Giriş
(3)

Aniden başlayan böbrek ağrısı neden olur ki?

ya ben lan neyse
daha önce hiç şikayetim yoktu. sağ taraf çoğunluklu olmak üzere baya ağrı var. baş dönmesi ve gözlerimde basınç hissi de var. gitmeli miyim acile?
daha önce hiç şikayetim yoktu. sağ taraf çoğunluklu olmak üzere baya ağrı var. baş dönmesi ve gözlerimde basınç hissi de var. gitmeli miyim acile?
0
ya ben lan neyse
(02.01.18)
tansiyonunu kontrol eder misin? şu sıralar sıkıntı, stres mi var hayatında.
0
imelih
(02.01.18)
Gitmelisin muhtemelen kum veya taş var, inşallah sadece üşütmedir, hemen acile. Koş.
0
yaren
(02.01.18)
idrar yolları enfeksiyonu olabilir, özellikle kadınsan.
0
doxanikee
(02.01.18)
(66)

kim hakli?su durumu analiz eder misiniz?

all girls dream
yılbası gecesini kız arkadasımla birlikte besiktasta gecirdik. gece 02:45 e kadar birlikteydik. kız tarafı pendikte oturuyor ben de hadımkoyde yani metrobüs ile beylikdüzünden sonra otobüse binicem vs.kız arkadasımı 02:45 te kadıkoy dolmusuna bindirdim ve dolmus dolup kalkana kadar bekledim. bu sır
yılbası gecesini kız arkadasımla birlikte besiktasta gecirdik. gece 02:45 e kadar birlikteydik. kız tarafı pendikte oturuyor ben de hadımkoyde yani metrobüs ile beylikdüzünden sonra otobüse binicem vs.

kız arkadasımı 02:45 te kadıkoy dolmusuna bindirdim ve dolmus dolup kalkana kadar bekledim. bu sırada hem netten kadıkoy pendik otobüs saatlerine baktım sabaha kadar var oldugunu ögrendik. ayrıca dolmus söförüde kadıkoyde pendik minibüsleri kalkıyor dedi.

onun kadıkoyden pendige gitmesi 2 saat civari benimde besiktastan eve gelme sürem 2 saat. 2de ayrıldık 4 te evde oldum. pendige kadar birakıp dönsem düsünün artık evde kacta olurum.

kız beni bırakmayıldın tek basıma, kadın basıma o saatte gittim vs dedi. ablası bi dünya soylenmiş.
bir arkadası bosanma sebebi. vs demiş. yaslar 35 ve 30

dolmusta arkadasın yanına tek basına bir kadın daha binmişti bu arada onu da belirtttim.

yorum sizlerin
0
all girls dream
(02.01.18)
analiz edecek bir şey yok, 30 yaşında tek başına bir yerden bir yere gidemiyorsa çıkmasın dışarı. el insaf, gecenin 2'sinde istanbul'un iki ucuna gitmeye ne gerek var? normalde sen teklif etsen bile reddetmesi lazım.

edit: ahahaha dark side'ı seçmişim... :/
0
rahip janick
(02.01.18)
o güne özel götürmeliydin. yılbaşı gecesi riskli biraz.
0
paudi
(02.01.18)
Aydılmak için kötü bir saat olmuş.

Canım ülkemde yaşanan olayları göz önünde bulundurunca haksız diyemiyorum. Sizin de kendinize göre haklı olduğunuz aşikar.
0
EasyTiger
(02.01.18)
sevgilin haklı sen haksızsın. yılbaşı gecesi dönüşü nasıl yapacağınızı konuşmalıydınız gerçi en başta bence.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(02.01.18)
@paudi bende yılbası kalabalık diye rahattım biraz. baska zaman olsa neyse diyecegim. kalabalaık bişi olmaz diye düsündüm
0
🌸all girls dream
(02.01.18)
kızın o saatte tek başına eve gitmesi hoş değil. ama senin dolmuşla ordan oraya gitmen de eziyet. Yılbaşı gibi yoğun bir gecede dışarı çıkıyorsanız gidiş dönüş işlerini araba, taksi vs artık neyse en güvenli şekilde ayarlamalıydınız. O sana güvenerek hata etmiş, sen de onu yalnız bırakarak.
0
aquarium
(02.01.18)
Kız haklı. Hem yıl başı hem İstanbul hem gece 02.45'te ayrıl hem de dolmuşla... ya daha erken bitirecektiniz ya sabaha kadar beraber takılacaktınız ya da onu bırakıp evine dönecektin evet. Hiç güvenilir bir davranış değil bu.
0
yaren
(02.01.18)
ben böyle durumlarda hep gerek yok, saçmalama vs diyorum ama karşımdaki flörtümse bırakmasını bekliyorum ki benim bırakma dediğim de metro ile iki durak :D ha sevgilimse eğer kesin beklerim. kıyamam yine gerek yok derim ama adam bırakmazsa da gider lafını ederim.
0
elorelia
(02.01.18)
önceden konuşup ayarlamalıydınız, nasıl bir aile ne kadar yakınsınız bilemiyorum ama bana göre en uygun senaryo şu olurdu, sen kız arkadaşına evine kadar eşlik ederdin ve özel bir gece olduğu için ailesi de seni ağırlayabilirdi. en azından birkaç saat uyuyup sabah eve dönerdin. hem kızları eve dönerken içleri rahat olurdu hem de sana çok zorluk olmazdı.
0
lily briscoe
(02.01.18)
gece saatinde a noktasından b noktasına tek başına gitmeyi göze alamıyorsan o a noktasına hiç gitmeyeceksin, kıçını kırıp b noktasında oturacaksın.

hanım kızımız 30 yıldır kendi işini kendisi görmeyi öğrenseymiş keşke. ayrıca tek başına gitmiş de nolmuş? başına bişey mi gelmiş, tecavüz mü etmişler, laf mı atmışlar? yooo.

şöyle kadınların şöyle huylarına prim vermeyin de şu pirenses havalarını bıraksınlar ya.

yüzde yüz sana hak veriyorum. üstelik senin nerede oturduğunun bir önemi yok bence.

not. bir kadın
0
istanbul kanatlarimin altinda
(02.01.18)
saati yanlıs yazdım 01 45 olacak
ayrıca donus toplu tasiıma ile olacak denilmişti.
0
🌸all girls dream
(02.01.18)
haklı yok haksız da yok saçma bir durum olmuş. yılbaşı gecesinin o saatlerde sonlanıp eve dönüş derdinin olacağı sürpriz bir durum değil. çekincesi varsa önceden söylemeliydi ve daha da önceden planı ona göre oluşturmalıydınız. hiç dışarı çıkmamak bile daha mantıklı bir eylem olurdu. tamam kadın başına olmak büyük riskler barındırıyor ama o saatte araba yoksa beşiktaş'tan pendik'e insan bırakıp sonra hadımköy'e dönmek diye bir olay olmaz olamaz, mantıklı değil.
0
nrmnm
(02.01.18)
İstanbul'un hiçbir yeri güvenli değil o saatlerde. Başına bir şeyin gelmemesi şansınıza olmuş. Kız ve ablası, ailesi sonuna kadar haklı. Düşüncesizlik etmişsin. O günlüğüne araba kiralayabilirdin, bir arkadaşından veya tanıdığından araba alabilirdin, ehliyetin yoksa bir tanıdığından kızı bırakmasını rica edebilirdin, daha erken bir saatte eğlenceden çıkıp kızı bırakıp sonra tekrar evine geri dönebilirdin, uber kullanılabilirdi vs vs.. Çözüm kolay bunun için.
0
iwasbornonamountainside
(02.01.18)
ya, 30 yaşında kadın için yukarıda yazılanları bu adam mı düşünecek? OTUZ YAŞINDA OTUZ!
0
rahip janick
(02.01.18)
kadıköy rıhtım, beyoğlu'nun bir kısmı kadıköy'e taşınmaya çalışmadan önce 11'den sonra in-cin top oynuyor denecek türden bir tenhalığa ulaşırdı. artık böyle mi bilemiyorum. kaldı ki yılbaşından bahsediyorsunuz. (daha kalabalık olsa da yılbaşı yüzünden tehlike artmış halde)

ama 02:45 geç bir saat, pendik de anasının dini(bindirmeniz iyi olmuş da pendik'e varış da haliyle geç oluyor, diyorum, bir de birlikte binenleri ve sevgilinizin tek kaldığını görenleri akla getiriyorum). pendik'in içini bilemiyorum ama kurtköy civarı falan, bir iki avm, starbucks vs olsa bile yine epey tenha bir yer. özel araba yoksa toplu taşımadan inip eve gidene kadar 3.5 atmak işten değil.

istanbul zaten acayip bir yer olmuş. suriyelisinden, nijeryalısına veya korelisine bir sürü insan var. iyi güzel de, bazı yerler new york ghettolarından film karelerine benzemiş. 3.5'tan 4 ediyor.

önceden planlasaymışsınız, keşke diyorum ben de. bunun koca insan olmakla alakası yok. adam da şişlenir, kadın da saldırıya uğrar o saatte. evinin önünde tecavüze uğrayan o kızcağızın haberi geldi aklıma.

saat işi kötüleştiriyor da sorun tenha ve karanlık yerlerden geçmekle, yakınınızda size yardım edecek bir insan olmaması ile alakalı.

sevgiliniz ya geceyi sizde geçirseymiş ya da güvenilir bir durak taksisine binseymiş (beşiktaş'tan* çok yazabilir ama kendi civarının durak taksileri illa vardır telefonunda ve dolmuştan inmeden 5 dk evvel arayabilirmiş) veya olmadı siz götürseymişsiniz daha iyiymiş.

boşanma sebebi falan değil. düşüncesizlik. öğrenilmeyecek bir şey değil, siz de öğrenmek istediğiniz için sormuşsunuz zaten. kişisel düşüncem bu. tabii ki herkes özgürce dolaşsın isteriz ama idealden uzak pratik durumlarla bireysel olarak savaşmak riskli ve anlamsız.
0
godoşu beklerken
(02.01.18)
kötü bir durum olmuş. yılbaşı gecesi herkes daha çok çıldırabiliyor, tek başına göndermek biraz riskli, evet.

ama ikinizde de hata var bence. dönüş işini baştan düşünmeliydiniz. kız arkadaşında sırf sen yanındasın diye sadece sana güvenmemeli. işte bu nokta "prenseslik" diye eleştirdikleri nokta oluyor. o da gecenin geri kalanında ne yapacağınızı düşünmeli. bir arkadaşınızda kalabilirdiniz veya birlikte onların evine gidip seni misafir etmelerini konuşabilirdiniz. ya da sizde kalabilirdiniz. bu şekilde pek olmamış.

ha bu sebepten ayrılınır mı? hayır tabii ki. karşılıklı konuşup hatalarınızla yüzleşmek isabetli olur.
0
frankie
(02.01.18)
@acemi evet
önce dolmusla kadıkoye gececem onrdan otobüs ile pendige gececem. sonra 4 saat yol don diyorlar
0
🌸all girls dream
(02.01.18)
Milletin gazina gelmis senin kiz arkadas. Öyle buyutecek bir şey yok. Ustelik bunu ertesi gun soylemesi çok gereksiz. Basina bi sey gelse kizmakta hakli Ama Bana gereksiz bi trip geldi.



Ama sunu da dusunuyorum: insan sevdigiyle birkaç saat fazla gorusmek için o yolu gitmez mi?
0
yarey
(02.01.18)
saçmalık bence kusura bakmayın da. eve dönebileceği bir saatte ayrılsaymış binseymiş o zaman dolmuşa. ya da taksi tutsaymış öyle gitseymiş. über kullansaymış ya da. araba kiralasaymış. ne bileyim...
0
veritaslibertas
(02.01.18)
Kız haklı. Yaştan şehirden bapımsız olarak haklı.

Ek olarak, Abi araban yoksa hadimköyde oturup pendikteki kızla da birlikte olmayın ama
0
shenergy
(02.01.18)
Ben 20 yaşındayım neredeyse sizden 10 yaş küçüğüm.

Ben herhangi bir günün herhangi bir saatinde dışarı çıktıysam bu tamamen kendime güvendiğim için haptığım bir harekettir.
Kendime güvenmiyorsam o saate kadar ne işim var dışarıda. Kocam dahi olsa beni eve bırakmak zorunda değil. 30 yaşına gelmiş hala kendi sorumluluğunu alamıyorsa ben olsam daha olgun bir insanla hayatımı paylaşırım.

Bu tarz insanlar genelde cebinde parası olmadan da dışarı çıkar başkalarına parayı kitler. Bence koşarak uzaklaşmalısın.
0
powerpufgirl
(02.01.18)
Bırakmalıydın.
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(02.01.18)
Ben bir kadın olarak bırakılmak istemem, bugüne kadar da kimse beni herhangi bir saatte evime bırakmamıştır. Önceden bu şekilde planladıysanız kızın sonradan su koyvermesi saçma olmuş. Önceden planlamadıysanız haklı olabilir.

Ben herkesin kendinden mesul olduğunu düşünmüşümdür her zaman, o yüzden bence haksız değilsiniz ancak daha iyi planlanabilirdi belki önceden.
0
inawen
(02.01.18)
bırakmalıydın, yılbaşı gecesi alkolün olduğu bir gece, kız pendike gidiyor bide gece 4 de. ne olacak 4 yerine 6 da evde olurdun 7 de olurdun.
0
habula
(02.01.18)
Kız haklı. Gecenin bir yarısı kız tek başına bırakılmaz. Özgecan Aslan mininüste öldürüldü. Yanına kadın oturmuş oturmamış bir önemi yok. Zarar verecek insan ona bakmaz. Zaten sabaha kadar ayakta kalmışsınız. Fazladan iki saat yolculuk seni çok etkilemezdi.
0
dissendium
(02.01.18)
otel ayarlayacaktın gece kalmalık, bu da sana ders olsun.
0
nuisance
(02.01.18)
Bu sorunun cevabı yok. Sevgiyle alakalı bir durum. Sevgiliniz varsa katlanacaksınız. Artılarını tadarken eksilerini görmezden gelmemek lazım.
0
cok iyi yol
(02.01.18)
Buluşmadan önce bunların ayarlanması ve konuşulması lazım. Ben kartalda oturuyorum varabileceğim saatte yola çıkıyorum, araba varsa biri bırakıyor, yoksa uber ya da otel seçeneği var. O saatte çıkmış da tecavüz mü edilmiş laf mı atmışlar ne olmuş diyen arkadaş, bunun şakası ya da muhabbeti olmamalı. Moda da oturan arkadaşım dahi böyle bir şeyin kıyısından döndü. Kaldı ki pendiğe gidiyor.

Tepkisi abartı ama haklı ya da haksız yok bence. Önceden ayarlanması lazım bu tarz şeylerin ki kafa rahat olsun.
0
jazzabel
(02.01.18)
Türkiye, İstanbul, yılbaşı, bir kadın, gecenin bir yarısı... Hala soruyor musun bırakmalı mıydım diye?

“Brkmamalsn yha snçta 30 ksr yşnda kdn yanii .s.s.s” diyen arkadaşlar Norveç’te yaşıyor sanırım.
0
i m cool with that
(02.01.18)
Özgecan aslan örneği gelmiş bir de. Her kadının yanına bir koruma tutulsun o zaman? Otuz yaşında kadın da eğer bu kadar endiseleniyorsa çıkmasın dışarı. Kaldı ki geri dönüş şekli de konusulmus yukarıda yazılana göre.

Her ihtimal göz önünde bulundurulup ona göre davranilacaksa kadınlar asla (evde, okulda, işte) tek başına birakilmasin, müzede saklansin madem.
0
rahip janick
(02.01.18)
Bence sen haklısın ama bunu kıza anlatamazsın. Yaştan bağımsız haklısın bu arada. Kız başta demeliydi ben nası dönücem aq yerinde diye.
0
brad pitt
(02.01.18)
Bana imkansız aşk nedir diye sorsalar, Pendik'te oturup Beylikduzu'nden biriyle çıkmak derim :D :D
0
reca ederim bu bahsi kapatalim
(02.01.18)
aquarium +1 diyorum. tamam senin gerekçen de geçerli ancak karşı tarafa da haksız diyemiyorum. bir de ablası laf etmiş bir dünya, otomatik olarak senin yüzünden laf yemiş oldu ayrıca.
0
air
(02.01.18)
ya yapmayın sanki 15 yaşında. 30 yaşında insan prenseslik triplerine girmesin artık.
0
pinkpeony
(02.01.18)
Her iki tarafın da haklı olduğu noktalar var. Bu konuya yorum yapmayacağım. Benim takıldığım kısım 30 yaşında bir kadının başına bir şey gelemeyeceği algısı. Sapıklar, hırsızlar, tecavüzcüler 'bu abla 30 yaşında, yol verin geçsin' diyor herhalde.
0
bego
(02.01.18)
evet türk kadınları olarak gece 2 olduğu için yanımızda erkeğimiz olmadan dışarı çıkmayalım. hem gece 2'de dışarıda ne işimiz var değil mi? aynı mantık.

şu erkeksiz olmaz tiplerine nasıl uyuz oluyorum anlatamam. evet her kadın bir erkeğe ihtiyaç duyar, erkeksiz yapamaz. delinin biri gelirse ve tecavüz etmeye kalkarsa erkeğimiz bizi kurtarır kahraman olur.
0
pinkpeony
(02.01.18)
Yılbaşı gecesi alkol tüketimi büyük boyutta oluyor. İçmesini bilmeyen insanlar olabileceğini göz önüne alıp, düzgün bölgede bile otursanız huzursuzluk yaşanma olasılığı düşünülüp, yılbaşı gecesi kızın tek başına eve gönderilmemesi lazım.

Sizde olduğu gibi mesafe kaynaklı sıkıntı olduğunda duruma göre ya dolmuştan ineceği saatte duraktan babası, erkek kardeşi vs. alır veya ilişki ciddi boyuta girmişse arkadaşı da eve gelir, salonda uyur. Herkesin salonda bi koltuğu vardır nitekim:)

Siz planlamayı hatalı yapmışsınız. Bu ikinizin hatası.
Kız bırakılmak istememiş, veya senin kararına karşı çıkmamakla kararını onaylamış. Bu bence kararı birlikte vermişsiniz demek. Onun birlikte verdiğiniz kararı veya o anda karşı çıkmadığı bir kararı sonradan ve/ya başkalarının sözüne bakarak eleştirmesi hatalı. Yetişkin iki insansınız. Kararların sorumluluğunu taşıyacak yaşlardasınız. İlişki birliktelik demek, kararların sorumluluğunu birinin omuzlarına yüklemek demek değil. Yerinde olsam bunu arkadaşımla konuşup bi sonuca bağlarım. Şimdiden yaparsanız ilerde daha sağlıklı bi ilişkiniz olur.

not: oturduğunuz bölgeler, dolmuş güzergahı dolmuş çalışanlarının yapısı hakkında fikrim yok. Dolmuş sıkıntılı bölgelerden geçiyorsa baba alma durumu da pek düşünülmemeli veya baba alacaksa telefon açık konuşarak gidilebilir.
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(02.01.18)
@powerpufgirl'ün sorumluluk hakkında söylediklerine %100 katılıyorum.

Olay hakkında da anladığım kadarıyla kadın sonradan fikir değiştirmiş; ablasının ayıplamasından etkilenmiş. Bir nevi pişman olmuş.

Böyle bir konuyu önemsiyorsan önceden belirtirsin ona göre ayarlanır. Sonradan fikir değiştirmek de nedir?

Böyle insanlar bana itici geliyor. Bence de kadının yaptığı senin açından ayrılma sebebidir. Şu yaşta kendi fikri olmaz mı bir insanın? Bu noktada senin tek suçunun bunlara katlanmak olduğunu görüyorum.

edit:

'Ek olarak, Abi araban yoksa hadimköyde oturup pendikteki kızla da birlikte olmayın ama'

Ek olarak, Abi hadımköy'de oturup pendik'te oturan arabasız kadınlarla çıkma madem.
0
idexo
(02.01.18)
yani araban yoksa çok elzem değil, iki tarafta haklı olur. ama araban varsa o güne özel bırakabilirdin aynen. ama ayrılma sebebi değil tabi bu. bunu okuyunca hani şu ohaaaa kızııım diyenler var ya öyle kekolar belirdi gözümün önünde.
0
freetakilir
(03.01.18)
ablasindan bize ne? arkadasindan bize ne? baska seye sikiliyordur o, boyle seyler bence gercek meseleler olmuyor.
0
e haliyle
(03.01.18)
arabam varsa bırakırdım
arabam yoksa başka bir program yapardım
0
superb
(03.01.18)
"Haklisin, cok haklisin da alacagin yok."
0
lamira
(03.01.18)
Eğer daha önce toplu taşıma kullanımı konusunda hemfikir olunmuş ise kız gereksiz tribe girmiş. Eğer konuşulmadıysa kızın ulaşımı için alternatif geliştirmen incelik olurdu fakat asıl sorumluluk kızın kendisinde. Bu kadar tedirgin olacaktı ise önceden kendini garantiye almalıydı.
0
logic
(03.01.18)
nuisance +1

bir geceliğine ortak bi yerde kalınabilinirdi bence. bu kadar uzatmaya da lüzum kalmazdı.
0
dedim ben sana
(03.01.18)
ay ben sok!

bazi sorularin cevaplarina gercekten cok sasiriyorum. hah dedim simdi gomecekler kizi kezban diye derken seni oldurmusler.

ben de kadinim. daha boyle bir talebim olmadi. birakilsam hosuma giderdi. daha guvende olacagim icin degil o ozenilmeyi hissedecigim icin. ama cok da huzursuz olurdum karsi tarafa cektirecegim o eziyet icin.

ama iste insanlar cesit cesit, deger yargilari da, beklentiler de. kizin profili bana gore su; simarik, bencil, dusuncesiz, kaba, premses, ozguvensiz ve gerikafali. bir de milletin gazina geliyor falan. bir de boyle sonradan atilan triplere ayri gicik olurum. bir derdin, talebin varsa o sirada soylersin. sonradan cirlamak sinir bozucu.

sistem boyle ama galiba. kadin erkek komik oyunlar oynuyor. kiz essek gibi biliyor eve sorunsuz gidebilecegini. ama ayy ben koykuyoyum cok askitom noluy beni biyakma diyor. erkek de askim sacmalama, yaninda ben varken sana birsey olmaz deyip sepet gibi dolaniyor kadinin yaninda. boylece bir ise yaradigini dusunuyor.
0
jimicik
(03.01.18)
Nuisance bence de haklı. Ayrıca ben de ennn kötü ihtimal taksiye bindirirdim kızı, dolmuşa bindirip sabahın dördünde pendikte yürütmezdim herhalde. Biraz haklı bence arkadaşın.
0
roket adam
(03.01.18)
sopiro+1
O saatte hiçbir yer güvenli değil. Gayet 3. sayfa haberi olma ihtimali var. Normal zamanda saat 9 gibi ayrılsanız zaten bırakmayın ama hem yılbaşı hem de o saat kız sizden bir jest beklemiş. Yapmamışsınız, sizin yüzünüzden ablasından da azar işitmiş. Muhtemelen bu zorlukları öncesinde görmüştür ama siz onu bırakmazsınız diye umut etmiştir. Yaştan bağımsız davranıyoruz burada. Olmamış yaptığınız.
0
SiyamkedisiZorro
(03.01.18)
çok biliyosa az yesin de kendine şoför tutsun amk, o ne tripler öyle ya hiç gelemem valla. ben olsaydım zaten o dolmuşun kalkmasını da beklemeden gitmiştim sen yine iyi dayanmışsın :)

yılbaşı günü pendik'e gitmeyi beceremiyorsa zaten yaşamasın bu şehirde ya da hiç dışarı çıkmasın bir daha.
0
hosein
(03.01.18)
Normal zamanlarda bile o saatler tehlikeli bu şehir için, kaldı ki yılbaşı günü ve alkolün ağızla içilmediği bir gün.

Sevgilin olmasına gerek yok, normal bir arkadaşın bile olsa o saatte yalnız gitmesine müsade etmemeliydin.

Hanımın yaşından bahsedilmiş ama bunun yaş ile veya cinsiyet ile alakası yok, bu pozisyon tek başına bir erkek için bile riskli ya hu!
0
John Bloor
(03.01.18)
yazdım ama dayanamadım tekrar yazacağım. ben de pendik'te oturuyorum. pendik çok büyük bir ilçe ve en merkezi yerlerine bile gece 12'den sonra toplu taşıma ile ulaşabilmek büyük sıkıntı. kaldı ki ilçenin büyük kısmı merkezi yerlerden uzak kuytu mahallelerden oluşuyor. o yüzden pendik'te yaşayan biri için akşam eve dönüş her zaman, yapılan her planda akılda olan bir sorundur. allahtan havalimanı var da e-10 büyük kısmını dolaşıyor yoksa daha da büyük sıkıntı olurdu. her neyse pendik burada sembol zaten, sultanbeyli olur tuzla olur -avrupa yakasının uzak kısmını pek bilmiyorum ama- büyükçekmece olur esenyurt olur aşağı yukarı hepsinde aynı sorunlar yaşanıyordur.

burada 30 yaşı vurgulayanların o yaşta birinin başına bir şey gelmeyeceğini düşündüklerini sanmıyorum. vurgulanan nokta o yaşta birinin gecenin sonunda eve nasıl döneceğini de düşünecek sorumluluğa sahip olması gerektiği. 18 yaşında belki ilk kez dışarıda yılbaşı geçirecek biri o heyecanla eve dönüşü düşünmeyebilir ama pendik'te yaşayan, erkek arkadaşı olup dışarıda yılbaşı kutlayan 30 yaşında bir kadın profili bu durumla ilk defa karşılaşmıyordur. kendi başına dönmeye gayet haklı olarak korkuyor da olabilir. kendi düşün(e)mese bile plan yaparken erkek arkadaşından kendisini eve bırakmasını ya da başka bir formül bulmasını ister olay biter. ona rağmen böyle tek gitmiş olsa adamı burada hep beraber gömelim ama eve dönülmüş olay bitmiş abla ve arkadaş gazıyla sonradan trip atılıyor. burada haklı bir kısım yok. üstelik bu güvenlik sorunu yaş ve cinsiyetten bağımsız herkes için geçerli. bu adam pendik'ten hadımköy'e dönerken başına bir iş gelse ne olacak? onun ailesi ve arkadaşları bunu "boşanma sebebi"(ne alakaysa, kim niye eşini yılbaşı kutladıktan sonra o saatte toplu taşıma ile baba evine göndersin?? ) olarak görmezler mi asfdgfjgk

über ve taksi önerilerini zaten hiç anlamadım. taksicileri hepimiz aynı malum sıfat ile anmıyor muyuz? über için de geçen sözlükte başlık vardı kadının birini kaçırmaya yeltenmişlerdi falan. ha dolmuş ha taksi bir farkı yok hatta dolmuş/otobüs/minibüsün kalabalık olma ihtimali var taksi falan tam kör bıçak. üstelik bir şey yapacak adam yanında erkek arkadaşı varken ikisine birden de yapabilir zaten. araba kiralama, otelde veya yakında bir arkadaşta kalma dışındaki önerilerin de bir mantığı yok. eleştirilecek tek nokta her iki kişinin de bunları düşünmemiş olması. aynı şartlarda bu ilişkiye devam edilecekse sadece yılbaşı değil dışarıda yapılan her programda bu sıkıntı yaşanacak zaten.

velhasıl kelam bu adamı size yedirmeyeceğiz piremsesler adsfdgfhjhkjl

bilmeyenler için de vurgulayalım söz konusu yerlerden biri kocaeli diğeri edirne sınırı.
0
nrmnm
(03.01.18)
bir ilave de benden;

bu bosanma sebebi diyenler, seni asiri derecede haksiz bulanlar bana biraz samimiyetsiz geliyor acikcasi. yani bu kisiler gercekten icten bir sekilde endiseleniyorsalar aksam 10'dan sonra butun sevgilileri, arkadaslari icin de ayni endiseyi duyuyor olmamlilar. kadikoy'de eglendikten sonra arabasi olan kadinlar hadimkoy'de oturmalarina ragmen pendik'e arkadaslarini birakip evlerine donuyor olmamlilar mesela. ha yok olay cinim eve gidince yaz vatsaptan merak etmiyim'den ibaretse iste bos bos atip tutulmusluk, iste samimiyetsiz bir dusuncelilik.

ciddi ciddi gece kadinin yolda tek basina yurumesi bir insani o kadar endiselendiriyor olsa, bu kadar tedirginlikle bu insanlarin hic biri bu sehirde yasamazdi. ya da gittikleri her yere arabalarinin icinde gidiyor, polis korumasiyla toplu tasimaya taksiye falan biniyorlar.

nerden baksan samimiyetsizlik + gosteris.
0
jimicik
(03.01.18)
cevaplara bakınca merak ettim de;
aranızdan kaç kişinin kızı/kızkardeşi veya kendisi erkek arkadaşıyla dışarı çıkıp ailesine "biz otelde kalacağız" diyebiliyor?

dolmuş taksiden daha güvenlidir +1 en azından bi göze emanet etmiyorsun. nitekim o dolmuşa yalnız başına bir kadın daha binmiş.

araba kiralanabilirdi denmiş. o durumda ya alkol almayacaksın ya da şoförlü araba kiralayacaksın. bu sefer de gündeme bütçe, gecenin geneline damga vuran fahiş fiyat ve araba bulabilme olasılıkları geliyor. iki eğlenilecek diye bu kadar eziyete gerek yok bence.

kızlar burası size;
Olay anında "beni bırak" demiyorsunuz, "bıraksaydı hoşuma giderdi" veya "bırakmalıydı" diyorsunuz. hatta "boşanma sebebidir"e kadar gitmiş.
Bence artık bu durumu değiştirmek lazım. Erkeklere de yazık, aklımızı okumak için denklemler kurup bilinmeyeni bulmaya çalışıyorlar. Ve üstelik erkek aklı bizimki gibi ayrıntılara, dallara budaklara bakarak değil düz satıhta çalışır genel olarak.
Hem onlara hem bize yazık. Biz de üzülüyoruz sonuçta. Güzel güzel konuşup anlaşmak varken can sıkmaya ne gerek var?
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(03.01.18)
olayda haklı haksız yok uyum sorunu var.

