esya, az daginik.
0
sopiro
(07.03.22)
Dağınıklık olacak zaten, bunun önüne geçilemez. Mühim olan aldığını yerine koyabilmek, biraz tertipli davranmak. Bazı şeyler alışkanlık ve huy olarak geliyor. Yani kimisi içten gelerek düzgün bırakıyor herşeyi, kimisi ise hiç umursamadan dağıtıyor.

Bence sizin durumunuzda çözüm kolay. Dağınıksınız ama bundan memnun değilsiniz ve evinizi topluyorsunuz. Dağılmaya müsait, ufak tefek şeyleri kullanım sonrasında yerlerine geri koymak, büyük temizlik yerine günlük 10-20 dakikalık hızlıca bir ortalığı temizlemek işinizi görür. Ayrıca evinizi en iyi siz bilirsiniz, azıcık gözlem yapın :)

Bir dipnot, @birmilyonunvarmi'a bir noktada katılıyorum aslında. Bazı şeyler değişse bile tam olarak istenilen seviyeye gelinemeyebilir. Bunu bilerek de yaşamak lazım biraz.
0
burka
(07.03.22)
Aslında şöyle bişey oldu annemle 1 sene yaşadım. Sofrayı ben toplamazsam annemin toplayacağını bildiğim ve bunu istemediğim için her gün mutfağı topladım. Ama şimdi 10 dk sonralar hiç bitmiyor. :(
0
🌸cilekli krep
(07.03.22)
evet, mümkün.

bulaşık çıktığında makine doluysa tezgahta ya da lavaboda bırakacağın için dağınıklığın başlangıcı olur. 2 tabaktan bir şey olmaz dersin ama 3-5 parça bulaşık bile dağınık gösterir. bulaşık makinesi temiz ve dolu kalmasın. yıkama bitince yerlerine yerleştir. bulaşık çıktıkça 2 sn suya tutup makineye yerleştirirsin. tezgahın hep temiz kalsın. yatağını her sabah yap. her gün 10 dk süpürge çalıştır. evin bir kısmı temiz kaldığında evin genelini temiz tutmak daha kolay geliyor.

günün nasıl geçtiğini anlamıyorsan, alarm kurabilirsin.
0
gabe h coud
(07.03.22)
Sanırım üşengeç insanlar dağınık oluyor. Üşengeçligi yenmeye çalışırsanız düzeltebilirsiniz kendinizi.
0
Fusha
(07.03.22)
Ben eskisine gore daha düzenliyim. Hala düzenli bir adamin diyemem ama eskisine gore kesinlille daha düzenliyim. Sonradan da oluyor kafaya koyarsan.

Kendi kendime soyle diyorum, bunu su an kalkip duzenlemezsen boyle kalacak gunlerce, sunu duzeltemeyecek kadar tembel olursan bi yere varamszsim bu hayatta diye kendime uysri yapiyorum, sonra haklısın diyip kalkip duzenliyirum mesela.

Mesele usengeclik+1 usengecligi yenmeye calis.
0
stavro
(07.03.22)
Mümkün. Yeterli sayıda dolap ile başardım
0
photo85
(07.03.22)
bildiğin çöp evde yaşıyor gibiydim, en cicili yıllarım öyle geçti, bir şeyler oldu bana ve evi komple tadilata soktum, bu sırada 5 gün boyunca evden eşya attım, içini istediğim hale getirdim, şimdi eksiye göre öok daha topluyum.

1 - az eşya ile daha az dağılıyor.
2 - en az 3 günde bir etrafı biraz toparlıyorum.
3 - bir iş yaparken gözüme bişi takılırsa işim bitince elime bezi alıp hemen siliyorum veya toparlıyorum.

bu şekilde eğer belirli etkinlikler için ortalığı toparlamam gerekirse sadece yarım saatimi alıyor temizlik dahil.

eskiye göre çok daha topluyum, ama hala tam bir derli toplu disiplinim yok. çok derli toplu her şeyin yerli yerinde simetrik vs. gibi evler garip geliyor sanki hiç hayat yokmuş gibi. biraz dağınıklık evde hayat varlığını gösteriyor bence.
0
selam
(07.03.22)
Evde fazla eşyam yok ama her şeyin bir yeri olmaması yani kısıtlı depolama alanı biraz sorun yaratıyor galiba. Photo85 yazınca biraz düşündüm bu sonuca vardım. Tabii ki üşengeçlik de var. Umarım ben de bir gün ben de düzenli olmayı başarabilirim
0
🌸cilekli krep
(08.03.22)
olay tamamen üşengeçlikte. ben de böyleydim, kafama vura vura öğrettiler ehhehe. iyi ki de yapmışlar.

Klasik olacak ama, aldığın eşyayı işin biter bitmez yerine koyunca ev gerçekten çok da dağılmıyor. Bir de diğerlerinin de dediği gibi, minimum eşya en güzeli. Bu minimum eşyayı güzelce düzenlemek, kutulamak, etiketlemek vs. çok iş görüyor.
0
susannah delgado
(08.03.22)
kimse belirtmemiş ancak sizin sorun Freud’un psikoseksüel gelişim kuramında açıklanıyor. Anal dönemde saplantı geliştirmiş olabilirsiniz. gelişim evrelerini incelerseniz şöyle bilgilere ulaşabilirsiniz,
“ Anal Dönem
1-3 yaş arasındaki dönemdir. Dışkılamanın olduğu organ haz kaynağıdır. Çocuk anal kasları ile dışkısını “tutma” ve “bırakma” alışkanlıklarını kazanır. Çocuk ya tamamen tutar ya tamamen bırakır. Çocuk, böylece bu dönemde çevreyi ve kendini kontrol etmeyi öğrenir. Katı ve cezalandırıcı tuvalet eğitimi verilmesi, çocuğun bu döneme bağımlı kalmasına neden olur. Çocuk da yıkıcılık, dağınıklık, kızgınlık gibi sonuçlara yol açar. Bu dönemin sorunsuz atlatılması durumunda kişi kendini kontrol etme, olumlu ilişkiler kurma, özgürce seçim yapma, karar verme, yeni deneyimlere karışma özellikleri gelişir. Yetişkin yaşamında, kişinin aşırı düzenli olması, aşırı dağınık olması, cimrilik, saldırganlık, uyum, inatçılık, bağnazlık, kararsızlık bu döneme yönelik kişilik özelliklerini içinde barındırmaktadır.”
kişisel görüşüm saplantıların bilinçaltında atlatılması kolay değildir, ama gündelik yaşamda üzerine gidilip hafifletilebilir tabi.
0
bugisme
(08.03.22)
(9)

spor ve diyet yapacak motivasyonu nasıl buluyorsunuz?

ted
özellikle çalışan kişilere soruyorum bunu.pandemi ile birlikte çok ciddi bir kilo aldım. pandemi başlangıcında 90 kilo civarlarındayken 110-115 arasına kadar çıktım. son 10-15 kiloyu da son 5 ayda aldığımı söylemem lazım. son 5 aydır çalışıyorum. (evde yemek yapmıyorum genelde, dışarıdan yiyorum ve
özellikle çalışan kişilere soruyorum bunu.
pandemi ile birlikte çok ciddi bir kilo aldım. pandemi başlangıcında 90 kilo civarlarındayken 110-115 arasına kadar çıktım. son 10-15 kiloyu da son 5 ayda aldığımı söylemem lazım. son 5 aydır çalışıyorum. (evde yemek yapmıyorum genelde, dışarıdan yiyorum ve genelde de fastfood maalesef) boyum da 182-183 gibi.
sorum şu, diyet ve spor yapacak motivasyonu nasıl buluyorsunuz?
tabii en iyisi diyetisyen ile çalışmak, spor salonuna gitmek. bunun farkındayım. ancak şu anda tez yazıyorum ve son birkaç ay kaldı. spor salonuna gidecek pek vaktim yok. evime yürüme mesafesinde güzel bir spor salonu da bulamadım.
yani aklımda tez bitsin, diyetisyen ile çalışayım, spor salonuna gideyim var ancak bunu da birkaç ay yapma şansım yok.
ama direkt diyet yapacak motivasyonu da bulamıyorum, diyetin faydasını görmeye başlamak için birkaç hafta yapmam lazım, o noktadan itibaren devam etmek daha kolay olur diye düşünüyorum ancak o ilk birkaç hafta için motivasyonu bulamıyorum.
Siz kendinizi nasıl motive ediyorsunuz?
0
ted
(07.03.22)
Ben de senin gibiydim, sonra bi arkadaşım bana bu işin motivasyonla değil disiplinle ilerleyeceğini anlattı hayatım değişti. Motive olmayı beklersen gelmez, gelirse 2 gün sonra tekrar gider ama kendini bu konuda disipline edersen ömür boyu seninle kalır.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(07.03.22)
Benzer durumdayım. Her şeyi teze endekslemekten oluyor biraz da. O süreç de inadına uzadıkça uzuyor. Tez bitsin taşınayım, tez bitsin tatil yapayım, bitsin şu kitapları okuyayım diyip duruyordum. En sonunda sağlığımı etkilediğini görünce online diyetisyene başvurdum - hayatımda ilk defa- Bana bir program yazıldı ve harfiyen uydum. İlk haftada 1 kg kaybettim. Kilo verebildiğmi görünce diyete daha sıkı sarıldım. Şu an 3.5 kg kadar verdim. 3 haftada. Geri dönüp başladığım tarihe bakıyorum 3 hafta önceki benle şu anki halim arasında bile bariz fark var ve güzel hafifledim. Kısacası en iyi motivasyon başlamak. Benim diyetim 1 aylık planlandı ama ben devam edeceğim. Ben diyete cuma günü başlamıştım öyle pazartesi olsun da başlayayım diye beklemedim bile. Siz bunları burayq yazdıysanız diyeti de sporu da yaparsınız. Hemen başlayın.
0
buzbebek
(07.03.22)
Başlarda spora gidene kadar mırın kırın edip salon çıkışı "oh be iyi ki gelmişim" hissiyatlarını biriktirerek devam ediyordum. Çünkü siz sporun sizi yoracağını düşünseniz de aksine yoğun tempoda tükenmeden çalışabileceğiniz enerjiyi kazandırıyor.

