Giriş
(3)

bayanlar size bir sorum var

Sandman
şayet Rocco Sifferidi ile evli olsaydınız ama Rocco her film çekiminde 4 veya 5 kadınla beraber olup size işten geldim yorgunum deyip dokunmasaydı sürekli bu olsaydı ne yapardınız
şayet Rocco Sifferidi ile evli olsaydınız ama Rocco her film çekiminde 4 veya 5 kadınla beraber olup size işten geldim yorgunum deyip dokunmasaydı sürekli bu olsaydı ne yapardınız
0
Sandman
(27.10.14)
Rocco ile evlendiğim bir evren düşünemiyorum ama öyle bir evrende herhalde "Bari işten oyalanabileceğim bir şeyler getir" derdim ya da eve iş getirmediği için takdir ederdim.
0
aychovsky
(27.10.14)
Bu kafayi bulmak icin me ictin sen?
0
balpolen
(27.10.14)
ahaha Rocco'yu görsem tanımam ki, o kadar cahilim zaten anca bu cehaletle evlenilir kendisiyle değilse nasıl mümkün olur bilemiyorum,- aynı sektöde değilsen :P.
ben "aşırı anlayıştan ölecek" hastalığına tutulduğum için bişey olmaz.
0
niye ama
(27.10.14)
(8)

sigortali olmayanlarin 213 tl odeme zorunlulugu hakkinda

füt
Arkadaslar gectigimiz temmuzda 5 senedir calistigim isyerinden cikartildim, 10 ay boyunca issizlik maasi alacagim. Bu 213 tl olayi nedir allahaskina? Hic takip etmedigim icin bilmiyorum, suan beni kapsamiyor degil mi? 10 ay sonra boyle bir zorunlulugum olusacak mi? Bundan yirtmanin yollari nelerdir?
Arkadaslar gectigimiz temmuzda 5 senedir calistigim isyerinden cikartildim, 10 ay boyunca issizlik maasi alacagim. Bu 213 tl olayi nedir allahaskina? Hic takip etmedigim icin bilmiyorum, suan beni kapsamiyor degil mi? 10 ay sonra boyle bir zorunlulugum olusacak mi? Bundan yirtmanin yollari nelerdir? 10 ay sonra saglik sigortami anne babam uzerinden olursam bu zorunluluktan yirtsrmiyim, benim bundan sonraki hayatkmi ev kadini seklinde devam ettirme hakkim bu 213 tl yi odemeye mi bagli olacak? Bu ne allahaskina? Soklardayim.
0
füt
(21.10.14)
Anne babanın üzerinden yararlanman için 25 yaşından küçük ve okuyor olman lazım.
0
sutlu nescafe
(21.10.14)
İşten çıktığın an işlemeye başlar.
0
Alt4y
(21.10.14)
ben de 10 ay işsizlik maaşıyla takıldım bi sıkıntı çıkmadı. borç çıkar moralim bozulur diye pek kurcalamadım açıkçası. bak yine bi huzursuz oldum şimdi.
0
dimitri iskete
(21.10.14)
kadınsan evlenene kadar anne-baba üzerine geçiyorsun. ödemiyorsun o parayı. evlenince de eşinin üzerine geçiyorsun yine ödemiyorsun.
0
sta
(21.10.14)
Yeni nesil bayanlari da kapsadi ama sana vurmamistir 92li falan degilsen
0
divit
(21.10.14)
89lu falansan öyle bi şey yok ya yaş sınırı var onun kadınlar için. mesela ben 89luyum çalışıyorum işten çıksam da babama düşüyo direkt benim güvencem. o şekilde işte.
0
exist is pretty
(21.10.14)
işşizlik maaşı aldığın süre boyunca SGK primleirini işkur ödeyecek
daha sonra babandan yararlanabilirsin "eski kız" isen :) yaş sınırını tam bilmiyorum ama 2008'de 18 yaşından büyük olup babasından yararlanabiliyor olanlar gibi birşey sanırım.bu yasa 2008'i milat kabul ediyor malum.
0
niye ama
(21.10.14)
sanırım yaş sınırı 90 lılar
0
sta
(21.10.14)
(4)

amino asitler

anarkokombi
biyoloji okuyan bir arkadaşımın yardıma ihtiyacı var dostlarım. lütfen yardımcı olsun bilgisi olanlar. şimdi bu amino asitler 20 taneymiş önceden ama daha sonra bunlara 2 tane daha eklenmiş. işte bu iki tanesinin ne olduğunu ve özelliklerini arıyor .bilenlerden ricam bizi biraz bilgilendirin yahut
biyoloji okuyan bir arkadaşımın yardıma ihtiyacı var dostlarım. lütfen yardımcı olsun bilgisi olanlar.

şimdi bu amino asitler 20 taneymiş önceden ama daha sonra bunlara 2 tane daha eklenmiş. işte bu iki tanesinin ne olduğunu ve özelliklerini arıyor .

bilenlerden ricam bizi biraz bilgilendirin yahut öğrenebileceğimiz linkler verin

şimdiden teşekkürler .
0
anarkokombi
(19.10.14)
valla tam anlamadı ama acaba selenocysteine ve pyrrollysine'den mi bahsetmek istemiş ki??
0
niye ama
(19.10.14)
selenosistein ve pirolizin.
0
out of the silent planet
(19.10.14)
peki bunlarla ilgili bilgileri nerden bulabiliriz ... konuyu açıklayacak birşeyler.
0
🌸anarkokombi
(20.10.14)
böyle bir şey mi aradığınız?

lmgtfy.com
0
stereoseyfi
(20.10.14)
(4)

Kpss-sağlık teknikeri

ayhsegul
İlk defa hiç çalışmadan kpss ye girdim. İki yıllık diş protez mezunuyum ama mesleği yapmadım. Neyse diplomamda sağlık teknikeri yazıyo r geçen seneki boş yerlere baktım. Bi sürü sağlık teknikeri alınmış. Şimdi bu sağlık teknikeri ne iş yapar?Beni alırlar mı? Sonuçta benimde diplomamda sağlık teknike
İlk defa hiç çalışmadan kpss ye girdim. İki yıllık diş protez mezunuyum ama mesleği yapmadım. Neyse diplomamda sağlık teknikeri yazıyo r geçen seneki boş yerlere baktım. Bi sürü sağlık teknikeri alınmış. Şimdi bu sağlık teknikeri ne iş yapar?
Beni alırlar mı? Sonuçta benimde diplomamda sağlık teknikeri yazıyor. Aldığım puan düşük ama geçen sene benden daha düşük puana alımlar olmuş.
0
ayhsegul
(17.10.14)
tam emin değilim ama sağlıkçıları ayrı ayrı alıyolar diye biliyorum -lise mezunları- önlisans mezunları- protez mezunları -acil tıp mezunları- tıbbi sekteterlik mezunları gibi. havuz şeklinde almıyorlar. Bi ara en çok ATT alıyorlardı mesela.
bence bu soruyu memurlar.net'e filan sorun oradakiler bu işin kurdu daha doğru biliyorlardır.
0
niye ama
(17.10.14)
@niye ama bende senin gibi düşünüyorum yani olması gerek odur ama geçen seneki listede herhangibir ayırım yapmamışlar. O yüzden sordum
0
🌸ayhsegul
(17.10.14)
valla sizle alakalı mıdır bilmiyorum ama pek çok hemşire, sağlık memuru; ebe, hemşire; anestezi teknisyeni, hemşire olarak atanıyor
0
la noix
(17.10.14)
Seninle aynı mesleği yapan bir kız arkadaşım atandı 2012'de. 71 küsür puanı vardı sanırım. atandı gitti kız. O atandığında sözleşmeli alınıyordu sağlıkçılar sonra çıkan yasayla kadrolu oldu hepsi. Şimdi keyfi yerinde hastanenin diş poliniklerinde çalışıyorlar. Bildiğim kadarıyla diş doktoruna yardım etmek dışında bir işiniz yok. Ama o özelde de aynı işi yapıyordu.
0
birazbira
(18.10.14)
(1)

etimesgut/ankara

yazgisiz infaz
tayinim ankara etimesgut'a çıkması vesilesiyle, etimesgut merkezde ya da merkeze yakın yerlerde eli ayağı düzgün bir ev arıyorum. oralarda oturan arkadaşlarıma soruyorum tanıdığınız evini kiraya vermek isteyen birileri var mıdır?
tayinim ankara etimesgut'a çıkması vesilesiyle, etimesgut merkezde ya da merkeze yakın yerlerde eli ayağı düzgün bir ev arıyorum. oralarda oturan arkadaşlarıma soruyorum tanıdığınız evini kiraya vermek isteyen birileri var mıdır?
0
yazgisiz infaz
(17.10.14)
etimesgut çok büyük bir yer :) tam nereye tayininizin çıktığını söylerseniz daha fazla yardımcı olma şansımız olabilir. bi de mesela ben optimumu direk görüyorum karşımda yürüyerek 25 dakikada giderim ama oturduğum yerden oraya araç yok :) çok sayıda hat var ve güzergahları işinizi kolaylaştırabilir veya zorlaştırabilir. bu gibi faktörler var. bi de cinsiyet, kira aralığı vb.
0
niye ama
(17.10.14)
(12)

ebola veya başka bir virüs salgını şu an büyük tehdit olabilir mi insanlığa

pescador
insanlık için desek daha doğru ama yetişmedi.plague inc. oynayınca ben tırsmaya başladım ne yalan söyleyeyim. günümüzde güçlü, bilinmeyen bir virüsün türeyip insanlığın köküne kibrit suyu dökmesi mümkün mü? o kadar büyük bir insan trafiği var ki bugün keşfedilmemiş bir rahatsızlık ertesi gün 5 kıtad
insanlık için desek daha doğru ama yetişmedi.

plague inc. oynayınca ben tırsmaya başladım ne yalan söyleyeyim. günümüzde güçlü, bilinmeyen bir virüsün türeyip insanlığın köküne kibrit suyu dökmesi mümkün mü? o kadar büyük bir insan trafiği var ki bugün keşfedilmemiş bir rahatsızlık ertesi gün 5 kıtada birden görülebilir.

bunun için önlemler alınıyor mu devamlı olarak? yani "ulan birine bi şey olur, biz ne olduğunu anlamadan yayılır" tarzı bir korku var mı? yoksa bunlar tamamen boş korkular mı?

daha önce olmuş salgınlar, milyonlarca insan ölmüş. bu tip salgınlar sizce şu an daha mı tehlikeli olur yoksa daha mı az kayıpla atlatılır? bir yanda gelişen ilaç teknolojisi, diğer yanda gelişen teknolojiyle çooook daha hızlı iletişim kurup "yayılan" insanlar...

ne olur diyonuz?
0
pescador
(15.10.14)
@cesario, abi bilimsel veriler plz. komploları teorisyenlere bırakalım. ben işin bilimsel, teknolojik boyutunu merak ediyorum. çok cahalım bu konuda. mesela şu an insanlığın hiç bilmediği, hayvanlarda falan evrimleşip bize geçebilecek bir virüs olma ihtimali var mı? yoksa bunları kötü adamlar mı yapıyo laboratuvarda? nasıl oluyo bu işler?

veya bir virüs keşfedildi diyelim... diğer hastalıklardan nasıl ayırıyorlar? yani ebolaya neden "griptir o yaa" değil de MNISKİM EBOLA BU diyorlar? nasıl anlıyorlar?

olm tıp mıp manyak şeyler yaaa. çok seviyorum ben bu doktor tayfasını falan. çok özeniyorum. ama kafamız sayısala basmıyodu işte napalım.
0
🌸pescador
(16.10.14)
olur mu olur
fiziksel koşullara dayanıklı-hava yoluyla bulaşabilen-kuluçka süresi kısa/ ki ebola da kısa 2 en fazla 20 günde ortaya çıkıyor -tedaviye dirençli bir virüs ortaya çıkar/geliştirilir/kontrolden çıkar/bilerek salınırsa dünyanın ebesine atlar.
önlemler: salgın yaptığı bilinen hastalıklar sürekli ilgili mercilere bildiriliyor, laboratuvarda virüs çalışılıyorsa S2 güvenlik önlemi altında çalışılıyor. böyle şeyler var ama kötü niyetli birileri bunu bile isteye geliştirebilirse yapılacak şey istihbaratın iyi çalışıp önlemesini umut etmek.
"bu tip bir salgın" çok genel bir tabir,ölümcül bir virüs hava yoluyla yayılıyorsa ve 40 saat yaşayabiliyorsa mesela hepimize geçmiş olsun.
0
niye ama
(16.10.14)
Olabilir mi öyle birşey lütfen olsun çünkü :)
0
mario64
(16.10.14)
eski biyolojik silahlardan kalanlar dışarı sızarsa olabilir. Mesela sovyetlerin geliştirdiği su çiçeği* virüsü çok tehlikeli ama imha ettiler galiba. Su çiçeği* dünyadan silindiği için şu an belli bir yaşın altındaki kimse aşılı değil, hoş olsa da farketmez çünkü biyolojik silahlar aşıya ve bağışıklığı dayanıklı tasarlanıyor. Kısacası gen mühendisliği ile mümkün yapılması.

edit: su çiçeği ne amk, çiçek hastalığı olacak devilred'in dediği gibi.
0
yakuza123
(16.10.14)
tüm dünyayla beraber en zayıf halka çinde bir sürü çeşit denendi..

sars, deli dana, kene, kuş gribi, adını bilmediğim sudan bulaşan bi hastalık

çin dahi tümünü atlattıysa insanlık için bulaşıcı hastalık "son" olamaz.

insanlığın tek engelleyemediği hastalık, ki hastalıkların en kolayıdır. "aids" 40 yıl gibi bi sürede dünya üzerinde aids diye bir hastalık taşıyan kimse kalmayabiliyor aslında. ya da bugünden itibaren bulaşıcılık sıfıra inebilir. ama insanlığın sonunu bence uçkursal bişey getirecek. afrika mesela. yiyeceği yok. doğum hızı en yüksek ülke. ortalama 7 çocuk. ortalama 4 te ölü doğum, 2 yaşını göremeden ölen.
0
ibomiu
(16.10.14)
birkaç sene önce bu konuyla ilgili kapsamlı bir proje hazırlamıştım, aklımda kaldığı kadarıyla anlatayım:

genetiğiyle oynanmış, özel olarak hedeflendirilmiş mikroorganizmalarla her türlü şeyi yapabilirler istedikleri etnik gruba, hatta tüm insanlığa. bilim insanlarını ve devletleri iyi niyetli tutmak gerekiyor sadece bu konuda. ufak bir örnek vermek istiyorum buna; insan eliyle yapılmış değil ama 1700'lü yılların sonunda, ingilizler, "size yardım getirdik" adı altında, kızılderililere, çiçek hastaları (su çiçeği olan değil, zamanın çok ama çok ölümcül hastalıklarından olan bu) tarafından kullanılmış battaniyeleri vererek çiçek mikrobu bulaştırmışlardır. niyet en ama en önemli parametre oluyor burada.

ebola çok tehlikeli bir virüs ve herhangi bir aşısı yok. %60 ile 90 arasında bir öldürme oranı var. böyle tehlikeli mikropların, tek bir kişiye bulaşması tüm dünyayı yok edebilir. günümüzde bulaşması çok daha kolay, artık çok daha mobiliz ve yine tekrarlıyorum, herhangi bir aşısı yok şu an için. daha iyi tedavi olabiliriz şu dönemde ama kurtulmak kesinlikle garanti değil ve tedavi olanların çoğu yine ölmekte.
0
devilred
(16.10.14)
devilred <3

peki tedavi geliştirme yöntemleri hakkında bir bilgin var mı? bunu nasıl yapıyorlar? mesela ebolada yüksek ateş görülüyormuş. doktorlar bunu sıtmadan, nezleden veya gripten nasıl ayırıyorlar? atıyorum bu ebolanın kodu ABC123, sıtmanınki ABC122 olsun... kan testiyle veya başka bir şekilde DNA'sına falan mı bakıyorlar? ilk olarak kim tanımlıyor bu "yeni" virüsleri?

tanımladılar diyelim, sonra tedavi geliştirme süreci nasıl oluyor?
0
🌸pescador
(16.10.14)
online olarak ulaşılabilen mikroorganizma veritabanları var artık günümüzde:

www.wfcc.info

gibi.

laboratuvar ortamında, cihazlar yardımıyla mikroorganizmaların dna ya da rna dizilimlerine bakıp burada karşılaştırma yapmak mümkün. eğer veritabanında yoksa yeni bir tür üretilmiş ya da türemiş demektir.

bu arada, bir örnek daha vermek istiyorum salgın hastalıkların kötü niyetli kullanımına dair: 1300'lü yıllarda tatar ordusu kefe şehrine vebalı insanların cesetlerini atmışlardır ki şehre veba bulaşsın ve şehir düşsün. niyet önemli.
0
devilred
(16.10.14)
gugıl amcaya biological terror yaz bikac makaleye goz at. insan kendi yarattigi hastaligi kendisi rahatlikla bitirir. iste bu ilac sirketlerinden hep.. kisacasi tehdit falan olmaz. paranoya yapma rahat ol.
0
guldum gectim genceciktim
(16.10.14)
ebola ve kuduz belli bir mutasyon seviyesinde birleşirse zombi olayı gerçek olabilirmiş.
0
ermanen
(16.10.14)
onca okudum bu konuyla ilgili, yetmedi hakkında rapor yazdım, sunum yaptım ama "insan kendi eliyle yarattığını rahatlıkla bitirir" saçmalığı ayarında bir şey daha görmedim. ebola'ya "gelsin gelsin" diyen tipler de bunlar işte, olayın vehametinden bihaber tipler.
0
devilred
(16.10.14)
aynen ebola gelsin :D
0
guldum gectim genceciktim
(16.10.14)
(6)

evlilik ve baba sorunu

greatviolinist
çok yakın arkadaşımın bir yıla yakın ilişkisi var tek problem kız arkadaşının okulu. Bizim arkadaş ailesiyle tanıştırdı kızı ben de hep yanlarından olurum gayet sıcak bir ortamdı.Önümüzdeki ay kızın ailesinin yanına Sivas' a gitceklerdi. Ama kızın babası aşırı düşkün kimseyi dinlemeden sinir krizler
çok yakın arkadaşımın bir yıla yakın ilişkisi var tek problem kız arkadaşının okulu. Bizim arkadaş ailesiyle tanıştırdı kızı ben de hep yanlarından olurum gayet sıcak bir ortamdı.

Önümüzdeki ay kızın ailesinin yanına Sivas' a gitceklerdi. Ama kızın babası aşırı düşkün kimseyi dinlemeden sinir krizlerine falan girmiş erkek arkadaşı olduğunu ve onunla ciddi düşündüğünü söyleyince. Benim arkadaşın morali yerlerde. Kız "üzülme ne olursa olsun yanındayım" diyor. Ben dedim daha ne desin kız.

Bu tarz problemler yaşayanlar nası düzelttiler teşekkürler..
0
greatviolinist
(14.10.14)
tam olarak bu değil ama benzer bir olayı yakın arkadaşım yaşadı sadece şahit oldum. Sivaslıydı kız ve ailesi çok tutucuydu. düzelmedi çokta zorlamadı çünkü bazı şeyler temelden sağlam olacak yoksa ileride daha büyük problemler çıkarıyor. her şey vaktinde güzel.
0
gokhan atestepe
(14.10.14)
iyi de insanlar belli bir yaşa gelince aşık oluyor ben bu kişiyle evlenmek istiyorum diyor, bebeği olsun istiyor. hayatın akışı bu şekilde zaten. ömrünün sonuna kadar annesinin, babasının dizinin dibinde mi oturacaktı? babası da zamanında evlenmiş işte kızı olmuş, bu çok normal. babasına bunu desin kız. ama kabullenir bence ne yapacak ki kabullenmeyip?
0
rock n roll
(14.10.14)
aman saçma sapan kız babası tavırları..napacakmış kızının turşusunu mu kuracakmış? diyarbakırlı bi arkadaşım yaşadı böyle bi sıkıntı kız da bala'nın kürtlerindendi. bi de muhafazakar filan da değil aslında kızıyla oturup rakı içen bi baba ama yok bi tanecik prenses kızı akşam 8den sonra gelemez, erkek arkadaşı olamaz, bu kız 30 yaşında. manyak mıdır nedir.--arkadaşım başlarım ha daha da uğraşamam seninle de babanla da dedi zaten sonra da çekti gitti şimdi yurtdışında--
muhakafazar ailelerde zaten bol bol var bu manyaklardan.
arkadaşın illa seviyorum alacam derse sakin karşılayacak, babaya saygıda kusur etmeyecek kız da yanındaymış madem bu çok büyük + point, genelde kızlar pısırık oluyor maalesef. baba bir iki söylenir o kızın da biriyle evleneceğini kabul eder diye umacak...bizim sivaslı bi yengemiz var --kız kuzenimle tatilde anyalyada filan tanışmış orada olan olmuş zaten :)) evlenmeye karar verdiler, adam vermem de vermem kızımı dedi yok şunu isterim bunu isterim dedi kendi kendine. yav he he dediler. adam sırf sıkıntı ama baba işte, yapacak bişey yok.
üzülmesin yahu var bu modellerden arkadaşına özel değil ki atlatırlar inşallah.
0
niye ama
(14.10.14)
cevaplar için çok teşekkürler
0
🌸greatviolinist
(14.10.14)
benim babam da aynısı, 30 yaşıma geldim kendisi soruyor kimse yok mu evlenmicek misin sen başıma kaldın sen diye, ama eminim ki sevgilimi öğrendiği an tripler, krizler gırla gidecek. özellikle ilk veya tek kızı olan bazı babalarda var bu, paylaşamıyorlar. bizde mesela kız kardeşimin sevgililerini öğreniyor da ortada sorun falan yok. takılıyor arada o kadar. bana gelince olaylar değişiyor. sonradan aşıyorlar durumu, biraz zaman vermek lazım. kızın da babasına iyi yaklaşıp arayı yapması gerek.
0
pokerface
(14.10.14)
İlk başta öyle olur kızım bebeğim nasıl evlenirsin bilmem ne diye olay yaratırlar. Otursun desin baba benim tursumu mu kuracaksın başınıza mi kalayım, torun istemez misiniz şeklinde babasının nabzına göre girsin. Sivaslilikla alakası yok klasik anne baba tepkisi.
0
Lim5
(14.10.14)
(15)

organik sebze/meyve, ilaç basılmamış tavuk/inek yemek istesek çok mu pahalı

pescador
sağlığına dikkat eden birisi değilim ama bu sorular hep kafamı kurcalıyor son birkaç yıldır. yediğimiz her şeyin zararlı olması falan. öyle ki, organik olduğu iddia edilen çoğu şeye bile dönüp bakmıyorum çünkü yetiştiği toprak bile zehir sanki artık.ama bir yandan diyorum, yani muhakkak temiz üretim
sağlığına dikkat eden birisi değilim ama bu sorular hep kafamı kurcalıyor son birkaç yıldır. yediğimiz her şeyin zararlı olması falan. öyle ki, organik olduğu iddia edilen çoğu şeye bile dönüp bakmıyorum çünkü yetiştiği toprak bile zehir sanki artık.

ama bir yandan diyorum, yani muhakkak temiz üretim yapan ve derdi seri üretim olmayan yerler vardır. mevsiminde sebzesini meyvesini genetiğiyle osuyla busuyla oynamadan efendi gibi vaktinde yetiştirir, tavuğuna çabuk büyüsün diye ilaç basmaz, ineği mısırla değil otla besler vesaire...

sorularım şunlar,

1) bu tarz oluşumlar var mı, varsa güvenli mi? organik olduğunu iddia ederek fiyat şişiren ama ambalajlı ürünler kadar zararlı şeyler satan yerler de olabilir çünkü bunlar pekala, neye göre güveneceğiz?

2) fiyatları nasıl oluyor? yani atıyorum pazardaki domatese 2 lira veriyorsam, bu organik ve güzel yetiştiğini bildiğim domatese kaç para vermem gerekiyor?

3) istanbul'da yaşayan ve ayda yemeğe ayırabileceği para 200 lira civarı olan orta halli bir öğrenci "ben organik ve sağlıklı sebze meyve yiycem, ilaç değil de gerçek tavuk/inek yiycem, gırtlaklanmadıklarından ve güzel güzel büyütüldüklerinden emin olcam" derse bu parayla yürüyebilir mi? yoksa fakirler olarak ölmeli miyiz?

***

bu konuları düşündükçe canım sıkılıyor. tohumuyla oynanmış domates mesela, istediğin kadar güzel yetiştir, kodu bozuk şerefsizin ne kadar güzel ve doğal olabilir ki? öf. çok değil ya sadece yediğim et, yumurta falan doğal olsun istiyom.
0
pescador
(14.10.14)
Ben o işin organik diye satılan ürünlerle değil tanıdık ile olabileceğini düşünüyorum ancak. Ki o zaman bile işin garanti değil.

Fiyat içinse yumurtada iki katına çıkıyor.
0
arnold schwarzeneger
(14.10.14)
hah ben de onu diyorum. yumurtayı sepete koyup üzerine iki saman atan barzolar organik diye satıp 5 kat para istiyor. bu çakallara para kaptırmayı da istemiyorum iki tane domates yicem diye.
0
🌸pescador
(14.10.14)
bu konularda mümkün oldukça cahil kalıp mutlu olmayı öneriyorum sana içinden çıkamazsın başka çare yok
0
she aint you
(14.10.14)
her organik diyen öyle olmuyor tabi ki. sertifikalarını inceleyin üstündeki, ayrıca bellibaşlı markalar var onlar hakikaten organik; city farm, sade, orvital mesela.
cityfarm'ın 10'luk yumurtasını aldım 10,65 tl. (migros)

onun dışında bakliyatta hangisi ucuzsa onu alıyorum bu saydığım markalarddan. evety pahalı; ama bazı ürünlerde (pirinç) gdo falan hikayesi nedeniyle organik almaya dikkat ediyorum.

onun haricinde sebze vs için mutlaka feriköy pazarına gidiyorum ctesileri. organik piyasasına (ve macrocenter migros gibi yerlere göre) çoook daha ucuz. örneğin atıyorum organik patates saydığım marketlerde 8 tl ise pazarda 4 tl falan oluyor.

bu şekilde alıp beslenebilirsiniz. bu organik pazarlar da kesinlikle çok denetimli ve tüm ürünlerin sertifikalarını oradaki danışma masasından inceleyebiliyorsunuz. zaten artık tanıdık olduk gide gide.

tavuk pahalı yalnız, o net.
0
bradshaw
(14.10.14)
istanbul için hayal bence
türkiyede böyle bir şeye güvenemem ben çocukluğum tarlada tapanda geçti, şimdi de çeşitli mahsüllerin üretimini biliyorum memleketten dolayı. o domatese tarlada kaç defa ilaç atılıyor. iç anadoluda üretim yapılan büyük bölgelerde yetişen hiçbir yerde mümkün değil. amasyada elmanın seftalinin doludan sonra geri "yapışması" için bile ilaç attıklarını söylemişti bahçe sahibi :D ki biyologum zirrat mühendisi değilim ama bilgiğim jkadarıyla "organik" olması için zaten bilmem kaç km yakınında ilaçlı üretim olmaması filan lazım. türkiyede böyle bir şartın sağlanması zaten mümkün değil. tarlalar bahçeler çoğunlukla müstakil, sen atmazsan komşun atar. ki zaten o atarsa sen de atarsın bizim çiftçimiz birbirinden gördüğünü yapar.
ancak şu olabilir; minik bir bahçede kendine yetecek kadar yetiştiren biri vardır, karadeniz tarafında ya da egenin dağlık yerlerinde mesela..bi kere kesinlikle anlaşmalı çiftçi değildir tüccara üretim yapmıyordur..olabilir o zaman.
tavuk için: bu biraz daha fazla bulununuyor aslında köylü adam tavuğuna ilaç da hormon da vermiyor o dediğin seri üretim fabrikalarda oluyor ama gel gör ki köylü adamın tavuğunu kim alacak kim tee istanbula getirecek ssenin gidip yerinden alman gerek ya da eski usul -bizim gibi- memleketten gelip girderken ancak yersin. zaten istanbula yakın 3-5 köyün tavuğu kime yetecek vs vs
0
niye ama
(14.10.14)
şöyle bir sınıflama var en çok organik bulabileceğimiz meyve ve sebzeler:

kopyalıyorum akşama türkçe halini yazarım

Apples
Sweet Bell Peppers
Cucumbers
Celery
Potatoes
Grapes
Cherry Tomatoes
Kale/Collard Greens
Summer Squash
Nectarines (imported)
Peaches
Spinach
Strawberries
Hot Peppers

en çok nonorganik olanlar:

Asparagus
Avocado
Mushrooms
Cabbage
Sweet Corn
Eggplant
Kiwi
Mango
Onion
Papaya
Pineapple
Sweet Peas (frozen)
Sweet Potatoes
Grapefruit
Cantaloupe

en basitinden bunlar arasında en fazla organik bulma olasılığı olanlara yönelebiliriz mesela.

eğer gerçekten beslendiğimiz şeyler organikse vücudumuza giren pestisitleri %53 oranında azaltıyormuşuz ki çok ciddi bir oran.

pestisitler yıkama ile tamamen giderilmiyor ancak azalıyor diyebiliriz.

yumurtada ise sarısının daha büyük ve parlak turuncu olması lazım

www.crazyroosterfarm.com

eğer arnold'ın dediği gibi emin olduğun yerlerden bulabiliyorsan para baymaya değer bence.

çünkü organik tarımda hormon vs kullanılmadığı için daha fazla emek gerekiyor ve bu da maliyeti yükseltiyor. ya da maliyeti düşürecek bir kimyasal kullanılmıyor diyebiliriz.

tavuk kısmından emin değilim ama yumurtayı hep organik alıyorum ben onun dışında meyve sebze pazardan alınsa daha iyi tabi.
0
neferkitty
(14.10.14)
bu cevap 20 sayfa da kaldırır ama sana kısaca gözlemlerimi aktarayım:

- malum çeşitli semt organik pazarları var (ctesi:şişli/feriköy, pazar:kartal vs). birinci kural buralara sürekli olarak gitmen lazım. herşeyini burdan al(a)masan da ufak ufak satıcıları tanımak anlamında. yine işin kısa özeti: heryerde olduğu gibi burada da çeşit çeşit insan var: gerçek üreticiler var, al-sat yapanlar var, al-sok yapanlar var. ufak ufak sohbetlerle kimin ne olduğunu zaten kısa zamanda öğreneceksin bu bir.
- illa organik olması şart değil - zaten bunu hiç bir zaman öğrenemeyeceksin - önemli olan iyi tarım. yani gübresini ilacını bokunu çıkarmadan kullanıyor olması. daha da güzeli hangi meyve/sebzenin gerçekten ne zaman çıktığını sindireceksin. yani markete gidince o kıpkırmızı, parlak elma 365 gün orada. tadı da 365 gün aynı, samandan hallice. olur mu lan filanca marketin starking elması ne güzel sulu sulu, tapıstatlı diyenler olacaktır. ama o elma artık bildiğin elma değil. elma şerbet gibi olmaz, normali ekşidir. tatlı elma tohumları seçile seçile gittikçe şeker küpü haline gelen ve (hatalı şekilde) yemekten sonra 3 tane yenen o elmanın kan şekerine etkisi paha biçilemez.
- fiyatlar evet ucuz değil. ürününe ve zamanına göre 1.5-5 kat fark olabiliyor, malesef. fiyatları takip edip en kazık olduğu - yeni çıktığı - anda değil biraz yaygınlaştıktan sonra yemekte fayda var. domates şu anda marketlerde bile 3-4 tl'te çıkmış durumda. ağustos/eylül de ben organik pazardan 4 TL'te gerçek tarla domatesi alabiliyordum. tabi 7tl'te de satan vardı. illa her amca/teyze satıcı da bize şirin gözüküyor diye gidip kazık yiyecek değiliz. zaten en güzeli markette kasaya gelince 'ya bu 5 liraya olmaz mı' diyemiyorsun. pazarda bu imkan var bol bol. benim terchim doğrudan üreticileri tercih etmek yönünde mümkün olduğunca.
- tavuk yememekte fayda var. çünkü onlar artık bildiğin tavuk değil. 45 günde minimum yemle max kiloya gelmesi için tasarlanmış özel yaratıklar. gerçek gezerek beslenen köy tavuğu bulabiliyorsan ne ala, yoksa es geç. soslu moslu çok güzel oluyor biliyorum ama :) biz ayda bir falan yiyiyoruz nefis köreltmek için.
- yumurta tabi daha elzem. onu cidden yemek lazım. düz yumutra sanırım 30-35 kuruş. köy yumurtası ise 1TL'ye satılıyor. yine gezenti tavukların yumurtaları 60-75 kuruş civarında. illa her köy yumurtası çok süper olacak diye bir kural da yok. ortamı bilmen lazım, çok zor. evet tanıdık faktörü önemli. tanıdık derken marketin tanıdık olması değil, köyde yaşayan bir emminin olması önemli.
- et için bizim bulduğumuz geçici çözüm şu: havasının ve suyunun boku çıkmamış yerlerden (mesela çanakkale, mesela inegöl vs) gidip 3-4 ayda bir buzluklarla et alıp gelmek. gökçeada'da gelen etler var (ADA), çok güzel ancak pahalı.

- bazı internet siteleri var organik ürün satan. hanım'lı amca'lı olanları değil doğrudan üreticilerin satış yaptığı platform gibi. mesela toprakana. fiyatlar değişken, ama ürünler genelde güzel.

ne diyeyim, az ye öz ye :)
0
commodore internete baglanaydi iyiydi
(14.10.14)
protein sadece ette yok.

haftada 1-2 organik ve kaliteli et yersin, onun dışında yumurta artı bitkisel proteinler sen götürebilir.
0
mea maxima culpa
(14.10.14)
@mea, eti protein alayım diye yemiyorum ki. çok sevdiğim, ağır etobur olduğum için yiyorum. eti çok severim, paramın da neredeyse tamamıyla etli butlu yemekler alırım. ama işte hem mevcut etlerin sağlıksız olması hem de hayvancıklara yapılanlar vs. canımı çok sıkıyor. o yüzden sağlıklı, temiz, sahibine eziyet edilmemiş et bulabilirsem çok sevineceğim.

ama görüyorum ki öğrenci halimle en fazla yumurta ve domates alabilirim. 4 sene daha pisliğe devam o halde.
0
🌸pescador
(14.10.14)
menemen güzeldir :)
0
mea maxima culpa
(14.10.14)
üzüme organik olur diyen bariz şuursuzdur, toprağa ayağını basmamıştır (neferkitty sözüm direkt sana değil, listeyi yapana)

yazlığımızda 1 dönüm bahçe, bunun dışında da 10 dönüm tarlamız var. dönem dönem öyle güzel ürün veriyor ki köydeki bakkala bile satabiliyoruz :d

evin önünde üzümler var. üzüm, zararlısı en fazla olan meyve. ilaç yapmadan ne böcekten ne kuştan koruyabilirsin, 3 üzüm tanesini tüm sene zor yersin

bunun yanı sıra avakadoya neredeyse hiç ilaç vermiyoruz

benim roganik'e olan kişisel görüşüm, orda burda satılan organiklere net güvenmiyorum. birileri organik dedi mi bende ters tepki oluşturuyor.

not: kazlarımız, ördeklerimiz ve hindilerimiz de var, arada onların yumurtalarını da yiyoruz :d hem de free range ama organik midir bilmem :d
0
la noix
(14.10.14)
biz yumurtalari bizim kasaptan aliyoruz.

ciftlikleri var, arkadasimiz gitti gordu. baya baya orada hayvan, tavuk yetistirip satiyorlar urettiklerini. fiyatlari bilmiyorum.
ayni sekilde, sariyer'in daginda yumurta satan bir teyzemiz var, o mesela 1 TL'ye satiyor yumurtalari. gittigimizde topalyip getiriyor. oyun yok yani.

ama organiklik iddiasi yalan.

bakiyorum kocaman yazmislar urunun uzerine "organik" diye, kutuyu okuyorum "misir surubu". boyle organiklik mi olur?

