[]

canan karatay denen güzellik

bu hanımın gözünüzdeki imajı ne? nedir sizin için inandırıcılık seviyesi?

edit: dümdüz yüzeysel fikrinizi soruyorum, herhangi bir mantıklı temele dayanmak zorunda değil.


 
belli yaşın üstündeki insanları dikkate almamak lazım.


  • rhan  (07.01.18 16:05:59) 
Kendinden emin yaşına göre oldukça aktif. zihni açık.
Hani senin de ekşi deki belirli kişiler hakkında yaptığın yorumlara baktım da hiç mi kimseyi sevmezsin anlamadım?

Her bir entryin: yaramaz adam, boş adam... devam edip gidiyor böyle. Bir doğru sen mi kaldın?
  • 1adam  (07.01.18 16:07:30) 
şimdi ben sıradan vatandaş olarak herhangi bir uzmanın seviyesini ölçecek durumda değilim elbette ama bana biraz boş yapıyormuş gibi geliyor açıkçası. sağlıkla ilgili neredeyse her alanda konuşması, agresif ve keskin çıkışlar yapması vs. hoşuma gitmiyor ve benim gözümde güvenilirliğini zedeliyor.

bak mesela islamcı bi dayıt var, ibrahim saraçoğlu muydu ismi, şu her şeye kür yapan bitkisel reyiz. bir sağlık sorunum olsa essahtan o adamın dediklerini denerim. belki işe yarar, belki yaramaz ama o adamın kötü niyetli veya agresif olduğunu düşünmüyorum. zaten adamcağız o otu karıştır, bunun suyunu iç vs. diyor yani gidip de zayıflama hapı satmıyor sana.

canan karatay öyle değil. taam belki o da bi şey satmıyo ama çok agresif ve ister istemez "bu ablanın derdi ne?" dedirtiyor. o yüzden ben şahsen canan karatay'ın söylediklerinin hiçbirini ciddiye almıyorum. "yalan yanlış konuşuyo" demiyorum. dediğim gibi, söylediği çoğu şeyin doğruluğunu teyit edecek veya kendisini yalancı olmakla suçlayacak birikimim yok ama tavrı bana itici ve temelsiz geliyor. güvenilir bulmuyorum.

"şarlatan" diyemem, o fazla ağır olur ama biraz fazla medyatik ve arıza geliyor bana. "hmm uzman böyle söylemiş bak" deyip de ciddiye almamı sağlayacak bir ağırlığı yok gözümde.
  • der meister  (07.01.18 16:08:29) 
bir doktorun bu kadar net kesin konuşması doğru gelmiyor bana. o yüzden güvenilirliğini pek yüksek bulmuyorum. mesela bu sağlık konusunda bi site var aynı zamanda youtube'da da birkaç videosu var fitekran diye o adam da doktor bu tür konularda konuşurken her ihtimalden bahsediyor allah gibi net konuşmuyor bu kadın sanarsın hücrelere fısıldıyor.


  • proletarier aller lander vereinigt euch  (07.01.18 16:34:15) 
az biraz dogruyu soyledigi icin halk tarafindan hep dogruyu soyledigi dusunulen, kendine kazanc icin halkin sagligini tehlikeye atan yasli bi kadin


  • beriberi  (07.01.18 16:48:02) 
Kendini bilim adamı sanan bir adet doktor, başka bir şey değil.

scholar.google.com.tr

Buradan bakabilirsiniz mükemmel akademik geçmişine. Devlet hastanelerindeki herhangi bir doktorumuzdan daha üstün değil yani kendisi ama durmadan konuştuğu için darphane tabii.
  • i was made for you  (07.01.18 16:49:47 ~ 16:51:18) 
kimi dedikleri doğru olabilir, işin uzmanı değiliz bilemeyiz. ama her 3 cümlesinin sonuna "bunu şu kitabımda yazdım, siz de okuyun" diye ticari kaygı sıkıştırdığı için amacının belli olduğunu düşünüyorum.


  • 507  (07.01.18 17:05:08) 
Dinlediğim, okuduğum biri değil. Orda burda fotoğraflarını gördüm, bir veya iki kez konuşmasına denk geldim, hakkında konuşulanlardan gözüme çarpanlar oldu.

Genel kanım der maister +1

Saraçoğlu eskiden arada bitkilerin içerikleri için danıştığım, güvenilir bulduğum biriydi. Şimdi o tür şeylere gerek kalmadığı için sitesine pek uğramıyorum.

Son yıllarda şunu yiyin şunu için diyenlerin tümüne karşı kapalıyım. Zira işin suyunu çıkardılar.
  • hayat aklini konusacak bir filozof uret  (07.01.18 17:28:31 ~ 19:55:28) 
Ben çok inandırıcı bulmuyorum. Kendi meslek hayatında farkettiği durumları farklı yönden düşünmeden kesin doğrularmış gibi savunuyor. ve bunu yaparken çok dikkat çekerek abartarak yapıyor.


