Giriş
(7)

aküm bitti ne yapmalı?

Techsavvy
aküm bitti ve sanırım 3 yıldan sonra kullanım ömrünü tamamladı, mutlu 60 ah.Başakşehirdeyim, siz sevgili fiyat performanscılardan en verimli ve en ucuz nasıl hallederim öğrenmek istiyorum. araç flu,1.5 110.Teşekkürler.Amperle kalın.
aküm bitti ve sanırım 3 yıldan sonra kullanım ömrünü tamamladı, mutlu 60 ah.

Başakşehirdeyim, siz sevgili fiyat performanscılardan en verimli ve en ucuz nasıl hallederim öğrenmek istiyorum. araç flu,1.5 110.

Teşekkürler.Amperle kalın.
0
Techsavvy
(11.03.21)
Start stop yoksa 3 sene erken akunun omrunun bitmesi icin. Akunun performansina baktirdiniz mi? Yukleme yapilip devam edebilir belki
0
fakyoras
(11.03.21)
@fakyoras +1. Ben arabayı çok kullanmamama rağmen 6 sene aynı aküyü kullandım.
0
robin one persie
(11.03.21)
Hiç kullanılmamış sıfır akünün rafta beklediği süre de ömründen yer. O yüzden mümkünse internette n11 gibi sitelerde ucuza akü satan yerlerden (çok güvenilir bir yer değilse) almamaya çalışın.
0
msb
(11.03.21)
Yakin zamanda buradan sormuştum. Varta önerdiler. Ben de onu aldım.
Gaziosmanpasa'da resmi dağıtıcısı.
0
emcekare olmadi einstein olsun bari
(12.03.21)
3 senede akunun dagilmasi imkansiz degil, kalitesizmis. Iyi markalar 5-6 sene gider.
Varta, Bosch iyidir. Yerlileri bilmiyorum.
0
cooperr
(12.03.21)
bende varta start stop var
2013/7'den beri değişmedi, uyarı vermedi

ucuzlara bakarken buna göre karar ver
0
bir soru sorcam
(12.03.21)
Ticari araç değilse, yani çok km yapan bir araç değilse 3 yıl akü ömrü için kısa.

Bi kontrol edin değişmeden önce, belki de su/asit takviyesi ve şarj ile yola devam eder.

Akü lazımsa internetten değil de oto sanayiden gidip alın, eskisini verince depozito indirimi de yaparlar.
0
John Bloor
(12.03.21)
(5)

183 boy 63 kilo kaç beden oluyor?

istambul
Düz/resmî takım elbise için soruyorum. İnternette büyük indirim var. Boya göre alsam geniş olacak, kiloya göre alsam kısa olacak, bilemedim.
Düz/resmî takım elbise için soruyorum. İnternette büyük indirim var. Boya göre alsam geniş olacak, kiloya göre alsam kısa olacak, bilemedim.
0
istambul
(10.03.21)
48 olur bence
0
malheiros
(10.03.21)
Takım elbise için söylüyorum.
boy, göğüs çevresi, kalça çevresi, bel bandı, adım uzunluğu, yan uzunluk dereceleri için olan ölçüm bedendir.
göğüs, bel ve boy arasında genel denge ise droptur.

Yani basitçe ceket için gögüs, bel, arka ceket boyunu
pantalon için kemer, basen, pantalon boyu, baldır genişliklerinizi,
ölçerek, bakıp alacağınız ürünün kesimine göre markanın sitesinden veya ürün bilgilerinden karşılaştırarak tam beden ve drobunuzu belirlemeniz sizi kurtarabilir.

Her markaya, kesime göre ölçülerin değişebileceğini, sitelerde yer alan bilgilerin doğru olmayabileceğini göz önünde bulundurmalısınız.

Tahmin etmek gerekirse slim fit yani 0 drop 48 olabilir veya 48 6 drop.
0
emininsel
(10.03.21)
takım elbise bedeninizi bilmiyorsanız önce bir avm'ye gidin oradaki arkadaşlar size yardımcı olsun, hem ufak bilgilerde verirler daha iyi olur. ama benimle aynı boydasınız sizden 17kg fazlam var 50 giyiyorum. 48 slim fit gayet uygun olacaktır bence. gündelik hayatta çok kullanmıyorsanız ilk başlarda biraz bol olması sizin için daha iyi olacaktır.
0
dirildimde geldim
(10.03.21)
her websitesinde olmayabilir ama üreticinin kendi sayfasına giderseniz, bedenleri nasıl ölçmeniz / belirlemeniz gerektiği yazar. bu arada takım elbiselerde beden bir değil, iki rakamla belirlenir. bir beden vardır, bunu kilonuzla alakalı gibi düşünün. size herhalde 46 ya da 48 olur. bir de drop vardır, bunu da boyunuzla alakalı gibi düşünün. size 6 drop olur gibi. slim fit / regular fit / comfort gibi ibarelerin bedenle alakası yoktur. kesimi anlatır. siz yine 48/6 alacaksınız mesela ama slim fit alınca dar kesim olur, regular normal kesimdir, comfort geniş geniş kesimdir. yani aslında 50 slim yerine 48 comfort almamanız gerekir.

diğer bir ihtimal de, gidin markanın bir mağazasında elbiseyi deneyin, bedeninizi öğrenin.
0
co2s2
(10.03.21)
ilerde kilo alırsın 48 al geç
(omuzlar darsa 46 da olur ama 2-3 kilo alsan takım patlar)
0
bir soru sorcam
(10.03.21)
(18)

ilk sene yıllık izin

bir soru sorcam
bizim kurumda ilk sene yıllık izin kullanılmaz maddesi varancak iş kanunundaMadde 54 - Yıllık ücretli izine hak kazanmak için gerekli sürenin hesabında işçilerin, aynı işverenin bir veya çeşitli işyerlerinde çalıştıkları süreler birleştirilerek göz önüne alınır. Şu kadar ki, bir işverenin bu Kanun k
bizim kurumda ilk sene yıllık izin kullanılmaz maddesi var

ancak iş kanununda
Madde 54 - Yıllık ücretli izine hak kazanmak için gerekli sürenin hesabında işçilerin, aynı işverenin bir veya çeşitli işyerlerinde çalıştıkları süreler birleştirilerek göz önüne alınır. Şu kadar ki, bir işverenin bu Kanun kapsamına giren işyerinde çalışmakta olan işçilerin aynı işverenin işyerlerinde bu Kanun kapsamına girmeksizin geçirmiş bulundukları süreler de hesaba katılır.

...

Aynı bakanlığa bağlı işyerleri ile aynı bakanlığa bağlı tüzel kişilerin işyerlerinde geçen süreler ve kamu iktisadi teşebbüsleri yahut özel kanuna veya Cumhurbaşkanlığı kararnamesine dayanılarak kurulan banka ve kuruluşlar veya bunlara bağlı işyerlerinde geçen süreler, işçinin yıllık ücretli izin hakkının hesaplanmasında göz önünde bulundurulur

ben daha önce kit'de çalıştığım için son paragraftan yararlandım
14 yerine 20 gün izin hakkım oldu
önce ilk sene yıllık izin verdiler sonra geri aldılar

--

ilk sene için hukuken hakkım var mı
0
bir soru sorcam
(09.03.21)
siz hangi işyerinden hangi işyerine geçtiniz?
0
co2s2
(09.03.21)
kit'ten özel'e
0
🌸bir soru sorcam
(09.03.21)
Özel sektör vermek zorunda değil. 1 yılı doldurmak gerekiyor.
0
robin one persie
(09.03.21)
özel sektörde üstünüzle konu hakkında konuşup avans olarak izin alabiliyorsunuz, bir sonraki seneden kesiliyor. en azından ben ve kuzenim öyle yapmıştık.
0
pasp
(09.03.21)
ama iş yeri, iş kanununa uymak zorunda

"işçinin yıllık ücretli izin hakkının hesaplanmasında göz önünde bulundurulur"
şu madde benim işime yaramaz mı
0
🌸bir soru sorcam
(09.03.21)
kit'in özel sektörle bağı mı var? Aynı iş verene mi ait?

Yoksa böyle bir kanun sizin için geçerli değil.
0
himmet dayi
(09.03.21)
ilk sene için hukuken hakkım var mı


cevap: yok
0
sizofren06
(09.03.21)
@himmet:
şu anki işverenle bağı yok ama

kanunda
"ve kamu iktisadi teşebbüsleri " ifadesi var
0
🌸bir soru sorcam
(09.03.21)
sizin kurumda ilk sene yıllık izin kullanılmaz diye bir şey yok, bu kanunda var. sizin kuruma ya da firmaya özel bir şey değil. bu bir.

ikincisi, kit'ten özele geçtiyseniz aynı bakanlığa ya da bakanlığın tüzel kişiliklerine bağlı iki işyeri arasında hareket etmediğiniz için, bu haktan faydalanamazsınız. madde gayet açık. madde 54 ilk paragraf diyor ki, aynı işverenin farklı şubelerinde, ofislerinde çalışırsan izin hakkın baki diyor. "aynı bakanlığa bağlı.." diye başlayan paragraf da diyor ki, aynı bakanlığa ve bakanlığın tüzel kişilerinin işyerleri ve kit'leri arasında yer değiştirirsen de, izin hakkın baki. kit'ten özele geçersen izin hakkın baki diyen bir bölüm yok burada.

son olarak da, eğer yeni firmanızda ilk yıl izin verdilerse, hata yapmış da olabilirler, ikinci seneden avans vermiş de olabilirler.
0
co2s2
(09.03.21)
Madde 53 - İşyerinde işe başladığı günden itibaren, deneme süresi de içinde olmak üzere, en az bir yıl çalışmış olan işçilere yıllık ücretli izin verilir.

Madde 54 - Yıllık ücretli izine hak kazanmak için gerekli sürenin hesabında işçilerin,
aynı işverenin bir veya çeşitli işyerlerinde çalıştıkları süreler birleştirilerek göz önüne alınır. Şu kadar ki, bir işverenin bu Kanun kapsamına giren işyerinde çalışmakta olan işçilerin aynı işverenin işyerlerinde bu Kanun kapsamına girmeksizin geçirmiş bulundukları süreler de hesaba katılır.
Bir yıllık süre içinde 55 inci maddede sayılan haller dışındaki sebeplerle işçinin
devamının kesilmesi halinde bu boşlukları karşılayacak kadar hizmet süresi eklenir ve bu suretle işçinin izin hakkını elde etmesi için gereken bir yıllık hizmet süresinin bitiş tarihi gelecek hizmet yılına aktarılır.
İşçinin gelecek izin hakları için geçmesi gereken bir yıllık hizmet süresi, bir önceki izin hakkının doğduğu günden başlayarak gelecek hizmet yılına doğru ve yukarıdaki fıkra ve 55 inci madde hükümleri gereğince hesaplanır.

İşçi yukarıdaki fıkralar ve 55 inci madde hükümlerine göre hesaplanacak her hizmet yılına karşılık, yıllık iznini gelecek hizmet yılı içinde kullanır.

Aynı bakanlığa bağlı işyerleri ile aynı bakanlığa bağlı tüzel kişilerin işyerlerinde geçen
süreler ve kamu iktisadi teşebbüsleri yahut özel kanuna veya Cumhurbaşkanlığı kararnamesine
dayanılarak kurulan banka ve kuruluşlar veya bunlara bağlı işyerlerinde geçen süreler, işçinin
yıllık ücretli izin hakkının hesaplanmasında göz önünde bulundurulur


1. bana uymuyor ama ve son paragraf uyuyor
0
🌸bir soru sorcam
(10.03.21)
son paragraf size nasıl uyuyor? siz kit'ten özel bir şirkete geçmediniz mi? son paragraf, aynı bakanlığın kurumları arasında transfer olanlar için geçerli.
0
co2s2
(10.03.21)
türkiyede iş kanunları işlemez.

normalde sağlık kontrollerini de şirket karşılamak zorunda, fakat bize cebimizden ödettiler ve bir sikim yapamadık. dava açsak kaç sene sürecek? adamlar taşerondu. ben bir sene sonra ayrıldım. adamların taşeronluğu ise 2. senesinde bitti.

pratikte ilk sene izin hakkın yoksa, ertesi seneden izin kullanırsın. atıyorum ertesi sene şirkette yok musun. bu sefer de maaşından keserler.

yaşadım da oradan biliyorum.
0
rain when i die
(10.03.21)
son paragraf size nasıl uyuyor? siz kit'ten özel bir şirkete geçmediniz mi? son paragraf, aynı bakanlığın kurumları arasında transfer olanlar için geçerli.

kit-->özel
ama ve bağlacıyla kitleri de kapsamıyor mu
son paragraf
0
🌸bir soru sorcam
(10.03.21)
kapsamıyor, neden kapsasın? bu kadar saçma kanun mu olur? adam madde yazmış, aynı işverenin işyerleri arasında transferi anlatıyor, araya neden olmadık bir bağlaçla kit'lerden özel şirketlere geçişi anlatsın? aynı bakanlığın kit'leri arasındaki transferi anlatıyor.
0
co2s2
(10.03.21)
ya madde zoraki yazılmış zaten
hepsini ilk fıkraya alması lazımdı

ama bakanlık ayrı kit ayrı
0
🌸bir soru sorcam
(10.03.21)
sizin geldiğiniz kit, köşedeki bakkala mı bağlıydı?
0
co2s2
(10.03.21)
yeni bi yaklaşım geldi aklıma


Alıntı


İşçinin gelecek izin hakları için geçmesi gereken bir yıllık hizmet süresi, bir önceki izin hakkının doğduğu günden başlayarak gelecek hizmet yılına doğru ve yukarıdaki fıkra ve 55 inci madde hükümleri gereğince hesaplanır.

İşçi yukarıdaki fıkralar ve 55 inci madde hükümlerine göre hesaplanacak her hizmet yılına karşılık, yıllık iznini gelecek hizmet yılı içinde kullanır.


MADDE 53. - İşyerinde işe başladığı günden itibaren, deneme süresi de içinde olmak üzere, en az bir yıl çalışmış olan işçilere yıllık ücretli izin verilir.

ilk sene kullanmak baya zor gibi ama



Alıntı
Aynı bakanlığa bağlı işyerleri ile aynı bakanlığa bağlı tüzel kişilerin işyerlerinde geçen süreler ve kamu iktisadi teşebbüsleri yahut özel kanuna veya Cumhurbaşkanlığı kararnamesine dayanılarak kurulan banka ve kuruluşlar veya bunlara bağlı işyerlerinde geçen süreler, işçinin yıllık ücretli izin hakkının hesaplanmasında göz önünde bulundurulur

bu madde

işçinin çalıştığı bakanlığa bağlı işyerlerini ve kitleri ve bankaları ayrıca ilave ediyor



mesela ulaştırma bakanlığı(memur)->tcdd(işçi) örneğini vereyim

Alıntı
aynı işverenin bir veya çeşitli işyerlerinde çalıştıkları süreler birleştirilerek göz önüne alınır.

tcdd alt kurum olduğu için ilk fıkra'dan yararlanamıyor

son fıkra işine yarıyor



tcdd(memur)->tcdd(işçi) örneğinde ise

ilk fıkra işini görüyor



--

ha ben bu kanunu yazanı xeveyim, şöyle yazsa uğraştırmayacaktı

kamu çalışması olan insanın hizmet süresi, özel sektörde geçerlidir, yeni iş yerinde ilk senesi dolmadan izin kullanmaya hakkı vardır/yoktur.
0
🌸bir soru sorcam
(19.03.21)
alıntı :

ha ben bu kanunu yazanı xeveyim, şöyle yazsa uğraştırmayacaktı

kamu çalışması olan insanın hizmet süresi, özel sektörde geçerlidir, yeni iş yerinde ilk senesi dolmadan izin kullanmaya hakkı vardır/yoktur.



adam bunu böyle yazamazdı çünkü kamuda çalışanın hizmeti, özelde geçerli değil.
0
co2s2
(23.03.21)
(9)

araç yatırımında değer kaybını engellemek

roket adam
son 3-4 yıldır trde vergi artışlarından ötürü eldeki kullanılan aracın bile fiyatı çok arttı ancak bundan sonra öyle olacağını düşünmüyorum. özellikle premium segmentte aracın değer kaybı yaşlandıkça / km yaptıkça çok daha yüksek oluyor.2018'de aracımı sıfır almıştım, şu anda 51 bin km'de. fazlasıyl
son 3-4 yıldır trde vergi artışlarından ötürü eldeki kullanılan aracın bile fiyatı çok arttı ancak bundan sonra öyle olacağını düşünmüyorum. özellikle premium segmentte aracın değer kaybı yaşlandıkça / km yaptıkça çok daha yüksek oluyor.

2018'de aracımı sıfır almıştım, şu anda 51 bin km'de. fazlasıyla memnunum, hiç bir şikayetim yok, ama bu saatten sonra değeri düşecek diye düşünüyorum. sizce maddi açıdan bakıldığında aşağıdakilerden hangisini yapmak mantıklı?

1) şimdi eldeki aracı satıp, üstüne çok borçlanmadan 0 km 2008, corolla gibi bir araç alabiliyorum (örnek olarak). yani premium segment değil ama normal markaların birinden araç alıp arabayı sıfırlayabilirim.
2) üstüne 100-150 bin tl civarı krediye girip aracı 0'ı ile değiştirebilirim. ancak çok da borçlanmak istemiyorum artık. bi de araba birebir aynı yani sadece kasası farklı diye o kadar para vermek mantıksız geliyor (araç audi a3 1.5, tüm bakımları yetkili serviste yapılıyor)
3) bu haliyle aracı bırakıp 5-6 sene kullanmaya devam ederim. ancak 5-6 sene sonra araç değiştirmek istediğimde çok daha fazla para ödemem gerekir.

çevremdekiler genellikle 2. seçeceği seçiyorlar ama 3-4 senede bir araç değiştirmek gerçekten israf gibi geliyor bana. özellikle 0 araç tercih eden arkadaşlara soruyorum, siz ne düşünüyorsunuz?
0
roket adam
(09.03.21)
3 tabii ki. uzun yıllar kullanırsan daha fazla kar edersin.
0
jelly bear
(09.03.21)
Sadece senin markana modeline özel bir fiyat artışı olmuş olsa sat başka al belki mantıklı olabilir, ama tüm piyasa artmış durumda şu an.

Satıp yenisini alana kadar çekeceğin sıkıntılar ya da sen alana kadar piyasanın iyice artmasıyla oluşacak zarar da olabilir.

Araban daha sıfır sayılır, uzun yıllar kazasız belasız bin inşaallah. Hani zaten premiumsa daha ne diye değiştireyim?
0
John Bloor
(09.03.21)
3 ya da 1 ama 2 değil.

Ha arac premiumsa ben satar corolla alirdim, premiumun masrafindan cikardim (sigorta, servis vs). Sonra o corollayi 7-8 yil kullanirdim.
2008 bindim; açıkçası dokunmatik ekrandan klima ayarlama uzun donemde sikinti cikartacak bir olay. Bu dokunmatige cok bağımlı arabadan uzak durmak lazım uzun donem kullanacaksak.
Corolla bence uzun dönem kullanacaksaniz hybrid motoruysa iyi secim olur.
0
logisticsmanager
(09.03.21)
Arac bir yatirim degil, deger kaybini engelemek de teknik olarak mumkun degil.

Arac dedigin devamli degeri dusen bir makina, bazi istisnalar haric tabii. Belli bir yasa gelince degeri sifirlanacak gibi dusunmek lazim.

Sen ne kadar kayiba tahammul edebilirsin bunu bilmen lazim. Araci sifir almissin, eger seni su ana kadar gordugun kayip strese sokuyorsa, boyunu gecen derinlikte yuzmeye calisiyorsun demektir, o zaman arac secimin hatali.

Bence 1 ve 2 direk hamallik. Bu sekilde 2 senede bir yeni arabaya binersin ama hayatin boyunca o arabanin kolesi olursun eger cok paran yoksa va arada farki aninda cikartip masaya koyamiyorsan. Bu secenekler icin ya cok paranin olmasi lazim ya da ana para kaynaginin araba olmasi lazim, baska turlu gereksiz para kaybindan baska birsey degil..

Dolayisiyla verdigin secenekler arasinda en mantiklisi 3.
0
cooperr
(09.03.21)
Hem değer kaybını önlemek hem de araç değiştirmek istiyorsanız, bence en mantıklı olan %50 ÖTV ye sınırdan girmiş araçlara bakmak. Mesela seat arona, sınırdan %50 ÖTV dilimine giriyor. İlerleyen yıllarda eğer seat ekstra bir indirim yapmazsa bu modelde döviz artışına bağlı olarak %80 ötv dilimine girecektir.
0
ciagra
(09.03.21)
iktisatçılar kan ağlıyor şu anda:)

Şaka bir yana araç bir yatırım değil yukarda da dendiği gibi.
Bir otomobili alıp yıllarca kullanmayı tercih ederim açıkcası.
O yüzden japon markaları rules:)

Sıfır araç bayide imzayı attığın anda değer kaybetmeye başlar.
O yüzden temiz ikinci eller kovalamak daha mantıklı olabilir.
0
anten
(09.03.21)
@ciagra +1
0
co2s2
(09.03.21)
EV'ler yaygınlaşana kadar o araba idare eder
o zamana yakın gelişmemiş illerden alıcı çıkar

araç keyfinden vazgeçme
0
bir soru sorcam
(09.03.21)
Mümkün değil ve tek yolu vergi artışı +1. O yol da artık ileride şansına nasıl denk gelirse öyle yansır. Bu yüzden 1 diyorum ki ben zaten aynısından yeni aldım. Bana kalırsa zaten bir eski evi bir de eski arabayı aldıkları fiyata aldıklarını düşünenler bence önümüzdeki senelerde kötü sürprizlerle karşılaşacak. Seninki yeni araç sayılır, istersen seni epey götürür. Düşündüğün fiyata elden çıkarıp sıfır aracı şu an görünen fiyattan alabileceksen değişiklik düşünülebilir, zamanlaması makul, ama bunun için bence elini biraz çabuk tutman lazım.
0
osssy
(09.03.21)
(3)

Geç saatte yemek sorunu

kondansator
Günaydın,içten çıkıp eve gelmem saat 8i buluyor. Akşamları da yarım saat yürüyüş yapmaya çalışıyorum ama yemek de çok geçe kalıyor. Yemeği önceye alsak zaten yasaklar var ve yine geçe kalıyor. Nasıl bir formül üretmeliyim sizce?Bir de rutin yeme içmeye dikkat ederken ansızın bazı geveler kendimi ab
Günaydın,içten çıkıp eve gelmem saat 8i buluyor. Akşamları da yarım saat yürüyüş yapmaya çalışıyorum ama yemek de çok geçe kalıyor. Yemeği önceye alsak zaten yasaklar var ve yine geçe kalıyor. Nasıl bir formül üretmeliyim sizce?

Bir de rutin yeme içmeye dikkat ederken ansızın bazı geveler kendimi abur cubur kazanına düşmüş buluyorum. Nasıl bir çıkış yolu üreteceğim ben ya
0
kondansator
(09.03.21)
Akşam yemeği saatini değiştiremeyeceğiniz aşikar. Akşam yemeğini hafif tutmanız çok zor sizi anlıyorum öğlen 12-1 gibi yemek yemişim akşama kadar çalışmışım bu halde insanın kendisini tutması çok zor. Bende 2 sene sizinle aynı durumu yaşadım. Ben katlanır bisiklet alarak çözmüştüm bu çıkmazımı. Akşam işten gelince ufak bi dürüm yiyordum. Bisiklete çıkacağım diye de abartamıyordum. Tabii bu söylediğim zaman ne pandemi ne yasak vardı. Atıştırmalardan uzak durmak için boş vaktiniz olmamalı sürekli uğraşacak düşünecek bişeyleriniz olmalı ki atıştırmaya vakit kalmasın. Fazla kilolardan kurtulmak gibi amaç varsada sabah ve öğleni hafif geçirmek lazım çünkü akşam her türlü çok yiceksiniz biliyorum :)
0
ayakkokususeveninsan
(09.03.21)
işteyken yemek söylemek
0
bir soru sorcam
(09.03.21)
Maddi imkanlar nasıl ve hangi ildesin bilmiyorum ama, İstanbul'da veya Ankara'da isen ve imkanın uygunsa öğlen ve akşam yemeği getiren bir yemek şirketiyle anlaşıp akşam yemeğini iş yerinde yiyebilirsin, üstelik çok sağlıklı da beslenebilirsin.

Umarım maddi imkanların gayet yerindedir.
0
1bir1bir1
(09.03.21)
(5)

Deprem yönetmeliğine uygun olmayan ev alınır mı

aslil
Merhaba. Ankarada ev almak istiyoruz ancak istediğimiz muhitte hep 20-30 senelik eski ve asansörsüz beş katlı apartmanlar var. Dolayısı ile deprem yönetmeliğine uygun değiller.Sizce böyle ev alınır mi? Teşekkürler
Merhaba. Ankarada ev almak istiyoruz ancak istediğimiz muhitte hep 20-30 senelik eski ve asansörsüz beş katlı apartmanlar var. Dolayısı ile deprem yönetmeliğine uygun değiller.

Sizce böyle ev alınır mi? Teşekkürler
0
aslil
(08.03.21)
ben almam. böyle bir ülkede alanı da pek rasyonel biri olarak düşünmem. ama mani de olmam. bütçe meselesi. insanlar parasızlıktan böbreğini satıyor, intihar ediyor. başını sokacak bir ev almak zorunda olan ama parası sadece böyle bir eve yeten birisine ne diyebilirsin ki? alternatif yoksa, mecbursan ayrı konu ama alternatif varsa kesinlikle mantıklı değil.
0
reanarchy
(08.03.21)
ankara deprem bölgesi değil
düzgün yapılmışsa 20-30 daha ömrü var

bodrum katları inşaat müh. ile inceleyin
binayı yapanın diğer işlerine bakın
0
bir soru sorcam
(08.03.21)
onemli olan yapildiklari donemki deprem yonetmenligine uygun yapilmislar mi ve son donemde risk raporu almislar mi? bunlara bakmak gerek. cunku bazi eski binalara tahliye raporu veriyorlar su anda.

turkiye geneli sunu unutmamak lazim, altimizdaki yer hareketli, deprem olmaz denilen yerlerde bile deprem oluyor. kaldi ki ankara kuzey anadolu fay hattina pek de uzak degil.

onerim 99 depreminden sonra yapilmis binalari tercih edebilirsiniz. bu deprem yonetmelikleri surekli degisiyor. dask ve konut sigortasini da yaptirmayi unutmayin.
0
duyulmasi gerektigi kadar
(08.03.21)
Ben alırdım. Biraz Ankara'nın neresinde olduğu önemli, ev Yenimahalle veya Çankaya'da ise hiç deprem riski yok:

www.cumhuriyet.com.tr

Gerçi deprem riski olmasa da başka bir yerde oturmamak lazım.
0
plutongezegendegilmi
(08.03.21)
Satış değerini de düşünmek lazım. Bir deprem olur insanlarda travma olursa insanların ev alırken ilk soracakları soru ankara bile olsa depreme dayanıklı mı oluyor.
0
roket adam
(08.03.21)
(7)

0 numaradan daha kısa tıraş makinesi var mı

the real brad pitt
selam.berbere gidip tepe hariç 0'la aldırıyorum. ama yine de uzun yani. ama ustura da istemiyorum. benim berber yok diyo. yok mu hakikaten. varsa en kötü ben alıp götürücem makineyi bunla yaparsın diye. teşekkürler.
selam.

berbere gidip tepe hariç 0'la aldırıyorum. ama yine de uzun yani. ama ustura da istemiyorum. benim berber yok diyo. yok mu hakikaten. varsa en kötü ben alıp götürücem makineyi bunla yaparsın diye.

teşekkürler.
0
the real brad pitt
(04.03.21)
nasıl olsun 0dan daha kısa? hiçbir başlık takmadan kesince 0 oluyor işte. sinek kaydı sakalı alan başlıkla daha da kısaltılabilir.
0
jelly bear
(04.03.21)
Makinenin üzerindeki plastik tarak zımbırtısını çıkarıp direk kafanıza sürtüyorsa daha ne kadar kısa olabilir ki.

Biraz bastırınca o şekilde daha da kısa yapıyor benim makina ama yine jiletle dalmış gibi yapmıyor.
0
hedep
(04.03.21)
daha ince uçlu makineler var. Direkt şu makine daha ince diyemem ama bende olan iki tanesini kıyaslarsak;

Birinin uç kısmı daha kalın: www.orhanucuzluk.com

Diğerinin daha ince: cdn.akakce.com

ben bunların ikisiyle de sakalımı tıraş ediyorum. Babyliss marka olan çok ince kesiyor. Diğeri daha uzun bırakıyor.

0 numara dedikleri şey makineye vida ile takılan o metal parçanın kalınlığı kadar. O metal ne kadar incelirse saç kesimden sonra o kadar kısa olur.
0
himmet dayi
(04.03.21)
traş makinesi budur: www.braunshop.com.tr ve sinek kaydı gibi sıfır tıraş yapar. başlık tipli olanlardan değil de bu tarz başı olan makineler sıfır keser.

diğer arkadaşların gönderdiği daha çok sakal şekillendirici. bunların sıfırı sinek kaydı gibi değildir. arada ciddi fark olur.
0
reanarchy
(04.03.21)
reanarchy'nin gösterdiği şekilde bir makina ile almanız gerek.
en yakın traş orada gösterildiği gibi folyo uçla olur, ama daha fazla vakit alır 0 numara uca göre.
0
gkhncnzdgn
(04.03.21)
jiletle aldır 2-3 gün dışarı çıkma istediğin gibi olur
0
bir soru sorcam
(04.03.21)
berber bir arkadaşım vardı, sonradan mesleği bıraktı.

bi gün onun dükkanda traş oluyorum, moser 1400 makina var. sakal traşı yapıyor moser 1400 ile ama nasıl diyeyim sıfıra sıfır alıyor makine, aynı normal traş makinası ile traş olur gibi. bende de vardı aynı makinadan taraksız 0 oluyor ama arada dağlar kadar fark var. sordum buna bende de aynı makina var seninki nasıl böyle alıyor diye. ben bıçaklarını bilettim. bizim bi bıçakçı sabri usta var ona götürüp abi bunu sakal traşına göre ayarlarmısın dersen yapar demişti.

böyle bir sistem var yani.

bu dediğim oalyın üstünden 10 sene geçti hala moser 1400 kullanıyorum 99 yılından beri. cidden çok sağlam makina. alırsan orjinal al.

tahminime göre makina üstündeki metal tarağın uçlarını kısaltınca kesme uzunluğu da kısalıyor.

moser 1400 ün yedek metal tarağından alıp denemek lazım.
0
killerbee
(04.03.21)
(9)

Terk edilmiş araçların hikayesi...

msb
Özellikle son zamanlarda sıkça görüyorum bu tarz yol kenarında terk edilmiş araçlardan. Mesela Cihangir'de bi tane gördüm geçen gün Mercedes'in milyonluk jipi kenarda öyle pas tutmuş.Bunların hikayelerini çok merak ediyorum ne olabilir sizce, ya da direkt bildiğiniz bi hikaye var mı?
Özellikle son zamanlarda sıkça görüyorum bu tarz yol kenarında terk edilmiş araçlardan. Mesela Cihangir'de bi tane gördüm geçen gün Mercedes'in milyonluk jipi kenarda öyle pas tutmuş.

Bunların hikayelerini çok merak ediyorum ne olabilir sizce, ya da direkt bildiğiniz bi hikaye var mı?
0
msb
(03.03.21)
Şunu biliyorum.

seyler.eksisozluk.com

Her şey olabilir. Ben 1999 Gölcük depreminde çocuktum. Lego'larımla oynamıştım o akşam. Deprem olduktan birkaç gün sonra eve girmiştik. Lego'larım bıraktığım şekilde duruyordu. İnsanın başına bir sürü şey gelebiliyor.
0
dissendium
(03.03.21)
O tür araçların mekanik arızaları oluyor, sahibinin ekonomik durumu bozulmuş olduğu için de yaptıramıyor, servis veya oto tamirci de aracını götür diyor ve evinin yakınında bir yerlere çektiriyorlar. Yürümeyen aracı ederine -ederinden kastım araın değeri - tamir masraflarının biraz fazlası gibi düşünün- satmak da çok zor. Bir süre sonra öyle kalıyor...
0
malheiros
(03.03.21)
üstünde haciz vardı ya da ederinden fazla vergi borcu vardır onu ödeyip satmakla uğraşmaz kimse. eski hurda araçlar ben de görüyorum ama dubai misali milyonluk jeep hiç denk gelmedim.
0
orpheus
(04.03.21)
Cihangir'de komsunun araci boyle 10 sene yatti, 79-80 model bmw. Plakasi 34 BJK idi, adam araba kullanacak durumda degildi zaten yasliydi, arac bitikti her gelen bir parcasini sokuyordu ama plakasi icin astronomik bir para istiyordu. Sonunda biri cikti satti arabayi..yani plaka yuzunden yatiyor olabilir.
0
cooperr
(04.03.21)
Annemin apartmanının önünde, benim de evlenmeden önce yaşadığım ev oluyor. Biz ortaokuldayken en üst kat komşumuz karısını çoluğunu çocuğunu bırakıp rusa kaçmıştı. Arabası hala apartmanın önünde duruyor. Neden çektirmediler oradan bilemiyorum.
0
suicides underground
(04.03.21)
farkı kırık plkasız bir araç park yeri kaplıyordu şikayet ettim çektiler
bazılarının hikayesi böyle bitiyor
0
bir soru sorcam
(04.03.21)
Birikmiş vergi borcu ya da çok yüksek tutarda mekanik arızadır sebebi.

Genelde sebebi büyük motor arızası oluyor, o an yaptırmaya gücü yetmiyor sahibinin, ya da satsa alınacak bir değerde olmadığı için müşterisi olmuyor.

Genelde az bulunan ve az bilinen modellerde yaşanır bu olay.

Diğer türlü sahibinin ölmesi/kaçması/kaybolması gibi olaylar nadirdir herhalde.
0
John Bloor
(04.03.21)
Benim en büyük hayallerimden birine parmak basmışsınız. Bir gün uyucam şeytana kurucam bir ekip sokak sokak toplayıp tek tek toplayıp hurdacılara okutucam. Kadıköy tarafında da çok var :D
0
ayakkokususeveninsan
(04.03.21)
Abi hayal diyince daha maneviyatlı bi şey sanmıştım ama o da iyiymiş hahahh :))

@ayakkokususeveninsan
0
🌸msb
(04.03.21)
(10)

yeğenim için ne yapabilirim?

super gazi
merhaba,herkese iyi akşamlar,sağlıklı mutlu günler ve geceler..16 yaşında yeğenim var,kafası zehir gibi çalışıyor çocuğun.özellikle sayısal dersleri çok çok iyi,lise 1'den beri üniversite sınavlarına hazırlanıyor. denemelerde netleri çok iyi.şimdi demem o ki bu çocuğu nereye yönlendirebiliriz?..açık
merhaba,herkese iyi akşamlar,sağlıklı mutlu günler ve geceler..16 yaşında yeğenim var,kafası zehir gibi çalışıyor çocuğun.özellikle sayısal dersleri çok çok iyi,lise 1'den beri üniversite sınavlarına hazırlanıyor. denemelerde netleri çok iyi.şimdi demem o ki bu çocuğu nereye yönlendirebiliriz?..açıkçası onun yurt dışına gitmesini istiyorum.sonuç itibariyle burada kalsa ve en iyi fakülteyi bitirse bile gidecek asgari ücretle çalışacak,ailesinin maddi durumu zayıf açıkçası,ne yapabilirim onun için diye düşünüyorum,mesela alman üniversitesi var oraya yönlendirsek mi?..yada ne bileyim ne yapsak?...onunla da uzun uzun konuşacağım bu konuyu,siz ne tavsiye edersiniz peki?..onun iyi bir yerde olmasını canı gönülden istiyorum..önerileriniz altın değerindedir.
0
super gazi
(03.03.21)
Lisans için yurtdışına gitmek biraz çetrefilli bir iş. Benim ABD'ye giden arkadaşlarım genelde oradan mezun birini bulup onunla iletişime geçerek yaptılar. İşte mesela Harvard'a gitmek istiyorsun, Harvard mezunu birisi seninle mülakat yapıyor ve okula yönlendiriyor, sonra duruma göre burs veriyorlar falan. Burs işi çok zor ama, yani sadece "zehir gibi" olması yeterli değil.

Lisans sonrası gitmesi için de iyi bir üniversitede bilgisayar mühendisliği okusun. Bizim dönemde 100 küsür kişi mezun oldu, TR'de kalan 10 kişi ya var ya yokuz. Onların da bazıları şirket kurdu milyoner oldu falan.

Bunun haricinde sadece "yurtdışına gitmek" çok sağlıklı bir hedef değil bence ama o biraz kişisel bi yorum tabi.
0
plutongezegendegilmi
(03.03.21)
benim kuzenim üni bitirdikten sonra baya afalladı. hangi mesleği yapacağını bilmiyordu. kendisi yaşam koçuna benzer ama bakın benzer diyorum o tarz, yeteneklerinin neler olduğunun ortaya çıkardıldığı bir danışmanlık hizmeti aldı. şimdi başka yerden yürüyor. bence bu ülkeye bu tarz danışmanlar şart.
0
evimin paspasi
(03.03.21)
Ailesi fakirse yurtdisina lisansa gidemez ki. Oyle bir ihtimal sifir. Lisansta iyi bir bolum yazmasina on ayak olabilirsiniz. Lisansta basari gosterirse yurtdisina kendi gider veya Turkiye'de iyi is bulur zaten.

"Bunun haricinde sadece "yurtdışına gitmek" çok sağlıklı bir hedef değil" +1
0
hot potato
(03.03.21)
lisansı burada çok iyi bir ünide okusun, gerekirse yüksek ve doktorayı yurt dışında rahatça burslu okuyabilir ya da kalifiye birisi olup direkt yurt dışında çalışmaya başlar. yazılım tarzı bir iş olursa yurt dışına için burada uzaktan çalışabilir. mühim olan onun ne olmak istediği, beklentileri vs.
0
rose parks
(03.03.21)
Ne istediğini kendi bulsun. Siz bölümleri tanıtabilirsiniz. Hangi bölümde ne öğrenilir, ne araştırılır, mezun olunca nerede çalışılır... öğrenebildiği kadar öğrensin. Yanlış tercih yapmasın. Karar verdiği bölümlerdeki öğrencilerle, mezunlarla konuşsun. Ben tıp fakültesine yönlendirmek isterdim.
0
dissendium
(03.03.21)
Yurtdışında okumak çok maliyetli bir iş. "Kafası zehir gibi" olan orta halli aile çocukları gidip okuyamıyor yurtdışında.

İngilizce veya başka bir yabancı dili çok iyi seviyede ise, bir alanda olağanüstü bir başarısı filan varsa, yurtdışından üniversitelere başvursun tabii. Eğer kabul edilirse birine, bir ihtimal masraflarını karşılayacak bir kişi-kurum bulabilir.
0
otonomo
(03.03.21)
bence ne okuduğu önemli değil. iyi bi üniversitede imkanları keşfetmeli, kendini gelişteceği bi lisans hayatı ortamı olsun. yurtdışına gitmek isterse okul harici ne yapmış, nerde staj, nerde klüp, ne projesi vs onları anlatacak fırsatı olur.

bi de ne okursa okusun yazılım öğrensin. cloud olur, machine learning olur, security vs. bi şekilde tutsun ucundan. lisansta öğrendiğin iş için yeterli değil. sonra yüksek lisansı istediği alanda istediği ülkede okur.
0
sttc
(04.03.21)
Koç ve Sabancı’nın iyi bir mühendisliğini kazanırsa ve parlak biri de olursa onu kimse tutamaz zaten burada. Lisans burada iyi bir okul ve bölüm, daha sonrası kendi gelir +1
0
Hallegadola
(04.03.21)
koç, bilkent, sabancı, odtü, boğaziçi üniversitelerinden birine girmesini sağlayın gerisine karışmayın. oradaki ortam onu gerekli yerlere kanalize edecektir. ilk olarak bu üniversitelerden birine yerleşmesini sağlayın.
0
kraldan cok kralci
(04.03.21)
ingilizce öğrensin
0
bir soru sorcam
(04.03.21)
(10)

Altın mı götürmeli?

kablelvuku
İşyerinden bir arkadaşım var 2 sene önce ben evlendiğimde nikahımda çeyrek takmıştı. Kendisi de 4 sene önce evlendi biz tanışmıyorduk. Sonra çocuğu oldu o zamanlar da aynı yerde çalışmıyorduk ama tanışıyorduk. Gidemedik tebrik için çocuğuna, önümüzdeki günlerde bi yemeğe gideceğiz onlara. Şimdi ne y
İşyerinden bir arkadaşım var 2 sene önce ben evlendiğimde nikahımda çeyrek takmıştı.

Kendisi de 4 sene önce evlendi biz tanışmıyorduk. Sonra çocuğu oldu o zamanlar da aynı yerde çalışmıyorduk ama tanışıyorduk. Gidemedik tebrik için çocuğuna, önümüzdeki günlerde bi yemeğe gideceğiz onlara.

