tarihçi değilim ancak okuduklarımdan aklımda kaldığı kadarıyla şu şekilde anlatabilirim;
14-16 yy. arasında merkezi devlet güçlü olduğu için tımar sistemi devam edebildi, kazanılan savaşlardan ganimetler alınıyordu, devletler vergiye bağlanıyordu, imparatorluğun her yerinden gelir sağlanabiliyordu.
16. yy ortalarından sonra ortaya çıkan celali isyanları(bu isyanların sebep ve sonuçları, devam eden yıllarda ki etkileri çok önemlidir), büyük kaçgun ve bazı çevresel sebeplerden dolayı köyler boşalmaya başladı tarımsal üretim gerilemeye, vergi toplanamaya başladı, batı karşısında kaybedilen savaşlar, yeniçeri isyanları ve imparatorluğun her yerinde sürekli çıkan isyanlar ile merkezi otorite de zayıflamaya başlayınca bu tarihlerden itibaren bölgesel güçlü aileler, ayanlar ortaya çıkmaya başladı ve toprakları bunlar işlemeye,vergi toplamaya, kendi askerlerini yetiştirmeye başladı.
Merkezi hükümet ise bu ailelerle, eşkiya ve ayanlarla başa çıkamayınca bunları devlet görevlisi vali, paşa yaptı.
Bu şekilde ite kalka bu sistem(batılılaşma çabaları, tanzimat, meşrutiyet v.b) 1900'lere kadar gelebildi.
2. Mahmud'un hayatını ve yaptıklarını araştırırsan genel bir fikrin olacaktır.
tr.wikipedia.orgAncak yeni kurulan, savaştan çıkmış, borç içinde olan Cumhuriyetinde bu düzeni değiştirecek yeterli gücü yoktu (bunun yerine devrimler, eğitim v.b çabalarla bu düzenin zaman içinde kendiliğinden çözüleceğini düşünmüşler, kısmende haklı çıktılar) ve mecliste hali hazırda bu aşiret, ayan ve büyük ailelerin kendileri de bulunuyordu.(günümüzde de hala böyle).
Mehmet Genç hocanın kitaplarına bakabilirsiniz.
www.kitapyurdu.comDoğan Avcıoğlu "Türkiye'nin Düzeni Dün Bugün Yarın" kitabı genel bir fikir vermesi açısından iyidir, hala güncel sayılır.
"Osmanlı İmparatorluğu’nun Ekonomik ve Sosyal Tarihi"-Halil İnalcık