Giriş
(9)

Küçük lüksler

dissendium
Merhabalar. İyi hafta sonları. Hayatınızda küçük lüksler olarak değerlendirdiğiniz neler var? Şunu demek istiyorum. Belki LCW'den ayakkabı alıp giymek yerine Nike ayakkabı almak bana göre küçük bir lüks. Bu şekilde 5 bin TL'ye kadar neler alıyorsunuz? Bir de iyi markaları tercih etmek sizi mutlu edi
Merhabalar. İyi hafta sonları. Hayatınızda küçük lüksler olarak değerlendirdiğiniz neler var? Şunu demek istiyorum. Belki LCW'den ayakkabı alıp giymek yerine Nike ayakkabı almak bana göre küçük bir lüks. Bu şekilde 5 bin TL'ye kadar neler alıyorsunuz? Bir de iyi markaları tercih etmek sizi mutlu ediyor mu? Sağ olun.
0
dissendium
(11.03.23)
saat, sneakers, viski, gomlek ve kot ceket manyagiyim, buyuk koleksiyonlarim var. gereksiz bir harcama luksten ziyade gibi ama seviyorum bunlarin kalitesini ve pahalisini almasini.
0
baldur2
(11.03.23)
Luks harcamam yok ama arastirip daha uyguna alabilecegim seyleri ugrasmaktan hoslanmadigim icin hep ayni yerlerden aliyorum. Mesela kiyafet, aksesuar hep zara ya da hm. Farkli farkli yerlere bakip vakit harcamaktan muthis bunaliyorum. Tasarruflu olmaya calismamam basli basina luks bi tutum olabilir. Bunun disinda ayrica kendimi simarttigim bir sey yok. Minimal yasiyorum.
0
unidentified floating object
(11.03.23)
Birkaç ay önce başlayıp yakın zamanda bırakma kararı aldığım bir alışkanlık.
Bunun biraz kompleks olduğuna karar verdim.
Önceden bir şey alacağım zaman Zara, Mango, Adil Işık'tan bakmaya başlarken artık önce Beymen'e, Yargıcı'ya, Twist'e bakıyorum gibi.
Atıyorum vücut bakım ürünlerini artık Gratis'ten değil de Yves Rocher'dan alıyorum gibi.
Geçenlerde kendime kürk aldım gerçek değil tabii ki ama normalde çok az giyeceğimden emin olduğum ve bu sebeple de böyle büyük bir para vermeyeceğim üründü o.

İyi markayı tercih etmek mutlu değil de bir tatmin duygusu yaratıyor bende, eskiden alamayacağımı bildiğim bir şeyi artık alabiliyor olmak mutluluk değil de bilmiyorum farklı bir duygu yaratıyor.

Son zamanlarda rahatsız olduğum bir duygu bu yüzden tasarrufa yönlendiriyorum kendimi, ihtiyaç mı? istek mi? sorusuyla hareket etmeye, alışverişten sonra pişman olmamaya çalışıyorum.
Mesela kahve makinesi aldım bana göre büyük bi para vererek bir gün bile pişman olmadım, ama kürkten pişman oldum. Bunu almadan önce anlayabilecek duruma gelebilirsem süper olacak.
0
mutekebbir
(11.03.23)
Dolma kalemdi ama artık alamıyorum. Sürekli kullanmadığım için mürekkepler de iyi dayanıyor ama biri bitmeye yaklaşmış, açıp bakamıyorum fiyatına.
0
black holes in the sky
(11.03.23)
ayakkabi, gunes gozlugu.
pahali markalardan aliyorum bunlari zaten. kisa sureli kendimi zengin hissediyorum dks.
gozlukte cok begenirsem hm, mango falan da aliyorum. kisa sureli bi mutluluk oluyor. 12 saat falan
0
Kittie
(11.03.23)
Bir kıyafet alacaksam önce massimo dutti'ye giderim. Alacağım şeyi massimo'da bulamazsam ancak öyle başka mağazalara uğrarım. Takıntı gibi biraz. Her şeyiyle aynı iki ürün olsun, massimo daha pahalıysa bile massimo'dan alırım. Öyle bir güven vermiş bana. Bu sayılabilir sanıyorum.
0
sailor
(11.03.23)
Çok iyi viski ya da şarap içmek. Ya da XO VS konyak falan...
0
alperz
(11.03.23)
Otel rezervasyonlarında suit oda tercih etmek.
0
ruhen hastayim ben
(11.03.23)
çok kaliteli çikolata, harem çikolata mesela, 5 bin tl değil ama pahalı.
0
damba
(12.03.23)
(6)

Ciftlere sorum, yatak olcunuz kac?

another satisfied lover
Ve yine olsa ayni olcu mu alirdiniz, daha mi buyuk alirdiniz?
Ve yine olsa ayni olcu mu alirdiniz, daha mi buyuk alirdiniz?
0
another satisfied lover
(10.03.23)
2 adet 90x200. Tek 180x200 de yanındakinin hareketleri hissediliyor.
0
sttc
(10.03.23)
180x200 tek parça. Yanındakinin hareketi hissedilmiyor bu sistemin bir adı vardı. Ben bu yatağı tek yatmak için almıştım ama iki kişi için de ideal bence. Özellikle yazın.
0
ruhen hastayim ben
(10.03.23)
2 tane 100x200 birleştirip 200x200 yaptık.
Bu ölçü çok büyük, 160x200 kullandık o da çok küçük. En ideal ölçü, vücut ölçüsünden bağımsız, 180x200.
0
etna
(11.03.23)
Yanındakinin hareketlerinin hissedilmemesi için paket yaylı yatak alınması gerekir.

Mümkünse 200x200, değilse 200x180 idealdir.
0
mada
(11.03.23)
2 tane 90x200
0
eick
(11.03.23)
uzun yillardir 160x200. biraz daha genisini almayi tercih ederim yeni alacak olsam.
0
lemmiwinks
(13.03.23)
(6)

Kendi doğum günümde eşime çiçek göndermek

kondansator
Doğum günlerimde çiçek çikolata vb hediye gelmesini pek sevmem. Eşim de her defasında gönderir ya da engel olabilirsem engellerim. Bu doğum günümde ben ona çiçek göndermeyi düşündüm, doğum günüm bana geldiğin gündür diyerek :) bir yerde duymuştum değişik geldi, çok mu abuk olur sizce
Doğum günlerimde çiçek çikolata vb hediye gelmesini pek sevmem. Eşim de her defasında gönderir ya da engel olabilirsem engellerim. Bu doğum günümde ben ona çiçek göndermeyi düşündüm, doğum günüm bana geldiğin gündür diyerek :) bir yerde duymuştum değişik geldi, çok mu abuk olur sizce
0
kondansator
(10.03.23)
Aşko kuşko gibi bi şey olur.
0
sanemz
(10.03.23)
Bence güzel olur yav. İnsan sevdiğine karşı tam olarak böyle olmalı bence çiçekten zarar gelmez şımartılmak çok güzel şey :d
0
ruhen hastayim ben
(10.03.23)
Eşinize çiçek göndermek için bir bahaneye ihtiyaç yok aslında, ama sizin doğum gününüzde göndermenizin biraz handikapları var.

Mesela bu sene unutmuş olabilir eşiniz, size bir hediye çiçek vs almamış olabilir. Siz de bunun üstüne böyle bir şey yapınca acaip kötü hisseder kendini.

Yanılıyor muyum?
0
John Bloor
(10.03.23)
bana gelse saçma olduğunu düşünürüm ama bu sizin eşinizle iletişiminize bağlı. Ben alakasız bi günde durduk yerde gelen çiçekleri daha güzel buluyorum
0
alaimisema
(10.03.23)
nasil sevilmek istiyorsak genellikle karsi tarafi oyle severiz.
esinizin 'sevgi dili'ni size yaptiklarindan anlayabilirsiniz. buradan yola cikarak esiniz kendisine cicek vs. gelmesini seviyor demek ki, bence arada bir gonderirseniz epey mutlu olur gibi geldi.
0
kassiopeia
(10.03.23)
birbirine çiçek gönderen eşler… ne güzel. içinizden geldiyse gönderin, düşünmeyin.
0
deartheodosia
(10.03.23)
(1)

istanbulda spa önerisi?

leeloodallas
arkadaşıma doğum günü için spa hediye etmek istiyorum. istanbul avrupa yakasında temiz, güvenilir ve tabii hediye olduğu için ambiyansı da cool olan bir spa öneriniz var mı?
arkadaşıma doğum günü için spa hediye etmek istiyorum. istanbul avrupa yakasında temiz, güvenilir ve tabii hediye olduğu için ambiyansı da cool olan bir spa öneriniz var mı?
0
leeloodallas
(09.03.23)
Bomonti - hilton
0
ruhen hastayim ben
(09.03.23)
(3)

bir yazar arıyorum

kixo
yahya kemal ile dönemdaş olabilir. türkçü bir çizgide. ünlü, bilinen bir isim. mauser ile intihar etmeye çalışıyor olmuyor.bunların bir kısmında kısmen ya da tamamen yanılıyor olabilirim elbette. ama emin olduğum silahla intihar etmeye çalışması.kimdir bu isim?
yahya kemal ile dönemdaş olabilir. türkçü bir çizgide. ünlü, bilinen bir isim. mauser ile intihar etmeye çalışıyor olmuyor.
bunların bir kısmında kısmen ya da tamamen yanılıyor olabilirim elbette. ama emin olduğum silahla intihar etmeye çalışması.
kimdir bu isim?
0
kixo
(09.03.23)
Ziya Gökalp?
0
hrskrs
(09.03.23)
Ziya Gökalp kafasına sıkıyo ama ölmüyo.
0
plutongezegendegilmi
(09.03.23)
Ümit yaşar oğuzcan?
0
ruhen hastayim ben
(09.03.23)
(8)

Günlük tutuyor musunuz?

şeyh x
Günlük tutuyorsanız yazdığınız konular genelde ne oluyor? Günlük şeyler mi yazıyorsunuz? Ne sıklıkla yazıyorsunuz?
Günlük tutuyorsanız yazdığınız konular genelde ne oluyor? Günlük şeyler mi yazıyorsunuz? Ne sıklıkla yazıyorsunuz?
0
şeyh x
(09.03.23)
Günlük tutmayı veya yazı yazmayı hiç sevmem ama psikologum bir yıldır ısrar ettiği için artık haftada bir kere bir şeyler karalıyorum. Bazen unutup iki haftada bir yazdığım oluyor. Hislerimi yazıyorum üstün körü.
0
ruhen hastayim ben
(09.03.23)
Psikoloğumun isteğiyle, kötü duygulara ve endişeye neden olan olayları bir çizelgede yazıyorum.
0
gabe h coud
(09.03.23)
Ben tutmuyorum da Kazım Karabekir tutmuş zamanında.
Yapı Kredi kültür Yayınları da yayınlamış.
Şu an onu okuyorum.
Kimi gün sadece 'Sütcüye beş kuruş' yazmış. Kimi gün yazdığı Tarih kitaplarına konu olur.
0
Mirket
(10.03.23)
Gunluk tuttugum zamanlar hep en dipte hissettigim zamanlar oluyor. O yuzden o zamanlarda yazdigim seyler hicbir sey ifade etmedigi icin artik yazmiyorum.

Duzenli olarak tutsam guzel olur aslinda da ortalama bir gunde 2 haftalik olay yasadigim icin vaktim yok.
0
aguen
(10.03.23)
- Günlük tutuyor musunuz?
+ Evet tutuyorum.

- Günlük tutuyorsanız yazdığınız konular genelde ne oluyor?
+ Yazacağım zamandaki düşüncelerim.

- Günlük şeyler mi yazıyorsunuz?
+ Hem günlük hem genel düşüncelerim.

- Ne sıklıkla yazıyorsunuz?
+ Belli bir ortalama yok.
0
put it in your appropriate place
(10.03.23)
23 yıldır tutuyorum ama elbette her gün yazmıyorum. Birgün izledigim bir filmi ya da diziyi anlatıyorum çok etkilendiysem, kimi zaman hayatı sorguluyorum, kimi zaman eaki günlükleri okuyup değişen şeyleri anlatıyorum.
0
howfaristhesky
(10.03.23)
bu düşündüğümü unutmayayım diye not tutuyorum sürekli.

ve evet bazen bunu yazmayayım diyorum, 3 gün sonra ne düşünmüştüm lan ben diye unutuyorum.

gerekli bir şey düzenli not tutmak.

eskiden defter tutuyordum şimdi tablet.
0
duyurukullanıcısı
(10.03.23)
Tweet atiyorum. Is hesabimin disinda kendi kendime konustugum bi hesap var az takipcili, girgir makara takiliyorum, sanat sepet paylasiyorum, bence baya iyi bi gunluk.
0
unidentified floating object
(10.03.23)
(5)

Parmak yalayan kasiyer, memur, esnaf vs.

ya ben lan neyse
kasiyer poşet verirken ya da memur kağıt verirken parmağını yaladığında ne düşünüyorsunuz ve oraya tekrar gitmemeyi düşünüyor musunuz?
kasiyer poşet verirken ya da memur kağıt verirken parmağını yaladığında ne düşünüyorsunuz ve oraya tekrar gitmemeyi düşünüyor musunuz?
0
ya ben lan neyse
(08.03.23)
hayir oraya tekrar gitmemde bir etkisi olmaz. kagit sayarken parmagini yalasa da yalamasa da o paralar, kapi kollari, asansor dugmeleri, pos cihazi tuslari falan zaten kirli. diger insanlarin yaptiklarindan bagimsiz olarak senin elini agzina veya gozune goturmeden once yikiyor olman lazim.
0
hot potato
(08.03.23)
Bu konuya çok takıntılı bir arkadaşım vardı. Kasiyerlerle falan kavga ederdi.
Hep anlamsız gelmiştir bana.

@hot potato'nun hakkı var. Her şey o kadar kirli iken bir tek o konuya yoğunlaşmak ve o kadar streil olmak fikri çok anlamsız geliyor bana.
0
Mirket
(08.03.23)
Hijyen kısmı da önemli ama parmak yalayıp bir iş yapanları gördüğümde hep şaşırıyorum. Çocukken sadece kemal sunal filmlerinde gördüğüm bir şeydi çünkü. Bir keresinde alacağım simit için son dakika kağıdı saran kişi parmağını yalayıp katlamıştı. Simitin o kısmını atmıştım.
0
ruhen hastayim ben
(08.03.23)
Valla düşündüm de ben bir şey alırken buna dikkat etmiyormuşum bile. Bundan sonra da pek etkisi olmaz herhalde. O parmak yalanmasına gelene kadar tonla kire bulaşıyor.
0
Amaranta ursula
(08.03.23)
hiç dikkat bile etmedim şu ana kadar
0
roket adam
(08.03.23)
(9)

yoğun suçluluk hissi

denizzz
deprem bölgesine gidip insanlara yardımcı olmadığım için müthiş bir suçluluk hissediyorum. hafta sonu ile birleştirip iş yerimden de birkaç gün izin alıp 5-6 gün için gitme şansım var ama ben bunu yapamıyorum. Yapamama sebeplerim de "üşüyeceğim", "tuvalet bulamayacağım", "belki uyuyacak yer bile bul
deprem bölgesine gidip insanlara yardımcı olmadığım için müthiş bir suçluluk hissediyorum. hafta sonu ile birleştirip iş yerimden de birkaç gün izin alıp 5-6 gün için gitme şansım var ama ben bunu yapamıyorum. Yapamama sebeplerim de "üşüyeceğim", "tuvalet bulamayacağım", "belki uyuyacak yer bile bulamayacağım" gibi kaygılar. zaten esas bana kendimi kötü hissettiren de bu kaygılarım. insanlar orada günlerdir ne çileler çekerken ben kendi rahatımı düşünmeyi bırakamıyorum. şunu da görüyorum, günlük hayatta rahatı benden çok daha yerinde olan binlerce insan gitti oraya. bakıyorum aralarında oyuncular, akademisyenler vs var ve haftalardır o koşullarda yaşıyorlar. böyle örnekleri görünce daha da yerin dibine girecek gibi oluyorum, yani diyorum ki kendime "3-5 gün rahat uyuyamayacaksın diye, düzenin birkaç gün bozulacak diye oturduğun yerde oturuyorsun, ne bencil insansın sen".

var mı benim gibi hisseden? ya da baştan gözünde büyütüp sonra oralara gidip insanlara yardımcı oldukça biraz kendine gelen. ya da tamamen dışarıdan bir gözle bakıp yazdıklarımı değerlendirecek, bana yol gösterecek olan? hepinize şimdiden teşekkürler.
0
denizzz
(08.03.23)
Ben öyle düşünmüyorum, buradan giden "sıradan" insanlar da bir süre sonra depremzede gibi oldu orada, ben bunun bir faydası olduğunu sanmıyorum. Ha ekstrem durumlara adapte olacak bir eğitimin becerin vardır o ayrı bir konu ama ben sıradan bir insanın orada yük olacağını düşünüyorum. Ayrıca bahsettiğin oyuncuların akademisyenlerin orada ben depremzedelerle aynı şartları paylaştığını zerre düşünmüyorum. Suçluluk duyması gereken biri varsa o da 3 gün yardım götürmeyen devlet olmalı ya da ne bileyim çadırları daha pahalıya satmak için depoda çadır bekleten Kızılay olmalı, ben neden suçluluk duyayım. Biz yıllarca vergi ödüyorsak başımıza 40 yılda bir bi felaket geldiğinde devlet bize sahip çıksın diye ödüyoruz, ya bireysel bir durum olur kimseyi yanımda aramam kendi başımın çaresine bakarım da böyle toplumsal bir durumda insan devletini arar yanında, eğer halktan insanlar böyle bir durumda vicdan azabı çekiyorsa suçluluk duyuyorsa bu da yine devletin ayıbıdır benim gözümde insanlarının psikolojisini bu duruma getirecek acizlikte hareketleri olmamalı devleti yönetenlerin.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(08.03.23)
Sizin o gördügünüz oraya gitmiş olan ünlüler oyuncular kiraladıkları lüks karavanlarıyla gidiyorlar. Karavanda yatak var tuvalet var duş var. Sen ben gitsek gerçekten bu temel ihtiyaçlardan yoksun kalırız. Hasta düşeriz perişan oluruz. Çünkü orda ki depremzedeler çadırda prefabrikte kalıyor. Bunlar bile çok kısıtlıyken bu temel ihtiyaçları nasıl karşılayacaksın. Ayıp senin benim değil devletin ayıbı. Onun için uzaktan da olsa yapabileceğini yap ve vicdanını rahat bırak
0
limonlu eksi
(08.03.23)
Hocam yardım etmek için oraya gitmenize gerek yok en basitinden arkadaşlarım haftalardır tüyap kongre merkezinde tiny house üretiyor, boyuyor ve temizliyor gönüllü bir şekilde. Madem bir şey yapmak istiyorsunuz siz de başvurun. Tuvalet de var buysa sizi engelleyen şey.
0
ruhen hastayim ben
(08.03.23)
Devletin elini çektigi bir yerde vatandasin bu kadar çirpinmasi bana tuhaf geliyor açikçasi.
0
Avoiding The Puddle
(08.03.23)
2 gün önce samandağ'dan geldim. Eğer bir kurum çatısı altında değil de bireysel olarak gidiyorsanız durum daha da kötü. Birincisi konaklama yapmak için ya kendi çadırınızı götüreceksiniz ( bu ihtimal de çadır kuracağınız yeri bulmak gbi bir sorun ortaya çıkıyor ) ya da 300-400 kişinin yanyana yattığı sahra çadırlarında konaklayacaksınız.

Duş yok, yani var da yok, 400 kişinin kullandığı prefabrik duş ve tuvaletler var. Yemek konusu sıkıntı, ya aş evinin önünde sıra bekleyeceksiniz, ya da yanınızda götürdüklerinizi yiyeceksiniz.

Yani aslında işin türkçesi, temizlik ve hijyen ile ilgili ortalama bir hassasiyete sahipseniz orada insanlara faydalı olabilme imkanınız sıfır. Benim gibi pislik içinde günlerce yaşayabilecek bir yapıya sahipseniz zaten her şartta hayatta kalırsınız.

Sağlık personeliyseniz orada çok faydanız dokunur insanlara, onun haricinde koli taşıma, kıyafet dağıtma vsvs işler zaten kurumların personelleri tarafından yapılıyor.

Yani sözün özü, üşüyeceksiniz, tuvalet bulamayacaksınız, uyuyamayacaksınız, o sebeple desteğinizi uzaktan sağlamanız daha iyi olur, hiç suçluluk hissi duymayın.
0
ebeş
(08.03.23)
hiç hissetmiyorum açıkçası, vergimi vermişim bağışımı yapmışım, enkaz altına da kendim gideceksem neden çalışıyorum bu ülkede. ayrıca arama kurtarma tecrübem yok, orada kalabalık yaparsam daha çok zararım olur oradakilere.
0
roket adam
(08.03.23)
Hak veriyorum size.
Muhakkak vardır sizin gibi düşünen.

Yardıma gidenler de haliyle bizim gibi insan sonuçta kendilerine göre ihtiyaçları olacak ve giderilecek... diye düşünersek yaşadığımız psikolojik sıkıntı şimdiden biraz olsun hafifler.
0
diyecevaplandı
(08.03.23)
bulunduğunuz yerde faydalı olmayı da deneyebilirsiniz. yardım toplama ya da organize etme gibi.

bir de bölgeye giden gelen bir kaç tanıdığım, nitelikli insanlara ihtiyacın daha fazla olduğunu, düz insana ihtiyacın çok olmadığını ilettiler. 3 liralık iş yapmak için 5 liralık kaynak harcamaya gerek var mı?

şahsen ben ne yaptım? maddi yardım yaptım. bir de şirketin gemilerinden birini gönderdik yardım malzemesi ile doldurup. o malzemenin toplanması, yüklenmesi 3-5 günümüzü aldı, çalıştık gece gündüz. sanırım işin manevi yönünü bu şekilde gidermiş oldum.
0
co2s2
(08.03.23)
ismi var. survival guilt.
ben yakinlarimi kaybettim diye sucluluk duyuyorum... misal niye evi degistirmedik. niye o haftasonu sehir disinda degillerdi. enkazdan kendimiz cikardik bazilarini. niye oteki enkazlara yetisemedik falan filan. hayatta olduklari surece yapmam gerekenleri yaptim mi..
0
camussar
(08.03.23)
(4)

Atatürk vefatı sonrası Türk siyaset ve toplum tarihi-kaynak

gadlemler
Merhaba,Belgesel ya da kitap arayışındayım; youtube'ta anlatı serisi vs de olabilir.Cumhuriyetimizin 100. yılına gelene dek neler neler görüldü.Atatürk'ün vefatıyla siyasi değişimleri konu alan, sağ-sol çatışmaları, derin devlet,büyük partilerin kuruluşu, başarıları-başarısızlıklarını basitça anlata
Merhaba,
Belgesel ya da kitap arayışındayım; youtube'ta anlatı serisi vs de olabilir.
Cumhuriyetimizin 100. yılına gelene dek neler neler görüldü.

Atatürk'ün vefatıyla siyasi değişimleri konu alan, sağ-sol çatışmaları, derin devlet,
büyük partilerin kuruluşu, başarıları-başarısızlıklarını basitça anlatan bir kaynak arıyorum.

28 şubat vs böyle önemli tarihlerin hikayelerini öğrenmek istiyorum mesela.

Ve 40lqr, 50leri öğrenirken o dönemde insanların sosyal hayatlarını ve toplumla ilgili de bilgilerine edinebileceğim.

Var mıdır öneriniz?
0
gadlemler
(05.03.23)
32. Gün

2-3 yılda bir ara ara açar izlerim. Dönem dönem ayrılmış. Demir kırat’tan başlayabilirsiniz.
0
ruhen hastayim ben
(05.03.23)
Söylediğin süreç bir belgeselden, bir videodan ya da bir kitaptan öğrenilmek için çok uzun bir süre.
Değişik kaynaklardan ve değişik görüşlerden araştırıp bir sentez yapmakta fayda var.

32.Gün diye bir kaynaktan bahsedilmiş. Yapımcısı basit bir muhabirken sihirli bir el dokunmuş gibi bir anda ünlenip Dünya liderleriyle roportaj yapabilecek hale gelmiş, konuşma bozukluğuna rağmen bir ulusal medyaya anchorman olabilmiş, belli ki arkasında birileri tarafından desteklemiş biri.

Farklı görüşteki kaynaklardan dönem dönem konuyu incelemeni ve o esnada da dünyada neler olduğunu göz önünde bulundurmanı isterim.
0
Mirket
(05.03.23)
Altan Öymen kitaplarını öneririm. Hem siyasi olaylar hem de toplumsal yaşam konusunda doyurucu kitapları var.

Ayrıca Mehmet Ali Birand belgeselleri de gerçekten iyidir. bu arada 32. gün farklı şey, belgeseller farklı şey. Nedense insanlar bunu karıştırıyor. Örneğin, "Sen Abdülhamidi savundun" tartışması 32. günde geçer. MAB belgesellerinde değil.

@Mirket;

Benim gibi adama Birand'ı savunduracaksınız şimdi. Ama ciddi haksızlık yapmışsınız.

Birand'ın çocukluğunda ve gençliğinde yürüme engeli olduğu için Belçika'ya ameliyat olmaya gidiyor ve orada Koç ailesinin yardımıyla tedavi oluyor. Sanırım buna istinaden arkasında birileri var diyorsunuz. Ama bence alakası yok. Bulunduğu dönem içerisinde, hükümetler tarafından da ordu tarafından da sevilen biri değildi. Hatta bir andıçta adı yayınlanmıştı, bir suikastten son dakika kurtulmuştu vs. Öyle arkasında ittirme olduğunu hiç sanmıyorum. Uzun yıllar emek vermiş, bir sürü gazeteci yetiştirmiş, ekol yaratmış bir insandan bahsediyoruz.

Ha liberaldi, şöyleydi böyledi diyebilirsin. Ama arkasında birileri var demek haksızlık.
0
sailor
(05.03.23)
@sailor

Şahıs bir yerlerden fonlanıyor olmasa bir andıça konu olmazdı diye düşünüyorum. Ayrıca o dönemde biraz büyüyünce bir sürü kişiye önderlik ediyorsun gibi bir durum ortaya çıkıyorsa da bence öyle değil. Benim bildiğim iki gazeteci yetiştirmiştir. Biri Mithat Bereket'tir sağlığı uzun soluklu gazeteciliğe el vermemiştir. Diğeri Can Dündar'dır. Yaptığı Atatürk belgeselinden sonra gözümde değersizdir.

