Giriş
(13)

birilerini bu fetocu diye ihbar edince bundan bir şey çıkar mı?

for day to break
yapacağımdan değil de, merak ettim sadece.
yapacağımdan değil de, merak ettim sadece.
0
for day to break
(04.08.16)
Net bir şekilde hayatını karartırsın. Sakın ha!
0
maxc
(04.08.16)
asla öyle bir şey yapmam, hem benim o kadar nefret ettiğim biri yok hayatta.
0
🌸for day to break
(04.08.16)
bir şey cıkar bence.
0
yuvarlanantencereninkapagi
(04.08.16)
Sıradan biriyse bir şey çıkmaz.
0
angelus
(04.08.16)
Çıkabilir, sonradan salınsa bile çevresinde "Acaba?" düşüncesi oluşturabilirsin. Ihbarın geriye dönük araştırmasının yapılma ihtimaline karşın kimliğinle alakasız bir noktadan yapmanda fayda var.
0
Sulfoxaflor
(04.08.16)
ben birini ihbar edicem ama kimlik bilgilerimi vermek istemiyorum. nasıl yaparız?
0
cekilmis gayfe
(04.08.16)
adamı almadan önce seni alırlar. nereden biliyorsun derler, kimlerdensin derler, iddianı nasıl destekliyorsun derler. korktu der sıkıştırırlar. yoksa hayat güzel, bugün sevmediğimizi fetö'cü diye ihbar edelim. yarın pkk'lı diyelim herkesi alsınlar.
0
brakgn
(04.08.16)
e biliyorum hoca da hoca deyip duruyo. sanki sertifika mı var da ispatlayacam
0
cekilmis gayfe
(04.08.16)
@cekilmiş, ihbarı yaptınız, sizi aldılar dedilerki nedir mevzu? bunun üzerine siz bu adam fetocu, bakın bu bana attığı mesaj. bakın bu facebook hesabından yaptığı paylaşımlar. şu ve şu konuşmaları darbe girişimi gecesi bilmemne kahvesinde yaptı, ali veli selami arkadaşlarım da şahittir. diyebiliyorsanız olur. diğer türlü ciddiye alacaklarını sanmıyorum fişli değilse.
0
brakgn
(04.08.16)
Muhbirlik hicbir kosulda onurlu bir davrania degildir. Size kotuluk yapanla araniZda bir fark kalmaz.
0
thewizardofearthsea
(04.08.16)
kimin fetocu oldugunu senden benden iyi biliyorlar (neden acaba?) dolayisiyla cikmaz.

sen kimi kime anlatiyorsun?...
0
babilbaligi
(05.08.16)
bir insanın bu kadar kolay harcanabiliyor olması beynimi allak bullak ediyor. düne kadar cemaatçi olmak sıradan bir şeyken bugün ihbar edilebilir bir suç haline geliyor. cık cık.
niye yüzümüz hiç gülmüyor. milletçe bahtımız niye bu kadar kara. bir günah mı işledik acep, ah mı aldık?
0
🌸for day to break
(05.08.16)
elemanın arka sağlamsa o ihbarı sana monte ederler. Gariban biriyse bir şey çıkmaz, ihbarını değerlendirirler.


.
0
kartallar yuksek ucar
(05.08.16)
(8)

Lidl marketle ilgili çok basit bir soru

kojonotsuki
Merhabalar,Az önce Lidl markete girdiğimde ne alışveriş sepeti gördüm ne de alışveriş arabası. Sonra kalmamıştır diye kasanın oraya da baktım, orada da bulamadım. Ama herkesin elinde alışveriş arabası var. Olayı nedir, biz mi getiriyoruz poşet gibi alışveriş arabasını da?Bir de duyuruyu açmışken bir
Merhabalar,

Az önce Lidl markete girdiğimde ne alışveriş sepeti gördüm ne de alışveriş arabası. Sonra kalmamıştır diye kasanın oraya da baktım, orada da bulamadım. Ama herkesin elinde alışveriş arabası var. Olayı nedir, biz mi getiriyoruz poşet gibi alışveriş arabasını da?

Bir de duyuruyu açmışken bir soru daha sıkıştırayım araya: Aldi'den aldığım hattın internet paketi sadece Almanya'da mı geçerli yoksa diğer eu ülkelerinde de geçerli mi?

Sağlıcakla kalın.
0
kojonotsuki
(04.08.16)
Yoo var. Mavi cekmeli hatta?
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(04.08.16)
sepet kalmamıştır.
hat bütün dünyada geçerlidir ama tarife değişir tabi ki.
0
luchetti
(04.08.16)
tüm avrupada gecerli hat icin o2 ya da vodafone dan alman lazim diye biliyorum, onlarin fiyatlari daha pahali. aldi deki 10 euro luk kart ile olmaz sanki.
0
thewizardofearthsea
(04.08.16)
kalmamistir. araba yoksa sepetleri de var.
0
ben de
(04.08.16)
ben alditalk kullaniyorum, eu internet ve konusma paketleri var. simdi bakiyorum hatta, 7 gunde 4.99 euroya eu+isvicrede 500 mb internet, 7 gunde 4.99 euroya yine eu+isvicrede 150 dk konusma paketleri var.

ayrica lidl'da iceri girmeden oluyor arabalar. sen gorememissindir.
0
letheavendangered
(04.08.16)
girişte ya da otoparkta olabilir.

hangi lidl lokasyon ver söyliyim.
0
kurnaz
(04.08.16)
ayyildiz.de kullaniyorum, ayda 15 euro 1 gb hizli, sinirsiz düsük hizli internet, türkiye sabit hatlarla limitsiz konusma, eplus ile limitsiz, türkiye cep no 19 cent.

avrupa roaming 1 ay actirmak icin 5euro, internet icin 5euro istersem ödüyorum.
türkiye roaming 1 ay actirmak icin 5euro, türkiye internet roaming icin 10euro ekstradan gerekirse ödüyorum.
0
emrahday
(04.08.16)
Senin hattın ne bilmem de ben hollanda'dan aldığım hatla fransa'da konuşabildim mesela. Gayet şu marketlerde satılan ucuz hatlardandı
0
dene
(04.08.16)
(4)

gavur memleketlerinde memurların kılık kıyafeti

dafaisss
mesela saç sakal durumları nasıl devlet memurlarının?memleketin ismini de yazarsanız sevinirim.
mesela saç sakal durumları nasıl devlet memurlarının?
memleketin ismini de yazarsanız sevinirim.
0
dafaisss
(04.08.16)
Simdi oncelikle bakimli olmakla kurallar olmasi arasinda fark vardir. Eger bakimli gorunuyorsaniz kimse sakaliniz olmasinda sorun cikarmaz. Sakalin da bir bicimi varsa ornegin duzgun bir sekilde trim edilmisse ve bu senin tarzinsa sorun yasamazsin.

Ancak Turk mantiginda ben yaz sicaginda terlerken bir de her gun dus almayayim ne gerek var, burnumdan kulagimdan tuyler fiskirsin kurallar cignenmek icin vardir, saci da 3 ayda bir kestirmek yeterli mantigiyla yasarsan seni ise almak istemezler. Levent'teki kaliteli ofislerden birinde calisiyorsun gibi dusun. Bakimliysan ve hos gorunuyorsa her gun tiras olmani istemezler. Ama Bati'da kurallar hep vardir unutma. Sanirim Turk mantiginda sakal tirasi olmak degil kilik kiyafet yonetmeline uymak sorun. Ki bu da bakimli olmayi iceriyor.

Yer: USA
0
Traveller
(04.08.16)
Almanyada sakalli polis cok, sacini rengarenk boyatmis.kadin memur da.
0
thewizardofearthsea
(04.08.16)
bakimli olduktan sonra sac sakala 'cok' karismak uygunsuz bile avrupa'da.
0
lanc
(04.08.16)
avusturya - gayet dövmeli, alternatif tipli memurlarla muhattap olabiliyorsunuz. devlet dairesinden devlet dairesine değişebilir belki ama ben işlem yaptıklarımda her türden insan gördüm.
0
kassiopeia
(04.08.16)
(4)

1000'e yakın kitabı en avantajlı ve pratik nasıl satarım?

nigeo
ülkeyi terk etme harekatım kapsamında sahip olduğum eşyayı paraya çevirme derdindeyim bu ara. 1000 kadar kitabım var farklı şehir, ev ve kitaplıklarda.bunları bir araya getirip listeleyim en avantajlı ve pratik, hızlı şekilde nasıl satabilirim?
ülkeyi terk etme harekatım kapsamında sahip olduğum eşyayı paraya çevirme derdindeyim bu ara. 1000 kadar kitabım var farklı şehir, ev ve kitaplıklarda.

bunları bir araya getirip listeleyim en avantajlı ve pratik, hızlı şekilde nasıl satabilirim?
0
nigeo
(02.08.16)
sahaflar öldü fiyatı verir.

nadirkitap'ta satmak için fatura kesmeniz gerek.

gittigidiyor'dan fatura kesmeden de satabilirsiniz ama çok fazla kitap olduğundan ticari bir faaliyette bulunmanız dikkat çekebilir.
0
solskjaer
(02.08.16)
koysana buraya.
0
babilbaligi
(02.08.16)
ukitap'tan satılabilir, donanımhaber ve kadınlar kulübü'nün de kitap bölümü güzeldir satış için.
0
tolga asp
(02.08.16)
Ben blog yaptim koydum tek tek. Sen topluca fotografini cekip koyabilirsin. Ha deyince satmak istiyorsan olu fiyatina sahafa vereceksin. Buralara ugramiyor ama robinbook vardi bu isi yapan. Burada aratirsan bulacaksin. Sahaflik yapan bir iki kullanici var.
0
thewizardofearthsea
(02.08.16)
(6)

Tez Onaylanma Kritlerleri

sipsi
YÖK'ün tez arşivini kurcalamaktayım. İçime fenalıklar geldi. Sıfır özgün içerik, yazım hataları, yanlış referanslar, komple referans verilmemiş sayfalar dolusu veri, hatalı tablolar, vs. Bu tezler nasıl onaylanıyor? Ben mi çok büyütüyorum gözümde tez onaylatmayı?
YÖK'ün tez arşivini kurcalamaktayım. İçime fenalıklar geldi. Sıfır özgün içerik, yazım hataları, yanlış referanslar, komple referans verilmemiş sayfalar dolusu veri, hatalı tablolar, vs.

Bu tezler nasıl onaylanıyor? Ben mi çok büyütüyorum gözümde tez onaylatmayı?
0
sipsi
(31.07.16)
Tezi onaylatmakta bir sey yok ki! Kendi tezimde bile jurinin hic konusunu acmadigi hatalari ben buldum. Kendi tezimi acip okumuyorum hata bulursam diye. Buldum dedigim hatalar basit olsa da beni acayip rahatsiz ediyor. Intihal falan yapmis olsam yanlislikla, intihar ederdim heralde.

Ulusal tez merkezinde bazen keyif icin aramalar yapiyorum da ne sacmaliklar var. Gecenlerde Turkiye'deki tezler uzerine arastirma yapmisti Bogazici Universitesi, cogu intihal neredeyse. Denk geldigim uc tezden en az birinde dehset sorunlara rasliyorum. Adam eksi sozlugu kaynak gostermis, saka degil bak bu.

Off cok doluyum bu konuda. Soruna cevap, evet gozunde buyutuyorsun Turkiye icin dusunursek.

Ek: Bak surada yazmisim hangi tez oldugunu. eksisozluk.com
0
evrim halkasi
(31.07.16)
Fazla öğrencinin çalıştığı alanlarda memleket olarak sahip olduğumuz denyoluk neticesinde saçma sapan doktora tezleri ve yüksek lisans tezleri var ortalıkta.

Ben de müzik alanında bir bestecinin eserlerinin toparlanıp yayınlandığı bir doktora tezi görmüştüm. Analiz neredeyse yoktu zaten.
0
alperz
(31.07.16)
benim favorim bu tezdir

193.255.140.18

ingilizce özeti summary diye veren bu arkadasin ingilizcesine bir bakalim, sonra da kullandıgını söyledigi kaynaklardaki ingilzice kaynak yogunluguna bakalim. bir de danısmani olan hocanın tezine bakalim, kaynaklar kisminda geciyor.

bu tez gecti ise türkiye de her tez gecer. cok sey etmeyelim.
0
thewizardofearthsea
(31.07.16)
evet büyütüyorsun, büyütüyoruz ne yazık ki.
jürideki hocalar genelde okumamış oluyorlar tezi zaten. şaka gibi... tez hocasının bile tezi doğru dürüst okumadığı durumlara şahidim...
0
mutlusismankedi2015
(31.07.16)
turkiyede yls ve phd abartilmis bir balon. birak disaridan yapanlari, akademisyen olanlarin bile cogu bitse de gitsek mantigiyla yaziyor tezlerini.

ben sahsen universitelerin tez yazim yonergelerini cok gereksiz bulurum. yok 12 punto olsun, times new roman olsun, sagdan soldan 3.5 cm bosluk olsun, iyi tamam da ici bos bu tezlerin. sekilcilikten bilim yapmaya vakit bulamiyoruz biz akademide.

doktora tezim bitti, danismanima verdim, son sayfayi acti, 'hmm tamam, 300 sayfayi gecmis' dedi. snra son dipnota bakti, 'aaa 984 de kalmissin, sen bunu 1000 yap' dedi. lan manyak bin olsa nolacak, tezi bi okusaydin keske.

yut disinda adamlar 50 sayfa bile olmayan tezlerle resmen dunyayi kurtariyor, biz en az 300 ayfa, en az 1000 dipnota bi doktora kampanyasi yapiyoruz.

isin kotu tarafi, anamdan emdigim ne varsa burnumdan gelerek gece gunduz yazdigim tezi danismanim da dahil kimse okumadi, juriler de okumadi. ona ragmen aa cok basarili bunu mutlaka kitap yapmalisin dediler, danismani tebrik ettiler cok basarili olmus diye. (en cok da bu agrima gitti zaten)

diger taraftan yurtdisindayken getir bi bakayim diyen alandaki dunyaca unlu bir prof incik cicik okudu. onun yaptigi faydayi 6 yillik doktora surecimde ne danismanimdan, ne tik uyelerinden, ne jurimden ne de okulda hasbel kader tartistigimiz diger arkadaslardan gordum.
0
halanne
(31.07.16)
halenna+1500

Gercekten boyleleri de var. Benimkiler neyse ki okumustu, uc-bes duzeltme de yaptilar. Danismanim asla sayfa sayisina takilmadi, tum tezi de yanimda okuyup anlatim bozuklugu duzelti asdfssad. Yine de katkisini yadsayamam, tecrubesini konusturdu bircok noktada.

Simdi Cek Cumhuriyeti'nde doktora yapiyorum. Doktora bitirmek icin en az uc yayin+biri ilk isim olma kosulu var teorik olarak. 6-7 yayin olmadan kimseyi mezun etmiyorlar. A sinifi dergilerde olacak tabii, African journal of bilmemne'ye yayin gondermek teklif dahi edilemez. Kumulatif tez sistemi var burada, ben Turkiye'de hic denk gelmedim, saniyorum yok (varsa afedersiniz). Tezde genel bir giris yazip, yaptigin yayinlari ekliyorsun. Bu senin doktora tezin oluyor. Kimse de sagdan girinti, soldan cikinti falan demiyor.

Turkiye'de bangir bangir doktoradan once yayin yapmayin, docentliginizde ise yaramaz diyorlar. Arkadas zaten sen doktoran sirasinda yayin yapacaksin, docentlik icin ekstra yayinlarin olacak. Ama sistem itiyor boyle iste. Adam doktoradan word ogrenerek, biraz sansliysa latex ogrenerek mezun oluyor.

Neyse, hazir konu acilmisken soyle etraflica bir tartisma yurutulse ne guzel olur.

Bogazici'nin intihal calismasini da gormeyenler icin suraya birakayim. www.cumhuriyet.com.tr
0
evrim halkasi
(31.07.16)
(3)

Rahat Boxer Onerisi

mertozkoy
Merhaba,Penye bozer tarzı geniş boxer bakıyorum ama pek bulamadım. Lacoste'dan buldum ama o da 75-100 arası.http://www.boyner.com.tr/urun/lacoste-boxer-2584876-520233349-200302-200302.htmlSizin öneriniz olur mu acana?Saygılar
Merhaba,

Penye bozer tarzı geniş boxer bakıyorum ama pek bulamadım. Lacoste'dan buldum ama o da 75-100 arası.

www.boyner.com.tr

Sizin öneriniz olur mu acana?

Saygılar
0
mertozkoy
(28.07.16)
blackspade, izmir de isen fabrikasi var bucada. boynerin dörtte biri fiyatina aliyorsun.
0
thewizardofearthsea
(28.07.16)
Şimdiye kadar giydiklerin içerisinde rodi mağazalarında(yanlış okumadınız jeans mağazası) satılan gri renkli boxer ler şu ana kadar kullandıklarım içerisinde en rahatı. Deneme amaçlı bir tane alıp kullanın bana hak vereceksiniz.
0
creedwar
(28.07.16)
www.marksandspencer.com

ben bundan başka giymiyorum. 3lü olarak satılıyor 50-60 lira civarında.
0
mutantking
(28.07.16)
(5)

Master-Almanya da alman vatandaşı birinin sponsor olma şansı

lion de la Turquie
8000 euro gibi bir parayı bloke hesaba koymanin dişinda amcamin sponsoru benim demesi gibi bir şansım var mı? O kadar para toparlayamayabilirim çünkü.
8000 euro gibi bir parayı bloke hesaba koymanin dişinda amcamin sponsoru benim demesi gibi bir şansım var mı?

O kadar para toparlayamayabilirim çünkü.
0
lion de la Turquie
(28.07.16)
sana kefil olacak kisi gelir gider belgelerini veriyor, her ay bu arkadasa 600 küsur euro verecegim gecinmesi icin diyor. o zaman olur.

ben de araya kaynayip birsey sorayim. bu paranın bloke olmasi sart mi? viyana da okuyan bir arkadasim, parayi bankaya yatirip dekontu aliyor, sonra da ertesi gün parayi cekip arkadasina veriyor, o da aynı seyi yapiyormus. almanyada o para illa bloke mi olacak yoksa ertesi gün cekebiliyor muyuz?
0
thewizardofearthsea
(28.07.16)
almanyada bloke hesap isteniyor.
0
kurnaz
(28.07.16)
Garantör deniyor zaten ona, en son değişmediyse var tabii ki öyle bir şansın. Amcan yabancılar polisine gerekli belgelerle gidiyor, uygun görülürse belge veriliyor ona. O belgeyi de sonra amcan sana yollayacak postayla. Yine de en temizi her zaman bloke hesap açmak. Tuhaf ama elinde o belge olsa da kabul edilmediği oluyor.

@thewizardofearthsea; Öyle bir şey yok tabii ki, bloke hesap olmak zorunda. Her ay belirli bir miktar çekebilirsin.
0
soso
(28.07.16)
bi soru da benden öyleyse, bu hesap blokeyse ve geçinmem için garantiyse, her ay belli bir tutarının blokesi çözülüyor mu?
0
hypervaskulerdondurucu
(28.07.16)
@hypervaskuler, eve o hesaba 12 aylık gideri yatırıyorsun ve her ay o 8000 euronun 1/12'sini çekebiliyorsun.
0
Haldamir
(28.07.16)
(4)

Budapeştenin neresinde kalalım

condom kurşunu
Airbnbden ev bakıyoruz baya ucuzmuş fakat lokasyon olarak ilk defa gidecek bize neresini önerirsiniz ordki evleri tAkiplemeye hız verelim. Teşekkürler.
Airbnbden ev bakıyoruz baya ucuzmuş fakat lokasyon olarak ilk defa gidecek bize neresini önerirsiniz ordki evleri tAkiplemeye hız verelim. Teşekkürler.
0
condom kurşunu
(27.07.16)
vaci street civarinda uygun yerler var. biz günlügü 30 euroya bir ev kiralamistik, 3 kisi rahat kaldik.
0
thewizardofearthsea
(27.07.16)
Vaci utca, hösök tere ve parlamento binası üçgeni içindeki her yer lokasyon olarak işinizi görür bence
0
man of constant sorrow
(27.07.16)
3 vaci ile seni budapeşteye uğurluyoruz
0
dog day afternoon
(27.07.16)
Booking.com'da To Ma Apartments diye arat. Orda 9. bölgede olan evde kalmıştım. Kalvin Ter metro durağı 3 dakika mesafede büyük market(Great Market) 6 dakika mesafede falandı. Meşhur vaci utca (yani vaci street) 5 dakika yürüme mesafesinde. Aynı şekilde meşhur ruin bar Szimple Kert falan çok yakındı. Küçük şirin bir yer tavsiye ederim.
0
Dr_Stat
(27.07.16)
(3)

operatörlerin kullanıcının msj/arama içeriğini kaydetmeye hakkı var mı?

m e b
hukuki yönden soruyorum ve kesin cevap arıyorum. o yüzden "bence değildir ya", "geçen kaynımdan duydum da, o da kaydettiklerini söylemişti." tadındaki cevapları bilgi kirliliğine yol açmaması açısından istemiyorum, kusura bakmayın. benim için biraz önem arz ediyor da.bu iletişim operatörlerinin, abo
hukuki yönden soruyorum ve kesin cevap arıyorum. o yüzden "bence değildir ya", "geçen kaynımdan duydum da, o da kaydettiklerini söylemişti." tadındaki cevapları bilgi kirliliğine yol açmaması açısından istemiyorum, kusura bakmayın. benim için biraz önem arz ediyor da.


bu iletişim operatörlerinin, abonenin;
-hangi numarayla neyi konuştuğununu,
-attığı mesajların içeriğini,
-konumunu vs. gibi şahsi bilgilerini arşivleme gibi hukuki hakları var mı?

diyelim ki öldürüldüm veya kayboldum. operatörden delil amaçlı "m e b, en son xxxxxx numarası ile yyyy hakkında konuşmuş", "xxxxx numarasına 'zzzzz noktasında buluşalım' şeklinde mesaj atmış." gibi bilgiler alınabilir mi?


savcılık sınavına hazırlanan, giren arkadaşlarımın bir kısmı yepyeni hat aldı eski kullandıklarını iptal edip. güya geçmiş yazışmalar ve konuşmalar analiz edilip elenebiliyorlarmış savcı adaylığından.

eğer böyle bir şey varsa misal zaten çoğu suç önlenmez miydi veya suçlular yakalanmazlar mıydı?
0
m e b
(27.07.16)
Hayır durum böyle çalışmıyor, arşivleniyor evet konuşmalar, mesajlar ama savcılık talep etmeden kimse bunları açıp da dinlemiyor. Azıcık müge anlı izleyen herkes bunların arşivlendiğini bilir zaten :D bilgi kirliliği yapmıyorum bu arada ciddiyim.
0
ekaterina
(27.07.16)
Sms mesajlari store and send ile calisiyor. Bu yuzden istendiginde server dan kontrol edilir. Aramaların listesi zaten kayit altinda ama aramanin kaydedilmesi icin teknik takip ve savcilik izni gerekiyor. Whatsapp ve online mesajlasmalarin serveri baska yerde oldugu icin o cok zor.

Bir de telefonuna tracker tarzi bir program kurulduysa senden habersiz oradan da takip mumkun.

boyle bir seye yasal olarak hakları var mi kismini duymamis olayim.
0
thewizardofearthsea
(27.07.16)
@thewizardofearthsea:
İyi de özel hayatın gizliliğine müdahale değil mi bu? Neden WhatsApp veya Telegram gibi uçtan uca şifreleme yöntemini kullanmıyor veya devletin ilgili birimleri buna zorlamıyor?
Tamam, savcılıktan karar çıktıktan sonra takibe alınmak normal ancak neden sıradan vatandaşların gizliliği yok ediliyor?
0
🌸m e b
(27.07.16)
(11)

Duygu durumunuzu değiştiren şarkılar?

pavlis
Var mı?Teoman - İstanbul'da sonbahar gibi.
Var mı?
Teoman - İstanbul'da sonbahar gibi.
0
pavlis
(26.07.16)
nice tnetennba
(26.07.16)
mabel matiz - gel
ahmet kaya sarkilari

bludfire, repeat, turn up the speakers gibi yabanci sarkilarda da ex atmis* gibi oluyorum (*hic kullanmadim, tahminen. igrenc bir sey oldugundan suphem yok. allah belasini versin bu vb. illetlerin)
0
ateistanbul
(26.07.16)
son zamanlardaki ağır favorim,

www.youtube.com

otomatik olarak sovyet rusya'ya gidip vodka ve sigara içerek hüzne boğuluyorum. tatlı bir hüzün ama, garip bir his. her dinleyişimden sonra bir ağırlık çöküyor böyle. bence bu herifler hep böyle şarkılar türküler yüzünden vodka canavarı olmuş zaten. çok değişik.
0
der meister
(26.07.16)
"that's amore"

100 yil geriye gidip, tercihen gemide bir kadinla tanisip asik olasi geliyor insanin.
0
ateistanbul
(26.07.16)
chiper
(26.07.16)
mesudiyeli mesut
(26.07.16)
şu sıralar
www.tubereplay.com
0
rakicandir
(26.07.16)
baba yaga - so ends another day

www.youtube.com
0
thewizardofearthsea
(26.07.16)
Golden Ratio
(26.07.16)
var, olmaz mı? hatta kendimce sebeplerini yazayım kısaca.
duman - ah - şarkıya konu olan o üçüncü tekil şahıs gibi hissediyorum.
gripin - bir cevabım var mı? - kendi kendime ettiğim sitemlerin ve sorgulayışların yansıması.
leman sam - illa - etrafımdakileri sadece sevdiğim ve genelde onların beni sömürdükleri gibi onları hiç sömürmediğim için, sevgi anlayışımı temsil ediyor.
sezen aksu - eskidendi, çok eskiden - geçmişe özlemim.
barış manço - dönence - yalnızlığımın özeti.
the cranberries - dying in the sun - anıları hatırlayış...
björk - venus as a boy - çok sevdiğim bir dostumu hatırlatıyor, mutlu oluyorum.
ferhat göçer - kalbe kiralık aşklar - "kim el sallıyor şimdi bilmem/eski evimizin penceresinden" kısmından itibaren, üniversite arkadaşımın evinde geçirdiğim zamanlar, günler geliyor aklıma. o benden erken mezun olmuştu, oradan geçerken bu şarkı ağlatacak kıvama getirirdi beni...
gülşen - saklandım izlerinde - hatıralar, hatıralar...
lorde - team - bir gün arkadaşımla bir yere kahvaltuya gitmiştik. dönüşte sıcacık yağmur yağarken biz de bu şarkıyı o bet seslerimizle söylüyorduk. direkt o an aklıma geliyor ve evet, üzülüyorum.
sagopa kajmer - vesselam - "üzgünümdür, hayli vesselam..."
0
m e b
(26.07.16)
leolominadze
(29.07.16)
(11)

çok uyuyorum, hep uykum var

pinkpeony
neden olabilir?
neden olabilir?
0
pinkpeony
(25.07.16)
depresyon? şeker?
0
sutlu nescafe
(25.07.16)
tiroit
0
bir garip melek
(25.07.16)
Hamileysen olabilir
0
hayir bu koyden olsam nolcak
(25.07.16)
Dinlenmiyorsun, kaliteli uyumuyorsun çünkü hava sıcak.
0
Lim5
(25.07.16)
uyku apnesi.
0
anonymice
(25.07.16)
kesin depresyon.
0
thewizardofearthsea
(25.07.16)
demir eksikliği
0
limoncello
(25.07.16)
eskilerin bir lafı vardır, uyku mayalanırmış, uyudukça daha çok uyuyası gelirmiş insanın. mayalanan hamuru düşün nasıl her geçen saniye kocaman olup şişer, aynı hesap.

gördüğün gibi son derece bilimsel yaklaştım konuya :D

şaka bir yana günde 5-6 saat uyuduğum zamanlarda kendimi çok dinç hissederim ben (ki genelde öyle yapıyorum zaten) ama bazen kendimi kaptırıp saatlerce uyurum (bilhassa tatil dönemlerinde) işte o zaman malak gibi olurum. uyudukça uyuyasım gelir, uyku uykuyu çeker.

bence seni ayık kalmaya teşvik edecek bir güç lazım bu hayatta. artık sevgili mi olur, hobi mi olur yoksa başka bir şey mi orası sana kalmış.
0
köstebek kurabiye
(25.07.16)
şeker, nikris, gut
0
le fantome de l opera
(25.07.16)
D vitamini, Demir, B12 eksikliği, kesin baktır.
0
damba
(25.07.16)
kimse dememiş ama bence sadece tembelsin. sanırım feminen nickten ötürü.
0
hasmetizm 2046
(25.07.16)
(6)

yemekten sonra tatlı yemek zararlı mı

le fantome de l opera
evet soru başlıkta
evet soru başlıkta
0
le fantome de l opera
(25.07.16)
hayır değil.
0
seyduna6687
(25.07.16)
tatlı yani şeker yemek tek başına zararlı. yemekten önce ya da sonra.
0
nathanieltroy
(25.07.16)
biraz ara verip yersen daha iyi. seker her türlü zararlı.
0
thewizardofearthsea
(25.07.16)
tatlı kan şekerini çok hızlı yükseltip düşürüyor. Tatlı yediğin sıralarda kan şekerini dengede tutacak şeylerde yemek gerekiyor şekerin zararlarından daha az etkilenmek için. Meyveyi bile yemekten sonra değil yemek ile beraber yiyin diyorlar aynı nedenden dolayı.

Sonuç yemek ile beraber yemek gerekiyor. yediğin şekerli şeyleri kan şekerini dengeleyecek şeylerle beraber tüketmen lazım.

Tabi bunu söylerken yemek porsiyonlarını adam gibi küçük küçük ayarladığını düşünüyorum
0
zimbirik
(25.07.16)
Hayır diyenler açıklasın lütfen de öğrenelim.

Evet. Sebep insülin. İnsülin depo hormonu ve toklukta salgılanır. Tokken artık ne yesen depolamaya çalışacak. Bu da yağ olarak olacak.

Hali hazırda şeker olarak yersen bu besini yani tatlı, daha hızlı sindirilip depo olacak.

Kabaca cevap bu.
0
bir ileti paylastim
(25.07.16)
Şekerden minimum zararı almak için açken yani insülin hassasiyeti yüksekken yemek daha mantıklı.
0
arnold schwarzeneger
(26.07.16)
(3)

Kitap nasıl taranir?

fraise
Yukarda neferkitty'nin duyurusunu gormussunuzdur; duyuru yabancı dil kitap arşivi gibi bir şey yapılıyor. Bende de anneme zamanında aldığımız bir iki fransızca kitabı, okul yillarimdan kalma gramer kitapları filan var. Bunları taratip atayım bilgisayara dedim ama koca koca kitaplar. Birini taramam
Yukarda neferkitty'nin duyurusunu gormussunuzdur; duyuru yabancı dil kitap arşivi gibi bir şey yapılıyor. Bende de anneme zamanında aldığımız bir iki fransızca kitabı, okul yillarimdan kalma gramer kitapları filan var. Bunları taratip atayım bilgisayara dedim ama koca koca kitaplar. Birini taramam 1-2 saatimi alır. Bunu hızlıca yapmanın bir yolu var mı? Bir de taradiktan sonra world dosyasına çevirmem filan gerekiyor mu? Daha önce hep 1-2 sayfa bir şey taradigimdan pek bilgim yok.

Teşekkür ederim şimdiden herkese.
0
fraise
(19.07.16)
cep telefonlarında uygulamalar var taramayı hızlandıran. pdf bile yapıyor. mesela "office lens" programı. bir deneyin isterseniz.
0
herospower
(19.07.16)
o kitaplarin yandan cildi dikkatlice aciliyor, bir fotokopi makinesi ile taraniyor ve pdf olarak bilgisayara aktariliyor. fotokopici icin 5 dakika, sizin icin saatler süren bir işlem.
0
thewizardofearthsea
(19.07.16)
Bizim evde makine var zaten. O yüzden telefon yerine onunla yapsam daha kolay olmaz mı?
0
🌸fraise
(20.07.16)
(2)

kultur universitesi ingiliz dili ve edebiyati?

tatlisukusu
merhabalar,kocaeli,canakkale, trakya univ. vs 50% burslu kultur ingiliz dili ve edebiyati arasinda kaldik hangisi mantiklidir? ist dan sehir disina gitme maaliyeti ile kafa kafaya geliyo. Egitim acisindan tercih edilebilir mi?tesekkurler..
merhabalar,
kocaeli,canakkale, trakya univ. vs 50% burslu kultur ingiliz dili ve edebiyati arasinda kaldik hangisi mantiklidir? ist dan sehir disina gitme maaliyeti ile kafa kafaya geliyo. Egitim acisindan tercih edilebilir mi?
tesekkurler..
0
tatlisukusu
(19.07.16)
kültür de yusuf eradam var. sırf onun ögrencisi olmak icin orasi yazilir.
0
thewizardofearthsea
(19.07.16)
kültür son yıllarda kalabalıklaşsada il dışına gidiceğine oraya git hoca kalitesi çok daha iyidir. Ama ögrenci kalitesi tartışmaya açık :)
0
sarioglusabri
(20.07.16)
(26)

anneme tavrim yanlis mi?

damdanakan
Ailemle yaşadığım sıkıntıları az çok biliyorsunuz. Bilmeyenlere kısaca özet geçeyim: 30 yaşındayım ve ailemle yaşıyorum. Otuz senede yalnızca bir kere altı aylığına ayrı eve çıktım. Ilk üniversiteli üç sene okuyup bıraktım, diğerini bi sene uzatmali bitirdim. Mezun olduktan sonra bi sene birkaç ise
Ailemle yaşadığım sıkıntıları az çok biliyorsunuz. Bilmeyenlere kısaca özet geçeyim: 30 yaşındayım ve ailemle yaşıyorum. Otuz senede yalnızca bir kere altı aylığına ayrı eve çıktım. Ilk üniversiteli üç sene okuyup bıraktım, diğerini bi sene uzatmali bitirdim. Mezun olduktan sonra bi sene birkaç ise girdim, çıktım, hiçbirinde tutunamadim. Son isimden bir yıl önce ayrıldım, sonra çok büyük bi yıkım yaşadım. Iki üç ay ruh gibi gezdim, kendimi öldürmek istedim. Yeniden tedaviye başladım.

Kasım 2015 gibi ücretli öğretmenliğe başladım, bi ay çalıştım. Çok iyi geldi. Dedim o zaman öğretmenlik yapayım. Bi sürü formasyon başvurusu yaptım, birine kayboldum. Bu ay bitiyor. O esnada da kpss'ye hazırlanmaya başladım. Ilk sınavların sonuçları iyi. Kpss olmazsa diye yüksek lisans başvuruları da yaptım. Çok büyük ihtimalle Marmara'ya basliycam önümüzdeki dönem. Oabt'den çok umutlu değilim ama yine de atanma şansım var.

Peki ben bu kadar şeyi niye yaptım? Ayrı bi hayatım olsun, kendi ayaklarımın üzerinde durayım diye. Yoksa sabah uyandığımda yataktan kalkacak takatim yok. Kendime inancım, gelecekten beklentim falan hiçbir şey yok. Sadece daha huzurlu bi hayat istiyorum. Bunca zaman işlerin kendiliğinden yoluna girmesini bekledim, her şey için bekledim. Hiçbir şey olmadı. Şimdi de kendimi oradan oraya atıyorum. Çok para kazanmak istemiyorum, evlenmesem, çevremde kimse olmasa da olur. Ama bu evde yaşamak istemiyorum. Yani bi sene daha böyle yaşarsam kendimi oldurecegimi biliyorum. Yetişkin dünyasına adım atmam gerek artık.

Sadede geleyim; bugün üniversiteye önlüyor dilekçesi verdim. Eve geldim, annem oraya nasıl gideceksin dedi. Evet bana karşı tutumları bu şekil: Ben hala lise son sınıfım bu evde. Bi iki geveledim sonra oralarda bi ev bulur, yerleşirim dedim. Daha önce konuştuk bu mevzuyu defalarca, onlarla birlikte yaşamak istemediğimi biliyor. Suratını asti yine. Nasıl yapıcan, kirayı nasıl odiycen, evin masrafı ikiye bölünecek bilmemne. Sonunda da olmadı biz de senle tasiniriz dedi. Ben de zaptetemedim kendimi, "Nereye geliyorsunuz benle ya, ben sizle yaşamak istemediğim için ayrı eve çıkıyorum" dedim. "Tamam kızım, sen bilirsin" dedi de bi mahzunlasti yani. Içim sıkıldı. Niye bu kadar zora sokuyorlar bu işi? Kaç yaşında insanım. Her şey üç kat zor oluyor böyle davrandiklari için. Tavrım ne olmalı?