200 TL ile acliktan olursun organik beslenecegim diyorsan. maalesef cok pahali. gecenlerde okudum, simdiye kadar genetigi hic degismeyenlerden biri soganmis.
0
federer
(14.10.14)
Yazılanları okudum ve şu sonucu çıkardım: Siz organik tarımı hayvancılığı çok yanlış anlamışsınız. Organik tarım organik hayvancılık sadece tarım alanında böcek ilacı kullanmamayla, efendime söyleyeyim tavuğa antibiyotik vermeyi kesmekle olmuyor. Siz tarım alanına traktörü soktuğunuz anda oradan elde edilen ürününün organikliği kalmıyor. O traktörün egzozundan çıkan gaz organiklik falan bırakmıyor. Yani düşündüğünüz anlamda bir organik beslenme günümüz şartlarında imkansız. Organik olduğunu iddia edilen besinlerin hiçbiri organik değil. Organik beslenme 200 sene önce bitti ne yazık ki.
0
angelus
(14.10.14)
@angelus, haklısınız. organik doğru kelime değil. nasıl desem, işte genetiğiyle falan oynanmamış sağlıklı ürünlerden söz ediyorum ben. yemesi gereken şeyleri yiyerek vaktinde büyüyen tavuklardan, daha lezzetli ya da kırmızı olsun diye ilaçlanmamış domateslerden vesaire.
0
🌸pescador
(14.10.14)
Öylesi de var ama çok fahiş fiyatlarla satılıyor o ürünler. Yani bugün 1 kilo tavuk göğsü 8 liraya satılıyorsa bahsettiğiniz ürünler için fiyat üçe katlanıyor. Zira yetiştiriciler ona göre ürünler kullanıyorlar. Böyle güvenilir yerler var tabii ama bulmak zor gibi. Bugün pazarda falan satılanların hiçbiri organik değil ama, organikliğin yanından bile geçmiyor.
0
angelus
(14.10.14)
(3)

fare zehri duyurucusu

mattiadestro
birkaç ay önce miydi neydi paso fare zehri ile alakalı soru soruyordu. intihar mı etmeye çalışıyordu ne yapıyordu? kimdi bu?
birkaç ay önce miydi neydi paso fare zehri ile alakalı soru soruyordu. intihar mı etmeye çalışıyordu ne yapıyordu? kimdi bu?
0
mattiadestro
(14.10.14)
shedracon nickli ilginç insanımızdı. arsenik filan da sormuştu hatta bir ara. ümitlenmiştik biz de ama kısmet değilmiş :(

sgadfdfg
0
devilred
(14.10.14)
şimdi de nitrik asit soruyo
0
niye ama
(14.10.14)
Aslında gidip direkt nitrogliserin, tnt nasıl yapılır falan diye baksa kendisi için daha hayırlı olur.
0
Lim5
(14.10.14)
(58)

dişiler neden ilk buluşmada hesap ödemek istemiyorlar ?

proletarier aller lander vereinigt euch
sözlükteki başlıktan geldim buraya. baya bir kadın hesabı paylaşmayı teklif edin demiş ama bunu en fazla sırf nezaket göstergesi olarak söylemişler yani ciddi ciddi ödeyin diyen hiç yok. erkeklerde de aynı düşünce var, ilk buluşmada erkek ödemeli diye. bu soruyu özellikle bağyanlara soruyorum neden
sözlükteki başlıktan geldim buraya. baya bir kadın hesabı paylaşmayı teklif edin demiş ama bunu en fazla sırf nezaket göstergesi olarak söylemişler yani ciddi ciddi ödeyin diyen hiç yok. erkeklerde de aynı düşünce var, ilk buluşmada erkek ödemeli diye. bu soruyu özellikle bağyanlara soruyorum neden böyle ? lütfen gelip ben öyle değilim demeyin çoğunluk neden böyle onu anlatın. teşekkürler.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(13.10.14)
gurur meselesi yapıyorsunuz çünkü, erkekliğinize zeval gelir ödemezseniz hesabı. erkeklik çok kolay bitebilen bişey galiba.
0
rock n roll
(13.10.14)
türkiyede kızların maço erkek sevip '' ayy erkeğim beni korusun sahiplensin baksın bana'' algısı var evet. en okumuşundan en safına kadar. ama genellemek doğru olmaz. bence bu kesim gitgide azalıyor.

bizde mesela içtiklerimizi ben ödemiştim o da yemek ısmarlamıştı diye hatırlıyorum. sürekli erkeklerin hesap ödemesi ya da ilk buluşmada erkeklerin ödemesi dünyanın en saçma şeyi.
0
tuborg yesili
(13.10.14)
e bir tane hanım ablamız hesabı paylaştırırsa bir daha buluşmayın bile demişti ki entry troll şeysi değildi baya bir sürü ciddi ciddi tavsiye verip mantıklı tavsiyeler bunu da eklemişti. hiç sanmıyorum erkeklerin gururu için yapıldığını bunun.
0
🌸proletarier aller lander vereinigt euch
(13.10.14)
Öğrenilmiş bir şey bu. Erkeğe toplumda uygun görülen konum, kadının erkeğin eline bakması, geçmişten günümüze kadının toplumdaki yeri... Daha sayayım mı? Kendi parasını kazanan bir kadın için erkeğin hesap ödemesinin en fazla bi' arkadaşın "hadi gel yemek yiyelim ben ısmarlıyorum bugün" demesinden bir farkı olmaması gerekiyor özünde.
0
ay nov kung fu
(13.10.14)
niye ödettirmiyorsun hocam. o kadar mı çok paran var ? yani kim olsa mı ödetmezdin yoksa sadece karşı cins diye mi ?
0
🌸proletarier aller lander vereinigt euch
(13.10.14)
Erkeğim. Sözlükteki başlığı okumadım. Ancak kendi mantığımı açıklamak istiyorum.

Ben birisini, kadın erkek farketmez, bi yere davet ettiysem ne yaparsak yapalım ödemeye çalışırım. "İçek mi la?" derim votkayı ben alırım, "bowling atak mı?" derim oyunu ben açtırırım gibi. Hele hele birisini 'ilk' kez bir şey yapmaya davet ettiysem hiç affetmem.
Davet edildiysem de aynısını beklerim.

Bu ilk buluşma denilen zımbırtı da genellikle erkek tarafının daveti üzerine gerçekleştiğine tabi ki erkek ödemeli.
0
nickini vermek istemeyen uye
(13.10.14)
bunu sen de yazmışsın erkekler de böyle düşünüyor diye. hem böyle düşünüyorsunuz hem şikayet ediyorsunuz. pek tabii ki kadın da ödeyebilir, ama bunu görev gibi görüyorsunuz.
0
rock n roll
(13.10.14)
seksi beleşe getirmek için. senin imkanın olsa seks yapmak için bi sürü para harcamak ister misin ? o da istemiyor.
0
emm
(13.10.14)
valla şimdi bulamam da bulunca eklerim.

bence bu düşünce yapısı çok safça beetlejuice. neden mi ? çünkü sizin bu kafa yapınız sevgilisi olana kadar kızlara hesap ödetmeyen erkek modasını ortaya çıkarıyor bunu gören kızlar da oh ne güzel hep ödüyor nasıl olsa diyor sevgili olduktan sonra da bu sefer erkek kişisi flört süresince içindeki bütün pintiliği kusuyor. halbuki her taraf olduğu gibi olsa en baştan bu tür ikili oyunlar olmasa her şey çok daha güzel ilerlemez mi ?
0
🌸proletarier aller lander vereinigt euch
(13.10.14)
hesabı bölüşme olayından nefret ediyorum ben. çok çocukça duruyor. hesap kavgasını da aptalca buluyorum. kızın hesap ödemesini asla gurur meselesi yapmam zaten. şu ana kadar kız arkadaşlarımla hep sırayla ödeme şeklinde yürütmüşüzdür.

nedeni ise zayıf karakterli kadınların korunup kollanma ihtiyacı. karşılarındaki erkeği bir sevgiliden çok badigart, baba figürü tipi bir şey görmek istiyor bu tipler. biri laf atarsa beni korusun, kavga etsin, hesabı ödesin, kıskansın, karışsın falan. kezbanik kişilik bozukluğunun getirileri. aklı başında bir kadının böyle bir düşünceye sahip olacağını sanmıyorum. ekşi iyice kadın gününe döndü, geçen bir tanesi erkekleri evlenmeye razı etmek için taktikler anlatarak dbe'ye girdi amk.
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(13.10.14)
öncelikle erkeğim ve dişi ve bağyan ne olm?

nickini vermek istemeyen üye çok güzel açıklamış. bunun dışında da gurur olayı değil, niyet belli etmek ve alışagelmiş düzenin sonucu olarak erkekler ödüyor. yani çift ilerde ilişki düşünüyorsa ilk buluşmada erkek tarafı ödemeli gibi bir izlenim/önyargı mevcut.
0
washe
(13.10.14)
çünkü bunu talep edecek güçleri var.
0
fransızkalanadam
(13.10.14)
ödeyecek enayi çokken ne gerek var?
0
yirmisantim
(13.10.14)
hoşgeldin fransızkalanadam gözüm yollarda kaldıydı. neymiş o güç ?
0
🌸proletarier aller lander vereinigt euch
(13.10.14)
@straight, kadın için temel ihtiyaç mıdır ahahaha buna çok güldüm. bir kadın olarak korunup kollanmak gibi bir ihtiyacım hiç olmadı. kendimi koruyup kollayabiliyorum.
0
tuborg yesili
(13.10.14)
Kadınlar yaradılışları ve sahip oldukları dişi genleri gereği güçlü erkeklerle birlikte olmak isterler abicim.
Bu dünyada gücün en büyük simgeleri sırasıyla para, fizik ve metafiziktir.
Her kadında bu sıralama değişebilir tercihe veya yetişme şekline veya kendini yetiştirme şekline göre.
Ancak genelde ilk buluşmada kadın karşısındaki erkeğin kendisinde iyi bir izlenim bırakmasını belki de senin istediğinden daha çok ister.
Çünkü kadınlarınki hiç bitmeyen bir arayış adeta bir infinite ammo, bir god mod felsefisidir konu buraya dayandığında.

Gurur meselesine gelirsek, erkek de doğası gereği kollayıcı olmalı, ben erkek olarak öyleyim şahsen. Kadının zaten belki sırf kadın olduğu için ülke şartlarında benden bile zor kazandığı parayı benimle iki lokma bişey yedi diye çarçur etmesini istemem (oha abi mantığa bakar mısın?)

Fakat bu işin doğrusu nedir? diye sorarsan. Doğrusu senin içinden gelendir abicim. Akıllardaki her şüphe insanların birbirleriyle konuşarak güven sağlaması sonucu giderilebilir.
"ya hesabı ben ödedim ama hep kitler mi şimdi?" diye kezbanlaşmaya da hiç gerek yok. Bu lafım hem erkek hem kızlar için.
Akıllı olun lan.
0
Solem
(13.10.14)
ben ne zaman hesabi odeyim diye atlasam hep bi aaa olmaz oyle sey turevi laflar ucusuyor/ bildigin kanka olan erkeklerdede var bu tavir. ben hic haz etmem hesabi baskasina odetmeyi.benim yedigim icitigim kullandigim biseyin parasini baskasinin odemisinden hoslanmiyorum ama sevgili olsun arkadas olsun erkeklerde var bi hesabi erkek oder tavri. yapmayin yahu herdisi memnun degil bu durumdan
0
yildirimeda
(13.10.14)
fransızkalanadam'ın kadınları evil olarak görmesine bayılıyorum. aşdkjaşldkaşd

Bu arada nickini vermek istemeyen üye ve futbolcu'nun söylediği açıdan bakılınca erkek açısından sıkıntı yok. Ama proletarier kadınların bunu neden beklediğini sormuş. Dikkatinizi çekerim. Çektim.
0
ay nov kung fu
(13.10.14)
straight, kadın hem kendini, hem de sizi korur kollar, merak etmeyin, rahat olun siz. sıkıntı yok.
gurur meselesi derken de şunu kastettim, erkeğe biçilmiş rolden dolayı. mesela erkek eve para getirir mantığı var toplumda. erkek de hesabı ödemeliyim bu benim yapmam gereken bişey diye düşünüyor.
0
rock n roll
(13.10.14)
bir şey demek istiyorum da neden bu kadın ve korunma kollanma kelimeleri aynı cümlede geçince bu kadar kızıyorsunuz. kavanozu açmak bile kadını korumak kollamaktır çok büyütmeyin gözünüzde öyle. erkek kavanoz açar, priz değiştirir falan böyle korur kollar; kadın da duygusal, motivasyon veya mantık olarak. örnek verdim tabii örneklere takılmayın.
0
🌸proletarier aller lander vereinigt euch
(13.10.14)
(ay nov kung fu + nickini vermek istemeyen uye)+1. karşı tarafın "erkektir, ödeyecek tabi!" tutumunu yakalarsam sırf ipneliğine elini cebine atmayan biriyim. ancak nickini vermek istemeyen uye gibi ben de arkadaşlarla olsun, sevgiliyle olsun, dışarı çıkıldığında hesap ödeme konusunda kendimi sorumlu hissedip kasaya gidiyorum. aynı zamanda ay nov'un da dediği gibi öğrenilmiş bir şey bu; babam ben ergenken dışarı çıkmalara başladığımda fazladan para verip "al bununla arkadaşlarına bişeyler ısmarlarsın" derdi hep. oradan öyle bir şey kaldı bende mesela, kompleks gibi değil ama gelenek gibi diyeyim. param yoksa derim ama "bende para yok siz ödeyin" diye.

ilk buluşmanın ayrıca bir forsu olduğu için sanırım bu kadar özen gösteriliyor. ne kadar hoş bir davranış olarak görmesem de "acaba cimri mi" diye bakmak istendiği yorumu da doğru kimileri için. ilk buluşmalarda hep ben ödedim hesabı ama sonraları hep böyle devam etmedi, etmemesi lazım zaten. bu durumda karşı tarafı da düşünmek lazım biraz, kadının bundan rahatsız olması lazım aslında. "ay yok canım olmaz öyle şey" desin en azından dimi :p bunu sürekli tekrarlamayı karşı tarafa bir nevi hakaret görürüm ben, o yüzden "bunu ben ısmarladım sen de tatlı ısmarlarsın" gibi çözümler üretirim.
bir de o parayı çıkartıp sen şunu yedin şu kadar ben bunu yedim ben bu kadar gibi hesaplara girmeyi de sevmiyorum, kasa önünde liseli ergenler gibi para toparlama işlemi hoş değil kanımca.

ama tekrar ediyorum, burada önemli nokta karşı taraftan bir hamle görmek. nasıl olsa bu ödeyecek diye hamle yapmamazlık etmeyin kadın kişiler, tamam ödeyeceğiz ama bi cüzdana gitsin eliniz nezaketen. hani madem ödeme işi bizim "görevimiz" ise siz de bu nezaketi gösterin bir zahmet. aradaki samimiyetin çok olmamasına göre yapıyorum tabi bu yorumu, ilk buluşma dendiği için. yoksa sevgililer arasında böyle oyunlara falan hiç gerek yok.
0
baba jo
(13.10.14)
Kadınların korunup kollanmaya ihtiyaç duyduğunu söylemek son derece aşağılayıcı bir yaklaşım. Kesinlikle katılmıyorum. Birey olmayı başarmış, olgun karakterli bir insanın böyle beklentileri olmaz.
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(13.10.14)
Ya zaten sevgilisini kollamayan kadın da adam da gitsin dağ başında kulübede yaşasın. Birbirini kollamayan çift mi olur?
0
ay nov kung fu
(13.10.14)
@proletarier, kızılır çünkü sürekli bir kadın erkeğe muhtaç havası var. bir kadının korunup kollanmaya ihtiyacı yok. bu dul kalan bir kadına kötü bakıp hemen evlenmesini istemek gibi bişey.
kadın da erkek gibi özgür bir bireydir ve istediği her şeyi tek başına yapabilir. erkeğe bağlı kalmak gibi bir zorunluluk yok.

bugünkü antremanda .. futbolcu + 1 ayrıca.
0
tuborg yesili
(13.10.14)
öderim ben aga. bunun lafını etmek bile komik geliyor. bir masada erkek öder. ama kadının da nezaket icabı yalandan ben de vereyim falan demesi lazım.

10 bin yıldır kadın zayıf, erkek onu koruyan rolde. bu böyle abicim. 10 bin yıllık bu rolden çıkmaya çalışmak bana çok saçma geliyor. dnamıza, geleneğimize, düşüncelerimize, her yerimize işlenmiş bu anlayış. neden bu inkar çabası?

asla öyle bir şey olmaz da, bir kadınla yemek yedikten sonra hesabı kadın öderse utanırım ben arkadaş. yakışık almaz.

sevgili olduktan sonra da atıyorum yemek 12 lira tuttuysa 10 lirasını koyarım, 2 lirasını kızdan alırım. ya da misal yemeği ben ısmarlarım, sonra da kötü hissetmesin diye tatlıyı, çayı, kahveyi vs. ona bırakırım.
0
fayfim
(13.10.14)
neden kızmayalım, siz olmazsanız biz hayatta kalamayacak mıyız? kavanoz açmakta zor bişi değil ayrıca. alırsın bir bıçak, kapağın kenarlarına vurursun, çevirirsin olur. olmadı sıcak suya ters çevirir koyarsın. bugüne kadar kavanoz kapağı açamadığım hiç olmadı.
0
rock n roll
(13.10.14)
ya tabii kadınlar da güçlü yeterince falan ama özünüze indiğimizde serçe gibisiniz abi, abartmayın. alla alla.
0
Solem
(13.10.14)
muhtaç demiyorum bak sadece kadın erkeği, erkek de kadını koruyup kollayabilir tek tarafı bir şey değil bu. ama niyeyse hep sadece erkek tarafıymış bunu yapan gibi gösterilmeye çalışılıyor erkekler de kadınlar tarafından korunuyor farkında değil(iz).

@rock n roll örneklere takılmayın demiştim...
0
🌸proletarier aller lander vereinigt euch
(13.10.14)
Binlerce yıldır yapılıyor olması bir şeyi doğru yapar mı? Yüzlerce yıldır zencilere aşağı ırk muamelesi yapılıyordu, doğru mu? Devam mı edelim öyleyse? Kadınlar da erkekler gibi insan, biz fiziksel olarak daha güçlüyüz diye onlardan kendimizi güçlü görmemiz tam bir orman içgüdüsü. Büyük olan köpeğin sürünün lideri olması gibi bir şey. Bizim hayvanlardan bir farkımız olmalı bence.
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(13.10.14)
evet kadın da erkeği erkek de kadını kollar evet. ama bunu hep erkek yapar gibi gösteren yine erkekler? buna zemin hazırlayan da maalesef türk toplum yapısı.
kadın erkeği kollar mesela ben erkek arkadaşımın gömleğini ütülerim bunu o da yapabilir ama ben daha hızlı yaptığım için ben yaparım. o da benim alışveriş poşetlerimi taşır bunu da ben yapabilirim ama o benden daha rahat yapabildiği için o yapar. mesela örnek olarak. ee bunu tamamen erkeklere mal edip'' erkekler koruyup kollar '' demek saçma oluyor.

hele kadınların ihtiyacı demek apayrı bir komiklik.
0
tuborg yesili
(13.10.14)
Bi' saniye ben bir noktayı kaçırmışım. Sevgili olana kadar kızın hesabını ödeyip sevgili olduktan sonra mı ödemiyorsunuz? Böyle insanlar mı var? Çok saçma ki.
Ben inşaat mühendisliği okudum, şimdi de erkeklerin domine ettiği bir sektördeyim şu bu etrafımda kadın erkek oranı 1/5'ten yukarı çıkmaz. Bu mantıkla benim hiç hesap ödememem gerekirdi. Nasıl denk gelmediysem "errrkek gibi erkek"lere demek ki. aşldkasdlşkasdlş
Değişikmiş bu gelenek ya.

Binlerce yıldır böyle diyorsunuz da moderniteyi göz ardı ediyorsunuz. Şunun şurasında 100 yıl önce sanayileştik ve 100 yıl önce kadınlar iş hayatında sahne almaya başladı nerdeyse. Aşina olduğumuz toplum ve normlar da yine bu süreçte gelişti.
0
ay nov kung fu
(13.10.14)
@ay nov kung fu zaten modernite yüzünden kafamız karışık :/
0
Solem
(13.10.14)
pardon ama kadın o buluşmaya gelene kadar ne kadar para harcıyor sizce? kadın olmak, bakımlı olmak kolay mı? ayakkabı, çanta, kıyafetler... bunlar zaten fiks harcamalar. bir de görünmeyen yüzüne bakın, her harcamada "clink!" sesi duyacaksınız.
bir buluşmaya gideceğim, gitmeden neler yapıyorum:

1-) duşa giriyorum. şampuan genel ihtiyaç, bunu saymıyorum ama duşumda 3 ayrı bakım maskesi ve 2 ayrı saç kremi var. (clink!) 2 tane yüz temizleyicisi var. (clink!) güzel kokmak için özel duş jelleri var. (clink!)
2-) duştan çıktım saçımı kurutuyorum. saçıma fön öncesi düzgün şekil alsın ve parlasın diye sprey krem sıkıyorum (clink!), fön makinesi var sonra, saç kurutma makinesi değil bak, kuaförde kullanılan cinsten aldım ki daha iyi şekil versin diye (clink!)
3-) tırnaklarıma manikür yapıyorum, tetanos olmamak için iyi bir manikür seti aldım (clink!) sonra oje sürüyorum (clink!)
4-) makyaja geçmeden önce loreal'den aldığım makyaj bazımı sürüyorum ki makyaj ciltte iyi dursun (clink!), sonra yine iyi markalardan aldığım makyaj malzemelerimi sürmeye başlıyorum. fondöten (clink!), göz altı kapatıcısı (clink!), eyeliner (clink!), rimel (clink!), allık (clink!), dudak kalemi (clink!), ruj (clink!)
5-) üstümü giyiyorum (clink!)
6-) deodorantımı sıkıyorum (clink!). eee bir de güzel bir parfüm lazım dedim, iyisinden aldım, doldurma parfüm kullananlara kezban diyorsunuz çünkü. chanel parfümden iki fıs sıkıyorum üstüme (clink!), havada uçuşan parfüm tanecikleri bile 15-20 liralık var.
7-) hangi çantayı taksam? (clink!)
8-) topuklu ayakkabılarımı da çekiyorum altıma (clink!) ama bu halde otobüse mi bineceğim? taksiyi arıyorum (clink!)

-buluşma-

9-) eve geldim, buluşma bitti, işim bitti mi? hayır. göz makyajı temizleyicimle gözümü siliyorum (clink!), yüz makyajı temizleyicimle yüzümü temizliyorum (clink!), yüz temizleyici jelle yüzümü yıkıyorum (clink!)
10-) yüzümü kuruttuktan sonra estee lauder'den aldığım yüz kremimi ve göz altı kremimi sürüyorum (clink!)(clink!)(clink!)(clink!)(clink!), 5 taksitle aldım.


sonra sen bana gelip ödediğin 20 liralık yemeğin hesabını yapıyorsun. hep erkekler ödesin demiyorum da ilk buluşmada göster bakalım benim senin için harcadığım çabaya, paraya değiyor musun? benim kadar elin açık mı? bunları göster. daha sonrası için gün gelir paramız olmaz bir parkta oturur simit de yeriz, ben varım buna da.

not: bu yazdıklarım hikaye ya da mübalağa değil arkadaşlar, hepsini buluşma rutinim neyse en gerçek haliyle yazdım. kozmetiğe, kıyafete, ayakkabıya, çantaya yatırdığımız parayla araba alınır. ciddiyim.
0
eskiden sizofrendim simdi iyiyiz
(13.10.14)
@eskiden şizofren, materyalizmin doruk noktası.
0
Solem
(13.10.14)
@eskiden sizofren sok oldum bu cevaba ne yalan soyleyeyim. Saydiklarinin hepsini ben hemen her gun yapiyorum.
Ne yapayim gidip sokakta bana bakan adamdan da kira mi isteyeyim? Beyefendi begendiyseniz besleyiniz. Bu hale kolay gelmedim.
Bu mantik cok yanlis. Net.
0
ay nov kung fu
(13.10.14)
@solem haklısın, öyle. ama inan bunları yapmayınca "bakımsız kız" oluyorsun. yanıma dişlerini fırçalamadan gelen adam bana ödediği 5 liralık kahvenin hesabını yapacaksa ödemesin. benim cebimden çıkan çıkıyor zaten, 5 lira daha çıkar. sorun değil.
0
eskiden sizofrendim simdi iyiyiz
(13.10.14)
@straight, bu da bir problem zaten. Kadınlar üzerlerindeki sosyal baskıdan dolayı bu hale geliyor. Narin ve zayıf insanlar olmaları gerektiği onlara öğretiliyor. Güçlü karakter ve zeka sahibi olanlar bunu aşabiliyor, ama hepsi aşamıyor. Kadınlarla aramızda olan farkları toplum olarak biz oluşturuyoruz. Bunlar doğal olarak var olan şeylermiş gibi davrandıkça da kadınları aşağılıyoruz. Kadınlar bizden daha zayıf ve güçsüz varlıklar değiller, olmamalılar. Bu psikoloji öğrenilmiş sadece.
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(13.10.14)
@eskiden şizofren buluşacağın erkekleri iyi seç o zaman. you little concerned bird. asjkfghasjkd
0
Solem
(13.10.14)
@eskiden sizofrendim simdi iyiyiz

Iyi de, erkeklerin harcamasi yok mu ?

Erkegin bir saati, sizin 1 yillik kozmetik masrafinizdan daha pahali olabiliyor.

Erkekte parfum sikar, marka kiyafetler giyer.

Bunlar kisisel harcamalardir, ben zaten hesabi hep kendim oderim ama karsimdaki insan hesabi bana kitlemeye calisiyormus gibi bir hava yaratiyor ise o an sogurum ondan.
0
grimer
(13.10.14)
@eskiden sizofrendim simdi iyiyiz

şimdi ben soruma net cevap alamadım. sen kendi bakımına harcadığın para için erkeğin de senin hesabını ödemesini mi bekliyorsun ? dişlerini fırçalamış her şeyiyle düzgün bir erkek olsa da mı ödemeli çünkü senin bakım malzemelerin daha pahalı diye ? neden bu beklenti diye sormuştum konu çok sapıttı.
0
🌸proletarier aller lander vereinigt euch
(13.10.14)
daha önce başıma geldi, hesabı ortak ödeyince daha "arkadaş ortamı" gibi oluyor. Hani flört durumu varsa erkek öderse daha iyi oluyor. Herkes daha net olmuş oluyor beklentiler açısından.

Kadınlar güçlüler öyle paraya yardıma vs muhtaç değiller, fakat kesinlikle ilgiye muhtaç olduklarına inanıyorum ama bu başka bir konu.

bu arada çağrışım yaptı :D
www.youtube.com
0
rodriguez2
(13.10.14)
bence dediğimin ana noktasını anlatamamışım. "ben çok para harcadım, yemeği de o ödesin" değil. ödemese de olur ya, ödemeyen adama ıyyy hesabı ödemedi demem. ama ödemesi iyi bir şeydir ilk buluşmada. benim harcadığım çaba, verdiğim önem ona gösterdiğim bir jesttir, nezakettir. sonuçta saçımı tarayıp temiz ama özensiz de gelebilirdim adamın yanına. erkeğin jesti de 3 kuruşluk hesabı ödemek olsun. 2. buluşmada da ben öderim. sadece para da değil mesele, yani benimle taksiye bineceğim yere kadar yürümesi de jesttir. böyle şeyler ikili ilişkilerde önemli.
0
eskiden sizofrendim simdi iyiyiz
(13.10.14)
@straight, şaka mısın? bir kadın neden narin ve zayıf olmak zorunda olsun ya? söyleyeceklerimi bugünkü antremanda... futbolcu söylemiş o yüzden +1

@ eskiden şizofrendim, bu yaptıklarının hemen hepsini ben de yapıyorum ama hiç bir zaman senin gibi düşünmedim açıkçası. şahsen ben bunların hepsini kendimi iyi hissetmek adına yapıyorum, karşımdakine bir ''jest'' olarak sunmuyorum. yani ben onun yanına bakımsız da gidebilirdim ama gitmedim düşüncesi ona bir lütufta bulunuyorsun anlamına geliyor.
e yapma bunları o zaman? kendin için yapmıyorsan bir erkeğe jest için yapıyorsan yapma bence.

ayrıca neden bir erkeğin jesti ya kadını bir yere bırakmak ya da para olsun. seni sevdiğin bir yerden öper o da jesttir, sana zor zamanında destek olur o da jesttir? şahsen bir erkek bana yemek ısmarlasa ben bunu jest olarak algılamam, denk gelmiştir ısmarlamıştır. başka zaman olur ben ısmarlarım. ama benim ilgi alanıma yönelik bana dair bir şey alır ya da ikimizle ilgili bir plan yapar bu jesttir.

tuhaf olan ben miyim?
0
tuborg yesili
(13.10.14)
iki kişi birbirlerini çok iyi tanımıyorlarsa, davet eden ve dolayısıyla da gidilecek mekanı seçen kişi öder. ilk buluşma sözkonusuysa da davet eden genelde erkek olur. zira davet eden , bir yere gitmeyi öneren ve gidilecek mekanı seçen kişi, karşı tarafa 'bak ben seni şuraya davet ediyorum ama fiyatlar böyle, yiyicez içicez sonra kendi hesabını ödeyebilir misin' diye soramaz. karşısındaki kişi de buluşmaya gitmeden hı beni şuraya mı davet ettin dur bir fiyatlara bakayım da bütçem şu sıralar elvermiyorsa gelemem diyemez. bu ne lan dünyanın en normal şeyi bu. ananız babanız da ailecek birilerini dışarı davet ettiğinde, davet eden taraf ödemiyor mu, çok çok samimiyet yoksa arada hele.
0
alice practice
(13.10.14)
kendilerini erkek cinsinden daha degerli gordukleri icin.
0
baldur2
(13.10.14)
@tuborg yesili tuhaf olan sen değilsin, sen orijinalsin, farklısın ya hani ondan.
garip garip konuşmayın allah aşkına öpmesi jest değildir mi dedik. ama taksiye bineceğin yere senle yürümesi jesttir. ne demek niye jest oluyormuş?
kendimi iyi hissetmek için de yaparım ama adama önem veriyorsam da yaparım. friend zone'ladığım herifin biriyle hadi gel bi çay içelim dese, görüşmeye giderken bu kadar kasmam açıkçası. "ayh bunları ben de yapıyorum yhaa" demene gerek yok, bunları hemen hemen tüm kadınlar yapıyor zaten ben de genelleme olarak yazdım.
ilginç olan ben miyim yhaa diyen kadınlara ayar oluyorum cidden. ben erkeklerle daha iyi anlaşıyorum diyen kızın bi değişiği bu. herkes bi orijinal olma peşinde.
0
eskiden sizofrendim simdi iyiyiz
(13.10.14)
@eskiden sizofrendim simdi iyiyiz Kadın olmak pahalı gerçekten de bunlar hemen hemen her gün yaptığımız işlemler. Biriyle buluşmaya gittiğim için bunları yapmıyorum ki, bakımlı olayım diye yapıyorum. Sırt bölgesi için lazer epilasyona giden bir erkekle yemeğe gitsem ne olacak, Chardonnay mi açacağım adama?

Açıkçası ben de bu sorunun cevabını ben de merak ediyorum. Hayır, öğrenilmiş ve ezberlenmiş bir şey de niye bu şekil ezberlenmiş, ezberlenmişse de niye öyle kalmış bilmiyorum. Bizim ülkemizde buluşma tarihi de çok gerilere dayanmıyor sanırım. Sanmam ki 1940 ve 50'lerden önce muhallebici köşelerinde buluşmalar olsun.

Aynı dönemde, batılı toplumlara bakıyoruz. Şimdilik kadınlar işlerde çalıştırılmıyor ya da çalıştıklarında eşit işe eşit ücret almıyorlar. Hatta, bu konudaki ilk isyanlardan biri Ford'un Dagenham'deki fabrikasında çıkıyor sanırım. (Ford kısmından emin değilim) ve millet "Kadınla erkeğe aynı ücret mi" diye şoka uğruyor, inmeler iniyor bunu duyanlara. Yıl 1960'ların sonu.

Aynı şekilde, Flintstones çizgi filminin de 1950'lerin ABD'sini yansıttığı söylenir, o zaman için ideal dünya düzeni öyle görülüyormuş. Kadınlar ev kadını (çalışan kadın hayal bile edilmiyor - en azından çoğunluk için) ve erkekler eve ekmek getiriyor.

Sonuç olarak, bir şeyler ısmarlamalı buluşma kavramının da ortaya çıkışı bu civarlardır veya öncesidir diye düşünüyorum. Sonuç olarak dışarı çıkılıyor ve kadının ya hiç parası yok ya da erkekten daha az kazandığı parası var. Bu durumda erkek, iyi açısından düşünürsek kadını zorda bırakmamak için, fesat düşünürsek eşit ücrete veya çalışmaya layık görmedikleri için (aklına getiremedikleri için belki de) hesabı ödeyen taraf oluyor. Bizde bu hareketler daha geç yaşanmış olabilir. Muhallebicide buluşanlardan büyük olasılıkla kadın çalışmıyordur, adam ısmarlıyordur.

Bu kadınlar çalışmaya başlayınca neden bırakılamamış? Bir olasılık artık gelenek halini almış olabilir. Bazen kadınlar da kraldan çok kralcı olabiliyor ve "Erkek tabii ki ödeyecek" kıvamına gelebiliyor. Türkiye'de de böyle ataerkil geleneklerin kemikleşmesi ve hatta zarafet göstergesi sayılması çok kolay. Bir yandan da maddiyat açısından işlerine geliyor da olabilir. Son 3 paragraf da 10 dakikada benden çıkanlar.

Ben buluştuğumda en azından elimi cüzdana götürüyorum, birkaç buluşmadan sonra baktım hala "Yooo, yooo, ödeyeceğim" noktasında iş o zaman artık ölüleri devreye sokuyorum, "Ölümü ye" diyorum.
0
aychovsky
(13.10.14)
heteroseksuel dunya duzeninin bir yansimasi herhalde. erkek etken, kadin edilgen. tabii genellemelerden bahsediyoruz. yoksa benden kurus cikmaz.
0
John Finn
(13.10.14)
@ eskiden, ben de yaptığı bakımları sürekli insanların yüzüne vuran kadınlara ayar oluyorum. sen onu yapıyosan kendin için yap. '' ben bakım yapıyorum o da bana jest yapsın '' demek nedir ya sidik yarıştırmak gibi? bakım yapıp erkeğe lütuf da mı bulunuyor kadınlar yani?

kusura bakma da yaptığı her şeyi üşenmeden yazıp bunu çok farklı bir şey yapıyormuş gibi lanse eden, hatta sıktığı parfüme bile '' doldurma alınca kezbanvari oluyor chanel alıyorum vs.'' tarzında yorum yapan kadın çok net bir şekilde kendini araç olarak kullanıyordur. evet tuhaf olan ya senin durumun ya benim. bir cümleden tutup da karakter analinizine vs girmek de yeni moda sanırım. friendzoneladığın herifin biriyle çay içmeye gidip, senin için özel birinin yanına giderken ayrıca hazırlanmak da bana tuhaf geliyor. bakımlı kadın her zaman bakımlıdır, ayy ben bunu zaten çok önemsemiyorum chanel sıkmayayım da şunu sıkayım demek benim bakış açımda baya komik. ya da ben bunu zaten çok önemsemiyorum manikürsüz de gitsem olur demek insanına göre davranmanın bence dik alası ki hiç şık değil.

jest benim için özel olarak yapılan anlamında bir kelime. şahsen taksiye kadar benimle yürüse de olur yürümese de olur. benim taksiye kadar eşlik etmeyi jest olarak algılamam için o kişinin yolunu vs baya uzatacak şekilde benimle gelmesi gerekir. bunlar baya kişisel kavramlar ama jest benim için daha öznel ve kişisel bir kavram. bana yakın bir arkadaşım ya da sadece merhaba merhabam olan kişi de eşlik edebilir. bir hemcinsim de eşlik edebilir jest değil yani bana göre çok fazla.

her neyse, sana da saygı duyuyorum. bakımı kendi keyfin olarak yapıp külfet olarak görmediğin de daha eğlenceli ama.denemediysen işin bu kısmını da dene.
0
tuborg yesili
(13.10.14)
çünkü "hesabı nasıl kitledim" diye konuşan ayı erkekler yüzünden.

eskiden sizofrendim simdi iyiyiz,

seninle buluşacak erkeklere lütfen söyle bunları. nasıl biri olduğun net anlaşılsın.

biz sanki hiç bakım yapmıyoruz kıyafet şampuan almıyoruz.
0
tescillimarka
(13.10.14)
Temayül bu şekilde. Kıza da ufak bir şey aldırırsın, olur biter. Çok mevzu ediliyor bu konu gereksiz yere.
0
arnold schwarzeneger
(13.10.14)
öncelikle cevapların bu kadar fazla olduğunu farketmeden okumaya başladım, zaten okurken zorlanıyorum, imanım gevredi...

