Giriş
(5)

Fala inanıyorm

meyve parcacikli kadin
Evet fala inanıyorum.... Evet kahve falıma bakıp gelecekte başıma gelecekleri bilen insanlar gördüm ... Siz de falan bakabiliyor ve bana bakmak istiyorsanız lütfen mesaj atar mısınız
Evet fala inanıyorum.... Evet kahve falıma bakıp gelecekte başıma gelecekleri bilen insanlar gördüm ... Siz de falan bakabiliyor ve bana bakmak istiyorsanız lütfen mesaj atar mısınız
0
meyve parcacikli kadin
(25.07.18)
Senden iyi reklam metni yazarı olur.
0
kablelvuku
(25.07.18)
ben arkadaşlarımla kahve içmeyi çok severim, fal kapatmayı da çok severim ama saçma sapan uygulamalara göndererek onların benim telefonumdan ordan burdan bulduğu bilgileri tekrar bana satmasını okurum.

arkadaşlarım da bak bak ne olur diye ısrar ederler. faldan gram anlamıyorum cidden bildiğimi de düşünmüyorum. karşımdakinin tipine bakarak cidden sallıyorum. ve insanlar aa nerden bildin falan diyor. bu fal olayları biraz klişe bende baktıyorum dediğim gibi ama fala çok inanmamanı tavsiye ederim.

ben de eskiden çok inanıyordum biri sallamasyon bir şey dedi 1 yıl o anksiyete ile yaşadım bi bok da olmadı. böyle şeylerle kafanı yorma çok da inanma :)yorumu da yanlış anlama :)
0
buiret
(25.07.18)
Bir kaç sefer yaptığımı saymazsak bedava bakmıyorum.
Losev e 100 TL bağış sonrası ancak.
0
kisa
(25.07.18)
gözlerini kapatıp karşındaki hedefe 100 el ateş etsen biri mutlaka hedefi bulur zaten.
0
ya ben lan neyse
(25.07.18)
(bkz: cold reading)
0
idexo
(25.07.18)
(4)

İnsanlarla samimi olamamak

sacrilegious
Yeni tanışıp muhabbetinden keyif aldığım insanlarla iletişimi ilerletemiyorum. Bu arada cinsiyetim kadın konuştuğum kişiler de genelde hemcinsim oluyor. Yani mesela okuldan ya da ofisten birileriyle iş/ders çerçevesinde kaldığımızda çok güzel sohbet ediyoruz, sonra biraz özel hayatlardan konu açılıy
Yeni tanışıp muhabbetinden keyif aldığım insanlarla iletişimi ilerletemiyorum. Bu arada cinsiyetim kadın konuştuğum kişiler de genelde hemcinsim oluyor. Yani mesela okuldan ya da ofisten birileriyle iş/ders çerçevesinde kaldığımızda çok güzel sohbet ediyoruz, sonra biraz özel hayatlardan konu açılıyor mesela yine belki 1-2 ay bu tür konularda muhabbet edebiliyoruz. Ama bi noktada ilişki tıkanıyor. Bu nedenle kimseyle arkadaşlığımı sürdüremiyorum.

Mesela biriyle tanışıyorum, 5-6 ay her gün işte/okulda görüşüyoruz öğlenleri birlikte yiyoruz iyi vakit geçiriyoruz ama o iş veya okul durumu sona erdiğinde kimse kimseyi arayıp sormaz oluyor. Bu duruma canım çok sıkılıyor ve hayatımda farklı bi şehirde yaşayan erkek arkadaşımdan başka kimse yok. Çok yalnız hissediyorum insanların ilişkilerini gözlemlediğimde birçoğu yüzeysel ve yapmacık geliyor bu nedenle bir yandan kendimi soyutlamak istiyorum örneğin sosyal medya kullanmıyorum ama git gide yalnızlaşıyorum ne yapmam gerektiği konusunda kafam karmakarışık. Yaşım 26 buna rağmen 1 tane bile yakın diyebileceğim arkadaşım yok. Çok mutsuzum bunun için ne yapmalıyım, siz nasıl samimiyet kuruyorsunuz?

Tşekkürler.
0
sacrilegious
(25.07.18)
dusunerek olmuyor bu. eskiden daha duygularına gore hareket eden bir insandım ve iliskilerim cok daha basarılı ve samamiydi. ne zaman ki mantık cercevesine oturtmaya calıstım daha az samimi ve seyrek iliskiler kurmaya basladım. enine boyuna dusunmedim aslında bu konuda ama yazdıklarınızın bende ilk uyandırdıkları bunlar oldu. benim de eskiye donmem lazım sanırım.
0
imnotsureabout
(25.07.18)
aynı durum bende de var.

biriyle tanışıyorum iyi anlaşıyorum, bir kaç zaman görüşülüyor her şey çok normal ama sonra ilerlemiyor çoğu zaman da karşı taraf yüzünden ilerlemiyor.

ben mesela hemcinsim bir kadınla tanışınca çok mutlu oluyorum çünkü arkadaş sayım çok az. ben hep adımda bulunuyorum hadi şöyle yapalım böyle yapalım diye. ama milletin çok işi olacak ki pek ilerlemiyor görüşme.

samimiyet nasıl kuruluyor fikrim yok ama sanırım çok fazla zaman geçirmek gerek belirli yaştan sonra öyle oluyor.

eskiden de lisedeyken lise arkadaşlıklarını düşün yıllarca beraberler, dershaneden tanışıp da görüşen pek insan bulamazsın mesela. samimiyet alışkanlıkla birleşince görüşmeler kaynaşmalar sıklaşıyor.

yoksa he canım evet görüşürüz aynen şeklinde devam edip gidiyor.

onun dışında sosyal medya kullanmamak günümüzde oldukça dezavantaj bende sevmeyip eleştirsem de kullanmak zorundayım çünkü artık her şeyi oradan yapıyoruz. eski bir arkadaşının fotoğrafını görüp a naber ya buluşalım diyerek tekrar canlandırıyorsun olayı. bu sebepten dolayı kendini soyutlamaman gerekiyor sosyal medyadan.

ama herkeste var bu sorun diye düşünüyorum ( gerçi bazı kişilerin de aşırı sosyal oluşunu kıskanmıyor değilim)
0
buiret
(25.07.18)
Sanırım ilişkilerden beklentilerimiz çok yüksek oluyor. Ama insanlar çoğu zaman ilişkilerine o an yanımda biri olsun yeter gözüyle bakıyor. Böyle olunca umduğumuzu bulamıyoruz. Bunu nasıl aşabiliriz hiçbi fikrim yok. En azından bunun yarattığı mutsuzluğu yenebilsek...
0
🌸sacrilegious
(25.07.18)
Bu dediğine 'mekan arkadaşlığı' deniyor.

Çok az kişiyle mekan arkadaşlığının ötesine gidebilirsin. Benim tüm hayatımda(senden bir iki yaş daha büyüğüm) mekan arkadaşlığının ötesine geçebilen yalnızca 3 arkadaşım oldu. Bu tarz bir arkadaşlık kurabilmek için aynı kliği paylaşmak şart. Bu kişilerden biri yurtdışında yaşıyor. Sürekli internetten görüşmenin dışında ne zaman gelse mutlaka uğrar görüşürüz. Bunun bir sebebi: ikimiz de birbirimize muhtaç değiliz. Bu da arkadaşlık bağını güçlendiren bir durum.

Bir insan bir diğerine ne sebeple olursa olsun muhtaç olduğunda onun kaynaklarını sömürüyor. Bu durum 'parazit' duygusu yaratıyor, insanları itiyor.

Bir de kadınlar arasında arkadaşlık, erkeklerinkine oranla malesef daha zor. Bunun da nedeni rekabet. Erkekler arasındaki 'kardeşlik bağı' daha güçlü. Bu da saygıyı zorunlu kılıyor. Örneğin 'birbirinin eskisine yazmamak' gibi bir yazısız kurallar oluyor. Erkekler rekabetin aksine lojistik destek de sağlayabiliyor. Örn: 'kanka anahtarı versene'

Sonuç: Samimi arkadaş bulmak zor, fakat imkânsız da değil. Bir şeyi yapmış olmak için yapmadığın zaman çevrende aynı konuyla ilgilenen başka samimi insanlar da bulabilirsin. Bu zaman alan bir süreç.

Yani bir hobiyle sosyalleşmek için değil, hobinin kendisiyle ilgilendiğin için uğraşıyorsan; senin gibi başkalarıyla bağ kurma şansın olacaktır. Biraz geek olmak, nerd olmak gerek. Geleneksel olarak nerd veya geek olmak kadınların beceremediği bir yaşam biçimi.

Artık ne kadar aktarabildim bilemiyorum, fakat yüzeysel olarak meselenin analizi bu.
0
idexo
(25.07.18)
(2)

Kira vs faiz

bana her yer cehennem
250 bin TL değerinde daireden 1250 TL kira alınıyorSatıp bankaya konsa ayda 3300 TL net getirisi var Ev daha fazla degerlenmez bence çünkü İstanbul'da değil.Hangisi mantıklı kafam karıştıBu arada 3 yıl önce 185 bine alındı
250 bin TL değerinde daireden 1250 TL kira alınıyor
Satıp bankaya konsa ayda 3300 TL net getirisi var

Ev daha fazla degerlenmez bence çünkü İstanbul'da değil.

Hangisi mantıklı kafam karıştı

Bu arada 3 yıl önce 185 bine alındı
0
bana her yer cehennem
(24.07.18)
Ev eskiyen bir şey.
Para ise eskimez.

İçinde bulunduğumuz dönem itibariyle likidite de önemli.

Öte yandan mevduat faizi kâr getirmez, paranın enflasyon karşısında değer kaybının bir kısmını kompanse eder.

3 yıllık enflasyon hesabını da yaparsanız 185bin liranın bugün kaç liraya denk geldiğini bulursunuz. Bunu evin bugünkü değeriyle karşılaştırın.

3 yıl öncesinde bu paraya dolar alsanız bugünkü kurdan ne kadar paranız olacaktı ona da bakın.
0
idexo
(24.07.18)
250000 tl bankada geriler. bankanın verdiği faizden enflasyonu çıkararak hesapla. reel faiz. aslında kar etmiyorsun. şanslıysan o sene paranı olduğu değerde tutarsın. ama bu arada mevcut paranı kullanamazsın. diğer taraftan ev yedi sülalene de geçebilecek bir yatırım. onu sürekli kullanırsın.
0
silver apple
(24.07.18)
(18)

800.000 dolara ihtiyacım var

osuran imam
Bu para nasıl toplanır? Mesela 5 yıl içinde. Diyelim aylık 2500 dolar maaşım var (yani yok ama biz var diyelim). Bu maaşla 30 yılda anca birikir o para. Bu maaşla nasıl bir işe girmeli ki 5 yılda 800.000 dolar biriksin?
Bu para nasıl toplanır? Mesela 5 yıl içinde. Diyelim aylık 2500 dolar maaşım var (yani yok ama biz var diyelim). Bu maaşla 30 yılda anca birikir o para. Bu maaşla nasıl bir işe girmeli ki 5 yılda 800.000 dolar biriksin?
0
osuran imam
(24.07.18)
şans oyunları dışında mlsf şansınız yok.
0
lata
(24.07.18)
800k / 60 = 13.300dolar.
maaşın yarınısını kenara attın diyelim 26.600dolarlık işe girmen lazım. tl ile 126.084tl maaş alman lazım ayda.
6 ay için firmanın sana ödemesi 756.504 net. vergiler dahil sen adama 200.000tl'ye mal olursun ayda o da 6 ayda 1.200.000tl eder.
bir iş veren cironun ortalama %2-3'ünü CEO'ya verse 1.200.000 / 0.03 = 40.000.000tl

yani bir firmaya girip şöyle diyeceksin ben size her 6 ayda 40.000.000tl satış yaptırırım bunun karşılığında da ayda 200.000tl'nizi alırım. bunun 120.000tl'si sana gelir 60.000tl'sini kenara koyarsın.
60.000tl * 60ay = 3.600.000tl o da 4.74'den 760.000 dolar yapar. 40.000dolar da işte prim falan filan bulursun.
0
dedim dedim de kime dedim
(24.07.18)
bir fikir bir acik bulacaksin kendi isini kuracaksin. o cins paralar o sure icinde genelde kendi isini kurarak ve basarili olarak kazanilir. maas vs. zihniyetinden cikmak lazim yani, maas veren sen olacaksin.
0
robokot
(24.07.18)
1- Para kazanmayı öğrenmek gerek.
2- Kesinlikle tasarrufu öğrenmek gerek.
3- Yatırım yapmayı/iş kurmayı öğrenmek gerek.
4- Birikim yapmayı(artı değer üretmek) öğrenmek gerek.
5- Ancak yukarıdakileri şu anda biliyor olsaydın bu parayı çalışıp, iş kurup kazanabilirdin.
6- Sıfırdan başlıyorsan ilk 5 yılın yukarıdaki ilk 4 maddeyi anlamakla geçebilir. Ondan sonraki 5 yılda böyle bir para kazanabilirsin.

ilham editi: www.youtube.com
0
idexo
(24.07.18)
@dedim dedim, hocam fikir mantıklı ama o iş zor. Ceo'luk vasfım yok, olsa zaten hiç düşünmem direkt olaya girerim.

@robokot, evet aslında aklımdaki o. Tarımda mesela getirisi yüksek ürünler yetiştirip bunları pazarlamak... Ama bu işte tutturmak ne kadar mümkün? Risk nedir acaba? Onları merak ediyorum.

@hey corc, kardeş hayatları takas edelim mi?
0
🌸osuran imam
(24.07.18)
Benim 30000 dolara ihtiyacım var daha onu bile nasıl oldururum bulamadım

Sana kolay gelsin
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(24.07.18)
abi ozel olmayacaksa merak ettim ne icin istiyorsun bu parayi? yani rakam fazla spesifik geldi, neden 1 milyon falan degil de 800 bin?

bu corc da kanadalara gitmis milyoner olmus adam hala duyuruda kendini ovuyor. eee vizyon parayla alinmiyor tabii. kanada'da yasayip senelik 500k usd+ gelirim olacak, duyuruya yazacagim ben de zengin oldugumu. ohooo. reddit'e falan git bari abi.
0
der meister
(24.07.18)
@idexo, şimdiye kadar hiç böyle bir ihtiyacım yoktu açıkçası, tam da bugüne kadar. Hazırlıksız yakalandım.

@kitap arasında, eyvallah hocam, cümlemize...
0
🌸osuran imam
(24.07.18)
@meister, biraz özel bir mevzu kardeşim, hırs filan değil de bir tür manevi operasyon diyelim (dini değil tabii). Ama manevi işler bile parayla oluyor.
0
🌸osuran imam
(24.07.18)
trade yapmayi ogren, her ay duzenli olarak bitcoin/ethereum al. scalp yada day trade yapmak zor ama swing trade yapabilirsin, yada direk position trade edersin.
0
crucio
(24.07.18)
@hey corç, onun farkındayım, o çerçeveden çıkılabilir mi diye düşünüyorum zaten. Belki bir çare...

@aristarkos, kardeş gerçek hayat (haşa huzurdan) bok gibi, biraz kendimi aşmak istiyorum. İyi mi kötü mü bilmiyorum ama, insan dediğinde ruh var. O ruh yapıyor ne yapıyorsa...
0
🌸osuran imam
(24.07.18)
5-10bin'lik bir yatırımla e-ticaret işine girebilirsin. Alibaba'dan alıp amazon.com'da satacaksın. Tutturursan o para rahat kazanılır.

Şurada detaylı anlatımı mevcut:

sampriestley.com
0
nec12
(24.07.18)
şans oyunuyla kazanılmaz o para. şans oyunuyla para kazanılmaz. 3-5 tutturursun belki ama öyle paralar, büyük ikramiyeler hayal.

bu fetö operasyonları yeni başladığında bir haber görmüştüm. son 10 yılın mp büyük ikramiye kazananları fetö'den göz altında diye. doğrudur yanlıştır bilmem ama o paraları sana bana yedirmezler.

ticaretle kazanırsın. ancak ticarette de 100 kişiden 1'i başarılı oluyor.

bir de şu bir fikir bir kod bilgisi olayı var.
0
not sure if serious
(24.07.18)
>@robokot, evet aslında aklımdaki o. Tarımda mesela getirisi yüksek ürünler yetiştirip bunları pazarlamak... Ama bu işte tutturmak ne kadar mümkün? Risk nedir acaba? Onları merak ediyorum.

Sana pesinen soyleyeyim herkesin yaptigi iyi bilinen bir is ile bir yenilik bir "fikir" ama dahice bir fikir sunmadan dedigin surede boyle bir kar elde edemezsin, dedigin seyler sansin yaver giderse gecinmelik isler olur.

Ha mesela tarimda kimsenin akil etmedigi bir acik (atiyorum), uretimi, verimliligi, pazarlamayi, lojistigi, herhangi bir seyi kimsenin gormedigi bir acidan gelistirecek bir fikrin olur (veya herkesin bildigi ama yapamadigi bir fikri hayata gecirmene yardimci olacak baglantilarin olur), bunu hayata gecirirsin, o zaman bu cins paralar seni bulur. Bunu yapabilmek icin o isi yalayip yutmus olmak gerekir en bastan genelde ki neresi verimli neresi verimsiz, neresi gelistirilebilir bulasin. Bir uzmanlik istiyor yani. Yoksa bilmedigin bir sektorde bilmedigin bir isi yapmaya kalkip boyle paralar kazanmayi bekleme.

Uzmani oldugun bir is var mi? Egitimini aldigin? Sektorunu, musterisini vs. bildigin? Ona odaklan orada fikir uretmeye calis.
0
robokot
(24.07.18)
@robokot, hocam kendi sektörümde maksimum kazancım 10 bin lira. O da maksimum yani. Demek istediğim şuydu, ben az da olsa sermaye sağlayacağım, işi bilen birisiyle iş yapacağım. Mesela türkiye'de yeni yeni yetiştirilmeye başlanan meyveler var, bunlar alternatif tıpta filan kullanılıyor diye getirisi yüksek. Ama işte evdeki hesap çarşıya uymayabilir. İki yıl içinde 150-200 bin lira biriktirme ihtimalim var, eldeki üç beş kuruşu da kaybederim diye korkuyorum. Mevzu o.
0
🌸osuran imam
(24.07.18)
baska bir yol da programlama bilmiyorsan programlama ogrenip, mobil oyun yapabilirsin. eger tutacak bir oyun yaparsan 1 yilda kazanirsin o parayi
0
crucio
(25.07.18)
iyi bir is fikri bulur ve bunu ilerletirsen 2 - 3 sene icinde bu yatirimi alabilirsin. girisimcilikle ilgili kitaplara bir goz atmani tavsiye ederim. fakat kotu haber su. salt para kazanma ugruna icine girecegin islerden para kazanma olasiligin genelde cok dusuktur.
0
orpheus
(25.07.18)
ahlakını ve vicdanını bir kenara koyarsan türkiye'de böyle bir para gayet tabii toparlarsın, hem de çok daha kısa bir sürede..

yasa yok, keriz çok: dolandırıcılık.

geçmişten günümüze titan, jet fadıl, çiftlikbank, aralarda mesela bir herif 600-700 taksi plakası parası topladı kaçtı vs bunlar gibi onlarca örnek, senin çapındaki paralarda da yüzlerce belki de bini aşmıştır örnek sayısı.

önemli olan yaratıcılık. afili isimler bulabilmek; geçmişte saadet zinciri, şu anda da "network marketing" gibi.

sonra günün konseptlerini yakalayabilmek; bak o çiftlikbank'ın açılışı efsane mesela, kurban kesip dua okutup dış güçe sövüp tayyip övüyorlar millet de şakşaklıyordu pokasdpad

kredi çekip bahis bürosu da açabilirsin. 3-4 ay millete düzgün hızlı ödeme yapıp sonra bir anda yok olursun. zaten illegal, kimse hukuki bir mecraya başvuramaz.

ha alnının akıyla dersen,

türkiye'de alnının akıyla iş yapana ceza olarak az para verilir.
0
makbur
(25.07.18)
(6)

Oy verme - (TR'de Sag & Avrupa'da Sol) vs (TR'de Sol & ABD'de Sag)

elon
Basliga sigdirabilmek icin duz adam modumu acip sag/sol yazip gectim. Sormak istedigim soru su,Hani biz TR'de muhalif kesim, gozunu kirpmadan Muharrem Ince-CHP-HDP'ye oy veren tayfa, Avrupa'da ki Turk vatandaslar AKP'ye oy veriyor diye "oh ne ala, orda sosyal demokrat partilere oy ver burda akp'ye,
Basliga sigdirabilmek icin duz adam modumu acip sag/sol yazip gectim. Sormak istedigim soru su,

Hani biz TR'de muhalif kesim, gozunu kirpmadan Muharrem Ince-CHP-HDP'ye oy veren tayfa, Avrupa'da ki Turk vatandaslar AKP'ye oy veriyor diye "oh ne ala, orda sosyal demokrat partilere oy ver burda akp'ye, bu ne ikiyuzluluk" diyoruz ya su anda ABD vatandasi olsam tak diye oyu Demokratlarin adayina verebilir miydim emin degilim. Hatta Trump faktoru olmasa Cumhuriyetciler %51 onde bile diyebilirim.

E bu durumda ben de elestirdigimiz kesim gibi ikiyuzlu oluyor muyum?

Kacirdigim, yanlis dusundugum bi yer var mi?
0
elon
(21.07.18)
Tercih meselesi. Fakat cumhuriyetçilere oy vermek veya Avrupa'da sağ partiye oy vermek orada yaşayan bir Türk olarak mallıktan başka bir şey değil. Bu konuyu tartışmam kimseyle, gidip oranın ırkçı white trash'lerine baksınlar.

Türkiye'de kime oy verdiği ise tamamen kişiyi ilgilendirir. Akp'ye de oy verse diyecek bir şeyim yok. Adamın kendi ülkesi kendi politik görüşü.
0
bos gezenin bos ustasi
(21.07.18)
ben bu durumu iki yüzlülük olarak düşünmüyorum ne olursa olsun canlılar kendileri için faydalı olduklarını düşündükleri tercihleri yaparlar, almanya'da sol partiye oy vermek ile türkiye'de sol partiye oy vermek aynı değil ki, bunu yapmasını beklemek de mantıklı değil. Ayrıca sağ-sol diye bir şey kaldı mı ki, hala bu düzlemde düşünmek saçma.
0
gezegen olan pluton
(21.07.18)
iki yüzlü oluyor musun evet. çünkü kendine yapılmasın diye uğraştığın şey başkalarının başına gelsin istiyorsun.

çünkü biliyorsun ki sen orda göçmensin ve sağ partinin seçilmesi göçmenlerin zararına. ama kendi ülkende göçmen değilsin ve göçmenlerin başına iş açıyorsun.
0
kljgslsdkjsd
(21.07.18)
@Traveller, hocam anlatamadim sanirim.

Diyelim ki CHP secmeni olan ben 5 sene sonra ABD vatandasi olunca Cumhuriyetcilere oy versem ikiyuzlu davranmis oluyor muyum? ("Sen gocmensin, Cumhuriyetci partiye oy veren gocmen = maldir" kismi bu soru kapsami disinda, ve sacma bir dusunce bicimi)
0
🌸elon
(21.07.18)
Bence bu soylenilenler Avrupa icin gecerli cunku sol sag ayrimi Avrupada daha cok var. ABD'de demokratlar da cumhuriyetciler de Avrupa standartlarina gore oldukca sagda kaliyorlar. Yani Almanya'da sosyal demokratlara oy veren biri yesillere veya SDP'ye oy veriyordur muhtemelen ki bunlar gayet de sol fraksiyonlar. Almanya'da bence gocmen olup da AfD'ye oy veren maldir. Ama aynisini ABD icin diyemeyiz. Almanya'daki SDP -ki merkez sol-, ABD'de siyaset yapmaya calissa komunist damgasi yerler, veyahut Amerika'da komunist damgasi yiyen Bernie Sanders Almanya'ya gelse merkez sol anca olur.
0
Haldamir
(21.07.18)
Hillary Clinton nasıl solcu oluyor?

Sonra demokrasi oy verme özgürlüğüdür. Kimin kime oy verdiği kişinin kendini bağlar. Toplum da yanlış kararlar veriyorsa bu da toplumu toptan bağlar. Sonuçlarına toplum toptan katlanır. Yani ülke batsa yalnızca akp'liler batmaz, ülke çıksa yalnızca akp'liler çıkmaz... (Elbette bazı bireyler toplumun batmasından kâr edebilir veya toplumun yükselişinden aynı oranda faydalanamayabilir)

Makro verilerle mikroyu, mikro verilerle makroyu eleştirmek yanlış bir yöntem.

Kişisel düzeyde oy tercihlerini yargılamaksa daha ziyade ahlaki bir sorun. Ahlak konusu da çok büyük bir konu. Kime göre neye göre...
0
idexo
(21.07.18)
(2)

karın kası ve zayıflamayla alakalı.

juggerhaunt
kilo alma problemi olan birisiydim, sağolsun gainer ile o derdi aştım.kol, göğüs ve omuz yeterli seviyede. çok abartmıyorum. ama gainerden dolayı göbek mecburen oluyor biraz. onu erittiğim, biraz kas eklediğim zaman 72 kilolara düşüyorum. yüzüm falan zayıf görünüyor.ama karın çalışmayıp 76 larda old
kilo alma problemi olan birisiydim, sağolsun gainer ile o derdi aştım.

kol, göğüs ve omuz yeterli seviyede. çok abartmıyorum. ama gainerden dolayı göbek mecburen oluyor biraz. onu erittiğim, biraz kas eklediğim zaman 72 kilolara düşüyorum. yüzüm falan zayıf görünüyor.

ama karın çalışmayıp 76 larda olduğum zaman yüzüm omuzlarım vs daha oturaklı duruyor. iş yerinde ikidir üçtür sen zayıfladın mı ne oldu denmesiyle karşılaştım.

boy 1.78.

çözüm nedir sizce, daha abartı şekilde omuz kol göğüs çalışmak mı ?
0
juggerhaunt
(21.07.18)
Öncelikle her bünyenin bir potansiyeli var.

Sonra mesele biraz da verimlilik(dolayısıyla bilinç) meselesi. Kilo alıp vermek değil, kendi bünyeni keşfedip doğru yolları seçmek.

www.youtube.com

ek: www.youtube.com

ek: www.youtube.com
0
idexo
(21.07.18)
antrenman ve diyet rutinin nedir?
karın egzersizi yaptığında - yapmadığında
0
kuşekağıt34
(21.07.18)
(10)

Taksi plakası kiralamak

basubadelmevt
Faiz geliri ile geçinmek başlıklarında şöyle bir ileti var. Kopyalıyorum.''babam emekli. kendisine bir taksi plakası kiraladım.taksi plakası için 7500 tl aylık kira ödüyorum.80.000 tl ye'de bir tane fiat linea aldım. bütün masrafları ile beraber max 100.000 tl ye malolmamıştır bana.2 tane de şöför b
Faiz geliri ile geçinmek başlıklarında şöyle bir ileti var. Kopyalıyorum.

''babam emekli. kendisine bir taksi plakası kiraladım.
taksi plakası için 7500 tl aylık kira ödüyorum.
80.000 tl ye'de bir tane fiat linea aldım.

bütün masrafları ile beraber max 100.000 tl ye malolmamıştır bana.