Teşekkürler.
0
damdanakan
(19.07.16)
sorun tam anlamıyla senin kişisel özgürlüğün ve kararların çerçevesinde olduğu için bu konuda taviz vermeden kararlı şekilde davranmak seni kurtuluşa götürecek temel yol.

kurtulduktan sonra annene bolca hediye alarak işi kurtarırsın sıkma canını.
0
kayipadam
(19.07.16)
ayrı eve çıkınca masraflarını ailen mi karşılacak? eğer öyle ise kaç yaşında insanım deme lüksün yok pek.
0
elorelia
(19.07.16)
Çok doğal bir refleks bu damdanakan kardeş. Benim ailem de öyle. Geç bile kalmışsın ayrılmakta. Hızla uzaman ya da evlenmen lazım.
0
roket adam
(19.07.16)
Ailem karsilamayacak masraflarimi tabii ki.
0
🌸damdanakan
(19.07.16)
Ama benim onlara maddi manevi büyük borcum var.
0
🌸damdanakan
(19.07.16)
tamamen yanlış diyemeyiz ama bütün bunları neden yaptım dediğin noktada aslında kendi hayatını kurabilmek adına çok da bir şey yapmış görünmüyorsun. ama şimdi umut var. belki atanacaksın belki yüksek lisansa kabul edileceksin.umarım olur. ama henüz maddi bağımsızlığını kesin olarak elde etmeden çok net ve kırıcı konuşma bence. yani ben olsam yalnız yaşama olayını sınavı kazanıp, atanıp artık her ne ise o zaman açarım. şu an durup durup evden ayrılıcam sizinle yaşamak istemiyorum deyip ortamı germenin anlamı yok.
0
aquarium
(19.07.16)
Annene tutumun yanlis ama annen de klasik turk annesi saniyorum, o yuzden bu hale gelmissin. O yuzden yanlis olsa da tutumunun boyle olmasi dogal. Bu is anca bir ise girsen ve hayatini duzene soksan cozulur. 30 yasinda ve kendini bulamamislik, kaybolmusluk hissi vs bunlar buhran... Cozumu de o bir ise bakar. Gececek diyip ugrasmaya devam et, cunku gececek ve sonra mesafeli ama sevgi dolu bir iliskiniz olacak eminim. Kolay mi 30 yil yuzyuze bakmak :)
0
beriberi
(19.07.16)
öğretmen maaşıyla tek başına zor, ama bir arkadaşla filan çıkacaksan ite kaka olur. bence annen de ilk etapta bu düşünceyle bu kız tek başına ne yapacak, nasıl yapacak bizim de yardım etmemiz gerekir diye düşünmüş, çok da iyi toparlayamadan heyecanla senin yanlış yorumlayabileceğin şekilde söylemiştir.

sen neden zora soktuklarını düşünüyorsun? 30 yaşındasın, istediğini yaparsın. bu olaylar böyle. aile her zamanki gibi aile olma kozunu oynuyor, çünkü ya tutarsa. merak etme yuvadan gitsen de hep açık bir kapın oluyor. anne manipülasyonu diye bir şey var, komikli şakalı davran, aş onu aş. kalk yanağından öp. sen de kızıp tavır alırsan bu olaylar büyür, gerektiği kadar ciddiye almayı ve hatta gerektiği zaman ciddiye almayı öğreneceksin.
0
evde liyakat kalmamis
(19.07.16)
dostum.
eve cikmak maceraya atlamak demek.
ama calisman lazım.
ogretmenlikte cok bos vakit oldugu icin sıkılıyorsun.
az para = az is
gir ozel sektore bak nasıl yogun calisicaksin.
seni anca o paklar.
0
kingcyrax
(19.07.16)
Valla şu an bi para kazanamiyorum. Onun dışında elimden geleni yaptım. Zamanı geldiğinde hadi bana eyvallah dediğimde şok olmasınlar, neyi neden yaptığımı bilsinler istiyorum. Durup durup söylemiyorum zaten. Çok ustelerlerse söylüyorum yoksa benim de gerilim çekecek halim yok.
0
🌸damdanakan
(19.07.16)
İnsanın ailesine maddi-manevi borcu olmaz. Seni senin talebin üzerine mi ürettiler? Kendini suçlu hissedeceksen tek suçun biraz geç kalmış olmak ama bu çok önemli değil. Pencereden kafanı çıkar; şöyle bir etrafa bak: yetişkin insanların ailesi ile beraber yaşamadığından dolayı pişman olduğu, kyk borcu öder gibi aileye borç ödediği bir dünya var mı sence?
0
i ve been mistreated
(19.07.16)
dirayetli ol, zor olacak ama olacak. asla vazgeçme, hem ruh sağlığın hem kişisel gelişimin için çok önemli...
0
kassiopeia
(19.07.16)
sen oradan ayrılmadan rahat etmeyeceksin. güzel de bir yola girmişsin, yani gelecekle ilgili hoş düşüncelerin ve planların var. yoksa da, olabilir. "şimdi ne yapacağım ben" diye sormanı gerektirecek bir pozisyonda değilsin. önünde alternatiflerin, para kazanmanı sağlayabilecek ve icra edebileceğin bir iş var vesaire. bence imkânın olduğunda pılını pırtını topla, helalleş, kendi hayatını kur. ölüm yok ya ucunda, arada yine görüşürsün ailenle. yani neredeyse herkes belli bir yaştan sonra anasının babasının yanından ayrılıyor sonuçta, anennler de alışacaktır bir noktadan sonra.

yalnız ben kendi adıma konuşayım yalnız yaşamayı pek sevmiyorum. yani rahatlığı, sakinliği falan çok güzel de insan anne yemeğini, kardeşle akşam maç izlemeyi falan özlüyor. "aile saadeti" bambaşka bi şey, hele ki benim gibi tembel ve sorumsuz biriysen müthiş oluyo. tek yaşadığında bissürü masraf olacak bi de o var. ama ben altından kalkarım, istediğim şey bu diyosan yardır git ya 30 yaşındasın, kimseye hiçbir şey için hesap vermek zorunda değilsin. git ne istiyorsan onu yap. sen anneni falan çok takıyon bence. durum can sıkıcı evet ama sen de ekstra takılıyosun.
0
der meister
(19.07.16)
kadın zora sokmamış ki her annenin yapacağı duygu sömürüsünü yapmış. öncesini bilemiyorum ama bu zora sokmak değil. tavrın aynı olsun işte, ben 30 yaşına geldim kendim yaşayacağım diyeceksin olacak bitecek, biraz kendin de abartıyor olabilir misin :') kendi paranı kazandığın sürece yürü git çık evden :')
0
freya
(19.07.16)
Yaranamazsın ne yapsan. Evlenip çocuk doğur, seçtikleri bi damat ile tabiki, anca o zaman rahatlar onlar. Çok takılmamak lazım. Yolun yarısına gelmişsin zaten. Kilo da var, tansiyon şeker derken 20 yıl ömrün kalmış :) sıkma canını sen kararlı olduktan sonra he derler mecbur. İşini hallet, paranı kazan sonra çık eve. Bide sana sevgili lazım ya, durum kötü.
0
hasmetizm 2046
(19.07.16)
anneler yapar öyle. bir de yazının sonuna kadar yüzde yüz sana hak veriyodum ama kadın olduğunu okuyunca annene de ister istemez hak verdim. şu ülkede kız annesi/babası olmak cidden çok zor olmalı, ister istemez temkinli yaklaşıyor senin tek başına eve çıkmana. istersen 40 yaşına gel, hala onların çocuğusun sonuçta.

ama bence sakın pes etme. hele zor bir süreçten geçip işi bu seviyeye getirmişken kararından vazgeçme. o evden ayrıl ve kendi evini kur. erkek olduğum ve çok da uzağa gitmediğim halde annem de bana benzer tavır koymuştu. gitmeyeyim diye elinden geleni yapmıştı ama aradan yıllar geçti, şu an aramız gayet iyi. klasik anne işte. seninkine has bir durum değil. hassas bir psikolojinin olduğunu bildiği için ekstra kaygılanıyor olabilir.

bu arada bir ev arkadaşıyla eve çıkmayı ya da ev arkadaşı arayan birinin yanına taşınmayı da düşünebilirsin. hem yalnız yaşamayacağın için annenin içi rahatlar (belki ev arkadaşınla anneni tanıştırırsın hatta), hem de maddi olarak daha yumuşak bir geçiş yapmış olursun.
0
sir gawain
(19.07.16)
işe girmenizin - y.lisans yapmanızın en önemli motivasyonu ana babadan ayrılmak şeklinde algılandıysa ona üzülüyorlardır. aslında sağlık yerinde olduktan sonra uzaktan çok daha iyi her şey. eşle dostla konuşacak daha çok konu demek en başta. başka ülkede / şehirde / muhitte bi kapıları olması aile için de iyidir.
0
kaichi
(19.07.16)
bak benim annem-babam bana güvenir -aslan kızım diye sevilen kızım ben. yani bu tek başına bişeyler yapmak, ev geçindirmek, para kazanmak , gerekirse taşı sıkıp suyunu çıkarmak mevzularında. 33 yaşındayım ve 14 yaşından beri 5 kuruşunu görmedim kimsenin. 19 yıl olmuş dile kolay.. bu sırada hastalık da atlattım ölümden de döndüm, defalarca da taşındım defalarca ev iş ülke de değiştirdim. bin türlü nane.
ama ben en son evi ayıracam dediğimde de evde bin tane sıkıntı oldu. (14 yaşından sonra ilk kez 28 yaşında kısa bir süre ailemle kaldım sonra tekrar ayrılırken oldu bu sıkıntı)
Düşün yani. Bu memlekette belki karşıyakalı (veya o ruhta) anne-babalar hariç "oo kızım tabi sen yetişkinsin, git kendi düzenini kur" diyecek anne-baba yok. YOK. 3 harf bak idrak etmek kolay olmalı.
Boşver sen kendi düzenini kur annen-baban seni atacak satacak değil. sen kendine odaklan bir an evvel elle tutulur birşeyler yap. Ki zaten 30 yaşındasın kusura bakma ama geç kalmış durumdasın, annene kaç yaşında insanım deme lüksün yok. Annen sana güvense memlekete güvenemez ki henüz sana güvenemiyor kadın.O güveni kazan, kendini ispatla bunları sonra konuşalım.
0
niye ama
(19.07.16)
Bana niye yukleniyonuz? Bin defa söyledim zaten 30 yaşındayım, parazit gibi yasiyom diye. Biliyoz, geç kaldık. Keyfimden ya da değil, tamam geç kaldım. Ne kadar gaddarsiniz dhhfxvb
0
🌸damdanakan
(19.07.16)
gaddar değiliz
senin 5 yaşında çocuğun olsa ve yaramazlık yaptığını bilsen rahat rahat parka salar mısın?
salamazsın.
0
niye ama
(19.07.16)
Tamam da o kadar da ölmedik yani. Valla bana "Aney beni cern e kabul ettiler, ben gidiyom" desem yine aynı refleksle karşılaşıcam. Anlatmak istediğim, içime dert olan nokta bu. O kadar da fasa fiso bi insan değilim yani. CV m dolu yani. Ama ailemle yaşıyorum. :/
0
🌸damdanakan
(19.07.16)
kendi adıma
bende de CV sağlam ve üstelik uzak bir yerde de değilim aileme :) yine de sıkıntı yaşadım, refleks olarak var bu. Olmayan aile sayılıdır.
bu tepkiyi atom parçalasan da zaten alcaktın evet, sen bir de üstüne daha fazla tepki almayı olağanlaştıracak şeyler yaşamışsın.
bunlar düzelmez şeyler değil, işini düzenini hallettikten sonra unutulur gider.
Bu ülkenin tipik aile profili bu, böyleyken ya ama bana destek olsalardı, böyle işler daha zorlaşıyor demekte kendince haklısın ama bu aile profilini 3 günde değiştirmek ne senin ne benim elimde. Bu mücadeleyi ömrümce vermiş bir insan olarak ben bile yıldım kökten değişmiyor ancak sen güçlü olursan kabulleniliyor.
Destek mesajları atanları bilemiycem ben hep aynı şeyleri söylüyorum :P
ekşide de gördüğüm şöyle bir şey var; işte aile sana bakmak zorunda, aileye minnet mi olur, karışamazlar sana, yetişkinsin bla bla bla sonra bakıyorsun adam 30 yaşında annesinden harçlık alıyor. Kusura kalmasın kimse de -kendi dünyanı kuramadığın için-annenin evinde oturuyorsan yetişkinim bana kimse karışamaz gibi bir dünya yok.
0
niye ama
(19.07.16)
Orası öyle. 18'inden sonrası için sorumluluk sana ait. Anne- baba da insan. Benim annem elli kusur yaşında tuvalet temizleyerek asgari ücrete tamah ederek yaşayan bi kadın. Bana ne, dogurmasalarmis, diyemiyorsun. Görüyorsun bunları. Gerçi ben artık görmek de istemiyorum. Bi yerlerde benim için de bi mutluluk ihtimali vardır belki. Ama bu evde yok, onu biliyorum. Dünyanın en yumuşak yüzlü, iyi niyetli, evcimen insanıyım ama olmuyor yani anne babayla. Otuz sene kimse kimseyle dip dibe yaşamasın zaten. Para kazansam, bi hayrim olsa da birbirimizden, ortak dertlerimizinden, iç içe geçmiş bi hayat sürmekten yıldik.
0
🌸damdanakan
(19.07.16)
Bu tür sıkıntılar yaşanıyor, anneleri de anlıyorum. Ama ilk direnmeyi aşarsanız sonrası onlar için de iyi olur; "bana gezmeye gelirsiniz" dersiniz, onlara da bir gezme kapısı olur, siz bazen onlara uğrarsınız, şahane olur. Onları tamamen bırakmayacağınıza ikna edin ve en azından bir süre de mecburen öyle yapın.
0
firez
(19.07.16)
bu işlerde para kimdeyse o konusur. ana baba parasi ile özgür kızcılık olmaz.
0
thewizardofearthsea
(19.07.16)
en deger verdıgın ınsan tek basına ev tutmak ıstıyor, tabıı kı sen ıstemezsın, tabıı kı mahsunlasırsın.

ayrıca kusura bakma ama parasını onlardan alacaksan o trıbı atmaya hakkında yok.

baslarda yasadıklarını ıse surda sorsan 5 kısıden 3 u yasamıstır, yasıyoruz maalesef. kendımızı oldurmeyı dusunmek yerıne savasıyoruz, once bır sılkelen, sonra it gibi calısıcam ulan diye basla herhangı bır yerlerde calısmaya, kiranı odemeye hayatını kurmaya
0
hopp
(20.07.16)
(6)

taciz etmeyen ama rahatsızlık veren tip

for day to break
arkadaşlar biri var, sık sık karşıma çıkıyor yılışık biçimde sırıtıyor. önceleri hiç ciddiye almadım, sırıtsın filan dedim ama geçenlerde arkamdan motosikletle, beni hızla kenara kaçırtacak kadar yakınımdan geçti ve arkasını dönerek bu sefer daha iğrenç biçimde sırıttı. bunu şikayet etsem bi
arkadaşlar biri var, sık sık karşıma çıkıyor yılışık biçimde sırıtıyor. önceleri hiç ciddiye almadım, sırıtsın filan dedim ama geçenlerde arkamdan motosikletle, beni hızla kenara kaçırtacak kadar yakınımdan geçti ve arkasını dönerek bu sefer daha iğrenç biçimde sırıttı.

bunu şikayet etsem bir şey elde edemeyeceğimi biliyorum, çünkü şahidim yok ve somut bir delil de yok elimde. yakınlarıma bu durumdan bahsedip dallandırıp budaklandırmak olay haline getirmekte istemiyorum. ama için için de korkuyorum bu mikrop daha kötü şeyler yaparsa diye. üstelik koca adam çoluklu çocuklu.

elime kesici bir alet alıp bunu çağırıp delik deşik etsem mi acaba diye de düşündüm. midemi fena bulandırıyor. sizce abartıyor muyum. kalsın mı öyle. yine görmezden gelmeye devam mı edeyim?

not: sokakta, markette çıkıyor karşıma. sanırım evime yakın bir yerlerde oturuyor.
0
for day to break
(19.07.16)
Nerede karşılaşıyorsun bilmiyorum. Çalıştığın yerde falansa bir açığını yakalayıp kendinizden uzaklaştırmanın yolunu bulun.

O da olmadı elbet bir yakınınıza (fake erkek arkadaş, abi, amcaoğlu vs.) bahsedin.
0
chitosan
(19.07.16)
Hayırdır birader, bi derdin mi var? diye sor. Muhtemelen yüzsüz yüzsüz sırıtarak, sen yine de lafını sakinma. Çüş, oha falan de seni rahatsız ettiğinde ama adamı yanına çağırıp delik deşik etme. Aman diyim.
0
damdanakan
(19.07.16)
bir erkek arkadaşın varsa onu çağır bir iki gün bu dallamanın seni göreceği şekilde takıl. veya erkek arkadaşın bunu uyarsın. en olmadı sert bir şekilde sen uyar.
kesici aletle onu öldürmen pek iyi bir fikir değil. çok kanlı ve senin üzerinde delil kalır. mahallede onun darbeyi desteklediğini fetocu olduğunu söyle ve 4. günün şafağını bekle, tuğralı doblosuyla sakallı cübbeli mübarekler gelip onun kafasını keserler.
0
seyduna6687
(19.07.16)
bi isim bi resim ver halledelim.
0
amonaki
(19.07.16)
Bu yaptigi taciz zaten. Tacizci sizin sessizliginiZden guc alir. Sesinizi yukseltin.
0
thewizardofearthsea
(19.07.16)
Biraz sert konuşun, küfredin. Muhtemelen bırakır peşinizi.

delik deşik etmek nedir, saçmalamayın... Adam sayıp, hayatınızı yakarlar...
0
kartallar yuksek ucar
(19.07.16)
(8)

bu intihal / plagiarism sayiliyor mu?

lemuria
bir makale buldum, benim kisaca bahsetmem gereken bir konuyu süper güzel toplamis, avantaj-dezavantajlariyla aciklamis. Tabi bunlari yaparken cesitli kaynaklardan da yararlanmis. Simdi ben o paragrafi alsam ve paraphrase etsem, kendimce özetlesem falan ama ayni kaynaklari kullansam bu intihal sayil
bir makale buldum, benim kisaca bahsetmem gereken bir konuyu süper güzel toplamis, avantaj-dezavantajlariyla aciklamis. Tabi bunlari yaparken cesitli kaynaklardan da yararlanmis. Simdi ben o paragrafi alsam ve paraphrase etsem, kendimce özetlesem falan ama ayni kaynaklari kullansam bu intihal sayiliyor mu?

örnegin surada (git:www.ncbi.nlm.nih.gov) alttaki paragraf var, bu tam aradigim sey, ben bu 3 cümleyi kendi üslubumla yazsam sorun olur mu olmaz mi?

"Warren (1998) also drew attention to the spectacular increases in crop yields in the United States in the twentieth century. Webster et al. (1999) stated that “considerable economic losses” would be suffered without pesticide use and quantified the significant increases in yield and economic margin that result from pesticide use. Moreover, in the environment most pesticides undergo photochemical transformation to produce metabolites which are relatively non-toxic to both human beings and the environment (Kole et al., 1999)."
0
lemuria
(18.07.16)
Plagirism sayilir. Bence makalelerin aslini okuyun. Sonra kafanizda toparlayip kendiniz birseyler yazin.
0
nekolaytezla
(18.07.16)
evet sayilir.
0
baldur2
(18.07.16)
Sayılmaz ya öyle şey mi olur her makalede geçen cümleyi gidip orjinalinde okuyacaksan o makale bitmez. Bir şey olmaz paraphrase ettikten sonra.
0
ekaterina
(18.07.16)
ayni kaynaklari cite ederken, (qtd in .... ) diye verirsen plagiarism olmaz ama uygun olmaz, etik ihlal sayilir.
0
thewizardofearthsea
(18.07.16)
ee review makaleleri ne diye var o halde?

öte yandan sen warren'in makalesini bilmedikten sonra o konuya dikkat çektiğini nereden biliyorsun ki? aç oku cite edeceksen de adı geçen makalelerden cite et.

vay be nasıl çeliştim iki paragrafta.
0
maxc
(18.07.16)
Kendi üslubunla yazsan olur (paraphrase) ama, bunun yazıldığı makaleyi de referansa eklemen lazım. Diğer türlü "plagiarism".
0
franz kafka
(18.07.16)
Okumadigin makaleyi cite edemezsin. Bu paragrafi ozetleyip, bu makaleyi cite edebilirsin, aktaran seklinde verebilirsin ya da gider okursun oyle cite edersin.

Br arkadasim benzer sekilde kaynak gostermisti. Meger o kaynak yillardir jurideki hocalardan birinin arayip bulamadigi cok eski bir kaynakmis, patlamisti elinde :)
0
evrim halkasi
(18.07.16)
hmm demekki tartışmalı bir konu bu, en iyisi profesörüme danışmak
tavsiyeleriniz için teşekkür ederim, dikkate alıp aslına ulaşabildiğim makalelerden gidicem o halde
0
🌸lemuria
(18.07.16)
(13)

Ülkenin milli şuura ve milliyetçiliğe ihtiyaç duyması

soso
Öncelikle milliyetçi değilimdir, tamamen tarafsız şekilde düşünüyorum ki bu ülkenin ilacı sanki sol değil de islam'dan, islamcılıktan ve serserilikten arınmış, Atatürk ilkelerini kendine kılavuz edinmiş Türk milliyetçiliği. Yani medeni batı ülkelerine de baktığımızda da, hadi Kanada gibi istisna ülk
Öncelikle milliyetçi değilimdir, tamamen tarafsız şekilde düşünüyorum ki bu ülkenin ilacı sanki sol değil de islam'dan, islamcılıktan ve serserilikten arınmış, Atatürk ilkelerini kendine kılavuz edinmiş Türk milliyetçiliği. Yani medeni batı ülkelerine de baktığımızda da, hadi Kanada gibi istisna ülkeler hariç, milliyetçilik temeline oturmuş toplumlarla karşılaşıyoruz. Bu temel ise, bizdeki gibi hiçbir şekilde bozulmamış, sarsılmamış. Bizdeyse milli şuur yok, millet kendisini tanımıyor bile. Bu kendini bilememezlik var olduğu sürece hiçbir sol değerin de ülke genelinde karşılık bulabileceği düşüncesinde değilim. Gönül isterdi ki milliyetçilik şu bu olayları 21. yüzyılda artık ömrünü tamamlasın fakat bulunduğumuz coğrafyada bunun yükselmesi gerektiğini savunmaya başladım artık. İslamcı zihniyetle ancak bu yolla mücadele edilebilir. Sizce de bu ülkenin söylediğim gibi bir Türk milliyetçiliğine ihtiyacı yok mu? Merak ediyorum, hem kökten dinci fetöcülere, hem de islamcı Erdoğan rejimine karşı sert bir tavır almış bir örgütlenme var mı? Dediğim biçimde hareket eden, mantıktan, akıldan uzaklaşmayan bir milliyetçilik akımının şu anki yozlaşmış ortamda karşılık bulabilme ihtimali var mıdır? Yani sol karşılık bulamaz, orası kesin, fakat bu türden bir milliyetçilik faydalı olmaz mı dersiniz?
0
soso
(17.07.16)
Yok. Bu topraklarda milliyetçiliğin daha da yükselmesinin işleri daha da yokuşa süreceğini düşünüyorum. Kaldı ki millietçilik fikri geçmiş yüzyıllarda kalan modası geçmiş bir düşünce. 21.yy dinamiklerinde milliyetçilikten çok daha farklı dinamiklar söz konusu. Dolayısıyla geriye doğru bir adımla "ileri"ye( ileri diye bir şey varsa ?) gidileceğini sanmıyorum.
0
qazaqwsx
(17.07.16)
1- milliyetcilik projesi, aydınlanmacilik ve ulus devlet sosu ile bulanmış modernite projesidir. bununla ilgili bir sürü kitap var oradan okuyabilirsiniz.

2- milliyetcilik, büyük ölcüde emperyal devletler tarafından geride biraktiklari sömürgeleri kontrol altinda tutmak icin kullanilmistir. afrika'daki sonuclari malum. biraz koloni tarihi okuyabilirsiniz.

3-almanyadaydin simdi galiba, biraz etrafına bak. sınır yok, ulus devlet yok, ulusal ekonomi yok. bu saatten sonra bu cagda, milliyetciligin herhangi bir tanımının uygulanabilirligi yok.
0
thewizardofearthsea
(17.07.16)
milliyetçilik yüzünden bu ülkenin vatandaşı olan rumların, ermenilerin evleri, dükkanları, kiliseleri yağmalandı 55'te, varlık vergisi'yle hayatları sömürüldü. birkaç sene önce daha çocukların okullarına bomba tehditleri yapardı milliyetçi gruplar. bu ülkenin islamcılık kadar milliyetçilikten de çektiği çok oldu. atatürk milliyetçiliği diye yumuşatılmaya çalışılan şeyin, dünyanın herhangi bir yerindeki milliyetçilikten en ufak farkı yok zaten.
0
nathanieltroy
(17.07.16)
nathanieltroy, serserilikten arınmış derken saydığın tipte olaylarla işi olmayan, neo-nazi kafasından arınmış bir milliyetçilik türünü kastetmiştim aslında. Rumların, Ermenilerin ve diğer azınlıkların bu ülkeye kattığı değerlerin de farkında olan bir milliyetçilik ihtimali yok mu yani?
0
🌸soso
(17.07.16)
@soso ben öyle bir ihtimal ve potansiyel göremiyorum maalesef. milliyetçiliğin doğasında bu değerlerin olduğunu düşünmüyorum çünkü.
0
nathanieltroy
(17.07.16)
Milliyetçilik evrensel değer olarak tarif edebileceğimiz her şeye karşıdır. Güçlenmeye, otoriterleşmeye ve en sonunda da katliamlara kadar gidebilen bir düşüncenin mayasıdır.

Mussolini'nin kara gömleklileri, aynı şekilde Hitler'in paramiliter güçleri bunların örneği. AKP'nin sokağa dökülen kitlesinin bir anda polis moduna girmesi de aynı şekilde.

İslamcı zihniyetle ancak sekülerizmi savunarak, anti emperyalizmi savunarak mücadele edilebilir. Sosyalizm de diyeceğim ama hede hödö yapan olacak şimdi, gelin ortada buluşalım. Siyasal İslamın, cihatçılığın panzehiri bunlardır.

Milliyetçilikle siyasal İslam her zaman birbiriyle buluşmaya müsaittir.
0
sevgikusunkanadinda
(17.07.16)
sevgikusunkanadinda;

Saydığın örnekler benim tarif etmeye çalıştığım, sadece istiklali değil, aynı zamanda hürriyeti de aynı derecede önemseyen bir milliyetçilik anlayışını yansıtmıyor aslında. Sadece yarım ağızla "sekülerizm" dediğinde insanların tek bir çatı altında toplanmasını sağlayamazsın diye düşünüyorum. Hem özgürlükçü hem ahlaklı hem milliyetçi bir model çok mu imkansız yani? Şimdi açık konuşalım, Türkiye'deki dört büyük parti içerisinde en doğru, en çağdaş, en ahlaklı parti programına HDP sahip, darılmaca, gücenmece yok. Yani Türkiye şartları için konuşuyorum tabii. Genele bakarsan yine yetersiz. Yalnız bu Türkiye için çağdaş sayılabilecek programın başka kesimlere, hele ki vahşi bir terör örgütüne ılımlı bakan kesime bırakılmadan, öncelikle Türk milliyetçileri tarafından sunulması gerektiğini düşünüyorum ben. Çağdaş değerleri savunmaktansa tamamen romantik söylemlere ve fevri reflekslere sahip akıl yoksunu kasaba milliyetçiliğinin Türk milliyetçiliğini ele geçirmiş olmasından şikayetçiyim. İslamcıyla ancak, Türkiye'yi geliştirmeyi, güzel ve yaşanılır bir ülke haline getirmeyi kendine amaç edinmiş, dar bir ideoloji ya da partiden ziyade geniş bir temel üzerine kurulmuş milliyetçilik modelinin mücadele edebileceği kanısındayım. Alman ya da diğer batı toplumlarının şu anki dinamikleriyle bizim içerisinde bulunduğumuz ortamı karşılaştırmanın pek doğru olabileceği düşüncesinde de değilim bu arada. Bazı durumlarda doğrunun evrenselliğine sığınmamak gerektiğini düşünüyorum.
0
🌸soso
(17.07.16)
herkes bir reçete yazıyorsa ben de yazayım madem; halka gereken ilaç geçmişteki fatsa, günümüzdeki ovacık'tır.
0
pokemonk
(17.07.16)
bu ülkenin yıkılmaya ihtiyacı var.
0
doxanikee
(17.07.16)
canı gönülden kutluyorum, bu uluslarla farkımızı koyduktan sonra bu saptamayı da yaptığınız için, çünkü bizde olamayan aynen bu dediğinizdir ve bu nedenle bizde hiçbir sol hareket gerçek anlamda gelişemiyor.

pratik gerçeklerin yarattığı sorunlara gelmesi gereken çözümleri akıllarındaki teoride arayan insanlar bir süre sol macerası yaşıyor, o kadar.

milliyetçilik fikri geçmiş yüzyıllarda falan asla kalmış değildir. yahu asıl federasyonların ara bir aşama olduğunu bilmeyenler bunu düşünüyor sanırsam.

bir kere diyelim marxist olsanız nasıl işçi sınıfının sınıf bilincinin oluşması için üretim araçlarını ellerinde toplayan bir burjuvazinin olması gerektiğini düşündüğünüzdeki gibi bazı basamakları "mecburi" geçmeniz gerektiğini düşünüyorsanız mesela, benzer bir mecburiyeti de milliyetçilik durumunda yaşıyorsunuz. zaten tüm başarılı sol devrimler bu milliyeçi şuur varlığında oldu, yokluğunda değil. o şuur olmazsa küba olarak amerika'ya kafa tutamazsınız, biz küba'yız, demeniz gerekiyor.

yine de milliyetçiliğin kendi sol ütopyasında nihai aşama olmadığını idrak eden her heyecanlı insan kafasında bunu aştığı an tüm dünyanın da aşabileceğini sanıyor. oysa hala feodal kültürün hakim olduğu yerler var ve hayır, o ekonomik bağlantılar ve olgular sabit kaldığı sürece oradaki insan senin düşündüğünü yırtınsan da düşünmeyecek.

yani şartların ne zaman olgun olduğu düşünülmüyor. onu bırakalım hakim üretim tiplerinin de kendi ilişkilerini ve toplum yapısını yarattığı tamamen görmezden geliniyor. daha yeni tip üretime dayalı ilişkinin kendisi ve dolayısıyla bilincinin yerleşmediği yerde solculuk yapılıyor ve o solculuk da üstelik ekonomiyle ilgili hiçbir şey söylemiyor: onun yerine hem de çoktan vatandaşlığımızı elde etmiş ve artık bunlarla uğraşabilecekken, bizlere hatırlatmasalar hiç de umursamıyor olduğumuz kökenlerimizi hatırlatıyorlar. oysa milli şuuru olan insan, önce kendi haklarını anlar, anayasasını bilir ve bunu önüne gelene elletmez bu bir, ikincisi kendi ülkesinde kendi haklarını iyileştirmek üzere örgütlenebilir. sendikalar kapatılıyor, işçiler ölüyor insanlar "benim ten rengim bu, ben bunu sabah akşam bağırmak istiyom tamam mı" modunda. beyaz yakasın, çocuğunu verecek okul kalmıyor, kunta kinteyim ulan moduna giriyorsun. iyi yani, aferin. çok işine yarayacak. okulun yok daha, hangi dilde okuyacağını tartışıyorsun. aferin.

hep diyorum bunlara, çünkü bunu en çok pusulasını unutmuş solcular yapıyor: öyle enternasyonaldiysen önce şu ülkede hakların için savaşır, örgütlenirdin, çünkü zaten devrimin ülkesi yok :)(oradaki çelişkiyle dalga geçiyorum biraz). yeni yeni pıtrak veren hareketlerin içine "ben zart zurt renkteyim"le etmektense, hangi dilde bilme hakkı için değil, öncelikle bilme ve paylaşma hakkı için uğraşırdın. marabaya "başka bir ülkenin marabası olarak kal" diye gaz vermeye kalkmazdın.

milliyetçilik bir aşamadır. zıplayarak geçilmiyor. ve şu an emperyalizme karşı en mühim araç. bütün diplomasi çünkü ülkeler, vatanlar üzerinden ilerliyor. esperanto konuşup adacıklarında özerklik ilan eden adamlarla değil, devletlerle anlaşma yapılıyor. ekonomin dışa tamamen bağımlı, sömürü ülkesi konumuna gelmişsin ama 10+ sene önce konuşmak istemediğin/umursamadığın dinin-kökenin çok önemli oluyor. ya yapalım o zaman dünya nüfusuna bir DNA testi, herkes maternal DNA'lerine bağlı olarak ilk çıktığı yere gitsin? o kadar saçma şeyler ki bunlar, toparlamak bile istemiyorum.

bu insanlara guess what? demek istiyorum. bir zamanlar hepimiz tek hücreliydik, beni o zamana görürebilir misin, mutluluğun resmini çizebilir misin abidin?

... daha ciddi bir tonda devam etmek niyetindeydim ama böyle yarama bastın ne yapayım. bu enayilik öldürüyor beni. önce mevzini koruyacaksın, tartışabilir güce geleceksin, sonra tartışacaksın. ve o zaman güçlü olduğun için, dünyanın en sömürgeci ülkelerinin finanmanını sağlıyor olmasına, tarihi çarpıtmana, kütüphaneler kurmana gerek kalmayacak çünkü o zaman bir şeylerin üzerine konmaya çalışıyor olmayacaksın, hakkını arıyor ve alıyor olacaksın.

horozlar dövüşüyor, dövüştürenler kahkahalarla gülmekte. bir de ulus devlete bildiğimiz eleştiriler getirilip etnik kimlikten bahsedilmiyor mu? yahu, o mantığın devamı herhangi bir kökenin önemli olması değil, hepsinin önemsizleşmesi. her anlamda anayasaca eşit haklar sağlanması. hatta öyle ki ülkelerin yok olması. yani sınırların. daha küçük ülkeler için daha çok sınır, daha büyük yönetimler ve onlarla savaşamayan küçük halklar edinmek değil bu fikrin devamı.


çok şey var bu konuda denecek ama sana katılıyorum ve bence bunu anlamayanlar woodrow wilson'ların, huntington'ların peşinden çok güzel gidiyor. ben sol'dan örnek verdim çünkü rönesansını yaşayamamış topraklarda feodal kültürde debelenirken kafasında çarpıttığı ve sol olduğunu iddia ettiği teorilerle bu milli şuurun edinilmesini bir süredir sözde solcular engelliyor. bu olmasaydı belki biz "ümmet" olmaktan çıkıp bir ülkenin "millet"i olabilmek haline daha hızlı da gelecektik ayrıca.


not: pek katılmıyormuşuz galiba birbirinize, cevaplar arasındaki yazınızı anca gördüm de :). daha doğrusu benzer şeyleri düşünerek farklı sonuçlar elde etmişiz, ancak özünde anlatmaya çalıştığımız şey aynı gibi.

ben bu ülkede doğrudan üretim tipleri, araçların dağılımı, okuma ve sağlık hakkı, giderilmiş gelir uçurumları, ifade özgürlüğü, din ve vicdan hürriyeti gibi şeyler için savaşmak zorunda olduğumuzu düşünüyorum. bunun için ilk gereken: tam bağımsız türkiye. dolayısıyla milli şuur. dolayısıyla manipüle edilemeyen iç ve dış politika. kim olduğumuz, kimlerden olduğumuz bu kadar önemli olmamalıydı. yani eski chp'nin çıkış noktası olan ilkeler çok önemli. ve bunları elde etmişsek diğerlerini zaten edebilecek konuma gelmişiz demek olurdu. hdp gibi partileri hiç samimi bulmuyorum; onlar yeni bir ülkenin burjuvası olmak ve kaymağını yemek istiyorlar, bölge halkını zerre de umursadıkları yok.


edit: evet, teşekkürler açıklama için. zaten özünde katıldığımı vurgulamak istedim ben de. benim tek korktuğum şey yazılı metni kastetttiğinizi her okurun anlamaması. bu gelişkin bir bakış açısıdır, bence. program üzerinden bakılsa aslında program sahiplerine yani her partiye de çok bilinçli eleştiri gelirdi. belki bu tartıştıklarımız daha çok kişi için önemli olurdu.
0
godoşu beklerken
(17.07.16)
@godoşu beklerken;

Oradaki HDP lafına takılmamak gerekiyor. Samimiyet falan sorgulamıyorum, tamamen yazılı metinden bahsediyorum. Bu metni, bu anlayışı bir Türk milliyetçi akımının da önerebilecek kapasitede olması gerektiğini düşünüyorum sadece.