Artık sporu bıraksam bitkin düşüp depresyona gireceğimin farkındayım. Onun için eskisi kadar zor gelmiyor gitmek. Gittikten sonra gelen enerji ve rahatlık hissiyse zaten paha biçilemez.

Bu mırın kırın etmeden spora gitme alışkanlığını edinmem düzenli devam ederek 3 ayımı almıştı. Böyle şeyler tamamen rutn ve alışkanlıkla alakalı. Rutini oturttuktan sonra çok yoğunum gibi bahanelerin anlamsız olduğunu fark ediyorsunuz. Ben eve akşam 7'de geliyorum örneğin. Sabah 6:30'da çıkıyorum. Buna göre pratik yemekler belirledim, yemeklerimi de kendim yapıyorum. Artık bunları düşünmeden yaptığım için de her şey gayet sürdürülebilir.
0
akhenaten
(07.03.22)
Motivasyon gerektigini dusunmek en buyuk yanilgi bence.
Yani ise gitmek icin motivasyon bulmuyorsunuz mesela, ooof lanet olsun ya deseniz de gidiyorsunuz cunku 1) tartismaya acik degil, 2) sorgulamayacaginiz kadar rutin.

Ben spora vs ilk basladigimda en faydasini gordugum sey karar verme kismini ortadan kaldirmakti. Yemekle ilgili mesela, ay ne pisirsem aksam falan derseniz yorgunlukla falan basa cikmak zor olur. Benim verdigim kararlari elimine etme taktigim suydu: ne zaman ne yiyecegime karar veremezsem omlet ve salata yiyordum. Yemekle ne icsem diye dusunmemek icin hep su veya soda iciyordum. Boylece otomatik olarak fast food, sekerli icecek gibi seyleri eliyorsunuz beslenmenizden.

Vaktiniz oldugu zamanda biraz fazlaca yapip stoklayabilirsiniz. Mesela soslamadan agzi kapali kapali kaplarda sakladiginiz salata bir kac gun rahatlikla durur. Icine tavuk, balik, yumurta, mercimek vs gibi seyler ekleyerek hem tadini degistirirsiniz hem de protein oranini arttirirsiniz.

Sabah yogurda kattiginiz protein tozu ve musliye seker orani yuksek olmayan bir meyve ekleyerek ekmek, pogaca yemekten daha guzel bir kahvalti etmis olabilirsiniz falan filan.

Neyse uzatmayayim, demem o ki spor saatinizi de takviminize ekleyin. Youtube'da bir suru video var, onlari yaparak baslayin. Hergun 7-10 bin adim atin. Hayatinizin %80ini duzgun beslenerek, mumkun oldugunca aktif olarak gecirmeye calisin. %20lik hata payi normal. Caniniz istemese de mutsuz mutsuz yapin yani nolacak, kol kasiniz bunun farkinda degil ki. Motivasyona gerek yok yani.
0
sopiro
(07.03.22)
motivasyon konusunda şöyle bir yanılgı oluyor genelde, bir şeyi yapmak için önce motivasyonun geleceğini sonra harekete gececeğimizi düşünüyoruz ancak işleyişte tam tersi oluyor. yani önce harekete geçiyoruz sonra yaptıkça motivasyonumuz oluşuyor. yani ünlü spor markasının sloganı gibi bazen sadece yap gitsin (just do it) demek gerekiyor.

@Kaleci Saçlı Forvet'in de bahsettiği gibi motivasyonu oluşturmak ile motivasyonu korumak farklı şeyler. Ne yaparsanız yapın bir şeyi ritüel haline getirdiğinizde o size bir süre mutluluk verir ve hayat enerjinizi yükseltir, çünkü hayatınızı kontrol edebildiğinize dair bir izlenim oluşturur. Bu noktadan sonra motivasyonun korunması için disiplin gerekiyor.

Yapılan uzun dönem araştırmalara göre en uzun süre motivasyonu koruyanlar, içsel motivasyona sahip ve bunu hayatlarındaki kısa geri dönüş alabilecekleri bir döngüye bağlayanlar. Yani demek istediğim spor yapmanın, iyi beslenmenin sağlıklı bir hayat yaşamını herkes bilir ama geri dönüşü çok zor görülebilirdir, ya da karı kız tavlamak için spora başlayan karı kız bulduğunda veya bu yolla bulamayacağını düşündüğünde vazgeçecektir. En uzun soluklu spora devam edenlerin hayatlarındaki stresi atmayı spor ile ilişkilendirenler olduğu görülüyor. Yani hem hayatlarındaki stresi belirli bir zamana sıkıştırmış hem de yaptıkları sporun sonucunda salgılanan endorfin ile yaptıklarının geridönüşünü hemen almış oluyorlar ve bu beynin ödül mekanızmasını çalıştırdığı için daha uzun soluklu bir döngü, bir alışkanlık yaratmaya fayda sağlıyor.

Alışkanlık oluşturma ile ilgili faydalı olacağını düşündüğüm popüler 2 kaynak önereyim.
(bkz: iyileştiren alışkanlıklar)
(bkz: alışkanlıkların gücü)

Umarım faydası olur.
0
elvan abeyiylegezse
(07.03.22)
disiplin anahtar, motivasyon ise o disiplini sürdürmek, arada aynada kendine bakmak ile oluyor.

illaki yapmak istiyorsan da hiç bir şey sana engel olamaz, ofiste bir arkadaş, öğlen yemek arasında gidiyordu salona mesela. günde kendine ayıracak bir iki saatin olması lazım.
0
selam
(07.03.22)
bulamıyorum. söve söve aynı işe gider gibi gidiyorum. spora bayıla bayıla giden insan sayısı azdır zaten tahminim.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(07.03.22)
Bende yoktu motivasyon. Cok yemeye başlayınca fizyolojim degisti. Eskisine gore cok yiyorum son bir aydir, cok yiyince de enerjik ve dinc oluyorum. Enerjik olunca da spora gidip agirlik basasim geliyor, bu sekilde cok iyiyim. Umarim boyle gider. Yemeyi bir tik dsha arttirmayi düşünüyorum.

Tabii benim kilo fazlam olmadigi icin yemeyi arttirmaktan cekinmiyorum. Yemegi arttirdigim kadar antrenmani da arttiriyorum zaten. Cok yemek + çok antrenman muthis bir moral ve motivasyon veriyor bana.
Spora gitmezsem kotu hissediyorum.
0
stavro
(07.03.22)
Sporda bir hedefim var; daha ağır kaldirmak.
Misal pandemi sonrası squat 120 kglara düşürdüm çünkü 1.5 senedir bara degmemistim. Şu an geçen 1 maksimum 180.
Ama spora sadece yürümek, iki ağırlık kaldirmak için gitsem motive olmazdim. Neyse kısacası bir hedefim var spor yaparken.

Diyet konusunda da kalori takibi dışında bir şey yapmıyorum pek.