  • zimbirik  (07.01.18 17:32:44) 
%99


  • gezegen olan pluton  (07.01.18 17:33:27) 
Meyve dahi yedirmemesi hiç mantıklı gelmiyor. İnsanları asansöre bindirmiyor, merdivenlere de yönlendirmiyor, hepten binanın dış yüzünden dağcı gibi tırmandırıyor, en zora yönlendiriyor yani. Tuhafıma gidiyor. Binyıllardır ekmek yiyen bir topluma tak diye ekmeği kes demesi acaip. Bi orta yol bulabilmeli doktor sıfatıyla. İyi niyetine çok inanıyorum ama dan dun dayatması hiç mantıklı gelmiyor.


  • yaren  (07.01.18 18:23:41) 
çoğu sözünü takip ediyorum. yanlış anlaşıldığını ve bunun temel noktasının televizyonlara çıkmak olduğunu düşünüyorum. tv'lere çıkan her doktor/araştırmacı/profesör.. ne olursa olsun popüler olduktan sapıtıyor ya da sapıtmış gibi gösteriliyor.

yani tv'lere çıkmasa kendine olan güvenim artar.

ticari kaygıları olan biri olduğunu düşünmüyorum. zaten zengin biri. kitapları 10 -
15 lira civarında satılıyor ve internetten bile bulunabilir. velhasıl kitap satmak adına popüler olacağını söylemenin doğru olduğunu düşünmüyorum.


televizyona ve haberlere çıkmasını kendi adına doğru bulmuyorum. toplumda olumsuz bir imaja sahip. çıktıkça daha fazla dalga geçiliyor.

kız arkadaşım onun önerileriyle beslenerek hayatını düzene soktu. ailesi de bu tarzda besleniyormuş. gerçi kız arkadaşımla yemek yemek ya da bir yere gitmek işkence oldu, ama o da canan karatay'ın sorunu değil. canan karatay'ın yemeyin dediği şeyler "bundan bir lokma yersen ölürsün" anlamına gelmiyor asla.

facebook'ta sağlıklı yaşıyoruz adında bir grup var. orada da canan karatay'ın diyetiyle (aslında bir diyet değil, yaşam tarzı) beslenenlerin geçirdikleri sağlık evrimine bir çok örnek var.
  • dahinnotha  (07.01.18 18:26:35) 
@yaren

aslında söylenenlerin yanlış anlaşıldığını düşüyorum.
meyve yemeyin diyor ve ekliyor "biz meyve yemeyin derken, akşam yemeğinden sonra bir kilo yenilen meyvelerden bahsediyoruz. bizde alışkanlıktır, yemekten sonra, tatlı niyetine kilo kilo meyve ailecek. bunu yapmayın diyoruz."

ama toplumda şöyle algılanıyor "şeker en tatlı zehirdir. meyve şekerdir. meyve yerseniz ölürsünüz. bir dilim elma bile yemeyin." işte burası doğru değil -ki kendisi de bunu demiyor zaten-.

ekmeği de bin yıllık bir gelenek diye düşünmemek lazım. ben 10 ya da 15 yıl önce yapılan ekmek ile şuanki ekmek arasında hiç bir benzerlik olmadığını görebiliyorum. ekmeği geçtim, buğday ununda bile çok fazla katkı maddesi var. içindekiler kısmını okuyunca bunu görüyoruz: topaklanma engelleyici, beyazlatıcı... aslında mevzu, genetiği değiştirilmiş buğdaydan yapılan ve içine bir çok katkı maddesi koyulan undan yapılan bol katkılı ekmeği yememek.

yoksa yine kendisi doğal yolla üretilen gıdaların tüketilmesinde sakınca olmadığını ama doğal yoldan yapılmışını bulamadığımız için en iyisinin hiç tüketmemek olduğunu anlatıyor.
  • dahinnotha  (07.01.18 18:32:47) 
Şeker konusunda abarttığını düşünsem de palm yağı ve mcpd konusunda tamamiyle wiki bilgisine sahip birisi. Neden diyecek olursanız:
Palm yağı dediği yağ ayçiçek mısır gibi tek bir yağ değildir. etli kısım ve çekirdekten toplamda 6 çeşit yağ ve fraksiyonları elde edilir. (Detaylıca anlatırım gerekirse) Bunların hepsini zehirmiş gibi, damarı tıkar vs gibi anlatması zırvalık resmen.
2-mcpd ve 3-mcpd ise sadece palm değil tüm yağlarla tuzun etkileşmesinden oluşur.

Bu saçmalamasından sonra firmalar palm-free diye millete itin önüne koysan üzerine sıçmayacağı yağlar yedirmeye başladı/başlayacak.