Yoksa "bunları elde etmişsek diğerlerini zaten edebilecek konuma gelmişiz demek olurdu" şeklindeki bakış açısına aynen katılıyorum. Anlatmak istediğim öncelikle buydu.
0
🌸soso
(17.07.16)
turkiyede milliyetcilik, birlik yok ki. din iman para insanimizda.
0
baldur2
(17.07.16)
Bence bu ülkenin ihtiyaç duyduğu tek şey tüm ideolojilerden arındırılmış bir liberalizm. Çünkü her şeyi abartan bir toplum olduğumuzdan, milliyetçi değil faşist, dindar değil cihadçı oluyoruz, ortası yok.
0
elitist
(17.07.16)
(5)

trtdeki bildiri

letheavendangered
tamami var mi link falan? kacirdim ben
tamami var mi link falan? kacirdim ben
0
letheavendangered
(16.07.16)
surekli tekrarliyor. simdi yine var.
0
thewizardofearthsea
(16.07.16)
aynen bu 3. okuması
0
cok joleli ozgur
(16.07.16)
site acilmiyor. yurtdisindayim tv yok
0
🌸letheavendangered
(16.07.16)
actim
0
🌸letheavendangered
(16.07.16)
Acamayanlar icin: www.ecanlitvizle.com
0
crown
(16.07.16)
(9)

trt

la noix
yazlıkta uydu var da, trt'ler sinyal yok uyarısı veriyor. onu da mı kapadılar noldu?internet de bi hoş
yazlıkta uydu var da, trt'ler sinyal yok uyarısı veriyor. onu da mı kapadılar noldu?

internet de bi hoş
0
la noix
(15.07.16)
Ordu Trt yayınını kesti
0
neferkitty
(15.07.16)
cnn türk? ona da ulaşamıyoruz
0
🌸la noix
(15.07.16)
trt hd de dügünlü dizi, trt haber de hava durumu var. altyazi bile gecmiyorlar.
0
thewizardofearthsea
(15.07.16)
Cnn turk var. Canlı yayın
0
allanpoe
(15.07.16)
burda trt çocuk da yok :D
0
🌸la noix
(15.07.16)
Askerler trt nin binasina girmis. Ntv dedi.
0
kuehles blondes
(15.07.16)
cnn simdi dedi ki asker trt'ye gidip rejiye yayini durdurmasi icin baski yapmis.
0
letheavendangered
(15.07.16)
oha ntvde tsk yonetime el koydu diyor

trt 1 de dizi var:/
0
exlibris
(15.07.16)
herkes cnn izliyor biz ntv'ye kaldık :/

tayyip kaçmış diyolla
0
🌸la noix
(15.07.16)
(7)

Bu duyuruda akustik şarkılar paylaşıyoruz

naberabi
Merhaba unkapanı sakinleriBildiğiniz, sevdiğiniz, dinlerken keyiften bilmemkaç köşe olduğunuz akustik şarkıları paylaşın, paylaşalım.İlk bir iki taşı ben atıyorum, gerisi sizden gelsinHaydi bakalım https://www.youtube.com/watch?v=FwmQ18w-dwY The Cranberries - Lingerhttps://www.youtube.com/watch?v=WR
Merhaba unkapanı sakinleri

Bildiğiniz, sevdiğiniz, dinlerken keyiften bilmemkaç köşe olduğunuz akustik şarkıları paylaşın, paylaşalım.

İlk bir iki taşı ben atıyorum, gerisi sizden gelsin
Haydi bakalım

www.youtube.com The Cranberries - Linger
www.youtube.com Alter Bridge - Watch over you
0
naberabi
(15.07.16)
anathema - transacoustic
www.youtube.com
0
asisamus
(15.07.16)
nice tnetennba
(15.07.16)
piremses
(15.07.16)
youtu.be Laura Marling-Night Terror (daima favori)
youtu.be Zella Day-Seven Nation Army -çok keyifli :)
0
tiredpanda
(17.07.16)
nick drake şarkilari, toptan hepsi.
0
thewizardofearthsea
(17.07.16)
nick drake +1
ve tabii elliott smith.
0
nice tnetennba
(18.07.16)
(27)

İlişkiler konusunda kafayı sıyırdım galiba

long live rock n roll
Önsöz: 26 yaşında erkeğim. Anlatacaklarım pek önemli ya da özel şeyler değil açıkçası. Son 7 aydaki aşk hayatımın ve hayal kırıklıklarımın tamamı. Geldiğim nokta itibariyle kendimi tuhaf hissettiğim için, biraz da içimi dökmek için anlatıyorum. Hikayemi, isimleri değiştirerek anlatacağım.Yılbaşından
Önsöz: 26 yaşında erkeğim. Anlatacaklarım pek önemli ya da özel şeyler değil açıkçası. Son 7 aydaki aşk hayatımın ve hayal kırıklıklarımın tamamı. Geldiğim nokta itibariyle kendimi tuhaf hissettiğim için, biraz da içimi dökmek için anlatıyorum. Hikayemi, isimleri değiştirerek anlatacağım.

Yılbaşından hemen önce Hazal ile tanıştım. Karşılıklı bir ilgi oldu bir hafta kadar. Kız yurt dışında okuyor, birkaç haftalığına buraya gelmişti, kız buralı. Yılbaşı gecesi kafası çok iyiyken yakın dans ettik. Film gibi bir senaryo sonucunda öpüşmenin eşiğinden döndük. İlerleyen günlerde kahve içmeye içmeye davet ettim. Yakında okul için şehirden ayrılacağını ve yılbaşı gecesi çok sarhoş olduğunu söyleyerek reddetti. Akabinde kızdan çok hoşlandım, bayağı etkiledi beni bu olay. Bir hafta boyunca ruh gibi gezdim, sonra nasıl hissettiğimi ona anlattım, geçiştirdi. Anlattığım için içimi döktüm, rahatladım biraz. Sonra gitti şehirden.

Ardından 3 ay boyunca birkaç kez tek gecelik ilişkim oldu sadece.

Nisan'da Zeynep ile tanıştım dans kursunda. Karşılıklı yoğun bir elektrik başladı. Çok etkilendim kızdan. Tam resmi olarak yürümeyi planlarken birkaç haftalığına ayrı şehirlere düştük. Bu arada birkaç tek gecelik ilişkim oldu. Dönüşün onun da girişimi ile buluştuk, çok güzel 2 günlük buluşmalar, flört yaşadık. Akabinde bu kıza açıldım. Yakın zamanda kötü bir ilişkiden çıktığını, biraz zamana ihtiyacı olduğunu söyledi. Büyük hayal kırıklığına uğradım ama tamam dedim. Özel ilgiyi kestim, karşılaştıkça normal muhabbet ettim. Bir ışık gelse yürüyecektim yine ama olmadı, ben de saldım.

Haziran'da Hazal yaz tatili için şehre döndü. Nisan'da da kısa süreliğine geldiğinde karşılaşmıştık, pek ilgili değildi bana. Bu sefer biraz ilgili bir tavır takındı, ama net değildi asla. Önceden kahve içmeye davet ederek resmi olarak yürüyüp reddedildiğim için, artık ben bariz bir girişimde bulunmak istemedim. Ama sürekli karşılaşınca ilgim arttı yine. Arkadaş ortamımız kaynaştı sayılır, vakit geçirdik biraz. İnceden yürüdüm 1-2 kez. Bazen ilgili görünmesine rağmen istediğim karşılığı alamadım, ümidi kestim.

Ümidi kesince Tinder'ı kurdum, tek gecelik bir ilişkim oldu, üzerimdeki burukluğu attım. Hemen ardından Hazal'ın bir sevgili yaptığını gördüm. Tek gecelik ilişkim olmasa yıkılacaktım ama öyle olunca biraz koysa da çok üzerinde durmadım.

Mayıs'tan itibaren, bir zamanlar Tinder'dan tanışıp bir randevuya çıktığım ama sonrası gelmeyen Merve ile karşılaşmaya başladık. Sürekli gittiğim barda çalışmaya başlamıştı. Biraz muhabbet ettik denk geldikçe. Sonra bir akşam sürekli benim masama geldi, uzun uzun sohbet etti. Birkaç hafta sonra şehri temelli olarak terk edeceğinden bahsetti. Yarın kahve içelim dedi. Çıktık. İki gün sonra barda uzun uzun sohbet ettik, beraber çorba içmeye gittik, evine bıraktım. Ertesi gün gene buluştuk. Daimi buluşmalar sonucunda iyice hoşlandım kızdan (Buluşmalarımızın bazılarını Hazal gördü ve ilgili bakışlar attığını fark ettim. Bu sırada sevgilisiyle ayrılmış zaten). Geçtiğimiz cumartesi gene çıktık, Merve'ye açıldım. Beni net bir şekilde friend zone'a aldı. Yine de sabaha kadar takıldık, evine bıraktım. Eve geldiğimde kendimi çok kötü hissediyordum. Pazar günümü depresyonda geçirdim.

Salı günü depresyonum geçti gibi, şaşırdım. Arka arkaya yaşadığım hayal kırıklıklarından dolayı bir süre boyunca kimseye yürümemeye, kendimi aksattığım işime vermeye karar verdim.

Dün akşam bir konsere gittim. Hazal sarhoştu gittiğimde. Her sarhoş olduğunda olduğu gibi beni çok sıcak karşıladı. Dansa davet etti, dans ettik biraz. Sahildeki after party'de 1-2 kez yanına uğradım. Son gittiğimde berbat haldeydi. Kusmuş, dehşet sarhoş ve yorgunmuş. Oturduk biraz yan yana. Sonra el ele tutuştuk, başını omzuma dayadı, belinden kavradım. Omzuna bir öpücük kondurdum ama çok sarhoş olduğu için ilerlemek istemedim. Çok geçmeden bahane bulup kaçtı zaten.

Denize girdim çıktım. Sonra Jale ile karşılaştım. Jale, bundan bir ay öncesine kadar, sürekli gittiğim bardaki barmenin manitasıydı. Manita diyorum çünkü tanımlı bir ilişkileri yoktu. Public ortamda sarmaş dolaş, ama kendilerine sevgili demiyorlar, ama fuck buddy de demiyorlar. Barmen arkadaşım sayılır. Bir yıldır tanışıyoruz, aramız iyi ama süper kanka da değiliz. Arada dertleşiriz. Jale bunu bırakmış. Jale'yi ilk gördüğümde ilgilenmiştim ama sonra barmenin manitası olduğunu öğrenince herhangi bir girişimim olmadı. Neyse, Jale ile muhabbet ettik biraz, ilgili davrandı. Denize girelim mi dedi, girdik. Denizde yakınlaştık, öpüştük filan. Sabaha doğru arkadaşları ve beni eve bıraktı, görüşelim dedim arabadan inerken.

Bugün Merve mesaj attı. Taşınacağından bahsetmiştim. Eşyalarını kargoya taşımak için yardım edeceğim konusunda söz vermiştim önceden. Yapalım mı dedi, gittik. Leş gibi terledim, hayvan gibi yoruldum. Ardından bir kahve ısmarlayayım dedi. Starbucks'ta Hazal ve arkadaşlarıyla karşılaştık. Seslendim, "ayıldın mı?" diye sordum, millet güldü. Giderken selam verdik yine, yüzü düşük şekildeydi Hazal. Merve'yi evine bıraktım. "Çok yardımın dokundu bana, yarın sana yemek yapacağım" dedi. Giderim belki ama bir beklentim yok.

Akşam olunca anca vakit bulup Jale'ye mesaj attım. 2 satır konuştuk şimdilik...

Elde ne var?
- Merve 3 gün sonra burdan ayrılıyor zaten, başlamadan bitmiş bir hikaye. Sevişsek bile tek seferlik olur.
- Hazal'ın kafası iyi oldukça bana sarıyor. Ondan çok hoşlanmıştım, halen beğeniyorum çok, ama hiç stabil görünmüyor. Bir kez daha deneyip hayal kırıklığı yaşamaya mecalim yok.
- Jale piyangodan çıkmış gibi oldu. Devamı olabilecek bir şey mi bilmiyorum. Beğendiğim tarzda biri, normal şartlar altında tanışıp birlikte olsak çok güzel olurdu. Ancak hem arkadaşımın ex'i, hem de benim bu karışık dönemime denk geldi. Benim tutumum nasıl olacak bilemiyorum. Onunkini de bilmiyorum.

Şunu belirtmek isterim; kendimi övmeye çalışıyor gibi görünebilirim ama niyetim o değil. En uzun ve en ciddi ilişkim biteli bir yıl oldu, o zamandan beri sevgilim ya da düzenli görüştüğüm biri yok. Bisürü kızla bişeyler yaşadım bu bir yılda ama toplasan 15 defa sevişmedim bir yıl içinde. Son iki ayda sadece bir kez seviştim. Mesele sevişmek de değil. Eski sevgilimle bitince, bir başkasından kolay kolay hoşlanamayacağımı düşünmüştüm. Hazal, Zeynep ve Merve'den hoşlandım gerçekten (şimdi Jale'den hoşlanma ihtimalim var). Demek ki hoşlanabiliyormuşum, o konuda sorun yok. Ama hiçbiriyle birlikte olamadım. Hepsi hayal kırıklığı. (Jale belirsiz)

Problem ne acaba? Yanlış kişilerden mi hoşlanıyorum? Süreci mi yönetemiyorum? Bir süre aseksüel takılıp duygusal olarak da kendimi dinlendirsem mi diye düşünüyorum... Ne yapacağımı bilmiyorum, ve işin kötüsü; kendimi tanımakta zorlanıyorum bu yaştan sonra. "Çok fazla kız var, birine odaklan" diyeceksiniz ama öyle de değil. Sırasıyla Hazal, Zeynep, tekrar Hazal ve sonra Merve'ye odaklandım, o dönemlerde sadece o ankini istedim. Sadece son bir haftada işler iyice karıştı, benim de aklım karıştı.

Buraya kadar okuduysanız zaten helal olsun, içinizden ne geliyorsa yazın.
0
long live rock n roll
(14.07.16)
Sanırım genelde sevgilili/karılı/kızlı bir hayatın olduğu için yasadigin boşluk seni böyle ufak da olsa her ilgi gösteren kadına aşık olma derecesine getirmiş. Bence boşluktan yani. Kadınlar garip bu şekilde bunu hissediyor mu desem, o şekilde bir elektrik mi yayıyorsunuz desem; çok cazip gelmiyor açıkçası boşluktaki erkekler. Niye gelsin ki; hazal yoksa merve, merve yoksa jale var.
0
piremses
(14.07.16)
nasıl becerdim bilmiyorum ama okudum.
bir süre ara vermek iyidir
0
elestirman
(14.07.16)
İnciciler için özet: Hale, Jale, bütün mahalle.

Çok boş vaktin var herhalde, bunları yazıya dökmen bile vakit kaybı.
0
buzbebek
(14.07.16)
bence bu ara boşken tek gecelik birkaç ilişki yaşa kendine gel.
0
kelepir
(14.07.16)
@suicides underground, merhaba ben yuzir

Long live, sana gelecek olursak. Bence ilk olarak nasil bir iliski istedigine karar vermen lazim. Hem kizlardan hoslandim diyorsun, hem de bir yandan tek gecelik iliskilere devam. Senin ne istedigini anlayamadim ben de. Bir sure bence de ara ver.
0
yuzır
(14.07.16)
@piremses: Asla playboy olmadım ama çok yalnızlık çekmediğim de doğrudur. Ancak son bir yıldır duygusal bir yalnızlık çekiyorum. Söylediğin doğru; bana karşı ilgisi olduğunu hissetmediğim herhangi birinden hoşlanmadığımı fark ettim. Ama her benimle ilgilenenden de hoşlanmıyorum, bazıları sadece cinsellik oluyor. Dediğini dikkate alacağım; boşluktan ziyade daha kendinden emin olmaya çalışacağım.

@st curse: Hoşlandığım kızları seçemiyorum. Beğenip yürüyeceğim, sevişmek istediğim kızları seçebiliyorum ama mesele bir şeyler hissetmeye gelince o iş öyle olmuyor. Yine de dediğini anladım, dikkate alacağım.

@yuzır: Gerçekten de en büyük problemim ne istediğimi bilmiyor olmak galiba. Ara ara bildiğim oldu, o zamanlar da elde edemedim istediğimi.
0
🌸long live rock n roll
(14.07.16)
@long live, biraz kendine zaman ver, kendini bu konuda tanimakla ilgilen
0
yuzır
(14.07.16)
dehşet.. tam bir çılgınlık.

yalnızca kendi narsistik güdülerini herhangi bir yoldan tatmin etmenin peşinde olan bi takım oluşumların nereye gittiği belli olmayan rastlantısal yönelimleri.. ben ben ben, herkesin derdi ben. ama sadece başkaları üzerinden var edilmeye çalışılan bir ben, kendi kendisini var edemeyen, iki dakka yalnız kalmaktan deli gibi korkan bir "ben".

ve şu ilişkiler pazarında her insanın (ya da malın) başka bi yerlerde daha gelişmiş bi modeli illa ki var. herkesin gözü dışarıda, herkes daha iyisinin peşinde, gözleri karşısındakine bakarken aklı başka yerlerde: "ya başka birilerini, başka bişeyleri kaçırıyorsam?"

ve henüz denemediğimiz bir sürü ürün daha var. belki çok daha iyileri..
bir yandan da bizden daha iyi modellerin var olabilme ihtimalinin o sürekli can sıkıntısı..

durulmazsan delireceksin zaten.
0
gloomystorm
(14.07.16)
Abi kusura bakma dayanamadım yarısında bıraktım. Ama anladığım kadarıyla pozitif bir insansın. Aramayı bırakma bulursun. Yeterki sevgini haketmeyen insanlara değer verme.
0
steve rogers
(14.07.16)
hoşlandıkların, uzağa gidecek olanlar ile aa biz arkadaşız canııım diyenler. sebeb "piç adamı tercih sebebleri" ile aynı, senin için gitmesinler, senin için beklesinler falan filan.

Bu hanım kızlardan herhangi biri yaa tamam o zaman ben gitmiyorum burada kalayım bir ilişkimiz olsun diyince yusuf yusuf moda geçersin bence.
0
selam
(15.07.16)
Bence burda yaklaşımında sorun var kızlara karşı. Ya da ilişkilere karşı. Direkt bir şey hissetmeye odaklı yaklaşıp mucizeler mi kopsun istiyorsun anlamadım ama bu kızların hepsine 'bir şey hissetmek/bir gece de olsa ilişki' amaçlı yaklaşmışsın gibi geldi bana. Elbette bu da bir karar ve yaşam tarzına hizmet eder ama senin istediğin bu mu gerçekten yoksa ciddili paylaşımlı, muhabbet edebildiğin, ne bileyim ortak bir şeylerle eğlenebildiğin -seks dışında- daha istikrarlı bir ilişki mi? Galiba ne istediğini bilememek ve boşluk değerlendirmek senin şu an yaptığın.

Yargılamıyorum bu arada bunları söylerken, lütfen yanlış anlaşılmasın.

Problem mi bütün bunlar? Bence değil, ama sen problem gibi hissediyorsan, huzursuzsan bir sorun var demektir, biraz kafanı dinle ve inzivaya çekil bence. Bir de insanlarla arkadaş olmaya bak öncelikle...


Sevgiler.
0
amelie poulain
(15.07.16)
Eternal sunshine of the spotless mind sendromu bu ahaha. Orada da Joel kendine bu soruyu soruyordu: youtu.be Yakınlaştığınız kadınların kendilerince geçerli bahaneleri varmış; şehir/ülke dışına giden, ilişki yaşamaya hazır olmayan vs. Bahsettiğiniz durumlarda olumlu sonuç alamamanız çok da beklenmedik bir şey değil. Bence olay bu kadar kısa sürede bu kadar kişiden hoşlanabilmiş olmanız. Duygusal yalnızlığınızdan ötürü sürekli radarlar açık geziyormuşsunuz gibime geldi, bir süre ilginizi başka yönlere kaydırarak hayattan farklı şekillerde keyif almaya bakın.
0
pike
(15.07.16)
Bunları anlatmaktaki asıl amacın bence burda olan eski sevgiline bak gittin ama elimi sallasam ellisi mesajı vermek. Kız haklıymış... Bence de ara ver biraz hayatında sürekli birisi olmak zorunda değil. Evet.
0
beni taniyan yok bu sehirde
(15.07.16)
Saygi duyuyorum
0
thewizardofearthsea
(15.07.16)
@amelie poulain: Genellikle bir paylasim yapabildigim ya da kafa yapimin uyacagini dusundugum kisilerden hoslaniyorum zaten. Sadece guzellik degil. Daha ziyade tarz, hayata bakis acisi vb. Durum bu olup hoslaninca da, bir gece dahi olsa iliski istiyor insan. Hoslandigim kisiye karsi uzun vadeli planlar yapmaya ihtiyac duymuyorum, hissettigim gibi, akisina birakmak istiyorum.

@pike: Radarlar acik gibi, evet, cunku duygusal aclik var, evet. Ama her ilgi duyana kapilmiyorum. Hoslandigim 3 kisi saydim. Bu donemde sevistigim 6-7 kisi oldu. Soguk bir seks degildi belki ama ozel bir hoslanma degildi hicbiri.

@beni taniyan yok bu sehirde: Abi elimi sallasam ellisi degil ki. Kime deger verdiysem olmadi o is. Birlikte olduklarim hep onemsiz seyler. Zaten eski sevgilim, ayriligimizdan sonra casual sekslerimi kiskanmiyordu asla, bir seyler hissettiklerimi kiskaniyordu. Uzerimde onun laneti devam ediyor olabilir.
0
🌸long live rock n roll
(15.07.16)
Solda görüp tıkladım. Yazıyı okurken yarısında yazara baktım tanıdık çıktı.

Öncelikle gece gece çok eğlendim. Çok güldüm teşekkür ederim. Bence sen de çok eğlenmişsindir komik hikayeler biriktirmişsin.

Pazartesi gecesi gördüğüm rüyada evlenmiştin. Herzamanki kadar mutlu idin.

Kızların hiçbirine yürüme. Çünkü hepsi zorunlu tercihler gibi birşey olmuş. bundan da çok hiç birisini psikolojik olarak sağlıklı görmedim. sana aşık da gormedim. Bir de onlar nasıl free ve relax takılıyorsa sen de öyle takıl. Sürekli birilerinin olmasını düşünmek zorunda değilsin yahut adı illa ilişki olmak zorunda değil. Bırak nasıl yürüyorsa gidiyorsa gitsin ilişkiler, sadece tadını çıkar. Bukadar düşünürsen mutsuz olmaya devam edersin. Ama tabi illa ilişki istiyorsan bilemem.

Kızlara tek tek gelecek olursak;
Dans kursundaki zeynepi salla. Yeteri kadar hoşlanmamış. Yeterki kadar hoşlanan kızlar zaman fln dinlemez yapışır dudaklarına.

İlla yazacaksan hazala yaz. Yazmazsan içinde kalacak çünkü. Hazal senden hoşlanıo anlattığına göre ama bir ilişkiye hazır olmak istemediği için seni harcamak istemiyor da olabilir. Ya da kızlar birinden hoşlanırken başkasından da hoşlanabilir. Bu biraz karışık bir durum. Şöyle oluyor birine yoğun bir çekim hissederken onu kafanda hayatında geri plana atıp karşında oturan hoşlandığın çocukla kendini tatmin ediyorsun o an. Hazal anın tadını çıkarma peşinde gibi. Geldiği gibi sevgili yapıp 2 3 haftada ayrılmalar fln.

Merveyi de salla. Giderayak tadını çıkarıyor senin, ayrılık seysidir o oluyor. Giderken birilerine baglanmak yahut son anlarin tadini çıkarmak istiyorsun. Bunyeye gore tercihler değişkenlik gosterebilir.

Jaleye gelirsek, seni butun yıl gözüne kestirmis olup (begenme manasında) sevgilisinden ayrılınca senle görüşmek istemis olabilir. Yahut çocuğa nispet yapmak icin iyi bir yem de olabilirsin. Biraz daha takilırsaniz o gorur bu gorur cocugun haberi olur sonucta. Bunu iyi ayırt et.

Ha bir de gün gelir açık açık değer vermen gereken kişiye iyi ki evini tasirken yoktum ilgilenmem gerekirdi dersin, sonra gün gelir gidecek kız sana söz verdirip eşyalarını sana taşıttırır. Uyanık ol kullandırma kendini. Ha bir de elindekini kaybedene dek bekleme.
0
mobydick
(15.07.16)
Barışın kurtulun bence. O da mutlu değil sen de. Bi de mesajlarına zamanında cvp yazarsan evlenirsiniz valla hadi hayırlısı.
0
beni taniyan yok bu sehirde
(15.07.16)
Off çok sağlam laf gömmüş ayıp be olm, sevgilin evini taşırken iyi ki yoktum hiç ilgilenemezdim dedin de merveye kendini mi kullandırtttın, vazgeçtim aman barışmayın.
0
beni taniyan yok bu sehirde
(15.07.16)
kampanya baslatiyorum #mobydickvelonglivebarissin
0
yuzır
(15.07.16)
Barışmasınlar @yuzır yaa şuna bak, mobydick daha iyisini hakediyo bence.
0
beni taniyan yok bu sehirde
(15.07.16)
@beni taniyan, yaa kararsizim, mobydick'in actigi duyurulari okuyunca long live daha iyisini hak ediyor demistim. Simdi long live'in ve mobydick'in cevabini okuyunca mobydick daha iyisini hak ediyor dedim :(
0
yuzır
(15.07.16)
eski sevgiliye duyuru aracılığıyla ilişki tavsiyesi veriliyor.

ne kadar da çağdaş bir ortam ^^
0
nrmnm
(15.07.16)
Oha benimkinden daha karışık bi aşk hayatı ki ben haftada bi birinden hoşlanmama ragmen idler bu kadar karışmıyor. Respect! Biraz dinlen bence, gerekiyorsa evden çıkma, tinder kurma, kızların eşyalarını taşımaya gitme. Ortamlardan uzak dur biraz. Kafam zaten iyiydi, iyice iyi oldu sayende.
0
damdanakan
(15.07.16)
www.geek-pride.co.uk

Not: duyuruyu okumadım moruk. Kusura bakma. :)
0
yirmisantim
(15.07.16)
okudum. uzun yazıları "ayy nasıl okuycaz" diyenlerin kitap falan okurken de bu kadar üşendiklerini düşünüp üzüleceğim bu gidişle. uzunsa, zor geliyorsa okumadan geçersin, bir de duruma "sanki uzun yazı yazmak çok abukmuş gibi" bir tepkiselleştirme tepkisi vermek gereksizdir. yani uzun yazı yazanla aynı kapıya çıkıyor. sizin de boş vaktiniz var ki o tarz "işlevsiz" bir yorumu yapabiliyorsunuz. neyse bunu uzatmayayım. bir ara buna özel bir duyuru açar, orada eleştiririm..

@long live rock n roll;

bence anlamlandırılması gereken bir durum yok bu süreçte. sadece "olan bu" işte. sadece anlamadığım kısım şu;

> Tek gecelik ilişkim olmasa yıkılacaktım ama öyle olunca biraz koysa da çok üzerinde durmadım.<

demişsin ya. ilişki kavramını en büyük haliyle "cinsellik" olarak görüyor olabilir misin? çünkü tek gecelik cinselliği yaşamasaydın daha çok koyacakmış. yani asıl istediğin kişiyle yaşayamadığın şeyi tek gecelikle yaşayıp biraz o açlığı bastırmış gibisin.
0
matrix
(15.07.16)
Yüzüme tokadı yedim. Olayı en iyi tahlil edip en doyurucu cevabı veren @mobydick oldu haliyle, beni çok iyi tanıdığı için.

@mobydick-@beni taniyan yok bu sehirde-@yuzır: "iyi ki evini tasirken yoktum ilgilenmem gerekirdi" demiş olabilirim ama kesinlikle espri olaraktır bu. Bu kadar hayvan değilim. Sevgilimin taşınmasına yardımcı olmaktan mutlu olurdum, eğer o anda şehir içinde olsaydım.

@matrix: Elbette cinselliğin ilişkilerde önemli bir payı var. Tek odağım bu değil tabii, diğer hoşlandıklarımı tercih ederdim, gerek cinsellik gerekse de düzenli ilişki olarak bin kere tercih ederdim. Ama evet, biraz o açlığı kapatmış saydım kendimi. Aslında tam olarak demek istediğim şuydu: Eğer o dönemi tamamen yalnız geçirseydim iyice koyacaktı. Ama kızdan ümidi kestiğim için bir ilişki yaşadım (kızla flört başlarken Tinder'ı silmiştim, ümidi kesince tekrar yükledim). Bi birliktelik yaşayınca da en azından özgüvenim biraz yerine geldi o sırada. Zaten kızdan ümidi kesmişim, bir de ben yalnızken o birini bulsa hem üzülecek, hem de iyice ezik hissedecektim kendimi. Böyle olunca yine üzüldüm ama özgüvenimi yeni tazelediğim için o kadar yıkılmadım.

Ayrıca mobydick ile olan geçmişimizi de takip edip yorumlayanlar, beni eğlendiriyorsunuz :) Teşekkürler yorumlar için. Barışma önerilerine ise yanıt vermek istemiyorum.
0
🌸long live rock n roll
(15.07.16)
Tüm hatunlar seni ego booster olarak kullanmış. Ben diyim Jale'den de iş çıkmaz. Bence tipsiz geliyorsun.

Genellem yapmayı sevmem ama bu konuda yapayım. Kızlar 2 konuda reddeder:
1- Çok iyi arkadaştır, sevgili olup bok olsun istemez: Senin hiçbir kızla böyle bir arkadaşlığın yok.
2- Daha iyisini bulabileceği garantidir. Karşıdakini beğenmiyordur: Sen bu kategoridesin.
0
lcha
(15.07.16)
(6)

Çifte vatandaş ile evlilik

cek
Türkiye ve Bulgaristan vatandaşlığı olan birisi ile evlendiğimizde (çifte vatantaş), Türkiye'de yaşayarak Bulgaristan vatandaşlığını da alabilme imkanımız var mıdır?
Türkiye ve Bulgaristan vatandaşlığı olan birisi ile evlendiğimizde (çifte vatantaş), Türkiye'de yaşayarak Bulgaristan vatandaşlığını da alabilme imkanımız var mıdır?
0
cek
(14.07.16)
'Sta' ya sor bu soruyu
0
thewizardofearthsea
(15.07.16)
yok olmuyor.
0
kalanlarin savasi
(15.07.16)
evet oluyor. ama önce oturum izni alıyorsun. o oturma izniyle senede 1 kere girmen gerekiyor ve o izinle schengen bölgesinde yanında eşin varsa vizesiz gezebiliriyorsun. eğer çocuğunuz varsa ve oturma iznini her sene yenilerseniz 6 senede çocuk yoksa 8 senede vatandaşlığı alabiliyorsun.
0
sta
(15.07.16)
adam türkiye'de yaşayarak demiş. ne demek istediğini bal gibi anlamışsın hala oluyor diyorsun.

@cek evlenilen çifte vatandaşın illa ki bulgaristan'da bir adresi olması gerekiyor. oturma iznini de 3 ay'da verebilirler 1 senede . ayrıca oturum izninin 5 sene devam etmesi yeterlidir vatandaşlık için. yani türkiye'de doğmuş büyümüş babasından dolayı çift pasaportlu biriyle evlenmek kolay kolay vatandaş yapmıyor.
0
kalanlarin savasi
(15.07.16)
kardeşim hasta mısın? net konuşmuşum dimi? tr'de oturarak oluyor demişim. drmek ki yapmışım ki oluyor. bulgaristan diğer avrupa birliği ülkeleri gibi orda oturmayı şart koşmuyor. evet orda bir adres gösteriyorsun ama kiracı olarak gösteriyorsun illa oturmana gerek yok. sadece oturmayı yenilerken girmen yeterli. evli olunca da 1 senelik oturma izni veriyor.
0
sta
(15.07.16)
sahta belge değil baya baya kiracı belgesi düzenliyorsun ama oturmak ZORUNDA DEĞİLSİN. hangi kısmını anlamadın? sen burda bir ev kiraladığın zaman başka evde kalamıyor musun? zaten pasaportunda ülkeye giriş çıkışların gözüküyor. sahte belge olsa orda arıza çıkar. resmi iş yaptık biz oldu. fikir sahibi olmadan insanları yanıltma.
0
sta
(15.07.16)
(3)

Geocaching neden yaygın değil?

soso
Yani Pokemon Go ile karşılaştırırsan çok daha keyifli duruyor. Üstelik gerçek. Sırf nostalji mi yani bu Pokemon Go'nun tutmasının sebebi?https://tr.wikipedia.org/wiki/Geocaching
Yani Pokemon Go ile karşılaştırırsan çok daha keyifli duruyor. Üstelik gerçek. Sırf nostalji mi yani bu Pokemon Go'nun tutmasının sebebi?

tr.wikipedia.org
0
soso
(13.07.16)
kitlesel histeri
ögrenilmis yoksunluk
0
thewizardofearthsea
(13.07.16)
geocaching ve poke oynuyorum; birbirinden epey farklı
0
Big bada bum bum
(14.07.16)
Çünkü geocaching gerçek, pokemon go sanal. Dolayısıyla pokemon go daha masrafsız ve bol keseden her köşede bir şeyler bulunabiliyor.
0
fuzzy olmak istemistim
(14.07.16)
(7)

Gençler durumlar karışık

markasiz
ya anasını satıyım, 30 yaşıma geldim, hala mal mal kararlar alıyorum. ama bu defa almayacağım sanırım. şimdi şöyle bir durum var. yakın bir arkadaşım grubumuza bir kız geldiği anda ona yazıldı. neyse baya sürüncemede kaldıktan sonra kıza açıldı. kız da kabul etmedi. tabi bu süreçte kızla biz de kank
ya anasını satıyım, 30 yaşıma geldim, hala mal mal kararlar alıyorum. ama bu defa almayacağım sanırım.

şimdi şöyle bir durum var. yakın bir arkadaşım grubumuza bir kız geldiği anda ona yazıldı. neyse baya sürüncemede kaldıktan sonra kıza açıldı. kız da kabul etmedi. tabi bu süreçte kızla biz de kankaya bağladık. baya iyi arkadaş olduk.

gel zaman git zaman şu an kızdan biraz hoşlandığımı fark ettim. ve gerçekten diğer arkadaşa ayıp ettiğimi düşünerek kendimden nefret ettim. adam aşk acısı yaşıyor. ben de kıza yanlıyorum bir bakıma.

şimdi ciddi ciddi uzaklaşma kararı aldım hatundan. her gün bir bahane buluyorum. ortamına girmiyorum. başka şeyler yaparak takılıyorum.

ne yapıyorum arkadaşlar ben? niye böyle? am salak mıyım?
0
markasiz
(12.07.16)
3x1 doz şeklinde alıyorsun.

www.youtube.com
0
eeb
(12.07.16)
amsalak olsan kızın dibinden ayrılmazdın bence.
bence yaş 30 olmuş çok uzaklaştırma kızı kendinden. arkadaşın kıza baya tutuk değilse anlayacaktır. Nikahına alacak halinde yok ama bu yaştan sonra insanın karşısına anlaşıp, hoşlanabileceği insanlar ne kadar çıkar bilemiyorum.
0
ucan devekusu
(12.07.16)
Kız, arkadaşını kabul etmemiş. Olma ihtimali de yoksa arkadaşına durumu anlat, müsaade al.

Bir kızı 100 kişi ister, bir kişi alır...
0
kartallar yuksek ucar
(12.07.16)
kavak yelleri izlemeyi acilen bırakmalısın.
0
piremses
(12.07.16)
Yaş 30 ama yaşanılanlar için yaş 12 filan... Kız belki sana yazdığından çocuğu reddetti? Ne kaçıyorsun? Arkadaşın da tipsiz olmasaymış
0
lcha
(12.07.16)
Toplum bize çok güzel "bencil ol" öğretisini benimsetiyor. "Arkadaşım hala aşk acısı çekiyor" diyorsun, insanlar buna rağmen "yürü bence" diyor. Doğru bir karar vermişsin. Herhangi bir üçüncü kişi için hiçbir bağı bozmaya değmez. 30 yaşında, aklı başında biri olarak doğru karar vermişsin. Tebrik ederim.
0
dessy
(13.07.16)
kızın mülkiyeti tapusu mu var ki birisinin territorisine girdigini düsünüyorsun. kizin hic mi kendi fikri, hissiyati, tercihi yok. kiz (dur kadin diyeyim de feministler kizmasin) kimi secerse onunla olur, bir erkek digerine nicin ayip etmis olsun. bunlar hep feodallik.
0
thewizardofearthsea
(13.07.16)
(19)

Bir insanın, bir şeyi/durumu eleştirmesi için o konuda çok iyi/uzman olması

ack3000
nın şart olduğunu düşünen kaç kişi vardır sizce? Formata uydu.1. Bir insanın, başka bir insanın görünüşüne laf söylemesinin, kişinin kendi görünüşüyle hiçbir alakası yok. "Ona laf söylüyorsun da kendine bak xd""Sanki kendisi brad pitt aq :d"bakın bunlar aptalcadır.2. Bu sadece görünüşle sınırlı deği
nın şart olduğunu düşünen kaç kişi vardır sizce? Formata uydu.

1. Bir insanın, başka bir insanın görünüşüne laf söylemesinin, kişinin kendi görünüşüyle hiçbir alakası yok.

"Ona laf söylüyorsun da kendine bak xd"

"Sanki kendisi brad pitt aq :d"

bakın bunlar aptalcadır.

