Giriş
(9)

sokak köpeği kovalaması

kırmızıgözlüağaçkurbağasıyeşili
bisikletin tepesindeyken bu köpeklerden nasıl korunabiliriz? 1 tane olsa idare edilebilir ancak 1 tanesi havlayıp kovalamaya başlayınca bir anda 7-8 tane oluyorlar. kilitli pedalla kullandığım için düşme tehlikesi yaşıyorum. yavaşlasam ya da düşsem kesin ısıracaklar öyle böyle diş gösterme yok çünkü
bisikletin tepesindeyken bu köpeklerden nasıl korunabiliriz? 1 tane olsa idare edilebilir ancak 1 tanesi havlayıp kovalamaya başlayınca bir anda 7-8 tane oluyorlar. kilitli pedalla kullandığım için düşme tehlikesi yaşıyorum. yavaşlasam ya da düşsem kesin ısıracaklar öyle böyle diş gösterme yok çünkü. gittiğim yolu dönerken pusu kurup bekliyorlar. başka alternatif olmadığı için geçmek zorunda kalıyorum ama bunun bir çözümü olmalı. her türlü öneriye açığım.

teşekkürler.
0
kırmızıgözlüağaçkurbağasıyeşili
(01.07.21)
summatinyourteeth
(01.07.21)
O bölgeden geçerken bisikletten inip yavaş yavaş bisiklet ile yürüyebilirsin büyük ihtimal, hatta bir iki kere mama versen seni de tanırlar.

Ama babalarının oğlu olsan da bisiklet/motosiklet ile geçerken havlayacaklar. Ben motorla geçtiğim zamanlarda yavaşlıyordum, hatta durup "ne var lan" diyince hep geri gidiyolar.
0
John Bloor
(01.07.21)
Durup sen de onlara havla, ise yariyor.
Kacarsan kovaliyorlar icgudusel olarak.
0
divit
(01.07.21)
elektroşok cihazının sesinden korkuyorlar. hareket halindeyken biraz zor olabilir ama deneyebilirsin.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(01.07.21)
Uzun süre buna maruz kaldım. Bisikletten iniyoruz bisikletin gidonundan tutup sürüyle aramıza kalkan yapıyoruz. Yavaş yavaş geri adımlarla uzaklaşıyoruz. Yüksek sesle şiştliyordum bir de bu esnada ama bu biraz korkudan ve içgüdüseldi. Faydası var mı bilmiyorum.
0
baal
(01.07.21)
Genelde ısırmak için değil de gövde gösterisi için havlıyorlar. Bağırırsan ve yavaslarsan duraksiyorlar.
0
vizivozo
(01.07.21)
Bisiklet/motosiklet tecrübem yok ama bu gibi durumlarda taktiğim; korkmamak, dik dur eğilme telkini, hepinizi haklarım haaa ona göre pozu, kendini büyük göstermek imkan varsa eline sopa, çubuk vs bişey almak ve en önemlisi tabiki biricik koruyucum Ayetel kürsi okumak.

Din dersi ne işe yarar diyorsanız işte bunu bilmiyorsunuz demektir :)
0
epitaf
(01.07.21)
Baal +1

Ben de bir iki kez böyle kurtuldum inince de bağırdım falan işe yaradı.

Ama bir keresinde Kadıköy-Moda arası bisiklet yolunda yeşilliklerin oradan koşturup gelen bir tanesi dizimi ısırmıştı şortun üstünden. Hızlıydım, yetişemez sandım o yüzden yavaşlamadım hatta hızımı artırmaya çalıştım ama beklemiyordum hamle yapmasını sonra o adrenalinle bağırıp çağırınca kaçtılar.

Sonrası kuduz ve tetanoz aşısı, ufak pansuman falan.
0
chicha_v2
(01.07.21)
Hiç yokmuş gibi davran. Isırmaz.
0
Mistyimage
(01.07.21)
(5)

Lens mi gözlük mü?

İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
Merhaba arkadaşlar,Bendeniz son göz muayenesinden beri 7 yıl geçmiş ve gözlük takmayı reddeden bir miyop olarak ( nickime bir göz atınız lütfen) bugün cesaretlenip (aslında mecbur kaldım desek daha doğru olur :D) kontrole gittim. Ama o da ne! 7 yıl önce biri 2.5 diğeri 3.0 olan göz numaram 4.5 seviy
Merhaba arkadaşlar,

Bendeniz son göz muayenesinden beri 7 yıl geçmiş ve gözlük takmayı reddeden bir miyop olarak ( nickime bir göz atınız lütfen) bugün cesaretlenip (aslında mecbur kaldım desek daha doğru olur :D) kontrole gittim. Ama o da ne! 7 yıl önce biri 2.5 diğeri 3.0 olan göz numaram 4.5 seviyesine çıkmış. Üstüne bir de astigmat çaktırtmışım. Önceki muayenede astigmat yoktu. Gözlerim bayağı berbat halde, hayat kalitemi ciddi anlamda etkiliyor, aslında hep evde olduğum için o kadar kötü etkilenmiyorum ama dışarı çıkınca falan birini tanımam için aramda 1 metreden daha az mesafe olması gerekiyor. Sonra gece görüşüm 0 neredeyse. Gece kafamı kapıya vurup onun da duvara çarpmasıyla çıkan sesten mütevellit herkesi başıma toplamıştım bir anda. Annem o yüzden karanlık olunca koridorda hep gece lambası açar :D

Her neyse manzaraya bakılırsa artık kaçabileceğim bir yer kalmadı. İkisinden birini mecbur takacağım galiba. Yani bu anlamsız inadı neden sürdürdüğümü soracak olursanız gözlük takmaktan ölümüne nefret ediyorum. Çünkü çocukluğum hep gözlük takmakla geçti. Bana yakışmadığını düşünüyorum. Lens ise kullanımı zor diye hiç tercih etmedim. Ancak şu an gözlük takmaktan daha cazip geliyor zor olsa da. Onu da bizimkiler onaylamıyor neymiş kullanması zormuş neymiş gözüme batarmış. Sanki bilmiyoruz biz. Bu arada 7 yıl önce lens muayenesine girdiğimde kullanabileceğim söylenmişti. Bugün doktora lens için bunu söylediğimde o zaman normal lens muayenesine gerek olmadığını, astigmat olduğu için ayrı bir lens muayenesi olmam gerektiğini ancak çok mükemmel bir deneyim aramamam halinde ( biraz bulanıklığı tolere etme) normal lens kullanabileceğimi söyledi.

Devamlı kullanmak durumunda olduğum için iyi bir seçim yapmak istiyorum. Lens alıp gözlük almayabilirim ya da ikisini de birden kullanabilirim. Ama şu an biraz gereksiz pahalı olacak gibi ikisini de birden almak. Çünkü sabahtan akşama kadar evdeyim. Genelde evde olan biri için lens biraz abartı gibi sanki. Gözlük alırsam da beğendiğim çerçeveler biraz pahalı ve cam inceltme işlemi de olacağı için ödeyeceğim meblağ biraz fazla olacak. Her neyse arada kaldım. Siz ne dersiniz? Değerli tecrübelerinizi ve fikirlerinizi paylaşırsanız sevinirim. Teşekkür ederim.

Edit: Aslında bütçe sorun değil. Esas sorun gözlüğün rahat olması ama benim gözlük sevmemem, lens kullanımının biraz zahmetli olması ama lens istemem. Keşke tam tersi olsaydı.
0
İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(29.06.21)
Uygun fiyatlı çerçeveler var. Mesela kızımın kırdığı çerçevem 140 tl civarıydı, kırılınca aynı camlara uygun çerçeve olsun diye 400 tl'lik bir çerçeve aldım. 140 tl olan çerçevem hem daha şık hem de daha rahattı ayrıca. Lens ise daha konforlu. Gözlük burnumun üstünü sürekli tahriş ediyor, cildim hassas. Ama gece kızımı uyuturken lensle uyuyakaldığım için evde gözlük kullanıyorum. Camlara insanlar genelde en az 500 tl veriyor. Benim kardeşim de çok üst kalite ve crizal vs kaplama özellikleri olan pahalı camlar alıyor. İkimiz de aynı optikçiden alıyoruz. Ben beklentilerimi söylüyorum (bilgisayar kullanacağım, gözlükle araba kullanmayacağım, hafif olsun vs) o bana uygun cam ayarlıyor. 2 sene önce 150 tl'ye sertifikası vs olan ithal cam yaptı, inceltme dahil.

Diyeceğim o ki, gözlük veya lensten birini seçemem ben olsam. Dışarda lens, içerde gözlük kullanıyorum. Sık kullanmayacaksanız ihtiyaç halinde kullanmak için evde bir iki çift günlük lens bulundurun. Veya ihtiyacınız olunca alırsınız. Benim göz numaram 6 senedir sabit. Tabi evde lens stoklamak için numaranızın sabit olması lazım.
0
curukturpkokusu
(29.06.21)
ben de gözlük takmayı reddeden bir miyoptum. lazer ameliyat oldum. tavsiye ederim. hayat kaliten artacak.
0
glamdr1ng
(29.06.21)
Sadece gözlük kullanma şansın var ama sadece lens kullanmak biraz konu dışı, astigmatın da olduğu için torik lens kullanman gerekecek, ben kendi adıma 12 saatten uzun süre lens takarsam çok rahatsız oluyorum ve bu numaralarla bugüne kadar nasıl idare ettin hiç fikrim yok ama bir kere lens ile düzeltilmiş görüntüye alıştıktan sonra, lensi çıkardıktan sonra gözlükle görüntüyü düzeltmeden rahat edebileceğini hiç sanmıyorum. O nedenle lens kullansan bile bir gözlüğünün olması gerekecek.

Maliyet açısından değerlendirecek olursak, gözlük çerçevesi için bir kere harcama yaparak uzun süre kullanabiliyorsun, numaralarının da çok sık değişeceğini düşünmüyorum, o nedenle gözlük kullanmak lense göre daha avantajlı, gözlüğün benim açımdan bir avantajı da, lensle hiç bir zaman tam olarak net görememem ama lens kullanmanın da büyük artıları var, ilk başta kozmetik olarak avantajlı, yağmurda, maske takılması gereken zamanlarda, soğuktan sıcağa girerken, güneş gözlüğü kullanılması gereken durumlarda lens kesinlikle gözlüğe tercih edilir.

Bu arada uzun süreli kullanımda gözleri rahatsız etse de lens kullanımı çok da zor değil, dikkat edilmesi gereken bazı noktalar var sadece.
0
(29.06.21)
35 yıldır göz hastasıyım.7-8 kez ameliyat geçirdim göz nunaralarım sizinkilere yakın.Ama farklı göz hastalıklarım da mevcut.Lazerle göz çizdirme gibi bir opsiyonum yok.Sizin göz yapınız uygunsa güvenilir bir yerde çizdirme ya da göz içi lensi koydurmayı tercih edebilirsiniz.
Gözlük te lens te özellikle yüksek numarada hayat konforunu olumsuz etkiliyor.Kontak lensi 3 yıl kadar kullandım ancak göz numaraları yüksek olduğundan tak-çıkar işlemininfe dahi çok zorlandım.Çünkü gözünde lens yokken eliine lensi almakta,takmakta zorlanıyorsun.Çıkarmakta aynı.Dolayısıyla gözüne enfeksiyon kaptırma riskin artıyor.
Beb gözlükle devam ediyorum.Uzak-yakın-astigmat hepsi bir "markalı" camda ve %60 inceltilmiş.Tabi böyle olunca camlar çok pahalıya geliyor.Bu sefer de "aman gözlüğe bişey olmasın" diye kasıyosun.Yine de göz sağlığı ve kullanım kolaylığı açısından -ameliyattan sonra- gözlüğü tavsiye ederim.
0
arenas
(29.06.21)
1.Lens tercih etsen bile gözlük almak zorundasın, tek başına lens yeterli değil, belli zamanda çıkarıp gözünü dinlendirmen şart.

2.Astigmat içim torik lens kullanman gerekecek. Belli astigmat değerleri vardı, numaran daha büyükse hep sorun hissedeceksin. (Özel astigmat numarası olabilir, denemedim)

3.Lens bazı gözler için konfor iken astigmatlı olunca konfor olmama durumu var; dönüyor, derecesi netleşmiyor vs gibi tek gözümde sürekli bulanık görme sorunu yaşadım/yaşayabilirsiniz.

4.Lenste gözlüğün zorluklarına göre görüş açısı/buğu/yüzde yük yapmaması vs gibi avantajları var ancak her göz için aynı konfor sağlanamıyor.

5.Gözlüğün de lensin de avantajı dezevantajı var. Yalnız birinci maddeye tekrar dikkat ediniz.
0
epitaf
(29.06.21)
(11)

"davetimiz yemekli ve alkollüdür" kalıbı

hooiken
merhaba,"davetimiz yemekli ve alkollüdür" kalıbı için ne düşünüyorsunuz? nikah & düğün kutlamamız için bu ibareyi de belirtmek istiyoruz ama çok mu eğreti durur? ya da aynı şekilde, büyükada'da yapılacak olan bu davet için insanlar ispark'a araçlarını bırakıp motorlarla karşıya geçecekler. ona göre
merhaba,

"davetimiz yemekli ve alkollüdür" kalıbı için ne düşünüyorsunuz? nikah & düğün kutlamamız için bu ibareyi de belirtmek istiyoruz ama çok mu eğreti durur?

ya da aynı şekilde, büyükada'da yapılacak olan bu davet için insanlar ispark'a araçlarını bırakıp motorlarla karşıya geçecekler. ona göre bak alkollü, aracınla geleceksen bilgin olsun vs... gibisinden de çıtlatmak istiyoruz.

bu kalıp başka şekillerde nasıl belirtilebilir? ya da bana mı eğreti geliyor sadece?
0
hooiken
(27.06.21)
hmmm, yok aslında gelecek herkes alkol içiyor.

acaba bunu yazmak istememin sebebi, insanlar tok karnına gelmesin diye mi bilmiyorum ki :)))
0
🌸hooiken
(27.06.21)
bence eğreti duran bir şey değil. önemli bir bilgi. yemek zaten direkt olmalı. alkol de dediğiniz gibi aracıyla gelip de "ulan alkol varmış keşke taksiyle gelseydik" diyenler için gerekli bir bilgi.

şöyle denebilir belki "davette yemek ve içki servisi olacaktır.""
0
himmet dayi
(27.06.21)
eğreti gelmedi bana. kalıbın bir sorunu yok. politically correct olayı artık bir noktada yoruyor.

"isteğinize bağlı içki ve yemek servisi yapılacaktır" yazılabilir. tercih sizin, içersen ekime içmezsen yine ekime der gibi.
0
phonex
(27.06.21)
himmet dayi +1

bu "alkol içmek, alkol almak" meselesi son yıllarda başladı nedense ve tuvalete lavabo demek gibi eğreti duran bir şey.
doğrusu "içki içmek" ve "içki"dir, türkçe olarak da hoş değil yani.
"yemek ve içki servisi" en şık olanı.

zaten davetliler arasında içki içmeyen ya da öyle bir ortamda bulunmak istemeyen de varsa uyarıda bulunmakta da sakınca yok.
herkes içki içiyorsa da, araba/taksi vb. organizasyonu açısından uyarmak iyi olur.
0
blatta hiberna
(27.06.21)
"Yemek ve içki ikram edilecektir." Nötr bir cümle. Yazdığınız kulağa hoş gelmiyor.
0
ryhmer
(27.06.21)
Şöyle de yapılıyor:

18:00 başlangıç servisi
18:30 yemek ve içki servisi
19:30 nikah
Gibi program yazan davetiyeler gördüm
0
suicides underground
(27.06.21)
Bence gerekli.

Ornegin oyle bir yere taksiyle gecerim. Insanlarin alkol alip arac kullanma ihtimalini sifira dusurmek icin oyle bir not eklerdim.
0
buf-e kür
(27.06.21)
himmet dayı'ya katılıyorum, aynen belirtildiği gibi adam arabayla gelecekse gelmez taksiyle gelir mesela. kesinlikle yazmanızda fayda var.
0
roket adam
(27.06.21)
Düşünceniz eğreti değil, içki kullanmayan biri olarak bu şekil uyarıyı tercih ederdim ama cümle çok iyi değil. Uygun şekillerini yukarıda belirtmişler bence bunlardan birini eklemeniz uygun.

Eklemeden geçemeyeceğim, @alperz’in yazdığına da epey güldüm. Kaç kişi kaldı mirim şunun şurasında bunları bilen :)
0
epitaf
(27.06.21)
"davetimize aksam yemegi dahildir ve alkol de sunulmaktadır" yazmaniz yeterli

arabayle gelecek olan ona gore icmez. zorla alkol dayamayacaksaniz sorun yok bence
0
exlibris
(27.06.21)
yok hocam ayıp değil bunu belirtmen. bu sene gördüm yani çoğu kesim "neyli ve nasıl olacak?" kısmını da takılıyor.
0
evimin paspasi
(27.06.21)
(13)

Hangisi ev mi araba mı yatırım mı?

grid
Bir akrabamız 3+1 evini bana satmak istiyor. Piyasa değerinin baya altına. 150k ya. İçinin boyanması gerekiyor. Mutfak dolapları vs değişmesi gerekiyor. Çok kötü durumda değil ama. Kiraya versem en fazla 1000 tl ye verebilirim. Evi alıp sonra yakın zamanda satamam. Çünkü zaten yapancıya satılmayacak
Bir akrabamız 3+1 evini bana satmak istiyor. Piyasa değerinin baya altına. 150k ya. İçinin boyanması gerekiyor. Mutfak dolapları vs değişmesi gerekiyor. Çok kötü durumda değil ama. Kiraya versem en fazla 1000 tl ye verebilirim. Evi alıp sonra yakın zamanda satamam. Çünkü zaten yapancıya satılmayacak diye bana satılıyor.
İkinci ihtimal elimdeki arabayı satıp üzerine 150 daha koyup yeni araba almak.
Üçüncü ihtimal parayı yatırım araçlarında bekletmeye devam etmek. Şu an zaten büyük bir kısmı altında bekliyor. Ancak altın son sene hiç kazandırmadı.
Sizce ne yapayım
0
grid
(27.06.21)
Normalde eve para verilmesine çok sıcak bakan biri değilim ama bin lira civarı bir kira getirisi olan evin 150 bin lira olması gerçekten kaçırılmayacak fırsat. Normal şartlarda bu evin 250-300 bin aralığında olmasını beklersin.

Zaten aracınız da varmış. Çok sorun yaşatmıyorsa satıp yenisini almanın hayatınıza katacağı çok bir şey olmayacak. Biraz daha konfor ve biraz daha uzun ömür. Vergisinden ötürü (MTV) onun masrafı da mevcut araca göre çok olabilir.

Yatırım aracı tavsiyesi vermiyorum. Çünkü yasak :)
0
himmet dayi
(27.06.21)
Kiradaysan ev
Değilse yatırımda kal. Nakiti koru. Arabalar değerinden daha fazla fiyatlı.
0
etna
(27.06.21)
Ev yaşadığım yerde değil memlekette. Oturma imkanım yok.
0
🌸grid
(27.06.21)
bence evi alın, içinin mutfak dolaplarını yenileyip satın.
eğer evin satış fiyatını çok etkilemeyecekse, yenilemeden piyasasının 10-20 bin altında satışa çıkartıp daha hızlı satılmasını da sağlayabilirsiniz.

sonra da arabanızı satıp üzerine evin parasını (tercihen bir kısmını) koyun ve arabanızı yenileyin.
elinizde para kalırsa da (alacağınız arabaya bağlı tabii) bir kenara atarsınız.

arabayı şimdi yenilemezseniz, önümüzdeki dönemlerde, en iyi ihtimalle 2023'e kadar sürekli artmaya devam edecek.
bugün aldığınız arabayı üç ay sonra satsanız kârdasınız gibi bir durum var piyasada.
0
blatta hiberna
(27.06.21)
dar vakitte 150 bine tanıdığa satılan ev uzun vakitte bence 200 bine bile gider resmen fırsat ayağınıza gelmiş şuan hiçbir yatırım aracı veya araba ucuz fiyatta değil gayrimenkuller ise döviz bazında ucuz. arabanız zaten varsa evi alıp geniş vakitte satmayı deneyebilirsiniz. içini ucuza yaptırır evin albenisini arttırırsanız dahada karlı satmanız mümkün.
0
alp9900
(27.06.21)
185 ayda kira getirisi ile kendisini amorti edecek ev, ciddi fırsat demektir. Sizinki 150 ay şu an için. Düşünmeye gerek bile yok.
Önemli olan gerçekten 1000 tl ile kiraya verebileceğinizden emin misiniz? Cevap "evet" ise o ev alınır.
0
han20
(27.06.21)
memleketinize sık sık gitmiyorsanız o evi almayın. yabancıya satılmasın istiyorlar demişsiniz, anladığım kadarıyla akraba apartmanı. ama bu durumda yabancıya kiralanmasını nasıl kabul ediyorlar? bahsettiğiniz 1000tl kira hesabınız hayal olabilir. içine yapılacak tadilat ve sonra gelecek olan yıllık masraflarını ekleyince sizi memnun etmeyecektir...
0
malheiros
(27.06.21)
1000 lira kira getiriyorsa kesin soyle ben 180 bin veriyorum 150 bin yerine. o yuzden ya evi sen al ya da bana pasla :D
0
baldur2
(27.06.21)
Sizin şartlarınızı ve ne yapacağınızı bilemem ama anlattıklarınızdan yola çıkarak ben evi kesin alırdım. Düzgün, maaşlı, sorunsuz bir kıracıyla yola devam edip aldığım kirayı yine altın/döviz gibi değerlendirirdim. Burada önemli nokta evin şartları, bulunduğu muhit, ne tür kiracılar bulunabilir, ev tercih ediliyor mu vs.

Yatırım olarak arabadan anlamadığım için arabaya çok para gömmeyi tercih etmem. Altın/döviz gibi unsurlar da yatırımdan ziyade daha çok paranın erimesinin önüne geçiyor.
Evi aldığımda hem elimde bir evim olacak, hem de birikim yapmaya devam edebileceğim. Tabi bu benim bakış açım, kimseye yatırım tavsiyesi olamaz.
0
epitaf
(27.06.21)
Ev al.
0
j r r tolkien hayrani
(27.06.21)
Evin konumu iyi üniversiteye yakın. Çevrede çok öğrenci apartı var. Geçen sene boyanmadan kiraya çıkartıldı arayan soran eden oldu. 1200 kira yazmıştık kiraya veremedik. Sanırım pandeminin de baya bir etkisi oldu.
Bu sene alırsam içini güzelce boyayıp ilana çıkartırım. 1000 liraya kesin tutulur diye düşünüyorum. Yasaklar falan devam etmezse.
Geçen sene evi alacam diye 10 bin verip doğalgaz kombi sistemini de ben yaptırmıştım. Yani evi aslında 160k ya almış gibi olacağım.
Bana da ev daha mantıklı gibi geliyor ama tekrar paramın birikmesi için baya beklemem gerekecek. Karlı bile çıkıyorum bu durumdan aslında. Ne bileyim emin olup karar vermedim
0
🌸grid
(27.06.21)
evi kaçırma. zaten doğalgaz masrrafını bile yapmışsın.
0
sutlu nescafe
(27.06.21)
Bilemedim @sutlu
Hala karar veremedim
0
🌸grid
(30.06.21)
(4)

Sandık görevlisi alınamayan ücret

epitaf
Tam da ibb seçiminin yıldönümüne uygun bir soru ile huzurlarınızdayım.Olay şu 23 haziran ibb seçiminde görevli sandık memuru seçim ücretini almayı unutuyor. Daha doğrusu ilk anda belli değil, derken süreç uzuyor. Maaş aldığı bankadan araştırıyor ancak oraya yatmamış. O sırada tayini çıktığı için de
Tam da ibb seçiminin yıldönümüne uygun bir soru ile huzurlarınızdayım.

Olay şu 23 haziran ibb seçiminde görevli sandık memuru seçim ücretini almayı unutuyor. Daha doğrusu ilk anda belli değil, derken süreç uzuyor. Maaş aldığı bankadan araştırıyor ancak oraya yatmamış. O sırada tayini çıktığı için de nereden alacağını öğrenemiyor, derken zaman ilerliyor. (Bu bölümde parası bolmuş gibi uyuşukluk yapıp tembel olduğu için kendisine rahatça kızabiliriz ama daha önce seçim görevi yapmadığı için acemi, biraz da bu nedenle ücretini alamıyor)
Neyse tam aklı başına gelip peşine düşerken de pandemi ortaya çıkıyor, yasaklar vs derken yine araya zaman giriyor. Tabi paraya ihtiyaç da oluyor.

Soru şu
1. Bu şahıs ücretini alabilir mi? Zaman aşımı diye hakkı gitti mi?
2. Eğer alma imkanı varsa nasıl bir yol takip etmeli, nereye başvurmalı?

İnternette biraz araştırdım ama yeterli bilgi bulamadım, konuya hakim arkadaşlar vardır belki diye sormak istedim.
0
epitaf
(23.06.21)
İbb seçimi özelinde bilmiyorum ama bu işleri seçim kurulu müdürleri bilir. Seçim kurulu müdürü banka yada ptt ile anlaşır. Para oraya yatar. Genelde PTT olur ve sen tc ni söyleyip paranı çekersin. Paranı belli bir süre çekmezsen para geri döner.