Şimdi ne yapmalı? Zaten giderken ilk defa gideceğimiz için içki hediye vs alınır. Fakat çocuk için kaliteli/pahalı bir hediye mi götürmeli? Evet çeyreğe çeyrek gider de şimdi olmuş çeyrek fiuuu. O zamanın çeyreği bugünün gramı. Çocuğa hediye seçenekleri ile konuşursak mutlu olacağım, çocuk 3 yaşında.
0
kablelvuku
(03.03.21)
çeyreğe çeyrek gider. o zamanı, bu zamanı yok. :) çocuğu mutlu etmek istiyorsanız ek olarak çocuğa hediye alabilirsiniz, tercih sizin. :)
0
draconas
(03.03.21)
Çocuğa altın takmak yakışır, o size takmış siz de ona takın. Mecbur değilsiniz ama örfe dönüşmüş toplum adeti bu şekilde.
0
John Bloor
(03.03.21)
Çeyreğin o zamanı bu zamanı yok maalesef. Çeyreğe gram takmak çok hoş olmaz.
0
mg3929
(03.03.21)
O günün çeyreği bugünün gramı diye bir şey yok, karşılık olarak çeyrek ya da üstünü takmanız icap eder.
0
roket adam
(03.03.21)
çeyrek şart üstelik çocuğu olmuş

onlar mı davet etti, siz mi gitmek istediniz
davet onlardan geldiyse zaten beklentileri ve ihtiyaçları vardır
+çocuğa hediye
0
bir soru sorcam
(03.03.21)
bence eve ve çocuğu kaliteli/pahalı hediye götürmek daha mantıklı. altın, düğün / doğum gibi durumlarda "paraya ihtiyacınız vardır, bozdurun harcayın" der gibi oluyor sanki.

ben böyle durumlarda, anne babayla yakınsak çocuğun neye ihtiyacı olduğunu soruyorum. eğer bu söz konusu değilse, 1-2 yıl içinde kullanacağı bir şey almak daha mantıklı. şu anda giydiği giyecek, oynadığı oyuncak zaten tamam oluyor. sizin alacağınız şey fazlalık oluyor. o yüzden gelecekte giyilecek/oynancacak/kullanılacak bir şey almak daha mantıklı.
0
co2s2
(03.03.21)
Zaten bi oyuncak dükkanına gidin güzel bi oyuncağa iyi bi para verirsiniz. Bu saatten sonra çeyrek olmaz zaten. Çocuk büyümüş anladığım kadarıyla. Hem de çocuk sizi çkk sever.
0
cilekli krep
(03.03.21)
Pahalı hediyedense verin 650 lira doğru düzgün çeyrek alın derim ben. Çocuklu evin ihtiyacı bitmez zaten onlar en güzel şekilde değerlendirir. Yakın olsanız altındansa co2s2 gibi arayın sorun derim ama o samimiyet yok sonuçta.
Küçük hanımın/beyin hediyesi der veririm ben altını. Benim oğlum 2 yaşında pandemiden gelemeyenler oldu.bir arkadaşım açık açık yazdı geçenlerde şu hastalık biraz daha toparlasın senin oğlanın hediyesini getireceğim diye.
0
cilekli pasta
(03.03.21)
Çeyrek +1
0
Hallegadola
(03.03.21)
Kesinlikle çeyrek. O dönem arkadaşınız size çeyrek takmasa, kenara bir çeyrek koysa şu an elinde çeyrek olacaktı gram değil. Çocuğa alınacak hediye size kalmış ama aradan ne kadar zaman geçerse geçsin takılan altın aynen geri götürülmeli diye düşünüyorum.
0
hrvl
(03.03.21)
(13)

ev almayi dusunuyorum planlama yapmama yardimci olur musunuz?

buenosdias
hemen durumumu ozetleyeyim.bekarim. evlenmeyi dusunmuyorum. su an 1550 lira kirada oturuyorum. baska bir ev buldum fiyati 410 bin lira. kenarda 195.000 liram var.pazarlik yapmadan 215.000 lira krediye ihtiyacim var.aylik 9.380 lira maasim var. planim su: -su anki evi 100-150 lira fazlasina baskasina
hemen durumumu ozetleyeyim.

bekarim. evlenmeyi dusunmuyorum. su an 1550 lira kirada oturuyorum.
baska bir ev buldum fiyati 410 bin lira.
kenarda 195.000 liram var.
pazarlik yapmadan 215.000 lira krediye ihtiyacim var.
aylik 9.380 lira maasim var.

planim su:
-su anki evi 100-150 lira fazlasina baskasina kiralayip yeni evi alip oturmak. boylelikle buranin kirasi kendini odeyecek ve cuzi bir miktar para gelecek.
-ev icin pazarlik yapip fiyati 370.000'e dusurmek ve bankadan 175.000 ihtiyac kredisi cekmek.
-yukaridaki dediklerim olursa bankaya 36 ay boyunca 6634 lira odeyecegim.
-640 lira ticket gelirim var.
-duzenli buyuk kalem bir giderim yok.

sizce bu planin oluru var mi? bide ihtiyac yerine konut kredisi mi cekeyim? dusuncelerinizi paylasirsanz sevinirim.
0
buenosdias
(03.03.21)
Konut kredisinin faizi daha düşük olur. O yüzden konut kredisi çekmeni öneririm.
410 binlik evi pazarlıkla 370'e alma ihtimalin çok yüksek değil. arada 40 bin tl oynuyor.
9380 tl maaşın 6634'ünü ev kredisine ödersen çok bunalırsın, özellikle bekar biri için parasız kalmak çok ciddi problem ***bence***. Daha uzun vadeli kredi düşünebilirsin ya da bir süre daha para biriktirip öyle deneyebilirsin.
0
roket adam
(03.03.21)
su anki evi 100-150 lira fazlasina baskasina kiralayip yeni evi alip oturmak. boylelikle buranin kirasi kendini odeyecek ve cuzi bir miktar para gelecek.

kirada oturduğun evi başkasına mı kiralayacaksın? hiç anlamadım şu cümleni ona göre de yorum yapacağım.

ancak her durumda maaşına göre ödediğin kredi çoook yüksek. 2700 kalıyor. bunun iadatı var faturaları var, beklenmedik durumlar var. vadeyi uzat, taksidi düşür derim.


ekleme: kirada oturduğunuz evi başkasına kiralayamazsınız. sözleşmede böyle bir izniniz yoksa yasak zaten. üstelik boşa dert. kendiniz kiracı olacaksınız ama başkasının kiracılık sorumluluğunu üstleneceksiniz. ekstra riskli ve saçma bir durum. yeni aldığınız evi kiralamanız çok daha mantıklı.

ayrıca kenarda 40-50 bin nakitiniz olmalı. yanılmıyorsam 400.000lik evin %4 emlakçı komisyonu, %4 tapu harcı olur. kimi durumlarda ilandaki fiyat içine komisyon dahil olabilir ama olmadığını düşünürsek eğer 32bin lira zaten bu masraflara gitti. boya badana, abonelikler vs de var.
0
elorelia
(03.03.21)
Neden kirada oturdugun evi baskasina kiraya veriyorsun. Bu basina sikinti cikarabilir.

Ihtiyac kredisi o kadar meblag cikmayabilir.

Bir de bu hesaplarinin uzerine vergi tasinma boya cart curt sayac tasinma derkrn temiz 15 20 bin arasi ekstra giderin oluyor.

Pazarlik ile.o kadar dusmesi bana da zor geldi.
0
Filinta61
(03.03.21)
yorumlar icin tesekkurler. dediginiz gibi vadeyi 1 yil daha uzatayim. hem 40 bin lira degilde 20-25 bin liralik bir indirim istemis olurum daha gercekci olur.

kiralama kismina gelince. su an oturdugum evi, krediyi odeyene kadar baskasina kiraya vermeyi dusnuyorum. sikinti olacagini sanmiyorum. bundaki amacim ise, muhite gore odedigim kira gayet iyi. hem esyalar biraz eski. yeni esyalari yeni eve goturup kalanlari birakip esyali olarak fiyati az daha yuksege baskasina kiralamak istiyorum. daha sonra odedigim kredi bitince. 2. ev olarak bu kiralik evi satin almayi dusunuyorum.
0
🌸buenosdias
(03.03.21)
alternatif olarak var olan kiradaki evde oturmaya devam edip, yeni aldığın evi çok daha yüksek tutardan kiraya verebilirsin.

ama yine de aylık gelirine göre bu kredi taksidi çok yüksek. rakamı ciddi şekilde düşürmen lazım. aylık gelirinin yüzde kırkı gibi bir rakam uygun olur bence.
0
reanarchy
(03.03.21)
yaklaşık 10 binin biraz üzerinde emlakçı parası,
15-16 bin civarında bir alım-satım vergisi
O büyüklükte ihtiyaç kredisi alamayacağın için konut kredisi alacağın için 1500 TL civarı ekspertiz,
Senede bir ödenecek emlak vergisi,
Yeni eve geçtiğin için ihtiyacın olacak yeni mobilya, elektrikçi- tesisatçı, doğalgaz sözleşme kaparosu ve akla gelmeyen masraflar.
Yukarıdaki masrafları da göz önüne almanı öneririm.

Ayrıca paranın son kuruşuna kadar harcaman riskli, kombi bozulsa tamir ettirecek para yok.
36 ay değil 60 ay hatta 120 ay seçeceğini de düşünmeni öneririm.

Hayırlı olsun,
0
michael_knight
(03.03.21)
aile durumu nasıl
yaş kaç
evlenmeyi ömür boyu mu düşünmüyorsun

paranı tl'de tut veya tutma diyemem ama 2-3 yıl kur artışı daha olası
ilk olarak mevcut evi satın almaya çalışmak daha mantıklı geldi bana eğer sağlam ve değer kazanacaksa
0
bir soru sorcam
(03.03.21)
- 410 bin liralık evi 370 bin liraya alamazsınız. o kısmı unutun. en fazla 5-10 bin lira düşürürsünüz. o da başarıdır.
- oturduğunuz evi kiraya vereceksiniz ama bu sabit bir gelir değil. buna garanti gözüyle bakmayın. evini kiraya verip aylarca kira alamayan arkadaşım var. oradan yola çıkarak söylüyorum.
- farklı farklı krediler çekmeyin. ihtiyacınız olan parayı kenarda duran 195 bin lira içinden ayırın. kredinizi elinizde kalan paraya göre hesap edin.
- yeni eve geçmek, taşınmak demek, ek bir sürü masraf demek, yok taşımacılık, yok yeni abonelikler, yok halı uymadı, perde uymadı. bence yerinde otur, aldığın evi kiraya ver. çıktığın evide boyatıp, yenileyip kiraya vereceksin. bir sürü ek masraf.
- evi aldığında bitmiyor. bunun daha alış satım vergisi var, kredi kullandığın için ev sigortası, dask, hayat sigortası vs.. bi dünya olay var.
-emlakçı varsa arada bir de onun komisyonu var .
-bir kere daha yazıyorum. pazarlıkla 5-10 bin lira düşürürsen bayram et.
- konut kredisi çekersen evi ipotek edecekler. ihtiyaç kredisi çekersen faizi yüksek olur. hesabını yap tarafını seç :) (bahsettiğin kadar yüksek ihtiyaç kredisi çıkacağını da sanmıyorum)
0
draconas
(03.03.21)
cok tesekkurler. yeni mesajlara yonelik noktalar.

maas musterisi oldugum icin 500.000 tl'ye kadar ihtiyac kredisine basvurabilirim.
yas 30+ evlenmeyi dusunmuyorum.
aile yok gibi dusunun. yani bir sey gelmez onlardan.
0
🌸buenosdias
(03.03.21)
elindeki paranın bi kısmıyla çiğköfteci aç. içine genç bi eleman oturt. kendi işinde de çalışmaya devam et. eline geçen ekstra gelirle evini arabanı aynı sürede almış olursun.
0
ghostinthemech
(03.03.21)
Tavsiyem 60 hatta 72 ay vade yapmanız. 72 ayı geçmeyin. Gelirin max %40'ı ödeme ayarlamanız iyi olur. Diğer kişilerin de bahsettiği gibi mutlak suretle masraf çıkacaktır. Elinizdeki birikimi 150.000 saymanız gerekir. 250.000 lik krediyi 60 ay vade ile çekerseniz. Kirada oturduğunuz evi başkasına kiraya verme durumu sakat. Ben ev sahibiniz olsam "kimin evini daha yüksek rakama kime kiralıyorsun" diye tüm yasal-illegal haklarımı kullanırdım size karşı.
Ya aldığınız evi kiraya verin, daha yüksek getirisi olsun. Ya da normal normal 250.000tl'yi 60 yada 72 ay vade ile ödeyin. evde kendiniz oturun.
0
achara
(03.03.21)
Kirada oturduğun evi başkasına kiraya versen sana ne gibi katkısı olucak onu anlamadım. Sonuçta evsahibine yine ödeme yapacaksın ve içinde de oturmayacaksın. Aldığın para sana kalmıcak ki bu durumda.

Onun dışında kredi tutarı aylık ödeme olarak çok yüksek. Vadeyi yükseltin derim.
0
bigcaptain
(03.03.21)
410binlik ev için 370bin gayet de teklif edilir pazarlık da yapılır. Alt tarafı %10 luk pazarlığı ne kadar da abartmış arkadaşlar. 410binlik bu ev daha bir kaç ay önce yazın max 300bindi. Kredi indirimi ile min 100bin fiyat bindirildiğine yemin edebilirim. Faizler tekrar yükseldi ama zamlı fiyatlar sabit kaldı. Gayet de yap pazarlığını bunu söylemek için giriş yaptım hayırlısı olsun.
0
dadasalon
(03.03.21)
(7)

Araba garantisini uzatayım mı?

logisticsmanager
Selamlar,Soru basit; 2019 Aralık model ford fiestam var, 1.1 85 beygir.Aralikta bitiyor garantisi. Diyorum ki gideyim bir 3-5 yil daha garanti yapayim.Biraz arastirdim, 5 yil 695 euro civari. Ne dersiniz? Gelecek 4-5 yil cocuk plani yok haliyle arabayi zaten degistirmem. Kredisi de 3.5 sene kaldı.Ma
Selamlar,
Soru basit; 2019 Aralık model ford fiestam var, 1.1 85 beygir.
Aralikta bitiyor garantisi. Diyorum ki gideyim bir 3-5 yil daha garanti yapayim.
Biraz arastirdim, 5 yil 695 euro civari.
Ne dersiniz? Gelecek 4-5 yil cocuk plani yok haliyle arabayi zaten degistirmem. Kredisi de 3.5 sene kaldı.
Mantıklı mi? Yoksa gereksiz mi kafama takıyorum, yetkili servise götürsem etsem boşuna ekstra garantiye para vermesem mi?
0
logisticsmanager
(02.03.21)
Eğer otomatikse ben olsam kesin yaptırırdım.
0
eloharp
(02.03.21)
5 yıl 695 euro gayet düşük bir rakam, bence yapılabilir.
0
roket adam
(02.03.21)
otomatikse kesin yaptırın +1
0
la lykia
(02.03.21)
Manuel araba, otomatikten kaçınması gerektiğini bilerek almadim ford otomatik :)
0
🌸logisticsmanager
(02.03.21)
alınır.5 yıl uzun bir süre.ayrıca arabayı satmanız gerekirse de garantisinin devam ediyor olması ciddi avantaj sağlar.
0
since1907
(03.03.21)
Arabanız bozulsa bile garanti işlemez. Kullanıcı hatası diyorlar. Paranız cebinizde kalsın. Yetkili servise zaten gitmeyin eş dost size bi usta tavsiye etsin.
0
luluki
(03.03.21)
5 yılda arabaya hiçbi şey olmaz uzatmana gerek yok, para tuzağı
0
bir soru sorcam
(03.03.21)
(18)

7 yıldır yoklayan eski sevgili

yarey
Eski sevgilim (o kadın, ben erkek) yaklaşık 7 senedir her 6 ayda bir yokluyordu beni, mesaj atarak.Ben hic cevap yazmıyordum. Biliyorum yani tünelin sonu bombok yere çıkıyor. En sonunda artık yurt dışında olduğumu söyledim belki bırakır diye.Hala mesaj atmaya devam etti, pişman olduğunu söyleyip "iy
Eski sevgilim (o kadın, ben erkek) yaklaşık 7 senedir her 6 ayda bir yokluyordu beni, mesaj atarak.
Ben hic cevap yazmıyordum. Biliyorum yani tünelin sonu bombok yere çıkıyor. En sonunda artık yurt dışında olduğumu söyledim belki bırakır diye.
Hala mesaj atmaya devam etti, pişman olduğunu söyleyip "iyi birini bulunca birakmamaliymis onu anladım, gençtim, cahildim, artik öyle değilim" gibi şeyler dedi. ne zaman geri yurt dışından döneceğimi falan sordu. Ben de öyle bir düşüncemin olmadığını, bulunduğum yerde çok mutlu olduğumu, kendimi çoğu konuda geliştirdiğimi falan anlattım işte, yurt dışının bana getirdiği tecrübeleri vs.

En son işte böyle güzel güzel iki gün önce konuşmuştuk.

Bugün uzuuuuun bir mesaj atmış. "Senin gö*ün kalkmış bu mesaji onun için atıyorum" diye basliyor mesaj. Işte aslında ilişkiyi ben değil asıl o bitirmiş, pişman değilmiş, aslinda beni hiç sevmemiş, sadece erkek arkadaşım olsun diye benle çıkmış, ben aslında çok kötü bir erkek arkadasiymisim. Benden sonrakilerle çok daha güzel ilişkileri olmuş. vs "kaç yaşına gelmişsin bir baltaya sap olamamissin, yurt dışına çıkmayı bir marifet sanıyorsun" falan diyor bana çıldıracam ya haha. Ki birkac gün önce anlattığına göre yerinde sayan o.
Baltaya sap olmak da galiba ona göre, evlenip barklanip çocuk yapmak :D

Şimdi ben bu son attığı mesaja gülüp geçiyorum çünkü bir önceki söyledikleriyle çelişiyor.
Ama bu mesajı bana zarar vermek için attığını da biliyorum. Yani amacı beni moralman, özgüven olarak dağıtmak. Ki birkaç sene önceki ben bu mesajın altından kalkamazdi sanırım.
Neyse mesajı attıktan sonra da engellemiş beni.

Önümüzde 3 seçenek var:

1) Şimdi ben istesem başka numarayla kendisine ulaşıp onun gururunu incitecek şeyler söyleyebilirim uzun uzun..., sırf altta kalmayıp dişe diş karşılık vermek için. Öyle bir şey yaparsam biliyorum dağılır, bir daha toparlayamaz. Kudurtucu olur.

2) kendisine yine ulaşmaya çalışıp "mesajını aldım, peki :)" diyip kısa ama kudurtucu bir mesaj atmak.

3) her şeyi olduğu gibi bırakmak, hiç cevap yazmamak ve yola devam etmek.

Ben 3 numarayı seçtim ama sizin de fikrinizi almak isterim. Her ihtimalde çok eğlenceli olacak bana göre, zira egomu zaten arşa çıkardı kendisi. Yani haklı,benim gerçekten g*t*m kalktı ama sayesinde.
0
yarey
(02.03.21)
3 numara. başka seçenek düşünme. cevap vermen hata olur. cevap vermemen daha da sinirlendirir. boşver.
0
jelly bear
(02.03.21)
3

ite dalaşacağına yolu dolaş derler..
0
since1907
(02.03.21)
Ah ah aynı günü bekleyen biri olarak 3.
0
olaylar olaylar
(02.03.21)
Engelle geç, koca avına çıkmış belli ki. İstemediğin halde engellememiş olman bile hata
0
Unde bach canim
(02.03.21)
3den baska secenek mi var ?
0
orpheus
(02.03.21)
Eski sevgililer arasinda koca avina cikmis, en temizi tüm sosyal medya platformlarindan engelleyip asla dikkate almamak, vakit harcamamak.
0
feliss
(02.03.21)
Ben de buna benzer bir durumla sınanmıştım, bu tarz sembiyotik ilişkilerin bence kökten kesilmesi daha mantıklı. Yani ben direkt engellemeyi tercih ettim bana ulaşabileceği her yerden, kimilerine bu yol ergence gelebilir tabi ama durup durup bana bilenen, huzurumu kaçırmaya çalışan bir insanla konuşmaya devam etmektense ergen görünmeyi tercih ederim. İlişki desen ilişki değil, arkadaşlık desen o da değil. İntikam almaya, gururunu incitmeye falan bile üşenirdim yani.
0
Mizantropistt
(02.03.21)
3.

Koca avı+1
0
westblack
(02.03.21)
3 bence de
0
guitarissimo
(02.03.21)
3 tabii ki.
0
blatta hiberna
(02.03.21)
3 tartışmasız
0
mg3929
(02.03.21)
Erkek wc'ye bel fıtığı yazıp altına numarasını yazmak?
0
conta
(02.03.21)
conta +1
0
nahtoderfahrung
(02.03.21)
3 tabi ki. Bir daha seninle iletisim kurmaya calisirsa ki calisabilir engelle kurma bence.
0
turkce konusan uzayli
(02.03.21)
3 bile değil.
0
mermize
(02.03.21)
siz izin vermediğiniz sürece hiç kimse sizi tam tamına 7 yıl boyunca yoklayamaz. o yüzden sanki bu tablodaki tek dengesiz oymuş gibi düşünmeyi bırakıp kendi kendinize karşı dürüst olursanız (yurt dışına taşındım bahanesi değil mesela, gerçekten o iletişim kapısını kapatmak, tamamen sıfırlamak gibi hareketlerde bulunmadığınızı ve bunun nedenlerini düşünmek gibi gibi)hangi şıkkı seçmeniz gerektiği ortada zaten.
0
Phoebe
(03.03.21)
"Ben 3 numarayı seçtim ama sizin de fikrinizi almak isterim. Her ihtimalde çok eğlenceli olacak bana göre, zira egomu zaten arşa çıkardı kendisi. Yani haklı,benim gerçekten g*t*m kalktı ama sayesinde."

duyuru açma nedenini kendin yazmışsın zaten

7 yıl önce nasıl bitmişti
0
bir soru sorcam
(03.03.21)
Kız şu anda kendini ezdirmiş durumda zaten. Ekstra bir şey yapmana gerek yok.
0
arnold schwarzeneger
(03.03.21)
(6)

Facebook'ta bir kız tarafından eklendim

yarey
Evet tarafından.Başta Fake profil zannettim, zira kız fena değil eli yüzü düzgün. Kabul etmeden önce profili inceledim, bildiğin aile fotoğrafları falan var. Her şey mantıklı. Fake değil yani. Anlamak için Direkt "naber" diye mesaj attım, kız sanki bu anı bekliyormuş gibi başladı "iyiyim, ders çalış
Evet tarafından.
Başta Fake profil zannettim, zira kız fena değil eli yüzü düzgün. Kabul etmeden önce profili inceledim, bildiğin aile fotoğrafları falan var. Her şey mantıklı. Fake değil yani. Anlamak için Direkt "naber" diye mesaj attım, kız sanki bu anı bekliyormuş gibi başladı "iyiyim, ders çalışıyorum, senden naber?" falan diye. Uzun uzun mesajlar yazışmaya başladık. Muhabbeti de iyi ha, o da uzun uzun yazıyor. Karşılık görünce rölantiye alır diyodum, kızda en ufak havalanma yok şimdilik. "Profilime nereden denk geldin?" Diye sordum, "bir grupta gördüm, ekledim" dedi açık açık. Olm noliyi ya, Ben alışkın değilim böyle şeylere. Yine de çaktırmiyorum tabii :D
Böbrek.avi olmadığından emin olduk.

Şimdi bu kız aynı zamanda son zamanlarda çok yoğun olduğundan da yakındı. Ki bazı mesajlarıma ertesi gün döndüğü oldu, özür dileyerek (ki bence hesap vermek zorunda değil). Hem derslerin yoğunluğu hem de pandemi dolayısıyla istediği şeyleri yapamadığından yakındı. Okulunun bitmesine az, 4 ay kalmış.

Bu durumda siz olsanız ne yaparsınız? Kızın yoğun olduğunu bile bile buluşma teklifi eder misiniz yoksa 4 ay muhabbeti ilerletir, sonra mı buluşma teklifi edersiniz?

Ben uzun uzun mesajlaşma taraftarı değilim, uzun uzun mesajların büyüyü bozduğunu düşünüyorum. Gerçek hayatta görüşünce konuşacak bir şey kalmıyor.

Ama sizin de fikrinizi almak istedim.
0
yarey
(27.02.21)
Facebook kasıyor WhatsApp var mı deyin. Oradan devam edin.
0
dissendium
(27.02.21)
yürü git. sonra duruma göre devam edersiniz
0
ankara06
(27.02.21)
WhatsApp'a geçin dissendium'un dediği gibi. Orada daha bir tatlış, samimi konuşmaya başlayın. Ama çok da ileriye gitmeyin tabii, mesela hep arkadaşmış gibi konuşun. Friendzone'a da atılmayın ama siz oranı iyi ayarlayabilirsiniz. Bir iki gün daha böyle gitsin, sonra bir dolaşalım mı dışarıda falan deyin. Çok ciddi bir anlam yüklenmesine gerek yok, yalnızca öyle görüşmek istediğinizi belirtin. Kabul eder gibi geldi bana da nedense. Yoğunsa 1 saat görüşürsünüz, o da yeterli bence.
0
sivilceli ergen
(27.02.21)
Bazı kızlar böyle, aynısını yaşamıştım hatta fake veya bir oyun sandım halbuki alakası yok ve çok güzel muhteşem bir ilişki yaşadım iyi ki o yorumu yapmışım o da görmüş de eklemiş.
Esas konuna gelirsek artık benim cenabetliğim mi bilmiyorum bazen mesela ben veya karşımdaki yoğun oluyor dediğin süre kadar uzuyor uzuyor sonra tam serbest olacağımız zaman hadi eyvallah. Devir maalesef sıkılma devri, 4 ay çok uzun bir süre,mutlaka buluşmanız veya size duygusal bir yatırım yapması gerekiyor, uzaktan konuşmanın büyüsü bir süre sonra bozulur hele ki bu dönemde maalesef öyle.
0
ckisc
(27.02.21)
sahilde yürüyüşe gidin

kötü ihtimali yazayım
-geçmişinde üzülmüştür evlenmek istiyordur (zamanla sorun olmaktan çıkabilir)
bir şekilde araştır internet+arkadaşları
başka erkeklerle de senin gibi konuşup konuşmadığını iyi bil

bunlar yoksa go bence
0
bir soru sorcam
(27.02.21)
Gülücüğe odaklanın.
0
flo
(28.02.21)
(5)

Sonradan Edinilen Şeytan Tüyü

ckisc
Böyle bir şey var mı? Yani bazı insanlarda bu doğuştan vardır, herkes tarafından sevilir her işleri yolunda gider ancak bunu sonradan edinenler var mı?
Böyle bir şey var mı? Yani bazı insanlarda bu doğuştan vardır, herkes tarafından sevilir her işleri yolunda gider ancak bunu sonradan edinenler var mı?
0
ckisc
(26.02.21)
var, şeytan tüyü dedinilen olay aslında davranışlar bütünü, bu bütüne fiziksel duruş da dahil (dik durmak, gözlerin içine bakmak, piç sırıtışı, kılık kıyafet vs.) şeytan tüyü olan insanlar bunu daha çocukluk aşamasında davranışlarını bilinç dışı analiz ile ediniyorlar. daha sonradan edinmek için ise bilinçli analizler okumalar, deneme yanılmalar yapmanız lazım ancak oluyor.
0
selam
(26.02.21)
@selam'a katılıyorum, "Şeytan Tüyü" albenisi bence de bir bütün ve insanın kendini eğitmesiyle kazanılması mümkün. Hatta filmlerde filan da görürüz; giysi, tavır hareket değişimi ve yol yordam öğretilen karakter bambaşka biri olup çıkar.

Ancak ben doğuştan gele şeytan tüyünün kişiye daha çok yakıştığını düşünüyorum. Çünkü onun doğalı bu ve üzerine yakışmış. Bende şeytan tüyü var mı dersen herhalde yoktur :)
0
burka
(26.02.21)
Zaman zaman edinip/kaybettiğimi düşünürüm. Bazen kimsenin anlam veremediği şekilde bir şeyleri daha az çaba sarf ederek başarabiliyorum.
0
ruhen hastayim ben
(26.02.21)
ben de net bir dönemimde öyleydim ama şimdi tekrar aynı motivasyonu sağlayamıyorum.
0
guitarissimo
(26.02.21)
cemal hünal bence tam bir şeytan tüylü
0
bir soru sorcam
(27.02.21)
(12)

ekmek arası et dönerin içine ne konur?

das ende der welt
döner çok eski bir yiyeceğimiz. yüzyıllardır yeriz. fakat geleneksel olarak dönerin içine ne konur, ya da yanında ne yenir? soğan mı örneğin ya da kıvırcık marul domates mi?
döner çok eski bir yiyeceğimiz. yüzyıllardır yeriz. fakat geleneksel olarak dönerin içine ne konur, ya da yanında ne yenir?

soğan mı örneğin ya da kıvırcık marul domates mi?
0
das ende der welt
(26.02.21)
Patates kızartması koyan da var, turşu koyan da var. Bana göre en lezzetlisi kuru soğan ve domatesli versiyon. Etin yakında soğan olunca tadı bir başka oluyor. Akabinde diş fırçalamak önemli :)
0
himmet dayi
(26.02.21)
@himmet dayı biliyorum ama bunun usulü nedir sorusuna yanıt var mı mesela? eski bir tarif gibi bir şey?
0
🌸das ende der welt
(26.02.21)
Soğan soğan. En iyi giden şey iiiinncecik doğranmış soğan.
0
1bir1bir1
(26.02.21)
Eski olan ekmek arasi doner degil ki, tabakta doner. O yuzden bi usulu yoktur bence.
0
kuehles blondes
(26.02.21)
Tombik doner: patates
Lavas: sumakli sogan
Tabakta: sade

Bayramoglu'na gidip yemek vardi
0
fakyoras
(26.02.21)
iyi dönerse bişey konmaz

ortalama/kötü dönerse patates,turşu, sumaklı soğan,domates. hepsi ya da ayrı ayrı.

çok kötü dönerse mor lahana, soğan, acı sos, beyaz sos, marul. hepsi.
0
mirafiori
(26.02.21)
Sade
Sogan
Kozlenmis biber
0
nax
(26.02.21)
Biz domates ve patates koyuyorduk. Isteyene sogan tursu da ekliyorduk
0
oscar
(26.02.21)
Patates dönere yapılan en büyük ayıptır. Ekmeğin içine patates koymayı ilk akıl eden terbiyesizdir.

Gelenekselde ekmek arası olduğunu düşünmüyorum. Geleneksel porsiyon halidir. Yanına soğan ve domatestir. Belki çok az marul.
0
emininsel
(26.02.21)
turşu mutlaka olmalı
0
bir soru sorcam
(26.02.21)
Patetes kizartmasi ve tursu. Istege bagli sogan.
0
c1b2k3
(26.02.21)
Herhalde son donerimi 20 sene once falan yemisimdir. Incecik kiyilmis kivircik, domates ve tam hatirlamamakla birlikte sogan..
0
2oda1salon
(26.02.21)
(23)

185 cm erkek 150 cm kadın evli çiftin çocuklarının boyu

diffarentiationation
ne olur tahminen ve çevrenizden gördüğünüz kadarıyla? erkek çocuğun anneye çekip 160-170 cm kalması olası mıdır? kız ocuğun uzun olma ihtimali var mıdır?
ne olur tahminen ve çevrenizden gördüğünüz kadarıyla? erkek çocuğun anneye çekip 160-170 cm kalması olası mıdır? kız ocuğun uzun olma ihtimali var mıdır?
0
diffarentiationation
(25.02.21)
tamamen genlerin baskinligi ile alakalı. senin ornegini baz alırak konusacak olursam abim babama ben de anneme çekmişim mesela (kadınım)
0
fıytfıyt
(25.02.21)
@fıytfıyt dördünüzün de boylarını yazabilir misin mümkünse?

bir de hangi baskınlık? baban veya annen baskın olsa ikiniz de uzun veya kısa olmaz mıydınız?
0
🌸diffarentiationation
(25.02.21)
190-150lik çiftin oğlu 177. Aynı çiftin gelini 163, torunu erkek 183, kızlar 160,165.
0
the coon
(25.02.21)
annenin ya da babanın baskın olması diye bir şey yok. bir de sonuçta x geliyor y geliyor. farklı farklı data geliyor.

ama her türlü boy kombinasyonu ihtimaller dahilindedir. yeğenim, babasından kısa. dayısıyla (annesinin ikizi) aynı boyda.
0
co2s2
(25.02.21)
boy için bir çok faktör var. genler bunlardan biri. ama beslenme spor gibi dış faktörlerde oldukça etkili. babam 188 annem 150 civarı. benim boyum 183 kardeşimin 180 civarı.
0
lrdrylgh
(25.02.21)
babamın boyunu bilmiyorum ama 180 filandır heralde. annem de 150.

ben 156
ablam 170

yani belli olmaz, tamamen kısmet.
0
elorelia
(25.02.21)
erkek 173,49
kız 161,37
0
bir soru sorcam
(25.02.21)
hiç belli olmaz, benim anne 155 baba 170, ben 180 oldum mesela. başka akrabalara da bağlı olabiliyor veya kadının erkek kardeşlerine bakmak lazım.
0
ckisc
(25.02.21)
Annem 155 babam 180
Abim 181
Ben 157
Not : annemin baba tarafı uzun ama anne tarafı komple kısa , biz biraz onlara
Çekmişiz sanırım
0
proustun bir aski
(25.02.21)
Bu arada eşim 185 , 2 kızımız var , umarım ona çekerler
0
proustun bir aski
(25.02.21)
kız çocukları anne baba ortası, erkek çocukları babadan uzun genellemesini cepte tutuyorum ben.

bizim aile örneği: 168 anne, 190 baba => 180 kız / 200 erkek
0
lcha
(25.02.21)
335/2=167,5 olur
0
redeath
(25.02.21)
bunun %100 doğru olmayan bir hesaplama şekli var.

Annenin ve babanın boylarını "cm" olarak toplayın
Doğacak çocuğunuz kız ise toplamdan 12.7 çıkarın, erkek ise de toplama 12.7 ekleyin.
Elde edilen sonucu ikiye bölün.

çıkan sonuç elbette %100 doğru olmayacak. +10, -10 cm pay hayal edebilirsiniz. tabi çocuğun herhangi bir sağlık problemi olmaması, beslenme şekli, spor yapıyor oluşu vs bir sürü etken daha var.
0
draconas
(25.02.21)
Aynı bu durumda (kadın 155cm filan sanırım) arkadaşın oğlu babasını geçmiş durumda.
Benim çevremden gördüğüm anne uzunsa ortalamadan bu çocuğa kesinlikle yansıyor. Annenin kısa olduğu durumlarda genellikle kız çocukları etkileniyor.
0
SiyamkedisiZorro
(25.02.21)
Bir ortalamasını alamıyoruz maalesef :)

Benim babaannem 1.50’lik bir kadınmış dedem ise 1.90. Babam 1.75 civarı annem ise 1.60. Abim 1.93, ablam 1.75, benden küçük kız kardeşim 1.75. Ben ise 1.64’üm :) Kısmet.
0
ruhen hastayim ben
(25.02.21)
Cocuklar kisa da olabilir uzun da olabilir. Kiz cocugun uzun olma ihtimali var mesela benim babam 1.90 annem 1.50 ben 1.75 oldum.
0
turkce konusan uzayli
(25.02.21)
anne tarafı erkek kadın farketmeksizin 160 civarı, baba tarafı da yine erkek kadın farketmeksizin(hala 180) 180 üstü. ben ve kardeşim de 180 üstüyüz. baba tarafı kuzenler de hep 180 üstü.
0
karahan01
(25.02.21)
Beslenme alışkanlıklarının değişimiyle yakından ilgili. 1.50 boyundaki Afrikalı zenci ile 2.10 boyundaki Amerikalı Zenci aynı genleri taşıyorlar. Akrabalar.
0
Mirket
(25.02.21)
Ben bunu özellikle araştırmıştım, olay şu, işin %90'ı falan genetik, özellikle bir kaza, beslenme sorunu, hormonal hastalık falan olmazsa boy genlerle aktarılıyor.

Ama sorun şu ki boya etki eden çok fazla gen var, ve bunların hangi taraftan nasıl geleceğini tahmin etmek imkansız. Ayrıca birden fazla gen etki ettiği için çocuğun anne ile baba arasında bir yerde olma ihtimali de yüksek. Yani 700 tane gen var, her biri 1mm ila 1cm etki ediyor, sadece kısa olanları toplarsan kısa olan ebeveynden bile kısa olabilirsin, uzun olanları toplarsan uzun olandan da uzun olabilirsin. Random dağılırsa orada bir yerdesin.

Fakat, burada önemli başka bir olay var. Hangi genin çalışıp hangi genin çalışmayacağını seçen başka bir gen seti daha var. Yani genlerin bir kısmını annenden alsan bile, babandan gelen "kilit" genleri, annenin genlerinin çalışmasını engelleyebilir (veya tam tersi). Bu durumda da direkt annenin veya babanın genini alıyorsun. Eğer anne veya babada birbirlerinin genlerini kitleyen mekanizmalar yoksa ortalama, eğer varsa annenin veya babanın boyunda oluyorsun direkt (tabi +/- çevresel faktörler, ama onlar epey düşük).

Bunu da niye araştırdım? Bizde 4 nesildir (ben, babam, dedem ve dedemin babası) boylar aynı. Eşlerin boyları bambaşka (kimisi uzun kimisi kısa) ama erkek çocukların boyları sabit. Hatta amcam ve kuzenimin de boylar aynı. Klon ordusu gibiyiz.

Bunun açıklaması da şuymuş: eğer boyun hayatta kalmak için kritik öneme sahip olduğu bir genetik mirasa sahipsen, o genetik set karşı tarafın genlerini kitleyerek kendisinin devamını garanti altına almaya çalışıyor, çünkü daha uzun ya da daha kısa olman bir risk oluşturacak hayatta kalman açısından.

Merak edenler için alakalı paper'ı da ekleyeyim: elifesciences.org
0
plutongezegendegilmi
(25.02.21)
Herkes yazmış bi data da benden gelsin
Annem 162cm babam 186cm
Ben. 190cm
Abim 192cm genetik olarak bütün akrabalarım uzun sayıılır
0
Bakkalmühendisi
(25.02.21)
Kız arkadaşımın babası 180, anası 168-170, abisi 193(dedesiyle aynı boy), ablası 176, erkek kardeşi 190, kendisi 170 idi.
0
Unde bach canim
(25.02.21)
babam ve annem aynı boydalar.
ben ve abim onlardan 11 santim uzunuz,
kardeşim de bizden 10 santim uzun.
0
filteria
(25.02.21)
Ben 191'im ailede benden uzunu yok.
Yani eğer evlatlık değilsem, çok eski genlerden bile geçebiliyor.
0
ananiyimioguz
(25.02.21)
(4)

sarımsak sorunu

1bir1bir1
SelamBendeniz kasım ayının 17'sinde korona tedavisine başladım ve 1 aralık günü hastaneden taburcu oldum. Bu tedavi sonrasında vücudumda bazı değişiklikler olduğunu hayretlerle fark ettim. Bu değişikliklerden biri, 9 yıl önce safra kesesi alınmış biri olarak çiğ veya pişmiş fark etmeksizin çok rahat
Selam

Bendeniz kasım ayının 17'sinde korona tedavisine başladım ve 1 aralık günü hastaneden taburcu oldum. Bu tedavi sonrasında vücudumda bazı değişiklikler olduğunu hayretlerle fark ettim. Bu değişikliklerden biri, 9 yıl önce safra kesesi alınmış biri olarak çiğ veya pişmiş fark etmeksizin çok rahatsız eden sarımsak ve soğanı hem de çiğ çiğ yiyebilmek ve hiç rahatsız olmamaktı.

Son 4-5 haftadır canım deli gibi sarımsak çekiyor ve oturup 8-10 sarımsağı çiğ çiğ ekmek arası yapıp yiyorum. Çok acı geliyor ama dayanamıyorum yiyorum. Müthiş bir can çekmesi durumu var ama bu arada iştahım da müthiş arttı ve bir de son 2-3 haftadır saçlarım da acaip derecede döküldü, jiklet kadar saçım kaldı.

Bu sarımsak olayı nedir ne değildir bu haller normal mi sarımsağı bırakayım mı ne yapayım bilginiz ve fikriniz nelerdir?
0
1bir1bir1
(25.02.21)
Ben olsam kan değerlerime baktırırım. Yiyebilirsiniz sorun yok ama "canım deli gibi sarımak çekiyor" durumu tedirgin edici. Kan değerlerindeki bi sorundan dolayı bu durum yaşanıyordur diye düşünüyorum.
0
GoodMorningTeacher
(25.02.21)
bu kadar sarımsak tüketimine reflü oluşabilir.
0
reanarchy
(25.02.21)
Sac dokulmesi hikayesinin corona sonrasi bazi vakalarda gelistigi bildirilmisti bir doktor tv programinda soylemisti. Sarimsak olayini bilmiyorum. Sanankan Kan tahlili yaziyorum gecmis olsun
0
exlibris
(25.02.21)
koku tad alamıyorsundur
fazla yeme zarar yemeğin içinde pişmiş tüket
0
bir soru sorcam
(25.02.21)
(11)

rte nasıl yorulmuyor?

duyurukullanıcısı
doping veya supplement alıyor mudur? ek besin vs?3 gün üst üste online sunum olsa yamuluyorum bem.
doping veya supplement alıyor mudur? ek besin vs?