2. Bu sadece görünüşle sınırlı değil. Bir şeyi beğenmemek ya da eleştirmek için o konuda mükemmel olmak gerekmiyor. Bir yazarın kitabını eleştirene, "he sen orhan pamuk'sun ya" demek, aptallıktır.

3. Örneklere sabaha kadar devam edebilirim. Bu aptal hareketten vazgeçin.

1.50 boyundaki biri, gayet de gidip 1.50 boyundaki başka biriyle dalga geçebilir. Annesinin bile çirkin bulduğu biri, bir başkasına çirkin diyebilir ve bunu demesi için kendisine bakması gerekmez. "sen kendine bak" kadar acınası bir laf yok.

Daha tane tane anlatmama ihtiyaç duyan varsa elimden geleni yaparım.

Eleştiri iyidir, güzeldir.
0
ack3000
(11.07.16)
Begenmeyebilirsin. Begenmemek icin brad pitt veya orhan olmaya gerek yok. Katiliyorum. Herkes fikrini serbestce soyleyebilir. Ama elestirmeyi dogru bulmuyorum. En azindan fiziksel durumu. Zira cok kisinin elinde degil. Onun disinda kisinin kendi elinde olan seylere fikir bicilebilir.

Begenmiyorum
Basarili bulmuyorum

Evet bunlari demek icin uzman olmaya gerek yok.

Eger uzman olmak gerekirse kimse fikir beyan edemez. Yani cok az kisi cok az vakada fikir beyan edebilir.
0
EasyTiger
(11.07.16)
Dediklerinin bir kısmına katılıyorum. Bir şeyi beğenmemek için uzman olmak gerekmiyor ama eleştirmek için en azından eşik değerli bir bilgi sahibi olmak gerekiyor bence. Örneğin, şöyle bir konuşma olsun.
X: Ben Picasso'yu sevmiyorum.
Y: Ben de sevmiyorum. Bu ne biçim resim? Ağız düz, burun yan, alın kaymış.
Z: Aaa, nasıl sevmezsiniz. Sanki sen Dali'sin.
T: Olm Y, kübizmi bil de öyle konuş.

Bence 'Sanki sen Dali'sin' zaten bir argüman değil. Tartışmanın içinde gürültü, white noise. X'inki bir fikir beyanı. Y'ninki de bir fikir beyanı ama gerçekten kübizmi bilmemekten kaynaklı bir beyan. Belki biraz bilse o eleştiriyi yapmayacak. Bu açıdan T'nin Y'ye verdiği ayarı doğru buluyorum. Çünkü Y'nin görüşünün eksik bilgi içerdiğini ve dinleyen dış bir kişiyi yanlış yönlendirdiğini düşünüyorum. Onu duyan başka bir kişi 'Aaa, gerçekten de ağzı yamuk. Bu nedenle, ben de beğenmedim' diyebilir ama belki bildiğinde sevecek ya da ilk anda sevmeyecek ama bildiğinde sevecek. Eleştiri ortama bilgi getirebilecek biri olduğunda güzeldir.

Tip gibi öznel kavramların ise eleştiri konusu olmasını ve dalga geçilmesini anlayamıyorum. Daha doğrusu yapıcı eleştiriyi anlıyorum ama dalga geçilmesini anlamıyorum. Karşı atağa geçmeyi de. Beğenilmemesi ayrı, eleştiri ayrı, dalga geçmek daha ayrı. Dalga geçmek sadece kaynaktan çok fazla rahatsız edici uyaran geldiğinde yapılacak bir şey benim gözümde.
0
aychovsky
(11.07.16)
Beğenmemek için yakışıklı olmaya gerek yok
Kitabı okursun beğenmezsin olur biter o zaman sen daha iyisini yaz okuyalım demek doğru değil
0
basond
(11.07.16)
altyapı gerektiren durumlarda hani derslerde "prerequisite" denen tarzda bilgiye sahipseniz gayet de güzel konuşursunuz.

onun dışında politik meselelerde yanlı olan ve kafa yıkamak isteyen akademisyenler bunu çok yapar. titrini kullanabileceği en kötü şekilde kullanır ve karşısındaki insanı "sen bunu bunu biliyor musun bakayımi bilmiyorsan kes" diye susturur.

sanır ki fikirler kendisini ilk telaffuz edenlerle patentli. ya da öyle sunmak ister. fikri tekeline alır. referans verdiği kitap yalan doludur mesela, o ondan iki satır alıntılayarak karşısındaki saf ama sorgulayan kimseyi susturmaya çalışır.

geçenlerde celal şengör'ün darwin ile alakalı olarak marx'a neden salladığını sormuştu bir arkadaş.

celal şengör bir jeolog olarak marx vs hakkında bir çöpçü kadar konuşma hakkına sahipken "biz akademisyenler biliriz" tıraşına girip önüne geleni pıstırmaya kalkmış mesela bence.

kim diyor yani? belki o çöpçü eskiden falan filan mesleklerle uğraşmış biri ya da bir şekilde fırsat bulmuş ve senden daha fazla okumuş konu hakkında. ya genel üniversite eğitimi önemli aslında, onu inkar etmiyorum ama şu yüzden önemli: sen öğrenmek istediğin herhangi bir konuyu öğrenmenin usulünü de öğrendiysen üniversite sana vereceğini vermiştir. ama buna mecbur değilsin, bunu yapmadan da kendini böyle donatabilirsin.

uzmanlığını ideolojisini empoze etmek için kullanan tiplerin çok fazla sığındığı bir şey şu başlıkta verdiğiniz ifade.

gerçekten sevmiyorum bu kurnazlığı. kişi olgulardan bahsediyorsa her halt hakkında da konuşur, soru da sorar. bir şey "factual" nitelikte olabildikten sonra üzerine mantık yorma hakkı, düşünme ve eleştirme ve gerekirse yanılma ve gelişme hakkı herkesindir. bir çöpçü sallasaydı aynısını "cahil işte ne bilecek" denirdi ama x bir jeolog sallayınca mazur göreni hatta ağzı açık dinleyeni çok oluyor. gerçekten koyunca bu.

ancak başlık altında bahsettiğiniz "dalga geçme" işini ben eleştiri ya da şakalaşma barındırmıyorsa yadırgıyorum. kimse boyla posla dalga geçmesin bana göre. ha geçiyorsa zaten herkes herkesle geçer, tabii. adam 1.50'dir yapılıdır, diğeri 1.50'dir ama çok cılızdır, ilki diğerini küçük göreceği bir fırsat bulup mal gibi atlar sonra gelir onla 1.60 bir yapılı dalga geçer ve bu zeka düşüklüğü böyle devam eder falan.

eleştiri başka şey ne var ki. birisi ciddi bir eleştiri getirdiğinde "sanki sen şusun" denmesi çoğu zaman demagoji oluyor zaten. ancak kişi eleştiriyi getirirken öbürüne kişisel bir saldırı yapmaya kalkıyorsa öbürü de "ele verir talkını kendi yutar salkımı, ne çekiyorsak bu çifte standartlılardan çekiyoruz" diyebilir, o zaman da eleştiri getirme haklarını kullanmış olmak açısından ikisine eşit muamele yapılması lazım gelir.


not: çöpçü kadar derken herkesi kastediyorum. orayı iyi ifade edemedim herhalde. akademik kimliğini geçerli bir söz karşısında "bastırıcı unsur" gibi kullananlardan birine örnek verdim ben. kullanmayana değil.
0
godoşu beklerken
(11.07.16)
Evet aptalliktir. Senin gibi dusunuyorum. Roman orneginden gidersek, romani elestirecek kisi roman okurudur mesela, sadece kendisi gibi yazar olanlar elestirecekse okura da ihtiyaci kalmiyor o zaman yazarin.
Tane tane anlatmana gerek yok zaten, gayet net anlasiliyor ne demek istedigin.
0
stavro
(11.07.16)
eleştiri bir ehliyet/donanım gerektirmez, bir insanın herhangi birini/bir şeyi eleştirmesi için ağzının ve dilinin olması yeterlidir. burada bahis konusu olması gereken şey konunu taraflarından birinin bu eleştiriyi dikkate alıp almayacağı. söylediği şey işine gelmiyorsa da dikkate almazsın, söyleyen kişi çobansa da.

yani; "sen bunu bil sonra eleştir" tabiri en fazla bir eleştiri eleştirisi olur, ilk eleştiriyi yapanın nasıl muamele görmesi gerektiğini düşünüyorsak bunu diyen için de aynısını düşünebiliriz.

tekrar ediyorum, eleştiri hakkı diye bir şey yoktur. karşıdaki uzmansa eleştirisini kabul edersin, değilse etmezsin; bu açıdan bakanlar için uzman olması yetebilir. diğer açıdan bakarsak, uzmanın söylediği her eleştiriyi kabul etme ön koşulu nasıl yoksa uzman olmayanınkini reddetme koşulu da yoktur.
0
baba jo
(11.07.16)
fukuyama uzmandı ama öngörülerinde hatalı olduğunu söyledi. o onu itiraf edene kadar olacağı söyleyen sıradan vatandaş çoktu.

ben mesela monsanto laboratuarında çalışan adamın genetik olarak modifiye yiyecekler tamamıyla sağlıklıdır demesine inanmak zorunda mıyım?

yıllar evvel cevizkabuğu'na bir "mühendis" çıkıyor ve %100+ enerji elde edilebilecek dizaynlar gerçekleştirilebileceğini söylüyor. termodinamiğin en önemli kurallarından birini üstelik mekanik fizikle ihlal edebileceğini zanneden bir mühendis. isterse 15 yaşında bir liseli ağzının payını verir bu adama, kimse de bir şey diyemez.

yani eleştiriyi kimden geldiğine bakarak men edenler olduğu, bir eleştiri son derece geçerli olmasına rağmen buyaklaşım sebebiyle hak ettiği değeri göremediği için eleştiriyi bir hak olarak değerlendirmeyi tercih ettim şahsen. yoksa tabii ki, karşındaki istesin istemesin kafandan her türlü eleştiriyi zaten yaparsın.

babajonun bir açıklaması üzerine editi uygun gördüm. kastettiği şeyi daha başka anlamışım. hatta yanlış anlamışım.
0
godoşu beklerken
(11.07.16)
3. maddedeki örneği genellersek evet, durduk yere gidip birinin fiziksel durumuyla -beğenmemek değil de- dalga geçmek elbette hoş değil. burada daha ziyade ifşa duyurularından yola çıktım. bence buraya fotoğraf koymak "alın beni yorumlayın nasılmışım bakayım" demek. bu nedenle bir ifşa altında dalga geçercesine yorum yapmakta ben beis görmüyorum.

bakın her ifşanın altında eleştiren ya da dalga geçenlere "siz kendinize bakın" diyen kocaman bir güruh var. onlar diğer maddeleri de uygulayanlar işte...
0
🌸ack3000
(12.07.16)
@ayço

heh bu farklı bir nokta. bu örnekteki Y, bilgi olmadan fikir sahibi olmak. Y'nin picasso'yu beğenmemesi en doğal hakkı. hiçbir eğitim, sanatsal birikim olmadan da picasso beğenilmeyebilir. daha çok buna vurgu yapmaya çalışıyorum ben. bugün çıkıp "picasso da ne boktan resim yapıyor be" desem türkiye insanının %90'ı "sen ne anlarsın" "he çok biliyon" "sen yap o zaman" gibi tepkiler verecektir. ama burada Y, kişisel beğeniden öte, bir bilgisizlik sergiliyor. o yüzden farklı bir durum.

tip konusunda genel editi verdim...

@sour, öncelikle, yanlış gelmedin. sadece bir madde o editin, onunla ilgili genel cevabı verdiğim için es geçiyorum bu kısmı.

dediğine katılmıyorum. şöyle ki, eleştirmekle karşı argüman sunmak farklı şeyler. bir şeyi eleştirmek için, daha iyisini sunmak şart değil.

"e daha iyisini biliyorsan söyle o zaman" bu kısımda çok karşılaşılan bir laf ve en az diğer örnekler kadar aptalca. yine söylüyorum, bir şeyi eleştirmek için daha iyisine sahip olmak gerekmiyor. neden karşı argümanla doldurması gereksin? burada senin verdiğin örnekler, ayçovski'nin örneğindeki Y kişisi gibi. burada bilgi var ve bu bilgi hatalı. benim kast ettiğim bu değil. benimki daha ziyade, senin örneğine uydurmaya çalışırsam, starbucks kahvelerini beğenmemek. bunun için de daha iyi bir kahveci bilmek ya da daha iyi kahve yapmak gerekmiyor, en basit örnekle.
0
🌸ack3000
(12.07.16)
ack3000: tamam belki ifşacıların bir kısmı "nasılmışım yorum yapın" demek istiyordur ama dış görünüş nasıl eleştiri konusu olabilir ki. seçebildiğin bir şey değil yani. hani kulak olmamış, az kafaya doğru ittir diyemezsin, fotosunu koyanın kendini editleme şansı yok.

o durumda şeye benziyor biraz: işte diyelim ki çınar ağacını çok tipsiz buluyorsun. ulan şunun tipine bak, diyorsun. değiştirilemeyecek bir şeye yapılan negatif yorum eleştiri midir ki? demek istediğim o yani.

ha sen belki fotoyu koyanın görüntüsünden bağımsız olarak fotosunu koyuşunu eleştiriyorsundur ama bunu görüntüyle dalga geçerek yansıtıyorsundur. böyle bir şey varsa diğer insanlar anlamaz ki onu. ben derim mesela "sen kendine bak".

yani haklısın, madem kişi nasıl göründüğünü bilmek istiyor, ben de bildiriyorum diyorsun. evet, fotosunu koyan bunu göze almalı, senin de bunu yapmaya hakkın var. şahsen tercih etmem, o ayrı. ancak senin orada yaptığın eleştiri değil, yargı oluyor. belki de ben kelime anlamını doğru bir şey söylediğimi sanarak daraltıyorum ama eleştiri bir amaç içerirmiş gibi düşünüyorum hep. işlevi olur, gibisinden yani.

bir de madem orada niyet okuyorsun, onu ilerletebilir ve "bu insan beğenilmek istiyor, aslında nasıl göründüğünü sormuyor, beni estetik buluyorsanız belirtin demek istiyor" şeklinde tahminlere devam da edebilirsin. ya da bu kişi belki kendi tipinde değişiklik yapmak istiyor ve her anlamda genel öneri almak istiyordur vs vs. yani bilemeyiz ki. formata uysalar anlama şansı olacak ama hepsi "eğlence" diye geçiştiriyor. karnaşık bir mevzudan örnek verdin sanki.
0
godoşu beklerken
(12.07.16)
@godot

dış görünüşün eleştiri konusu olabilip olamayacağı, kişi bazında bakılması gereken bir konu. yani, benim durduk yere gelip senin dış görünüşünü eleştirmemin söz konusu olamayacağını söyleyebilirsin. ancak ifşa yapmak, "eleştiri yapabilirsin" demekten başka bir şey değil. ifşa yapan kişi, dolaylı olarak eleştiri yapma hakkı veriyor zaten. burada ifşacının, ifşayı ne amaçla yaptığı önemli değil. hangi amaçla yapmış olursa olsun, kendi fotoğrafını, soru formatıyla burada paylaşıyorsa, herkese eleştiri hakkı tanıyor demektir. fotoğrafını koyanın kendini editleme şansı yok, ancak fotoğrafı koymama şansı var. ben de önemli olan noktanın bu olduğunu düşünüyorum.

aslında karşı çıktığım şey tam olarak bu çınar ağacı örneği. çınar ağacının değiştirilemiyor oluşu, çınar ağacını eleştirmeye ya da beğenmemeye engel değil. zaten burada çınar ağacını değiştirememek=benim verdiğim örneklerde daha iyisini yapamamak. yani, picasso'yu beğenmemek için daha iyisini yapmak gerekmiyor. aynı şekilde çınar ağacına tipsiz bulmak için, çınar ağacına değişim şansı vermek şart değil.

yargıyla eleştirinin birbirinden bağımsız olduğunu düşünmüyorum. eleştirmek için bir yargı sahibi olmak gerekiyor zaten, olumlu veya olumsuz. yargı olmadan, eleştiri olmaz ki.
0
🌸ack3000
(12.07.16)
baba jo'nun haklılık payı var ama bunun belirli bir zeka seviyesi ve bilgi birikimi üzerindeki topluluklar (arkadaş grubundan, ülkelere kadar her türlü grup) geçerli olduğunu düşünüyorum. Önüne sürülen her türlü ifadeyi, hiçbir şekilde sorgulamadan kabullenen hatta hayat felsefesi veya yaşam amacı olarak benimseyen kişilerden oluşan topluluklarda maalesef çok tehlikeli olabiliyor "ağzı olan konuşuyor" konusu. Tabii bu olması gereken konusuna giriyor, "eleştiri hakkı" konusundaki yaklaşımını haklı kılıyor ama yine kendi bakış açımdan dolayı tam olarak katılamıyorum.

Ayrıca sıradan bir üniversitede konuya bahis bölümü bitirdi ya da bir üniversitede hakkında 2 ders gördü veya hakkında 3-4 kitap okudu diye, ülkedeki birçok üniversiteden daha geniş kitaplığı olan ve şurada toplanan herhangi 50 kişinin toplamından fazla kitap okumuş adama "sen jeologsun ne anlarsın, kendi alanında konuş" demek de çok acayip kafa. Fikirlerine katılır ya da katılmazsın hatta saçma bulursun ama bölümüne takılıp, bilgi birikimini yok saymak cidden komik. Kendisinin ideolojisi, ideolojisini her fikrine entegre etmesi, üslubu, egosu tartışılır tabii kaldı ki zaten konumuz bir şeyleri tartışabilmek/eleştirebilmek.
0
nawar
(12.07.16)
ack: evet, az çok benzer şeyler söylüyoruz aslında. ifşa örneğinde o soruyu da tam sormuyorlar, demek istedim ancak formata uyulmadığı için bu onların problemi olmuş oluyor. o fotoğrafın oraya konmayabileceğine katılıyorum, zaten başka sebeplerle ifşanın kendisini gereksiz buluyorum açıkçası.

eleştiri ve yargı bence de çok alakalı ben eleştirinin tam kelime anlamına takıldım biraz. tam olarak bir değerlendirme yapmak manasına geliyorsa bu sözcük, tamam. eğer, ne var ki, bir şeyin daha iyiye gitme olasılığı varsa, yani bir şey daha iyi olabilecekken olmamışsa ve eleştiri bunu anlatmak için varsa o zaman benim anlatmaya çalıştığım farka gelmiş oluyoruz. yoksa dediğim gibi... haklısınız bence zaten.


@nawar: dediğime ilişkin fikirlerinizi söylemişsiniz. ben gerekçelerimi belirttim zaten, katılmıyorum. bir kere bir insanın okuduğundan anladığı da önemli. eğer durum aksi şekilde olsaydı bizlerden fazla kitap okuyan herkesin sallabaş kölesi olmamız gerekirdi. yok böyle bir şey. 2+2 = 4 müdür değil midir gibi bir tartışma varsa celal şengör'ün tüm ayrıcalığı orada biter. ben örnek verdim. bir insan jeolog diye başka bir konu hakkında yalan yanlış konuşma hakkını "daha çok okuduğu" için kendinde görmemeli. daha çok okuyanın işkembeden sallama kotası daha yüksek olamaz. önünde sonunda konjektür yapılıyorsa, o zaman da bu durum mevzubahis. yani salt 2+2'den de bahsetmiyorum. mesela ben 2010'da mayınları niye temizliyorlar, suriye'ye mi dalacak bizimkiler, savaş mı yaratacaklar diye düşünürken, hatta bunu iddia ederken ve tek tek olacakları yazarken ve sonrasında bunlar çıkarken sözde benden daha çok okumuşların iyidir, iyi kafasında olması onların hakkında daha çok şey anlatıyor. böyle çok örnek var hayatta, bu benimkinden bir örnek yalnızca. beni tek başına nicelikler ilgilendirmiyor, içerik de ilgilendiriyor. getirdiğim eleştiri bu yani. belli ki birbirimize katılmıyoruz ama vurgulayayım. isterse kütüphaneler yutsun, birisi olmayan bir şeyden bahsediyorsa, göster dediğinde gösteremeyecekse gayet güzel eleştirilebilir. marx'a bir sürü eleştiri yapılmıştır ama marx'ın inanılmaz saygı duyduğu bir adamı marx aşağılıyormuş gibi konuşmasını ben marx'ın bu durumunu bilmesem "aaa adam kaç kitap okumuş canııım" diye yiyecek miydim yani. bölüme takılmıyorum yani, aksini söylemeye çalıştım aslında. bir kişi bunların hepsinden bağımsız olarak altyapı sahibi olabilir, demek istiyor ve bu tür insanların değer yargılarıyla bakacak olsak o zaman onlara "senin alanın değil, sus" desek yeridir hani, diyorum. yukarıda başka birkaç örnek verdim, şengör'ün örneğini diğerlerinden çok farklı görmüyorum. dediğim gibi. bunları kabul etmenizi beklemiyorum ama bu tür şeylerin bana neden saçma, kof geldiğini daha fazla açıklama ihtiyacı hissettim.

aychovsky ve pokemonk+1 diyeyim bir de. eleştiri, gerekçelerle nesnelleştirilebildikçe değer kazanıyor bence de. eleştiriden anladığım budur; çıkış noktanız, referansınız olur. her eleştiride bir yargı var ama her yargıda eleştiri değeri bence de yok.
0
godoşu beklerken
(12.07.16)
eleştiri her zaman olumsuz bir anlam taşımak zorunda değil. bir şeyin değerini ortaya çıkarmak, yapısını açığa çıkarmak için yapılan bir şeydir.

1. birine ıyy tipe bak dersek bu eleştiri olmaz aşağılama olur terbiyesizlik olur.

2. beğenmek ya da beğenmemek eleştiri için eşik noktası olmaz. ama genelde bir şeyi neden beğenmediğimize dair akılcı açıklamalar yaptığımızda kaba bir eleştiri de yapmış oluruz.

bu benim fikrim diyerek eleştiri meşrulaşmaz. akla uygun açıklamalar ile varılan yargı gerekçelendirilir. bu noktada dayandırlan noktalar öznel olabilir lakin bu pek önemli değildir.

eleştiri için birikim şarttır. birikim illa ki belirli bir alanda olmayabilir.

mesela; bir yapıt (edebi eser, film, müzik, resim, vs) pek çok yönü ile ele alınabilir. tema, üslup, estetik, akım içerisideki yeri vs vs. eleştiri bütüncü bir şekilde yapılabileceği gibi eleştiri yapan kişinin birikimin olduğu alanı ön plana çıkaracak şekilde özelleştirilerek de yapılabilir. örneğimiz x filmi olsun. sinema konsunda birikimi olmayan fakat etkin bir şekilde feminist çalışamlarda yer alan bir arkadaşımız, anlatı /olay örgüsü içinde bulunan kadın erkek ilişkileri üzerine bir eleştiri yapabilir. ne yaptık? gözlemlediğimiz konuyu/durumu birikimimiz doğrultusunda değerlendirip çıkarım yaptık.

kabaca; eleştirdiğin metinde eleştirecek pek çok farklı yön bulabilirsin. bulduğun yönler senin ilgi bilgi alanın ile alakalı olacağı için bu açıdan öznel olacaktır ama değerlendirme kısmında neyi nasıl ilişkilendirdiğini açıklayıp mümkün olduğunca nesnel hale getirmek gerekir.hatta öznel olanı nesneleştirebildiği oranda eleştiri değer kazanır.

"şu şarkıyı hiç beğenmedim""ayy bu da sanat mı ben bunu götümle yaparım", "bok gibi kitap", "gerizekalı herif" vs. eleştirel değeri olan bir yargılar değildir. sanki bence :P
0
pokemonk
(12.07.16)
eleştiri ile öznel yargiyi karistiyorsun. eleştiri/eleştirel düsünce/eleştirel bakış, bir analiz, karsilastirma, ileriye dönük bir projeksiyon yapabilecek kadar bir altyapi gerektirir. öznel yargi, bildigin kicindan sallamaktir ve her insan istedigi kadar sallayabilir. ama eleştiri dedigin sey bilgi, birikim, caba gerektirir.

orhan pamuk'u sevmedim - öznel yargi
orhan pamuk oryantalist bir yazardir - eleştirel bakış
0
thewizardofearthsea
(12.07.16)
bir de verdigin örneklerle ilgili fallacy konusunu ev ödevi veriyorum, o konuya biraz bakalim. eleştiri ile önyargı ve kişisel yargi nasil birbirine karışır, hoca oradan sormus gecen sene.
0
thewizardofearthsea
(12.07.16)
@godoşu beklerken 'bir insan jeolog diye başka bir konu hakkında yalan yanlış konuşma hakkını "daha çok okuduğu" için kendinde görmemeli' hala bölüme takılıyorsun. Yani bir ekonomist ya da tarihçi vs. aynı şeyi söylemiş olsaydı senin için daha makul olacaktı. Eğer komünizm propagandası yapmış olsa yine "jeologsun sen bu konuda çok kitap okumuş, araştırmış olsan da karışma" mı diyecektin?

Evet, okumak ile anlamak ayrı şeyler fakat doğru ile yanlışı tartışmak yerine hala kişileri tartışıyorsun. Örneğin Kadir Mısırlıoğlu tarihçi diye bırakalım sallasın mı? O da çok kitap okumuştur eminim. Bu "çok kitap okumuş, o zaman doğru diyor" dediğim anlamına gelmiyor. Benim Celal Şengör için dediğin konuda bahsettiğim jeolog olmasına takılıp, yorumu bilgi birikimine göre değil, bölüme göre yapman; Celal Şengör'ün doğru ya da yanlış olması değil
0
nawar
(12.07.16)
@nawar: yok yok, x akademisyen diyeyim. En basta titri kötüye kullanmaktan bahsetmiştim, yani benim anladığım şengör hocanın kendisi ile ilgili algısı bu. Zaten buna takılanları eleştiriyorum, iki şekilde yapmaya çalıştım bunu: 1. O zaman kendinize ayni mantıkla eleştiri getirseniz, kendi anlayışınıza gore düşünmeniz gerekirdi, diyorum bu insanlara. Yani pozisyonunu her görüşü bildirmek için kullanabileceğini sananlarda bir çelişki görüyorum. 2. Hem bu anlayış bence tümden yanlış zaten, diyorum. Ahaha ben de jo'yu bu şekilde yanlış anlamıştım. O görüşler aktarırken ifadenin gelişinden ötürü kendi düşüncesinden bahsettiğini düşündüydüm. Benim durumumda, kendimi iyi ifade edememişim.

-tel editi
0
godoşu beklerken
(12.07.16)
hopeless
(12.07.16)
(23)

haftaya evleniyorum tavsiyeleriniz alayım :)

buffy de vampir sayılır
sorularınızı da alabilirim tabii :)
sorularınızı da alabilirim tabii :)
0
buffy de vampir sayılır
(11.07.16)
yol yakınken vazgec.
0
thewizardofearthsea
(11.07.16)
evlenme, cunku o kiz seni aldatiyor.

not: bir dost .
0
scars dont fade
(11.07.16)
lüzumu var mıydı ?
0
freebird5406_2
(11.07.16)
Görmemişlik yapma.
0
Lim5
(11.07.16)
tebrikler. tadını çıkarın, mutlu olun :)
0
in vino veritas
(11.07.16)
Ayakkabının altına benim adımı yaz.
Gerçi sen erkeksin, şu durumda geline yazdır bari.
0
buff
(11.07.16)
Eşinize olan saygınızı hiç kaybetmeyın. Birbirinizin yaşam alanına da saygı duyun. Huzurunuzu bozacak her şeyden uzak durun.

Hep mutlu olursunuz umarım, tebrikler :)
0
fraise
(11.07.16)
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim nickli arkadas evrenin sirrini cozmus noktayi koymus. baska bir cevaba gerek yok bile.
0
safepassage
(11.07.16)
Oyle bi sevisin ki komsular sigara yaksin.
0
2006
(11.07.16)
eşine değer ver.
sevmenin sınırlandırıcı, kozaya tıkıcı değil, özgürleştirici halini göster. girişimlerinde, güvensizlik duyduğu ama istediği şeylerde destek çık, yüreklendir her konuda. iyi bir dost ol.

allah mutlu mesut etsin.
0
gang leader of wasseypur
(11.07.16)
korku yok :))) ufak bir gerilme-endişe söz konusu idi artık o da yok :)

lüzumu vardı :D geç bile kaldım :) sevdiğim kadın ile hayatımı birleştirmek en büyük ihyiyacım çünkü :)

neden evlenmeyi seçtime de cevap oldu yukarıdaki cevap ama biraz daha açayım, ben zaten evcimen bir adamım, o bar senin bu bar benim yok, gece hayatı yok, çapkınlık yok en fazla arkadaşlarla pes atıyoruz ara sıra o kadar :) evlilik de buna engel olmaz kanaatindeyim :)


Herkese iyi dilekleri ve tavsiyeleri için çok teşekkür ederim.
0
🌸buffy de vampir sayılır
(11.07.16)
yatağa küs girmeyin :D

tam bir babaanneyim
0
kül
(11.07.16)
Tebrikler, mutluluklar! :)
0
turuncu sufle
(11.07.16)
Evlilik irrasyonel bir olusumdur, cocuk yapmaya ise cocuga sormadan, onun cekebilecegi acilari gozardi ederek kimsenin hakki ve haddi yoktur, ciddiyim, vazgec..
0
alttaraf
(11.07.16)
Mutluluklar Dilerim.
0
Game Over
(11.07.16)
Mutluluklaaar! :)

Tavsiye bulamadım, yukarıdakiler + 1 olsun. Bir de 'Birbirinizi çok sevin, e mi!' diyeyim.
0
aychovsky
(11.07.16)
Olan var olmayan var, olmayanları üzmeyin :)

Mutluluklar!
Hayırlı eylesin!
0
damba
(11.07.16)
Kül +1

En son lafı ben diyeceğim ya da sen çok para harcıyorsun olayına girme. Maaşın 6 bin değilse eşin de çalışsın.

Mutluluklar
0
nawar
(11.07.16)
o arasıra atılan pes'e veda edeceksin, en fazla 6 ay veriyorum pes konusuna. geri kalanda mutluluklar dilerim, eviniz huzurlu olsun.
0
selam
(11.07.16)
Çok klasik ama hastalık da var sağlık da var. Hastalık durumunda ay ben yapamıyorum sıkıldım kaldıramıyorum ayrılalım demeyin. Kısa bir zaman önce hastalık nedeniyle ayrılacak biriyle konuştum da. İyi değil bu.
0
sutlu nescafe
(11.07.16)
Hayat musterek. Evdeki her seyi yapmayi bilin, ama paylasin. Birbirinizi cok sevin, cok mutlu olun

Oyle ocu degil evlilik :) cosmopolitan onerilerine de kulak asmayin
0
la noix
(11.07.16)
evlenmeyi, yani o imzayı önemli bir dönüm noktası gibi düşünüp "rahatlama." saygı sevginizi hep taze tutun. birbirinizi hem "her an kaybedecek" gibi sevin hem de sonsuza kadar "o bir yana dünya bir yana" diyecek kadar minnet halinde kalın. şimdiden mutluluklar...
0
matrix
(11.07.16)
don't marry be happy
0
pilav
(11.07.16)
(2)

Kasabada tıkılı kalmalı dizi

piston aşağı indi
Bir ajan bir kasabada uyanır, tuhaf bir hastane, telefon yok falan, tipler de bi tuhaf.Şehirden de çıkamıyor, etraf tellerle örülü ilk bölümden gösteriyor onu.Neydi o dizi? Adını bulamadım, indireceğim. :) teşekkürler
Bir ajan bir kasabada uyanır, tuhaf bir hastane, telefon yok falan, tipler de bi tuhaf.

Şehirden de çıkamıyor, etraf tellerle örülü ilk bölümden gösteriyor onu.

Neydi o dizi? Adını bulamadım, indireceğim.

:) teşekkürler
0
piston aşağı indi
(09.07.16)
wayward pines sanki.
0
ontheroad
(09.07.16)
eskilerden ise the prisoner
0
thewizardofearthsea
(10.07.16)
(6)

Uluslarararası toplantıda Türkiye'yle ilgili hangi konulardan bahsedeyim?

shadowcat
Öğrencilere sordum, size de sormak istedim. Uluslararası bayağı ciddi sivil ancak akademide başı çeken araştırmacı-eğitimcilerin ve kanaat önderlerinin kurduğu bir birliğin toplantısına katılıyorum. Amerikanlar yok, Israel yok, ama Güney Amerika'dan gelenler var. Avrupa, Doğu Avrupa, Afrika, Orta Do
Öğrencilere sordum, size de sormak istedim. Uluslararası bayağı ciddi sivil ancak akademide başı çeken araştırmacı-eğitimcilerin ve kanaat önderlerinin kurduğu bir birliğin toplantısına katılıyorum. Amerikanlar yok, Israel yok, ama Güney Amerika'dan gelenler var. Avrupa, Doğu Avrupa, Afrika, Orta Doğu (Qatar University falan var), Rusya ve bol bol Uzak Doğu'dan insan katılıyor. Yeni Zelenda da vardı galiba, emin olamadım şimdi. Tek Türk benim.

ISIS olsun, Göçmenlik sorunları olsun, rejim sorunları olsun, EU olsun zaten çoğu şeye hakimler, ancak nasıl sorularla karşılaşacağımı da kestiremiyorum. Yine de;

Zaman kısıtlaması olan bir durumda nelerden bahsedeyim, önceliği nerelere vereyim, nasıl bahsedeyim?

Bir de diplomatik davranamıyorum genelde böyle toplantılarda, fazla eleştirel ve gerçekçi oluyorum, milliyetçi değilim. Fakat temsil ettiğim bir ülke var. Sizce böyle devam mı yoksa diplomatik bir vatanseverlik elzem mi?

Edit: Amaç: resmi uluslararası politik ajandalar dışında uluslararası dialog. Tema: Sosyal politika (her alt başlık).
0
shadowcat
(08.07.16)
diger katilimcilarin kendi ulkeleri hakkinda elestiri yaptiklarini sanmiyorum.
Zaten dedigin gibi cogu konulara hakimseler sen de biraz boya vatanseverligi yapabilirsin.

Yani "uff cok suriyeli aldik.s" yerine "cok comert oldugumuz icin" filan gibi politik konusabilirsin yani. Cok zor olmamali. Bence diplomatik vatanseverlik elzem :)
0
kuehles blondes
(08.07.16)
Her diplomat, ait olduğu inanç ve görüşün kölesidir. Vicdanınız ve bilginiz el verdiğince, en doğru bulduğunuz yanıtları vermeye çalışmalısınız.

Elbette, -toplantının büyüklüğünü de göz önüne alarak- vereceğiniz yanıtlar, spekülasyona ya da polemiklere yol açmamalı. Bu bilinci de benimsiyor olmalısınız.

Katılıma bakılırsa, bu toplantıda çok da sıyrılmamanızda fayda görüyorum.

Hükumetin, güncel olaylardaki tutumu ve ilişkisi konusunda sorular gelebilir. Şimdiden bu ve yakın konularda cümle çalışmakta fayda var.
0
eeeh
(08.07.16)
Türkiye'nin inovasyon politikasını anlat. Fiyakalı oluyor.
0
babilbaligi
(08.07.16)
Sizden isteneni, baglami, sureyi tam olarak bilemiyoruz. Biraz detay verebilirseniz, ozellikle suriyeli siginmacilar konusunda yardimci olabilirim saniyorum.
0
f_d
(08.07.16)
sen istemesen de tayyip ile ilgili konularda soru gelecek. hangi ecnebi ile görüssem, ne ayak bu tayyip diyorlar.

eger illa anlatacaksan, tutuklanan ve işten atilan akademisyenlerle ilgili konus. üniversitenin bir sivil inisiyatif olabilme potansiyelini tartismaya ac. sabaha kadar tartisirsiniz.
0
thewizardofearthsea
(08.07.16)
Hem anonim kalmaya çalışayım hem soru sorayım istiyorum dengeyi tutturamıyorum.

f_d, ülkenin sosyal politakalarıyla ilgili, uluslararası siyasetin bu sosyal politikalara etkisinin ne olduğunu, ve bir yüksek eğtimci olarak, ülkenin eğitimcilerini temsilen, senin nasıl değerlendirdiğini bilmek istiyorlar. Ancak sonraki ayrılmış bir sürede de sana yöneltilen soruları cevaplıyorsun.

Yani, çok basitçe,örneğin sığınmacıların ya da azınlık politikalarının eğitim, sağlık, istihdam üzerine etkisi gibi. Ya da thewizardofearthsea'nin dediği gibi universitelerin politik çizgiyi aşarak kendi aralarında enternasyonal bir insiyatif haline gelme potansiyeli gibi. Böyle bir şeyin liderliğini yaparsam superkahraman gibi olmam mı :D Underground örgütlenmelere girişsem mi?