sevdiğim bir kız arkadaşımın(adı ilknur olsun) sevgilisi vardı hiç anlaşamadığım(bu da erol olsun). erol pazar poşetini, market arabasını geç ilknurun çantasını bile kendi taşırdı. telefonuna spy uygulama yüklemişti. aşkından arabeske bağlıyım kapının önünde yatmıştı, ilknurun arkadaşlarıyla görüşmesini istemiyordu vs. hatta geçenlerde ilknur bize gelecekti yanımızda sevgilimin ev arkadaşı var diye 'erol kızar' diyip geri döndü ajdsgkhjl. eh işte iyi taraftan bakarsan ama erol ev işlerini yapıyor, güzel sürprizler hazırlıyor. böylece ilknur sağa sola hava atarak anlatabiliyor. ama birey olarak yok ilknur. arkadaş bile olamayacağım tip derken bu adamdan çocuk bekliyor şimdi. zaten erol hiç hesap ödetmezdi şimdi de ilknur işi bırakacak, bunları iyi mi kötü mü kategoriye koysam bilemedim.

bizim ilişki ise bambaşka bunlardan. eve bırakmayı vs geç 'varınca çaldır'ın en fazla geyiğini yaparız. herkes kendi eşyasını taşır. 500 kilo da olsa valizim ben yardım istemediğim sürece yardım etmez. aman sen otur ben evin işini yapayım demez. romantizm hak getire zaten. isteyen istediği arkadaşıyla görüşür, izin almak vs geç gerekli olmadıkça haber vermek bile baya uzak kelimeler. bütçe kimin parası varsa.

başlarda noluyor lan desem de aslında herkes kendi tercihini yaşıyor. ilknur üç-beş kıskançlığı çekmeye razı gelip erolu uşağı gibi kullanabiliyor. e benim için de özgürlük daha önemli, kendi başımın çaresine bakmak zor değil. her şeyden haberim olmasa da olur.

yani sevgilin ilknur olmak istiyorsa erolünü beklesin. ya da yaptığı tercihlerin sorumluğunu alıp üçüncü şahısların gazına gelmesin. her ilişkinin dinamiği farklı. benim için taksim-pendik-hadımköy yolunu çekmek boşanma sebebidir. öyle bir adamı çocuğuma baba yapmam. ilknur gibiler ise 3. remlerine girerken hala erollerin soğukta trafikte olmasıyla tatmin olabilir ablalarına 'çok iyi çocuk ya beni eve kadar bıraktı 5239865 saat yol gitti bi de' diye anlatabilirler.

siz de karar verin ama. erol değilseniz ilknurların önünü tıkamayın. biliyorsunuz eroller ilknurların eski sevgililerini kafaya çok takarlar.
0
cikolata selalesi
(03.01.18)
olaylar norveçte veya japonyada yaşanıyor olsaydı belki size birazzcık hak verebilirdim lakin burası ortadoğu her gece bir sürü sapıkça olay geliyor kadınların başına..çok çok ters bir saat. dolmuşta başka bir kadın olması neyi garantiler ki? o saatte adamın biri takip etse dolmuşçunun kendisi niyeti bozsa (ki yaşanmamış şeyler değil) sonuç olarak kız arkadaşınız haklı bana göre de lakin siz bunu o an düşünemediyseniz bu saatten sonra yapacak bir şey yok yarın bi gün başka bir durumda da benzer şeyler yaşayabilirsiniz.
0
iwillsee
(03.01.18)
Aman canım Moda Hilton'da oda tutup sabaha kadar partiye devamdı yani olay hepten yanlış.
0
i was made for you
(03.01.18)
bir sürü laf yazılıp çizilmiş, yapılan yorumlarda kadının kadına yaptığı düşmanlık ve bir başka kadın üzerinden kendini değerli kılma çabası bambaşka bir sorun onun hakkında yazmak istemiyorum fakat dehşetle okuduğumu da belirtmeden geçemiyorum.

sadece bu durumdan hareketle, aranızda bir iletişimsizlik olmuş gibi görünüyor. kız belki bırakmanı istemiştir ama istanbul'un iki ayrı ucunda oturduğunuz için açıkça dile getirememiştir, özel bir durum olduğu için sizden böyle bir jest beklemiştir. göremeyince ipler gerilmiştir, ablasının da gazıyla böyle bir dışavurum yaşanmaştır. olay bundan ibarettir belki de yani.

siz kız arkadaşınızı evine kadar bırakmak zorunda değilsiniz, kız arkadaşınız da hele ki istanbul gibi bir şehirde, gecenin köründe yalnız başına saatlerce yol gitmek zorunda değil. erkeksizlikten başına bir şey gelir diye değil, bunu tercih etmek istemeyebilir diye söylüyorum. herkesin içinde bulunduğu ilişkiden beklentileri farklıdır ve herkes sevgilisine verdiği kıymeti farklı şekilde gösterir. haklı haksız yok, ikiniz de hem haklı hem haksızsınız. konuşun, nasıl bir daha böyle bir olay yaşamazsınız onu irdeleyin.
boşanma sebebiymiş, yok daha neler ya. insanlar ufak tefek sorunları büyütmeye, çözülmez hale getirmeye ne kadar meraklı.
0
evde liyakat kalmamis
(03.01.18)
3 ocak oldu hala millet kavga ediyor. görüldüğü üzere subjektif bi konu ve herkesin doğrusu farklı.

bence @all girls dream noktayı koysun.

naptınız hacı, aranızda konuşup halletmediniz mi?
0
elorelia
(03.01.18)
@ elorelia

Evet noktayı koyduk ayrıldık.
0
🌸all girls dream
(03.01.18)
haydaaaa, bu olay yüzünden mi?
0
elorelia
(03.01.18)
Aynen. Kendine, çevrene uygun birini bul sana ayak uyduramam vs vs dedi bende ccevap yazmadım
Bitti gitti
0
🌸all girls dream
(03.01.18)
mutlaka gerisinde bişeyler vardır bence. geçmiş olsun.

(bkz: welcome to the club)
0
elorelia
(03.01.18)
sen olmasan ne yapacakmış?

ben kızı haksız gördüm. bu ne ya. sen de erkek olarak tehlikedesin.

bir de benim bir kadın olarak bakış açım olarak şöyle birşey var; kafan atıp çat gideceğin yere kadar taksiye ödeyemeyeceksen o saatte de yanlız çıkmayacan. malesef böyle bakıyorum olaya. kendin kendine güvence veremiyorsan kimseden beklemeyecn.

bir de madem abla bukadar dertli biri, beşiktaşta yahut taksimde bir oda kiralasa idiniz airbnb den fln ya da hostelden vs, yahut bir şekilde sabaha kadar eğlense idiniz daha iyiymiş.

ha bir de; hayatta merak ettiğim bir şey var, cidden bu nasıl böyle oluyor çok merak ediyorum. böyle kızları bulup başınıza çıkarıyorsunuz, bizim gibileri de üzüyorsunuz. oh iyi oluyor siz erkeklere valla ne diyim.
0
mobydick
(03.01.18)
İkiniz de haksızmışsınız. Ben Hadımköyde otursam kız arkadaşım da Pendikte otursa ya otel tutardım ya da araba kiralardım.Yılbaşı gecesi ikinizin de ikişer saat yol yapması saçma olmuş
0
turkuaz
(04.01.18)
dönüşü toplu taşıma ile olacak diye konuşmuşsunuz daha ne? o kadar şeyse o saate kadar kalmasaymış. ben de bir kadınım, 31 yaşındayım. ayrıca hadımköy'e onu bırakıp öyle dönmeni beklemesi cidden fena bencillikmiş. keşke otelde filan kalsaymışsınız. ya o değil de, neden ayrılırken dememiş bunu sana, "beni bıraksan olmaz mı, çok geç oldu saat tedirgin oldum" filan dese başka bir çözüm de bulunabilirdi. iletişim önemli şey sonuçta.

bellllki, kadıköy'e kızla beraber gidip onu pendik dolmuşuna bindirip dönebilirdin, sana çok zaman kaybettirmezdi.

taksi, uber, scotty gibi seçenekleri de göz önünde bulundurabilirdiniz. yok çok pahalı olurdu gibi düşünceler varsa da öyle bir eğlence düşünmeyecektiniz.
0
dasher
(04.01.18)
kız tarafı abartmış. her şeyi abarttıkları gibi bunu da abartmışlar... kaldı ki yılbaşında her yerde polis var. normal bir geceden daha güvenli bence.
seneye ilişkiniz hala devam ediyor olursa yılbaşına kadıköy'de girersiniz, tek seferde gider evine.
0
humat
(06.01.18)
sana haksız demiştim ama önceden konuşmuşsunuz sorun etmemiş, sorun olmamış dönüşte falan sonra etrafının gazına gelip sana çemkirmiş. sen haklıymışsın aslında, iyi olmuş.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(07.01.18)
(5)

Pınar Protein Süt - Günlük Kullanım

diego alejandro fuentes medina
Arkadaşlar bu pınar protein sütten günde 1 paket tüketmeye başlamayı düşünüyorum. Haftada 3-4 gün yüzmeye ve 1 gün futbola gidiyorum. Bu ürünü her gün tüketmek bünyeye zarar verir mi?
Arkadaşlar bu pınar protein sütten günde 1 paket tüketmeye başlamayı düşünüyorum. Haftada 3-4 gün yüzmeye ve 1 gün futbola gidiyorum. Bu ürünü her gün tüketmek bünyeye zarar verir mi?
0
diego alejandro fuentes medina
(01.01.18)
Pınar kullanma. Boykot var boykota katıl.

İlla süt içeceksen de fabrikasyon sütlerden değil adam gibi yeni sağılmış ve kaynatılmış sütlerden iç. Babannen anneannen bilir o işleri. Annen de bilir. Paketli gıdadan protein bekleme.
0
yaren
(01.01.18)
fazla kalsiyum demir eksikliğine yol açıyormuş.

'fazla'nın ölçüsünü bilemiyorum herhalde bünyeden bünyeye değişiyordur.
0
idexo
(01.01.18)
pınar alma+1
0
sta
(01.01.18)
Pınar alma +1
0
mutlusismankedi2015
(01.01.18)
Zarar da vermez normal sütten daha fazla fayda da etmez.
0
cloudybloody
(02.01.18)
(3)

İç Dudak Yarası

lana del rey
Dudağımda uçuk gibi bir şey çıktı oynadım biraz sonra yara oldu. Ayrıyeten iç dudağımda da sivilce gibi bir şey çıktı bu daha da kötü çünkü baya can acıtıyor, sıcak bir şey içemiyorum. Nasıl geçer bunlar?
Dudağımda uçuk gibi bir şey çıktı oynadım biraz sonra yara oldu. Ayrıyeten iç dudağımda da sivilce gibi bir şey çıktı bu daha da kötü çünkü baya can acıtıyor, sıcak bir şey içemiyorum. Nasıl geçer bunlar?
0
lana del rey
(01.01.18)
piraldyne alıp sürebilirsiniz.
0
haykorsamdunyaya
(01.01.18)
Aft (ağız eskisi) ise karbonat bas üstüne. Orada dursun. Günde 2-3 defa yap hemen geçer o.
0
yaren
(01.01.18)
Sirke ile gargara gibi yapın yani yaranız sirkeden etkilensin sızlasın biraz, benim öyle geçmişti bikaç kez.
0
mslny
(01.01.18)
(3)

iPhone 7 Plus mı, Note 8 mi ?

erncnr
Bu aralar mobil fotoğrafçılığa önem vermeye başladım ve güzel fotoğraflar çekip, aynı zamanda da şarjının çabuk bitmemesini istediğim telefon arayışına girdim. Bu iki model arasında kaldım. Hemen hemen fiyatları aynı seviyede fakat hangisini almalıyım diye ikilemdeyim.not: şuan ki telefonum iphone 5
Bu aralar mobil fotoğrafçılığa önem vermeye başladım ve güzel fotoğraflar çekip, aynı zamanda da şarjının çabuk bitmemesini istediğim telefon arayışına girdim. Bu iki model arasında kaldım. Hemen hemen fiyatları aynı seviyede fakat hangisini almalıyım diye ikilemdeyim.

not: şuan ki telefonum iphone 5s.
0
erncnr
(01.01.18)
Note 8. Bi ellesen daha vazgeçemezsin.
0
yaren
(01.01.18)
7 plus tabi ki.
0
rentts
(01.01.18)
Iphone 5s kullanıyorsan Apple'dan devam et bence. Test cihazları sağolsun 2'sini de kullanıyorum. 7 plus harika.
0
nickini vermek istemeyen uye
(01.01.18)
(14)

erkeklerde parfümün önemi

her gece aç
şimdiye kadar hiç pahalı bir parfüm kullanmadım desem yeridir. hatta uzun zamandır düzenli parfüm kullanmıyorum. ama `acqua di gio` veya `issey miyake` almaya karar verdim. sizce yapayım mı. kızların olduğu bir ortamım yok. iş ev arası mekik dokuyorum. gereksiz mi sizce.
şimdiye kadar hiç pahalı bir parfüm kullanmadım desem yeridir. hatta uzun zamandır düzenli parfüm kullanmıyorum. ama acqua di gio veya issey miyake almaya karar verdim. sizce yapayım mı. kızların olduğu bir ortamım yok. iş ev arası mekik dokuyorum. gereksiz mi sizce.
0
her gece aç
(01.01.18)
Bir kızla tanışmanın vakti belirli olmaz. O nedenle her zaman tanışacak gibi hazır ol. Tenine uygun olan kokuyu seç. Ben mesela issey miyakeyi çok severim ama benim tenle birleşince leş oluyor.
0
cok iyi yol
(01.01.18)
acqua di gio artık o kadar çok kullanılıyo ki.
sıradan bir koku.
madem paraya kıyacaksın, git bi parfümeriye eau de perfume'leri (edp) dene.
chanel, yves saint lauren, givenchy, hermes gibi markaların birçok farklı parfümü var. mutlaka hoşuna gidecek birşey bulursun. ama çok popüler kokuları ben kullanmıyorum açıkcası. koku biraz da seni temsil eden bir şey olduğu için, 400 500 lira bayılıp sıradanlaşmak istemiyorum.
0
rentts
(01.01.18)
Kadınım. Bir erkeğin illaki parfüm kokmasına gerek yok ama temiz olması her şeyden önemli.
Tırnakları, elleri, dişleri, saçı/sakalı, ter kokmaması benim için daha önemli.

Bir de tanımadığım bir erkekte parfüm çekici gelebilir ama sevgilim olduktan sonra ben onun kendi kokusunu burnumda hissetmek isterim parfümünü değil.
0
powerpufgirl
(01.01.18)
Parfüm sadece kadınların olduğu bir ortam için kullanılmaz ki. Kendiniz için kullanın. Bence parfüm önemli. Parfüm olmasa bile koku önemli yani.
0
aquarium
(01.01.18)
Gereksiz. Temizliğine dikkat et ter kokma yeter. Aksine kendi teninin kokusu (sevgilin olduğunda) çok daha etkileyici olur. Yoksa yüzlerce lira bayılmaya hiç gerek yok.
0
yaren
(01.01.18)
mesele temiz olup guzel kokmak. bunun icin o kadar para bayilmaya gerek yok.
0
neumann
(01.01.18)
kızların olduğu bir ortama girip girmemenle alakası yok.
kendine bakman lazım.kadın yazarların da belirttiği gibi
kişisel temizliğine önem verirsen(diş,saç,tırnak vs) bu bile yeterli olur.
ha güzel giyinmek zaten önemli onu inkar eden de yok.
parfüm olarak da ekşi'de bir başlık var ona göz gezdir,denemeler yap,ona göre al.
0
red hot chili
(01.01.18)
başkasi begenecek diye degil, kendini iyi hissetmek icin parfüm al. herkesin kullandigi parfümlerden kacinmaya calis. temiz koktuktan sonra nasil koktugunun önemi yok.
0
eriksatie
(01.01.18)
Bence erkeğin temiz olması ve parfüm kokması çok önemli. Size yakışacak, ağır kokmayacak bir parfüm olmalı. Eski erkek arkadaşımın kokusu o kadar aklıma yer etmiş ki ne zaman onun parfümüne benzer bir koku alsam o gelir aklıma.
0
beyaztenlikiz
(01.01.18)
Asiri pahali parfümlere gerek yok. Davidoff hot water aldim 100 liraya kulllaniyorum. Mis.
0
i m sick tired
(01.01.18)
Yukarıdaki yorumlara katılıyorum. Kendiniz için alın, kendinize bakın ve iyi hissedin. Diğer her şey iyi olur zaten.

Ben yıllardır CK One kullanıyorum. Hafif ve temiz kokuyor, önerebilirim.
0
insan kus misali
(01.01.18)
Resmen "Ulen o kadar para verip alacağız ama karılar fark edecek mi, aldığımıza değsin yaneee" diye duyuru açmışsın. :) Parfüm öyle bir şey değil. Daha doğrusu, üzerine giyip kuşanacağın hiçbir şey öyle değil. Olay sende bitiyor. Sen taşıyabilirsen dikkat çeker. Ben parfüm sevmem mesela. Ama üstüme başıma bir şey alacaksam kaliteli bir şeyler alırım. Dolayısıyla parfüm alacak olsaydım gidip 7 liralık parfümlerden almazdım.
0
yirmisantim
(01.01.18)
gerekli mi gereksiz mi sana kalmış bir durum. ben o şekilde kokmak istediğim için issey miyake kullanmaya başlamıştım çok uzun süre evvel. sonra farklı kişiler o kokuyu benimle özdeştirdiklerinden bahsetmişlerdi olumlu bir yönde.

yalnız aklında olsun issey miyake çok kalıcı olmaz, daha ziyade yaz aylarına ve sıcak bahar günlerine uygun bir koku.
0
redlinetheturk
(01.01.18)
bence elbette yap. hatun çevrem yok diyorsun ama sen kendine bakmaya başlayınca kendiliğinden olacak zaten. önce kendin.
0
a man alone
(02.01.18)
(3)

duyuru git gide despotlaşıyor mu?

air
tahammül gördüğüm kadarıyla sıfıra yaklaşmış artık ve keyfi sansür, duyuru silmeler gelmiş. moderasyona son dönemde çok acayip şeyler olmuş. ben hollow gidince bozuldu buralar diyordum ama şimdi ki durumu tanımlamak için ''bozulma'' kelimesini kullanamıyorum. gündüz gördüm; adamın biri vücuduyla ilg
tahammül gördüğüm kadarıyla sıfıra yaklaşmış artık ve keyfi sansür, duyuru silmeler gelmiş. moderasyona son dönemde çok acayip şeyler olmuş. ben hollow gidince bozuldu buralar diyordum ama şimdi ki durumu tanımlamak için ''bozulma'' kelimesini kullanamıyorum. gündüz gördüm; adamın biri vücuduyla ilgili bir soru sormuş hop gönül işerine postalamışlar duyuruyu. ne alaka şimdi? muhtemelen üstsüz fotoğraf milletimizin ahlakını bozar diye endişelenmişler.

geçen gün duyurusunun uçuruluş sebebi aklına yatmayan bir arkadaş vardı. gelip duyuru açmış, dedikleri kadar var mı minvalinde bir şeydi. bu duyuru; ''böyle soru mu olur?'' diye uçurulmuş. bu akşam da bundan duyduğu rahatsızlığı dile getirmek için başka bir duyuru açmıştı ancak ne tuhaftır o duyurusu da kaldırılmış. böyle duyurular açabilmeliyiz. yüzde yüz moderasyon haklı, adil, muhteşem diye bir şey yok. bu ortamlar şikayetçiler ve bu şikayetlere gelen yorumlarla büyür. geçmişte oldu, gelecekte de olmalı. olacak diyemiyorum, moderasyon engelliyor. haksızlıklarını bırak, haksız olma ihtimallerine dahi tahammüşsüzce yaklaşıp ortaya çıkmasını engelliyorlar. bu olay moderasyonun faşizanlığını ortaya koyuyor. despot bir tutum içerisinde konsensus oluşmasını engelleyerek, olası hatalarının ortaya çıkma ihtimallerini engelliyorlar.

eskiden duyuruda feodalite vardı; compu s.kmle taş.ağım ipimle kuşağım takılıyordu, şimdiyse organize bir zorbalıktan gücünü alan bir diktatörlük var sanırım.
0
air
(31.12.17)
Duyuru kullanıcılarının kültür seviyesi ve eğitim kalitesi gittikçe artan ivmeyle düştüğü için ortalığı mecburen despotluk sarıyor. Saygı sevgi hoşgörü birleştiricilik olsa despotluğun esamesi bile okunmaz bence.
0
yaren
(31.12.17)
Keyfi uygulamaları zaman zaman ben de gözlemliyorum. Nedenini de yetkisi olan kimsenin bir sorumluluğu olmayışına bağlıyorum. Yani sildiği duyurudan dolayı bir şey kaybetmezse istediğini siler geçer. Ben de olsam böyle davranabilirim. Buna 'aydın despotizmi' deniyor. Aydın despotizmi için mükemmel bir aydın olmak da şart değildir, 'Biz bu işi iyi biliyoruz.' diye inanmak yeterli.

Kullanıcıların kültürü, eğitimi ile bir bağ da göremiyorum. Çok daha kültürsüzü sözlüğün kendisi zaten.

Burada insanlar soru sorarken veya cevap yazarken hakarete varmadığı sürece, kuralları esnetmenin ötesinde yıkmadığı sürece bu tarz sansüre uğraması da evet yönetimin keyfi uygulamalarıdır.

Bunları eleştiriden ziyade tespit olsun diye yazıyorum. Site benim değil, yetki benim değil. Nelerle ve kimlerle uğraştıklarını da derinlemesine bilemem. Oturup kendi sayfamı forumumu açarım o zaman ben de görürüm.

Ayrıca internet sitelerinin yönetimlerinin 'demokratik ve adil' olması gibi bir zorunluluk da yok. Forumlar, demokrasiyi işletmeye kalkınca en çabuk avamlaşacak ve özelliğini yitirecek ortamlardan biridir. Çünkü demokrasi sürekli en zayıfa, en düşküne göre ortamı gevşetecek kuralları ortadan kaldıracak standartları yok edecektir. Bu noktada standartların korunması için elitizm bir mecburiyet. Aynısını özel trackerlarda da görüyoruz. Kaliteli tracker = elitist tracker.

Buna göre bu tarz yönetim ve 'halk' arasında sıkışan moderatörlerin bazı noktalarda insiyatif alarak içeriği kaldırmaya veya kaldırmamaya karar vermeleri de organiktir, doğaldır, normaldir. Bu moderatörlerin akıl sağlığının yerinde olmasını ve anlama kapasitesinin yeterince gelişmiş olmasını temin etmek sitenin sahibinin sorumluluğudur. İsterse psikopatları moderatör yapar, isterse moderasyonu kaldırır. Sahibinin de kaybedecek bir şeyi yoksa yine keyfidir.

Öte yandan hakaret edenler oluyor. Onları da banlamadan önce birkaç kere daha uyarıyorlar. Ona da diyecek söz yok.

edit: imla
0
idexo
(31.12.17)
Kultur seviyemizin dustugunu soyleyen bir kisi ornegin insanlarin iskence ile idam edilmesini savunuyor olabiliyor. Insanlar kendini elestirmek yerine kendini hakli saniyor. Kimse hatasini gormek istemiyor.

Ayrica eskiden internet egitim seviyesi daha yuksek kisilerde vardi. Simdi acilan duyurularin zaman zaman alt egitim - gelir grubuna ait oldugunu gorebiliyorum. Bu durum da duyurularin kalitesinin dusmesine neden oluyor ama her forumun genel sorunu bu.

Egitimsiz kitlenin internete girmesiyle irkci ve cinsiyetci soylemler artti. Bu duyurularin silinmesini zararli gormuyorum cunku ornegin Israil hukumetini elestirmek yerine dunyadaki tum Yahudilere kufur ediliyor. Bu ikisi arasinda cok buyuk fark var. Ancak bunun farkina varilabilmesi icin bireyin egitim gormesi gerekiyor ki bu egitim kultur egitimi yani okulu da asan bir durum.

Yas ortalamasi da dusuyor. Gonul isleri sorulari beni kahrediyor. Kadinlarla ilgili sorular asiri genelleme iceriyor. Ve bircok durumda da kadinlara hakaret edildigini goruyorum.

Elbette ulkemizin sorunlarindan biri de sansur. Kimse duyurunun kapatilmasini istemez degil mi? Bu nedenle daha "ahlakli" yazilar yazmak zorundayiz.
0
Traveller
(31.12.17)
(6)

Alışamadım kendi memleketime -eskişehir-

ya ben lan neyse
eskişehir memleketim...yaşım 30. 16 yaşında bir çıktım ki çıkış o çıkış. anadolunun 2 farklı ilinde geçirdim yıllarımı.o yıllar boyunca hep eskişehir'in özlemi vardı içimde. bir an önce dönüp ömrümün geri kalanını eskişehir'de geçirmek istiyordum.son 5 yıldır da erzurum'un bir köyünde çalıştım.erzur
eskişehir memleketim...

yaşım 30. 16 yaşında bir çıktım ki çıkış o çıkış. anadolunun 2 farklı ilinde geçirdim yıllarımı.

o yıllar boyunca hep eskişehir'in özlemi vardı içimde. bir an önce dönüp ömrümün geri kalanını eskişehir'de geçirmek istiyordum.

son 5 yıldır da erzurum'un bir köyünde çalıştım.

erzurum işte. insanların çarşının ortasında yere tükürmekte beis görmediği, grup kavgalarının sıradan olduğu, otobüste ısrarla arka sıraya ilerlemeyen insanlar ve her an her yerden gelebilecek şiddet. -esnafı, şoförü, yoldan geçen adamı vs. bir şey bulup dövebilir...-

en sonunda eskişehir'e geldim ama hiç güzel olmadı benim için.

ben erzurum'da sürekli müşterisi olduğum taksi durağının vermeyi unutsam bile ben hatırlayana kadar benden para istememesini özledim. yol sorduğum insanların işi gücü bırakıp bana yolu canhıraş tarif etmesini hatta direkt adrese kadar bana eşlik etmesini özledim. bir gün "abi kusura bakma o elindeki nedir?" diye adamın elindeki ışkını sorduğumda bana elindeki ışkından ikram etmeden rahat edememesini özledim. kısacası oradaki samimiyeti çok özledim lan.

erzurum erzurum işte. oradayken her gün küfür ettiğim bir şehirdi ama kıymetini eskişehir'e gelince anladım. erzurum gerçekten birçok insan için yaşanması mümkün olmayan bir şehir ama bu eskişehir'de her şey bana batıyor. buranın insanı bana son derece bencil, çıkarcı ve tabiri caizse biraz sosyetik geliyor. ben 16 yaşında ayrılırken bunalımlara girdiğim memleketime çok yabancılaşmışım.

acaba yine gitsem oraya çalışmaya eskisi gibi olur mu? yoksa eskişehir'e alışmaya mı çalışayım? eskişehir'e şu anda çok ama çok yabancıyım ve bu beni mutsuz ediyor.
0
ya ben lan neyse
(30.12.17)
Erzurum un maalesef öyle bir havasi var sanırım. Ne seninle ne sensiz diyoruz bu duruma. Ben de sevmiyorum ama üç gun ayrılınca özlüyorum. Bence dönmeyin erzurum a. Eskişehir bırakılır mı
0
graupel
(30.12.17)
Neden övmekten çekiniyorsun ki? Ben Erzurum'un bir kısmını gördüm. Gayet güzel bir şehir. Erzurum, Kars, Erzincan gibi şehirlerin sakin ve stresten uzak şehirler olduğunu düşünüyorum. Canın istiyorsa git.
0
dissendium
(30.12.17)
bende senin gibiyim. doğudayım ama kendi memleketime geldiğimde bende senin gibi hissediyorum.
0
komando kani var bende
(30.12.17)
"Şerefil mekan bil mekin" derler. Yani "mekanın şerefi içindekilerdendir".

Eskişehir senin memleketin. Erzurum'daki samimiyeti kendi memleketine bulaştırmak, insanların samimi ve olumlu yönlerini yakalayarak o yönleri vurgulamak, hem kendin olumlu olmaya çalışıp hem onlara bunu aşılamak bence senin Eskişehir halkına verebileceğin en büyük destek. Çünkü bu olumluluk ve samimiyet insanların hayatları ı ferahlatacak, psikolojilerini düzeltmeye yardımcı olacak, kolaylaştırıp güzelleştirecek.

Erzurum'a dönüp orada devam etmek de sadece seni kalkındırabilir ama o da garanti değil.

