Giriş
(6)

Sevgilinin eski sevgili/sevgilileriyle arkadaş kalıp kalmadığına dair merak

Berck
erkeğim. ben bunu içten içe hep merak ederim ya. ama hiç de sormam yani, merakımı kendi içimde yaşarım.yani geçmişte onca "yaşanmışlık" biriktirmiş olan iki insanın, bilhassa hayatlarında yeni insanlar da mevcutken halen arkadaş olarak bir şekilde irtibatta kalmaları, bana iyi hissettiren bir düşünc
erkeğim. ben bunu içten içe hep merak ederim ya. ama hiç de sormam yani, merakımı kendi içimde yaşarım.

yani geçmişte onca "yaşanmışlık" biriktirmiş olan iki insanın, bilhassa hayatlarında yeni insanlar da mevcutken halen arkadaş olarak bir şekilde irtibatta kalmaları, bana iyi hissettiren bir düşünce değil şahsen. ama dediğim gibi bunu sormam da.

peki siz de bu tür bir şeyi merak eder misiniz? sorar mısınız, sordunuz mu hiç?
0
Berck
(03.12.20)
tipik türk erkeği hareketi; benden önce kimlerle ne kadar yiyişti. merak etmeyin, en modern geçineni de dahil hepsi merak ediyor :d
0
candide
(03.12.20)
Candide +1.

Ogrenince de pislik yapiyorlar. Acikcasi benim de sinir oldugum bi konu. Onceden konusurdum beni iyi tanidiklarini dusundugumden ama ben onlari kendilerinden iyi tanidigimi farkettigimden beri hicbiriyle konusmuyorum.
0
baldan kaymak
(03.12.20)
Hiçbir sevgilim ve flörtümle arkadaş kalmadım. Ayrıldığım gün hayatımdan çıkarıyorum.

İlişkinin ciddiyetine göre eskileri sorduğum oldu, detaylandırmadan.
0
purplee
(03.12.20)
arkadaş kalıp kalmadığını öğrenmek garip bir şey değil

zaten normal bir insan karşı cinsle muhabbetini en aza indirir sağlıklı bir ilişki için
0
bir soru sorcam
(04.12.20)
@candide esasında benim bahsettiğim mevzu tam olarak "benden önce kimlerle ne kadar yiyişti" mevzusu değil. geçmişteki bazı "yiyiştikleriyle" halen bir şekilde normal arkadaş olarak bir iletişim sürdürüyor mu merakı; mevzu bu :)
0
🌸Berck
(04.12.20)
Arkadaş kalma olayı ağır kolpa. Sorulup öğrenilebilir.
0
arnold schwarzeneger
(04.12.20)
(4)

alan kapatmak için büyük levha/plaka'lardan nerden buluruz ?

ayseee
alan kapatmak için büyük levha/plaka'lardan nerden buluruz onun tam bir ismi var mıdır?hani inşaat yapılan alanı kapatıyolar ya 2-3 metre yükseliğinde 4 tane o levhalardan ihtiyaç var.https://akdenizdemirdograma.com/index.php/portfolio-item/insaat-alani-koruma-panolari/no 14'den almak istiyorum bir
alan kapatmak için büyük levha/plaka'lardan nerden buluruz onun tam bir ismi var mıdır?

hani inşaat yapılan alanı kapatıyolar ya 2-3 metre yükseliğinde 4 tane o levhalardan ihtiyaç var.


akdenizdemirdograma.com

no 14'den almak istiyorum bir alanı kapatmak için ama bunlar birbirine bağlanır mı? tam adı nedir. internette bulabilir miyim satın almak için?
0
ayseee
(02.12.20)
0
akiskan
(02.12.20)
Oluklu sac
0
bir soru sorcam
(02.12.20)
osb 3 levha da kullanılabilir. Suya ve neme karşı da dayanıklı olur.
0
istege bagli sigortasiz
(02.12.20)
parapet de denir. açıkhava reklam malzemesi üretimi yapan yerlere sorabilirsiniz. lokasyon izmirse yönlendirebilirim.
0
denef
(02.12.20)
(6)

Magrabi kapanmış, gözlüğümü kim yapacak?

kırmızıayakkabılıgargamel
Merhaba, Akmerkez Magrabi’den numaralı gözlük almıştım, gözlüğün sapı yamuldu ve gözlük yüzümde yamuk duruyor haliyle. Magrabi bu gözlüğü bana satarken ömür boyu garantili, eğer sorun yaşarsan gelip yaptırabilirsin demişti ama Magrabi Türkiye’den çekilmiş. Gözlük kurun artmasıyla birlikte çok pahalı
Merhaba,

Akmerkez Magrabi’den numaralı gözlük almıştım, gözlüğün sapı yamuldu ve gözlük yüzümde yamuk duruyor haliyle. Magrabi bu gözlüğü bana satarken ömür boyu garantili, eğer sorun yaşarsan gelip yaptırabilirsin demişti ama Magrabi Türkiye’den çekilmiş.

Gözlük kurun artmasıyla birlikte çok pahalılaşmış, şimdi bek güvenip kime yaptıracağım bu gözlüğü? Titanyum çerçeveydi ve sapı da titanyum. Gözlüğü Etiler’de bi gözlük şubesine vs mi götürsem yapmaları için? Belki daha çok dikkat ederler. Gözlük kırılırsa bir daha alamam :( ve numaram 5.0 :(
0
kırmızıayakkabılıgargamel
(02.12.20)
Markayı bilmiyorum ama bahsettiğiniz gibi prestijli, pahalı ve ömür boyu garanti vermiş bir markaysa ürününün arkasında durur türkiyeden çekilmiş olsa da. Ki genelde de öyle oluyor, birkaç teknoloji markası da tr den çekildiğinde desteğimiz devam edecek falan yazmıştı.
Yani onlarla iletişime geçin, umarım fişiniz vs vardır. Ben bunu nerede nasıl yaptırabilirim diye sorun, destek rica edin.
Öte yandan gözlük sapı yamulması da kullanıcı hatası denilebilecek bir şey. Ona da hazırlıklı olun.
0
senolll
(02.12.20)
yazsana websitesine
0
duyurukullanıcısı
(02.12.20)
Magrabi bildiğim kadarı ile Atasun gibi tabi daha lüksü bir gözlük satış şirketi.
Bu nedenle Magrabi'ye ulaşmayı denemek ile birlikte, gözlüğünün markası olan şirkete de ulaşman yararlı olabilir. Onların servisi, desteği vs. vardır.
0
cursor
(02.12.20)
Evet Magrabi Atasun gibi ama daha lüks markalar satıyor sanırım, çok fazla da şubesi yok. Magrabi’ye e-mail attım şimdi ama dünyaca ünlü bir oluşum değil muhtemelen, sadece Mısır’da hizmet veriyorlar. Yine de şansımı deneyeceğim.

Gözlüğümün markası Silhouette, onlara da e-mail atayım, teşekkür ederim.

Kullanıcı hatası kesinlikle, zaten çok hassas bir gözlük. Ama Magrabi’ye gitsem güvenilir tamirci bulurdum şimdi bi gözlükçüye versem tamir sırasında kırsa yanlışlıkla, ne yapacağım yani? Gözlük 2.500 TL’ye yaklaşmış, sadece çerçevesi. Ve yakında güncelleme yapılacakmış 3 bin TL olabilirmiş dedi bi yerel gözlükçü.
0
🌸kırmızıayakkabılıgargamel
(02.12.20)
Çoğu optikçi satıyor o markayı
El becerisiyle düzeltiliyor genelde çerçeveler
0
bir soru sorcam
(02.12.20)
@bir soru sorcam çerçeve değil, sapın çok kritik bi noktası yamuldu
0
🌸kırmızıayakkabılıgargamel
(02.12.20)
(3)

Altın bozdurmak

black mamba
Altın bozdurucam. Bankadan mı bozdurayım kuyumcudan mı? Birkaç yere sorup fiyat almak gerek mi? Çok altın da yok gerçi ama esnafa güvenmiyorum. Bir de elimdekilerin çeyrek mi gram mı olduğunu nasıl anlatım? Gram altın yuvarlak mı dikdörtgen mi?
Altın bozdurucam. Bankadan mı bozdurayım kuyumcudan mı? Birkaç yere sorup fiyat almak gerek mi? Çok altın da yok gerçi ama esnafa güvenmiyorum.

Bir de elimdekilerin çeyrek mi gram mı olduğunu nasıl anlatım? Gram altın yuvarlak mı dikdörtgen mi?
0
black mamba
(01.12.20)
kuyumcuda bozdur, ama bir kac kuyumcudan fiyat alirsin, en uygun olanda bozdurursun

gram altin kulce seklinde de var, yuvarlak ceyrek altin gibi de var. yuvarlaksa inceligine bak, cok inceyse gram altindir ceyrek degildir.

elindeki altinlarin adetlerini bir kenara yaz, internetten fiyat arastir, karsilarina tutarlarini yaz, o fiyatlari referns alip kuyumculardan fiyat al, boylece hesap yapman kolay olur, bir de evde hesapladigin tutarin altinda kalmamis olursun kaziklanma durumuna karsi
0
exlibris
(01.12.20)
Kuveyrttürktebozdyr
0
bir soru sorcam
(01.12.20)
Kuyumcuda bozdurma
0
Topalordek
(01.12.20)
(22)

Sevgiliniz,bir erkek arkadaşını evinde misafir edeceğini(kalmalı) söylerse?

jonas
Merhaba, hemcinsim olan duyuru erkeklerine "Siz böyle bir durumda ne tür bir tutum takınırsınız?" sorusu soracağım.4 aydır güzel bir ilişkim var. Kendisi gayet aklı başında, güven veren bir kadın. Henüz aramızda bir şeyler olmadığı dönemde ettiğimiz arkadaşça sohbetler sırasında, 5 kişilik iyi bir l
Merhaba, hemcinsim olan duyuru erkeklerine "Siz böyle bir durumda ne tür bir tutum takınırsınız?" sorusu soracağım.

4 aydır güzel bir ilişkim var. Kendisi gayet aklı başında, güven veren bir kadın. Henüz aramızda bir şeyler olmadığı dönemde ettiğimiz arkadaşça sohbetler sırasında, 5 kişilik iyi bir lise arkadaş grubu olduğunu ama yıllar içinde her birinin ayrı şehirlere dağıldığından bahsetmişti. O arkadaşlarından biri ve aralarının en iyi olanı da bir erkekmiş, "İstanbul'a yılda 2-3 kez gelir, geldiğinde de bende kalır" demişti.

Şu an bu tür bir gündemimiz yok ama geçen gün can sıkıntısından mıdır nedir, nereden geldiyse aklıma bu konunun geleceği tuttu. Yarın öbür gün bana "X İstanbul'a gelecekmiş, bende kalacak.. Haberin olsun." dese, nasıl karşılarım diye bir düşündüm.

Siz olsanız, "Böyle bir şeyde geri kafalılık yapmaya gerek yok, yılların samimi lise arkadaşıymış, evinde kalır tabi. Lafını etmeye değmez." mi dersiniz, yoksa durumdan bir rahatsız mı olursunuz? Merak ettim.
0
jonas
(01.12.20)
rahatsız olurum ve kalmamasını rica ederim.

ancak karşı taraftaki arkadaş da zaten sevgilisi varken ve yokken arasındaki farkı bilen biriyse sevgilisi olduğu dönemde gelip de kalmaz.
0
prodeq
(02.12.20)
ya ben hemcins değilim ama benzer bir arkadaş grubum olduğundan dolayı (geçmişte) yazmak istedim.

99'dan beri tanıdığım ve 2007'den itibaren benim mal arkadaşlarım evlenip eşlerinin sözlerine baktıklarından dolayı 2017'ye kadar sürmüş olan 6 kişilik bir grubumuz vardı. 2,5 (1imiz şehir dışındaydı hep) kız 3 erkektik ve hala bu kadar zaman geçmesine rağmen dönüp baktığımda safi arkadaşlık görüyorum aramızda. tabii ki "içlerindeki düşünceleri" bilmem mümkün değil ama fazlaca alkol alınan bu grupta aramızdan iki kişinin 4 sene kadar sevgili olması dışında herhangi bir duygusal durum oluşmadı. her zaman herkes "kötü niyetli" olmayabiliyor bence bunu da aklınızda tutun.

ama dediğim gibi şu an cevap verebilecekler arasında en yanlış kişiyim sanırım :) 26 yaşında evli bir kadınım ve eşim de zamanında senelerce arkadaş grubumun içerisinde bulundu, tatillere gidildi vs.
0
dedi ayca
(02.12.20)
Ben rahatsız olurum. Bunun geri kafalılıkla, yobazlıkla alakası yok.
0
komando kani var bende
(02.12.20)
benzer bir durumda kız arkadaşım beni de çağırmıştı, xx gelecek sen de gelsene falan diyerek
0
gazozailacatmauzmani
(02.12.20)
valla yıllardır evime bir çok erkek arkadaşım geldi gitti hiçbiriyle yatmadık çok şükür.

güvenmediğin sevgilinse, bir daha düşün.
güvenmediğin sensen bir daha düşün.
güvenmediğin kadın-erkek ilişkileriyse, yetişkin kadın ve erkek bireyler arkadaş olabilirler, bu nedenle bir terapi tavsiyemdir.

Ama bu durumu sindiremiyorsan bir an önce kız arkadaşına söyle, onun da vaktini boşuna çalma.
0
lcha
(02.12.20)
Tam olarak @lcha +1
Hatta 1 az oldu, +1000
0
pati
(02.12.20)
ya kız arkadaşınızın bir erkekle aynı ortamda kaldığı an sizi aldatacağınızı düşünüyorsanız ya sizde ya da sevgilinizde sorun var demektir.
0
patronaj1
(02.12.20)
eskiden ok derdim ama artık kabul etmem mümkün değil.
0
stewie
(02.12.20)
Uygun gelmiyor bana da. Git sen de kal muhabbet olur işte
0
gatherer
(02.12.20)
Kız arkadaşınızı bilemeyeceğimiz için kesin bir şey söyleyemeyiz. Mesela @Icha'nın dediği de var. İlla herkes birbiri ile yatacak diye bir şey yok ama.. Ama illa bir yüzde vereceksek bence %51(daha fazla gerçi ama neyse) olumsuz yönde diye düşünüyorum.

Ha ayrıca ''Yok böyle düşünüyorsanız sizde sorun var. Yok şöyle. Yok böyle'' He he aynen. Böyle düşünen sorunlu oluyor tabi. Kimse birbirini aldatmıyor ya. Yok öyle bir şey.

Bizi mi koparıyonuz anlamadım ki :D Sanki herkes sevgi pıtırcığı, birbirine sadık çift. Allahım ya. Ne kadar da modern insansınız.
0
bitchesaintshit
(02.12.20)
Bu tamamen sana bağlı. İçinin sinmediği bir şeyi kabul etme.
0
arnold schwarzeneger
(02.12.20)
Erkek olarak tabi ki izin vermezdim.Bundan rahatsiz olmaniz da gayet normal.
0
turkuaz
(02.12.20)
- Tek sorulması gereken,bu arkadaşla daha önce duygusal veya fiziksel herhangi bir ekşın yaşandı mı?
buradan gelecek cevaba göre hareket edilir.
0
kahramanikarus
(02.12.20)
benim bu konuda çok güzel bir yöntemim var. yıllardır kafam rahat bu yöntemle. eğer ben o arkadaşı tanıyorsam en azından 2-3 kez bir yerlerde yemek yemişliğimiz bir şeyler içmişliğimiz varsa kız arkadaşıma yanıtım olumlu, eğer tanımıyorsam olumsuz olur. o da bu yöntemimi bildiği için gül gibi geçinip gidiyoruz.
0
makarnavodka
(02.12.20)
Aşkım o zaman sen gel benim evde kal, çocuk senin evde kalsın derim. Hee benim evim yok mu? o zaman ''aşkım, ben de geleyim kalayım. Hem tanışmış olurum^^'' derim.
0
eazy
(02.12.20)
araları o kadar iyiyse onla sevgili olup başkalarını uğraştırmasaymış derim

annen eve en iyi erkek arkadaşını davet etse ne düşünürsün diye sorarım
0
bir soru sorcam
(02.12.20)
Ben erkeğim, artık hayatımda birisi olunca karşı taraftan yapmasını istemediğim şeyleri ben de yapmıyorum.

Sürekli kız arkadaşların çoğunlukta olduğu ortamlarda takılırdım ama kız arkadaşım sürekli erkeklerle takılsın istemezdim. O yüzden yapmıyorum. Tam kısıtlamadan bahsetmiyorum. Sadece aşırılığa gerek yok bence.

Eve kız arkadaşlarım gelebilir mesela, tekrar gelmek isteseler "ya şimdi merve bişey demez ama rahatsız olur kankacım kusura bakma" derim. Çünkü sevgilime de erkekler gelip gitsin istemem açıkçası.

Belki sevgiliniz de benzerini düşünerek size böyle bir şeyle gelmeyecek. Veya sevgilinizin yakın arkadaşı sizin yanlış anlayabileceğinizi düşündüğü için bu teklifte bulunmayacak. Zaten bence adam olan eski de olsa kız arkadaşının erkek arkadaşıyla tanışmadan önce evine kalmaya gitmez. En kötü sizi de çağırsın orda tanışın yani.

Fazla genişliğin iyi olduğunu düşünmüyorum. Ne demişler, cehenneme giden yol iyi niyet taşlarıyla döşelidir. İnsan ilişkilerinde güven önemlidir fakat hala beynimizi ilkel istek ve arzularımızın her an engelleyecek şekilde eğitmedik. Zaaflarımız, kusurlarımız var. Çoğu insan sevgilisine güvendiğini söyler ama ölüyorum bitiyorum, aramızdaki en güçlü şey güven <3 <3 <3 deyip de sevgilisinin onu aldattığını bilmeyen milyonlarca insan var.

Bana öyle bir istekle gelinirse rahatsızlığımı dile getiririm bunda gocunacak bir şey yok. Engelleyemem tabii ki haddime değil fakat normal karşılamam için geçmişlerini bilmem ve tanışmış olmam lazım. Erkek-erkeği, kadın da kadını gözünden anlar az çok. Gözüm tutarsa sorun olmaz.
0
ananiyimioguz
(02.12.20)
benim herhangi bir kız arkadaşım sevgilisi varken kalmaya çağırsa ben reddeder, gider otelde kalırım.

ültimatomu verir geçerdim ben olsam. sen ne düşünüyorsun karşıdaki düşünsün.
0
bohr atom modeli
(02.12.20)
sen de gidip kalmalısın bu durumda. hem tanışmış sohbet etmiş olursunuz.
0
dafuq
(02.12.20)
büyük konuşmayı sevmem ama ben kabul etmezdim. kız arkadaşın itiraz ederse "sana güveniyorum ama onlara güvenmiyorum" dersin :)


not: genellemiyorum ama bu mevzularda meriçler de vardır. meriç faktörünü de gözardı etmemek gerek.
0
silah taciri
(02.12.20)
rahatsız olurum. kalmamasını rica etmem. çünkü zaten erkek arkadaşını evinde misafir eden biriyle baştan sevgili olmam. Ne benim başım ağrısın ne de onun.
yargıladığımdan, ayıpladığımdan, beni aldatacağından endişelendiğimden değil. sadece bana uygun değil.
Dedemin kız arkadaşı da (o nasıl şeyse) bir erkek arkadaşıyla aynı evde kalmazdı, babamın da. Modern erkek, anlayışlı erkek zırvalarını hoş görmüyorum.
0
Anthony McCarten
(02.12.20)
ananiyimioguz +1000 çözümü de söylemiş. Sende gidip onda kalabilirsin. Basit bir şey aslında senin arkadaşın olan kızlar sende kalmasını istiyorsan, bu durumdan rahatsız olmayacaksa o da olabilitesi olabilir.Lakin o rahatsız olacaksa ayrıca sen böyle bir durum istemiyorsan, istemediğini söyleyebilirsin. Çok fazla kafa patlatmana gerek yok. Seven kişi anlayışla karşılar.
0
wacot
(03.12.20)
(5)

60'li 70'li yillarda Tip Fakultesine girmek

bollocks44
zor muydu? o donemlerde lise mezunu dahi olmak buyuk bir seydi diye anlatiliyor ya hep, merak ediyorum o donem tip fakultesine girenler nasil bir surecten gectiler.
zor muydu? o donemlerde lise mezunu dahi olmak buyuk bir seydi diye anlatiliyor ya hep, merak ediyorum o donem tip fakultesine girenler nasil bir surecten gectiler.
0
bollocks44
(01.12.20)
twitter.com

Diğer bölümlere göre o zaman yine daha zor olsa da şuan ile kıyaslanamaz.
Tıp=350 giren 110 giremeyen.

Bu nedir yahu
0
owaki
(01.12.20)
kadin anam 70lerin basinda tip fakultesine girmis, hatta iki defa mezuna kalmis da oyle girmis. 'yemek yemek, uyumak ve ders calismak disinda hic bir sey yapmiyodum' diye anlatir hep.
0
lamartin
(01.12.20)
o yıllarda kontenjanlar az, sınava girenler de az sorular ise zormuş.

80 lerde mesela 8-10 matematik netiyle itü de kallavi mühendislik bölümü kazananlar varmış. 60' lar da öyledir herhalde.

bir de o dönem bu dönemki kadar tıp-mühendislik farkı olacağını sanmam. hatta mühendislik daha popüler bile olabilir.
0
sarcophagus
(01.12.20)
zormuş
annem tıp kazanamadığı için biyoloji okumuş
dershaneler varmış yine
0
bir soru sorcam
(01.12.20)
bu konuyu ben de hep merak ederim. babam pertevniyal mezunu, 1975 sanırım, ardından yıldız mimarlıgı kazanmıs 1 sene gitmiş sevmemiş, ardından iu hukuk a girmiş kısa bir deneyimi olmus ama yine sevmemiş sonra tıp kazanmış en son onu bitirmiş ne bileyim şaşırtıcı geliyor bu hikaye bana. kayıtlı kuyutlu olmasa inanmayacağım.
0
delidiyorum
(01.12.20)
(1)

Acil Durum Psikiyatri

silverado
Merhaba. Belgesiyle belli bir seviyede zeka geriliği olan, ellili yaşlarında bir akrabam var. Hayatının çoğu boyunca çalışmış, aile kurmuş, boşanmış ve bir süredir annesiyle yaşıyordu. Annesi geçen yıl vefat etti ve ardından korona nedeniyle işten atıldı. Son bir aydır oldukça kötü bir durumda. Tele
Merhaba. Belgesiyle belli bir seviyede zeka geriliği olan, ellili yaşlarında bir akrabam var. Hayatının çoğu boyunca çalışmış, aile kurmuş, boşanmış ve bir süredir annesiyle yaşıyordu. Annesi geçen yıl vefat etti ve ardından korona nedeniyle işten atıldı.

Son bir aydır oldukça kötü bir durumda. Telefonunu hep kapatıyor, kendisinin eve girip girmediğini apartmandaki ev sahibinden öğreniyoruz. Aynı zamanda bankaya borç yaptığını, kirasını dahi ödemediğini biliyoruz. Bakkalla, dolmuş şoförleriyle, parktaki rastgele insanlarla, eski arkadaşlarıyla kavgalar ettiğini öğrendik. Rastgele akrabalarını arayıp birilerinin öldüğünü söylüyor. Şehir dışında onunla iletişime geçmeye çalışan kendi öz oğlunun öldüğünü düşünüyor, insanlara öyle anlatıyor.

Birkaç gündür kendisine hiçbir şekilde ulaşılamıyordu, bugün ulaşıldı. Ağaçlarla vb. konuşmaya başlamış. Yine dışarıda kavgalar etmiş. Artık, özellikle kendisi için, tehlikeli bir vaziyette. Yarın oğlu gelecek hastaneye götürmeye çalışacak ancak nasıl olur bilemiyoruz.

İnternetten okuduğum kadarıyla 112'yi arayabiliriz ancak korona yüzünden ilgilenirler mi bilmiyoruz. Bunun dışında özel bir psikiyatri kliniği ve/veya huzur evleri gibi opsiyonlarda karşılanamayacak kadar büyük paralar isteniyor. Kimse düzenli olarak ona bakacak, onunla yaşayacak bir durumda değil.

Ne yapmamız gerekiyor, nereyi aramalıyız, nereye başvurmalıyız ekşi? Lütfen bir şeyler bilen, önerebilecek birisi varsa paylaşsın. Teşekkür ediyorum.
0
silverado
(29.11.20)
Devletin Acil psikiyatri servisine götürüyorsunuz
Yatış yapıyorlar 2 hafta
İlaçlarını düzenli kullanmayı başarabilirse hayatına devam eder

Gitmeyi kabulmetmezse polis eşliğinde ambulans götürülüyor
0
bir soru sorcam
(30.11.20)
(58)

Eşim sürekli hasta ve işten kaçıyor

hkocaman
3 senelik evliyiz, çocuğumuz yok. Eşim evlendiğimizden beri sadece 1 ay bir yerde çalıştı kalan yaklaşık 35 ayda bütün gün televizyon karşısında yatıp yerli ve yabancı dizi izlemektedir. Bir çok defa bunu sorun edip tartışmaya açsam da bir şekilde olayları manipüle edip (ya tartışmayı bağırma çağırm
3 senelik evliyiz, çocuğumuz yok. Eşim evlendiğimizden beri sadece 1 ay bir yerde çalıştı kalan yaklaşık 35 ayda bütün gün televizyon karşısında yatıp yerli ve yabancı dizi izlemektedir. Bir çok defa bunu sorun edip tartışmaya açsam da bir şekilde olayları manipüle edip (ya tartışmayı bağırma çağırma seviyesine getiriyor, ya da olayla ilgisi olmamasına rağmen bir anda anne ve babamı kötüleyerek konuyu değiştirmektedir) Annem ve babam biraz daha eski kafa muhafazakar insan olsalar da, özlerinde gerçekten iyi insanlardır, annem geldiği zaman oturup da "kızım hadi şunu yap ben oturucam" diyen bir insan değildir. Kalkar kendi hazırlar herşeyi genelde. Zaten biz İstanbul'da onlar da Ankara'da olduğu için 365 günün sadece toplasan 10 günü beraberizdir. Yeni evli olduğumuz dönemde annem eşimin tembelliğini görünce (evde misafir varken sabah 11'de kalkıyordu veya uyandırılana kadar kalkmıyordu. Kendisi bütün gün evde yatmasına rağmen ben işten geldikten sonra yemeği bana pişirttirmeye çalışıyordu)bir iki kez laf soktu. Annemin laf sokması yanlıştı ama ben de eşim bir şekilde karşılık verir diye araya girmemiştim. Daha sonra bu yaptığım davranışın yanlış olduğunu düşünerek annemleri gelmeden telefonla uyarmaya başladım. Annemlerin olmadığı dönemde de çamaşır asıp dolaba dizmek harici hiçbir işi tek başına yapmıyor. Yemek kesinlikle yapmıyor. Bir kaç kere instagramdan gaza gelip yemek pişirmiştir o kadar. %95 yemek işi bende. Ya ben işten gelmiş yorgun argın bulaşık makinesine eşya dizip, bir yandan yemek yapmaya çalışırken, yatmaya devam etmekte olduğu kanepede uzanmış trendyoldan alışveriş yapıyor. Neredeyse her günümüz bu şekilde.
Hastalık kısmına gelecek olursak. Evlendiğimizden beri: örümcek korkusu, bağırsak solucanı korkusu, beyin felci korkusu, hpv korkusu, kanlı dışkı korkusu, geç adet korkusu, akciğer kanseri korkusu, ağız kanseri korkusu, diş eti siğili korkusu, dil siğili korkusu ve aklıma gelmeyen sayısız korkudan ötürü ev işlerini yapmamayı bahane ediyor. Suratında sürekli bir mutsuzluk var. Yeni mobilya alınacağı zaman çok mutlu oluyor. İKEA'ya gideleceği zaman yine mutlu oluyor. Kredi kartına para gönderince mutlu oluyor. Onun harici genelde ya doktora gitme planı kuruyor, ya da hastaneye mi gitsek diye bana soruyor. Artık bunaldığımı, psikolojik destek alması gerektiğini söylediğimde beni ciddiye almıyor. Yardımı reddediyor.
Ben tek başıma evi geçindirmekte çok zorlanıyorum. Standart kredi kartı taksidimiz 8.000 civarı, 3.000-3.500 civarı vergi veriyorum. 2.000 TL eşime gönderiyorum, 4.500TL civari da ev kirası veriyorum. Bu sabit giderleri karşılayacak parayı kazanamadığım aylarda eksiye düşüyorum (şu an oldukça eksideyim) ama buna rağmen harcamalarda kısıtlamaya gitmeye çalışmıyor. Benim yemek hazırlamadığım her gün aşağı yukarı öğlen ve akşam toplam 120TL'lik yemek söylüyoruz. Ben aileden zengin birisi olmadığım için extra çalışmadığım zamanlar parayı denkleştirmede çok zorlanıyorum. Bunu bir türlü ona anlatamıyorum ama. Ya nası desem, hani gel 50.000TL kredi çekelim mobilyaları yenileyelim desem ona, tamam hadi der heyecanlandır. Beni durdurmaya çalışmaz, anlatabiliyor muyum?
Evde sürekli bir drama ortamı var. İzlediği Türk dizileri gibi entrikalı konuşmalar, kavga çıkarıcı hareketler yapıyor. Konuyu yumuşatmaya çalışıyorum ama bir şekilde kavga çıkarmaya çalışıyor, sürekli olarak huzursuzluk var evde. Alttan almayıp, onunla sözlü çatıştığımda baskın geliyorum haklı olduğum için. Benim baskın gelmeme tahammül edemeyip karakterime laf ediyor, anneme babama laf ediyor, kariyerime laf ediyor, göt yalayarak para kazandığımı ima ediyor vs.
Kavga esnasında ben de az malın gözü gibi davranmıyorum. Onun bana söylediği bütün aşağlıyıcı cümleleri ben de ona ediyorum altta kalmamak için. Ben de onun tembelliğiyle, uyduruk üniversitesiyle aşağılıyorum. Çünkü başka kozum yok. Tutup da eşime şiddet gösterecek bir adam değilim. Tek yapabildiğim o bana sözle bel altı vurduğunda benim de ona sözle bel altı vurabilmem.
Sürekli kavga edilen bir ortamda büyümüş. Ben ise kavgasız bir ortamda büyüdüm (bu da çok sağlıklı değil çünkü hep babam alttan almış). Gerçekten evlilikte huzur arıyorum ama olmuyor bir türlü. Sanki ilişkimiz hiç düzelmeyecek gibi geliyor.
Daha geçen hafta ağzında bir tek kendisinin görebildiği ağız tümörünü diş hekimine gösterdik boşu boşuna 350TL para verdik. O hastalık biter bitmez sırtında bir ağrı başladı ve 4 gündür yatıyor kanepede ağlamaklı bir suratla. 9 kez bulaşık makinesi doldurdum, tezgahı sildim. Etrafı topladım yerleri süpürdüm. Bir yandan da işe gidip geliyorum. Az önce konuşmaya çalıştım ve beni ilgisizlikle suçladı. Onu yalnız bırakıyormuşum, hastalığını ciddiye almıyormuşum. Suçlu benmişim.