3 gün üst üste online sunum olsa yamuluyorum bem.
0
duyurukullanıcısı
(24.02.21)
senden benden iyi besleniyor.
0
false pretension
(24.02.21)
Abartmasak. Prompterdan okuyor geciyor. Hesap verme, muhabir sorusu cevaplama vs de yok. Seyahatler desen en konforlu ucaklar, araclarda.
0
neverletyougodown
(24.02.21)
Abartılacak birsey değil. Gerçekten ben de çok merak ediyorum. O metini okumak bile yorar insanı ya. Ben o yaşta hayatta o tempoyu kaldıramam.
0
allah yazdiysa bozsun
(24.02.21)
senin benim gibi beslenmiyor adam . koca ülkenin başkanı. günlük hayatta bizim hayatımızda yer etmiş, yorucu sıkıcı şeylerin hiçbiri yok hayatında. kendi normal hayatınız gibi düşünmeyin normal bir işte çalışmak gibi vs.
çamaşır yemek bulaşık ulaşım vs. hiçbiri problem değil hepsi en iyi, en konforlu en kaliteli şekilde hallediliyor. amiri yok hesap vermesi gereken biri yok. işi stressiz demiyorum elbet en stresli işlerden ama yetkileri ve gücü olağanüstü. iş motivasyonunu iş tatminini düşünün. ülke yönetiyor. koskoca 80 milyon onun ağzına bakıyor. nefret eden olduğu kadar yoluna canımı veririm diyenler de var. size hiç bir adet insan evladı senin için ölürüm, yoluna can feda tarzı bir şey söyledi mi?

günün sonunda tek yapması gereken halkın karşısına çıktığı o bir saatte en iyi performansını göstermek. e onu da 40 yıldır üst düzeyde yapıyor zaten. gözü kapalı da çıksa oraya gene yapar.
0
papuayenigine02561
(24.02.21)
gucu seven birisi bence, ve bu onu besliyor
ayrica bizlerden cok daha iyi beslenip daha programli yasiyordur
bugun hangi corabimi giysem diye dusunmuyordur, corap danismani falan vardir.
ama evet yasina gore gayet dinamik gorunuyor
0
exlibris
(24.02.21)
exlibris'e katılıyorum. benim de bu tarz tanıdıklarım var, mesela dedem 80 yaşında, covid geçirdi alzheimer parkinson kalp bel fıtığı ne ararsan var. ama işine öyle bi tutkuyla bağlı ki hala dükkanına gidiyor. evde 2 muhabbet edemiyoruz, dükkana gidince aslan kesiliyor adam. yani tutku sağlıklı tutuyordur.

bir de beslenme noktası var tabii. şeyma subaşı mesela vitamin enjekte ettiriyordu damardan, ona km bilir ne kokteyller yapıyorlardır.
0
roket adam
(24.02.21)
islam için birşeyler yapıyor olmanın verdiği motivasyon da olabilir ve 7 milyon sülalesinin aç kalmayacak olması. o 7 milyon sülaleden 7 milyar yıl boyu sevap duaları gelecek sonuçta. önemli bence bu da
0
ShadowOfMoon
(24.02.21)
Tipini gormediniz herhalde, korkuluk gibi geziyor yillardir.

Tabii ki ek takviye aliyordur tum devlet liderleri.
0
buf-e kür
(24.02.21)
beslenmeden ziyade yaşam tarzı ile alakalı. çok genç yaşlardan itibaren sürekli bir koşuşturmacanın içinde olduğu için bu yaşta da yorulmaması gayet normal. üstte de hırslı biri olduğundan bahsedilmiş, o hırs içinde var olduğu için de hiç durmadan yıllardır hareket halinde.
0
candide
(24.02.21)
Bir eli yagda bir eli balda, kimseye hesap vermiyor, adamin kankasi darbe yapti kandirildik Allah affetsin dedi cikti isin icinden, utanma, mahcubiyet sifir.

Asil bomba olan malum orgutun dag kadrosu. Hep ayni 3-4 adam senelerdir gak guk ediyor tehditler savuruyor koca devlete, hic mi saglik sorunlari yok, her an olum, operasyon, suikast korkusu, stres yasamiyor mu bu adamlar
0
speedy
(25.02.21)
her insanın farklı özelliği var
rte nin enerjisi yüksek, hitabeti iyi, konuşmayı seviyor yorulmuyor

gençliğinde topçuluk da var, fiziksel altyapısı da müsait
0
bir soru sorcam
(25.02.21)
(8)

nasil giyinmeli? - (erkek)

baldur2
gece disari cikmalik chino pantolon uzerine ve altina1- basic tisort olur mu?2- sneakers olur mu?3- ikisi birden ayni anda olur mu?
gece disari cikmalik chino pantolon uzerine ve altina
1- basic tisort olur mu?
2- sneakers olur mu?
3- ikisi birden ayni anda olur mu?
0
baldur2
(22.02.21)
Basic tişört yerine gömlek en iyisi olur ama illa tişört derseniz de , o zaman polo yaka tişört giyin derim.
sneakers ise olur renk uyumu olduktan sonra niye olmasın tabi ki.
0
bigcaptain
(22.02.21)
gömlek olur kemerle takacan
ar. gör. tarzı ya da hafif klasik ayakkabın olacak

bi de ceket uydur

yani house md. tarzı giyin
chinoyla uğraşmana da gerek kalmaz
0
bir soru sorcam
(22.02.21)
3 diyorum. basic tshirtte yaka önemli. diğer konu pantalonun içi veya dışı hakkında
www.permanentstyle.com
0
emininsel
(22.02.21)
slim fit basic tshirt, chino pantol üstü çok da güzel olur ama etek uzunluğu önemli. şaldır şaldır dökülmesin. otururken ayakkabı bağlamaya eğildiğinde belin açılacakmış kadar kısa olsun veya ayaktayken sadece kemer tokalarını örtsün. (bu daha kısa aslında)
0
co2s2
(22.02.21)
gece çıkmalı ama nereye gitmeli bu event?
0
eurhka
(22.02.21)
@eurhka
bar mar
0
🌸baldur2
(23.02.21)
En iyisi gömlek olur. Tişört de olacaksa polo yaka slim fit daha hoş olur. Sneakers da olur bence sorun yok. Gömlekle loafer da olur.
0
pandispanya
(23.02.21)
basic tisortu icine ceksem peki kot mu giyeyim chino mu?
0
🌸baldur2
(23.02.21)
(19)

Ev almalı mı?

kahpe ejder
Selamlar,Maddi bir soru sormak istiyorum. 5 aydır evliyiz, düğünden gelen altınlarımız var ve birikimin takribi ederi 500k civarı. Evin geliri 17k civarında. Bulunduğumuz muhitte ev almak istiyoruz. Beğendiğimiz ev 2 yıl sonra teslim 750 k civarı. Şimdi 500 peşinat 250 civarı 10 yıl kredi ile ev alm
Selamlar,

Maddi bir soru sormak istiyorum.

5 aydır evliyiz, düğünden gelen altınlarımız var ve birikimin takribi ederi 500k civarı.

Evin geliri 17k civarında. Bulunduğumuz muhitte ev almak istiyoruz. Beğendiğimiz ev 2 yıl sonra teslim 750 k civarı.

Şimdi 500 peşinat 250 civarı 10 yıl kredi ile ev almak mantıklı mı? Başka evimiz yok oturmak için düşünüyoruz.

Çekincem altın düşük, kredi yüksek, ev 2 yıl sonra teslim ve eve gelen gelir 10k ya düşebilir.

Siz olsanız ev alır mısınız? Yoksa bu dönemde altında kalmak mantıklı mı?
0
kahpe ejder
(17.02.21)
Sizin durumda alınır bence
0
mj23
(17.02.21)
Isin dogrusunu bilemem ama ben olsam ayni pozisyonda, 1 sene bekler altinin yukselmesini beklerim. Bu seviyeden satmam.

Hem ev insaatinin ilerleyip ilerlemedigini de gormus olurum (750k oldugundan hareketle, koklu bir firmanin buyuk bir projesi olmadigini varsayiyorum)

Haa bu denklemde kafama tek soru takilir; 1 sene sonra evin fiyati ne olur? Ve de altin o derece deger kazanir mi?
0
brkylmz
(17.02.21)
Firma köklü, yaptığı evlerin hepsini tamamlıyor. İl bursa.
0
🌸kahpe ejder
(17.02.21)
2 yıl sonra teslim alacağınız ev için konut kredisi çıkmaz. inşaat halindeki ev için konut kredisi çekebilmeniz için evin yüzdelik bir kısmının tamamlanmış olması gerek. 2 senesi olan bir ev için kredi çıkmaz.
0
silah taciri
(17.02.21)
Altın 2 yılda ciddi yükselir. Bu süre zarfında bekleyip kredi işine girmeden alma şansı olur hem de altın,dolar vs. yükselir.
0
skoylu
(17.02.21)
İki yıl sonra taşınacağım ev için 500 bin TL ödeyip bir de 10 yıl boyunca ödeyeceğim 250 bin TL kredi almak bence kötü bir fikir. Evi teslim alana kadar hem kira hem kredi ödeyeceksiniz. Gereksiz stres. Para biriktirip daha iyi fırsatları bekleyebilirsiniz.
0
dissendium
(17.02.21)
ben de en azindan yazi vs beklerdim bugunhn sartlari icin dediginiz gibi hem kredi yuksek hem altin dusuk su an almazdim. ama bir yil sonra sartlar degismediyse yapacak bir sey yok deyip alirdim ama su anda bekleme icin zaman var gibi goruyorum.
0
ala09
(17.02.21)
dissendium +1
hem kira hem kredi ödeyeceksem olmaz. kendi evimi alıyorsam kira ödememek için direkt yerleşebileceğim bir yer olsun isterim mümkünse.
bir de ev bitmeden tüm parayı teslim etmeyeceksiniz değil mi? aman ha.
0
gkhncnzdgn
(17.02.21)
Hocam sizin değişkenlerin hepsi sonucu olumsuz etkiliyor.

-2 yıl sonra teslim ev alınmamalı çok çok avantajlı değilse.
-Krediler uçuk seviyede bu oranlarla kredi çekmek çok karlı olmaz.
-Altın düşük seviyede bu fiyattan altın satılmaz.
-O gelirle 250bin lira için 10 yıllık kredi çekmek çok mantıklı değil. Süreyi daha da kısaltmalısınız. Boşuna fazladan faiz ödersiniz diğer türlü.

Bu dönemde eldeki nakitle ev almak mantıklı. Çok güzel fiyat kırabilirsiniz piyasa şu an çok durgun olduğu için. O sebeple elinizdeki paraya göre tamamlanmış bir yer alıp piyasa biraz daha düzelince upgrade etmek için kredi çekmek çok daha makul duruyor.
0
armagan abanuz
(17.02.21)
Ben olsam almam, 500 k ile yatırım yapardım
yatırımdan gelen yıllık temettü(ya da vadeli) geliri evin kirasını rahat öder sanıyorum

kiranız 3 3,5 olsa gelirinizle gayet rahat ödeyebiliyorsunuz
hem kira/gelir oranınız da baya düşük oluyor
0
megacracker
(17.02.21)
ev hazır olsa alın derdim ama ne kadar köklü olursa olsun 2 yıl sonra teslim edilecek eve girmeyin.

firma köklü demişsiniz mesela finansallarını biliyor musunuz? örneğin bankalara ne kadar borcu var v.s.?

çoğu inşaat firması bankadan binayı ipotekleyip kredi kullanıyor, hadi diyelim daireyi aldınız tapudaki banka şerhi yüzünden tapuyu alamama riskiniz var.

50-100 daha fazla verin tapu hazır daire alın. tapu ile parayı takas edin sözleşme v.s. değil.
0
nuisance
(17.02.21)
Ben altinin daha da dusecegini dusunuyorum. Mevcut gelir durumuyla 250yi daha kisa vadeli cekerek alirdim ben. 2 sene sonra ev bittiginde hem kiradan kurtulup hem de geliriniz artmis krediniz sabit kalmisken mantikli bir karar aldigini anlayacaksiniz. Eve kalan para 2 sene idare etmek icin yeterli bence.

Altinla ilgili dusuncem pandemiyle artan altinin pandemi giderken dusmesine dayaniyor.
0
pofudukayi
(18.02.21)
altinin kisa vadede (3-5 sene) dusecegini veya yukselecegini kimse garanti edemez. yukselmesini beklerken cok bekleyebilirsiniz + emlak fiyatlari artabilir.

Planlarinizi gelecekte su artacak bu dusecek gibi varsayimlar uzerinden degil mevcut durum uzerinden yapin. Bahsettiginiz senaryodaki en buyuk sorun gelirin 2 seneye 10 bine dusmesi.
0
hot potato
(18.02.21)
altın alırım seneyede o evi altından gelen parayla alırım. 500 binim cebimde kalır :)
0
ayseee
(18.02.21)
baya kötü fikir. yapmayın.
0
faaip de oiad
(18.02.21)
Faizler bence sene bitmeden düşecektir. Şimdi çekip yapılandırma şansını cebinizde bulundurmak iyi bir şey. Ama 500 bini 2 sene sonra bitecek eve yatırmak garip. Adam parayı faize atsa 6 bin lira para kazanacak aylık. 6-7 ay böyle yüksek faiz sürse 35-40 bin de öyle karı var.
0
baal
(18.02.21)
Şu ortamda 2 sene sonrası eve girilmez.

Müteahhitler çok değişken bir durum gösteriyor. İflas edebilir.

500bin TL az değil. Peşin para çok ciddi pazarlık yapabilirsiniz. Alırsanız da peşin alın, direk taşının...


.
0
kartallar yuksek ucar
(18.02.21)
2 sene çok uzun
bütçenize uygun evlere bakın 10 yaş civarı
0
bir soru sorcam
(18.02.21)
ben olsam ev almaz. altında kalmaya devam ederdim.
0
ycm
(18.02.21)
(8)

Özel sektörde çalışmak

dembudemdirdembudem
çalışanların büyük bir çoğunluğu gibi özel sektörde çalışıyorum-beyaz yaka.. ülkenin şartları, enflasyon, işsizlik, gibi faktörleri bir yana bırakıyorum. şu sıralar kafama taktığım şey, hayata dair tüm düzenimin bir insanın iki dudağı arasında olması.. düşünsenize; sadece 2 saniyede tüm planlarınız
çalışanların büyük bir çoğunluğu gibi özel sektörde çalışıyorum-beyaz yaka.. ülkenin şartları, enflasyon, işsizlik, gibi faktörleri bir yana bırakıyorum. şu sıralar kafama taktığım şey, hayata dair tüm düzenimin bir insanın iki dudağı arasında olması.. düşünsenize; sadece 2 saniyede tüm planlarınız alt üst oluyor. ekonomik olarak amaçlarınızda ya da programınızda kökten değişiklik yapmak durumunda kalıyorsunuz, psikoloji muhabbetine hiç girmiyorum.. Bekar biriyseniz de problem evet ama evli ve çocuklu iseniz -ki değilim- bu hayatınızın 2 saniyede kaos içinde olması demek. öte yandan iş bulma paradoksu, gelecek kaygısı, bir sonraki işte de aynı senaryoyu yaşama ihtimali gibi maddeler koca bir soru işareti olarak sürekli yanımda. buna sadece işten ayrılma odaklı bakmıyorum. günlük iş hayatında, pozisyon olarak üst kişinin veya patronun edebileceği kötü bir kelam bile alt üst edebiliyor. kısaca mutluluk bir veya bir grup insanın insiyatifinde kalıyor sanki. bunları düşünmeden durabiliyor musunuz ?
0
dembudemdirdembudem
(16.02.21)
özel sektörün tamamında patronun ağzından çıkan söz çalışana zarar vermiyor, çok genelleme olmuş bu. ben niçe bir yazılım sektörünü tercih ettim, patron firması az, adam bulması zor, iş yaparken kullandığım araçlar iş bulma alanımı daraltıyor ama aynı zamanda patronun da adam bulma alanını daraltıyor böylece birbirimizin yükünü taşıyoruz. zamanında bir patron firmasında çalıştım farklı bi meslekte öyle hayat geçmez ya.
0
nahtoderfahrung
(16.02.21)
çalışan emeğini her zaman alır
mevcut işinden olursan yeni işinde karşılığını alırsın
kendi işini denersin
0
bir soru sorcam
(16.02.21)
özel sektörde çalışanlar türkiye'de ikinci sınıf vatandaş muamelesi görüyor.
0
dafuq
(16.02.21)
El emeği gerektirir bir iş üzerinden para kazanırken bir sabah sağ kolumu hissetmeyerek uyandım. 6 aydır, bırak o işi yapmayı kaşık tutup çorba içemiyordum (yeni yeni düzelmeye başladım).

Demem o ki; hayat zaten bir an sonra ne olacağını bilmediğin bir muamma. Bunları düşünme de demiyorum. Korkularının gerçekleşecek olması olasılığına karşı önlemler alabilirsin. Kendini diğerlerinden üstün kılacak nitelikler geliştirebilir, tek bir plan üzerinde yoğunlaşmayabilirsin.
0
the she ronin
(16.02.21)
patron-işçi mukayesesi yapıyorsan,
bu saydığın risklerden ticarette, patronlukta daha çok var?!
bi pandemi geliyor, bi döviz vuruyor, turist gelmiyor, bırak sermayeni sıfırlamayı, eksiye düşüyorsun. milyonluk borçlanıp çıkıyorsun, hiç değilse beyaz yakada böyle bir ihtimal yok
başaranın 10 misli kaybeden hikayesi var ticarette, adları anılmıyor tabi
0
esref
(16.02.21)
özel sektör çalışanı olarak dediklerine katılıyorum en kurumsal şirket de olsa patron şirketi de olsa iğne ipliğe bağlı bir nevi işini konumunu kaybetmen. bir iki kişinin insiyatifine bağlı kurumsalda müdürün direktörün patron şirketinde patron patronun yeğeni. ancak ihtimal yüksek değil. hayatın kendisi zor ve bilinmezliklerle dolu. konumun ve kazandıkların arttıkça kaybedeceklerin de artıyor. korkun da artıyor normal. şirketin ceo su veya patronu düşün kazandığı yaşadığı lüksü hayatı ve onun da kaybetme ihtimali var. bir günde pat diye olmasa bile 1 ayda 1 haftada 1 yılda çok kötü hale gelebilirler. ne kadar sürede o hale geldiğin önemli olmuyor. bize düşen kendimizi geliştirerek düştüğümüzde çelme taktıkların da veya yanlış zamanda yanlış yerde olduğumuzda tekrar ayağa kalkacak kuvvet de olmamız gerektiği.
0
kelepir
(16.02.21)
gerçekten ironi yapıyorsun sandım.
sence şu an özel sektör olmayan sektör bir insanın iki dudağı arasında değil mi? samimiyetle soruyorum? espri yok ciddi ciddi sordun yani?


öte yandan özel sektör diye sebahat teyzenin bakkal dükkanında/kobisinde işe girerseniz bu durumu belki hissedersin ama hangi büyük kurumsal şirketin gerçek sahibini görüyor çalışanlar? ne alaka yani? herkes herkese hesap verecek şekilde bir iş hiyerarşisi vardır, gerçek patron (ki o da aklı başındaysa tek başına karar vermez) dışında kimse doğrudan karar verici konumunda değildir.
kurumları bu kadar sahiplenmeye gerek yok, herkes kendi fonksiyonunu gerçekleştirip parasını alma peşinde sonuçta..
0
rewlack
(16.02.21)
bunu düşünmeden durabilmenin formülü, en az 6 aylık maaşı kenarda tutmakta yatıyor. aksi takdirde "işsiz kalıcam" korkusuyla kafayı yersin, ayrıca işsizlik korkusuyla riske giremezsin, riske giremeyeceğin için yükselemezsin, olduğun yerde sayarsın. ama kenarda paran varsa, o 6 ayda da iş bulabileceğine inandığın bir beceri ve yeteceğe ulaştıysan, iyi bir alanda çalışıyorsan bunları kafaya takmıyorsun. bir abim bana demişti ki, hepimiz bir gün öleceğiz ama her gün ölümü düşünerek yaşanılır mı?
0
roket adam
(16.02.21)
(8)

Firmalar neden direkt son kullanıcıya satmıyor?

the coon
Şu çağda neden hala aracılara ihtiyaç duyuyorlar? Alışveriş sitelerinde ürün satmak çok mu zor? Spesifik ürün belirtmedim. İsterseniz elektronik ürün olarak düşünebilirsiniz. Kendi ürününü satan nadiren görüyorum. Onlar da internetteki fiyatlarla aynı veya daha yüksek oluyor.
Şu çağda neden hala aracılara ihtiyaç duyuyorlar? Alışveriş sitelerinde ürün satmak çok mu zor? Spesifik ürün belirtmedim. İsterseniz elektronik ürün olarak düşünebilirsiniz. Kendi ürününü satan nadiren görüyorum. Onlar da internetteki fiyatlarla aynı veya daha yüksek oluyor.
0
the coon
(15.02.21)
Büyük firmalar incik boncuk ufak satışla uğraşmaz. Bayileri ve dağıtıcıları vardır. Onlar uğraşır. Üretici karını koyar toptan satar. Kolay değıl dağıtım pazarlama satış sonrası takibi filan
0
intern in the house
(15.02.21)
Tahminen satış hacmi nedeniyle büyük marketlerin (hepsiburada, n11 vb. gibi) sağladığı taksit, indirim vb. avantajları kendi sitelerinde yapmaları onlara daha pahalıya geliyor olabilir. Bir de işin lojistik boyutu var ki en büyük neden bu olsa gerek. Yani atıyorum, samsung bütün elektronik cihazlarını sadece kendi sitesi üzerinden satmaya kalksa bunun için birçok ek operasyonlara (depolama, kargo, müşteri hizmetleri vb. gibi) ihtiyaç duyacak. Ama zaten bu operasyonları yoğun bir şekilde yapan koca koca marketler varken, onlardan faydalanmak yerine kendi mağazasını oluşturmak sürdürülebilir olmayabilir. Gerçi yapanlar var (Apple, Huawei, vb.) ama Apple Store fiyatları rekabetçi değil. Yani durduk yere "sepette %5 indirim" diye bir olayları yok.
0
himmet dayi
(15.02.21)
asus monster filan kendi sitesinde laptop da satıyor ama o kadar alınmıyor. banka kredi kartları hb gg n11 gibi sitlere kampanya yapıyor taksit yapıyor
0
ShadowOfMoon
(15.02.21)
çünkü senin alacağın bir tane hadi diyelim beş tane. kendi pazarlama ağını oluşturmuş toptancının alacağı bin tane.
sen olsan kime satarsın?
0
etna
(15.02.21)
Herşeyi boşverin, bu bir reklam yöntemidir. Düşünsenize, herkes gelip sizden ürün alıyor, her kesimin gözü önünde. Marka bilinirliği açısından önemli bu. Heryere mağaza açmak gibi lüksleri olmadığına göre?

Mesela samsung dese ki ben mağza açacağım, ancak oradan temin edebilirsiniz. Iğdırdaki müşterilere nasıl ulaşacak? Yerel telefoncularla her kesime ürün temin edebilmek varken...
0
Unde bach canim
(16.02.21)
Bizim millette araciyi ortadan kaldırma hastalığı var.
Aracılar ortadan kalkarsa herkes refaha erişecek sanıyorlar. meyve, sebze, et, tavuk, giyim, elektronik ne varsa üreticiden tüketiciye aracısız ulaşsın istiyorlar.
Üretici kişi veya firmaya ekstra iş yükü olacağı ve yine masraflı olacağını ve daha az efektif olacağıni düşünmek çok mu zor.
0
dafuq
(16.02.21)
ihtisaslaşma meselesi.
üretim yaparken sadece kaliteye değil, aynı zamanda en kısa zamanda, en fazla miktarda ürünü yetiştirmeye de odaklanırsın. bu da elinde aynı türden çok fazla miktarda ürün birikmesine sebep olur. bunları toptan satarsın.
perakende satış içinse bol renk, bol çeşit gerekir ki son kullanıcı kendine uyanını alsın.
0
sinek kral
(16.02.21)
apple yapıyor
0
bir soru sorcam
(16.02.21)
(7)

Biraz İç Dökmece

birsorunumvar
Bu biraz iç dökmek olacak dostlar. Öyle boktan bir döngüde sıkışıp kaldım ki. Yakın bir dönemde kız arkadaşımdan ayrıldım. Konular farklı olsa da bu ayrılıkta da yine sebep aynı. Güvenim kırıldı, yalan söylendi. Aldatma yok sonuçta diye kimisi için basit gelecek belki ama karşınızdaki insana çok değ
Bu biraz iç dökmek olacak dostlar. Öyle boktan bir döngüde sıkışıp kaldım ki. Yakın bir dönemde kız arkadaşımdan ayrıldım. Konular farklı olsa da bu ayrılıkta da yine sebep aynı. Güvenim kırıldı, yalan söylendi. Aldatma yok sonuçta diye kimisi için basit gelecek belki ama karşınızdaki insana çok değer verince bunun yıkımı da ağırlaşıyor. Ağlama duvarına çevirmek değil niyetim ama öylesine bıktım ki karşımdaki insanlardan ilişki sonrası aynı sözleri duymaktan. “-Hayatımda tanıdığım en iyi insansın. -Benim için şanstın ama ben içine ettim.” Utanıyorum bu cümleleri alıntı yapmaya ancak anonim olduğumuz bir yerde yazabiliyorum, nolur önyargıyla yaklaşmayın lütfen. Bu cümleleri duymaktan da, ben ilişkiyi sonra erdirdikten sonra karşımdakilerin ısrarlı aramalarından, mesaj atmalarından da iğreniyorum. Defalarca tekrar eden hataların ardından ayrılma kararlılığıma ve arkama bakmayışımdan yakınmalarından tiksiniyorum.
İlişki devam ederken defalarca gerçekleşen kayıtsızlıklar neden sonradan farkındalık yaratıyor? Kaldı ki yarattığını da düşünmüyorum ya neyse. Hiçbir zaman tek bir sıkıntıda da ilişkiyi bitirmedim. Diyorum ya ben daha çok emek verip karşımdaki insana çok değer verdiğimde sanırım hiç bırakmayacağımı düşünerek yine benzer olayların arkasından bitirmekten başka çarem kalmıyor. Buraya yazdıklarım benim ağzımdan ifadeler olduğundan objektif olamaz elbette fakat karşımdaki insanların ilişki bitimindeki söylemleri ve hatalarını fark etmelerinden, pişmanlıklarından dolayı çok yanlı bir tutum sergilediğimi düşünmüyorum.
Benim ilişkisel bağlamda pek çok kavrama inancım kalmadı. İnsanlara zaten kolay güvenen biri değilken, artık bu öyle had safhada ki anlatamam. Peki bu kadar şey yazdın derdin ne senin diyor olabilirsiniz. Geçen gün bir duyuruda görmüştüm. İnsanlar eşlerinden, hayatlarındaki kişilerden öyle güzel bahsediyorlardı ki, yemin ederim kıskanmadım, şanssız oluşuma yakınmadım. Sadece soruyorum gerçekten var mı sizi de kendisi kadar düşünebilen insanlar? Ben 30 yaşına geldim, gerçekten çok güzel kız arkadaşlarım oldu ama hiç bunları bana söyletecek birini tanımadım, tanıyacağıma dair de umudum yok.
Merak ediyorum dediğiniz gibi gerçekten varlar mı? Siz evet var dediğinizde de hemen önüme bakamayacağım belki ama bu boktanlığı aşamıyorum, olmuyor.
0
birsorunumvar
(15.02.21)
Aynı durumdayız aşağı yukarı. Ben saldım artık. Pek bir arayışım yok. Sosyal medyaya girmeye korkar oldum insanlar ne güzel ilişkiler yaşıyor diye. Keşke herkesin kafasına göre insanların bulunduğu bir havuz olsa ordan bulsak birbirimizi.
0
olaylar olaylar
(15.02.21)
Biraz seçici olmakla ve şansla ilgili bir şey uyumlu olacağın insanlara rastlamak bence. Biraz da kişilerin inşaa ettiği bir şey o imrenilen ilişkiler. Ne demiş Bülent Ortaçgil; büyük aşk yoktur, aşklarını büyütebilen insanlar var. Belki siz uyuşacağınız kişiye denk gelemediniz ya da o kişi/kişiler ile iletişimi doğru kuramadınız bilinmez. Böyle insanlara ve ilişkilere küsmeyin hemen. Hangi konuda sorun yaşıyorsanız ilişkilerinizde o konularda daha dikkatli olun, mesela en başta tavrınızı net bir şekilde ortaya koyun yalan konusunda hasassım bir daha dönüşü olmuyor gibi.
0
Mossy
(15.02.21)
www.youtube.com
bu abiyi dinleyin
0
bir soru sorcam
(15.02.21)
Yok. Bu ego dünyasında çok zor gibi.
0
jalapeno
(15.02.21)
Dostun geçmiş olsun. Zor ama imkansız değil. Ben de bir gün boşansam daha da hayatta ilişki kuramam diye düşünüyorum bazen. @Mossy’nin söylediklerine katılıyorum. İlişkiyi beslemek için çok emek gerekiyor. Verilen emeğin karşılıklı olması gerekiyor vs ama etrafta bunu arayıp bulamayan yüz binlerce kadın ve erkek olduğuna göre aslında bunların birbirini bulma şansı da var yani. Yok değil. İlişkilere küsme, kendine zaman tanı, önceki hata olarak gördüğün şeyleri yapmamaya çalış. 30 yaş dediğin nedir, daha yeni başlıyoruz aşkolsun :)
0
pandispanya
(15.02.21)
aa bunu ben mi yazdım dedim :(

özel hayat, arkadaşlıklar, akrabalar, iş hayatı, apartman hayatı...

içinde insan olan her şeyden o kadar bunaldım ki, güvenim o kadar yok oldu ki...
bir tek çekirdek ailemi alıp dağlara kaçasım var, mağarada yaşayasım var. ama onlarla da ayrı mağaralara, yakın olsun da aynı mağara olmasın mümkünse.

geçenlerde çağımızda narsisizmin arttığına dair bir yazı okumuştum. yani narsisistik kişilik bozukluğu olmasa bile insanların narsisistik davranışlarının arttığına dair bir yazıydı.

insan ilişkilerindeki değerler sanırım sosyal medyanın da etkisiyle iyice değişti maalesef. artık her şey "ego" üzerinden dönüyor gibi geliyor.
0
la lykia
(16.02.21)
hep aynı senaryoyu yaşıyorsanız sizin dışarıya verdiğiniz/vermediğiniz/veremediğiniz mesajlarda sıkıntı olabilir. hayatı yeniden keşfedin kitabını okumanızı çok öneririm.
0
Phoebe
(16.02.21)
(5)

makat çatlağı(fissür) krem önerisi?

mikahakkinen
genel cerraha gittim ilgilenmedi ve mantar için kullandığım trosyd ve procto glyvenol krem verdi. 2 sene önce sıkıntım olmuştu sonra bir daha olmadı. ancak genel cerrah dr bence ilgilenmedi. ben kanamadan başka herhangi bir problemim yok. sık sık olan bir şey değil. çok fazla turşu tükettim galiba o
genel cerraha gittim ilgilenmedi ve mantar için kullandığım trosyd ve procto glyvenol krem verdi. 2 sene önce sıkıntım olmuştu sonra bir daha olmadı. ancak genel cerrah dr bence ilgilenmedi. ben kanamadan başka herhangi bir problemim yok. sık sık olan bir şey değil. çok fazla turşu tükettim galiba ondan.

krem öneriniz nedir? bir de kahve içmem sıkıntı yaratır mı?
0
mikahakkinen
(15.02.21)
geçen sene bu zamanlar benzer küçük çatlak teşhisiyle recbutin kullanmıştım gayet faydasını gördüm.
0
kapti
(15.02.21)
neutrigina topuk çatlağı kremi
0
bir soru sorcam
(15.02.21)
Anuflex ve Anestol Pomad dönüşümlü oldukça işe yarıyor, birini sabah birini akşam mıydı yada aralarında bir kaç saat kullanarak mıydı öyle bişeydi.

Dikkat etmek gereken önemli noktalardan biri çok fazla tuvalete çıkarak dışkı sertleşmesini önlemek, beslenmeye dikkat etmek.
0
John Bloor
(15.02.21)
Sarı kantaron yağı ilaçlardan çok daha fazla işe yarıyor bence.
0
adivar
(15.02.21)
sıcak su banyosuna karanfil yağı damlatıyordum birkaç damla çok iyi geldi
0
dinç kuvvetler
(15.02.21)
(13)

Sevgililer günü hediyesi tartışması

patos64
Arkadaşlar ben mi hatalı mıyım bilemedim ama, şimdi yarın sevgililer günü, uzak mesafe durumu var hatta yurtdışı:) ben hediye almak istedim kız kardeşiyle ulaştırmak için ya da kendim gideceğim 1 ay sonra vermek istedim, sonra da geç olur diye ulaştırayım dedim ama kız kardeşinin bir sorunundan dola
Arkadaşlar ben mi hatalı mıyım bilemedim ama, şimdi yarın sevgililer günü, uzak mesafe durumu var hatta yurtdışı:) ben hediye almak istedim kız kardeşiyle ulaştırmak için ya da kendim gideceğim 1 ay sonra vermek istedim, sonra da geç olur diye ulaştırayım dedim ama kız kardeşinin bir sorunundan dolayı bu haftaiçinde halledemedim, haftaya kaldı, ama biraz tezcanlı olduğu için hiçbir şey yapmasam hemen tepki verir, ama şurayı yanlış anlamayın çok ufak bile bir şey halletsem yeterli, hani çok hediye düşkünü anlamı da çıkmasın. Bu yüzden hediye aldığımı geldiğimde vereceğimi söyledim, maksat hiçbir şey yapmadığımı düşünmesin, hemde haftaiçi kardeşi verince sürpriz olsun, bir anda şöyle şeyler duydum, şimdi değilse ne anlamı var teknoloji gelişti, sipariş verebiliyor, bu bahane yapmadıysan şimdi açıklamanın anlamı yok boşuna konuşma yorulma gibi gibi... sonra sinirlendim dedim ki yahu en fazla dersin ki şimdi olsa daha güzel olurdu ama öyle planladıysan yapacak bir şey yok hatta içinden sinirlenebilirsin bile ama bunu böyle göstermenin ne anlamı var?
Bilmiyorum bana çok saçma geldi. Ne diyim. Ben de planım buydu ama heves falan bırakmadın bir şey yapmayacağım dedim.
0
patos64
(14.02.21)
sen haklısın. ben olsam o kızdan baya soğurdum açıkçası. hediye almazsan ortalığı yıkacak belli ki.
0
jelly bear
(14.02.21)
İyice saçmalamış.
Yani hediye onun için o kadar önemli ki sizin elinizden almayı bile bekleyemiyor. İşin maddi yönü önemli demek ki.
Kız kardeşi götürünce de mutlu olmayacak artık.
İyi ki kendini böyle erkenden belli etmiş.
İleride de sorun olur. Dikkatli olun.
0
pro9it9is9
(14.02.21)
Ya kadıncağız çok heveslenmiş. Sizde hediyeyi yüz yüze vermek için heveslenmiş, plan yapmışsınız. Belliki böyle günlere anlam yükleyen biri, sizde öylesiniz o kadar plan yapmışsınız, düşünmüşsünüz. Küçük çocuk gibi heveslenmiş işte. Üstelik uzaktaymışsınız. Galiba kapısına bi pasta bile gönderseniz hoşuna gidecektir. Sevgilimle yan yana değiliz, ama beni düşündü hediyesi geldi diye düşünmek istemiştir belki.

Bu kadar heveslendiği içinde hediye işinin hayal kırıklığını böyle tepki göstermiş. Keşke biriniz tepki gösterirken diğeriniz tepki göstermek yerine alttan alsaydı. İkinizde birbirinizin hevesini kırmışsınız. Çok küçük bir tartışma, yanlış anlaşılma aslında. İkinizde kendinizce haklısınız. O kadar plan yapmışsınız, bence konuşarak bu sorunu çözersiniz, 14 şubatı küs, bozuk geçirmeyi planlamıyordunuz sonuçta. Bence çiçek, hamburger, pizza gibi bir şeyler sipariş verin sevgilinizin evine, aranızı düzeltin.
0
GoodMorningTeacher
(14.02.21)
Böyle şeyler okuduğumda/duyduğumda hep şaşırmışımdır. İnsanlar çok cüretkar. Böyle çiğ bir insanla birlikte olmak size kalmış bir şey. Bu durumda yapana değil, kendisine yapılanı kabul edene laflar hazırlarım genelde.
0
ruhen hastayim ben
(14.02.21)
Benim için hediye inanılmaz önemli bir şey ve kendime alamayacağım kadar güzel şeyleri ince ince düşünüp başkalarına almışlığım çoktur. Hediye almayı daha da severim. Ama ben yerinizde olsam hediye almazdım. Almayacağım gibi de bu olayı kafamın bir yerinde böyle yanıp sönen yıldızlı yıldızlı ışıklarla not alırdım.
Bence hatalı değilsiniz. Ömrünüz boyunca her özel günde mi hediye alacaksınız? Alamadığınız zamanlarda ne olacağını biliyorsunuz artık.
0
pudra
(14.02.21)
Dostum seninde benimde problemimiz aynı, naif insanlariz, çok seviyoruz ve kullanılıyoruz.

Elbet birgün kendimize saygımız ağır basacak, hak ettikleri muamaleleri alacaklar.
0
kleider
(14.02.21)
O size ne aldı?

Şimdi şöyle olacak, hediye bugün gelmeyince zaten sinirlendi, bu kavganın üzerine sen de utanmış ve aceleyle kardeşinden yardım istemişsin, haftaiçi kardeşi bir şekilde halletmiş gibi saçma bir durum oluşacak:D
Madem böyle biraz fazla önemsiyor bu işleri, keşke önceden çiçeksepetinden gül söyleseydiniz. Kızın yaptığı şımarıklık buna katılıyorum. Ama onu tanıyorsunuz...
0
megalomaniac
(14.02.21)
peki aynı şekilde kendisi de sana hediye almış olmalı?
bu tepkiyi verdiğine göre.

aldıysa da haksız, almadıysa daha da haksız
0
megacracker
(14.02.21)
Haklıyken Trip, naz çekerek ilişki yürümez
Uzak mesafe ayrı öldürür

Sevgisinin samimiyetine bak
0
bir soru sorcam
(14.02.21)
Ön yargılı olmak istemiyorum, yanlışsa kusura bakmayın ama tam 14 şubatta instagrama foto atamayacağı için bu kadar sinirlenmiş olabilir mi? Öyleyse daha bunun evlilik teklifi var, nişanı kınası düğünü tatili. Bunun için yaşayan insanlarla ilişki sürdürmek çok zor.

Öyle değilse bile büyük kabalık. O size hediye gönderdi mi gününde? Bence bütün planı ve sizden bağımsız neden olmadığını anlatıp yerin dibine sokmalık bir durum.
0
pandispanya
(14.02.21)
bence ikiniz de kendinize göre haklısınız.
sonuçta siz çaba harcamışsınız ve tabii ki size göre bencilce bir davranışta bulunmuş.
ama özel güne önem veren insan için de hediyesini sürprizli ve/veya gününde almak çok mutlu eden bir şey.
bazı kadınlar bunu iple falan çekiyor, geceleri uyumadan "ayy ne aldı acaba?" diye düşünüyor.
hevesinin kırılması çok anormal değil ama dile getiriş biçimi ya da dile getirmesi saçma olmuş.

karşıdan sürekli olgunluk ve ağırlık bekleme hayatla örtüşmeyen bir şey.
hayatta bazı şeyler de heves üzerine kuruludur, üstelik yaşı gençse bu daha da öyledir, ki verdiği tepkiden öyle olduğunu tahmin ediyorum.
hediye düşkünü, açgözlü falan bir insan değilmiş zaten.
yani genel karakter olarak bu tarz biri değilse, büyütmeye gerek yok.

dediğim gibi, size yansıtması saçma, normalde bunlar kız arkadaşlar arasında konuşulan, üzerine yorum yapılan ve karşıya yansıtılmayan şeylerdir.
evet eksi puan ama o kadar da gömülecek bir durum da yok bence.

sevgililer gününde uzakta olan sevgilisinden gününde hediye alamadı diye canı sıkılmış, sizin de düşüncenizi bilmediği için ihmal ettiğinizi sanmış.
olur öyle şeyler.
üstelik arada mesafe olduğu için sizin ihmal ettiğinizi düşünüp buna tepki verme ihtimali normalden daha fazla çünkü uzak mesafe türü ilişkileri böyle şeyler ayakta tuttuğu için "önemsemiyor belki de" diye düşünür.
0
blatta hiberna
(14.02.21)
Ben @GoodMorningTeacher ve @blatta hiberna'ya katılıyorum. Söyleyiş biçimi hoş değil ama heveslenmiştir ve hâlâ kendisini önemsediğinizi görmek istemiştir. Keşke bu sekilde dile getirmeseymiş ama diğerlerinin yaptığı yorumlar bana çok ağır ve acımasızca geldi.
0
Mossy
(14.02.21)
ben olsam gerçekten seviyorsam hediyeyi verirdim kardeşi de durumu anlatırdı, hem vaziyeti anlardı hem de mahçup olurdu. ama genel bi davranışsa bu, o zaman daha derin düşünülebilir.

bir kadın olarak söylüyorum, insan kusursuzca düşünülmek istiyor. eğer karşıdaki yeterince önemsemezse sallamazsa kendini değer verilmemiş hissediyor. bu tarafını da görün. olay iki kuruşluk hediye değil, düşünülmek değer görmek ;)
0
durme
(14.02.21)
(12)

istanbul vs dubai

the junior jr
sizce taşınmalı mı ?aynı banka aynı iş 1-istanbul : 26.000 brüt maaş , yaklaşık 16.500 nete geliyor + senelik 1 maaş civarı bonus var. 2-dubai : 30.000 AED (60.000 TL) net maaş (dolara endeksli) + senelik 1 maaş bonus. 2sinde de aileyi kapsayan özel sağlık sigortası var. istanbulda izin yılda 15 işg
sizce taşınmalı mı ?
aynı banka aynı iş

1-istanbul : 26.000 brüt maaş , yaklaşık 16.500 nete geliyor + senelik 1 maaş civarı bonus var.