Şimdi o şahıs sandık memuru olarak onu atayan seçim müdürlüğüne ulaşsın. Örneğin Kadıköy Seçim Müdürlüğü. Oraya sorsun olayı anlatsın. Belki bi ihtimal PTT de olabilir ama çok zaman geçti ama çözüm dediğim yer.
0
infernalcadre
(23.06.21)
Ben burada sormuştum, ilçe seçim kurulunun bulunduğu ilçedeki mal müdürlüğünden alabiliyor olmalı.
0
atom karincanin torunu
(23.06.21)
@atom karincanin torunu haklı, ben öyle yapıp almıştım.
0
anarsik kurbaga
(24.06.21)
Şikayet var sitesindeki çözüldü gibi cevap yazacağım.

Yukarıda cevaplayan arkadaşlara teşekkür ediyorum, söylendiği gibi ilçe mal müdürlüğüne dilekçe ile başvurulup iban veriliyor ve iki gün içinde hesaba yatar demişler. İşlem tamam, para hesaba yatmış.

Belki başkasının işine yarar diye bu açıklamayı ekliyorum, duyurunun ne işe yaradığına kanıt olsun :)
0
🌸epitaf
(07.07.21)
(4)

Kan tahlilim e nabizda yoksa daha cikmamis mi demek?

proletarier aller lander vereinigt euch
Saglik ocaginda kan tahlili yaptirdim 2 gun oldu sonuc hala e nabizda gorunmedigi icin yorumlatmaya gitmedim ama acaba enabiza gec mi dusuyor?
Saglik ocaginda kan tahlili yaptirdim 2 gun oldu sonuc hala e nabizda gorunmedigi icin yorumlatmaya gitmedim ama acaba enabiza gec mi dusuyor?
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(23.06.21)
geç düşebiliyor genelde evet. hastaneyi arayıp bilgi alabilirsiniz direkt çıkıp çıkmadığına dair.
0
biseysorucam
(23.06.21)
Aile hekimliginde yapilanlar enabiza dusmez. Ordan size bi numara vermeleri lazim onunla il saglik mudurlugu tahlil sonuclarina bakacaksin internetten.
0
e mice
(23.06.21)
Tahliller bazen geç düşüyor, özellikle aile hekimliğindekilerde zaman uzayabiliyor diyecektim ama dün yaptırdığım tahlil bugün hemen düştü.
Hatta daha öncesinde e nabızda çıkar diye aile hekiminin numara vermediği zaman olmuştu ama sisteme düşmemişti. Belki sizde de öyle bir geç kalma durumu vardır, çünkü rutin tahliller iki güne kadar çıkar, yorumlatmaya gidebilirsiniz bence. Ekstra geç çıkacak bir tahlil varsa bilemem.
0
epitaf
(23.06.21)
doktor kontrol edene kadar düşmüyor enabıza. evlilik için yapılan talasemi taraması hariç ertesi güne çıkıyor sonuçlar.
0
unalub
(23.06.21)
(8)

sürekli yorgun hissetmek

rofwts
merhabalar arkadaşlar sabahları 12-1 den önce yataktan çıkamıyorum.ve kendimi sürekli yorgun hissediyorum.kan testi yaptırdım değerler normal çıktı.sebebi ne olabilir?şimdiden teşekkürler
merhabalar

arkadaşlar sabahları 12-1 den önce yataktan çıkamıyorum.ve kendimi sürekli yorgun hissediyorum.kan testi yaptırdım değerler normal çıktı.sebebi ne olabilir?

şimdiden teşekkürler
0
rofwts
(13.06.21)
Unlu ve şekerli gıda seni çok yoruyor olabilir. Onları en az yarı yarıya azaltırsan çok rahatlarsın.
0
muhayyer divan
(13.06.21)
b ve d vitaninin eksiktir muhtemelen, kan tahili yaptır bence. bu iki eksiklik depresyondan çarpıntıya kadar bir sürü şeye neden oluyor.
0
captainmrg
(13.06.21)
Depresyon da bir olasılık.
0
pro9it9is9
(13.06.21)
Muhtemelen gilbert sendromu
0
messina123
(13.06.21)
- un-şeker ve yulaf hariç tahılı hayatından çıkar
- D vitamini ve kaliteli bir omega 3 destegini en az 3 ay kullan.

kan testleri bazı hücre içi değerleri tam göstermeyebilir. örneğin magnezyum eksikliğini bu şekilde göremezsin. bu konularla uğraşan bütüncül tıp konusunda uzman bir hekimden görüş almanda fayda var.
0
orpheus
(13.06.21)
Kaç saat uyuyorsun?
0
sta
(14.06.21)
Yukardakiler +1
Ayrıca tahlil sonuçları normal derken bizde referans aralıkları sağlıklı olmak için gereken aralıklar değil, ölmeyeceğin aralıklar.

Misal d vitamini için verilen alt sınır, raşitizm olmayacak sınır. Oysaki sağlıklı iyi hissetmen için gereken bunun çok daha üstü, avrupada 60 civarı isteniyor. Bizde de ekrana çıkan bazı doktorlar artık bunu gündeme getiriyor, hastanelerdeki referanslar yeterli değil diye.
B12 için de 200 civarıysa normal görünür ancak 500 olması gerekir.
Bunun gibi nedenler de olabilir.
0
epitaf
(14.06.21)
demir eksikliği
0
ercumentcozer
(14.06.21)
(12)

Rutubet kokan çamaşır

kablelvuku
Çamaşırlarımız her yıkamadan sonra kuruyunca rutubetli kokuyor. Deterjan perwoll yumuşatıcı yumoş.Bu durum niye oluşur? Kıyafetleri çöpe atmama ramak kala düzgün bilgiye ihtiyacım var
Çamaşırlarımız her yıkamadan sonra kuruyunca rutubetli kokuyor. Deterjan perwoll yumuşatıcı yumoş.

Bu durum niye oluşur? Kıyafetleri çöpe atmama ramak kala düzgün bilgiye ihtiyacım var
0
kablelvuku
(13.06.21)
Bulunduğun il nemli bir yerse, çamaşır makinesini düşük devirde kullanıyorsan (yani çamaşırlar yeterince sıkılmıyorsa), sermeden önce de biraz bekliyorlarsa elbette kokarlar. Makinenin devrini yükseltin, hemen çıkarıp serin ve deterjanı değiştirip yumuşatıcı olarak beyaz sirke kullanın. Piyasadan bence yalnızca boron alın diğerleri anca marka pahası çünkü.
0
muhayyer divan
(13.06.21)
muhayyer divan +1
makinede çok mu bekliyor?
kuruttuğunuz yer hava akımı olmayan, rutubetli bir yer mi?

muhayyer divan -1 boron benim çamaşırlarda hep kalıntı bıraktı. ayrıca ariel üstüne tanımam, en pahalı marka olabilir ama özellikle beyaz çamaşırlarda temizliği ciddi fark yaratıyor.
0
halanne
(13.06.21)
kurutma pratiğinizi sorgulayın. çamaşırlar içinde barındırdığı küfü birbirine geçirip siz çekmecenize koyunca kokmaya devam edecekler. iyi kurutma için ya çok havadar güneş gören bir balkon ya da kurutma makinesi şart. çamaşırları koyduğunuz dolabın içi ya da arkasındaki duvar tarafı rutubetli olabilir. 3 yıl benzer sıkıntıyı çektim, acaba tenimde mi pis kolu var diye şüphelenmeye başladım, sonunda dolabın arkasına bakayım dedim duvar oda havasız kaldığı için yemyeşil olmuştu küften. dolayısıyla çamaşırlarım da orada hafif nemli kaldığı için komple ikinci günde kokmaya başlıyordu. şimdi kurutma makinesi ve havadar bir odada tutuyorum mis gibiler.
0
bugisme
(13.06.21)
-evi özellikle çamaşır kuruttuğunuz odayı düzenli havalandırdığınızdan emin olun.
-odayı havalandırırken arada sırada dolap kapaklarını da açın havalansın.
-çamaşır kuruttuğunuz oda ya da genel olarak eviniz genel olarak ışık almıyorsa kesinlikle kurutma makinesi alın.

Ben öğrenciyken 1+1 sonra da hiç bir odası doğrudan dışarı bakmayan bir 2+1'de yaşadım. Çamaşır kurutmak ızdıraptı ve evin havası daima çok ağırdı. Çamaşır kurutacak ferah bir yeri olmayan ve kaloriferleri düzenli olarak köklenmiş olarak çalışmayan evlerde çamaşır kurutmayı sağlıksız buluyorum.
0
denizgonen
(13.06.21)
Makinede hiç beklemiyor aslında, fakat kurutma işini balkon veya dışarı sermek yerine evin içinde yapıyoruz. Ev küçük ve balkonda serme imkanımız olmadığı için o da.
0
🌸kablelvuku
(13.06.21)
evin içinde kurutuyorsanız balkon kapısının önünde kurutun en azından, kapıdan bol hava alsın. bir de üst üste yığmayın kuruturken.
0
halanne
(13.06.21)
O koku makinadan geliyor. Makinanın kendini temizleme programı varsa onu düzenli olarak çalıştırmak lazım. O yoksa çamaşır suyu ya da beyaz sirke ile boşta çalıştırmalı.
0
rm
(13.06.21)
Ya ben bunun perwollden kaynaklandığını düşünmeye başladım artık. Aynısı bana da oluyor çünkü. İğrenç bir koku kalıyor özellikle siyah çamaşırlarda. Ama ben kurumadan da alıyorum bazen bu kokuyu. Makineden çıkarmadan ikinciye yıkadığım çok olmuştur. Toz deterjanla yıkadığım beyaz çamaşırlarda falan hiç başıma gelmedi. Makine aynı makine, kurutma şekli aynı. Deterjana yoruyorum o yüzden.
0
hrvl
(13.06.21)
perwoll çok dandik bir ürün çok reklamı da olsa. ariel veya omo alın.

havalandırma konusunu söylemiş arkadaşlar zaten.

makinenizi boş olarak en yüksek derecede çalıştırın deterjan gözüne karbonat ve sirke koyun. tamburada bir tane fairy bulaşık tableti atın. temizlensin bi içi.
0
xrated
(13.06.21)
çamaşırlarınızı arada bir sıcakta yıkayın geçer. çamaşırın kuruma süresi de çok uzamamalı.
0
insomni4c
(13.06.21)
Deterjan kokusu da olabilir demeye gelmiştim yukarda yazılmış.
Ev dolap rutubeti yoksa kurutma süresi çok önemli. Ne kadar nemli kalırsa o kadar koku oluşur. Ayrıca bazıları çamaşırlar tam kurumadan kaldırabiliyor, durduğu yerde kurur diye ya da aceleden. Buna da dikkat etmek lazım.
0
epitaf
(14.06.21)
Çamaşır makinası ile ilgili olabilir, yıkama sonrası kapağı ve içini iyice kurulamak lazım, bir de hiç hoşlanmamama rağmen yıkama sonrası kapağı açık bırakıyorum ben makinanın hava alabilmesi için. Kokunun sebebi çamaşırların hemen asılmaması ya da nemli ortamda kurutulması değilse bu ihtimaller de düşünülebilir.
0
(14.06.21)
(2)

Önü tamamen fermuarlı Polo yaka t shirt neden yok

ikikerekac
Niye yav
Niye yav
0
ikikerekac
(13.06.21)
Ara ara fermuarlı gömlekler çıkıyor (Polo olmayan) ama hem rahatsız hem de oturup kalktıkça fermuar tuhaf biçimlerde kıvrılıyor, çirkin gözüküyor. Olmasın, gerek yok.
0
kobuzchu kiz
(13.06.21)
Tişört rahat olması beklenen bir ürün, fermuar ise rahatsızlık veren bir sistem. Yaz için bahsettiğiniz tarz fermuar bedeni rahatsız eder. Düzgün durmayışı belirtilmiş.
0
epitaf
(14.06.21)
(4)

türkiye'de yaşayan biri mutlaka şu kitabi okumali dediğiniz kitaplar?

kayanyıldız
aradığım konu başlıkları örneklemem gerekirse;1-türkiye'nin yakın tarihi2-türkiye'de kadın olmak ve hakları3-avrupa ve türkiye4-mutlaka bilinmesi gereken olaylardan bahseden kitaplar vs.hem bilgi sahibi olmak hem de bilinçlenmek istiyorum. yukarda bahsettiğim konu başları kesin başlıklar değil başka
aradığım konu başlıkları örneklemem gerekirse;
1-türkiye'nin yakın tarihi
2-türkiye'de kadın olmak ve hakları
3-avrupa ve türkiye
4-mutlaka bilinmesi gereken olaylardan bahseden kitaplar vs.

hem bilgi sahibi olmak hem de bilinçlenmek istiyorum. yukarda bahsettiğim konu başları kesin başlıklar değil başka tarzda ama güvendiğiniz kitaplar varsa lütfen yazın.
0
kayanyıldız
(10.06.21)
türkiye'de geri kalmışlığın tarihi
68in kadınları
içimizdeki şeytan
kuyucaklı yusuf
yer altında dünya var
0
rewlack
(10.06.21)
nutuk okuyun. türkiye nasıl kuruldu, ne şartlarla kuruldu? bu soruların cevapları nutuk'ta. ilk ağızdan öğrenirsiniz.
0
co2s2
(10.06.21)
türkiye'nin yakın tarihi için kesinlikle nutuk ilk okunması gereken eser.
Erol mütercimler bu vatan böyle kurtuldu.

Türkiye'de kadın olmak ve hakları konulu çok iyi eserler var mı bilmiyorum.
Biraz popülist işleniyor bu konu maalesef.

Avrupa ve türkiye'yi bilmiyorum ama Henry Kissinger-Dünya Düzeni mutlaka okunmalı. Güncel dünya siyasetini algılamak adına.
0
anten
(10.06.21)
Tek taraflı okumamak adına karşı fikirde/görüşte kitaplar okunmalı bence.
Mesela bulabilirseniz Yürüyenler ve Sürünenler gibi, Batılılaşma İhaneti gibi.
0
epitaf
(10.06.21)
(15)

Biontech mi, Sinovac' mı ?

vizivozo
Tercihiniz ne, niye ?
Tercihiniz ne, niye ?
0
vizivozo
(10.06.21)
pccopath
(10.06.21)
Ben açıkçası virüse yakalanmadan geçirdiğim 2 yıldan sonra 9 canımla aşı olmadan yola devam etmek istiyorum. Ama "olacaksın kardeşim" derlerse BioNTech aşısı olmayı düşünüyorum. ABD de bu aşıyı tercih ediyor. ABD tercih ediyorsa yeterince güvenilirdir diye düşünüyorum. Çin'e güvenim yok.

Benzerini sormuştum

eksiduyu.ru
0
dissendium
(10.06.21)
Daha önce konuşulmuştu ama o zaman bana sira gelmeyeceğini düşündüğümden rahattım. Hala da inanamıyorum, 5 tane kağıt maskeyi dağıtamayanlar, -70 de korunması gereken aşıyı nasıl uygulayabilecek diye.
0
🌸vizivozo
(10.06.21)
Biyontek çünkü aşıyı bulan Türk. Çin’in eli değen hiçbir şeye güvenmem.
0
zoghurt
(10.06.21)
biontech aşısı oldum.

nedenlerim şöyle:

1) biontech, şeffaf davranarak tüm verileri net bir şekilde paylaştı. sinovac uzun bir süre paylaşmadı. ülkelerin yayınladığı etkinlik sonuçlarından koruyuculuğunu öğrendik.

2) biontech aşısının ilk dozda bile %80 civarında koruma sağladığı biliniyor. ikinci dozuyla %90 ve üzeri koruma sağladığı görülüyor. sinovac bu rakamlara ulaşmıyor. (etkisiz anlamında söylemiyorum ama biontech'in sonuçları daha çok güven veriyor)

3) biontech, gelişmiş ülkelerin çoğunda uygulanıyor. sinovac, son durumu bilmemekle birlikte gelişmiş ülkelerin hiçbirinde uygulanmıyor. abd, avrupa ve israil'de uygulanan bir aşı maalesef daha çok güven veriyor.

4) yurt dışına seyahat söz konusu olduğunda biontech ile sorun yaşamayacağım. sinovac aşısında bu problem yaratabilir (tabii ileride bu değişebilir).

5) biontech aşısının zararlı veya sorunlu olduğuna dair hiçbir kanıt yok (sinovac'ta da yok elbette).
0
nathanieltroy
(10.06.21)
biontech; çünkü koruyuculuğu yüzde 95'lerde.
ilk doz bile oldukça yeterli koruyor. ikinci dozdan sonra da covidin varyantlarına da etkili imiş.
ayrıca biontek aşısının her aşaması şeffaf bir şekilde paylaşılıor.
neredeyse tüm gelişmiş ülkelerin ilk tercihi biontech
0
omonia
(10.06.21)
Tercihim Sinovac ancak gel gör ki piyasada yok. İş nedeniyle aşı sıram geldi ancak aşı randevusu alamadım. Son duyduğum haberde ise artık ülkeye sinıvac gelmeyeceği üretiminin burada yapılacağından bahsediliyordu, kalbim şu ab kırık biraz...

Biontech aşısını kendi adıma biraz riskli buluyorum malum etkilerinden ötürü. Gelecekteki etkileri de belirsiz ama şimdilik o önceliğim değil.

Avrupa vize olayını çok önemsemiyorum, onun eninde sonunda değişeceğini düşünüyorum, Çin zaten karşı hamle yaptı sanırım.
0
epitaf
(10.06.21)
tek cevap: israil hangi aşıyı tercih ettiyse gözüm kapalı olurum.
0
iddaaci
(10.06.21)
@iddaaci kesin 1960larda falan İsrail'li doktorlar da sigaranın sağlığa bir zararının olmadığını düşünüyorlardi :)
0
🌸vizivozo
(10.06.21)
Kesinlikle Sinovac.

İkisini de seçme hakkım vardı Sinovac oldum.
Ülke filan bilmem ben, aşıların çalışma şekline baktım.
Biontech aşısı hemen sonrasında yamulanlara baktım.
Şu aşamada aşı olmayı doğru bulmayan, ama "aaa aşı olmadınız mı ayıp size" tantanasından uzak olmak için Sinovac oldum.

En kötü ihtimalle hiç antikor oluşmaz dedim onun dışında bir zararım olmazdı.

Yani "ben acilen aşı olmalıyım, aşı olmazsam asla rahat edemem, ne vururlarsa vursun ne olursa olsun umurumda değil yeter ki aşı olayım" diyorsan Biontech ol.
Ama eğer "ayıp olmasın, soran olursa aşımızı olduk deriz, işe yararsa da yanımıza kar kalır" dersen Sinovac ol. (Tabi şu an yok sanırım, gelirse eğer)
0
infernalcadre
(10.06.21)
Türkiye'de üretilmedikten sonra hiç biri. Bir yılı aşan sürede sürekli medyada yaşamlarını yitirenlerin sayılarına bağlı olarak ve Ölüm korkusu nedeniyle aşıyı normal bir şeymiş gibi gösterir oldular. Koruyuculukta da ürün f/p yönünden sürekli teknoloji markalarının bişilim sitelerinde PC dergilerinde yarıştırılması gibi bir durum ortaya çıktı. AMD mi, Intel mi , Nvidia mı Ati mi ?... Linux mu Windows mu? Biontech mi Sinovac mı..?
Arka planda nasıl anlaşmalar söz konusu? O da ayrı mesele.
Markanın kendisi (bazen logosu) faydayla eş görülür hale gelmiş durumda.
Yok firmaya ait aşının koruyuculuğu, yüzde 95, yok firma yetkilileri türk..

Biraz bu tür etiketlerle dolu mağaramızdan dışarı çıkarsak hava alacağız ama nafile.

Bir de antikor denen bir durum var. Konu geniş ama özetle, uzmanlar bu zaten insanda yeterli düzeyde ise aşıya da gerek yok diyor.
Vücut bu şekilde kendi koruyabiliyor.
Her aşı olan da hayatını garantiye almış değil. Ölenler de var. ölenlerin nasıl öldüğünü otopsisini konuşan yok nedense. Sadece toplam sayıda bir birim olarak belirtiliyorlar.
Bu yönde bilgilerin içeriğinden neler olup bittiğinden, tamamen habersiz olarak markaya bağımlı şekilde tercih yapar duruma gelmiş durumdayız. Gerçek anlamda bilgi kaynaklı, bir tercih söz konusu değil ki insanlarda genel olarak. Algılarımızla ne kadar ikna olduysak haberlerden, tercihte o oluyor zaten.
Peki içerik bilgisi?
Sıfır!

- X aşısı tercihim ..
+ Neden ?
- ambalajı kolay açıldı. daha az acı verdi.
0
Erva
(10.06.21)
Biontech değil ama moderna vardi onu oldum.
Açıkçası milyonlarca Avrupalı, milyonlarca amerikali vs hep beraber öleceksek ölelim. Geriye asi karsitlari ve sürekli sosyal medyadan gördüğü iki seyi geveleyip "rma asisi tehlikeli" diyenler kalacak. Öyle dünyaya turp sikayim.
0
logisticsmanager
(10.06.21)
Biz sinovac tercih ettik çünkü aile büyüklerimizde yüksek tansiyon vardı. Biontech'in daha çok yan etkisi olduğunu duyduk
0
Eda Serin
(10.06.21)
ahaha logistics'in mantık süpermiş, biontech +1
0
makarnavodka
(10.06.21)
Sinovac olurdum imkan olursa, çünkü klasik ve bilinen bir yöntemle üretiliyor. Nakliyesi saklaması daha kolay.

Biontech'in -70 derece konusu bende şüpheli, o soğuk zincir bizde bir yerlerde kırılırsa kimse söylemez.
0
John Bloor
(10.06.21)
(3)

Idrarda kalsiyum yuksekligi

balpolen
Cikmis babamda, doktor da kemik olcumu yapilsa iyi olur demis. Fizik tedaviye mi ortopediye mi gidilse daha iyi olur? Tesekkurler
Cikmis babamda, doktor da kemik olcumu yapilsa iyi olur demis. Fizik tedaviye mi ortopediye mi gidilse daha iyi olur? Tesekkurler
0
balpolen
(09.06.21)
fizik :)
0
e mice
(09.06.21)
Ne kadar yüksek bilmiyorum ama potansiyel böbrek taşı sebebi. Kontrol ettirmenizi tavsiye ederim. Ayrıca PTH kontrolü de yaptırın mutlaka.
0
dark dante
(09.06.21)
Kemik ölçümü fizik tedavide yapılıyor.

Böbrek taşı olayı +1

Geçmiş olsun
0
epitaf
(10.06.21)
(6)

Bir anket için muhafazakar insanları soru sorarak tanımlamak istiyoruz

Ranchoddas
merhaba, bir tane anket için muhafazakar insanları tanımlamak istiyoruz ama muhafazakar olup olmadıklarını sormadan, 1-2 soruyla bunu anlamak istiyoruz. örneğin;ne sıklıkla alkol tüketirsiniz?- tüketmem, dini inançlarıma aykırı.- haftada bir- çok sık- diğergibi bir soru sorarak anketi dolduran kişin
merhaba, bir tane anket için muhafazakar insanları tanımlamak istiyoruz ama muhafazakar olup olmadıklarını sormadan, 1-2 soruyla bunu anlamak istiyoruz. örneğin;
ne sıklıkla alkol tüketirsiniz?
- tüketmem, dini inançlarıma aykırı.
- haftada bir
- çok sık
- diğer

gibi bir soru sorarak anketi dolduran kişinin muhafazakar olup olmadığını anlamak istiyoruz. sizce ne sorabiliriz?
0
Ranchoddas
(09.06.21)
Evlilik dışı ilişkiye nasıl bakıyorsunuz?
Olabilir mi?
0
suicides underground
(09.06.21)
Namaz konusu baya tanımlayıcı olabilir

Hiç kılmam
Bayramdan bayrama
Cuma’dan Cumaya
5 vakit kendim
5 vakit cemaatle
0
okumakserbestbegenmeksart
(09.06.21)
Valla tek bir soruyla ölçecekseniz bunun pek bir doğruluğu/geçerliliği olmaz. Yani çok da iyi bir anket olmaz o. Çünkü sadece tek bir soruya cevaptan net bir çıkarıma varamazsın kolay kolay.

Anca direkt "muhafazakar mısınız?" şeklinde sorarsan belki tek soruya indirgeyebilirsin ancak bu direkt soruda bile elde edeceğin sonuçlar çok güvenilir olmaz. Çünkü çoğu kişi kendini direkt muhafazakar olarak niteleyemeyebilir.
0
j r r tolkien hayrani
(09.06.21)
toplumlar dini hükümlere göre yaşantılarını sürdürmeli ve bu kuralları hayatın her alanına uygulamalıdır.

katılıyorum/kararsızım/katılmıyorum.
0
zgrydn
(09.06.21)
Siz anketör olarak nuhafazakarlıktan ne anlıyorsunuz önce bunu tanımlayın. Zira muhafazakarlık statükoculuk demektir. Var olanı koruma, muhafaza etmeden gelir.

Ben bu bağlamda düşünüyorum ve kendimi muhafazakar olarak tanımlıyorum. Aynı zamanda kendi alkolümü üretiyorum, dinle işim yok, malum şahısları sevmem, seveni de sevmem.
0
feel the blanks
(10.06.21)
Muhafazakar tanımı karışık biraz.

