gezegen olan pluton
Seçilmiş adamlar değil mi senatörler, ne ilgileri var hukukla, ayrıca mahkeme, hakim, savcı gibi olaylar neden yok, neden her yerden canlı yayınlanıyor?
Seçilmiş adamlar değil mi senatörler, ne ilgileri var hukukla, ayrıca mahkeme, hakim, savcı gibi olaylar neden yok, neden her yerden canlı yayınlanıyor?
0
çünkü orası mahkeme değil. hukuki yaptırımı yok. kimsenin sorgulandığı da yok. araştırma komisyonu o.
0
ghilleinthemist'e ek olarak senatörlerin büyük kısmı hukuk mezunu zaten
0
Senatörler halk için araştırma yapıyor aslında. Bir benzeri Mehmet Öz'ün de başına gelmişti.
youtu.be
Biri çıkıp sansasyon yaratan şeyler söylediği zaman da senatörler devreye girebilir.
youtu.be
Biri çıkıp sansasyon yaratan şeyler söylediği zaman da senatörler devreye girebilir.
0
i was made +1
senatorlerin cogu jd veya law school mezunu oluyor abd’de.
ama hukuki bir yaptirimi su asamada yok, trdeki meclis arastirma komisyonu gibi diyebiliriz.
senatorlerin cogu jd veya law school mezunu oluyor abd’de.
ama hukuki bir yaptirimi su asamada yok, trdeki meclis arastirma komisyonu gibi diyebiliriz.
0
Senatör sorgulamarı mahkeme değil ama gelmeyi reddederseniz para ve hapis cezası yiyebiliyorsunuz.
Amaç toplumu bilgilendirmek ve yeni kanun yapılırken senatörlerin olay hakkında daha çok bilgisi ve fikrinin olması.
Genelde sorguya çağrılmanız ya alanınızda muhteşem biri olduğunuzu ya da sağlam sıçtığınızı ve yakında ..ki tutacağınızı gösteriyor.
Bana demokrasiyi hatırlatan ve sevdiren şeyler bunlar: İngiliz parlementosundaki hararetli tartışmalar bir, bu iki.
Amaç toplumu bilgilendirmek ve yeni kanun yapılırken senatörlerin olay hakkında daha çok bilgisi ve fikrinin olması.
Genelde sorguya çağrılmanız ya alanınızda muhteşem biri olduğunuzu ya da sağlam sıçtığınızı ve yakında ..ki tutacağınızı gösteriyor.
Bana demokrasiyi hatırlatan ve sevdiren şeyler bunlar: İngiliz parlementosundaki hararetli tartışmalar bir, bu iki.
0
mind mischief
merhabayın. mesela bir mekanda oturuyorsunuz. karşı masada veya mekanda karşı cins var. uzun bir süre kesişiyorsunuz. artık bi süre sonra göz kaçırma mevzusunu da geçip 5 saniye filan göz göze geliyorsunuz. artık öyle bir hal alıyor ki kendi arkadaş grubunuzdaki muhabbete odaklanamıyor ve komple mev
merhabayın.
mesela bir mekanda oturuyorsunuz. karşı masada veya mekanda karşı cins var. uzun bir süre kesişiyorsunuz. artık bi süre sonra göz kaçırma mevzusunu da geçip 5 saniye filan göz göze geliyorsunuz. artık öyle bir hal alıyor ki kendi arkadaş grubunuzdaki muhabbete odaklanamıyor ve komple mevzuya kilitleniyorsunuz.
bir süre sonra karşıdaki kişi gitmek zorunda kalıyor. siz de oturup mal gibi izliyorsunuz. ve en son gidiş anındaki bakışma kafada milyon tane aşk acısı şarkısı çaldırıyor.
soru şu: bu gibi durumlarda sizler ne yapıyorsunuz? peşinden gitmek, hakkında bir şeyler öğrenmek, hatta kafayı kırıp konuşmak filan...
not: karşı cinse fazla ilgi duymayan ve her türlü sosyalleşmeden kaçan bir erkeğim.
mesela bir mekanda oturuyorsunuz. karşı masada veya mekanda karşı cins var. uzun bir süre kesişiyorsunuz. artık bi süre sonra göz kaçırma mevzusunu da geçip 5 saniye filan göz göze geliyorsunuz. artık öyle bir hal alıyor ki kendi arkadaş grubunuzdaki muhabbete odaklanamıyor ve komple mevzuya kilitleniyorsunuz.
bir süre sonra karşıdaki kişi gitmek zorunda kalıyor. siz de oturup mal gibi izliyorsunuz. ve en son gidiş anındaki bakışma kafada milyon tane aşk acısı şarkısı çaldırıyor.
soru şu: bu gibi durumlarda sizler ne yapıyorsunuz? peşinden gitmek, hakkında bir şeyler öğrenmek, hatta kafayı kırıp konuşmak filan...
not: karşı cinse fazla ilgi duymayan ve her türlü sosyalleşmeden kaçan bir erkeğim.
0
Kız tarafı olarak, ağııırr ağıırr yürüyerek lavaboya giderim, kapıda oyalanırım, gelmesini beklerim, wc'ye girmem hatta sadece aynaya bakıp ruj sürüp çıkarım. Peşimden gelmemişse dönüşte aslaaa 1 saniye bile yüzüne bakmam.
0
O anki ruh hali ve motivasyonuma bağlı takaip edip muhabbet ettiğim de oldu, şans diyip işime gücüme döndüğüm de oldu.
0
Haha bir anımı aklıma getirdi anlatayım. Her hafta, aynı gün, aynı saatte gittiğim bir yer vardı. Tek başıma ortalama 40 dk süresince vakit geçiriyordum. Bir gün bir adamın sürekli olarak beni hedef alarak görüş açısına beni alabileceği bir yerlere oturmaya çalıştığını fark ettim. Artık adam saatlerimi ezberlemişti, ne zaman gelsem o da 5 dk sonra arkadaşlarıyla oraya geliyordu. Zannediyorum böyle 6 ay kadar geçti :D Basit bir sosyal flörttü, bu tarz şeylere çok takılmam.
Yaklaşık 3 yıl gibi bir süre sonra yeni işimin 3. gününde bu adamı gördüm :D Meğer o da iş değiştirmiş aynı şirkete geçmişiz haha. Arada muhabbet ediyorduk kahve falan içip.
Enteresan di mi :D
Yaklaşık 3 yıl gibi bir süre sonra yeni işimin 3. gününde bu adamı gördüm :D Meğer o da iş değiştirmiş aynı şirkete geçmişiz haha. Arada muhabbet ediyorduk kahve falan içip.
Enteresan di mi :D
0
ipmus90
Merhaba arkadaşlar.Nasıl bir yazılım yapsam kesinlikle insanlara satabilirim. Kafamda paket program yapıp bir iş koluna satmak var ama ne yapacağımı bilemiyorum.
Merhaba arkadaşlar.
Nasıl bir yazılım yapsam kesinlikle insanlara satabilirim.
Kafamda paket program yapıp bir iş koluna satmak var ama ne yapacağımı bilemiyorum.
Nasıl bir yazılım yapsam kesinlikle insanlara satabilirim.
Kafamda paket program yapıp bir iş koluna satmak var ama ne yapacağımı bilemiyorum.
0
ihtiyacın ne olduğunu bilmek
doğru anda tüketiciye ulaşabilmek.
belki sizin mükemmel bir yazılımınız var ama bunu nasıl kullanacağını bilmeyen müşteri için değeri yok.
sadece yazılım olarak düşünmeyin derim.
doğru anda tüketiciye ulaşabilmek.
belki sizin mükemmel bir yazılımınız var ama bunu nasıl kullanacağını bilmeyen müşteri için değeri yok.
sadece yazılım olarak düşünmeyin derim.
0
Bunun burada verilebilecek çok bariz bir cevabı olsaydı, birileri o konuda yazılım yapar, piyasadaki açığı kapatırdı zaten.
Kapitalizme ve (yarı)serbest pazara hoşgeldin.
Kapitalizme ve (yarı)serbest pazara hoşgeldin.
0
peki meseleyi çözebilmek için önerinizvar mı yada en azından nasıl fikir edinebilirim.
ihtiyacı bilemiyorum tüketiciye ulaşamıyorum.
ihtiyacı bilemiyorum tüketiciye ulaşamıyorum.
0
belki de tersten gitmelisiniz. yani once her hangi bir gruptaki tuketiciyi bulup ihtiyaclarini analiz etmek mantikli olabilir.
nasil yapilir konusuna gelince, aile ve arkadaslardan baslanabilir.
mesela hangi islerini excel kullanarak yapiyorlar, hangi isler duzenli olarak yapiliyor ve zaman aliyor, hangi konularda baskalarindan yardim aliyorlar, nasil bir yazilim olsaydi para verip kullanirlarda (buna cevap verenlerin cogu para verip yazilim almayacaktir, sasirtmacali soru bu :) ), vs.
nasil yapilir konusuna gelince, aile ve arkadaslardan baslanabilir.
mesela hangi islerini excel kullanarak yapiyorlar, hangi isler duzenli olarak yapiliyor ve zaman aliyor, hangi konularda baskalarindan yardim aliyorlar, nasil bir yazilim olsaydi para verip kullanirlarda (buna cevap verenlerin cogu para verip yazilim almayacaktir, sasirtmacali soru bu :) ), vs.
0
Pc için özelleştirilmiş program yazarak mükemmel paralar kazanabileceğini düşünmüyorum, en azından kısa vadede.
Ayrıca yazacağın programın ilgili sektördeki popüler programlarla rekabet edebilmesini istiyorsan müşteriye geriye dönük uyumluluk vermen, eski verileri "import" edebilmesini sağlaman gerekiyor.
Seçeceğin sektördeki programı kullanacak insanları da tanıman gerekiyor. O sektörde işlerin nasıl yürüdüğünü de bilmen gerekiyor. En güzel geri beslemeyi o işi yapan kişilerle görüşüp kullandıkları programların iyi yönlerini/eksiklerini konuşarak alırsın.
Bir süre sonra kafanda projenin nasıl olması gerektiği şekillenir.
Bence mobil uygulamaya yönel, en büyük talep orada...
Ayrıca yazacağın programın ilgili sektördeki popüler programlarla rekabet edebilmesini istiyorsan müşteriye geriye dönük uyumluluk vermen, eski verileri "import" edebilmesini sağlaman gerekiyor.
Seçeceğin sektördeki programı kullanacak insanları da tanıman gerekiyor. O sektörde işlerin nasıl yürüdüğünü de bilmen gerekiyor. En güzel geri beslemeyi o işi yapan kişilerle görüşüp kullandıkları programların iyi yönlerini/eksiklerini konuşarak alırsın.
Bir süre sonra kafanda projenin nasıl olması gerektiği şekillenir.
Bence mobil uygulamaya yönel, en büyük talep orada...
0
önce müşteri bulduğun her yazılım satar.
şöyle ki; adam sucu, kalorifer peteği falan da monte ediyor. geliyor sana, boru miktarı, petek miktarı vs, bunu hesaplayan bir program yaz, deli satar diyor. 5.000 lira yazılım bedeli istiyorsun çok diyor.
ilk yatırımı yapmadan 500 e program istiyor.
şöyle ki; adam sucu, kalorifer peteği falan da monte ediyor. geliyor sana, boru miktarı, petek miktarı vs, bunu hesaplayan bir program yaz, deli satar diyor. 5.000 lira yazılım bedeli istiyorsun çok diyor.
ilk yatırımı yapmadan 500 e program istiyor.
0
pushing up the daisies
merhabamerak ettiğim bir husus var,hem erkekler hem kadınlar cevaplarsa sevinirim. sevgilinizin sizden önce kaç sevgilisi olduğu,onlarla cinsel birliktelik yaşayıp yaşamadığı önemli mi,önemliyse ne kadar önemli, misal evlenmem diyecek kadar önemli mi?bir de sevgilisi sayısından bağımsız eski sevgili
merhaba
merak ettiğim bir husus var,hem erkekler hem kadınlar cevaplarsa sevinirim. sevgilinizin sizden önce kaç sevgilisi olduğu,onlarla cinsel birliktelik yaşayıp yaşamadığı önemli mi,önemliyse ne kadar önemli, misal evlenmem diyecek kadar önemli mi?
bir de sevgilisi sayısından bağımsız eski sevgililerini nitelik olarak da inceler misiniz,sırf meraktan ya da başka herhangi bir sebepten.
cevaplar için teşekkürler *_*
merak ettiğim bir husus var,hem erkekler hem kadınlar cevaplarsa sevinirim. sevgilinizin sizden önce kaç sevgilisi olduğu,onlarla cinsel birliktelik yaşayıp yaşamadığı önemli mi,önemliyse ne kadar önemli, misal evlenmem diyecek kadar önemli mi?
bir de sevgilisi sayısından bağımsız eski sevgililerini nitelik olarak da inceler misiniz,sırf meraktan ya da başka herhangi bir sebepten.
cevaplar için teşekkürler *_*
0
konuşmayı sevmediğim konulardan biri. öğrenirsem, garip garip stalk'lamaya başlarım. evlenip boşandıysa söylemesini isterdim, onun dışındakileri bilmek istemem. bana zarar getirebileceğini bildiğim için. ha tabii, eski sevgilileriyle de arkadaş kalmasın ajdjfk
0
ne kadar bilirsem o kadar sorun yasadim, karsimdaki icin de ayni sekilde. benim mantigim ben hayatinda yokken ne yaptiysa kendi bilecegi is beni ilgilendirmez. kimse yumurtadan cikip kucagimiza dusmuyor herkesin iyi kotu bir gecmisi var. bence onemli degil ve olmamali, onemlidir diyenden de saniyesinde uzaklasilmali. karsimdaki sevdigim kisiyse bu zamana kadar yaptiklariyla bu kisi haline geldi ve ben onu boyle sevdim, haddim degil karsimdakinin hayatini yargilamak.
ayrica erkek veya kadin karsindakinin yalan soyle(me)digini de asla bilemezsin. boyle bir sorgulama dongusune giren hic kimse bu donguden yarasiz ayrilamaz cok net.
ayrica erkek veya kadin karsindakinin yalan soyle(me)digini de asla bilemezsin. boyle bir sorgulama dongusune giren hic kimse bu donguden yarasiz ayrilamaz cok net.
0
hayatta sormam, sorulmasını sevmem. kişi de durduk yere merak uyandırır öğrendikten, sorduktan sonra kurcalar durursun, daha çok sorarsın, sorunlar çıkar derine indikçe. insanların benden önceki hayatları beni ilgilendirmez aynı şekilde onları da benimki ilgilendirmez, bizi biz yapan yaşadıklarımız sonuçta.
0
onemli degil cunku bugunku halimize gecmisimiz araciligiyla evriliyoruz, olgunlasiyoruz, pisiyoruz. birbirini bugun taniyan iki insan bugunku eristikleri karakter olgunluklariyla birbirini sevmisse, birbirinin icine sinmisse gecmis zamanin bir onemi olmamali.
0
Özel olarak ilgilenmem, ama bi' şekilde öğreniyorsam önemli demektir öğrenmiyorsam zaten sıkıntı tınne.
Birileri birşeyleri gözünüze sokuyorsa, orada başka bi' aksiyon vardır diye düşünüyorum hemen ben. Karakterim bozuk.
Birileri birşeyleri gözünüze sokuyorsa, orada başka bi' aksiyon vardır diye düşünüyorum hemen ben. Karakterim bozuk.
0
tabii efendim bunlar oldukca muhim konular.
eski sevgili gibi bir kelime obeginin onun literaturunde olmamasini umuyorum, zira benim hic olmadi. aday bile yok. sevgili eskitmek de cok tuhaf bir kelime ayrica, ne bu araba ya da telefon mu ki eskitiyorsun. ama diyelim ki sevgilisi olmus, sorgularim, kac tane ve kim bunlar, sonra isimleri aldiktan sonra arastiririm gizliden. sevgilimle cakismamalari icin onlari kara listeye alir onlardan uzak tutarim. hatta ayni sehirde yasiyorsak baska bir yere goc ederim. zira birbirlerini her gorduklerinde eski anilar canlanacak kafalarda ve istemedigim sonuclar gelisebilir. bu da beni uzer, kendimi uzmemek adina tum bu onlemler.
yukarida okudugunuz birinci secenek idi benim icin. ikinci secenek ise gecmisi kurcalamamak olacak. gecmis gecmiste kalmistir. yeni hayata yelken acariz, sevmisim gecmisi.
eski sevgili gibi bir kelime obeginin onun literaturunde olmamasini umuyorum, zira benim hic olmadi. aday bile yok. sevgili eskitmek de cok tuhaf bir kelime ayrica, ne bu araba ya da telefon mu ki eskitiyorsun. ama diyelim ki sevgilisi olmus, sorgularim, kac tane ve kim bunlar, sonra isimleri aldiktan sonra arastiririm gizliden. sevgilimle cakismamalari icin onlari kara listeye alir onlardan uzak tutarim. hatta ayni sehirde yasiyorsak baska bir yere goc ederim. zira birbirlerini her gorduklerinde eski anilar canlanacak kafalarda ve istemedigim sonuclar gelisebilir. bu da beni uzer, kendimi uzmemek adina tum bu onlemler.
yukarida okudugunuz birinci secenek idi benim icin. ikinci secenek ise gecmisi kurcalamamak olacak. gecmis gecmiste kalmistir. yeni hayata yelken acariz, sevmisim gecmisi.
0
çok önemli. erkeğim, bakire olmayan kızla evlenmem. eşi vefat etmiş olursa falan başka ama evlenmeden ilişkiye girmiş biriyle evlenmem. şimdiye kadar kimseyle ilişkiye girmedim ben de. kendimi evleneceğim kıza saklıyorum. karşımdakinden de aynısını bekliyorum.
0
Bir erkek olarak önemli benim için. Ama bekaret mevzusu için değil, bir gönül yarası varsa beni asla onun kadar sevemeyeceğini bildiğim için huzursuz olurum. O yüzden evlilik düşündüğüm bir kadının en azından uzun ilişki yaşamamış olmasını tercih ederim. Kadınlar aşık olduklarını unutmuyorlar. Hep içlerinde kalıyorlar. Bu da kötü sonraki erkek için.
0
Umrumda olmaz. Kendim picin önde gideni olduğun için başkasınınkini duymaktan keyif almıyorum.
0
nasıl seçimler yaptığı ve hayata bakış açısı hakkında ipucu vereceği için evet
0
Çok önemli.
Nasıl seçimler yapmış, nasıl bir bakış açısı ile hareket etmiş +1 Bunlar benim için önemlidir.
K
Nasıl seçimler yapmış, nasıl bir bakış açısı ile hareket etmiş +1 Bunlar benim için önemlidir.
K
0
Onemli olmadigi kanisindayim. Onemli olan gecmiste takili kaldigi biri olmamasi. Hayatimizdan gecen insanlarin aklimizda yerleri farklidir diye dusunuyorum ben; buna karisamam ve karisilmamali. fakat bende baska birini aramasi sorun yaratir, cunku en sonunda o hayal kirikligina ugrayacak.
0
sevgili olarak değil de arkadaşlık vs de dahil hayatımda olan kişiler üzerinden genel cevaplamak istiyorum, çünkü bir insanı olduğu gibi kabul etmek konusunda fiziksel paylaşımın bizler için ne kadar sınırlayıcı ve yanıltıcı olduğunu vurgulamak istedim.
cvp: geçmişini kabul etmiş olması önemli, küllerimden doğdum, şöyleydim böyle oldum, yeni bennn türünde geçmişini kötülüyorsa hoşuma gitmez. Samimiyet dereceme göre iyileştirmeye çalışır veya uzaklaşırım. Geçmişinin sorumluluğunu kendi alamıyorsa, eski uzun ilişkileri hakkında kötü konuşup, kullanıldığı veya manipüle edildiği üzerine yakınıyorsa kaçarım. O zaman öyle istemiştim veya şöyle yapmak bana doğru gelmişti demenin hiçbir sakıncası yok. Hayatınıza, geçmişinize sahip çıkın.
cvp: geçmişini kabul etmiş olması önemli, küllerimden doğdum, şöyleydim böyle oldum, yeni bennn türünde geçmişini kötülüyorsa hoşuma gitmez. Samimiyet dereceme göre iyileştirmeye çalışır veya uzaklaşırım. Geçmişinin sorumluluğunu kendi alamıyorsa, eski uzun ilişkileri hakkında kötü konuşup, kullanıldığı veya manipüle edildiği üzerine yakınıyorsa kaçarım. O zaman öyle istemiştim veya şöyle yapmak bana doğru gelmişti demenin hiçbir sakıncası yok. Hayatınıza, geçmişinize sahip çıkın.
0
her şeyi gibi, tabii ki önemli. geçmişi, davranışlarının tümü yani, karakteri demek oluyor. önemli olmayan bir şey yok diyebilirim.
sevgilileriyle olan ilişkisi, arkadaşlarıyla olan ilişkisi, sevgilisi varken diğer erkeklerle olan ilişkisi, ailesiyle olan ilişkisi, evini paylaştığı insanlara yardım severliği, genel manada yaptığı 'kadınlık'... uzatmak istemiyorum. önemli olmayan bir şey yok. geçmişi de tüm bunlar hakkında fikir veriyor. fakat bunları geçmişinden anlamaya çalışmak ne kadar sağlıklı bilmiyorum. çünkü aldığın veriler objektif olmuyor, değişmiş halini duyuyorsun bir şekilde. nihayetinde karşındaki insanın bir süreç içinde sana nasıl davrandığı en büyük belirteç.
sevgilileriyle olan ilişkisi, arkadaşlarıyla olan ilişkisi, sevgilisi varken diğer erkeklerle olan ilişkisi, ailesiyle olan ilişkisi, evini paylaştığı insanlara yardım severliği, genel manada yaptığı 'kadınlık'... uzatmak istemiyorum. önemli olmayan bir şey yok. geçmişi de tüm bunlar hakkında fikir veriyor. fakat bunları geçmişinden anlamaya çalışmak ne kadar sağlıklı bilmiyorum. çünkü aldığın veriler objektif olmuyor, değişmiş halini duyuyorsun bir şekilde. nihayetinde karşındaki insanın bir süreç içinde sana nasıl davrandığı en büyük belirteç.
0
0
23-24 yaşıma kadar önemliydi. artık (29) değil. zira 29 yaşında bir adam olarak sevgilim de büyük ihtimalle 25-32 arasında olacaktır ve bu yaşa kadar bir şey yaşamamasını beklemek aşırı saflık olur. insanız sonuçta; sevince seks yapmayı da istiyoruz.
0
benden yakışıklı sevgilisi olmuşsa sevgili olmam. eziğim.
0
benle beraber olduktan sonra geçmişindeki insanları silip tamamen geçmişte bıraktıysa hiç önemli değil. benden öncesi beni alakadar etmez, etmemeli.
0
Karşıma çıkmadığı sürece önemsemem, asla sormam. Olur da sevgilimi arar, yolumuza çıkar, bana bi şekilde ulaşırsa vs. ozaman tabi ki sormak zorunda kalırım bu kimdir nedir diye. (27 K)
0
Kişi sayısı ve ne yaptığından çok neyi niçin yaptığı, drama çıkarıp çıkarmadığı gibi şeyler daha önemli. Ayrıca bir kriteri kendiniz sağlamıyorsanız, karşınızdan beklemek bir miktar ikiyüzlülük oluyor.
0
önemli. ne tarz ilişkiler yaşadığı, ilişkilere yaklaşımı vs hepsi hakkında fikir verir.
0
Kafasından atıp atmadığı önemli. Hala eski sevgilisini düşünüp beni onla kıyaslıyorsa bay bay.
Bu saatten sonra bakire kızla hayatta uzun vadeli birlikte olmam, gönül eğlendirmek için olur anca. Bu baya önemli bi kriter benim için şu an.
Bu saatten sonra bakire kızla hayatta uzun vadeli birlikte olmam, gönül eğlendirmek için olur anca. Bu baya önemli bi kriter benim için şu an.
0
geçmişi önemli değil de.. geçmişinden kopamıyorsa o kadar çok önemli ki... Barut olur yanarsın arkadaş..
0
sırf şu konu önemli diyemem ama genel olarak önemli. insanlar belli bir yaştan sonra çok değişmiyor çünkü.
0
eğer geçmişinde önemli dönüm noktaları içeriyorsa (evliyse, biseksüel ilişkiler yaşamışsa, para karşılığı seks yapmışsa vs.) bunları bilmek isterim fakat yine de yorum yapmam. bunun dışında kiminle ne yaptığını sorgulamayacağım halde bir şekilde yeni bilgiler gözüme sokuluyorsa o zaman geçmişindeki o önemli kişi(ler) hakkında reaksiyon gösteririm. Sevgilimin geçmişini bilmek/öğrenmek tercihim değil. Karşımdaki kişinin doğru ya da yanlış seçimlerine saygı duyarım.
0
captainobvious
karşı cinse masaj yapmalık kullanıp memnun kaldığınız bir masaj jeli markası var mı acaba? kokusunun fazla yoğun olmaması tercih sebebi
karşı cinse masaj yapmalık kullanıp memnun kaldığınız bir masaj jeli markası var mı acaba? kokusunun fazla yoğun olmaması tercih sebebi
0
Hindistan cevizi yağı, masaj için mükemmel oluyor. Üstüne kayganlaştırıcı olarak da kullanabilirsiniz kondom kullanmadığınız sürece. Onun da üstüne yemeğe katarsınız gayet sağlıklı bi yağ.
0
hindistan cevizi yağı düzenli kullanımda kılları güçlendiriyor, çıkartıyor. saç, kaş ve kirpiklere düzenli sürebilirsiniz.
0
amaç sadece masajsa cansız beybi layt sıprey. normal cansız beybi alırsan vakkas usta gibi ovcalar durursun kızı suhfsd light olanı daha az yağlı. daha çabuk çıkıyor vb... durex murex girme :(
0
spirit crusher
powerbank kutusundaki kartı kazıyıp çıkan 20 haneli numarayı mi.com sitesinde sorguladığımda ilk görüntüleyen mi olmamız lazım 2. mi?kartı kazıyıp girdim numaraları 2. görüntüleyen olduğumu söyledi de, kafam karıştı.
powerbank kutusundaki kartı kazıyıp çıkan 20 haneli numarayı mi.com sitesinde sorguladığımda ilk görüntüleyen mi olmamız lazım 2. mi?
kartı kazıyıp girdim numaraları 2. görüntüleyen olduğumu söyledi de, kafam karıştı.
kartı kazıyıp girdim numaraları 2. görüntüleyen olduğumu söyledi de, kafam karıştı.
0
ilk olman lazim
%95 ihtimal fake
%5 ihtimal senden once birisi bir rastlantiyla ayni numaralari siteye girdi.
%95 ihtimal fake
%5 ihtimal senden once birisi bir rastlantiyla ayni numaralari siteye girdi.
0
satıcıya sordum, şöyle cevap verdi;
"Ürün size geldiğinde sorgulama yaptığınız numarayı siz kazıdınız değil mi?
Sistemde neden 2 defa sorgulama görünüyor sebebini bilmiyorum çok fazla sahtesi olan bir ürün ama bizden aldığınız üründen emin olabilşrsiniz direkt Türkiye distribütöründen almaktayız 2 yıl boyunda tüm garanti süreçlerinde bizden destek alabilirsiniz."
"Ürün size geldiğinde sorgulama yaptığınız numarayı siz kazıdınız değil mi?
Sistemde neden 2 defa sorgulama görünüyor sebebini bilmiyorum çok fazla sahtesi olan bir ürün ama bizden aldığınız üründen emin olabilşrsiniz direkt Türkiye distribütöründen almaktayız 2 yıl boyunda tüm garanti süreçlerinde bizden destek alabilirsiniz."
0
Muhtemelen ürün sahte. Tabi adam sahte ürün satıyoruz demeyecektir. Kime sorsan bizimki orijinal diyor.
0
Powerbankin orijinali ile sahteleri arasinda kucuk tasarim farklari da var. Bir de oyle bak istersen.
0
xiaomi fake powerbank diye aratırsanız epey bir görsel ve video çıkıyor minik font farklılıkları, girinti çıkıntı işçiliklerinden ak ve kara döt çıkıyor ortaya.
0
Xiaomi gerçek-sahte ayrımı ile ilgili youtubeda videolar var ona da bak. Gerçi sahteciler çılgın atmaya başladılar son 2 senedir.
Madem o kadar müşteri memnuniyetine önem veren bir firma, yenisini iste bakalım ne yapacaklar.
Madem o kadar müşteri memnuniyetine önem veren bir firma, yenisini iste bakalım ne yapacaklar.
0
sahte olsa daha fazla görüntüleme olması gerekir diye düşünüyorum.
adamlar üşenmeyip 1 orjinal ürüne 1 sahte yapmak gibi (ki bunu da satın alıyor mecburen-adam sahte üretip satacak neden yarısını gidip orjinal alsın?) dahiyane bir fikri uyguladılarsa şapka çıkarıyorum.
adamlar üşenmeyip 1 orjinal ürüne 1 sahte yapmak gibi (ki bunu da satın alıyor mecburen-adam sahte üretip satacak neden yarısını gidip orjinal alsın?) dahiyane bir fikri uyguladılarsa şapka çıkarıyorum.
0
orpheus
15 yıllık hattımı vodadone'a taşımayı düşünüyorum.red tarifelerde ayda 59 liraya 12 gb internet 1000 dakika vs veriyor. pişman olur muyum ?benzeri paket turkcell platinum 89 liradan başlıyor.
15 yıllık hattımı vodadone'a taşımayı düşünüyorum.
red tarifelerde ayda 59 liraya 12 gb internet 1000 dakika vs veriyor. pişman olur muyum ?
benzeri paket turkcell platinum 89 liradan başlıyor.
red tarifelerde ayda 59 liraya 12 gb internet 1000 dakika vs veriyor. pişman olur muyum ?
benzeri paket turkcell platinum 89 liradan başlıyor.
0
bulunduğun, yaşadığın yerde çekim problemi, kesilme problemi yoksa (vodafone için) geçebilirsin tabi ki. bir çok insan var adam ucuz diye 24 ay taahhüt yapıyor telefon da alıyor ondan sonra işyerimde çekmiyor diyor. Ön araştırmanı yap çevrendekilerle sonra geçersin
0
kismisolungac
Merhaba Arkadaşlar,Son 2-3 aydır beynim önünü alamadığım bir hayal kurdu ve önünü alamadığım şekilde gerçekleştirme isteği duyuyorum.(Yer:İzmir, Cinsiyet: F, Yaş: 28);Yaklaşık 3 yıl, küçük bir firmada sömürülerek ERP danışmanlığı yaptım. İşimi seviyordum ama bazı nedenlerden dolayı ayrılmam gerekti.
Merhaba Arkadaşlar,
Son 2-3 aydır beynim önünü alamadığım bir hayal kurdu ve önünü alamadığım şekilde gerçekleştirme isteği duyuyorum.(Yer:İzmir, Cinsiyet: F, Yaş: 28);
Yaklaşık 3 yıl, küçük bir firmada sömürülerek ERP danışmanlığı yaptım. İşimi seviyordum ama bazı nedenlerden dolayı ayrılmam gerekti. Çok kurumsal uluslararası bir firmada satış asistanlığı-ofis asistanlığı gibi bir işe girdim. Maaşım şuan yaklaşık 4500 TL, prim-mrim var. Bir de iş çok rahat ama hem iş ortamından hem de işimden nefret ediyorum, yani günlük hayatımın 9 saatinden nefret ediyorum. 4 aydır istediğim alanda iş arıyorum ama henüz hiç dönüş alamadım ve bulmak biraz zor.
Planım da şu. 2-3 ay daha çalışıp para biriktirmek ve sonrasında istifa etmek.
Arabamı da satıp kalan kredimi kapattığımda elimde yaklaşık 8-9 ay boyunca bana kira+faturalar+yeme içme için yetecek para olacak.(Lüks yaşamama gerek yok) Bu süre boyunca hem biraz dinlenmek, spor yapmak, hobilerimle ilgilenmek ve kendimi ilgilendiğim yazılım konusunda evde geliştirmek istiyorum.
E bunları şimdi de yapabilirsin diyeceksiniz, evet bir kısmını yapmaya çalışıyorum ama günde 9 saat çalıştıktan sonra ancak haftada her biri için bir kaç saat ayırabiliyorum. Ve yarın işe gideceğim düşüncesi tüm motivasyonumu çökertiyor. Birde üniversiteden beri hep bir yerlerde çalışıyorum. Hiç boş kalmadım ve bunun nasıl olduğunu merak ediyorum, biraz dinlenmek, kafana göre takılmak nasıl bir şey?
Tek takıldığım nokta şu; ya param bittiğinde yeni iş bulamazsam? Yine istediğim işi bulamazsam her türlü işi yapabilirim, garsonluk, resepsiyonistlik, pilavcılık... vs
Ne diyorsunuz?
Peace!
Son 2-3 aydır beynim önünü alamadığım bir hayal kurdu ve önünü alamadığım şekilde gerçekleştirme isteği duyuyorum.(Yer:İzmir, Cinsiyet: F, Yaş: 28);
Yaklaşık 3 yıl, küçük bir firmada sömürülerek ERP danışmanlığı yaptım. İşimi seviyordum ama bazı nedenlerden dolayı ayrılmam gerekti. Çok kurumsal uluslararası bir firmada satış asistanlığı-ofis asistanlığı gibi bir işe girdim. Maaşım şuan yaklaşık 4500 TL, prim-mrim var. Bir de iş çok rahat ama hem iş ortamından hem de işimden nefret ediyorum, yani günlük hayatımın 9 saatinden nefret ediyorum. 4 aydır istediğim alanda iş arıyorum ama henüz hiç dönüş alamadım ve bulmak biraz zor.
Planım da şu. 2-3 ay daha çalışıp para biriktirmek ve sonrasında istifa etmek.
Arabamı da satıp kalan kredimi kapattığımda elimde yaklaşık 8-9 ay boyunca bana kira+faturalar+yeme içme için yetecek para olacak.(Lüks yaşamama gerek yok) Bu süre boyunca hem biraz dinlenmek, spor yapmak, hobilerimle ilgilenmek ve kendimi ilgilendiğim yazılım konusunda evde geliştirmek istiyorum.
E bunları şimdi de yapabilirsin diyeceksiniz, evet bir kısmını yapmaya çalışıyorum ama günde 9 saat çalıştıktan sonra ancak haftada her biri için bir kaç saat ayırabiliyorum. Ve yarın işe gideceğim düşüncesi tüm motivasyonumu çökertiyor. Birde üniversiteden beri hep bir yerlerde çalışıyorum. Hiç boş kalmadım ve bunun nasıl olduğunu merak ediyorum, biraz dinlenmek, kafana göre takılmak nasıl bir şey?
Tek takıldığım nokta şu; ya param bittiğinde yeni iş bulamazsam? Yine istediğim işi bulamazsam her türlü işi yapabilirim, garsonluk, resepsiyonistlik, pilavcılık... vs
Ne diyorsunuz?
Peace!
0
istifayi basip o plani gerceklestir. sonra is bulamasan bile zengin bir koca falan bulursun.
imza: kiz olsaydim kesin ... olurdum ekolu.
imza: kiz olsaydim kesin ... olurdum ekolu.
0
gerceklestirmemen icin hic bir gerekcen yok. bu sekilde calismaya devam edip ultra zengin olacagin, hayatinin geri kalani icin gerekli parayi kazanacagin falan yok. 9 ay - 1yil icin de kendini finannse edecek kadar paran var. Bu sure zarfindan sonra da ne is olsa yaparim diyorsun ama iyi kotu yine bir is bulup kendini gecindirecek asgari sartlara ulasabilirsin.
9 ay ara vermen sana hicbir sey kaybettirmez, en azindan denedim ama olmadi dersin. ya da sikilir geri donersin. gormus olursun yani.
9 ay ara vermen sana hicbir sey kaybettirmez, en azindan denedim ama olmadi dersin. ya da sikilir geri donersin. gormus olursun yani.
0
himm. ok o zaman ciddi yazayim. maalesef bu planlar cok keskin planlar. arabayi satmak, isi birakmak, 8-9 ay bosta kalmak. sevmesen dahi tum bu seyler 3 yillik aliskanlik ve duzenin bir parcasi. hayatta ogrendigim birsey varsa o da, boyle ayni anda cok degisiklik yapmanin pek hayirli olmadigi. nacizane tavsiyem boyle radikal degilde ufak ufak yapman. ne bileyim once gunluk plan yap. uykundan yada diger aliskanliklarindan kisarak daha cok vakit ayirmaya calis. bu esnada kredini bitir. belki sikilirsin o kadar cazip gelmez baska is ararsin. baktin sikilmiyorsun. isten ayril. arabayi falan da satma.
0
9 ay içinde yeniden ve benzer şartlarda iş bulabileceğine inanıyorsan yapıştır istifayı.
0
mutsuzsan ve kafaya çalışmama isteği düştüyse ne desek boş, sen işten çıkmadan rahatlayamayacaksın, öncelikle bunu söyleyeyim. bizzat tecrübe ettim.
işsizken iş bulmak türkiye koşullarında zor, gaza getirmek gibi olmasın ama kenarda birikmiş bişeyler varken ilk birkaç ay işsizlik şahane bişey. gerçekten. canın ne isterse onu yapabiliyor olmak, kendine dilediğince vakit ayırabiliyor olmak, ne bileyim gün ışığında sokakta boş boş dolaşmak falan müthiş. ama devam eden aylarda biraz elini sıkmaya başladığında (çünkü hayat şartları buna zorluyor insanı) ilk aylardaki o muazzamlık, o tüy hissi unutuluyor. gider garsonluk yaparım filan da çok gerçekçi olmuyor, çünkü eskisi kadar çok çalışıp kendine vakit ayıramıyorsun, üstelik tüm emeğin ve vaktin karşılığı cebine çok daha az para giriyor. mantıklı bir yanı yok yani, uzaktan bahane.
kendine güveniyorsan, kalifiye bir elemansan ne bileyim bir mesleğin uzmanlığın varsa bas istifayı gitsin, yine iş bulursun ne olacak. ama patronlar gözünde sen de diğer herkes gibiysen, çabucak iş bulabileceğin bir çevren de yoksa ağır ol ve ücretsiz izin dene, bu da bir alternatiftir. belki tutar.
işsizken iş bulmak türkiye koşullarında zor, gaza getirmek gibi olmasın ama kenarda birikmiş bişeyler varken ilk birkaç ay işsizlik şahane bişey. gerçekten. canın ne isterse onu yapabiliyor olmak, kendine dilediğince vakit ayırabiliyor olmak, ne bileyim gün ışığında sokakta boş boş dolaşmak falan müthiş. ama devam eden aylarda biraz elini sıkmaya başladığında (çünkü hayat şartları buna zorluyor insanı) ilk aylardaki o muazzamlık, o tüy hissi unutuluyor. gider garsonluk yaparım filan da çok gerçekçi olmuyor, çünkü eskisi kadar çok çalışıp kendine vakit ayıramıyorsun, üstelik tüm emeğin ve vaktin karşılığı cebine çok daha az para giriyor. mantıklı bir yanı yok yani, uzaktan bahane.
kendine güveniyorsan, kalifiye bir elemansan ne bileyim bir mesleğin uzmanlığın varsa bas istifayı gitsin, yine iş bulursun ne olacak. ama patronlar gözünde sen de diğer herkes gibiysen, çabucak iş bulabileceğin bir çevren de yoksa ağır ol ve ücretsiz izin dene, bu da bir alternatiftir. belki tutar.