2-dubai : 30.000 AED (60.000 TL) net maaş (dolara endeksli) + senelik 1 maaş bonus.

2sinde de aileyi kapsayan özel sağlık sigortası var. istanbulda izin yılda 15 işgünü, dubaide 25 işgünü.

çalışmayan eş + 1 bebek var.
0
the junior jr
(13.02.21)
Soruyu mu anlamadım diye 2-3 kez okudum ama galiba anladım ve burada kalmanız için hiçbir sebep göremedim.

Edit: bankadan istifa ettiğim için kalkıp duvara vuracağım şimdi kafamı. Hangi banka bu qnb mi? Odea mı? Gideyim yatayım kapısında işe alsınlar beni alllahımmm :((
0
irene
(13.02.21)
Mayış dört kat artıyor neredeyse, ben olsam giderdim.

İki ihtimal geliyor aklıma soruyu görünce.

Ya troll sorusu ya da sen gitmek istiyorsun ama eşin istemiyor.
0
mezarkabul
(13.02.21)
mekanlar yerler elbet önemlidir ama asıl önemli olan hayat şartların. birinde 1 senede milyonluk oluyorsun neredeyse. istanbulu daha çok seviyorsan bile bu aradaki maaş farkı için dubai seçilir derim. hayat standartlarının ne kadar değişeceğini düşün bir.
0
papuayenigine02561
(13.02.21)
maaş artıyor ama kiralar, genel ihtiyaç (telefon, internet, su, elektrik, klima vb) + mutfak harcamaları da yüksek dubai de
0
🌸the junior jr
(13.02.21)
Netten hızlıca baktım da İstanbul 38. Dubai 35. Sırada pahalılık bakımından. Aşırı fark yok doğruysa bilgi.

Zengin Araplar, aşırı görgüsüzdür, birkaç yıl para kazanıp, Avrupa ülkelerine geçmenizi veya Türkiye'ye dönmenizi öneririm.
0
mezarkabul
(13.02.21)
Uzun sureli mi dusunuyor yoksa kisa sureli mi?

Dubai uzun sure oturmayi dusunecek bir yer degil bence, cok bilgim yok ama cocuk yetistirmek de zor olabilir. (Yabanci okullar varmis diye duydum). Oraya giden arkadaslarim genelde ya para biriktirmek ya da baska yere adim olmasi icin gitti.

Turkiyeden muhtemelen her turlu iyi olacaktir ama uzun sure durmayi pek onermem.
0
fakyoras
(13.02.21)
gidilir, çocuk okula başlayana kadar kalınır. çocuk okula başlayınca o para sıkıntı yaratır.
0
roket adam
(14.02.21)
bence bu soruyu soruyorsan dubai'ye tasinmak sana gore degil. cevabim istanbul.
0
hot potato
(14.02.21)
Dovizi tlye cevirip karsilastirma yapmanin hicbir faydasi yok.
Yurtdisinda pahali sayilabilecek bir sehirde yasiyorum. Numbeo rakamlari cok dogru degil ama bir fikir veriyor. Calismayan es + cocuk durumu bende de var. Benim yasadigim sehirle dubai'yi karsilastirinca insan gibi yasamaya calisirsaniz verecekleri maasin %80-85ini rahat ezersiniz, biraz artar gibi.

Dolayisiyla amac ciddi para biriktirmek falansa o is zor gibi. Ben arap colune cok ciddi para kenara koyamacaksam gitmem ama kisiye gore degisir tabii.
0
cooperr
(14.02.21)
ne kadar süre kalınacak?
eş neden çalışmıyor? yani eş burada da mı çalışmıyor yoksa bebek izninde falan mı?

TL ye çevirip bakma.
maaşlardan her iki taraf için de kira, faturalar, market alışverişi gibi şeyleri düşüp gün sonunda kalana bak.

dubai pahalı bir şehir, maaş 3 kişi için wow süper değil. ama iyi bir maaş. böyle durumlarda maceraya atılma motivasyonu da sağlayacak bir çeşit maaş olması beklenir. biz türkiyeliler sürekli ülke ülke gezmeye alışık insanlar değiliz üstelik. ayrıca dubai dubai de olsa arap kültürü? :/
çocuğun eğitimi açısından da işler zor. okul öncesi eğitim ne ve nasıl olacak ://


bence gidilir, eş hiç çalışmayacaksa 2 yıl civarı kısa süre kalınır, deneyim kazanılır, başka ve daha batıda bir ülkeye gitmek için güzel bir referans elde edilir.
0
rewlack
(14.02.21)
Havasına suyuna bak 1 hafta tatile gidip
Gerçi şu an kış sayılır ora da
0
bir soru sorcam
(14.02.21)
Ben de burada bir arap bankasındayım. Dubai’ye giden birebir samimi olduğum insan yok ama arkadaşlardan duyduğum kadarıyla gidenler çok memnun.
Ben olsam giderim o tecrübeyi yaşarım. Eş çalışmadığı için çocuk okula başlayana kadar rahatsınız o maaşa da sürünecek haliniz yok. Neden denemeyesiniz ki?
0
cilekli pasta
(14.02.21)
(20)

Çocuk yapma nedeni

instant crush
Merhabalar, gunun felsefe ve yaşam problemi olarak sorumuz: çocuk sahibi olmaya nasıl ve neden karar verdiniz? "Kendimi bildim bileli çocuğum olsun istiyorum" diyenlerden ve "bebekler cok tatli senin yetistirecegin bir küçük sen yapiyorsun" diyenlerden veya "dunyada kaynaklar tükeniyor cocuk mocuk y
Merhabalar, gunun felsefe ve yaşam problemi olarak sorumuz: çocuk sahibi olmaya nasıl ve neden karar verdiniz? "Kendimi bildim bileli çocuğum olsun istiyorum" diyenlerden ve "bebekler cok tatli senin yetistirecegin bir küçük sen yapiyorsun" diyenlerden veya "dunyada kaynaklar tükeniyor cocuk mocuk yapmayin"cilardan ziyade bu dünyaya çocuk getirmek isteyip istemediğini kisisel olarak bilmeyenlerin cevaplarini merak ediyorum.

Düşünüyorum düşünüyorum bir insan var edip basina durduk yere dert açmaya gerek var mi emin olamıyorum. 5 yasinda okula gitmeye baslayacak, yillarca ülkemiz insani ile mücadele ederek okulu bitirecek sonra is bulma derdi, yine sacma sapan insanlarla uğraşarak para kazanmaya calisacak vs. Veya bunlari yapmasa atıyorum sanatçı olsa yine baska baska sıkıntılar yaşanıyordur. Hayatın amaci mutlu olmak değil evet ama mutsuz olma ihtimali olan bir canlıyı var etmek için alınacak sorumluluğa dair motivasyon nereden geliyor? Olsa canla basla olabilecek en iyi şekilde yetistirmeye calisiriz o ayrı tabi ki ama sıfırdan var etme noktasındaki karar aşaması beni düşündüren kısım. Belki de karamsar bir insan olmayacak ve gayet sansli ve mutlu olacak bunu da bilmiyoruz tabi.

Siz ne diyorsunuz? Evli ve 30 yaş üstü cevap verebilirse sevinirim.
0
instant crush
(11.02.21)
bu kadar sorgulamadıkları için :)

çoğu evlilik zaten bireyi tüketen ve hayata devamlılığını zorlaştıran bir psikolojiye sokuyor. maalesef bunu çocuk yaparak 3-5 yıl daha geçiştirmeye çalışıyorlar.

o yüzden kişi öncelik "ben" diyip yaşarsa mantık çerçevesinde düşünününce bırak çocuğu evlilik bile yapmaz.
0
redeath
(11.02.21)
Üreme duygusu içgüdüseldir.
Söylediğin makul ve mantıklı gerekçeler gün olacak, an gelecek içgüdülerine yenik düşecektir.
0
Mirket
(11.02.21)
bir canlıyı var etmek için alınacak sorumluluğa dair motivasyon, bir primat olmaktan geliyor. primat özellikleri tüm bu sorgulamalardan daha baskın çıkıyor bir süre sonra.

baba olmayı, özellikle genç bir baba olmayı çok isterdim. yaşım 36, kanser hastasıyım (atlatıyorum, problem bu değil). artık baba olmak istemiyorum, sebebi genetik olarak bu rahatsızlığın sıkıntısını çocuğum/çocuğu/çocukları vs çekmesin diye.
0
uuth
(11.02.21)
30 yaşın üzerinde, 5 senelik evli ve 10 senedir aynı sevdiğim adamla birlikteyim. Gerçekten bu dünyaya ikimizden bir çocuk getirmeyi çok isterdim, çok da iyi ebeveynler olacağımıza inanıyorum ama her şeye rağmen g.tüm yemiyor, totalde istemiyorum. Bu ülkede yaşamasaydım ya da bu ülke bu kadar kaygı yaratacak bir ortam olmasaydı yapardım. Şu ortamda çocuk yapmak ya bencillik ya oyuncak arayışı ya da gerçekten iyi maddi imkanlarına güvenerek çocuğu koruyacak bir fanus yaratılabileceğine olan güvenin neticesindedir diye düşünüyorum. Fanustan kastım, kendine benzer ailelerin çocuklarıyla, en elit eğitimi verip, en donanımlı şekilde yetiştirebileceğin, kafana eserse tak diye yurtdışına gönderebileceğin bi fanus. Çocuk toplumla çok yüzleşmek zorunda kalmadan yani. Onda da gerçekten 20 sene sonra, 40 sene sonra neyse susuzluk başlarsa, nükleer bişey olursa dünyanın herhangi bir yerinde nasıl koruyacaksın diye düşünüyorum.

Hormonlarım ve aklım bir olup bana yapma diyor kısaca :D artık bi gün kafayı yersem yaparım, bakıcaz :) Çocuğu olan tüm ailelere de sabır, güç, sağlık, başarı, mutluluk diliyorum :))
0
pandispanya
(11.02.21)
Sınırlı kaynakların olduğu dünyaya bir çocuk getirme fikri şuan içime sinmiyor. Ama çok iyi bir anne olurum diye düşünüyorum, öğrenme ve gelişme aşamasında oyun kurmak, merak etmek, çocuğumla birlikte gelişmek, keşfetmek isterdim. Bir yanım eksik kalır gibi geliyor. Bir yandan da maddi yükümlülüğü istemiyorum, işe ara vermek istemiyorum, evimi değiştirmek durumunda kalmak istemiyorum. Eşim para olursa her şey hallolur diyor içten içe ona katılıyorum. Tam olarak ebeveyn olup olmayacağımıza karar vermiş değiliz. Yine de kendi ebeveynlerimiz yaşlandı ve destek gerekebiliyor, akrabalı büyük bir aile değiliz, bunu görünce bizim bir çocuğumuz olsa acaba destek olur mu ilerde diyorum içimden. Bakım vermek değil kastettiğim ama aramak sormak, görüşmek, danışmak, muhabbet etmek gibi şeyler. Belirsizlik hayatın her yerinde de olsa evrimin dürtmesi kendini anne babayken bulmak da var. Keşke bir taraf daha ağır bassa, ben bu meselede tam ortadayım.
0
kullanıcıadımbuolsun
(11.02.21)
koşullar iyi ise neden yapılmasın bence ok
ama 2021 türkiye'sinde bence anlamsız
0
duyurukullanıcısı
(11.02.21)
33 E / Bizde şu şekilde gelişti; Evlendikten sonra uzun zaman gezelim çocuk yapmayalım diye bol keseden konuştuk önce. Sonra etraftaki arkadaşlarımızın çocukları oldu, eşimin arkadaşları da birbiri ardına bebeklerini kucaklarına aldı. Sonra nasıl oldu anlamadık biz de çocuk istiyor olduk. Bebeğimiz henüz yolda, bizi neler bekliyor hala bilmiyoruz ancak daha gelmeden her muhabbet onun üzerinden dönüyor.
0
va
(11.02.21)
Kendimi bildim bileli çocuk düşkünü olmadım. 30'larıma gelene kadar çocuk mu / kedi mi deseler herhalde kedi derdim.
30 enteresan bir dönüm noktası kadınlarda. Hormonlar coşuyor mudur nedir? İki kızım var çok şükür, iyi ki varlar.
Mutlu olmanın tamamen olmasa da bir karar verme işi olduğunu düşünüyorum. Çocuklarımı öyle yetiştirmeye çalışıyorum. Kendimi karamsarlığa kaptırmadım, onları da kaptırtmamak için elimden geleni yaparım.
0
SiyamkedisiZorro
(11.02.21)
seviyorsan, seviliyorsan, güveniyorsan, bir ömür beraber geçer diyorsan: gaz maskesiyle gül koklanmaz deyip çocuk yapılıyor bence
0
bir soru sorcam
(11.02.21)
Belli bir sosyo-kültürel ve sosyo-ekonomik standardın altında kalan insanların bunu bir basamak olarak kabul ettiklerini düşünüyorum ve gözlemliyorum. Okul bitti, işe gir, evlen, çocuk yap. Üzerine çok fazla düşünmüyorlar ve romantik yaşıyorlar hayatı. Yapılması gerekiyor, çocuk aile kurumunun amacıdır gibi geliyor sanırım onlara. Kendileri henüz hazır hissetmeseler aile büyükleri istiyor diye yapıyorlar mesela. Ben ciddi anlamda planlayıp kendimi geri dönülmez şekilde hazır hissetmeden çocuk yapma kararı almam ama onlar için böyle bir süreç yok sanırım.
0
Mossy
(11.02.21)
Bu istek içgüdüden çok kültüren kodlar yüzünden baskın geliyor

Zorluğu var evet fakat yanında gelen statü ve tamamlanmışlık etiketi
0
freebird5406_2
(11.02.21)
toplumsal ve kültürel olduğunu düşünüyorum ben de. bir yerde herkes "ee çocuk?" diye düşünüyor. evli olmadığı ve mevcut şartlarda çocuk yapma ihtimali olmayan kişiler bile "ne zaman çocuk yapacağım" fikrine kapılıyor. ya da bir an önce evleneyim de çocuk yapayım falan. yaş geçmesi diye bir türkü var bir de, yaşım geçiyor diye bir telaşa giriliyor. bir de fazla abartılıyor. bizde abartılan iki şey herhalde çocuk yapmak ve annelik. isteyen yapsın tabii ki, allah mutlu mesut etsin, ama çocuk aşırı büyük sorumluluk. bir çok insan da bunu pek düşünmeden yapıyor geçiyor. neden, çünkü kültürel, çünkü herkes yapıyor, o niye yapmasın.
0
veritaslibertas
(11.02.21)
7 yıllık evliyim, şu an 5 aylık hamileyim. Tüp bebekle, anam ağlayarak yaptım bi de açıkçası. Hata kaza galan değil, gayet planlı bir bebek.Yorumları şoka girerek okudum açıkçası.

Kendimi de çok kötü hissettim. Bu dünyaya çocuk getirerekk sınırlı kaynakları kötü kullanan, çocuğunun geleceğini düşünmeyenn bencil insanlar olarak...

Gaz maskesiyle gül koklanmayacağı(!) için çocuk yapıldığını düşünen de varmış demek ki gerçekten. Ya da bireyselliğimizi yitirdiğimiz için evliliğimiz ite kaka gitsin diye çocuk yapmış da olabilirmişiz. Vay... vay ki ne vay...

Soru sahibi, biz mutlu insanlarız. Birbirimizi seviyoruz, dünyaya sevebileceğimiz bizden bir parça getirmek istedik. Hepsi bu kadar.
0
physcos physcos
(11.02.21)
6 yillik evliyim 1 cocuk var

Bir tane daha yapmazsam annem babam ve kayınpeder kaynana beni kesecek

Çok baskı yapıyorlar

Çocuk yapma nedenim: tam bir aile olmak ve eşimin anne olmayı istemesi
0
intern in the house
(11.02.21)
34 K tüp bebek tedavisi ile 1 aylık hamileyim. Eşim bu ülkeye çocuk mu yapılır kafasındaydı ama ben aile olmak bütün olmak istedim. Ayrıca bizim gibi insanlar çoğalmazsa ilerde yaşadığımız yer daha da boktan bir yere dönüşecek. Gümbür gümbür cahil nesil geliyor. Annelerinin kafasına çukur işareti kazıttığı çocuklar büyüyünce bu ülkeyi yönetecek.
0
suicides underground
(11.02.21)
35 yaşındayım 2 çocuğum var. çocuk konusunda hala gelgitli düşüncelerim var:

(1) geleceği distopya gibi görmediğim için (maksimum 2 çocuk şartıyla :)) çocuğa iyi bir gelecek sağlayarak topluma katkı sağlayacağımı düşünüyorum. kendi hayatımızdan büyük feragatle oluyor bu ama bizim gibi düşünenler olmasa suicides underground'ın dediği gibi olacak.

(2) anne olmayı ilk istediğim zamanlarda motivasyonum biraz farklıydı, çevreme baktığımda gördüğüm anneliğin verdiği o olgunluğa erişmeyi istiyordum, iyi bir insanın yetişmesine emek vermeyi istiyordum. o zamanlar gayretliydim yani. ama kazın ayağı öyle değilmiş, o olgunluk doğumla birlikte güncelleme gibi inmiyormuş, burnunu sürte sürte olgunlaşıldığını tecrübe ettim. hem 30 yaşından sonra zamanının yönetimini egosantrik bir varlığın eline vermek zorunda kalmak, hem de çocuk büyürken kendi travmalarımla yüzleşmek beni çok zorladı. böyle olacağını bilsem hiç bu işlere girmezdim diye düşünüyorum bazen. biraz depsesif biriyim, bu genlerin aktarılmaması lazımdı, doğal seleksiyonla yok olmalılardı :) (bunu çocuklarımın şahsından bağımsız olarak söylüyorum tabi ki)

evliliğin 5.yılında annelerimiz çocuk meselesini çıtlatmaya başlamıştı, onun da etkisi olmuştur mutlaka. kırk kere söylersen olur hesabı :)
0
starlightz
(11.02.21)
6 aylık evliyim, 31e. çocuk yapma konusunda ne düşünürsen düşün, şu denklemi asla unutma: kadınların çocuk yapabileceği sınır bir yaş var ve sonrasında sağlıklı bir çocuk dünyaya getirme ihtimalin oldukça düşüyor. ister çocuk iste, ister isteme, bir çok kadın "bu dünyaya bir kere geliyorum ve bunu yapamayacağım" düşüncesinin kurbanı oluyor. bunun üzerine toplumsal "anne" kodlarını da eklersen neden insanların önce aa çocuk mu asla çok banal dünya turu yapıcaz biz deyip sonra birden apar topar çocuk patlattıklarını anlayacaksın.
0
roket adam
(11.02.21)
Koşullar zerre umrumda değil, musmutlu bir hayat sürdüm diyemem ama ben yaşamayı seviyorum. Kötü şeylerden de saçma bir haz alıyorum, karamsarlığa düşünce ''keşke doğmasaydım'' dediğim zamanlar lise biterken sona erdi sanırım. Bunları yaşamamak, hiç doğmamış olmak istemezdim. Şu an her şey b.k gibi hayatımda:) ama olsun yaşamak güzel şey. Düzeltmeye çalışmak, çabalamak güzel sağlıklı olduğun sürece.

Yine de hiçbir zaman çocuk sahibi olmayı hayal etmedim. Kendi hayatımı noktalayıp başkası için yaşamak gibi geliyor çocuk meselesi. Çok zengin olsaydım, düzenli ve düzgün bir hayatım olsaydı yine de istemezdim bence, çünkü aynı kapıya çıkıyor.

30 K e
0
megalomaniac
(12.02.21)
giderek cidden bu yıllarda çocuk yapanların cesaretine hayran oluyorum
0
duyurukullanıcısı
(12.02.21)
evli ve 30 yaş üstü olarak cevap veriyorum: uzun yıllardan sonra gerçek hisler beslediğim bir sevgili kişisi olmuştu. türlü fedakarlıklar yaparak beraber olduk. sevgili kişisi deliler gibi çocuk istiyordu ben ise onu henüz yeni bulduğum için sevgililik müessesinin tadına varmak istiyordum hayatımda ilk defa. derken bir gün bazı şikayetler yüzünden jinekolog ziyaretim oldu ve bir rahatsızlığım olduğunu öğrendim doktor hemen çocuk yapmayı dene 1 ay bile ssenin için kayıp yoksa çok zorlanırsın falan dedi. sonra çocuğum olmadığını ve sevgili kişisinin çok üzüldüğünü hayal ettim. benim motivasyonum bu oldu ve korunmayı bırakınca hamile kaldım. bebiş gelince ilk 1 yıl çok zorlandım malum herkesin zorlandığı sebepler ama özellikle de sevgili kişsii ile benim zamanımdan çaldı diye düşündüm vs. ama bebe 1 yaşlına geçince bende bir şeyler oldu bebişle aramda muazzam bir bağ oluştu ve şu an bile hr geçen gün artıyor o bağ 3 yaşına gelmek üzere kendisi. çok klişe ama annelik hiç bir aşka benzemiyor bambaşka bi hisle seviyorsunuz bebeyi. ülkenin güvenlik ve ekonomi ile ilgili sorunları beni onun geleceği ileilgili çok kaygılandırıyor o yüzden 2. ye asla cesaret edemiyorum zaten ayrıca maddi ve manevi olarak kendimden yaptığım fedakarlıklar da 2. yi asla düşündürmüyor.. evet partner kişisi ile ilişkimizden kendimizden dev fedakarlıklar yapıyoruz ilk 2 yıl uyku uyumadığım için kronik migrenli olup ilaçlardan sağlığımı kaybettim ama şimdi dönüp bakınca her şeye değer. hayata bir deneyimler silsilesi olarak bakıyorsak her kadının anneliği bir kez deneyimlemesi gerektiğini düşünüyorum.
0
iwillsee
(21.02.21)
(16)

sadakat sınırınız

bir soru sorcam
aslında biraz stalk yapmaya da giriyorbir sevdiğiniz var kabulüyle:-twitter'da güzel/yakışıklı bir profil resmi gördünüz mü, diğer twitlerine de bakar mısınız, resmini büyütür müsünüz-haber sitelerinde takılırken, ünlü resim haberlerine de tıklar mısınız -ekşi duyuruda, sözlükte karşı cins entryleri
aslında biraz stalk yapmaya da giriyor
bir sevdiğiniz var kabulüyle:

-twitter'da güzel/yakışıklı bir profil resmi gördünüz mü, diğer twitlerine de bakar mısınız, resmini büyütür müsünüz
-haber sitelerinde takılırken, ünlü resim haberlerine de tıklar mısınız
-ekşi duyuruda, sözlükte karşı cins entrylerini geriye dönük olarak özellikle inceler misiniz
-gerçek hayatta yolda görüp keşke dediğiniz insanlar oluyor mu
-instagramda bilgisinden çok dış görünüşü sebebiyle takip ettikleriniz var mı

--
ben daha çok 3.yü yapıyorum, okuyup bi şeyler öğrenmek, eğlenceli şeyler okumak, bir insanı tanımak daha sonra akılda kalan uygun şeyleri paylaşmak
tabi bir yerde sosyalleşme ihtiyacını karşıladığı için gerçek hayattaki muhabbeti de azaltabiliyor
bu daha çok arada bir dargınlık olduğu zaman oluyor, geçiyor
0
bir soru sorcam
(10.02.21)
Hepsini yaparim. Ozellikle unlu haberlerine bakmanin ne alakasi var anlamadim gerci.
0
hot potato
(10.02.21)
Ben de hepsini yapıyorum ya, çok normal bir şey bence.
0
roket adam
(10.02.21)
Hepsini yaparım ki dünyanın en sadık eşiyimdir. Bunlarda sorun yok.
0
sta
(10.02.21)
-twitter'da güzel/yakışıklı bir profil resmi gördünüz mü, diğer twitlerine de bakar mısınız, resmini büyütür müsünüz

ilgimi çekerse evet.

-haber sitelerinde takılırken, ünlü resim haberlerine de tıklar mısınız

hayır hiç ilgilenmem.

-ekşi duyuruda, sözlükte karşı cins entrylerini geriye dönük olarak özellikle inceler misiniz

"aaa karşı cins" diye değil ama o kişiyle bir yazışma etkileşim falan olduysa kabaca kimmiş nasıl biriymiş diye bakarım. yoksa ilgilenmem.

-gerçek hayatta yolda görüp keşke dediğiniz insanlar oluyor mu

evet.

-instagramda bilgisinden çok dış görünüşü sebebiyle takip ettikleriniz var mı

hayır. ama takip ettiklerimi de tanıdığım için takip ediyorum. bilgisi için değil.
0
tabudeviren
(10.02.21)
-no
-no
-cinsiyeti fark etmeksizin birinin mesajları ilgimi çekiyorsa bakıyorum bi
-bunu yapıyorum bazen ama inanılmaz insanlar geçiyor
-no
0
aguen
(10.02.21)
Hepsi hayır. Gerçi çoğunu yalnızken de yapmıyorum ama hayatımda biri varsa özellikle yapmam.
Normal değil ayrıca yapan insan umarım benim sevgilim olmaz:'(
0
kaptan maydanoz
(10.02.21)
çoğunu yapıyorum ben ama kesinlikle tek yapmadığım yolda güzel birini görüp keşke demek. bugüne kadar birlikte olduğum kadın dışında kimseye bakıp keşke onunla olsaydım demedim.
gerçi ilişkim yoksa da demiyorum. saçma loser bir psikoloji bu.
0
bohr atom modeli
(10.02.21)
1) Çok nadiren. Ama onda da karşı cinse değil hemcinslerime bakarım %99 xD meraktan.
2) hayır
3) hayır
4) asla
5) hayır

Bunları aldatmak olarak görmüyorum bu arada. Ama ilgimi de çekmiyor. (4 numara üzücü bişey bence).
0
pandispanya
(10.02.21)
güzel kadına erkeğe bakmakta bence sıkıntı yok bir kere estetik kaygı ile bence zaten bakmak lazım yani bu insan ne yapmışta bu kadar güzel? sadece doğal güzelliğin olması veya olmaması işe yaramıyor

ama ben buna yürüyeyim bizimkini boşlayayım tabi hoş değil
0
duyurukullanıcısı
(10.02.21)
Bunların hepsi olabilen şeyler bence 4. Maddeyi de görüp keşke demekten çok kısa bir an ilgilenmek, merak etmek gibi yorumladım. Bence sadakat sınırı daha çok etkileşime girmeyle başlıyor.
0
turkce konusan uzayli
(10.02.21)
irade meselesi bence daha çok
etkileşime girmek eyleme dönüştürmek oluyor
0
🌸bir soru sorcam
(10.02.21)
Evet eyleme dönüştürmek oluyor ondan bahsediyorum ve etkileşime girildiğinde de sadakat sınırı aşılmaya başlıyor. Sadakatsizliğe geçmeye başlıyor. Ama twitterdan fotoğrafı büyütüp bakmak olur yani nedir ki. insanız sadakat sınırları içinde bir davranış.
0
turkce konusan uzayli
(10.02.21)
bunlarda ne var ki? anlayamıyorum.
0
naksidil
(10.02.21)
asla yapılmaması gerek
0
lcha
(10.02.21)
Yolda görüp keşke demek ne demek? Yolda gördüğüm çoook güzel kadını oha kıza bak diye kız arkadaşıma göstermişliğim var. Ama sevgilim olmasa bile yolda gördüğüm kimse için keşke sevgilim olsa ya da keşke sevişsek demiyorum. Güzelliğini görüp takdir edip geçip gidiyorum.

Söylediğin şeylerin hiç biri bir insanı aldatma anlamına gelecek şeyler değil. Hepsini farklı niyetle yapabilirsin.
0
Jux
(10.02.21)
haber sitelerini saymazsak gerisi var. ama şu sıralar yalnızım ilişkim olduğunda işim olmaz.
0
guitarissimo
(14.02.21)
(8)

LG çamaşır makinesi

Kahir ekseriyet
Merhaba. Araştırınca bizi en çok etkileyen modeller LG markasına ait olanlar oldu. Fakat çevremizde hatta toplumumuzda pek bi geçmişi yok sanırım LG çamaşır makinelerinin. Yurtdışında yaygınmış diye de bi bilgi aldık ama yine de sizlere sormak isterim: Aramızda lg çamaşır makinesi kullanan var mı, k
Merhaba. Araştırınca bizi en çok etkileyen modeller LG markasına ait olanlar oldu. Fakat çevremizde hatta toplumumuzda pek bi geçmişi yok sanırım LG çamaşır makinelerinin. Yurtdışında yaygınmış diye de bi bilgi aldık ama yine de sizlere sormak isterim: Aramızda lg çamaşır makinesi kullanan var mı, kullanan tanıdığı olan var mı, sizin ve yakınlarınızın deneyimleri neler, genel olarak al alma şeklinde önerilere de açığız. Teşekkürler.
0
Kahir ekseriyet
(10.02.21)
kullaniyorum, gayet memnunum hic bir problem yasamadim nisanda bu linktekini almistim 3900du o zaman fiyati www.hepsiburada.com
0
tahtakafa
(10.02.21)
sebep veremeyeceğim ama ben olsam almam. içime sinmiyor:D

gider bosch alırım, aldım da.
0
co2s2
(10.02.21)
bi problem yaşandığı zaman parçasının gelmesi, servisinin gelmesi falan uzun sürüyor diye duymuştum. ben hepsini arçelikten aldım, gayet memnunum, bi sıkıntı olursa da her mahallede servisi var.
0
roket adam
(10.02.21)
ben 5 senedir kullanıyorum yaklaşık. Şu ana kadar hiç sorun yaşamadım.
0
cowboy
(10.02.21)
yazılımı iyidir diye beko aldım
ama almanlar daha güzel yıkıyor :)
0
bir soru sorcam
(10.02.21)
5.5 sene once lg tv, camasir mak. ve buzdolabi aldim, 3unden de cok memnunum; tv nin alt panelinde coook ufak gitmeler olmaya basladi yeni ama bizim ufaklik ya da temizlikci carpmis olabilir :)
0
sweetoffice
(10.02.21)
13 senedir mevcut, iki buyuk tamir gecirdi (rezistans degisimi, kazani balansta tutan zimbirtilar deisti).
0
hay sikfuck
(10.02.21)
9 senedir kullanıyoruz, memnunuz.
0
adivar
(10.02.21)
(3)

Yatak tavsiye eder misiniz?

sadegazoz
Visco yatak kullandım ama eskidi. Oluşan çukur yüzünden sırt ağrısı çekmeye başladım.Ablam Bambi Latex markasını kullanıyor o da çok iyi geldi sırt ağrılarıma.Orta sertlikte yatak tavsiye edebilir misiniz?
Visco yatak kullandım ama eskidi. Oluşan çukur yüzünden sırt ağrısı çekmeye başladım.
Ablam Bambi Latex markasını kullanıyor o da çok iyi geldi sırt ağrılarıma.
Orta sertlikte yatak tavsiye edebilir misiniz?
0
sadegazoz
(09.02.21)
Altın yatakta lateks yataklar iyi.
0
EasyTiger
(09.02.21)
www.idas.com.tr
orta sert
0
bir soru sorcam
(09.02.21)
tempur +1
0
since1907
(09.02.21)
(18)

Mühendisin Araba Alamaması

yanqoue
28 yaşındayım, ayıptır söylemesi 12 bin TL civarı bir gelirim var, yeni yeni bu paraları kazanmaya başladım, dolayısıyla birikim yapıp araba almayı kafaya koydum. Geçtiğimiz ay 7 bin kenara ayırarak başladım diyebilirim.Ama arkadaşlar umudum yok :(İhtiyaçlardan kesmeden ayda 7 bin TL atabiliyorum ke
28 yaşındayım, ayıptır söylemesi 12 bin TL civarı bir gelirim var, yeni yeni bu paraları kazanmaya başladım, dolayısıyla birikim yapıp araba almayı kafaya koydum. Geçtiğimiz ay 7 bin kenara ayırarak başladım diyebilirim.

Ama arkadaşlar umudum yok :(

İhtiyaçlardan kesmeden ayda 7 bin TL atabiliyorum kenara ama hesabını yaptığımda 2 veya 3 sene sonra belki düzgün bir araba alabileceğim. Bu ülke nasıl bu hale gelebildi? Geleceğe dair hiçbir umudum yok. Ortalamanın üzerinde kazanıyorum ama borç altına girmeden ve ot gibi yaşamayı kabullenmeden ev/araba almak imkansız hale geldi. Fazla mı karamsarım?
0
yanqoue
(07.02.21)
eğer işin ve gelir modelinde bir değişiklik yapmayacaksan arabayı hemen alıp borçlan. min 3-4 yıl ot gibi bir hayatın olacak. araban olacak ama gezemeyeceksin. ayrıca onunda sigortasi, mtv, muayenesi, bakımı gibi giderlerin olacak yapacak birşey yok ortadoğu burası.

ya bu deveyi güdersin yada bu diyardan gidersin koçero.
0
paudi
(07.02.21)
Normal vatandasin alacagi araba fiyatlari ev fiyatlarina gelince sifir arabayi kredisiz almak imkansiz hale geldi. 2-3 sene iyimser bi tahmin olmus bence.
0
duyulmasi gerektigi kadar
(07.02.21)
ben 33 yasimda senin gelirine gelebildim ilk kez ve maalesef cok haklisin. benim de umduum yok. hicbisey birikmiyor bu ulkede, arabayi gectim bir macbook, iphone bile alamiyoruz. fazla karamsar degilsin. burasi ortadogu yorumuna katiliyorum.
0
camene87
(07.02.21)
bir süre daha para biriktir bu sürede parayı değerlendirebileceğin yatırım yöntemleri bul fon olur borsa olur. araba fiyatları da düşüşte gibi sanki. bir de maaş bu seviyeye yükselene kadar kazanılan para nerde merak eden olabilir. birden 12 k ise sakin kalmakta fayda var.
0
andlee
(07.02.21)
İstediğiniz bir modelin bulunduğunuz bölgedeki en büyük bayilerinden birine gidip konuştunuz mu hiç? İlk defa araç alacak insanlar çat diye parayı masaya koymuyor mesela. Durumunuzu anlatıp gelirinizi falan anlatın. Köşede 50-75bin cash varsa, geri kalanı taksitli, faizsiz kredili falan ayarlanabilir. 400-500binlik araçsa bilemem ama en azından %50’lik dilimdeki max fiyatlı (231bin) aracı alabilirsiniz gibi duruyor
0
avatar is back
(07.02.21)
Welcome to Middle East. Deve gütme yorumuna +1
0
lion de la Turquie
(07.02.21)
Şimdi iki sıkıntı var.
1- Şu an ki piyasaya göre 12 bin TL ayıptır söylemesi denilecek bir para değil. Yani kaba bi hesapla aslıda 4-5 bin bir para bu.

2- Tüm fiyatlar yüksek. Başkasını 3 haneli bir rakama alabildiği şeyleri biz 4 haneli rakamlarla alıyoruz.

Çözüm olarak faizsiz krediler veriyorlar firmalar onlara bak ama senin 2 katından fazla bir maaş alıyorum fakat bu paraları bu arabalara vermem. Gereksiz şişirme fiyatlar.
0
infernalcadre
(07.02.21)
çok fakiriz alım gücü de düşük ülkede buna lafım yok. ama neden araba almak? herkes neden araba almaya çalışıyor veya zenginiliği/alım gücünü arabayla ölçüyor anlayamıyorum.

süt olmuş 10 lira o da yağı alınmış, günlük demesine rağmen bi hafta raf ömürlü dandik bişey.
yani yaşam kalitemizi düşüren çok fazla şey varken zengini fakiri genci yaşlısı herkesin araba sevdasında (sanki çok kullanışlı bir karayolu alt yapısı, iyi sürücüler ve makul benzin ücretleri varmışçasına) olmasını anlamıyorum....

kusurabakma kardeş : ) elemimi kederimi sana kustum.

ama bence başlık mühendisin niye araba alması falan olmalıydı. veya herkesin niye araba almaya çalışması.şimdi takvim gazetesi gibi olmayayım da herkesin bi de birinci el araba almaya kasmasına akıl sır erdiremiyorum. evet tabiiki çalışan insanın hakkıdır, evet ülke fakir ondan alamıyoruz bunlara lafım yok.

yani komik geliyor 28 yaşında insanın hayaline bak ev alam beton alam, araba alam.



neyse umudu kesme, ya enflasyon oranları böyle kalmaz, ufak ufak biriktirir alırsın. ya da enflasyon hep böyle gider, komple batarız bi kaç seneye sen de işinde gücünde insansın kaçar bi yere kurtulursun heralde.
0
rewlack
(07.02.21)
5 senelik birikiminle alırsın. Bu Türkiye için normal süre. Aslında kredi çekip de alırsın şimdi. O zaman ödeme süren 10 yılı bulabilir.

Araba bir ihtiyaç. Bence lüks falan değil. Özellikle sabah işe giderken toplu taşıma eziyet.
0
horowitz
(08.02.21)
Araba bir ihtiyaç ve fakir ülkelerde ya da zengin ülkede şehrin içinde yaşayıp "yaaaa niden araba kullaniyorsun nolcak 20km bisikletle gitsen" diyen tipler tarafından tartisiliyor. Onun dışında arabanın verdiği özgürlüğü veren birşey yok. Bugün hic plan yapmadan arabaya atlayıp bir yere gidebilirim, bu farkli birşey. Telefon, araba, bilgisayar gibi şeyleri tartisilmasi bile komik.

Senin dediklerinde malesef haklısın ama yapacak birşey yok. Kredi cekip ödemek en mantıklısı ve belli miktara düşük faiz vs veren araç firmalari oluyor onlara bakabilirsin. Ya da fiyatlarin birgün düşeceğine inancin varsa parani yatirimda kullanirsin ve o sürede gerektiğinde araç kiralayarak halledersin.

Bu arada malesef aldığın para gercek enflasyona göre 5 sene öncesinin 5-6 bin lirası. O zaman da o paralara alinamiyordu araba zaten.
0
logisticsmanager
(08.02.21)
@rewlack

Bahsettiğin konu aslında enflasyonla ilgili ekonomik bir fenomen. Uzun yıllar parası değer kaybetmiş ülkelerde insanlar elleri ile tutabileceği gözleri ile görebilecekleri yatırımlara yönelirler. Araba gibi ev gibi. Herkes sıfır araba almak zorunda değil. Fakat sıfır araba alacak birileri varsa bunun da devlet yetkilileri, mafya patronları ve hükümete yakın iş yapan müteahhitler yerine genç mühendisler olduğu bir dünya görürüz inşallah.
0
twelfth
(08.02.21)
Cunku bi 5sene oncesine kadar hem döviz ucuzdu hem de krediler. Çevreme bakıyordum bankacılar vs bmw 3 serisi passat kaynıyodu etraf. Çek uygun krediyi seniçok etkilemeden al geç. Şimdi öyle değil maalesef, bol para basılan dönemde millet iyi alıştı bunlara ama artık devir değişti. Sen kendini Almanya , Amerikayla karşılaştırma, gelişmekte olan ülkeler klasmanındayız neler onlar mesela Güney Afrika, Brezilya, Hindistan, Romanya gibi ülkeler. Bunlardaki mühendislerle karşılaştırmamız lazım orda yanlış yapıyoruz. Ekstradan enflasyon denen bi gerçeğimiz var ki dünyada en üst sıralardayız...
0
solenkol
(08.02.21)
bu carki kirabilmenin tek yolu, birikim yapip, o birikimlerle yatirim/girisim yapip daha az vergi veren tarafa gecmek.

yoksa cok fantastik maaslar alsan bile gun sonunda kendinden cok baskalarini mutlu edecersin
0
foster
(08.02.21)
kardeş hangi arabayı istiyorsun da ayda 7 bin tl kenara koyup yine de alamıyorsun? elinde 30-40 bin peşinat olacak, sonra 2-3 sene vadeli krediye girip 100-150 bin bandında bir araç alacaksın işte. araba fiyatları yüksek evet ama biraz kafayı değiştir derim bu noktada. küçüğü beğenmezsen büyüğe asla ulaşamayacaksın bu gidişle. küçükten başlayacak, sonra borcu bitince büyüteceksin.
0
roket adam
(08.02.21)
ilk araba zordur haklısın
sonra satıp üstüne koya koya gidersin.

ilk araba için freelance iş miş yapıp toplu ödeme almak en kestirme yol
ben öyle yapmıştım.
0
summatinyourteeth
(08.02.21)
Başlık yanlış olmuş, doğrusu "mühendisin bir aylık maaşıyla araba alamaması" olacak.
0
alfred
(08.02.21)
maaşlı işle lux araba almak zor

ucuz araba alıp, birikim yapmak daha mantıklı
0
bir soru sorcam
(08.02.21)
15 bin dolara 2016 grand cheeroke aldim, 28 yasinda yolun basinda, edirnenin otesinde bi hayata bakmanizi oneririm
0
cairo
(08.02.21)
(5)

tatil nasıl yapılır?

duyurukullanıcısı
hiç doğru düzgün tatil yapamadımyani arkadaşlar çağırdı gittik bir kaç kişi çağırdı gittikbir otele gidip kumsal olsun, kayak olsun oradaki aktiviteler beni cezbetmiyortatil nasıl yapılır? şubat ayında nereye gidilir ne yapılır?
hiç doğru düzgün tatil yapamadım

yani arkadaşlar çağırdı gittik bir kaç kişi çağırdı gittik

bir otele gidip kumsal olsun, kayak olsun oradaki aktiviteler beni cezbetmiyor

tatil nasıl yapılır? şubat ayında nereye gidilir ne yapılır?
0
duyurukullanıcısı
(05.02.21)
bilmediğin bir şehirde bilmediğin sokaklarda kaybolmak.
0
phonex
(10.02.21)
www.youtube.com

ben şimdi yozgat'ta bilmediğim sokaklarda gezersem dalmazlar mı bana sen kimsin lan bizim mahallede geziyorsun diye?
0
🌸duyurukullanıcısı
(10.02.21)
yozgatta akraba ziyaretine gidilir tatile değil. ha görülecek yerleri vardır oraya git.
0
phonex
(10.02.21)
Herkesin tatil anlayışı farklıdır. Kimisi o şekil tatil yapar kimisi bu şekil. Kimsenin tatiline kimse karışamaz.