Otobüste erkeğin yanına oturan, asansöre binen bir dolu başörtülü var, kastedilen buysa. Aynı zamanda bunu yapmayan başı açıklar da var. O sorular ölçüt olmaz. Yani muhafazakarlık belirsiz bir kavram aslında.
0
epitaf
(10.06.21)
(8)

Roll on tavsiyesi

hede hodo
Vichy ürünleri 70 80 lira.Migros türü yerlerde 15 30 lira arası.Çok fark eder mi?
Vichy ürünleri 70 80 lira.
Migros türü yerlerde 15 30 lira arası.
Çok fark eder mi?
0
hede hodo
(06.06.21)
Rossman alterra tek geçiyorum içeriği de temiz
0
makarnacanavari
(06.06.21)
migrosta siveno da var galiba yine temiz içerikli nispeten uygun fiyatlı
0
freebird5406_2
(06.06.21)
rexona clinical protection
0
tss
(06.06.21)
Nivea etkisi iyi, indirim bulduğum zaman toplu alıyorum. 6 aylık -1 senelik.
0
anarsika
(06.06.21)
Siveno +1
0
auroraaurora
(06.06.21)
deotak kullanıyorum çok memnunum
0
a darkness coming
(06.06.21)
Yves roche’den tesadüf aldığım çok iyiydi, ama şu an aynısı yok. Deotak da iyiydi ama ben rosmandan memnun kalmadım. Belki içeriği temiz diye etkisi az olabilir bilemiyorum.
0
epitaf
(06.06.21)
Karbonat bulamadığım, kullanamadığım zamanlarda sebamed kullanıyorum. Memnunum, öneririm.
0
Amaranta ursula
(06.06.21)
(2)

Ev alma sorunsalı

graupel
Memuruz ve Anadolu’da bir şehirde kiracıyız tayin olurken satabileceğimiz bir ev almak istiyoruz. Soru şu ki Türkiye finans katılım bankasının kendi sattığı bir ev var 0.79’dan kredi kullandırdığı. Bu ev alınır mı yani banka uygun kredi verdiği için fiyatı biraz şişirmiş ama uygun faiz oranı cazip g
Memuruz ve Anadolu’da bir şehirde kiracıyız tayin olurken satabileceğimiz bir ev almak istiyoruz. Soru şu ki Türkiye finans katılım bankasının kendi sattığı bir ev var 0.79’dan kredi kullandırdığı. Bu ev alınır mı yani banka uygun kredi verdiği için fiyatı biraz şişirmiş ama uygun faiz oranı cazip geldi yoksa başka uygun ev alıp 1.39 dan kredi çekip daha sonra yapılandırma mı yapsak faiz oranı düşer mi çok
0
graupel
(04.06.21)
Oran düşer mi konusunu bilmiyorum ama bu ülkede ona güvenip iş yapmayacağımı biliyorum. Örneğin benim aldığım döneme göre düşme olmadı, haliyle yapılandırma da yapmadım ama süreçte zamanla ödeme daha kolaylaşmış oluyor gelir artışı vs gibi nedenlerle.

Asıl yazmak istediğim şey yani kendi mantığıma göre ev alırkenki kriterim şöyle. Bu ev işime yarar mı, artısı eksisi ne olur, ödemeyi yapabilir miyim, ödediğim miktar çok olsa da zaten bir yerlere harcanacağına en azından buraya gitsin. Evi aldığımda mutlu olacak mıyım, yeri konumu nasıl vs gibi daha çok evin kendisi ve ödeme imkanımı hesaplarım.

Ne kadar zarar ederim, kredi ne olur, başka banka daha mı uygun vs gibi şeylere çok takılmam, çünkü geleceğin ne olacağını bilemem. Yani daha iyisini mükemmelini ararken elindekini kaybetmek de var.
Ev alırken tercih ettiğim bankanın dışındakiler çok daha uyguna kredi veriyorken bir tık yüksek olsa da faizsiz olanı seçtim, bankamdan da memnunum, süreçten de, evden de.
Biraz gönlü ferah tutmak lazım bu işlerde bence.
Mesela daha geçen haftalarda bir işlem yaparken bir dikkatsizlikle daha fazla kazanayım derken bir kaç yüz zarar ettim, hepsi bir tuş mesafesinde oluverdi :)
Çok hesap kitap iyi olmuyor demek ki
0
epitaf
(04.06.21)
Krediler düştüğünde ev fiyatları artar, krediler yükseldiğinde ev fiyatları yine artar, hatta Türkiye'de ev fiyatları hep artar. Uygun kredi bulmuşsanız hiç düşünmeden alın evi.

İçinde bulunduğumuz dönemde en mantıklı yatırım TL borçlanmaktır. İsterseniz gidip gübre alın ama TL borçlanın.

YTD.
0
solo
(04.06.21)
(6)

düğün altınları gram

melodi
2018temmuzda evlendik bütün takılar altınlar o günden beri banka kasasında duruyor. 3 senedir içinde ne kadar ne olduğunu bilmiyoruz :) evlendiğimizde çeyrek 305tl idi şimdi aldı yürüdü.yakın zamanda o altınlarla alakalı bir şey yapmayı planlamıyoruz. bilezik altın vs anlaşmalı kuyumcularda bozdurup
2018temmuzda evlendik bütün takılar altınlar o günden beri banka kasasında duruyor. 3 senedir içinde ne kadar ne olduğunu bilmiyoruz :) evlendiğimizde çeyrek 305tl idi şimdi aldı yürüdü.yakın zamanda o altınlarla alakalı bir şey yapmayı planlamıyoruz.

bilezik altın vs anlaşmalı kuyumcularda bozdurup gram altına çevirerek hesapta tutma diye bişey varmış galiba. işletiş nasıldır mantıklı mıdır bilgisi olanlar yardımcı olabilirse
0
melodi
(04.06.21)
Kuyumcuda neden bozdurasın herhangi bir banka şubesi bile yapar bu işi
0
zoghurt
(04.06.21)
Bankalarda gram altın hesabı var. Büyük şehirlerde bazı şubelerde, küçük şehirlerde ise bazı tarihlerde altın uzmanı oluyor. Bu şubelere gidersen 1 gr altınını 1 gr altın olarak hesabına geçiriyorlar. Bilezik, ata altını vs de kaç gr altın yapıyorsa o uzman hesaplıyor altınını alıyor.

Ama bu tip altın işlemi yapmayan banka şubeleri seni kandırmaya çalışabiliyor. Önce elindeki altını bozmanı isteyip sonrasında eline geçen para ile o bankadan gram altın almanı istiyor. Bu arada al sat arasındaki parite farkından dolayı kaybın oluyor. Bu nedenle altını altın olarak alabilecek bir şube bulup buradan yatırın altınınızı.
0
zimbirik
(04.06.21)
zimbirik gayet güzel özetlemiş, bahsettiği yöntem gayet iyi. böylece altınınız yine altın olarak duruyor hesapta ama fiziki olarak uğraşmak zorunda kalmıyorsunuz. sadece şunu ekleyeyim, öncesinde mutlaka bir - iki kuyumcuda kaç gram altınınız olduğunu da öğrenin derim. tartıda hile olma riski olmaması açısından.
0
roket adam
(04.06.21)
Bir de şey durumu var,

Mesela ata altını kaç gram bilmiyorum. Diyelim ki 10 gr olsun. Ama fiyatı 10 gr altın fiyatından fazla. Bankaya gidersen bu altını 10 gr olarak hesaplar. Ama kuyumcu belki ederine daha yakın bir ücret verir size, 10 gr altın ücretinin biraz daha fazlası.
0
zimbirik
(04.06.21)
Elinizdeki altının ayarını da bilmek lazım. Her altına 24 ayar fiyatı beklemeyin. Bu işin uzmanı Kuveyt Türk derler ama hiç deneyimim olmadı. Farklı yerlere gidip size toplamda kaç gr 24 ayar altın olarak hesabınıza yatıracaklar öğrenmek en iyisi. Tabi hesap işletim ücreti, saklama ücreti falan gibi neler çıkaracaklar onu da sorup kararınızı verin.
0
zoghurt
(04.06.21)
Artık çoğu banka altın işine girdi ancak fiziki altın olayı Kuveytturk dışındakilerde var mı bilmiyorum. Kuveytturk’te altınları götürdüğünüzde bilezik, çeyrek vs grama dönüştürülerek fiziki altın hesabı açılıyor. Gram altın varsa onlar da gram altın olarak alınır. Bu işi belli tarihlerde yapan ayrı bir yetkili vardı o zamanlar, şimdi bir çok şubede yapılıyor. On yıl filan önceydi :)

Şu an altın hesabı yapan bankalar fiziki altın değil de değerini tutuyorlar, Buna dikkat edebilirsiniz. Kuveytturk’ten isterseniz altın olarak çekebiliyor olmanız lazım. Yalnız son ekonomik şartlarda onlar da eskiden ücretsiz olan şeylerde değişikliğe gittiler ayrıntıları şubeye sormanız lazım ya da internet sitesini inceleyebilirsiniz. Hesap işletim ücreti vs yok, altın hesabına istediğiniz zaman kendiniz internetten alım/satım yapabilirsiniz.

Düğün takılarını kasada saklarken ödediğiniz yıllık ücret yerine bankada tutmuş olmak bence mantıklı. Yukarıda bahsedilmiş takıların değeri grama çevrilirken düşer buna şaşırmayın, çünkü gram altın saf ve işçiliksiz altın. Külçenin minnak blr parçası :)
0
epitaf
(04.06.21)
(3)

Milyonlarca aşı geldi mi?

mg3929
Geçen ay baya bi anlaşma yaptık deniyordu. Bu aşılar gelmeye başladı mı? Şu an aşılama hızlı devam ediyor mu?
Geçen ay baya bi anlaşma yaptık deniyordu. Bu aşılar gelmeye başladı mı? Şu an aşılama hızlı devam ediyor mu?
0
mg3929
(01.06.21)
gelmis ama ne kadar geldi belli degil.
www.trthaber.com

rakam vermediklerine gore muhtemelen 50-60 bin tanesi geldi. algi yapmak icin haber yapiyorlar ama miktar yazmiyorlar.
0
buenosdias
(01.06.21)
uğur hoca'ya göre türkiye'ye bu ay 30 milyon doz göndercekler ama kaç parti şeklinde olcağı belli değil sanırım. yine de uğur hoca'ya güveniyorum.
0
makarnavodka
(01.06.21)
Aşı geldi m, geldiyse hangisi geldi bilmiyorum ama ikii haftadır aşı için randevu alamıyoruz (Sinovac)
0
epitaf
(01.06.21)
(7)

başlıksız karyola

deepness
karyolanın başlığını çıkarıp sadece bazası ıle kullanmak ıstıyorum. saglık acısından veya yastıgın duruşu gibi detaylar kafama takıldı, bu sekılde kullananlar olumlu veya olumsuz deneyımlerını yazabılırlerse cok memnun olurum, sımdıden tesekkur ederım.edit: peki bazayı pencerenın önune koyarsam, kış
karyolanın başlığını çıkarıp sadece bazası ıle kullanmak ıstıyorum. saglık acısından veya yastıgın duruşu gibi detaylar kafama takıldı, bu sekılde kullananlar olumlu veya olumsuz deneyımlerını yazabılırlerse cok memnun olurum, sımdıden tesekkur ederım.

edit: peki bazayı pencerenın önune koyarsam, kışın soguk dısındaki olumsuzlugu ne olabılır?
0
deepness
(26.05.21)
senelerdir başlıksız kullanıyorum. hiçbir kötülüğünü hissetmedim. sadece süs bence.
0
sutlu nescafe
(26.05.21)
kafami duvara vurmuslugum vardir, benim gibi oryantasyon problemi yasamayanlardansiniz kolayca kullanabilirsiniz :)
0
nefertarii
(26.05.21)
Duvardan gelecek soğuk dışında bir problem olmaz ama sırf bu nedenle antin kuntin demir vs başlık bile tercih edemiyorum.
Ama düşündüm de öğrencilikte gayet de duvara sıfır bazalarda/yataklarda yatmıştım pek bir sorun da hatırlamadım.
0
epitaf
(26.05.21)
Kafayı duvara vurmaya engel +1
Yatarken, otururken kafanızla duvar arasında engel olmuyor, yalıtım kötüyse soğuk olur.
0
zihua
(26.05.21)
cam kenarında olmasına rağmen soğuktn şikayet etmedim hiç.

o değil de kafanızı nasıl vuruyorsunuz merak ettim.
0
sutlu nescafe
(26.05.21)
Ben de cam kenarındayım, soğuk sorunu olmadı hiç. Doğrusu hiç başlıklı baza kullanmadım.
0
ryhmer
(26.05.21)
yastık düşmedikten sonra sorun yok ama düşer
0
bir soru sorcam
(26.05.21)
(6)

şikayet hakkında

jesues
Herkese merhabalar...Bir devlet kurumunda memur olarak görev yapıyorum. Görev yaptığım bölümdeki yetersizliklerin bir türlü tamamlanamaması nedeniyle çok fazla sıkıntı yaşamaktayım. 6 kişi 10 m2 bile olmayacak alanda görev yapmanın sıkıntısını yaşıyoruz. Bu durumu idareye bildirmeme rağmen kimsenin
Herkese merhabalar...
Bir devlet kurumunda memur olarak görev yapıyorum. Görev yaptığım bölümdeki yetersizliklerin bir türlü tamamlanamaması nedeniyle çok fazla sıkıntı yaşamaktayım. 6 kişi 10 m2 bile olmayacak alanda görev yapmanın sıkıntısını yaşıyoruz. Bu durumu idareye bildirmeme rağmen kimsenin şikayetimle ilgilendiği de yok.

Tek çare olarak artık CİMER'e başvuru yapmayı düşünüyorum ancak bu durum 657 sayılı kanun çerçevesinde suç teşkil eder mi bilmiyorum. Başıma bir iş gelmeyecekse bu şikayeti gerçekleştirmek istiyorum ancak iş gelecekse ne tür bir iş gelir bu hususta da değerli duyuru halkından bir bilgilendirmeyi talep ederim. Sevgiler, saygılar...
0
jesues
(26.05.21)
Hocam herhangi bir suç teşkil etmez ancak olacağı söyleyeyim. Cimer bağlı olduğunuz kuruma paslar mesajınızı onlarda yalandan bir cevap verir konu kapanır. Sonra bizi niye şikayet ettin diye ensenizde boza pişirirler... Yaşam standartınızda olumlu değişim olmaz.
0
Ufuk
(26.05.21)
memursan katlanıcan hocam. maalesef.
0
duyurukullanıcısı
(26.05.21)
Valla @ufugun dediği gibi sana karşı bir tavır alınır ancak bence ise de yarayabilir. Memurlar falan üstlerden gelen her şeyden deli gibi tirsiyor, dolayısıyla o şikayet de bir "acaba bişey olur mu" şeklinde soru yaratır kafalarında. Baksana mesela sende de durum aynı, "şikayet edersem bişey olur mu" sorusunu sen de soruyorsun şu an. O yüzden onlar da böyle düşünüp bişekilde adım atarlar sorunu çözmek için.
0
j r r tolkien hayrani
(26.05.21)
Ben vatandaş olarak cimerin bir faydasını görmedim. Ben sizi şikayet ediyorum, siz de diyorsunuz ki; yok öyle bir şey. Şikayet kapanıyor.
0
gelmeistemem
(26.05.21)
Cimerin olayı şikayeti ilgili kuruma ulaştırmak. Yani memur açısından düşünüldüğünde amir atlamamak gerekiyor mesela ama cimere yapılınca o silsile atlanmamış oluyor ve kurumlar arası dolaşıp uygun yere şikayet ulaşıyor.

Çözüm kısmına gelirsek, sizin işinize ne kadar yarar bilemem ama kurum savunmasını yapar ve kendi başını rahatlatacak bir çözüm de üretebilir. Dikkat edin kendi başını rahatlatacak yani öncelik kendisidir, ya bir daha böyle şikayet falan oluşmasın diye ilgili bölümü kapatmak vs gibi de olur duruma uygun başka şey de.

Diğer yandan şikayet sahibinin bilgileri net şekilde paylaşıldığı için sizin şikayetinizi bilirler. Burda da aklıma iki yol geliyor; biri sizi mimleyip bundan sonra o şekilde muameleyle karşılaşmanız ikincisi de sağı solu belli olmuyor diye size temkinli yaklaşmaları. Ancak birinci durum her halükarda ceptedir, orda da güç devreye giriyor.
0
epitaf
(26.05.21)
bir devlet kurumunda yüklenici firmayız. biri bizi şikayet etmiş cimere. daire başkanı whatsapptan kurumdaki personelime ekran görüntüsünü yollamış. şikayet eden kişinin ismi cismi adresi her şey var nerdeyse. allahtan düzgün, aklı başında bir personelimizde arayıp bana haber verdi, başkana usulünce bir daha böyle bir şey yapmayın demeye çalıştık.

o kadar uzaklar ki usüle uygun davranmaktan, başınıza neler gelebilir, bilemiyorum altan...
0
Phoebe
(26.05.21)
(14)

Evde tek başına yaşayanlar

heathen
Gece eve hırsız girmesi ve geceleyin doğalgaz kaçağıyla zehirlenip ölme korkunuz olsa / varsa nasıl atlatırsınız / atlattınız?
Gece eve hırsız girmesi ve geceleyin doğalgaz kaçağıyla zehirlenip ölme korkunuz olsa / varsa nasıl atlatırsınız / atlattınız?
0
heathen
(26.05.21)
pencereleri her zaman küçük aralık bırakırım
kapıyı altlı üstlü kitlerim. hırsızlar kilitsiz kapı arar..
0
heeresgruppe
(26.05.21)
evde doğalgaz yok ama olsa sensör alırdım.
zemin katta yaşamadığım için tek risk ana kapı. o da kilitli olunca güvende hissetmem için yeterli. yetmiyorsa alarm taktırırdım (ses alarmı)
0
sttc
(26.05.21)
güvenlikli site, merkezi sistem yerden ısıtma çözüm.

Korkum, ölürsem komşulara koku bile gitmez, ev sahibi kira yatmayınca cesedi bulur herhalde :) bunun için de evlenip çoluk çocuk yapayım diyorum, nasıl fikir? Gömecek biri olur en azından.
0
stewie
(26.05.21)
Valla ben zamanında üst katta tıkırtı duymuştum, kedi herhalde dedim. Meğer hırsız girmiş çatıdan, laptopu falan götürmüş sdfjgh korkum falan yok ama yine de hareket sensoru koydum.

Harekete duyarlı kamera, gaz algılayıcı, deprem algılayıcı, su ve nem algılayıcı vs vs bir ton sensor var koyabilirsiniz. Sizin yerinize ses çıkartır ve önceden bilmiş olursunuz. Bence bu sizi biraz rahatlatır.
0
ananiyimioguz
(26.05.21)
ev kaçıncı katta? eğer dışarıdan pencere veya balkondan girmek mümkünse evi değiştirirdim kesinlikle. eğer tek yol kapıysa, kapının ve kilidin güçlü olduğundan emin olurdum. ayrıca kapıya bir alarm, mümkünse hareket sensörlü bir kamera.

doğalgaz içinse yine bir alarm ve kombinin olduğu yerdeki havalandırmanın açık olduğundan emin olmak gerek. ayrıca yeni nesil ocaklarda açık kaldığında eğer yanmıyorsa otomatik kapanıyor. böyle bir güvenlik özelliği yoksa ocağı da değiştirirdim.
0
reanarchy
(26.05.21)
Geceleyin eve hırsız girmesi korkusu sebebiyle yatak başucumda babamın üniversiteye ilk başladığım ve başka bir şehre gittiğim zaman verdiği küçük çanta boy biber gazı + rahmetli dedemden yadigar küçük bir çakı ile yatıyorum 2-3 senedir :) Bana tuhaf bir koruma ve güven hissi veriyor, inşallah kullanmama hiç gerek kalmaz...

Doğalgaz konusu ya nasip :)
0
silverleaf
(26.05.21)
Normalde bu tür endişeleri çok düşünmüyorum çünkü düşündükçe artıyor bence. Cahillik rahatlık mantığı diyeyim :)
Ama bir ara 4.kat balkon kapısını gece açık bırakınca acaba biri girer mi diye endişelenmiştim. Hatta gece daha yatmadan açık kaldığında, yatarken değil. Psikolojik muhtemelen. Çünkü daha öncesinde ikinci kat pencere için hiç aklıma bile gelmemişti güvensizlik duygusu. Üstelik yabancı şehir kırsal denebilecek bölgeydi.
Benim korumam ayetül kürsi, felak, nas. Gece yatmadan okurum, evden çıkarken de ayetül kürsi okurum.
0
epitaf
(26.05.21)
zamanında tek yaşadım, o yüzden güvenlikli bir yer tutmuştum. doğalgaz eve kadar zaten gelmiyor, yangın duman için sitenin kendi sensörü var. artı olarak yangın tüpü de tutuyorum evde. bir arkadaşımın evine girdiler sonra baya bi stres yaşadı, alarm falan taktırdı kendince. bence ciddi ve haklı bir kaygı bu, o yüzden gerekli önlemleri almak lazım. özellikle hırsızlık istanbulda büyük sıkıntı.
0
roket adam
(26.05.21)
Doğalgaza gelene kadar...
O türlü şeyler için kaderci bir yapım var. Çok seyahat ettiğim dönemlerden birinde uçakta tirbülans vs yaşamıştım. O arada bir rahatlık geldi. Ölüm bir gerçek. Olacaksa da olur gibi. Ama hırsız girmesi korkusunu bir süre yaşadım. Eskiden 3. katta otururduk, bir ara 1. katta oturdum. Hakikaten bana göre değil. Uykusuz geçti gecelerim. En ufak bir seste bütün evi gezerdim ne var diye. Şimdi yüksek katta oturuyoruz. Bu arada sadece bu evde hırsızlık olayını yaşadık, ondan sonra da kapıları güçlendirip alarm taktık. Şimdi rahatım.
Diğer her türlü şey için ayetel kürsi, felak nas +1
0
SiyamkedisiZorro
(26.05.21)
hırsız için eve ufak da olsa bir köpek edinilebilir.
0
silver apple
(26.05.21)
Güvenlikli bir siteye geçebilirsin. Doğalgaz sensörü kullanabilirsin. Bu tür korkularım hiç olmadı ama korkana da kafaya takma demek anlamsız olur.
0
arnold schwarzeneger
(26.05.21)
doğalgaz alarmı ve kablosuz bir hırsız alarmı. ancak sorun bence sizin kaygı bozukluğunuz hırsızı, doğalgazı çözsen ya deprem olursa korkusu başlayacak. bunu da ancak psikolog/psikiyatr çözebilir.
0
orpheus
(26.05.21)
Gece uyumadan önce odaları son bir kez dolanıyorum, aldığım başka bir önlem yok.
0
ruhen hastayim ben
(26.05.21)
Yalnız yaşıyorum.

Bir gece uyandığımda hırsızla göz göze geldim. Ben ne olduğunu algılayana kadar kaçıp gitti. Salondaki laptop ve telefonumu götürmüştü.

O günden sonra huzurlu uyuyamaz oldum.

Sonra şu sistemi alıp kurdum. Huzurlu uyumaya başladım.

www.hepsiburada.com

O zamanlar bu kadar pahalı değildi :)
0
Mirket
(26.05.21)
(4)

dolma kalem nasil kullanilir? (lamy)

nefertarii
en son ilkokulda derste hokka divitle kullanmistim :)lamy'nin safari model kalemlerini cok begeniyorum ama nasil kullanilir? kartuslari var doldurup oyle kullanabilir miyim? yoksa millet yaninda hokka ile mi dolasiyor :)) eger doldurup kullaniliyorsa murekkep kurumasi vs olmaz mi? ve o murekkep ne k
en son ilkokulda derste hokka divitle kullanmistim :)

lamy'nin safari model kalemlerini cok begeniyorum ama nasil kullanilir? kartuslari var doldurup oyle kullanabilir miyim? yoksa millet yaninda hokka ile mi dolasiyor :)) eger doldurup kullaniliyorsa murekkep kurumasi vs olmaz mi? ve o murekkep ne kadar dayanir?

tesekkurler.
0
nefertarii
(25.05.21)
Hokka yok :)

www.youtube.com şöyle hazır kartuşlar var, ayrıca istediğiniz mürekkeple doldurabildiğiniz kartuşlar da var. Kartuşun içindeki mürekkep kolay kolay kurumaz ama kalemin ucu kuruyup tıkanabiliyor, o da ılık suyla falan açılıyor.
0
kobuzchu kiz
(25.05.21)
merhaba

söz konusu kalemlerin iki tür dolum yöntemi var. ya hazır kartuşlardan satın alıp, bittikçe yenisi ile değiştiriyorsunuz. ya da piston diye geçen aparatlardan satın alıp, pistonun içindeki mürekkep bittikçe tekrar dolduruyorsunuz. kartuşlu sistemler için konuşmak gerekirse, senelerdir sürekli olarak üstümde bir tane bulunur, henüz akma gibi bir problem ile karşılaşmadım. ancak pistonlu sistemler de aynı şekilde sağlıklı çalışıyor mu çok tecrübeli değilim.

uzun süre kullanmazsanız eğer mürekkep kuruyor. bu durumda kalemi parçalarına ayırıp ılık/sıcak su ile iyice yıkayarak kurumuş mürekkebi akıtıp kuruttuktan sonra kalemi tekrar kullanabilirsiniz.

ben sürekli bir şeyler yazıp çiziyor olduğum halde, tek kartuş yaklaşık olarak bir ay götürüyor. ortalama kullanımda daha uzun süre idare edeceğini zannediyorum.

lamy markasının kalemleri için de bir öneri olarak, safari modellerinden ziyade al-star modellerini tercih etmeniz olacaktır. şekil olarak bu iki model birbirine çok benzer, ancak safariler abs plastikten, al-star'lar ise alüminyumdan üretilmiştir. öğrencilik hayatımdan beri çok fazla safari kırdıktan sonra al-star satın almaya başlamıştım, uzun zamandır aynı kalemleri kullanıyorum. diğerlerine göre çok daha dayanıklı.
0
doubletapper
(25.05.21)
banasikcayaz.com adlı sitede dolmakalemlerle ilgili aşırı güzel bi dünyaya ışınlanabilirsiniz, kurucusu da sözlük yazarıdır.
0
amelie poulain
(25.05.21)
Cevaplara ek olarak bir tüyo vereyim. Safari kartuşlu kullanıyorum ancak sık kullandığım için kartuş çabuk bitiyor. Şöyle bir çözüm yaptım. Evde pelikan mürekkep vardı, şırınga ile boş kartuşa çekip kullanıyorum. Bir sorun yaşamadım. Hem de sürekli plastik kartuş atığından kurtulmuş oldum.

