Deathrow
Arkadaşlar selamlar, garip bi takıntım ile karşınızdayım. İstanbul’da araba kullanmak çok zor ve stresli geliyor. İşin ilginci hava aracı kullanabiliyorum, ağır vasıta ehliyetim de var ama o trafik özellikle çok korkunç geliyor. Sürekli arabayı sürteceğim, park sıkıntısı vs derken araba sürerken str
Arkadaşlar selamlar, garip bi takıntım ile karşınızdayım. İstanbul’da araba kullanmak çok zor ve stresli geliyor.
İşin ilginci hava aracı kullanabiliyorum, ağır vasıta ehliyetim de var ama o trafik özellikle çok korkunç geliyor. Sürekli arabayı sürteceğim, park sıkıntısı vs derken araba sürerken stres ve heyecan içinde oluyorum. Bi yandan trafikte dayılara bakıyorum ağızda sigara, elde telefon iğne deliğinden geçip daracık yere 0 park ediyor. Bunu nasıl çözerim?
Teşekkürler şimdiden :)
İşin ilginci hava aracı kullanabiliyorum, ağır vasıta ehliyetim de var ama o trafik özellikle çok korkunç geliyor. Sürekli arabayı sürteceğim, park sıkıntısı vs derken araba sürerken stres ve heyecan içinde oluyorum. Bi yandan trafikte dayılara bakıyorum ağızda sigara, elde telefon iğne deliğinden geçip daracık yere 0 park ediyor. Bunu nasıl çözerim?
Teşekkürler şimdiden :)
0
Pratik ederek.
Istanbul'da araba kullanmak yorucu, biraz defansif olmak etrafı kollamak gerekiyor ama özellikle zor değil. Trafik saati araç kullanmaktan sıkıldığımdan bir yerlere toplu taşımayla gitmeyi tercih ediyorum.
Kendine ait bir düzeni var, ve düzeni öğrenince akıp gidiyor.
Istanbul'da araba kullanmak yorucu, biraz defansif olmak etrafı kollamak gerekiyor ama özellikle zor değil. Trafik saati araç kullanmaktan sıkıldığımdan bir yerlere toplu taşımayla gitmeyi tercih ediyorum.
Kendine ait bir düzeni var, ve düzeni öğrenince akıp gidiyor.
0
Ek olarak sürekli birine çarpacağım diye tribe giriyorum kendi kendime. Araç doğal trafik seyrinde yaklaşırken bile acayip tırsıyorum. Hayır max kaza yaparım ve tamir ettiririm ama bi çeşit psikoz gibi korkuyorum sanki :D
0
Ben araba kullanmayı tam olarak 30 yaşında öğrendim, belli bir yaşın üstünde öğrenen herkes için biraz korkutucu geliyor gördüğüm kadarıyla ben hala trafiğe çıkmadan önce biraz geriliyorum ama trafikte biraz korku iyidir diye de düşünüyorum. Ha ama herkes gibi 20 yaşından önce öğrenseydim muhtemelen hiç korkutucu ya da zor gelmezdi.
0
bol pratik, başka yolu yok.
özellikle fatih ve beyoğlu civarı adamı usta yapar.
özellikle fatih ve beyoğlu civarı adamı usta yapar.
0
istanbul'da araba kullanmak gerçek manada zor. trafik çok hızlı akıyor, yollar karmaşık, çok tır ve kamyon var, herkes çok sabırsız. gerçekten sıkıntı. sana tavsiyem mutlaka gideceğin yere çok önce çık ve acele etme. acelen olmazsa stresin de az olur, park problemin de olmaz. artı olarak park stresini azaltmak için gideceğin yerde mesela ispark var mı, avm var mı önceden bak derim. yani mümkün olduğunca kafanı rahatlatacaksın. sol şeritte değil, yavaş şeritlerde takıl. bazen başkası araba kullanıyorken bile navigasyon aç, göz ucuyla harita takip etmeyi öğren. vesaire, vesaire.
0
tırnak içinde zor.
zor olan araba kullanmaktan ziyade trafik kaosu. özellikle istanbulda bu daha bi sıkıntı. ayrıca araba şoförlüğü eğitim kariyerine bakmaz. ilkokul mezunu adamların terzi gibi işleyerek araba kullandığını görürsün.
nasıl atlatılır. trafiğe alışarak. yani sürekli araba kullanarak.
zor olan araba kullanmaktan ziyade trafik kaosu. özellikle istanbulda bu daha bi sıkıntı. ayrıca araba şoförlüğü eğitim kariyerine bakmaz. ilkokul mezunu adamların terzi gibi işleyerek araba kullandığını görürsün.
nasıl atlatılır. trafiğe alışarak. yani sürekli araba kullanarak.
0
Para ve zaman derdim olmasin gun icinde kuzey guney dogu bati ekseninde gezip dururum.
Bana istanbulda araba surmek acayip zevkli geliyor.
Bi ara soforluk isi bile bakmistim.
Eskiden isyerim 50km uzaktaydi 1 sene gidince pratigim artti bir daha sikinti yasamadim.
Bana istanbulda araba surmek acayip zevkli geliyor.
Bi ara soforluk isi bile bakmistim.
Eskiden isyerim 50km uzaktaydi 1 sene gidince pratigim artti bir daha sikinti yasamadim.
0
İlk basladiginda zaten gerilim oluyor. Basta senin gibiydim.
Su an ben bahsettigim bir elde telefon bir elde sigarayla igne deliginden gecen dayiyim. Utanmasam gozum kapali kullanacam.
Cevap: zor değil. Oluyor
Su an ben bahsettigim bir elde telefon bir elde sigarayla igne deliginden gecen dayiyim. Utanmasam gozum kapali kullanacam.
Cevap: zor değil. Oluyor
0
Ankara'da yaşıyorum. Araba kullanıyorum ara sıra, ama usta bir şoför değilim. Bazen yürüyüş yaparken uzaktan yoğun trafiğe bakıyorum ve bana da korkunç geliyor; 'ben bu trafikte mi araba sürdüm geçen gün' deyip kendi kendime şaşırıyorum hatta:) Demek ki trafiğe çıkınca bir şekilde ayak uyduruyorinsan, önemli olan şerit takibi, kendi şeridinde gideceksin uygun hızda.
Bu arada o dediğin dayılar çekirdekten yetişme. Sonradan öğrenen hiç kimse, ne kadar pratik yapsa da çekirdekten yetişen birisi gibi araba kullanamaz. Ben mesela 30 yaşımda oturdum direksiyona, bazen park ederken sorun yaşıyorum. Doblosu olan eniştem var, dediğiniz gibi aynı anda hem telefonla konuşuyor, hem sigara içiyor, hem de istediğini gayet sıradan bir şeymiş gibi yapabiliyor, ama adam 10 yaşında başlamış araba kullanmaya.
Ve şu çok önemli, hiç bir zaman oldum demeyeceksin. Ben bir defa oldum, artık usta şoförüm, kolaymış falan dedim, iki gün sonra kaza yaptım. Ve son olarak, karşıdaki sürücüyü her zaman için kör ve sağır olarak düşüneceksin, dikkatini hep diri tutacaksın.
Bu arada o dediğin dayılar çekirdekten yetişme. Sonradan öğrenen hiç kimse, ne kadar pratik yapsa da çekirdekten yetişen birisi gibi araba kullanamaz. Ben mesela 30 yaşımda oturdum direksiyona, bazen park ederken sorun yaşıyorum. Doblosu olan eniştem var, dediğiniz gibi aynı anda hem telefonla konuşuyor, hem sigara içiyor, hem de istediğini gayet sıradan bir şeymiş gibi yapabiliyor, ama adam 10 yaşında başlamış araba kullanmaya.
Ve şu çok önemli, hiç bir zaman oldum demeyeceksin. Ben bir defa oldum, artık usta şoförüm, kolaymış falan dedim, iki gün sonra kaza yaptım. Ve son olarak, karşıdaki sürücüyü her zaman için kör ve sağır olarak düşüneceksin, dikkatini hep diri tutacaksın.
0
Karşı taraf çookk dikkatsiz olduğu için zor
Kavşağa girerken son 1 ayda 3 kez üzerime kırdılar ben kurtardım
Parası olan mal mal araba kullanıyor
Avmye gidecek bi hatun arkamdan zorladı sağımdan hızla geçti nerdeyse yayalara çarpıyordu. Sonuç? Avmye gelip jipini park etti. Kazaya sebebiyet vermesine ramak vardı inip özür bile dilemedi
Kavşağa girerken son 1 ayda 3 kez üzerime kırdılar ben kurtardım
Parası olan mal mal araba kullanıyor
Avmye gidecek bi hatun arkamdan zorladı sağımdan hızla geçti nerdeyse yayalara çarpıyordu. Sonuç? Avmye gelip jipini park etti. Kazaya sebebiyet vermesine ramak vardı inip özür bile dilemedi
0
the guy from batman
internet sağlayıcınızı ve hızınızı da yazarsanız sevinirim. bir de memnuniyet durumunuzu :p
internet sağlayıcınızı ve hızınızı da yazarsanız sevinirim. bir de memnuniyet durumunuzu :p
0
turknet. 70 mbs, 139 TL. Altyapının desteklediği en yüksek hızı standart fiyata veriyor. Yani fiber altyapım olsaydı yine aynı fiyata daha yüksek hız alabilirdim.
Yaklaşık 5 ay oldu geçeli. Bir kez bile kesinti, yavaşlık yaşamadım.
Ondan önce aynı altyapı ile TTNET'e 30 TL yüksek ödüyordum, hem de 35 mbs ile sınırlandırmışlardı hızı.
Şimdi evimi taşıyacağım, turknet ile yola devam...
Yaklaşık 5 ay oldu geçeli. Bir kez bile kesinti, yavaşlık yaşamadım.
Ondan önce aynı altyapı ile TTNET'e 30 TL yüksek ödüyordum, hem de 35 mbs ile sınırlandırmışlardı hızı.
Şimdi evimi taşıyacağım, turknet ile yola devam...
0
turk.net, 100 mbps 140 tl sanırım. gayet iyi, bi iki kere kesinti oldu telekom ekipleri geldi.
0
turksat kablo
00:00 - 19:00 arası 100 mbit
19:00 - 00:00 arası 25 mbit
teledünya üst pakedi (bir sürü belgesel kanalı ve sikimsonik film kanalları)
81 tl. yalnız aralık 2022'de taahhüt bitiyor muhtemelen şimdi hayvan gibi bir fiyattır
00:00 - 19:00 arası 100 mbit
19:00 - 00:00 arası 25 mbit
teledünya üst pakedi (bir sürü belgesel kanalı ve sikimsonik film kanalları)
81 tl. yalnız aralık 2022'de taahhüt bitiyor muhtemelen şimdi hayvan gibi bir fiyattır
0
Turknet 150 veriyorum hizi bilmiyorum.
Onceleri hizdan memnundum ama son birkac aydır kotu baya.
Onceleri hizdan memnundum ama son birkac aydır kotu baya.
0
Superonline 200mbit sınırsız, 129₺.
Yaptıkları bir hatanın sonucu indirim aldım:)
Yaptıkları bir hatanın sonucu indirim aldım:)
0
comp
bütçeniz az hangi özellik ille de olsun istersiniz? o özellik olmazsa araba almayacak, bekleyeceksiniz, o derece bi arayış.otomatik vites, filan tip şanzıman, eds, abs dahil;arabadan arabaya opsiyonlu olan en temel aradıklarınızı sayar mısınız?hayat kurtaran/kolaylaştıran özellikleri soruyorum bi ne
bütçeniz az
hangi özellik ille de olsun istersiniz?
o özellik olmazsa araba almayacak, bekleyeceksiniz, o derece bi arayış.
otomatik vites, filan tip şanzıman, eds, abs dahil;
arabadan arabaya opsiyonlu olan en temel aradıklarınızı sayar mısınız?
hayat kurtaran/kolaylaştıran özellikleri soruyorum bi nevi
teşekkürler
hangi özellik ille de olsun istersiniz?
o özellik olmazsa araba almayacak, bekleyeceksiniz, o derece bi arayış.
otomatik vites, filan tip şanzıman, eds, abs dahil;
arabadan arabaya opsiyonlu olan en temel aradıklarınızı sayar mısınız?
hayat kurtaran/kolaylaştıran özellikleri soruyorum bi nevi
teşekkürler
0
Bence; anahtarsız giriş ve çalıştırma, hız sabitleyici (adaptif olursa hele), en azından arka park sensörü (otomatik parka kadar yolu var), tüm camlarda tek dokunuşla açma-kapama, otomatik klima, otomatik farlar/yağmur sensörü/otomatik kararan ayna.
Zibilyon tane donanım sayılabilir tabii ama bence bunlar en temel ve olmazsa olmazlar.
Zibilyon tane donanım sayılabilir tabii ama bence bunlar en temel ve olmazsa olmazlar.
0
park sensörü.
tabi bütçe az ise insan her türlüsüne razı olur. bu anlamda özellikten ziyade mümkün olan en düşük km ve iyi bakılmış araç ararım. hatta yeni çıkan kurumsalları tercih ederim. en azından bir muhatabın belli bir km garantin olur.
tabi bütçe az ise insan her türlüsüne razı olur. bu anlamda özellikten ziyade mümkün olan en düşük km ve iyi bakılmış araç ararım. hatta yeni çıkan kurumsalları tercih ederim. en azından bir muhatabın belli bir km garantin olur.
0
hayat kurtaran: acil fren destek sistemi - çarpışma/kaza önleyici olarak bilinir genelde. olmazsa olmazdır.
Çoklu hava yastığı olabilecek en bolundan,
bunlar güvenlik ve yaşam için olmazsa olmazımdır, olmayanını satın almam.
sonrası hız sabitleyici, anahtarsız giriş, matrix led far, android auto/carplay, şerit takip, kör nokta.
Çoklu hava yastığı olabilecek en bolundan,
bunlar güvenlik ve yaşam için olmazsa olmazımdır, olmayanını satın almam.
sonrası hız sabitleyici, anahtarsız giriş, matrix led far, android auto/carplay, şerit takip, kör nokta.
0
Hız sabitleyici uzun yolda çok işe yarıyor. Eğer sürekli uzun yol gideceksem beklerim, ama genelde şehir içi kullanacaksam umursamam.
Şehir içinde yokuş kalkış desteği güzel, ama düz bi şehirdeyseniz çok da mühim değil.
Airbag olmayan araba oluyor mu bilmiyorum ama ikinci el bakacaksanız özellikle kontrol ettirin, yoksa almayın.
Şehir içinde yokuş kalkış desteği güzel, ama düz bi şehirdeyseniz çok da mühim değil.
Airbag olmayan araba oluyor mu bilmiyorum ama ikinci el bakacaksanız özellikle kontrol ettirin, yoksa almayın.
0
Bazi ozellikler sonradan da eklenebilir, mesela park sensoru ya da bluetoothlu ya da buyuk ekranli navigasyonlu android radyo tablet gibi.
On arka otomatik cam olmali. Hala arka camlari kollu olan arabalar var.
Seritte tutma kontrolu bazen ise yarar oluyor. Cruise control ve direksiyondan ses kontrolu vs. de konforlu.
Bir de klima kontrolleri eski tip olmali. Tusu cevir sabit kalsin bakmadan ayarlayabil. Kesinlikle dijital (dokunmatik falan) olmamali. Bir tanidigin arabasinda dijital klimada hava girisini ic sirkulasyona cevirince 5 dakika sonra otomatik disaridan almaya ceviriyodu mesela. Cok kotu...
On arka otomatik cam olmali. Hala arka camlari kollu olan arabalar var.
Seritte tutma kontrolu bazen ise yarar oluyor. Cruise control ve direksiyondan ses kontrolu vs. de konforlu.
Bir de klima kontrolleri eski tip olmali. Tusu cevir sabit kalsin bakmadan ayarlayabil. Kesinlikle dijital (dokunmatik falan) olmamali. Bir tanidigin arabasinda dijital klimada hava girisini ic sirkulasyona cevirince 5 dakika sonra otomatik disaridan almaya ceviriyodu mesela. Cok kotu...
0
güvenlikle ilgili donanımlar olabilir.
Yokuş kalkış desteği özellikle yokuşlu bir şehirde çok işe yarıyor.
Onun dışında ayağını yerden kessin yeter.
Yokuş kalkış desteği özellikle yokuşlu bir şehirde çok işe yarıyor.
Onun dışında ayağını yerden kessin yeter.
0
her şey olsun istersin ama istetmesi olmayan, arka camı çevirmeli kol arabaya 400 bin tl istiyorlar. arabaya milyon verip hayatımı 10 sene krediye adapte edemem. ekonomik durumum olduğunda aracın motor gücü ve güvenlik benim için konfordan önce gelir.
0
otomatik klima çok gerekli bir icat bence. hatta hız sabitleyiciden daha önemli benim için.
şunları da sayabilirim
otomatik vites
esp + abs
led veya xenon far
4 cam otomatik
bluetooth (sonradan ekledim :)
bu yukarıdakiler olmayan arabayı kesinlikle almam şu an.
şunları da sayabilirim
otomatik vites
esp + abs
led veya xenon far
4 cam otomatik
bluetooth (sonradan ekledim :)
bu yukarıdakiler olmayan arabayı kesinlikle almam şu an.
0
C sinifi veya daha buyuk olması. Kucuk araba almam. B sinifi polo, yaris vs almam mesela. Asla kucuk arabaya binmem.
Bir de 4 cam otomatik olmali. Klimasiz araba var mi bilmiyorum da varsa da klimasiz araba asla almam.
Nitekim ilk araba baktigim zamanlar B sinifina yetiyordu butcem, almadim israrla. C sinifi alana kadar arabasız takildim.
Su an da C sinifi kullanıyorum ama bir tik buyugunu alma imkanim olsa alırım hemen.
Sunlar da "bunlar yoksa asla almam" diye diretmeyecegim ama sansimi sonuna kadar zorlayvagim, özellikle arayacagim donanimlar:
Bluetooth
Park sensörü
Otomatik katlanir ayna
Silecek sensoru
Hiz sabitleme
Bunlardan Bluetooth gibi sonradan eklenebilen donanimlari eklerim yoksa eger.
Bir de 4 cam otomatik olmali. Klimasiz araba var mi bilmiyorum da varsa da klimasiz araba asla almam.
Nitekim ilk araba baktigim zamanlar B sinifina yetiyordu butcem, almadim israrla. C sinifi alana kadar arabasız takildim.
Su an da C sinifi kullanıyorum ama bir tik buyugunu alma imkanim olsa alırım hemen.
Sunlar da "bunlar yoksa asla almam" diye diretmeyecegim ama sansimi sonuna kadar zorlayvagim, özellikle arayacagim donanimlar:
Bluetooth
Park sensörü
Otomatik katlanir ayna
Silecek sensoru
Hiz sabitleme
Bunlardan Bluetooth gibi sonradan eklenebilen donanimlari eklerim yoksa eger.
0
esp bence önemli, ön cam buz ve bug giderici kışın çok fark ediyor benim araçta yok arka cam da var ön camda yok haliyle kış sabahları 2-3 dk buzun buğun çözülmesini bekliyorsun olsa güzel olurdu bence.
sogutmalı torpido uzun yolda ve yalıtım bence çok önemli uzun yolda aynı şekilde dengeli süspansiyon
haliyle d sınıfı otomobil candır. özellikle uzun yolda keyifli bütçem yeterse d sınıfı otomobil.
sogutmalı torpido uzun yolda ve yalıtım bence çok önemli uzun yolda aynı şekilde dengeli süspansiyon
haliyle d sınıfı otomobil candır. özellikle uzun yolda keyifli bütçem yeterse d sınıfı otomobil.
0
c1b2k3
Einhell'in makinasini alayim diyorum boyamak icin ama tabancalar ile ilgili cok boya tozu yapiyor diye olumsuz yorumlar okudum/izledim. tecrübesi olan var mi? 2 katli evi boyayacagim komple ve esyalar da var. o yüzden rulo ile boyamak istemedim.yada kompresör de var. onlarin da boya tabancasi oluyor
Einhell'in makinasini alayim diyorum boyamak icin ama tabancalar ile ilgili cok boya tozu yapiyor diye olumsuz yorumlar okudum/izledim. tecrübesi olan var mi? 2 katli evi boyayacagim komple ve esyalar da var. o yüzden rulo ile boyamak istemedim.
yada kompresör de var. onlarin da boya tabancasi oluyor. ondan mi alsam boyanir mi ic duvarlar?
yada kompresör de var. onlarin da boya tabancasi oluyor. ondan mi alsam boyanir mi ic duvarlar?
0
Kompresör ve kompresöre uygun boya tabancalarının memesi çok incedir, 1,4 - 1,8 mm gibi. Duvar boyasını bu kadar incelikte atmak zor olur, belki de hiç atmaz tıkanır.
Duvar boyamak için satılan makinelerden hiç kullanmadım, ama kompresör ve boya tabancası gerçekten çok toz yapıyor. Havalandırma sistemi olmayan mekanlarda yapılması çok zor. Evde hiç olmaz.
Eğer o bahsettiğiniz tabanca da böyle toz yapıyorsa evlerden ırak, eşyalı evde büyük bela alırsınız başınıza.
Gerçekci inceleme videoları yok mu youtube'da acaba? Ürünün reklamını yapan değil de gerçekten her yönüyle inceleyen.
Duvar boyamak için satılan makinelerden hiç kullanmadım, ama kompresör ve boya tabancası gerçekten çok toz yapıyor. Havalandırma sistemi olmayan mekanlarda yapılması çok zor. Evde hiç olmaz.
Eğer o bahsettiğiniz tabanca da böyle toz yapıyorsa evlerden ırak, eşyalı evde büyük bela alırsınız başınıza.
Gerçekci inceleme videoları yok mu youtube'da acaba? Ürünün reklamını yapan değil de gerçekten her yönüyle inceleyen.
0
onlari da inceledim de onlar da öyle söyledi ve gösterdi :(
is basa düstü sanirim...
is basa düstü sanirim...
0
Ben prof. seviyedeki wagner ile denedim. Eski çalıştığım sektörlerden bilgim de vardır, elim yatkındır. Buna rağmen duvarları tabanca ile boyamak herkesin yapabileceği bir iş değil. Ben yarıda bırakıp ruloya döndüm.
Çok tozutuyor az bile kalır, açıkta kalan her cm2'ye boya yapışır, gözlüksüz, bonesiz hatta tulumsuz boya atamazsın. Maske kullanmadan atamazsın. Tavana boyayı kaçırmamak için bant çekmen lazım, kestirme için pay bıraksan bile makinayla attığın ve fırçayla attığın yerde aynı rengi ve dokuyu yakalayamazsın. Camları da bantlaman lazım, bütün tozuyan boya yapışır oraya, sonra jiletle kazımak zorunda kalırsın.
Uygun meme bulursan boya tüketimini oldukça azaltır ve homojen boya atabilirsin ama tecrübesiz birisinin yapacağı iş değil.
Çok tozutuyor az bile kalır, açıkta kalan her cm2'ye boya yapışır, gözlüksüz, bonesiz hatta tulumsuz boya atamazsın. Maske kullanmadan atamazsın. Tavana boyayı kaçırmamak için bant çekmen lazım, kestirme için pay bıraksan bile makinayla attığın ve fırçayla attığın yerde aynı rengi ve dokuyu yakalayamazsın. Camları da bantlaman lazım, bütün tozuyan boya yapışır oraya, sonra jiletle kazımak zorunda kalırsın.
Uygun meme bulursan boya tüketimini oldukça azaltır ve homojen boya atabilirsin ama tecrübesiz birisinin yapacağı iş değil.
0
bunu bir ara ben de epey araştırdım ama bu işi boya tabancası ile düzgün yapmanın çok zor olacağı sonucuna vardım yorumlardan hareketle. özellikle homojen bir şekilde dağıtmak çok zor oluyormuş + boya haznesi çok çabuk boşalıyormuş. dolayısıyla bence de uğraşma derim.
0
IncredibleMau
İki hafta sonra frontend developer olarak remote şekilde çalışmaya başlayacağım. Gelecek hafta ekipmanları almak için ofise gideceğim. İletişimde olduğum kişi dell marka laptop ve welcome kit falan verileceğini söyledi.Benim beklentim harici bir de monitör verilmesi ama maillerde öyle bir şey geçmiy
İki hafta sonra frontend developer olarak remote şekilde çalışmaya başlayacağım. Gelecek hafta ekipmanları almak için ofise gideceğim. İletişimde olduğum kişi dell marka laptop ve welcome kit falan verileceğini söyledi.
Benim beklentim harici bir de monitör verilmesi ama maillerde öyle bir şey geçmiyor. Sorduğumda da öğrenir haber veririm demişti ama arada kaynadı. Ben de çok üstüne düşmedim.
Normalde verilmesi lazım değil mi? Ofiste çalışıyor olsam mutlaka verirlerdi çünkü zaruri bir ihtiyaç.
Vermezlerse mecbur kendim alıcam ama merak ettim, remote çalışmaya başlayanlar ne tür ekipmanlar alır genelde?
Teşekkürler.
Benim beklentim harici bir de monitör verilmesi ama maillerde öyle bir şey geçmiyor. Sorduğumda da öğrenir haber veririm demişti ama arada kaynadı. Ben de çok üstüne düşmedim.
Normalde verilmesi lazım değil mi? Ofiste çalışıyor olsam mutlaka verirlerdi çünkü zaruri bir ihtiyaç.
Vermezlerse mecbur kendim alıcam ama merak ettim, remote çalışmaya başlayanlar ne tür ekipmanlar alır genelde?
Teşekkürler.
0
Monitör istediğini de belirt, çekinmene gerek yok. Vermiyorlarsa kendim alacağım sıkıntı yok dersin, normal bir şey bu.
O HR management olayı da muhtemelen successfactor tarzı bir şeydir, izinlerini gireceğin, maaş bordronu vs indireceğin bir şeydir **büyük ihtimalle**.
O HR management olayı da muhtemelen successfactor tarzı bir şeydir, izinlerini gireceğin, maaş bordronu vs indireceğin bir şeydir **büyük ihtimalle**.
0
Özellikle monitör iste +1
Ama bu işi yapacaksan kendi ekipmanına sahip olmak önemli. Ben genelde alet değil direkt para isteyip "kendim alıcam" diyorum. Her şirket kabul etmeyebilir ama aklında bulunsun.
Sonuçta işi sen yapacaksın, işi en iyi şekilde yapman için de neye ihtiyacın olduğunu sen bilirsin. Çekingen olma bu konuda.
Ama bu işi yapacaksan kendi ekipmanına sahip olmak önemli. Ben genelde alet değil direkt para isteyip "kendim alıcam" diyorum. Her şirket kabul etmeyebilir ama aklında bulunsun.
Sonuçta işi sen yapacaksın, işi en iyi şekilde yapman için de neye ihtiyacın olduğunu sen bilirsin. Çekingen olma bu konuda.
0
Kendi ekipmanina para yatir al, omur boyu bu isi yapacaksan hep sikinti yasatacaklar.
En son bana vga cikisli verdiler sinirlendim kendim aldim.
Keske laptopu da alsaydim her is degistirdiginde elindeki kurulmus alet gidiyor
En son bana vga cikisli verdiler sinirlendim kendim aldim.
Keske laptopu da alsaydim her is degistirdiginde elindeki kurulmus alet gidiyor
0
Monitör hariç her şeyim var aslında. Adamakıllı bir yere yerleşik olsam tenezzül etmem monitörü de alırım ama şu ara sürekli taşınıyorum. Bavulu geçtim küçük çanta toplamaktan dahi bıkmışken bir de koca monitörle oradan oraya gitmek kabus olur bana. En ufak bir ekstra yük istemiyorum nerede kalacağıma karar verene kadar.
Ofise gidince monitör talep edeyim ben o zaman, ne diyecekler bakalım.
Ofise gidince monitör talep edeyim ben o zaman, ne diyecekler bakalım.
0
grgn
Hayatınız boyunca bitcoin, döviz, borsa, ticaret, kazıklanma, dolandırılma, hırsızlık, iş kurma hevesiyle risk alma veya başka bir sebepten ötürü ne kadar para kaybettiniz? Eski tarihli bir olaysa o paranın günümüzde neye denk geldiğini de söylerseniz daha verimli bir anket olur. :)
Hayatınız boyunca bitcoin, döviz, borsa, ticaret, kazıklanma, dolandırılma, hırsızlık, iş kurma hevesiyle risk alma veya başka bir sebepten ötürü ne kadar para kaybettiniz? Eski tarihli bir olaysa o paranın günümüzde neye denk geldiğini de söylerseniz daha verimli bir anket olur. :)
0
Feneryolunda 30 yıllık eski evlerin 250bin olduğu dönemde bir hissede 100bin kardayken aç gözlülük edip satmadım, sonra 50bin zararla satmıştım. 100bin güzel paraydı iş görür bi araba alabilirdi.
0
bitcoin 2017'de girdim önce 100k kadar kar sonrasında 2021 mart ayında 80k yatırdım şu an 30k kaldı.
2016'dan beri aralıklarla dolar, euro ve altın aldım sanırım 50k ordan kar vardır ama geçen sene 18'den 11'e düşünce 30k kaybettim.
geçen sene borsaya girdim ufak rakamlarla 1k kar'la çıktım.
spor salonu üyeliğim devam ederken spor salonu kapandı. 4 ayım içerde kaldı, ordan bi dolandırıldım.
bahisten 40k zarar var.
kiracı evden çıkmıyor 4k veriyor ama çıksa 12k en az kiralayacam ordan biraz dolandırılıyoruz.
türkiye'de yaşıyoruz saolsun ülkemiz hergün içimizden geçiyor her konuda.ordan da vuruluyoruz.
2016'dan beri aralıklarla dolar, euro ve altın aldım sanırım 50k ordan kar vardır ama geçen sene 18'den 11'e düşünce 30k kaybettim.
geçen sene borsaya girdim ufak rakamlarla 1k kar'la çıktım.
spor salonu üyeliğim devam ederken spor salonu kapandı. 4 ayım içerde kaldı, ordan bi dolandırıldım.
bahisten 40k zarar var.
kiracı evden çıkmıyor 4k veriyor ama çıksa 12k en az kiralayacam ordan biraz dolandırılıyoruz.
türkiye'de yaşıyoruz saolsun ülkemiz hergün içimizden geçiyor her konuda.ordan da vuruluyoruz.
0
sadece norveç'te 4 yılda 2 kere dolandırıldım masraflar ve gelirler hariç 50keuro alacağım var
norveçten sonra
italya
fransa
ingiltere var
tabiki türkiye var. türkiye'de sanıyorum bir kere dünya devi firma tarafından tufaya düştüm sonra olmadı.
toplasan 100keuro falandır, masraf ve potansiyel getiriler hariç.
norveçten sonra
italya
fransa
ingiltere var
tabiki türkiye var. türkiye'de sanıyorum bir kere dünya devi firma tarafından tufaya düştüm sonra olmadı.
toplasan 100keuro falandır, masraf ve potansiyel getiriler hariç.
0
Erken ve ucuz fiyata satılan ve şimdilerde değerleri 700-800 bin dolar değerine yakın araziler.
Tl de bırakılan para yüzünden 200-300 bin tl zarar.
Tl de bırakılan para yüzünden 200-300 bin tl zarar.
0
Çeşitli zamanlarda freelance işlerden paramı ve çalıştığım yerden maaşımı alamadığım oldu. Toplasan bugünün parasıyla 300k-400k vardır toplam zarar.
0
Borsadan 5bin dolari bulmustur toplamda. Dolar yerine girdigim fonlardan da 5bin dolar desek toplam 10bin dolar.
Borc alip vermeyen, tam altin taktiktan sonra beni engelleyenleri saysak oradan da 1000 dolar vardir.
Kovuldugum sirketin halt yemesi yuzunden devlet bana vergi kesti 10bin kusur de oyle gitti.
Kacan firsatlari saymak sacma geliyor, ama sayayim.
2 sene icinde, 150bine almadigim ev su an 2 milyon. 600bine almadigim ev 5 milyon oldu :)
Kaybettigim paralardan daha cok koydu bunlar.
Borc alip vermeyen, tam altin taktiktan sonra beni engelleyenleri saysak oradan da 1000 dolar vardir.
Kovuldugum sirketin halt yemesi yuzunden devlet bana vergi kesti 10bin kusur de oyle gitti.
Kacan firsatlari saymak sacma geliyor, ama sayayim.
2 sene icinde, 150bine almadigim ev su an 2 milyon. 600bine almadigim ev 5 milyon oldu :)
Kaybettigim paralardan daha cok koydu bunlar.
0
ev alınca kiracı çıksın diye 1.5 kira bedeli kadar rüşvet verdim kendisine (3000 tl), sonra emlakçı komisyonundan bu parayı düştüğüm için sayılmaz tabii.
500 liralık coin almıştım, hala 500 tl ahshsh
çalıştığım bi şirket prime çöktü, o zamanın parasıyla bi 8 bin dolar falan içeride kaldı.
kaçan fırsatlara bakarsak,
2022 şubatta 800 binlik bir ev niyetine girmiştim, armudun sapı üzümün çöpü derken biraz geç kaldım daha şu anda o evler 1.3m oldu, o konu kapandı
bir de 2018 aralık'ta daha nisanda aldığım aracı satıp, yerine 60 bin fark vererek sıfır a4 veya a3 cabrio alabiliyordum. zaten arabam yeni gerek yok diye almadım, şimdi bu araçlar mevcut arabamın 2 - 2.5 katı kadar ediyor.
500 liralık coin almıştım, hala 500 tl ahshsh
çalıştığım bi şirket prime çöktü, o zamanın parasıyla bi 8 bin dolar falan içeride kaldı.
kaçan fırsatlara bakarsak,
2022 şubatta 800 binlik bir ev niyetine girmiştim, armudun sapı üzümün çöpü derken biraz geç kaldım daha şu anda o evler 1.3m oldu, o konu kapandı
bir de 2018 aralık'ta daha nisanda aldığım aracı satıp, yerine 60 bin fark vererek sıfır a4 veya a3 cabrio alabiliyordum. zaten arabam yeni gerek yok diye almadım, şimdi bu araçlar mevcut arabamın 2 - 2.5 katı kadar ediyor.
0
100bin dolara aldığım konutu 7 yıl sonra 50 bin dolara satmıştım. böyle garanti bi yatırımda bu şekilde zarar edip itiraf eden az bulursun :)
daha da komiği o ev muadilleri şu an yine 100bin dolar civarı :)
daha da komiği o ev muadilleri şu an yine 100bin dolar civarı :)
0
1.2m dolar. 100 bitcoin. btc 100 usd iken almıştım. eridi gitti, hiç kıymetini görmedim benim mallığım.
bir iş kurup bir yıllık maaşı batırmıştım, bu da benim mallığım. genel olarak malım :D
bir iş kurup bir yıllık maaşı batırmıştım, bu da benim mallığım. genel olarak malım :D
0
okudukça benimki de çok azmış dedim
coinde 5000dolar kaybettim, 5k bile yazamıyorum
maaşlı çalışan olunca böyle oluyor sanırım
coinde 5000dolar kaybettim, 5k bile yazamıyorum
maaşlı çalışan olunca böyle oluyor sanırım
0
ben de okuyunca benimki azmış dedim.
kriptoda 2k dolar zararım var.
daha önceden yaptıgım altın ve dolar yatırımı onu absorbe ediyor neyse ki öyle avutuyorum kendimi.
kriptoda 2k dolar zararım var.
daha önceden yaptıgım altın ve dolar yatırımı onu absorbe ediyor neyse ki öyle avutuyorum kendimi.
0
stillalive
Maaşımdan artırdığım birikimlerle bu uygulamadan alım satım yapıyorum ama ileride patlama ihtimali nedir? Güvenilir bir şirket mi?
Maaşımdan artırdığım birikimlerle bu uygulamadan alım satım yapıyorum ama ileride patlama ihtimali nedir? Güvenilir bir şirket mi?
0
vergisel konulara hiç karışmamaları beni biraz üzüyor. yabancı borsalarda midas üzerinden yapılan işlemlerin tl bazındaki değer kazancı beyan üzerinden gelir vergisine tabii ama bu konuda hiç kimsenin önlem aldığını görmedim. ileride bir denetim olursa (ki devlet 3 kuruşun peşine düşmüş durumda) işlem başına cezalar gelebilir youtube örneğindeki gibi.