Daha önce 2 3 kez evi terkettim ama aynı akşam geri döndüm onun aramasından sonra. O da 1 2 kez terketti ama geri döndü aynı gün. Boşanmaktan da korkuyorum. Bizim ailemizde pek yoktur böyle boşanmak, etmek.

Ne olur yardım edin. Ne yapmalıyım? Onu seviyorum ve düzelmesini istiyorum ama olmuyor bir türlü.

EDIT: Misafir konusunda daha hassas davranıyor son 3 4 aydır. Kalkıyor, ilgileniyor, beraber yapıyoruz ve ağırlıyoruz. O konuda düzeldi yani. Anlatmamın sebebi ailemle niye ters düştüğünün kökeninden bahsetmek içindi. Ailemle de telefonda görüşüyor problemsiz bir şekilde. Onlar bize gelmeden önce geriliyor sadece.
0
hkocaman
(29.11.20)
Adama hem hizmet ediyorsun, hem karnını doyuruyorsun, hem geçimini sağlıyorsun, hem de sevişerek fiziksel ihtiyaçlarını gideriyorsun. Üstüne para verse bunlardan ikisini dahi ayni kişiye yaptıramaz. Valla bravo.

Sizin oralarda boşanma yoksa kalkıp sizin oralara gitme sen de. Bosan, tek başına yaşa.
0
elorelia
(29.11.20)
daha önceden farklı mıydı eşiniz?

hani bazı durumlarda konuşmak, psikolojik destek almak falan iyi gelir tamam da sizin anlattığınız olayların elle tutulur tarafı yok. hazır çocuk falan da yokken yollarınızı ayırın.
0
hadsafhada
(29.11.20)
siz erkek tarafı mısınız? metinden anlamakta zorlandım da.
0
theseachange
(29.11.20)
@elorelia metni yazan erkek
0
austra
(29.11.20)
Yanlış anlaşılma olmuş, ben erkeğim.
0
🌸hkocaman
(29.11.20)
Sadece bu anlattıklarınıza göre (karşı tarafın da argümanları vardır muhtemelen): Boşanma korkunuzun üstüne çalışın ve aşın diyebileceğim. Bazı boşanmalar evlilik kadar kutlu bir olay. Bir hatanın bedelini hayat boyu ödemek ne kadar mantıksız. Bir yandan da nafakasız boşanmanın yollarını araştırın.

Bu ekonomik krizde gereksiz yapılan her alışveriş ziyan. Borç durumunu gerekçe göstererek, kullandığı kredi kartını kullanıma kapatıp borcunu yapılandırın. Asla kredi kartı vermeyin. Sadece nakit verin makul giderlerde kullanması için. Ev için gereken alışverişi kendiniz yapın. Yemek pişirmek istemediğiniz günlerde, kendiniz dışarda yiyip gelin. Kendisi napıyorsa yapsın. Onun bilmediği bir hesap açın, borçtan kalan parayı oraya aktarın.

Çocuk isterse ASLA yapmayın.
0
gayda
(29.11.20)
Boşan gitsin bu ne ya, hafakanlar bastı okurken. Ailemizde boşanmak yok vs ne demek ya.

Ayrıca şu birkaç şeyi bilirsek belki daha iyi yorum yapabiliriz; nasıl tanıştınız, ne kadar sevgili kaldınız, yaşlar kaç? Evlenmeden önce bu huylarıni gizliyor muydu, siz mi sezemediniz?
0
austra
(29.11.20)
Kimseye kolay kolay ayrılın, boşanın yazmıyorum bu sitede ama bence boşanın. Okurken ben sıkıldım. Bu arada aileniz her şeyin farkındadır. Boşanırsanız niye boşandınız diye sormaz kimse.
0
dissendium
(29.11.20)
'Onu seviyorum ve düzelmesini istiyorum ama olmuyor bir türlü.'

Düzelmeyecek. Olmayacak. Kavga etmekten drama yaratmaktan başka iletişim şekli bilmeyen insanlar, kendilerinde bir sorun da görmüyorlarsa, ölene kadar öyle devam ediyorlar.

Ayrıca şiddet her zaman fiziksel olmaz. Sizin ilişkiniz şiddet dolu.
0
otonomo
(29.11.20)
Arkadaşlar şunu tekrar belirteyim. Özünde iyi bir insan olduğunu biliyorum ve onu seviyorum. O sebeple boşanmayı düşünmek bile beni çok üzüyor ve korkutuyor. Ayrıca boşanırsak ne yapar ne eder? Ben onu çok sahiplenmiş durumdayım. Korumamdan çıkmasını göz almak bile ürkütüyor.

Başka bir yolu yok mu? Benzer deneyim yaşayanlar hep mi boşandı?
0
🌸hkocaman
(29.11.20)
Yani bilmiyorum çok tek taraflı anlatılmış gibi geldi ama gerçekten anlattığınız gibi ise böyle biriyle ilişki devam ettirmeye gerek yok. Sizi baya kullanıyor, böyle bir ilişkinin devam edebilmesi çok enteresan cidden. Bir de nafaka da ister şimdi ayrılsanız. İş falan aramıyor mu hiç?

Kendi başınıza huzurlu yaşarsınız hiç değilse.
0
playing star again
(29.11.20)
gayda +1000
karşı taraf acaba neler düşünüyordur diye kendime sordum.

yavaş yavaş gücünüzü çekin, bir bakın bakalım kendi haline neler yapabilecek. yemek yapmayın, bulaşık yıkamayın, temizlik yapmayın. sorumlulukları ona yükleyin.
bence tamamen bencil olun

nafaka vermeden, daha fazla zarar almadan boşanmanın yollarını arayın. ayrıca bu süreçte de kozunuz olsun, toplamaya çalışın.

bunca sene çok iyi dayanmışsınız.
şu anda kendinize kötülük ediyorsunuz, böyle de gitmez zaten. kim ne,der ne düşünür diye düşünmeyin, boşanmak bu durumda bayram demek olur gibi.

bol şans
0
MtKrt
(29.11.20)
@hkocoman

yazmadığım şeyler vardı ama dayanamadım.
siz boşanmak istediğinizi söyleseniz, o çok iyi bir insan dediğiniz kişi acaba nasıl bir canavara dönüşecek? nafaka için neler neler yapacak?

sizi tamamen kullanıyor, başka bir açıklaması yok, iyi niyetinizi sömürüyor.
hatta "oh bee kapağı iyi yere attık, evlendim kurtuldum" diye de düşünüyordur. belki de sağlam nafaka koparmak için böyle davranıyordur.
ama hiç bir şey göründüğü kadar masum değil, o kesin.
0
MtKrt
(29.11.20)
@MtKrt
benden 4 yaş küçük, ikimiz de 30lu yaşların başındayız. mezun olduğu bölüm işsizlik sıkıntısı çektiği için yaptığı görüşmeler olumlu sonuçlanmıyor. hem ülkenin hali de malum. görüşmelere gidiyor ama kimse işe almıyor.
0
🌸hkocaman
(29.11.20)
bence tedavi olasi lazim. diyorum ama bencil de geldi biraz.
annen annesine durumu anlatsin. kuzenimde böyleydi, is ciddiye binince birazcik duzeldi.
0
wishmaythşngs
(29.11.20)
“8 000 civarı, 3.000-3.500 civarı vergi veriyorum. 2.000 TL eşime gönderiyorum, 4.500TL civari da ev kirası veriyorum”
20.000tl aylık geliriniz varsa bence bir şekilde onu kendi işinize dahil edebilir ya da ona bir iş kurabilirsiniz. Bu yola gelecek mi bakalım?

Ben de daraldım bu arada okurken
0
her giriste sifresini unutan adam
(29.11.20)
Tembelliğin bu kadarına tahammül edemezdim ben ya... Para kazanmıyorsa ev işlerini üstlenmeli çünkü evlilik hayat ortaklığıdır. Belki depresyon geçiriyodur diycem ama baştan beri böyle diyosunuz, bu kadar uzun süremez ki...
Bence çift terapisi ayağına terapiye başlatın, belli ki sorun psikolojik. Olmuyorsa da lütfen çok yıpratmayın kendinizi, kimseye heba etmeyin ömrünüzü.
0
megalomaniac
(29.11.20)
Evlenmeden önce de hastalığa bu kadar takmış mıydı?
0
oyokbuyoknevar
(29.11.20)
boşanma ufukta gözükünce gerçekte kimle evli olduğunu göreceksin.

nafaka versen de farketmez, en acilinden boşan. nafaka seni rahatlatır bu durumda.

"korumamdan çıkması" sözü hiç hoş değil, bu arada. koca koca insanlarsınız.
0
stewie
(29.11.20)
@stewie
bensiz pek fazla ayakta durabileceğini sanmıyorum, o sebeple söyledim. belki yanılıyorumdur, ki umarım yanılıyorumdur.
0
🌸hkocaman
(29.11.20)
psikolojik olarak bir rahatsızlığı var gibi duruyor, belki majör depresyondur. bu kadar seviyorsanız, kesinlikle profesyonel yardım almasını sağlayın bir şekilde. terapi/ilaçlarla iyi olacaktır.
0
candide
(29.11.20)
Abi manyak mısın ne stigmasından korkuyorsun? Boşa gitsin. Babasının evinde yayar bir tarafını istediği kadar dizi izler. Böyle bir kadına bunca zaman iyi dayanmışsınız. Aklıma arkadaşım geldi. Benzer durum. Boşanırken her şeyini verdi, kurtuldu. Dünyanın en mutlu, en hafif insanı oluverdi. Sizi suyun altına çeken bir ağırlık var. Kesin kurtulun nefes alın. Birisi arkadaşın üstüne avukat atsın.
0
catch the arrow
(29.11.20)
Hocam yarın boşan rica ediyorum. Ya da çok seviyorsan, son kez şans ver kendisine net bi şekilde düzelmezse boşanacağını söyle, bikaç ay daha bak düzeldi düzeldi, düzelmedi yol ver gitsin. Böyle hayat geçmez.

Böyle olacağını bilsen evlenmezdin değil mi? Cevap burada gizli. Zararın neresinden dönülürse kardır.
0
sekerse tehlike
(29.11.20)
Eşiniz gayet ne yaptığının bilincinde. Büyük ihtimal eşinizin ailesi de durumun bilincinde. Sizin gibi evliliği olan çiftlerde bu işler böyle yürüyor. Kadın hiçbir şey yapmıyor, üstüne istedikleri olsun keyfi bozulmasın diye hastalıklar, bahaneler, kavgalar. Eşiniz kendi keyfini, rahatını düşünerek sizin hayatınızı mahvediyor. Siz onu sanırım yağmurda kalmış yavru kedi/köpek olarak görüyorsunuz. Napar siz olmasanız, kim bakar, bir eli bulaşıklara dokunsa aman ne olur elleri, deterjan koklasa ne hallere düşer, ailesinin evine gitse ne derler ona, sonuçta hayatınızın geri kalanını geçirmeyi planladığınız birisi diye düşünüyorsunuz ama düşünmeyin.

Siz şuan sadece kendinizi harcıyorsunuz, ilerde çocuğunuz olursa eşiniz değişmeyecek, çocuğun tüm sorumlulukları sizde olacak. Belki siz yıkayana kadar çocuğu yıkamayacak, çocuk elinden iş gelecek yaşa gelince ondan bile beklentiye girecek. Çocuğunuz olursa eşiniz ona da hayatı zehir eder.

Eğer siz eşinizin beklentilerini bilerek karşılaşamazsanız size de ailenize de hayatı dar eder. Kavga gürültü yine istediğini yaptırır. Yarın öbür gün işiniz bozulsa, haliyle eşinizin keyfi bozulacak valla evi terk eder, benim keyfim, rahatım senin yüzünden bozuldu diye. Her insanın evlilikten beklentisi farklı. Belki siz bu evlilikten pekte rahatsız değilsinizdir, sonuçta 3 yıldır böyleymiş ilişkiniz. Kimisi 3 ay böyle birine dayanmaz.
0
GoodMorningTeacher
(29.11.20)
@wishmaythşngs

ben annesine daha önce 1 ya da 2 kez telefonda açıklamaya çalıştım durumu. ama onun da elinden birşey gelmiyor denese de. onlar telefonda nasihat verince bu sefer onlara da bağırmaya başlıyor.
0
🌸hkocaman
(29.11.20)
@sekerse tehlike

evet evlenmezdim.

bu arada ben onu kesinlikle pışpışlamıyorum. yapması gerekeni yapmadığında soğuk davranıyorum. yapması gerektiğini hatırlatıyorum. defalarca söylüyorum. yeri geliyor ben tartışma açıyorum. ama yine dönüyor dolaşıyor en başa dönüyoruz, gelişme yok yani.
0
🌸hkocaman
(29.11.20)
Bekara boşamak kolay ama hocam böyle devam etmez bu iş. Tüm yazılanları okudum, iyi ki bekarım dedim bir an. Bu nedir yahu böyle hayat geçmez.
0
electrobuzz
(29.11.20)
Yani makul düşünce, işsizliğin aile bütçesine katkıda bulunmaya mani olmayacağı. Eşit mal paylaşımı bu yüzden var ve olmalı. İlla nakit olmak zorunda değil ki katkı. Para kazanmanın zorluğunu takdir eden insan (zor para kazanmak) bu krizde alışverişe abanmaz hayat arkadaşının parasıyla. Deterjan için bile indirim kovalanacak dönem bu, içerdeyim diyorsunuz bi de. 20 gün evde yemek pişirse, +2400 lira katkı demek bu. Bu dönem çiftlerden birinin işsiz kaldığı aile az değil; evde kalan çocuklara bakıyor, yemek yapıyor cinsiyetten bağımsız. Bu masraflarda kesintiye gidiliyor gözlemlediğim bütçe elvermeyince.

Ama ideali tarif eden yaklaşımlar işe yaramaz sizin durumunuzda. Sorun elbette psikolojik, belki depresyonda, depresyon tedavi edilebilir bir şey. Ama hastalık takıntıları, ilgi açlığı filan daha köklü psikolojik sorunlar bunlar. Sizin göstereceğiniz hiçbir ilgi yetmez zaten. Sadece madden değil manen de parazit besliyorsunuz.

Ama zaten aradığınızı bulmuşsunuz bi yerde, bu konuda da belki özeleştiri yapmalısınız. “Provider” rolü üstlenmişsiniz, “korumamdan çıkmasını göze almak bile ürkütüyor” demeniz çok dikkatimi çekti. Siz bu rolü üstlenmişsiniz (bilinçli veya bilinçsiz onu siz bilirsiniz), şimdi baş edemiyorsunuz veren taraf olmakla. Ama böyle dinamikler kardeşlikte, arkadaşlıkta, hiçbir ilişkide çok kolay değişmiyor. Silme imkanı varsa, silip yeniden başlamak daha kolay.

Bir de tek taraflı anlattığınız kadarıyla söylüyorum, profil tanıdık bana. İş bulmasına da ümit bağlamayın. Şimdi bir birim alışveriş yapıyorsa, artar; şimdi tercih edilen markaların üstüne çıkılır; şimdi ev işlerinde destek olmuyorsa, temizlikçi tutulur; şimdi yemek yapılmıyorsa, iş bulunca zaten yapılmaz. Kendi maaşı yetmez, yine size girer. Ama iş bulursa nafakadan yırtarsınız çocuk olmayınca, o da olumlu.
0
gayda
(29.11.20)
@j r r tolkien hayrani

normalin ne olduğunu bilmiyorum. evde 3 güne bir sözlü tartışma olması normal mi? her dışarı çıktığımızda, avmde, sokakta anlaşamamamız normal mi? benim alttan mı almam gerekiyor? hep erkek mi alttan almalı huzur olması için? kadınların pms öncesi erkeğe kötü davranması normal mi mesela?

Anlatabiliyor muyum? Evlilikte ne normal ne normal değil ben de algılayamıyorum. O sebeple yardım istedim.
0
🌸hkocaman
(29.11.20)
@gayda

işe girerse tüm maaşıyla istediği masayı alacağını söyledi. eve katkı ya da borçlarıma yardım etme hususunda bir düşüncesi yok.
0
🌸hkocaman
(29.11.20)
36 ayın 35inde hiç çalışmamak ve bunu artık normalleştirmek. evde tüm gün oturup kocasının vereceği parayla yaşamak. anne babaya saygısızlık, elini bir taşın altına sokmamak ve kendisi haricinde herkesi suçlamak. boşan güzel abicim, boşan mutlu ol.
0
ismim ibrahim
(29.11.20)
Cocuk yapma sakin, eninde sonunda bosanirsiniz zaten, cocuga da sana da yazık.
0
kveldulv
(29.11.20)
Böyle bir profilin düzelme ihtimali % 1 bile değil.
Evlilik paylaşmak demek, tek taraflı bir sömürü düzeni değil.
Ne kadar erken kurtulursan o kadar iyidir.
0
alfred
(29.11.20)
kardeşim bence oturup konuşmanın zamanı gelmiş. ortada gerçekten psikolojik bir problem de olabilir. sürekli hastalık hissi, sürekli şikayet bunlar sağlıklı insanın istese bile sürekli yapabileceği ve sürdürebileceği şeyler değil. bence boşanma vs konusundan önce bi pro yardım alın derim. yani düşünsene insan çalışmak istemediği için her gün ağrım var diye yatabilir mi, hasta taklidi yapabilir mi? bana mantıklı gelmiyor. ha artık uğraşmak istemiyorsundur, onu da anlarım gayet mantıklı, o zaman da bence boşanmak mantıklı. özellikle kavgasız bir ortamda büyüyen sen için huzur en büyük hakkın bence, yazık günah.
0
roket adam
(29.11.20)
Boşa. Boşanın demiyorum bak, boşa.
0
pass
(29.11.20)
Pass +1 boşa.
Çocuk yapma, boşa.
İlk işin iyi bir avukat bulup kadına nafaka vermemenin yollarını ara ve boşa.

Ulan bize böyle adamlar rastlamaz ya. Ben sevgilime bu kadının yaptıklarını yapamam mesela. Anında boşanır.
0
Hallegadola
(29.11.20)
Siz her şeyi yüklenmişsiniz. Nasıl olsa beni seviyor, başkasını bulamaz, benden de boşanamaz diyor. O yüzden çok rahat davranıyor. İş bulamaması nedeniyle psikolojisi bozuk. Psikiyatriste götürün mutlaka. İşsizlikten kendinde hastalıklar buluyor ve size sarıyor. Daha da düzelmiyorsa konuşun ve boşanın. Ömür boyu çekilecek çile değil. Sakın çocuk yapmayın.
0
beyaztenlikiz
(29.11.20)
Okurken şiştim. Allah yardımcın olsun. Böyle kadın çekilmez. Evlilik terapisine gidin derim de alacağın cevaplar az çok belli. Çocuk yapma aman deyim. Otur ciddi şekilde konuş uyar, duygu sömürüsü yaparsa yeme, gerekirse de ayrıl dostum ne diyelim. 3 yıl böyle ise işkence görmüşün sen haberin yok.
0
Topalordek
(29.11.20)
İşte işsizlik büyük bir derttir, onu çeken bilir. Masaya istemsiz güldüm. İşsiz insanın derdi ilk maaşıyla masa almak olmaz ya. Hobi olarak çalışacak çalışırsa, siz yine aynı. Girip bakın sözlükte ilk maaşla yapılanlar başlığına.

Psikolojik destek oh ne ala filan da, sizin demenizle olmaz. Sizin ısrarınızla bi fayda zor yani, kendi iradesiyle çözüm araması lazım işe yaraması için. Ayrıca, otuzlu yaşlar diyorsunuz, geride yıllar var insanı o yaşa getiren demek. Böyle davranış motiflerini oluşturan yani. Öyle üç beş kere psikologla konuşayım da düzeleyim gibi bi şey yok.

Eninde sonunda boşanmaya sıcak bakacaksınız. Ama o zamana kadar yıpranacaksınız, bezince boşanacaksınız. Bu problemi faydaya dönüştürmek için bana makul gelen muhatabınız neyi niye yapıyordan ziyade kendi durumunuza odaklanmanız. Şikayet etsek de değiştirmek için böyle yetersiz kaldığımız durumlarda, aslında bi sekonder faydamız oluyor gözümüzden kaçan. Nasıl böyle bir evliliğe sürüklendiğinizi anlarsanız kendi zaaflarınızı anlarsınız gibi geliyor bana. O zaman da o şimdi seviyorum dediğiniz insan sizin zaaflarınızı nasıl istismar etmiş (bilmeyerek veya bilerek) görecek ve kaçınılmaz olarak tiksineceksiniz.

Çift terapisi de denenebilir, çünkü biz ne okuyorsak sizin gözleminiz. O yazsa böyle tek taraflı, eşim okuduğum okulu küçümsüyor dese sadece, diğer konulara değinmese, ona da hak verilirdi. Ama sadece yazdıklarınıza bakarsak, ben olsam kendime odaklanırdım nası böyle bi tufaya düştüm diye. Diğer ilişkilerinizi (arkadaşlık, aile, akraba, iş hepsi) bi tartmakla başlayın, memnun etmek için çok fazla feragatte bulunduğunuz bi durum var mı misal? Motif aramak lazım yani, benzer rollerde buldunuz mu kendinizi daha önce diye.
0
gayda
(29.11.20)
Bir cok kisi boşan yazmış. Biraz da kendimden bahsedeyim cunku ben de haksizsam bunlari duymak isterim. Pandemiden beri homeoffice calisiyorum. Evin bir tane odasini ofise çevirdik orada masam bilgisayarim vs var. Sabah 7'de kalkiyorum bazen 8-8.30a kadar calisiyorum. Surekli bilgisayar başında oldugum icin itici oldugumu soyluyor. Mesela bu kadar bilgisayar başında calismak bir kadin gozuyle itici mi? İlla spor salonuna mi gitmem gerekiyor itici olmamak icin? Ayni sekilde pandemiden beri haftada 2 kez internetten arkadaslarla bulusup wow oynuyoruz. Sadece Pazartesi ve Cuma her biri 3 er saat sürüyor. Bu zaman araliginda esim yalniz kaliyor, tvdeki dram dizilerini izliyor. Diger gunlerde ve Kalan zamanlarda esimle disari cikiyoruz kisa yuruyusler yapiyoruz. Avmlere gidiyoruz orada dolasiyoruz, alisveris yapiyoruz. Ama benim uzun mesai saatlerim onu boguyor olabilir mi? Ayni sekilse onun izlemek istedigi dizileri ben sıkıcı buluyorum. Son donem psikolojik dram dizilerini takip ediyor ben 10dk dayanamiyorum izlemeye. Mecburen yalniz birakiyorum. Arada beraber izledigimiz de oluyor tabi. Surekli yalniz degil yani.
0
🌸hkocaman
(29.11.20)
işin pc başında olmak itici olan bişey yok. kendi kafasında bir dünya var orada da seni oraya uygun görmüyor. muhtemelen çok fazla yerli dizi izliyor ve instagramda çok takılıyordur. oradaki pembe hayatlar gözünü boyamıştır. ne yaparsan yap düzelmez. boşanmak istemiyorsan da en sakin en sorunsuz günde karşına al ve boşanmak istediğini sakince söyle. sakın kavgalı günde söyleme. ciddi görün ve sorunları anlatma. sadece hayal ettiğim kişi sen değildin de geç. sorunu bu şekilde kendinde aramaya başlar. 100 saatte hatalarını anlatsan bişey değişmez. kilit 10 kelime yeter. hayal ettiğim kişi bu değildi ve artık sevmiyorum de.
0
avatar is back
(29.11.20)
şu an covid pozitifim, ağrım sızım ve acayip yorgunluk var ama bir gün bile yatıp dinlenemeden gecem gündüzüm birbirine karışmış bir şekilde 3.5 aylık bebeğe bakıyorum (benim de eşim doğumdan sonra evi terk etmişti, 1 ay evde yalnız kaldım). bugün ayrıca yemek yaptım, iki posta çamaşır yıkayıp astım/kuruladım (fırsat bulursam banyo yapacağım ve kuruyan çamaşırları toplayıp yerleştireceğim; bunları da bebeği uyutmaya çalışırken yazıyorum). evi devamlı toplama modundayım, eşimse içtiği su şişesini bile koltuğun altına yuvarlıyor (bugün evdeki çöpleri topladı, bulaşık makinasını doldurup boşalttı hakkını yemeyeyim şimdi). biraz önce eşimin (benim sürekli düzelttiğim ve onun devamlı dağıttığı) çamaşır çekmecesini düzenledim. eşim negatif çıkmasına rağmen benden daha fazla hasta mesela. neden bunları yazdım? eşim benim hakkımda duyuru açsa tıpkı senin yazdıklarını yazar ve buradaki herkes de boşansana der. halbuki hiç de öyle değil. bir de eşinin ağzından dinlemek gerek. duyurunda anlattığın kadın profilini okuyunca ne kadar kötü bir evlilik, ne kötü bir eş diyor insan ama iki tarafın anlattıkları o kadar farklı oluyor ki kimseye haklısın haksızsın diyemiyorum. eşin neler anlatırdı acaba?
0
deartheodosia
(29.11.20)
@deartheodosia

Benle ilgili sorulariniz varsa yanitlarim.

Esim corona pozitif olsa, ispat edemem ama yemin edebilirim, sadece ve sadece tuvaelete kalkar. Mutfaga gidip 1 bardak su almaz. Kanepeye yatip kivranir durur sadece.
0
🌸hkocaman
(29.11.20)
senle ilgili soruları senin değil eşinin yanıtlaması gerekiyor. sen de bizi anla, inanması güç bir durum. bizimki gibi evlenen kadına "gelin" denen bir memlekette kadının bu kadar yan gelip yatması ve senin de buna 3 yıldır yeter behh dememen hayli enteresan.

oyokbuyoknevar'ın sorusunu tekrarlamak istiyorum. evlenmeden önce nasıldı? kaç sene görüştünüz? hiç mi falso vermedi? bile isteye mi evlendiniz?

bu arada nafaka diyen arkadaşlar, siz de biliyorsunuz ki çocuk olmadan nafaka falan olmuyor ortada. hele 3 yılda asla. Karısını 40 yıl eve hapsedip sonra 20lik almak için kadını sokağa atanlar için bu nafaka olayı. acunun şeymaya verdiği de tamamen sus payıydı.
0
birsürüsorumvarr
(29.11.20)
sadece terapiyle duzelirse ok, onun disindaki tüm yollar benim icin ayrilmaya cikar.
atiyorum ailesine söyledin, kizinizi uyarin böyle böyle ben bosanacam basdemiyorum. ondan sonra düzelirse ben kullanildigimi düsünürüm.

bir de insan kardesi olsa dayanamaz nesini seviyorsun ki artik yani bikmadin mi?

bir de ekstra senaryo ekleyecegim, annenlerin paraya ihtiyaci olsun onlara para gondermis ol, tepkisi ne olacak.
0
durgunfoton
(29.11.20)
abi sen ne kadar iyi niyetli bir insansın ya. hala kendinde hata arıyorsun ve itici mi diyorsun.
hala o çok iyi bir insan diyorsun
kusura bakma ama sen eşek olursan semer vuran çok olur.
sürekli çalışmışsın ve kadınlarla ilişkin olmamış sanırım
yukardakilere katılıyorum. bir an önce nafaka ödemeden boşanmanın yollarını ara
0
dafuq
(29.11.20)
bence siz sevildiğinizi, değer gördüğünüzü hiç hissetmiyorsunuz ve yazılan profildeki bir insan zeka seviyesi ya çok düşük ya da alemin çakalı biri. benim de dikkatimi işe girerse alacağı masa çekti. bunda bile sizin gelirinizle karşılamadığı hayalden bahsediyor. her hareketiyle sizi yetersiz gören biri. kendini daha iyilere layık zannediyor ama bir eş olarak selamı bile haketmiyor bunca değersiz tavra.

deneyebilirsiniz bazı şeyleri. maddi kısıtlama gibi ya da sıkıştım arabayı satayım gibi bi şey atın internetten daha ucuz modellere bakın borçları ödemek için mesela.(gelirinize göre araba olduğunu varsaydım)
maddi ve manevi yanınızda hissetmediğiniz için yani basit şeyler atın olay çıkaracak mı yoksa çözüm mü düşünecek. sorumlulukla tanışması lazım. @durgunfoton "sonradan düzelse o saate kadar kullanıldığımı düşünürüm" demiş buna da hak verdim ama siz de ilişkiye çok bilinçli yaklaşım sergilemek değil duygusala bakmaya çalıştığınız için bence direkt boşanmadan bahsetmek yerine ufak tefek hesapta olmayan olaylara tepkisine iyice bakın. eşim dediğiniz insan avmde dolaşmak dışında da yanınızda olduğunu hissetmeniz gereken kişidir. standart evlilik yalnız olmaktansa eşiyle paylaşınca iyi olunan şeydir bence. yalnızlık çok daha iyiyse neden evlenilsin. ha bu değil ki her sorun cıktıgında boşan ama başından beri bir düşünün kaç kere eşime güveniyorum deyip paylaşım sergilediniz. "o halleder" dediğiniz ne var sandalye almak dışında?

geçmiş olsun.
0
ala09
(29.11.20)
“Aynı kaynım” bile değil, “aynı kedim”
0
dedi ve gitti
(30.11.20)
yukarda verilen cevapları okumadım. tüm yazdıklarınızı da okumadım gerci.
yalnız benim anladığım, eşinizde bazı ruhsal hastalıklar (muhtemelen okb ve depresyon) varmış gibi duruyor.
çünkü (sizin anlattığınıza göre) tavırları normal ve sürdürülebilir değil.
önce bir evlilik danışmanına, oradan da psikoloğa veya psikiyatra gidilip tedavi yoluna gitmek lazım.
0
prizmatik
(30.11.20)
üstteki cevapları okumadım ama eminim herkes birçok konuda zaten söylenmesi gerekenleri söylemiştir.

ben biraz daha psikolojik açıdan bakmak istiyorum.
zaten "babam hep alttan almış" cümlesi her şeyi anlatıyor, detaya gerek yok.
babanızla aynı kaderi yaşamakla ilgili bir sorununuz var.

bilinçaltında ya babanızı çok sevip, ona bir noktada belki acıma ya da şefkat duygusuyla yaklaşır ve onu yalnız bırakmamak için onunla aynı kaderi paylaşırsınız ya da babanızdan nefret edersiniz ve hayat sizi babanız olmaya zorlar.

ikisi de iki ayrı uç, iki ayrı denge ama iki aynı sonuç.
biri babayı yalnız bırakmamakla, biri babayı affedememekle ilgili.
sizinkinin ilk durum olduğunu düşünüyorum.
uzun lafın kısası, babanızla olan bağınızda bir fazla bağlanma ya da fazla empati olmuş, bunu düzeltmeniz lazım.
bu da terapiyle olur.

bu konularda annenizin de rolü vardır elbette.
eşiniz burada aslında bilinçdışından çağırdığınız, size babanızın yaşadıklarını yaşatacak, onunla kendinizi aynı hissetmenizi sağlayacak bir piyon gibi.
o yüzden boşanın demiyorum, zaten sizin ailenizdeki ilişki dengesi düzene girince ya eşiniz düzelir ya da kendiliğinden süreç işler ve boşanırsınız.

bu sorunu çözmezseniz boşanıp tekrar evlenseniz de kendinizi yine aynı döngüde bulursunuz çünkü bilinçaltınızdaki pattern bu.
terapiye gidin.

edit:
çift terapisinden bahsetmiyorum.
siz gitmelisiniz terapiye.
"sorun çıkartan ve hatalı/haksız olan o, ben neden gidiyorum?" diyebilirsiniz ama bunu yukarıda açıklamaya çalıştım.
bu aslında farkında olmadan sizin çağırdığınız bir şey.
bunu neden yaptığınızı bulup çözmeniz önemli, eşinizin ya da diğer dış etkenlerin bir önemi yok.
siz değişirseniz, onlar zaten değişir.
o yüzden hayatınıza neden böyle birini çektiğinize, aldığınıza dair kendinizle çalışmanız lazım ilk etapta.
0
blatta hiberna
(30.11.20)
dahiliye+psikiyatri
düzenli ilaç kullanımı
0
bir soru sorcam
(30.11.20)
Boşanın diyemem "bekara karı boşaması kolay gelir." derler .Eşinizin burnunun sürtülmesi gerekiyor. Sizin onu terketmeyeceği, hep yanında olacağınız aklında onun için bu özgüven.
0
komando kani var bende
(30.11.20)
@blatta hiberna

tartışma esnasında ona kendimi savunurken, "niye annene karşı babanı da savunmuyorsun" diyor. "Madem etik değerlerin, kuralların var. Annenle de yüzleşip babanı savunsana benzer durumlarda" benzeri şeyler söylüyor. Bu dediklerinizle paralel olabilir mi? Her tartışmamızı evlendiğimizden beri aileme indirgiyor.
0
🌸hkocaman
(30.11.20)
evet, paralel.
yani tabii bunları bilinçli olarak söylemiyordur.
belli ki bunu sizi bir anlamda pasif bulduğu ya da "beğenmediği" için kınama amaçlı falan söylüyor ve ne söylediğinin farkında değil.
ama söylediği şey doğru.

niye annenize karşı babanızı savunmuyorsunuz?
öncelikle zaten evin "çocuğu" olarak bu sizin göreviniz değil aslında.
aynı zamanda, çünkü muhtemelen babanız annenizle başa çıkamadığına göre, siz hiç çıkamazsınız diye düşünüyorsunuz.
o yüzden siz de babanızla aynı kaderi paylaşarak, onu yalnız bırakmamış oluyorsunuz.
bir nevi yoldaşlık gibi.