Yalnız burda dikkat edilecek nokta, normalde yedek kartuşların ucu kapalı olduğu için akıtmaz ama benim yeniden doldurma yaptığım kullanılmış olduğundan dik şekilde muhafaza ediyorum yedekleri. Sık kullanmayan için yedek ihtiyacı olmaz gerçi.
0
epitaf
(26.05.21)
(8)

Memur şalvar giyebiliyor mu?

chicha_v2
Ptt beşiktaş şubesinde şalvarlı bir memur gördüm de şimdi acayip geldi.
Ptt beşiktaş şubesinde şalvarlı bir memur gördüm de şimdi acayip geldi.
0
chicha_v2
(20.05.21)
kılık kıyafet yönetmeliğine göre sivil itaatsizlik sayılması lazım.. bu kot pantalon için de geçerli ama :)
0
denizmaniaherif
(20.05.21)
öncelikle ptt'de çalışanların hepsi memmur olmaz. şalvar giymek yasak değil. bir kaç sene önce kamuda kıyafet konusundaki geçmişten gelen bu saçma zorunluluklar kaldırılmıştı diye hatırlıyorum ben. ama kişi belki bir sağlık sorunu vs dolayısıyla bol bir şey giymesi gerekmiş ve şalvar giymişte olabilir.
0
pardus
(20.05.21)
@denizmaniaherif kılık kıyafet yönetmeliği hafızam beni yanıltmıyorsa -ki sanmıyorum- davutoğlu'nun başbakan olduğu dönemde değişmişti.
0
pardus
(20.05.21)
giyemez
0
Hallegadola
(20.05.21)
realitede giymemesi lazım ama burası türkiye. içişleri bakanına sülü diyorlar, her an her şey olabilir.
0
mikahakkinen
(20.05.21)
kılık kıyafet yönetmeliği değişmedi. esasen aynen devam ediyor. ancak sendika kararı vs. var ise o sendikaya ait üyeler sendika kararları doğrultusunda kıyafet yönetmeliğine uymayabilir. sendikal faaliyettir çünkü bu durum. bunun için herhangi bir ceza alınmaz. kurum bu durumdan şikayetçiyse personelle değil sendika ile muhattaptır yani.

genel uygulamaya bakarsak da tamamen yöneticinin insiyatifinde bu tarz durumlar. jilet gibi geleceksiniz, ben sendika falan dinlemem diyen yöneticiler de gördüm, tam aksine sendikal bir faaliyet olmamasına rağmen nasıl isterseniz öyle gelin durumu oluşan kurumlarda.


en yaygın uygulaması şu şekildedir. yanılmıyorsam eğitim sen in bir kararı vardı kılık kıyafet yönetmeliğiyle alakalı öğretmenler adına. bu problem midir değil midir diye tartışılırken dönemin milli eğitim bakanı öğretmenleri kılık kıyafet yönünden sıkmayın tarzında bir demeç vermişti basına. bu tarz demeçler herhangi bir soruşturma durumunda okul müdürlerini falan kurtaracağından (müdüre personeline niye takım elbise giydirmiyorsun diye sorduklarında "bakanın şu tarihte şöyle şöyle bir demeci var" diyip yırtabilir) hepten saldılar. şu anda öğretmenler rahat o konuda.
0
syozkn
(20.05.21)
Ptt de bir tane memur yok şu an o gördükleriniz işçi sgk lı
0
yeahbutso
(20.05.21)
Kılık kıyafet yönetmeliğine göre giyemez, ama kot da tişört de giyemez. Askılı, sıfır kollu, yakası açık, eteği mini de giyemez. Şort, kapri vs de giyemez. Uzun saç, küpe, görünür dövme vs de olamaz. Ancak yönetmeliği kaldırmak ya da değiştirmek yerine esnetme şeklinde devam ediliyor. Dolayısıyla sen benim kotuma karışma ben senin şalvarına gibi.
Bazı okullarda şortlu kaprili erkek/kadın öğretmenler dolaşıyor :) siyah başörtülü birini görünce de bak bak çarşaflı gelmiş diyor bazıları... öyle sürüp gidiyor
0
epitaf
(20.05.21)
(10)

Bir gunde ortalama kac saat telefonda vakit geciriyorsunuz?

sonhakan
...
...
0
sonhakan
(17.05.21)
5dk
0
nahtoderfahrung
(17.05.21)
eskiden 1 dakikayı geçmezdi. son 3-4 yıldır 1 saat filan elimde kalıyordur. instagram facebook kullanmıyor ve oyun oynamıyorum.
0
ayseee
(17.05.21)
Telefonun bunu kaydeden uygulamasindan baktim. Ortalama 6-7 saat.
0
hot potato
(17.05.21)
Şu ana kadar 4 saat 5 dakika.

Chrome 1 saat 54 dk
YouTube 35 dk
MX player 34 dk
Twitter 15 dk
Telegram 9 dk
Messenger 9 dk
0
IncredibleMau
(17.05.21)
3 hafta önce günde ortalama 1.5 saat. son 2 haftada günde ortalama 4.5-5 saat.
0
jelly bear
(17.05.21)
Ortalama bir saat. Biraz daha uğraşırsam bir saatin alına indireceğim.
0
put it in your appropriate place
(17.05.21)
Tuvalete el konsolu ile girmemişsem o kadar. Geri kalan ekran vaktim bilgisayarda geçiyor.
0
hedep
(17.05.21)
Üstteki cevaplardan sonra utanarak 5-6 saat diyeyim
0
epitaf
(17.05.21)
5 olabilir, 6 olabilir, 7... Benim için utanılacak bir şey değil şahsen. Zilyon tane şey öğreniyorum telefon sayesinde. Sıkılınca da eğlendirici bir şeylere bakıyorum.
0
ryhmer
(18.05.21)
bugün (17.05) 5 saat 41 dkymış ama mesela 5 mayısta 11 saat 22 dk diyor, yuh.
kesin telefondan youtube açıp uyuyakalmışımdır ama gerçi o da 1 saat 43 dakikaymış yine 9 saat telefon kullanmışım oha bana..
0
matilda
(18.05.21)
(8)

telefonu kapatmadan aradığınız kişiye şu anda ulaşılamıyor

fff02561
telefonumu normal kullanmak istiyorum kapatmak istemiyorum. ama arayan kişilere 1-2 günlüğüne şu anda ulaşılamıyor olarak görünmek istiyorum. sim kartı çıkarmak haricinde bir yolu var mıdır ayarlardan vs? not: android. bi app falan varsa onu da indirebilirm
telefonumu normal kullanmak istiyorum kapatmak istemiyorum. ama arayan kişilere 1-2 günlüğüne şu anda ulaşılamıyor olarak görünmek istiyorum. sim kartı çıkarmak haricinde bir yolu var mıdır ayarlardan vs? not: android. bi app falan varsa onu da indirebilirm
0
fff02561
(16.05.21)
Uçak modunu açın, internete girebilmek için de uçak modu açıkken wifi açın.
0
kobuzchu kiz
(16.05.21)
ama o şekilde direkt meşgule atıyor benim bildiğim?
ben aradığınız kişiye şu anda ulaşılamıyor mesajı çıksın istiyorum
0
🌸fff02561
(16.05.21)
Rahatsiz etme modu (do not disturb mode)
Mobil internet vs istediginiz gibi kullanirsiniz.
Arayanlari gorursunuz ama onlar tel kapali sanirlar
0
kuehles blondes
(16.05.21)
Rahatsız etme modunda telefon normal çalıyor, sadece biz bildirimleri zil sesini falan duymuyoruz.
Uçak modunda simkartın bağlantısı kesildiği için arama geldiğinde telefon kapalıymış gibi oluyor, aradığınız kişiye ulaşılamıyor diyor.

Edit: Bu arada telefonunuzda wi-fi araması aktifse uçak modundayken de çalabilir telefon. Onu da kapatmanız gerekiyor.
0
kobuzchu kiz
(16.05.21)
anladım teşekkürler
@kobuzchu
0
🌸fff02561
(16.05.21)
Kapalı olduğunu bildiğniz bir numaraya yönlendirebilirsiniz.
0
gullak
(16.05.21)
İnternet açık olunca WhatsApp kullanırlarsa mesajlar ulaşmış görünür, telefonun kapalı olmadığı böylece anlaşılmış olur. Benzer durumda whatsapptan da ulaşılmaz olacak bir seçenek düşünüp bulamamıştım
0
epitaf
(16.05.21)
uçak modunda kullanırsanız meşgul çalmaz, üstteki arkadaşın whatsappı engelleme çabası için çözümüm eğer android telefonsa google playde netguard diye bir uygulama var onunla whatsapp internet erişimi bloke edebilir.
0
nahtoderfahrung
(16.05.21)
(6)

Yarın semt pazarları açık olur mu?

esinikaybetmiscorap.
Merhabalar, Soru başlıkta yer istanbul.Teşekkürler
Merhabalar,

Soru başlıkta yer istanbul.

Teşekkürler
0
esinikaybetmiscorap.
(14.05.21)
kural degismediyse, kisitlama suresince sadece pazar gunleri semt pazarlari kurulacakti. dolayisiyla cumartesi olmaz.
0
do you remember me
(14.05.21)
Cumartesi semt pazarları açık, pazar kapalı.

ilgili iç işleri bakanlığı genelgesi;

www.icisleri.gov.tr
0
hayaletimsi
(14.05.21)
Yarın da bayram olduğu için acaba bayram diye açmazlar mı diye düşünmüştüm bi aktivitem o oldu aktüel ürünleri de bitirdiler zaten :)
0
🌸esinikaybetmiscorap.
(14.05.21)
Az önce belediyeden gelen mesaj:
Icisleri Bakanligi tarafindan yayimlanan Pazar Yerleri Genelgesi'ne göre Semt Pazarimiz ve Yeryüzü Pazarimiz Covid-19 tedbirleri kapsaminda 15 Mayis Cumartesi günü 10:00 - 17:00 saatleri arasinda kurulacaktir. Sosyal mesafe kurallarina dikkat etmenizi rica ederiz. B002
0
harhar
(14.05.21)
Semt pazarları cumartesi 10:00 - 17:00 arası açık.
Aynı pazarcılar farklı yerlerde pazar kurduğu için bulunduğunuz bölgedeki satış oranına göre pazarcılar daha iyi satış yaptıkları pazarı tercih edebilirler. Yani kapanma öncesindeki pazar ortamı ve pazarcılar olmayabilir ancak cumartesi açık.
0
epitaf
(14.05.21)
Genellikle belediyeler instagram hesaplarında duyuruyor.
0
suicides underground
(14.05.21)
(12)

Evin girişinde paspas mı? Yoksa ayakkabıyı çıkarıp girmek mi?

gmzo
Soracağım soru çok garip gelebilir :)Önceki evimiz en üst kattı, kapının önüne ayakkabılık koymuştuk ve ayakkabımız dışarıda kalıyordu. Her şey temizdi.Şimdi ara kattayız, genişce bir giriş holümüz var. Kapının dışına ve içine ayrı ayrı paspas koyup ayakkabıyı içeride mi çıkarmalı, yoksa kapıda ayak
Soracağım soru çok garip gelebilir :)

Önceki evimiz en üst kattı, kapının önüne ayakkabılık koymuştuk ve ayakkabımız dışarıda kalıyordu. Her şey temizdi.

Şimdi ara kattayız, genişce bir giriş holümüz var. Kapının dışına ve içine ayrı ayrı paspas koyup ayakkabıyı içeride mi çıkarmalı, yoksa kapıda ayakkabıyı çıkarıp elimizde içeri mi taşımalı? Siz nasıl yapıyorsunuz?
0
gmzo
(13.05.21)
İçeride geniş bir alan varsa dışarıda çıkarıp elde içeri koymak için bir neden göremiyorum. Direkt ayakkabılarla eve girmek gibi bir fantezim var çünkü
0
olaylar olaylar
(13.05.21)
Ben de ayakkabı ile girmek ve kapı önünde oyalanmamak istiyorum ama hijyen konusunda endişelerim var.
0
🌸gmzo
(13.05.21)
küçüklüğümde ailemle ve sonrasında kendi hayatımda yaşadığım birden fazla farklı yerde ve kat kombinasyonlırının hiçbirinde ayakkabıyı dışarıda çıkarıp dışarıda bırakmadım.

içerde çıkarılır ayakkabılık da içerdedir. dışarda kesin paspas olur hatta içerde de olur şu an öyle mesela.

yani kendi yaptığım bu. doğrusu bu anlamında değil.
0
AlsterWasser
(13.05.21)
Eskiden paspas üstüne cikariyorduk ama pandemi başladığından beri dışardaki paspasa silip sonrasına elimize alıp içeriye giriyoruz.
0
fraise
(13.05.21)
AlsterWasser +1

kapının dışında zaten ayakkabıyı çıkartma şeklinden bağımsız olarak paspas her zaman olur, olmalı.
0
blatta hiberna
(13.05.21)
Galiba bir şeyler yanlış anlaşıldı :D

Kapının dışında tabii paspas olur, ben asıl içerisini soruyorum.

Eski evimizde daireler katta tek ve en üst kat olduğumuz için kapı önü bize özeldi, dolayısıyla günlük ayakkabılarımız dışarıdaki raf şeklinde ayakkabılıktaydı. Paspas da vardı dışarıda. Yoksa birden fazla dairenin paylaştığı holde tabii ki ayakkabılık olmaz.

Evin içerisine ayakkabı ile giriyor musunuz, giriyorsanız düzenlemeniz nasıl asıl soru bu.
0
🌸gmzo
(13.05.21)
ben dışarıda çıkartıp içeriye elimde taşıyorum genelde. Dışarıda paspas var içeride yok.

Güvenilir bi apartmanda yaşıyorsam kapı dışında da bırakıyorum.

içeri ayakkabıyla girip içeride çıkarma fikri tuhaf geldi

edit: bu arada ayakkabılık çok yer kaplayan bi şey değil ya. güvenilir bir apartmansa ayakkabılık da olabilir kapı yanında. Biz zemin katta otururken de vardı (terlik falan koyuyoduk genelde), şimdi en üst katta oturuyoruz şimdi de var.
0
nundu
(13.05.21)
Kesinlikle dışarıda çıkarmaya devam. İlla içeri alınacaksa elinizde alın içeri. Öbür türlü yeminle önüne geçilmez oluyor bak hiç tavsiye etmem.
0
1bir1bir1
(14.05.21)
Ayakkabılığı kapıya yakın koyun
0
coca cola
(14.05.21)
Dışarıda çıkartmalı tabi ki. Eve getirdiğimiz mikropları düşünsenize..
0
suicides underground
(14.05.21)
Ayakkabı dışarının pisliğiyle beraber dışarıda çıkarılır ve içeride hemen kapının yanında olan ayakkabılığa yerleştirilir.

Ara katlarda geçisi rahatsız edecek ayakkabılık ve yerde ayakkabı bırakılmaz.

Evin içine, yerlerde yuvarlandığımız :) huzur bulduğumuz, kafamızı koyduğumuz kırlentimizin, yastığımızın değdiği yerlere ayakkabının kiri, tozu, pisliği taşınmaz.

Temizlik ve hijyen konulu dersimiz bitti, teneffüse çıkabilirsiniz :))
0
epitaf
(14.05.21)
kapı dışında bırakmıyorum çünkü apartmanı kokutuyor o ayakkabılar. zaten dışarda ayakkabı bırakmak yasak sitemizde. içeride paspas da yok. dışarıda çıkartıp içerideki ayakkabılığa alıyorum, ilk covid çıktığı dönem balkona gazete atmıştım onun üstüne koyuyordum havalansın diye.
0
rayde
(14.05.21)
(16)

30 yaşına gelmem ama işim yok diye bana harçlık verilmeye çalışılması

İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
Merhaba arkadaşlar,Bendeniz 30 yaşına gelmiş ve henüz kariyerinde istediği atılımı gerçekleştirememiş birisiyim. Son tam zamanlı işimden ayrılalı 3 yıl olacak 1 ay sonra. Doğru düzgün bir iş bulamadığım için serbest çevirmenlik yapıyorum. Hoşuma gitmiyor serbest çevirmenlik ama hiç değilse geçimimi
Merhaba arkadaşlar,

Bendeniz 30 yaşına gelmiş ve henüz kariyerinde istediği atılımı gerçekleştirememiş birisiyim. Son tam zamanlı işimden ayrılalı 3 yıl olacak 1 ay sonra. Doğru düzgün bir iş bulamadığım için serbest çevirmenlik yapıyorum. Hoşuma gitmiyor serbest çevirmenlik ama hiç değilse geçimimi sağlayacak parayı çıkarıyorum. Adam gibi bir iş bulana kadar böyle devam.

Ailemle yaşıyorum. Bir düzen kuramamış olmak, hala ailenin dizinin dibinde olmak pek hoşuma gitmiyor ama ne yazık ki işleri bir türlü rayına oturtamıyorum. Yaklaşık 3,5 yıldır ailemden para istemiyorum. Zaten öyle çok para harcayan bir tip de değilim. İstediğim şeyi peşin peşin alabiliyorum çok şükür.

Ama bir durum var ki çok fena canımı yakıyor. Yakın çevrem, bazı akrabalarım falan adamakıllı bir işim olmadığı için bana harçlık vermeye çalışıyor. Biliyorum beni sevdiklerinden ama 30 yaşına gelmiş biri olarak benliğim kaldırmıyor artık. Fakir değiliz fukara değiliz. Kirada oturmuyoruz. İnsanlar neden hala gururu incinir mi demeden belli bir yaşa gelmiş insanlara harçlık vermeye çalışır? Sağ olsunlar var olsunlar ama harçlık da bir yere kadar sonuçta.

Ben zaten kendimi bildim bileli dik kafalının, kimseye eyvallahı olmayanın biri oldum ve hiçbir konuda yardım almayı kolay kolay düşünmedim. Her şeyi kendi başıma halletmeye çalıştım. Böyle birileri harçlık verince kendimi zayıf hissediyorum. Zaten ihtiyacım yok. Kabul etmeyince bana darılıyorlar. Kardeşim her ay 500 TL harçlık veriyor ve hiçbir şekilde geri çevirmeme izin vermiyor. Doğal olarak kötü hissediyorum.

İşin diğer boyutuysa almak istemediğim için verilen harçlıkları harcamaya dair içimden en ufak bir istek bile gelmiyor. Kendi param gibi göremiyorum, birisi tarafından emanet bırakılmış gibi geliyor. Ayıp olmayacağını bilsem verilen bütün harçlıkları bir hayır kurumuna bağışlarım. Oysa kendi param söz konusu olunca şunu da alsam bunu da alsam diye hep plan yapıyorum ve harcamak inanılmaz tatlı geliyor.

Sizce ne desem de karşı tarafı kırmadan incitmeden harçlık vermemeleri gerektiği konusunda ikna etsem? "30 yaşına geldim."," Ben kendi paramı kazanıyorum zaten." lafları işe yaramıyor maalesef. Böyle durumlar yaşayanınız var mı? Siz olsanız nasıl hissedersiniz? Fikirlerinizi belirtirseniz sevinirim. Teşekkür ederim.
0
İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(09.05.21)
Çevrenize remote/home Office çalıştığınızı söyleyebilirsiniz. Ki zaten kısmen öyle yapıyormuşsunuz.
0
Gradient_tabanlı_mor
(09.05.21)
Harçlığı yaşla ilgili görmeyenler var bence, örneğin annemin dayısının anneme harçlık vermişliğini görmüşüm. Her zaman düzenli değil de kırk yılda bir misal, istediğin bir şey alırsın diye hediye babından. Tam da harçlık sayılmaz gerçi bu, şimdi yazarken farkettim.

Durumunuzu tam kestiremiyorum ama babadan, kardeşten her türlü harçlığa tamamım :))
Yaş kaç olmuş, iş de var ama babam harçlık verince alırım yine şakasını yapar eğleniriz.

Bayram harçlığı da 1lira bile olsa alırım, maksat eğlenmek
0
epitaf
(09.05.21)
Ben bu kadar katı olmazdım. 28 yaşındayım. Anneannem bazen harçlık verir, her harçlık verdiğinde gülerim. Şöyle güzel bir söz var. Kaç yaşında olursanız olun anneniz, babanız hayattaysa hâlâ çocuksunuz demektir. Evlenince gelinle damada takılan paralar da bir bakıma harçlık sayılır. Ben bir gün baba olursam çocuğum 40 yaşına da gelse para veririm.
0
dissendium
(09.05.21)
freelance işlerden gelen paranın yettiğini ihtiyacın olmadığını söyleyebilirsin. gurur yaptığını düşünürlerse daha çok ısrar edecekler. bir de acaba annen-baban durumu görüp yönlendiriyor olabilir mi, oğlum kardeşine arada destek ol gibi ?
0
orpheus
(09.05.21)
"Ayıp olmayacağını bilsem verilen bütün harçlıkları bir hayır kurumuna bağışlarım."

E bagislayin...
0
invictae
(09.05.21)
@ orpheus Annem, bu konularda katı olduğumu bildiği için bir şey söylemez. Zaten söyleme gereği duysa da söylemez direk kendi verir harçlığı bana.

@ invictae Duyarlarsa kırılırlar.
0
🌸İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(09.05.21)
Bana ana noktayı kaçırıyorsunuz gibi geliyor. İnsanlar "size acıdıkları" ya da "doğru düzgün işiniz olmadığı" için değil, kendileri iyilik yapmak istedikleri için para veriyorlar. Eğer rahatsız olma nedeniniz muhtaç görünüyor olmaksa, muhtemelen o sadece sizin kafanızda olan bir düşünce. Karşı tarafın öyle düşündüğünü zannetmiyorum.

Ben de 30'a yakınım, anneannem her gördüğünde harçlık verir. Bi ara anneannemin yıllık emeklilik maaşından fazla para kazanıyordum bir ayda, o zaman da veriyordu. Şu an işsizim, yine vermeye çalışıyor. Konunun benimle ilgisi yok yani, onun kendince iyilik yapma şekli bu. Vefat etmeden önce dedemin babannemin falan davranışları da böyleydi.

Ben sizin yerinizde olsam parayı alırım, kullanmak istemiyorsam da sonra onları ziyarete giderken o parayla tatlıdır, işte küçük hediyelerdir falan öyle şeyler alıp giderim. Hem iyi niyetleri için teşekkür etmiş olursunuz, hem de "bakın ben de size bir şeyler alıyorum" mesajı vermiş olursunuz. Win-win durumu gibi. Aranızdaki bağ güçlenir.