Ben cuma aksam, pazar ve sali aksam gidiyorum. O yüzden çok is saatinden etkilenmiyorum.
0
logisticsmanager
(07.03.22)
(1)

Duygular ve Duygusallık Üzerine Tavsiyeler

hepbiarayisicinde
Artık belli bir yaşa geldim.(30) Bu duygusallığım beni zayıflatıyor. Hassas değil güçlü olmak istiyorum. Duygusallığı yok etmek için uğraştığımda duygularımı körelttiğimi fark ettim. Duygularımdan uzaklaşmış olmak da beni olmak istemediğim bir noktaya getirdi, zayıflattı. Bir evsiz insan ya da sokak
Artık belli bir yaşa geldim.(30) Bu duygusallığım beni zayıflatıyor. Hassas değil güçlü olmak istiyorum. Duygusallığı yok etmek için uğraştığımda duygularımı körelttiğimi fark ettim. Duygularımdan uzaklaşmış olmak da beni olmak istemediğim bir noktaya getirdi, zayıflattı. Bir evsiz insan ya da sokakta hayvan gördüğümde acıma hissetmiyorum artık. Bu bana insanlıktan uzaklaşıyormuşum gibi geliyor. Bunun orta yolu nedir? Duygusal anlamda güçlü ama duygusal olmayan bir erkek nasıl olabilirim. Teşekkürler.
0
hepbiarayisicinde
(06.03.22)
hepsi farklı şeyler, duygusal olarak güçlü olmak demek ifade edemediğin, etmekten çekindiğin şeyleri ifade edebilmen, başkalarının sana ifade ettiği şeylere hemen tepki vermek yerine (saygısızlık hariç) bir süzgeçten geçirmek haklı yanları varsa görebilmen demek. biri senin hoşlanmadığın bir şeyi yaptığında bundan hoşlanmıyorum diyebilmen.

bir iki ilgi gördün, yattın kalktın diye kara sevdaya düşmemen demek, onurun, gururun, maddi kayıplar nedeni ile bir şeyi sonlandırabilmen demek. bir şeyi sonlandırdıktan sonra da ileri bakabilmen demek.


bu yaptığın yobaz dincilerin yaptığı gibi, tüm kadınları kapatalım, böylece sokakta görmeyelim ve günaha da girmeyelim mantığı. hiç bir faydası yok. insanları görmezden geleyim böylece güçlü olurum, saçma.

oysa din sana başkalarının davranışlarını değil, kendi davranışlarını düzeltmeni söyler, yolda anadan üryan biri geçiyorsa kafanı çevirmeni söyler.

duygusal güç dediğimiz şeyde senin tepkilerini düzenlemen gerektiği, duygusul algısız olman değil. gerçekçi olman. bir örnek.

amerikan ordusunun kimse arkada kalmayacak anlayışı nedeni ile vietnam savaşında çok büyük kayıplar verdiler. ıraktaki çatışmalarda büyük kayıplar verdiler.

türk ordusunun böyle bir anlayışı yok, adam vuruldu mu? once kendini koru, sonra ateş aç. ölen ölmüştür sen devam et.

gerçekçilik diye baktığında ikinci seçenek mantıklı, duygusal olarak bakarsan (kahramanlık, bedenin aileye teslim edilmesi, ulus millet vs. ) amerikalılarınki mantıklı.


güçlü olman demek kısaca elinde olmayan, kontrol edemediğin durumlar için oturup düşünüp kafayı meşgul etmek yerine, tamam bu böyle oldu, şimdi ayağa kalkma zamanı, toparlanıp önüme bakma zamanı demek. gündelik problemlerle mızmızlanmamak demek. önünde bir problem geldiğinde üff şimdi de bununla mı uğraşacam ben yaa demek yerine bakalım bunu nasıl çözeceğim diyebilmek. hayatın önüne attığı zorluk/problemleri bekletmeden çözmen demek.
0
selam
(07.03.22)
(6)

Şehirler arası motor taşıma

marlonbranda
İyi pazarlar herkese.biliyorsunuz 50 cc motorun otoyollara çıkması yasak ayrıca 50 cc ile uzun yoldan sonra insanın motora binme hevesi de kalmaz diye düşünüyorum.dolayısıyla 50 cc scooter motoru ankaradan istanbula en az masrafla nasıl götürebilirim? aştiden otobüs altına verebilir miyim mesela :)
İyi pazarlar herkese.

biliyorsunuz 50 cc motorun otoyollara çıkması yasak ayrıca 50 cc ile uzun yoldan sonra insanın motora binme hevesi de kalmaz diye düşünüyorum.

dolayısıyla 50 cc scooter motoru ankaradan istanbula en az masrafla nasıl götürebilirim? aştiden otobüs altına verebilir miyim mesela :) örnekleri var mıdır? aklıma çözüm yolları gelmedi açıkçası, her fikre açığım.
teşekkürler şimdiden.
0
marlonbranda
(06.03.22)
motorla aştiye gidip otobüs muavinlerine sorman gerek. yolcusu az bagajı az otobüs, biraz para verirsen alırlar.
0
etna
(06.03.22)
Otobüs bagajına verilmez bence, zaten bagajda bavul çoksa almazlar; bavul az ise de motoru bağlamak gerekir yoksa hem bagajı mahveder hem de motor pert olur.

Star Oto'ya git ve sor bence. Onlar yol gösterirler. Ank-İst arası motor taşıtan başkaları da vardır onlarla beraber gönderirsin.

g.page
0
malheiros
(06.03.22)
facebookda nakliyeci grupları var. oralara parça yük şeklinde yazarsanız zaten o yöne gidecek kamyoncular çok uygun fiyata götürür.
0
dorylaion
(06.03.22)
bursa'dan konya'ya çekici ile araç göndermiştik.
0
naksidil
(06.03.22)
Otobüs altına normal motor bile veriliyor, 50 cc çok daha rahat gider.
0
John Bloor
(07.03.22)
motoru uzun süre yan yatırmak iyi değil, yağ gitmemesi gereken yerlere gidebilir, sağından solundan sızdırabilir, yakıt akabilir. yan yatırmadan otobüs altında gidebilecekse olabilir.

nakliye firmalarına gidebilirsin, parça yük olarak sorabilirsin.
0
selam
(07.03.22)
(7)

Telefonun başında saatlerin fark etmeden geçip gitmesi

amsterdam otlu sigarası
Size de oluyor mu? Öneri çare falan beklemiyorum. Tavsiye de. Mesela sabah kalkıyorsunuz, bugün Cumartesi, şunu şunu yapsam diye kuruyorsunuz. Kahvaltı yapıyorsunuz vs. Saat 10 buçukta telefona şöyle bir bakayım diye elinize alıyorsunuz ve bingooo saat 15.00. Bu benim çok başıma geliyor. Size de sık
Size de oluyor mu? Öneri çare falan beklemiyorum. Tavsiye de.

Mesela sabah kalkıyorsunuz, bugün Cumartesi, şunu şunu yapsam diye kuruyorsunuz. Kahvaltı yapıyorsunuz vs. Saat 10 buçukta telefona şöyle bir bakayım diye elinize alıyorsunuz ve bingooo saat 15.00.

Bu benim çok başıma geliyor. Size de sıkça oluyor mu?
0
amsterdam otlu sigarası
(05.03.22)
Oluyor
Twitter ve borsa haberleri yüzünden
0
trgydl
(05.03.22)
Telefonda olmuyor da bilgisayarda oluyor bana aynısı, çok şikayetçiyim.
0
plutongezegendegilmi
(05.03.22)
Hem de ne!
0
msb
(05.03.22)
Oluyor. Telefonun allah belasini versin.
Boyun duzlesmeso olusmus bunun yüzünden bende. Gecen fizyoterapist soyledi.
0
stavro
(05.03.22)
Gece 8de alıyorum 12ye dek
Nası kurtulcam ben de bilmiyorum
Bilgisayar yerine her işi bunda yapıyorum
0
photo85
(05.03.22)
bende olmuyor, sıkılıyorum çabuk.

kurtulmak isteyen arkadaşlara tavsiye olarak karanlık mod'u kullanın, ekran ışığını kısın veya okuma modunda kullanın.
0
selam
(06.03.22)
oluyo. rabbişim kurtarsın. öneri çare ve tavsiye bekliyorum ben.
0
snape i başından beri tanırım
(09.03.22)
(3)

yeni alınan motor - plaka ruhsat süreci

ShadowOfMoon
motor eve gelecek. daha sonra ben bana verilecekmotoru aldığınız bayii size fatura, ötv tahakkuk fişi ve ödeme makbuzu, teknik/uygunluk belgesi, bayii yetki belgesi evraklarını veriyor.bu belgelerl yeterli mi http://e-randevu.iem.gov.tr/randevu/ burası da açılmıyor. nerden randevu alacağım. burdan r
motor eve gelecek. daha sonra ben bana verilecek
motoru aldığınız bayii size fatura, ötv tahakkuk fişi ve ödeme makbuzu, teknik/uygunluk belgesi, bayii yetki belgesi evraklarını veriyor.

bu belgelerl yeterli mi

e-randevu.iem.gov.tr

burası da açılmıyor. nerden randevu alacağım. burdan ranevu almam ilk adımdeğil mi?