0
Güzel soru güzel, sayende bu soruya cevap olarak yüzlerce(abartıyorum) satır yazdım ve okuduğumda bana iyi geldi kendi yazdığım. Eyvallah.
Evde liyakat kalmamış durumu güzel özetlemiş bence. Hayattan ne istiyorsun, neleri feda edebilir/nelere razı olabilirsin temel soruların esasen bunlar. Vereceğin cevaplar da romantiklikten uzak olmalı. Ve eğer işini bıraktığında bu bıraktığın pozisyona zorlanmadan geri dönebileceğini düşünüyorsan bırak. Düşünmüyorsan bırakma, çünkü zaten şu ara konjonktür de biraz sıkıntılı.
Tanrı bizi affetsin !
Evde liyakat kalmamış durumu güzel özetlemiş bence. Hayattan ne istiyorsun, neleri feda edebilir/nelere razı olabilirsin temel soruların esasen bunlar. Vereceğin cevaplar da romantiklikten uzak olmalı. Ve eğer işini bıraktığında bu bıraktığın pozisyona zorlanmadan geri dönebileceğini düşünüyorsan bırak. Düşünmüyorsan bırakma, çünkü zaten şu ara konjonktür de biraz sıkıntılı.
Tanrı bizi affetsin !
0
İmkanınız varsa önce ücretsiz izin alın birkaç ay, o süreçte kendi kendinize tahammül edip edemediğinizi test edin (bu dediğim şaka değil, insan bazen uzun süreler yalnız kalmaya tahammül edemeyebiliyor). Hem parasal açıdan da düzgün bir test olur; nihayetinde geliriniz olmayacak. Baktınız yürütebiliyorsunuz, ona göre davranırsınız.
0
@evde liyakat kalmamış teşekkürler öncelikle. ilk iki cümlede tiki bastım ama sonrasında biraz üzüldüm. Çünkü ben patronlar için herkes gibiyim. Uzman olduğum bir alan var ama belki bu dönem, bu alanda kendimi daha çok geliştirip, kendimi daha iyi satmaya yönelik değişiklikler yapabileceğim. Ya da kendime tekerleği yürütecek bir iş kurma denemelerim olacak.
@gonion izin alma şansım maalesef yok, çünkü şuan çalıştığım lokasyonda bir muadilim yok. Gidersem yerime yeni birini almaları şart.
@gonion izin alma şansım maalesef yok, çünkü şuan çalıştığım lokasyonda bir muadilim yok. Gidersem yerime yeni birini almaları şart.
0
Her türlü işi yaparım demek bence çok gerçekçi değil. Bulacağın o işte de mutsuz olma ihtimalin hiç de az değil, üstelik daha da az kazanma ihtimalin yüksek. Bence dönüş alabilmek için biraz daha zaman ver. Bir süre daha devam et derim.
Kolay değil öyle işi bir anda bırakmak. Küçük bir şehirde, ailenle yaşıyor olsaydın farklı önerilerim olabilirdi. Ancak İzmir’deymişsin bir de. Seninle aynı yaşta, İzmir’de yaşayıp bir tık daha fazla kazanan, birtek cinsiyeti farklı olan bir birey olarak söylüyorum bunu. Ben mesela işimden gayet memnunum ama aksi olsaydı, böyle bir şey yapar mıydım diye empati kurmaya çalıştım. Bence fazlasıyla cesur ve mantık dışı görünüyor.
Kolay değil öyle işi bir anda bırakmak. Küçük bir şehirde, ailenle yaşıyor olsaydın farklı önerilerim olabilirdi. Ancak İzmir’deymişsin bir de. Seninle aynı yaşta, İzmir’de yaşayıp bir tık daha fazla kazanan, birtek cinsiyeti farklı olan bir birey olarak söylüyorum bunu. Ben mesela işimden gayet memnunum ama aksi olsaydı, böyle bir şey yapar mıydım diye empati kurmaya çalıştım. Bence fazlasıyla cesur ve mantık dışı görünüyor.
0
Öncelikle ERP danışmanlığıyla çok güzel bir giriş yapmışken ofis/satış asistanlığı neden? Bakın parası için demiyorum. 28 yaşında deneyim ve referans biriktireceğiniz bir döneminizde "kurumsal olsun, taştan olsun" mantığı çok yanlış. Üstelik bunu benim gibi yaklaşık 25 senedir çok kurumsal bir şirkette çalışan ben söylüyorum. O yaşta her kalıba girersiniz. Yanlış kalıba girmeyin. İstifa tamam, maddi melelelerin hesabını yapmışsınız. Ama dinlenmek, spor yapmak vs için değil bir sonraki adım için hazırlanmak üzere ayrılın işten. Yazılım için bir iş planınız olsun. İş en iyi işte aranır ve iş en iyi işte öğrenilir. 28 yaşında hayalinin peşinden git yoksa mutsuz olursun.
0
@SiyamkedisiZorro Çok haklısın, acayip haklısın. Bunu ancak tecrübe ederek öğrendim. Bir önceki işimin 2 katı maaşı duyunca ben ve çevrem işin ne olduğuyla pek ilgilenmedik. Hata ettim.
0
şu durumda işinizi bırakmayı düşünmeyin bence. iş hayatı her zaman çok sıkıcı ne yazık ki.
0
Dediğinin benzerini yaptım, sonra depresyon sarmalına düşüp evde yattım. Ailem ve arkadaşlarım kırbaçlamasa yeni iş bulamıyordum.
Yapma demiyorum ama yaparsan sakın yatma, hemen hayallerini uygulamaya bak.
Yapma demiyorum ama yaparsan sakın yatma, hemen hayallerini uygulamaya bak.
0
ben mesela, çalışmaya öyle alışmışım ki bazen mesai saatlerinde vergi dairesine vs. gitmem gerekiyor, yolda boş boş dolaşırken parkta yatan insanları falan görünce kendimi işsiz gibi hissedip aşırı üzülüyorum.
bir dönem yine 2 günlüğüne işsiz kalmıştım, basket topu falan aldım ama oynarken bile rahat edemedim içim içimi yedi.
dolayısıyla bi haftalık izin alıp deneme sürümü yapmadan istifayı basma derim.
bir dönem yine 2 günlüğüne işsiz kalmıştım, basket topu falan aldım ama oynarken bile rahat edemedim içim içimi yedi.
dolayısıyla bi haftalık izin alıp deneme sürümü yapmadan istifayı basma derim.
0
nick bulamadim
ayıptır söylemesi borsadan kendi çapımda iyi para kazandım. 2-3 yıldır borsadayım. 2015 eylül ayında 20 bin lira param vardı. 1 yılda %70 kazandım ve parayı 34 bin yaptım. 2016 aralık ayında thyao aldım ve baya yükseldi. son 1 yılda da 4'e katladım ve para 130-140 bin civarı bir şey oldu. yani ilk y
ayıptır söylemesi borsadan kendi çapımda iyi para kazandım. 2-3 yıldır borsadayım. 2015 eylül ayında 20 bin lira param vardı. 1 yılda %70 kazandım ve parayı 34 bin yaptım. 2016 aralık ayında thyao aldım ve baya yükseldi. son 1 yılda da 4'e katladım ve para 130-140 bin civarı bir şey oldu. yani ilk yıl %70 ikinci yıl %400 kar yaptım.
nazar değdirmeyin lütfen zengin biri değilim. :D ama merak ediyorum çok mu şanslıyım yoksa borsada böyle kazançlar sürekli mümkün mü? öyle aşırı bilgi ve deneyimim yok. teknik analiz biraz da temel analiz yapıp alıp satıyorum. thyao'yu en diplerden aldım şansıma. ama merak ediyorum bu kar sürekli mümkün mü? yani bu yıl %40 kazansam yılda 50 bin civarı yapıyor ve aylık 4 bin liradan fazla. uzun vadede amacım iyi bir pasif gelir elde etmek ama bu kadar kısa sürede bu kadar kazanmayı beklemiyordum.
bu arada kazandığımı borsaya koydum 1-2 şey dışında para harcamadım.
nazar değdirmeyin lütfen zengin biri değilim. :D ama merak ediyorum çok mu şanslıyım yoksa borsada böyle kazançlar sürekli mümkün mü? öyle aşırı bilgi ve deneyimim yok. teknik analiz biraz da temel analiz yapıp alıp satıyorum. thyao'yu en diplerden aldım şansıma. ama merak ediyorum bu kar sürekli mümkün mü? yani bu yıl %40 kazansam yılda 50 bin civarı yapıyor ve aylık 4 bin liradan fazla. uzun vadede amacım iyi bir pasif gelir elde etmek ama bu kadar kısa sürede bu kadar kazanmayı beklemiyordum.
bu arada kazandığımı borsaya koydum 1-2 şey dışında para harcamadım.
0
Şanslıydın ama düzgün bir sepetle şanslı olmasan da %20-30 mümkün.
Bu arada sana oluyor mu bilmiyorum ama ben ne zaman x'e para yatırdım desem x düşüyor, sessizce beklesem yükseliyor gibi bir durum var. Sanırım çok belirsizlik durumlarında anksiyete yapıp insanlarla paylaşıyorum ondan.
Genelde bu tarz yatırım yapan inanların amacı erken emeklilik yani 65 yaşı beklemeden kendini emekli edip kemer sıkarak kaliteli yaşayacak kadar para biriktirmek.
Bu arada sana oluyor mu bilmiyorum ama ben ne zaman x'e para yatırdım desem x düşüyor, sessizce beklesem yükseliyor gibi bir durum var. Sanırım çok belirsizlik durumlarında anksiyete yapıp insanlarla paylaşıyorum ondan.
Genelde bu tarz yatırım yapan inanların amacı erken emeklilik yani 65 yaşı beklemeden kendini emekli edip kemer sıkarak kaliteli yaşayacak kadar para biriktirmek.
0
sansiniz bence yaver gitmis. her zaman boyle kazanclar olmasi olasiligi cok dusuk
0
Thy'yi niye aldın mesela? Teknik analizden, temel analizden kastın nedir?
Bu arada mümkün mü sorusuna cevap tabii ki evet. Borsada illa her senede bir senede kendini 4'e katlayan kağıtlar olacaktır. Sen her sene bunu yakalayabilir misin o ayrı soru.
Bu arada mümkün mü sorusuna cevap tabii ki evet. Borsada illa her senede bir senede kendini 4'e katlayan kağıtlar olacaktır. Sen her sene bunu yakalayabilir misin o ayrı soru.
0
@cleric genelde alırken biraz aşırı didikliyorum. uygun hisse yoksa da bekliyorum bir şey almadan. o yüzden sürekli düşüşle karşılaşmıyorum. onun dışında düşerse stop loss sınırlarında çıkıyorum. bir de sürekli takip ettiğim hisseleri tanıyor oluyorum. nereye kadar düşüp düşmeyeceğini aşağı yukarı tahmin ediyor gibiyim. ama bu yıl mal gibi gidip çoğunlukla thy almıştım. şansıma o da fırladı. orantılı bir şekilde sepet yapmam gerekirdi yapmamıştım.
% 30 az geldi ya. hedefim ileriki yıllarda %10 civarı enflasyon oranı kadarına dokunmayıp üzerine eklemek. %10'unu sermayeyi arttırmak için eklemek. kalanın da yarısını harcayıp yine yarısın sermayeye eklemekti.
@azeroth üzdü. gaza gelmiştim baya :(
@noluyo yaa bilançoyu, faaliyet raporunu okumak. grafiklerine bakmak vs. thy'nin geçen yıl bilançosuna falan bakmamıştım. sürekli grafiğe göre destek dirençlere göre hareket ediyordum. 1-2 kez alıp sonra ufak zararlarla sattım. sonra 4.8 civarı tekrar aldım. biraz daha düşseydi stop loss koyup satıcaktım yine. o noktadan sonra çıkmaya başladı bugünkü fiyata geldi. bu biraz şans kabul ediyorum :D
% 30 az geldi ya. hedefim ileriki yıllarda %10 civarı enflasyon oranı kadarına dokunmayıp üzerine eklemek. %10'unu sermayeyi arttırmak için eklemek. kalanın da yarısını harcayıp yine yarısın sermayeye eklemekti.
@azeroth üzdü. gaza gelmiştim baya :(
@noluyo yaa bilançoyu, faaliyet raporunu okumak. grafiklerine bakmak vs. thy'nin geçen yıl bilançosuna falan bakmamıştım. sürekli grafiğe göre destek dirençlere göre hareket ediyordum. 1-2 kez alıp sonra ufak zararlarla sattım. sonra 4.8 civarı tekrar aldım. biraz daha düşseydi stop loss koyup satıcaktım yine. o noktadan sonra çıkmaya başladı bugünkü fiyata geldi. bu biraz şans kabul ediyorum :D
0
@nick Ben geçen sene %70 civarıydım. O ara ağır depresyonda olduğumdan işten çıktım ve 9 ay işsiz evde yattım. O %70 sayesinde eksiye düşmeden yaşadım. Şu anda durumum biraz kötü zira türk ve amerikan teknoloji hisselerine yaptığım yatırım çöktü (Sepetimin %30u civarı). Bu seneyi %20 ile kapatmak hedefim.
%30 az geldi lafı çok tehlikeli zira bu risk iştahın yüksek demek. %10 enflasyonlu yerde tabi ki hedef %20-30 civarından aşağı olmamalı ama zaten bileşik faiz dediğimiz şey çok güçlü bir olay.
%30 az geldi lafı çok tehlikeli zira bu risk iştahın yüksek demek. %10 enflasyonlu yerde tabi ki hedef %20-30 civarından aşağı olmamalı ama zaten bileşik faiz dediğimiz şey çok güçlü bir olay.
0
Sık eleyip şirketi iyi araştırmak güzel ama tüm portföyü tek şirkete bağlamak çok kötü. THY’yi gerçekten iyi analiz ettiğinizi düşünüyorsanız evet başarılısınız değilse sadece şanslıydınız.
Teknik analize inanmıyorum ben stop loss’a da inanmıyorum. İzlediğim tek felsefe temel analiz. Bu konuya ayrıca zamanınız varsa Warren Buffett ile ilgili herşeyi okumanızı tavsiye ederim. Kriterleri neydi vs vs. Ben okumuştum öğrendiğimi de düşünüyorum ancak şu aralar uygulayacak fırsatım olmadığından Twitter’da güvendiğim insanları takip ediyorum
Teknik analize inanmıyorum ben stop loss’a da inanmıyorum. İzlediğim tek felsefe temel analiz. Bu konuya ayrıca zamanınız varsa Warren Buffett ile ilgili herşeyi okumanızı tavsiye ederim. Kriterleri neydi vs vs. Ben okumuştum öğrendiğimi de düşünüyorum ancak şu aralar uygulayacak fırsatım olmadığından Twitter’da güvendiğim insanları takip ediyorum
0
Bence de şansın yok değil faktörü büyük. Zaten paranın miktarı arttıkça kazançta katlanıyor. Ama ben parayı 1 yılda 4e katlıyorum diye düşünüp tekrar 4e katlama hedefi koyma. Risk almadan yatırımlara devam et. Seneye 250k olsa bile süper.
0
@cleric evet bunların uç ve yüksek karlar olduğunun farkındayım. biraz gaza getirdi ama gerçeklikten uzak. yine de yıllık %30-40 düzenli uç değilse tercih ederim. asıl beklentim enflasyon ve ufak bir sermaye arttıracak kadar kazanıp üzerini ek gelir yapabilmek.
@mcfly thy'nin 2018'de yükseleceğini bekliyordum. grafikte de fiyatı çok düşmüştü. daha düşmez diye düşündüm. düşseydi stop loss yapıp çıkacaktım. çıkmasını bekliyordum ama bu kadar çok beklemiyordum. stop loss baya işime yaradı. ne kadar kazanacağımı bilmiyorum ama ne zaman çıkacağımı önceden kararlaştırdığım için zararlarım da büyümüyor.
@freetakilir baya şanslı olduğumun farkındayım. o yüzden pek gaza gelmemeye çalışıyorum. bu yıl %30-40 kazanabilsem harika olur.
@mcfly thy'nin 2018'de yükseleceğini bekliyordum. grafikte de fiyatı çok düşmüştü. daha düşmez diye düşündüm. düşseydi stop loss yapıp çıkacaktım. çıkmasını bekliyordum ama bu kadar çok beklemiyordum. stop loss baya işime yaradı. ne kadar kazanacağımı bilmiyorum ama ne zaman çıkacağımı önceden kararlaştırdığım için zararlarım da büyümüyor.
@freetakilir baya şanslı olduğumun farkındayım. o yüzden pek gaza gelmemeye çalışıyorum. bu yıl %30-40 kazanabilsem harika olur.
0
mimarbasi
Merhaba,Bir inşaat şirketinde, merkez ofiste çalışan mimardım. Ancak şirket içi yapılanma gereği çalıştığım şirket kapandı ve bizi aynı holdingin başka bir şirketi bünyesindeki şantiyeye transfer ettiler.Ancak yeni koşullarda ticket'ımı kesiyorlar, cumartesi çalışmazken artık cumartesi de çalışmam g
Merhaba,
Bir inşaat şirketinde, merkez ofiste çalışan mimardım. Ancak şirket içi yapılanma gereği çalıştığım şirket kapandı ve bizi aynı holdingin başka bir şirketi bünyesindeki şantiyeye transfer ettiler.
Ancak yeni koşullarda ticket'ımı kesiyorlar, cumartesi çalışmazken artık cumartesi de çalışmam gerektiğini söylüyorlar. Maaşta bir değişiklik yapmıyorlar, 1 seneyi doldurmadığım için bu seneki maaş zammından da yararlanamayacağımı söylüyorlar.
Ne düşünüyorsunuz? Haklı fesihe girer mi?
Not: İşe girerken imzaladığım standart iş sözleşmesinde işverenin başka şantiyesinde görev alabilir ibaresi var. Transfer konusunda ise özlük hakları korunarak transfer olur ibaresi var.
Sözleşme Maddeleri Edit'i:
08.00-18.00 arasında çalışıyoruz. Normalde günde 10 saatten sadece hafta içi dahi 50 saat yapıyor. Buna ek olarak 08.00-16.00 çalışılıyor Cumartesi. Yani haftalık çalışma saatim 58 saate çıkıyor. Maaş konusunda hakları var tabii, artırmayabilirler ancak çalışma saati daha önemli benim için.
Yasal olarak kılıf prim şeklinde. Verdikleri primi fazla mesai ücreti olarak gösteriyorlar. Ancak basit bir hesapla iş kanunundaki "yıl boyunca toplam en fazla 270 saatlik fazla mesai yapılabilir" maddesi zaten deliniyor. Ancak bu sene prim alıp alamayacağım da belirli değil henüz 6 ay dolduğu için.
İkametgah Kadıköy'de. Ümraniye'deki evimiz kentsel dönüşüme girdiği için daha önce Kadıköy'de bulunan merkez ofise yakın olmak adına Kadıköy'e taşındık. Ancak şirket içindeki bu ani olaylar sebebiyle ben taşındıktan iki hafta sonra aniden bizi Ümraniye'de çalıştırmaya başladılar. :)
Sözleşmedeki maddeleri de yazayım size:
Madde 3.Atama ve Nakil:
Personel, işverenin İstanbul adresindeki işyerinde çalışacaktır. Ancak personel, işin niteliğinden ve ihtiyaçlarından kaynaklanan nedenlerle ve dürüstülük kurallarına uygun olmak kaydıyla (işyerinin şirket kararına dayanarak taşınması, işverenin yeni şantiye açması vs.), işveren tarafından işyerinin değiştirilebileceğini, Türkiye sınırları içerisinde işveren’e ait diğer işyerlerinde çalışabileceğini, işyerinin değiştirilmesi halinde işveren tarafından belirtilen yeni işyerinde, kendisine bildirilen tarihte işbaşı yapacağını kabul ve taahhüt eder. İşçi, işveren tarafından işyeri değişikliği yapma hakkının saklı tutulduğunu bildiğine ve bunu onayladığına ilişkin ayrı bir yazılı taahhütde bulunmayı kabul eder. İşçi tarafından bu madde uyarınca verilen yazılı taahhüt işbu sözleşmenin eki ve ayrılmaz bir parçasıdır.
6.2. Ücretin Kapsamı:
Taraflar, Personel’e ödenecek ücretin, ay zarfındaki normal çalışmalar ile İş Kanunu’nda belirtilen yıllık 270 saate kadar olan azami fazla çalışma süresinin ve hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil günlerinin ücretlerini ihtiva ettiğini ve ücretin bu esasa göre tespit edildiğini kabul ve beyan etmektedirler.
6.3. Çalışma Süreleri, Fazla Çalışma, Ücretsiz izin Muvafakati ve Geçici İş İlişkisi
Çalışma süresi yürürlükteki İş Kanunu’nda belrtilen azami çalışma süresidir. Personel haftalık çalışma süresinin haftanın çalışma günlerine, İş Kanunu’na uygun olmak kaydı ile, farklı şekilde dağıtılmasını peşinen kabul eder. Ayrıca, işin niteliği ve şartlarına göre, işe başlama ve bitiş saatleri de, Personel’in görevine göre farklı şekillerde düzenlenebilir ve gerekliğinde değiştirilebilir.
Personel, ilgili yasal mevzuat hükümleri doğrultusunda İşveren talep ettiği takdirde fazla mesai yapmayı, Ulusal Bayram ve Genel Tatil günlerinde de çalışmayı; kendisinden uygun bir talepte bulunulmadan, kendi inisiyatifi ile fazla mesai yapmayacağını peşinen kabul ve taahhüt eder.
Personel, İşveren tarafından, yürürülükteki İş Kanunu’na uygun olarak denkleştirme usulünün uygulanabileceğini; bu halde, bazı haftalarda çalışma süresinin İş Kanunu’nda öngörülen haftalık azami çalışma süresini aşsa dahi fazla çalışma sayılmayacağını ve fazla çalışma ücretine hak kazanamayacağını kabul ve beyan eder.
Personel, fazla çalışmaları karşılığında fazla mesai ücreti almak yerine, yazılı olarak talepte bulunması halinde, yürülükteki İş Kanunu’nda öngörülen serbest zamanı, yine İş Kanunu’nda öngörülen sürede ücretinden bir kesinti olmadan kullanabilecektir.
Personel, işyerinde İş Kanunu’nda öngörülen hallerde, yine kanunda öngörülen koşullarla, telafi çalışması yaptırılabileceğini; bu halde çalışmalarının fazla çalışma veya fazla sürelerle çalışma sayılmayacağını; fazla mesai ücretine veya serbest zaman talep hakkına sahip olmayacağını kabul ve beyan eder.
Sözleşme’nin 3 ncü maddesinde de belirtildiği üzere, Personel İş Kanunu’nda öngörülen
şartlarla, gerektiğinde, yapmakta olduğu işe benzer işlerde çalıştırılması ve özlük haklarının korunması koşulu ile, çalıştığı şirketin bağlı bulunduğu holding bünyesi içinde, aynı şirketler topluluğuna bağlı hangi mahalde olursa olsun bütün işyerlerinde çalışmayı peşinen kabul etmiştir. Personel, böyle bir durumda iş görme edimini yerine getirmek üzere net ücreti dışında ek bir hak ve menfaat talep etmeksizin çalışacağını kabul, beyan ve taahhüt eder. Kıdem ve izin hakkı saklıdır.
Ek olarak el yazısıyla yazdığımız yazı:
Şantiye personeli:
İşveren ile imzaladığım xx.xx.xxxx tarihli iş sözleşmesinin 3. maddesinde belirtilen işyerinde işe başlayacak olmakla birlikte, teknik personel olmam ve yaptığım iş gereği şantiyelerde çalışabilir olmam nedeniyle, işveren tarafından işyerimin değiştirilebileceğini, işverenin Türkiye içerisinde yer alan diğer işyeri ve şantiyelerinde, işveren tarafından bildirilmesi halinde çalışacağımı, bu hususta herhangi bir itirazda bulunmayacağımı kabul ederim.
xx.xx.xxxx İstanbul
Yukardaki yazıyı el yazınız ile yazınız.
Merkez personeli:
İşveren ile imzaladığım xx.xx.xxxx tarihli sözleşmenin 3. maddesinde belirtilen işyerinde işe başlayacak olmakla birlikte, işletmesel kararlar nedeniyle, işveren tarafından işyerimin değiştirilebileceğini, işverenin Türkiye içerisinde yer alan diğer işyerlerinde, işveren tarafından bildirilmesi halinde herhangi bir itiraz ileri sürmeksizin çalışmaya başlayacağımı kabul ederim.
xx.xx.xxxx İstanbul
Yukardaki yazıyı el yazınız ile yazınız.
Bir inşaat şirketinde, merkez ofiste çalışan mimardım. Ancak şirket içi yapılanma gereği çalıştığım şirket kapandı ve bizi aynı holdingin başka bir şirketi bünyesindeki şantiyeye transfer ettiler.
Ancak yeni koşullarda ticket'ımı kesiyorlar, cumartesi çalışmazken artık cumartesi de çalışmam gerektiğini söylüyorlar. Maaşta bir değişiklik yapmıyorlar, 1 seneyi doldurmadığım için bu seneki maaş zammından da yararlanamayacağımı söylüyorlar.
Ne düşünüyorsunuz? Haklı fesihe girer mi?
Not: İşe girerken imzaladığım standart iş sözleşmesinde işverenin başka şantiyesinde görev alabilir ibaresi var. Transfer konusunda ise özlük hakları korunarak transfer olur ibaresi var.
Sözleşme Maddeleri Edit'i:
08.00-18.00 arasında çalışıyoruz. Normalde günde 10 saatten sadece hafta içi dahi 50 saat yapıyor. Buna ek olarak 08.00-16.00 çalışılıyor Cumartesi. Yani haftalık çalışma saatim 58 saate çıkıyor. Maaş konusunda hakları var tabii, artırmayabilirler ancak çalışma saati daha önemli benim için.
Yasal olarak kılıf prim şeklinde. Verdikleri primi fazla mesai ücreti olarak gösteriyorlar. Ancak basit bir hesapla iş kanunundaki "yıl boyunca toplam en fazla 270 saatlik fazla mesai yapılabilir" maddesi zaten deliniyor. Ancak bu sene prim alıp alamayacağım da belirli değil henüz 6 ay dolduğu için.
İkametgah Kadıköy'de. Ümraniye'deki evimiz kentsel dönüşüme girdiği için daha önce Kadıköy'de bulunan merkez ofise yakın olmak adına Kadıköy'e taşındık. Ancak şirket içindeki bu ani olaylar sebebiyle ben taşındıktan iki hafta sonra aniden bizi Ümraniye'de çalıştırmaya başladılar. :)
Sözleşmedeki maddeleri de yazayım size:
Madde 3.Atama ve Nakil:
Personel, işverenin İstanbul adresindeki işyerinde çalışacaktır. Ancak personel, işin niteliğinden ve ihtiyaçlarından kaynaklanan nedenlerle ve dürüstülük kurallarına uygun olmak kaydıyla (işyerinin şirket kararına dayanarak taşınması, işverenin yeni şantiye açması vs.), işveren tarafından işyerinin değiştirilebileceğini, Türkiye sınırları içerisinde işveren’e ait diğer işyerlerinde çalışabileceğini, işyerinin değiştirilmesi halinde işveren tarafından belirtilen yeni işyerinde, kendisine bildirilen tarihte işbaşı yapacağını kabul ve taahhüt eder. İşçi, işveren tarafından işyeri değişikliği yapma hakkının saklı tutulduğunu bildiğine ve bunu onayladığına ilişkin ayrı bir yazılı taahhütde bulunmayı kabul eder. İşçi tarafından bu madde uyarınca verilen yazılı taahhüt işbu sözleşmenin eki ve ayrılmaz bir parçasıdır.
6.2. Ücretin Kapsamı:
Taraflar, Personel’e ödenecek ücretin, ay zarfındaki normal çalışmalar ile İş Kanunu’nda belirtilen yıllık 270 saate kadar olan azami fazla çalışma süresinin ve hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil günlerinin ücretlerini ihtiva ettiğini ve ücretin bu esasa göre tespit edildiğini kabul ve beyan etmektedirler.
6.3. Çalışma Süreleri, Fazla Çalışma, Ücretsiz izin Muvafakati ve Geçici İş İlişkisi
Çalışma süresi yürürlükteki İş Kanunu’nda belrtilen azami çalışma süresidir. Personel haftalık çalışma süresinin haftanın çalışma günlerine, İş Kanunu’na uygun olmak kaydı ile, farklı şekilde dağıtılmasını peşinen kabul eder. Ayrıca, işin niteliği ve şartlarına göre, işe başlama ve bitiş saatleri de, Personel’in görevine göre farklı şekillerde düzenlenebilir ve gerekliğinde değiştirilebilir.
Personel, ilgili yasal mevzuat hükümleri doğrultusunda İşveren talep ettiği takdirde fazla mesai yapmayı, Ulusal Bayram ve Genel Tatil günlerinde de çalışmayı; kendisinden uygun bir talepte bulunulmadan, kendi inisiyatifi ile fazla mesai yapmayacağını peşinen kabul ve taahhüt eder.
Personel, İşveren tarafından, yürürülükteki İş Kanunu’na uygun olarak denkleştirme usulünün uygulanabileceğini; bu halde, bazı haftalarda çalışma süresinin İş Kanunu’nda öngörülen haftalık azami çalışma süresini aşsa dahi fazla çalışma sayılmayacağını ve fazla çalışma ücretine hak kazanamayacağını kabul ve beyan eder.
Personel, fazla çalışmaları karşılığında fazla mesai ücreti almak yerine, yazılı olarak talepte bulunması halinde, yürülükteki İş Kanunu’nda öngörülen serbest zamanı, yine İş Kanunu’nda öngörülen sürede ücretinden bir kesinti olmadan kullanabilecektir.
Personel, işyerinde İş Kanunu’nda öngörülen hallerde, yine kanunda öngörülen koşullarla, telafi çalışması yaptırılabileceğini; bu halde çalışmalarının fazla çalışma veya fazla sürelerle çalışma sayılmayacağını; fazla mesai ücretine veya serbest zaman talep hakkına sahip olmayacağını kabul ve beyan eder.
Sözleşme’nin 3 ncü maddesinde de belirtildiği üzere, Personel İş Kanunu’nda öngörülen
şartlarla, gerektiğinde, yapmakta olduğu işe benzer işlerde çalıştırılması ve özlük haklarının korunması koşulu ile, çalıştığı şirketin bağlı bulunduğu holding bünyesi içinde, aynı şirketler topluluğuna bağlı hangi mahalde olursa olsun bütün işyerlerinde çalışmayı peşinen kabul etmiştir. Personel, böyle bir durumda iş görme edimini yerine getirmek üzere net ücreti dışında ek bir hak ve menfaat talep etmeksizin çalışacağını kabul, beyan ve taahhüt eder. Kıdem ve izin hakkı saklıdır.
Ek olarak el yazısıyla yazdığımız yazı:
Şantiye personeli:
İşveren ile imzaladığım xx.xx.xxxx tarihli iş sözleşmesinin 3. maddesinde belirtilen işyerinde işe başlayacak olmakla birlikte, teknik personel olmam ve yaptığım iş gereği şantiyelerde çalışabilir olmam nedeniyle, işveren tarafından işyerimin değiştirilebileceğini, işverenin Türkiye içerisinde yer alan diğer işyeri ve şantiyelerinde, işveren tarafından bildirilmesi halinde çalışacağımı, bu hususta herhangi bir itirazda bulunmayacağımı kabul ederim.
xx.xx.xxxx İstanbul
Yukardaki yazıyı el yazınız ile yazınız.
Merkez personeli:
İşveren ile imzaladığım xx.xx.xxxx tarihli sözleşmenin 3. maddesinde belirtilen işyerinde işe başlayacak olmakla birlikte, işletmesel kararlar nedeniyle, işveren tarafından işyerimin değiştirilebileceğini, işverenin Türkiye içerisinde yer alan diğer işyerlerinde, işveren tarafından bildirilmesi halinde herhangi bir itiraz ileri sürmeksizin çalışmaya başlayacağımı kabul ederim.
xx.xx.xxxx İstanbul
Yukardaki yazıyı el yazınız ile yazınız.
0
Calisma kosullarindan biraz daha bahseder misiniz?
Onceden surada, 5 gun, su saatler arasi, bu is
Simdi surada, 6 gun, su saatler arasi, bu is seklinde.
Ozel yer belirtmenize gerek yok. Mesafe de yeterli. Bir de iki yer arasinda mesafe varsa ikametinizi de yazarsaniz daha net sekillenebilir durum.
Onceden surada, 5 gun, su saatler arasi, bu is
Simdi surada, 6 gun, su saatler arasi, bu is seklinde.
Ozel yer belirtmenize gerek yok. Mesafe de yeterli. Bir de iki yer arasinda mesafe varsa ikametinizi de yazarsaniz daha net sekillenebilir durum.
0
yan haklar kazanılmış haklardan sayılmadığı için işveren bunlarda değişikliğe gidebilir, hatta tamamen kaldırabilir de; bu açıdan ticket konusunda yapacak bir şey yok.
cumartesi çalışmanla beraber haftada toplamda 45 saati geçiyorsan fazla çalışma ücreti vermeleri lazım. önceden 40'tı, şimdi 45 olduysa buna da yapacak bir şey yok; saatlik ücret üzerinden maaş almıyorsan.
sözleşmede "her sene zam alır" gibi bir madde yoksa işverenin zam yapma zorunluluğu bile yok. bu sebeple kime ne zaman yapacağını da kendi belirlemiş oluyor, 1 senesi dolmayanlara zam yok diye bir uygulama varsa iş yerinde, buna da yapacak bir şey yok ne yazık ki.
tabii bunların hepsinin sadece sana karşı, yıldırma amaçlı, kasıtlı yapıldığını düşünüyorsan mobbing davası açabilirsin ama anladığım kadarıyla öyle bir niyetleri yok.
inşaat şirketlerinde olabilen şeyler bunlar, genelde kılıfına uyduruyor oluyorlar. özlük haklarının korunup nakil yapılması konusunda en son bir yönetmelik değişikliği oldu mayıs 2017'de. önceden aynı işverenin farklı şubelerine, vergi kimlik numarası farklı olsa bile, nakil yapılabiliyordu ancak artık aynı işverene ait olsa bile iki şirketin vergi kimlik numarası farklıysa nakil yapılamıyor, işçinin çıkışının yapılıp tüm haklarının ödenmesi gerekiyor. bunu araştırabilirsin, vergi kimlik numarası farklıysa tüm haklarını alıp yeni şantiyeye başlamayabilirsin.
cumartesi çalışmanla beraber haftada toplamda 45 saati geçiyorsan fazla çalışma ücreti vermeleri lazım. önceden 40'tı, şimdi 45 olduysa buna da yapacak bir şey yok; saatlik ücret üzerinden maaş almıyorsan.
sözleşmede "her sene zam alır" gibi bir madde yoksa işverenin zam yapma zorunluluğu bile yok. bu sebeple kime ne zaman yapacağını da kendi belirlemiş oluyor, 1 senesi dolmayanlara zam yok diye bir uygulama varsa iş yerinde, buna da yapacak bir şey yok ne yazık ki.
tabii bunların hepsinin sadece sana karşı, yıldırma amaçlı, kasıtlı yapıldığını düşünüyorsan mobbing davası açabilirsin ama anladığım kadarıyla öyle bir niyetleri yok.
inşaat şirketlerinde olabilen şeyler bunlar, genelde kılıfına uyduruyor oluyorlar. özlük haklarının korunup nakil yapılması konusunda en son bir yönetmelik değişikliği oldu mayıs 2017'de. önceden aynı işverenin farklı şubelerine, vergi kimlik numarası farklı olsa bile, nakil yapılabiliyordu ancak artık aynı işverene ait olsa bile iki şirketin vergi kimlik numarası farklıysa nakil yapılamıyor, işçinin çıkışının yapılıp tüm haklarının ödenmesi gerekiyor. bunu araştırabilirsin, vergi kimlik numarası farklıysa tüm haklarını alıp yeni şantiyeye başlamayabilirsin.
0
08.00-18.00 arasında çalışıyoruz. Normalde günde 10 saatten sadece hafta içi dahi 50 saat yapıyor. Buna ek olarak 08.00-16.00 çalışılıyor Cumartesi. Yani haftalık çalışma saatim 58 saate çıkıyor. Maaş konusunda hakları var tabii, artırmayabilirler ancak çalışma saati daha önemli benim için.
Yasal olarak kılıf prim şeklinde. Verdikleri primi fazla mesai ücreti olarak gösteriyorlar. Ancak basit bir hesapla iş kanunundaki "yıl boyunca toplam en fazla 270 saatlik fazla mesai yapılabilir" maddesi zaten deliniyor. Ancak bu sene prim alıp alamayacağım da belirli değil henüz 6 ay dolduğu için.
İkametgah Kadıköy'de. Ümraniye'deki evimiz kentsel dönüşüme girdiği için daha önce Kadıköy'de bulunan merkez ofise yakın olmak adına Kadıköy'e taşındık. Ancak şirket içindeki bu ani olaylar sebebiyle ben taşındıktan iki hafta sonra aniden bizi Ümraniye'de çalıştırmaya başladılar. :)
Sözleşmedeki maddeleri de yazayım size:
Madde 3.Atama ve Nakil:
Personel, işverenin İstanbul adresindeki işyerinde çalışacaktır. Ancak personel, işin
niteliğinden ve ihtiyaçlarından kaynaklanan nedenlerle ve dürüstülük kurallarına uygun olmak kaydıyla (işyerinin şirket kararına dayanarak taşınması, işverenin yeni şantiye açması vs.), işveren tarafından işyerinin değiştirilebileceğini, Türkiye sınırları içerisinde işveren’e ait diğer işyerlerinde çalışabileceğini, işyerinin değiştirilmesi halinde işveren tarafından belirtilen yeni işyerinde, kendisine bildirilen tarihte işbaşı yapacağını kabul ve taahhüt eder. İşçi, işveren tarafından işyeri değişikliği yapma hakkının saklı tutulduğunu bildiğine ve bunu onayladığına ilişkin ayrı bir yazılı taahhütde bulunmayı kabul eder. İşçi tarafından bu madde uyarınca
verilen yazılı taahhüt işbu sözleşmenin eki ve ayrılmaz bir parçasıdır.
6.2. Ücretin Kapsamı:
Taraflar, Personel’e ödenecek ücretin, ay zarfındaki normal çalışmalar ile İş Kanunu’nda belirtilen yıllık 270 saate kadar olan azami fazla çalışma süresinin ve hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil günlerinin ücretlerini ihtiva ettiğini ve ücretin bu esasa göre tespit edildiğini kabul ve beyan etmektedirler.