Tabi bunları akrabalarınızın kötü niyetli insanlar olmadığını varsayarak söylüyorum. Eğer gerçekten size kendinizi kötü hissettirmek istiyorlarsa kırılırlar mı falan diye düşünmeden hayır demek lazım.
0
plutongezegendegilmi
(09.05.21)
ben üstte yazılanlara katılmıyorum. 30 yaşındaki birine kimse harçlık vermez normalde. iyi niyetli kişiler var da olabilir ama ben çoğunluğun acıdığını düşünüyorum. insanların kafasında "ay 30 yaşına gelmiş hala işi yok, ne evlenebilmiş ne düzen kurabilmiş yazık" düşüncesi oluyor. eğer ısrarla söylemenize rağmen hala vazgeçmiyorlarsa kendi düzeninizi kurmanız lazım ki sussunlar. yani bir birey olduğunuzu göstermeniz lazım. bunun yolu kendi ayaklarınızın üstünde durmaktan geçiyor. aslında durabiliyor gibi gözüküyorsunuz ama bizim milletimiz için tam zamanlı bir işinizin olması ya da ana babadan ayrı yaşamanız, evlenmeniz vs. gerekiyor. ben olsam tam zamanlı iş bulmaya çalışırdım. kendim de şu an freelance takılıyorum ama bu düzen böyle gitmez, farkındayım. tam zamanlı işten sonra da ufak ufak ayrı ev bakmaya başlamanız gerek. herkesin şartları farklı tabii ki ama çok ekstrem bir durum olmadığı müddetçe 30 yaşındaki birisi ana babası ile yaşamamalı.
0
rose parks
(09.05.21)
Konu sahibi iş bulsa, o da ailesiyle yaşamazdı. İş bulamadığı için freelance devam etmek zorunda olduğunu yazmış. Bizim toplumda böyle freelance olanın işi yok. Memur olmalı ya da özelde olmalısın.
0
gelmeistemem
(09.05.21)
Tutup alakasız uzak akrabalar veriyorsa sevimsiz ama genel olarak ben de çoğunluğa katılıyorum. Rahmetli anneannem demans yüzünden iyice aklı karışana kadar bana ara sıra harçlık verirdi. Şu an 37 yaşımdayım, evliyim, kendimize yetiyoruz ama iki hafta önce babam "tamam ihtiyacınız yok ama ben böyle daha huzurlu oluyorum" diye zorla para verdi, aldım harcadım valla, ne yapayım ¯\_(ツ)_/¯

Yine bu sıralar yurt dışında yaşayan halam burada, kendisi köydeyken onun adına almam gereken şeyler için para bıraktı bana, fazla vermiş, aldım hallettim dedim, çocukmuşum gibi "üstü sende kalsın kızım" dedi, ben de o parayla buradan yanında götürmesi için bir şeyler aldım hazırladım @pluton'un dediği gibi.
0
kobuzchu kiz
(09.05.21)
Bence cok konuyu takmamak lazim iyi bir gelirim var ama harclik gelse allah bereket versin der atarim cebe. Guler gecerim.
Babannem hala her ay butun cocuklarina esinden kalan maasi harclik gibi paylastirir. Cocuklarin hepsi evli barkli en kucugu 55 yasinda.
0
kuzey li
(09.05.21)
ailenizle yaşıyorsunuz ve evli falan da değilsiniz, dolayısıyla ailenin çocuğu olarak görülüyorsunuz.
onlar da kendilerince ilgileniyorlar.

evet, aslında bir anlamda dediğiniz gibi bir his yaratması normal ama bence iş güç meselesi sıkıntıda olduğu için normalden daha hassas davranıyorsunuz.
emanet para gibi görüp bağışlamayı düşünmek falan abartılı.
biriktirin, yatırım yapın o zaman.
0
blatta hiberna
(09.05.21)
Bence siz inciniyorsanız onların da incinmemesi için çabalamayın. Bazen 1 sefer sert çıkış yaparsınız ve konu kapanır, gereken budur.
0
megalomaniac
(09.05.21)
yıldırma politikası olarak çar çura harcadığınızı göstermek. saçma sapan şeylere cok para verirseniz "ulan bu bizden zengin" imajı yaratbilirsinizs

iyi niyetli yöntem: size harçlık verenlere bahanelerle hediye al para dönsün 500 lira verdiyse 500 liralık bi şey al ver kendisine internette gördüm aldım fln dersin

kenara atma fikrine ben de sıcak baktım kumbara yap doldur içini. öyle zamanda hayat kurtarır ki kumbara. bizzat size lazım olmasa da yakınınıza sıcak para bulundurmak güzeldir imkan var yapabilirsiniz. çok alınacak bir durummuş gibi gelmedi. verenlerin "minnet etmelisin bana" iması yoksa güzel bi şey harçlık
0
ala09
(10.05.21)
Bence biraz hassasiyet göstermişsiniz, bizim toplumda aile fertleri birbirine bu tür destek olmayı sever, hatta normaldir. Çok hoşunuza gitmiyorsa da, kendi bütçenize karıştırmadan bir köşede ayrı biriktirin. Ama ben olsam sevinirdim doğrusu.
0
firez
(11.05.21)
rose parks +1

megalomaniac +1

kabul etme, istemiyorum de, parayı bırak git. zorla cebine mi sokacak? sokarsa da çıkar. "ihtiyacı olan birine verin de bari bir işe yarasın" falan de.

çok benzer olmasa da hissettiğini anlıyorum. 12 yaşımda babamı kaybettim. ama annem çalıştığı için ve babamdan maaş bağlandığı için durumumuz iyiydi. evimiz de vardı. ama sırf babam yok diye lisede öğretmenler karar vermiş beni alışverişe götürmüşlerdi. yalandan en başarılı sensin sana hediye alacağız dediler. ama herkesten de saklıyorlar. madem başarılıyım ilan et tebrik et. he dedim canım he yemezler. ayakkabı aldıracaklardı bana istemedim. zaten ayağımda o senenin son model nike'ı vardı. yalvar yakar aldırmıştım anneme, annem de kızıp başka ayakkabı almayacağım demişti. ben de çok sevdiğimden her gün onu giyiyordum. bir kız olarak erkek ayakkabısı giyiyordum ama ergenlik işte havalı geliyordu. galiba o ayakkabıyı kötü bir şey sandılar ama pahalı bir ayakkabıydı yani. neyse direttim ve kesinlikle aldırmadım okula geri döndük. sırf muhtaçmışım gibi düşündüklerinden yaptılar bunu ve ben okula dönünce arkadaşıma sarılıp ağladım, babam yok diye muhtaç değiliz biz diye.
0
batlegolas
(13.05.21)
(2)

Tamamlayıcı Sağlık sigortası sorusu

iddaaci
Merhaba tamamlayıcı sigorta yaptırdık. Bilindiği gibi 3 sene sonra ömür boyu yenileme hakkı veriliyor. Peki ben x sigortasında 1 sene geçirsem sonra y sigortasına geçsem. 2 sene sonra yine yenileme garantisi alır mıyım? Yoksa 3 sene baştan mı başlar?
Merhaba tamamlayıcı sigorta yaptırdık. Bilindiği gibi 3 sene sonra ömür boyu yenileme hakkı veriliyor. Peki ben x sigortasında 1 sene geçirsem sonra y sigortasına geçsem. 2 sene sonra yine yenileme garantisi alır mıyım? Yoksa 3 sene baştan mı başlar?
0
iddaaci
(09.05.21)
Bildiğim kadarıyla 3 sene baştan başlıyor, kesintisiz olması gerekiyor. Hatta aynı sigortada farklı poliçelere geçişte bile yeniden başlayacağını söylemişti sigortacı. Benim bilgim bu şekilde
0
epitaf
(09.05.21)
Yok aynı sigorta şirketinde devam etmeniz gerekiyor maalesef, kesin bilgi.
0
huzurlarinizda huzursuzluk
(10.05.21)
(5)

diş fırçası tavsiyesi

istanbul kanatlarimin altinda
sellaaam!marketteki en ucuz diş fırçasını kullandım bugüne kadar hep. diş ipi, gargara vs kullanmıyorum. dişlerim genelde iyi durumda. sadece fazla beyaz olmadığını düşünüyorum. o yüzden elektrikli diş fırçası mı alsam dedim. dersimi çalışıp duyuruda aramaya inandım :) elektrikli diş fırçasını çok ö
sellaaam!

marketteki en ucuz diş fırçasını kullandım bugüne kadar hep. diş ipi, gargara vs kullanmıyorum. dişlerim genelde iyi durumda. sadece fazla beyaz olmadığını düşünüyorum. o yüzden elektrikli diş fırçası mı alsam dedim.

dersimi çalışıp duyuruda aramaya inandım :) elektrikli diş fırçasını çok övenler var, hiç tavsiye etmeyenler ve manuelin daha iyi olduğunu söyleyenler var. bunların arasında da curoprax ve tepe markalarını övenler çoğunlukta. arada kaldım.

sizler hangi diş fırçasını kullanıyorsunuz? memnun musunuz?
elektrikli alayım mı? hangi modeli önerirsiniz?
manuel derseniz, bu curoprax ve tepe niye böyle iyi? marketteki en ucuz diş fırçasına göre ne avantajları var?

dişlerim ve ben teşekkür eder, iyi günler dileriz.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(29.04.21)
A101 bim de satılan 1 liralık çocuk diş fırçalarından kullanıyorum çünkü fırça kıllarının olduğu kısım küçük arkalara kadar rahatça fırçalayabiliyorum, fırçanın sapında zürafa, fil vs var

encrypted-tbn0.gstatic.com
0
freebird5406_2
(29.04.21)
hem manuel hem şarjlı kullanıyorum.

şarjlıda sonik fırçalar da iyi fakat bence türkiye için çok pahalı. philips'in var. o yüzden oral-b/braun tercih edebilirsiniz. alacağınız modelde basınç sensörü olsun, gerisi detay. sensitive başlık kullanın başlık olarak da.

fırça tipinden ziyade fırçalama tekniği de önemli. şarjlı ya da manuel olması tek başına yeterli değil. doğru teknikle ikisi de uygun.

o iki marka iyi evet ama şart değil. neden o markalar öne çıkıyor derseniz, marketing de etkili. kişi influencer takip eden bir kişidir, ağzından ne çıkarsa yapıyordur. gider onu yapar. ülkemizde de milyonlar böyle.

neyse ki curaprox da tepe de iyi markalar. yoksa gidip aktif karbonlu, bambulu bilmem neli tercih eden çok insan da var. (aktif karbon macunda anlamsız, fırçada anlamlı)

en ucuz fırçanın kıl sayısı az ve kıl sertliği çok. bu da diş eti çekilmesi ve mine aşınmasına sebep oluyor.

yumuşak ve orta sertlikte kılları olan fırça tercih etmek gerekiyor.
0
bir ileti paylastim
(29.04.21)
A101'de 6 liraya bir diş fırçası aldım geçen gün. Bugüne kadar kullandığım en iyi fırça. Diş etlerine masaj yaptığı yazıyor ambalajında, masaj denir mi bilmiyorum ama yumuşakça sürtünen çıkıntılar var, epey beğendim ben. Tarih işaretlemeli kapakla beraber satılıyor.

Elektrikli kullanmayı düşündüm ama araştırdıktan sonra hem tembellik etmiş olmamak hem de şarj başlığı bulmakla uğraşmamak için vazgeçtim. Bazı kişilerde diş eti çekmesi de yapıyormuş.
0
ryhmer
(29.04.21)
şarjlı diş fırçası iyi. benimki eskidi. dişe fazla baskı yaptığın zaman seni ışığıyla ikaz edenlerden alacağım. bir de şarjlının bir avantajı da fırçalama süresi dolduğu zaman da seni uyarması.
0
silver apple
(29.04.21)
Curaprax kullandım, yerine Prokudent denedim, memnunum. Hatta bugün gidip ikinci fırçamı aldım Rosmann’dan. Yumuşak fırça kullanıyorum, deneyimim bunun göre.
Ama alengirli fırçaları çok mantıklı bulmuyorum, hani böyle şekil şukul olanları diyorum.

Şarjlı fırça bilgim yok.
0
epitaf
(29.04.21)
(18)

Hangi online marketi kullanıyorsunuz?

son feci skilacci
Sb.
Sb.
0
son feci skilacci
(27.04.21)
banabi kullanıyorum, çünkü evime sadece o geliyor.
0
ofelia
(27.04.21)
Migros sanal market ve getir.
0
fraise
(27.04.21)
banabi, amazon.com.tr
0
roket adam
(27.04.21)
Sıklıkla getir, nadiren banani. 1-2 kez de istegelsin kullandım.
0
himmet dayi
(27.04.21)
Migros hemen
Gerçekten hızlı teslimat yapıyor.
0
hold short of the runway
(27.04.21)
Migros, getir, a101 kullandım hepsi de iyi.

diğerlerini de deneyeceğim. kampanyalara göre ona buna bulaşıyorum.
0
Avery
(27.04.21)
migros sanal market. son 1 senede kendilerini geliştirdiler resmen.
0
false pretension
(27.04.21)
Banabi. Ama sağlam fiyat farkı yiyorum, her seferinde bu son diyorum.
0
epistemic_regress
(27.04.21)
migros sanal market kullanıyorum, çok memnunum.
0
ayalensoledad
(27.04.21)
Migros ve mopas'i kullanirdik. Mopas'ta yer daha rahat bulunuyordu
0
fakyoras
(27.04.21)
migros hemen ve trendyol hızlı market özellikle bu ikisi market fiyatlarında ayrıca getirme ücreti de yok.
getir gereksiz pahalı nasıl hala buradan sipariş veriyorsunuz anlamıyorum. indirim çeki olsa bile market fiyatına yaklaşamıyor.
banabi bazen güzel kampanyalar yapıyor ama yinede pahalı.
keza istegelsinin de fiyatları piyasanın üstünde.
bunların yanında carrefour ve migros sanal market çok daha tercih edilebilir.
0
astronom bey
(27.04.21)
kullanım sıklığına göre:

migros
istegelsin
a101
getir
şok

şok getirme ücreti almayan tek seçenek olduğu halde sonuncu sırada çünkü sepetin her gece sıfırlanması gibi geri zekalıca bir uygulaması var. yani ben bütün gün aklıma gelenleri, geldikçe teker teker sepete atmışım, ertesi gün bi bakıyorum ki sepetim bomboş. yuh yani.

milyonlarca lira harcanan ve önünde bir sürü pozitif örnek de olan bir sistemde bu nasıl düşünülmez anlayamadım.
0
filteria
(27.04.21)
banabi ve getir. banabi'de fiyatlar biraz daha uygun olduğu için genelde onu kullanıyorum.
0
rose parks
(27.04.21)
Buyuk ve haftalik ev alisverislerinde istisnasiz migros. Cok da memnunum.

Ara sira sadece birkac sey alacaksam, abur cubur vs o zaman cogunlukla getir'i, nadiren de banabi'yi kullaniyorum.
0
invictae
(27.04.21)
hepsini kullandım en iyisi hepsiexpress. fiyatlar raf fiyatı. getir ve banabi acayip kazık.
0
xrated
(27.04.21)
migros sanal market, carrefour, a101.

carrefour'un kötü havalarda ve haftasonlarında 100TL üzerine ücretsiz teslimat kampanyası vardı, artık yapmıyorlar.
0
inheritance
(27.04.21)
Migros hemen kullanıyorum ben. Kampanya falan varsa getir, banabi vs. değerlendiriyorum ama normalde hep migros hemen.

Sanal market çok nadir oluyor, bir aralar 45dk.ya teslim seçeneği vardı kullanıyordum ama o olmayınca gidip alıyorum 10dklık yerde migros diye.
0
aguen
(27.04.21)
Çağrı market, getirme ücreti almıyor, sepet sıfırlanmıyor.
0
epitaf
(27.04.21)
(3)

tatar türküleri

kaptan maydanoz
youtube'da tatar türküleri derlemesine denk gelmiştim hepsi de eski ve tatarcaydı. epey uzun bir seriydi arka arkaya bir sürü kaydedilmiş. başlığı da tatarca olduğu için bulamıyorum. bilen var mıdır?
youtube'da tatar türküleri derlemesine denk gelmiştim hepsi de eski ve tatarcaydı.
epey uzun bir seriydi arka arkaya bir sürü kaydedilmiş.

başlığı da tatarca olduğu için bulamıyorum. bilen var mıdır?
0
kaptan maydanoz
(18.04.21)
0
onkiloversemtamamım
(18.04.21)
hayır bu değil. 2 saatlik filan bir videoydu. izlenmesi de çoktu diye hatırlıyorum.
0
🌸kaptan maydanoz
(18.04.21)
youtu.be
Bu olabilir mi?
0
epitaf
(18.04.21)
(5)

Bu ara soğanların tadı mı değişti

condom kurşunu
İkidir soğan alıyorum inanılmaz acı çıkıyor. Lezzetsiz bir şeye benzemiyor. Sizin dr başınıza geldi mi? Halka soğan dağıtmaya başladı ya birileri ellerindeki dandik soğanları biz bide para verip mi alıyoruz yani :/
İkidir soğan alıyorum inanılmaz acı çıkıyor. Lezzetsiz bir şeye benzemiyor. Sizin dr başınıza geldi mi? Halka soğan dağıtmaya başladı ya birileri ellerindeki dandik soğanları biz bide para verip mi alıyoruz yani :/
0
condom kurşunu
(17.04.21)
Lezzetinde değil ama formunda büyük problemler görüyorum piyasadaki soğanların. Orta bölgeleri kolayca içe göçecek şekilde yumuşak, boşalmış oluyor vs... Ne zararlar görüyoruz yiyeceklerden kim bilir.
0
krang
(17.04.21)
kuru soğan bu sene neredeyse hep kötüydü, resmen arkadaşlarla yaptığımız yemek yapma konuşmalarımızın gündeminde yer alacak kadar kötüydü. doğru düzgün kuru soğan bulamadığımdan kırmızı/mor kuru soğanlara yöneldiğim çok oldu. şu anda da sanırım hasat mevsiminin öncesinde bir yerlerdeyiz, iyi soğanlara henüz zaman var. en soğan bulunması zor aylar olabilir şu sıralar. son soğanlar mı kaldı artık piyasada nedir, ben de anlamıyorum. düzgün, iyi soğan bulmak çok zor.

başımıza geldi yani kısaca sorunun cevabı :)
0
nimberjack
(17.04.21)
İçime su serpildi valla, ben de gidip niye her seferinde kötü soğanları seçip kazıklanıyorum diye kendime kızıyordum. Meğer sorun bende değil soğandaymış :)
Hep bir içi çürümüş, bozulmuş gibi, ortası yumuşamış, doğrarken de acayip göz yakıyor filan.
0
epitaf
(17.04.21)
Karpuz kadar soğanlar var artık boyut olarak ve hepsi fos hissi veriyor dokununca anlaşılıyor artık düzgün soğan,patates seçmek için vakit harcamak gerekiyor.
0
Uncle Sam
(18.04.21)
sogan ve patates ticareti su siralar sikintida. ondandir
0
turbo sadık
(18.04.21)
(4)

Yanlışlıkla kimlik numarası paylaşmak

dissendium
Bir siteyi resmî site zannedip yanlışlıkla kimlik numaramı girdim. Sorgulama ekranı gibi bir sayfaydı. Bilgi karşı tarafta depolanmış mıdır? Bir sorun olur mu? Sadece kimlik numarasıyla neler yapabilir kötü niyetli kişiler?
Bir siteyi resmî site zannedip yanlışlıkla kimlik numaramı girdim. Sorgulama ekranı gibi bir sayfaydı. Bilgi karşı tarafta depolanmış mıdır? Bir sorun olur mu? Sadece kimlik numarasıyla neler yapabilir kötü niyetli kişiler?
0
dissendium
(12.04.21)
90 ve daha önce doğumluysan zaten kimlik numaran dolaşımda. Değilsen de kaydedilmiş olabilir. Çok büyük bir sıkıntı yok. Çok zor değil bulmak zaten.
0
tessera
(12.04.21)
Kimlik bilgilerimizi ele geçirmeyen firma kalmadığı için artık ben dert etmiyorum
0
anladespina
(12.04.21)
Yukardakiler +1
Ayrıca iş yerindeki panolarda, iş gruplarında vs her yerde uluorta dolaşıp ulaşılabilir olduğu için gizliliği mi kalmış ki diyorum. İnternet siteleri, kargoları saymıyorum bile
0
epitaf
(12.04.21)
ben de yukardakiler +1 demek istemiyorum ama oyle yani. tckno bu kadar gizli bir bilgi olsaydi RTE'ninki ortamlarda bulunabiliyor olmazdi.

yalniz ahahah bunu yazdiktan sonra bi bakayim dedim karsima cikanlar:
www.cumhuriyet.com.tr

sozkuktekine de mahkeme ugramis sdhjfghj eksisozluk.com
0
yoggi
(12.04.21)
(7)

Doğum günü stresi

dissendium
Son birkaç yıldır doğum günüm yaklaştıkça stres yaşıyorum. Yakın bir zamanda 28 yaşına gireceğim. Şimdiden bunun stresini yaşamaya başladım. Hem doğum günüm gelene kadar stres yaşıyorum hem de doğum günümde o günün bir an önce bitmesini istiyorum. Bunun nedenlerini biraz düşündüm. İnsanların doğum g
Son birkaç yıldır doğum günüm yaklaştıkça stres yaşıyorum. Yakın bir zamanda 28 yaşına gireceğim. Şimdiden bunun stresini yaşamaya başladım. Hem doğum günüm gelene kadar stres yaşıyorum hem de doğum günümde o günün bir an önce bitmesini istiyorum. Bunun nedenlerini biraz düşündüm. İnsanların doğum günümü kutlaması beni odak noktası hâline getirdiği için bundan kaçmaya çalışıyorum. Hele hediye, pasta gibi şeyler beni çocuk gibi utandırıyor bazen. Yaş ilerlediği için de bir stres oluyor. Başka ne gibi sebepleri olabilir bu durumun? Bunu nasıl aşabilirim?

Siz böyle bir durum yaşıyor musunuz? Doğum günleriniz genelde nasıl geçiyor?
0
dissendium
(12.04.21)
Kendine değer vermeyen, insanların seni sevmediğini(çünkü niye sevsinler) düşünen bir insansan bu hareketlerin samimiyetsizliği sende bir redde sebebiyet veriyor olabilir.

İlgiden uzak durmaya çalışanlar kendini değersiz hisseden, gösterilen ilginin yapmacıklığı sebebiyle sevilmediğinin yüzüne vurulmasından rahatsız olan insanlardır denebilir.
0
Jux
(12.04.21)
Sosyal okazyonlari sevmiyor olabilirsin, gayet doğal. Sonuçta çevrendeki insanlar o gün seni mutlu etmek için binbir şekle girecek, minnet duyacaksın hepsine, mahcup hissedeceksin. Yaptıkları iyiliği yeterince coşkulu karşılayamazsam, gogsumde yumusatamazsam diye korkuyorsun. Ve bu o kadar yaygın bir anksiyete çeşidi ki, kendini tuhaf hissetmene gerçekten gerek yok :)
0
epistemic_regress
(12.04.21)
Ofiste pasta kola muhabbet olduğu için uzun yıllardır doğum günümde yarım ya da 1 gün izin alırım, kafam rahat olur. Eskiden kendi arkadaşlarımla bir şeyler içip eğlenirken çok sallamazdım ama benim de artık telefonu bile açmayasım geliyor, çalmıyor da zaten pek :)

Odak olmaktan endişelenme, sosyal fobi gibi bir şey olabilir, çok yaygınlaştı son zamanlarda. Bence 2 günlük bir tatille herkesten uzak durarak keyifle tek başınıza (ya da partnerinizle) geçirebilirsini.z
0
whoosie
(12.04.21)
insan ilişkileri de ister özel ister profesyonel anlamda olsun canlı bir organizma bana göre. suyunun, toprağının, güneşinin ayarlanması, günlük/haftalık/mevsimsel bakımlarının yapılması gerekiyor. bu tarz etkinlikleri bu canlı organizmanın bakımı gibi düşünmek gerek zira içe dönük bir mizacınız olsa bile insan sosyal bir varlıktır, sosyal ihtiyaçlar vardır ve %100 izolasyon imkansızdır. ayrıca kaypaklığa vardırmadan diplomasi de şarttır.

bu açıdan bir değerlendirin, belki faydası olur.
0
Phoebe
(12.04.21)
Doğum günü kutlama terörü son bulsa da bir rahat nefes alsak.

Kendi doğum günümü zaten kutlamıyorum, normal geçiyor. Belki özel bir arkadaşla öylesine spontane muhabbetini edip kutlarmış gibi yapabilirim ama o modda olmadığım zamanlarda biri üstüne vazifeymiş gibi hatırlatırsa gayet de gıcık oluyorum.
Bence saçmalık zaten kocaman insanların doğum günü şeysi
0
epitaf
(12.04.21)
Kendi doğum günümün kutlamasını seviyorum ama nedeni hep geçmişime dayanıyor, kırmızı odaya gitsem bu benim için temel bir sıkıntı olurdu geçmişime dair. Temmuz ayında doğdum ben, tüm ilkokul ortaokul lise üniversite hayatımda okul zamanı arkadaşlarımın doğum günü kutlandı, danaya girer gibi ortak pahalı hediyeler alındı. Benim doğum günümde zar zor harçlıklarımdan hediye alınsın diye para verdiğim insanlar bana kutlama mesajı bile atmadı. Hele lisede zengin bir arkadaşım inatla payına düşen parayı vermemişti, ben de başarı bursu alıyordum ondan vermiştim mesela para, çok içimi acıtır. Nefret ediyorum hepsinden haram olsun.

Çok arkadaşım oldu, iyi kutladığım zamanlarda oldu 26 yıl içinde. Şimdi zaten hiçbiri kalmadı. Bir de benim doğdum gün ve kimliğimdeki doğum günü arasında 1 hafta var, Trabzonlu nüfüs memuru sağ olsun. (Ben de karadenizliyim, asla kötü niyet içermiyor dediğim) bir de kimlikteki doğum günüm beş yıldır resmî tatil oldu. :( dolayısıyla iş yerinde de herkesin doğum günü kurum sitesinde yazdığı için kutlanırken benimki yine güme gitmiş oldu. Sıkıntı olur diye de değiştiremiyorum doğum tarihini.

Öyle işte aşırı saçma ve komik travmalarım yüzünden doğum günü benim için önemli. Ama artık büyük kutlamalı bir doğum günü yerine sevgilimle güzel baş başa bir doğum günü kutlamasını yeğlerim. Zaten asla çok büyük bir kutlama istemedim. Yaptıklarımın karşılığını istemiştim sadece. :’(
0
Hallegadola
(12.04.21)
Doğum günlerim genelde kutlanmaz, en fazla hayatımdaki insan kutlar. Hatta öyle yıllar oldu ki annem bile kutlamadı. Hem kutlanmasını çok isterdim -bir insanın aklına gelmek bence mükemmel bir şey- hem de böyle şeylerle karşılaşmaktan korkarım. Bu tarz şeyler samimiyetsiz geliyor aynı zamanda. Sizi çok iyi anlıyor ve hak veriyorum.
0
ruhen hastayim ben
(12.04.21)
(8)

Kaynım ne demek?

rewlack
1.Kaynım deyince kimi kastetmiş oluyorlar?Kayın baba? Kayın anne? 2. Görümcenin erkeğine ne denir?(erkek olanına yani kız kardeş yerine erkek kardeş olunca)3. Baldızın erkeğine ne denir? (yukarıdaki açıklamanın aynısı)Teşekkürler
1.Kaynım deyince kimi kastetmiş oluyorlar?
Kayın baba?
Kayın anne?