0
pangea
Selamlar,Daha önce iş değiştirmekle ilgili buraya danışmıştım ve faydalı tavsiyeler almıştım. Şimdi gene benzer bir durum var ve tavsiyelerinizi rica ediyorum. Şimdi ben, yurt dışına gitmeye karar verdim; ancak bu konularda çok cahilim. Dolayısıyla bir yönlendirmeye ve tavsiyelere ihtiyacım var. Tec
Selamlar,
Daha önce iş değiştirmekle ilgili buraya danışmıştım ve faydalı tavsiyeler almıştım. Şimdi gene benzer bir durum var ve tavsiyelerinizi rica ediyorum.
Şimdi ben, yurt dışına gitmeye karar verdim; ancak bu konularda çok cahilim.
Dolayısıyla bir yönlendirmeye ve tavsiyelere ihtiyacım var.
Tecrübe kazanmak, farklı bir memlekette yaşamayı deneyimlemek istiyorum.
Çok iyi düzeyde İngilizce biliyorum ve bir yandan da elimi kuvvetlendirmek için İspanyolca kursuna gidiyorum. O da çok iyi gidiyor. Onu da İngilizce seviyeme getirene kadar da bırakmayı düşünmüyorum.
İspanyolcamı da işte diyelim 1, 1,5 sene içerisinde çok ilerlettiğimi var sayarak; bu andan itibaren nerelere başvurabilirim? Tercih ettiğim iki ülke var: ABD veya İspanya.
İlk tercihlerim bu iki yer; ancak oralar olmazsa başka memleketlere de gidebilirim.
Bir de şu var; oralarda bir süre beni idare edecek kadar birikimim de var.
Öneridir, tavsiyedir, ne bileyim şuraya başvur, şurayla görüş vs...bekliyorum.
Gracias mis hermanos!
Daha önce iş değiştirmekle ilgili buraya danışmıştım ve faydalı tavsiyeler almıştım. Şimdi gene benzer bir durum var ve tavsiyelerinizi rica ediyorum.
Şimdi ben, yurt dışına gitmeye karar verdim; ancak bu konularda çok cahilim.
Dolayısıyla bir yönlendirmeye ve tavsiyelere ihtiyacım var.
Tecrübe kazanmak, farklı bir memlekette yaşamayı deneyimlemek istiyorum.
Çok iyi düzeyde İngilizce biliyorum ve bir yandan da elimi kuvvetlendirmek için İspanyolca kursuna gidiyorum. O da çok iyi gidiyor. Onu da İngilizce seviyeme getirene kadar da bırakmayı düşünmüyorum.
İspanyolcamı da işte diyelim 1, 1,5 sene içerisinde çok ilerlettiğimi var sayarak; bu andan itibaren nerelere başvurabilirim? Tercih ettiğim iki ülke var: ABD veya İspanya.
İlk tercihlerim bu iki yer; ancak oralar olmazsa başka memleketlere de gidebilirim.
Bir de şu var; oralarda bir süre beni idare edecek kadar birikimim de var.
Öneridir, tavsiyedir, ne bileyim şuraya başvur, şurayla görüş vs...bekliyorum.
Gracias mis hermanos!
0
hepsi guzel de, Nasil gitmeyi planladiginizi yazmamissiniz ki oneri gelebilsin..
Yani sektorum X ve bu alanda is bulucam, evlenecegim, yuksek/dil okulu vs. yapip sonra calisma evlenme sanslarimi kovalayacagim, siyasi siginmaci olarak gidecegim, kacak gidecegim New york'a nasilsa bakmiyolar vs. Sadece dil bilindigi yada cok istediginiz icin bir memlekete yerlesemezsiniz bir sebep lazim.
Yani sektorum X ve bu alanda is bulucam, evlenecegim, yuksek/dil okulu vs. yapip sonra calisma evlenme sanslarimi kovalayacagim, siyasi siginmaci olarak gidecegim, kacak gidecegim New york'a nasilsa bakmiyolar vs. Sadece dil bilindigi yada cok istediginiz icin bir memlekete yerlesemezsiniz bir sebep lazim.
0
iş dalı ne ? öyle kafasına göre her iyi ingilizce bilen gidebiliyorsa ben de gideyim.
0
Ne is yaptiginiz, ne diplomaya sahip olduğunuz vs belirsiz.
Iki ülke de sırf dil biliyor diye insanlarin gelebileceği yerler değil. Hatta öyle bir ülke var mi bilmiyorum.
Iki ülke de sırf dil biliyor diye insanlarin gelebileceği yerler değil. Hatta öyle bir ülke var mi bilmiyorum.
0
Eldeki bilgi yetersiz. Bilginiz, deneyiminiz, diplomaniz vs... hangi konulardadir. Ne tarz bir yasam istiyorsunuz vs... daha detayli bilgi vermeniz lazim.
ABD'ye direk goc evlilik disinda cok zor. En kolay yolu ogrencilik ve oradan is bulup is vizesi almaya calismak.
Ispanya Avrupa'da tarim ve turizmle tutunan bir ulke. Goc etmek icin cok iyi firsatlari yok.
ABD'ye direk goc evlilik disinda cok zor. En kolay yolu ogrencilik ve oradan is bulup is vizesi almaya calismak.
Ispanya Avrupa'da tarim ve turizmle tutunan bir ulke. Goc etmek icin cok iyi firsatlari yok.
0
dil bilmek dışında hiç bir beceriniz yok anladığım kadarıyla. ülkeler bazen vasıfsız işçiler için programlar açıyor, o tarz bir şeye başvurursunuz olmadı.
0
Amerika yüksek lisansta pre-opt, STEM için optional 3 year post-opt veriyor, h1b içinse çok rota yok cpt veya opt sonra h1b sonra GC ardından olursa vatandaşlık gibi bir rotası var. ispanya yüksek lisans sonrası 2 yıl çalıştıktan sonra kalıcı oturum veriyor, blue card sınırı da çok fazla değil fakat genelde alımı zor yapar mevcut genç işsizliği %40 lara dayanmıştı geçmiş senelerde. Detaylar için pm atabilirsin, almanyada yaşayan digital nomad olarak bu konuda ortalam göç avukatından daha fazla bilgiye sahibimdir :D
0
grabbing hands
7 aydır maaşımdan para biriktiriyorum, schengen hazır. Tek yapmam gereken uçak bileti ve otel ayarlamak fakat bir türlü son kararı veremiyorum. Ülkenin durumu aklıma geldikçe bu para için 2 ay çalışıyorsun, 25 bin lirayı altına, dövize yatır, tatili unut diyorum içimden. Oysa sene başından beri yurt
7 aydır maaşımdan para biriktiriyorum, schengen hazır. Tek yapmam gereken uçak bileti ve otel ayarlamak fakat bir türlü son kararı veremiyorum. Ülkenin durumu aklıma geldikçe bu para için 2 ay çalışıyorsun, 25 bin lirayı altına, dövize yatır, tatili unut diyorum içimden. Oysa sene başından beri yurt dışı tatilini arzuluyordum.
Şevk kırılma durumu yaşıyorum sanırım. Tavsiyeniz var mı, sizce ne yapmalıyım ?
Şevk kırılma durumu yaşıyorum sanırım. Tavsiyeniz var mı, sizce ne yapmalıyım ?
0
Mutlaka gidin arzu ettiğiniz tatile. Hayat kısa, ekonominin gidişatı malum. Bir hayal kurmuşsunuz, bunun için emek harcamışsınız. Gitmezseniz ileride hayıflanacaksınızdır.
0
Hissiyat olarak %100 katılıyorum.
Öte yandan da 10 sene sonra bakıcaksın hiçbir şey yapmamışsın, kenarda 3-5 lira para var, o kadar. O durumda olmak da kötü. Zaten biz artık emekli olunca da dünyayı gezemeyeceğiz.
O yüzden bence git. Seneye tatil yapmazsın ya da ucuz bişey kovalarsın, dengeyi öyle sağlarsın.
Öte yandan da 10 sene sonra bakıcaksın hiçbir şey yapmamışsın, kenarda 3-5 lira para var, o kadar. O durumda olmak da kötü. Zaten biz artık emekli olunca da dünyayı gezemeyeceğiz.
O yüzden bence git. Seneye tatil yapmazsın ya da ucuz bişey kovalarsın, dengeyi öyle sağlarsın.
0
Sene başından beri bunu arzuluyorsan kesinlikle git, gez. Tadını çıkar. 25 bin tl'yi biriktirsen de yapacağın daha ilginç bir şey yok senin için. Yapıştır gitsin bence. Bu arada 2 maaşı tatile gömmek de çok aşırı bir şey değil takma kafana yani.
0
millet aylarca para biriktirip tatile gidiyor anormal degil. hatirlarsaniz kredi bile cikarmislardi tatil icin :) 3 sene taksit odeyen var tatil icin :) ayrica simdi yapmadigimiz her sey icin birkac sene sonra pisman olucaz gibi geliyor bana cunku ekonominin durumu belli. o 25 binle eger cok daha farkli bir sey yapmayacaksaniz gidip gonlunuzce tatil yapin derim ben.
0
25 bin çok bir para değil, ama boşa harcıyorum hissi oluşmuşsa biraz ertele bence. Kriz dönemindeyi,, acil bişey lazım olabilir.
0
İngilizlere 1 hafta uçak gidiş-dönüş, tam pansiyon 5 yıldızlı otel, transfer,vs tüm masraflar dahil Türkiye tatili 239 pound..
eksisozluk.com
Haklısın maddi olarak hiç adil değil ama tatil bir lüks değil ihtiyaçtır git tabi. Dönünce birikimini ve yatırımını daha farklı yapıp bir sonraki tatilini daha uyguna halledebilirsin.
eksisozluk.com
Haklısın maddi olarak hiç adil değil ama tatil bir lüks değil ihtiyaçtır git tabi. Dönünce birikimini ve yatırımını daha farklı yapıp bir sonraki tatilini daha uyguna halledebilirsin.
0
20 seneden uzun süredir calisiyorum. 1 tl birikimim yok. birisi bir gün ölmeyecegimi garanti ederse birikim yaparim.
soruya cevap: tatile git, iyi gelir.
soruya cevap: tatile git, iyi gelir.
0
bugün yapmadığınız her şey için seneye pişman olacaksınız. tıpkı geçen sene almadığımız/ yapmadığımız şeyler için bu sene pişman olduğumuz gibi. o yüzden mutlaka gidin.
0
montenegroya git. hem çok daha az harcarsın hem de güzel bir yer önyargın varsa biraz araştır, videoları izle. bizim türkler burun kıvırıyor buraya, hor görüyor ama bence italyanın bir çok yerinden güzel mesela.
0
git ama gittiğinde param gidiyor diye stres yapma. keyfini çıkaracaksan git.
0
gabe+1
Son dakikaya birakmayin su rezervasyon islerini yazik gunah, israf.
Son dakikaya birakmayin su rezervasyon islerini yazik gunah, israf.
0
Ufak bir sandvic yesen su icsen odedigin parayi otamatik tlye cevireceksin psikolojin bozulacak. Avrupa suanda kisitli butcesi olanlar icin iyi bir destinasyon degil. Urdun, misir olabilir. Sizin yerinizde olsam turkiyede daha once gormedigim bir yere gider kafami dagitirim. Asil tatili secimler sonrasina birakirdim. Tayyip sonrasi euro dusecek. Bir turizmci tavsiyesi.
0
hiç acımayın gidin. bu parayı tekrar biriktirirsiniz tekrar kazanırsınız ama bu sefer gitmek bu kadar kolay olmayabilir.
0
Ben de sizinle aynı şekilde düşünüyordum ama kendimi zorlayıp geçen hafta gittim ve iyi ki gitmişim diyorum. Ancak oradayken fiyatları TL'ye çevirerek hayatı kendinize zindan etmeyin.
0
su adna yuksek sezonda gitmeyin, bileti oteli simdiden alin, guzel guzel sonbahar kis tatili yapin, yazin turkiyede bir hauvza falan gidin mhaftasonu kacamagi yapin, win win olsun. dinlemis beyin cok daha iyi kararlar alabiliyor hayatta, dolayisi ile bir yatirim olarak da dusunebilirsiniz.
0
plutongezegendegilmi
Ya şöyle bi template var, niye herkes bunu kullanıyor:"""Merhaba pluton,Bıdı bıdı bıdı bıdı...Regards,Ahmet Bilmemkim"""Yani zaten ben mailin kimden geldiğini görüyorum, subject line da var, ne anlatacağını hemen anlattığın şöyle bi format çok daha kolayıma gelirdi:"""Selam pluton, bıdı bıdı bıdı, g
Ya şöyle bi template var, niye herkes bunu kullanıyor:
"""
Merhaba pluton,
Bıdı bıdı bıdı bıdı...
Regards,
Ahmet Bilmemkim
"""
Yani zaten ben mailin kimden geldiğini görüyorum, subject line da var, ne anlatacağını hemen anlattığın şöyle bi format çok daha kolayıma gelirdi:
"""
Selam pluton, bıdı bıdı bıdı, görüşürüz.
"""
Ama bunu kimse yapmıyor. Hadi başta resmiydik, elemanla 150. maili gönderiyoruz birbirimize, hala birinci şablonu kullanmakta ısrar ediyorlar.
Niye böyle bişey var? Bi de ben 1-2 mailden sonra bıkıp ikinci formata dönüyorum, tek satırlık mail atıp selam naber'i güle güle'yi kaldırıyorum, çok mu ayıp oluyor?
"""
Merhaba pluton,
Bıdı bıdı bıdı bıdı...
Regards,
Ahmet Bilmemkim
"""
Yani zaten ben mailin kimden geldiğini görüyorum, subject line da var, ne anlatacağını hemen anlattığın şöyle bi format çok daha kolayıma gelirdi:
"""
Selam pluton, bıdı bıdı bıdı, görüşürüz.
"""
Ama bunu kimse yapmıyor. Hadi başta resmiydik, elemanla 150. maili gönderiyoruz birbirimize, hala birinci şablonu kullanmakta ısrar ediyorlar.
Niye böyle bişey var? Bi de ben 1-2 mailden sonra bıkıp ikinci formata dönüyorum, tek satırlık mail atıp selam naber'i güle güle'yi kaldırıyorum, çok mu ayıp oluyor?
0
imzasinda vardir silmeye ugrasmiyordur ben de oyleyim. bir de maillesmede duzen seviyorum diger turlu profesyonel gibi gelmiyor.
0
O şablon Outlook'un ya da hangi e-posta istemcisini kullanıyorsa onun otomatik oluşturduğu imza. Her seferinde yanıtla butonuna basıp yazacağını yazıp direkt gönderiyor. İmzasız e-posta göndermek için ekstra işlem yapması gerekiyor. Onunla da kimse uğraşmak istemez 150 tane e-postada.
0
Kurumsal yazışmanın raconu budur çünkü. Ayıp olmaz ama kurumsal kimliğini zedelemiş olursun. Arkadaşınla yazışıyorsan sorun değil de kurumsal yazışmalarda selam - dert anlatma - saygılar + imza kısmı sabittir.
0
bu mantıkla gidersen neden iyi akşamlar diyoruz? herkes için akşam iyi geçmiyordur diyebilirsin. bazı şeyler kalıplaşmıştır mantık aramıycan.
0
hatta normalde sadece ismiyle hitap ettiğin kişilere, mailde sırf başkaları da var diye hanım/bey deniyor. kural bu. bu template dışına çıkılması çok da hoş olmuyor
0
@buenosdias, hocam ama o bi dilek sonuçta, akşamın iyi geçer umarım gibisinden.
Ya valla bu "kurumsal" işlere niyeyse kafam hiç basmıyor. Seneler önce büyük bi firmada işe başladım, ilk hafta birileri "pluton bey" diye sesleniyor ama üstüme alınmıyorum, tamam pluton benim de bey kim acaba, bana demiyorlardır diye. Hala da garip geliyor böyle şeyler.
İnsanın mayasında olacak demek ki.
Ya valla bu "kurumsal" işlere niyeyse kafam hiç basmıyor. Seneler önce büyük bi firmada işe başladım, ilk hafta birileri "pluton bey" diye sesleniyor ama üstüme alınmıyorum, tamam pluton benim de bey kim acaba, bana demiyorlardır diye. Hala da garip geliyor böyle şeyler.
İnsanın mayasında olacak demek ki.
0
renatgad
Soru belli. Ikisi de net ele gececek tutarlar. Fikriniz nedir?
Soru belli. Ikisi de net ele gececek tutarlar. Fikriniz nedir?
0
sadece maddi olarak soruyorsan ankara tabii ki. ankarada kendi evimde 3500 euro kazanma konforu varken eindhoven'a gidip hem göçmen olmanın dertleriyle uğraşıp hem de idare eder bi para kazanmayı tercih etmezdim.
0
Eindhoven.
O paraya yine markete gideceksin yine, yine otoparka gireceksin yine restoranlarda gunluk medeniyetsiiklere maruz kalacaksin.
Bence kral olunacak bir para degil kesinlikle. Medeniyet onceliginse hollanda
O paraya yine markete gideceksin yine, yine otoparka gireceksin yine restoranlarda gunluk medeniyetsiiklere maruz kalacaksin.
Bence kral olunacak bir para degil kesinlikle. Medeniyet onceliginse hollanda
0
Ankarada o parayla muasır medeniyet seviyesini yakalayabilirsin. Kesinlikle ankara.
0
kardeşim de aynı durumda yazılımcı, ankarada kalmayı tercih etti. benim fikrimce de net ankara. türkiyede döviz kazanıyor olmak büyük lüks. diğer yandan da yurtdışına göçmek, bütün aileni çevreni geride bırakmak, oraya uyum sağlamaya uğraşmak felan az buz şeyler değil. ben de aynı durumda olsam ankarayı tercih ederdim.
0
Yaşınız, kaç kişi olduğunuz, sektörünüz, hedefleriniz gibi detayları bilmeden bu soruya sağlıklı cevap vermek pek mümkün değil.
Eindhoven'da bu parayla yaşarsınız ama harcamalarınıza dikkat etmeniz gerekir. Fakat hem tecrübe kazanır, hem insan yerine koyularak yaşarsınız. Avrupa'da göçmen olmak da bir sıkıntı, her ne kadar kimse yüzünüze karşı böyle davranmayacak olsa da müslüman bir ülkeden geldiğiniz için farklı bir davranış olacak.
Ankara'da bu parayla güzel yaşar, güzel de bir birikim yapabilirsiniz.
Ben olsam bu aşamada Ankara'yı seçerdim ama kenara ciddi bir birikim yapardım. Yeterli maddi birikiminiz olduğunda mesleki tecrübeniz de artmış olacak. O zaman halen yurtdışına gitmek istiyorsanız bu hem daha kolay olacak, hem daha iyi kazancaksınız hem de birikiminiz olduğu için kafanız biraz daha rahat olacak.
Eindhoven'da bu parayla yaşarsınız ama harcamalarınıza dikkat etmeniz gerekir. Fakat hem tecrübe kazanır, hem insan yerine koyularak yaşarsınız. Avrupa'da göçmen olmak da bir sıkıntı, her ne kadar kimse yüzünüze karşı böyle davranmayacak olsa da müslüman bir ülkeden geldiğiniz için farklı bir davranış olacak.
Ankara'da bu parayla güzel yaşar, güzel de bir birikim yapabilirsiniz.
Ben olsam bu aşamada Ankara'yı seçerdim ama kenara ciddi bir birikim yapardım. Yeterli maddi birikiminiz olduğunda mesleki tecrübeniz de artmış olacak. O zaman halen yurtdışına gitmek istiyorsanız bu hem daha kolay olacak, hem daha iyi kazancaksınız hem de birikiminiz olduğu için kafanız biraz daha rahat olacak.
0
3.500€ ankara seneye bu zamanlar da 3.500€ olacak mı?
Eindhoven'da insanların böyle bir derdi olduğunu sanmıyorum.
Eindhoven'da insanların böyle bir derdi olduğunu sanmıyorum.
0
Direkt Ankara. Çoğu sevmeyenin aksine damarlarına nüfuz etmeyi bilirsen Ankara bence güzel bir şehir. O parayla daha da güzel olur :D
0
Ankara'da bu maaşı ne kadar alabileceğiniz sıkıntılı bir durum. Hükümet yarın bir kanun çıkartır, gelen dövizi bozduracaksın, kuru da 5 TL yaptım der. Elinizi kolunuzu bağlar. Benzerlerini çok yaptı. Daha da çok yapacak.
Hükümet tamamen ülkeyi bitirmiş durumda. Üstüne muhalefette de hiçbir ışık yok. Hepsi, sanki hükümetle anlaşmış gibi hareket ediyor vs. vs...
Kısacası: imkan varsa, daha sonra dönmek üzere yurt dışı.
.
Hükümet tamamen ülkeyi bitirmiş durumda. Üstüne muhalefette de hiçbir ışık yok. Hepsi, sanki hükümetle anlaşmış gibi hareket ediyor vs. vs...
Kısacası: imkan varsa, daha sonra dönmek üzere yurt dışı.
.
0
Medeniyetin göbeğinde, saygılı insanlarla yaşayıp, bir sabah parise bir sabah Londra ya birkaç saat içinde gidebilmek mi yoksa en basitinden trafikte biri önünü kesip başına silah mı dayama olasılığını düşünüp, kaos ülkesinde yaşamak mı?
0
yurtdışında yaşamayı çok isteyen biri için bile türkiyede euro kazanmak reddilmesi zor bir durum. ülkede olağanüstü bir durum olmazsa ankara'da kral gibi yaşarsınız ama ya olursa?
zor karar. umarım pişman olmazsınız.
zor karar. umarım pişman olmazsınız.
0
Seçime kadar Ankara seçimden sonra tekrar düşünme seçeneği yok mu varsa en temizi o, ilk sene euro biriktirip gidince daha rahat edilebilir.
0
Hollanda'da geçireceğin her gün Ankara'da 3500 € alabilme imkanını devam ettirecek. Ancak Ankara'da geçireceğin her gün seni Hollanda gibi Avrupa ülkelerinde çalışma imkanını azaltacak.
0
hollanda'da parayla krallik yapamazsin ama turkiye gibi 3. dunya ulkelerinde yaparsin. hizmet, kamu, sokaklar vs.. paran varsa hersey degisiyor bu ulkede. ama hollanda'da boyle birseye ihtiyacin olmuyor herkes esit. sanirim philips :)
0
2900 euro istanbul mu, 4200 euro amsterdam mi sorusunda amsterdam'i sectim. burada biraz daha fakirim. sadece kira 1650 euro. diger sabit giderlerle 2000 euro civari. arabam vardi, burda almadim, ihtiyac da yok zaten pek. burada kafam daha rahat. hala turkiye gundemini takip ediyorum ama eskisi kadar etkilenmiyorum. bir de gunluk yasantimda oradaki stresi yasamamak cok guzel. rahat, sakin bir ortamda yasamak, yuruyus yapma imkanlari, bisikletle gezme imkanlari cok guzel. ama burda daha yalnizim, esim olmasa patlarim sanirim sikintidan. esim de calisiyor ama o is degistirmedigi icin denklem disi.
kisaca:
maddi olarak ankara
sosyallik olarak muhtemelen ankara
hava olarak ankara (sanirim :)
kafa rahatligi, huzur olarak eindhoven
avrupayi gezmek istiyorsan eindhoven (comert izinler ve vize olmamasi sebebiyle)
hizmet sektoru icin ankara (burada eve siparis, temizlik vs pahali seyler)
kisaca:
maddi olarak ankara
sosyallik olarak muhtemelen ankara
hava olarak ankara (sanirim :)
kafa rahatligi, huzur olarak eindhoven
avrupayi gezmek istiyorsan eindhoven (comert izinler ve vize olmamasi sebebiyle)
hizmet sektoru icin ankara (burada eve siparis, temizlik vs pahali seyler)
0
konuya benzer bir başlık daha açılmıştı sanırım yine ankara ve hollanda kıyaslamasıydı.. bir çok şey yazılıp çizilir konu üzerine ama şu bir gerçek; eğer highly skilled migration statüsünde blue card ile gidecekseniz dil şartı olmadan 5 yılın sonunca avrupa birliği vatandaşı olabilir tüm avrupada yaşayabilir ve çalışabilirsiniz..
ankara' da o gelirle maddi anlamda rahat olursunuz; ama 5 yılın sonunda elinizde ne olur onu hesaplayın bence..
cevabı bence gelecek planlarınıza göre seçin.
ankara' da o gelirle maddi anlamda rahat olursunuz; ama 5 yılın sonunda elinizde ne olur onu hesaplayın bence..
cevabı bence gelecek planlarınıza göre seçin.
0
Ankara'nın hiçbir albenisi yok. Güzel bir teklif. Hem Ankara'da olmayacaksınız hem de üstüne para veriyorlar.
0
2bin euro bile olsa bas git.
Araba surmeyi bilenlerin ulkesinde yasa.
Ankara hep duruyor sevmezsen gelirsin.
Araba surmeyi bilenlerin ulkesinde yasa.
Ankara hep duruyor sevmezsen gelirsin.
0
basimizdaki yonetim degismedigi surece ne olursa olsun turkiye degil. her seyin kendini her konuda yetkin sanip diplomasi bile saibeli birinin iki dudaginin arasindan cikacak lafa bagli oldugu bir ulke burasi. yarin tum banka hesaplariniza maliniza mulkunuze el koydum burasi da artik turkiye degil tayyibistan dese ne yapabiliriz ki? yuh bu kadarini da yapmazlar artik dedigimiz nelere sahit olmadik mi ozellikle son 10 yilda? ben hala yurt disi imkani varken turkiyeyi ihtimal olarak tutanlara sasirarak bakiyorum. burada isler iyiye gitmiyor, yakin zamanda da duzelir gibi gorunmuyor. bir kez geliyoruz dunyaya medeni bir ulkede huzur icinde yasamak dururken bu kaos sevdasi niye :) yukarida dendigi gibi sevmezsen gelirsin ama gitmezsen hic gidemeyebilirsin.
0
Bence hala Eindhoven
Yukarda dendigi gibi yarin devletin parana el koymayacaginin, sokakta random siddet gormeyeceginin vs... garantisi yok.
Yukarda dendigi gibi yarin devletin parana el koymayacaginin, sokakta random siddet gormeyeceginin vs... garantisi yok.
0
Eindhoven'da her ay o maaşla sıradan bir hayat sürersin. Ankara'da ve TÜrkiye'de euro kazandığın sürece her ay o maaşla yapamayacağın çok az şey var. Ama bekarsan ve evlenme niyetin yoksa Eindoven derim :)
0
Maddi kismina bakalim, tabi ki Eindhoven. Neden? 1 yil sonra en iyi ihtimalle hala 3500 euro ya Ankara'da yasayabilirsin, ama Eindhoven'da iken rahatlikla daha yuksek bir maasa baska bir hollanda ya da avrupa sirketinde is bulabilirsin. Sunu rahatlikla soyleyebilirim, avrupa/ amerika sirketleri ozgecmisinde kendi ulkelerini gordukleri anda daha sicak bakiyor gocmen calisana, eger ilk yurtdisi tecrubense dogruca eindhoven'a git. atlaya ziplaya baska sirketlere gecip yillik 6 basamakli maaslara cikarsin 2 yil icinde. Ote yandan sosyal kismi Ankara'da yasamayi ezer gecer. 3500 e Ankara'da kralsin cok komik bir cumle. Ne yapacaksin o parayla? Gidebilecegin restoranlardan , sosyal hayattan vs kisa surede sikilicaksin. Maddi durumu daha iyi olanlarin daha iyi insan oldugu sanrisina kapilma, bos insan her ekonomik olcekte bos. Cok ozlersen Ankara yi hafta sonlari ucar gidersin, neden ayrildigini tekrar hatirlar donersin Eindhoven a.
0
Benzer bir durumda Eindhoven'ı seçtik.
Ben ki "Ankara'da deniz bile yok"çulara karşı Ankara'yı ezdirmezdim. Bir haftasonu eşimle yürüyüş yapmak istedim, evin orada (Alacaatlı) zaten yapamayız çünkü çok fazla sahipsiz köpek var. Dedim hadi Eymir'e gidelim. Trafikte çile başladı. Kırmızıda son hız geçip neredeyse bizi biçecek biri, gergin ve saygısız insanlar, kornalar. Her neyse arabayı park ettik, abartısız metrekareye 10 insan düşüyor. Bisikletlisi arkadan önden geliyor, bebek arabası terörü bir yandan, gürültü, pislik. Daha gölü göremeden "Dönsek mi acaba" dedik ve döndük. Seçim olsa bile insanlar değişmeyecek. Bunu kabul edince karar vermek daha kolay oluyor.
Yeme içme dışında maalesef özlenecek bir şey kalmamış. Ona da Eindhoven-Ankara direkt uçuş var. O olmadı Amsterdam'dan uç, o olması Düsseldorf'tan. 40 gün yıllık izin var zaten.
Ben ki "Ankara'da deniz bile yok"çulara karşı Ankara'yı ezdirmezdim. Bir haftasonu eşimle yürüyüş yapmak istedim, evin orada (Alacaatlı) zaten yapamayız çünkü çok fazla sahipsiz köpek var. Dedim hadi Eymir'e gidelim. Trafikte çile başladı. Kırmızıda son hız geçip neredeyse bizi biçecek biri, gergin ve saygısız insanlar, kornalar. Her neyse arabayı park ettik, abartısız metrekareye 10 insan düşüyor. Bisikletlisi arkadan önden geliyor, bebek arabası terörü bir yandan, gürültü, pislik. Daha gölü göremeden "Dönsek mi acaba" dedik ve döndük. Seçim olsa bile insanlar değişmeyecek. Bunu kabul edince karar vermek daha kolay oluyor.
Yeme içme dışında maalesef özlenecek bir şey kalmamış. Ona da Eindhoven-Ankara direkt uçuş var. O olmadı Amsterdam'dan uç, o olması Düsseldorf'tan. 40 gün yıllık izin var zaten.
0
Bu soruyu soruyorsan cevap net Ankara. 3500 euroyla Ankara'da bolluk icinde yasamaya alistiysan 4000 euroya hollandada yasam cok zor gelir. Gerek kira, gerek yeme icme masraflari cok daha pahali olacak. Buyuk ihtimalle birikim sifir falan olur, Turkiye'deki aliskanliklarini devam ettirmeye calisacagin icin.
0
Abi bence işin içinde Ankara olduğu için konuya objektif olamıyoruz duygusal yaklaşıyoruz, şöyle düşünelim: Kongo Demokratik Cumhuriyeti'nin başkenti Kinşasa mı? yoksa Eindhoven mı? Bence Eindhoven.
0
Maddi rahatlık ve Türkiye'deki dandik hayati bir kenara bırakırsak üç şey var;
- ab vatandaşı olma rahatlığı.
- gerekirse Avrupa'da çalışıp, vatandaş olup sonra tekrar Türkiye'ye gelmek
- Avrupa'daki izinler, çalışma saatleri vs.
Bunlar da sizi kurtarmiyorsa zaten Hollanda'daki hayat kurtarmaz.
Avrupa para için seçilecek bir yer değil. Öyle amerika vs gibi katlaya katlaya maaş alinacak yer değil. Ben hayatimda her sene is değiştirip sonunda parayi katladim falan diyen görmedim Avrupa'da, bilmiyorum. Eğer genel Türkiye canınızı sikmiyorsa Türkiye'de kalin tabi ama açıkçası bu soruyu soruyorsaniz genel Türkiye ile çok derdiniz olduğunuzu sanmıyorum.
- ab vatandaşı olma rahatlığı.
- gerekirse Avrupa'da çalışıp, vatandaş olup sonra tekrar Türkiye'ye gelmek
- Avrupa'daki izinler, çalışma saatleri vs.
Bunlar da sizi kurtarmiyorsa zaten Hollanda'daki hayat kurtarmaz.
Avrupa para için seçilecek bir yer değil. Öyle amerika vs gibi katlaya katlaya maaş alinacak yer değil. Ben hayatimda her sene is değiştirip sonunda parayi katladim falan diyen görmedim Avrupa'da, bilmiyorum. Eğer genel Türkiye canınızı sikmiyorsa Türkiye'de kalin tabi ama açıkçası bu soruyu soruyorsaniz genel Türkiye ile çok derdiniz olduğunuzu sanmıyorum.
0
speedy
https://eksisozluk.com/entry/77830890 Bu entry dogru mudur?
eksisozluk.com Bu entry dogru mudur?
0
Dogru, memurlar daha otesini de goruyor bankaci sadece kendi bankasindakileri gorur.
Vergi memuru arabana evine kadar gidiyor, maas zaten en basiti.
Sgk memuru maasini, degistirdigin isleri haliyle zamlarini vs..
Vergi memuru arabana evine kadar gidiyor, maas zaten en basiti.
Sgk memuru maasini, degistirdigin isleri haliyle zamlarini vs..
0
bankadaki o işi yapar da yakalanırsa sittin sene iş bulamaz sektörde bir daha.
0
her bankada var mi bilmiyorum, is bankasinda ihtiyac harici bu bilgileri goruntulemek kovulma sebebi. keyfi baktigin tespit edilirse koyuyorlar kapinin onune.
0
Keyfi olarak müşteri datasına ulaşmak suçtur. Bir iki yapar da sayısı belli bi patternin üstüne çıkarsa yakalarlar, kovarlar. Ayrıca veri sızdırmayı engellemek için de çok ciddi yazılımlar kulllanıyorlar.
0
Bazi memurlar butun soyunu sopunu gorebiliyorlar. Ve hatta bos vakitlerini en guzel degerlendirme aktivitelerinden biri.
0
doğru. tinder'dan buluşmaya gitmeden önce her şeyine bakan bankacı tanıyorum. babanın kime kefil olduğunu bile görebiliyor tek bir aramada. bu arada sadece telefon numaran yetiyor. isim ve soyisim bilgisine bile gerek yok.
yakalandıkları an kariyerleri bitiyor gibi bi durum da yok bu arada. öyle bi sistem yok yani :) norvec mi bura aminyum.
yakalandıkları an kariyerleri bitiyor gibi bi durum da yok bu arada. öyle bi sistem yok yani :) norvec mi bura aminyum.
0
bilen arkadaşlar için soruyorum, yakalanmaları nasıl oluyor?
sonuçta o kişi, o gün, orada olabilir ve hesabını sorgulatabilir. banka ve çevre güvenlik kameraları ve cep telefonu sinyalleri ile doğrulamak gerekecektir. ciddi bir durum olmadıkça uğraşıyor mu böyle?
sonuçta o kişi, o gün, orada olabilir ve hesabını sorgulatabilir. banka ve çevre güvenlik kameraları ve cep telefonu sinyalleri ile doğrulamak gerekecektir. ciddi bir durum olmadıkça uğraşıyor mu böyle?
0
Mağduriyet ve şikayet söz konusu olmalı. Aksi taktirde tespiti zor. Tabi gidip devlet büyüklerininkine bakmazsan.
0
Maaşını, hesabındaki parayı sadece ilgili banka çalışanı görür diğer banka çalışanları göremez, kredi bilgilerini evet her banka için görebilir. 1 kişi için yapılan sorgunun tespiti kolay değil, atılmaya da sebep olmaz çoğu banka için.
0
Atilman icin unlu sarkiciyi falan sorgulaman lazim.
Rte'ye bakip atilan memurlar olmustu.
Rok canli yayinda gbt yapiyordu :)
Nisanlisina falan bakmayan yoktur zaten.
Rte'ye bakip atilan memurlar olmustu.
Rok canli yayinda gbt yapiyordu :)
Nisanlisina falan bakmayan yoktur zaten.
0
Yakalanması için denetim birimine yakalanması gerek, nasıl yakalanır dersen, sen gider ankarada atmden şubeden işlem yaparsın o sırada istanbuldan bilgilerin sorgulanır denetime yakalanabilir, normal bir çalışandan daha fazla işlem yapıyordur yakalanabilir, başka sebeple bir denetimde ortaya çıkabilir ama evet bir kere yaptığının yakalanması zor, bilgileri sorgulanan anca şikâyet ederse olur ve evet kariyeri biter genelde.
0
kiralayacagim evin sahibi bankaciydi. emlakciya dusuneyim bugun demistim ama kendisi ben simdiden kimlik fotokopinizi alayim da ev sahibi bankaci sizin kayitlariniza bakacak demisti. baya baya sanki normal bi seymis gibi soylemisti bunu. vermedim, evi de tutamadim tabi.
nasil yakalandiklarina gelince bu ahlaksizi mesela sikayet edebilirdim. bankasini arayip personelinizin evi var, bu sartla kiraliyor haberiniz olsun bile desem en azindan mimlenirdi. bankalar cok siki tutuyor bu olayi. acimiyorlar yani. linkedin'den hangi bankada calistigini da bulmustum terbiyesizin ama ugrasmadim.
kendini bilen duzgun bankacilar bu islere girmiyordur ama.
nasil yakalandiklarina gelince bu ahlaksizi mesela sikayet edebilirdim. bankasini arayip personelinizin evi var, bu sartla kiraliyor haberiniz olsun bile desem en azindan mimlenirdi. bankalar cok siki tutuyor bu olayi. acimiyorlar yani. linkedin'den hangi bankada calistigini da bulmustum terbiyesizin ama ugrasmadim.
kendini bilen duzgun bankacilar bu islere girmiyordur ama.