İstersen Eskişehir'e seni ziyarete geleyim, benim de nüfusa kayıtlı olduğum yer ve hiç görmedim, görmüş olurum. Üzülme, 14 yıldır çok fazla değişiklik yaşadın, şu an böyle hissetmen çok normal. İnsanoğlunun çiğ süt emdiğini her zaman hatırında tutmak işine çok yarayacaktır.
0
yaren
(30.12.17)
2010 yılında ilk kez Eskişehir e geldiğim zaman esnaftan hiç haz etmemiştim. Yerli halkı da hiç iyi değildir çıkarcıdır, öğrenciler güzeldi yardımcı olmaya çalışıyorlardı gerçekten. 2015 yılında ayrılırken çok da üzülmedim, yavaş yavaş küçük İstanbul oluyor orası. İnsanlar birbirini nasıl düdüklerim gözüyle bakıyor. Bir çevren yoksa çok boş, arkadaşların varsa inanılmaz bir şehir. Ama aradığım samimiyet yok.. Öğrencileri çıkar geriye bir grup çöp insan kalır.
0
gozu acik sevisen yahudi
(30.12.17)
“Her nerede değilsem orada mutlu olacakmışım gibi gelir.” Charles Baudelaire
0
pavlis
(30.12.17)
(5)

Fissür ve kanama

ya ben lan neyse
selamlar,geçen biraz zorlayınca 1 senenin ardından ilk kez yine kanama oldu ama baya kanadı bu sefer. her tuvalette de tekrardan kanıyor. doktora bundan önceki seferde gitmiştim ve osmolak ile merhem vermişti. o zaman merhemi kullanmadım ve kendiliğinden geçti.osmolak dışında tavsiyeniz olur mu? kan
selamlar,

geçen biraz zorlayınca 1 senenin ardından ilk kez yine kanama oldu ama baya kanadı bu sefer. her tuvalette de tekrardan kanıyor. doktora bundan önceki seferde gitmiştim ve osmolak ile merhem vermişti. o zaman merhemi kullanmadım ve kendiliğinden geçti.

osmolak dışında tavsiyeniz olur mu? kan kaybı çok olursa sorun olur mu bir de? çünkü baya saniyede 2-3 gidiyor...
0
ya ben lan neyse
(30.12.17)
osmolak müshil zaten. fissürü direkt tedavi eden birşey değil yani. taviye olarak doktor öneriyorum ben. gçmiş olsun.
0
sutlu nescafe
(30.12.17)
Benim kardeşim 2-3 yıldır hemoroid hastalığı çekiyor. Annem çoban çantası diye bir bitkiyi demleyip içirmenin çok iyi geldiğini öğrenmiş, yaptı içirdi gerçekten çok iyi geldi. Fissürü de aynı şekilde iyileştirir mi bilmiyorum ama hiç değilse doktora gidene kadar idare ederse diye söylemek istedim.
0
yaren
(30.12.17)
bol bol sıcak su tut o bölgeye bir de kesinlikle kabız olmaman gerekiyor. fissür olunca acıdan dolayı erteliyor insanlar tuvalete gitmeyi, kolonda bekleyen dışkının suyu iyice emiliyor ve kabızlık şiddetleniyor böyle bi kısır döngüye girersin. onun dışında iyileşir kendiliğinden korkacak bir şey yok. geçmezse de genel cerrahiye git.
0
shotgunwoman
(30.12.17)
At kestanesi yağı öneriyorum. İnsternette de bu kelimeleri birlikte aratırsanız bunu fissür için kullananlar olduğunu görebilirsiniz. Bana doktor eczaneden alınan halini vermişti ama artık kaldırılmış, ilacın ismini de hatırlamıyorum zaten ama içinde bu at kestanesinden vardı.
0
inawen
(30.12.17)
İstanbul'daysanız prof. Dr Nihat Bengisu'ya gitmenizi öneriyorum. Kesin çözüm.
0
nick konusunda kararsizim
(31.12.17)
(6)

Samsung note 5 alınır mı?

feldspar
Memnun musunuz? Ne dersiniz?
Memnun musunuz? Ne dersiniz?
0
feldspar
(29.12.17)
5 yıl s3 kullandıktan sonra gectim note 5e. bence her türlü alınır. tipi falan da güzel. özellikleri de yetiyor. ben memnunum.
0
cagdassalur
(29.12.17)
fiyatına bağlı, 2bin lira altına alınır, 2-3 sene gayet idare eder.
0
Bruce
(29.12.17)
note 4 alırım, neden? ÇÜNKÜ LANET OLASI BATARYASI CIKMIYOR DOSTUM!


bu da demek ki 1-2 seneye kadar pert olacak bir batarya olacak elinizde.
0
binder dandet
(29.12.17)
tavsiye ederim. benimkinde ufak tefek sorunlar oluştu ama bunda benim mallığımın payı büyük sanıyorum.
0
tukenmez adam
(29.12.17)
Ben ilk çıktığından beri kullanıyorum gayet güzel bir sorunu yok.
0
jazzabel
(29.12.17)
Çok ama çok memnunum.
0
yaren
(29.12.17)
(5)

isim bulmaca

altinci nesil caylak
merhaba,kurum içerisine konumlandırılacak yardım masası uygulaması için isim arıyoruz. önerilerinizi alabilir miyim?teşekkürler.
merhaba,

kurum içerisine konumlandırılacak yardım masası uygulaması için isim arıyoruz. önerilerinizi alabilir miyim?

teşekkürler.
0
altinci nesil caylak
(29.12.17)
yardım@bana :)
0
antipodes
(29.12.17)
Hedesk
"He deseniz yanınızda" help desk.
Bilemedim :P
0
dedi ayca
(29.12.17)
Yar-ma. Yardım masası.
Yardırın!!!
0
yaren
(29.12.17)
birbilen
0
jimicik
(29.12.17)
süpersiniz, devam ;)
0
🌸altinci nesil caylak
(29.12.17)
(7)

insanliktan nasibini almamis esnafa

mesudiyeli mesut
Nasil davraniyorsunuz? Her defasinda herhangi bir yere girince "iyi gunler, merhaba" demeyecegim diyorum; dayanamiyor diyor ve konuya giriyorum. Aldigim cevap kaba ve ukalaca... bugunden bir ornek: Ben: merhaba, fotokopi cektirecektim...Kirtasiye: cumaya gitti kardesim cumaya... veya Taksiye binerke
Nasil davraniyorsunuz?
Her defasinda herhangi bir yere girince "iyi gunler, merhaba" demeyecegim diyorum; dayanamiyor diyor ve konuya giriyorum. Aldigim cevap kaba ve ukalaca... bugunden bir ornek:

Ben: merhaba, fotokopi cektirecektim...
Kirtasiye: cumaya gitti kardesim cumaya...

veya

Taksiye binerken ben: iyi gunler memorial hastanesi lutfen.
Taksiciden herhangi bi cevap, ses seda yok. Yine de inerken parayi verdikten sonra iyi gunler dedim. Yine ses seda yok.

Arkadaslar artik bu adamlara karsi bir davranis sekli gelistirmem gerekiyor. Siz n'apiyorsunuz? Tavsiyeleriniz? Olabilecek en az kelime ile hatta konusmadan isimi halletmeyi dusunuyorum artik?
0
mesudiyeli mesut
(29.12.17)
Selam vermek insaniyettir. Yaptığın en doğrusu ve en güzeli. Yeterli bu kadar, dahasına gerek yok. Selamsız da olmamak gerek, nezaket sende kalsın.
0
yaren
(29.12.17)
Hocam biraz dişini sık alışıyorsun, sonrasında onlara aşağılık -üzgünüm bu kelimeden dolayı- bir varlık gibi davranıyorsun. Ve sen böyle davranınca inan bana süt dökmüş kedi oluveriyorlar.
0
giovanne
(29.12.17)
günaydın ya da iyi günler diye girdiğim esnaf aleykümselam diye karşılıyorsa tekrar öpseler gitmiyorum.

eğer ki merhabama silik bir şekilde cevap veriyorsa bir sonrakine daha üstüne basa basa, daha yüksek bir şekilde tekrar ediyorum bu sefer seve seve cevap veriyor. eğer kafa betonsa, anlamıyorsa ondan da alışveriş yapmıyorum.

ama ilkine asla müsamaha göstermiyorum.
0
antipodes
(29.12.17)
selamunaleykum diyerek dükkanına girdiğim esnaf günaydın veya merhaba şeklinde karşılık verirse içimden aleykümselam diyerek verdiğim selamı kendim alır, alacağım şeyi almadan çıkarım, bir daha da uğramam. aynı şey tam tersi için de geçerli, merhaba diyerek girmişsem ve eleman aleykümselam diyerek karşılamışsa bir daha uğramam.

bahsettiğin taksici olayını bizzat yaşadım, hatta daha beteriydi. oturduğum tarafın camı açılmıyor mu diye sorduğumda kendi tarafındaki camı kastederek "açık ya" cevabını veren bir dallamayla karşılaşmıştım. öyle kendisiyle t.şak geçilmiş bir kurban gibi inmek olmaz diyerek indiğimde kapıyı ardına kadar açıp kapatmadan çekip gitmiştim, en son "abi kapı" dediğini hatırlıyorum. evet kapı dallamatör seni, selam alıp vermezsin, ters ters cevap verir sonra abi kapı der kalırsın öyle.

ben bir daha muhatap olmam kısacası, olmak zorunda kalmışsam da illaki bir şey bulur, taşı gediğine oturturum, yoksa uyuyamam .
0
Improbable
(29.12.17)
seklinizde aykirilik bulunuyorsa yapiyorlar onu. takmayin, ya... verin yine selam. hayatlari zor, surekli cici olamiyorlar.
0
e haliyle
(29.12.17)
Bu onları ilgilendiren bir şey değil ki. Seni ilgilendiriyo. Onlar gibi öküz olarak yaşamayı seçip seçmemek senin elinde. Kimin sana güzel karşılık verip veremeyeceğini önceden kestiremeyeceğin için şu an yaptığın hareket en güzeli ve karakterine en uygunu. Modunu düşüren andavallar olacaktır. Sen sen ol yine de.
0
Delay Fuze
(29.12.17)
olabildiğince kibar ama yine de mesafeli bir giriş: iyi günler ya da kolay gelsin, bir gülümsemeyle birlikte. sonrasındaki tavır/konuşmaya göre muhabbet veya alışveriş yapıp yapmama.

@kobuchu'nun dediği gibi bitaksi kullanıyorum taksiye bineceksem. daha bi kaba suratsıza denk gelmedim. hepsi sevgi kelebeği çıktı vallahi. 7-8 kez kullandım bu arada, son iki ayda. öyle her gün taksiyle de gezmiyorum yani.

günaydın/selamünaleyküm muhabbeti bu ülkede bitmez... adam ilkini gavurluk, ikincisini de müslümanlık sanıyor. ya da tersi...

@e haliyle, benim de deli gibi çalıştığım bir iş var. o yoğunlukta, ağırlıkta bile insanlara güler yüz gösteriyorum. şart!
0
runagain
(29.12.17)
(12)

yılbaşında yalnızmısınız? nasıl gireceksiniz?

john
s.b
s.b
0
john
(29.12.17)
pazartesi calisiyorum aslinda ama bir ev partisine cagrildim brezilyali kiz dolu bilmiyorum gitsem mi :D
0
baldur2
(29.12.17)
Evdeyim. Aile olur yalnız olmam.
Huysuz program yapacakmış fragmanını görüp çok heyecanlandım ama sanırım konuklar gelip şarkı söyleyecekler bu yüzden izlemeyeceğim sonra onun sahnelerini atlaya atlaya bakmaya karar verdim.
Bu yıl Victoria's Secret Show dan ümitliyim. Ona bakar uyurum.
0
mutekebbir
(29.12.17)
Bodoslama girmek isterdim ama evdeyim iste. :(
0
thomaswantsmore
(29.12.17)
evde çekirdekimsi aile olarak takılacağız; ben, eşim ve köpeğimiz şeklinde. havai fişek nanesi yüzünden köpeği evde yalnız bırakamıyoruz zaten, korkuyor. /:

plan olarak ise azerbaycan vodkası shotlayıp sabaha kadar gerilim/korku filmi izlemeyi uygun gördük, bakalım kısfmet.
0
treamorg
(29.12.17)
çok çok sevdiğim bir abimle belgrad ormanında kamp yaparak gireceğim. harika olacak.
0
hemsta
(29.12.17)
Evdeyim ailemleyim. Klasik ptt tarzında takılırız herhalde.
0
yaren
(29.12.17)
bi barda tek başıma içiyor olurum herhalde
0
rakicandir
(29.12.17)
arkadaşlarla ev partisi şeysiyle gireceğim. gerçi "ev partisi"nden ziyade "arkadaş toplanması" olacak. az kişiyiz, biz bizeyiz.
0
der meister
(29.12.17)
Bu yıl arkadaşlarımı evime davet ettim bi 8-10 kişi olacağız. Çılgınlar gibi eğlence değil de kendi çapımızda yeme, içme, kutu oyunları oynarız diye planladım. 10:30-11 gibi de Uludağ’a geçmeyi planlıyoruz. Yılbaşı gecesi orası çok eğlenceli oluyor. Bir kaç saat de orada kalıp evlerimize dağılırız.
0
naksidil
(29.12.17)
Çalışıyor olucam.
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(29.12.17)
millet disaridayken disarida olmaktan kaciniyorum."eglen!" emrine "hobaaaa!" demek ne, hic anlamadim. herhangi bir gece, yani... tatilden baska anlami yok.

ders calisiyor olmak istiyorum.

bir de, soru eki olan "-mi"ler kovalasin seni.
0
e haliyle
(29.12.17)
Çanakkalede yalniz kafa dinlicem.
0
opitseri
(29.12.17)
(6)

Dalin'in vazelinini kullanan var mı?

yaren
Varsa sizinki de petrol/benzin kokuyor mu?İki üç gün önce aldım, dün ilk defa açıp dudağıma süreyim dedim, daha kapağını açınca gelen koku çok acaip. Dudağıma sürdüm hiç fayda etmedi. Bu ürün bozuk mudur sizce?
Varsa sizinki de petrol/benzin kokuyor mu?

İki üç gün önce aldım, dün ilk defa açıp dudağıma süreyim dedim, daha kapağını açınca gelen koku çok acaip. Dudağıma sürdüm hiç fayda etmedi. Bu ürün bozuk mudur sizce?
0
yaren
(29.12.17)
petrol gibi bir maddeden yapılıyor zaten o. koku normal bence.
0
dedimmidemedimmi
(29.12.17)
Ama benim bildiğim vazelin petrol kokmaz. Hammaddesi petrol de olsa o kokuyu yok ederlerdi eskiden. Şimdi niye böyle kokuyor anlamadım.
0
🌸yaren
(29.12.17)
Normal o. Bak şurada açıklamışlar mesela: www.leaf.tv

Ne diyor? "Plain or white petroleum jelly has a smell similar to oil and gas since it is extracted from real petroleum."
0
inawen
(29.12.17)
@inawen

Hassasiyetin ve emeğin için çok teşekkür ederim, fakat ingiliş bilmiyorum (kafamı kırmak isteyen buyursun kırsın belki iyi gelir).
0
🌸yaren
(29.12.17)
@yaren

O zaman hemen çevirelim.

Aslında bu yazıda Vaseline marka ile düz "vazelin"i karşılaştırmışlar. Vaseline markalı olana güzel kokular filan katıyorlarmış ama doğal halinde gaza benzer bir koku olur demişler. Zira vazelin ham petrolün bir yan ürünüymüş.
0
inawen
(29.12.17)
@inawen

Çok çok teşekkürler. :)
0
🌸yaren
(29.12.17)
(5)

televizyonun ve çamaşır makinesinin kendi kendine açılması

rajaz
nedendir? :O
nedendir? :O
0
rajaz
(29.12.17)
Tv bozulmuştur ç. makinesini de biri zaman ayarlamıştır.
0
yaren
(29.12.17)
tv bozulmuştur derken? bir sıkıntı yok gibi duruyor ama? zamana ayarlamadık makineyi de, 2 kez oldu toplamda bu kendi kendine açılmalar.
0
🌸rajaz
(29.12.17)
O zaman eğer elektronik çip gibi bişeyi varsa onda bi sorun olmuş olabilir. Servise bi sor bence.

Televizyonu da nedense çok eski modellerdenmiş gibi düşündüm ondan öyle dedim. Ne alaka halbuki. Yine servis diyorum ben.
0
yaren
(29.12.17)
benim samsung tv'de arada açılıyor. 6-7 senedir kullanıyorum. 4-5 kez oldu bu sürede. fark etmediğim zamanlarda da olmuş olabilir. çok sık olmuyorsa bence dert etme. çamaşır makinesi kireçlenmemek için biraz içindeki suyu gezdirip kapanıyordur belki, kombiler yapıyor bunu. tv için hiçbir fikrim yok
0
washe
(29.12.17)
elektrik gidip gelmiştir.
0
kibritsuyu
(29.12.17)
(25)

estağfurullah diyen bir kişi hakkında düşünceler

Bruce
konuşma esnasında estağfurullah kelimesini kullanan birinin muhafazakar ya da islamcı ya da akp'li kesimden olduğunu düşünür müsünüz? sadece bu kelime üzerinden soruyorum, kelimenin kafanızda yarattığı imajı merak ediyorum; ya da böyle bir imajı yok mu diyorsunuz?biliyorum birini söylediği tek bir k
konuşma esnasında estağfurullah kelimesini kullanan birinin muhafazakar ya da islamcı ya da akp'li kesimden olduğunu düşünür müsünüz? sadece bu kelime üzerinden soruyorum, kelimenin kafanızda yarattığı imajı merak ediyorum; ya da böyle bir imajı yok mu diyorsunuz?

biliyorum birini söylediği tek bir kelimeye göre etiketlemek doğru bir hareket değil, benim söylemek istediğim de tam olarak o değil zaten. mesela "bu kelimeyi kullanan biri kesinlikle ateist değildir" gibi düşüncelere vardırır mı kullanımı, onu merak ediyorum.
0
Bruce
(29.12.17)
Düşünmem. bence böyle bir imajı yok.

Bana göre, dinsiz kişiler de kullanabilir böyle kelimeleri. Toplumda çok yer edinmiş ve alçakgönüllülük ifadesi olarak yaklaşıyorum ben bu kelimeye.
0
mete kudur
(29.12.17)
Yani aslında kullanıldığı şekle göre tabii muhafazakar anlamı olabilir ama bazı kalıp hallerini ben de azılı ateist olarak kullanıyorum, zira tam uyuyor. Atıyorum yaşça büyük biriyle muhabbet ederken "biz de yaşlıyız tabii artık" fala gibi bir şey dediğinde oraya tam oturan kalıp bu :)
0
whoosie
(29.12.17)
Bana fonetik olarak çok sevimsiz geliyor ve evet muhafazakâr bir tınısı var. Ama Türkçe karşılığı yok sözcüğün, nadiren ben de kullanıyorum. Çok kullanan biri için muhafazakâr önyargısı oluşturabilir bende, özellikle yaşı çok büyük değilse.
0
kobuzchu kiz
(29.12.17)
Hayır, o kelimelerden biri değil bence.
0
nopnog
(29.12.17)
Hayır. Dini inanç, siyasi görüşten bağımsız herkesin kullandığı bir kelime bu. Daha doğrusu, "Bu kelimeyi kullanmaktan kaçınayımda beni dinci filan sanmasınlar." kategorisinde bir kelime değil. Mesela, hamdolsun böyle bir kelime bence, birisine nasılsın diye sorup hamdolsun iyiyim diye cevap alıyorsam, o kişinin muhafazakar dinci tayfadan olduğuna kanaat getiririm.
0
battal gemalmaz
(29.12.17)
Küçüklükten ve çevreden gelen alışkanlıklar bunlar.
Çok sık olmasa da kullanırım.
Bazen bir şey olur ağzımdan "inşallah" çıkar mesela bunu söyledikten sonra ben bile garipsiyorum.
Bunun gibi birkaç şey daha var kullandığım kendimden yola çıkarak kullananlarla ilgili de böyle düşünceler belirmiyor kafamda.
0
mutekebbir
(29.12.17)
Düşünmem. Ben de kullanıyorum çünkü. Muhafazakar değilim..
0
elorelia
(29.12.17)
"inşallah, maşallah, allah allah(şaşırma)" gibi kelimelerden farklı olduğunu düşünüyorum estağfurullahın, diğerleri cümlede anlam tamamlamak için, eşlikçi şeklinde kullanılıyor ve bu yüzden insanların kulağına takılmadan geçmesi normal. ancak estağfurullah daha direkt bir anlam içeriyor ve söylendiği gibi türkçe karşılığı yok. ayrıca kobuzchu kiz'ın belirttiği gibi fonetik açıdan "çok arapça". bu yüzden dikakt çekiyor ve üzerine düşünülüyor olabilir mi diye merak ettim.

ben çok kullanmak durumunda kalıyorum, yerine göre estapitipiti diyorum ama her duruma da uymuyor bu. bu yönde bir geri bildirim almadım, çok umursadığımdan da değil ancak genel bir mutabakat var mı diye sormak istedim; hepinize teşekkür ederim.
0
🌸Bruce
(29.12.17)
ateistim. ben kullanıyorum bu kelimeyi. içinde yaşadığınız kültüre ait kelimeler ister istemez dilinizde yer ediyor. dindarlıkla bir alakası yok haliyle.
0
synesthesia
(29.12.17)
yahu her şeyi etiketletme, fişleme huyu edindik toplum olarak buna çok üzülüyorum aslında.

ben de kullanıyorum ama bu benim (atmosferik) agnostik deist olduğum gerçeğini değiştirmez
0
rapon
(29.12.17)
bi ateist olarak ben de kullanıyorum. durduk yere çoşkür, rabbim, pismil, inş vs de kullanırım. inceden inceye ironi ve sarcasm niyetiyle yapıyorum bunu. karşımdaki insanın tek bir hareketine göre onu yargılamaktan kaçmaya çalışıyorum bazı özel durumlar dışında. misal, bir hayvana zarar verirse benim için insan değildir.
0
washe
(29.12.17)
Yok, bu kelimeyi kullanan kişi ateist/dinci/yobaz değildir (veya tam da öyledir) gibi kesin yargılara varamayız çünkü ülkemizde insanlar kelimeleri bilinçli kullanmıyorlar. Pek çok ateist valla inşallah gibi şeyler söyler mesela. Yani estağfurullah kelimesi bence bu anlamda bir mihenk oluşturmaz.
0
yaren
(29.12.17)
ateistim, cok sık kullaniyorum.
0
eriksatie
(29.12.17)
"maşallah, inşallah, vallahi, estağfurullah, Allah korusun..vs." kullanan ama her fırsatta inançları kötüleyen ateist bir hocam var. bu ve benzeri kelimeler kültürümüzün bir parçası olmuş. belirli kelime kalıplarını kullanan bir çevrede yaşıyorsan bir süre sonra sen de o kelimeleri kullanmaya başlıyorsun.

öte yandan selamün aleyküm kullanmayıp merhaba diyen, hayırlı günler yerine iyi günler diyen vs. muhafazakar tanıdıklarım var.

kısaca kişileri saçma sapan ölçütlerle belirli kalıplara sıkıştırmamak lazım.
0
yemrem
(29.12.17)
Vardırmaz. Ben ateistim gerektiğinde estağfurullah kelimesini kullanıyorum.
Kaynağı islam evet, ancak zamanla günlük kullanımımıza giren tevazu içeren nezaket ifadesi oldu estağfurullah kelimesi.
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(29.12.17)
İnançsızım, ben kullanıyorum. Muhafazakarlıktan ziyade nezaket belirten bir sözcük olduğunu düşünüyorum. İstanbul ağzıyla konuşan insanlarda eskiden yaygınmış.
0
yirmisantim
(29.12.17)
bahsettiğin sıfatların tam tersi bir insan olarak ben söylüyorum, hakkımda böyle şeyler düşünen biri olursa da umrumda olmaz.
0
Apocalypse
(29.12.17)
düşünmem. özellikle yaşça büyük insanlarla konuşurken duruma daha uygun bir kelime bulamadığım oluyor. İki lafından biri estağfurullahsa bilemem tabi.
0
aquarium
(29.12.17)
Müslümanım dindarım ve kullanıyorum. Allahsız olup kullananlara da selamun aleykum Allahsız deyip kaçıyorum.
Not: Evet aşırı troll bir günümdeyim kusura bakmayın. xD
0
turkoglu
(29.12.17)
müslüman islamcı akpli falan değilim, arada kullanırım estafirullah diye. online ortamdaysam hatta estaf diye kısalttığım da olur.
0
yuto
(29.12.17)
daha neler, ya hu...
0
e haliyle
(29.12.17)
fazla alternatifi olmadığı için ateist olmama rağmen kullanırım.
0
legalize marijuana
(29.12.17)
ağır din karşıtıyım, ben de kullanıyorum estağfurlahı.

estağfurlah ne demek.
0
noluyo yaa
(29.12.17)
Kendimden yola çıkarsak, neredeyse sık sık kulanndığım bir kelime. Ne muhafazakarım, ne de AKP'liyim :)
0
simderun
(29.12.17)
Yok, ben de kullanıyorum, ateist sülalem de arada kullanır. 'Umarım' demek yoğunlukta olsa da, arada 'İnşallah' da derler. O inşallah'tan farklı görmüyorum.
0
aychovsky
(30.12.17)
(7)

tecavüz ile ilgili

estranged
her gün haberlerde tecavüz haberi okuyoruz. işte bugün de baba(!) öz kızına tecavüz etmiş, 9 yaşında...öz çocuğu olması veya çok küçük yaşlarda olması kanımı daha çok donduruyor. ama sonra diyorum ki hiç tanımadığı bir yetişkin kişiye de yapsaydı bundan daha az kan dondurucu olmazdı. yani şunu sorma
her gün haberlerde tecavüz haberi okuyoruz. işte bugün de baba(!) öz kızına tecavüz etmiş, 9 yaşında...
öz çocuğu olması veya çok küçük yaşlarda olması kanımı daha çok donduruyor. ama sonra diyorum ki hiç tanımadığı bir yetişkin kişiye de yapsaydı bundan daha az kan dondurucu olmazdı.
yani şunu sormak istiyorum, kansızın birinin; bir erkek çocuğuna yahut bir kız çocuğuna yahut yetişkin bir kadına yahut kendi öz çocuğuna tecavüz etmesi arasında herhangi bir fark var mı sizce?
0
estranged
(28.12.17)
Var.
0
yaren
(28.12.17)
elbette var.
0
blatta hiberna
(28.12.17)
anneni oldurmenle, sokakta yuruyen herhangi birini oldurmen arasinda bir fark var mi? sen cevap ver.
0
ateistanbul
(28.12.17)
Fark var tabi ki
0
aquarium
(28.12.17)
allah kahretsin ki her gün bu tarz insanları görmemi gerektiren bir işim var. annesine öz kardeşine kızına gelinine yoldaki erkek çocuğa duraktaki kıza haraç aldığı adama yoldaki hamile kadına...
kanunda 1. derece akrabaya işlenen suç daha ağır cezalandırılıyor ancak hiç birinin birbirinden farkı yok.
0
mikahakkinen
(28.12.17)
Fark var diye düşünüyorum ben de diğerleri gibi ama ikisinde de şok yaşanacağını fakat çocuklardaki özellikle ruhsal etkisinin yetişkinlere göre daha kalıcı olabileceğini veya geleceğini ve hayatını olumsuz yönlendirebileceğini düşünüyorum. Tabii ki fiziksel etkisi de çok kötü boyutta olabilir çünkü 9 yaşındaki bir çocuk daha gelişim döneminde. Allah belalarını versin. Kendi öz çocuğunu düşünemiyorum bile o kısım çok daha acımasızca ve yok edici.
Kısacası hepsi iğrenç ve çok acımasız. Bir kadını ya da çocuğu mahvetmek demek. Kişinin ne düşüneceğini bilememesi, hiçbir şey hissetmemesi, kendini bile suçlayabilmesi korkunç bir şey...
0
duyond
(28.12.17)
Fark elbette var. Hepsi korkunç hepsi iğrenç lâkin birinde yetişkin yahut çocuk insanlara güveni sarsılacak korkacak travma vs ama babası yahut aileden birinin tacizi güvendiğin inandığın örnek aldığın biri olduğu için insanlarla birlikte hayata karşı bir travma olur ve dönülmez yaralar açar.
0
mslny
(28.12.17)
(6)

Yürüyüş için mont

Crymeariver
Diyetteyim. uzun yürüyüşler yapıyorum ama casual montlarla olmuyor. Spor için mont arıyorum, aşırı sıcak tutacak ( çünkü çok üşüyorum) max 300 vermek niyetindeyim. Linkle öneride bulunabilirseniz çok sevinirim.mont içi polar önerisi de olabilirNot:kadinim
Diyetteyim. uzun yürüyüşler yapıyorum ama casual montlarla olmuyor. Spor için mont arıyorum, aşırı sıcak tutacak ( çünkü çok üşüyorum) max 300 vermek niyetindeyim. Linkle öneride bulunabilirseniz çok sevinirim.mont içi polar önerisi de olabilir

Not:kadinim
0
Crymeariver
(28.12.17)
Kan değerlerine baktırmak istersen çekinme. Çünkü yürürken üşümenin birkaç dakika sonra geçmesi lazım.
0
yaren
(28.12.17)
@yaren selamlar, geçen ay baktirdim hepsi normal çıktı:/ sanırım benimki psikolojik. Ciddiyim. Kafam pamuk gibiyken hiç hissetmiyorum soğuk falan
0
🌸Crymeariver
(28.12.17)
Peki monttan önce ayaklarını sormak isterim, acaba ayakların yeterince sıcak mı? Ve son olarak yürüyüşten sonra terini hiç soğutmadan üst değiştirebiliyor musun? Üşümene sebep nedir bu önemli yani. Bu havada da kaldırıp hırkayla sokağa çıkmıyorsundur dimi?
0
yaren
(28.12.17)
@yaren yok yahu t-shirt kazak üzeri mont giyiyorum genelde. Ayağımda da kalın çorap oluyor ve bot.
0
🌸Crymeariver
(28.12.17)
0
powerpufgirl
(28.12.17)
@powerpuffgirl bu termal koşu montu bayağı güzelmiş. tesekkurler
0
🌸Crymeariver
(29.12.17)
(27)

Saçlarınız ne zaman beyazlamaya başladı ?

fatih terim akti
Ben 28. yaşımın sonlarına geliyorum ve son 6 aydır beyaz saç artışında bayağı bir ivme oldu. Saçlarım sık ve uzun olduğu için çok belli olmuyor fakat 30 yaşımda Barış Manço gibi gözükmek istemiyorum.Bu genetik midir ? Yoksa strese falan bağlı olabiliyor mu ? Sizlerde durum nasıl ?
Ben 28. yaşımın sonlarına geliyorum ve son 6 aydır beyaz saç artışında bayağı bir ivme oldu.

Saçlarım sık ve uzun olduğu için çok belli olmuyor fakat 30 yaşımda Barış Manço gibi gözükmek istemiyorum.