6.3. Çalışma Süreleri, Fazla Çalışma, Ücretsiz izin Muvafakati ve Geçici İş İlişkisi
Çalışma süresi yürürlükteki İş Kanunu’nda belrtilen azami çalışma süresidir. Personel haftalık çalışma süresinin haftanın çalışma günlerine, İş Kanunu’na uygun olmak kaydı ile, farklı şekilde dağıtılmasını peşinen kabul eder. Ayrıca, işin niteliği ve şartlarına göre, işe başlama ve bitiş saatleri de, Personel’in görevine göre farklı şekillerde düzenlenebilir ve gerekliğinde değiştirilebilir.
Personel, ilgili yasal mevzuat hükümleri doğrultusunda İşveren talep ettiği takdirde fazla mesai yapmayı, Ulusal Bayram ve Genel Tatil günlerinde de çalışmayı; kendisinden uygun bir talepte bulunulmadan, kendi inisiyatifi ile fazla mesai yapmayacağını peşinen kabul ve taahhüt eder.
Personel, İşveren tarafından, yürürülükteki İş Kanunu’na uygun olarak denkleştirme usulünün uygulanabileceğini; bu halde, bazı haftalarda çalışma süresinin İş Kanunu’nda öngörülen haftalık azami çalışma süresini aşsa dahi fazla çalışma sayılmayacağını ve fazla çalışma ücretine hak kazanamayacağını kabul ve beyan eder.
Personel, fazla çalışmaları karşılığında fazla mesai ücreti almak yerine, yazılı olarak talepte bulunması halinde, yürülükteki İş Kanunu’nda öngörülen serbest zamanı, yine İş Kanunu’nda öngörülen sürede ücretinden bir kesinti olmadan kullanabilecektir.
Personel, işyerinde İş Kanunu’nda öngörülen hallerde, yine kanunda öngörülen koşullarla, telafi çalışması yaptırılabileceğini; bu halde çalışmalarının fazla çalışma veya fazla sürelerle çalışma sayılmayacağını; fazla mesai ücretine veya serbest zaman talep hakkına sahip olmayacağını kabul ve beyan eder.
Sözleşme’nin 3 ncü maddesinde de belirtildiği üzere, Personel İş Kanunu’nda öngörülen
şartlarla, gerektiğinde, yapmakta olduğu işe benzer işlerde çalıştırılması ve özlük haklarının korunması koşulu ile, çalıştığı şirketin bağlı bulunduğu holding bünyesi içinde, aynı şirketler topluluğuna bağlı hangi mahalde olursa olsun bütün işyerlerinde çalışmayı peşinen kabul etmiştir. Personel, böyle bir durumda iş görme edimini yerine getirmek üzere net ücreti dışında ek bir hak ve menfaat talep etmeksizin çalışacağını kabul, beyan ve taahhüt eder. Kıdem ve izin hakkı saklıdır.
Ek olarak el yazısıyla yazdığımız yazı:
Şantiye personeli:
İşveren ile imzaladığım xx.xx.xxxx tarihli iş sözleşmesinin 3. maddesinde belirtilen işyerinde işe başlayacak olmakla birlikte, teknik personel olmam ve yaptığım iş gereği şantiyelerde çalışabilir olmam nedeniyle, işveren tarafından işyerimin değiştirilebileceğini, işverenin Türkiye içerisinde yer alan diğer işyeri ve şantiyelerinde, işveren tarafından bildirilmesi halinde çalışacağımı, bu hususta herhangi bir itirazda bulunmayacağımı kabul ederim.
xx.xx.xxxx İstanbul
Yukardaki yazıyı el yazınız ile yazınız.
Merkez personeli:
İşveren ile imzaladığım xx.xx.xxxx tarihli sözleşmenin 3. maddesinde belirtilen işyerinde işe başlayacak olmakla birlikte, işletmesel kararlar nedeniyle, işveren tarafından işyerimin değiştirilebileceğini, işverenin Türkiye içerisinde yer alan diğer işyerlerinde, işveren tarafından bildirilmesi halinde herhangi bir itiraz ileri sürmeksizin çalışmaya başlayacağımı kabul ederim.
xx.xx.xxxx İstanbul
Yukardaki yazıyı el yazınız ile yazınız.
Yasal olarak kılıf prim şeklinde. Verdikleri primi fazla mesai ücreti olarak gösteriyorlar. Ancak basit bir hesapla iş kanunundaki "yıl boyunca toplam en fazla 270 saatlik fazla mesai yapılabilir" maddesi zaten deliniyor. Ancak bu sene prim alıp alamayacağım da belirli değil henüz 6 ay dolduğu için.
İkametgah Kadıköy'de. Ümraniye'deki evimiz kentsel dönüşüme girdiği için daha önce Kadıköy'de bulunan merkez ofise yakın olmak adına Kadıköy'e taşındık. Ancak şirket içindeki bu ani olaylar sebebiyle ben taşındıktan iki hafta sonra aniden bizi Ümraniye'de çalıştırmaya başladılar. :)
Sözleşmedeki maddeleri de yazayım size:
Madde 3.Atama ve Nakil:
Personel, işverenin İstanbul adresindeki işyerinde çalışacaktır. Ancak personel, işin
niteliğinden ve ihtiyaçlarından kaynaklanan nedenlerle ve dürüstülük kurallarına uygun olmak kaydıyla (işyerinin şirket kararına dayanarak taşınması, işverenin yeni şantiye açması vs.), işveren tarafından işyerinin değiştirilebileceğini, Türkiye sınırları içerisinde işveren’e ait diğer işyerlerinde çalışabileceğini, işyerinin değiştirilmesi halinde işveren tarafından belirtilen yeni işyerinde, kendisine bildirilen tarihte işbaşı yapacağını kabul ve taahhüt eder. İşçi, işveren tarafından işyeri değişikliği yapma hakkının saklı tutulduğunu bildiğine ve bunu onayladığına ilişkin ayrı bir yazılı taahhütde bulunmayı kabul eder. İşçi tarafından bu madde uyarınca
verilen yazılı taahhüt işbu sözleşmenin eki ve ayrılmaz bir parçasıdır.
6.2. Ücretin Kapsamı:
Taraflar, Personel’e ödenecek ücretin, ay zarfındaki normal çalışmalar ile İş Kanunu’nda belirtilen yıllık 270 saate kadar olan azami fazla çalışma süresinin ve hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil günlerinin ücretlerini ihtiva ettiğini ve ücretin bu esasa göre tespit edildiğini kabul ve beyan etmektedirler.
6.3. Çalışma Süreleri, Fazla Çalışma, Ücretsiz izin Muvafakati ve Geçici İş İlişkisi
Çalışma süresi yürürlükteki İş Kanunu’nda belrtilen azami çalışma süresidir. Personel haftalık çalışma süresinin haftanın çalışma günlerine, İş Kanunu’na uygun olmak kaydı ile, farklı şekilde dağıtılmasını peşinen kabul eder. Ayrıca, işin niteliği ve şartlarına göre, işe başlama ve bitiş saatleri de, Personel’in görevine göre farklı şekillerde düzenlenebilir ve gerekliğinde değiştirilebilir.
Personel, ilgili yasal mevzuat hükümleri doğrultusunda İşveren talep ettiği takdirde fazla mesai yapmayı, Ulusal Bayram ve Genel Tatil günlerinde de çalışmayı; kendisinden uygun bir talepte bulunulmadan, kendi inisiyatifi ile fazla mesai yapmayacağını peşinen kabul ve taahhüt eder.
Personel, İşveren tarafından, yürürülükteki İş Kanunu’na uygun olarak denkleştirme usulünün uygulanabileceğini; bu halde, bazı haftalarda çalışma süresinin İş Kanunu’nda öngörülen haftalık azami çalışma süresini aşsa dahi fazla çalışma sayılmayacağını ve fazla çalışma ücretine hak kazanamayacağını kabul ve beyan eder.
Personel, fazla çalışmaları karşılığında fazla mesai ücreti almak yerine, yazılı olarak talepte bulunması halinde, yürülükteki İş Kanunu’nda öngörülen serbest zamanı, yine İş Kanunu’nda öngörülen sürede ücretinden bir kesinti olmadan kullanabilecektir.
Personel, işyerinde İş Kanunu’nda öngörülen hallerde, yine kanunda öngörülen koşullarla, telafi çalışması yaptırılabileceğini; bu halde çalışmalarının fazla çalışma veya fazla sürelerle çalışma sayılmayacağını; fazla mesai ücretine veya serbest zaman talep hakkına sahip olmayacağını kabul ve beyan eder.
Sözleşme’nin 3 ncü maddesinde de belirtildiği üzere, Personel İş Kanunu’nda öngörülen
şartlarla, gerektiğinde, yapmakta olduğu işe benzer işlerde çalıştırılması ve özlük haklarının korunması koşulu ile, çalıştığı şirketin bağlı bulunduğu holding bünyesi içinde, aynı şirketler topluluğuna bağlı hangi mahalde olursa olsun bütün işyerlerinde çalışmayı peşinen kabul etmiştir. Personel, böyle bir durumda iş görme edimini yerine getirmek üzere net ücreti dışında ek bir hak ve menfaat talep etmeksizin çalışacağını kabul, beyan ve taahhüt eder. Kıdem ve izin hakkı saklıdır.
Ek olarak el yazısıyla yazdığımız yazı:
Şantiye personeli:
İşveren ile imzaladığım xx.xx.xxxx tarihli iş sözleşmesinin 3. maddesinde belirtilen işyerinde işe başlayacak olmakla birlikte, teknik personel olmam ve yaptığım iş gereği şantiyelerde çalışabilir olmam nedeniyle, işveren tarafından işyerimin değiştirilebileceğini, işverenin Türkiye içerisinde yer alan diğer işyeri ve şantiyelerinde, işveren tarafından bildirilmesi halinde çalışacağımı, bu hususta herhangi bir itirazda bulunmayacağımı kabul ederim.
xx.xx.xxxx İstanbul
Yukardaki yazıyı el yazınız ile yazınız.
Merkez personeli:
İşveren ile imzaladığım xx.xx.xxxx tarihli sözleşmenin 3. maddesinde belirtilen işyerinde işe başlayacak olmakla birlikte, işletmesel kararlar nedeniyle, işveren tarafından işyerimin değiştirilebileceğini, işverenin Türkiye içerisinde yer alan diğer işyerlerinde, işveren tarafından bildirilmesi halinde herhangi bir itiraz ileri sürmeksizin çalışmaya başlayacağımı kabul ederim.
xx.xx.xxxx İstanbul
Yukardaki yazıyı el yazınız ile yazınız.
0
İnşaat piyasasındaki arkadaşlar daha iyi anlayacaktır beni. Şu anda bu durumda ofis parasına şantiyede çalışmam gerekiyor. Pazarlığımı da özellikle Cumartesi çalışmadığım ve yan haklar için yaptım. Yoksa evet şartlar zaten bu şekilde farkındayım. Ama bir bildirim yapmadan, ya da yeni bir sözleşme önermeden bu şekilde oldu bittiye getirilmek istenmesi çok çok rahatsız etti.
0
Bence olur. Benzer bir durum benim de başıma gelmişti. Yeni yapılanmadan ötürü, departmanım, bağlı olduğum müdür ve iş tanımım değişmişti. Bunu kabul etmedim ve haklı fesih talebinde bulundum. Tazminatımı alarak çıktım. Tabii benim şirket, uluslararası kurumsal bir şirket olduğundan, zorluk çıkarmadı. Sizinkilerin durumu nedir bilmiyorum ama, zorluk çıkarsalar bile, böyle bir harekette bulunmak, sizin hakkınız.
0
En basta yanildiginiz nokta su: 8-18 arasi calisiyorsaniz mesainiz 8,5 saattir. 1 saat ogle arasi yarim saat cay molasi yaptirilir genelde.
8,5x5ten 42,5 yapiyor yani eskiden fazla mesai yapmiyormussunuz bu saatler sabitse. Yeni duzende fazla mesainiz var ama.
Bilmeyen diger kisiler de yararlansin diye simdilik bunu buraya birakiyorum. Su anda pek musait degilim, mesaj atarsaniz veya unutmazsam daha sonra ayrintili aciklama yapabilirim.
Ama ozet yanit verecek olursam: kanun isciyi korudugundan / isverenler genelde insafsiz oldugundan iscinin hakli feshedememesi cok nadir gorulen bir sey.
8,5x5ten 42,5 yapiyor yani eskiden fazla mesai yapmiyormussunuz bu saatler sabitse. Yeni duzende fazla mesainiz var ama.
Bilmeyen diger kisiler de yararlansin diye simdilik bunu buraya birakiyorum. Su anda pek musait degilim, mesaj atarsaniz veya unutmazsam daha sonra ayrintili aciklama yapabilirim.
Ama ozet yanit verecek olursam: kanun isciyi korudugundan / isverenler genelde insafsiz oldugundan iscinin hakli feshedememesi cok nadir gorulen bir sey.
0
Okuduğum kadarıyla bence hala haklı fesih şartları var. İş mahkemeleri son değişikliklere rağmen hala çalışan dostu yerlerdir sadece hakkını 4-5 yıl sonra almak zorunda kalabilirsin.
0
@Okuyamıyom ben Ya Evet yemek süreleri çalışma süresinden sayılmıyormuş. Ancak belirlenen ya da tebliğ edilen bir mola süremiz bildiğim kadarıyla yok. Dolayısıyla maksimum süre olan 45 saat çalıştırdıklarını düşünüyorum.
Yine de yeni düzende evet bunu aşmış oluyorlar. Teşekkürler bilgi için.
@agluna İnanır mısın, bildiğim kadarıyla Türkiye'nin en büyük ve sözde kurumsal inşaat firmasında oluyor bu diyebilirim. :)
@cleric son çare olarak eğer sözleşmemi feshederlerse mahkemeye taşımayı düşünüyorum.
Yine de yeni düzende evet bunu aşmış oluyorlar. Teşekkürler bilgi için.
@agluna İnanır mısın, bildiğim kadarıyla Türkiye'nin en büyük ve sözde kurumsal inşaat firmasında oluyor bu diyebilirim. :)
@cleric son çare olarak eğer sözleşmemi feshederlerse mahkemeye taşımayı düşünüyorum.
0
geciciklasor
erkekler! bu ciddi bir sorudur lütfen doğru cevaplar veriniz, yeterli veriyi aldıktan sonra duyuruyu özel bilginin gizliliği için silebilirim talep gelirse.çok merak ettiğim bir istatistik bu. büyük taharet sırasında silerken önden arkaya mı arkadan öne mi çalışıyorsunuz? ikinci soru: el yandan arka
erkekler! bu ciddi bir sorudur lütfen doğru cevaplar veriniz, yeterli veriyi aldıktan sonra duyuruyu özel bilginin gizliliği için silebilirim talep gelirse.
çok merak ettiğim bir istatistik bu. büyük taharet sırasında silerken önden arkaya mı arkadan öne mi çalışıyorsunuz? ikinci soru: el yandan arkaya doğru mu uzanıyor, bacak arasından mı çalışıyor?
ben kirlerin çatala doğru ilerlemesi ve kıl dönmesine sebep olduğunu duyduğumdan beri arkadan öne çalışıyorum. sizin fikriniz ne bu konuda?
çok merak ettiğim bir istatistik bu. büyük taharet sırasında silerken önden arkaya mı arkadan öne mi çalışıyorsunuz? ikinci soru: el yandan arkaya doğru mu uzanıyor, bacak arasından mı çalışıyor?
ben kirlerin çatala doğru ilerlemesi ve kıl dönmesine sebep olduğunu duyduğumdan beri arkadan öne çalışıyorum. sizin fikriniz ne bu konuda?
0
su ile once bi guzel yikiyorum. daha sonra kurulama icin tuvalet kagidi kullaniyorum.
0
erkekler arkadan öne, kadınlar önden arkaya.
kir teorisi için ise, yer tuvaleti çözümdür deniyor.
yabancı siteler de var görselli görselli, insanın kaslarının ve pozisyonunun taharetine uygunluğunu anlatan.
kir teorisi için ise, yer tuvaleti çözümdür deniyor.
yabancı siteler de var görselli görselli, insanın kaslarının ve pozisyonunun taharetine uygunluğunu anlatan.
0
Bir şey silmiyorum, tazyikli suyu açıp biraz bekliyorum sonra da kuruluyorum.
Edit: He birader he bir sen akıllısın illa kıçını parmaklayacaksın, tazyik her yere ulaşmazmış anüsün devasa ise ulaşmıyordur belki yoksa küçücük bir delik var orada gayet tertemiz oluyor.
Edit: He birader he bir sen akıllısın illa kıçını parmaklayacaksın, tazyik her yere ulaşmazmış anüsün devasa ise ulaşmıyordur belki yoksa küçücük bir delik var orada gayet tertemiz oluyor.
0
mevzubahis madde elime değer diye arkadan öne çalışıyorum. bacak arasından çalışmayı ilk kez duydum sağdan girişiyorum.
0
binder dandet
bu durumdaki arkadaşların hisleri nedir?uc kuluvalla okuyanımız olmayacak be.
bu durumdaki arkadaşların hisleri nedir?
uc kuluvalla okuyanımız olmayacak be.
uc kuluvalla okuyanımız olmayacak be.
0
herhalde bi bakım merkezinde filan ölürüm diye düşünüyorum
"uc kuluvalla okuyanımız " meselesini tam anlamadım
hasta yatagında yatan kişi için uc kuluvalla okuyan olmaz, hastanın başında yasin veya inşirah filan okunur. ya da hatim okunur uzun uzun yatacaksa.
uc kuluvalla mezardaki ölüye okunur.. köyde mezara koyulursam sülalemin arkadan gelenleri okur, yok şehirde yaşayan yiğenlerin filan bu şehre gömülsün derlerse onlar okur. ben nasıl gidip dayıma, dedeme okuyorsam onlar da okur diye düşünüyorum.
"uc kuluvalla okuyanımız " meselesini tam anlamadım
hasta yatagında yatan kişi için uc kuluvalla okuyan olmaz, hastanın başında yasin veya inşirah filan okunur. ya da hatim okunur uzun uzun yatacaksa.
uc kuluvalla mezardaki ölüye okunur.. köyde mezara koyulursam sülalemin arkadan gelenleri okur, yok şehirde yaşayan yiğenlerin filan bu şehre gömülsün derlerse onlar okur. ben nasıl gidip dayıma, dedeme okuyorsam onlar da okur diye düşünüyorum.
0
jrr+1
her türlü yalnız öleceğiz. arkandan okuyanın olsa ne olur olmasa ne olur. bu tür şeylere kafayı takmaktansa anın tadını yaşamaya bak hocam.
her türlü yalnız öleceğiz. arkandan okuyanın olsa ne olur olmasa ne olur. bu tür şeylere kafayı takmaktansa anın tadını yaşamaya bak hocam.
0
ben öldükten sonra arkamdan küfür mü edilmiş, kuluvallah mı okunmuş, pek umursayabileceğim bir noktada olmayacağım. ivan ilyiç'in ölümü'nü okuduktan sonra ölüm anksiyetem tavan yaptı, sonra uçtu gitti. iyi ki okumuşum.
0
valla ben nerede bir mezarlık önünden/yanından geçsem, selam vermeden ve dua etmeden geçemiyorum. anacığım istanbul'a geldiğinde mecidiyeköy'deki rum/ermeni mezarlıklarının önünden geçerken dahi dua okuyordu :) kadıncağız haçları filan görmüyor bile, ne bilsin...
etrafında insanlar olsa bile yalnız öleceksin! ölümü yaşayan sensin. ve illa ki birileri çıkar üç kulvalla okuyacak, bir de elham eklerler hatta.
etrafında insanlar olsa bile yalnız öleceksin! ölümü yaşayan sensin. ve illa ki birileri çıkar üç kulvalla okuyacak, bir de elham eklerler hatta.
0
Yalnız ölmek çok umrumda olmaz, eğer birazcık korkacaksam evde kaza geçirip hareketsiz kalmak, kimseye ulaşamamak ve yavaş yavaş acı içerisinde ölmekten korkabilirdim ama şunu yazarken bile çok korkunç gelmedi.
Öteki taraftan sıkı bir transhumanistim ve insanlığın ölümü eninde sonunda tamamen yeneceğini düşünüyorum. O zamanı görebilmek için sağlığıma dikkat edip para biriktiriyorum.
Öteki taraftan sıkı bir transhumanistim ve insanlığın ölümü eninde sonunda tamamen yeneceğini düşünüyorum. O zamanı görebilmek için sağlığıma dikkat edip para biriktiriyorum.
0
skooma
Tarabya Mahallesi, Haydar Aliyev Cd. Sarıyer/İstanbul1) Bu adresten Atatürk Havalimanı'na (iç hatlar) nasıl gidebilirim? Ne kadar sürer?2) Uzun zamandır kullanmadığım bir İstanbulKart'ım var ama bunun geçerli olup olmadığını ve içindeki bakiyesini nasıl öğrenebilirim?3) Geçerli ise internetten yükle
Tarabya Mahallesi, Haydar Aliyev Cd. Sarıyer/İstanbul
1) Bu adresten Atatürk Havalimanı'na (iç hatlar) nasıl gidebilirim? Ne kadar sürer?
2) Uzun zamandır kullanmadığım bir İstanbulKart'ım var ama bunun geçerli olup olmadığını ve içindeki bakiyesini nasıl öğrenebilirim?
3) Geçerli ise internetten yükleme yapabilir miyim?
1) Bu adresten Atatürk Havalimanı'na (iç hatlar) nasıl gidebilirim? Ne kadar sürer?
2) Uzun zamandır kullanmadığım bir İstanbulKart'ım var ama bunun geçerli olup olmadığını ve içindeki bakiyesini nasıl öğrenebilirim?
3) Geçerli ise internetten yükleme yapabilir miyim?
0
Taksi yada dolmuş ile Hacıosman Metro Durağına, metro ile Yenikapı, oradan da aktarma yaparak havalimanına.
Muhtemelen geçerlidir, metro durağına varınca anlar ve yükleme yapabilirsiniz
Muhtemelen geçerlidir, metro durağına varınca anlar ve yükleme yapabilirsiniz
0
toplu taşıma ile gideceksin sanırım. Tarabya'dan hacıosman'a çık. otobüs yada minibüs var. hacıosman'dan Yenikapı-hacıosman metrosuna bin. Yenikapı'dan da havalimanı metrosuna biniyorsun. ama bence Yenikapı'dan taksiye bin. Yenikapı-havalimanı metrosu 1 saat sürüyor
0
1-) Cadde çok uzun ama büyük kısmından otobüs geçiyor. 2 farklı yol önereyim:
Yukarıya doğru birden fazla hacıosman metro otobüsü geçiyor, onlarla metro, metrodan yenikapıdan havaalanı metrosu. Yolu uzatmış oluyorsunuz ama trafikten bağımsız sabit sürede gidiyorsunuz.
Alternatif olarak yolların boş olduğu saatlerde kabataş ve beşiktaş otobüsleri ile aşağıya gidip zincirlikuyuda metrobüs, sonra havaalanı metro yapabilirsiniz.
2-) Tahminen geçerlidir.
3-) Netten yükleme yok ama bütün metro istsyonlarında ve büyük otobüs duraklarında doldurma yeri var. Hacıosman metroya ulaşabilirseniz ordan doldurursunuz.
Yukarıya doğru birden fazla hacıosman metro otobüsü geçiyor, onlarla metro, metrodan yenikapıdan havaalanı metrosu. Yolu uzatmış oluyorsunuz ama trafikten bağımsız sabit sürede gidiyorsunuz.
Alternatif olarak yolların boş olduğu saatlerde kabataş ve beşiktaş otobüsleri ile aşağıya gidip zincirlikuyuda metrobüs, sonra havaalanı metro yapabilirsiniz.
2-) Tahminen geçerlidir.
3-) Netten yükleme yok ama bütün metro istsyonlarında ve büyük otobüs duraklarında doldurma yeri var. Hacıosman metroya ulaşabilirseniz ordan doldurursunuz.
0
Taksi ile gitmeyi hiç istemiyorum ama ufak da olsa valizim olacağı için mecbur gibi. Ne kadar tutar metro durağına? Ya da kısa mesafe midir öyle sorayım. Sonra taksicilerle uğraşmayalım bir de.
0
@silahtaciri: yenikapı havalimanı metrosu 38 dakika sürüyor. hacıosman-yenikapı arası da 32 dakika.
taksiyle max 15 lira yazar haydar aliyev'den hacıosman metroya. kartınızda para olmadığını düşünüyorsanız taksi ile hacıosman'a vardığınızda bakiyeyi kontrol edin. bakiye yoksa aşağıda turnikelerin yanında dolum makineleri var.
taksiyle max 15 lira yazar haydar aliyev'den hacıosman metroya. kartınızda para olmadığını düşünüyorsanız taksi ile hacıosman'a vardığınızda bakiyeyi kontrol edin. bakiye yoksa aşağıda turnikelerin yanında dolum makineleri var.
0
gijilti
Check-in yapmak için görevliye ulaştığımda kapının kapandığını söyledi. 20 dk. kala kapanıyormuş, ben kalkışa 15 dk. kala ordaydım.Sonra bir sonraki uçağa çok yüksek fiyattan bilet aldım ve bindim. Uçağım kalkmak üzereyken kaçırdığım uçağın 1 saat rötar yaptığı bildirimini aldım.Bu durumda bana bir
Check-in yapmak için görevliye ulaştığımda kapının kapandığını söyledi. 20 dk. kala kapanıyormuş, ben kalkışa 15 dk. kala ordaydım.
Sonra bir sonraki uçağa çok yüksek fiyattan bilet aldım ve bindim. Uçağım kalkmak üzereyken kaçırdığım uçağın 1 saat rötar yaptığı bildirimini aldım.
Bu durumda bana bir hak doğar mı acaba? Şikayet edebilir miyim? Açıkçası pek bir fikrim yok, belki de hakkım yok ama yine de bilgi almak istiyorum.
Sonra bir sonraki uçağa çok yüksek fiyattan bilet aldım ve bindim. Uçağım kalkmak üzereyken kaçırdığım uçağın 1 saat rötar yaptığı bildirimini aldım.
Bu durumda bana bir hak doğar mı acaba? Şikayet edebilir miyim? Açıkçası pek bir fikrim yok, belki de hakkım yok ama yine de bilgi almak istiyorum.
0
doğmaz, zaten o yolcular da uçakta bekliyor, herhangi bir sirkulasyon yok uçaktan binaya ya da tam tersi.
0
Amaranta ursula
Merhaba Yatınca üzerine yattığım taraftaki burun deliklerimden biri tıkanıyor. Sağ ya da sol fark etmiyor hangi tarafa yattıysam o tarafın deliği tıkanıyor ve ciddi nefes darlığı çekiyorum. Bu sabah doktora gittim adam bir şey yok normal herkeste oluyor boşuna evham yapıyorsun dedi. Bende sırf bu yü
Merhaba
Yatınca üzerine yattığım taraftaki burun deliklerimden biri tıkanıyor. Sağ ya da sol fark etmiyor hangi tarafa yattıysam o tarafın deliği tıkanıyor ve ciddi nefes darlığı çekiyorum. Bu sabah doktora gittim adam bir şey yok normal herkeste oluyor boşuna evham yapıyorsun dedi. Bende sırf bu yüzden uyumakta güçlük çektiğimi söyleyince tomografi çektirdi onda da bir şey çıkmamış, dediğine göre sinüzit vs de yokmuş.
Ciddi anlamda uyku kalitem düştü. Bu yüzden geç uykuya dalıp sabah uyanmakta güçlük çekiyorum.
Bunun sebebi nedir nasıl geçer, bir fikri ya da deneyimi olan var mı? Hatta alternatif tıpta varsa bir çaresi onu da yazabilirsiniz.
Cevaplar için teşekkür ederim şimdiden.
Yatınca üzerine yattığım taraftaki burun deliklerimden biri tıkanıyor. Sağ ya da sol fark etmiyor hangi tarafa yattıysam o tarafın deliği tıkanıyor ve ciddi nefes darlığı çekiyorum. Bu sabah doktora gittim adam bir şey yok normal herkeste oluyor boşuna evham yapıyorsun dedi. Bende sırf bu yüzden uyumakta güçlük çektiğimi söyleyince tomografi çektirdi onda da bir şey çıkmamış, dediğine göre sinüzit vs de yokmuş.
Ciddi anlamda uyku kalitem düştü. Bu yüzden geç uykuya dalıp sabah uyanmakta güçlük çekiyorum.
Bunun sebebi nedir nasıl geçer, bir fikri ya da deneyimi olan var mı? Hatta alternatif tıpta varsa bir çaresi onu da yazabilirsiniz.
Cevaplar için teşekkür ederim şimdiden.
0
yatırınca diye okudum hafazanallah :)
burun içi ve geniz etlerinde sarkma buna neden oluyor olabilir. otrivine filan uzun süre kullandınız mı? uyku merkezi ile görüşseniz daha uygun sanki.
burun içi ve geniz etlerinde sarkma buna neden oluyor olabilir. otrivine filan uzun süre kullandınız mı? uyku merkezi ile görüşseniz daha uygun sanki.
0
bende oluyor. sağa yatınca sağ tıkanıyor sol açılıyor, sola yatınca sol tıkanıyor sağ açılıyor. nadiren iki taraftan nefes alabiliyorum. ama benim burnum problemli zaten. yıllar önce ameliyat demişlerdi, küçükken kırdım. güvenmiyorsanız başka bir uzmana görünün. et vardır büyüdüyse tıkanma yapıyordur belki. bu işin olsa olsa en kötüsü ameliyat, o da bir saat falan sürüyor ertesi gün çıkıyorsunuz. çok dert etmeyin.
0
bence doktoru değiştir. çoğu insanın yaşadığı birşey bu. evhammis. benim senle uğraşacak vaktim yok demiyor da yavşak.
0
Et şişiyor olması daha olası. Sürekli tıkanık olmaması alerji gibi bir şeyden tetiklendiğini gösterebilir. Gideceğiniz doktora bunu sorun, gerekirse kendiniz basit bir alerji ilacı alıp bir hafta kadar test edebilirsiniz.
0
Bende de var bu durum ama mevsimsel oluyor. Yıllardır doktorlar bir şeyin yok dedi. En son gittiğim doktor teşhisi koydu, alerjik rinit var dedi. Alerji testlerinde çıkmıyor ama tespit edilemeyebiliyormuş.
Benim mevsim geçişlerinde içeride et şişiyor ve burnu tıkıyor. gece dediğin gibi iptal oluyorum.
İliadin kullandığımda açıyor ama kortizonlu ilaç, 5 günden fazla kullanılmaması gerekiyor. Otrivine de aynı şekilde.
Şu an nasonex kullanıyorum doktor tavsiyesiyle, alerjinin olma riskini azaltıyor. Bir de özellikle mevsim geçişlerinde aşağıdakini kullanıyorum sabah akşam. 6 aydır bu şekilde gidiyorum, hastalık olur gibi oluyor ama ilerlemeden atlatıyorum.
www.hepsiburada.com
Benim mevsim geçişlerinde içeride et şişiyor ve burnu tıkıyor. gece dediğin gibi iptal oluyorum.
İliadin kullandığımda açıyor ama kortizonlu ilaç, 5 günden fazla kullanılmaması gerekiyor. Otrivine de aynı şekilde.
Şu an nasonex kullanıyorum doktor tavsiyesiyle, alerjinin olma riskini azaltıyor. Bir de özellikle mevsim geçişlerinde aşağıdakini kullanıyorum sabah akşam. 6 aydır bu şekilde gidiyorum, hastalık olur gibi oluyor ama ilerlemeden atlatıyorum.
www.hepsiburada.com
0
ben bu durumu bilakis tıkanıklığı çözmek için kullanıyorum. soğuk aldığımda bir taraf tıkanıyor mesela. ters tarafa uzanıp başımı hafifçe biraz geriye kaldırdığımda 10-15 saniye sonra tatlı tatlı açılıyor.
bildiğim kadarıyla burnumda problemim yok.
bildiğim kadarıyla burnumda problemim yok.
0
yıllardır var aynısı bende. şu anda sağ burnum tıkanık mesela. sola yatarsam açılıyor ama sol tıkanıyor bu sefer. inanılmaz garip bir durum. hiç doktora gitmedim bu konuyla alakalı ben mesela. nezle falan olunca iyi işe yarıyor bence. en azından iki burnum birden hiç tıkanmıyor, ne tarafa yatsam diğeri açık kalıyor. kesin bir çözümü varsa ya da bu bir çeşit hastalıksa ben de bilgilenmek isterim aslında.
0
şunu bir deneyin; hangi taraf tıkandıysa tam ters tarafına dönün ve kulağınızın üstüne yatın (yani yastık kulağınızı tam anlamıyla kavrasın) bir kaç saniye sonra burnunuz yavaş yavaş açılmaya başlayacak.
0
historien
çalıştığım çalışmadığım ne kadar dönem varsa 8 bin lira civarı borç çıkarmışlardı sonra bunu 2-3 bin tl ye indirmişlerdi.şimdi baktım 257 tl borç kalmış 2014 yılında çalışmadığım birkaç ay için.borçlarım tekrar geri gelir mi yoksa silmişler mi, aynı durumda olan var mı?
çalıştığım çalışmadığım ne kadar dönem varsa 8 bin lira civarı borç çıkarmışlardı sonra bunu 2-3 bin tl ye indirmişlerdi.
şimdi baktım 257 tl borç kalmış 2014 yılında çalışmadığım birkaç ay için.
borçlarım tekrar geri gelir mi yoksa silmişler mi, aynı durumda olan var mı?
şimdi baktım 257 tl borç kalmış 2014 yılında çalışmadığım birkaç ay için.
borçlarım tekrar geri gelir mi yoksa silmişler mi, aynı durumda olan var mı?
0
Nisan bilmem kaça kadar faizler vs silindi. O tarihe kadar ödeme yapmaz isen geri gelecek.
0
douglas
uzun zamandır bunun nasıl olabileceğini araştırıyordum. bir ikinci sınıf öğrencisi olarak yurtdışı eğitim fuarına gidince belli bir okul puanına ulaşınca bunun mümkün olabildiğini öğrendim. bir üniversite 20bin dolara kadar burs veriyormuş. okul cömert burslarıyla bilinirmiş vs. artık yollar açık gö
uzun zamandır bunun nasıl olabileceğini araştırıyordum. bir ikinci sınıf öğrencisi olarak yurtdışı eğitim fuarına gidince belli bir okul puanına ulaşınca bunun mümkün olabildiğini öğrendim. bir üniversite 20bin dolara kadar burs veriyormuş. okul cömert burslarıyla bilinirmiş vs. artık yollar açık görünüyor ve şimdi gittim gittim öğrencilikten sonra zor biliyorum. sinema okuduğum çokta akademik eğitimlik bir durumum yok ama bu ülke beni çok sıkıyor cidden ve mutlu değilim. bunun en büyük sebebi para ve ekonomi sonra sosyal ve çevresel etkenler biliyor herkes biliyor anlatmama gerek yok. bu aklımda göçmek için birinci adım aslında. o niyetle gideceğim sonrası hayırlısı. bunu istiyordum ve gözüm kapalı kabul ederdim ama şimdi insan bir düşünüyor acaba korkaklık edip kaçmışmı oluyorum diye....
0
Yurt dışı eğitim fuarlarındaki okullar genel olarak para tuzağı. Özellikle ingilizce kursuna gitmeyeceksen önermem o firmaları.
Öteki taraftan okul için gitmek, sıkı bir mücadeleye hazırsan oraya kapağı atmak için iyi bir yol. Yine de süreci yaşamış olanlar çok zor ve stresli diyorlar.
Öteki taraftan okul için gitmek, sıkı bir mücadeleye hazırsan oraya kapağı atmak için iyi bir yol. Yine de süreci yaşamış olanlar çok zor ve stresli diyorlar.
0
zor ve stresli bir surece hazirsaniz ve onunuzde gercekten bir "firsat" varsa degerlendirmenizi oneririm ben.
yapmayip aklinizda kalacagina, yapin aklinizdan ciksin.
yapmayip aklinizda kalacagina, yapin aklinizdan ciksin.
0
juggerhaunt
maalesef ki annem de böbrek yetmezliği çıktı ve bir haftadır mal gibiyim.doktor ya diyaliz ya nakil olacak dedi. 26 yaşındayım ben ve hemofili ( kan pıhtılaşma ) sıkıntısı var bende de. çok ileri seviye değil ama diş çekmede vs kan pek durmuyor.yaşayan edeniniz var mı? gene doktora vs soracağım da n
maalesef ki annem de böbrek yetmezliği çıktı ve bir haftadır mal gibiyim.
doktor ya diyaliz ya nakil olacak dedi. 26 yaşındayım ben ve hemofili ( kan pıhtılaşma ) sıkıntısı var bende de. çok ileri seviye değil ama diş çekmede vs kan pek durmuyor.
yaşayan edeniniz var mı? gene doktora vs soracağım da nakil sizce benden sıkıntılı olur mu ?
doktor ya diyaliz ya nakil olacak dedi. 26 yaşındayım ben ve hemofili ( kan pıhtılaşma ) sıkıntısı var bende de. çok ileri seviye değil ama diş çekmede vs kan pek durmuyor.
yaşayan edeniniz var mı? gene doktora vs soracağım da nakil sizce benden sıkıntılı olur mu ?
0
oddyseus
Boy, yaş, cinsiyet de eklerseniz sevinirim. eğer biliyorsanız yağ oranı da yazabilirsiniz.
Boy, yaş, cinsiyet de eklerseniz sevinirim. eğer biliyorsanız yağ oranı da yazabilirsiniz.
0
155 cm, 45 kg, 27k, yağ oranı bilmiyorum. duyurunun en kısası benim heralde ^^
0
183 cm, 32, 89 kg, E..
not: son 1 senede feci kilo aldım. önceden 84 kiloydum :(
not: son 1 senede feci kilo aldım. önceden 84 kiloydum :(
0
184 / 27 / E / Yağ oranım da %17 falandır herhalde
Edit: Kiloyu yazmamışım asdfg 76 kiloyum
Edit: Kiloyu yazmamışım asdfg 76 kiloyum
0
170
65
Yağ oranını şu an bilmiyorum haftaya diyetisyene gideceğim öğrenince güncellerim.
30 Kadın
65
Yağ oranını şu an bilmiyorum haftaya diyetisyene gideceğim öğrenince güncellerim.
30 Kadın
0
boy: 158
kilo:41 di en son bir kaç aydır tartılmayı bıraktım ama yine o civarlardayımdır. k
kilo:41 di en son bir kaç aydır tartılmayı bıraktım ama yine o civarlardayımdır. k
0
83 kilo, 189, 27, erkek. Benim baskülün hesaplamasına göre bu sabah itibariyle %17,5 yağ oranım var. Az yemem lazım.