Not: yağ sektöründenim ve adı bilinen tüm firmaların hangi yağı kullandığını biliyorum (neredeyse)
  • ismira007  (07.01.18 19:22:15) 
@ismira peki bu palmiye yaginin yagmur ormanlari alanlarina dogru gititkce yayilmasi, orangutanlarin yasam alanlarini elinden almasi, bolgedeki yerlileri yerinden etmesi gibi olaylari ne olacak?
saglik acisindan palmiye yaginin zararlari da zaten malum, dediginiz dogru, daha kotusu de gelebilir, fakat bu su andakinin kotu olmadigi anlamina gelmiyor.

dr. karatay seker hakkinda guzel konusuyor, bugday konusunda glutenden bagimsiz bazi hassasiyetleri olan bir insanim bugday ile ilgili bir belgesel vardi, yani sanki ikinci dunya savasindaki naziler gibi bahsedilmisti, tam korku filmi gibiydi. zaten ilgisi olanlar bugdayin nasil yayilmaci oldugundan, insanligin tarim devrimi ile nasil cekirgelestiginden haberdardirlar.
  • mavicorap  (07.01.18 19:45:06) 
@mavicorap ben sadece palmin direkt olarak vücuda etkisini söyledim. Yağmur ormanları konusunda hemfikiriz.
Palm yağlarının sıcaklık ve katı yüzdesi grafiği:
i.hizliresim.com

Palm kernel yağlarına ait grafik:
i.hizliresim.com
  • ismira007  (07.01.18 20:29:16) 
Palm yağıyla ilgili şöyle bir sıkıntı var: Normalde tüm yağlar ısındığında, yanma noktasını geçerse yağ asitleri mutasyona uğrar, vücuda girdiğinde de atık madde olarak serbest radikalleri açığa çıkarır, bunlar da hücrelere nüfuz ederek hücrelerde değişime neden olur. Bu değişim de bildiğimiz kanser. Dediğim gibi, bu tüm yağlar için geçerli; zeytinyağı tereyağı ayçiçekyağı pam yağı fındıkyağı fark etmiyor. Şimdi bu noktada paml yağının ayrıştığı nokta şu: Zeytinyağını ya da diğer yağları sıcak ya da soğuk kullanmak bizim elimizde, dikkatli kullanırsak, yani yakmazsak bize zarar vermez ama palm yağı için böyle bir durum yok. Palm yağının ilk hali oldukça katıdır, yani akışkanlığı çok düşük olduğu için kullanılabilirliği yoktur soğuk halde, o nedenle piyasaya sürülmeden önce uzun bir süre kaynatılarak akışkan hale getirilir, bu aşamada da yağ asitleri yanmış olur. Piyasaya da bu şekilde verilir ve kullanılır. Yanş yanmış halde, o nedenle yanmış yağın tüm zararları barındırır kullanım aşamasında, sıkıntısı bu.


  • angelus  (07.01.18 21:43:55) 
Benim için bilimsel konularda konuşan birinin güvenilir olması için, söylediklerinin bilimle çelişmemesi gerekir. Canan Karatay'ın söylediği şeylerin büyük kısmı çelişiyor, artık konuşmalarını dinlemiyorum, belki arada çelişmeyen şeyler söylüyordur. Sansasyon olanlara açıp bakıyorum, onların arasında çelişmeyen yok gibi. Nihayetinde tabii ki güvenilir değil, toplum sağlığı açısından büyük risk.


  • evrim halkasi  (07.01.18 22:01:47) 
şarlatan


  • haykorsamdunyaya  (07.01.18 22:06:22) 
@angelus,
Palm yağının (kernel de aynı) yanma derecesini 230 olarak not almışım ben. ismira007'nin verdiği grafiğe bakınca erime noktası yanma derecesinin çok altında.
Benim not mu hatalı, yanlış anladığım bişi mi var acaba?
  • hayat aklini konusacak bir filozof uret  (07.01.18 22:18:35) 
Angelus,
Palm yağı ve diğer bütün rafine yağlar (zeytinyağı rafinesi hariç) rafinasyonun son basamağında deodorizasyon denilen işleme tabi tutulur. Bu işlemde sıcaklık 220-240 derece arasındadır ama 240 dereceyi geçmez sıcaklık. Çünkü 240 dereceden sonra yağda trans yspı oluşmaya başlar. Senin dediğin gibi akışkanlık sağlama gibi bir durum söz konusu değildir.
Evet 20 derecelerde işlem yapılmaz ama kritik 240 derece de aşılmaz. Ya da kase, paket margarinler haricinde nutella vs gibi markalara özel yağlara tuz koyulmaz bu nedenle de mcpd oluşmaz.
  • ismira007  (07.01.18 23:29:50) 
Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi palm yağının 200 derecenin üstünde rafinesi halinde kansorejen haline geldiğini açıklamıştı, Nutella'nın Türkiye genel müdürü bile palm yağını 200 değil 80 derecede ısıttıklarını açıkladı. Yani bu durumda palm yağınının ısıtılmasının 240 dereceyi geçmedikten sonra zararlı olmayacağını düşünmek pek doğru bir yaklaşım değil. Ha şimdi Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi yanlış biliyor derseniz ona da tamamım ben.


  • angelus  (08.01.18 00:18:36) 
ben yazdığı kitapları çok mantıklı buluyorum. uygulayınca da çok güzel sonuç veriyor. ama medya önünde neyi nasıl söyleyeceğini ayarlayamıyor.

söylediklerini değil yazdıklarını dikkate alırsan inandırıcılık oranı %99.
  • babilbaligi  (08.01.18 10:35:13) 
et yediğimde başım ağrıdığı için bu kadına pek inanmıyorum.


  • for day to break  (08.01.18 11:08:16) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.