Bu genetik midir ? Yoksa strese falan bağlı olabiliyor mu ? Sizlerde durum nasıl ?
0
fatih terim akti
(28.12.17)
Sanırım 22 yaşımda. Genetik
0
neysene
(28.12.17)
genetiktir ya bence de
bende beyaz hiç yok
2018 temmuzda 33 olcam.
ama ev arkadaşım 29 yaşında
saçı bikaç sene önce beyazlamaya başladı birer ikişer tel olarak
0
interview with the vampire
(28.12.17)
21 yaşında ilk beyaz tellerimi gördüm, şimdilerde daha da çoğaldı. Aşırı stresli bir hayatim da yok. Anneminkiler de benzer yaşlarda beyazladıgi için genetiktir diyorum ben.
0
fraise
(28.12.17)
Valla benim 14-15 yaşında başladı. Yaş 27 ve baya beyaz saçlarım var. Hatta sakallara sıçramaya bile başladı. Annem ve ablamın saçları bembeyaz nerdeyse. Genetik deyip geçiyoruz.

Ama bence havalı ya beyaz saç. :)
0
efreet sultan
(28.12.17)
16
0
kablelvuku
(28.12.17)
26 yaşındayım.

Bir ara kafamın ön tarafında epey beyaz saç çıkıyordu, sonra düzeldi.

Dedem 77 yaşında vefat etti, saçları vardı. Babam 59 yaşında, saçları biraz döküldü. Halamın eşi babamdan 10-12 yaş büyüktür, onun da saçları var ama iki çocuğunun da saçları döküldü, adamlar 40 yaşında.

Bana piyango nasıl çıkacak hiç bilmiyorum :))
0
hayirsiz
(28.12.17)
tamamen genetik. benim yeni yeni kırlaşmalar başladı. (45) ama bu sene dökülme ve kırlaşma başladı. 2017'de bi bokluk olabilir.
0
lazpalle
(28.12.17)
26 yaşındayım, 2 senedir beyazlıyor. Babamın da böyleymiş.
0
voyager 1
(28.12.17)
17 yaşındaydım fark ettiğimde.
0
yaren
(28.12.17)
kardeş dayak istiyorsun galba. lisede beyazlamaya başladım ben. genetik bu işler. sal kafayı.
0
Pepee
(28.12.17)
19'da tek tük başladı, 23-24 arası çoğaldı ve çoğalıyor
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(28.12.17)
21-22 gibi başladı yanlış hatırlamıyorsam. şu an 28 yaşındayım. Baya bir beyazım var.

saçlarım beyazladı, saydım 23 tane beyazım var diyen tipler görüyorum bazen. taş atasım geliyor ^_^
0
synesthesia
(28.12.17)
40'ta gördüm ilk telleri. Genetik, annem 70 yaşında iken sadece saçının ön tarafında bir gümüş perçemi vardı.

Bende daha fazla beyaz var anneme göre. Stress, beslenme ve boyatma farkı olabilir diyorum. Annem sadece kına yakardı saçına.
0
SiyamkedisiZorro
(28.12.17)
bende 17 yaşında bile az da olsa vardı.
0
tute
(28.12.17)
Bir ek daha, 40'ta çünkü 2. çocuğu doğurdum o sene...
0
SiyamkedisiZorro
(28.12.17)
25 yasinda ama 3-5 taneler.
0
baldur2
(28.12.17)
Beyazlamaya başlamak değil de tek tel beyaz saçım vardı. 2 sene önce Ankara'da, ODTÜ psikoloji kantininde otururken (resmen gözümden gitmiyor o sahne öyle etkilendim nedense, hiç yakıştıramadım kendime beyaz saç) saçıma ip dolanmış sanmıştım, baktım 50 santimlik bembeyaz saç. Lastik gibi bir de. Normal saçtan daha kalındı ya da beyaz olduğu için bana öyle geldi. Normalde ince tellidir benim saçlarıım. Bayağı şaşırdım. Panikleyip kopardım kökünden. 24 yaşındaydım. O günden sonra bir daha beyaz saç bulmadım kafamda.
0
g man
(28.12.17)
16 yaşında 1 beyazım oldu. sonra tek tük. 30 yaşındayım 5i geçmez.
0
vassal
(28.12.17)
8-9 yaşındayken. Çocukluğumdan beri beyazlar var saçlarımda ama umrumda da değil açıkçası.
0
ms brownstone
(28.12.17)
Tam yaşını hatırlayamayacağım kadar erken diyebilirim.(şu an 27y)
Genetik. Baba tarafım da öyle. Anneme göre ise onlarda olan “sinirlilik” damarının bana geçtiğinin somut bir delili.
Not: Stresli bir hayatım vardı, etkisi oldu mu bilemiyorum.
0
fallopian
(28.12.17)
24 üm henüz hiç yok
0
shotgunwoman
(28.12.17)
16.
O dönem itibariyle b.ktan bir hayatım oldu hep.
0
skooma
(28.12.17)
Genetik olduğunu düşünüyorum, bilimsel verim yok.
Benim 15-16'da kendini hissettirmeye başladı. Özellikle üniversiteyi bitirdikten sonra beyaz oranı da arttı, buradan da stresin de rolü olabileceğini düşünüyorum. Kafamın ön tarafları neredeyse tamamen beyazken arkada o kadar çok yokmuş; ama boyamasam Ak Gandalf olacağım gibi geliyor.
0
wish i could find a way to disappear
(29.12.17)
22 23 yaşında başladı şimdi çoğu beyaz. manuş baba gibi :)
0
gonul_isleri
(29.12.17)
32 yaşındayım. Şu yaşıma kadar sadece bir tek beyaz tel yakalamıştım o da görünmeyen bir yerdeydi. Çok rahatsız edici değildi doğal olarak ama son bir aydır yüzümün sağ ve sol tarafındaki saç diplerinde beyaz teller görmeye başladım. Sanırım stresten oldu diye düşünüyorum ama annemin de aynı şekilde beyazlamaya başlamıştı saçları.
Umarım çok hızlı beyazlamaz çünkü kendi saç rengimi çok seviyorum.
0
duyond
(29.12.17)
15 16 da başladı benim ki. Dayımlara çekmişim saç tip karakter olarak. Ama gel gör ki her şeyim sayımlara çekmişken saçımın dökülmesi babama çekmiş. Kafamı bi o duvara bi bu duvara vuruyorum.
0
valarmurgulis
(29.12.17)
7-8 yaşımdan beri. şu an 22 yaşındayım ve son zamanlarda gözle görülür bir artış var. bendeki genetik.
0
theseachange
(29.12.17)
(3)

Türkiye'de hediye kartları

nickfury
Mağazaların mesela Teknosa, migros, hepsiburada, lcWaikiki, Koton gibi markaların hediye kartları oluyor mu. Atıyorum 20 tllik, 30 tllik gibi? Oluyrsa da bildiğiniz hangi marka/mağazaların var
Mağazaların mesela Teknosa, migros, hepsiburada, lcWaikiki, Koton gibi markaların hediye kartları oluyor mu. Atıyorum 20 tllik, 30 tllik gibi? Oluyrsa da bildiğiniz hangi marka/mağazaların var
0
nickfury
(27.12.17)
Var var, migrosun var mesela. Hangilerinin var bilmiyorum ama internet sitelerine bakmak mümkün.
0
yaren
(27.12.17)
D&R'ın var, Mediamarkt'ın da var diye hatırlıyorum.
0
kobuzchu kiz
(27.12.17)
boyner' in de var.
0
evrimini tamamlamis hamambocegi
(27.12.17)
(15)

Hayvansever ve Et Yeme Deri Kullanma Celiskisi

bos gezenin bos ustasi
Eger hayvansever bir insan oldugunuzu dusunuyorsaniz cevaplayin.Kedi kopekleri koruyup kollayan, gidip para verip mama alan, buna butce ayiran bir suru insan var. Her gun et yiyorlar, deri ceket, kaz tuyu mont, deri cuzdan kullaniyorlar, yun kazak giyiyorlar.Gercekten hayvancilik endustrisinin ne ha
Eger hayvansever bir insan oldugunuzu dusunuyorsaniz cevaplayin.

Kedi kopekleri koruyup kollayan, gidip para verip mama alan, buna butce ayiran bir suru insan var. Her gun et yiyorlar, deri ceket, kaz tuyu mont, deri cuzdan kullaniyorlar, yun kazak giyiyorlar.

Gercekten hayvancilik endustrisinin ne halde oldugundan haberdar degil misiniz yoksa kendinizi mi kandirmaya calisiyorsunuz? Yoksa hayvanseverlik sadece bir PR calismasi mi sizin icin?

Gercekten hayvansal giyim ve aksesuar olmadan yasayamaz mi bu insanlar mumkun degil mi boyle bir sey?

Veya et yemek zorundalar mi cidden? Et ve saglik iliskisi kurmadan aciklayin bu durumu nitekim vejetaryen olarak yasayip olen insanlari gecelim toplumlar var hicbir kronik saglik sorunu olmaksizin.

Nasil acikliyorsunuz bunu?
0
bos gezenin bos ustasi
(27.12.17)
Bir siz, bir onlar üslubu kullanarak yazmışsınız, dolayısıyla bizim fikrimizi mi soruyorsunuz yoksa gözlemlediğimizi mi yazalım istiyorsunuz anlamadım açıkçası... Ama sorduğunuz şey zaten yüz yıllık bir ikilem. Cevabı böyle ekşi duyuru’da verilebilir bir şey olsaydı, zaten sormanıza gerek olmazdı. İnsanlar daha sık gördüğü ve ilişki kurduğu hayvanlar ile daha çok yakınlık kuruyor herhalde. Onların hisseden varlıklar olduğunu gözlemleyebiliyorlar. Görmedikleri veya aktif iletişim içinde olmadıkları hayvanları yok sayıyorlar. A.Leopold’un Land Ethic kavramını göz önünde bulundurmak gerek herhalde ideal olan için, ama o da Land Ethic’i savunup sonra ava çıkıyor; ilginç bir kafa olsa gerek.
0
sopiro
(27.12.17)
Hayvan ve doğa sevgisine sahip olmak bana ekstra bi sorumluluk vermiyor saygı duymaktan başka. İster yemek veririm kedilere, ister çöp toplarım kampa gittiğim yerlerde. Ben kediye tekme atmıyor doğayı kirletmiyor isem bu yeterlidir benim gözümde. İnstagramda gözümüze sokulan hayvan sevgileri elbette yapmacık ve gerçeklikten uzak. Ama sen beslenme ve giyinmeye geçersen iş başka. İnsanlığın gelişimi bunlarla entegre olmuş. İşi lüks moduna sokmadığımız sürece et yemekte sorun yok. Yediğin otları git kendin topla,
Bakliyatı buğdayı git kendin yetiştir. Kimse seni tutmuyor. Tüketim toplumu bu, kolay mı bu kadar insanı doyurmak. Ayrıca şu vegan soruları kadar bayat sorular yok. Hayvan sevgisiymiş.
0
hasmetizm 2046
(27.12.17)
kedi köpek sevip et yiyen ya da dediğin gibi deri kullanan insanları -kendim de dahil- hayvansever olarak görmüyorum. kedim olduğu halde biri "hayvansever misin?" diye sorduğunda "hayır, petseverim" diyorum. son 2-3 yıldır çok az et yemeye başladım. deri, kaz tüyü, yün vs zaten kullanmıyorum. et işini de halledebilirsem işte o zaman hayvansever olarak görebilicem kendimi.
0
sir gawain
(27.12.17)
Ben hayvan seviyorum. Hatta bazı zamanlar insanlardan da çok seviyorum hayvanları. Beslemek için, ihtiyacı olan bi tanesinin tedavisi için bütçe de ayırıyorum.

Ama sırf bu yüzden vegan olmayı düşünmüyorum. Sonuçta hayvanların bazıları yemek için var. Hayvan seviyorum diye neden Adana dürüm yemeyeyim ki?
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(27.12.17)
ya sorulan soruları eleştirmeyi sevmem, sorman güzel ama bana kalırsa bunu orada burada pek sorma yani çünkü dışarıdan bakınca ukala bir vegan gibi duruyorsun. çevremde bir sürü vegan-vejetaryen var, hiçbiri de çıkıp böyle şeyleri sorgulamıyor. o sebzesini yiyor, ben karşısında etimi yiyorum, konusu bile açılmıyor. anca duyar kasan veganlardan böyle sorular çıkıyor.

hayvanları seviyorum. evde iki kedim var. sokaktaki hayvanları da koruyup kolluyorum. hafta sonları dağlara, doğanın içine kamplara gidiyorum. dönerken arkamda çöp bırakmıyorum. tüketimimi minimumda tutmaya, ihtiyacım olmadıkça iğne bile almamaya çalışıyorum. diğer yandan, bir kaz tüyü montum var. 10 senedir giyiyorum hala ilk günkü gibi. kim ne derse desin sentetik tüylü montlar ile arasında dağlar kadar fark var. eti ise illa aramam ama varsa elbette yerim. durumum özetle bu.

demişsin ki; et yemek zorunda mısınız. hayır kesinlikle değilim. et olmasa da yaşarım. kaz tüyü montum olmasa da yaşarım. ama et var, ben de yiyorum. kaz tüyü mont üretmişler, ben de giyiyorum. bunlar benim hayat standardımı iyileştiriyorlar. tutup farklı renklerde 10 tane kaz tüyü mont alanı ben de eleştiririm, ya da kampa gidiyoruz, yolda et alıyoruz. "çok aldık şunu bırakalım" diyorum. "bozulursa da atarız ya nolcak" diyene ağzının payını veriyorum. ama ihtiyaca yönelik tüketim zaten olması gereken şeydir.

yemek yemek güzel bir şey. sevmediğim yemek yoktur benim, tüm sebzeleri ayrı, etli yemekleri ayrı severim. süt, yoğurt, yumurta üçlüsünü her gün mutlaka tüketirim. ayda 1-2 balık mutlaka yerim. asla hasta da olmam. ciddiyim yıllar oldu ben en son grip olalı. bunu da açıkçası bu kadar çeşitli ve dengeli beslenmeme bağlıyorum. sağlıkla ilişki kurma demişsin ama kusura bakma sağlıkla elbette ki ilgili bu iş.

diyelim ben vegan olsam;

1- bu güne kadar hayvansal proteine alışmış vücudum için bu bir yıkım olacaktır. bitkisel proteinden aynı desteği alamam. bu tempoya dayanamaz, sık sık hasta olurum. asla ilaç kullanmayan bir insan olarak kesinlikle perişan olurum. o bahsettiğin vegan toplumlar nasıl yaşıyor, bir de biz İstanbul'un göbeğinde bu karmaşanın ortasında nasıl yaşıyoruz, bunu bir incele.

2- benim için büyük dert olur. ne yiyeceğim? etsiz balıksız sütsüz yemek bul ye, nereye kadar? sabah kahvaltısında peki? hayatımın tadı tuzu kalmaz. yukarıda da dedim, yemek yemek benim için bir zevk meselesi. kendimi bundan niye mahrum edeyim ki? şimdi diyeceksin; "ama hayvanları seviyoruz, onları koruduğumuz için rererö". bu kadar hayalci olmayın. siz, biz, onlar et yemeyi bıraktık diye daha az hayvan mı kesilecek sanıyorsunuz? ya da afrika'daki açlar daha mı iyi beslenecek? ya da doğa daha mı iyi korunmuş olacak? bu dünyanın bir düzeni var ve en tepedeki para babaları bu düzenin değişmesini istemediği sürece sen et yemeyerek bir yaprak bile kıpırdatamazsın. tek bir hayvanın bile hayatını kurtaramazsın. o tavuk kesilecekse gene kesilir, gerekirse sen yemedin diye çöpe atılır. sen ise bin çeşit yemekten mahrum kaldığınla kalırsın. ben de tavuk yemiyorum mesela hormonlu diye, tavuklara bir katkım oluyor mu? no.

3- hayvanlar da birbirini yiyor. bu doğal bir denge. (düz adam :D)

peki benim merak ettiğim; bunun PR ile ne alakası olabilir? (PR=halkla ilişkiler)
0
istanbul kanatlarimin altinda
(27.12.17)
Cehalet ve/ya bencillik.
0
auroraaurora
(27.12.17)
evet et yemek zorundalar. hayvansal proteini hayvan olmayan canlılardan mı karşılasınlar? 30 kilo brokoli mi yesinler? vegan beslenmek insan evrimine aykırıdır.
0
nice tnetennba
(27.12.17)
(bkz: www.iskur.gov.tr)

bence sen buradan bir iş bul kendine

yok illa cevap istiyorsan da:

öncelikle et giren yere dert girmezmiş. et yenecek aga. et önemli.
ikincil olarak da cincilya kürk gibi "gerçek" kürk giymiyorsa bir sıkıntı yok demektir. çünkü kürk için hayvan yetiştirilip öldürülmesi vahşettir. burada hemfikiriz.

diğer taraftan evet et yenmesi gerekiyor. sonradan vegan olanların birkaç yıl sonra çok sorun yaşadıkları ve zibilyon tane destekleyici hap kullandıklarını hepimiz biliyoruz. onlara sağlıklı demek tam anlamıyla komedi. ha toplumsal olarak o şekilde yaşamış ve vücut buna alışıksa sıkıntı olmaz.

ayrıca şu vegan faşizmini bırakın artık, kim ne yerse yesin size ne?! sonuçta elde tüfekle ava çıkmıyor bu insanlar.
0
hosein
(27.12.17)
merhaba

daha önceki duyurularımdan belki biliyorsunuzdur. kendi kendime düzenli olarak orman beslemesine gidiyorum. ayrıca yerel hayvan koruma görevlisiyim. herhangi bir hayvanın tek bir tüyüne zarar gelmemesi için her şeyi yaparım. kedi, köpek, at, eşek, hamam böceği, yılan bunların hepsi benim için aynı kategoride.

mesleğim gereği malesef deri ile haşır neşirim ancak kendim kullanmıyorum.

yolda kürk giyen biri gördüm mü mutlaka yanına gider "kürkünü çıkar vicdanını giy." derim. (eski işyerimden kürklü ürün yapmaya zorlandığım için ayrıldım.) kürk giyen bir tanıdığım varsa ilişkimi keserim. kürk konusunda gerçekten çok hassasım.

et konusuna gelelim: etin tadını gerçekten bilmiyorum. küçükken yedim ancak hatırlamıyorum. vücudumda et yemediğim için hiçbir şey eksik değil. etten aldığım ne varsa kuru baklagil, chia tohumu gibi yiyeceklerden alıyorum.

hem hayvan sevip hem et yiyenler bence hayvanseverliği yalnızca sokaktaki köpeği veya kediyi sevmek sanıyor. ben köpek ile dananın farkını göremiyorum. bence etsiz de yaşanıyor. yiyene saygım var, kimseye sen niye et yiyorsun demem. banane kendi tercihleri.
0
suicides underground
(27.12.17)
Ya ben anlamıyorum, binlerce kez sorulup binlerce kez cevabı verildi bu. Lükse kaçmadıkça ve kesim anında hayvanlara eziyet çektirilmedikçe o et yenebilir. Madem hayvanlar can, o zaman bitkiler de can güzel kardeşim, bitkileri de yemeyelim ve hatta hayvanların da bitkilerini yemesini engelleyelim ne dersin? Bitkiler de acı çekiyor? Var mı böyle bi saçmalık ya?

Hayvanları çok seviyorum, kimseye anlatmak zorunda değilim bunu. Seviyorum diye de Tanrının bana haram kılmadığı gıdayı yememezlik etmem. İmkanım olduğunda yeri gelmişse lüzum olmuşsa yerim. Nedir yani bunun hayvan sevgisiyle ilgisi? Endüstriyel hayvan kesimi vs işlerini biz mi yapıyoruz, biz mi işkence ediyoruz da bize soruyorsun bunu? Hayvan sevmek de problem oldu ya, size mi soracaz kimi neyi sevip sevmeyeceğimizi??
0
yaren
(27.12.17)
"bitkiler de acı çekiyor, bitki de yemeyelim" diyen de geldiğine göre tartışma burada bitmiştir, dağılıyoruz.

mezbahaya götürüleceğini anlayınca gözleri sulanan, huysuzlaşan, kendini ve türdeşini tanıyan, benliğinden haberdar, seninle ve tüm gezegenle iletişim kurabilen, üst duygular geliştirebilen bir canlıyı sırf et gömmeyi sevdiğin ve bunu haklı çıkarmak için pırasayla bir tutmalar falan hala devam ediyor mu? hayvanı yiyorsunuz, bari aşağılamayın yav. vegan muhabbetini sevmek zorunda değilsiniz, vejetaryenlerden tiksiniyor olabilirsiniz ama ne olur şunu da yapmayın artık. modern zamanların "o zaman şimdiki maymunlar neden insan olmuyor"u gibi bir şeye dönüştü bu da.

bu arada bitkilerde sinir sisteminin ve beynin olmayışına, dolayısıyla bunlardan mahrum bir organizmanın her etkiye verdiği tepkiyi acı olarak algılamanın insana özgü bir yanılsama olduğuna falan da girmek lazım da yazarken sıkılıyor insan. yav he, bitkiler de ağlıyor, acı çekiyor, karşısında pırasanın kesildiğini gören bir başka pırasa korkudan büzülüyor falan. "ama bilim adamları deney yapmış, kesilirken gönderdiği sinyal artıyormuş?" yav tabii ki artacak. her canlı organizma etkiye tepki verir, mercan resifi de verir, mantar da, bakteri de. yaşam dediğimiz şey o zaten. ama normalde umurunda bile olmayacak böyle konuları "o halde gönül rahatlığıyla iskender gömebiliriz" demek için kullanıyor ya insanlar, cidden aşırı rahatsız ediyor beni.
0
sir gawain
(27.12.17)
Iste buna turculuk deniyor. Inlar yalnizca kedi ve kopek seviyor. Turkiye'de adi hayvansever(?) olan bur dernek kedileri kuzu disinda et yiyemiyor diye kuzu eti satisina cikmisti.
0
Traveller
(27.12.17)
Sen bilmiyorsun diye bitkiler acı çekmiyor mu, bütün evrenle iletişim kurmuyor mu yani, bi tek sen bilmiyorsun diye? Çok güzel kafalar bunlar.

Madem doğa sevgisi madem hayvan sevgisi, o zaman nice nice verimli tarlalara inşaatlar yapılmasın, hayvanların yaşam alanları da işgal edilmesin. Ağaç kesilip kağıt yapılmasın. Arı salgısı bal yenmesin. İneğin koyunun keçinin sütü yavrularına kalsın dokunulmasın. Biz sentetik beslenelim.

Aklınızı başınıza toplayın, hayvana acıyıp bitkiye doğaya acımamak, hayvanı aşağılıyorsun deyip pırasayı pespaye bir şeymiş gibi göstermek saçmalığın daniskasıdır. Hayvan etini yiyen yer yemeyen yemez. Aslolan zulmetmemektir. Aşırılığın alemi yok.
0
yaren
(27.12.17)
Çok basit birkaç soru sordum. Hakaret yoktu, iğneleyici bir söz dahi yoktu. Hayvansever olanlar cevaplasın demiştim. Kendilerini böyle görenler yani. İşsizmişim ve ukalaymışım bu vesileyle anlamış oldum teşekkür ederim.

Şu sözü söyleyip başka bir şey yazmayacağım bu başlığa:

"tüm gerçekler üç aşamadan geçer. önce alaya alınırlar, sonra kendilerine şiddetle karşı çıkılır, son olarak ise doğruluklarının çok açık olduğu ilan edilir."
0
🌸bos gezenin bos ustasi
(28.12.17)
hayvanseverim birazcık üzülsem de fazla takmıyorum, ne yapayım doğada herkes birbirini yiyor. fazla vicdan cildi bozar :)
ama sonuçta bir hayvanın leşini yiyoruz :)
0
titiraprap
(26.03.18)
(32)

Sigarayı ilk ne sebeple içtiniz? Pişman mısınız? Bıraktınız mı?

taktikmaktikyokbambambam
Sb
Sb
0
taktikmaktikyokbambambam
(27.12.17)
özentilik. değilim çünkü güzel bir şey sağlığa zararlı olmasa ve maddi yük olmasa bırakmazdım ama bıraktım.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(27.12.17)
Cevap için teşekkürler. Nesinin güzel olduğundan bahsetmeniz mümkün mü acaba? Ben hiç içmedim ve bu merete neden bulaşılıp neden devam edilir anlamak istiyorum.
0
🌸taktikmaktikyokbambambam
(27.12.17)
Tepki. Yarı bilinçli yarı bilinç dışı bir tepkiydi. Bir de tutunacak bir şey arayışıydı. 9.5 yıl içtim, çok pişman oldum. 3 yılı geçti bağımlılıktan tamamen kurtuldum.
0
yaren
(27.12.17)
Meraktan içtim. Başlamadım, o yüzden bırakmak gibi bir derdim olmadı. Senede üç beş tane içerim ortam olursa.
0
i was made for you
(27.12.17)
26 yaşında başladım. aslında sigara da değil önce nargile sonra puro. nargile meraktan, puro y.. pardon, o da bir nebze merak olabilir. canım istedi yaktım bir tane hoşuma gitti. keyif veriyor ve ağzımda bıraktığı tadı, dumanının kokusu hoşuma gidiyor. pişman değilim. devam ediyorum.
0
air
(27.12.17)
Arkadaslarim iciyordu onlardan gorup basladim. Pismanim. Dusen hayat kaliteme mi yanayim verdigim tonla paraya mi?
0
voyager 1
(27.12.17)
@air cevap için çok teşekkürler

@voyager hiçbirine yanmayıp bırakmayı deneyebilirsiniz hocam. En önemli eşiği geçmişsiniz bile. Çok da severek içmiyorsunuz.
0
🌸taktikmaktikyokbambambam
(27.12.17)
aşıktım. marlboro kutusunun içinden samsun vermişti arkadaşım. bandrollü sigara içmiyorum artık. paket tütün (drum) arada da açık tütün içiyorum. pişman değilim.
0
mind mischief
(27.12.17)
merak. arkadaşlara ''versene bir tane'' diye diye başlamıştım. 10 sene olmuş, pişman değilim, severek içiyorum :)
0
eazy
(27.12.17)
@mimd @eazy içerken havalı olduğunuzu düşünüyor musunuz? Eğer cevap evet ise hâlâ içiyor olmanızda bunun bir etkisi var mı sizce?
0
🌸taktikmaktikyokbambambam
(27.12.17)
Çok ergence gelecek belki ama üniversitede bir arkadaşım sigaraya başlamıştı. Ben o zamana dek sigara bağımlılığını anlayamaz ve içenlere hor bakardım kendilerine durduk yere zaaf yarattıklarından dolayı. Hem dumanını yel, parasını el almıyor mu? Ha, neyse, o sürekli bana "Bir tane iç, ne olacak?" diyip durdu, günde bir dal içtim, hiç paket almadım. Bağımlı olmadığımı iddia ederdim üç yıl önce. Sigara yokken delirmezdim yani. Şimdi de kardeşim evde, ben de işsizim mezun olduğumdan beri. Kardeşim içtikçe ben de içiyorum, arkadaşlarla buluştukça paket alıyorum. Sigara yokken de hala delirmiyorum ama abarttım içmeyi. Yine de bağımlı değilim herhalde.


Şimdi o arkadaşla küsüm, her yönden irtibatı kestim ama onun sunduğu, benim de kabul ettiğim bu alışkanlık (?) kaldı. Büyük konuşmamak lazım, evet.
0
m e b
(27.12.17)
@meb haklısınız hocam kazara ben de başlarsam hayvanlar gibi içerim sanırım, çünkü aşırılık benim içimde olan bir şey. Kokusundan tiksinen, tek bir fırt bile denememiş birinin sigara içen hâli de orta hâlli olamaz.
0
🌸taktikmaktikyokbambambam
(27.12.17)
Ortaokul öğrencisi falandım havalı olmak için özentilikten denedim bu ne lan bok gibi dedim bir daha da içmedim.
0
Ufuk
(27.12.17)
Meraktan içtim. Lisede hiç içmemiştim ama üniversiteye girince yurttaki ilk günümde kantinden sigara alıp denedim. Sonra sıkıntılıydı o zamanlar aileden ayrılmak falan, sıkıntılı olunca içilir diye yee etmiş beynimde üzüldükçe içtim. Ama bağımlı olmamıştım taa ki 3. sınıfa kadar. 3.sınıfta yurtta oda arkadaşlarım fosue fosur içiyordu bwn de alıştım onlarla içerken. Evet pişmanım çünkü birşeye kontrolsüzce bağımlı olmak, kokmak, sigara yüzünden bir sürü sağlık sorunu yaşamak iğrenç birşey.çok denedim ama bırakacak motivasyona sahip olamadım. Issız bir adaya düşsem o zaman bırakırım heralde yokluktan.
0
curukturpkokusu
(27.12.17)
@taktikmaktikyokbambambam hayır, içerken havalı olduğumu düşünmüyorum :)
0
eazy
(27.12.17)
@ufuk hocam çok sevindim.

@turp hocam yeni yıl yaklaşıyor. Yeni bir yıl yeni bir sayfa olabilir. Kalan şu dört günde tiksinene kadar içip 1 ocak itibarıyla da bırakmayı düşünebilirsiniz belki. Yeni yılla birlikte geçen her gün size motivasyon kaynağı da olur hem. Zinciri kırma yazıp aratın lütfen.
0
🌸taktikmaktikyokbambambam
(27.12.17)
Lisedeyiz, arkadaşlarla sigara içmeye özenmiştik. İçmeye çalışıyoruz ama beceremiyoruz,o sırada yaşlı bir amca gelip "oğlum siz gerizekalı mısınız, sigara içmeyi bile beceremiyorsunuz" gibi bir şey demişti.