0
dedi ayca
Annemler geçen gün "ammman ha uber kullanma artık sadece şoföre değil yolcuya da ceza kesiyorlarmış" dedi. Önceden de çıkmıştı böyle haberler ama bu sefer "kanun çıkmış yav" demelerine rağmen bir kaynak bulamadım. Sizce tipik korkutma haberlerinden birine mi denk geldiler?
Annemler geçen gün "ammman ha uber kullanma artık sadece şoföre değil yolcuya da ceza kesiyorlarmış" dedi. Önceden de çıkmıştı böyle haberler ama bu sefer "kanun çıkmış yav" demelerine rağmen bir kaynak bulamadım. Sizce tipik korkutma haberlerinden birine mi denk geldiler?
0
yeni çıkmadı önceden de böyleydi zaten. korsan taksi olarak işlem yapıyorlar, korsan taksilerde hem şoföre hem yolcuya ceza kesiliyor.
kanun çıktı kısmını ya yanlış anlamışlardır ya da izledikleri/dinledikleri haberde sallamışlardır.
kanun çıktı kısmını ya yanlış anlamışlardır ya da izledikleri/dinledikleri haberde sallamışlardır.
0
Peki bir aracın uber aracı olduğunu, icindekinin de yolcu olduğunu nasıl anliyorlar? Arkadaşımla gidiyoruz dese şoför ne.olacak? ( hayatında hiç uber kullanmamış birisi olarak soruyorum, burada über yok zaten)
0
@sfteses Yolcu arkadaysa "insan arkadaşının arabasında niye arkada otursun" mantığı ile kesebiliyorlar.
0
perfectum
Yaklaşık 1 saat önce tıka basa yemek yedim. Haliyle reflüm ayyuka çıktı. Şimdi de uyuyamıyorum. Ne içsem geçirir ki? Midem tamamen dolu olduğu için bir şey içmek ne kadar mantıklı bilemedim?Edit: 1 saat önce gazoz falan içmiştim, unutmuşum.
Yaklaşık 1 saat önce tıka basa yemek yedim. Haliyle reflüm ayyuka çıktı. Şimdi de uyuyamıyorum. Ne içsem geçirir ki? Midem tamamen dolu olduğu için bir şey içmek ne kadar mantıklı bilemedim?
Edit: 1 saat önce gazoz falan içmiştim, unutmuşum.
Edit: 1 saat önce gazoz falan içmiştim, unutmuşum.
0
sekerli seyleri ve bugdaydan yapilan seyleri yemez icmezsen istedigin kadar ye reflu sikintisi olmaz.
gelelim mevzuya, limonlu suda. yudum yudum.
gelelim mevzuya, limonlu suda. yudum yudum.
0
Ben yatmadan önce yemek gibi bir eşşeklik yaparsam bir süre uyumuyorum ertesi gün uykusuz kalma pahasına. Biraz da ceza oluyor.
Onun dışında kafan yüksekte yatmak ve soluna dönüp yatmak da faydalı.
Onun dışında kafan yüksekte yatmak ve soluna dönüp yatmak da faydalı.
0
benim adim kerim hepinizi severim
Yahu inanılmaz saçma bir olay, aklıma geldikçe içim daralıyor... Hep benim pısırıklığımdan, adam gibi iş halledemememden kaynaklanıyor olay.Kız arkadaşımla yaklaşık 2 senelik bir birlikteliğimiz var. İlk tanıştığımızda kendimi de az çok tanıdığımdan kısa süreli birşeyler yaşanır biter zannediyordum
Yahu inanılmaz saçma bir olay, aklıma geldikçe içim daralıyor... Hep benim pısırıklığımdan, adam gibi iş halledemememden kaynaklanıyor olay.
Kız arkadaşımla yaklaşık 2 senelik bir birlikteliğimiz var. İlk tanıştığımızda kendimi de az çok tanıdığımdan kısa süreli birşeyler yaşanır biter zannediyordum ama şimdiye kadar yaşadığım en uzun ilişkim oldu resmen. Herşey de güzel gidiyor ama sorun yine bende, yürütemiyorum ne yaparsam yapayım... Henüz yaşım 28, biraz daha sorumsuzca hayatı yaşamak istiyorum ve uzun süreli olarak bir kişiye bağlandığımda kendimi büyük sorumluluk altında ve kapana kıstırılmış hissediyorum. O sorumluluğu alacak olgunluğa henüz ulaşamadım sanırım. Karşımdaki insanı da kırmamak adına yavaş yavaş kızı kendimden soğutup daha sonra da ayrılmayı ya da onun benden ayrılmasını sağlamayı planlıyordum.
Her neyse, bugün iş çıkışı oturduk sohbet ediyoruz cafede. Biraz da iltifat duymaktan hoşlanan biri... Güzel birşey söylediğimde açıklama yapmamı filan istiyor, iyice daral geliyor bana. Bazen de saçma sapan kıskançlıklar yapıyor. Sen benim için çok özelsin diyorum mesela. Nasıl özel yani, açsana biraz, tek bana mı böyle hissediyorsun, nasıl hissediyorsun yani tam olarak benim için vs... Arka arkaya gel egomu okşa içerikli sorular geliyor...
Bugün de güzel giyinmiş falan, bir farklı güzel geldi gözüme, dedim ki bugün muhtemelen bu şehirdeki en güzel kişi sensin dedim. Cevap olarak "Niye bugün için söyledin? Daha güzel bulduğun biri var mıydı ki önceleri?" tarzı saçma sapan bir soru sordu yine... Ben de sinir oldum, kızgınlıkla dedim ki bundan önce bu şehirde senden güzel bulduğum bir kız yoktu ama ilerki zamanlarda senden güzel bulduğum bir kız illa olacak dedim biraz egosu insin ve saçma sapan kıskançlıklar yapmasın diye. Ben öyle diyince yutkundu birden karşımda sustu kaldı. İyi misin diyorum cevap vermiyor. Gözleri doldu ağladı ağlayacak.
Ben de insanları kıramayan biriyim. O öyle olunca üzüldüm ben de. Dedim ki "ama kızın senden güzel olmasına rağmen sen onu hiç kıskanmayacaksın." dedim. O da niye diye sorunca "çünkü o kişi bizim kızımız olacak." dedim... Ben öyle diyince birden gülümseyiverdi bu, ağızları kulaklarına vardı resmen. Tahmin ettiğim şeyi mi söylüyorsun bana diye sordu. Dedim "ne tahmin ediyosun ki?"... "Yani benimle evlenmek istiyorsun değil mi?" diye sordu... O kadar heyecanlı gözüküyordu ki hayır diyemedim ben de... Evet düşünüyorum tabi, 2 senedir birlikteyiz dedim. Daha sonra başka konulardan sohbet muhabbet falan, evine bıraktım onu akşam.
2 senelik bir ilişkide evlilik insanın aklından geçer yani, kız olaya fazla bir anlam yüklemez diye umuyordum. Biraz önce bana mesaj attı anneme de bahsettim evleneceğimizden, inanılmaz mutlu oldu o da diye yazmış bana...
Kızla ayrılmayı düşünürken birden evlilik teklifi etmişim gibi bir duruma düşüverdim. Cidden de değer verdiğim biri ve bende insanları kıramayan bir yapı var. Çok üzülür diye sen olayı yanlış anladın, ben öylesine dedim o evlilik mevzusunu diyemiyorum... En sonunda ayıp olmasın diye evlenecek halim de yok doğal olarak da, bu diyalogdan sonra nasıl onu üzmeden onunla ayrılık mevzusunu konuşabilirim onu da bilmiyorum. Fikri olan varsa yardımcı olmaktan çekinmesin lütfen.
Kız arkadaşımla yaklaşık 2 senelik bir birlikteliğimiz var. İlk tanıştığımızda kendimi de az çok tanıdığımdan kısa süreli birşeyler yaşanır biter zannediyordum ama şimdiye kadar yaşadığım en uzun ilişkim oldu resmen. Herşey de güzel gidiyor ama sorun yine bende, yürütemiyorum ne yaparsam yapayım... Henüz yaşım 28, biraz daha sorumsuzca hayatı yaşamak istiyorum ve uzun süreli olarak bir kişiye bağlandığımda kendimi büyük sorumluluk altında ve kapana kıstırılmış hissediyorum. O sorumluluğu alacak olgunluğa henüz ulaşamadım sanırım. Karşımdaki insanı da kırmamak adına yavaş yavaş kızı kendimden soğutup daha sonra da ayrılmayı ya da onun benden ayrılmasını sağlamayı planlıyordum.
Her neyse, bugün iş çıkışı oturduk sohbet ediyoruz cafede. Biraz da iltifat duymaktan hoşlanan biri... Güzel birşey söylediğimde açıklama yapmamı filan istiyor, iyice daral geliyor bana. Bazen de saçma sapan kıskançlıklar yapıyor. Sen benim için çok özelsin diyorum mesela. Nasıl özel yani, açsana biraz, tek bana mı böyle hissediyorsun, nasıl hissediyorsun yani tam olarak benim için vs... Arka arkaya gel egomu okşa içerikli sorular geliyor...
Bugün de güzel giyinmiş falan, bir farklı güzel geldi gözüme, dedim ki bugün muhtemelen bu şehirdeki en güzel kişi sensin dedim. Cevap olarak "Niye bugün için söyledin? Daha güzel bulduğun biri var mıydı ki önceleri?" tarzı saçma sapan bir soru sordu yine... Ben de sinir oldum, kızgınlıkla dedim ki bundan önce bu şehirde senden güzel bulduğum bir kız yoktu ama ilerki zamanlarda senden güzel bulduğum bir kız illa olacak dedim biraz egosu insin ve saçma sapan kıskançlıklar yapmasın diye. Ben öyle diyince yutkundu birden karşımda sustu kaldı. İyi misin diyorum cevap vermiyor. Gözleri doldu ağladı ağlayacak.
Ben de insanları kıramayan biriyim. O öyle olunca üzüldüm ben de. Dedim ki "ama kızın senden güzel olmasına rağmen sen onu hiç kıskanmayacaksın." dedim. O da niye diye sorunca "çünkü o kişi bizim kızımız olacak." dedim... Ben öyle diyince birden gülümseyiverdi bu, ağızları kulaklarına vardı resmen. Tahmin ettiğim şeyi mi söylüyorsun bana diye sordu. Dedim "ne tahmin ediyosun ki?"... "Yani benimle evlenmek istiyorsun değil mi?" diye sordu... O kadar heyecanlı gözüküyordu ki hayır diyemedim ben de... Evet düşünüyorum tabi, 2 senedir birlikteyiz dedim. Daha sonra başka konulardan sohbet muhabbet falan, evine bıraktım onu akşam.
2 senelik bir ilişkide evlilik insanın aklından geçer yani, kız olaya fazla bir anlam yüklemez diye umuyordum. Biraz önce bana mesaj attı anneme de bahsettim evleneceğimizden, inanılmaz mutlu oldu o da diye yazmış bana...
Kızla ayrılmayı düşünürken birden evlilik teklifi etmişim gibi bir duruma düşüverdim. Cidden de değer verdiğim biri ve bende insanları kıramayan bir yapı var. Çok üzülür diye sen olayı yanlış anladın, ben öylesine dedim o evlilik mevzusunu diyemiyorum... En sonunda ayıp olmasın diye evlenecek halim de yok doğal olarak da, bu diyalogdan sonra nasıl onu üzmeden onunla ayrılık mevzusunu konuşabilirim onu da bilmiyorum. Fikri olan varsa yardımcı olmaktan çekinmesin lütfen.
0
asljkdas skeç olmuş resmen. normalde ota boka troll diyen biriyim ama o kadar samimi anlattın ve kız arkadaşının türünden o kadar çok var ki gerçekliğini sorgulamadım bile.
bu şehirdeki en güzel kız olmuşsun yorumuna olumsuz açıdan bakıp sonunda ağlayan kızı ne yaparsan yap üzmüş olacaksın. iltifat ediyorsun sonunda ağlıyor abi, bu nasıl bir kabustur. bence kızı silkeleyip kendine getirmen için güzel bir fırsat olmuş bu. öyle bi çakılsın ki yere, kendine gelsin.
edit: kuşlar fısıldadı kardeş, yaman troll'müşsün. olsun, troll dediğin böyle ayakları yere basacak şekilde yazıcak, tebrik ediyorum. örnek alın lan diğer zibidiler!
bu şehirdeki en güzel kız olmuşsun yorumuna olumsuz açıdan bakıp sonunda ağlayan kızı ne yaparsan yap üzmüş olacaksın. iltifat ediyorsun sonunda ağlıyor abi, bu nasıl bir kabustur. bence kızı silkeleyip kendine getirmen için güzel bir fırsat olmuş bu. öyle bi çakılsın ki yere, kendine gelsin.
edit: kuşlar fısıldadı kardeş, yaman troll'müşsün. olsun, troll dediğin böyle ayakları yere basacak şekilde yazıcak, tebrik ediyorum. örnek alın lan diğer zibidiler!
0
Kusura bakma da gazi vermissin yani ajdjsksksmdm bizim kizimiz olacak dediysen yarin sana gelinlik modeli atmaya baslar. Gercekten mukemmel sogutmussun seni tebrik ediyorum
Daha once beni guzel bulmuyo muydun vs olayi icin de net sunu soyleyeyim. 9 senelik iliskim var, iliskinin ilk bi kac yilinda ben de boyleydim. Sonra cok olgunlastim simdi bana nisanlim bunu dese sen de sakadan derim ama gulerim ve tesekkur ederim. Eger su an hala olayi buyutuyor olsaydim 9 senelik iliskim olmazdi, 5 ay sonra evleniyor olmazdim. Yani demem o ki o kizin cok yol kat etmesi gerek ama sen de ayrilmak istedigin kiza evlilik imasi yapmissin. Yarin dugun mekani linki aticak ajdjskskdkf
Daha once beni guzel bulmuyo muydun vs olayi icin de net sunu soyleyeyim. 9 senelik iliskim var, iliskinin ilk bi kac yilinda ben de boyleydim. Sonra cok olgunlastim simdi bana nisanlim bunu dese sen de sakadan derim ama gulerim ve tesekkur ederim. Eger su an hala olayi buyutuyor olsaydim 9 senelik iliskim olmazdi, 5 ay sonra evleniyor olmazdim. Yani demem o ki o kizin cok yol kat etmesi gerek ama sen de ayrilmak istedigin kiza evlilik imasi yapmissin. Yarin dugun mekani linki aticak ajdjskskdkf
0
'' O sorumluluğu alacak olgunluğa henüz ulaşamadım sanırım. Karşımdaki insanı da kırmamak adına yavaş yavaş kızı kendimden soğutup daha sonra da ayrılmayı ya da onun benden ayrılmasını sağlamayı planlıyordum.''
yine kullanılmış, atılmış ve sağda solda espriye kurban giden bir kız görüyorum. kerim kusura bakma ama neyse.
yine kullanılmış, atılmış ve sağda solda espriye kurban giden bir kız görüyorum. kerim kusura bakma ama neyse.
0
komik bir şey göremedim. ayrılmayı düşündüğün kişiye olacak çocuğunuzdan bahsedip üzerine evlenmekten bahsedince ne olmasını bekliyorsun ki, anlayamadım? hem suçlusun hem güçlü.
al karşına konuş, ne yapacaksın başka.
al karşına konuş, ne yapacaksın başka.
0
'' O sorumluluğu alacak olgunluğa henüz ulaşamadım sanırım. Karşımdaki insanı da kırmamak adına yavaş yavaş kızı kendimden soğutup daha sonra da ayrılmayı ya da onun benden ayrılmasını sağlamayı planlıyordum.''
ortalık sizin gibi erkeklerle dolu ya. vallahi yıldık. gidin az ötede oynayın ya.
ortalık sizin gibi erkeklerle dolu ya. vallahi yıldık. gidin az ötede oynayın ya.
0
ohhoo dert ettiğin şeye bak =) Şimdi hanım kızımız bu evlilik olayını abarttıkça abartacak, abarttığı durumların birinde "beni darlıyorsun, ben sadece gelecekten bahsettim, çok üstüne düşüyorsun, evlilik meraklısı mısın sen" gibi cümleler kur. Zaten bozulacak, her bozulduğunda "ama sen beni anlamıyorsun çok darlıyorsun" diyeceksin. Zaten o arada sana küçük tripler atmaya başlayacak, onlardan birinde "yeter artık" dersin, ayrılırsınız, böylece hem sen nedensiz üzmezsin, o da ders alıp, ilerdeki ilişkilerinden birinde muhabbet arası "evlilik" lafı geçtiğinde tüm aileyi haberdar etmeden önce iki kere düşünür.
0
sen film/skec falan yaz en iyisi. yeteneğindeki var cunku. iyi uyduruyorsun. tebrikler.
skeçte bahsedilen erkeğimiz ayrilmalidir. sonuçta o erkek, o tizin hayat boyu triplerine ve egosuna katlanmayı haketmiyor ya da hakediyor.. off bana ne ya? ayrıl iste. uzatma.
skeçte bahsedilen erkeğimiz ayrilmalidir. sonuçta o erkek, o tizin hayat boyu triplerine ve egosuna katlanmayı haketmiyor ya da hakediyor.. off bana ne ya? ayrıl iste. uzatma.
0
AHAHAHAHAHAH acayip kahkaha attım şu paragrafta "Ben de insanları kıramayan biriyim. O öyle olunca üzüldüm ben de. Dedim ki 'ama kızın senden güzel olmasına rağmen sen onu hiç kıskanmayacaksın.' dedim. O da niye diye sorunca 'çünkü o kişi bizim kızımız olacak.' dedim..."
ahahahahah. nasıl bir adamsın yaa.
ahahahahah. nasıl bir adamsın yaa.
0
sorunvar
Alayım dertlerinizi
Alayım dertlerinizi
0
1 param az ve 1300 TL'lik yaz kıyafet alışveriş listem var.
2 12 kilo vermem lazım.
3 vizeler başladı.
4 Evde zeytin yok yarın sabah için.
2 12 kilo vermem lazım.
3 vizeler başladı.
4 Evde zeytin yok yarın sabah için.
0
bugün rusça sunumum var, çok heLecanlıyım. daha önce de yapmıştım, hatta önceki çok daha stresli ve zordu ama yine de geriliyorum. üstelik hala tamamen bitirmedim. "öğrencilerin tatlı telaşı" diye facebook sayfası açacağım, hocasına sunumsuz yakalanan garibanlar olarak birbirimize fiyonklu, çiçekli destekler sağlayacağız. maviliklere motor süreceğiz. neyse gidip çalışayım ben. bazen gülüyorum hatta kızıyorum ama bu açıdan çok takdir ediyorum okulu. sorsan A2 falanız ama öyle veya böyle rusça sunum yaptırıyorlar döve döve. muazzam. ben dayak yemeyince hiçbir konuda gelişim göstermiyorum çünkü.
0
detachment nam filmdeki bas karakter gibiydim; keske oyle kalsaydim diyorum; dusun, yani...
0
-Zaman yetmiyor: eğlensem çalışamıyorum, çalışsam uyuyamıyorum, uyusam eğlenemiyorum.
şuradaki adult gibiyim: pics.onsizzle.com
-İyi şarküteri ürünleri bulmak iyice zorlaştı.
-Varoluşsal sıkıntılarım yok, fakat sanırım yokoluşsal sıkıntılarım var.
-Kısa vadeli iyi kötü bir düzenim var, orta ve uzun vadede hedeflerime ulaşmak için düzen arıyorum. Bu noktada benden kaynaklanmayan genel belirsizlikler var.
-Hayatta kendimi gerçekleştirme aşamasına geçişteyim, psikolojik olarak (doğum gibi) sancılı bir süreç.
-İlgi alanlarımın bir kısmı yerli ve milli insanlar için bir anlam ifade etmiyor/etmeyecek, maddi ve manevi olarak yabancılara hitap etmeye mecbur oluyorum.
şuradaki adult gibiyim: pics.onsizzle.com
-İyi şarküteri ürünleri bulmak iyice zorlaştı.
-Varoluşsal sıkıntılarım yok, fakat sanırım yokoluşsal sıkıntılarım var.
-Kısa vadeli iyi kötü bir düzenim var, orta ve uzun vadede hedeflerime ulaşmak için düzen arıyorum. Bu noktada benden kaynaklanmayan genel belirsizlikler var.
-Hayatta kendimi gerçekleştirme aşamasına geçişteyim, psikolojik olarak (doğum gibi) sancılı bir süreç.
-İlgi alanlarımın bir kısmı yerli ve milli insanlar için bir anlam ifade etmiyor/etmeyecek, maddi ve manevi olarak yabancılara hitap etmeye mecbur oluyorum.
0
yalnızım.kendimi bulamadım.iç huzursuzluk.az maaş.kilolarım.en sevdiklerimden birinin kanser olması.istanbuldan sıkılmış olmam.
0
avianthem
selamlar,anne frank hakkında okuma yaparken aklıma geldi: bu hitler'in yahudilerle ne alıp veremediği var? yahudiler ne yapmış bu herife?cevaplar için teşekkürler. tick'ler gelecek.
selamlar,
anne frank hakkında okuma yaparken aklıma geldi: bu hitler'in yahudilerle ne alıp veremediği var? yahudiler ne yapmış bu herife?
cevaplar için teşekkürler. tick'ler gelecek.
anne frank hakkında okuma yaparken aklıma geldi: bu hitler'in yahudilerle ne alıp veremediği var? yahudiler ne yapmış bu herife?
cevaplar için teşekkürler. tick'ler gelecek.
0
halki manipüle etmek icin sürekli bir düsmana ihtiyac var.
yahudiler, sosyalistler, escinseller, sakatlar, ari irktan olmayanlar hitler icin yapay düsmanlardi sadece...
bireysel olarak yahudilere karsi ayrica bir antipatisi oldugunu düsünmüyorum.
yahudiler, sosyalistler, escinseller, sakatlar, ari irktan olmayanlar hitler icin yapay düsmanlardi sadece...
bireysel olarak yahudilere karsi ayrica bir antipatisi oldugunu düsünmüyorum.
0
Pek çok iddia ortaya atılıyor ama genel olarak ülkedeki adaletsizliğin, işsizliğin, fakirliğin sebebini yahudiler olarak görüyor hitler. En kısa şekilde böyle.
0
toplumda en zengin, en üst /elit en burokrat ve en etkin grubun yahudiler olduğunu düşünüyor. Yani ortalama bir alman vatandaşı ne yaparsa yapsın yahudi refahina ulaşamaz. Onun gözünde en iyi şeylerin kaymağını yahudiler yemiş hep yani.
0
hitler's circle of evil isimli bir netflix belgeseli var. nazi hareketinin başlangıcından bitişine uzanan 10 bölümlük bir belgesel. sadece hitler'in değil hareketin önde gelen isimlerinin de geçmişi ve fikirleri hakkında güzel bir belgesel. öneririm.
0
ben de circle of evil dizisini tavsiye etmeye gelmiştim ki edilmiş zaten.
Hitler aslında biraz da çevresindeki fanatiklerin gazına gelmiş. Kamplarda yahudi öldürme fikri de himmler’den çıkmış.
Hitler aslında biraz da çevresindeki fanatiklerin gazına gelmiş. Kamplarda yahudi öldürme fikri de himmler’den çıkmış.
0
Almanya'nın 1. Dünya Savaşı'nı kaybetmesinin nedenini onlar olarak görüyor. Yanılmıyorsam Yahudilere karşı yapılanların katliamdan soykırıma geçişi artık Nazi Almanyası'nın yenilgisinin ufuktan belli olmaya başlamasından sonra oluyor.
0
Batı hristiyanlığının olduğğu bölgelerde Yahudiler'in toprak sahibi olması yasak olduğundan adamlar esnaf, zanaatkar ve bankacı olmak zorundaydı. Zaman içerisinde birbirlerini de koruyup kolladıklarından baya bir zenginlik topladılar. Ayrıca bu meslekler zeka gerektirdiğinden yapay seçilim yaşandı ve zeka ortalamaları yükseldi. Bugün bile batı Yahudileri zeka testlerinde ortalama olarak en tepedeler ve köylü kökenli kuzenleri olan doğu Yahudilerine fark atıyorlar.
1. Savaş sonrası doktor, avukat, iş adamı, akademisyen gibi paralı ve itibarlı mesleklerdeki Yahudi oranı dengesiz bir biçimde yüksekti. Savaş sonrası Alman toplumu ekonomik olarak ciddi sıkıntılar çekerken bu adamların zenginliği çok göze battı. Zaten bütün toplumda solcular (Ki birçoğu komunizmi de Yahudi işi olarak görüyordu) bizi arkamızdan bıçaklamasa savaşı kazanacaktık miti kuvveteniyordu.
Hitler tahminen sanat okuluna kabul edilmediğinde zaten sert olan dünya görüşü daha da keskinleşti ve bunu sanat okullarındaki yahudi akademisyen mafyasına bağladı. Ordan da aldı yürüdü işte.
1. Savaş sonrası doktor, avukat, iş adamı, akademisyen gibi paralı ve itibarlı mesleklerdeki Yahudi oranı dengesiz bir biçimde yüksekti. Savaş sonrası Alman toplumu ekonomik olarak ciddi sıkıntılar çekerken bu adamların zenginliği çok göze battı. Zaten bütün toplumda solcular (Ki birçoğu komunizmi de Yahudi işi olarak görüyordu) bizi arkamızdan bıçaklamasa savaşı kazanacaktık miti kuvveteniyordu.
Hitler tahminen sanat okuluna kabul edilmediğinde zaten sert olan dünya görüşü daha da keskinleşti ve bunu sanat okullarındaki yahudi akademisyen mafyasına bağladı. Ordan da aldı yürüdü işte.
0
senolll
Merhaba,Son dönemde çalıltıpım sürede telefonu yoğun olarak kullanıyorum ama şarj çok hızlı bitmeye başladım. Evden full veya yüzde 90 gibi şarjla ayrılıyorum 2 saatte bitiyor. Yaptığım şeyler, Mobil internet açıkBluetooth kulaklıkla müzik dinlemeSürekli değil ama ars surs ekran kullanımıSamsung hea
Merhaba,
Son dönemde çalıltıpım sürede telefonu yoğun olarak kullanıyorum ama şarj çok hızlı bitmeye başladım. Evden full veya yüzde 90 gibi şarjla ayrılıyorum 2 saatte bitiyor.
Yaptığım şeyler,
Mobil internet açık
Bluetooth kulaklıkla müzik dinleme
Sürekli değil ama ars surs ekran kullanımı
Samsung healthle aktivite takibi
Gps
İş uygulamam
Böyle diyince çok yoğun gibi ama daha önce 5 sasti çıkarıyordu çalışırken şimdi 1.5 saat çalışamadan bitiyor neredeyse.
Pil kullanımı şöyle
i.hizliresim.com
Değerler yüzde 100 etmiyor??
Bir de kullandığım operatör çok iyi çekmiyor ama yine de 2 saat çok az.
Nedir sorun, yapabileceğim bir şey var mı?
Telefon 15 aylık, garantisi var herhalde daha da garantiye versem pili değiştirirler mi? Bu işlem ne kadar sürer? :/
Teşekkürler
Son dönemde çalıltıpım sürede telefonu yoğun olarak kullanıyorum ama şarj çok hızlı bitmeye başladım. Evden full veya yüzde 90 gibi şarjla ayrılıyorum 2 saatte bitiyor.
Yaptığım şeyler,
Mobil internet açık
Bluetooth kulaklıkla müzik dinleme
Sürekli değil ama ars surs ekran kullanımı
Samsung healthle aktivite takibi
Gps
İş uygulamam
Böyle diyince çok yoğun gibi ama daha önce 5 sasti çıkarıyordu çalışırken şimdi 1.5 saat çalışamadan bitiyor neredeyse.
Pil kullanımı şöyle
i.hizliresim.com
Değerler yüzde 100 etmiyor??
Bir de kullandığım operatör çok iyi çekmiyor ama yine de 2 saat çok az.
Nedir sorun, yapabileceğim bir şey var mı?
Telefon 15 aylık, garantisi var herhalde daha da garantiye versem pili değiştirirler mi? Bu işlem ne kadar sürer? :/
Teşekkürler
0
Bataryayı değiştirmek gerekebilir eğer eskidiyse.
Yazın ben de değiştirmeyi düşünüyordum da şimdi izledim bayağı meşakkatli bir işmiş, kendim yapamam sanırım: www.youtube.com
Yazın ben de değiştirmeyi düşünüyordum da şimdi izledim bayağı meşakkatli bir işmiş, kendim yapamam sanırım: www.youtube.com
0
1- Pil öldüğü için.
2- İçeri az su kaçmışsa bazı yerlerde paslanma ve minik kaçaklar olabiliyor. Onu da hiçbir şey yapmazken aşırı ısınınca anlıyorsun. Mesela benim Note4ün hafıza kartı pinlerine su kaçmıştı, kart takınca pili hızlıca bitirip deli gibi ısınıyordu.
2- İçeri az su kaçmışsa bazı yerlerde paslanma ve minik kaçaklar olabiliyor. Onu da hiçbir şey yapmazken aşırı ısınınca anlıyorsun. Mesela benim Note4ün hafıza kartı pinlerine su kaçmıştı, kart takınca pili hızlıca bitirip deli gibi ısınıyordu.
0
telefonunu tamamen şarj ettiğini düşündüğün bir anda şarjdan çıkarıp, cihazın kendi telefon uygulamasına girip *#0228# yaptıktan sonra aşağıda çıkan şeye tıkla.
ekran kapanacak, ekranı normal açtığında batarya seviyesini kontrol et, kalibrasyon yapmaya çalışacak cihazın. eğer bataryada düşüş varsa tekrar şarj et ve aynı şeyi uygula.
batarya performansında ufak da olsa performans ve doğru sonuçlar almanı sağlayabilir.
ekran kapanacak, ekranı normal açtığında batarya seviyesini kontrol et, kalibrasyon yapmaya çalışacak cihazın. eğer bataryada düşüş varsa tekrar şarj et ve aynı şeyi uygula.
batarya performansında ufak da olsa performans ve doğru sonuçlar almanı sağlayabilir.
0
monogram
Selamlar,Zorunlu BES'ten çıktınız mı yoksa sistemde kalmaya devam ediyor musunuz? Neden?Kararsız kaldım ne yapmam gerektiği konusunda.Teşekkürler.
Selamlar,
Zorunlu BES'ten çıktınız mı yoksa sistemde kalmaya devam ediyor musunuz? Neden?
Kararsız kaldım ne yapmam gerektiği konusunda.
Teşekkürler.
Zorunlu BES'ten çıktınız mı yoksa sistemde kalmaya devam ediyor musunuz? Neden?
Kararsız kaldım ne yapmam gerektiği konusunda.
Teşekkürler.
0
ben çıktım. katkıydı teşvikti, bunlardan adam akıllı yararlanıp karlı bir yatırım yapmış olmak için EN AZ 10 sene boyunca devam etmek gerekiyor. aynı parayı sene sene biriktirip sene sonunda o parayla altın almak 10 senede kat kat daha çok karlı olur, uzun vadede altın en değerli yatırım aracı zira. ya da sene sonundaki parayla döviz alınır, daha kısa dönemde de kar edilebilir.
devletin sıcak para için çevirdiği dalaverelerden bir tanesi bu da, gss gibi; sosyal devlet olabilmiş miyiz ki birikim için karlı bir sisteme maruz kalalım.
devletin sıcak para için çevirdiği dalaverelerden bir tanesi bu da, gss gibi; sosyal devlet olabilmiş miyiz ki birikim için karlı bir sisteme maruz kalalım.
0
uygulamaya girdiğinde hemen iptal ettirmiştim ama iş değiştirince tekrar başlamış, bi kaç ay sonra farkedince bari biraz biriksin çekerim dedim, önümüzdeki ay iptal ettirip harcayacağım D:
eğer kişi kendi kendine biriktiremiyorsa iyi bir yol olabilir, gerçi maaşın yüzde kaçını alıyor, sanırım miktar az. ama ben kendim biriktirebiliyorum diyen insan için gereksiz diye düşünüyorum.
eğer kişi kendi kendine biriktiremiyorsa iyi bir yol olabilir, gerçi maaşın yüzde kaçını alıyor, sanırım miktar az. ama ben kendim biriktirebiliyorum diyen insan için gereksiz diye düşünüyorum.
0
tekil3.şahıs
Hemcinslerim, baylar ! Sorum size. Kız arkadaşınız kurumsal bir işyerinde çalışıyor olsa ve yaka kartından ismini soyismini aratıp özelden mesaj gönderseler ve sizinle her şeyi paylaştığı için bu durumdan da haberiniz olunca ne yapıyorsunuz ?Ben hepsine ulaşıp, karşılıklı küfürleşiyorum. Ben de mi a
Hemcinslerim, baylar !
Sorum size. Kız arkadaşınız kurumsal bir işyerinde çalışıyor olsa ve yaka kartından ismini soyismini aratıp özelden mesaj gönderseler ve sizinle her şeyi paylaştığı için bu durumdan da haberiniz olunca ne yapıyorsunuz ?
Ben hepsine ulaşıp, karşılıklı küfürleşiyorum. Ben de mi anormallik var, bu durum gayet normal mi, engelle geç.demek kadar kolay mı ? Yorum alabilir miyim ?
Sorum size. Kız arkadaşınız kurumsal bir işyerinde çalışıyor olsa ve yaka kartından ismini soyismini aratıp özelden mesaj gönderseler ve sizinle her şeyi paylaştığı için bu durumdan da haberiniz olunca ne yapıyorsunuz ?
Ben hepsine ulaşıp, karşılıklı küfürleşiyorum. Ben de mi anormallik var, bu durum gayet normal mi, engelle geç.demek kadar kolay mı ? Yorum alabilir miyim ?
0
Sevgilinizin yaka kartında "tekil3.şahıs ile sevgiliyim" de yazıyor mu? Yazıyorsa ve ona rağmen tanışma mesajları atıyorlarsa anormal olanlar karşı taraf.
0
erkek arkadaşım beni özellikle taciz ve ısrar gibi bir durumla rahatsız etmeyen kişilerle, benim de kendisinden güvenlik için yardım istemediğim bir konuda ("bu adama defalarca beni aramamasını söyledim, hala arıyor, çok rahatsız oluyorum"), özellikle iş konusunda yüz yüze geldiğim insanlara küfretse tam bir iletişim yoksunu, kaba, korkutucu bir insan olduğunu düşünürdüm. Aslında daha direkt ve kaba bir kelime kullanmak istedim de, ayıp olmasın diye demiyorum.
0
Sevgilim çok güzel bir kız dolayısıyla peşinden de ayrılmıyorlar. Ben genellikle şiddete başvuruyorum.
0
Burada kız arkadaşının tutumu önemli, eklemeye çalışanlarla muhattap olmadan engelleyip geçiyorsa sıkıntı yok. Kız facebook'unun, instagram'ının vs. genel sıkıntısı. Y**şak çok.
worklovebalance.files.wordpress.com
Küfürleşerek kendi sinirlerini yıpratırsın, senin müdahil olman gereken bir ısrar, rahatsızlık verme durumu olursa devreye girersin. Olay ilk aşamada kız arkadaşında bitiyor.
worklovebalance.files.wordpress.com
Küfürleşerek kendi sinirlerini yıpratırsın, senin müdahil olman gereken bir ısrar, rahatsızlık verme durumu olursa devreye girersin. Olay ilk aşamada kız arkadaşında bitiyor.
0
Kiz arkadasiniz bu istekleri rahatlikla geri cevirebilir, sizin korumaniza ihtiyaci oldugunu sanmiyorum. Ha buna ragmen taciz boyutuna gelecek ya da rahatsiz edici icerikler varsa ve israr ediliyorsa o zaman sizden yardim istemiş olarak algilamanizi ve bir seyler yapmanizi anlarim. Bence evet sizde anormallik var (bunu turkiyedeki erkek portfoyune gore soylemiyorum, sahsi fikrim)
0
Öncelikle ilişkilerde bu tarz olayların haber verilmesi zorunlu olmasa da iyidir. Öteki taraftan mesaj atılan kişi ilişkisi olduğunu belirtip nazikçe reddettikten sonra karşı taraf ısrar ediyorsa duruma göre dahil olunup ağıza sıçılabilir.
Sevdiğiniz insanları korunacak bir obje veya sahip olarak değil, zor anında yanında durulacak güçlü bir birey olarak görmeniz dileğiyle.
Sevdiğiniz insanları korunacak bir obje veya sahip olarak değil, zor anında yanında durulacak güçlü bir birey olarak görmeniz dileğiyle.
0
hemcinslerinize sormuşsunuz ama kayıtsız kalamadım. Durumla kız arkadaşınız ilgilenmeli gelen mesajlara cevap vermemesi, ya da erkek arkadaşı olduğunu söylemesi yeterli olacaktır. Ha olmuyor ısrar ediyorlarsa kendisi bir güzel engelleyebilir. İş yerinde rahatsız edilme durumları varsa bunu amirlerine bildirebilir. Yani konu size gelene kadar ohooo aşırı sahiplenme iki tarafı da bir süre sonra yorar. Yapmayın.
0
evliliğin güzel yanı, kimse o yüzüğü görünce muhattap olamıyor :)
eskiden napıyordun dersen hatunun durumu idare etmesine göre müdahil oldum. genelde ilk sevgilim var bildirisinden sonra geri çekildi karşı taraf. hiç öyle ısrarcısına rast gelmedim.
eskiden napıyordun dersen hatunun durumu idare etmesine göre müdahil oldum. genelde ilk sevgilim var bildirisinden sonra geri çekildi karşı taraf. hiç öyle ısrarcısına rast gelmedim.
0
Candan yürekten sevmenin evlenmeden bir anlamı yok. Evlenirsen başın çok daha az ağrıyacak halbuki.
0
parmağında yüzük olmayan insana yazılır. ben görsem kız arkadaşını ben de yazarım.
ciddi iseniz tak bir nişan yüzüğü anneler tanışsın, hoşlaşmazsanız atarsınız.
bir insan yüzüğü görüp hala yazıyorsa o insan aranıp sövülür.
ciddi iseniz tak bir nişan yüzüğü anneler tanışsın, hoşlaşmazsanız atarsınız.
bir insan yüzüğü görüp hala yazıyorsa o insan aranıp sövülür.
0
iki sevgilim oldu, ikisine de mesajlar gelip gitti. ikisi de "lesmiserables'ciğim, mesajlara baksana ya, rahatsız ediyorlar" falan dedi.
ikisine de "konuşmak istemiyorsan engelle" dedim.
hatta ilk sevgilime eski arkadaşlarımdan olup samimi olmadığım kişilerden yazanlar bile oldu.
cevap verip ben niye müdahil olayım?
sevgilime güvenmiyorsam niye birlikteliğe devam edeyim?
ikisine de "konuşmak istemiyorsan engelle" dedim.
hatta ilk sevgilime eski arkadaşlarımdan olup samimi olmadığım kişilerden yazanlar bile oldu.
cevap verip ben niye müdahil olayım?
sevgilime güvenmiyorsam niye birlikteliğe devam edeyim?