5-) üstümü giyiyorum (clink!) - tam da bu noktada bana bi gülmeler geldi, dedim iyi ki okumuşum :)

bazı kırolar vardı zamanında, böyle eskiden. ilk kez giydiği kıyafetin üzerinden bilerek etiketi çıkarmazlardı; markası, fiyatı gözüksün diye. sonra biri söyleyince "aaa unutmuşuum ehi" diye tepki verip çıkarırlardı. o aklıma geldi nedense... kezban kelimesini terim olarak kullanan bir insan olmadım hiç, ama "eee bir de güzel bir parfüm lazım dedim, iyisinden aldım, doldurma parfüm kullananlara kezban diyorsunuz çünkü. chanel parfümden iki fıs sıkıyorum üstüme (clink!)" da bir kezbanlık bence. kusura bakma eskiden sizofrendim simdi iyiyiz :\

soruya da cevap vereyim:
açıkçası kadın-erkek eşitliğine inanmayan ya da cinsiyet ayrımı yapan insanlarla (kadın ya da erkek) işim olmuyor benim genelde. o nedenle hiç böyle konular sorun olmadı. bazen yemeği biri, sonradan gidilen kafedeki tatlıyla kahveyi biri öder, bazen paylaşılır. yemeğe çıktığım insan (illa randevu olmasına gerek yok) çalışmıyor veya öğrenci ise ancak ben ödüyorum teklif etmeden. yanlış anlamalara mahal vermemek için de açıklamamı yapıyorum (bazen ciddi, bazen de şakayla karışık), ne kimse alınsın, ne de yanlış anlasın hareketimi. "işe girince de senden olur ;)" demek de ayıp değil bence, karşıdaki kişinin kendine olan güveni/saygısı de rencide olmamalı.

yani olay bence kimin ne kadar parası olduğuyla alakalı değil hiç. tamamen saygı, hem kendine, hem de karşıdakine.
0
loveinaflipbook
(13.10.14)
açıkçası ben ilk buluşmada hesap ödediğimde daha bi iyi hissediyordum kendimi kadın olarak. ama mesela buluşma kötü geçmişse paylaşıp geçiyordum. ama ilişkilerde doğru olan bence hesap kitap yapılmaması. paranın ortak olması. çok yakın arkadaşlıklar için de geçerli tabii bu.
0
exist is pretty
(13.10.14)
Kim davet ettiyse o öder, ve genelde ilk buluşmaya erkek davet ediyor; kadın davet ederse kadın ödemeli.
Çoğu erkek hesabı bölüşmekte ısrar ettiğimizde hakarete uğramış gibi davranıyor ve çok saçma bir ortam oluşuyor. İktidarı sarsıldığı için karşısındaki kadını sevgili kontenjanına değil arkadaş kontenjanına koyuyor kafasında.
Burda şikayet etseler de erkekler, erkek olduklarını hissettirebilen kadınları seviyorlar.
Doğrusu erkek ödemek istediğinde teklif etmek ama ısrarcı olmamak.
0
kalimotxo
(13.10.14)
ya sevgili olayını geçtim arkadaş olarak bile ''erkek olana ödetme'' bazı hemcinslerimizde vuku buluyor.
sanırım yiyiyim içiyim ama param gitmesin mantığı olsa gerek.
bir de ''beni arabasıyla evimden alsın evime bıraksın'' cinslerinde bu daha çok normal dişilerde böyle bir şey gözlemlenmiyor.
0
neferkitty
(13.10.14)
hey maşallah uğraşırsak tüm zamanların en çk cvp alan duyurusu olacak
kadın olarak cevabımı vereyim: ilk bulaşma özel olduğu için hacı. benim için sebebi bu. kimseyi de -şimdiye kadar en azından- ben davet etmedim edersem öderim. daha sonraki buluşmalar için zaten ödüyorum. arabayla alsın bıraksın, ben bulaşmaya dünya kadar masraf yapıyorum zaten (oha!) gibi bi kafam da yok ilk buluşmaya olduğumdan çok çok fazla süslü bi halde de özellikle gitmem. adam külliyen olayı ters anlar neme lazım.
o değil de ilk buluşmadan veya daha sonrasında ödeyen, adamı maddi kaynak olarak görmeyen, her özel güne bilmem ne hediyesi beklemeyen, gezdirsin (yuh!) diye bakmayan tersine bu araba su mu yakıyo yürürüz diyen, aile ile mis gibi geçinen hatunları özel olarak siz -duyurucu burda erkek milletine sesleniyor- deli edip zıvanadan çıkartıyorsunuz hiç kusura bakmayın.
o hiç elini cüzdanına atmayan, ankara leb-i derya ev arayan hatun var ya! helal olsun ona, alnından öpüyorum onun.
0
niye ama
(13.10.14)
previously schizophreniac'ı boğmuşsunuz hemen ama, clink clink kadınları (aslında insanları, erkekler de çok farklı değil) hiç de azınlıkta değil, hatta tam da toplumda pompalanan düşünce bu. bu benim tarzım'daki kızlara veya tv'deki başka programlardaki kadınlara bakın, kızların gündelik yaşamlarıyla ilgili kurgularının tümü buna benzer şeylerden oluşuyor. erkeğe güzel görünmek için alışveriş yapıyorlar, "piyasada" görünüyorlar ve eve geri dönüyorlar, bir erkek arkadaşları olursa, onun için kolunda gösterdiği saat türünden değeri olan bir nesneden farkları olmuyor. gerçek bir değer üretimiyle herhangi bir şey yok, ama ürettikleri bir değer var evet.
gerçekten birbirine değer veren insanlar söz konusu olduğunda (ilk buluşma olsa bile mümkün bu) bu tür konuların hiç sorun olmaması gerek.
0
yalnux
(13.10.14)
ilk buluşma ayrı, sevgili durumları ayrı.

ilk buluşmada erkek yemeği öder, başka bir yerde yenilecek başka bir şeyi de kadın öder, vs.

sevgili olduğunuzda para söz konusu asla edilmez, kimde varsa ödenir. hesap kitap tutulmaz.
0
[silinmiş]
(13.10.14)
(3)

davetiye sorusu

niye ama
evleneceğimden değil de :))bugün annemdeydim bir sürü de düğün davetiyesi vardı böyle espirili çiçekli böcekli şeyler oluyo onlara alıştık artık. yalnız bi tane vardı...vallahi fırlatsam kafa yarardı 250 gram filan vardı herhal sert ve ağır bi malzeme kullanılmış üzerine baskı yapılmış filan.çok mer
evleneceğimden değil de :))
bugün annemdeydim bir sürü de düğün davetiyesi vardı böyle espirili çiçekli böcekli şeyler oluyo onlara alıştık artık. yalnız bi tane vardı...vallahi fırlatsam kafa yarardı 250 gram filan vardı herhal sert ve ağır bi malzeme kullanılmış üzerine baskı yapılmış filan.
çok merak ettim buna kaç lira vermişlerdir acaba ya?
SORU : davetiyenize kaç lira verdiniz- evli insanlar?
ha bi de olmaz ama evlenecek olsam bana 1000 tane davetiye lazım :D
0
niye ama
(12.10.14)
Yüksek ihtimal koza'nındır o davetiye kenarında bir yerinde kodu da yazıyorsa internette ne kadar olduğunu bulabilirsin tanesi tahminen ben 10 lira üstü diyorum.
0
atom karincanin torunu
(12.10.14)
hımm hiç aklıma gelmedi şimdi de yanımda değil :) unutmazsam bakayım
0
🌸niye ama
(12.10.14)
Yeni evlendik. Gordum o davetiyelerden. Tanesi 4 5 lira. Ici mukavva gibi.
Biz begendigimiz modeli kendimiz yaptik 300 tanesi 190 tl civarina denk geldi.
bir de esimin kuzeni evlenmisti; bu dedikleriniz gibi kalin ama kadifeli bir zimbirtiymis, tanesi 15 tl imis.
0
turuncujelibondanhazzetmeyensarijelibon
(13.10.14)
(20)

Çocukkenki ve şimdiki siz?

lifeislife5
Okuduğum bir kitapta Harvard Üniversitesi'nden bir psikolog 21 aylık bebeklerden oluşan bir grupla deney yapıyor. Bazı bebekler neşeyle en ufak tereddüt göstermeden oyunlarını oynarken diğer bebekler kararsız bir şekilde geri duruyor; annelerine yapışıyor ve sessizce diğerlerinin oyunlarını izliyorl
Okuduğum bir kitapta Harvard Üniversitesi'nden bir psikolog 21 aylık bebeklerden oluşan bir grupla deney yapıyor. Bazı bebekler neşeyle en ufak tereddüt göstermeden oyunlarını oynarken diğer bebekler kararsız bir şekilde geri duruyor; annelerine yapışıyor ve sessizce diğerlerinin oyunlarını izliyorlar. Bebeklerin nabızlarını gösteren monitörlerden, kalplerinin kaygıyla küt küt attığı izlenmiş.

Sekiz dokuz aylık bebeklerin yabancı biri odaya girdiğinde kalplerinin hızlıca attığı ve ağladıkları gözlemlenmiş. Bazı bebekler de gayet sakin kalabiliyorlarmış.

Çekingen çocukların hafif bir strese bile fazlasıyla tepki uyandıran bir sinir devresiyle dünyaya geldikleri anlaşılmış. Doğuştan itibaren bunların kalpleri yeni insanlar ya da durumlar karşısında hızlıca atıyormuş.

Bu adam mizacın asla kaderimiz olmadığını kişiliğimizin zamanla değişebileceğini de söylüyor.

Soruma gelirsek;

Şu andaki sizle çocukkenki siz arasında fark var mı? Küçükken nasıldınız? Şimdi nasılsınız? Çekingen olup da atılgan hale gelen var mı?
0
lifeislife5
(10.10.14)
yazdığınızı ilgiyle okudum. çekingen bir insan olarak şunu diyebilirim ki ergen ben ile 35 yaşındaki ben arasında çok fark yok. ilkokulda girişken, çok arkadaşı olan, kendi çapında popüler bile denebilecek bir çocukken ortaokul/lise yılları yanlış arkadaş tercihleri, bir takım talihsizlikler ve başka bazı tatsız durumlar sonucu kabus gibi geçti diyebilirim. üniversitede toparladım durumu ama yılların izi kalıyor tabi. iş güç hayatına girince de bir miktar gerileme oldu. üniversite arkadaşlarından falan da koptuk zamanla. sosyal ortamlarda çekingenim hala.
0
ezeriko
(10.10.14)
6 yaşıma kadar çok sessiz ve çekingen bir kız çocuğuymuşum, babam bakmış olmayacak gitmiş kung-fu kursuna yazdırmış. 9 sene devam ettim, zorunlu sebeplerden dolayı 15 yaşında bıraktım, ne sessizim ne çekingen. yani bu spor işi işe yaramış sanırım bende.
0
gmzo
(10.10.14)
küçükken çekingendim, hala çekingenim. ama artık (25) survival için gerekli gördüğüm zamanlarda ortalığı dağıtabiliyorum. insan zamanla öğreniyor. ama atılganlık değil bilinçli, kendine rağmen bir davranış kazanabildim ben.
0
freya
(10.10.14)
Cocukken hem cazgir hem cekingendim. Evet ayni anda. Sonra cazgirligim okula baslamamla beraber sosyal hayatta kisitlaninca çekingenligim iyice pasiflige donustu.
su anda da cok farkli degilim. Ama daha iyi toparladim durumu zira yetişkinlik bilinci ve kimsenin ne dusundugunu umursamamayi öğretiyorum kendime. Kavgacıligim da hala var.
0
rayde
(10.10.14)
Bende tam tersi bir durum mevcut. Çocukken çok atak ve korkusuzdum, büyüdükçe çoğu şeyden kaygı duyar oldum, insanlardan uzaklaştım. İnsanların ne kadar acımasız olduğunu öğrendiğim zamana denk geliyor sanırım bu elimi eteğimi çekmem.
0
devilred
(10.10.14)
çocukken nasılsam hala öyleyim.

daha ilkokuldayken sürekli evde kitap okurdum. dışarı çıkmazdım pek. genelde zorla çıkarırlardı. ileride kitapların yerini başka şeyler aldı ama yine de dışarı çıkmadım.
konuşma bozukluğum var, sürekli dalga geçerlerdi, belki dışarı çıkmamamın sebebi bu olabilir. evde de pek konuşmam, duygularımı yansıtmadığım söylenir sürekli. okul dışında pek arkadaşım olmadı, şimdi iş yeri dışında pek yok.
0
inheritance
(10.10.14)
ortaokulda sınıfta o kadar siliktim ki bir öğretmen sene sonunda varlığımı farketmişti. şimdi piçin önde gideniyim. evet mizacın değiştiğini düşünüyorum. sosyal, kültürel ve maddi değişimler mizacı da değiştiriyor bence.
0
papitheclown
(10.10.14)
ergenliğe kadar inanılmaz haylaz ele avuca sığmaz bir çocuktum. ergenlikle birlikte duruldum. asla çekingen olmadım ama eskisi gibi her şeye pırpır atmıyor kalbim.
0
[silinmiş]
(10.10.14)
Simdi oyle efsane atilgan degilim ama cocukluktaki halime gore bayagi acildim diyebilirim.
0
fortisvita
(10.10.14)
çocukken inanılmaz atılgandım. şimdi sakinleştim sanırım. eskiden mesela benimle oynamasalar kafayı yerdim şimdi iş yerinde beni çağırmadan çaya sigaraya çıktıklarında ay götüm diyorum ^_^ umursamazlaşmış da olabilirim.
0
exist is pretty
(10.10.14)
Hep boyleydim.

Kaynasik, girisken, konuskan(!)

Cocukken ve ergenken cok konuskandim , simdi dozunu ayarladim bu muhim :)
0
cecilia
(10.10.14)
ben 4.5 yaşındayken kızkardeşim kan kanserinden öldü. bu benim dünyamı, psikolojimi alt üst eden bi olay oldu + tedavi sürecinde bana hep başkaları baktı annemin bi de kundakta bebeği vardı mesafeler vardı vs vs. normalde çok pozitif, girişken, sıcakkanlı bi insanım çocukken de hem sakin- ağlamayan zırlamayan, herşeyi yiyen, herkesle oynayan, herkesle iletişim kurabilen, herkesin evinde kalabilen filan bi bebekmişim, zaten dedemin evinde doğmuşum :)) --bunlar ne kadar kişilikten ne kadar şartlardan bilmiyorum--, çok konuşkanmışım filan. bu ölüm hadisesinin psikolojimi bozup beni asabileştirmesini saymazsak :) tontiş dünya tatlısı bi veledmişim yani.
şimdi de çekingen değilim ama hayatım boyunca hep bişeylerle uğraşmak durumda kaldım çekingen olsam ayvayı yediydim kimse şımartmadı beni elim mahkumdu. şimdi şimdi uğraşacak pek birşey kalmadıkça kendi kabuğuma çekilme, acaip bir evcimenlik, inanılmaz bir sükunet sevme durumu var.
0
niye ama
(10.10.14)
küçükken de eve her yerim yara bere içinde geliyodum şimdi de bazen :D
0
Solem
(10.10.14)
Mutluydum,


mutsuz, ölmek isteyen biriyim.
0
fransızkalanadam
(10.10.14)
çekingendim hala öyleyim. çok temkinli bir çocuktum, bilmediğim yerlere girmezdim, oynarken bahçede falan evin çevresinden çok fazla uzaklaşmazdım. tanımadığım insanlarla konuşmazdım, korkak bir çocuktum. şimdi de aynı sayılırım mesela bir ortama girdiğimde hiç konuşmam, soru sormazlarsa sesimi duyamazlar, ama burada dır dır dır vır vır vır :)
0
rock n roll
(10.10.14)
ezeriko +1, hemen hemen aynı şeyleri yaşamışız. ama sosyal ortam tepkilerim biraz değişkendir. bazen inanılmaz konuşkan, insanları çevresine toplayan, popüler biri haline geliyorum, bazen de tam tersi, sessiz sakin çekingen kalıyorum, konuşamıyorum bile, "yer yarılsa da yerin dibine girsem." moduna giriyorum -zaten ilk durumdaki şekilde konuşkan olduğumu fark edersem de korkup susup ikinci sessiz moduma geçiyorum genelde :) - biraz o günki halime bağlı sanırım. mesela bazen okula geldiğimde önüme gelene selam verip sohbet ediyorum -daha doğrusunu kafalarını şişiriyorum :D - bazen de kimseye görünmeden okula gireyim de selam vermeyeyim, muhabbet etmeyeyim diye karmaşık yollardan laboratuvara giriyorum, falan. biraz o günki enerjime ve moralime de bağlı sanırım.
0
pasp
(10.10.14)
Küçükken ben de senin gibi çocuk istiyorum diyen teyzeye senin yumurtaların bitmiştir olamazsin demisligim var milletin icinde. Hic çekinmezdim. Hiçbir zaman silik bir tip olmadım ama kendimi göstermeye de çalışmadım. Yalaka tiplerden değildim, kafama uymazlarsa popüler tiplerle de arkadaş olmazdım. Biraz gıcık biri olabilirim küçükken. Genelde kafama uyan çok az insan olduğundan az arkadaşım oldu ama öz oldu. Çok sağlam dostlarım var bu sayede. Eskiden dışarı çıkıp oynardım artık pek çıkmıyorum, insanlar her gün kafelere falan gidiyor. Tek ciddi fark eskiden topluluk önünde konuşmaya cekinmezdim artık istemsiz olarak carpintim oluyor. Anksiyete bozukluğum falan da yok. Neden bilmiyorum.
0
Lim5
(10.10.14)
çocukken çekingendim, şimdi çekilgen değilim ama kendime atılgan da demem. dikkat çekmek için özel bir çaba harcamam. sadece gerekli gördüğüm durumlarda öne atılırım.
0
m e l t e m
(10.10.14)
5-8 yaş arasında biri "Merhaba" dese ağlardım, fotoğraf çekilirken hele deli gibi ağlardım. Çocukluk fotoğraflarımda suratı şiş, gözler kıpkırmızı veya burun sümüklü değilse, o fotoğraf gizli çekilmiş ve çekildikten sonra bunlar gerçekleşmiş demektir.

İlkokul'da birazcık olan silikliğim, ortaokulda tavan yaptı. Bir de hocalar durup durup "Kim sizce sınıfın güzeli/yakışıklısı", "Kim en şöyle/kim en böyle" yarışmalarının çoğunda oy çokluğu ile "en hanım hanımcık" seçilirdim ki küfür gibi bir şeydi. Çünkü o zaman hanım hanımcık demek, ağzı var dili yok demekti. Liseyi zaten iyi arkadaşlarım olsa bile yaşanmış sanmıyorum, popüler olacağım derken rezillikte bir marka oldum.

Üniversitede açıldım, daha sonra daha fazla açıldım. Ortam piçi olmadım ve bazen dil sorunları yaşadığım yerlerde sessiz sakin kaldığım oldu ama geçmişi düşünüp şimdi olmam beklenen yerle karşılaştırınca kendime plaket veresim geliyor. Büyüme ve hatta yaşlanma motivasypnumu sağlayan etkenlerden birisi de bu.

Ama çok büyük bir fobim var, en büyük izi bu olmuş olabilir: yüksek ses. Kavga sesi veya yüksek herhangi bir ses duyduğum anda hala titriyorum, korkuyorum, hatta çok yükselirse ses başım dönüyor. Yüksek sesli ve sinirli insanlarla sürekli bir arada olmayı sevmiyorum, sakin psikopat bir katil daha az korkutuyor. Ama bunun nedeni çocukluktaki çekingenlikten fazlası.
0
aychovsky
(10.10.14)
çocukken nefret ettiğim ve benden nefret ettiğini bildiğim insanlar arasında çekingendim. annemin baskısı da etkili olmuştu bana çünkü kimseden bir şey istememem hususunda sıklıkla uyarırdı beni. ortaokulda açıldım. lise dönemi ergenliğe geçiş dönemi olduğundan biraz sancılı geçti. hem çekingen hem girişkendim :D
üniversite iğrençti ve hala iğrenç. kötü insanlarla okudum. depresyona girdim. içime kapandım. arkadaşım yok vs. ama yaş ilerledikçe insanları umursamamam gerektiğini daha iyi anlıyorum. eskiden duygusala bağlayıp insanları çok umursardım. son 5-6 aydır kimin ne düşündüğü, ne dediği umrumda değil. hala girişken değilim ama kişisel bi tercih. istesem ortama da girerim.
0
zarpandi t
(10.10.14)
(43)

mesleğiniz

sparkle kiddle
nedir?ne mühendisi olduğunu söylemeyen, belirtmeyen mühendisler, bizim mühendislerimizz..
nedir?

ne mühendisi olduğunu söylemeyen, belirtmeyen mühendisler, bizim mühendislerimizz..
0
sparkle kiddle
(10.10.14)
mühendis..
oha, hiç ayrıksı değilmişim. değiştiriyorum, arkebüzcüyüm.
0
namus ninjası
(10.10.14)
mühendis
0
111111
(10.10.14)
matematikci
0
Notts
(10.10.14)
Avukat
0
ground
(10.10.14)
inşaat mühendisi=(
0
argent dawn
(10.10.14)
yazılım mühendisi
0
zam sampiyonu domates
(10.10.14)
Psikolog
0
jesterdvine
(10.10.14)
eski ses teknisyeni.
yeni öğrenci ve işsiz.
0
nodrap
(10.10.14)
Yakında avukatlık olacak, hala hukuk okuyorum; ama son 2 yıldır TV kanalları için editörlük yapıyorum.
0
g man
(10.10.14)
öğrenci - barmen - freelance çevirmen.
0
lesmiserables
(10.10.14)
palyaço (şaka değil)
0
papitheclown
(10.10.14)
Haha mühendisim ben de... Bilgisayar olanından.
0
an engineer
(10.10.14)
mühendisleri seviniz.

genetik mühendisi.
0
bxgx
(10.10.14)
makina müyendisi
0
tiny penny
(10.10.14)
seks işçisiyim (dalga geçmiyorum)

erkek
0
3003
(10.10.14)
makina öğretmeni ama ressamlık yapıyorum neden çünkü 1 kişi atandı o şanslı ben değildim.
0
mantarliborek
(10.10.14)
network uzmanı, trombonist
0
mirty
(10.10.14)
biyolog-biyokimyager
0
carline
(10.10.14)
Seslendirme sanatçısıyım.
0
ufukcel
(10.10.14)
psikolog
0
sayns
(10.10.14)
At.
0
angelus
(10.10.14)
etna
(10.10.14)
Kuyumculuk sektöründe ihracatla uğraşıyorum.
0
charlesbukowskiineksi
(10.10.14)
Astronomum , astronomi uzay bilimleri bitirdim . Yazılım biliyorum , şuan kapıcıyım . Gerçekten kapıcıyım :))

Geçiş sistemleri şirketindeyim ( fotoselli kapı , seksiyonel kapı , rampa vs. )

Satış - satış sonrasına bakıyorum
0
MiraTaurus
(10.10.14)
freelance illustrator
biyomedikal mühendisi
0
safepassage
(10.10.14)
doktor
0
fayfim
(10.10.14)
mühendis
0
bira sisesi kapagi
(10.10.14)
Ziraat Mühendisi
0
piotr
(10.10.14)
Elektrik elektronik mühendisi. Bir mühendis ne mühendisi olduğunu söylemiyorsa su ürünleri mühendisidir. (tespit yaptım)
0
kimlanbu
(10.10.14)
örtmen
0
yarmasimo
(10.10.14)
moleküler biyolog
hayır mühendiz deilim --gıcık oluyorum genetik mühendisi diyene :P
0
niye ama
(10.10.14)
duyuruyu favorilerinize ekleyip ihtiyaç halinde camı kırınız.
0
zam sampiyonu domates
(10.10.14)
oyun firmasında çalışıyorum. ik, satın alma, seo takibi, iş takibi allah ne verdiyse yapıyorum ama aslında dış ticaret uzmanı bi iktisatçıyım
0
exist is pretty
(10.10.14)
spor sektöründe ayakçıyım.
0
xenophobe
(10.10.14)
Bazukacı
0
diss0640
(10.10.14)
tv yönetmeni
0
prompter
(10.10.14)
@niye ama: niye ama? =) sevin de demiştim o kadar. gen mühendisi ve biyomühendisim deseydim daha mı iyiydi, öyle yazıyo diplomada.
0
bxgx
(10.10.14)
hukukçu adayı. kazandığımda başta çok ciddiye almamıştım ama böyle yazınca şimdi içten içe sevindim yahu :)
0
error522
(10.10.14)
mali müşavir
0
kakao
(10.10.14)
akademik
0
atmaca.ged
(13.10.14)
müyendis
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(13.10.14)
Öğretmen - Çevirmen - Öğrenci
0
razvan rat
(29.10.14)
uzman psikolog
0
jesterdvine
(29.10.14)
(11)

Kotu Olacagina Hic Olmasin mi?

gerard
ya deli gibi sevip, asik olup akliniza gelebilecek en kotu sebepten ayrilacaksiniz ve bu ayriligin actigi yara yuzunden bir daha baska kimseyle olamayacaksiniz;ya da butun hayatiniz boyunca asik olmayacaksiniz.hangisini secerdiniz?cevaplarla beraber yas, cinsiyet, asik olup olmadiginizi ve bu tecrub
ya deli gibi sevip, asik olup akliniza gelebilecek en kotu sebepten ayrilacaksiniz ve bu ayriligin actigi yara yuzunden bir daha baska kimseyle olamayacaksiniz;

ya da butun hayatiniz boyunca asik olmayacaksiniz.

hangisini secerdiniz?

cevaplarla beraber yas, cinsiyet, asik olup olmadiginizi ve bu tecrubenin iyi mi kotu mu sonuclandigini da belirtirseniz sevinirim.

edit: soruda verilen senaryonun benimle bir alakasi yok, ben mutlu mesut iliskisi olan bir insanim :) sadece bu konuda dusunulenleri merak ettim. zaten cok suni bir senaryo oldugunun ben de farkindayim.
0
gerard
(09.10.14)
"bu ayriligin actigi yara yuzunden bir daha baska kimseyle olamayacaksiniz"--yok öle bi dünya :) uzun sürebilir ama sonra yine olursun, seversin illa.
her türlü "butun hayatiniz boyunca asik olmayacak" olmayı istemezdim. ki aşkın hastalıklı bişey olduğunu düşünmeme rağmen.
31K, aşık olduydum bi keresinde. nasılını düşünüp değerlendirecek vakit geçeli çok oldu.
0
niye ama
(09.10.14)
deli gibi aşıksam aklıma gelebilecek en kötü ayrılık biçimi o'na bir şey olması, ölmesi vs olurdu.(allah korusun -imana geldim- )
zaten böyle eşini/sevgilisini çok sevip kaybedip bir daha kimse ile olamayan insan çoktur, çünkü bence bir tek ölüm tamamlanmamış , bitmemiş bir ayrılıktır, kopamazsınız bir türlü.
ben yine de ısrarla öldükten sonra bile olsa o'na kavuşmayı beklerdim ikinci seçenekte zaten aşık olamayacağım, e o halde onun aşkıyla öleyim.

1.
0
neferkitty
(09.10.14)
erkegim,

7 yillik iliskim bittiginde bir daha kimseye asik olacagimi dusunmuyordum, daha dogrusu istemiyordum.

2 ay sonra asik oldum. ;) cokta mutluyum , aklima bile gelmiyor digerki. hatta iyiki bitmis lan.
0
duyurumvar
(09.10.14)
Her iki durumda da yalnız öleceksem bari aşık olup öleyim. Kesin kararım.
0
yarmasimo
(10.10.14)
Yaş 22 erkek aşığım.Son 7-8 ayda tecrübelerimden söylerimki verdiğin iki seçenekte hayatta olacak seçeneklerden değil.
Öyle onsuz yaşayamam tarzı olayları ben de yaşadım ama merak etme bal gibi yaşarsın hatta benim duyurulara bak zamanında afallamışım resmen şaka gibi ama sevgili değiliz hayat öyle bir şey ki bir zaman karşına öyle acımasız şeyler çıkarıyorki sonra duyarsızlaşıyorsun.
0
WrAiTh
(10.10.14)
Hic yasamayip bu duygunun nasil olduğunu baskalarindan dinleyecegime, bir kez bu duyguyu tatmak isterim tabii ki.
0
LXXVII
(10.10.14)
kötü olacaksa hiç olmasın amk o kadar güçlü değilim daha. 23 e
0
Solem
(10.10.14)
Ben şu an 1 numaranın canlı örneğiyim.
Hiç aşkı tatmamış olmayı istemezdim.

@Solem o kadar güçlü değilim demiş, doğru demiş, ben de değildim ama güçlenmek zorundasın.

Edit: 27, k
0
buzbebek
(10.10.14)
İlki. Bir daha kimseye aşık olamama fikri garip geliyor bana. Zaman iz bıraksa bile tamir ve cila işini çok iyi yapıyor.

31k - aşık oldum - kötü tecrübeye inanmam
0
aychovsky
(10.10.14)
ya hep ya hiç şeklinde bi motto koymussun kendine yapma, kötü olacagına hiç olmasın evet, ama sen olmasını istediğin için ikinci seceneği koyuyorsun kendine ki biraz olsun rahatlayabilesin, neden hiç aşık olmayacakmışsın ki bunu kimse bilmez o yüzden kötü olacağına hiç olmasın ve sen yine başka biriyle güzel seyler yasa pozitif:) neyi çağırırsan o gelir
0
runlolarunn
(10.10.14)
-insan bir kez aşık olur. doğru.
-ama pek çok kez sevebilir.
-hayatını birisiyle birleştirmek için, sevgi yeterlidir. tabi bir de para. bak konu nerelere gidiyor :)
0
gokhan atestepe
(12.10.14)
(14)

Bu kizlar niye hic arayip sormuyor? Kizlar sorum öncelikle size.

bonaparte
Lütfen tipsizsin ondandir vs. gibi argumanlardan önce baska nedenler arayalim. Su anda iki kiz ile (ikisinde erkek arkadasi yok) neredeyse hafta bir kere de olsa yazisiyoruz bu yazismalar uzunca da oluyor bazen, ama nedense slm veren ya da konuyu baslatan hep ben oluyorum yani iki hafta hic yazmayim
Lütfen tipsizsin ondandir vs. gibi argumanlardan önce baska nedenler arayalim. Su anda iki kiz ile (ikisinde erkek arkadasi yok) neredeyse hafta bir kere de olsa yazisiyoruz bu yazismalar uzunca da oluyor bazen, ama nedense slm veren ya da konuyu baslatan hep ben oluyorum yani iki hafta hic yazmayim karsi taraftan hic bir sekilde bir reaksiyon yok.

1. Bu kizlar o kadar doygun ki biriyle sohbet etmeye bile ihtiyaclari yok, yalniz degiller ve etraflarindaki kizlar yetiyor

2. Kadin milleti böyle

3. Fazla takmiyorlar seni, aslinda kadinlar da erkeklere arada sirada yazarlar.

evet bu aralar biraz yalnizim.

EDIT: bu ara da olaylar almanya da geciyor. arkadaslar da türk
0
bonaparte
(07.10.14)
[3]
''yazarlar'' sözlük anlamında ama
0
dedim dedim de kime dedim
(07.10.14)
aynı anda 500 kişiyle yazışan adamı kim arasın?
0
rock n roll
(07.10.14)
öncelikle şunu oku

eksisozluk.com

hatta bu yazarın başka entryleri de var ilişkiler üzerine. onları da oku. cevap gelmeyince tekrar mesaj atan insan için de bi entrysi vardı şimdi bulamadım.

bi yerde hata yapıyorsundur. şu bayram tatilinde 3 kızla görüştüm. biraz önce de 4. aradı. akşam da onunla çıkıcaz. ben de aynı soruları sorardım kendime. ne değişti bilmiyorum da ama değişti işte :)
0
washe
(07.10.14)
herhalde hepsi washe'yle çıkıyor bu bayram, ondan olabilir.
0
niye ama
(07.10.14)
Gurur meselesi filan yapıyorsa belki ondandır. İkinci ihtimal takmiyorlardır.

Genelde ben yaziyorum ilk olarak konuştuklarıma. Kadınım. Belki beni de takmiyorlardır bilemedim şimdi sdgfgkk..
0
kendi kendine yasayan yavrucak
(07.10.14)
Ya bos vakitleri cok vakit harciyorlar ya da daha iyisi cikar diye bekliyor olabilirler.
0
coney island
(07.10.14)
cevap 1.

doygunlar abi işte bu kadar basit, kovalayan çabalayan sen olacaksın mecburen. sen yoksun bir tek 324234242 tane erkek aynı anda yazıyordur su an onlara. en beğendikleri sevgilileri olmayı başaracak işte. ya sen olacaksın, ya da oğuz, berke, Tonguç falan olacak.

sikimi kesip kız olmak istiyorum. amına koyayim.
0
fransızkalanadam
(07.10.14)
ayni anda birkac kisi ile yazistigin icin, capkin oldugun icin argumanlarina katilmiyorum bu kisiler ile arkadas sayiliriz ve hic bir sekilde flirt icerikli olmuyor yazismalar biri eski okul arkadasi digeri de uzak bir sehir de yasayan bir tanidigim. ama ben bu iki kisiyi de kisilik olarak begendigim icin birisi ile arkadasliktan öteye gitmesini umuyorum (ummak yasak degil ya) burdan sonrasini sorumda yazmistim :/. ne yapmayilim?
0
🌸bonaparte
(07.10.14)
Yedekte tutuyorlar .
0
hatersgonnahate
(07.10.14)
ya cool takilmaya calisiyorlar ya da 1. cirkin degillerse buyuk ihtimal 1.
0
babamasoliimbananickaldirsin
(07.10.14)
kadın erkek fark etmeksizin, söyleyecek ya da anlatacak bir şeyim olmadığında, sırf geyik yapmak için kimseye yazmıyorum. ha ama biri halimi hatrımı sorarsa geyik yapmak isterse uzun uzun konuşurum.
kadın diye sürekli eli bilgisayarda telefonda 100 kişiyle yazışıyor, doymuş abi muhabbeti de çok saçma. ne alakası var lan?
sıradan rutin bir hayatları vardır, anlatacak bir şeyleri yoktur ee naber nasılsın neler yapıyosun demek için sırf yazmaktan çekiniyorlardır.
0
alice practice
(07.10.14)
@bonaparte, anladığım kadarıyla yeterince tanıyorsun kızı. ne yapayım ne edeyim diye sorduğuna göre ürkek konuşuyorsun demektir. o ürkekliği at. kendinden emin, kendine güvenen, eğlenceli, sosyal birisi olduğunu göstererek flörtöz konuşmalara başlarsan gerisi gelir. niyetini belli et.
0
washe
(07.10.14)
ciddili cevap: ummak yasak değil
kızlarla öyle geyik geyik konuşuyorsun anlaşılan, kızların yazmasını beklemen saçma olmuş bu durumda. kadınım yalnızlıktan ölüyorum ama kimseye yazmıyorum :) durup dururken sevgili adayı olmayan (niyet okuması bekleme) kankası filan da olmayan bi adama yazan kaç hatun vardır bilmiyorum -yeni nesilde bile çok yoktur ellam. ben de bana yazıldığında gayet uzuuuuun uzuuuun muhabbet ediyorum. etmek istemiyorsam da açık açık yazma diyorum. kadınlar o kadar da karmaşık değiller. senin daha net yürümen lazım.
0
niye ama
(07.10.14)
tek bir sebebi olduğunu düşünmüyorum. Şimdi aşağıda yazacaklarım senin tipinin falan iyi olduğunu hatta sohbetinin de eğlenceli olduğu varsayılarak yazılmış şeyler olacak. Yani tipini beğenmemiştir, sohbetin kötüdür deyip atmayacam.

öncelikle doygunlar. bir başka yazarın da dediği gibi şöyle birşey düşün her gün onlarca erkek sana mesaj atıyor. bir fotoğraf yüklüyorsun internete 60 erkek beğeniyor, bi cafeye gidiyosun yandaki iki üç farklı masadan erkeklerle göz göze geliyosun vs. standart bi kızın günlük olarak başına gelen şey bu. bu bi erkek olarak sana olsa kendini brad pit falan sanarsın. her yazana da cevap vermezsin o yüzden. Bunu nereden biliyorum. Bi kız arkadaşımla beraber oturduk kızın facebook hesabını açtık ve online olduk başına ben oturdum bilgisayarın. Online olur olmaz arka arkaya selam güzelimli tatlımlı bir sürü ağır yazılan tiple yazışmaya başladım. Harbi iğrendirici bi durum. Ben 10 dakikada rahat 10-15 adamla yazıştım kız her gün bunu yaşıyor. Kaldı ki bu kız sıradan bir kız öyle piyasa biri değil. Her açıdan ortalama bir türk kızı işte. bu bir. O adamlar da zannediyor ki bir tek benle konuşuyor şu an. Bana niye cevap atmadı falan. :)

ikincisi de şu bana göre, yedekte tutma takıntısı olabilir kızın. diyelim ki kendisine yazılan 10 tane çocuk var bunlardan üç dört tanesi hoşuna gitti. aralarından biri de baya lokum gibi yakışıklı hoş bir çocuk. şimdi o kız o çocuğa yürüyodur. Ha olmazsa yedekte tuttuklarından biriyle vakit geçirmeye başlar. Sizin yedektekiler olarak arasıra tozunuzu alıyodur. Yüzünüze gülüyodur. Orada durun ilgiyi azaltmayın diye. Sonra ana hedefine doğru yürüyordur. Eğer o yakışıklı, bu kızla ilgilenmezse bile size yüz vermeyecektir. Yeni bir yakışıklı bulur, bu sefer de ona yürür. Yani o sıra sana hiç gelmez hocam böyle bir durumdaysan. Zaten kız sadece senden ego tatmini bekliyordur o durumda. Sen de of çok güzelsin fıstık gibisin diye kıza yazılırsın kız da egosunu şişirir yoluna devam eder. Düşünsene sana düzenli olarak böyle iltifat eden 3-5 tane kız olsun her gün. Keyfin yerine gelmez mi. O hesap.

Son olarak, kız uzaktadır, seninle birşeylerin yürüyemeyeceğinin farkındadır, gerçekçi düşünerek sana yazılmıyordur. Yada herhangi bir sebepten aklına bile gelmiyorsundur. Kız seni iplemiyordur. Senin yok mu öyle arkadaşın ? arasıra kendini gösterir ama onun haricinde varlığını bile unutursun hiç aklına gelmez aramaz sormazsın mesela herkesin vardır böyle bir arkadaşı. sen de onun için öyle biri olabilirsin mesela.