İlk ve son sigara içişim :)
0
hayirsiz
(27.12.17)
@taktikmaktik hocam, bu ufak kıvılcımlar bende birşeyler yaratıyor ama o motivasyon kalıcı olmuyor. Yine de neden olmasın bir kez daha denenebilir.
0
curukturpkokusu
(27.12.17)
Öve öve bitiremedikleri orgazm sigarasını denemek için içtim. İlk ve son oldu. İçtim dediğim de bi nefes. Ölüyordum.
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(27.12.17)
14 yasinda basladim. Yatili okuduğum icin zor olmadi baslamasi. Evde icildigini gordugum ve algiladigim 6-7 yaslarindan beri icmek istiyordum. Dünyanın en pişman içicisi olabilirim. Farkli zamanlarda 2 sene 4 ay ve bikac kez 1 ay biraktim. Su anda yine içiyorum. Son 4 senedir falan sürekli birakma egilimindeyim. Mevcut durumda bosluk hissi ve motivasyon eksikliği kalıcı kurutuluşa engel maalesef.
0
japon askeri
(27.12.17)
Silivrikapı çocuğuyum, minnakken başladım içmeye. Araya spor girince bıraktım. Sonra can sıkıntısından 2 defa daha başladım, biri spor kariyerimi bitirdi. 2 sene önce tekrar bıraktım. Mutlu veya mutsuz değilim, değişen bir şey yok. Daha içmem ama.
0
Tears of Devil
(27.12.17)
Çok ama çok sıkıldığım ve bozulduğum bir zamandı. Gittim kafeteryadan cigarillo'lardan aldım. Kokuya karşı hassasım, arkadaşlarım içerken bir tek o (cafe creme olanlardan) kokmazdı. Üst üste 4 tane içmişimdir herhalde o hırsla.
Devamında midem bulandı, kustum. Sonrası da gelmedi zaten.
0
SiyamkedisiZorro
(27.12.17)
lisede denemiştim. sırf meraktan. bi bok anlamadığım için içmedim. üniversitede vs hiç içmedim sanırım belki bir iki tanedir. son iki senedir alkol yanında tüketiyorum sadece. iyi oluyor.
0
elorelia
(27.12.17)
askerde içtim can sıkıntısından. pişmanım. tövbe ettim, canım çok nadir de olsa çekiyor ama kafam rahat
0
silah taciri
(27.12.17)
uzun olacak ama anlatıcam. serin hikaye.

23 yaşındaydım. tam gezi olaylarının olduğu dönem. canım sıkkındı, bir sürü kötü şey olmuştu. sigaraya başlamaya karar verdim. filmlerde kötü bir dönem geçirenlere hep "yak bi' sigara" derler çünkü.

yaz okulundan 2 ders almıştım. arkadaşlarımdan da kimse yoktu. okul bahçesinde tek başıma otururken yaktım bir tane. biri görecek, aa sen sigara mı içiyorsun diyecek diye ödüm koptu :D akşam eve gittim, tek yaşıyordum. bira aldım onunla içtim. ağladım içtim, üzüldüm içtim, kafam attı içtim. sigara bana hep o çirkin günleri hatırlatıyor. aylarca kimselere söylemedim ama sigaraya başladığımı, en yakın arkadaşlarıma bile. ki o dönem zaten kimselerle sık görüşmüyordum. hayatımın bunalım devriydi :)

ilk 2 sene boyunca piyasadaki en ağır sigaralardan birini içtim, hem de büyük bir keyifle. sonra da en light sigaralardan birine geçtim birden. dedim ki ben ne içiyormuşum 2 senedir, ciğerim solmuş. 1.5 sene de o light olanı içtim.

valla sonra bana birden ilginç bir şey oldu. bıraktım. daha doğrusu sigara beni bıraktı. neden böyle oldu tam bilmiyorum. 3 yıllık içiciliğimde hiç bırakmayı denememiştim, aklımdan bırakmak geçmiyordu bile. her gün net 1 paketimi içerdim yani. ama bir gün geldi, sabah içtiğim sigara midemi bulandırdı, yemekten sonra içtiğim sigara ağzımın tadını bozdu, evde içtiğim sigara bana bile leş gibi kokmaya başladı. tiksindim. 8-9 aydır içmiyorum. canım çok çekerse içeceğim dedim kendi kendime, gerçekten de bu 8-9 ayda belki 3-4 tane içmişimdir alkolle ama hepsi o yani.

böyle istemeden de olsa bırakmamın olası sebeplerinden biri yogaya başlamış olmam bence. yogaya ilk başladığımda kursa gitmeden içiyordum, çıkınca içiyordum. başta güzel bile geliyordu o hareketler sonrasında sigara içmek. ama yogayla hiç de bağdaşmayan bir şey yani düşününce. o yüzden vücudum zamanla onu istemedi, tepki gösterdi diye düşünüyorum. diğer bir sebep de, artık hayatımın gerçekten düzenli olması, huzurlu ve mutlu olmam. çünkü sigarayı kötü günlerimi atlatmada yardımcı bir araç olarak görüyordum, başlama sebebim bile buydu. şimdi ise mutluyum, dertsizim. sigaraya ihtiyacım yok.

sonuç olarak pişman değilim. 3-4 sene sigara içmemin ciğerlerim açısından büyük kayıp olduğunu düşünmüyorum. ama saçma bir şekilde de olsa bıraktığım için çok mutluyum. sigara eskiden hava atma aracı olabiliyorken günümüzde "yazık ya, iradesiz demek" gözüyle bakıyorlar, içenlere acıyorlar. artık o konumda olmadığım için mutluyum.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(27.12.17)
40 yil icmedim, ihtiyac da duymadim etrafimdaki herkes iciyordu. sıkıntılı zamanlarımda basldim. 1 yildir günde 1 paket iciyorum. pisman degilim.
0
eriksatie
(27.12.17)
ilk ne sebeple içtim... ilk kez coğrafya hocamız evde deneysel takılıp anne babamızdan sigara isteyip içmemizi ve tadını beğenmeyeceğimi iddia etti ama senelerdir evde ailem içtiği için pasif içiciyim ve etkilenmedim. üstünden çok zaman geçmeden de zaten alkolle birlikte sigara tüketimi başladı. sigarayı senelerdir kullanıyorum çünkü seviyorum. pişman mıyım ? bazen. çok tıkıyor nefesimi gerçekten. neden mi seviyorum ? her ruh halime uyum sağlıyor. mutluyken içince keyif veriyor, mutsuzken içince eşlik ediyor.
bırakamadım. 1 aylık içmeme serüvenim oldu, en uzunu bu ve sene 2010 veya 2011di. o günden beri maksimum verebildiğim ara uyku sürelerim oldu.
bırakmayı da düşünüyor muyum ? bazen ama çok nadiren. yani seviyorum, belki elektronik sigaraya başlayıp biraz azaltabilirim ama tamamen bırakacağımı pek düşünmüyorum. spora olan bağlılığımla alakalı bu durum da değişebilir belki ama bilemedim.
0
vedderbaug
(27.12.17)
Lisede tüm arkadaşlarım içiyordu, onlarla denedim. 2-3 paket almışımdır ama tamamen mantık insanı olduğumdan devam etmek için sebep bulamadım.

Üniversitede de bölümün %98'i sigara içiyordu. Öyle olunca aralarda sigara içme bahanesiyle sohbet muhabbet oluyordu kendi aralarında. Fazla sosyal bir insan olmadığım için kaynaşma amaçlı başlasam mı diye düşündüm ama bunu da saçma buldum.

Şu anda da cahil işi geliyor bana sigara (özellikle avrupada bulunduktan sonra), kendini geçtim başka insanlara saygısızlık. Bazen trene binmek için beklerken daha inerken sigara yakanlar oluyor, ya da binmeden büyük nefes alıp yanımda verenler; pisliğe bakar gibi bakıyorum bu insanlara, tam bir saygısızlık.
0
kayranin kedisi
(27.12.17)
5. sınıftaydım, bir arkadaş vardı anne-babası olmayan, yaşlı halasıyla yaşıyordu. hiç arkadaşı yoktu, aksi bir çocuktu, üzülüyordum haline ama arkadaşlarım onunla takılmak istemiyor diye sadece okul dışında yanına gidiyordum, bizim mahallede oturuyordu. evine gitmeye başlamıştım, sigara içtiğini görünce tuhaf gelmişti o yaşta nasıl içiyor diye. muhtemelen aynı sebepten havalı da geldi, tam hatırlamıyorum. o zamanlar içmiştim 1-2 hafta, sonra şahin taşındı mahalleden, ben de içmedim. bir daha sigara istemedi canım hiç, zaten 1-2 sene sonra ne kadar boş bir şey olduğunu anlamıştım, o yüzden lisede-üniversitede içmedim.

sonra; stresli bir işim vardı, ilk iş tecrübem. normal sigara hala tatsız tuzsuz geliyordu, o ara djarum'la tanıştım, onun tadını beğenince başladım. 1,5 sene civarı kullandım, sonra işi bırakınca sigarayı da bıraktım. o zamandan beri düzenli içmiyorum, ortamına göre. bilerek paket almıyordum ki başlamayayım diye, şu aralar boşluktayım baya, ara ara alıyorum paket, yalnız başıma biyerlere gidip oturdukça içiyorum kahve ya da birayla. paket bitince ara veriyorum ki yeniden başlamayayım diye.
0
Bruce
(27.12.17)
ilk puroyla başlayıp 4 yıl kadar sigara içtim. maddiyat ve sağlık sebeplerinden bıraktım. ana etken özgürlüğümü kısıtlıyor oluşuydu. otobüste uçakta sınavda vs belli süre üstünde duramıyorsun. ilk hevesle küçük yaşta içmiştim. kimse kusura bakmasın sigaranın özentiden başka başlama sebebi yok.
0
vassal
(27.12.17)
ben de özentilikle başladım. 18 yıl içtikten sonra 10 aylığına bıraktım, sonra yine başladım ve 5 yıl daha içtim. 2 hafta önce yeniden bıraktım.

Başladığıma pişmanım.
0
pano
(27.12.17)
13-14 yaşındayken en yakın arkadaşım ailesinden gizli balkonda içiyordu. Sonra birkaç arkadaşımız daha geldi, onlar da fosur fosur içmeye başladılar. Evde kimse yoktu. Bana da yarım sigara verdiler. İçmeyi denedim. 'Eee, bu böyle mi, olayı ne. Zevkli de gelmedi' dedim, bir daha içmedim.
0
aychovsky
(27.12.17)
(32)

Toplumu nasıl eğiteceğiz?

taktikmaktikyokbambambam
Bu kadar bilgisiz ve kaba insanı nasıl düzelteceğiz? Bu konuyu düşünen, bu iş ile ilgilenen var mı?
Bu kadar bilgisiz ve kaba insanı nasıl düzelteceğiz? Bu konuyu düşünen, bu iş ile ilgilenen var mı?
0
taktikmaktikyokbambambam
(27.12.17)
şimdi ilk soru neden bilgisizler?
çünkü okumayıp, merak etmeyip, sorgulamıyorlar.
peki neden okumayıp, merak etmeyip, sorgulamıyorlar?
çünkü herşeyi bildiklerini sanıyorlar. her soruya kesin hükmü anında veriyorlar.
ne olması lazım?
bunlara öyle bir numara yapacaksın ki işte önce bildiklerini sanıp sonra böyle avel avel gerçek dünyaya bakacaklar. mesela bir eleman çıkacak bir konu hakkında konuşacak herkes çok bilmiş bir şekilde kesin bu şudur falan ehele ühele falan diyecek ama böyle toplumun %80 adı kadar emin bir şekilde sonra bu eleman gidip nobel falan alacak gibi.

bizim milletin çok bilmişlik olayını kırmak lazım.
0
dedim dedim de kime dedim
(27.12.17)
Cevap için teşekkürler. Bugün buna benzer bir hikâye duydum. Bizim köylülerin yaşadığı bir semtte biri bir yerden dökük bir eve 60 bin vermiş, mahalleli adamla dalga geçmiş, geçenlerde mütahit 5 daire vermiş adama, şimdi helal olsun falan diyorlarmış. :))

Bilmiyorum demeyi nasıl öğretmek gerekiyor acaba, ben bunu çok merak ediyorum.
0
🌸taktikmaktikyokbambambam
(27.12.17)
Müteahhit yahu mütahit yazıp geçmişim telefonda. :(
0
🌸taktikmaktikyokbambambam
(27.12.17)
şaha kalkmış organize bir cehalet var karşımızda.
düzelmez artık.
ömür kısa, bunlarla boğuşacağıma topuklayıp kaçarım fırsatını bulabilirsem.
0
titiraprap
(27.12.17)
Mevlana boşuna hoşgörüde deniz gibi ol dememiş, boşuna ya olduğun gibi görün ya göründüğün gibi ol dememiş. 3 ayağı var: bilgi, kendini iyi yönde değiştirmek ve başkalarına karşı de olabildiğince çok hoşgörülü ve yapıcı tavırlarla örnek olmaya çalışmak.
0
yaren
(27.12.17)
Ben her şeyi tersinden görmeye çalışıyorum uzun bir süredir ve pek çok şekilde işime yaradı. Bu duruma da bilgiye aç bir toplum olarak yaklaşmak istiyorum ancak cahili bilgiye aç biri hâline nasıl getireceğimiz konusunda kafa yormamız gerekiyor.
0
🌸taktikmaktikyokbambambam
(27.12.17)
Bu işle ilgilenenler var evet. Sivil toplum kuruluşları, belediyeler çeşitli çalışmalar yapıyorlar.

Bireysel olarak da elimizden ne gelyorsa eğitime destek olarak, gönüllü çalışmalara katılarak özellikle yetişmekte olan nesil için katkıda bulunulabilir.
Sivil toplum kuruluşlarına maddi destek olunabilir.
(Yazmaya gerek yok gerçi ama atlamamış olmak için yazayım. Öncelikle kendimiz örnek olarak tabii)
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(27.12.17)
Bilmiyorum demeyi öğretmek için bizzat örnek olmak gerek. Hem de her fırsatta ve büyük bir özgüvenle öğrenmek istediğini göstererek. Önce beyinler dumura uğruyor sonra böyle birinin varlığına inanmaya başlıyorlar ve sonra örnek alıp onlar da böyle davranıyorlar.
0
yaren
(27.12.17)
dizi sektörü benim emrime girsin 1 senede düzelir.
0
ya ben lan neyse
(27.12.17)
@yaren çok haklısınız ancak örnek bireylerin daha fazla kişiye ulaşması artık bir zorunluluk hâlini aldı gibi. Buna da bir çare bulunmalı. İyinin, estetiğin havalı olması işe yarar mı acaba?
0
🌸taktikmaktikyokbambambam
(27.12.17)
@hakbfu az denenmiş veya denenmemiş şeyler acaba artık daha mı iş yapar diye düşünüyorım ben de. Youtube kanalı mesela. Kaybeden olmaya çok yakın olan gençler de Youtube'da bir şeyler izliyor ancak onları önemsediğimizi nasıl hissettirebiliriz bunu bilemiyorum. Kendinden olmayanı nasıl sahiplendirebiliriz acaba bir insana?
0
🌸taktikmaktikyokbambambam
(27.12.17)
herkes kendi yakınından başlayacak. mesela anne, baba, amca, teyze, hala. bu kişilere böyle genel sorular sor geyik yaparmış gibi.

işte dünya neden yuvarlak? ay neden dönüyor? amerika'yı nasıl keşfetmişler? internet nerededir? telefonla konuştuğumuz nasıl başkasına gidiyor? dolar nasıl artıp azalıyor gibi.
ama böyle her gün en az 5-6 soru sorman lazım.
sonra cevapları incele,
neredeyse hiç birinde araştırayım, bakayım, şuna sorayım yok bilmiyorum demek çok ender,
hep bir cevap verme mücadelesi içinde bu kişiler çok naif, masum da olsa. çünkü bu bir tür reflex olmuş yani. hani biliyorda nasıl söyleyeceğini bilmiyormuş gibi.
cevaplar hep yuvarlak. kendince ok ama gerçekle ilgisi yok.
sonra ben herşeyi biliyorum mottosu ile hayata devam.

biraz kendini sorgulasa millet böyle chain reaction gibi yayılacak işte. hata bizde aslında hep uzaklarda arıyoruz sorunları aslında hatanın temeli benim dddkd. ve dddkd'nin ailesi mesela. herkes kendi ailesini düzeltmeye çalışsa. her çocuk ailesine cevabı bildiği ama ailesinin bilmediği soruları sorup onları araştırmaya, sorgulamaya teşvik etse yol katedilmeye başlanır.
0
dedim dedim de kime dedim
(27.12.17)
Yarar elbette. Güzelliğin tadını çıkardığımız kadar iyiliğin kalitenin doğruluğun adaletin de tadını çıkarmamız çok büyük bir imrenme oluşturur. Çünkü bu tadını çıkarma, mutluluğu dışa vurma davranışı büyük bir manevi güç ifadesidir ve insanlar özellikle özgüven şeklinde dışa yansıyan hoşnutluktan çok çok etkileniyorlar.

Bu bireylerin çoğalması için de kendimiz örnek olmak durumundayız. Hem çevremize hem de etrafımızdaki çocuk ve gençlere. Atatürk boşuna çocuklara ve gençlere titizlenmedi, boşuna birer bayram armağan etmedi. Boşuna öğretmenler yeni nesil sizlerin eseri olacaktır demedi. Hatta tam da bedeni kadar zihni de sağlıklı olan bireylerin yetişebilmesi için annelik ve babalık çok önemli, tam da bunun için kadın ve erkek çok önemli, tam da bunun için insan olmak çok önemli. Hepsi birbirine çorap ilmekleri gibi bağlıdır.

Samimiyet bilgi uygulama ve hoşgörü/şefkat bu işi çözer.
0
yaren
(27.12.17)
Sen çok bilgili ve kibarsın o yüzden toplumu eğitmek senin görevin... önce şu ön yargılarından başkalarını küçük görüp kendini üstün görme çabandan bir sıyrıl... bu yazdıkların bilinçaltında tamamen bu söylediklerimin tezahür ettiğini gösteriyor...
Sonra çık biraz özendiğini ülkelerde yaşa bakalım toplumumuz nasılmış, gör. Turist olarak değil yaşa oralarda... ulan herkes ilber Ortaylı olmuş, herkes çok biliyor kendince ama toplumumujz cahil ve eğitimsiz, yok ya! Nasıl eğitecekmişiz toplumumuzu
0
benaslindayohum
(27.12.17)
@benaslindayohum

Bence @taktik çok güzel bir niyetle çok güzel bir şey sordu. İnsanlardan bilgi ve fikir almak gibi bir güzellikle hareket etti. Onun bilinçaltında ne olduğuna girecek olursak burada hepimizin bilinçaltı ortaya dökülür, kavga olur, amaca ulaşılmaz boşa vakit ve enerji kaybedilir. Sen de düşünceni söylesen belki yeni ve çok farklı bir bakış açısı ortaya çıkar ve çok harika bir fikir gelişebilir.
0
yaren
(27.12.17)
Toplumsal değişimlerin hemen olmayacağını unutmadan ilerlemek lazım. Bu nedenle çocukları yeni yetişen nesili işaret ettim.
Çocukların sanatla, bilimle tanışmaları çok önemli. Tiyatro olur, sinema olur, fotoğraf, resim sergileri, müze gezileri, satranç, resim, müzik...
Mesela ÇYDD bu yönde epey iş yapıyor. Daha çok gönüllü daha çok iş. Bulunduğunuz illerde varsa öğrenciler yaz okullarına destek verebilir, çalışanlar cumartesi programlarına destek verebilir.
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(27.12.17)
@benaslindayohum ne yazık ki büyük ihtimalle hiç düşündüğünüz gibi biri değilim. Kaygılarım var. Dünyaya bir kez gelen ve ortak kimliği paylaştığım bu kadar insanın mutsuz yaşaması beni kederlendiriyor. Dışarıları çok gezdim, yaşadım da. O konuya girmek istemiyorum.
0
🌸taktikmaktikyokbambambam
(27.12.17)
siz kimsiniz?
0
neumann
(27.12.17)
Kaygılı bir vatandaş
0
🌸taktikmaktikyokbambambam
(27.12.17)
Tabii ki az denenmiş veya denenmemiş şeyleri denemek çok güzel olur. Youtube kanalı olabilir başka şeyler olabilir. Benim gözlemlediğim scorb mu hikaye mi diyorsunuz konulu bişiler atıyorlar. Gençler arasında epey revaçta izleyip izleyip gülüyorlar. Bu tür eğlenceli şeyleri kullanmak iyi olabilir...

Dizi sektörü evet, 1 senede olmaz ama çok fark yaratır. Kızın yurduna gitmiştim kumsalda yarışma, işte evlilik, pembe dizi tarzı yayınları izlediler hep. Benim ruhum daraldı ^-^

Şimdi aklıma geldi uluslararası bi oluşum var, Türkiye ayağı da var. Alım gücü çok iyi olmayan ailelerin yaşadığı semt okullarından, göç almış bölgelerdeki okullardan katilmak isteyen öğrencilere müzik eğitimi veriliyor. Orkestra kuruyor çocuklar. Gönüllülerin bağışladığı müzik aletleri çocukların oluyor Eğitmenleri gönüllü çalışıyordu bildiğim kadarıyla. Çok güzel işler bunlar. Destek olunabilir.
Adını hatırlayamadım belki aramızda bilen duyan vardır.
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(27.12.17)
Düzelmez dibe vurmadan.

Koca bir nesil eğitim sistemi bombok iken büyüdü gitti. Hak, hukuk, etik ve devlet terbiyesi denen kavramlardan uzak biçimde büyüdü koca bir nesil.

Devlet terbiyesi denen şeyi özellikle yazdım. Çünkü hem seçilmişler, hem de atanmışların günümüzde devlet terbiyesi ve teamüllerden uzak olduğunu görüyoruz. Askeri okullar, polis akademileri, siyasal bilimler, hukuk fakülteleri vs hepsinin kalitesi düştü ve değerlerinin içi boşaltıldı.

Bununla beraber çok fazla trajediye maruz kalındı ve buna alıştırıldı insanlar.

Çözüm: kolay çözüm yok. Yapılan yanlışların bedelleri ödenmediği müddetçe ders çıkartılamaz. Avrupa'da neden insan hakları, demokrasi, eşitlik, hukuk bu kadar üstün? Çünkü orta çağda teokrasi yüzünden, yeni çağda da faşizm yüzünden anaları ağladı. Ağır bedeller ödedikleri için ilerlediler. Biz ne bedel ödedik? Vatan elden gidiyor dışında bedel ödemedik. Vatanı elden bırakmayız çünkü bunu tecrübe ettik. Ama hiçbir zaman devlet geleneğimiz elden gitmemişti, kaybedince anlayacağız.

Cehalet, eğitimsizlik, boktan insanlar falan bunlar devlet politikasının sonuçları. İyiye dönüş olunca bir 20 yılda iyi sonuçlar almaya da başlarsınız. Uzun vadelidir bu işler.
0
bos gezenin bos ustasi
(27.12.17)
pisa verileri ortada arkadaşlar. eğitimde ve öğretimde iyi noktada olmaktan çok uzağız ne yazık ki.
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(27.12.17)
öyle bir eğitim yok.

ayrışacağız. biz kendi muhitlerimizde yaşayacağız, onlar kendi muhitlerinde. okumuş, dil bilen, dünyayı tanıyan, çevresine saygılı insanlar olarak kendi mahallelerimizi kuracağız, onları da kendi muhitlerine süreceğiz. aradaki iletişimi mümkün mertebe kesmeye gayret edeceğiz.

biz kendi mis gibi semtlerimizde yaşayacağız, onlar kendi cehennemlerinde. aramıza görünmez bariyerler çekmekten başka şansımız yok.
0
babilbaligi
(27.12.17)
@babilbaligi
mevcut durum buna gidiyor ama tek tarafli olarak. sen gitmesen de onlar geliyor.
bariyeri ceksen de o bariyer cekmeyecek gelip seni rahatsiz edecektir.
bu suna benziyor sen tum kaskosunu vergisini duzenli odedigin pahali arabana gidip en pahali kis lastigini taktiriyorsun ama buzlu havada yazlik lastikli ama olesiye modifiye kaskosuz beyaz bir sahin kayip gelip sana carpiyor ve senin arabani pert ediyor.
0
cedex
(27.12.17)
@cedex; ankara'da yaşıyorum ve bu ayrışma gayet hızlı bir biçimde derinleşiyor. bazı semtler gayet çağdaş, laik, özgürlükçü bir hayat sürerken bazıları kadınların peçeyle gezdiği yerlere dönüşüyor. dar bir mıntıkada insanların karşılıklı birbirini yönlendirmesi daha kolay. hem öğreniyor hem öğretiyorsun, iyi oluyor.

ben ayrışmaya inanıyorum, hepimiz elitizmin şanlı sancağı altında birleşelim.
0
babilbaligi
(27.12.17)
bilgisiz olmak illa düzeltilecek bir şey değil. istanbul şartlarında kaba olan da, anadolu'nun çoğu yerinde gayet normal kabul ediliyor.

bence asıl problem, toplumun büyük bir kısmının hoşgörü sahibi olmayan, tahammül göstermeyen insanlar oluşması. karşılıklı uzlaşı ortamı yok, saygı yok, hemen kavga var, kutuplaşma var. siz var biz var, onlaaaaaaaar var.
0
co2s2
(27.12.17)
boyle ustenci bir dille hicbir sey degistiremezsiniz.
0
neumann
(27.12.17)
ben cevabı biliyorum. bu konu benim de aklıma çok takılan bir konuydu araştırdım, gözlemledim, inceledim... ve ebeveyn eğitimi diyorum. ne kadar eğitimli aileler o kadar eğitimli çocuklar.
0
gameofannen
(27.12.17)
Üstenci dil eleştrisine katılıyorum. Böyle olmaz evet.
Aziz Nesin doğru bişey dedi, yanlış ifade etti. Bizim milletin şu kadarı akıllıdır deseydi farklı tepkiler alırdı. (Bence alkış alırdı)

Ayrışma diye bişey pratikte mümkün değil. Zaten doğru da değil.

İş arkadaşı, komşu, alışveriş yaptığın esnaf, market çalışanı, dolmuş şoförü, öğretmen, kamu çalışanı... Nasıl ayrılacaksın?

İki kişilik toplumda bile hayat basit olanın seviyesinde akar. Akıyor işte görüyoruz.

Ben hayatımda ilk kez bi otobüs durağında otobüse önce erkeklerin bindiğini gördüm. Kadınlar sonra biniyor. O muhitte hep aynısı oluyor. Gönüllü çalışmalara katıldığım yoğun göç almış bi bölge burası. Basit bi örnek bu. Çok basit. Daha neler neler var. Dayak günlük rutinleri sanki çocukların. Dayaksız laf anlamazlarmış. Kadınların hali.. Gelin tuvaleti yıkıyor, o sırada kayınpeder koridordan geçiyor. Gelin ayağında çorap yokmuş diye kayınpederden dayak yiyor.
Kayınpeder kamyon şoförü. Sen evine alıyorsun eşyanı taşıyor.

Çocuğunu okula yolluyorsun dolmuş şoförü evladının ırzına canına kast ediyor.

Özgecan olayından aylar sonra bir yaz günü metroda yanımda oturan 3 delikanlı kısa etek giymiş hafif topluca bi kıza bakıp hakkında konuştular. "Bi de Özgecan'a üzüldüler" gibi tecavüzü haklı gören yorumlar yaptılar. Sonra yanlarındaki beni farkedip sözde utandılar. Biri kıdemli subay, biri bi kurumda çalışıyormuş konuşmalardan çıkardığım.

Adam resmi gazete yalan söylüyor diyor.

Hastaneye acil bi kadın hasta geldi sedyede. Girişte beklettiler yukardan kadın hasta bakıcı geldi aldı kadını. Belki saniyelerin değerli olduğu bi durumdu belki değildi bilmiyorum. O kısımın önemli olmadığını kadının namusunun ön planda olduğunu biliyorum. O hasta ben de olabilirdim, siz de olabilirdiniz, çocuklarımız da olabilir.

Elitizmle başka bişeyle ilgili değil bilgisizlikten, kabalıktan rahatsız olmak. Kabalık empati yoksunluğunu gösteriyor. Empati yoksunluğu yukarıda saydığım olayları yaşatıyor. Empati yeteneği eğitimle geliştirilebiliyor.

Ayrışmayı unutun gitsin. Hep birlikte daha güzel koşullarda yaşamak için, çocuklarımıza daha iyi bir dünya bırakmak için elimizden geleni yapmaya çabalayalım. Elimizden ne geliyorsa artık.
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(27.12.17)
En yakinlarimizdan baslayacagiz. Misal iki tane kiz cocugu kuzenim var. Babalari görece bagnaz ama ben cocuklara kendilerini degerli hisettirmek icin elimden geleni yapiyorum. Onlara ufuklarini acacak kitaplar hediye ediyorum. Yukarida bahsi gecen örneklerde oldugu gibi mizojenist bir tavir gördügümde bundan mutlaka aile toplantilarinda bahsediyorum. Sonucta benim annem-babam da ilkokul mezunu dünya görüsü genc nesile göre daha kisitli insanlar. Benim onlarin yaninda takindigim tavir, annemin ISMEK kursunda diger mahalleli kadinlarla konusmasina etki ediyor. Dayilarim esnaf insanlar. Benimle konustuktan sonra toplumun bana daha uzak kesimine hitap etme sansina sahipler.

Bir de sivil toplum kuruluslarina bazen gönüllülük bazen de bagista bulunuyorum.

En ufak bir isik gördügüm insana yilbasi, bayram, dogumgünü gibi sebeplerle mutlaka kitap hediye ediyorum. Biliyorum ki ondan sonra kuzeni, kardesi vs. de o evlerindeki kisitli sayida bulunan kitaplardan okumaya heves edebilir.
0
chitosan
(27.12.17)
@titiraprap +1
0
kleider
(27.12.17)
Bakamamıştım mükemmel yorumlar gelmiş.

Ayrışma tespiti çok doğru. Ankara'da aklıma direkt Eryaman geldi.