şimdi de siz başa çıkamayacağınız sorunlar yaratan, altından kalkamayacağınız şeyler yaşatan bir kadınla, ne kadar sessiz kalmıyor olsanız da günün sonunda her şeyi alttan alıp düzeninizi bozmadan yaşamaya devam ediyorsunuz.
boşanamazsınız çünkü babanız da boşanmamış zaten.

bir kırılma yaşayıp boşansanız, ikinci bulduğunuz eşiniz de bu sefer mesela işkolik olup eve gelmeyecek, siz bunun aynısını başka bir insanla yaşayacaksınız.
babanızdan öyle öğrenmişsiniz ve bu şekilde bir bağ kurmuşsunuz.

babasından dayak yiyen kadının kocasından da dayak yemesi gibi.
genel konuşuyorum tabii ama orada öğrenilmiş olan aile düzeninin, kültür etkisinin falan dışında, derinlerde bir yerde annenin kaderine ortak olma da vardır.
sizdeki de bunun gibi.
yani bilinçaltınızda, "madem kurtaramıyorum, bari yalnız bırakmayayım. baba bak, ben de aynı şeyi yaşıyorum, sen yalnız değilsin" demiş oluyorsunuz.
0
blatta hiberna
(30.11.20)
blatta hiberna+1

şema örüntüleriyle ilgili okumanızı öneririm naçizane.

kitaplar: hayatı yeniden keşfedin, mod terapi.
0
Phoebe
(30.11.20)
vallahi bazı acılardan kendimi gördüğüm icin cok yuregime dokundu bu duyuru.
bence eşiniz cok ciddi depresyonda. majör depresyon gibi duruyor.
yukarda yazılanlar bana biraz vicdansızca geliyor, cunku kadının bunların hiç birini bile isteye yaptıgını dusunmuyorum.

öte yandan sizin de yadıma ihtiyacınız var ve blatta'nın dediklerine cok katılıyorum. bu asırı verici rolu size guvende hissettiriyor.(kendimden biliyorum)
0
galandar kostumu
(04.12.20)
İster kadın tarafı olsun ister erkek, boşanın gitsin.. Neyi bekliyorsunuz? Düzelmez.
0
yetersizbakiye
(05.12.20)
Boşanmaya kalksan o kadın senin iliklerini söker. Çalışmayan kadınla evlilik en büyük hatadır. O kadın ev işi yapmaz çünkü tembelliğe alışmıştır. Eve destek de olmadığı için tüm yük üzerinde olur.
0
kickboxer
(05.12.20)
(19)

İş Değiştirmede Kararsız Kalmak

a piece of cake
Merhaba sevgili duyurucular,Halihazırda çalıştığım firmada 2 yıldır terfi, zam vb. alamadığım için iş değiştirmeye karar verdim ve arayışlara girdim. Çalışma şartlarım ekip arkadaşlarımdan çok aşağıda. Örneğin birçok çalışan benden yüksek maaş alıyor, şirket aracı bulunuyor vb. Bu nedenle uzunca bir
Merhaba sevgili duyurucular,

Halihazırda çalıştığım firmada 2 yıldır terfi, zam vb. alamadığım için iş değiştirmeye karar verdim ve arayışlara girdim. Çalışma şartlarım ekip arkadaşlarımdan çok aşağıda. Örneğin birçok çalışan benden yüksek maaş alıyor, şirket aracı bulunuyor vb. Bu nedenle uzunca bir süre burnout yaşadım ve ayrılmaya karar verdim. Şu an çalıştığım firma global bir eğitim markasının distribütörlüğünü yapıyor. İş arkadaşlarım ve yöneticilerim kaliteli ve bana birşeyler katabilen insanlar. Çalışma koşullarım çok rahat, sabah 8:30'da başlayan mesaiye 10'da gelebiliyorum, akşam erken çıkabiliyorum bunlar sorun olmuyor.

Diğer firmayla görüşmelerim olumlu gitti ve bana teklif yaptılar. Şu an çalıştığım şirkete göre nispeten daha küçük bir şirket. Ancak yine global bir markanın distribütörlüğünü yapıyor. Bu şirket bana şu an çalıştığım yerden 1.500 TL daha fazla maaş, araba ve 3 ayda bir prim teklif etti. Pozisyon satış uzmanı. Ben adamlara tamam dedim ve benden en yakın zamanda başlamamı bekliyorlar.

Daha sonra şu an çalıştığım firmaya böyle bir teklif olduğunu kendilerinin de bana bir teklifi olup olmadığını sordum. İlk başta performansına bağlı olarak ocak ayında birşeyler yapabiliriz belki dediler. Bana belirsiz bir konuşma yaptıklarını için ayrılık kararımı ciddi boyuta taşıdım. Resmi mail attım vs. bunun sonucunda yöneticilerim beni ikna etmek için defalarca görüşme yaptılar. Yeni bir marka alacaklarını, beni o alanda değerlendirmek istediklerini, farklı bir pozisyona geçiş yapacağımı, maaşımı da diğer firma ile aynı orana getirip araba vereceklerini söylediler. Ve benimle çalışmaya devam etmeyi çok istediklerini söylediler. Ancak önüme bir sözleşme vb. konulmadı.

Sonuç olarak inanılmaz kararsız bir durumda kaldım. Bir tarafta 2 yıl boyunca emek verdiğim iş, kurduğum ilişkiler, yeni pozisyon, daha yüksek maaş gibi imkanlar diğer tarafta ise yeni insanlar tanıma fırsatı, farklı bir alanda çalışma imkanı ve iyi performans göstermem halinde yükselebileceğim bir pozisyon.

Not: Konum Istanbul.

Tavsiyelerinize açığım...
0
a piece of cake
(21.11.20)
1500 TL fazla ise bir dakika durmazdım.
0
dissendium
(21.11.20)
Sözleşme konulmadı dediğine göre şu anki şirketinin sözüne itibarın yok. Riske atma derim.
0
elorelia
(21.11.20)
@dissendium ben de aynı şeyi düşündüm ama aynı maaşı teklif etti çalıştığım yer de. O nedenle kafam allak bullak olmuş durumda.
0
🌸a piece of cake
(21.11.20)
@elorelia evet şirkete güvenim yok. Yani üst yönetim kısmına. Ama kendi departman yöneticilerime var ve bana yaptıkları teklifle ilgili üst yönetimle de görüştüklerini ve çok sıcak karşıladıklarını söylediler.
0
🌸a piece of cake
(21.11.20)
%80 ihtimalle verilen sözler karşılık bulmayacaktır veya sizi tatmin etmeyecektir. bu kaide hiçbir şirkette değişmez.

öteki taraf size primle birlikte (3 ayda bi maaş olduğunu varsayarsak) 2000 tl fazla maaş teklif etmiş. asgari ücretin 2300 tl olduğu yerde 2000 tl fark gayet ideal oluyor
0
oekuklu
(21.11.20)
Kesinlikle inanmayın, yaparız ederiz tavrı gibi konusmuslar, eğer bu kadar ciddi ve sizi kaybetmek istemeselerdi, ertesi gün sözleşme yapar imzalardınız
Bir de söyle bir sey var, demek siz söylemeseydiniz sizi bu kosullarda calıstırmaya devam edeceklerdi, değerinizi umursamıyorlar

yeni işiniz bence hayırlı olsun :) yeninin enerjisi güzeldir
0
blackgirl00
(21.11.20)
Inanma, eger kalirsan cepte olursun, oyle gorurler. Nasil olsa gitmedi baska ihtimali de yok erteleyelim derler. Bas git yeni yere.
0
mor oje
(21.11.20)
Oyalama taktikleri bunlar. Bulduğun yeni işi kaybetmiş olacaksın, şimdiki yer verdiği sözü tutmayacak ve işine gelirseye gidecek Bu işin sonu.
İş hayatında her zaman profesyonel düşünmelisin, daha iyi şartlar nerede ve neresi garanti ise oraya gitmelisin. Ortada Yeni sözleşme falan da yok diyorsun. Ben kalmazdım
0
dadasalon
(21.11.20)
Bence konuyu çalıştığın şirkete bile açmaman gerekirdi, "iş buldum ben gidiyorum" diyip konuyu kapatman lazımdı.
0
braveheart xakah
(21.11.20)
bu kadar önemsedikleri biri olsaydınız, 2 yıl boyunca zam alırdınız. basın geçin yeni şirkete
0
avatar is back
(21.11.20)
lutfen kanmayin.
0
ala09
(21.11.20)
inanma. opecek seni. ayrıl git öbür şirkete. ;)
0
faaip de oiad
(21.11.20)
mevuct şirket zaten senin şu an arayış içinde olduğunu anladğı için senin yerine adam aramaya başlamıştır bile. sen öteki tarafı reddedip burda klamaya devam etsen de 2 gün sonra senden daha az maaşla birini alırlar seni gönderirler. bence düşünmeden yeni yere ok de.
0
condom kurşunu
(21.11.20)
Çalışma koşullarım çok rahat, sabah 8:30'da başlayan mesaiye 10'da gelebiliyorum, akşam erken çıkabiliyorum bunlar sorun olmuyor.

Virüsten dolayı mı böyle?
Hep mi böyleydi
Gerçi sözlerinde durup zam yaparsalar daha çok çalışmanı beklerler

İstifa dilekçeni yaz, ikya teslim et, bi nüshasına da teslim aldım yazdır
Söz verdiğiniz yeni sözleşmeyi imzalarsak karşılıklı yırtarız dersin
Burada kalmak istediğim aldığım teklifi paylaştım de

Sonra da arkana bile bakma

Sonuç alamazsan
diğer tarafa da bu evrağı gönderip sözlemeyi imzalaya çalış
Ortada kalma
0
bir soru sorcam
(21.11.20)
Ben ayrılık konuşulduktan sonra geri adim atmamaktan yanayım uzun vadede ilk gözden çıkarılacak kisi olursun hakkin olanı daha önce verselerdi o zaman.
0
pofudukayi
(21.11.20)
değişim iyidir diyorum. aynı yerde uzun uzun çalışmak köreltebiliyor insanı.
0
The_Lollok
(21.11.20)
Yaptığın işe kafadan 1500 tl daha fazla değer biçen bir yer var birde maaşını değiştirmek için her zaman iş değiştiremeyeceksin bu tip konuşmaları en azından buradan ayrılırken yap net konuş, ama ben olsaydım bende değiştirirdim
0
Diskirminant
(21.11.20)
yeni eleman, eldeki elemana göre daha değerlidir.

bu iş dünyasının yazılı olmayan bir kuralıdır. senin yerinde olsam gözüm kapalı bir şekilde iş değiştirirdim.

3 yıl çok severek çalıştığım, sahibinden fazla sahiplendiğim bir şirketten mobbing yüzünden ayrıldım. o yüzden şirketi düşünme, kendini düşün.
0
facebook
(21.11.20)
Kesinlikle yeni iş. Düşünme geç geç
0
üç nokta
(21.11.20)
(4)

Kendime nasıl bir meşguliyet bulmalıyım.

Şark Bülbülü
Çok dırdırcı bir annem var. Beni hiç boş bırakmaz. Hep iş koşar. Pandemi dolayısıyla çalışamıyorum. Bu benim suçum değil ama beni darlıyo yinede.şimdi de online kurslar bulmuş,evde oturuyorsun bari ise yara diye. ( Bu kursların hiçbiri ilgimi çekmiyor. Bomboş şeyler olduğunu da anlatamıyorum. Yok za
Çok dırdırcı bir annem var. Beni hiç boş bırakmaz. Hep iş koşar. Pandemi dolayısıyla çalışamıyorum. Bu benim suçum değil ama beni darlıyo yinede.şimdi de online kurslar bulmuş,evde oturuyorsun bari ise yara diye.
( Bu kursların hiçbiri ilgimi çekmiyor. Bomboş şeyler olduğunu da anlatamıyorum. Yok zaman yönetimi yok bilmem ne. Bunun kursuna mi gidilir ? )
Zaten gelecek yıl bunu çekecek değilim. Başka bir ülkenin vatandaşlığına geçmek için yollar arayacağım. (Bu konuda da bir iki tavsiye verirseniz olur hani.) ama şu anda anı kurtaracak çözümler lazım. Kendime öyle bir meşgale bulmalıyım ki, oturduğum yerden buna fazla söz hakkı kalmasın. Serbestleşme döneminde kurslar aklıma geldi. Bi enstrüman kursu falan bulup gitsem yüzümü görmez,bana sarmazdı... Ama tam o anda da koronaya yakalandık. Acaba on-line müzik kursu falan var midir ki ne? Hem kendime birşeyler katarım hem de şunun dilinden kurtulurum..
0
Şark Bülbülü
(19.11.20)
Ilgini cekecek kurslar / dersler bul, kendini gelistir. Annen dogru soyluyor ama kendini gelistirmen icin neye ihtiyacin oldugunu bilmiyor, onu ancak sen bilirsin. Seneye "baska bir ulkenin vatandasligina gecmek icin yollar aramaya" basladiginda nasil bir kayaya carptigini goreceksin. Su issiz vaktini bosa geciriyorsan cidden cok yazik ediyorsun. Kac dil biliyorsun? Yurtdisinda ne yapacaksin? Hangi ulkelere baktin? Gidis sartlarini biliyor musun? Neden bu isi gelecek seneye biraktin? Zaten bugun karar versen gitmen en az 1 sene alacak simdiden basla iste. Kendi is alaninda en ileride misin? Daha ileri gitmek icin ne ogrenmen gerekiyor vs. Bunlari annen bilmez ama ancak sen bilirsin. Eger calismadan karnin toksa basinin ustunde bir cati varsa ne kadar sansli oldugunu bilmiyorsun bu devirde, hakkaten o vakti dogru kullan.
0
robokot
(19.11.20)
yemek yap, camları sil, evi süpür, banyoyu temizle, kek yap
0
bir soru sorcam
(19.11.20)
“ zaman yönetimi yok bilmem ne”

Evet bunun kursu olur. Önemli bir konudur.
0
fever
(19.11.20)
madem yurtdışına gitmek gibi bir hayaliniz var, ingilizcenizi mükemmel dereceye getirmek için çalışabilirsiniz.

bir de ankara anlaşması var, ona da bir bakın. son günü 30 aralık.
0
fever
(19.11.20)
(3)

ihracat?

pıyak
Direk konuya giriyorum şimdi ben 8 yıldır aynı firmada mühendis hem de cüzi bir miktarda kardan pay alıyordum.Sektörüm mobilya(koltuk ve yatak imalatı) artık kendi işimi yapmak için işi bıraktım 2 3 ay kafamı rahatlatmak istiyorum. Ama bu süreçte devamlı araştırma vs. yapıyorum. İç piyasa kötü durum
Direk konuya giriyorum şimdi ben 8 yıldır aynı firmada mühendis hem de cüzi bir miktarda kardan pay alıyordum.

Sektörüm mobilya(koltuk ve yatak imalatı) artık kendi işimi yapmak için işi bıraktım 2 3 ay kafamı rahatlatmak istiyorum. Ama bu süreçte devamlı araştırma vs. yapıyorum. İç piyasa kötü durumda hem yeterli kalite yok. Bende kaliteli ürünler yapıp yaptırıp yurt dışına satmak istiyorum. Daha önce ihracat tecrübem yok bu konuda burada yardım alabileceğim, birlikte kafa yorabileceğimiz arkadaşlar varsa ortak hareket edebiliriz.
0
pıyak
(19.11.20)
ticaret ve sanayi odalarının bu konuda araştırmaları vardır. ülkeler ile ilgili raporları. sektör raporları. ihracat servisleri vardır. onlardan veri anlamında bilgi alabilirsiniz. URGE projeleri de var. Desteklerden faydalanabilirsiniz. Ticaret bakanlığının destekleri var.
0
cliquot
(19.11.20)
www.tradeatlas.com
www.iib.org.tr
www.ihracatpusulasi.org.tr

tüm dünyada şu gerçekleşiyor
firmalar büyüyüp rekabeti bitiriyor: düşük ücretle personel çalıştırıp, ham malzeme avantajı ve sürümden kazançla çok uygun fiyatlara istedikleri kalite ve tasarımda ürün sunuyorlar

yeni ürün veya pazar bulman gerekir
işini uzun süre zarar yazarak finanse etmen
0
bir soru sorcam
(19.11.20)
öncelikle hayırlı olsun, umarım başarılı olursunuz ancak size kötü bir haberim var. ihracat - ithalat işlerinde ürünü üreten değil, o işi/ticareti bilen kazanıyor. yani çok iyi mobilya yapıyor olabilirsiniz ancak gana'da mobilya ihtiyacı olduğunu bilen, gana'da kime mobilya satacağını bilen adam her zaman daha çok para kazanır.

covid19 öncesinde "gana ile ticaret günleri" gibisinden etkinlikler yapılıyordu. gana'dan ekipler geliyordu, siz de gidip ganalılar'la konuşuyordunuz. onlar gana'da ne ihtiyaçları olduğunu anlatıyordu, siz de bu malı üretip üretemeyeceğinize bakıyordunuz ya da siz adamlara neler üretebileceğinizi anlatıyordunuz, adamlar da gidip gana'da bunu satıp satamayacaklarını araştırıyordu. tahminim bunların sanal olanları yapılıyor olabilir ama yine de :

1 - düzgün bir websitesi
2 - linkedin üzerinden bir network

size yardımcı olabilecektir diye tahmin ediyorum.
0
co2s2
(19.11.20)
(14)

Evlilik teklifi karat?

Topalordek
Selamlar, evlilik teklifi için tektaş yüzük almak istiyorum. hrd veya gia sertifikası da önemli benim için. Yüzüklere baktım da evlilik teklifi için genelde ortalama olarak 0.3 karat tavsiye edilmiş. Bu ölçü uygun mudur sizce? Birde renk olarak d e veya f düşünüyorum. Teşekkürler.
Selamlar, evlilik teklifi için tektaş yüzük almak istiyorum. hrd veya gia sertifikası da önemli benim için. Yüzüklere baktım da evlilik teklifi için genelde ortalama olarak 0.3 karat tavsiye edilmiş. Bu ölçü uygun mudur sizce? Birde renk olarak d e veya f düşünüyorum. Teşekkürler.
0
Topalordek
(18.11.20)
gia sertifikali, tektas, 0.4 karat. 16k tl tuttu.

zaten 0.3 alti sertifikaya giremiyor bildigim kadariyla.

bunlarin rengi ve kusur harfleri var. mesela d en temiziydi sanirim. e f g h devami oldukca renk degisiyor sariya dogru.

bir de lc kusursuz dan vvsi, ssi2 diye giden bir durum var bu da o tasin icindeki kusurlari ifade ediyor.

f den sonrasi pek iyi degil. olcu dediginiz sey baska, o parmakla ilgili. ama bu kistaslari soruyorsaniz bir de kusur olayini arastirin. hani su lc, vvs, ss1 dedigim olayi. fiyati etkiliyor.
0
baldan kaymak
(18.11.20)
Ben de gecen sene ekim ayında almıstım. Gia sertifikası isteyince fiyat yükseliyor haliyle. Karat meselesi tamamen buna ayıracağın bütçeyle alakalı ona yorum yapmıyorum. Fiyatlar dolar bazlı oldugu için o gün kur neyse ona göre fiyat biçerler. Ben forumdonanımdan Barış beyden almıstım, çok yardımcı oldu ve dışarıya göre oldukça uyguna denk geldi hatta o kadar detay vs anlattı ve paylaştı ki dışardaki mücevherciler yaşan dolan bilgiler veriyorlar yazık. mobile.donanimhaber.com
Bir konuyu incele oyle karar ver derim. Tebrikler şimdiden.
0
solenkol
(18.11.20)
0.3 karat nedir allasen?
Sertifika önemli değil çünkü o yüzük satılmayacak. Renk de çok önemli değil çünkü o rengi ayırt edebilecek ışık ve anlayabilecek göz yok. Kızların gösterdiği tek şey yüzükteki taşın büyüklüğü belki de biraz tasarımı.
Bu söylediklerim tecrübelerle sabit. şu an kendini sertifikaya ve renge odaklamışsın ama yüzüğü aldıktan sonra bunun böyle olmadığını anlayacaksın.
2 ay önce Altınbaştan 1,63 karat tamtur aldım, 16.500 liraya.
Tebrikler bu arada, benim gibi sende zor bir yola girdin.
0
etna
(18.11.20)
bu isin yurtdisinda raconu net aylik gelirin x 3.
O artik kac karata tekabul ediyor ise, hamama giren terler :)

Bir de tektas 1.5 karat ile tamtur 1.5karat arasinda baya fiyat farki olur, tek tas buyudukce, kalitesi de arttikca fiyati exponential olarak artiyor.
0
cooperr
(18.11.20)
Selam, @cooperr'a,

geçen izlediğim bir belgeselden öğrendiğim kadarı ile 2 months salary deniyor imiş. 3 aylık fazla
0
conta
(18.11.20)
@ conta

2 aylik burut olabilir net degildir. 3 aylik net ile ayni hesaba gelir.

4 ay net olmasi lazim diyeni ne duydum. Bir italyan arkadasin karisi mesela ben "tam sayi" istiyorum diye tutturmustu. Hatun 0.5 kabul etmiyor yani, min. 1.0 istiyor hahahah
0
cooperr
(19.11.20)
www.zenpirlanta.com

Bana alınan yüzük bu yüzük. Birlikte seçtik, o zaman fiyatı 3700dü, altın zamlanınca arttı tabi fiyatı. Maaşının yarısıydı o zaman. Çok saçma bence maaşın üç katı, yok karatı şu olacak. Parmaklarım ince ve kısa olduğu için bu bile büyük geliyor bana. Bir yüzüğe 15 bin veriyorsanız geçmiş olsun sizin evlilik en az 200bine patlar. Zaten evlenince hep alyans takılıyor, kimsenin elinde sürekli tektaşla gezdiğini görmedim.
0
Hallegadola
(19.11.20)
hrd sertifikalı 1carat vs f renk taşı ve montürü totalde 3000$ denk getirdim haziran ayında
0
karsiyakaliyiz
(19.11.20)
walla bunlara para vermek büyük saçmalık
şu kadar tutuyor de
yüzük mü istersin doya doya gezelim mi

terkederse mesuliyet kabul etmem :)
altın yüzük üzeri tektaş 1800'e almıştık galiba

bence burada kriter maaş değil
vereceğin paranın seni rahatsız etmemesi, aldığın bi şeyin, niye buna bu kadar para harcadım diye düşündürtmemesi
0
bir soru sorcam
(19.11.20)
Maaşın 2 3 katı banada saçma geldi.
0
🌸Topalordek
(19.11.20)
vah kardeşim...
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(19.11.20)
Yüzüğe verilen paralara hayret ettim bir kadın olarak. Kadınlar taşları yarıştırıyor. 3 maaş mı verilmesi gerekiyormuş? İçinden geçeni al bence, taşa takan yarın maaşına da takar.
0
geçerkenugradım
(19.11.20)
3 sene önce gia sertifikalı 0.35 - D/VS1 almıştım. Gayet uygun bir ölçü bence. D olması aşırı farkettiriyor, ona dikkat et.
0
awareim
(19.11.20)
@cooperr, arkadaşının karısı bayağı güzel seçmiş :))
0
conta
(19.11.20)
(9)

Kombi Tavsiyesi

tiny toon
Arkadaşlar yeni evimiz için bir kombi alacağız ve bir kombi tavsiyesine ihtiyacım var. Evimiz 3+1, 155 metrekare. En üst katta oturacağız, muhtemelen tüm odalarda kalorifer peteklerini açacağım. Şehrimizde sular çok kireçli. Bunlar göz önünde bulundurulduğunda kaç kW'lık bir kombi almalıyım? Tavsiye
Arkadaşlar yeni evimiz için bir kombi alacağız ve bir kombi tavsiyesine ihtiyacım var. Evimiz 3+1, 155 metrekare. En üst katta oturacağız, muhtemelen tüm odalarda kalorifer peteklerini açacağım. Şehrimizde sular çok kireçli. Bunlar göz önünde bulundurulduğunda kaç kW'lık bir kombi almalıyım? Tavsiye edebileceğiniz marka, model var mı? Bütçem 8500 liraya kadar. Teşekkürler
0
tiny toon
(18.11.20)
demirdöküm nitromix olabilir.
0
sutlu nescafe
(18.11.20)
kombi konusunda evvelden bir tecrübem yok birkac gündür ayni seyleri arastiriyorum ben de.

sizinkine benzer bir ev icin 28 kw (24000 kcal/h) tavsiye ediliyor genelde. hem internetteki yorumlardan hem de tanidik bir kombiciden eca proteus premix tavsiyesini cok duydum fiyat/performans olarak. model olarak 30kw (26000 kcal/h) siparisi verdim iki gün önce.

yine internette okuduklarima göre yogusmali ve cift esanjörlü kombilere bakmani öneririm.
0
ben de
(18.11.20)
demirdöküm nitromix aldım ben şimdilik memnunum ama henuz bir kış geçirmedim tabi :)
0
omonia
(18.11.20)
viesmann kullanıyoruz, tavsiye ederim.
0
battal gemalmaz
(18.11.20)
vaillant aldık daha yeni. 30kw ısıtma 9250tl.
0
roverandom
(19.11.20)
Bu kombilerde en büyük sıkıntı eşanjördür. Kireçten etkilenir. İthal mal alırsan garanti bittikten sonra kombi bozulursa kombi fiyatına yakın para ödersin. O yüzden baymak falan al bence.
0
Mistyimage
(19.11.20)
viesmann a çok iyi diyorlar ancak 2 arkaşımınki beyin arızası yaşadı. bende soru işareti yaktım.
0
mikahakkinen
(19.11.20)
alarko
eca

kombiden bağımsız olarak
sular kötüyse apartman girişine filtre taktırın düzenli değiştirin
0
bir soru sorcam
(19.11.20)
Eğer ilçede yaşıyorsanız, ilçenizde hangi firma varsa onun en iyi modeline odaklanın bence. Sonra sıkıntı olduğunda ekstra beklemeler yaşayabilirsiniz belki. Biz de benzer özelliklerdeki evimiz icin 1 ay önce kombi aldık, bu yönde tavsiyede bulundular hep.
Biz eca 28 kw yogusmali kombi aldık. Evde kiracı var, o kullanıyor yaklasik bir aydır, şikayetini duymadım. Yalniz şöyle bir durum var yogusmali kombilerde, bir tane gider borusu oluyor ekstradan sanırım. Kombiyi takacağıniz yerde bu gideri baglayabileceginiz ya da monteleyebileceginiz bir gider yeri olması lazım. Takan kişinin de buna dikkat etmesi lazım. Bizde sıkıntı oldu bu durum, sizde olmasın. Eviniz yeni ise belki olmayabilir. Aklınizda olsun.
0
aksiyom
(19.11.20)
(9)

bu tampon adam olur mu? v2

kibritsuyu
ufacık şey için elli kara soru sordu demeyin, acemisiyim bu işlerin. ilk sorum: (git: 1453485)üç ayrı yerle görüştüm.toyota yetkili servisi efe plaza:"tamir olabilir, ama sökünce bakarız, tamir olmayabilir de. biz sökeriz, (ankara) şaşmaz'da `rs servis` veya `autoking` isimli onarımcılara göndeririz
ufacık şey için elli kara soru sordu demeyin, acemisiyim bu işlerin.

ilk sorum: (git: 1453485)

üç ayrı yerle görüştüm.

toyota yetkili servisi efe plaza:

"tamir olabilir, ama sökünce bakarız, tamir olmayabilir de. biz sökeriz, (ankara) şaşmaz'da rs servis veya autoking isimli onarımcılara göndeririz, onlar tamir ediliyorsa onarıp geri gönderir, biz de tamponu komple boyayıp takarız. tamir edilmiyorsa da değiştiririz. tamirat en az 1000-1200 civarı tutar, değişirse sen ona 1500 daha ekle, araç da 7-8 gün kalır" diyor.

rs servis (yetkili servisin de sökünce göndereceği yer) (tinyurl.com):

"bu tamir edilir, tamponu komple bile sökmeyiz, tek tarafını söker, tamir eder ve tamponun yarısını boyarız, hatta bu arada tampondaki diğer sürtmeler de boyanır, 500 civarı masrafı çıkar, pazartesi alırsak çarşamba da veririz" diyor.

sigortacımın tavsiye ettiği sanayide bir kaporta ustası (tinyurl.com):

"tamponu komple söker kaynakçıma gönderirim, gelince sadece çatlağın orayı boyarım, diğer sürtmelere de rötuş yaparım 500-600 tutar. sürtülen yerleri de boyarsam yarısını boyamam gerekiri o zaman 100 daha ekle, araç 3-4 gün kalır" diyor.

hangisini seçeyim?

serviste kasko dosyası açtırmadan tamir oluyor mu olamıyor mu söylemiyorlar. ya dosya açılacak, tamir oluyorsa da kaskodan, değişiyorsa da kaskodan gidecek. ya da dosya açılmayacak, tamir ediliyorsa d cepten ödenecek, tampon değişiyorsa da cepten gidecek. tamirat ucuzsa cepten vereyim, pahalıysa, değişim geekiyorsa kaskoyu devreye sokayım falan olmuyormuş öyle, önden karar verip ona göre bırakacaz yetkili servise.

tamirat ve lokal/yarım boyanan yer dışarıdan belli olmasın istiyorum. hepsinin iddiası belli olmayacağı yönünde elbette.

nedir öneriniz?
0
kibritsuyu
(18.11.20)
Benim başıma gelse 2 numarayı seçerdim ama arabanız yeniydi diğer konudan hatırladığım ve garantisi devam ediyor. Toyota yetkli servisine gitmeniz iyi olur , kasko biraz şişiyor 2-3 sene ödenen 2 bin sizden yine çıkıyor kasko yaptırırken fazla veriyorsunuz ama 1 hafta araba serviste kaldıysa kasko 1 haftalık kiralık araba getiriyor. en azından altınızda araba olur.
0
bnmzz
(18.11.20)
bir yandan servis söksün taksın, servis orijinal boyasıyla boyasın istiyorum, bira yandan da şu kadarcık şey için sigorta dosya açtırıp tramer kaydı oluşsun istemiyorum. o yüzden de emin olamıyorum.
0
🌸kibritsuyu
(18.11.20)
Ben de yetkili serviste yaptırırdım, yepyeni araba.
0
roket adam
(18.11.20)
Yetkili servisten yaptırmak demek, kasko dosyası açtırmam demek, bu da tramer hasar kaydı demek.