Bi de yazışırken geç cevap atmalar var. Görmedim ondan yazamadım derler kızlar yalanın dik alası. Yine gözümün önünde kıza whatsapp dan yardıran adamın mesajlarını ben okuyorum kız cevap bile vermiyor adama. Bizzat yaşadığım şeyler. Ben kendi telefonumu atarım bi kenara akşama kadar bakmam bazen ama bi kız tuvalete bile telefonla giriyor artık günümüzde. Rahat 10 dakikaya bir refleks olarak kontrol ediyorlar telefonu. Gelen mesajı görmemesi okumaması imkansız. Sallamıyor seni demektir bu da.
0
maxhoper
(07.10.14)
(5)

Yabancı sevgiliye staj

grv
Zooloji mezunu İrlandalı kız arkadaşıma Türkiye'de staj bulmak istiyorum. Avrupa Birliği'nin desteklediği staj programlarını kullanmak iyi olurdu çünkü yaşam giderlerini kendi cebinden karşılayacak durumu yok. Türkiye'de ne tür yerlerde ne tür stajlar yapabilir bir zooloji mezunu fikir sahibi var mı
Zooloji mezunu İrlandalı kız arkadaşıma Türkiye'de staj bulmak istiyorum. Avrupa Birliği'nin desteklediği staj programlarını kullanmak iyi olurdu çünkü yaşam giderlerini kendi cebinden karşılayacak durumu yok.

Türkiye'de ne tür yerlerde ne tür stajlar yapabilir bir zooloji mezunu fikir sahibi var mı? Veterinerde staj yapıp AB staj programlarından yararlanılabiliyor mu? Veya ücretli staj bulmak mümkün mü?

Konuyla ilgili herhangi bir katkısı olabilecek olan varsa sevinirim.

Teşekkürler.
0
grv
(03.10.14)
"herhangi katkı" olur ise, et kombinaları demek istiyorum. bildiğin mezbalar yani.
0
namus ninjası
(03.10.14)
yaban hayvanları, kuş göllleri, doğa parkları/milli park gibi şeyleri düşünüyorsa onlara bakabilir belki en AB desteği alabilecek bunlar geldi aklıma
0
niye ama
(03.10.14)
gönüllü olarak bulabilir de ücretli çok zor, yaptım ordan biliyorum.
0
matematik koyu
(03.10.14)
aiesec'e başvursun orada. aiesec anlaşmalı bir firma bulabilir türkiyeden.
0
lesmiserables
(03.10.14)
Arkadaşlar çok teşekkürler.
0
🌸grv
(03.10.14)
(18)

rusya tarafında, kafkaslarda işler nasıl yürüyor (bilhassa size beyleerrr!)

namus ninjası
genelde sizin el attığınız dal kuruyor ama elde daha iyisi de yok şu sıra. mecbur yine buraya soracaz. çevremde beni anlayacak kimse yok.şimdi bulunduğum yerde sürekli takıldığımız bir kafede bir garson kız var. kendisi ince narin nazenin falan. bildiğiniz şeyler. uzun zamandır ilgimi çekiyordu, ner
genelde sizin el attığınız dal kuruyor ama elde daha iyisi de yok şu sıra. mecbur yine buraya soracaz. çevremde beni anlayacak kimse yok.

şimdi bulunduğum yerde sürekli takıldığımız bir kafede bir garson kız var. kendisi ince narin nazenin falan. bildiğiniz şeyler. uzun zamandır ilgimi çekiyordu, neredeyse 5 aydır yani.. ama son birkaç haftaya kadar göz göze gelme şansımız bile olmamıştı (bu kız genelde bizim gibi erkek yoğun masalara bakmaz, ailelerin masalarıyla ilgilenir, sağına soluna da bakmaz iş sırasında).
aramızda dil engeli var. rusça bilmediğimden, kızın nereli olduğunu bilmediğimden ve kızın kuvvetle muhtemelen ingilizce ya da türkçe bilmemesinden ötürü bir özbek arkadaşımdan yardım istedim. rusça tercümanlık yapacak bana. buraya kadar organizasyon tamam.

şimdi merak ettiğim kısıma geçeyim bir özetten sora;
büyük bir türk işci grubuyuz burada, genelde ölü diri elf orc fark etmiyor arkadaşlarım için, sağ olsunlar, seçicilik hiç yok. o yüzden yereller, bilhassa hanımlar biz türklere pek sıcakkanlı davranmıyor, rusya ortalamasına göre tabii, bilenler ne demek istediğimi anlayacaktır. biraz, çok değil, biraz çekinilen bir grubuz. yereller rus değil, abhaz, ermeni, gürcü vs, kafkas halkları. bu önemli ayrıntı.

böyle bir ortamda epeydir yalnız takılıyorum ve çok az karşı cins kişiyle iletişimim oldu. bunun kötü tarafı, günübirlik maceralar hiç olmadı, iyice kabuğuma çekildim, iyi tarafı, etrafta bu adam sakin, güvenilir, gözü dışarıda değil intibası oluştu haliyle.

şimdi, bu kızın kafe bugün yarın kapanır, ya abhazya içinde evi vardır döner, ya okumaya gider rusyaya, ya da kocaya falan varır. ben bu ihtimallerin hiçbirini istemiyorum. aklını çelebilirsem alır gelirim tr'ye. güzel kız, gülünce ışıl ışıl oluyor gözleri, evlenilir de bile. bu tür durumlarda %90 fiziksel özelliklerden kararlar çıkardığımdan mutlu olurum gibime de geliyor. benim bu süreçte eylem planım ne olmalı?

bonus bilgiler (doğrudan genelleme yapacaklar burayı okumasa da olur):

çok sağlam içtiğim, biraz dertlendiğim, ama geri kalan herkesin birbiriyle dans ettiği, en civcivli gecelerden birinde ilk defa bana baktığını gördüm. yani bütün gece ne zaman beni görse kafasını çevirip baktı (daha öncesinin aksine). talih de yardım etti, nereye gitsem karşıma çıktı o gün. net göz temasları ama selam dahi veremedim sarhoşluktan ve tek kelime rusça bilmemememden ötürü. en son biraz beden diliyle takıldım şakalaştık, gülüştük o da mekan kapanırken. sonra uzun bir ara girdi çünkü izne geldim tr'ye. dönünce eski muhabbetli bakışlarını tekrar gördüm tabii. bir süreklilik var.

hiç birinin gelip onu işe bıraktığını/işten aldığını görmedim.

buralarda kafe çalışanları genelde ermeni oluyor.

ortam leş, yani şu da var, bir erkek arkadaşı olmama ihtimali yüksek, hem gurbette gibi, hem buranın erkekleri genelde rus karısı peşinde koşan sarhoş tipler. yani toplamda iyi bir sevgili adayıyım ortam şartlarına göre.

kıza garson falan dedim ama şu da var, burada garson tezgahtar kızlara soruyorsun, doktor, avukat falan çıkıyorlar. bizim magazinin başında duran bi yetim kız vardı, o mesela, kız doktormuş, yaz bitince staja başlayacakmış. böyle bi yer yani, herkesin her şey çıkma ihtimali var. her şey olur.

şimdi bu akşam stratejim ne olmalı? benzer tecrübesi olanlar, neler yapmalı, nelerden sakınmalı?

gereksiz, magazinel bilgi:
belki dikkatinden hiçbir şey kaçmayan ilişki uzmanları çıkabilir aranızda, geçen bi soruda başka bir kızdan dolayı bir şeyler sormuştum, :) onu artık ciddiye almayınız, ben harekete geçene kadar, izne gittiğimde, o da bizim arkadaşlardan biriyle takılmaya başlamış, şimdi mutlular ikisi. o mesele de böylece çözüldü.
0
namus ninjası
(03.10.14)
o kadar zamanda 3-5 kelime rusça öğrenemedin mi lan. şirinlik olsun diye bile mi öğrenemedin yani. ben masada yabancı biri olduğunu fark ettiğim anda açıyorum google translate'i çaktırmadan, bakıyorum iki kelime telefondan. sende iş yok pampa.

3-5 kelime rusça öğren. sonra da rusçam bitti demeyi öğren. bi kere böyle bi git, muhabbet eder gibi takıl, sonra rusçam bitti de git. sonra 3-5 kelime daha öğren öyle git, ingilizcesi falan var mı darla biraz. bu bi başlangıç olur.
0
roket adam
(03.10.14)
roket, biraz öğrendim tabii. yanımda da google translate kadar güvenilir bir özbek olacak. has adamımdır. ben sıkışınca o anlatır zaten kalanını. bunu mu deneyeyim yani? sufle alıp mı konuşayım?
0
🌸namus ninjası
(03.10.14)
kafkasyayı hiç bilmiyorum. işin doğu avrupa kısmını biliyorum biraz
hani demişsin ya "büyük bir türk işci grubuyuz burada, genelde ölü diri elf orc fark etmiyor arkadaşlarım için, sağ olsunlar, " hah
işte o büyük sorun, aynı işyerinden 10 tane adamın aynı kızla yattığını biliyorum..kız seks işçisi filan da değil. sonra kavga kıyamet (en sonunda biri öbürünü öldürdü şimdi içerde) ya da kızı farklı farklı anlatmalar, çok tuhaf tuhaf şeyler.
neyse yani türk erkeklerini iyi bilen ve bulaşmak istemeyen kız haklı, kızamazsın. seni onlardan farklı bir adam olarak değerlendirdiyse gerçekten yardırabilirsin.
ben ilişkide uzman değilim ama dediklerine baklınca iyi bir aday gibi duruyorsun -kız milliyetçi değilse olur bu iş bence, bi de 3-5 kelime ruşça öğren bence her insan kendi için dil öğrenen birini sempatik bulur illa ki.
olursa kızı da türk ortamından uzak tut zaten :)
not: yukardakileri hiç okumamıştım. bana kalırsa ilk başbaşa konuşmayı sufleyle tercümanla filan yapma..kadın olarak bence pek sevimli değil. başka birisinin hatunun ağzını araması bile daha iyi bundan :)
0
niye ama
(03.10.14)
roketadam'ın rusçam bitti taktiği bence daha sevimli:)
başta bir kendiniz gidip şirinlik yapın sonra böyle olmayacak diyip çevirme yapacak arkadasınızı çağırırsınız.
ilk anda yanınızda tercümanla gidince garip olur bence:)
0
demoniclewinsky
(03.10.14)
tercüman aslında muhabbete geldiğim arkadaşım olacak ama.. yani side kick olacak, wingman olacak. ben zaten tek başıma gidip içemem, sıkılırım. en iyi arkadaş o. nazımı da çeker. sufleyi alırım. aldığımı belli etmem.

sevimlilik zaten benim en tabii karakterimdir, bi tanısanız evde beslemek istersiniz beni. o kadar. mirket gibi bi şeyim.
0
🌸namus ninjası
(03.10.14)
tercümanla olmaz o iş. tarzanca + vucut dili bile daha evladır. en azından sempatik olur. kız sana bakmış, senin gönlün zaten onda, bar kapanacak kız memleketine, okuluna dönecek diyorsun. ciddiyim, evlenirim, kızı alır türkiyeye bile getiririm diyorsun. daha ne bekliyorsun birader? bu akşam git yanına zdrazvuyte, spasiba filan yardır allah ne verdiyse. ben ki hayatımda rusyaya gitmedim bak 2 kelime biliyorum. gerisi kısmetse gelir.
0
ezeriko
(03.10.14)
bi de ister istemez su olay geliyor insanın aklına :D
alkislarlayasiyorum.com
0
demoniclewinsky
(03.10.14)
izviniti diyeyim, ti oçin grasiva diyeyim, bunları biliyorum tamam da bak sonra konu orada takılı kalırsa döner burada sinkaf ederim size. ermeni çıkarsa da sorun olmaz gibi, sonuçta arkadaş grubum 10 tane türk, benim de türk olduğumu çıkarıyordur az çok.
0
🌸namus ninjası
(03.10.14)
www.omniglot.com

kız özbeğe söyleyecek, özbek sana çevirecek, sen özbeğe cevap verecen, özbek kıza çevirecek. sıkıştığın zaman muhabbetin böyle ilerleyebileceğini düşünüyor musun gerçekten? bu yolla mı kıza kur yapacaksın? bu sistem iş toplantısında yürür anca. dediğin kadar şirinsen kız seni alıp beslemek isteyecekse zaten ortak bir dil bulursunuz.
0
ezeriko
(03.10.14)
özbek sağlam, onla muhabbet eder gibi yapıp aslında tüyo alıcam. gittiği yere kadar böyle. sonrasında bir not yazıp telefonunu yazmasını istesem mi? gerçi telefondan çok bana gereken odno ya da ona benzer bi siteden arkadaşlık isteği yollamak. kötü bir plan mı?

(ev arkadaşım bu yöntemle bu yaz 3 deuşkayla sıradan tatil yaptı, buranın plajı güzel, onun etkisi de var, ha benim niyetim bu değil tabii.)
0
🌸namus ninjası
(03.10.14)
öyle çevirmenle falan olmaz, önce kendin muhabbet kur. he masaya geldiğinde muhabbet döner falan tabi sosyal bir ortam oluşması daha iyi ama sürekli öyle tercümanla olmaz o iş. zaten madem herkes doktor falan çıkıyor az buçuk ingilizcesi vardır kızın.
0
r_u_h
(03.10.14)
Bence de bu zaman içinde dilini geliştir ve bir sürelik bakışmadan sonra zamanı geldiğinde konuşun. Gerçi alır Türkiye'ye getiririm falan filan diyorsun da kızın planları buna uymazsa ellerin boş kalır. Fiziksel güzellik için delmeyeceğiniz dağ yok.
0
entre
(03.10.14)
ya kız bir daha dönmemek üzere gidebilir bi yerlere. sorun bu. benim vaktim yok. şimdi ya da asla. seversiniz böyle durumlar için tavsiye vermeyi. yapın bi şeyler, sanatınızı konuşturun işte.

durumu da en iyi şu açıklıyor:
(bkz: kütleçekim kilidi)
benim için artık çok geç. kendi eksenimde dönme periyodum ile onun yörüngesinde bir tam tur periyodum eşitlendi.
verilenler bunlar. cevabı koşulları eğip büküp vermeye çalışmayın.
0
🌸namus ninjası
(03.10.14)
hocam o cografyada ermeniden canını, azeriden paranı, türkten karını sakın derler.
o yüzden bahsettiğin türk arkadaşlarından biri kızı götürmeden evvel harekete geç.
rus yada eski sovyet cograyasında gönül işlerinin nasıl döndüğünü az çok bilen birisi olarak tavsiyem hiç zaman kaybetme.
yerellere pek güven duymamak lazım, ama özbek kankan sağlamsa onla git yada git yanına rusça bildiğin kelimelerle muhabbete gir. gerisini google translate ile getir.
o cografyada bu doğal.
yapıştır hocam, hiç çekinme.
0
tensai
(05.10.14)
bu yazıyı bilgisayarımda bir txt dosyası olarak atıyorum. en kötü ihtmalle birkaç güne yollamak üzere.. olayı sıcağı sıcağına yazayım, yarın detaylar uçabilir.

neler oldu neler..
gittik kamil "the uzbeg" ile. araba bulduk. gagraya indik. bahçeli kafeye çöktük. sağa sola bakındım. ev arkadaşım da buraya takılır. beni de o alıştırdı zaten buraya. gözüm onu aradı. göremedim. "yeni bi yer keşfetti galiba" diye düşündüm. hep buraya takılır çünkü. ama dans pistinde yok, her zaman oturduğu dans pisti kenarındaki masada da yok. "tanıdık kimse yok" dedim o an. daha iyi oh. muhabbete limon sıkacak kimse yok. bu kızı ona ilk gösterdiğimde ev arkadaşım çok net konuştu çünkü: "yerellerle olmaz". ev arkadaşım garantici. binemeyeceği eşeğe ot vermez diyeyim siz anlayın. bu tavrı inancımı baltalıyor. ben çok az şeye inanıyorum zaten. eldeki inançlar da gidice sıkıntı oluyor.dediği de doğru çıkar hep ama bu durumda bende göstergeler aksi sonuçlar işret edyor. şüphe ile yaklaşıyorum ama bir taraftan inanmak da istiyorum.inanç ve bilim kol kola!! inanabiliyor musunuz? ama boş inançla, eksik deney ve gözlemle olmaz deyip istihbari bili toplamaya var gücümle devam ediyorum. bir aydır operasyonu olgunlaştırıyorum işte..


neyse, biraz ısıttık oturduğumuz sandalyeleri, kamile sordum "burayı bildin mi" diye. "altı aydır gelmedim" dedi. gelmez çünkü bir gelişinde iki yövmiyesi gidiyor burada. ben bu gece zorla getirdim. hesaplar benden. operasyonda kritik görev üstleniyor. basit bir çevirme değil, aynı zamanda kızın siyallerini doğru mu anlıyorum? onu öğrenecek.

bi beş dakika bakındım biraz, bütün garsonları tek tek gördüm. kısa kel çocuk. orta yaşlı abla. yeni başlayan genç kız.. ve en nihayetinde de zat-ı şahaneleri teşrif etti. .... gözümün çiçeği, deri montu öyle yakışmış ki..menü geldi.. kendi getirdi. bir gülücükler, bir selam hoşbeşler.. anlatamam. menüye göz gezdirirken kamile ilk intibasını sordum. "kız güzel" dedi. çok güzel. "bi özel alaka sezdin mi" dedim. "sana meyilli gibi" dedi, "bana da öyle geldi" dedi. ohh. içim bi rahat etti. bir sonraki aşama. siparişi de mi o alacak? evet yine o geldi, istediklerimizi söyledik, aynı cilveli eda ile bara hareketlendi. ikinci aşama, pürüzsüz, akıyor. allahım sana geliyorum. derken kamil beni dürtüyor. "ne var" diyorum kamile, "daha biralarımız gelmedi" diyorum içimden, derken, biralar geliyor ve tarkan çalmaya başlıyor. "the dudu dudu". kamil "anonsu duydun mu" diyor, "her gün gelen türk dostumuz için tarkandan çalıyoruz" dedi müzisyen.

kim ki lan o her gün gelen? ben olamam, en fazla iki gün üst üste giderim oraya ben. sanki benim ev arkadaşından bahsediyorlar ama arkadaşım yok ortada. 15 dakikadır her köşeye baktım yok. e kim kaldı? tek türk benim olum ortada. açıklayamıyorum, bu şarkı kimden bana geliyor? ne sebeple bana geliyor?.. bira geliyor, şahaneleri kendisi getirip veriyor (çünkü o bir garson evet, olması gereken de bu). kamile soruyorum, "kamil" diyorum "bunlar rastlantı değil mi? ben kendi kendime kuruyorum di mi", zira bu kadar iyi gitmemeli bu iş! kız türk olduğumu biliyor sonuçta. daha gireli 10 dakika olmuş. bana siparişle beraber şarkıyı hediye eden o mu yoksa? bu nasıl bir mesaj ya rab? neden bu kadar acımasızca işimi rastgetiriyorsun? buna hazır değilim.. kamil bir şeyler söyle kamil. nabıcaz kamil?

kamil diyor, "kıza sorucam bi dahaki gelişinde ingilizce biliyor mu diye. öyleyse sen devam edersin sipariş verme görüntüsünde yoklarsın ağzını" diyor. "dur" diyorum çünkü daha olaya hakim değilim. arkamı dönüp pisti kesiyorum. şarkıyı hediye eden müzisyenle göz göze geliyoum. geçerken bana selam veriyor. hala tarkan çalıyor. tarkan bizim için söylüyor: the dudu dudu.

bira ardından kartoşka da geliyor. bu sefer kısa çocuk getirdi. hmm. neden acaba?. derken sola dönüyorum: en sevmediğim sahne. kız müzikten uzaklaşmak için yandaki yoldan caddeye gidiyor. telefon edecek. kime ki? diye düşünürken kız dönüp bana bakıyor. "ayrıl şu erkek arkadaşından ben buradayım" diyorum "bak". bakıyor bakıyor. o yol boyunca çalılık çitlerin arasından kaybolana kadar bana bakıyor. sanki gidiyorum ama aklım sende gidiyorum der gibi. bu bakışla akli melekelerimin bir kısmı daha yitip gidiyor.

bu işte aksilik var. hala aksilik çıkmadı çünkü. kız şu an iş başında değil bile, molada, masaya her gelişinde daha samimileşiyor aramızdaki derme çatma sohbet, uzaklaşırken de arkamdan gel der gibi gidiyor ve şimdi molaya çıkarken bile bana bakıyor. bir kuvvet ayaklarımı karıncalandıracak kadar şiddetleniyor, bacaklarım yol ver gidelim bu kızla gezelim diyor. bekliyorum. telefonuyla konuşsun. uzaktakindense ben yakındayım, her tür avantaj bende. beklemem daha temkinli olmam lazım. bekliyorum. kamil "gelince konuşmayı açıyorum ben" diyor. bende tereddüt zaten yok da.. telefonu bitiyor. çalıların arasından beliriyor. bara geçiyor. "kamil şu an ne görüyorsun?" diyorum. onu hakim noktaya oturttum. benim gözüm kör olabilir. o herkesin içinde dolaşırken kıza bakacak ve askıntısı var mı görecek. ben göremem çünkü aşk başa düşünce gözler devreden çıkıyor. bakar körlük başlıyor. kamil hala ısrarcı. "bizim masaya o bakıyor sadece" diyor. başka kimseyle ilgisi yok diyor. her şey lehimeymiş. iyi diyorum. iki ihtimal var. ingilizce bilmezse kötü, ama bilirse, bu akşam neticeyi kesinnlikle öğreneceğiz. netice için de iki ihtimal var. reddederse kötü. ama reddetmezse yaşanacak hislerin tarifi yok.

"tamam hazırım" diye geçiriyorum içimden. kamil "geliyor" diyor. ne? niye geliyor? biralar bitmedi, siparişimiz yok neden geliyor ki? beklemiyordum ama hazırım. bu heyecanlanmama vakit kalmayacak kadar kısa süren bir an. gelen o ve sebepsiz yere geliyor. hayır sebep olmalı. oun bir sebebi var, onun bir sebebi var. eyyoeeyooeee.

kafayı sıyırmama birkaç femtosaniye kala göz ucuyla dönme cüretini gösteriyor ve ev arkadaşım, mekanın müdavimi, idari işler müdürümüz, mümtaz şahsiyet tingiz abiyi görüyorum (tingiz the mongol) göremeyeceğim kadar uzakta oturuyormuş. meğersem..bu birikim, bu mükemmel ihtimalsizlikler örgüsü, çorap söküğü gibi çözülmeye başlıyor o an. gelen kız değil, tingiz.. muhtemelen telefonla konuşmaya çıktı bir süredir ve görünmedi ortalarda. geri dönüp biraz dans etti ve köşede bizi gördü.

şarkı bize gelmemiş. sadece tesadüf. müzisyen, tarkan (the hun) koyup bira almaya giderken yani mola vermişken göz göze gelmişiz, bu da tesadüf. bütün bu gümbürtü tingiz the mongol için kopmuş. hmm. biz onun için baktığımızda o tuvalet ihtiyacına, telefona falan kalkmış. meğersem. 3. tesadüf. ne kadar geriledik plandaN? fevkalade gerideyiz..

HAYIR BUNLAR GÖREVİ ENGELLEYECEK GELİŞMELER DEĞİL!!! TESLİM OLMAK YOK GERİ ÇEKİLMEK YOK!
yalnız.. hipotezlerimi gözden geçirece vaktim de yok. tingiz gidiyor. "az sonra gelirim yanınıza" dyerek. bir dans edip gelecek. kamile dönüyorum, artık sadece gözlem, plan bozuldu, mongol burada, "harekete geçmiyoruz" diyorum. kamil "tımmam" diyor. uzbegler tamamı tımmam diye telaffuz ediyorlar.

her şey sakin her şey susmaya yakın. son 15 dakika, son 5 şarkı, piste dansa davet ediyor müzisyen çiftleri. bakıyorum. bekliyorum. bir şarkı. ikinci. bir daha. tingiz geldi yanımıza. artık beraber oturuyoruz. biramız bitti. getiren yok. bira almaya kendim gidiyorum. amacım onu muhakak görmek. ama sadece görmek. bara doğru yöneliyorum ve o da ne? barın önünde bir izbandut mu var? o kim lan? bu buranın fedaisi mi? ilk defa görüyorum. kimle konuşuyor? o-oo bizim kız bununla konuşuyor yaaa. sakin olalım. adam alelade bir çalışan ise, iş arkadaşlarına yönelmez, bar gibi yerde sayısız kadın geçer bunun elinden. bir kişiye bağlanmaz bu hayvanat. hem şu bahsettikleri çanta hırsızı çete de varken (ve bu çete yan masada etrafı kesiyorken). bunu bence yeni tutmuşlardır. itlere gözdağı versin diye. neyse birayı unuttuk. "dva piva". bardakta veriyorlar, bardak bunlarda köpeğin yattığı yer demek, bişey tarif ederken tabu kelime. şişe alıcaktım ama neyse, izah edemedim. alıyorum bardakları. masama savuşuyorum. ama o dingil kim? ne iş? aklımda hiç rastlamadığım bir duruma ilk defa rastlamanın yarattığı karmaşa. beklemeliyim. son iki şarkı. hala slow çalıyor. geceyi yalnız geçirmek istemeyenlere son çağrı. masada tingiz, kamil ve ben. son biralarımızı içiyoruz. kamile "sorun var" diyorum sessizce. tingizi bu işe karıştıramam. kamil bu meselede güvendiğim adam. son dans şarkısı. gece bitecek, ama asıl düğüm noktası, hiç görmediğim adam bu geceyi nasıl bitirecek? "KAMİL" diyorum, sorun var. KAMİL ANLAMIYOR.

son şarkıyı müzisyen bizzat seslendiriyor. orga kasedi koydu. insanlar piyano arpejlerinden hemen çıkardı şarkıyı. artık çift olan kimse oturmuyor. pist doldu. bekliyorum. ve beklediğimi görüyorum. bizim hayvan eti yemiş yarma benim kızı elinden tutarak dötürüyor sahneye. ama çekerek değil. yan yanalar. daha fazla bakmamın anlamı yok. önüme dönüyorum. kamil kendini gülmemek için zor tutuyor.

"kamil" diyorum, "bu herifi ilk defa gördüm. daha önce yoktu. hiç dans ettiklerini görmedim." kamil bana bakmıyor. dansı izliyor. soruyorum, ne oluyor şu an? "çok yakınlar" diyor. "öpüştüler. birbirlerine öyle yakınlar ki" diyor. evet, bütün gözlemler çöpe. hipotezler çöktü. yeterince şüpheci olamadım. inanmak istedim ve inandım. ve işin tepe noktasında bir saniye geçirdikten sonra serbest düşüş başladı. biralar bitiyor. artık herhangi bir detaya odaklanmak gerekmiyor. retrospektifliğin alemi yok. sonuç çok net. bu sıra bayram (the assimilated kurd) çakal kasa, vişne çürüğü be-emvesiyle mekana geliyor. biralar bitiyor. müzik bitiyor. dans bitiyor keza..masa birkaç kez "malum kız, paralel şıfrıntı, işte o aşufte" tarafından, bardaklar, tabaklar, küllükler sırasıyla temizleniyor. sıfır göz teması. kamil burada çünkü. rol yapmam gereksiz. acımadı ki bakışı atmak gereksiz. kalkıyoruz. bu maskeli balo ve onun sahte yüzleri evlerine dağılıyor.

ben ciddi bir hata yapıyorum ama işin kötüsü bunu 15 yaşımda yapmak yerine 30umda yapıyorum.

ve en kötüsü, kontrolü çabuk elden bıraksaydım; off düşünmek bile istemiyorum. mevcut sevgili olacak öküz ve göz yumduğu belki de elebaşı olduğu çantacı şebekesiyle geçebilecek linç dolu bir finalden kıl payı kurtuluyorum.
önemli mi peki? n'yet! o gözler için ölümün kıyısıdan dönülebilir sağ sağlim. ama o kıyılar çok uzak..

ruh halimi yansıtacak bir şeyler arıyorum.
en iyisi bu geliyor aklıma:
i.imgur.com
0
🌸namus ninjası
(06.10.14)
türk olmayan kızlara hep aynı öğüdü veriyorum.
türk erkeklerinin gözlerinin içine bakmayın ve yazmıyorsanız, gülümsemeyin.
bunları yaparsanız, size aşık olurlar, anında " bu kız bana bkaıyor" derler, aman dikkat.

sizinki de o durum. iyi kurtulmuşsunuz.
0
ykyt
(06.10.14)
aşık olmak? öyle bir şey demedim ben.
en kötü ihtimaller halinde tony montana-elvira hancock "aşkı" gibi bir şeyler hayal ediyordum daha çok.
0
🌸namus ninjası
(06.10.14)
hocam eski sovyet cografyasının kızları bir iki bakar, pas verir. adam bir şekilde kızın yanına gidip bağlamayı çekmezse siktiri basarlar.
arkasına bakmadan giderler, başka adam aramaya başlarlar. sonrasında da kendisine yaklaşan adamla takılırlar.
bence kız sana pas vermiş, şans vermiş ama senden karşılık alamayınca, basıp gitmiş.
0
tensai
(06.10.14)
(3)

aştiden etimesgut

jimmy jib
ankaraya ilk gelişim olacak. aşti den etimesgut hava lojistik komutanlığına nasıl gidebilirim?
ankaraya ilk gelişim olacak. aşti den etimesgut hava lojistik komutanlığına nasıl gidebilirim?
0
jimmy jib
(03.10.14)
eskişehir yoluna (ki aştinin önünden geçiyor zaten, üst geçit var bi tane orayı hedefleyip yürüyebilirsin) çıkıp dolmuşa binebilirsin. çeşit çeşit etimesgut dolmuşu var " etimesgut hava komutanlığı" nedir tam anlamadım..hava hastanesi lojmanları filan var oralarda mı ki?
orası ise zaten girişte bütün dolmuşlar geçer. değilse bilen anlatır :D
eskişehir yoluna metro geldikten sonra otobüslerin çoğunu kaldırdılar otobüsü deneme derim. metroyla da çok in-bin yapman gerekir dolaşırsın.
0
niye ama
(03.10.14)
Hava lojistik istanbul yolunda diye biliyorum yalnız ben ?
eğer öyle ise istanbul yoluna gitmeniz gerekecektir. Aştinin oradan İst.yolu için araç yok :D
0
MiraTaurus
(03.10.14)
buradaymış
www.google.com!3m1!4b1!4m2!3m1!1s0x14d3380c157adadf:0xd8f8642af3951578
0
🌸jimmy jib
(03.10.14)
(2)

Kaçak Gelinler? Ne Anlatılıyor? Spoiler!

ete summer
ekmeleddin ihsanoğlu-ekmeleddin ihsanoğlu-ekmeleddin ihsanoğlu-ekmeleddin ihsanoğlu-ekmeleddin ihsanoğlu-ekmeleddin ihsanoğlu-ekmeleddin ihsanoğlu-ekmeleddin ihsanoğlu-ekmeleddin ihsanoğlu-ekmeleddin ihsanoğlu-ekmeleddin ihsanoğlu-ekmeleddin ihsanoğluyarım saattir izliyorum, hiç bir şey anlamadım. n
ekmeleddin ihsanoğlu-ekmeleddin ihsanoğlu-ekmeleddin ihsanoğlu-ekmeleddin ihsanoğlu-ekmeleddin ihsanoğlu-ekmeleddin ihsanoğlu-ekmeleddin ihsanoğlu-ekmeleddin ihsanoğlu-ekmeleddin ihsanoğlu-ekmeleddin ihsanoğlu-ekmeleddin ihsanoğlu-ekmeleddin ihsanoğlu

yarım saattir izliyorum, hiç bir şey anlamadım. ne bu dizinin olayları? 3 kız gelinlikle izmirden niye kaçıyor? töre falan mı? hadi kaçıyorlar sonrasındaki amaçları ne? niye ben bu diziden hiç bir şey anlamadım?
0
ete summer
(01.10.14)
niye kaçtıklarını bilmiyorum. amaçları vurdurmak.
0
golan trevize
(01.10.14)
yarım yamalak yaz fragmanlarından gördüğüm
1 tanesini nikah masasında bırakıyor nişanlısı- bu koca gözlü olan çok konuşan başroldeki kız, zengin filan. kız gurur yapıyor .ailesi sen dayanamazsın tek başına ayaklarının üzerinde duramazsın filan diyo iş inada biniyo. bunun bi halası/teyzesi bişeysi var İstanbulda bi de o kadının uzatmalı/eski sevgilisi var kızlar o adamdan yardım alıyolar.
diğer 2 kızın derdi ne onu ben de bilmiyorum :D
töreli ağalı silahlı bişey görmedim ama hiç
0
niye ama
(01.10.14)
(4)

arapça

maharaja
arap rakamlarıyla 2015'i nasıl yazabiliriz? 2'yi 0'ı 1'i ve 5'i yanyana yazınca olur mu ki?
arap rakamlarıyla 2015'i nasıl yazabiliriz? 2'yi 0'ı 1'i ve 5'i yanyana yazınca olur mu ki?
0
maharaja
(30.09.14)
Arapça bilmiyorum ama 2'yi 0'ı 1'i ve 5'i yan yana yazınca 2015 olmayacağını tahmin ediyorum.
0
angelus
(30.09.14)
tam olarak öyle yazabilirsiniz, arapçada harfler sağdan sola, rakamlar soldan sağa yazılır.
0
eksenhareketi
(30.09.14)
valla ben de aksine öyle oluyor idye biliyorum :) ٢٠١٥
hatta zaten şu anda kullandığımız soldan sağa tek tek rakam yazmalı sistemi zaten araplardan almışız ingilizcede adına arabic numerals diyorar -diye biliyorum.
0
niye ama
(30.09.14)
yazılar sağdan sola ama rakamlar soldan sağa.
0
tedirginlik hucresi
(30.09.14)
(17)

Evlilik

uykusunu yakalayan adam
bana şu evlenmenin mantığını açıklayın rica ederim**.*çocuk olursa ne olcak diyecekler için, evlenmeden de nüfus sahibi olabiliyor çocuklar.**sosyal sigorta diyecekler için de, iki taraf da çalışıyor ve/veya bir şekilde güvence altındalar.edit: mantıklı veya mantıksız demedim, mantığını açıklayın, n
bana şu evlenmenin mantığını açıklayın rica ederim**.

*çocuk olursa ne olcak diyecekler için, evlenmeden de nüfus sahibi olabiliyor çocuklar.

**sosyal sigorta diyecekler için de, iki taraf da çalışıyor ve/veya bir şekilde güvence altındalar.

edit: mantıklı veya mantıksız demedim, mantığını açıklayın, nedir yani mevzu.
ömür geçirmek istediğin insanı bul tabi, ama neden imza, nasıl bir anlamı/önemi var, önemini, anlamını açıklayın.
0
uykusunu yakalayan adam
(30.09.14)
mantıksız bi tarafı yok ki en başta.
0
icim urperiyor
(30.09.14)
her şeyde mantık aranmaz.
0
kakao
(30.09.14)
Mantığı yok. Boşuna arama.
0
amelie poulain
(30.09.14)
Evlilik bir tercih. Isteyen evlenir/evlenmez.
Herseyi aciklamasini mantiksal duzlemde arama bence.
0
yons
(30.09.14)
bir tür sözleşme yapıyorsun, daha ötesi değil.

devlet karşısında da bakın ben bu kadınla/adamla evliyim, bu koşullar çerçevesinde bir vatandaşım diyorsun.

yine ailene, eşine, dostuna da rahatça bu benim eşim diyorsun.
0
bosver nicki
(30.09.14)
isadora çok güzel yazmış. Aynı dediği gibi yaptım zaten.

Imzanin çok bir olayı yok, hayatını birlikte geçirmek istediğin insanı bulunca imza atmak sorun değil. Ama yine de kötü sonuclanabilecek birliktelikler için bi kasko.
0
oldboy
(30.09.14)
@snowflake evlilik/nikah/imza vs. öncesi ve sonrası arasında partnerlerin ilişkisi arasında bir fark yok sanırım. duygu, düşünce, aşk, sevgi vs. gibi. neden evlilik/imza/nikah?
0
🌸uykusunu yakalayan adam
(30.09.14)
2 gün önce 10 yıllık birlikteliği olan bir arkadaşım evlendi. zaten herkes kabullenmişti birlikte olduklarını, birilikte yaşadıklarını ama seramonisi bile güzeldi be arkadaş. ha evlenmeseler hoop siz napıyonuz burda dicek kimse yoktu. bir uyum yakalandıysa neden evlenilmesin ki. çok güzellerdi imrendim.
nasıl yediğini, ne zaman zıçtığını bildiğin, hayatını devam ettireceğin, birlikte yaşlanmayı planladığın bir insanla evlenmenin nesi sakıncalı olabilir? sonradan bi sakınca çıkarsa da yapılabilecek şey belli, boşanılır.
evlilik bağı, çifti birbirine daha çok bağlıyor sanırım. evlenmeyi denemedim ama gözlemlediğim bu.
0
kenar
(30.09.14)
En basiti hastalansam, kaza gecirsem, gözaltına alinsam erkek arkadaşım yakinim statusunde degil. Evet belki su anda da evli gibi yaşıyoruz hatta cogu evli cifte gore daha uyumluyuz ama basima bir is gelse devlet erkek arkadasima ' sen kimsin kardesim? Cagir annesini, babasini' diyecek. Ayni sey onun icinde geçerli.