Toplantı günlere yayılmış. Ancak ayı gibi hızlı konuşmam gerekecek. Oturumlar dışında da beraber olunacağı için "off the record" sorular ve cevaplar da muhim, bu tür iletişime daha çok zaman kalıyor.

Diğer bir buluşmada bir Yunanlı tarafından İstanbul'un (onun söylemesiyle Constantinople) fethinin kutlanmasını barbarlığın ve cinayetin kutlanması olarak görüp görmediğim, bu tür kutlamaların toplumdaki yeri, devlet eliyle teşviki falan sorulmuştu. Kavgacılar bir de.
0
🌸shadowcat
(08.07.16)
(18)

nikah şekeri yerine yelpaze fikri nasıl?

buffy de vampir sayılır
nikah sıcak bir günde olacağı için nişanlım şeker yerine yelpaze verelim diyor. bana garip geliyor bu fikir ama erkek tarafı olarak pek karışmadım açıkçası. sizce de garip değil mi
nikah sıcak bir günde olacağı için nişanlım şeker yerine yelpaze verelim diyor. bana garip geliyor bu fikir ama erkek tarafı olarak pek karışmadım açıkçası.

sizce de garip değil mi
0
buffy de vampir sayılır
(08.07.16)
Hoş bi farklılık değil.
0
bigbadabum
(08.07.16)
Ortamda klima yok mu :/

Bir de yani pek begenmedim ben.
0
kuehles blondes
(08.07.16)
ortamda klima var, sanırım anlık bir ferahlama değil de milletin kullanacağı bir şey olsun atılacak bir şey olmasın istiyor nişanlım. fakat kim yelpaze kullanıyor ki yahu :D

yaşlı birkaç kişi ve bülent ersoyu saymazsak.
0
🌸buffy de vampir sayılır
(08.07.16)
Eger dandik bisey alirsaniz dugunu bile cikarmaz. Onun disinda guzel fikir. Biz de hanimlara yelpaze dagittik, kayinvalidem kanavice yapmisti bas harflerimizi, onlarin icine konmustu
0
la noix
(08.07.16)
bence hoş. sıkıcı nikah şekerleri kaldı mı hala. kuzenim de şeker yerine kağıt tutacağı vermişti bayadır masamda duruyorlar kullanıyorum.
0
meteorzede
(08.07.16)
Yelpaze kullaniliyor, 26yasindayim, kullaniyorum ajdkd

Ama ustunde "buffy de vampir sayilir & X'in nikahi" falan fisman yazan biseyi kim kullanir onu bilmiyorum ajsks
0
kuehles blondes
(08.07.16)
@la noix, yelpazeyi nerden aldınız peki? bir de erkeklere ne dağıttınız?

benim hoşuma bisiklet süren gelin damat magneti gitmişti fakat yelpaze fikrine karşı çıkmadım nişanlımın sadece garibime gitmişti. demek ki dağıtan varmış :)

@kuehles blondes, iyi oldu bunu söylemeniz çünkü benim çevremde bir tek nişanlımla ananem kullanıyor yelpaze :))

herkese çok teşekkür ederim.
0
🌸buffy de vampir sayılır
(08.07.16)
Ağabeyimin düğününde de ahşap yelpaze dağıtmışlardı, bence çok güzel.
0
geçerkenugradım
(08.07.16)
valla ispanya'dan geldi yelpazeler, bilmiyorum nerden aldılar :D erkeklere de çakı dağıtıldı. ispanyolların adeti kadın ve erkeklere ayrı hediyeler dağıtılırmış. biz türk tarafı olarak ayrıca tasarım lokumluk içine 5 badem şekeri koyup verdik. ispanyollar bi de yine kadınlara gelin iğnesi diye bişey dağıttılar. bizim düğüne gelen çeyreği çıkardı yani :P

bakır lokumluklar da güzel. kibar bişey seçerseniz kullanılır. mevlüdde de bakır lokumluk vermiştik
0
la noix
(08.07.16)
Başıma bir iş gelmeyecekse ben fikri bir hayli beğendim.

İmza: 28 yaşında ve günlük hayatında gayet aktif bir şekilde yelpaze kullanan şahıs.
0
köstebek kurabiye
(08.07.16)
Her yerinde adınız yazmayacaksa güzel olur. Ben de kullanıyorum. 21K
0
Lim5
(08.07.16)
hoş bir fikir bence de. başka bir yerde gördüğüm kitap ayracı fikri de hoşuma gitmişti, böyle değişik şeyler yapılması güzel.
0
whimsical
(08.07.16)
en favorilerimden biri aslında nikah fidanı ama insanlara dert olur, hepimiz apartmanda yaşıyoruz, ya atarlarsa diye düşünmekten onu şeedemedim ben
0
la noix
(08.07.16)
Ben de yelpaze çok severim 23k. Hoş fikir bence de.
0
jazzabel
(08.07.16)
çam fidesi verin, insanlar diksinler o agaçlari. o zaman bu kadar sıcak olmaz.
0
thewizardofearthsea
(08.07.16)
Çok güzel fikir.
0
yuvarlanantencereninkapagi
(08.07.16)
O badem şekerini eksik etmeyin derim ben. Erkeklere de mi yelpaze vereceksiniz hem? Ayrıca toplam masrafı kişi başına kaç lira oluyor? Çinden telefona takılan şu minik pervaneli zımbırtıları kullanın. Büyük sevap point
0
nawar
(08.07.16)
Sadece hatun kısmına yönelik.
Beylere başka bişi düşünün.
0
photo85
(08.07.16)
(6)

yürürken karşıdan gelenle aynı yere yönelmek ve bu durumun Almancası

soso
Son zamanlarda bunu istisnasız her gün yaşıyorum. Ha bu sayede kişiyle karşılıklı gülümseme imkanımız da oluyor, hoş bir şey ama tuhaf gelmeye başladı. Normal mi bunu bu kadar sık yaşamak? Siz de her gün yaşıyor musunuz?Ayrıca asıl cevabını merak ettiğim soru da Almanca bilenlere gelsin. Bu durumun
Son zamanlarda bunu istisnasız her gün yaşıyorum. Ha bu sayede kişiyle karşılıklı gülümseme imkanımız da oluyor, hoş bir şey ama tuhaf gelmeye başladı. Normal mi bunu bu kadar sık yaşamak? Siz de her gün yaşıyor musunuz?

Ayrıca asıl cevabını merak ettiğim soru da Almanca bilenlere gelsin. Bu durumun Almanca karşılığı var mı? Kesin Almanca bir kelime vardır bunun için. Nasıl bulabiliriz?
0
soso
(07.07.16)
Ben de çok sık yaşarım. Öyle bir şey olacağını anladığında olduğun yerde durursan çözülür olay. Tabi karşıdaki de durursa yine problem olur ama durmuyorlar.
0
Adramelekhh
(07.07.16)
ben çok dengesiz yürüdüğüm için karşıdan gelen büyük olasılıkla "napıyo la bu mal" diye düşünüyo. ben önceden sola geçeceğim diye kafamda kararlaştırıyorum ama o dengesizlikle önce sağa hamle yapıp sonra sola dönüyorum karşımdaki de ben sağa dönünce sola dönüyo ve karşılaşıyoruz. yani evet bana da çok sık oluyor
0
nundu
(07.07.16)
+ durup yol ver.
kesin çözüm.
0
mungojerry
(07.07.16)
mitganger. almancaya bizim de katkimiz olsun
0
thewizardofearthsea
(08.07.16)
Oluyor evet.
0
vi veri veniversum vivus vici
(08.07.16)
Eskiden cok yasardim ama artik bir kac metre kala bir tarafa yonelidgim icin pek olmuyor.
0
stavro
(08.07.16)
(5)

whatsapp yedekleme

thewizardofearthsea
yeni telefon aldik, nokia lumia dan android e gectik. whatsapp i yeni telefona kurduk, verification i yaptik ama tüm sohbetler gitmiş görünüyor. ne zaman nasil geri gelir o konusmalar?
yeni telefon aldik, nokia lumia dan android e gectik. whatsapp i yeni telefona kurduk, verification i yaptik ama tüm sohbetler gitmiş görünüyor. ne zaman nasil geri gelir o konusmalar?
0
thewizardofearthsea
(06.07.16)
yedekleme yoksa gelmez
0
hpkhga
(06.07.16)
yedekle dedim eski telefonda ama o nereye yedekledi? nereden gelecek, whatsapp in kendi server i mi? yoksa sd kart mi?
0
🌸thewizardofearthsea
(06.07.16)
ilk kurulumda yedekleri yükle demiyorsan ondan sonra bi daha kurtarma şansı yok sanırım.
0
komsu komsunun nickine muhtactir
(06.07.16)
İos üzerinde iclouda android üzerinde google drive üzerine yedekleme yapıtor büyük ihtimalle gelmez ama interneet bilgisayar üzerinden ger getirme yöntemleri var.
0
murtiii
(07.07.16)
hocam lumia ya hatti geri takıcaksin
google drive a yedekle diyeceksin
sonra yeni telefonda whatsappı kaldırıp tekrar kuracaksin
google drive hesabı ve telefon aynı olacak
o zaman geri gelir
0
kingcyrax
(07.07.16)
(55)

Duyuru'nun yönü, evrimi

aychovsky
Geçen gün kaymaktutmayansicaksut'ün duyurusuna cevap olarak güzel bir tespit vardı. İfşa sıklığından, 'Nasılsınız' tarzı duyurulardan, chat duyurularından, vb. anladığım kadarı ile kullanıcılarda (en azından belirli bir kesilmde) böyle bir talep var. Bir kısmı da 'Bu duyuruları silin' tarzı bir yakl
Geçen gün kaymaktutmayansicaksut'ün duyurusuna cevap olarak güzel bir tespit vardı. İfşa sıklığından, 'Nasılsınız' tarzı duyurulardan, chat duyurularından, vb. anladığım kadarı ile kullanıcılarda (en azından belirli bir kesilmde) böyle bir talep var. Bir kısmı da 'Bu duyuruları silin' tarzı bir yaklaşımda. Orta yolu 'Bir kategori olsun, bunlar orada değerlensin' diyen var.

Sormak istediğim sorular şunlar:
- Siz Duyuru'da bunlara rağmen mi varsınız, bunları isteyerek mi varsınız? Bunlar olduğunda soğur musunuz, mutluluk ve neşe mi duyarsınız?
- Duyuru'nun bunları serbestleştirecek yönde evrilmesi hakkındaki düşünceleriniz neler? 'Ekşi Sözlük'ün şimdi geldiği nokta gibi suyu çıkar' mı, 'Bu yönde evrilmezse Ekşi Duyuru geçmişte kalır, zamanı yakalayamaz mı'?
- Orta yol olarak, bunların bir kategoride toplanarak gönül işleri gibi kendi içinde bulunması, çok sayıda duyurunun orada birikmesine ve kaotik bir ortama mı yol açar, kullanıcı taleplerini ancak karşılar hale mi gelir?
- Özetle, Ekşi Duyuru ne yaparsa veya ne yapmazsa kendi topuğuna sıkar?

Ne kadar görüş, o kadar az yanılma payı. Bu nedenle, görüşlerinizi bekleriz. Misafir geldiğinden tikler sonra gelebilir.

(Bu konu daha önce bir iki kere tartışıldı ama tartışmalar yeterince ivme almamış görünüyor. Bu nedenle, derinlemesine bir tartışma hepimize yardımcı olabilir. Ayrıca bu tartışmadaki gözlemlerden fikirlerinize ayrıca ihtiyaç duyacağım başka sorular da ortaya çıkabilir)
0
aychovsky
(06.07.16)
Çoğu kişi bunlara rağmen ve bunları isteyerek var ama böyle başlıklarında altında "FORMATI BOZDURMAYIZ! NEREYE GİDİYORUZ!" diye tok sesle nutuk veren abiler oluyor çoğunlukla.

Gerçi eskiye göre azalmışlar epey.
0
Adramelekhh
(06.07.16)
Bu sitenin öncül amacı sosyal olmak değil bence. Ama yasak getirmek de manasız. Zaten chat bölümü vardı onu isteyen kullanır. Ben anasayfa akışında böyle şeyler görmek istemiyorum.

Ayrı bir kategori olması mantıklı ve o kategoriye girmez isek bizi rahatsız etmez. Nasıl gönül işleri anasayfada çıkmıyor isteyen giriyordu onun gibi sohbet kategorisi olur. Asosyallikten kırılanı, boşlukta sinek avlayanı, canı sadece sıkılıp sohbet isteyeni oraya girsin, duyuru konseptine dokunmasın.

Özetle, ayrı kategori olsun ve eğer o linki tıklarsan göre. Tıklamayana çıkmasın ifşa ve sosyallik zombırtıları.

Anlık fikrim budur.
0
bir ileti paylastim
(06.07.16)
ben görünce soğuyorum bu tarz şeyleri, nasılsınız iyi misiniz muhabbeti için duyuru mu açılır. Hele bir de daha fenası oluyor biri diğerini mallar'a eklemiş buradan duyuru olarak açıyor sen şunu bunu söyledin ben de bunu söylüyorum vs gibi.
0
komsu komsunun nickine muhtactir
(06.07.16)
Buranın sözlükten farklı bir kitlesi olduğunu düşünüyorum dolayısıyla sözlük gibi sıçma ihtimali bana çok yakın gözükmüyor. İfşa, nasılsınız soruları vs rahatsız etmiyor beni. Lakin tek korkum her bir sanal platform gibi burasının da bir şekilde karı kız düşürme ortamına dönüşmesi. Bu nasılsınızlar, ifşalar boka sarmaya başlarsa sıkıntı.

Duyuru'nun geyik ortamının yanı sıra ciddi anlamda faydalı olduğu gerçeğini ve esas misyonunun bu olduğunu unutmamak ve düzenleme yapılacaksa da buna göre yapmak lazım.

Nasılsınız, ifşa benzeri duyurular bir alt kategoride (gönül işleri değil de yeni bir kategoride) toplanıp ana sayfadan kaldırılabilir. Bence mantıklısı bu olur. Ne çok kontrolsüz bırakmak doğru ne de tamamen yasaklamak. Ben de orta yolculardanım sanırım.

Ancak chat kısmının geliştirilip düzenlenmesine karşıyım ben. Zaten halihazırda iyi kötü bir chat opsiyonu var. Onun da ötesinde konuşmak isteyen telegramdan vatsaptan falan konuşsun. Burası chat odası değil(ki duyuru benim kontrolümde olsa o bile olmazdı. özel mesajla konuşsun ne konuşacaksa millet)

Ben Duyuru'yu olduğu hali ile çok seviyorum. Her şeyden eş miktarda var, yardımlaşmadan da sosyalleşmeden de. İnsanların paylaşım isteklerine çok katı ketler vurmadan, kimseyi küstürmeden bu dengeyi korumak gerekli.
0
buff
(06.07.16)
topuga sıkmaktan kasıt nedir? eksiduyurunun kötüye gittigini nereden anlayacagiz? bunlar hep sübjektif tanimlar. ziyaretci sayisi artsin, giden gelen olsun diyorsaniz kaliteden ödün vereceksiniz. yok eksiduyurunun ilk zamanlari gibi kardeslik türküleri söylensin, utanmazi arlanmazi aramizda barindirmayalim derseniz sıkı moderasyon, yasak, kayit kuyut yapacaksiniz, o da artik internet caginda nasil olacak.

velhasil, cok kasmayin. entropi diye bir sey var, hersey cözülmeye, bozulmaya, yok olmaya endeksli. su akar yolunu bulur.
0
thewizardofearthsea
(06.07.16)
Ben de nasilsiniz sorularini sevmiyorum. Karili kizli sohbet var gelin muhabbetinden de hoslanmiyorum. Ifsalar da genel olarak umtumda degil. Yani kimseyi gormek icinozel bi cabam yok. Baska baslik olabilir bence de.

Geyigine bir sey yazacagim zaman genellikle gec saatleri bekliyorum ki aktif kullanimla gercek ihtiyac sorularinin onune gecmesin geyik.

Genel olarak google da bogulmadan bana yardimci olan bi site gozuyle goruyorum burayi ve boyle kalmasini tercih ederim. Diger turlu kullanmam.

Kullanici yas ortalamasi bence de dustu ama bu her yerde boyle olacak bundan sonra bence.
0
senialanaglasinalsinsikinicaliyabaglasin_yine
(06.07.16)
- işte canım sıkıldığında, evde darlandığımda duyuruya giriyorum, "nabıyonuz gençler", "çok yalnızım şurdayım, içecek kimse var mı", "canı skılan varsa gelsin konuşalım" gibi duyurulardan ilgimi çeken olursa bakıyorum, nadiren yazıyorum, geri kalanına açıp bakmıyorum bile. Ne yayınlanırsa yayınlansın sadece ilgilimi çekenlere bakıyorum.

- forum havasıyla soru-cevap konseptini dengede tutmak gerekiyor bence. Bu "formata" uymayan duyuruların silinmesiyle sağlanamaz, ilerleyen zamanlarda kullanıcılara istedikleri kategorileri filtreleme şansı sunulursa herkes mutlu olur.

- ortak kategoride toplanırsa kategori filtresi ile kolayca isteyen istediği içeriği görür.

- Ekşi duyuru'da zaman zaman "keyfi" denecek kararlar alındı, bir şey olduğu yok, topuğuna sıksa da kör topal gider bu saatten sonra.

Bir de çabalarını, kullanıcıya yaklaşımını "vay anasını" diyerek izliyorum. Sanırım duyuru adına bugüne kadarki en doğru seçimlerden.
0
kimlanbu
(06.07.16)
aychovsky, yanilmiyorsam para almıyorum demiştin işinde gücünde insansın burayı niye bu kadar umursuyorsun? sadece meraktan soruyorum. :P

ben sorduğum soruya cevap alabildiğim sürece diğer insanların ne sorduğu beni hiç ilgilendirmiyor. çok dangalakça bişey görünce "geldi yine tipini sktiğim" deyip geçiyorum. bilmiyorum, gördüğüm kadarıyla bu siteyi compu bile çok siklemiyor. mesela mobil versiyonu berbat bi düzelteyim demedi. durum halihazırda böyleyken bence çok da şeyapmamak lazım.
0
ambrosia
(06.07.16)
Genelde 'Nasılsınız?' duyurularını görmezden gelmeye çalışıyorum, sebebi ise kullanıcı için buranın bir anlamda sosyalleşme/dert anlatma/ günü daha keyifli kılma platformu olması veya buna evrilmiş olması.
Şahsen ise bu duyurulardan hoşlanmıyorum. Buranın asıl amacının bu olduğu kanaatinde olmayışım bir yana, bu ve benzeri duyuruların ve cevapların kimseye bir faydası olduğunu düşünmeyişim, laf olsun torba olsun soruları bunlar benim gözümde.

Bence duyuru bunlara izin veren bir platform olmamalı, günde 3-4 defa nasılsınız, canınız sıkılıyor mu, bu akşam ne yapıyorsunuz sorularının ana sayfayoı kirletmekten başka işlevi olduğunu düşünmüyorum. Ve evet yeni bir başlık açılmalı bunlar için ve o başlık ana sayfada görünmemeli.

Compumaster bir yerde, bir zaman diliminde ''Burada geyik dönmesini istemiyordum.'' demişti bulamadım şimdi nerede. O kadar katı olmamakla birlikte, en azından soru başlıklarının bu yönde olmaması gönlümde yatandır. Buna müsaade eden sorularda altında geyik dönmesine izin veriliyor zaten.

Chat duyuruları: Ahhhhhh! Nefret ediyorum. Hem ilgi budalalığı hem de kendi vaktini geçirmenin yollarını bilmeyen kimselerin buraya sarması olarak görmekteyim bu duyuruları, hiç yumuşatamayacağım cevabımı. Altta chat kısmı varken ve srıf chat amaçlı zilyon uygulama varken buradan chat'e çağırmanın altındaki sebep beni kesinlikle enterese etmiyor, sitede de barındırılmaması gerektiği düşüncesindeyim bu duyuruların. Bir nevi üstü kapalı eş/partner arama olduğunu da düşünüyorum.
0
kaymaktutmayansicaksut
(06.07.16)
-benim için fark etmiyor, ifşalardan rahatsız olmuyorum çünkü nadiren oluyor ve genellikle gece saati olduğu için o sırada çok soru soran duyuru yapan bulunmuyor, kullanımı bence etkilemiyor. ayrıca bir süre sonra da ifşacılar mesajlarını silip gidiyorlar.

-suyu çıkmaz, kullanıcılar bunu istiyorsa buna ayak uydurmak gerekir. aslında bu biraz da ekşibişının kapanmasıyla alakalı, kategorilere bişın konseptinde bir bölüm eklenerek herkeşler mutlu edilebilir.

-duyuru ne yaparsa/yapmazsa topuğuna sıkar bilmiyorum, bence kolay kolay bitmez. compu olsam sülalem raad modunda gezerdim.
0
azizakin
(06.07.16)
Genel kaninin aksine; nasilsiniz, napiyorsunuz sorulari beni cok rahatsiz etmiyor. Zaman zaman cevap verdigim de oluyor. Su 'guzel kizlar bilmem nerde eklesin , sohbete gelin' tarzi duyurular daha cok itici.

Ifsalar da onceden 40 yilda bir yapilirken e iyi tamam diyorduk da suyunu cikarttilar bence. Bunun icin ekstra bir kkategoriye de gerek yok sanki.

Bir de sormamissin ama yukardaki cevaplardan gordum; hepsinden once mobil. Compumaster gercekten niye onemsemiyor anlamıyorum ama her firsatta söylüyorum; sitenin mobil hali berbat. Sunu yazarken bile canim çıktı.
0
fraise
(06.07.16)
"fazla kafa yorarsan, kafayı sıyırırsın, hikmetine fazla şey yapmamak lazim"
binali yildirim
0
yons
(06.07.16)
kesinlikle ve kesinlikle c2.me ve tinychat duyurularının silinmesini istiyorum. kesinlikle. zaten o arkadaşlar duyuruyu açıyor, ilgi görmezse silip birkaç saat sonra tekrar açıyor. tekrar, tekrar ve tekrar tüm kullanıcı hesabını bu tarz duyuruları açmak için kullanan insanlar var. örnek için en recent bkz: secretcode.

bunu daha önce de söyledim ama duyuru genel olarak hep boş muhabbetin döndüğü bir yer oldu. eltim bana kaydı ne yapayım, kız arkadaşım beni eniştemle aldattı ne yapayım, anneme çok kızgınım ne yapayım gibi. her ne kadar birlik ve beraberlik ruhu altında bu konularda öneri yapılınıyor olsa da bilgi ve deneyim paylaşımı yerlerde sürünüyor. duyurunun kitlesinde her çeşit meslek grubundan insan var. bu insanların deneyimlerinden yararlanmak için duyuru açtığınızda tenezzül edip cevap bile vermiyorlar ama cocodancer gelip bir duyuru açsa trollüğü alenen ortadayken hala o duyuru 30 cevapla dolabiliyor. bu noktada bilgi ve deneyim paylaşımlı duyuruların daha öne çıkarılmasına ve geyik konularda fikir alışverişinin ise ana sayfadan kaldırılması gibi önünü biraz kesici bir önlem alınmasına kesinlikle destekçiyim. duyurularıma bakarsanız görebileceğiniz Kadıköy'de spor salonu sorum var. arkadaş, duyuruda herkes sağlıklı yaşam ve GYM diye diye yırtınıyor ama İstanbul'un en ünlü ilçesinde bulunan bir salon önerisi istediğimde 1 tane cevap geliyor. olur mu yahu böyle şey?

kişileri takip etme özelliği getirilebilir. angelus ve arnold'ı, jesterdvine'ı takip ederim ben mesela.

edit: şimdi son cevaplananlar gözüme çarptı da hepsi bilgi paylaşılan konular ama yoğun şekilde duyuruda bulunan herkesin de bilebileceği gibi gerçek bir görüntüyü yansıtmıyor şu anki hal. göt olmam adına özenle düzenlenmiş bir tesadüf gibi açıkçası.
0
ebonni eth atc
(06.07.16)
duyuru'dan ifşaları, nasılsınızları, üstünüzde ne varları çıkarmaya çalışmanız absürt olur, zira bu site sosyal ortamıyla var olan ve ayakta duran bir site. burası günde 100 milyon hit alan, bir gördüğün nicki bir daha görmediğin, sayfayı refresh ettiğinde duyurunun 3. sayfaya kadar gittiği bir site değil. ben aychovsky nickini görünce tanıyorum mesela, kafamda birisi canlanıyor, sırf bu duyuruya cevap veren nicklerden 3-5 tanesini daha tanıyorum, eminim beni tanıyanlar ve hakkımda bir sürü şey bilenler de vardır bunu okuyanlar arasında. burda bir sosyal komünite oluşuyor kullanıcı sayısının azlığından dolayı ister istemez, kullanıcıyı bu siteye çeken de diğer özelliklerinin yanı sıra bu. kabul edin ya da etmeyin, burası bir soru-cevap platformu olduğu kadar sosyal bir platform, bir nevi sanal arkadaşlık sitesi. bu durumda asıl sorulması gereken soru, bu sitenin böyle kalmasını mı istiyoruz, yoksa hit sayısını arttırarak ekşi sözlük gibi dolup taşan, her saniye binlerce yorumun yazıldığı bir sayfa haline mi getirmek istiyoruz? eğer maksat siteyi büyütmekse o bahsettiğim küçük komünite olayını ortadan kaldırmak gerekir evet, kimse zırt pırt nasılsınız ne ediyorsunuz gibi yazılar okumak istemez, fakat yine de ilk adım bu mu, tek eksik bu mu tartışılır. ama sitenin şu haliyle bunlar olmaya devam edecek, engel olmaya çalışmak absürt.
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(06.07.16)
Attention whore luk içeren hicbir duyuruya iyi gözle bakmıyorum. İfşa, gelin dertleşelim duyurulari, gelin bi çay icek, karpuz kesek çağrıları bana itici geliyor. Ha rahatsız olmuyorum neticede bana giren çıkan yok ama hoşlanmıyorum, görmesem daha iyi.
0
piremses
(06.07.16)
ifşaları eğlenceli buluyorum açıkcası her ne kadar bir kere katılmış olsamda, onun haricinde nasılsınız chate bekleriz kısmında da bir problem göremiyorum günde bir yada iki tane açılıyor bunlardan ana sayfa sadece bunlardan oluşmuyor sonuçta.

moderasyonla değil ama teknik olarak kategori takibi olsa çok güzel olur, örneğin giriş yapıldığında ana sayfa kişilerin takip ettiği kategorilerden oluşsa problem kalmaz, böylece kişiler sadece ve sadece ilgili ve bilgili oldukları ile ilgili başlıkları görür falan.

eğer ifşalar için ayrı bir kategori açılacak ise de mutlaka ve mutlaka şu kadar süre içerisinde buradaki başlıklarımı sil gibi bir şey olmalı, evet ifşalar eğlenceli, insanlar kendileri hakkında iyi yada kötü şeyleri duymak isteyebilirler ancak aynı zamanda anonim kalma haklarını da kaybetmemeliler.

1) ne bunlara rağmen varım nede bunları isteyerek varım, ilk ifşa olayını duyduğumda çok şaşırmıştım zira anonimliğe aykırı. (burada anonim değilim ama olsun)
2) her hangi bir şekilde yasak getirilmemeli, ifşa yada hadi dertleşelim başlıkları insanlar için bir şey ifade ettiği için var, her forum yada yardımlaşma platformunda olmayan bir şey bu.
3) ifşalar gönül işlerinde yapılacaktı sanırsam öyle bir karar alınmıştı, belirli bir kategori altına alınabilir diğer kategorilerde ise hadi ifşa var diye tek bir duyuru açılabilir kafa rahatlar.
4) siteyi modernleştiremediği sürece kendi ayağına sıkar gerisinde bişi olmaz diye düşünüyorum.
0
selam
(06.07.16)
Piremses +1 nickinden kiz oldugu belli olan tipler ilgi acligi cekince gelip buraya "ben seks yapiyorum ve ozgur bir kizim" alt metinli sorular soruyor ve bu tarz olaylar burayi avam bir hale getirmekten ote bir ise yaramiyor. Sonra soruyorsunuz burda teknik sorulara cevap geliyordu eskiden, o tayfa nerde? E yok tabi o tayfa zira hormonlarinin etkisiyle gelip burda baslik acip cevap veren insanlar burayi gittikce cop hale getirdiler. Sirf bu yuzden giden bes kisi sayabilirim size. Ifsalar beni rahatsiz etmiyor ama olmasa da olur,notrum. Ama dunyayin kendi etrafinda dondugunu zanneden ilgi aci lavuklar buranin seviyesini dusurenlerdir.
0
bruceandwayne
(06.07.16)
İfşalara eskiden karşıydım, çünkü anasayfadaki floodu çok rahatsız edici buluyordum. Şu anda tamamen nötrüm, biraz kabullenmişlik etkisi olabilir. Kısıtlanması ve sadece isteyenlerin görmesi hali bana daha makul geliyor.

Ama sohbet var, gelin la müzik yayını yapıyorum tarzı şeyleri ben de sevmiyorum. Bunlara rağmen varım diyebilirim o yüzden. Serbestleşirse suistimale oldukça açılır, birkaç gün sonra "ya bir ifşa yaptım yapmaz olaydım x beni sürekli taciz ediyor alın bu da kanıtları" duyurusu açılır, altına birkaç tanesi "siz de çok şeyapıyorsunuz canım kezban gibi cıkcıkcık, cevap vermeseydin giderlerdi yani nolacak" cevabı girer, bunlarla uğraşır dururuz. Ciğerlerini biliyorum zira, tacizciyle empati kurmaya bayılırlar.

Cevap: Ekşi Duyuru aychovsky'nin yaptığı son çalışmayı dikkate almazsa kendi topuğuna sıkar. O çaba beyhude kalmamalı kesinlikle.

Son olarak, buranın sözlüğün geldiği noktaya uğramaması gerektiğini düşünüyorum. Zira oradaki durum ortada.
0
sevgikusunkanadinda
(06.07.16)
Ragemn, yeni kategori, birakin istemeyenler icin görünmez olsunlar orda gönül isleri gibi.

Eksizone ve otobüs kemiklesti, alttaki chatin de kendi kadrosu var, girenler gene giriyor, sürekli yeni duyuru cok cok anlamli degil. Belki sabit bir side bar yapilir, canli tarzi, müzik yayini yapan, chat odalari vs yukari gönür yere konur. Aktif olup olmamasi kullaniciya birakilir. Mesela o odanin modu geldi, live yazar, girerler. Böylece hem kurtulunur, hem cüduyuru chati ve bunlar bilinirnolur. Cünkü duyuru chati bilmeyen yillanmis üyeler var hala.

Mesela yanda kategorilere bir yayin eklenir, altina listelenir. Duyuru seklinde degil, link gibi. Giren merak eden bakar cikar.

Anketler olmazsa olmaz da, gencler gece gene naaaber diyenleri shadow banlamak lazim. Yaaa niye kimse yanit atmiyor desinler, ama aslinda onlar haric kimse duyurularini göremesin. Shadow ban da birkac saat limitli olsun.

Ayni duyuru en az 5 kisiden report alirsa mesela, shadow ban aktiflessin. Ya da ayni duyuru cevap 5 kisiden report alirsa, ya da daha fazla, modu beklemeden isleme konsun.

Strike ile üye banlamanin hala yarari olduguna inaniyorum. Internet özgür bir yer, bu yüzden troller var. Ekside hollowlife stili youve got banned youve got banned diye opraha baglanilabilir, ne shed ne özlen vs kalir geride. Ikci falan da banlanir bu mantikla, ama troll olmayip da troll sanilmasinin nedeni var insanlarin.

Internet etigi diye bir sey var.

Türkler trollüge cok egilimli.

Dediklerim hardcore, ama orta yol bulunabilir, shadow ban bence cok hos, yerinde bir ceza mesela trollere.
0
wiillii
(06.07.16)
Bunlara ragmen varim, notrum.
Ayri bir kategori iyi fikir, her zaman orta yol bulunmasından yanayim.
0
stavro
(06.07.16)
bunlara rağmen giriyorum. 2007'den beri duyurudayım. son 2-3 seneye kadar birçok kategoride en üstlerdeydim, en çok cevap verenler, en çok ispiyon yapanlar vs. önem vererek takip ediyordum burayı. 1 hafta tatile gitsem ve bakamasam, geldiğim zaman en son bıraktığım yere kadar dönüp cevaplıyordum. çabucak silinen duyurular hariç kaçırmıyordum neredeyse.

sonra site dışarıya yaygınlaştıkça ve yaş ortalaması iyice düştükçe, kalifiye duyurulardan çok gönül işleri gelmeye başladı. troll duyurular gelmeye başladı. ben zamanla soğudum girmemeye başladım.

ifşa duyuruları başladı. ilk 1-2 tanesine ben de katılmıştım. iki ifşa arası 7-8 ay oluyordu nerdeyse ve eğlence oluyordu. şu an gelinen noktada neredeyse 10 günde bir ifşa duyurusu görüp duruyorum. yani dün gece 2 soru cevaplayayım diye bi girdim zibilyon tane ifşa duyurusu vardı anasayfada. kapatıp çıktım siteyi.

kendi adıma artık günde 1-2 kez 5 dk bakıp çıkıyorum.

duyuru'nun grafiği aynı ekşi sözlük gibi oldu, tepelerden başlayıp dipleri gördü.
0
xenophobe
(06.07.16)
ebonni+1

bir de yaptığım doğru değil biliyorum; kendimce sık sık çöp duyurular açtığını gördüğüm duyurucuların sonra ciddi bir duyurusunu görüp cevap da verecek durumdaysam "uğraşsın bana ne ya" deyip geçtiğim oldu, hala da oluyor.

böyle çöp gördüğüm duyurular beni duyurudan ve kullanıcıdan soğutuyor. buna rağmen buradayım ama neden derseniz bir şey diyemem çünkü bilmiyorum.
0
ron dennis
(06.07.16)
Öncelikle sık sık nasılsınız diye soran ve nadiren de olsa ifşalara katılan bir yazarım. Eğer problem oluyorsa bu kadar "açmayız kardeş sıkıntı yapma" demeye geldim. Mamafih, bu durumda günde 7453 kez açılan "hangi dizi?" tarzında başlıkları da ben görmek istemiyorum. Bu ve benzeri şekildeki rahatsız olunan örnek sayısı artırılabilir. Böyle bir durumda (ciddi ya da değil) biz bunları görmek istemiyoruz dediğimizde "ama sizin sayınız az" mı denecek yoksa bizim de taleplerimiz değerlendirilecek mi?

Haliyle:
1.soruya cevap: Bunlar yasaklanırsa soğurum.
2.soruya cevap: Bu kadar fazla sayıda insanın böyle bir sosyalleşme ihtiyacı varsa cevap da verilmeli. Ekşi sözlük'ün şimdi geldiği nokta gibi suyu çıkabilir, çıkarmamak adına yol yöntem belirlemek hem modların hem yazarların ortak kararıyla gerçekleşmeli. Bu sayede herkes mutlu olur.
3.soruya cevap: Her nasıl şu andaki kategoriler yetersiz kalıyorsa "nasılsınız,ifşa vb" başlıkların toplanabileceği ayrı bir kategori olursa hem bunları görmek istemeyen duyurucular görmemiş olur hem de bu tip sosyalleşme isteği duyan insanların isteklerine cevap gelmiş olur.
4.Ekşi duyuru bu tip başlıkları yasaklarsa kendi topuğuna sıkar.

Şimdi yukarıdaki eleştirilere "kendi adıma" cevap vereceğim:
1. Mesela ben chat yapmayı seven birisi değilim. Zaten aşağıdaki chat linkini de bildiğim kadarıyla maksimum 20 kişi kullanıyor, onlar da birbirini tanıyan her gün kullanan insanlar. Güzel olsa ya da ne bileyim insanlar gerçekten sizin düşündüğünüz gibi chat yapmayı sevseler 20 değil 120 kişi kullanırdı.
2. Buff'un şu sözlerine tamamen katılıyorum:
Ben Duyuru'yu olduğu hali ile çok seviyorum. Her şeyden eş miktarda var, yardımlaşmadan da sosyalleşmeden de. İnsanların paylaşım isteklerine çok katı ketler vurmadan, kimseyi küstürmeden bu dengeyi korumak gerekli.
3.kaymaktutmayansıcaksüt demiş ki "bunların kimseye faydası yok". İnsanlar burada birbirlerinin halini hatrını sorarak birbirlerinin yaralarına ya da ruhlarına dokunma imkanı buluyor. Bence bu gayet buradaki insanları duyuruya bağlayan ve duyuruyu bir stackexchange ya da yahoo answers'dan farklı kılan bir özellik.
0
rakicandir
(06.07.16)
Gerektiginde duyuru acan, cokca cevap vermeye calisan bir duyuru insaniyim. Gormek istemeyenler icin sohbet-ifsa kategorisinin acilmasi en mantiklisi. Geyik yaptigimiz arkadaslarla da bir vatzap grubu kurduk, bilimden kedilere her seyi konusuyoruz, burayi kirletmiyoruz. Bence cokca geyik yapmak isteyenler de bu yolu izleyebilir.