2 tane de şöför buldum kendisine.
biri akşam biri gündüz.
200'şer lira ödeme yapıyorlar babama. günlük 400 tl.
aylık 12.000 tl ciro.
7500 lira taksi plakası kirası çıkınca 4500 tl babama kemiksiz para kalıyor.

paramı sisteme sokmak yerine, 2 kişiye iş verdim. babama da ek gelir sağladım.
her sene 1 taksi yapmayı düşünüyorum böyle.
10 sene sonra 10 taksi.
bugunku kazanci sabit kabul edersek ayda 120.000 tl ciro, 45.000 tl kar.

300.000 tl paranız ile 3 taksi yapıp, aylık 13.500 tl para kazanabilirsiniz.

üretin arkadaşlar, üretin. üretmek kurtaracak sizi.

bugun 13.500 tl kira getirisi bir mülkünüzün olması için en az piyasa değeri 3.000.000 tl olmalıdır.
ya da banka faizi getirisi için 1.000.000 tl mevduatinizin olması lazım.
paranızı bos işlerde değerlendirmeyin.

*kaliteli şöför bulursanız arabanıza iyi bakar. masraf çıkmaz.''


Bu durum hakkında ne düşünüyorsunuz? Uber işi düşünüyorduk, vazgeçtik. Taksi olayına mı girsek diyoruz,bir de bunu görünce soralımd dedik. Bu bahsettiği taksi kirası ve şöforden alınan 200 tl İstanbul için midir? Benzini kim ödüyor?Şöforlerden biri emekli olan eniştemiz olacak.
0
basubadelmevt
(21.07.18)
sadece bir kısım hakkında bir şeyler söylemek istiyorum:

sizin en baştan 90 bin liranız var diyelim. siz bu paranın tamamını gömmüş oluyorsunuz zaten yatırıma. şoförlere asgari ücret verseniz, yaklaşık 50 tl eder günde, günlük 500 tl getiriyor deriz o taksi için. bunun içinde vergi ve ekstra masraflar hariç.

günde 500 liradan değil de 400 liradan hesaplayalım. karın 400 tl olduğu iddia edilmiş çünkü. 90 bin / 400 yaparsak bu para 225 günde (7 ay) amorti ediyor. bunda da aracın bedeli hariç. aracı sattığınızda bir gelir daha elde edeceksiniz (ki taksi çıkması araçların değerleri düşük oluyor)

gelecek olan cevapları merak ediyorum

edit: bruceandwayne +1 bu üretim değil, hizmet. bu yazıyı yazan arkadaş eminim ki faiz daha çok getirse parasını faize yatırırdı. üretin arkadaşlar kısmı biraz şov
0
oekuklu
(21.07.18)
rakamlar doğruysa çok kebap iş. şöförlerden birini iptal edeceksin sen kullanacaksın zaten kar da sana kalacak, 2000 lira yapar heralde aylık. bi de mevcut araç varsa zaten sermayeye gerek yok. hususi araç taksiye çevrilebiliyor mu acaba?

ama her ay kirayı çıkarmak için ciddi çalışma gerektiriyor yani emekli adam günde 8 - 10 saat direksiyon başında olabilecek mi. haftanın her günü üstelik.
0
loser blueser
(21.07.18)
Guzel ve olabilecek bir sey ama bunun adi uretim falan degil. Uretmek boyle bisey degil.
0
bruceandwayne
(21.07.18)
uzaktan davulun sesi hoş gelir vakası gibi duruyor.
bir taksi söförüne gidip 200 tl yevmiye normal mi, ödenir mi bir sor bence.
bu arada benzini elbette şöför öder.
bir de bu araçlar 7X24 çalışmaya dayanacak mı?
kazası, arızası da var bu işin.
0
herhaltibiliyoring
(21.07.18)
taksicilik sektorunun 10 seneye kadar ayakta kalacagini sanmiyorum. musteri memnuniyeti merkezli olmayan hicbir sektor uzun donem ayakta kalamadi cunku. geleneksel taksicilikte bu menuniyetin m'si bile yok.

kisa donem icin karli olabilir. uzun donem icin mantikli degil.
0
tomcruise
(21.07.18)
Valla internetten bakınca rakamlar tutuyor, birkaç tane yakın tarihli haber var taksicilerin 200 - 230 TL arası sabit tutarı plaka sahibine ödedikleri, plakaların aylık 7000 - 8000 TL civarına kiralandıkları yönünde falan. Bu mantıkla bakınca güzel yatırım. Ancak diğer yandan iktisadi olarak ilginç, ikinci el bir araba, keyfe keder çalışacak bir eleman ve bir şoför kombinasyonuyla bile kendini rahat rahat 10 - 12 ayda amorti eden 50 - 60 bin liralık yatırım var; teoride buna baya bir insanın talip olması lazım.
0
salihdt
(21.07.18)
Kemiksiz 4500 o kadar da kemiksiz değil.

Öncelikle kaçınılmaz olarak arabaların amortismanı var. Ne olursa olsun sürekli gezen araba çok hızlı eskiyecektir.

Benzin/mazot/lpg diye bir şey var.

Normal şartlarda gelir vergisi diye bir şey var, fakat ne kadar kayıtlı kuyutlu bilemiyorum. Ayrıca şoförler de kayıtsızdır muhtemelen zira onların da asgari ücreti şusu busu...

Sonra kaza riski var, kasko masrafları var.


Bu kişi 300bin lirayı bugünlerdeki oranlarla faize verse 70 günde(35+35) alacağı faizle aşağı yukarı 311,756 lirası olacaktı.

Yani yaptığı iş için bağladığı para yüksek ve anapara(arabanın kendisi) günden güne eriyor, değerini yitiriyor. Arabaları geri satıp 300bin lirayı alamayacak.

Bu tarz rantlar yerine gerçek bir iş kurmak hem ekonomi için hem de kişisel birikim için daha faydalı.

Örnek: Aynı miktarla kuyumcu açsa veya altın işleyen bir atölye kursa bu işten geri dönerken altın yine değerini korurdu. Sermaye erimezdi.

Edit: Buradaki en kazançlı kişiler plakalarını kiraya veren plaka sahipleri.

Ek olarak her zaman aynı tempoda iş yapmak mümkün olmayabilir, kaza durumunda araba yatacak iş duracak, gider çıkacağı gibi gelir de olmayacak...
0
idexo
(21.07.18)
Bu saçmalık ancak

Hiç bozulmayan bir araç.
Trafiksiz bir istanbul.
2 adet robot şoför.
3 tl mazot.

Ile mümkün olur.
0
dramadi
(21.07.18)
O hesabın içinde gelir vergileri, sigorta, mtv, yıpranma vb. giderler yok. Ayrıca araca yatırdığınız 80bin liranın da finansman giderini eklemeniz gerekli. Bunu genelde dolar üzerinden yapıyorlar.

Benzer diyaloglar geçen sene servis araçları için yapılıyordu. Araç al, servisçiye ver, aylık kemiksiz 10bin lira bırakcak gibi. Adam gibi 5 yıllık fizibilite getirsin görelim.
0
malheiros
(21.07.18)
O kadar kolay degil.

Bir ulkede o ulkenin parasiyla yapabilecegin en risksiz yatirim devlete borc vermektir (enstrumani tahvil). Devlet der ki benden bu tahvili al, ben sana x yil sonra bu parayi % su kadar faizle geri vereyim. Bunlarin da faizleri bellidir, oynar eder.

Pasif yatirimla bu faiz uzerinde elde edeceginiz butun gelirler, bu ekstra gelirin yuzde olarak ne kadar daha fazla olduguna orantili olarak risklidir. Piyasalar boyle calisir. Emin olun, plaka kiralayip taksi isletmek, zarar etme ihtimali olmadan bu kadar getiri getiriyor olsa Turkiye'de kimse parasini bankaya koymazdi, herkes bu isi yapmaya calisirdi. Bu artan talebe karsilik plaka sayisi da yetismeyecegi icin plaka fiyatlari bu geliri piyasa faizlerine oranla kafa kafaya getirecek sekilde (+ risk) piyasa icinde otomatik olarak ayarlanirdi. Yani plakaya talep artar -> plaka sayisi kisitli / sabit oldugu icin fiyatlari artardi. Fiyatlarinin mevcut konumu bu isi olmasi gerekenden karli olacakmis gibi gosteriyorsa orada hesaba katmadiginiz bir seyler var demektir.

Yani plakanin su anki kirasi ve elde edilebilecek potansiyel getiri farki orani (banka faizine vs. kiyasla) bu isin riski ile orantilidir, bu her halka acik herkesin bildigi fikirler uzerinden pasif yatirimda boyledir.

O yuzden bu hesabin yanlis oldugunu gormek icin oturup kalem kalem hesaplamaya gerek yok. Taksi isletmek cok orijinal bir fikir degil, herkesin bildigi bir sey. Piyasanin verimli calistigi bir konu yani. Cok az kisinin bildigi bir sır degil. O yuzden pasif bir yatirim olarak gorunen bu cabanin "kemiksiz" o paralari uzun sure birakip diger risksiz yatirimlari uzun vadede gececek kadar kar ettirmesi mumkun degildir. Orijinal ve taklit etmesi zor bir pasif yatirim fikri olsaydi boyle demezdim ama orijinal bir fikir degil.

Ha ille nereden patlar diye merak ediyorsaniz oturun hesaplayin tabii.

Ulkem insanin "taksi isletmek" gibi bir fikri uretmek sanmasi ise, neyse...
0
robokot
(22.07.18)
(29)

evde ne giyiyorsunuz?

dedim ben sana
işten gelince evde ne giyiyorsunuz? yatana kadar yine dışarıda giydiğiniz kıyafetlerinizi mi giyiyorsunuz yoksa ev kıyafetiniz var mı? eşofman tarzı mı giyiniyorsunuz? direk pijamaları üstüne geçirenlerden misiniz? bazılarını görüyorum kot falan giyiyorlar evde de nasıl rahat ediyorlar aklım almıyor
işten gelince evde ne giyiyorsunuz? yatana kadar yine dışarıda giydiğiniz kıyafetlerinizi mi giyiyorsunuz yoksa ev kıyafetiniz var mı? eşofman tarzı mı giyiniyorsunuz? direk pijamaları üstüne geçirenlerden misiniz? bazılarını görüyorum kot falan giyiyorlar evde de nasıl rahat ediyorlar aklım almıyor.
0
dedim ben sana
(20.07.18)
evde kot mu giyiyorlar? :S

ben şort tişört giyiyorum püfür püfür.
0
teknikekip
(20.07.18)
ben genelde sadece boxer geziyorum, ev biraz serinse boxerın üstüne tişört giyiyorum, bu tshirtü yatarken de kullanıyorum. bir nevi pijama gibi
0
yanginmerdiveni
(20.07.18)
yatarken giydiğim şeyi giyiyorum, dışarıdan geldiğim kıyafetle koltuğa bile oturmam, değiştiririm.
pijama oluyor, tişört oluyor, şort oluyor; mevsime göre.
0
Bruce
(20.07.18)
Eve girer girmez önce pantolonumu çıkarırım, şortumu giyerim, anahtarımı asıp ceplerini boşalttıktan sonraki ilk işimdir. Sonra, esmiyorsa tişörtü çıkarırım.

edit: encrypted-tbn0.gstatic.com
0
rahip janick
(20.07.18)
Asla dışarıdaki kıyafetlerle duramıyorum. Yazın sadece boxer, kışın pijama...
0
monogram
(20.07.18)
sadece boxer.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(20.07.18)
üste yatmalık tişört, alta boxer
0
sir gawain
(20.07.18)
Eski kıyafetlerimin hepsi ev kıyafetine dönüşüyor benim. Yazın ince bir şort ve tişört giyiyorum. Kışın da eşofman ve tişört giyiyorum.
0
fırt
(20.07.18)
Yaz kış şort/tişört. Evet ev merkezi sistem.
0
grobet
(20.07.18)
evde kotla oturan kişi benim. konfor beklentim yok, miskin hissederim. yazın sporcu atleti, tişört, şort giyerim ama.
0
heidi'nin dedesi
(20.07.18)
Eve girdiğim anda çıkarırım üstümü. Şort/boxer, atlet çoğu zaman.
0
veritaslibertas
(20.07.18)
ropdöşambrımı giyip viski kadehimle arz-ı endam ediyorum.
0
hosein
(20.07.18)
Hatun kişiyim:

Kışın eve gelince kot giyiyorum, elastik olanlarından, tayt gibi ama paçaları düz inenlerden. Kadın kısmısına eşofman görüntüsü (en azından bende) çok güzel durmuyor. Üzerine uzun kollu pamuklu kazak.

Yazın şort&t-shirt
0
SiyamkedisiZorro
(20.07.18)
Yazin sort - tshirt ama rahat seyler varsa ustumde, o da kalabiliyor.

Kisin esofman alti - tshirt

Yatarken pijama. Direkt pijama giyersem otomatik olarak uyku moduna giriyorum.
0
kuehles blondes
(20.07.18)
İşten gelir gelmez üstümdekileri çıkarıyorum çünkü kediler ^^

Perdeleri açacaksam bi şort geçiriyorum, perde kapalıysa sadece boxer.
0
chicha
(20.07.18)
yazin sort-atlet. evin musaitlik durumuna gore (ev arkadasi veya misafir var mi, kapi calar mi vs) boxer-ustsuze donebiliyor. kisin da kombiyi acmayi siddetle reddettigim icin esofman ustune tisort ve hirka ya da esofman kazak falan.

ev icinde mumkun oldugunca az sey giymeye ve kirletmeye calisiyorum. bi sey yiyorum ustume mi dokuldu? bazen makina cikarmiyo. benim ustume dokulse oyle degil ama mesela, cikiyo. kendimi makinaya atmama, her gun giymek uzere farkli deriler almama, bugun hangi cildimi giysem diye dusunmeme gerek yok. kurudu mu kurumadi mi diye dusunmuyosun, kirli sepetine bakmiyosun. en guzeli donsuz gezmek o yuzden mis.
0
der meister
(20.07.18)
Eve girer girmez üzerimi değiştiririm.
O kıyafetlerle duramam asla hele yazın mümkün değil.

Kışsa;
kışlık pijama, tişört, sweatshirt.

Yazsa;
Evde insan varsa şort üstüne erkek kardeşimin giymediği bol tişörtlerinden biri.
Evde insan yoksa direkt erkek kardeşimin giymediği bol tişörtlerinden biri.
0
mutekebbir
(20.07.18)
Yazın don atlet, kışın tayt ve kapşonlu üst.
Yatarken pijama.
Kotla asla duramam, benim de aklım almıyor.
0
peggy
(20.07.18)
elimde olsa sonsuza kadar pijama/gecelikle takilabilirim. eve girdigim anda giyiyorum pijamalari, cikana kadar zorunlu olmadikca cikarmiyorum.
0
in vino veritas
(20.07.18)
don afedersin
0
firemanjonny
(20.07.18)
evde kimse yoksa boxer tişört-eğer birisi varsa + şort.
0
zikardo
(20.07.18)
penye şort.
0
babilbaligi
(20.07.18)
Yazın askılıkısa penye elbise. Kışın pijama. Bu giyisilerle aynı zamanda uyuyorum da. Dışarıdan eve geldiğimde üstümdekilerle asla oturamam. Kot falan bu sıcakta evde olacak şey değil.
0
nick konusunda kararsizim
(20.07.18)
rahat kısa ev şortu üstüne tişört ya da askılı atlet tarzı bi şeyler giyiyorum yazın. kışın tayt ya da kareli ev pijamalarından üstüne herhangi bi şey.
0
aquarium
(20.07.18)
Sort ve bi beden buyuk ev tshirtu. Kissa pijama alti/ esofman.
0
c1b2k3
(20.07.18)
Şalvar
0
idexo
(20.07.18)
Üstümdeki rahatsa yatana kasar çıkarmayanilirim. Özellikle kışın kat kat giyindiğim için pek kirlenmiyor da ama pislendiyse, terlediysem, vb o zaman doğrudan yatağa giyeceğimi giyerim.

Bol bol kıyafetle çok rahat edemiyorum ben, bol ve gevşek kıyafetler daha rahatsız ediyor beni. Elimi yıkarken pijamanı kolunu ıslıyorum, pijamanın paçası belimden sarkarsa bol bol ayağımın altına girer falan; bol veya şalvar gibi kıyafetle çok rahat edemiyorum. Sıkmayan ama dar kıyafetlerle daha rahat ediyorum. Pijamaların da öyle bol bol olanını sevmiyorum, kapri giyiyorum genelde. Kot da o açıdan güzel bence. Bol t-shirt ile de rahat hareket edemem, korırıp dolarım bir şekil.
0
aychovsky
(20.07.18)
yazın: ev şortu-tişört(bunları yatarken de giyiyorum)

kışın: eşofman altı üstüne ev kazağı ya da tişört(yatarken yine şort tişört giyiyorum ama)
0
nundu
(20.07.18)
duşun ardından boxer ya da ince bir şort. arkadaş evdeyse gelecekse şort ve tişört. neyse ki çok karşılaşmıyoruz ve ben genelde odamda takılıyorum ve boxer!
0
runagain
(20.07.18)
(1)

son zamanlarda dinlediğiniz en güzel rock şarkı?

awlmi
2013-2014'e kadar çok sağlam bir rock dinleyicisiydim fakat tadım damağım değişti. alternative rock/indie/indie electronic falan derken deep house'a kadar değiştim. halen eskiden sevdiğim rock şarkıları dinlerim ama son 2-3 sene çok popülerler dışında dinleyemiyorum bu tarzı. var mı önerisi olan?
2013-2014'e kadar çok sağlam bir rock dinleyicisiydim fakat tadım damağım değişti. alternative rock/indie/indie electronic falan derken deep house'a kadar değiştim. halen eskiden sevdiğim rock şarkıları dinlerim ama son 2-3 sene çok popülerler dışında dinleyemiyorum bu tarzı. var mı önerisi olan?
0
awlmi
(19.07.18)
Çeşitli alternatifler:

Frederic - oddloop

www.youtube.com

Sunflower Bean - I Was a Fool

www.youtube.com

Real Estate - Darling

www.youtube.com

Kurt Vile - Pretty Pimpin

www.youtube.com

Tennis - I Miss That Feeling

www.youtube.com

Dan Auerbach - King Of A One Horse Town

www.youtube.com

The Strokes - Hard To Explain

www.youtube.com
0
idexo
(19.07.18)
(23)

Sevgilinin Gecmisi

Darkwing Duck
Sevgilinizin geçmişte bircok kısa süreli iliskisi olduğunu ogrendiniz. aynı gün içinde birden fazla kişiyle birlikte olmus, o kadar çok kişiyle yani. Ve siz bunu ogrendiniz, çok ciddi yaklasiyordunuz ilişkiye o ana kadar, sevgilinizin de siz birlikteyken baskasiyla olmadigina eminsiniz, sizi sevdiği
Sevgilinizin geçmişte bircok kısa süreli iliskisi olduğunu ogrendiniz. aynı gün içinde birden fazla kişiyle birlikte olmus, o kadar çok kişiyle yani. Ve siz bunu ogrendiniz, çok ciddi yaklasiyordunuz ilişkiye o ana kadar, sevgilinizin de siz birlikteyken baskasiyla olmadigina eminsiniz, sizi sevdiğine de. Ne yaparsınız?

Edit: hem erkekler hem de kadınlar açısından soruyorum.

Edit 2: Takdir edersiniz ki aynı gün içerisinde birden fazla kişiyle birlikte olmak (seks) oldukça mümmkün.

Edit 3: Cinsiyet de belirtirseniz sevinirim arkadaşlar.
0
Darkwing Duck
(18.07.18)
'aynı gün içinde birden fazla kişiyle birlikte olmus'

Performansını takdir eder, başarılarının devamını dilerim. Sonra koşarak uzaklaşırım.
0
idexo
(18.07.18)
Hangi sinif ehliyet gerekiyor ona bakarim. Jajajajaja. Huehuehue.

Saka saka.

Ben severim ya. Saglikli olsun da gerisi onemli degil.
0
lamira
(18.07.18)
Kadinsa kac, erkekse aferin.

Imza:
comar
0
Traveller
(18.07.18)
Bu bir test olabilir.
0
neymis
(18.07.18)
@neymis ne testi?
0
🌸Darkwing Duck
(18.07.18)
bunları nasıl öğrendin? kendisi anlattıysa bakayım ne yapacak diye anlatmış olabilir.

ben bunları bilmek istemezdim, öğrenebileceğim muhabbete girmezdim. bir şekilde öğrendim diyelim güveniyorsam devam ederdim.
0
şubatsonrası
(18.07.18)
adam ya da kadın bana karşı nasılsa ona göre hareket ederim.
libidosunun yüksek olduğunu ve cinsel konularda zaafları olabileceğini kafama not ederim.
sonra da ilişkime bakarım.

ilişkilerde bunların konuşulması gereksiz, ama bir şekilde gündeme geldiyse de olgun karşılamak lazım.
hayatında kimse yokken ne yaptıysa yapmış, kime ne bundan?
0
blatta hiberna
(18.07.18)
canım istiyorsa takılırım sadece bir süre, asla ciddi düşünmem ve beklenti içine girmem.
0
tabirimekruh
(18.07.18)
bunlari ogrenmek gereksiz. yok yere iliskiden ve sevdigi kisiden sogutur insani, luzum yok boyle seyler konusmaya. en bastan bunlari ogrenebilecegim bir duruma girmezdim. velev ki ogrendim, o zaman gecmisi onu ilgilendirir diye dusunup kendi yoluma bakardim. ama zaman zaman bu durumlar kafami kurcalamazdi da diyemem. yine de boyle seylerde duygusalligi bir kenara birakirsak aslinda en onemli sey herhangi bir hastalik kapma ihtimali. malum hpv erkekler icin onemsiz ama kadinlar icin olumcul sonuclari olabiliyor. kimle napti'dan cok bunlar kafami kurcalardi sanirim.
0
in vino veritas
(18.07.18)
Siz oturup bunları mı konuşuyorsunuz?
0
clever
(19.07.18)
Olmaz. Sağlıklı bir hareket olarak görmüyorum, ben yapsam da görmem. Onunla konuşup endişelerimi belirtirim muhtemelen de ayrilik kararı alirim.
0
biravekahve
(19.07.18)
Seks yapar ve olay mahallinden uzaklasirim, zira gunde birkac farkli kisiyle seks yalan birinin hayat amaci baska bisey olamaz.
0
bruceandwayne
(19.07.18)
kadın yada erkek olması farketmez. STD affetmez.
0
false pretension
(19.07.18)
@Şubat'ın dediği gibi kendisi anlattıysa bakayım ne yapacak diye anlatmış olabilir.
Bir kere mide bulandı mı sacede elini tuttum bile dese rüyanda orgylere karışmış görürsün.
0
neymis
(19.07.18)
Bu olayların ne zaman olduğuna ve nasıl öğrendiğime ya da söylediğğine bakar. Zamanında hızlı bir seks hayatı varsa onu sorun etmem ama daha geçen gün olmuş olaysa “Hmmm” derim. Ötesinde daha ilişkinin ilk günü “Ben böyleyim” diyorsa, “Tamamdır, mesajı aldım ben” derim ama bir süre sonra bir şekilde karşıma çıktıysa da “Öyle de bir dönemi varmış” diyebilirim.
0
aychovsky
(19.07.18)
Ne fark eder? geçmiş geçmiştir. tecrübe iyidir. sağlık açısından boku yemediyse gayet oluru var.
0
lcha
(19.07.18)
aynı gün içinde birden fazla kişiyle birlikte olmak bu birlikteliklerin sadece seks amaçlı olduğunu düşündürtür öncelikle, yoksa iş aldatmaya girer. sadece seks amaçlı olmasını tercih ederim, eğer öyleyse sorun etmem(std hariç tabii). ama işin içinde aldatmak varsa, ikisinden biriyle "gönül ilişkisi" yaşıyorken bunu yaptıysa güvenim kırılır ve ciddi bakışım sorgulanabilir hale gelir. dinlemeden direkt yargıya varmam ama kişilikle ilgili önemli bir belirteç bence.
0
Bruce
(19.07.18)
aychovsky+1
bruce+1

gol yemek istemiyorsan kaleye geçmeyeceksin. bu tarz soruların cevaplarını kaldırabilecek durumda değilsen sormayacaksın.
0
Phoebe
(19.07.18)
dissendium +1
0
twelfth
(19.07.18)
Ne zaman nasıl öğrendim bunları?
aychovsky +1

Bir de adamın (erkek olduğunu varsayıyorum) ziyadesiyle seks düşkünü olduğunu düşünürüm. Benim libidom onunla başa çıkabilecek mi? Adam durulmuş mudur? Bunu yüksek libidodan mı ayrangönüllülükten mi yapıyor bunlara bağlı.
Eğer sözkonusu kişi kadınsa midesiz olduğunu düşünürdüm.

Ben kadınım.
0
SiyamkedisiZorro
(19.07.18)
Cinsel birliktelik yaşadıysam hemen STD testleri yaptırırdım, 3 ay sonra testleri tekrarlardım. Henüz birliktelik yaşamadıysam asla yaşamam ve kensine de gerekli testleri yaptırmasını söyler hayırlı işler dilerim.

Aynı günde birden fazla ilişki yaşayacak kişilerin bulunduğu ortamlar STD'nin en yaygın olduğu ortamlardır.
0
John Bloor
(19.07.18)
ben öyle bir insan olmadığım için aramızda bir şeylerin olması güç. bugün olmasa da yarın sonuç belli.
0
Apocalypse
(20.07.18)
Lamira +1.
Aynı haltları ben de yediğim için gül gibi geçiniriz <3

Beni aşağısı kesmez zaten :3
0
yirmisantim
(22.07.18)
(12)

Doktora öğretmene saldırılar neden gündem oluyor?

denizaya
Ekşisözlük de baktım doktora yapılan saldırı entrysi ilk 5 de populer, gazetelerde manşet.Benim anlamadığım neden böyle? Bu mesleklerin ne özelliği var?Yani insana saldırı kötü birşey hiçbir meslekden insana saldırı olmasın, hepsi cezalandırılsın.Ama ben hiç mühendise saldırı, garsona, çöpçüye, muha
Ekşisözlük de baktım doktora yapılan saldırı entrysi ilk 5 de populer, gazetelerde manşet.

Benim anlamadığım neden böyle? Bu mesleklerin ne özelliği var?
Yani insana saldırı kötü birşey hiçbir meslekden insana saldırı olmasın, hepsi cezalandırılsın.

Ama ben hiç mühendise saldırı, garsona, çöpçüye, muhasebeciye saldırı diye gündem duymadım.

Saldırılar gündem okuyorsa bu mesleklerde gündem olsun, olmuyıorsa doktor öğretmende gündem olmasın.

Dün Nilüfer turizm acentasındaki birine saldırı oldu. Ekşisözlüğe baktım kimse "bişetçi emekçiye" saldırı diye entry açmamış. Niye yani?
0
denizaya
(18.07.18)
nilüfer turizm acentasındaki birinin değiştiremeyeceği bir sebepten ötürü kafasında kaldırım taşı mı kırılmış?
0
neverlose
(18.07.18)
Ögretmenlere ve Doktorlar toplumda kaybettikleri saygınlarını vermeye çalışıyorlar. Ama başarılı olamıyorlar. Dahası daha da nefretle karşılaşıyorlar.
0
paudi
(18.07.18)
Sağlık sektöründe şiddet olayları artık rutine bağladı. Bu insanlar kutsal bir meslek yaparken şiddet görüyorlar. Sağlık sektöründe çalışan insanlar da artık bıkmış durumdalar haliyle ve dayanışma içinde bunu dile getiriyorlar gündem oluyor.
0
thewhitewolf
(18.07.18)
sanirim en fazla saldiriya ugrayan meslekler onlarinki.
0
tomcruise
(18.07.18)
bilet satan adamla can kurtaran adam bir mi. bilet satmak icin 10 yilarca okumak, omrunu heba etmek gerekiyor mu.

valla firsatini bulsam mese odunuyla girisecegim bir suru doktor oldu ama, bu durum doktorluk mesleginin kutsalligini azaltmiyor.
0
arnatuile
(18.07.18)
Medya her zaman satabileceği haberin peşindedir. Mesele insanların duyarlılığını kaşımaktan ibaret. Yoksa bunlara faydası olmayan kilisenin papazıyla bir dertleri yok.