Serviste tertemiz yaptırıp hasar kaydı mı, ustada onarım yaptırıp hasar kayıtsız mı? Yani hasar kaydına değip değmeyeceğine emin olamıyorum, yoksa ben de servisten yanayım.
0
🌸kibritsuyu
(18.11.20)
kaskonun yenilenme tarihine kadar bekle yeni kaza olmazsa ve indirim oranın>tamir masrafıysa kendin yaptır

tramerde gözükmesine de çekinme bu vergi oranları ve galeri sistemiyle çok rahat satarsın arabanı fiyatını makul söylendimi
0
bir soru sorcam
(18.11.20)
basit bir olay için kasko deldirmeye değer mi bunu düşünün. seneye size yapacakları hasarsızlık indirimi, ustaya vereceğiniz paradan fazla olur mu? yetkili servise de gözüm kapalı güvenemiyorum ben, orada da tamirinin içinize sinmeme ihtimali var. gerçi sizin yetkili servis hakkında bir şey diyemeyeceğim. ben olabilecek en az maliyet en fazla güven oranını tutturduğum yere yaptırırdım. şu durumda rs servis gibi gözüküyor.
0
olutaklidi
(18.11.20)
dolaylı olarak araba sektörüne yakın olan birisi olarak

rs servise gönderir cepten yaptırırdım. yetkili serviste tamirat yapıp sıfır parça olarak faturalandırıp kaskoya o şekilde işletirlerse tramerde 2000liralık hasar görünecek.

orjinal boya diye birşey yok, araçların şasi numarasına göre renk kodları var bunu boya tedarik eden yerlerden alıyorlar. araç beyaz olduğu ve düz renk olduğu için boya tutmaması gibi birşey söz konusu olmaz. gri ve simli boyalı araçlarda fark olabiliyor.
tamponu sökmek basit, 7-8 tane vida ve oturması için plastik ayakları mevcut.
0
Northern Mariner
(18.11.20)
Hocam yetkili servise kesinlikle götürmeyin. Allem eder kallem ederler o tamponu değiştirirler ki zaten girizgahını da yapmışlar, tamir edilemiyorsa değişir diye.
Bu kadar ufak şey için tampon değiştirmeye gerek yok, yazık.

3üncü seçenekteki sürtülen yerleri de boyarsam dediğindeki sürtülen yerler neresi tam anlamadım. O ters c gibi parcanın kenarındaki yeri diyor galiba. Orası ve alttaki çatlak için yarım boya filan çok gereksiz. Sizin burda titizlenmeniz gereken kısım, tamponun içinde kırılan ya da deforme olan klipslerin orijinaliyle değişmesi ve o alt çatlağın içerden sağlam bir şekilde tamir edilmesi olmalı. dışarda boyalık bir iş yok, rötüş yapılsa da gayet güzel olur bence. Daha önce çok benzer bir durum başıma geldi. Ankara hipodromun at sahipleri ve jokeylerin giriş yaptığı araç girişinden girerken arka tamponumu ordaki sarı boyalı beton saksılara taktım, tamponun ucu aynı sizinki gibi çıktı ve kenarları çizildi. Tamponu geri yerine taktırıp kendim rötüş yaptırdım. Aracın boyası simli beyazdı, boyacıda aynı boyadan yaptırdım makinede. oje fırçası gibi minim bir rötuş fırçasıyla boyadım oldu.
0
battal gemalmaz
(18.11.20)
Basit Bi işlem için arabanın bu kadar uzun kalmasına şaşırdım, benm arabaya arkadan geçirdiler tampon paramparça oldu, sabah gittim yeni tampon aldım verdim ustaya akşama teslim yapıp teslim etti. Sadece hızlı sürme boya tam kurumadı dedi. Siz de neden bu kadar uzun sürüyor anlamadım.
0
valarmurgulis
(18.11.20)
(7)

Dizel triger zinciri

sumuklurakun
10 yaşında dizel araç var. Herhangi bir sorun yok, kitapçığına baktım zincir için sürekli "kontrol" yazmış. Kayıştaki gibi düzenli değişim aralığı yok mu?.
10 yaşında dizel araç var. Herhangi bir sorun yok, kitapçığına baktım zincir için sürekli "kontrol" yazmış. Kayıştaki gibi düzenli değişim aralığı yok mu?.
0
sumuklurakun
(17.11.20)
arkadaşıma sormuştum motor tamircisi, yani arabalara motor yapıyor.

200 bin 300 bin 500 bin hatta milyon kilometrede değiştirilenler var. araç modeline göre değişiyor demişti.

bunlarda sistem şöyle, yağ basıncıyle çalışan otomatik gergi sistemi var, zincir ne kadar uzarsa uzasın bu otomatik gergi sistemi yüzünden bolluk yapmıyor.

araç markası üstüne çalışan bi motor ustasına telefon aç sor.

bazı araçlar eşek gibi sağlam oluyor bu triger zincirlerini de çok az değiştirmiştir ustalar ya da komple motor yapmışlarsa, sandık motor almışlarsa riske atmamak için değiştirirler.
0
killerbee
(17.11.20)
O zinciri görsen değişmeye gerek olmayacağını anlarsın zaten. Bakımlarda ihtiyaç varsa gerdirilir. Onun haricinde bazı ustalar her ihtimale karşı 200bim km de bir değiştirilmesini söyler. Değiştirmeyip de bi sıkıntı yaşayan görmedim ama.
0
antihero
(17.11.20)
dizel metal zincirler kontrol'de bir sorun görülmedikçe değişmiyor
darbe almadığı için çatlamaz, çok yüksek sıcaklıklara çıkmadığı için dayanımı düşmez,

plastik zincilerdeki gibi kullanım ömrü yok
0
bir soru sorcam
(17.11.20)
Asıl dikkat edilmesi gereken yer zincirden ziyade o zincirin bağlı olduğu devirdaim pompasıdır.
0
synax
(17.11.20)
Eski aracımda 210 binde değiştirmiştim. Çıkan zincirin durumu da kötü değildi, zorlasan bi 100 bin gider gibiydi en azından. Ama bu işler riskli. Başkasında kopmaz ama gelir sende kopar. Risk almaya değer bi parça değil 1500-2000 neyse verip gönül rahatlığı sağlamak en güzeli. Tabi değiştirme periyodu geldiyse.
0
kukuleta
(17.11.20)
ben de araya girebilir miyim?

servis bana 5 yil sonunda tum kayislari degistirilmesi gerektigini soyledi, sadece triger kayisi icin yaklasik 4-5 bin lira tutar dedi,

ben degisim yaptirmadim ama en kisa surede yaptirin bu kayislarin 5 yil gibi bir omru var dedi

arac: fiat dizel km: 35.000
0
exlibris
(17.11.20)
yetkili servis ise insafsız ama normal
triger seti diye arat
www.hepsiburada.com
max. 1kya gerekli her şeyi bulursun

motor işçiliği gerektiği için de 500 tlye iyi bir usta yapar
her şeye zam geldiği için fazla ister isterse


plastik triger kayışı ise 8 sene ya da 120k km de değişmesi gerekir (vw serisi böyle)

fiat fabrikadan daha kalitesiz bi şey taktılar diyelim 6 sene 90k km dayanır
ama en iyisi bakım kitapçığına bak

plastiğin ömrü vardır hiç kullanmasan bile değiştirmen gerekir
ama az km yapmış, çok soğuk-çok sıcak görmemiş arabanınki biraz daha çok dayanır
0
bir soru sorcam
(18.11.20)
(6)

neden herkes pazar günü tatil yapıyor

bir soru sorcam
topluma faydası nedir (benim aklıma gelmiyor)özel sektör salı günü tatil yapıp, pazar günü hizmet sunsa memurlar, işçiler daha çok faydalanmaz mımesela berberler pazar kapatıyorsalı günü tatil yapan özel sektör de salı günü devlet işlerini halledebilirbir de sağlık sektörüinsanlar çalıştıkları için
topluma faydası nedir (benim aklıma gelmiyor)

özel sektör salı günü tatil yapıp, pazar günü hizmet sunsa memurlar, işçiler daha çok faydalanmaz mı
mesela berberler pazar kapatıyor

salı günü tatil yapan özel sektör de salı günü devlet işlerini halledebilir

bir de sağlık sektörü
insanlar çalıştıkları için hastaneye gidemiyor
onlar da pazar-pazartesi tatil yapıp diğer günler çalışsa
cumartesi-salı için çalışanlara %75 kontenjan ayrılsa

rte'nin kabul etmesi için
cuma gününün tatil olduğu versiyonlar türetilebilir
0
bir soru sorcam
(17.11.20)
Toplumun mümkün mertebe aynı gün tatil yapması gerekiyor ki sosyal ilişkilerine zaman ayırabilsinler, çoluk çocuğu ile gezebilsinler, eşi dostu görebilsinler.
0
awlmi
(17.11.20)
bayramlar var onun için
herkes aynı gün tatil yapınca bütün mekanlarda yığılma oluyor

akşam çay içmeye gitmek mümkün herkese
0
🌸bir soru sorcam
(17.11.20)
Shshdj akşam çay içmeye gitmek herkese mümkün mü? Millet sabah 6 bucukta evden çıkıp akşam 8 bucukta eve dönüyo. Salı günü tatil yapsa çocuklar okulda. Kim ilgilenecek? Bırakın da insanlar çoluk çocuk eş dost bi takılsın gezsin. Anasını babasını görsün. Akşam iş çıkışı bi arkadaşımla görüşeyim desem adam beylikdüzünde ben ataşehirdeyim, nası olcak o iş? Bayramlar kime yetsin?
0
awlmi
(17.11.20)
ütopya da salı günü.
0
mikahakkinen
(17.11.20)
awlmi +1

abi ne bayramı allah aşkına. sene de 3-4 gün mü yetecek onun için. eşi özel sektör kendi memur çalışanlar nasıl olacak. cumartesi mi var onlar için ?
0
fezagezgini_4
(17.11.20)
oncelikle devlet acik iken ozel sektor durmaz. aralarinda dinamik bir iliski var.

farkili sektorde calisanlar ayni evde yasarken sorun cikar.

isini halletme olayi icin izin muesesesi var. izin alip herkes isini halledebilir. sorun genelde bu noktada cikiyor. bu cozulurse tatil gunleri ile oynamaya gerek kalmaz.
0
helenart
(17.11.20)
(1)

10 numara pekmez

Kirmizibavul
Merhabalar, gecen gun cok sevdigim bir abim diyarbakirdan hediye pekmez gonderdi bana. Gondermemesini istedim ama israrla gonderdi. Insaatlarda calisiyor ve malum isler uzun bir suredir pek olmuyor. Durumlari yok bildigim kadariyla. Gelen pekmez ev yapimi ve gercekten de harika. Hem rengi, hem tadi.
Merhabalar, gecen gun cok sevdigim bir abim diyarbakirdan hediye pekmez gonderdi bana. Gondermemesini istedim ama israrla gonderdi. Insaatlarda calisiyor ve malum isler uzun bir suredir pek olmuyor. Durumlari yok bildigim kadariyla. Gelen pekmez ev yapimi ve gercekten de harika. Hem rengi, hem tadi.

Bu arkadasa koylerden pekmez, pestil vs. toplayip turkiyenin her yerine internetten satmasi fikrini verecegim. Bu arkadasin tahsili yok. Lisede bir oglu var. Sosyal medyadan falan anlar. Nasil bir yol izleyebilir? Aklima sadece bi instagram sayfasi acmasi geliyor. Var mi fikriniz?
0
Kirmizibavul
(16.11.20)
Ben köyden getirip iş yerinde satmıştım
Her yerde üretilebildiği için litresi çok ucuz

Maliyeti yok diyelim Litre başı 10 tl kar etse
100 litre satsa
1000 tl ediyor
Çok düşük

Ne yapabilir fenomenlerin adresini bulabiliyorsa hediye göndersin
Ordan yürüyebilir
0
bir soru sorcam
(17.11.20)
(10)

bu ne şimdi?

spaghetti
bir çiftimiz var, 5+ yıldır evli. erkek evliliğin ilk yıllarında libidosu düşük bir insan olduğunu, ilişkiye girmeyi sevmediğini söylüyor. kadın kabullenip devam ediyorken tesadüfen erkeğin hiç de libidosu düşük biri olmadığını, tercihinin kendini tatmin olduğunu öğreniyor ve başka kadınları arzulad
bir çiftimiz var, 5+ yıldır evli. erkek evliliğin ilk yıllarında libidosu düşük bir insan olduğunu, ilişkiye girmeyi sevmediğini söylüyor. kadın kabullenip devam ediyorken tesadüfen erkeğin hiç de libidosu düşük biri olmadığını, tercihinin kendini tatmin olduğunu öğreniyor ve başka kadınları arzuladığını keşfediyor, çok ağır geliyor. iki yıl gel gitten sonra (fiziksel olarak aldatıldığını bilse bir saniye bile düşünmez) artık kaldıramıyor ve boşanmaya karar veriyor. boşanma kararından sonra son bir kez denemeye karar veriyorlar ve erkek bu aşamada birden değişip aşırı talepkar, istekli bir karaktere bürünüyor.
5 yılda libidosu 1/10 olan erkek birden 9/10 nasıl olabilir?
kadın bunun rol olduğunu düşünüyor ve anlam veremiyor.
not: boşanma gerçekleşse temiz bir ayrılık olacak, kadının bir talebi yok.
0
spaghetti
(16.11.20)
Geçmiş olsun. Kadınımız başta bir hataya düşmüş ancak bu hataya ikinci kez düşmesi onun aptallığı olur. Aptal olmasın.
0
ruhen hastayim ben
(16.11.20)
Bence bunun bir matematiği yok, olabilir yani. Ayrılığın adı geçmesi bile travmatik bi olay, hakikaten etkilemiş olabilir. Madem her şey normale dönmüş ben olsam devam ederdim. Kendini tatmin konusunu da çok iyi anlayabiliyorum, porno bağımlılığı çok ciddi bi olay. Durum gerçekten de bir bağımlılık olabilir. Sadece bu süreci 5+ yıl boyunca sürdürmek ilginç geldi.
0
roket adam
(16.11.20)
Koşarak profesyonel yardım almaya gitmelisiniz.
0
intihar etsem de kendime gelsem
(16.11.20)
5 yılda libidosu 1/10 olan erkek birden 9/10 nasıl olabilir? Olamaz. Sizinle ilişkiye girmeyi sevmiyormuş demek ki, zaten başka kadınlara ilgisi olduğunu da fark etmişsiniz.

Ya size yıllarca yalan söylemiş veya sizi arzulamamış, ki libidosu hep 9/10sa fiziksel olarak da aldatmış olma ihtimali var.
Ya da psikolojik bir sorunu var, ki bence bunun bir anda düzelmesi mümkün değil, birden değişmesinin altında başka bir şey olabilir.
0
zetsuboushita
(16.11.20)
Erkek kişisinin eşcinsel olma olasılığı var. Son yıllarda çok fazla şekilde buna benzer olaylar duyuluyor. Bir çift evleniyor ama erkek kişisi yüzünden çok nadir şekilde -çoğunlukla kadının ısrarı ile- birliktelik yaşıyorlar. Bu tip erkekler genellikle kendilerini saklamak için evleniyorlar sonuçta evli barklı, evinde karısı olan adam imajı çiziyorlar.

Birkaç aylık evlilik olsa sorun değil, devam edilir evliliğe ama beş yıl çok ağır. Hani bir sorunu olsa zaten siz fark ederdiniz, derdiniz bu sorunu var bu yüzden birlikte olmak istemiyor ama o da değil.
0
GoodMorningTeacher
(16.11.20)
çocuk falan yoksa uğraşmayın boşuna derim ben. illa ki roldür.
0
prodeq
(17.11.20)
aklı başına gelmiş olabilir
arzuladığı kadınları elde edemeyeceğini anlamış olabilir
eşini arzulamaya başlamış olabilir
rol yapıyor olabilir
geçici olabilir

karşılıklı konuşmak gerekir
0
bir soru sorcam
(17.11.20)
Kadını arzulamıyorsa bile Cialis benzeri alındığında yarım saat içinde cinsel birlikteliğe hazır hale getiren ilaçların varlığını hatırlatmak isterim. Boşanmamak için onlara başvurduğunu düşündüm bir an.
0
velvetmorning
(18.11.20)
adam yalan soyluyorsa veya velvetmorning'in dedigi gibi ilacla falan bu acigi kapatiyorsa da bunda yanlis birsey yok. aksine kadinla iliskisine deger verdigini ve bitmesini istemedigini gosteriyor. bir caba var. aferim.

oturup konussunlar.
0
2oda1salon
(18.11.20)
mastürbasyondan kendisi vazgeçmişse ilişkiye daha aç hale gelmiştir.bu da olabilir.
0
drako
(18.11.20)
(6)

Kaya tuzu mu deniz tuzu mu?

etna
Ve neden?Yemeklerde kullanmak için soruyorum.
Ve neden?
Yemeklerde kullanmak için soruyorum.
0
etna
(14.11.20)
Pek bir farkı yok, kaya tuzu minarel açısından biraz daha zengin sadece, deniz tuzunun da sodyumu diğerlerine göre bir miktar fazla, o da daha az miktarda tuzla daha yoğun "tuz" tadı almanı sağlıyor, onun dışında deniz tuzu doğası gereği, yani denizlerin kirlilik oranını düşününce bir miktar soru işaretlerine neden oluyor. İlla bir şey öner dersen pembe himalaya kaya tuzu kullan derim en zengin ürün o ama bu zenginlik mg cinsinden bir zenginlik, çok büyük farkları yok.
0
angelus
(14.11.20)
Deniz tuzlarının tamamı dünyanın neresinden geliyor olursa olsun mikroplastikler ile kirlenmiş vaziyette diye duydum bir arkadastan. Okyanus ve denizlerdeki plastik kirliliği düşünülürse çok mantıklı. Bu sebeple bence kaya tuzu. Eğer dünyanın öbür ucundan gelmesin diyorsan Türkiyeden çıkarılan bir çok kaya tuuz çeşidi mevcut
0
JohnOakley
(14.11.20)
Pembe Himalaya+1 hile yapilamayan tek tuz oymuş.
0
veritaslibertas
(14.11.20)
Daha ucuz olduğu için ve aralarında pek bir fark olmadığı için kaya tuzu alıp rondoda çekip kullanıyorum
0
rapisa
(15.11.20)
Kararında iyot almak da önemli

Mayi tuz a bak
0
bir soru sorcam
(15.11.20)
salted kullanıyorum, deniz tuzu.
yemek yaparken ve kendim yerken bunu tercih ediyorum ama misafir geldiğinde sofrada kullanılan değirmende kaya tuzu var.
insanlar ona daha alışık, bir de deniz tuzu kaya tuzu kadar keskin bir tuz değil.
kullanmayan için tuz oranını ayarlamak farklı olabilir diye sofraya kaya tuzu koyuyorum.
0
blatta hiberna
(15.11.20)
(17)

kaprisli iş arkadaşları

kakamelsokoban
selam arkadaşlar. aslında soru değil de dertleşmek gibi yazmak istedim buraya, çok daraldım çünkü. bi devlet kurumunda çalışıyorum, kadınların yoğun ağırlıklı olduğu ancak bu kadınların yaklaşık %80inin 30 yaş üstü ve bekar olduğu bir kurum. evli olanlarımız %20lik kısım kadar ve bunun da aşağı yuka
selam arkadaşlar.
aslında soru değil de dertleşmek gibi yazmak istedim buraya, çok daraldım çünkü.

bi devlet kurumunda çalışıyorum, kadınların yoğun ağırlıklı olduğu ancak bu kadınların yaklaşık %80inin 30 yaş üstü ve bekar olduğu bir kurum. evli olanlarımız %20lik kısım kadar ve bunun da aşağı yukarı %5i çocuklu kısmını oluşturuyoruz.

malum kamuda esnek çalışmaya geçildi, tüm personel işe bir hafta gidiyor bir hafta gitmiyor. yalnızca işe gittikleri hafta çalışıyorlar, diğer hafta idari izinli sayılıyorlar. 10 yaş altı çocuğu olanlar için de evden çalışma getirildi. kimi kurumlar direkt idari izin vermişler ama bizde iş yoğunluğu olduğu için gelip gitmekle uğraşmayın siz hep evden çalışın dediler, yani diğerleri gibi bir hafta çalışıp bir hafta izinli değiliz, hep iş başında olacağız ama memnun olduk toparlanıp eve geldik bugün de ilk haftamız bitiyor.

şimdi bu %80lik kısım için şöyle bir bilgi vericem. bu kadınlar evlenmek isteyip evlenememiş değiller. evlenip de koca kahrı mı çekicem diyip evlenmeyi hiç düşünmemiş olan, çok güzel, çok bakımlı ve hayatı doya doya yaşayan kadınlar. pandemi patlayana kadar en az 2 ayda bir farklı ülkelere giden, geniş arkadaş çevreleri olan, ekonomik bağımsızlıkları olan, kendi ayakları üzerinde duran, akıllı, kültürlü, birikimli kadınlar. bir kısmı çocukları çok seviyor ama sırf çocuk sahibi olmak için biriyle evlenip kaynana, görümce, elti saçmalıklarına bulaşmak istememişler. bunlar onların açıklamaları, benim yorumum değil bu arada. dışarıdan bakınca "yaşıyorsunuz bu hayatı" denilecek, zaman zaman kendi seçimlerimi bile sorgulatacak kadar hayatın keyfini çıkararak yaşayan bir tayfa. içlerini bilemem tabii ki.

aynı arkadaşlar çocuklularla ilgili herhangi bir pozitif ayrımcılık yapıldığında ise çıldırıyorlar. hem kendi seçimleri sonucu bunu tercih etmişler, ama en basiti 10 yaş altı kadınların evden çalışma hakkına o kadar kızmışlar ki bakanlığa kadar arayıp iptal ettirmekle uğraşıyorlar. en sonunda onların gazını almak için de çocuklular da haftada 2 gün işe gelsin o zaman diye karar çıkmış. pazartesi ve salı günleri işe gideceğim ama haftada 2 gün kızımı kime bırakıp gideceğim kara kara düşünüyorum şu an. eşim de sağlıkçı olduğu için izinleri kapalı, ne yazık ki onunla dönüşümlü çalışma şansım yok, eve bile zor geliyor yoğunluktan. evet evde çocuklu çalışmak işyerinde çalışmak kadar verimli olmuyor kabul ediyorum, en az %20 kapasite kaybım var ama bunu da akşamları kızımı uyuttuktan sonra çalışmaya devam ederek kapatmaya çalışıyorum mesela. benim çocuğum var çalışamıyorum deyip kenara çekilmiyorum. kimsenin ağzına laf vermiş olmayayım diye ekstra dikkat ediyorum. asla çocuğumu kullanıp kafa izni vs gibi ayrımcılık istemedim, istemem de. ama bunu yapmayacağımı bile bile benim dışımda verilmiş bir kararda bile bana düşman oluyorlar. kararı veren ben değilim, uygulamaya koyan ben değilim. ben sadece bana verilmiş bir hakkı kullanıyorum. şikayeti olanlar gidip üstlerle konuşmak yerine bize surat yapıp laf sokarak huzursuz ediyorlar, düşmanca davranıyorlar. bu sürekli kalacak bir uygulama değil en nihayetinde. bir süre sonra yine yüzyüze çalışacağız ama yarınlar yokmuşcasına kin gütmeye başladılar iyiden iyiye. benim kızdığım ve eleştirdiğim nokta bu. şikayet merci ben değilim neticede.

kızımı bırakacak birini bulmak biraz da şu açıdan zor, hem evde kedimiz var kedi olduğu için ne temizliğe ne çocuk bakımına gelecek birini bulmak kolay olmuyordu zaten. bir de eşim sağlıkçı olduğu için pandemide yüksek risk grubunda bir çalışan olduğu için bulduğumuz bakıcılar da riske girip bizimle çalışmak istemiyor. ben de kızımı başkasının evine götürüp bırakmak istemiyorum dünya kadar kötü şey görüyoruz duyuyoruz açıkçası güvenemiyorum.

geçen hafta cuma günü işlerimi toparlamaya çalışırken bile bir afra tafralar, laf sokmaya çalışmalar, yok eve gidenler kendilerini izinli sanmasın, evden de çalışılacak sonuçta bu bir idari izin değil vs kendi aralarında konuşur gibi bize duyurmaya çalışmalar. hayırdır bir problem mi var desem, ay yok canıım sadece konuşuyoruz vs diyecekler mesela sanki ben yok yere problem çıkarıyormuş gibi olacağım. lanetler olsun zaten son gün diye sustum, duymamaya çalıştım, bütün dertleri üzerimize oynayıp birimizle kavga çıkartıp içlerini dökmekti ama ne ben ne de diğer anneler sesimizi çıkartmadık nasılsa uzun süre görüşmeyeceğiz diye.

şimdi de pazartesi salı 2 gün kızımı kime nasıl bırakıp gideceğimi düşünmek zorundayım sırf onların çekememezliği yüzünden.

daha önce de buna benzer bir şey oldu mesela, aldım karşıma konuştum en çok sesi çıkan bir tanesini. dedim ki neden böyle yapıyorsun bu senin tercihinse sen kendi seçiminin ben kendi seçimimin sonuçlarına katlanacağız. ben 3 senedir işe uykusuz geliyorum, kakasıydı, kusmuğuydu, hastalığıydı, dişiydi bilmem ne derken bütün hayatımın ekseni kaydı ama ben istedim ben doğurdum bunları göze alarak yaptım bu çocuğu. bir yandan eşimin ailesi de sorunlu insanlardan oluşuyor, bir sürü ailevi sorunla da boğuşuyorum. sen bunların hiçbiriyle uğraşmak istemediğin için kendini bunlardan uzak tuttun. ben bu sorunlarla boğuşurken sen norveçte kuzey ışıklarını izliyordun örneğin. ya da dünyanın herhangi bir yerinde arkadaşlarında geziyor, eğleniyordun. herkesin hayatının kendine göre artısı eksisi var, neden böyle kendi işine yaramayan bir şey olduğunda düşman kesiliyorsun diye sordum.

verdiği cevap şu oldu.

"senin seni seven bir kocan, mutlu bir evin, güzel sağlıklı bir çocuğun var. benimse ne sevenim, ne de sevdiğim var. sen üzülsen bile evine gider ailenle teselli bulursun benim bunları yapma şansım yok. o yüzden sen üzülsen bile tolere edebilirsin ama ben edemem. o yüzden işime gelmeyince sesimi çıkarıp durumun düzeltilmesini istemek benim hakkım."

belki de yanlış düşünüyorum ama bu düşünce tarzı bana bencillik gibi geldi. ben böyle bir şey düşünsem dahi karşımdakine bu kadar açık konuşacak kadar cesur olabileceğimi sanmıyorum açıkçası.

ben bunu saf bir bencillik olarak değerlendirdim. siz olsanız ne düşünürdünüz?

Cevap verenlere şimdiden teşekkürler, sevgiler.
0
kakamelsokoban
(13.11.20)
Akıllı, kültürlü, birikimli demişsin de bence bunlar geri zekâlı. Siz de onları üstünüze şikâyet edin.
0
dissendium
(13.11.20)
Kadınların çalışmasının yasaklanması lazım slkdgjsdgj. Şaka bi yana ortam çok kötüymüş hocam geçmiş olsun.

İkiniz de haksızsınız bence.

İşyerinde verilen maaşın, tanınan hakların sadece işle ilgisi olması lazım, aileyle, iş dışındaki hayatla ilgili değil. O açıdan arkadaşlarınız "ortada bir haksızlık var" demekte haklılar. "Benim çocuğum var zaten hayatım zor vs." şeklinde düşünmeniz hatalı.

Öte yandan devlette çalışıyorsunuz ve bu konuda kararların akıllı mantıklı bir şekilde alınması zaten imkansız. O durumda "o da gelsin" yerine "ben de gitmeyeyim" demek lazım. Bunu kişisel bir mesele haline getirmek manyaklık.

Yine de "onlar yüzünden böyle oldu" diye düşünmeyin, yani size verilen o hak zaten adil değildi, hiç verilmeseydi zaten bakıcı vs. bir şey ayarlamanız gerekecekti. Bakıcınızı ayarlayın. Sadece annelere özel bir düzenleme yapıldığında "yahu onların ne suçu var, onlara da bu hakkın tanınması gerek" diyin, siz de bencillik yapmayın. Belki zamanla düzgün bir iletişiminiz olur.
0
plutongezegendegilmi
(13.11.20)
Aslında sorunun kaynağı bu evden çalışma konusunun tüm çalışanlara eşit olmaması. Çalıştığınız kurumun çalışanlar arasında bir tartışma ortamı oluşmayacak şekilde bunu planlaması gerekirdi. İş yerine çalışmaya gelenlere ek izin mi eklenir, ek maaş mı eklenirdi bu tartışma ortamı oluşmasın diye ayarlamaları gerekirdi. Sizin bahsettiğiniz durumda ister istemez çalışanlar arasında bu şekilde tartışma ortamı oluşması normal.

Siz nasıl iş arkadaşlarınız için dışarıdan baktığınızda "hayatlarını yaşıyorlar, keyifleri yerinde, şanslılar" diye düşünüyorsanız şuan onlarda siz evli, çocuklu olduğunuz için sahip olduğunuz haklar için "ne kadar şanslı, evinde çalışırken keyfi ne kadar yerinde" diye düşünüyorlar. Bu düşüncenin kaynağı da iş yerinin yanlış planlaması.