0
Valla bankayı bilemem ama 18 yıl önce bir gsm operatöründe çalışırken bile bir numara sorguladığımızda bizim kullanıcı adımız o numaranın geçmişinde görünüyordu. Bakın 18 yıl diyorum. Gereksiz kimseyi sorgulayamazdık. Herhangi bir şikayette hemen atılırdık. Seneler önce böyle bir teknoloji kim bilir şimdi nasılda ilerlemiştir. Tabiki gereksiz sorgulama yapanlar işten atılır.
Benim çalıştığım yer için o gün sorgulama yaptığın kişiyle konuştun mu telefon kaydı var mı yada herhangi bir bayiye gitti mi o bakılırdı.
Eski sevgilisinin şikayetiyle atılanda olmuştu.
Benim çalıştığım yer için o gün sorgulama yaptığın kişiyle konuştun mu telefon kaydı var mı yada herhangi bir bayiye gitti mi o bakılırdı.
Eski sevgilisinin şikayetiyle atılanda olmuştu.
0
bu suç yalnız, şikayet üzerine araştırılırsa işten tazminatsız fesihle gönderebilirler.
Her şeyi geçtim böyle bir teknoloji yok diyen arkadaşlara tıkladığın sayıya saate dakikaya saniyeye kadar görebilecek teknoloji var bankalarda çocuk oyuncağı mı bu ?
Her şeyi geçtim böyle bir teknoloji yok diyen arkadaşlara tıkladığın sayıya saate dakikaya saniyeye kadar görebilecek teknoloji var bankalarda çocuk oyuncağı mı bu ?
0
musteri herhangi bir sebepten tespit edilmesi icin bankaya talepte bulunursa tespit edilir. bir ikiden evet bir sey olmaz ama aliskanlik haline getirdiyse mutlaka tespit edilir. kariyeri bitmesi ne alaka norvec mi burasi diyen arkadasi kvkk'yi bir gozden gecirmeye davet ediyorum.
0
cuma
Selamlar;Şişecam için olumlu ilerleyen bir sürecim var, anlaşırsak bilim ve teknoloji merkezinde görev alacağım gibi gözüküyor.çalışan bilen arkadaşlar var iseçalışma ortamı nasıldır?maaş dışında sundukları haklar nelerdir? gibi gibi bir sürü soru var kafamda
Selamlar;
Şişecam için olumlu ilerleyen bir sürecim var, anlaşırsak bilim ve teknoloji merkezinde görev alacağım gibi gözüküyor.
çalışan bilen arkadaşlar var ise
çalışma ortamı nasıldır?
maaş dışında sundukları haklar nelerdir? gibi gibi bir sürü soru var kafamda
Şişecam için olumlu ilerleyen bir sürecim var, anlaşırsak bilim ve teknoloji merkezinde görev alacağım gibi gözüküyor.
çalışan bilen arkadaşlar var ise
çalışma ortamı nasıldır?
maaş dışında sundukları haklar nelerdir? gibi gibi bir sürü soru var kafamda
0
şişecam ile aklımda olan 2018'de kurlar artınca personele ek zam yaptıgını gazetelerde okumuştum.
demek çalışanını ezdirmiyor, tabii bu pr da olabilir.
demek çalışanını ezdirmiyor, tabii bu pr da olabilir.
0
Biraz kasinti bir yer, devlet memurlugu gibi ortami.
is gorusmesi icin bi takla at da gorelim demedikleri kalmisti, karalisteye aldim o gunden beri.
Sirket olarak iyidir dunyadaki sayili ureticilerden biri. Bmw'ye honda'ya cam satiyor.
is gorusmesi icin bi takla at da gorelim demedikleri kalmisti, karalisteye aldim o gunden beri.
Sirket olarak iyidir dunyadaki sayili ureticilerden biri. Bmw'ye honda'ya cam satiyor.
0
İyidir, isbankasindan dolayi askeri bir ortam var, devlet memurlugu gibi ustte yazilan gibi.
Calisanlar mutluydu, yan haklari da siradan kurumsal sirket yan haklariydi yanlis hatirlamiyosam.
Calisanlar mutluydu, yan haklari da siradan kurumsal sirket yan haklariydi yanlis hatirlamiyosam.
0
şişecam'da ve iş bankası'nda tepe yönetimde çok yakın arkadaşlarım var.
özel sektörde memurluk. iş bankası gibi. iş bankası bazı personeline faizsiz kredi veriyor, belki bunun gibi ekstra benefitler vardır.
özel sektörde memurluk. iş bankası gibi. iş bankası bazı personeline faizsiz kredi veriyor, belki bunun gibi ekstra benefitler vardır.
0
iş bankasından şişecam it - güvenlik ekibine geçen arkadaşlarım var, acayip memnunlar. çok kaliteli bir kadrosu var iş grubunun, genel olarak epey seçerek adam alıyorlar.
0
grup şirketleri arasında inanılmaz farklar var.
kasıntı olan taraf düzcam tarafı
mutluluk saçan taraf paşabahçe tarafı vb. gibi
yan haklar standart kurumsal + 3 hafta yıllık izin.
içerde yükselme işi zor, çok fazla kişi, şişecam devasa bir şirket olmasına rağmen çok az yer var. biraz memuriyet de denilebilir. kriz döneminde sığınmak için iyi bir liman, ama kariyer yapayım ilerleyeyim dersen çok, çok zaman vermen veya kaybetmen gerekebilir.
kasıntı olan taraf düzcam tarafı
mutluluk saçan taraf paşabahçe tarafı vb. gibi
yan haklar standart kurumsal + 3 hafta yıllık izin.
içerde yükselme işi zor, çok fazla kişi, şişecam devasa bir şirket olmasına rağmen çok az yer var. biraz memuriyet de denilebilir. kriz döneminde sığınmak için iyi bir liman, ama kariyer yapayım ilerleyeyim dersen çok, çok zaman vermen veya kaybetmen gerekebilir.
0
floydian
neden sizce? özellikle aslında neden satmak yerine kapatıyorlar bunu çok merak ediyorum. satma için görüşmeleri olmuş ama anlaşamamışlar o yüzden de kapatmaya karar vermişler de... ya istedikleri parayı vermedilerse parayı düşürsen bile dümdüz kapatmaktan iyi değil mi? benim mi kaçırdığım bir şey va
neden sizce? özellikle aslında neden satmak yerine kapatıyorlar bunu çok merak ediyorum. satma için görüşmeleri olmuş ama anlaşamamışlar o yüzden de kapatmaya karar vermişler de... ya istedikleri parayı vermedilerse parayı düşürsen bile dümdüz kapatmaktan iyi değil mi? benim mi kaçırdığım bir şey var?
benim şöyle bir tahminim var, ebay geri gelecek bir şekilde türkiye'ye ve gg'nin rakip olmasını istemiyor geri döndüğünde. ne dersiniz?
benim şöyle bir tahminim var, ebay geri gelecek bir şekilde türkiye'ye ve gg'nin rakip olmasını istemiyor geri döndüğünde. ne dersiniz?
0
Yanlış düşünüyorsun, kesin nedenini bilmiyorum ama o dediğin değil bence. Vergiden kaynaklı bi şeyler olabilir.
0
adamlar açıklamalarında ikinci çeyrek ve mali yıl için somut bir etkisi olmayacak diyorlar. benim anladığım tl üzerinden satılmasının adamlara hiçbir etkisi yok. kısa süre içinde de döneceklerini sanmıyorum. abd ve ab resesyon diye bağırıyor, özellikle it tarafındaki şirketlerin çok küçüleceği konuşuluyor. getir işçi çıkararak başladı, ebay gg'u kapatıyor. özellikle eticaret tarafında bir şeyler oluyor ama noluyor bilemiyorum.
0
Sözlükte birisi, eBay'in vergi ödememek için kapattığını iddia etmişti. ABD vergi yasalarını bilmiyorum ama ödeyecekleri vergi, satacakları parayı geçiyorsa, adam kapatır geçer.
Yabancı yatırımcı, karına bakar. Duygusal düşünmez.
.
Yabancı yatırımcı, karına bakar. Duygusal düşünmez.
.
0
tamamıyla basiretsizlik olan durum.
sadece alan adını dahi satar gelir elde ederdin. içeriği hiç saymıyorum. tl ile alakalı olsun olmasın 10k usd bile bıraksa gelir gelir'dir. insanlar fani, şirketler bakidir.
çok az bir yatırımla tutunabilirdi, kesinlikle yanlış hamle. yatırımlar 1-5 yıllık değil 10-25 yıllık düşünülürse kesinlikle yanlış.
not: analist'im.
edit: çok değil, basiretli bir karar verici olsa 3 yıla toplardı.
edit 2: alıcı bulunamıyor denilmiş, marketing basiretsizliğidir.
sadece alan adını dahi satar gelir elde ederdin. içeriği hiç saymıyorum. tl ile alakalı olsun olmasın 10k usd bile bıraksa gelir gelir'dir. insanlar fani, şirketler bakidir.
çok az bir yatırımla tutunabilirdi, kesinlikle yanlış hamle. yatırımlar 1-5 yıllık değil 10-25 yıllık düşünülürse kesinlikle yanlış.
not: analist'im.
edit: çok değil, basiretli bir karar verici olsa 3 yıla toplardı.
edit 2: alıcı bulunamıyor denilmiş, marketing basiretsizliğidir.
0
E-ticaret sirketlerinin cogu (hatta hepsi) senelerdir satip kurtulmak derdinde.
Alacak enayi bulamiyor kimse.
Fiyat dusursen de bulamiyorsun.
Ki bu sirket zaten satilmis, alan adam bir daha kime satacak zaten elinde patlamis.
Sadece aylik lisans bedelleri 100binlerce dolari asiyordur 3 gun satis gelmese topu dikiyor bu tip sirketler.
insanlar cabuk unutuyor ama en az 20 tane bu tip sirket kapatildi, koskoca limango vardi alman ortakli o bile gitti.
Alacak enayi bulamiyor kimse.
Fiyat dusursen de bulamiyorsun.
Ki bu sirket zaten satilmis, alan adam bir daha kime satacak zaten elinde patlamis.
Sadece aylik lisans bedelleri 100binlerce dolari asiyordur 3 gun satis gelmese topu dikiyor bu tip sirketler.
insanlar cabuk unutuyor ama en az 20 tane bu tip sirket kapatildi, koskoca limango vardi alman ortakli o bile gitti.
0
Su anda satarsa alacagi paranin bir manasi yok.
Sirf isim hakki ve alan adini saklasa, yarin oburgun ulkede isler duzeldiginde tekrar ortaya cikabilir.
Sirf isim hakki ve alan adini saklasa, yarin oburgun ulkede isler duzeldiginde tekrar ortaya cikabilir.
0
Sirket satmak filan dertli isler, satarken bile emek harciyosun. 1-2 milyona satmaya calisacakken verecekleri emegi daha iyi degerlendirebilecek pozisyonlari vardir.
Ebay'in gelecegini dusunmuyorum, hatirladigim kadariyla pazar payi gittikce azaliyor, anca antika urunlerde filan tutunabiliyor. Birkac seneye topu diker.
Ebay'in gelecegini dusunmuyorum, hatirladigim kadariyla pazar payi gittikce azaliyor, anca antika urunlerde filan tutunabiliyor. Birkac seneye topu diker.
0
Neden satılmadı da kapatıldı?
Satılacak kadar bir değeri olsaydı zaten satmaz da kapatmazlardı da herhalde. Alacak olan niye alsın mesela? Pazarı kaybetmişler, hem satıcı hem alıcı kullanmıyor bile artık siteyi.
Ben bir şey alırken asla site bazlı düşünmem, hanisinde ucuzsa ondan alırım. Kaç yıldır GG'de diğer sitelere göre ucuz bir şey yok.
Bakıyorum satıcı ismi aynı, ürün aynı, ama diğer sitelerde daha ucuzken GG'de mutlaka bi çıtır daha pahalı.
Demek ki komisyon ürünleri diğer sitelere göre daha yüksek ki aynı satıcı farklı fiyat yazıyordu.
Yani uzun bir süredir kendi ayaklarına sıktılar rekabeti sürdüremeyerek, halbuki en eski ve en bilinen siteydi, marka bilinirliği de güvenirliği de diğerlerine göre her zaman yüksekti.
Rakiplerine yenilmiş, pazar payı daralmış, cirosu azalmış hiç bir "dükkan" kolay kolay satılmaz, alıcı çıkmaz.
Satılacak kadar bir değeri olsaydı zaten satmaz da kapatmazlardı da herhalde. Alacak olan niye alsın mesela? Pazarı kaybetmişler, hem satıcı hem alıcı kullanmıyor bile artık siteyi.
Ben bir şey alırken asla site bazlı düşünmem, hanisinde ucuzsa ondan alırım. Kaç yıldır GG'de diğer sitelere göre ucuz bir şey yok.
Bakıyorum satıcı ismi aynı, ürün aynı, ama diğer sitelerde daha ucuzken GG'de mutlaka bi çıtır daha pahalı.
Demek ki komisyon ürünleri diğer sitelere göre daha yüksek ki aynı satıcı farklı fiyat yazıyordu.
Yani uzun bir süredir kendi ayaklarına sıktılar rekabeti sürdüremeyerek, halbuki en eski ve en bilinen siteydi, marka bilinirliği de güvenirliği de diğerlerine göre her zaman yüksekti.
Rakiplerine yenilmiş, pazar payı daralmış, cirosu azalmış hiç bir "dükkan" kolay kolay satılmaz, alıcı çıkmaz.
0
türkiye'de e ticaret çok doymuş bir pazar. hepsiburada'nın nasdaq performansını gören hiç bir yabancı firma artık kolay kolay buraya ağır yatırım yapmaz. gg zaten uzun zamandır yerinde sayıyordu, bence satmakla uğraşmaması gayet makul.
bu arada belki de şirket içi açığa çıkmaması gereken olaylar da vardır (Vergi meseleleri, şirket içi fraud, yolsuzluk, siber saldırı, veri sızıntısı vs), adamlar da kapatalım gidelim dükkanı daha kolay demiştir. bu ihtimali de gözardı etmemek lazım.
bu arada belki de şirket içi açığa çıkmaması gereken olaylar da vardır (Vergi meseleleri, şirket içi fraud, yolsuzluk, siber saldırı, veri sızıntısı vs), adamlar da kapatalım gidelim dükkanı daha kolay demiştir. bu ihtimali de gözardı etmemek lazım.
0
va
Neden olabilir?1.4 otomatik benzinli aracım var, dün uzun yola çıktım ancak yolda farkettim ki hız 120yi geçtiği anda direksiyonda titreme hissediyorum. Özellikle Osmangazi köprüsü Bursa yolunda yavaş gitmek üzdü.Teşekkürler.
Neden olabilir?
1.4 otomatik benzinli aracım var, dün uzun yola çıktım ancak yolda farkettim ki hız 120yi geçtiği anda direksiyonda titreme hissediyorum. Özellikle Osmangazi köprüsü Bursa yolunda yavaş gitmek üzdü.
Teşekkürler.
1.4 otomatik benzinli aracım var, dün uzun yola çıktım ancak yolda farkettim ki hız 120yi geçtiği anda direksiyonda titreme hissediyorum. Özellikle Osmangazi köprüsü Bursa yolunda yavaş gitmek üzdü.
Teşekkürler.
0
bu durum ya rot balanstan, ya da arabanın hız yapınca önü arkayı dağıtan ucuz bir model olmasından kaynaklanıyor genellikle. eskiden olmuyorsa bir rot balans yaptır derim.
0
lastiklerin balansini kontrol ettir duzgun bir yerde.
eger duzelmiyorsa alt takima baktirmak lazim.
eger yine de duzelmiyorsa, o zaman arac kazali olabilir.
eger duzelmiyorsa alt takima baktirmak lazim.
eger yine de duzelmiyorsa, o zaman arac kazali olabilir.
0
rot balans ayarına baktır, eğer ondan değilse tekerin içine taş kaçmıştır. lifti olan bir yıkamacıda tekerlerin içini yıkat.
0
rot balans sanki tek bir işlemmiş gibi kullanılıyor oysa ki rot ile balans ayrı işlemler. sizin şikayetiniz için ise balans daha uygun.
geçmişte benzer bir şikayetle balansa baktırmıştım hiçbişey çıkmamıştı. sorun ön fren disklerinde çıkmıştı. aşınmadan dolayı balans yapıyorlarmış. diskler değişti (balatalar ile birlikte) ve sorun ortadan kalktı.
geçmişte benzer bir şikayetle balansa baktırmıştım hiçbişey çıkmamıştı. sorun ön fren disklerinde çıkmıştı. aşınmadan dolayı balans yapıyorlarmış. diskler değişti (balatalar ile birlikte) ve sorun ortadan kalktı.
0
Ben de okurken yazacaklarımı hazırlamıştım ki @sttc açıklamış sağolsun.
Ağız alışmış rot balans diye ama bu iş için balans lazım, ayrıca rota para vermeyin gerek yoksa.
Balans her bir tekerin kendi içinde titremesini engellemek için yapılır. Rot ise ön iki tekerin birbirlerine olan açısı ve direksiyonla olan ayarı içindir.
Araba sağa sola gezmiyorsa, rota gerek olmaz genelde.
Balanstan değilse, rüzgardan dolayı bir davlumbaz, tampon parçası vs aşırı sallanıp titretiyor olabilir.
Ama %90 balans ile çözülür.
Ağız alışmış rot balans diye ama bu iş için balans lazım, ayrıca rota para vermeyin gerek yoksa.
Balans her bir tekerin kendi içinde titremesini engellemek için yapılır. Rot ise ön iki tekerin birbirlerine olan açısı ve direksiyonla olan ayarı içindir.
Araba sağa sola gezmiyorsa, rota gerek olmaz genelde.
Balanstan değilse, rüzgardan dolayı bir davlumbaz, tampon parçası vs aşırı sallanıp titretiyor olabilir.
Ama %90 balans ile çözülür.
0
goodenuff
merhaba, baya bi uzun olacak yazacaklarım o yüzden şimdiden kusura bakmayın. içimi dökmek istiyorum acayip huzursuz ve stresliyim çünkü kafayı yiyeceğim kaç gündür.şehir dışından arkadaşım geldiği için ben araç kiraladım. kendisinin ehliyeti yok. bu ayın 17'sinde hatta 18'e girmiştik gece saat 04:00
merhaba,
baya bi uzun olacak yazacaklarım o yüzden şimdiden kusura bakmayın. içimi dökmek istiyorum acayip huzursuz ve stresliyim çünkü kafayı yiyeceğim kaç gündür.
şehir dışından arkadaşım geldiği için ben araç kiraladım. kendisinin ehliyeti yok. bu ayın 17'sinde hatta 18'e girmiştik gece saat 04:00 gibi ufak çaplı bir kaza yaptık. şöyle oldu, markete gitmek için evden çıktık mahalle arasında olduğu için bende dedim, al sen götür bizi yavaş yavaş gideriz bende yanına oturdum manuel araç kullanmasını çok az biliyor.
bende alkollüydüm zaten o da alkollüydü fakat çok az. ben daha çoktum. neyse, mahalle arasında giderken yaklaşık 30-40km/s hızla bir araca sol tarafından vurduk tepkisiz kaldı o an şok yaşadı fren/manevra vs yapamadı. neyse tam ortadan vurmadık, sol arka tekerin ordan vurduk.
şimdi olay burada başlıyor iki tane ahıskalı adam indi araçtan hemen başladı video kaydına bizi videoya çekiyor yanımdaki arkadaşım bir bayan ona sürekli böyle yavşıyormuş gibi konuşuyor "sen koltuğa otur bakalım ehliyetin yok seni şöyle bi çekeyim" diye böyle sürekli video kaydı alıyor falan bizi böyle kayda aldı. sonra diyor işte siz alkollüsünüz, sarhoşsunuz, siz ödeyeceksiniz benim masrafımı.
biz dedik ki tamam madem biz öderiz sorun yok biz ödemeye razıyız nedir senin masrafın 5 bin lira mı 6 bin lira mı verelim gitsin bitsin bu iş. yok dedi işte yarın baktıralım aracı tamire verelim falan. tamam dedim. yarın araçları götürelim benim abim var ben ona söyleyeceğim o halleder dedim.
bana ve arkadaşıma tutanak tutturdular. boş bir a4 kağıdına imzalı isimli yazdık. arkadaşım tcsini bile yazdı hatta. ben güven vermek istedim çünkü gerçekten masraftan kaçmadım. adam daha sonra yanımdaki kız arkadaşıma yürüyodu bi yandan böyle kolunu falan tutup sakinleştirmeye çalışıyomuş gibi ah tatlı kızım falan.
neyse, ertesi gün oldu abim çekici ile geldi ben dedi sanayide yaptırıcam iki aracı, aldı götürdü. zaten adamlar orda sürekli aynı soruları soruyor işte nasıl olur iyi olur mu araç benim değil, araç emanet, başkasının aracı bu. ben biniyorum, benim işlerim var, işlerim aksadı, bana para verin, bana araba ayarların diyip duruyodu. ben ona rağmen adama 1000 TL para gönderdim maksat arabasız kalmasın işlerini halletsin diye.
normalde bunu söylediğimde herkes aptallık etmişsin diyor. ama ben ona rağmen yaptım.
neyse, araçlar bakıma gitti adam dedi acil almam lazım falan bizde dedik akşama yetiştirmeye çalışalım yani daha doğrusu abim dedi, yetiştirmeye çalışalım olmazsa yarın alırsın arabanı dedi. ve dediği gibi oldu adama ertesi gün aracını teslim ettik sabah saat 9'da.
olay burdan sonra daha değişik, adam kız arkadaşımı arayıp ben bu aracı beğenmedim olmamış güzel yapılmamış ben arkadaşıma götürücem o yapıcak sizde benim masrafımı ödeyeceksiniz demiş. arkadaşımda demiş sen arabayı alırken niye bakmadın o zaman? o da demiş, ben adam gönderdim ona aldırdım.
şimdi şöyle bi olay var, ben sözümü tuttum arabasını yaptırdım. ne demek beğenmemiş? ikincisi bu adam başından beri benden para koparmaya çalışıyor, orası ayrı zaten bu olayda kendini belli etti. adama zaten 1000 TL ekstra para verdim sırf arabasız kalmasın diye. üçüncüsü tamam arkadaşımda ehliyet olmayabilir, alkollü olabilir biraz fakat kaza yaptığımız yerde onun geldiği yolda "DUR" levhası var, bizde yok. ve o direkt önümüzden geçmeye çalıştı, biz araca soldan vurduk dediğim gibi burası önemli. yani benim bildiğim onun DURMASI gerekiyordu? biz suçluyuz fakat onunda suçlu sayılayacağını düşünüyüroum.
her neyse, benim sormak istediklerim şunlar;
bu adam bize napabilir? biz ne yapabiliriz? sürekli stres vermeye başladı, arkadaşım bi yandan korkuyor. hani biz ehliyetsizlik + alkol cezasını ödemeye razıyız. keşke polis çağırsaydık en kötü ceza yerdik diye düşünüyorum. bu elemanların eline düştüğüm için çok pişmanım, bilmiyorum adamlar zaten sürekli kendi aralarında rusça konuşuyolardı, değişik tiplemeler ne iş yaptıkları belli değil 40-50 yaşlarındalar.
benim kiraladığım aracında masrafı var çünkü ben onu da yaptırıcam, allahtan rent a car şirketi tanıdık benim. sağolsun hiç problem etmedi. yaptır getir dedi.
atladığım detay var mı bilmiyorum, karışık anlatmış olabilirim özür dilerim. olayı sadece açıklamak istedim, çok stresliyim gerçekten. umarım bilen birisi vardır ne yapacağımıza dair.
fotoları ekliyorum aşağıya (yol hakkı olmasına rağmen diye tutanakta yazmışız ama kaza yaptığımız yerde yol hakkı varsa neden ona DUR levhası var, bizde yok? bunlar bizi taklaya getirmeye çalışmışlar sanırım o an)
ONLARIN ARACI;
i.imgur.com
i.imgur.com
i.imgur.com
BİZİM ARAÇ;
i.imgur.com
i.imgur.com
i.imgur.com
VE BİZE TUTTURDUKLARI TUTANAK;
i.imgur.com
KAZA YAPTIĞIMIZ YOLU EKLEDİM FOTO AŞAĞIDA
> i.imgur.com
> i.imgur.com
baya bi uzun olacak yazacaklarım o yüzden şimdiden kusura bakmayın. içimi dökmek istiyorum acayip huzursuz ve stresliyim çünkü kafayı yiyeceğim kaç gündür.
şehir dışından arkadaşım geldiği için ben araç kiraladım. kendisinin ehliyeti yok. bu ayın 17'sinde hatta 18'e girmiştik gece saat 04:00 gibi ufak çaplı bir kaza yaptık. şöyle oldu, markete gitmek için evden çıktık mahalle arasında olduğu için bende dedim, al sen götür bizi yavaş yavaş gideriz bende yanına oturdum manuel araç kullanmasını çok az biliyor.
bende alkollüydüm zaten o da alkollüydü fakat çok az. ben daha çoktum. neyse, mahalle arasında giderken yaklaşık 30-40km/s hızla bir araca sol tarafından vurduk tepkisiz kaldı o an şok yaşadı fren/manevra vs yapamadı. neyse tam ortadan vurmadık, sol arka tekerin ordan vurduk.
şimdi olay burada başlıyor iki tane ahıskalı adam indi araçtan hemen başladı video kaydına bizi videoya çekiyor yanımdaki arkadaşım bir bayan ona sürekli böyle yavşıyormuş gibi konuşuyor "sen koltuğa otur bakalım ehliyetin yok seni şöyle bi çekeyim" diye böyle sürekli video kaydı alıyor falan bizi böyle kayda aldı. sonra diyor işte siz alkollüsünüz, sarhoşsunuz, siz ödeyeceksiniz benim masrafımı.
biz dedik ki tamam madem biz öderiz sorun yok biz ödemeye razıyız nedir senin masrafın 5 bin lira mı 6 bin lira mı verelim gitsin bitsin bu iş. yok dedi işte yarın baktıralım aracı tamire verelim falan. tamam dedim. yarın araçları götürelim benim abim var ben ona söyleyeceğim o halleder dedim.
bana ve arkadaşıma tutanak tutturdular. boş bir a4 kağıdına imzalı isimli yazdık. arkadaşım tcsini bile yazdı hatta. ben güven vermek istedim çünkü gerçekten masraftan kaçmadım. adam daha sonra yanımdaki kız arkadaşıma yürüyodu bi yandan böyle kolunu falan tutup sakinleştirmeye çalışıyomuş gibi ah tatlı kızım falan.
neyse, ertesi gün oldu abim çekici ile geldi ben dedi sanayide yaptırıcam iki aracı, aldı götürdü. zaten adamlar orda sürekli aynı soruları soruyor işte nasıl olur iyi olur mu araç benim değil, araç emanet, başkasının aracı bu. ben biniyorum, benim işlerim var, işlerim aksadı, bana para verin, bana araba ayarların diyip duruyodu. ben ona rağmen adama 1000 TL para gönderdim maksat arabasız kalmasın işlerini halletsin diye.
normalde bunu söylediğimde herkes aptallık etmişsin diyor. ama ben ona rağmen yaptım.
neyse, araçlar bakıma gitti adam dedi acil almam lazım falan bizde dedik akşama yetiştirmeye çalışalım yani daha doğrusu abim dedi, yetiştirmeye çalışalım olmazsa yarın alırsın arabanı dedi. ve dediği gibi oldu adama ertesi gün aracını teslim ettik sabah saat 9'da.
olay burdan sonra daha değişik, adam kız arkadaşımı arayıp ben bu aracı beğenmedim olmamış güzel yapılmamış ben arkadaşıma götürücem o yapıcak sizde benim masrafımı ödeyeceksiniz demiş. arkadaşımda demiş sen arabayı alırken niye bakmadın o zaman? o da demiş, ben adam gönderdim ona aldırdım.
şimdi şöyle bi olay var, ben sözümü tuttum arabasını yaptırdım. ne demek beğenmemiş? ikincisi bu adam başından beri benden para koparmaya çalışıyor, orası ayrı zaten bu olayda kendini belli etti. adama zaten 1000 TL ekstra para verdim sırf arabasız kalmasın diye. üçüncüsü tamam arkadaşımda ehliyet olmayabilir, alkollü olabilir biraz fakat kaza yaptığımız yerde onun geldiği yolda "DUR" levhası var, bizde yok. ve o direkt önümüzden geçmeye çalıştı, biz araca soldan vurduk dediğim gibi burası önemli. yani benim bildiğim onun DURMASI gerekiyordu? biz suçluyuz fakat onunda suçlu sayılayacağını düşünüyüroum.
her neyse, benim sormak istediklerim şunlar;
bu adam bize napabilir? biz ne yapabiliriz? sürekli stres vermeye başladı, arkadaşım bi yandan korkuyor. hani biz ehliyetsizlik + alkol cezasını ödemeye razıyız. keşke polis çağırsaydık en kötü ceza yerdik diye düşünüyorum. bu elemanların eline düştüğüm için çok pişmanım, bilmiyorum adamlar zaten sürekli kendi aralarında rusça konuşuyolardı, değişik tiplemeler ne iş yaptıkları belli değil 40-50 yaşlarındalar.
benim kiraladığım aracında masrafı var çünkü ben onu da yaptırıcam, allahtan rent a car şirketi tanıdık benim. sağolsun hiç problem etmedi. yaptır getir dedi.
atladığım detay var mı bilmiyorum, karışık anlatmış olabilirim özür dilerim. olayı sadece açıklamak istedim, çok stresliyim gerçekten. umarım bilen birisi vardır ne yapacağımıza dair.
fotoları ekliyorum aşağıya (yol hakkı olmasına rağmen diye tutanakta yazmışız ama kaza yaptığımız yerde yol hakkı varsa neden ona DUR levhası var, bizde yok? bunlar bizi taklaya getirmeye çalışmışlar sanırım o an)
ONLARIN ARACI;
i.imgur.com
i.imgur.com
i.imgur.com
BİZİM ARAÇ;
i.imgur.com
i.imgur.com
i.imgur.com
VE BİZE TUTTURDUKLARI TUTANAK;
i.imgur.com
KAZA YAPTIĞIMIZ YOLU EKLEDİM FOTO AŞAĞIDA
> i.imgur.com
> i.imgur.com
0
Adama carpmamissiniz adama piyango carpmis resmen.
O tutanagi aldin mi adamdan geri?
Aldiysan bas engeli gec.
Almadiysan o arabayi carpar carpar her seferinde sana gelir.
Niye para yolluyorsun ki?
Normalde senin basinin rentacar ile belaya girmesi lazimdi, en az 50-100bin falan odetiyorlar bu durumlarda.
Rentacar bisey demiyorsa bu kadar tirsma zaten git kagidi al bitsin.
O tutanagi aldin mi adamdan geri?
Aldiysan bas engeli gec.
Almadiysan o arabayi carpar carpar her seferinde sana gelir.
Niye para yolluyorsun ki?
Normalde senin basinin rentacar ile belaya girmesi lazimdi, en az 50-100bin falan odetiyorlar bu durumlarda.
Rentacar bisey demiyorsa bu kadar tirsma zaten git kagidi al bitsin.
0
@divit tutanağı almadım adam zaten şimdi arabayı beğenmedim diyip duruyor şimdi hiç vermez o tutanağı artık bilmiyorum ama bi çok insanda bana diyor o tuttuğunuz tutanağın hiç bi önemi yok bi şey yapamaz bas engeli geç diyolar, bizi videoya falan kaydetti adam ne bilim böyle salak saçma şeyler, tutanak falan var ben ondan korktum sadece acayip stres yaptım yani öyle böyle değil uyku tutmuyor.
0
şikayet etmekle tehdit edin. rahatsız ederlerse gidin gerçekten de şikayet edin.
buna dolandırıcılık ve şantaj diyorlar. "ben yaptırıcam" dediysen yaptırırsın, ki yaptırmışsın. yaptırdıktan sonra aracı teslim aldıysa iş bitmiştir.
buna dolandırıcılık ve şantaj diyorlar. "ben yaptırıcam" dediysen yaptırırsın, ki yaptırmışsın. yaptırdıktan sonra aracı teslim aldıysa iş bitmiştir.
0
Tutanagi niye almazsin ki.
Yaptirdigini kanitlayabiliyor musun?
Adama foto falan atsaydin aha araba boyle yarin getiriyorum falan diye.
Elinde yeterince kanit varsa naparsan yap de resti cek.
Yaptirdigini kanitlayabiliyor musun?
Adama foto falan atsaydin aha araba boyle yarin getiriyorum falan diye.
Elinde yeterince kanit varsa naparsan yap de resti cek.
0
@lesmiserables - evet bende bunu söylemeyi düşündüm açıkçası yani biz yapacağımızı yaptık sözümüzde durduk o kıllık ediyo para koparmaya çalışıyo fazla fazla. ki ben eminim benim arkadaşım yapacak siz ödeyeceksiniz olayı tamamen yalan yani. adam bide bana whatsapptan kayıt atıyor işte cevap vermiyorsun bu şekilde olmaz böyle anlaşmamıştık, biz arabasını yaptırdık adamın hatta ertesi gün teslim ettik adam bana whatsapptan ses kaydı atıyor sarhoş arkadaşın falan diye böyle imalı imalı hakaret ediyo hafiften ben kaydını aldım zaten.
0
@divit - yaptırdığımı kanıtlayabiliyorum evet aracın yapıldıktan sonra fotosu var bende. ki adam zaten arabayı almaya kendi bile gitmemiş adam yollamış. valla biz aracı teslim ettik. tek sıkıntım o tutanak, dediğim gibi bi çok insan hiçbir şey olmaz diyor. ama ben panikliyorum işte
0
rentacardan kurtulmuşsun dua et. böyle durumlarda hem teminatda duran tüm parayı yakarlar hem de aracın yattığı ettiği süreyi vs şişirerek alırlar.
olay bitmiş gitmiş kendi aranızda anlaşmışsınız, artık alkollu olduğunuzun da ispati yok seni rahatsız edebileceği bir durum yok. kız da bu fırsatçıları ciddiye almasın, rahatsız ederse savcılığa şikayet edeceğini belirt.
hatalısın ve ucuz kurtulmuşsun, harcadığın para karşılığı güzel bir ders almış oldun.
olay bitmiş gitmiş kendi aranızda anlaşmışsınız, artık alkollu olduğunuzun da ispati yok seni rahatsız edebileceği bir durum yok. kız da bu fırsatçıları ciddiye almasın, rahatsız ederse savcılığa şikayet edeceğini belirt.
hatalısın ve ucuz kurtulmuşsun, harcadığın para karşılığı güzel bir ders almış oldun.