2. Görümcenin erkeğine ne denir?(erkek olanına yani kız kardeş yerine erkek kardeş olunca)

3. Baldızın erkeğine ne denir? (yukarıdaki açıklamanın aynısı)


Teşekkürler
0
rewlack
(08.04.21)
kaynim = kayinbiraderim = gorumcenin erkek versiyonu = baldizin erkek versiyonu
0
pide
(08.04.21)
1. kaynın tekil kullanımı ben pek rastlamadım. kaynımlar, kaynımgiller; eşin ebeveynleri demek, tekil kullanırsanız, kaynana; eşin annesi. kayınbaba; eşin babası.
ekleme; kaynımgiller; eşin tüm ailesi de kastedilir. annesi, babası, kız ve erkek kardeşleri.

2. görümce; gelinin eşinin kızkardeşi için kullanılan bir tabir. gelin ya da koca farketmeksizin erkek kardeş olursa her ikisi için kayınbiraderdir. kayınço erkeklerde ağırlıklı olmak üzere sık kullanılan bir tabir.

3. 2.madde belirttiğim üzere eş farketmeksizin eşin erkek kardeşlerine kayınbirader, kayınço denir.

4. bu da benden olsun. iki kızkardeşin eşleri birbirlerine bacanak diye hitap ederler. anadoluda karşılıklı kuzen evliliği yoğun olduğu için iki erkek kardeş aynı kız kardeş kuzenleriyle evlenebilir. hem kardeş hem de bacanak olabilir. sık gördüğüm durumlardan biri.
0
phonex
(08.04.21)
1. eşin erkek kardeşine kayın denir. erkek ya da kadın fark etmez.
2. ve 3.'de de kayın/kayınbirader/kayınço denir.
0
rose parks
(08.04.21)
1- kocanın erkek kardeşi
2- kayın
3- kaayınbirader/kayınço
0
cilekli krep
(08.04.21)
Rose parks ve çilekli krep +1

Kayın kelimesini daha çok gelinler kullanır, kocalar kayınço/kayınbiraderi kullanır.
0
epitaf
(08.04.21)
Bir erkeğin diğer bir erkeğe kaynım dediğini hiç duymadım. Duyduğum örnekler hep bir kadınının, kocasının erkek kardeşinden bahsederken kullandığı durum.
0
vudin
(08.04.21)
"kayın" demek ecnebicedeki "in law" tabiri, yani "eş yoluyla" anlamına geliyor.

1. "kaynım" diye kast edilen kişi kadının kocasının erkek kardeşi.

2. bütün sorularının cevabı aynı yere çıkıyor. "kayın", "kaynım" diye buna deniyor işte, görümcenin erkeği.

3. bu da mantık olarak aynı, ama tersi. ama buna da "kayınbirader", kısaca "kayınço" deniyor.

hiçbir erkeğin, eşinin erkek kardeşine "kayın", hiçbir kadının da kocasının erkek kardeşine " kayınço" dediğini duymadım.

kısaca erkeğin eşinin erkek kardeşi kayınço, kadının eşinin erkek kardeşi kayın.
0
kibritsuyu
(09.04.21)
"Kaynım bana kaydı" diye bir tabir var. Bu durumda kadının kocasının erkek kardeşine hitabı gibi duruyor.
0
nickini degistiren yazar
(09.04.21)
(2)

böceklerle ilgili

ayalensoledad
son 10 yılda 5 farklı evde yaşadım. hepsinde de zaman zaman böcek oldu. bir iki tanesinde mücadele etmekte zorlandım hatta. ama bu böceklere nedense hep ben tek başımayken yakalanıyorum. gece evde tek kalacaksam kesin o gece böceklerin çıktığı gece oluyor. nedir yani bendeki enerji böcek mi çekiyor
son 10 yılda 5 farklı evde yaşadım. hepsinde de zaman zaman böcek oldu. bir iki tanesinde mücadele etmekte zorlandım hatta. ama bu böceklere nedense hep ben tek başımayken yakalanıyorum. gece evde tek kalacaksam kesin o gece böceklerin çıktığı gece oluyor. nedir yani bendeki enerji böcek mi çekiyor üzerine? çözümü belli biliyorum ama artık ciddi bi fobim var bu konuda maalesef. bu arada hayal görmüyorum cidden varlar sadece hep ilk gören ben oluyorum. biraz dalgasına açtım bu soruyu, dalga geçmezsem evde dolaşamaz hale gelicem en sonunda.
0
ayalensoledad
(07.04.21)
k-othrine +1
apartmana ilaçlama yapılmıyorsa, bu konuyla ilgili her şeyin çözümü.
bizim apartman da ilaçlanmıyor ve ben giriş katındayım.
yazın, böceklerin en çok olduğu dönemde kapımın önüne, paspasın çevresine, hatta bazen apartman kapısının çevresine k-othrine sıkıyorum.
eve gelemeden yolda ölüyorlar.
0
blatta hiberna
(07.04.21)
Yalnız değilsin, nerde bir börtü böcek var ilk ben rastlarım. Algıda seçicilik belki bilemiyorum, bir ara aynen baya kafayı takmıştım niye ben diye. Hatta daha ileri gidip seslerini duyduğumu iddia ediyordum :) belki de duyuyordum, kimbilir :d

Ama ilaç iyi yöntem, yukarıdaki pompalarla uğraştığım bir dönem olmuştu ama işe yaramamıştı, keratalar ziraatçiyle mi anlaşmıştı bilemem, verdiği ilaç yetersiz kalmıştı. Ama evde en basitinden bir böcek ilacı ile sürekli dip köşe ilaçlama işe yarıyor. Şu anda da evde kotherine sprey var, lavaboya, duvar dipleri, banyo vs arada fıs fıs.
0
epitaf
(07.04.21)
(8)

apartman dairesinde soba

vasatov
müşterek sistem olduğu için kaloriferleri erken sönen bir apartmanda 3. kat dairede yaşıyoruz. evde içerden yalıtımlı ama doğru düzgün ısınmayan, kuzey yönünde 15-20 m2'lik bir oda var. şu anki odama göre daha büyük olduğu için bu odayı çalışma odası yapmak istiyorum. hem dekoratif olsun hem de oday
müşterek sistem olduğu için kaloriferleri erken sönen bir apartmanda 3. kat dairede yaşıyoruz. evde içerden yalıtımlı ama doğru düzgün ısınmayan, kuzey yönünde 15-20 m2'lik bir oda var. şu anki odama göre daha büyük olduğu için bu odayı çalışma odası yapmak istiyorum.

hem dekoratif olsun hem de odayı ortalama 20 derecede ısıtsın diye retro bir mini döküm soba koymak aklıma geldi. daha önce hiç sobayla işim olmadı. acaba sorun yaşatır mı? ya da bu amaca uygun bildiğiniz bir mini soba var mı?
0
vasatov
(04.04.21)
Baya odun kömür yakan bir sobadan mı bahsediyorsunuz? Olmaz o bence. O apartmanda soba bağlayabileceğiniz bir baca yoktur, eğreti çözümlerle de karbonmonoksit zehirlenmesi riski yükselir.

Çalışma masasının altına şu tobleron biçimli ayak ısıtıcılarından alın, risksiz olsun.

Edit: eğreti çözüm = odadaki balkon camını kestirip dışarı boru uzatmak
0
kobuzchu kiz
(04.04.21)
odadaki balkon camını kestirip dışarı boru uzatsak olmaz mı acaba?
0
🌸vasatov
(04.04.21)
geri tepme riski yüksek. sağdan soldan laf edenler olabilir
0
sutlu nescafe
(04.04.21)
Benim de hayalim ama maalesef olamayacağını düşünüp hayıflanıyorum. Baca olsa bile mahalle baskısının ağır basacağını düşünüyorum. Keşke youtuberlerden falan böyle bir akım başlasa belki o zaman yeni binalarda baca sistemi yapılır, tercihen nostaljik sobalar kullanılabilir.
Soruya cevap olmadı pek ama hayalimdi yazmak istedim
0
epitaf
(04.04.21)
@vasatov
üstte kimse yok mu? bacanın dumanı üsttekileri rahatsız eder.
0
late viper
(04.04.21)
balkon camını kestirirsen alt, üst kattaki, sağdaki soldaki herkes küfür eder, ilk fırsatta da şikayet ederler. binanın dışı da, üst balkonlar da kapkara olur. imkansız böyle bir şey, elektrikli ısıtıcı falan al derim.
0
roket adam
(04.04.21)
www.koctas.com.tr
Bakın böyle şeyler varmış, odun yok duman yok, dekoratif falan.
0
kobuzchu kiz
(04.04.21)
Kaçıncı kat? En üst kattayız şömine var bizde cayır cayır yakıyoruz kimse bir şey demiyor ama alt kattakiler yakamıyormuş.
0
suicides underground
(05.04.21)
(5)

önceki muayene ücretleri eczaneden mi ödeniyor?

papuayenigine02561
selamlar arkadaşlar. uzun süredir ilaç falan almıyordum dün gittim doktora sonra bu ilaçları yazdı:FUCİDİN %2 KREM SEF 1000MG FİLM KAPLI TABLET 16 TBeczaneye gittiğimde önceki muayenelerimin ücretlerini de buraya ödemem gerektiğini söylediler. üstteki iki ilaç için toplamda 45 lira para ödedim. bu n
selamlar arkadaşlar. uzun süredir ilaç falan almıyordum dün gittim doktora sonra bu ilaçları yazdı:
FUCİDİN %2 KREM
SEF 1000MG FİLM KAPLI TABLET 16 TB
eczaneye gittiğimde önceki muayenelerimin ücretlerini de buraya ödemem gerektiğini söylediler. üstteki iki ilaç için toplamda 45 lira para ödedim. bu normal mi? e nabızdan baktım reçete kısmında bu ilaçlar var ama satın alınan ilaçlar kısmında yok. uzun süredir ilaç almıyordum en son 2015te almışım. arada birkaç defa devlet diş hastanesine gitmişim ama sonra eczaneden reçeteyle ilaç almamışım onlarda. bu bahsettikleri onların mı muayene ücreti? bunları neden eczaneye ödüyoruz. bu üstteki ilaçların normal fiyatı nedir?
0
papuayenigine02561
(02.04.21)
evet önceki muayene ücretlerini de eczane alıyor.
0
kablelvuku
(02.04.21)
eczanenin verdiği fişin üzerinde detaylar yazıyor, çöpe atmadıysanız. "muayeneler ücretli" algısı oluşmasın, hastanede kalabalık içinde devlete sövülmesin diye bu işleri eczacılara yıktılar.
0
uuth
(02.04.21)
ecz. den detay isterseniz veriyor, yoksa vermez kolay kolay... en son 2 sene once benzer bir durum geldi basimiza, 2 yil onceki muayene ucretini de o eczane almisti, ilaclara gore fiyat cok cikinca sormustuk o da bir dokum vermisti bize
0
sweetoffice
(02.04.21)
Hastaneye bedava gidiyormuşuz gibi hissedelim diye sanırım muayene ücretleri eczaneden tahsil ediliyor.
Muayene olup da ilaç almazsanız birikiyor ve ilaç alacağınız zaman topluca tüm muayeneleri ödüyorsunuz. İnsanlar da genelde öfkesini eczanelere gösteriyor çok para alıyorlar diye.
Uzunca bir süredir sistem böyle işliyor.

İlaçları google da aratırsanız güncel fiyatlarını bulabilirsiniz.
0
epitaf
(02.04.21)
E-nabızda ilaçlarım/katılım payı bilgileri kısmında ilaç katkı payı tutarı, muayene katılım payı vs. ayrı ayrı yazıyor.
0
yineiyisinoxford
(02.04.21)
(2)

Terzi gömleğimi bozdu

vatanperver
Daralttırdım hem gövdeden hem koldan. Sol kolumu kaldırırken gömleğin kolu kolumun üstünde dönüyor. Gömleğin ön düğmeleri normalde tam ortada olur ya, düğmeleri sola doğru kalbimin üstünden geçecek şekilde hizalayınca o dönme oluşmuyor, sol kolum çok rahat ediyor. Terzi bir şeyleri yamuk yapmış yani
Daralttırdım hem gövdeden hem koldan. Sol kolumu kaldırırken gömleğin kolu kolumun üstünde dönüyor. Gömleğin ön düğmeleri normalde tam ortada olur ya, düğmeleri sola doğru kalbimin üstünden geçecek şekilde hizalayınca o dönme oluşmuyor, sol kolum çok rahat ediyor. Terzi bir şeyleri yamuk yapmış yani. Geri götürdüm, hayır bu düzgün dedi, uğraşmadı.

Başka bir terziye götürsem düzelir mi? Daha fazla daralttırmak istemiyorum. Ama olmayacaksa daha fazla para da harcamayayım.
0
vatanperver
(31.03.21)
Hazır dikili üründe daraltma, genişletme gibi işlemler aslında uygun değildir. Çünkü ilk dikimde ölçüler ona göre ayarlanmıştır, bir tarafı değiştirince diğer tarafları da etkiler. Bazı terziler söküp yeni baştan diker gibi dikerler, ona göre de ücret alırlar. Aslında bu tamirat değildir ama müşterinin işi görüldüğü için alan razı veren razı.
Bazı terziler ise hallederiz diye girişir ama aslında derme çatma idare edecek bir sonuç olmasını umut eder, bazen işe yarar bazen yaramaz.
İyi terzi o tadilatın ne kadarının mümkün olduğunu bilen terzidir ve müşteriye de söyler. Ama bazı müşteriler bu anlamıyor, bi şeyi beceremiyor zanneder.

Terzilik hakkındaki bu malumatı özellikle yazmak istedim. Konuyu bilmeyenler, alışveriş yaparken bedenlerine olmayan ürünü terzide hallederim diye alabiliyorlar. Terzide öyle hallolmaz o işler, neyin düzeltilip düzeltilmeyeceğine dair biraz bilmek gerekiyor.

Şimdi soruya cevap: Gömlekte bahsettiğiniz dengesizlik oluşmuşsa ve zaten daraltılmış olduğundan kullanılabilecek alan kalmamışsa düzeltilemez. Bu da tecrübe olmuş olsun, ikinci sefer boşa para vermeyin.
0
epitaf
(31.03.21)
şimdi öncelikle gömlek dediğiniz ürün kaç parçadan oluşur? yaka, roba, kol, ön sağ-sol, arka, yaka, yaka ayağı vs. 7-8 kumaş parçası

terzi daraltırken en fazla koltuk altından alır. bu kolu bozar, göğüsü bozar, omzu bozar. normalde her parçanın sökülüp hepsinin orantılı daraltılması gerekir. çünkü gömlekte pens vardır, oval kesilen parçalar dikilerek kup oluşturulur vs.

o yüzden özetle, artık o gömlekten iş çıkmaz.
0
reanarchy
(31.03.21)
(13)

Kira Beyannamesi alt limiti Hk.

technicalte
Selam arkadaşlar,2020 Kasım ayında kredi ile ev satın aldım , kiraya verdim. Aralık ayında 2300 TL ilk kira geliri elde ettim.İlk defa ev aldım, kendim de kiracıyım, benim beyanname vermem gerekiyor mu ?internette şöyle birşey okudum:"2020 yılı içerisinde toplam 6.600 TL üzerinde mesken kira geliri
Selam arkadaşlar,

2020 Kasım ayında kredi ile ev satın aldım , kiraya verdim.
Aralık ayında 2300 TL ilk kira geliri elde ettim.

İlk defa ev aldım, kendim de kiracıyım,
benim beyanname vermem gerekiyor mu ?

internette şöyle birşey okudum:
"2020 yılı içerisinde toplam 6.600 TL üzerinde mesken kira geliri elde edenler beyanname vereceklerdir."

Bu durumda benim hem 2020 gelirim 6600 TL altında, hem kendim kiracıyım, hem de ciddi bir kredi faizi ödüyorum ?

beyanname vermeme gerek var mı yoksa bu yıl es mi geçeyim, ceza vs. var mıdır?
0
technicalte
(29.03.21)
beyanname doldurun. beyanname vermediğiniz için ceza yazmasınlar.
0
phonex
(29.03.21)
cezası ne kadar acaba ?
0
denizmaniaherif
(29.03.21)
Konuya hakim değilim ama kirada oturup kendi evini kiraya verenler beyannamede bu durumu belirtip vergiden düşüyor ya da hiç ödemiyor. Eğer ödediğin kira aldığın kiradan fazla ise vergi ödemiyorsun. Ama beyanda bulunmazsan bunu bilemezler.
0
himmet dayi
(29.03.21)
www.hurriyet.com.tr

murdock adlı yazarın yazısını

eksisozluk.com

Yukarıdaki bilgileri kullanarak sadece damga vergisi ödedim.

bende kiracıyım. oturduğun evin kira sözleşmesi senin üstüne ve kiraları senin hesabın üzerinden yatırmalısın.

ikametgahını kiracısı olduğun evde olmalı.

Kiraya verdiğin eve yapacağın her türlü masrafı gider olarak gösterebilirsin.
ev senin üstüne olduğu belirtmiştin. Yapacağın tüm giderleri fatura alarak senin adına ve kiraya verdiğin evin adresini yazmalısın.

Bende bu sene beyanname verdim.
Daha önceleri muhasebeci bir arkadaşım veriyordu. Sayesinde sürekli 7000 TL boş yere vergi ödüyordum. bu sene sadece damga vergisi ödedim.
0
kaiserr76
(29.03.21)
Bu yazdiklarim onumuzdeki sene verecegin beyanname icin yapman gerekenler.

Bu sene vergiye tabi olacak bir kira gelirin yok. Damga vergisi odeyeceksin sadece
0
kaiserr76
(29.03.21)
@kaiserr76: beyanname vermeyeceksem damga vergisi nasıl tahhakkuk edecek ?
0
🌸technicalte
(29.03.21)
Bende aynı soruyu soracaktım ama hazır sorulanı görünce yeni duyuru açmayayım dedim. Benimde yıllık kira gelirim 6600 tl altında beyanname doldurup gönder dediğimde limit altı kaldığı için göndermiyor ama 97 lira damga vergisi çıkıyor ancak formu gönderemediğim için onuda ödeyemiyorum
0
paramolacak
(29.03.21)
Telefon ile danisma hattini arayip bilgi almaniz daha saglikli olacaktir.

Bende onaylama asamasinda sirun yasamistim. Telefon ile yardimci olmuslardi.
0
kaiserr76
(29.03.21)
İnternette hazır beyan sistemine girip gelir elde etyiğiniz evi tanımlayıp gerçek gideri seçmeniz lazım. Sonra da aldığınız kira geliri yazınca zaten istisnanın altında olduğu için vergi borcu çıkmayacak ama damga vergisi çıkıyor 90 küsür lira. İşlem basamaklarına göre yaptığınızda bunu ödemeniz gerekiyor.
Seneye banka kredisi, eve ödediğiniz dask vs türü vergileri sisteme girerseniz yine borç çıkmaz büyük ihtimal. Olay bu şekilde işliyor, karmaşık gibi ama hazır beyana girip biraz kurcalayın ve internette videolara bakıp halledebilirsiniz
0
epitaf
(29.03.21)
Ben konunun uzmanıyım. Ocak 2020 ile 31 aralık 2020 arası 6600 tl altında kira geliri alanların beyan vermesine gerek yok. Damga vergisi de ödemenize gerek yok. Zorunlu değil ama isterseniz, yine netten istisna dilekçesi verebilirsiniz.
Evi yeni aldıysanız 5 sene boyunca tapu değerinin yüzde 5'ini
Amortisman olarak yüzde 2'sini
O sene için ödenen krediyi
Kendi ödediğiniz kirayı
Kiradaki ev için yaptığınız masrafları
Gerçek gider yöntemi seçerek düşebilirsiniz.
0
cilekli krep
(29.03.21)
Şimdi görüştüm gib ile, yıllık gelir 6600 tl altında kalıyor ise vermiyorsunuz dedi. Boş beyanneme verme işi sadece ticari ve zirai işletmeler için bireysel mesken için öyle bir durum söz konusu değil dedi.
0
paramolacak
(29.03.21)
Bu sene vermen gerekmiyor. Zaten orada yazıyor 6600 TL altında gelirin varsa gerek yok. Seneye ise gerçek gider yöntemini seçeceksin. sistemde zaten ikametinin bulunduğu kirada oturduğun daire görünecek ve onun kirasını gireceksin. Hazır beyandan kolaylıkla yapılıyor.
0
Dr_Stat
(29.03.21)
alternatif olarak hem damga vergisi ödemeyim hem de içim rahat olsun derseniz bağlı olduğunuz vergi dairesine 2020 yılı içerisinde gayrı menkul sermaye iradına ilişkin limiti aşan kira gelirim olmadığı için gelir vergisi beyannamesi vermeyeceğim şeklinde bir dilekçe verebilirsiniz. eskiden elden verirdik bunları ama şimdi interaktif vergi dairesinden genel amaçlı dilekçe kısmından yollayabilirsiniz
0
genc irisi
(29.03.21)
(13)

Yeni ev kurmak

izninizolursatahtinizatalibim
Merhabaa,Tavsiyelere oldukça ihtiyacımın olduğu bir dönemdeyim.Yeni bir eve taşınacağım ve sıfırdan kurmam gerekecek. Ancak bunun için ne yazık ki hiç birikmişim yok.Maaşım ortalama 6500 (6 da oluyor, 8 de... değişiyor) ve sabit bir borcum yok. Eşyalar için nerelere bakabilirim? Önceliği neye vermek
Merhabaa,

Tavsiyelere oldukça ihtiyacımın olduğu bir dönemdeyim.
Yeni bir eve taşınacağım ve sıfırdan kurmam gerekecek. Ancak bunun için ne yazık ki hiç birikmişim yok.
Maaşım ortalama 6500 (6 da oluyor, 8 de... değişiyor) ve sabit bir borcum yok.
Eşyalar için nerelere bakabilirim? Önceliği neye vermek mantıklı olur?
Sabah iş akşam ev malum... çok detaylı bir listeye ihtiyacım olmayacaktır.
Tek yaşayacağım. Ev Üsküdarda.
Yaş 24,K
0
izninizolursatahtinizatalibim
(28.03.21)
Eşyalı ev daha mantikli olmaz mı?

Birikmiş olmadan ev kurmak çok zorlar sizi.

Edit:
O zaman temel eşyalar şart.

Buzdolabı, çamaşır makinesi : Beko/Arçelik düşük modellerden alınabilir. Tek kişi için bulaşık makinesi çok da şart değil.
Elektrikli bir ocak. Kumtel iyi ve uygun bir marka..
Baza, yatak, dolap. Çok kaliteli bir şey aramiyorsaniz Modalife iş görür. Sandiksiz baza daha ucuzdur.
Hali ve perde ucuzun da ucuzu nereden buluyorsanız ordan alın. Sosyete pazarı varsa perde için bir dolaşın derim.
Yaşam alanı için bir kanepe ya da köşe takımı. Yine moda life.
Mutfak için tencere, tava, kaşık vs gibi bir sürü ıvır zıvır. Yine en uygun nerede bulabiliyorsaniz.
0
elorelia
(28.03.21)
Kendi eşyalarımla yaşamak istediğim için eledim o seçeneği... pek içime sinmedi :/
0
🌸izninizolursatahtinizatalibim
(28.03.21)
birikmiş yoksa taksite gireceksin demek. önce ayda kaç lirayı ev kurulumu için, ne kadar süre ayırabileceğine bak. atıyorum en fazla 2 bin lira aylık taksit ödeyebilirim diyorsan ona göre plan yapabilirsin. 12 taksitten hesaplarsak 24 bin tl; beyaz eşyalarda ortalama seviyedekiler 12-15 bin tutsa, 9 bine ikea'dan yatak döşek dolap ve çift kişilik koltuk aldın mı bitti. bu da en ucuzlarından.

ev kurma işi sıkıntı, yavaş yavaş başlamak lazım. önce aylık ödeme bütçeni belirle, sonra acil ihtiyaçlarını, sonrası yavaş yavaş olur.

bence öncelik buzdolabı, çamaşır makinesi, yatak(+döşek), gardrop, bitane çift kişilik koltuk, mutfağa orta yollu bi masa ve sandalye. bunlar olduktan sonra ortalama yaşarsın.
0
Jux
(28.03.21)
Öncelikle en gereklilerden başlayarak ihtiyaç listesi yapmak gerekir. Birden her şeyi almak yerine evde kullandıkça lazım olan şekilde döşemek daha mantıklı geliyor. Örneğin halı, kilim vs bu kategoriye giriyor. Ama çamaşır makinesi, buzdolabı, ocak vs ise daha acil. Kullanım performansını planlayarak almak lazım. Büyük, geniş, iyisinden mi yoksa sizi bir süre götürecek şeyler mi olsun gibi seçenekleri belirlemelisiniz.
Kuveytturk’ün bu tür alışverişler için ihtiyaç kartı var, mobilya, beyaz eşya vs ürünleri iki ay süresince kartla istediğiniz yerden alıp borcunuzu daha sonra tek yere başvuruda belirlediğiniz taksitlerle bankaya ödüyorsunuz. Hem birden açılmamış olur, hem de bütçenizi limitlemiş olursunuz. Maaşınıza çıkacağını düşündüğüm için söyledim. Daha önce kullanmıştım, memnun kaldım. Beyaz eşya vs Hepsiburada üzerinden aldım.
0
epitaf
(28.03.21)
Benzer durumdayım. Eşyalı değil ama beyazesyali ev bakıyorum.
Olur da beyaz eşya almam gerekirse ikinci el satan arkadaşım var garantili,nondan almayı planlıyorum.
Çoğu şeyi ikea dan hallederim diye düşündüm ama temelde yatak için kesinlikle king koil:)
Metal karyola
TV sehpası ve masa kesinlikle ikeadab değil. Nette daha makul şeyler var.
Tabak çanak yine ikea
0
kisa
(28.03.21)
İmkanınız varsa çevrenizden biraz eşya hibesi almanızı tavsiye ederim. Aile ya da arkadaşların kullanmadıkları koltuk, halı, masa, tencere vs. ne varsa talip olun. Beyaz eşya, mobilya vs. ödedikçe kalan eşyaları yenilersiniz. Bir anda yüklü borç altına girmeyin.