İnsanlarda ne kadar duygu uyandırırlarsa algıyı da o kadar yönetiyorlar. Ne kadar algı yönetirlerse o kadar güçleniyorlar...

Medyada şunu da duymazsın: '2'si erkek 3 kişi kayboldu!'
Bunun yerine şunu duyarsın: '1'i kadın 3 kişi kayboldu!'

Kadın, çocuk veya diğer 'dezavantajlı kimseler' özellikle vurgulanır ki insanların duyarlılığı kaşınsın vs. Duyarlılığı kaşıma fırsatı varken '3 kişi' deyip geçmezler.

Bu çerçevede baktığında 'kutsal meslekler'i yerine getiren kimselerin haber değeri var.

Birkaç yabancı kanal dışında mühendislere, bilgisayar programcılarına veya mimarlara yönelik programlar da yok ya da bu mesleklerden insanlar kanallarda yer bulamıyor. Buna karşılık akademisyenlere ve doktorlara ekranlarda 'yetkin oldukları konularda' sürekli bir şeyler danışılıyor.

Medyanın derdi başı tamamen para ve güç. Doktorlar ve akademisyenler de 'otorite gücü'ne sahipler. Medya bunları kullanabiliyor. Hepsini de değil tabi, istediği mesajı verecek akademisyenleri ve doktorları seçiyorlar.

vs. vs. vs.
0
idexo
(18.07.18)
Doktorluk özel bir meslek ve çok uzun yıllar boyunca insan yatırımı gerektiriyor. Bu adamların motivasyonunun kaybolması herkesin sağlığını tehlikeye atacak bir olay çünkü.
0
roket adam
(18.07.18)
Sorun bu yukarıda yazılanlar. Yok doktorluk özel bir meslek yok öğretmenlik kutsal meslek ama bilet kesmek öyle değil. Afedersiniz de siktirin ordan.

Kutsal meslek yoktur, hayatta kalmak için çalışmak vardır. Babanızın hayrına yapmıyorsunuz hiçbir işi. Kutsallık atfedip durursanız her boka, bu mesleğin mensupları da peygamberliğini ilan eder, tanrı kompleksiyle yaklaşır insanlara sonra kafasında kaldırım taşını kırarlar.

Kimse toplumda bir diğerinden üstün, yüce, kutsal falan değil şunu bi anlayın. Baktığın hastadan daha iyi falan değilsin. O sana sen ona saygı duyacaksın default düzeyde. O sana sen diye hitap etmiyorsa sen de ona etmeyeceksin.

İnsanın canı yanmış, adrenalin tavan iken gevrek gevrek konuşursan 4 dil bilen, üni mezunu adam da gelir döver seni ki husumetim oldu birden fazla kez doktorlarla. Uzun uzun yazmayacağım hepsinde de doktorun yavşaklığı yüzünden oldu.

Doktor kutsal, polis asker kutsal, öğretmen çok önemli ama bakkal bok yesin. Var mı öyle dünya? Madem kutsal meslek tapınakta yatıp karın tokluğuma çalışsınlar.

Mesele şartların kötülüğü ise meslek odalarınız var, ekonomik gücünüz ve yaptırım şansınız var. Doktor 1 saat grev yapsa millet kırılır hastalıktan. Çalışma saatinizi de, izninizi de ona göre alırsınız. Örnekleri dünyada mevcut.
0
bos gezenin bos ustasi
(19.07.18)
@bos gezenin bos ustasi'na kısmen katılıyorum.

İnsanların çoğu bu mesleklerin kutsal olduğunu düşünüyor. Daha değerli ve daha önemli bir iş yapıyor olabilirler ama sonunda para kazanıp evini geçindirdiğin şey benim gözümde asla kutsal değildir. Bu kadar acıtasyona gerek yok.
0
piremses
(19.07.18)
İşlerini yaparken saldırıya uğradıkları için haber oluyor bence, aynı doktor trafikte kavga ederken kafasına parke taşıyla vursalar bu kadar problem olmaz. Ama adam işini yaparken yaptığı iş beğenilmediği için saldırıya uğruyor, bu diğer mesleklerde yok ya da çok az.
0
John Bloor
(19.07.18)
Tamamen @John Bloor'un dediği gibi. Biletçiye otobüs dolduğu halde bilet kesilmedi diye saldıran duymadım mesela ben. Bakkala sigara bitti diye saldıran da duymadım mesela. Doktorlar işlerini yaptığı halde, imkansızı başaramadıkları için dövülüyorlar. Sorun orada. Sanki doktorlar keyiflerine göre hasta seçip "şu ölsün, bu sağ kalsın" diyorlarmış gibi davranılıyor, "x iyileşmezse/ölürse sen de ölürsün" diye tehditle çalışıyorlar maalesef. Yoksa doktorları birey olarak övecek değilim. Kişiden kişiye değişiyorlar.

Kaldı ki "insanların hayatını etkilemek, hayat kurtarmak, birilerini iyileştirmek, korumak vs." düşüncesi ile idealist bir amaçla, toplum iyiliğine faydalı olan meslekler oldukları için "kutsal" bunlar. biletçilik, bakkallık, garsonlukta idealist ya da yukarıda yazılan şeyler gibi insan hayatına doğrudan etki eden şeyler değiller. Yoksa vergilendirilmiş her kazanç kutsaldır.
0
nawar
(20.07.18)
twitter.com

Valla onu bilmem. Bu kafadaki adamları hangi ülkede olursa olsun, hang mesleğe sahip olursa olsun döverler. Bana şimdiye kadar hep iyi doktorlar geldi ama şu sosyal medya doktorlarından bıktım artık.
0
eazy
(20.07.18)
(5)

Ziraat bankası faiz oranları hakkında

carmenta
Merhaba , yeni vadeli hesap açtırdım vade süresini 41 gün yaptılar 32. gün arifeye denk geliyor diye, Faiz oranı ise %11 fakat internetten baktığımda %13.50 yazıyor bu da aylık 50 lira farkettiriyor. Sadece merakımdan soruyorum büyük bi miktar değil zaten ama neye göre değişiyor faiz oranı? Bir de u
Merhaba , yeni vadeli hesap açtırdım vade süresini 41 gün yaptılar 32. gün arifeye denk geliyor diye, Faiz oranı ise %11 fakat internetten baktığımda %13.50 yazıyor bu da aylık 50 lira farkettiriyor. Sadece merakımdan soruyorum büyük bi miktar değil zaten ama neye göre değişiyor faiz oranı?
Bir de uzun süre kullanmayacağım bir para vade süresini uzun tutmam daha mı karlı olurdu?
Teşekkürler şimdiden.
0
carmenta
(18.07.18)
Benim gördüğüm kadarıyla 13.5 oranı internet şubesi için vermişler. Şubeden açılan hesap için geçerli olmayacaktır.
0
mikro patlama
(18.07.18)
Internet bankacılığı erişimi varsa vadeli hesabını kapatıp internet şubesi üzerinden kendin açtır.

O zaman 13,50 orandan faydalanırsın.
0
cakabo
(18.07.18)
ocanal
(18.07.18)
@ocenal bütün hesaplarim, kredi kartim ziraatte çünkü, internet bankaciligindan bikerede hepsinde islem yapabiliyorum, hepsini görebiliyorum kolayima geliyor:)

Yalnız şimdi baktım da ayda 150 lira farkediyor, :) önümüzdeki ay sadece vadeli hesabımı enparaya aktarabilirim, teşekkürler.
0
🌸carmenta
(18.07.18)
Bu sıralar faizler yükseliş eğiliminde olduğundan, gereğinden uzun vade bankaya kâr sana zarar olur.

Mevduatın büyüklüğü sana verecekleri faizi etkiler, pazarlık gücünü belirler.

Enflasyon oranı ve bir kaç başka mikro ve makro değişken faiz oranlarının belirlenmesinde önemli parametrelerdir.

Ayrıca vadeli mevduat hesapları paranın zaman içinde kaybedeceği değerin bir kısmını korumak için faydalıdır. Bu tarz tasarruflar zarardan kâr gibidir.
0
idexo
(18.07.18)
(7)

Kod nasıl yazılıyor aklım bir türlü almıyor :(

gulbatur birinci sahbatur sondan geliyor
Arkadaşlar bu kod olayı cidden çok muazzam. Geçen yıl bir olay okumuştum. Abd den aldığımız f 16 uçaklarının yazılım kodlarını aselsan mühendisleri uğraşıp değiştirmişler. 1 milyon mu 5 milyon ne satır kod yazmışlar. Arkadaş bu nasıl iştir yav? Kod yazıyosun, bombayı uçak tam falan koordinata geldiğ
Arkadaşlar bu kod olayı cidden çok muazzam. Geçen yıl bir olay okumuştum. Abd den aldığımız f 16 uçaklarının yazılım kodlarını aselsan mühendisleri uğraşıp değiştirmişler. 1 milyon mu 5 milyon ne satır kod yazmışlar. Arkadaş bu nasıl iştir yav? Kod yazıyosun, bombayı uçak tam falan koordinata geldiğinde bırak ve falan koordinattaki hedefi vur diyosun (tabii bunu kodlarla yazıyosun) ve o bomba o hedefi vuruyor. Ya da bildiğim kadarıyla en basitinden hesap makineleri bile kodla yazılmış. 3+2 ise ekrana 5 getir diyosun falan. Bu nasıl olur yav? Milyarlarca kombinasyonu nasıl hesaplıyor hesap makinesi en basitinden? Atıyorum kök 3 üssü 8 bölü 27 çarpı 16 eksi 1312 gibi sayıların sonuçlarını tek tek mi giriyolar makinenin hafızasına.

Kod dediğin şeyi de gördüm aptal aptal yazılar, işaretler falan. Cidden kafayı yiyecem. Bilale anlatır gibi anlatın desem de anlamam biliyorum. Baran 8 yaşımda ve arkadaşları ona aynştayn diyordaki baran'ın anlayacağı şekilde kısaca özet geçebilecek bi babayiğit çıkar mı aranızdan? Neyse kodculara kocaman bi aferin benden.

Not : instagramda kilitli profili gizlice görmemizi sağlayacak formülü söyleyene organik çikilop benden. Yanında da gerçek limondan limonata.
0
gulbatur birinci sahbatur sondan geliyor
(15.07.18)
Başlığa güldüm. Biraz doğal yetenek, çokça çalışma işi. Ben ünide c c++ gördüm. Akıyodum maşallah. Sonra gittik güvenlikçi olduk. Hayırlısı buymuş.
0
brad pitt
(15.07.18)
rez. ben de arada photoshop, indesign kullanırken filan "adamlar kodla böyle programlar yazmış, ben kullanırken zorlanıyorum" diyerek dumura uğruyorum.
0
yeteramadenedimherseyi
(15.07.18)
programlama dediğin çok genel anlamıyla bir kurallar silsilesi.

codecademy.com 'a girip biraz takıl.
0
idexo
(15.07.18)
Heves edip ucundan kıyısından Python, JS falan öğrenen biri olarak olay aslında makine dili kullanmaktan ibaret.

4-5 kademe kodlama dili var. 0-1 binary kodlamadan başlıyor daha karmaşığa doğru gidiyor. Genelde kod yazanlar bu kademelerin ortasındaki dilleri yazıyorlar. Yani aslında Python zaten hesap yapabiliyor kendisi. Print(3+5) yazıyorsun alttan veriyor 8'i.

Tabi o programlama dilini oluşturanlar da bu altyapıyı kurmak için belki de yıllarca kod yazdılar.

Arm tabanlı diyorlar ya mesela arm bir temel programlama dili, assembly var daha altında bildiğim kadarıyla. En altı da ikili sistemde sıfırlar ve birlerden ibaret kocaman bir data yığını.

Mesela insanlar yapay zeka veya deep learning programlamada temel değil daha üst seviyede dilleri kullanıyorlar çünkü bir makineye o kadar karmaşık komutları tek tek temel kodlarla girmek çok çok çok uzun sürerdi.

Ben bu işin cahiliyim. Cahilden cahile anlatım olsun diye yazdım ki hiç anlamayanın halinden anlamayan anlar diye düşünüyorum.

Ama öğrenilmeyecek bişe değil kesinlikle. Mantığını kavrayıp, genel geçer dilleri öğrenip kendine göre basit şeyler yapabilirsin. İnternet çağında artık öyle okulunu okumaya da pek gerek kalmadı. Ama matematik, mantık, algoritma bilmek ve ingilizce'den az da olsa çakmak önemli bir şeyler öğrenmek için.
0
bos gezenin bos ustasi
(15.07.18)
bu işin en temel kökeni, elektronik hatta direkt elektrik, bir devreden elektrik (5v) geçiyorsa 1 geçmiyorsa 0 kabul ediyorsun. Sonra bu geçme olayını mantık kapıları ( ipfs.io ) ile hesaplama ve birçok çok işlem yapabilecek hale getiriyorsun, bu işlemlere isim verip bu temel işlemler ile daha karmaşık işlemler oluşturuyorsun bunlara da isimler veriyorsun, sonuçta senin tek sözcük komutun yüzlerce sıralı işlemin adı haline geliyor, sonra bu komutları daha anlamlı hale getirip seviye atladıkça o gördüğünüz kodlar oluyor.
0
gezegen olan pluton
(15.07.18)
>3+2 ise ekrana 5 getir diyosun falan. Bu nasıl olur yav? Milyarlarca kombinasyonu nasıl hesaplıyor hesap makinesi en basitinden?

basit bir ornek olarak vereyim, sana simdi desem 34867 + 32453 = ?

Bu iki sayiyi hayatinda hic toplamamissindir birbirine ama sana bir kagit kalem versem toplarsin di mi? Cunku bir metodu var. iste alt alta yazarsin, once 7 ile 3'u toplarsin 10 eder elde var 1 falan... Bu metoda algoritma deniyor, yani bir isi cozmek icin adim adim yapilmasi gereken islemlere algoritma deniyor. Bu algoritmayi bilince, herhangi iki rakami daha once hic gormemis olsan bile birbirine toplayabilirsin ya hani... hah bilgisayarlar da oyle yapiyor, algoritmalari sen yaziyorsun. yani metodu bilgisayara sen ozel bir dille giriyorsun (programlama dilleri). Onlar da sen elde hesabiyla toplamayi nasil yapiyorsan kagit kalemle ayni sekilde yapiyorlar. kabaca boyle bilal anlar mi bilmem ama sen anlarsin bence.
0
robokot
(15.07.18)
zaten biz sana duyuru ortamında 3-5 satırla anlatacak olsak insanlar yıllarca okuyup bir de üzerine doktora yapmaz sanırım. o düzeyde muharip yazılımları yapan insanlar 4 yıl lisans, 2 yıl yüksek lisans okuduktan sonra 4-5 yıl da doktora yapmış, 5-10 yıl tecrübeli insanlar. bilginin yanında günde 13-14 saat çalışıyorlar. test işlemleri için 100 saat kesintisiz çalıştıkları oluyor.

hesap makinasının nasıl çalıştığını çözebilirsin gibi fakat.

bazı insanlar var, onlar sadece kodların neyi nereden alıp nerede ne yapacağını tasarlıyor. o yazılımın yapılma sürecinde standartları, testleri, hataları ve bunların kim tarafından nasıl düzeltileceği ile uğraşıyor. dahası, bir insan grubu daha var, yazılan kodların hatasız uzun süre çalışması için uğraşıyor. yani yazdın bir f16 yazılımı, uçak havadayken çökmemesi lazım, hata vermemesi lazım. yoksa uçak düşer, gayet basit.

bir de benim gibi insanlar var, yazılımların içinde çeşitli boyutlarda ürün olabilecek şeyleri ayıklayıp patent haline getirmek için çalışıyor.

cmmi nedir bir bak derim, çok fantastik bir dünya hakikaten.
0
babilbaligi
(16.07.18)
(20)

Bedelli askerlik sacmaliğı nedir?

alttaraf
Sozlukte bu meseleyle ilgili tonla şey yazildigini biliyorum ama oraya yazamadigim icin buraya yazacagim..Sorudam once şunu belirteyim, 1-)zorunlu askerlige tamamen karsiyim ve profosyonel askerlikten yanayim,2-)askerligimi 6 ay kisa donem yaptim ve bedeli ciksaydi ve durumum musait olsa kesinlikle
Sozlukte bu meseleyle ilgili tonla şey yazildigini biliyorum ama oraya yazamadigim icin buraya yazacagim..
Sorudam once şunu belirteyim,
1-)zorunlu askerlige tamamen karsiyim ve profosyonel askerlikten yanayim,
2-)askerligimi 6 ay kisa donem yaptim ve bedeli ciksaydi ve durumum musait olsa kesinlikle faydalanirdim,
ammmmaaaaaaaa....
yahu burada çok ama çok ciddi bir ayrimcilik, haksizlik yok mu yahu?
parasi olmayan, imkani olmayan , durumu olmayan gitsin, yatsin, kalksin, surunsun, ölsün..
parasi olan da digerlerinin kolu bacagi kopup gozu cikarken bar pavyon gezsin ya da evde pes oynasin...
ornekler milyon kere cogaltilabilir..
bu cok buyuk bir haksizlik degil mi yaaa..
askerligin nasil birsey oldugunu bilmeyenler zaten cok anlamiyacaktir ama bilenlerin anlayacagini umuyorum..
uzun sure bu iktidari desteklemis ve ilk fikri ayriligimi da ilk bedellinin ciktigi 2011 yilinda yasamis biri olarak da soyluyorum bunu,
boyle bir adaletsizligi yapmaya kimsenin hakki yok,
devler olarak zorunlu tuttugun bir uygulamayi, ustelik ucunds olum olabilecek bir uygulamayi herkese zorunlu tutup "parasi olan ayrilsin" diyemezsin, diyememelisin..
simdi sorum şu olsun bari format geregi,
sizin dusunceniz
1-) yanlis ama destekliyorum, kim ne kurtarsa kardir
2-) dogrudur, destekliyorum
3-) bemim de gorusum ayni zamanda, zorunlu askerligin oldugu yerde bedelli olamaz...
4-) hicbiri, ama benim cozumum şu diyenler (profesyonel askerlik cevaplara dahil degil, o zaten en dogrusu bence de ama bugunku konjonktur icin konusuyoruz)
0
alttaraf
(14.07.18)
benim çözümüm askerlik modelini değiştirmekle alakalı

kısa dönem 6 ay, uzun dönem 12 ay, asteğmen 12 ay(ben askerlik yapalı çok oldu değişmiştir)

bunun sistemin yerine paralıyı sadece yurtdışında çalışan, oturan gerçekten türkiyede bulunamayacak olan insanlar için çıkartıp, geri kalan askerlik modelini herkes için örnek veriyorum 3 ay/ 4ay şeklinde yaparsan eğer, ne kimse paralı yapmak ister ne de bilmem kaç yıl sırf askere gitmesin diye okul okumakla, yüksek yapmakla, bedelli beklemekle geçer.

hatta bu modelin bin türlü alternatifini de çıkartırsın.

benim askere gitmemdeki kırılma noktası, 18 aydan 15 aya düşmesiydi mesela.

lan dedim 3 ay 3 aydır. gideyim bari.
0
killerbee
(14.07.18)
zorunluluğu yanlış, bedelliyi desteklemiyorum, dediğiniz gibi parası olmayanın ölmesi gerekmiyor.

bedelli hakkı verildiğinde ikinciye düşünmeden yaparım.

bu ülkede ölen öldüğü ile kalır. kimse için bir şey yapasım yok. motive değilim.
0
bir ileti paylastim
(14.07.18)
Yerden göğe kadar haklısın. Açıktan açığa korkunç bir haksızlık. Fakirsen ölmende bir sakınca yok, paran varsa bu kadar temel bir konuda bile ayrıcalık kazanıyorsun. Belki de hayatını kurtarıyorsun. Siyasetin paranın köpeği olmasını yadırgamıyorum da en azından şehit ailelerinden ciddi bir tepki beklerdim. Benim bir yakınım askerde ölmüş olsa en büyük devlet düşmanı ben olurum. Böyle adaleti de kalkınmayı da Allah kahretsin.
0
harvey
(14.07.18)
dunyanin isleyis hali, maddenin dogasi sana "haksizlik" olarak geliyorsa evet haksizlik. bence degil. insanlar esit sartlarda dogmuyor ve esit sartlarda yasamiyor. yasamda adalet diye bir sey zaten yok. hani bunu sitem olarak yazmiyorum, adalet canliligin dogasinda olmayan bir sey.

biri doguyor 1 yasinda losemi olup ölüyor, baskasi yasiyor. burada adaletten haktan hukuktan bahsedebilir misin?

zenginle fakir ayni okullara mi gidiyor? ayni sartlarda mi egitim goruyor?

zenginle fakir hasta olduklarinda ayni hastanelere mi gidiyor? devletin ozel hastanelere izin vermesi haksizlik mi? parasi olan da devlet hastanesine gitsin o zaman di mi? profesore gidemesin. yoo gayet, parasi olana devlet sen parani harcayip daha iyi tedavi olmayi secebilirsin diyor.

parasi olana sen daha iyi okullarda okuyabilirsin diyor.

ozel ders vermek serbest, parasi olan derslerde zorlaniyorsa ozel ders alsin diyor.

mulk edinmek serbest, parasi olan evini alsin otursun diyor.

miras serbest, sen calismasan bile baban deden calistiysa onlar ölünce ellerindeki mali al yersin, belki calismana bile gerek kalmaz, babasi fakir olan sifirdan baslasin avcunu yalasin diyor.

bunlar sadece bizim devletimiz icin degil, dunyanin isleyisi boyle. bazi kisilerin daha fazla parasi var, bazi kisilerin daha az parasi var.

parasi cok olanin hayati parasi az olanin hayatindan daha kolay.

bu benim icin maddenin dogasi geregi boyle, aksini hayal edemiyorum. senin icin adaletsizlik olabilir.

kanser olan kisinin parasiyla cok uzman profesore gitmesinin yasal olmasi ile parasi olan kisinin belli bir yukumlulukten muaf olabilmesi arasinda benim icin kategorik bir fark yok. dunyanin duzeni boyle. birine olur digerine olmaz diyemezsiniz. keske herkes zengin olsa dersiniz o bile sacma, fakir olmadan zengin diye bir sey olamaz.

oyle bir sey iste.
0
robokot
(14.07.18)
robokot
meseleyi mi anlamadin, demogoji mi yapiyorsun anlamadim,
senin bahsettigin sey kazanma ve harcama ozgurlugu,
devlet sana kazanamazsin ve harcayamazsin demiyor, serbest birakiyor,
ote yanda ise bir mecburiyet koşuyor, herkes mecbur ama bazilari haric diyor, yanlis olan bu..
hatta sistem geregi paran varsa da muaf olamiyorsun yaşin geregi..
nerden baksan tutarsizlik, nerden baksan ahmakça..
0
🌸alttaraf
(14.07.18)
@alttaraf

Robokot görüşlerini belirtmiş. Tanımam etmem de farklı düşünüyor diye adama hakaret etmek zorunda mısın? Herkes senin gibi düşünmek zorunda değil. Bence o hakaret sözcüklerini geri al. Ahmak falan demen çok yanlış.
0
Traveller
(14.07.18)
Yaklaşım yanlış.

Aynı fakirler asgari ücrete yapılan düşük zamları, yüksek zam vaatlerine tercih ettiler mi? Ettiler.
Sadakaya muhtaç olmayı, onurlarıyla çalışıp maaşları hak etmeye tercih ettiler mi? Ettiler.

Akp'nin oylarını genelde fakirlerden aldığı bir gerçekken böyle bir tartışma yersiz ve gereksiz oluyor.

Özetle fakirler kararını verdi. Bunun üzerine ne denebilir?
0
idexo
(14.07.18)
Askerlik bi manada ülkeye hizmet. Ama ülkeye hizmet etmenin tek yolu yok. Bedelli parasını verebilecek adam muhtemelen üreten, para kazanabilen ve ekonomiyi döndürebilen biriyken bedelli parasını veremeyecek adam asgari ücretli ya da işsiz, niteliksiz işgücü olan, ekonomiye düz işçi olmak dışında bir katkisi olmayan birisi. Bu durumda ekonomiye katki veren kişinin belli bir ücret karşılığında askerlikten muaf tutulup buna devam etmesi, ekonomiye katkisi olmayan kişinin de 12 ay boyunca niteliksiz iş güçü olarak askerlik yapması bence yanlış bir uygulama değil.

Burada askerlerini korumak devletin görevi. Tehlikeli bölgeye 12 ay askerlik yapan, silah tutmayi 3 4 ay once öğrenmiş adam yerine uzman ve profesyonel askeri gönderirsen askerlik yapan kişileri de nispeten güvenli bölgelerde eğitip askerlik yaptirirsan bence hem asker ölmez hem de sorun çözülür.

Ayrıca bu bahsettiğim askere gidecek kesim genelde temel eğitim, görgü kurallari gibi konukarada eksik kisiler oluyor. Askeriye bunlari öğrenmeleri için de iyi bir firsat. Anadoluda kadınların bu kadar eğitimsiz kalmasinin bi nedeni de askere gitmemeleri, erkekler bi sekilde askere gidip köylerinden ayrilip şehir görüyorlar. O kesim için önemli bi olay askerlik
0
nundu
(14.07.18)
yoo meseleyi gayet duzgun anladim. sen askerlik mevzusunu kategorik olarak para ile avantaj saglayabilecegin seylerin dışına itmeye calisiyorsun, ama oturup dusunursen kategorik olarak farkli degiller.

Bu alerjin bedellinin kalici degil gecici olmasindan dolayi. Yoksa bu her zaman olan bir imkan olsa boyle dusunmek akliuna bile gelmeyecekti. Ispat istersen: dovizli askerlik diye bir sey var. her zaman var. yurtdisinda belli bir sure calisiyorsan veriyorsun parasini askerlikten muafsin.

Yurtdisinda calisacak kisinin ekonomik profili genelde farkli oluyor takdir edersin ki.

Bu hak onlara her zaman var. Ona haksizlik demiyorsun, belki aklina gelse dersin yine ama aklina gelmiyor, neden? cunku kalici bir sey. Her zaman olan bir sey, senin icin arka planda kaliyor.

Devletin "sen buna mecbursun, ya da parasini verirsin" demesiyle kanser hastasi birinin kendine parasinin yetecegi en iyi doktoru bulma mecburiyeti arasinda ciddi bir fark yok. Bu ornekleri ozellikle verdim cunku bir "mecburiyet" iceriyor ikisi de.

Parasi olan kisi sagligina bakmaya mecbur oldugunda onundeki bu zorlugu daha kolay aşabilir.

Parasi olan kisi askere gitmeye mecbur oldugunda onundeki bu zorlugu daha kolay aşabilir.

"herkes mecbur ama bazilari haric diyor, yanlis olan bu.."

iste diger ornekler de bununla ortusuyor, hasta olan kisi hastaligina care bulmaya mecbur. "bazilari" careyi bulabiliyor, "bazilari" bulamiyor. Aradaki farki yaratan yine maddi durumun.