Onların yaptıkları yanlış size böyle tavırlı davranmaları doğru değil. Sonuçta bu sizin kendi düzenlemeniz değil. Ama sizin tavrınız aynı şekilde yanlış. İnsanların ne yaşadıklarını bilmeden bu şekilde konuşmanız hiç doğru değil. Onların evlilikleriyle ilgili sorunları yok, çocuklarıyla ilgili sorunları yok, eşlerinin aileleriyle ilgili sorunları yok ama başka sorunları olup olmadığını bilemeyiz. Bir insanın dışarıdan hayatı yaşıyor gibi gözükmesi, hayatında sorunlar olmadığı anlamına gelmez. Ben bebek bakıp sabaha kadar uyumuyorken sen gezip tozdun diyemezsiniz. Bilemezsiniz insanlar ne yaşıyor.
0
GoodMorningTeacher
(13.11.20)
Ben bu hikayedeki evlenmemeyi tercih etmiş olan tarafım. Benzer bir durum benim çalıştığım yerde de yaşansa ben de karşı çıkardım. Ama tutup "onlar da işe gelsin" diye değil, hep beraber evden çalışalım madem" olarak ayaklanırdım muhtemelen.

Çocuğu olan birine pozitif ayrımcılık yapılmasını doğru bulmuyorum. Üremek ya da ürememek kişinin kendi tercihidir. Evlenmek de öyle. Ama sırf biri üredi diye ona ek avantaj sağlanıyorsa, hayatında tercih etmediği bir şey yüzünden karşıdaki kişi neden haksızlığa uğrasın ki?

Not: Kendi açından baktığında haklı görebilirsin ama ben de kendi açımdan baktığımda eksik kısımlar görüyorum.
0
lcha
(13.11.20)
Yukarıda yazan arkadaşlara katılmakla birlikte, o insanlar bir şeyler yaşamıyor da olabilir. Keyifleri inanılmaz yerinde de olabilir. Bu da kendi hayatlarını planlamaları sayesinde oluşan bir durum olur. Durup düşünmüşler bir şeylerden fedakarlık etmişler. Siz ise bunları göze almışsınız, böyle bir sorumluluğun altına girmişsiniz. Bu yanlış demiyorum bu arada, ama iki tarafın da seçimleri ve sonuçları söz konusu.

Ancak bunlar iş hayatından bağımsız şeyler. Size “siz çile çektiniz bebek baktınız, bu da ödülünüz, evden çalışın.” Denmemiş. Nedense öyleymiş, bu doğal bir hakkınızmış gibi yazmışsınız. Üzgünüm ama değil. Çocuğunuzu bırakacak yer olmaması vs büyük sıkıntı anlıyorum ama günün sonunda işyerindeki kimseyi ilgilendirmez bu. Tamamen sizin sorununuz. Bunları göze alan sizsiniz. Bu bir pozitif ayrımcılık hakkı doğurmuyor. İnsanlar pandemin ortasında işe gitmek zorundaysa siz de gitmelisiniz, evden çalışılabiliyorsa onlar da çalışabilmeli. Özel hayatınızda ne olduğu burada bir parametre değil.

Arkadaşınız da inanılmaz saçmalamış bu arada eklemeden geçmeyeyim. İkinizin argümanlarını da haksız buldum.
0
anneboleyn
(13.11.20)
Ben de arkadaşlara katılıyorum. Bu noktada "benim çocuğum var, öyleyse başkalarına tanınmayan bir rahatlık hakkı bana tanınmalı" gibi bir şey bana biraz ayrımcılık gibi geliyor. Bu devlete göre pozitif olabilir ama çocuksuz bir vatandaş olduğum için bana bildiğin negatif ayrımcılık yani. Sizin çalışma rahatlığınız, başkalarına ekstra iş yükü olarak da yansıyor veya yansıyacak olabilir. Sizin covid olma riskinizi neden bekar takım arkadaşlarınız üstlensin?

Ancak, bu insanlarla neden bu münakaşaya girdiğinizi anlayamıyorum. Ben olsam devlet vermiş kardeş, paşa paşa hakkımı kullanıyorum der geçerdim. Bunu niye bu kadar kafaya takıyorsunuz ki?
0
roket adam
(13.11.20)
arkadaşlar genel olarak şunu söylemek istiyorum ben burada evden çalışmak benim hakkım demedim yalnızca bana böyle bir hak verilmiş ve ben bunu kullanıyorum dedim. ama arkadaşların sinirlenip muhatap alacağı bir merci değilim ben, şikayet olanlar üst merciye gerekli başvuruyu yapmak yerine gelip bana ve diğer annelere çemkirmeleri, laf sokmaları sizce normal mi yani? eleştirdiğim nokta bu. evet ortada bir haksızlık var ama bu haksızlığı yaratan ben değilim, çözüm noktası da ben değilim bunun için idari kısım var. onlar bana, ben onlara kavga ederek çözülecek bir şey değil bu. hoşuma gitmeyen bir uygulama olduğunda ben de o uygulamaya katılanlara mı surat yaparak çözmeliyim yani?

bir de sen de geziyorsun tozuyorsun diye ona söylememin sebebi başta o arkadaşın senin çocuğun var eşin var hayat sana güzel demesi üzerineydi zaten. sen benim hayatımın olumlu yanlarını görüyorsun ama senin hayatının da bana göre olumlu yanları bunlar dedim. tamamen seçim meselesi sonuçta. kimse kimsenin kişisel tercihlerini ve sonuçlarını eleştirememeli bana göre.
0
🌸kakamelsokoban
(13.11.20)
bu tiplere ne dendiğini herkes biliyor ama haklılar. çocuğu olana neden pozitif ayrımcılık yapılıyormuş? bak kendin söylemişsin "benim tercihim" diye.

sadece küçük çocuğa üzüldüm.
0
ya ben lan neyse
(13.11.20)
Yav zaten haftanın 3 günü, adamları ne zaman görüyorsun da sana surat yapıyorlar da sinirleniyorsun onu gerçekten tam anlayamadım ben. 2 gün de gözünü kapat devam et derim.
0
roket adam
(13.11.20)
@j r r tolkien hayranı evet onlar bir hafta işe gelip çalışıyor diğer hafta idari izinli sayılıyor. biz her hafta evden çalışacaktık. şu an için yapılan uygulamaysa 2 gün işyerinde diğer günler evden çalışma, bizim için idari izin yok.
0
🌸kakamelsokoban
(13.11.20)
Kadınların kadınlara yaptıkları eziyeti çekememezliği kimse kimseye yapmıyor. Bekar kadınların siz çocuklu çalışanlara çemkirmeleri evet yanlış. Bu sorun bence de böyle çözülmemeli.
Bu kararı üst mercilere şikayet edip sorgulatmaları gerekir üst merci de kolaya kaçıp çözümü sizleri iki gün işe getirtmekte bulmuş. Asıl ben o arkadaşın yerinde olsam buna ses çıkarırım. Hep beraber iyi şartlarda çalışmak varken, benim şartım kötüyse onlar da iki gün gelsin madem diyip sakinleşmek çok anlamsız.
Bekar çocuksuz olup evinde yaşlı ya da kronik hasta bakan kadınlar ne olacak peki, onlara sorsak bize de izin verilsin diyecekler.
İş arkadaşınız ya da sizin için tamamen haksızsınız diyemiyorum. Ama bu süreçte işe gitmek zorunda olanlara da fazla mesai, siz evdekilerden bir saat işe geç başlama hakkı gibi iş yükünü az da olsa hafifletecek şeyler yapılsaydı keşke
0
umutsuzevjınıkı
(13.11.20)
Benim durumum birazcık farklı.
Erkeğim. 9 senedir otizmli kardeşime, yasal vasisi olarak tek başıma bakıyorum.
O süre içinde hiçbir çalıştığım iş yerinden bir ayrıcalık istemedim. Hatta ne evli insanların sahip olduğu ek haklara sahip olabildim ne de bekarlar gibi "hayatımı" yaşayabildim.

İnsani açıdan bakarsak:
Ofise zırt pırt çocuk getirilmesi, buldumcuk anne babalar, anne babaların sürekli/bazen ayrıcalık istemeleri duygusal olarak benim de canımı sıkıyor ve kendimi eksik hissetmeme yol açabiliyor. Bu konuda hayatının bir dönemine gelmiş olup da bir şekilde evlenememiş/çocuk sahibi olamamış insanlarla empati kuruyorum.

İş olarak bakarsak: Mevcut haklar neyse o. Evli çocuklu kendine verilmiş haklardan yararlanır, eşi çocuğu olmayan da avucunu yalar. Kimsenin de itiraz etmeye hakkı olmaz.

Orta yol: karşılıklı anlayış.
0
trixi
(13.11.20)
çocuk yapmak gibi tamamen bir yaşam tercihi olan bir konuyla, "bacağını kırsaydın da işe gidemeseydin ama yine de gel deselerdi ne olurdu" gibi tamamen istem dışı olan ve iş yapmaya engel olan bireysel bir sağlık sorununu nasıl bir tutabiliyorsunuz anlam veremiyorum açıkçası.
0
roket adam
(13.11.20)
çocuklu insanlara ayrıcalık tanınması gayet makul bir şey
yasal hakkını hiç acımadan kullan

o çocukların en güzel şekilde yetiştirilmesi, çocuksuz insanların kuzey yıldızlarını izledikten sonra ülkelerine döndüklerinde rahat etmelerini, emekli olduktan sonra emekli maaşlarının yatmalarını sağlayacak

hepimizin vergileri tanımadığımız çocukların okumalarına, insanların tedavi ve sosyal yardım almalarını sağlıyor
böylece sokakta yürürken cüzdanımız için bıçaklanma ihtmalimiz bir nebze engelleniyor
işimizi kaybedersek açlıktan ölme ihtimalimiz azalıyor

bi tek kirli havamız bedava
0
bir soru sorcam
(13.11.20)
çocuklu insanlara pozitif ayrımcılık avrupanın çoğu ülkesinde olan bir şey, bu tiplere sorsak avrupa şöyle güzel böyle güzel ama kıskançlık çekememezlik olunca şark kültürü damarları tutar.
çoğu ülkede çocuklu ailelere vergi indirimi, çocuk parası v.s olur. demek ülkede bunlar olsa bu tipler hasetinden kendi kendilerini yermiş.

bu anlattığın hikayedeki tipler bizim milletin genel çekememezliği aslında, sozlukte de sık sık görürüz, bu meslek niye bu kadar maaş alıyor, niye bu kadar rahat çalışıyor ben eziliyorum o da ezilsin v.s. diye her gün farklı bir konu.

sizin yerinizde olsam alttan almaz direk, hatta bu konuda sert çıkardım bir daha sizin 100metre çevrenizde bu konuyu açmaya cesaret edemezlerdi.
0
nuisance
(13.11.20)
hepsi gerizekalı +1
haklısınız
0
basond
(13.11.20)
Bence haklisiniz. Digerlerinin size gicik olmasi yanlis, size verilmis bir hakki kullaniyorsunuz alti ustu. Bu kurali da siz koymamissiniz neticede. Olmasi gereken sorunu is yerinin cozmesi, en bastan "madem evden calisilabiliyor, herkes evden calissin" idi. Veya illa ofise gitmesi gerekiyorsa birilerinin is yerinin bu durumu bir sekilde kompanze etmesi gerekirdi (ek ucret, ek izin gunu vs).

Sikayetler "hayir onlar da evden calismasin madem, bize mi sordular cocuk yaparken" ekseninden ziyade, "ee oluyormus demek ki biz de evden calisalim o zaman" ekseninde olmasi lazimdi.
0
taurina
(14.11.20)
(7)

Araç çekilmiş

Olric
Merhaba, iki gün önce arabayı park ettiğim sokakta çalışma başlamış ve arabayı çekmişler, o yolu da pek kullanmadığım için dün haberim oldu yani bugün üçüncü gün. E-devlet üzerinden bakıyorum çıkmıyor, 1550'ye mesaj atıyorum cevap gelmiyor, 0212 275 24 00 diye bir numara buldum ama geçersiz numara d
Merhaba, iki gün önce arabayı park ettiğim sokakta çalışma başlamış ve arabayı çekmişler, o yolu da pek kullanmadığım için dün haberim oldu yani bugün üçüncü gün. E-devlet üzerinden bakıyorum çıkmıyor, 1550'ye mesaj atıyorum cevap gelmiyor, 0212 275 24 00 diye bir numara buldum ama geçersiz numara diyor. Acaba başka nerden öğrenebilirim bilen var mı?
0
Olric
(13.11.20)
sokakta esnaf varsa biliyordur onlar o bölgeden çekilenlerin hangi parka gittiğini.
0
hadsafhada
(13.11.20)
Bu websitesi var hocam hangi parka çekildiğini söylüyor ama unuttum onu, ibb’li bir şeydi
0
damba
(13.11.20)
Merhaba, bildiğim kadarıyla belli bölgedeki çekicilerin araçları götürdüğü parklar belli. Direkt ona göre bölgedeki kişilere sorabilirsiniz ceya şnternette bölge ismiyle arama yapabilirsiz. Bir de şöyle bir şey gördüm belki işinize yarar:

Otoparka çekilen araç sorgulaması için "PARK (BOŞLUK) ARAÇ PLAKASI" yazıp 1550'ye SMS gönderdikten sonra aracınızın nerede olduğunu öğrenebilirsiniz.
0
ats
(13.11.20)
155 i arasan ?
0
top_secret
(13.11.20)
en yakındaki yeddiemin otoparkına bizzat gitmenizi öneririm.
0
roket adam
(13.11.20)
Benzer bir durumda ilk gördüğüm çekiciye sormuştum, kamyonla beni otoparka kadar götürmüşlerdi :) Arabayı tarif edince, haa az önce kaldırdık onu diye anlatmışlardı üstelik.
0
scudman1
(13.11.20)
müsait bir yere park etmiş de olabilirler

benim arabayı yakında boş buldukları yere koymuşlar, yerinde bulamayınca baya şok geçirmiştim ama
0
bir soru sorcam
(13.11.20)
(4)

gram altın niye düşüyor ya

condom kurşunu
480'lere gelmiş yine 520'lerden. alsak mı naapsak?
480'lere gelmiş yine 520'lerden. alsak mı naapsak?
0
condom kurşunu
(11.11.20)
Cevap: dolar ve ons altın fiyatı düştüğü için. Bddk bankalar üzerindeki kısıtlamaları kaldırdı ve bakan ve başkan değişimi, faiz artırımı beklentisi, Biden'a tebrik mesajı, bir açıdan muhtemelen Az-Er savaşının bitmesi ekonomiyi rahatlattı. Ama 19 Kasım'da faiz arttırımı olmazsa sen o zaman gör şenliği.
0
prole
(11.11.20)
Hiç umursamam düşüşünü , her hafta cumartesi günü fiyatına bakmaksızın 1 cumhuriyet alıyorum aylardır. 2500 tl civarındaydı , kendi çapımda ihtiyat akçem yani :) Elbette alın,satın kısmına akıl veremem , kendi yediğim naneden bahsediyorum.
0
synax
(11.11.20)
tekrar artmak için
0
bir soru sorcam
(11.11.20)
350 den alırım
0
Mistyimage
(11.11.20)
(10)

ev almak icin beklemek mi gerek

baldur2
para dovizde. istanbul'da kira geliri olsun diye ev almayi dusunuyorum. en az 2-3 ay daha bekleyeyim mi? ev fiyatlarinin artmasi icin faiz indirimi mi genel bir etken yoksa enflasyonla beraber ev fiyatlari da artiyor mu? iksinini birlesimi mi veya?
para dovizde.
istanbul'da kira geliri olsun diye ev almayi dusunuyorum. en az 2-3 ay daha bekleyeyim mi?
ev fiyatlarinin artmasi icin faiz indirimi mi genel bir etken yoksa enflasyonla beraber ev fiyatlari da artiyor mu? iksinini birlesimi mi veya?
0
baldur2
(30.10.20)
eğer istanbul sabit kararınız yoksa ankara gibi seçenekleri değerlendirin bence :)

sinpaş’ın marina ankara / altın oran gibi çok iyi projeleri var.

ben 3 ay önce marina ankara dan ev aldım. oturduğum ev kira olduğu için ev sahibi sözleşme bitmeden çıkarsam sorun yaşarız dedi mecbur bekliyoruz :). o arada ilana koymadan emlakçıya ilettim 2 saat sonra kiralandı ev.

mega 1+1 modeli, 2.800 e kiraya verdik.

düşünürsen ankara çok daha mantıklı bence istanbuldan. en azından deprem bölgesi değil. başkent :).

ankarayı sevmez kimse ama angara başkadır :)
0
bensanadedim
(30.10.20)
@bensanadedim
ailem istanbul'da, ankara ile ilgilenemeyiz.
0
🌸baldur2
(30.10.20)
ev fiyatları için inanılmaz düşüşe geçecek önümüzdeki 6 ay bekleyin gibi sözler söylüyor uzmanlar. Bana çok mantıklı gelmiyor döviz vs rakamları arttıkça müteahhitlerin maliyetleri artıyor. hal böyle iken evlerin fiyatları da artıyor, nasıl düşecek diyorum ama bunu 1-2 değil çok insandan duydum.
Bizim de var bi hayalimiz ama bekliyoruz zaten alacak para da yok işte kredi falan diye düşündük ama bu ev fiyatlarıyla onu da almakta güçlük çekiyoruz.
umarım uzmanlar bi boka yarar da düşer ev fiyatları. bekliyoruz.
0
erty_ksk
(30.10.20)
Dolar birikimi bozup da, kira geliri olsun diye oturmayacağınız ev almak bu ekonomide doğru değil. Birincisi, alacağınız kiranın veya eve bulacağınız kiracıların sürekliliği olmayacak. İkincisi, ya vazgeçtik satalım derseniz de acayip zarar edeceksiniz. Bu devirde gayrimenkul ile ilgili yapılacak en mantıklı yatırım, kurumsal kiracısı olan dükkan/mağaza almak. Şimdi sizi dürtüyorlardır, bu para böyle beklemez, gidin bir şey yapın falan diye...
0
malheiros
(30.10.20)
dolar, euro ya da altın en az %10 artıyor yılda
alabileceğin kiraya göre hesapla

mesela altın artışını dikkate alalım
sene başında 400 tl diyelim

1 kg altının olsa 400.000
şu an 495.000 TL

95.000/12= 7.916 TL
bu kirayı alabileceğin, vergi vermeyeceğin, kiracısıyla uğraşmayacağın, tadilat yaptırmayacağn bir ev bulma ihtimali?

şu an oturduğunuz ev kötüyse yeni evi oturmak için alıp mevcut evi kiraya vermek dışında döviz/atın kalmak mantıklı
0
bir soru sorcam
(30.10.20)
Faiz bu konuda daha temel ve direkt bir etken.
0
dunal
(30.10.20)
Bu devirde yatırımlık ev alınmaz, alınacaksa oturmalık ev alınır. Paranız dövizde ise bırakın dursun, hiçbir şey yapmazsanız mevduat getirisi alırsınız ayda 100$ getirse evinizin masraflarını karşılar. 1 ay önce ile şimdi arasında 60 kuruş fark var.

Benim size tavsiyem paranızı değerlendirmenin başka yöntemlerini araştırın.
0
burka
(30.10.20)
Benim düşüncem ev TL olarak düşmez, 1.000.000 TL'lik evi çok acil ödemesi olmayan kimse 900.000 TL'ye vermez, örneklerini gördüm ama Dolar karşısında sürekli erir.

Kimse Zararına sattım demek istemiyor, beklerim çıkar düşüncesinde hele bu sene faiz düşünce fırlayan evler de olunca belki ileride yine bir faiz düşüşü gerçekleşir de evi satarız kafası oluştu.

Ben nisan'a karada beklemeyi düşünüyorum sonrasında alacak gibiyim.
Bu da buraya not olsun.

Bu sene bir garipti, nisan başında evi olan ile doları olan iki kişi olsun, istanbulda bir site için örnek verirsem ev alan da dolar kadar kazandı, 6 aydır da kira geliri elde etti.

Ama bu faiz düşümü ile ev artışı seneye olmasa dolar daha çok getirirli olurdu gibime geliyor.
0
liberal
(30.10.20)
Ev fiyatlarındaki artışlar gerçekçi değil. Neredeyse 1 senedir baktığım bir muhitte fiyatlar %20 arttı ama satış yok. Aynı ilanlar dönüp duruyor. Emlakçılar da ben evini pahalıdan satarım diyip mal sahiplerini çekebilmek için fiyatları şişiriyor. Kiralıklar da satış fiyatına oranla çok düşük rakamlara ancak talip bulabiliyor. Yoksa onlar da dönüp duruyor. Yatırım için ev, piyasanın çok altında denk getiremezsen mantıklı değil.
0
arnold schwarzeneger
(30.10.20)
Ev fiyatları TL bazında düşmez ancak kira geliri olsun diye ev almak olabilecek en kötü yatırımlardan biri. Döviz bazında ev fiyatları ise sürekli düşüşte. Ben olsam dövizde tutmaya devam ederim.
0
roket adam
(30.10.20)
(4)

arac muayene yangin sondurucu

exlibris
tup zorunlu mu? arabada yangin sondurucu var ama son kull. tarihi gecti,(hic kullanilmadi) yeni mi alayim yoksa hic olmasa da olur mu?
tup zorunlu mu? arabada yangin sondurucu var ama son kull. tarihi gecti,(hic kullanilmadi) yeni mi alayim yoksa hic olmasa da olur mu?
0
exlibris
(27.10.20)
hayır zorunlu değil hafif kusur olarak geçiyor. bazen tarihine bakmıyorlar bile.
0
belkider
(27.10.20)
Araçta bulunsun .sorun olmaz
0
Erva
(27.10.20)
Zorunlu değil. Hafif kusur.
0
himmet dayi
(27.10.20)
bende yoktu kusur olarak bile yazmadılar
0
bir soru sorcam
(27.10.20)
(8)

evinize gelen yardımcıya yardım ediyor musunuz?

matilda
merhaba,hayatımda ilk kez ev temizliği için 2 haftada bir falan bir yardımcı gelecek. yalnız sanırım hafta sonu müsait sadece ve ben evdeyim. evde biri temizlik yaparken ben ayaklarımı uzatıp takılamam gibi geliyor ama yapacak olsam zaten ben yapardım niye yardımcı çağırayım diyorum yine de içime si
merhaba,
hayatımda ilk kez ev temizliği için 2 haftada bir falan bir yardımcı gelecek. yalnız sanırım hafta sonu müsait sadece ve ben evdeyim. evde biri temizlik yaparken ben ayaklarımı uzatıp takılamam gibi geliyor ama yapacak olsam zaten ben yapardım niye yardımcı çağırayım diyorum yine de içime sinmiyor. siz evdeyken, evde yardımcı varsa ne yapıyorsunuz?
0
matilda
(26.10.20)
ilk çağırdığım gün ben de evdeydim yardım ettim, diğer günler evde değildim kendisi yaptı ben dışarıdaki işlerimi hallettim. Çağırıp da yardım etmeyenler de var tabii ama bana uygun değil
0
anyelios
(26.10.20)
Yapacak olsam ben zaten yapardım kısmı maalesef doğru. O yüzden o işleri hallederken ben başka işlerim varsa (dolap içi düzenleme, buzdolabının içini düzenleme vs gibi) onları hallediyorum. Yoksa alışveriş gibi dışardaki işlerimi yapıyorum. Bazen de hiçbir şey yapmiyorum.
0
fraise
(26.10.20)
yardımcının ayağına da dolanmamak lazım. böyle düşünürsen içine siner gibi sanki. bırakın rahat rahat çalışsın. aksi durumda o da gerilir sen de gerilirsin, olan evin temizliğine olur. çıkın dolaşın ya da bi odaya çekilip kitap müzik film vs bir şeyler takılın. ben olsam öyle yapardım.
0
Improbable
(26.10.20)
fraise+1.

ben daha detay, doğrudan kendim halletmem gereken şeyleri yapıyorum şayet onunla aynı anda evdeysem. ya da salonu önce bitirmesini rica edip, kendim orda takılıyorum, arada kahve çay vesaire soruyorum.
0
Phoebe
(26.10.20)
Şu sıralar evdeyim ama çalışıyorum. Çalışmasam da yapacağım şey dolap içi düzeltme gibi bir şey olurdu. Ona "yardım" etmeye gerek yok. işini azaltacaksam (bir-iki ıvır zıvır ütüleme gibi) o gelmeden önce yapıyorum. Yetiştiremeyeceğini düşünürsem.
0
SiyamkedisiZorro
(26.10.20)
Hiç etmedim etmem de. Zaten genelde birisini kontrol etmesi için evde bırakıyorum ben evde olmuyorum. Ben evde olsam da kendi işime bakıyorum veya oyun oynuyorum, sadece arada kontrol ediyorum.
0
iwasbornonamountainside
(26.10.20)
kahvaltısını suyunu çayını eksik etme
tam gün temizlik yapacaksa yardım etmene gerek yok
ama iyi kontrol
kimse kendi evi gibi uğraşmaz

güvenebilecğein biriyse evde bekleme
temizlikçi çağırmaktaki amaç boş vakit kazanmak değil mi
0
bir soru sorcam
(26.10.20)
ortalıkta yayılmış olan ve toplanması gereken şeyleri topluyorum zaten yardımcı bilmez bu olay baya vakit alıyor ama bu iş olmasaydı o çalışırken ütü yapardım veya buzdolabını temizlerdim en kötü yemek yapardım ha evet yemek demişken yardımcı çalışırken mutlaka yemek yapıyorum ona yedirmek için vakit böyle geçiyor. dediğiniz gibi hem biri çalışırken ayak uzatıp oturmak saçma geliyor hem de evdeki tüm işler bitsin temizlik sonunda bir şey kalmasın istiyorum
0
iwillsee
(26.10.20)
(7)

sevgilinin sigara icmesinden rahatsiz olanlar

ala09
ben de kullandigima ragmen sevgilimin sigara icmesinden son derece rahatsizim cunku ben koku birakmayacak sekilde son derece dikkatli ve az tuketiciyim. sevgilim ise karsidan karsiya gecerken, uyanirken, yatarken emzik gibi agzinda sigarayla gezmesinden cok rahatsizim fakat bu durumu dile getirdigim
ben de kullandigima ragmen sevgilimin sigara icmesinden son derece rahatsizim cunku ben koku birakmayacak sekilde son derece dikkatli ve az tuketiciyim. sevgilim ise karsidan karsiya gecerken, uyanirken, yatarken emzik gibi agzinda sigarayla gezmesinden cok rahatsizim fakat bu durumu dile getirdigimde onun keyfine mani olma, onu kisitlama gibi bir cabadaymisim hissi yaratacak karsiliklar veriyor. "bi sigaramiz var", "dertliyim bi sey deme sigraya" gibi artik karsilik veremeyecegim cevaplar aliyorum. onceden istesem birakirim modundayken simdi "kolay mi sanki" cevabi aliyorum.
ozetle birakmak istemiyor. bu sorunu yasayip cozebilen oldu mu? nasil yaklasim sergilemeliyim?
0
ala09
(23.10.20)
Ben hoşlanmadığımı belli ediyorum, biliyor, elinden geleni yapıyor ama ben de elimden gelmeyeni yapamıyorum. Öperken kırk kere düşünüyorum kokuyor diye. Kaldı ki sigara sadece içildikten sonra ağzı değil sabaha kadar nefesi de kokutuyor. Tükürük bile mide bulandırıcı oluyor. Sigara içen birinin bilmesi gereken şeylerden biri de soba borusu gibi kokan bir ağız öpülmek istenmeyebilir, insanlar kendisinden uzak durabilir. Mesela gece uyurken kokan nefes yüzünden biri size götünü dönüp yatıyorsa dırdır etmeyeceksin. Bu gibi şeyler iki taraf için de anlaşılabilecek halde ise sorun yok. Ama anlaşılamayacak durumdaysa o ilişli yürümez.
0
pass
(23.10.20)
evdeysek listerine dis fircalama falan okey ama isten gelince hosgeldin diye atlarken burnumu kokmayan neresi olabilirse oraya donerek hsjsjs benimki sadece koku da degil bu kadar bagimlilik ciddi bi zayiflik hissi veriyor malesef:/
0
🌸ala09
(23.10.20)
Sigara konusu çok fena zorlar insanları, ilişkileri. Ciddi bir konuşma yapmanın vakti gelmiş.
0
stewie
(23.10.20)
Bırak içsin ama senin onu öpmemene, yanına fazla sokulmamana da katlatsın. Kendimden biliyorum, öyle hemen bırakabilecek bi şey değil bazıları için. Onlarca kez denedim olmuyor, günde iki paket sigara içiyorum yav, kendi kokumdan kendim bile rahatsız oluyorum bazen.
0
antihero
(23.10.20)
opmemek opememek veya on kere dusunup opmek onun katlanacagi degil olsa olsa benim tahammul etmeye calistigim sey olur. manitayi operken on kere dusunmek veya uyaninca mis gibi sigara dumaniyla gozunu acacaginu hayal etmek..</3
0
🌸ala09
(23.10.20)
sigaraya başlayın.

şaka şaka, yani en kötü daha az kokan, daha düşük bi şeye geçmesini tavsiye edebilirsiniz. ama "bi sigaramız var" demesi kötü, yani sizin ne düşündüğünüzü takmıyor demek ki. insan sevgilisine rahatsızlık vermekten çekinmeli. gerçi belki sizin üslubunuz da sıkıntılıdır, ona da bi dikkat edin.
0
plutongezegendegilmi
(23.10.20)
ikiniz de bırakın
0
bir soru sorcam
(23.10.20)
(7)

Karstan Kaşar

jamiro
Almak istiyorum. En çok isim yapan yer zavotlar diye bir yer ama çok özensiz davrandıkları ile ilgili bir ton yorum okudum. Kargolaması özensiz vakumsuz vs, satış sonrası desteği de yok diyorlar. Örneğin peynir bozuksa direkt çöpe atman gerekiyormuş ilgilenen telafi eden yokmuş google yorumlarda.
Almak istiyorum. En çok isim yapan yer zavotlar diye bir yer ama çok özensiz davrandıkları ile ilgili bir ton yorum okudum. Kargolaması özensiz vakumsuz vs, satış sonrası desteği de yok diyorlar. Örneğin peynir bozuksa direkt çöpe atman gerekiyormuş ilgilenen telafi eden yokmuş google yorumlarda.

Haliyle başka bir yerden almak istiyorum, kargolama paketleme kısmı özenli, vakumlu steril bir şekilde bunu gönderen ve lezzetli peynir üreten bildiğiniz referans olduğunuz firma var mı?
0
jamiro
(19.10.20)
Hocam merhaba ben bu sene 1500 tl’lik sipariş verdim. Tereyagini falan buzlu kolilere koyup gonderiyor. Havale ile daha ucuza da gonderiyor internet sitesini unuttum ama ürünler güzel. Numarasını iyi referanstan ötürü verebilirim diye düşünüyorum.
Kars Dogal Koy Mandirasi : +90 (534) 510 38 25
0
zor azizim zor
(19.10.20)
takipteyim bulursanız benimle paylaşırsanız sevinirm
0
revi
(19.10.20)
0
zor azizim zor
(19.10.20)
Karslıların bol yaşadığı bir yerde bakkallık, marketcilik, ya da kahvaltıcılık yapan bir yerde rahat rahat bulursunuz. Doğrudan getirip satıyolar dükkanda, sadece kaşar değil her türlü peyniri.