0
dostum bir kere
kiralanan aracın kaskosu kiralayan kişi sürdüğü sürece geçerlidir
kiralanan aracın kaskosu alkollüysen geçerli değildir
yani sen bu kazada haklı olsan bile bu 2 yerden tertemiz gol yiyecekken, tamamen adamlar polis çağırmadığı için kurtarmışsın. normal şartlar altında adamların polis çağırıp, alkol testi yaptırması, sonra da polisin tutanağı tutması ve işin sigortalardan yürümesi lazımdı, öyle olsaydı hem ehliyetsiz araç kullanmaktan, hem alkollü araç kullanmaktan cezayı yer, üstüne bir de sigortadan yüklü yüklü paraları ödemen gerekirdi.
adamın size arabayı teslim etmesi falan da acayip ilginç. belki adam suça karıştı, belki o gece bir şey olacak işi size yığacak ben arabayı ona vermiştim, araç ondayken oldu diye. onu teslim almanız da çok büyük bir cahillik olmuş. adamın arabasını neden siz alıp yaptırıyorsunuz? sanayiye çektirsin, yaptırsın, parası neyse ödeyin. acayip saçma bi durum.
sonuç olarak bir şekilde iki tarafı da idare etmişsiniz, arabayı da yapmışlar, adam arabasını da almış. adamları engelleyin, gerekirse telefon numaranızı değiştirin gitsin. bu saatten sonra yasal bir şey çıkamaz gibi görünüyor, alkollü olduğunu tutanak altına da aldırmamış, arabayı ehliyetsiz kişinin kullandığı da belli değil.
kiralanan aracın kaskosu kiralayan kişi sürdüğü sürece geçerlidir
kiralanan aracın kaskosu alkollüysen geçerli değildir
yani sen bu kazada haklı olsan bile bu 2 yerden tertemiz gol yiyecekken, tamamen adamlar polis çağırmadığı için kurtarmışsın. normal şartlar altında adamların polis çağırıp, alkol testi yaptırması, sonra da polisin tutanağı tutması ve işin sigortalardan yürümesi lazımdı, öyle olsaydı hem ehliyetsiz araç kullanmaktan, hem alkollü araç kullanmaktan cezayı yer, üstüne bir de sigortadan yüklü yüklü paraları ödemen gerekirdi.
adamın size arabayı teslim etmesi falan da acayip ilginç. belki adam suça karıştı, belki o gece bir şey olacak işi size yığacak ben arabayı ona vermiştim, araç ondayken oldu diye. onu teslim almanız da çok büyük bir cahillik olmuş. adamın arabasını neden siz alıp yaptırıyorsunuz? sanayiye çektirsin, yaptırsın, parası neyse ödeyin. acayip saçma bi durum.
sonuç olarak bir şekilde iki tarafı da idare etmişsiniz, arabayı da yapmışlar, adam arabasını da almış. adamları engelleyin, gerekirse telefon numaranızı değiştirin gitsin. bu saatten sonra yasal bir şey çıkamaz gibi görünüyor, alkollü olduğunu tutanak altına da aldırmamış, arabayı ehliyetsiz kişinin kullandığı da belli değil.
0
@roket adam - şimdi şöyle bir şey var adamlar zaten bize yaptırın aracımı diyince bizde dedik tamam yaptıralım ben abimi arayayım gelsin o halletsin dedim çünkü abim zaten galeri işiyle uğraşıyo, çekicisi falan var kendine ait o geldi aldı gitti. zaten bizim rent a car tanıdık, abimin arkadaşı o da. o da bana dediği tek şey şu, boşver sıkmayın canınızı bişey olmaz yaptırırsınız getirirsiniz dedi o kadar. o da dert etmiyo.
fakat şimdi fark ettim ben adama yaptırdıktan sonra aracın fotosunu göndermişim bak böyle oldu diye sadece boya atılacak üstüne diye, o da bana tamam kardeşim demiş. şimdide bugün bana şu mesajı atmış "bana dön kpnuşalım ne yapajaz, arabay kendı haline getımenizi istiyorum, biz nasıl annaşdık, siz nasil yapınız, arabay gördünmi?"
fakat şimdi fark ettim ben adama yaptırdıktan sonra aracın fotosunu göndermişim bak böyle oldu diye sadece boya atılacak üstüne diye, o da bana tamam kardeşim demiş. şimdide bugün bana şu mesajı atmış "bana dön kpnuşalım ne yapajaz, arabay kendı haline getımenizi istiyorum, biz nasıl annaşdık, siz nasil yapınız, arabay gördünmi?"
0
öncelikle gecmis olsun. tutanağa epeyce güldüm. ama güzel olmuş tabi. sabah 4 kafası ile.
bir kere birak bu tutanağı siz normal tutanak tutsanız bile geçersiz olur. çünkü, elimizde bir adet ehliyetsiz olarak araç kullanan kişi var. hatta alkollü olduğu iddiası da var ama burada işin içine promil vs. giriyor. o nedenle buradan bir şey çıkmaz. her durumda trafik polisi çağırılması gerekirdi.
gelelim dur tabelasına, evet adamın durması lazımdı. bu kavşaklarda geçiş önceliğine uymamaya girer ve asli kusurdur. alkollü olarak araç kullanmak ve ehliyet olmadan araç kullanmak ise asli kusur değildir. ehliyetsiz arac kullanmanin ayri bir cezası var ama sizi adamla muhattap etmezdi en azindan.
bu saatten sonra yapacak bir sey yok. adami tersleyeceksiniz olacak bitecek. ha bir de alkollü olarak ve de ehliyetsiz arac kullanmayın. bu sefer maddi hasarla kurtarmışsınız ama her zaman o kadar şanslı olmayabilirsiniz.
bir kere birak bu tutanağı siz normal tutanak tutsanız bile geçersiz olur. çünkü, elimizde bir adet ehliyetsiz olarak araç kullanan kişi var. hatta alkollü olduğu iddiası da var ama burada işin içine promil vs. giriyor. o nedenle buradan bir şey çıkmaz. her durumda trafik polisi çağırılması gerekirdi.
gelelim dur tabelasına, evet adamın durması lazımdı. bu kavşaklarda geçiş önceliğine uymamaya girer ve asli kusurdur. alkollü olarak araç kullanmak ve ehliyet olmadan araç kullanmak ise asli kusur değildir. ehliyetsiz arac kullanmanin ayri bir cezası var ama sizi adamla muhattap etmezdi en azindan.
bu saatten sonra yapacak bir sey yok. adami tersleyeceksiniz olacak bitecek. ha bir de alkollü olarak ve de ehliyetsiz arac kullanmayın. bu sefer maddi hasarla kurtarmışsınız ama her zaman o kadar şanslı olmayabilirsiniz.
0
Rent a car'ciyi taniyosun, galerici abin var ve iki tane hirbo tehditle senden para kopardikca kopariyor.
Sen cekil aradan abin konussun bu saatten sonra.
Sen cekil aradan abin konussun bu saatten sonra.
0
Önce şurayı bir netleştirelim (sırf bunun için geldim :),
- Kavşaklarda geçiş önceliğine uymama ve Park halinde bulunan bir araca çarpma asli kusur hallerinden biri olmaktadır.
sonrasında, diğer arkadaşların da dediği gibi, tutanak çok bir önem arz etmiyor, araç yapılmış, teslim edilmiş. alkollü olunduğuna dair bir kanıt yok. Resimler çekilmiş, onay alınmış. Herkes işine baksın. savcılık +1
- Kavşaklarda geçiş önceliğine uymama ve Park halinde bulunan bir araca çarpma asli kusur hallerinden biri olmaktadır.
sonrasında, diğer arkadaşların da dediği gibi, tutanak çok bir önem arz etmiyor, araç yapılmış, teslim edilmiş. alkollü olunduğuna dair bir kanıt yok. Resimler çekilmiş, onay alınmış. Herkes işine baksın. savcılık +1
0
- Alkol isini gec o bi "iddia". polis cagirsalarmis.
- Abin arabayi yaptiktan sonra foto cekmis mi yada dükkandan kamera kaydi vs? cunkü begenip araci teslim almislar, o zaman teslim almasalarmis.
-tutanak icin bi bilgim ama.
- Abin arabayi yaptiktan sonra foto cekmis mi yada dükkandan kamera kaydi vs? cunkü begenip araci teslim almislar, o zaman teslim almasalarmis.
-tutanak icin bi bilgim ama.
0
Geçmiş olsun. Ben sizin tutanak işlerinden bağımsız olarak söylüyorum , sabah 3-5 saatleri araba sürmek için en tehlikeli saatler. Genelde bir iki bira daha alalım, tekel kapanmadan son sefer yapalım falan diye çıkılır hep böyle kaza yapılır. Vücudun shutdown saatleridir bunlar. Göz açık olsa da basiret bir anda bağlanır. Hele bir de işin içinde alkol var.
HIMYM'ın bir bölümü vardı. Gece 2'den sonra iyi bir şey gelmez başınıza diye. Alkollü geceler için daha doğru bu laf. Son alkolünüzü bu saatlere kalmadan alın evinizde içip sızın.
Heriflerin bir şey tutturacağını sanmıyorum. Çok dertleri varsa polise gitsinler. Alkol malkol artık kanda kalmamıştır. Bir şey tutturamazlar. Boş A4'e de bir daha hayat boyu imza falan atmayın.
HIMYM'ın bir bölümü vardı. Gece 2'den sonra iyi bir şey gelmez başınıza diye. Alkollü geceler için daha doğru bu laf. Son alkolünüzü bu saatlere kalmadan alın evinizde içip sızın.
Heriflerin bir şey tutturacağını sanmıyorum. Çok dertleri varsa polise gitsinler. Alkol malkol artık kanda kalmamıştır. Bir şey tutturamazlar. Boş A4'e de bir daha hayat boyu imza falan atmayın.
0
tchuck
ne önerirsiniz?bu yağ vs. ölçenler de var sanırım, onlar "büyük ölçüde" işe yarar şeylerse onlar arasından hangisin önerirsiniz?
ne önerirsiniz?
bu yağ vs. ölçenler de var sanırım, onlar "büyük ölçüde" işe yarar şeylerse onlar arasından hangisin önerirsiniz?
bu yağ vs. ölçenler de var sanırım, onlar "büyük ölçüde" işe yarar şeylerse onlar arasından hangisin önerirsiniz?
0
hiç bir işe yaramıyor baya pahalı bir tanesi var evde başta telefondan verilerini inceliyorduk artık sadece bir baskül, basit bir şey alıp geçilmeli.
0
Hocam şimdi salonlarda kullanılan ölçüm cihazlarını düşün, onlar bile en az %20-30 hatalı ölçer, bundan kaçamazsın. Bu cihazların sapma yaratmasına neden olacak çok fazla değişken var, o nedenle işe yaramaz. Ha ben illa alacam birader sen bana tavsiye ver geç dersen "Omron" marka cihazlara bak.
0
xiaomi’ninkini kullanıyorum, bence çok işlevsel bir alet. ıvır zıvır ölçümleri çok isabetli değil belki ama gidişatı anlamak adına faydalı. kilonu günlük takip edebiliyorsun kaydediyor bu bile çok önemli formda kalmak isteyen biri için.
0
chihirovekohaku
İstanbul'da üç yıldır kiracı olduğumuz daire satışa çıkarılıyor. Kiramız şu an 4000 lira. 2023 Temmuz ayında zaten İstanbul'dan taşınacağız. Yani uzun süre İstanbul'da kalma planımız yok. Kardeşimin üniversiteden mezuniyetini bekliyoruz.Kira sözleşmemiz normalde 2022 kasım ayında yenileniyor. Bu yıl
İstanbul'da üç yıldır kiracı olduğumuz daire satışa çıkarılıyor. Kiramız şu an 4000 lira. 2023 Temmuz ayında zaten İstanbul'dan taşınacağız. Yani uzun süre İstanbul'da kalma planımız yok. Kardeşimin üniversiteden mezuniyetini bekliyoruz.
Kira sözleşmemiz normalde 2022 kasım ayında yenileniyor. Bu yıl yasa gereği 5000 liraya çıkacaktı kiramız. Ev sahibi talep ederse 6000'e de tamamdık son yılımız olduğundan. Fakat dahasını ödemek maddi olarak bizi epey zorlar. Yeni eve taşınmak da zaten son senemiz olduğundan çok masraflı.
Şimdi merak ettiğim şu;
Kasımda sözleşmemiz yenilenmeden önce satış gerçekleşirse, evin yeni sahibinin bize "Burada kiralar 15 bin oldu ya 10 bin üzerinde kira verin ya da çıkın" deme hakkı var mı?
Şimdiki kira sözleşmemiz haklarımızı ne zamana dek koruyabilir?
Kira sözleşmemiz normalde 2022 kasım ayında yenileniyor. Bu yıl yasa gereği 5000 liraya çıkacaktı kiramız. Ev sahibi talep ederse 6000'e de tamamdık son yılımız olduğundan. Fakat dahasını ödemek maddi olarak bizi epey zorlar. Yeni eve taşınmak da zaten son senemiz olduğundan çok masraflı.
Şimdi merak ettiğim şu;
Kasımda sözleşmemiz yenilenmeden önce satış gerçekleşirse, evin yeni sahibinin bize "Burada kiralar 15 bin oldu ya 10 bin üzerinde kira verin ya da çıkın" deme hakkı var mı?
Şimdiki kira sözleşmemiz haklarımızı ne zamana dek koruyabilir?
0
Üstteki bilgi yanlış.
Kendisi ya da 1. derece yakını oturacaksa 6 ay içinde çıkmanızı isteyebilir. Bu durumda başkasına kiraya veremez.
Kendisi oturmayacaksa eski sözleşme devam edeceği için max %25 zam yapabiliyor.
Makul bi şekilde oturup konuşun bence orta bir yol bulursunuz, zaten çıkacakmışsınız.
Kendisi ya da 1. derece yakını oturacaksa 6 ay içinde çıkmanızı isteyebilir. Bu durumda başkasına kiraya veremez.
Kendisi oturmayacaksa eski sözleşme devam edeceği için max %25 zam yapabiliyor.
Makul bi şekilde oturup konuşun bence orta bir yol bulursunuz, zaten çıkacakmışsınız.
0
Evi satan alan, otomatik olarak mevcut sözleşmenin tarafı olur. Yeni kontrata gerek yoktur. Fakat alan kişi ben burayı oturmak için aldım çık diye ihbarname göndererek tahliye etmeni isteyebilir.
0
Tapuda kiracının şerhi yoksa ilk ay içinde ihtar çekip 6 ay içinde boşaltmanızı talep edebilir diye bir bilgi var tam doğruluğu hakkında bilgim yok, onun dışında eski sahibinizle aynı haklara sahip aslında.
0
Ev ha deyince satılmazsa -ki öyle olur- 6 ay da ekstradan oturma hakkınız var. Bence her türlü mevzu olmadan kurtulursunuz bu süreçten.
0
cevap değil ama aynı durumdaydık diye uyarayım dedim, şuna hazırlıklı olun:
bizim sözleşmemiz de kasımda bitiyordu, ağustos gibi ev sahibi evi satışa çıkardı. ev satılsa bile 6 ay hakkımız vardı güya ama içinde kiracı olunca evi satamadı tabi ki. Bu yüzden de sözleşmenin bitimine bir ay kala, o meşhur kira sözleşmesi yapılırken boş tarihle imzalatılan tahliye taahhütnamesi ile icradan ihtarname çekti ve evi boşaltmamızı istedi. sonuçta evi biz satın almak zorunda kaldık.
bizim sözleşmemiz de kasımda bitiyordu, ağustos gibi ev sahibi evi satışa çıkardı. ev satılsa bile 6 ay hakkımız vardı güya ama içinde kiracı olunca evi satamadı tabi ki. Bu yüzden de sözleşmenin bitimine bir ay kala, o meşhur kira sözleşmesi yapılırken boş tarihle imzalatılan tahliye taahhütnamesi ile icradan ihtarname çekti ve evi boşaltmamızı istedi. sonuçta evi biz satın almak zorunda kaldık.
0
saatılana kadar bekle satılınca zaten kapını çalar yeni ev sahibi.
otur derse anlaşırsın. Oturma çık ben oturacam derse 6 ay vaktin var.
otur derse anlaşırsın. Oturma çık ben oturacam derse 6 ay vaktin var.
0
tchuck
şimdi buna ayda 3-4bin lira para atayım, 15-20 yıl sonra da en azından tutunacak bir dalım olsun istiyorum.ama bir yandan da tam olarak mantıklı gelemiyor, çünkü mevzuyu tam bilmiyorum sanırım.diyelim ereğli vb. gibi 5-6 tane şirkete her ay düzenli yatırım yapıyoruz.hatta 10-15 yıldan önce temettüyü
şimdi buna ayda 3-4bin lira para atayım, 15-20 yıl sonra da en azından tutunacak bir dalım olsun istiyorum.
ama bir yandan da tam olarak mantıklı gelemiyor, çünkü mevzuyu tam bilmiyorum sanırım.
diyelim ereğli vb. gibi 5-6 tane şirkete her ay düzenli yatırım yapıyoruz.
hatta 10-15 yıldan önce temettüyü de çekmiyor, gelen temettüyle de hisse alarak yolumuza devam ediyoruz.
bu adamların 10-15 yıl sonra "varolacağının" da bir garantisi var mı?
veya 5-6 yıl sonra artık temettü vermemeye başlayacakalrının?
temettü emekliliği denen şey gerçekten güvenli mi bu açıdan bakınca?
yoksa gidip ne bileyim altın, emtia vb. fonlardan yürümeye devam etmek mi mantıklı?
ama bir yandan da tam olarak mantıklı gelemiyor, çünkü mevzuyu tam bilmiyorum sanırım.
diyelim ereğli vb. gibi 5-6 tane şirkete her ay düzenli yatırım yapıyoruz.
hatta 10-15 yıldan önce temettüyü de çekmiyor, gelen temettüyle de hisse alarak yolumuza devam ediyoruz.
bu adamların 10-15 yıl sonra "varolacağının" da bir garantisi var mı?
veya 5-6 yıl sonra artık temettü vermemeye başlayacakalrının?
temettü emekliliği denen şey gerçekten güvenli mi bu açıdan bakınca?
yoksa gidip ne bileyim altın, emtia vb. fonlardan yürümeye devam etmek mi mantıklı?
0
abi vaktim yok uzun uzun yazamayacalım sonra editlerim ama tr de temettü emekliliği maalesef çalışmıyor.
0
yurtdışındaki hisseler ile yapılabiliyor mu peki bu iş? yoksa ona "yetkimiz" yok mu?
0
bu adamların 10-15 yıl sonra "varolacağının" da bir garantisi var mı?
veya 5-6 yıl sonra artık temettü vermemeye başlayacakalrının?
ikisinin de cevabi hayir.
google'a diversification yazip arat. tek bir sirkete yatirim yapma konsepti her zaman asiri risklidir. tek bir sektore yapmak da risklidir. hatta borsa ozelinde konusuyorsak tek bir ulkenin borsasina yapmak bile risklidir. mantiken gayrimenkul, borsa vs farkli farkli araclara yatirim yapiyor olman lazim.
veya 5-6 yıl sonra artık temettü vermemeye başlayacakalrının?
ikisinin de cevabi hayir.
google'a diversification yazip arat. tek bir sirkete yatirim yapma konsepti her zaman asiri risklidir. tek bir sektore yapmak da risklidir. hatta borsa ozelinde konusuyorsak tek bir ulkenin borsasina yapmak bile risklidir. mantiken gayrimenkul, borsa vs farkli farkli araclara yatirim yapiyor olman lazim.
0
@tchuck yok yok olabilir ama şunu unutmayın tr borsası göl ise yurt dışı özellikle amerika vs resmen okyanus. Çok iyi araştırmak lazım bir de dediğin gibi oradaki rakamlar dolar bazlı olduğu için satın alması vs vs maliyetli baya. Bu arada midas uygulaması üzerinden veya banka uygulamaları üzerinden yurt dışı hisseleri alabilirsin.
0
Ben 6aydır uyguluyorum , şu ana kadar iyi gibi gidişat. BES e filan göre bence daha iyi.
Her ay maaşım yatınca aldım hisseleri. Dolar alsam ne kadar dolar alırdım not ettim. Doların bu kadar artmış olmasına ve dolara göre demir çelik sektörü baya ekside olmasına rağmen artıda kalmış portföy.
10-15 yıl sonra ne olacağı belli olmaz , en azında 3 ayda 1 ve yıl sonu şirketleri değerlendirip gerek duyarsan değiştirmen gerekiyor. Büyük olasılıkla gerek olmaz ama kafan rahat eder en azından
Her ay maaşım yatınca aldım hisseleri. Dolar alsam ne kadar dolar alırdım not ettim. Doların bu kadar artmış olmasına ve dolara göre demir çelik sektörü baya ekside olmasına rağmen artıda kalmış portföy.
10-15 yıl sonra ne olacağı belli olmaz , en azında 3 ayda 1 ve yıl sonu şirketleri değerlendirip gerek duyarsan değiştirmen gerekiyor. Büyük olasılıkla gerek olmaz ama kafan rahat eder en azından
0
o fonlarin %2-%3 arasi yillik masrafi var, ilk basta az gibi gelse de buyudukce hayvan gibi masraf cikariyor oncelikle onu aklinda tutmani tavsiye ederim, altta cok guzel hesaplamasi yapilmis.
pintidegiltutumluyum.com
"buna 3-4bin atiyim" demissin de temettu emeklili bir meta degil hatayi burda yapiyor bir cok kisi. cok uzun vadeli bir yatirim olarak dusunmen lazim bunu ve burdaki en kritik nokta sirket secimi o da senin piyasa bilgine ve risk algina gore degisir.
"bu adamlar"in tabi ki hicbirinin varolma garantisi yok ama yine dedigim gibi bu sirketlerin varolmayacagini dusunuyorsan zaten uzun vadeli yatirim sana gore degil, burda yine sirket secimi kritik nokta. yani ford otosan'in, arcelik'in 10-15 yil sonra varolmayacagini dusunuyorsan borsa sana gore bir yer degil :)
pintidegiltutumluyum.com
"buna 3-4bin atiyim" demissin de temettu emeklili bir meta degil hatayi burda yapiyor bir cok kisi. cok uzun vadeli bir yatirim olarak dusunmen lazim bunu ve burdaki en kritik nokta sirket secimi o da senin piyasa bilgine ve risk algina gore degisir.
"bu adamlar"in tabi ki hicbirinin varolma garantisi yok ama yine dedigim gibi bu sirketlerin varolmayacagini dusunuyorsan zaten uzun vadeli yatirim sana gore degil, burda yine sirket secimi kritik nokta. yani ford otosan'in, arcelik'in 10-15 yil sonra varolmayacagini dusunuyorsan borsa sana gore bir yer degil :)
0
fon harici yurt dışı hisselerinde tl bazında elde ettiğin getiriden gelir vergisi ödemen gerekiyor bunu da ekleyelim listeye.
0
bist iyidir candır, temettü emekliliği de güzeldir.
amerigan hisselerini midas gibi kuruluşlardan alabilirsin, o da çok iyi fikir. temettü olarak değil de güzel bir sepet yapabilirsin. Tefas üzerinden 5 yıllık getirilerine bakarak bir ya da birkaç yabancı hisse fonu da alabilirsin, yönetim giderleri oluyor tabi ama neticede profesyonel bir kadro yönetiyor.
yalnız şunu söyleyeyim amerigan borsası epey şişik durumda ve büyük bir göçüş olacak, şu an almak ne kadar iyi bir fikir bilemiyorum. Temmuz, ağustos gibi yükselebilirler, şimdi biraz alırım yükselince satıp büyük düşüşü beklerim dersen tabi o da iyi bir fikir olabilir.
Neticede kademeli alım yapacaksın, bist de, s&p500 de, nasdaq da her türlü güzel kazandırır 10-15 yıl tutacaksan.
bu adamların 10-15 yıl sonra "var olacağının" da bir garantisi var mı? Analistlerin yorumlarını takip edeceksin arada, neticede bunlar bir ülkenin milli değerleri olan firmalar. Riski var, spekülasyona açık. Her insanın alabileceği risk farklıdır, uykuların kaçmasın, düştü diye üzüleceksen tatlı canından daha kıymetli değil. Ayrıca düştükçe ekleme yapıp ortalamayı düşüreceğin şekilde bir miktar para tutabilirsin kenarda.
amerigan hisselerini midas gibi kuruluşlardan alabilirsin, o da çok iyi fikir. temettü olarak değil de güzel bir sepet yapabilirsin. Tefas üzerinden 5 yıllık getirilerine bakarak bir ya da birkaç yabancı hisse fonu da alabilirsin, yönetim giderleri oluyor tabi ama neticede profesyonel bir kadro yönetiyor.
yalnız şunu söyleyeyim amerigan borsası epey şişik durumda ve büyük bir göçüş olacak, şu an almak ne kadar iyi bir fikir bilemiyorum. Temmuz, ağustos gibi yükselebilirler, şimdi biraz alırım yükselince satıp büyük düşüşü beklerim dersen tabi o da iyi bir fikir olabilir.
Neticede kademeli alım yapacaksın, bist de, s&p500 de, nasdaq da her türlü güzel kazandırır 10-15 yıl tutacaksan.
bu adamların 10-15 yıl sonra "var olacağının" da bir garantisi var mı? Analistlerin yorumlarını takip edeceksin arada, neticede bunlar bir ülkenin milli değerleri olan firmalar. Riski var, spekülasyona açık. Her insanın alabileceği risk farklıdır, uykuların kaçmasın, düştü diye üzüleceksen tatlı canından daha kıymetli değil. Ayrıca düştükçe ekleme yapıp ortalamayı düşüreceğin şekilde bir miktar para tutabilirsin kenarda.
0
şunu unutmamak lazım, risksiz yatırım yoktur.
Altın, döviz, gayrimenkul için bile böyle bu.
Borsa, döviz, yatırım fonu, altın gümüş gibi madenler ya da gayrimenkul.
Hepsinin kendine göre riskleri, avantajları, dezavantajları var.
Temettü konusunda birkaç yıldır yatırım yapıyorum.
Hisse söylemeyeceğim ama bist 30 şirketlerinden birine 2-3 sene önce ufak ufak miktarlarla düzenli alım yaptım. 3 senedir de düzenli temettü aldım. 4. sene yani 2023'te tahmin edilen temettü gelirse, toplam temettü gelirim hisse alımı için yaptığım maliyeti çıkarmış oluyor. bundan sonrası tamamen maliyetimin üstüne eklenen bir ek gelir olarak görüyorum. Hisse fiyatı da bu süreçte 3 katına falan yaklaştı.
Hatta şöyle diyeyim, 2015 gibi bir ev almıştım. Sonra sattım gerçi ama o evin şu an kirası ayda 7-8 bin. Ben o evi almak yerine 2015'te bu hisseyi alsaymışım ev parasına, bu sene alacağım yıllık temettü 240-260 bin civarıydı. Bu da ayda 20000 TL'ye geliyor yaklaşık.
Ama bu tabii ki onlarca şirketin olduğu bir borsada tek bir şirket üstünden benim kişisel koşullarımla yaptığım bir hesap.
Yabancı hisseleri işbankası, garanti bankası uygulamalarından alabiliyorsunuz. Ya da midas gibi uygulamalardan.
bu arada o şirketlerin ilerde varolup olamayacağı bir muamma elbette. Yani yabancı şirkettir türkiye'den çekilir, küçülmeye gidebilir, önemli bir müşteri kaybeder, bir sorun yaşar, o sektörle ilgili bir yönetmelik değişikliği olur satışları düşer vs.
Zaten risk dağılımı yapmanın mantığı da budur.
Altın, döviz, gayrimenkul için bile böyle bu.
Borsa, döviz, yatırım fonu, altın gümüş gibi madenler ya da gayrimenkul.
Hepsinin kendine göre riskleri, avantajları, dezavantajları var.
Temettü konusunda birkaç yıldır yatırım yapıyorum.
Hisse söylemeyeceğim ama bist 30 şirketlerinden birine 2-3 sene önce ufak ufak miktarlarla düzenli alım yaptım. 3 senedir de düzenli temettü aldım. 4. sene yani 2023'te tahmin edilen temettü gelirse, toplam temettü gelirim hisse alımı için yaptığım maliyeti çıkarmış oluyor. bundan sonrası tamamen maliyetimin üstüne eklenen bir ek gelir olarak görüyorum. Hisse fiyatı da bu süreçte 3 katına falan yaklaştı.
Hatta şöyle diyeyim, 2015 gibi bir ev almıştım. Sonra sattım gerçi ama o evin şu an kirası ayda 7-8 bin. Ben o evi almak yerine 2015'te bu hisseyi alsaymışım ev parasına, bu sene alacağım yıllık temettü 240-260 bin civarıydı. Bu da ayda 20000 TL'ye geliyor yaklaşık.
Ama bu tabii ki onlarca şirketin olduğu bir borsada tek bir şirket üstünden benim kişisel koşullarımla yaptığım bir hesap.
Yabancı hisseleri işbankası, garanti bankası uygulamalarından alabiliyorsunuz. Ya da midas gibi uygulamalardan.
bu arada o şirketlerin ilerde varolup olamayacağı bir muamma elbette. Yani yabancı şirkettir türkiye'den çekilir, küçülmeye gidebilir, önemli bir müşteri kaybeder, bir sorun yaşar, o sektörle ilgili bir yönetmelik değişikliği olur satışları düşer vs.
Zaten risk dağılımı yapmanın mantığı da budur.
0
panda yuva yapmis sogut dalina
Bu kadardan kastım 20 bin vs civarları. Örneğin az önce Güney Amerika ülkelerinden bazılarına baktım ve hepsi 20 binden fazla arkadaşlar. Bu sadece uçak bileti. Hayal mi artık oralar?Gerçi artık Avrupa da ucuz değil.
Bu kadardan kastım 20 bin vs civarları. Örneğin az önce Güney Amerika ülkelerinden bazılarına baktım ve hepsi 20 binden fazla arkadaşlar. Bu sadece uçak bileti. Hayal mi artık oralar?
Gerçi artık Avrupa da ucuz değil.
Gerçi artık Avrupa da ucuz değil.
0
Abi bizler hep kendi ekonomik seviyemize göre değerlendiriyoruz bu olayları ama ülkede belli bir gelir grubunun üstünde olacak şekilde para kazanan ve 20 bin liralık bilet parasını umursamayacak çok insan var, yani çevremizde görmüyor oluşumuz onların olmadığı anlamına gelmiyor, böyle düşünelim; talep olmasa neden arz oluşsun.
0
Rating ölçümlerinde şöyle bir değerlendirme vardır;
A + 300 bin kişi
A 1.5 milyon kişi
B+ 3 milyon kişi
B 5 milyon kişi
C + 10 M
C 20 M
D 40 M
Sen hangi gruptasın önce bunu bulalım. sonra soruyu cevaplamak kolay :-)
A + 300 bin kişi
A 1.5 milyon kişi
B+ 3 milyon kişi
B 5 milyon kişi
C + 10 M
C 20 M
D 40 M
Sen hangi gruptasın önce bunu bulalım. sonra soruyu cevaplamak kolay :-)
0
Aha yanimdaki arkadas verdi beraber okuyoruz su an.
Eve 75bin giriyor niye vermeyim diyor. Kari koca toplami bu
Eve 75bin giriyor niye vermeyim diyor. Kari koca toplami bu
0
Büyükşehirlerin orta halli semtlerinde iş yapan bir müteahhit tek bir konut satışından en az 2 milyon kazanıyor.
Benim etüt merkezimin olduğu iş merkezinde 86 işyeri var. ortalama kira 10bin tl. Yani iş merkezinin sahibi sadece bu binadan yıllık 10milyon kazanıyor.
Galerici bir tanıdık var. Geçen hafta araç almak için yanına uğradım. 2 saat oturdum 3 tane sıfır araba sattılar. Sahibindende bakın sıfır araçlara, liste fiyatından alıp tanesinden en az 80bin kar ediyor bu adamlar. 4-5 milyonluk Porsche sattıkları da oluyor.
Bu saydıklarım A+ adamlar değil. Kalburüstü esnaflar.
20 bin tl uçak bileti ne ki?
Benim etüt merkezimin olduğu iş merkezinde 86 işyeri var. ortalama kira 10bin tl. Yani iş merkezinin sahibi sadece bu binadan yıllık 10milyon kazanıyor.
Galerici bir tanıdık var. Geçen hafta araç almak için yanına uğradım. 2 saat oturdum 3 tane sıfır araba sattılar. Sahibindende bakın sıfır araçlara, liste fiyatından alıp tanesinden en az 80bin kar ediyor bu adamlar. 4-5 milyonluk Porsche sattıkları da oluyor.
Bu saydıklarım A+ adamlar değil. Kalburüstü esnaflar.
20 bin tl uçak bileti ne ki?
0
Yakın zamanda teyzem gitti yurt dışına. Orada yaşayan akrabaları karşıladı. Kendileri almadı. Son çalıştığım yerde şirketin sahibi ileride Almanya'ya götürürüm demişti ki öyle çok tecrübeli biri sayılmam. Sadece fuar için bile yılda birkaç kez şirketler gönderebiliyor. Maaşlı çalışan çift için de çocuk yoksa, masraf azsa bir yıllık birikimle gidilebilir. Ama bu lüks olduğu gerçeğini değiştirmiyor. Daha 5 yıl önceye kadar üniversiteli bebeler Work and Travel ile ABD'ye gidiyordu. Şu an bu beyaz yaka için bile zor.
0
Yani mecbursaniz vereceksiniz, eger ailevi bir durum, saglik sorunu varsa veya ozlemisseniz falan.
Expat olan kisilerin genelde bazi ucuslarini sirketleri karsiliyor. Gecen yaz ailemi ziyarete geldim Turkiyeye, bilet 51bin liraydi. Bunun bir miktarini sirket karsiliyordu. Bu sene gelseydim -saka yapmiyorum- 222bin lira tutuyordu gidis donus bilet. O sacmalik tabii.
Yurtdisiyla baglantili calistiklari icin cok ucan bazi kisiler fazlaca mil biriktirebiliyor. Sonra onlarla keyif seyahati yapabiliyorlar.
Expat olan kisilerin genelde bazi ucuslarini sirketleri karsiliyor. Gecen yaz ailemi ziyarete geldim Turkiyeye, bilet 51bin liraydi. Bunun bir miktarini sirket karsiliyordu. Bu sene gelseydim -saka yapmiyorum- 222bin lira tutuyordu gidis donus bilet. O sacmalik tabii.
Yurtdisiyla baglantili calistiklari icin cok ucan bazi kisiler fazlaca mil biriktirebiliyor. Sonra onlarla keyif seyahati yapabiliyorlar.
0
esim de ben de sigara kullanmiyoruz, alkol desen sosyal duzeyde zaten ben emzirdigim icin cok nadir. bebegi aksam birakacak yerimiz olmadigi icin sinema, tiyatro, aksam bi mekana gidip partilemece olayimiz bitti. eve genel olarak aldigim alisveris gibi seyleri kampanya veya indirim kovalayarak aliyorum. gelir duzeyimiz de fena degil diyebilirim. aktif para harcamayi gerektiren bir hobimiz yok (bebegin giderleri haric :)) ) ikimiz de ise yuruyerek gidip geliyoruz evimiz ofislerimize yakin yani yol masrafimiz, benzin derdimiz yok. bu sartlarda yilda 2 avrupa veya 1 okyanus otesi ucus cok koymuyor. bunu da yapmayacaksak olelim yani cunku. ayrica avrupa ucuz degil evet ama turkiye de ucuz degil ki artik. turkiye'de yaz icin tatil bakacak oldum gozum kanadi. 4 gun kotor'da mis gibi korfez manzarali villada kaldigim paraya antalya'da 1 hafta uyduruk bir otel odasinda kalamiyorum. ne anladim ben bu isten :)
0
1200 dolares yani 20 bin tl ile daha iyi ne yapılabilir? son çıkan iphone'u bile alamıyorsun şu anda. mal gibi para biriktirsen ne yaparsın yani bu parayı? yaşın da gençse böyle egzotik yerlerde ezmek daha mantıklı. biz geçen yıl meksika'ya gittik, hayatımızın en ilginç tatiliydi mesela, hiç bir şeye değişmem bu anı ve tecrübeyi. eskisi gibi kuruş kuruş para biriktirmenin bir manası kalmadı, özellikle gençlik döneminde biraz gönlünüzce para harcamıyorsanız çalışmanız için motivasyonu sürdürmek çok zorlaştı.
0
baknedicem
pi-hole gayet düzgün çalışıyor yanlız samsung smart tvde youtube açtığından çok fazla reklam çıkıyor bunu regexle engellemeye çalıştım bu seferde video geçesiye kadar siyah ekranda bekletiyor sonunda video açılıyor ama sıkıntılı süreç, bunu hiç bekletmeden direk videoya geçirmesini sağlamanın bir yo
pi-hole gayet düzgün çalışıyor yanlız samsung smart tvde youtube açtığından çok fazla reklam çıkıyor bunu regexle engellemeye çalıştım bu seferde video geçesiye kadar siyah ekranda bekletiyor sonunda video açılıyor ama sıkıntılı süreç, bunu hiç bekletmeden direk videoya geçirmesini sağlamanın bir yolu varmı bilmiyorum iş biraz samsung tv uygulamasında fakat ona müdahale edemiyorsunuz eğer ona müdahale etmenin bir yoluda varsa öğrenmek isterim evet biraz uzun oldu ama idare edin
0
Pihole youtube reklam isinde tum nerd'ler perisan oldu ama yine de bir cozum bulamadi.
En fazla yapabildigim azaltmak oldu, onda da emin olamiyorsun azaldi mi yoksa youtube az mi gosteriyor.
Reddit pihole basliginda cok oneri var ama kesin cozumu yok.
En fazla yapabildigim azaltmak oldu, onda da emin olamiyorsun azaldi mi yoksa youtube az mi gosteriyor.