Duyurunun yas ortalamasinin dustugune dair elestiriler var, cidden bu fark ediliyor ama yapilacak bir sey yok. Internet kullanim yasi dustu, compu ne yapsin?

Moderasyonun bu konularda fazlaca kafa yormasi da takdire sayan. Simdiye kadar sikayet ettigim cogu duyuruya aninda mudahale geldi diyebilirim.

Ozetle, mevcut durumda beni troller haricinde cok fazla rahatsiz eden bir durum yok. Ifsaya falan acip bakmiyorum veya bolca vaktim varsa bakip guluyorum. Kaliteli insanlarin birakip gitmemesi adina oneriler dikkate alinip duzenleme yapilirsa gayet iyi olur.

Cok ekstrem sacmaliklar olmazsa gitmem ben, o sacmaliklarin ne oldugunu da tam olarak bilmiyorum.
0
evrim halkasi
(06.07.16)
Ben bu siteyi bilgi/tecrube paylasimi yapilan bir site olarak gormek isterim; geyik cevrilen, duygusal yalnizligin ve hormonlarin bosaltildigi bir site olarak degil.
Amac bu oldugu muddetce yapilmasi gerekenler belli.
Bu sekliyle devam ederse, ki ciddi bir degisiklik olmasi beni sasirtir, ayagina sikti demem. Aksi olursa iyi yonetildi derim.
0
f_d
(06.07.16)
Topuğa sıkmaktan kastımı açıklayayım; ölü site haline gelmek (ekolay'ın bugünkü durumu gibi örneğin, ilk açıldığında çok popüler olup sonrasında kullanıcılarının ezici çoğunluğunun uğramaması ya da bunun Duyuru versiyonu olarak baktığımızda katkı yapmaması, girmemesi, vb.) ya da kötü bir ün oluşmaması ('Çok bozdu', 'Nerede o eski', vb.) Bu kötü ün konusunda zaten başlamış bir durum var ama şu anda çok büyük bir oranda değil. Bunun genel kanı haline gelmesi topuğuna sıkmaktan kastımdı.

Yazılanlarda aslında ortada olan bir açığı, net olarak gördüm; yönetimin yaklaşımını bilmiyorum mesela. Duyurunun konumlandırma sorunu var; hit-prensip-büyüme-mevcut olanı koruma-içerik yönetimi dengesi açısından nerede olduğu belli değil; daha doğrusu düşünülmüş bir denge yok. Bazı kullanıcılar 'Umrunda değil' diyor, bazıları 'Tek derdi hit' diyor, bazıları 'İçerik kalitesini düşünüyor' diyor; ben bu düzlemde compumaster'ın gözünde Duyuru'nun nerede durduğunu hiç bilmiyorum. İçerikle ilgili konuşmuşluğumuz vardır ama büyüme veya mevcut olanı koruma ile ilgili hiç konuşmadık. Bu ortaya çıkartılması gereken bir şey. Yanlış olmasın; derdim yasaklarla veya kurallarla değil de, tamamen 'Hacı, biz ne yapıyoruz? Olayımız ne?' sorusuna cevap bulmak sadece.

Para almıyorum siteden. Bu çalıştaysal işleri parayla yapıyorum uzun bir süredir, daha doğrusu parayla yapan ekibin bir parçasıyım (gerçi aralar verdim, sürekli değil ve ana işim de değil zaten) ama bunu da siteye para karşılığı yapmıyorum. Niye uğraşıyorum? Gerçekten ben de bilmiyorum. 'Şu şu olabilir' diye nedenler yürütüyorum. Çözülmemiş, analiz edilmemiş şeyler rahatsız ediyor, dürtüyor; meslek hastalığı olabilir. Bir de burası hayatımın bir kısmını geçirdiğim bir yer, katkıda bulunmak istiyorum. Bir de modere etmesi kolaylaşsın ve net olsun diye olabilir, neyi ne yapacağımızı bilemiyoruz bazen; bu açıdan katkı sağlayabilir.
0
🌸aychovsky
(06.07.16)
Neredeyse 10 yıldır duyurudayım. Herşey kararınca güzel. Yukarıda denen çoğu şeye katılıyorum.

Ama burası bir soru sorup cevap alma sitesi olarak kalmalı. Çeşitli mastürbasyonlara veya tatminlere aracı olmamalı. O amaçla açılan sorular veya duyurular için kararınca güzel diyemiyorum.
0
jesterdvine
(06.07.16)
O silinsin, bunu sevmiyorum diyen arkadaşlar kendi duyuru sitesini açsın bence. Neyin egosu bu, toplumdan bu kadar üstün görmek nedir kendini. İfşalar, sohbet istekleri, arkadaş bulma sohbet etme istekleri gayet insani. Biz bu yola baş koyduk, duyuru hedef 2023 muhabbeti ile formatı bu kadar kollamak niye. O eski nesil yok işte.
Ekstra duyuru tipi koyulur ve de ayarlar sekmesine görmek istenilen duyuru tipleri işaretlenir bir kez. Olur biter. Bition da otomatik olarak ifşalar görünmüyordu misal. Ayarlardan açıyorduk. Modlara en fazla duyuru taşımak düşer.
0
hasmetizm 2046
(06.07.16)
kaymaktutmayansıcaksüt'ün duyurusuna da cevap vermiştim, gerçi hoş karşılamayanlar oldu ve cevap niyetine sayılmadı.

Ben ifşadan rahatsız değilim ama sıklığından rahatsız olabilirim. 2 ayda bir falan gece olabilir. "İfşa" mekanizması bombardıman şeklinde çalışıyor, yani ayrı bir kategori açarsanız sürekli bir hal alacağını düşünmüyorum. Duyuru bu "ifşa" mevzusunu illa bünyesine katacaksa bunu gelenekselleştirerek yapabilir, mesela çift ayların ilk cumartesi gecesi 1-5 arası serbest olsa ilginç olabilir (olmaya da bilir :)


Şimdi düşündümde, "Nasılsın?" duyuruları ayrı bir kategoriye sokup kendi içine hapsedilemez. Çünkü zaten bu duyuruyu açanın amacı ilgiyi üzerine toplayıp mümkün olduğunca fazla kişiye ulaşmak. Bu yüzden chat i kullanmıyor, buraya açıyor duyurusunu. Herkese haftada 1,( belki günde 1) hak verilebilir. Bazı kullanıcılar günde bir kaç kez açıyor bu çeşit bir duyuruyu.

Bu tarz şeyler sert bir şekilde yasaklanırsa topuğuna sıkmış olur. Çözüm yasaklama olmamalı, duyuru kendi bünyesinde dönüştürerek bir yol bulmalı. Ben şuanki ve evrildiği haliyle seviyorum duyuruyu.


Bahsedilmemiş ama;
Kişisel olmayan ve anonimliğe zarar getirmen duyurular en az bir gün silinememeli. Kesin bi cevabı yok ama, yorum getirerek bir çözüm sunuyorsun, akşam sonucuna bakarım diyorsun ama çoktan silmiş gitmiş bile. Senin cevabın mı, yoksa senden sonra başkasının cevabı mı çözüm oldu belli değil. Yada çözümü zahmetli ve emek isteyen bir soruyu derlemiş toplamış birisi yanıtlamış, sen de favırilere ekliyorsun akşam bakarım diye ama yok. Aynı soruyu sorsan bile ya konunun ehli denk gelmiyor yada (haklı olarak) uğraşmak istemiyorlar bir daha. En sinir olduğum kullanıcı bunlar.


Cevabı google aramasında ilk sırada çıkan sorular. Bunun için şöyle bir çözüm olabilir. Mesela donanımhaber'de bir başlık açarken sayfa ikiye bölünüyor ve sağ tarafta başlığınız bir arama motorunda otomatik olarak aranıyor ve sonuçlar getiriliyor. Böyle bir sistem olursa çoğu sorunun cevabı kullanıcının karşısına çıkacaktır.

Ayrıca, mobilite, mobilite, mobilite
0
ofkeyle kalkanin yerine oturan yazar
(06.07.16)
Unutmuşum, ekleyeyim.

Mobil site zaten Duyuru'nun en büyük sorunu. O zaten inkar edilemez. O göz önünde. Buraya yazmadım diye unuttuğumuz sanılmasın. Burada yapılan sorunları parçalanarak atomik atomik ayrıntıların tartışılması.
0
🌸aychovsky
(06.07.16)
Şimdi aklıma geldi bunlara ek olarak sözlük yazarları dışındaki alımlara belki bir kısıtlama ya da kota getirilebilir. Böylece çöp hesaplarla dolması önlenebilir duyurunun. Bazı insanların 3-5 tane kullanıcısı oluyor. Birinden normal yazarken diğerinden trollük yapabiliyor.
0
buff
(06.07.16)
Ifsadan, gelin konuşalım, Nasılsıniz tarzi duyurulardan rahatsiz olmuyorum. Hatta bir community oluştuğu icin insanlar bu tarz istekleri daha rahat paylaşıyormus gibi geliyor.

Trollere çözüm bulmak daha öncelikli bence. Nasil olur bilmiyorum.
0
dafuq
(06.07.16)
Chat duyurularino gormuyorum bile. Ifsa da bazen eglenceli oluyor ama dunkunu hic merak etmedim bile. Bu nedenle kategori konusuna +1 diyorum. Bazi ifsalar hakkaten efsane :) chat de sikilmis elemanlar aciyo falan diye dusunuyorum. Cop "naber" duyurusu acmaktansa chat duyurusu daha mantikli bence
0
la noix
(06.07.16)
Cevaplari simdi okudum da genel olarak geyikli sorulara cevaplar cokken uzmanlik isteyen sorulara cevap gelmediginden bahsedilmis

Benim uzmanlik alanimla ilgili soruya cevap verdigimde arkamdan gelen sari cizmeli mehmet aganin hakarete varan laflarini gormemek icin ben artik medikal sorulara pek cevap vermiyorum. Cok ozel bir durumsa ozel mesajla yaziyorum yazacagimi. Eminim benim gibi baska arkadaslar da vardir. Hani cuvaldizi kendimize batiralim once
0
la noix
(06.07.16)
Bu arada la noix +1 diyorum.

Bildiğim konularda cevap vermeye çekiniyorum çoğu zaman. Daha doğrusu kimseyle ugrasmak/ tartışmak istemediğim cevap vermemeyi tercih ediyorum zira o konuda 3-5 şey bilen biri bile uzman edasıyla gelip sizin cevabınızi eleştiriyor. Ha eleştirir ona da sözüm yok, belki ben yanlış ifade etmişimdir ya da yanlış anlamisimdir ama çoğu zaman bu eleştiriler ağır hakaretlere ve laf dalaşına varıyor. Dolayısıyla ben de cevap vermiyorum. Yabancı dilde bir kelime ya da ne bileyim yemek tarifi vs için insan hiç tanımadığı birine hakaret eder mi ya? Edermiş, bunu da duyuruda gördüm.
0
fraise
(06.07.16)
ben daha cok senin bu duyurularindan sikildim aga. no offence. hayir soruyorsun tartisalim diyorsun, tartisiyoruz, bir sey oldugu da yok. bir sey olsa yine gam yemeyecegim.
0
baldur2
(06.07.16)
acemi +1
0
gündüz m
(06.07.16)
ben daha cok senin bu duyurularindan sikildim aga. no offence. hayir soruyorsun tartisalim diyorsun, tartisiyoruz, bir sey oldugu da yok. bir sey olsa yine gam yemeyecegim.

edit: demem o ki, su akar yolunu bulur. oluruna birakmak gerek, oyle evrimlesiyorsa demek ki insanlar oyle istiyor veya hallerinden memnunlar. Disaridan yapay mudahale daha kotu sonuclar dogurabilir. ben rahatsiz degilim, ilgimi cekenleri okuyorum, ilgimi cekmeyenleri okumuyorum. herkesi ayni anda memnun etmek mumkun degil bence.
0
baldur2
(06.07.16)
Özellikli sorulara cevap gelmediği doğru. Ben de bilgi gerektiren sorularıma cevap alamıyorum. Bol bol geyik yapılıyor. Soruyu sorana saldırılıyor. Eskiden sorularımı gönül rahatlığıyla sorardım. Şimdi zaten bilen yoktur diye yazmaya bile uğraşmıyorum.

Sohbet muhabbet soruları, ifşalar vb. canı sıkılan kategorisine konabilir. Gerçekten cevap bekleyenler arada kaynıyor.

Aynı sorular bir milyon kere soruluyor. Yarım yamalak bilgilerle tekrar cevaplanıyor. Aynı insanlar soru soranları yanlış yönlendirip duruyorlar. Bilmedikleri konularda ahkam kesiyorlar. Kullanıcı kalitesi gerçekten düştü. Bunu da sözlük dışından gelenleri sınırlandırarak çözebileceğinizi düşünmüyorum. Sözlük ne ki oradan gelen ne olsun.

Moderatörler olarak gözünüze çarpan troll tipleri bir süreliğine karadelik gibi bir kategoriye atsanız, sadece ciddi soruları onaylanıp ana sayfaya gelebilse güzel olurdu bence.

Compumaster mobil ara yüzü korkunç. Sen de biliyorsun. Bari mesaj gönderilebilsin.

Son olarak teşekkürler çabalarınız için.
0
Lim5
(06.07.16)
:)) Piii, daha birkaç şeyi daha tartıştıracağıdım, sonuca ulaşmamış yerler var. Daha bunlardan sonuç çıkmadı ki! Daha bunun çözüm önceliklendirmesi var ama hepsini yapmayacağım zaten. Yeni kategori olaydı, ona atardım. Normalde bu işi cuma+haftasonu, sabah 9 - gece 11 arası, kısa aralar ve yemek araları ile çalıştırarak yapıyoruz. Onun özeti 10 cümle çıkıyor. O 10 cümlenin de 2'si, 3'ü uygulanıyor.
0
🌸aychovsky
(06.07.16)
Sacma sapan duyurularla,merhabalarla ,ifsalarla ilgili problemim yok.nasilsiniz yazan herhangi bir duyuruyu genelde acmam,yapan kisilerde genelde belli,chate gelsenize diyenleride hic acmadim,kisaca ilgilenmezseniz sadece orada dururlat.ama bunun duzenli tekrarlaniyor olusu,bpyle bir ihtiyac oldugunu gosterir,seni ilgilendirmiyordur,sen kuantum teorisi sorusu var mi bi bakayim eksiduyuruda dersin adam sohbet duyurusu var mi diye gelir.genelde de uf bu ne ifsasi bu ne duyurusu diyen arkadaslarin nikleri hic tanidik gelmiyor,buralarda surekli takilmiyor gibiler,bir asinalik yok.arada diyorumya astronot gibi diye,cok adam var boyle burada,bilhassa ekside.neydi o bizimkilerdeki yonetici gibi.hep bi rahatsizlik hali.raad degiller.

Ifsa ayri bir kategori,benim hosuma gidiyor eglenceli,bazen cismini merak ettigim kisilerde oluyor,cok sasirdiklarimda.gayet hos,birbirlerine yurusun insanlar ama sorun buff un da dedigi gibi buradaki komunite gitgide daraliyor,ve eli uckurunda yazan adam kadin sayisi bariz gorulmeye basladi ve bu rahatsiz edici.

Oldukca uzun zaman burada olunca ,her yerde oldugu gibi,odunun teki degilsen yakinlasmalarin oluyor,benimde oldu,bir tanede cok seker kizla tanistim,cok eglendik beraber ama bunun disinda kiz dildo sormus dur ben suna bi dm den kayayim bakim ne olacak kafasi cok yayildi,yarak,meme fotolari girla gider hale geldi.bu hos degil.daha da hos olmayani birine yuruyup ,yuz bulamayip ,ustune oynayanlar,degisik bir terbiyesizlik turu.cokca var.

Kapilarin kapali olmasi bu konuda dezavantaj,herkesin rahatca uye olabildigi bir ortam olsa cesitlilik artacak.adam birsey merak ediyor,googledan geliyor dur bir sey daha sorayim dediginde abi para yatir.niye yatirsin abi,yemisim diyip gidiyor.parayi yatiranin cogunlugu buranin bebeleri iste,attigimiz tas urkuttugumuz kurbagaya degmiyor,ayni kisiler soru soruyor ,ayni kisiler cevap veriyor,artik gelecek cevabi bile tahmin edebiliyorsun.

Bu kadar uzun yazmaya,care aramaya pek gerek yok esasen.ortadaki tek gercek bir donem eksisozluk cogzel gelsene durumlarindayken ,bos vakitte cokken yapilmis guzel bir araba eksiduyuru.yapildigi kadariyla ,eksininde gaziyla yokus asagi gidebildigi kadar gidiyor.gittikce eskiyor,asiniyor ama yapan edenler artik baska bir hayatta,aile,is,guc buraya ayirabilecek bir vakit yok.enerji yok.burada eglenemiyor artik adam,yorucu bir yuk haline gelmis,kendi masarafini cikartip kor topal yuruyen bir site haline gelmis durumda.

Yani ismini bu ara cok gordugum sergerde nin dur ben bi kod yazayim,trollerden rahatsiz olanlarin feryadini duyan selam in ekmek arasi beyaz peynir yapar gibi alin size trollsavar diye bir kac dakikalik cozumlerinin enerjisi aci ama gercek compuda kalmamis durumda.adamin isi gucu buraya vakit ayirmasina mani.buraya agirlik verse diger isinden kazandiginida kazanamayacak.bu yuzden gozardi etmesi gerekiyor.buraya ucretli bir eleman olsa ,oyle bir para kazanmiyor,sadece enerjisi vakti bol birileri el atsa,duzgun bir mobil olsa ne guzel olur ama compu yeterince buralarda olamadigi icin bu kisiler kim olabilir,burada eli ingiliz anahtari tutan kimler var bilinmiyor.oysa eksistatsi yazan mc delta yi ilk burada gormustuk,subetha oldu,sonra ayni ugrasmaya degmeme,vakitsizlik,daha onemli isler,yazdi birisi alsin ama olmadi.ahoy var bu son acigida goren arkadas ama haberdar olmak buralarda olmak lazim gibi.

Eksiduyuru bu haliyle kendi kendine gidebildigi kadar gider,finalde bi kaldirima yanasir durur,bu cepheden boyle gozukuyor.
0
duptıs
(06.07.16)
Bu arada duptıs para yatırma olayına girmiş ben de onunla ilgili bir şey söyleyeyim.

3-4 yıl önce burada abuk subuk duyurular açıp soruya cevap vermeyip gırgır yapanlardandım. Banlandıkça inadına üyelik alıyordum, yaşım da nispeten küçüktü. 3-4 yılda nirvanaya vardım demiyorum tabi ama durum bu yani.

Bence birkaç tane trolün tekrar tekrar hesap açmasını engellemek için para yatırma önkoşulu getirmek duyuruyu çok kısıtlıyor. Bu biraz daha nezih bir ortam yaratıyor olabilir (neyi nezih diyeceksiniz belki ama yine de bir nebze iyileştiriyor ortamı) ama siteyi neredeyse sadece ekşisözlükçülere sınırlıyor. Bağış yapma işi çok güzel fikir ama en basitinden havale için bile bir süre beklemek gerekiyor, sonra compumaster'ın mail'inizi görmesini bekliyorsunuz, anca üye olabiliyorsunuz. O zamana kadar üye olmayan birinin soruyu soracağı da kalmıyor soruyu sormanın genelde bir anlamı da kalmıyor.

Böyle bir sistem kalacaksa en azından üyeliksiz onaylı anonim soru sorma getirilmeli. Yani üyeliği olmayan biri soru sorabilmeli ve bu moderatörlerden onay aldıktan sonra yayınlanabilmeli.

Hatta anonim soru sorma veya cevap verme (cevaba çok da gerek yok bence) üyelere de getirilmeli, yine onaylı bir şekilde. Üyelere anonim duyurunun aciliyetiyle ilgili bir seçenek sunulabilir, bu da moderatörlerin onaylama işini kolaylaştırır ayrıca. Aciliyet olayını kötüye kullananlara da uyarı veya ceza verilir.
0
Adramelekhh
(06.07.16)
bu arada ben de üyelikteki bağış olayının siteyi baltaladığını düşünüyorum. troll gelir diye böyle bir kısıtlama koymak çok saçma, troll gelsin, trollün bir zararı yok ki. asıl zarar kaliteli insan eksikliğinden geliyor. ben hatırlıyorum 2-3 sene öncesine kadar ekşi kullanıcısı olmayan doktor, avukat, akademisyen vb. mesleklere sahip, birçok alanda soruya nitelikli cevaplar veren yazarlar vardı burda. yeni üye alımını kısıtladıkça bu tip insanların gelmesini de imkansızlaştırıyor site. troll gelirse gelsin, kurallara aykırı bir şey yaparsa banlarsınız gider.
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(06.07.16)
- Kısmen bunlara rağmen varım, kısmen bunları da isteyerek varım.

İfşa konusu: Soru içermeyen ifşalardan hoşlanmıyorum açıkçası (topluca çocukluk ifşası yapmıştık, o çok tatlıydı, ama şimdi bahsettiklerim bireysel ifşalar). Ben de yaptım ifşa, ilki 3 sene kadar önceydi, "bana hangi mesleği yakıştırdınız" diye sordum, geçenlerde ikinci ifşayı yaptığımda da "beni bir oyuncuya benzettiniz mi/hangi role yakıştırdınız" diye sordum. Bu sorularımın ikisi de kendimi göstermekten ayrı bir amaca hizmet ediyordu. Kendini göstermek isteyeni de anlıyorum, ama bu site "dating" sitesi olsa, bu amaca da hizmet etse kullanmam. Hani insanlar ortak ilgi alanları hakkında sohbet ederler, ifşada ya da zirvede birbirlerini beğenirler bir yakınlaşma olur o ayrı, o gayet doğal ve kendiliğinden olduğu için de tatlı bir durum. Soru içermeyen, kendini göstermek dışında bir amacı olmayan ifşalardan hoşlanmıyorum kısacası. Güzelsin/yakışıklısın, çirkinsin, ee? Yani? Neye hizmet ediyor bu? İfşa konusu için yazacaklarım bu kadar. :)

Nasılsınız duyuruları: Olmasa da olur bence, ama rahatsızlık vermiyor bu duyurular.

Chat duyuruları: Çok itici buluyorum. Kahve içme duyuruları oluyor ya hani, onlar daha samimi bence. Biriyle konuşmaya ihtiyacın varsa yakınlarda biri var mı buluşmak isteyen diye sor, istekli olan varsa buluş. Ha bir derdin varsa, içini dökmek istiyorsan, tavsiye istiyorsan zaten duyuru buna da hizmet ediyor, kullan. Havadan sudan konuşmak üzere yazışmak için duyuru açılmasını mallık olarak görüyorum.

- Ayrı bir kategori altında serbestleşebilir. O kategori için de kurallar belirlenerek suyunun çıkması önlenebilir. Zamanı yakalayıp yakalamaması duyurunun yardımlaşma amacına hizmet eden bir kaygı değil diye düşünüyorum.

- Bir kısım kullanıcının taleplerini karşılar hale gelir, bence büyük çapta bir birikme olmaz.

- Burası öncelikli olarak bir sosyalleşme sitesi gibi işlemeye başlarsa asıl amacı ortadan kalkacağı ya da ikinci plana atılacağı için kendi topuğuna sıkar bence; ama o halde daha popüler olur mu orasını bilemem.

Ek olarak: Hukuk sorularını yanıtlamayı bıraktım ben de diğer arkadaşların da belirttikleri sebeplerden. Bedavaya danışmanlık yap, üzerine de azar işit. Oldu.
0
whimsical
(06.07.16)
Duyuruda beni rahatsız eden tek konu mobil'deki eksiklikler,hatalar.

Bunun dışındaki hiçbir şeyden rahatsız değilim.İsteyen istediği gibi takılsın :)
0
turkuaz
(06.07.16)
duyuru, sosyal medya hesabı gibi olmamalı. yardım/istatistikler bölümünde, küçük bir gittigidiyor, küçük bir teknik servis vs. yazıyor. ama görünen o ki küçük bir instagram, küçük bir facebook eksik kalmış.

bir de, duyuru açıp, x kişisine kılım, ben duyuruyu bırakıyorum, zayıfladım, tesisatçi olan mesaj atsın gibi, cevap verilemeyen anlamsız duyurular da olmamalı.

bırakmayın geçmesinler, bırakmayın yapmasınlar.
0
rheia
(06.07.16)
Daha önce açılan konulara da yazdım ve hem compumaster'ın ne yapmak istediğine karar vermesi gerektiğini yazmıştım, hem de reddit'teki "Bu ciddi bir konudur" özelliğinden ve codebase'i başkalarına açıp yönetebileceğinden bahsetmiştim.

Compumaster uzun bir yazıyla ne yapmak istediğini aktarmadan devam etmeyi anlamsız buluyorum artık, bir şekilde bu konuya dahil olmadıkça hiçbir tartışma işe yaramayacak. Üzerinde düşünüp mü yazar, bir gün ve saat belirlenip orada mı tartışırız bilmiyorum ama aracıların aradan çıkması lazım artık.
0
montreal
(08.07.16)
Quora'nın Türkçe alternatifi olmalı bu site. Ciddiyet elden bırakılmamalı. Olabildiğince katı olunmalı.
0
ThomasJefferson
(08.07.16)
belki görece yeni olduğumdan nasılsınız vs gibi duyurular canımı sıkmıyor, bazen hiç açıp bakmıyorum bile bazen de çok komik şeyler yazılıyor cevaplara, okuyup gülümsüyorum. ifşaya da henüz denk gelmedim, yapılsa sinsi sinsi bakar eğlenirim.

duyuru bence evrimleşsin, yani bir şeyi NAYN GÜLLÜŞAH diye diretmek neden sevgili aychovsky? bırakın ayrı bir kategoride takılmak, eğlenmek serbest olsun. canı isteyen bakar, istemeyen işine bakar. suyu çıkacaksa da ayrı bir kategoride çıkar, belki o kategoriye ayrı modlar atanır çöplüğün horozu belli olur, sizin de başınız çok ağrımaz. teknik olarak bilmiyorum olamaz mı? burdan bakınca olabilir gibi.

duyuru mobili düzeltse havalanır, uçar. söyleyeceklerim bu kadar.
0
evde liyakat kalmamis
(08.07.16)
bahsettiginiz duyurular ayri bi kategori olsa daha guzel olur evet.
(simdiki kullanimda gonul isleri anasayfada degil sanki. anasayfa daha temiz ve guzel,bu kategoriler gorunmese daha da guzel olur)
ama kimisinin de kullanimi bu yonde. onlar bi kategoriye toplanip gorunmemesinden ne kadar memnun olur bilmiyorum, tahmin edemiyorum, sayilari ne kadar, bu onlarin kullanimini nasil etkiler elimde veri olmadigi icin bi fikrim yok.

simdi sorulariniza net bi cevap olmyacak belki ama benim soyle bi eksiduyuru platformu hayalim var;
belli kategorileri ya da hashtag'leri subscribe edebilsek, sadece o kategoriler gozukse, onlardan notification alsak, o konuda sorulan sorular da bildirimle gelse daha derli toplu bi kategorilendirme ve hashtagler ile muthis verim aliriz gibi geliyor. bu benim kullanimimi arttirir mesela. ama tabi bu sitenin designini buyuk olcude degistirmek olabilir. bu sekilde daha kaliteli icerik uretilebilir diye dusunuyorum.

gerci bilmiyorum. eksiduyuru'da kaliteli icerik uretiyor ve bu ihtiyac karsiliyor mu? bunu bi dusunmek gerekiyor. bu sorunun cevabini net olarak veremiyorum. siz ne dusunuyorsunuz? insanlar ne yonde kullaniyor bu cok onemli topuguna sikmasi meselesinde.

ARKADASLAR BIDE BENIM SORULARIMA CEVAP VERIR MISINIZ YA? kaliteli icerik uretiliyor mu diye soruyorum ya su cevabimda.
mesaj yoluyla da olur. kullanicilar nasil dusunuyor, merak ediyor ve yorum bekliyorum.
0
sergerde
(08.07.16)
bition geri açılsın
0
sameidiot
(08.07.16)
bayram günü tartışılmış çok ayıp olmuş, hepsini nasıl okuyalım şimdi :(

ben duyurunun quora güvenilirliği ve işlevselliğinde devam etmesini isterim, nasılsınız tarzı en fazla soruyu sorana faydası olan duyuru/soruların bu işlevselliği baltaladığını düşünüyorum. ben de geyik yapıyorum evet ama yapabildiğim için yapıyorum çünkü duyurunun ekseni oraya kaydı ve araya karışıyorum. eğer bunu engellemezseniz git gide herkes buna kayacak, kaymayanlar ise ne boktan ortam diyip gidicek. geyiğin kime ne zararı var istemiyorsan okuma diyeceklerin bunu göz önünde bulundurması lazım, psikolojik olarak bile uzaklaşma-dışlanma hissi yaratıyor geyiğe katılmayanlarda. ya da katılıyorsun işte, sosyal bi varlığız "ben de nişantaşı çocuuuyum beni niye almıyisünüz arağuza" diyoruz. bunun sınırını çizecek olan yönetim, geyik yapmak için bir sürü mecra var ama işlevselliğini koruyabilmiş soru/duyuru sitesi hiç yok. zaten bu kadar "güvenilir" olması da bu işlevselliğe bağlı, kimse buraya "aa ne güzel geyiği varmış" diye gelmiyor.

git gide geyiğe dönerse benim için de anlamı kalmaz, evet. beni kaybetmek duyurunun halihazırda ayağına sıkmanın en pratik hali olacağına göre...
0
baba jo
(08.07.16)
Hahah compumaster hiç şaşırtmıyor ya. Hiçbir şey değişmedi elbette.
0
montreal
(25.06.18)
Arada böyle insan heyecanlandırmak iyi oluyor :D
0
bir ileti paylastim
(26.06.18)
Sitesine yaptığı çetinde kendi bilgisi dahilinde ortamda şantaj ve benzeri cinsel içerikli bir ton alçaklık ve suç işlemiş bir adamı moderatör olarak tutuyor compumaster, hala hesap aktif, şantajcının keyfi kullanımına bırakmış.

Ne bekliyordunuz? Compumaster amerikada ve çocukları var, tabii ki bu kadar meşguliyetin içinde böyle şeylerle uğraşamaz.
0
Adramelekhh
(16.12.18)
(2)

Marketlerdeki buzdolapları

olmadı ki bir kullanıcı adım
A101'lerdeki ve bazı diğer marketlerdeki yoğurt vs. dolapları neden kapısız? Bunun özel bir nedeni var mı sizce? Enerji, tasarruf vs. açısından düşününce mantıksız bir durum değil mi?
A101'lerdeki ve bazı diğer marketlerdeki yoğurt vs. dolapları neden kapısız? Bunun özel bir nedeni var mı sizce? Enerji, tasarruf vs. açısından düşününce mantıksız bir durum değil mi?
0
olmadı ki bir kullanıcı adım
(04.07.16)
Sutluk dolap onlar,2 derece falan devridaim yapiyor,sikinti yok.enerjiyi az fazla harciyor olabilir ama kapakli sostemlerde acik birakildiginda butun soguk havayi kaciriyor,dengelenmis oluyor.
0
duptıs
(04.07.16)
marketlerdeki dolaplar ortam ısısını da düsürüyor, acik kalan dolap kapısının etrafına serin kalmasi gereken diger yiyecek icecekleri yerlestiriyor. bir taşla iki kuş.
0
thewizardofearthsea
(04.07.16)
(9)

Elif Şafak kitapları hakkında

fraise
Ne düşünüyorsunuz? Okuyor musunuz? Beğeniyor musunuz? Niye bu kadar populer? Ben simdiye kadar hiçbir kitabını okumadım ama etrafımdaki hemen herkes beğenerek 1 kitabını mutlaka okumuş. Şimdi yeni kitabı da çıkmış; instagram'da habire paylaşıyorlar. Dedim ben mi bir şeyler kacıriyorum. Okumalisin
Ne düşünüyorsunuz? Okuyor musunuz? Beğeniyor musunuz? Niye bu kadar populer? Ben simdiye kadar hiçbir kitabını okumadım ama etrafımdaki hemen herkes beğenerek 1 kitabını mutlaka okumuş. Şimdi yeni kitabı da çıkmış; instagram'da habire paylaşıyorlar. Dedim ben mi bir şeyler kacıriyorum. Okumalisin derseniz birkaç kitabına bakıp başlayacağım.

Teşekkür ederim şimdiden herkese.
0
fraise
(04.07.16)
2 kitabını okudum. beğenmiyorum. popüler olsun diye yazıldığı için popüler.
0
zgrydn
(04.07.16)
ben aşk kitabını okumuştum, şahsen beğenmedim. edebi açıdan değerlendirecek vasıfta değilim tabi ama bana çok akıcı gelmemişti yazım dili. Yine de okuyun kendiniz değerlendirin bence, çok zihin yorucu eserler değil zaten.
0
dostlarorkestrasi
(04.07.16)
ne zaman bu kadının bir kitabı elime geçse bir iki sayfadan fazla ilerleyemiyorum. ki çok fazla kitap okurum. "elif shafak" denen kadına bence yazar bile denilmemeli.
0
ruhen hastayim ben
(04.07.16)
Ben elif şakak'un birkaç kitabını okudum evet akıcı, sürğkleyici ama elif şafakta biraz popülarizm hissiyatı seziyorum bu da beni ona karşı okumayı engelliyor. Bir de @ruhen hastayim ben +1
0
ruh i tibbiye
(04.07.16)
ilk 1-2 kitabini okudugumda etkilenmistim. (Yas o zaman 18 flan)
Sonradan farkettim ki kadin temcit pilavi gibi ayni seyler hakkinda ayni sekilde yaziyor. (Dogu-bati, arada kalma, aidiyetsiz olma vb)

O yuzden bir deger atfetmemeye basladim yazdiklarina. Okumayi da biraktim zaten boyle olunca.
0
kuehles blondes
(04.07.16)
15-16 yaşındayken sadece "aşk" adlı kitabını okudum. Şahsen çok beğenmiyorum.
0
prince legolas
(04.07.16)
ellerinde ipler oynatanların "bu çok şişirdiğimiz, bol söz sanatlı kof insanı oku, çünkü biz senin şu anda kitapçılarda ilk basımı duran falan filan kitabı okuyup ufuk açmanı istemiyor, onun yerine bunu süpermarketlerden almanı diliyoruz, biz kimi yükseltmek istersek o yükselir. sonra o yükselttiğimiz bize borçlarını istediğimiz şeyleri topluma söyleyerek öder, düzenli maaşını veririz. kontratımızın tek şartı budur." dediğini işitir gibi oluyorum bu kadının ismi telaffuz edildiğinde.


edit: tedtalks'ta izlemiştim ve ne kof demiştim yine. sööğkıls. hazırlamış da gelmiş bir de o iğrenç telaffuzla aksan kasıyor. yapmacıklı ve boş.
0
godoşu beklerken
(04.07.16)
kendisi edebiyatın sabrisidir. yetenek sıfır ama ilk 11 de her zaman kendine yer buluyor.
0
thewizardofearthsea
(04.07.16)
Popüler olana karşı olmak akıyor cevaplarda. Ted konuşması var bi tane onu izle bi. Az buçuk fikir sahibi olursun. En sevdiğim yazar değil ama kitapları da genel olarak fena değil. Kadın ayrıca türkiyenin dünyadaki reklam yüzlerinden birisi bence, bu yüzden de gayet önemli.
0
phoenixboy
(04.07.16)
(5)

ingiliz dili edebiyatı okumak

gonul_isleri
üniversite mezunuyum. ikinci üniversite olarak ingiliz dili ve edebiyatı bölümüne kaydolsam ingilizcem için faydası olur mu? okuduğum lisans bölümü de %100 ingilizce dilindeydi. faydalı olur mu gerek yok mu?
üniversite mezunuyum. ikinci üniversite olarak ingiliz dili ve edebiyatı bölümüne kaydolsam ingilizcem için faydası olur mu? okuduğum lisans bölümü de %100 ingilizce dilindeydi. faydalı olur mu gerek yok mu?
0
gonul_isleri
(04.07.16)
filoloji bölümleri dil ögrenilecek, dil gelistirilecek bölümler degil. mezunlari da, bir kac üniversite disinda, ingilizce konusamaz, kendilerini ifade edemezler. hatta abartmış gibi görünecegim ama iclerinde 20. yüzyılda yazilmis bir romani baştan sona anlayarak okuyan cok az sayida ögrenci vardir.

okumayi düsünüyorsan hacettepe, istanbul, belki ege de oku. onun disindaki okullarda insanliga inancini yitirebilirsin.
0
thewizardofearthsea
(04.07.16)
@thewizardofthesea haklı. İü Ake tecrübeli biri olarak söylüyorum. Bölümdeki gerizekalıların İngilizcesi herhangi bir kapalıçarşı esnafı İngilizcesi seviyesinde. Önlerine geleni alıyorlar hazırlığı dahi var. İngilizce falan öğrenilecek yer de değil. Çok iyi İngilizcesi olan biri olarak konuşuyorum çeşitli yrd. doçentler dahi türkilizce konuşuyor. Cenk hocayı tenzih ederim.
0
ThomasJefferson
(04.07.16)
Aman ha sakın. Bilkent'te okudum bir sene. Advanced English Grammar diye dersimiz vardı, dersin parçası olarak bir metin yazmıştık, hoca da kağıtları bize dağıttı bakalım diye.