şu sorulara sahibim.

1- motor plakasız olacak alana kadar. bunla sokak arasında dolaşsam bir şey olur mu?
2- trafiğe çıksam ne olur
3- plaka olmadığı için benzin nasıl alırım. ilk başta 30 lira benzin koyup gelecekler de daha mı yüksek koyun desem eğer alamıyorsam
4- kask sipariş verdim ama gelene kadar www.decathlon.com.tr bunla takılsam ne olur
5- ikametim başka şehirde olduğu için sıkıntı yaşar mıyım ruhsat alırken?
6- plakayı aldıktan sonra ben takabiliyor muyum yoksa sanayi mi lazım
7- ikametim başka şehirde, o şehire gidip mi almam lazım?
8- ikametimin olduğu şehirdeki birinin üstüne kestirirsem ve o haletse ruhsat plakayı bana kargolasa ne olur?
0
ShadowOfMoon
(04.03.22)
Bu işler notere geçmeden önce emniyete gidip bayinin verdiği evrakları verip hallederdik.

Emniyete başvurunca bir plaka makbuzu verirlerdi ve bu makbuzla şoförler odasında plaka bastırıp geri döner, ruhsatın basılmasını beklerdik.

Şimdi sanırım notere gitmeniz lazım, yine noter size plaka makbuzu verecek ve bununla gidip plaka bastıracaksınız. Plakayı alıp geldikten sonra ruhsatınızı basar verirler ya da postalarlar.

Bu noterli yeni dönemde işlem yapmış birisi daha doğru cevap verir, biraz bekleyin.

1. asla böyle birşey yapma, ne olur ne olmaz.
2. asla çıkma
3. alma, nasılsa sürmeyeceksin ruhsatsız plakasız, benzin lazım değil.
4. olmaz
5. eskiden bağlı olduğumuz emniyete başvururduk ama şimdi her noterden yapılıyor olması lazım
6. takarsın, iki tane somunlu civata yeterli. plakanın neresine civata takabileceğini TUVTURK sitesinden öğren.
7. sanmam gerekmez, eskiden gerekiyordu ama.
8. asla gerek yok, riskli de bir iş. yapma sakın.

Hayırlı olsun
0
John Bloor
(04.03.22)
motoru sıfır alıyorsan ruhsat, plaka işlerini bayii hallediyor genelde, noterden vekalet veriyorsun muamelecilere veriyorlar onlar hallediyor. niyre sen uğraşıyorsun ki? bir miktar masraf isterler belki 200/300 o kadar.
0
selam
(04.03.22)
evet artıknoterdeymiş. bayiye halettiremedim uzaktan sipariş verdim. gitmem lazımdı oraya ama gitmediğim için.
0
🌸ShadowOfMoon
(04.03.22)
(6)

işten ayrılınca arkadaşların muhabbeti keser olayı

duyurukullanıcısı
bu gerçek mi sebebi nedir?ben hep kendi firmamda çalıştığım için bu tür olayları bilmiyorum.yani artık çalışmadığı için para harcayamaz bize ayak uyduramaz takılmayalım bunla gibi bir şey mi? yok arkadaş kategorisine iş arkadaşlarını da dahil ettikleri için onda mı bir azalma oluyor?
bu gerçek mi sebebi nedir?

ben hep kendi firmamda çalıştığım için bu tür olayları bilmiyorum.

yani artık çalışmadığı için para harcayamaz bize ayak uyduramaz takılmayalım bunla gibi bir şey mi? yok arkadaş kategorisine iş arkadaşlarını da dahil ettikleri için onda mı bir azalma oluyor?
0
duyurukullanıcısı
(01.03.22)
aynı iş yeri demiyorsun di mi? Yani işsiz çalışmayan biriyle normal arkadaşları da görüşmez dersen belki olabilir ama sebebi para değil. bizim toplumda çalışmayan erkeği hor görme durumu var. parası olsa bile çalışmıyorsa "boş adam" gözüyle bakılır. o yüzden olabilir.
0
floydian
(01.03.22)
Söyle düşündüm, atıyorum biz bu hafta arkadaşlarla nusrete gidelim dedik, o işsiz arkadaşı bi kaç defa çekeriz sonra aramayız artık. Eğer kastettiğin buysa.
0
olaylar olaylar
(01.03.22)
www.youtube.com

şuradaki dalga

ya cidden anlamakta zorlanıyorum ama 5-6 yerden daha duydum garip geldi bana
0
🌸duyurukullanıcısı
(01.03.22)
iş arkadaşı iş arkadaşıdır, kişisel hayatına pek sokmazsın, eski iş arkadaşları arada sırada toplanıp bir yemek vs. yapar ama iş arkadaşı mahalle arkadaşı falan değil ki.
0
selam
(01.03.22)
Kurduğun bağa göre değişir. Benim ilk işyerinden olan arkadaşım en yakın arkadaşlarımdan biri oldu. Ama kırk yılın başı görüştüğüm ya da hiç görüşmediklerim de var.
0
lcha
(01.03.22)
Biraz problemli ayrıldıysan, arkadaşlarınla hiçbir sorun yaşamamış olsan da bir miktar uzaklaşıyorlar, çünkü patron ve senin arandaki sıkıntının kendilerine sirayet etmesinden çekiniyorlar, laf taşıyıcı konumuna düşmek istemiyorlar anladığım kadarıyla. Her gün tüm gününü beraber geçirdiğin insanların haftada-ayda bir nasılsın iyi misin görüşelim inş canım seviyesine gelmesi insana koyuyor.

Bir de çalışırken aktif yaşıyorsun, iş arkadaşın olmayanlarla da devamlı rastlaşıyorsun sahada. Bazen yardımlaşıyorsun, bazen sadece hal hatır sorup işe dönüyorsun vs. ama işsiz kalınca birden pasife dönüşüyorsun ve her gün karşılaşıp selamlaştığın insanlardan aniden uzak kalıyorsun. Çok samimi değilseniz arayıp sormuyorlar noldu öldün mü kaldın mı diye. Samimi olan, dost dediklerin zaten vakit buldukça arar konuşurlar.

İşsizlik kötü, uzun işsizlik daha da beter umarım kimse yaşamaz bunu.
0
megalomaniac
(01.03.22)
(2)

almanya/kanada teknoloji ürünü satın alma

KidLazer
merhaba,almanyadan bir iş arkadaşım düzenli olarka türkiyeye seyahat edecek.öte yandan mayısta kanadaya gidip geleceğim.bu iki ülkeden hangi teknoloji ürününü almam fiyat olarak avantajlı olur?Laptop ihtiyacım falan yok. telefonu samsung veya iphone ile değişebilirim ama o da pasaport ücretinden pek
merhaba,

almanyadan bir iş arkadaşım düzenli olarka türkiyeye seyahat edecek.
öte yandan mayısta kanadaya gidip geleceğim.

bu iki ülkeden hangi teknoloji ürününü almam fiyat olarak avantajlı olur?
Laptop ihtiyacım falan yok. telefonu samsung veya iphone ile değişebilirim ama o da pasaport ücretinden pek karlı değil sanırım. xbox veya ps gibi ürünler ya da diğer tekno ürünlerden hangileri karlı olur?
0
KidLazer
(28.02.22)
kanada icin:

Telefon isine girme, birsuru ugrasiyorsun degmiyor.

Teknolojik urunde kanada dunyayi geriden takip ediyor. Buna araclar falan da dahil, bazi araclarin yeni kasalari 2 sene sonra falan ulkeye geliyor.

Donerken dutyfreeden icki al diyecem ama onun da icine ettiler, ne raflarda duzgun urun var ne de fiyatlar dusuk.

Ozetle, salla diyorum.
0
cooperr
(01.03.22)
işlemci, kulaklık uygun olabilir.
0
selam
(01.03.22)
(4)

rus sabotajcı ve sinyalizasyon ne demek ?

aslindasorunumpsikolojik
sabotaj deyince aklıma bir yeri bombalamak geliyor.adamlar zaten uzaktan füzeyle nokta atışı yapabiliyor. sabotajcılar ne yapıyor ?birde rus ajanlar sinyalizasyon yapıyor diye haberler geçiyor, bu ne demek ?uçakların bomba atacağı noktaları belirlemek için yerdeki işaretlere ihtiyacı var gibi anladı
sabotaj deyince aklıma bir yeri bombalamak geliyor.
adamlar zaten uzaktan füzeyle nokta atışı yapabiliyor. sabotajcılar ne yapıyor ?

birde rus ajanlar sinyalizasyon yapıyor diye haberler geçiyor, bu ne demek ?
uçakların bomba atacağı noktaları belirlemek için yerdeki işaretlere ihtiyacı var gibi anladım ben.
0
aslindasorunumpsikolojik
(26.02.22)
Sabotajcı : sabotaj işini fiilen üstlenen.