Adore'den mobilya(dolapları fena değildi) alabilirsiniz. Yatak için Bellona/Mondi'nin en uygun fiyatlısını alın gitsin. Tül, perde pazar ya da Koçtaş.

Mutfak ankastre ise ona göre ocak, fırın seçmeniz lazım. Ev belli olmadan, ölçü almadan eşya seçmeyin.
0
zihua
(28.03.21)
öncelikli olarak karşılaştırmalı internet sitelerine bakın. bir de vaktiniz varsa mağaza fiyatları. kanımca netteki fiyatlar uygun olabilir.

öncelik de hayati ihtiyaçlar için mutfak, yatak odası ve banyo.
0
evimin paspasi
(28.03.21)
toplamda 10 kez kullandığım ekmek kızartma makinam var gıcır gıcır. sıfırı 400 liradır. sana 150 tl olur:)

2.el alabileceğiniz her şeyi 2.el alın.
0
ayseee
(28.03.21)
her şeyi topyekün almayın
elzem şeyleri buzdolabı, çamaşır mk. vs gibi mecbur alacaksınız

gerisini ben şöyle yaptım
örnek makarna seviyorum tencere ve süzgeç gerekiyor not alıyorum uygun yerden alıyorum, bir çok ihtiyacımı böyle belirleyip aldım gidip tencere seti vs almaktansa hep minimumda kaldım

bi kaç örnek:

* kıyafetler için bir dolap almadan idare etmiştim uzun süre, açık askı seti alarak
* tv hiç almadım 2 sene en son projeksiyon cihazı aldım iyi ki almamışım dedim tvyi
* 2. elden çalışma masası ve sandalyesi aldım, letgoya bakın
* baharatlık gibi "olamsa da olur" olan şeyleri en sona bıraktım
* bulaşık makinesine de param yetmedi uzun süre elde yıkadım, sona bıraktım onu da

üsküdar'a hoş geldiniz
hayırlı olsun
0
superb
(28.03.21)
Geçen sene temmuz ayında ev kurdum ben de. Yenibosnadaki Eskidji Bazaar'a gittim. Aldığım eşyaları yazayım.
- Finlux buzdolabı(nofrost değil, 1.70 m falan ama tek kişi olduğumdan bana yetiyor.)
- Finlux çamaşır makinesi
- Finlux bulaşık makinesi
- 2 tane 3 kişilik koltuk (tanesi 1800 tl)
- 4 kişilik yemek masası
- Çift kişilik yatak, baza, gardrop. Gardrop çok büyük değil. 2 sürgülü kapılı
- Ütü masası
- Usta Börekçi
- Altus elektrikli süpürge
- Ocak

Ürünlerin hepsi sıfırdı. Bütün bunları nakit 13.500'e aldım. 3lü koltukları saymazsak 10.000 yapıyor. Finlux da vestel'in alt markasıymış. Kurulumla falan vestel ilgileniyor.

İlk başta yaşayabileceğim evi kurayım, sonrasında eşyalar bozuldukça falan daha düzgünlerini alırım, ya da birkaç sene içinde olası evlilik mevlilik durumunda zaten tekrar eşya almak gerekecek kafasıyla eşyaya çok para vermemeyi tercih ettim ben.

Elinde birikmişin de yoksa eskidji bazaar tarzı yerlere bakabilirsin. Ben baştan nakit alacağım diye pazarlık yaptım. Adam da ona göre fiyatları belirledi. Hepsini de aynı yerden aldım. Yaklaşık 9 ay olmuş. Şimdiye kadar da bir problem yaşamadım. Zaten 2 3 sene götürse bana yeter düşüncesindeyim.

Demek istediğim Evkur gibi taksitli alışveriş yerlerinden ürünleri normal fiyatının üstünde taksitle almaktansa belki kredi çekip nakit olarak böyle yerlerden almak daha avantajlı olabilir.
0
icerden cikan adam
(28.03.21)
Liste yapmanı ve internetten araştırmanı tavsiye ederim. Arkadaşlar güzel tavsiyeler yazmışlar ancak güzel bir liste yapıp iyi araştırmazsan yurdum esnafının eline kalırsın. Internette genelde çok iyi fiyatlar oluyor.

Bu arada 2. el de çok mantıklı, tamam yatağı 2. el almasan da mesela çalışma masası 2. el alınır, çok a güzel olur. Eğer küçük bir şehirden falan geliyorsanız, yumuşak bir yapınız varsa esnaflar bunu çok iyi koklayıp sizi ıvır zıvır şeylere ikna etmeye çalışırlar. O yüzden alabildiğiniz kadar şeyi internetten ya da kurumsal yerlerden alın derim.
0
roket adam
(28.03.21)
Ben de üsküdar merkez özelinde 1 2 şey söyleyeyim. Belediyenin arkasındaki spotçu çarşısından 1. El bi şey sakın alma. Asla ucuz değiller. İnternette de normal mağazalarda da daha ucuz. Spotçulara gidince seni ikna etmeye çalışırlar elimdeki ürün çok kaliteli garantili sadece markası bilindik değil va diye. Onlara inanma. Yine aynı sokakta 2. Elciler var ordan da çok ucuza kitaplık şifonyer vs temiz alabilirsin. Her yerde pazarlık et fiyatın ne kadar değiştiğine şaşırıcaksın.

Beyaz eşyalar için de bence bayiilere mutlaka bak çünkü internette olmayan 1 2 sene önce üretimi kalkmış modeller bayiilerde kalabiliyor ve daha ucuza alabiliyorsun. Kalite veya garantide fark olmuyor.
0
hindistan cevizi
(28.03.21)
geçen senelerde bir arkadaşım bu şekilde ev kurdu, maaşı da o dönem için seninkiyle benzerdi. öncelikle adore'yi öneremiyorum, çünkü bende masası ve dolabı var, hem kurması zor hem de sağlam değil -dolabı kaç kere göçtü bilmiyorum- evlenirken kitaplıklarımdan birini ikea billy aldım, hem eşimin hem de benim kitaplarımı fazlasıyla aldı, ek raf da alabiliyorsun. aşırı sağlam diyemeyeceğim ama malzemesi adore'den iyi duruyor, yalnız kapaklı dolap ve menteşesi sorunlu (adore'de de bu sorun var).

beyaz eşyalar için regal (vestel'in alt markası) ve altus (arçelik'in alt markası) düşünülebilir. arçelik'te çalışan arkadaşım altus'tan memnun. tabi bu alt markalar daha ucuz malzemeden üretiliyor bildiğim kadarıyla, onu da belirteyim (aynı fabrika aynı hat ama daha ucuz malzeme) spotçulardan sıfır ama defolu ürün de bulabilirsin, defo dediğim de atıyorum kenarında bir çizik oluyor falan. oturma odası, dolap vs gibi şeylerde ben de modalife'ı önerebilirim, teyzem tüm eşyalarını buradan aldı, gayet de memnun (ben enza ve yataş aldım misal, ciddi diyorum o kadar memnun kalmadım :( doğru düzgün bir farkları da yok aslında malzeme olarak) bu arada beko-arçelik düşük model de alınabilir tabi. atıyorum buzdolabını küçük al, çamaşır makinesini en düşük model al, program sayısı hiç önemli değil yani. yorgan yıkamayacaksan ki gerek yok, programlar ve kapasite hiç önemli olmuyor, zaten artık deterjanlar da düşük sıcaklıkta ve düşük sürede gayet güzel yıkıyor, bir de tek kişi olduğun için yüksek kapasiteli makine almana gerek yok, atıyorum 6 kgluk bir makine de işini görür. bir de böyle çok şık evim olsun derdin yoksa, kıyafet dolabını kumaş bile alsan olur yani. bir de eşyalara netten de bakmanı öneririm, kuzenim pandeminin en şiddetli olduğu dönemde boşanıp yeni eve çıktı, eşyalarını komple hepsiburada, n11 gibi yerlerden getirtti, pek bir sorun da yaşamadı bildiğim kadarıyla.
bir de ev kaç oda bir salon? mesela tek kişi olarak kocaman yemek odası takımına ihtiyacın olmayacaktır fikrimce. bir de halı-kilim falan seviyor musun? kimisi sevmez misal. perdeler içinde bir arkadaş daha yazmış, semt pazarında uygun fiyata güzel şeyler bulabilirsin. gerçi pandemi döneminde çıkmak ister misin, perde satılıyor mu hala pazarlarda, vaktin olur mu vs vs gibi sorunsallar da var.
0
pasp
(28.03.21)
(2)

Kızartma yapmak için tava tavsiyesi

respect
Şöyle güzelinden kalitesinden var mı öneriniz
Şöyle güzelinden kalitesinden var mı öneriniz
0
respect
(28.03.21)
bence özel bir ürün almaya gerek yok ben yıllar önce bime gelen bir tava almıştım hala kullanırım, derin olması önemli. bir de içine süzgeç koyunca çok fazla yağ koymak zorunda kalıyorsunuz onun yerine minimum yağ koyup içine kızaracak şeyleri atıp biraz çukurca kevgirler oluyor onlarla almak daha mantıklı.
0
iwillsee
(28.03.21)
Yayvan bir tava yerine çukurca olması avantajlı, yukarıda yazıldığı gibi. Hatta büyük yerine küçük olması da iyi, tabana doğru küçük olması hem daha az yağ kullanmayı hem de sebzelerin yağın içinde olmasını sağlıyor ama Türkiye’de bu tarz bir ürün görmedim.
0
epitaf
(28.03.21)
(1)

kızartma tenceresindeki kirler

tabudeviren
https://prnt.sc/10xvufvbunları nasıl giderebilirim? bulaşık teli kullanmadan :)bulaşık makinesinde gitmiyor.
prnt.sc

bunları nasıl giderebilirim? bulaşık teli kullanmadan :)
bulaşık makinesinde gitmiyor.
0
tabudeviren
(28.03.21)
Öyle kısa vadede temizlenecek gözükmüyor. Yağ çözücüyle biraz uğraşırsanız çıkar. Teflon olmadığı için yağ çözücüyle bekletip sonra krem temizleyicilerle olabilirsiniz
0
epitaf
(28.03.21)
(11)

Otomatik fatura ödemek mantıklı mı?

yetkili birine benzeyen abi
5 faturaya 100 TL Chip para verdiği için kredi kartıyla ödeme talimatı vereyim dedimama her biri için 1,89 faiz alıyormuş. Sürekli fatura üstünden faiz mi ödeyeceğim? Zamanında ödediğim halde. Mantıklı mı bu?
5 faturaya 100 TL Chip para verdiği için kredi kartıyla ödeme talimatı vereyim dedim
ama her biri için 1,89 faiz alıyormuş.
Sürekli fatura üstünden faiz mi ödeyeceğim?
Zamanında ödediğim halde. Mantıklı mı bu?
0
yetkili birine benzeyen abi
(27.03.21)
ne faizi alıyor yahu faiz gecikmede olur. alıyorsa da mantıksız tabii.
0
jelly bear
(27.03.21)
her fatura için dğeildi. doğalgazdan alıyordu elektrikten almıyordu galiba. onu araştırmak lazım. anlaşmalıydı bazıları.
eksstre gününe kadarki gün sayısı kadar alıyordu yanılmıyorsam faizi.
6 aysa katlanılır. 1 yılsa zaten otomatik bağlamak bence kötü. 3-6 ay ideal
0
ShadowOfMoon
(27.03.21)
otomatik faturaya niye faiz alsın? ekstre gününü beklemiyor ki, faturanın son ödeme tarihi neyse o gün karttan çekiyor parayı.

otomatik fatura mantıklı tabii, kafa rahat oluyor, kontrol etmiyorsun faturaları, kendi kendine ödeniyor.
0
hlot
(27.03.21)
Kimse otomatik ödeme talimatı vermemiş galiba.
Gecikme faizi değil bu arkadaşlar. Aşağıda yazıyor açıklama, banka Akbank.

Fatura tutarınıza, fatura ödeme tarihinden hesap kesim tarihinize kadar vergi ve fonlar hariç %1,89 oranında Fatura Ödeme Faizi uygulanacaktır.
0
🌸yetkili birine benzeyen abi
(27.03.21)
Enpara'da öyle bir şey yok.
0
Mirket
(27.03.21)
1.89'u dusuncen geriye pek bir sey kalmaz sanki. En azindan baglamaya degmez. Enpara'da odemede ucret alinmiyor, ona bakmani oneririm.
0
fakyoras
(27.03.21)
ben ödeme talimatı veriyorum, faiz olayına falan bakmadım ama şimdi düşününce mantıklı. sonuçta banka senin yerine ödüyor, sen de ekstre geldiği zaman ödemiş oluyorsun.

lakin, faturalarının toplamı 1000 lira bile olsa %1,89'luk faiz ile ayda 18,90 TL faiz çıkar. ekstre bir ay sonra gelmeyeceğine göre, ortalama olarak faturalardan 10 gün sonra gelmiş olsun, 6,30 TL faiz ödersin ayda.

bunun için düşünmeye değer mi?
0
hlot
(27.03.21)
10 senedir hiç vezneye gidip fatura ödemedim. Sürekli otomatik ödemede tüm faturalarım ve yaklaşık 20 ye yakın fatura var.

-Asla yatmamazlık olmadı, son ödeme günü mutlaka ödendi.
-Ödeme olduğunda sms, bildirim, mail olarak 3 farklı yoldan haber veriyor ödendi diye.
-Hafta başında, ödenecek faturalar diye mail geliyor.
-Ve asla asla asla ek bi ücret, faiz, vergi gibi bişey ödemedim. 10 TL fatura ise hesaptan SADECE 10 TL düşüyor.

BANKA: Vakıfbank
0
infernalcadre
(27.03.21)
İlk defa duydum faiz olayını. Ziraatten yıllardır telefon otomatik ödemede, fatura neyse o ödeniyor. Hesapta para yoksa haber veriliyor.
Bir kuruş bile fazla alacak olsa anında iptal eder paşa paşa kendim öderim. Mantıklı mı demişsiniz, bence mantıksız.
0
epitaf
(27.03.21)
Yeni çıkardıkları bir adetmiş bankaların ve faiz alma yetkileri yokmuş www.ntv.com.tr
0
🌸yetkili birine benzeyen abi
(28.03.21)
Yeni çıkan bir şey değil uzun süredir fatura komisyonları var kredi kartı ile ödemede, şahsen normal görüyorum aldıkları komisyon fazla ama bence.
Hesaptan verilirse alınmaz genelde veya firmaların sitelerinde işlem merkezlerinden de otomatik ödeme talimatı alabiliyorlar o zaman da komisyonsuz oluyor ama chip para kampanyasına dahil olmaz muhtemelen.
Sizin durumunuzda çok mantıklı gelmedi.
0
atom karincanin torunu
(28.03.21)
(4)

kredi kartı yıllık aidat iadesi-bankalar heyeti

mezarkabul
https://eksisozluk.com/entry/119213958 yukarıdaki linkteki sıralamaya uydum, gelen cevap şöyle;İlgi: Kart ücreti iade konulu Türkiye İş Bankası A.Ş. hakkındaki 26 Mart 2021 tarihli başvurunuzBirliğimiz Bireysel Müşteri Hakem Heyetine yapılan başvurular, Bireysel Müşteri Hakem Heyetinin Oluşumu, Çalı
eksisozluk.com
yukarıdaki linkteki sıralamaya uydum, gelen cevap şöyle;

İlgi: Kart ücreti iade konulu Türkiye İş Bankası A.Ş. hakkındaki 26 Mart 2021 tarihli başvurunuz

Birliğimiz Bireysel Müşteri Hakem Heyetine yapılan başvurular, Bireysel Müşteri Hakem Heyetinin Oluşumu, Çalışma Esas ve Usulleri Hakkında Tebliğ (Tebliğ) esas alınarak değerlendirilmektedir. Tebliğ'in "Başvuru süresi" başlıklı 10'uncu maddesinde, "Başvuru sahibi tarafından, banka genel müdürlüğü veya ilgili şubece verilen cevabın yeterli bulunmaması durumunda cevabın verildiği tarihten veya bankaca süresinde cevap verilmemiş olması halinde cevap verilmesi gereken sürenin bitimini izleyen altmış gün içinde Birlik tarafından oluşturulan başvuru formunun doldurulması yoluyla Heyete başvuruda bulunulabilir. Başvuru formunda işlemin ve talebin ne olduğunun somut
ve açık olarak belirtilmesi zorunludur." hükmüne yer verilmiştir.
Söz konusu talebiniz, Tebliğ'in yukarıda belirtilen hükmüne uygun şekilde ..... başvuruda bulunmanız halinde değerlendirmeye alınabilecektir.
Bilginize sunarım.
Saygılarımla,

ben zaten uygun bir şekilde başvuru yaptım ama cevap sanki henüz başvuru yapmamışım gibi. yanlış mı anlıyorum yoksa? tecrübe edeniniz var mı?
0
mezarkabul
(27.03.21)
Öncelikle bankanızla bu konu ile iletişime geçtiniz mi acaba?
Ben her sene bankamı arayıp, iyi bir müşteri olduğumu düşündüğümü ve buna karşılık aidat almazlarsa sevineceğimi iletiyorum. Her sene de tabi ki deyip benden bir aidat almıyorlar.
Bu sene aradığımda da benden aidat alınmayacağını, aramama gerek olmadığını söylediler.
0
denizgonen
(27.03.21)
iletişime geçtim evet, zaten iletişime geçmeden heyete başvuru yapamıyorsunuz hocam
0
🌸mezarkabul
(27.03.21)
Ayrıntıları okuyamadım durumum yoktu ama belki işinize yarar diye kendi başımdan geçeni yazayım.
Ziraat otomatik ödeme talimatım olmasına rağmen arada bir ücret kesiyor, farkettiğimde düzeltilmesi için bankaya gidip bir dilekçe yazıyorum ve iade yapılıyor.
Onların sistemi bu şekilde çalışıyor, hesabımın olduğu şubeye gidip müşteri temsilcisine dilekçe vermemi istiyorlar.
0
epitaf
(27.03.21)
İş bankası TBB hakem heyetine şikayet edince geri veriyor. Aynısı birkaç ay önce başıma geldi. Önce bankaya başvurdum reddettiler, sonra o red epostası ile hakem heyetine başvurdum, 20-30 gün sonra geri aldım.

www.turkiye.gov.tr
0
mrtkp1234
(27.03.21)
(3)

Fiziksel gram altini banka hesabina yatirma

mr.goodcat
Koronavirus olaylarindan dolayi bu islem devam ediyor mu? Herhangi banka subesine yatirabiliyor muyuz?1 gram 24 ayar altin kac gr olarak geciyor?Tesekkurler
Koronavirus olaylarindan dolayi bu islem devam ediyor mu?

Herhangi banka subesine yatirabiliyor muyuz?

1 gram 24 ayar altin kac gr olarak geciyor?

Tesekkurler
0
mr.goodcat
(22.03.21)
Kuveytturk bu işte profesyonel, sitesinde hangi gün hangi şubelere altın yatırılabileceği yazıyordu, ordan bulabilirsiniz.
Altını direk vezne almıyor, bu işle görevli kişi ayarını vs kontrol gram altın cinsinden hesap açıyor.
Diğer bankalarda fiziki altın olayını bilmiyorum, kağıt üzerinde hesap açılıyor diye biliyorum.
0
epitaf
(22.03.21)
her bankanın altın günleri oluyor. genelde orda yatırılıyor. eskiden kuveyt iari direk alıyordu. almıyor artık galiba. şu an altın günlerini de iptal etti. ben de bekliyorum elde altınlarla.
kuveyte 1 gr 24 ayar, 1 gr olacak geçiyor. 24 ayar olarak alıyor
0
ShadowOfMoon
(23.03.21)
albaraka alıyor hala. nadir gold ile çalışıyor. iar için kesinti yapar mı bilmiyorum. bir de vakıf katılım'a bak.
0
xrated
(23.03.21)
(24)

Kendi evinizde nerede ve nasıl yemek yiyorsunuz?

ms brownstone
Bu aralar ev dekorasyonuna sardığım için “Daire” kanalının daha önce izlemediğim birkaç videosunu izledim bugün ve hepsinde dikkatimi çeken bir şey oldu. Ev sahipleri hep evlerinde sofra kültürünün çok önemli olduğunu, masa dışında bir yerde bir sandviç bile yemediklerini, evdeki en önemli yerin yem
Bu aralar ev dekorasyonuna sardığım için “Daire” kanalının daha önce izlemediğim birkaç videosunu izledim bugün ve hepsinde dikkatimi çeken bir şey oldu. Ev sahipleri hep evlerinde sofra kültürünün çok önemli olduğunu, masa dışında bir yerde bir sandviç bile yemediklerini, evdeki en önemli yerin yemek odası ve oradaki muhabbetler olduğunu falan söylediler. Hepsinin yemek odaları ya da masalarının çevresi de inanılmaz özenliydi.

Biz de tam tersi tabak hazırlayıp koltuğa yayılarak elimizde ya da sehpa üzerinde dizi, youtube vs izlerken yemek yiyoruz evde. Hava güzel olursa terasta masada yemek yiyoruz bazen ama teras dışında hep kanepedeyiz. Zaten terastakinden başka doğru düzgün yemek masası bile yok evde.

Çoğunluk bizim gibi mi yoksa Daire’dekiler gibi mi merak ettim ben de. Siz evinizdeyken nerede yemek yiyorsunuz? Böyle masada oturma ve düzgün sofra kurma ihtiyacı hisseder misiniz hep yoksa koltukta, kanepede bir şeyler izleyerek mi yemek yersiniz?
0
ms brownstone
(22.03.21)
Daire programına çıkanlar aşırı kolpa geliyor bana. Bunu belirteyim.


Soruya cevap ise biz de sizin gibi TV karşısında, sehpada yiyoruz biseyler izlerken. Hatta sehpalar alçak kalıyor diye yüksek C sehpa aldık koltukta rahat yiyebilmek için :D En büyük zevkimiz bu. Çok çok nadiren mutfakta, balkonda ya da salondaki masada yeriz ki bunların toplamı otuz belki anca bir buçuk senede.
0
elorelia
(22.03.21)
Biz mutfakta karşılıklı oturarak masada yiyoruz her öğünümüzü mutlaka 4 yıldır çok nadirdir yayılarak yediğimiz, özellikle tv bile almadık eve sohbeti öldürmesin diye, hele ki en sohbet edilesi nokta yemek yerken onu da bir şeyler izleyerek tv odaklı geçirmek çok verimsiz geliyor bize
0
esinikaybetmiscorap.
(22.03.21)
Evdeki en önemli yerin yemek yenen kısım olduğuna inanıyorum. Masa benim de evimin merkezinde.
Ama yani tek başımayım pandemide zaten konuk ağırlama yalan oldu, tabak yapıp bilg karşısında koltukta veya o masada yine bilg karşısında tek başına yiyorum.
3 ve üzeri insan varsa masa donatırım, ister kahvaltı ister akşam yemeği masada uzun oturmalı, şenlikli ve bol çeşitli geçer. Seviyorum öyle. Ama zaten olaya tersinden bakarsak her gün tek yediğim için benim adıma önemli bişey insanların yemeğe gelmesi.
2 kişi kalırken de koltuk+ tabak takılıyoruz.
0
jimjim
(22.03.21)
tek başıma yaşıyorum. oturma odasında tv ve pc karşısında yemek yiyorum. sadece ramazanları sahuru mutfakta yapıyorum. ilk yalnız yaşamaya başladığımda hep mutfaktaydım. bu arada mutfakta masa falan yok. tezgah üzerine koyuyordum yemekleri.
0
sutlu nescafe
(22.03.21)
evimiz amerikan mutfak, dolayısıyla salon ile mutfak iç içe. biz de mutlaka masamızda yiyoruz. yani bi tabak bile olsa masaya oturuyoruz genelde. koltukta yemiyoruz çünkü kırıntı oluyor vs. rahat edemiyorum.

buna ek olarak daire kanalının inanılmaz yapay ve kasıntı insanlardan oluştuğunu da söylemem lazım, yani adam yer sofrası yapsa bile "bu bizim için ritüeldir mutlaka sushimi özel sushi masamda yeriz ve ailecek ekonomik konjonktürü tartışırız" diyen tipler var o kanalda, özel seçiliyor. ben iğrendiğim için izleyemiyorum artık.
0
roket adam
(22.03.21)
Daire kanalına çıkan istisnasız herkes numaracı yaa. Konuyla ilgili fikrim şu şekilde:eksisozluk.com
0
suicides underground
(22.03.21)
Bana böyle şeyler biraz balon geliyor. Bir şeyin kurallaşması/gelenekselleşmesi de beni rahatsız ediyor. Bizim evde herkes rahat. Yatakta, salonda, pc başında, mutfakta, balkonda her yerde yeriz.
0
jazzabel
(22.03.21)
onların evleri büyüktür. ayrı mutfağım yok. yemek masam yok. yemek masası koyacak yer yok.

orta sehpada ya da pc masasında film izleyerek yiyorum. tv de yok.

galiba fakirim ben. :D
0
batlegolas
(22.03.21)
pc masasinda biseyler izlerken yerim hep.
0
ghostinthemech
(22.03.21)
Salonda masada, amerikan servisle falan tam takım sofra kuruyoruz (misafir yoksa masa örtüsü kullanmıyoruz) ama televizyona doğru, dizi izleyerek yiyoruz. Acelemiz yoksa kahvaltı da aynı şekilde.