Kantonlara ayrılma olayı eninde sonunda kötü biter, cahillik kazanır diye düşünüyoruö.
0
🌸taktikmaktikyokbambambam
(28.12.17)
(5)

youtube video önerisi

sylow
Dün arkadaş bi belgesel tavsiye etti, youtube’da varmış. Bugün, gün içinde de aklımdan geçti adını anımsayamadım ve kesinlikle telefonda aratmadım. Biraz önce YouTube a girdim ki ne göreyim, belgesel önerilen videolar arasında :) ateistler açıklayınız please
Dün arkadaş bi belgesel tavsiye etti, youtube’da varmış. Bugün, gün içinde de aklımdan geçti adını anımsayamadım ve kesinlikle telefonda aratmadım. Biraz önce YouTube a girdim ki ne göreyim, belgesel önerilen videolar arasında :) ateistler açıklayınız please
0
sylow
(26.12.17)
Dinliyolar. Akıllı telefondan her türlü hinliği beklerim şahsen.
0
yaren
(26.12.17)
(bkz: seo)
0
Amaranta ursula
(26.12.17)
a. Arkadaş da önerilen videolardan görmüş ++
b. Arkadaş o kadar önermiş ki video önerilecekler arasına girmiş
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(26.12.17)
@hayat aklini ..
Arkadaş önerilen videolar arasında görmemiş ve yeni izlediği bişey de değil. 2 saatten uzun bi belgesel. Trend videolardan biri değil yani
0
🌸sylow
(26.12.17)
Arkadaşla telefonda Kanada övüyoruz, telefonu kapatınca reklamlarım Kanada vizesi ike ilgili oluyor nette hiçbir arama yapmadığım hâlde. Arkadaşla Monster Abra serisinden konuşuyoruz üç gün Monster reklamı görüyorum telefonda.
0
taktikmaktikyokbambambam
(27.12.17)
(4)

Ufaklık Bronşiolit Oldu - Uzun Mesafe Uçuşu

aradaki uzaklik
Arkadaşlar. Özellikle doktorlar, anneler, babalar. 5-6 aydır hayalini kurduğumuz bir Cape Town tatilimiz vardı, toplamda 12 günlük. Ancak tam gitmeye 4 gün kala 1 yaşındaki çocuğumuz bronşiolit oldu. Burun akıntısı/tıkanıklığı, balgamlı öksürük, nefeste hırıltı var. İlaçları aldık kullanıyoruz ama d
Arkadaşlar. Özellikle doktorlar, anneler, babalar.

5-6 aydır hayalini kurduğumuz bir Cape Town tatilimiz vardı, toplamda 12 günlük. Ancak tam gitmeye 4 gün kala 1 yaşındaki çocuğumuz bronşiolit oldu. Burun akıntısı/tıkanıklığı, balgamlı öksürük, nefeste hırıltı var. İlaçları aldık kullanıyoruz ama dün başlayan hastalık bugün daha da ilerledi. 3 gün sonra uçuş var. Uçuş tam 12 saat sürüyor. Ancak aklımız çok karışık, ufaklığın hastalığından korkuyoruz. Ne yapmalıyız?

A) Çocuğun sağlığından önemli mi, tatili iptal edelim/erteleyelim
B) Bronşiolit ağır bir hastalık değil, geçecektir, tatile gidelim.

Fikriniz nedir?
0
aradaki uzaklik
(26.12.17)
Cevap net değil mi?hastalık kötüleşti diyorsunuz.
0
ırene adler
(26.12.17)
Buna dogru cevabi verebilecek tek kisi doktorunuz.
Bizim doktor bu tip durumlarda alin ilaclarinizi gidin diyenlerden,simdi yanimdaki kidemli ucucuya sordum ayni sekilde alsinlar ilaclarini,buhar makinelerini gitsinler,cape town in havaai guzel iyi gelir cocuga,bi tek ucarken burnunu acik tutsunlar,cocuk basinctan kulagi agriyip aglarsa anasi emzirsin,yada biberon versinler kalkista,yinede aglamayi kesmezse birakin aglasin aglaya aglaya kulagini kendi acar dedi.
Bende sunu ekliyorum bakabilecek bir ebeveyn varsa birakin cocugu gidin,ocean baskette guzel bir balik sarap yapin,bir dahaki sefere o da buyumus olur gelir sizinle
0
duptıs
(26.12.17)
12 saatten 2 yolculuk var ve yavrucuk 12 gün arayla bu iki yolculuğa bu haliyle hiç dayanamaz. Bi de yavrucuk daha 1 yaşında, bilinçaltının canavar gibi her şeyi titizlikle kaydettiği ve emir telakki ettiği yaşta. Hasta haliyle bırakıp gitmeyin, tatili erteleyin. Hem içinize siner hem de yavru bedenen daha kolay iyileşir, ruhen çok daha güzel gelişir. Bilinçaltı şu an bütün endişelerinizin farkında. İleri yaşlarda çocuğa terk edilme korkusu yerleşmesin.
0
yaren
(26.12.17)
@yaren hocam sağol cevap için. Esasen yavruyu da yanımıza alacaktık ancak yol çok uzun ve sıpa hasta. Sanırım ağır gelecek. Vaz geçeceğiz galiba.

Diğer arkadaşlara da çok teşekkür ederim.
0
🌸aradaki uzaklik
(26.12.17)
(30)

Duyurucuların güzel kadın zevki

ya ben lan neyse
10 yıldır duyurudayım, erkeklerin "güzel kadın" diye link verdiği kadınlardan çok güzelini görmedim. belki 100 tanesine bakmışımdır şimdiye. ya makyajsız ya retro ya aşırı çilli ya erkeksi...öyle zevksiz de değilim. muhabbetlerde falan hep kıyaslıyoruz sonuçta.niye böylelerini seviyonuz oğlum siz? d
10 yıldır duyurudayım, erkeklerin "güzel kadın" diye link verdiği kadınlardan çok güzelini görmedim. belki 100 tanesine bakmışımdır şimdiye. ya makyajsız ya retro ya aşırı çilli ya erkeksi...

öyle zevksiz de değilim. muhabbetlerde falan hep kıyaslıyoruz sonuçta.

niye böylelerini seviyonuz oğlum siz? denişik misiniz?

30e
0
ya ben lan neyse
(26.12.17)
tespit yapmak istiyorsan duyuru olarak açsaydın keşke, çok afaki bir soru "niye böylelerini seviyonuz". biri gelip "çünkü eşşeğin sikinden dolayı" dese ne yaparız.

herkes öyle sen farklıysan denişik olan sensindir belki, hı?
0
Bruce
(26.12.17)
Her şeyi anlarım da, makyajsız ne demek ya?
0
cikmaz sokaktan cikagelen cocuk
(26.12.17)
resmim.net

Bu hatun güzel değilse problem sende.
Biz değişik değiliz .
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(26.12.17)
@bruce: yok, link vererek ispatlamalarını istiyorum. kız muhabbeti de mi yasak?

@kusursuz: çok güzel değil.
0
🌸ya ben lan neyse
(26.12.17)
Duyuru'nun en güzeli benim bi kere. *hıh..*
0
yaren
(26.12.17)
@ya ben lan neyse

İşte bu yüzden güzellik göreceli :)

Sen koy çok güzel bulduğun kadını biz görelim.
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(26.12.17)
@ayak var, bu öyle çok da güzel değil sanki
0
goodz
(26.12.17)
Beyoncé nasıl mesela? Bence her yönüyle kadınlığın tam olarak vücut bulmuş hali.

media1.popsugar-assets.com:format_auto-!!-:strip_icc-!!-/2015/05/04/127/n/1922398/ca7b2d42942b1082_472181010/i/Beyonce-Knowles-Met-Gala-2015.jpg
0
m e b
(26.12.17)
Linkin düzgün hali : bit.ly
0
m e b
(26.12.17)
@meb: ipnelik yapmak gibi olmasın ama şoparlara benziyor.

bu benim güzellik çıtam:

www.thefamouspeople.com
0
🌸ya ben lan neyse
(26.12.17)
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(26.12.17)
@kusursuz dost gözünü seveyim link paylaşma artık gözlerim kanadı.

O konuda duyuru erkeklerine ben de çok kırgınım nerede kart suratlı, at ağızlı kız var onlara “İşte budur!!!1!”, “Şahane <3 <3 <3”, vs. diyorlar. Ben de çözemedim durumu. Bu basit bir “görecelilik” değil bence, düpedüz zevksizlik.
0
i m cool with that
(26.12.17)
@ya ben lan neyse: Yav o kadın da plastik bebek gibi, ruhsuz duruyor sanki :/
0
m e b
(26.12.17)
images.hepsiburada.net

@i am: bu sözlükten. yalnız hakkaten adları bilinmeyen... başlığındakiler de abartı sanki.
0
🌸ya ben lan neyse
(26.12.17)
lamira
(26.12.17)
@i am cool with that

Zevkler renkler.. herkesten herkese değişiyor.

Ama gözlerim kanadı şeklinde bir yorum en basit tabiri ile "sığlık"
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(26.12.17)
Kusursuz yakın zamanda pınar altuğ’u güzel buluyor musunuz duyurusunun başkanıydı, linkler normal o yüzden :)

Ben karakteristik yüzü olan insanları beğeniyorum. Mesela marion cottilard. (Adını doğru yazmışımdır umarım)
0
denef
(26.12.17)
resmim.net

En güzelini en sona saklamıştım denef.
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(26.12.17)
@denef: hah işte bu sıfat cuk oturdu, ben yazarken bulamadım. "değişik misiniz?"den kastım buydu. "karakteristik" seviyor duyurucular.
0
🌸ya ben lan neyse
(26.12.17)
Ya duyurucu diye genelleme mi olur Allah aşkına :)

Birini güzel bulan birini bulmaz bu çok normal. İlla bi genelleme yapmak zorunda mısınız?

Pınar Altuğ da gayet güzel ayrıca
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(26.12.17)
cok guzel diyince gozumde beliren: images-na.ssl-images-amazon.com

ama gelse, fakyoras hayatima seninle devam etmek istiyorum dese kabul edemem sanirim :( buyuk sorumluluk... allah dagina gore kar versin :D
0
fakyoras
(26.12.17)
Bence herkes birbirini sevsin arkadaşlar,çilli,erkeksi, feminen falan kategorize etmeyelim. Ama karakteristik yüzü olanlar özelden yazsın:)
0
denef
(26.12.17)
Ben çirkin seviyorum demiyor da karakteristik yüz diyor denef de :))
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(26.12.17)
i.hizliresim.com

Güzellik algım.

26k
0
eksi sozlugun tatli insani
(26.12.17)
@eksi sozlugun tatli insani: images-na.ssl-images-amazon.com
0
🌸ya ben lan neyse
(26.12.17)
Benim için de şu mesela:

media.sinematurk.com


"Beğenmedim," diyen sözünü bitiremeden taş olur taş.. Ya da beğenmeyin de benim olsun eheh.
0
skooma
(26.12.17)
mungojerry
(26.12.17)
eazy
(26.12.17)
2, 4 iyiymiş.
0
🌸ya ben lan neyse
(27.12.17)
beyaztenlikiz
(27.12.17)
(1)

neden bazı şeyleri sonradan hatırlarız

uyusam iyi olur
neden böyle oluyor ki? neden sınavdan çıktıktan sonra cevap aklıma geliyor?neden o an bize söylenen şeye verilmesi gereken cevabı veremiyoruz da sonradan aklımıza geliyor? neden yani neden?
neden böyle oluyor ki? neden sınavdan çıktıktan sonra cevap aklıma geliyor?
neden o an bize söylenen şeye verilmesi gereken cevabı veremiyoruz da sonradan aklımıza geliyor? neden yani neden?
0
uyusam iyi olur
(26.12.17)
O anki gerilimin oluşturduğu dumur halinden oluyor. Rahatladığımızda düşünce akışımız da rahatlıyor. Bende böyle oluyor en azından.
0
yaren
(26.12.17)
(7)

telefon seçimi?

mikahakkinen
huawei p10 lite, xiaomi mi 5s plus, xiaomi mi 5x (NFC yok) arasında kaldım. Limitim 1700 fiyat performans telefonlarından bakıyorum. sizce hangisini seçeyim?
huawei p10 lite, xiaomi mi 5s plus, xiaomi mi 5x (NFC yok) arasında kaldım. Limitim 1700 fiyat performans telefonlarından bakıyorum. sizce hangisini seçeyim?
0
mikahakkinen
(26.12.17)
Xiaomi'lerden biri. Hangisi daha uygun fiyattaysa o.
0
yaren
(26.12.17)
xiaomi al.
mi6 kullanıcısıyım, hastasıyım.
5s plus da iyi diyolla.
0
alaimisema
(26.12.17)
İphone se
0
Delay Fuze
(26.12.17)
@Delay Fuze iphone se 1700lere buldum ancak 4 inç çok kafamı karıştırdı.
0
🌸mikahakkinen
(26.12.17)
biraz ufak evet. 4.7 inç ideal bence
0
Delay Fuze
(26.12.17)
Hocam mi6 alırsın o fiyata. Ya mi6 ya da one plus 5 diyorum ben. one plus'ı 1900 satan yerler vardı sanki, kredi kartı puanıyla falan o fiyat aralığına yakın bir seviyeye gelir.
0
chaoslord
(27.12.17)
xiaomi 5s plus eğer illa seçeneklerden biriyse.
0
vedderbaug
(27.12.17)
(1)

Çok iyi Arapça bilen biri lazım

yaren
SelamGramerine ve anlam bilgisine çok hakim biri var mı, bana ulaşabilir mi acaba? 4 kelimelik bir cümle sormam lazım da.
Selam

Gramerine ve anlam bilgisine çok hakim biri var mı, bana ulaşabilir mi acaba? 4 kelimelik bir cümle sormam lazım da.
0
yaren
(26.12.17)
Elimde yazı olarak yok ama, sadece işittim.
0
🌸yaren
(26.12.17)
(11)

Kadın takıları

yaren
SelamBir tek bana mı saçma geliyor acaba, kadınların "güzel" takılar takarak "süs"lenmek için en değerli madenleri ve taşları seçmesi bana çok saçma geliyor. Teknolojinin ilerlemesinden önce niye tercih etmişler diye düşününce, daha ucuz malzemeleri niye süs diye kullanmadıklarını da anlayamıyorum.
Selam

Bir tek bana mı saçma geliyor acaba, kadınların "güzel" takılar takarak "süs"lenmek için en değerli madenleri ve taşları seçmesi bana çok saçma geliyor. Teknolojinin ilerlemesinden önce niye tercih etmişler diye düşününce, daha ucuz malzemeleri niye süs diye kullanmadıklarını da anlayamıyorum. Sizce neden?
0
yaren
(26.12.17)
gösteriş - albeni - bak kocişkom bana ne aldı - böyle gider...
0
hosein
(26.12.17)
çünkü pahalı ve herkes sahip olamıyor.
0
dedim ben sana
(26.12.17)
@hosein

Yani işte değerli madenler ve taşlarla nasıl gösteriş olabiliyor, mesela çok güzel bir modelde çok başarılı dikilmiş bir kıyafet daha kıymetli bence, çünkü kumaşın elde edilmesinden kıyafetin ortaya çıkarılmasına kadar her şeyiyle emek alın teri ve zevk. Çok daha kıymetli bence. Orda durup duran şeyi bilimsel amaçlarla kullansalar tamam kıymetli gelecek ama süs için gösteriş için kullanmak çok acaibime gidiyor.
0
🌸yaren
(26.12.17)
değerli taşlar olmadan önce de mücevherler vardı
medeniyet müzelerinde görebilirsiniz taş bilezikleri veya demir küpeleri
o zamanın kültürü o şekildeymiş, kadınlar illa ki bi takı takıyormuş. statü sembolu de diyebilirsiniz. dolayısıyla değerli taşlar ve madenler bulunduktan sonra da bunlar kullanılmış.
neden bilmem. ben de sevmiyorum takı takmayı şu anda ama bence çok da acaip değil.
0
interview with the vampire
(26.12.17)
çünkü değerli taşları herkes elde edemiyor. bu yüzden değerliler. bu sadece mücevherlerde olan bir durum değil, az olan kıymetlidir ve az olana sahip olma yarışı vardır. anlayamayacak bir şey yok.
0
pinkpeony
(26.12.17)
aslında aptalca. ama kadınlara sevgi gösterisi olarak başka bir canlının üreme organını aldığımız şu dünyada sorgulamaya değer bir detay gibi görünmüyor bana.

ne takacaklarını bana mı soracaklar?
0
babilbaligi
(26.12.17)
çünkü;

sevdikleri için.
0
naksidil
(26.12.17)
süs dışında, kadının bilinçaltı "değerli şeylere sahip olayım ve bu değerli şeyleri koruyayım, ilerde lazım olur" diyor da olabilir.

kadın erkeğe göre daha maddiyatçı ve tutumlu yapıda olmuştur her zaman. dolayısıyla bilinçaltında "ben bu altın küpeleri tutayım, dünyanın binbir türlü hali var, yarın öbür gün bir şey olursa satarım" demiş olabilir. bundan 50 yıl öncesini düşünelim. o zamanın kadınları zaten böyle düşünüyormuş. düğünde takılan altın bilezikler hem gösteriş, hem de yatırımmış onlar için.

ha madem yatırım, neden kola takıp geziyorlarmış bir kenarda saklasalarmış diyebilirsin. ama 50 yıl önce altınlarını çekmeceye koysalar evde çelik kapı yok, hırsız kolayca girer alır götürür, yakalanmayabilir. ama kola takıp gezdiklerinde hırsızın kadına zarar verip altınları alması gerekir, ve 50 yıl öncesinin hırsızı günümüz hırsızının aksine bundan korkar diye bir mantık yürütmüş olabilirler.

günümüzde zaten altınlar takıp gezme merakı pek kalmadı. 60+ teyzelerde görüyorum tombik kollarına altın bilezikler takıyorlar ama bizim jenerasyonda öyle bir şey yok ve olmayacak bence. bizde de tektaş furyası var, onun da hikayesi bu zaten: seyler.eksisozluk.com

umarım yakın zamanda böyle dış görünüşle gösteriş yapma merakı biter. hatta sanki eskiye oranla azalıyor gibi. sıfır makyajla çok güzel olan mankenler, güzelliğin kiloyla alakası olmadığını savunanlar, artık her markada bulunan salaş kreasyonlar falan. dur bakalım.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(26.12.17)
Çünkü az bulunan = değerli

Daha az geliri olan sınıflar cam, metal takılar kullanırken burjuvalar biraz daha az bulunan malzemeleri, üst sınıf zenginler ise elmaslar, zümrütler kullanıyorlardı çünkü sadece süs olsun diye değil, toplumsal konumunu da göstermeye yarıyor. (Tarih değiştikçe toplumsal sınıfların adı değişir, burjuva eklenir, köle çıkar falan ama gelir dağılımına göre her çağa uyarlayabiliriz.) Şimdi teknoloji gelişti, süper zenginler dünyanın bir köşesinde köle gibi çalışanların çıkardığı elmasları boynuna takıp gezerken orta gelirliler de gidip sentetik taş (swarovski vs) alıp kendimizi avutabiliyoruz.
0
kobuzchu kiz
(26.12.17)
Makyaj ile ne kadar güzel oluyorsa değerli takı ile de o kadar sahte süslü oluyor. En önce kendilerinin inandığı tamamen içi boş bi illüzyon. Her çağın her toplumun ayrı bi güzellik algısı var. Takı her zaman güç, statü vb şeyleri belirtmek için kullanılmış. İnci, yırtıcı hayvan dişi veya kemiği vb. Değerini yine topluluk belirliyor. Pırlanta benim için değersiz ve çirkin bi taşken, rüyalarını süslediği insanlar var.
0
hasmetizm 2046
(26.12.17)
Çünkü: almaya muktedir! olduğunu göstermek

HAyvaaannn gibi logolu kıyafet de bu anlamda mücevher statüsündedir.
0
SiyamkedisiZorro
(26.12.17)
(11)

süt varken kahve kremasının esprisi nedir?

binder dandet
coffee mate falan süt tozu değil mi? mis gibi sütümüzü koysak kahveye mesela daha uygun değil mi?
coffee mate falan süt tozu değil mi? mis gibi sütümüzü koysak kahveye mesela daha uygun değil mi?
0
binder dandet
(26.12.17)
filtre kahve yapmak varken granül kahve içmenin esprisi neyse bununki de o.
0
Bruce
(26.12.17)
dolapta sürekli süt bulunmuyor. coffee mate daha uzun ömürlü saklama imkanı sağlıyor. benim için sebebi budur.
0
belkider
(26.12.17)
Kahve kreması vs. süt

Yurtdışında bunu toz olarak değil krema olarak da satın alabilirsiniz. Daha yoğundur.
0
SiyamkedisiZorro
(26.12.17)
Ben de toz değil ama krema versiyonunu seviyorum. Artık turkiye'de de var, minik minik kutucuklarda tek kullanımlık oluyorlar. Hem kahvenin tadını bozmuyor hem de güzel bir yumuşaklık veriyor. Süt yerine bunları tercih ettiğim oluyor.

Bu arada kremalar süt tozu gibi katkı maddesi dolu değil. Yine koruyucu vs vardır tabii ama farklı bir şey oluyor krema dediğimiz şey. Siz süt tozundan bahsediyorsunuz sanırım.
0
fraise
(26.12.17)
sütü saklamak zor ve maliyetli. çabuk bozuluyor.
0
cedex
(26.12.17)
cafee mate süt tpzu degil bu arada, yumuşatıcı
0
her giriste sifresini unutan adam
(26.12.17)
Sütün ısındığında ortaya çıkardığı kaymağı brnim gibi içi almayanlar olabilir, süt ve yoğurt kaymağını yiyemiyorum mesela. Benim için ideal.
0
yaren
(26.12.17)
Kaymak midemi bulandırıyor
0
gozu acik sevisen yahudi
(26.12.17)
çünkü dünya kahve konusunda her gün daha fazla bilinçleniyor ve bunun gibi firmaların pazarları giderek daralıyor. çareyi de bizim gibi bi boktan anlamayan ülkelere itelemekte buluyorlar. o nedenle hayvan gibi reklam basıyorlar.
0
sos fistik olsun mu
(26.12.17)
Angelismeee
(26.12.17)
Coffee Mate daha uzun süre saklanabiliyor, saklama alanı daha küçük gibi nedenler var bir de sıcak kahveye soğuk süt koyunca direk ısısını düşürüyor. Bu yüzden coffee mate daha mantıklı ama bence en güzel Hochwald Kahve Beyazlatıcısı satılıyor Migros ve Macrocenter'da coffee mate'den daha çok yakışıyor kahveye.
online.macrocenter.com.tr
0
gunslingerroland
(26.12.17)
(7)

heyecanı biten ilişki devam eder mi

tchuck
taraflardan birinin, ilişkinin heyecanının bittiğini düşünmesi, sevişmekten keyif almamaya başlamasından sonra sizce bu ilişki tekrar eski rayına oturur mu.yoksa gereksiz yere uzatılıyor mudur? hiç yeniden heyecanın geri geldiğini gördünüz mü?
taraflardan birinin, ilişkinin heyecanının bittiğini düşünmesi, sevişmekten keyif almamaya başlamasından sonra sizce bu ilişki tekrar eski rayına oturur mu.

yoksa gereksiz yere uzatılıyor mudur? hiç yeniden heyecanın geri geldiğini gördünüz mü?
0
tchuck
(26.12.17)
mevzu bahis taraf sizseniz, belki
karşı tarafsa oluru yok derim
0
superb
(26.12.17)
Ben hic gormedim.arabayi micira kaptirinca asfalta degil sarampole gider.iliskileri sevgi saygi guven degil seks sohbet birlikte eglenmek ve para yurutur.
0
a summer day
(26.12.17)
etmez.
0
lcha
(26.12.17)
Heyecan mı? İlişkiler heyecan için mi yaşanıyor yani? Gidin korku tüneline girin o zaman.

İlişkiler sevgi için yaşanır. Yani insanların ilişkileri öyle olur. Sevgiyi doğuran ve besleyen, kişilere göre değişen pek çok unsur vardır. İlişkide sevgi devam ettirilemiyorsa ve aksine yıpratılıp olan sevgiye de zarar veriliyorsa o zaman o seksten de zevk alınmaz, o ilişki de bitirilir. Ömürden kaybetmemek için. Bunun heyecanla alışmakla alakası yoktur.

Heyecanın bittiğini düşünüp ayrılmak isteyen kişinin bu düşüncesi ya yanlışsa?? Çok bencilce ve son derece sevgisizce olduğu da ortada.
0
yaren
(26.12.17)
sorun başkaysa, kendisiyle ilgiliyse, ya da başka şeylerle; ve bunları görmezden gelip suçu ilişkide arıyosa o taraftaki kişi; oturabilir tamam da; bu defa da bunun farkına varan taraf ben olmuş olsam "bu diğer sorunlarla yüzleşmek ya da kabullenmek yerine, bu kadın/adam niye suçu ilişkimizde arıyor, biz kum torbası mıyız şam babası mıyız laan" şeklinde değişik kafalara girerim; bu defa da benden tarafa ilişkinin heyecanı kalmamaya başlar.
0
dafaisss
(26.12.17)
Cık
0
i m cool with that
(26.12.17)
etmez
0
birdposing
(26.12.17)
(1)

hangi doktora gideyim? cok fenayim

ruh i tibbiye
Merhabalar,Bir haftadan beri dizimi bukerken cok aciyordu. Biraz fazla yurumustum hamlamisimdir dedim. 2-3 gundur de gogus kaslarim inanilmaz aciyor, tikliyor kitliyor falan. Ona da yel girmistir gecer dedim. Ama bugun uyandigimdan beri bacagim boydan boya, ayak bileklerim agriyor. Gogsum de daha co
Merhabalar,

Bir haftadan beri dizimi bukerken cok aciyordu. Biraz fazla yurumustum hamlamisimdir dedim. 2-3 gundur de gogus kaslarim inanilmaz aciyor, tikliyor kitliyor falan. Ona da yel girmistir gecer dedim. Ama bugun uyandigimdan beri bacagim boydan boya, ayak bileklerim agriyor. Gogsum de daha cok aciyor. Sabah zor kalktim yataktan. Gun icinde 2 kez agri kesici ictim. Ilac icince bacaklarimin agrisi geciyor, gogus kasinda da cok az bi aci kaliyordu ama ilacin etkisi gecince yine ayni. Suan ustumden tir gecmis gibi hissediyorum.
Ne oldu bana ya? Hangi doktora gideyim? Ya da ben mi evham yaptim? Tecrubeli biri beni aydinlatsin ne olur..
0
ruh i tibbiye
(25.12.17)
Hangi ilaç bilmiyorum ama romatizmal bi durum olabilir sanki. Önce fizik tedavite git çünkü ağrı şikayetin var, o seni ya romatolojiye ya da nörolojiye yönlendirir.

Ayrıca kan tahlili istensin ve magnezyum mutlaka bakılsın, mg eksikliği de ağrı yapar, kasılma da tapar.
0
yaren
(26.12.17)
(9)

turkcell mi vodafone mu?

sos fistik olsun mu
bayadır şirket hattı kullandığımdan hangisinin ne avantajı/dezavantajı var bilmiyorum.kendime özel bir hat alacağım hangisinden alayım?
bayadır şirket hattı kullandığımdan hangisinin ne avantajı/dezavantajı var bilmiyorum.
kendime özel bir hat alacağım hangisinden alayım?
0
sos fistik olsun mu
(25.12.17)
vodafone
0
since1907
(25.12.17)
Vodafone.

Yıllarca Turkcell kullandım hiçbir faydasını ve ucuzluğunu görmedim. Ona ödediğimin 2 lira eksiğinin yarısıyla aynı paketi vodafone'da kullanıyorum gayet de memnunum.
0
yaren
(25.12.17)
vodafone +1

beş yıl önce turkcell'den geçtim. vodafone iyidir.
0
sir gawain
(25.12.17)
ne kadar birbirimize girsek de vodafone'la, turkcell altın plaket de verecek olsa sicili ensar la karalayan bi operatörü asla tercih etmem.

vodafone
0
antik depresan
(25.12.17)
Vodafone +1 çok güzel paketleri ucuza kullanıyorum çark çevirme olayı vs vs de ekstrası.
0
hayati cozemeyen adam
(25.12.17)
Vodafone
0
mutlusismankedi2015
(25.12.17)
vodafon candır.
0
denklemci
(25.12.17)
5+ senedir vodafone kullanıcısıyım bir kere olsun hat taşımayı düşünmedim. “ensar vakfı ve tecavüz” destekçisi olmaması bi avantaj
0
kurmalifare
(25.12.17)
Burada Vodafone yazanlar Turkcell- Ensar ilişkisi ve pahalılıktan dolayı diyor.

Bunları bir kenara bırakırsak Vodafone internet hızı konusunda zayıftır. Bulunduğun yere göre şebeke problemleri çekebilirsin. Müşteri hizmetlerine işinin düşmemesini tavsiye ederim.

Benim tercih sıralamam Turkcell-Turk telekom-vodafone şeklinde.
0
infernalcadre
(25.12.17)
(3)

Kahve/Çay makinelerinde olmayan ama olmasını istediğiniz bir özellik?

portakal
her türlü fantastik öneri kabul :) Neler olabilirdi?
her türlü fantastik öneri kabul :) Neler olabilirdi?
0
portakal
(24.12.17)
Kahvenin veya çayın demini/yoğunluğunu ayarlaması mesela. (Varsa da ben bilmiyorum).

"Bayatladı bu" uyarısı.

Minik bir kek kurabiye dolabı, taze/sıcak tutmak için mesela.

Gibi.
0
yaren
(24.12.17)
Fantastik Öneri? Geldim.

Neden birer çay içmiyoruz diye sorsun.
Çay hazır olunca "çayın hazırrrr" diye seslensin. Şuh bir ses tonu kullansın.

Karşılıklı çay içerken beni dinlesin. Esprilerime gülsün. Bi çay daha? Diye sorsun.

Burası çok sıcak olmadı mı ya? Falan desin.
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(24.12.17)
Az daha yüksel sıcaklıkta muhafaza etmesi.
0
oligomer
(25.12.17)
(8)

1 yıl içinde 5 ilişki sonrası evlilik

efreet sultan
Öyle ya da böyle bir yılda 5 kişiyle görüşen kız 1,5 ay önce görüşmeye başladığı çocuktan evlilik teklifi alıyor ve kabul ediyor. Ben bunu "ulan yamanayım hemen bu çocuğa kendimi" olarak yorumladım. Bu kişi benle de çıkmıştı ve ilişkimiz bittikten sonra arkadaşlara "efreet evlilik konusunda çok hızl
Öyle ya da böyle bir yılda 5 kişiyle görüşen kız 1,5 ay önce görüşmeye başladığı çocuktan evlilik teklifi alıyor ve kabul ediyor.

