bu sene 35ime girdim. hep 35 yolun yarısı, çok güzel kutlamak istiyorum o yaşımı derdim. doğumgünüm de bayramın son günüydü, hem eşim, hem ailem evde hep birlikte bir şeyler yaparız güzel bir anı olur diye umuyordum.
doğumgünüm geldiğinde evimde yapayalnız ağlayarak saç bakımı yapıyordum asdjgfkl :))
ben bunca senedir kendim dahil herkesin doğumgünü için koşturarak, pastasını, süsünü, püsünü dahil kendim yaparak hazırlandım. çünkü çok severim sevdiklerim için bir şeyler pişirmeyi, organizasyon yapmayı.
ilk defa bu sene herkes evde ve bir aradayken meyvesini yerim diye düşünürken kimsenin aklına gelmedim. annemler kardeşimin nişanlısının ailesiyle piknikteydi, eşim kızımı alarak yeğenleriyle birlikte çocuk günü planı yapmış, eşim ve abileri çocukları alıp gezmeye götürdüler.
normalde evde yalnız kalmam büyük lükstür, kendince erken anneler günü hediyesi vermek istemiş kendime zaman ayırmamı sağlayarak. ama ne annemler, ne eşim o günün doğumgünüm olduğunun farkında değildi.
işyerinden çok samimi olmayan arkadaşlarım bile teker teker arayıp kutlarken en yakınlarımın hatırlamaması başta çok koydu. bayağı salya sümük ağladım. bu mu yani dedim insanların hayatında kapladığım yer, bana verilen değer bu kadar mıdır? hadi herkes bir yana annem nasıl doğurduğu günü hatırlamaz, zaten 2 tane çocuğu var ötekinin 19 mayıs unutulacak gibi değil. bu kadar bile mi aklına gelmiyorum.
sonra babam hatırlamış o aradı, telafi edeceğiz falan dedi daha çok ağlamaya başladım. annem arkadan kızdı çocuk musun kaç yaşında kadının doğumgünü diye ağlaması normal mi vs diye fırça yedim üstüne. telefonu kapatınca daha çok ağladım.
sonra baktım ağlamaktan yüzüm leğen kadar oldu, kızardı vs dedim ya bi dakka. normalde bütün günü kendimle başbaşa geçirmek için sol kolumu feda ederim, dedim kendi kendime salak mısın ağlayıp zırlayacağına tadını çıkarsan ya.
kızım varken yiyemediğim ne kadar abur cubur varsa sipariş ettim, açtım güzel film dizi bir şeyler izledim, kitap okudum, uzun uzun banyo yaptım, kafa dinledim vs. sinir krizi geçirmeli ağlayarak başladı ama en güzel doğumgünüme dönüştü.
sonra zaten eşim de eşekliğini farketmiş pasta masta alıp gelmişler kızımla, telafisini yaptılar. ama annemin tavrına hala kırgınım, 50 yaşıma da girsem ben senin çocuğunum hatırlamadın bari küçümseme ne bu doğumgünü diye ağlamalar falan diye söylenmesi üzdü beni.
ama genel olarak beni çok mutlu eden bir gün geçirdiysem "bugün benim doğumgünümmüş meğersem" kafasında oluyorum. çünkü hiçbir doğumgünümde istediğim gibi pohpohlanmadım, ilgiyi üstümde toplayamadım. aman sen de iyi ki doğmuşsun işte muck falan yapılıp geçiştiriliyor. ama bazen spontane gelişen harika günler oluyor, ben yılın o gününü kafama doğumgünümmüş gibi kodlayıp güzel hatırlayarak mutlu olmayı seçiyorum.
ben de böyle böyle delirdim işte.
iyi ki doğdun @pikap. kimse hatırlamasa da biz en başta kendimiz için kıymetliyiz, önemliyiz. en çok kendimizi sevmeliyiz. her zaman en büyük darbeleri sevdiklerimizden alacağız bu bir gerçek ama kendimizi yeterince sever ve önemsersek üçüncü kişilerin bizi mutsuz edip yıkmalarına izin vermemiş oluruz. bu yaşımızın en güzel hediyesi de aldığımız bu dersler olsun. nice mutlu yaşlar dilerim...
0