Bu mantık tüm yörelerin ürünleri için geçerli.
0
John Bloor
(20.10.20)
acar sütten alabilirsin1 yüzde 100 organik ve lezzetli. bir alan hep almak istiyor.

www.acarsut.com.tr
0
deltax
(27.06.25)
bir soru sorcam
(27.06.25)
ilk ısırıkta "lan bu başka bir şey" dedirten, peynirlerin şahı, kaşarların reisidir kendisi. sıradan kaşarlardan farkı nedir diyecek olursan, onu bir sabah kahvaltısında ağzına attığın anda gözlerin istemsizce "bu ne lan?" ifadesine bürünürse, işte o kars kaşarıdır.

www.yanatlisut.com
0
Suursuz
(11.07.25)
(4)

Kıyafet Bağışı - Ankara

kostüm çok güzel prenses misiniz
Selamlar,Ankara içinde kıyafet bağışı yapmak istiyorum. Ancak giysi kutularına atmak istemiyorum. İnternette araştırdım pek çok yer var bağışlanacak ama gerçekten ihtiyaç sahiplerine gittiğinden emin olmak istiyorum. Daha önce bağış yapmış olanlar varsa aramızda bana öneriniz var mı? Şimdiden çok te
Selamlar,

Ankara içinde kıyafet bağışı yapmak istiyorum. Ancak giysi kutularına atmak istemiyorum. İnternette araştırdım pek çok yer var bağışlanacak ama gerçekten ihtiyaç sahiplerine gittiğinden emin olmak istiyorum. Daha önce bağış yapmış olanlar varsa aramızda bana öneriniz var mı? Şimdiden çok teşekkürlerr
0
kostüm çok güzel prenses misiniz
(24.09.20)
Kağıt toplayan suriyeli çocuklara verdim. Bulmak da zor olmuyor, her yerde varlar.
0
plutongezegendegilmi
(24.09.20)
Ankara ozgur dönüşüm.
0
geçerkenugradım
(25.09.20)
evlere yardım götüren derneklere gidip, beraber ziyaret edip, kapıdan verebilirsin bence
0
bir soru sorcam
(25.09.20)
bazı mahalle muhtarları böyle bağışları teslim alıp ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyorlar.. oyuncak, kıyafet, kişisel veya ev eşyası.. normalde kullanırken aklınıza bile gelmeyen en basit nesnelerin bile yokluğunu çeken haneler, insanlar var.. muhtarlıkları bir deneyin derim..
0
sahlanankoc
(25.09.20)
(8)

koltuk tamirine koltuk parası istediler

nahtoderfahrung
2 adet kanepem var çok özenerek vakti zamanında almıştım, karantinada üzerinden kalkmadığım için çökme yaşandı, bugün fiyat aldım sahibinden'den, adam zamanında 1500 lira verip aldığım koltuğa 1200 lira tamir parası istedi. yeni koltuk baktım 1500 liraya şuan anca sandalye alabiliyorum gördüğüm kada
2 adet kanepem var çok özenerek vakti zamanında almıştım, karantinada üzerinden kalkmadığım için çökme yaşandı, bugün fiyat aldım sahibinden'den, adam zamanında 1500 lira verip aldığım koltuğa 1200 lira tamir parası istedi. yeni koltuk baktım 1500 liraya şuan anca sandalye alabiliyorum gördüğüm kadarıyla. armut.com'dan birine sordum kanepe başına 400 lira başlangıç fiyatı var söktükten sonra fiyatı netleşir dedi. siz olsanız bu parayı verir misiniz?
0
nahtoderfahrung
(22.09.20)
Kendin yapabilirsin biraz uğraşırsan. Youtube'da videolar var. Ben kanepe değil ama tekli koltukta denedim ve gayet başarılı oldum.
0
olivia
(22.09.20)
Sadece koltuk kaplamaya bile koltuk parası istiyorlar maalesef artık.

Yeni koltuk almak daha pahalıysa ve var olan koltuklarınızı kullanamıyorsanız o parayı vereceksiniz, ne yapacaksınız ki?
Evinize yakın kaplamacılar tamirciler varsa onlardan da fiyat alın tabii.
0
kobuzchu kiz
(22.09.20)
@olivia; kendim yapmam mümkün değil dev gibi kanepe bir de 2 tane
@kobuzchu kiz; evet ama tekrar edecek kusurlu üretim bir koltuksa bir daha aynı masrafı ödemek var onu düşünüyorum, karantina devam ediyor ben üzerinde oturacağım :/
0
🌸nahtoderfahrung
(22.09.20)
Kaplattik geçen ay, 1400 TL aldı. 4 yere sordum fiyatlar bu şekil.
0
habarbey
(23.09.20)
daha kolay işçilikle fabrikasyon, mdf, sunta vb. ekonomik koltukların artmasıyla koltuk fiyatları ucuzladı. oyma veya kaliteli ağaç koltuklarınız varsa kaplatmaya değer yoksa dediğiniz gibi özellikle sünger gibi malzemelerin pahalı olmasından dolayı (kaliteli, yeterli kalınlık ve sertlikte sünger kullanımı, yeterli sayıda kolon olmazsa koltuklarını sizdeki gibi çökme sorunu oluyor) koltuk döşetme ve kaplatma neredeyse koltuk fiyatlarına gelmektedir.
0
emininsel
(23.09.20)
Söktükten sonra fiyatı netleşir diyenden uzak durunda gerisi hal olur. Atom parçalayacak bana ya , sünger ve gergi lastiği , kaç paraysa onuda ekler söyler. Küfür kotamı böyle doldurmak istemiyorum bugün.

Evdeki koltuklar 3 kişilik 1, 2 kişilik 2 adet var, biraz büyükçeler. Kumaşı ve süngeri ben alayım deyip fiyat almış hanım, 4.000 tl istemiş eleman. Yenisine bakacakmıyız , idare mi edeceğiz evin reyizi karar aşamasında.
0
synax
(23.09.20)
@synax aynen söküp kendine mahkum bırakacak beni o yüzden cevap bile vermedim, yaptıracağım galiba 1200 lira verip o daha bi güven verdi bana

koltuklarım da bunlar
i.ibb.co
0
🌸nahtoderfahrung
(23.09.20)
güzel ahşapsa, hafifse tamir yaptır
yoksa yenisini al
0
bir soru sorcam
(23.09.20)
(7)

Ne istediğinizi nasıl buldunuz?

Fiyu
Tamamen bir çıkmaz gibi.İstediğimi sandığım şeyi iç sesim istemediğimi düşünüyor veya istemediğim şeyi aslında istiyormuşum gibi...Sürekli ölçüp tartmak, düşünmek, sonucunda bir karara varamamak ve "ben ne istiyorum?" , "beni mutlu edecek olan ne?" sorularına cevap aramak ve bulamamaktan çok yıpra
Tamamen bir çıkmaz gibi.İstediğimi sandığım şeyi iç sesim istemediğimi düşünüyor veya istemediğim şeyi aslında istiyormuşum gibi...
Sürekli ölçüp tartmak, düşünmek, sonucunda bir karara varamamak ve "ben ne istiyorum?" , "beni mutlu edecek olan ne?" sorularına cevap aramak ve bulamamaktan çok yıprandım.
Böyle şeyler yaşayıp bir düzlüğe çıkanınız var mı ?
Ne yaptınız?
0
Fiyu
(21.09.20)
Herkesin rotası başka. ben kendimi ikna edebilen cinslerdenim ama hayatı boyunca kendini mutsuzluğa itenler de var. bence bu durum kritik bir hale geliyorsa terapiye gitmek iyidir.
ben gitmedim ama böyle bir ikilemde kalırsam giderim.
0
lcha
(21.09.20)
Lacan oku objet petit a şuradan:
en.m.wikipedia.org
0
fempusay
(21.09.20)
Ne istediğimi bulmanın bir boka yaramadığını ne istememem gerektiğini ve isteklerinin bana uygun olup olmadığını anlamanın önemini fark ettiğim gün hayatım değişti.
0
deer hunter
(21.09.20)
din
0
bir soru sorcam
(21.09.20)
deneyimleyerek. yani hayatınızda hiç tahiti'de bulunmadıysanız hayatınızı orada geçirmek isteyip istemediğinizi bilemezsiniz. evde oturup düşünerek neyi sevdiğinizi bulamazsınız. gidin görün, yiyin, için, sonra zaten kendiliğinden çizilir bir yol.
0
bohr atom modeli
(21.09.20)
@bohr haklı, herhangi bir konuda kararsızlık duyuyorsak bilgi eksikliğindendir. Bilgiyi okuyarak, gözlemleyerek alabilirsen ne âlâ. Yine de en garantisi tecrübe etmektir.

Bazı şeyleri de karar vermek için yaşarız. Ben mesela 2 tane yanlış işi bırkatım. Kendimi de tanımış oldum. Bir işten ne beklediğimi anlamış oldum. Bunu hata olarak göremem.
0
the coon
(21.09.20)
32 yaşındayım, bulamadım :) ama bulamamak rahatsız etmiyor daha eğlenceli geliyor.
0
prodeq
(23.09.20)
(11)

nikahta sakallı mı sakalsız mı?

baldan kaymak
aslında kirli sakal su an ama emin olamadim. sb.
aslında kirli sakal su an ama emin olamadim. sb.
0
baldan kaymak
(12.09.20)
sakalsız
0
basond
(12.09.20)
Normalde kirli sakalla geziyosan nikahta birden kesince “ahahah ortaokul çocuğu” diye bakabilirler suratına.
0
megalomaniac
(12.09.20)
maske takılıyorsa sakallı olabilir
0
bir soru sorcam
(12.09.20)
Geçişleri güzel yapılmış bi kirli sakal kötü durmaz düşüncesindeyim.
0
angelus
(12.09.20)
her ne kadar yakismasa da ozel gunlerde sinek kaydi olmak sarttir.
0
turbo sadık
(12.09.20)
Sakalsız.
0
ryhmer
(12.09.20)
sakallıydım, keşke kesseymişim diyorum düğün fotoğraflarına bakınca.
0
trajikomix
(12.09.20)
aga nikahta bari kesin şu sakalı be:)
0
nothing in my way
(12.09.20)
sakallıydım. pişmanım.
0
unalub
(12.09.20)
Sakal erkeğin süsüdür :)

Sakalsız yakışıklı olabilen nadir erkeklerdensen kes tabi, ama sakalı kesince maymun kıçına dönenlerdensen kesme.

Yani normalde hep sakalla gezen biriysen kesme aslında.
0
John Bloor
(14.09.20)
maskeler çıkmıyorsa sakalsız takılabilinir mi acaba
hiç yakışmış sinek kaydı traş
0
bir soru sorcam
(21.09.20)
(7)

iphone 11 vs samsung galaxy s20 plus

demeboyle
Merhaba,Artık telefonum teklemeye başladı ve uzun uğraşlar sonunda istemesem bile zorunlu olarak yenilemek durumunda kaldığım telefon seçeneklerini ikiye indirdim. Ancak ios mu android mi ikileminden bir türlü çıkamadım. Amiral gemilerini terk etmek istemesem de ne yazık ki son noktaya maddi gücüm e
Merhaba,
Artık telefonum teklemeye başladı ve uzun uğraşlar sonunda istemesem bile zorunlu olarak yenilemek durumunda kaldığım telefon seçeneklerini ikiye indirdim. Ancak ios mu android mi ikileminden bir türlü çıkamadım. Amiral gemilerini terk etmek istemesem de ne yazık ki son noktaya maddi gücüm el vermiyor. Huawei, Xiaomi gibi seçenekleri de yazılım boykotu nedeniyle düşünmüyorum. (Lütfen bu önerilerle gelmeyin) Bana Samsung s20 plus ve iphone 11 ikileminden çıkmam konusunda yardımcı olabilecek birileri olursa çok sevinirim.

Kullanıcı profili:
*Teknik düzeyden çok anlamayan,
*Telefonu çok yormayan,
*Telefona fazla uygulama yüklemeyen,
*Telefonu uzun yıllar kullanmak isteyen,
*Pilin çok uzun süre gitmesini isteyen,
*Arada resim ve video çeken ve bunların güzel olmasına önem veren,
*İkinci elde satmayı düşünmeyen ama telefonu ikinci elde hızla değer kaybetmesine gıcık olan
*Telefonunu mümkünse hiç servise götürmek istemeyen başım ağrımasın diyen bir anadolu insanı
0
demeboyle
(02.09.20)
bilemiyorum TR'de satışı var mı; ama ülke de ekonomik kriz olmamış, TL inanılmaz bir değer kaybı yaşamamış ve bunlara ek olarak da telefonumu aklıma estiğinde değiştirebilecek kazancı sağlayan bir işim olsa, OnePlus Seven Pro'dan başka bir tel düşünmezdim.
Özellikleri falan zaten über de; asıl beni görünüşüyle mest ediyor bu telefon.
Şu ana kadar gördüğüm en şık telefon.
0
pangea
(03.09.20)
deme hocam
s20 al
guzel kılıf cam koruma tak kullan
ama alternatif olarak s10+ da onerebilirim
mikkemmel bir telefon
fiyat performans

2. elde iphone dan baska deger kaybetmeyen telefon yok maalesef
0
kingcyrax
(03.09.20)
xiaomi de yazılım boykotu mu var? mi max3 kullanıyorum, bi sorun yok şu anda?
0
lostys
(03.09.20)
11 al geç, powerbank taşırsın en kötü
0
bir soru sorcam
(03.09.20)
kullanıcı profiline göre iphone 11.
0
avianthem
(03.09.20)
Huawein başına gelenler basit bir çatışmadan ibaret görünmüyor bana, olayın çok daha karmaşık teknolojik kökenleri ve siber güvenlik boyutları var. Bu yasaklamaların ZTEye ya da Xiaomiye uygulanmama nedeni bence şu an için cepheyi daraltmaktan ibaret. Yakın gelecekte applestore gibi bir asyapasifik yazılım klubü olur mu ya da çin firmaları özgür yazılımları destekler mi (çinli firmaların da bu konuda bir hayli yol alması gerekiyor) bunlar gerçekten başlı başına tartışılması gereken sorular. Benim gibi son kullanıcılar için oldukça karmaşık konular ve bu konuları teknoloji gurularına bırakmak isterim. Ancak görünen uzak, uzak değildir diyen biri olarak da çinli firmaları şu anda tercih etmeme sebebim bu.
0
🌸demeboyle
(03.09.20)
iphone 11'i iki haftadır kullanıyorum bayağı aşık oldum ve sizin isteklerinizi de karşılıyor. ama galaxy s20 plus hakında hiç bir fikrim yok onu da söyleyeyim
0
lesfeuillesmortes
(03.09.20)
(10)

düğün işleri maliyeti hk.

baldan kaymak
ortalama maliyetler en az 150k gorunuyor. bu ortak alinan fiyat.baska ufak bir hesaplama ile, karsi taraf icin bir butce sunup bu butceyi yonetmesini istemek; boyle olmasi cok mu sacma olur? sebepleriyle guzel hakkaniyetli bir butce sunup, istedigi seyleri onceliklendirerek yapmasi daha iyi olur gib
ortalama maliyetler en az 150k gorunuyor. bu ortak alinan fiyat.

baska ufak bir hesaplama ile, karsi taraf icin bir butce sunup bu butceyi yonetmesini istemek; boyle olmasi cok mu sacma olur? sebepleriyle guzel hakkaniyetli bir butce sunup, istedigi seyleri onceliklendirerek yapmasi daha iyi olur gibime geliyor. ne dersiniz?

kadın duyurucular ozellikle belirtirlerse kendilerini harika olur. onların gözunden nasil gorundugune bakmak istiyorum.
0
baldan kaymak
(02.09.20)
En guzeli bence. Şeffaf olup bütçem bu kadar üzerine çıktığımızda borç demek bunu da beraber ödeyeceğiz ileride bu seneple senin önceliilerine göre yönetelim derseniz bence gelin hanım çok mutlu bile olur.
0
cilekli pasta
(02.09.20)
Şahsen ben bir dügüne hele ki şu zamanlarda öylesine para harcamazdım. yani o kadar paranın harcanabilecegi daha mantıklı şeyler elbet vardır. Yani kendimizi Galler prensesi sanmamıza gerek yok. Ayrıca bir erkek olsaydım. Karşımdaki kadın kişisinin 150bin liralık gibi bir masrafa giriyor olmam yüreğini sızlatmıyorsa o kadın kişisi hakkında kafamda kezban imajı oluşurdu. Bence çok ama çok daha düşük bir bütçe çıkar evet benim bütçem budur de. Sade ve mantıklı bir düğün organize edin. Düğünden sonra da ikiniz yaptığınız tasarrufu daha faydalı şeylere harcarsınız. Yok kadın kişisi ve ailesi çirkefe yatıyorsa çok şanslısın demektir. Evlenmeden tanımış ve gittigin yolu bir kere daha düşünmüş olursun
0
limonlu eksi
(02.09.20)
Buna bile gerek yok. Lütfen size böyle harcamalar yaptırmayı normal hatta olması gereken bir şey olarak gören insanlardan uzak durun. 2020’deyiz artık.
0
ruhen hastayim ben
(02.09.20)
Bana kalsa bu dönemde nikahı basar akrabasız ve geleneksiz bir şekilde evlenirim ama herkesin evlilikten beklentisi farklı. Bir defa evleniyoruz kafasındaysa ne kadar mantıklı da konuşsanız işe yaramayacak. Siz yukarda denildiği gibi şeffaf bir şekilde açıklayın alacağınız tepkiye göre hareket edersiniz.
0
jazzabel
(02.09.20)
pandemide düğün olmamalı. biri orada hastalanırsa vebaline girmiş olursunuz. bu parayı evinize harcayın, kendinize harcayın.
0
nzessia
(02.09.20)
düğün maliyetinden kastın sanırım "evlilik maliyeti" yoksa sadece düğün masrafı 150k ise über zenginsindir ki o zaman burada ne işin var zaten ya da düğün çırağanda ve son nefesini vereceksin:)

evlilik maliyeti için 150k çok normal. (yeni evlendim 120k masrafım oldu)
(bkz: https://eksisozluk.com/entry/112072111)

karşındaki insanın anlayışına bağlı olarak tabii ki söylemelisin fazlası beni aşar diye. bana ne beni ilgilendirmez her şeyin en iyisi olacak demez zaten normal bir insan. diyorsa da allah bir ömür sabır versin nafaka kredini de şimdiden çek bence.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(02.09.20)
Düğün işleri bu ara herkes için sıkıntılı. Düğüne gidip, covid kapan çok kişi var.

Nikah hem daha hesaplı olur. Hem de davetlilerinizin daha çok hoşuna gider. Eğer illa göbek atacağım diyen varsa, ufak bir grup eğlenmeye devam edersiniz...



.
0
kartallar yuksek ucar
(02.09.20)
o parayla çok daha eğlenceli şeyler yapılır yazık
0
bir soru sorcam
(02.09.20)
Bence nefis bir fikir.

Baştan toplam bütçe şu ona göre düşün denildiği durumlarda, kişi kendini o limit içerisinde daha iyi planlıyor. Yoksa her harcama için öyle mi olsun böyle mi olsun diye tartışılırken insan yoruluyor diye düşünüyorum.
0
lcha
(02.09.20)
yakın zamanda evlenecektim ve ben karşımdaki beyden hiçbir şey talep etmedim özellikle maddi açıdan o ise geldi 70k var buna göre şekillenmemiz lazım dedi tabi dedim sıkıntı çıkarmadım hatta 20k artmıştı bile ama gel gelelim neden olmadı, ben bu kadar alçak gönüllü oldum destekledim ve düğünüme 2 hafta kala hem aldatıldım hemde hakaretlerle karşı karşıya geldim :)
Nacizane tavsiyem;şuan (hatta mümkünse hiç) düğün yapılmaması görüşündeyim çünkü boş bişey onun yerine kendinize harcayın tatile gidin mesela ne bileyim bana artık düğün saçma sadece elalem ne der diye yapılan bir organizasyon gibi geliyor. Ayrıca eğer benim bütçem bu gelin hanım bu şekilde gideriz derseniz cileklipastanın dediği gibi mutlu olabilir ve ona göre kendini oda şekillendirebilir ki bunu yapmıyorsa boşver yani zamanını harcamaya değmez öyle bir insana.
0
madurumdamadurum
(08.09.20)
(5)

Sigorta Acentesi mi Sigortam.net mi?

va
Trafik sigortası ve kasko poliçesi için;Diyorlar ki olası bir kaza durumunda, tutanak vs. işlerinde ve işlerin prosedürsel hızlandırılmasında acentalar daha avantajlı olur. Doğru mudur??Ya da sigortam.net'ten teklifleri alıp ordan yapıştıriym mi?İlki diyorsanız samandıra ve çevresinde bu işleri iyi
Trafik sigortası ve kasko poliçesi için;

Diyorlar ki olası bir kaza durumunda, tutanak vs. işlerinde ve işlerin prosedürsel hızlandırılmasında acentalar daha avantajlı olur. Doğru mudur??

Ya da sigortam.net'ten teklifleri alıp ordan yapıştıriym mi?

İlki diyorsanız samandıra ve çevresinde bu işleri iyi yapan güvenilir acenta ofisleri var mıdır önerebileceğiniz?
0
va
(01.09.20)
Hiç önemi yok bana göre, bir hasar durumunda muhatabınız şirketin 0850'lü numarası.

10 yıldan fazladır her sigortamı aynı acenteden kestiririm, ev/dükkan hasarlarında yardım istedim sadece. Otomobilde pek de yapacağı bir şey yok.
0
John Bloor
(01.09.20)
Ben acente derim.ama iyi bir acente olması lazım.nerede olduğu çok öenmli değil.senelerdir aynı acente ile çalışırım şimdiye kadar hiç bir şeyle uğraşmadım.kaza durumlarında gelip aracı aldılar tamir edip geriye getirdiler.eksperle,firmayla hiç uğraşmadım.benim yerime bütün sigortalarımı takip ediyorlar.
0
duptıs
(01.09.20)
en ucuz hangisinin olduğu ve sigorta şirketi önemli
0
bir soru sorcam
(01.09.20)
Tabiki acente/broker. Sigortam net hasar durumunda işinizin peşine koşmaz. Poliçeyi keser işi biter. Hasar olunca acenteni/broker ını ararsın bilgi alır destek istersin hasar ödemelerinde işin hızlandırılmasını ya da pazarlık sürecinde destek istersin vs. aracı kurumla çalışmanın çok faydası var.
0
erty_ksk
(01.09.20)
Sigortam.net'in poliçeyi kestikten sonra ilgilenmemek gibi bir durumu olmuyor. Ne kadar tanıdığa sordum fiyat aldım, en uygunu sigortam.net'te idi.

Hasar danışmanlık hattı var ve çok hızlı çalışıyorlar. Bizzat kendi tecrübem üstünden konuşuyorum.
0
armagan abanuz
(01.09.20)
(11)

Güneş gözlüğüne dereceli cam takma

Fusha
Doktor reçetesi olmadan olmuyor sanırım. Normal gözlüğümün derecelerini öğrenip taktırmak neden mümkün değil?Bir de şu an kullanmakta olduğum gözlük ile güneş gözlüğü için alacağım dereceler muhtemelen farklı olacak, bu biraz sorun olabilir mi? Gözlüklerimi yaklaşık üç yıl önce almıştım.
Doktor reçetesi olmadan olmuyor sanırım. Normal gözlüğümün derecelerini öğrenip taktırmak neden mümkün değil?

Bir de şu an kullanmakta olduğum gözlük ile güneş gözlüğü için alacağım dereceler muhtemelen farklı olacak, bu biraz sorun olabilir mi? Gözlüklerimi yaklaşık üç yıl önce almıştım.
0
Fusha
(01.09.20)
Mümkün. Sadece her gözlükçü yapmıyor.
0
kablelvuku
(01.09.20)
Ben atasunda yaptırmıştım numaralı güneş gözlüğü.

Şu anda kullandığın gözlükle rahat görüyorsan aynı numaradan yaptırdığın numaralı güneş gözlüğünde de sıkıntı olmaz diye düşünüyorum.
0
nuevo
(01.09.20)
Hocam benim sorduğum tüm gözlükçüler reçete ile yapıyor yahu :(
0
🌸Fusha
(01.09.20)
atasun'a eski çerçevemi götürdüm çok güzel bir şekilde numaralı güneş gözlüğü camı taktılar. reçete de istemediler.
0
delidir yakalayin
(01.09.20)
Hocam dün atasuna sordum (Tepeüstü) onlar da reçete istedi.
0
🌸Fusha
(01.09.20)
Belki de yeni bir yasa falan mı çıktı bilemedim doğrusu.

Ben Atasun Vadistanbul'da yaptırdım. İstersen telefonla bi arayıp sorsana ne diyecekler ?
0
nuevo
(01.09.20)
Şimdi Viaporta gidip bir soracağım oradaki atasuna, onlar hayır derse vadiyi ararim
0
🌸Fusha
(01.09.20)
Normal gözlüğünün derecelerini öğrenip güneş gözlüğüne cam yaptırıp taktırman gayet mümkün.
30 yıldır gözlük kullanıyorum, 16 yıldır da güneş gözlüğü kullanıyorum, hiç böyle bir durumla karşılaşmadım. Hangi gözlükçüye gittiysem yanımda numaraların olduğu reçete/kağıt olmasa da gözlüğümü vererek numarasını ölçütürdüm; hatta aynı numaralardan şu şu camı yapar mısınız dediğim zaman hiç birinde kimse bana reçete falan sormadı.

ancak numara farklıllarını geçtim çok ufak mercek derecelerinde bile (göz doktorunun merceği belirledikten sonra döndürerek ayarladığı zımbırtı) sorun yaşaman çok mümkün.
0
foolrules
(01.09.20)
geçen hafta atasuna yaptırdım. Sormadılar ama zaten normal numaralı gözlüğümü de onlardan almıştım.
0
piotr
(01.09.20)
manyetik güneş gözlüğü camı da olan çerçeveler var
0
bir soru sorcam
(01.09.20)
Viaporttaki Atasun da yapmadı, 2014 ten beri yasakmış reçetesiz yapmak. Ben de başka bir yerde yaptırıyorum.
0
🌸Fusha
(01.09.20)
(4)

Narsistlerle ilgili bir soru

Sonsuzluk ve Bir Gün
narsistlerle ilgili okuduğum bir yazıda narsistler zamanı acı çekmemek için dondurmuştur ve bu nedenle aslında gerçekten bir şey hissetmezler diyordu. En önemli kendileri oldukları için de etrafındakileri umursamazlar. Buna göre; Çevresinde üzücü bir şey olduğunda gerçekten hissetmediğini kendisi de
narsistlerle ilgili okuduğum bir yazıda narsistler zamanı acı çekmemek için dondurmuştur ve bu nedenle aslında gerçekten bir şey hissetmezler diyordu. En önemli kendileri oldukları için de etrafındakileri umursamazlar.

Buna göre;
Çevresinde üzücü bir şey olduğunda gerçekten hissetmediğini kendisi de biliyor mu yoksa o da üzülüyor mu?

Bir de narsistin narsistliğini gösterdiği kişi kim olur? Kendisini gerçekten sevdiğini düşündüğü biri mi? Onu hayatından çıkaramayacak biri mi? Yoksa varlığı ve yokluğunu umursamadığı birini mi seçer?

Teşekkürler
0
Sonsuzluk ve Bir Gün
(24.08.20)
birini seçmez zaten başka türlü davranma repertuarı yok. yani narsistik davranışları herkese karşı gösterir. örneğin eşiti birini aşağılayıp üste çıkmaya çalışabilir, altındaki kişilerde hayranlık oluşturmaya çalışabilir, sevgilisini sürekli hayran etmek isteyebilir onu bulamazsa terk edebilir vs.

ilk soruya da gelirsek bunlar bilinçdışı süreçler, yani empati becerisinin düşüklüğü, öteknin duygularına yabancılık bilinçli gerçekleşmiyor ve farkındalığı düşük kişinin o yüzden acı çekmeye biliyor. ancak narsistik kişi kayıplar karşısında deprese olabilir. statü kaybı, hayranlık kaybı, çok yakın ilişki kaybı, iş kaybı gibi. aslında hiçbir zaman otantik ve çok samimi ilişki kurmasa da (çünkü bilinçdışında kaybetmekten korkar) yine de kayıplar sonrası depresif duruma geçer. genelde böyle durumlarda terapiye başvurabilirler.
tabii söylediklerimin hepsi genelleme. her narsisist böyle olacak değil.
0
red g
(24.08.20)
Üzücü bir şey olduğunda gerçekten hissetmediğini kendisi de biliyor mu? Bunu hem adeta narsisizmin sözlük tanımı Olarak yaşayan bir insanı tanımış olmaktan dolayı yaşadığım tecrübeden hem de bir uzmanın ağzından duymuş biri olarak cevaplıyorum. Kesinlikle hayır. Narsistler duyguları genelde taklit ediyorlar. Üzülüyor gibi görünüyorsa da aşık gibi görünüyorsa da... kendisinden başka bir şeyi sevme yetisine sahip olmayan bir canlı neye üzülebilir? Mesela sevgisizlikten dolayı üzülür diye düşünürdüm başta ama sizin onu sevmemeniz mesela onun yetersizliğinden değil sizin onu anlamayışınız / kendi problemleriniz / sizin yetersizlikleriniz sebebiyle oluyor.

Narsistliğini gösterdiği kişi herhangi birisi olabilir. Kitaplar bunu “av” olarak tanımlıyor. Varın gerisini siz düşünün...