Reddit pihole basliginda cok oneri var ama kesin cozumu yok.
0
dns girilebiliyorsa, adguard dns denenebilir.
Default servers
If you want to block ads and trackers.
94.140.14.14
94.140.15.15
Default servers
If you want to block ads and trackers.
94.140.14.14
94.140.15.15
0
yıllardır pihole kullanıyorum ve aktif olarak kurcalıyorum sürekli, o kadar çabaya rağmen azaltmak bir yana teorim şu, google tracker'larını pihole üzerinden kesince youtube daha fazla ve geçilemyen reklam çıkartıyor :) bunun kalıcı bir çözümü yok maalesef, kendini hiç yorma direkt premium al geç.
0
mirafiori
Ilk jenerasyon olan, uretim yili sanirim 2000-2010 arasi . Arama kriterlerime uygun olan bikac arabadan bir tanesi. Hatta spesifik olarak cabrio versiyonu. Muhtemelen duz vites olacak. Motor olarak falan donemin arabalariyla ayni motoru mu paylasiyor mesela (golf, polo vs..)
Ilk jenerasyon olan, uretim yili sanirim 2000-2010 arasi . Arama kriterlerime uygun olan bikac arabadan bir tanesi. Hatta spesifik olarak cabrio versiyonu. Muhtemelen duz vites olacak. Motor olarak falan donemin arabalariyla ayni motoru mu paylasiyor mesela (golf, polo vs..)
0
f/p oranı çok yüksek. Yani performansına göre fiyatı çok fazla. Başarılı bir model değil. Üstelik piyasası düşük. Satmak istersen uzun süre satmakla uğraşırsın.
Sırf bu model için özel motor üretmeyeceklerine göre aynı yıldaki Golf, Polo, vs. motorlarıyla aynı motoru kullanıyor.
Diğer olumsuz yanı da fazla yaygın bir araç olmadığı için yedek parça sorunu çıkarabilir.
Sırf bu model için özel motor üretmeyeceklerine göre aynı yıldaki Golf, Polo, vs. motorlarıyla aynı motoru kullanıyor.
Diğer olumsuz yanı da fazla yaygın bir araç olmadığı için yedek parça sorunu çıkarabilir.
0
Cabrio araçlarda hareket eden tavan vesair mekanizmaları, birleşme noktalarındaki contalar vesaire gibi bir çok yerde yasa bağlı sorunlar çıkabilir.
Ülkede cok az bulunan bir araç olduğundan parça temini zor olabilir
Ülkede cok az bulunan bir araç olduğundan parça temini zor olabilir
0
Ben yeni nesil olanlarına bayılıyordum ama galerici arkadaşım almamam için dil dökmüştü (o zamanlar üretimi henüz durmamıştı bile). Parçaları farklı ve pahalıydı. Eski cabrio zaten sıkıntı kaptankedi'nin de dediği gibi.
Cabrio Mini veya Fiat 500 (iri bir insan değilseniz) bakabilirsiniz. Gerçi Mini de masraf kapısı.
Cabrio Mini veya Fiat 500 (iri bir insan değilseniz) bakabilirsiniz. Gerçi Mini de masraf kapısı.
0
e mice
Var mi onerebileceginiz? Aslinda baska amacla kullanacagim ama bilgisayarin icini acip da parcalari elektronik parcalarini temizlemek icin uzerindeki tozlari ufleyen bir aparat ariyorum. Bu sprey tipi degil, bildiginiz hava pompasi gibi. Buldum da trendyolda ama bana biraz pahali geldi. Alternatif g
Var mi onerebileceginiz?
Aslinda baska amacla kullanacagim ama bilgisayarin icini acip da parcalari elektronik parcalarini temizlemek icin uzerindeki tozlari ufleyen bir aparat ariyorum. Bu sprey tipi degil, bildiginiz hava pompasi gibi. Buldum da trendyolda ama bana biraz pahali geldi. Alternatif guvenilir bi online alisveris sitesi ariyorum. Hic boyle bir sey icin bakinan oldu mu internette?
Aslinda baska amacla kullanacagim ama bilgisayarin icini acip da parcalari elektronik parcalarini temizlemek icin uzerindeki tozlari ufleyen bir aparat ariyorum. Bu sprey tipi degil, bildiginiz hava pompasi gibi. Buldum da trendyolda ama bana biraz pahali geldi. Alternatif guvenilir bi online alisveris sitesi ariyorum. Hic boyle bir sey icin bakinan oldu mu internette?
0
Zamanında 100 küsür liraya şişme yatak şişiren bir alet almıştım pilli, o amaç için tam olarak bunu kullanıyorum. Sırf pc temizlemek için alet almaktansa böyle bir şey daha mantıklı olabilir.
0
@roket, hocam o cok buyuk kacar bana :) ele avuca sigacak bir seyler ariyorum :) cantama atayim.
0
Olsa bile o kadar küçük bir aletten randımanlı bir hava akışı almak zor ama, @roket adam'ın dediği pompaların debisi bile çok güçlü değil.
Debi önemli değilse akvaryum hava motoru diyeceğim, ama onlar da elektrikle çalışıyor, çantaya atmanın mantığı yok.
Debi önemli değilse akvaryum hava motoru diyeceğim, ama onlar da elektrikle çalışıyor, çantaya atmanın mantığı yok.
0
sprey tipi şeyler vardı sanırım ama ben kamera sensörü temizlemek için kullandığım şu minik pompayı kullanıyorum:
www.amazon.com.tr
tamamen el gücü ve pek de güçlü üflemez tabii. Ama tozu uçurur işte.
www.amazon.com.tr
tamamen el gücü ve pek de güçlü üflemez tabii. Ama tozu uçurur işte.
0
ayseee
sahibinden.com'da ki kiralık ev ilanlarına bakıyorum evler hep emlakçıların elinde. ev sahipleri neden evlerini kendileri kiraya vermiyor? sonuçta emlakçı komisyonu nedeniyle 1 kira emlakçıya gidiyor. kiralık evi emlakçı kiraya verir diye bir kanun mu çıktı?
sahibinden.com'da ki kiralık ev ilanlarına bakıyorum evler hep emlakçıların elinde. ev sahipleri neden evlerini kendileri kiraya vermiyor? sonuçta emlakçı komisyonu nedeniyle 1 kira emlakçıya gidiyor. kiralık evi emlakçı kiraya verir diye bir kanun mu çıktı?
0
emlakçıya giden bir kira kiracının cebinden ekstra olarak çıkıyor. ev sahibine giren çıkan yok ki. kendisi işi gücü bırakıp evi göstermekle falan da uğraşmamış oluyor.
emlakçılarla ilgili kanun baya konuşulmuştu ama henüz çıkmadı bildiğim kadarıyla.
emlakçılarla ilgili kanun baya konuşulmuştu ama henüz çıkmadı bildiğim kadarıyla.
0
Komisyonun yarisi kiracidan yarisi ev sahibinden alinmadigi surece boyle devam eder. Ev sahibinin bir kaybi yok cunku
0
@floydian 1 kiralık komisyon ev sahibinden alınıyor mu? sanki ev sahibide veriyordu diye hatırlıyorum.
0
Evi ilana koydum, arayan 10 kişiden 9'u emlakçıydı. Ben de artık emlakçılarla uğraşmamak için içlerinden birine yetki verdim. Kendi çevresi de olduğu için beklediğimden yüksek bir meblağ ödeyecek kiracı buldu. Bir de pazarlık vb hiçbir şeyle ben uğraşmadım, gerekli araştırmayı da emlakçı yaptı. Kadın olduğum için tedirgin oluyordum evi göreceğiz diye taciz mi edecekler, gasp mı edecekler diye. Emlakçı ile böyle bir sıkıntım kalmadı. Tabii ki +1 kira bedelinin caydırdığı kiracı adayları da oldu. Bana emlakçıyı aradan çıkaralım, ileri tarihli sözleşme yapalım oldu ama bu durumda emlakçının bunu öğrenmesi durumunda 1 kira bedeli+KDV'yi ceza bedeli olarak ben ödeyeceğim için yanaşmadım.
0
Ev sahibi hicbir sey vermiyor. Asil sacmalik da burada zaten. Iki taraf da hizmet aliyor ama odemeyi tek taraf yapiyor.
Ha aslinda sadece ev sahibi hizmet aliyor cunku burada emlakciyi imza attiktan sonra bi daha bulamazsin.
Ha aslinda sadece ev sahibi hizmet aliyor cunku burada emlakciyi imza attiktan sonra bi daha bulamazsin.
0
ev sahibi olarak hiç ev kiralamakla uğraştın mı? milyon tane abuk subuk adam geliyor eve bakmaya, hepsini ayrı ayrı gezdirmesi, muhabbet etmesi, ölücü pazarlığı, bilmemnesi, ıvır zıvırı uğraşıp duruyorsun. onun yerine emlakçıya veriyorsun, sana binlerce ıvır zıvır adaydan 3 tanesini süzüp getiriyor, üstelik parasını da kiracı ödüyor. daha ne olsun?
0
Benim inandığım zaten ev sahipleri uygun kira alıyorsa emlakçı bir şekilde ulaşıp ev sahibini gaza getiriyor. Şöyle dersin, böyle yaparsın çıkmak zorunda kalır diye. Ev sahibi hiç kasmadan x2 hatta x3 kira alacak olunca ipleri emlakçılara veriyor diye düşünüyorum.
0
Ilan verince o kadar cok insan arıyor ki, insan bıkıyor. gece 12 de arayan bile oldu. kırık türkce yabancı kadın arayıp olumsuz diyince neden bize ev vermiyorsunuz diyip telefonda kur yapmaya kalkinca evi emlakçiya verdim. 2 gün sonra uygun aday bulup sozlesmeyi yaptı.
Sahibinden de telefon numaram herkese acık. Merkezi sistemin ne oldugunu bilmeyen aidata dogalgaz dahil mi diye soranı gordum. Bütun gun telefona bakman lazım arayanların çogu ciddi degil
Sahibinden de telefon numaram herkese acık. Merkezi sistemin ne oldugunu bilmeyen aidata dogalgaz dahil mi diye soranı gordum. Bütun gun telefona bakman lazım arayanların çogu ciddi degil
0
Her ne kadar kendilerine ara ara çok kızsam da emlakçıların bir katma değeri var. Kiralayacak evim yok ama olsaydı evsahibi olarak birsürü insanla muhatap olmayı istemezdim. Bin türlü insan gelir, sen bir fiyat belirlemişsindir, ısrarla altına fiyat verir, darlar vs.
Satışta evsahibinden de para alıyorlar ama kiralarken sadece kiralayan veriyor sanırım komisyonu.
Satışta evsahibinden de para alıyorlar ama kiralarken sadece kiralayan veriyor sanırım komisyonu.
0
Birkaç yıl önce dedim ki evi ben kiraya vereyim, emlakçıya para gitmesin. İsraf. Ben ödemeyeceğim ama ödeyecek kişi için de yazık yani dedim. Ayrıca düşündüm dedim ki "sahibinden.com'a girip de ev ilanlarına bakamayan birisi zaten benim evimi tutmasın. Telefondan bankaya girip kirayı da yatıramaz bunu yapamayan kişi" dedim. Ama çok pis yanılmışım.
İlanı koydum ve o evde yaşıyorduk, birkaç hafta sonra çıkacaktık. İlan verirken ilana da yazdım şu tarihte (yaklaşık 20 gün sonra) emlakçıya geçecek ev.
Telefon çalıyor, sürekli birileri arıyor. Emlakçılar zaten arıyor hadi onu demiyorum.
Cins cins insanlar arıyor. Evi görmeleri için randevu veriyorum. Yaklaşık 50 kişiye bilgi, 30 kişiye randevu verdim. 2 tanesi zamanında geldi. 10 tanesi bir daha aramadı bile. Diğer 18'i de geç kaldı ama yarım saat geç kalmaktan bahsetmiyorum. Randevu saatinden 3 saat sonra arıyor, diyor ki "3 saat sonra geleceğim", akşam arıyor yarın geleceğim diyor. Bunların içinde geç kaldığı için özür dileyen, kusura bakmayın diyen de çok az.
Bir akşam mesela bir adam aradı, evle ilgili bilgi aldı. Yarın geleceğim dedi. Yarım saat sonra bir kadın aradı "Mehmet diye bir arayıp evi sordu mu?" dedi. Evet dedim. "Kocama demiştim, bu evi aramazsan seninle kavga edeceğiz. Yalan mı söylüyor diye kontrol etmek istedim."
Başka birisi 3 defa randevuya gelmedi. 4. randevuya gel demezdim de kız arkadaşına aratmış, bilmeden kabul ettim.
Çok yoğun bir insan olduğunu, kapının önüne park ettiği arabayı yeni aldığını, karşıda da çok önemli işleri olduğunu söyleyip hava attı.
Bir gece bir aile geldi görmeye, 5 kişilik çekirdek aile gelmiş, teyzeleri gelmiş, eniştesi, komşuları da gelmiş. 8-9 kişi evin içinde gezdiler anlamsız şekilde.
Başka bir gün bir adam geldi çocuklarıyla eve baktı, fiyatı unuttum herhalde 3500 TL'ydi. Gezdikten sonra oturduk bahçede. "Ne kadar olur en son? "dedi. "3500 lira istiyoruz ama ufak bir pazarlık yapabiliriz" dedim.
Aaa ben 2500 zannediyordum, evi de beğendim. Ne yapacağız şimdi dedi. Dedim bir şey yapamayacağız. Yok ısrar ediyor, 2500 liradan indirim yapacakmışım, tutacakmış evi.
Başka biri geldi. Evi beğendim. Ben şu duvarı yıkacağım, şuranın üstünü kapatacağım, şurayı cam kaplayacağım gibi aşırı şeyler söyledi. İzin isteyen bir tonda değil de haber veriyor. Belediyeyle başımı belaya sokacak.
Başka biri geldi. Evi tutacakmış. Bir büfesi varmış, ama her şeyi çocuğun üstüne yapmışlar. Büfe, motorlar, eşyalar vs. Bunu bana neden anlattığını anlamadım ama "iflas ettim, borçlular dükkana el koymasın diye her şeyi 19 yaşındaki çocuğun üzerine yaptık" dedi diye anladım.
Bu arada komşu olduğunu tahmin ettiğim birisi istediğimiz kirayı yüksek bulup küfür etmiş sahibinden.com'dan mesaj atıp. Asabım bozulmasın dedim, cevap vermedim.
Yaklaşık 20 gün geçti, o evden taşındık. Emlakçıya verdim. İlanı da birkaç gün sonra kaldırırım dedim, belki arayan olur.
Birisi aradı, emlakçıya geçti dedim. Emlakçının numarasını verdim.
3 gün sonra evi tuttu.
Bir daha asla uğraşmam ev kiralamakla. Parası da benden çıkmıyor.
İlanı koydum ve o evde yaşıyorduk, birkaç hafta sonra çıkacaktık. İlan verirken ilana da yazdım şu tarihte (yaklaşık 20 gün sonra) emlakçıya geçecek ev.
Telefon çalıyor, sürekli birileri arıyor. Emlakçılar zaten arıyor hadi onu demiyorum.
Cins cins insanlar arıyor. Evi görmeleri için randevu veriyorum. Yaklaşık 50 kişiye bilgi, 30 kişiye randevu verdim. 2 tanesi zamanında geldi. 10 tanesi bir daha aramadı bile. Diğer 18'i de geç kaldı ama yarım saat geç kalmaktan bahsetmiyorum. Randevu saatinden 3 saat sonra arıyor, diyor ki "3 saat sonra geleceğim", akşam arıyor yarın geleceğim diyor. Bunların içinde geç kaldığı için özür dileyen, kusura bakmayın diyen de çok az.
Bir akşam mesela bir adam aradı, evle ilgili bilgi aldı. Yarın geleceğim dedi. Yarım saat sonra bir kadın aradı "Mehmet diye bir arayıp evi sordu mu?" dedi. Evet dedim. "Kocama demiştim, bu evi aramazsan seninle kavga edeceğiz. Yalan mı söylüyor diye kontrol etmek istedim."
Başka birisi 3 defa randevuya gelmedi. 4. randevuya gel demezdim de kız arkadaşına aratmış, bilmeden kabul ettim.
Çok yoğun bir insan olduğunu, kapının önüne park ettiği arabayı yeni aldığını, karşıda da çok önemli işleri olduğunu söyleyip hava attı.
Bir gece bir aile geldi görmeye, 5 kişilik çekirdek aile gelmiş, teyzeleri gelmiş, eniştesi, komşuları da gelmiş. 8-9 kişi evin içinde gezdiler anlamsız şekilde.
Başka bir gün bir adam geldi çocuklarıyla eve baktı, fiyatı unuttum herhalde 3500 TL'ydi. Gezdikten sonra oturduk bahçede. "Ne kadar olur en son? "dedi. "3500 lira istiyoruz ama ufak bir pazarlık yapabiliriz" dedim.
Aaa ben 2500 zannediyordum, evi de beğendim. Ne yapacağız şimdi dedi. Dedim bir şey yapamayacağız. Yok ısrar ediyor, 2500 liradan indirim yapacakmışım, tutacakmış evi.
Başka biri geldi. Evi beğendim. Ben şu duvarı yıkacağım, şuranın üstünü kapatacağım, şurayı cam kaplayacağım gibi aşırı şeyler söyledi. İzin isteyen bir tonda değil de haber veriyor. Belediyeyle başımı belaya sokacak.
Başka biri geldi. Evi tutacakmış. Bir büfesi varmış, ama her şeyi çocuğun üstüne yapmışlar. Büfe, motorlar, eşyalar vs. Bunu bana neden anlattığını anlamadım ama "iflas ettim, borçlular dükkana el koymasın diye her şeyi 19 yaşındaki çocuğun üzerine yaptık" dedi diye anladım.
Bu arada komşu olduğunu tahmin ettiğim birisi istediğimiz kirayı yüksek bulup küfür etmiş sahibinden.com'dan mesaj atıp. Asabım bozulmasın dedim, cevap vermedim.
Yaklaşık 20 gün geçti, o evden taşındık. Emlakçıya verdim. İlanı da birkaç gün sonra kaldırırım dedim, belki arayan olur.
Birisi aradı, emlakçıya geçti dedim. Emlakçının numarasını verdim.
3 gün sonra evi tuttu.
Bir daha asla uğraşmam ev kiralamakla. Parası da benden çıkmıyor.
0
magni
Merhaba. Çayın yanında veya çaysız hangi bisküvileri götürüyorsunuz sevgili duyurucular?Benim favoriler Probis ve Negro (şimdinin Nero'su).
Merhaba. Çayın yanında veya çaysız hangi bisküvileri götürüyorsunuz sevgili duyurucular?
Benim favoriler Probis ve Negro (şimdinin Nero'su).
Benim favoriler Probis ve Negro (şimdinin Nero'su).
0
Petibör bu işin kralı. Kilo alma kaygım olmasa çaya bana bana her gün üç kilo yerim en az.
"Daha rafine zevklerim var, üç beş parça yemek bana yeter." derseniz Annas Zencefilli:
www.migros.com.tr
"Daha rafine zevklerim var, üç beş parça yemek bana yeter." derseniz Annas Zencefilli:
www.migros.com.tr
0
Tutku ama ilk çıktığı zamanki gibi değil. Biskrem Extra. Çikolatalı Saklıköy'ü askerde çok yedim. O da fena değil. Bebe bisküvisi de severim. Muzlu olanı da güzel.
Negro tıkıyor biraz. Probis de bayıyor bir süre sonra.
Negro tıkıyor biraz. Probis de bayıyor bir süre sonra.
0
biskrem'i ilk denediğim anı hatırlıyorum. çocuktum. arabanın içinde bir pakette kalan 3 tanesini yemiş ve büyülenmiştim. bence biskremin üstüne yoktur.
şimdikinin tadı mı farklı, yoksa benim tat algım mı değişti bilmiyorum ama eskisi kadar sevmiyorum hiçbirini.
2.bp.blogspot.com
böyleyken hastasıydım.
şimdikinin tadı mı farklı, yoksa benim tat algım mı değişti bilmiyorum ama eskisi kadar sevmiyorum hiçbirini.
2.bp.blogspot.com
böyleyken hastasıydım.
0
peynir dolgulu cizi
fistik ezmesi dolgulu oreo
fistik ezmesi dolgulu burcak
sutlu cikolatali burcak
burcak kurabi
tahil patlakli kakaolu burcak
negro
bir de artik yok sanirim ama elmali biskrem :,( bu cok iyiydi, benden baska seveni yok diye kaldirdilar piyasadan ahah :)
fistik ezmesi dolgulu oreo
fistik ezmesi dolgulu burcak
sutlu cikolatali burcak
burcak kurabi
tahil patlakli kakaolu burcak
negro
bir de artik yok sanirim ama elmali biskrem :,( bu cok iyiydi, benden baska seveni yok diye kaldirdilar piyasadan ahah :)
0
Eti cici bebe, mcvities'in sütlü çikolatalı ince digestive bisküvisi, lotus biscoff, annas zencefilli+1
Edit: bir de bim'de satılan, fig newton çakması incirli bisküvi.
Edit: bir de bim'de satılan, fig newton çakması incirli bisküvi.
0
probis, hanımeller damla çikolatalı, biskrem vişneli, torku ruşeymli orman meyveli...
0
Peynir kremalı Çizi'den kilolarca yiyebilirim. Ama yemiyorum :)
Hanımeller karışık da uzun yıllar kendini bozmamış tatlardan.
Taç kraker de çok iyiydi eskinden lise yıllarında doymalık yerdik şimdi nasıl bilmiyorum.
Hanımeller karışık da uzun yıllar kendini bozmamış tatlardan.
Taç kraker de çok iyiydi eskinden lise yıllarında doymalık yerdik şimdi nasıl bilmiyorum.
0
Başıma bir iş gelmeyecekse ben Oreo'cuyum. Klasik Oreo.
Bir de Probis +1
Biskrem de iyidir ama fazlası bayıyor.
Bir de Probis +1
Biskrem de iyidir ama fazlası bayıyor.
0
Eti burçak, üstü çikolata kaplamalı olan.
Onun dışında fusion diye yine çikolata kaplı bir bisküvi vardı. Onu çok severim ^_^
Onun dışında fusion diye yine çikolata kaplı bir bisküvi vardı. Onu çok severim ^_^
0
clia
Farklı büyüklüklerde bilgisayar monitörleri deneyimlemiş arkadaşlara danışmak isterim. Standart mesafeden, yani yaklaşık bir kol mesafesi kadar, sizin için en ideal monitör büyüklüğü nedir? Çoğunlukla gündelik (yatay) kullanım ve oyun (iddiasız) için soruyorum.Halihazırda 58cm'lik (23 inch) monitör
Farklı büyüklüklerde bilgisayar monitörleri deneyimlemiş arkadaşlara danışmak isterim. Standart mesafeden, yani yaklaşık bir kol mesafesi kadar, sizin için en ideal monitör büyüklüğü nedir?
Çoğunlukla gündelik (yatay) kullanım ve oyun (iddiasız) için soruyorum.
Halihazırda 58cm'lik (23 inch) monitör kullanıyorum ve sanırım daha düşük boyutlar beni rahatsız ederdi.
Bir de kavisli monitör kullanan arkadaşlar, tavsiye eder misiniz? Düz ekrana kıyasla kullanımı keyifli midir?
Çoğunlukla gündelik (yatay) kullanım ve oyun (iddiasız) için soruyorum.
Halihazırda 58cm'lik (23 inch) monitör kullanıyorum ve sanırım daha düşük boyutlar beni rahatsız ederdi.
Bir de kavisli monitör kullanan arkadaşlar, tavsiye eder misiniz? Düz ekrana kıyasla kullanımı keyifli midir?
0
24 aldim bence asiri buyuk, yazilimciyim tonla ekran kullaniyorum ama sevemedim.
2 tane 22 kullaniyordum o daha iyiydi.
2 tane 22 kullaniyordum o daha iyiydi.
0
İdeal monitör büyüklüğü ihtiyaçlara en iyi yanıtı veren monitördür. Eğer hem fps hem dizi izliyorsanız 27" 144+ QHD veya bütçeye göre 4K monitör tercih edilebilir. Fakat vaktinizin çok büyük bir kısmını fps oyunlarına ayırıyorsanız 24" 144 veya 240hz monitörler daha akıllıca olur. Gözün bir yüzey üzerinde belirli bir odak alanı vardır genellikle bu alan bir karış çapında olur, göz ve beyin bu alan içerisindeki hareketliliğe daha duyarlı olur. Tabi duyarlılıktaki diğer etken monitörün yakınlığı. Monitör yakınlaştıkça refleks artar fakat odak alanı küçülür, bu yüzden e-sporcular genellikle küçük ekranı kendilerine yakın pozisyonda konumlandırır. Eğer neredeyse hiç fps oyunu oynamıyorsanız 32" bile alabilirsiniz fakat 27" üstü monitörlerde curved özelliğine bakılması gerek ve en az QHD olmalı. Dipnot: Tamamen kişisel tecrübeye dayalı çıkarımlardır. Experti filan değilim.
0
Ben geniş ekran 24'ten çok memnunum. 24 üstü çok büyük geliyor. Kavisli ekran da oyun dışında rezalet bence.
0
3 tane 27" (2560x1600) kullaniyorum. bence tek monitor için 27'den sonrası gereksiz büyük oluyor. kavisli monitor de kullanmadım ama sevmedim. onun yerine 3 taneye gectim. boylece istedigim aciya ayarlayabiliyorum. tek basina 46" tv olan modelde kullanadım ama yükseklik bir süre sonra boyun agrisi yapiyor.
bence onemli olan 3 nokta var.
1. aci verebilmeliyim.
2. yüksekligi ayarlayabilmeliyim.
3. gerektiginde dik cevirebilmeliyim.
oyun oynamam. sadece iş için kullaniyorum.
bence onemli olan 3 nokta var.
1. aci verebilmeliyim.
2. yüksekligi ayarlayabilmeliyim.
3. gerektiginde dik cevirebilmeliyim.
oyun oynamam. sadece iş için kullaniyorum.
0
Bu arada bencen yukseklik ayari ve saga sola bukme cok onemli.
Yani 2 elinle kenardan tutup 1 elinle cekince aci verebiliyorsun. Eskiden tuplu monitorlerde standart ozellikti sonunda lcd'ye geldi 15 sene sonra.
Dik olma isi hic isime yaramadi, kablo takiliyor oyle cart diye donmuyor. Olmasa da olurmus.
Yani 2 elinle kenardan tutup 1 elinle cekince aci verebiliyorsun. Eskiden tuplu monitorlerde standart ozellikti sonunda lcd'ye geldi 15 sene sonra.
Dik olma isi hic isime yaramadi, kablo takiliyor oyle cart diye donmuyor. Olmasa da olurmus.
0
27" QHD (yatay) ve 24" FHD (dikey) kullanıyorum mutluyum.
Tek monitör kullanacak olsam 27'liği seçerdim.
Kavis işini pek sevemedim. Oyun amaçlı kullanmadığım için gerek görmüyorum.
Tek monitör kullanacak olsam 27'liği seçerdim.
Kavis işini pek sevemedim. Oyun amaçlı kullanmadığım için gerek görmüyorum.
0
34" kavisli 3440x1440 çözünürlüklü monitorumle çok mutluyum, ilk başta kavis bi garip gelmişti ancak alıştıktan sonra düz monitörler çok kötü hissettiriyor. 27" üzeri kavis gerekli diye düşünüyorum, yüksek yenileme hızı da gerçekten farkediyor. Tek monitör kullanilacaksa hem iş hem oyun babında 21:9 34" monitörler ideal diye düşünüyorum.
0
inheritance
Yan komşular bir ayda 15 ton sıcak su, 23 ton soğuk su kullanmışlar. Bir önceki ay da 11 ton sıcak, 16 ton soğuk su kullanımı var (soğuk su tüketimlerine sıcak su dahil değil). Ev 200 küsür metrekare (4+2), kalabalıklar gördüğüm kadarıyla ama bu kadar suyu nasıl tüketiyorlar aklım almadı.
Yan komşular bir ayda 15 ton sıcak su, 23 ton soğuk su kullanmışlar. Bir önceki ay da 11 ton sıcak, 16 ton soğuk su kullanımı var (soğuk su tüketimlerine sıcak su dahil değil). Ev 200 küsür metrekare (4+2), kalabalıklar gördüğüm kadarıyla ama bu kadar suyu nasıl tüketiyorlar aklım almadı.
0
günde 1 ton normal değil mi
çamaşır, bulaşık makinası da çok harcıyor
her gün o kadar kişi duş alsa
sifonu, temizliği
çamaşır, bulaşık makinası da çok harcıyor
her gün o kadar kişi duş alsa
sifonu, temizliği
0
Sıcak su tüketimi aşırı olduğuna göre sifon/musluk kaçağı vs değil, evde kalabalık bir nufus var ve sık banyo yapılıyor demek.
Buna paralel çamaşır, bulaşık ve diğer işler için kullanım bence normal.
2-3 kişilik, su kullanımına dikkat eden evlerde bile 10 m3 tüketim ortalamadır.
Buna paralel çamaşır, bulaşık ve diğer işler için kullanım bence normal.
2-3 kişilik, su kullanımına dikkat eden evlerde bile 10 m3 tüketim ortalamadır.
0
ne yapiyorlar bilmiyorum ama benim 10 katim su kullaniyorlar. evde 8 kisi falan yasiyor olabilirler. ya da ev mustakilse (ikiz villa vb), hergun teras, balkon yikiyor olabilirler. Hali yikamaci isletiyor bile olabilirler :D
her gun dus alan, haftada 1-2 camasir makinasi kullanan ve elde bulasik yikayan insanim.
Gunde 1 ton normal degil mi diyen arkadasa ne diyecegimi bilemedim bu arada. Ona cok kirginim.
her gun dus alan, haftada 1-2 camasir makinasi kullanan ve elde bulasik yikayan insanim.
Gunde 1 ton normal degil mi diyen arkadasa ne diyecegimi bilemedim bu arada. Ona cok kirginim.
0
full evde yemek yapıp 3 öğün bulaşıkları da elde yıkıyorlardır. kalabalık olmaları durumunda bol bol banyo çamaşır falan da dersen bence çok ekstrem değil. ben tek başıma 6 ton kullanıyorum. 5-6 katım benim.
0
karpuzcu
benim için özel bir anlama sahip arkadaşım, staj yapacağı şirkete başlamadan önce check up yaptırdıktan ve sonuçlar gayet iyi çıktıktan sonra prosedür gereği şirket doktoruna muayene oldu.Doktor e-nabız'ına bakmış (erişimi kendi mi sağladı, ver bakayım diyip şifre mi istedi bilmiyorum) ve yıllar önc
benim için özel bir anlama sahip arkadaşım, staj yapacağı şirkete başlamadan önce check up yaptırdıktan ve sonuçlar gayet iyi çıktıktan sonra prosedür gereği şirket doktoruna muayene oldu.
Doktor e-nabız'ına bakmış (erişimi kendi mi sağladı, ver bakayım diyip şifre mi istedi bilmiyorum) ve yıllar önceki psikiyatri geçmişine dair raporları görüp mobbing olarak nitelendirilebilecek bir üslup kullanmış.
"iki üç hafta staj yapacağın için birşey demiyorum ama işe başlıyor olsaydın başın ağrırdı, psikiyatriden de onay alman gerekirdi ve normalde bi şirket senin gibi biriyle uğrşamaz" gibi bir laf edip, ik'ya verilecek rapora "vardiyaya kalamaz, önemli kararlar veremez" gibi uyarılar yazmış ve bundan dolayı ik'cının da yargılayıcı bir tavrı olmuş.
şuanki stajdan bağımsız olarak ortak endişemiz; bu kişinin etiketinden dolayı iş hayatına 1-0 geride başlayacak olması. İşe başladıktan sonraki performansının yetersiz bulunması değil, etiketten dolayı işinin yokuşa sürülmesi, alınacaksa alınmaması vs.
Psikiyatri geçmişini tam olarak bilmemekle birlikte, kendisi hastaneye herhangi bir sebeple gittiğinde tedaviyi reddetme hakkının kendisine tanınmadığını da söylemekte.
Hayatının "normal" bir seyre girmiş olmasına rağmen(top5 üni'den birinde son sınıf öğrencisi, extrem davranışları yok ve akademik performansı gayet yerinde) böyle olmasının hoş olmadığını düşünüyoruz.
Bu noktada yapılması gereken şey nedir? Yeniden bir psikiyatriste gidip "normal" sıfatına kavuşmak mı? Böyle olsa dahi eski belgelerin e-nabız gibi platformlarda olması bazı şeyleri sekteye uğratabiliyor sanırım, bunların zaman aşımına uğraması vs mümkün müdür?
Doktor e-nabız'ına bakmış (erişimi kendi mi sağladı, ver bakayım diyip şifre mi istedi bilmiyorum) ve yıllar önceki psikiyatri geçmişine dair raporları görüp mobbing olarak nitelendirilebilecek bir üslup kullanmış.
"iki üç hafta staj yapacağın için birşey demiyorum ama işe başlıyor olsaydın başın ağrırdı, psikiyatriden de onay alman gerekirdi ve normalde bi şirket senin gibi biriyle uğrşamaz" gibi bir laf edip, ik'ya verilecek rapora "vardiyaya kalamaz, önemli kararlar veremez" gibi uyarılar yazmış ve bundan dolayı ik'cının da yargılayıcı bir tavrı olmuş.
şuanki stajdan bağımsız olarak ortak endişemiz; bu kişinin etiketinden dolayı iş hayatına 1-0 geride başlayacak olması. İşe başladıktan sonraki performansının yetersiz bulunması değil, etiketten dolayı işinin yokuşa sürülmesi, alınacaksa alınmaması vs.
Psikiyatri geçmişini tam olarak bilmemekle birlikte, kendisi hastaneye herhangi bir sebeple gittiğinde tedaviyi reddetme hakkının kendisine tanınmadığını da söylemekte.
Hayatının "normal" bir seyre girmiş olmasına rağmen(top5 üni'den birinde son sınıf öğrencisi, extrem davranışları yok ve akademik performansı gayet yerinde) böyle olmasının hoş olmadığını düşünüyoruz.
Bu noktada yapılması gereken şey nedir? Yeniden bir psikiyatriste gidip "normal" sıfatına kavuşmak mı? Böyle olsa dahi eski belgelerin e-nabız gibi platformlarda olması bazı şeyleri sekteye uğratabiliyor sanırım, bunların zaman aşımına uğraması vs mümkün müdür?
0
Stajı bıraksın. Bildiğim kadarıyla bu bilgiler gizlenebiliyor. Şifresini vermesi de doğru değil. İstemesi de doğru değil. Başka şirketler bunu bilmez. O açıdan bence rahat olabilir.
0
sadece bipolar bozukluk olduğuna emin misin? çünkü tedaviyi reddetme hakkı bana verilmedi dediğine göre bağımlılık tarzı bir hastalık da olabilir. eğer bağımlılık geçmişi varsa şirket bunu baz alarak böyle demiş olabilir bence çünkü yıllar önce bipolar tedavisi gördü diye böyle bir yargıya varılması aşırı saçma. ben olsam hikayenin eksik bu yerini de tamamlamaya çalışırdım.
0
ishak77
selam herkese macbook 2008 late var evde safari vs için kullanılıyor. iphone x ile çektiğim videoları cihaza attığımda hangi oynatıcı ile açarsam açayım kare kare ilerliyor video. akışkan değil yani. bu arada başka telefondan çekilen videoalrda sıkıntı yok normal youtube videolarda vs de sıkıntı yok
selam herkese
macbook 2008 late var evde safari vs için kullanılıyor. iphone x ile çektiğim videoları cihaza attığımda hangi oynatıcı ile açarsam açayım kare kare ilerliyor video. akışkan değil yani. bu arada başka telefondan çekilen videoalrda sıkıntı yok normal youtube videolarda vs de sıkıntı yok. Mac genel işlerde donma kasma yapmıyor. sadece bu videolarda kare kare ilerleme gibi bir durum söz konusu. 4-5 farklı player denedim sonuç hep aynı.
çözüm nedir bilen var mı ?
macbook 2008 late var evde safari vs için kullanılıyor. iphone x ile çektiğim videoları cihaza attığımda hangi oynatıcı ile açarsam açayım kare kare ilerliyor video. akışkan değil yani. bu arada başka telefondan çekilen videoalrda sıkıntı yok normal youtube videolarda vs de sıkıntı yok. Mac genel işlerde donma kasma yapmıyor. sadece bu videolarda kare kare ilerleme gibi bir durum söz konusu. 4-5 farklı player denedim sonuç hep aynı.