Sinyalizasyon ise yollardaki ışık sistemleri uyarı manasında işaretleme anlamı taşıyorsa bunun istihabarattaki karşılığı da devre dışı bırakılacak, imha edilecek ya da bir zarar vermeden bilgi/belge alınacak yer için işaretleme yapmak demek olmalı.

Sinyalizasyon denmez belki ama Abd'nin Irak'ı işgali sırasında Bağdat kütüphanesi dahil her alan darmadağın edilirken hatırladığım kadarıyla korunan tek yer ise petrol bakanlığı binasıydı.
0
Erva
(26.02.22)
Uzaktan füzeyi atıyorlar da hava savunma sistemi diye bir şey var. O kadar kolay değil nokta atışı yapmak. Sabotajcılar muhtemelen kritik noktaları etkisiz hale getirmek için karadan hallediyor işini.

Sinyalizasyon hakkında bilgim yok. Tahminen dediğin gibidir.
0
himmet dayi
(26.02.22)
bomba o yeri imha eder, yıkar yakar, sabotaj çok daha küçük müdaheleler ile cihazların, yolların vb. yerlerin işlevini yerine getirememesini sağlar. aslında bir şeyleri bozmak minimum kayıp ile maksimum zarar vermeyi hedefler. örneğin binanın tepesindeki gsm antenini kırmak o bölgedeki iletişimi durdurmak. füze vs. masraflı bu işler için tutturamazsın, siviller zarar görür vs. onun yerine adamın biri gidip iki kabloyu keser.

lazer güdümlü füzeler var, bu füzelerin hedeflerini bulabilmesi için hedef üzerine lazer ile işeratlenmesi gerekiyor, füze bir şekilde o lazer'in düştüğü yeri görüp o hedefe gidiyor. (lazer gözle görülmüyor)

birde iletişim için ara istasyonlar kurulması gerekiyor, o işide yapıyor olabilirler. yine gizli haberleşme ile güçleri belirli alanlara yönlendirme (orada şu var, buradan gidin, şurası sizin için güvenli burası değil gibi)
0
selam
(26.02.22)
sabotajcılar zannedersem ordunun henüz girmediği yerlere gizliden girerek karşı tarafa ait kritik noktalara saldıran kişileri ifade ediyor.
0
paintov
(26.02.22)
(6)

yabancı arkadaşlara evde yapıp tattıracak yemek/tatlı önerisi

zimbirik
soru net. Evde yapabileceğimiz tatlı ve yemek önerilerine açığım. Gönderin gelsin.
soru net. Evde yapabileceğimiz tatlı ve yemek önerilerine açığım. Gönderin gelsin.
0
zimbirik
(21.02.22)
Tatlilardan en basit olani un helvasi. Sutlac begenirler (her memlekette benzeri var zaten). Kabak tatlisi yaptigimda onu da cok sevmislerdi

Superfresh'in hazir borekleri var, patatesli/ispanakli peynirli falan. Onlari da seviyolar.
0
fakyoras
(21.02.22)
Hunkar begendi, karniyarik, zyaglilar (soguk), dolma, sarma… hepsi.

Onun disinda tatli olarak irmik helvasi, sutlac, kabak tatlisi, ayva tatlisi
0
kuehles blondes
(21.02.22)
Soğuk baklava, üzerine çikolata rendelersiniz. Baklava yufkasını hazır alarak çok kolay yapabilirsiniz. Zatrn yapımı zaman alır, fırından aldıktan sonra süt dökeceksiniz. Şerbetle uğraşmamış olursunuz.
0
GoodMorningTeacher
(21.02.22)
muhallebili kadayif tatlisi, cheesecake, pavlova bence ickiyle de kahveyle de cok tatli gider.
kabak tatlisi guzel fikir bence ama helva degil ya
0
ala09
(21.02.22)
menemen, basit ama etkili :) karnıyarık veya imam bayıldı, tavuklu bulgur pilavı, çerkez tavuğu, ayran (çoğu ecnebi bilmiyor ayranı)
0
selam
(21.02.22)
hamur acabiliyorsan manti.
0
lemmiwinks
(21.02.22)
(14)

iş hayatı için tavsiyeleriniz neler?

candide
ilk defa işe başlayacağım, üniversitede sözleşmeli memur olarak.kadrolu olmadığım ve 1-2 yıl arası aday memur olacağım için muhtemelen ezmeye ve işleri bana kakalamaya çalışacaklar gibi bir his var içimde.sizin iş için tavsiyeleriniz neler?kimseyle çok samimi olmamam gerektiğini biliyorum (ki istese
ilk defa işe başlayacağım, üniversitede sözleşmeli memur olarak.
kadrolu olmadığım ve 1-2 yıl arası aday memur olacağım için muhtemelen ezmeye ve işleri bana kakalamaya çalışacaklar gibi bir his var içimde.

sizin iş için tavsiyeleriniz neler?
kimseyle çok samimi olmamam gerektiğini biliyorum (ki istesem de olamam zaten)
karşı cinsle sevgili olmama olayını da tavsiye ediyor pek çok kişi (muhtemelen bunu da istesem de yapamam zaten heheh)

başka neler tavsiye edersiniz?
0
candide
(21.02.22)
la lykia
(21.02.22)
Mesefeni koru.
Sürekli paradan borçtan söz edenden 3-5 km. daha uzak dur. Yakında borç isteyebilir.
Dedikodu çok olur ona da dikkat et.
İşleri sana yıkma meselesi haklı olduğun zamanda -hayır! diyebilmenle ilgilidir biraz da.
İşe geç gelen ve her daim erken çıkanın da çevresine bir faydası yoktur.
0
Erva
(21.02.22)
İşyerinde siyaset konuşmam futbol konuşmam, en temel kuralım bu böyle olunca hiç sıkıntı yaşamadım.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(21.02.22)
dedikodu olmaması için elinden geleni yap. ilk geldiğinde arkadaşın gibi görünüp senin özel bilgilerini alacak ve bunu çerez gibi başkalarıyla paylaşacak biri mutlaka çıkacaktır. genelde bunlar senin yanındayken başkalarını sadece senin duyacağın bir sesle eleştirirler ve tepkini ölçerler. onda para çok, bunun tanıdığı şu kişi, kayırılıyor, aman dikkat et, çirkeftir vs. sert çıkmadan ondan kurtul. sertleşirsen çok güçlü bir düşmanın olur. hiç bir bilgini paylaşma. nerede ne yaptığını bilmesin. oyala oyala, sıkılıp başka hedef bulsun kendine. evden çalışılıyorsa zaten harika. evden çalışma bunları çok büyük çapta etkiledi.

politika, futbol zaten yüzeysel olmalı. azılı bir akp taraftarı ve azılı bir chp taraftarıyla yakın arkadaşlık kurdum. ikisiyle de dostum denilebilecek şekilde anlaşabildim.

mümkünse bir şeyleri sen ısmarla. üçün beşin hesabını yapma. yol üzerinde bir simitçi varsa, herkese simit al. (dexter gözümde canlandı :))

geleneklere uy. birinci ayda baklava alınıyorsa al. altın için 50-100 lira toplanıyorsa, ver. toplu bir şekilde yemek daveti alırsan, gitmemezlik yapma.

sevgili değil de eş konusu memurlarda iyi bir durum bence. farklı departmanlarda iseniz, yıllık izniniz var, hangi kurum olduğuna göre farklı uygulamalarda birbirinize destek olabilirsiniz. daldan dala atlama, sevgili yapma, eş yap.
0
gabe h coud
(21.02.22)
- Futbolu muhabbetini goygoy olsun diye yapabilirsin ama siyasetten hakkında ağzını, kulağını ne varsa kapat. Zarf atacaklardır, duymamış gibi yap.

- Dedikodu çok olur ona da dikkat et. + 1

- Diğer personellerin arkasından gıybet yapacaklardır ama yanyana geldiklerinde vaay kardeşim ya diyeceklerdir.

- üçün beşin hesabını yapma. yol üzerinde bir simitçi varsa, herkese simit al +1. Markete kendime çikolata almaya gittiğimde departmanımdaki personellere de alıyordum.