Ben boyle bir durumda yanimda o olsun isterim, onun yaninda da ben. Bunu engelleyen tek sey ufak bir imzaysa o imzayi da atarim. Gerisi onemli degil zaten.
0
fraise
(30.09.14)
fraise +1
illa "mantık" arıyorsak bu.
0
mutlusismankedi2015
(30.09.14)
hep 30 yaşında, hep fit, sağlıklı vs. olamayacağımız için mantıklı mesela. evlenmek o insana birlikte yaşlanmak sözü de vermek demek bu müthiç bir güven, huzur demek. tutulur tutulmaz o ayrı, ameller niyetlere göredir. :) yaşlılıkta yalnızlık çok zor bişey.
çocuk tek de yetiştirilir tabi ki. imzaya gerek yok. ama şu memlekette soyadı sizinkiyle aynı olmayan bi çocuğu bi kadın olarak okula kaydettirmeyi bi deneyin...ettiremezsiniz demiyorum ama başkasında 30 dakika süren işlem sizde 3 gün sürebiliyor. yaşayanı biliyorum. anne babası boşanıp ikisi de başkalarıyla evli eşşek kadar bir arkadaşım var kızın hala her resmi işlemi sorun bırak öyle evlilik olmadan nüfusa almayı...
bazısı için ayrıca ekonomik..kaynımgiller gelecek diye yeni salon takımı almaya çalışmazsanız ayrı ayrı ev tutup oturmaktan tek başına çocuk büyütmekten evli olmak ekonomik --birlikte yaşayanı öldüren aileler var daha bu memlekette alooo hepiniz mi nişantaşı çocuğusunuz?
ayrıca n tane sevgiliniz olabiliyor ama eşiniz 1 tane oluyor işte arkadaş. ne kadar ne farkı var desen de var işte bir fark niye 17 yaşında tanıştığın o ilk aşkınla evlenmedin mesela? değişiyor tabi ki birşeyler sevgililikle-evlilik arasında ya da sevgililik evliliğe dönüşünce.
0
niye ama
(30.09.14)
Evlilik oncesi birliktelikte kişinin olaya 'giriş'i mutlulugu paylaşmak yonunde oluyor. Bu da cogu zaman en diri, zipkin gibi oldugumuz ne canlar yaktigimiz, ne canlara icimizin gittigi genclik donemine denk geliyor. Peki hayat~genclik midir? İlgisi yok. Şu evren dediklerinin anafikri bir kirmizi elma ya da agacin dalindaki cicek midir guzel kardeşim? Hayat deyince benim aklima bir cicek degil duvar gibi saglam bir agac geliyor. Evlilik de işte mutlulugu degil hayati paylaşmak demek oluyor. Temelden girmek, almaya degil vermeye ortak olmak gibi bişey. Birlikte yaşamak da rantcilik gibi bişey oluyor. Yaşliliga dogru kismina deginmiyorum bile o kisim gayet mantikli konforlu guven veren bir tablo zaten. Emekli sandigi emeklisi olmak gibi bişey. İşin bodoslama en geniş aciklamasi bu. Bir de bilader işin uygarlik kismi var. Uygarligin anahtari kilidi halisi perdesi evlilik. O nikah akdi işte. O uygarlik denen yapinin pinari evlilik ve aileden doğuyor. Okul mokul yalan dolan. Bu kadar harika bir kurum daha yok! egitimde bin yillar gecse de rakipsiz. Nufus arttikca daha iyi anlaşilmaya başlanacak bu kurumun mucizeviligi. Oyle yani guzel kardeşim. Ha evlilik denen kurumun en mantikli taraflarindan bir tanesi de nedir? BOŞANMAK. bir de boyle ozgurlukler de icerirken evlilik, nasil cok mantikli harika birşey olmasin, ha sen soyle?
0
klar
(30.09.14)
avrupa toplumunda bizdeki gibi değil insanlar 2. 3. çocukarı olduktan sonra evleniyor o da adet yerini bulsun diye. TR de ise sanırım en büyük etken ekonomik denge. Toplumumuzda kadının yeri malesef belli ve genelde çalışmıyorlar/çalışamıyorlar. Boşanma kararı verildiğinde edinilen malların yarısı nafaka vs gibi durumlar var. Bir nevi kadını korumaya yönelik haklı bir durum bence. Tr sadece istanbul, izmir den ibaret değil.
0
matematik koyu
(30.09.14)
evliliğin de tek eşliliğin de mantığı yok. düzenin bu olduğu bir dünyada yetişip buna alışıyoruz, bize bir gereklilik gibi geliyor. biz de hayatımızı bu yönde kuruyoruz. mesela gözümüzün üzerine siyah bir şeyler bulamanın da mantığı yok savaş boyası gibi, ama bi şekilde kendimizi öyle daha güzel göründüğümüze hatta başkalarını da o şekilde güzel gördüğümüze ikna etmişiz.
0
freya
(30.09.14)
"ulan nikahlı karımla ne yapacağımı sana mı soracam itoğlusu"

deme hakkı. toplum tarafından kabul görmüş ortak yaşam ve cinsellik.

bazı zamanlarda ve bölgelerde ihtiyaç olabiliyor.

onun dışında bir mantığı elbette yok.
0
eksi sozluk e bir daha geldim
(30.09.14)
Kanun önünde siz aile olursunuz, bu haklardan faydalanirsiniz. Eş durumundan tayin olabilirsiniz. Başınıza bir iş geldiğinde eşiniz ailenizden biri olur. Organ lazım olursa etik kurul kararı beklemezsiniz. Sevgililikle farklı bir şey.
0
Lim5
(30.09.14)
Isler boyle yuruyor..
0
delifaruk
(30.09.14)
(24)

30 yaş babalık için geç mi?

ya ben lan neyse
30 yaşında baba olsa insan. bunun daha muhtemelen 2. belki 3. çocuğu var...geç mi? arada çocukla çok kopukluk olur mu?
30 yaşında baba olsa insan. bunun daha muhtemelen 2. belki 3. çocuğu var...

geç mi? arada çocukla çok kopukluk olur mu?
0
ya ben lan neyse
(29.09.14)
Değil, günümüz şartlarında normal.
0
cakabo
(29.09.14)
30dan öncesi erken bence.
0
buff
(29.09.14)
Geç değil ama daha da geç kalma, zor oluyor peşinden koşmak vs.
0
orta sahanin beyni
(29.09.14)
normal
0
basond
(29.09.14)
geç değil.

çocukla kopukluk 20 yaşında çocuğun olduğunda da yaşayabileceğin bir şey. yani tamamen sana kalmış. sen raif efendi* gibi içine kapanık bir adamsan her türlü yaşarsın o kopukluğu, yaşının önemi yok. fakat ruhun her yaşında çocuk ise asla kopukluk yaşamazsın. bir de sağlık durumun önemli. kendine iyi bak, düzenli beslen, spor yap.

*kürk mantolu madonna'nın malum kahramanı(!)
0
papillon7
(29.09.14)
pederbey 38 yaşında almış beni kucağına :) ama biraz kuşak çatışması oluyor evet :/
0
mattiadestro
(29.09.14)
2. ve hatta 3. çocuğu olanlar 20sinde mi evlenmiş :/ bu ne hız...

geç değil. kopukluk olabilir ama 20sinde çocuğun olduğunda da o kopukluk olabilir...
0
sayns
(29.09.14)
tam vakti.
0
atmaca.ged
(29.09.14)
ben 29 yaşındayım nasıl peşinden koşması zor oluyor anlamadım. 30 yasında nasıl çöktünüz böyle anlamadım. normal bence de daha da geç olsa da normal. ortalama 80 yıl yaşasan torununun çocuğunu görürsün. bu mu geç :)
0
isminivermekistemeyensuser
(29.09.14)
hahaha şaka mı yapıyosun abi ? tam bile, hatta 35 bana kalsa.
0
habib
(29.09.14)
40'dan önce düşünmeyen biri olarak erken bile diyorum.
0
mayeskuel
(29.09.14)
yoo ben ilk çocuğum babam 27 yaşındaymış 5 çocuğu oldu kendisinin :) 36'de evlenip 3 tane yapan da bol bol var bizde hiç merak etme yani kadında bi sıkıntı olmadıktan sonra erkekğin 30-35 daha da gideri vardır.
0
niye ama
(29.09.14)
41 yaşındayım 3. Çocuk düşünüyorum. İşin ilginci babam da ben doğduğumda 41 yaşında imiş.
0
ground
(29.09.14)
biyolojik olarak bi sağlık sorunu yoksa geç değil. ama 35 yaşında evlenmiş bir babanın 2. çocuğu olarak söyleyebilirim ki kopukluğun, kuşak çatışmasının allahı oluyor. tabi bu durumun yaşanmasında kişilik farklılıkları ve tolerans kabiliyeti de çok etkilidir.
0
bokmuhendisi
(29.09.14)
ben de babam 40 yaşındayken doğmusum, bayılıyorum ilişkimize, bazen arkadaslar dedenle ne tatlı cıkmıssınız fotoda diyolar, hosuma gidiyo açıkcasi, bence hiç gec kalmamıssın :)
0
onewayticketholder
(29.09.14)
merhaba. 30 yaşında erkeğim. ya bende bu ikilem içinde kalıyorum çok mu geç olacak diye (evli mevli değilim) sonra kendi babamı düşünüyorum çok erken baba olup siktirip gitmişti. yaşlı baba' da olsan genç baba' da olsan yanında durduğun sürece sorun yok bence. bir arkadaşımın babası annemin babasından 1 yaş büyük. arkadaş grubu olarak hayranız adama. çocukluğumuzdan beri her bilgisini, anısını paylaştı. hayranız adama. ağzımız açık dinliyoruz. arkadaşımız da farkında. yani sen dolu bir insan olduğun sürece çocuğunun yanında olduğun sürece sorun yok bence.
0
libertine
(29.09.14)
Gec bence. Cocugun 5 yasindayken mesela sen 50 filan olabilirsin. (3. Cocuk) ne bileyin çocuğun kullandigi teknolojiye falan geri kalmis olacaksin belki. Ya da cok sey degisecek falan. Ki hadi hepsini takip etsen bile gec ya.
0
KadifeDevrim
(29.09.14)
Gec kalmak uzeresin maalesef.
0
mandalina kokusu
(29.09.14)
erken
0
jimjim
(29.09.14)
30dan sonra 35ten once idealdir bence. Bide su cocukla kosma oynama geyikleri sacma. Kendine bakarsan oglun 20deyken onla hali saha maci bile yaparsin yaldir yaldir.
0
bruceandwayne
(29.09.14)
Babamla aramda 30 yaş var, ilk çocuğum. Normal bence.

edit: çocukla kopukluk yaştan değil, kişilikten oluyor. Babalık yapmayı ilmek ayrı bi şey.
0
kaffle
(29.09.14)
kişiden kişiye değişir tabi ama bence 30 sınır.
dünya her alanda(ahlak, kültür, teknoloji, siyaset vs...)gün aşırı değişiyor. 30 yaş fark da kuşak çatışması için dünyanın bu temposu söz konusuyken gayet olası.
0
reverse engineer
(29.09.14)
bence bıraz erken erkekler 35ten once baba olacak olgunluga sahıp olmuyorlar.
0
nickyy
(29.09.14)
geç değil. üçüncü de 36-37'de olabilir.

babam 45 yaşındayken doğmuşum. kardeşlerimden bile daha fazla kafa barıştırırdım, kopukluk/çatışma falan olmadı hiç. başka birileriyle uyuşma kriterlerinden farklı değil aile bireyleriyle uyuşma kriterleri. kafalar uyabilir yani yaşlar yakın olmasa da.
0
tedirginlik hucresi
(29.09.14)
(10)

asena erkin'i nasıl buluyorsunuz?

mayeskuel
ne bileyim bana çok itici ve kezbo geliyor. kuaförü ve kıyafetleri olmasa yüzyıl bağcılar kızlarından farkı olmayacak. caner kadar param ve namım olsa hizmetçim bile yapmazdım. siz ne düşünüyorsunuz?
ne bileyim bana çok itici ve kezbo geliyor. kuaförü ve kıyafetleri olmasa yüzyıl bağcılar kızlarından farkı olmayacak. caner kadar param ve namım olsa hizmetçim bile yapmazdım. siz ne düşünüyorsunuz?
0
mayeskuel
(29.09.14)
Topshop'dan giyinince kendini moda gurusu sanangillerden.
0
shejia
(29.09.14)
zengin olmasa 'kötü kadın' denecekken şimdi hanımefendi denilen bir zat.
0
Sskywalkeremre
(29.09.14)
aralarında ilişki hakkında hiç birşey düşünmüyorum.
kadın aslında güzel, fit filan niye öyle giyiniyor onu anlamıyorum ihtiyacı filan da yok dekolte giyse herkes yine bakar:P para çok olunca öle oluyor herhalde -birkaç kere gördüm şu meşhur olayından sonra fotograflarını allala yavv dedim her kıyafeti (!) için.
ben anlamam öle tasarım masarım şeylerden hiç tarz gelmiyo bana. belki modadan anlasam başka şeyler düşünecektim kim bilir :D
ha Volkanın eşi miss bilmem ne Emreninki de accaip güzel kız onları sırf volkana ve emreye ayar olduğum için sevmiyorum . Caneri severim eşine o bakımdan gıcığım yok.
0
niye ama
(29.09.14)
ayyynen senin gibi düşünüyorum.
0
ya ben lan neyse
(29.09.14)
ünlü eş bulunca kendini bir şey sanan boş beleş tiplerden biri işte. aptal medyanın ünlü ettiği gereksiz bi tip.
0
pescador
(29.09.14)
Şu başlığı görünce hayatımda ilk defa duydum bu ismi. Merak ettim baktım. Sıradan bi kadın. Her yerde her gün karşılaşabileceğiniz bi tip. Ne iş yapar ne eder bilmiyorum tabi.
0
maxhoper
(29.09.14)
ne işe yaradığını halen anlayamadığım kadın..

haberlerini okurken bile sıkılıyorum 3. cümleden sonra kopuyorum..
0
defnex
(29.09.14)
tanımıyorum.
0
icim urperiyor
(29.09.14)
senin fikirlerin +1
ancak 2. cümlene düzeltme 'olsa dahi'
0
manuel mandalina
(29.09.14)
paçoz.
zengin kezban
0
bradshaw
(30.09.14)
(9)

House İzleyen Doktorlar/Tıp Öğrencileri

bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
Selamlar.Aranızda House izleyen doktor ya da tıp öğrencisi var mı hiç? Biz tıpla alakası olmayan insanlar olarak, dizinin tıbbi kısımlarını öyle izliyoruz. Peki sizin için nasıl oluyor? İzlerken House'dan önce tehşisi doğru koyduğunuz oluyor mu?
Selamlar.

Aranızda House izleyen doktor ya da tıp öğrencisi var mı hiç?

Biz tıpla alakası olmayan insanlar olarak, dizinin tıbbi kısımlarını öyle izliyoruz. Peki sizin için nasıl oluyor? İzlerken House'dan önce tehşisi doğru koyduğunuz oluyor mu?
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(29.09.14)
Selam

Tıp öğrencisiyim evet House vakaları ve Çözümleri gerçek. İngilizce tıp Fakültesi'nde okuyorum 1. Sınıftayken okulun bilimsel araştırma topluluğu haftada 1 gün House akşamları düzenliyordu hastaneden bir hoca konuyu yönetiyor biz öğrenciler ve Katıldığı kadarıyla diğer hocalar da vakayı yorumlayıp tartışıyorduk :)
0
tam bir hanfendi
(29.09.14)
ben tıpçı değilim de house'daki olaylar milyonda bir vakalar. türkiyede o teşhislerin 1 tanesini koymuş doktor kaç tanedir acaba? kapı kapı gezersin teşhis koyulamaz da anca teşhis alırsın o hastalıklara.
hıımm lupus diyorum tabi demeyeni dövüyorlar :P
şaka bi yana yurtdışında da çok farklı değil 2 senede bir behçet teşhisi koyamayabiliyorlar misal
0
niye ama
(29.09.14)
Önceden teşhisi tabii ki de koyuyorsun ayrıca , sadece Diagnostic Medicine adı Altın'da bazen gereksiz bir hastalığı azdırıp ortaya çıkan belirtilerden vakaya tanındıysa çabaları etik olmuyor , ö kadar:)
0
tam bir hanfendi
(29.09.14)
Dizi o hocam. Piyasadaki gerçeğe en yakın tıp dizisi olsa da yine de dizi ve dolayısıyla hastalıklar dramatize ediliyor. Bi arkadaşım lan şu olmasın demişti bi kez ama çok sağlıklı bir tanı koyması imkansız tabi ki.
Tus sorusu çözerken işe yarayabiliyor ama:d
0
fayfim
(29.09.14)
hepsini izledim, 3 kez tahminim doğru çıkmıştır belki.
çünkü hiçbir hastalık bu kadar hızlı yayılmaz. dikkat ederseniz her bölümde "ve karaciğeri de ele aldık" yok "alt takımlar da gitti" ya da mantar tedavisi verirler, sanki ilacın yan etkisi çıkmak zorundaymış gibi "ve işte yan etkisini gösterdi o organ da gitti" muhabbeti oluyor.

gerçekten bunların olması aylar sürer. yani çoğu zaman olayları aşırı abartı şekilde yansıtıyorlar. ama güzel bir dizi her şeye rağmen. anımsatma açısından faydalı oluyor.
0
siradisi00
(29.09.14)
House doktorluk yapan sherlock holmes gibi bişi.

nasıl sherlock holmes deki vakalar kırk yılda bir belki olacak belki olmayacak vakalarsa bunlar da öyle.

tabii ki tıbbi danışmanlara danışıp gerçeklere uyduruyorlardır.
0
mea maxima culpa
(29.09.14)
House'u temel bilimlerciler çok severken klinikciler yerden yere vurur genelde. 5-6. sınıfların tus'ta faydası olur diye izlediklerini de proflardan duydum. Çok nadir vakalar görüldüğü doğru, House gibi doktora da üsye, migren, bel fıtığı gelecek hali yok. Bu bilinçle bakmak lazım diziye. Göğüs hocamız böyle vakalar yok diye eleştirmişti, o zaman diziye ne gerek var gelir poliklinik izlerdik. Oyununu da oynuyorum, semptomlardan neyi olduğunu çıkartıyorum bazen.
0
Lim5
(29.09.14)
biz de pek farklı izlemiyoruz sadece terimlere yabancı değiliz. çevirilerdeki hataları-eksikleri tespit etmek kolay oluyor. 1-2 vakada bilir gibi olmuştum ama dendiği gibi çok uç şeyler veriliyor ve oldukça abartılabiliyor. house'un çok sevdiği hastayı öldürüp öldürüp dirilterek tanı koymak hak verirsin ki pek olası değil. zaten malpraktis gibi bir boyut söz konusu günümüzde. bunların bilincinde izlediğim için kimi zaman sıkabiliyor.
0
bass solo take one
(29.09.14)
6-7 ay kadar once bi haber vardi house md hayat kurtartı diye. house md hayrani doktor dizi sayesindee bi hastasina teşhis koymustu.
digerlerinin de dedigi gibi bence de muhtemelen dogrudur tıbbi kisimlari ama cok ekstrem vakalar. zaten hatirladigim kadariyla house ekibiinin departmanı özel tanı bilmemnesi gibi biseydi
0
sylow
(29.09.14)
(22)

Nereden giyiniyorsunuz?

cemlemikonusuyorsun
Ne zaman mağazalara gitsem hiçbir şeyi beğenmiyorum. Beğendiğim şeyler ise bütçemi aşıyor. Bi kazağa 70 lira veremiyorum örneğin, öğrenci adamım. Ne öneriyorsunuz benim gibilere?
Ne zaman mağazalara gitsem hiçbir şeyi beğenmiyorum. Beğendiğim şeyler ise bütçemi aşıyor. Bi kazağa 70 lira veremiyorum örneğin, öğrenci adamım. Ne öneriyorsunuz benim gibilere?
0
cemlemikonusuyorsun
(29.09.14)
İndirim dönemi, markafoni, limango öneririm.
0
orange coffee
(29.09.14)
koton
de facto
0
allanpoe
(29.09.14)
Pazar, ikinci elciler.
0
buff
(29.09.14)
Denemeden bir şey alamıyorum ne yazık ki.
0
🌸cemlemikonusuyorsun
(29.09.14)
Koton gibi markalar indirimde pazar fiyatına Düşüyor
0
tam bir hanfendi
(29.09.14)
şu sezonda alışveriş yapma, mevsim başlangıcı herşey pahalı olur. bekle şubatı gör herşey daha uygun olur hem de tüm kış herkesin üzerinde gördüğün şeyleri almamış olursun.
ben erkek modasından çok anlamam ama erkek kardeşimden gördüğüm kadarıyla bildiğim şeyler şöyle: iyi bir deri montun olsun, erkekler için can simidi gibin bişey. bedenini ve kesimini bil. misal bizimki zayıflıktan ölüyor sadece belli markaların slim fitleri oluyor ona bunları da ezbere biliyor direk oralara bakıyor. yine pantul boy beden filan giy çıkar dene öğren-ama şimdi alma :).
bi de klasik outletlere bak diycem
0
niye ama
(29.09.14)
Şubata kadar bekleyemem ne yaZık ki, şu sıralar bakmam lazım :)
0
🌸cemlemikonusuyorsun
(29.09.14)
Bi de böyle kuytularda, pasaj içlerinde falan markasız ya da fabrika artığı ürünler satan yerler oluyor, onlara bak.
0
buff
(29.09.14)
beyoğlu pasajı'na ve yakınlardaki pasajlara bak. illa ki bir şeyler bulursun.
0
razvan rat
(29.09.14)
denemeden alamıyorum demişsiniz ama tüm internet sitelerinde koşulsuz şartsız ücretsiz iade var.. yazılan siteleri kullanın bence
0
1980
(29.09.14)
lcw'den giyinirim hep

bulamazsam da: rodi, mudo onlara bakarım.
0
siradisi00
(29.09.14)
Markafoni, morhipo onlara bak o zaman.
0
delifaruk
(29.09.14)
Coklukla koton outlet
0
atmaca.ged
(29.09.14)
indirim takip et.. internetten de alabilirsin.. onun dışında güzel şeyler bulmak zor.. saçma sapan kumaşlara güzel modeller dikiliyor.. güzel kumaşlara da saçma modeller.. almak bile istemiyorum çoğu zaman..

ayrıca asıl mesele artık paranın değeri kalmadı.. her şey çok pahalı.. o sebeple 70 tl bize çok görünüyor ama maalesef bi değeri kalmadı artık o paranın..
0
defnex
(29.09.14)
bershka

mudo

colins

koton
0
halitkin
(29.09.14)
semt pazarları
0
ladybug
(29.09.14)
eğer kaliteli mal ile kalitesizi ayırt edebiliyorsan lcw defacto iyi seçenekler. çoğu ürünleri dandik iki yıkamada götü başı salıyorlar falan ama hem taş gibi iyi hem de güzel ürünleri de var seçmeyi bilmek lazım.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(29.09.14)
İstanbul'daysan Terkos ve diğer pasajlara mutlaka bak. Pazarlarda da uygun hoş şeyler oluyor.
0
april12th
(29.09.14)
beymen
yargici
mudo
0
hain kostokk
(29.09.14)
pazardan allah korusun nazardan
0
all girls dream
(29.09.14)
pantolon:
loft, levi's, mavi

ayakkabı: adidas

gömlek, sweatshirt, polo t-shirt: mudo

mont: colin'sten aldım en son.

kazak: de facto'dan aldım en son bi tane.

iç çamaşır: pazardan.
0
baldur2
(29.09.14)
benim kredi kartım yok ama böyle durumlarda işe yarıyor kredi kartı. mesela eskiden pull&bear bershka h&m'de falan uygun fiyata pantolon bulunurdu ama artık hepsi über slim fit olduğundan sadece levi's'tan alıyorum ben. hani 100-200 arası değişiyor ama 2 yıl önce 140 liraya aldığım kot hala pırıl pırıl, taksitle alabileceksen levis al, kalıp ve kesim konusunda hiç bi marka yanına yaklaşamaz bence.

onun dışında ne tarz seviyorsun bilmiyorum ama pull&bear bershka jack&jones tişört için, koton, hatta lwc defakto kazak için, h&m ise genel olarak güzel ve uygundur.

onun dışında ben genelde ayakkabıları internetten alıyorum, istediğim modeli daha kolay buluyorum.

genel olarak böyle yani.
0
hayt deli oglan
(29.09.14)
(2)

bayramın ikinci günü ankara bolu yolu trafik olurmu?

spadæs
soru başlıkta. Ankaradan boluya
soru başlıkta. Ankaradan boluya
0
spadæs
(28.09.14)
cumayı verdiler cumadan gider gidecek olan pazara kimse kalmaz -ki kimse de kurban kesmeye ankaradan istanbul istikametine gitmez, tersi belki oluyor.
üstelik hem tatil az, hem okul açıldı ramazan gibi bir yoğunluk olmasa gerek hiçbir yönde
0
niye ama
(28.09.14)
yoğunluk olur ama senin hızını etkilemez. yine maximum hızda gidersin. eski bayram tecrübem.
0
isminivermekistemeyensuser
(28.09.14)
(6)

patlıcan közlemek

letheavendangered
fırında yapılır mı bu iş?
fırında yapılır mı bu iş?
0
letheavendangered
(28.09.14)
Evet. Ben yaptim.
0
delifaruk
(28.09.14)
Biraz kuruyor ama oluyor, ben hep öyle yapıyorum. Sonrasında biraz zeytinyağı katarsanız o kuruluk da kalmıyor.
0
angelus
(28.09.14)
evet yapılıyor.. biraz uzun sürüyor sadece... delmeyi unutma
0
defnex
(28.09.14)
tavada bile yapılır çevire çevire.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(28.09.14)
orada elektrikli ocağın yok mu kız senin? aluminyum folyo serip doğrudan onun üstünde çevirerek yapabilirsin.
0
niye ama
(28.09.14)
elektrikli ocak var da şu cam olalardan. su damlasa lekesi kalıyor, batırmayım adamın mutfağını.
0
🌸letheavendangered
(28.09.14)
(7)

Tamburlu çamaşır makinesine pet şişe içinde süt koysam tereyağı olur mu?

lesley mateas
`Yayık makinesi`nin, eski merdaneli çamaşır makinelerinden ilham alınarak yapıldığını hep duyarım. sütün çalkalanınca tereyağına dönüştüğünü de öğrenmiştim.acaba tamburlu makinalara ped şişe içinde süt koysam, tereyağı olur mu?
Yayık makinesinin, eski merdaneli çamaşır makinelerinden ilham alınarak yapıldığını hep duyarım.

sütün çalkalanınca tereyağına dönüştüğünü de öğrenmiştim.

acaba tamburlu makinalara ped şişe içinde süt koysam, tereyağı olur mu?
0
lesley mateas
(28.09.14)
Değişik bir fikir. Denemek lazım olabilir. Yalnız şişeyi yarısına kadar doldur
0
grid
(28.09.14)
sebep?

köşebaşındaki bakkaldan 1 paket tereyağı almak harcayacağın zaman ve enerjiye göre daha ucuza gelecektir.
0
mea maxima culpa
(28.09.14)
sesli guldum

ama tereyagi ayran yaparken oluyor. soyle ki eskiden annem kavanozla ayran yaparken tereyagi yapiyordu evde.

biraz buyukce kavanoza yogurdu koy icine az tuz ve az su koy. ayran yapar gibi. surekli calkala shaker calkalar gibi. bir sure sonra o kopuk oluyor sana tereyagi. yogurdun uzerindeki kaymagi da ekle tabi. yogunlasan kopugu kasikla tabaga alip sikistirirsan ev yapmi treyagin oluyor. ama bu esnada kas yapiyorsun.
0
exlibris
(28.09.14)
yayık makinesini bilmiyorum ben ama :) bildiğim kadarıyla merdaneli makinenin devri yağı çıkartmak için az gelir. daha yüksek devirde sürekli dönen birey olursa olur belki.
o değil de süt çekme makinesi diye bişey var hocam hiç gördünüz mü acaba? sütü dökersni krema ve yağsız süt olarak ayırır ona bi bakın madem :)
0
niye ama
(28.09.14)
tereyağı genelde ayrandan yapılır. tuzsuz ayrandan. Büyükçe bir tenecereye yoğurt ve su koy ve bir mikserle karıştırmaya başla, karıştırdıkça üstteki köpükleri bbir kaşıkla kenara alıp biriktir. O köpükler biriktikçe yoğunlaşacak ve tereyağı halini alacaktır. çamaşır makinesine pet şişe içerisinde koysan olmaz.
0
gochebe
(28.09.14)
(bkz: çamaşır makinesini su deposu olarak kullanmak)

buna götüyle gülen arkadaşlar tabii ki senin zihni sinir projenle de dalga geçecek.

olur bence. tahliye hortumundan mis gibi tereyağını alırsın.
0
[silinmiş]
(28.09.14)
olur. yapan gördüm.
0
nhtzmc
(04.06.18)
(19)

Şu gün kaza geçirseniz (Allah korusun) burada haber verecek kimse var mı?

basond
Evet sorum bu Kaza geçirdiniz komadasınız yada acil kan gerekli ameliyatınız için burada(ekşiduyuru da) şu kullanıcı(siz) kardeşimiz kaza geçirdi ona acil kan gerekli diyecek biriniz var mı?Yani hem yakın olup hem burada takılan arkadaşınız var mı?Kaza geçirseniz siz uyurken bizim haberimiz olur mu?
Evet sorum bu Kaza geçirdiniz komadasınız yada acil kan gerekli ameliyatınız için burada(ekşiduyuru da) şu kullanıcı(siz) kardeşimiz kaza geçirdi ona acil kan gerekli diyecek biriniz var mı?

Yani hem yakın olup hem burada takılan arkadaşınız var mı?
Kaza geçirseniz siz uyurken bizim haberimiz olur mu?
0
basond
(28.09.14)
Yok.

Edit: Aslında benim durum da pescador gibi. Çat diye haberi olacak insanlar yok ama sonradan duyarlar. Gerçi gelip buraya buff arkadaşımız öldü falan yazarlar mı bilmiyorum. Niye yazsınlar ki zaten.
0
buff
(28.09.14)
arkadaşım falan var ama bana bir şey olursa ilk 24 saat içerisinde kimsenin haberi olmaz muhtemelen. annem 2-3 günde bir arar. sürekli olarak arayıp soran arkadaşım yoktur. okula gitmezsem, son iki yılda hiç gitmediğim için kimse "aa neden gelmedi acaba" diye merak etmez, "götünü kaldıramamıştır yine oç" derler. eve gelmezsem ev arkadaşlarım merak etmez, hatta çoğunlukla zaten evde olup olmadığımı da bilmezler.

ama bir kenarda ölürsem 3 gün sonra falan bunu gelip duyuruya yazabilecek insanlar var. hızlı müdahale imkanı yok ı ıh. 2-3 gün geçmesi lazım akıllara düşmem için.
0
pescador
(28.09.14)
acil olarak yapabilecek kimse yok. birkaç gün sonra belki.
0
niye ama
(28.09.14)
Kuzenim var ama kullanıcı adımı bilmiyor sadece kuzenime kan lazım diye açar duyuruyu zira ben de onun kullanıcı adını bilmiyorum.
0
duzsac
(28.09.14)
yazacak insan var da nickimi biliyorlar mı bilmiyorum, şu kullanıcı diyemeyebilirler.
0
bxgx
(28.09.14)
yok zaten nickimi bilen de yok.
0
kuzey li
(28.09.14)
Yok.
0
Lim5
(28.09.14)
yok.
0
sheridans
(28.09.14)
Sevgilim burada ama ona kim haber verecek gerçek hayatta, onu düşünüyorum ben. Arkadaşlar falan verir herhalde bir şekilde. Buradan ona haber verecek birini bulabilir miyiz?
0
aychovsky
(28.09.14)
kaza geçirdiğimi bir şekilde öğrenseler yardımcı olacaklarını düşündüğüm kişiler var ama haberleri olmaz.
0
rock n roll
(28.09.14)
Erkek arkadasim var da o durumda duyuru aklına gelir mi, bilmem.
0
fraise
(28.09.14)
Yok. Onu birak kaza gecirsem kimsenin haberi olmaz. Genelde kimseye haber vermeden saga sola gidiyorum. Yurtdisi da dahil.
0
delifaruk
(28.09.14)
bizzat tanidigim kimse yok.

allah herkesi korusun kazadan beladan
0
exlibris
(28.09.14)
3 arkadaşım var. kan gerekirse yazarlar buraya herhalde.
0
zgrydn
(28.09.14)
Var ama haberleri hemen olmaz muhtemelen.
0
rayde
(28.09.14)
kardeşim, kuzenlerim, bir çok arkadaşım sözlük yazarı.

pek duyuruyu kullanmıyorlar ama. yine de yazabilirler buraya gerekirse.
0
mea maxima culpa
(28.09.14)
kardeşim var, bir de kuzenin kendi hesabı var.
0
mattiadestro
(28.09.14)
Arkadaş da var sevgili de ^^
0
nun
(28.09.14)
malesef yok. sözlük nickimi bilen bir arkadaşım var sadece o da hayırsızın teki. ölsem 2 sene sonra haberi olur.
0
canseven
(28.09.14)
(8)

ifşa forevır

who cares wins
hiç kaçar mı?
hiç kaçar mı?
0
who cares wins
(28.09.14)
yalnux
(28.09.14)
burnunu yesinler
0
niye ama
(28.09.14)
@yalnux slm nbr?
0
🌸who cares wins
(28.09.14)
@rain yok kediyim ben.
0
🌸who cares wins
(28.09.14)
14 yaşında olmasaydı benim balthus bey, yürürdük:)
0
yalnux
(28.09.14)
hmm kısmet değilmiş ya :/
0
🌸who cares wins
(28.09.14)
haha ya @yalnux benim favori kankim bu sitede. ifşaya gelincede bakışlar akıyor hanyy maşaLlah xd
0
05
(28.09.14)
tşkler:))
0
🌸who cares wins
(28.09.14)
(22)

vücudunuzda hiç beğenmediğiniz, bu ne yav dediğiniz yerleriniz?

pescador
veya özellikleriniz neler?
veya özellikleriniz neler?
0
pescador
(27.09.14)
her yerim sağlıklı maşallah her yerim güzel geliyor beğeniyorum vücudumu.
0
basond
(27.09.14)
götüm, çok dışarı çıkık. bir erkek olarak rahatsızlık verici.
kulaklarım, yelken kulak.
0
baldur2
(27.09.14)
kıllar.(bacak, göğüs) Hepsinin ta a..
0
rodriguez2
(27.09.14)
el ve ayaklarım. ince uzun olmasını isterdim ama küt :D
0
secilmis uye
(27.09.14)
burnum (biraz büyük)
açılan saçlar
nispeten kalın baldırlar
kepçe kulaklar(saçımı kısa kestiremiyorum)
0
cok iyi yol
(27.09.14)
Kollarim, bacaklarim. Hakkaten "bu ne yaw?" diyorum. Ince cunku.
0
delifaruk
(27.09.14)
biraz göbek var, onu sevmiyorum
0
rock n roll
(27.09.14)
burnum kemerli, sevmiyorum.
0
xenophobe
(27.09.14)
saçlarımın yapısını hiç sevmiyorum. ince telli ve düz. dalgalı ya da kıvırcık, kabarık olsun isterdim.
0
sayns
(27.09.14)
ön saçımın ortasında alnın birleştiği yerde iki yara izi var saçım o yüzden erken şekil almıyor.
0
WrAiTh
(27.09.14)
burnum iğrenç bence. gıdım çıkıyo bi de arada. zapzayıf insanda neden gıdı olur anlamış değilim.
0
harekatamiri
(27.09.14)
en beğenmediğim şey kesinlikle göz altı morlukları (k.rengi aslında) nefret ediyorum desem yeridir, ki çok az şeyden nefret ederim.
bir de aslında orantılı bir vücudum var kendi içinde idare ederim ama daha uzun ve kıvrımlı olaydım iyiydi. yani benimki genel bir memnuniyetsizlik durumu burun/kulak vs. yaptırıp kurtulacak gibi değil:D
0
niye ama
(27.09.14)
ben de saçlarım düz olsun isterdim. bu ne amk böyle bi kase wax sürmezsen kuş yuvasına benziyo. uzatıyosun olmuyor, kısa tutuyosun olmuyor. duştan çıkınca o nemle saçlarım düz oluyor ya, yeminle aynaya bakıyorum 10 kat daha yakışıklıyım o şekilde. sonra kuruyor yine samanlığa dönüyor. allahtan dökülmüyor ama bir de dökülürse o saçları bana veren genlere laflar hazırladım.

he bi de sakalım eşşek kadar adam oldum hala tam çıkmadı. bıyıklarımla sakallarım birleşmedi hala. o top sakal kısmını tamamlayan ara var ya hani, o bende yok. geri kalanı normal çıkıyor orası çıkmıyor. e sakal bırakıyosun tam değil, kesiyosun surat ayna gibi oluyor amk.
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(27.09.14)
ellerim küt kütmüş. ben çok seviyorum, bence öyle değil ama söyleyenler oldu.
0
[silinmiş]
(27.09.14)
Burnum kemerli = en sevmedigim, gozlerim kucuk minnak, cenem kemikli degil, kafam biraz kucuk, ayak isaret parmagim bas parmagimdan uzun, bu pek batmiyor ama yine de ne bileyim iste. Dik duramiyorum o var, hafif kifozda oturu. Goguslerim ufak. Bu galiba bu kadar
0
KadifeDevrim
(27.09.14)
baldır kasım yok benim. dizden aşağıda içeride olan kaslar işte.. hiç yok. onun yüzünden ayak bileklerim ince görünmüyor.
0
innerbliss
(27.09.14)
Uyluk kemiğim çok uzun. Ağırlık sporlarında büyük handikap.
0
arnold schwarzeneger
(27.09.14)
Kulaklarım büyük, bacaklarım kalın ve parmaklarım da küt olmasaydı diyorum. Haa küçükken saçlarım da dümdüz olsa diyerek umutla uyanırdım her sabah. Gerçi bu yok artık.
0
umutsuzevjınıkı
(27.09.14)
Gözlerim bozuk ama gözlük çok yakışıyor bana (öyle diyolla) Yani gözlüksüz ben bile kendimi düşünemiyorum (çocukluktan beri kullanırım) bu sebepten ameliyat bile olmuyorum.. Boyum uzun değil 1.75 belki bu var ha bir de ayaklarım taraklı. Evet soruya cevabım ayaklarım taraklı bu nedir yav? Nalet gi
0
sorumvarbenim
(27.09.14)
çük hariç her yerim belki bi de biceps hariç.
0
emm
(27.09.14)
kaşlarım yaaaa :((
0
duyond
(27.09.14)
Helal sana @pescador.

