gittim, gördüm, yedim. gömülecek kadar kötü değil ama türkiyeden iyi olduğunu da söylemeyiz. ha iyi olduğu yönler de var elbette. ama moda, teknoloji, inşaat vs anlamında bir 10-20 yıl belki bizden geriler.
ülkede genç yok, hepsi almanyaya hollandaya kaçmış. kalanlar 50 yaş üstü. dolayısıyla o eski kafayı yaşamaya devam diyorlar. bürokrasi çok ağır ve hantal. çoğu yerde kural, müdürün ya da o an karşına çıkacak memurun kafasına göre işliyor.
üretim yok, sadece tarım o da, buğday, mısır, gül, lavanta. bizde de yok tabi de, katma değer yaratan hiç bir sanayi üretimleri yok.
yollar çok bozuk, hakkaten gittiğinizde, bizim yollara kurban oluyorsunuz. yol olmadığı gibi, inşaat da yok. hala komünizm döneminde yapılmış olan o eski rus filmlerindeki binalarda oturuluyor. inşaat ustası yok ve hatta tamirci de yok.
ha ama şu var, trafikte kurallara uyuluyor, kavşakta kimin geçiş üstünlüğü var, yayalara ne zaman yol verilir herkes biliyor ve uyuyor. sokaklarda bir tane dahi çöp yok, tüküren aksıran hayvan gibi bağıran yok, egzozu patlak araba ya da tekerlekli disko gibi dolaşan apaçi yok. istersen çıplak gez, dönen bakan, laf atan, sarkıntılık yapan yok. beyin s.ken çocuk bağırtısı yok.
ayrıca yasaklar ülkesi ne yazık ki. biz ordayken sofyada gösteriler vardı tam da bu konuda. hık diyeni alıyorlar içeri. zaten onların reis bizim reise hayranmış demokrasi konusunda. halk şikayetçi ama yapacak bir şey yok diyorlar. gençlerin kaçmasının bir sebebi de zaten bu kafa ve işsizlik.
ayrıca paraları bizimki kadar değersiz derseniz onlara ayıp etmiş olursunu. 4 sene önce gittiğimizde 1 leva 2 tl idi. şimdi 1 leva 4.5 tl.
zaten leva, euroya sabitlenmiş durumda. 2 euro eşittir 1 leva. dolayısıyla bizim tl euro karşısında değer kaybettikçe, leva karşısında da değer kaybediyor.
0