- İşin bitse bile işinle ilgili bir şeyler yapmaya bak. Misal excel ile yapıyorsan işlerini, bittiğinde aç excel'i, bunu nasıl farklı yapabilirim diye düşün. Diğer dosyaları aç kurcala.
0
put it in your appropriate place
(21.02.22)
İş hayatı böyle bir şey değil maalesef. Değişen durumlara en hızlı ve en doğru şekilde tepki vermelisin. Şu an için sadece sivrilme diyebilirim.
0
dissendium
(21.02.22)
1-söz uçar yazı kalır, her türlü işinizi yazılı olarak veya mail yoluyla yapın. İşler ters gittiğinde, yanlış olduğunda herkes kendini kurtarmak, işin içinden sıyrılmak için bin tane yalan söyler elinde kanıtın olsun sağlam durursun.

2-Yukarıda yazmışlar ancak tekrar yazayım muhabbet görünümünde de olsa ağzından seninle ilgili bilgi almaya çalışırlar, zarflarlar bunlara düşme.

3-Çalıştığın yerde torpil ile işe girmiş bir sürü insan olacaktır, herkes birilerinin adamıdır bu v.b sebeblerden mümkün mertebe dedikodudan uzak durmaya çalış, mesafeni koru.

4- İş kitleme konusu için görev tanımını bil, farklı bir iş yaptırmak istediklerinde amirine sorman gerektiğini bu şekilde talimat aldığını söyle, böyle durumları üstün kimse onunla önceden görüş.

5-sürekli şikayet eden, başkalarını ve işyerini kötüleyen insanlardan uzak dur.

6-bir de kadınsan herkes yazmaya başlar, en azından ortamı tanıyana kadar uzak dur.
0
sealth
(21.02.22)
hayırlı olsun, başarılar dilerim.
-her şeyden önce "muhtemelen ezmeye ve işleri bana kakalamaya çalışacaklar gibi bir his var içimde" diye kendi kendini daha işe başlamadan dolduruşa getirme, olasılıklar üzerinden şerhler koyma.
-ola ki gerçekten iş kitlemeye çalıştılar, o zaman da her daim amirim/müdürümün verdiği şu işi yetiştirmem lazım, ona sorayım araya alabiliyorsam veya sonrasında yine acil bir şey yoksa tabii ki destek olurum dersiniz. tabii ki yaparım demeyin, destek olurum, yardım ederim gibi gibi ifadeler sınır çizmenize katkı sağlar. yaparım derseniz hep yapmanız beklenir. ama boş zamanınız varken mesai arkadaşınız yoğunlukta yüzüyorsa bana ne yaeehhh görev tanımım değil diye de domuzluk etmeyin, tutun işin ucundan.
-günaydın, iyi akşamlar, iyi hafta sonları, kolay gelsin, geçmiş olsun, teşekkür ederim, rica ederim her daim kullanılmalı.
-en temel prensibim iş ortamından hiç kimseyi sosyal medya da eklememektir. sayısız faydasını gördüm, çok öneririm.
-her şeyi yazılı takip et, aradı sana telefonla yanıt mı verdi, tekrar mail at ve telefon görüşmesinde de belirlemiş olduğumuz üzere, belirttiğiniz üzere tarzında bağlayıcı bir şekilde konuşulanları yazıya dök. ukala olmayan bir yerden, paylaşım yapar şeklinde.
-bordrolar sevişmemeli + 1
-siyaset, din vb. konularda doğrudan fikrini paylaşmaktansa herkes farklı düşünüyor tabi, uzun konular bunlar, anlamak gerek tarzında genel cevaplarla geçiştir.
-üçün beşin hesabını yapma, simittir, çikolatadır al geç, paylaşmak iyidir, bağ kurar, buz kırıcıdır. ama keriz yerine de koydurma kendini. alma verme dengesini gözet doğal bir şekilde.
-özel hayatını dökülme, kurcalayanlar olacaktır mutlaka.
0
Phoebe
(21.02.22)
Zarflama çok olur en çok ona dikkat et. Renk vermemeye çalış.

Ortamın kurtları vardır, genelde 10 sene gibi uzun zamandır çalışanıdır. Onlarla zıtlaşmamaya çalış. Espirilerine gül ama abartma.

Aynı seviyede çalışanlar varsa sana iş kitlemeye çalışırsa bir şekilde savuştur onları. Kendi işinin tanımını iyi öğren. Ama yardımseverlik iyidir, abartmadan yap.

Dostça yaklaş ama arada sopa göster.
0
sevilen progressive türkücü
(21.02.22)
böyle sorular görünce aklıma hep ünivde anayasa hukuku hocamın (erdal onar <3) sözü geliyor: huzur istiyorsanız eve iş götürmeyin, evde iş konuşmayın. kendi hayatımda da deneyimledim, çok doğru söz. işten yola çıkarak özelle alakalı bi tavsiye oldu gibi ama neyse artık.
0
kimwexler
(21.02.22)
1.cesur ol, nezaketli ol, korkusuz ol.

bu üçünü yapabilirsen iş hayatın güzel geçer. kendine ve başkalarına karşı adaletli olursun.

2. ne yaparsan yap aşk ile yap.

şimdiden iş kakalamak deme, her işi sevgiyle yap, sana bir iş vercekler sakın yarım yamalak yapma, yüzde yüzünü yap 99 bile değil, böyle bir insan hayatta her zaman kazanır.

umarım çok mutlu günlerin geçer.
0
kurcalamabozarsin
(21.02.22)
iş yerinde iyilik olmaz, birine iyilik yaparsın görevin olur. dikkat et buna.
0
selam
(21.02.22)
iş arkadaşından arkadaş olmaz. tek tavsiyem bu.
0
naksidil
(21.02.22)
Valla unide hangi bölümde memur olacaksın bilmiyorum ancak unideki memurlardan genel olarak gözlemlediğimi yazarsam ilk olarak yönetmeliklere hakim ol derim. Işini gerçekten bilen memur özellikle akademik taraftaki kişilerin gözdesi oluyor. Çünkü hatırladığım kadarıyla çoğu memur ezbere iş yaptığı için yalan yanlış yönlendirmelerde bulunup çok değişik sıkıntılara sebep olabiliyordu.

Bunun dışında bazı dönemlerde(kayıt dönemleri vs) iş yoğunluğu gerçekten çok yoğun olabiliyor ve bazı çakallar da hep o iş yoğunluğu dönemlerinde izin alıyordu. Tabii bu olay biraz amirine vs de bağlı ancak olur da o dönemlerde ihale sana kalırsa bişekilde diş göster sonradan, yoksa hep öyle gidebilir.

Başkalarının işini pek üstlenmemeye çalış, burada diğer kişilerle samimiyetin ve bir de başta dediğim o yönetmelikler ve tabi olacağın görev kanunu devreye giriyor. Senden yapmanı istedikleri şeyler her zaman senin yapman gereken şeyler olmayabilir. Eğer haklarını bilir ve bunu da bişekil belli edersen sana kolay kolay iş yığamazlar.

Bunun dışında elinden geldiğince işini yapmaya odaklan. Çünkü belli bir noktadan sonra işini savsaklamayan ve sanki diğerlerine minnet ediyormuş gibi iş yapmayan memur bulmak imkansız gibi oluyor. Sen onlardan olma. Işi savsakla tabii arada ancak çok da abartma.
0
j r r tolkien hayrani
(21.02.22)
(6)

supplement tavsiyesi

Pertev nail
selam duyurunun fitnessçıları :)haftada 2-3 gün birer saat bölgesel fitness yapan biriyim. bazen de yüzmeye giderim. ancak çevremdeki diğer kişilere göre gelişimim daha yavaş gibi geliyor. ben de protein tozu vs denemeye karar verdim. falan diyorum çünkü bildiğim başka bir şey yok. içim fit gibi pro
selam duyurunun fitnessçıları :)

haftada 2-3 gün birer saat bölgesel fitness yapan biriyim. bazen de yüzmeye giderim. ancak çevremdeki diğer kişilere göre gelişimim daha yavaş gibi geliyor. ben de protein tozu vs denemeye karar verdim. falan diyorum çünkü bildiğim başka bir şey yok. içim fit gibi proteinli süt tüketmek yerine bu daha mantıklı geldi. sizce benim seviyemde biri ne kullanmalı? zararsız takviyeler almak istiyorum.

teşekkürler
0
Pertev nail
(21.02.22)
Protein tozunun ne seviyesi olacak abi hastanede kanser hastalarına verdikleri mamalar da protein tozu mesela, yemeklerden yeterli protein alamıyorsan al geç bildiğin peynir suyu işte çok fazla anlam yükleme.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(21.02.22)
Sadece WHEY protein tozu kullanarak başlayabilirsin. Supplementler.com kendi markasını tavsiye edebilirim.
0
adwokat
(21.02.22)
günlük protein alımı kilo x 1-1.5 değilse kullan.
0
emininsel
(21.02.22)
dışarıdan aldığın kalori, protein, karbonhidrat, yağları bir yere not et öncelikle, ardından hangisinde açık var, hangisi fazla onu bir tespit et ona göre supplement kullan aksi halde gereksiz olabilir. antreman sonrası ağrı sızı yoksa ağırlık arttırma zamanı gelmiş demektir.

myfitnesspall isimli bir uygulama var, yediklerini falan not alıyosun sana hesaplıyor.
0
selam
(21.02.22)
myfitnesspal + 1

eğer çok uğraşamam her şeyi hesaplamakla dersen, daha kısa tarif şu olabilir: Kilo*1,5 ölçüsünde protein alabiliyor musun kabaca buna bak.