Uzun boyuma rağmen kocaman ayaklarımı sevmiyorum ben. Ellerim de kocaman ve yillardir eritemediğim göbeğimi sevmiyorum. Gerçi boyumdan dolayi siritmiyor şanslıyim
0
eylul
(27.09.14)
(11)

İfşadan sonra kaybolan duyurucular...

basond
Kimler sizce?Bu ifşadan önce çokça aktif olup ifşadan sonra kaybolan buraya daha az uğrayan var mı dikkatinizi çeken isim?edit: olay şudur bir süre önce (6 ay olmuştur heralde) insanlar kendi resimlerini koyup burda ben nasılım gibi sohbet başlattılar herkes çok seviyeli ve olumluydu kim kimdir görd
Kimler sizce?
Bu ifşadan önce çokça aktif olup ifşadan sonra kaybolan buraya daha az uğrayan var mı dikkatinizi çeken isim?

edit: olay şudur bir süre önce (6 ay olmuştur heralde) insanlar kendi resimlerini koyup burda ben nasılım gibi sohbet başlattılar herkes çok seviyeli ve olumluydu kim kimdir gördük burda gece 11 de başlayıp sabah 5 e kadar insanlar kendi fotolarını duyuru açarak koydular sonra sildiler olay bundan ibaret)
0
basond
(27.09.14)
birinci seçtikleri kız işte, kirazlı bir nick.
0
[silinmiş]
(27.09.14)
kirazıseviyorum mu? yoo geçenlerde kızın saç duyurusu vardı ama duyurucular çok fena yaklaştı kıza.
kızlardan hatırladığım herkes durada, erkeklerde ifşa sebebiyle öğrendiğim kimse yok :) öncesinden bildiğim herkes yine burda. düşüneyim yine de bi
0
niye ama
(27.09.14)
aa evet fayfim özel işleri sebebiyle :p pek takılmıyor
0
niye ama
(27.09.14)
ne ifsası icloud gibi mi caps var mı :D
0
murtazaaaaaa
(27.09.14)
onlar o toz dumanda birbirlerini götürmüş olmasın lan? artık çift çift takılıyordurlar bence. bizi unutmuşlardır.
0
namus ninjası
(27.09.14)
murtaza çok şey kaçırdın burda millet birbirlerine erojen bölgelerini capsini yolladı.
0
namus ninjası
(27.09.14)
@nn 1 hafta yoktuk neler olmus caps atsanıza
0
murtazaaaaaa
(27.09.14)
Ben de merak ettim neler oldu acaba hayrınıza anlatsanız?
0
buhurumeryem
(27.09.14)
alice'i göremiyorum bir süredir ama ifşayla ilgili mi bilmiyorum.

bu arada bition'da hergün ifşa var.
0
air
(27.09.14)
kaçıranlara not: abovvv süper eğlendik o akşam, bilenler bilir...
(cidden eğlenceli geceydi)
0
🌸basond
(27.09.14)
yine yapın... çok mu eğlenceliydi ya :/
0
insomni4c
(28.09.14)
(10)

Bu sütler süt değil mi aslında?

anonymice
İçtiğimiz sütlerin sütü nerden geliyor? memlekette 70 milyon kişi için yetecek miktarda inek var mı?bir inek gunde kac litre sut verir?asıl sorum şu, sulandırılmış süt tozu mu kakalıyorlar bize?
İçtiğimiz sütlerin sütü nerden geliyor? memlekette 70 milyon kişi için yetecek miktarda inek var mı?bir inek gunde kac litre sut verir?


asıl sorum şu, sulandırılmış süt tozu mu kakalıyorlar bize?
0
anonymice
(26.09.14)
sulandırılmış süttozu için de süt lazım.
0
ludovico
(26.09.14)
Pastörize işlem görmüş süt benzeri sıvı.
0
angelus
(26.09.14)
öyle şey olur mu ya, tamam gıda sektöründe oyunlar dönüyor ama buna oyun falan denmez apayrı bi şey. net bilgim yok ama hiç ihtimal vermiyorum.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(26.09.14)
Yok yahu olur mu öyle şey. Bildiğin süt abicim. Ha vardır bi ton katkı maddesi de süt yani. proletarier'in dediği gibi. o kadarı da mümkün değil
0
fuzuli
(26.09.14)
üreticilerden topluyorlar sütleri, iç anadolunun ve egenin köylerine git mesela kamyonetlere takılmış süt depolarını görürsün, onlarla hergün (inekler akşam ve sabah sağlıyor, sabah 6'da başlıyor tankerler gezmeye) toplayıp mandıraya götürüyor.
büyük fabrikalarn büyük çiftlikleri + anlaşmalı üreticileri var.
esas büyük miktarları ise adı sanı duyulmamış mandıra şeklinde yerler topluyor (onlar da büyük markalara fason üretim yapıyor) aynı mandıradan 10 markanın adına basılmış peynir çıkıyor
doğduğum ilçe türkiyenin en geniş mandıra kapasitesine sahip yeri based on a true story
0
niye ama
(26.09.14)
bir inek "piç" tabir edilen karadenizin filan yayalalarındaki inekse 3-5 kilo süt verirken çiftliklerdeki asağım inkeleri 25-30 kilo verir hele daha böyle fabrika üretimi yapılan yerlerde aten inekler zaten cins inek yemi suyu ölçüyle veriliyor daha iyi verim alınıyor senden benden iyi takip ediliyor gram eksilme olsa ne oldu bu ineğe diyorlar.
ha bir de devletten kredi almamış çiftçi hayvancı yok hayvanlar hep küpeli, fiziki koşullar standartlar uygun olmak durumunda
0
niye ama
(26.09.14)
Hikâye hepsi veganların gazına gelmeyin süt için.
0
i was made for you
(26.09.14)
ineklerin doğurma vakitlerini ve sair süt verişini etkileyen şeylere dair biyoritmini bozuyorlar. mesela (ineklerin ömrünü bilmediğim için sayılar temsili) bir inek senede bir yavruluyorsa ona göre belirli bir süre süt verebilcek demektir. hormonlarını yiyecek içeriğini falan değiştirerek bunu dört ayda bir süt alabilcekleri hale geliyor ama inek de hem acılar içinde yaşıyor hem de ömrü kısalıyor.

mesela tavuklara yapılan daha bariz: güneşe göre bir biyolojik saatleri olduğu için günaşırı yumurtlayan tavuktan 12 saatte bir yumurta almak için tavuklara 12 saatlik günler varmış gibi algılatacak şeyler simüle eden bir suni ortam temin ediliyor. tavuk da daha çok yumurltluyor ama doğası biyoritmi herşeyi bozulmuş oluyor.
0
dafaiss
(26.09.14)
elbette bunlar olurken sütün ya da yumurtanın seri üretimde miktarı arttıkça tane/litre başına besin değerleri de düşüyor.
0
dafaiss
(26.09.14)
ailesi bu işi yapan ve onlarca süt ürünleri üretim tesisi görmüş birisi olarak söyleyebilirim ki kesinlikle üç kağıt yok. sağlıklı bir hayvan günde 20-25 litre süt verir ve söylenildiği gibi bu hormonlu yiyecekler falan verilmez. az aylarında ot yer kış aylarında silaj . süt verimi hayvanın cinsi ve iyi bakılması ile alakalıdır. asıl korkmanız gereken bence uht yöntemi ile işlenen sütlerin içerisine bozulmaması için konulan koruyucular olmalı.
0
delidir yakalayin
(27.09.14)
(8)

doktor yazısı okumaca

niye ama
aslında sadece mevcuttur ve uygun görülmüştür dediği semptomatik tedavi ne onları kesinleştirsek yeter :) tabi hepsini okuyup yazmak isteyenlere de şimdiden teşekkürler.
aslında sadece mevcuttur ve uygun görülmüştür dediği semptomatik tedavi ne onları kesinleştirsek yeter :) tabi hepsini okuyup yazmak isteyenlere de şimdiden teşekkürler.
0
niye ama
(26.09.14)
ben mevcuttur ve uygun görülmüştür'ü bile anlamadım, kolay gelsin :)
0
Demet
(26.09.14)
küfür etmiş bile olabilir ya...

bişeyin yetersizliği gelişmişi okudum ben de.. ha gayret tek tek birleştirebiliriz
0
defnex
(26.09.14)
hastanın yapılan muayenesi sonrasında..... hastanın incelenmiş özgeçmşinde... aksesuar noviküler eksizyonu snrasında geçirilmiş....revizyon? ...bişey bişey ile semptomatik tedavi yapılması uygun görülmüştür.

vay anasını..
0
sopiro
(26.09.14)
hastanın yapılan muayenesi sonucu tibialis posterior ... ... gelişmiş pes planovalgus deformitesi mevcuttur. ... incelenmiş, ... aksesuar naviküler ... sonrasında ... ... ... mevcuttur.

hastanın ... ile semptomatik tedavi yapılması uygundur.

ancak bu kadar çözebildim.
0
Lim5
(26.09.14)
hastanın yapılan muayenesi sonrasında tibialis posterior yetersizliği zemininde gelişmiş pes planovalgus deformitesi mevcuttur. hastanın incelenmiş özgeçmişinde aksesuar naviküler eksizyonu sonrasında geçirilmiş remisyon? ??? mevcuttur.

hastanın ortotik ile semptomatik tedavi yapılması uygundur.
0
bass solo take one
(26.09.14)
hastanın yapılan muayenesi sonrası tibialis posterior yetersizliği zemininde gelişmiş pes planovalgus deformitesi mevcuttur. hastanın (?) incelenmiş özgeçmişinde aksesuar navikuler eksizyonu sonrasında geçirilmiş remisyon hikayesi mevcuttur.

laterale (?) ortotik (?) ile semptomatik tedavisi yapılması uygun görülmüştür.

eğer ortotik ise ayağın güçlendirilmesi için yapılan işlemlere ortotik deniyormuş. ayağı dışa doğru ortopedik aletlerle destekleyecekler galiba.
0
montauq
(26.09.14)
son karar (herkese teşekkürler)
hastanın yapılan muayenesi sonrasında tibialis posterior yetersizliği zemininde gelişmiş Pes plano valgus deformitesi mevcuttur. Hastanın incelenen özgeçmişinde aksesuar naviküler eksizyonu sonrasında gelişmiş revizyon hikayesi mevcuttur.

hastada ortotik ile semptomatik tedavi yapılması uygundur.
0
🌸niye ama
(26.09.14)
bildiğiniz düztabanlık alsında da işte sonrasında olaylar olaylar :)
0
🌸niye ama
(26.09.14)
(5)

hamilelik ile ilgili

tolga asp
fotoğraftaki "data ecografic", hamileliğin öğrenildiği tarih fakat diğerlerini bilemedim. mesela "DUM" dediği nedir? hiç bir tarih ile bağdaştıramadım onu. "amenoree" ise bebeğin 7 haftalık olduğunu mu gösteriyor? bu durumda "DPM" muhtemel doğum tarihi oluyor sanırım. doğru mu?dum dediği hamileliğin
fotoğraftaki "data ecografic", hamileliğin öğrenildiği tarih fakat diğerlerini bilemedim. mesela "DUM" dediği nedir? hiç bir tarih ile bağdaştıramadım onu. "amenoree" ise bebeğin 7 haftalık olduğunu mu gösteriyor? bu durumda "DPM" muhtemel doğum tarihi oluyor sanırım. doğru mu?

dum dediği hamileliğin ilk günü ise -ki öyle gözüküyor, kızımız hamilelikten 2 ay sonra olayı farkediyor, bu kadar geç öğrenmesi normal mi?
0
tolga asp
(26.09.14)
DUM son adet tarihi olabilir, resme bakmadım ama :)
0
niye ama
(26.09.14)
En son regl olduğu tarih olabilir mi?
0
ayhsegul
(26.09.14)
5.6.2014 den geriye 7 hafta sayinca 17.04.2014 oluyor, yani sperm yumurta birlesme tarihi
amenoree: 7 haftalik 0 günlük
0
emrahday
(26.09.14)
dum ; son adet tarihi galiba. amenore dedigi adet gormediği süre , 7 haftalık gebe denilebilir. dpm de tahmini doğum tarihi olsa gerek.

data ecograficten 49 gün geriye gidince dum'a ulaşılıyor.
0
montauq
(26.09.14)
amenore son adetinden bu yana geçen süre. dum da son adet tarihi. ecografi dediği ultrasonla baktığı zaman. şu an 23 haftalık hamile. tahmini doğum tarihi de 22 ocak 2015. hepsinden eminim.

tercüme editi: data ultimei menstruatiei = dum
data prezis de naștere = dpn
0
Lim5
(26.09.14)
(6)

memuriyette yabancı dil tazminatı

oxibrinth
merhaba.1- bu tazminatın dilekçe vermeden önce, kendi kendine memuriyetin başlangıcıyla birlikte yatma şansı nedir? 2- a2 düzeyine verilen tazminatın a1'e verilenden az olması lazım. ama benim puan 95 olmasına rağmen internette gördüklerimden daha fazla, a1 düzeyinden tazminat alıyorum. bu neden ola
merhaba.

1- bu tazminatın dilekçe vermeden önce, kendi kendine memuriyetin başlangıcıyla birlikte yatma şansı nedir?

2- a2 düzeyine verilen tazminatın a1'e verilenden az olması lazım. ama benim puan 95 olmasına rağmen internette gördüklerimden daha fazla, a1 düzeyinden tazminat alıyorum. bu neden olabilir? bir şey yapmam gerekir mi?
0
oxibrinth
(25.09.14)
son zamanlarda bi değişiklik olmadıysa
1- sıfır çünkü işyeri amirinin -güya- evet evet bu arkadaşın yabancı dil bilgisinden yararlanıyoruz biz demesi gerekiyor- tabi ki herkes OK'liyor bunu ama prosedür bu.
2- a1 a2 tanımları ya da tazminat miktarları güncel değilse belki?
0
niye ama
(25.09.14)
yabanci dil belgesini mutemetine veriyorsun, sen o belgeyi vermeden onlar ne yapacaklarini bilemezler, yapmak istemezler. 95 ve üzeri a1 diye biliyorum, o sebeple a1 den almanda bir yanlislik yok.
0
atmaca.ged
(25.09.14)
2- Alacağın ücret, kurumun senin yabancı dilinden yararlanıp yararlanmamasına göre değişir. Puanın 95 ise a1'den alırsın.
0
foma
(25.09.14)
bendeki durum şöyle: müdüre tazminat için dilekçe verdim ama maaşta herhangi bir değişiklik olmadığını gördüğümde e-bordro'dan kontrol ettim. memuriyete başladığım aydan itibaren dil tazminatı adı altında bir kalemin yattığına şahit oldum. ve miktar da, bildiğim kadarıyla 96-100 puan aralığını kapsayan a1 seviyesine verilen tazminatla aynıydı. anlam veremedim. kurum okul bu arada, ben de ingilizce öğretmeniyim.
0
🌸oxibrinth
(25.09.14)
mutemet sana kiyak gecmis, yanlis iş de yapmamis, sadece bir kac ay fazladan almissin. fazla kurcalama.
0
atmaca.ged
(25.09.14)
Eğer hakettiğin tarihten önce de aldıysan söyle düzeltsinler ve geri öde. Sonradan bi sorun çıkmasın 50-100 lira için. Mutemete de sorabilirsin a1 seviyesinde olduğumu nerden biliyodun diye. Onun eline sınav sonucu falan bi şey gitmiş demek ki. Kafasına göre iş yapmaz yoksa.
0
foma
(25.09.14)
(6)

May contain traces of nuts

speedy
Yoğurdun ambalajında yazıyor: "May contain traces of nuts". Ne demek bu?
Yoğurdun ambalajında yazıyor: "May contain traces of nuts". Ne demek bu?
0
speedy
(25.09.14)
ceviz olabilir diyo içinde.
0
reavelyn
(25.09.14)
ya ne cevizi hocam:) sade yoğurt bu, ah resmi: www.google.com.tr
0
🌸speedy
(25.09.14)
peanuts diyorsa eger fistik alerjisi olanlari uyariyordur.
0
atmaca.ged
(25.09.14)
@atmaca.ged sadece nuts
0
🌸speedy
(25.09.14)
eser miktarda fındık türlerinden içerebilir diyor peanut, hazelnut vs
aynı üretim hattında fındık içeren bişeyler üretmelirnden dolayı sorumluluk almamak için -dendiği gibi alerji şeysinden dolayı
0
niye ama
(25.09.14)
Ingiltere'de çoğu üründe görürsün. Onu yazınca birinin kabuklu yemiş alerijisinden zarar görmesi durumunda sorumluluktan kurtuluyorlar. Orada koca koca yerfıstığı, fındık paketlerinde bile görürsün :)
0
Haldamir
(25.09.14)
(31)

ateist bir erkek vs orta halli bir müslüman bir bayan

katamaramayan
sorum dişilere ama herkes birşeyler yazabilir.nasıl duruyor uzaktan? bir bayan olarak nasıl bakarsınız böyle bir ilişkiye?sevmeye başladıktan sonra öğrenseniz mesela...erkek olan ben.
sorum dişilere ama herkes birşeyler yazabilir.

nasıl duruyor uzaktan? bir bayan olarak nasıl bakarsınız böyle bir ilişkiye?
sevmeye başladıktan sonra öğrenseniz mesela...

erkek olan ben.
0
katamaramayan
(25.09.14)
Müslüman bir kadın gayrimüslim biriyle evlenemez diye biliyorum. Ailesi karşı çıkabilir. Kendi de olmaz diyebilir. Kişiye bağlı.
0
Lim5
(25.09.14)
herkesin kendi tercihi kimseyi ilgilendirmez, çok iyi olur çok da güzel olur ama olamayadabilir. her ikisi de ateist ya da her ikisi de inançlı bi çiftin ilişkisinin nasıl ki iyi ya da kötü olacağının garantisi yok bunun da olamaz.

gençler mutlu olsun, geri kalan teferruatlara neyse ben bi şey demiyorum sinirlendim.
0
cadi iren
(25.09.14)
Varosca duruyo.
0
hkku
(25.09.14)
Sonra öğrenmek olmuyor. En baştan söyle bence, ona göre kararını versin karşındaki. Çünkü bazı inançlı insanlar için bu konunun olma imkanı yok.
0
osurdum
(25.09.14)
bu ilişkiye bir şekilde bakmam beni taraflan müslümanlığı veya ateistliği ilgilendirmiyor. ancak orta halli müslüman bir kadının bu ilişki içinde olması biraz garip, çünkü islama göre kadın ateistle evlenemez hatta gayrimüslimle bile evlenemez. Lim5 aile karşı çıkabilir demiş eğer kadın inanıyorsa bu ilişki islama göre zina olduğu için aileye gerek kalmadan kadın bitirir. ilişkinin sonu sevgilinizin ne kadar orta halli müslüman olduğuna göre değişir anlayacağınız.
not: ben böyle düşünmüyorum.
0
kuzey li
(25.09.14)
benim vardı öyle bir ilişkim. ben kadın ve inançlı taraftım. erkek arkadaşımın atesit olmasına pek takılmıyordum çok sevdiğim için. ama o sürekli benim inancımla dalga geçiyor laf sokup duruyordu. ben onu değiştirmeye çalışmadım ama o tamamen inançsız olduğu için benim inancım ona aptalca geliyordu. çok üzülüp kırılıyor insan bu durumda. sadece din değil inandığın her hangi bir şeye saygı duyulmaması ilişkiyi berbat hale getiriyor. benim ailem de karşı çıkıyordu ama sevgilim benim yanımda olsaydı ben herkesi karşıma almaya hazırdım. taraflar birbirine saygılı olduğu sürece bir problem olmaz bence. çocuk büyütme işi sıkıntı olabilir ama evlilik içerisinde.
0
biyik
(25.09.14)
tanıdığım uzun süredir evli bir çift var bu şekilde. bayan tarafın ailesi bilmiyor, er kişi aile ziyaretlerinde bayram namazına vs gidebiliyor. Bu şekilde idare ediyorlar.

onun dışında ufak tefek byan tarafın inancını ti ye alma mevzuları olabiliyor.

genel olarak son derece başarılılar aslında ilişkileri konusunda.

oluyor bence.
0
oncrossfire
(25.09.14)
Dini hurafe gibi gorup dalga gececekse, kadina sirf bir dine inaniyor diye salaklik etiketi yapistiracaksa o is olmaz.
Isterse kahve makinesine tapar yani. Saygi onemli.
0
rayde
(25.09.14)
çocuk nasıl büyüyecek? onu bir de bana. sana göre hurafe olan bir şeyin çocuğuna öğretilmesi seni rahatsız edecek mi etmeyecek mi?

eğer ortada sadece siz ve sizin birbirinize saygı sevginiz olsa idi olur derdim; ama konu ikinizden bir parçayı büyütmek olduğunda ben hata veriyorum.

sadece inanç, kişiyi bağlar denip geçilebilecek bir durum değil gözümde, bir hayat görüşü. sizin hayata bakışınız farklı.
0
kaymaktutmayansicaksut
(25.09.14)
harika bi müslüman değilim, ateistlerle de cok iyi anlaşırım. Neredeyse tüm iyi arkadaslarım ateist, dalga gecen tipler de değiller. Buna karsın ateist ve hatta gayrı müslim erkek arkadas edinmem bu kırmızı çizgim. En çok nikah olamayacağı için ama temel olarak inanc cok önemli bir konu olduğu ve mantıklı, rasyonel bi biçimde çözülecek bi mevzu da olmadığı için. ilk görükte aska inanıyorum öyle olduysa bişey diyemem onun dısında insanı tanırken illk ögrendiğimiz seyler dini, duruşu, ideolojisi vs. Benim için öyle. Bunlar uymuyorsa olmaz o iş.
0
niye ama
(25.09.14)
Normal.

Amma tartışmalarda kadın tarafı sen dinsizsin falan filan gibi şeylerle hakaret ederse o zaman kötü. çünkü genelde öyle oluyor. kendimden biliyorum.

Karşı taraftan bir şey gelmediği sürece ben erkek ateist olarak problem etmem. Ama kadın müslüman demin anlattığım gibi yapabilir.
0
secilmis uye
(25.09.14)
iki taraf da yeterince olgun bireylerse olur.
ama bu zaten bireylerin inançlarından önde gelen bir olgu.
yeterince olgun omayan çiftler arasındaysa inanç farklılığı, özellikle toplumun bu konuda üzerinde gerildiği bugünlerde ve önümüzdeki dönemlerde ciddi sorunlar çıkarır.
bir de, her şeyi en baştan konuşmak gerek. ailelere ne deneceği, bayram veya seyran namazları, cinsellik konusunda çıkabilecek sorunlar vs. yani önceden anlaşılması gereken konuların sayısı az değil.
elbette üzerinde anlaştıktan sonra, birkaç yıl geçince bir tarafın anlaşmayı inkar etmesi olasılığı da var ve bu olasılık da az değil.
bütün bunları düşününce, özellikle 20'li yaşlardaki çiftlerin bu tür anlaşmalar yapmamalarının daha makul olduğunu söyleyebilirim, 30'lu yaşlar daha makul. ama bu dediğim olgunlukla ilgili elbette, yoksa yaş tek başına belirleyici değil.
0
yalnux
(25.09.14)
1- Kadın müslüman olmayan biriyle evlenmeyi düşündüğüne göre tatlı su müslümanı.
2- Tatlı su müslümanı olsa da bir gün çocuğunuz olursa onu müslüman yapmaya çalışacak, ben çocuğuma böyle bir şey yapılmasına müsaade etmezdim.

Yani olmaz bu iş.
0
i was made for you
(25.09.14)
din olgusu, dindar olmak ya da olmamak hayatınızda çok önemli bir yer tutuyorsa; kendinizi dini inancınız ya da inançsızlığınız ile tanımlıyorsanız, insanları bu şekilde değerlendiriyor, inanç kıstaslarına göre arkadaşlık kuruyorsanız, hayatınızda yaşayışınızı, hareket tarzınızı etkiliyorsa, gündelik konuşmalarda, aile ilişkilerinde dinden söz etmeden duramıyorsanız olmaz.

onun dışında din duygusu-inancı-ibadeti vs insanın kendi içinde yaşadığı bir şeydir, kimseninki kimseyi ilgilendirmez diyorsanız önemli değil.

aynı şey karşı taraf ve aileler için geçerli.
0
mea maxima culpa
(25.09.14)
olgun biriysen saygı duyarsan aynı şeyler onun için de geçerliyse hiç sorun çıkmaz. eminim çoooook ilişki vardır böyle.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(25.09.14)
1.5 sene oldu. ramazanda sahurda ve iftarda benden önce soframı hazırlar. bayram sabahı ilk o arar vs. ezan okununca öpüşürken kendisi duruyo, müziği falan kısıyo kendiliğinden. saygılı sevgili gidiyoruz gayet. onu tanıştırırken ya da tarif ederken ateist olduğunu belirtmem en son sırada bile aklıma gelmiyor. keza o da beni müslüman olarak etiketlemiyor. takılmayın böyle şeylere.
0
soybean
(25.09.14)
Tamamen dozuna göre değişir. İkiniz de bireyselseniz bu konuda, bir sorun çıkmaz.
0
entre
(25.09.14)
okuyarak, araştırarak ateist olan birisi değilim. evlilikte nasıl olacak onu kestiremiyordum, aydınlandım biraz teşekkürler.
@comptrol haklısın ama birgün kalbim öyle birisi için atarsa!!
@kaymaktutmayansicaksut dediği gibi çocuk büyütmeyi düşününce, beyin hata verdi.
@soybean de güzel bir örnek verdi.
ortak görüş "olgunluk"
0
🌸katamaramayan
(25.09.14)
hatun böyle bir ilişkiye razıysa zaten hiç sıkıntı yok demektir zira hatunun müslümanlığı kendi tarafından pekte ciddiye alınmıyor demektir.
0
efrasiyab87
(25.09.14)
Ben müslümanım, erkek arkadaşım ateist. Gerçi oruç tutmak dışında bi ibadeti yerine getirdiğim de yok onu söylim. İki sene oldu hiç aramızda problem olmadı din konusu. Ne ben onu inandırmaya çalışıyorum ne o beni değiştirmeye çalışıyor. İki taraf da birbirine saygı duyuyorsa sorun olmuyor bence.
0
kaffle
(25.09.14)
Öyle orta halli olursan arada derede kalırsın işte. Dalga da geçerler alay da ederler. Din dediğin mevzu hayat tarzı demektir öyle tatlı sularında dolanırsan ne olduğunu kendin de unutuyorsun. Yaşadım biliyorum.

Ben pek sizin deyiminizle orta halli, yani ibadetini etmeyen Türk tipi tatlı su Müslüman olmadığımdan ötürü, o iş bana olmazdı. Bağrıma taş basarım, seviyorum diye ikna etmeye de çalışmam saygısızlık olur. He bu adamı bu kadar kolay harcadın da diyeceksin Müslüman erkekler çok mu iyi, hayır. Ben emin olun sizden iyi biliyorum ne mal olduklarını. Yine de cevabım aynı.
0
shiranai
(25.09.14)
yıllar evvel "büşra" diye saçmasapan bi film vardı. o aklıma geldi.
0
zvonimir
(25.09.14)
Kısaca olmaz diyelim.

@comptrol hacı geçmişten gelen bir travman yada ezikliğin var galiba, yetmemiş 3 defa yazmışsın üçünde de ayh müslimler böyle ayh müslimler şöyle modunda takılıyorsun.

Hayır sağlam geçirmek istiyorsan adam gibi güzel bir paragrafı döşersin okuyan adam iyi geçirmiş der ama liseli ergen modunda laf sokma çalışmaların pek amatör bence. Biraz daha geliştir kendini, facebookta terkedilmiş ergen tadında takılıyorsun
0
efrasiyab87
(25.09.14)
comptrol başkan,

buyur gel senle, kültür, zeka, cesaret, güç ve aklına gelebilecek her dalda kapışalım. sen kazanırsan ateistler üstün, ben kazanırsam müslümanlar. ok mi?
0
del piero10
(26.09.14)
Genç muslimler rahatsız
0
saksı
(26.09.14)
genc saksilar maydanoz.
0
del piero10
(26.09.14)
Bir arkadaşım böyle bir evlilik yaptı. Ramazan'da kalkıp sahur hazırlıyordu kıza. Eleman agresif bir ateist olmadığı için idare ediyorlar. Taraflardan en az biri fanatik olmayacak.
0
arnold schwarzeneger
(26.09.14)
yeni islamcı entellektüel ney lan :D
müslamanlar bile işin içinden çıkamaz oldu
0
saksı
(26.09.14)
Öncelikle, sözlük bitti, duyuruların altına gelip müslümanlara laf sokmaya geldi iş. Burdaki bazı yorumların tarzı bile soruna cevap niteliğinde aslında. Bu çiğ hâlinizi, tavrınızı "kültürlü erkek" diye yutturabildiğiniz kız varsa, hangi dinden olursa olsun durmayın evlenme teklif edin. Egonuzu sağlama alırsınız. Neyse.

Uzaktan bakınca beni ilgilendirmez gibi duruyor ilişkiniz.

Ama sen olsan ne düşünürdün diye soruyorsun zaten, o yüzden ahkam kesebilirim(orta halli müslüman bir kadın olarak görüyorum kendimi-tabi neye göre kime göre-). Sevmeye başladıktan sonra öğrenseniz mesela dediğine göre sakladın/saklıyorsun bu durumu. İki sebepten üzülürdüm. Birincisi senin saklamak zorunda hissetmen, senin için üzülürüm türlü sebeplerden. İkincisi olmadığın gibi bi insan izlenimi verdiğin için kandırmış gibi oluyosun, kendim için üzülürüm. Şahsi düşüncem benim inancıma, itikadıma, yaşam tarzıma bakış açını bilmem gerektiği yönünde. Bunu kasten sakladıysan sevimsiz bi durum. Hiç mi bu konulara girmediniz tanışıklığınız süresince anlamıyorum. İlle bi arkadaşlık evresi olmuştur, o evrede hiç mi konuşmadınız, fikir düzeyinde de olsa, ben bu konuda böyle düşünüyorum diyebilir insan. Arkadaşlarımdan hangisi ateist, hangisi deist, hangisi bahai vs biliyorum. Siz nası bunları bilmeden sevgililik öncesi dönemi atlattınız hayret ettim.

Seviyorsa çok üzülecek, çünkü gayrimüslim biriyle evlenemez ve bu konuda yapacağı bir şey yok. Hadi diyelim çoook seviyor, deli divâne sana, bunun için de haramı göze aldı. Buna rağmen, gerçekçi düşünürse, gelecekte çıkacak problemlerin kafasını çok meşgul etmesi lazım. Sen garajımdaki ejderha muhabbetlerine gireceksin eninde sonunda. O da büyük ihtimalle seni değiştirmeye çalışacak. Akıllıysa değiştirmek için özel bi çaba sarf etmeyecek. Ama senin şakasına bile söylediğin sözlerden(doğrudan kendisine söylemesen bile, atıyorum x kişisinden veya bi olaydan bahsediyosun inancını tiye alan bi şekilde) rencide olacak. Senden saygı görmediğini düşünecek. Senle evlilik düşünemeyecek rahat rahat. Evlenseniz çocuk problem onu demişler zaten. Her normal insan gibi ikiniz de kendinizce doğru bildiğinizi çocuğunuza aktarmaya çalışacaksınız. 18 yaşına kadar dünyadan haberi olmayan, kuvözde büyümüş bi ebleh yetiştirmek istemiyorsanız tabi. Ramazan ayını aynı evde geçirirken-ultra saygılı insanlar olsanız bile- ikiniz de zorlanacaksınız. Ve daha bir sürü şey.

Çok fazla saygı denmiş. Hiç gerçekçi değilsiniz. Saygı yeterli değil. Arkadaşsan, komşuysan, kuzensen, iş arkadaşıysan çok güzel yeter. Pratik düşünürsek birlikte yürümek/hayat kurmak için, evlilik için birbirimizin yaşam tarzına/inancına saygı duymak yeterli değil.

Bi de hakkaten yeni islamcı entellektüel ney lan? Bu nasıl bir kendine yabancılaşma?
0
gayda
(26.09.14)
dostum daha çok onun inanç özgürlüğüne bakış açısıyla alakalı. hatta tamamen bununla alakalı.
0
balkanlardangelensogukhavadalgasi
(26.09.14)
tekrar teşekkürler verdiğiniz fikirler için.
pek evlenme taraftarı olan birisi değilim kişisel düşüncelerimden dolayı ama yinede evliliğe iten şeyler var.
bu soruyu sorma sebebim, hayatımdan birisi olduğundan değil, olma ihtimalinde neler olabileceğini az da olsa kestirmekti.
kısaca öğrendiğim, çift olarak uyum sağlanabilsede
çocuk yetiştirmekte büyük problemler doğuracağı kesinleşti.
0
🌸katamaramayan
(27.09.14)
(25)

Erkekler de başını yastığa koyduğunda özler mi?

naapsam
Bir zamanlar yanında huzur bulduğu, artık görüşme ihtimalinin olmadığı kadını.
Bir zamanlar yanında huzur bulduğu, artık görüşme ihtimalinin olmadığı kadını.
0
naapsam
(24.09.14)
özler
0
greenshadow
(24.09.14)
özler bence
0
rock n roll
(24.09.14)
Hayir, cunku erkekler tam birer ayi ve boga kirmasi.

Edit: ayilarin ve bogalarin ozlemedigini hepimiz biliyoruz.
0
f_d
(24.09.14)
Bence erkekler kadinlardan daha cok ozler.
Ozunde onlarin kadinlardan daha cok sefkate ihtiyaci var gibi geliyor bana hep cunku pek cok kadin sefkati cok rahat bulur ama erkek icin bu daha az gibi.
Ama yaniliyor da olabilirim.
0
neferkitty
(24.09.14)
bazı bazı
0
seyduna6687
(24.09.14)
asla özlemiyorlar sanırım. ama bak içince aklına gelme diye bi mekanizma var o çalışıyor bence çoğunda.
0
niye ama
(24.09.14)
neferkitty+1
0
pandispanya
(24.09.14)
neferkitty hakli.
0
babamasoliimbananickaldirsin
(24.09.14)
Özlemez mi?
0
lesley mateas
(24.09.14)
Ozlese soylerdi.
0
brnbrs
(24.09.14)
Zannetmem. Gamsız bir şekilde uykuya daliyorlardir bence. Hatta o yeni tanistigi kizi bile düşünüyor olabilirler. Hayat iste.
0
mandalina kokusu
(24.09.14)
özlemez.

yıllardır bu adamı bekliyorsun, bunun gibi zibilyon tane duyurun var.

unut artık bu adamı. sana geri dönme ihtimali yok. yazık ediyorsun kendine. özler diyenlerin gazına gelip de umudunu yeşertme.
0
[silinmiş]
(24.09.14)
Erkek kadın kadar hislerini kelimelere dökmez. Dökemez. Ama en az kadın kadar da özler. Deli gibi hem de. En az dedim hakikaten öyle. Daha fazla özler. Ve bir daha görüşemeyeceğini biliyorsa bu özlem onu içten içe yer, bitirir.
0
ironiden anlamayan dunyasiz
(24.09.14)
editlemiyorum gormezsin belki diye.

soru ozler miydi cevabi ozler. ama soyle bir durum var; ozledigi seni arayacagi, sana geri donecegi, hatta o yeni tanistigi kizi dusunmedigi anlamina gelmiyor.
0
babamasoliimbananickaldirsin
(24.09.14)
Sen de dahil herkesi ozler.
0
hkku
(24.09.14)
Erkegine gore
0
KadifeDevrim
(24.09.14)
Uyumasam özlerim de direkt uyuyorum ben.
0
angelus
(24.09.14)
şu kadınlar ağlar erkekler ağlamaz, kadınlar özler erkekler özlemez genellemesi ve bu basmakalıp genellemeye dayanan tüm muhabbetler fazlasıyla bayıcı, klişe bence.