Edit: red g’nin cevabını şimdi okudum. İlk soruya çok güzel yaklaşmış. “Çevresinde üzücü bir şey olduğunda” diye sormuşsunuz ama bu üzücü şey genelde statü/hayranlık kaybı yaratırsa acı olarak tezahür ediyor. Terapiye yönlendirilmeleri çok zor gerçekten. Ama kendilerini üzerinden tatmin edecekleri yeni bir durum yarattıklarında bu acı geçiyor bu arada genelde.
0
irene
(24.08.20)
narsist bir yakınım olmuştu; üzülüyor gibi gözüyüorlar ki aslında başrolde oldukları için kendi dertlerine konu sizin acınız üzerinden kolaylıkla evrilebiliyor. yani özetle sizin üzüntünüz bile onun spot ışıklarını kendi üzerine çekebileceği bir araç.

genelde sizi çok önemsiyor gibi görünüp davranıyor bir süre, buna kendisi de inanıyor muhtemelen ve bilinçdışı denildiği gibi. planlı hareketler değil.

benlik duygusu aşırı olduğu için bir süre sonra tüm özne kendisi oluyor ve sizi kendi uzantısının bir parçası olarak gördüğü için tüm duygusal ihtiyaçlarını ve egosal tatminlerini üzerinizden gerçekleştiriyor.

bir nevi, eğer zayıf anınızda yanınızda olmuşsa durum daha tehlikeli demektir =) av olarak sizi belirlemesi çok daha kolay.
0
apurucikipi
(24.08.20)
narsist özür dileyince gerçek mi değil mi nasıl anlıyoruz
kendi başına mı tedavi etmesi gerekiyor bu durumu

kendisinin ön planda olduğu çok açık ama tamamen duyarsız da değil
rol mü geçrek mi
0
bir soru sorcam
(17.12.22)
(4)

çikolata tepsisi

bir soru sorcam
hazır almıyım dedim bulamadımmalzemesi iyi, sonra kullanmaya uygun max.250 ne öneririsiniz
hazır almıyım dedim bulamadım

malzemesi iyi, sonra kullanmaya uygun max.250 ne öneririsiniz
0
bir soru sorcam
(11.08.20)
İstanbul'daysanız adres: Eminönü Şarkhan
0
lcha
(11.08.20)
istanbul
0
🌸bir soru sorcam
(11.08.20)
pasabahce'ye bir bakabilirsiniz, eminonu sarkhan'da da cok fazla cesit var. icini de melodi'den doldurursunuz mis gibi olur.
0
fakyoras
(11.08.20)
Kesinlikle hazır alın. Bana çikolatacı zamanında 100x küsürden satarken sadece tepsiyi dışarıdan 50-60x civarına almıştım 3 yıl önce. Zaten bir çok yer tepsiyi sen götürsen de hazırlıyor çikolatayı.
0
kraldan cok kralci
(11.08.20)
(10)

Yuruyus ile kilo verilir mi?

invictae
Bu yasima kadar okuz gibi yiyip yiyip kilo almayan tiplerdendim. Ilk defa gobeklenmeye basladim. Ve gercekten ne yapilir, ne ise yarar tam olarak bilemiyorum. Bi 5 kilo verip eski halime donmek istiyorum. Kendimce aldigim onlemler sunlar; ekmegi epey azalttim. Kahvaltida bir dilim, aksam yemeginde y
Bu yasima kadar okuz gibi yiyip yiyip kilo almayan tiplerdendim. Ilk defa gobeklenmeye basladim. Ve gercekten ne yapilir, ne ise yarar tam olarak bilemiyorum. Bi 5 kilo verip eski halime donmek istiyorum.

Kendimce aldigim onlemler sunlar; ekmegi epey azalttim. Kahvaltida bir dilim, aksam yemeginde yarim veya bir dilim yiyorum. Tatli, abur cubur buyuk olcude kestim, tAmamen de kesmeye calisiyorum. Fast food gibi seylerden uzak duruyorum, normal tencere yemegi yiyorum. Normalde geceleri acikir makarna falan yerdim, aksam 7’den sonra yogurttan baska bir sey yemiyorum :d . Aksamlari bir saat bisiklet veya tempolu yuruyus ( tempolu sayiliyor mu gerci bilmiyorum ama uygulamada ortalama olarak 5km/sa verisi cikiyor. )


Baska ne yapsam? Siz nasil kilo veriyorsunuz?

Bu arada spor salonuna yazilmak isterdim ama malum pandemi :(
0
invictae
(09.08.20)
Yürüyüs/spor'u sadece destekleyici ve beden sagligi icin iyi bir sey gibi düsünün. Kilo vermenin en az %80i az yemek yemekten geciyor. Eger her gün 3-4 saat agir bir sekilde spor yapmiyorsaniz oradan harcadiginiz kalori yemek yemeyerek almadiginiz kalorinin yaninda anca devede kulak kaliyor.
0
cih89
(09.08.20)
Diyet-Kalori açığı > Kilo vermek için yapılan diğer bütün şeyler.

Ben açıkçası ekmeği azalttım akşam şu saatten sonra yemek yemiyorum vs türü önlemleri çok gerçekçi ve sürdürülebilir bulmuyorum. Yani istersen günde bir somun ekmek yiyerek de kilo verebilirsin sabaha karşı 3 gibi makarna yiyerek de kilo verebilirsin, sağlıklı beslenmek/sağlıklı yaşamak farklı bir şey kilo vermek başka bir şey. Önce bunu çözmek gerekir. Yapman gereken şey şunu azalttım bunu azalttım türü bir planlama değil, bireysel özelliklerine ve hedefine göre bir kalori alımı hesaplayıp onun doğrultusunda yol almaktır, diğer türlüsü ezbere ve takip edilebilir bir program olmayacağı için bir adım ilerler iki adım gerilersin.

Kısacası; kilo vermen için gerekli olan kalori alımını hesapla, kendine minimum 5 aylık bir hedef koy ve planına sadık kal, onun yanında ister yürü ister koş istersen hopla zıpla, her türlü kilo verirsin.
0
angelus
(09.08.20)
Anladim. Bu tip seyleri hic bilmedigimden sordum gercekten. Demek istediginizi anladim ama... bilmedigim icin yaptigm seyler gercekten ezbere. Ama en azindan bokbogazligimi dizginliyorum diyelim :d

Peki dediginiz kilo vermem
Icin gerekli kaloriyi nasil hesaplayacagim? Google’a yazdigimda bu tip seyleri hesaplayan robotlar cikar muhtemelen. Oyle mi bakmam lazim?
0
🌸invictae
(09.08.20)
Evet kalori hesaplayıcılar var, yani bunlar tabii %100 kişiselleştirilmiş sonuçlar vermiyor ama yine de hedefin doğrultusunda yardımcı olur. Bir de telefonuna FatSecret MyFitnessPal gibi bi program yükle yediğini içtiğini buraya yazıp aldığın kalorileri hesapla yeter, en sağlıklı yöntemler bunlar.
0
angelus
(09.08.20)
5 dakikayla değil ama şöyle 2-3 saat yürürseniz olur, oluyor.
0
Unde bach canim
(09.08.20)
5-6 ayda verirsin fakat protein, sebze az yersen yüzden, kastan gider sağlıksız görünürsün
beslenme +evde spor yapmalısın
koşuya çıkabilirsin
spordan önce ölçülü karbonhidrat
0
bir soru sorcam
(09.08.20)
Buradan Couch to 5 K koşu programı önermişlerdi, yavaş da olsa kilo vermeye başladım. Düzenli yaptığınızda her şey işe yarıyor. Yürüyüş için olanı var mı isterseniz bakın.
0
kaset
(10.08.20)
yillarini bu islere vermis biri olarak soyluyorum : okuz gibi yeme nedir abi ? ogunlerini, tabagini kucult. neyse geride kalmasi iyi olmus. yurumek en iyisi. zamanla ayni surede daha fazla yurumeye bak. ha bir de bazi bunyelerde odul ters teper. uzun sure sevdigin yiyecekten ayri kalinca, ilk tadini aldiginda birakamayabilirdin. odulu modulu de at cope.
0
tunaktunaktun
(10.08.20)
Min 1 saat hizli yurus ise, evet ama yediklerine dikkat edicen.
0
rm
(10.08.20)
sağlam efor sarfetmelisiniz. öyle sevgilinizde sahilde yürür gibi yürüyünce oksijensize geçiyor vucut. vaktinize yazık işe yarar ama çok çok çok az. o kadar vakitte başka şeyler yapılabilir.
0
turbo sadık
(10.08.20)
(4)

çikolata ve baklava tavsiyesi

bir soru sorcam
söz/nişan içinbaklava hediye gibimalesef cevizli tercih ediyormuş ailesi :)tadımlık da olsa fıstıklı götürcem inşallahistanbul'da nereden alınırkoçak'da cevizli de var, deneyen?ve çikolatateşekkürlerönce lezzet sonra sunum arıyorumtepsi ayrı da düşünebilinir
söz/nişan için
baklava hediye gibi

malesef cevizli tercih ediyormuş ailesi :)
tadımlık da olsa fıstıklı götürcem inşallah
istanbul'da nereden alınır
koçak'da cevizli de var, deneyen?

ve çikolata

teşekkürler
önce lezzet sonra sunum arıyorum
tepsi ayrı da düşünebilinir
0
bir soru sorcam
(09.08.20)
cikolata: melodi

baklava: eger cevizli seviyorlarsa kocak'a gitme, karakoy gulluoglundan yapistir gec.
0
fakyoras
(09.08.20)
künç var, şirkette herkes oradan alıyor bir organizasyon olduğunda. seviyoruz.
0
iste o kavunici balik
(09.08.20)
Çikolata için ben de Melodi demeye geldim, yakın zamanda nişanım oldu, çikolataları çok güzeldi, tepsisi vs. çok şıktı.

Baklava için dePendik yakınlarında iseniz Gaziburma'nın baklavaları da çok güzel.

Hayırlı olsun şimdiden. :)
0
kirmizibalon
(09.08.20)
teşekkürler,
tanışmak, gergin olmamak dışında neler oluyor

aileler ilk defa görüşcek
0
🌸bir soru sorcam
(09.08.20)
(4)

kapodokya turu

sorryru
yoğun çalışma temposundan derinlemesine bir araştırma yapamıyoruz, ama ağustosta ya gap turu ya kapodokya turu yapalım dedik, nelere dikkat edelim ? hangi tur şirketlerini vs tavsiye edersiniz, yoğunluktan ayrıntılı araştırma da yapılamıyor. izmir çıkışlı turlar öncelikli, turla gitmeyip şöyle bir r
yoğun çalışma temposundan derinlemesine bir araştırma yapamıyoruz,
ama ağustosta ya gap turu ya kapodokya turu yapalım dedik, nelere dikkat edelim ?
hangi tur şirketlerini vs tavsiye edersiniz, yoğunluktan ayrıntılı araştırma da yapılamıyor. izmir çıkışlı turlar öncelikli, turla gitmeyip şöyle bir rota izleyin derseniz o da kabul gibi. bi el atıverin kafamız dinlensin.
0
sorryru
(23.07.20)
Ağustos’ta bence GAP turu yapmayın. 50 derece sıcaklık var şu anda. Kapadokya iyi olur. Mutlaka turla gidin. Jolly ile gitmiştim güzeldi.
0
iddaaci
(23.07.20)
Gap turu için eylül sonlarına doğru daha ideal.
0
pass
(24.07.20)
sıcaktan ölmeye, kalabalığa girmeye gerek yok
mayıs ve eylül sonu ideal bu turlar için
0
bir soru sorcam
(24.07.20)
evet farkındayım ağustos mantıklı bir zaman değil ama yeni karadenizi gezdim , nereye gidebiliriz ki başka turla olacak şekilde otel vs ayarlayacak zaman yok gezi planı yapacak hal yok
0
🌸sorryru
(24.07.20)
(8)

İş değişikliği yapan eşe göndermeli çiçek

horizon
Linkteki çiçek nasıl sizce ?https://www.ciceksepeti.com/gold-cizgili-vazoda-antoryum-bitkisi-at3870
Linkteki çiçek nasıl sizce ?

www.ciceksepeti.com
0
horizon
(16.07.20)
Yerinizde olsam vazo içersinde gül ya da buket gül gönderirdim. Bence bu pek eşin iş yerine gidecek bir çiçek değil.
0
GoodMorningTeacher
(16.07.20)
daha şık şeyler var hocam.
www.ciceksepeti.com
mesela, ama bu kutuda tabi sonradan bakma şansı olmuyordur.
0
ayin yazari
(16.07.20)
Olabilir haklısınız seçeneklere açığım
0
🌸horizon
(16.07.20)
İş yerine ilk günden saksıda çiçek göndermek hoş olamayabilir, ilk günden iş yerine yerleşiyor havası yaratabilir. Hem eşi olarak göndereceğiniz için gül gönderseniz çok daha şık olur. Hem eşinizin de hoşuna gider. Vazolu gönderseniz eve getirmeye kalksa vazo kırılır, içindeki su dökülür. En güzeli sanırım kutu gül.


www.ciceksepeti.com

www.ciceksepeti.com

www.ciceksepeti.com

www.ciceksepeti.com

www.ciceksepeti.com
0
GoodMorningTeacher
(16.07.20)
Bence çok güzel. Gül leş.
Işlerine ayrılmak için girmiyor sonuçta. Kimse de yerleşiyor diye düşünmez. Saksı çiçekleri daha güzel.
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(17.07.20)
Eşinizin ofiste masası varsa tekli orkide veya vazoda gül/başka çiçek hoş olur. Benim masam ev gibidir mesela çiçekler ayna oğlumun fotoğrafı. Çiçeklerim de çeşit çeşittir kimileri kurudu kimilerine bakıyorum.
Ama eğer derseniz ki şahsına ait masası yok en ideali bir buket gül evinize getirir akşam.
0
cilekli pasta
(17.07.20)
bence şuraya bakabilirsiniz

www.anehos.com

canlı çiçekler soluyor, bunlar hem çok şık hem ölmüyorlar, hem de farklılar.
0
benaslinda
(17.07.20)
ofis ortamına göre karar ver bence

tr.pinterest.com
bunlar da güzel hatıra oluyor
0
bir soru sorcam
(17.07.20)
(23)

psikiyatristin ekstra seans parası istemesi

spaghetti
bir psikiyatriste başlamıştım. bir hafta çok rahatsızlandığım için gidemedim ve randevumu arayıp iptal ederek başka bir güne almak istedim. doktor müsait değildi, o güne kadar birkaç seans yapmıştık. sonra psikiyatrist bana gelmediğin günün parasını da vereceksin, benim böyle bir kuralım var dedi. b
bir psikiyatriste başlamıştım. bir hafta çok rahatsızlandığım için gidemedim ve randevumu arayıp iptal ederek başka bir güne almak istedim. doktor müsait değildi, o güne kadar birkaç seans yapmıştık. sonra psikiyatrist bana gelmediğin günün parasını da vereceksin, benim böyle bir kuralım var dedi. ben de hayır dedim. şimdi bana gelmek istiyorsan gelmediğin o haftanın parasını da ödeyerek gelebilirsin diyor.

bu doktorun yaptığı etik mi? hiç böyle bir uygulama duydunuz mu?
0
spaghetti
(30.06.20)
değil kendisini şikayet edin. hatta ekşi sözlüğe rezalet başlığı açabilirsiniz
0
nahtoderfahrung
(30.06.20)
Başka psikiyatrist bulun acil.
0
ihanet kac kisilik
(30.06.20)
psikanaliz ekolünden, psikanalizde bu tür uygulama olabilir mi? yurtdışında özellikle?
0
🌸spaghetti
(30.06.20)
Doktorun böyle bir yaklaşımı kabul edilemez. Hele hele daha öncesinde gelemeyeceğinizi beyan ettiyseniz. Derhal o doktoru değiştirin.
0
frenk
(30.06.20)
Eğer 24 saatten (bu bazen 48 saate kadar da cikabiliyor), az bir süre kalırsa iptal ederseniz ücret talebinde bulunabilirler ki çoğu terapist bunu yapar. Sebebi de seanslara düzenli olarak gelmenizi sağlamak, aradaki ciddiyeti korumak. Odeme yapmazsanız ya da iki üç kere daha iptal ederseniz sizi kabul etmeme hakkına da sahiptir.

Bunu size ilk seansa söylemiş olmalıydı.

Edit: şimdi okudum, psikanalistler daha da çok yapar bunu. Terapi sürecini bilmeden yorum yapanlara da ekstra şaşırdım şu anda.
0
fraise
(30.06.20)
bence gayet mantıklı ama bunun bir süre sınırlaması olmalı. mesela randevudan birkaç saat önce hastayım gelemiyorum dediğinizde o saate farklı birini koymak mümkün olmayacak. bunun için 7 gün, 48 saat vs gibi bir kural olsa daha iyi olur.
0
reanarchy
(30.06.20)
tam hatırlamamakla birlikte 1 gün önceden haber vermiştim. o gün içinde haber vermedim. ilk seansta bilgilendirmedi.
0
🌸spaghetti
(30.06.20)
terapi almak bile lüks kalıyorken (öğrenciyim) gidemediğim bir gün için para istenmesi bana ekstrem geliyor.
0
🌸spaghetti
(30.06.20)
Dediğim gibi süresi 48 saat de olabilir; bunu asistanı ya da psikiyatriste direkt sorarak öğrenebilirsiniz. Ama genelde ilk seansta bilgilendirme yapılır terapi sürecini betimlemek için, sizi de bilgilendirmesi gerekirdi.
0
fraise
(30.06.20)
Bazı psikiyatristlerin bu uygulamayı yaptığını biliyorum. Ancak hem süre sınırı var hem de bunu yapacağına dair görüşme öncesinde bilgilendirici yazı veriliyor/konuşma geçiyor veyahut psikiyatristin sitesinde yazıyor. Size bir kağıt verildiyse ve dikkatli okumadıysanız/bu bilgi sitesinde yazıyorduysa ve araştırma yapmadıysanız psikiyatristte bir kabahat bulunmayacaktır. Ancak bunlar yoksa sözel olarak bilgilendirilmeniz gerekirdi.
0
serbest gezen koala
(30.06.20)
Böyle bir şeyin öncesinde net olarak söyleniyor olması lazım. Benim de böyle bir yoga seansım vardı. Sözüm ona arkadaşım. Bire-bir seans da değil. Gelemediğim dersin parasını istedi. Üstelik aynı gün içinde iki defa. Aynı gün gönderdim. Daha da gitmedim. Bir de üzerine soruyor, senin ihtiyacın vardı aslında neden gelmiyorsun diye. Bana daha yakınını buldum dedim. Yakınlık her anlamda...
0
SiyamkedisiZorro
(30.06.20)
son anda iptal ettiysen evet ödemelisin aslında.
eğer randevu alıp, 24 saat önceden iptal etmez ve doktorun o saatini kilitlersen etik gereği ödemen gerekir. bazı psikiyatrlar da bunu çok şart olmasa da alışkanlık haline gelmememesi için yaparlar. düşünecek olursan son dakika yaptığın ertelemede o kişi senin yerine başka birini organize edemez.

fakat adil bir psikiyatr seni ve maddi durumunu bilir, az çok bunu ne niyetle yaptığını da kestirebilir. önceki seansın ödemeyeceksen artık gelme demek aradaki güven bağını zedeliyor. çok uzun süren geçmişe dayalı veya çok fayda gördüğün bir doktor değil ise değiştir.
0
orpheus
(30.06.20)
Ozellikle analitik ekolde cerceve cok onemlidir, terapi cercevesinde oncesinde konusulan saat size ayrilir ve gelseniz de gelmeseniz de o zamanin bedelinin sorumlulugu size aittir. Etik olmanin otesinde bir gerekliliktir diyebilirim.

Burada dikkat edilmesi gereken tek konu, bu cercevenin terapinin basinda konusulup konusulmamasi. Yani size baslangicta bu kurallar hakkinda bilgi verilmis olmasi gerekir. Verilmediyse sayet bu konuda terapistin bir eksiginden soz edilebilir.
0
gibicibicis
(30.06.20)
böyle bir uygulama duydum tabii ki.
terapinin işleyişi açısından gerekli de bir durum bu.
kafanıza ya da işinize gücünüze göre gitmediğinizde süreç zarar görür.
ya da terapinin getirdiği çözülümlerle psikolojik olarak zorlandığınızda da gitmemeyi hemen tercih edebilirsiniz, bu durumun da önüne geçmek için var bu uygulama.

ama bunun dışında katıldığınız her özel ders, grup dersi, uygulaması, çalışması vb. için de geçerli olan bir şeydir.
küçükken özel ders alıyordum, annem dersi bir şekilde iptal ederse özel öğretmene öğretmen istemeden o dersin parasını da veriyordu.
sadece benim annem değil, arkadaşlarımın anneleri de.
işin yolu yordamı budur.

katılamadığınız, gidemediğiniz randevuların, derslerin vb. ücretini ödemekle yükümlüsünüz.
o derslerin ve seansların bir kapasitesi var ve ona göre dolduruluyor, yani bir yer işgal ediyorsunuz o kişinin ya da kurumun programında.
kafanıza göre gitmemeniz durumunda karşı tarafı maddi zarara uğratıyorsunuz.
artık az insan uyguladığı için uygulayanlar tepki alıyor ama haksız bir tepki bu.

belki bir süre sınırı olabilir haber verilmesi için ama sizin durumunuzda bir gün önceden haber vermek de biraz geç olmuş maalesef.
doktorun yaptığı hem etik, hem de doğru.
tanıdığım psikiyatr, psikolog ve terapistlerin neredeyse hepsi uyguluyor bunu.
başta konuşsa daha iyi olurmuş ama bunu bilmek de gerekiyor biraz.
0
blatta hiberna
(30.06.20)
böyle bir şey yok. drlar parayı çok sever ama siz randevuyu alıp adam o saate sizi beklerken gitmediyseniz psikiyatrist haklı.
0
mikahakkinen
(30.06.20)
randevuyu iptal etmiştim, o hafta başka saat için istemiştim çünkü hastaydım.
0
🌸spaghetti
(30.06.20)
@r evoliton , terzi sizin yerinize başka bir müşteri bulabilir, ama psikiyatrist programını buna göre ayarlar.

dersaneye gidiyormuşsunuz gibi düşünün, gitmediğiniz dersin parası ödemenizden düşmez.
maalesef bu konuda katı olmak zorundalar, hem kendi maddi çıkarları için hem de iyi niyetin kötüye kullanılmaması için.
keyfi olarak iptal eden de çok var çünkü.
bir yandan bu kuralcılık ne olursa olsun terapiye gitmem lazım düşüncesini tetikliyor, yoksa zaten insanlar bayılmıyorlar her zaman kendi dertleriyle yüzleşmeye. kaçmaya bahane çok.
0
nıç
(30.06.20)
ben de psikiyatriste ve psikoloğa gittim zamanında.

misal psikolog 2 hafta sonra gel diyordu. ben yaklaşık 2 hafta sonra arıyordum uygun saat ve zaman için randevu alıyordum. hatta bir keresinde bir gün önce sekreter aradı, bir danışanımız saat değiştirmek istiyor, sizin saat ile değiştirebilir mi diye. okey dedim. bir saat sonra gitmiştim.

aynı şekilde psikyatrist de öyleydi. diğer ay görüşelim diyordu, ben de kendime göre uygun zaman için randevu alıyordum. sabit bir takvim oluşturamamıştık. ama psikyatrın olduğu yer bir kurumdu bireysel değildi. oradaki görevli bir gün önce hatırlatma mesajı atıyordu ( haberin olsun gelmiceksen söyle gibisinden heralde :), iptal etsem ne derlerdi onu bilmiyorum gerçi)

dandik yerlerde değildi ikisi de, 2 sene önce falan 300-350 tl bandındaydı fiyatları.

burada mühim nokta randevu alıp yakın zamanda iptal ettirmeniz olabilir.
ve iptal edilen randevunun parasının alınacağı önceden net belirtilmesi gerekir.
her yerde işleyiş farklı olabilir.
0
fezagezgini
(30.06.20)
Sapla samani birbirine karistiriyorsunuz. Terapinin cercevesi her seydir. Terapi herhangi bir ikili insan iliskisi degildir, bir sinir, asilamayacak bir bariyer vardir, bu bariyer de zaman ve paradir. Bunlari esnetemezsiniz, esnetirseniz o iliski analist analizand iliskisinden cikar sohbete donusur.

Terapi iliskisini, herhangi bir hekim hasta iliskisi, hatta terapi harici bir psikiyatrik gorusme iliskisi dahil, herhangi bir seyle kiyaslamak mumkun olamaz.
0
gibicibicis
(30.06.20)
iyi de ben adama bir daha gelmeyeceğim demedim ki? çok hastaydım, yola çıkabilecek gücüm yoktu. randevumdan önceki gün ya da 2 gün önce o hafta için başka bir gün/saate almak istedim. bir haftalık bir durumdu. sonra müsait olmadığı için o hafta gidemedim, benden seans parasını istedi. en başta da bana açıklama yapmamıştı, iptal etmeden devam ediyorduk. insan hiç mi hasta olamayacak, planlı bir durum değil bu? bir haftacık bir şey için bütün bir terapiyi yakmak ve gelme demek daha yanlış değil mi? ben de vaktimi ve paramı ayırıyorum, benim de o zaman bugüne kadar olan emeklerim boşa gidiyor. tek taraflı değil ki bu.
0
🌸spaghetti
(30.06.20)
seansı ertelediğiniz zaman o hafta size normalde bir seans ayrılacakken iki seans ayrılmış ama tek seansın ödemesi alınmış oluyor.
"sonuçta gidiyorum" meselesi değil bu.

hem disiplin açısından, hem de maddi açıdan böyle.
aynı gün beş kişi seansını ertelese ki inanın böyle bir uygulama olmasa ertelerler, o hafta beş seans için on seanslık boşluk harcanmış olur.
o zaman ne program yapmak mümkün olur, ne de terapi düzeni sağlanabilir.
ayrıca orası ticari bir kurum aynı zamanda.
adam ayda yüz seans yapıyorsa, yüz seansın gelirini düşünerek belirliyor bazı şeylerini.
bundan fedakarlık etmesi de beklenemez.

bu "bütün terapiyi yakmak" değil, bu bir prensip ve kural meselesi.
ülkece eksik olduğumuz bir konu.
0
blatta hiberna
(30.06.20)
Psikanalizde iptal yoktur. Ucret alinir her sekilde. Bir gun once veya daha once soylemeniz bir sey degistirmez cunku o gun o saat sadece size aittir. Ancak bu kurali sizinle paylasmaliydi. Bir de istisna olarak yilda kendi 12 seanslik tatilleri gibi hastaya da 12 seans gelmeme hakki verenler var. Bu durumda oncesinde bu durumu paylasiyor ve o 12den dusuyorsunuz. Bence bu kurallari yani cercevenin onemli noktalarini paylasmadigi icin bir seferlik almamali ama bunu konusun. Durum sizi rahatsiz edecekse baska bir uzmanla ya da baska bir ekolle devam edin.
0
red g
(30.06.20)
doktor hasta olunca alacağı ücreti hastaya veriyor mu?
kötü günündeyse, verimsiz bir görüşme yaptıysa telafi ediyor mu
0
bir soru sorcam
(17.11.20)
(6)

taze balık

bir soru sorcam
carrefourdakilerin tadı bir garip geliyoristanbul avrupa yakasında nerelerde satılır yazınbeşiktaş çarşı?
carrefourdakilerin tadı bir garip geliyor

istanbul avrupa yakasında nerelerde satılır yazın

beşiktaş çarşı?
0
bir soru sorcam
(30.06.20)
metro gross
0
beyaz power ranger
(30.06.20)
Yaklaşık 3-4 yıldır Beşiktaş Çarşı'daki Derya Balık'tan alıyoruz. Bayağı memnunuz. Tavsiye ederim.
0
loras
(30.06.20)
Semt pazarından? Hayat çok mu güzel siz zenginlere :)


Kırlangıç, orkinos, karides, kalamar, hamsi, sazan, dil, somon vs ne ararsan var bizim pazarda.
0
masseter
(30.06.20)
bizim pazarda da satılıyor ama yazın iyi muhafaza edilmiyor
temizletince su yok
0
🌸bir soru sorcam
(30.06.20)
kumkapı
0
bohr atom modeli
(30.06.20)
pazartesi en taze herhalde
0
🌸bir soru sorcam
(05.07.20)
(18)

üst komşu sorunu

false pretension
şöyle bir soru sormuştum : https://www.eksiduyuru.com/duyuru/1429974/elektrikli-supurge-saat-kactan-sonra-kullanilmaliBiz geç kalkıyoruz genelde. Annemde uyku sorunu var. 10'dan önce uyanamıyoruz ama gel gelelim üstteki komşularımıza da saygı duyuyoruz. üst komşumuz polis ve gece nöbetten gelmiştir
şöyle bir soru sormuştum : www.eksiduyuru.com

Biz geç kalkıyoruz genelde. Annemde uyku sorunu var. 10'dan önce uyanamıyoruz ama gel gelelim üstteki komşularımıza da saygı duyuyoruz. üst komşumuz polis ve gece nöbetten gelmiştir diye evde ses çıkarmamaya çalışıyoruz fakat karısı sabahın 8inde 9unda 10nunda süpürge çalıştırıyor. Durumu anneme anlattım, ev sahibiyle konuşalım dedim çünkü ev sahibini tanıyoruz. Ben üsttekilerle konuşurum diyor ama o da yüz göz olmamak için erteliyor hep. Aslında o da rahatsız bu durumdan. Ben konuşayım diyorum olmaz diyor. Çocukları da bu karantina sürecinde gece 12'lere kadar üstümüzde tepinip duruyor. Kadın gece 2-3'te çamaşır makinesi çalıştırıyor. Makinanın sesi yatak odamda duyuluyor.

Herşeyi geçtim kadınla konuşup 11-12'den önce süpürgesini çalıştırmamasını söylesek ayıp mı olur? Üsttekinin yaptığı ses yüzünden uyanmak istemiyoruz.

Cevaplar için teşekkürler...
0
false pretension
(25.06.20)
yani gece 2-3 te makina çalıştırmak saygısızlık ve genel kural olarak uygulanabilir. sabah için de rica da bulunabilirsiniz. denemekte fayda var, bu düşüncesizlikte bir aileden olumlu sonuç alır mısınız orası şüpheli.
0
surprise
(25.06.20)
Sabah 8-9-10 normal saatler bence, hatta 9-10 çok çok normal, geç bile diyebilirim.
Bence ayıp olur, hatta biri bana gelse terslerim bile.

Ama gece çamaşır makinesi anlaşılabilir bir şikayet, çünkü makine gümbür gümbür çalışıyor ve insanlar o saatte uyuyorlar. Biz binada akşam 11'den sonra makine çalıştırılmasın diye konuştuk herkes de riayet ediyor şimdilik.

Ama bütün bunların dışında, komşunuzla iyi ilişkileriniz varsa, birbirinize nazınız geçiyorsa tabiki konuşun. Ev sahibiyle konuşmak ters tepebilir. Bir de komşunuzun, sizin rahatsız olduğunuzdan haberi bile olmayabilir, söylerseniz belki anlayışla karşılayacak zaten.
0
artci sarsinti
(25.06.20)
8 9 10 normal saatler mi? sitemizde saat 10'dan önce tamirat işi yapılması, matkap kullanılması yasak mesela. Tamam matkap kadar ses çıkarmıyor ama yine de süpürge sesi oldukça fazla duyuluyor. Mobilyaları sürüklüyor, kaldırıyor bırakıyor...
0
🌸false pretension
(25.06.20)
gece makine çalıştırmalarının sebebi ucuz elektrik olabilir ama 22-06 arasında kullanabiliyor, gece 2 baya ayıp, bence muhtemelen siz hiçbir şey demediğiniz için ses gitmiyordur filan diye düşünmüş olabilirler.

eğer düzgün anlayışlı tiplerse nazikçe rica edebilirsiniz, biri bana bu şekilde gelse utanır özür dilerim, dikkat edeceğim derim.
0
aziz dostum jack
(25.06.20)
makinanın altına 4 parça kauçuk götür sesi keser bence
0
bir soru sorcam
(25.06.20)
@aziz

ben de öyle düşünüyorum. başka açıklaması olamaz zaten :)
0
🌸false pretension
(25.06.20)
inan bunu düşünmeyecek insanlar var. rahatsızlığını söylediğinde ters tepki verip üste bile çıkmaya çalışabilirler. ne manyaklar var.
0
black mamba
(25.06.20)
niye ayıp olsun? o sizi rahatsız ederken ayıp oluyordur diyor mu? zaten o kafa uyarıdan anlamaz. ben üst katımı şikayet ettiğimde, gelen polis 'ben de gürültü yapıyorum, ne var bunda, bizim yapabileceğimiz bir şey yok demişti'. Adamın gürültü yapılmama saatinden haberi yok. Apartman gürültü yönetmeliğinde yazıyor hepsi.
0
banacevaplazım
(25.06.20)
Sabah 8-9-10 tabiki normal saatler. İnsanlar 7'de iş başı yapıyorlar. Matkapla bile çalışılsa, emin olun yasal saatler yine 9-10 değil, çok daha erken.