Ille askerlik diyeceksen, kapi gibi dovizli askerlik var iste, uzun senelerdir de var, aa bu haksizlik diye dolastin mi ortada acaba? Sanmiyorum. Adam yurtdisinda calisiyorsa odeyecek parasi da varsa duzeni vardir dersin karisi cocugu vardir dersin, mantikli gelir. Buradakilerde de ayni durum var.

Hadi bedelli olmadi, askerlik cagim geldiginde parami bastirip okula da yazilabilirim, hop askerligim ertelenir.

Hadi bedelli olmadi, askerlik cagim geldiginde hop yurtdisindan gayrimenkul alir, belli bir fiyatin ustune verilen sinirsiz oturma hakkindan faydalanirim, yine gitmem.

Paarasiyle yuksek lisans yaparim, doktora yaparim.

Para ile bunlarin hepsini yapabilirim, bunlara bas vurabilen kisi "haksiz" mi gozunde? Para kendi devletine direk gidince mi haksiz oluyor?

Para dunyada her kapiyi acar, bunda da acar. Bunlarin hepsine haksizlik dersin ok, ama bazilari normal bazilari haksizlik diyemezsin.

Senin duz mantigina gore o zaman hic bir istisna olmamali, 19 yasina geleni devlet kolundan alip goturmeli, para ile satin alinabilen hic bir sey (ogrencilik, yurtdisinda oturma / calisma hakki) kisinin zamaninda askerligini yapmasina mani olamamali. Boyledir dersen en azindan tutarlisin derim. Ama boyle degil dersen argumanin tutarli degil.
0
robokot
(14.07.18)
traveller,
o bir sarki sozu ahmet kayaya ait ve ben onu yazan kisiye degil devlet politokasina dedim, oyle anlasildiysa ozur, ama sanirim sadece sen yanlis anladin,
nundu,
tabi butun parasini verebilenler ulkeye katkis olan yuksek muhendisler degil mi?
iclerinde hic Akmutahitlerin cocuklari yok,
nargile cafelerde tesbih cekenler yok,
taksim barlarinda baba parasi ezen ya sa kimlikle gittigi ukrayna sa masaj salonlarinda keyf catan yok...
ornekleri milyara cikaririm..
ama iste bu kafa..
0
🌸alttaraf
(14.07.18)
robokot,
azar azar dogru soylemeye calisarak yine ortaya lafi dolandirarak isteyerek ya sa istemeyerek yanlis yola cikmissin bence..
tel den yazdigim icin her argumanina karsilik istedigim uzunlukta yazamiyorum ama,
dovizli askerlik meselesi,
ben zaten yurt disindakilerin oy kullanmasina da karsiyim, norvecte yasayanin attigi oyu bagcilardan kullanan comarin oyuna ekleyip beni burada kimin yonetecegine karar verilmesi zaten yeterince trajikomik, eh buna oy hakki verirsen askerligini de bir sekilde ayarlaman gerekiyor devlet olarak, ona da boyle care bulmuslar, bunun adil cozumu nedir bilmiyorum, uzerine kafa yormak lazim, oy da yok askerlikte yok gibi bir cozum olabilir belki, elbette bunun kac yil falan olacagi ve diger sartlari uzerine konusulur,
ben zaten basta belirttigim gibi zorunlu askerlige karsiyim,
sorun burada bazilarina mecbur kilinip bazilarina ayricalik taninmasi..
soyledigin diger hastane postane islerine gelince..
durum benzerlik bile tasimiyor..
bu ulkede askerlik ehliyet almak gibi birsey degil, yillardir binlerce insan kursunlara geliyor, boyle bir ortamda sen ver parayi olumden kurtul, ustune bir de sampanya patlatirken selfie yap , olende gebersin bana ne diyemezsin..
bir hakki ya herkese verirsin ya hic kimseye vermezsin..
piyango misali adil bir cekilisle yarisi alinip yarisi muaf olsa bile daha hakkaniyetli bir cozum olur bence..
0
🌸alttaraf
(14.07.18)
blue serenity
bedelli askerlik bir kanunsa sabitlense kimse askere gitmez ki? bunun yerine orduyu lagvet ayni sey zaten :)
0
baldur2
(15.07.18)
Yaş sınırı olmadan çıkmalı
0
her gece aç
(15.07.18)
acemi kusura bakma ama atmissin.

dovizli askerlik icin vatandasliga falan gerek yok, yurtdisinda belli bir sure oturmak / calismak yeterli. alamancilar icin de degil, almanyaya ozel bir durum degil. parasini bastirip oturma izni alabildigin yiginla ulke var AB ulkeleri dahil. paran varsa gidersin takilirsin, sure sonunda parani yatirirsin askerligini yapmis sayilirsin.

zenginler istedikleri gibi kacarlar ogrenci olursun kacarsin, yurtdisina gidersin kacarsin, problem degil. o yakalananlar kitabina uygun yapmayanlar, mecburiyetten degil.

yani "adam orda calisiyor ve cifte vatandas" mevzusu degil vatandasliga falan gerek yok. almancilikla da ilgisi yok. parasi olan icin her zaman olan bir imkan.

sonuc olarak dedigim kapiya cikiyor. dunya'da para her kapiyi acar, varlik her kapiyi acar. Turkiye'deki zorunlu askerlik kurumundan da kitabina uygun parayla her zaman muaf olmak mumkundur. Zamaninda yaka paca gidenler kitabina uygun yapmadiklarindan. Bedelli askerlik aslinda yukarida bahsettigim kadar zengin olmayan kisilere "de" bu imkani gecici olarak saglayan bir zirilti.
0
robokot
(15.07.18)
acemi, dovizli askerligin "kim icin" cikarildigi umrumda degil, ne icin kullanilabildigi onemli. alamancilar falan tarih dersinde okutulan bir sey artik, dedigim gibi almanya'ya giden iscilere has bir mevzu degil.

bugun yurtdisinda turist vizesi haric bir vizeyle 3 sene yasarsan 1000 euroya askerlikten muafsin. BITMISTIR. Bunu sokaktaki vatandas yapamaz, zengin yapar. Ille gidip fabrikada calismana gerek yok yani. Calismiyorsan issizlik belgesi aliyorsun, o da oluyor. Veya parasini bastir okuluna git, bir yandan okulda calis, zaten mezun olana kadar doldu suren. Paran varsa opsiyonlar sinirsiz. Paran varsa oylesine bir sirket ac, iki kisi calistir (yatirimci vizesiyle git), basinda duruyormus gibi yap kagit uzerinde o arada gez toz, 3 yil sonra muafsin. Yurtdisinda yasamaya hevesliysen bazen bedelliden ucuza bile geliyor.

Bu opsiyon her zaman var.

Yurtdisinda 3 yil yasayan herkes orada zorlukla yasamiyor, duzen bozmamak icin askere gitmekten cekinme durumu evrensel degil. Zaten yurtdisinda takilma meyli olan zengin biri 3 senesini oralarda gecirip 1000 euro cep harcligini devlete fisekleyip (ki o bile yani 8-10 yil odeme hakkin var diye biliyorum) askerlikten omur boyu muaf olabilir. Alamanci malamanci diye bulandirmanin alemi yok, vatandasliga gerek yok, kapi gibi bir opsiyon, her zaman acik, ve parasi olan tonla insan faydalaniyor.

Yurdum milliyetcileri onlara ses cikarmaz ama daha ucuza bu haktan faydalanmak isteyen, maddi durumu kendisine daha yakin olan kisileri kotuler.
0
robokot
(15.07.18)
yoo bence anlasiyoruz.

>diyorum ki adam zaten 3 yıl(pratikte 4) yurtdışında kalmaya karar verdiyse zaten ülkeyle bir bağı kalmıyor. yani o artık pratikte bir tc vatandaşı değil yeni tabirle expat eski tabirler almancı/gurbetçi. sen bu adama zaten gel askerlik yap desen de gelmez. gelmiyorlar da zaten. oraya master'a giden bile geri dönmüyor. işçi de dönmüyor mühendis de dönmüyor.

demissin, iste oyle bir seyden bahsediyorum. Bir kere 3 yil hayatin cok ufak bir bolumu, bu hakki elde ettikten sonra ulkeye donup normal bir TC vatandasi gibi hayatini turkiye'de devam ettirebilirsin kimse de sana "kardes sen hayirdir?" demez. Isteseler bu dovizli askerlik meselesini ogrencilerde oldugu gibi yurtdisinda yasadigin her sene isvereninden veya sahip oldugun is yerinden bir belge yollayarak erteleme seklinde yapabilirler mi? yapabilirler, ama yapmiyorlar. 3 sene idare et sonra muafsin diyorlar. Istense "yurtdisinda calis, o surede erteleyelim, donersen 1-2 sene duzen kurma tecili sonra yine askere gidersin - ama o surede calistigin ulkenin vatandaslik hakkini kazanirsan, TC vatandasligini da korumak istiyorsan ver parasini muaf ol" denebilir mi? denir, ama denmiyor, parayla kapilar aciliyor. 3 sene ne ki? Benim keyfi 3 senesini yurtdisinda gecirmis tanidiklarim var hic bir baglari da yok orayla yani.

zengin biri icin 3 sene yurtdisinda ikamet etmek neden dert olsun?

senin de anlattigin gibi, zenginin her asamada isi daha kolay oluyor zaten, benim de anlattigim o. bu dunyanin bir gercegi. en basta dedigim gibi maddenin dogasi.

zengin doganla fakir dogan bir degil, hayatin hic bir asamasinda.

askerlik ertelemeyi dusun mesela, muafiyeti birak... askerlik herkese mecburi diyor AMA ogrenciysen erteleyebilirsin.

Liseyi bitirdin, ogrenci olmanin sarti ne? Fakirsen ÖSS (ya da artik adi neyse, yasimizi da belli ettik) de yeterli puani almak.

Zenginsen, devlet özel okula izin veriyor, parasini bastirip o erteleme hakkini sen de alabilirsin. ÖSS'de fakirin aldigi puani almak zorunda degilsin. Devlet istese diyebilir, askerligini ertelemek istiyorsan ozel okula bile gidecek olsan fakirle karsilastirilir bir puan olmak zorundasin, ama demez. Fakir dirsek curutur, zengin okula kayit yaptirir arada gider.

Sizin taniminiza gore bu adaletli mi?

Bu gibi seyleri kategorik olarak bedelli'den ayirmanizin mantigini anlamiyorum acikcasi.

Askerligi bir yere "gitmek" degil de devletin sizden askeri ihtiyaclari icin ucret odemeden bedava is gucu elde etme şartı olarak ele alırsaniz yine ayni kapiya cikiyor zaten: sen bana (devlete) benim senden zorla elde edecegim ucretsiz ekonomik cikardan fazla parayi trink ver o da olur diyor, verebilen veriyor.

tekrar diyeyim, ben canlılığın dogasinda adalet diye bir sey oldugunu dusunmuyorum. o yuzden tum bunlar adaletin belli bir tanimina gore "adaletsiz" sayilabilir. ama adaletin saglanabilecegine inanan sizlerin neyi adaletli neyi adaletsiz gordugunuz konusunda bir tutarsizlik var onu gostermeye calisiyorum.
0
robokot
(15.07.18)
@blue serenity
neden gitmesin diyorsan bedelli askerlik niye gelsin, herkes gitsin o zaman? cozumun parasi olan gitsin, olmayan gitmesinden ibaret olmamali.
0
baldur2
(16.07.18)
kesinlikle katılıyorum

hayat zaten adil değil denebilecek ve parası olmayana her yer adaletsiz denilerek açıklanacak bir durum değil bu. işin içinde zormalama var; zorunlu askerlik.

örneğin abd'de zorunlu askerlik yok, parası olmayan insan para için askerlik yapıyor. bu da adil değil ama normal

ama türkiyede sorun askerliğin sadece parası olmayanlara zorunlu olması! yani abdde fakir adamın askere gitmemeyi tercih etme hakkı var. ama türkiyede böyle bir hakkı yok.

çözüm zorunlu askerliğin kalkması. nasıl ki diğer tüm devlet kurumlarında patates soymak, postacılık yapmak, şöförlük yapmak için parayla adam tutuluyorsa, askerlikte de bu gibi işler için bedava işgücünden yararlanmak yerine parayla adam tutulmalı.

zaten uzun süredir er-erbaş doğrudan çatışmaya sokulmuyor. o zaman yapılan şey askerlik değil, üniforma ile bedava memuriyet yapmak.
0
dafuq
(16.07.18)
kim ne kurtarsa kardir. her sacmalik baska sacmaliklar doguruyor. firsat esitligine gelince, oyle birsey bu gezegende yok zaten, utopya.

su anda ekranlarda vatan millet sakarya kasan insanlarin alayinin oglu ya curuk almis ya da bedelli yapmis yahu ne diyorsunuz. :)
0
cooperr
(16.07.18)
bedelliyi savunanlar da, adaletsizlik vsr diyenler de kendine göre haklı.

çözüm sistemin tamamen değişmesi.

ya süreler çok kısa olmalı, ya da tamamen askerlik kalkıp profesyonel orduya geçilmeli.

veya bedelli temelli olup, gidenler daha az süreler için gidip maaş almalı.

aslında hepsi aynı kapıya çıkıyor. profesyonel orduya.
0
Neill
(16.07.18)
(3)

Varsova icin onerileri alabilir miyim

mhmtt
Hafta icin aksam 5ten sonra 3 gunum varBir de Cumartesi tam gunum varNe yapayim?Tenks
Hafta icin aksam 5ten sonra 3 gunum var
Bir de Cumartesi tam gunum var
Ne yapayim?
Tenks
0
mhmtt
(13.07.18)
Old Town'a git biraz eski bina fotoğrafı çek.

ilgin varsa: Warsaw Rising Museum

www.lonelyplanet.com

Ben olsam oralı birileriyle tanışıp/takılıp bir şeyler içerdim.
0
idexo
(13.07.18)
Old Town
Warsaw Uprising Museum
Hala Koszyki
the Piw Paw (200 farklı bira var)
Palace of Culture and Science
the Keret house
FOTOPLASTIKON
Łazienki Park
The Vistula River (yanında güzel clublar var)

Varşovayla ilgili sorun varsa bana sorabilirsin.
0
facebook
(13.07.18)
Fryderyk Chopin muzesi var varşova'da. Varsova'ya 1 saat uzaklikta da doğduğu ev var Zelazowa Wola'da.
0
karacigerim vur kadehlere
(13.07.18)
(9)

Kızlar kendilerine sevgili gözüyle bakmayan erkeklerden mi hoşlanıyorlar?

livaneli kadir
Şu yaşıma kadar genel gözlemlediğim durumu sizlere de sormak istedim.Ben, bu kızla sevgili olunur, yürüyeyim dediklerim hep avucumu yalatırken hiç sevgili gözüyle bakmadığım kızlar ise bana yürümeye başlıyor. Kızlar, kendilerini sevgili olarak görmeyen erkeklerden mi hoşlanırlar?
Şu yaşıma kadar genel gözlemlediğim durumu sizlere de sormak istedim.
Ben, bu kızla sevgili olunur, yürüyeyim dediklerim hep avucumu yalatırken hiç sevgili gözüyle bakmadığım kızlar ise bana yürümeye başlıyor.

Kızlar, kendilerini sevgili olarak görmeyen erkeklerden mi hoşlanırlar?
0
livaneli kadir
(10.07.18)
Olay yakışıklı ya da piç olmakta. Eğer çirkin bir erkeksen kızlar "mal len bu" gözüyle bakar. Yakışıklı ya da piçsen cool olursun.
0
komando kani var bende
(10.07.18)
çirkin oldukları için yürümüyorsun e çirkinler de sevişmek istiyor o yüzden de onlar sana yürüyor bu kadar basit.
0
another satisfied lover
(10.07.18)
Acemi +1
0
pastörizesüt
(10.07.18)
Cunku karsindakine sevgili gozuyle bakinca sacmaliyorsun, onun gozune sokmaya calisirken n kendini itici oluyorsun. Bi de kacan kovalanir mantigi devreye giriyor.
0
imelih
(10.07.18)
Herkes avucunda olmayana yöneliyor diyelim ya da eldekinin kıymeti bilinmez oluyor.

O yüzden karşılıklı çaba göstermek lazım. Ne kadar çaba o kadar kıymet, heyecan...

Tabi çok da abartmamak lazım.
0
idexo
(10.07.18)
Valla diğer kadınları bilmem ama bende oluyor o dediğinden. Bana ilgi gösteren, arayıp soran adamlara zere kadar çekim hissetmiyorum. Ya da hep benim hoşlanmadığım türde adamlar bana ilgi gösteriyor. Bilemedim. Sonra gidip bana o gözle bakmayacak adama aşık oluyorum.
0
i m cool with that
(10.07.18)
elde edilmesi zor insan çekici geliyor basit denklem ışte. Sürekli ağzının içine bakan adamdan hoşlanmıyorlar
0
damla sakızlı dondurma
(10.07.18)
Oyle bir genelleme yok. Her kadin ayri. Her erkek ayni turdeki kadini mi seviyor ki?
0
Traveller
(10.07.18)
@acemi onlara yürümeme sebebim onlara karşı bir çekim hissetmemem yoksa hepsi gayet güzel kızlar.
0
🌸livaneli kadir
(10.07.18)
(5)

eliptik bisiklet alsam nasıl olur?

demirr
merhabalar. sorum çok basit. diyete başladım. eliptik bisikletalayım mı?almayayım mı?teşekkürler
merhabalar. sorum çok basit. diyete başladım. eliptik bisiklet

alayım mı?

almayayım mı?

teşekkürler
0
demirr
(08.07.18)
ikinci el al. kullanırsan zayıflamana katkısı olur.
0
hasmetizm 2046
(08.07.18)
Alıyorsan koşu bandı al. Yoksa alma. Zira vücut ağırlığınla çalışarak da kardiyo yapabilirsin.

İnternetten 20-30dk'lık aletsiz çalışmaları araştır.
0
idexo
(08.07.18)
koşu bantlarını daha önce kullanmadıysan git gör incele.

bazıları aşırı gürültülü çalışır ve koşarken pat pat pat pat diye ses yapar, alt kata çok ses giden bir yerde oturuyorsan bunu göz önünde bulundur.
0
killerbee
(08.07.18)
Çamaşırlık olarak kullanacağın için pahalıya gelecek
0
all girls dream
(08.07.18)
en fazla 2 gün kullanırsın. ya spor salonun da bile en fazla 5 gün kullanıyorsun
0
dedim dedim de kime dedim
(08.07.18)
(2)

Gitar amfisinde bunu nasıl yaparım? FX Loop bunun için miydi?

bcdhms
Merhabalar,Bu işlerden uzak kaldım uzun süredir. Yapmak istediğim şey şu; bir gitarım bir de loop pedalım var. clean tonda akor - arpej vs kaydettikten sonra farklı gitar tonları kullanarak kayıt üzerinde takılmak istiyorum. (Loop pedalı davul ritmi de ekliyor bu arada)Ama kaydı yapıp amfiden çıkışı
Merhabalar,

Bu işlerden uzak kaldım uzun süredir.

Yapmak istediğim şey şu; bir gitarım bir de loop pedalım var. clean tonda akor - arpej vs kaydettikten sonra farklı gitar tonları kullanarak kayıt üzerinde takılmak istiyorum. (Loop pedalı davul ritmi de ekliyor bu arada)

Ama kaydı yapıp amfiden çıkışı aldıktan sonra amfinin overdrive kanalına geçince loop pedalına kaydettiğimin ve davul ritminin etkilenmemesini (clean tonda kalmasını) istiyorum.

Bunun için FX loop'lu bir amfi mi kullanmak gerekiyor? Nasıl yapıyorduk bu bağlantıları?

Teşekkürler,
0
bcdhms
(08.07.18)
Fx loop bazı pedalları preamp'tan sonra poweramp'tan önce bağlamana yarıyor.

Looper pedalı ise belli süre kayıt alıp bunu tekrar tekrar çalan bir pedal.

Eğer overdrive, poweramp katından gelmiyorsa(yani preamp veya pedal yardımıyla geliyorsa) fx loop'u olan bir amfiye looper pedal bağlarsan sıkıntı yaşamazsın.

Ayrıca bütün bunların yerine bir prosesör alsan kafan rahat eder.
0
idexo
(08.07.18)
@idexo +

şeman budur: onlineguitarlessons.co.uk

yalnız preamp'tan çıkan gitarla loop'un davulu da birleşince poweramp kanalında gereksiz bir cümbüş olacak. muhtemelen epey bir hoşnutsuz kalacaksın.
0
makbur
(08.07.18)
(2)

Ortaçağ Kiliseleri

dog day afternoon
'nin hakimiyeti hangi olaydan sonra son buldu? Tamam her olay birbirleri ile bağlantılı ama bu çöküş ne zaman başladı? Matbaanın icadından sonra mı halk aydınlanmaya başladı? O zaman kitap yasakları işe yaramadı mı? Yoksa Martin Luther'in protestanlığa başlaması mı? Ekstra soru: Şu anda şeriat ile y
'nin hakimiyeti hangi olaydan sonra son buldu? Tamam her olay birbirleri ile bağlantılı ama bu çöküş ne zaman başladı? Matbaanın icadından sonra mı halk aydınlanmaya başladı? O zaman kitap yasakları işe yaramadı mı? Yoksa Martin Luther'in protestanlığa başlaması mı?

Ekstra soru: Şu anda şeriat ile yönetilen ülkelerde ve şeriata doğru giden ülkelerde (bilin bakalım neresi) neden aydınlanma yaşanamıyor? Kuran her dile çevrilebiliyor. Çeşitli yorumlar da bulunabiliyor. Halka nasıl inmek gerekiyor?
0
dog day afternoon
(08.07.18)
Öncelikle bildiğin gibi konu çok uzun ve girift.

Sonra fransız devriminin de rönesans ve reform hareketlerinin de temelinde ekonomik sebepler var.

Serflerden daha ucuz bir çeşit emek lazımdı. Serfliğin bu yüzden bitmesi gerekiyordu. Serfler özgürleştirildi, topraktan ayrıldı. Emek özgürleşti. Çünkü sanayi devrimi şehirlerde atölye ve fabrikalardaki işçi ihtiyacını artırdı... İnsanlar baskıdan ekonomik sebeplerle kurtarılmış oldu. Öte yandan şehirde kendi kaderlerine terk edilmiş oldu. Önceden ağa bunların geçimini de hayatta kalmasını da temin ederken artık 'özgür' oldular, kendi sorumluluklarını almak zorunda kaldılar. Vahşi kapitalizm...

Çitleme hareketlerini ve Avrupa'da işçileşme konusunu araştırmalısın.

Diğer yandan Calvinizm'i de araştır.

Ekstra cevap: Mesele insanların kader inancıyla oldukça alakalı. Calvinizm'i o yüzden araştır.

Her şey Allah'tan deyip kabul edersen bütün sorumluluğu Allah'a yıkıyorsun. Bulunduğun duruma da ne olursa olsun razı oluyorsun.

Allah akıl fikir vermiş ben de oturup çalışırım dersen kendin gelişiyorsun, ihtiyaçların artıyor, 'bireysel aydınlanma' da bir ihtiyaç oluyor.
0
idexo
(08.07.18)
somut olaylardan ziyade orta çağda tekrar yükselişe geçen nominalizmdir. protestanlığın çıkışında da etkilidir.

eksisozluk.com
0
silver apple
(08.07.18)
(6)

Hep Satılan Olmak?

charles darwinin torunu
Evet suserlar an itibariyle çıldırmanın eşiğindeyim. Niye satıyorlar bu insanlar beni? Objektif olmak gerekirse, özgüvenim yüksek, eğlenceli birisiyim. Zaten üniversiteden arkadaş grubumuz var takılıyoruz. Ama sanırım yeni yeni fark ediyorum da efendime söyleyeyim rakı içmeye gidelim, akşam çaya gi
Evet suserlar an itibariyle çıldırmanın eşiğindeyim. Niye satıyorlar bu insanlar beni? Objektif olmak gerekirse, özgüvenim yüksek, eğlenceli birisiyim. Zaten üniversiteden arkadaş grubumuz var takılıyoruz. Ama sanırım yeni yeni fark ediyorum da efendime söyleyeyim rakı içmeye gidelim, akşam çaya gidelim, hadi kızılay'a , C.D.T nerdesin batak oynayalım ... Böyle gün içinde yapılacak aktiviteler plan istemiyor ve yapıyoruz gülüyoruz, eğleniyoruz ama yaz oluyor biraz plan isteyen işlerde yav Charles darwinin torunu neredesin, ne yapıyoruz bu yaz, planın yok dimi, bak şöyle şöyle yapalım diye arayan soran yok anasını satayım. Ben arıyorum yaa knk ben bizmkilerin yanına gidicem, ben bizim kuzenlerle takılıyorum, ben ikizimle yunanistana gidicem, ben sevgilimle çeşmeye gidicem ... S*k gibi kaldım afedersiniz. Ve kendimi çok kötü hissediyorum dostlar. Hani böyle herkes sağa sola koşuşurken, kıyamet koparken birisi böyle sessiz sessiz oturur ya, aha işte öyle hissediyorum. Geçen küçüklükten tanıştığımız muhabbeti derin benimle konuşmayı takılmayı da çok seven ( kendisi diyor) arkadaşımı bira içmeye çağırdım. Son anda bahane buldu ekti. Üniversite'den arkadaş Antalya'ya diğer arkadaşın yanına gidiyordu haber ver dedim giderken vermedi. Ben yalnız mıyım sözlük ya, ben neden istenilen kişi olamıyorum hiçbir zaman a*ına koyayım böyle yazın da hayatın da ya. Yorumlarınıza ihtiyacım var, asosyal p*ç tadında yorum yapacaksanız yapmayın zaten canım sıkkın, az teselli edin. Duyurularım da başlıklarım da tutmaz gerçi genelde ama neyse bizim kaderimizde de böyle herhalde. Sağlıcakal kalın ...
0
charles darwinin torunu
(06.07.18)
sanki beni anlatmışsın valla :))
benden yola çıkarak tüme varmaya çalışırsam; kimse ile kanka modunda değilsindir, çok arkadaşın vardır ama eküri gibi değilsindir bir de sevgili de olmayınca bu tarz önceden plan yapmak gereken olaylarda sik gibi kalıyoruz afedersin.
0
high hopes of the sozluk
(06.07.18)
Yani tam öyle değil, çok arkadaşım yok, hatta yok yani doğru düzgün.. İşte okuldan bir 10 kişilik kankalı falan bir arkadaş grubum var ama bu p*çler yaz oldu mu ne arıyor soruyorlar. Yarın bir konser olsa kimse gelmez mesela.Daha doğrusu çağırmak kimse bulamam... Yani olanların da hep daha iyi kankaları oluyor ...
0
🌸charles darwinin torunu
(06.07.18)
Özgüveni yüksek, enerjik biri olmak, ortamda sevilen biri olmak manasına gelmiyor. Çok da özgüvenin yüksek olmaması lazım belki de.
0
roket adam
(06.07.18)
Yok yani doğru söylüyorsun da öyle çok değil zaten, hiç konuşmayan sus pus birisi değilim. Ya bir de insanlar arkadaşlarını nerede ediniyor? Mesela En samimi olduğunuz arkadaşlarınızla nerede tanıştınız onu da merak ediyorum.
0
🌸charles darwinin torunu
(06.07.18)
Yeni arkadaş bulman lazım.
0
idexo
(06.07.18)
Neden istenilen kisi olamiyorsun cunku insanlara kendini kabul ettirmek icin karakterinden odun veriyorsun, fedakarlik yapmaya hazirsin. "Iyi arkadas" olmaya calisiyorsun.