Ben bunu "ulan yamanayım hemen bu çocuğa kendimi" olarak yorumladım. Bu kişi benle de çıkmıştı ve ilişkimiz bittikten sonra arkadaşlara "efreet evlilik konusunda çok hızlıydı" demiş. Ama bizim ilişki başlarken "sonu evlilik olmayan bir ilişkide yokum" diyen oydu. Hatta çıkarken "2018 Eylül gibi evleniriz" diye bir yoklamıştım, o da "çok geç nisan gibi olsun" dediydi. Eee hani ben ısrar etmiştim, çok hızlıydım.?

Bende ayrılması da hiç etik değildi. Arkamdan oyunlar çevirmek istedi ama açığa çıktı.

Neyse 1,5 ayda hemen evlilik aşamasına geçmesinin sebebi sizce nedir? Ayrıca bu kız başka birine aşık.

Bu arada bence benle de "yamanayım buna hemen" mantığıyla çıkmıştı ya neyse.
0
efreet sultan
(24.12.17)
Dengesiz ve aşağılık kompleksi olup dizilerdeki başrollerle kendini özdeşleştirince rahatlamış bi kız olabilir.

Âşık olduğu kişiyi unytabilmek için bu kadar çok fazla saçmalıyor olabilir.

Bir şeylerden kaçıyor olabilir.

Ruh sağlığı bence hiç iyi değil, hatta bence zihni de fena halde bulanık. Takmasan iyi olur.
0
yaren
(24.12.17)
Belki de sevmeye çalıştı sevemedi hiçbirinizi bunu sevince evleneyim dedi, olamaz mı?
0
ekaterina
(24.12.17)
@ekaterina

Olamaz bence. Aile baskısı var bence biraz da bu hareketlerinde.

Aslında sevdiği adam benim bir arkadaşım ve kızdan 10 yaş büyük adam. Benle çıkarken adam da buna açılmış (adamin haberi yok ilişkimiz olduğundan). Bu da bir şey dememiş kabul etme manasında. gelip benle sudan sebepten bir bahane ile kavga çıkarıp ayrılmaya karar veriyor. Sonra bu aşık olduğu adamın teklifini kabul edip, birkaç ay sessiz sedasız ilişkilerine devam edecekti. Sonra da ortam durulunca herkese duyuracakti. Planı buymuş.

Ama olmadı. Arkadaşlarından ve ailesinden çok sert tepki aldı. Benden ayrıldıktan sonra komşusunun çocuğuyla görüştü yazın, olmadı. Sonra işte yine ailesinin vasıtasıyla evlilik teklifini kabul ettiği çocukla görüşmeye başladı.

Benim arkadaşa hala aşık. Baska arkadaş söyledi stalklarken görüyormuş hep onu. Bu çocuğu da sevdiğini hiç sanmıyorum.
0
🌸efreet sultan
(24.12.17)
Olayın sizinle hiç ilgisi yok sanki, bırakın naparlarsa yapsınlar.
0
sopiro
(24.12.17)
çocuk zengindir
0
kveldulv
(24.12.17)
@blue serenity

26 yaşında. Dediğin gibi büyük ihtimalle. Çünkü bunun arkadaşları, kendisinden küçük kuzenleri filan evlenmiş, nişanlanmış hep son bir yıl içinde.
0
🌸efreet sultan
(24.12.17)
o kızın neden böyle davrandığını düşüneceğine, senin neden hala o kızı takip ettiğini, merak ettiğini düşünmen lazım.
0
orpheus
(24.12.17)
30 yaşımı geçtim. evde kalma korkum falan yok. aksine daha seçiciyim. evde kalma korkusuyla ilk evlenme teklifine yamanacak insan da değilm. genellemeler yanlış. aşık olmuş da olabilir. neden olmasın. insanlar değişir ayrıca.
kızı bi kere görsem anlarım da uzaktan da ne desem boş. bilemedim şu an.
0
moratoryumkisilik
(25.12.17)
(9)

mantık evliliğinde evlenmemiş olarak boşanmış biriyle evlenir miydiniz?

mslny
Özellikle hanımlara soruyorum. Gerçekçi düşünerek mantık evliliğinde çocuğu olmayan boşanmış bir erkeği mi yoksa evlenmemiş birini mi tercih ederdiniz? cevabınız boşanmış erkeğe Hayır ise sebebi nedir?
Özellikle hanımlara soruyorum. Gerçekçi düşünerek mantık evliliğinde çocuğu olmayan boşanmış bir erkeği mi yoksa evlenmemiş birini mi tercih ederdiniz? cevabınız boşanmış erkeğe Hayır ise sebebi nedir?
0
mslny
(23.12.17)
Mantık evliliğinde tek kriterin bu olması çok saçma. Yeterli veri yok.
0
rahip janick
(23.12.17)
Her halükarda evlenmemiş erkeği tercih ederim.
0
i m cool with that
(23.12.17)
evlenmemiş erkek +1
0
rayde
(23.12.17)
Arasındaki bağlantıyı kuramadım. Mantık evliliği ise zaten boşamış olup olmamasının ne önemi var ki.
0
mr sherlock
(23.12.17)
Mantık evliliğinde de aşk evliliğinde de erkeği evlenilesi kılan şey daha önce evlilik geçirmiş veya geçirmemiş olması değil bana göre. Evlilik geçirmiş olanın da geçirmemiş olanın da kendine göre artıları da eksileri de var. Önemli olan benim insan tanırken kullandığım mihenkler ve karşıdakinin dürüstlüğü, değerlerin ortaklığı, sevgi ve saygının kalitesi. Boşanmış veya evlenmemiş olmak bence hiç de öncelikli bir kıstas değil ve olmamalı da.
0
yaren
(23.12.17)
ya, evliligi sonlanmis erkeklere karsi hafif bir onyargim var maalesef. cunku kadinlar hakikaten aci cekmediklerinde kolay gitmiyor.
0
e haliyle
(23.12.17)
mantık evliliği yapan bir kadın için ilk kriter, erkeğin kadının beklentilerini karşılayacak maddi gücünün olması, diğer kriter de erkeğin manipüle edilmeye yatkın olmasıdır.

dolayısıyla evlenmemiş (tecrübesiz) erkek ikinci kritere daha uygun gözüktüğünden tercih sebebidir. ha maddi gücü çok üst düzeyse, o zaman önceden 5 kez boşanmış olması bile bir önem arzetmeyebilir.
0
otonomo
(23.12.17)
İki adet aynı özellikleri taşıyan ve aynı derecede mutlu eden erkekten hiç evlenmemiş olanını tercih ederim.
0
kendi kendine yasayan yavrucak
(24.12.17)
bir şey tercih etmem, kişisine göre değişir. sonuçta insanlar birlikte uzun yıllar yaşayıp resmiyette hiç evlenmemiş de görünüyorlar. evlenip boşanmış ya da uzun birliktelik yaşamış bir kadının/erkeğin duygusal ağırlığı ve önyargısız/sıfır duydurum ile yeni ilişkiye yaklaşacağını düşünmem.
0
pinkpeony
(24.12.17)
(6)

benim durumuma ne denir

iddaaci
merhaba, bir devlet kuruluşunda müdür yardımcısıyım. son noktaya kadar devletin menfaati çerçevesinde iş yapıyorum. tüm odaları gezip ışıkları tek tek söndürürüm. musluklar bir damla su damlatmayagörsün hemen ustayı çağırıp ya da kendim yapabiliyorsam kendim onarırım. kesinlikle devletle ters düşece
merhaba, bir devlet kuruluşunda müdür yardımcısıyım. son noktaya kadar devletin menfaati çerçevesinde iş yapıyorum. tüm odaları gezip ışıkları tek tek söndürürüm. musluklar bir damla su damlatmayagörsün hemen ustayı çağırıp ya da kendim yapabiliyorsam kendim onarırım. kesinlikle devletle ters düşecek iş ve işlem yapmam. devletin daha da güçlü olması için elimden geleni yaparım.

kesinlikle herhangi bir "iktidarın" kendine yonttuğu menfaatleri desteklemem. ben iktidarın üstünde olan bir devlet yararı gözetirim. her iktidar hızla kadrolaşır ama ben o kadrolara da hoş gözle bakmam. devletçi mi denir benim gibilere, bilmem.

kendi yararıma devletten maaşım haricinde 1 kuruş geçsin istemem. hesaplanması, karar verilmesi zor durumlarda kendimden gitsin isterim.

ha unutmadan, çalıştığım alanda o kadar kötü, katlanılmaz, akılalmaz olaylar gelişiyor ki bir kez olsun yurt dışına gideyim, gideyim bu ülkeden demedim.

sizce doğru mu yapıyorum? benim durumum nasıl ifade edilebilir?
0
iddaaci
(23.12.17)
En doğru en dürüst en olması gereken tutum budur. Devlet güçlü olacak ki o güç halka sirayet etsin. Halk güçlü olacak ki devletin gücü devam etsin. Senden Tanrı hoşnut olsun, en soğru şekilde davranıyorsun.

Buna hem devletçilik hem halkçılık hem insanlık hem de Atatürk milliyetçiliği denir.
0
yaren
(23.12.17)
@entegre arkadaşlarımla tartışıyoruz benim durumumda olanlara ne denir diye. bazıları devletçi, bazıları başka bir şey diyor. kavramın ne olduğunu anlamaya çalışıyoruz. yani kavramı yakalamaya çalışıyoruz. (grubumuzda felsefe ve edebiyat buluşmalarımız var.)
0
🌸iddaaci
(23.12.17)
Olması gerekensin doğru olansın.
Her devlet memurunun olması gerekendir. Ha bi yerde ulan herkes bakmıyor ben herkesin götünü topluyorum yeter enayi miyim düşüncesi de gelebilir ama gerçekten olması gereken şekilde davranıyorsun kötü düşünme hiç bi zaman.

Cidden hayran kaldım ben görmedim çünkü böyle davranan.
0
antik depresan
(23.12.17)
ne olmasını istiyorsunuz? takdir edilmek mi? memursanız zaten bunları yapmakla yükümlüsünüz maaş hesabında günün birinde teftişte hesap hatasında rucü oldugunu en iyi bilenlerdensiniz.

ülkeden gitmek isteyen memur çok az gördüm yeşil pasaport+ sosyal güvence+ emeklilik+ sosyal vb haklara sahipsiniz.

edit: memurspor
0
Fritz-X
(23.12.17)
is ahlakindan anlamayan bir ulkede is ahlaki sahibi olmak, denir. is etigi de denilebilir, tabii; baska tartisma.

ben devlet calisani degilim, ama ne icin calisirsam sizin bahsettiginiz gibi calistim.

yalniz, bunun yurtdisina gitmekle dogrudan alakasi yok. burada hala umudunuz var demek ki... burada hala mutlu olabileceginizi dusunuyorsunuz, demek ki...
0
e haliyle
(23.12.17)
Son derece doğru yapıyorsunuz. Sadece koltuğu dolduran memurdan ziyade, imkanların hoyrat kullanılmaması için çalışan bir kişiyi daha görünce sevindim. Sizin yaptığınız olması gereken. Diğerlerinin ohal dönemine rağmen sağlık raporu alarak işten kaytarması, salla başını al maaşını anlayışının yaygınlığı, aman bana sorumluluk verilmesinde de ben yatayım düşüncesi gibi bir çok düşünce insanlarda oldukça siz dışarıdan parmakla gösterileceksiniz. Sizin yaptığınız aynı şeyleri ben de kurumum için yaptım. Devletteki araçların trafik sigortaları için(21 adet araba için toplamda, yıllık 600 lira kadar bir indirim söz konusuydu.Bir kamyonun sigortası bedavaya geliyordu.) indirim almaktan tutun da kurum içerisinde bulunan muslukların fotoselli olmasına kadar bir çok fikirimi kurumuma ilettim. En son dediğim yemekhanede verilen ekmek artıkları için ilave bir koca daha koyuldu. Lambalar için ise; aydınlık havada, elektriği kesecek olan bir sensör(armatür sensörü gibi) teklifinde bulundum. İnsan lambayı açıp gidiyor. Sonra kendi evime elektrik faturası çok geldi diyor.

Son olarak bu duruma ne denir derseniz ben adamlık derim.
0
ceyhan prensi adana
(24.12.17)
(3)

Taş boyama

sen gibi
Guaj boya ile yapıldığını okudum internette. Fakat guaj boya suya değdiğinde akar diye biliyorum. Yanlış mı dusunuyorum. Ne onerirsiniz?
Guaj boya ile yapıldığını okudum internette. Fakat guaj boya suya değdiğinde akar diye biliyorum. Yanlış mı dusunuyorum. Ne onerirsiniz?
0
sen gibi
(23.12.17)
Bence de guaj boya suya değince akar. Akrilik olabilir mi? Tamamen attım ama.
0
yaren
(23.12.17)
Guajla boyayip verniklenebilir.
0
passive aggressive
(23.12.17)
akrilik boya + cila
0
haykorsamdunyaya
(23.12.17)
(4)

Mutluluk

clones
Nasıl mutlu oluyor bu insanlar? Kafayı yemenin eşiğindeyim. Ama hep bu eşikte kalıyorum. Belki kafayı yesem rahat edicem. Geçmiyor da bu meret.
Nasıl mutlu oluyor bu insanlar? Kafayı yemenin eşiğindeyim. Ama hep bu eşikte kalıyorum. Belki kafayı yesem rahat edicem. Geçmiyor da bu meret.
0
clones
(23.12.17)
Anlam yüklüyorlar. Yükledikleri anlamların sığlığına derinliğine bağlı olarak da mutlu oluyor veya olmuyorlar. Bence sen tam dengede olabilirsin.
0
yaren
(23.12.17)
kendilerini kandırarak
0
nodrama
(23.12.17)
Çocuk esirgeme kurumuna gidin, çocukları ziyaret edin. Maddi durumuz iyiyse eliniz boş gitmeyin, s.kerim!
Sırf sen ordasın diye nasıl mutlu oluyolar görmeniz lazım.
Bi de ağlamayın onları görünce üzülüyolar, ben tutamıyorum kendimi ağlıyorum bazen.
Bi de bebeklerin olduğu bölüme gidin. Hiç ağlamayan onlarca bebeğin nasıl kuzu kuzu durduklarını görün. Ağlasalar da memenin gelmeyeceğini bilen onlarca bebeğin ağlamayı kestiği bir ortam görün.
Anlam, denge, tutku, yaşama sevinci, irade, ...... gibi kavramların da ta .... koyim.

Firebird'ün düzeltmesi için teşekkürler:
çocuk esirgeme kurumundaki çocukların fiziki olarak eksiklikleri olmuyor, yiyecek giyecek ihtiyaçları oldukça iyi karşılanıyor, hediye olayına gelince çocuklarda bu bir beklenti yaratıyor, ziyaret eden insanlara hediye maddiyat gözüyle bakmaya başlıyorlar o yüzden bu eli boş gitmeme çok doğru bir yaklaşım değil
0
rastinon
(23.12.17)
ya, gorunuse aldanmamayi ogrenin, ya...
0
e haliyle
(23.12.17)
(18)

Niçin devam ediyorsunuz?

rahip janick
Yaşamak için motivasyonunuz nedir? Var mı böyle bir şey? Yoksa sadece bunu düşünemeyecek kadar yoğun musunuz? Düştüğünüz zamanlar olmuştur, nasıl kalktınız, bunun için motivasyonunuzu nasıl buldunuz?edit: durup dururken yine aklıma geldi bu: https://www.youtube.com/watch?v=G79MWVsuI-s"Hey, did I apo
Yaşamak için motivasyonunuz nedir? Var mı böyle bir şey? Yoksa sadece bunu düşünemeyecek kadar yoğun musunuz? Düştüğünüz zamanlar olmuştur, nasıl kalktınız, bunun için motivasyonunuzu nasıl buldunuz?

edit: durup dururken yine aklıma geldi bu: www.youtube.com

"Hey, did I apologize to you for... You know... I just wanted to say I'm sorry. And thank you. Oh! And one more thing, please, help me fly!"
0
rahip janick
(23.12.17)
dedim dedim de kime dedim
(23.12.17)
Her gün düşünüyorum fakat şöyle. sabah 6 da uyanıyorum hazırlan et vs 8 de iş başı 16.30 iş bitişi. bu süreçte aklıma hiç gelmiyor yaşama sebebi bir gün ölecek olmak çektiğim acılar - varsa öyle bir şey-

fakat eve gidiyorum yatağa uzandığım anda her şey değişiyor. gün içinde bastırdığım tüm hisler tüm zorluklar gelip yine buluyor beni.

bunun için tek motivasyonum bir gün her şeyin güzel olabilme ihtimali.
0
kablelvuku
(23.12.17)
benim dususlerim hep gecmiste kaldigi icin motivasyonum hep yuksek. kotu islerde, kotu okullarda, kotu aile ortaminda, siddet, mobbing, dayak herseyi tattim. ama suan sevdigim bir isim, guzel bir evim ve canim ne isterse yapacak kadar maddi ve manevi ozgurlugum var. dibi gordugum icin, trafikte 3 saat kalmak, hakarete ugramak, kandirilmak, enayi yerine koyulmak gibi seyleri kafaya bile takmiyorum.
0
mayeskuel
(23.12.17)
zaman sandığımızdan daha değerli, en mutsuz animiz bile değerli.

youtu.be
0
goodz
(23.12.17)
yaşamak için bir sebebim ve hedefim yok. fakat, ailemin tek çocuğuyum. ben olmazsam üzülürler. kendilerinden önce ölürsem de. onların bir hayat amacı kalmaz bu sefer. net zehir olur hayat onlara.

----------

umarım onlar ölmeden kendime "uğruna yaşayacak" başka bir olgu bulabilirim.
0
rain when i die
(23.12.17)
tek bir hayatım var çünkü. özellikle mutlu olma ihtiyacı hissetmiyorum açıkçası, biraz "ne varsa onu yaşayalım" kafasındayım. alt tarafı 23 yaşındayım, haliyle ak sakallı bilge gibi yazmam saçma olacak ama bu yaşıma kadar ciddi bir intihar girişiminin yanında hiçbir şey yapmadığım "tamamen kayıp" seneler de geçirdim, insan içine karışıp yaptığım şeylerde başarılı olduğum, düzgün insan ilişkileri yürütebildiğim dönemler de yaşadım. muhtemelen şu ana kadar ne dibi ne de zirveyi gördüm ve hayatımın geri kalanında çok daha farklı şeyler yaşayacağım.

aychovsky bir konuşmamızda hem kişisel olarak söylemişti bunu hem de duyuru'da paylaşmıştı diye hatırlıyorum. motivasyonun "bok" olduğuyla ilgili bir fotoğraftı. uzun lafın kısası; insanın ihtiyacı olan şey motivasyon değildir, çünkü motivasyon güvenilir olmadığı gibi çabucak sönebilir. başarılı olmak istiyorsan motivasyona ihtiyaç duymaksızın koruyabileceğin, alışkanlık edinebileceğin bir düzene ihtiyacın var diyordu. ben bunun yanına bir de şu an kime ait olduğunu hatırlamadığım "showing up is %80 of the success" sözünü ekledim. çünkü asıl güzel ve iyi şeyler devamlılıkla, takiple, ısrarla geliyor. motivasyon bunların hiçbirini sağlamaz insana. sürekli olarak dışarıdan yakıta ihtiyaç duyacak bir mekanizma motivasyon. bunun yerine zaman içerisinde insan kendi kendini taşıyabilen, gavurların deyişiyle self-sustaining bir mekanizma yaratmalı. yoksa saman alevi gibi parlayıp söner, vurkaçlarla yaşar, hep aşırı uçlarda olursun.

benim bugün uyanmak için bir motivasyonum yoktu açıkçası ama uyandım yani. bunu sorgulamak istemiyorum. şu an için bunu sorgulamak bana "musluğu açınca su niye akıyo" diye sinirlenip muslukla kavga etmeye benziyor. ne bileyim yani abi, uyandım işte. uyanmayah mı. maç falan izlerim. uzun süredir yoğundum kendi çapımda, bugün tek dinlenme günüm. öyle camış gibi yatıyorum. keyifli yani. bi şey olmasına gerek yok. mutlu değilsem bile mutsuz da değilim.

"düştüğünüz zaman nasıl kalktınız?" sorusunun cevabı da benim için kendimi sevmek oldu sadece. kendi adıma çok fazla gurur kırıcı, üzücü şey yaşadım. niye kalktım? çünkü "kendine niye bunu yapıyosun aşkım yaaa" dedim. öyle yaşamayı, öyle kalmayı kendime yakıştıramadım. megaloman bi manyak değilim. 5 ay önce giden sevgilim için hala her gün ağlıyorum, her gün "gel" diyorum. seviyorum, özlüyorum. ama sonuç olarak kendime bi değer de veriyorum ve seviyorum kendimi. tartıyorum, hesaplıyorum. bi şeyin sonuna kadar, üzülerek ve kırılarak da olsa gidebileceksem, gidiyorum. çabamın anlamını yitirdiği noktada da "nabalım kankito" deyip geri dönüyorum. yaşıyorum. üzülüyorum, seviniyorum, yıpranıyorum, iniyorum, çıkıyorum... sadece tüm bunları yaparken kendimi yok etmemeye, kaybetmemeye çalışıyorum.

ıyyyy yalnız ne iğrenç bi yazı oldu haa gören de dünyayı kurtardık sanacak amk. ama öyle yani. ben pekala yarın intihar da edebilirim ama açıkçası yaşadığım hayattan memnun olmadığımı söyleyemem. sonuç olarak ben kafama sıktığım, gözümü kapattığım anda hiç ama hiçbir şeyin anlamı kalmayacak. çok benmerkezci olmak da iyi değil ama ben böyle düşünüyorum. iyiyim diyorsam iyiyimdir, yaptığım bi şeyin güzel olduğunu düşünüyosam o güzeldir. başka birisi bana pekala "lan bu mu güzel hayat dediğin, sığır gibi yaşıyosun" diyebilir. ben iyiysem kime ne aq. öyle yani. biraz kendi içime döndüm, gafamı avuçlayıp "iyisin olum, iyisin. sakin ol." dedim. çok zorlanınca falan öyle çıktım.

bi tane hayatım var. iyisiyle kötüsüyle, acısıyla mutluluğuyla, olabildiğince iyi yaşamak istiyorum. uyanmazsam hiçbir şey olmayacağını biliyorum. uyandığımda en azından yeni bir şey olacak. bak mesela rüzgar karayele dönüyor yavaş yavaş. sabah 6 dereceydi, birkaç saate eksilere düşecek belki. kar yağacak. aha mis gibi motivasyon, illa istiyosan. akşam çıkar bi çay çorba içer, cuvaramı tüttürür, dolaşırım kar altında. nedir yani. insan olana yeter jsfskl
0
der meister
(23.12.17)
1. Canım tatlı geliyor, bedenime zarar veremiyorum.
2. İntiharın yanlış olduğuna inanıyorum. Ölmeyi garanti edemiyor çünkü, sağ kalınırsa rezillik.
3. Üşeniyorum zaten, intihar falan bunlar laf. Bana göre ölüm sadece bir şekilde değişikliği, yok olunmuyor ölününce.
4. Anneme babama kıyamıyorum.
0
yaren
(23.12.17)
"Her gün, her saat hayata dört elle sarılmak, gelecekten yoksun olduğunu bile bile günübirlik yaşamayı sürdürmek, tıpkı hava olduğu sürece nefes almayı bırakamamak gibi karşı konulmaz bir içgüdüydü." George Orwell-1984.


İşte, tam olarak o sebeple. Motivasyon, teşvik, harekete geçiren güç ya da adı her neyse, yok bende. Ha şimdi ölmüşüm, ha 150 yaşımda, değişen bir şey yok.
0
m e b
(23.12.17)
Devam edemiyorum. Uzun süredir dibe vurmuş haldeyim açıkçası, kalkamıyorum. Tıbbi yardım almaya kalkıştım; ama tam da olmadı. 2 haftadır yalandan motivasyonlarla harekete geçmeye çalışıyorum. Çırpınıp duruyorum; ama daha da kötü gidiyor. Çabalamanın gülünç ve onursuzca olduğunu düşünmeye başladım. Kafası koparılmak üzere kovadan alınan balığın çırpınması gibi geldi yaptıklarım. Kurtulacağım yok, o halde rezil edip uzatmaya, daha acılı hale getirmeye de gerek yok sanırım. Bugün iyice sıfırı tükettiğimi düşünerek uyandım mesela.
0
g man
(23.12.17)
ogrenebilecek, yapabilecek cok sey olmasi. kucuk zevklerin aslinda yetiyor olmasi, yemek yemek, seks yapmak gibi. annemi babami da mutlu etmek istiyorum ayrica.
0
baldur2
(23.12.17)
öncelikle bu size özel bir durum değil, güçlü ve ya güçsüz, tüm insanlar zaman zaman motivasyonunu kaybedebilir. o motivasyon her zaman aynı ölçüde olmuyor. şu an azaldığı bir dönemdesiniz. bazen dışsal sebeplerle aslında içinizdeki o karanlık kısım uyanıyor, sizi tamamen ele geçirmesine izin vermemelisiniz. onu yenmek için çareler aramak zorundayız. şu ara ben de benzer bir dönemdeyim, yalnız ve güçsüz hissediyorum. ilk önce sorun neyse o çok fazla düşünmemek için çaba göstermelisiniz. evet düşünmemek. kafanızı dağıtacak bir şeyler bulmalısınız.
0
dragons
(23.12.17)
seneler önce dibi gördüğüm için yaşadığım kötü olaylar sivrisinek ısırığı gibi geliyor.
moralimi bozamıyor. motivasyonumu düşüremiyor. öldürmeyen şey güçlendirir dedikleri olay bir nevi.

bu da ne ki? deyip devam edebiliyorum.
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(23.12.17)
m.youtube.com

i want EVERYTHİNG
0
regardless of what they say
(23.12.17)
Daha tadacağım çok zevk var?
0
yirmisantim
(23.12.17)
Oku:
OSHO - Martıları Seven Adam
al bu da epub linki: www.transfernow.net/63hod6e77wbi
0
rastinon
(23.12.17)
Hayaller, umutlar...
0
simderun
(23.12.17)
ben keşfetmek ve deneyimlemek için yaşıyorum. insana dair, hayal gücüme dair, kendimi yönetebilmeyi öğrenmek için okuyarak yeni şeyler keşfetmek beni çok heyecanlandırıyor.
0
for day to break
(23.12.17)
Ben daha çok vişne reçeli yemek için yaşıyorum.
0
[GODDARD]
(23.12.17)
(3)

not defteri uygulamasi

imnotsureabout
hem pc hem ios uygulamasi olan, etkin ,kullanisli, senkronize calisan ve parola korumali bir notepad uygulamasi tavsiye edebilir misiniz?
hem pc hem ios uygulamasi olan, etkin ,kullanisli, senkronize calisan ve parola korumali bir notepad uygulamasi tavsiye edebilir misiniz?
0
imnotsureabout
(22.12.17)
(düzeltiyorum, verdiğim bağlantı android içinmiş, ios'u algılamamışım kusura bakma)

şunu bi dikkatle dinlemeni tavsiye ederim:

www.youtube.com
www.youtube.com
0
yaren
(23.12.17)
cok guzel videolar yaren tesekkur ederim. insanda hemen bir not defteri edinme istegi uyandiriyor :)
sirkette toplantilar icin bir ajandam var zaten, kismen yapiyorum bunlari. amma diger yanda hep yanimda nasil tasiyacagim sorunu var. telefon zaten elimize yapisik durumda oldugu icin fazladan birsey tasimamiza gerek kalmiyor. kolayligi nedeniyle vazgecemiyorum :)
0
🌸imnotsureabout
(23.12.17)
@imnotsureabout

barış özcan hem telefonu hem not defterini beraber kullanıyormuş, kendi fikirlerini, tasarımlarını, heyecan duyduğu hayallerini kalemle kağıda yazdığını söylüyor. alışveriş listelerini de telefonunda tutmaya devam ediyormuş :)) sen de böyle yapabilirsin.

işin kötüsü ben yazmayı ve defteri kalemi pek severim, o kadar ki sol elimle yazı yazmaya falan niyetleniyorum.
0
yaren
(23.12.17)
(4)

kitap okumak için tablet

dedim dedim de kime dedim
daha önceleri ipad mini vardı ilk çıkan sanırım bi 4 yıl kullandım hala canavar gibi ama kardeş kaptı.ebook çok okuyorum yine şimdiki versiyonu olan ipad mini 4 almak istiyorum ama daha iyisi var mıdır acaba?amaç ebook okumak üzerine notlar almak, merak edilen şeyleri anında internetten araştırmak v
daha önceleri ipad mini vardı ilk çıkan sanırım bi 4 yıl kullandım hala canavar gibi ama kardeş kaptı.
ebook çok okuyorum yine şimdiki versiyonu olan ipad mini 4 almak istiyorum ama daha iyisi var mıdır acaba?
amaç ebook okumak üzerine notlar almak, merak edilen şeyleri anında internetten araştırmak vs.
0
dedim dedim de kime dedim
(22.12.17)
E-ink kullanan bir şey almalısın. Paperwhite'ın tarayıcısı deneysel ve dandikti belki yeni modellerinki daha iyidir.
0
i was made for you
(22.12.17)
alacağım aletin drive ile senkronize olması lazım. çünkü tüm dosyalarım orada. aynı zamanda excel vs de çalıştırması lazım işim düşüyor çünkü.
0
🌸dedim dedim de kime dedim
(22.12.17)
Bütçe kısıtın yoksa lenovo yoga'lardan birini al derim. Madem excel'le de çalışacaksın tam olsun.
0
yaren
(22.12.17)
İpad mini 4 gayet iyi.
0
p133mmx
(22.12.17)
(6)

Note 5 kalemi alacam

yaren
SelamAldığımın birinci ayı dolmadan benim not 5 yere düştü ve kalemi fırlayıp kırıldı. Ben de incecik bi bantla yapıştırıp bugüne kadar kullandım ama kırılırsa diye endişelerdeyim.Ailexpress'ten alayım mı, yoksa daha uygun bi yolu var mı? Ne diyosunuz?
Selam

Aldığımın birinci ayı dolmadan benim not 5 yere düştü ve kalemi fırlayıp kırıldı. Ben de incecik bi bantla yapıştırıp bugüne kadar kullandım ama kırılırsa diye endişelerdeyim.