özler tabii ki, insan sonuçta.
0
bir fincan kahve ile film izlemek
(24.09.14)
Hem de nasıl özler. Aklına anılar da geldiğinde uykusu kaçar.
0
sevgikusunkanadinda
(24.09.14)
neferkitty +4288249. bu tip durumlarda ağlayıp zırlayanlar, özleyenler erkekler oluyor genelde.
0
pescador
(25.09.14)
Sen ne diyorsun ya..
0
Solem
(25.09.14)
özlüyor
0
katamaramayan
(25.09.14)
@douche baydım artık biliyorum ama geçmiyor
0
🌸naapsam
(25.09.14)
seks
0
emm
(25.09.14)
nasıl bir ayrılık olduğuna göre değişir. örneğin aldatan bir kadını asla özlemeyiz.
0
tururo
(25.09.14)
(11)

allah'ını seven üzerime romanya vizesi atsın

tolga asp
çok çok önemli bir konu için (merak edenler son duyurularıma bakabilir) acilen romanya'ya ışınlanmam lazım. allah kahretsin ki vize sorunum var. vize alırsam bilet param kalmıyor, bilet alırsam vize param kalmıyor. yol parası dediysemde otostopla gideceğim fakat bazı noktalar için otobüs-tren kullan
çok çok önemli bir konu için (merak edenler son duyurularıma bakabilir) acilen romanya'ya ışınlanmam lazım. allah kahretsin ki vize sorunum var. vize alırsam bilet param kalmıyor, bilet alırsam vize param kalmıyor. yol parası dediysemde otostopla gideceğim fakat bazı noktalar için otobüs-tren kullanmak zorunda kalıcam. çok ters bir zamandayım, hazırlıksız yakalandım. ülkeye vizesiz veya vize ücretinden muaf bir şekilde giriş yolları arıyorum. mesela birkaç örnek ben vereyim, size ilham olsun.

- schengen'im olsaydı bununla girebilirdim ama tarihi bitti
- bulgaristan vizem olsaydı bununla da girebilirdim fakat şöyle bir durum var. önümüzdeki günlerde 10 günlük bir proje için bulgaristan'a gideceğim, vize ücretini proje karşılayacak fakat romanya'ya geçmek için zamanım olmayacak. (bunu neden açıkladım bilmiyorum)
- erasmus'la gitseydim yine vize ücretinden muaf olacaktım fakat artık çok geç.
- agh projeleriyle vize ücreti ödemeden gidilir fakat hakkım bitti.

aklına bunlardan başka bir yol gelen var mı? en son tır dorsesinde kaçak girişe kadar düşündüm fakat bu kadar büyük bir risk alamam, sonuçta işin ucunda hapis var.

ha bu arada elimde tarihi bitmiş bir adet uzun dönem romanya vizesi ve oturumu var, bilmiyorum bir işe yarar mı? en azından bir haftalığına gitsem yeter. konsolosluğa durumu anlatsam bir şekilde yardımcı olur mu? insiyatife kalmış bir şey mi? mesela abhazya türklerden vize isteyen bir ülke fakat kapıda yalvar yakar vizesiz girmeyi başarmıştım.

çok çaresizim, bir yol gösterin :/
0
tolga asp
(24.09.14)
limon çok pahallandı bu aralar.3 pazar da limon satsan vize paran çıkar çoktan.
0
jamswety
(24.09.14)
romanya vizesi daha yeni aldım. otunu bokunu biliyorum. lütfen şu sorularını kısaltıp net olarak sor.
0
widee
(24.09.14)
vizesiz veya vize ücreti ödemeden girme yollarını soruyorum hocam.
0
🌸tolga asp
(24.09.14)
schengen vizen varsa girebilirsin veya 60 euro ödeyip romanya vizesi alıp gideceksin. 2 iş günü sonra çıkar. sıkıntı çıkarmazlar.
0
widee
(24.09.14)
annene babana durumu anlat. hayırlısıyla torun geliyor de. vize parasını da onlardan iste. onlarda yoksa amca, dayı, eş dost bi şekilde bul para.
60€ dan bahsediyoruz, gidip birkaç gün çalışabilirsin bir yerde
0
ferishtah
(24.09.14)
vize ücreti dediğin kaç para ki? bu kadar tantanayı anlamadım.
hadi diyelim tüm schengen prosedürünü kast ettin bankada para göstermen lazım, seyahat sigortası lazım, vize ücreti, işlem/aracı ücreti, git-gel yol vs. yine de taş çatlasa 5 bin lira tutar bankada parayı zaten işlemden sonra iade edebilirsin borç alıp, kalanı 300-400 lira filandır herhalde. romanyanın özel bir durumu mu var?
0
niye ama
(24.09.14)
baba 60€ çıkaramıyorsan düğünü nasıl yapacaksın?
0
yakuza123
(24.09.14)
@niye ama 5 bin lira naptın hocam, 200 euro'ya avrupa turu yaptım ben.

romanya'da farklı bir durum yok, sigorta 15-20 lira tutacak o sorun değilde vize ücreti 60 euro, şuan için önemli bir para benim için, o yüzden bu kadar tantana :/

hani diyorum belki bir bug falan vardır ama yok gibi görünüyor.
0
🌸tolga asp
(24.09.14)
yahu 60 euro büyük bir para değil, iki gün önce farklı bir şehire ev taşıdım ve hiç beklemediğim bir haber aldım, haliyle hazırlıksız yakalandım. bir sonraki aya kadar beklersem geç kalacağım derdim bu. yoksa ne olacak.
0
🌸tolga asp
(24.09.14)
Bu kadar küçük parayı bulamıyorsan vardır bir hayır, gitme bence. belki seni orda organ mafyası karşılaycaktı.
0
anonymice
(24.09.14)
hehe 5k dediğim bankada para göstermen gerekirse diyeydi yoksa kalan için 300-400 lira filan lazım sanırsam. romanyayı bilmiyorum
agh'yi erasmusu düşünmüşsün sanki onlar bugün başvurup yarın çıkıyor! ekonomik olarak ters bir döneme denk gelmiş olabilir tabi herkese olabilir ama olmayacak şeyleri düşüneceğine olabilecekleri düşünsen. ya birinden borç alsan, ya avans istesen, ya maaş aldığın bankanın imkanlarına filan baksan? ya da sen ek bir iş yapabilir misin mesela haftasonunda, telefon laptop gibi çabuk paraya çevrilebilecek bişey satabilir misin onu düşünsen?
0
niye ama
(24.09.14)
(17)

bildiğiniz/aklınıza gelen türk kültürüne ait objeler/yiyecekler/şeyler?

robin sparkles
ince belli çay bardağı, nazar boncuğu, simit, baklava olarak listeyi başlatıyorum devam ederseniz çok sevinirim sevgiler.edit: kendimi güncellemek adına rakı ve rakıya dair her şey diye buraya not alayım.
ince belli çay bardağı, nazar boncuğu, simit, baklava olarak listeyi başlatıyorum devam ederseniz çok sevinirim sevgiler.

edit: kendimi güncellemek adına rakı ve rakıya dair her şey diye buraya not alayım.
0
robin sparkles
(23.09.14)
kebap
0
Fakin idiyıts
(23.09.14)
Cezve.
0
fortisvita
(23.09.14)
Bulgur.
0
fortisvita
(23.09.14)
modifiye şahinler.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(23.09.14)
tarhana deyince keloğlan'ı anmamak olmaz.

lokum, zerde, güveç, katmer, takunya, yazma/tülbent, taş baskı, tel kırma, ebru, hat, zeytin ve zeytinyağı, kopanisti, el öpmek, misafirperverlik, yabancı hayranlığı, pişi yapınca birkaç tanesini kurtlara kuşlara deyip doğaya bırakmak, bakır kap kacak, muhteşem seramik,cam ürünlerimiz, gözyaşı şişeleri (adını anımsayamadım), iğne/mekik oyaları ve oyalara yüklenen anlamlarla haberleşme, tandır, necefli maşrapa...
aklıma geldikçe editlerim
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(23.09.14)
yer sofrası
0
exlibris
(23.09.14)
Türk kahvesi, badem şekeri, lokum.
0
strangerinhere
(23.09.14)
ayran
0
tururo
(23.09.14)
Ev telligi


bizim di mi bu, anneler firlatiyo boyle ,giymeyince cocuumuz olmuyo falan.
bilemedim ki
0
cecilia
(23.09.14)
ney, tambur.

+ kudüm, kemençe

karagöz - hacivat

ı, İ, ş, ğ.

yoğurdu görünce aklıma geldi, cacık.
0
John Finn
(24.09.14)
üzerlik/yüzerlik ve onunla yapılan ev süsleri, nazar kovmak için atılan seğ/kurşun
makromeden örülen çiçek kaplarını da başka bi yerde göredim şimdiye kadar :p
öremeç/yöremeç /palan vb. bi dünya yünden yapılan hayvan, bebek vb. bağlamakta kullanılan ipler halatlar, aynalı beşik, telli duvak, yayık, yoğurt ve yoğurt mayalamaya dair herşey.
0
niye ama
(24.09.14)
Berber dayaması.
0
angelus
(24.09.14)
nargile, ehl-i keyf
0
sadegazoz
(24.09.14)
Bu arada söylenenlerin çoğu Arap kökenli şeyler, Türk kültürüyle pek alakalı değiller. Ondan sonra vay efendim neden Avrupalılar bizim deveye bindiğimizi zannediyorlar.
0
angelus
(24.09.14)
@freekara, başka millette olmayan salt türk milletine özgü olan denmemiş. bizim memleket urla. çocukluğum boyumu aşan zeytinyağı küplerinin arasında oyunlarla, nefis zeytinyağlı salata ve yemeklerle geçti. o teneke kutuları saksı yapılan vita margarinler çıkana kadar evlerde sadece zeytinyağı, içyağı ve tereyağı kullanılırdı. sonra çiçekyağı da sıklıkla girmeye başladı. zeytinyağı benim yaşamımda çok önemli bir yere sahip ve ben de türküm.

Ona bakarsan ince belli çay bardağını kullanan başka kültürler de var. Hiç ortak yanımız yokmuş gibi görünen hintlilerle bile yüzlerce ortak kelimemiz var.

Dünyanın başka hiç bir yerinde olmayan, sadece Karaburun yarımadası- Urla yöresinde oluşan hurma zeytini var. Zeytinler o yörenin havasında bulunan bir bakteri sayesinde ağaçta olgunlaşır, toplandıktan sora başka bir işleme gerek kalmadan tüketilir. Nefistir. Tarhana çorbasının yanında, kahvaltıda ve özellikle akşam üzeri kurulan asma altı/çardak sofralarında yeşil iç bakla, taze soğan, turp, domates(elbette zeytinyağı ile lezzetlendirilmiş), roka, tere vb. birlikte harika olur.
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(24.09.14)
halı (türk düğümü)
0
tedirginlik hucresi
(24.09.14)
kız isteme, nişan bohçası, kayınvalide bohçası, çeyiz serme...

tuzlu kahve( kız isteme), sakızlı kahve, ekmek aşı...

edit:
şalvar, keşkek, çılbır, mantı, künefe, höşmerim, süt turşusu, yaz turşusu, lokma
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(24.09.14)
(10)

annem kendini dine verdi

sanxis
önceden de ibadetini yapmaya çalışan inançlı bir insandı ama son 2-3 yıldır dindarlığı çok acayip boyutlara taşıdı. ne zaman eve gelsem kuran okurken buluyorum. eskiden akşamları beraber çay içip televizyon izlerdik, şimdi ben izlerken o kuran okuyor. çok sık oruç tutuyor. bilmem ne ayında 1 hafta t
önceden de ibadetini yapmaya çalışan inançlı bir insandı ama son 2-3 yıldır dindarlığı çok acayip boyutlara taşıdı.

ne zaman eve gelsem kuran okurken buluyorum. eskiden akşamları beraber çay içip televizyon izlerdik, şimdi ben izlerken o kuran okuyor.

çok sık oruç tutuyor. bilmem ne ayında 1 hafta tutmak çok sevapmış, şunun için niyet ettim 3 gün tutucam vs hiç bitmiyor.

bütün işlerimizi namaz vakitlerine göre düzenliyoruz. "anne hadi çıkıp bi kahve içelim" diyorum, "ezan okunacak yarım saat sonra" diyor.

her cuma türbe türbe geziyor. eve bir sürü dini kitap yığdı. okumadığı hurafe kalmadı. bana da yaptırmaya çalışınca "anne bu ne saçmalık ya" diyorum. "öyle deme kızım kitapta okudum" diyor. televizyonda da nerde abuk subuk dini sohbet varsa bulup izliyor.

çok fazla ibadet etmesi kendi tercihidir diye hiçbir şey demiyorum ama dünyaya bakışı, olayları yorumlaması da çok değişti.

olumsuz bir şey olursa "bu neyin cezası" ya da "bu bir sınav, sabır göstermeliyiz". çok zorlandığım bir ders var diyelim, "sen allah'tan yardım iste, o kolaylık gösterir". karar vermekte zorlandığım bir durum varsa, "iki rekat namaz kıl, rüyaya yat. allah sana hayırlısını gösterir"

geçen sene bir gün başı çok ağrıyormuş. namaz kılayım, "öleceksem de secdede öleyim" demiş ve namazda bayılmış. kardeşim eve gelip annemi bulunca ambulans çağırdı da öyle kurtuldu. doğalgazdan zehirlenmiş meğer.

yani hangi birini anlatayım bilmiyorum ki. kızsam olmuyor, anlatsam anlamıyor. fazla eleştirince "senin imanın çok zayıfladı" diye kızıyor bana.

hiç sosyal hayatı yok. ölmeden mezara girdi desem yeridir. üniversite mezunu ve 30 yıl çalışmış bir kadın. bir sendikaya ya da derneğe üye ol, sosyal sorumluluk projelerine katıl diyorum. çok anlamsız buluyor. madem hayatının odağına dini koyacak, acaba mevlevi tarikatına falan mı yönlendirsem diye düşünüyorum. en azından tasavvufu öğrenir, hurafelerden uzak durur. yoksa kendi beynini yiyip bitirecek. ne yapmak lazım?
0
sanxis
(22.09.14)
Annen kaç yaşında ? ve nasıl ilk bulaştı bu işlere yoğunlaştı ?
arkadaş çevresi mi değişti ?bir komşu mu önerdi o da uydu ?
geçmiş yıllarda benim annem de biraz abartmıştı sonra ona interneti öğrettim . bir notebook verip eline google ile tanıştırdım .
dedim ne ararsan onu bulursun.
sonra baktım herşeyin abartısından vazgeçmiş makul duzeyde okuyor inceliyor guruplar kurmuş tartışıyor.
sana da öneririm .
0
devilone
(22.09.14)
annem de benzeri.
samanyolu tv'deki beyazbaşörtülü anneanneler gibi. her şeye şefkat gösterip boynunu büken, her şey allahtandır diyen bir tip. ama daha fazlası sizdekinden. sürekli kuran okuyan, okutan, evde tv açınca "bu saçma sapan şeyleri açaçğınıza kuran açın deyip hacı kanalı açan, arapça konuşulan şeyleri kutsal gören, bizlere de baskı uygulayan biri. neyse ki ailemle beraber yaşamıyorum. -tatillerde bile evde fazla olmamamın sebebplerinden biri-


annemin sosyal bir hayatı yoktu. zaten ilçede yaşıyorduk. o sebeple her sabah mahalle camisineki mukabelelere ya da kuran kursuna giderdi. sanırım oralarda verilenler\öğretilenler bu hale getiriyor. anneniz de öyle yerlere, kuran kursuna, bir cemaate falan gitmiş miydi?

sizinki yine size fazla karışmıyor gibi. erasmus ve interrail yapmış, uzunca bir seyahattan sonra eve döndüğümün ertesi günü "gavur yerlere gideceğine mekke'ye medine'ye gideydin ya, imanın zayıflamış senin, inancın azalmaya başlamış. gözümde nokta kadar değerin yok" diyebildi bana.

pek cevabım yok ama duyuruyu takipteyim. anormal bir şeyler var gibime geliyor.

diyanet denilen kurumdan da, cemaatlerden kaçtığım kadar kaçıyorum açıkçası. mevlevi tarikatı o kurumlara göre çok daha iyi bir yer oalrak görüyorum nacizane fikrimce.
0
dahinnotha
(22.09.14)
bu 'okuma günleri'ne falan gidiyor mu? bence komşularının/arkadaşlarının yönlendirmesi vardır mutlaka. o kişilerden uzaklaşmasını sağlamak çözim için başlangıç olabilir gibi. bir de bi eksiklik mi var hayatında? mutsuz mu? bişeyler istediği gibi gitmiyor mu? yani bundan medet ummasının sebebi ne? bir derdi ya da korkusu var bence. onu bulmanız lazım.
0
sheridans
(22.09.14)
annem de uzun yıllar evvel benzer bir değişim geçirdi.

önceleri düz dinciyken sonra kuranın okuması/okutulması/tefsir ve arapçaya sardı. çeşitli evlere, cemaatimsi (ama daha ufak, kadınlardan oluşan) sosyal gruplara falan gitmeye başladı. televizyon izlemez, her söylenene inanmaz, araştırır, deli gibi okur, hayat için mücadele eder, çok aktif bir kadındır, arkadaş grubunun lideridir falan ama sonuçta ağır dinci ve muhafazakardır. neyse ki kuran derslerinin yanı sıra son birkaç yıldır ücretli arapça ders de veriyor artık, en azından ek gelir kapısı oldu.

yapacak bir şey mi var? ne yazık ki yok. ağır müslüman bir ebeveynle yaşamanın ne demek olduğunu çok iyi biliyorum. artık yaşantımıza müdahale etmediği müddetçe dokunmuyoruz. o da alıştı artık zaten. öyle bir baskıda bulunmuyor. epey uzun sürse de hiçbir işe yaramadığını anladı. bir de hoca falan diyorlar artık. kişisel tatminini de yaşıyor. sonuçta herkes mutlu. umarım rayına girer sizin aile de. dinle ilgili bile olsa herhangi bir şeye kanalize olması lazım. yoksa sadece ibadet edeyim oturayım ev işi yapayım geri kalan ne varsa allaha bırakayım derse kafayı cozurtabilir.
0
sir gawain
(22.09.14)
yetişkin bir insan olduğuna göre annenizin kendi inandığı doğrular yönünde yaşaması bana yanlış gelmedi açıkçası.
ancak, kendini dine adamış olması her şeyi doğru anlayacağı anlamına gelmez tabi. bir arkadaşımın ailesi de büyük depremde kendilerini, çocuklarını evden çıkaracaklarına namaz kılıp dua etmeye başlamışlar. Rasyonel düşünceye ne kadar aykırı olduğu ortada ama dine de uygunluğundan şüpheliyim.
Çok üzerine gitmeyin ama bu gibi tehlikeli hareketlere karşı uyarın bence. olmazsa sözüne güveneceği bir hoca falan bulun bilemedim.
0
chavezding
(22.09.14)
Hiçbir cemaate kuran kursuna falan gitmiyor. Parası olsa kesin giderdi ama bağış falan istiyorlarmis sürekli. Para veremeyenlerden pasta borek yapmasını istiyorlarmis. "Param yok, pasta börek yapmaya da halim yok" diyor. En azından hala biraz mantıklı olabiliyor diye seviniyorum.

Çok mutsuz olduğunu görebiliyorum. Bir kere zorla psikologa götürdüm. bir daha gitmedi. O kadar para vermek sacmalikmis. Nasil goturebilirim bilmiyorum.
0
🌸sanxis
(22.09.14)
Yakın bir tanıdığımızda yaşadık benzer durumu. Normal davransaydı karışmaman gerektiğini düşünürdüm ama bu son bayılma olayı sıkıntı gerçekten.

Bahsettiğim insanın annesi de psikolog yardımını para yüzünden istememişti çocuk üniversitelerin gönüllü yardımları vs gibi bir şey uydurmuştu ve para verdiklerini gizlemişti annesinden. Bilmiyorum ne kadar doğru olur ama böyle bir şey deneyebilirsin bunun için. Yardım almanız şart diye düşünüyorum çünkü bir süre sonra iyice zor ciddi bir boyuta varabiliyor bu durum.
0
april12th
(22.09.14)
öncelikle benim annem değişim yaşamadı zaten dindardı hala dindar biz hep namaz saatine -oruç zamanına göre ayarlarız onunla olan işimizi gücümüzü bu zor birşey değil insan annesine saygı duymalı hem. Çatıştığımız şeyler de olur ama genel olarak saygı içinde geçiniriz kendisi ilmihal de okur, kuran da okur, başka kitap da okur biz alırız bazen bazen o duyar ister ayşe kulin filan da mı okumz mesela annen? kadınlar sever genelde onun kitaplarını. ve en önemlisi benimki sürekli meşgul hep yoğun. ki benim annem ev hanımı ilkokul mezunu ama nerdeyse her evladıyla bi üniversite okudu annelerde heves/merak en önemli faktör :). bu kadının hiç mi bişeye hevesi yok? bir de anlaşılan bilmem ne ayı dediğine göre muhtemelen dini bilgilerini biraz zayıf yoksa o şevvaldir muhtemelen (ramazandan sonraki ay) bilmiyorsan öğrenecek yanlışı düzelteceksin, annen kıymetliyse tabi. aaa ben hoşlanmıyorum niye böle yapıyo yapmasın demekle olmaz. şu anki tarzınla sen direk dini eleştirmiş annene negatif yaklaşmış, zayıf inançlı oluyorsun kadın da seni dinlemez. ben süper müslüman değilim ama ailede benim kadar fıkıh ilmihal tecvid vs bilen yoktur :p kadın gelir sorar. hiç kafasını bulandırmaz illa bi cevap buluruz sorusuna.
annen 30 sene çalışmış, üniversite bitirmiş..anlamadım nasıl parası yok -emekli değil mi? nasıl sosyal ortamı yok? bizim ev hanımı hatunların 3er 5er günü var bunların bazısı kahvaltılı bazısı şehirdışı. bi sene dil kursuna gidiyor bi sene el işi kursuna gidiyor filan. bunlar çok para isteyen şeyler değil. belediyelerin bi sürü kursu var.
benim anladığım bu kadın yalnız, aktivitesi yok, parası yok yaş da biraz ilerleyince zaten dini faaliyet artar o iyice kendini bunlara vermiş. siz de iyice boş bırakmışsınız kadını...
bence eleştirmeden yaklaşmalısınız anne gel şunu yapalım demelisiniz baban demeli --bizimkiler 50 yaşına kadar başbaşa tatile gitmiş değillerdi son 5 yıldır gidiyorlar mutlular vb. Müslüman bir kadının ibadetini yapması son derece normal... Siz sadece takip edeceksiniz mantık dışı şeyler yapıyorsa, türbelerden tekkelerden medet umuyor başka herşeyi sallıyor hale geldiyse bilgi olarak sağlam temellere oturmasını sağlayacaksınız ve tekraren kusura bakmayın bu kadını bu kadar boş bırakmayacaktınız.
0
niye ama
(22.09.14)
Youtube' dan Yaşar Nuri videoları açın ve bir şekilde onun da dinlemesini sağlayın, direkt siz yönlendirmeyin, bırakın o dinleyip ilgi duysun. Aynı şekilde onun kitaplarını da alıp hediye edebilirsiniz.

Yalnız (bkz: Carrie) filmi gibi olmuş, bu tür bir değişimi ne kadar erken yaparsanız o kadar iyi.

Değişimden kastım, gerçek Kur' an inancı ile o hurafelerin yazılı olduğu kitaplara inanç farkı.
0
pozzecco
(22.09.14)
+1 pozzecco tam bunu diyecektim, madem illa kendimi dini vereceğim diyor Yaşar Nuri Öztürk tipi laik müslüman olsun bari de beyni yanmasın iyice.
0
i was made for you
(22.09.14)
(22)

eski kız arkadaşımın hamile olduğunu öğrendim.

tolga asp
öncelikle; http://eksiduyu.ru/786060 (3-4 ay önce sormuştum)linki okumaya üşenenler için özetle karışık soruya geçeceyim;geçtiğimiz kış bir proje için yurtdışında kalmıştım, orada dünyalar harikası bir kız arkadaşım oldu. ayrıldıktan sonra hamile olduğunu söyleyip sonradan şaka yaptığını söyledi fak
öncelikle;
eksiduyu.ru (3-4 ay önce sormuştum)

linki okumaya üşenenler için özetle karışık soruya geçeceyim;

geçtiğimiz kış bir proje için yurtdışında kalmıştım, orada dünyalar harikası bir kız arkadaşım oldu. ayrıldıktan sonra hamile olduğunu söyleyip sonradan şaka yaptığını söyledi fakat photshopta hazırladım diyerek gönderdiği evrakların photoshop olmadığına kesinlikle emindim. bir şekilde beni şaka yaptığına ikna etti ve birkaç hafta sonra başka bir sebepten dolayı iletişimi kopardık. birbirimizi (hala) deli gibi sevmemize rağmen 3 aydır tek kelime konuşmadık, zaten bana kesinlikle yazma diyerek bütün platformlardan engellemiştim. kız sürekli aklımda fakat gurur yaptığım için yazmak istemiyorum.

neyse, az önce yurtdışındayken çalıştığım firmadan bir arkadaşla görüştük, bu arada kızda orada çalışıyor fakat ilişkimiz gizliydi. havadan sudan konuşurken herkes nasıl dedim, bu tek tek işten ayrılanları, yeni gelenleri, terfi edenleri falan saydı, en son x'de hamile dedi. x hamile!!! ya öyle mi iyimiş falan deyip sohbeti bitirdim ve 15 dakikadır hareketsiz bir şekilde ekrana bakıyorum, dondum kaldım adeta.

birlikteyken aramızda hamile kalırsam aldırmam tek başıma büyütürüm gibi ve buna benzer konuşmalar geçmişti ama anlam verememiştim. ayrıldıktan sonra hamileyim şakasıyla beraber zaten bebeğim olsa bile senin haberin olmayacak merak etme dedi. parçaları birleştirince kızın ne kadar asil olduğunu öğrendim. kız hamile ve beni üzmemek için 3 aydır gerçeği söylemedi, dediği gibi tek başına büyütecek. bu arada deli gibi seviştiğimiz halde birden bire ayrılmak istedi, benim mutluluğumu düşündüğü için bu kararı verdiğini söyledi (hamileliğinden dolayı benim hayatımın mahvolacağını düşündüğü için sessiz sedasız ayrılmak istemiş demek). bu ani karara kızdım sinirden iletişimi tamamen bitirmiştim.

neyse,

haberi aldığımdan beri tahmin edersiniz ki büyük şok içerisindeyim, ne yapacağım bilmiyorum. birkaç haftadır kızı aşırı özlediğim için engelini kaldırıp mesaj atmayı düşünüyodum çünkü son zamanlarda aklımdan hiç çıkmamaya başladı ama bu haberi alınca mesaj atmaktan vazgeçtim. ne yapacağımı bilmiyorum. olayı öğrenmeden yazsam daha anlamlı olacaktı ama şimdi bebeği öğrendiğim için yazdığımı düşünebilir veya ne bileyim.

kafam çok karışık. cümleler devrik, hatalı, salakça olduysa kusura bakmayın, mümkün olduğunca kısa tutmaya çalıştım ama bu kadar olabildi. buraya kadar okuyanlara teşekkür ederim.

derdimi anlatacak, akıl danışacağım kimsem yok.

yorumlarınızı/tavsiyelerinizi alabilir miyim.
0
tolga asp
(21.09.14)
kiz asilliginden degil; tek basina buyutmeyi kafasina koyup normallestirdigi icin soylememis bence. sana, bana, bize gore buyuk bir olay gibi gelebilir; ama kiza gayet normal geliyor olabilir.
0
mayeskuel
(21.09.14)
kız bebeği öğrendiğin için yazıdğını düşünebilir diye yazmaktan vazgeçecek halin yok. gerçekten hamileyse bi yola başkoymuş demek ki tek başına büyütebilecek kapasitede. ama ne olursa olsun yanında olmak istiyosan yaz gitsin işte ne düşünüyosun.
0
elorelia
(21.09.14)
Git evlen kızla ...
0
sapkasiz cikmam abi
(21.09.14)
Hamile olduğunu bildiğini söylemeden önce onu ne kadar sevdiğini falan anlatacak şekilde bir mesaj at bence, ayy böyle çok sevdim ilişkinizi sen böyle bir mesaj atsan o da seni sevdiğini söylese, sonra hamile olduğunu söylese, sen o arkadaşından duyduğunu söylemek zorunda kalmasan çok mutlu olsanız :) hadi inş.
0
ekaterina
(21.09.14)
seninle, daha doğrusu bir babayla büyütmek istemiyor bence bebeği. hatta söylemek istemezdim ama sadece çocuk yapmak için bile seninle birlikte olmuş olabilir. sen gidiciydin vs., hesaplamıştır belki tüm bunları?
0
devilred
(21.09.14)
öğrenmeden önce yazacağım şeyleri kurgulamıştım, işte çok özlüyorum unutamıyorum vs klasik şeyler. ama şimdi ne yazacağımı, nereden başlayacağımı hiç bilmiyorum. konuya nereden gireceğim, nereden çıkacağım, bebeği bilip bilmediğimi söylemeli miyim yoksa kendisi mi söyleyin. çok tuhaf bir psikoloji içerisindeyim şuan.
0
🌸tolga asp
(21.09.14)
beraber büyütün bebeğinizi. evlenin, hamile olduğu için değil onu sevdiğin için evlenmek istediğine sürekli vurgu yap ama.
0
rock n roll
(21.09.14)
birbirimizi gerçekten seviyorduk, onlarca sevgilim oldu ama aşık olduğum tek kişi buydu. evlenmeye karar verdik, orada yaşayacaktık, nasıl geçineceğimize kadar konuştuk. en son aileme açıkladım, ben evleniyorum dedim, bu arada ben 23, kız 27 yaşında, annem yaş farkından dolayı karşı çıktı ve kız ile kendileri arasında bir seçim yapmamı istediler. zaman zaman annemin ağzını arıyorum ama hala kesin bir dilla karşı çıkıyor, babam ortada.
0
🌸tolga asp
(21.09.14)
Evlenme ya boş ver benim hayallerimden biri çocuğum olsun ama evlenmeyeyim takılayım öyle diye. Tabii çocuğu alıp kaçırmak gibi bir durum olamaz sen de görmelisin.
0
i was made for you
(21.09.14)
çocuğu getir annenin kucağına bırak, o çocuğu öper koklarken siz de nikah masasına kaçarsınız.
biraz yeşilçam ama olsun.
0
yalnux
(21.09.14)
hımm
kızı tam anlamadım. --şu var ki ben de hamile kalsam doğururum aldırmam bunu erkek arkadaşıma söylemişliğim de vardır gerçekten de doğururdum hamile kalsam; karşımdaki adam da bunu bilsin isterim peşin peşin ama hamile kalmak gibi bir planım olduğundan değil yani kadınca bir konuşma sadece. ama ben türküm anasını satayım bu kız yabancı ne düşündü acaba?
belki anne olmak istiyordu, en iyi bir adaydın onun için. ama evlenmek vs istemiyordu gebe kaldı seninle iletişimi kesti kendi doğurup büyütecek yurtdışında çok anormal bişey de değil.
belki senin evlenmek, orda kalmak gibi hayatını değiştirecek şeylere mecburmuşun gibi hissetmeni istemedi. yine çok da önemli de değildi zaten -kendince böyle bi çözüm buldu.
belki kafası karışıktı diyecem ..zira neden önce hamile olduğunu söyledi sonra kaçtı anlayamadım ben.
bebeği öğrendiğim için yazdığımı düşünebilir demişsin de ne sakıncası var? olm baba oluyorsun lenn tabi ki yazacaksın gayet normal. anası ister ingiliz olsun ister fransız hiç fark etmez.
0
niye ama
(21.09.14)
sırf yaşı dolayısıyla karşı çıkmalarına anlam veremedim. torun geliyor. sen de sevgiline ve bebeğine sahip çıkmalısın. güçlü ol. ara sevgilini hemen, bekleme artık.
0
rock n roll
(21.09.14)
Öncekikle senden olduğuna emin misin?
0
air
(21.09.14)
Aile şimdi karşı çıksa, torun gelince yelkenleri suya indirir. Herhangi bir ailenin toruna rağmen inat ettiği literatürde pek görülmemiş bir şey.

Ama önce ne istediğinize kesin karar verin. Birkaç gün sakinleşmeyi bekleyin ve "Çocuk istiyor muyum, hayatımda neler değişecek. Çocuk için mi onu istiyorum, yoksa onu mu istiyorum" kısmını iyi değerlendirin. Ki şu an ikisini de istiyorsun gibi.

Karar kesinleşince kızla bir konuşun. Neden sizi bilgilendirmediğini sorun. Kafada kurmayın bazı şeyleri, kesin cevapları olsun.

Her şey iyi giderse el öptürmeye getirirsiniz :)
0
aychovsky
(21.09.14)
aranızdaki yaş farkı değil, ama senin evlilik için erken bir yaşta olman olası bir evlilikte yaşayacağın sorunların filizlerini bağrında taşıyor. buna rağmen, senin yaşında ben olsam diye düşündüğümde, mesaj felan değil doğrudan kızın yanına giderdim diye düşünüyorum. işin zor, umarım işler dilediğin gibi gider.
0
gochebe
(21.09.14)
Ya çok özür dilerim, kabalık, öküzlük, vs yapmak istemiyorum, heyecanını gölgelemek de istemem ama çocuğun senden olduğuna emin misin? Belki bebek senden olmadığı için seni konu dışı tutuyor? Belki başta(photoshop muhabbeti yaptığında) bebeği sana yıkacaktı da sonra içi kaldırmadı, vazgeçti?