Hicbir hemcinsime boyle bir yuz vermemisimdir. Hep de dik giderim. Sirf taviz vermedigim icin iliskimi bitirdiklerim bile ararlar, enteresandir.
0
perfectum
(07.07.18)
(4)

karbon fibere alternatif

idexo
Duyurunun Mühendislerine,Karbon fiber levha yerine kullanabileceğim, metal olmayan, karbon fiber gibi esnek, yalıtkan ve dayanıklı olan, Türkiye'de nispeten kolay ve uygun fiyatlara mal edebileceğim levha halinde malzemeler/alternatifler arıyorum.2mm'lik levhadan lazerle irili ufaklı parçalar kestir
Duyurunun Mühendislerine,

Karbon fiber levha yerine kullanabileceğim, metal olmayan, karbon fiber gibi esnek, yalıtkan ve dayanıklı olan, Türkiye'de nispeten kolay ve uygun fiyatlara mal edebileceğim levha halinde malzemeler/alternatifler arıyorum.

2mm'lik levhadan lazerle irili ufaklı parçalar kestirip projelerimde kullanmak istiyorum.

Ayrıca türkiye'de üretilen bir malzeme olursa şahane olur.

Bir de Türkiye'de karbon fiber üretiyoruz sanırım. Dolayısıyla mantıken olmalı fakat yine de sorayım. Ülkemizde 'karbon fiber levha' üretimi de var mı?

Bilenler cevaplarsa sevinirim.
0
idexo
(04.07.18)
Levha olarak üretilmez karbon fiber. Epoksi reçine ile tabaka olarak birbirlerine yapıştırılarak levha hâline getirilebilir.

Benim danışman hocam çalışmamız için şu siteden almıştı hatırladığım kadarıyla.

www.dostkimya.com

Ben kendi çalışmamda karbon fiber ile cam elyaftan oluşan kompozit malzemelerin eğilme analizini yapmıştım.

Alternatif olarak cam elyaf belki kullanılabilir. Onların da özelliklerine göre birçok çeşidi var.
0
dissendium
(04.07.18)
sektor ne bilmiyorum ama GFRP'nin CFRPye gore daha hesapli olmasi lazim. ama daha kuvvetsiz onu soyliyim.

BASF gibi firmalar soft fiber olarak satiyor, ustune epoxy surup plaka elde edebilirsin mesela lazerle kesmek yerine.
0
cooperr
(04.07.18)
Fiberglass da düşünmüştüm fakat esnekliği çok düşük geliyor yapmak istediğim şeyler için.

Bir de fenol fiber levhalar var bunların esnekliği nasıldır acaba?

edit: Kumaş olarak almak gibi bir niyetim yok zira epoksi ve basınç olaylarıyla uğraşamam. O yüzden direk levha olarak arıyorum.
0
🌸idexo
(04.07.18)
ureten sitketlerle kontaga gec, kesin cam yunu ve karbon fiber ile karsilastirmali tablolari vardir. birde basalt fiber diye bisey ciktiyakin zamanda, ona da bir bak.
0
cooperr
(04.07.18)
(4)

Bu ekonomik ortamda yapılacak iş nedir?

mistikherif
Merhabalar. Bir miktar param var. Bu ekonomik ortamda mantıklı olan yatırım/iş nedir? Müteahhitlik düşünmüştüm fakat inşaat ya resulallah fikri hoşuma gitmiyor ve sektörü de iyice bitiyor diye vazgeçtim ve ortada kaldım. İstanbul değil, iç anadolu/ege bölgesine uygun ufak bir ilde yaşıyorum. Tarım h
Merhabalar. Bir miktar param var. Bu ekonomik ortamda mantıklı olan yatırım/iş nedir?
Müteahhitlik düşünmüştüm fakat inşaat ya resulallah fikri hoşuma gitmiyor ve sektörü de iyice bitiyor diye vazgeçtim ve ortada kaldım. İstanbul değil, iç anadolu/ege bölgesine uygun ufak bir ilde yaşıyorum. Tarım hayvancılık inşaat kafe mafr ne bileyim ufak yerlerde tutulacak ne önerileriniz vardır? Ufak yer olması şart da değil. Hani siz belki şstanbulda dğşünmüşsünğzdğr yaşadığım yerde de hayata geçirilebilir bir şeydir. Lütfen sektörde yer alan ya da yer alanları 1. Seviyeden tanıyan insanlar cevap versşn kş hem ben hem de merak edip takip edecketti başka bir insan güzelce faydalansın.

Not: 50.000-600.000 tl arası iş imkanları olursa sevinirin. Yoksa uzay taşımacılığının güzel bir iş olduğunun farkındayım ama ne yazık ki 10.0000000.00000 dolaresim yok:)

Saygılar. Takipteyim.
0
mistikherif
(04.07.18)
Bir mesleğin yoksa e-ticaret yap.

Ufak bir stok yapabilirsin ya da üretici bulup malını pazarlayabilirsin.

Satılmazsa başına bela olmayacak bazı ürünler bul. Ürüne göre sürekli veya parti parti de yapabilirsin.

Küçük başla. Parayı gömme. İşler açılırsa büyütürsün.
0
idexo
(04.07.18)
E-ticaret güzel bir fikir fakat ürün tavsiyeleri var mıdır? Düşünebilip araştırabilmem için.
0
🌸mistikherif
(04.07.18)
Ne sattığının gerçekten bir önemi yok, fakat değerini kendin anlayabileceğin şeyler satmanda fayda var.

İkinci el işlerine girersen koleksiyon ürünler, az bulunan kitaplar olabilir. Uğraştırıcı olur, meraklı olmalısın, meraklısına satmalısın.

Ya da toptan bulabildiğin (moda ürünlerden ziyade klasik) toka, tişört, çorap... vs sıfır ürünleri perakende pazarlayabilirsin. Çok daha büyük bir kitleye hitap edersin fakat bu sefer stok maliyetin yükselebilir.

Üçüncü olarak niş piyasa bulup öncü olabilirsin. Böyle olursa da ilginç bir şey bulman gerek.(kısa sürede potansiyeli görüp rakiplerin de piyasaya çıkabilir.)
0
idexo
(04.07.18)
e-ticarette yöresel ürünler işine gir. her şehirde meşhur ne varsa git yerel üretici ile anlaş sonra da satış yap. yurt içinde de kalma yurt dışına sat.

mesela çömlek sat, süs kabağı sat, sonra kayısı, dut kurusu, pekmez, salça falan bunları sat. İstanbulda doğal hayata aç bekleyen 20 milyon insan var sırf onlara sat yeter. ama en önemli önceliğin müşteriyi memnun et. Ülkemizde kazanan ve sevilen esnafın en önemli özelliği müşterisini baştacı yapması olduğunu gözlemliyorum.
0
kraldan cok kralci
(05.07.18)
(30)

Teste gore sol beyin agirlikli misiniz sag mi?

stavro
Test sayfasini alttaki duyurudan gordum, sag-sol beyin testi de varmis:https://www.arealme.com/left-right-brain/en/ Test ingilizceBenim %76 sol beyin cikti.
Test sayfasini alttaki duyurudan gordum, sag-sol beyin testi de varmis:
www.arealme.com Test ingilizce
Benim %76 sol beyin cikti.
0
stavro
(15.06.18)
%60 sol- %40 sağ
0
sta
(15.06.18)
73% sol
0
tsubasa
(15.06.18)
%57 sağ %43 sol

ama üç dört soru için "her ikisi" demeyi tercih ederdim. seçim yapmak zorunda olmak kötü
0
dilemma of subscribtionability
(15.06.18)
Bu testten önce de bana çok sol beyinli olduğumu söylerlerdi, kendimden sol beyin 3-5 kişi tanıyorum. (kesin milyonlarcadır, o ayrı)
%76 sol
0
aychovsky
(15.06.18)
left right balanced: %50 - %50 çıktı.

Sonuca katılıyorum.
0
idexo
(15.06.18)
%56 sağ %44 sol
0
pastörizesüt
(15.06.18)
56 sağ
0
eazy
(15.06.18)
%50 sağ %50 sol. Bu tarz testleri çözmeyi seviyorum genelde bu şekilde çıkıyor. Doğru heralde.
0
Corrigan prefers beer
(15.06.18)
%63 sol. Halbuki kendimi sag beklerdim.
0
yuzır
(15.06.18)
53 sol 47 sağ
0
curukturpkokusu
(15.06.18)
sol %56

sen baya sanatsizmissin beya
0
tomcruise
(16.06.18)
%70 solmuş
0
in vino veritas
(16.06.18)
Left brain inclined · SYMBOLIC

%60 sol
%40 sağ

Solcu çıktım.
0
dissendium
(16.06.18)
%83 sol nedir arkadaş
0
janavarorion
(16.06.18)
%50-%50 ciktim.
0
astrid
(16.06.18)
%60 sol. ulan o zaman niye matematige kafam hic basmiyor?
0
der meister
(16.06.18)
Left brain 66% : 34% Right brain

Left brain: SYMBOLIC
ANALYTIC
OBJECTIVE
RATIONAL
ORDER
MATH
DIGITAL

Right brain: MUSIC
ART
INSTINCT
MEMORY
IMAGINATION
EMOTION
CREATIVE

Aslına bakarsanız ikisinde de çok yetenekli değilim. Ama bir analitik yanım olduğuna inanıyorum.
0
perfectum
(16.06.18)
Left right balanced: 50% left 50% right.
0
i m cool with that
(16.06.18)
%60 sol, %40 sag.
0
rm
(16.06.18)
Left brain inclined · ANALYTIC

Left brain 66% : 34% Right brain
0
tepedeki psychedelic adam
(16.06.18)
73 sol. Genelde böyle cikiyo zaten bu testlerde çünkü kişisel ozelliklerim hep sol beyine atfedilen özelliklerle örtüşüyor.
0
nundu
(16.06.18)
sağ sol dengeli çıktı ve bence doğru bir sonuç.
0
ezkaza
(16.06.18)
56% sol 44% sag

Dengeli ciktigini dusunuyorum:)
0
kuehles blondes
(16.06.18)
%76 sol, %24 sağ.
0
pike
(16.06.18)
70-30
0
harvey
(16.06.18)
Right brain inclined: emotion
%43 sol - %57 sağ
0
alessea
(16.06.18)
@aychovsky @pike
sizinkini soylemeseniz de tahmin edebilirdim;)
0
🌸stavro
(16.06.18)
64% Right brain. Su çaldı kafamda sonucu görünce: www.youtube.com
0
buf-e kür
(16.06.18)
%90 sol, %10 sağ.
0
nicorobin
(16.06.18)
%53 sol - %47 sağ

sol ağırlıklı bekliyordum oysa.
0
lemmiwinks
(18.06.18)
(2)

Sorumsuz insanlar

ovungec zeus
Hiçbir şeyi kendine görev edinmeyen, vurdumduymaz insanlara gıcık oluyorum. Maalesef ailemde de bu tipler mevcut. Bunlara karşı ne yapabilirim? Onları nasıl hizaya sokarım?
Hiçbir şeyi kendine görev edinmeyen, vurdumduymaz insanlara gıcık oluyorum. Maalesef ailemde de bu tipler mevcut. Bunlara karşı ne yapabilirim? Onları nasıl hizaya sokarım?
0
ovungec zeus
(11.06.18)
'Onları nasıl hizaya sokarım?'

Sokamazsın. Sorumluluk bilinci dışarıdan gelmez, içeriden gelir.

İnsan bir şeyleri kendi kendine halletmek zorunda kaldıkça bu tarz bir duyguyu geliştirebilir veya geliştirmeyebilir. Bir formülü de yok.
0
idexo
(11.06.18)
Hizaya sokamazsın. Yapacağın tek şey kendini yıpratmak olur.
Uzaklaşacaksın, aynı evde yaşıyorsan, şartlarını olgunlaştırıp ayrı eve çık. Arkadaşın ise, görüşme periyodunu seyrekleştir, görüşme. Uzaklaş yani, yorma kendini.
0
battal gemalmaz
(11.06.18)
(6)

Sömürgeci Devletler tarih derslerini çocuklarına nasıl anlatıyor?

fucking machine in my head
Merak ettim, ingiltere, fransa, italya gibi avrupa ülkeleri bugün okul çağındaki çocuklara tarih derslerinde kendi tarihlerini nasıl anlatıyorlar? açık açık birer sömürgeci devlet olduklarını ve afrika kıtasını vs, sömürdüklerini nasıl ifade ediyorlar? Kendilerini tarifleme şekli nedir çocuklara kar
Merak ettim, ingiltere, fransa, italya gibi avrupa ülkeleri bugün okul çağındaki çocuklara tarih derslerinde kendi tarihlerini nasıl anlatıyorlar? açık açık birer sömürgeci devlet olduklarını ve afrika kıtasını vs, sömürdüklerini nasıl ifade ediyorlar? Kendilerini tarifleme şekli nedir çocuklara karşı acaba bilen var mı?
0
fucking machine in my head
(10.06.18)
özetle şöyle anlatıyorlar:

www.youtube.com

edit: en gerçekçi biçimde öğrenmek istiyorsan ilk-orta- lise tarih kitaplarını araştır. muhtemelen e-book şeklinde bulursun.

ayrıca: bana sömürü kısmı 'leech'ten ziyade 'exploit' ile bağdaşabilir gibi geliyor.

leech daha ziyade literal olarak somurmak gibi, emmek gibi içini boşaltmak gibi parazitlerin yapacağı bir şey; exploit ise faydalanmak, kötüye kullanmak, istismar etmek gibi daha manevi derinliği olan sömürü manaları taşıyor.

Onun dışında 'mandate' kavramına da bakmak lazım.

Kolonicilik ise daha ziyade devletlerin kendi vatandaşlarını kolonileştirmek istediği yere gönderip orada yerleştirmesi şeklinde gerçekleştiriliyor. Yani mesela Afrika'da doğup büyüyen Avrupalı'lar, Hindistanda yerleştirilen İngiliz'ler... Avrupanın, İngiltere'nin kültürünü oralara yayıyorlar.

Bizim duygu sömürüsü, emek sömürüsü... gibi sömürü olarak nitelendirdiğimiz kavramların yabancı dillerde kendi kelimeleri de vardır.

Tarihsel olaylar, kendi bağlamlarında ve bütün olarak(dünyanın geri kalanı, sosyal, ekonomik dengeler, teknoloji, siyaset, felsefe...) değerlendirilmeli. Bu yüzden konjonktür de olayları değerlendirmek için önemlidir. Yani olağan üstü bir durumu olağanmış gibi ya da olağan bir durumu olağan üstüymüş gibi değerlendirmek, olayları bağlamından çıkarmak yanlıştır. Bu da herkesin tarih okumasının önünde bir engeldir. En güzel örneklerini İlber Ortaylı ve Fesli karşılaştırması yapınca görülmektedir.

Özetle politik çıkarları olan gruplar olayları çarpıtabilirler. Dolayısıyla taraflı kimselerdir.

Mutlak anlamda tarafsızlık mümkün müdür? bence değildir fakat bu da başka bir konu.
0
idexo
(10.06.18)
Bizim Osmanli tarihini anlattigimiz gibi anlatiyorlar.
0
crown
(10.06.18)
demokrasi götürdük falan diyorlar herhalde.aiskjd
0
binder dandet
(10.06.18)
bir kere şoyle diyelim: "Sömürmek" fiilini direk ingilizceye cevirecek olsak "to leech" olur, leeching olur. Bizim sülük hayvanina leech deniyor mesela.

Ingilizcede ise bizim sömürgecilik dediğimiz şeye "colonialism" deniyor, yani koloni kurmak ile ilgili kelime. Sömürmek ile ilgili bir kelime kullanilmiyor. "X insanlari bizim sömürgemizdi" degil "kolonimizdi" deniyor. Kelime anlami olarak bile kurulan cumleler sömürme anlami icermiyor ozetle.

(bkz: yaptım ama niye bir sor)

ve tabii ki osmanli analojisi yerinde @crown +1

mekanikleri farkli olsa bile osmanli'nin da kendi capinda somurgecilik ile mesgul oldugu iddia edilebilir ama oyle anlatilmaz.
0
robokot
(10.06.18)
"Holi Cizıs ın adını yaymaktı kafirleri doğru yola döndürmekti amacımız" da diyorlardır yer yer.
0
bass solo take one
(10.06.18)
Ben daha hiç görmedim ki bir ülke tarihini bizimki kadar tek yönlü ve bu kadar fazla anlatsın yeni nesillere.

Evvela bir İngiliz sadece İngiliz tarihi okumuyor. Tarih dersleri çok daha küresel ve yüzeysel çapta.

Bizdeki gibi Türklerin İslamiyeti Kabulu diye başlayıp 1000 yıllık Türk Tarihi tüm savaşlarıyla falan anlatılmıyor.

Çok daha faydalı dersleri var. Mesela İsveç'ten biliyorum ki uzak tarihlerinde sömürgecilik, vandallık, yağmacılık var vikinglerden.

Çocukların yemek pişirme, marangozluk, alet edevat kullanma dersleri var. Her hafta en az 4 saat izcilik dersleri var dışarıda geçiyor. Bütün çocuklar kız erkek farketmeksizin yüzme öğreniyor spor yapıyor mecburlar.

Vikingleri de barbarlardı diye anlatıyorlar. Bizde olsa övünerek anlatılır. Ekseriyetle bir İsveçliye Viking dediğinde kendisine barbar dendiğini düşünüyor. Bana Cengizhan'ın torunlarısınız dediklerinde bir Özbek olarak götüm kalkıyor.

Bir de adamlar tarihi savaşlardan çok medeniyetin ilerleyişi olarak alıyorlar. Küresel bilim tarihi daha kapsamlı.

Batan tüccar eski defterleri karıştırırmış lafı çok doğru yani.
0
bos gezenin bos ustasi
(10.06.18)
(2)

2.5 milyon tl ile ne gibi yatırım yapılır?

imacloud
daha genç sayılabilecek yaşta biri için tavsiyeleriniz neler acaba? 20’li yaşlardayım ben diyorum ki mezun olayım gireyim bi yerde çalışayım iş ahlakı ya da ahlaksızlığı öğreneyim. işçi nasıl tepki verir ne yapar iyice öğreneyim. sonrasında ne gibi bir yatırım yapabilirim?
daha genç sayılabilecek yaşta biri için tavsiyeleriniz neler acaba? 20’li yaşlardayım ben diyorum ki mezun olayım gireyim bi yerde çalışayım iş ahlakı ya da ahlaksızlığı öğreneyim. işçi nasıl tepki verir ne yapar iyice öğreneyim. sonrasında ne gibi bir yatırım yapabilirim?
0
imacloud
(10.06.18)
Ne yaparsan yap küçük başla. İş seni büyümeye zorlasın.
0
idexo
(10.06.18)
vizyonersen yatırım ofisleriyle görüş, proje üret; yurtdışında fon verenlerle, yatırım ortaklıklarıyla (lambert, h&b vs) paranı da destek göstererek işini kur. ben bunlara başladığımda elimdeki para sıfırdı. ona rağmen başardım. sen bu para babalarına bir de 500k € teminat gösterirsen (onlar için bozuk para tabi bu ama olsun) bütün iş ağlarını önüne sererler.

onun üzerine ne kuracaksan ne kadar kişi çalıştıracaksan vs hepsi sana planlandırılıp önüne koyulur zaten.

tabi bütün ayrıntıları oturup anlatsam sayfalar sürer.
0
jesusman
(10.06.18)
(6)

bekar evi için sağlıklı tava / tencere önerisi

koalisyon kuvvetleri
bekarım, tek yaşıyorum. evimde 1 adet bile tava yok. yıllardır yemeksepetinden sipariş veriyorum. artık kendi yemeklerimi yapmak istiyorum.sağlıklı, az çeşitli, sade yemekler yapacağım. ancak hangi çeşit tava tencere almam gerektiğini ve hangi marka almam gerektiğini bilmiyorum.et, balık, tavuk ızga
bekarım, tek yaşıyorum. evimde 1 adet bile tava yok. yıllardır yemeksepetinden sipariş veriyorum. artık kendi yemeklerimi yapmak istiyorum.

sağlıklı, az çeşitli, sade yemekler yapacağım. ancak hangi çeşit tava tencere almam gerektiğini ve hangi marka almam gerektiğini bilmiyorum.

et, balık, tavuk ızgara, makarna, pilav ve basit sebze yemekleri pişirmeyi planlıyorum.

tava, tencere önerilerinizi bekliyorum.

not: demirdöküm tava olarak geçmişte Lava kullanmıştım pul pul dökülmüştü. o konuda da kaliteli bir öneri bekliyorum.

not: bütçe sorunu yok.
0
koalisyon kuvvetleri
(06.06.18)
üşengeçsen demir döküm işine girme. pişirmesi ve temizlemesi biraz zahmetli. onun yerine böyle genişçe güzel bir tefal yapışmaz tava al. uygun kullandığın takdirde çizilme vs. olmaz. metal kaşık bıçak falan kullanmayacaksın pişirirken ve silikon kullanacaksın sadece.
0
mr.goodcat
(06.06.18)
hecha tava tencere
0
neo
(06.06.18)
markasına ve bütçene kendin karar ver alttaki linkteki tarzda bir set her işini görür. böyle tencerelerde pilav yapmak da daha kolay hem yapışmıyor hem de camdan görüyorsun ne kadar çektiğini...

www.krc.com.tr

şu tarz silikon spatula da lazım: www.krc.com.tr
0
idexo
(06.06.18)
ikea'nın üst seviye tavaları var, 5-10 yıl garantili falan.
www.ikea.com.tr

yıllardır kullanıyorum, makinaya atmadan temizliyorum, çok memnunum.

asıl güzel bi bıçak seti tavsiye ederim motive olmak için, o da ikea'da var.

evimizin her şeyi.
0
bipolar
(07.06.18)
tava olarak seramik kapli olanlara bak ama cin mali olmasin, iki tava yeter. fransiz falan olanlar iyi dayaniyor ama pahali tabii.

birkac tane de celik tencere al sulu yemek, makarna falan yapmak icin.

bir tane duduklu almani tavsiye ederim yoksa baklagiller zor pisiyor.

bir de tefal'in actifry diye bir makinasi var. ben kullaniyorum, bir yemek kasigi yag ile patates kizartmasi yapiyorsun 20 dakikada. super olay.
0
cooperr
(07.06.18)
çok teşekkürler yanıtlar için
0
🌸koalisyon kuvvetleri
(07.06.18)
(5)

Yabancılara Türkiye ile ilgili anlatılacak bir hikaye?

utkumon
Selam. Pazar günü yurtdışında 7-8 ülkeden gelecek insanlarla birlikte bir aktiviteye gidiyorum. Ateş başında kendi ülkemiz/kültürümüz hakkında anlatılacak bir hikaye istediler. Biraz doğayla ilgili olursa iyi olur, ama ne anlatabilirim bulamadım? Bir fikri olan var mı?Bir de traditional food getirin
Selam. Pazar günü yurtdışında 7-8 ülkeden gelecek insanlarla birlikte bir aktiviteye gidiyorum. Ateş başında kendi ülkemiz/kültürümüz hakkında anlatılacak bir hikaye istediler. Biraz doğayla ilgili olursa iyi olur, ama ne anlatabilirim bulamadım? Bir fikri olan var mı?

Bir de traditional food getirin demişler, otogardan bir kutu lokum alıp götürsem? hefgsd
0
utkumon
(01.06.18)
Memleketin taşı toprağı hikaye; ama Müslüman/Türk hikayeleri pek güzel değil açıkçası.

Midas'ın kulakları eşek kulakları hikayesi olabilir, Gordion/Gor/Kor/Kör Düğüm hikayesi olabilir, Khalkedom/Körler Ülkesi hikayesi olabilir.

Trad. Food olarak tabii ki fıstıklı baklava alacaksın, lütfen, kendine gel.
0
g man
(01.06.18)
Nasreddin hoca belki olabilir baklavada lokumda olur.
0
basond
(01.06.18)
Atatürk'ün köşkü yürütmesini anlat:

dunyaliderimkaa.blogspot.com

Türk'lerin önce yapan sonra düşünen insanlar olduğuna da değinmiş olursun.
0
idexo
(01.06.18)
pik gizil diil icikcisi... ya bi s

@utkumon
Hocam yüzlerce keloğlan hikayesi var, konsepte de çok uygun bence. Ateş başında da rize çayı demleyip, ne kadar çok tüketildiğini filan anlatırsın mis.
0
038576
(02.06.18)
Ben Nasrettin hoca hikayelerini anlatıyorum. Özellikle kavuk hikayesini. Bir de Hazreti İbrahim'in ateşe atılacağı sırada karıncaya sormuşlar hikayesi var. Onu da beğenmişti bir arkadaş.
0
ceyhan prensi adana
(02.06.18)
(11)

Duygu geliştirememe sorunsalı

ladonna
Sizin fikrinizi almak istediğim, kendi kendime çözemediğim bir sorunsalım var. Yaşı 30larda olan bir hatun kişisiyim. Sorunum flört 101 i sanırım hiç beceremiyor oluşum ve bir ilişki yaşayabilmek için ne yapmam lazım sorusunun yanıtını arayışım.Zekiyim, güzelim vb tabirlerini diyemem ama genel türki
Sizin fikrinizi almak istediğim, kendi kendime çözemediğim bir sorunsalım var. Yaşı 30larda olan bir hatun kişisiyim. Sorunum flört 101 i sanırım hiç beceremiyor oluşum ve bir ilişki yaşayabilmek için ne yapmam lazım sorusunun yanıtını arayışım.

Zekiyim, güzelim vb tabirlerini diyemem ama genel türkiye ortalamasından daha fazla geek konulara önem verip konuşmayı seven birisiyim diyebilirim. Ayrıca ne yazık ki bir kişiyi ilk görüşte değil ancak konuşarak, biraz tanıyınca beğenip beğenmediğimi değerlendirebilen biriyim.

Çoğu yazılı dating programını denedim. Ama yüzyüze buluşunca hep muhabbet modunda karşımdakini tanımak için konuştuğumdan; ya iyi arkadaş oluyoruz, yahut hiç görüşmüyoruz. -benden yüz bulamadığını düşündüğü için midir, yoksa aradıkları one night stand midir bilemiyorum artık - Ayrıca fotoda zaten kimseleri beğenememe ve yazılı konuşmaktan sıkılan bir yapım var, bu programlar hiç bana göre değil dedim.

Kurslara yazıl önerisi üzerine hiç hoşlanmadığım bir kaç şeyi denemeye kalkıştım (tango, yeni dil vb). İnsanlarla arkadaş olup, hobiden sıkılıp bıraktım :) Hoşuma giden konularda hobilerimle ilgilenince ise karşıma çıkanlar ya evli, ya nişanlı yahut yaşı benden-5 küçük tipler. (-4 ten sonra kesin nesil değişiyor, hatun kişi için sıkıntı oluyor net) (hala bir çok hobi sahibi birisiyim bu arada)

Sözlükçü arkadaşlarım özetle ben ne yapmalıyım sizce? Uzun süredir bekar kalınca insan bu duruma alışıyor aslında ama bir noktada da bazı şeyler +1 ile yapınca güzel şimdi doğruya doğru :)
0
ladonna
(22.05.18)
valla ortalama güzelsen daha karşına ya kafa dengi bekar biri çıkmamıştır ya da başka bir sorun olabilir.

bir yaştan sonra insan üşeniyor, direk cinsel etkileşim duygusuz olunca sarmıyor, daha zor beğeniyor falan.