@gadlemler
İnönü dönemini hep lehte okudum. Aleyhte anlatan kitap olarak şunu önerdiler. Bugünlerde başlayacağım. Öneririm.

www.dr.com.tr

ama söylediğim gibi, yakın tarihi tek bakış açısından okursan çok yanıltıcı olabilir.
0
Mirket
(05.03.23)
(10)

İlk çağlarda el belirleme nasıl oluyordu

the sound and the fury
Kadınları etkilemek için neler yapılıyordu, mesela kadının söz hakkı var mıydı bu benim dediğin kadını alabilir miydin? Ya da ırza geçme durumunda cezalar neydi merak ediyorum. Teşekkürler.
Kadınları etkilemek için neler yapılıyordu, mesela kadının söz hakkı var mıydı bu benim dediğin kadını alabilir miydin? Ya da ırza geçme durumunda cezalar neydi merak ediyorum. Teşekkürler.
0
the sound and the fury
(05.03.23)
Şu an hâlâ dünya üzerinde kalmış ilkel kabilelerde işler nasıl yürüyorsa büyük ihtimalle öyleydi. Kültür dediğimiz şey aslında tam da bu.
0
Avoiding The Puddle
(05.03.23)
ilk çağdaki tüm topluluklarda aynı değildi. tıpkı şimdi de aynı olmadığı gibi.
0
pardus
(05.03.23)
Tüm topluluklar aynı değil +1

Erkek bedeni tıpkı kadın bedeni gibi karşı cinsin tercihlerine göre şekillendi zaten zaman içinde. Alın çatı, omuzlar, boy gibi bilindik şeyleri geçip istisna bir örnek vereyim: erkek anatomisi hakkında okuduğum bir kitapta afrikalı bir kabiledeki erkekler kadınların ilgisini çekmek ve onlarla çiftleşebilmek için cinsel organlarını yarıp içini çeşitli taşlarla doldururlarmış. Daha büyük ve güçlü gözüktüğü için bir erkeklik sembolüymüş mesela. Bunun gibi birbirinden farklı ama ortaya çıktığı kabilede işe yarayan türlü türlü davranış biçimi var. Zaten o kabilede işe yaramasaydı bu davranışlar da yapılmazdı. Uzakdoğuda kadınların bedenlerini küçültmek için girdiği garip işkenceler de buna bir örnek mesela

Kadının söz hakkı konusunda ise yine bildiğim kadarıyla kadının ikinci plana atılması zaten yeni bir şey. Doğada böyle bir şey yoktu. Hatta “aile” kavramı da çok yeni bir şey. Aile kelimesinin etimolojisine baktığımızda “köleler evi” gibi bir anlama geliyormuş. Çünkü zamanında kölelerin çalıştıktan sonra belli bir yerde toplanması yiyip içmesi ve toplu hareket etmesi gerekiyordu. Sonra çocukları falan oluyordu. Onların kaldığı eve de “köleler evi” deniliyordu. Zaman içinde bu yapı çekirdek hale bürününce “aile” ortaya çıkmış oldu gibi.

Bir belgeselde izlemiştim ilkel kabilelerden iki köy zaman zaman karşılıklı festivaller düzenliyorlarmış sırf kabiledeki kadınlar daha çok çiftleşebilsin ve çok çocuk olsun diye. Yine bir kitapta eski kabilelerde doğan bir çocuğun tüm köyün çocuğu olarak kabul edildiğini çünkü “babalık” kavramının bir kişiye ait olmadığını, herkesin herkesle çiftleştiğini bu yüzden kendilerini bir bütün gördüğünü okumuştum.

Yani günümüzdeki algılarla cevaplayamayız. Açıp bir kutup ayısı belgeseli izleseniz daha uygun cevaplar bulursunuz. Doğa var, hayatta kalma mücadelesi var, aşk yok, çiftleşiyorsun, baba yok, çocuk var, onu koruyorsun, sonra yine çiftleşiyorsun. Partnerini daha iyi kükremesine göre falan seçiyorsun.
0
ruhen hastayim ben
(05.03.23)
el belirleme ne demek ya? Kimse de sormamis, bu duyurunun salagi ben miyim?
0
freedonia
(05.03.23)
Freedonia +1

El belirleme ne cidden? :)
0
kukuleta
(05.03.23)
El belirleme ne
0
gadlemler
(05.03.23)
Cözdüm sanırım. "Eş belirleme" olacak herhal :)
0
kukuleta
(05.03.23)
ilk çağlardan kastının ne olduğunu tam bilmiyorum ama tek eşlilik diye bir şey yok. babanın kim olduğu bu topluluklarda (avcı-toplayıcı) pek belli değil. penis şekli itibariyle vajina içindeki yabancı spermleri dışarı çıkaracak şekilde evrimleşmiş. bu da bunun bir göstergesi. alttaki makaleden inceleyebilirsiniz.

www.sciencedirect.com

kadınların söz hakkı olduğunu pek sanmıyorum. söz hakkı da zaten çok modern bir kavram. buldukları yerde çiftleşiyorlardır. şimdiki bonobolar falan da öyle.
0
bohr atom modeli
(05.03.23)
ruhen hastayim ben + 1

kadının söz hakkının olmaması, kadının yerine babanın karar vermesi tarım toplumuna geçişle beraber başladı. tarihte her zaman ileri doğru ilerleme yok. kadının haklarının kısıtlanması, erkeğin malı haline getirilmesi ile "medeni" devletlerin kurulması aynı zamana denk geliyor.
0
1331c112
(06.03.23)
ruhen hastayim ben +1

kadinin soz hakkinin olmamasi fazlasiyla yeni bir durum. dogaya baktiginizda bile, kuslarin ya da hayvanlarin bir kisminin erkek olanlarinin kadindan daha 'guzel' olmasinin nedeni, erkeklerin kadinlara kur yaparak ciftlesmek icin dogru kisi olduklarini ispatlamaya calismalarindan ileri geliyor. netflix'te bir belgeselde vardi mesela, bir kus inanilmaz bir dans gosterisi yapiyordu disiyi etkilemek icin.

eski topluluklarda kadin fazlasiyla deger gorurdu, kadin yaratici guctur. toprak ana denir zaten, yaratir, ana olan topraktir, gokyuzu erkektir, samanizmden okuyabilirsiniz. hatta gecen gun bir podcast dinledim, eski kadim medeniyetlerde kadinlarin regl donemleri kadinlarin yaratici gucleriyle, icleriyle iletisime gecmeleri ve bu gucu daha iyi ve bilincli kullanmalari bu gucle iletisime gecmelerini saglayacak bir donem olarak kullanilirmis. bugun 'kirli' ya da 'tabu' bir donem gorulmelerinin aksine. bugun her iki cins de iclerinde feminin ve maskulin, alici ve verici, yaratici ve yonlendirici enerjilerinden koptugu icin, dogadan ve gerceklikten kopuk sacma sapan bir yasama dogru yol actik.
0
kassiopeia
(06.03.23)
(3)

Bağış sorusu

karaca2
Merhaba. Deprem bolgesindekilere subat ayinda cesitli kuruluslara destek verdim. Eksiklerin devam ettigi herkesin malumu. Siz su an kimlere destek oluyorsunuz merak ettim
Merhaba. Deprem bolgesindekilere subat ayinda cesitli kuruluslara destek verdim. Eksiklerin devam ettigi herkesin malumu. Siz su an kimlere destek oluyorsunuz merak ettim
0
karaca2
(05.03.23)
Biz en başından beri kendi tırlarımızı gönderiyoruz. Ve erzak yardımımız devam ediyor. Bu ayın sonuna kadar 500 koli hedefimiz var. Paradan ziyade malzeme göndermek daha doğru geliyor bana. Biz en başından beri çadır da gönderdik mesela ama bazı kurumlar sağ olsun millet aynı çadırı iki kere satın aldı.

Örnek liste: www.hizliresim.com Başta böyle yapmıştık ama sonra ürün miktarlarını azaltmak zorunda kaldık pirinç iki kiloya makarna iki pakete düştü vs.
0
ruhen hastayim ben
(05.03.23)
Ben güvendiğim, uzun zamandır rakip ettiğim arama kurtarma takımlarına gönderiyorum. Bundan sonra da darülaceze ye falan gönderirim.

Çünkü şuan sorun parasızlık değil, koordinasyonsuzluk ve kokuşmuşluk gördüğüme göre.
Hele geçen depremzedelere evlerin uzunvadeli krediler ile borçlandırılarak verileceğini duydum. Ne kadar doğru bilmiyorum ama midem bulandı. O toplaman milyonlar ne oldu, milyon yayınları. Bizim cebimizden aldıkları parayla bağış diye şovlar yapılıyo.
Gerçekten ortada para olmadığı için bu sorunların olduğunu düşünsem o zaman ahbaba ya da afada atardım.
0
zimbirik
(05.03.23)
Bireysellere yapiyorum.
Mesela hevsel bahcesi (diyarbakirli uretici) su cagrisi yapti, kendimce su aldim.
Twitterdan Mehmet Ali Gumus zaten tanidikti, bir seyler yapmaya calisiyorlar, onlara destek vermeye calisiyoruz.
0
65 derece
(05.03.23)
(11)

sarhoşluk ve hatırlama durumu

meiyisi
merhabalar,hiç alkol kullanmadım, kullanan yakın arkadaşım da yok, o yüzden sarhoş olma ve sarhoşken yaşanılanları ve söylenen/dinlenenleri hatırlama konusunda bir fikrim yok.alkolik olan ve ciddi anlamda sarhoş olan birisi sarhoşken yaşadıklarını hiç bir şekilde hatırlamıyor mu? insandan insana muh
merhabalar,

hiç alkol kullanmadım, kullanan yakın arkadaşım da yok, o yüzden sarhoş olma ve sarhoşken yaşanılanları ve söylenen/dinlenenleri hatırlama konusunda bir fikrim yok.

alkolik olan ve ciddi anlamda sarhoş olan birisi sarhoşken yaşadıklarını hiç bir şekilde hatırlamıyor mu? insandan insana muhakkak değişir tabii ama ben genel olarak merak ettim.

teşekkürler.
0
meiyisi
(04.03.23)
evet böyle bir eşik var, herkesin bu eşiği geçmesi için gerekli miktar farklı

bu eşiğin bazı durumlar için bahane olarak kullanılması da yaygın bir kılıf
0
freebird5406_2
(04.03.23)
açılın evde iki alkoliği olan uzman geldi.
kişiden kişiye değişiyor. alkolik baba sarhoşken yaptıklarını kesinlikle hatırlamıyor (işine gelmiyor değil, hatırlamıyor), cinsini sevdiğim cinsine çekmiş alkolik oğlu ise a'dan z'ye hatırlıyor. miktardan bağımsız ikisi de, 1 biradan tutun 10 bira+1 viski+2 şişe köpek öldürene kadar her miktardaki alkol ve sarhoşluk durumu ile vukuat gözlemim var.
0
halanne
(04.03.23)
Eğer zoom olacak kadar içtiysem zatwn dışarıdan anlarsın, mantıklı konuşamam, sağa sola yıkılıyo olurum. O zaman hatırlamayabiliyorum.
Ama eğer seninle mantık çerçevesi içinde konuşabiliyorsam sarhoş olsam bile o zaman hatırlarım. En azından sen hatırlatınca hatırlarım biraz.
Tamamen unutmak bence biraz abartı. Yani tamamen unutacak kadar içtiysem zaten benimle konuşulmaz.
0
zimbirik
(04.03.23)
Eşik aşılırsa mümkün. Diyelim normalde 35 cc içiyorsanız 70 cc içerseniz 35 cc değilde 50 cc den sonrasını hatırlamayabilirsiniz. Normal bir durum ama utanılacak şeyler yapmama kaydı ile.
0
ground
(04.03.23)
Hicbir sey hatirlamama degil de kopukluklar oluyor. Ama mesela filmlerde seks yapip hatirlamama geyigi de sacma, o kadar buyuk bir olayi hatirlarsin, ha diyelim ki o kadar ictin ki beyin gitti komple o durumda da seks yapamazsin.

Alkol gunun sonunda bir zehir oyle bakmak lazim
0
another satisfied lover
(04.03.23)
cok fazla alkol tukettigim donemler oldu. hicbir zaman bu durumu yasamadim.

kisinin alkol esigiyle alakali bir mevzu. ama alkolden kustugumda bile hatirliyordum her seyi. benim basima gelmedi yani.
0
antikadimag
(04.03.23)
Ben de hatirliyorum.
0
nax
(04.03.23)
sarhoşken olanları unutmak gerçekten ekstrem bir durum. içen insanların çoğu bunu yaşamaz. 10-12 yıldır aralıklı; son 3-4 aydır öküz gibi içiyorum, hayatım boyunca önceki güne dair hiçbir şey hatırlamadığım sadece BİR gece oldu. tam aksine, çok sarhoş olunca duygular yoğun yaşandığı için insan mental olarak yorulur; çok sarhoş olduğun geceyi bazen aylar sonra bile hatırlarsın.

ben misal dozu ayarlayamayıp evde duvarlara çarpa çarpa tuvalete gittiğim dönemleri çok net hatırlıyorum. sarhoşluk öyle insanın aklını alıp götüren bir şey değil. onun olması için komalık filan olman lazım.

çok içen biri saçma davranabilir, normalde hiç yapmayacağı şeyleri yapabilir, iş "sarhoşken söylenenler aslında gerçekte hissedilenlerdir" boyutunu geçebilir ama ertesi günü hatırlamamak, ne yaptığını hiç bilmemek vs. ne bileyim bunlar bana çok ekstrem geliyor.

bunu ne yazık ki alkol tüketimi miktarıyla rusları korkutmuş bir insan olarak söylüyorum. hatırlamayacak kadar içen adam zaten ikinci üçüncü denemesinde ölür muhtemelen. bazı detayları hatırlamazsın filan ama öyle "aaa tamamen gitmişim yok hiçbi şey" durumu bence pek mümkün değil. onun için düşüp uyuyakalman lazım yani, ben saatlerce şunu bunu yapayım sarhoşken, ertesi gün hatırlamayayım yok. alkol uyuşturucu ama o kadar ağır bir uyuşturucu değil, tribe sokacak bir şey değil.
0
mark greg sputnik
(04.03.23)
Sarhoşluk ile ilgili ‘dakika başına düşen fotoğraf karesinin azalması’ diye bir tabir var. Bence Kesinlikle nokta atışı. Mesala ayıkken dakikada 10 bin fotoğraf çeken video gibi hatırlarsın her şeyi ama kandaki alkol oranı arttıkça dakika da 5-10 a düşer, parça pincik hatırlarsın yani. Sonrasını hatırlamıyorsan ya sızmışsındır ya da bayılmış
0
piranase
(04.03.23)
Alkolik olma sarti saglanmadan da bu yasanabiliyor. 1 kez tam yasayinca, yasanabilecegine ikna oluyorsun. En fazla birkac kez oldu. Kendimi rahat ve guvende hissettigim ortamlardaykendi. Zaten tekinsiz bir his oldugu icin tekrar o esige cikmamak icin dikkat ediyorsun.

Tumuyle perde kapaniyor ama yaptiklarina devam edebiliyorsun(musum). Disardan bakinca, kayisin o siralarda koptuguna dair hicbir isaret yokmus.

Bir yerden sonra sizma ve belki kusma vs. eslik ediyor. Nerdeyim ben, nasil buraya geldim vs. dusunceleriyle uyanmak ayirt edici oluyor. Cok fazla icince oluyor evet ama bence kilit nokta hizlica yuksek alkol yuklemesi.
0
jnlbnnn
(04.03.23)
Hayatımda sadece iki kere kör kütük sarhoş oldum. Birisi 5-6 ay önceydi. 7 kadeh rakı içtim. Onda bile topuklularla yürüyüp hesabı ödeyip taksi çağırıp evime dönebildim ki tek eksisi utanıyorım taksiye kusmam oldu, onda da adam çok salladı arabayı. Hatta temizlik parası falan teklif edecek kadar da kendimdeydim. Bence ergen gibi kusmak dışında bahsi geçen hatırlamama durumu bir şehir efsanesi. Ki ben sık alkol tüketen hatta alkolü seven bir insan da değilim, bağışıklığım da yok.
0
ruhen hastayim ben
(05.03.23)
(20)

Ev sahibi senetlerimi vermiyor, kirayı da elden alıyor ne yapabiliriz?

ananiyimioguz
Henüz daha 3. kirayı veriyorum.Ancak bana diyor ki bu bina komple benim, paraları apartman görevlisine veriyorsunuz ben ondan alıyorum. IBAN dan olunca beni sıkıntıya sokuyor diyor.İlk başta ayıkamadım ama şimdi aklıma geldi, adam bu kiracı bana 3 aydır ödeme yapmıyor çıkarıcam derse ne yapabileceği
Henüz daha 3. kirayı veriyorum.

Ancak bana diyor ki bu bina komple benim, paraları apartman görevlisine veriyorsunuz ben ondan alıyorum. IBAN dan olunca beni sıkıntıya sokuyor diyor.

İlk başta ayıkamadım ama şimdi aklıma geldi, adam bu kiracı bana 3 aydır ödeme yapmıyor çıkarıcam derse ne yapabileceğiz, ne hak talep edeceğiz?

Neyse hadi öyle bir şey yapmadı diyelim düzenli ödedikten sonra..

Bir de 1 yıllık senet aldı, ödedikçe benden geri alacaksın demişti.

E onları da vermiyor sürekli unuttum getirmeyi diyor.

Bu ev sahibi ne yapmak nereye varmak istemektedir?
0
ananiyimioguz
(04.03.23)
Olay baştan yanlış ama geri dönüş olmadığı için bundan sonrasının çaresine bakmalı. Öncelikle senetleri bilerek unutuyor. Çünkü ileride çık derse çıkmam veya fahiş zammı kabul etmem demene karşı seni mahkemeyle korkutacak. Hiç kira ödemediğini iddia edecek.

Whatsapptan yazın bence x bey/hanım. 3. Kirayı da görevliye verdim ama 3 senet de hala gelmedi gibisinden.
0
ruhen hastayim ben
(04.03.23)
Eğer "3 aydır ödeme yapmıyor çıkarıcam" derse, haklıdır. Elindeki senetleri de 12si bir arada, muhtemelen faiziyle sizden alır.

Senetlerinizi geri alın.
0
alfired
(04.03.23)
Az önce iş yerine geldi çocuğunu diş bakımlarına getiriyor, yine hatırlattım, a tamam bırakayım ben akşam olmadan dedi. Büyük ihtimalle yine unuttum a yatacak.

Ama aramızda kirayı bırakıcam ben bugün gibisinden bi konuşma geçirdim. Iban muhabbetini yine açtım falan. Bunların kamera kaydı var, indirip tutsam işime yarar mı?
0
🌸ananiyimioguz
(04.03.23)
git yeri nerdeyse sen al senetleri. ihmale gelmez sıkıntılı durum. bundan sonrada seneti almadan ödeme yapmayacağım de.
0
xrated
(04.03.23)
Eskiden benim bu tarz bir ev sahibim vardi, ama kirayi verirdim seneti alirdim. Senet yoksa kira da yok derdim. En kotu kira odediginize dair imza alin, elinizde odeme yaptiginiza dair kanit olsun. Eskiden kira kontratlarinda imza bolumu olurdu ay ay, belki hala vardir.

Ha ama eskiden kirayi elden almak suc gibi degildi, simdi buna yanasmayabilir cunku sizin elinizde maliyeye sikayet etme kozu geciyor bu durumda da.
0
sertac akin
(04.03.23)
bu kabul edilebilir bir şey değil. seneti almadan ödemeyi kesinlikle yapmayın. bina komple benim demesi ile dikkati başka yere çekmesi şüphe uyandırıyor.

başıma geldi:
ödemesini yapılan senetler bende olduğu halde icraya verildiğimi biliyorum. allahtan senetleri saklamıştık. borç bittikten 7 yıl sonra icraya verildim, eve ödeme emri gelmişti. avukat ile bu sakladığım senetleri kanıt gösterip davadan haklı bir şekilde ayrıldım.

çok dikkat edin.

çok ama çok dikkat edin.
0
Leonardo~Da~Vinci
(04.03.23)
çok sakat bir durum. seni her an kapının önüne koyabilir + elindeki senetlerle icra takibi başlatabilir ve derdini hiçkimseye anlatamazsın.

ilk olarak senetleri bir şekilde al gerekirse kapısına git. gene de kirayı elden vermek kabul edilebilir değil. tahmin edeceğin üzere gelir vergisi vermek istemiyor.

kamera kaydı, ses kaydı bunlar hukukta ikincil. senet ve resmi ödeme yapılmayan konut bunlar anında aksiyon alınacak durumlar.

bence bir avukat tutmanda fayda var. 3-5 bine kıy bu durumdan kurtul.
0
orpheus
(04.03.23)
Peki ben apartman sakinlerinden kira sözleşmelerinin bir örneğini alsam ( en azından alabildiğim kadarını ) sonra da adliyeye gidip bu ev sahibi kiraları bankadan almıyor, araştırabilirsiniz diye dava açacağım yönünde ben de tehdit edebilir miyim?
0
🌸ananiyimioguz
(04.03.23)
küçük hesaplar peşinde koşan ev sahibi… hem vergiden kaçıyor hem de senin için ileride hiç kira ödemedi iddiasını da saklı tutuyor. kesinlikle yazılı olarak bi şekilde kiraları ödediğinizi belirtin ve ondan banka üzerinden ödeme almadığına dair yine yazılı şekilde beyan alın. neden kiraları banka üzerinden kabul etmediğini sorun mesela…
0
deartheodosia
(04.03.23)
yıl olmuş 2023 nasıl böyle işlere girişiyorsunuz anlamıyorum. iban almadan, ibanı kontrata yazdırmadan nasıl imzalıyorsunuz. üstüne birde senet veriyorsunuz.
0
astronom bey
(04.03.23)
Senetlerin herhangi bir yerinde kiraya karşılık yapılmış senet yazmıyorsa ayrıca bunu da kanıtlaman gerekecek.
Adam, borç vermiştim, senet onlara karşılık, hem senetlerini ödemiyor ve hem de kirayı ödemiyor dese verebileceğin hiçbir cevap yok.
Kendini kötü bir duruma düşürmüşsün.
Bir avukat bul bence.
0
Mirket
(04.03.23)
anadolu üçkağıtçılığı ay çok pardon irfanı böyle...

avukata koş. yoksa bir ihtimal avukata şimdi vereceğin paranın kat kat fazlasını adama vermek zorunda kalabilirsin.

bildiğim kadarıyla adam sana iban bildirmek zorunda. sen ona kirayı ödemek için bir yol bulamazsan adamı bunun için mahkemeye bile verebiliyorsun bildiğim kadarıyla. avukatlar daha iyi bilir.
0
alperz
(04.03.23)
Kirayı elden verince kira sözleşmesinin arkasında bunu yazıp imzalamak için alan vardı, o sayfaya bunu raporlayıp ikinizinde imzalaması lazım.

Bir de whatsappdan falan konuşuyorsanız ödemeyi yaptım ödemeyi aldım diye en azından mahkemeye verilirseniz bir şansınız olabilir. Ama senetlerden kurtulamazsınız. Onları kesin alın.

Seneti almadan kirayı ödemeyin. Eğer bir şekilde anlaşmazlık çıkarsa ve evden çıkmak durumunda kalırsanız evi boşalttığınıza dair noterle bildirim yapın. Her şey yasal ve kağıt üzerinde devam etsin
0
zimbirik
(04.03.23)
Valla ben aradaki emlakçıyı da aradım bugün mesgule attı. Sonra apartman görevlisi aradı ismail bey bugün parayı bırakacağınızı söyledi evde yoksunuz dedi.

Dedim biz evde kalmıyoruz bugün getiricem ama senetleri bıraktı mı dedim? Bıraktı dedi. A iyi o zaman geleyim ben akşam dedim.

Akşam aradım, geldim bahçeye gelin vereyim kirayı dedim. Ya benim acil işim çıktı arabadayım oğlanı göndereyim, ona verir misin dedi. Ama senetler arabada benim yanımda, onu ben yarın bırakırım dedi. Kesin sende dimi bıraktı ismail bey? dedim. Evet evet bende dedi gerekirse eve bırakırım ben olmasam da alırsın dedi pazar veya pazartesi. Tamam dedim kapattım ama hanım benim içime sinmedi senet olmadan vermeyelim dedi çocuğu geri gönderdik sdfjsg. Tamam abi siz 1-2 güne tekrar getirirsiniz dedi.

Bakalım ne olacak.
0
🌸ananiyimioguz
(04.03.23)
iban'a gönder hocam
memleketin bir hırsızı eksik olsun
0
bir soru sorcam
(04.03.23)
oğuz kardeşim: şunu motto yap kendine önce mal sonra para.

senedi eline almadan para mara verme. belli ki bizim gibi memur çocuğusun. biz böyle yetiştirildik ama parayı verme hemen. önce bir malı koysun adamlar ortaya. ondan sonra parayı göster ama verme. sürünsün pezevenkler.

ben otuz senede bunu öğrendim.
0
alperz
(04.03.23)
Boyle olmaz adam acik acik art niyetli. Bundan sonra kirayi sadece bankadan yollayacagim bu yasal degil deyin. Siz cekingen davrandikca basiniza is alirsiniz. Dusunun adam 1 sene kira odemeden oturdu deyince hicbir kanitiniz yok.

Ayrica aleni vergi kaciriyor. Bankadan yollamak zor ne demek yahu
0
anten
(04.03.23)
Valla bugün gelmiş haktan hukuktan bahsediyor nurdaginda adam bi bina yapmış 6lik demir kullanmis alllahtan da korkmuyorlar diyor.

Neymis yapı denetim gelip fotoğrafları çekip gidince demirlerin çoğunu geri sokuyorlarmis. Kimi yerde kolon demirlerini birbirine bile baglamamislar vs biseyler anlatıyor. Neymis kendi başlarında durmuş.

E yarım saat sonra kirayı dedim ben nakit taşımıyorum zor oluyor Iban ver ona atayım. Yok o bana sıkıntı oluyor diyor. Ne oluyor vergi mergi mi dedim, he ya sorma diyor shdhf az önceki hak hukukçu gitti. Cogu müteahhit böyle galiba.

Allah bilir kendi de öyle yapmistir 9 kat tabut olmaz umarım.

Kira işini de aynen ne zaman senet o zaman kira seklinde yürüteceğiz bakalım. Iban işi aramızı gerebilir şimdi yüz göz olmayalım. Senetleri vermezse öyle oluruz. Zaten hanım nerden geldik buraya bir de 7 kattan ev bulduk antebine de yüksek binalarina da.. demeye başladı duruma göre celalleniriz :)
0
🌸ananiyimioguz
(04.03.23)
Siz bilirsiniz ama böyle adamlara güven olmaz. yarın sizin 2 katınızı ödeyen kiracı bulduğu an "bu bana aylardır kira ödemiyor" diye ihtarı çeker. Neyle kanıtlayacaksınız?
0
anten
(05.03.23)
Kirayı vermedim senet gelince veririm dedim, apartman görevlisine bırakmış şükür geçmiş ayları da neyse ki, aldık bakalım.
0
🌸ananiyimioguz
(06.03.23)
(3)

Işık hızı ve fay hattı

rosey
Birbirinden bağımsız 2 soru sormak istiyorum.1. Işık hızının nasıl bulunduğuna dair gugıldan araştırma yaptım.http://bilimgenc.tubitak.gov.tr/makale/isik-hizini-ilk-defa-kim-olctuŞu linkte ise daha sonraki çalışmalar da var. https://www.aydinlatma.org/isik-hizi-nasil-bulundu.html1600 lü yıllarda Roo
Birbirinden bağımsız 2 soru sormak istiyorum.