Cevaplarda hakim olan aşkına, bebeğine sahip çık romantizminin içine ettiğimi biliyorum ama benim aklıma ilk bu geldi okuyunca. Affedin, yakın zamanda çok fazla kötü insana maruz kaldım. iyi niyetli düşünme becerilerim köreldi biraz.
0
istinyede bekle
(21.09.14)
öncelikle hepinize tek tek teşekkür ediyorum ilgilendiğiniz için.

bebeğin benden olmama ihtimalini düşünmüyorum, kızın bana gerçekten sevgi dolu gözlerle baktığını, benim için yaptığı fedakarlıkları, tartışma sonrası sabahlara kadar ağladığı için okula şiş gözlerle geldiğini düşününce kızın bana olan sevgisinden emin oluyorum. böyle bir kızında aldatacağına ihtimal vermiyorum, 4 ay birlikteydik ve en ufak bir yalanını dahi yakalamadım, hiç bir davranışından şüphelenmedim o yüzden bebeğin başkasından olma ihtimali yok.

birkaç kere ağzımı aramıştı hamilelik konusunda, bende ciddiye almadığım için sıcak bakmadığımı ima etmişim demek ki o yüzden "zaten hamile olsam bile haberin olmaz merak etme" demişti. o yüzden benden sakladığını düşünüyorum, huzurumun kaçmasını istemiyor. halbuki bende isterim, neden huzurum kaçsın ne güzel bir durum.
0
🌸tolga asp
(21.09.14)
hamileyim şakası yaptığındaki tavrınız nasıldı bunu bilmemiz lazım. belki onu görüp vazgeçmiştir söyleyeceği varsa da söylememiştir.
0
supergirl
(22.09.14)
bence yurtdışında yaşayan ve yılda bir iki kez çocuğunu ziyaret eden cool baba olabilirsin.
0
klassno
(22.09.14)
ikiniz arasındaki konuşmaları bilemeyeceğim ancak, ne olacak senden olduğunu bildiğin bir çocuğu "annene ne diyeceğimi bilemedim" diye hayatın boyunca görmeyecek misin?
0
freya
(22.09.14)
asalete bak hizaya geldim. neresi asalet bunun. tamamen bencillik. belki sen üremek istemiyorsun, kendi kendine hamile kalmak ne ya.
0
shiranai
(22.09.14)
İmkanın varsa atla git ilk uçakla kızın yanına
0
basond
(22.09.14)
(11)

istanbul'da kendinizi azinlik hissetmiyor musunuz?

mayeskuel
son bi kac yildir cevrede o kadar cok arap, zenci, fakir ulkelere mensup cekik gozlu gorulmeye baslandi ki. sokakta turkceden cok diger dilleri duyar olduk.sizce de oyle degil mi? zaten hayvan gibi kalabalik bir sehirdi. simdi iyice boku cikti.ister fasist diyin ister kafatasci; ama iyice tiksinmeye
son bi kac yildir cevrede o kadar cok arap, zenci, fakir ulkelere mensup cekik gozlu gorulmeye baslandi ki. sokakta turkceden cok diger dilleri duyar olduk.

sizce de oyle degil mi? zaten hayvan gibi kalabalik bir sehirdi. simdi iyice boku cikti.

ister fasist diyin ister kafatasci; ama iyice tiksinmeye basladim. elin oglu beyin gocuyle akillilari alir. bize sadece dilenci, saatci, isportaci, hirsiz, berdus gelir. yolgecen hani oldu amk memleketi.

edit: gaza geldim. valilik ve bimer'e yazicam bunu. siz de yazin.
0
mayeskuel
(21.09.14)
valla istanbulda yaşamıyoum ama oraya gittiğimde kendimi belli yerler hariç istilaya uğramış bi memlekete gitmiş gibi hissediyorum.
yurtdışında en kozmopolit yerlerde bile hissetmediğim kadar hem de. çünkü istanbul fiziki olarak o kalabalığı kaldıramıyor, bi yerden bi yere ulaşamıyor, toplu taşımada oturamıyor, sebze-meyvenin vs. en kötüsünü alabiliyorsunuz. kimse kimseyi dinlemiyor, saymıyor, herkes koşturuyor, herkes yorgun, sanki harp var orda. işin suç, beyin göçü gibi yönlerinden bağımsız sadece gidince 2-3 günde hissettiklerim böyle. zaten daha fazla kalamıyorum genelde :D
0
niye ama
(21.09.14)
Ülkenin kozmopolit olması beni rahatsız etmiyor lakin sırf çıkar uğruna Suriyelilerin ülkeye dolaşması beni tiksindiriyor. Ha onun dışında Afrikalı bir adamın ülkesinden kaçıp Sultanahmet'te saat satması beni rahatsız etmiyor.
0
angelus
(21.09.14)
galata, kuledibi, sishane, karakoy falan taraflarinda o kadar hissediyorum ki "burasi bizim degil, bizi oldurmek isteyenlerin ulkesi" olayini. duvarlar "bir gece ansizin kafaniza sikariz"'larla falan dolu. arkadasim karakoy'de oturuyor, adam aksam 9'dan sonra taksim'den evine gidemiyor surekli yol kesmeler falan.

bunun disinda zaten kendi semtimte de zencilerle gule oynaya yasiyorum, bunlar en azindan yol kesmiyor laf etmiyor. ulkenin "zeki" bireyler icin cazibe merkezi olmamasi da bizden cok daha ust bi sorun, yani ar-ge falan yapican ki avrupali amerikali "olm sahane egitimler var gidek turkuyeye" desin. ya da anadoludaki adamin tarimla ugrasmasini tesvik etmeli ki istanbula goc etmesin. e yok hicbiri.
0
hjarteblod
(21.09.14)
Suriyelilerden 2-3 aydır rahatsız olmaya başladım, çoğu dilencilik yaptığı için. Saat, parfüm satan zencilerden, vs. rahatsız olmuyorum.
0
gmzo
(21.09.14)
Hep suriyeli picler
0
senin yapacağın işi
(21.09.14)
Sadece istabulun kötü duruma dönüşmesi üzüyor ama şahsen bu insanları gördükçe kendimi böyle daha menedi görüyorum, oha daha ne insanlar var la diyorum.
0
atom karincanin torunu
(21.09.14)
istanbulluluk bu zaten.
0
baldur2
(21.09.14)
''ister faşist deyin ister ırkçı'' deyince yapılan ırkçılığı hoş mu karşılamamız gerekiyor?
soruya gelince dilenci bilmemne geliyormuş adamlara beyin göçü gidiyormuş, bizim millet ne seviyede ki gelenler ne olsun?
gelenlerin seviyesi, milliyetinden bağımsız olarak ben de rahatsızım istanbul'un bu kalabalığından.
0
kardel sharpeye
(21.09.14)
o yüzden istanbul'da yaşamıyorum.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(21.09.14)
istanbullular hep yukardan bakıyordu ülkenin kalanına. hatta geçen gün biri ekşide yazmış hepsi güneydoğuluların suçu diye. bakınız verecektim de silmiş arkadaş.

şimdi istanbulluların düştüğü durum için "bokunuzda boğulun ibneler" diyesim geliyor açıkçası. şahsen ben gidince burası türkiye mi diyecek kadar farklı bir kültürle karşılaşıyorum. zaten son dönemde uçak saatlerini falan da iyi ayarlıyorum ki şehre inmeyeyim. katlanılacak gibi değil yaf. herkes bohem herkes bir garip...

alın sizin olsun istanbulunuz diyorum artık. plazanızda mutlu mesut ofisboyunuzla yaşayın. işten çıkınca trafiğe takılın, metrobüsünüze binip birbirinizi yeyin. akşam da taksime gider ıslak hamburger yersiniz.

ben de 3 tlye tavuk kebabını götürürüm artık.
0
siradisi00
(21.09.14)
bazilarina da gün dogmus. istanbul komplekslerini disari atmislar.

istanbul gayet guzel. sydney'de de bi yigin gocmen var, londra'da da var. kimse anasinin karnindan hirsiz, tinerci, gaspci dogmuyor. seni icinde besleyen sistemin artiklari onlar. beraber yasamayi ogrenmek zorundasin.

29 yildir istanbuldayim, hic de degisen bir sey yok. eskiden de ayniydi simdi de. hatta reşat ekrem koçu'ya göre 70 yil once bile istanbul ayyaslarin, fahiselerin, kabadayilarin, evsizlerin sehriymis.

kisacasi cok kulturlu yapiya sahip olmayanlar cok begendikleri tavuk kebaplarini bayila bayila yiyebilirler. cok da memnun oluruz.
0
bigl0rd
(22.09.14)
(4)

haftanın belirli günlerinde çalışılabilecek geçici iş?

pescador
çevrem pek geniş değildir, daha önce bu tarz bir girişimim olmadığı için çok acemiyim. şimdi eleman arayan bir yere girip "yalnız pazartesileri gelmem haa :))" dersem kavga çıkabilir sanırım. ama okul ve diğer işim yüzünden çalışamayacağım bazı saatler var. örneğin salı günü boşum, perşembe öğleden
çevrem pek geniş değildir, daha önce bu tarz bir girişimim olmadığı için çok acemiyim. şimdi eleman arayan bir yere girip "yalnız pazartesileri gelmem haa :))" dersem kavga çıkabilir sanırım. ama okul ve diğer işim yüzünden çalışamayacağım bazı saatler var. örneğin salı günü boşum, perşembe öğleden sonra boşum ama akşam 8'deki kursa yetişmem lazım, cuma boşum vs. diğer işi yaptığım saatler belli olduğu için boşluklar net.

şimdi ajans diyeceksiniz ama ben affedersiniz odun gibi adamım, güleryüz ve misafirperverlik gerektiren bir iş için pek uygun değilim sanki. daha odunca bir şey fena olmaz.

ne tarz bir şey yapabilirim? böyle serbest, tercihen günlük para veren başka iş yok mu, illa ajansa başvurup markette millete şeker sucuk mu tattırayım? :(

ümitsizliğim sanırım o kadar belli oluyor ki, şu an çalıştığım yerdeki editör bile iş yüküm çok hafif olmasına rağmen "gündüzden yazmana gerek yok, gece de gönderebilirsin, yıpratma kendini" falan yazdı resmen baba şefkatiyle. olum para lazım lan.
0
pescador
(21.09.14)
çok iyi bilmemekle birlikte sanırım satışta part-time 'da böyle şeyler var diye biliyorum şu anda salı-perşembe-cuma öğleden sonra boşsun + 1 gün de h. sonu çalışsan zaten 20 saati geçiyor. işte starbucks'tır giysi-spor mağazalarıdır oluyor böyle galiba.
ayrıca olm sen dilci değil misin? niye dille ilgili şeyler düşünmüyorsun?
0
niye ama
(21.09.14)
@niye ama, dilciyim de çevirmenlikten bana ekmek çıkmaz. hakim olduğum bir alan değil. onu bilen yapsın. ben anlarım, yazarım çizerim konuşurum da çeviremiyorum. uzun sürüyor. ha git turistlere rehberlik et dersen de bina tarihçesi anlatacak kadar düzgün ingilizcem yok. dönercide vuc yu layk köri sos yrrağım veya eminönü'de BOSFOR BOSFOR diyebilirim ama sanırım.

bir de senin verdiğin örnekte devamlı böyle mi? yani bu hafta perşembe-cuma, sonraki hafta salı-perşembe olmaz. diğer işin saatleri belli. onun olmadığı zamanlarda olması lazım.
0
🌸pescador
(21.09.14)
Satis danismanligini cok rahat yapabilirsin. sana onerim turk giyim magazalarinda calisma mudo defacto koton vs.gibi.

inditex grubu magazalarina bak derim.(zara, pull and bear, bershka) hem iyi maas alirsin part time hem de kosullari daha iyi.
0
charango
(21.09.14)
illa çeviri olmak zorunda değil tüm gün bilgisyardasın sosyal medya uzmanlığı diye bir iş icat ettiler, SEO olabilir, metin yazarlığı olabilir sende o kapasiteyi görebiliyorum ben (ha ben çevirmenim çeviriyi daha iyi biliyorum tabi ama türlü türlü serbest zamanlı ofis işi var, biliyorsan veya öğrenirsen inDesign gibi programlar öğrenmek de yapabileceğin işleri arttırır) rehberlik piyasasını bilmiyorum, istanbulda değilim :)
satişta ise -hiç yapmadığım yapamayacağım iş ama- bildiğim kadarıyla zaten part time diye giriyorsan belli günün -saatin oluyor haftalık programları da mağaza müdürleri ayarlıyor. bu da mağazasına, müdürüne, yoğunluğa göre değişiyor olsa gerek ahkam kesmeyim şimdi.
0
niye ama
(21.09.14)
(13)

Buzdolabınızın üzerinde magnet var mı?

basond
Seviyor musunuz magnetleri?http://prntscr.com/4oyoq1
Seviyor musunuz magnetleri?

prntscr.com
0
basond
(21.09.14)
fallthepieces
(21.09.14)
tüllü püsküllü nikah şekerleri güzel değil.

magnet seviyoruz. evde magnetten buzdolabı görünmez halde.
0
nop
(21.09.14)
benim yok, aile evinde var. tatillerden vs anı olarak alınmış magnetler.
açıkçası pek sempatim yok kendilerine olsa da olur olmasa da. gözüme batmıyorlar ama özellikle magnet alıp dolabın kapağına koymam.

oy fotografa şimdi baktım, bu ne kalabalık öyle. yok kalsın, bu şekli gözüme batar benim.
0
nwnd
(21.09.14)
öğrenci evimde genelde yemek sipariş edilecek yerler, tesisatçı vs. o tarz şeyler var. bir de arkadaşımın hediyesi bir tane düzgün bir şey.

normal evimde de(aile evi) genelde benim tatillerde gidip geldikçe "anı" olarak aldıklarım var. ya da komşunun, teyzemin falan.
0
iste o kavunici balik
(21.09.14)
Gezdigim yerlerden aliyorum ama hicbirini buzdolabina yapistirmiyorum.
0
delifaruk
(21.09.14)
Severim. Eşimle beraber gittiğimiz heryerden, hatta arkadaşların gidip gördükleri yerlerden bize getirdikleri magnetlerin hepsini koyarız. O donuk elektronik eşyaya bir ruh katıyor.
0
quaker
(21.09.14)
Sevmem ama var. Not için kağıt falan var. Bi de faturaları dolabın üstüne yapıştırıyorum, onları tutması için alelade bi takım magnetler var.
0
buff
(21.09.14)
o kadar değil ama var sadece kendi gittiğim yerlerden aldıklarım var. işlevsel (bişeyler tutturmalık) kullanıyorum.anne evinde -annem sevmemesine rağmen- nikah şekeriydi, her gezenin bişeyler almasıydı derken bi dolu. annem arada atarlanıp yok ediyo hepsini.
0
niye ama
(21.09.14)
Var. Hem gezdiğimiz yerlerden, hem de milletin gezdiği yerlerden. Geçenlerde abimin bir arkadaşı New York magneti takmış oraya hediye olsun diye. Eve gelmişti, takıvermiş oraya. Abimle birbirimize "Hangimiz New York'taydık" bakışını attık anlayana kadar.

Yer magneti olmayan tek şey, sucunun telefonu.
0
aychovsky
(21.09.14)
Kendi gezdiğim yerlerden hatıra olsun diye alır takarım oldukça var nikah şekeri takmıyorum. İnsan sonra bakınca anıları tazeleniyor güzel oluyor bence
0
ayhsegul
(21.09.14)
Yurtdışından aldıklarım var sadece.
0
boyalı kuş
(21.09.14)
bende magnet ve benzeri olan gezdiğim dolaştığım tüm şehir ve ilçelerin adının olduğu bir koleksiyon var.buzdolabının üstüne yapıştırmaya kıyamıyorum.
0
uykulu_fb
(22.09.14)
Hem düğün, nişan, sünnet ve doğumlardan alınanlar; hem gezilen yerlerden hatıra amaçlı alınanlar; hem de market vs. yerlerden sipariş amaçlı magnetlerimiz için ayrı ayrı yerleri var. Severiz kerataları...
0
sku
(22.09.14)
(21)

Kız isteyeceğim, lütfen bir yardımcı olun sevaptır.

wittgenstein
Merhaba,Kız isteyeceğiz (böyle söyleyince zaten iğrenç olan bu organizasyon daha da çirkin duruyor) Hali vakti yerinde bir aileye gidiyoruz. Çiçek "çukulata" klişesinin gerçekleşeceği bu günde tüm önerilerinize ve fikirlerinize açığım.Çiçeği şuradan al, Şöyle bir şey olsun, Vazolu olsun, buket şekli
Merhaba,

Kız isteyeceğiz (böyle söyleyince zaten iğrenç olan bu organizasyon daha da çirkin duruyor) Hali vakti yerinde bir aileye gidiyoruz. Çiçek "çukulata" klişesinin gerçekleşeceği bu günde tüm önerilerinize ve fikirlerinize açığım.
Çiçeği şuradan al, Şöyle bir şey olsun, Vazolu olsun, buket şeklinde olsun, şu çiçeklerden olsa daha şık olur vs. vs.

Çukulataya gelince tabi zaten başka bir dünya. Pelit diyolla, Divan diyolla ama bilemedim :/ Orijinal fazla kokoş olmayan tüm fikirlerinize ihtiyacım var. Kutuda? gümüş bir gondolda (bana çok çirkin geliyor ama) ya da ne bileyim seramik bir kapta?

Kimdir bunlar? Er kişi 26 hatun kişisi 25 yaşında üniversite mezunu, evlenmek gibi çok da gerekli olmayan bir karar almış kişilerden bahsediyoruz. Ha bu arada hatun kişisi bu konulara önem veren (nedense?) detaycı bir kişiliğe sahip.

Bütçe: ikisi için toplam max 1000-1200 TL
Şimdiden Teşekkürler.

Tavsiyeler sonrası edit (ya da henüz son durum):
Çiçek: Beyaz gül ve yine beyaz çiçeklerden oluşan buket
Çikolata: Vakko / Marie Antoinette Chocolatier
0
wittgenstein
(20.09.14)
biz sana güveniyoruz hacı. çiçeksiz çikolatasız bile alır gelirsin sen o kızı.
0
seyduna6687
(20.09.14)
oha 1000-1200 lira falan gidiyo mu bi çiçeğe çikolataya ya.
vay amk.

edit: öküz gibi direkt paraya tutulduk. hayırlı olsun.
0
naberabi
(20.09.14)
öncelikle cimrilik etmeyin. avuç içi kadar çikilata almayın. o çikolataları siz yemeyeceksiniz. gelinin annesinin ve ailesinin komşuları, akrabaları vs kız isteme töreninden sonra hayırlı olsun demek için ziyarete gelecekler. çikolatalar onlara ikram ediliyor.

böyle adetler var işte. insanların ağzı tatlansın diye.
0
mea maxima culpa
(20.09.14)
biz gümüş bir tepsi gibi kaseye koymuştuk. çeşit çeşit bi dünya çikolata vardı (pelit). çiçek herhangi bir yer olabilir ama garnati olsun diyorsan sabuncakis varsa oradan al. pahalı ama çok ügüzel hazır çiçekler var. istemezsen telefon aç istediğini ayarlasınlar giidp al.
0
liriamer
(20.09.14)
abi mado ya da kahve diyarı-kahve dünyası gibi bir yere git. orada direk sandık gibi bir kutuya yapıyorlar içine karışık atıyorlar. çok oluyor hem de. 3 gün yerler yine de bitmez
0
thracian
(20.09.14)
tebrikler hocam.

öneri veremiyorum ama hayırlı olması dileğiyle
0
abyuksuet
(20.09.14)
senin durumun çok iyi değilse, misal kız kardeşini istemeye gelenlerden 1000 tllik çiçek böcek beklemiyosan, gidip o parayı harcama bu işe. maaşın 50000 tl falansa tamam harca ama. yani şimdi kız istemeye 1000 liralık çikolata ile gidersen, beklenti de yukselicek, diğer masrafları nasıl karşılayacaksın.

o çikolata eşe dosta tutulacak. insanlar da içini açıp 'divan diil mi? nasıl yhaaaa' falan mı diyecekler. eğer diyeceklerse allah onları bildikleri gibi yapsın.

ha illa kaliteli olsun diye iyi bi pastanede 500 tlye de ayarlayabilirsin bunu. gondol oluyor genelde. tadına bakarak oradan çikolara falan koydurursun. çiçek piyasasından haberim yok ama onu da kaliteli ve uygun fiyata yaptırmanın imkanı vardır.
0
elorelia
(20.09.14)
oha aq. bütçeye bak o paraya bütün evi isticen galiba?
bazı şeylerin nasıl da boku çıkarılıor.
0
kult ablasi
(20.09.14)
valla kardeş bana kalsa hiç önemi yok ama üniversite mezunu 28 yaşında bir kız kardeşim var
bırak isteme çikolatasını, yılbaşı sepetinde gelen çikolatanın tülü, markası, gondolu/kutusu/kasesi neyse, ambalajı vs vs vs'si bile itinayla incelenip gönderene not verilir tarafından
hele hele o tül/ parlak bant çok önemli asla ucuz, çingene işi durmamalı nası bağlandığına bile dikkat ediyor kızlar. çikolatanın markasının direk geçme kalma notu olduğunu zaten anladın herhalde.
kutudan ziyade tepsi gondol tarzı birşey daha uygun. seramik değil gümüş olcak.
çiçek de vazolu olmaz racona ters .sarı veya kırmızı da olmasın sarı hüzün/kaşılıksızlık filan ifade ediyor , kırmızı daha özel günler için. renkli bir buket olabilir ya da beyaz ağırlıklı olabilir.
ha bence de bu masrafı icat edenin allah belasını versin.
0
niye ama
(21.09.14)
Öncelikle minimum harcama ile işin içinden çıkmanızı diliyorum hele hele böyle gereksiz bulduğum bir şey için.

Bu işlerden anlamadığım nasıl da belli ben bütçeye takıldım kaldım. O kadar para mı gidiyor bi çiçek bi çukuleta için.

En son babacığıma bir buket kırmızı gül yaptırmıştım fiyatı 30 lira idi.

Bu arada müstakbel eşiniz sever mi bilmem fakat ben sümbül almayı isterdim. Çok olmasına gerek yok bi salkım sümbül kafi gelirdi. Eşinizin beğenilerine göre bu teklifi de değerlendirebilirsiniz.

Çikolata içinse bu işlerden anlayan kişiler bol almanızı tavsiye etmişler o halde çikolata kaliteli olsun fakat görüntü işini siz halledin derim. Zira o paralar çikolataya değil ambalaja gidiyor.

Marka demedim bu arada kalite dedim. Divan ile aynı kalitede daha ucuz markalar yada yerel üretimler var.
0
kendi kendine yasayan yavrucak
(21.09.14)
valla ben orjinal bir adamım. o sebeple bu özel gün geldiğinde, kendi çikolatamı yapmış olacağım. zamanın varsa, al internetten malzemeleri, biraz beceriyle evde kendin yap çikolatanı. hatta üzerine isim falan ekleyebileceğin kalıplar var. parayı verip pahalı çikolata almak bir çözüm ama kendin yaparsan "oğlumuzda çok becerikli maaşallah" diyecekler.
0
zam sampiyonu domates
(21.09.14)
bazı gümüşçülerde gümüş tepsi, tabak çanak vs. olur, onlara bak. alman gümüşü alma o da az buz para değil, en azından gerçek gümüşü ilerde satsan para eder. çikolata için en iyisi divan.

çiçek işini kız arkadaşınıza bi sorun. bazıları hatıra kalsın diye kuru çiçek aranjmanlarını beğenebiliyor. ben bi demet kırmızı gül istemiştim, kuruttum duruyor salonun bi köşesinde.
0
physcos physcos
(21.09.14)
Çikolata icin pasabahceden tabak bak ben gumus gondol almistim esim hala soyler pasabahce magazasina gittigimizde soyle bi tabak almadin gittin gondol aldin diye. Cikolata da pelit falan olur
0
steward
(21.09.14)
ben o paraya o evden gelini, varsa kız kardeşini ve hatta annesini almadan çıkmazdım.
0
a darkness coming
(21.09.14)
Cidden hepinize çok teşekkürler.. Bu arada buraya not düşeyim çikolata için şöyle bir yer daha varmış. Belki benim dışımda birine faydası dokunur..

(bkz: Marie Antoinette Chocolatier)
(bkz: duyuruyu sözlük gibi kullanmak)
0
🌸wittgenstein
(21.09.14)
evlenme vazgeç büyük hata
0
partizan
(21.09.14)
pandispanya paylasmıstı bunları.bu çiçekler cidden çok hoş hem de oyle asırı pahalı değil.lütfen kıro gibi heryerinden farklı bişey çıkan karmakarısık cicekler yaptırma :(

www.ciceksepeti.com

www.ciceksepeti.com

çikolata için de pelite gitme.godiva veya vakko'dan alabilirsin 250-300 tlye.
0
lampetia
(21.09.14)
www.geziistanbul.com
Çikolatayı burdan alın birdaha başka
Yerde yiyemezdiniz
0
ayhsegul
(21.09.14)
Biz abim için o gümüş şeysini kendimiz dışardan almıştık gerçek gümüş çünkü o pastanedekiler sahte oluyor genelde içinide gezi pastanesinde doldurtturk.
Çiçekte kesinlikle beyaz gül ve lilyumlardan bir vazo arajmanı olması gerek
0
ayhsegul
(21.09.14)
Gümüş gondol şart değil. Kızın isteğini sorsan iyi olur, daha başka şeyler tercih edebilir.
Çiçek orkide getiren de var, gül de olur, kır çiçeklerinden derleme buket de olur. Kızın sevdiği şeyler olsun. Nelerden hoşlanmıyor, neleri seviyor onlara bak.
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(21.09.14)
Sabuncakis ve Pelit' ten almıştım ben. Gümüş gondalda almadım çikolatayı böyle tablo gibi kutuları vardı ondan almıştım. 250-300 civarı çikolata, 200 civarı çiçek tutmuştu.
0
charlesbukowskiineksi
(21.09.14)
(7)

Yurtdışında Kızlık Zarı

mattiadestro
dikimi yapılıyor mu? daha doğrusu böyle bir talep var mı? yoksa bizim ülkemize özgü bir durum mu?
dikimi yapılıyor mu? daha doğrusu böyle bir talep var mı? yoksa bizim ülkemize özgü bir durum mu?
0
mattiadestro
(20.09.14)
Burda görünce merak ettim, araştırdım. Varmış. İsmi de Hymenoplasty
0
otonom
(20.09.14)
yurt dışı derken Avrupa'yı mı kastettin? Hani İran da Malezya da Çin de yurtdışı. Oralarda yapılıyordur herhalde.
0
rodriguez2
(20.09.14)
@rodriguez daha çok avrupa, amerika'dan bahsediyorum. islam ülkelerinde vardır tahminimce.
0
🌸mattiadestro
(20.09.14)
ingilterede filan ciddi müslüman nüfus var. ve yapılıyor diye biliyorum hatta orda da işin etik yönü tartışılıyor. bi kere de -sanırım abd'de- sigorta bunu karşılasın mı karşılamasın mı tartışması olan bi makale okuduydum.
kısacası var ki adamlar tartışıyor.
yalnız benim bildiğim almanya fransa gibi yerlerden türkiye kökenli kızlar genelde bunu gelip türkiyede hallediyorlar. ben öyle yapan baya bi biliyorum en azından gelinlik bakmaya nasıl türkiyeye geliyorlarsa bu da onun gibi bişey. orda pahalı, bi de orda doktor muayenehanelerindeki sekreterler genelde türk ve dedikodunun bini bi para.
0
niye ama
(20.09.14)
ben bir haberde okumuştum, avrupa'da bunu arap kızları yaptırıyormuş.

hatta filmi bile vardı karamel diye.
0
she is a lady
(20.09.14)
soyle soyleyeyim,

amerikali arkadaslarima hymenoplasty'den bahsettigimde acayip sasirmislar, inanmamislardi boyle birseyin olabilecegine. hatta google'lamislardi inanmayip.

oyle bir talep oldugunu sanmiyorum, cunku kizlik zarinin varligi bir kiz icin derttir (gerci musluman ulkelerde yoklugu dert ama neyse :) neden boyle bir talep olsun ki?

Yalniz aklima soyle birsey geldi. Cok koyu hristiyan kizlarin bazilari (mezhebin hangisi oldugunu unuttum simdi) bekaret yemini ediyor. Babalariyla yuzuk takiyorlar "absence ring" , "purity ring" de deniyor. kilisede kiz yemin ediyor, boyle nisan yapar gibi baba kiz yuzuk takiyorlar. Belki o gruptan aile baskisina falan maruz kalan kizlar yaptiriyordur.
0
earthsea
(20.09.14)
Muhafazakar zengin Arap ve Latinlerle evlenmek isteyen kadınlar ya da orada okumaya gönderilen Müslüman kızlar yaptırıyor.

Bir doktor, İngiltere'de işlerinin daha zor olduğunu çünkü kızların kendi ülkelerinde aileleri tarafından seçilen birinin kontrolünden de geçtiği işin kusursuz iş çıkarması gerektiğini söylemişti.

Bir kişi de bu usta ameliyatı sayesinde eski sevgilisinden olan oğlunu, bakması gereken kardeşi olarak tanıştırıp çok zengin ve muhafazakar bir Brezilyalı'yla evlenmiş. Yani amaçlar biraz farklı olsa da ve Türkiye'deki kadar yaygın olmasa da bu ameliyat yapılıyor.
0
stratejisizsiniz
(20.09.14)
(3)

Basit bir kimya sorusu

ya ben lan neyse
valla basit mi bilmem de hacılar. -çünkü basit diyim de soruya bakın diye-c12h25naso4 NaC12H25SO41. şu iki formül aynı mıdır? yani birebir aynı maddeler midir?öyleyse neden "na" birinde başta, birinde sonra?2. aynıysa suya da OH2 desek olur mu?
valla basit mi bilmem de hacılar. -çünkü basit diyim de soruya bakın diye-

c12h25naso4

NaC12H25SO4

1. şu iki formül aynı mıdır? yani birebir aynı maddeler midir?

öyleyse neden "na" birinde başta, birinde sonra?


2. aynıysa suya da OH2 desek olur mu?
0
ya ben lan neyse
(20.09.14)
kimyacı değilim biyolojiciyim 10 küsür sene oldu ama bu SDS biz bunu jellerimizde kullanıyoruz. olay Na başta mı sonda mı değil ki c-o-h li bileşikleride o c ve h'lerin hepsi birbirine tren gibi dizilmiyor zaten onun esas formülü şu:
Sodium dodecyl sulfate veya sodium laurilsulfate veya sodium lauryl sulfate Formülü: CH3(CH2)11OSO3Na.
organik kimyada birden fazla tane formül ifade etme şekli var. hepsi de doğru. daha fazlasını hatırlama için organik kimya kitabını karıştırmam lazım :p
0
niye ama
(20.09.14)
Bunlar karmaşık yapılı bileşikler-bağ yapıları karmaşık-, ondan dolayı yazımları farklı olabiliyor, aynı maddeyi temsil ediyor olabilirler, fakat bağ yapısının biraz farklı olması(açı, bağ uzunluğu gibi) maddenin kimyasını biraz değiştirebiliyor(kaynama sıcaklığı gibi). onun için bağ yapısına bakmak gerek. karmaşık olmayan bileşiklerde ise genellikle + değerlikliler başa, - değerlikliler sona yazılır.
0
uykusunu yakalayan adam
(20.09.14)
İkincisi muhtemelen yanlış yazılmış. NaCl(2)'dir o. Bileşik yazarken sırayla yazılır. Önce pozitif yüklü olan, sonra negatif yüklü olan yazılır. Büyük moleküllerde bunlar da alt parçalarına ayrılarak yazılır.

(bkz: orta iki fen bilgisi)
0
alperz
(20.09.14)
(19)

ideal ilişki

seksen9
2 tanecik sorum var. neden sorduğumu en son açıklayayım.1- insanların gıpta ettiği, imrendiği bi ilişkiniz olsun ister miydiniz?2- insanların gıpta ettiği ilişkiden anladığınız ne? (sizin gıpta edeceğiniz ilişki nasıldır? daha doğru soru olur sanırım. gösterişten uzak.)
2 tanecik sorum var. neden sorduğumu en son açıklayayım.

1- insanların gıpta ettiği, imrendiği bi ilişkiniz olsun ister miydiniz?

2- insanların gıpta ettiği ilişkiden anladığınız ne? (sizin gıpta edeceğiniz ilişki nasıldır? daha doğru soru olur sanırım. gösterişten uzak.)
0
seksen9
(20.09.14)
1) emin değilim

2) işte bu sorudan dolayı emin değilim. Çünkü insanların ideal ilişkisi ay beni kıskanıyo, ay bunu giyme dedi, feysten sil dedim sildi vs. İnsanlar bundan hoşlanıyor. Benim en sevdiğim ilişki türü de kişilik haklarına saygılı iki insanın birbirini sevmesi.
0
vivalaaj
(20.09.14)
1. İsteyip istememe konusunu bilemeyeceğim ama zaten öyle bir ilişkim var.
2. Tarafların birbirine fiziksel ve karakteristik olarak uyduğu; aradaki sevgi ve saygının net olarak gözükebildiği ilişki.
0
pandispanya
(20.09.14)
1. örnek çift olalım

2. şunu şunu yapalım da insanlar gıpta etsin diye bir düşüncem yok. biz nasılsak ona gıpta etsinler (gıpta ne lan?)

p
0
calzoncillos
(20.09.14)
1-hayır
2-güzel gözüken ama aslında dandik bir ilişki
0
hkku
(20.09.14)
@calzoncillos uygun kelime bulamadım yav. imrendiği-özendiği kaba kaldı gibi. örnek çift de tam karşılamıyo ama ne anlarsan artık.

sen ne yaparsan ona mı gıpta etsinler şimdi? ne megalomansın!
daha bi ilişkide iletişime dair cevap alırım sandımdı.

π
0
🌸seksen9
(20.09.14)
1-evet
2-yakın arkadaşımmış gibi keyifle zaman geçirebileceğim, üstüne bolca seks yapabileceğim birini bulmak. buna karşılık "meşgulüm" deyince anlayışlı olabilecek biri olmalı.
0
siradisi00
(20.09.14)
1. Ne gerek var? Örnek model olarak kasmaya gerek yok. Ben mi kurtarıcam milletin aşk hayatını!

2. Her konuda iyi anlaşan, sıkıntı dert sorun yaşamayan, hastalıkta sağlıkta... sıkıcı bi ilişki yani.
0
ufukcel
(20.09.14)
1- buna sahip olmak için adam bile öldürürdüm. hayatımda eksikliğini hissetiğim tek şey bu. ve olmayacağını da biliyorum omega erkek oldugum için.

2-erkek ve kadının birbirine mutlak bir güven duydugu, mesela tarafların aksam karsı cins arkadaşlarıyla eglenmeye gideceği zaman dahi sevgilsine full güven duydugu bir ilişki. espri anlayıslarının aynı oldugu, cinsel uyumun mükemmel oldugu, kısacası dünyayı birbirine trip gibi şeylerle dar edeceğine hayatın tadını beraber gezip tozarak çıkaran bir ikili işte. özet olarak çevremde baya gördüğüm ama benim asla sahip olamayacağım birliktelik.
0
fransızkalanadam
(20.09.14)
1- hacı ben nazardan ve şirret karılardan korkarım. Alelade bişi yaşıyorum sansınlar varsın. Ben çok güzel ilişki yaşıyım ama onlar bilmesin isterim ehe.

2- milletin gözüne canım cicim diye ilişkilerini sokan tipler geliyor aklıma.
0
shiranai
(20.09.14)
1- isteyip istemediğimi bilmiyorum, şu an var gibi. gören çok tatlısınız aiiiiy diyor.

2- anlamıyorum ben bunu. çok sık kavga ediyoruz ve dışarıdan bakan biri bunların farkında olmadan yukarıda yazdığım gibi tepki verince üzülüyorum. aslında öyle değil miyiz ya?!? gibi düşüncelere kapılıveriyorum. ama gıpta edilecek ilişki, bence birbirini özleyen ve sevgiyi artık bir kenara bırakırsak (ön koşul sonuçta) birbirine saygı duyabilen iki kişi arasındaki ilişkidir.
0
iste o kavunici balik
(20.09.14)
1. nayır.
2. insanların gıpta ettiği bir şeyse, kesin boktan bir şeydir.
0
uykusunu yakalayan adam
(20.09.14)
1) evet de diyemem, hayır da. ilişkim hakkında ne düşündükleri hiç ilgilendirmez. merak etmem yani. imrensinler ya da imrenmesinler. baanne.

2) sürekli pozitif görünmek, her yerde "çok iyi anlaşıorzz :))" tarzı muhabbetler etmek falan.
0
pescador
(20.09.14)
1) icinde benim oldugum bir iliskinin gipta edilecegini zannetmiyorum. ama farazi konussursak gipta edildigine gore normal birine donusmusum demektir. bu da mutluluga daha yakin biri demek. bu da iyi bir sey. istermisim yani.

2) insanlarin gipta ettikleri seyleri dusununce gozumun onunde disaridan guzel gorunen, makyajli bir iliski canlaniyor.
0
John Finn
(20.09.14)
1- istemem, nazar değer.
2- karşılıklı saygı, anlayış ve desteğin var olduğu bol aşklı seksli ilişki.
0
r_u_h
(22.09.14)
1. öyle bir ilişkim var.

2. ideal ilişkiyi sormuyorsun. gıpta daha farklı. gıpta etmem için gıpta ettiğim ilişkideki erkekle birlikte olmayı istemem gerekirdi.
0
sayns
(22.09.14)
1- öyleymişiz, herkes öyle diyor.

2- gıpta etmek derken, kimseyi kıskanmadım ama "bunlar hiç ayrılmasın, hep böyle mutlu olsunlar" diye beğendiğim çok ilişki var. genelde birbirlerini birer birey olarak gören ama aynı zamanda çok yakın olan çiftleri seviyorum. yani birey olarak yaşıyorlar ama uyumlular. öyle vıcık vıcık olmayacak ama uzak da olmayacaklar birbirinden.
0
pokerface
(22.09.14)
insanlar sikimde değil.
0
revani
(24.09.14)
1. İnsanlar niye birbirinin ilişkilerine gıpta ediyor, anlamıyorum. Her ilişki kendi içinde ve kendi dinamikleri ile güzel. Zaten milleti kıskanacaksam, gözüm kalacaksa olmasın o ilişki. İlişkide bana düşen kısmını kendi ellerimle yapıyorum zaten, hangi ilişki benim kendi ellerimle yaptığımdan daha özel ve bakılası olabilir ki. Ya da başka bir kişi için, neden onun kendi elleri ile yaptığından daha değerli olsun benim ilişkim.

2. Bkz. cevap 1. Dışarıyı kıskandıracak, canı çektirecek, vb., birçok şeyi eksik başka bir ilişki ya da ilişkisizlik anlıyorum. Ya da artık çok yıllandığı için kendisi ile uğraşılmaktan vazgeçilmiş milleti seyreden başka bir ilişki. İlişkisi düzgün insan başka çiftleri anlık beğenebilir veya anlık duygulanabilir ama gıpta ile uğraşmaz; 10 saniye sonra "Salla onları, ver bir alt dudak" falan der.
0
aychovsky
(24.09.14)
1- insanların gıpta ettiği bi ilişkim olmazmış gibi geliyor aslında ama durum biraz tuhaf (ilişkiyi geç ilişkim yok uzun süredir, genel olarak durum şu): ben etrafımdaki insanlardan farklı yaşıyorum, farklı şeyleri önemsiyorum vs. sanki onlar da beni hiç takmıyomuş gibi geliyo. ama hiç olmayacak kişilerden -bunlar beni çatır çatır eleştirmiş olanlar da olabilir- olmayacak zamanda "valla en güzel senin yaptığın ,saygı duyuyorum/hastayım bu duruşuna" gibi şeyler duyuyorum. bu sefer benim kafam karışıyo :)
2- benim gıpta ettiğim ilişki hem o açıklanamayan/mantıkdışı tutkuyu/şehveti yakalamış hem de zamana/şartlara göre evrilebilen korunabilen ilişki. zaten yok öyle bi ilişki :p
0
niye ama
(24.09.14)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.