çözüm nedir bilen var mı ?
0
macbook 2008 late iphone x'in hevc codec'inde çekilmiş videolarını akıcı oynatamaz, çok eski bir cihaz. ayarlar - kamera - biçimler'e girip en uyumlu'yu seçip bir deneyin bakalım. ama eskiden çekilmiş videolarda aynı sıkıntıyı yaşamaya devam edersiniz.
0
jonas
Merhaba. Gece yatağa girince yaklaşık ne kadar sürede uykuya dalıyorsunuz?Benim uykuya dalışım 1,5 saatleri buluyor. Kafayı yastığa koydu mu 5 dakikada gidenlere çok imreniyorum gerçekten.Sürenizi yazarken kolay uykuya dalış tavsiyeleriniz de varsa şayet, onları da ekleyebilirsiniz...
Merhaba. Gece yatağa girince yaklaşık ne kadar sürede uykuya dalıyorsunuz?
Benim uykuya dalışım 1,5 saatleri buluyor. Kafayı yastığa koydu mu 5 dakikada gidenlere çok imreniyorum gerçekten.
Sürenizi yazarken kolay uykuya dalış tavsiyeleriniz de varsa şayet, onları da ekleyebilirsiniz...
Benim uykuya dalışım 1,5 saatleri buluyor. Kafayı yastığa koydu mu 5 dakikada gidenlere çok imreniyorum gerçekten.
Sürenizi yazarken kolay uykuya dalış tavsiyeleriniz de varsa şayet, onları da ekleyebilirsiniz...
0
kitabı elime aldıktan 20 dk sonra uyuyorum max. başucuna kitap koy ve zorla kendini okumak için.
0
Uyumadan önce BBC, CNN okurum. Sonra Youtube. Yeter deyip telefonu bıraktıktan sonra 20 dakika falan sürüyordur. Biraz gözleri yormak iyi gelebilir. Müzik de olabilir. Bir de yatak, oda rahatsız edici olmayacak. Yastık çok önemli. Bunları bir değerlendirin.
0
bir şeyler izleyerek uyumanızı gönül rahatlığıyla öneremeyeceğim çünkü sağlıksız olduğunu iddia eden birçok çalışma mevcut ama ben hep bir şeyler izleyerek uyuyorum, o da yaklaşık 25-30 dakika alıyor yatağa geçtikten sonra. izlediğim içeriğin soft içerik olmasına dikkat ediyorum, aşırı merak edeceğim veya gerilimli bir şey seçmiyorum. genelde çizgi film veya belgesel izleyerek çok rahat uyuyorum. ertesi gün izlediğim bölümün 20. dakikasına geri sararak epey çizgi film bitirdim :)
0
bir saat. 5 dk saga dönerek yatarim, sonra 5 dk sola. sonra bir daha saga, bir daha sola vs... en sonunda bir ara uyuyakaliyorum iste.
0
5 dakika. her sabah 6'da kalkan moruğum. gün içi uyuklama ihtiyacı oluyor ama.
gençlikte kıpır kıpır oluyor insan hele bir de kafada dolaşan aşk meşk iş güç mevzuları varsa daha da zor.
duş ve kitap okuma iyi geliyor. ekrana bakmak ters etki yapabiliyor.
bir de nefes tekniği vardı onu uygulayabilirsiniz.
onedio.com
gençlikte kıpır kıpır oluyor insan hele bir de kafada dolaşan aşk meşk iş güç mevzuları varsa daha da zor.
duş ve kitap okuma iyi geliyor. ekrana bakmak ters etki yapabiliyor.
bir de nefes tekniği vardı onu uygulayabilirsiniz.
onedio.com
0
5 dakika sonra uyurum genelde. ama kafaya bişeyler takmışsam sabaha kadar bile uyuyamıyorum. en güzeli gamsız hayat...
0
hissediliri bir kaç dakika olup, takribi 2-3 dakika (watch uyku takip uygulaması öyle diyor)
yastığa kafamı koymam yeterli. Uyumak için ek bir uğraş ya da ritüele gerek duymuyorum.
yastığa kafamı koymam yeterli. Uyumak için ek bir uğraş ya da ritüele gerek duymuyorum.
0
2 dakika falan sürüyor. bazen yatağa kafamı koyduğum gibi uyuduğum da oluyor. sabahları da zınk diye kalkarım yataktan. kendimi bildim bileli böyle. androidim sanırım.
0
Uykum geldiginde kafami yastiga koyuyorum ve eger cok sacma bir donemde degilsem asagi yukari ayni saatlerde uyuyup uyanirim. Uyumam 1 dakika suruyor mu ondan bile emin degilim saniyelerle ifade edilebilir belki...
eger tamamen bekar hayatina baglamissam birseyler izlerken uyuyabiliyorum, 10-15 dakika suruyor ama cok saglikli oldugunu dusunmuyorum
genelde rahat uyuyorum yani, ama sabaha kadar uyuyamadigim cok stresli borkac gece hatirliyorum, uzun hayat yolunda normal...
eger tamamen bekar hayatina baglamissam birseyler izlerken uyuyabiliyorum, 10-15 dakika suruyor ama cok saglikli oldugunu dusunmuyorum
genelde rahat uyuyorum yani, ama sabaha kadar uyuyamadigim cok stresli borkac gece hatirliyorum, uzun hayat yolunda normal...
0
Gün içindeki yorgunluğa ve aktiviteye bağlı olarak değişiyor. Spor yaptığım günler ya da alkol aldığım günler çok kolay uyuyorum ama stres sebebiyle uyuyamıyorsam uyku için meditasyon sesi açıyorum, 10. dakkasına kalmadan uyumuş oluyorum.
0
spor yaptığım günler 5-15 dk. stresli olduğum günler bir kaç saat.
oda serin olmalı. yazın klimayla odayı 25 dereceye getirip öyle yatıyorum.
öncesinde odayı havalandırmak lazım. bir de karanlık olmalı. tavandan yere inen motorlu perdelerim var. zifiri karanlık oluyor.
oda serin olmalı. yazın klimayla odayı 25 dereceye getirip öyle yatıyorum.
öncesinde odayı havalandırmak lazım. bir de karanlık olmalı. tavandan yere inen motorlu perdelerim var. zifiri karanlık oluyor.
0
nodrap
bu araba hakkinda ne dusunuyorsunuz? alirken neye bakmak gerekir?140 bin km’de. premium plus. 2.0 tfsi
bu araba hakkinda ne dusunuyorsunuz? alirken neye bakmak gerekir?
140 bin km’de. premium plus. 2.0 tfsi
140 bin km’de. premium plus. 2.0 tfsi
0
Şanzıman başta olmak üzere her yerine bakılır. O kadar para veriyorsam iki farklı ekspertize sokarım aracı :)
0
İlk başta sahibine bakarım, ilk sahibindense daha sıcak bakarım, çok el değiştirmişse, hor kullanılmışsa bulaşmam. Daha küçük, premium olmayan bir araba bakardım.
0
yetkili servis bakımlı mı, yoksa sanayide hasan abiye mi götürtülmüş ona bakarım. hasan abiye götürdüyse muhtemelen masraftan kaçınılmış, en son arıza vermeye başlayınca da satışa konulmuştur. bu araç genelde makam arabası tarzında kullanılıyor, o yüzden servis bakımlı olanlarını bulmak daha kolay.
0
hepbiarayisicinde
Iki paleti dolduracak sekilde urunlerimiz var. Bunlari tr’den portekiz’e gonderirken ne yapmak lazim? Islemler nedir? Hangi yollari sirasiyla halletmeliyiz? Tr’deki transportcu baska sey soykuyor, portekizdeki gunrukcu baska birsey soyluyor. Bunun yolu yontemi nedir arkadaslar? Isini duzgun yapan bu
Iki paleti dolduracak sekilde urunlerimiz var. Bunlari tr’den portekiz’e gonderirken ne yapmak lazim? Islemler nedir? Hangi yollari sirasiyla halletmeliyiz? Tr’deki transportcu baska sey soykuyor, portekizdeki gunrukcu baska birsey soyluyor. Bunun yolu yontemi nedir arkadaslar? Isini duzgun yapan bu konularda yardimci olacak birileri ya da birilerini taniyan var midir acaba? Hepi topu 10 kutu urun resmen kor dugum oldu ne olacak ne yapilacak belli degil. Yardima ihtiyacim var. Her turku tavsiyeye acigim. Cok tesekkurler.
0
antikadimag
yarin 3000 km'den uzun bir yolculuga cikiyorum arabayla. tek basima olacagim icin sikilmamak adina podcast ariyorum. mesut sure'nin meksika acmazi var listemde. bunun yaninda baska ne olabilir? ingilizce de olur.
yarin 3000 km'den uzun bir yolculuga cikiyorum arabayla. tek basima olacagim icin sikilmamak adina podcast ariyorum.
mesut sure'nin meksika acmazi var listemde. bunun yaninda baska ne olabilir? ingilizce de olur.
mesut sure'nin meksika acmazi var listemde. bunun yaninda baska ne olabilir? ingilizce de olur.
0
Radyo tiyatrolari, arkasi yarinlar iyidir de direksiyondaysan aman dikkat cok uyku getirir
0
Immanuel Tolstoyevski'nin Fularsız Entellik podcastindeki tüm serileri olur.
Ama önerim Simülasyon Teorisi ve eğer futbola ilgin varsa Futbol Ekonomisi.
Şu aralar "Aptallaşıyor muyuz?" serisi devam ediyor o da güzel ama 3 bölüm oldu toplam 1 saat zaten.
Ama önerim Simülasyon Teorisi ve eğer futbola ilgin varsa Futbol Ekonomisi.
Şu aralar "Aptallaşıyor muyuz?" serisi devam ediyor o da güzel ama 3 bölüm oldu toplam 1 saat zaten.
0
ishak77
konumu kötü olduğu için ucuz olan evi alıp içini tamamen istediğin gibi dayayıp döşemek mi yoksa konumu güzel olduğu için pahalı olan evi alıp eksiklikleriyle cuk diye oturmak mı ?
konumu kötü olduğu için ucuz olan evi alıp içini tamamen istediğin gibi dayayıp döşemek mi yoksa konumu güzel olduğu için pahalı olan evi alıp eksiklikleriyle cuk diye oturmak mı ?
0
eksikleri neler önemli olan o. tesisat sıkıntısı olan, böcek problemi olan, ısınma sorunu olan, izolasyon problemi olan evlerde oturmak çok sıkıntılı. ama kozmetik sorunlar varsa (kapıları eskidir, mutfağı eskidir vs) çok sorun değil, canımın istediğinde otururum problem olmaz.
mesela kadıköyde falan konumu süper ama 50 yıllık evler var. duvarlar falan rutubet içinde, apartman leş gibi, deprem riski var. orada oturacağıma kurtköyde oturmayı tercih ederim, canımdan önemli değil 1 metro zaten.
mesela kadıköyde falan konumu süper ama 50 yıllık evler var. duvarlar falan rutubet içinde, apartman leş gibi, deprem riski var. orada oturacağıma kurtköyde oturmayı tercih ederim, canımdan önemli değil 1 metro zaten.
0
eskiliğine bağlı.
deprem yönetmeliği öncesinde inşa edildiyse ben eskiyi tercih etmem.
deprem yönetmeliği öncesinde inşa edildiyse ben eskiyi tercih etmem.
0
1. öncelik deprem güvenliği için sağlamlık, 2005 yılından eski olmamalı.
2. öncelik konum.
Binanın dışından teknik bir problemi yoksa, içerideki her sorun halledilir.
2. öncelik konum.
Binanın dışından teknik bir problemi yoksa, içerideki her sorun halledilir.
0
Ev alma komsu al. konum iyi derken karisik bi mahalle ama ulasim iyi gibi ise ben ona iyi konum demem. mahalle sakinleri cok iyiyse konum 1
biraz da roket adam+1
biraz da roket adam+1
0
Önce sağlamlık sonra konum +1
Eve bir şey olursa hem candan hem maldan oluyorsunuz.
Konumu asla oturmak istemeyeceğiniz bir yerdeyse kiraya verir kendi oturacağınız yerin kirasından düşersiniz.
Eve bir şey olursa hem candan hem maldan oluyorsunuz.
Konumu asla oturmak istemeyeceğiniz bir yerdeyse kiraya verir kendi oturacağınız yerin kirasından düşersiniz.
0
Evini istedigin gibi doseyebilirsin ama konumunu/cevresini degistiremezsin. Evler saglamsa konuma gore karar verirdim. Eksiklikler yavas yavas ilerde tamamlanir
0
metrekare fiyatına bakarım.
Sonra da deprem güvenliğine önem veririm.
Konum çok tartışmalı konu. Atıyorum çekmeköyü, ataşehiri çoğu insan beğenmez ama gidip moda'da 60 yaşında ev alacağıma ataşehir'de bir sitedeki evi alırım.
Sonra da deprem güvenliğine önem veririm.
Konum çok tartışmalı konu. Atıyorum çekmeköyü, ataşehiri çoğu insan beğenmez ama gidip moda'da 60 yaşında ev alacağıma ataşehir'de bir sitedeki evi alırım.
0
yazar yazmaz yazan yazar
i20 şu an 450k ortalama. c3 aircross 600k ortalama.150k verip geçmeye değecek bir araba mı? geçmeyi düşünme sebeplerimiz:* i20'nin adeta yakıt tankı delikmiş gibi benzin yakması ve buna rağmen kaplumbağa gibi yavaş olması. (gerçekten sinirlerim bozuluyor. uzun yolda hafif rampada broadwayden selektö
i20 şu an 450k ortalama. c3 aircross 600k ortalama.
150k verip geçmeye değecek bir araba mı?
geçmeyi düşünme sebeplerimiz:
* i20'nin adeta yakıt tankı delikmiş gibi benzin yakması ve buna rağmen kaplumbağa gibi yavaş olması. (gerçekten sinirlerim bozuluyor. uzun yolda hafif rampada broadwayden selektör yemişliğim var.)
* c3 dizel, az yakıyor, çok daha konforlu, bagajı daha büyük, cam tavanı da var.
* hepsinden önemlisiyse, yatırım amaçlı alıyoruz. çünkü üstteki arabalarla makas her geçen gün açılıyor. hayatımız boyunca alabileceğimiz en üst seviye araba bu olacak muhtemelen.
150k verip geçmeye değecek bir araba mı?
geçmeyi düşünme sebeplerimiz:
* i20'nin adeta yakıt tankı delikmiş gibi benzin yakması ve buna rağmen kaplumbağa gibi yavaş olması. (gerçekten sinirlerim bozuluyor. uzun yolda hafif rampada broadwayden selektör yemişliğim var.)
* c3 dizel, az yakıyor, çok daha konforlu, bagajı daha büyük, cam tavanı da var.
* hepsinden önemlisiyse, yatırım amaçlı alıyoruz. çünkü üstteki arabalarla makas her geçen gün açılıyor. hayatımız boyunca alabileceğimiz en üst seviye araba bu olacak muhtemelen.
0
c3'ün i20'den daha iyi bir araç olduğu kesin. ama 600 bin diye çok kaliteli bir araç beklemeyin. her tarafı bir oyuncak araba kadar plastik ve her yerinden ses alan bir araç izlenimi verdi bana (2 gün kiralayıp 1000 km kadar kullanmıştım)
0
daha iyi değilse bile bir alternatif olarak egea cross dizel de düşünülebilir belki o fiyatlarda. yeterince seri, bagajı fena değil, ama bildiğim kadarıyla cam tavanı yok.
0
Yatırım amaçlı alıyorsanız al-satta prim yapan markalar tercih edin. Olası bir otomobil krizi bitişinde C3 Aircross çok da tercih edilmez.
Polo veya T-Cross daha mantıklı mesela.
Polo veya T-Cross daha mantıklı mesela.
0
i20 o kadar da kötü bir araç değil. Hatta şu anda fiyat performans olarak alınabilecek ideal araçlardan biri. B sınıfı bir otomobilden nasıl bir performans bekliyorsunuz bilmiyorum ama, rampada zorlanması bir problem olabileceğini düşündürttü araçta. Ya da hangi i20'yi kıyaslıyoruz? 1.0 motor mu? 1.4 motor mu?
C3 aircross suv karakteristiği olan bir araç. i20'yle ne kadar kıyaslanabilir bilmiyorum ama o fiyat farkına değecek bir artı sunmuyor. TAbii ki bu kişisel bir tercih, araba alışverişinde rasyonel düşünmeyiz genelde. Tasarımı hoşumuza gider vs o ayrı.
Otomobile bir yatırım gözüyle bakmayın derim:) Ama buradan kastınız kolay satılabilecek bir araç diye düşünüyorum. Açıkcası ben c3 aircross yerine o fiyata daha hızlı satılabilecek ve daha az sorun çıkaracak araçlara yönelirdim.
mesela toyota corolla 1.5 flame paket almak mümkün bugünün fiyatıyla.
Hatta biraz zorlayıp hybrid bile alınabilir.
En azından C segment bir araç almış olursunuz. Aircross ne kadar donanımlı ya da iyi duruyor olsa da neticede b segment.
C3 aircross suv karakteristiği olan bir araç. i20'yle ne kadar kıyaslanabilir bilmiyorum ama o fiyat farkına değecek bir artı sunmuyor. TAbii ki bu kişisel bir tercih, araba alışverişinde rasyonel düşünmeyiz genelde. Tasarımı hoşumuza gider vs o ayrı.
Otomobile bir yatırım gözüyle bakmayın derim:) Ama buradan kastınız kolay satılabilecek bir araç diye düşünüyorum. Açıkcası ben c3 aircross yerine o fiyata daha hızlı satılabilecek ve daha az sorun çıkaracak araçlara yönelirdim.
mesela toyota corolla 1.5 flame paket almak mümkün bugünün fiyatıyla.
Hatta biraz zorlayıp hybrid bile alınabilir.
En azından C segment bir araç almış olursunuz. Aircross ne kadar donanımlı ya da iyi duruyor olsa da neticede b segment.
0
@anten, arabada hiçbir problem yok. 2 arkadaşım daha i20 var 1.4 motor. araba zorla gidiyor ittire ittire azıcık yük varsa.
toyota corolla 1.5 flame'in dizeli yokmuş. kesinlikle benzinli yok hibrit mibrit araç almam. i20'den sonra benzinli araçtan da tiksindim.
zaten dünden bugüne c3 aircross bile 20k koymuş üstüne. bu da kaçtı artık. araç değiştirme işi bitti sanırım.
toyota corolla 1.5 flame'in dizeli yokmuş. kesinlikle benzinli yok hibrit mibrit araç almam. i20'den sonra benzinli araçtan da tiksindim.
zaten dünden bugüne c3 aircross bile 20k koymuş üstüne. bu da kaçtı artık. araç değiştirme işi bitti sanırım.
0
1.5 dizel duster alabilirsiniz.
Konfor tartışılır ama parçası ucuz, motoru iyi.
Onun dışında gene dizel rifter, berlingo vs gibi araçlar olabilir.
Bu arada 1.4 mpi sebebiyle benzinden korkmanız normal çünkü 1.4 mpi. Hele otomatikse gg wp.
Eğer çok km yoksa ben olsam 1.2 motor fransiz, ya da tce clio vs bakarım. 1.0 ecoboost ford da olur.
Konfor tartışılır ama parçası ucuz, motoru iyi.
Onun dışında gene dizel rifter, berlingo vs gibi araçlar olabilir.
Bu arada 1.4 mpi sebebiyle benzinden korkmanız normal çünkü 1.4 mpi. Hele otomatikse gg wp.
Eğer çok km yoksa ben olsam 1.2 motor fransiz, ya da tce clio vs bakarım. 1.0 ecoboost ford da olur.
0
i20 1.2 benzin (orta kasa 2013) den c3 1.6 dizel e geçmiş biri olarak kesinlikle daha konforlu diyebilirim. i20 yeni kasa da kullandım ama nedense orta kasa bana daha konforlu geliyordu. burada asıl soru hangi donanımdan hangi donanıma geçiyorsunuz.
i20 1.0 mı 1.2 mi 1.4 mü 1.4 dizel mi ? yıl kaç ? jump style elite ? büyük ihtimal elite tir
c3 aircros 1.2 mi , 1.5 dizel mi ? feel bold shine hangisi ? 600k civarı feel bold lar var .
donanım derdiniz çok yoksa neden C4 feel paket düşünmüyorsunuz :)
vereceğiniz cevaplara göre yorumumu yapabilirim.
i20 1.0 mı 1.2 mi 1.4 mü 1.4 dizel mi ? yıl kaç ? jump style elite ? büyük ihtimal elite tir
c3 aircros 1.2 mi , 1.5 dizel mi ? feel bold shine hangisi ? 600k civarı feel bold lar var .
donanım derdiniz çok yoksa neden C4 feel paket düşünmüyorsunuz :)
vereceğiniz cevaplara göre yorumumu yapabilirim.
0
ala09
Sizce hangisi? fiyat bağımsız. telefon günlük işler için kullanırım ama 7/24 elimdedir. sadcee iphone seviyorum, fotoğraf çekerim. hali hazırda 13 kullanıyorum memnunum ama değiştirebilirim
Sizce hangisi? fiyat bağımsız. telefon günlük işler için kullanırım ama 7/24 elimdedir. sadcee iphone seviyorum, fotoğraf çekerim. hali hazırda 13 kullanıyorum memnunum ama değiştirebilirim
0
zaten mevcutta 13'ün varsa yeni telefona geçmek için yenisini bekle bence. 13 ile 13 pro arasında büyük bir fark yok. max da onların büyüğü denebilir. ben olsam 14'ü beklerim, ekimde falan çıkar zaten.
0
Fotoğraf çekiyorsan pro'ya geç, mis gibi olur.
Hazır değiştirmişken Max versiyona da geç ki farklı bir telefona geçtiğini hisset.
Bütçe sıkıntısı olmayan biriysen geçerli bu söylediklerim.
iPhone 11-12-13 arasında muazzam bir fark yok o yüzden 14 çıktığında çok büyük bir yenilik getirecek diye düşünüyorum.
Şimdi telefonu değiştirirsen 14'ü alamayacaksan pro'ya geçme.
Hazır değiştirmişken Max versiyona da geç ki farklı bir telefona geçtiğini hisset.
Bütçe sıkıntısı olmayan biriysen geçerli bu söylediklerim.
iPhone 11-12-13 arasında muazzam bir fark yok o yüzden 14 çıktığında çok büyük bir yenilik getirecek diye düşünüyorum.
Şimdi telefonu değiştirirsen 14'ü alamayacaksan pro'ya geçme.
0
12 ve 13ün nerdeyse aynı olması sebebiyle 14te önemli değişiklikler bekliyorum. Yerinde olsam sabrederdim.
Not: 13spor
Not: 13spor
0
camene87
Selamlar, iki gözüm de 2.5 derece miyop.Astigmat yok. 8 yıl boyunca Acuvue Oasys lens kullandım aylık. 8.8 mm yarıçaplı. 2019 itibariyle sol gözüme artık lensi taktığımda sürekli batma yapmaya başladı ve takamadım lensi. Akşamları gözlük kullanmama rağmen göz kuruluğu olduğunu tahmin ediyorum. 3 sen
Selamlar, iki gözüm de 2.5 derece miyop.Astigmat yok. 8 yıl boyunca Acuvue Oasys lens kullandım aylık. 8.8 mm yarıçaplı. 2019 itibariyle sol gözüme artık lensi taktığımda sürekli batma yapmaya başladı ve takamadım lensi. Akşamları gözlük kullanmama rağmen göz kuruluğu olduğunu tahmin ediyorum. 3 sene ara verdim lens takmaya. Tamamen gözlüğe geçtim. Şimdi ise sıkıldım gözlükten ve tekrar lens kullanmak istiyorum.
Oasys dışında batma yapmayacak önereceğiniz lensler nelerdir?Göz doktoru numune olarak birden fazla farklı lens verdi al dene istediğini seç dedi gönderdi ama verdiklerinin hepsi günlük lens imiş. En çok precision adındaki lenste çok rahat ettim. www.lensmarket.com
Ama maalesef bunun da aylık olanı yok.
Buna yakın başka lens kullanan olduysa önerilere açığım.
Teşekkürler
Oasys dışında batma yapmayacak önereceğiniz lensler nelerdir?Göz doktoru numune olarak birden fazla farklı lens verdi al dene istediğini seç dedi gönderdi ama verdiklerinin hepsi günlük lens imiş. En çok precision adındaki lenste çok rahat ettim. www.lensmarket.com
Ama maalesef bunun da aylık olanı yok.
Buna yakın başka lens kullanan olduysa önerilere açığım.
Teşekkürler
0
ben hem Acuvue Oasys hem bunu kullanıyorum:
www.lensmarket.com
ikisinde de sorun yaşamadım, deneyebilirsin.
www.lensmarket.com
ikisinde de sorun yaşamadım, deneyebilirsin.
0
aylikta benim de en rahat ettigim lens biofinity. ben toriclerini kullaniyorum memnunum. ama surekli kullanmiyorum. disariya cikacagim zaman gunes gozlugu kullanabilmek icin takiyorum lens. taktigim zaman da 1 hafta cikarmadigim oluyor, geceleri biraz kuruyor ama sabah yine iyi oluyor. bu lens gece uyurken de takmaya uygun, kendi iddialari o sekilde, ben de sikinti yasamadim.
ama yeni oasys'in toric gunluk lensini aldim, onlar biraz daha rahat geldi. yani gunluk lens rahatligi sunmasa da biofinity gunluk lense en yakin lens kullandiklarimdan. ki toric olmayanindan da kullanmistim, onlar daha da rahatti.
ama yeni oasys'in toric gunluk lensini aldim, onlar biraz daha rahat geldi. yani gunluk lens rahatligi sunmasa da biofinity gunluk lense en yakin lens kullandiklarimdan. ki toric olmayanindan da kullanmistim, onlar daha da rahatti.
0
Oasys çok konforlu bir lens ama ömrü çok kısa, gün içi kullanımda (üzerinde yazdığı gibi) 15 gün ancak kullanabiliyorsunuz ve sonra ağırlaşıp rahatsız etmeye başlıyor.
Ben biofinity kullanıyorum, oldukça memnunum. B+L Ultra'yı da denedim, çok konforluydu ama pahalı diye tercih etmiyordum, son alışverişimde bir kere daha deneyeyim diye aldım, artık üzerinde "Türkiye için üretilmiştir" yazıyor, bize daha alt kalite ürettikleri için mi yoksa lens suyumu değiştiğim için mi bilemiyorum , o kadar da süper rahat gibi gelmedi. Tekrar biofinity'ye döneceğim.
Ben biofinity kullanıyorum, oldukça memnunum. B+L Ultra'yı da denedim, çok konforluydu ama pahalı diye tercih etmiyordum, son alışverişimde bir kere daha deneyeyim diye aldım, artık üzerinde "Türkiye için üretilmiştir" yazıyor, bize daha alt kalite ürettikleri için mi yoksa lens suyumu değiştiğim için mi bilemiyorum , o kadar da süper rahat gibi gelmedi. Tekrar biofinity'ye döneceğim.
0
yaklaşık 20 yıldır aylık toric lens kullanan biri olarak. birçok marka deneme fırsatım oldu. PureVision ile başlamış olduğum bu yolculuk. 2. senesinde batma , kuruluk, hasassiyet gibi sorunlara yol açtı. Acaba gözüm uygun değil mi diye düşünürken. Air optix denemeye karar verdim. 1-2 sene de bu sorun çıkarmadı. Sonrasında yine aynı sorunlar.
Sonrasında dokturumdan lens için muayene aldım. tekrar ölçümler falan yapıldı ve BC değerimi biraz daha düşürdük. 8.60 olan Acuvue Oasys e geçiş yaptım.
Meğerse o BC değerini oturtmak çok çok önemli bir hususmuş. fazla olan BC değeri gözbebeğinden taştığı için gözde hassasiyet yapmaya başlıyormuş.
Son 15-16 senedir Acuvue Oasys ile mutlu mesut yaşıyorum :) yakın zamanda lazer falan olmayacaksan BC değerini düşürüp (8,60) 1 kutu alıp şansını dene derim.
Buna ek olarak gözlükte kullanıyorum. günde ortalama 12 saat falan lens gözümde oluyor. ortalama 1 kutu lens 1 sene gidiyor bana . (göz numaralarım farklı her göz için ayrı kutu alıyorum :))
Sonrasında dokturumdan lens için muayene aldım. tekrar ölçümler falan yapıldı ve BC değerimi biraz daha düşürdük. 8.60 olan Acuvue Oasys e geçiş yaptım.
Meğerse o BC değerini oturtmak çok çok önemli bir hususmuş. fazla olan BC değeri gözbebeğinden taştığı için gözde hassasiyet yapmaya başlıyormuş.
Son 15-16 senedir Acuvue Oasys ile mutlu mesut yaşıyorum :) yakın zamanda lazer falan olmayacaksan BC değerini düşürüp (8,60) 1 kutu alıp şansını dene derim.
Buna ek olarak gözlükte kullanıyorum. günde ortalama 12 saat falan lens gözümde oluyor. ortalama 1 kutu lens 1 sene gidiyor bana . (göz numaralarım farklı her göz için ayrı kutu alıyorum :))
0
gcx
Selamlar arkadaşlar,Amerikan borsasına Midas veya Bankalar yani broker firmalar vasıtasıyla yatırım yapan arkadaşlar bu yatırımlara "gerçekten" sahip olduğunu kanıtlamak için nasıl bir önlem alıyor acaba?Sormak istediğim şey: Ola ki satın almayı yaptığınız banka veya Midas kurumu battı ve siz de Ame
Selamlar arkadaşlar,
Amerikan borsasına Midas veya Bankalar yani broker firmalar vasıtasıyla yatırım yapan arkadaşlar bu yatırımlara "gerçekten" sahip olduğunu kanıtlamak için nasıl bir önlem alıyor acaba?
Sormak istediğim şey: Ola ki satın almayı yaptığınız banka veya Midas kurumu battı ve siz de Amerikan SIPC (hisseleri sigortalayan kurum) kurumuna başvurup hisselerinizi başka bir broker'a aktarmak istediniz. Bu hisselere "gerçekten" sahip olduğunuzu nasıl kanıtlayacaksınız?
Daha da fenası ya broker firmanız "he aldım hisseyi kardeş aynen" deyip hisselerinizi aslında satın almamışsa?
Özellikle uzun vadeli Amerikan borsasına yatırım yapmak isteyen arkadaşlar bu konuda nasıl bir önlem alıyorsunuz (veya alıyor musunuz)? "Gerçekten" hisseye sahip olduğunuzu teyit edebileceğiniz bir yer var mı? (Sertifika, online doğrulama vb)
Paylaşmanız mümkün müdür?
Teşekkür ederim
Amerikan borsasına Midas veya Bankalar yani broker firmalar vasıtasıyla yatırım yapan arkadaşlar bu yatırımlara "gerçekten" sahip olduğunu kanıtlamak için nasıl bir önlem alıyor acaba?
Sormak istediğim şey: Ola ki satın almayı yaptığınız banka veya Midas kurumu battı ve siz de Amerikan SIPC (hisseleri sigortalayan kurum) kurumuna başvurup hisselerinizi başka bir broker'a aktarmak istediniz. Bu hisselere "gerçekten" sahip olduğunuzu nasıl kanıtlayacaksınız?
Daha da fenası ya broker firmanız "he aldım hisseyi kardeş aynen" deyip hisselerinizi aslında satın almamışsa?
Özellikle uzun vadeli Amerikan borsasına yatırım yapmak isteyen arkadaşlar bu konuda nasıl bir önlem alıyorsunuz (veya alıyor musunuz)? "Gerçekten" hisseye sahip olduğunuzu teyit edebileceğiniz bir yer var mı? (Sertifika, online doğrulama vb)
Paylaşmanız mümkün müdür?
Teşekkür ederim
0
daha bu konuya gelemeden, vergi konusuna gelemediğim için ibkr ve midas’tan vazgeçmiştim ben. tl bazındaki değerlenmeden gelir vergisi ödemeni bekliyor devlet.
0
ronchamp
selamlar, sizce iphone 13 almak mantıklı mı? yaklaşık 21 bin tl ye geliyor, benim de 2 aylık maaşım kadar. şu anda 5s kullanıyorum ve aletin gg olması an meselesi. ne diyorsunuz? fakir psikolojisine mi kapılıyorum?
selamlar, sizce iphone 13 almak mantıklı mı? yaklaşık 21 bin tl ye geliyor, benim de 2 aylık maaşım kadar. şu anda 5s kullanıyorum ve aletin gg olması an meselesi. ne diyorsunuz? fakir psikolojisine mi kapılıyorum?
0
Araştırınca fark etmiştim, 12 ile 13 arasında çok bi fark yok. 11 de mantıklı. Çoğu firma elemanlarına 11 veriyor.
0
2 aylık maaşlı telefona gömmek mantıklı değil. Android alternatiflere yönel bence.
0
Mantıklı mı bilmiyorum ama ben az önce aldım. Şimdi almasam seneye hiç alamam.
0
Android telefonun 2 senede çöp olduğu yok. Samsung s7 modelini 6 yıldır kullanıyorum. Yavaşlama sebebi bataryanın zayıflaması ve dolayısıyla beslemenin azalması. 2 sene önce bataryayı değiştirdim. 2 yıl daha gider. Giderse 5 yıl saha kullanırım.
0
2 yıllık androidin çöp olduğuna hiç şahit olmadım. Dünyanın en ucuz androidlerini dahi kullandım. Şahit olmadım. Annem lg4 beat kullanıyor. Kaç yıl geçti bilmiyorum. Benim 100 dolarlık Samsung m20 galiba 4 yil oldu.
Canınız neyi istiyorsa onu alın da iki aylık maaş bir telefona fazla bence.
Canınız neyi istiyorsa onu alın da iki aylık maaş bir telefona fazla bence.
0
10 günlük kazancımla bi telefon almak için 40 gün düşündüm öyle aldım. Bir telefon için 2 ay çalışma fikri korkunç geliyor bana.
0
ben sadece 5s'i hala nasıl kullanabiliyorsun ona şaşırdım. iki yıl önce 5s'imi rafa kaldırıp xr almıştım artık telefon kullanılmaz hale geldi diye. helal olsun hocam.
0
5s i hala kullanarak bence 13’ü hak etmişsin dostum:) şaka bir yana, bütçeniz yetecekse 13 alın, yok yetmeyecekse 11 düşünebilirsiniz.
0
Fotoğraf çekmeyi seviyorsanız hiç düşünmeyin 13 alın. Ayrıca üç ay sonra almadığınıza çok pişman olursunuz. Bkz: enflasyon
0
denizgonen
Ben geçen sene altta bağlantısını paylaştığım routerı satın aldım. Linkte de görebileceğiniz üzere cihazın 5ghz frekansında 867 mbite kadar hız verebildiği ve bundan dolayı da yoğun ve performanslı kullanımı kaldırabildiği sürekli vurgulanmış. Geçen gün fiber internete geçtim ve geçtiğim gibi gördüm
Ben geçen sene altta bağlantısını paylaştığım routerı satın aldım. Linkte de görebileceğiniz üzere cihazın 5ghz frekansında 867 mbite kadar hız verebildiği ve bundan dolayı da yoğun ve performanslı kullanımı kaldırabildiği sürekli vurgulanmış.
Geçen gün fiber internete geçtim ve geçtiğim gibi gördüm ki cihaz 88 mbitten fazla hız veremiyor çünkü lan girişleri 100 mbitten fazla hızı desteklemiyor.
Şimdi 867 mbite kadar hız vermesi ve performansı sürekli vurgulanan bir üründe 100 mbit lan girişi olması hayatın olağan akışına aykırı değil mi gerçekten?
Yani bir tüketici gözüyle bakıldığı zaman bu aletin 800 mbit interneti bile rahatlıkla kaldırabileceği pazarlanmıyor mu?
Bana alanen tüketici yanıltılıyor gibi geldi ve bu bir şikayet gerekçesi hatta suç değil midir?
Sizler ne düşünüyorsunuz acaba?
www.tp-link.com
Geçen gün fiber internete geçtim ve geçtiğim gibi gördüm ki cihaz 88 mbitten fazla hız veremiyor çünkü lan girişleri 100 mbitten fazla hızı desteklemiyor.
Şimdi 867 mbite kadar hız vermesi ve performansı sürekli vurgulanan bir üründe 100 mbit lan girişi olması hayatın olağan akışına aykırı değil mi gerçekten?
Yani bir tüketici gözüyle bakıldığı zaman bu aletin 800 mbit interneti bile rahatlıkla kaldırabileceği pazarlanmıyor mu?