1. Işık hızının nasıl bulunduğuna dair gugıldan araştırma yaptım.
bilimgenc.tubitak.gov.tr
Şu linkte ise daha sonraki çalışmalar da var.
www.aydinlatma.org
1600 lü yıllarda Roomer ın çalışmasına bakacak olursak
X= v.t

Jüpiterin uydusunun karanlıktan çıkma süresini yani t'yi biliyor. Peki yolu nasıl hesapladı da hızı buldu Roomer? Sorum bu.
Bir hesaba göre yolu şöyle bulmuş olabilir. Dünya güneşin etrafında dönerken çizdigi halkanın iki zıt ucundayken jüpitere en yakın ve en uzak konumda bulunsun yer küre. Yani dünyanın yörüngesinin çapı yol'u versin.
Dünyanın yörüngesinin kaç km olduğu nasıl hesaplandı o yıllarda? Ya da şimdi nasıl hesaplanıyor


2) Fay hatlarının nasıl bulunduğunu gugılda bulamadım. Araştırmalarım sonucu 1940 lı yıllarda profesör İhsan Ketim Kuzey Anadolu Fay hattını bulmuş. Peki yerin kaç km derinliğinde olduğu nasıl biliniyor. Tüm anadoluyu tek tek gezerek mi bu grafiği çıkardı bunun yolu yöntemi nedir?
0
rosey
(04.03.23)
2. KAF hakkında bilgim yok ama üniversite yıllarında San Andreas fayı ile ilgili şunu izleyip etkilenmiştim, bir fay hattının nasıl keşfedildiğini ve ardından gelen çalışmaları anlatıyor:

www.dailymotion.com

Önemli uyarı: Türkçe dublaj içerir
0
ruhen hastayim ben
(04.03.23)
Birinci soruyu net olarak açıklayacak kadar teknik bilgim yok ama özet olarak geometri ve trigonometri kullanarak mesafeler, çaplar, çevreler hesaplanabiliyor. Araştırırken kolaylık olması açısından şuraya bakabilirsiniz;
evrimagaci.org

Fay hatlarının tespit edilmesinde kullanılan birçok yöntem varmış. yerinde yapılan fiziki incelemeler, havadan ve uzaydan yapılan görsel incelemeler, tarihsel Sismolojik kayıtlar gibi. Örneğin siz bile Google Earth’ü açıp baksanız kuzey Anadolu, san andreas gibi fayları çıplak gözle anlayabilirsiniz. Ya da Everest’in olduğu dağ sırasına bakarsanız nasıl iki plakanın birbirini sıkıştırdığını ve dağ sıralarını yarattığını görebilirsiniz. Keza Japonya’da neden manyak gibi depremler olduğu da hemen ülkenin kıyısında, okyanusla kesiştiği yerdeki derinlik farkından anlaşılabiliyor, plakaların birleşim noktası gibi.
0
orient blue
(04.03.23)
1. kepler'in yasalari. kepler formulize etti, ondan once de hesaplayan olmus olabilir bilmiyorum. ama kepler ile beraber her gezegenin yorunge averajini bilebiliyoruz.

kepler'in ucuncu yasasi t^2 = K*r^3. yani gezegenlerin gunes etrafinda donus periyotlarinin karesi ile gunese 'ortalama' uzaklarinin kupu arasinda matematiksel bir iliski var.

diger yasalari sayesinde de degisen yorunge mesafeleri ve hiz arasinda iliski kurulabiliyor.
0
antikadimag
(04.03.23)
(4)

Şişli Feriköy

sapere aude
Nasıl bilirsiniz?
Nasıl bilirsiniz?
0
sapere aude
(04.03.23)
Ben sevmiyorum. Sokakları düzensiz, ne zaman yürümeye kalksam sinir krizi geçiriyorum. Evler de eski. Yeni olanlar da o paraları hak etmez. Mekanları güzel ama sanki kenar mahallenin birini boşaltıp içine refah seviyesi yüksek kesimleri doldurmuşlar gibi. Çok anlamsız geliyor.
0
ruhen hastayim ben
(04.03.23)
izmirden taşınıp 1 sene oturdum. insan kalitesi iyiydi, sokakta yürümesi bile keyifliydi. bir daha istanbula taşınacak olsam taşınacağım tek yer diyebilirim.
0
mister green
(04.03.23)
feriköy bayağı büyük bir bölge aslında bu soru için. tekinsiz noktaları da var ama genel olarak benim de çok çok sevdiğim bir yer istanbul'da. esnaf kültürünün hala ciddi anlamda devam ettiği de bir yerdir. bana biraz bu "türk dizilerinin ilk bölümünde ana karakterin mahalleliyi selamlayarak yürüdüğü sokak" izlenimi veriyor, öyle anlatayım.
0
knight of cydonia
(05.03.23)
dünyanın parasını ödeyip yaşam kalitenizi düşürmek istemezsiniz emin olun:)

Sıkışık sokaklar, güneş görmeyen binalar, kalabalık, trafik, eski binalar, bitmeyen altyapı sorunları, 7 milletten birbirinden değişik huyları olan komşular...

Sırf 3-5 tane hipster pizzacı ve alkollü mekan açtı diye popüler olmuş bir semt.
0
anten
(05.03.23)
(11)

ne yapmalı sizce?

baldan kaymak
Azıcık uzun, okuyup yanıt verenlere teşekkürler.üç seçeneğiniz olsun, hangisinden ilerlerdiniz?1.seçenek: 8 yıldır hayatınızda. Yaklaşık 3 sene sevgili kalmışsınız parçalı sürelerde. Zamanında denediniz ve soru işaretleri taşıdı. Size karşı çok iyi. Uyumlu çiftsiniz ama gerçekten mutlu olmadığınızı
Azıcık uzun, okuyup yanıt verenlere teşekkürler.

üç seçeneğiniz olsun, hangisinden ilerlerdiniz?

1.seçenek: 8 yıldır hayatınızda. Yaklaşık 3 sene sevgili kalmışsınız parçalı sürelerde. Zamanında denediniz ve soru işaretleri taşıdı. Size karşı çok iyi. Uyumlu çiftsiniz ama gerçekten mutlu olmadığınızı gördünüz, emin olamadınız. Bunları emare kabul ettiniz, ayrıldınız. Son 3 yıldır siz istemiyorsunuz ama o aşık ve her fırsatta sizi istiyor. Bunu da dile getiriyor. Bu baskı belki normale döner ve denersiniz yada sizde alışırsınız diye envai çeşit yol denediniz ve sonunda birşey değişmedi. Arkadaşlık hukukunuzun suistimale uğradığını düşündüğünüzden arkadaşlığınızı ve iletişiminizi de bu durumu paylaşarak sonlandırdınız. Kırılmışlık yok ama birşey de kalmadı elinizde.

2.seçenek: 6 aydır hayatınızda. İnanış, dünyaya bakış olarak uyuşuyorsunuz. Karşınızdaki kişide olmasını beklediğiniz kriterler onda var. Onunkiler de sizde var. Çok daha genç biri, jenerasyon farkınız var ama bir şekilde iletişim kurabiliyorsunuz ve bu iki taraf için de birbirinize karşı asla sorun olmuyor.

Her iki kadın kişisinin de yada sizin aile yapısı birbirine uygun değil. Kalpleri ruhları güzel insanlar, yukarıda allah var. Anneleri tarafından seviliyorsunuz. İkisi de evlenmeyi istiyor.

3.seçenek: kimseyi seçmemek, yola devam etmek. aklınızdaki ve geçici seçiminiz ise bu. Size göre bunlar net yanıtlar değil. Ama bulduğunuz yanıtlarda ayıklama yaptıkça doğru mu yaptığınızdan emin değilsiniz. Diğer tüm kararlarınız net idi hayata dair. Bir şekilde o net yanıtları arama kültürüne ve bulmadan seçmeme kültürüne aşinasınız.

Ne yapardınız?
Tecrübelerinize göre başka bir yol var mıdır?
Hiç sormamaktansa, bilgi birikimine önem veriyorum. Deneyim yaşayarak oluyor ve siz ne derdiniz?

Edit 1: ilk yanıta göre detaylandırma.
Edit 2: yanıtlara göre edit.
Edit 3: tüm yanıtlar için teşekkür ediyorum. Bu sorunun hiçbir doğru yanıtı yok, kişisel yanıtları var. Ve ben kişisel yanıt verdiğim yoldan yürüyeceğim. çoğunlukla da aynı düşünüyorum. Buradan yanıt yazmayıp, dm atanlara da teşekkürler.
0
baldan kaymak
(03.03.23)
tam olarak neyi sordun anlamadım ama
3ü de seni reddeder ya da seni beklediklerini nereden biliyorsun

evlenmek istiyorsan en çok ortak nokta olana git
tabi o da mantık evliliği istiyorsa

bence spor salonuna yazıl
0
bir soru sorcam
(03.03.23)
İkisi de sizinle evlenmek istiyorsa ikisiyle de evlenin madem.
0
ruhen hastayim ben
(03.03.23)
Biraz karışık geldi özellikle 3.yü hiç anlamadım
Ama cevap hiçbiri
Biri doğru olan olsaydı en ufak kuşkun olmazdı
0
photo85
(03.03.23)
1 niye seveneklerde
2 gayet iyi bi sey gozukuyor
3 tercihtir ister iliskide olun ister yalnizligi secin ama yalnizligi sececek birinin sorusuna benzemiyor
0
ala09
(03.03.23)
3
0
gule gule
(03.03.23)
iki kişi arasında seçim yapmanı gerektirecek kadar ikisine de bağ hissetmiyorsan 3
0
orpheus
(03.03.23)
2. seçeneği seçmekten başka çare bırakmamışsın ki jenerasyon farkı anlaşabildiğiniz sürece sorun değil bunu siz de kabul etmişsiniz dolayısıyla 2. seçeneği seçiyorum.
0
tabii lan manyak mısın
(03.03.23)
3.
2’de de gönlün olsa bu kadar düşünmezdin bence. tikleri atmışsın ama yine de olmayan bi şeyler var gibi.
0
deartheodosia
(03.03.23)
2 yi seç ama evlenme.
0
antihero
(04.03.23)
2 tabiki
0
abelardo
(04.03.23)
1 kesinlikle ve kesinlikle değil; evlenme pişman olursun.

2 ya da 3 ve bu da yaşa bağlı.
35 yaş üstüysen 2; 35ten genç isen ve pasif-asosyal birideğil insanlarla kolay iletişim kurabilen bir tipsen 3
0
cccbehzatccc
(04.03.23)
(5)

okul için hoparlör

d e j i n
Merhaba,Okuldaki özel eğitim öğrencilerimizin müzik ve dans dersi için acil şekilde hoparlör almamız gerekiyor. Yönetim, creative'in en tırt bilgisayar hoparlörünü göndermiş. Tabii ki kullanılabilir bir şey değil. O halde sen marka model ver onu allaım dediler.Derslerde darbukalar çalınırken bile du
Merhaba,
Okuldaki özel eğitim öğrencilerimizin müzik ve dans dersi için acil şekilde hoparlör almamız gerekiyor. Yönetim, creative'in en tırt bilgisayar hoparlörünü göndermiş. Tabii ki kullanılabilir bir şey değil. O halde sen marka model ver onu allaım dediler.
Derslerde darbukalar çalınırken bile duyulabilecek bir ses vermesi için ne tip özellikleri olmalı?
Birden fazla sınıf kullanıldığı için taşınabilir olması da önemli.
Tahmini kaç w iş görür?
Şu cihaz veya muadili olsun diyebileceğim bir örnek paylaşabilirseniz sevinirim.
0
d e j i n
(03.03.23)
bütçe önemli. bana kalsa en az 2x80w bir stüdyo monitör sınıfında alırım.
0
orpheus
(03.03.23)
@orpheus referans monitör çok makul değil çalıştığımız ortam için.
rahat taşıyabileceğimiz, beslemek için ekstra bir cihaza ihtiyaç duymayacak, mümkünse bluetooth ile bağlanıp abidik gubidik müziklerin ritim sazların eşliğinde dahi duyurabilecek yüksek sese sahip mümkün mertebe en ucuz alet gerekiyor.
üç kuruşa beş köfte gibi bir talep.
jbl partybox tarzı bir şey iş görür aslında ama jbl, lüks kaçar.
0
🌸d e j i n
(03.03.23)
aga kaç paran var söyle ona göre link atayım. öğretmenlere hizmet etmek şereftir.
0
alperz
(03.03.23)
bilgisayara bağlamalı biz bunu kullanıyoruz. 20 tane 4-5 yaş çocukları arasında gayet güzel ses veriyor.

www.hepsiburada.com

onun dışında bluetoothlu olarak ortak alanda da bunu kullanıyoruz. bu da yeterli ses veriyor. memnunuz.

www.trendyol.com
0
dedim ben sana
(04.03.23)
Bende de bundan var, dün link bulamadığım için yazamamıştım: www.hepsiburada.com

Taşıması kolay, hafif. İş görüyor. Sınıftaki tahta sistemi değişince hoparlöre gerek kalmadı kendim kullanıyorum artık.
0
ruhen hastayim ben
(04.03.23)
(3)

gym uzmanlarina soru

backhand mi vorhand mi
bir suredir yogun sekilde spor yapiyorum ve karin kasi meselesini kafaya takmis durumdayim. tenis oynuyorum, kosuyorum, gym'e gidiyorum, yoga yapiyorum ve her gun duzenli olarak 15 dk. karin calisiyorum. kilom boyumdan 10 az ve vucudum oldukca fit ama yediklerimdeki yag oranini azaltmama ragmen karn
bir suredir yogun sekilde spor yapiyorum ve karin kasi meselesini kafaya takmis durumdayim. tenis oynuyorum, kosuyorum, gym'e gidiyorum, yoga yapiyorum ve her gun duzenli olarak 15 dk. karin calisiyorum. kilom boyumdan 10 az ve vucudum oldukca fit ama yediklerimdeki yag oranini azaltmama ragmen karnimdaki hafif yag katmanlari asla gitmiyor.

karin hareketlerimi bu kizin videolari esliginde yapiyorum. onun araliksiz yaptigi 10-15 dakikalik videolarda benim 2-3 kez ara vermem gerekiyor. bu kiz gibi bir karina sahip olmak icin daha ne yapmaliyim, bilmiyorum. lutfen dalga gecmeyin, dedigim gibi bu meseleyi kafaya taktim! :)

www.instagram.com
0
backhand mi vorhand mi
(03.03.23)
Dalga geçilecek bir konu yok ama karın kasının belirginleşmesi kadın için de erkek için de 2 şeye bağlı: Birincisi düşük yağ oranı ikincisi yüksek kas kütlesi. Erkekler testosteron avantajı nedeniyle %10-13civarı bi yağ oranında düzenli antrenmanlarla belirgin bir karın kası kütlesine sahip olabilir ama kadında durum böyle değil. Kadınlar eser miktarda testosteron salgıladığı için doğal şartlarda çok belirgin kas kütlesine sahip olamaz. Yani haftanın 5 günü en iyi şartlarda antrenman yapıp beslenen bir kadın 1 sene sonra ömrü boyunca kazanabileceği tüm kası kazanmış olur, erkekte bu ilk senelerin sonunda miktarı azalmakla birlikte 5 seneye kadar devam eder. O zaman kadın için diğer seçenek kalıyor; yağ oranını düşürmek. Fakat kadınların esansiyel yağ oranı %20 civarıdır. Bu erkeklerin %10 yağ oranına eşittir, bunun altına inmek hem kadın için çok zor hem de kadınların hormonal döngüsü için riskli, yani düşük yağ oranındaki kadının regl döngüsü bozulur regl olamadığında vücudu östrojen bombalamaya başlar östrojen sonra tostosterona dönüşür o da vücudun erkek tipi değişime uğramasına neden olur uzun vadede. Peki bu kadın ne yapmış dersen bu kadın, yüz hatlarından anladığım kadarıyla bir miktar testosteron almış, biraz da şop yapmış. Yani sen bu kadına özenme bu kadın baştan aşağı operasyon ürünü, senlik bir durum değil. Üzgünüm. Belirgin karın kaslarına sahip olmak bir kadının 100 katı testosterona sahip olan erkekler için bile zorken kadın için hadi imkansız demeyeyim ama imkansıza yakın.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(03.03.23)
yaş kaç bilmiyorum ama bir yaştan sonra göbekteki yağların erimesi çok ama çok zor. verilen emeğe değmeyeceğini düşünüyorum.

ilaç falan kullanırsan daha kolay tabi.

çok kilo verip zayıflarsan o zaman erir ve vücut tipine bağlı olmak şartıyla karın kasın çıkabilir. o da pek sağlıklı olmaz çünkü kas da kaybetmiş olursun ve güçsüz olursun.
0
abelardo
(03.03.23)
@kaleci +1

Şu çizgi denen şeyin adı ne bilmiyorum ama ondan hafif karın kası yapmak mümkün. Ki bence bundan daha estetik duran bir şey. Karın için yoğun şekilde spor yapmaktan çok mutfakla ilişkinizi gözden geçirmeniz gerek. Ne zaman bir hafta karbonhidratı minimuma indirsem karın kaslarım belirginleşiyor.
0
ruhen hastayim ben
(03.03.23)
(1)

Kafanın sağından solundan fırlayan saçlar

Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
Yani saçlarım uzun ve kıvırcığa yakın dalgalı, ben saçımı açık dolaşmayı sevmediğim için topluyorum ama toplayınca da böyle sağından solundan fırlayan saçlara engel olamıyorum, çok tecrübeli bir uzun saç sahibi de olmadığım için bunu engellemenin yolunu bilmiyorum. Var mı bunu engellemenin bir yolu?
Yani saçlarım uzun ve kıvırcığa yakın dalgalı, ben saçımı açık dolaşmayı sevmediğim için topluyorum ama toplayınca da böyle sağından solundan fırlayan saçlara engel olamıyorum, çok tecrübeli bir uzun saç sahibi de olmadığım için bunu engellemenin yolunu bilmiyorum. Var mı bunu engellemenin bir yolu? Teşekkür ederim.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(03.03.23)
Çok değil az miktar saç spreyi sıkıp kullanmadığınız bir diş fırçasıyla tarayın.
0
ruhen hastayim ben
(03.03.23)
(24)

İş yemeği / eve geç gelen partner

crinix
5 senelik bir ilişki içindeyim. Son 2 yıldır da birlikte yaşıyoruz. Evimizi, hayatımızı ikimiz de ailelerden destek almadan birlikte kurduk, okullarımızdan birlikte mezun olduk, iş aradık değiştirdik, birbirimizin tam anlamıyla iyi ve kötü gününde hep yanındaydık.Sevgilim mezun olup kıdemli bir mima
5 senelik bir ilişki içindeyim. Son 2 yıldır da birlikte yaşıyoruz. Evimizi, hayatımızı ikimiz de ailelerden destek almadan birlikte kurduk, okullarımızdan birlikte mezun olduk, iş aradık değiştirdik, birbirimizin tam anlamıyla iyi ve kötü gününde hep yanındaydık.

Sevgilim mezun olup kıdemli bir mimarla ortak olup bir mimarlık ofisinde çalışmaya başladı.
1-2 ayda bir müşterileri ile birlikte içkili akşam yemeğine çıkıyorlar. Bu akşamlarda eve gelme saati belli olmuyor. Birkaç kez gece 2-3 gibi, sabaha karşı geldiği bile oldu. Baskıcı, maço bir tip değilim ancak bu beni çok rahatsız ediyor. Hem benimle geçirebileceği zamanı bu şekilde dışarıda geçirmesi, hem bir dönüş saati olmaması, hem de yemekteki herkesin karşı cins olması, bundan mutsuz olduğumu belirtmeme rağmen çözülmemesi bende travma oldu. Defalarca kez kavga ettik, özür diledi vs. vs. Pek bir şey değişmedi.
Önceden haber ver gecikeceksen diyorum, bildirdiği tek şey "gecikeceği" ve bunun ona istediği saatte eve dönme hakkı verdiğini düşünüyor.

Bu da yetmezmiş gibi bir de iş günleri, saatleri dışında da birlikte çalıştığı mimarla yazışıyor whatsapp'tan.

Geldiğimiz noktada, "ben böyle mutluyum, o yemeklerde mutluyum çünkü saygın biriyim, mimar X hanımım" diyor. "Onlarla A, B, C gibi senin ilgilenmediğin konuları konuşup paylaşabiliyorum." diyor.
Ben onun ilgi alanlarını paylaşmıyormuşum, benim mutlu hatırladığım eski anılarımızda bile onun çok mutsuz olduğu zamanlar varmış (eski yazışmalardan, mektuplardan örnekler gösteriyor), sen bana şunu demiştin, bana bunu yapmıştın, vs. vs.
Onu boğuyormuşum, sıkıyormuşum, benim yüzümden eve gelmek dahi istemiyormuş, onunla onun ilgi alanlarını, müzik zevkini paylaşmıyormuşum, vs. vs.

Geçmişte tabii ki de hatalarım oldu ancak onları kabul edip düzeltmek için elimden geleni yaptım.

Tüm bunlara rağmen yakın zamanda dahi hem iyi günde mutluluğu hem de kötü günde üzüntülerimi paylaşmıştı.
Kafamı karıştıran nokta da bu.
Artıları eksileri tartmaya çalışıyorum.

Kağıt üstünde evli olmasak da, biz her şeyde birbirimizin diğer yarısıydık, ve geldiğimiz nokta bu.
Siz ne düşünürsünüz?
0
crinix
(03.03.23)
Partnerin sosyal sınıf atladığı için seni maddi manevi yetersiz görüyor olabilir. Ne demek bu? Artık daha çok kazanıyor. Daha çok kazandığı için daha seçkin insanlarla takılıyor.
0
elitoangelito
(03.03.23)
"Onu boğuyormuşum, sıkıyormuşum, benim yüzümden eve gelmek dahi istemiyormuş, onunla onun ilgi alanlarını, müzik zevkini paylaşmıyormuşum, vs. vs."

yanlış anlama ama sal beni artık diyor sana. ancak bunu kendi yapmaya cesareti yok. bu yaptıkları da içgüdüsel olarak seni kışkırtarak ayrılık sebebinin sen olmasını sağlamak ve kendi vicdanını rahatlatmak.
0
orpheus
(03.03.23)
bu ilişkiyi ters yüz etsek erkek iş toplantılarına kalsa, iş için yurtdışına seyahat etmesi gerekse bunlar kadının hep hoş görmesi gereken şeyler olacakken tersi olduğunda sıkıntı çıkıyor.
ben yazdıklarınızda sizin de alınganlık yaptığınız şeyler olduğunu düşündüm çünkü açık açık yukarıda yazdığınız şeyleri söyleyen biri ilişkide de kalmaz, ayrılırdı bence.
0
deartheodosia
(03.03.23)
Karşı cinsle yemeğe göndermekten ve onlarla mesajlaşmasından korktuğunuz biriyle niye birliktesiniz? Bence özgüven probleminizi çözün.

Ne demek benimle geçireceği zamanı onlarla geçiriyor? 5 yıldır birliktesiniz zaten. Aynı evde yaşıyorsunuz. Bu insanın hiç kendi alanı olmasın mı? Okurken ben de boğuldum sıkıldım valla. En son böyle hissettiğimde işim olmadığı halde boş boş okulda oturup eve gitmeyi geciktiriyordum. Ne acı bir şey.
0
ruhen hastayim ben
(03.03.23)
ruhen hastayım’ın yazdığını ben de yazıcaktım da üşendim sonra. birliktesiniz diye 7/24 birlikte vakit geçirmek istemek çok yorucu ve manasız.
0
deartheodosia
(03.03.23)
O ilişki bitmiş kardeşim. Ortak noktamız yok olanlar da bitti demiş. Senin yüzünden eve gelmek istemiyormuş daha ne desin?
0
rodeocu
(03.03.23)
ilişkinin vadesi dolmuş, ayrıl coco.
0
candide
(03.03.23)
Bazen insanlar farkli yonlere dogru buyuyebilirler, bu cok dogal ve normal bir sey. Bu surecte yakinligi surdurmek caba gerektirir. Biriyle omur boyu birlikte olmak 40 cenazeye katilmaktir gibi bir laf vardi. Insanlar degisir, kendini yeniden dogurur hep. Siz degisime direniyor, degisimden korkuyor ve fark etmeden karsinizdakini boguyor olabilir misiniz?
Ayrica Iliskiniz kafanizdaki sinirli kadin erkek rollerine uymadigi icin alisma surecinde olabilirsiniz, bunyeniz gelisime direniyor olabilir.

Bana yazdiklarinizim bazilari pek inandirici gelmedi, ama dogruysa bile sikintili olan kisim 5 yillik bir iliskide ayda bir iki gidilen yemeklerde bile hala 'ihmal ediliyor' rolune giren biri, karsi taraf icin cok yorucu. Ayrica esimiz/sevgilimiz tum ihtiyaclarimizi karsilamaz, karsilamamali, herkesin nefes alacagi, farkli deneyimleri paylasabilecegi alanlara ihtiyaci var. Bu bizleri ve iliskiyi zengin ve saglikli tutan bir durumdur.
Iliskinizin durumunu bilemem ama kendinizle ilgili neden 5 yildir sizinle olan birinin zaman zaman yemege cikmasi, kendine bir alan yaratmaya calismasi, saglikli yetiskin deneyimleri sizi bu kadar rahatsiz ediyor, kadin erkek iliskisi ile ilgili sinirlayici gorusleriniz neler, neden ciddi bir ozguven problemi yasiyorsunuz bunlari dusunmek hem simdiki hem de gelecekteki iliskileriniz icin faydali olabilir.
0
kassiopeia
(03.03.23)
Yazdiklarinizi okuyunca ben partnerinizi cok hakli buldum. Bu etkinlikler ona kendisini onemli ve saygin hissettiren, hayatinin sizinle paylasamadigi paylasmasina da gerek olmayan bir tarafini destekleyen ve kendisini iyi hissettiren bir firsat sunuyor. Size "o erkeklerin bana olan ilgisi hosuma gidiyor" demiyor ki, "flort etmekten besleniyorum" falan demiyor yani, "keyif aliyorum, iyi hissediyorum" diyor. Siz de diyorsunuz ki "benimle gecirebilirdi o zamani". Hayat "sevgilimizle gecirdigimiz zaman vs geri kalan her sey" degil ki yani, bir yandan hayatimizi surdurup bir yandan da sevgilimizi dahil edecegiz bu duruma. Ona bakarsaniz doktora gitmek de sizinle gecirebilecegi zaman, gitmesin mi doktora?