Kimisi kültürel mirası olan şehirlerde kaybolup, o şapel senin bu müze benim gezip görmek ister. Güneş batınca şehrin eğlencesine yumulursun, bira fabrikaları dolaşırsın, yerel tatlar ve içkiler denersin. Belki birkaç gününü sahile, güneşlenmeye ayırırsın.

Kimisi doğa ile dinleniyordur. Kamp yapar. Tırmanır, dalar, yüzer, bir denizin tadını çıkarınca biraz ilerler başka koya geçer.

Kimisi tek istediğim deniz kum güneş ve eğlence der. Bi pansiyonda kalır. Sabahtan akşama kadar sahilde müzik/kitap/bira, akşam da gece kulübü, bar, vs takılır.

Kimisi yoruldum, her şey hazır olsun, insanlar hizmet etsin bana der. Otele gider, yiyip içip güneşlenip yatar. Çocuk varsa kulübe, animatörlere filan itelersin.

Kimisi sevdikleriyle denizde izole olmak ister tekneyle çıkar.

Ohoo bu arada kimisi yaz, kimisi de kış sever; kış gelsin de kayak yapayım, şarap sucuk yapayım der.

Yani özetle bir tane tatil anlayışı yok:) bugüne kadar olanlar sizi mutlu etmemiş olabilir. Kendi tatil anlayışınızı kendiniz bulacaksınız :)

Kışın Türkiye’de ya termal otele gidersin, ya kayak yaparsın, ya Kapadokya, ya Eskişehir, ya gurme turu yapayım dersin Adana, Antep, Hatay filan güzel yemekler tatmak için dolaşırsın ya da İstanbul yakınlarında (mesela Ağva filan) ev tutar sevdiceğinle başbaşa zaman geçirirsin, gibi. Genel olarak. İşte yine tüm zevkler size kalmış. Tatil olayının genel özeti bu şekilde :D
0
pandispanya
(10.02.21)
bence otel değil ev ortamı lazım konaklama için gideceğin yerde
güzel sebze ve et yemekleri olacak
harcayacağın para seni üzmeyecek
doğal yürüyüş alanları
üşütmeyen terletmeyen hava

ilk maddeyi dert etmesen arabayla planlı-plansız bir rota gitmek en güzeli
0
bir soru sorcam
(10.02.21)
(9)

Gram altın yatırım tavsiye

grid
Gramı 280 ken bir miktar almıştın. 540 da satmadım mal gibi. Bekledik her zamanki gibi çıkıldıkça çakılıyor. Gidişat ne olur sizce
Gramı 280 ken bir miktar almıştın. 540 da satmadım mal gibi. Bekledik her zamanki gibi çıkıldıkça çakılıyor. Gidişat ne olur sizce
0
grid
(04.02.21)
İhtiyacın yoksa bekletebildiğin kadar beklet.
Altın uzun vadede kazandırır.
Hep böyle kalmaz küçük bir kıvılcıma bakar parlaması.
Bu ülkede olay bitmez yarın sabah bir kalkarsın ki 600 olmuş.
Zarar ettiğini düşünme.
0
kirmizipilotkalem
(04.02.21)
paraya mi ihtiyacin var?
oyleyse zaten sormana bile gerek yok sat.
diger turlu birak kalsin.
0
baldur2
(04.02.21)
540 tepe olduğunu bilemezdin ki orada satmadın diye neden kendine kızıyorsun? Acele etme bekle bu ülkeyle alakası yok. TL güçleniyor ama ons tarafından yükselme gelecektir. Tekrar 2000 görünce düşünürsün.
0
zoghurt
(04.02.21)
eğer dolar düşmeseydi altının fiyatı:
1820/31.1*8.30 = 485 tl olacaktı yani altın düştü demek doğru değil çift parametresi var biri düştü gram altın da etkilendi. önemli olan ons altındaki hareket. onu takip etmen lazım. ben düşüş trendinin bittiğini düşünmüyorum
0
tabii lan manyak mısın
(04.02.21)
pardon yükseliş trendinin bittiğini düşünmüyorum*
0
tabii lan manyak mısın
(04.02.21)
ayni durumdayim yuksekken bozmsdim cunku daha da yukselirse hic alamazdim. arkadaslara katiliyorum ihtiyacin varsa sat yoksa unut.

ps: ben de 1/10 miktarini bozup bitcoin aldim ki surekli altin dustukce canim sikilmasin :)

+yatirim tavsiyelerinde genelde tek yere yatirmayin dagitin bolusturun meselesini bu durumda anlamis olduk
0
ala09
(04.02.21)
"Altın uzun vadede kazandırır."

iniş çıkışı ve sabit kalışı olan bi şey uzun vadede kazandırmaz
al-sat yapmak kazandırır

aşılar işe yarayıp, ticaret normale dönerse, yatırımlar için kaynak gerekirse altın düşüşü devam eder
0
bir soru sorcam
(04.02.21)
aynı durumdayım. aynı dediğim 460 470ten aldım zarardayım :D bekletiyorum. lirada kalsa veya dolara geçsem daha iyiydi
0
ShadowOfMoon
(04.02.21)
+1 485’ten aldım. Zirvedeyken satmadım. Çok şükür ihtiyacım yok ama göz göre göre düşüşünü izlemek de sinir bozuyor :)
0
hrvl
(04.02.21)
(84)

I'm back! :)

pandispanya
Selamlar herkeseee, çok uzun zaman oldu :)) Çok zamandır aklımdaydınız ama bir türlü ilk adımı atamıyordum. Bugün o gün millet! :DÖncelikle güzel dileklerle başlayayım. Umarım tanıdığım/tanımadığım herkes bu uzun süre zarfında iyi ve mutlu kalabilmiştir. Özellikle içinde bulunduğumuz ekstra garip dö
Selamlar herkeseee, çok uzun zaman oldu :)) Çok zamandır aklımdaydınız ama bir türlü ilk adımı atamıyordum. Bugün o gün millet! :D

Öncelikle güzel dileklerle başlayayım. Umarım tanıdığım/tanımadığım herkes bu uzun süre zarfında iyi ve mutlu kalabilmiştir. Özellikle içinde bulunduğumuz ekstra garip dönemde hepinize sağlık, geçim kolaylığı ve yaşam motivasyonu diliyorum can ı gönülden.

Kimler gitti kimler kaldı pek bilemiyorum ama beni hatırlayıp merak edenler için bir özet geçeyim. Ben kısa tutmaya çalışacağım ama çok söz de veremiyorum :D Durumu olmayanlar şimdiden kusuruma bakmasın :))

Geride bıraktığım 5 senenin neredeyse her saniyesi kabus gibiydi diyebilirim. Güzel şeyler de oldu yalan yok ama geneli gerçekten kalitesiz bir yeşilçam filminin saçma sapan bir bollywood versiyonu gibiydi. Daha fazlası olmaz herhalde artık dedikçe her şey üst üste gelmeye devam etti :D Son 5 senem bir film olsaydı ilk 10 dakikasında çıkmıştım, öyle bir şey :D

Belki hatırlayanlar vardır tiroid problemlerim vardı. Öncelikle tiroide bağlı gelişen başka bir rahatsızlık sebebiyle minnoş gözlerimi kaybettim :D Çok şükür hala görüyorum ama şekilleri ve boyutları değişip büyüyüp yuvarlaklaştılar :D Sonra ameliyat geçirip tiroid problemimden kurtuldum ama gözler yadigar kaldı :D

Sonra evlendim ve Bodrum'a taşınıp ufak bi cafe/pub açtım. Sanırım buraya kadar bilenler biliyordu. Bodrum'un ve evliliğimizin ilk 6 ayı tek kelimeyle mü-kem-mel-di. İstanbul'da yaşarken benim de eşimin de güzel işlerimiz ve güzel maaşlarımız vardı. Çok şükür yiyip içip gezmemize hatta balta girmemiş ormanlardaki orangutanlara bile yardım etmemize rağmen paramız artıyordu ve biz de biriktiriyorduk :D Ne güzel zamanlarmış. Önce düğünümüze, ev eşyalarımıza bir yatırım olur diye biriktiriyorduk. Bu hastalıktan sonra ben dedim ki düğünü eşyayı boşverelim, dünyayı gezelim. Beğendiğimiz yerde kalabilmenin imkanlarını araştıralım ve yerleşelim. Şimdiki eşim, o zamanki erkek arkadaşım da iflah olmaz bir kurumsal kimlikti ve bu maceralara pek yanaşmıyordu. Bana dedi ki "son kez müdür pozisyonlu başvurularımı yapayım 15Ocak'a kadar geri dönüş olmazsa dünyayı gezelim. Eğer istediğim işlerden birine kabul edilirsem kariyer yapmak istiyorum" :D Naif planlar. Dedim hay hay. Gayet adaletli bir bakış açısı. Ama tabii onun işine çok ihtimal vermediğim için ben dünya gezisi rotasını oluşturmaya başladım :D Derken boş zamanlarında sahibinden.com'da hiçbir zaman almayacağı tekneleri, motorları ya da dükkanları gezen her Türk genci gibi biz de hiç aklımızda yokken Bodrum'da bi dükkan bulup tutmaya karar verdik. Tarih 31 Aralık 2015. Dedim ki yeter ki İstanbul'dan gidelim de bir işimiz olduktan sonra dünyayı sonra da gezebiliriz. NAAAH gezersin! :D 15 gün sonra başvurduğu işlerden olumlu geri dönüş alan eşim için de benim için de artık hayat başka bir yola savurmuştu bizi çoktan. Sonra işte şipşak düğün dernek, işlerden istifa, dükkanı kurmaca derken kendimizi burada işletmeci olarak bulduk.

Normalde kendi paramız dükkanı tutmaya ve düzeltmeye; aşçı, barmen vs tutmaya yetiyordu ama kocacıııım yine her Türk gencinin hayali olan "liseden arkadaşlarıyla ileride bir bar açma" hayaline tutunarak, çocukluk arkadaşını ve eşini de bize ortak etti. İlk FAIL! Ta daaa :D İlk 6 aya dönelim, mükemmeldi dedik. Çocukluğumuz ve ilk gençliğimiz berbat geçmiş olduğundan "Hayatımızda ilk defa mutlu ve huzurluyuz" diye düşündük. Ortağımızın eşi "ben mükemmel bir aşçıyım, sana her şeyi öğretirim" dediği; ve onun kocası da "ben mükemmel bir barmenim" dediği için bir süre insanlara pişmemiş pirinç yedirdik ve bara gelip cin tonik isteyenlere bira verdik. Ona rağmen mutlu, çözüm odaklı ve iyimserdik. Her şeyi zamanla, çalışkanlığımızla, dürüstlüğümüzle, gençliğimizle çözeceğimize inanıyorduk. Bu arada ben 25, eşim 27 yaşındaydık.

6.ayımızda babam bir cinsel istismar iftirası sonucu tutuklandı. Huzurla uyuduğumuz bir gecenin sabahına birçok yalan haber ve ölüm tehditleriyle uyandık. Bana göre bu mümkün olamazdı ama yine de beşer şaşar diyerek apar topar İstanbul'a gidip babamla yüzleştim. Kafamdaki plan çok netti. Eğer bu şerefsizliği yapmışsa, ölmüş kabul edip yoluma devam edecektim. Yapmamışsa yolumuz uzun ve sancılıydı. Babam olanlardan, hakkında söylenenlerden, tehditlerden, gazete ve televizyonlarda dönen yalan haberlerden habersiz, masum ve şaşkındı. Avukatlar tuttum, onun varolan borçlarını ödedim, dükkanını araştırmaya gelmeleri için aylarca kirasını ödedim, tüm masraflarını üstlendim kısaca. Hakkında ortaya atılan tüm iddiaların aksi kanıtlanmasına rağmen, iftirayı atanlar söyledikleri şeyleri geri çekmelerine rağmen, polis raporları bizden yana olmasına rağmen, bilir kişi raporları bizden yana olmasına rağmen, tanık beyanlarının tümü bizden yana olmasına rağmen, görüntülü kayıtlar, fotoğraf ve videolarla da birçok şeyi desteklememize rağmen; her celse değişen hakim ve savcılar, karşı tarafın medya ve belediyeyle olan yakın ilişkileri; dosyayı açıp okumadan karar veren sözde yetkililer sebebiyle dosyamız okunmadan, hiçbir delil değerlendirilmeden babam 25 yıl hapis cezası aldı. Günde 15-16 saat kafede çalışarak, her hafta İstanbul'a gidip geldim. Düğünden gelen tüm takı ve paraları bu iş için harcadım, yetmedi krediler çektim (sağolsun eşim inanılmaz destekledi), yine de başaramadım. Hukuki sürecin devamı çok uzun ama yıllar boyunca tüm sosyal mecralardan taciz edilmeye devam ettim. Esasında duyuruyu bırakmam bu olaya dayanıyor.

Biz bilim ışığında, akılla mantıkla sunulan kanıtlarla kendimizi bozmadan süreci ilerletelim, vicdanımız rahat, kanıtlarımız tam, nasılsa birileri okuyup bu konuyu aklına mantığına sığdıramayacak dedik ama ne yazık ki kurunun yanında yaş da yandı ve dosya hiçbir zaman okunmadı. Sonra yargıtay cezayı 17 seneye düşürdü. Şu an anayasa mahkemesindeyiz. Hala bekliyor ve mücadele ediyoruz, bakalım.

Bu süreçten birkaç ay sonra ortaklar da tüm yaşadıklarımızı bilmelerine rağmen, girerken koydukları paranın 2,5 katını talep ederek ayrılmak istediler. Toplamda 9-10 ay beraber çalışmıştık. Dedik ki madem kardeş dediğimiz insanlar 9 ayın sonunda, tüm sıkıntılarımıza rağmen bu şekilde ayrılarak böyle bir para talep ediyorlar; verelim. Dükkan bi marka filan olmadı, daha sandalyelerde minder yok :D 5 sene öncenin parasıyla 45bin tl istiyorlar şaka gibi :D Yine kredi çektik. Onlara istedikleri rakamı ödedik ve ayrıldılar. Sonradan öğrendik ki "İstanbul'dan varlıklı arkadaşlarımız geliyor, işi kurup sonra ayrılıp para alıcaz" diye yapmışlar zaten planlarını :D Fail 2! :D Varlıklı olsaydık keşke gerçekten. Aynı parayı bölüşüyorduk; bu herif kumar oynayıp bütün parayı kaybedip devamlı ailesinden destekle yaşıyordu. Bizse hem kendimize, hem baktığımız hayvanların tüm giderlerine (sokaktaki 20 kedi, 5 köpek filan, kısırlaştırmalar, mamalar, aşılar:D), hem babamın giderlerine, hem benim her hafta İstanbul'a gidip gelmeme yettiriyorduk. Kendi kıçı kırık motorumuzu bile onlara vermiştik, işe kolay gidip gelsinler diye izinli günlerimizde, yaz gününde Bodrum'da yeni evli çift olarak evde oturuyorduk aracımız ve paramız olmadığından :D Neyse, öyle ayrıldılar. Sonra biz dükkanda ikimiz kaldık eşimle.

Benim İstanbul süreci ayda 1-2'ye düşmüştü. Dükkanı toparlamaya çalışıyorduk. Buradan da gelenler oldu bu arada :D Sağolsunlar, yolunuz düşerse hepinizi bekleriz :D

Bi 6 ay da böyle geçti. Borç ve kredi yükümüz çok ağır geldiğinden dükkana yeni bir çalışan almadan her şeyi kendimiz yaptık. Mutfağa ben, bara eşim geçti. Sabahlara kadar çalıştık, denedik, alışverişi de kendimiz yaptık, tuvaleti de kendimiz temizledik, servisi de biz yaptık, hazırlığı da, müziği de, bulaşığı da... Aklınıza ne gelirse, gece gündüz çalışıp, hiç es vermeden kendimizi babamı kurtarmaya ve borç ödemeye adadık. Bir yandan da hizmet sektöründe her ne kadar sabah güne yeni bir tehditle, hakaretle, kötü haber veren bir telefonla uyanmış olursan ol, insanlara gülümsemek ve onları eğlendirmek zorunda olmanın psikolojik yükü de ekleniyordu ama yine de güçlüydük. Sonraaa tam yeniden hayata karşı umutlanacakken eşimin babasının akciğer kanseri olduğunu öğrendik. Bu sefer de o süreç başladı.

Önce Eskişehir, İzmir, Ankara, İstanbul vb yerlerde çeşitli profesör ve hastane arama süreçleri, sonra tedavi süreci başladı. Kayınpederim bu dönemde artık çalışamaz duruma geldiği için onun ailesinin masraflarını da biz üstlendik. (İkinci eşinden 20 yaşında bir oğlu ve 8 yaşında kızı vardı).

Gece yarısına kadar çalışıyorduk, dükkanı kapatınca eşim Marmaris'e gidip babasını alıp İzmir'e götürüp kemoterapiyi bekleyip, yeniden Marmaris'e gidip babasını bırakıp, Bodrum'a dönüyor ve çalışmaya devam ediyordu. Bazı zamanlar 10-15 gün dükkanı tek başıma açıp kapattığım oldu. O dönünce ben aynı matematikle İstanbul'a gidip, babamı görüp, avukatlarla görüşüp aynı gün geri dönüp gece çalışmaya devam ediyordum. Kayınpederlerin mutfak alışverişi, çocuğun okul giderleri vb destekçileriydik.

Sanırım gençliğin verdiği güçle gerçekten her düştüğümüzde daha güçlü kalktık hep ayağa. Biraz da enayilik. Ama çok şükür artık iş yeri azıcık daha profesyonel olmaya ve para kazandırmaya başlamıştı. Ne duruyoruz o zaman helva yapalım dedik. Eşimin, son 5 senedir odasından hiç çıkmamış 20 yaşındaki kardeşine iş verelim, onu hayata hazırlayalım dedik. Bak bak :D:D Fail 3'ün zemini geliyo :D Bu çocukcağız da 15 yaşında liseyi bırakmış, işte 5 senedir odasından çıkmıyor, eli bir iş tutmuyor, akşam okulunun borcu biriktiği için okula devam edemiyor filan. Marmaris'ten geldi, bize taşındı. İlk etapta 6 ay kadar birlikte yaşadık ve çalıştık. Çok şükür, iki kelimeyi yan yana getirmeye utanan çocuk açıldı, özgüvenlendi; barı, kahveyi, mutfağı öğrendi; para kazandı. Biz kazandığı paradan ayrı olarak okulunun geçmiş borçlarını ve yeni gelen taksitlerini ödedik, cep telefonunu aldık, üst baş alışverişini yaptık ve sezon sonunda bir sonraki yaza da görüşmek üzere vedalaştık.

Bu arada kayınpederim de kanseri atlattı, güzel bir kutlama yaptık; derken çok kısa bir zamanda nüksetti ve yukarıda anlattığım süreç yeniden başladı. Sonra da tam her şey yeniden iyi gidiyorken kendisini aniden kaybettik.

Bu arada ben devamlı mahkemelere gidiyorum, her celse büyük umutlarla gidip aşağılanarak dönüyorum, yeniden televizyonlarda, gazetelerde dönüyoruz filan çok zor. Kayınpederimin hastaneye kaldırıldığı haberini duyar duymaz dükkanı kapatıp yola çıktık. Yolda eşim arabayı süremeyeceğini söyleyip yanımızda da bir büyük olsun diye annesini çağırdı. Kayınvalidemle gittik Marmaris'e ama kayınvalidem kayınpederin eski eşi. Validenin de 25 senelik yeni eşi var. Bütün hikayelerin üstünden 25 yıl geçmiş ama kadıncağız insanlık yaptı bize.

Biz Marmaris'e giderken, babayı kaybettiğimizin haberi geldi. Yıkıldık. Neyse gittik, gerekli işlemleri hallettik ve 24 saat geçmeden Bodrum'a geri döndük. Günlerden Pazar. Pazartesi günü benim babamın İstanbul'da mahkemesi var. Salı günü ise eşimin babası yine İstanbul'da defnedilecek. Pazartesi sabahı 6.30'da uçağımız var diyelim.

Kayınvalidemi evine bıraktık, eşim de üvey babasının yanına çıktı, sarılıp teselli ettiler birbirlerini. Aksi bir şey yok gibiydi. Biz de eve geldik. Aramız 15dk. Eşim artık ağlayabilirim dedi. Kahve yaptım, içerken telefon çaldı. Telefonda sadece kayınvalidemin çığlıkları geliyordu "yapma, vurma, yeter" gibi :( Eşim "annemi dövüyo" dedi. Valla yalın ayak arabaya nasıl atladık, nasıl gittik oralar bende yok. 4-5 dk içinde oradaydık. Yolda jandarmayı aradık, biz içeri bi girdik ki kadını 40 dk darp etmiş şerefsiz. Kıskançlık sebebiyle ve alkol problemi bahanesiyle. Kadıncağızın ayakta duracak gücü yok, her yerden kanlar süzülüyor, bir yandan şoktan mıdır nedir "o çok iyi bir insan, onu polise vermeyin" diye yalvarıyor :/ Allah'ım son 3 sene kesin kabustu diyorum artık. Birazdan uyanacağım, uyanmam lazım yani. Daha babayı kaybedeli 24 saat geçmedi, bu nedir.

Üvey kayınpeder daya atmaktan yorulmuş sandalyeye oturmuş, oturduğu yerden kayınvalideye ve eşime ve hatta daha vefatının üzerinden 1 gün bile geçmeyen babasına küfürler hakaretler ediyor. Eşim önce üvey babayı dövdü, sonra jandarmalar müdahale etti. Ve de yanlış bi hareket yaparsa artık onu da nezarete atacaklarını söyledikleri için başına bir şey gelmesin diye kalanında da ben dövdüm. Bir yandan eşim sinir krizi geçiriyor, bir yandan herif kayınpedere küfrediyor, bir yandan kayınvalide "o çok iyi bir insan, onu götürmeyin" diyor, jandarma ultimatom veriyor asjdha o ara ben de yerlere düşürüp tekmeledim adamı, bi de suratını yumrukladım :/ Yaşadığımız her şeyin içinde vicdanım bi tek bazen buna sızlıyor. Hala utanıyorum yaptığım şeyden. Ama yine olsa yine yapardım...

İstanbul uçağının kalkmasına 4-5 saat var, günlerdir uykusuzuz, kayınpederi kaybetmişiz, kayınvalide öldüresiye dövülmüş, sabahında babamın mahkemesi var, ertesi gün cenazemiz var ve sabaha kadar hastane, karakol vs dolaşıyoruz. İşin kötüsü kayınvalidem de hastanede yaralarını saklıyor, karakolda hayır dövmedi diye yalan söylüyor, inanılmaz bir şey yaşıyoruz.

Uçağa birkaç saat kala, güvendiğimiz bir ablamızı kayınvalidemin yanına yerleştirdik ve biz gelene kadar buradan ayrılma dedik. Sonra gittik, babam bu sefer kesin çıkıyor dediğimiz mahkeme de g.tümüze girdi. Ertesi gün de cenaze... Sonra Bodrum'a döndük.

Kayınvalideye gittik, uzaklaştırma çıkarıldı, tehditler alıyor adamdan ama bize söylemiyor. Jandarmaya da söylemiyor öyle bekliyor ve adamı koruyor. Yanına koyduğumuz abla vardı ya bize o anlatıyor gelen mesajları. Bu arada bi de eşimin anneannesi var, alzheimer hastası, kayınvalidemlerle yaşıyordu. Bizim gittiğimiz o bir haftada her geçen gün kadının hareketleri kısıtlanıyor, birkaç gün sonrasında da tamamen felç geçirmiş gibi oldu. Hop yine hastaneler, meğer herif bunun kafasına telefon fırlatmış annemi dövdüğü gün. Anneanne de o günden beri ufak ufak beyin kanaması geçiriyormuş. 85 yaşında kadın. Masada kalabilir denerek ameliyata alındı. Daha kayınpederin yasını tutamadan yine hastane süreci. Bu arada çalışmaya devam ediyoruz. Ben dükkanda kalıyorum, eşim anneannesinin yanında hastanede. Neyse ki ameliyat başarılı geçti ama bu olaydan sonra anneanne tamamen yatağa bağımlı hale geldi...

Tekrar bahar geldi, kardeşimin erkek kardeşini geçen sene söz verdiğimiz gibi yeniden yanımıza aldık. Bu arada maddi anlamda götü biraz doğrulttuğumuz için bir arkadaş daha bizimle çalışmaya başlamıştı. Toplamda 4 kişi olduk dükkanda. Derken bu sefer eşimin üvey annesi tutturdu ben de Bodrum'a taşınacağım diye. Yapma etme dedik, buralar pahalı, küçük kız babasını yeni kaybetti, okul ve çevre değişikliği iyi gelmeyebilir filan. Yok dedi taşınacam. Ok dedik o zaman yakınımıza taşın ki tanıdıklarımızı kullanarak sana iş bulabilelim. Okul çıkışında kızı alabilelim filan. Evler bulduk, gönderdik, bak sakın bize sormadan ev tutma çünkü burada yeni gelenleri çok kazıklıyorlar, arada bir tanıdık buluruz, bize farklı davranırlar dedik. Dedik de dedik. Fail vol. 45764
Anaaa bi baktık kadın bize haber vermeden bize oldukça uzak bi yerde, oldukça yüksek fiyatlı bi ev tutmuş. Bize tuttuktan sonra haber veriyo. Hayırlısı dedik, belki kadın 50 yaşından sonra özgür kalmak istiyor hayatında ilk kez. Saygı duyalım. Duyduk da.

Biz erkek kardeşe hayat yolu çizmeye odaklıyız. Bu sezonun sonunda lise bitince MSA'ya gönderelim, masraflarını da biz üstlenelim, eli artık iş tutuyor, mesleği de olsun planları yapıyoruz. Annesi dedi ki ben bayramın 1. günü taşınıyorum. Yardıma gelir misiniz...

Bilenler biliyor, tatil yöresinde bayram günü hizmet sektöründeki yoğunluğu. Bütün kış beklediğimiz gün gelmiş. Kadın o gün taşınacak. Hay hay babamızın emaneti. Erkek kardeş yine bizimle yaşıyor bu arada. Eşim dedi ki "yarın şu saatte uyanıyoruz, bu saatte evden çıkıp, şu saatte anneni taşıyoruz, akşam da bu saatte dükkana dönüyoruz rezervasyonlar full". Ok, sabah oldu, kardeşi uyandırıyoruz uyanmıyor. Belki 10-15 defa uyandırdık. Evden çıkma saati geldi geçiyor, eşim de kendi başına çıktı, üvey anneyi taşımaya gitti. Yarım saat sonra kardeşi uyandı, abisini sordu, anlattım. Tamam deyip evden çıktı. Gidiş o gidiş :D Yukarıda fail 3 zemini olarak anlatmıştım ya :D Cebine henüz çalışmadan verdiğimiz maaşını da koyup kaçtı herif akdljhsa :D Bayram günü dükkanda iki kişi de kaldık mı :D Arıyoruz açmıyor filan sonra arkadaşları haber verdi, Türkiye turuna çıkmış lkdsjla :D Neyse biz bütün yazı güç bela 3 kişi hallettik ama sezon ortasında yeni eleman da bulamadığımız için iflahımız s.kildi afedersiniz.

Bu arada babadan 400.000tl filan borç kaldı dahgsd kafamız çok karışık ama üvey anne abuk subuk harcamalar yapıyor, atıyorum 6 tane kahvaltı tabağına 1.000 tl veriyor, saçma sapan bir elbiseye 900tl veriyor. Sonra param bitti diye bizden destek istiyor, veriyoruz; evden kaçan kardeşin okul taksidi diye para istiyor, veriyoruz filan saçma sapan bir durum :D Küçük kız için yine okul ve üst baş harcamaları, onu gezdirip yedirip içirmeler, helali hoş olsun, tüm hikayeler içindeki en masum kişi kendisi...
Abi 6 ay sonra, kadın dedi ki ben Bodrum'da yapamıyorum, burası çok pahalı, kız okuldan eve geliyor tek başına, ev sahibi beni dolandırıyor vs. Be amk, biz 6 ay önce bunları söyledik zaten sana. Peki ne yapalım? Ben tekrar Marmaris'e taşınacağım, bana nakliyeci ayarlayın. Bi de bilmem ne kadar para. Ok. Bunları da yaptık.

En son benim doğum günümden önceki akşam saat 9'da eşimi arıyor. Sabah 8'de taşınıyorum, yardıma gelebilir misin diye. Ben de kendimce yasta olduğum için senelerdir doğum günü kutlamamışım; o sene Antalya'dan annemler ananemler geliyor, dükkanda müdavim müşteri ve arkadaşlarla kutlama yapacağız. Eşim de durumu izah ediyor, evde 4 kişi misafirimiz var, yarın kızın doğumgünü, dükkanda organizasyon var vs. derken telefon suratına kapanıyor :D Kapanış o kapanış :D Bi daha ulaşamadık. Taşınıp bizi sildi hayatından. Küçük kızı da taşınmadan iki hafta önce Marmaris'e yollamıştı zaten. Veda bile ettirmeden :D

Bu arada eşimin annesi adamdan ayrılma arifesindeydi ya, o da yanında bir erkeğin eksikliğini hissetmesin filan diye ona da maddi manevi yardımcı oluyoruz. Gece 5'te dükkanı kapatıp, sabah 7'de eşim kapı montajına gidip, birkaç saat sonra dükkanı açıp 15 saat aralıksız çalışıyor filan öyle bir şey.
Ama annesi yalnız kalma kısmını kabullenemeyip adamla tekrar barıştı. Çok boktan hissettik.

Aileden yediğimiz bu son kazıklardan sonra bizim psikolojimiz baya gitti bitti. Çok garip oldu. Peki dedik, öldürülmek istiyorsan artık senin kararın ama madem kocan yanında o zaman bizden maddi manevi bir desteğe gerek kalmadı diye blöf yaptık. Yeniden birleşme denemeleri 1 ay sürdü. Ama o 1 ayda çektiğimizi Allah biliyor. Her gece evlerini gözetledik kavga var mı, kötü bir şey var mı diye. Her uykudan kabusla uyandık.

1 ayın sonunda herif yine içip sıçmaya başlayınca anne nihayet uyandı ve adamı kovdu. Bu sefer de onun bozulan psikolojisiyle yaptığı işler batmaya başladı. Bir yandan yatalak annesine bakıp bi yandan çalışmaya çalışıyordu ama başaramadı. Dedik ki bu böyle olmaz, hiçbir şey yapmasan aylık giderin (dükkanın masrafı, ev kirası, bakıcı parası, çalışan maaşı vs) 20.000TL. Gel bizimle yaşa, dükkanını da kapat, tüm masraflarından kurtul.
Böylelikle kayınvalide bize taşındı. Bu arada 2+1 evde 2 kedi, 1 köpek, 1 kayınvalide, 1 yatalak anneanne bir de biziz ashdkajsdh :D Bu şekilde 7 ay kadar birlikte yaşadık. Zaten melek gibi insanlar, başımın üstünde yerleri. Ama bu sayede kadıncağız son 1 iş daha yapıp, ufak tefek borç kapatıp, cebine de bir miktar parasını koyabildi. Geçtiğimiz Mayıs ayında onu Antalya'da ufak bir köye taşıdık. Şimdi tarım yapıyor, annesiyle emekli maaşlarıyla tatlıca geçiniyorlar.

Anam ne uzun oldu :D Aralarda bi sürü şey daha var onları geçiyorum artık. Tam yine her şeyi yoluna koyduk, artık bi Avrupa yapabiliriz derken bu sefer de pandemiler çıktı işte oralar zaten malum. Dolar euro da öyle :D Bu bir senenin yaklaşık 6 ayında kapalıydık. Bu aradaaa yaş da 30 oldu :D

Sonuç, işler ve dükkan genel olarak gayet güzel oturdu. Bu yaz dükkanda çalışan nihayet 5 kişiydik. Küçük kız kardeş Darüşşafaka'yı kazandı :,) Annesi telefonlarımızı açmadığı için görüşemiyorduk, geçtiğimiz aylarda ona güzel bi telefon hediye ettik kendisine ait, artık rahatça görüşebiliyoruz :)

Borçlar bitti sayılır; yeniden borca girmeden kendi birikimimizden harcayabiliyoruz en azından pandemi sürecinde. Kendimizden çokça ödün vererek belki bir güzel ev ve araba parasını havaya üfledik ama vicdanlarımız rahat diye bakıyorum.

Geçenlerde eşimin annesi ufak bir kanser tehlikesi atlattı, ameliyatı için Antalya'ya gittik, anneanneye ben baktım, eşim de annesinin yanında durdu mesela. Annem de bize yardıma geldi kayınvalidelere. Sonra hep beraber benim Anneannemlere gittik. Yetişemiyorlarmış perdelerini yıkadık, yemeklerini yaptık :) Dedem kalp krizi geçirmişti, onu bi daha göremem diye çok korkuyordum, onu gördüm. Ailenin kalan kısmıyla mutlu zamanlar geçirebilmek çok değerli bence. Nolur size değer verenlere sıkı sıkı sarılın. Küsseniz barışın.

Şimdi de benim annem tiroid kanseri oldu sanırım. Pazartesi günü belli olacak, bakalım. Özet olamadı ama özetle benim de duyuruya ara verme sebeplerim böyle şeylerdi.

Şu sıralar artık daha fazla vakit ayırmaya çalışacağım. Umarım başarabilirim. Bana ulaşamayan mesajlarınız olduysa hepinizden özür dilerim.

Hatırlayanlara bol sevgiler, ve bir de kapanış fotoğrafı gönderirim :))

İlk kedimi sahiplenmeden önce duyuruya sormuştum. Herkes sende kalsın lütfen sokağa bırakma demişti. Buradan aldığım en güzel cevaptı. Çünkü tüm bu boktan süreçlerde hiçbir terapi, hiçbir ilaç olmadan, hayata tutunmamı sağlayan en güzel şeydi kendisi. Sonra sorunlar arttıkça, evdeki terapicilerin sayısı da arttı asdhajga :D Teşekkür ederim tekrardan. Onlardan bi hatıra bırakıyorum buraya.

Sorularınız varsa sorun, umarım modlar silmez :p Sağlıcakla kalın.

Sevgiler.
0
pandispanya
(30.01.21)
Çok üzgünüm ben de bunu amaçlamamıştım ama başlayınca çok uzun sürdü 4,5 senenin özeti :D Bazı yerler çok detaylı olmuş ama beynim sulanınca geri dönüp silemedim de kaldı öyle artık hayırlısı :))
0
🌸pandispanya
(31.01.21)
korkunç, nutkum tutuldu. çok çok geçmiş olsun babana.
! gördünüz mü millete nasıl iftira atılıyor. nasıl hayatlar karartılıyor. ahh ah
kötünün kötüsü bi haber ama yalnız değilsiniz
www.hurriyet.com.tr iftira 2009
www.hurriyet.com.tr iftira 2018
www.hurriyet.com.tr iftira 2021

ileri okuma:
false accusation of rape
0
esref
(31.01.21)
@esref çok teşekkür ederim. Başımıza gelenlerden sonra duyduğumuz, okuduğumuz her şeyi önce sorgulama konusunda çok hassas olduk. Bu konu bu ülkenin en iğrenç gerçeklerinden birisi olmasına rağmen, hiçbir suç işlemeden mağdur olan da çok insan var maalesef. İşini düzgün yapan kurum yok denecek kadar az. Suçlu elini kolunu sallayarak dışarıda, suçsuz içeride olabiliyor. Teşekkür ederim tekrar.
0
🌸pandispanya
(31.01.21)
Allahım film gibi! Geçmiş olsun gerçekten ve hoş geldin :)
0
mor oje
(31.01.21)
Çok teşekkür ederim, çok hoş buldum :)
0
🌸pandispanya
(31.01.21)
ben seni hayal meyal hatırlıyorum. çok uzun süre olmuştur gerçekten ama. tüm yazdıklarını da okudum okurken de kolum uyuştu bu kadar olay nasıl üst üste gelir diye hayatı sorguladım. allah güç kuvvet versin ve yardımcınız olsun demekten başka da elimden bi şey gelmiyor. gerçekten çok zor şeyler yaşamışsınız.
0
lata
(31.01.21)
Bende burada çok aktif olamadan da oldukça eskiyim ve pandispanya yi hatırlıyorum. Söyleyeceğim tek şey; Helal olsun size... Hoşgeldin.
0
primetime
(31.01.21)
sen dağ gibi bir insansın. kocan da öyle. ve evet, Allah dağına göre kar veriyor.
biliyorum, dağ olmayı ben istemedim ki diyeceksin. benim de istemediklerim oldu. nasip.

ayrıca rahmetlinin mekanı cennet olsun.
0
esref
(31.01.21)
@lata, çok teşekkürler, yazdıklarınız ne kadar değerli bilemezsiniz, sağolun, hepimize güç kuvvet diliyorum :)

@prime time, hoşbuldum, çok teşekkür ederim <3 :)

@esref, insanlar ne zorluklar yaşıyor, bizimki de dert mi diye düşünüyorum aslında. her şeye rağmen şükür. Bazı çok keskin hatlarımızı törpüledi, önem sıralamalarımız değişti, alabildiklerimizi alıp yola devam etmek gerekiyor, hayat işte. Güzel sözleriniz ve temenniniz için çok teşekkürler, çok sağolun gerçekten :)
0
🌸pandispanya
(31.01.21)
vay be, ne dönüş ama :D
hepsini okudum, daha önce de bu nicki duyuruda görmüştüm, hatta isminin geçtiği/arandığın zamanlar da oldu.
gerçekten helal olsun. okurken kaç kere dedim "oha lan MtKrt, buraya kadar kaç kere intihar ederdin?!".
yaşanabilecek her kötü olayı yaşayıp atlatmışsınız. bundan sonrası önünüz umarım aydınlık olur. hoş, olmasa da siz üstesinden gelirsiniz:D
tekrar hoşgeldiniz.
ve bol şans.
0
MtKrt
(31.01.21)
hahahasjkdhakj kahkaha attım valla çok sağolun ya. ben de sizin isminizi hatırlıyorum, o zaman artık moderasyonlarda görüşürüz :p Çok teşekkürler gerçekten, intiharlık bir şey yok, nasılsa kendiliğimizden ölücez bi gün, daha bölüm sonu canavarı çok :D hoşbuldum.
0
🌸pandispanya
(31.01.21)
woaw film gibi okudum. ne kadar güçlüsünüz...
bodrumu çok severim. mekanınız nerede adı nedir bir uğrarım :)
0
omonia
(31.01.21)
tamamını okudum. inanılmaz şeyler atlatmışsınız. çok çok geçmiş olsun.
yıllar sonra yeni bir dönüş yaptığım için nick yeni olsa da çok net hatırlıyorum ben seni :) bundan sonra her şey daha güzel olur umarım sizin için.
iyi ki geldin, hoş geldin!
0
juliette
(31.01.21)
Acilen dünya turuna çıkın ;) kaç kaç kaç kaç
Şaka bir yana geçmiş olsun...
0
intihar etsem de kendime gelsem
(31.01.21)
@omonia, çoook sevinirim, biz Yalıkavak'tayız, mesaj atıyorum ismini :D

@juliette, ya çok çok teşekkür ederim. çok mutlu oluyorum, hepimiz için kabul olsun bu dilekler :)) çok sağol, hoşbulduk! :)

@intihar.. asdhaha dünya buna hazır mı bilemiyorum benim şansımla başedemeyebilir :/ :D Çok teşekkürler.
0
🌸pandispanya
(31.01.21)
ben hatırlıyorum.
eskilerden şöyle 3-4 yıl önceden.

hoşgeldin.
0
alt4y
(31.01.21)
Tanımıyorum ama geçmiş olsun.
0
dissendium
(31.01.21)
Aa hatirliyorum seni, o kadar oldu mu diye baktim da son duyuru uzerinden 5 sene gecmis. cok cok gecmis olsun. Sonunda toparlayabilmenize cok sevindim.

Mekanin adini ben de isterim :)
0
fakyoras
(31.01.21)
Müthiş hikaye, çoğu filmde bu kadar aksiyon olmuyor. Süper kahraman olsa çoktan kostümünü çıkarıp emekliye ayrılmıştı. Çok iyi bir iş başarmışsınız, umarım güzel günler gelmiştir ve hiç geçmez.
0
alfred
(31.01.21)
@alt4y, tanıdık isimler görmek çok hoş :) hoşbuldum.