80 kiloysan, 120gr protein ihtiyacın var.

100gr tavuk göğüste 30gram protein var. 1 yumurta 6 gram.

Örneğin, 300 gram tavuk göğüs yesen, 90gram protein. Sabah da 4 yumurta yesen, 24gram. Toplam 114 oldu. Eh fena değil ;)

Protein tozu sizi pata küte şişirmez, ve doğru kullanıldığında oldukça sağlıklıdır. Hormon, vitamin ya da başka bir şey değildir, sadece gıdadır.

WHEY olanından alıp, eksik kalan günlük ihtiyacınızı karşılamanıza yardımcı olur.

İster whey protein tozu olarak, ister de tavuk, yumurta ya da lor peyniri olarak olsun; genel olarak protein tüketiminiz arttığında daha fazla su tüketmeyi unutmayın. Nerden geldiğinden bağımsız olarak proteinin böbreklerde işlenmesi biraz sıvı gerektiriyor.

Kilonuz*1,5 değerinin de çok üstüne çıkmayın. Hadi olsun 1,65. Ötesi vücudunuzu zorlayabilir.

Protein yanında yeterince yağ, ve kaliteli karbonhidrat da önemli elbette.

Kolay gelsin.
0
kaptankedi
(21.02.22)
Bir de D vitamini ve magnezyum da toparlanma için kritik mineraller. Bunları da unutmayın.
0
kaptankedi
(21.02.22)
(8)

Miras Meselesi [Basit]

t3hn0
Annemin evi var. 3 erkek kardeşiz. Ortanca kardeşime bir ev alacak kadar para verdi ve o da ev aldı. İleride bizimle sıkıntı yaşamasın diye mirastan çıkarmak istiyor. Nasıl yapılır? Noter yeterli mi?
Annemin evi var. 3 erkek kardeşiz. Ortanca kardeşime bir ev alacak kadar para verdi ve o da ev aldı. İleride bizimle sıkıntı yaşamasın diye mirastan çıkarmak istiyor.

Nasıl yapılır? Noter yeterli mi?
0
t3hn0
(18.02.22)
(bkz: redd-i miras) diye bir şey var ama sizin istediğiniz gibi bir şey mümkün değil diye biliyorum.

avukat değilim.
0
ehti
(18.02.22)
Kardeşinize verdiği para banka yolu ile mi aktarıldı? Öyle ise dekontları saklamanızı öneririm. Ev parası alan kardeşiniz de bu işe razı ise noterde almış olduğum şu para sebebiyle xxx adresinde bulunan evdeki haklarımdan feragat ediyorum gibi bir evrakı noterde imzalarsa sorun olmaz gibi sanki. Aksi halde mahfuz hissesi üzerinden her zaman hak iddia edebilir.
0
en bi orijinal
(18.02.22)
Noterde mirastan feragat sözleşmesi yapın.
0
Topalordek
(18.02.22)
evin tapusunu kalan iki kardeş üzerine yapabilir, vasiyet verebilir.
0
selam
(18.02.22)
imkan varsa ortanca kardeşin annenize borcunu ödemesi daha mantıklı. ölümün hangi sıra ile geleceği belli değil.
0
cekcekli
(18.02.22)
Bu işin uzmanı olmasam da annenizin elinde değil mirasından çıkarmak. Redd-i miras yapsa bile oğlu yine de mirasının önemli bir kısmını alır.
Basit değil.
Verdiği parayı hukuki yollardan geri isteyebilir belki.
0
michael_knight
(18.02.22)
ben babamin vefatinda, kendi dusen payi istemiyorum diye sozlu beyan yaptim, kabul etmediler

once evi siz dahil verecegiz, istemiyorsaniz belediye rayic bedeli uzerinden vergi oder kime istiyorsaniz payinizi verirsiniz dediler.
0
cairo
(18.02.22)
Selam yazmış ,
Birde ölene kadar bakma akti gibi bişey var araştırın .
0
dunyatuhaf
(19.02.22)
(9)

Masabasi çalışmaktan kamburlasmaya baslayip da

stavro
Bundan kurtulan var mi? Bir fizyoterapist bana sizde boyun duzlesmesi var, masabasi calisiyorsunuz muhtemelen dedi ve bu kamburluga dogru gider dedi. Dedigi de doğru, masabasi çalışıyorum ve kambur olmasam da kamburluga dogru gidiyorum.Bunun icin 8 seanslık medikal masaj paketi onerdi. Boyle bir sey
Bundan kurtulan var mi? Bir fizyoterapist bana sizde boyun duzlesmesi var, masabasi calisiyorsunuz muhtemelen dedi ve bu kamburluga dogru gider dedi. Dedigi de doğru, masabasi çalışıyorum ve kambur olmasam da kamburluga dogru gidiyorum.
Bunun icin 8 seanslık medikal masaj paketi onerdi. Boyle bir sey ise yarar mi, posturumu duruşumu duzeltebilir mi kismen de olsa?

Boyle masa basi calismaktan kamburlasip da sonradan durusunu duzeltebilen var mi, nasıl oldu?
0
stavro
(16.02.22)
duruş için pilates ve yüzme önerilir
0
ala09
(16.02.22)
Ağırlık kaldırmak sırt kaslarını güçlendirip postürü düzeltiyor. Spora başladığımdan beri masa başında oturuşum da düzeldi, öncesinde ben de kambur duruyordum masada.

Bir de kemer gibi bi alet varmış sırta takılıp duruşu düzelten, etrafımdaki insanlar işe yaradığını iddia ediyordu ama ben denemedim.
0
plutongezegendegilmi
(16.02.22)
Boyun düzleşmesi şikayetiyle doktora gitmiştim. Prof dr yoga veya pilates yapmalısın dedi, yaklaşık 2-3 aydır pilatese gidiyorum nefis hissediyorum kendimi. Yatarken kullandığım yastık da visco aşırıııı memnunum. Ayrıca aklıma geldikte bilgisayar başında boyun hareketlerini yapıyorjm.
0
esinikaybetmiscorap
(17.02.22)
@plutongezegendegilmi

Yüzmek kamburluğu önlüyorsa 24/7 suda yüzen kambur balinalar ne iş?
0
adriana lima poposu yaglayicisi
(17.02.22)
Yuzme ve pilatesi bana da onerdi bunu soyleyen kisi. Gerci pilatesi nasil yapacagimi bilmiyorum topun uzerine mi oturuyoruz ne yapiyoruz hiçbir fikrim yok.
0
🌸stavro
(17.02.22)
Bundan 15 sene kadar önce boyun ağrısından uyuyamaz durumdayken ve sağ kolumda uyuşma başlamışken bir arkadaşımın önerisiyle kayropraktıra gittim. film filan çekildi. Normalde insan omurgası çift S formundadır. Boynumuzun belli bir açıda olması gerekir. Masa başı çalışanlarının boynunda düzleşme görülür ya. Benimki tersine bel vermiş. Nasılsa fıtık çıkmamış ama resmen donakaldım röntgen filmimi görünce. Sonrası haftada 3 seans kayropraktik + ev egzersizi ile 3 ayda normale dönmüştü boynum.
0
SiyamkedisiZorro
(17.02.22)
düzeltir, isterseniz youtube üzerinde bulabileceğiniz egzersizleri yapabilirsiniz, kamburluğunuz gider, daha dik durmaya başlarsınız, eğer spor salonunda bir kaç hafta ağırlıklarla sırt çalışırsanız iş yerinde oturuşunuzda dikleşme görebilirsiniz.
0
selam
(17.02.22)
Spor salonuna cok duzenlo olmada da pandemi kısıtlammari kalktigindan beri gidiyorum ama sirt calismiyordum ben. Sirt da ekleyecegim.
0
🌸stavro
(17.02.22)
kemikler omurlar düzelmez ama kas hafızasıyla dikleşme sdfs oluyor
ağrılar bitiyor

www.youtube.com
bunu yaparsan üşenmeyip en İYİSİ
0
bir soru sorcam
(17.02.22)
(13)

"Sen" diye hitap edene "Siz" hitabıyla devam ediyor musunuz?

jonas
Sizden 10 yaş civarları daha büyük bir karşı cins. Belirli aralıklarla denk gelip konuştuğunuz durumlar oluyor. Samimiyetiniz yok. Abla/abi diyecek bir mevzunuz da yok.O kişi size "sen" formatıyla konuşuyorsa bu durumda karşı hitap tarzınız ne şekilde oluyor?
Sizden 10 yaş civarları daha büyük bir karşı cins. Belirli aralıklarla denk gelip konuştuğunuz durumlar oluyor. Samimiyetiniz yok. Abla/abi diyecek bir mevzunuz da yok.