O kadar yazmissiniz ama siz bu iliskide sevgilinize ne katiyorsunuz ondan bahsetmemissiniz. "Zor zamanda destek olduk" e guzel de gecti o zamanlar. O da size destek olmus, siz ona. Tamam bir donem destek olduk diye sonsuza dek kendini gelistirmese de, artik sevmesek de, mutlu olmasak da biriyle birlikte mi olalim sonsuza dek? Birlikte guzel zamanlariniz olmus, ama o degismis, ben bunu anliyorum. Degismek kotu bir sey olmak zorunda degil.

Size cok net beni boguyorsun, seninle bir sey paylasamiyorum demis. SIz sordunuz mu mesela, ne yaparsam iliskimizi resetleyebiliriz, benden beklentin ne, benimle su x aktiviteyi denemek ister misin, ben sunu yapmak istiyorum gel birlikte yapalim, bana herhangi bir websitesi, sosyal medya hesabi veya kitap falan onerebilir misin senin konularini biraz daha ogreneyim, vs.

Ayrica bazi beklentiler de yeniden gozden gecirilebilir. Mesela sevgiliniz is yemegine gittiginde gece ikide doner, diye bir fikir birligine varabilirsiniz. (keza siz de) BOylece her defasinda aksam sekizden sonra gec kaldi, niye gec kaldi diye dusuneceginize saat ikiden sonra gec kaldigini dusunmeye baslarsiniz, planlarinizi ona gore yaparsiniz. Sevgiliniz cerrah olsaydi ameliyattayken attiginiz mesaja cevap vermediginde "kimbilir ne yapiyor" diye dusunmezdiniz, farkli durumlar farkli dinamikler gerektirir.

Ha sorunuz "siz ne dusunurdunuz" - ben sevgilimin bana kibarca ben ayrilmak istiyorum dedigini dusunurdum.
0
sopiro
(03.03.23)
Okurken sinirlendim. Kendine başka ev bulup çık. Açıklama bile yapma. Sana saygı duymayan birine saygı duyup açıklama yapmana gerek yok. Bunu en kısa sürede yap.
0
dissendium
(03.03.23)
Bırak karşı cinsle yemeğe çıkmayı, iş yerinde doğru dürüst ortak paylaşımı olmayan insanlar bile whatsapp grupları maskesi altında deli gibi flörtleşiyor. Evli insanlar da buna dahil üstelik.

Şu “kişisel özgürlük alanı, karşı cinsle muhatabiyeti beni ilgilendirmez, özgürlük vs.” gibi zırvalarla dolu pembe dünyanızdan çıkın! Ya da çıkmayıp böyle sonuçlarıyla muhatap olun.

Partnerinizi şahsen itham etmiyorum. Ama karşı cinsle bir şekilde sürekli iletişim içinde olup “etkileşim” içinde olmamak İMKANSIZDIR! İNSAN DOĞASINA AYKIRIDIR! AKSİNİ SÖYLEYEN DE SAHTEKARDIR VE KENDİ HAYATINDA AYNI ŞEYLERİ GİZLİ GİZLİ DEFALARCA YAŞAMIŞTIR.

Elbette ilişki içerisinde insanlar özgür olmalı. Ama o özgürlük, bu özgürlük değil.

Adam/kadın duyuruda hiç görmediği insanla flörtleşiyor aylarca, çeşitli şekillerde; sen kalkmış sabaha karşı eve dönen, “iş yemeği” adı altında bunu maskeleyen insanı rasyonelize etmeye çalışıyorsun.

Hayallerle yaşayanı gerçekler ne yapar bilirsin!
0
duchess jessamine
(03.03.23)
anlattığınız detaylarda çok net "gaslighting" de var. size alttan alta suçlu taraf olduğunuzu hissettirmiş çoktan. "düzeltmek için elden geleni yapmak" bu biraz zamanın da gerektirdiği bir şey. herkes bir şekilde değişiyor. kendinizde bir sorun aramayı bırakın, başarabilirseniz. ama artık durum hassaslaşmış. bu kadar sallamayayım deseniz de alttan alta aranızdakiler kafanızda mesele olmaya devam edecek. bence konuşmanın dahi anlamı yok. çünkü yine suçlanacaksınız. hele bir şeyleri anlatmayı asla denemeyin, anlaşılmayacaksınız. ya sallamayıp keyfinize bakacaksınız ya da ayrılacaksınız.
0
the man with no name
(03.03.23)
eninde sonunda canın yanacak. olabilecekleri yazmıyorum. temiz temiz ayrıl. insanların bu yanını aslında ilişki başında bile görüyoruz ama görmezden geliyoruz.
0
gabe h coud
(03.03.23)
hanım diyince kendini bir şey sanan eziğin teki. tekmeyi bas kendi yoluna git.
0
Hallegadola
(03.03.23)
Sabaha kadar hangi toplantı sürüyormuş ya. Sal bu işi. Bitmiş bu olay
0
jackyr
(03.03.23)
İş yemeği neden sabaha karşı bitiyor ki? Partneriniz X hanım olmaktan önce müşterileriyle arasındaki ilişkinin sınırlarını belirleyebilen pozisyonda olmayı öğrenmeli bence. iş yemeğine tabi ki çıkılır ama sabaha karşı nedir yani. Sizinle geçirebileceği zamanı onlarla geçiriyor gibi düşünmeyin, ayrı bir alanı olması güzel ve önemli. Ama müşterileriyle geçirdiği zaman size göre makul bir zaman değilse bu durumda tercih sizin. Siz aynı şeyi yapsanız ne tepki verecek, özel alan diyebilecek mi o önemli. Durum size uymuyorsa ayrılırsınız.

Onu boğduğunuz sıktığınız konusunu bilemeyiz. Orada hatanız varsa siz de bunu düzeltmeye çalışabilirsiniz. Diğer taraftan partneriniz sizinle sorunları çözmekten ziyade doğrudan sizi hatalarınızla suçlamaya girmiş gibi. Geçmişle suçlamak vs. biraz üste çıkma çabasıdır genelde. O yemekleri neden sevdiğini bile sizin ona hissettirmediklriniz üzerinden açıklamış. Karşılıklı düzeltilebilir bir şeyler ama iki tarafın da istemesi lazım. bence tadı kaçmış ve şimdi bitmese de yakında bitecek bir ilişki.
0
aquarium
(03.03.23)
duchess jessamine, bu iddiana göre tüm çalışanlar aldatıyor :) ya öyle şeyler yazıyorsunuz ki tüm insanları töhmet altında bırakıyorsunuz. ne alaka cidden? o zaman bir partner/eşimiz olduktan sonra hiç karşı cinsle konuşmayalım, iş yapmayalım, bir arada bulunmayalım… bence anahtar şu: flört etmek isteyen fırsat oluşturup herkesle flört eder/aldatır, istemeyen de hangi durumda olursa olsun kendini korur/geride tutar, aldatmaz.
0
deartheodosia
(03.03.23)
Para kazanmaya başlayınca insanların değişmesi çok komik gelmiştir bana hep. Bir de ünvan sahibi olunca statüsünün değiştiğini zannedenler. Sorunlarınız standart ve çok türk işi sadece roller değişmiş. Hikaye biraz serin geldi bana. Güvenin ve saygın sarsılmış gibi hikayenden anlaşılan bu. Kadın açıkça söylemiş bazı ihtiyaçlarımı karşılayamıyorsun, ben de başkalarından karşılıyorum diye. Elini taşın altına koy ortak bir çözüm bulun. Yoksa fazla sürmez bardağın taşması
0
hasmetizm 2046
(03.03.23)
ben de iliskilerde kisisel alan birakilmasindan yanayim. birakmayanla devam edemiyorum. ama o ozgurluk, bu ozgurluk degil +1

insanlar "modern" veya "avrupai" neyse adi iste gozukmek icin abartili seylere goz yumar hale geldiler. oysa avrupali biri de sunu sacmalik gorur.

ustelik rahatsizligini belirtmissin ve ona ragmen devam ediyor kadin. ne oldum delisi olmus biraz da. cok itici geldi bana o acidan da. mimar x hanim falan lol

o sozleri soylediginde, o kavgalar ciktiginda zaten ayrilmaliydin. 5 sene nedir ki. hic beklenmedik insanlar 25 yil sonra hic yere ayriliyorlar. iste o ayriliklar disariya "hic" gozukuyor.
ayril daha neyi dusunuyorsun yani. kadin ayrilan taraf olmak da istemiyor gibi geldi bana. hem onu hem kendini rahat birakmis olursun ayrilinca.
0
Kittie
(03.03.23)
bir yerde okumuştum, hayatınızdaki insanla çok badireler atlatmış, çok fedakarlıklar yapmış olabilirsiniz.

ancak biriniz diğerinden önce bir statü atladığında ve değiştiğinde, yanındaki kişi olarak siz ona hep o eski ezikliği, fakirliği, tecrübesizliği veya acizliği -artık yerine negatif ne koyarsanız fark etmez-, bunları hatırlatıyormuş. Yani sizin onu tüm o geçmişinizle bilip sevmeniz, kabul etmeniz bir anlam ifade etmiyor da onu sanki hep güçlü olarak tanıyıp bilenlerin olduğu ortam onu daha çok tatmin ediyor. bence çok suni bir mastürbasyon ama işte ne yaparsın..

neyse işte o yüzden de yeni girdiği ortamında kalmayı veya o ortamdaki kişilerle olmayı tercih ediyorlarmış. umarız bi aldatma falan olmasın o daha travmatik olur.

buradan tek kurtarış yolu sizin onun hipergamisini tekrar tetiklemeniz olabilir. onu merak etmeyin, darlamayın, başka bir şey ile meşgul olun, yeni arkadaşlar edinin, yeni bir uzmanlık edinin veya işinizde uzmanlaşın.

bir şekilde sizde hayranlık uyandıran bir şeyler yaratın. maddi olabilir, sosyal olabilir veya görünüşle ilgili de olabilir.

bu da bir şeyleri değiştirmez ise geçmişler olsun başta korkunc gelebilir ama ben de çok uzun yıllarımı bir insanla paylaşmış olsam da uzun birlikteliklerde insanlar değişiyor. siz de değişmiş olabilirdiniz. mevcut durumunuza uygun bir partner bulmak daha sağlıklı olacaktır.
0
ananiyimioguz
(03.03.23)
Sevgilinizin bir iki ayda bir iş arkadaşları ile yemeğe çıkması, eğlenmeye gitmesi neden problem oluyor?
Benim partnerim bunu problem etse benim de gözüme tüm negatif konular batmaya başlardı.

O kadar normal bir şeye takılmışsınız ki itmişsiniz kızı kendinizden. Tahminime göre de bu baskıcılığı biraz fazla abarttığınız için karşı taraf artık negatif görmeye başlamış tavırlarınızı.

Yani o kadar abzürt ki düşünceniz diyecek söz bulamıyorum. 1-2 ayda bir olan gece eğlenmesi de problem yapılmaz be kardeşim.
Bir de mesela yazdıklarınız arasında bazı çok saçma şeyler var mesela “ benimle geçirebileceği zamanı bu şekilde dışarıda geçirmesi” demişsiniz. Ayda bir olan buluşma için böyle düşünmek çok hastalıklı bir durum.
Ayrıca mesajlaşıyor demişsiniz, a değil b kişisi de olabilir mesajlaştığı. Arkadaşı olmuş artık, arkadaşıyla muhabbet ediyor yani ne var. İnternette gezmesinden bir farkı yok.
0
zimbirik
(03.03.23)
Ayrıl coco,
Öyle iş yemeği mi olurmuş gündüzün suyu mu çıkmış.
Herkesin kabul ettiği sınırlar farklıdır tabi ama ben ciddi ilişki içinde bunlara sorun çıkarırım.
sınır nerede olacak olmayacaksa niye ilişki var ortada sorumluluk niye var diye düşünürüm
0
kararsızataletfilozofu
(03.03.23)
Cinsiyet farketmez, saat ikiye kadar iş yemeği olmaz.
0
Coma
(03.03.23)
ben de genel kani itibariyle 'hobi ve zevklere dem vurma'(bahane uretimi), "mimar x hn" (hor gorme), ve iliskinin bittigi yonunde anladim. ozellikle 'seninle paylasamadiklarimi onlarla paylasabiliyorum' net bir kiskirtma.
0
kobretti
(08.03.23)
(7)

kredi kartiyla ilgili

Kittie
aylardir kredi kartimin asgarisini oduyorum sadece.kenarda birikmisim var oradan alip tum borcu kapayabilirim su an ama asgari odemek beni zorlamiyor.ilk kez bu durumdayim. asgari odemem su an maasimin yarisi ediyor.maasla gecinebilecekken kartla gecinir hale geldim.her harcamayi hesapsizca karttan
aylardir kredi kartimin asgarisini oduyorum sadece.
kenarda birikmisim var oradan alip tum borcu kapayabilirim su an ama asgari odemek beni zorlamiyor.
ilk kez bu durumdayim.

asgari odemem su an maasimin yarisi ediyor.
maasla gecinebilecekken kartla gecinir hale geldim.
her harcamayi hesapsizca karttan yapmaya basladigimi fark ettim.
buna bi dur demeliyim biliyorum.

ne yapayim? birkac ay daha asgariyle gitsem ne olur ve sonu nereye varir bunun?
asgari odemenin dezavantajlari neler ?
0
Kittie
(02.03.23)
mobil: bir de asgariyi odemek ne kadar surdurulebilir bir sey? harcamalar hep ayni seviyede kaliyor diye dusunelim.
0
🌸Kittie
(02.03.23)
daha detaylı cevaplar gelecektir ama ben benzer bir durumdayken kartı kullanıma kapatıp borcu taksitlendirdim. elimde 10k limitli bir kart daha vardı ve ufak tefek şeyler için bu kartı kullandım.

asgari ödemeyle kart borcu bitmiyor. yüksek enflasyonda bankaya borçlanmak iyi diyenler olabilir, doğrudur. ama ben borcumun olmasından rahatsız olduğum için böyle yaptım. şu an 2 kartım var toplam 120k limitli. aylık ortalama 4k kart kullanımım var sadece. onu da asgariye düşmeden ödeyip geçiyorum.
0
scudman1
(02.03.23)
3 aydan sonra sadece asgari ödersen kartın dönem borcunu ödeyene kadar kartı kullanamazsın.
0
kimlanbu
(02.03.23)
en pahalı faiz kredi kartında. bu yüzden kredi kartı borcu her ay tam kapatılmalı. asgari haricindeki kısma çok fazla faiz ödüyorsunuz.

ayrıca 3 ay sadece asgari öderseniz, kredi kartı kullanıma kapatılır diye biliyorum.
0
tom creo
(02.03.23)
Ödediğiniz faiz oranı yüksek. Sizin yerinizde olsam kartımın limitini maaşınızın maksimum yarısı kadar yapıp devam ederdim. Öyle olunca insan daha kontrollü harcıyor
0
limonlu eksi
(02.03.23)
Öğrenciyken part timedan kazandıklarımla geçinmeye çalışırken bile asgari ödemedim. Borçsuzluk inanın enflasyondan kazanacağınız üç beş kuruştan daha iyi bir şey. Borç insana psikolojik bir yük resmen. Borç psikolojisinden aldığım şeylere taksit bile yapmıyorum. Madem imkanınız var hepsini ödeyin geçin.
0
ruhen hastayim ben
(02.03.23)
Sonsuza kadar borc bataginda kalmanin en garanti yolu. Kredi karti borcu diger tum faizlerden fazladir. Yani yatirim yapsan kredi karti borcundan ettigin zarar kadar getiri elde edemezsin. Borc da katlanarak gider yani her ay her ay.

"asgari odemem su an maasimin yarisi ediyor"
Bu da demektir ki kazandigina gore cok fazla harciyorsun.
0
hot potato
(02.03.23)
(3)

1 2 günlük tatil

dissendium
Kocaeli ve İstanbul'dan 1 2 günlük nereye kaçılabilir? Aklıma YHT ile Ankara geldi ama bilemedim. Sağ olun.
Kocaeli ve İstanbul'dan 1 2 günlük nereye kaçılabilir? Aklıma YHT ile Ankara geldi ama bilemedim. Sağ olun.
0
dissendium
(02.03.23)
Kıyıköy.
0
since1907
(02.03.23)
hava durumuna göre, iğneadaya gidip mert gölünde daha doğrusu longozunda kano yapabilirsin

hem pansiyonu ara hem de kano sezonu açılmış mı sor
0
freebird5406_2
(02.03.23)
ruhen hastayim ben
(02.03.23)
(16)

kuran için çeviri

gule gule
arkadaşlar merhaba kuran'ı bugüne kadar okumadım baştan sona okumak istiyorum fakat arapça bilmediğim için çeviriye ihtiyacım var, daha bugünlerde çevirilerden birisi yasaklanmış yanlış okumadıysam. siyaset buralara geldiyse sıkıntı büyük gibi gözüküyor. tavsiye edeceğiniz bir çeviri var mı acaba bu
arkadaşlar merhaba kuran'ı bugüne kadar okumadım baştan sona okumak istiyorum fakat arapça bilmediğim için çeviriye ihtiyacım var, daha bugünlerde çevirilerden birisi yasaklanmış yanlış okumadıysam. siyaset buralara geldiyse sıkıntı büyük gibi gözüküyor.

tavsiye edeceğiniz bir çeviri var mı acaba bu yasakları da görünce rastgele birini açıp okuyasım gelmedi detaylıca okuyacağımdan dolayı.

liste burada: tr.wikipedia.org
0
gule gule
(02.03.23)
ikikerekac
(02.03.23)
@ikikerekac hocam guzel yazmislar da ben daha 50-100 yil oncesi tarihten gelen bilgilerin güvenilirligine inanmayan biri olarak hadislerin falan dogruluguna hic inanmiyorum kuran'a da bir anlamda dogmatik olarak bagliyim. bu nedenle araya haci-hoca-hazretleri sokmadan once kendim okumak istiyorum, kitapla araya kimseyi sokmadan. maalesef arapçam olmadığı için de tercüme okumak zorundayım anlayabileceğim kadarıyla, yorumlar vs. benim için sonraki aşama veya okurken bazı bölümlerde faydalanacağım kısımlar.
0
🌸gule gule
(02.03.23)
oncelikle kuran'i acikca gonderdik diyen allah'a mi yoksa dinimizislam.com gibi tuhaf sitelere mi inanacaginiza karar verin. bu soruya verilen meal okuma anlayamazsin cevabi kuran'la celistigi kadar sark insaninin yuzyillardir icinden cikmasinin istenmedigi cehalet bulutunu yaydigi icin cok tehlikeli bir kafa.

sorunuzun cevabi, teknik olarak elmalili meali gunumuze gore eski turkce kaliyor biraz. daha net tercume yapan abdulbaki golpinarli iyidir. bir de tartismali ve kritik ayetlerde birden cok meali karsilastirmanizi tavsiye ederim. ben oyle yapiyordum.
0
antikadimag
(02.03.23)
Elmalili derim.
Sadelestirilmis Elmalili da var. Belki en cok satan, her yerde satan, en orta yollu, belki en genis kitleye ulasmis meal. Camilerde vs. de var. Başka bir isim görsen sorgularsın kim yazmış diye ama Elmalili artik bu konuda kabul edilmistir. Alısveris sitelerine girip en cok satan meal diye aratabilirsiniz.
0
WithWorth
(02.03.23)
Yalnız hadisleri göz ardı ederek sadece Kur'an'a yoğunlaşırsan çok fazla bir bilgi elde edemeyebilirsin. Çünkü hadisler olmadan Kur'an tarihini, İslam tarihini, İslam felsefesini hatta namaz kılış şeklini bile anlayamazsın.
Kur'an'ı okurken okuduğun şeylerle ilgili hadisleri de yanında bulundur.
0
etna
(02.03.23)
Elmalılı +1

Rüştünü ispatlamış, genel olarak her görüşte kabul gören bir meal/tefsir.

Yalnız sadece meal okumak yeterli değil, tefsirle tamamlamak daha sağlam bir okuma olur. Şöyle ki mealde bir ayeti salt okumuş oluyoruz ve tercüme eden kişinin ayete verdiği anlamla okuyoruz. Ancak o ayetin geldiği ortam, söylendiği kişi/olay/yer/zaman ve ayetteki kelimeye, gramere verilen mana vs derken bir çok değişken var.

Bu nedenle nasıl ki bir konuşmanın içinden cımbızla bir cümleyi alıp değerlendirdiğimizde çok farklı şeyler çıkabiliyorsa, bir virgül cümlenin anlamını tamamen değiştirebiliyorsa buna göre bakmak lazım.

Kur’an-ı Kerim’de mucize olması yönüyle yaşayan, canlı bir kaynak. İnsanlığın bilgisi, kültürü, yaşama şartları, algısı, teknolojisi vs değiştikçe buna bağlı güncel konuların da Kur’an’da olduğu görülebiliyor.

Bu nedenle salt meal okuyup yolunu şaşıranlar olduğu gibi, imana girenler de oluyor. İşte o nedenle burda şöyle bir cümle var ama bu ne demek istiyor, kafam karıştı denilen noktada tefsirlerden faydalanmak gerekir.

Türkçe yazılmış kolay tefsirlerden Şifa tefsiri olabilir. Genişletilmiş meal olarak düşünülebilir.
Mehmet Okuyan’ın da meal/tefsir çalışması vardı. O da yine kısa olanlardan.
İlk aklıma bunlar geldi.
0
epitaf
(02.03.23)
Elmalılı övülüyor ama direkt diyanetin sitesinden pdf olarak da indirebilirsiniz
0
ruhen hastayim ben
(02.03.23)
belli grammer kalıpları, deyimler, tekrar eden özellikler var
bunları bilerek başlarsan daha faydalı olur
bir de 6 aylık temel arapça kursu bile yeterli olur farkındalık için

www.youtube.com
ilk 20dk'sı goy goy bu tefsir derslerinin, 21.dakikadan itibaren izleyebilrisin
anlamdan çok okuma tekniği öğretiyor

son olarak mantıksız gelen çeviride, google araması yapınca baya bir şey çıkıyor
0
bir soru sorcam
(02.03.23)
Kesinlikle ve kesinlikle yaşar nuri'nin ayet iniş sırasına höre olanı -dışı mavi- olan.

Benim her şeye bakış açım değişti...
Parantezsizdir
0
cccbehzatccc
(02.03.23)
Yakın zamanlarda yazılmış hiç bir şeyi okumayın bence.

Atatürk'ün bizzat isteği ile yazdırdığı Elmalı'lı Hamdi Yazır tefsiri herkese yeter, yanlız direkt meal yavan kalır bir şey anlayamazsınız, hatta birebir çeviride "bu ne lan" diyeceğiniz şeyler bile karşınıza çıkar.

Mesela aklıma gelen ilk ayeti yazayım bu konuda; "dünyada kör olan ahirettede kör olacaktır"

Ayet hangi dönemde indi, ne için indi, inmesine sebep bir konu var mıydı? Sonradan yeni bir ayet ile hükmü kaldırıldı mı?

Zamanında meal okumuş ve radyoda sıralı meal dinlemiş biri olarak uyarayım, gerçekten direkt meal çevirisi anlamak için yeterli değil. Hatta yanlış anlayacak bir sürü ayet var konuya hakim olmadığımız için.
0
John Bloor
(02.03.23)
Diyanetin 80'li yıllar basımı bir tefsiri vardı. Onu okumuş çok faydalanmıştım. Sonra, 10 yıl kadar önce bir site vardı. Ayeti yazıyorsun, altalta bütün çevirileri sıralıyor. Hala var mıdır, bilmiyorum.
Çevirilerin birbiriyle gözde büyütülecek kadar çok bir farlı yok. Mesela biri 'ama' demiş, diğer çeviri 'fakat' demiş. Farklar bu denli küçük.
Bu yüzden kimden okursan oku pek bir fark göremeyeceksin.
Tam açıklanamayan birkaç husus var. Kadınların örtünmesi konusu mesela. O konularda da internetten diğer çeviri ve yorumlara bakarsın.
Tabi bu söylediklerim 10 yıl öncesini anlatıyor. Yeni başımlar, yeni çeviriler var mıdır, onlar nasıldır, bilemem.
0
Mirket
(02.03.23)
Yalnız mealde okusan tefsirde okusan bunların kulaktan kulağa yayıldığı yüz yıllar sonra ancak kağıda dökülebildiğini. Bu zamana kadar bunu anlatanların kişisel yorumlarıyla yıllarca değiştiğini. Bir çoğunun döneminin siyasal çıkarları ile birlikte yorumlandığını da unutmamak lazım.