@dissendium, çok teşekkürler :)

@fakyoras, çok iyi hatırlıyorum seni de, çok teşekkürler :) gönderiyorum hemen :d

@alfred, çok sağolun, güzel dilekler hepimiz için gerçek olur umarım.
0
🌸pandispanya
(31.01.21)
vay be... senin nickini çok net hatırlıyorum. 4-5 sene geçmiş en son yazdığından beri
neler neler yaşamışsın saygı duydum. karıştırmıyorsam sanki ifşalardan birinde eşinizle açık alanda bi fotonuz vardı ya da o aycovskimiydi bi dk...:/ hee bi de duyuru kızları buluşmaları yapılıyordu orda da vardın sen sanki :)
0
mr.brown
(31.01.21)
@mr. brown yok, eşli fotoğraf benim değildi, kimindi hatırlamıyorum ama yine de helal valla :D kızlar buluşmaları düzenliyorduk doğru :D güzel zamanlardı. sizi de hatırlıyorum. çok teşekkür ederim.

not: tekrar düşündüm, fotoğraf benim de olabilir emin değilim :D
0
🌸pandispanya
(31.01.21)
Hiç konuşmadık sanırım ama ben çok iyi hatırlıyorum sizi. Hatta Bodrum’a taşınmadan önce Bodrum ve mekan açmakla falan ilgili duyurularınızı çok net hatırlıyorum. Hoşgeldiniz :))

Yaşadıklarınız okuyana bile çok zor gelirken 5 sene bunlara dayanmanız ve hala pozitif kalabilmeniz gerçekten olağanüstü. Umarım annenizin hastalığı kanser değildir de bu kadar şeyden sonra güzel bir haber alırsınız pazartesi günü.

Bu arada mekanınınız adını ben de isterim. Hatta yemin ederim zamanında burda açtığınız duyurulardan beri merak ediyordum :D Yazarsanız Bodrum’a gelince uğramayı çok isterim :)
0
ms brownstone
(31.01.21)
süreçten haberim yoktu ama hatırlıyorum elbette.
hastalıklar ve başa gelenler nedeniyle gelmiş geçmiş olsun diyebiliyorum ancak.

hoş geldin.
0
blatta hiberna
(31.01.21)
Ya okuduğunuza inanamıyoruum :D Ben bile ne yazmışım diye dönüp okuyamadım, çok teşekkür ederim, kim okuyacak diyordum, öyle içimi dökmüştüm, çok sağolun gerçekten :,)

@ms brownstone, hoşbuldum, hemen gönderiyorum, iyi dilekleriniz için çok teşekkür ederim, umarım bundan sonrası güzel olur. Görüşmek dileğiyle :))

@blatta hiberna, tanıdık isimler çok güzel geliyor, hoşbuldum, çok teşekkür ederim :)
0
🌸pandispanya
(31.01.21)
zaman ne çabuk geçiyor, hatırlıyorum seni. aktif kullanıyordun duyuruyu :)

o değil de film gibi geçmiş 5 yıl.
0
kaptan maydanoz
(31.01.21)
hayret ve hayranlıkla okudum. türlü zorlukların içinden geçerken iyilik yapmaktan da geri durmamışsınız, ailenin her bireyine yetişmişsiniz. helal olsun vallahi. ailenizle güzel günler görmenizi dilerim. duyurunun epeydir kullanıcısı olmama rağmen pek girmezdim o sebeple sizi bilmiyordum, ama geri dönmenize memnun oldum, kendinize çok iyi bakın..
0
denizince
(31.01.21)
ækaptan maydanoz, ben de seni hatırlıyorum, hihi :) evet inanılmaz hızlı geçmiş zaman :) yani normal şartlar altında insanların başına daha ileriki yaşlarda gelen ya da bazısı hiç gelmeyecek sıkıntıların hepsi peşpeşe all in one şeklinde geldi gibi oldu. sağlık olsun ne diyeyim, beterin beteri var.

@denizince, ben de çok memnun oldum, çok teşekkürler, sevgiler :)
0
🌸pandispanya
(31.01.21)
Merhaba. Sizin kadar eski değilim o yüzden hatırlamıyorum sizi. Ama hoş geldiniz. Ne badireler atlatmışsınız. Çok geçmiş olsun. Umarım bundan sonra üst üste mutlu haberler alırsınız :)
0
black holes in the sky
(31.01.21)
allah askina ozet gec kanka :D
0
baldur2
(31.01.21)
@black holes, çok teşekkür ederim, tanışmış olduk, sevgiler :)

@baldur, özet geçiyorum :D 5 yıla yakındır, ölümler, hapisler, hastalıklar, tehdit, kan, göz yaşı, açlık, sefalet, hıyanet, sel, susuzluk, toprak kayması vb sebeplerle yoktum, sular biraz duruldu, geri döndüm, hoşbuldum :D
0
🌸pandispanya
(31.01.21)
e hadi, şimdi sıra güzel günlerde. hoşgeldin yeniden.
0
antihero
(31.01.21)
Ben 2013-2014 gibi aranıza katıldığım icin nickinizi cok net hatırlıyorum. 19 yaslarinda falandim. Ama kisisel olarak pek tanımıyordum. Duyurarinizi falan da hatırlamıyorum yani ama duyuruda popüler birisi olduğunuzu biliyordum. Hatta gözüm mözüm kaydı diyorsunuz ama simdilerde pek olmasa bile siz gittikten sonra buralarda yapılan ifşalarda, duyurunun en güzel kizi tartismalari ortaya çıkıyordu ve oralarda halen adinizi gördüğümü hatırlıyorum. Eger bu animsamam yanlis değilse, kendinize hakaret etmeyin bence. Çünkü ifsalarda gayet iddiali arkadaslar vardi :D

Benim nickimi belki gormus olabilirsiniz. Gecen senelerde ufak bir travma yaşayınca tüm duyurularimi sildim bir süre uzak kaldım. Toparlayınca ve guzel bir iliskiye, guzel bir ise başlayınca geri döndüm. Benim süreç biraz kisa sürdü şanslıydım. Sildigim 1000e yakın duyuruya yanıyorum. Bir suru guzel data vardi. Basond uyarmisti yapma etme dedi ama dinlemedim. O an iyi gelmişti ama sinirimi beni duyuruya sokan kisiden cikaramadigim icin duyurudan çıkarmıştım sdhfjg Neyse sonra güçlenip asiyorsunuz, hem datalar da belki cok onemli değildir, dunya icin kucuktur de.. benim icin büyük bir sey gibi hissetmisimdir :) (yok oyle bedavadan dert dinletmek siz de bizi dinleyin diyomusum shfjf) Neyse kisa kestim ben tamam. Sizinkinin yaninda devede kulak.

Yazıya gelirsek, okurken hikayede gecen hemen her kahramanı nasıl boğasım geldi anlatamam. Suan gulerek anlatmaniz bir miktar çoğumuzu rahatlatsa da gerek sizi kullanan insanlara gerekse sizin eşinizle olan polyanaciliginiza ve iyi kalpliligine sinirlenmeden edemedik bence ona eminim :D

Fakat böyle olmadan da güçlü duracak enerjiyi, azmi ve motivasyonu sağlayamaya bilirdiniz orası da ayrı bir konu.

Ölüm ve hastaliklara cok uzuldum, basiniz sag olsun. Insanlik olarak çoğumuzun asamadigi tek sey şu ölüm ve hastalıklar bence. Hayatin akışında olsa da kimse hazirlikli değil.

Olaylara donersek, ne yazık ki akraba da olsa arkadas da olsa yolunacak insan ariyor herkes. Ben hep dedemin veya babamin insanlar tarafından nasil kullanildiklarinin geçtiği hikayelerle büyüdüm. Dinlemeseydim benim de basima cok sey gelebilirdi. Cunku asiri iyi niyetli, herkese çabuk guvenen ve yardımsever bir insanim. Bu karakteristik bir özellik sanirim, doğuştan geliyor pek yapacak bir sey yok ama dikkatli oluyorum işte. Normalde "ya şimdi laf ederler arkamdan şöyle derler" diyerek yaptigim fedakarliklari biraz olsun azalttim yani. Cok da umrumda değil kimin ne düşündüğünü. Bisey diyecek olan yapsan da diyor yapmasan da.

Anlattiklarinizdan sonra, 5 parasiz 1995te Londra'ya gidip, sefaletler cekip, simdi zincir markalara rakip olacak büyüklükte bir coffee shop/restaurant açmış amcamın, davranislarinin altinda yatan sebepleri anladigimi düşünüyorum. Çünkü anlam veremiyorduk. Cok konusmadigimiz icin hikayesini de cok bilmiyorduk. Gecen senelerde yanina gittigimde de davranislarina anlam vermemistim cunku. Melek gibi bir insan ama kimseye kesinlikle güvenmiyor. Çok şüpheci. Cafeyi kesinlikle kimseye emanet etmiyor. Ise alimlarda 40 kere dusunuyor, arastiriyor. Kendini fakir gibi gösteriyor. (Cevreye de ailesine de.) Öyle giyiniyor. Bankada milyon poundlari olduğuna eminim. 400 poundluk arabayla geziyor ama.

Tabi bu biraz isin hastalikli boyutu sanki ama adam orada hala tek basina. Sanirim boyle davranmak zorunda. Sizin gibi seyler mi yasadi yoksa boyle yapmazsa basina bunlarin geleceğinin farkinda mi bilmiyorum. Ama ben kisa hayat hikayenizden cok guzel dersler aldim. Kotu biri olmayacagim tabii ki. Cunku 3-5 kurus ugruna onurunu da serefini de satan, sagdan soldan uckagitcilikla indirdikleri paralarla kendilerini zeki zanneden insanlarin mutlu olabilecegine inanmiyorum ben. Gecici mutluluklar onlarınki. Onlara verilecek en büyük cevabi her dusus veya tokezlemede daha güçlü kalkarak vermissiniz zaten. Bu hikayenin sonunda da iyiler kazanmis gibi duruyor, sevindik. Umarim daha güzel yerlere gelir, daha büyük mutluluklar yaşarsınız.

Cafe ismini biz de istiyoruz, muhakkak geliriz!!

Bu arada durumları buraya anlatsaniz da kesinlikle her türlü yardim gelirdi fakat kendi basiniza mucadele edip cogu zorluğun ustesinden gelmeniz de ayri takdire şayan. İlk defa simdi duyuyoruz. Cogu eski duyurucu bireylerin saskinlikla okuduguna eminim.

Tekrar gecmis olsun, hos geldiniz ^^
0
ananiyimioguz
(31.01.21)
Gerçekten hoşgeldiniz. Ne bitmez bir heyecan, okurken hem çok sinirlendim size yapılanlara hem de çok duygulandım sabrınıza, iyi niyetinize. Karşınıza bundan sonra iyi insanlar çıkar inşallah. Keşke arkadaşım olsaydınız, öyle ısındım size ve eşinize.
0
curukturpkokusu
(31.01.21)
@antihero, çok çok teşekkür ederim :)

@ananiyimioguz, ben de seni çok iyi hatırlıyorum, yanılıyor olabilirim ama sanki ilişki tavsiyeleri üzerine gelişen bir sohbetimiz vardı ve yaşına rağmen olgun bir insan olduğunu düşünüyordum. Eğer doğru hatırlıyorsam, görüyorum ki yıllar senden bu anlamda hiçbir şey eksiltmediği gibi, üstüne eklemiş. Ne büyük bir kazanım. Öncelikle zaman ayırıp okuduğun ve bu kadar emek vererek yazdığın için çok teşekkür ederim gerçekten. Çok şaşkınım. Çok teşekkürler.

Basond'u dinlemeyen yanar :D ama hiçbir şey için pişman olmaya gerek yok, belki ileride kullanabileceğin güzel bir tecrübe edinmişsindir, onca emek ve yaşanmışlığı silme kararınla. Bi dahakine belki bi yedek alırsın aksjd :D

Başıma bu hastalıklar gelmeden önce her gün aynaya bakıp ne kadar çirkinim diye ağlardım ashdhah :D Daha kaslı olmak için, daha az yağlı olmak için vs :D Sonrasında gözümü kabul etmem de zor oldu, zaman aldı, ama şu an artık gerçekten umrumda değil, kafam kopsa da üzülmem, öyle gezerim. Gerçek dert görmemektenmiş o dertler, biraz da ergenlik :D

Bizimle ilgili söylediğin her şeye katılıyorum. iyi niyetle enayilik arasında bir çizgi var. Biz biraz enayi davrandık belki. Babam dışında kendi ailemden pek bir sorun yaşamadım, genel olarak destek gördüm, belki kendi aileme yapmayacağımdan fazlasını eşimin ailesine yapmış olabilirim. Çünkü eşimin ailesiyle ilgili konularda karar verirkenki kriterim mantık değil vicdan oldu. "Ya benim yüzümden/benim etkimle yaptığımız ya da yapmadığımız bir şeyin sonucunda eşim mutsuz olursa/ vicdan azabı çekerse" diye düşünerek her şeyi fazlaca yapmak için çabalayıp onu da gaza getirdim. Açıkçası benim de etrafımda genelde kadınlar çok baskın karakterli ve karar mercii olduklarından, ben de kendime çocukluğumdan beri bunu tembihlemiştim: Kimsenin vicdan azabına sebep olma, kimsenin ailesiyle arasına girme, 50 sene sonra "senin yüzünden" diye başlayan kavgalara sebep olma, gibi... Benim kendime verdiğim dersin sonucunda fazlaca yıpranmış olduk ama en azından sevgi, saygı içinde, birlikte ve birlikte olmaktan mutluyuz. Kendi ailemle ilgili vereceğim kararlar beni bağlar ama başkasına kötü etki etmemeliyim diye düşünerek fazla verici davrandım. Bence doğru bir davranış olmayabilir ama pişman da değilim yine olsa yine yaparım. Bunun bedelleri oldu ama diğer türlü davransaydık onun da bedelleri olacaktı. En azından kabul etmeye razı olduğum bedelleri ödedim. Sonuç olarak bence vicdan rahatlığı; akıl ve ruh sağlığını korumanın en iyi yoluydu. Benim için en azından.

Aslında zeka, başkalarının tecrübelerinden de ders çıkarabilmeyi de kapsıyor. Tek sorun, çıkardığın tecrübelerin de hesaplanamayan birçok başka şeye gebe olacak olmasında :) Yine de içimden bir ses, senin bu konuda daha başarılı olacağını söylüyor :)

Dükkanın ismini yazacağım, yeniden çok teşekkür ederim, çok hoşbulduk :))

@r evolution, çok teşekkür ederim :D Dosyayı silip, silinenlerden de silmeyi umuyorum. Çok sağolun :))

@curukturpkokusu, bence iyi insanlar eninde sonunda birbirini buluyor. Biz bir şekilde genel olarak ailelerimizin hatalarının bedelini ödedik gibi oldu. Kendi seçtiğimiz çevremizde genel olarak şanslı olduğumuzu düşünüyorum, gerçekten hayatı pahasına kendisini bize siper eden arkadaşlarımız oldu. Bin yaşasınlar. Sizinle de arkadaş oluruz neden olmasın, merak etmeyin siper etmelik bölümü geçtik gibi :P :D Çok teşekkür ederim tekrardan güzel sözleriniz ve dileklerinize <3 :))
0
🌸pandispanya
(31.01.21)
Sonuna kadar okudum (:
Hoşgeldiniz.. Mekanın adını ben de öğrenebilir miyim? Bu arada 3. Hata erkek kardeşin akıbeti noldu?
0
Ven
(31.01.21)
@ven ajdghsga ya çok tatlısınız hepiniz valla allah razı olsun yüzümü güldürdünüz:D
3. hata, önce bi iki ay değişik şehirlerdeki arkadaşlarında memleket turu yaptı. Sonra annesiyle yaşamaya başladı ama hem çalışmayıp hem evdeki herhangi bir işe de yardımcı olmadığı için onunla da anlaşamadılar. Şimdi varlıklı bi kız arkadaş bulmuş, İstanbul'a taşındı. Onunla e ticaret gibi bi işler yapıyorlar. :D iyi gibi, sağlığı keyfi yerinde bildiğim kadarıyla. mutfak ve bar becerileriyle göz dolduruyormuş :D duyuru dedikodu birimi gururla sundu ajksh :D
0
🌸pandispanya
(31.01.21)
nickinizi hatırlıyorum :)

ne kabus ama! çok büyük geçmiş olsun hepsi geride kalmıştır umarım. mekanın adını ben de isterim bu ortak belamızı da def edince bir biranızı içeriz belki.

paticanlara selam.
0
Ufuk
(31.01.21)
Hafızam kötü oldugundan hatırlayamadım sizi.

Sabahın yedisinde bir solukta okudum. Direksiyon sınavından kaldım diye perişan haldeyim bir gündür. Kendi derdim inanılmaz manasız geliyor şu an.

Göz kısmını anlamadım. Görüşünüzde problem yok, sadece şekil olarak mi değiştiler? Olabiliyor mu öyle? Geçmiş olsun.

Maddi konularda fazlaca verici olmuşsunuz. Enayi demek istemiyorum, ayıptır, ama öyle gibi biraz. Sizin sorumluluğunuzda olmayan kişiler için sırf kan bağınız var diye bu kadar masraf yapmamalısınız. Üvey anne mesela çocuk dogururken size mi güvendi? Ne diye Kahraman olmaya çalışıyorsunuz ki? Tamam on sene sonra vicdanınız sizlamayacak ama siz de tekrar yirmili yaşlara dönemeyeceksiniz, giden gitmiş olacak. Kavga sebebi olmaktan bu kadar çekinmeyin. Yoksa daha çoook sömürülürsünüz. Bunca şeyin üstüne artık farklı bir konu olur ve hayır derseniz, eşiniz de bunun kavgasını ederse ona yuhh zaten.

Babanızın başına gelen iftira mi gerçekten? Umarım öyledir. Ben bu konuda kendi babama dahi güvenmem.

Her şey için geçmiş olsun. Umarım toparlarsınız.
0
elorelia
(31.01.21)
Ohaa 5 yıl mi olmuş :///
0
abuzer
(31.01.21)
Hoş geldin tekrar :)

Ben de çok net hatırlayanlardanım. Hatta buradan bi arkadaşla "duyuruda şu arkadaşlar vardı artık girmiyorlar" dedikodusu yaparken seni de saymıştık.

Yaşadıklarınız gerçekten film gibi. Ama siz de çok naifmişsiniz. Özellikle verdikleri paranın 2,5 katını isteyen dolandırıcı tiplere keşke istediklerini vermeseymişsiniz dedim içimden. Neyse artık olan olmuş. Zaten okudukça o parayı unutuyorsun.

Başınız sağ olsun, geçmiş olsun :/
Umarım artık bugün milat olur ve çok güzel şeyler sizi bekliyordur.
0
himmet dayi
(31.01.21)
ayrica dunya bu kadar iyi olmak icin fazlasiyla kotu bir yer. dark side'a gecme ama bu kadar da iyi olma :D
0
baldur2
(31.01.21)
Ben babada kaldım. SÖzlüğe falan taşıyın, twitterda yayın, esra erola çıkın, cimerden yazın. Gerçekten tecavüz edince salıveriyorlar, iftira atında tutukluyorlar. Bugün sizin babanız yarın bizim babamız, başkasının eşi, erkek kardeşi. Üzüldüm.
0
gelmeistemem
(31.01.21)
hoşgeldiin, kedileri öp, iti mıncır. bir mekanda müdavimler varsa orası olmuştur artık, sırtınız yere gelmez.
0
selam
(31.01.21)
hosgeldin. birebir hic tanismadik ama nickini hatirliyorum. butun bunlari su anda bu kadar rahat anlatabiliyor oldugun icin seni ve esini tebrik ederim. bu surecte bu kadar guclu kalabilmeniz harika. umarim bundan sonra hayatinizda her sey cok daha iyi olur!

daha guzel yarinlara, cheers.
0
eksi sozlukte eksiyen adam
(31.01.21)
welcome back
0
paranoyak kedi
(31.01.21)
ben de nickini hatırlıyorum. hatta sanıyorum birkaç defa mesajlaşmıştık farklı konularda.

her şey için gelmiş geçmiş olsun ve de hoş geldin diyelim o halde :)).
0
Phoebe
(31.01.21)
Duyuruyu aktif kullanmasam da bir süredir, nickinizi hatırlıyorum. 5 seneye ne hikayeler sığdırmışsınız valla helal olsun diyorum, eşiniz ve siz çok güçlüymüşsünüz. Mutlu yarınlara diyorum :)
0
birfincankahvedahaisteyenadam
(31.01.21)
@ufuk, onların da selamı var çok teşekkürler, birazdan mesaj atacağım, umarım birlikte kadeh kaldırabiliriz :)

@elorelia, ben seni hatırlıyoruuum :) ifşalarda da vardın, çok aktif kullanıyordun duyuruyu, ne güzel seni görmek de. Görüşümde de problem var aslında. Sürekli acı çekiyorum, bazen çift görüyorum, ilerlerse körlüğe kadar götürebilecek bir şey. İlerlemesi için de elimden geleni yaptım açıkçası ama o başka bir duyurunun konusu olsun :P

Söylediğin şeyler doğru, katılıyorum ama olanlar oldu bi kere, su akıp kendi yolunu biz iyi davranmaya çalışsak da yine buldu. Babamla ilgili olan kısımda, gerçekten anlattığım şekilde her şey. O kadar akla mantığa aykırı ki yıllar sonra üniversitede ders olarak okutulabilecek şekilde bir hukuksuzluk örneği sergilendi. Bazen keşke gerçek olsaydı, şimdiye kadar ne psikolojim, ne maddi manevi hayatımız bu kadar yıpranmazdı diye düşünürdüm. Birisini öldü kabul edip, hayatımdan silmek, bu geçirdiğimiz süreçten daha kolay olurdu. Hatta karşı tarafın yanında yer alıp, aldırabileceğim en yüksek cezayı aldırdığıma emin olmak isterdim. Bi de utanırdım ve bunu buraya bile yazmazdım, sonuçta nereden bilebilirsiniz :) Ne yazık ki suçsuz yere yatıyor.

@abuzer, valla dile kolay, 5 yıl olmuş :))

@himmet dayiiii, teşekkür ederim ben de seni hatırlıyorum, hayvanlarla ilgili güzel tavsiyeler veriyordun bi de aynı görüşte olmasak bile senin yazdıklarını okuduğumda "he himmet dayı geldi şimdi görüşüm değişecek kesin" diyordum :D Sizi görmek çok güzel, çok teşekkür ederim :))

@baldur, bir ara deneyeceğim dostum :d

@gelmeistemem, kesinlikle katılıyorum, bu geçirdiğimiz 5 sene, daha önce hiç karakolun yolunu bilmeyen, bu kadar olay kimlerin başına geliyor diye düşünen bana, 3. sayfa haberlerine düşmenin aslında pamuk ipliğine bağlı olduğunu gösterdi. Çok toy ve tek başımaydım, kimseyi tanımıyor, yol yordam bilmiyordum bu konularda. Diğer yandan da dosyayı okuyan, birbirinden bağımsız bütün eski savcı, hakim, avukat vs ne kadar uzman kişi varsa hep sakinleştirdiler. Hayatımızda gördüğümüz en saçma dosya, merak etmeyin bu celse çıkar, yok merak etmeyin toplumun lincine uğramamak için tutuyorlar (medyatik bi dosya olmuştu), merak etmeyin başına bir iş gelmesin diye tutuyorlar (devamlı tehdit alıyorduk) vs dedikçe inanıp sabrettim. Sonuçta geldiğimiz noktada da bu tarz baskı yapılabilecek bir noktada değiliz artık. Açıkçası hala inanıyorum, AYM'de çözülecek, orada çözülmezse İnsan Hakları Mahkemesi'nde çözülecek. Bu inancı taşıyorken, bi şeylerin benim yüzümden bok olmasından korkuyorum. Herkesten tek ricam, her haberi enine boyuna değerlendirmeden, boşlukları mantıkla doldurmadan linç uygulamamaları. Hayırlısı, bakalım, artık gelişmelerden haberdar ederim, çok teşekkürler :))

@selam, selam! :) çok teşekkürler, bebelerin de selamı varmış, görüşmek dileğiyle :)

@cesarioooo, vay be doğan büyüyor resmen :D evet bıraktığımda 22 yaşındaydın hatırlıyorum, çok sevindim seni gördüğüme :)

@e bana nick bırakmamışsınız: bu saydıklarının hepsi gitti mi ya? :( O kadar güzel isimler hatırlıyorum ki yazmaya başlasam iyice uzayacak. Ne kavgalar ne dövüşler :D Şimdi bakınca hepsi çok güzel ve değerli günlermiş, herkese selamlar :)) çok teşekkür ederim.

@eksi sozlukte eksiyen adam, ben de senin ismini hatırlıyorum, güzel dileklerin için çok teşekkürler, hepimizin hayatında dertler bir bir düzelebilir umarım, cheers! :)

@paranoyak kedi, çok hoşbuldum, teşekkürler :)

@phoebe, ben de seni hatırlıyorum hihi :) çok teşekkür ederim, hoşbuldum.

@birfincandahakahveisteyenadam, mutlu yarınlar hepimizin olsun, çok teşekkürler! :)
0
🌸pandispanya
(31.01.21)
Ben de hatırlıyorum, çok çok geçmiş olsun :) zor günler geçirmişsiniz ama belki biraz da siz zorlaştırmışsınız. Problemlerin hiçbiri size ait değil çünkü ama gereksiz sahiplenmişsiniz. Belli şeyler yapılır tabi ama kardeşe, üvey anneye vesaire Her şeye okey demek zorunda da değildiniz. Bana enayilik ya da aşırı iyilikten ziyade aslında eşinizle “karşılıklı“ birbirinizin ailesini tolere etmişsiniz gibi geldi. Babanızın böyle bir olayı olmasa ve babanız için bir şeyleri feda etmeseniz onun ailesine karşı belki de bu kadar verici olmazdınız, en azından bu kadar vicdan yapmazdınız. Belki yine de yapardınız bilemeyiz tabi. Umarım bundan sonra kendi iki kişilik dünyanızın tadını çıkarırsınız biraz :)
0
aquarium
(31.01.21)
ben de seni hatırlıyorum ama o zaman duyuruda yatagants nickiyle yazıyordum, sözlük hesabı uçunca o da gitti.

Zor süreçler geçmiş, hoş geldin bundan sonrası aydınlık olur umarım.
0
hayaletimsi
(31.01.21)
@aquarium, o kadar doğru tespitler ki ne desem boş :) o kadar çaresiz zamanımda eşimden beklediğimden çok daha fazla destek gördüğüm için gerçekten sonrasında bunları ödemek istemiş de olabilirim. Haklısınız. Benim de en büyük dileğim bundan sonra 2 kişilik yaşayabilmek, ben de seni hatırlıyorum, hep böyle mantıklı tavsiyeler veriyordun :D Çok teşekkürler :))

@yatagants, geçmiş olsun sana da sen de hoşgelmişsin, sen de benim hatrımdasın, çok teşekkürler :))
0
🌸pandispanya
(31.01.21)
yeniden hoşgeldin pandispanya. zor şeyler yaşamışsın ama çoğunu atlatmışsın, çok geçmiş olsun. babanın son durumunu yazmış mısın göremedim, tekrar okumaya enerjim kalmadı ama umarım o da atlatır kısa zamanda.

bu arada enişte de buralarda galiba, "bodrum'da mekan işletiyorum, sorularınızı alayım" diye soru açmıştı, "aa neresi, benüm bütün yazlarım bodrum'da geçiyor, tarif et gelelim" diye sordum, bilbo'yu tarif etti asdfsdaklja kocanmış meğer, aldım selamını.

modlar silmez derken? sen de zaten mod değil misin ya :)
0
kibritsuyu
(31.01.21)
@kibritsuyu, asjdhajk evet ben de senin selamını aldım :D babamın süreç devam ediyor, şimdi AYM aşamasındayız. Umut her geçen adımda tükenmiş gibi gözüküyor ama benim bi yerlerde işini doğru yapan insanların hala olduğuna dair inancım tam.

Valla ben yolu bu kadar Bodrum'a düşüp de bize hiç uğramayan bi seni gördüm, yani şey, göremedim :D Umarım bi gün yan yana kadeh tokuşturabiliriz.

Evet, modum ama modlar da modlara müdahale edemiyor mu modum? :) İnsafınıza sığındım, bundan sonraki duyurularımı daha dikkatli açacağım, bütün emekleriniz ve iyi niyetleriniz için çok teşekkür ederim :))
0
🌸pandispanya
(31.01.21)
ya bu arada kızmazsanız, dün gece upuzuuun duyuruyu ve i'm back başlığını görünce okumadan önce nick'e baktım, cocodancer mı diye :)) sonrasında olaylar olaylar zaten..
0
denizince
(31.01.21)
@denizince, hahahah aaah cocodaner ya :D Dün bu duyuruyu yazıp gönderirken entity is too large diye bi uyarı aldım önce. İlk olarak düşündüm dedim ki "aaa duyuruya karakter sınırlaması gelmiş herhalde. ama daha önceden yoktu, cocodancer yazabiliyordu" diye geçti içimden :D Sonra baktım, yüklediğim fotoğrafın boyutu büyükmüş. :D Sanırım sonra başka nicklerle geldi. Umarım hayatta ve mutludur, selam olsun :D
0
🌸pandispanya
(31.01.21)
Hoşgeldiniz, sizi çok iyi hatırlıyorum. İyi ki geldiniz çok güzel tavsiyeler verirdiniz gözlerim sizi arardı valla:)
0
medusa
(31.01.21)
Hatırladım sizi 2013'ten beri duyuruyu takip ederim. 5 sene önce İstabul'da bir plazada çalışıyordunuz ama mutsuz bir yaşamınız vardı. Plaza yaşamını pek sevmiyordunuz. O zaman duyuru açıp bu işleri eşimle bırakıp Ege'de bir kafe açacağız diyordun ama o zaman duyurudakiler uyarmıştı sizi "yapma etme bilmediğin bir işe girme"diye.
Baya ağır şeyler yaşamışsınız ama güçlü bir şekilde çıkmışsınız olaylardan. Hayırlısı olsun. Güzel günler dilerim.
0
komando kani var bende
(31.01.21)
Hatırlamaz olurmuyum ameliyatlarımız birbirine çok yakın zamanlardaydı. Sen yeşim hocaya, ben yusuf hocaya ameliyat olmuştum. Benim ki tiroid ca ydı. O dönem bana çok destek olmuştun. Benim ameliyat izim niye böyle, benim sesim niye kısıldı, kesin hep böyle kalacak, al işte yine beni buldu gibi vs şeylerle seni çok darlamıştım. O dönemde ameliyat sonrası fotoğraf falan da paylaşmıştık birbirimizle. Sonradan numaranı bir şekilde kaybettim.

Yaşadıklarını büyük üzüntüyle okudum. Bundan sonrası için iyi şeyler yaşamanı tüm kalbimle diliyorum. Sen ve sevdillerin mutluluk sağlık ve huzur içinde yaşayın. Babanın yaşadıkları da çok üzücü. İnşallah en kısa zamanda bu durumdan kurtulur. Anneciğine de çok çok geçmiş olsun.
0
nick konusunda kararsizim
(31.01.21)
Hoşgeldin tekrar, umarım annende korktuğunuz gibi bir şey çıkmaz. Görmeyeli Florance Nightingale olmuşsun. Kocanı da al kaç bence, okurken panikatak geçirdim.

Annenin bir rahatsızlığı yoktur umarım bu arada.
0
epistemic_regress
(31.01.21)
@medusa, selaaaam :) çok teşekkür ederim, çok hoşbuldum, ben de sizi hatırlıyorum, yeni cevaplarda görüşebilmek dileğiyle :))

@komando, vallahi şaşırıyorum, çok doğru hatırlıyorsunuz :D neredeen nereye :D güzel dilekleriniz için çok teşekkür ederim :))

@nick konusunda kararsızım, ya ben seni çok aradım ama nickini her defasında unuttumm! Bir ara mesajlaşmıştık buradan ama sonra yine benim başıma olmadık işler gelip girememiştim, bir sonraki girişimde de bütün mesajlar silinmişti askjdh :D Çok üzülmüştüm. Güzel dileklerin için çok çok teşekkür ederim. Beni hiç darlamamıştın, birbirimize destek olmaya çalışıyorduk :)) Umarım sen de sağlıklı ve mutlusundur. Benim yara izim tam olarak geçmedi bu arada :D

@epistemic_regress, çok teşekkür ederim umarım çıkmaz, çıkarsa da savaşmaya devam :) çok hoşbuldum, yeniden teşekkür ederim, sevgiler :))
0
🌸pandispanya
(31.01.21)
Kedili duyurulardan hatırlıyorum ama gerçekten "oha 5 yıl mi olmuş" diye şok oldum.

Ne yalan söyleyeyim bana da çok çok güçlü ve pozitif bir insan izlenimi verdiniz. Herkes demiş zaten ben olsam ilk büyük sıkıntıda pes ederdim sanırım, belki ikincide.

Bundan sonraki hayatınız umarım huzurlu olur, annenizin de inşallah bir şeyi yoktur. Kocaman bir geçmiş olsun, uzaktan sarılıyorum ve tebrik ediyorum duruşunuz için
0
piremses
(31.01.21)
okudum ama simdi cevap yazmak icin scroll yapinca fark ettim ki bayaa uzunmus :D

ben de hatirliyorum seni, ifsalardan guzel bir kiz oldugun aklimda kalmis :) ama fekat 5 yil olmus mu, inanamadim.

ilk duyurumu 2008'de actigimi gorunce de sasirmistim.

hosgeldin tekrar. umarim tatsiz olaylar geride kalmistir.
0
supergirl
(31.01.21)
''Allah allah nerede ki bu pandispanya son zamanlarda hiç görmüyorum'' dediğim şey 5 senelik bir süreç miymiş?! Yuh :)

Her şey için çok geçmiş olsun.
Tekrar hoşgeldin ^^
0
megalomaniac
(31.01.21)
@piremses, yihuu seni de gördüm :) çok teşekkür ederim, güzel dileklerine, güzel sözlerine. sevgiler benden :))

@supergirl, çok teşekkür ederim, o ifşalar çok abartılmıştı, hakettiğimi düşünmüyorum. Zaman ne çabuk geçiyor gerçekten, size de güzellikler diliyorum, sevgiler :))

@megalomaniac, hahaha :D senin ismini gördüğüme de çok sevindim. hoşbuldum, çok teşekkür ederim :))
0
🌸pandispanya
(31.01.21)
Pek iletişimimiz olmamıştı sanki ama senin nickini -ve cevap yazan kişilerin nicklerini de- görünce ekstra mutlu oldum. Tekrardan hoşgeldin :)
0
physcos physcos
(01.02.21)
hatırlıyorum :) hoşgeldin ve hatta, helal olsun :)
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(01.02.21)
Merhaba pandispanya, ben hatirlamadim, cok eski uyeligim ama 5 sene oncesinde pek aktif degildim.

Hatirlattigin cok onemli ve degerli bir sey icin tesekkur ederim. Aileyle fiziki uzaklik sart. Iyi ki de yapmisim, cok da guzel yapmisim.
0
buf-e kür
(01.02.21)
Sevgili pandispanya ne çok şey olmuş ^^ Neden okudum yazdığınız her şeyi hiç bilemiyorum üstelik işten çıkmama 5 dakika var ve yapmam gerekenler vardı ahhaha.. Bodrumu sever Atanlyada yaşarım. Bol şanslar dilerim hikayenin devamında. :)
0
denizmaniaherif
(01.02.21)
@physcos physcos, hoşbuldum, evet belki konuşamamış olabiliriz ama ben de nickinizi hatırlıyorum. Tüm nickler de çok güzel oldu sanki sadece bi hafta girememişim gibi :) çok teşekkürler :)

@kitap arasında kalmış silgi tozu, hoşgeldim, çok teşekkür ederiiim :))

@buf-e kür, işte başka tecrübelerden herkes farklı dersler çıkarabiliyor :D Verdiğiniz karardan ötürü mutlu olmanıza sevindim :))

@denizmaniaherif, hahaha çok üzgünüm çok vakit aldım :D yolunuz buralara düşerse uğrayın, çok teşekkür ederim :)
0
🌸pandispanya
(01.02.21)
Canım pandispanya’m <3 bir yandan gözlerim dolu dolu oldu okurken bir yandan sinirlerim hopladı. Neler yaşanmış ya gerçekten inanılmaz. Ne kadar da güçlüymüşsünüz gurur duydum sizinle.
0
sta
(03.02.21)
yaaa pandispanyaaaaa senin güzel yüreğini severim <3 çok aradı gözlerimiz seni, neler neler yaşamışsın meğer. benim sanırım duyuruya ilk katıldığım zamanlarda aktiftin pek severdim yazdıklarından seni :) yaşadıklarının hepsi geçmiş bitmiş olsun bundan sonrası çok daha güzel olsun inşallah sevgiler...
0
dedim ben sana
(04.02.21)
@sta & @dedimbensana, ya nasıl teşekkür etsem az. Çok sağolun gerçekten. Ben de burada olmayı çok özlemiştim. Paylaşmak da çok iyi geldi. Ne desem az. Güzel dilekleriniz karşısında ben de günlerdir duygu seli içerisindeyim :)) güzel günler hepimize gelsin. Sevgiler.
0
🌸pandispanya
(05.02.21)
emek veren her zaman kazanıyormuş hakkaten
0
bir soru sorcam
(08.02.21)
hoş geldin. umarım bundan sonra her şey güzel olur.

"Taşınıp bizi sildi"

sizin yap(a)madığınızı o yapmış ve bu sizin için de çok iyi olmuş bana göre.

"biz biraz enayi gibi davrandık belki"

maalesef. karşı taraf sadece kendisini düşünüyor, sizi bir güzel sömürüyorsa şahsen ben öyle birine yardım etmem, ne hali varsa görsün derim. herkesin yardımına, yardım istemeyenin bile yardımına koşmak (öldürülme tehlikesi olan anneyi hariç bırakıyorum tabii) çok fazla yorar insanı.

eşinizin çocukluk arkadaşının sizi satması sonrasında biraz arkadaşlıklara olan inancım azaldı ama sonrasında "bir sürü arkadaşımız hayatı pahasına bize siper oldu" demişsiniz. o güzel bir olaymış :)

biraz hızlı okudum. babanız hala hapiste sanırım? peki özel değilse bu iftira atan kişi neden iftira atmış?
0
hlot
(08.02.21)
@bi soru sorcam, hahah öyle diyelim fakir tesellisi olsun bizimki de :))

@hlot, uzunca anlatmıştım aslında ama cep telefonumun azizliğine uğradım ve tüm cevabım gönderemeden kayboldu :) bu yüzden yeniden yazmak için güç toplamayı bekledim. nihayet topladım :))

söylediğiniz şeyler çok doğru. Kesinlikle yardım talep etmeyen insanlara ısrarla yardım etmek yanlış. Yardım talep edenler de bir süre sonra mantık dışı taleplerde bulunmaya başlıyorsa orada da dur demek gerekli. Teoride hepsini her zaman biliyorduk ama pratiğe dökemedik maalesef :D Umarım ileride bu konuda biraz daha başarılı olabiliriz.

Evet babam hala cezaevinde. İftiranın sebebini gerçekten net olarak kestiremiyorum. Birkaç boyutu var. İftirayı atan kızın annesi, babama devamlı eşinden boşanmak istediğini, evlilikten çok sıkıldığını, sevildiğini hissetmediğini anlatıp babama yanlıyormuş. Babam da her fırsatta ikisi arasında böyle bir şeyin söz konusu olamayacağını dile getirmiş, kendi kız arkadaşıyla tanıştırmış, her fırsatta kadının eşi olacak adamı övmüş, aralarını yapmak için çabalamış vs. Buraları kadın da reddetmiyor. Kadın devamlı babama birikmiş parası olup olmadığını, malı mülkü olup olmadığını soruyor sohbetlerde. Diğer yandan bu ailenin ekonomik durumu kötü. Babam da durumu kötü olan 4-5 çocuğa aynı anda ders veriyor. Bazı dersler 1-2 sabit yetişkin de katılıyor. Ders verilen yer 8-10m2'lik bir alan. Bütün öğrenciler yanyana oturuyor. Zaten aynı zamanda malzeme satışı yapılan bir yer. Devamlı müşteri de var, hiç bir saniye boş kalmaz. Şikayetçi olan kız, eğer babama yakın olan sandalyede oturmazsa ağlayıp ortamı terk ediyor, yalvar yakar başka öğrenciyle yer değiştiriyorlar her defasında önde ve babamın yanında olmak için. Derste çekilmiş o kadar çok fotoğraf da var ki. Kız babama devamlı arkasından sarılıyor, şakalar komiklikler yapıyor vs. Bu fotoğrafların hiçbirinde de babamın bir teması yok. Öğrenci gelip arkasından elini atmış yani babama, son derece güven dolu bir ilişki gözüküyor.

Babam bu çocukların maddi durumu kötü ama çok yetenekli oldukları için, normalde verdiği fiyatın 5'te 1'ine filan veriyor dersleri. Gerçekten komik rakamlara. Hatta bu olaylar olmadan önce babam bu çocukların yaramazlığından çok şikayetçiydi, enerjimi emiyorlar diyordu. Ben de tartışmıştım babamla, sen deli misin günde kaç saatini 25 lira için tüketiyorsun diye. O da ileride iyi bir sanatçı olduklarında benim de bir katkım olmuş olsun, yoksa heba olacaklar demişti. İdealist bir adamdı maalesef. Sonunda g.tümüzde patladı.