O kişi size "sen" formatıyla konuşuyorsa bu durumda karşı hitap tarzınız ne şekilde oluyor?
0
jonas
(16.02.22)
Belli belirsiz, çok agresif olmayan bir "pardon tam ne dediğinizi anlamadım?" bakışı atıp bir kere vurgulu şekilde siz diye devam ediyorum konuşmaya. Sonrasında kendini düzeltmeyen birine henüz rastlamadım.
0
akhenaten
(16.02.22)
gözünün içine dik dik baka baka siz demeye devam ediyorum.
inadına daha da resmileşiyorum, samimi olmadığımızı hissettiriyorum.
0
leper messiah
(16.02.22)
Siz diye devam ederim.
0
asteriks
(16.02.22)
Bu arada biraz daha detaylandırayım; benim örnekte bahsettiğim kişi şu an apartman komşum oluyor mesela.

Kadın yeni taşındı, 1 aydır bizim apartmanda oturuyor. Ne zaman denk gelsek laflayacak bir şeyler buluyor ve hep "sen" diye hitap ediyor. Ben ısrarla "siz" diyorum, o ısrarla "sen" diyor :D

Benden minimum 10 yaş civarları daha büyük ve öyle yürüme niyetinde falan olmadığım sınıfta bir kadına hiçbir samimiyetimiz de yokken senli benli konuşmak benim içime sinmiyor doğrusu. Ama bu şekilde de biraz tuhaf bir durum oluştuğunu fark ettiğim için bir duyuru açıp fikirler görebilmek istedim.
0
🌸jonas
(16.02.22)
Oncelikle abla deme isin duser +1.

Senden yasca net buyuk kadinin sana sen demesi normal bence. Ki biraz daha zorlasan oglu yasindasin... Sen de siz demeye devam et. Hem "siz" mesafe barindirir. Mesafeni koru.
0
hot potato
(16.02.22)
yaşça büyüklere "siz" diye hitap edilir diye öğretildi ya küçükken ve büyükler için sen/siz fark etmez diye.. belki onunla alakalıdır yaklaşımı :) hatta yaşça/statüce büyük kişi sana "sen" diye hitap edene kadar sen, "siz" demeye devam etmelisin diye de dayatılmıştı bize küçükken görgü kuralı olarak. o nedenle tutumu çok tuhaf gelmedi.

şahsen bana "sen kendini ne sanıyosun lan??!" diye hitap edilmediği müddetçe senli benli muhabbet daha samimi geliyor :D amca, teyze, abla, abi vs gibi sıfatlar hariç tabii :D
0
e mice
(16.02.22)
Bana nasıl hitap ediyorsa öyle hitap ederim. Senli konuşmadan rahatsız oluyorsan o başka, ben olmuyorum.
0
sckxyss
(16.02.22)
Senli benliye bagliyorum ben de.
0
stavro
(16.02.22)
eğer ben de sen demeyi istersem sen-sen devam eder ancak samimiyeti olmayan biriyse,

sen dediği anda; -"siz derseniz sevinirim" der lafı ağzına tıkar doğru yere çekerim.
0
renegade
(16.02.22)
Bu bahsettiğiniz olay özelinde, aynı apartmandaki 'denk' mukimlersiniz. O halde sen demekte bir zarar yok sanki.
0
kaptankedi
(16.02.22)
Benden yaş ve statü olarak üst biriyse o bana sen dese bile ben ona sen demem. Örneğin müşavir avukatla konuşuyorsam o bana küçük olduğum için adımla hitap eder bense "x bey şu dosyada şöyle oldu"diye devam ederim. Ama aynı işte çalıştığım ve şakalaştığım biriyse yaşça büyük bile olsa adıyla hitap ederim. Samimiyet ve statü meselesi benim için.
0
turuncu tonlarda
(16.02.22)
patron, yonetici, samimi olmak istemedigim insan kaynaklari ve musteri disinda sen diyen herkese sen diye hitap ederim. hatta 80 yasinda bir teyze var rastgeldikce konusuyoruz. abla diyorum kirilmasin diye :))))))
0
nibba
(16.02.22)
sen diyince yürüme mi oluyor?
0
selam
(17.02.22)
(10)

çok su içmenin zarar var mıdır?

rahmi pinkfloydoglu
günde 3 litre su içmenin 50 kere tuvalete çıkarması haricinde bir zararı var mı?
günde 3 litre su içmenin 50 kere tuvalete çıkarması haricinde bir zararı var mı?
0
rahmi pinkfloydoglu
(16.02.22)
Böbreklerin de bi efektif çalışma hacmi var, gereksiz alınan miktarlar fazla çalışmasına neden olabiliyor. Yani kalp gibi düşünme mesela sürekli çalışsa ne olur gibi bi durumları yok.
0
Zaman Tamircisi
(16.02.22)
ben çocukken günde 8 litre su içmeli deniyordu, sonra 5 litre şimdide 2.5/3 litre deniyor. doktor değilim tam bir bilgim de yok açıkcası ama zaten tavsiye edilen miktarda tüketiyormuşsunuz.
0
selam
(16.02.22)
fazla su alınmasının yarattığı rahatsızlık hiponatremi olarak adlandırılıyor. kime ve neye göre fazla dersen işte o kişinin böbreklerine ve bünyesine göre değişen bir durum. bana 3 litre çoktur, başkası 5 lt içse bir şey olmaz. asıl olay vucudun elektrolitik (kandaki tuz oranının) bozulmaması. ayrıntılı bilgi için;

tr.wikipedia.org
0
delidir yakalayin
(16.02.22)
3 lotreden hicbi sey olmaz
0
ala09
(16.02.22)
Kilo başına günde 35 ml su içmek gerekir. Mesela 80 kilo bir bireysen günde 2.8 litre hadi 3 diyelim ona normal aslında. Biraz kaç kilo olduğunuzla alakalı bir de vücudun ne kadar su kaybettiği de önemli. Çok spor yapıp terliyorsanız fazla içmek normal.

Bunun dışında fazla su içmek zararlı tabiki. 0.5 litre - 1 litre fazladan belki bişey olmaz ama günde 8 litre falan net zararlı.
0
nuevo
(16.02.22)
su zehirlenmesi olabilir.

www.google.com
0
WithWorth
(16.02.22)
Tuz kaybi olur, o da halsizlik yapar. Cok fazla su icersen tuz kaybini onlemek icin esktra tuz alman gerekir.
0
stavro
(16.02.22)
Ayrica bol su icmenin faydalari ile ilgi etrafta dolasan cogu bilgi efsanedir.
0
stavro
(16.02.22)
Cinsiyetinize, kilonuza, ve günlük aktivite miktarınıza göre değişir. Örneğin, ben 45 dakikalık bir koşu ya da eliptik egzersizinde 700ml sıvı kaybediyorum. O gün, ilave 700ml su içerek telafi etmeye çalışıyorum.

Bunun yanında çok su içen/ya da çok terleyen bireylerde mineraller de eksiliyor. Kalsiyum, potasyum, çinko, demir eksikliği de çekmeye başlayabilirsiniz. (Yine kilonuza ve aktivite miktarınıza göre değişir)

Bu arada, eğer 60 kilonun altında değilseniz; 3 litre çok değil. Başkaca sağlık sorununuz yoksa bir zararı olmaz.
0
kaptankedi
(16.02.22)
Ben de normalde çok su içen biriyimdir, bi sefer 4.5 litre kadar içmiştim ve birden bire ölücek gibi bir his oluştu ve kusmaya başladım. Su zehirlenmesi geçirmişim.
0
esinikaybetmiscorap
(16.02.22)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.