Bana alanen tüketici yanıltılıyor gibi geldi ve bu bir şikayet gerekçesi hatta suç değil midir?
Sizler ne düşünüyorsunuz acaba?
www.tp-link.com
0
aslında onlar cihaza gelen internetin hızını kastetmiyor, cihaz ile bilgisayar arasındaki bağlantı hızından bahsediyor.
0
@etna yazmis güzelce.
cihazlar arasi dogru, internet icin girise bakar.
cihazlar arasi dogru, internet icin girise bakar.
0
ayni 5ghz wifi agi uzerindeki cihazlar arasindaki maksimum desteklenen hiz. Ornegin NAS sunucunu kablosuz baglarsan kablosuz bagli PC'ne 867mbitle veri cekebilirsin demek bu.
anormal bir durum goremedim.
bilgisiz tuketiciyi yaniltmak denebilir ama bu tuketicinin sorunu, cunku verilen bilgide hata yok ethernet lan ve wan portlari 100mbit olarak yazilmis.
anormal bir durum goremedim.
bilgisiz tuketiciyi yaniltmak denebilir ama bu tuketicinin sorunu, cunku verilen bilgide hata yok ethernet lan ve wan portlari 100mbit olarak yazilmis.
0
Bir yanlışlık yok.
Wi-Fi demek internet demek değil, kablosuz ağ demek. Ağda internet olmayabilir de. Zaten teknik özelliklerde LAN ve WAN portlarının 100 MBit olduğu yazıyor.
Tüketicinin bilgisizliği.
Wi-Fi demek internet demek değil, kablosuz ağ demek. Ağda internet olmayabilir de. Zaten teknik özelliklerde LAN ve WAN portlarının 100 MBit olduğu yazıyor.
Tüketicinin bilgisizliği.
0
deepest
Selamlar. Kiracımızın 1 yıllık süresi 1 haziran itibariyle doldu. Tefe tüfe oranı olan %40 lık bir artış yapmamız gerektiğini söyledik. Fakat kendisi ısrarla %25 ten fazla yapamayacığımızı söylüyor. Biz de diyoruz ki haziranda 1 yılı dolduğu için tefe tüfe baz alınır. Israr edip %25 üzerinde yatırma
Selamlar. Kiracımızın 1 yıllık süresi 1 haziran itibariyle doldu. Tefe tüfe oranı olan %40 lık bir artış yapmamız gerektiğini söyledik. Fakat kendisi ısrarla %25 ten fazla yapamayacığımızı söylüyor. Biz de diyoruz ki haziranda 1 yılı dolduğu için tefe tüfe baz alınır. Israr edip %25 üzerinde yatırmayacağını söylüyor. Eğer %25 oranında kira yatırırsa ev sahibi olarak hakkımız nedir? Ne yapmalıyız?
Teşekkürler.
Teşekkürler.
0
neden uğraşıyorsunuz ki bırakın %25 arttırsın siz de noterden bu duruma dair ihtar çekin, tekrarı halinde tahliye davası açacağınızdan bahseden.
Kaybedecek sonuçta dediğiniz gibi kendisi %25 artışa tabi değil.
Kaybedecek sonuçta dediğiniz gibi kendisi %25 artışa tabi değil.
0
İhtar çekmek zorunda değilsiniz aradaki miktarı tahliye talepli icra takibine koyarak tahsil edebilirsiniz
0
b planınız yoksa aklınızda olsun seçime kadar tahliye davalarını hızlıca biteceğini hiç sanmıyorum. muhtemelen uzun yollar sürecek bir dava sürecine girebilirsiniz. %15 için kafaya takmaya değmez.
0
hlt1985
haber okumak için, eğlenmek için, hobileriniz için, boş boş zaman öldürmek için hangi siteleri geziyorsunuz?linkedin, facebook, instagram, sahibinden, bazen reddit, hurriyet vs benim takıldıklarım ve hem sıkıldım hem de kısılmış gibi geliyor bana. Önerilerinize açığım
haber okumak için, eğlenmek için, hobileriniz için, boş boş zaman öldürmek için hangi siteleri geziyorsunuz?
linkedin, facebook, instagram, sahibinden, bazen reddit, hurriyet vs benim takıldıklarım ve hem sıkıldım hem de kısılmış gibi geliyor bana. Önerilerinize açığım
linkedin, facebook, instagram, sahibinden, bazen reddit, hurriyet vs benim takıldıklarım ve hem sıkıldım hem de kısılmış gibi geliyor bana. Önerilerinize açığım
0
Ekşi, ekşi duyuru, youtube. Bana da yenilik lazım acayip sıkıldım, insanlar bilgisayarda boş yaparken nerede takılıyor çok merak ediyorum.
0
Haberi seçtiğim kaynaklardan topluca bundle app'den okuyorum. Arada investing'de dolanıyorum.
Zaman öldürmek için Amazonu dolaşıyorum genelde, çok bilinmedik ürünlere bakıyorum. Geçenlerde oda içerisinde havada uçuşan tozları temizleyen aletlere denk geldim mesela. Toz alerjisi olan için iyi bir şey. Ayrıca reddit ve ekşi de bu zaman öldürme sınıfında.
Eğlenmek için steam, netflix, epic games ayrıca disney'i bekliyorum.
Hobilerim için ilgi alanıma göre seçilmiş hesaplardan oluşan twitter, instagram ve tumblr hesaplarım var. Oralardan olan biteni takip ediyorum. Bu uygulamaları vakit öldürmek için kullanmıyorum, sadece hobi ve ilgi alanı takibi için. Çünkü rutin gündelik konularda içimi şişiren şeyler görüyorum hep.
Evde vakit öldürüyorsam Youtube. Ev yapımı şeffaf motor videosundan, bakterilerin çiftleşmesine kadar geniş yelpazede :D zaman geçirme aracı benim için. En sevdiğim bu.
Zaman öldürmek için Amazonu dolaşıyorum genelde, çok bilinmedik ürünlere bakıyorum. Geçenlerde oda içerisinde havada uçuşan tozları temizleyen aletlere denk geldim mesela. Toz alerjisi olan için iyi bir şey. Ayrıca reddit ve ekşi de bu zaman öldürme sınıfında.
Eğlenmek için steam, netflix, epic games ayrıca disney'i bekliyorum.
Hobilerim için ilgi alanıma göre seçilmiş hesaplardan oluşan twitter, instagram ve tumblr hesaplarım var. Oralardan olan biteni takip ediyorum. Bu uygulamaları vakit öldürmek için kullanmıyorum, sadece hobi ve ilgi alanı takibi için. Çünkü rutin gündelik konularda içimi şişiren şeyler görüyorum hep.
Evde vakit öldürüyorsam Youtube. Ev yapımı şeffaf motor videosundan, bakterilerin çiftleşmesine kadar geniş yelpazede :D zaman geçirme aracı benim için. En sevdiğim bu.
0
Reddit ve gs sözlükte çok vakit harcıyordum ama yeni yaptığım şey fransizca sinavina hazırlık olarak wikipedia randomu Fransızca açıp hem bir şeyler ogrenmek hem Fransızca çalışmış olmak.
Onun dışında youtube. Önceden Twitch çok zaman kaybederdim ama baya oldu izlemeyeli.
Onun dışında youtube. Önceden Twitch çok zaman kaybederdim ama baya oldu izlemeyeli.
0
www.stumbleupon.com
seçtiğin ilgi alanlarına göre her tıkta başarılı ve ilgi çekici sitelere yönlendiriyor. bir ara üyeydim ama çok uzun süredir girmemiştim, uygulaması falan da çıkmış. zamanında baya ilginç siteler çıkarmıştı karşıma.
edit: baktım da şimdi davetiye kodu istiyor, onsuz üye olunamıyor. benim eski üyeliğe de erişmek mümkün değil. bir haller olmuş siteye. ama reddit falan forumlarda davetiye kodu bulunursa güzel.
seçtiğin ilgi alanlarına göre her tıkta başarılı ve ilgi çekici sitelere yönlendiriyor. bir ara üyeydim ama çok uzun süredir girmemiştim, uygulaması falan da çıkmış. zamanında baya ilginç siteler çıkarmıştı karşıma.
edit: baktım da şimdi davetiye kodu istiyor, onsuz üye olunamıyor. benim eski üyeliğe de erişmek mümkün değil. bir haller olmuş siteye. ama reddit falan forumlarda davetiye kodu bulunursa güzel.
0
ekşi sözlük/ekşi duyuru/twitter/facebook/instagram..
bunlar haricinde quora bakıyorum. konu konuyu açıyor. ilginç şeyler öğretiyor.
sonra ingilizce geliştirmek için the economist, new scientist, psychology today, new scientist, washington post vb. siteleri geziyor, ilgimi çeken makaleleri okuyorum.
bunlar haricinde quora bakıyorum. konu konuyu açıyor. ilginç şeyler öğretiyor.
sonra ingilizce geliştirmek için the economist, new scientist, psychology today, new scientist, washington post vb. siteleri geziyor, ilgimi çeken makaleleri okuyorum.
0
Twitter'da iyi bir 'takip edilen' listesi oluşturduğunuz taktirde, başka hiçbir siteye ihtiyacınız kalmıyor.
0
kaptan maydanoz
Arasında anlamlı bir fark var mı? 13 almaya karar verdim ama kimisi de 11 ile fark yok aradaki fiyat farkı gereksiz diyor. Haklılar mı? İkisini de kullanmış olanlar özellikle cevaplayabilir mi?
Arasında anlamlı bir fark var mı? 13 almaya karar verdim ama kimisi de 11 ile fark yok aradaki fiyat farkı gereksiz diyor. Haklılar mı?
İkisini de kullanmış olanlar özellikle cevaplayabilir mi?
İkisini de kullanmış olanlar özellikle cevaplayabilir mi?
0
temelde aynı işi yapıyor olsalar da anlamlı fark var. 12-13 kıyası yapsanız belki değmez denebilirdi ama 11-13 arasından kesinlikle 13.
hatta pro alabiliyorsanız sadece 120hz ekran için bile alınır.
hatta pro alabiliyorsanız sadece 120hz ekran için bile alınır.
0
@orient blue, 12 ile 13 arasında fiyat farkı yok o sebeple değerlendirmeye almamıştım.
0
XR’dan 13’e gectim. Power user degilsen XR’da bile Kayda deger fark yok bosuna fazla para verme 11 al gec.
0
ben x'ten 13e geçtim. normal bir kullanıcı olarak ekranı çok kaliteli(120 hz), şarjı çok sağlam gidiyor ve kamerası harika.
0
11de 5g yok, 1-2 seneye kullandığımız bir teknoloji olur diye umuyorum. Planlı eskitme kurbanı olma olasılığı da var 2-3 sene içerisinde. Bu sebeplerle 13 aldım yakın zamanda.
0
12-13 aynı denebilir ama 11-12 arası ciddi fark var bence. özellikle 11’in ekranı baya eski duruyor.
0
tunaktunaktun
k.valide ve k.pederin bir bucuk ay misafir kalmasi tahamul edilebilir sure mi yoksa cok mu fazla ?
k.valide ve k.pederin bir bucuk ay misafir kalmasi tahamul edilebilir sure mi yoksa cok mu fazla ?
0
Sağlık sorunu, kendi evlerinin yaşanamaz hale gelmesi vs gibi bir neden yoksa çok fazla. Bir hafta bile fazla.
0
farklı şehirdelerse bir hafta falan kalabilirler. aynı şehirdeyseniz 2-3 gün bile fazla. özel bir durum olmadığı sürece aşırı anormal geldi bu durum bana.
0
her sene yazin ilk aylari gelir bir bucuk iki ay kalirlar. baska sehirden. cok sıkılıyorum. ancak soylesem esim cok hassas kirilip kuser. cikis nedir bilemedim
0
Eşinize söylemekte neden çekiniyorsunuz anlamadım. Bence gayet geçerli bir boşanma sebebi. 1.5-2 aylık misafirlik mi olur.
0
knightrd
Merhabalar, birkaç hafta sonra remote çalışmaya başlayacağım. Ev şartları çok sıkıntılı olduğundan çalışırken arada görüşmeler yapabileceğim sakin, fiyatları çok uçuk olmayan mesai süresince takılabileceğim mekan aramaktayım. Önerileriniz veya başka fikirleriniz varsa yardımcı olursanız sevinirim. Ş
Merhabalar, birkaç hafta sonra remote çalışmaya başlayacağım. Ev şartları çok sıkıntılı olduğundan çalışırken arada görüşmeler yapabileceğim sakin, fiyatları çok uçuk olmayan mesai süresince takılabileceğim mekan aramaktayım. Önerileriniz veya başka fikirleriniz varsa yardımcı olursanız sevinirim. Şimdiden herkese teşekkürler.
0
Görüşmelere ortam sesini vermediğine emin olduğum, noise cancelling'li bir kulaklık alıp evimin yanındaki kafelerden birini mesken edinirdim ben olsam.
0
Şu sanal ofis şirketleri falan oluyor. Belki saatlik kiraya verenler oluyordur onlara baktınız mı? Belki kafe fiyatlarından falan ucuza gelebilir ekonomi malum.
0
bir fincan kahve ile film izlemek
sizi son aylarda veya yıllarda çok mutsuz eden, aşamadığınız, her gün geçmişe dönmek istemenize neden olan bir pişmanlık? Basit veya büyük hiç fark etmez. Ve en önemlisi nasıl başa çıkıyorsunuz/veya çıkabiliyor musunuz?Ben bu geçmiş mevzusuna hep çok takıldım mesela, irili ufaklı çok pişmanlığım old
sizi son aylarda veya yıllarda çok mutsuz eden, aşamadığınız, her gün geçmişe dönmek istemenize neden olan bir pişmanlık? Basit veya büyük hiç fark etmez. Ve en önemlisi nasıl başa çıkıyorsunuz/veya çıkabiliyor musunuz?
Ben bu geçmiş mevzusuna hep çok takıldım mesela, irili ufaklı çok pişmanlığım oldu ve hep anı, bugünü yaşayamama sebep oldu bu durum.
30'uma ramak kaldı, aşabilmiş ve değişebilmiş değilim. Terapiye başladım en sonunda baş edemeyince.
Şu sıralar en büyük pişmanlığımdan bahsedeyim kısaca:
Geçen yıldan umudum vardı mesela, yeni bir şehir, yeni bir hayat, yeni bir iş ortamı beni iyi edecek diyordum. Çok umut bağlamışım ki duvara tosladım.
İstanbul'a atanarak orada yaşayabilme ihtimalim vardı. Galiba pek sağlıklı düşünenedim ve tercihlerde İstanbul'dan çok seçenek varken hayat pahalılığından çekinip üst sıralara yazmadım. Sıcak iklimde asla yaşayamam derken kendimi sıcak bir şehirde yaşarken buldum, iş ortamım sevimsiz ve stresli çıktı. Bu da pişmanlığımı artırdı. İyice yalnızlaştım. Sabahları hep sıkıntıyla uyanır oldum.
Şimdi son 9 aydır düşünüyorum mesela, iç sesim şöyle hep:
İstanbul'da olsam festival festival gezerdim belki, bunaldığımda sahile iner bir kahve içer, yürüyüş yapardım, iyi gelirdi. Kültürel aktivitelere doyardım. Evet kiralar yüksek ama şu an Türkiye'de ucuz şehir mi kaldı zaten? Belki iyice araştırsaydım illaki kiraların da uygun olduğu bir semt/ilçe bulurdum İstanbul'da. Bir fırsatı tepmiş oldum, daha mutlu bir ihtimal olabilirdi ve ben kaçırdım
falan filan bu şekilde işte. Evet saçma belki ama insan yenemiyor işte o pişmanlık duygusunu. Garip. Ve en kötüsü, kafada büyüdükçe bu pişmanlık daha çok anlam yüklüyor insan. Her şeyi o pişmanlığa, o hatalı karara bağlıyor.
Son olarak hep aklıma düşen şu kitap önerisini not düşeyim: Adam Philips- Kaçırdıklarımız: Yaşanmamış hayata övgü.
Ben bu geçmiş mevzusuna hep çok takıldım mesela, irili ufaklı çok pişmanlığım oldu ve hep anı, bugünü yaşayamama sebep oldu bu durum.
30'uma ramak kaldı, aşabilmiş ve değişebilmiş değilim. Terapiye başladım en sonunda baş edemeyince.
Şu sıralar en büyük pişmanlığımdan bahsedeyim kısaca:
Geçen yıldan umudum vardı mesela, yeni bir şehir, yeni bir hayat, yeni bir iş ortamı beni iyi edecek diyordum. Çok umut bağlamışım ki duvara tosladım.
İstanbul'a atanarak orada yaşayabilme ihtimalim vardı. Galiba pek sağlıklı düşünenedim ve tercihlerde İstanbul'dan çok seçenek varken hayat pahalılığından çekinip üst sıralara yazmadım. Sıcak iklimde asla yaşayamam derken kendimi sıcak bir şehirde yaşarken buldum, iş ortamım sevimsiz ve stresli çıktı. Bu da pişmanlığımı artırdı. İyice yalnızlaştım. Sabahları hep sıkıntıyla uyanır oldum.
Şimdi son 9 aydır düşünüyorum mesela, iç sesim şöyle hep:
İstanbul'da olsam festival festival gezerdim belki, bunaldığımda sahile iner bir kahve içer, yürüyüş yapardım, iyi gelirdi. Kültürel aktivitelere doyardım. Evet kiralar yüksek ama şu an Türkiye'de ucuz şehir mi kaldı zaten? Belki iyice araştırsaydım illaki kiraların da uygun olduğu bir semt/ilçe bulurdum İstanbul'da. Bir fırsatı tepmiş oldum, daha mutlu bir ihtimal olabilirdi ve ben kaçırdım
falan filan bu şekilde işte. Evet saçma belki ama insan yenemiyor işte o pişmanlık duygusunu. Garip. Ve en kötüsü, kafada büyüdükçe bu pişmanlık daha çok anlam yüklüyor insan. Her şeyi o pişmanlığa, o hatalı karara bağlıyor.
Son olarak hep aklıma düşen şu kitap önerisini not düşeyim: Adam Philips- Kaçırdıklarımız: Yaşanmamış hayata övgü.
0
Aşamadığım çok pişmanlığım var. Zamanında terapi de aldım ama değişen bir şey yok. Bence yalnızlıktan oluyor. İnsan yalnız olmamalı. Kafası sürekli meşgul olmalı. En azından iki tane çok yakın arkadaşı olmalı. Uğraştığı bir hobisi olmalı. Bunlar olunca eskiyi düşünmek ortadan kalkar sanırım.
0
Valla ben hep rasyonel hareket etmeye çalışan biri olduğum için yok pek. Arada mf'ci olduğum için zamanında tm yerine mf'den tercih verseydim daha mı iyi olurdu diye yokluyor. Akabinde şu aklıma geliyor, başkalarının etkisinde kalmadan verdiğimiz kararlar genelde o koşullar içinde en mantıklı seçenek zaten.
Sırf teselli olsun diye yazmıyorum ama bence İstanbul'da olmayışınız cidden iyi. Kaldı ki bir şeyi komple kaçırmış olmadığınız gibi İstanbul'da mutlu olabileceğinizin de garantisi yok.
Yakın zamanda bir arkadaşım gelir uzman yardımcısı olarak İstanbul'u tercih edip atandı daha atanmadan pişman olmuştu bile. Şimdilerde kaçmak için planlar yapıyor.
Sırf teselli olsun diye yazmıyorum ama bence İstanbul'da olmayışınız cidden iyi. Kaldı ki bir şeyi komple kaçırmış olmadığınız gibi İstanbul'da mutlu olabileceğinizin de garantisi yok.
Yakın zamanda bir arkadaşım gelir uzman yardımcısı olarak İstanbul'u tercih edip atandı daha atanmadan pişman olmuştu bile. Şimdilerde kaçmak için planlar yapıyor.
0
Emin ol İstanbul'da olsan yine bunları yapamayacaktın. Hangi memurluk kadrosundasın bilmiyorum ama İstanbul'da en önemli şey para.
Diğer bir önemli şey de istanbul'un neresinde olacağın. Hiç istanbul'da yaşamamış kişiler istanbul'u boğaz yakını semtlerden ibaret sanıyor. Bu bölgelere yakın bir yere atansan başını sokacak ev bulamazdın.
Diğer şehirlerden farklı olarak istanbul'da paranla bile istediğin gibi ev bulman zor. Ev ve iş arası uzaksa yaşam gerçekten çok zor oluyor.
Sabah erken saatlerde toplu taşıma çok kalabalık. Metro-otobüs-metrobüs tıklım tıklım oluyor. İlk başlarda bu keşmekeş güzel olsa da sonraları isyan ediyorsun.
Bunlara ek olarak insan ilişkileri de sahte. Kim kimden ne koparabilirim buna bakıyor. Kısacası istanbul yine yanlış bir seçim olacaktı. Şu an neredesin bilmiyorum ama gerçekten huzurla yaşanabilir birçok yer var
Diğer bir önemli şey de istanbul'un neresinde olacağın. Hiç istanbul'da yaşamamış kişiler istanbul'u boğaz yakını semtlerden ibaret sanıyor. Bu bölgelere yakın bir yere atansan başını sokacak ev bulamazdın.
Diğer şehirlerden farklı olarak istanbul'da paranla bile istediğin gibi ev bulman zor. Ev ve iş arası uzaksa yaşam gerçekten çok zor oluyor.
Sabah erken saatlerde toplu taşıma çok kalabalık. Metro-otobüs-metrobüs tıklım tıklım oluyor. İlk başlarda bu keşmekeş güzel olsa da sonraları isyan ediyorsun.
Bunlara ek olarak insan ilişkileri de sahte. Kim kimden ne koparabilirim buna bakıyor. Kısacası istanbul yine yanlış bir seçim olacaktı. Şu an neredesin bilmiyorum ama gerçekten huzurla yaşanabilir birçok yer var
0
Pişmanlıklar elbet var. Ama balık hafızalı olmam bunların üzerine eğilemememe (ne biçim oldu bu kelime) sebep oluyor. Ya da psikolojik bir şey bu, beyin kendini korumak icin sünger çekiyor üstlerine, adını ben koyamıyorum artık. İstanbul'a gelince, sözümona ucuz kira diyebileceğim bir yerdey(d)im -burası da ucuz değil artık evden çıktığım an s*ctım-, her yere uzağım. Araç evet var altımda, benzin pahalı, trafik sürekli var, park yeri sıkıntısı ile mi uğraşayım derken, doğru düzgün çıkmıyorum bile artık. Maaş 10k, tüm ödemeleri yapınca(kira, faturalar,kyk, kredi kartı, kredi) ve kenara da 2k koyunca hesabımda bu ay 2k kaldı. Bununla gezeyim mi, benzin mi alayım, market mi yapayım, kıyafet mi alayım derken evden çıkmamak daha cazip geliyor işte. Kenara koymayıp harcasak güvenecek hiçbir şeyim yok. Yarın ne olacak meçhul. Öyle işte. Memur maaşı ile kira ödeyecek biri için çok farklı olmazdı sanki senaryo.
0
istanbul çok yorucu, pahalı ve her yerden insan akınına uğramış bir şehir. eskiden turistik gittiğimde mutlu olurdum, artık o bile içimden gelmiyor.
biraz elde etmediğinize karşı tutkunuz var gibi. iş ortamı her yerde sevimsiz. bulunduğunuz yerde de festivaller, konserler, tiyatro etkinlikleri illaki vardır. adapte olun, anın, yaşadığınız yerin keyfine varın. diğer türlüsü kendinizi üzmekten, yaşlandırmaktan başla işr yaramaz.
biraz elde etmediğinize karşı tutkunuz var gibi. iş ortamı her yerde sevimsiz. bulunduğunuz yerde de festivaller, konserler, tiyatro etkinlikleri illaki vardır. adapte olun, anın, yaşadığınız yerin keyfine varın. diğer türlüsü kendinizi üzmekten, yaşlandırmaktan başla işr yaramaz.
0
@adivar; evet sanki öyle denebilir. her seçim durumunda aklım hep seçmediğimde, diğer ihtimalde kalıyor. bunu aşmak için konuyla ilgili kitaplar da okudum, kendimi aydınlatmaya da çalıştım, olmayınca olmuyor maalesef. ve dedğiniz doğru maalesef, hayat zaten kısa bir de böyle zehir edince yaşayamadan geçip gidiyor günler
@nvidia; evet işin komiği, bunu tercih yaparken de düşünmüş olmam. insanın aklına sonradan ''acaba nasıl olurdu, acaba denese miydim?'' gibi düşünceler giriyor
@nvidia; evet işin komiği, bunu tercih yaparken de düşünmüş olmam. insanın aklına sonradan ''acaba nasıl olurdu, acaba denese miydim?'' gibi düşünceler giriyor
0
eski ilişkilerimle ilgili bazı pişmanlıklarım var arada aklıma geliyor.
maddi ve kariyer olarak hiç bir pişmanlık yok.
maddi ve kariyer olarak hiç bir pişmanlık yok.
0
Hayatım pişmanlıklarla dolu olmakla birlikte en sonuncusunu yazayım. İstanbul'dayim bu arada ben de. Imkanım vardi gezmeye tozmaya ama parayı kriptoda kaybettim şimdi zorunlu olarak evde takılıyorum.
0
2018 rusya dünya kupası'na gönüllülük için başvurmuş ve kabul edilmiştim. nijni novgorod'da medya takımına seçmişlerdi beni. iş nasıl olurdu bilemiyorum ama gönderdikleri kağıtlarda hep "çok ünlü göreceksiniz, orada görevli olduğunuzu unutmayın, iş sırasında fotoğraf sorma ya da heyecanlanma gibi tuhaf tuhaf hareketler yapmayın" gibisinden şeyler yazıyordu. arjantin grup maçlarının bir kısmını orada oynayacaktı, yani kısacası hem yazı rusya'da geçirme hem de messi'ye "lionel abi hadi allahını seversen sen şu sağ tarafa geç ya kaç kere dedim ortaya teknik direktör oturacak diye" şeklinde posta koyma şansım vardı teoride dfjdfk.
dünya kupası bitirme sınavlarımla (hazırlık senesi, rusça) aynı zamana denk geliyordu... okula zaten 23-24 yaşında başladığım için korktum. sene kaybına tahammülüm yoktu ve hazırlıktaki bir hocamın beni hiç sevmediğini, dolayısıyla telafi sınavında beni geçirmeyeceğini düşünüyordum. o yüzden gitmedim rusya'ya, sınavlarımı verip sene kaybetmemeye öncelik verdim...
sonuç: takip eden yıllarda iki sene kaybettim okulda. "ya geçemezsem?" diye korktuğum, hazırlığı geçme sınavından 2-3 ay sonra düzenlenen sınav gayet kolay çıktı. kısacası gitmeme kararı almama neden olan her şey fazlasıyla başıma geldi... ben o deneyimi kaçırdığımla kalmış oldum. rus dili ve edebiyatı öğrencisi, yıllardır ucundan kıyısından medya sektöründe çalışmış birisi olarak KOSKOCA FIFA DÜNYA KUPASINDA, RUSYA'DA MEDYA TAKIMINDA YER ALACAKTIM VE BU ŞANSI TEPTİM.
yazarken bile ağlayasım geldi. ben öyle çok pişman olan birisi değilimdir, geçmişteki şeyler için "aman neyse ne" diyorum genelde veya zaten çoğunlukla istediğim şeyi yapabiliyorum ama bu öyle böyle yakmıyor canımı. gerçekten çok üzülüyorum bu aklıma geldikçe.
dünya kupası bitirme sınavlarımla (hazırlık senesi, rusça) aynı zamana denk geliyordu... okula zaten 23-24 yaşında başladığım için korktum. sene kaybına tahammülüm yoktu ve hazırlıktaki bir hocamın beni hiç sevmediğini, dolayısıyla telafi sınavında beni geçirmeyeceğini düşünüyordum. o yüzden gitmedim rusya'ya, sınavlarımı verip sene kaybetmemeye öncelik verdim...
sonuç: takip eden yıllarda iki sene kaybettim okulda. "ya geçemezsem?" diye korktuğum, hazırlığı geçme sınavından 2-3 ay sonra düzenlenen sınav gayet kolay çıktı. kısacası gitmeme kararı almama neden olan her şey fazlasıyla başıma geldi... ben o deneyimi kaçırdığımla kalmış oldum. rus dili ve edebiyatı öğrencisi, yıllardır ucundan kıyısından medya sektöründe çalışmış birisi olarak KOSKOCA FIFA DÜNYA KUPASINDA, RUSYA'DA MEDYA TAKIMINDA YER ALACAKTIM VE BU ŞANSI TEPTİM.
yazarken bile ağlayasım geldi. ben öyle çok pişman olan birisi değilimdir, geçmişteki şeyler için "aman neyse ne" diyorum genelde veya zaten çoğunlukla istediğim şeyi yapabiliyorum ama bu öyle böyle yakmıyor canımı. gerçekten çok üzülüyorum bu aklıma geldikçe.
0
Der meister yazinca aklima geldi, turkiyede gerceklesen genclik olimpiyati gibi bir seye cagrilmistim. Para vermiyorlar diye gitmedim.
Erasmusa ustedigim kadar sinavsiz gitme hakkim vardi, okul uzar diye gitmedim.
Eski mudurumu dovmedigime cok pismanim, en fazla denetimli serbestlik alirdim. Kariyerim daha iyi giderdi.
Erasmusa ustedigim kadar sinavsiz gitme hakkim vardi, okul uzar diye gitmedim.
Eski mudurumu dovmedigime cok pismanim, en fazla denetimli serbestlik alirdim. Kariyerim daha iyi giderdi.
0
Tam olarak pişmanlık denemez ama benim de aklıma gelen birkaç şey var.
Lisede bilgisayar mühendisliği tercih etmeyi 5 saniye falan düşünmüşümdür. O seviyede bir seçenek değildi benim için. Sonra başka bir mühendislik okudum. Bilgisayar mühendisliğini hiç düşünmediğim için biraz pişmanım.
Sonra yine üniversitede uzun dönem staj yapabilirdim. Ama hiç haberim yoktu. Turist gibi gidip gelmişim okula.
Çalışmak istemediğim bir alanın derslerini seçmiştim son sınıfta. Bitirme çalışmam da yine çalışmak istemediğim bir konudaydı. He AA getirip ortalamamı yükselttim ama bugüne kadar hiçbir iş görüşmesinde ortalamamı sormadılar bile.
Keşke daha fazla çalışsaymışım diyorum. Bizim ülkede gençler hiç yönlendirilmiyor. Ne bileyim, iş nasıl aranır, yabancı dil nasıl öğrenilir gibi çok önemli şeylerden kimse bahsetmiyor.
Lisede bilgisayar mühendisliği tercih etmeyi 5 saniye falan düşünmüşümdür. O seviyede bir seçenek değildi benim için. Sonra başka bir mühendislik okudum. Bilgisayar mühendisliğini hiç düşünmediğim için biraz pişmanım.
Sonra yine üniversitede uzun dönem staj yapabilirdim. Ama hiç haberim yoktu. Turist gibi gidip gelmişim okula.
Çalışmak istemediğim bir alanın derslerini seçmiştim son sınıfta. Bitirme çalışmam da yine çalışmak istemediğim bir konudaydı. He AA getirip ortalamamı yükselttim ama bugüne kadar hiçbir iş görüşmesinde ortalamamı sormadılar bile.
Keşke daha fazla çalışsaymışım diyorum. Bizim ülkede gençler hiç yönlendirilmiyor. Ne bileyim, iş nasıl aranır, yabancı dil nasıl öğrenilir gibi çok önemli şeylerden kimse bahsetmiyor.
0
h1a9t6a7y
Selamlar dostlar. Daha önce pek çok yurt içi uçuş yaptım. Birçoğunda valizim malum 15 kilo bagajını aşıyordu. Kimisinde idare edip aldılar, kimisinde bir şeyler çıkarmamı istediler. Örneğin son tecrübemde kilo fazla gelince çantanın içindeki postacı çantamı çıkarıp kitapları onun içine doldurdum, yi
Selamlar dostlar. Daha önce pek çok yurt içi uçuş yaptım. Birçoğunda valizim malum 15 kilo bagajını aşıyordu. Kimisinde idare edip aldılar, kimisinde bir şeyler çıkarmamı istediler. Örneğin son tecrübemde kilo fazla gelince çantanın içindeki postacı çantamı çıkarıp kitapları onun içine doldurdum, yine fazla gelince bilgisayarımı da çıkardım ve sırt çantamla birlikte üç kabin bagajıyla girdim uçağa. onu kimse tartmıyor nasılsa.
şimdi yurt dışı uçuş deneyimim olacak. bu kez sınır 20 kilo ama ne yapsam bundan fazla eşyam çıkıyor. sırf kitaplarım 5-6 kilo geliyor zaten. 1 yıllığına gittiğim için ve gittiğim yerde bunları bulamayacağım için eleyemiyorum. onun dışında kıyafetidir şusudur busudur derken aşıyor. bir kısmını sırt çantama alsam da aşıyor. yurt dışı uçuşunda kilo aşımında aldıkları para da bir hayli yüksek oluyor malum. nasıl bir yol izlemek gerek? bir tane daha kabin bagajı alıp ağır şeyleri ona ve sırt çantama pay etsem kurtarır mıyım? yurt dışı uçuşu olduğu için biraz daha hassas davranıp o çantaları tartarlar mı? veya iki tane kabin bagajı olmaz derler mi? var mıdır tavsiyesi olan?
şimdi yurt dışı uçuş deneyimim olacak. bu kez sınır 20 kilo ama ne yapsam bundan fazla eşyam çıkıyor. sırf kitaplarım 5-6 kilo geliyor zaten. 1 yıllığına gittiğim için ve gittiğim yerde bunları bulamayacağım için eleyemiyorum. onun dışında kıyafetidir şusudur busudur derken aşıyor. bir kısmını sırt çantama alsam da aşıyor. yurt dışı uçuşunda kilo aşımında aldıkları para da bir hayli yüksek oluyor malum. nasıl bir yol izlemek gerek? bir tane daha kabin bagajı alıp ağır şeyleri ona ve sırt çantama pay etsem kurtarır mıyım? yurt dışı uçuşu olduğu için biraz daha hassas davranıp o çantaları tartarlar mı? veya iki tane kabin bagajı olmaz derler mi? var mıdır tavsiyesi olan?
0
Şans meselesi.
Ben her sene git gel yapıyorum bazen tartiyorlar bazen tartmiyorlar.
Ve evet diyebilirler. Bunlar gerçekten şans işi. Yani benim bildiğim bir ipucu falan yok.
Ben her sene git gel yapıyorum bazen tartiyorlar bazen tartmiyorlar.
Ve evet diyebilirler. Bunlar gerçekten şans işi. Yani benim bildiğim bir ipucu falan yok.
0
@logisticsmanager, cevap için teşekkür ederim. bunun net bir cevabını bulamayacağım sanırım. yurt içi uçuşlarda kafam biraz daha rahat oluyordu. çünkü bir şekilde idare ediliyor. hiç olmazsa da kilogram başına 10 lira öderim diyor insan ama yurt dışında hem daha az tölerans gösterilir gibime geliyor hem de kilogram başına ödenen ücret bir hayli fark ediyor. o yüzden çok kafama takıldı bu mesele. toplamda 28 kiloyu geçeceğim çok net gibi görünüyor ama fazlalığı valize mi doldurayım yoksa ikinci bir kabin bagajı alma fırsatı verirler diye ek bir çanta mı yapayım bilemiyorum.
0
havayolunun sitesini okuyun ama kabinde 1 kabin bagajı + laptop/kamera çantası kabul ediyorlar genelde. Biri minik valiz diğeri küçük çanta olacak şekilde iki çanta olabiliyor yani ben öyle yapmıştım. Daha da ek alınabiliyorsa al geç bence garanti olsun.
Bu arada kabin bagajını tarttıkları da oldu. Biraz görevliye göre değişiyor sanırım.
Bu arada kabin bagajını tarttıkları da oldu. Biraz görevliye göre değişiyor sanırım.