Günümüzde her cemaatin her tarikatın bir birinden farklı meal ve tefsirlerinin olması buna en büyük örnektir.

mealler arsındaki fark için bir örnek (git: mealler.org )
0
astronom bey
(02.03.23)
çeviri okurken yanında esbab-ı nüzul okumanda fayda var. hangi ayetin neye istinaden, hangi olaydan sonra indiğini yazar. kafanda daha iyi oturur böylece. piyasadaki meallerin hepsi diyanet onaylı olduğu için kafana yatan birisini takip edebilirsin. Elmalılı bence de bu konuda iyidir.
0
faberkastelli
(02.03.23)
ben mesela simdi okuyacak olsam 2-3 farkli gorusun mealini ayni anda okurdum. cunku herkes kendi perspektifinden bir ceviri yapiyor. elmalili meali, yasar nuri meali ikisi beraber okunabilir.
0
duyulmasi gerektigi kadar
(02.03.23)
acikkuran.com tüm mealleri bulabilirsin. Hepsini aynı anda okuyabilirsin. Kelime bazlı arayıp hangi ayetlerde geçiyor diye bakıp anlam bütünlüğü sağlayabilirsin.
0
sakince
(02.03.23)
yaşar nuri öztürk tavsiye ederim
0
Pertev nail
(02.03.23)
(1)

Sizce Kpss Öğretmen Atamaları Ne Zaman Olacak? ve Kaç Bin Bekliyorsunuz?

iyi olmayan gececi
Ben öğretmen değilim ama mücadelenizi yakından biliyorum. Sizce yüzbin atama olur mu bu sene ne dersiniz? Deprem, seçim vs çok done de var. Bana yetmişbin üstü olacak gibi geliyor. Siz ne düşünüyorsunuz?
Ben öğretmen değilim ama mücadelenizi yakından biliyorum. Sizce yüzbin atama olur mu bu sene ne dersiniz? Deprem, seçim vs çok done de var. Bana yetmişbin üstü olacak gibi geliyor. Siz ne düşünüyorsunuz?
0
iyi olmayan gececi
(02.03.23)
Olmaz. Olmamalı da zaten.
0
ruhen hastayim ben
(02.03.23)
(8)

yarın ilk defa psikiyatrist'e gideceğim. nasıl konuya gireyim?

duyurukullanıcısı
çeşitli sitelerde toplamda 200'den fazla yorumu varyetişkin konusunda uzmanlaşmış1000tl dedişimdi gidicem bana anlat dk'cım mı diyecek? beni yönlendirecek mi? yoksa dahiliye doktoruna söyler gibi şuram şuram acıyor mu demeliyim?
çeşitli sitelerde toplamda 200'den fazla yorumu var
yetişkin konusunda uzmanlaşmış
1000tl dedi

şimdi gidicem bana anlat dk'cım mı diyecek? beni yönlendirecek mi? yoksa dahiliye doktoruna söyler gibi şuram şuram acıyor mu demeliyim?
0
duyurukullanıcısı
(28.02.23)
sen basta hangi sikayetle gittiginden bahsedebilirsin sonra o sana sorular sormaya baslar tespit edebilmek icin. duruma gore test yapilir
0
ala09
(28.02.23)
İlk seferinizde anlatamamanız olası. Ben aylar sonra bilgi vermeye başlamışım. Soruları ile sizi yönlendirebiliyor mu, bu önemli. Şu an muhtemelen sorununuz sorun sandığınız şey bile değil. Onun altındaki ana meseleyi keşfedeceksiniz.
0
ruhen hastayim ben
(28.02.23)
anlatmak istiyorsan psikoloğa gitmen daha mantıklı
ilaçlık bir sorunun varsa yardımcı olur doktor
konuşma yeteneği iyidir, güncel terapi eğitimleri almıştır sana 40dk ayırırsa psikolog'dan daha mantıklı bir seçenek tabi
0
bir soru sorcam
(28.02.23)
Şikayetin ne diye soracak. 'Yeşil sarıklılar cihada çağırdı, ben de hazırlık yaparken rastladığım arkadaşa durumu enlatınca bi psikiyatra görünmemi önerdiği için geldim' düzeyinde, sizi oraya götüren nedenleri anlatın doğrudan.
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(28.02.23)
1000 tl bütçeniz varsa engin eker’i öneririm
0
EasyTiger
(01.03.23)
oraya neden gittiniz? hangi sorununuzu çözmeye çalışıyorsunuz? bunları anlatacaksınız.
0
1331c112
(01.03.23)
O yönlendirecek hiç meraknetmeyin. Siz gidip oturacaksınız karşısına. Soru-cevapla ilerleyecek.

Yalnı poliklinikte gidecekseniz kısıtlı süreden dolayı önden kendinize "Şu anda nasılım, böyle olmamın bir sebebi var mı, bu durum beni neden rahatsız hissettiriyor, nasıl olmak isterdim ve neden istediğim gibi olamıyorum" gibi soruları kendinize sorup önden cevaplarsanız daha akıcı bir konuşma geçirebilirsiniz.
0
akhenaten
(01.03.23)
Benim gittiğim dr ların hepsi ilk önce fiziksel sıkıntılarınız varsa onları dikkate alıyor .
Muhtemelen hastalığınıza göre kan tahlili falan isteyebilir .
Bence hasta olarak kendi iradenizle gittiğiniz için, güvendiği bir veya iki ilaç ile size teşhis koyup bir ay sonraya randevu yazar .
Benim şahsi tecrübelerime göre şu an ne hissettiğinle ilgilenecek . Ve sana soracak tabiiki.
Siz geçmişten bugüne değil bugün den geriye doğru anlatın zamanınız boşa gitmesin .
0
dunyatuhaf
(01.03.23)
(8)

mahalle baskısı veya adına her ne diyorsanız

karayel
iş, çevre aile falanda olabilir.sırf bu yüzden yapamadığınız neler var?ben sokakta dans etmeyi çok isterdim sanırım.https://www.youtube.com/watch?v=GSHTsyJlGbEböyle :)
iş, çevre aile falanda olabilir.

sırf bu yüzden yapamadığınız neler var?

ben sokakta dans etmeyi çok isterdim sanırım.

www.youtube.com

böyle :)
0
karayel
(27.02.23)
Gym'de antrenman taytı giyme konusunda biraz kafa karışıklığım vardı ama aştım onu, onun dışında pek bi şey olmadı.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(27.02.23)
Salıncakta sallanmak.

Hayatta en sevdiğim aktivitelerden biridir ama site bahçesinde, parkta, piknikte vs. çocuklar sallanırken koca kadının gidip sıraya girip sallanması pek tuhaf geliyor insanlara, haliyle yapamıyorum. Halbuki minyon bir insanım; salıncakların çoğuna rahatlıkla sigabiliyorum.

Ben de ya çok geç ya da çok erken saatlerde kuytuda köşede bir salıncak bulursam hiç affetmiyorum.
0
fraise
(27.02.23)
En sevdiğim şeylerden biri pamuk şeker ama sırf dizilerdeki sikko romantizmden dolayı alıp yemeye utanıyorum. Keşke marketlerde satılan bir şey olsa da alıp evde gizli gizli yiyebilsek.
0
ruhen hastayim ben
(27.02.23)
sık sık kadıköy, moda ya da caddede uzun uzun yürüyüş yapıyorum. önceden müzik dinlerken bağıra bağıra olmasa da mırıldanarak yürümeye çekinirdim, pandemi yüzünden maske kullanımı ile beraber çok alıştım, rahatladım. şimdi içimden söylesem bile sürekli dudaklarımla tüm şarkıları söyleyerek dolaşıyorum etrafta. arada ışıklarda filan deli herhalde diye bakıyor gibiler ama çok umrumda değil açıkçası çünkü çok keyif alıyorum, rahatlamış hissediyorum.
0
hypathia
(28.02.23)
hemen hemen hiç yok. moruk olmanın getirdiği böyle bir rahatlık var. eskiden çekindiğim çoğu şeyi şimdi hiç umursamıyorum.

15 yaşında kızım var onu zor durumlara sokmak çok keyifli oluyor, hehe.
en son avm'de pasaklısın kukuli şarksını şerefsizin kukuli diye söylüyordum orta sesle. bağıra çağıra da yapabilirim ama cesaret ve insanları rahatsız etmek farklı şeyler.
0
lazpalle
(28.02.23)
ara sira eski (50'ler 60'lardan kalma diyelim) binalarin fotograflarini cekerdim ilginc bir dizayn ve motif gordugumde. boyle mid century/modern falan. turkiye'de cok. 5-6 sene once adamin biri gelip sen niye resim cekiyorsun dedi. ben de hay kodumun ortadogulusu diyip biraktim, bir daha da yapmadim.
0
hot potato
(28.02.23)
ortalama üstü mekanda tek başıma yemek yemek
canım sadece düzgün bir şey yemek istemiş olamaz mı
0
bir soru sorcam
(28.02.23)
Kızlı erkekli normal arkadaş grubu ile piknik, doğa yürüyüşü veya tatil yapabilmiş olmayı çok çok ama çok isterdim
Böyle bir grupla konsere gidebilmeyi
Çimenlerde oturmayı
Gençliğim bitti ve hiç bu duyguyu yaşamadım
0
photo85
(03.03.23)
(1)

ABD'ye seyahat için zorunlu COVID-19 aşısı olarak Sinovac geçerli mi?

harmanyeri
Veya bu aşı zorunluluğunun ne zaman kalkacağına dair bir tahmin var mıdır?Teşekkürler
Veya bu aşı zorunluluğunun ne zaman kalkacağına dair bir tahmin var mıdır?
Teşekkürler
0
harmanyeri
(27.02.23)
Sinovac geçerli değil. Yaza kadar kalkacak diyorlar bir umut bekliyoruz.
0
ruhen hastayim ben
(27.02.23)
(16)

istanbul'da yaşayanlar

rakicandir
Son facianın ardından şehirden taşınma planı yapanlar arttı mı? yoksa genel eğilim kadere boyun eğmek yönünde mi?
Son facianın ardından şehirden taşınma planı yapanlar arttı mı? yoksa genel eğilim kadere boyun eğmek yönünde mi?
0
rakicandir
(26.02.23)
Yaşadığı evi kontrol ettirme ya da olduğu ilçeden daha güvenli bir yere göç etme planları yapanlar arttı.
0
Cesario
(26.02.23)
Kadere boyun eğdim. Tek deprem tedbirim düdük... işten dolayı mecbur çakılıyım birkaç yıl buraya. Zorunda olmasam 2 sn durmam en iyi yerinde olsam bile. Canım izmirimin tezek kokusunu tercih ederim. Gerçi orası da deprem bölgesi de istanbuldansa her yer bana daha güvenli geliyor şimdilik.
0
personaa
(26.02.23)
Tüm kardeşler yeni binalarda oturuyoruz. Hayatımıza -sağ kalır isek- annemlerin beykozda hiç kiraya vermediği hobi olarak kullandığı müstakil bahçeli bir villası var. Orada toplanmayı düşünüyoruz. Başka da yapacak bir şey yok. Benim bulunduğum bina haldur huldur testlere falan başvurdu ciddiye alıyorlar yani.
0
ruhen hastayim ben
(26.02.23)
taşınmaya çalışan tanıdığım tek biri bile yok
zaten etrafımdaki çoğu kişi yeni binalara taşındı son 10-15 senede. eski binada oturan kimse kalmadı çevremde neredeyse

kafası çalışan insanlar zaten 99 depreminden sonra bunu düşünmeye başladı. fay hatları yeni tespit edilmedi sonuçta, 30 yıldır bu muhabbet var büyük istanbul depremi de yıllardır konuşuluyor. sırf güzel semt diye fay hattının üstünde yaşayanlar şimdi bunu düşünmeye başladı. şu an ise artık çok geç, ev fiyatları da inanılmaz arttığı için şu an istanbulda güvenli bir yerde yaşamak isteyen adamın çok büyük paralar harcaması ya da şehri terk etmesi lazım.
0
roket adam
(26.02.23)
biz de tasinmistik daha once ama benim yasadigim ev eski fakat saglam dendi. istanbuldan gitmeyi dusunmuyorum cevremdekilerden deprem sebebiyle tasinan veya dusunen olmadi. deprem bolgesindeki arkadasim da evinin catlaklarini yaptirip oturmayi dusunuyor
0
ala09
(26.02.23)
Memurum. Ev benim. Tayin isteme imkanım yok ki zaten istanbuldan kaçabilen memur çoktan kaçtı.

Ev benim olmasa istanbulda yaşayamam bile 12.000 maaş+5000 ek gelir ile. Tayin alabilirsem bir dakika durmam giderim, fakat öyle bir şey olmayacağı besbelli. Kaderime boyun eğdim, 60 yıllık binada yaşıyorum. Dönüşüme girmeden yenileyebilme imkanım yok.
0
anneterligi
(26.02.23)
Tüm denklemleri bozdu ki duyarlı, bilinçli ve eğitimli bir insanım...

Ev eşimin ve yine bina olması su serpiyor...

Ama işyerimiz en sıkıntılı mahallelerden birinde ve kolonların demirleri bile gözükşyor.

Yeni bi denklem arıyoruz bir yere taşınmak için, ben mahalleden gitmek istiyorum ama işi yeni kurduk; taşınırsak iş yapamaz hale geliriz...

Şu aşamada deprem olursa, hiç umursamayan insanlar gibi olacak sonumuz; bu da çok sinir bozucu ki binanın çürüklüğüyle ilgili aylardır mal sahipleriyle konuşuyoruz.
Eşim de görmezden gelmeye başladı o da borçları düşünüyor.

Konu konuyu açıyor; başka dğkkana geçecek masraf yaparsam semt değiştiriyorum diyorum; e semt değiştirsen nolcak şehir mahvolacak. Memlekete gidelim diyoruz o da istanbulda çok etkilenecek bir yerde. En azından ailemin yanında olur; koşarak yanlarına giderim diyorum.

Sonra da böyle olmaz diyip ülke mi değiştirsek diyoruz o da imkasıza yakın.

Sonuç: gözlerim tavana dikili, 'napacağız şimdi' diyerek gözlerim doldu geçende...
0
gadlemler
(26.02.23)
ben ülkeyi terketmeyi düşünüyorum. bu ülkede hiçbir şey düzelmeyecek, 33 yılımı çöpe attım. yarın bir gün bir şey elde etsem; ertesi gün devletin, insanların, ülkenin sahip olduğu kayıtsızlıklar yüzünden o şeylerimi yitirme ihtimalimin ne kadar yüksek olduğunu gördüm. hayatımın 20 yılını daha "ülkenin düzelme ihtimaline" harcayacak motivasyonum kalmadı.

istanbul belki yıkılacak, belki ben öldükten sonra yıkılacak. ama böyle bir kumarın içinde yer almak istemiyorum. bu düşünceyle yaşamak istemiyorum
0
tchuck
(26.02.23)
Taşınma-gitme geyikleri lafta kalıyor, yıllardır insanlar birçok konuda şikayet etse de bir yere gitmiyor. İstanbul'a alışan imkanı olsa da kolay kolay bir yere gitmez. İmkanı olan Avrupa'ya göçtü ama farklı nedenlerden. Depremden ötürü insanlar tabi ki tedirgin ama hadi kalkın farklı bir şehre taşınalım diyen yok.

Genel eğilim oturduğu binayı/siteyi kontrol ettirme, kentsel dönüşüm sürecine hız verme yönünde.
0
Lethe
(26.02.23)
Yil sonuna kadar ulkeyi, en olmadi istanbul'u terk edecegim sanirim. Zaten sevmiyorum, bombok bi sehir, cirkin, pis gurultulu, kalabalik vs vs.
0
unidentified floating object
(26.02.23)
güney egede arsa bakıyorum, alabilirsem daha sonra 2 katlı bir konut yapacağım.

amacım oraya temelli taşınmak değil, yazları orada geçirme ve artı olası bir marmara depreminde gidebileceğim bir kapının olması. şiddetli bir depremde evinizden çıkabilseniz bile buralarda en az 1 yıl sıkıntlı gececektir, o yüzden dönemi atlabilecek alternatif bir ev lazım.
0
nuisance
(26.02.23)
Depremden bağımsız olarak istanbul'u sevmiyorum. İstanbul'da fazla kazanmanın hiçbir anlamı yok çünkü şehir pahalı yıpratıcı.
0
romario
(26.02.23)
Kader...
0
fakat
(26.02.23)
ankara veya izmir'e taşınmaya yeşil ışık yaktım ama özellikle izmir'de kiralar istanbul ile yarışıyor, ankara'da ise aynı pozisyonda çalışsam alacağım maaş çok daha az. oturduğum bina 54 yıllık olduğu için hemen ev bakmaya başladım, en kısa zamanda taşınacağım. önce bu evden kendimi bir atayım, sonra yurt dışı planlarına hız veririm sanıyorum.
0
saveur
(27.02.23)
yaşadığım ev güvenli ama önceden aldığım bir Ağustos'ta evden çıkma planım var. Göktürk'te bir villa satın almayı/kiralamayı düşünüyorum.

şirket regional yönetimi, bu sene bir başka ülkede yeni bir şirket satın alırsak, seni başına koyarız dedi ama ona göre plan yapmıyorum.
0
gabe h coud
(27.02.23)
taşınma planı çok da uygulanabilirliği yok. işi gücü, aileyi, düzeni alıp gitmek çok zor
0
kondansator
(27.02.23)
(14)

Sabah ekmek almaya gitmeyi sever misiniz?

Amaranta ursula
SelamBen bunu anlamsızca çok seviyorum. Bu soruyu da fırına gidiş yolumu uzatırken soruyorum. Ekmek almaya gönüllü giden kişi misiniz? Yoksa zorla gönderilen kişi misiniz?İyi pazarlar.
Selam

Ben bunu anlamsızca çok seviyorum. Bu soruyu da fırına gidiş yolumu uzatırken soruyorum.
Ekmek almaya gönüllü giden kişi misiniz? Yoksa zorla gönderilen kişi misiniz?
İyi pazarlar.
0
Amaranta ursula
(26.02.23)
Nefret ederim. Bizde ekmek akşam alınır. Sabah kimse uğraşmaz. Genel olarak sabah saatlerinde dışarıda olmayı sevmem.
0
dissendium
(26.02.23)
Valla bende severim,hele de pazar sabahı güneş varsa..
0
primetime
(26.02.23)
çocukken çok gittiğim için bi iticiliği var.
0
benibulmanlazim
(26.02.23)
Eskiden hiç sevmezdim, şimdi bayılıyorum.
0
plutongezegendegilmi
(26.02.23)
Şu an gidiyorum ve hiç mutlu değilim.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(26.02.23)
Gününe göre değişir
0
birmilyonunvarmi
(26.02.23)
cok seviyorum, genelllikle sabah ekmek almak pratik degil hayat yogunlugundan ama haftasonlari vs yapmaya calisiyorum en azindan, firina giden yolun cogunun orman ve nehir kenari olmasi da isi pekistiriyor...
0
hewit
(26.02.23)
simdi aldim da geldim, seviyorum.
0
duyulmasi gerektigi kadar
(26.02.23)
5 sene önce ekmek yapma makinesi aldım. % senedir dışarıdan hiç ekmek almadım. Makineyi akşamdan sabaha programlayınca, pişen ekmek kokusuyla uyanmak paha biçilemez bir zevk.
0
Mirket
(26.02.23)
Bizim evde hiç ekmek, ıvır zıvır almaya gönderme muhabbeti olmazdı. Görevli getirirdi. Büyüdüm taşındığım apartmanda görevli yok. Ama bu sefer de ben ekmek yemiyorum :d yani sevmem. Hem ekmeği hem angaryayı.
0
ruhen hastayim ben
(26.02.23)
Ekmek almaya gönüllü giden kişi misiniz? Yoksa zorla gönderilen kişi misiniz?

ekmek tüketmeyen kişiyim. son 10 yılda toplasan 10 ekmek almamışımdır herhalde, son 2.5 yılda ise karbonhidrat tüketmedim. yani ekmek almayıp ekmek arası paket söyleme gibi bir durumum da yok artık. öncesinde çocukluk döneminde haliyle zorla gönderilendik.
0
konetsu
(26.02.23)
cocukken hep beni gonderirlerdi, o yuzden hic sevmem. sadece ekmek almak icin de kalkip bir yere gitmem zaten, tek eksik oysa ekmeksiz yerim.
0
mark greg sputnik
(26.02.23)
baba553
(26.02.23)
Şu an saat 7:00 itibariyle az sonra yapacağım eylem. Fırın çok yakın zaten.

Ekmeğin sıcaklığı için değer doğrusu ama akşama da fırsat olursa sabah için fazla ekmek alırım.
0
diyecevaplandı
(27.02.23)
(27)

ekşi'ye giriyor musunuz

benibulmanlazim
vpn le falan. yoksa aman ne uğraşacam sağa sola bakayım video falan izleyeyim mi diyorsunuz. şayet benim elim arada bir ekşiye bi bakayıma gidiyor.
vpn le falan. yoksa aman ne uğraşacam sağa sola bakayım video falan izleyeyim mi diyorsunuz. şayet benim elim arada bir ekşiye bi bakayıma gidiyor.
0
benibulmanlazim
(26.02.23)
Uğraşmıyorum hiç.
0
mekaniker
(26.02.23)
Girmiyorum uğraşmıyorum ben de. Bi eksiklik oluşturmadı şimdilik
0
ikikerekac
(26.02.23)
vpn ile ugrasmadım hiç. mevcut dnslerimle girebiliyorum

telefondan girince vpn istiyor bende. onu da kurdum ama telden pek girmiyorum
0
abelardo
(26.02.23)
gereksiz, vakit kaybı bir alışkanlık olduğunu daha iyi anladım bu süreçte. gündemi takip etmek için haber sitelerine göz atmak çok daha mantıklı.
0
p133mmx
(26.02.23)
ekşi ve reddit okurdum zaten, artık sadece reddit'e bakıyorum.
0
mrtkp1234
(26.02.23)
Uğraşmıyorum hic
0
instant crush
(26.02.23)
Girmiyorum ama çok büyük eksiklik hissediyorum 4 gündür.
Güncel ve gerçek haberleri twitter dan okumaya çalışıyorum.
Tatsız.
0
ditu
(26.02.23)
Hayatımdan çıkardım diyebilirim.

Zaten son yıllarda artarak kalitesini kaybetmişti. Yıldık artık, önceden bir ağırlığı vardı.
0
baldan kaymak
(26.02.23)
Giremiyorum vpn internet kalitesini düşürüyor. Ama çok sinirliyim giremediğim için ve neden bu olaya bu kadar az tepki verildi ben anlamadım. Aslına bakarsanız çok tehlikeli bir adım. Bilgi alabileceğimiz tek kaynak televizyon kalırsa iki günden, welcome to 1984
0
personaa
(26.02.23)
taaa windows xp döneminden beri dns ayarlıdır bende. alışkanlık artık... ve bu engelde benim internet servis sağlayıcımda dns yeterli oluyor engel filan yaşamadım. üstüne vpn de lise döneminden beri yüklü türkiyede yaşadığım için bu bir ihtiyaç. ekşiye özel bir durum yok. engel sonrasında da normalde ne sıklıkla giriyorsam aynen devam. yani uğraşmıyorum +1 ama giriyorum.
0
konetsu
(26.02.23)
okulun internetinde yasaklar geçerli olmadığı için, okuldan sıkıntısız giriyorum. zaten sabahtan akşama kadar okulda olduğum için beni çok etkilemedi yasak. ben nasılsam bundan önce aynıyım yani: giriyorum baya çok.
0
substituent
(26.02.23)
Gunde 1 defa sadece vpnle girip 5 dk bakip cikiyorum.
0
another satisfied lover
(26.02.23)
ilk iki gün girmedim. ama sıkıldım vpn açıp girdim. hani takılmak falan değil ama merak ettiğim şeyleri sözlükte arardım. kapanınca eksiklik oldu
0
paintov
(26.02.23)
dns ile giriliyor 1.1.1.1 yazabilirsiniz. vpn gerek yok şimdilik.
0
xrated
(26.02.23)
benim internet sağlayıcım ekşiye yasak koymamış
ha kullanıyor muyum yoo
0
neira
(26.02.23)
Ben de ilk 2 gün girmedim. Hatta bunu ekşi bağımlılığımı bitirmek için bir fırsat olarak gördüm. Ama sonra ekşi sözlüğün benim için çok daha fazla şey ifade ettiğini anladım. Zaten güncel siyasi başlıklara artık hep aynı şeyler konuşulduğu için çok fazla bakmazdım. Gündem başlığında da sosyal medyada ne konuşulduğunu az çok görüyordum, bu bana yetiyordu. Twitter ı da sıkı takip ederim ama ekşinin yerini çok tutmuyor benim açımdan.
Benim açımdan ekşi sözlük bazı başlıklarla güzel. Aramaya inanınca ne cevherler var. Ekşi sözlüğün trol yuvası olduğu bir gerçek ama onların zaten girdiği başlıklar belli, oralara girmezsen onları görmezsin. Ama iyi kullanınca insanın ufkunu açan çok güzel entryler var. Örneğin tarihi olaylar, tarihi kişilikler ya da kitap, film başlıkları, bilimsel terimler bunlar için elim istemsizce ekşiye gidiyor benim. Şu 2 günde bile bu anlamda yokluğunu hissettim bu yüzden ve opera yı indirdim telefona, login olmadan kullanıyorum şimdilik.
0
desktopu
(26.02.23)
vpn ile giriyorum ama canlılık yok, sıkıcı. o yüzden pek bakmıyorum.
0
candide
(26.02.23)
Girdiğimde zamanımın büyük çoğunluğu troll engellemekle geçiyordu zaten. Vpn le falan ugrasamam. Kanzuk ve trolleri takılsınlar artık rahat rahat.
0
melancholia
(26.02.23)
ben de ekşi bağımlılığımı bitirmek için bir fırsat olarak gördüm başta ve sadece geçen gün bi girip bakayım dedim. onda da çaylak olan hesabım onaylanmıştı. sonra daha da girmedim.
0
debian
(26.02.23)
Vpn’e rağmen ne uğraşacağım diyorum. Twittera giriyorum onun yerine.
0
ruhen hastayim ben
(26.02.23)
vpn kurmak zor bi şey değil. yorumlara da şaşırdım. giriyorum ben gayet. takip ettiğim güncel başlıklar var hala ihtiyaçlarını yazıyorlar insanlar. bu sebeple giriyorum sık sık.
0
anna sun
(26.02.23)
günde 1-2 kere açıp bakıyorum, rutinim değişmedi. gündemini takip ediyorum. şu an kızılay’ın ahbap’a 42 milyon liralık çadır satması başlığı var mesela gündemde.
0
deartheodosia
(26.02.23)
tabii ki giriyorum. yurtdisindayim zaten ama vpn kullanmam gerekseydi de kullanirdim. eksi sozluk en cok girdigim internet sitesi olabilir.
0
supergirl
(26.02.23)
baska haber kaynagi yok benim icin. evet giriyorum.
0
camussar
(26.02.23)
giriyorum vpn ile. Ama genelde duyuruya giriş yapmak için kullanıyorum
0
nundu
(26.02.23)
dns over https yapildigi surece giriliyor. ben hic zahmet cekmiyorum. firefox. duyuruya yoksa giremeyiz. baska hesabim yok

(bkz: dnscrypt)
(bkz: goodbyedpi)
0
kobretti
(26.02.23)
Sözlük eski sözlük olsaydı uğraşırdım belki ama şu aldığı son hali için uğraşmam.
0
yazdonumu
(27.02.23)
(4)

ankara masaj salonu/spa merkezi önerisi

semaforo de medianoche
internette yorumlara bakıyorum hepsinde yorumlar %95 iyi o yüzden oradan anlamak pek mümkün olmadı. sizde var mı ankara'da güzel masaj yaptırabileceğimiz bir yer önerisi? özellikle 1'den fazla masaj yerine gitmiş birilerinin kıyaslaması çok faydalı olur ama tek yere gittiyseniz de yazabilirsiniz tab
internette yorumlara bakıyorum hepsinde yorumlar %95 iyi o yüzden oradan anlamak pek mümkün olmadı. sizde var mı ankara'da güzel masaj yaptırabileceğimiz bir yer önerisi? özellikle 1'den fazla masaj yerine gitmiş birilerinin kıyaslaması çok faydalı olur ama tek yere gittiyseniz de yazabilirsiniz tabi.

not: sadece masaj yaptırmak istiyorum hamam, sauna vs. güzelliği pek ilgilendirmiyor o yüzden. bir de fiyat/performans yeri aramıyorum performans yeri arıyorum bir kereliğine denemek adına. tabi tutup da bir masaja 5k verecek halim yok da bir yer 500'e iyi başka yer 1500 çok iyiyse çok iyi olanı tercih ederim yani.
0
semaforo de medianoche
(25.02.23)
son 1 senedir kendime odul olarak 15 gunde bir gidiyorum masaja. pahalisina da gittim ucuzuna da. spa bolumundeki telefonda konusan kisinin iletisimi kotuyse bastan eliyorum orayi. kart gecmeyen yeri de eliyorum, kurumsalligini belli ediyor o yerin.

ankarada degilim ama tavsiye olarak size diyecegim sey, oteldeki spalara gidin. mekan sessizse en basta odeme bolumundeki yetkili kimse ona 20-30 tl bahsis verin. guzel bi masor versin size. ardindan masaja giren kisiye de en bastan 50 tl verin masaja baslamadan, pahali yerlere gitmiyorum, ama bu sekilde kaliteli hizmet aliyorum. 300-400 tl arasi sessiz otel spasi bulun yeterli. bahsisler ile guzel hizmet alabiliyorsunuz.