0
ufak tefek ilgileri anlatmaya gerek yok. niye anlatıp suyu bulandırayım ki. taciz boyutuna taşınmadığı sürece anlatmazdım, her şeyi anlatarak kız arkadaşınız yanlışı başta yapmış. engelle geç diyerek geçin napacaksınız ki o kendisi hayatında biri olduğunu söylemedikten sonra. sizlik bir olay yok burada.
0
seni kıskandırmaya, pazar değerini yükseltmeye çalışıyor. sen seninle her şeyi paylaştığını sanmaya devam et, ancak canının istediklerini paylaşıyor.
0
umutko+1
Çok net söylüyorum, böyle bir şeyi bana yaptıklarında zaten "erkek arkadaşım var" derim ve olayın önünü kendim keserim. Diyelim ki sevgilime anlattım, konuyu zaten çözüldü olarak anlatırım. Konu çözüldüğü halde sevgilim iş arkadaşımla küfürleşirse sevgilimi bir güzel haşlarım. Benim itibarım öncelikle benden sorulur.
Öte yandan adam çamur çıkar yapışır, o şirketin insan kaynakları vs. etkisiz kalır, e o zaman elbette müdahale edebilir, etsin de zaten. Ama olay o noktaya gelmemişse durumu olduğundan ciddi bir hale getirmeye gerek yok. Hem kendinizi hem de kız tarafını çomar gösteriyor bu küfürleşmeler.
Çok net söylüyorum, böyle bir şeyi bana yaptıklarında zaten "erkek arkadaşım var" derim ve olayın önünü kendim keserim. Diyelim ki sevgilime anlattım, konuyu zaten çözüldü olarak anlatırım. Konu çözüldüğü halde sevgilim iş arkadaşımla küfürleşirse sevgilimi bir güzel haşlarım. Benim itibarım öncelikle benden sorulur.
Öte yandan adam çamur çıkar yapışır, o şirketin insan kaynakları vs. etkisiz kalır, e o zaman elbette müdahale edebilir, etsin de zaten. Ama olay o noktaya gelmemişse durumu olduğundan ciddi bir hale getirmeye gerek yok. Hem kendinizi hem de kız tarafını çomar gösteriyor bu küfürleşmeler.
0
bence o kızdan ayrıl.
gün gelirde olursa; iş arkadaşıma küfür ettin diye sana ters yapacak kızla aynı cennete bile girme.
gün gelirde olursa; iş arkadaşıma küfür ettin diye sana ters yapacak kızla aynı cennete bile girme.
0
sopiro + 1
Böyle durumları sevgilime anlatırım, çünkü sonradan bir olay olursa veya bir şey olur da iş büyürse bir başkasından duymasını ya da “Şimdi mi söylüyorsun” demesini istemem. Aynı şekilde, biri ona yavşarsa bana anlatmasını beklerim. En fazla “Hahayt yolarım. Kafa derisi kemerimi süsler, ugh” diye dalga geçerim zaten.
Sevgilimden özellikle yardım istememişsem, iyice zor durumda degilsem, gidip işyerinde beni zor durumda bırakacak bir şekilde küfrederse bir daha yüzüne bakmam sanıyorum. Kolay bir ayrılık çeşidi olur.
Böyle durumları sevgilime anlatırım, çünkü sonradan bir olay olursa veya bir şey olur da iş büyürse bir başkasından duymasını ya da “Şimdi mi söylüyorsun” demesini istemem. Aynı şekilde, biri ona yavşarsa bana anlatmasını beklerim. En fazla “Hahayt yolarım. Kafa derisi kemerimi süsler, ugh” diye dalga geçerim zaten.
Sevgilimden özellikle yardım istememişsem, iyice zor durumda degilsem, gidip işyerinde beni zor durumda bırakacak bir şekilde küfrederse bir daha yüzüne bakmam sanıyorum. Kolay bir ayrılık çeşidi olur.
0
İlk olarak ilgi görmek normal bir durum.
Çözüm önerisi olarak bu tarz kimselerle daha az karşılaşmak için
1- Birlikte kafaları yapıştırıp bir selfie çekin. Onu koyun sosyal medya hesaplarınıza.
2- Gerçek hayatta da (işi resmileştirmek şart olmadan) karşılıklı sağ veya sol yüzük parmaklarınıza birer düz yüzük geçirebilirsiniz.
Ben şimdiye kadar yukarıdaki iki yöntemi de denemedim. Buna rağmen kız arkadaşlarımdan sadece biri (ve en uzun süren ilişkim de buydu zaten) bana bir kere böyle bir olayı yansıttı. Aramızda derin bir güven vardı, fakat 'herhalde o zamana kadarki en ısrarcı kimse buydu, kendi de benim kadar ikna kabiliyeti yüksek biri olmadığından bana yansıttı' diye düşündüm. Esasen nedir ne değildir bilemiyorum. O anda kimseyi de sorgulamadım. Attığı mesajların üzerine adam bir de aradı. Aradığında telefonu ben açtım. Küfür geçmedi. Karşıdakine konuşma fırsatı da vermedim. Adam ikna oldu ki bir daha da aramadı.
Böyle durumlarda @aychovski'nin dediği gibi olayın “Şimdi mi söylüyorsun”a gitmesi güven açısından pek iyi olmaz. Öte yandan bu mesele rapor vermeye de dönüşmemeli. Benim kafamı sabah akşam meşgul eden/bozan kimseyle rahat edemem ben.
Birlikte olduğun kişiye saygı meselesi aynı zamanda. Israrcı biriyle karşılaşsam kendim de haberdar ederdim kız arkadaşımı ki birilerini kıskandırmak ya da beni kıskandırmaya çalışacak biriyle olmak da bana göre değil zaten.
Özet: Biriyle birlikte olduğunu göstermesi lazım kişinin. Buna rağmen adım atan ve/veya ısrar eden kimseler olursa uygun dille olayı açıklamak gerek.
Çözüm önerisi olarak bu tarz kimselerle daha az karşılaşmak için
1- Birlikte kafaları yapıştırıp bir selfie çekin. Onu koyun sosyal medya hesaplarınıza.
2- Gerçek hayatta da (işi resmileştirmek şart olmadan) karşılıklı sağ veya sol yüzük parmaklarınıza birer düz yüzük geçirebilirsiniz.
Ben şimdiye kadar yukarıdaki iki yöntemi de denemedim. Buna rağmen kız arkadaşlarımdan sadece biri (ve en uzun süren ilişkim de buydu zaten) bana bir kere böyle bir olayı yansıttı. Aramızda derin bir güven vardı, fakat 'herhalde o zamana kadarki en ısrarcı kimse buydu, kendi de benim kadar ikna kabiliyeti yüksek biri olmadığından bana yansıttı' diye düşündüm. Esasen nedir ne değildir bilemiyorum. O anda kimseyi de sorgulamadım. Attığı mesajların üzerine adam bir de aradı. Aradığında telefonu ben açtım. Küfür geçmedi. Karşıdakine konuşma fırsatı da vermedim. Adam ikna oldu ki bir daha da aramadı.
Böyle durumlarda @aychovski'nin dediği gibi olayın “Şimdi mi söylüyorsun”a gitmesi güven açısından pek iyi olmaz. Öte yandan bu mesele rapor vermeye de dönüşmemeli. Benim kafamı sabah akşam meşgul eden/bozan kimseyle rahat edemem ben.
Birlikte olduğun kişiye saygı meselesi aynı zamanda. Israrcı biriyle karşılaşsam kendim de haberdar ederdim kız arkadaşımı ki birilerini kıskandırmak ya da beni kıskandırmaya çalışacak biriyle olmak da bana göre değil zaten.
Özet: Biriyle birlikte olduğunu göstermesi lazım kişinin. Buna rağmen adım atan ve/veya ısrar eden kimseler olursa uygun dille olayı açıklamak gerek.
0
umutko ve siyamkedisi +1
Keşke tüm kadınlar da birer birey olduklarını kavrasa, bazı şeyleri kendilerinin de halledebileceğini idrak etse ve böyle düşünse de sorun çıkarmaktan ziyade sorun önleme/çözme odaklı olsalar...
Bunlara ilaveten, bunları anlatmasın kısmına da karşıyım. Paylaşım ve bu tür şeyleri bilmek de önemli. Ama bunu anlatırken de bitmiş, çözülmüş şekilde anlatmış olması önemli. Yoksa umutko'nun dediği tipe girer bu tür kadınlar. O da zaten çok çiğ bir karakteri var anlamına gelir büyük ihtimalle.
Keşke tüm kadınlar da birer birey olduklarını kavrasa, bazı şeyleri kendilerinin de halledebileceğini idrak etse ve böyle düşünse de sorun çıkarmaktan ziyade sorun önleme/çözme odaklı olsalar...
Bunlara ilaveten, bunları anlatmasın kısmına da karşıyım. Paylaşım ve bu tür şeyleri bilmek de önemli. Ama bunu anlatırken de bitmiş, çözülmüş şekilde anlatmış olması önemli. Yoksa umutko'nun dediği tipe girer bu tür kadınlar. O da zaten çok çiğ bir karakteri var anlamına gelir büyük ihtimalle.
0
chicha
O kadar meyve, dolayısıyla şeker ye bi şey olmasın. Evrimsel açıdan biz zamanla daha hassas hale mi geldik? Bizim yediğimiz şeyleri yeseler onlar da şeker hastası olurlar mı?
O kadar meyve, dolayısıyla şeker ye bi şey olmasın. Evrimsel açıdan biz zamanla daha hassas hale mi geldik? Bizim yediğimiz şeyleri yeseler onlar da şeker hastası olurlar mı?
0
Maynumla insan bir mi? Baska hayvanlar da cig et yiyor mesela. Sen cig et yesen nolur kimbilir.
0
Meyveden alabileceği şeker her şartta yakabileceği bir miktar. Bizim gibi rafine şekere co2'li su ve özüt ekleyip metal kutularda içip sonra göt göbek oturmuyorlar.
0
Bizimle en yakın genetiğe sahip oldukları için maymun örneği verdim. Anneannem de bozulmuş süt, yemek ne varsa ineğe veriyor abi biz yesek hastanelik oluruz.
Neyse hayvanı şekerden koruyan hareket mi yani? Onları da ofiste oturtsak onlar da hasta olur mu diyorsunuz?
Neyse hayvanı şekerden koruyan hareket mi yani? Onları da ofiste oturtsak onlar da hasta olur mu diyorsunuz?
0
0
cunku maymunlarin evreninde ilac endustrisi ve kolesterol gibi uydurma hastaliklar yok.
0
açılın ben diyabetiğim.
maymunları bilmiyorum ama kedilerde diyabet var :( onlarda insülinle tedavi oluyorlar.
ayrıca 21. yüzyıl insanının erişebildiği şeker miktarı ile maymununkini kıyaslayamayız.
marketteki ürünlerin yüzde 70'i karbonhidrat ihtiva eden ürünlerden oluşuyor. raflar dahil.
maymunları bilmiyorum ama kedilerde diyabet var :( onlarda insülinle tedavi oluyorlar.
ayrıca 21. yüzyıl insanının erişebildiği şeker miktarı ile maymununkini kıyaslayamayız.
marketteki ürünlerin yüzde 70'i karbonhidrat ihtiva eden ürünlerden oluşuyor. raflar dahil.
0
susano o
selam duyuru sakinleri.bir buçuk yaşında default bir sokak kedisiyle birlikte yaşıyorum. ismi mars:))))))) kendisi henüz kısırlaştırıldı (erkek). bir yavru daha sahiplenmek istiyorum. ancak bazı kaygılarım var. mars yeni gelecek yavruyu döver söver mi? birbirlerine alışabilirler mi? bir yaşını geçm
selam duyuru sakinleri.
bir buçuk yaşında default bir sokak kedisiyle birlikte yaşıyorum. ismi mars:))))))) kendisi henüz kısırlaştırıldı (erkek). bir yavru daha sahiplenmek istiyorum. ancak bazı kaygılarım var. mars yeni gelecek yavruyu döver söver mi? birbirlerine alışabilirler mi? bir yaşını geçmiş bir kedinin yanına yavru alınır mı?
mars tan önce hiç evcil hayvanım olmamıştı. dolayısıyla çok cahilim bu konuda. veterinerim bir şey olmayacağını söylüyor ama kedim de biraz hırçın :/
ne diyorsunuz? teşekkürler şimdiden
bir buçuk yaşında default bir sokak kedisiyle birlikte yaşıyorum. ismi mars:))))))) kendisi henüz kısırlaştırıldı (erkek). bir yavru daha sahiplenmek istiyorum. ancak bazı kaygılarım var. mars yeni gelecek yavruyu döver söver mi? birbirlerine alışabilirler mi? bir yaşını geçmiş bir kedinin yanına yavru alınır mı?
mars tan önce hiç evcil hayvanım olmamıştı. dolayısıyla çok cahilim bu konuda. veterinerim bir şey olmayacağını söylüyor ama kedim de biraz hırçın :/
ne diyorsunuz? teşekkürler şimdiden
0
Kedi uyumu çok garip bir konu, inanılmaz hırçın kediler yavru görünce sahiplenebiliyor veya efendi kedi bir anda kendine tehdit görüp hırçınlaşabiliyor.
Bence bir arkadaşınızla beraber yavru sahiplenin, yavru mars ile anlaşamazsa hemen arkadaşınız devralsın, anlaşırlarsa arkadaşınız başka kedi alsın. Herkes mutlu olsun.
Bence bir arkadaşınızla beraber yavru sahiplenin, yavru mars ile anlaşamazsa hemen arkadaşınız devralsın, anlaşırlarsa arkadaşınız başka kedi alsın. Herkes mutlu olsun.
0
İlk etapda ayrı odalarda tutup, birbirinin kokusu sinmiş minder ve benzeri şeylerle birbirlerine alışmalarını beklemelisiniz. yaklaşık bi hafta ayrı tuttuktan sonra, kontrollü aynı ortamda alıp, 2 hafta sonunda yalnız bırakabileceğiniz kıvama gelebilirler. Ama her kedide aynı olmuyor. Benim kedilerim sokakta bulduğum bi yavru nedeniyle bi hafta yanıma yaklaşmadılar yemeden içmeden kesildiler. Evden gittiği gün saatlerce kucağımda guruldadılar.
0
dahinnotha
Günaydın,5 sene önce Erasmus'ta tanıştığım arkadaşım evleniyor. Düğüne davetliyim.6 ay var düğüne. Bir iki aydır "hadi cevaplarınızı bildirin" diyor. "Baskı yapmak istemem ama düğüne az kaldı, gelip gelemeyeceğinize dair cevaplarınız önemli" diyor.Ne yapıyorlar da 6 ay öncesinden davetli listesi haz
Günaydın,
5 sene önce Erasmus'ta tanıştığım arkadaşım evleniyor. Düğüne davetliyim.
6 ay var düğüne. Bir iki aydır "hadi cevaplarınızı bildirin" diyor. "Baskı yapmak istemem ama düğüne az kaldı, gelip gelemeyeceğinize dair cevaplarınız önemli" diyor.
Ne yapıyorlar da 6 ay öncesinden davetli listesi hazılıyorlar? Düğünün yapılacağı yeri ona göre mi seçecekler? 6 ay öncesinden insanların katılacağım/katılamayacağım demesi ne kadar isabetli oluyor? Bir işi çıkar, hasta olur, ekonomik durumu elvermez...
Zor değil mi 6 ay öncesinden plan yapmak, yoksa zaten düğün gibi işlerde durum böyle mi yürür?
5 sene önce Erasmus'ta tanıştığım arkadaşım evleniyor. Düğüne davetliyim.
6 ay var düğüne. Bir iki aydır "hadi cevaplarınızı bildirin" diyor. "Baskı yapmak istemem ama düğüne az kaldı, gelip gelemeyeceğinize dair cevaplarınız önemli" diyor.
Ne yapıyorlar da 6 ay öncesinden davetli listesi hazılıyorlar? Düğünün yapılacağı yeri ona göre mi seçecekler? 6 ay öncesinden insanların katılacağım/katılamayacağım demesi ne kadar isabetli oluyor? Bir işi çıkar, hasta olur, ekonomik durumu elvermez...
Zor değil mi 6 ay öncesinden plan yapmak, yoksa zaten düğün gibi işlerde durum böyle mi yürür?
0
Ortalama 1 ay öncesinden yapılır Türkiye^de. bence de gereksiz bir harekette bulunuyor. hele ki senin gibi yurt dışından davetlileri varsa.
0
arkadaşın gayet haklı bu talebinde.
ekonomik durumunu şimdiden netleştir, biletini al. şimdi alamazsan 6 ay sonra nasıl alacaksın. ben olsam gideceksem eğer taksitle olsa alırdım.
işi çıkar kısmı çok çetrefilli ancak her zaman iş yerin sana bu konuda baskı kurabilir. direnebildiğin ölçüde direnirsin.
hasta olmak çok ayrı konu en geçerli bahane ki grip olsan bile gidebilirsin bence...
kasım ayında fransa'da düğüne katıldım. Biletini haziranda aldım, otelini temmuzda ayarladım. parasını ayrıca biriktirdim. hediyesini de öncesinde aldım ve yola çıktım. iş yerine 6 ay önceden yıllık izin talebimi bildirdim ve konunun çok önemli olduğunu ifade ettim. iş yeri aynı dönemde beni sıkıştırmadı.
yapabilirsin. gitmek istemiyorsan direk gelemeyeceğim de...
ekonomik durumunu şimdiden netleştir, biletini al. şimdi alamazsan 6 ay sonra nasıl alacaksın. ben olsam gideceksem eğer taksitle olsa alırdım.
işi çıkar kısmı çok çetrefilli ancak her zaman iş yerin sana bu konuda baskı kurabilir. direnebildiğin ölçüde direnirsin.
hasta olmak çok ayrı konu en geçerli bahane ki grip olsan bile gidebilirsin bence...
kasım ayında fransa'da düğüne katıldım. Biletini haziranda aldım, otelini temmuzda ayarladım. parasını ayrıca biriktirdim. hediyesini de öncesinde aldım ve yola çıktım. iş yerine 6 ay önceden yıllık izin talebimi bildirdim ve konunun çok önemli olduğunu ifade ettim. iş yeri aynı dönemde beni sıkıştırmadı.
yapabilirsin. gitmek istemiyorsan direk gelemeyeceğim de...
0
mirafiori
Adana kebap falan hazırlamak için zırh sipariş etmeyi düşünüyorum da, keskin obje bıçak falan diye sıkıntı çıkar mı?
Adana kebap falan hazırlamak için zırh sipariş etmeyi düşünüyorum da, keskin obje bıçak falan diye sıkıntı çıkar mı?
0
300worms
bir aydır bu uygulamaları kullanıyorum.çok nadir de olsa kız düşüyor ama hep sorunlu tipler.sizin buralardan iyi deneyimleriniz var mı ?
bir aydır bu uygulamaları kullanıyorum.çok nadir de olsa kız düşüyor ama hep sorunlu tipler.sizin buralardan iyi deneyimleriniz var mı ?
0
özsaygısı olan bir insanın böyle platformlarda işi ne allah aşkına ?
tabii ki ekseriyetle egoist,psikolojisi bozuk,sorunlu tipler olacak. sevgili falan demişsin sana değerli 1f'nin benimle sevgili olacak bir geniş mideli yumoş ararım şiirini armağan ediyorum. eksisozluk.com
tabii ki ekseriyetle egoist,psikolojisi bozuk,sorunlu tipler olacak. sevgili falan demişsin sana değerli 1f'nin benimle sevgili olacak bir geniş mideli yumoş ararım şiirini armağan ediyorum. eksisozluk.com
0
Saçmalık. Özsaygı ile bir alakası yok.
Ben kullanmıyorum fakat çevremde tinder kullanan çok düzgün insanlar var. İş güç yüzünden tek çevreniz iş arkadaşlarınız olmaya başlayınca bu tarz uygulamaları kullanmak normal oluyor.
Ben kullanmıyorum fakat çevremde tinder kullanan çok düzgün insanlar var. İş güç yüzünden tek çevreniz iş arkadaşlarınız olmaya başlayınca bu tarz uygulamaları kullanmak normal oluyor.
0
bu kadar kezbanı bir arada görmedim. cogu bir sure konustuktan sonra siliyor. biriyle bulusmayi basardim zar zor, o bana sarılmak istedi, ben ısteyınce sapık oldum. daha ılk görüşmeden sonra başlamadan bıttı. aklıma geldıkce sinir oluyorum. insanları sapık diye yaftalamak bu kadar kolay işte.
0
Eşimle okcupidden tanıştık 5 sene önce. Iyi insanlarla denk gelmek biraz sans işi sanırım
0
zaten oraları "kız düşürmek" amacıyla kullanıyorsanız oradan sevgili edinmeniz pek mümkün değil. sevgili bulmak için oradaysanız da potansiyel sevgiliniz için "kız düşürmek" tabirini kullanmak pek iç açıcı değil. siz önce bir bakış açınızı değiştirin.
0
sevgili olunmaz diye bir sey yok ama. saygi vs cok bekleme. millet konusmanin ortasinda cevap vermeyi birakiyor, telefon alip, bulusma ayarlarsiniz sonra ne bir mesaj ne bir ne yapiyoruz. yani biraz yalan dolan. herkes super, aykiri, marjinal. herkesin gotu kalkik. orada sadece seninle konusmuyor. yani demek istedigim sen orada bir tiktan ibaretsin, kullan at bir profil sayfasindan ibaretsin. seninle bulusmaya geliyor, belki sen tuvalete gittiginde tinderdan baskasiyla yazisiyor. o yuzden metayiz baska bir sey degiliz bu tip uygulamalarda. o yuzden iki uc seks yaparsan sanslisindir, cok sey bekleme.
0
Okcupid'den bi flörtüm olmuştu 20 gün sürmüştü, anlaşamadık yolları ayırdık.
Happn'dan biriyle tanıştım, daha doğrusu 1-2 mesajlaştık sonra iletişim kuramayınca iz sürdüm instagram'da ekledim, konuşmaya başladık, buluştuk sevgili olduk. Haziran'da da nişanlanıyoruz.
Tinder hakkında bir fikrim yok.
Happn'dan biriyle tanıştım, daha doğrusu 1-2 mesajlaştık sonra iletişim kuramayınca iz sürdüm instagram'da ekledim, konuşmaya başladık, buluştuk sevgili olduk. Haziran'da da nişanlanıyoruz.
Tinder hakkında bir fikrim yok.
0
internet tanışmalarının kalitesi yıllar içinde iyice yerlere düştü. 2000li yılların başında çok daha iyi insanlarla tanışıp & buluşabiliyordu. şimdi ortam ego tatmincilere kaldı. @baldur2'nin dediği gibi sadece sayısın artık. çağlayan bir şelalede bir noktacıksın. ben artık internet yerine gerçek hayattan tanışmayı yeğliyorum.
0
hicunutmam
Merhabalar,Bu hastane hakkında ne düşünüyorsunuz?
Merhabalar,
Bu hastane hakkında ne düşünüyorsunuz?
Bu hastane hakkında ne düşünüyorsunuz?
0
Menzil cemaatine ait diye bir şey okumuştum. İşime yakın olduğu için 1-2 kere gittim, doktor kalitesi ortalama, hizmet meh ve fiyatlar yüksek.
0
iyidir ama fiyatları da çok yüksektir. kadın doğumcuları iyi diye duymuştum.
0
mete kudur
Yine böyle bi' haber olmuş sanırım.Bu tür olaylar abd'de diğer ülkelere göre çok my fazla ?(kadın öğretmenlerin kendisinden küçük erkek öğrencilerle birlikte olması(kıskandığımdan sormuyorum) Yani, diğer ülkelerde de çok fazla sayıda oluyordur ama abd'de bu haber olabiliyor, diğerleri olayı kapatıyo
Yine böyle bi' haber olmuş sanırım.
Bu tür olaylar abd'de diğer ülkelere göre çok my fazla ?(kadın öğretmenlerin kendisinden küçük erkek öğrencilerle birlikte olması(kıskandığımdan sormuyorum)
Yani, diğer ülkelerde de çok fazla sayıda oluyordur ama abd'de bu haber olabiliyor, diğerleri olayı kapatıyordur mu diyorsunuz ?
edit: yukarıdaki ''bayan'' kelimesini kadın ile değiştirdik. Ben zaten her 2sinin de anlamını/farkını tam olarak bilmiyorum. Cinsiyetçi pislik bi' adamım sonuçta.
Bu tür olaylar abd'de diğer ülkelere göre çok my fazla ?(kadın öğretmenlerin kendisinden küçük erkek öğrencilerle birlikte olması(kıskandığımdan sormuyorum)
Yani, diğer ülkelerde de çok fazla sayıda oluyordur ama abd'de bu haber olabiliyor, diğerleri olayı kapatıyordur mu diyorsunuz ?
edit: yukarıdaki ''bayan'' kelimesini kadın ile değiştirdik. Ben zaten her 2sinin de anlamını/farkını tam olarak bilmiyorum. Cinsiyetçi pislik bi' adamım sonuçta.
0
Bir nedeni olaylarin okul, aile, toplum, yargi, devlet tarafindan gizlenmemesi.
Bir de bayan ogretmen ne demek! Bayan diye bir cinsiyet mi var! Kadin ogretmen demenin ne sakincasi var?
Bir de bayan ogretmen ne demek! Bayan diye bir cinsiyet mi var! Kadin ogretmen demenin ne sakincasi var?
0
Bir öğretmenin reşit olmayan öğrencisi ile ilişkisi yüzünden olabilir
0
Sen kıskanmıyormuşsun ama ben bir erkek olarak kıskanıyorum, hiç masal anlatmasınlar kız öğrenci böyle bir durumda zarar görebilir ama erkek görmez.
Okula dalıp milleti tarama da ABD'ye has bir durum, kültürle alakalı demek ki.
Okula dalıp milleti tarama da ABD'ye has bir durum, kültürle alakalı demek ki.
0
Lise yaşlarında sırf benim duyduğum 2 kadın öğretmen - erkek öğrencisi ilişkisi vardı biri benim lisemde. Bunun dışında porno paylaşım siteleri de ifşadan geçilmiyor. Amerika'da tabi daha çok oluyordur ve güzel öğretmenlerle ilgili haberler daha çok ilgi çektiğinden medya tarafından pompalanıyordur.
Okul saldırıları meselesine gelirsek, dünyada ABD'den daha fazla kişi başına silah düşen yerler var, İsviçre'de her evde zorunlu olarak piyade tüfeği var vs... Sorun kültürde bence bu konuda, Amerikan okullarında sosyal olarak dışlanmış "loser" gençler çok daha hor görülüyor ve psikolojik eziyete uğruyorlar.
Okul saldırıları meselesine gelirsek, dünyada ABD'den daha fazla kişi başına silah düşen yerler var, İsviçre'de her evde zorunlu olarak piyade tüfeği var vs... Sorun kültürde bence bu konuda, Amerikan okullarında sosyal olarak dışlanmış "loser" gençler çok daha hor görülüyor ve psikolojik eziyete uğruyorlar.
0
İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
Merhaba arkadaşlar,Biraz uzun bir yazı olacak,kusura bakmayın.Özet durumu olmayanlar için sondadır. Romatizmal bir hastalık nedeniyle askerlikten muaf oldum. Muaf olduğum zamanlarda hastalığım çok aktifti, hareketim çok kısıtlanıyordu, doğru ilacı bulduktan sonra eski halime döndüm çok şükür. İş bul
Merhaba arkadaşlar,
Biraz uzun bir yazı olacak,kusura bakmayın.Özet durumu olmayanlar için sondadır.
Romatizmal bir hastalık nedeniyle askerlikten muaf oldum. Muaf olduğum zamanlarda hastalığım çok aktifti, hareketim çok kısıtlanıyordu, doğru ilacı bulduktan sonra eski halime döndüm çok şükür.
İş bulamayınca artık benim askerlikten muaf olduğumu bilen ne kadar eş, dost, akraba veya özgeçmişimi okuyan başka insanlar varsa (mesela iş başvuruları) bana hep aynı şeyi söylüyor: Askerlikten muafsın, neden bunu bir fırsata dönüştürüp engelli raporu almaya uğraşmıyorsun? Ne güzel devlet memuru olursun ya da şirketlerin engelli kadrosunda işe alınırsın. Araba alacağın zaman ÖTV falan yok, yarı fiyatına alırsın, ulaşım ücretsiz, en az 3500k maaş falan. Ben de nedense muhtemelen aşağılık kompleksi veya gurur,ego gibi şeyler yüzünden uğraşmıyorum, olumsuz cevap veriyorum.
Biliyorum engelli olmak ayıp bir şey değil, ama insan kaldıramıyor engelli kadrosunda işe alınmayı. Onlara bu gurur meselesinden bahsetmiyorum tabi, bu sürecin uzun süreceğinden, şimdi gitsem askerlikten muaf olmayacağımdan, uğraşmak istemediğimden, sağlam olduğum halde başkalarının hakkını gasp edeceğimden dem vuruyorum. Ama her yerde aynı konu ve sürekli kafam şişti. Ama her yerde bu sömürülmeye açık kıçı kırık işlerin olması ve işsizliğin,piyasadaki yozlaşmışlığın alıp başını gitmesi canıma tak etti.
Önceki duyurumda bahsettiğim kurumsal firmaya 3 gün gittikten ve oradaki konforu, rahatlığı, insana duyulan saygıyı görünce ağzıma resmen bir parmak bal çalınmış gibi oldu ve adeta gözüm açıldı. Sanki hayattaki tek amacım kurumsal bir firmada çalışmak, açlıktan ölsem bile diğer işlere tenezzül etmemekmiş gibi oldu. Sonra da canıma tak etti, neden 3 kuruş için elin sömürgecisinin ağız kokusunu çekeyim ki?
Şimdi sorum şu : Engelli raporu almak için uğraşmalı mıyım ve bu raporu alma ihtimalim nedir? Şimdi ihtimal belirtmeniz için yardımcı olacak ipuçları veriyorum,çünkü birçok birim inceliyor o rapor işlemlerinde: Ankilozan spondilit denen lanet olası bir eklem romatizmam var, ilaçlarımı bir süre kullanmazsam hareketlerim kısıtlanmaya başlıyor, yani boynumu döndürmekte zorlanıyorum, uyurken şiddetli sırt ve bel ağrılarım oluyor,uzun vadede yürümekte zorlanıyorum. Ağır miyopum, 50 cm ötesini göremiyorum diyebilirim. Gözlük takmaktan nefret ediyorum, diksiyonum bozuk.
Durumu olmayanlar için özet: Askerlikten muaf olmamdan yararlanıp daha iyi şartlarda çalışmak için engelli raporu almaya uğraşmalı mıyım ve sizce bu ihtimal nedir?
Şimdi son bir sorum var: Siz olsanız ne yapardınız benim yerimde? Vereceğiniz cevaplar için teşekkür ederim arkadaşlar.Kusura bakmayın uzun bir yazı oldu.
Düzeltme:Uzun diye gereksiz yerlerini çıkardım ve paragraflar haline getirdim.
Biraz uzun bir yazı olacak,kusura bakmayın.Özet durumu olmayanlar için sondadır.
Romatizmal bir hastalık nedeniyle askerlikten muaf oldum. Muaf olduğum zamanlarda hastalığım çok aktifti, hareketim çok kısıtlanıyordu, doğru ilacı bulduktan sonra eski halime döndüm çok şükür.
İş bulamayınca artık benim askerlikten muaf olduğumu bilen ne kadar eş, dost, akraba veya özgeçmişimi okuyan başka insanlar varsa (mesela iş başvuruları) bana hep aynı şeyi söylüyor: Askerlikten muafsın, neden bunu bir fırsata dönüştürüp engelli raporu almaya uğraşmıyorsun? Ne güzel devlet memuru olursun ya da şirketlerin engelli kadrosunda işe alınırsın. Araba alacağın zaman ÖTV falan yok, yarı fiyatına alırsın, ulaşım ücretsiz, en az 3500k maaş falan. Ben de nedense muhtemelen aşağılık kompleksi veya gurur,ego gibi şeyler yüzünden uğraşmıyorum, olumsuz cevap veriyorum.
Biliyorum engelli olmak ayıp bir şey değil, ama insan kaldıramıyor engelli kadrosunda işe alınmayı. Onlara bu gurur meselesinden bahsetmiyorum tabi, bu sürecin uzun süreceğinden, şimdi gitsem askerlikten muaf olmayacağımdan, uğraşmak istemediğimden, sağlam olduğum halde başkalarının hakkını gasp edeceğimden dem vuruyorum. Ama her yerde aynı konu ve sürekli kafam şişti. Ama her yerde bu sömürülmeye açık kıçı kırık işlerin olması ve işsizliğin,piyasadaki yozlaşmışlığın alıp başını gitmesi canıma tak etti.
Önceki duyurumda bahsettiğim kurumsal firmaya 3 gün gittikten ve oradaki konforu, rahatlığı, insana duyulan saygıyı görünce ağzıma resmen bir parmak bal çalınmış gibi oldu ve adeta gözüm açıldı. Sanki hayattaki tek amacım kurumsal bir firmada çalışmak, açlıktan ölsem bile diğer işlere tenezzül etmemekmiş gibi oldu. Sonra da canıma tak etti, neden 3 kuruş için elin sömürgecisinin ağız kokusunu çekeyim ki?
Şimdi sorum şu : Engelli raporu almak için uğraşmalı mıyım ve bu raporu alma ihtimalim nedir? Şimdi ihtimal belirtmeniz için yardımcı olacak ipuçları veriyorum,çünkü birçok birim inceliyor o rapor işlemlerinde: Ankilozan spondilit denen lanet olası bir eklem romatizmam var, ilaçlarımı bir süre kullanmazsam hareketlerim kısıtlanmaya başlıyor, yani boynumu döndürmekte zorlanıyorum, uyurken şiddetli sırt ve bel ağrılarım oluyor,uzun vadede yürümekte zorlanıyorum. Ağır miyopum, 50 cm ötesini göremiyorum diyebilirim. Gözlük takmaktan nefret ediyorum, diksiyonum bozuk.
Durumu olmayanlar için özet: Askerlikten muaf olmamdan yararlanıp daha iyi şartlarda çalışmak için engelli raporu almaya uğraşmalı mıyım ve sizce bu ihtimal nedir?
Şimdi son bir sorum var: Siz olsanız ne yapardınız benim yerimde? Vereceğiniz cevaplar için teşekkür ederim arkadaşlar.Kusura bakmayın uzun bir yazı oldu.
Düzeltme:Uzun diye gereksiz yerlerini çıkardım ve paragraflar haline getirdim.
0
sadece ozeti okudum. ne kadar yardimci olur bilemem ama askerlikten muaf olmakla engelli raporu almak cok farkli seyler. ben goz'den muaf oldum. iki gozun toplami 15 dereceydi. ayni sekilde engelligi kovaladim. ama istenen kriterlerin yarina anca geliyordum. hakkaten cok buyuk eksiklik olmasi ozurluluk icin.
tamam iyi olanaklari var ama gercekten hayatinda engel teskil eden durumlarda veriliyor o rapor. alamazsan da uzulme sukret. cunku gercekten cok kotu durumda olman lazim. o kadar kotu olacagina saglam ol issiz kal daha iyi.
tamam iyi olanaklari var ama gercekten hayatinda engel teskil eden durumlarda veriliyor o rapor. alamazsan da uzulme sukret. cunku gercekten cok kotu durumda olman lazim. o kadar kotu olacagina saglam ol issiz kal daha iyi.
0
Öncelikle idealistliğin ve dürüstlüğün için kutlarım. Etrafta benzer şeyleri düşünen insanların olması medeniyetimiz için bana umut veriyor.
Engelli raporu kuralları itibariyle haksız olarak alınabilen ve haklı olarak alınamayabilen bir şey. Bu konuda çok karmaşa var. Ben senin durumunda olsam hayat kalitem açısından kendimi engelli sayıp raporu gönül rahatlığı ile alırdım.
Engelli raporu kuralları itibariyle haksız olarak alınabilen ve haklı olarak alınamayabilen bir şey. Bu konuda çok karmaşa var. Ben senin durumunda olsam hayat kalitem açısından kendimi engelli sayıp raporu gönül rahatlığı ile alırdım.
0
yukarıyı okumadım, kör olacaktım. aşağıda özeti okudum.
35 yaşındayım. fiziksel olarak bir sıkıntım yok ama 2 rahatsızlığım nedeniyle engelli raporu aldım. sonra gittim vergi indirimi başvurusu yaptım. kabul edildi. 60 yaşına kadar beklemem gereken emekliliğimi 2024 senesinde olacağım.
şehir içi ulaşımım ücretsiz. bir çok kurumdan indirimli tarifeden faydalanıyorum.
gram utanıyorsam şapşik olayım.
askerlikten muaf olduğun rahatsızlığın %40 ve üzerine engel oranı almanı sağlamayabilir. bilgin olsun.
35 yaşındayım. fiziksel olarak bir sıkıntım yok ama 2 rahatsızlığım nedeniyle engelli raporu aldım. sonra gittim vergi indirimi başvurusu yaptım. kabul edildi. 60 yaşına kadar beklemem gereken emekliliğimi 2024 senesinde olacağım.
şehir içi ulaşımım ücretsiz. bir çok kurumdan indirimli tarifeden faydalanıyorum.
gram utanıyorsam şapşik olayım.
askerlikten muaf olduğun rahatsızlığın %40 ve üzerine engel oranı almanı sağlamayabilir. bilgin olsun.
0
bende de romatizma var. ben de askerlikten muafım.
ancak ve ancak engelli raporu almak o kadar kolay değil. askerden bile muafım kolayca engelli raporu alırım diye bir durum söz konusu değil. eğer kullandığın ilaçla düzeldiysen, şikayetlerin azaldıysa büyük ihtimalle eklem hasarın ya çok az ya hiç yok. dizin ne kadar açılıyor ne kadar kıvrılıyor, el bileği, omuz, ayak bileği, parmaklar, bel, kalça vs. herşeye bakılıyor. benim durumumda kullandığım ilaçlara rağmen dirençli bir durum var.
sadece romatoloji bölümünden rapor almaya kalksaydım alamazdım. romatoloji, ortopedi, fizik tedavi bölümünün ortak kararıyla engelli raporu alabildim. zaten verirlerse en fazla 2 senelik rapor vereceklerdir büyük ihtimalle. 2 senede bir raporu yenilemen lazım.
özeti okuyunca son detayı görmemişim. zaten birden fazla bölümün incelediğinin bilincindesin. romatoloji, göz tek başına yeter mi bilemiyorum.
alma ihtimalin varsa al. utanılacak, gurur yapılacak birşey yok.
ancak ve ancak engelli raporu almak o kadar kolay değil. askerden bile muafım kolayca engelli raporu alırım diye bir durum söz konusu değil. eğer kullandığın ilaçla düzeldiysen, şikayetlerin azaldıysa büyük ihtimalle eklem hasarın ya çok az ya hiç yok. dizin ne kadar açılıyor ne kadar kıvrılıyor, el bileği, omuz, ayak bileği, parmaklar, bel, kalça vs. herşeye bakılıyor. benim durumumda kullandığım ilaçlara rağmen dirençli bir durum var.
sadece romatoloji bölümünden rapor almaya kalksaydım alamazdım. romatoloji, ortopedi, fizik tedavi bölümünün ortak kararıyla engelli raporu alabildim. zaten verirlerse en fazla 2 senelik rapor vereceklerdir büyük ihtimalle. 2 senede bir raporu yenilemen lazım.