0
Ya ekstra bagaj hakkı al ya da hem postacı çanta hem kabin valizi yap. Kabin valizini tartmıyorlar. 1 kilo 10 Euro galiba. Öğrenciyim deyince 1. 2 kiloyu tolere ediyorlar ama hep şans. Bir de THY’nin 40 kilo olayı vardı öğrenciler için ama detaylarını hiç bilmiyorum ya da ben mi uydurdum şu an. Tavsiyem ekstra bagaj hakkı al 1 valiz daha yap. zaten 1 valizin 32 kiloyu gecmemesi lazim
0
@nhk ni youkosu, @durgunfoton, cevaplar için teşekkür ederim. bileti ben almayacağım. o yüzden ek bagaj hakkı alma şansım yok. öğrenci de değilim. :) daha doğru öğrenci olarak gitmiyorum diyeyim. yanımda bilgisayar götüreceğim. bir sırt çantası da kesin. bu ikisini kabine alacağım. valizi de normal bagaj olarak vereceğim. bunlar dışında bir de spor çantası yüklensem onu kabine alma konusunda sıkıntı yaşar mıyım yoksa yaşamaz mıyım kafam tamamen oraya takılıyor. aşağıya vereceğim valizi tam 20 kilo olarak ayarlayıp kalanı sırt çantam ile spor çantama pay edersem bir şekilde hallederim gibi geliyor ama hem kabine iki çanta almayı sıkıntı yapmamaları lazım (bilgisayarı valize koyabilirim) hem de oranın 8 kiloyu aşıp aşmadığına bakmamaları lazım. çünkü özellikle hacmi az, ağırlığı fazla olan şeyleri kabine almayı düşünüyorum ki valiz 20'yi geçmesin.
0
türkiyede de 2 kabin bagajına olmaz diyebilirler. başına gelen arkadaşım var. bu arada laptopu kargoya göndermemen lazım. havacılık kuralları gereği yolcu uçaklarında kargoda lithium ion batarya taşınamaz. normalde kargoya gönderdiğiniz bavullar da xrayden geçerek uçağa gidiyor ve içinde batarya varsa kenara ayrılıyor. ancak ne kadar hassas bir şekilde yapıldığını bilmiyorum bunun.
en sağlıklısı yanına 2 kabin bagajı alman gibi geldi bana. gördüğüm kadarıyla en az denetlenen kural bu. ama yine de şans meselesi:/
en sağlıklısı yanına 2 kabin bagajı alman gibi geldi bana. gördüğüm kadarıyla en az denetlenen kural bu. ama yine de şans meselesi:/
0
Mesela Pegasus için bırak 2 kabin valizini direkt tek parça kabin valizi kabul ediliyor. Bunula ilgili cok fazla sikayetvar.com'da dile geldigini gorebilirsin. Ama surekli bu kural kontrol ediliyor mu hayır. Bu yüzden şans faktörü de var ama cok dikkat çekici (büyük ve kaba) bi sekilde kabin valizlerini hazırlamamak faydalı.
0
@jjwa, @funl, cevaplar için teşekkür ederim. Daha önce kargo kısmına verdiğim olmuştu. Bu kuralı bilmiyordum. Bundan sonra dikkat ederim. O hâlde şimdi ben bilgisayar + sırt çantası + spor çantası ile uçağa binmek istersem bayağı dikkat çekecek. Diğer türlü de valiz 20 kiloyu aşacak. Karar veremiyorum ya. Ne zor işmiş. Avrupa'daki gurbetçiler neden onca yol çekip arabayla gelip gidiyor diye düşünürdüm, şimdi sebebini anladım. İstediğini at ne güzel. :D
0
pegasus kabin bagajini da tartiyor ara sira denk geldim. ucus firmasini yazmamissiniz sanirim ya da gozumden kacti. thy cogu zaman eger cok abes gorunmuyorsa kabin bagajini tartmiyor ve abarti boyutlarda olmayan normal gorunumlu cantalara sorun cikarmiyor. yani illa 1 kucuk canta 1 de kabin boy valiz olacak diye kurali isletmiyor. yaninda 1 canta daha varsa esneklik yapabiliyor. ama herkesin dedigi gibi bunlar sans isi, kural belli sonucta o kurali asarsan yapilacak uygulama ek bagaj hakki almak. bence en kucuk hale getirmeye calisin bagajinizi ve fazla kalan kisim icin havaalanina gitmeden once ekstra bagaj hakki satin alin garanti olsun. onceden alinca daha ucuzdu diye hatirliyorum.
0
@in vino veritas, Cevap için teşekkür ederim. Firma Türk Hava Yolları. Bileti ben almayacağım için ekstra bagaj hakkı alma şansım yok.
0
10 Gün önce Thy Ankara Amsterdam uçusunda kabin bagajını tarttırıp 2 kilo aşım ücreti aldılar. Uçak altına verdiğimiz valizlerle tartılırken görevli kabin etiketi takalım, sorun olmaz demişti ama x-ray öncesi cazgır görünmeyenlerin valizlerini tarttılar.
Bileti siz almasanız da app üzerinden ekstra bagaj, koltuk seçimi, vb yapabiliyor olmanız lazım.
Bileti siz almasanız da app üzerinden ekstra bagaj, koltuk seçimi, vb yapabiliyor olmanız lazım.
0
Bayram uçuşunda thy kabin bagajımı tarttı ki standard ölçüde bir bavuldu. Yani thy tartmaz diye bir kural yok, şans işi. Bileti başkası alsa bile size bilet bilgilerini göndermeyecek mi? Pnr ile ekstra bagaj alabilirsiniz.
0
dostum bunun bir garantisi yok. geç de diyebilirler, öde de diyebilirler. bence bagaj hakkını önceden öde veya biletini ona göre al, orada kafan rahat olsun. havaalanında öde derlerse biletten fazla bagaj parası isteyebilirler.
0
Pegasus pandemi sırasında değiştirdi kuralı @funl dediği gibi tek kabin baganıjını kabul ediyor.
Buna insanların şikayet etmesi pek doğru değil. Ama esas sıkıntı bazı görevlilerin dikkat edip bazılarının etmemesi.
Bir de diğer sıkıntı, şansınızı denemek için kabine yüklü gidersiniz görevli kabul etmez, bagaja vermek için uğraşırsınız.
Thy de bileti aldıktan sonra kendi uçuşunuza ek bagaj alabilirsiniz. Bilet sırasında olması şart değil
Buna insanların şikayet etmesi pek doğru değil. Ama esas sıkıntı bazı görevlilerin dikkat edip bazılarının etmemesi.
Bir de diğer sıkıntı, şansınızı denemek için kabine yüklü gidersiniz görevli kabul etmez, bagaja vermek için uğraşırsınız.
Thy de bileti aldıktan sonra kendi uçuşunuza ek bagaj alabilirsiniz. Bilet sırasında olması şart değil
0
Türk Havayolları ile onlarca yurtdışı uçuşunda hiç bir zaman kabin bagajım tartılmadı. Bazen kabin bagajı+sırtçantası+büyükpoşetle bindiğim de oldu. Kimse itiraz etmedi.
Bir seferinde Lyon'a giderken, gurbetçilerimiz aşırı kabin bagajı getirdiklerinden başüstü dolapları dolunca bir kısmını aşağı göndermişlerdi. Böyle bir şey yaşadım.
Her şeye rağmen fazla bagajınız olursa, kontuarda ödeyebilirsiniz.
Bir başka opsiyon da bazı eşyalarınızı gideceğiniz lokasyona posta ile gönderebilirsiniz. PTT'nin ücretleri makul. Avrupa bölgesi içinde 10 günde ulaşıyor.
Bir seferinde Lyon'a giderken, gurbetçilerimiz aşırı kabin bagajı getirdiklerinden başüstü dolapları dolunca bir kısmını aşağı göndermişlerdi. Böyle bir şey yaşadım.
Her şeye rağmen fazla bagajınız olursa, kontuarda ödeyebilirsiniz.
Bir başka opsiyon da bazı eşyalarınızı gideceğiniz lokasyona posta ile gönderebilirsiniz. PTT'nin ücretleri makul. Avrupa bölgesi içinde 10 günde ulaşıyor.
0
@asteriks, Böyle bir imkân varsa güzel. Şu an gidiş tarihim netleşmediği için biletim de henüz alınmadı. Bilet alındıktan sonra kontrol edebilirim bu durumu. Teşekkür ederim.
@roket adam, Bileti ben almayacağım için havalimanında bahsettiğiniz durumla karşılaşmaktan çekiniyorum ben de.
@ceketimi alip cikcam, Sonradan ek bagaj hakkı alınabiliyorsa güzel. Olmuyorsa mecburen bir şeyleri elemeye çalışacağım.
@kaptankedi, Kontuarda çok yüksek bir bedelle karşılaşmaktan çekiniyorum doğrusu. Dediğiniz gibi bir şey dememe ihtimalleri de var ama öte yandan problemle karşılaşma ihtimali de var. O yüzden kafamı çok meşgul ediyor bu durum. Avrupa'ya gitmiyorum. kargo seçeneğinin devre dışı kalacağı bir konuma gidiyorum. :D zaten Avrupa'ya gitsem şunu da götürmek lazım, bunu da götürmek lazım diye çok fazla kafa yormazdım sanırım. Teşekkür ederim cevap için.
@roket adam, Bileti ben almayacağım için havalimanında bahsettiğiniz durumla karşılaşmaktan çekiniyorum ben de.
@ceketimi alip cikcam, Sonradan ek bagaj hakkı alınabiliyorsa güzel. Olmuyorsa mecburen bir şeyleri elemeye çalışacağım.
@kaptankedi, Kontuarda çok yüksek bir bedelle karşılaşmaktan çekiniyorum doğrusu. Dediğiniz gibi bir şey dememe ihtimalleri de var ama öte yandan problemle karşılaşma ihtimali de var. O yüzden kafamı çok meşgul ediyor bu durum. Avrupa'ya gitmiyorum. kargo seçeneğinin devre dışı kalacağı bir konuma gidiyorum. :D zaten Avrupa'ya gitsem şunu da götürmek lazım, bunu da götürmek lazım diye çok fazla kafa yormazdım sanırım. Teşekkür ederim cevap için.
0
bileti sen almasan da telefondan check in yaparken bagaj hakkı alabiliyor olman lazım
0
evet bileti almakla bagaj isinin ilgisi yok. bilet alindiktan herhangi bir sure sonra uygulamadan veya websitesinden ucus bilgilerinizi girip eklemeler yapabiliyorsunuz ucusunuza. ekstra bagaj, koltuk secimi yemek secimi vs. gibi. bagajinizi hazirladiktan sonra ucus oncesi valizlerinizi tartip ihtiyac varsa ek bagaj eklemeniz kafanizi rahatlatir sanirim.
0
h1a9t6a7y
Selamlar. Aylık maaşının bir kısmını birikim yapmak üzere kenara ayırabilenler bu parayı ne şekilde tutuyorlar? veya siz öyle bir imkânınız olsa nasıl değerlendirirsiniz? şimdi tek bir ana para ile yatırım yapmak için pek çok tavsiye bulunabiliyor ama düzenli gelir üzerinden yatırım yapma konusunda
Selamlar. Aylık maaşının bir kısmını birikim yapmak üzere kenara ayırabilenler bu parayı ne şekilde tutuyorlar? veya siz öyle bir imkânınız olsa nasıl değerlendirirsiniz? şimdi tek bir ana para ile yatırım yapmak için pek çok tavsiye bulunabiliyor ama düzenli gelir üzerinden yatırım yapma konusunda her kafadan bir ses çıkıyor. atıyorum 5 sene boyunca aylık belli bir miktarı kenara koyup 5 senenin sonunda bir ev alma planınız var. bu parayı nasıl saklarsınız ki 5 senenin sonunda ham paranız değer kaybetmemiş olsun? türk lirasının durumu malum. dolar/euro üzerinde tutulursa da 20 aralık'takine benzer bir müdahale ile insanın gözüne uyku girmez. altın deseniz uzun vadede kazandıran bir araç. düşünceniz nedir bu konuda? olabildiğince risksiz tavsiyeler gelirse çok daha mutlu olurum bu arada. temel amaç parayı artırmak değil, korumak.
0
amaç değer korumaksa altın.
Doların bile %8 değer kaybettiği günlerde bişey alayım o kaybı bile telafi etsin dersen mecbur risk alıp hisse veya fon işlerine girmen lazım. (ben fon almaya başladım en azından bilen yönetsin diyorum)
Doların bile %8 değer kaybettiği günlerde bişey alayım o kaybı bile telafi etsin dersen mecbur risk alıp hisse veya fon işlerine girmen lazım. (ben fon almaya başladım en azından bilen yönetsin diyorum)
0
@nhk ni youkosu, cevap için teşekkürler. risk almak istemiyorum. zaten daha önce hep kazandığımı harcadığım için kenara para koyma şansım olmamıştı. dolayısıyla bu konulara kafa yormuşluğum yok çok fazla. hisse ve fon işleri bana çok uzak geliyor. ben de şimdilik altın seçeneğine yakınım.
0
Olabilecek en yüksek miktarda TL borçlanıp ev sahibi olmak şu enflasyon döneminde bence en mantıklı işlerden birisi, enflasyon bu şekilde 2 yıl bile devam etse 2 yıl sonunda evin kirasını kendi kendini ödemeye başlar.
0
Bankaya kredi ödemek zorunda olmak sizi hem daha da disiplinize edecektir. Temmuz ve Aralık zammiyla ciddi bir rahatlama hissedersiniz
0
%60 Borsa İstanbul, %40 yabancı fonlardayım şu an. korhaydut'un dediği gibi çekebileceğim maksimum kredi, minimum peşinat ile yatırımlık bir ev almaya da çalışıyorum. İçime sinen bir şey bulamadım şimdiye kadar. Bankaların verebileceği kredi miktarlarının da bu kadar canlı gündem varken günü gününe tutmuyor.
0
@korhaydut, @jack of hearts, cevaplar için teşekkür ederim. onu ben de düşündüm ama işle ilgili geleceğimi net göremediğim için ona cesaret edemiyorum. yani tam kredi çekmişken işle ilgili bir aksilik olur da ödemem yarım kalır diye korkuyorum. biraz karışık bir durum anlayacağınız. yoksa dediğiniz gibi kredi çekip direkt evi almak çok daha mantıklı bu enflasyonda.
0
Bir gün ödeyemezseniz krediyi bozar, evi satılığa çıkarırsınız. Zaten mümkün olan en uzun vadeli krediyi çekip vade sonunu beklemeden, 3-4 sene sonra elden çıkarın.
0
döviz/altın, fon, kripto, hisse şeklinde bölerek değerlendiririm ben genelde. kripto ve hisse daha riskli alanlar, risk almak istemiyorsan diğer ikisine yönelmeni öneririm. 20 aralıktakine benzer bir müdahaleden neden çekindiğini anlamadım. doların ya da euronun değerinde herhangi bir değişim olmadı değişen tl idi sadece. tl kazanan biri olarak ben sevinmiştim mesela neredeyse tüm birikimim dövizde olmasına rağmen.
0
@jack of hearts, bu seçeneği hiç düşünmemiştim. Aslında mantıklı.
@jjwa, 20 aralık müdahalesinden çekinme sebebim şu. Ben dolar endeksli olarak kazanacağım ama yatırımımı türk parası üzerinden yapacağım. Yani atıyorum ayda 2.000 doları kenara attım, 1 senede 24.000 dolar yaptı. O sırada dolar 20 lira oldu ve benim 480.000 liram var. Tam bu parayı değerlendireyim derken bir müdahale geliyor ve dolar 15'e, benim param da 360.000'e geriliyor. Benim yatırım gitti. Bu tarz bir müdahale sonrası fiyatlarda düşme olmuyor oynaklıktan ötürü üstelik. 20 aralık sonrası türkiye'de hiçbir şeyin fiyatı düşmedi. Ha şimdi o müdahale öncesine geri döndük ama 6 ay geçti aradan. Ben yatırımımı o an yapmak istiyorsam iş işten geçmiş olacak. Üstelik her şeyin fiyatı da 20 aralık gününe göre çok daha yukarıda.
@jjwa, 20 aralık müdahalesinden çekinme sebebim şu. Ben dolar endeksli olarak kazanacağım ama yatırımımı türk parası üzerinden yapacağım. Yani atıyorum ayda 2.000 doları kenara attım, 1 senede 24.000 dolar yaptı. O sırada dolar 20 lira oldu ve benim 480.000 liram var. Tam bu parayı değerlendireyim derken bir müdahale geliyor ve dolar 15'e, benim param da 360.000'e geriliyor. Benim yatırım gitti. Bu tarz bir müdahale sonrası fiyatlarda düşme olmuyor oynaklıktan ötürü üstelik. 20 aralık sonrası türkiye'de hiçbir şeyin fiyatı düşmedi. Ha şimdi o müdahale öncesine geri döndük ama 6 ay geçti aradan. Ben yatırımımı o an yapmak istiyorsam iş işten geçmiş olacak. Üstelik her şeyin fiyatı da 20 aralık gününe göre çok daha yukarıda.
0
bir ihtiyacım varsa bekletmeden mümkünse taksitle bile alıyorum.
artan parayı da karışık olarak dolar euro altın yapıyorum bankada duruyor. sepet mantığı yani.
kripto borsa falan takip edecek sabrım ve zamanım yok
artan parayı da karışık olarak dolar euro altın yapıyorum bankada duruyor. sepet mantığı yani.
kripto borsa falan takip edecek sabrım ve zamanım yok
0
sunu sormustum zamaninda.
www.eksiduyuru.com
acikcasi su anda hisse aliyorum. ev bakiyorum almak icin ek olarak.
www.eksiduyuru.com
acikcasi su anda hisse aliyorum. ev bakiyorum almak icin ek olarak.
0
pikap
kötü hissediyor musunuz? kutlamadan kastım parti anlamında değil. bildikleri halde doğum günün kutlu olsun diye mesaj atılmaması falan. ben önemsemediğimi düşünürdüm hep ama bu sene kimse de beni önemsemeyince biraz moralim bozuldu açıkçası.yani düğün olur çağırırlar hemen, benim muhitimde bir yere
kötü hissediyor musunuz? kutlamadan kastım parti anlamında değil. bildikleri halde doğum günün kutlu olsun diye mesaj atılmaması falan. ben önemsemediğimi düşünürdüm hep ama bu sene kimse de beni önemsemeyince biraz moralim bozuldu açıkçası.yani düğün olur çağırırlar hemen, benim muhitimde bir yere gezmeye geleceklerse yalnız kalmamak için çağırırlar hemen ama ufak bir mutlu yıllar yazısını yazmadı dost bildiklerim:) garip geldi.işsiz bir dönemimdeyim. bu sefer şey hissi oluştu. paran varsa, benzer yaşantılara sahipsen, sosyal ve popülersen, aynı ortamı paylaşıyorsan değerlisin. evde oturup kpss kasıyorsam değersizim baskalarının gözünde.gerçi beni sevdiğine emin olduğum insanlar iş yerinde personel ihtiyacı olunca da "gel bak boşluk oluştu haberin olsun" bile dememişlerdi. şaşırmamalıyım sanırım insan ilişkilerine.
0
Ben biraz misantropistim o yüzden kutlanmayınca çok mutlu oluyorum böylece ben de yalandan da olsa onların doğum günlerini kutlamayınca kendimi suçlu gibi hissetmiyorum ama her şeye rağmen doğum günümü neredeyse aksatmadan kutlayan birkaç kişi var ki ben de onların doğum günlerini zorla kutluyormuşum gibi hissetmiyorum. Bence çok da doğum gününüzü kutlayıp kutlamamalarına takmayın size olan genel tavırlarında size siz olmanızdan dolayı saygı duymuyorlarsa belki siz de o kadar onları önemsememelisiniz yine de bu bir yatırım tavsiyesi değildir.
0
Güvendiğim birkaç arkadaşım var. Onlar hiç unutmaz. Ama işi düştüğünde arayanlar bilmez bile, benim için de artık önemsiz doğum günü şeysi. Bahsettiklerin o kişilerin öylesine arkadaşlık yaptığını hatırlattı.
0
Kötü hissettiğim oldu. Bence yapabileceğin en güzel şey kendine o gün jest yapman. Tek başına çıkıp gezebilirsin. Sevdiğin bir yemeği yiyebilirsin. Ben cips kola ile film, dizi izlemeyi çok severim. Günü hiçbir şey yapmadan böyle geçirebilirim. Kendinle mutlu olabilen birisi olunca hiç sorun olmuyor aslında. Kendi doğum gününü kendin kutlamış oluyorsun. Doğum günün kutlu olsun.
0
O gune ozel kayda deger guzellikte bir seyler (etkinlik, acayip bi hediye vs) yapilmadigi surece kuru kuru kutlanmis kutlanmamis umrumda bile degil. Aksine, ozenilmis somut bi sey yapilmadigi takdirde bir iki cumle ile kutlanmasi sinirimi bile bozabilir, samimiyetsiz gelir. Iyi ki dogmusum, aman ne de guzel olmus, yeni yasim super seyler getirsin ama tek yapilan mesaj yazmak... Hicbir sey yazmasinlar daha iyi :) Hic bozulmam.
0
Doğum günümün kutlanmasından hoşlanmıyorum.
Normalde kutlamayan biri, birden bire hatırlayıp kutladıysa işkilleniyorum hangi dağda kurt öldü diye.
Normalde kutlamayan biri, birden bire hatırlayıp kutladıysa işkilleniyorum hangi dağda kurt öldü diye.
0
bu sene 35ime girdim. hep 35 yolun yarısı, çok güzel kutlamak istiyorum o yaşımı derdim. doğumgünüm de bayramın son günüydü, hem eşim, hem ailem evde hep birlikte bir şeyler yaparız güzel bir anı olur diye umuyordum.
doğumgünüm geldiğinde evimde yapayalnız ağlayarak saç bakımı yapıyordum asdjgfkl :))
ben bunca senedir kendim dahil herkesin doğumgünü için koşturarak, pastasını, süsünü, püsünü dahil kendim yaparak hazırlandım. çünkü çok severim sevdiklerim için bir şeyler pişirmeyi, organizasyon yapmayı.
ilk defa bu sene herkes evde ve bir aradayken meyvesini yerim diye düşünürken kimsenin aklına gelmedim. annemler kardeşimin nişanlısının ailesiyle piknikteydi, eşim kızımı alarak yeğenleriyle birlikte çocuk günü planı yapmış, eşim ve abileri çocukları alıp gezmeye götürdüler.
normalde evde yalnız kalmam büyük lükstür, kendince erken anneler günü hediyesi vermek istemiş kendime zaman ayırmamı sağlayarak. ama ne annemler, ne eşim o günün doğumgünüm olduğunun farkında değildi.
işyerinden çok samimi olmayan arkadaşlarım bile teker teker arayıp kutlarken en yakınlarımın hatırlamaması başta çok koydu. bayağı salya sümük ağladım. bu mu yani dedim insanların hayatında kapladığım yer, bana verilen değer bu kadar mıdır? hadi herkes bir yana annem nasıl doğurduğu günü hatırlamaz, zaten 2 tane çocuğu var ötekinin 19 mayıs unutulacak gibi değil. bu kadar bile mi aklına gelmiyorum.
sonra babam hatırlamış o aradı, telafi edeceğiz falan dedi daha çok ağlamaya başladım. annem arkadan kızdı çocuk musun kaç yaşında kadının doğumgünü diye ağlaması normal mi vs diye fırça yedim üstüne. telefonu kapatınca daha çok ağladım.
sonra baktım ağlamaktan yüzüm leğen kadar oldu, kızardı vs dedim ya bi dakka. normalde bütün günü kendimle başbaşa geçirmek için sol kolumu feda ederim, dedim kendi kendime salak mısın ağlayıp zırlayacağına tadını çıkarsan ya.
kızım varken yiyemediğim ne kadar abur cubur varsa sipariş ettim, açtım güzel film dizi bir şeyler izledim, kitap okudum, uzun uzun banyo yaptım, kafa dinledim vs. sinir krizi geçirmeli ağlayarak başladı ama en güzel doğumgünüme dönüştü.
sonra zaten eşim de eşekliğini farketmiş pasta masta alıp gelmişler kızımla, telafisini yaptılar. ama annemin tavrına hala kırgınım, 50 yaşıma da girsem ben senin çocuğunum hatırlamadın bari küçümseme ne bu doğumgünü diye ağlamalar falan diye söylenmesi üzdü beni.
ama genel olarak beni çok mutlu eden bir gün geçirdiysem "bugün benim doğumgünümmüş meğersem" kafasında oluyorum. çünkü hiçbir doğumgünümde istediğim gibi pohpohlanmadım, ilgiyi üstümde toplayamadım. aman sen de iyi ki doğmuşsun işte muck falan yapılıp geçiştiriliyor. ama bazen spontane gelişen harika günler oluyor, ben yılın o gününü kafama doğumgünümmüş gibi kodlayıp güzel hatırlayarak mutlu olmayı seçiyorum.
ben de böyle böyle delirdim işte.
iyi ki doğdun @pikap. kimse hatırlamasa da biz en başta kendimiz için kıymetliyiz, önemliyiz. en çok kendimizi sevmeliyiz. her zaman en büyük darbeleri sevdiklerimizden alacağız bu bir gerçek ama kendimizi yeterince sever ve önemsersek üçüncü kişilerin bizi mutsuz edip yıkmalarına izin vermemiş oluruz. bu yaşımızın en güzel hediyesi de aldığımız bu dersler olsun. nice mutlu yaşlar dilerim...
doğumgünüm geldiğinde evimde yapayalnız ağlayarak saç bakımı yapıyordum asdjgfkl :))
ben bunca senedir kendim dahil herkesin doğumgünü için koşturarak, pastasını, süsünü, püsünü dahil kendim yaparak hazırlandım. çünkü çok severim sevdiklerim için bir şeyler pişirmeyi, organizasyon yapmayı.
ilk defa bu sene herkes evde ve bir aradayken meyvesini yerim diye düşünürken kimsenin aklına gelmedim. annemler kardeşimin nişanlısının ailesiyle piknikteydi, eşim kızımı alarak yeğenleriyle birlikte çocuk günü planı yapmış, eşim ve abileri çocukları alıp gezmeye götürdüler.
normalde evde yalnız kalmam büyük lükstür, kendince erken anneler günü hediyesi vermek istemiş kendime zaman ayırmamı sağlayarak. ama ne annemler, ne eşim o günün doğumgünüm olduğunun farkında değildi.
işyerinden çok samimi olmayan arkadaşlarım bile teker teker arayıp kutlarken en yakınlarımın hatırlamaması başta çok koydu. bayağı salya sümük ağladım. bu mu yani dedim insanların hayatında kapladığım yer, bana verilen değer bu kadar mıdır? hadi herkes bir yana annem nasıl doğurduğu günü hatırlamaz, zaten 2 tane çocuğu var ötekinin 19 mayıs unutulacak gibi değil. bu kadar bile mi aklına gelmiyorum.
sonra babam hatırlamış o aradı, telafi edeceğiz falan dedi daha çok ağlamaya başladım. annem arkadan kızdı çocuk musun kaç yaşında kadının doğumgünü diye ağlaması normal mi vs diye fırça yedim üstüne. telefonu kapatınca daha çok ağladım.
sonra baktım ağlamaktan yüzüm leğen kadar oldu, kızardı vs dedim ya bi dakka. normalde bütün günü kendimle başbaşa geçirmek için sol kolumu feda ederim, dedim kendi kendime salak mısın ağlayıp zırlayacağına tadını çıkarsan ya.
kızım varken yiyemediğim ne kadar abur cubur varsa sipariş ettim, açtım güzel film dizi bir şeyler izledim, kitap okudum, uzun uzun banyo yaptım, kafa dinledim vs. sinir krizi geçirmeli ağlayarak başladı ama en güzel doğumgünüme dönüştü.
sonra zaten eşim de eşekliğini farketmiş pasta masta alıp gelmişler kızımla, telafisini yaptılar. ama annemin tavrına hala kırgınım, 50 yaşıma da girsem ben senin çocuğunum hatırlamadın bari küçümseme ne bu doğumgünü diye ağlamalar falan diye söylenmesi üzdü beni.
ama genel olarak beni çok mutlu eden bir gün geçirdiysem "bugün benim doğumgünümmüş meğersem" kafasında oluyorum. çünkü hiçbir doğumgünümde istediğim gibi pohpohlanmadım, ilgiyi üstümde toplayamadım. aman sen de iyi ki doğmuşsun işte muck falan yapılıp geçiştiriliyor. ama bazen spontane gelişen harika günler oluyor, ben yılın o gününü kafama doğumgünümmüş gibi kodlayıp güzel hatırlayarak mutlu olmayı seçiyorum.
ben de böyle böyle delirdim işte.
iyi ki doğdun @pikap. kimse hatırlamasa da biz en başta kendimiz için kıymetliyiz, önemliyiz. en çok kendimizi sevmeliyiz. her zaman en büyük darbeleri sevdiklerimizden alacağız bu bir gerçek ama kendimizi yeterince sever ve önemsersek üçüncü kişilerin bizi mutsuz edip yıkmalarına izin vermemiş oluruz. bu yaşımızın en güzel hediyesi de aldığımız bu dersler olsun. nice mutlu yaşlar dilerim...
0
Aksine, aylarca konuşmadığım, haberleşmediğim, samimi olmadığım insanlar kutlarsa samimiyetsiz geliyor, gıcık oluyorum. O yüzden sosyal medyada doğum günüm gizlidir hep. En yakın arkadaşım doğum günümü yıllardır unuttuğu için yıl içinde 3-5 kere kutlar, eğleniriz. En azından doğru haftada "bu aralar senin doğum günün di mi lan?" diye arıyor. En sevdiğim şey doğum günümde eşimle evde vakit geçirmek, güzel yemek yemek. Onun dışında yakın aile, sevdiğim kuzenler ve arkadaşlar kutluyor, yetiyor. Ben de çoğu insanın doğum gününü hatırlamam, özellikle unutmamak istediklerim takvimde kayıtlı, bildirim geliyor.
Siz sanki işsizlik ve kpss stresiyle biraz alınganlaşmışsınız, son 4-5 cümlemizden öyle anladım. Doğum gününüz kutlu olsun, bir sonraki doğum günü daha keyifli geçer umarım. :)
Siz sanki işsizlik ve kpss stresiyle biraz alınganlaşmışsınız, son 4-5 cümlemizden öyle anladım. Doğum gününüz kutlu olsun, bir sonraki doğum günü daha keyifli geçer umarım. :)
0
Doğum günüm kutlanmayinca hiçbir şey hissetmiyorum. Kutlanmaması daha iyi.
0
Son doğum günüme kadar Doğum günü vs özel günleri hiç sevmem (sanırdım) kutlamayı da kutlanmasını da.
yeni evliydik evliyken ilk doğum günümdü eşimin güzel bir sürpriz yapacağından emindim. o gğn akşam eve gittiğimde eşim annesiyle kardeşinin yemeğe geleceğini söyledi. biraz bozuldum sinirlendim ama sesimi de çıkarmadım.
Neyse eşim yemekten sonra bugün doğum günün istersen pasta alıp gelelim de beraber kutlayalım dedi. İste orda nasıl sinirlenmişsem patladım, kendime inanamadım doğum günümün kutlanmaması değil adet yerini bulsun diye hadi pasta alalım da kutlayalım demesi çok sinirimi bozdu. Ya git başımda istemiyorum kutlama falan git ananla kardeşinin yanına rahat bırak beni dedim geçtim.
soruya gelirsek evet kötü hissediyormuşum ama başkaları kutlamadı diye değil de sadece eşim kutlamadı diye sinirlenirim kötü hissederim.
bu olaydan sonra da ne doğum gününü kutlarım ne kendi doğum günümü kutlatırım.
yeni evliydik evliyken ilk doğum günümdü eşimin güzel bir sürpriz yapacağından emindim. o gğn akşam eve gittiğimde eşim annesiyle kardeşinin yemeğe geleceğini söyledi. biraz bozuldum sinirlendim ama sesimi de çıkarmadım.
Neyse eşim yemekten sonra bugün doğum günün istersen pasta alıp gelelim de beraber kutlayalım dedi. İste orda nasıl sinirlenmişsem patladım, kendime inanamadım doğum günümün kutlanmaması değil adet yerini bulsun diye hadi pasta alalım da kutlayalım demesi çok sinirimi bozdu. Ya git başımda istemiyorum kutlama falan git ananla kardeşinin yanına rahat bırak beni dedim geçtim.
soruya gelirsek evet kötü hissediyormuşum ama başkaları kutlamadı diye değil de sadece eşim kutlamadı diye sinirlenirim kötü hissederim.
bu olaydan sonra da ne doğum gününü kutlarım ne kendi doğum günümü kutlatırım.
0
Bugün benim doğum günüm ve ailem dışında sadece iki kişi kutladı şu saate kadar.
Şimdiye kadar doğum günüm pek kutlanmadı ben de aramadım açıkçası hiç. Hatta yapılan bir kaç kırık kutlamada da hep bir eğretilik vardı, hem içimde hem organizasyonda. benim üzerimde durmuyor. :) Ben insanların doğum günlerini hatırlamadığım için onlar da benimkini hatırlamayınca hiç de yadırgamıyorum, hatta sevgilisinin doğum tarihini takvime not alan biri olarak bir sürü kişinin doğum tarihini hafızasında tutan insanlara hayret ediyorum.
Şimdiye kadar doğum günüm pek kutlanmadı ben de aramadım açıkçası hiç. Hatta yapılan bir kaç kırık kutlamada da hep bir eğretilik vardı, hem içimde hem organizasyonda. benim üzerimde durmuyor. :) Ben insanların doğum günlerini hatırlamadığım için onlar da benimkini hatırlamayınca hiç de yadırgamıyorum, hatta sevgilisinin doğum tarihini takvime not alan biri olarak bir sürü kişinin doğum tarihini hafızasında tutan insanlara hayret ediyorum.
0
grgn
Şehirlerarası yollarda içeriye olabildiğince az ses alan ve yoldaki her girinti-çıkıntıyı hissettirmeyen araç öneriniz var mı? 80 model de olur 2022 de, modelin yılını da belirtirseniz sevinirim.
Şehirlerarası yollarda içeriye olabildiğince az ses alan ve yoldaki her girinti-çıkıntıyı hissettirmeyen araç öneriniz var mı? 80 model de olur 2022 de, modelin yılını da belirtirseniz sevinirim.
0
bütçe önemli C5 hidroaktif süspansiyonlu model bu konuda efsanedir, 200-250k civarına en iyi seçenek bu olur. sanırım 2010-2012 model bulunabilir.
600-700k civarına çıkılırsa gene aktif süspansiyonlu C5 aircross derim. 2020-2022 arası fiyatına göre denk gelir.
600-700k civarına çıkılırsa gene aktif süspansiyonlu C5 aircross derim. 2020-2022 arası fiyatına göre denk gelir.
0
havali suspansiyonlu e serisi ve ustu, ya da ml/gle suv. ucan hali bunlar direk..
0
preminyum araçlarda içeri ses alma düşüktür. yani audi mercedes bmwnin belli modelleri bu konuda iyidir. audinin a5 üzeri modelleri, mercedesin e serisi almaz c serisinde amg olmayanlarda ses az. ancak w204 kasa çok sert. bmw 5 kasalar almaz. süspansiyon anlamında yeni kasa araçlar bağımsız süspansiyon araçlar girinti çıkıntı hissettirmez. ses farklı bir olay.
0
uzun yolda konforu en cok titresim ve ses bozuyor. buyuk araclarda ses yalitimi iyi oluyor. mercedesde kullanilan aktif airmatic sistemi bu zamana kadar deneyimledigim, titresim ve bozuk yol problemlerini en iyi cozen sistem . o nedenle mercedes gle airmatic. www.youtube.com
0
yani bu ucu çok açık bir soru olmuş :D
al sana uzun yol aracı r.r. phantom 2022
seni ciddiyete davet ediyorum dersen.
c5 +1 fiyat performansta sanırsam en iyisi.
burada iki şart var araç araç ne kadar üst sınıf arabasıysa ve yeniyse o kadar başarılıdır.
teknolojinin getirdiği rahatlık süspansiyon stabilizasyon izolasyon.
yeniliğin getirdiği parçaların ve fitillerin eski olmaması nedeniyle hava akışı dış ses trim ve rüzgar sesi gibi etmenlerin minimuma inmesi.
bir de araç elektrikli ya da benzinli olursa elbette çok daha az ses olacaktır.
al sana uzun yol aracı r.r. phantom 2022
seni ciddiyete davet ediyorum dersen.
c5 +1 fiyat performansta sanırsam en iyisi.
burada iki şart var araç araç ne kadar üst sınıf arabasıysa ve yeniyse o kadar başarılıdır.
teknolojinin getirdiği rahatlık süspansiyon stabilizasyon izolasyon.
yeniliğin getirdiği parçaların ve fitillerin eski olmaması nedeniyle hava akışı dış ses trim ve rüzgar sesi gibi etmenlerin minimuma inmesi.
bir de araç elektrikli ya da benzinli olursa elbette çok daha az ses olacaktır.
0