600 tl lik yere gidip odeme yapinca, para isletmeye gidiyor, masore gitmiyor, hurmet gormuyorsunuz pek, isin puf noktasi bahsisten geciyor. masorler endonezyali ya da taylandli olsun, ozbek,iran,turk olmasin asla.
0
sekerler diyarinda bir ruya
(25.02.23)
@sekerler pahalı yerde 600 uygun yerde 300-400 mü fiyat? pek aramalarımda 600 tl'den aşağı duymadım yorumlarda da 600'lük yerlere f/p yeri diyorlardı
0
🌸semaforo de medianoche
(25.02.23)
Daha az önce hiltonda masaj yaptırdım 90€ idi kişi başı. 70€’ya da vardı. Gittiklerim arasında hizmet bakımından en iyisi bu. Öncesinde saunayı falan da kullanabiliyorsunuz.
0
ruhen hastayim ben
(25.02.23)
Bali de 1 saat masaj 3 4 dolar. Eksi de herkes aylik 500k maas aliyor zaten. Anca atip tutuyorlar. Paranizi kaptirmayin. 350 450 tl arasi yerlere gidip bahsisle kaliteli hizmet alabilirsiniz. Grupanya tarzi sitelere goz atin. Guzel fiyatlar var.
0
sekerler diyarinda bir ruya
(26.02.23)
(5)

Yeni anneye hediye

fraise
Çok yakın bir arkadaşım bugün yarın doğum yapacak.Bebek için hediyelerimizi, altinimizi aldık ama ben istiyorum ki arkadaşıma da bir hediye alayım, lohusalık döneminde mutlu olsun. Doğumdan sonra götüreceğim.Bu dönemde ihtiyacı olacak, ona iyi gelecek neler alabilirim? Teşekkür ederim şimdiden herke
Çok yakın bir arkadaşım bugün yarın doğum yapacak.

Bebek için hediyelerimizi, altinimizi aldık ama ben istiyorum ki arkadaşıma da bir hediye alayım, lohusalık döneminde mutlu olsun. Doğumdan sonra götüreceğim.

Bu dönemde ihtiyacı olacak, ona iyi gelecek neler alabilirim? Teşekkür ederim şimdiden herkess.
0
fraise
(24.02.23)
Parfüm, nemlendirici seti gibi bir şey alın bence. Bebekle ilgili olmasın.
0
ruhen hastayim ben
(24.02.23)
Bebekle ilgili bir şey planlamadim zaten, soruyu da o yüzden sordum.

Parfüm, nemlendirici filan çok klasik şeyler maalesef. ben daha farklı ve özel bir şey arıyorum.
0
🌸fraise
(24.02.23)
Yatak basina koymalik lambader/gece isigi. Hatta ay seklinde olan "moon lamp" var. Ben olsam onu alirdim
0
nax
(24.02.23)
Lohusalık döneminde anneler genelde çok iyi hazırlanmadılarsa gündelik hayat değişikliği yüzünden depresyonda olurlar.
Ona, kendi hayatının bitmediğini, hala "yaşadığını" hatırlatacak şeyler almaya çalışın derim.
Makyaj yapmayı seviyorsa, bebeğe zararı, süt vermeye etkisi olmayacak doğal makyaj malzemeleri olabilir.
Keyfine düşkünse, banyoda kullanmalık güzel tuzlardan, sabunlardan olabilir. 15 dakika bile suyun içinde rahatlasa size minnetar olur.
Çocuk kucağında değilken sevdiği birşeyle 5 dakika bile ilgilenebilirse günü aydınlanır, ne bileyim almak istediği kitap serisi olur, sevdiği başka bişey.

Kısaca, "sen sadece bir çocuğua annelik yapan bir birey değilsin, sen kendisine özgü, ayakta durabilen bir kişisin" hissiyatını vermek lazım.
Çok saptım konudan ama sanırım anlatabildim.
0
quaker
(24.02.23)
bana yeni anne kimliğimi hatırlatan iki mug gelmişti ve çok sevmiştim, 2 yılı geçti hala kullanıyorum. birinin üzerinde mommy needs her coffee yazıyor, diğerinde tired mums’ club.
0
deartheodosia
(24.02.23)
(10)

sözlük yazarları duyuruya nasıl giriyor?

sanemz
bazı es takılı yazarlar görüyorum sözlüğe giriş olmadığına göre bu arakadaşlar nerden giriyorlar buraya?
bazı es takılı yazarlar görüyorum sözlüğe giriş olmadığına göre bu arakadaşlar nerden giriyorlar buraya?
0
sanemz
(23.02.23)
Vpn ile yönlendirme sonrası düz bağlantı oluyor zaten kaşe bellekte kalıyor bütün gün idare ediyor.

Sözlük de şu an pasif vaziyette değil epey azalmıştır trafik tabi ama giren giriyor.
0
hedep
(23.02.23)
Vpn ile.
0
ruhen hastayim ben
(23.02.23)
yurtdisi..
0
cooperr
(23.02.23)
Vpn veya yurtdisi
0
fakyoras
(23.02.23)
Sözlükte baya aktif şuanda zaten.
0
zimbirik
(23.02.23)
VPN üzerinden sözlük, oradan da duyuru
0
oligomer
(23.02.23)
duyuru kapalı değil ki? ben sözlüğe giremiyorum. duyuruya giriyorum
0
b1020
(24.02.23)
ben yeni hesap açtım :p
0
1331c112
(24.02.23)
vpn.
Eksisozluk.com/sub-etha ‘ da sözlük bu arada, ne alaka
0
piranase
(24.02.23)
Bence duyuruya da normal giriş hakkımız olmalı es takısı da opsiyonel olmalı hocam. Cevap veriyorum vpn
0
guitarissimo
(24.02.23)
(16)

Kararsızım farklı görüşlere ihtiyacım var

madurumdamadurum
Merhabalar herkese güzel ve sağlıklı günler dilerim.Yaklaşık 2 seneye yakın süren bir ilişkim var. Bu sürecin başında da bazı sancılı durumlar yaşandı örneğin; eski sevgilisi gelip bununla birlikte olma saçma biri vs minvalinde konuşma dahi yaptı ancak ben eski defterlerin fikirleri ile hareket etme
Merhabalar herkese güzel ve sağlıklı günler dilerim.
Yaklaşık 2 seneye yakın süren bir ilişkim var. Bu sürecin başında da bazı sancılı durumlar yaşandı örneğin; eski sevgilisi gelip bununla birlikte olma saçma biri vs minvalinde konuşma dahi yaptı ancak ben eski defterlerin fikirleri ile hareket etmeyi değil karşımdakini tanımayı tercih ettiğim için pek fazla umursamadan devam etti.
Bu süreç içinde klasik fazla heyecanı olmayan bir ilişkiye sahip oldum.
Sonrasında aynı şehirlerde yaşamaya karar verdik( verdi. ) çünkü ben yanıma gelmesini desteklemedim bana maddi açıdan bir devrilme ile geleceğini biliyordum ve neyse olan oldu. Bu süreçte eylül ayında geldi ve halen iş bulamadı doğru düzgün ( fazla çabası yoktu görünürde max çabası kariyer.net-ilan-başvur butonuna tıklayıp tamam yaptım başvurdum başvuruyorum işşte çabalıyorum demesiydi) her neyse halen bulamadı ve bu süreçte gerekse kirası gerekse faturası gerekse diğer masraflarını benden talep etti ve ocak ayına kadar karşıladım ( bu arada kadınım ) sonrasında çevreminde baskısı ve bana da ağır gelmesi ile karşılamamayı tercih ettim ( 24 yaşımdayım 28 yaşında ) tabi hal böyle olunca ipin ucu kaçtı ilişki ilişkilikten çıktı aynı şehirdeyiz görüşürsek max haftada 1 kere görüşüyoruz onda da heyecan duymuyorum hemen bitsin gidelim derdine girip ruhum sıkılıyor bununla birlikte tabi yoruluyorum ancak bir yandan da vicdan yapıyorum benim için geldi şuan yüz üstü bırakmam hata olur diye sabrediyorum ( ki benim için gelmediğini söyleyen tanıdığımda var bu birazda önceden birkaç kişiyi dolandırdı bu sebeple kaçtığını söylüyor ve sadece tahmin). Durum bu olunca bende hem boşlukta hemde dertli kederli sürükleniyorum. Gün içinde aklıma gelmiyor bir yere alayım götüreyim muhabbetlerine hiç girmiyorum çünkü hep ben yönlendirdim ve yoruldum. Romantik durumları hiç sormayın bir romantik sofra kurmuşluğu bile yok 6 aydır aynı şehirdeyiz. Ne yapmalıyım? Vicdan yapmam normal mi fazla mı salağım açık olabilirsiniz.
Edit: Dün güzel bir konuşma yaptığımı düşünüyorum. Konuşma içinde bencillik yaptı ağırlıklı olarak ve bugünde sanki ben sorun yaratmışım gibi trip atıyor. :)
0
madurumdamadurum
(23.02.23)
birkaç kişiyi dolandırmış ve bulunduğu şehirden kaçmış birini, herhangi bir duygusal veya fiziksel çekim duymadığınız ve haftada bir görüşüp hiç bir heyecan duymadığınız halde masraflarını karşılayacak şekilde besliyorsunuz yani. durumun saçmalığını daha fazla konuşmaya gerek var mı.
0
roket adam
(23.02.23)
yol ver gitsin ya uğraşılır mı bununla. anlattığına göre bence de senin için gelmemiş. senin için gelse tutunmak için bişeyler yapar iş bulur vs..
0
hobarey
(23.02.23)
Aileden biri olsa anca bu kadar yapılır. En kısa yoldan yol verin.
0
FAtE
(23.02.23)
bu kişiye düşündüğün gibi borçlu değilsin, onu sen düze çıkaramazsın, temiz doğrudan bir ayrılık konuşması yapın
0
freebird5406_2
(23.02.23)
Sorunuzun cevabini gayet iyi biliyorsunuz da, bence iliskinizden kendinizi siyirmayi becerdikten sonra neden diye sorun kendinize, neden bir insani asalak gibi beslerken ayrilmak istedigimde sucluluk duyuyorum, neden boyle bagimli bir iliskideyim, neden bir yetiskinin sorumlulugunu bu sekilde alma ihtiyaci hissediyorum, neden iliskide aslinda cevabi hayir olan her soruya/adima evet cevabi verip isi buraya getirdim, neden bu kisi, vs. Vs. Enteresan seylerle karsilasabilirsiniz.
0
kassiopeia
(23.02.23)
Herkesin zor geçen bir dönemi olabilir bunun kadını erkeği yok. Fakat anladığım kadarıyla karşı taraf bundan rahatsızlık duymuyor ve işi düzeltmek için yeteri kadar çabalamıyor. Ben bu durumda fedakarlık yapmazdım. Başkalarına gösterdiğimiz fedakarlığı kendimize de göstermeliyiz.
0
ruhen hastayim ben
(23.02.23)
Yahu siz kendinize düşman mısınız? Karşı tarafa sergilediğiniz merhametin, ince düşüncenin, fedakarlığın %10'unu kendinize sergileseniz zaten doğru cevaba ulaşacaksınız. Bakın, @ruhen hastayim ben gayet güzel tespit etmiş. Karşı taraf ne olup bittiğinin farkında, bundan herhangi bir rahatsızlık duymadığı için düzeltmek için de herhangi bir efor sarf etmiyor. Yani kendisine saygısı yok ki size saygı gösterebilsin. Bu yüzden (bence) bir an önce yollarınızı ayırmanız doğru olur. Tabii tedbirinizi de almanızı isterim, şöyle ki uzun zamandır bu rahatlığa alıştırdığınızdan herhangi bir planı yoktur. Siz onu hayatınızdan çıkaracağınızı söyleyeceğiniz zaman (tabii kararınız bu yönde olursa) kendi şehrinde dahi olmadığı aklına dank edeceğinden çaresizlik hissiyle saldırganlaşabilir.
0
zaman ilac degil insanlar unutkan
(23.02.23)
şok içinde okudum yazdıklarını. bu kadar şeye rağmen hala beraber olmanı kabullenemedim. insan bunu kendine neden yapar ki? bas tekmeyi geç.
0
amour fou
(23.02.23)
ayrıl coco
0
vudin
(23.02.23)
ayril coco+
aski icin isi gucu birakip sehir degistirmek ne ya. o kadar öluyosa ve yiyosa evlenseydi ne milleti oyalayip sömüruyor maddi manevi
0
ala09
(23.02.23)
Bacım asla vicdan yapma herif seni kullanıyo
Ayrılmak yüzde binbeşyüz hakkın
Adamın da bi numarası yok zaten
Bas tekmeyi bacımmm basss
0
photo85
(23.02.23)
daha önce sana hiç saf oldugunu söyleyen oldu mu?
0
abelardo
(23.02.23)
Bu adam tam bir asalak, benim şu yaptiklarini okumam bile ondan koşarak uzaklaşmam icin yeterli. Siz hala neyi bekliyorsunuz?

Gercekten sizin icin mi geldigini dusunuyorsunuz? Adama sponsor olmussunuz.
0
balpolen
(24.02.23)
cok pis manipule edilmissin. adam mi yapti yoksa sen kendi kendine mi tribe girdin bilmiyorum ama halin hal, yolun yol degil.

acilen kendine gelmen lazim. bizim koyde oyle adama “yuru hadi anan don giydirsin” derler.
0
alperz
(24.02.23)
ayrıl coco
0
1331c112
(24.02.23)
öncelikle aynı evde yaşayacak olsanız sizin için gelmesi bir nebze mantıklı, ama hem sizin için geliyor hem öncesinde iş aramamış hem de kirasını ve masraflarını size yıkıyor bir de üzerine vicdan yapıyorsunuz. karşınızdaki profesyonel bir manipülatör ve aynı zamanda dolandırıcı gibi duruyor. sizle görüşmediği 6 gün de yeni birilerini arıyor muhtemelen.
0
bana bir nick verin
(26.02.23)
(8)

Sokaktan sahiplenilen kediye eziyet mi ediyoruz?

gallienus
5-6 aydır dükkanda baktığımız bir sokak kedisi vardı, kendiliğinden gelip sahiplenmişti mekanı hatta geceleri dükkanda kalıyordu. Hastalandıkça veterinere falan götürüp getirdiğimiz, kısırlaştırdığımız bir arkadaş bu. Neyse en son dışarıda ayağını sakatlayıp geldi, veterinere götürdük yine ve "bu ya
5-6 aydır dükkanda baktığımız bir sokak kedisi vardı, kendiliğinden gelip sahiplenmişti mekanı hatta geceleri dükkanda kalıyordu. Hastalandıkça veterinere falan götürüp getirdiğimiz, kısırlaştırdığımız bir arkadaş bu. Neyse en son dışarıda ayağını sakatlayıp geldi, veterinere götürdük yine ve "bu yara iyileşene kadar dışarı çıkamaz çünkü yakalık takılacak ve ilaç kullanması gerek" dedi. Biz de mecburen eve getirdik kendisini, sonra da dışarı bırakmaya kıyamadık ve komple sahiplenmiş olduk. Kendisi aşağı yukarı 1 yaş civarında.

Sorun şu ki bizim ev bahçe katında, balkon direkt arka bahçeye bakıyor ve arka bahçede de yoğun bir kedi trafiği var. Burda insanlar sağolsunlar sokak hayvanlarıyla ilgilenip besliyorlar.
Bizim oğlan da sonuçta hayatının en az 1 yılını sokakta geçirmiş olduğu için sürekli dışarı çıkmak istiyor. Sürekli pencerelerin, kapının önünde bağırıp duruyor. Gel gelelim biraz saf bir arkadaş kendisi, dışarıdayken habire dayak yiyor. Zaten insanlara da çok yakın, hiç kaçma huyu vs yok.
Ben bu noktada arada kaldım artık. Bu hayvanı evde tutmak sanki ona işkence ediyormuş hissi vermeye başladı, çünkü sürekli çıkmak istiyor. Dışarıda bir kedi görse aklı çıkıyor, evin içinde dört dönüyor. Ama dışarı salmak da istemiyorum çünkü dışarıya çok da uyum sağlayabilecekmiş gibi gelmiyor.
Onu da geçtim evdeki hayvanı tutup sokağa salmak vicdanen hiç iyi hissettirmiyor.

Kapıyı açalım, çıkıp dolaşıp gelsin seçeneği malesef mümkün değil, çünkü evdeki herkes çalışıyor. Evde kimse yokken ya da kapı kapalıyken dönerse istediği gibi içeri giremeyebilir.
İkinci kediyi sahiplenmek de şimdilik yine pek mümkün değil.
Bu arada dükkanda bakarken de genelde dükkanda takılırdı. Akşama kadar minderinin üstünde yatardı, arada bir kısa süreliğine gidip dolaşıp gelirdi (nadir de olsa uzun süre gidip 2-3 gün gelmemişliği de var tabi).

Bu durumda ne yapmalı? Hayvana eziyet mi ediyoruz bu şekilde, yoksa iyilik mi etmiş oluyoruz? Bir yerden sonra bağırıp bağırıp umudu keser mi, ya da umudu kesmeyip bağırmaya devam etse bile umursamamalı mıyız?

Bu arada dışarıya çıkmak istemesi dışında tam bir ev kedisi diyebilirim, fazlasıyla insan canlısı. Gelir sürekli yanımızda yatar, sevdirir vs.

Bu durumda ve mevcut yapılabilecek şeyler ışığında, en doğru hareket ne olur, ne yapmalı?
0
gallienus
(23.02.23)
büyük iyilik yapmışsınız, bağırmaya devam edecektir, yapacak bir şey yok, bir kedi daha alsanız daha iyi olur tabi, biraz oynarlar biraz da atışırlar, oyalanırlar.
0
tiny penny
(23.02.23)
Hayvana eziyet etmiyorsunuz hocam sokakta 2 yıl yaşayıp öleceğine evinizde ona güzel bir ömür sağlamış olacaksınız. Benim biri sokaktan olmak üzere 3 kedim var ev müstakil ve dışarıda bahçede baktığım kediler var. Bizim haydutlar 9-10-4 yaşlarında olmasına rağmen görünce hala evde dört dönüyorlar kapı-pencere. Halbuki dışarıyı görmediler hiç 4 yaşında olanı 4 aylıkken sokaktan kurtardık.

Dolayısıyla dışarıya alışkın olduğu için yapmıyor, iç güdüsel olarak yapıyor. İkinci kedinin maddi külfet dışında hiçbir zorlugu yok bu arada, aksine daha kolaylık oluyor. Ama olmuyorsa olamayacaksa da evde kalmaya devam etsin, çünkü ne yaparsanız yapın o huyu isteği değişmeyecek.
0
FAtE
(23.02.23)
Ben tam tersi eziyet olduğunu düşünüyorum. Hepimiz hayat şartları altında mücadele ediyoruz bizi de yemeğin suyun olduğu, tehlikenin olmadığı hücrelere kapatsınlar madem.
0
ruhen hastayim ben
(23.02.23)
"Hayvana eziyet etmiyorsunuz hocam sokakta 2 yıl yaşayıp öleceğine evinizde ona güzel bir ömür sağlamış olacaksınız."

Normalde bunu ben de düşünüyorum ama geçen gün internette bir video gördüm. Bir kedi petshopta camın önünde habire gidip gelerek bağırıyordu, belli ki hayvan psikolojik anlamda çökmüş durumdaydı, kafayı yemiş sıkıntıdan. Tabi o kedide korku durumu falan da vardır mutlaka. Ama bizimkine bakınca acaba psikolojik olarak hayvan sıkıntıya giriyor mu diye endişelenmiyor değilim. Camdan habire dışarıdaki kedileri izliyor, evin içinde o camdan o cama koşuyor, bağırıyor falan. Kendimi onun yerine koyunca kafayı yerdim heralde diyorum.

Bu arada yıllardır kedi sahibiyim ben de normalde. 2 kedimi evlendikten sonra eski evde bıraktım düzenleri bozulmasın diye, annemle takılıyorlar. Normalde almak istiyordum ama sırf korkmasınlar vs diye almadım. Onların dışında 2 ayrı kediyi daha sokaktan sahiplenmiştim ama ikisi de genetik sağlık sorularından dolayı hayatını kaybetti. Yani 2 kedi olmasının çok iyi olacağını biliyorum ama mevcut durumda, bu evde 2 kedi şimdilik çok mümkün değil. Kedi sahibi olma konusunda tecrübeli olduğum için "ya bu hayvan dışarıda daha mutlu olur, o zaman salalım gitsin" diyemiyorum direkt. Tam tersi evde kalırsa daha sağlıklı ve uzun bir hayatı olacak biliyorum, ama hayvanın durumunu görünce de ilk defa "acaba sokakta daha mı mutlu olurdu gerçekten?" diye sormadan edemiyorum.
0
🌸gallienus
(23.02.23)
ruhen hasta kardeşim; kedilerle insanları mukayese etmek yanlış olur; örneğin kısırlaştırmayayım çiftleşsin diyen de var ama çok yanlış, kedinin sağlığı için kısırlaştırmak lazım. kediler evcil hayvanlardır, domesticus ve yerleri kalabalık, trafikli yollar değil. Ya fip'den ölüyorlar ya da ezilip ölüyorlar, bazısı işkence görüyor, bazısı çok korkak dayak yiyor, karakterleri de çeşit çeşit. maalesef belediyelerin verdiği veterinerlik hizmeti her hayvana ulaşmıyor ve sürekli türüyorlar, yavruların çoğu zaten çok dayanamıyor. iyi ki genel olarak kedi sever bir milletiz de sahiplenenler oluyor, tedavi ettirip bakıyorlar.
0
tiny penny
(23.02.23)
Tuvaleti temiz ise, yaklaşık 6 hafta içinde alışır genelde.

Sokak kedisi olduğu için, ve gündüz yanında kimse yoksa korkması normal, tek çözümü ikinci bir kedi olması.

Kötülük yapmıyorsunuz. 2 yıl olan ömrünü 14 yıla çıkartıp, konforlu bir yaşam ve dostluk veriyorsunuz. Devam :)
0
alfired
(23.02.23)
Ben eziyet ettiğinizi düşünüyorum.
Dışarıda eziyet görebileceğinin, aç kalabileceğinin o da farkında. Zaten evde kalmayı tercih eden kedi eve girmek için bi yol buluyo, içeri kaçıyor hayvan. Ama bazısı da ne olursa olsun dışarıyı tercih ediyor. Yemeğini suyunu veriyorsanız bırakın hayvanı. Hapise kapatmaktan farkı yok. Önünde sonunda illaki alışacak evet. Ama sizi de hapise kapatsak siz de alışırsınız zaten. Alışacak olması ve daha uzun yaşayacak olması bunu istediği anlamına gelmiyor hayvanın.

Eskiden sizin dükkanda takıldığı hali çok iyiymiş mesela.

Benim bi arkadaşın kedisi de gidip geliyordu. Sabah çıkıyordu evden evde yaşayanlarla beraber, akşam herkes eve gelince kapıda olursa tekrar eve alıyorlardı.
0
zimbirik
(23.02.23)
bizim de bahcede baktigimiz bir kedi vardi, kedi bizim eve gire cika ev kedisi oldu, her sabah disari cikmak istiyor birakiyoruz, ogleden sonra geri geliyor, aliyoruz. ozgurlugun tadini bildikleri icin arada bir disaari cikmalarina izin vermek lazim bence
0
monicapp
(24.02.23)
(10)

Gelmeyen Pasaport?

cockiness
30 aralık'ta yeni pasaport için başvurdum ama hala "Başvurunuz basım öncesi kontrol aşamasındadır." şeklinde yazıyor. Yakın zamanda bir seyahatim yok ama planlamayı düşünüyorum. Fakat ne zaman geleceğini bilemediğim için erteliyorum. Çabuk gelmesi için yapmamız gereken bişey var mı? Yoksa hiçbir şey
30 aralık'ta yeni pasaport için başvurdum ama hala "Başvurunuz basım öncesi kontrol aşamasındadır." şeklinde yazıyor.

Yakın zamanda bir seyahatim yok ama planlamayı düşünüyorum. Fakat ne zaman geleceğini bilemediğim için erteliyorum. Çabuk gelmesi için yapmamız gereken bişey var mı? Yoksa hiçbir şey yapmadan mecbur bekleyecek miyiz?
0
cockiness
(23.02.23)
7 aralıkta başvurmuştum, geçen hafta teslim edildi. karşılaştırabilmeniz için söylemek istedim.
0
prezarlatif
(23.02.23)
Ben hiçbir şey yapmadan bekledim 2 ayı bulmuştu gelmesi.
Bir arkadaşım arayıp seyahat edeceğini hızlandırmanın mümkün olup olmadığını sormuştu, eğer bileti gönderirseniz hızlandırırız demişlerdi.
0
Dağcı
(23.02.23)
Hemen tüyo vereyim, amme hizmeti, ben de sözlükten öğrendim. 30 aralıkta istanbulda başvurduk gelmedi, 1 ayı geçti. 199u arayıp acil dedik, yine gelmedi.
Komşk ama çözüm: nüfus işlerini mention edip tweet atın, ısrarla yapın. Bize 3.sünde döndüler. Cumartesi gece basıldı zart diye geldi
0
gadlemler
(23.02.23)
Biz de aynı gün başvurduk hala gelmedi, geçen cuma 199 u arayıp umreye gidicez çok acil annemler son günlerini yaşıyor dedim.

Tamam hemen hızlandırıyorum kayıt açıyorum, haftaya cuma size ulaştırmaya çalışacağız dediler.

Deprem bölgesindeyiz umarım iletmede sıkıntı çıkmaz ama hala basım öncesi kontrol aşamasında diyor.

Üstteki taktiğim işe yaramadıysa şu tweet i bi deneyelim bakalım. Bi arkadaşım da 199 u arayıp benim yaptığım gibi çözmiş 1 hafta sonra gelmiş.