Neyse uzatmayayım. Babam devamlı ailelerle tartışıyor bu çocukların yaramazlıkları yüzünden. Dersleri bitirmek istiyor. Çocuklar ağlıyor hocam bizi bırakmayın diye. Aileler de yalvarıyor bi şans daha verin diye. Böyle diye diye 3-5 defa tam bitme aşamasındayken zorla devam ettirdiler babamı. Bu arada şikayetçi olan kızın ailesi çocuğun yaptığı şeyleri satarak para kazanıyor. Mesela babamdan aldığı ders ve materyal 100 tl'ye malolduysa 500tl'ye başkasına satıyorlar gibi. Çocuğu fabrika gibi kullanıyorlar. Hatta çocuk babama arada şikayet ediyor "hocam annem sattığı şeylerden bana hiç para vermiyor" diye. Çocuklar derse gelmeyi sevdiği için devam etmek istiyorlar ama ailenin kaygısı da geçim kapısı olması.

Sonra kurs bitiyor, yaz tatili başlıyor. Bunlar köylerine dönüyorlar. Ertesi eğitim döneminde ilk olarak yine bu kız yine babama geliyor derslere devam etmek istediğini söylüyor. Babam bu sene yapamayacağım diyor. Yine ısrarla başlıyorlar. Derken son derste yine öncekilerle benzer sebeplerden babam önce kızı azarlıyor, sonra da annesi babamın sanatına hakaret edince annesiyle tartışıyor ve onları atölyesinden kovuyor. Bi daha buraya gelmeyin artık yeter başka kurs bulun diye gönderiyor. Hatta tartışmada kadının kocası da orada ve babama hak veriyor, adam babamdan özür dileyerek ayrılıyor, o da inkar etmedi bunu da mahkemede.

İşte ertesi gün babamı gelip tacizci diye alıyorlar. O gün bugündür babam yok. Babama bütün fotoğraflarda kendiliğinden sarılan çocuk, bir anda "ilk günden beri beni taciz etti, telefonundan devamlı porno izletiyordu" diyor. Bu arada 7-8 ay kursa güle oynaya gelip, ertesi sene de devam eden de kendisi. Annesi ücretsiz kurs bulup o kursa göndermek istediğinde kız "anne ben attan inip eşeğe binmem" diye ağlıyor herkesin gözü önünde askdjha. Babası olan adam belediyede en alt kademe çalışandı (tam görevini özellikle söylemiyorum), kadın da ev hanımıydı. Bu olaydan sonra yarattıkları o yalan mağduriyetle öyle büyük bir destek aldılar ki, herif milletvekili aday adayı oldu, kadın delege oldu filan öyle bir hikayeler :) Bütün kapılar açıldı sonuna kadar.

Bu arada demiştim ya, o 8m2 alanda ders alan 4-5 kişiler sabit diye. O kişilerden biri kızın kuzeni. Aynı süre yan yana ders alıyorlar ve çocuk hiç böyle bi olay görmediğini söylüyor. Çocuklarla aynı anda derse giren yetişkinler de aynı beyanı veriyor. Daha detaylı biçimde. Sonra avukatları "yalan söylüyorsunuz, çocuklar bu yetişkinleri hiç tanımazlar" dediler, bi dolu fotoğraf ve video verdik dosyaya. Çocukların o yetişkinlerle beraber ders aldıkları, kutlama yaptıkları... Ama hiçbiri dikkate alınmadı. Bu arada babamın telefonuna porno iddiası için ilk dakika el koyuyorlar zaten. Babam da diyor ki "bahsettiğiniz türden en ufak bi görüntü bulursanız, beni yargılamayın direkt idam edin" diye veriyor telefonu. Nitekim hem polis, hem de bilirkişi ayrı ayrı detaylı inceleme yapıyor ve ikisinin de raporu babamın lehine, çocuğun söylediği tarzda herhangi bir görüntü hiç olmamış telefonda. Yani ortadaki yalan gün gibi ortada. Ama bunu da değerlendirmedi mahkeme.

"Şu da tacize uğruyordu" dedikleri yetişkinler vardı. Onlar da mahkemeye gelip bu ülkede her gün sayısız tacize uğradıklarını ama bunu yapan kişinin hiçbir zaman benim babam olmadığını" söyledi sağolsun.

Bir tek bu alfa kızın en yakın arkadaşı olan, yine aynı sınıfta bunla ders alan diğer kız dedi ki "beni de taciz etmiş ben görmedim ama arkadaşım ayşe (diyelim) görmüş, öğretmen benim popoma elini sokmuş, şikayetçiyim" adshakd. O kızın ailesi kızlarının gerçekten tacize uğrayıp uğramadığını bilmek, hak aramak isteyen insanlardı mesela. Onlara kızmıyorum. Ama yani 1.80 boyunda bir yetişkin, herkesin içinde bir kızın pantolonundan içeri elini soksa, bunu o kızın farketmeyip arkadaşının ona sonradan haber vermesi mümkün mü... İçerideki diğer insanları geçtim. Sana yapılan şeyi sen farketmiyorsun da arkadaşın sana haber veriyor. Hiçbir yerde de yalnız kalınıp yalnız ders yapılmıyor bu arada. Bi tek bu esas kız ilk ifadesinde öyle bi yalan söylemişti. Ben de babama sormuştum, "yok kızım hiç tek başına ders yapmadık" demişti. Sonra kız mahkemede ifadeyi geri çekti, öyle bişey olmadı dedi. Off bunlar minik detaylar. Çok daha majör şeyleri atlıyorum sürece zarar verir mi bilmediğimden.

Mesela çocuk izlem merkezi diye bi yer var, oradaki uzaman 2 çocuğa da defalarca soruyor, "hiç vücudunuza kıyafetlerinizin içinden dokundu" mu diye, iki çocuk da birbirinden habersiz defalarca "hayır hiç öyle bişey olmadı" diyorlar. Sonra adli görüşme bitiyor, çocuklar aile ve avukatların yanına gidip sonra geri dönüp aslında söylemeyi unuttukları bişey olduğunu ve öğretmenin onlara kıyafetlerinin içinden de dokunduğunu ekletiyorlar rapora. Bu da raporda aynen böyle "adli görüşme sona erdikten sonra çocuklar aile ve avukatların yanına gidip döndükten sonra bıdı bıdı eklettiler" diye yazıyor. Sonra mahkemede bunu da geri aldılar "yok öyle bişey olmadı" diye.
Yani çocukların görüntülü ifade vermesinin bi amacı var. Görüntülü ifade bitip her şey kapandıktan sonra bunu rapora kim ve nasıl yazdırdı, bu raporu tutan kişi 50 kez bu soruya cevap almasına rağmen bunu nasıl sonradan rapora ekledi, mahkeme bu geçersiz rapora nasıl riayet etti, hadi etti diyelim, çocuklar sonradan yalan söylediklerini kabul edince neden bir şey değişmedi? Bir sürü bilinmez...

Neyse sonuca geleyim. Bu işlere ömrünü adamış bir profesör ve klinik psikolog bizim dosyamızı, çocukların beden dilini, sesini, mimiğini, verilen ifadeleri filan inceleyerek bi rapor sundular. Bu raporda söylenene göre, esas kız annesinin etkisi altında, ikinci kız da esas kızın etkisi altında yalan söylüyor. 15 sayfalık aşırı detaylı bir rapor. Ben bir cümleyle özetlemiş olayım.

Sebebini bilmiyorum, sonuç olarak belki başta bi ceza vermek istediler ama bir yerde kontrollerinden çıktı. Ardından gelen imtiyazlar, işlerin büyümesi ve yalancı çıkmaları durumunda ceza alma ihtimalleri sebebiyle geri adım da atamadılar. Düşüncem bu yönde.

Dosyayı okuyup isterlerse 200 sene ceza versinler ama okusunlar yeter ki. Bugüne kadar okunmadı maalesef. Hala son kararda bile geri çekilen ifadeler sanki yeni verilmiş gibi yazıyor. Tüm kararlar kopyala yapıştır şeklindeydi. İnanıyorum bir gün okuyacaklar.
0
🌸pandispanya
(11.02.21)
mahkeme heyeti oluşan kamuoyunun-birilerinin etkisi altında olabilir mi
0
esref
(11.02.21)
@esref, detay veremiyorum ama kesinlikle öyleydi. O dönem ne yazık ki gerçek olan birçok iğrenç olay peşpeşe oluyordu, hepimiz zaten artık patlama noktasındaydık. babam ne yazık ki bu gündemin içine düştü. ailelerden biri medya çalışanı, diğeri belediye ve bazı mezhepçilik işlerinin içinde olunca çok büyük bi kamuoyu oluştu ve finans programlarına kadar babam dönüyordu haberlerde.
0
🌸pandispanya
(11.02.21)
Off cok kotuymus ya. Kiz da butun ifadelerini geri aliyor da o porno ifadesini niye geri almiyor :(
0
hlot
(13.02.21)
@hlot, onu geri almasına gerek kalmadı zaten, yalan söylediği 2 ayrı inceleme ile, devletin kurumları ve kanalları ile kanıtlandı zaten...
0
🌸pandispanya
(13.02.21)
vay! uzun bir süredir çok aktif değilim ben de burada ama net hatırladığım kullanıcılardansınız.

bu kadar şeyi yaşadığınızı bilmek üzdü fakat bu kadar şeyin altından kalkabildiğinizi görmek bana gerçekten hayat motivasyonu oldu.

umarım bir daha ayağınıza taş değmez!

cafe ismini alabilirsem ben de mutlaka uğramak, yönlendirmek isterim.
0
bir ileti paylastim
(23.02.21)
@bir ileti paylaştim, ben de sizi net olarak hatırlıyorum :) eveet bazen dert dinlemek de dertlere bir nebze derman olabiliyor xD çok teşekkürler güzel dileklerinize. Kafenin ismini paylaşacağım :) Duyuruculara ömür boyu indirim var, mutlaka haberdar edin! :D
0
🌸pandispanya
(23.02.21)
Seninle tanıştığımız dönemden farklı bir kullanıcı adı kullandığım için şu an beni hatırlamayacaksın muhtemelen ama hem mesaj atıp kendimi tanıtacağım hem de mekanın ismini alacağım ki yazın gelelim :)
Ben seni çok iyi hatırlıyorum, saç rengini seçtiğimiz zamanları falan. Böyle uzun sarı/soğan kabuğu gibi bir saçın vardı çok güzel dalgaları olan. Keyfin de yerindeydi o zamanlar. Güzelliğine özenmiştim yalan yok. Geçtiğimiz haftalarda da duyurudan bir arkadaşımla oturup milletin duyurularıyla dalga geçerken senin cevabını gördük :D dedik aaa dönmüş, yoktu uzun zamandır falan... o zaman şöyle bir yorum yapmıştık “yea benim de öyle fıstık gibi hayatım olsa hayatta uğraşmam yani duyuru falan” şu konuşmadan ve önyargıdan utandım okuyunca, hepsini de okudum. Öncelikle babanın başına gelenler için çok üzgünüm, empati yapıyorum, anlattıkların benim mental sağlığımı geri dönüşsüz bozardı. Sen çok güçlüymüşsün. Başınız sağ olsun ayrıca ve umarım annenin sonuçları da iyi çıkacaktır. Gözlerine gelince, minnoş gözlerin daha da minnoş olmuştur eminim. Hayat bu, görme yetimizin ömür boyu bizde kalıp kalmayacağını da bilemeyiz. O yüzden “insan ancak yüreğiyle baktığı zaman doğruyu görebilir, gerçeğin mayası gözle görünmez.” Diyorum. Sen ve eşin duyduğum en güzel kalpli insanlardansınız. Umarım isteyen herkese böyle hayat arkadaşları nasip olur. Hoşgeldin canım.
0
irene
(23.02.21)
@irene, hay allah ya gerçekten gözlerim dolu dolu okudum. ne güzel yazmışsın :/ çok teşekkür ederim. bütün güzel düşünce ve dileklerine. hayat işte durduğu yerde durmuyor :D
aaaa ama o zaman güzel haberi de vereyim, annemin sonuçlarını daha birkaç gün önce alabildik, temiz çıktıııı :) bence de bir gün bir yerlerde yeniden güzel şeyler olacak. kimse umudunu kaybetmesin yuhuu :d

çok hoş buldum. gerçekten. tarif edemeyeceğim kadar çok teşekkür ederim... <3
0
🌸pandispanya
(24.02.21)
(12)

inşaat maliyeti v2

kibritsuyu
geçen gün inşaat maliyeti ile ilgili bir soru sormuştum (git: 1464475)biraz daha detay vereyim. yazarak açıklamak biraz zor ama deneyeyim.müstakil evin birinci katında yaklaşık 20 metrekarelik bir balkon var. bu balkonun yarısının tepesinde pergole var ve pergolenin altında da zamanında yaptırdığımı
geçen gün inşaat maliyeti ile ilgili bir soru sormuştum (git: 1464475)

biraz daha detay vereyim. yazarak açıklamak biraz zor ama deneyeyim.

müstakil evin birinci katında yaklaşık 20 metrekarelik bir balkon var. bu balkonun yarısının tepesinde pergole var ve pergolenin altında da zamanında yaptırdığımız ufak bir tuvalet ve dama çıkmaya yarayan ahşap bir merdiven var. balkonun geri kalan yarısı boş. balkonun tek tarafında evin duvarı var. yani üç tarafı ve tepesi kapatılacak, uç tarafında yine ufak bir balkon kalacak. bu kapatılan yerden doğru düzgün bir banyo ve bir oda çıkarılacak, bir de dama çıkacak demirden dönen merdiven yapılacak. tabii balkonun tepesi kapatılınca evin damı da genişleyecek, o yeni kısma da seramik döşenip etrafı korkuluk yapılacak. halihazırda damın etrafında demir korkuluk var. bunu söküp alüminyum mudur krom mudur şu parlak korkuluk yapılacak. kendi fikrim, tek kalemde masrafın çoğu bu olduğundan bunu erteleyip sonradan da yapabiliriz. mevcut damın etrafındaki korkuluk durur. yeni taraf da korkuluksuz olur, o tarafı kullanmayız.

biz bu balkonu yaptırırken niyetimiz etrafını çevirip tepesini kapatmak olduğu için zemin katta kolondu kirişti bunun hazırlığını yaptık, üstüne bir kat daha oda olacak diye. yani zeminde taşıyıcı, betonarme falan bir ekleme yapılmayacak. sadece işte üste çıkacak kolonu kirişi bağlayacak. 5 yıl önce paramız bittiği için balkon olarak dursun, ileride kapatırız demiştik.

ustanın bize verdiği gerekli malzeme listesi ve işçiliğin fiyatları şöyle. verdiği malzeme ve işçilik fiyatları normal mi? kazık yemeyelim.

i.hizliresim.com
0
kibritsuyu
(30.01.21)
tam metrajları çıkartamıyorum söylediğinizden fakat, yıkım, demir-kalıp-beton ve tuğlaya verdikleri rakamlar ve tutarlar biraz fazla gibi. 1. katta kapattığınız yerde pencere olmayacak mı? sanki o unutulmuş gibi geldi.

ayrıca korkuluk en son imalatlardan biri, 11bin liraya onlara bırakmayın siz bir ferforjeciye yarısına yaptırırsınız. aynı şekilde duşakabini de bağlantı yerlerini sıhhi tesisatçı yapacak ama duşakabinci gelip monte edecek onu da siz alın istediğiniz bir model. seramiği ve yapıştırıcısını da siz alın. yani 71bin'den bir kere 15bin silin. 55bin kalıyor, onu da en fazla 40bin'e anlaşın bence. O bile fazla da, yani bilemiyorum metrajlar nedir.
0
malheiros
(30.01.21)
Genel tutar bana biraz yuksek gibi geldi.

Halihazirda devam eden insaatimizda alt kata bire bir sizdeki gibi bi uygulama, ust kata ise yaklasik 100 metrekare anahtar teslim 2+1 ev. Tum binaya 13 adet 12x12 demir konstruksiyonla guclendirme, hemen yan eve yaklasik 10 metrekare balkon uzeri korkuluk, tum bina dis cephe yalitim vb yaptiriyoruz.

Usta milleti oldugu icin surec icinde sorunlar yasadik ama tum bunlar icin 150 bin liraya anlastik.

Sizin fiyat bana biraz ucuk geldi acikcasi.
0
msb
(30.01.21)
korkuluk alüminyum olacak ama sonradan soruya da ekledim, halihazırda demir korkuluk var. yani çıkılan kısımda onunla idare edebilir, gerekirse sonradan bütün damı çevirebiliriz. dediğiniz gibi o son iş, başkasına da yaptırılabilir. olmasa bile olur.

seramik, vitrifiye, duşakabin vs zaten ben seçeceğim de onlar da ortalama bir rakam olarak yazmış diye tahmin ediyorum.

asıl merak ettiğim betonarme kısmı. yani metrajına göre miktar uygun mu onu boşverin, zira size şu kadar metre diyecek teknik bilgim yok.

1100 kg. demir 5500 lira diyor mesela. bağlama, kalıp işçiliği 7000 diyor. 70 torba çimento 1750, c30 beton 4500 diyor (kaç m3 yazmamış), 1500 adet tuğla 1500 lira, örmesi, taşıması 2000 lira diyor. bunlar uygun fiyatlar mı?

odaya elektrik çekilecek, lamba, priz anahtar. aynı şekilde banyoya da lamba ve priz çekilecek. buna da 1500+500 demiş. taş çatlasın 4 priz, 3 anahtar gerekir. kabloyu mabloyu bilemiyorum.

yukarı tuvalete su geliyor, kanalizasyon gidiyor, ama sıcak su yok. sıcak su çekecek.

halihazırda balkonun bir kapısı var, balkonu kapatınca o kapıya gerek kalmayacak, o kapı odaya takılacak. şimdiki ufak tuvaletin de kapısı sağlam, yeni banyoya da o takılacak. bir tek odaya balkon kapısı ve pencere yazılmamış. ben odaya pencere koymak yerine büyük sürgülü bir kapı hayal ettim (odanın ucu yine ufak bir balkon olacak). ama dış cepheye bakan duvara da pencere konabilir evet, ek olarak o çıkabilir.
0
🌸kibritsuyu
(30.01.21)
Bana uçuk geldi biraz. 13.5 boyutundaki tuğlaların 2020 yılındaki tane fiyatı 85 kuruş internette. Size direkt 1 TL'den hesaplamışlar. 1500 tuğla alıyorsanız indirim yapılması gerekir. Duvar örülecek alanı görmeden konuşmak zor ama 1500 tuğla saydığınız işler için fazla gözüktü. Taşıma ücreti de abartılı gibi. 4 bin TL'ye İstanbul'dan Kars'a eşya taşıyorlar.
0
dissendium
(30.01.21)
Sanki biraz fazla olmus gibi ben resmi gormeden yaziyi okurken kafamdan 40 topladim ama bunu faal 8nsaatla ugrasan arkadaslar daha net toplarlar.kendisine sormadan ikide bir pas atiyorum ama john bloor un bir fikrini almak lazim.
0
duptıs
(30.01.21)
bir de şunu ekleyeyim. kapatılan yeri dışarıdan boyayınca o kısım tertemiz kalacağı için evin tamamını dış cephe boyayacak. yani oradaki boyama parası tim evin dış cephe boyanması + yeni yapılan kısmın iç cephe boyanması için.
0
🌸kibritsuyu
(30.01.21)
Betonları nereye kullanacaksınız ? Sap betonunu anladık ta diğeri ne için.
0
opitseri
(30.01.21)
arkadaşlar verdiğiniz bilgilere göre notlarımı alıyorum, tuğla miktarı ve fiyatı çok değil mi, bu kadar çimentoyu ne yapacak, hepsini soracağım.

John Bloor'dan özellikle cevap bekliyorum.

@opitseri: tahminimce torba çimentolar tuğla örmek, şap atmak, sıva yapmak için, c30 da kolonuydu, kirişiydi, tavanıydı, betonarme unsurlar için. 70 torba o iş için de çok mudur onu bilemedim. anlattığım kadarıyla sizin bilmenize imkan varsa fikirlerinizi duymak isterim.
0
🌸kibritsuyu
(30.01.21)
özetle çok kazık. banyo kaç metrekare olacak? "ben o paraya şeker fabrikası kurarım, pezevenk" diyesim geldi.
0
ensar
(31.01.21)
arkadaşlar tekrar söylüyorum. asıl merak ettiğim kısmı, siz mühendisler nasıl diyor, kaba kısmı. yani demiri, betonu, kalıbı, tuğlası, çimentosu, sıvası mıvası işte. alan kabaca 20 metrekare. bunun yarısı oda olacak, kalan kısmın da yarısı banyo olacak, kalan çeyrek de antre gibi. balkon evin tek duvarına yapışık olduğu için üç tarafı ve tavanı kapatılacak, kapatılan kısımda da odanın ve banyonun iç duvarı örülecek.

banyonun seramiği, klozeti, rezervuar takımı, lavabosu, duşakabin falan bunları boşverin. onları ben seçeceğim zaten, adama "sen kafana göre koy, ben prarasını veririm" demeyeceğim. adam bizim masrafımız kabaca belli olsun diye yazmış. altın kaplamasını seçersem masrafım artar, çıkma hela taşı koyarım bedavaya gelir, sorduğum onlar değil.

bana şu kaba kısmı için verilen fiyat iyi mi onu söylerseniz. yani 1100 kg demir diyor, 7000 lira kalıp işçiliği ve demir bağlaması diyor, c30 beton diyor, 70 torba çimento, 1500 tane tuğla diyor. bunları soruyorum ben.

yapılacak iş bir oda bir banyo, belli. duvarda buat var. 1500 lira elektrik malzemesi ve 1000 lira işçiliği normal mi? odaya bir lamba 2 priz, banyoya 1 lamba 1 priz konsa yeter. bu iş için buattan hat çekip döşemeye 2500 lira normal mi?
0
🌸kibritsuyu
(31.01.21)
Yaklaşık 20 m3 beton fiyatı vermiş, şöyle söyleyeyim ortalama 130 metrekare bir binanın tek katına kolonları, merdiveni ve tablası dahil 30-35 m3 beton gider.

Yani senin yer 20 metrekare ortalama, kolon hariç tabla kalınlığı 30 cm atsak 6 m3 beton gider tablaya, 4 tane kolon diksek 70x30x290 dört tanesine bir metre küp bile beton gitmez.

Betonda hesap hatası olduğu bariz, diğerlerine hiç girmeye gerek yok.

İlla bu şekilde betonarme yapacaksan sen sadece işçilik fiyatı al, de ki bu işi bana işçiliğini kaça yaparsın?

Malzemeyi de bir telefonla getirirler ödemesini önceden yaparsan, tuğlanın da en son fiyatı 60-70 kuruştu.

Ayrıca 1500 tane tuğlayı nereye kullanacağız?

1 m2 duvara 25 tuğla gider, 1500 tuğla 60 m2 yapar.senin bi duvar zaten var, 3 duvar yapıalcak. Bir kenarı 4 iki kenarı 5 desek 13 metre uzunluk, yükseklik de 260 cm. toplam 34 metrekare yapar. Hadi firesiyle kırığıyla 40 m2 de, 60 m2 tuğla nereye gidecek?

Kaldı ki bu hesapta kapı ve pencere boşluğu yok, onlar da en az 5 metrekare tutar, yani aslında sana 30 m2 tuğla yetiyor, özetle 750-800 tuğla.

Sen bu ustadan da başka ustadan da sadece işçilik için götürü fiyat al, malzemeyi almaktan korkma.

Benim fikrime gelirsek;

Neden betonarme istiyorsun?

Gazbeton tuğla ile (ytong) güzelce duvarlar örülüp, üzerine demir profil atılır. Üzerine de OSB ya da ahşap döşenir, üzerine de yalıtımı yapılır, üzerine de seramiği. Mis gibi olur, bu beton fetişi bizde var, gavura bakıyorum herşeyi ahşap üzeri yapıyor.

Alttan da tavana alçıpan ya da betopan vidalanır, tavanda ve duvarda kaba sıva işçiliği de olmaz sadece alçı çekilir ytong ve alçıpan üzeri.

71 bin liraya kat atılır ya hu, hakketen büyük para.
0
John Bloor
(01.02.21)
genelde fazla para alırlar işini iyi yapan biriyse maliyet+kar dan sonra 3-4k fazla ver kafan rahat etsin

burada en büyük sorun nakliye
kendi alacağın malzemeleri aynı yerden alıp tek seferde getirmeye çalış

ve sürekli bir şeyler eksik çıkacak, sonradan söylenecek
0
bir soru sorcam
(01.02.21)
(5)

İdrara fazla çıkmaya başladım

Geceler
Son birkaç aydır günde 5-6 kez idrara çıkmaya başladım, sizce bu normal mi yoksa havalar soğuk diye midir? insanın aklına prostat falan geliyor da 28 yaşındayım bu yaşta prostat olur mu ki. Sizce?
Son birkaç aydır günde 5-6 kez idrara çıkmaya başladım, sizce bu normal mi yoksa havalar soğuk diye midir? insanın aklına prostat falan geliyor da 28 yaşındayım bu yaşta prostat olur mu ki. Sizce?
0
Geceler
(28.01.21)
Bkz. Aşırı aktif mesane
0
elitoangelito
(28.01.21)
şeker olabilir, umarım değildir ama ilk belirtilerinden birisi sık idrara çıkmaktır. açlık tokluk şekerine bi baktır. prostat değildir.
0
Improbable
(28.01.21)
6 kez çok normal
soğuktan, stresten vs. olabilir

gece tutabiliyorsan prostat değildir
0
bir soru sorcam
(28.01.21)
5-6 kez baya normal yalniz, asiri aktif mesane yazmislar ama o bende var min 10 kere gidiyorum gunde.
0
bay b
(28.01.21)
5-6 zaten normal olan. Su mu içmiyorsunuz da anormal zannettiniz bunu?
0
adivar
(28.01.21)
(4)

Fabrikada Döngü Süresi Ölçümü Yapmak

Etanglement
Bir ürünün üretim sürecindeki adımların döngü sürelerini (cycle time) ölçüp raporluyorum. Fakat dikiş kısmındaki değişkenlerin sayısı çok fazla. Halılar 4 ayrı kalınlıkta ve 6 dikiş makinesinde birer operatör çalışıyor. Halılar kalınlığına göre farklı sürelerde işleniyor ve 4 makine hızlı, diğer iki
Bir ürünün üretim sürecindeki adımların döngü sürelerini (cycle time) ölçüp raporluyorum. Fakat dikiş kısmındaki değişkenlerin sayısı çok fazla. Halılar 4 ayrı kalınlıkta ve 6 dikiş makinesinde birer operatör çalışıyor. Halılar kalınlığına göre farklı sürelerde işleniyor ve 4 makine hızlı, diğer ikisi görece yavaş işliyor. Buna ilave olarak her halıdan 3 ayrı parça dikiliyor. Bu üç parçanın da süreleri az da olsa farklı.
Bu değişkenler sebebiyle ben bu süreci tek parça olarak hesaplayamıyorum.

Ölçümün güvenilirliği adına, 4 ayrı malzeme için ayrı hesaplama yapıp, her operatörün daima aynı makineyi kullandığını kabul ederek; işçilerden bu 3 parçayı art arda işlemelerini isteyeceğim. Normalde her biri önüne konan parçayı dikiyor ama hangi parçanın geleceği farklılık gösterebildiği için ben art arda x y z sonra tekrar x y z parçalarını dikmelerini isteyerek hesaplama yapmayı planlıyorum.

Böyle durumlar için başka bir alternatif mevcut mudur? Yani, bir işçi bir duvarı 20 saatte örüyorsa 2 işçi aynı duvarı 10 saatte öremiyor. Ama ben yine de bu 6 kişinin hızlarını hesaplamak durumundayım.
0
Etanglement
(24.01.21)
Sanırım hız kiloya göre değişiyor. Adet değil kilo üzerinden yapsanız, en sonda kilodan adete geçiş yapsanız olmuyor mu?
0
Frederick Co
(24.01.21)
Ortalama alman lazım.işe ilk geldiği zamanla,bir kaç saat çalışıp hızlandığı zaman arasında fark olur.el işçiliğine göre bu süre sektore gore yuzde 30 ları bulabilir.
0
duptıs
(24.01.21)
Kilo hesabıyla girmek mantıklı, böylece bu 6 operatörü tek bir birim olarak düşünüp oraya giren kadar ağırlığın çıkması için gereken süreyi hesaplayabilirim.
Fakat bu mikro düzeyde veri vermez. Yani kişilerin her 3 parça için 4 farklı tipte halıdaki ölçümünü yapıp bunların en sonunda toplanması yoluyla ölçüm yapmış olmam. Ancak yine de istdiğimi almış olurum.
Teşekkür ederim @Frederick Co

Ortalama alıyorum @duptıs, art arda 30'a yakın gözlem yapıyorum her çalışanın başında. İğne değişme, makara yenileme, rötuş düzeltme gibi şeyler de dahil oluyor. Grafiğe dökünce normal seyirden uzak olaylar ve bunların sıklığının gözlemleyebiliyorum.
0
🌸Etanglement
(25.01.21)
aşama aşama süre tutup toplam al
prosesi de bozmamış olursun
0
bir soru sorcam
(25.01.21)
(5)

İphone pil değişimi sonrası (

hede hodo
İphone 7 kullanıyorum.(32mb)1.5 ay önce pil değişimi yaptırdım. Şu an %96 pil sağlığı ile yine powerbank ihtiyacı hissediyorum.Telefon görüşmem yok denecek kadar az bu arada. Sosyal platformlarda asgari gezinip; kafa dağıtmalık oyun oynuyorum.Siz pili değiştirdikten sonra süper memnuniyet duydunuz m
İphone 7 kullanıyorum.(32mb)
1.5 ay önce pil değişimi yaptırdım. Şu an %96 pil sağlığı ile yine powerbank ihtiyacı hissediyorum.
Telefon görüşmem yok denecek kadar az bu arada. Sosyal platformlarda asgari gezinip; kafa dağıtmalık oyun oynuyorum.
Siz pili değiştirdikten sonra süper memnuniyet duydunuz mu? Duyuyor musunuz?
Benim 7 yavaştan ömrünü tamamlıyor mu yoksa?
0
hede hodo
(21.01.21)
ayni tlf. degistirdikten sonra biraz toparlamisti ama durduk yere tukeniyor pil sagligi %100 gozukse de iki saatte bir sarj ediyorum. kullanmasam bile yarim saatte yariliyor.
0
ala09
(21.01.21)
Ben de iphone 6 orijinal yenileme yapmıştım. Sağlık 100 de görünse pek bi şey değiştiğini hissetmemiştim.
0
i ve been mistreated
(21.01.21)
ben iphone 6 orijinal pil degisimi yaptirmistim 2 sene once falan. degisim muazzamdi. sifir almis gibi olmustum telefonu. hala o pille kullaniyorum telefonu ve gayet memnunum. telefonda satranctan baska oyun oynamiyorum ama belki oyun oynamaktir bitiren sarji.
0
xfestos
(21.01.21)
sıddetlı soguklarda olabilir bu tip hadiseler...

bende de iphone 7 vardı.. orijinal fiyatı yüksekti.. risk alıp deji.com dan sipariş verdim..

gelen pilden son derece memnunum 1/4 fiyatı verdim hemen hemen..

hatta internetten video izleyip kendim değiştirdim..

ilk kez telefon açıyordum..

o kadar büyütmemek lazımmış..

motor becerisi olan yapabilirmiş meğersem..

1,5 yıl oldu kullanalı hiç bitiyor telaşım olmadı..

yüzde 1 ken telefon açılıyor artık.. orijinallerde yüzde 5i beklemek lazımdı..

cok sukur onu da aştık..

herşey güzel oldu, tavsiye ederim..
0
hunharca ben
(21.01.21)
takılan pil kötü olabilir

baseuslara bak bir de
0
bir soru sorcam
(21.01.21)
(4)

Bakanlık merkezinde çalışan uzman memur ne kadar maaş alıyordur?

siyahsekiz
Sb. Bekar ve çocuğu olmayan uzman ünvanlı/kadrolu memur maaşı ne kadardır? Teşekkürler.
Sb. Bekar ve çocuğu olmayan uzman ünvanlı/kadrolu memur maaşı ne kadardır? Teşekkürler.
0
siyahsekiz
(18.01.21)
0
maybe one day
(18.01.21)
@maybe one day hocam maaşı etkileyen onlarca etken var o hesaplama robotuna göre. Benim aradığım cevap ortalama bir rakamdı. Hani 4 ile 6 bin arasında gibi gibi.
0
🌸siyahsekiz
(18.01.21)
onlarca mi? alti ustu 5-6 tane soruya cevap vereceksin o sana zaten 4 bin mi yoksa 6 bin mi soyluyor olacak. yukarida yazan 1-2-3-4-5-6 gibi seylere takilma, dikkat edersen farkli numaralara tiklayinca farkli sorular cikmiyor, ayni sorular geliyor zaten.
0
baldur2
(18.01.21)
9-10 bin
0
bir soru sorcam
(18.01.21)
(4)

Spor ve yemek

docrivers
Ege fitness'ın evde spartacus antrenmanlarını yapıyorum 1 aydır. 2 3 tabak makarnalar, sabah 4 yumurta, spordan sonra en az yarım kilo tavuk , yarım l süt tarzında bi beslenmem var, normalde hayatta bu kadar yiyemem ama bu antrenmanlardan sonra ve ertesi güne müthiş iştahım oluyor, iyi mi gidiyorum,
Ege fitness'ın evde spartacus antrenmanlarını yapıyorum 1 aydır. 2 3 tabak makarnalar, sabah 4 yumurta, spordan sonra en az yarım kilo tavuk , yarım l süt tarzında bi beslenmem var, normalde hayatta bu kadar yiyemem ama bu antrenmanlardan sonra ve ertesi güne müthiş iştahım oluyor, iyi mi gidiyorum, amacım kas kütlemi arttırmak, daha sonrada kilo verip define mi deniyor öyle olmak istiyorum, bu kadar yemeye kilomda artış yok ama, 1.82 bpy 92 kg civarıyım 1 aydır, ama gözle görünen değişim var vücutta , ne dersiniz bu şekil iyi mi.
0
docrivers
(10.01.21)
iyi
0
Tochinoshin
(10.01.21)
müsabakaya hazırlanmıyorsan ve kilo verip kaslı gözükmek istiyorsan yemeğe çok abanma. bulk yapıp define olmak amatör olarak ilgilenenler için çok yararlı bir şey değil.
0
xrated
(10.01.21)
Amatörde olsa çok ciddi kas eksiği olan bir insanım, ortalama bir insanın çok altında kaslıyım üst gövdede.
0
🌸docrivers
(10.01.21)
tavuğu 5e böl
3 parçasını spordan önce ye
zeytinyağı ve sebze ekle beslenmene

zamana yay, vucudu korumak için ömür boyu spor gerektiğinbi unutma
0
bir soru sorcam
(10.01.21)
(24)

İşi bırakmalı mıyım?

epistemic_regress
Bir dershanede matematik öğretmeni olarak çalışıyorum. Ağustos ortasında başladım işe. Başlangıçta her şey yolundaydı, birkaç ay sonra birlac öğrenciden yetersiz olduğuma dair geri dönüş aldıklarını söyledi müdür. Kaba bir dille, bir ay daha deneyelim falan dedi. Sonra çabamı görmüş ve işten çıkarma
Bir dershanede matematik öğretmeni olarak çalışıyorum. Ağustos ortasında başladım işe. Başlangıçta her şey yolundaydı, birkaç ay sonra birlac öğrenciden yetersiz olduğuma dair geri dönüş aldıklarını söyledi müdür. Kaba bir dille, bir ay daha deneyelim falan dedi. Sonra çabamı görmüş ve işten çıkarmama kararı almış. Fakat sonrasında aynı öğrencilerin sıkıntılarının devam ettiğini ve derslerine başka bir öğretmeni sokmak istediklerini söyledi. Ben de tamam dedim. Fakat bu olaylardan sonra benim motivasyonum epey düştü, kendimi gerçekten yeterli hissetmemeye başladım. Yaptığım işten keyif almıyorum, yalnızca büyük bir stres kaynağı benim için. Ve dershanedeki diğer matematik öğretmenlerinin beni ciddiye almadıklarını hissetmeye başladım. Ağızlarında "Herkesin başına gelir, olabilir"ler falan var ama kaale alinmadigimi çok net hissetmeye başladım. Çok başarılı bir öğretmen olduğumu sanmıyorum, deneyimli de sayılmam ama bu tavır agirima gitmeye başladı. Kendimi geliştirmek adına hevesli hissetmiyorum. Dönemin başında olduğum kadar rahat değilim derslerde ve verim saglayamiyorum. Dersimi dinleyen öğrencilere acidigim oluyor bazen. Dediğim gibi dönem basinda ortalama üstü başarılı satardım kendimi, şimdi hissettiğim şey yetersizlik ve çaresizlik. Bir de stres.

Görüştüğüm terapist pes etme, senenin sonuna kadar devam et diyor. Başka bir yerde daha rahat çalışıp daha başarılı hisseder miyim diye merak ediyorum ama. Yoksa deneyimsizligim gene ayağıma bağ olur, insanlarla ilişkimi bozar mı? Karar veremiyorum. Ama açıkçası çalıştığım yerde zayıf halka olarak gorulmekten de sıkıldım.

Sizce ne yapmalı? Teşekkürler.
0
epistemic_regress
(06.01.21)
Bence çözüm basit, bir süre daha orada idare ederken bir yandan da iş ara. Daha iyisini bulursan geçersin.

İnsanın mutluluğu ve psikolojisi de çok önemli elbette ama özellikle şu dönemde başka bir güvence yokken işi bırakmak bana mantıklı gelmiyor. Maddi olarak zorluğa düşmek de ruh için hiç iyi değil çünkü.
0
buff
(06.01.21)
İş arıyorum bir yandan. Bulursam değiştirmeli miyim diye merak ediyorum aslında.
0
🌸epistemic_regress
(06.01.21)
Illusory superiority denilen bi olay var, herkes birçok konuda kendini "ortalamanın üstü" zannediyor, halbuki matematiksel olarak böyle bir şey imkansız, herkes ortalama üstü olamaz :) E deneyimsizsizmişsiniz zaten, "ortalamanın altı" olmanız sürpriz değil.

Bu durumda yapılabilecek iki şey var.

İyi bir öğretmen olmak gibi bir amacınız varsa çalışıp kendinizi geliştirmeniz lazım. Öğrencilere sorun, tecrübeli öğretmenlere sorun, gözlem yapın, biraz çaba harcayın. Bu tarz şeylerde genelde hemen dönüt alamazsınız, 1-2 sene beklemeniz, sabırlı olmanız lazım.

İyi bir öğretmen olmak istemeyebilirsiniz de. Yani herkes her alanda iyi olacak diye bir şey yok. Birisi işinde çok başarılı olur, öbürü iyi bir arkadaş olur, başkasının başka özelliği öne çıkar. İşinizde iyi olmamanız ve olmak istememeniz de problem değil. Değeriniz iş başarınıza endeksli değil yani.

Sonuç olarak: ben olsam değiştirmezdim. Çünkü ya "kötü öğretmen" olmayı umursamayacaksınız, o zaman zaten milletin sizi nasıl gördüğü önemsiz olacak. Ya da kendinizi daha çok geliştirmeye çalışacaksınız, daha kötü bir yerde bunu yapmanız daha zor olur, o zaman niye değiştiresiniz.

Bu söylediklerim tabi ki ortamda mobbing olmadığını varsayıyor.
0
plutongezegendegilmi
(06.01.21)
Değiştir bence
0
pati
(06.01.21)
yeni iş bulur bulmaz istifa et kesinlikle.
0
rewlack
(06.01.21)
Ortamda mobbing olmamasına çalışıyorum. Gerektiğinde dişimi gösteriyorum, çok üzerime gelemiyorlar, kendi halime bırakıyorlar beni. Öğretmenlik hayalimdeki meslek değil, öyle gerekti. Ama ara sıra tatmin olmak da isterim yaptığım işten. Çok iyi bir öğretmen olmak beni mutlu eder mi, hayati bir amaç mi benim için; hayır. Sadece başka insanlarla başarısızlığım yüzünden yuzgoz olmak, onların dikkatini çekmek istemiyorum. Değersiz hissettirmeye uğraşıyorlar elbette ama sert biriyim, çok ileri gidemezler. Yine de bu kadar korunaklı, diğerlerinden uzak durmak zorunda kalmak istemiyorum.
0
🌸epistemic_regress
(06.01.21)
Özel okullar böyledir. Zannedersem yenisiniz. Bu tür olaylar her okulda olur. moralinizi bozmayın. kardeşimde özel okulda çalışmıştı aynı şeyi söylediler. İnsanların eleştirisi karşısında dik ve güçlü durun. Özel ders verip kendinizi geliştirebilirsiniz.
0
komando kani var bende
(06.01.21)
Yaklaşık altı yıldır ağır bir anksiyete yaşıyorum. Zihnim çabuk bulanıyor. Soruları çözerim ama işlem hatası yaparım mesela. Ya da dersin ortasinda zihnim durur, daha önce onlarca benzerini cozdugum soruyu cozemem. Böyle birkaç anımı yakalamış bu öğrenciler ve yetersiz oldugumu düşünmüşler. Bilmiyor değilim, o an hatırlayamıyorum ya da dalginliktan işlem hatası yapıyorum. "Ya benim anksiyetem var, bazen evimin yolunu unutuyorum" da diyemiyorsun, ilaç kullandığımı, terapi aldığımi söylesem iyice otekilestirecekler. Bir kenarda susup kalıyorsun. Böyle olunca da haksızlığa ugradigimi düşünüyorum işte, insanların benim ne çektiğimi bilse keşke diyorum. Potansiyelimin yarısını bile gösteremiyorum, cv m de yazan okulları nasıl bitirdiğime hayret ediyorlardir.
0
🌸epistemic_regress
(06.01.21)
%100 bırak. Hayattaki en önemli şey huzur.
0
stewie
(06.01.21)
Öncelikle dershane için konuşayım. İki üç öğrenciye bakarak öğretmenle konuşması kendilerinin öğretmenlikten anlamadığını gösterir. Bu konuda için rahat olsun. Biliyorsun ki dershane sahipleri her zaman öğretmen olmuyor. Öğretmen olanlar da dershaneye ortak olunca gözlerine paradan bant çekiliyor.