Minicik bir sehpamız var ve bence eğilerek tepside yemek yemek pek keyifli değil. Sadece hamburger, tantuni falan gibi kolay yenen şeyleri büyük tabaklarla alıp koltukta yiyoruz. Hemen işe oturacaksak kahvaltıyı da tek tabak hazırlayıp koltukta, ofis masasında falan yiyoruz.

Şu an evimizde mutfakta masa yok. Önceki evde ufak bir masa vardı ama çok nadir yemek yiyorduk orada da.
0
kobuzchu kiz
(22.03.21)
Tepside ya da eğik büğük yemek keyifli değil +1

yemek masada yenir diye büyüdüm, mutfak ya da salon ama illa masada yerdik. Yemeği içeri götürmektense laptopı mutfak masasına koymak daha pratik geliyor.

Yatarak ya da oturarak sadece pizza yiyorum, o da pratik olduğu için.
0
Jux
(22.03.21)
Masada yerim/yeriz. Koltukta çok nadir yeniyor. Bence hijyenik değil ve rahatsız. Ayrıca dairedeki tipler de kasıntı. Her öğün etrafa mumlar, çiçekler dizip masamı şaraplarla donatmıyorum.
0
ruhen hastayim ben
(22.03.21)
Yuzde 99 salonda yemek masasinda, evde teksem sehpada yedigim oluyor.
0
pofudukayi
(22.03.21)
Ailede hep masadaydı. Kahvaltı, akşam yemeği hep masada, yemek odasında ya da mutfak masasında. Böyle büyüdüm. Şimdi tek başıma masada yemek çok hüzünlü geliyor. Ama sporcu olduğumdan diyet çok sıkı. Mübarek asker disiplinine sahip bir beslenmem var. Öyle olunca yeme şekline de yansıyor. Yani önceden aileyle keyifli yemeklerde masaydı, şimdi öz-disiplin amaçlı masa ve başka bir şeyle ilgilenmeden yemek var. Yahu ben cips falan bile yiyemiyorum oturduğum yerde (._.) lanet gitsin. Iki çift muntazam but, popo sahibi olacağız diye çekilen çile.
0
velvetmorning
(22.03.21)
Yemeği hep masada yerim.
0
alfred
(22.03.21)
Tek başıma yaşıyorum. Daima masada ve servis tabağından peçetesine herşeyi hazır etmeden oturmam masaya.
Öyle de olması gerekiyor bence.
Misafir varsa da, en güzel sohbetler yemek masasında olur bence.
Bir masa da balkonumda var. Hava güzelse, aynı ortam balkonda oluşturulur. Özel zamanlarda ekstradan mum da konur. Diğer herşey vardır zaten.
0
Mirket
(22.03.21)
Genelde PC ya da salonda sehpada. Sokak lezzetleri tarzında şov yapmışsam daha bir kısmı pişerken ocağın başında.

Bazen de mutfakta masada yiyorum ama onlar salatasıydı mezesiydi falan birlikte olan high tier yemekler olunca ancak.
0
aguen
(22.03.21)
Her zaman masada yiyoruz. Normal öğünler kışın mutfak masasında, yazın balkonda. Evet, her şeyi tepsiyle balkona taşıyoruz:) Günlük masamızda da peçete, örtüler vs bulunur. Rutinde dört dörtlük olmasa da bardağından bıçağına yemek masası kurulur.
Misafir varsa ya da masaya sığmayacak kadar kişiyse salonda yemek masasında yenir.

Şu an ayrı evdeyim, mutfağa masa sığmadığı için salonda yemek masasında yiyorum. Masayı alana kadar kanepede/koltukta/yerde süründüm ve bir an evvel masa temin edip rahata erdim. Yaz için balkona da küçük bir masa yapma derdindeyim :)

Arada sırada, ev nasıl olsa dağılmış ve temizlenecekse tepsiyle yemişliğim vardır ama bu istisnaya girer. Sehpada/koltukta/tezgahta yiyenleri okudukça şoklara girmedim desem yalan olur.

Bu arada dairedekiler tabiki yapay, kamera motor denince gerçeklerden kopar herşey.
0
epitaf
(23.03.21)
ben küçüklüğümden beri odamda tek başıma ya yatakta ya da çalışma masamda yemek yerim. bu olay bence biraz ailede alınan kültüre göre değişiyor. küçükken nasıl gördüyseniz büyüyünce de ona devam ediyorsunuz. bana kalırsa mutfakta, yemek odasında ya da salonda yemek masasında ailecek her öğün yemek yemek isterdim. hatta sormamışsınız ama aynı saatlerde yemek de bana hoş geliyor, yani örneğin 20.00'da bütün ailenin o odada toplanıp yemek yemesinden bahsediyorum. bence en güzeli bu, ama ben de artık neresi olduğu fark etmeden, masa kullanmadan, düzensiz bir şekilde yiyorum yemeklerimi.
0
sivilceli ergen
(23.03.21)
nasil koltukta elde yemek yiyosunuz yawww
masa. sehpada yersem de yere otururum. karsima pc
0
ala09
(23.03.21)
%80 Sehpada yiyoruz. IKEA nın hasır minderlerinden var. Onu kullanıyorum. Bazen pazar kahvaltısı falan yapacaksak yemek masasında yiyoruz.
0
chavezding
(23.03.21)
Evliyim, ana öğünler salondaki yemek masasında yenir. 40 yılda 1 fiziksel veya mental olarak çok yorulduysak, pizza söylediysek kanepede TV karşısında yeriz. Ailemin evinde de her zaman hep birlikte yemek masasında yemek yenir.

Ben bu kadar kanepede yemek yiyen insan olmasına şaşırdım açıkçası, beklemiyordum. Dediğiniz programı bilmiyorum ama TV karşısında yemek yemeyi sağlıklı bulmuyorum, ne yediğinizin farkında olmuyorsunuz bence. Ergonomik de değil. Ayrıca bize de yemek masasındaki sohbetin çok tatlı geldiği oluyor, özellikle haftasonu kahvaltıdan sonra hemen kalkmayabiliyoruz, onun tadı ayrı hakikaten.
0
gmzo
(23.03.21)
tepsi, tabak ile koltukta, tv karsisinda. is gunleri kahvalti is bilgisayari basinda.

kokulu ya da tepsiye sigmayacak kadar cesitli yemek varsa mutfak masasinda.
0
lemmiwinks
(23.03.21)
şu anki mutfağım masa kullanmama elvermeyecek kadar dar.

kanepeye oturup, sehpada yiyorum. yerken youtube'de birand belgeselleri & flu tv & tenis, bisiklet, yüzme, f1 özetleri & salaş gezgin vloğu filan izler, bazen de izleyecek bir şey ararken yemeği bitiririm.
0
filteria
(23.03.21)
(2)

Kira Gelir Vergisi Hk.

c0sh_kun
Merhabalar,2019 senesinde ev satın aldım ve kiraya verdim. 2020 yılı mart ayı 2019 kiralarının gelir vergisini ödedim. (götürü gider)2020 yılında bende evlenerek kiraya çıktım ve şimdi 2021 mart ayında 2020 yılının kira gelir vergisini beyan etmem lazım ama aldığım kira ile ödediğim kira eşit.Anladı
Merhabalar,

2019 senesinde ev satın aldım ve kiraya verdim. 2020 yılı mart ayı
2019 kiralarının gelir vergisini ödedim. (götürü gider)

2020 yılında bende evlenerek kiraya çıktım ve şimdi 2021 mart ayında 2020 yılının kira gelir vergisini beyan etmem lazım ama aldığım kira ile ödediğim kira eşit.

Anladığım kadarıyla götürü gider mantığında vergi ödemem gerekiyor, gerçek giderde vergi çıkmıyor.

Götürü gider de 2 sene içerisinde iptal edilemiyormuş, bazı yerlerde dilekçe ile durumu düzeltebileceğim yazıyor ama aynı yıl içerisinde mi olmalıymış.

Resmen kafam yandı, nasıl yol izlemem gerekiyor bilgisi olan var mı?

Şimdiden ilginize teşekkürler.
0
c0sh_kun
(19.03.21)
hazır beyan sisteminde gerçek gider seçemiyor musunuz?

ben tam tersi diye biliyorum yani bir sene gerçek gider seçerseniz belirli süre götürüye geçemiyordunuz.
0
nuisance
(19.03.21)
Takipteyim
Bildiğim kadarıyla götürü seçildiğinde iki yıl devam ediyor, diğer sene gerçek gidere geçemiyorsunuz malesef.

Benzer bir durumu ben de yaptım, çok bilmediğim için götürü seçip (o anda cazip görünüyor:) iki yıl götürü hesabıyla vergi ödedim, üstelik gerçek giderde hiç vergi çıkmayacakmış. Soruya ek ya da detay olarak bilenler cevaplarsa diye eklemek istedim. Buna itiraz edip, fazladan vergi ödemişim diye dilekçeyle filan başvurma ve iade alma şansı oluyor mu acaba?
0
epitaf
(19.03.21)
(14)

borcumu isteyeyim mi

bir soru sorcam
konunun amacı cevap bulmaktan çok farklı fikirler öğrenmekolay 2 sene önceöğrencilere burs işlemlerini hallediyordummuhasebe kaynaklı sorun yüzünden geç yattı1 öğrenci çok sordubende kendi cebimden ödeyip, gelecek ay yatınca iade edersin dedimertesi ay iade gelmeyince durumun müsait olduğu zaman yar
konunun amacı cevap bulmaktan çok farklı fikirler öğrenmek

olay 2 sene önce
öğrencilere burs işlemlerini hallediyordum
muhasebe kaynaklı sorun yüzünden geç yattı
1 öğrenci çok sordu
bende kendi cebimden ödeyip, gelecek ay yatınca iade edersin dedim
ertesi ay iade gelmeyince durumun müsait olduğu zaman yarısını gönderirsin yazdım
(bir de 1 dersten kaldığı için bursunu kesmiştik kurallar gereği)

şu an benim ihtiyacım var
çocuk mezun olmuş, linkedine göre işi var gözüküyor

geri isteyeyim mi
0
bir soru sorcam
(19.03.21)
meblağ ne kadar?
0
nonik
(19.03.21)
Borç olarak vermişsin, uzun süre de istememişsin durumu yok diye. Şimdi durumu var ve ödeyebilirse iste.
0
John Bloor
(19.03.21)
ben isteyemezdim. ödeyecek insan zaten öderdi yani kendisi bilmiyor mu borcu? ama istemekten ne çıkar? hiç.
0
elorelia
(19.03.21)
naksidil
(19.03.21)
Bence istemelisin. Cebinden ödediğini bildiği halde geri ödemeyen birinin yanına kar kalmamalı.
0
roket adam
(19.03.21)
ben olsam istemezdim. ama mesaj atip sen ne ise yaramaz adamsin derdim. birisine 3 kurus borcum olsa gozume uyku girmez benim.
0
ghostinthemech
(19.03.21)
doğru anladım mı emin değilim ama bursu zamanında yatmadığı için mağdur olmasın diye sen cebinden verdin. sonra bursu yatınca paranı o anda sana iade etmesi gerekmiyor muydu? 2 senelik zaman aşımı çok manasız.

olay tam böyle değilse bile borç ödememek neymiş ya. nasıl bir pişkinlik. en nefret ettiğim insan modelleri bunlar. yalan söyle bahane üret bari ona da razıyım, sana iyilik yapmış birine cevap vermemek ne. ben olsam bu minvalde bir şey yazarım. durumun yoksa en azından söyle de böyle unutturma taktiklerini geç insan ol biraz diye pata küte söylerdim. bugün seni 500 tl dolandırır, yarın bankada işe girer milyonluk dolandırır.
0
juninho77
(19.03.21)
ben istiyorum böyle durumalarda
iban falan da gönderip
0
superb
(19.03.21)
iste. önden unutmuş olabileceğini söyle. bahanesi olunca geri verme isteği de artar.
0
silver apple
(19.03.21)
"meblağ ne kadar?"
burs: 500

"doğru anladım mı emin değilim ama bursu zamanında yatmadığı için mağdur olmasın diye sen cebinden verdin. sonra bursu yatınca paranı o anda sana iade etmesi gerekmiyor muydu? 2 senelik zaman aşımı çok manasız.

olay tam böyle değilse bile borç ödememek neymiş ya. nasıl bir pişkinlik. en nefret ettiğim insan modelleri bunlar. yalan söyle bahane üret bari ona da razıyım, sana iyilik yapmış birine cevap vermemek ne. ben olsam bu minvalde bir şey yazarım. durumun yoksa en azından söyle de böyle unutturma taktiklerini geç insan ol biraz diye pata küte söylerdim. bugün seni 500 tl dolandırır, yarın bankada işe girer milyonluk dolandırır."

bu kadar büyütülecek bir drama yok
zaman vermedim, durumun müsait olduğun zaman ödersin dedim
1 ay sonra 1 kere geri istedim (2 sene önce, öğrenciyken)
0
🌸bir soru sorcam
(19.03.21)
Ben de bu kadar büyütülecek bir drama olduğunu düşünüyorum, direkt karakter belirteci. Uyuyamazdım hakikaten o borcu ödeyene kadar, gencimizin önü açık :)

İsteyin ya, niye yanına kar kalsın?
0
whoosie
(19.03.21)
Bence genç, ona hibe ettiğinizi düşünmüş, bazı öğrenciler kendilerine her şey mübahmış gibi düşünüyor ve öğrenciyim geri mi ödeyeceğim mantığındalar. Bence saçma ve karaktersizlik ama belki bu nedenle ya da sizin esnekliğinizden kaynaklı olarak “istermiş gibi yapıp ama durumun da yoksa bir ara gönderirsin” gibi söyleyince sallamamış gibi bir izlenim aldım yazdıklarınızdan.

Yani üslup olarak yumuşak ve esnek davrandıysanız öğrenci de iyice üzerine yatmış gibi geldi bana.

Burs miktarını bilmiyorum ama zaten hakkı olmayanı almış galiba, bir de üstüne yatmış ama iki yıl da zaman aşımına uğramış. Yukarısı bıyık, aşağısı sakal yerinizde olsam ne yapardım bilemedim. Ama şahsı silerdim o kesin.
0
epitaf
(19.03.21)
birine borç vermişsiniz, o takmamış. şimdi borcu istiyorsunuz. neden çekinesiniz ki? onun çekinmesi gerek.

kesinlikle mesaj atın, ama sert davranmak ya da özür diler gibi aşırı naif yazmak da uygun olmaz. "şu zamandan kalan borç vardı, ihtiyacım var, sanırım unuttun, imanımı göndereyim mi, yatırabilir misin" gibidir şey yazın. ne olacak, en çok cevap vermeyecek. sizin zerre suçunuz/ihmaliniz yok ki. muhakkak isteyin.
0
lovemyself
(19.03.21)
@love
imanımı yazarken

para-iman bağlantılı atasözleri mi sürçtü
yoksa
basit bir klavye hatası mı
0
🌸bir soru sorcam
(19.03.21)
(13)

takim tutmayi birakiyorum

speedy
15 mart karnimin acikmasi gibi oldu ama:) cocukken bir secim yapiyorsun, sonraki yillarda surekli zamanini, zihnini veriyorsun bosa seviniyorsun, moral durumunu etkiliyor, cogu zaman da uzuluyorsun. paralari cukkalayan sporcular, yayincilar. bilmemkim istifa etsinmis, bilmemkim transfer oluyormus, b
15 mart karnimin acikmasi gibi oldu ama:) cocukken bir secim yapiyorsun, sonraki yillarda surekli zamanini, zihnini veriyorsun bosa seviniyorsun, moral durumunu etkiliyor, cogu zaman da uzuluyorsun. paralari cukkalayan sporcular, yayincilar. bilmemkim istifa etsinmis, bilmemkim transfer oluyormus, bilmem kacinci yildizi takiyorlarmis bunlar ne sacma seyler allah askina. kitlelerin afyonu resmen. birey olarak ne faydasi var bana? siz ne dusunuyorsunuz.
0
speedy
(15.03.21)
takım kötü gidiyorsa kafayı takmayıp hemen bu sene takibi bırakacaksın. seneye sinerji olursa tekrar dönersin. öbür türlü cidden çekilcek dert değil. ama mutluluğu da bambaşka bir şey. gerçi bizim takımda çok mutsuzluk olmuyor :))

not: musleraspor
0
xrated
(15.03.21)
Ben eğlence gözüyle bakıyorum. GS kazandığı zaman hafta sonum daha keyifli hale geliyor. Yenilirse de öyle karalar bağlamıyorum. Fener loser bir camia olduğu için onlarla dalga geçiyoruz falan, güzel oluyor.

Eğlence olarak düşünmek lazım. Dediğiniz gibi parayı başkaları götürüyor çok önemsememek lazım.
0
pispinti
(15.03.21)
babam hasta fenerliydi ve beni "rüyanda rıdvanı gör" diye uyuturdu
muhtemelen bu yetiştirme tarzından sebep ben de ilk gençlikte hasta fenerli biri oldum
sonra gel zaman git zaman basketbol izlemenin çok daha keyifli olduğunu fark ettim ve futbola olan ilgim azaldı
4-5 senedir de hiç takip etmiyorum ve eksikliğini hissetmiyorum
0
superb
(15.03.21)
Ben bunu bazen düşünüyorum bir Galatasarayli olarak: acaba orta sınıf Avrupa takımı tutsam nasıl olurdu diye. Ne hakem ne federasyon yok yabanci siniri vs vs yok yani. Izleyip geciyorsun.

Malesef Türkiye'de sikinti cok, insanı kafa olarak yoruyor futbol izleyicisi olmak e oynanan futbol da dandik olunca.
Ama birakamiyorsun iste. Ben birakamiyorum yani.

Birey olarak faydasi; yenince mutlu oluyorsun, arkadaslarinla iki bira icip mac izliyorsun. Ama dedigim gibi, sıkıntı biraz da Türkiye'de.
0
logisticsmanager
(15.03.21)
10-15 yıl önce yaptım, sigarayı bırakıp sigara içen adamlara acıyarak bakarsın ya şuan gözümde futbol muhabbeti öyle. zaten hiç aşırı ilgili olmadım fakat fanatiklik çok komik geliyor bana, kendi becerin başarın olmayan bir şeyle sürekli övünmeye çalışmak. Sporu severim, S sport üyeliği aldım hatta. Futbol izlemiyorum gerçi ama izlediğim sporda bazen taraf tutarım ama sırf mücadele ruhu için. Bu kadar takımlara bağımlı olmak aşırı zaman israfı. Kazanma duygusunu kolay yoldan tatmak için girilen yollar
İzleme demiyorum hobi olarak yine izle gibi oldu. bırakınca ıyy bu neymiş ya diyorsun. Ben futbolu bırakıp 2-3 yıl sonra yapamıyorum abi diyen görmedim :)
0
asbe
(15.03.21)
ben 3 temmuzda biraktim. takim tutmayi degil, futbola olan ilgim bitti. kombine alan, evini stada yakin tutan biri idim.
0
camussar
(15.03.21)
türkiyede futbolun hali ortada, şampiyonlar liginde 4-5 senede bir anca gruptan çıkabiliyoruz gerisi yok. 25 senede iki kere çeyrek final görmüşüz bu kadar.

işbu sebeple aç alman/fransız/italyan/ispanyol ligini onları izle. futboldan keyif al.
0
hosein
(15.03.21)
Yıllar önce ben de bıraktım, öneririm. Lisedeyken sınavdan önceki gün istanbul'a derbiye giden biriydim.

Tribünde tartışmaya girdim, neden volkan'a (kaleci olan) küfür etmiyormuşum. Kendisini hiç sevmem ama neden edeyim. Türk futbolunun özeti bu. Ortada oynanılan bir spor da yok zaten ne türkiye'de ne dünyada.


Benim gibi abartıp bi noktada tüm profesyonel sporlara karşı hale gelebilirsiniz uyarayım :D
0
aguen
(15.03.21)
Onun büyüklüğü ne kupa büyüklüğü, ne şampiyonluk büyüklüğü, ne o ne bu olmadığı için; sadece sevgiden, aşktan olduğu için; tabiki, elbetteki, her zaman ve her yerde tutmaya devam edersin... Hoyrat eller kirli kumpaslar kurduğunda daha iyi anlarsın neden onu sevdiğini...

Maçlarını izlemesen bile, bazen sezondaki futbolcularını tanımasan bile, ligde kaçıncı olduğunu bilmesen bile o renkleri seversin ya... Hani böyle gördüğün zaman sarının yanında laciyi, yüreğin pır pır eder, ağzın kulaklarına varır ya... İçin coşar, bir kez daha mırıldanırsın “sevgi neydi?”

Ve bilirsin ki “sevgi, kalbindeki onun yeriydi”

:)
0
epitaf
(15.03.21)
türkiyede büyük takım tutmak kadar saçma bir şey yok. çok anlamsız. döngü aynı 0 ilerleme ve başarı var. horoz dövüşü gibi manasız. premier lig ve bazı yabancı ligleri takip ediyorum.
0
mikahakkinen
(15.03.21)
Kucuklugumde cok kisa bir donem haric cok ciddi takip etmedim futbolu. 15 sene once de tamamen biraktim.

Eksiden gorebildigim kadari ile zaten kirli bir sektorken iyice tiyatroya donmus. E tiyatro izlemek isteyince de tiyatroya gidilir maca degil.

Maslow piramitinin alt basamaklarindan olan "Bir gruba aidiyet hisetmek" ihtiyacini cok guzel karsiliyor ona lafim yok.
0
cleric
(15.03.21)
Canan Karatay'in cok guzel bir tespiti var: biz spor yapan bir millet degiliz, televizyonda mac izleyen bir milletiz. Sporu izlemenin degil bizzat sporu yapmanin, egzerzisin onemini kavrasak tum toplum daha dinc ve saglikli olur, uzun vadede yasam omru uzar, devletin saglik harcamalari azalir. Hayir bir de Turkiye'deki toplumsal yapiyi, birlikteligi de zedeliyor, kutuplasmayi, kavgayi arttiriyor en egitimli kesim bile konu futbol olunca iqsu 50 oluyor, gecen mac size penalti calinmisti, burda bize aynisi calinmadi, o hakem fenerli, federasyon cemisgezekli, o onun adami, yok bize operasyon var, Zorlu'da bulustular, senin klubun fetocu:) Koca koca kelli felli adamlarin konustugu konuya bakar misin:) Sosyal medyasi ayri, mac onu mac sonu dirdiri ayri. Ortaokullu liseli ergen isi, o enerjinin o zamanin %20si baska alanlara kanalize edilse tum toplum icin daha yararli olur

Son olarak Ugur Meleke'nin efsane tespiti:
"biz birey olarak yetersiz bireyleriz genellikle. güzel değiliz, yakışıklı değiliz, uzun boylu değiliz, iyi eğitim sahibi değiliz, enstrüman çalmıyoruz. çok iyi okullarda okumadık, çok güzel kız arkadaşlarımız yok... birey olarak bir şey ifade etmeyince, sokaklardan bakıyor; kalabalıklardan ayrılamayınca ne oluyor? kalabalıklara katılıyor. ben fenerliyim, ben galatasaraylıyım; mahvederim sizi. ben şu partinin sempatizanıyım, nasıl yendik? ben ibrahim tatlıses fanıyım, ben beren saat'e bayılıyorum. kalabalıklara katılıyor bir şey ifade etmek için. birey olarak bir şey ifade etmediği için... birey kalitesi düşük toplumlar bu tarz sıkıntılar yaşamaya mahkumdur. bunun yolu*, toplumsal hareketlerden geçer...."
0
neverletyougodown
(15.03.21)
soranlara "galatasaray süper kupayı aldığı gün, zirvede bıraktım" diyorum şakayla karışık.

hani bir şeyle yakinen ilgilendiğinde sana olduğundan önemli görünür de arana belli bir mesafe girdikten sonra önemini yitirip silinir gider ya,, futbol da öyle oldu.

babamda, eniştemde gs-fb ya da çok önemli şampiyonlar ligi maçı 2 yılda bir filan denk gelirse oturur bakar, "öyle pas mı atılır oç" filan diye ortama ayak uydurmaya çalışırım.

onun haricinde şu an bana 3 büyük takımdan ikişer futbolcu say desen sayamam. fatih terim hariç kim çalıştırıyor filan bilmem.

nasıl kafam rahat var ya, bilemezsin.
kesinlikle doğru yoldasın demeye geldim. bunu sen de anlayacaksın, başka bir seçenek yok.
0
filteria
(15.03.21)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.