özeti okuyunca son detayı görmemişim. zaten birden fazla bölümün incelediğinin bilincindesin. romatoloji, göz tek başına yeter mi bilemiyorum.
alma ihtimalin varsa al. utanılacak, gurur yapılacak birşey yok.
0
www.engelliler.biz
www.takvim2018.com
e kpss için %40 engelli olman lazım. ama o yüzdeyi vermek kurulun insiyatifinde. sana %39 veriler. sınava bile giremezsin mesela o zaman. ve bunu da o rapor eline geçmeden öğrenemezsin.
en az 3500k? memur maaşlarından haberi yok sanırım bunu diyenin.
araç indirimi için de yine en az %40 olmalı. bu arada aldığın araç da sıfır olmalı. ikinci el araç alımlarında ötv indirimi yok.
ha raporu alınca alnına engelli ibaresini basmıyolar. ben olsam imkan varsa gider alır ve tüm haklarımı kullanırdım. ama dediğim gibi kurulun vereceği oran önemli.
geçmiş olsun.
www.takvim2018.com
e kpss için %40 engelli olman lazım. ama o yüzdeyi vermek kurulun insiyatifinde. sana %39 veriler. sınava bile giremezsin mesela o zaman. ve bunu da o rapor eline geçmeden öğrenemezsin.
en az 3500k? memur maaşlarından haberi yok sanırım bunu diyenin.
araç indirimi için de yine en az %40 olmalı. bu arada aldığın araç da sıfır olmalı. ikinci el araç alımlarında ötv indirimi yok.
ha raporu alınca alnına engelli ibaresini basmıyolar. ben olsam imkan varsa gider alır ve tüm haklarımı kullanırdım. ama dediğim gibi kurulun vereceği oran önemli.
geçmiş olsun.
0
Paragrafa bakınca kör olduğumdan tamamını okuyamadım. Orada başka detay varsa bilmiyorum, başlık ve özete göre yazacağım.
Bir kere İstanbul, Ankara gibi şehirlerde sadece ücretsiz toplu taşıma için bile rapor alınır. Üstelik hakkın olmayan bir şey istemiyorsun anladığım kadarıyla. Devletin çeşitli hastalık gruplarına tanıdığı bir imtiyaz bu. Bir dönem sağlık kurulunda çalıştım. Sırf ÖTV indiriminden yararlanabilmek için ölmesine ramak kalmış hastaları sedye üzerinde kapı kapı dolaştıran hasta yakınlarına kin güder olmuştum ama senin böyle bir durumun yok. Zaten alıp alamayacağın da kesin değil sanırım, sen git başvur isteyenin bir yüzü... Utanılacak bir şey değil ama iş yerinde veya sosyal hayatta kimseye söylemek zorunda da değilsin. İşe girişte, seyahat kartı çıkartırken ya da başka başvurularda 1 kere sunacaksın o kadar. Hatta emin ol senin de çevrende birilerinde mutlaka engelli raporu olan birileri vardır. 65 yaşa da ücretsiz hakkı geldikten sonra otobüse, vapura falan para ile binen kalmadı mesela asdfgfhjk işte bunlar hep rapor sahibi vatandaşlar.
Rapor yüzdesinin kaç olacağını şu yönetmeliğin www.resmigazete.gov.tr en sonundaki özür oranları cetvelinden kontrol edebilirsin. Birden fazla sisteminde sorun varsa toplam oran balthazard formülü ile hesaplanıyor. Onun için de forumlardaki hesaplama robotlarını kullanabilirsin.
Bir kere İstanbul, Ankara gibi şehirlerde sadece ücretsiz toplu taşıma için bile rapor alınır. Üstelik hakkın olmayan bir şey istemiyorsun anladığım kadarıyla. Devletin çeşitli hastalık gruplarına tanıdığı bir imtiyaz bu. Bir dönem sağlık kurulunda çalıştım. Sırf ÖTV indiriminden yararlanabilmek için ölmesine ramak kalmış hastaları sedye üzerinde kapı kapı dolaştıran hasta yakınlarına kin güder olmuştum ama senin böyle bir durumun yok. Zaten alıp alamayacağın da kesin değil sanırım, sen git başvur isteyenin bir yüzü... Utanılacak bir şey değil ama iş yerinde veya sosyal hayatta kimseye söylemek zorunda da değilsin. İşe girişte, seyahat kartı çıkartırken ya da başka başvurularda 1 kere sunacaksın o kadar. Hatta emin ol senin de çevrende birilerinde mutlaka engelli raporu olan birileri vardır. 65 yaşa da ücretsiz hakkı geldikten sonra otobüse, vapura falan para ile binen kalmadı mesela asdfgfhjk işte bunlar hep rapor sahibi vatandaşlar.
Rapor yüzdesinin kaç olacağını şu yönetmeliğin www.resmigazete.gov.tr en sonundaki özür oranları cetvelinden kontrol edebilirsin. Birden fazla sisteminde sorun varsa toplam oran balthazard formülü ile hesaplanıyor. Onun için de forumlardaki hesaplama robotlarını kullanabilirsin.
0
Yazının tamamını okudum.
Şimdi, "Askerlikten muafsan engelli raporu da alabilirsin." gibi bir algı oluşuyor insanlarda ama @mayeskuel'in de dediği gibi, askerlikten muaf olmak engelli raporu alabileceğin anlamına gelmiyor pratikte. Çünkü engellilik oranı için bir cetvel var ve resmi olarak engelli sayılmak için %40 olması gerekiyor bu raporu alabilmek için. Ben de tek kulakta total işitme kaybından dolayı askerlikten muaf oldum. Başvurduğum bazı firmalar da "Şu an engelli personel almıyoruz." diyerek doğrudan reddettiler beni engelli olmamama rağmen. Yine eş dost, akrabalar "Engelli raporu al." diye diye ısrar edip durdular bana da. Ama hem o cetvele göre, hem de gittiğim hastanede engelli raporu veren birime göre benim genel engel oranım %18 olabiliyor en fazla. Eğer başka, geçmeyen/kronik rahatsızlığım varsa onların da oranı toplanarak %40 ve üstü olması gerekiyormuş. Dolayısıyla askerlikten muafım diye engelli raporu almam imkansız. Ama sende öyle bir durum varsa doğrudan raporu almaya çalış derim ben. Çünkü şu hayata bir kez geliyorsun, bunu da işsizlik veya daha kötü çalışma şartları ile mahvetmek çok mantıksız. Eğer sosyal bir devlette yaşıyorsak ve bu ülkede her şey olması gerektiğinden daha fazla zorluyorsa seni, neden senin elinde olmayan şeyler yüzünden yaşadığın sıkıntıların hayatını daha fazla zorlaştırmasına devam edesin ki? Devlet o cetveli ortaya çıkarmışsa ve sen de o şartları sağlıyorsan daha neden çekiniyorsun? Daha kötü durumda olanlar var ama onlar zaten bu imkanı kullanıyor. Senin bu belgeyi almanın onlara bir zararı yok ki? Her yönüyle sağlıklı insanların bu konuda seni eleştirmelerine de kulak asma. Onlara sormak lazım, "Tamam, sahip olduğum tüm ayrıcalıkları kazanacaksın ama sağlığın da benimki gibi olacak, kabul mü?" diye.
Kısacası alabiliyorsan al.
Şimdi, "Askerlikten muafsan engelli raporu da alabilirsin." gibi bir algı oluşuyor insanlarda ama @mayeskuel'in de dediği gibi, askerlikten muaf olmak engelli raporu alabileceğin anlamına gelmiyor pratikte. Çünkü engellilik oranı için bir cetvel var ve resmi olarak engelli sayılmak için %40 olması gerekiyor bu raporu alabilmek için. Ben de tek kulakta total işitme kaybından dolayı askerlikten muaf oldum. Başvurduğum bazı firmalar da "Şu an engelli personel almıyoruz." diyerek doğrudan reddettiler beni engelli olmamama rağmen. Yine eş dost, akrabalar "Engelli raporu al." diye diye ısrar edip durdular bana da. Ama hem o cetvele göre, hem de gittiğim hastanede engelli raporu veren birime göre benim genel engel oranım %18 olabiliyor en fazla. Eğer başka, geçmeyen/kronik rahatsızlığım varsa onların da oranı toplanarak %40 ve üstü olması gerekiyormuş. Dolayısıyla askerlikten muafım diye engelli raporu almam imkansız. Ama sende öyle bir durum varsa doğrudan raporu almaya çalış derim ben. Çünkü şu hayata bir kez geliyorsun, bunu da işsizlik veya daha kötü çalışma şartları ile mahvetmek çok mantıksız. Eğer sosyal bir devlette yaşıyorsak ve bu ülkede her şey olması gerektiğinden daha fazla zorluyorsa seni, neden senin elinde olmayan şeyler yüzünden yaşadığın sıkıntıların hayatını daha fazla zorlaştırmasına devam edesin ki? Devlet o cetveli ortaya çıkarmışsa ve sen de o şartları sağlıyorsan daha neden çekiniyorsun? Daha kötü durumda olanlar var ama onlar zaten bu imkanı kullanıyor. Senin bu belgeyi almanın onlara bir zararı yok ki? Her yönüyle sağlıklı insanların bu konuda seni eleştirmelerine de kulak asma. Onlara sormak lazım, "Tamam, sahip olduğum tüm ayrıcalıkları kazanacaksın ama sağlığın da benimki gibi olacak, kabul mü?" diye.
Kısacası alabiliyorsan al.
0
sonuçta hayatında diğer insanlardan seni geri bırakan bir durum varsa al engelli raporunu.
bir çok yararı oluyor. özellikle memuriyette.
bir çok yararı oluyor. özellikle memuriyette.
0
Cevaplarınız için çok teşekkür ederim arkadaşlar.
@ Mayeskuel Evet ikisinin de farklı olduğunu biliyorum, muhtemelen bugün askerlik muayenesine gitsem sağlam verirler. Şartlar berbat olunca insan sistemin bug ını arıyor. Dediğin gibi alamazsam çok üzüleceğimi pek düşünmüyorum, benimkisi elimdeki fırsatı denemek sadece, beklentim düşük zaten.
@ Cleric Teşekkür ederim. İnsanlar bir tuhaf, birinin elinin tersiyle ittiği şeyleri başkaları elde etmek için bi yerlerini yırtıyor. Sonunda çaresiz kaldığım için deneyeceğim bu şansımı.
@ Teknikekip :D Senin adına sevindim.Utanılacak tabiki de bir şey yok.Vereceklerini sanmıyorum ama bir deneyeceğim.Emeklilik olayı harikaymış gerçekten. Peki maksimum kaç yıl çalışmış olacaksın 2024'e kadar?
@Sutlu nescafe: O kadar detaylı olması sıkıntı. Çünkü süreci oldukça uzatıyor. Bu da daha fazla hastaneye gitmek ve delirmem demek. Zaten rahatsızlık ortaya çıkalı rahat 8 yıl olmuştur ve ilaçlar büyük ölçüde geriletti.Ama vücut hasarı var mı bilmiyorum.Belki eğilmeler falan olmuştur.2 yılda bir değiştirilmesi sıkıntı olmuş.Peki engel derecen nedir?
@Elorelia Teşekkür ederim. Bence de bi denemeye dener. Maaşa gelmesek bile o devlete kapak atma düşüncesi insanları en çok motive eden şey. Herkes memur olmak için bi yerlerini yırtıyo.Sıfır araç olması durumunu biliyorum evet. 40 % da ciddi bir rakam.
@Nrmnm Çok iyi bir noktaya değinmişsin. Açıköğretim okuduğum için indirimli basıyorum toplu taşımada.Ve o bile o kadar fark ediyo ki tamamen ücretsiz olsa nasıl olurdu bilmiyorum ama bende de nasıl bi şey varsa bedavacılığı pek sevmiyorum. Bir de insanların engellilere olan tutumlarından dolayı olabilir bu çekinme durumu.Engellilere zavallı gibi davranmaları, acımaları, sanki bir şey lütfedermiş gibi davranmalarından nefret ediyorum. Ve bu en tahammül edemediğim şeylerden biridir. Çekinmemin bir sebebi de bu.Link ve bilgilendirme için teşekkür ederim.
@M e b En çok rahatsız olduğum konulardan biri de engelli raporunu almanın garanti olduğu şeklinde konuşmaları. Bence sen de eş dosttan sıkılıp raporu zorladın. İnsan ya sabır çekiyor. Ben de en sonunda baktım olayacak, bir şansımı denemek istedim. Dediğin gibi bana verilmiş olan bu hakkı neden değerlendirmeyeyim ki?
@Mikahakkinen Geride bırakan tek olay işsizlik. İlla memur olmaya şart değil, kurumsal bir şirket de olsa yeter. İnsani çalışma saatleri ve ortamı, servis, maaşların zamanında ve tam ödenmesi, insan gibi muamele görmek. Bunlar herkesin hakkı ama maalesef ülkemizde bu koşullarda bir işe girmek için ya çok başarılı geçmişinizin olması ya da güçlü bir dayının olması şart.
@ Mayeskuel Evet ikisinin de farklı olduğunu biliyorum, muhtemelen bugün askerlik muayenesine gitsem sağlam verirler. Şartlar berbat olunca insan sistemin bug ını arıyor. Dediğin gibi alamazsam çok üzüleceğimi pek düşünmüyorum, benimkisi elimdeki fırsatı denemek sadece, beklentim düşük zaten.
@ Cleric Teşekkür ederim. İnsanlar bir tuhaf, birinin elinin tersiyle ittiği şeyleri başkaları elde etmek için bi yerlerini yırtıyor. Sonunda çaresiz kaldığım için deneyeceğim bu şansımı.
@ Teknikekip :D Senin adına sevindim.Utanılacak tabiki de bir şey yok.Vereceklerini sanmıyorum ama bir deneyeceğim.Emeklilik olayı harikaymış gerçekten. Peki maksimum kaç yıl çalışmış olacaksın 2024'e kadar?
@Sutlu nescafe: O kadar detaylı olması sıkıntı. Çünkü süreci oldukça uzatıyor. Bu da daha fazla hastaneye gitmek ve delirmem demek. Zaten rahatsızlık ortaya çıkalı rahat 8 yıl olmuştur ve ilaçlar büyük ölçüde geriletti.Ama vücut hasarı var mı bilmiyorum.Belki eğilmeler falan olmuştur.2 yılda bir değiştirilmesi sıkıntı olmuş.Peki engel derecen nedir?
@Elorelia Teşekkür ederim. Bence de bi denemeye dener. Maaşa gelmesek bile o devlete kapak atma düşüncesi insanları en çok motive eden şey. Herkes memur olmak için bi yerlerini yırtıyo.Sıfır araç olması durumunu biliyorum evet. 40 % da ciddi bir rakam.
@Nrmnm Çok iyi bir noktaya değinmişsin. Açıköğretim okuduğum için indirimli basıyorum toplu taşımada.Ve o bile o kadar fark ediyo ki tamamen ücretsiz olsa nasıl olurdu bilmiyorum ama bende de nasıl bi şey varsa bedavacılığı pek sevmiyorum. Bir de insanların engellilere olan tutumlarından dolayı olabilir bu çekinme durumu.Engellilere zavallı gibi davranmaları, acımaları, sanki bir şey lütfedermiş gibi davranmalarından nefret ediyorum. Ve bu en tahammül edemediğim şeylerden biridir. Çekinmemin bir sebebi de bu.Link ve bilgilendirme için teşekkür ederim.
@M e b En çok rahatsız olduğum konulardan biri de engelli raporunu almanın garanti olduğu şeklinde konuşmaları. Bence sen de eş dosttan sıkılıp raporu zorladın. İnsan ya sabır çekiyor. Ben de en sonunda baktım olayacak, bir şansımı denemek istedim. Dediğin gibi bana verilmiş olan bu hakkı neden değerlendirmeyeyim ki?
@Mikahakkinen Geride bırakan tek olay işsizlik. İlla memur olmaya şart değil, kurumsal bir şirket de olsa yeter. İnsani çalışma saatleri ve ortamı, servis, maaşların zamanında ve tam ödenmesi, insan gibi muamele görmek. Bunlar herkesin hakkı ama maalesef ülkemizde bu koşullarda bir işe girmek için ya çok başarılı geçmişinizin olması ya da güçlü bir dayının olması şart.
0
delirme işin şansına. 3 sefer aldım. 3 sefer ortopedi oyaladı. ortopedi nedeniyle yalan olmasın da 6 ay beklemişimdir. rapor yazıp gönderecek o kadar. bendeki eklem hasarı gözle görülebilir seviyede. dizimde protez var, her eklemimde hasar var neredeyse. benim aldığım oranım yüzde 96.
sadece romatoloji ve göz ile yüzde 40'ı bulman çok kolay olmaz sanki. hele hele kontrol altındaysa.
diyelim ki bu sene gittin aldın. 2020'de tekrar alman lazım. 2022'de bir aksilik olmaz ise sürekli raporunu verirler.
sadece romatoloji ve göz ile yüzde 40'ı bulman çok kolay olmaz sanki. hele hele kontrol altındaysa.
diyelim ki bu sene gittin aldın. 2020'de tekrar alman lazım. 2022'de bir aksilik olmaz ise sürekli raporunu verirler.
0
Gerçekten çok geçmiş olsun. Umarım tez zamanda iyileşirsiniz. Her eklemde hasar olması gerçekten çok ciddi bir şey. Peki 96 % lık bir rapor ağır engel durumuna girmiyor mu? Bu da bildiğim kadarıyla çalışamamak demek. Bu arada ben endi sağlık kontrolüm için bile hastaneye gitmeye üşenirken o kadar beklemeye, git gellere nasıl dayanacağım? Askerlik muayenesi zamanında bezmiştim hayatımdan. Üstelik 2 sende bir almak da bir nevi işkence.
0
kurumsal şirketler engelli istihdam ediyorlar. zorunda tutuldukları için. ve de genelde bulmakta zorluk yaşıyorlar. ama çok mükemmel şeyler bekleme tabi. benim duyduğum asgari ücretle falan çok arıyorlar, tabi nitelikliysen ona göre de pozisyon bulabilirsin.
aradıkları tipte adam sensin. gerçekte işi engelleyecek bir engeli olmayan ama engelli raporu olan. öyle ağır engellileri falan almıyorlar tabiki, kim uğraşır öylesiyle. hak hukuk konusunu kafana takmamanı tavsiye ederim. emeklilik için bile değer, biz en erken 60 62 yaşında emekli olucaz, bu gidişle o yaşı göremem ben zaten. 45 50 yaşından sonra da kurumsal şirketler kapı dışarı edecek, ne bok yiyecek bu kadar insan bu ülkede muamma.
aradıkları tipte adam sensin. gerçekte işi engelleyecek bir engeli olmayan ama engelli raporu olan. öyle ağır engellileri falan almıyorlar tabiki, kim uğraşır öylesiyle. hak hukuk konusunu kafana takmamanı tavsiye ederim. emeklilik için bile değer, biz en erken 60 62 yaşında emekli olucaz, bu gidişle o yaşı göremem ben zaten. 45 50 yaşından sonra da kurumsal şirketler kapı dışarı edecek, ne bok yiyecek bu kadar insan bu ülkede muamma.
0
şöyle ki devlete sokabildiğini sok ona tamam ama engelli kadrosundan işe girdiğini (ki artık normal olduğunu ifade etmişsin) düşünürsek gerçekten işe ihtiyacı olan ve daha büyük engeli olan insanların hakkına girmiş oluyorsun, onlar ne yapsın taş mı yesin?
0
düşünmeden almanı tavsiye ederim. diğer cevaplarda nedenleri açıklanmış zaten. hastalığına yüzde kaç verileceğini yönetmelikten bulmaya çalıştım ancak uzman bir doktorun yapacağı muayene/muayeneler ile hesaplanması gerektiğini gördüm. engelli forumlarında gördüğüm kadarı ile geçer şart olan %40 a kadar rapor alan var.
engelli raporu için e-nabız veya e-devlet üzerinden bir devlet hastanesinden randevu alacaksınız.
şu linkin 69. sayfasında güncel hastane listesi var. www.gib.gov.tr erken emeklilik için çalışırken bu raporu almanız ve raporun vergi indirimi maksadı ile veirlmiş olması lazım. ancak siz çalışmadan alsanız bile raporun aslı sizde durduğu sürece kanunen raporu aldığınız hastaneye başvurup gereken ibareleri rapora ekletebilirsiniz. vergi dairesi istemeyebilir de.
önemli olan nokta seçeceğiniz hastane ile ilgili araştırma yapıp işlerin hızlı ve problemsiz yürüyeceği bir hastaneyi seçmek. zira engelli raporu aldıktan sonra rapordaki dereceye itiraz etmek çok büyük dert. bir hastanenin %20 verdiğine başka bir hastane %35-40 verebiliyor. normalde yönetmelikte her hastalığın engellilik oranı ve nasıl hesaplanacağı belli olsa da yüksek egolu problemli bir doktor saçma sapan bir oran verebilir.
balthazard formulü ve engelli oranlarını içeren yönetmelik aşağıdaki linkte:
mega.nz!ux52hZhR!c9nAHJjr1hapWD8oj9BBew
engelli raporu için e-nabız veya e-devlet üzerinden bir devlet hastanesinden randevu alacaksınız.
şu linkin 69. sayfasında güncel hastane listesi var. www.gib.gov.tr erken emeklilik için çalışırken bu raporu almanız ve raporun vergi indirimi maksadı ile veirlmiş olması lazım. ancak siz çalışmadan alsanız bile raporun aslı sizde durduğu sürece kanunen raporu aldığınız hastaneye başvurup gereken ibareleri rapora ekletebilirsiniz. vergi dairesi istemeyebilir de.
önemli olan nokta seçeceğiniz hastane ile ilgili araştırma yapıp işlerin hızlı ve problemsiz yürüyeceği bir hastaneyi seçmek. zira engelli raporu aldıktan sonra rapordaki dereceye itiraz etmek çok büyük dert. bir hastanenin %20 verdiğine başka bir hastane %35-40 verebiliyor. normalde yönetmelikte her hastalığın engellilik oranı ve nasıl hesaplanacağı belli olsa da yüksek egolu problemli bir doktor saçma sapan bir oran verebilir.
balthazard formulü ve engelli oranlarını içeren yönetmelik aşağıdaki linkte:
mega.nz!ux52hZhR!c9nAHJjr1hapWD8oj9BBew
0
üşenilir tabi ama mecburiyet olunca seve seve gidip geliyorsun.
yalanci mesih'in dediği gibi bir durum olursa daha fena. aldığın rapora itiraz edebiliyorsun ama belirli bir sayısı var. en son hakem hastanelere yçnlendiriyorlar. orası da son durak.
yalanci mesih'in dediği gibi bir durum olursa daha fena. aldığın rapora itiraz edebiliyorsun ama belirli bir sayısı var. en son hakem hastanelere yçnlendiriyorlar. orası da son durak.
0
@Kveldulv Ben de o tarz şeyler arıyorum,dediğin gibi nitelik olduktan sonra çok da sıkıntı değil.Açılan pozisyon için daha az insanla rekabet etmek de işin diğer bir güzel noktası. 62 yaşına kadar nasıl çalışabileceğiz bilmiyorum. Artık bastonla gideriz işe. O yaşta da işten çıkarılmak çok kötü bir sıkıntı olur, o yaştan sonra nasıl iş bulacaklar bilemiyorum.
@Selam Daha büyük engeli olanların bi noktaya kadar şansı var.O noktadan sonra ağır engelli sayıldıkları için bir işte çalışamazlar.Önemli olan bi iş yapmasına engel olmayacak bi engeli olması. Ben onların hakkını yiyeceğimi söylemiyorum, onlara da böyle bi hak verilmiş onlar da kullansın. Esas hak yiyenler hiçbir meziyeti olmadığı halde birilerinin sayesinde nitelikli insanların hak ettiği yerleri dolduranlardır.
@Yalancı mesih Değerli vaktini ayırıp araştırdığın için öncelikle çok teşekkür ederim. Dediğin gibi hastane kısmını çok araştırmam lazım.Askerlik muayenesi için tam 2 sene uğraştırdılar,birimlerin birbirine salladığı bile oldu, çünkü bazen o kadar saçma yerlere gönderiyorlardı ki birimler bile sinirleniyordu ne alaka diye. Kaç tane hastane dolaştırdılar en son Gata'dan heyete girdim, o şekilde verdiler. Onun için o kadar uğraştıysam bunun için Allah bilir ne kadar uğraşacağım. Belki daha kısadır bilemem ama zor olacağı kesin. Doğru hastaneyi bulmak kadar doğru doktoru bulmak da çok önemli. Öyle vergi indiriminde gözüm falan da çok yok açıkcası. Tekrardan teşekkür ederim.
@Sutlu nescafe Allah korusun. Sağlam küfür garanti galiba.
@Selam Daha büyük engeli olanların bi noktaya kadar şansı var.O noktadan sonra ağır engelli sayıldıkları için bir işte çalışamazlar.Önemli olan bi iş yapmasına engel olmayacak bi engeli olması. Ben onların hakkını yiyeceğimi söylemiyorum, onlara da böyle bi hak verilmiş onlar da kullansın. Esas hak yiyenler hiçbir meziyeti olmadığı halde birilerinin sayesinde nitelikli insanların hak ettiği yerleri dolduranlardır.
@Yalancı mesih Değerli vaktini ayırıp araştırdığın için öncelikle çok teşekkür ederim. Dediğin gibi hastane kısmını çok araştırmam lazım.Askerlik muayenesi için tam 2 sene uğraştırdılar,birimlerin birbirine salladığı bile oldu, çünkü bazen o kadar saçma yerlere gönderiyorlardı ki birimler bile sinirleniyordu ne alaka diye. Kaç tane hastane dolaştırdılar en son Gata'dan heyete girdim, o şekilde verdiler. Onun için o kadar uğraştıysam bunun için Allah bilir ne kadar uğraşacağım. Belki daha kısadır bilemem ama zor olacağı kesin. Doğru hastaneyi bulmak kadar doğru doktoru bulmak da çok önemli. Öyle vergi indiriminde gözüm falan da çok yok açıkcası. Tekrardan teşekkür ederim.
@Sutlu nescafe Allah korusun. Sağlam küfür garanti galiba.
0
@İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi 2004 sigorta başlangıcım. 20 sene çalışma, 4400 prim günü istiyor. ben 3. derece engelli olduğum için buna tabiyim. tablosu şurada: www.kampanyalarimiz.com
0
Fritz-X
Süperonline kullanıyorum bağlantı sürekli kopuyor aradım şikayet ettim sorun yok deyip geçtiler. 50 GB adil kota 15-20 gün dayanıyor. Türk.net in güzel avatajlari var ama ekşide övende var lanet okuyan da var. Bilemedim şimdi türk Telekom da fiyat avantajı hiç yok. Tavsiyelere açığım
Süperonline kullanıyorum bağlantı sürekli kopuyor aradım şikayet ettim sorun yok deyip geçtiler. 50 GB adil kota 15-20 gün dayanıyor. Türk.net in güzel avatajlari var ama ekşide övende var lanet okuyan da var. Bilemedim şimdi türk Telekom da fiyat avantajı hiç yok. Tavsiyelere açığım
0
türknet de süperonline gibi DSL için türk telekomun alt yapısını kullanıyor, bence güzel sistemleri var. taahhüt yok, kota yok mis gibi.
0
Yakın vakitte geçeyim mi diye araştırma yaptım. Memnun olan çok memnun. Arızası olan karşısında konuşacak kimseyi bulamamaktan ve uzun tamir sürelerinden yakınmış.
0
xDSL'lerin hepsi pişmanlıktır. mahallelerde beyaz dolap şeklinde kutular oluyor, hiçbirinizin dikkatini çekmemiştir muhtmelen. apartmanınız o beyaz kutulara yakınsa adsl, vdsl kullanabilirsiniz aksi durumda xDSL'ler sizi kanser eder. kutu eve yakın olduğunda da süper olacağının garantisi yok. bakır kablo sucks. bu kadar basit.
imkan varsa kablonet düşünün ama onlar da bölgeye göre sıkıntılı oluyor. 4 senedir kablonet kullanıyorum 4 senede yaşadığım kesintilerin süresi toplam 4 saatten azdır. 4 senedir 50 mbit kullanıyordum, bu sene başında 100 mbit'e geçtim. 96 mbit hızı görüyorum hız testinde rahat rahat.
eyyorlamam bu kadar
imkan varsa kablonet düşünün ama onlar da bölgeye göre sıkıntılı oluyor. 4 senedir kablonet kullanıyorum 4 senede yaşadığım kesintilerin süresi toplam 4 saatten azdır. 4 senedir 50 mbit kullanıyordum, bu sene başında 100 mbit'e geçtim. 96 mbit hızı görüyorum hız testinde rahat rahat.
eyyorlamam bu kadar
0
türk.net'e alternatif olarak netspeed de var aynı şekilde taahhütsüz ve ev telefonuna gerek yok. Türk.net de ev telefonu da bağlıyorlar.
0
50gb kotayı çoktan kaldırdılar ya. olmaması lazım.
ben zamanında şikayet kaydı oluştura oluştura yapa olmadığı halde 75mbps'a çıkartmıştım, o yüzden memnunum gibi. kopma vs. sıkıntı ama eskisi kadar olmuyor.
kablonet var öncesinden, o daha stabil ama 100 mbps 100gb kotalı daha pahalı öbürünün 75mbps sınırsızından. birinden birini kapattıracağım.
ben zamanında şikayet kaydı oluştura oluştura yapa olmadığı halde 75mbps'a çıkartmıştım, o yüzden memnunum gibi. kopma vs. sıkıntı ama eskisi kadar olmuyor.
kablonet var öncesinden, o daha stabil ama 100 mbps 100gb kotalı daha pahalı öbürünün 75mbps sınırsızından. birinden birini kapattıracağım.
0
biz iş yerinde kullanıyoruz ve ne zaman arıza olsa topu bi şekilde kendilerinden çıkarıyolar.
0
türknet'in müşteri hizmetleri yok. sorun çıkarsa ulaşabileceğin hiç kimse yok ona göre.
0
Biraz şans işi, ben şimdiye kadar 5 kişiye önerdim Turk.net'i. Sadece biri sorun yaşadı, bir aydır hattının aktive edilmesini bekliyor, Turk.net bizden kaynaklı sorun değil, telekomun bakması lazım diyorlar, telekom zaten cevap vermiyor, Turk.net çağrı merkezine bağlanıp derdini anlatacak canlı biriyle görüşemiyorsun (önceden bağlanıp görüşebiliyordun). Yani sorun yaşarsan hızlı çözülemiyor.
Ben de 1 senedir kullanıyorum, şimdiye kadar kesinti veya sorun yaşamadım.
Ben de 1 senedir kullanıyorum, şimdiye kadar kesinti veya sorun yaşamadım.
0
deveyi diken adamin ta kendisi
Sosyal medya hesapları, banka uygulamaları, eposta adresleri, pin kodları, üniversite paneli, iş güç panel şifreleri, şu bu derken onlarca şifre var.Bunların hepsini aynı yapsak, biri patladı mı bütün hesaplar gider. Hepsini farklı yapsak akılda kalmıyor. Hepsini benzer yapıp bir iki karakteri farkl
Sosyal medya hesapları, banka uygulamaları, eposta adresleri, pin kodları, üniversite paneli, iş güç panel şifreleri, şu bu derken onlarca şifre var.
Bunların hepsini aynı yapsak, biri patladı mı bütün hesaplar gider. Hepsini farklı yapsak akılda kalmıyor. Hepsini benzer yapıp bir iki karakteri farklı yapsak tahmin edilebilir şeyler.
Bir kağıda yazıp saklasak birinin eline düşse daha da fena.
Nasıl olacak bu iş?
edit: 3. parti uygulamalara şifreleri vermek de ne kadar güvenli ki? ben gmailimde notlar kısmına falan yazıp saklamayı düşünüyorum artık.
Bunların hepsini aynı yapsak, biri patladı mı bütün hesaplar gider. Hepsini farklı yapsak akılda kalmıyor. Hepsini benzer yapıp bir iki karakteri farklı yapsak tahmin edilebilir şeyler.
Bir kağıda yazıp saklasak birinin eline düşse daha da fena.
Nasıl olacak bu iş?
edit: 3. parti uygulamalara şifreleri vermek de ne kadar güvenli ki? ben gmailimde notlar kısmına falan yazıp saklamayı düşünüyorum artık.
0
Farklı şifre zorunlulukları ve farklı yerler için kullandığım toplam 4 şifrem var. Bir yere kadar işe yarıyor.
Sonra bir site veya banka "Şifreniz 28 karakter uzunluğunda olmalı, en az 3 büyük, 2 numerik, 6 ponçik karakter içermeli ama içinde isminizin ve doğum yılınızın ve anne kızlık soyadınızın hiçbir karakteri olmamalıdır" felan diyor. Fakyu diye cinnet geçiriyorum.
XKCD'nin de şöyle bir yöntemi var şifreler konusunda:
xkcd.com
Sonra bir site veya banka "Şifreniz 28 karakter uzunluğunda olmalı, en az 3 büyük, 2 numerik, 6 ponçik karakter içermeli ama içinde isminizin ve doğum yılınızın ve anne kızlık soyadınızın hiçbir karakteri olmamalıdır" felan diyor. Fakyu diye cinnet geçiriyorum.
XKCD'nin de şöyle bir yöntemi var şifreler konusunda:
xkcd.com
0
Word'e kaydedip şifreliyorum. Karmaşık işlere girmeye gerek yok bence.
0
Fazla sifreyle aklini karistirma bence. İki farkli sifren olsun. gercek123 ve dandik123 mesela. Bunlari not etmek istedigin yere G*123 ve D*123 seklinde kaydet.
Boylece kimse cozemez sifreyi.
Boylece kimse cozemez sifreyi.
0
PC ya da kağıda yazarken tamamını yazmayın, size hatırlatacak kadarını yazın.
Mesela;
Garanti : 3456...dev...dik...
Google : dev...dik...3456...
Tabi kağıda baktığınızda "bu ne lan" demeyeceğiniz bir şeyler olmalı. Sizin hatırlayacağınız ama başka kimsenin bilmeyeceği.
Tabi bu az kullanılan şifreler için geçerli, sık kullanılanları unutmuyoruz ki.
Mesela;
Garanti : 3456...dev...dik...
Google : dev...dik...3456...
Tabi kağıda baktığınızda "bu ne lan" demeyeceğiniz bir şeyler olmalı. Sizin hatırlayacağınız ama başka kimsenin bilmeyeceği.
Tabi bu az kullanılan şifreler için geçerli, sık kullanılanları unutmuyoruz ki.
0
Ben onemli olmayan sitelere artik safarinin otomatik sifre atamasini kullaniyorum. Umrumda olmuyor :D
Ama email, instagram, fb vs icin de 4 tane sifrem var, ikisini birbirinin varyasyonu, diger ikisi farkli.
Unutursam birinden biri tutuyor zaten hajsjs
Ama email, instagram, fb vs icin de 4 tane sifrem var, ikisini birbirinin varyasyonu, diger ikisi farkli.
Unutursam birinden biri tutuyor zaten hajsjs
0
dashlane ya da 1 password. üçüncü parti ama şifreleme metodları çoğu siteden daha sağlam. gmail notlardan daha güvenlidirler.
lastpass bir kere patlamıştı ama hallettiler sanırım.
lastpass bir kere patlamıştı ama hallettiler sanırım.
0
bankalar için [bankaadi][ayyıl][kendi girdiğim sabit karakterler]
yani sallıyorum işbanksa Is02189999 gibi. değişiklik istediğinde de ona göre yeni şifreyi oluşturuyorum. tabi her ay şifre değişikliği istemiyolar ama unutursam max 3. denemede doğru şifreyi buluyorum.
diğer uygulamalar içinde kendime has bi şifrem var uygulama bazlı önüne uygulamanın ismini yazıyorum. sallıyorum facebook için Fbxxxxxx, twitter için Twxxxxxx gibi.
yani sallıyorum işbanksa Is02189999 gibi. değişiklik istediğinde de ona göre yeni şifreyi oluşturuyorum. tabi her ay şifre değişikliği istemiyolar ama unutursam max 3. denemede doğru şifreyi buluyorum.
diğer uygulamalar içinde kendime has bi şifrem var uygulama bazlı önüne uygulamanın ismini yazıyorum. sallıyorum facebook için Fbxxxxxx, twitter için Twxxxxxx gibi.
0
Kafanda belirli bir algoritmaya gore sifre olustur. Sitenin ilk ic harfi, dogum yilimin ilk iki rakami, ismimin son uc harfi gibi vb gibi
0
Erensq06
Merhaba arkadaşlar, her gün traş olunması gereken bir işteyim, sakallarım sert tenim de beyaz olduğu için kesince hâla belli oluyor. Sinek kaydı traş için evde ne kullanıyorsunuz? (Jiletmin markası: Gilette mach3 Turbo)
Merhaba arkadaşlar, her gün traş olunması gereken bir işteyim, sakallarım sert tenim de beyaz olduğu için kesince hâla belli oluyor. Sinek kaydı traş için evde ne kullanıyorsunuz?
(Jiletmin markası: Gilette mach3 Turbo)
(Jiletmin markası: Gilette mach3 Turbo)
0
Sabun+ fırça oncesinde sıcak duş
Bazen mach3 bazen de wilkonson classic
Bazen şap tercih ediyorum
Mutlaka balsam
Bazen mach3 bazen de wilkonson classic
Bazen şap tercih ediyorum
Mutlaka balsam
0
Duş sonrası traş kesinlikle kolaylaşıyor.
Ayrıca her gün traş olmak zorundaysan elektrikli traş makinalarına bir bakmanı öneririm. Makina ile kesilen sakal daha az batar.
Ayrıca her gün traş olmak zorundaysan elektrikli traş makinalarına bir bakmanı öneririm. Makina ile kesilen sakal daha az batar.
0
traş öncesi sıcak suyla sakalları yumuşat.
gillette'in 5 bıçaklı olanını kullanıyorum.
kayganlaştırıcı olarak sabun, köpük değil, jele alıştım. nivea'nın hassas ciltlere uygun olanı.
tıraş sonrası mutlaka ama mutlaka soğuk suyla yüzü yıkıyorum. yüzümü en çok bu rahatlatıyor.
ardından nivea hassas cilt balsam'ı.
gillette'in 5 bıçaklı olanını kullanıyorum.
kayganlaştırıcı olarak sabun, köpük değil, jele alıştım. nivea'nın hassas ciltlere uygun olanı.
tıraş sonrası mutlaka ama mutlaka soğuk suyla yüzü yıkıyorum. yüzümü en çok bu rahatlatıyor.
ardından nivea hassas cilt balsam'ı.