çözüm önerim ya akışına bırakman ya da arkadaşlara söyle bir çevrelerini yoklasınlar.
0
passion rules the game
(22.05.18)
İnsanlardan beklentilerini düşür. Asla sıkılmayacağın biri olmayacak, insanlar internet değil.
0
selamun aleykum kitty
(22.05.18)
@passion kesinlikle dediklerine katılıyorum. yaklaşık 4 senedir bu haldeyim demeyi unuttum ama :D akışına bırakmanın dibini yaşadığımdan sıkıldım biraz durumdan sanırım.
0
🌸ladonna
(22.05.18)
@selamun: Konuşamayacağım, yanında sıkılacağım birini sırf birisi olsun mantığında bulundurmak da bana ters. bu beklenti olarak çok yüksekse, kedili teyzelik madalyamı zaten hazırlatmıştım yakama takar dolaşırım en kötü
0
🌸ladonna
(22.05.18)
Valla vaktinde yazmıştım ben sana, sen bana bakmamıştın, ben bilmem. :p

Şakayı kenara bırakırsak, eğer insanlarla çok hızlı friendzone'a düştüğünü hissediyorsan sorun genelde vücut dilinde oluyor. Arkadaşlarından nasıl sohbet ettiğin ve insanlara karşı nasıl bir vücut dili kullandığına dair geri bildirim al. Bir arkadaşım potansiyel adaylarını sürekli dövecek gibi baktığından kaybettiğini fark etmişti mesela.
0
cleric
(22.05.18)
Di mi di mi tabi canım ölüp bitiyodun aşkımdan :D

Dövecek gibi bakmadığıma eminim ama genel olarak flört 101 bilmediğimi kabul eden birisiyim. Ama bu dediğim gibi tanımadığım kişilere karşı kapalılıktan geldiğinin de farkındayım. Yeni tanıştığım insanlara sevecen ve rahat davranınca yapay durduğu geri dönüşünü aldım aksine.
0
🌸ladonna
(22.05.18)
Bence detaylara olması gerekenden fazla takıldığın için olabilir. %60 - %70 uyuşma varsa daha geniş şans tanı erkeklere. Tabi kırmızı çizgi diyebileceğimiz şeylerde sorun yoksa (saygı, şiddet eğilimi vs gibi şeyler)
0
dougsampson
(22.05.18)
içinden gelmiyorsa ilişki neden yaşayasın? zorlamanın anlamı var mı? tek başına mutlu olan çok insan var. sen bu şekilde yoluna devam ederken sana katılan biri olursa ne ala...
0
neuroeconomist
(22.05.18)
Flört 101 ne ya :))) aynı durumdayız ama ben halimden çok memnunum. Ne yapacaksın birini bulup :) bekar bir kadın olmak en güzeli değil mi :)
Belki de arayış içinde olduğundan ya da insanlara o şekilde yaklaştığından bu dikkat çekiyor ve itici oluyordur. Akışına bırak olursa olur olmazsa da şanslı say kendini :)))
0
beni niye ucurdunuz ki
(22.05.18)
Ben sanki sıkıntının senden ya da karşına çıkanlardan kaynaklı olarak ilk dönemeci geçemeyip duygusal bir birliktelik kuramamanda yattığını hissettim.

Kendini biraz bırak. İnsanlarla insan olduklar için, sana bir şeyler katabilme ihtimallerine inanarak zaman geçir. Andan mutlu olmaya çabala. O çirkin ben güzelim, o benden daha fazla okumuş, beni beğenmedi, şu zaten zikmeye calısıyordan ziyade; acaba bugun neler olacak diye heyecanlan. O pozitif tavır karşı tarafa da yansıyacaktır. Beraber güzel zaman geçirdiğin, yanında iken mutlu olduğun insanla aranda bir şeyler illa ki oluşacaktır. Olmazsa da yoluna bakarsın.

(benzer hatalardan geçip ilk aşkını 35 yaşında yaşayan kişiyim ben de)
0
twelfth
(22.05.18)
Benim ilk tavsiyem 'ekşi posting'i bırakman.

örnek:

'Sizin fikrinizi almak istediğim, kendi kendime çözemediğim bir sorunsalım var. Yaşı 30larda olan bir hatun kişisiyim. Sorunum flört 101 i sanırım hiç beceremiyor oluşum ve bir ilişki yaşayabilmek için ne yapmam lazım sorusunun yanıtını arayışım.'

yerine güzel türkçemizi kullanman:

Fikrinizi almak istediğim, kendi kendime çözemediğim bir konu var. Yaşım 30'larda. Flört etmeyi beceremiyorum ve bir ilişki kurabilmek için ne yapmam gerektiğini bilmiyorum.

hatun kişisi
sorunsal
flört 101 (flirt one oh one diye okuyor musun mesela bunu?)
tabir

gibi zorlama jargonları bırak. sadece kendin ol : )

beceremiyor olmak: beceremiyorum
yanıt arayışım: yanıt arıyorum
flört 101: flört etmek
0
idexo
(22.05.18)
(4)

Masum v Şahsiyet dizisi ile gelen kalite

smokee
Sizce belli bir türk dizisi için avrupa da iddialı yapımlar çıkarıp cannes film festivalinde tekrar boy gösterebileceğimiz yola sokar mı bizi.Yoksa hoş bir dizi serisi olarak mı kalır.Ne diyorsunuz...
Sizce belli bir türk dizisi için avrupa da iddialı yapımlar çıkarıp cannes film festivalinde tekrar boy gösterebileceğimiz yola sokar mı bizi.Yoksa hoş bir dizi serisi olarak mı kalır.Ne diyorsunuz...
0
smokee
(19.04.18)
idexo
(19.04.18)
Aslında dizilerimiz hep iyi olabilirdi de; bu mal "reyting" sistemi ve Rtük baskısı nedeniyle rahat edemiyorlardı. Şimdi coşan coşuyor.

Ek not: Dip dizi de çok sağlam hocam.


Ek 2: Dizilerden çıkıp filmlere geliyorsak, uluslararası çapta ödül alan bir dünya filmimiz var artık. Mesela Sundance'tan eli boş dönmeyen "Kelebekler" var. Şiddetle tavsiye ederim.
0
lcha
(19.04.18)
bence uzun bir süre iki ayrı koldan devam edecek. çünkü televizyon dizilerinin de bir kitlesi var, internet dizilerinin de. televizyon dizilerini izleyen jenerasyon ölüp yok olana kadar bu sektör varlığını sürdürecek. sonrasında bizim kuşak internet dizilerine alışır ve tv dizilerine prim vermezse sadece internet dizileri var olur ama bu ihtimal de düşük bence.
0
fragile lady
(19.04.18)
Fi'yi izlemediyseniz siddetle tavsiye ediyorum.

Gercekten bunun neden "Ingilizce altyazili hali yok" diye hayiflaniyorum.
Olsa bütün yabanci arkadaslarima izleticem.
0
chitosan
(19.04.18)
(4)

Hepsi Amerika'nin oyunu meselesi

voyager 1
Selamlar, Bir suredir bununla ilgili dusunuyordum, bugun gelen erken secim haberiyle beraber size sormak istedim ne dusundugunuzu. "Turkiye'de Amerika'nin haberi olmadan hicbir sey olmaz" dusuncesi ne olcude dogru? Ortada Buyuk Orta Dogu Projesi gibi uzun donemli planlar var mi gercekten? Ozellikle
Selamlar,

Bir suredir bununla ilgili dusunuyordum, bugun gelen erken secim haberiyle beraber size sormak istedim ne dusundugunuzu.

"Turkiye'de Amerika'nin haberi olmadan hicbir sey olmaz" dusuncesi ne olcude dogru? Ortada Buyuk Orta Dogu Projesi gibi uzun donemli planlar var mi gercekten? Ozellikle son senelerdeki baskanlik tartismalari ve bugunlere kadar gelmemiz planin bir parcasi mi? AKP, ABD git demeden gitmeyecek ve yerine kurulacak hukumet kesinlikle ABD gozetiminde mi olacak? CHP'nin adayi kim olsun, Meral Aksener'den beklenenler vs. hepsi bos tartismalar mi o zaman?

Oncesinde hicbir okumam, arastirmam yok. Temelsiz olduysa sorular affola.
0
voyager 1
(18.04.18)
Ülkemize bakarsak ortada iki tane ABD var: birincisi, ülkemizin kalkınmasını istemeyen ve elinden geleni yapan ABD. İkincisi ise, AKP ile birlikte uydu bir ülke yaratan ABD.

Yine ülkemize bakarsak ortada iki AKP olması gerekiyor. Birincisi, ABD kuklası olduğu iddia edilen bir AKP. İkincisi, her olayda "ABD tarafından ipi çekilen" ya da ABD'ye ülkemizi düşman eden AKP.

Herkes büyük resimci ülkemizde <3
0
m e b
(18.04.18)
Bu konuları dünya çapında tartışmak lazım ve temelde bağımlılık ilişkileriyle tartışmak lazım. Bugün kimden borç alıyorsak onların dediğini yapıyoruz. Çünkü borcu verenler karşılığında bir proje bekliyor ve işi sıkı tutuyor. Bu iş bizim açımızdan Osmanlı'da Düyun-ı Umumiye'nin kurulmasından beri böyle.

Amerika'nın da dünya üzerinde bir ajandası var. Gerekirse darbeler yaptırıyor ve kendi konumunu korumak için doğrudan askeri, ekonomik ve siyasi müdahaleler yapıyor. Ekonomik müdahaleler bunların içinde en temeli ve diğer yönlerle birlikte kültürel etkiler de doğuruyor.

Meseleyi 'Amerika'ya indirgemek doğru olmamakla birlikte en önemli ve merkezi güç Amerika olduğundan pek de yanlış değil. Buna rağmen AB ya da tek başına Almanya da Türkiye'ye borç verse aynı durumlar geçerli olur.

Merkez ülkeler kendi kültürünü, anlayışını yaymak isterler; etki alanlarını genişletmek, etkilerini derinleştirmek isterler.

Bunları göz önüne alınca tarih somut örneklerle ve olgularla doludur. Batılılaşmak dahi oradan gelir. Ondan önce Osmanlı da aynı hakimiyet anlayışıyla hareket etmiştir ve o dönemde de Osmanlı bir merkez ülkedir...

Bunların hiçbiri yanlışlıkla veya kendiliğinden olmaz. Uzun vade planlama ve projeksiyonlarla ortaya konur ve uygulanmaya çalışılır.

Çok yaygın bilinen ve basit bir olgu: Ülkemizin dışa açılması ve fast food kültürünün ülkemize empozesi...

Çok yaygın şekilde bilinen bir olay: eksisozluk.com
0
idexo
(19.04.18)
Amerika'nin uzun donem politikalari her zaman vardir, bunlar efsane falan degildir. Ayni sekilde kukla hukumetleri de gercektir. Bunlar oyle gizli sakli seyler de degil kaldi ki.

AKP'nin kuruldugu ve secildigi doneme baktigimizda tesaduf olup olmadigi, destek alip almadigi da cok rahat anlasilabilir.
0
stavro
(19.04.18)
Bazı şeyleri doğru tahlil etmek için şunu da anlamak lazım:

Örneğin IMF yalnızca bir uluslararası fon kuruluşu ve özelleştirmeleri tavsiye ediyor. Buna karşılık akp bu planları uygulayacağını söyleyip uygulayan bir parti o kadar. Yani hangi parti gelirse gelsin, hangi fon kuruluşu olursa olsun, o paraları ülkeye sokmak için bazı sözleri de vermesi gerekiyor, gerekiyordu, gerekecek.

Bu noktada muhalefetin zayıflığı da ortaya çıkıyor. Muhalefet sanki akp'nin elinde bir şey varmış gibi eleştiriyor, sanki halk pragmatik değilmiş gibi de eleştiriyor. Oysa muhalifler de başa gelse aynısı olacak ve halk da zaten bugün olanları talep ediyor. Kimse uzun vadeli ve toplumsal düşünmüyor. Herkes bencil ve bireyci yaklaşıyor. Krediyi alabiliyorsa alıyor, iphone alabiliyorsa alıyor, lüks tüketebiliyorsa tüketiyor...

Oy vermeyip tatile giden chp'li de kendini düşünüyor, mitinge gitmek için 50 lira alan akp'li de...

Mesele her zaman politikten önce ekonomik ve sınıfsal. Herkes konumunu düşündüğü için parti tutuyor... Biri ayaklar baş olmasın diye öteki 50 liralık daha fazla tüketmek için.

Yüzeydeki, görünen, baktığımız her şey kabuktan ibaret. Temelde ise sermaye yeniden değerleniyor, olan bu.
0
idexo
(19.04.18)
(20)

küvette keyif yapılıyor mu hakikaten?

iwillsee
genelde filmlerde gördüğümüz küvet keyfi diye bir şey var mı? deneyimi olanlar yazabilir mi? küveti doldurduk içine muhtelif köpürtücü hoş kokulu materyal attık sonra içine girip yatınca insan gerçekten keyif alıyor mu? bi süre sonra su soğuyunca suyun dışında kalan uzuvlar üşümüyor mu?
genelde filmlerde gördüğümüz küvet keyfi diye bir şey var mı? deneyimi olanlar yazabilir mi? küveti doldurduk içine muhtelif köpürtücü hoş kokulu materyal attık sonra içine girip yatınca insan gerçekten keyif alıyor mu? bi süre sonra su soğuyunca suyun dışında kalan uzuvlar üşümüyor mu?
0
iwillsee
(12.04.18)
Suyu soğutmamak için arada açıyorsun, gideri de suyu da.

Evet keyifli açıkçası özellikle kışın.

Ama öyle her hafta yaparsan bir olayı kalmıyor. Özlemek lazım.
0
bos gezenin bos ustasi
(12.04.18)
Zahmeti keyfine degmiyor.
0
baldur2
(12.04.18)
hoş kolulu materyal, köpürtücü vs. bilmem ama sıcak suyu doldurup küvette uzanmaya bayılırım.
0
battal gemalmaz
(12.04.18)
Bu soru acı acı güldürdü beni.
Evlenmeden önce küvetimiz vardı, çok sevdiğim bir şeydir küvette keyif. Annem&babam su harcadın vs diye vırvırlanırlardı.
Evlendikten sonra ilk taşındığımız evde küvet yoktu duş vardı. Sırf o yüzden az Yalova'ya gitmedik keyif yapalım diye.
Kendi evimizi aldıktan sonra ilk yaptırdığımız şeylerden biri küvetti. Ne var di sıcak su sorun olduğu için kışın soğuk oluyordu, yazın da küvette uzun kalamıyordum afakanlar basıyordu.
Evimiz yeniden yapıldı, sıcak su artık sorunsuz var ama ev küçüldüğü için küvet koyacak yer kalmadı.
Çok mutsuzum bu konuda, Allah başka dert vermesin :)
0
SiyamkedisiZorro
(12.04.18)
ben ki hayatımda küvet doldurmuş adam değilim. oğlan oynasın diye bazen doldururuz gemi falan yüzdürür, coppidi cuppidi falan yapar eğlenir.

yeni taşındığımız evde jakuzi var lan jakuzi. ama banyo bildiğin apartman dairesi banyosu, jakuzinin etrafı duşakabin falan.

lan dedim yıllarca duyduk şu zıkkımı, doldur gir lan içine. doldurdum, köpük möpük koydum, yattım içine, çalıştırdım aleti de. lan iki büklüm bişey, zaten yatamıyorsun ki içine. bacakları toplayıp uzun oturma pozisyonu. öyle olunca bi tek affedersin g.tün suyun içinde, aşşaadan da su fıskırıyo g.tüne g.tüne. yatayım dedim, ayakları havaya dikmek gerekti. duşakabini kapatırsan daracık yerde tabuta girmiş gibi içim daraldı. duşakabini açıyon, suyu devirdaim ettikçe köpürüyo allah köpürüyo zaten. ağzına kadar köpürdü doldu, taşacak amk aleti.

çocuk oynasın eğlenir dedim, 6 yaşındaki bebe korktu, sevmedi.

keyif meyif almadım. hayalim de böyle köpüklü sıcak jakuziye uzanıp viski yudumlamaktı, olmadı.
0
kibritsuyu
(12.04.18)
Ben duş alırken küveti iki kez dolduracak su harcıyorumdur tahminen, o kadar çok su gittiğini sanmıyorum küvet doldurma işlemi için, havuz değil sonuçta.

Eski evimizde vardı küvet, galiba üç kere falan yaptım bunu. Çıktıktan sonra sıcak sudan bacaklarım çok kaşınmıştı. Bir de biraz pimpirikliyim rahat olamıyordum, ileride kendi küvetim olursa denerim tekrardan.
0
i was made for you
(12.04.18)
Çok keyifli oluyor. Küçükken arada bir yapardım küveti doldurup. Zaten su dolana kadar banyo az bir şey ısınmış oluyor ve öyle dışarıda kalan uzvun üşümesi diye bir şey olmuyor eğer ev aşırı soğuk değilse.

Jakuzide yapılınca keyfi başka oluyor ama, öyle söyleyeyim. Sığmama gibi bir dert de olmuyor onda.

Artık küvet falan yok tabii, o yüzden yüzyıllardır yapmadım, onu fark ettim şimdi.
0
skooma
(12.04.18)
var. böyle bir keyif yok. sırf bu yüzden termal otel gibi bir yerden devremülk aldım, gidip önce masaj yaptırıp sonra yasemin kokulu sıcak suyun içinde uyukluyorum. insan gerçekten keyif alıyor. bütün banyo buhar dolduğu için üşüme gibi bir durum olmuyor.

durduk yere hatırlatan kötü arkadaşlar olmasa daha da güzel olacak :P
0
babilbaligi
(12.04.18)
Cok severim. Grip olacagimi anladigim vakit okaliptuslu-naneli bir karisim da yaparim.

Yanimda soguk mineralli su bulunduyorum, cunku 20 dakikadan daha uzun kaliyorum ve cok su kaybediyorum. Beyaz sarap, bira ya da nadir olarak kopuklu sarap da eklenir buna ozellikle haftasonuysa. Su sogusa da, buhar nedeniyle banyo bayagi sicak oluyor ve banyo giderini birkac dakika acip biraz sicak suyu son ayar yaptiginizda yetiyor. Sirf banyo keyfim icin sarap bardagi tutacagi, suya dayanikli hoparlor, dergi okumak icin aparat aldim. Küvetsiz eve karsiyim.
0
buf-e kür
(12.04.18)
şahsen çok severim. büyüdüğüm evde ve daha sonra yaşadığım evlerde hiç küvet olmadı. ilk olarak bir iş seyahatinde keşfettim bu olayı, otel odasında hem küvet hem jakuzi vardı, manyak gibi bir ona bir buna girdim günlerce :) otel odası bakarken ilk kriterim artık odada küvet olması, ayrıca bazı otellerin spalarında özel odalar var bu şekilde küvetli, masaj sonrası geç küvete yat uyu keyif yap :)
0
zikardo
(12.04.18)
ucuz etin yahnisi pek olur.

www.jacuzzi.com
0
idexo
(12.04.18)
Bir uzva duş başlığıyla alttan su tutmak kadar zevkli olmasa da zevkliydi. Ancak içme suyu bulamayanlar aklıma geldiği için ikisini de(artık küvetimiz de yok ya neyse) deneyememekteyim.
0
fatih baker
(12.04.18)
Başkalarının da söylediği gibi buhardan dlayı uzuv üşüme olayı yok. tek başına kitap okuyabilirsin ama o ortamda fena uyku yapıyor bende, 2.sayfaya geçemiyorum. müzik dinleyip keyif yapabilirsin; şarap, bira viski vs içebilirsin. Ha bunların yanında tek değilsen zaten canın sıkılmıyor. Biz bahçeden topladığımız çiçek yaprakları ve gratis gibi yerlerde satılan yağlardan 3-4 damla ve limon sıkıyorduk suyun içine. insanın her yeri bebek poposu gibi oluyor yemin ederim, ah eski güzel günler. :)(
0
yercekimini kendine ceken adam
(12.04.18)
Tek başına yapılmıyor. Geniş rahat ve temiz banyoda partnerle güzel şeyler oluyor. sadece sevişmekten bahsetmiyorum. suyun sıcaklığını güzel ayarlarsan, seks sonrası ıslak ve çıplak sohbet gibisi yok.

(hareketlenmeyin hemen ahlaksızlar)
0
twelfth
(12.04.18)
Yani banyon klasik türk banyosuysa şöyle: www.projepedia.com

olmaz. 3 dakka girersin sonra tuhaf tuhaf napiyom ben amk diye dusunmeye baslarsin.

ortamin şöyle olsa ama: d.neoldu.com

yapılır.
0
robokot
(12.04.18)
Bayılırım. Olsa da girsek.
0
for day to break
(12.04.18)
evrim yanılmaz.

www.youtube.com
0
babilbaligi
(13.04.18)
mümkünse karşına da sevdiceğini alacaksın, bi şişe beyaz şarap.. feel like a champ.
0
legalize marijuana
(13.04.18)
Sahsen ben hic keyif almiyorum. Hatta rahatsiz oluyorum.
0
stavro
(13.04.18)
banyonun yan duvarını yıkıp kullanılmayan yatak odası ile birleştireyi düşünüyorum ben jakuzi için. masraflı iş, bakalım kısmet.
0
hasmetizm 2046
(13.04.18)
(1)

Sabahleyin olan olay

sorunvar
sabah 8 30 gibi bir hatun durup arabasıyla bana selam verdi .Muhabbet etti baya .İşin kötü tarafı ben bunu çıkaramadım.Kim olduğunu hatırlayamadım.Beni tanıyor ama ben çıkaramadım :(Şimdi ben bunu nasıl bulurum ?
sabah 8 30 gibi bir hatun durup arabasıyla bana selam verdi .
Muhabbet etti baya .İşin kötü tarafı ben bunu çıkaramadım.Kim olduğunu hatırlayamadım.Beni tanıyor ama ben çıkaramadım :(

Şimdi ben bunu nasıl bulurum ?
0
sorunvar
(12.04.18)
plakayı almadın mı?
0
idexo
(12.04.18)
(4)

Sizce Çin yeni süpergüç olur mu?

ovungec zeus
Çin'in ekonomik performansı ve gelişimi göze alınınca Çin yeni süpergüç olarak değerlendiriliyor. Ancak diğer taraftan bakınca yolsuzluklar, Çindeki yeni yasayla Xi için hayat boyu başkanlığın önünün açılması gibi şeyler beni düşündürüyor. Soru şu sizce Çin süpergüç olup Abd'yi geçebilir mi?
Çin'in ekonomik performansı ve gelişimi göze alınınca Çin yeni süpergüç olarak değerlendiriliyor. Ancak diğer taraftan bakınca yolsuzluklar, Çindeki yeni yasayla Xi için hayat boyu başkanlığın önünün açılması gibi şeyler beni düşündürüyor. Soru şu sizce Çin süpergüç olup Abd'yi geçebilir mi?
0
ovungec zeus
(10.04.18)
ABD'yi herhangi bir ülke herhangi bir şekilde geçemez, mümkün değil. Tabii bu demek değil ki Çin güçsüz ama ABD ayrı bir dünya.
0
i was made for you
(10.04.18)
Kolay kolay olamaz, hele o nüfusla çok zor, robotik gelişmelerle insan gücünün değeri düşüyor, çok daha düşecek; ayrıca Çin'in öyle bir niyeti ve vizyonu de yok zaten yakın zamanda ABD'yi geçecek ekonomik alanda ama ekonomi tek kriter değil, vizyon olmadığı için anca bölgesinde süper güç olur.
0
gezegen olan pluton
(11.04.18)
Bu konuda yazdığım bir entry mevcut:
eksisozluk.com
0
bos gezenin bos ustasi
(11.04.18)
www.zerohedge.com

Yukarıdaki grafik ülkelerin en zenginleri ve bunların ne kadar zenginliğe sahip olduğunu gösteriyor.

En fazla zengin ABD'de, en fazla zenginlik de ABD'de.

Zengin kesim paranın nereye aktığına karar veren kesim olduğundan bu yarışta kim öndeyse kuralları da o koyuyor. Eğer ABD ve zenginleri aklını kaçırmazsa başka bir ülke ve zenginleri tek başına öne geçemez.

Ancak diğer ülkeler ABD'ye karşı birleşirse etkili bir mücadele olur, fakat bunun için de somut sebep göremiyorum.

Diğer taraftan Japonya'nın 1950'lerden itibaren !970'lere giden süreçte Amerikan otomotiv sanayisine vurduğu darbe gibi bir darbe oluşabilir. Çin'de de bu potansiyel var. Bunun olabilmesi için oldukça planlı ve özgün bir hareketin doğması gerek. Artık değerin üretiminde yeni bir devrim olması gerek.

Öte yandan işin sıkıntılı tarafı, verim arttıkça işsiz sayısı da artıyor. Çin de ABD de dünya da bu işsizliği kaldıramayabilir. Ne kadar istenmese de savaş ekonomisine dönülebilir, savaş ekonomisi için 'meşru zemin'ler oluşabilir/oluşturulabilir.

Özet: Çin'in ABD'yi geçmesi için bütün dünyanın ortak problemleri olan bazı problemlerin aşılması gerek. Kısa vadede bu problemlerin aşılması da mümkün değil zira yapıdan kaynaklı bir çelişkili durum söz konusu. Uzun vade ise her zaman belirsizdir. Yani geçemez diyorum.
0
idexo
(11.04.18)
(11)

Kendini bu dünyaya ait hissedememe durumu

m e b
Öncelikle gönül işlerine giriyor mu, bilmiyorum bu sorum. Çünkü bayağı karışık.Ben kendimi hiç bu dünyaya ait hissetmiyorum. Hani böyle, şımarıklık için ya da "Her şeyin en iyisini hak ediyorum." mantığıyla demiyorum bunu. Hiçbir şeye aidiyet duygusu beslemiyor ya da birilerine aitmişim gibi bir şey
Öncelikle gönül işlerine giriyor mu, bilmiyorum bu sorum. Çünkü bayağı karışık.

Ben kendimi hiç bu dünyaya ait hissetmiyorum. Hani böyle, şımarıklık için ya da "Her şeyin en iyisini hak ediyorum." mantığıyla demiyorum bunu. Hiçbir şeye aidiyet duygusu beslemiyor ya da birilerine aitmişim gibi bir şey hissetmiyorum. Bazen çok sevildiğimi düşünüyorum çevrem tarafımdan ama bazen bu yerle bir oluyor yine aynı çevrem tarafımdan. Bazen içimde kelebekler uçuşuyor, bazen (aslında genel olarak) bütün dünyanın yükü bendeymiş gibi bitkin, bıkmış hissediyorum. Bir gün çok güçlü ve her şeyin üstesinden gelecek kadar enerjik ve özgüvenli hissediyorum ama aynı gün içinde yenilmiş, her şeye geç kalmış gibi hissediyor, her şeyden elimi eteğimi çekesim geliyor. En mutlu olduğumu düşündüğüm anlar bir kibrit çöpünün yanması gibi, 10 dakika bile sürmüyor, yüzüm istemsizce düşüyor. "Aaa, ne olmuş? Hiç beklemiyordum!" diyeceğim bir şey de yok, hiçbir şey şaşırtmıyor beni,"Olabilir." diyorum. Bu, en sevdiğim kişi için de geçerli, beni hiç alakadar etmeyen ama bir şekilde varlığından haberdar olduğum kişiler için de. Geleceğe dair bir umut, bir beklenti ya da heyecan beslemiyorum hiç. Bu soruyu sorarken ölmüş olsam da aynı, 100 sene sonra ölsem de aynı benim için. Etrafımdakilerin genel hayat standartları ve alışkanlıkları peşindeyken bunların hiçbiri ilgimi çekmiyor. Hep uyumak, hiç uyanmamak istiyorum. İşsizdim, iş buldum, hem de her yönüyle çok istediğim bir işti. İlk gün "A, benim işim var!" dedim ama aynısı oldu yine, sanki 30 senedir çalıştım da onun bitkinliği var üstümde. Sabahları kalkmak, her gün aynı şeyleri tekrar tekrar yapmak, ömrü tüketmek vs. Sanki hayat bu değil. Yani böyle olmamalı diye düşünüyorum. Bunu bir aydır işe gidip bıkan birisi olarak da söylemiyorum. İşsizken de aynısını düşünüyordum. Kafamdaki dünya ütopik değil ama gerçek olamayacak kadar da zor gibi. Ne istediğimi, niye istediğimi bilmiyorum. Sanki hiç dünyaya gelmemiş olsaydım diyorum sürekli.