Ama yine hepsi komşu ilişkilerine çıkıyor. Komşum bana ricayla gelirse tabiki dikkate alırım ama emrivakiyle gelirse en iyi ihtimalle kapıyı yüzüne çarparım.
Hele ki ev sahibime söyleyip beni uyarmaya kalkarsa emin olun oturduğum sürece komşumu duymazdan gelirim.
0
artci sarsinti
(25.06.20)
@artci

iyi de insanlar 7'de iş başı yapmasıyla yaşadığın apartmandaki yaşamın ne alakası var? insanların hepsi 8-18 işe sahip değil. kimisi gece boyunca nöbet tutup, sabahları uykuya dalıyor. site içersinde alınan kurallar yine yasal kurallar ile korunuyor. yani bir sitede bir kural varsa ve ev sahibi ya da kiracı buna uymuyorsa suçlu sayılıyor. bunların örnekleri mevcut. yani iş başı 7de başlıyorsa kafana göre sitede saat 7de matkap kullanamazsın. çok saçma bir mantık.
0
🌸false pretension
(25.06.20)
şöyle bir yönetmelik buldum:
Apartman sakinlerinin her türlü gürültüden uzak durması gerekir.
Mesai günleri içerisinde saat 13:00 ile 15:00 arasında ve geceleri saat 19:00 ile 07:00 yüksek ses çıkartmak yasaktır. Bunlara örnek olarak; yüksek sesle müzik dinlemek, elektrik süpürgesi çalıştırmak, matkap kullanmak vb. verilebilir. -- Pazar günleri ve resmi tatillerde apartman içerisinde ses çıkartılmamalıdır.



1 Ocak 2018 tarihi itibariyle apartmanlar için gürültü cezası 1.450 TL’ye yükseldi. Yapacağınız şikayete göre gürültü yapan komşuya Kabahatler Kanunu’nun 36. maddesine göre 124 TL, Çevre Kanunu uyarınca ise 1.450 TL para cezası kesilebilir.
0
burya
(25.06.20)
@burya

o yönetmeliği biliyorum fakat site içersindeki kurallar da farklı değerlendiriliyor. eğer topluca alınan kararlara yaşayanlar uymuyorsa şikayet edilebiliyor.
0
🌸false pretension
(25.06.20)
@false

Kızma hocam, sen sordun biz cevaplıyoruz. İnsanlar 7'de iş başı yapıyorlar, yani hayat başlıyor anlamında söyledim. Apartmanda da insanlar yaşadıkları için, kurutma makinesi de açacaklar, süpürge de kullanacaklar, öğleden sonra işleri olacak planları olacak, öğleden önce ev temizleyecekler, yetişmesi gereken çamaşırlar olacak, makineyi de kurutucuyu da açacaklar.
İnsanlar sizin 9-10'a kadar süren uykunuza göre hayatlarını düzenleyemezler ki. Yani öyle bir şey istemeniz, sizin insanların hayatına müdahale etmeniz olmuyor mu?

Yasalar demişsiniz, hangi yasaya göre söylüyorsunuz bunu? Sabah süpürge çalıştırılamaz diyorsunuz ama hiç bir yasal dayanağı yok. Aksine çalıştırılabilir diyor yasalar, saat sınırları koyarak. Ki bu saatler emin olun saat 9-10 değil.

Başta dediğim siz sordunuz ben cevapladım. Hoşunuza gitmeyen cevabı saçma bulmanız da garip. Ama yasal olarak da elinizde hiç bir şey yok maalesef (Gece makine çalıştırılmasını ayrı tutuyorum). Ve bir de komşunuza rica etmeden, direkt ev sahibine gitme fikriniz de baya nahoş. Sizin rahatsızlığınızdan komşunuzun haberi bile yok?

Üstteki arkadaşların bahsettiği gürültü yönetmeliğini de incelemenizi öneririm. Selamlar.
0
artci sarsinti
(25.06.20)
artci sarsinti+1

insanların 7'de işbaşı yapması 7'de matkap kullanalım demek değil.
o saatlerde gün başlıyor ve sabah 9'da falan da süpürge kullanılır, makine çalıştırılır artık.

bir önceki soruda da aynı cevabı verdim; evde iş sabahtan yapılır.
temizlikçi geliyorsa ne olacak?
kendi de yapıyor olsa aynı şey geçerli.

çamaşırı gece yıkamak bence de faturayla ilgili bir şey ve muhtemelen evin bu kadar ses geçirdiğinden haberleri yok.
ama onun dışında biri gelip "11-12'den önce süpürge çalışmasın" dese, "daha neler?" derdim.

ne kadar gürültü geliyor olabilir bilemiyorum.
kulak tıkacı falan kullanın olmazsa.
0
blatta hiberna
(25.06.20)
Sabah 8-9-10 konusunda arkadaşlara katılıyorum. Burada sıradışı olan siz oluyorsunuz çünkü bu saatler genele oranladığınızda çok erken saatler değil. İsteyen gece yaşar gündüz uyur, gündüz uyuyan birisi için evde yaptığım işin programını değiştiremem. Ama gelip düzgün bir şekilde mantıklı bir sebeple rica ederse dikkatli olurum. Gece çamaşır makinesi çalıştırma olayının da ikili ilişkilerle çözülebileceğini düşünüyorum.

Ama bazı insanlar laftan anlamıyor, benim üst komşum ısrarla halı kilim v.b pis şeyleri balkonuma çırpmaya devam ediyor. Balkon açık ve yemek yiyoruz, bu mesela terbiyesizlik. Ama laftan anlamıyor. Ev sahibi üzerinden veya başkası üzerinden gitmek yerine kendiniz konuşun ve emir kipi yerine kibar bir tavırla rica edin.
0
Abdurrahman
(25.06.20)
oooo geçmiş olsun. hiç laftan analyacağını sanmıyorum. anlayacak adam olsa o hareketi yapmaz zaten. ayrıca bu salağı makinası kesin bozuktur. yoksa yeni makinalarda hayatta alt kata ses gitmez.
0
x571
(25.06.20)
Siz uyucaksınız diye insanlar hayatlarını devam ettirmesinler mi? Saat 10 ne yazık ki erken bir saat değil. 8 bile çok erken sayılmaz ama yine bir nebze anlarım da saat 10 da uyanıyorsunuz diye biri benim ev sahibime uyarı yapsa inadına saat 7 de gürültü yaparım.
0
bigcaptain
(25.06.20)
Yalnız ben 8 bile erken değil'e şaşırdım azıcık. 5 buçuk 6 gibibkalkıp koşan bir insanım her sabah, apartmanda falan da hiçbir kural yok ama yıllardır içime yerleşmiş kural sabah 10 gece 10 arası yapılır temizlik, makine yasası var. Yani 8 de evde olsam, 10'a kadar başka bir sey yapiyorum, bildiğin o saati bekliyorum. Gece zaten 10'dan sonra yasak gibi bir sey evde. Ki kendim okadar erken kalkiyorum yani komşu uyanıp yapsa sorun olmaz ama bende nedense böyle işliyor. Coğunluğun sanah 8'de ev temizlenir, süpurge çalıştırılır fikrine sıcak bakmasına şaşırdım epey.

Cevap vermemişim, bence sormakta sakınca yok. Ayıp olmaz.
0
velvetmorning
(25.06.20)
(12)

Sevgisizlikle nasıl başa çıkıyorsunuz?

proculianus
ve yalnızlıkla? Etrafta herkes çiftken, ailesini kurmuşken siz yalnız olanlar, sevilmeyenler ve büyük ihtimalle de yalnız ölecek olanlar nasıl başa çıkıyorsunuz bununla? Ben kabullenemiyorum bir türlü. Çok zoruma gidiyor.
ve yalnızlıkla? Etrafta herkes çiftken, ailesini kurmuşken siz yalnız olanlar, sevilmeyenler ve büyük ihtimalle de yalnız ölecek olanlar nasıl başa çıkıyorsunuz bununla? Ben kabullenemiyorum bir türlü. Çok zoruma gidiyor.
0
proculianus
(25.06.20)
aga neden ya? :D yalnızlık neden eziklik, acınacak şey olarak görülüyor? ne güzel kafamızı dinliyoruz işte. olmaması gereken/anlamsız, içi boş bir birliktelik yaşamaktansa yalnız kalıp kafa dinlemek daha mantıklı. insanın illa ilişkisi olmak zorunda değil ki. ben de bunu anlamıyorum, neden illa sevgili yapmak zorundayız? ben de yalnızlığı savunuyorum ,hadi bakalım :D
0
MtKrt
(25.06.20)
ben de çift olabilirdim, ben de aile olabilirdim, denedim olmadı diyor günümü yaşamaya çalışıyorum. karşıma güzel bir insan çıkarsa ne ala, çıkmazsa sağlık olsun.

yalnız ölecek olmak? illaki dört duvar arasında, evde kimse yokken, mutfaktan bir şey alamayacak kadar takatsizken yatakta öleceksin diye bir şey yok. yani bu ihtimali düşünüp kafayı yeme. bir saat sonra başına saksı düşerek de ölebilirsin, akşam balkona çıktığında serseri bir kurşunla da ölebilirsin. yarın kalp krizi geçirip de ölebilirsin. ne zaman ve nasıl olacağı meçhul bir olayın ihtimallerinden biri bu "yalnız ölmek".

hem etrafında on kişi olsa ne olur? sonuçta yok oluyorsun :D
parti sensiz devam edecek.
0
tabudeviren
(25.06.20)
Zaman zaman çok yoğun bu düşüncelere dalıyorum sonra aman yia sağlığım yerinde,annem babam sağlıklı ve sağ deyip işin içinden cıkmaya calısıyorum.
Ama insan bir süre sonra neden ben hep değersiz hisseden,neden karşıma çıkan herkes şöyle böyle,neden ben böyleyime dönüyor akabinde kendini suçlama ve kapanış
0
chemnil
(25.06.20)
yalnızlıkla tek başına olma hâli ve sevgisizlik farklı şeyler.
yanımda olan insanın beni (yeterince) sevmediğini hissedersem hayatımdan çıkartırım çünkü yanındakinin seni sevmemesi insanı yıpratan ve örseleyen bir şey.

tek başına olmak sevgisizlik demek değil ki.
bunu kabullenmeyip sorun haline getirene kadar çözüm bulmak daha mantıklı bence.
sevgili istiyorsanız sevgili bulun, sevgili istemiyorsanız kendinize yetin.
melankoli insanı yoran bir şey.

bir de tabii sevginin ve sevgiden anladığınızın ne olduğu önemli.
insanın yanında birinin olması, hatta birinin aile kurmuş olması sevgiye boğulduğu anlamına gelmiyor.
asıl sorun bu algıda bence.
ondan sonra sırf yalnız kalmamak için sevmediğin ya da seni sevmeyen insanların yanında kalıyorsun.
ilişki değil alışkanlık yaşıyorsun, ömür geçip gidiyor.
bazen insanın kendine olan sevgisi diğer şeylerden daha ağır basabilmeli.
0
blatta hiberna
(25.06.20)
ben başa çıkamıyorum. sevildiğimi hissetmek istiyorum, sevildiğimi hissedersem herşey daha güzel olacakmış gibi geliyor.
0
mrtkp1234
(25.06.20)
Herkes sevmek ve sevilmek ister ama bazen de olmayınca olmuyor. Hem insanın kafası rahat oluyor. İşe daha çok odaklanıyorum, kafamı işle meşgul etmeye çalışıyorum.
0
stejerners
(25.06.20)
sorunda bir suru sey var. her biri icin ayri ayri konusmak gerekiyor.

sevgi, yalnizlik, ciftler-aile, kiyaslama, sevilmemek, yalnizlik, kabullenmemek, zoruna gitmek.

bunlarin her biri hakkinda saatlerce konusulmali ki konu anlasilabilsin. cok yuzeysel yasadigimiz icin kelimeden kelimeye atliyoruz. konudan konuya. kullandigimiz kelimeleri cok ezbere kullaniyoruz. bir yerde durup temiz dusunmuyoruz.
sevgi kelimesi sevgi degil. sevgi; baglilik, arzu ve istek, bilinen sevgi hissi veya kendini ona feda etmek de degil.

soyleyecegim o ki; kafandaki dusuncelerle bogusuyorun. gercek oyle degil. her seyden suphe duy.
0
Leonardo~Da~Vinci
(25.06.20)
4-5 samimi arkadaşım var yalnız değilim, sevgilim yok diye yalnız değilim. şu an yok diye (yaş 28 daha gencim:)) yalnız ölecek değilim.

niye yalnız olduğunuzu sorgulayıp ona göre hamleler yapabilirsiniz.
0
fezagezgini
(25.06.20)
dertsizlikten oluyor bunlar. başında dert olsa sevgisizlik ya da bir eş bulamaman çok da umrunda olmazdı. belli bir yaştan sonra bu duygu gidiyor.
0
false pretension
(25.06.20)
ahiret inancı ile
0
bir soru sorcam
(25.06.20)
Kendimi yalnız hissediyorum ama sevgisiz hissetmiyorum. Ne zaman, nerede, ne şekilde öleceğimi düşünmedim hiç. Evlenir miyim, hayatıma biri girer mi bilmiyorum. Doğru bir ilişki yaşamanın çok kolay olmadığının farkındayım ama ümitsiz de değilim. Bu saydıkların arasında bence en kötüsü sevgisizlik. Ne olursa olsun sevgisiz kalacağımı düşünmedim hiçbir zaman. Ailem var, yaptığım iş diğer insanlarla derin bağlar kurmama imkan veriyor (öğretmenim), sevgisiz kalmam sanırım. Kimse de kalmasın, en acısı o bence.
0
epistemic_regress
(25.06.20)
Şu an yalnız olmam yalnız öleceğim anlamına gelmiyor. Ümitsiz değilim. Ayrıca böyle ekstrem sayılabilecek karamsar düşünceleri olan ve sürekli negatif konuşan insanların sevgili bulamamasına şaşırmıyorum.
0
greendo
(25.06.20)
(8)

Müstakil ev yapma maliyetleri

denizmaniaherif
Merhaba. Atıyorum 500 binliraya malolacak bir ev yapma hayalim var. 2 sene sonra bunun 300 binlirasını buldum diyelim.. Geriye kalan 200 binliralık nakit ihtiyacımı karşılamak için nasıl bir yol izlemeliyim ?340 m2 taban alanına 220 m2 2.5 katlı bir villadan bahsediyorum ve tabi havuzlu olacak ve bo
Merhaba. Atıyorum 500 binliraya malolacak bir ev yapma hayalim var. 2 sene sonra bunun 300 binlirasını buldum diyelim.. Geriye kalan 200 binliralık nakit ihtiyacımı karşılamak için nasıl bir yol izlemeliyim ?

340 m2 taban alanına 220 m2 2.5 katlı bir villadan bahsediyorum ve tabi havuzlu olacak ve bodrumuna araba sığacak kapalı otoparklı yani.

%70 evi tamamlayıp ev tamamlama kredisi gibi bir şeylere başvurulabiliyor gibi şeyler okudum.. Doğru ve mantıklı mı ?

İnşaat malzemelerini alacağım yerlere 1 sene sonra vermek üzere falan gibi ricalarda bulunabiliyor mu inşaat camiasında mesela ?

Bu ve bunun gibi erteleme ve yayma biraz 200 binlirayı uzatma yöntemleri var mı bildiginiz ?
0
denizmaniaherif
(24.06.20)
"İnşaat malzemelerini alacağım yerlere 1 sene sonra vermek üzere falan gibi ricalarda bulunabiliyor mu inşaat camiasında mesela?"

Rica çok iyi niyetli bir yaklaşım olmuş. O iş o kadar kolay onu geçiniz. Arsanın ederi iyiyse arsa ipotek ettirilerek kredi çekilir en fazla.
0
yukselen gunes evi
(24.06.20)
vadeli alışveriş her daim olur malzeme konusunda ama önemli olan satın aldığınız insanların size olan güveni. vadeli alamayacağınız tek kalem inşaat demiridir o da kur bazlı fiyatlandırıldığı için öyle bir yola gidilir. dolar euro gibi saniye saniye değeri değişir, satın aldığınız andaki kg fiyatından ücretinizi ödersiniz. demir satıcıları hesapta parayı gördüğü an kamyonu yola çıkarır.


yani örnek veriyorum inşaatı yaptığınız şehirde inşaat yapmayan ama başka bir işle kendine güven sağlayan bir esnafsınız 6-7 aylık çek vb bir araçla vade yapabilirsiniz. bu tamamen satın aldığınız yerin size güveni ile alakalı.

havuz vb. izolasyon gerektiren işlerde ise genellikle ithal malzemeler gerektiren imalatlarda ise döviz bazlı borçlanırsınız. elektronik neredeyse her şey için de aynı şekilde. TL cinsinden borçlanabilmeniz için büyük bir müteahhit olmanız gerekli.


işçilik ise genelde iş yapıldıktan hemen sonra alınır. tek bir müteahhite verip iş yaptıracaksanız bir ödeme planı oluşturabilirsiniz tabi ki. o da size güveniyle alakalı.


kısacası vadeli bir iş yapacaksanız, vadeniz karşı tarafa vereceğiniz teminat ile alakalı daha çok. noterden yaparsınız bir sözleşme, ipotek olarak başka bir evinizi gösterirsiniz atıyorum, o şartlarda belli miktar peşin, belli miktar 1 yıl sonra gibi farklı ödeme planları oluşturabilirsiniz.
0
syozkn
(24.06.20)
İnşaat Tamamlama Kredisi diye bir şey varmış, arsayı ipotek gösterip her türlü kredi alırsın bence, vadeli mal alımı işlerini bilmiyorum ama normalde bizim oralarda bu işler için müteahhitle anlaşılır ona yaptırılır (dümdüz apartman dikenlerden değil), genelde işler yapıldıkça paralarını ödüyordu insanlar sanırım, ödeme erteleme her zaman bir tür kredidir aynı tl tutarı 1 sene sonraya ertelemek istemezler.
0
atom karincanin torunu
(24.06.20)
Cevaplar için teşekkürler. O vakit bu işe gireceğim insanlarla ilşkilerim önemli.. Tanıdık birilerini bulmakta fayda olacak o zaman.. Babam da Antalyanın en eski mimarlarından ama hiç bir zaman yaptığı bir yapı onun olmadı.. Hiç evi dahi yok. Onun da mimarlık gururunu okşamak, kendi yaptığı evde oturmasını sağlamak da istiyorum bir yandan.

Seçenekler İnşaat tamamlama kredisi ve rica minnet olacak o vakit.

Para beklemeden direk kalan kısmı kredi ile çektim desem ortlama ne kadar sürer böyle bir yapının yapımı tahmininiz var mı ?
0
🌸denizmaniaherif
(24.06.20)
Kaynak akışında ve planlamada sorun olmazsa 4-5 ayda biter. İmalattan bahsediyorum tabi. Projelendirme ve belediye, ruhsat vs bürokratik işlemler süreyi uzatabilir.
0
temasettin
(24.06.20)
önce 1. katı çıkıp sonra tamamlanmaz mı acaba
0
bir soru sorcam
(24.06.20)
valla villa milla hikaye, temelini iyi yap. imar barışı dedikodusu başladığı gibi bas 5-6 katı . biz öyle yapmadık enayi gibi, ülkenin en akıllısı biziz ya kanun-nizam var falan. millet yükünü yüklendi bizde götümüzü avuçladık.
0
x571
(24.06.20)
valla villa milla hikaye, temelini iyi yap. imar barışı dedikodusu başladığı gibi bas 5-6 katı . biz öyle yapmadık enayi gibi, ülkenin en akıllısı biziz ya kanun-nizam var falan. millet yükünü yüklendi bizde götümüzü avuçladık.
0
x571
(24.06.20)
(8)

derindondurucu alsam mı almasam mı kararsız kaldım.

sizofren06
sizce kesin alınmalı mı ? aldıktan sonra keske almasaydım der miyim?
sizce kesin alınmalı mı ? aldıktan sonra keske almasaydım der miyim?
0
sizofren06
(24.06.20)
dondurman gereken ürünler varsa alınmalı, pek gerek duymuyorsan o kadar da çok alınmamalı.
0
redeath
(24.06.20)
Al. Aldıktan sonra bu zamana kadar derin dondurucusuz ne yapıyormuşum ben dersin.
0
pati
(24.06.20)
Uzun süre kullandım sonra da fişini çekip depo yaptım. Sonra da hurdacıya verdim. Neden? Kol gibi fatura geliyor. İçine koyduğun sebzeleri lâzım olunca al daha ucuz. Fatura işini abartmıyorum yarı yarıya düştü. Dondurmacı falan değilsen ev kullanıcısı için aşırı gereksiz.
0
x571
(24.06.20)
Hatta atınca bunca yıl boşuna fatura ödemişim diye de hayıflandım bayağı. Kilosu 5 liradan aldığın yeşil fasülye nin 1 yıl sonra maliyeti 20 lira oluyor rahat. Ben arçelik kullandım ama hepsi de aynı teknoloji.
0
x571
(24.06.20)
buzluk yetmiyorsa alabilirsin
0
bir soru sorcam
(24.06.20)
x571 e katılıyorum boşuna almışım diyorum onun yerine büyük bir buzluklu buzdolaını tercih edermişim.
he illaki alacağım diyorsanız kucuk alın 5 cekmeceli alıp sonra tek cekmece için haldır haldır calıstırmak durumunda kalmazsınız
0
delidiyorum
(25.06.20)
Hem çalışıp hem de evde yemek yapayım, sağlıklı olsun diyorsanız almanız faydalı olur. Ben işin maliyetinde değilim. Mevsiminde yerim sebzesini, meyvesini. 6 ay bezelye yemesem de olur. Ya da marketten alırım dondurulmuşundan. Ancak benim için yemek 20 dakikada hazırlanabilir olmalı ki bu da daha önceden sebzemi / etimi derin dondurucuya koymaktan geçiyor. Ben gardrop tipi buzdolabı aldım, yarısı derin dondurucu. Çok seviyorum kendisini. A+ enerji grubu.
0
SiyamkedisiZorro
(25.06.20)
Yazın ve kışın sevdiğimiz şeyleri depolamak için hem hesaplı hem kullanışlı.Böyle şeyleri seviyorsanız alın bence.Mesela dün mahallede bir vişne ağacı var topladık,yıkadık,ayıkladık,attık dolaba sos vs içinn sonrasında.
0
chemnil
(25.06.20)
(2)

excel veri seçme

bir soru sorcam
basit bir filtreleme yapcamama çoklu seçim yapmam gerekiyor10 tane veri var1000 tane veri içinden c/p yaparak nasıl seçerimbaşka dosyaya geçince filtre menüsü kapanıyor tek tek girmek zorunda kalıyorum
basit bir filtreleme yapcam
ama çoklu seçim yapmam gerekiyor

10 tane veri var

1000 tane veri içinden c/p yaparak nasıl seçerim

başka dosyaya geçince filtre menüsü kapanıyor tek tek girmek zorunda kalıyorum
0
bir soru sorcam
(22.06.20)
Coklu filtre ozelligi var, birden fazla hucreyi secip filtre kullanin, umarım dogru anlamisimdir
0
gunes123
(22.06.20)
i.imgur.com

şöyle aslında

gtip4 sutununda

mesela şunlar için filtreleme yapcam tek tek seçmek yerine c/p yapıp filtrelettirebilir miyim
1234
1233
2132
2134
3564
5345
2344
0
🌸bir soru sorcam
(27.06.20)
(8)

Aileden ayrı yaşamak-anne problemi

kondansator
Yaklaşık 7 8 ay önce nişanlımın olduğu şehire yerleştim.(İstanbul’dan İzmir’e) normalde ailem ile yaşıyordum, şimdi tekim. Şimdiye kadar 3 kez İstanbul’a gittim. En son gidişimde annem kapıda bayağı ağladı, hep İstanbul’da bir iş bulup geri gelmemi Ümit ediyor. İlk defa böyle yolcu ederken ağladığın
Yaklaşık 7 8 ay önce nişanlımın olduğu şehire yerleştim.(İstanbul’dan İzmir’e) normalde ailem ile yaşıyordum, şimdi tekim. Şimdiye kadar 3 kez İstanbul’a gittim. En son gidişimde annem kapıda bayağı ağladı, hep İstanbul’da bir iş bulup geri gelmemi Ümit ediyor. İlk defa böyle yolcu ederken ağladığını gördüm. İstanbula dönmeyi düşünmüyorum Şu aşamada, İzmir’de ev kurup yaşamak istiyorum. Ama anne faktörü de içimi parçaladı bugün. Nasıl bir yol izlemem gerekiyor bu konuda ne önerebilirsiniz
0
kondansator
(21.06.20)
Bence anne faktörü çok da acıklı değil. Annenle bi konuşman ve niye bu kadar ağladığını öğrenmen iyi olabilir. Eğer annen herhangi bir tehlike veya problemden dolayı değil de sırf içgüdüsel bir şekilde ağlıyorsa annenin üzülmesi yakın zamanda geçer. Yok bir problem varsa bunu konuşun, senin onu samimiyetle anlamak istediğini görsün. Çözüm sunduğun zaman yatışacaktır.

Annelere çok fazla bağlı kalmamak lazım çünkü anında bağımlılığa dönüşüyor. Bu iletişimin "bağlılık" sınırları içinde kalmasına çalış derim. Ben şu an annemi bırakıp kendi hayatımı kuramıyorum. Oradan pay biç.
0
1bir1bir1
(21.06.20)
Anneni de izmire getirmen için bir engel var mı? Eğer annenin istanbulda başka kimsesi yoksa, ağlaması çok normal. Eğer istanbulda geniş çevresi varsa, baban kardeşlerin vs. Bu durumda zamanla bunu kabullebeceğini düşünüyorum.
0
mg3929
(21.06.20)
Bkz: sütümü helal etmem.

Kendi hayatını kut mutluysan.
0
elitoangelito
(21.06.20)
zamanla alışır. ben de eskişehir'deki ailemin yanından ayrılıp istanbul'a okumaya geldim. okul bitti işe başladım. 6 yıldır buradayım. başta benim annem de çok ağlamıştı. ara ara oraya gittikten sonra istanbul'a dönerken de ağlıyor ama alıştı artık çok abartmıyor.
0
batlegolas
(21.06.20)
yaşlılıklarında, hastalıklarında yanında ol yeter
evlenirsen de yanlarında yaşamayacaksın
0
bir soru sorcam
(22.06.20)
Anne bu, her seye aglar.
Benim annem de yurtdisina gelince epey aglamisti ama buraya gelip yasadigim hayati görünce, "Kizim biz iyiyiz. Sen kendi hayatina bak, kalmak istiyorsan kal burada!" dedi.
0
chitosan
(22.06.20)
annenizle göbek bağınızı kesme zamanınız gelmiş. eski tabirler var "yuvadan uçan kuş" vs
hayatın normal döngüsü bu, ve hatta aslında siz biraz geç bile kalmışsınız bağımsız hayatınızı kurmaya. Onu terk etmek / yalnız bırakmak olarak düşünmeyi bırakıp artık yetişkin olmanız gerektiğini fark ederseniz daha kolay geçer bu ilk zamanlar.
0
lapetite
(23.06.20)
Anne yalnız mı? Eğer değilse gönlünü tatlı sözlerle alıp kendi hayatınıza devam etmekte fayda var. Yoksa hiçbir zaman kendi ayaklarınız üzerinde duramayacaksınız. Kadın da olsanız, erkek de...
0
SiyamkedisiZorro
(23.06.20)
(9)

Yaz lastiği mi ? 4 mevsim lastik mi ?

horizon
Araçta kış lastikleri var onları değiştirmem lazım sizce 4 mevsim mi yazlık mı?Istanbul şartlarında kullanılacak Önereceğiniz marka model varsa oda iyi olurÖlçüler 205/55/16R
Araçta kış lastikleri var onları değiştirmem lazım sizce 4 mevsim mi yazlık mı?

Istanbul şartlarında kullanılacak

Önereceğiniz marka model varsa oda iyi olur

Ölçüler 205/55/16R
0
horizon
(20.06.20)
yaz lastiği.
goodyear efficient grip.
0
orient blue
(20.06.20)
Valla 4 mevsim almıştım en son pişmanım yaz lastiği diyorum ben de
0
monkey
(20.06.20)
goodyear eagle f1 asymmetric 5 en uzun ömürlüsü bu.

fp hankook çok para vermem dersen kumho.
0
mikahakkinen
(20.06.20)
o ölçüde var mi bilmiyorum ama varsa evet f1 asimetrik 5 +1

225/45/18’de kullanıyorum, gayet memnunum, önceki lastiğim michelin pilotsport 3’leri aratmıyor, daha uzun ömürlüymüş testlere göre.
0
orient blue
(20.06.20)
michellin dört mevsim
ya da continental premium yaz

biraz kar yağsa dört mevsim kurtarıyor böyle bir durumda araba lazımsa onu al

bu sene çok sıcak geçti mesela yaz lastiği yeterliydi, önümüzdeki 5 seneyi bilemeyiz
0
bir soru sorcam
(20.06.20)
www.adac.de

ingilizceye çevirip biraz kurcalarsanız çok işinize yarar bu site. bütün lastiklerin farklı iklimlerdeki performansları, ses, yakıt, fren gibi kriterlere göre test sonuçlarını listeliyor.

soruya yaz lastiği diyorum ben de. michelin primacy 4 kullanıyorum 2 yıldır, önceki lastiklere göre çok memnunum ama farklı lastiklerle ilgili fazla bir tecrübem olmadığı için öneririm demeyeyim şimdi.
0
bruges
(20.06.20)
yaz lastiği, Falken marka öneririm
0
m orak
(21.06.20)
4 mevsim diye birsey olmaz. olsaydi, yyaz/kis diye ayri lastikelr olmazdi. yaz ve kis lastiklerinin lastik sertligi, su kanallarinin genisligi acisi vs hepsi farklilik gosteriyor. 4 mevsim ortaya karisik birseyler yaparak iki ortam icin de aslinda ideal olmayan ama idare eden bir lastik ortaya sunmus oluyor. madem kis lastigin var, yaz lastigi al.
0
crucio
(21.06.20)
4 mevsim lastik alıp pişman olmayan görmedim.
0
o ben degilim
(21.06.20)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.