0
Bunun için her ürünü denemen lazım hangisi sende iyi sonuç verir bilemeyiz. Ben fırça+sabun+yaprak jilet, fırça+sabun+mach 3, jel+yaprak jilet vs gibi her türlü kombinasyonu denememe rağmen tahriş sorunu çözülmedi. Derim de ince olduğu için siyahlık kalıyor biraz bi de tersten almayınca sinek kaydı olmak zor. Son olarak herkes sıcak su tavsiye eder ama bu her zaman iyi değildir bazı kişilere sıcak iyi gelmez bi de ılık veya soğuk tıraşı dene. Somut olarak tavsiye istersen bi wilkinson classic ve yaprak jilet bi de arko veya wilkinson sabun ya da nivea tıraş kremi de olabilir alıp dene istersen başta ucuz olur baktın hoşuna gitti elin de yatkın gidip güzel bir edwin jagger alabilirsin. Yaprak jilet kullanmak gillette'e göre çok çok daha ucuz oluyor.
0
ırene adler
>>>Selamlar,bugün otobüse bindim. 1.25 öğrenci aldı.Ondan indim. Yaklaşık 10-12 dakika sonra diğer otobüs geldi ona bindim.Aktarma basmadı.>>Kaç dakika geçmesi gerekiyordu ikinci otobüs için?Geldi otobüs yani ne yapabilirim?Diğer giden ters istikametti. Nette bakındım net bişi bulamadım.
>>>Selamlar,bugün otobüse bindim. 1.25 öğrenci aldı.Ondan indim. Yaklaşık 10-12 dakika sonra diğer otobüs geldi ona bindim.Aktarma basmadı.
>>Kaç dakika geçmesi gerekiyordu ikinci otobüs için?Geldi otobüs yani ne yapabilirim?Diğer giden ters istikametti. Nette bakındım net bişi bulamadım.
>>Kaç dakika geçmesi gerekiyordu ikinci otobüs için?Geldi otobüs yani ne yapabilirim?Diğer giden ters istikametti. Nette bakındım net bişi bulamadım.
0
Tarifede 10 dakika diye yazıyor ve sadece ilk binişle ikinci biniş arasında geçerli.
0
www.iett.istanbul
2 saat süre içinde aktarma geçerli ama aktarma olması için 2 biniş arası en az 10 dk aralık olmalı. yoksa başkası adına basmışsınız gibi oluyor.
10 dakikadan kısa süre içinde basarsanız aktarma yapmaz.
2 saat süre içinde aktarma geçerli ama aktarma olması için 2 biniş arası en az 10 dk aralık olmalı. yoksa başkası adına basmışsınız gibi oluyor.
10 dakikadan kısa süre içinde basarsanız aktarma yapmaz.
0
thomson'un uzumlu keki
Uykumdan öyle uyandım ki gördüğümün rüya olduğuna sevindim. Ama sinirden kendimi m*kesim var, valla bak. Taşı toprağı tekmelemek geliyor içimden. Rüyamda, platonik olduğum adam, tanıdığım bir kıza evlenme teklif ediyordu. Çikolatalı pastayla, üstelik bizim evde!! Ya olamaz böyle bir şey valla. Böyle
Uykumdan öyle uyandım ki gördüğümün rüya olduğuna sevindim. Ama sinirden kendimi m*kesim var, valla bak. Taşı toprağı tekmelemek geliyor içimden. Rüyamda, platonik olduğum adam, tanıdığım bir kıza evlenme teklif ediyordu. Çikolatalı pastayla, üstelik bizim evde!! Ya olamaz böyle bir şey valla. Böyle üzücü bir rüya görmedim. Pastayı bana ikram ettiler bir de. Çökkünlükle pastaya daldım. Gözyaşlarımı içime akıta akıta pastaya yumuldum. İçim burkuldu be. Gerçekte bir şeylerin olmayacağını bilince, böylesi bir rüya tuz biber oldu resmen. Üzülüyorum.
Zaten uykuya zor dalıyorum, 2 saat sonra uyandım birden. OFFF!
Uyurum belki, ama etkisi geçmez bunun. İçimi dökeyim dedim.
İyi yapmış mıyım? Anlatınca hafifliyor mu sizde de?
Zaten uykuya zor dalıyorum, 2 saat sonra uyandım birden. OFFF!
Uyurum belki, ama etkisi geçmez bunun. İçimi dökeyim dedim.
İyi yapmış mıyım? Anlatınca hafifliyor mu sizde de?
0
iyi yapmissin bilincaltina islemis adami kaybetmen. en kisa zamanda açılman dileği ile..
0
sakin ol ya, sadece bi kabus
al müzik dinle biraz sakinleşirsin
www.youtube.com
anlatınca hafiflemiyor, böyle şeylere takılmıyoruz biz, "nöey mahalle mi yanıyor? tarağım nerde benim"ciyiz.
al müzik dinle biraz sakinleşirsin
www.youtube.com
anlatınca hafiflemiyor, böyle şeylere takılmıyoruz biz, "nöey mahalle mi yanıyor? tarağım nerde benim"ciyiz.
0
Alakasız tespit sıkıştırıyorum araya ama kadınların gördükleri rüyalardan aşırı etkilenmeleri ve bazen günlük hayata o rüyalar gerçekten olmuş gibi devam etmeleri çok garip ya. Vaktinde eski sevgilim rüyasında onu aldattığımı gördüğü için bütün gün canıma okumuştu.
Anlatmak iyidir. Üzüntülerinizi anlatınca rahatısz etmeyeceğiniz insanlara boşalmanız iyidir.
Ayrıca bence git konuş. Tamam direk söyleme ama yakınlaş, yolunu yap.
Anlatmak iyidir. Üzüntülerinizi anlatınca rahatısz etmeyeceğiniz insanlara boşalmanız iyidir.
Ayrıca bence git konuş. Tamam direk söyleme ama yakınlaş, yolunu yap.
0
Büyük ihtimalle o adamı o kızla yakıştırıyorsun farkında olmadan ya da o kızı bir tehdit unsuru olarak görüyorsun, onun o kızı beğenmesinden korkuyorsun.
Ayrıca yavaştan yolunu yap +1
Ayrıca yavaştan yolunu yap +1
0
bedrozan
Henüz 2 aylik memurum. Her ay 2000-2500 TL net olarak bir kenara koyabilecek bir durumdayım şu an. Bu şekilde ileriye dönük bir yatırım yapmak istiyorum.Ne yapmamı önerirsiniz ? Altın hesabı açtir dedi bir arkadaş ama bilemedim şimdi kar edeceğim derken zarar etmeyim bir de.Yardımcı olmak isteyen ar
Henüz 2 aylik memurum. Her ay 2000-2500 TL net olarak bir kenara koyabilecek bir durumdayım şu an. Bu şekilde ileriye dönük bir yatırım yapmak istiyorum.
Ne yapmamı önerirsiniz ? Altın hesabı açtir dedi bir arkadaş ama bilemedim şimdi kar edeceğim derken zarar etmeyim bir de.
Yardımcı olmak isteyen arkadaşlar varsa çok mutlu olurum.
Teşekkür ederim şimdiden...
Ne yapmamı önerirsiniz ? Altın hesabı açtir dedi bir arkadaş ama bilemedim şimdi kar edeceğim derken zarar etmeyim bir de.
Yardımcı olmak isteyen arkadaşlar varsa çok mutlu olurum.
Teşekkür ederim şimdiden...
0
Ben olsam Ata lira alıp kenara koyardım. Eski tarihli cumhuriyet de alabilirsin. Bir iki tane de çeyrek alıp kenara koyarsan, düğündü doğumdu olursa kullanmaya hazır olur, aramazsın :)
Altın hesabı kısa süre kullandım ama alım-satım farkı pek hoşuma gitmemişti benim hesabım olan bankada.
Altın seni beni zengin etmese de kenarda duran paranı eritmez, üstüne 3-5 de koyar, kenarda sağlam tutar.
Belki eski kafalıyımdır bilmiyorum. Bitcoin falan almanı da önerenler çıkabilir.
Altın hesabı kısa süre kullandım ama alım-satım farkı pek hoşuma gitmemişti benim hesabım olan bankada.
Altın seni beni zengin etmese de kenarda duran paranı eritmez, üstüne 3-5 de koyar, kenarda sağlam tutar.
Belki eski kafalıyımdır bilmiyorum. Bitcoin falan almanı da önerenler çıkabilir.
0
Risk alırım diyorsan -> Bankaların Bist 30 - Bankacılık endeksi - Teknoloji hisseleri fonlarından al. Borsayı takip etmek zorunda kalmadan borsa kazancı sağlıyorlar.
Risk az olsun ama kazanayım diyorsan altın ve euro. Tabi bunlar en tepedeyken değil de anlık düşüşlerini takip ederek alabilirsin.
Risk az olsun ama kazanayım diyorsan altın ve euro. Tabi bunlar en tepedeyken değil de anlık düşüşlerini takip ederek alabilirsin.
0
sorunvar
Eşinizin iş gezisi altında çapkınlığa gittiğini öğrendiniz.Size ise açıklaması ben sadece basit heyacanlar ariyordum.Asla sana olan aşkımı kaybettim.Sadece öyle bir kaç dakkikalık zevk.İşim bitince çeketimi alır çıkarım.Bunu diyen kişi ortalama üstü bir gelire sahip.2 çocuğunuz var ve evliliğinizin
Eşinizin iş gezisi altında çapkınlığa gittiğini öğrendiniz.Size ise açıklaması ben sadece basit heyacanlar ariyordum.Asla sana olan aşkımı kaybettim.Sadece öyle bir kaç dakkikalık zevk.İşim bitince çeketimi alır çıkarım.Bunu diyen kişi ortalama üstü bir gelire sahip.2 çocuğunuz var ve evliliğinizin 4.yılı.Tepkileriniz ne olur ?
0
Çok çok zor bir durum. Ben hala çok seviyorsam korkarım ki affederim. Zaten aklımda o kişiyle ilgili sorular oluşmaya başlamışsa affetmez bitirirdim.
0
''Bunu diyen kişi ortalama üstü bir gelire sahip''
bunun konuyla alakası ne ise ben çözemedim, çözemiyorum. ama ortalama üstü ise dediğine inanır, affederim. ya sabır.
bunun konuyla alakası ne ise ben çözemedim, çözemiyorum. ama ortalama üstü ise dediğine inanır, affederim. ya sabır.
0
Bugün basit zevkler- yarın orta zevkler-öbürgün kırbaç.
Valla sana açık açık anlatıyorsa boşanmak tek çözüm. Erkeğim ama kaçak etin'de bir raconu var.
Valla sana açık açık anlatıyorsa boşanmak tek çözüm. Erkeğim ama kaçak etin'de bir raconu var.
0
Boşanırım. 2 dakikasına bakmaz. Boşanmadan uzun bi ayrılıktan sonra adam olursa hani gerçekten pişmansa falan bi deneyebilirdim belki kırgınlık dereceme göre. Ama öyleleri genelde düzelmez yani boşanırdım yine.
0
Aldatan arkadaşın açıklamasından yola çıkarak, bu durumun kendi açısından normal olduğunu ve yapmaya da devam edeceği gibi bir izlenim uyandırdı bende. Sana aşığım, orada sıkıntı yok ama canım sevişmek isterse de başkalarıyla sevişirim, basit heyecan, büyütmeye gerek yok. Ufak ya. Amma abarttınız ya, sanki cinayet işledik. Alla alla.
0
Haklısınız ama benim toplumda gördüğüm kadınların bir kısmı bunu kabullenmiş.
0
şunu bastan koyalim, neredeyse her erkek aldatir, sadece bazilari yakalanir, bir kismina da bircok nedenle goz yumulur..
ayrilma luxu olupta ayrilmayan kadin da hic konusmasin, net..
hak etmistir boynuzun kralini..
etrafina da "hayatta affetmem" palavralari atar genelde bunlar..
ayrica şunu da belirteyim, aldatan her erkek aldatilmayi hak eder, sonra asarim keserim demesin kimse..
ayrilma luxu olupta ayrilmayan kadin da hic konusmasin, net..
hak etmistir boynuzun kralini..
etrafina da "hayatta affetmem" palavralari atar genelde bunlar..
ayrica şunu da belirteyim, aldatan her erkek aldatilmayi hak eder, sonra asarim keserim demesin kimse..
0
asla kabul etmem. o adamın kadına olan aşkı coktan bitmis de iste. nafakasiydi, ayri masraflar evine temizlikçi bilmem neci tutmak zorunda kalacağı, günlük yaşamda zorlanacağı icin cocuklari gormek icin ayrı vakit garatmak vs aşıktım iki dk zevke vuruyor kendini. eminim cok daha ilerisi vardır zaten bu islerin
0
bunun cevabını en iyi siz biliyorsunuz. araya soğukluk girdiyse affetmek sadece içinizdeki nefreti gün be gün artıracak yaptığı/söylediği her şey zamanla batmaya başlayacak. ip incele incele bir gün kopacak. olacak olan bu. bugün ipin ucunu bırakabilirsin (ki doğru olan bu) ya da ipin incelip kopmasını beklersin. seçim senin.
0
4 yılda 2 çocuk yaptılarsa (bkz: dur soluklan bir yeğenim)
kadın tarafından da bir hamle beklerim, olmaz öyle.
kadın tarafından da bir hamle beklerim, olmaz öyle.
0
isterse 10 senelik kocam, 4 de cocugumuz olsun, en büyügü daha okula yeni baslamis, en kücügü daha emiyor olsun yine bosanirim.
0
Ben de basit heyecan peşindeyim. Birkaç dakikalık zevk. Bir yerlere gidiyorum deyip bu zevk peşine gidebilirim. Ama söź Işim bitince ceketimi alip çıkacağım, haberin olsun derdim. Aynen böyle.
0
Normalde bu tarz şeylerin ilişkinin başında veya en azından evlenmeden önce konuşulması lazım ama insanlar birbirlerini kaybetme korkusu ile söylemiyorlar. Sonra evlilikler hapisane oluyor. (Bana kalırsa kimse evlenmesin o ayrı)
Eğer cinsel sadakat kırmızı çizginizse konuşup minimal yıkım ile ayrılmanın yolunu yapın. Elemanın konuşma tarzına bakarsak bir daha yapmayacağım dese bile çok güvenilmez gibi geliyor.
Eğer cinsel sadakat kırmızı çizginizse konuşup minimal yıkım ile ayrılmanın yolunu yapın. Elemanın konuşma tarzına bakarsak bir daha yapmayacağım dese bile çok güvenilmez gibi geliyor.
0
kapıyı çarpar giderim .
başıma geldi öyle de yaptım 1 yaşında ve 3 aylık olan 2 çocuğumu aldım taksi çağırdım babamın evine döndüm. boşandık nafaka istemedim çocukları göstermedim .
ortak arkadaşlarımızın hepsi ile ilişkimi kestim hatta şehir değiştirdim.
beni aldattığı kadınla evlendiğini duydum 2 çocuk sonrası onu da aldatmış ve terketmiş.sonra aynı şeyi 3 defa daha yaşamış şimdi çocuğu kadar biriyle evli ve gene baba olmuş . bunları duymak istemezdim ama çocuklarından biri benim çocuğumu facebook'tan bulup tanışmış anlatmış .toplam 6 terkedilmiş çocuk var aynı babadan .
en şanslı olanlar benim çocuklar çünkü yolda görse tanımayacakları bir adam.
başıma geldi öyle de yaptım 1 yaşında ve 3 aylık olan 2 çocuğumu aldım taksi çağırdım babamın evine döndüm. boşandık nafaka istemedim çocukları göstermedim .
ortak arkadaşlarımızın hepsi ile ilişkimi kestim hatta şehir değiştirdim.
beni aldattığı kadınla evlendiğini duydum 2 çocuk sonrası onu da aldatmış ve terketmiş.sonra aynı şeyi 3 defa daha yaşamış şimdi çocuğu kadar biriyle evli ve gene baba olmuş . bunları duymak istemezdim ama çocuklarından biri benim çocuğumu facebook'tan bulup tanışmış anlatmış .toplam 6 terkedilmiş çocuk var aynı babadan .
en şanslı olanlar benim çocuklar çünkü yolda görse tanımayacakları bir adam.
0
bu adamla barışmak demek, "git istediğin zaman istediğin kadınla yat" demekle aynı şey, bunu göze alıyorsanız barışın.
0
Ortalama üstü gelire sahip olanların boynuzlama hakkı vardır. Boru mu bu, gelir. Adam bugünler için kazanmış. Basit zevkler yaşayım diye. Onu balkondan aşaģı sarkıtarak daha heyecanlı zevkler yaşatirdim. Yada ne uğraşacağım be direkt ortalama gelirine bir tazminat davasiyla tum işi tatliya bağlardim. Artik ortalama gelire ben sahip olduğum için basit zevk yaşama hakki benim için de oluşurdu.
0
Mesele basit zevkler peşinde koşmak istemesi değil ki. Söylesin bunu, sonra basit zevkler peşinde koşsun.
Ben de "o zaman ben de basit zevkler peşinde koşayım" ya da "tamam madem, ayrılalım, sen basit zevkler peşinde koşmaya devam et" seçenekleri arasında seçim yapayım.
Sorun burada başkasıyla yatmak istemesi değil, yalan söyleyip kandırması. Aldatmak budur.
Ben de "o zaman ben de basit zevkler peşinde koşayım" ya da "tamam madem, ayrılalım, sen basit zevkler peşinde koşmaya devam et" seçenekleri arasında seçim yapayım.
Sorun burada başkasıyla yatmak istemesi değil, yalan söyleyip kandırması. Aldatmak budur.
0
old possum
Günaydın. Jessica Jones izleyen var mı? Nasıl güzel mi? David Tennant oynuyor diye izlemek istiyorum. Aslında dizinin türünü de seviyorum. Başlasam mı? Teşekkürler.
Günaydın. Jessica Jones izleyen var mı? Nasıl güzel mi? David Tennant oynuyor diye izlemek istiyorum. Aslında dizinin türünü de seviyorum. Başlasam mı?
Teşekkürler.
Teşekkürler.
0
Ben çok sevmiştim ama millet genelde ortalama buldu. Tennant karakterini çok başarılı oynuyor.
0
Benim cocukluk kahramanlarimdan biri jessica jones'tur. Purple man'i de ayri seviyorum, ozunde iyilikle kotuluk arasinda biri cunku. Netflix'te de ilk izledigim dizi jessica jones olmustu. Izleyin bence, harika cunku. Tennant da o guzel aksaniyla bambaska oynamis. Simdi de ikinci sezonu bekliyorum heyecanla ^^
0
Gayet güzel ya, onunla başlamışken diğer Marvel dizilerini de izleyin Netflix'in.
0
ben izledim. beğenmedim. ama david tennant ı sevenler izleyebilir. benim için too edgy
0
Iyi seyirler ve bol keyifler diliyorum ^^
--- spoiler ---
"Get back here, jessica!"
--- spoiler ---
--- spoiler ---
"Get back here, jessica!"
--- spoiler ---
0
Ben de cok sevmistim. Krysten Ritter'i daha once Don't Trust The B- in Apartment 23'de izlemistim; orada zengin, sen sakrak, ahlaki degerleri biraz gevsek bir kizi oynuyordu. Burada onun tam tersi bir karakteri canlandiriyor. Izleyince "Bu kiz hakkaten iyi oyuncu" dedim. David Tennant zaten super kotu adam olmus. Dizi de olmus.
0
iddaaci
Anadolu yakasından maltepe'den merter tarafına otomobile gideceğim. Haftasonu gitmem gerekiyor. Gün fark etmez. Günün hangi saati uygun olur? Trafiksiz gideyim geleyim.
Anadolu yakasından maltepe'den merter tarafına otomobile gideceğim. Haftasonu gitmem gerekiyor. Gün fark etmez. Günün hangi saati uygun olur? Trafiksiz gideyim geleyim.
0
apolitikherif
Öncelikle benim değil bir arkadaşın sorusu :) (vallaha bak)Neyse zaten kız da erkek de türk değil.Genç çiftimiz birlikte olmaya karar veriyor. Daha önce çok sevişmişler tabi ama iş cinsel birleşmeye hiç gelmemiş. Nihayet cinsel birleşme yaşandığında kız o kadar acı çekmiş ki bi kaç dakika sonra biti
Öncelikle benim değil bir arkadaşın sorusu :) (vallaha bak)
Neyse zaten kız da erkek de türk değil.
Genç çiftimiz birlikte olmaya karar veriyor. Daha önce çok sevişmişler tabi ama iş cinsel birleşmeye hiç gelmemiş. Nihayet cinsel birleşme yaşandığında kız o kadar acı çekmiş ki bi kaç dakika sonra bitirmek zorunda kalmışlar.
Çocuk dertli bir şekilde durumu bana anlattı. Ben de şakayla karışık dedim ki oğlum senin alet megaboymuş demek ki kız naapsın. Yok dedi 13 falan.
Soru şu, ilk birleşmede bu kadar acı normal mi? Kız doktora gitsin mi?
Neyse zaten kız da erkek de türk değil.
Genç çiftimiz birlikte olmaya karar veriyor. Daha önce çok sevişmişler tabi ama iş cinsel birleşmeye hiç gelmemiş. Nihayet cinsel birleşme yaşandığında kız o kadar acı çekmiş ki bi kaç dakika sonra bitirmek zorunda kalmışlar.
Çocuk dertli bir şekilde durumu bana anlattı. Ben de şakayla karışık dedim ki oğlum senin alet megaboymuş demek ki kız naapsın. Yok dedi 13 falan.
Soru şu, ilk birleşmede bu kadar acı normal mi? Kız doktora gitsin mi?
0
İhtimalleri sıralıyorum tecrübem dahilinde.
1. Gerekli ıslaklık sağlanmadan abandı erkek arkadaş.
2. Elemanın malzeme kalın. Boyu değil kalınlığı önemli ilk seferlerdeki acı verme konusunda.
3. Stres unsurları nedeni ile kızda kenetlenme olmuş olabilir, bunun zor tedavi edilenine vajinismus mu deniliyordu?
4. yanlış deliği zorluyorlar, gülmeyin örnekleri var.
1. Gerekli ıslaklık sağlanmadan abandı erkek arkadaş.
2. Elemanın malzeme kalın. Boyu değil kalınlığı önemli ilk seferlerdeki acı verme konusunda.
3. Stres unsurları nedeni ile kızda kenetlenme olmuş olabilir, bunun zor tedavi edilenine vajinismus mu deniliyordu?
4. yanlış deliği zorluyorlar, gülmeyin örnekleri var.
0
Normal, çok normal. Üçüncü beşinci denemede becerenler var. Acımadığını duyduğum çok az kişi var, bir yarım saat acıdan kendine gelemeyen ya da acıdan bayılan da var. Muhtemelen heyecandan gergin ve kurudur. İçip denesinler
0
Bazıları için normal, kayganlaştırıcı falan kullansa daha iyi. Olmadı kız doktora gitsin.
0
Yukarıdakiler + 1
En ideal durumda bile ilk seferde acıma normal. Zamanla doğru işler yaptıkça geçer.
Ön sevişmeyle iyice ıslanma gerekiyor, genelde bu da yetmeyebileceği için kayganlaştırıcı kullanmak iyidir. Stresi azaltmak için yavaş gitmek ve çok ufak miktarlarda alkol iyi gelebilir.
En ideal durumda bile ilk seferde acıma normal. Zamanla doğru işler yaptıkça geçer.
Ön sevişmeyle iyice ıslanma gerekiyor, genelde bu da yetmeyebileceği için kayganlaştırıcı kullanmak iyidir. Stresi azaltmak için yavaş gitmek ve çok ufak miktarlarda alkol iyi gelebilir.
0
ssiradanbirigibi
düşününce altı üstü birkaç kuruşluk lavaş, salçalanmış bir avuç bulgur ve az yeşillikten ibaret satın aldığımız şey ve bir dürümün maliyetinin maksimum 1 tl olabileceğini düşünüyorum. ama gel gelelim biz buna tam 4 TL veriyoruz?tamam ben de seviyorum filan ama, ya biz feci kazık mı yiyoruz ne? müşte
düşününce altı üstü birkaç kuruşluk lavaş, salçalanmış bir avuç bulgur ve az yeşillikten ibaret satın aldığımız şey ve bir dürümün maliyetinin maksimum 1 tl olabileceğini düşünüyorum. ama gel gelelim biz buna tam 4 TL veriyoruz?
tamam ben de seviyorum filan ama, ya biz feci kazık mı yiyoruz ne? müşteri de kabullenmiş, halbuki 5 tl'ye güvenilir ve temiz bir yerde, kocaman lahmacun yiyebiliyorsun. ülkecek bu bulgurcuları zengin ettik.
enayi gibi hissediyorum. biz gidip 5 sene eşşek gibi okul okuyup dirsek çürütüyoruz, elalem "lan hiçbi şey olmadı çiköfteci tükanı açarız :))" diye bedavadan zengin oluyor.
gidip her seferinde 15 tl'ye adana yerim, ama o çiğ köfteciye 3 tl kar bırakmam artık. gece gece yine 1 yıl içinde 2 kez araba değiştiren çiğköftecime gidecekken, "lan??" diye bi ışık yandı kafamda. sinirim bozuldu.
siz ne düşünüyorsunuz?
tamam ben de seviyorum filan ama, ya biz feci kazık mı yiyoruz ne? müşteri de kabullenmiş, halbuki 5 tl'ye güvenilir ve temiz bir yerde, kocaman lahmacun yiyebiliyorsun. ülkecek bu bulgurcuları zengin ettik.
enayi gibi hissediyorum. biz gidip 5 sene eşşek gibi okul okuyup dirsek çürütüyoruz, elalem "lan hiçbi şey olmadı çiköfteci tükanı açarız :))" diye bedavadan zengin oluyor.
gidip her seferinde 15 tl'ye adana yerim, ama o çiğ köfteciye 3 tl kar bırakmam artık. gece gece yine 1 yıl içinde 2 kez araba değiştiren çiğköftecime gidecekken, "lan??" diye bi ışık yandı kafamda. sinirim bozuldu.
siz ne düşünüyorsunuz?
0
Ona bakarsan mercimek çorbası da 5-6 tl en ucuz yerde. Ederini sorsan 1 lira etmez.
Madem kazık yediğini düşünüyorsun, alma kardeşim, kendin yap.
Elbette ortada bir emek var, hatta kabiliyet var nitekim her yerinki güzel olmaz. Normal yani.
Şöyle düşün eğer herkes atıyorum kilosu 20 liraya satıp deli dehşet kar ediyor olsaydı birileri çıkıp 17'ye 16'ya satmaya başlayacaktı. Böyle böyle kar marjı düşecekti sonunda da en az düzeye inecekti rekabetten ötürü.
Madem kazık yediğini düşünüyorsun, alma kardeşim, kendin yap.
Elbette ortada bir emek var, hatta kabiliyet var nitekim her yerinki güzel olmaz. Normal yani.
Şöyle düşün eğer herkes atıyorum kilosu 20 liraya satıp deli dehşet kar ediyor olsaydı birileri çıkıp 17'ye 16'ya satmaya başlayacaktı. Böyle böyle kar marjı düşecekti sonunda da en az düzeye inecekti rekabetten ötürü.
0
Etsiz çiğ köfte diye bir şeye zaten ısınamadım hiç bir zaman. içinde ne var Allah bilir. Bence de marjları yüksek ama çoğu bir franchise olarak çalıştıklarından ellerine düşündüğünüz paralar kalmayabilir
0
malzeme masrafini dusunurken stopajmis, iscinin maasiymis falan bunlari da eklesenize. bir de adam hayrina cigkofte satmiyor, elbet kar edecek.
0
Evet, fazla ve bir çok yerde kaliteli üretilmiyor.
Sözlükte,
@meşhur olmak isteyen çiğ köfteci var. Onun da fikrini almak lazım :)
Sözlükte,
@meşhur olmak isteyen çiğ köfteci var. Onun da fikrini almak lazım :)
0
kira+vergi+eleman masrafı+emek işin içine girince o kadar da çok kazanmıyorlar gibi.
0
Köfte, döner, dürüm daha ucuz Kıbrıs’ta. Cmr diye bir markanın ürettiği berbat bir çiğköfte satılıyor marketlerde ve kendi dükkanlarında. . Onun da dürümü 13 lira. Türkiye’deki oses, tatlıses, elazığ, Adıyaman çiğköftesi bundan bin kat daha kaliteli ve lezzetli. Gerçekten çok abartılı rakamları buldu ülkemizde de şişirildi. Yazın yarım kilosuna 40 tl dedi tekirdağ yolu üstünde biri. Yan tarafındaki kasaptan yarım kilo mangallık et aldım yarı fiyatına.
0
dükkan açıp da senesini doldurmadan topu dikenler işte bu şekilde düşünenler. hep kuruluşlarını ben yaptığım için, kurmadan önce tek tek söylediğim halde "malzeme 1 lira, ben satarım 5 lira, ooh yırttık" diyip seneyi devirmeden kilidi asıyorlar.
malzeme 1 lira ama sırf aylık kiradan, personel masrafından tek bir dürüm başına düşen pay, malzemeden fazla. en ufak dükkana 1000 lira kira versen, 250 de bunun stopajı. asgari ücretli bir personelin maliyeti de 2300 lira bugün. hadi elektriği, suyu, muhasebe ücretini şunu bunu saymayalım, sadece kira ve personel olsun. masrafı da minimumda tuttuk ha. 1000 liraya dükkan mı kaldı?
3500 lira gitti. 1000 tane dürüm satsan dürüm başı 3,5 lira da buradan girdi. etti mi sana maliyet 4,5 lira? şimdi dürüm başına 50 kuruş karla 1000 dürüm sattık, ayda 500 lira kazandık. ayda 500 lira için çabala dur dükkanla.
asgari ücret 1600 lira. bence çiğköftecide işe girmek daha mantıklı.
malzeme 1 lira ama sırf aylık kiradan, personel masrafından tek bir dürüm başına düşen pay, malzemeden fazla. en ufak dükkana 1000 lira kira versen, 250 de bunun stopajı. asgari ücretli bir personelin maliyeti de 2300 lira bugün. hadi elektriği, suyu, muhasebe ücretini şunu bunu saymayalım, sadece kira ve personel olsun. masrafı da minimumda tuttuk ha. 1000 liraya dükkan mı kaldı?
3500 lira gitti. 1000 tane dürüm satsan dürüm başı 3,5 lira da buradan girdi. etti mi sana maliyet 4,5 lira? şimdi dürüm başına 50 kuruş karla 1000 dürüm sattık, ayda 500 lira kazandık. ayda 500 lira için çabala dur dükkanla.
asgari ücret 1600 lira. bence çiğköftecide işe girmek daha mantıklı.
0
İnsanların maliyet hesabında düz malzeme fiyatını alması, maaş, dükkan kirası, stopaj, vergiler, elektrik su vs... üzerine kar marjını hesaplamaması oldukça güldürüyor beni.
Yine de şu var ki işler düzgün gittiğinde bir işyeri doğal olarak sahibine maaşlı bir insana göre kat kat fazla kazandırmalı. Öteki türlü ekonomi işlemez. Adam batma riski alıyor, kazancı maaşlı eleman gibi garanti değil.
Yine de şu var ki işler düzgün gittiğinde bir işyeri doğal olarak sahibine maaşlı bir insana göre kat kat fazla kazandırmalı. Öteki türlü ekonomi işlemez. Adam batma riski alıyor, kazancı maaşlı eleman gibi garanti değil.
0
terastaki havlu
Yillardir basit usul vergiyle depodan yuruttugumuz isi magazaya tasiyoruz.yarin kira kontrati imzalanacak.bir haftada dekor yapilacak. Perakende satis magazasi olacak.Basit usul vergi kaydimiz baska sehirdeydi onu kapatip buraya sifirdan acilis yapicaz. Gelir vergisine tabi olucaz.maliyeye basvurmad
Yillardir basit usul vergiyle depodan yuruttugumuz isi magazaya tasiyoruz.yarin kira kontrati imzalanacak.bir haftada dekor yapilacak. Perakende satis magazasi olacak.
Basit usul vergi kaydimiz baska sehirdeydi onu kapatip buraya sifirdan acilis yapicaz. Gelir vergisine tabi olucaz.maliyeye basvurmadan once bir muhasebeciye mi gidelim? Basit usulken esnaf odasi hallediyordu muhasebe islerimizi?
her muhasebecinin aylik defter ucretinin farkli olduguna dair biseyler duymustum. Neye gore belirleniyor bu?
Ruhsat icin ne zaman basvurmamiz gerekiyor? Giderleri ne civarda tutar? Yangin tupu vs almak gerekecek dimi?
Tabela vergisi neye gore belirleniyor? Basit malzemeden bir alinlik tabela, bir tane de dukkandan sokaga sarkacak kucuk isikli tabela ve kapi onune arac parkini engelleyici iki tane yer tabelasi dusunuyoruz.hepsine ayri vergi mi vericez?
Yazarkasa bildigim kadariyla maliyeye seri nosuyla isleniyor. Maliye ne tip yazarkasa alacagimiza karisiyor mu? Begendigimizi alip geciyoruz dimi? Bir de kendinden pos cihazli yazarkasalar var. Bankaya basvurucaz pos icin ama verecek mi bilmiyoruz.yeni acilis yapmis bir firma olucaz sonucta.diyelim ki verdi bizim poslu yazarkasanin posu ise yaramaz duruma mi dusuyor.
Cok sey sordum ama her madde icin cevaptan emin olanlar yazarsa sevinirim.simdiden tesekkurler. Bu arada izmirde muhasebeciyim diyen varsa o arkadasla da calisabiliriz.sehrin yabancisiyiz.
Basit usul vergi kaydimiz baska sehirdeydi onu kapatip buraya sifirdan acilis yapicaz. Gelir vergisine tabi olucaz.maliyeye basvurmadan once bir muhasebeciye mi gidelim? Basit usulken esnaf odasi hallediyordu muhasebe islerimizi?
her muhasebecinin aylik defter ucretinin farkli olduguna dair biseyler duymustum. Neye gore belirleniyor bu?
Ruhsat icin ne zaman basvurmamiz gerekiyor? Giderleri ne civarda tutar? Yangin tupu vs almak gerekecek dimi?
Tabela vergisi neye gore belirleniyor? Basit malzemeden bir alinlik tabela, bir tane de dukkandan sokaga sarkacak kucuk isikli tabela ve kapi onune arac parkini engelleyici iki tane yer tabelasi dusunuyoruz.hepsine ayri vergi mi vericez?
Yazarkasa bildigim kadariyla maliyeye seri nosuyla isleniyor. Maliye ne tip yazarkasa alacagimiza karisiyor mu? Begendigimizi alip geciyoruz dimi? Bir de kendinden pos cihazli yazarkasalar var. Bankaya basvurucaz pos icin ama verecek mi bilmiyoruz.yeni acilis yapmis bir firma olucaz sonucta.diyelim ki verdi bizim poslu yazarkasanin posu ise yaramaz duruma mi dusuyor.
Cok sey sordum ama her madde icin cevaptan emin olanlar yazarsa sevinirim.simdiden tesekkurler. Bu arada izmirde muhasebeciyim diyen varsa o arkadasla da calisabiliriz.sehrin yabancisiyiz.
0
Tanıdığım bütün dükkan sahipleri bütün bu işleri muhasebeciye bırakıyor. Yurt dışında nasıl bilmiyorum ama yurdumda şirketlerin kuruluş işlerini hep muhasebeciler hallediyor.
0
muhasebe ücretlerinin tarifesi var. ile göre, şahıs firması veya şirket olmanıza göre, çalışan sayısına göre belirleniyor. tarifedeki ücretler en düşük ücretler. en az o kadar olmalı.
muhasebeciler belediye işlemlerini bilmez. yani bileni vardır da ben şahsen yıllardır bilmiyorum, zira o kısım benim işim değil. adı vergi olmakla birlikte ilan reklam vergisi, emlak vergisini falan da bilmem. bilen vardır elbet, ben bulaşmadım bugüne kadar.
maliye ne tip yazar kasa aldığınıza karışmaz, beğendiğinizi alırsınız. belirli sektörler için yazarkasa pos kullanmak zorundasınız. yazar kasa işlemlerini de eskiden muhasebeci hallederdi ama artık onu da yazar kasayı satan adam hallediyor.
banka verir niye vermesin. kredi kartı gibi bir şey değil ki bu. bankaya gelir kapısı. kullanırsan komisyon kesiyor, kullanmazsan düşük ciro ücreti kesiyor. sen pos almak istiyorum de, bankalar takla atar.
muhasebeciler belediye işlemlerini bilmez. yani bileni vardır da ben şahsen yıllardır bilmiyorum, zira o kısım benim işim değil. adı vergi olmakla birlikte ilan reklam vergisi, emlak vergisini falan da bilmem. bilen vardır elbet, ben bulaşmadım bugüne kadar.
maliye ne tip yazar kasa aldığınıza karışmaz, beğendiğinizi alırsınız. belirli sektörler için yazarkasa pos kullanmak zorundasınız. yazar kasa işlemlerini de eskiden muhasebeci hallederdi ama artık onu da yazar kasayı satan adam hallediyor.
banka verir niye vermesin. kredi kartı gibi bir şey değil ki bu. bankaya gelir kapısı. kullanırsan komisyon kesiyor, kullanmazsan düşük ciro ücreti kesiyor. sen pos almak istiyorum de, bankalar takla atar.
0
Paragraf paragraf cevaplamaya çalışayım.
Açılış ve maliye işlerini muhasebeci halledecek, sizlik bir şey yok. Mecburen bir muhasebeciye yetki vermek zorundasınız.
Muhasebe ücretlerinin bir tarifesi var her meslekte olduğu gibi en az alınacak para bellidir, ama piyasa genelde hatır ve pazarlıkla döner. çok fazla iş yükü olmayan bir işletme için 300 TL ortalama düşünebilirsiniz.
Ruhsatın acelesi yok, belediye ara sıra sokağa iner ruhsatsız yerlere evraklarınızı tamamlayın ve ruhsatınızı alın der. Onu o zaman halledersiniz, sağlık gıda vs ile ilgili olmayan işlerde pek önemi yok. belediyeden belediyeye fiyatlar değişiyor, ortalama 2-3 bin tl harcarsınız. Yangın tüpü, akülü ışıldak, çok katlı ise yangın merdiveni, kaçış yönünü gösteren tabelalar vs. takmayın çok fazla gelip eksiklerinizi söylerler siz de tamamlarsınız.
Tabela vergisi yıllık ödenir, metrekare birim fiyatından ışıklı/ışıksız/led vs diye sınıflandırılır. Sabit duran tabelalar için belediyenin internet sitesinden başvuru yapıp ödeme yapabilirsiniz. Bunu atlamayın.
Yazarkasa alışverişi yasal bir sistem ile işliyor, faturası belgesi ödeme kaydecici cihazlara ait kafa kağıdı vs var. Nasıl bir kasa alacağınıza karışmıyorlar. Normal pos cihazları ücretsiz bankalarda, yazarkasa poslar ücretli. Çok fazla kart çekecekseniz yazarkasa pos mantıklı, öbür türlü hem pos çek hem yazarkasadan fiş çıkar zaman ve işçilik kaybı.