Utandım öyle söyleyeyim. İngiliz dili okuyor, hazırlığı atlamış, iki paragraf yazıyı hatasız yazmaktan aciz olduğu gibi yaptığı yaptığı hatalar acınasıydı. Sırf benim baktığım kağıt da değil, hemen hepsi öyleydi. Bir çeviri yapıyorlar facia. Bilkent'te böyleyse kalanı daha berbattır, hiç gerek yok. Diğer okulları bilmiyorum ama çok da salak bir müfredatı var. Sosyalist ya da apolitik değilsen kafayı yiyebilirsin derste.
0
i was made for you
(04.07.16)
Bende okulu bıraktım hiçbir anlamı yok bu tarz bölümleri okumanın.işsiz kalmak için birebir.
0
kreatin
(04.07.16)
Biri müfredata da değinmiş. Müfredatı özetleyeyim:

Feminizm
Feminist
Female
Kadın
Erkek boktur
Dil erkektir
Dil yoktur
Dil iletişim için kötü bir medyumdur
Kadın dili konuşmalıyız
Yaşasın kadınlar

Bölümden mezun olan adam Amerikan Tarihi dışında hiçbir derste thomas jefferson adını duymayacaktır. Ancak doris lessing aşağı margaret atwood yukarı. Ömrümü yedi lan Vapur. Hills like white elephants çerçevesinde 2 sayfa yazı döşerken o karıya hak vermeye çalışmak falan oof of.
0
ThomasJefferson
(04.07.16)
(5)

Kamp yapmalık denize yakın güzel yer önerileriniz nedir?

the coolest dude
Soru başlıkta. Mümkünse çok güneyde olmayan önerilerinizi dinliyorum.
Soru başlıkta. Mümkünse çok güneyde olmayan önerilerinizi dinliyorum.
0
the coolest dude
(02.07.16)
Datça, İzmir'in ilçeleri, Çanakkale kıyısında herhangi bir yer, adalar.
0
grgn
(02.07.16)
inbükü.


nereye göre cok güneyde olmayan ?
0
thewizardofearthsea
(02.07.16)
ayvalık - burhaniye - ören - altınoluk
0
anonymice
(02.07.16)
thewizardofearthsea izmir benim için maksimum güney noktası.

grgnçanakkalede direkt olarak şurada yapabilirsin güzel bir yer diyebiliyor musun?
0
🌸the coolest dude
(02.07.16)
Kadırga koyu. Kendinizde çadır yoksa ordan da kiralayabilirsiniz
0
yeşilqueen
(03.07.16)
(11)

Dedektiflik / Olay Çözme Dizileri Tavsiye

shenmuee
An itibari ile monk isimli dedekif dizisini bitirdim. buna benzer daha önce sherlock ve komser kolombo izlemiştim eskilerden. başkada izlediğim dizi yok. yıllardır dadizi takip etmiyorum.csi bilmem ne diye arka sokaklar ayarında grup olarak olayların çözüldüğü polisiye dizileri sevmiyorum, daha çok
An itibari ile monk isimli dedekif dizisini bitirdim. buna benzer daha önce sherlock ve komser kolombo izlemiştim eskilerden. başkada izlediğim dizi yok. yıllardır dadizi takip etmiyorum.

csi bilmem ne diye arka sokaklar ayarında grup olarak olayların çözüldüğü polisiye dizileri sevmiyorum, daha çok yalnız dedektif monk ve sherlock ayarında dizileri seviyorum. her ne kadar polisiye ile alakası olmasa da house md yi de benzer olarak sevmiştim, bu ayarda da olabilir. aklınıza gelenleri tavsiye ederseniz sevinirim.
0
shenmuee
(01.07.16)
Mentalist diyorum.
0
angelus
(01.07.16)
amerikan sherlock'u elementary var. Lie to me var. Psych var.
0
komsu komsunun nickine muhtactir
(01.07.16)
tam dedektiflik değil ama dexter gizli işlerde olay çözmede iyidir.
0
freetakilir
(01.07.16)
Galip derviş Türk dizisi var onu izle beğenirsen
0
buzdolabindakiyarimlimon
(02.07.16)
True Detective O.o

(bu nasıl yazılmamış ilginç)

Trailer :

www.youtube.com
0
qazaqwsx
(02.07.16)
bron/broen dizisi bu alanda izlediğim en iyi dizi. olayları ele alış biçimleri, karakterlerin psikolojilerinin yansıtılışı, sürükleyiciliği gerçekten mükemmel. şiddetle tavsiye ediyorum.

not: true detective'i 2 bölüm izledim ve bron'un yan sanayisi olduğunu düşündüm.
0
golgi aygıtı
(02.07.16)
the fall
0
partizan
(02.07.16)
person of interest
0
esmer
(02.07.16)
Bron/broen, the killing, broadchurch, belki lucifer olabilir. Yine de monk un yeri ayrı <3
0
olmaz
(02.07.16)
dedektif degil, detektif. father brown var klasiklerden, hem eglenceli hem heyecanli.
0
thewizardofearthsea
(02.07.16)
Kenneth Branagh'ın oynadığı ingiliz wallander'i. çok iyidir. www.imdb.com orijinali isveç yapımı onu izlemedim, yine de bir bak istersen. www.imdb.com
0
kiss my irish ass
(02.07.16)
(12)

ders seçmek kimin sorumluluğundadır?

passion rules the game
gelin hele öğrenci değil de hoca gözünden yardıma ihtiyacım var.danışmanlığını yaptığım yaklaşık 80 öğrenci var. onlar ders seçiyor, biz onaylıyoruz. yani olması gereken o. ama tokmak onların elinde davul bizim boynumuzda alakasız ders seçen mi, hocam sen kafana göre seç diyen mi, alttan onlarca der
gelin hele öğrenci değil de hoca gözünden yardıma ihtiyacım var.

danışmanlığını yaptığım yaklaşık 80 öğrenci var. onlar ders seçiyor, biz onaylıyoruz. yani olması gereken o. ama tokmak onların elinde davul bizim boynumuzda alakasız ders seçen mi, hocam sen kafana göre seç diyen mi, alttan onlarca ders bırakan mı dersin hepsi var. sorun değil, görev bu.

mezuniyet dönemi gelen öğrencilerden biri var. alttan 2 dersi var, bir dersi de tek derse bırakacakmış. fark ettik ki bu dönem bir seçmeli dersi eklenmemiş. kendisi hiç eklememiş, yani benim silme gibi bir durumum yok. benim de dikkatimden kaçmış, onay vermişim. yeni fark ettik.

şimdi mezun olması için normalde 2 ders yaz okulundan alacaktı, 3 oldu. beraber bölüm başkanına da öğrenci işlerine de gittik. tamamen benim sorumluluğum olmamasına rağmen dedim dilekçe yazayım bir şey çıkar mı. cevap olumsuz.

ben de şehrinde yaz okulu buldum, denk sayılacak dersi belirledim. denk sayılacak bizim dersin hocasıyla, bölüm başkanıyla konuştum. dedim ki bu dersi al. ücretini de ben vereceğim. durumları ne kötü ne iyi öyle diyeyim tanıyorum öğrencileri. tamam dedi. yaz okulunda alacak.

ama ben buradaki hukuki sorumluluğumu bilmiyorum. yönetmeliklere bakıyorum, denetim ve yönetim görevi var diyor gerisi yok. hukuki sorumluluğu geçtim vicdanen rahat hissetmiyorum. içim içimi yiyor nasıl fark etmiyorum böyle şeyleri diye. o akşam da e-posta atmışım hepsine şu şu ders, şu kadar kredi mutlaka kontrol edin, sorumluluk size aittir diye. dönen olmamış tabi.

öğrenciler hiç sallamıyorlar. biz öğrenciyken ders saatinden kredisine, hocasına kadar her şeye bakardık. bir de bu seçmeli ders yani. sistemde de gözükmüyor seçmeliler işin kötüsü verilecek ders olarak, yoksa fark ederdim.

beni sevdiklerinden dolayı problem çıkmadı fazla ama ben bunaldım artık. sorumlulukların net olmadığı yerler beni geriyor. akademi de başı çekiyor. obsesif biçimde de hepsini kontrol etmiştim. ama alttan bir ders olunca, bir de sistemde gözükmeyen seçmeli olunca her şey kayıyor.

tl,dr; seçilen dersler sizce danışmanı mı öğrenciyi mi bağlar? hatada suç kimin? seçenin mi onaylayanın mı?

danke.
0
passion rules the game
(01.07.16)
bence sorumluluk sana ait. artık daha da dikkatli onaylarsın.
0
japan
(01.07.16)
primer sorumluluk öğrencide ama siz de onaylamışsınız, sorumluluğu paylaşıyorsunuz. yoksa direkt öğrenci seçerdi, sizin de onaylamanıza gerek kalmazdı. üst kontrol mekanizması sizsiniz yani.

ha yine de bu kadar ezilmek zorunda değildiniz
0
la noix
(01.07.16)
O yasa gelmis ogrenci kac ders alacagini bilmiyorsa mezun olmasin zaten, sorumluluk ogrencide.
0
kuzey li
(01.07.16)
bence ortak ve eşit bi sorumululuk var, öğrencinin görevi doğru seçmek ama hata yapabilir; bu aşamada danışmanın görevi de hatayı görüp düzeltmek olmalı. ama anladığım kadarıyla öğrenciler o kadar baştan savma davranıyor ki sanki tamamen danışmanın sorumluluğuymuş gibi muamele ediliyor taraflarca.
0
baba jo
(01.07.16)
Tabii ki de öğrenciye ait.

Hoca gerektiği yerde öğrenciyi yönlendirir.
0
chitosan
(01.07.16)
senin hiç bir suçun yok, bütün sorumluluk öğrencide. daha alacağı dersleri bilmeyen adam mezun olmasın zaten.
0
bobinhoo
(01.07.16)
aradığın kişiyim :P

aynı dertten muzdarip bir insan olarak kesinlikle öğrenciyi bağlar diyorum. danışman olarak sorumluluğumuz bilgi vermek, yol göstermek, hata yapıyorlarsa düzeltmek evet ama binbir çeşit öğrenci var. yetim maaşı, yeşil pasaport vb. haklarından mahrum olmamak için okulu bitirmek istemeyip özellikle ders bırakan, çalıştığı için dersin saatlerini uygun bulmayıp alabileceği halde almayan var, kız arkadaşıyla birlikte mezun olabilmek için okulu uzatan bile var. öğrenci yanına gelmiyorsa, uzaktan ders seçip mesaj bile atmıyorsa nereden bileceksin bilinçli mi bıraktı dersini? ha ben de senin gibi mesaj atıyorum, öğrenci işlerine aratıyorum filan içim rahat etsin diye ama, bu asıl sorumluluğun öğrencide olduğu gerçeğini değiştirmiyor.

doğru anladıysam sizde de sistem bizim gibi, öğrenci dersi seçiyor, ama danışmana gitme zorunluluğu yok, siz de bakıp onaylıyorsunuz. yanlışlık tam olarak burada zaten. ben öğrenciyken danışmana gitmek zorunluydu, önce öğrenci şifresini girerdi sonra danışman, o zaman bilirdin ki danışmanla öğrenci yüzyüze görüşmüş konuşmuş vs. böyle öğrenciyle konuşamadan onay yaparsan arada sorun çıkması kaçınılmaz.

sonuç olarak, hukuki bir sorumluluğun yok, yönetmeliğinize bakarsan ders seçiminin öğrencinin sorumluluğunda olduğunu görürsün zaten. yapman gerekenden fazlasını yapmışsın bence, için rahat olsun.
0
opucuk baligi
(01.07.16)
ya bizde gelmek zorunlu ama binbir bahaneyle gelmeyen oluyor. bu arkadaş gelmiş, onun önünde onaylamışım yani.

nasıl gaza gelmişse alttan 3 dersi bir yazda işte bitirmeye kalkışmış. 4 oldu böylece. halleder umarım.

hukuki olarak neyle açıklanır bu bilmiyorum açıkçası, yönetmelikte yazmıyor danışmanın görevleri enteresan şekilde. bölüm belirler diyor, bizde de ne bir yönetmelik ne de bu işlemler için bir yönerge var.

ben mezun olduğum hiç bir okulda danışman onayı görmedim valla, çok enteresan bir sistem.

hukuki açıdan hizmet kusuru mu falan diye baktım ama o da değil. bu dersten dolayı mezuniyeti engelleme durumu da yok bir ton ders var, bilemedim valla.
0
🌸passion rules the game
(01.07.16)
22 yaşındaki bir insan, mezun olacağı sene derslerini adam akıllı seçemiyorsa senin gram kusurun yok bence. adamın kendi sorumluluğunda.
0
tosunpasa
(01.07.16)
sorumluluk öğrencide.

not: profesyonel öğrenciyim.
0
zgrydn
(01.07.16)
Özel üniversite ise sen suçlusun. Devlet üniversitesi ise öğrenci suçlu.
0
thewizardofearthsea
(01.07.16)
İkinize de ait, hatta öğrenci işlerini de katarsak üçünüze de. Çünkü ders seçme otomasyonları çok iyi işlemediğinden öğrenci ister istemez hatalar yapabiliyor. Bunları kontrol etmek ve öğrenciyi yönlendirmek sizin göreviniz. Yoksa öğrenci seçer otomatik onaylatır ve size gerek duyulmazdı.

Otomasyon yüzünden ilk 2.5 sene derslerim karman çormandı. Son danışman hocam derslerimi kontrol etti öyle düzelttim. Son sene bir hocamın kontenjan açmaması sebebiyle mezun olamıyordum, öğrenci işleri beni arayıp ve o şekilde mezun olamayacağımı söyleyip hocanın haberi olmadan dersi benim adıma seçti. Tüm bunlar farklı kişikerin inisiyatifinde olduğu için sorumluluk da bu üçüne ait
0
lesmiserables
(01.07.16)
(8)

boyoz

anonymice
Siz izmirliler nasıl yiyor onu ya? pis böyle yağlı yağı iğrenç bişey.
Siz izmirliler nasıl yiyor onu ya? pis böyle yağlı yağı iğrenç bişey.
0
anonymice
(25.06.16)
tadı güzel de ölümüne sağlıksız. insanlar neden böyle şeyler yer ben de anlamıyorum.
0
nathanieltroy
(25.06.16)
kaynamış yumurta ile cok güzel oluyor. insan davranışlarinin mantikla aciklanamayacagi son yüzyilda defalarca test edildi onaylandi, bu akıl mantık arayışı nedir ben de onu anlamiyorum.
0
thewizardofearthsea
(25.06.16)
Bu ne kadar hosgorusuz bir tanim boyle
0
balpolen
(25.06.16)
Gercekten inanilmaz itici bir yorum olmus kusura bakma da. Bir kere cok lezzetli, onu bir de izmir tulumu, karabiber ekilmis haslanmis yumurta ve cay ile yiyeceksin.
0
cokponcik
(25.06.16)
benim yediğim boyoz dedikleri şey bildiğin milföy hamuru idi sevdim ama sağlıksız
0
basond
(25.06.16)
tam bir balon, alıştıkları için güzel geliyor sanırım
0
Big bada bum bum
(25.06.16)
Her şeyiyle tam bir balon. Hayatımın çoğu izmirde geçti hiç sevmedim Bunu seven insanla arama mesafe koyarım. Gereksiz aidiyet duygusuyla savunma işte, köylü kafası.
0
etki
(26.06.16)
yemesi çok dertli yaa. her yere dökülüyor.
0
crax109
(26.06.16)
(11)

bu ingilizlet basil keyiflerine Gore göç edebiliyorlar?

scars dont fade
brexit oylamasında sonra , yok Fransa ya yok Amerika ya yok Avustralya ya göç edecegim filan demişler. elini kolunu sallayarak bunlar göç edebiliyorlar mu ki, böyle rahat rahat konuşuyorlar?na bunlar :http://mashable.com/2016/06/24/brits-leaving-uk-brexit/#X0SaV.sip8qh
brexit oylamasında sonra , yok Fransa ya yok Amerika ya yok Avustralya ya göç edecegim filan demişler. elini kolunu sallayarak bunlar göç edebiliyorlar mu ki, böyle rahat rahat konuşuyorlar?


na bunlar :

mashable.com
0
scars dont fade
(25.06.16)
Avrupa içini bilmiyorum da dışına edemiyorlar tabii ki.
0
i was made for you
(25.06.16)
çünkü onların yaptığı her şey tüm dünyayı etkiliyor. etkilerinden boş beleş bir ülke olmadığını anlamanız lazım.
0
zvonimir
(25.06.16)
Ellerini kollarini sallayip goc edebiliyorlar abi,arada kralicenin vasiflari konusulurya turistik falan denir,o kralicenin topraklarinin alayina gidebiliyorlar,kimsede bikbik etmiyor,hosgeldiniz pasam diye karsiliyorlar adamlari.

Suda genel kabul gorur bir mevzudur ki dunyada bir ingilizler vardir birde geriye kalanlar.
0
duptıs
(25.06.16)
ingiltere vatandaşları dünyanın 3/2 sine vize almadan girip çıkabiliyor neredeyse. en değerli pasaportlardan birine sahipler. nişanlım çifte vatandaş oradan biliyorum. ve istedikleri yere yerleşemeseler de, başvurup çok kolay yerleşim izni alabiliyorlar.
0
cinayet saati
(25.06.16)
şu linkteki haber mart 2016 tarihli en değerli pasaport sıralamasında ingiltere 199 ülke'nin 175 ine vizesiz seyehat imkanı sağlamasıyla Finlandiya, Fransa, İtalya, İspanya ile aynı sırayı paylaşıyor.

olay pasaportlarının kaç ülkeye giriş izni verdiğinden ziyade ekonomilerinin sağlam olması, kişisel gelir dağılımı orantısı, şu an ölçütlerini kalem kalem veremediğim refah düzeyi olmalı diye düşünüyorum. gelip yerleşip olan imkandan çekiştireceğine gittiği her yerde imkan yaratabilen olmaktan geçiyor belki de rahatlıkları. (ha tabi bu direkt colonialism faaliyetlerini akla getirmiyor değil)

www.hurriyet.com.tr
0
gis
(25.06.16)
Kanada'ya gidiş kolay, hele üniversite mezunu refah seviyesi zaten yüksek bir adamsan. Ab'den daha çıkmadılar, herhangi bir AB ülkesine gidip orada çalışmaya başlarlarsa kovulacakları sanmıyorum 2-3 sene sonra. ABD zor biraz. Öyle elini kolunu sallayarak gidemezler. Atıp tutmuş işte ingilizin çomarı.
0
noluyo yaa
(25.06.16)
TUrk pasaportu degil, ingiliz pasaportu var onlarda. Olay o:)
0
stavro
(25.06.16)
Amerikaya da elini kolunu sallayarak gidebildiklerine şahidim. Amerikayı bunların dedeleri kurdu en nihayetinde :)

Baya vizsiz izinsiz, bildirim yapıp giriyorlar her yere. Amerika dahil bir form dolduruyorlar online sadece.

Vizeler kaldırılmadan önce rusyaya ve doğuya türk pasaportuyla, geri kalan yerlere ingiliz pasaportuyla dünyanın %90ını vizesiz dolaşıyordu nişanlım.
0
cinayet saati
(25.06.16)
osuruktan degil de gercekten dünya lideri olunca oluyor. bugun siradan bir ingiliz işci emeklisi isterse kanada'da, meksika'da, güney afrika cumhuriyeti'nde, bulgaristan'da veya başka herhangi bir ülkede yerleşir, aldigi emekli maaşı ile paşalar gibi yaşar.

önemli olan onlarin gitme istegi degil, dünyanın büyük kismi, türkiye'de dahil olmak üzere, gelen ingilizi geriye cevirmez.
0
thewizardofearthsea
(25.06.16)
ingilizlerin eski guzel gunleri geride kaldi. istedikleri ulkeye girip cikabiliyorlar; ama mesela abd icin her girislerinde 30-40 dolar gibi bir para veriyorlar. eger cok sik gidiyorlarsa, abd vizesi alan ingiliz vatandaslari da gordum. eskisi kadar da gelirleri yok, eskiden zengin olan yine zengin ama para kazanmak onlar icin de kolay degil. saatlik kazanclari dustu, okullardaki harc ornegin lisans ogrencileri icin 3bin'den 9bin sterline cikti. ev kiralari zaten ates pahasi. sebzenin neredeyse tamami ithal. market sektorunu tesco diye bir cinli firma elegecirmis, ve istedikleri gibi fiyatlari manipule ediyorlar.
0
ubi dubium ibi libertas
(25.06.16)
@ubi dubium, ben de orta sinifin bu saydıkların yüzünden ekonomik zorluklar cektigini dusunuyorum. maaşlarının yarışı herhalde kiralarina gidiyordur .
0
🌸scars dont fade
(25.06.16)
(16)

türk edebiyatından en sevdiğiniz yazar/şair

vacigok
kimdir? en sevdiğiniz eseri hangisi?
kimdir? en sevdiğiniz eseri hangisi?
0
vacigok
(24.06.16)
Orhan pamuk. Kar ve benim adım kırmızı dışındaki bütün eserleri.
0
Goddard
(24.06.16)
oguz atay - korkuyu beklerken
0
thewizardofearthsea
(24.06.16)
barış bıçakçı - bir süre yere paralel gittikten sonra
0
thewizardofearthsea
(24.06.16)
sait faik - bütün eserleri
0
burya
(24.06.16)
yaşar kemal-akçasazın ağaları
0
rakicandir
(24.06.16)
Peyami safa, sabahattin ali. Nerdeyse tüm eserleri.
0
IncredibleMau
(24.06.16)
En en en sevdiğim Sait Faik benim de. İlk öykülerini daha çok seviyorum genel olarak ama en sevdiğim öyküsü Havuzbaşı.

Onun dışında Necati Cumalı, Ferit Edgü, Pınar Kür, Füruzan, Fakir Baykurt, Osman Şahin, Adalet Ağaoğlu, Erendiz Atasü, Kemal Bilbaşar severim.

Behçet Necatigil'in, Ahmet Haşim'in, Garipçilerin, Eyüboğlu'nun şiirlerini severim.
0
buff
(24.06.16)
sabahattin ali - tüm eserleri
ahmet hamdi tanpınar - saatleri ayarlama enstitüsü
oğuz atay - tutunamayanlar
orhan pamuk - kara kitap
0
sularda mavi
(24.06.16)
Aziz Nesin- Böyle gelmiş böyle gitmez serisi ve Bir sürgünün anıları
0
utkumon
(24.06.16)
Ahmet Hamdi Tanpınar - Saatleri Ayarlama Enstitüsü
0
long live rock n roll
(24.06.16)
Yazar: Sabahattin Ali - Kuyucaklı Yusuf (roman), Değirmen (Hikaye)

Şiir sevmediğim için şair bilgim yok ancak "yalnız bir opera" müthiş bir şiirdir.
0
sen git ben geliyorum
(24.06.16)
sabahattin ali/nazım

eserleri arasında seçim yapamam..

nazımın ben senden önce ölmek isterim şiirini çok severim
0
shotgunwoman
(24.06.16)
hiç düşünmeden;

yazar: tanpınar (huzur)
şair-i azam: ismet özel (bir yusuf masalı)

plase;
yazar: orhan pamuk (kara kitap)
şair: olmuyor, elim ismet özel'den ötesine gidemiyor (erbain)
0
mermize
(25.06.16)
çok var ama anayurt oteli- yusuf atılgan en sevdiğimdir sanırım. onun dışında orhan pamuk- kara kitap ve yeni hayat. tabi daha saymadığım ama çok sevdiğim onlarca yazar da var.
maalesef şair konusunda bi isim veremeyeceğim, öyle aklımda kalan bi isim yok
0
livaist
(25.06.16)
Oğuz Atay- Tehlikeli Oyunlar
İsmet Özel- Of Not Being a Jew, Celladıma Gülümserken.
0
saridendigindekirmizidiyebagiranadam
(25.06.16)
sait faik - alemdağ'da var bir yılan
0
nice tnetennba
(25.06.16)
(6)

Bayram'da Bozcaada'da kalacak ucuz yer bulma ihtimalini sevdim.

nilmiye
Böyle bir ihtimal varsa yardımcı olabilir misiniz? Son dakika yapabilirsek böyle bir plan yapmak istiyoruz da. Gecelik maksimum 100-120 civarına iki kişi için?
Böyle bir ihtimal varsa yardımcı olabilir misiniz? Son dakika yapabilirsek böyle bir plan yapmak istiyoruz da. Gecelik maksimum 100-120 civarına iki kişi için?
0
nilmiye
(23.06.16)
bayram demek x2 demek
bozcaada demek x2 demek

o fiyata belki çadır da kalabilirsin ama çadır yeri bile o fiyata yakın olabilir. en güzeli geyiklide kal bozcaada'ya oradan geçersin.
0
nedendir bilinmez
(23.06.16)
Zor dostum zor.
0
condom kurşunu
(23.06.16)
150tl tek kişi bulursanız bile şükür deyin. Çünkü bozcaada=yeni bodrum
0
oligomer
(23.06.16)
Aile pansiyonları bile o fiyata zor. Patiska pansiyona bir.ulaş istersen. Oya Terzioğlu sahibi. Google dan cıkıyor numarası
0
thewizardofearthsea
(23.06.16)
Oya terzioğlu o kadar ucuz olmaz ne yazık ki. Alishiro ada ekmeği ile beraber popülaritesi arttı çünkü.

Hanımeli pansiyon var. Biz geçen yıl orada kalmıştık. Tam merkezde isterseniz onlara da bir danışabilirsiniz.
0
oligomer
(23.06.16)
19 mayıs tatilinde erkek arkadaşımla yarım pansiyon iki gece toplamda 570 TL baydık. hiç ucuz değil, her şeyi istanbul fiyatları gibi hesap edin. kamp çok güzel bir alternatif bence, şahsen bir daha gidersem kamp yapmayı düşünürüm ama bu sıcakta saat 7'de yükselen güneş ile birlikte çadır sıkıntı olabilir. bir de feci kalabalık oluyor, bütün istanbul bayramda seyranda bozcaada'ya gidiyor herhalde. bizim şirketten bir sürü insanla karşılaşmıştım :/
0
lotesse
(23.06.16)
(14)

enjeksiyon soruları

devilred
hafta sonu nerede kalçadan enjeksiyon yaptırabilirim? sadece özel hastanelerde mi? aile hekimlikleri kapalı mı oluyor hafta sonları? reçetem var, peki ücret alıyorlar mı özel hastaneler sgklı olandan enjeksiyon için? alıyorlarsa ne kadar? teşekkürler.
hafta sonu nerede kalçadan enjeksiyon yaptırabilirim? sadece özel hastanelerde mi? aile hekimlikleri kapalı mı oluyor hafta sonları? reçetem var, peki ücret alıyorlar mı özel hastaneler sgklı olandan enjeksiyon için? alıyorlarsa ne kadar?

teşekkürler.
0
devilred
(22.06.16)
sağlık kabinleri.
0
nedendir bilinmez
(22.06.16)
bazı yerlerde sağlık kabinleri oluyor. 8-10 tl'ye yapıyorlar enjeksiyon. özel hastanelerde de o civarda fiyat. sgk'lı olmanla ilgisi yok. reçete mutlaka yanında olmalı.
0
animalman
(22.06.16)
sağlık kabini diye bir şey hiç duymadım, sanırım ki buralarda yok. beş saniyelik iş için iki saat yol gidip gelmek de nasıl zor geliyor halsiz halimle.
0
🌸devilred
(22.06.16)
çevrenizde eczane varsa oraya sorun, bazı eczacılar yapıyor, yapmasa da en yakın neresinin yaptığını bilir
0
animalman
(22.06.16)
poliklinik yok mu?
0
cekilmis gayfe
(22.06.16)
Devlet hastanelerinin acillerinde yapmazlar mi? Receten varsa özel hastanelerde de yaparlar ama ücret alırlar. Ne kadar aldıklarını bilmiyorum, her hastanenin kendine gore bi fiyat politikası oluyor. SGK li hastalara da indirim uyguluyor anlaşmalı olanlar.
0
damdanakan
(22.06.16)
ASM'ler Cumartesi günleri açık İzmir'de.
0
teknikekip
(22.06.16)
aa devlet hastaneleri de yapar değil mi? çok bekletirler mi ki?
0
🌸devilred
(22.06.16)
Olmadı Acilden girip yaptırırsınız diye düşünüyorum.
0
teknikekip
(22.06.16)
Kimi devlet hastanelerinin acil servisleri, reçete yanınızda ise yapıyorlar. Ancak belli saatler arası yapıyor çoğu. Gitmeyi düşünebileceğiniz bir devlet hastanesi acil servisine önceden telefonla ulaşıp öğrenmek mantıklı olabilir.

Edit: Devlet hastanesi acil servisleri enjeksiyondan para ALAMAZ. İsterlerse de vermeyin. Hak iddiasında bulunamazlar.
0
gonion
(22.06.16)
Acilde çok bekletmezler. Receteni gösterip sıraya girersin.
0
damdanakan
(22.06.16)
en son özelde 5tl'ye yaptırmıştım istanbulda. aciline gittim yaptılar.
0
sta
(22.06.16)
ne enjeksiyonu olduguna göre degisir. antibiyotik enjeksiyonlari riskli mutlaka hastanede yaptirilmasi gerekiyor.

ben her kosulda hastaneyi öneririm. kalabalık acillerde ugrasmak istemedikleri icin yapmiyorlar. sakin ve ufak hastaneler olur, devlet hastanesi olursa daha iyi olur.
0
thewizardofearthsea
(22.06.16)
b12 enjeksiyonu, büyük bir risk taşıdığını düşünmüyorum. bilsem kendime yapacağım ama o kadar bilgili değilim ne yazık ki.
0
🌸devilred
(22.06.16)
(6)

Emre Belözoğlu ve Volkan Demirel

giggs
Bir tek ben mi hissediyorum iki adamın eksikliğini? Nerde emre'nin topu geriden alıp ileri götürdüğü atraksiyonlar. Uyuşuk selçuk resmen el freni. Volkan Demirel gibi güven veren adam nerde o da yok. Sabri Sarıoğlu şu adam gökhan ruhsuzundan daha iyidi. Volkan ameliyat oldu o yüzden yok ama olmasayd
Bir tek ben mi hissediyorum iki adamın eksikliğini? Nerde emre'nin topu geriden alıp ileri götürdüğü atraksiyonlar. Uyuşuk selçuk resmen el freni. Volkan Demirel gibi güven veren adam nerde o da yok. Sabri Sarıoğlu şu adam gökhan ruhsuzundan daha iyidi. Volkan ameliyat oldu o yüzden yok ama olmasaydı yine almazlardı.

Sizde hissetmiyormusunuz? Daha iyi olmaz mıydı takım.
0
giggs
(21.06.16)
Dusun ki emre belozoglunu bile ozleyen cikiyor,takimin haline bak.

Futbolla cok alakali bir adam degilim ama buna milli mesele gozuyle bakarim,aslinda millisine de sokim.vazgectim bise yazmiyorum alayinin amk.soysuz serefsiz cibiliyetsiz topitoplar.
0
duptıs
(21.06.16)
2si de katıksız octu. san marino'ya döneriz üzülmem o 2si gibi futbolcular gelir üzülürüm
0
glamdr1ng
(21.06.16)
Emre ve volkan zeki ve çevik olabilir ama ahlaklı değiller. Önce karakter. Her maçı kazanmak mühim degil ama karakterinle saygı uyandırmak önemli. Turk futbolcularda eksik olan bu.
0
thewizardofearthsea
(21.06.16)
Emre ve Volkan suan oynayanlardan daha ahlaklıdır. Futbolu severek oynarlar
0
🌸giggs
(21.06.16)
ikisinin de karakteri sıfırdı ama oyunculukları iyiydi.
0
nothing in my way
(21.06.16)
@thewizardofearthsea

şimdiki kadroya bakınca emre ile volkan'dan daha karakterli değiller. öküzler karması yapıyor bari yetenekli öküzleri alsaydı.
0
lancelot du lac
(21.06.16)
(1)

İkinci el kitap

obenbenol
Merhaba,Elimde satmak istediğim kitaplar var. Hepsi eski İngilizce romanlar. Bunları satabileceğim sahaf vs bilen var mıdır?
Merhaba,

Elimde satmak istediğim kitaplar var. Hepsi eski İngilizce romanlar. Bunları satabileceğim sahaf vs bilen var mıdır?
0
obenbenol
(19.06.16)
Bir liste ya da fotoğraf koysana buraya
0
thewizardofearthsea
(20.06.16)
(49)

Bakire Olmayan Bir Kız ile Neden Evlilik Düşünülmez?

denizaya
Görüştüğüm çok hoş bir kız vardı, bana geldi beni sevecek kişi geçmişimi sorgulayıp yargılamamalı falan diyince içimden acaba demiştim.sonra uzun bir ilişkiden çıktığını falan öğrendim. onunla bişiler yaşadığını ama oldu bitti, hissetmedim bile falan dedi.dedim tamam sevmiş bişiler yaşamış sen de ba
Görüştüğüm çok hoş bir kız vardı, bana geldi beni sevecek kişi geçmişimi sorgulayıp yargılamamalı falan diyince içimden acaba demiştim.

sonra uzun bir ilişkiden çıktığını falan öğrendim. onunla bişiler yaşadığını ama oldu bitti, hissetmedim bile falan dedi.

dedim tamam sevmiş bişiler yaşamış sen de bakir değilsin deniz dedim içimden ama sonra o ilişkisinden sonra birkaç tane daha 6-7
aylık ilişkileri olmuş ve 1 erkek ile değil 3 farklı erkekle yatmış. bana hep söylediği çok uzatmadım bu hatayı oldu bitti falan.

*sayısıda bi gece karambole erotik muhabbet yaptığımız zaman kendisi ağzından kaçırdı. işte bi erotik konu hakkında konuşuyorduk, ya dedi benim o kadar çok tecrübem yok falan derken söyledi işte.

ve bu bir kız öğretmen ve ben bundan çok hoşlanıyorum ama o anlattıkça sinirlerim bozulmaya başladı. bi yanım yuh amk siktir et kızı gitsin diyor, bi yanım ondan çok hoşlanıyor evlen gitsin diyor.

durduk yere canım sıkıldı.
0
denizaya
(19.06.16)
keşke anlattırmasaydın. bir de üçte bir kuralı vardır. yani o 3 kişi değil 9 kişidir aslında :)
bi daha aklında olsun geçmişinizi kurcalamayın.

edit: bu :) işareti ne anlama geliyor gençler bi araştırın. mal mal diyalektik kasmayın ondan sonra. tam andonsunuz yemin ederim.
0
cekilmis gayfe
(19.06.16)
Öğretmenin hormonu yok mu asdffghjj

Senin de ilişkin olduysa kafaya takacak bir şey yok, sen ne yaptıysan o da onu yapmış. Yok benim sadık yarim sağ elim diyorsan kolay bir durum değil, hele sayıyı falan bilmek tam saçmalık. Bir sonraki ilişkinde lüzumsuz detayları öğrenmemek konusunda tecrübe kazanmış olursun..
0
nrmnm
(19.06.16)
Çeteleyi öğrenince ne olacağını düşünüyordun ki? Sayının ahlaki değere etkisi pek yok.
0
hasmetizm 2046
(19.06.16)
Bence bunu düşünmeyin. Erkek arkadaşımın birileriyle birlikte olmuş olma düşüncesi beni de çok rahatsız ediyor ama yuzeysel bir şekilde,ki böyle olmalı. İşin özü bu olmamalı. Yaşanmış bitmiş.
0
yuvarlanantencereninkapagi
(19.06.16)
sevişenden değil sevişmeyenden kork (illa ki birinden korkacaksan). sevişenin gözü dışarıda olmaz, seni sevmiştir, seni tercih etmiştir. diğeri merak eder, denemek ister, aldatmaya daha yatkındır doğal olarak, tecrübesiz olduğu için.

herkes sevdiği insanın geçmişini dinleyince rahatsızlık duyar (onu başkalarıyla paylaşmak istemediğinden), çünkü gözünün önüne getirebilirsin elinde olmadan. sevişmenin doğal bi şey olduğunu kabul edip bununla yaşaman lazım. 3 erkek de yüksek bir sayı değil bana sorarsan (3 değil 30 olsa yine sana hak vermezdim, ama bir "kaşarlık" durumu da yok yani) tek gecelik ilişkiler de yaşamamış anladığım kadarıyla, tanıdığı, bir şeyler hissettiği insanlarla birlikte olmuş. (tek gecelik ilişki yaşasa ondan da sana ne zaten, o da olabilir, isteyen yaşar).

yargılamanın nedeni belki yarın öbür gün beni bırakır gider mi, ben onu mutlu eder miyim gibi korkularını gizlemek için zihninin sana oynadığı bir oyundur.

evlilik için kriterler çok farklı olmalı. evlilik bir hayatı paylaşmak demek. karşındakinin kaç kişiyle yatıp yatmadığı öncelik sırasında çok sonlarda geliyor. hayatı paylaşıyorsun hayatı. ev arkadaşı oluyorsun en basitinden, öyle düşün.