Ailexpress'ten alayım mı, yoksa daha uygun bi yolu var mı? Ne diyosunuz?
0
yaren
(22.12.17)
aklım şu geldi.
çocukken minyatür bir bilardo setim vardı. ıstakalardan biri kırılmıştı.
bende bir iğneyi iyice kızdırıp kırık yerlerden içeri sokarak birleştirmiştim. belki buna benzer bir şey olabilir.
0
teritori
(22.12.17)
@teritori

Mantıklı da, bantla idare ediyorum gibi şimdilik. Olmadı bi bant daha takacam gibi :S
0
🌸yaren
(22.12.17)
@teritori o kalem dijital gibi bi şey, deforme olunca kullanilmiyor. yani sadece ucundan ibaret degil..
0
her giriste sifresini unutan adam
(22.12.17)
ALiexpress'te cakma oluyor.. 50 tl Turkiyede. hb da bulabılırsın. hb magazasından al baska yer olmasın cakma kakalarlar
0
binder dandet
(22.12.17)
Hb dediğin eticaret mağazası dimi bildiğimiz?
0
🌸yaren
(22.12.17)
orjinal çıkma kalemi 30 tlden ayarlayabilirim istanbuldaysanız
0
efruz
(22.12.17)
(7)

Ankara Opel servis

omonia
Merhaba, eskiden arac bakimi icin cayyolu opele goturuyordum ama kapanmisve oradaki oldukca bilgili ve ilgili abimiz Ahmet Katmer bey de ayrilmis. O yuzden opelci arkadaslara sormak istiyorum Ankara'da guvenilirpahali olmayan guvendiginiz bir servis var mi? Zira yetkili servise artikgoturmeyecegim.
Merhaba, eskiden arac bakimi icin cayyolu opele goturuyordum ama kapanmis
ve oradaki oldukca bilgili ve ilgili abimiz Ahmet Katmer bey de ayrilmis.
O yuzden opelci arkadaslara sormak istiyorum Ankara'da guvenilir
pahali olmayan guvendiginiz bir servis var mi? Zira yetkili servise artik
goturmeyecegim. Tesekkurler
0
omonia
(22.12.17)
hala opel servislerine giden insanlar mı var ?

(bkz: gürses opel rezaleti)
0
paudi
(22.12.17)
iste suan yok o yuzden soruyorum yetkili servis harici bir tavsiye.
0
🌸omonia
(22.12.17)
ben tereyagoglu'na goturuyordum opel varken ama sercal da cok tercih ediliyor.
0
cedex
(22.12.17)
Hipodrom'un oralarda Kazım Karabekir Sanayi diye bilinen bir yer var, oto sanayisi. Orada Zihni Usta var, ona git. Elektrik sorunu varsa Heriş Oto Elektrik var ona git. Ben oralarda bir kadın olarak tek başıma rahatlıkla güvenle dolaşabiliyorum ve dolandırılmıyorum, bi oralara bakın derim. Dur bakim bi dakka.

www.google.com.tr!3m1!4b1!4m5!3m4!1s0x14d34e8d24de989f:0x74cab258501aa01e!8m2!3d39.9444348!4d32.843922

Burada metrodan inince cadde karşısından itibaren Kazım Karabekir Oto Sanayii başlar. Oralarda.
0
yaren
(22.12.17)
tesekkur ederim :)
0
🌸omonia
(22.12.17)
tabii ki açık ara önde, tartışmasız Şaşmaz'da "Opel Garage-Hakan Bey". Bir kere giderseniz ne demek istediğimi anlayacaksınız ve eminim başka yer aklınıza bile gelmeyecek. Reklam gibi oldu ama ben ilk Opel'imden itibaren tüm marka araçlarımı kendisine götürürüm.
0
guro1907
(23.12.17)
(git: www.firmasec.com )

Aracim baska bi marka olmasina ragmen Ferhat ustaya goturuyorum ve cok memnunum.

Klima ile ilgili bi problem vardi baska ustaya yonlendirdi. Rot balans ile ilgili bi problem vardi yine araciligiyla bi yere gittim. Arkadasimin kaporta isi vardi yine yonlendirdi ve memnun kaldik.
0
bir3iki7
(23.12.17)
(25)

Çocuklu insanlara acıyor musunuz?

ya ben lan neyse
hani "hayatını yaşayamıyorlar, gezip tozamıyorlar, bağımlılar"la hiç alakası yok.hani bazı canlılar çiftleşme uğruna ölüyor, bazıları üreme uğruna binlerce km yol alıyor, bazıları ölümcül dövüşlerde ölüyor vs.hakikaten üreme güdüsü bir şekilde kodlanmış.bu evlenip çoluk çocuğa karışanlarda da böyle
hani "hayatını yaşayamıyorlar, gezip tozamıyorlar, bağımlılar"la hiç alakası yok.

hani bazı canlılar çiftleşme uğruna ölüyor, bazıları üreme uğruna binlerce km yol alıyor, bazıları ölümcül dövüşlerde ölüyor vs.

hakikaten üreme güdüsü bir şekilde kodlanmış.

bu evlenip çoluk çocuğa karışanlarda da böyle bir durum görmüyor musunuz? iç güdülerine yenilmiş ve hayvanileşmiş (hayvanlarla ortak yönlerimizi düşünün) bu insanlar çok acınası halde değiller mi? artık bunlar için sonrası yok. adeta doğanın onlara biçtiği "yavruları kendi ayakları üzerinde durabilecek noktaya getirme." dışında bir amaçları kalmamış...

hani lisenin en güzel kızını yıllar sonra üç tane çocukla cebelleşirken 80 kilo olmuş halde görünce hissedilenler gibi.

dipnot: buradaki acınası sıfatı küçümseme anlamı taşımıyor. gerçekten iyi niyetimle yazdım. büyük ihtimalle ben de bunlardan biri olacağım neticede.
0
ya ben lan neyse
(21.12.17)
çocuklu insanına göre değişir.
0
Delay Fuze
(21.12.17)
ne acimasi yahu, keske bende de olsa diyorum ben :)
0
fakyoras
(21.12.17)
Zorla yapmadıkları için hallerinden memnunlar, bu noktada acımam. Zaten bu vizyona sahip biri ya çocuk yapmaz ya da yapmak istediklerini yapıp sonradan çocuk yapar. Eğer istediği bu değilse bir insanın ama hayat buna zorladıysa o zaman üzülürüm. Dayımın eşi böyle bir kadın, çocukları büyüdü şimdilerde yapmaya çalışıyor içinde kalanları, olduğu kadar en azından.
0
Bruce
(21.12.17)
Klasik olacak ama türün devamı için bir de doğanın kanunu bu. Herkes böyle düşünse nüfus kalmaz.
Bir şekilde olacak şeyler bunlar.
Delay fuze +1 çocuklu insanına göre değişir.
0
kirmizipilotkalem
(21.12.17)
Ne kadar kötü bir hayatın olursa olsun çocuklu olunca o kadar da mutsuz olmuyorsun. Çocuk sana meşgale yaratıyor ve hayata tutunmamı sağlıyor. Çocuk olmayınca kendi hayatına odaklanıyorsun ve hayatın iyi değilse mutsuz oluyorsun.
0
nickini degistiren yazar
(21.12.17)
Kendi tercihleri neden acıyayım?
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(21.12.17)
Erkeklerin ya da kadınların ben merkezciliklerini bırakıp hayatın her sorumluluğunu paylaşmaları, hatta sorumluluktan çıkarıp güzelliğe dönüştürmeleri durumunda, evlilik ve ebeveynlik denen şey zaten sorumluluktan bağımlılıktan olumsuz halden çıkıp hayatı yaşamak haline gelecek. Ancak birbirine saygı ve sevgi dolu bir bağlılığın ürünüdür bu da. Gerçek sevgi bunu getirir. Bu olunca da ister çocuklu ister çocuksuz olsun o evlilik yaşanır. Ona hayat derler işte.

Bu dediklerimi yapabilecek tek varlık insan. Hayatı evliliği ve ebeveynliği cehenneme çevirebilecek tek varlık yine insan. Hepimiz tercihlerimizin ürünüyüz. Bilinçli seçimlerde bulunmamız lazım i.
0
yaren
(21.12.17)
Acımıyorum, çocuklarıyla çok mutlu insanlar var. Zaten birden fazla çocuğu varsa hiç acımam. Çok sevmese (kaza durumları hariç) bir tane daha yapmazdı zaten.
0
ikilem
(21.12.17)
Ben çocuğa acıyorum. Büyüyünce başına gelecek potansiyel olaylar, uğraşması gereken sayısız problem ve dünyanın git gide daha boktan bir yer haline gelmeye başlaması şahsen benim gözümü çok korkutuyor. Soyumu devam ettirme fikrinden çok, çocuk yaparak çocuğa biraz haksızlık edeceğimi düşünüyorum. Evet, iyi bir gelecek yaratma fırsatı ebeveyn ve çocuk birlikteliğiyle mümkün fakat buradaki asıl sıkıntı kişisel gelecek değil, global gelecek.

O yüzden daha fazla üreyerek saçma sapan soyad sürdürmektense en azından evlat edinerek aile ortamından uzakta yaşamış bir çocuğa kucak açmak daha mantıklı geliyor. Nüfusun artması ne bize ne de dünyaya bir fayda sağlıyor artık. İş işten çoktan geçti.

Eyyorlamam bu kadar. Çocuğu olanlara, olacaklara ve yapmayı düşünenlere diyecek bir lafım yok elbette. Keşke global düşünebilse herkes :)
0
desdenova34
(21.12.17)
nickini degistiren yazar +100000000000 bence, çok doğru söylemiş.

çocukları olanlara eğer maddi durumları yoksa üzülüyorum ama acımıyorum. kendine yatırım yapmayıp hazır değilken ve çocuk bakabilecek mental olgunluğa ulaşamamışken çocuk yapanlara belki biraz acıyorum. çocuklarına da kendilerine de yazık oluyor.

bence çocuk çok güzel bir şey. kalabalık çocuklu ailelerden gelenler çocuk sevmiyor genelde.

(çocuğum yok)
0
pinkpeony
(21.12.17)
Oliver Burkeman'ın Help isimli kitabında bahsedildiğine göre, çocuk sahibi olmak insanları iddia ettikleri kadar ancak çocuk yetişkin olup evden ayrılınca mutlu ediyormuş. Diğer zamanlara yüzde ikilik bir mutsuzluk sağladığını gösteren araştırma ve anketler var.
Keza, Seth Davidowitz'in Everybody Lies kitabında da şöyle bir eğilimden bahsediliyor: çocuk sahibi olmayan kişilerden "çocuk sahibi olmak" konusunda Google ve başka arama motorlarında araştırma yapıp çocuk yapmayı seçen kişilerde yüzde bilmemkaç oranında (hatırlayamıyorum ama yüksek) "çocuk yaptım, pişmanım, ne yapmalıyım?" sorgulaması görünürken, çocuk yapmamayı seçen kişilerde "çocuk yapmadığım için pişmanım/pişman olur muyum" sorgulaması istatistik değer sağlamayacak kadar az.
Ayrıca, adını hatırlayamadığım bir başka kitapta da çocuk yapmanın nasıl neredeyse her zaman baskın sosyal görüş olduğundan bahsediliyordu, zira bunu destekleyenler çocuk yapıyor ve büyük oranda çocuğun doğruluğunu aşılayacak şekilde yetiştiriyor onları. Desteklemeyenler çocuk yapmadığından, sayıca ve zihniyetçe azınlık kalıyorlar.

Başkasına acımak benim haddime değil tabii ama yan anlamlarını bırakırsak acımak kelimesinin, üzülüyorum evet. Uyku yok, boş vakit yok, canının istediğini yapmak yok. Başkasının benim hayatımda o derece büyük bir hakimiyet kurması fikri bana rahatsız edici geliyor. Kendimi anne olduğumda daha anlamlı veya daha kadın hissedeceğimi düşünmüyorum.

edit: ne çok çocuk demişim arkadaş.
0
sopiro
(21.12.17)
Hayır, aksine iyi ebeveynlerse takdir ediyorum.

Çocuk sahibi olmak isteyen ama henüz evli bile olmayan ben daha acınası haldeyim bence. Ha öyle deliriyor değilim, doktora bir bitsin de sonra düşünülür o konular diyorum ama çocuk sahibi olanların daha mutlu olduğunu düşünüyorum açıkçası.
0
kendi kendine yasayan yavrucak
(21.12.17)
acımıyorum. benim de çocuğum var. üstelik bekar anneyim... pek çok şeyi oglum varken de yapabiliyorum. (akşam onu uyutup film izlemek)

pek çok seyi de oğlumla yapmak daha keyifli oluyor.(mısır patlatıp animasyon izlemek)

hayatım film izlemekten ibaret değil. bunu örnek olsun diye verdim.

1 yaşından beri oğlumu bisikletin arkasında taşıyıp bisiklete binebiliyorum.

oğlum 8 aylıkken tek basima uçağa atlayıp hem gezip hem is görüşmesi yapmıştım.

cocuk sahibi olmak yapmak istediklerime engel değil.
bekar anne olmasam, bir arabam olsa çok daha fazla şeyi daha kolay yapabilirdim.

bir komşum çocuklarını evlendirdikten ve bir kac sene torun baktiktan sonra karavan aldı. şimdi karı koca yabancı dil bilmedikleri halde ülke ülke geziyorlar.
genc yaşta bunu yapmaya kaç kişinin cesareti var?

çocuğun varken de paraşütle atlayabilir, denize gidebilir, kursa gidebilirsin.

kısacası açmanıza gerek yok. aksine kendisini çeşitli bahanelerle kısıtlayan insanlara acıyın.
c ocuk sahibi olmak bir bahane değil yaşam biçimidir.
0
balik kraker
(21.12.17)
Acimiyorum ama korkunc geliyor. Ne kadar aksini iddia etseler de hayatlari en az 18 yil bir baskasina bagimli hale geliyor.
0
rusyalı kozmonot
(21.12.17)
bir yandan acıyorum tüm hayatlarını ipotek altına aldıkları için bir yandan da yaşlandığım zamanları düşünüyorum yanıma çocuklar torunlar falan gelir, sevinirim diye düşünüyorum. yalnız kalmaktan çekiniyorum.
0
tantunizade murat efendi
(22.12.17)
İki çocukla tatile geldik 5ve 3 yasındalar. Ucakta öksürük ve ates basladı 10 saat uctuk kuru hava mehvetti. Otele geldik hiç birşey yemediler. Antibiyotikle ayakta duruyorlar. 6. Gundeyiz 1 kere denize girdik denizden çıkmayan sıpalar kuma ayak basmıyor. Daha dun duzeldiler 3 gun daha var sağda solda dolanıp duruyoruz otelin parasını yakmamak için dönmüyoruz acıyın lan bize
0
steward
(22.12.17)
bu durumda olanlara acıyorum. çocuk sahibi olduktan sonra kendi hayatını unutanlara, kendini beşinci plana atanlara hakikaten acıyorum.

bu dediğin durumu genellemek mümkün değil. ben çocuğum doğduktan sonra bir dil öğrendim, ne zamandır kamp yapmak istiyordum çadır aldım ve iki buçuk yaşında bir çocukla yirmi beş gün çadır tatili yaptım. şimdi yakında yurtdışına gidip bir sınava gireceğim, gece çocuk uyuyunca ders çalışıyorum eşşek gibi. geçen haftasonu kızı ile istanbul kaçamağı yapan baba benim. it gibi gezdik. çocukla ve çocuksuz her şeyi yapman mümkün.

sen aslında çocuk sahibi olma tercihine değil, çocuk sahibi olunca kendi hayatından vazgeçme tercihine acıyor gibi görünüyorsun. arada fark var.
0
babilbaligi
(22.12.17)
18 ve 19 yaşında anne oldum ve boşandım . çocuklarım var diye kendimi hiç durdurduğumu hatırlamıyorum üniversiteye gittim ingilizce ve bilgisayar kursuna gittim çalışmaya başladım . kendi kendime bir yabancı dil daha öğrendim defalarca yurt dışına gittim .Türkiye içinde görmediğim şehir kalmadı .Çok fedakar bir anne olduğum söylenemez . onları kendime ait oyuncağım gibi görmedim birer birey benden bağımsız birer insan gibi düşündüm .sadece iyi ,tok ,sıcak ve güvenli ortamlarını sağladım gerisini sorun etmedim. haftalarca evde tek başlarına kalmayı öğrenerek büyüdüler .
şimdi en iyi arkadaşlarım oldular .
lisenin en güzel kızı değildim ama 80 kilo olmadım .yan yana gelince yaşıt gibi duruyoruz .
anne olduktan sonra hayattaki tek amacın onları büyütmek olmayabilir bu bakış açısı sana bağlı .duruma adapte olup kendine göre sistemini oturtabilirsin.
çocuklarım daha 2-3 yaşlarındayken ben bebek arabası vs kullanmadan kitabımı alır onları gezmeye götürür bir yandan da kitabımı okurdum arada kontrol ederdim ama sürekli kucağımda elimde aşırı ilgili anneler gibi davranmadım .düştüler kalktılar ben sadece eşlik ettim.dizleri kanadığında çığlık atmadım .normal davrandım benim aşırı sakin tavrım onları da ilgi delisi şımarık veletler yapmadı haliyle.
kendime de onlara da hayatı zorlaştırmadan eziyet etmeden beraber büyüdük .
çocukları olmayan arkadaşlarıma acıyorum bazen .
her şey zamanında güzel 35-40 yaşından sonrası için anne olmak aşırı zor olmalı .
0
devilone
(22.12.17)
aga insanin ici kotu diyoruz ya hani, yok dogadaki en bencil canli, en vahsi canli, dogasi kotu vs ama insanin evladi icin yaptiklari hakikaten cok buyuk. fedakarliklarin hakikaten degeri bicilmez. hani derler ya yemedim yedirdim, giymedim giydirdim hakikaten oyle. bir gram yalan veya abarti yok. yani o yuzden cocuk olunca hakikaten kendinden vazgecip bir yasama amacin oluyor gibi oluyor bence de yukarida bahsedildigi gibi.
0
baldur2
(22.12.17)
kesinlikle acıyorum.
0
hybrid427
(22.12.17)
yaramaz ve çok çocuklu olanlara acıyorum.
0
nothing in my way
(22.12.17)
Çocuklu insanların çoğunun hayatları mahvolmuş durumdayken bu olayı belli etmeme hallerine,''ama sevgisi çok başka'' vb kalıplarla çocuksuz olanları yerme çalışmalarına acıyorum daha çok. Ayrıca bazı hemcinslerimin çocuğu evliliğin bir teminatı olarak görüp,kendileri çok hazır olmamasına rağmen ''bir erkeğe çocuk vermek'' kisvesi altında doğurmasına da ayrıca kızıyorum ve acıyorum. Çok düşük bir ihtimal ama ilerde bir gün çocuğum olursa, ben istediğim için ve o çocugu bekar bi anne olarakta en iyi şekilde yetiştirebilceğime inandığım için olur...

Hakikaten de var böyle kadınlar. İçinde çok az çocuk sevgisi var,adam gitmesin diye doğurmuş sonra evlilik bitince iş bekar anne olarak hayat sürdürmeye gelince hepsi içlerinden kıza kıza ve sürekli memnuniyetsizlik hali içinde yaşıyorlar ve bu çocuklara yansıyor.Çocuk hiç bir ilişkinin teminatı değildir ve bir kadın ve erkeği aile yapmaz...
0
ırene adler
(22.12.17)
"artık bunlar için sonrası yok" değil bikerem.

genelde anne babaların yaptıkları bu evet haklısın. önümüzdeki örnekler böyle olunca biz de böyle ikileme düşüyoruz haliyle.
oysa yapılması gereken; hayatı yaşayarak çocuklara nasıl yaşanacağını göstermek olmalı. gayet mümkün bişi bu.
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(22.12.17)
Hayatlarındaki her şeyi çocuk odaklı düşünmek zorunda oldukları için üzülüyorum, özgürlüğün kısıtlanıyor bir kere. Çocukla her şey yapılıyor diyorlar ama bence o bir nevi kendini teselli etme cümlesi. Ha çocuğu umursamayıp yine her istediğini yaparsın ama bu sefer o çocuğa yazık. Kendinden çok onu düşünmek zorundasın, onun için kendinden fedakarlık etmek zorundasın sonuç olarak.
Benim annem kardeşimle beni tek başına büyüttü, ben her zaman her şeyin farkında oldum maalesef.

Ben de birkaç seneye çocuk yapacağım muhtemelen ama bu düşünceler beni korkutuyor. Ayrıca evet böyle bir dünyaya çocuk getirmek istemiyorum:(
0
peggy
(22.12.17)
ben şu türün devamı, üreme iç güdüsü kodlanmış falan tarafındayım olayın. bana kodlanmamış çünkü. çocuklu ailelere de çocuklara da acıyorum. tercihleri doğrultusunda doğmuyorlar. doğup büyüdükleri dünya tarih boyunca rezil bir çizgide ilerledi, ilerliyor. herkesin hayata bakış açısı ile ilgili tabii. ben rust cohle safındayım.
0
format c
(22.12.17)
(7)

Her bişeyi bilmek ama hiçbir şeyi yap/a/mamak

yaren
Nasıl bir durumun yansımasıdır? Neden olur? Bu işten nasıl kurtulunur?
Nasıl bir durumun yansımasıdır? Neden olur? Bu işten nasıl kurtulunur?
0
yaren
(21.12.17)
her bişeyi bildiğini düşünmenin yanılsamasından kaynaklanan durumun yansımasıdır.
0
AlsterWasser
(21.12.17)
Eğer ki bu dediğiniz teoride her şeyi bilip pratikte berecememek ise bunun tek yolu daha çok pratik yapmak.

Yok dediğiniz şey bilgi birikimi tecrübe ise bu kibirinizi bırakmanız gerekir.
0
kablelvuku
(21.12.17)
Kibir meselesi değil, kişisel bi durum, davranışların psikolojik sebeplerini bilmek, neyin ne olduğunu bilmek, çözümlerin neler olduğunu gerçekten tam olarak bilmek ama çözümleri uygulayamamak. Kendinde güç bulamamak, mevcut şartları değiştirememek, bir türlü mukavemet gösterememek... bunu kastesiyorum.
0
🌸yaren
(21.12.17)
Mevcut şartları değiştirmeye çalıştığında ne hissediyorsun?

Sadece üşeniyor musun yoksa mevcut şartları değiştirmeyi zorlaştıran başka şeyler de mi var?
0
nickini degistiren yazar
(21.12.17)
Hem zorlaştıran çok şey var hem de artık çok üşeniyorum. İnanmıyorum bişey yapabileceğime. Çok uğraştığım ve yapamadığım şeyler de çok var, hiç uğraşamadığım mecal bulamadığım şeyler de çok var. Üstüne üstlük bir de ağır bir anlamsızlık hissi bastırdı. Kurtulamıyorum da.
0
🌸yaren
(21.12.17)
bazen sadece "birine" ihtiyacımız oluyor, o olmadı mı bilmek falan hikaye. o ihtiyac duyulan birinin hayatımızdaki rolü abi-abla olabilir, kardeş olabilir, sevgili olabilir, yoldaş olabilir. onun hangisi olduğu da kendimize bağlı.

demek istediğim, böyle biri o yapamadığımız neyse ona yardım edeceğinden değil; onun varlığı güven/kuvvet hissi vereceğinden sadece. o kişi belki onun ruhsal desteği sayesinde o yapamadığımızı yapabilir hale geldiğimizi tahmin dahi edemeyecek; biz söylemesek bilemeyecek hiç.
0
dafaisss
(22.12.17)
Öğrenilmiş çaresizlik deniliyor buna. Neyin ne için olduğunu bilirsin, neden yapman gerektiğini bilirsin ama bir şey yapmazsın. Mümin Sekman'ın bir kitabında görmüştüm bu ifadeyi. Baya okumuşutum. Kurtulmak için kendime küçük küçük görevler verdim. Ama YGS sınavına giderken her şeyi erteleyip, sabahın yedisinde fotokopicide sınav çıktısını isteyip başkasının evrağını alıp sınav yerinde olayı anlayınca benim için büyük bir ders oldu. Tabi arada sırada bazen de tembelliği tutuyor. Ama bir musibet bin nasihata bedeldir sözü aklıma geldikçe daha dikkatli oluyorum.
0
ceyhan prensi adana
(22.12.17)
(5)

5 tane dolmabiber yedim hala açım

balpolen
Bu nedir ya? Nasıl bir iştahtır. Havalar soğuyunca mı böyle oluyor acaba?
Bu nedir ya? Nasıl bir iştahtır. Havalar soğuyunca mı böyle oluyor acaba?
0
balpolen
(21.12.17)
Aşırı aç kalmışsın. Yoğurt ye.
0
yaren
(21.12.17)
o eylem icin cok güzel bir lafımız var ''boşanda semerini ye'' diye :)

yoğurt +1

ya da süt iç bir bardak.
0
binder dandet
(21.12.17)
Ye gardaş ye, yiyen adamdan zarar gelmez.
0
giovanne
(21.12.17)
yemek buldun mu ye dayak buldun mu kaç
0
goodz
(21.12.17)
Beypazarı kurusu ve cicibebe bu işin çözümü.Eve yığınak yaptım resmen kıtır kıtır at bakalım nasıl doymuyosun :)
0
smokee
(21.12.17)
(2)

Ayran sorusu

atcapar
Marketten geçen 200 gr ayran aldım 3-4 gün buzdolabında bekledi ondan sonra folyosu şişip patladı bunun sebebi nedir?
Marketten geçen 200 gr ayran aldım 3-4 gün buzdolabında bekledi ondan sonra folyosu şişip patladı bunun sebebi nedir?
0
atcapar
(21.12.17)
@ardacan 8'D

Muhtemelen aşırı ekşimiştir ve içinde gaz oluşup zayıf bulduğu yerden patlamıştır. Tarihi eskiymiş demek ki.
0
yaren
(21.12.17)
ne markaydı?
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(21.12.17)
(9)

Bugun yaptigim dalginlik

lion de la Turquie
Esimle bi yerden gelip arabayı parkettim. Sonra isr gectik. Arabayi calisir durumda bırakıp gelmişim. Ne esim ne de ben farketmedik.Doktora görünsem mi? Ben boyle bi dalginlik yasamadim daha once. Bazen anahtari kontakta birakip rve gelişmişliğim var ama calisir halde isiklari da acik bırakmak beni
Esimle bi yerden gelip arabayı parkettim. Sonra isr gectik. Arabayi calisir durumda bırakıp gelmişim. Ne esim ne de ben farketmedik.

Doktora görünsem mi?
Ben boyle bi dalginlik yasamadim daha once. Bazen anahtari kontakta birakip rve gelişmişliğim var ama calisir halde isiklari da acik bırakmak beni korkuttu.

Dun yurtdışından geldim yorgundum sabah cocuklari hastaneye goturdum derken öğlen böyle oldu.

Ne dersiniz basit biseydir degil mi?
0
lion de la Turquie
(21.12.17)
ben de pencereyi açık bırakmışım gecen gün, arabanın içi yagmur suyuyla dolmuş...

olabilir, normaldir.
0
binder dandet
(21.12.17)
bahsettiğiniz yorgunluk sonrası normal olabilir. ufak tefek şeylerde de dalgınlıklarınız arttıysa, gözlemleyip bir doktora danışabilirsiniz. gözlem sürecinizde beslenmenizi düzenlemeniz, b12, omega 3 açısından zengin bir diyet uygulamanız faydalı olabilir.
0
haykorsamdunyaya
(21.12.17)
Kan değerlerine baktır, demir ve demir deposu önemli. B12 çok önemli. Genel bi kan testi yapsınlar kabak gibi çıkar ortaya.
0
yaren
(21.12.17)
Herşey mümkün, insanlık hali. Devamlıysa sorun olabilir doktora görünebilirsin. Bir defa olan birşeyi bu denli takarsan psikolojini bozarsın.
0
sylr
(21.12.17)
Tek seferlik bir şeyse dert etme. Eğer bir süredir devam eden bir sorun varsa b12'ye falan bir baktırırsın.
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(21.12.17)
yumurta pisirecektim tavada, yumurtayi kirmak icin ocagin kosesine tiklatip kirdim, yumurtanin icini cope akitip, kabuklari tavaya attim, tavaya attiktan sonra ben ne yapiyorum ya diyebildim kendime :)) bazen insan beyni sacmalayabiliyor, cok sey yapmamak lazim.
0
purple rain
(21.12.17)
Benimde diş fırcama sıvı sabun sıkmışlığım, hesabı ödemek için çantamdan cüzdanı alıp çantayı bırakıp çıkmışlığım, evde çaycıyı açık unuttum diye bir saatlik yolu dönmüşlüğüm( açık değilmiş) evde uyuyan kuzenimi unutup kapıyı üstüne kilitleyip çıkmışlığım ve şuan aklıma gelmeyen bir sürü abuk sabuk dikkatsizliğim ve unutkanlığım oldu.en son bir gün kuryeye doğum tarihimi gün ay yıl olarak söyleyemedim, tc kimlik diyince yüzüne anlamsızca yaklaşık bir dk baktıktan sonra kimliğimden okuyarak cevap verdim. Sinirimden ağladığımı hatırlıyorum. Sonuç b12 eksikliği, kansızlık falan. Şimdi geçti mi, hayır hala fazla aceleci ve dikkatsizim. Ama bir yolu vardır diye düşünüyorum, inş vardır.
0
denef
(21.12.17)
Bence biraz dinlenin, olur böyle şeyler yalnız ışıklar açıksa kapı açıldığında uyarı sesi de mi etki etmedi?
0
gezegen olan pluton
(21.12.17)
Bizim arabada öyle şeyler olmaz abi :)
0
🌸lion de la Turquie
(22.12.17)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.