Ama bu sene çok fazla harç bedeli falan eklendiği için bence normalin üstünde bir başvuru oldu. O yüzden ekstra uzun sürüyor olabilir.
0
ananiyimioguz
(23.02.23)
Babaannemin de 2 ay doldu hala basım öncesi kontrol aşamasında. Şubat başında 199u aradık yine çare olmadı.

Mail adresleri var. Sanırım uçak bileti falan yollamak gerekiyor. Tam ben de böyle bir duyuru açacaktım, sizin duyuruyu gördüm.
0
Cesario
(23.02.23)
Ocak’ta başvurdum hiç telefon falan etmedim 2 haftada elimdeydi. Bence aralıktaki fiyatlar zamsız olduğu için öncelik verilmiyor.
0
ruhen hastayim ben
(23.02.23)
Ben de 19 aralıkta başvurdum, basım öncesi kontrol aşamasında diyor. Acelem olmadığı için aramadım, ama aceleniz varsa seyehatiniz yaklaşıyorsa uçak biletlerini filan göndermek işe yarayabilir.
0
turuncu tonlarda
(23.02.23)
Ben de 28 Aralık'ta başvurdum. Hâla beklemede. Yapacakları işe tüküreyim.
0
oligomer
(23.02.23)
Arkadaşlar selam, bir gelişme var mı? Aralıkta başvurmuş olup da pasaportu gelenler var mı? Benimkinden hala ses yok :/
0
turuncu tonlarda
(16.03.23)
Ben twitterdan da yazdım, 2 gün sonra kargoya verildi diye mesaj geldi. Daha gelmedi ama.
0
ananiyimioguz
(16.03.23)
(10)

insanın önemsizliği ve anlamsızlığı temalı/dokunuşlu roman önerisi

mark greg sputnik
konu doğrudan böyle olmak zorunda değil ama okuduğunuzda "ulan milyarlarca yıllık gezegene öylesine gelmiş, kendi küçük dünyası dışında hiçbir manası olmayan tırto adamlarız" düşüncesi uyandıran; felsefi yönü olan (ama fazla olmasın) ama herkesin anlayabileceği bir dille yazılmış romanlar önerir mis
konu doğrudan böyle olmak zorunda değil ama okuduğunuzda "ulan milyarlarca yıllık gezegene öylesine gelmiş, kendi küçük dünyası dışında hiçbir manası olmayan tırto adamlarız" düşüncesi uyandıran; felsefi yönü olan (ama fazla olmasın) ama herkesin anlayabileceği bir dille yazılmış romanlar önerir misiniz? camus ve sartre okudum, onların anlayışı biraz öyle hissettirmişti. benzer şekilde babalar ve oğullar da oraya dokunuyor ama tam olarak konu bu değil. en azından bana öyle geldi.

bu arada hikayenin dramatik olmasına gerek yok, yani önemsizlik ve hiçlik pozitif bir şey de olabilir yerine göre. böyle bi şeyler arıyorum. doğrudan roman olur, yazar veya tür önerisi olur vs... aslında bu konularda felsefi okuma yapmak da fena fikir değil ama benim altyapım yok. bir sayfalık cümlelerin içinde kayboluyorum, hiçbir şey anlamıyorum. o yüzden öyle bir öneriniz varsa temel seviye olsun lütfen, yani "alman istiyorsan faust hocam" durumu olmasın plz tşk
0
mark greg sputnik
(22.02.23)
Kuyruklu yıldız altında bir izdivaç
0
baba553
(22.02.23)
Sorunuzun başını okuduğumda direkt aklıma Dino Buzzati'nin Tatar Çölü romanı geldi. Aslında çok bağlantılı değil ama bir göz atabilirsiniz.
0
hayalhayal
(22.02.23)
O zaman Camus' ya Kafka'ya ilham veren bir kitap önereyim: Herman Melville - Katip Bartleby
0
Amaranta ursula
(22.02.23)
@hayalhayal,

tatar çölü en sevdiğim romanlardan biri. aslında tam olarak öyle bir şey aradığım. tatar çölü'nü okumak kolaydı ama kamyon gibi çarpıyordu. ekşi tabiriyle cidden tam olarak "ufku iki katına çıkaran kısa kitaplar"dan biri :)
0
🌸mark greg sputnik
(22.02.23)
Tatar Çölünü beğendiyseniz Kobo Abe- Kumların Kadınını tavsiye ediyorum. Birde Yukio Mishima'nın "Denizi Yitiren Denizci" kitabı var ben bunuda beğenmiştim.
0
hayalhayal
(22.02.23)
Viktor E. Frankl - İnsanın Anlam Arayışı
0
gallienus
(22.02.23)
Georges Perec - Uyuyan Adam

İlle de roman olsun demiyorsanız, Eski Ahit'in "Vaiz" isimli bölümünü de ilginç bulabilirsiniz.
0
huçi kuçi
(23.02.23)
Açlık - knut hamsun
0
ruhen hastayim ben
(23.02.23)
Sanırım böyle birşey aradığınız:

Roman değil, film. Ancak arayışınıza uygun: White Tiger (YouTube üzerinde ucretsiz yayınlı).
0
alfired
(23.02.23)
Erlend Loe - Doppler.
0
charbiel
(23.02.23)
(14)

Sözlük kapatıldı diyorlar...

msb
Cayır cayır girebiliyorum ben.Sizde durum nedir?
Cayır cayır girebiliyorum ben.

Sizde durum nedir?
0
msb
(21.02.23)
opera vpn ile girebiliyorum
0
nothing in my way
(21.02.23)
Vpnsiz mobil veri ile girebiliyorum wifi ile çok yavaş.

Edit: youtu.be
0
ruhen hastayim ben
(21.02.23)
Allah allah ne vpn var ne başka bi şey.. Ben neden girebiliyorum acaba? Masaüstü bilgisayarımdan wifi ile bağlanıyorum, gayet de akıcı ve hızlı. ilginç.

EK: Şimdi mobilden denedim oradan girilmiyor.
0
🌸msb
(21.02.23)
ben tamamen normal ve hızlı bir şekilde hem mobil hem laptoptan girebiliyorum. turkcell ve turkcell superonline, şaşkınım 8 şubatta koştura koştura twitter ı ilk engelleyen turkcelldi.

edit: derken mobilde app gitti. ama superonline sorunsuz şimdilik, sözlükte onun da gittiği yazıyor, kısa süre içinde o da gidecek sanırım.
0
hypathia
(21.02.23)
Erişime engel getirilmiş dedi Fatih Altaylı.
0
Mirket
(21.02.23)
Abi ne diyelim boruda kalan sözlüğü kullanıyorsundur belki, sende de kesilir birazdan.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(21.02.23)
turkcell superonline ile girebiliyordum ama şu an giremiyorum, geç haberleri oldu (???) galiba.
0
deartheodosia
(21.02.23)
@forvet sesli güldürdü :)

Haklısın sanırım.
0
🌸msb
(21.02.23)
ispye göre değişiyor. dns hijacking olayı yoksa sadece dns ayarıyla giriliyor. engellerden bağımsız olarak alışkınlıktan zaten 15 yıldan fazladır hep dns ayarlıdır cihazlarımda. isp de millenicom ve engel yok şu haliyle. dükkanda da türknet var onda da engel yok.

superonline ve türk telekom en son dns hijacking yapıyordu yani sen gidip cloudflare veya google dns de girsen zorla kendi sunucularına yönlendiriyorlardı veya deep packet inspection vs. ile engelleyebiliyorlar. bunlar şuan için millenicomda yok.
0
konetsu
(21.02.23)
VPN olmadan açıyor, belki DNS yüzünden olabilir.
(bkz: 1.1.1.1)
0
late viper
(21.02.23)
Hala çılgınlar gibi girebiliyorum.

DNS 8.8.8.8 bu arada. Türk Telekom.
0
🌸msb
(21.02.23)
operayla girmeye çalışıyorum ama yazar girişi yapamıyorum. captcha görünmüyor
0
regina phalange
(21.02.23)
brave için veepn
ya da 1.1.1.1
0
rakicandir
(22.02.23)
giremiyorum, sayfayi bile acamiyorum hatta dun aksamdan beri.
0
in vino veritas
(22.02.23)
(9)

Kedinin perdeyi tırmalaması

orin
Merhabalar. Kızımın çok istemesi üzerine 4-5 ay kadar önce kedi sahiplenmiştik. Normalde evdeki çoğu şeyi tırmalıyor geçen yıl aldığımız bir yatağın kumaş olan bazasını ve başlığını mahvetti. Buraya kadar çok sorun etmedim fakat geçen hafta dünyanın parasını verip aldığımız perdeleri geldiği gün tır
Merhabalar. Kızımın çok istemesi üzerine 4-5 ay kadar önce kedi sahiplenmiştik. Normalde evdeki çoğu şeyi tırmalıyor geçen yıl aldığımız bir yatağın kumaş olan bazasını ve başlığını mahvetti. Buraya kadar çok sorun etmedim fakat geçen hafta dünyanın parasını verip aldığımız perdeleri geldiği gün tırnakları ile söktü ve sökmeyede devam ediyor. Öncekiler neysede bu beni baya bi çıldırtıyor. Tırmalama tahtası da var fakat nerede tırmalanmayacak şey var orada bitiyor. Biliyorum hayvan kızmaktan felan anlamaz ama yok mu bunun bir yolu. İnternette tırmalamamasını istediğiniz bir yeri tırmaladığında su ile uzaklaştırın zamanla öğrenir yazıyor ama tüm gün evde yokuz tırmalayacaksa o zaman da tırmalar.
0
orin
(20.02.23)
Tahta yerine sizin eşyalarınızı tırmalıyor çünkü sizin kokunuz var ve baskın gelmek istiyor. Çift yönlü yapışkan bantlar ile bantlarsanız bırakabilir, gerçi alışmış ve hiç bırakmayacak da olabilir. Hatta artık kediyi eve aldıktan sonra eşyalar ikinci planda olmalı da denebilir.
0
ruhen hastayim ben
(20.02.23)
6-7 sene kedi besledik, tırmalama huyunu kesinlikle çözemedik. koltukların canına okununca en son streç filmle streçlemiştik. kedi bu. ruhen hastayım ben'e katılıyorum.
0
roket adam
(20.02.23)
yapacağınız bir şey yok, o perdeleri tırmalayacak. koltukları tırmalayacak. halıyı tırmalayacak. hayvanın doğasında var.
0
deartheodosia
(21.02.23)
"Bir şey yapılamaz"a katılmıyorum. Bu hayvanlar aşırı derecede akıllı ve eğitilebilir. Evdeki mevcut 2 kedime evin kurallarını, ne "yapılabilir" ne "yapılamaz" öğrettim.

Yapılmaması gereken bir hareketi yaptıkları zaman çok şiddetli bir şekilde "şşşşşşşttttttt" efekti anlık olarak onları korkutup kaçırıyor olsa da uzun vadede yapmamaları gerektiğini öğretiyor.

Deri koltuğu gerine gerine tırmalıyor mesela.. Anında baş parmağım havada bir şekilde "hşşşşttttt" efekti! Mal mal bakıyor bi süre. Tekrar devam mı etti yine aynı tepkiyi gösteriyorum. Böyle böyle onun yanlış bir şey olduğunu idrak ediyorlar.

Bıkmayın usanmayın, sonunda öğrenecekler.
0
msb
(21.02.23)
Tırnaklarını kesmenizin faydası olacaktır. Nasıl kesileceğini YouTube'dan izleyin, kedi makası 20-30₺ bir şey. Denemeye değer. Bizim kedi tırnakları kesilince tırmalamayı azaltıyor.
0
malheiros
(21.02.23)
hem dikey olan tırmalama hem de yatay olan yer için olandan alın. birde dikey olanın boyu önemli uzunca olandan almanız lazım ki hayvan gerinerek tırnaklarını geçirsin.
kızacaksınız şşşt sesi ile ve kızdıktan sonra bir oyuncağa yönlendireceksiniz ki anlasın, bu anlama neredeyse 1 ay+ sürüyor.
bizimki koltukları anladı çok nadir koltuğa gidiyor ama halıların hali içler acısı ona engel olamıyoruz ve gözden çıkardık, yinede halıya tırnak geçirdiğinde şşşt sesini duyunca koşarak tahtasına gidiyor (gitmediğide çok ama arada gitmeside bişey)

koltuklara birde tırmaladığı yerlere örtü serin mümkünse hoşuna gitmeyen kumaştan olan örneğin çarşafı çok tırmalamıyor ama battanıye türevi şeyler çok hoşuna gidiyor

narenciye kokusunu sevmiyorlar, bir fıs fıs içine limon suyu koyarak en çok gittiği bölgeye sıkın eğer etki ederse bir süre düzenli sıkarsınız

msb +1
0
eja
(21.02.23)
Tırmalama esnasında ismini yüksek sesle söylemeyi yada kızma tabirleri kullanmayı ben de denedim. Fakat işin garibi bir yerleri tırmalamaya başladığında hemen gözlerime bakıyor. Sanki inadına yapıyormuş gibi:)
0
🌸orin
(21.02.23)
Ben çıkmasını istemediğim yerlere portakal yağı veya greyfurt çekirdeği yağı gibi turunçgil yağı damlattigim sudan sıkıyorum. Hoşlarına gitmiyor bir süre sonra vazgeçebilir bu alışkanlıktan. Tabi uçucu yağ olduğu için tam çıkarken görüp sert Bi şekilde adını seslenip sonra perdeye sıkmak lazım. Bi sure sonra koku gidecek. Kediye sakin sıkmayın :) ha benim perdelerim gidik. Orası ayri. Ama ben perdeleri pek umursamadim. Kedilerin biri perdeleri hiç umursamiyo biri tırmanmayi seviyo. Kedinin huyuna göre degisiyo heralde.
0
faredenkorkankedi
(21.02.23)
hayvan aslında kızmaktan ve neyin yasak olduğunu göstermekten anlar ve eğitilebilir. tırnakları düzenli kesebilirsiniz. şu an eğer yavruysa çok hareketli ve oyuncu olması normal.

bizim iki kedimiz yasak olan odaya normalde girmezler eğer girerse de tedirgin girer adını söyleyince kaçar, yemek masasına çıkmazlar mesela. yemek istiyorsa sandalyede sessizce bekler verilirse yer. ancak bu ilk başta böyle değildi tabi. ama öğrendiler.
0
orpheus
(21.02.23)
(4)

Otomatik ödemede yeterli para yoksa ne zaman çekim yapılır

condom kurşunu
Bugün akşm 6da mesaj geldi faturanız ödenemedi diye. Hesaba para attım ne zaman çekerler acep faiz işler mi?
Bugün akşm 6da mesaj geldi faturanız ödenemedi diye. Hesaba para attım ne zaman çekerler acep faiz işler mi?
0
condom kurşunu
(20.02.23)
Artık çekmez. Sizin bir daha göndermeniz gerek diye biliyorum.
0
ruhen hastayim ben
(20.02.23)
manuel ödeyin. çekmez şu an.
0
jelly bear
(20.02.23)
benim her gece 2-3 sularında tekrar deniyorlardı bi ara hesaba para atmayı unutuyorum diye. ama hem şirket hem de bankayla alakalıdır diye düşünüyorum bu.
0
avatar is back
(20.02.23)
Bes öderken haftaiçi tekrar deniyordu çekmeyi diğer ödemeleri bilmiyorum
0
kararsızataletfilozofu
(20.02.23)
(12)

Yatak örtüsünü 3 günde bir değiştirmek gerçekten abartı mı?

denizgonen
Ekşideki başlığa istinaden yazıyorum. Yorgan kılıfını haftada 1 değiştiriyorum. Alezleri ayda bir yıkıyorum. Yatak örtüsünü ve yastık kılıflarını ise 3 günde bir değiştiriyorum. tek yaşıyorum, erkeğim. abartıyor muyum yani ben şimdi sıklık olarak?zaten yatak örtüsü incecik lastikli bir şey. ucuz da
Ekşideki başlığa istinaden yazıyorum. Yorgan kılıfını haftada 1 değiştiriyorum. Alezleri ayda bir yıkıyorum. Yatak örtüsünü ve yastık kılıflarını ise 3 günde bir değiştiriyorum.
tek yaşıyorum, erkeğim.

abartıyor muyum yani ben şimdi sıklık olarak?

zaten yatak örtüsü incecik lastikli bir şey. ucuz da çıkarıp yenisini takmak 1 dakika almıyor. yastık kılıfları da aynı şekilde. incecik örtüler olduğu için makinede de yer kaplamıyor bunlar zaten, haftada bir makinede de işte bir adet yorgan kılıfı, 4 yastık kılıfı ve 2 tane yatak örtüsünü nevresim modunda temizleyip kurutuyorum. sadece tişört ve donla yatıyorum bunları da her akşam değiştiriyorum. nevresimler ile birlikte bunları da yıkıyorum. hepsi haftada bir makine tutuyor zaten sadece.
0
denizgonen
(20.02.23)
Alerjik bir bünyen varsa normal sayılabilir, belki. Ama alerji ile ilgili sıkıntın yoksa, abartı hocam.
0
John Bloor
(20.02.23)
"zaten yatak örtüsü incecik lastikli bir şey. ucuz da çıkarıp yenisini takmak 1 dakika almıyor. "

hakikaten şu basit işi ne kadar büyütüyorlar, ben de haftada bir ya da on günde bir rahat ediyorum
0
freebird5406_2
(20.02.23)
@John Bloor alerjik bir bünyem yok da yani uğraşmış gibi gelmiyor bana 2 dakikamı almıyor bunları değiştirmek o yüzden merak ettim. yatak örtüsünü de haftada 1'e çıkarayım madem.
0
🌸denizgonen
(20.02.23)
yorulmiyorsan zarari yok. benim icin ideali haftada 1
ama oyle farkediyor ki bazi evler kokuyo sigara vs icilince. bazi nevresim kumaslari da tozlaniyo ben en son koyu renk bi saten aldim bildigin ustu toz topluyo gibi. bana gore materyal ve evin genel durumu farkeder duruma gore haftada bir degil de iki haftada bir yapabilirim bu isi.
0
ala09
(20.02.23)
Ben toplu yıkıyorum. Yorganı bekletip yastık kılıfını değiştirmem içime sinmez. O yüzden haftada bir hepsini değiştiriyorum. 3 gün gereksiz geldi, bir rahatsızlığınız veya terleme probleminiz yoksa.
0
ruhen hastayim ben
(20.02.23)
@ruhen hastayim ben terleme sorunum yok da benim mantığım kıyafet gibi görüyor yatak örtüsünü ve yastık kılıflarını. nasıl evde giydiğimiz kıyafeti de değiştiriyoruz, dışarıda bir gün giydiğimizi kirliye atıyoruz bu nevresimler de kirleniyor yağlanıyor duş alıp girsen bile yatağa. yatak örtüsü ve yastık kılıfları da daha doğrudan temas içerdiği için 3 günde bir yıkıyorum öyle işte...
0
🌸denizgonen
(20.02.23)
abartı değil içiniz öyle rahat ediyorsa.
0
jelly bear
(20.02.23)
Abarti. Hic olmasa kullandigin deterjan elektrik su ile bir doga dusmanisin denebilir.
0
another satisfied lover
(20.02.23)
evde giyilen kıyafet gibi düşnmek çok makul gelmiyor bana. kıyafet doğrudan beden ile temasta fakat çarşafın çoğunluğu sadece kıyafetler ile temas ediyor. yastık kılıfı için normal bir süre fakat çarşaf için bu kadar sık olması israf gibi geliyor bana.

ek: tişört don kısmını okumamışım. o zaman normal olabilir.
0
d e j i n
(20.02.23)
yorumlara bakinca ben pisim gibime geldi ama yazayim yine de.

benim icin ideali haftada 1 olsa da tembel oldugum icin 2-3 haftada bir oluyor degistirme sikligi. degistirince herseyi birden yikiyorum, ayri ayri carsaf yastik kilifi degistirmiyorum. uyurken sizin gibi pijama giymiyourm, ancak geceleri terlemiyorum da. o yuzden genelde kirli hissetmiyorum, tenimin carsaflara temas ediyor olmasini carsafin kirlenmesi olarak gormuyorum. ancak 3. haftaya girdiysek artik tozlanmasi veya yataga dokulmus kil tuy fln rahatsiz etmeye basliyor.

disarda 1 kere giydigim seyleri de yikamam cogu zaman, havalandirip dolaba geri koyarim. sadece terlediysem veya koltuk alti fln kokmussa (bazen deodorant yuzunden bile igrenc kokabiliyor dar giysiler) o zaman uzerimden cikarir cikarmaz kirli sepetine atiyorum.
0
taurina
(20.02.23)
yatak ortusu dediginiz carsaf sanirim. ben 3 gunde degistirmem, incecik ortu de bence uzun is. cunku yataga sikistirmam gerekiyor iyice, dumduz olmazsa, yanlardan acilirsa yatmam.

1-1,5 hafta gibi bir sureden sonra degistiririm.

yorgan cok zor geliyor. nevresim kilifi degsitirmek en zor ev islerinden biri. 2-3 haftada degistiririm.

diger bir challenge da yikama kurutma katlama vb. bunlar yuzunden birz erteliyor oldugum dogru.

yani size zor gelmiyorsa degistirin, abarti olacak bir sey degil. benimkini degistiren olsa ben de hayir demem, temiz nevresim kokusu guzel bir sey :)
0
supergirl
(20.02.23)
Yastıkları iki üç günde bir değiştirmek normal bence. Ben maksimum üç günde değiştiriyorum, örtüyüde haftada bir değiştiriyorum.
0
hayalhayal
(20.02.23)
(6)

Arkanızdan söylenen şeyler

dissendium
Merhabalar. Birinin sizin için sessiz şekilde gülerek yanındaki arkadaşına bir şey dediğini düşünün. Bu kişiler iş ortamında sizin altınız. Ezik gibi, yazık gibi bir şey duyuyorsunuz ama ne duyduğunuz konusunda emin değilsiniz. Bu kişilere daha sonra soruyorsunuz ama öyle bir şey söylemediklerini, s
Merhabalar. Birinin sizin için sessiz şekilde gülerek yanındaki arkadaşına bir şey dediğini düşünün. Bu kişiler iş ortamında sizin altınız. Ezik gibi, yazık gibi bir şey duyuyorsunuz ama ne duyduğunuz konusunda emin değilsiniz. Bu kişilere daha sonra soruyorsunuz ama öyle bir şey söylemediklerini, söylemeyeceklerini diyorlar. Ama siz size söylendiğini düşünmüşsünüz. Bu durumda ne yapardınız? Böyle şeyleri umursar mısınız?
0
dissendium
(20.02.23)
Umursanmaz. Yanılmamız da ihtimal dahilinde. Resmiyet içinde mesafeli ilişkilere devam edilir.
0
diyecevaplandı
(20.02.23)
ne söylüyorsa söylesin. üzerinde durmak (özellikle bu kadar durmak) onlara önem atfetmek oluyor. ben hiç duymamış gibi yapardım, eğer benim duyacağım şekilde söylüyorsa da artık uyarı mı verilir ne gerekiyorsa onu yapardım en fazla ama büyük bi olay haline getirmezdim.
0
deartheodosia
(20.02.23)
Ezik veya yazık denecek bir durumda değilsem alınmazdım. Bugün iş ile ilgili bir konuda bir şeyi üstüme alınacaktım sonra kendime zaten her şeyi olması gerektiği gibi yaptığımı hatırlattım ve zerre şüphe duymadım. Üstelik alınacağım kişi de arkadaşımdı. Bazen gereksiz kuruntular yapıyor insan. Abartmamak lazım.
0
ruhen hastayim ben
(20.02.23)
iş yerindeki herkesle mesafeliyim, isteyen istediğini diyebilir arkamdan önemli değil. yüzüme demedikleri sürece muhatap alıp cevap vermem.

sizin durumda yanlış anlama olasılığınız da var, üzerinde durmanıza gerek yok.
0
juliette
(20.02.23)
Mesela ben de duyuyorum başkalarından başkaları için, mutlaka bana da söylüyorlar, ben duymadım ama küçük görülmeyi hissediyorum. Özellikle -o ne biliyo ki? Gibi şeyler.
Ben kindar olduğumdan unutmuyorum.:D
İşte o lafı ağzına tıkacak bir durum oluyor o zaman iş değişiyor, x konumundaki birinin bunu bilmemesi düşündürücü gibi bir lafla benden herkesin ortasında cevabını alıyor, Bişey diyemiyor. Ama asla laf dalaşına girmem.
0
Coma
(20.02.23)
Hayatta sallamam, iş insanı iş yerinde kalan, dikkat ettiğim ve özel hayatıma asla sokmadığım insandır benim için.
0
charbiel
(20.02.23)
(6)

Elleri titreyenler var mı?

burnley
Merhaba. Eskiden sadece çok sinirlendiğimde ellerim titrerdi, epeydir artık normal zamanlarda da ellerim titriyor. Geçen gün içerisinde 4-5 kez tansiyonumu ölçtüm merak edip, normal çıktı.Benim gibi elleri titreyenlerimiz var mı? Bu el titremelerine iyi gelecek, geçirecek/hafifletecek türde bir şeyl
Merhaba. Eskiden sadece çok sinirlendiğimde ellerim titrerdi, epeydir artık normal zamanlarda da ellerim titriyor. Geçen gün içerisinde 4-5 kez tansiyonumu ölçtüm merak edip, normal çıktı.

Benim gibi elleri titreyenlerimiz var mı? Bu el titremelerine iyi gelecek, geçirecek/hafifletecek türde bir şeyler var mıdır? (ilaç harici)
0
burnley
(20.02.23)
Kahve içiyor musun? Bırakmak iyi gelebiliyor.
0
roket adam
(20.02.23)
@roket adam Kahve içmiyorum, günde 5 çay bardağı demli çayım var.
0
🌸burnley
(20.02.23)
el titremeleri bazen tiroid bezindende kaynaklanabilir t3 t4 içeren bir kan testi yaptırmadıysanız yapıp kontrol ettirebilirsiniz
0
mrctrk
(20.02.23)
Evet cok titriyor sonra usudum falan saniliyo ama normali bu :/
0
ala09
(20.02.23)
Kendimi bildim bileli var olan el titreme sorunumu aralıklı beslenerek çözdüm. Yıllardır hayatımda yok.
0
ruhen hastayim ben
(20.02.23)
benim ellerim sürekli titriyor. esansiyel tremor diye araştırabilirsin. tedavisi yok. sadece titremeyi baskılaması için dideral veriyorlar.
0
rahmi pinkfloydoglu
(20.02.23)
(4)

çok yüksek puanlarla ihl'yi tercih eden öğrenciler

denemeyanilma
merhaba ahali, benim iki kuzenim zamanında fen lisesine gidebilecekken aileleri ihl mezunu olduğu için gitmediler. Bu sene üniversite sınavına giren biri ancak bir taşra üniversitesinde eczacılık kazandı. onu da okul birincisi kontenjanı ile sanıyorum. Lise giriş puanı Kartal ihl hariç bütün ihl'ler
merhaba ahali, benim iki kuzenim zamanında fen lisesine gidebilecekken aileleri ihl mezunu olduğu için gitmediler.