Biliyorum, toparlayamadım ama özetle hep ikili ve zıt hissetmekten, bu dünyada tam olarak kendimi bulamayaşımdan bıktım. Cahilce gelecek belki (ki cahilim) ama psikolojik desteğin çözüm olacağına inanmıyorum, çünkü "A, böyle hissetme. Sen değerlisin, sen bireysin. Kendini olumla!" minvalindeki şeyler bana göre masalla aynı.


Şükürler olsun ki soruma geldim: Siz de böyle hissediyor musunuz? Üstesinden geldiniz mi?
0
m e b
(08.04.18)
Amaranta ursula
(08.04.18)
Ben de böyle düşünüyorum ve çözüm bulamadım.
0
tabirimekruh
(08.04.18)
Direk soyleyecegim, depresif bir donemdesiniz diye dusunuyorum. Agir bir kelime, fakat kimseye dusundugumuz kadar uzak degil. Sizin durumunuzda is bulmak da ilac olmamis cunku aradiginiz sey farkli, ne aradiginizi buyuk ihtimal siz de bilmiyorsunuz, ve sadece buldugunuzda fark edeceksiniz fakat o zamana kadar, bu donguden cikamayacaksiniz gibi gorunuyor. Belki aradiginiz birisi, veya kendi icinizde bir sey, bunu kendinize sorun. Bir kac yil sonra kendinizi nerede goruyorsunuz? Gercekci bir sekilde cevap verin. Bir de, nerede gormeyi yeglersiniz? Buna da gercekci bir cevap verin, "marsta koloni kurmusum" veya "tum dunyayi geziyormusum" gibi degil. Bazen hayatin gidisatina kendimizi o kadar cok birakiyoruz ki, ayni anda o kadar cok sey yapip aslinda hicbir sey yapmiyoruz ki aslinda ne istedigimizi, kim oldugumuzu, nerede oldugumuzu unutuyoruz. Oylesine yasiyoruz gibi oluyor. Bu da "ait olmadigimiz" bir ortama donusturuyor yasadigimiz yeri, cok normal, cunku aslinda bu ortamda yasamak istemiyoruz ki, sadece etrafin sartlarini kabul etmisiz.

Belki size cok uzak soylediklerim. cok yanlis anlamis olabilirim, oyleyse affedin, icimden gecenler bunlar.
0
mizore
(08.04.18)
:)) tamamını okumadım, çok yorgunum ama büyük ihtimalle anladığım şeylerden bahsetmişsindir. Direk soru cevaplarına geçiyorum o yüzden.

Bu tür durumların üstesinden gelinmez, çok yorgun olduğum için sebebini sonra anlatacağım. Bu anlatmaya çalıştığın şeyin türlü türlü adı var hepsi de aslında aynı şeyden bahseder. Ve herbirinin de temel kaynağı ''eksikliktir'' ama çokcana-süreklilik halinde giderebileceğin bir eksiklik değil bu. Kolsuz olmak gibi mesela; ya öyle yaşayarak buna alışacaksın, ya Allah'ın senden daha çok belalarını verdiği insanları görüp rıza göstererek sanki alışmamış da ''bu da iyi lan aslında'' diyerek rıza göstermiş gibi kendini dahi kandıracaksın(günüzmüzdeki insanlar bu sistemi kullanırlar) ya da hayatın ilizyonlarından faydalanacaksın(yani hayatın seni kandırmasına izin vereceksin-unutma hayat kandırır)

Çoğu insan böyle hisseder, kimisi zaman zaman hisseder sonra bir meşgale bulur unutur(yukarıda anlattığım sebeplerden)-sonra tekrarlanabilir kaygı silsilesi, ya da koşturmacaların arasında tekrarlanmayada bilir. kimisi ağırlığında boğulur intihar eder, kimisi de(çok azı) istese dahi hissedemez. Hayat bu, hayat köyden şehre inenler için böyle. Senden sonraki nesil eğer major bir düşüş olmazsa yavaş yavaş alışacak. nesilden nesile durum ilerler zaten ileri sanat bu meseleler yüzünden varolabiliyor.

Dedeme desenki çığlık tablosunu sana verelim karşılığında bahçeden topladığı 1 kilo domatesini verirse namerdim. Zamanla atlatılır.

edit: yuh ben yazana kadar 50 kişi(tam saymadım) yazmış hakikaten çok yorgunmuşum.
0
mete kudur
(08.04.18)
20li yaslarimin ilk yarisi boyle hissederek gecti. Sevgilisizlik diye yuzeysellestirmek istemiyorum ama aidiyet duygusu nun sevgili ile kurulan bağın derinleşmesi ile olustuguna katiliyorum. Baglanma sorunum var kimseye deger veremiyorum dunya yansa umrumda degil muhabbeti birine deger verip baglaninca azalarak bitiyor ve dolayisiyla aidiyet hissetme durumu basliyor. Bu sevgili olmaz kedi olur, kedi olmaz sanat olur hobi olur, yillar icinde emek verilmis yatirim yapilmis bir sey olur sonra yine degisir baska bir amac olur.
0
passive aggressive
(08.04.18)
Böyle hissediyorum ve çözümünü de bulamadım. Çünkü çözümü yok. Birileri bizden önce bir "düzen" kurmuş ve şimdi geride kalan insanlık olarak bu kurulan sisteme uymak zorundayız. "Ben dünyayı gezecem yavvv" diyemiyoruz çünkü onun için bile para lazım. Adam sana vize bile vermez en basitinden... ben de anlamıyorum senelerce çalışıp aynı şeyleri yapacak olmanın insanları nasıl delirtmediğini mesela.

Ben de bu dünyaya ait hissetmiyorum. Sevgilim var ve ona aidim ama. Onunlayken mutluyum bi, sadece onunlayken nefes aldığımı hissediyorum. O olmasaydı çoktan öldürmüştüm kendimi bence. Hayatın kendisine tahammül edemiyorum. Bazen "ya nolcak acaba ilerde" gibi merak ettiğim oluyor ama genelen "bir bok olmaz bu hayat böyle sikko" diyorum.

Etraftakilere anlam veremiyorum. İnsanları tatmin eden şeyleri anlamıyorum, kovaladıklarını, konuşmaya değer bulduklarını.

Böyle yani çözümü yok. Süzülüyoruz boşlukta.
0
dedi ayca
(08.04.18)
Benim için bu, canımın istediği bir şeyi, canımın istediği zaman yapamamaktan kaynaklanıyor.

Aslında biraz harekete geçip içimizde bulunduğumuz durumdan çıkmak için çabalasak, daha fazla keyif alabileceğiz. Çok büyük şeylerden bahsetmiyorum. Örneğin; bir hafta sonu kıçımı kaldırıp tek başıma da olsa günümü kumsalda geçirmek inanılmaz rahatlatıyor beni. O ruh haliyle 3-4 gün kendime geliyorum.

Öte yandan duygularımıza çok fazla kontrol şansı veriyoruz. Mutluluk ile mutsuzluk arasında gidip gelmeye çalışıyoruz sürekli. Halbuki bir durup mutlu olduğumuz anın sadece tadını çıkarsak, ötesini berisini düşünmesek, mutsuz anlarımızın yıkıcılığını da bir nebze azaltabileceğiz, bu kadar dramatik olmayacak. Arınmak lazım biraz.
0
cikmaz sokaktan cikagelen cocuk
(09.04.18)
Çok derin mevzu esasen. Evrim hakkında kitaplar devirirken her satırdan sonra biraz daha yaklaştığım enteresan bir halet-i ruhiyeydi. Yine de dünyevi hırslar insanın doğası ve küreselleşmeyle birleşerek hafife alınmayacak boyutlarda insanı etkisi altına alabiliyor. Bu bir yandan kötü, senin benim gibi hissedenler için de antidot gibi bir şey. Mutlaka seni tetikleyecek dünyevi ihtirasların vardır, onlara yönelmeni tavsiye ederim kısa vadede mutluluk için. Sonuçta kendine bu dünyaya en aitim diyenin bile stabil bir tatmin seviyesinde seyretmesi imkansız, biraz daha iyimser yaklaş. Çoğu insan kendini amaçları olduğuna inandırmış bir şekilde amaçsız yaşıyor.
0
perfectum
(09.04.18)
Bunun tek çaresi olgunlaşmak. Deneyim yaşadıkça ve sorumluluk aldıkça aşılan bir durum.

Sorumluluk almaktan kastım: Bir işi üstlenmek yerine getirmek, getirtmek.
Deneyim: Karşılaşılan her türlü zorluklar deneyimdir. Aştıkça deneyimli olursun.

Kendinle fazla ilgili olabilirsin. Sana muhtaç birini bul, bir hobi bul, tutku bul. Bunun sorumluluğunu al. Mutlu olmasan bile kendini daha iyi hissedeceksin.
0
idexo
(09.04.18)
Boyle hissediyorum. Ustesinden kalici olarak gelemedim. Anlik uzaklasmalar olabiliyor sadece bu ruh halinden. Cok sevdigim, kendime cok yakin buldugum yazarlar var, onlari okuyunca, gercek dostlarla/sevgiliyle ici dolu anlamli sohbetler edince (ki bu da gundelik hayatta aslinda nadir olabilen bir sey), gunesli acik havada nereye gittigimi dusunmeden sokaklarda yuruyunce, sokak kopegi sevince/besleyince vs anlik olarak uyusturabiliyorum kendimi o hisse karsi ama sonra aynen geri geliyor. Gecebilecek bir sey olmadigina, bende bir bozukluk/eksiklik olduguna ikna olmus durumdayim.
0
saçdemeti
(09.04.18)
Siz bu durumdan kurtulmak istemiyorsunuz, çünkü böyle yapmak çabalayıp didinmekten ve hayata tutunmaktan daha kolay. Bunun için de psikolojik destek benim için masalla aynı diyorsunuz. Hiç denediniz mi? Hiç terapi aldınız mı veya hiç psikiyatra gittiniz mi? Gitmişseniz bile sizin için doğru uzmanı bulamamış olabilirsiniz. Denemediyseniz mutlaka denemenizi ve bir an önce bir psikiyatra görünmenizi tavsiye ederim.
0
playing star again
(09.04.18)
(8)

Görücü usulü evlilik

her gece aç
Sanırım bunu yapıcam bu gidişle. 5 bine yakın maaşım var geçen sene iş ararken feci bunalıma girmiştim o dönem ekşiden ve gittiğim kurslardaki çoğu kıza yürüdüm ama baktım alakasız tipler olmaz yani. İş yerinde de şuan bu işe kalkışacak ortam yok. İş ev arası mekik dokuyorum zaten gece hayatım kızl
Sanırım bunu yapıcam bu gidişle. 5 bine yakın maaşım var geçen sene iş ararken feci bunalıma girmiştim o dönem ekşiden ve gittiğim kurslardaki çoğu kıza yürüdüm ama baktım alakasız tipler olmaz yani. İş yerinde de şuan bu işe kalkışacak ortam yok. İş ev arası mekik dokuyorum zaten gece hayatım kızlı erkekli ortamım hiç olmadı evcimen biriyim. Benim gibi biri görücü usulü dışında nasıl kız bulabilir ki?
0
her gece aç
(08.04.18)
En sağlam evlilikler görücü usulüyle oluyor. Güvendiğin tanıdıklara da haber ver baksınlar senin için sonra da ziyaret..
0
1adam
(08.04.18)
tinder
0
kveldulv
(08.04.18)
Kızlı erkekli ortamlara girmiyorum demişsin. E gir madem. Çevreni de genişlet.

Dil öğren, spor yap. Başkalarıyla tanışma şansını artırmak için mevcut arkadaşlarından ayrı takıl. Arkadaşlarından ayrı takılan kimselerle tanış.

Ben 10 yıl kadar önce bir(normal) kız arkadaşımın(sevgili) erkek arkadaşıyla tanıştım. Bunlar 1-2 ay sonra ayrıldılar. Ben adamla takılmaya devam ettim. Yakın arkadaş olduk. Hâlâ sık sık görüşüyoruz.

Demek istediğim insanlarla tanışmak planlı bir şey de değil aslında. Tanışmaya, muhabbete açıksan, kliğiniz de aynıysa herhangi bir sebepten tanıştığın biriyle arkadaş olabilirsin veya evlenebilirsin.

Görücü usulünün sorunlu tarafı, karşı taraf bir şekilde samimi olmayabiliyor. Niyeti 'sen'le evlenmek değil sonuçta, sadece evlenmek. Bir de evlilikte erkek olmayan tarafın kaybedeceği pek bir şey yok.

Burada girişken olmak sorun değil, ama insanların üzerine çok gitmek de iyi değil. Bazen gerçekten istemedikleri halde olur diyorlar; verirsen alırım, götürürsen giderim...

Karşı tarafın 'istiyor mu?' yoksa 'ister mi?' olduğunu iyice anlamak gerek. Yani mesela sorsan herkes İtalya'ya gitmek ister, fakat çıkarıp al biletler şimdi git desen, çok büyük bir kısmı ama iş, ama çocuk, ama bilmem ne... diyecektir. İşte ancak istiyorum diyen kimse hazırdır, gider.

Bunlara karşı da dikkatli olmak gerek.
0
idexo
(08.04.18)
görücü usulünde erkeklerin içi güya rahat oluyo, çevrelerindeki her kadını başka türlü etiketledikleri ve "hikaye"lerini bildikleri için. bir şey bilmeyeyim, kafam rahat olsunculardansan görücü usulünden gidebilirsin.
0
pinkpeony
(08.04.18)
Dans kursuna git. Çevremde dans kurslarında tanışıp sevgili olan evlenen 4 çift var. Birini bulma ihtimalin son derece yüksek.
0
humat
(08.04.18)
Bir hocam görücü usulü evlilikler için şöyle bir şey demişti: Görücü usulünde once saygı ardindan paylaşım en son ise sevgi gelir ve evlilik mühürlenirmiş. Günümüz evliliklerinde ise önce sevgi ardından paylaşım en son ise saygı ya gelir ya da gelmezmiş ki yüzde 90 saygı gelmiyormuş. Ne derece doğru bilmiyorum. İyi tanımakta konuşup anlaşmakta özen gösterebilirsiniz.
0
Amaranta ursula
(08.04.18)
aile bireylerinden yardım alabilirsin,aile kadınları bulular komşu,uzak akraba vs vs
0
biravekahve
(08.04.18)
Bir kere görücü usulü kavramını herkes karıştırıyor, onu bi açalım. Görücü usulü demek erkeğin anası babası ile uygun gördükleri kızın anası babasının anlaşması ve çoğu zaman birbirini görmeyen iki gencin evlendirilmesidir.

Zamanla damatlar ve gelinler evlenmeden önce kız isteme seansına katılmayı ve uzaktan da olsa evleneceği kişiyi görmek istemiştir.

Bu alışkanlıktan sonra da güzel kardeşi gösterip çirkin ablayı iteleme mevzusu çok olmuştur Anadolu'da.

Yani damada evin küçük kızını gösterip düğünde büyük ablayı itelerler, duvağı kaldırana kadar da bilmez zavallı damat. Delikanlıysa benim beğendiğim bu değildi istemiyorum desin :)

Sizin konunuz ise eşin dostun ailenin yardımıyla evlenmek isteyen uygun bir aday bulmak, bir sürü prosüdürü ortadan kaldıran ve işi hızlandıran bir durum. Mantıksız değil.
0
John Bloor
(13.04.18)
(15)

alıngan adamlarda bugün

denef
geçenlerde haftasonu için birlikte program yapalım demişti ben de bu sabah napıyoruz diye sordum. bilmem sen karar ver, birlikte olduktan sonra naptığımızın bir anlamı yok dedi. çok sinir oluyorum böyle plan,program yapamayıp karşı tarafa iteleyen kişilere. Ben de politik cevap hazırmış dedim.-gülüc
geçenlerde haftasonu için birlikte program yapalım demişti ben de bu sabah napıyoruz diye sordum. bilmem sen karar ver, birlikte olduktan sonra naptığımızın bir anlamı yok dedi. çok sinir oluyorum böyle plan,program yapamayıp karşı tarafa iteleyen kişilere. Ben de politik cevap hazırmış dedim.-gülücüklü emojimi de ekledim yine- alındı. ben güzel bir şey söylemiştim falan diyor. baya uzattı muhabbeti şuan plan program yalan oldu,hesaplaşıyor benimle. çok mu acayip bir şey söylemişim? bana gayet normal geliyor çünkü.
0
denef
(08.04.18)
Ama bir şeyler yapalım teklifi ondan geldi, ben ona istinaden napıyoruz dedim. Naiflik bu değil ya.
0
🌸denef
(08.04.18)
neden bu kadar sert çıktınız ki,itelemek gibi görüyorsanız sizin de onunla birşeyler yapasınız yok gibi geldi bana. çok zor değil ki hoşlanılan kişiyle görüşme planı yapmak istek varsa eğer,bir yerlere gidip oturacaksınız altı üstü.siz haksızsınız bence.
0
pushing up the daisies
(08.04.18)
ben hiç bir şeyler yapalım demem,şunu yapalım mı ? diye direk planla giderim. kahve içelim mi? şu filme gidelim mi ? yürüyüş yapalım mı? gibi mesela.
@acemi, bi kere genelleme be :)
0
🌸denef
(08.04.18)
Niyetin yokmuş +1
Adam program yapalım dediyse ve sen de tamam dediysen temel amaç olan bir arada olma konusunda anlamışsınız demektir. Adamın program yapmış olmaması bu kadar sorun olmamalı, sen de yeterince istesen hmm o zaman şunu yapalım derdin.
Onun da bu vakte kadar bişey düşünüp teklif etmemiş olması da tuhaf tabii...
0
Bruce
(08.04.18)
İkiniz de haksızsınız +1

Adamın bir planı olmalıydı. Olmasa bile bu lafa alınıp uzatan erkek kadar boş bir tip daha olamaz. Erkeğin alınganı da hiç çekilmiyor mıy mıy mıy.
Sen de “Hmm şunu yapalım mı?” diye bir plan sunsan ölür müydün? Niye çocuğu bozma gereği hissettin ki? Niye illa bi laf itirmeliyim diye düşündün sanki? Gözlemliyorum, kızlar hep yapıyor bu uyuzluğu.
0
i m cool with that
(08.04.18)
Evet plan yapsa iyi olurmuş ama,
"birlikte olduktan sonra naptığımızın bir anlamı yok" diyen birine sinir olunmaz be ablam. Daha yapıcı olsaymışsın keşke.
0
o ben degilim
(08.04.18)
bi erkeğin trip atması için biraz detay bi konu bence. trip atan erkek evlerden ırak. "ne yapalım" sorusuna "sen karar ver, bana farketmez" lafı beni de uyuz eder. biraz kolaya kaçmak oluyo.
0
pudrasekersizlokum
(08.04.18)
sizin beyniniz yok mu? kolaya kaçmakmış. kolaya kaçıyorsa yaparsın bir plan, bulursun iyi bir fikir, ayarlarsınız, gidersiniz. şu kadınlardaki "her şeyi o ayarlasın her planı erkek yapsın" muhabbetinden gına geldi artık. hiçbir şeyi beceremiyorsunuz tek başınıza, her şeyi erkeklerden bekliyorsunuz. şu bağımlılığınız o kadar itici duruyor ki, tarifi yok.
0
turk kelekom
(08.04.18)
Haftasonu bişeyler yapalım dediğine göre adam bunu haftaiçi söylemiş. Bu sabah napıyoruz diye mesaj attığınıza göre bu konu haftasonuna kadar hiç konuşulmamış, belliki buluşulmayacağı düşünüldüğünden plan da yapılmamış ki yapılmamış olsa bile siz bence de fazla abartmışsınız. Kötü bir şey söylememiş laf sokmak yerine istediğiniz bir şeyi söyleyebilirdiniz.
Bütün planı erkeklerin yapmasj konusuna ben de katılmıyorum.
0
fasko
(08.04.18)
Az demissin bence. Senin anani .... onun bunun evladi diye baslamaliydin soze.
0
tosunpasa
(08.04.18)
Adam asosyal bunu bil
0
her gece aç
(08.04.18)
uzun zamandır birliktesiniz herhalde, bilenmeler başlamış... ben de sürekli plan yapıp artık bunaldığım, sen plan yapana kadar dışarı çıkmayacağız dediğim bi ilişkinin içine girmiştim zamanında. :D

ikiniz de haksızsınız +1
0
nice tnetennba
(08.04.18)
şimdi bu mesajı görünce hatırladım.Bir tanıdığın tanıdığı sırf her şeyi bana bırakıyor,plan yapmayı bile bilmiyor diye bahaneyle erkeği sepetlemişti.İnsanlar çok garip.
0
turkuaz
(08.04.18)
Ben de ikiniz de haksızsınız diyeyim, ama önceki buluşmaları da bilmek lazım. Sonra kusurun 6/10'u sende. Yapıcı bir tutum sergilemeyip adamın hevesini kaçırmışsın ve tartışmayı sen başlatmışsın. Adam müneccim değil. Ne söylese 'Yaaaa onu yapmayalım' deme ihtimalin de yüksek.

Sonra adamın bir şekilde alınmasını sağlayıp adam alıngan demek ne kadar etik? Birine alıngan demek için gerçekten havadan nem kapması lazım. Bana normal geliyor dediğin lafı yarın bir gün birinden işitirsen alınma madem.

Bu da bonus: pics.onsizzle.com
0
idexo
(08.04.18)
Erkek dediğin cebinde a'dan z'ye 29 tane planla dolaşmalı. Bunları planlı takılmak isteyen 4-5 tane kızla değerlendirebilir. Planlı takılmak istemeyenlerle de tek gecelik takılır.
0
humat
(08.04.18)
(4)

Kişi başına düşen para hesaplanırken çalışmayanlar da hesaba katılıyor mu?

ya ben lan neyse
hani kişi başına 10,5 bin dolar düşüyormuş ya? hadi doğru kabul edelim. 2 çocuğu ve 1 çalışmayan eşi olan adam 42 bin mi kazanıyor yılda sözüm ona? (4 x 10,5)yoksa sadece çalışan nüfus için mi hesaplanıyor bu?
hani kişi başına 10,5 bin dolar düşüyormuş ya? hadi doğru kabul edelim. 2 çocuğu ve 1 çalışmayan eşi olan adam 42 bin mi kazanıyor yılda sözüm ona? (4 x 10,5)

yoksa sadece çalışan nüfus için mi hesaplanıyor bu?
0
ya ben lan neyse
(07.04.18)
Tüm nüfusa bölünüyor. Zaten temsili bir gösterge o.
0
malheiros
(07.04.18)
Toplam milli gelir/toplam nüfus
0
idexo
(07.04.18)
O gösterge bizimki gibi gelir adaletsizliği olan ülkelerde bi skim göstermiyorki. Bir yanda dolar milyarderleri var öbür yanda millet acından geberiyor. Ki buna rağmen 10 bin dolar yıllık kişi başı gelir ortalaması. Ha bir de nüfus kayıtlı olandan da daha yüksek.
0
bos gezenin bos ustasi
(08.04.18)
0
baldur2
(08.04.18)
(3)

Kedimim ameliyat olması gerekiyor Acil yardim istiyoruz :'(

iremcetinipek
Arkadaslar merhaba 1 konuda yardımınızı istiyorum nolur yardim edin aylar öncesinde götürdüğümüz bir klinikten “ölür bu” cevap aldığımız, hatta poşete koyun atın dedikleri için bakmaya başladığımız 2 aylık yavru kedimi 9 aylık hale getirebildik. Sabah 3.kattan düştüğü için diyafram fıtığı oluştuğunu
Arkadaslar merhaba 1 konuda yardımınızı istiyorum nolur yardim edin aylar öncesinde götürdüğümüz bir klinikten “ölür bu” cevap aldığımız, hatta poşete koyun atın dedikleri için bakmaya başladığımız 2 aylık yavru kedimi 9 aylık hale getirebildik. Sabah 3.kattan düştüğü için diyafram fıtığı oluştuğunu söylediler bazi organlari yer değiştıirmiş, ameliyat masrafları çok pahalı olduğu için yardım edebilecek birilerini arıyorum. Umarım destek olabilirsiniz. 3 5 kisiden gelecek 5 lira bile suan hayatını kurtarmaya destek olacaktır nolursunuz yardim edin bu gune kadar 3 olsun 5 olsun bende hep yardim ettim hatta daha once sozlukte prim yaptığımı soyleyerek linc ettiklerinde bile tektek mesajlar atarak kendimi ifade etmeye çalıştım tekrar yanlis anlaşılmamak icin buraya açıyorum başlık ameliyayi cok tehlikeli masada bile kalabilir diyorlar ankaradaki 8 9 klinigi aradik en uygun fiyati ankara üniversitesi fakültesi verdi 1.500 liraya yakin bir paraya ihtiyacımız var karsilayabildiklerimizin yaninda lazim olab fiyat lutfen destek olun yalvarırım


İrem İpek
Ziraat Bankası
Şube: Aşağı Eğlence / Ankara Şubesi
Hesap Numarası: 1531-
IBAN Numarası: TR 9500

Her türlü destege açıgımmm sosyal medyalarinizda paylasirsaniz o bile destektir
hizliresim.com

düzenleme: Masrafları KoruPet'le görüşerek en azami fiyata indirgedik ve masraflar için gereken parayı topladık o yüzden iban'ı kaldırıyorum çok teşekkür ederiz. Yinede gönderen olursa kalam ücretleri diğer ihtiyacı olan kediciklerle paylaşacağız.
0
iremcetinipek
(05.04.18)
teelfonunuz bilgisayarınız vardır. satın ameliyat ettirin. kediniizn canından dahw önemli değildir diye düşünüyorum bilgisayar ya da telefon
0
oscar
(05.04.18)
Kediye bakabilecek kadar olgun birine benzemiyorsunuz. Hayvana acıdım. Sorumluluğunu alın @oscar'ın dediğini yapın. Kedi iyileşirse de bakabilecek birine verin.
0
idexo
(05.04.18)
KoruPet uygun bir fiyata ameliyati kabul etti. Iban'ı kaldırıyorum herkese cok tesekkur ediyoruz yardimci oldugu için para ihtiyacımız karşılandı.
0
🌸iremcetinipek
(06.04.18)
(3)

klasik gitar önerisi

tebelles
500-800 lira arasında bir bütçem var. tek başıma tünele gidip kısıtlı bilgimle gitar almak istemiyorum. açıkçası oraya da gidesim pek gelmiyor. sanki kazıklanacakmışım gibi. önerilerinizle bir yerden sipariş verebilirim veya şuraya git oradan al (istanbul) dediğiniz yere de gidebilirim. çok zorlanar
500-800 lira arasında bir bütçem var. tek başıma tünele gidip kısıtlı bilgimle gitar almak istemiyorum. açıkçası oraya da gidesim pek gelmiyor. sanki kazıklanacakmışım gibi. önerilerinizle bir yerden sipariş verebilirim veya şuraya git oradan al (istanbul) dediğiniz yere de gidebilirim. çok zorlanarak 1000 liraya kadar çıkabilirim ama 800 liranın üst sınır olması benim için daha rahatlatıcı. teşekkürler.
0
tebelles
(05.04.18)
Dore müziğe gidin, bütçenizin alabildiği en pahalı yahama gitarı alın çalın zaten beğenmeniz çok çok olası dükkandan çıkın mutlu olun. Hiç bilmiyorsanız da başlangıç için oldukça iyi bir seçim olacaktır.