@cekilmis gayfe'nin dediği kural da abazan ergenlik filmi american pie uydurması bir şey; 3'se 3'tür yani, sıfır mı desin 3'ten fazla değil diye. çok manasız.

edit: parantezdekileri sonradan ekledim, eksik kalmıştı.
0
whimsical
(19.06.16)
sen de bakir değilsin deniz dedim!den sonrasını okumadım

yazık kıza+1
0
haydudd
(19.06.16)
zaten bu zihniyetle sen o kızla evlilik hiç düşünme, yazık kızın hayatını mahvetme.
0
medusa
(19.06.16)
evlenme sen. pazardan elma armut al onun yerine. seçtirmeyen tezgahtan al yalnız ellenmemiş olsun. hadi kendin hiçkimse ile beraber olmamış olsan yine bir derece mantıklı bulabilirim bu isteğini, yine de saçma ya.. karşındaki insanın geçmişte birilerine karşı sevgi duyması, onu doğru insan sanması birer hata damga etiket olamaz ya olmamalı. sen ne sanıyorsun kendini? erkek olduğun için ne üstünüğün ve "bakire isteme" hakkın olduğunu sanıyorsun? cidden mantıklı bir tane sebep söyle , ben şuyum bu yüzden bunu isteme hakkına sahibim de. değil 3 50. dünya ülkesi yemin ederim mk ya..

cekilmisin aklına da uyma bence, herif 40ına gelmiş hala vizyon 3x3 yazık lan bi de allahla konuşuyorum ama dün gece meyhaneden çıktım kafasında. insanda biraz tutar olur. tamam herkes hissettiği dini yaşasın mk da din bu değil ya. en güzel din ahlaktır. eşitliktir. sen bu zihniyetle öyle bi insanla mutlu olmayı hak etmiyorsun zaten sktiret.
0
shotgunwoman
(19.06.16)
:) üçte bir kuralı aynen.
3 dediyse 9 kişidir o.
0
Alt4y
(19.06.16)
ya sen haklısın bence ama buraya sorulacak soru değil bu. mesela ben biraz eski kafayımdır sevdiğimin ilki olmamı isterdim -ama öyle olmasa vazgeçmezdim.- sadece içimde bi burukluk olurdu. buradaki insanlar o burukluğu anlayamaz.
0
freetakilir
(19.06.16)
shotgunwoman +1

sen bu kafayla yalnızca o kızın değil mümkünse hiçbir dişinin hayatına girme. oksijen israfından başka bir şey değilsin.
0
köstebek kurabiye
(19.06.16)
Ne evlenmesi afedersin hemen?

Bununcevabini ancak kizla uzun sure bir iliski yasayarak kendin cevap verebilirsin. Sevgili oldugunda belki aklina gelmeyecek bu deneyimleri, ya da gercekten dert edeceksin ve ayrilmak isteyeceksin, belki ayrilma sebebin bunun yerine bambaska bir sey olacak ve simdi bos yere kafani yormus olacaksin.

Sonuc:

kizla evlenmek icin birlikte olmuyorsun; cekici bulup, iyi anlasip, vakit gecirmek istedigin icin birlikte oluyorsun. Bu surede de duygu ve dusuncelerinin aldigi sekle gore iliskiye yon veriyorsun. Boyle, troll yuvasi, yas ortalamasi 21-22 olan bir sitede yazilanlara bakip, koru korune hayatini yonlendirmiyorsun.


"Pazardan elma secer gibi kiz seciyorsun kahrol o zaman" mantigi da cok sacma. Siz karsi cinsinizi begenmek icin nelerine dikkat ediyorsunuz, bir dusunun. Boyu, kilosu, tipi, fizigi, yuz sekli, geliri, kariyeri, diksiyonu, yabanci dil bilgisi, ten uyumu vs. vs. @denizaya nin da kriteri de bu demek, yadirganacak bir sey goremiyorum.( her ne kadar bu benim kriterim olmasa da) aslinda iliskilerin temeli de budur, kendi niteliklerinle, tercih ettigin niteliklerdeki bir karsi cinsle birlikte olabilmek; yani aslinda tam da pazardan elma secmek seklinde yapilir bu.

www.youtube.com
0
scars dont fade
(19.06.16)
Kadinlarin partner sayisini oldugundan daha az soylemeleri de arastirmayla kanitlanmis bir gercek:

www.returnofkings.com

Bunun sebeplerinden biri de, 1st world ulkelerinde bile ataerkil sosyal kimligin hala egemen olup, bu toplumsal gorus/baski yuzunden, partner sayilari arttikca kendilerini daha "slutty" hissetmeleriymis .

Sahsi gorusum, kadin isterse 100 kisiyle birlikte olur, bu benim sorunum olmamali. Ama senin sorunun ise senin tercihinin de bu yonde olmasinda bir sakinca yok. Ozgur secimin.
0
scars dont fade
(19.06.16)
Bu tarz düşünceleriniz varsa sizin gibi düşünen biriyle olmalısınız. Burda istediğimiz kadar anlatalım yok ahlak bekaretle ilgili değil, yok zarın delinmesi dışında her şeyi yaşayıp yalan söylese daha mı iyi diye. Bugün olmazsa yarın muhakkak takarsınız bu konuya. Kendinizide onuda boğmayın boşuna.

Ama kızın tavrıda doğru değil. Şöyle ki; seçimlerinin arkasında sapasağlam durabilse, ya hataydı falan filan demese, siz bunu sorgulayacak alanı bulamazdınız. Kendini savunmaya ve haklı çıkarmaya çalışmayacak. Bu topa hiç girmeyecek, paşam bi sürü bakire var hadi yürü onlara diyecek.
0
Phoebe
(19.06.16)
Bana diyecek bir şey bırakmamışsınız, güzel linç olmuş. Duyuru ahalisini tebrik ediyorum.

En çok da phoebe'ye katılıyorum.
0
yirmisantim
(19.06.16)
daha ne olsun. kız yol geçen hanına dönmüş. hala yok bi şey hissetmedim yok pişmanım sanki tecavüze uğradı. aynı yalanlar. inim inim inledi çarşafı ısırdı. aklına bunları getir. boşver. başka kız mı yok.
0
kelepir
(19.06.16)
geçmiş ilişkilerine hata diyen kızın kendisi hatadır.

kızın geçmişine takan erkek de komple yine kendisi hatalı üretimdir.

dolayısıyla ikinizden bir halt olmaz.
0
elestirman
(19.06.16)
o seninle evlenmeyi düşünüyor mu? bunları anlattıysa seninle evlilik gibi bir düşüncesi yoktur.
0
kiss my irish ass
(19.06.16)
Mars'ta yaşayacak gönüllüler aranıyor falan filan.
0
stratejisizsiniz
(19.06.16)
Başlıkta yazdığın gibi bir gerçeklik söz konusu değil kardeş onu sadece senin gibi sırf erkek olduğu için kendini kadından üstün gören ataerkil zihniyete sahip tipik Türk erkeği yapıyor. Yoksa dünyanın yarıdan fazlası ilk deneyimini 15 yaşında yaşamış kadınlarla evleniyor hem onla bunla yat kalk ciddi düşünmediğin zaman Canın evlenmek isteyince bakire kız isterim. Yok ya. Kız da ayrı şuursuz hata falan diyor. Yeminle size dikilmiş müstahak. Bu arada belli bir yaşta bakire kadın yok. Ya arkadan çalışmış ya da diktirmiş denk gelecek sana da bakirenin derse de bunu da kafana iyice sok
0
limoncello
(19.06.16)
Bakire olan birisi ise belki anal, oral her şeyi yaptı, veya kızlık zarını diktirdi, nereden bileceksin?
Kız dürüstçe söylemiş, rahatsız olman normal ama hiç bilmemenden daha iyidir.
Birlikte bir ömür geçireceğinin birinin sahip olduğu ufacık zar, karakterinden, kişiliğinden, zekasından daha önemliyse başka bir şey demek istemiyorum:(
0
peggy
(19.06.16)
Bir de kadınları elma seçer gibi bakire bakire değil gibi kategorilere ayırmayın yeminle ifrit oluyorum yazıktır günahtır. Kadın da insan onun da ihtiyaçları arzuları ve dürtüleri var ve belli bir yaştaki kadının bakire olmaması normaldir bakire olması değil. Senin mantığa göre en namuslu kadın vajinismus hastası kadın baksana istese bile ilişkiye giremez adghdsh
0
limoncello
(19.06.16)
önemli olan dürüstlükse gidip genelevden alalım o zaman onlar da dürüst. önemli olan daha önce verip vermemesi. kriter bu.
0
kelepir
(19.06.16)
E sen de bir şeyler yaşamışsın neyin tatavasi bu? İçimdeki burukluğu burdakiler anlayamaz yazmış biri de, sizin ortadoğulu arabesk romantizminizi yesinler lan alansbsns. Allah in çarıklı yobazları, sizin neyinize ilişki yasamak, aşk meşk. Oturun evinizde ananızın köyden başı önünde kız bulmasını bekleyin. Sonra evlenince "türk kızı odun gibi yatıyor" diye paralı sekse koşarsınız. Genlerinizde var.
0
piremses
(19.06.16)
@kelepir troll troll konuşma para karşılığı meslek olarak cinsel ilişkiye girmekle kişinin hür iradesiyle sevgilisiyle ya da hoşlandığı biriyle birlikte olması bir mi
0
limoncello
(19.06.16)
aslında gerçek şu ki bir erkek sevdiği kızın daha önce birisine verecek kadar çok sevmesini kaldıramaz. o açıdan bakınca eskortların sevmeden birlikte olması daha önemsiz oluyor. para alıp almaması bu denklemde bir değişken değil.
0
kelepir
(19.06.16)
Her kadının deli gibi aşık olup da mı seviştîğini sanıyorsunuz. Ha çok sevmiştim alkollüydüm hataydı hiç bi şey anlamadım gibi saçma sapan suç işlemiş gibi konuşanlara ben de uyuz oluyorum o ayrı. Kısa zaman önce Türk kadınlarının çoğu ezik diye soru sormuştum da topa tutulmuştum. Bu kız da o ezikliğin kanıtı işte
0
limoncello
(19.06.16)
"verecek kadar çok sevmek" mi?

temel ihtiyaç yahu cinsellik. yemek, içmek gibi. bizlere toplumun belirlediği ahlak öğretiyor önüne gelenle yatmamayı, seçici davranmayı yahut evlenene kadar beklemeyi. hepsi de farklı seviyelerde ahlak. insan doğal ortamında çok sevdiği için sevişiyor filan mı sanıyorsun, çok komik. mağaradaki adamın/kadının giyinmek, ortalıkta sevişmemek gibi bir kaygısı mı vardı; çok sevdiğinden mi yatıyordu diğeriyle.

hayvanlar da zaten sokak ortasında çok sevdiğinden çiftleşiyor.

ne acayip kafalar ya.

bir kadını ya da bir erkeği başka birinden çocuk yapacak kadar sevdiği vakit kıskanın, sevişmek bu kadar ciddiye alınacak bir şey değil.

patolojik vaka bizim ülkenin erkeklerinin çoğunluğu.
0
whimsical
(19.06.16)
Kızların birine "vermesi" için çok seviyor olması falan gerekmez. Erkekler bu işe nasıl "ihtiyaç" olarak bakıyorsa, kadınlar için de ihtiyaçtır. Doğanın gereği, bütün hayvanlar gibi insanın da sahip olduğu bir dürtüdür cinsellik. Saçma sapana mantalitenizle tespit kasmaya uğraşmayın.
0
peggy
(19.06.16)
sen daha önce birisiyle birlikte oldun mu? olmadıysan tamam dert edebilirsin de, sen birisiyle olduysan neden dert ediyorsun bunu?

erkeğim
0
metalika
(19.06.16)
@denizaya, bu soruyu buraya sormakla yanlış yapmışsın. çünkü bu mevzu her açıldığında buralar karışıyor ve yüzlerce klişe argüman söyleniyor. hiç değişmiyor.

ayrıca, kadınlar karşısındaki insanı çok masumca şeylerle değerlendiriyormuşcasına tutup da bakireliğe önem veren kişilere hakaretlerde bulunmaları yanlış.

senin kriterlerin doğru, onunki yanlış? hadi ordan.

ayrıca, "önemli olan dürüstlükse gidip genelevden alalım o zaman onlar da dürüst. " @kelepir'in bu yorumuna +10000000
0
dead and broken
(19.06.16)
Tamam o zaman yalan söyleyin diktirin kızlar analdan anala koşun emmediğiniz s.k kalmasın nasıl olsa bakireyim diye kandırırsınız bi sünepeyi. Ya yazmıyım yazmıyım diyorum ama kendi genelevden çıkmayan herifler kadınların sevişmesini kendi genelev maceralarıyla bir tutuyor vay amk
0
limoncello
(19.06.16)
Bu arada kadınlar kulübüne sorsan beklediğin cevapları alabilirdin burası yanlış platform
0
limoncello
(19.06.16)
@limoncello, o yorum, hangi akışa göre verilmiş tekrar bir oku istersen.

bakire olmayan kız dürüsttür, bakireler dürüst değildir anlamına gelen kaç tane cümle var yukarda.

"bakire değil mi? haa, çok dürüst o zaman yahu. bakireler zaten hep anal/oral takılıyor." bu nasıl savunma biçimi.

bunun üzerine @kelepir söylemiş bunu ve diğerlerinin mantık çerçevesinde çok da mantıklı.

aman ya, kim ne düşünürse düşünsün, yalnız şunu unutmayın, siz bir insanın "ben karşımdakinin bakire olup olmamasıyla ilgilenirim" düşüncesine saygı duymayıp, ona "ortadoğulu, çomar" diyorsanız, kusura bakmayın da siz de en az onun kadar "ortadoğulu, çomar"sınız. herkes, her konuda sizin gibi düşünsün istiyorsunuz. düşünün bakalım bu zihniyet size kimi hatırlattı :)
0
dead and broken
(19.06.16)
ha, @denizaya'ya konu ile ilgili hiç yorum yapmadım, onu yapayım.

bakir değilsen, senin de bunu yargılama hakkın olduğunu düşünmüyorum. kurcalamamak en iyisi. seviyorsan seviyorsundur, bunun önünde herhangi bir engel olamaz. ha ben bakire istiyordum diyorsan da, kendin bakir kalacaktın. her şey karşılıklı olacaktı yani.
0
dead and broken
(19.06.16)
Uc kişi ile aynı anda mı yatmış?
0
thewizardofearthsea
(19.06.16)
Bende soğuyorum hele at hırsızı tiplerle sevgili olup bu eve alınmayacak tipi içine alıdığı aklıma gelince bende bu kızla eğlenir geçerim diyorum.
0
mrthany
(19.06.16)
buraya başlık açıp yardım isteyecek kadar seksten yoksun, seksi ilahlaştıran, sevişmeyi dünya sorunu halinee getiren ilkelliğinizi okudukça etrafımda sizler gibi insan olmadığı için dua ediyorum. umarım, umarım o kızla bi geleceğiniz olmaz da herhangi bir kavgada, küçücük tartışmada anlamsızca geçmişinin yüzüne vurulacağı günler yaşamaktan kurtulur o kız.
0
lost aci soyler
(19.06.16)
cok sacma seyler yazılmıs misal sevişenden korkma sevişmeyenden kork merak eder seni aldatır en saçmalarından biri, zaten kız sevişmese merak etse onunla dener heralde sokaktan sucu çevirmez, ki bunun sıkıntı olacagını da sanmıyorum?

bence evlenme, cunku bunu aşan genişlikte bir adam değilsin, her zaman seni mutsuz edecek.
madem kız da bu kadar rahat bir sürü kişiyle beraber olmus kendi gibi bir adamla evlensın, hassasiyeti olan biriyle degıl.

he ama sen bi kız bulursun kimsenin eli eline degmemiş o da seni bakir degilsin diye istemez ona da saygı duycaksın
0
hopp
(19.06.16)
bir de son olarak duyuruda bu gibi sorulara cevap verenler hep karsıt fikirliler oluyor, yoksa yüzlerce adam var ama cogu yazmaz bişey oysa sorarsan bakire kızla evlenmek isterler, ama yazanlara bakarsan hep aynı baslıklara aynı seyı yazanlar. o yüzden ben de dahil kimseyi ciddiye alma seni tanıyan bırıleryle konus
0
hopp
(19.06.16)
bir kadinin cok fazla erkekle birlikte olmasi dunyanin her yerinde kotu karsilaniyor. slut is slut wherever you go.

ne kendinizi kaptirin ne cok ne az deger verin; iste o zaman, bu tarz seyler umrunda olmaz.

valla suana kadar tecrubelerimden konusayim, kadinlara gore tum eski iliskiler hatadir, hic zev almamislardir, bir defa olmustur..."senin bedenin senin kararin".

amann evlenmeyin olsun bitsin..evlilikte ne var, bok mu var. kendi sorunlulugun yetmiyor, bir de baskasinin ki cikacak. ananiza soyleyin, o bulsun. sizin, bizim bulduklarimizdan daha hayirli oldugunu dusunuyorum.
0
ubi dubium ibi libertas
(19.06.16)
Bu arada kız zaten uzun süreli ilişki yaşamış diyorsun tek gecelik de değil yani ee napsın bu kız tek gecelik de yaşayabilir senle ilişkide olup birlikte olmasa baskı yaparsın Kezban dersin bu kızlar sizin sikinizin keyfine göre hareket edemez ki kadınlara yalan söylemekten ya da diktirmekten başka çare bırakmıyorsunuz. Kadının çok erkekle birlikte olması dünyanın her yerinde... diye cinsiyetçilik yapmaya gerek yok. Avrupa'da Amerika'da 20 yaşında bakire görseler dalga geçerler ayrıca 3 çok bi rakam da değil. Ayrıca benim lafım özellikle kendi her haltı yiyip canı evlenmek isteyince el değmemiş mal arayan kadınları ezen eziklere
0
limoncello
(19.06.16)
neyi ararsan onu bulursun.
eger sen beraber oldugun kadina hep bu dusuncelerle yaklasiyorsan senin de gecmisin temiz degildir o kadar?
Kendi gecmisin temiz degilken nasil karsindaki insanda bunun yargilamasini yapabilirsin?

Sen kimsin ? Evet dogru
Kimsenin kimseyi kandirmaya hakki yok.
ama su var.
Cidden bu ulkede kadin olmak zor.
durust bir kadin olmak daha da zor.
bazen ben de kendime soruyorum onu bunu kandirsam daha mi degerli olurum diye ?
Ama sonra bos ver diyorum. onlari avlayanlar zaten var.
su basligi okumak cidden aci vericiydi. yazik ya.
0
lithu
(19.06.16)
@prince kardeşim fazla porno zehirlenmesi yaşamışsın belli sekse ve cinselliğe bakışın porno seviyesinden ibaret yaşın da küçük belli 30lu yaşlarda görüşelim. Bu arada sen bu dediklerini elalemin kızına yapıcan sonra senin müstakbel eşine bacına vs yapılınca çok ayıp. Bakire istiyorsan sen de uçkuruna sahip çık kadının midesi seni nasıl kaldıracak kimbilir hangi hastalıklı kadınlarla escırtlarla vs oluyorsunuz
@antikadimag katılıyorum mesele bekaret değil seçici olmak yoksa önüne gelenle birlikte olan kadın da erkek de hastalık taşıma riski var ama zaten kadınlar erkeklere göre çok daha seçici
0
limoncello
(19.06.16)
işin din ile alakası yok.
din ile alakası var diyenin aklına tüküreyim.
0
Alt4y
(19.06.16)
daha en başta başlığın kendisi doğru bir önerme içermiyor: "Bakire Olmayan Bir Kız ile Neden Evlilik Düşünülmez?"

neden düşünülmez'i bilmiyorum. "neden düşünülmesin" kısmındayım.
0
matrix
(19.06.16)
Sen evlilik kafasına girme daha.
0
arnold schwarzeneger
(20.06.16)
atalay filiz de dürüst yakalanınca itiraf etti nasıl öldürdüğünü yalan söylebilirdi.
0
kelepir
(20.06.16)
Bakire olmayan kızlar değil de, piyasada kısa/uzun süreli bir çok ilişki yaşayıp, hepsiyle de sevişen kızlar var. Bunlar duygusal anlamda param parça olmuş durumdalar.
Senin örneğinde 9-10 kişiyle ilişki yaşamış, hatta biri uzun süreli bir ilişki olan biriyle sağlıklı ilişki kurmak son derece zor. Hiç bir şey hissetmedim, sevmiyorum işleri de yalan. Kadınlar kolay kolay unutamazlar bu ilişkileri.
0
kartallar yuksek ucar
(20.06.16)
(7)

Memurun yolluğu gideceği mi yoksa ayrıldığı kurumdan mı ödenir?

coksinirliyim
Merhabalar Mevzuat yönetmelik ne var ise yasal dayanak ona göre işin en doğrusunu söyleyebilirseniz çok mutlu olurum Teşekkürler Saygılar sevgiler
Merhabalar
Mevzuat yönetmelik ne var ise yasal dayanak ona göre işin en doğrusunu söyleyebilirseniz çok mutlu olurum
Teşekkürler
Saygılar sevgiler
0
coksinirliyim
(16.06.16)
mevzuat konusunda harcırah kanununa ve bununla ilgili alt mevzuata bakabilirsin. tecrübelerim ise öncelikle ayrıldığın yerden alman. zaten sürekli görev yolluklarında ödenek olup olmamasına bakılmaz ödenir. önceden idareciler ödemiyebiliyorlardı ancak sanırım bununla ilgili mahkeme kararı felan çıktı şimdi ödeneğe bakılmaksızın ayrılacağın yerden alabiliyorsun. ama zaman darlığı vb. gibi sebeplerden dolayı ayrıldığın yerden almadı isen gittiğin yerden alırsın. tavsiyem ayrılacağın yerden al.
0
ihb
(16.06.16)
Görevlendirmeyi yapan kurum verir, eğer hemen veremeyeceklerse avans da isteyebilirsin.
0
ofkeyle kalkanin yerine oturan yazar
(16.06.16)
bugüne kadar 5 kere nakil oldum. hepsinde gittiğim yerden aldım yolluğumu. nakil ilmühaberi hazırlarken, gönderen yer evraklara "yolluk verilmemiştir" diye yazılıyor. böylece karşı taraf ödüyor.
0
halanne
(16.06.16)
ikisi de ödeyebilir. ayrildigi kurumda para kalmamissa, evraklarına yolluk ödenmemiştir notu düşer. gittigin yerden alirsin. ama en garantisi biraz zorlayip ayrildigin kurumdan almak, gittigin yer de sallayabilir seni.
0
thewizardofearthsea
(16.06.16)
bu yolluk ne kadar bir ücret acaba merak ettim.
0
bobinhoo
(16.06.16)
@bobinhoo ünvana kuruma göre değişiyor
0
ofkeyle kalkanin yerine oturan yazar
(16.06.16)
unvn kurum arti gidilen yerin km si uzinden hesaplaniyor.
0
halanne
(18.06.16)
(26)

Bir insan neden survivor izler?

alttaraf
Zaplarken aklima yeniden geen soru..Sozlukte falan da goruyorum iste "su baslikta survior basliginin onda biri entry var" falan diye, sanirim malesef gercekten isleyen var bunu, Yahu bir tek kisi bile izliyorsa, bir insan bunu niye izler, gercekten bunun psikolojik, sosyolojik faan sebebini merak ed
Zaplarken aklima yeniden geen soru..
Sozlukte falan da goruyorum iste "su baslikta survior basliginin onda biri entry var" falan diye, sanirim malesef gercekten isleyen var bunu,
Yahu bir tek kisi bile izliyorsa, bir insan bunu niye izler, gercekten bunun psikolojik, sosyolojik faan sebebini merak ediyorum, daha dogrusu fikirlerinizi merak ediyorum
Magazin programlari, televoleler, muge anlilar, evlilik programlari falan bir yana da bir insan nasil ve neden oturupta 30 saniyeden fazla bu survivor denen sacmaligi izler bi anatin yahu, ozellikle izleyenler..
0
alttaraf
(15.06.16)
niye izlemeyelim? saydığın programlardan ayıran ne survivoru.
0
bobinhoo
(15.06.16)
Bir insan neden dahi anlamındaki ekleri ayıramaz? Gerçekten bunun sosyolojik, psikolojik boyutunu merak ediyorum. Sonuçta senelerce eğitim görüyoruz, hadi okulda öğrenemedin entelektüel seviyesi yüksek biri yaptığı hatayı neden fark edemez? Gerçekten anlatın yahu, özellikle ayıramayanlar...

Bu arada yemişim Survivor'ı belki çıplak hatunlara bakmak için izliyorlardır belki de kaslı adamlara. Hiç olmadı adam kafa dağıtıyordur. Kullandığın dilin inceliklerini bilmeden başkalarını aşağılamak kadar acı değil bence.
0
komsu komsunun nickine muhtactir
(15.06.16)
herkesin kendi bileceği iş ama açıkçası survivor ı ciddi ciddi tartışan insanları herahngi bi konuda ciddiye alamıyorum. tv izlemek başlı başına gereksiz
0
washe
(15.06.16)
dahi anlamındaki eklerin veziri de gelmiş tam olmuş. adsdgdhj. ben izlemiyorum çünkü sıkıcı. izleyenlere sorduğumda televizyon da başka birşey olmadığı için izlediklerini söylüyorlar.
0
allanpoe
(15.06.16)
emekli babam izliyor. favorisi de damla. içerden "hadi damla hadi" diye tezahüratını duyuyorum.

bence de büyük bir saçmalık ve tamamen zaman kaybı. meyve yerken beş dakika maruz kalınca bile zamanımı çöpe atmış gibi hissediyorum. ayrıca atomu parçalamıyorum elbet ama survivordan başka yapacak daha iyi bir işi olmayanların anlayamayacağı işlerle meşgulüm.
0
ruhen hastayim ben
(15.06.16)
Derdim entellik kasmak falan degil, gercekten aklima takilan bir sorunun cevabini ariyorum, de ler da lar ve diger yazim aksakliklarina da cok takilmayin, telefondan yaziyorum ve hakki dewrim rahmetlinin tirnagi degiliz hicbirimiz... Takilmayin boyle seylere azizim..
0
🌸alttaraf
(15.06.16)
takım tutunca ve kalabalık izleyince güzel oluyor.
0
damdanakan
(15.06.16)
hakkı dewrim dedin, adam mezarında ters döndü şu an :P
0
damdanakan
(15.06.16)
Bunu hicbir zaman ogrenemeyecegiz, bu soruyu sorma bence:)
0
stavro
(15.06.16)
hakkı bey yeni mi öldü? allah rahmet eylesin.
0
damdanakan
(15.06.16)
ya bu göstermelik entelektüeliteye de ayar oluyorum ha. sana ne birader? her izlediğimiz, dinlediğimiz ya da okuduğumuz şeyin ille de bi anlamı mı olması gerekiyor? anlamsız olsa da izliyorum ve bu beni senden daha mı salak, cahil ya da zevksiz yapıyor?

metafizikle ilgili belgesel izleyince "neden onu izliyosun?" diye sormuyoken survivor izleyince de "neden?" diye soramazsın abi. sorarsan da gayet açık "sana ne" derim. sürekli izlemiyorum, arada bir denk geliyor ve gayet de keyif alarak izliyorum. mesela ben de evlilik programı izlemem hiç ama izleyene de "abi nasıl izliyosun ya, kıro musun?" demem. izler izler, bana ne?..
0
reso aga
(16.06.16)
bi ara da bbg 24 saat yayındaydı ve izleniyordu. yeni bir şey değil ki bu.

aradığın cevap: insanlar bunu talep ediyor.
insanlar posta gazetesi okumak istiyor. insanlar tayyip'in yönetmesini istiyor. serdar ortaç'ı demet akalın'ı dinlemek istiyor.

ulan iki dakkada depresife bağladım ya :(
0
yons
(16.06.16)
Yazdim bir daha yazayim, derdim entellik satmak degil, ayrica entelligin survivor izlemeyerek olmayacagini bilecek kadarcik da izanim var, keske " sana ne bilader" den baska yazacak seyler de bulabilse bazi arkadaslar..
0
🌸alttaraf
(16.06.16)
Arkadaşım yarıştığı için :)
0
tsubasacandy
(16.06.16)
bırak survivorı evde tv8 kanalını silmiş biri olarak sana ne be kardeşim millet ne izlerse izler. bu tür programları izlemenin tek amacı kafayı dağıtmak olmalı.
0
mrthany
(16.06.16)
Onu birak neden ertesi gun işyerinde orda olanlari tartisir. Bu konuda tavrim nettir. Survivor gibi seyleri izlemem izleyenden hazzetmem. Asagilarim. Uzgunum
0
koca dost dev
(16.06.16)
Keyif alinir izlenir bu kadar basit.Onemli bi etken daha ise merak.. Izlemeye basladin ki 3-5 bölüm ister istemez sonraki bolumler icin merak duygusu oluşuyor. Bastan bulasmazsan mesele yok.
0
trejemu
(16.06.16)
Tv izlemekten farkı yok. İnsanlar akşam iş dönüşü ailesi ile başbaşa kalınca sıkılıyor. Tv hayat kurtarıcı. İnsanları cümle kurmaktan kurtarıyor. Ben 15 yıldır izlemiyorum. Eksik hissetmedim. Bazen misafirlikte falan açıyorlar, acunun programları hipnoz edici. Kitleniyor insan manasızca. Ondandır belki de.
0
hasmetizm 2046
(16.06.16)
telefondan yazmamak türkçe konuşamamaya neden engel değilse, o yüzden. adam konuştuğu dili yazamıyor, survivor izleyenlere sallıyor burda. hayatınızda neyi başardınız ki insanları ne izlediğiyle yargılamak haddinize oldu, bazen insan hayret ediyor.
0
piremses
(16.06.16)
hiçbir survivor'ı izlemedim bu yaşa kadar. bu son survivor'ı ise yunus arkadaşım diye izledim ara ara. o da elenince açıp da bakmıyorum.

zaten yunus da berbattı oyunlarda. herif o kadar vücut kastı sivil hayatta sözumona; sıfır sonuç, sıfır sonuç. kaliteli elemandır ama kendisi.
0
mermize
(16.06.16)
Bizimkiler işsizlikten izliyor. İnsanların tek eğlencesi, ya da meşgalesi diyeyim, TV olunca birşeyleri takip etmek zorunda, bu bazen TV dizisi oluyor, bazen amarikan filmi oluyor, bazen evlilik programları, bazen de survivor.
0
Tutkun
(16.06.16)
çünkü içinde acı var, zafer var, yenilgi var, ihanet var, dostluk var, kardeslik var, her bölümün sonunda bir beklenti var, kendini özdeşleştirebileceğin karakterler var. herhangi bir televizyon dizisinden tek farkı, görece olarak survivor'un anlik insan tepkilerine dayanmasi. genel bir cerceve icinde herkes gercek davranarak rolünü icra ediyor. televizyon dizilerinden daha iyi bu sebeple de.

bir de hakikaten sanane.
0
thewizardofearthsea
(16.06.16)
Aptal eğlencelerle zihinlerini meşgul edip, can sıkıntısından kurtulmak için zamanlarını öldürüyorlar işte. Futbol, diziler, tv vb. Hepsi aynı şeyi sağlıyor.
0
harvey
(16.06.16)
Adam nasıl ve neden diye sormuş. Belki bilimsel toplumsal bireysel analizler beklemekte. Birileri de gelmiş "hayatında neleri başardın" diyor. aşsdfhsh.

değişik kafalar

reytingi yüksek olan program ilgi çeker-algı yönetir. sonra da bir şekilde bağımlılık yaratır.
iletişim terk.

@allanpoe

vezirim çok yaşa! kılıcın değsin daşaa! (Yok lan böyle değil miydi?)
0
ikcı
(16.06.16)
yakın zamanda başladım izlemeye. daha doğrusu kendimi izlerken buldum resmen. bu zamana kadar da izleyene gerizekalı gözüyle bakardım, doğru bir bakış açısı olmadığının farkındayım o zaman da farkında olduğum gibi.

sebebe gelecek olursak, baya yoğun çalışıyorum, eve giderken araç kullanmayıp 15 dakika falan yürüyorum. kafamı boşaltıyorum. yemek yediğim saate denk geliyor, dizi takip etmektense oyunu izlemek daha eğlenceli bence. aradaki konuşmalarda vs sessize alıyorum. tamamen işten uzaklaşınca da kapatıp kendi kişisel işlerime başlıyorum. özetle arada geçiş olarak kullanıyorum. kişisel iş kısmında bir şeyler yazmak, çalışmak kadar kitap okumak vs de dahil.
0
kulakligin calismayan teki
(16.06.16)
neden diye sormasının altında yatan nedeni hepimiz iyi biliyoruz ikcı, en değişik kafa seninkiymiş. "Magazin programlari, televoleler, muge anlilar, evlilik programlari falan bir yana" diyerek aslında aynı minvaldeki programları ayrıştırmakla gerçekten süper bir analiz yapılabilir. her analizin bir matematiği vardır, sen pek eğilmemişsin oralara.
0
piremses
(16.06.16)
(5)

Diş eti ağrısı galiba

aychovsky
Sol üst tarafımda diş etim acıyor. Dişler de sıcak-soğuğa biraz hassas gibi. Diş eti dişten daha sorunlu şu an. Delice bir ağrı değil. Dünden beri üst taraftaydı, şimdi aşağıya da kaydı hafiften. Yarın sabah doktora gitmeye çalışacağım (randevu işlerinin izin verdiği en erken zamana). Ağrı kesici al
Sol üst tarafımda diş etim acıyor. Dişler de sıcak-soğuğa biraz hassas gibi. Diş eti dişten daha sorunlu şu an. Delice bir ağrı değil. Dünden beri üst taraftaydı, şimdi aşağıya da kaydı hafiften. Yarın sabah doktora gitmeye çalışacağım (randevu işlerinin izin verdiği en erken zamana). Ağrı kesici aldım ama pek sallamadı gibi. Bir önerisi olan var mı? Rakı, kolonya basma işe yarar mı, olay diş eti midir; oturup bekleyeyim mi?
0
aychovsky
(13.06.16)
yakında eczane varsa dişinol. yine evde varsa agiz bakim sulari, colgate'in agiz bakim suyu klorex etkisi yapiyor. bir süre idare eder.

agri, iltihap oldugu icin oluyor. iltihabi kesmediginiz sürece agri olur. agri kesici almanin faydasi yok, öncelikle antibiyotik tedavisi olmasi lazim.

bir de tabii hersey psikolojik. agriyi düsündükce daha cok agrir.
0
thewizardofearthsea
(13.06.16)
Ne yapabileceginizle ilgili bir fikrim yok ama raki basmayin diyorlar genelde. Dis etine zarar verebiliyormus. Bir de geceleri genelde dis agrisi daha fazla olur diyorlar. www.dentalfearcentral.org birkac yerde daha tartisilmis. :)
0
yuzır
(13.06.16)
Dis agrisi maceralarinin aranilan ismi olarak disinol ,raki vb nin cok faydali olmadigini soyleyeyim.tabi bu benim gibi agri esigi yuksek -sanirim dogrusu boyle- insanlarda gecerli durum.

Anlik olarak kesilmesini istiyorsan hafif soguk suyu agri olan yerin uzerinde tutarsan agri kesilir ve seni bir sure idare eder,bu surecte uyuyabilirsen iydir.amanda boyle oluyormus takilayim ben deme,akibetin ben olur elinde soguk su siseleriyle disci kapisi asindirirsin.

Yatarken kafani yuksek tut,mumkunse hafif oturur pozisyonda uykuyu bekle ve uyu,yattigin zaman agri daha fazla oluyor.

Agri kesici ne aldin,kac saat oldu.prospektuse bakarak bir tane daha alabilirsin.

Gecmis olsun.
0
duptıs
(13.06.16)
Öyle çok fena uyutmaz bir ağrı değil şu an ama hissettiriyor kendini. Isırıyor derler ya, öyle bir ağrı. Uyutmamazlık edecek gibi değil. Varlığını hissediyorum. Dolorex aldım, bir saat kadar önce.

Edit: Yeniden cevap yazmayayım dedim, burayı editledim. Dişler fırçalanmaktan aşınacak yakında.
0
🌸aychovsky
(13.06.16)
Varsa bir majezik o agriyi keser gibi.sabaha buyuk ihtimal hissetmezsin ama disciye gitmemezlik etme.

Demin sunu eklemeyi unutmusum,disleri guzelce fircalamakta faydali olabilir,disetinde bi sikint varsa az kanasin iydir.

Acil sifalar yeniden,
0
duptıs
(13.06.16)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.