Ha gerçekten anlatma tekniğinde sorun varsa bunu sınıfta soru sorduğunda aldığın dönütlere göre sen de anlarsın. 20 kişilik sınıfta soru sorduğunda hiç cevap almıyorsan sıkıntı olabilir. Kesin vardır da diyemeyiz. Şimdi paşalar ve prensesler ailelerinin de pohpohlamasıyla öğretmenleriyle ilgili konuşur. Ama acaba kendileri yeterince iyi dinliyor, mu tekrar yapıyor mu ? Bunu belirt dershaneciye.Onun dışında hepimiz bir şekilde konuyu anlatıyoruz.İlk sene belki tarz tam oturmamıştır, birkaç aya düzelir. Geri kalanı öğrencide.
Ben veliye bu öğretmeni sevmiyorsan göndereyim diyen dershaneci gördüm. Düşün öğretmenin halini. Bu tip şeyler özel kurumlarda hep oluyor. Bunlara artık dayanamadığım bir gün kpss çalışmaya başladım ve kurtuldum. Mesela başka bir yere geçtin orada daha başka sıkıntılar olur.

Başka bir yerle anlaşmadan çalıştığın yerden ayrılma bence de. Dershanecilerle konuşurken dediklerinin yüzde doksanına inanma
Sadece paramı zamanında alırım diye bastıra bastıra söyle. 3 parçada vereni var.

Ders anlatma tekniği olarak youtube'da konu anlatımı videolarını izlersen çok faydası olur. Benim zamanımda öğretmenler odasında hocalar etüt verirdi öğrenciye. Ben de onları dinlerdim nasıl anlatıyorlar, nereyi vurguluyorlar diye. Çıkmış soruları incele, hangi konulardan soru geliyor, soru tipleri ne onlara önem ver.
0
oyokbuyoknevar
(06.01.21)
mesleğin öğretmenlikse şu anki tavrın yanlış bence. yetersiz olduğunu düşünüyorsan durumu kabullenip sızlanmayı bırakıp ders çalışmaya başla, eksiklerini gider vs bi şeyler yap yani. buradan istida edip başka yerde işe başlasan yine aynı sorunlarla cebelleşeceksin. sorun mevcut iş yerinde değil sende çünkü.
0
elorelia
(06.01.21)
Demek soruyu yanlış çözünce rahatsız olmuş sayın öğrenciler. Güleyim. Sizlik bir durum yok. Hiçbir şey söylemenize gerek yok. Moralinizi bozmayın. Tekniğinizi geliştirmeye çalışın.
0
oyokbuyoknevar
(06.01.21)
(bkz: bıyık büküle büküle kaytan olur)


başka nasıl deneyim kazanıp tecrübesizliğinden kurtulabilirsinki.
0
paudi
(06.01.21)
anksiyete için doktor değiştirmeyi düşündün mü, 6 sene çok uzun bir süre tedavide "çok" yol alınmalıydı, muhtemelen 6 senede piyasadaki bütün ilaçları da denemişsindir
0
esref
(06.01.21)
Üç yıldır aynı doktora gidiyorum, öncesinde başka başka doktorlara gitmiştim. Üç yılda epey yol aldım, çalışamıyordum önceden.
0
🌸epistemic_regress
(06.01.21)
@elorelia: söylediklerinin gerçeklik payı var ama tavrın itici geldiği için yorumuna tik atmadım.
0
🌸epistemic_regress
(06.01.21)
bu işi sevmiyorsunuz, hayat sevmediğiniz işi yapmak için çok kısa. eğer paraya ihtiyacınız varsa bir süre daha kalıp başka iş arayın ama yoksa bırakın.
0
matilda
(06.01.21)
1) daha önce çalışmanızı engellemiş halen tedavi aldığınız uzun süreli bir probleminiz var
2) bu yüzden "iş alanı" dışında da bilişsel ve duygusal sorunlar yaşamaya devam ediyorsunuz
3) süreç içinde gelişme kaydederek tercih etmediğiniz bir şekilde olsa da çalışma hayatına katıldınız
4) iş kolunuz piyasa şartları açısından "ortalama birey" için de stresli

Bu noktada önümüzdeki aylarda şu değerlendirmeyi yapın :

- önümüzdeki yıllarda problemleriniz açısından ne kadar aşama kaydetmeyi öngörüyorsunuz (dr'nuzla değerlendirebilirsiniz)
- ulaşacağınız düzey iş kolunuzda değişiklik yapmak için gerekli kararlılık ve performansı sağlayabilir mi (gerçekçi bir değerlendirme için bu konuyu araştırıp hangi niteliklerin gerekeceği ile yüzleşmeniz lazım)

Zamana yayılacak bu değerlendirme sırasında kısa vadede şunlara odaklanın :

- güvenebileceğiniz ve dışardan nesnel olarak size geribildirim verebilecek kişilerden de yardım alarak mesleki olarak en belirgin yetersizliklerinizi tanımlamaya çalışın
- unutmayın bu (bilişsel, stresle başetme vb) yetersizlikler sadece "öğretmenlik" ile ilgili olmayıp başka iş kollarında da size zorluklar yaşatabilir
- bu alanlarda kendinizi geliştirmeye odaklanın (mesela sık takıldığınız konu ve işlemlerle ilgili sorunu çeşitli yöntemlerle minimize etmek mümkün)

Sizin için zor şartlardan çıkıp bir başlangıç yapmak önemliydi, yerine ne koyacağınızı bilmeden "sevmiyorsan bırak" tavsiyelerine uymanın sizi daha geriye götürebileceğini de hesaba katın.

ek : son dönem duyurularınıza göz attım. bazı baülantıları kendinizin farkederek üzerine çalışmanız özgüveninizi arttırmaya yardımcı olur.

eksiduyu.ru
eksiduyu.ru
0
qaram
(06.01.21)
derste yaşadığın sorunlar ilaç yan etkisi olabilir
doktor dozu azaltmaya gidebilir

evde kendini kayda alıp, kendini geliştir

başardıkça, kendine güvenin arttıkça düzelir
0
bir soru sorcam
(06.01.21)
-psikoterapi aldın mı, hangi metoddaydı(Bilişsel, psikanaliz...), faydasını gördün mü, devlette miydi, özelde miydi
-hangi devlet hastanesinde devam ediyorsun tedaviye/en çok hangi hastaneden memnun kaldın
-en uzun kullandığın ilaç hangisi, faydasını gördün mü/ en çok hangi ilacın faydasını gördün / bu son kullandığın ilaçtan memnun musun
-yanında başka ilaç kullandın mı(uyku için mesela)

geçmiş olsun
0
esref
(06.01.21)
@esref özel bir klinikte terapi alıyorum. Hafif bir ilaç kullanıyorum. İlaçlar bana fayda etmiyor, terapiyle devam ediyoruz.
0
🌸epistemic_regress
(07.01.21)
Apayrı bir sektörden geliyorum ama ben de geçmişte kendimi rahat hissetmediğim işlerden fırsatını bulduğum ilk anda ayrıldım. İnsanın işini düzgün yapabilmesi için önce kafasının rahat olması lazım diye düşünüyorum. Rahat hissetmediğiniz bir yerde kalmaya devam etmek eziyetin süresini arttırmaktan başka bir şeye yaramaz.
0
bruce mclaren
(07.01.21)
-son olarak, terapinin metodu/yaklaşımı nedir(psikanaliz, bilişsel dav. ...)
teşekkürler
0
esref
(07.01.21)
@esref: dinamik terapi
0
🌸epistemic_regress
(07.01.21)
(2)

mac-safari-tarayıcı geçmişi

bir soru sorcam
buradaki tarihleri saat olarak görmek mümkün mü sadece gün gösteriyor
buradaki tarihleri saat olarak görmek mümkün mü sadece gün gösteriyor
0
bir soru sorcam
(30.12.20)
safari üzerinden göremiyorsun ama sistem dosyalarında vardır. Aşağıdaki klasöre gidersen görebilirsin

Library/Caches/Metadata/Safari/History/
0
admin
(30.12.20)
teşekkürler deniyeyim
0
🌸bir soru sorcam
(31.12.20)
(15)

Karşı Cinsin Sosyal Medya Hesapları

parcaliham
20li yaşlarının sonlarında olan karşı cins (kadın) ile arada bir buluşup sohbet ediyoruz. Kendisi Türk değil. Instagram ve Twitter dahil hiçbir sosyal medyayı kullanmıyor ve google aramalarında da çıkmıyor. (Ailesi bir nebze tanındık olduğu için ailesiyle ilgili haberler, hatta ayrıntılı wikipedia s
20li yaşlarının sonlarında olan karşı cins (kadın) ile arada bir buluşup sohbet ediyoruz. Kendisi Türk değil. Instagram ve Twitter dahil hiçbir sosyal medyayı kullanmıyor ve google aramalarında da çıkmıyor. (Ailesi bir nebze tanındık olduğu için ailesiyle ilgili haberler, hatta ayrıntılı wikipedia sayfaları falan çıkıyor ama kendisinde dair hiçbir online iz yok) Kullandığı ismin gerçek olduğundan son derece eminim.

Google Imageslerde hiçbir fotoğrafı yok. Resmen kız internette yok. Hayatında hiç film vs. indirmemiş, biraz oldschoolum bu konuda diyerek DVD satın alıyor. Whatsapp'ında bile fotoğrafı yok. (Neyse ki kullanıyor)

Biz mi türk milleti olarak sosyal medyayla çok içli dışlıyız yoksa bu özel bir durum mu diye merak ettim... Ve esasen bu durumun insanın karakteri hakkında size ne söylediğini merak ettim.

Daha önce bu kadar anti-internet ve datasını pek açığa çıkarmayan biriyle görüştünüz mü? Şayet görüştüyseniz bu konudaki gözlemleriniz nelerdir?

Dinlemek isterim.
0
parcaliham
(18.12.20)
böyle bir kızla görüşmek isterdim. hoşuma da giderdi açıkçası. linkedin harici tek bir sosyal medya kullanmayan arkadaşlarım var. bence çok güzel.

internetten fotoğrafının olmaması bu devirde nimet gibi bir şey.
0
jelly bear
(18.12.20)
Nesi garip ki, üç kere öp de başına koy kızı.
Kız değilim ama İnternette bana ait birsey de çıkmıyor. Imbd sayfası var Bi tek. Onda da fotoğrafım yok. WhatsAppta da yok. WhatsApp durumum da "merhaba ben WhatsApp kullanıyorum"
0
allah yazdiysa bozsun
(18.12.20)
Sosyal medya kullanmayanları garip karşılanması kadar garip bir şey yok aslında. Hiçbir sosyal medya hesabım yok kullanmıyorum kullanmayı düşünmüyorum. Evet google'da da çıkmıyorum, seri katil olabilir miyim acaba.

Gayet normal bir durum altında bir şey aramana gerek yok.
0
IcedFlames
(18.12.20)
benim de internette fotoğrafım, sosyal medya hesaplarım yok ve üçüncü bir kolum, yeşil renkli suratım yok. normal bi insanım.
0
deartheodosia
(18.12.20)
Bende kullanmıyorum ve zamanında karşı cinse bu durum hep ilginç geldiği için ekmeğini çok yedim. Bu anlamda bir çabam bile yoktu olaylar kendiliğinden gelişti, sanıyorum gizemli bir hava katıyor insanlar kolayca kesfedemeyince üzerine düşüyor başka bir numarası yok.
0
mirty
(18.12.20)
Asosyal medya sacmaliktan baska hicbir zey degildir. Helal olsun kiza git evlen birden
0
kushkush
(18.12.20)
Sunu da belirtmem gerekir ki Turk bu tarz kizlar var cok ama hepsi sapik seks bagimlisi kendilerini gizlemeye calisiyolar tek sebebi bu. Yani farkli durum gibi gozukuyor umarim oyledir
0
kushkush
(18.12.20)
gçmişini saklamıyorsa sorun yok
0
bir soru sorcam
(18.12.20)
Fransız falan mı? Avrupalıların bazıları kişisel gizliliğe çok önem veriyor ve akıllı telefon vb. şeyleri de çok az kullanıyorlar. Türk için garip (iş hayatının bile whatsappa girdiği bir ülke) ama onlar için normal.
0
nhk ni youkosu
(18.12.20)
Valla ben korkarım böylesinden
0
lcha
(18.12.20)
Evet Dünya'da hala sosyal medya ile kafayı bozmamis insanlar var
0
yarey
(18.12.20)
instagramı boşsa ya da kullanmıyorsa daha en baştan eleyen insanlar var, çok garip görüyorum. instagram kullanmak şart mı? asıl hayatını sürekli diğer insanlara canlı yayın yapanlarda sorun olmalı. bu insanların korkusunun temelinde, dolandırıcı vs olma ihtimali ve eski tecrübesi yatıyor. evli belki ama saklıyor gibi.
0
stewie
(18.12.20)
Bu tam olarak 3 sene önceki ben. Zaten fotoğraf çektiren bir insan değilim ve whatsapp profil fotoğrafı bile gereksiz geldiği için senelerce öyle kullanmıştım. 3 sene önce ilk kez köpeğimle uzaktan çekilmiş bir fotoğrafımızı profil fotoğrafı yaptım ve hiç değiştirmedim yıllardır.

İnstagram konusunda inanılmaz önyargılıydım çünkü sadece vakit kaybıymış gibi ve insanların abartı mutluluğunu görmek saçma geliyordu. Ama geçen sene vegan birkaç hesap keşfettim ve işime yarayacağı için uzaktan takip etmeye çalıştım ama üyelik olmadan bütün fotoğraflara ulaşamayınca bu sene başında sırf şu birkaç hesabı takip edebilmek için instagram açtım. 1 tane arkadaşımın bile haberi yok hala hesap açtığımdan. Tanıdığım kimsenin ve 1 tane bile kendi fotoğrafımın olmadığı bir hesabım var sonuç olarak.

Facebook hiç kullanmadım hayatımda. Twitter da yine birkaç hesabı takip etmek için açıp bir tane bile tweet atmamıştım.

Yani bana kalırsa son derece normal ve üzerinde düşünmeye gerek olmayan bir durum. Siz sosyal medya kullanmayı tercih ediyorsunuzdur, bahsettiğiniz kişi tercih etmiyordur. Bu kadar.
0
ms brownstone
(18.12.20)
Benim de Instagram ve Twitter'ım yok, Facebook'um duruyor ama en son 2013'te aktiftim. İnterneti kendi hayatım için değil ilgim olan şeyleri tartışmak için kullanıyorum. Bu nedenle vakit geçirmek için mesela duyuru ve tumblr gibi anonim ortamları tercih ediyorum. Bence gayet düz bir insanım, arıza değilim. Beni birisi bu yüzden eleyecekse demek ki zaten hiç uyuşmazmışız diyerek yoluma bakarım açıkçası.
0
peki madem
(18.12.20)
@IcedFlames +1

Bazı insanlar sosyal medya kullanmayana niye bu kadar şaşırıyorlar anlamıyorum cidden.

Bir de bu grubun yanında sosyal medya kullanmamayı çok büyük bir başarı, fedakarlık ya da sanal dünyaya karşı bir direniş olarak lanse eden sosyal medya kullanmayan grup var. Bana cidden bunu övmek, bununla övünmek oturup tek tek kullanmadığı ya da hiç açmadığı sosyal medya hesaplarını saymak vs çok boş geliyor. Bir de kullanmadığı ile övünüp, kullananları eleştiren hesaplarını kapatmaları için baskı yapan tipler gördüm. X kullanıyorsa ya da kullanmıyorsa şöyledir tarzı tüm genellemeleri çok sığ buluyorum açıkçası. İnsanoğlu çok garip gerçekten.
0
Amaranta ursula
(18.12.20)
(8)

Granit eviye

lambada
Mutfak için granit eviye almak istiyorum.Kullananlardan fikir alabilirsem süper olur. - Siyah eviyede kireç lekeleri kalıyormuş. Temizleme bakım vs ile bir çözümü olmuyor mu bunun? Kireçli sularımız, hiç bulaşmayayım mı:(- Beyaz eviye zamanla sararma yapabilir diye duydum, doğru mu acaba? Bir de çok
Mutfak için granit eviye almak istiyorum.
Kullananlardan fikir alabilirsem süper olur.

- Siyah eviyede kireç lekeleri kalıyormuş. Temizleme bakım vs ile bir çözümü olmuyor mu bunun? Kireçli sularımız, hiç bulaşmayayım mı:(

- Beyaz eviye zamanla sararma yapabilir diye duydum, doğru mu acaba? Bir de çok süt beyaz göz tırmalar mı?

- teka öneriri misiniz? Ya da schock, franke o paraları hakediyor mu?
0
lambada
(09.12.20)
siyah alırsan aglarsın.
teka önermem. franke al rahat edersin.
0
bordeaux
(09.12.20)
blanco siyah aldık
bence güzel ama verilen para koyuyor doğal olarak
musluk yerini insan gibi delmeleri önemli

elinle vur biraz tok ses çıkan en ucuzunu al
0
bir soru sorcam
(09.12.20)
Beyaz sarariyor, dogru demisler. Almayin.

Grimsi olanlar var, onlari tercih edebilirsiniz. Siyah konusunda yorum yapamiyorum cunku bizimki beyazdi. Cok cirkin oldu sararmasiyla. Degistirdim. Franke almistik yenisini galiba.
0
kuehles blondes
(09.12.20)
bir de tezgahla beraber kesimi yapılan granit taş evyeler varmış.. onlar nasıl acaba ben de merak ettim.
0
jepa
(09.12.20)
granit pratkte son kullaniciya hic bir getiri sunmuyor, yorumlarda yazdigi gibi de rengi degisiyor, karariyor, sarariyor, leke gosteriyor...

hazir almamiisken bence celik eviye alin, onlarin dokululari oluyor gayet sik bir sekilde ve uzun omurlu kullanirsiniz

teka, franke, blanco alabilirsiniz images.qssupplies.co.uk
0
exlibris
(09.12.20)
Resmen iki ucu b.lu değnek desenize :)

Siyah ve beyaz alıp sorun yaşayanlar marka da belirtirse süper olur.

Franke fiyat olarak çok uçuk geldi. Alman Schock granit eviyenin mucidi olarak tanıtıyor kendisini. Beyaz üzerine açık gri noktacıklı bir modeli var o mu en garanti olur acaba.

Gri de garanti olurdu ama mutfak rengimle çok alakasız kalıyor.
En olmazsa çelik olucak ama gözüm gönlüm granitlerde.
0
🌸lambada
(09.12.20)
Çelik ve dokulu olan. Diğerleri pişmanlık.
0
SiyamkedisiZorro
(09.12.20)
Biz 5 yıllık dairede kiracıyız. Bizden önce 2 kiracı değişmiş, biz de yeni taşındık. Blanco var. Siyah değil yanlız, antrasit gibi rengi. Hiçbir problem yok.
0
malheiros
(09.12.20)
(31)

Gitmeli miyim?

mezzosprite
Eşim benden 1500 km uzakta yaşıyor ve covid olmuş olabilir (temaslıyla temaslıydı). Baya hasta hissediyor kendini. Dün gece nefessiz kalmış ve öleceğini düşünmüş. Ateşi olmadığı İçin hastaneye gitmedi. Yalnız yaşıyor, ailesi de (benim kadar olmasa da) uzakta. Arkadaşları termometre ve ilaç götürdü a
Eşim benden 1500 km uzakta yaşıyor ve covid olmuş olabilir (temaslıyla temaslıydı). Baya hasta hissediyor kendini. Dün gece nefessiz kalmış ve öleceğini düşünmüş. Ateşi olmadığı İçin hastaneye gitmedi. Yalnız yaşıyor, ailesi de (benim kadar olmasa da) uzakta. Arkadaşları termometre ve ilaç götürdü ama yemeğini falan kendisi yapmak zorunda. Onunla ilgilenmek için yanına gitmeli miyim?

Risk grubunda değilim. Oraya gitmek işlerimi aksatır ama mahvetmez. Gitmeyerek kendimi berbat hissediyorum ve o da gitmeyişime çok bozuldu. Ama korkuyorum.
0
mezzosprite
(08.12.20)
risk grubunda değilseniz ve eşinizin izole olabileceği ayrı bir oda varsa; işinizi oradan da yapabiliyorsanız bence gidin. olay kötü günde de yanında olmak değil mi :/ (evli değilim). bilemedim, uzaktan konuşuyoruz burada. bence cevabı en iyi siz bilirsiniz.
0
nickie
(08.12.20)
nickie +1 ama şartlar önemli sizi ve sağlık durumunuzu bilemiyoruz
0
top_secret
(08.12.20)
Nein. Ne kadar ayrı oda da olsa, size de geçme ihtimali çok yüksek. Siz hasta olursanız da eminim kendisi daha çok üzülür, onun yüzünden olduğu için Bol bol teelfonla konuşun. Gece nefessiz kaldigınsa gorüntülü bir şekilde uzaktan yanında olun, arasin sizi. Telkin edin. Ama gitmeyin.
0
velvetmorning
(08.12.20)
Bunu soruyor olman bile garip bence. ben bulaşacak olsa bile giderdim.
0
catch the arrow
(08.12.20)
Hayır tabi ki. Sana da bulaşırsa ve sen ölürsen mesela o zaman eşini o vicdan azabından kim kurtaracak? Sen teklif etsen bile onun gelme sakın demesi lazım.

Şu bulaş işini allah rızası için ciddiye alınız. Evet sevdiklerimizden uzak kalmak, zor zamanlarında yanlarında olamamak kötü ama bu da olağanüstü bir durum. Herkesin kendi sağlığı söz konusu, herkesin görevi öncelikle kendisini korumak ve etrafı için risk yaratmamak. Her türlü giderim, ağzından bile öperim falan diyenleri anlayamıyorum.
0
buff
(08.12.20)
Çevremde 14-84 yaş aralığında 20’den fazla enfekte oldu. Kimsenin öldüğünü görmedim. Evet korkutucu olabilir ama abartmaya gerek yok. Her türlü giderim. Bana gelmeyen eşime de artık başka gözle bakardım. Hastalıkta sağlıktaydı hani?
0
catch the arrow
(08.12.20)
Durman hata.
Sen hasta olsan eşin 1500 km öteden çıkıp gelse sana moral vermez mi? Eğer hasta olmuşsa da bunu moralle yenebilirsiniz. ayrıca en başta "iyi günde kötü günde" diye söz vermediniz mi?
Sabah ilk iş yola çıkıyorsun.
0
etna
(08.12.20)
Ben giderdim. Gitmezsem içim hiç rahat etmez oldukça da huzursuz olurdum. Evet riskli evet bulaşıcı evet kimi insan rahat atlatabiliyor ancak güçten düşen ihtiyacini gideremeyecek kadar kötü olan da var. Eşiniz de nefessiz kaldığını söylemiş üstelik.
0
Amaranta ursula
(08.12.20)
Normal şartlarda sen gitmek istiyor olmalıydın o ise gelmenin riskli olacağını söyleyerek buna karşı çıkıyor olmalıydı. Burada durum tam tersi olmuş. Eşin bozulmuş, sen doğal olarak korkuyorsun. Bence topu eşine at, korktuğunu da söyle gerisini biraz da o düşünsün.
0
istege bagli sigortasiz
(08.12.20)
sormanız bile tuhaf, gitmelisiniz tabii ki.
aynı evin içinde disiplinli şekilde izole olan çok var tanıdığım ve bildiğim, evdekilere bulaştıran hiç olmadı şimdiye kadar.

ama aşırı dikkatli olmanız lazım.
evi sürekli havalandıracaksınız ve o bir odada izole şekilde yaşayacak, neredeyse birbirinizi görmeyeceksiniz.
kapısına tepsiyle yemeğini falan bırakacaksınız.
kullandığı tabağı, çanağı da o kapıya bırakacak, siz eldiven ve maskeyle alacaksınız.
kontaminasyona dikkat edip eldivenle her yere dokunmayacaksınız.

evde iki tuvalet varsa tuvaletleri ayıracaksınız, yoksa da peş peşe tuvaleti kullanmayacak, havalandıracak ve sürekli dezenfekte edeceksiniz.

çok bozulmakta haklı.
0
blatta hiberna
(08.12.20)
Mantıksız duygusallık mı yapıyorum bilmiyorum ama aynı durumda bulaşacağını da bilsem (risk grubunda değilsem elbette) giderdim. Eşim aynısını yapmazsa da bozulurdum. Hele kişisel korkudan dolayıysa... Şöyle düşünün, sizin size bulaşacak diye bu kadar korktuğunuz şeyi eşiniz yalnız geçiriyor? Bu nasıl hastalıkta sağlıkta?

edit: aynı şeyi catch the arrow yazmış, biraz göz ucuyla okumuştum cevapları sadece, ayıp olmasın diye şöyle iliştireyim bunu.
0
love my way
(08.12.20)
istege bagli sigortasiz +1
0
all girls dream
(08.12.20)
Hastalikta ve saglikta,

Isterse super bulastirici olsun girer yanina yatarim.dunyanin obur ucunda olsa kalkar giderim.

Kendi acimdan dusunursem hastalansam bile soylemem,geliyorum dese direk gelme derim.bu konularda sifir kapris birisiyim hatta yanimda birileri oldunda simaracagimi bildigim icin kimseyi istemem.
0
duptıs
(09.12.20)
Giderim ama aynı evde kalmam korkuyorsam. (Ben korkmazdım çünkü ben aynı evde annemle babama bulaştırmamayı başardım mesela kendi odamda kalarak ama korkulmasını da anlıyorum.) Otelde, akrabada, tanıdıkta birinde kalırım bir hafta. Her gün sabah akşam yemeğini, vitaminini, ilacını götürürüm. Çiçek böcek alırım, dergi götürürüm. Böyle hoşluklar güzel olur bence.
0
inawen
(09.12.20)
hanımcılık önemlidir.gitmezsen yıllarca konuşur.
0
mikahakkinen
(09.12.20)
aynı evde farklı odalarda izole olup bulaştırmayan örnekler çok.

ben giderdim. Öleceğini düşünmüş diyorsunuz bir de.

en kötü inawen +1 farklı bir yerde kalırsınız.
0
fezagezgini
(09.12.20)
gönlünü kırmadan önce gitmen lazımdı şimdi kırılan vazoyu tamire gidersin ancak

burada kriter iş olmalı, ayarlayabiliyorsan hafta sonuna doğru daha az aksar herhalde
gidemiyorsan da bahanen iş olsun
seviyorsan git, o da seni daha çok sevsin
0
bir soru sorcam
(09.12.20)
Size "git" ya da "gitme" diyemem ama ben olsam kesinlikle giderdim. Aksini düşünemiyorum bile.
0
himmet dayi
(09.12.20)
ilk otobüse ya da uçağa atlayıp giderdim ona bakmak ilgilenmek için.
ben hasta olsam o gelmese de bozulurdum. insanlar birbirinden izole olarak birbirine bakıyor, yemeği vs için.

arkadaşım hasta olmuştu, kız izole oldu, anasına babasına kardeşine bulaşmadı.

o an yanınızda olmanız uzaktan bile olsa yeter.
0
Hallegadola
(09.12.20)
Arkadaşımın 18 yaşındaki kuzeni risk grubunda değildi. Kısa sürede durumu ağırlaştı ve kaybettiler. Cenazesinde de bütün mahalleye yaymışlar.

Arabeksleşmenin anlamı yok. Ben gitmem. Gitmediğim için surat yapanın da derdinin ilgi çekmek olduğunu düşünürüm. Boş yatak bulma ihtimalimin şansa bağlı olduğu bir durumda bile bile gitmek intihardan farksız olur.
0
bruce mclaren
(09.12.20)
himmet dayi+1
0
turkuaz
(09.12.20)
Ben olsam kesin giderdim, bazı durumlarda sadece duygusal olarak düşünürüm.
0
valarmurgulis
(09.12.20)
bahsettiğiniz şartlar altında ben olsam kesinlikle giderdim. sormazdım bile. burdan gitme size de bulaşır diyen insanlar bence fazla bencil düşünüyorlar. sonuç olarak o sizin eşiniz ve "hastalıkta sağlıkta" beraber olacağınızın sözünü verdiniz. ayrıca böyle bir durumda siz olsanız onun gelmesi sizi daha iyi hissettirmez miydi?

mümkünse beklemeyin gidin. risk grubunda değilseniz en fazla 1 hafta hasta yatarsınız
0
oekuklu
(09.12.20)
şu saatte kadar gitmemen boşanma sebebi ben olsam boşardım
0
ben
(09.12.20)
hani kuzenin, dayın, arkadaşın, sevgilin falan olsa neyse de, eşim diyorsun. insan bunu sormamalı bile bence.

yani gerekli önlemler alınır elbette de öleceksek de beraber ölelim denmez mi böyle durumda? ben de evliyim şimdi eşim hasta olsa evi terk edip otelde mi kalayım?

ben hasta olsam aileme de bulaşmasın diye kendimi ayırırım, bu başka konu ama yardıma ihtiyacı olan ve tek başına da yapamayacağını açık açık söyleyen eşine de böyle davranmaz ki insan. tuhaf yani.
0
emfuzi
(09.12.20)
yani ölümcül bir şey olsa neyse de böyle bir durumda eşim ben korkuyorum gelmem dese duruma göre boşanırdım bile.
0
KaraSakall
(09.12.20)
bilimsel olmasa da, ben duramazdım.
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(09.12.20)
hastalıkta sağlıkta, iyi günde kötü günde diye edilen yemin işte bu yüzden hocam. bize sorman bile garip. git gitme senin bileceğin iş tabii. ama ben olsam muhtemelen böyle bir zamanda yanımda olmayan biriyle devam edemezdim.
0
lcha
(09.12.20)
ben bunu sormanıza bile şaşırdım açıkçası. hayat arkadaşı olmak böyle bir şey değil mi zaten? risk grubunda da değilmişsiniz üstelik.
0
aritmetik iyi kuslar pekiyi
(09.12.20)
covidim ateş yok öksürük yok boğazda yanma yok vs vs şeklinde sırt ağrısı ile doktora gittim tomogrofiler vsler salı günü bir yatağa düştüm(02.12.2020) hala yataktan çıkamıyorum(9.12.2020) eşim olmasa çoktan açlıktan ilaçsızlıktan falan ölmüştüm kesinlikle gitmelisin
öyle ayakta atlattım ben kesin yeaaaa diyen salaklara da inanma.
0
basond
(09.12.20)
Böyle soru mu olur yahu? Covid bu alt tarafı, grip. Birisi de siz ölürseniz falan yazmış.
0
ikikerekac
(10.12.20)
(15)

Sevgilinizle yılbaşı hediyeleşmesi yapar mısınız?

norules
bundan önce 5 yıllık bir ilişkim vardı, ortak bir yaklaşımla "yılbaşı hediyesi" olayına ikimiz de girmiyorduk.şimdi 3 aylık yeni bir ilişkim var, kararsız aldım :)sizler sevgiliyle yılbaşı hediyeleşmesi yapıyor musunuz?
bundan önce 5 yıllık bir ilişkim vardı, ortak bir yaklaşımla "yılbaşı hediyesi" olayına ikimiz de girmiyorduk.

şimdi 3 aylık yeni bir ilişkim var, kararsız aldım :)

sizler sevgiliyle yılbaşı hediyeleşmesi yapıyor musunuz?
0
norules
(08.12.20)
yapmıyoruz ama hediye iyidir hak edene, değer verene, değer bilene
0
bir soru sorcam
(08.12.20)
bence kararsız kalma, özel günlerde hediye almıyoruz biz olayı bana çok gereksiz geliyor. küçük soslar,sürprizlerden ne kendinizi ne hayatınızdaki insanı mahrum edin. hatta hediye almak için özel günü beklemeyin ama özel günleri de atlamayın derim ben. mutlu yıllar şimdiden.
0
denef
(08.12.20)
durduk yere bile hediye alıp vermeyi seven biriyim.
sevgilime de tabiiki alırım. bu bir "hediyeleşme" olmasa da olur. içimden geliyorsa alırım ki içimden gelir.
0
jimjim
(08.12.20)
yok ecnebi adetleri bunlar bize ters
0
ben
(08.12.20)
evet, yapilirsa guzel olur.
0
baldur2
(08.12.20)
Durduk yere hediye vermeyi severim +1

Ama 3 aylık ilişkim olsa tam olarak tanımadığım için ne alacağımı bilemeyebilirim
0
freebird5406_2
(08.12.20)
yapmak istiyorum ama ne alsam onu bilemiyorum.
0
scudman1
(08.12.20)
biz yapıyoruz. ben hediye vermeyi de almayı da çok severim. ilişkiyi canlı tutan ufak heyecanlar bence bunlar.
0
theseachange
(08.12.20)
yap yap, bugünler bir daha gelmeyecek. her anı güzel anılarla doldur.
0
stewie
(08.12.20)
stewie +1
böyle şeyler ilişkiyi sıcak tutar.
hediye almama meselesi çok soğuk ve gereksiz bir şeydir bana göre.
üstelik daha yeni bir ilişki, en güzel zamanlar, ufak bir şey de olsa alın bir hediye.
0
blatta hiberna
(08.12.20)
kız arkadaşım (yabancı) bana klasik Adventskalender dedikleri, noel gününe kadar 24 ufak hediye içeren büyük bir paket yapmış. çok hoştu. normalde yapmazdım ama ben de bir hediye alacağım yılbaşı için.
0
bohr atom modeli
(08.12.20)
Bence her halükarda al sen. Eğer ne gerek vardı falan derse ya da o sana almamışsa seneye (hala sevgili olursanız) almazsın. Ya da konuşursunuz o zamana kadar. Ama bu işin default ayarı almak bence, aksi konuşulana kadar en azından.

Soruna direkt cevap: Evet yapıyoruz, ikimizi de çok mutlu ediyor.
0
love my way
(08.12.20)
yapmıyoruz ama ilişki yeni olduğu için güzel olur bence sen al :)
0
ruby elixir
(08.12.20)
ben hediye alıp vermeyi çok seviyorum ondan alıyorum. beklentiye girmeden alıyorsam da sorun olmuyor, gelirse ne güzel, gelmezse de gelmemiştir yani.
0
lcha
(09.12.20)
İçimizden geldiyse ve maddi imkan varsa yapıyoruz. Ama bilerek başlamadık. Habersizce o bana ben ona almışız geçen senelerde öyle başladı. Hatta bu yılki hediyesi bugün geldi çok mutlu oldum, günüm güzel geçti. Onunki de yolda.

Ufak da olsa karşındakin yüzünü güldürecek bir şey almaktan kimseye zarar gelmez bence. Ajanda, kupa, sevimli çorap by tarz bir şey bile olabilir.
0
playing star again
(10.12.20)
(3)

Bakırköy ruh s. ve sinir hastalıkları doktor önerisi

kadera bach
Var mı önereceğiniz bir doktor
Var mı önereceğiniz bir doktor
0
kadera bach
(06.12.20)
ben ordaki doktorların hiç birini tavsiye etmiyorum zaten gördüğünüz doktoru bir daha göremiyorsunuz ya da adı yazan doktoru hiç görmeme şansınız var. randevu alırken aynı doktoru seçseniz bile karşınıza her gittiğinizde başka doktor geliyor. ayrıca test mest yaptırdıktan sonra o testlerin hepsini kaybedip bulamama ve bulmaya çalışmama özellikleri var. daha adı duyulmamış bir hastanede veya özele gidin imkanınız varsa.
0
nahtoderfahrung
(06.12.20)
asistanlar bakıyor zaten ama sistem değişti yukarıda yazılan gibi değil
aynı asistan serviste görevli değilse geliyor
aylık çizelge vardı bir de

doktor önerisi
bence 9:30-10:30 ya da öğleden arasında sonraki saat uygun
doktorun kötü bir gününde olmaması da önemli

kendi lab. test yaptığı için sonuçlar hızlı bir şekilde ve tutarlı çıkıyor

en önemlisi sizin ne kadar anlattığınız derdinizi
saatine 1000 lira alan doktora da gitseniz beyninizi okuyamaz, sizi zorla konuşturamaz

bunlara dikkat ediyorsan kime gitsen verim alırsın

mehmet cem ilnem'deki asistanlar iyiydi
öneri olarak
0
bir soru sorcam
(06.12.20)
Gideceğiniz birimi bilmiyorum ama beyin cerrahisine işiniz düşerse şunu söyleyebilirim. Oradaki üç doktor hastamızın beynindeki tümörün büyüdüğünü raporlara bakıp göremedi. Küçük özel bi hastane farketti durumu daha sonra.Kesinlikle tavsiye etmiyorum.
0
essoist
(07.12.20)
(6)

Şimdiki maaştan %34 daha fazla maaş iyi midir

regina phalange
Enflasyon dün 14 cıktı yıllık ama aralık ayında onu düşürürker ocakta 12 falan açıklarlar diye düşnüüyorum. Çalıştığım şirket büyük bir şirket olmasıan rağmen fiansalları rezalet. Dolayısıyla %20 performans zammı yaoacaklarını hiçççç sanmıyorum. Bence geçiş için iyi bir yüzde 34 ama siz ne dersiniz?
Enflasyon dün 14 cıktı yıllık ama aralık ayında onu düşürürker ocakta 12 falan açıklarlar diye düşnüüyorum. Çalıştığım şirket büyük bir şirket olmasıan rağmen fiansalları rezalet. Dolayısıyla %20 performans zammı yaoacaklarını hiçççç sanmıyorum. Bence geçiş için iyi bir yüzde 34 ama siz ne dersiniz? Bu arada title da alıyorsunuz yeni şirkete geçip
0
regina phalange
(04.12.20)
%30'dan aşağısına iş değiştirmemek lazım zaten, eğer yükselen bir kariyer grafiği istiyorsak. title de varmış, durma.
0
Jux
(04.12.20)
10 numara hiç durma
0
sizofren06
(04.12.20)
sorman hata.
0
baldur2
(04.12.20)
Çok güzel bir fırsat. Şimdiden hayırlı olsun
0
purplee
(04.12.20)
yeni şirketin kötü yanları neler
bu kadar az datayla bu soruya nasıl cevap verelim

maaş farkın +%34 olmayacak bu arada
mevcut şrkette alacağın zamdan sonra hesapla
0
bir soru sorcam
(04.12.20)
şehir aynıysa güzel. küçük şehirden istanbula gidiyorsan eksidesin
0
argent dawn
(04.12.20)
(6)

Pizza salonu çin ideal fırın arıyorum

alttire
Öncelikle araştırma aşamasındayım daha önce pizzacıda çalışmış ya da fırın işinden anlayan arkadaşlarımız bilgi verirse sevinirim. Pizza salonu açmak istiyorum bu dönemde tüm bilgileri edinmekle geçireceğim. Fırın konusunda elektrikli gazlı fırınlar gördüm araştırırken bir de taş fırın tipinde yine
Öncelikle araştırma aşamasındayım daha önce pizzacıda çalışmış ya da fırın işinden anlayan arkadaşlarımız bilgi verirse sevinirim. Pizza salonu açmak istiyorum bu dönemde tüm bilgileri edinmekle geçireceğim. Fırın konusunda elektrikli gazlı fırınlar gördüm araştırırken bir de taş fırın tipinde yine doğal gazla çalışan fırın. Bunlar dışında varsa başka tip fırınlar onları da değerlendirelim. En uygunu performans ve fiyat olarak ne önerirsiniz?
0
alttire
(04.12.20)
Valla iyi bir yiyici olarak malum en iyisi odun ile isinan tas firin. Bu kolay degil ama, bu olmazsa gazla isinan tas firin. Digerlerinde yapilan pizza tam olarak pizza olmuyor bence
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(04.12.20)
bence öncelikle açacağın pizzacının nasıl servis edeceğini düşün.

fast food tarzı mı?
restaurant tarzı mı?
gurme tarzı mı?
paket servis tarzı mı?
öğrenci tarzı mı?

ona göre bir ekipman seçmen gerekir.
0
duyurukullanıcısı
(04.12.20)
Öğrenci tarzı küçük bir dükkan düşünüyorum sanırım dükkanın en büyük olayı fırın olacak
0
🌸alttire
(04.12.20)
doğalgaz destekli, odun yakmalı fırın
0
bir soru sorcam
(04.12.20)
Abi ogrencileri birak ulkede pizzadan anlayan insan yok dogru duzgun. Oyle canavar gibi firin kurarsan pek iyi olmayabilir. Dandik elektrikli firin pizzasina ucuz kasari boca et bak nasil bayila bayila yiyorlar
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(04.12.20)
napoli usulü fırınlar var. Şu tip: images.app.goo.gl

bir arkadaşım italya'dan getirtmişti seneler önce ama artık burada da var diye biliyorum. doğal gaz + odun ile çalışıyor böylece fırının her yerine ısı eşit derecede dağılıyor.
0
elektr10
(04.12.20)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.