Bu nası öneri lan demeyin zaten C serisi bir alete denk gelecek onlar da başlamak ve orta seviye için gayet iyi işte :)
0
hedep
(05.04.18)
klasik mi? naylon telli
akustik mi? çelik telli

ondan emin olun.

yamaha veya takamine beğendiğini al. 1 seferde almak zorunda değilsin emin olana kadar araştır
0
idexo
(05.04.18)
gitarteknikleri.com
0
mind mischief
(05.04.18)
(5)

Neden hiç kimse kimseyi cehenneminde yalnız bırakmıyor?

susadım çeşmeye varmaz olaydım
hep bir kurtarmacılık, bak o oyle olmazcılık, şöyle yapmalısıncılık, beraber yapalımcılık.. nerede gözüyaşlı insan görse orada bitmecilik vs vs. sen kendini kurtarmışsın sanki bir diğeri kalmış. iyi insan olmak mı sebebi?
hep bir kurtarmacılık, bak o oyle olmazcılık, şöyle yapmalısıncılık, beraber yapalımcılık.. nerede gözüyaşlı insan görse orada bitmecilik vs vs.

sen kendini kurtarmışsın sanki bir diğeri kalmış.

iyi insan olmak mı sebebi?
0
susadım çeşmeye varmaz olaydım
(05.04.18)
Vicdan denilen şey bencilliğin ta kendisi. Başkasına bir şekilde yardımda dokunarak hem vicdan yahut ego tatmini sağlanır ve kişi mutlu olarak mutlu olma ödülünü sağlamış olur hem de belki niyeti öyle olmasa bile yardım edenin yardım edilene karşı olan üstünlüğü de aynı zamanda egoyu okşar. Her şeyin başı bencilliktir. Ancak yine de yardım etme, kötü gün dostu olma gibi durumlar faydalı bencilliktir bana göre, daha yaşanılası bir dünya için olmazsa olmaz.
0
siyah giyen adam
(05.04.18)
umutko+100
0
selamun aleykum kitty
(05.04.18)
yalnız bırakıldığın kültürler var. ortadoğu kültürü onlardan biri kesinlikle değil.
0
sen git ben geliyorum
(05.04.18)
ama bu düşünce insanı takıntının dibine vurdurur. adını sanını duyurarak, göze sokularak yapılan yardımlar "gıcık" tamam da, yapılan iyilikleri de bu kadar sorgulamayalım bence.

"bir bahçeye giremezsen durup seyran eyleme
bir gönül yıkamazsan yıkıp viran eyleme" demiş yunus.
0
runagain
(05.04.18)
Temelde bir başkasına faydalı olmanın insana verdiği bir haz var. Bu haz bir ihtiyaç olarak ortaya çıkabiliyor.
0
idexo
(05.04.18)
(5)

Bir odada böyle bir ortam rengi nasıl sağlanır?

jack of hearts
Şöyle:https://www.youtube.com/watch?v=WqNwSRWVw-gNe tip bir ışıklandırma gereci gerekir? Nereden bulunur? Detaylı bilgi verebilecek olursa sevinirim.
Şöyle:
www.youtube.com

Ne tip bir ışıklandırma gereci gerekir? Nereden bulunur? Detaylı bilgi verebilecek olursa sevinirim.
0
jack of hearts
(04.04.18)
Sağdan kırmızı soldan mavi ışık var

En uygun ve ucuza led ile yapılır gibi.

Basit görünüyor.

Elektrik malzemesi satanlarda hazır bulma ihtimalin de var. Öyle bir yere gidip danış
0
idexo
(04.04.18)
beyaz spot ışığına mavi ve kırmızı filtrelerle de yapılabilir.

filtre dediğime bakma. şu plastiklerden yani.
tr.aliexpress.com

beyaz ışığın önüne koy ortamı istersen ankara pavyonuna bile çevirir. sarı filtre kullanırsan ortama sarı tutku da eklemiş olursun.
0
elestirman
(04.04.18)
Xiaomi yeelight renkli LED ampul alın 1-2 tane. Oldu bitti :)
0
orient blue
(04.04.18)
bence noktasal ışık kaynağından bu efekt bu kadar güçlü ortaya çıkmaz, bunun için renkli dikey floresanlar ya da şerit ledler iş görebilir.

edit: youtu.be ve www.youtube.com fotoğraf video film çekimiyle uğraşanlar için şöyle taşınabilir dikey ledler çıkarmışlar fakat dediğim gibi bunu daha ekonomik olarak şerit ledlerle yapabilirsin

şerit led dediğim tr.aliexpress.com
0
freebird5406_2
(04.04.18)
Önerilere ek olarak duvar renginin siyah olması da etki ediyor bu rengin parlaklığına. Şampanya rengi duvarla olmaz yani!
0
cliquot
(04.04.18)
(4)

kızlara soru

docrivers
bir mağaza çalışanı olan erkek kişisi sizi nasıl etkileyebilir, sonuçta bir elektronik , hobi eşyası almak için girdiğiniz bir yerden telefon numaranızı bırakıp çıkmanız için erkeğin yapması gerekenler tam liste değilde 1-2 tüyo verme durumunuz olabilir mi ?
bir mağaza çalışanı olan erkek kişisi sizi nasıl etkileyebilir, sonuçta bir elektronik , hobi eşyası almak için girdiğiniz bir yerden telefon numaranızı bırakıp çıkmanız için erkeğin yapması gerekenler tam liste değilde 1-2 tüyo verme durumunuz olabilir mi ?
0
docrivers
(04.04.18)
idonthaveatvset
(04.04.18)
Çok yakışıklıysan her şey olabilir:

www.philly.com
0
idexo
(04.04.18)
erkek kovulmak istemiyorsa müşteriye bu şekil yaklaşmamalı. bizde özellikle kezban oranı çok olduğundan sıkıntı yaşar ille. pizzacı kurye vs telefonuna mesaj attı diye rezalet başlığı açıp ortalığı ayağa kaldıran hatunlar gördük kaç kere ekşide.
0
benim adim kerim hepinizi severim
(04.04.18)
hayvan gibi kaslı ve manken gibi olursan oluyo ya. böyle bi arkadaş vardı elektronik mağazasında çalışıyo. kız gide gele sarmış buna, bu da müşteriye hizmet ayağına ilgilenmiş falan. evleniyolar şimdi.

müşteriye taciz olayına dönüşmemesi için kızın yaklaşması önemli.
0
kedi kovalayan astronot
(04.04.18)
(6)

Kadın sürücü sayısındaki artış

ovungec zeus
Son zamanlarda gözlemlerime göre kadın sürücü sayısı çok artmış durumda. Eskiden bu kadar sık kadın sürücü görmezdim yollarda. Sizce bu durum neden kaynaklanıyor? Bu durumun trafiğe etkisi oldu mu?
Son zamanlarda gözlemlerime göre kadın sürücü sayısı çok artmış durumda. Eskiden bu kadar sık kadın sürücü görmezdim yollarda. Sizce bu durum neden kaynaklanıyor? Bu durumun trafiğe etkisi oldu mu?
0
ovungec zeus
(03.04.18)
Neyden olacak sapık tecavüzcü minibüs şoförleri, pişkin tacizciler, tekmeci yobazlar, yıkanmayıp leş gibi kokanlar diye uzar gider... Dahası polis bile yolda tek yürüyen kadını görüp tecavüz ediyor kime güvensin kadınlar? Ben de yakında bu sebeplerden alacağım
0
eksi sozlugun tatli insani
(03.04.18)
Son zamanlarda gördüğüm en saçma soru bu. Bir de ciddi ciddi cevap vermişler.

Neden artmasın? Nesi tuhaf bunun? Anormal olan nedir kadının araba kullanmasında? 2018 yılında olduğumuz için böyle bir şey gözlemlemiş olabilir misin?
0
i m cool with that
(03.04.18)
Soru saçmaymış sil bence ;)
0
eksi sozlugun tatli insani
(03.04.18)
Soru saçma değil yalnız fazla geniş. Yani her çeşit kadın farklı sebepten trafiğe çıkmış olabilir.

Yelpazenin bir ucu toplu taşımada psikolojisi bozulanlar, diğer ucu 'fakirler ölsün' diyenler gibi görünüyor.
0
idexo
(03.04.18)
Soru saçma değil ama 2018 yılında okuduğunu anlayamayan ve havadan nem kapanların olması çok garip ve acı.
0
🌸ovungec zeus
(03.04.18)
Soru saçma denmesi bir saldırganlık biçimi olarak algılanmış ve üzerine garip ve acı denmiş. Garip ve acı olan hala kadından bahsederken bambaşka bir türmüş gibi davranılması. (kaldı ki türcülüğünüze de ayrıca karşıyız) Ve soru gerçekten anlamsız. "Son zamanlarda gözlemlerime göre erkek öğretmen sayısı çok artmış durumda. Eskiden bu kadar sık erkek öğretmen görmezdim okullarda. Sizce bu durum neden kaynaklanıyor? Bu durumun öğretime etkisi oldu mu?" bu size ne kadar normal geliyorsa kendi sorunuz da o kadar normal diyeyim. Cidden bi bitmediniz.
0
istedim sadece hicbir yere gitme
(04.04.18)
(7)

akademisyen arkadaşa doğum günü hediyesi

dedim ben sana
böyle spesifik bi ihtiyacı olur mu? gözlüklü, bordo sever, fazla eşya sevmez, tutumlu, yardımsever, ailesine bağlı birisi, 29, k. ufak parçalarla bi kutu yapsam diyorum. sosyal medya kullanmadığı için şu an hiç bir şey de çağrışım yapmıyor. neler alsam da bi kutu oluştursam? fikirlere açığım. teşekk
böyle spesifik bi ihtiyacı olur mu? gözlüklü, bordo sever, fazla eşya sevmez, tutumlu, yardımsever, ailesine bağlı birisi, 29, k. ufak parçalarla bi kutu yapsam diyorum. sosyal medya kullanmadığı için şu an hiç bir şey de çağrışım yapmıyor. neler alsam da bi kutu oluştursam? fikirlere açığım. teşekkürler.
0
dedim ben sana
(03.04.18)
fenci mi sosyalci mi?
0
alperz
(03.04.18)
Akademisyense sirti agriyordur gunde 12 saat otur otur. Boyle bir gunluk spa masaj paketi falan alabilirsin.
0
hot potato
(03.04.18)
@alperz sosyalci ama fen çıkışlı :)
0
🌸dedim ben sana
(03.04.18)
Yaz geliyor, omuz çantası alabilirsiniz: www.facebook.com
0
kaset
(03.04.18)
sunum yapıyorsa sunum kumandaları oluyor

şu tarz: www.kirtasiyecim.com

bluetooth hoparlörü yoksa o olabilir.

bazısı termos kupalardan kullanıyor ama ben olsam böyle bir şey almazdım.
0
idexo
(03.04.18)
yaşıtım ve meslektaşım ama hemcinsim değil.
okuldaki dişi bireyler cici bicili kırtasiye ıvır zıvırlarını çok seviyor, sanırım yaştan bağımsız onlar.
0
passion rules the game
(03.04.18)
Akademisyen bayan ihtiyaçları: Şal, kantine giderken bozuk paraları koyacak küçük tatlış bir çüzdan, süslü bir kalem, renkli bir ajandamsı defter etc =)
0
biohazardous
(03.04.18)
(13)

zenginden çalmak neden gayriahlaki olsun ki?

susadım çeşmeye varmaz olaydım
gayriahlaki belki doğru kelime değil. neden bol sıfırlı bir meblağdan, ona zararı olmayacak bir birlik çalmak yanlış olsun?
gayriahlaki belki doğru kelime değil.

neden bol sıfırlı bir meblağdan, ona zararı olmayacak bir birlik çalmak yanlış olsun?
0
susadım çeşmeye varmaz olaydım
(02.04.18)
e adamdan çalıyorsun sığlığında cevap vereceğim çünkü e adamdan çalıyorsun!!
0
basond
(02.04.18)
Çünkü çalmak size ait olmayan bir şeyi sahibinden habersizce almak demek.
0
sopiro
(02.04.18)
Hırsızlığın norm olduğu bir yerde toplumsal barış bozulur.

Bir de şöyle düşün fakirin fakiri vardır, hırsızlık zincirleme bir hale dönüverir.

Bildiğin yolsuzluğun da önünü açıyor.
0
idexo
(02.04.18)
özel mülkiyet çalmak değil midir?
0
lesemajeste
(02.04.18)
senden fakir de senden çalsın o zaman?

hırsızlığa kılıf uydurulması beni aşırı sinirlendiriyor. ruhunuz çirkin.
0
pinkpeony
(02.04.18)
@lesemajeste Özel mülkiyet çalmak değildir. Kavramları karıştırmak, ideolojik çukurlara düşmek, hiçbir şeyi ispat edemedi asırlardır.
0
idexo
(02.04.18)
cunku kimden oldugundan bagimsiz calmak yanlis bir eylem, ahlaka uygun degil.
0
in vino veritas
(02.04.18)
Ahlaksızlık değilse senden fakir olan da senin paranı çalsın o zaman +1
0
i m cool with that
(02.04.18)
eğer iki çift ayakkabım varsa bir çift ayakkabısı olmayan benden çalabilir bunu ahlaksızlık olarak düşünmem, asıl ahlaksızlık olarak düşündüğüm insanların ihtiyaçlarından çok daha fazla şeye sahip olmaları.
0
freebird5406_2
(03.04.18)
Neden olmasın ki?
0
Fusha
(03.04.18)
ben şöyle düşünüyorum: musa (a.s.) firavunun sarayında, onun için çalışıyordu. ama ilahlık iddiasındaki firavundan (bu kelime nemrut gibi, yezid gibi markalaşmıştır bu arada) dahi! çalmıyordu.
0
runagain
(03.04.18)
@background man +1+1+1+1+1

Dünyaya zengin ya da farklı olarak gelmek dogru ya da etik degil en basta. Sistem kurulmuş saat gibi tıkır tıkır.
0
mobydick
(03.04.18)
'sistem' yaklaşımı tartışmalı bir konu. İnsanlar robot değil, ancak bir noktaya kadar yönlendirilebilirler. Limitleri vardır. Kapitalist birikim bir sistem değil, paradigmadır. Dolayısıyla sistemleri kapsar, sistemleri içerser(kapsamaya yönelir)

Etik ve ahlak, toplumsal ya da genel çıkarlar gözetilerek kabul edilmiş kurallardır. Bu kuralları 'ben beğenmedim o zaman hiçkimse beğenmesin' yaklaşımıyla yıkmak mümkün değildir. Öte yandan bir başkasının malını çalmamak kendi malının çalınmamasının garantisidir. Yani fikrini beğenmediğimiz kimselerin fikrini beyan edebilmesi gibi bir durum bu.

Özgürlükler zarar verici düzeye girdiği anda bu durum yıkıcılığı beraberinde getirir. Çünkü bireyin zararı mikro düzeyde de olsa, bu yaygınlaşacak, yaygınlaştıkça piranaların et parçasını didiklediği gibi bir etki doğacaktır.

Eğer etiği ve ahlakı yıkarsanız da o toplum işte gerçek bir belirsizliğe düşüp kendini tüketir, yok olur. Ormanın da bir ahlakı vardır elbette. Bir sürüde barınmak için bireyin belli sorumlulukları üzerine alması gerekir. Yoksa sürü hayatını devam ettiremeyebilir. Yaşama şansını kaybeder. Ayrıca bu durum insanlardaki gibi içgüdüseldir. İnsanlar da topluma hayatta kalmak için uyum sağlarlar. Öyle 'yukarıdan indi' diye bir şey söz konusu değil.

Şans faktörünü yok saymamakla birlikte çalışma faktörü de önemlidir. Yani zorla güzellik olmaz belki, fakat bazı konularda insanlar kendi limitlerini keşfettikçe maddi manevi ödüllere de ulaşabilirler. Elbette ödül hiçbir zaman garanti değildir.

Son olarak çalacak bir şeyi üreten de rekabettir. Ödül yoksa rekabet azalır, ilerleme yavaşlar. Yani birikim yoksa iphone da yok. İleri medeni ülkelerdeki insanların iphone alabilmesi için Çin'de milyonlarca insan açlık ve sefaletle boğuşmak zorundadır. İphone'un gerçek değeri buradan gelir. Çin'deki atıl birikimi değerlendirip sömürmeden kimse iphone üretip bu kadar çok kişiye satamaz.
0
idexo
(03.04.18)
(1)

fotoğraf sanatçıları ve fotoğraf çekmekle ilgilenenler

diye yazdim ama hep yalan
merhabalar, elimde 1 adet canon 1200d ve 18-55mmlens var. gözün renkli kısmı yani iris fotoğrafı çekmesini öğrenmem lazım. bana bu işi uygulamalıolarak öğretebilecek arkadaşlar var mı? yemek ısmarlarım bira ısmarlarım. istanbul anadolu yakasındayım ama istanbul içi dilediğiniz yere gelebilirim.ha yo
merhabalar, elimde 1 adet canon 1200d ve 18-55mmlens var. gözün renkli kısmı yani iris fotoğrafı çekmesini öğrenmem lazım. bana bu işi uygulamalıolarak öğretebilecek arkadaşlar var mı? yemek ısmarlarım bira ısmarlarım. istanbul anadolu yakasındayım ama istanbul içi dilediğiniz yere gelebilirim.

ha yok benim vaktim yok burdan anlatayım derseniz, ben size fotoğrafta olması gereken özellikleri anlatayım;

flaş yansıması olmamalı, fotoğraf baskıdan çıktıktan sonra gözile aynı renkte olmalı. çekilen iris fotoğrafının çapı yaklaşık 12mm olmalı.
0
diye yazdim ama hep yalan
(02.04.18)
Makro fotoğraf çekmeyi araştır.
Sürekli ışık kullan.
Sürekli ışığın üzerine ışığı yumuşatacak bir örtü örtebilirsin.
Hiçbir yansıma istemiyorsan o imkansız gibi, fakat odanın kendisi simsiyah olursa belki yansımalar minimize olur.
Yansımalı kısmı kadraj dışında bırakabiliyorsan yarım veya 3/4 de çekebilirsin.

Ek olarak: Baskının doğru renkte olması sorunu için öyle paralar dökülüyor ki... Elindeki makine ve lens elverdiğince; beyaz ayarı, renk ayarı bilginle ve bulabildiğin baskı makinesi ve kağıtla, elinden geldiği kadar yaparsın ancak. Çok değişkeni var bunun.

En basitinden kullandığın monitör rengi doğru göstermiyorsa bile ayarlaman imkansıza gidiyor.
0
idexo
(02.04.18)
(4)

erkek çantası önerileri

evrimini tamamlamis hamambocegi
hem iş yerinde hem de günlük olarak kullanabileceğim bir çanta arıyorum.iş yerinde kanvas pantolon-gömlek giyiyorum ama spor tarzında değil. buna uygun bir çanta bulmaya çalışıyorum.postacı çantası olabilir.çanta olarak istemediklerimi belirtsem daha kolay olacak:)spor çantası istemiyorum.evrak çant
hem iş yerinde hem de günlük olarak kullanabileceğim bir çanta arıyorum.

iş yerinde kanvas pantolon-gömlek giyiyorum ama spor tarzında değil. buna uygun bir çanta bulmaya çalışıyorum.postacı çantası olabilir.

çanta olarak istemediklerimi belirtsem daha kolay olacak:)

spor çantası istemiyorum.
evrak çantası gibi klasik çanta da istemiyorum.
muhtar çantası gibi elimde taşıyabileceğim bir çanta da istemiyorum.
aşırı desenli ve aşırı renkli de istemiyorum.
aşağı doğru uzanan dikdörtgen şeklindeki çantaları da sevmiyorum.
0
evrimini tamamlamis hamambocegi
(02.04.18)
Zara'dan bir çanta almıştım tam bahsettiğin kriterleri sağlıyor ama hiç kullanmadım anladım ki çanta kullanmak bana göre değil :D Akşam resimlerini atayım istersen.
0
gozu acik sevisen yahudi
(02.04.18)
@gozu acik sevisen yahudi geçen gün baktım Zara'ya ama beğendiğim çıkmadı belki gözümden kaçmıştır:) zahmet olmayacaksa yollarsan fikir edinebilirim senin çantandan:)
0
🌸evrimini tamamlamis hamambocegi
(02.04.18)
hotiçten bunu aldım 6 aydır kullanıyorum çok memnunum. istediğin tarza uygun bence.

www.1v1y.com
0
carabelli
(02.04.18)
idexo
(02.04.18)
(3)

e-sigara masrafı

issiz karga
şimdi benim aylık sigara masrafım 80 90 tl civarı. günde 5 - 6 tane sigara içiyorum sadece. 2 paket old holborn kağıdı, filtres aşağı yukarı bu kadar tutuyor. lakin tiksiniyorum artık. buna mukabil e-sigaraya geçersem coil ve likit masrafım bunu geçer mi? öyle sarma coil olaylarına falan girmem, ala
şimdi benim aylık sigara masrafım 80 90 tl civarı. günde 5 - 6 tane sigara içiyorum sadece. 2 paket old holborn kağıdı, filtres aşağı yukarı bu kadar tutuyor. lakin tiksiniyorum artık. buna mukabil e-sigaraya geçersem coil ve likit masrafım bunu geçer mi? öyle sarma coil olaylarına falan girmem, alacağım ürün de vaporesso revenger gibi bir şey olur her halde. anlayacağınız üzere sorduğum kit alındıktan sonraki aylık masraf, kit fiyatı değil.

not 1:zamanında eleaf ijust s almıştım sızdırdıyordu, böyle aşkın ızdırabı olmaz olsun diyip sattım. kullanacağım likit de evyap olur, sade yada yabancı olmaz

not 2: 5 - 6 tane bir şey mi bırak işte demeyin, 3 paketten düştüm, 1 sene içmeden durabildim, daha fazlası olmuyor olay psikolojik tamamen.
0
issiz karga
(30.03.18)
Evdeki hesap çarşıya uymaz. Al dene gör. Ne kadar istersen o kadar olur masrafı.
0
idexo
(30.03.18)
aspire zelos mod ve nautilus 2 atomizer aldım. coil'inin 5'li paketi 30 lira. bir tanesi 15 gün gidiyor. aromalı likit sevmiyorum ve güvenmiyorum. sek nbase aldım. 100 ml'si 20 lira. günde 3ml içiyorum. başka da masraf yok.

günde bir paket sigara içiyordum. on gündür hiç içmedim. çok tavsiye ederim.
0
alperz
(30.03.18)
Mtl denen sigara içimi bir mod alın bence. Ben dl içiyorum ama sigarayı bırakmadım ben, nargileyi bıraktım :) nerdeyse aldığım günden beri evyapa başladım. Ya benim elim maharetli ya da bu evyap işi çok kolay. Masraf ne kadar olur ? Ben de hem hazır coilli cihaz var hem de rda. Masrafım aylık 50 lirayı geçmiyor.
0
Fusha
(30.03.18)
(5)

dijital klavye tavsiyesi

life of pasha
maximum 200 €civarinda dijital klavye almak istiyorum, ama su ana kadar hic bi tecrubem yok, nasil alinir neye dikkat edilir gibisinden.tek amacim ileride piyano calabilmek, yani diger tonlarda kaybolup piyanist santor olmak istemiyorum, sadece piano tonuyla ilgiliyim, bu konuda ne onerebilirsiniz,
maximum 200 €civarinda dijital klavye almak istiyorum, ama su ana kadar hic bi tecrubem yok, nasil alinir neye dikkat edilir gibisinden.

tek amacim ileride piyano calabilmek, yani diger tonlarda kaybolup piyanist santor olmak istemiyorum, sadece piano tonuyla ilgiliyim, bu konuda ne onerebilirsiniz, en az butce ve en iyi kalite icin ne onerirsiniz ?

cok tesekkurler
0
life of pasha
(30.03.18)
Bin liraya ses çıkaran güzel tuşeli sıfır bir enstruman bulmak zor. İkinci ele yönelmek lazım.

Tuşenin altının dolu ya da boş olması tuşenin kalitesine artık işaret etmiyor, piano tarzı dolu leş gibi tuşeli cihazlar da var, on numara synth action cihazlar da.

Piyano istiyorsanız yarı piyano hassasiyetli falan gibi şeylere kanmadan tamamen hammer action piyano tuşeli bir alet almanızı tavsiye ederim. O fiyata da düzgün dijital ev tipi ya da stage piyano çok zor ikinci el bile hammer action bir midi klavye olabilir belki? (evet baktım m-audio keystation pro 88'lerın ikinci elleri tam bin lira ama onu da çalabilmek için bilgisayara ihtiyacınız var, sürekli bilgisayar ile vakit geçirmiyorsanız kötü, ama iyi kötü bilgisayarla ilişkiniz varsa çok çok iyi piano tonları alabilirsiniz)

Standalone ses çıkarabilen bir şey için de roland juno di önerebilirim 1000 küsür civarında, piano tonu fena değildir, tuşesi çok çok kötü değil 61 tuşlu.

(midi ve bilgisayar ile hallerim derseniz sözlük üzerinden ulaşın yardımcı olmaya çalışırım)
0
hedep
(30.03.18)
idexo
(30.03.18)
Merhaba. Aşağı yukarı 3 yıldır elektronik ortamda müzik yaratmakla uğraşıyorum. Eğer ilerleyen zamanlarda bilgisayar ortamında kayıt alıp kendi şarkılarınızı yaratmayı düşünüyorsanız MIDI klavye aramanızı öneririm. Ama piyanoda kalmaya kesin kararlıysanız sizin aradığınız cihaz "elektronik piyano" olarak geçiyor.

Eğer aceleniz varsa ve bütçeniz kesinlikle 200 eur ile sınırlıysa, üç seçeneğiniz var:
1) Orta şeker bir MIDI klavye alıp bilgisayara bir DAW (digital audio workstation) indirmek. DAW ücretli bir teknoloji ama bunu torrent yardımı ile bedavaya halledebilirsiniz.
2) Kalite açısından zayıf ama fiyatı düşük bir elektronik piyano almak,
3) Kalite açısından güçlü ama ikinci el bir elektronik piyano satın almak.

Şahsen elektronik aletlerde ikinci elden huylanan birisi olarak üçüncü seçeneği pek önermiyorum. İkincisi de kalitenin düşüklüğüne bağlı olarak sizi aldığınıza pişman edebilir. Birinci seçeneğe gelirsek, bu katı bütçe için en optimum seçenek fakat size piyano çalmaktan aradığınız tadı vermeyebilir. Piyano da çaldığım için karşılaştırıp söylüyorum bunu

Aradığınız şey, paranıza değecek bir piyano deneyimi ise ben olsam acele etmek yerine bütçemi yükselttikten sonra almayı tercih ederdim.
0
cmertd
(30.03.18)
piyano olayında ciddiysen 200 yüro kesmez. az daha çık bari şunu al: www.thomann.de

fatar bu işin piri.
0
alperz
(30.03.18)
herkese kiymetli yorumlari icin cok tesekkurler, m audio keystation 61 aldim, ondan ilerleyecegim bir muddet, daha sonra belki kaliteyi artiririm. onerisi tavsiyesi olan varsa keyifle dinlerim.
0
🌸life of pasha
(01.04.18)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.