Sektör olarak yazarkasa özellikli pos cihazı mecburiyetiiz yok ise mecbur değilsiniz isterseniz normal bir yazarkasa alıp pos cihaz ve cihazlarını istediğiniz bankalardan alırsınız.
Bir de satış tutarlarınız "fatura kesmeye mecbur" kısıma denk gelecek ise zaten yazarkasa fişi kesemezsiniz, mecbur fatura kesmek durumundasınız. 700-800 TL gibi bir limitdi bu da sanırım.
Açılış ve maliye işlerini muhasebeci halledecek, sizlik bir şey yok. Mecburen bir muhasebeciye yetki vermek zorundasınız.
Muhasebe ücretlerinin bir tarifesi var her meslekte olduğu gibi en az alınacak para bellidir, ama piyasa genelde hatır ve pazarlıkla döner. çok fazla iş yükü olmayan bir işletme için 300 TL ortalama düşünebilirsiniz.
Ruhsatın acelesi yok, belediye ara sıra sokağa iner ruhsatsız yerlere evraklarınızı tamamlayın ve ruhsatınızı alın der. Onu o zaman halledersiniz, sağlık gıda vs ile ilgili olmayan işlerde pek önemi yok. belediyeden belediyeye fiyatlar değişiyor, ortalama 2-3 bin tl harcarsınız. Yangın tüpü, akülü ışıldak, çok katlı ise yangın merdiveni, kaçış yönünü gösteren tabelalar vs. takmayın çok fazla gelip eksiklerinizi söylerler siz de tamamlarsınız.
Tabela vergisi yıllık ödenir, metrekare birim fiyatından ışıklı/ışıksız/led vs diye sınıflandırılır. Sabit duran tabelalar için belediyenin internet sitesinden başvuru yapıp ödeme yapabilirsiniz. Bunu atlamayın.
Yazarkasa alışverişi yasal bir sistem ile işliyor, faturası belgesi ödeme kaydecici cihazlara ait kafa kağıdı vs var. Nasıl bir kasa alacağınıza karışmıyorlar. Normal pos cihazları ücretsiz bankalarda, yazarkasa poslar ücretli. Çok fazla kart çekecekseniz yazarkasa pos mantıklı, öbür türlü hem pos çek hem yazarkasadan fiş çıkar zaman ve işçilik kaybı.
Sektör olarak yazarkasa özellikli pos cihazı mecburiyetiiz yok ise mecbur değilsiniz isterseniz normal bir yazarkasa alıp pos cihaz ve cihazlarını istediğiniz bankalardan alırsınız.
Bir de satış tutarlarınız "fatura kesmeye mecbur" kısıma denk gelecek ise zaten yazarkasa fişi kesemezsiniz, mecbur fatura kesmek durumundasınız. 700-800 TL gibi bir limitdi bu da sanırım.
0
kosteklisaat
Merhaba Romalılar,Hukuk bürosunun ofisinde bir oda `hobi odası` yapılacak. Oda 18 m2. Aklımızda olanları söyleyeyim. 1. Oturma takımı. Bir tane üçlü koltuk, armut, puf vs. 2. Televizyon, playstation,3. Tavla olabilir,4. Mini bar.Aklımda masa tenisi vardı ama hem boyutu hemde yapacağı ses nedeniyle p
Merhaba Romalılar,
Hukuk bürosunun ofisinde bir oda hobi odası yapılacak. Oda 18 m2. Aklımızda olanları söyleyeyim.
1. Oturma takımı. Bir tane üçlü koltuk, armut, puf vs.
2. Televizyon, playstation,
3. Tavla olabilir,
4. Mini bar.
Aklımda masa tenisi vardı ama hem boyutu hemde yapacağı ses nedeniyle pek mümkün görünmüyor.
Sizin öneriniz nedir, bu odaya neler alınabilir? Niyet odayı tıka basa doldurmak değil. Maksat çalışanların arada girip vakit geçirebileceği, bir şeyler içip okuyabileceği veya oynayabileceği bir ortam.
Hukuk bürosunun ofisinde bir oda hobi odası yapılacak. Oda 18 m2. Aklımızda olanları söyleyeyim.
1. Oturma takımı. Bir tane üçlü koltuk, armut, puf vs.
2. Televizyon, playstation,
3. Tavla olabilir,
4. Mini bar.
Aklımda masa tenisi vardı ama hem boyutu hemde yapacağı ses nedeniyle pek mümkün görünmüyor.
Sizin öneriniz nedir, bu odaya neler alınabilir? Niyet odayı tıka basa doldurmak değil. Maksat çalışanların arada girip vakit geçirebileceği, bir şeyler içip okuyabileceği veya oynayabileceği bir ortam.
0
Bence odanın boyutu itibariyle olabilecek en mantıklı ve verimli şeyleri sıralamışsınız zaten. Benim bir de aklıma langırt geldi ama masa tenisindeki gibi bunda da ses sorunu yaşanabilir.
Söylemeden de edemeyeceğim; hobi odası olan hukuk bürosunu ilk defa duyuyorum ve gerçekten bu durum beni nedense çok duygulandırdı. CV'lerimizi hangi adrese atabiliyoruz? :)
Söylemeden de edemeyeceğim; hobi odası olan hukuk bürosunu ilk defa duyuyorum ve gerçekten bu durum beni nedense çok duygulandırdı. CV'lerimizi hangi adrese atabiliyoruz? :)
0
dart takımı olabilir.
Bir de Dünya haritası koyarsınız. Kaç çalışan var bilmiyorum ama herkese özgü bir renk belirlenir ve o renkteki plastik raptiyelerle herkes gittiği yeri işaretlesin.
Bir de Dünya haritası koyarsınız. Kaç çalışan var bilmiyorum ama herkese özgü bir renk belirlenir ve o renkteki plastik raptiyelerle herkes gittiği yeri işaretlesin.
0
hocam
bilardo masası var bizde 2. el cok uygun veririz 5m2 falan
oturma takımı olur tv olur
playstation olur
bilardo olur ( anlasalım )
langırt cok ses yapiyor
bilardo masası var bizde 2. el cok uygun veririz 5m2 falan
oturma takımı olur tv olur
playstation olur
bilardo olur ( anlasalım )
langırt cok ses yapiyor
0
Bi masaya puzzle koyulabilir herkes bi el atar bitince duvara asarsınız.
Dart ve satranç +1
Bi de baloncuklu poşet :)
Dart ve satranç +1
Bi de baloncuklu poşet :)
0
bilardo masası ve arcade cabinet fikri iyiymiş ama ses işte :/
dart puzzle ve satranç takımını listeye ekledim. baloncuklu poşet diyen yazarın içindeki çocuk ta oradan gülümsedi bize :)
hukuk dışında kitap ve dergi koyacağız. onu eklemeyi unutmuşum.
güzel fikirler çıktı arkadaşlar. teşekkürler.
dart puzzle ve satranç takımını listeye ekledim. baloncuklu poşet diyen yazarın içindeki çocuk ta oradan gülümsedi bize :)
hukuk dışında kitap ve dergi koyacağız. onu eklemeyi unutmuşum.
güzel fikirler çıktı arkadaşlar. teşekkürler.
0
Kutu oyunları.
Neotroy Games ve Puhu Games sitelerine bakabilirsiniz. Yakın vakitte birçok güzel oyunu Türkçe'ye çevirdiler.
Neotroy Games ve Puhu Games sitelerine bakabilirsiniz. Yakın vakitte birçok güzel oyunu Türkçe'ye çevirdiler.
0
tavla da çok ses yapar. en azından ici kaplamalı bir tavla alirsaniz daha şık olur sanki?
0
Yalnız hakikaten hobi odası olan hukuk bürosu ilk defa rastlıyorum(ya da okuyorum) ki, 3 plaza katına yayılmış hukuk büroları da gördüm sadece kantinleri vardı. tebrik ederim öncelikle.
Bence armut puf v.s gereksiz olacaktır, zaten ofis olduğu için oturma takımları vardır. televizyon da ben olsam koymazdım ama playstation, kum torbası, mini bar ve atari olabilir.
tavla ve kağıt v.s gibi şeyler fazla vakit harcatacağı için bizim ofislerde genelde iş bittikten sonra sabaha kadar oynanan şeylerdir o yüzden onu da tavsiye etmem naçizane.
bir de odada olanlardan çok iç mimarisiyle oynarsanız odanın o da çok güzel bir etken olacaktır. yani çirkin bir odada bilardo masası olmasındansa güzel bir odada sadece 1 koltuk olsa ve orada gidip 1 bardak çay içsem beni dünyelik dertlerden kısa süreliğine uzaklaştırıp işe daha da konsantre olmamı sağlayabilir.
bu arada puzzle ve dünya haritası fikirleri de güzelmiş. fakat burada çalışan sayınız kalabalıksa problemler çıkabilir.
edit: hobi odası(bahçesi) olan mimari bir ofisle bir görüşmemde adamların bu çabalarını çok gereksiz bulduğumu da söylemiştim. şimdi onlara böyle söyleyip sizi tebrik etmek ikiyüzlülük olmasın diye belirtme ihtiyacı duydum.
Bence armut puf v.s gereksiz olacaktır, zaten ofis olduğu için oturma takımları vardır. televizyon da ben olsam koymazdım ama playstation, kum torbası, mini bar ve atari olabilir.
tavla ve kağıt v.s gibi şeyler fazla vakit harcatacağı için bizim ofislerde genelde iş bittikten sonra sabaha kadar oynanan şeylerdir o yüzden onu da tavsiye etmem naçizane.
bir de odada olanlardan çok iç mimarisiyle oynarsanız odanın o da çok güzel bir etken olacaktır. yani çirkin bir odada bilardo masası olmasındansa güzel bir odada sadece 1 koltuk olsa ve orada gidip 1 bardak çay içsem beni dünyelik dertlerden kısa süreliğine uzaklaştırıp işe daha da konsantre olmamı sağlayabilir.
bu arada puzzle ve dünya haritası fikirleri de güzelmiş. fakat burada çalışan sayınız kalabalıksa problemler çıkabilir.
edit: hobi odası(bahçesi) olan mimari bir ofisle bir görüşmemde adamların bu çabalarını çok gereksiz bulduğumu da söylemiştim. şimdi onlara böyle söyleyip sizi tebrik etmek ikiyüzlülük olmasın diye belirtme ihtiyacı duydum.
0
for day to break
ne bileyim bir hobi olsun, kitap okumak, spor yapmak, film izlemek, enstrüman çalmak, arkadaşlarınızla hoş vakit geçirmek gibi. abim istanbul'da yaşıyor şafakla çıkıyor gecenin yarısı dönüyor evine adama çok üzülüyorum. bir tek pazarı var onu da uykuyla harcıyor çünkü hafta içi uykusunu alamıyormuş.
ne bileyim bir hobi olsun, kitap okumak, spor yapmak, film izlemek, enstrüman çalmak, arkadaşlarınızla hoş vakit geçirmek gibi. abim istanbul'da yaşıyor şafakla çıkıyor gecenin yarısı dönüyor evine adama çok üzülüyorum. bir tek pazarı var onu da uykuyla harcıyor çünkü hafta içi uykusunu alamıyormuş. böyle olan var mı aranızda?
0
6:30'da kalkıyorum, akşam 6:30'da evdeyim.
haftada en az bir (max iki) halısaha,
haftada en az bir sinema,
diğer günler akşamları evde dizi - film
akşamları yarım saat yazılımla ilgili eğitim videosu ya da kitap okumak.
haftada en az bir (max iki) halısaha,
haftada en az bir sinema,
diğer günler akşamları evde dizi - film
akşamları yarım saat yazılımla ilgili eğitim videosu ya da kitap okumak.
0
akşam 6'da evdeyim, haftasonu 2 gün tatil. kendime ayıracak bolca vakit buluyorum.
istanbul.
ama ev arkadaşım biraz daha şanssız. çoğu zaman 9-10'dan önce gelemez ve sadece pazarı tatil. aynı okuldan, aynı bölümden mezunuz. ama kader işte.
istanbul.
ama ev arkadaşım biraz daha şanssız. çoğu zaman 9-10'dan önce gelemez ve sadece pazarı tatil. aynı okuldan, aynı bölümden mezunuz. ama kader işte.
0
Sabah 6.30 Kalkış 7.00 Servis 7.45 İşe geliş 8.30 Başlama
Akşam 17.30 Çıkış 18.30-45 Eve geliş
Hafta içi akşamları dizi, oyun ve dışarıda arkadaşlarla buluşma. Kitap fiziksel okuyamıyorum, en fazla elektronik.
Hobim kutu oyunları. Hafta içi 1-2 akşam, bazen hafta sonu da oluyor. Maket modelcilik ve FRP hobilerime biraz ara verdim. Ayda bir cumartesi veya pazar harcıyorum.
Akşam 17.30 Çıkış 18.30-45 Eve geliş
Hafta içi akşamları dizi, oyun ve dışarıda arkadaşlarla buluşma. Kitap fiziksel okuyamıyorum, en fazla elektronik.
Hobim kutu oyunları. Hafta içi 1-2 akşam, bazen hafta sonu da oluyor. Maket modelcilik ve FRP hobilerime biraz ara verdim. Ayda bir cumartesi veya pazar harcıyorum.
0
Bu sıralar 6:45 gibi kalkıp akşam 7:30 - 8:00 gibi evde oluyorum.
Sadece bazı akşamlar spora gidiyorum güçbela, o zaman da spordan dönünce zaten tamamen tükenmiş oluyorum ve 2 saate falan yatıyorum.
Haftasonları da 1 günüm temizlik, çamaşır, ütü falan derken öyle geçiyor, yine yoruluyorum ve akşamları bir şey yapacak halim pek kalmıyor. Pazar günü de tıraş, spor ve/veya dinlenmek ile geçiyor.
Şöyle bir daha bakınca tekrar kendime söylüyorum, b.k gibiymiş. Bazı akşamlar evde de çalıştığımı hesaba katmadım bile.
Edit: Yani güçbela kendime ayırabildiğim tek şey spor oluyor. Onun dışında bir şey yok.
Sadece bazı akşamlar spora gidiyorum güçbela, o zaman da spordan dönünce zaten tamamen tükenmiş oluyorum ve 2 saate falan yatıyorum.
Haftasonları da 1 günüm temizlik, çamaşır, ütü falan derken öyle geçiyor, yine yoruluyorum ve akşamları bir şey yapacak halim pek kalmıyor. Pazar günü de tıraş, spor ve/veya dinlenmek ile geçiyor.
Şöyle bir daha bakınca tekrar kendime söylüyorum, b.k gibiymiş. Bazı akşamlar evde de çalıştığımı hesaba katmadım bile.
Edit: Yani güçbela kendime ayırabildiğim tek şey spor oluyor. Onun dışında bir şey yok.
0
sabah 6:40 ayaktayım akşam 6 gibi evde oluyorum. 12-1 arası uyuyorum. servisle işe giderken de dönerken de ortalama 20 dk uyuyorum.
abine nispet gibi olacak belki ama söylediklerinden ilgimi çekenleri yapıp bitirip, bomboş kalıp sıkıldığım zamanlar bile oluyor :/
abine nispet gibi olacak belki ama söylediklerinden ilgimi çekenleri yapıp bitirip, bomboş kalıp sıkıldığım zamanlar bile oluyor :/
0
"sabah kalk işe git çalış tüm gün akşam gel yemek ye sonra uyu" döngüsünden kurtulmak için çoğu zaman kendimi dışarı atıyorum bir nedeni olmasa bile yürüyüş yapıyorum bisikletle dolaşıyorum.
çünkü evde kaldıkça uykum geliyor ve hareket etmekten uzaklaşıyorum.
"bir de bugün pazartesi fazla da anlam yüklememek gerek.
çünkü evde kaldıkça uykum geliyor ve hareket etmekten uzaklaşıyorum.
"bir de bugün pazartesi fazla da anlam yüklememek gerek.
0
ben işten eve geldiğimde saat 5 buçuk oluyor, yapacak şeylere vakit buluyorum ama uyku yetmezliğinden ben de muzdaribim, gece 12'de yatıp 7'de kalkıyorum. cumartesi geceleri 10-11 saat uyuyorum bir süredir.
0
Hafta sonlarım ve resmî tatiller boş. Hafta içi de 6 gibi evde oluyorum genelde. 2 gün falan 3-4 de işim bitiyor.
0
5:45'te kalkıp spora gidiyorum 6'da. Haftada üç dört kez bunu yapmaya çalışıyorum.
4 gibi, bazı günler 6'da evde oluyorum. Erken geldiğim günlerde özel ders verdiğim zamanlar oluyor.
Sonra hızlıca yemek yapıp, yemek yaparken komik bir İngiliz programı izliyorum 25-30 dklık. QI, 8 Out of 10 Cats vs. Ruh halime göre bazen yemek yaparken müzik dinliyorum.
Evimde televizyon yok, o yüzden dalgınlıkla saatler harcamış olmuyorum. O sırada kitap okuyorum, bazen duyuruya bakıyorum bilgisayardan.
Merkezi bir yerde oturuyorum, o yüzden eğer çok daralmışsam alışverişi bir yürüyüşe falan çevirmeye çalışıyorum, markete gidiyorum, Starbucks'a yürüyorum vs.
Akşam 10 gibi yatağa girip gratitude journal ve normal günlük yazıyorum kısacık da olsa. Sonra uyuyorum.
Hafta içi bir akşam bir aktivite yapıyorum, bir arkadaşla buluşup şarap içmek, sohbet etmek vs gibi. Çok ihtiyaç hissetmediğim sürece - ki hissetmiyorum, iş günlerinde alkol almıyorum ama.
Hafta sonu bir sabah da ya arkadaşlarla ya aileyle buluşup kahvaltı yapıyorum.
4 gibi, bazı günler 6'da evde oluyorum. Erken geldiğim günlerde özel ders verdiğim zamanlar oluyor.
Sonra hızlıca yemek yapıp, yemek yaparken komik bir İngiliz programı izliyorum 25-30 dklık. QI, 8 Out of 10 Cats vs. Ruh halime göre bazen yemek yaparken müzik dinliyorum.
Evimde televizyon yok, o yüzden dalgınlıkla saatler harcamış olmuyorum. O sırada kitap okuyorum, bazen duyuruya bakıyorum bilgisayardan.
Merkezi bir yerde oturuyorum, o yüzden eğer çok daralmışsam alışverişi bir yürüyüşe falan çevirmeye çalışıyorum, markete gidiyorum, Starbucks'a yürüyorum vs.
Akşam 10 gibi yatağa girip gratitude journal ve normal günlük yazıyorum kısacık da olsa. Sonra uyuyorum.
Hafta içi bir akşam bir aktivite yapıyorum, bir arkadaşla buluşup şarap içmek, sohbet etmek vs gibi. Çok ihtiyaç hissetmediğim sürece - ki hissetmiyorum, iş günlerinde alkol almıyorum ama.
Hafta sonu bir sabah da ya arkadaşlarla ya aileyle buluşup kahvaltı yapıyorum.
0
bir de evli versiyonu yazalım.
sabah 6'da kalkıp 7.40 gibi evden çıkıyorum. işe geliş gidiş bisikletle bu sayede sporu aradan çıkarıyorum.
akşam eve geliş 8 civarı.
hayal edilen
yemek+biraz ağırlık çalışma+çocukla zaman geçirme+kitap okuma+ingilizce pratik yapma
gerçek
yemek+kelime oyunu izleme+çocukla zaman geçirme+zapping+hanımla kavgalar (şaka) saat 11-12 gibi kapanış.
tek tatilim pazar. o da zaten hiçbir şeye yetmiyor.
sabah 6'da kalkıp 7.40 gibi evden çıkıyorum. işe geliş gidiş bisikletle bu sayede sporu aradan çıkarıyorum.
akşam eve geliş 8 civarı.
hayal edilen
yemek+biraz ağırlık çalışma+çocukla zaman geçirme+kitap okuma+ingilizce pratik yapma
gerçek
yemek+kelime oyunu izleme+çocukla zaman geçirme+zapping+hanımla kavgalar (şaka) saat 11-12 gibi kapanış.
tek tatilim pazar. o da zaten hiçbir şeye yetmiyor.
0
Tabiki buluyorum hafta ici haftasonu farketmiyor. Ama herkes icin gecerli olamaz tabiki. Sabahin korunde ise gidip aksam gec saatte gelen kisiler cok!
0
Haftanin 6 gunu 17-04 calisiyorum. Sabaha karsi 4-5 gibi evde oluyorum.
Ise gidis suresi otobus ve yurume dahil max. 45 dk. Donus servisle.
Surekli ayakta ve surwkli koştur... bir sey yapmaya mecalim de zamanimda yok.
Ise gitmeden once biraz internet, yolda internet; donuste internet...
Komikli şeyler izlemeye calisiyorum, duygusal muziklerden uzak durmaya...
Duyuru, sozluk, gmail, hurriyet, youtube her gun girdigim siteler.
Bir de borclar var. Cok sukur bu kadar yogunluga karşılık borclarimi odeyebiliyorum. Beni cok sıkıştıranlari bu ay bitiriyorum, gerisi kolay.
Ise gidis suresi otobus ve yurume dahil max. 45 dk. Donus servisle.
Surekli ayakta ve surwkli koştur... bir sey yapmaya mecalim de zamanimda yok.
Ise gitmeden once biraz internet, yolda internet; donuste internet...
Komikli şeyler izlemeye calisiyorum, duygusal muziklerden uzak durmaya...
Duyuru, sozluk, gmail, hurriyet, youtube her gun girdigim siteler.
Bir de borclar var. Cok sukur bu kadar yogunluga karşılık borclarimi odeyebiliyorum. Beni cok sıkıştıranlari bu ay bitiriyorum, gerisi kolay.
0
dedi ayca
şimdi durup da geleceğe baktığınızda ortalama olarak emekli olabilmek için 40 sene çalışmamız lazım. bu sizi nasıl delirtmiyor ya?3 aydır çalışıyorum, işimle yaptığım şeyle ilgili bir sıkıntım yok fakat 40 sene boyunca sabah erken uyanıp, insanlarla uğraşacağımı düşünmek beni şimdiden stres altına s
şimdi durup da geleceğe baktığınızda ortalama olarak emekli olabilmek için 40 sene çalışmamız lazım. bu sizi nasıl delirtmiyor ya?
3 aydır çalışıyorum, işimle yaptığım şeyle ilgili bir sıkıntım yok fakat 40 sene boyunca sabah erken uyanıp, insanlarla uğraşacağımı düşünmek beni şimdiden stres altına sokuyor. "evlen evde otur" demeyin bana öyle bir seçeneğim de yok, hem bana "yazık günah" da kocama/sevgilime değil mi?
para kazanıyoruz evet iyi hoş güzel, hatta belki tanıdığım yaşıtlarım arasında (alanım ve alan dışı olan insanlar da dahil olmak üzere) en fazla kazanan da benim ama bazı sabahlar "100 lira vereyim de uyuyayım bugün" diyorum. sanırım ennnn büyük sıkıntım sabah erken kalkmak. akşam 6 gibi evde oluyorum ve bazen yemek yiyip saat 8-8.5 gibi yatıyorum. hem tatlı bir uyku hem de hayat/gün/ömür bitiyormuş gibi bir his. nasıl korusam akıl sağlığımı? "çok düşünmeyeceen çıldırırsın" mı diyorsunuz yoksa?
3 aydır çalışıyorum, işimle yaptığım şeyle ilgili bir sıkıntım yok fakat 40 sene boyunca sabah erken uyanıp, insanlarla uğraşacağımı düşünmek beni şimdiden stres altına sokuyor. "evlen evde otur" demeyin bana öyle bir seçeneğim de yok, hem bana "yazık günah" da kocama/sevgilime değil mi?
para kazanıyoruz evet iyi hoş güzel, hatta belki tanıdığım yaşıtlarım arasında (alanım ve alan dışı olan insanlar da dahil olmak üzere) en fazla kazanan da benim ama bazı sabahlar "100 lira vereyim de uyuyayım bugün" diyorum. sanırım ennnn büyük sıkıntım sabah erken kalkmak. akşam 6 gibi evde oluyorum ve bazen yemek yiyip saat 8-8.5 gibi yatıyorum. hem tatlı bir uyku hem de hayat/gün/ömür bitiyormuş gibi bir his. nasıl korusam akıl sağlığımı? "çok düşünmeyeceen çıldırırsın" mı diyorsunuz yoksa?
0
Min 16 sene okul okudun. Nasil gectigini anladin mi? Bu da oyle iste bi sekilde geciyor zaman. Is hayatini bir zaman sonra icsellestiriyorsun zaten ve rutinin oluyor.
0
sigorta prim günlerin dolduğunda biraz ara vermek ya da kendi işine odaklanmak gerek yoksa yıpratır ara vermeden o kadar yıl çalışmak..
0
Her gün erken kalkacak olmak bana inanılmaz geliyor, umarım o kadar uzun yaşamam.
0
Çözüm erken emeklilik.
SSK emekliliği için gereken gün sayısı zaten çok hızlı doluyor, sadece yaşını beklemeye başlıyorsun.
Erken emeklilikte amaç klasik beyaz yaka tuzaklarına düşmeyip para biriktirmek, bu parayı uzun vadeli az-orta riskli yatırımlar ile (Borsa, fon vs..) değerlendirmek. Bileşik faiz'in gücüne inanmak. Biriktirdğin para hedeflediğin noktaya geldiğinde kendini emekli ediyorsun. Abartı olmayan bir yaşam tarzı ile 90+ yaşlara kadar yaşayabiliyorsun (Eğer her şeyi doğru yapmışsan biriktirdiğin para arkada artmaya devam ediyor)
SSK emekliliği için gereken gün sayısı zaten çok hızlı doluyor, sadece yaşını beklemeye başlıyorsun.
Erken emeklilikte amaç klasik beyaz yaka tuzaklarına düşmeyip para biriktirmek, bu parayı uzun vadeli az-orta riskli yatırımlar ile (Borsa, fon vs..) değerlendirmek. Bileşik faiz'in gücüne inanmak. Biriktirdğin para hedeflediğin noktaya geldiğinde kendini emekli ediyorsun. Abartı olmayan bir yaşam tarzı ile 90+ yaşlara kadar yaşayabiliyorsun (Eğer her şeyi doğru yapmışsan biriktirdiğin para arkada artmaya devam ediyor)
0
para biriktirme konusunda bir sıkıntım yok, hala ailemle yaşıyorum ve geçen ay sadece 600 lira harcadım. ileride yurt dışında yaşama mevzuları falan olur diye takıntı derecesinde para biriktiriyorum. döviz işine girmedim daha pek çakmıyorum bu işlerden :(
0
7.seneye giriyorum iş hayatımda. artık bi hafta tatil yapıp geç kalktığımda kendimi garip hissediyorum. tatilde bile erken kalkıyorum daha sonra tekrar uyumaya çalışıyorum. boş durunca da zaman geçiremiyorum. ha param olsa çalışmasam zamanımı boş geçirmem illa ki bi aktivite olur ama çalışmayınca da para yok malesef.
15-20 senelik çalışanlar daha fazla alışmıştır artık diye düşünüyorum.
15-20 senelik çalışanlar daha fazla alışmıştır artık diye düşünüyorum.
0
evlenmek de çözüm :) belki erken kalkmana gerek kalmaz ve geliriniz iki katına çıkar..
ve bir süre sonra para biriktirip dünyayı dolaşmaya vakit ayırırsınız, örneklerini çok duymaya başladık.
ve bir süre sonra para biriktirip dünyayı dolaşmaya vakit ayırırsınız, örneklerini çok duymaya başladık.
0
İnsan bir şeyler ile uğraşmak ister her zaman, oyalanmak ister. Bu yüzden belki de katlanıyoruz çalışmaya, işinde mutlu olanlar emekli olsalar da bırakmıyorlar.
Mutsuz olanlar da emekli olsalar bile sabah erken kalkmaya ve mutlu oldukları başka bir şeyler ile uğraşmaya devam ederler.
İhtiyacımız olan barınma, ısınma, yemek. Aslında temele indiğinizde çok basit ve kolay karşılanabilir şeyler.
Ama bizler önce kendimize ihtiyaç uydurup sonra o ihtiyaçları karşılamak için hayatımızı harcıyoruz.
İnsana temel ihtiyaçları için bir kulube, bir kaç tavuk, bir koyun/keçi, biraz da ekilecek toprak fazlasıyla yeter aslında.
Mutsuz olanlar da emekli olsalar bile sabah erken kalkmaya ve mutlu oldukları başka bir şeyler ile uğraşmaya devam ederler.
İhtiyacımız olan barınma, ısınma, yemek. Aslında temele indiğinizde çok basit ve kolay karşılanabilir şeyler.
Ama bizler önce kendimize ihtiyaç uydurup sonra o ihtiyaçları karşılamak için hayatımızı harcıyoruz.
İnsana temel ihtiyaçları için bir kulube, bir kaç tavuk, bir koyun/keçi, biraz da ekilecek toprak fazlasıyla yeter aslında.
0
40 yıl biraz çok değil mi ?
emekli olabilmek için sigortalılık süresi 25-30 yıl diye biliyorum.
emekli olabilmek için sigortalılık süresi 25-30 yıl diye biliyorum.
0
Sayın @devilone, bahsettiğiniz süre prim ödeme süresi. Emekli olabilmek için belli bir yaşı beklmeniz gerekiyor.
0
65 yaş civarında emekli olacağız.
ben de 4 ay oldu iş hayatına gireli. kısır döngüye girdim. hayatın anlamsızlığı her sabah kalktığımda yüzüme tokat gibi çarpıyor. eğer hayat böyleyse cidden hiç gerek yok.
ben de 4 ay oldu iş hayatına gireli. kısır döngüye girdim. hayatın anlamsızlığı her sabah kalktığımda yüzüme tokat gibi çarpıyor. eğer hayat böyleyse cidden hiç gerek yok.
0
Emekli olabilmek ayrı bir sorum, bunu kabul ediyorum. Önceki dönemlerden gelen erken emeklilerin maddi yükü sebebiyle 60-65 yaş aralığında emeklilik özellikle kadın için çok yıpratıcı, bunu da kabul ediyorum. Kadın için özellikle diyorum çünkü çoğunlukla iki işte birden çalışır gibi yoruluyoruz.
Ama arkadaş 3 aydır çalışıp bu emeklilik stresine girmek için de erken biraz. Okula giderken de erken kalkmıyor muydunuz? Burada genellikle sıkıntı sevmediğin işte çalışmak oluyor. O zaman insanın ayakları geri geri gidiyor vs. İşle ilgili sıkıntım yok demişsiniz ama bence sıkıntı vermese bile iş sizin için para kazanmanın dışında bir şey ifade etmiyor olabilir. 25 senedir çalışıyorum. Bazı yerlerde sadece para kazanayım diye çalıştım. Ama bu 25 senenin 20 senesinde genellikle işe böyle bir işim olduğundan dolayı şükrederek gittim. Genellikle mesai kaldım, işi takip ettim. 18 yaşından bu yana sigortalı olduğum için önceki dönemin yaş skalasına göre çoktaaan emekli olabilir haldeyim ama olmuyorum, çünkü işimi seviyorum. Emekli olsam bu işin danışmanlığını yapar yine çalışırım.
Olay işi sevmekte. Eğer sabah 4'te kalkmayacaksanız 8-8,5 gibi yatmak bence depresyon belirtisidir.
Ama arkadaş 3 aydır çalışıp bu emeklilik stresine girmek için de erken biraz. Okula giderken de erken kalkmıyor muydunuz? Burada genellikle sıkıntı sevmediğin işte çalışmak oluyor. O zaman insanın ayakları geri geri gidiyor vs. İşle ilgili sıkıntım yok demişsiniz ama bence sıkıntı vermese bile iş sizin için para kazanmanın dışında bir şey ifade etmiyor olabilir. 25 senedir çalışıyorum. Bazı yerlerde sadece para kazanayım diye çalıştım. Ama bu 25 senenin 20 senesinde genellikle işe böyle bir işim olduğundan dolayı şükrederek gittim. Genellikle mesai kaldım, işi takip ettim. 18 yaşından bu yana sigortalı olduğum için önceki dönemin yaş skalasına göre çoktaaan emekli olabilir haldeyim ama olmuyorum, çünkü işimi seviyorum. Emekli olsam bu işin danışmanlığını yapar yine çalışırım.
Olay işi sevmekte. Eğer sabah 4'te kalkmayacaksanız 8-8,5 gibi yatmak bence depresyon belirtisidir.
0
@SiyamkedisiZorro hayatım boyunca (yani ortaokuldayken öğlenciydim mesela ders 12.30da başlıyorsa 11.40da uyanırdım) ters yaşadım. sabaha kadar (cidden işe başlamadan 3 4 hafta öncesine kadar sabah ezanına kadar dizi izliyordum) oturup ertesi gün 3-4 gibi uyanıyordum. istediğiniz kadar aksini iddia edin ama benim biyolojik saatim bu şekilde. iş yerimin şartları falan iyi, 7.45 mesai başlangıcı ama tabii ki 8.30u buluyor. çıkış 17.15 ama millet 16.50 gibi ayaklanıyor. evde 6da oluyorum, çalıştığım insanlar da düzgün. dediğim gibi beni erken kalkmak VE HAYATIMIN GERİ KALAN HER GÜNÜNDE BUNU YAPACAK OLMAK yoruyor. okula da erken kalkıyordum tabii ki ama üniversitede "yatam yavvv" deme lüksümüz var. en son lisede arka arkaya erken kalkıyordum ki meslek liseliyim son senem yetenek kursu, sınav, stajla falan geçti onu da saymazsak ben en son 2010 yılında düzenli olarak erken kalkıyormuşum. bünyem şaştı, alışırım diyordum ama 3 ayda alışamadıysam herhalde hiç alışamayacağım
0
2010 temmuzdan beridir çalışıyorum, ilk zamanlar oluyordu bu his ama zamanla geçiyor.
çok maceracıyım vuhuuu modundaysan eğer bir süre çalışmaz gezersin ama bu işler için de para gerektiğini unutma. ailenin parası varsa zaten derdin yok demektir, kendi işini de kurabilirsin, tatil de yaparsın, gezip tozabilirsin de.
eski alışkanlıkları tamamen unutman gerek, kendi işini de kursan iş yapabilmen için belli bir düzenin olmalı. yoksa kimse sana iş vermez / seninle çalışmaz. uyuşturucu bile pazarlasan bu işin saati yeri vardır. ben uyuyom diyemezsin yani :)
çok maceracıyım vuhuuu modundaysan eğer bir süre çalışmaz gezersin ama bu işler için de para gerektiğini unutma. ailenin parası varsa zaten derdin yok demektir, kendi işini de kurabilirsin, tatil de yaparsın, gezip tozabilirsin de.
eski alışkanlıkları tamamen unutman gerek, kendi işini de kursan iş yapabilmen için belli bir düzenin olmalı. yoksa kimse sana iş vermez / seninle çalışmaz. uyuşturucu bile pazarlasan bu işin saati yeri vardır. ben uyuyom diyemezsin yani :)
0
ya bir de şu an millette şey kafası var "işime girdim, düzgün bir yer, maaşı belli, saati belli, yemeği servisi var ohhh 2 seneye yükselsem şahane. ben emekli olurum buradan" ama ben bu ülkede kalmak istemiyorum. "sie go" da demeyiniz çünkü deneyim lazım yani bu şekilde iş bulabilmek için. istediğin kadar eğitim al, sektöre girmeden olmuyor böyle şeyler. belki de bu yüzden geri geri gidiyor ayaklarım. çünkü geçtiğimiz yaz yurt dışında staj yaptım orada da erken kalkıyordum hem de yaz tatilim olması gerekirken ama yine de mis gibi gidip geliyordum.
0
bence haklısın ama yorumlardan iş hayatının çok ciks olduğu izlenimine kapıldım. herkes methiyeler düzmüş sanki:)
0
Bir insan isinin 3uncu ayinda kendisini mutsuz hissediyorsa alternatif aramaya baslar.zamanini istedigi insiyatifte kullanacagi bir isi dusunur.oyle bir is yoksa kurar.kuracak gucu yoksa o gucu kazanmaya calisir.oyle bir kabiliyeti yoksa o kabiliyeti kazanmanin pesine duser.daha bastan 40 yil o iskenceyi cekecegini kabulleniyorsa o yasayan bir oludur ve yasayacaklari seciminin ve secimindeki israrinin korkakca bir sonucudur.25 yil cezaevinde kalacak olan ama kazmasi 24 yil surecek bir tuneli yine de kazan insana saygim var.ya da o cezaevindeki gunlerini disardan daha verimli geciren insana.ama madem burdayim yapacak bisey yok diyip 3 ogun yemegini yiyip gece kogusunda uyuyan baska da bisey yapmayan mahkuma saygi da duyamam uzulemem de.ben de universite mezunuyum.varlikli bir ailenin cocuguyum.ihtiyacim olmadigi halde daha ogrenciyken garsonluk isportacilik yaptim sirf insanlarla iletisimim artsin bir donanimim olsun diye. Mezun olup goreve basladim sevemedim isimi.gittim borc parayla is kurdum memuriyete devam ederken.6 ay cok zor gecti ticarette ama adim adim guzellesti.bir sene sonra istifa ettim.yillardir da ticaret yapiyor mutlu mesut yasiyorum.ticaret yapin demiyorum.ama bir sekilde tunel kazin diyorum.simdiden durumunuzu kabullenmenini kabullenemem.gencecik insansiniz belli ki.cesur enerjik isyankar olmaniz lazim.daha bu yasta memur zihniyetine girmeyin
0
@a summer day zaten memur zihniyetli olsaydım bu durum benim canımı sıkmazdı diye düşünüyorum? benim durumum yoktu, ailemin de yoktu ve 2010 yılında (yani lise 3de) bir dergide (bayağı bilindik) yazılar yazmaya, röportajlar yapmaya ve kendi paramı kendim kazanmaya başladım. üniversiteye geçtiğimde de ben de aynı şekilde garsonluk yaparak hem ihtiyaçlarımı karşıladım, hem birikim yaptım, sonrasında o parayla erasmus yaptım vs. çalışmaktan gocunmuyorum ben ya da dediğim gibi "böyle bu kabulleneyim" de demiyorum. şu an kendime yatırım yapmakla meşgulum, hani şuna da bakayım, bunu da deneyeyim (alanım moda/tekstil/tasarım o nedenle bakıp denediklerim çizim teknikleri, sanatsal zımbırtılar) şu programı da çözeyim, portfolyoma şunu da koyayım şeklinde. kendimi "yetiştirince" de kendi yerimi açmasam da risk alacağımı düşünüyorum. çünkü türkiye içerisindeki(alanımda) en şahane ve çalışanına değer veren, piyasanın üstünde veren ve insancıl çalışma şartlarına sahip bir yerdeyim. en kolayı durumu kabullenip sabah 7 akşam 5 yapmak olurdu benim için. sadece bu durumun bu şekilde geçici olduğunu düşündüğümde çıldıracak gibi olmuyorum. bu nedenle bu şekilde düşünen birisi için biraz manasız bir yorum olmuş.
0