Bu sene üniversite sınavına giren biri ancak bir taşra üniversitesinde eczacılık kazandı. onu da okul birincisi kontenjanı ile sanıyorum. Lise giriş puanı Kartal ihl hariç bütün ihl'lere yetiyormuş 4 sene önce.

küçük olan kardeş o kadar yüksek puan almasa da fen lisesine girecek puanı vardı. şuan dersler olarak üniversite hazırlık olarak iç açıcı değil. Benim mezun olduğum Anadolu lisesi sınıfında ben eşit ağırlık'a geçtiğim için tam hatırlamasam da

4 tıp

2 diş

2 itü bilgisayar

4 itü diğer mühendislikler

2 mimarlık

geri kalanlar ise ytü ve diğer iyi ünilere gittiler ya da özellere %100 burslu.

bakın bu sadece bir Anadolu lisesi sınıfı. okul değil. neredeyse hepimiz %1'in içinde ve ilk 1000'de insanlar vardı. okulda Boğaziçi bilgisayar da vardı.


Şimdi benim okuduğum Anadolu lisesinden çok daha yüksek puanları alan bu çocuklar gitmedi ve durumları kötüleşti. aileler bir illüzyon içinde.

Bunun yapılmış bir çalışması var mı? kıyaslama olarak? yoksa sadece çocuklar puanlarına göre çok kötü liselere gittiği için mi?

Mesela lgs'de %1 olan ve imamhatip'e giden öğrenciler ile fen lisesine giden öğrencilerin durumu gibi?
0
denemeyanilma
(20.02.23)
Yapılmış çalışmalar var, yök atlas’da bulunuyor sanırım.
0
giovanne
(20.02.23)
Olay farklı liselerin tercih edilmesi vs. değil. Genel olarak eğitim kalitemiz düşüyor.

Bunun farklı nedenleri var. En başta siyasi tabii ki. Eskiden okumanın, okuyanın bir kıymeti vardı. Çocuklarda "okuyup adam olayım" diyordu. Şimdi okumanın, okuyanın bir kıymeti yok.


.
0
kartallar yuksek ucar
(20.02.23)
Sınav soruları artık el altından yeterince geniş kitlelere ulaşmıyordur.
0
kimlanbu
(20.02.23)
Bazı imamhatipler anadolu liselerini geçti artık. Geçen gün arkadaşımdan duydum, istanbulda bir imamhatip lisesine giden yeğeni varmış. Okul japonca eğitim veriyormuş ve geçen yıllarda bir lira almadan öğrencileri japonyaya götürmüş. Yine öğretmen olarak bazen imamhatip liselerine yolum düşüyor. Onlardaki kaynak özel okullarda yoktur. Seküler kesim bu nedenle tercih ediyor.
0
ruhen hastayim ben
(20.02.23)
(8)

süt çok mu zararlı ya?

fatihkkk
selamls,yetişkinler için süt zararlı diye bi geyik var uzun zamandır. çok mu zararlı yoksa sadece faydalı değil mi?kakaolu kurabiye, kek vs ile süt tüketmeye bayılıyorum. ölene kadar her gün bunu yapsam çok mu erken ölürüm?en azından seçime kadar ölmek istemiyorum. dünya gözüyle seçimi göreyim sonra
selamls,

yetişkinler için süt zararlı diye bi geyik var uzun zamandır. çok mu zararlı yoksa sadece faydalı değil mi?


kakaolu kurabiye, kek vs ile süt tüketmeye bayılıyorum. ölene kadar her gün bunu yapsam çok mu erken ölürüm?

en azından seçime kadar ölmek istemiyorum. dünya gözüyle seçimi göreyim sonra sıkıntı değil.

teşekkürs.
0
fatihkkk
(19.02.23)
Süt şekerini sindirecek alet adevat yok yetişkin insanlarda, o da alerjik hale getiriyor kendisini.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(19.02.23)
Ben çocukken her gün deli gibi süt tükettiğim için demir eksikliğine bağlı hasta olmuştum ve süt tüketmemi doktor yasaklamıştı iki yıl sonra anca içebilmiştim skdkdkd

Eskiden okumuştum eğlenceli ve ufuk açıcı: evrimagaci.org
0
ruhen hastayim ben
(19.02.23)
arkadaslar sut tuketilmez. icilir. ya da yaninda bir seyle yenir.

evet bize fermente olmamis tum sut urunleri zararli. fermente olanlar faydali.
0
alperz
(19.02.23)
Zararlı falan fiil bence. Artık yetmediği için böyle haberlerle tükettirmiyorlar bence.
0
primetime
(20.02.23)
Bırakacağım videoda detaylarıyla açıklanmış izlemenizi tavsiye ederim.

youtu.be
0
odiyus
(20.02.23)
orvital organik pastorize süt. biraz ısıtıyorum, içine muz, agave şurubu katıp blenderda çekiyorum. çok tatmin edici bir şey. zararlı diyenlere inanmıyorum. bana zararlı değil. mümkünse laktozsuz süt içerim dışarıda.
0
gabe h coud
(20.02.23)
Abi zararlı olduğuna inanmıyorsan neden laktozsuz süt içiyorsun normal laktozlu süt için o zaman.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(20.02.23)
organik pastorize süt biraz gaz yapıyor ama gaz yapması zararlı olduğu anlamına gelmiyor. badem, baklgiller çok daha fazla gaz yapıyor. onların da zararlı olduğunu düşünmüyorum. aynı mantık. dışarıda kahveye organik pastorize süt koyduramadığım için en azından laktozsuz olsun diyorum.
0
gabe h coud
(20.02.23)
(16)

her gün (en azından 3-4 hafta boyunca) istisnasız yaptığınız neler var?

mark greg sputnik
çok çok temel şeyleri saymıyorum. yataktan kalkmak, el-yüz yıkamak, tuvalete gitmek, yemek yemek filan gibi ama mesela diş fırçalamak olabilir çünkü toplumun büyük bölümünün herkesin günde iki kez diş fırçaladığını hiç sanmıyorum. böyle hiç aralıksız, her allahın günü yaptığınız bir şey var mı? mecb
çok çok temel şeyleri saymıyorum. yataktan kalkmak, el-yüz yıkamak, tuvalete gitmek, yemek yemek filan gibi ama mesela diş fırçalamak olabilir çünkü toplumun büyük bölümünün herkesin günde iki kez diş fırçaladığını hiç sanmıyorum. böyle hiç aralıksız, her allahın günü yaptığınız bir şey var mı? mecburi olur, rutin olur, bağımlılık olur. böyle deyince aklıma geldi sigarayı da saymayalım hehe sigara içen adam her gün içiyordur zaten.

ben düşününce aklıma haberlere bakmak dışında hiçbir şey gelmedi mesela. iki elim kanda da olsa telegram'ı açıp bi şeylere bakarım. onun haricinde yok. sizde neler var?
0
mark greg sputnik
(19.02.23)
tartılmak. her gün aynı saatte aynı giysiyle tartılırım.
0
roket adam
(19.02.23)
Sabah uyanır uyanmaz kahve-sigara.
En az 15 yıldır.
0
etna
(19.02.23)
Sabah kahve, akşam alkol.
0
msb
(19.02.23)
yatmadan önce telefona bakmak...
dedem ve ninem için versiyonu: yatmadan önce televizyona bakmak.
0
senolll
(19.02.23)
Son 15 senede falan iki gün üst üste antrenman yapmadığım bir dönem olmamıştır muhtemelen.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(19.02.23)
Seks; piyano çalmak ; parkta yürüyüş ; hergğn sosyal medya ve ekşi başlık taraması ; kuaför ; aile whatsapp yazışmarı; dostlarla düzenli görğntğlü görüşme
0
gadlemler
(19.02.23)
Düzenli yaptığım tek şey spor. Bir de yakın çevremden sır gibi sakladığım bir alışkanlığım da yemek hazırlarken, çay içerken falan gizli gizli türkü dinleyip eşlik etmek :( en köylü özelliğim :(
0
ruhen hastayim ben
(19.02.23)
zipor. sabahlari limonlu tuzlu su ustune kahve. ustune de 2 litre su.
0
alperz
(19.02.23)
Spor yapıyorum.

Bi de şöyle bi alışkanlığım var, daha derinden tanımak istediğim bi müzik türü olursa, bi playlist yapıp 2-3 ay aralıksız (iş yaparken vs) her gün dinlerim. Bunu yaptıktan sonra o türün öncüleri, temelleri, deneysel çalışmalar vs. hakkında kafamda bi şablon oluşmuş olur, daha sonra o türde bir müzik dinlersem daha çok keyif alırım.
0
plutongezegendegilmi
(19.02.23)
Her gun film izlerdim. 6 subat'tan beri izlemiyorum. Biraz normallesince en hizli donecegim rutin bu. Haftalik ortalamam 10'du.
0
unidentified floating object
(19.02.23)
Sahilde yürüyüş.
0
ms brownstone
(19.02.23)
Biraz düşündüm de benim için kitap okumak sanırım. Çok yorgun da olsam, üzgün de olsam, kızgın da olsam gün içinde illa ki 4-5 sayfa da olsa bir şey okurum ki normal zamanda en az yarım saat, kırk beş dakikami ayırıyorum. Zihnimi dinlendiriyor.

Hasta olduğum zamanlar dışında içinde kahve icmedigim gün sayısı da bir elin parmaklarını geçmez.

Kedimin tuvaletini temizlemek. Yorgun olup yarın temizlerim dedigim günlerde de kendisi buna pek müsade etmiyor.

Gündeme kısaca göz atmak. 'aa bu ara gündemden uzak kaldim' insanı hiç olamadım maalesef. Tatilde bile illa ki bakarım haberlere.

Son 3-4 yıldır da yemek yaparken ya da ütü yaparken podcast dinlemek eklendi rutinime. Özellikle ütuden ölümüne nefret edip zaman kaybı olarak gördüğüm için en azından böyle değerlendireyim diyorum.
0
fraise
(20.02.23)
her sabah mutlaka du$.
her aksam yatmadan dis fircalamak, yoksa uyuyamiyorum
0
cooperr
(20.02.23)
Serbest çalışan bir konferans çevirmeni olduğum ve deprem dönemi tüm işler iptal olduğu için (eşim de afet bölgesine gönüllü gittiği için-onu niye belirttim derseniz, o gitmese idi ben giderdim kesin, ama ikimizin de yaşlı ve hasta annelerinin sorumluluğu birimizde kalmalı hep), gündelik işler ve gündem takibi haricinde, evde dağınıklığı yok etmeye karar verdim, her gün bir dolap, çekmece, kitaplık rafı vs gibi şeyleri komple boşaltıp, sıfırdan derli toplu yerleştiriyorum.
0
cedilla
(20.02.23)
kahve-dus-köpek gezdirme-kosu
0
abi bi dizi buldum on numara
(20.02.23)
kitap, kahve, gece yatmadan duş (iki güne bir saç yıkamak), araba kullanırken podcast dinlemek, cildimi temizlemek / nemlendirmek, annem ve sevdiceğimle görüşemediğim günler telefonla konuşmak
0
lapetite
(20.02.23)
(5)

iphone 11 alınır mı?

kornisch
Merhabalar.Çıkalı neredeyse 3.5 sene geçmiş cihaza 17k verip alınır mı? Fiyatların daha da artmasından korktuğum için bu fiyatı bile kaçırmak istemiyorum. Yoksa 2-3 ay bekleyip yurtdışından 13 getirtme düşüncem de vardı. Sizce ne yapmalıyım?Şimdiden teşekkür ederim.
Merhabalar.

Çıkalı neredeyse 3.5 sene geçmiş cihaza 17k verip alınır mı? Fiyatların daha da artmasından korktuğum için bu fiyatı bile kaçırmak istemiyorum. Yoksa 2-3 ay bekleyip yurtdışından 13 getirtme düşüncem de vardı. Sizce ne yapmalıyım?

Şimdiden teşekkür ederim.
0
kornisch
(19.02.23)
Dün aldım. Mediamarkt'a eski telefonumu verdim, Iphone 11 +şarj adaptörüne 11.000 tl verdim çıktım. Telefoncuların 3.500 tl verdiği telefonuma 4.700 tl +1.250 tl de iphone 11 aldığım için iskonto verdiler. Buyback kampanyası devam ediyor, niyetiniz varsa düşünün derim.
0
yosta
(19.02.23)
ben olsam almazdım. oled ekranı yok ve artık hakim teknolojisi eskimeye başladı bence.
0
suicmeyenadam
(19.02.23)
Ben ilk çıktığında almıştım. Aşırı hor kullandım performansında düşüş yaşamadım hiç. Ama şu an telefon alacak olsaydım almazdım, neticede eski telefon.
0
ruhen hastayim ben
(19.02.23)
çok eskidi. şu an en f/p iphone modeli 13 128 gb gibi geliyor. 14 ile aynı işlemciyi kullandığı için büyük olasılıkla diğer iphone'lara göre daha uzun süre güncelleme alacak.
0
signore
(19.02.23)
Alınmaz. 11 çok eskidi. En az 12 almanı öneririm.
0
roket adam
(19.02.23)
(4)

Bu muhit nasıl sizce? İSTANBUL

adwokat
https://www.sahibinden.com/ilan/emlak-konut-satilik-helenium-garden-de-bahce-kati-1-plus1-genis-bahce-kullanimli-daire-1079455431/detayBu konum nasıl sizce? Hem deprem hem yaşam konusunda.
www.sahibinden.com

Bu konum nasıl sizce? Hem deprem hem yaşam konusunda.
0
adwokat
(19.02.23)
Sultanbeyli ve civarı zemin olarak sıkıntılı Ömerli barajından ötürü ancak site çok yeni ve zemin kat daire anında dışarda çıkabilirsiniz.

Mahalle kötü ancak siz zaten site içini konuşuyoruz soyutlanmış oluyor.
0
Mcfly
(19.02.23)
Sultanbeyliye yakın ve güvenli değil +1

Bir de burası istanbul sayılmaz bile. Gerçekten çok uzak. Sitede olsanız bile kötü bir çevresi var.
0
ruhen hastayim ben
(19.02.23)
Teknopark'ta çalışırken burada oturan arkadaşlarım vardı. Konun komşun düzgün insanlar olur Emsey'in civarı düzgün site dolu ben etrafın sıkıntı olacağını düşünmüyorum.
Deprem konusunu bilmiyorum oralar dağ tepe ama zemini araştırmak gerek.
0
cilekli pasta
(19.02.23)
Lense 7 dk imis. Oturan kitle genelde siteci ve sabihada calisan vs. ama ben hic sevmiyorum pendiki. sonradan yapilan boyle yerlerde bi ruhsuzluk oluyor civarda oturabilecegin dolasabilecegin yer= avm. boyle dusunerek hareket edebilirsin. bana kasvet basar oyle yerde
0
ala09
(19.02.23)
(6)

Dinle ilgili temel sorular

optimistbakunin
Selam. Genel sorularım var. İnsanin varligi ve kader ile ilgili. Neden insan var. Neden tanrı dedigimiz yüce güçlü zaman algisi eglence algisi keyif algısı gibi seyler olmayan bir varlık neden insan gibi canli yaratma geregi duydu. Yani neden var ki ne gerekti bunca seye. Sonra bir de kader var. Yan
Selam. Genel sorularım var. İnsanin varligi ve kader ile ilgili. Neden insan var. Neden tanrı dedigimiz yüce güçlü zaman algisi eglence algisi keyif algısı gibi seyler olmayan bir varlık neden insan gibi canli yaratma geregi duydu. Yani neden var ki ne gerekti bunca seye. Sonra bir de kader var. Yani niye kader var. Her seyi biliyor tanri cok guclu de bir de durduk yere dunyaya gonderdigi yetmiyor gibi bir de cezalandiriyor . Neden kuran arapcaydi mesela. O zaman en gelismis dil oldugu icinmis deniliyordu sanki. Tamam da her dilde de ona gore bir seyler inebilirdi. Neden peygamberler ahmet mehmet vs yani neye gore secildi neden onlar peygamber. Ne gerek vardi. Neye gore secildi. Bunlar onemli degil de temel olarak insanın varligi ve dunyada olmasi kaderi yaratilisi daha temel konulari anlamlandiramiyorum. Kabaca olmadan herkes gorusunu net ve aciklayici yazabilirse sevinirim. Milliyetci, ya da anti islam, arap degilim. Sorular temel
0
optimistbakunin
(18.02.23)
Sorular temel evet. Bazen basit gibi görüneni didik didik etmek gerekir. Her sorunuz bir paragraf açıklama gerektirse kimse okumaz. Sadece islamla ilgili sorularınız bile hem “dini” hem de “mitolojik” “tarihsel” açıdan birçok cevaba sahip.
0
ruhen hastayim ben
(18.02.23)
kabalayı araştırabilirsiniz.
0
candide
(18.02.23)
Youtube ta caner taslaman kader diye aratin. Yazmaya kalksam uzun surer, adam 5 dakikada acikliyor.
0
halk
(19.02.23)
Sorgulayıcı yaklaşım ve din aynı cümle içinde bile kullanılamaz. Kayıtsız şartsız kabul gerekiyor.

Sorgularsan sonu ilk aşamada deistliğe, sonrasında ateistliğe çıkıyor.

Bu soruları 2008 de 2 kaynaktan mealleri okuduğumda sordum, tatminkar cevap alamadım. Sonuç : deizm
0
kimlanbu
(19.02.23)
temel sebep herkes mükemmel olsaydı zaten bu dünyada olmamıza gerek yoktu
insanlar sahip oldukları ve olamadıkları ile imtihan ediliyor
mutlak adaleti dikkate alırsak herkesin terazisi farklı
telafisi ve cezası ahirete kalanlar da oluyor

bir de geçmişten gelen bir genetik de vara kaza-kader dışında
en basitinden sağlık konusunda "kötü" genler aktarıldıysa, beslenme gibi dış faktörler yetersiz kaldıysa bunda AlLah'ı "suçlamak" anlamsız kalıyor

neden arapça, çünkü o bölgenin insanından bir peygamber seçildi, neden hz.Muhammed
özel bir nedeni olmak zorunda değil belki de
o yükü taşıyabilecek biri olması olabilir
peygamberlik de bir imtihan sonuçta
onlar da görevleri açısından imtihana tabi
sonuç olarak neredeyse tüm dünyaya yayıldığına en azından haberleri olduğuna göre doğru seçim
0
bir soru sorcam
(19.02.23)
bir de şey var kötü bir olay oluyor
Allah buna niye izin verdi?
öte taraftan Allah'ım bizi bu durumdan kurtar, mazlumlara yardım et, zalimlere fırsat verme şeklinde dua etmek

ee Allah bize iyilik yap, kötülüğü engelle diye emir vermiş zaten
bunları yapmadan her şeyi dua ile çözmeye çalışmak?
0
bir soru sorcam
(19.02.23)
(9)

Neden sevilmiyorum?

istambul
İçinde olduğum arkadaş gruplarının hepsinde yalnız olan tek kişi benim. Son 1 yılda iki denemem oldu ikisi de başarısız. Zaten kendimi bildim bileli yalnızım, birkaç kısa dönem dışında. Bilmiyorum ki nasıl anlatayım, olmuyor işte. Okuldan iş yerinden veya yeni tanıştığın birinden arkadaşın arkadaşın
İçinde olduğum arkadaş gruplarının hepsinde yalnız olan tek kişi benim. Son 1 yılda iki denemem oldu ikisi de başarısız. Zaten kendimi bildim bileli yalnızım, birkaç kısa dönem dışında. Bilmiyorum ki nasıl anlatayım, olmuyor işte. Okuldan iş yerinden veya yeni tanıştığın birinden arkadaşın arkadaşından twitterdan instagramdan şurdan burdan bi şey bi muhabbet bi elektrik bi kaynaşma olmaz mı, olmuyor. Her içki içtiğimde bu "olmuyor işte" durumunu hatırlayıp sessizce ağlarken buluyorum kendimi. Yalnızlığı ezikliği beğenilmezliği iletişim kuramazlığı karşı cinsi etkileyemezliği hayatı yaşayamamış olmayı her şeyi kabûllendim. Ok. Ama bunlara alışsa da insan yine de sakin kafayla bu problemi düşünmeden edemiyor. Kafamdan çıkmıyor.

Tanımadan, kişiliğini tarzını falan bilmeden bi şey söylemek zordur, zaten 'garanti tavsiye' de beklemiyorum. Ama merak ediyorum, bi arkadaşınız bunları yaşasa kendisine ne önerirdiniz?

Fikir vermesi için kendimden bahsedeyim biraz. Yaş 28. En son 4 sene önce ilişkim oldu. Tipim ortalama bi tip işte ama majör bi çirkinlik de yok. Para pul işlerine girmiyorum zaten o tarz önceliği olan insanlar olmuyor çevremde. Saygınlık maygınlık desen iyi bi üniversitede yüksek lisans yapıyorum, işim de normal masabaşı bi iş. Yetenek sıfıra yakın, sanat spor becerileri hak getire, sadece sosyal bilimler ve siyaset mevzusu. Onda da bilgimi insanlara yansıtacak bi hitabetim yok. Hepsinden önemli bilgi: Sosyal anksiyete bozukluğu var bende. Çekingenim.
0
istambul
(18.02.23)
Gelmiş geçmiş en kötü insanı düşünün. “O”nu bile seven ne çok kişi var di mi :)

Sizce gerçekten sevilmiyor olabilir misiniz? Bu düşüncenizi yanlışlamak isterseniz eğer birçok madde bulabilirsiniz. Sizi hiç tanımıyorum ama en basitinden 4 yıl önce bir ilişkiniz olmuş. Yüzeysel olarak bu bile yanlışlıyor.

Eğer cidden sosyal anlamda eksikliğiniz olduğunu düşünüyorsanız konunun üzerine gitmeden onu çözemezsiniz. Tabii önce teşhis almanız lazım. Bunun için de terapi düşünebilirsiniz.
0
ruhen hastayim ben
(18.02.23)
cevabınız son cümlenizde saklı.
0
candide
(18.02.23)
Bence hemen havlu atmayın ya, orta yaşta ben de sap takılıyorum. Bir arkadaşım var. Aşırı sosyal bir kadın. Bulunduğum şehrin yarısı onu tanıyordur. 41 yaşında evlendi. Bazen olmayınca olmuyor. Şehir değiştiriyorsun, ülke değiştiriyorsun yine olmuyor. Başkalarına bakıyorsun, instagramdan selam yazıp tanışıyor, evleniyor. Kısmet...

edit: Verdiğim cevabı konu açan kişi moral bozucu diye beğenmemiş. Sevgili bulmanın kesin bir tarifi olsaydı zaten kimse yalnız kalmazdı. Bu alınganlıkla değil sevgili arkadaş bile bulamamanız çok normal.
0
Kahvedesu
(19.02.23)
Bir an ben mi yazdım diye kontrol ettim, benzer şeyler hissediyorum bende aynı durumdayım.
Fark olarak yaş geçmeye başladı ve çekingenlik umursamazlıktan dolayı azaldı.
Fakat gelgelelim yeni birileriyle tanışmak için ortak bir aktivitede bulunmak gerektiğini düşünüyorum spor, kurs, etkinlik, mekan, okul…
Ama olmuyorsada kendini geliştirecek kendi başınada iyi zaman geçirip mutlu olabilmelisin.

Sevilme ve sevme kısmı ise önce kendini sev başkaları bazen sever bazen sevmez menfaatlerine göre duygudurumlarına göre değişir.
Sevilmemeyi yalnızlığı bende istemesemde umursamıyorum yoluma devam ediyorum.
Elimden geleni yapıyorum geri kalan artık şans.

Pek tavsiye olmadı ama aynı sorunları yaşayıp aynı şeyleri düşünen bir çok kişi var.
0
kararsızataletfilozofu
(19.02.23)
Sosyal ankisyete. Ozeti bu. Bu sorun devam ettikce yalnizlik sorunun da devam edecek.
0
Samuray
(19.02.23)
sosyal anksiyetenin tedavisi mümkün. terapi ve ilaç desteği ile üzerine gitmeni tavsiye ederim. en azından kontrol altına alınabilen bir seviyeye getirebilirsin ki bu da sana sosyal hayatında fazlasıyla yeterli olur.

farklı çevrelere girmeye çalış bence. hep benzer karakterde insanların olduğu ortamlarda bulunuyorsun gibi geldi. hobin yok eyvallah ama ilgini çeken aktiviteler falan da mı yok hiç? bir seramik kursuna yazıl, ne bileyim gönüllü ekiplere katıl falan. daha çeşitli insanlar görmüş olursun, hem de bu tarz etkinlikler sosyal fobinin üzerine gitmene de yardımcı olur.

üçüncü olarak da dating app kullanıyor musun? kullanmıyorsan kullan mutlaka. özellikle çekingen kişiler için bulunmaz nimet.
0
knight of cydonia
(19.02.23)
Muhtemelen sevilmiyor degil, siz sevilmedigize inandiginiz icin bunu destekleyen/onaylayan durumlar yaratiyorsunuz ve evet son cumleniz durumu ozetliyor. Ama kesinlikle halledilemeyecek sorun degil bu, uzerine gidip isin icinden cikacaksiniz, baska yolu yok, cunku daha kaliteli bir yasami hak ediyorsunuz. Bu sadece iliski yasamak anlaminda degil, boyle hissederek yasamak zorunda degilsiniz.
0
kassiopeia
(19.02.23)
Yalnızlık ve sevilmeme çok bağlantılı olmayabilir. Herkes herkesi çok sevdiği için görüşmüyor. Özellikle bir yaştan sonra maksimum 1-2 yakın arkadaş yetiyor. Gerisi çok da sevip bayıldığımız insanlar olmayabiliyor. Mutlaka sevilmiş ya da seviliyorsunuzdur yani. Mesele sosyalleşmek.

Sosyal gruplar klişedir ama işe yarar. Ama düzenli takip etmek gerekir. şu günlerde yardım grupları çok fazla örneğin. Belediyeler bile sosyalleşme aracı şu an. Kitap toplantıları, yürüyüş klüpleri genelde düzenlidir. Bazı sosyal ortamlara girip çıkınca öyle insanlar görürsünüz ki kendi yeteneklerinizi fark edersiniz. Ben iyiymişim dersiniz. Çekinmeyin o yüzden. İyi taraflarınıza odaklanın sürekli.

Bir de insanlara ne katıyorum diye bakılabilir. Yaşadığınız yerin çok güzel mekanlarını biliyorsunuzdur atıyorum, sohbetiniz güzeldir. Hiçbir şey katmıyor olamazsınız. Bunlar geliştirilebilir. insanlar karşı tarafın işi gücü arabası çevresi için bile birbiriyle görüşebiliyor malesef. İlişkiler menfaate çok yatkın. O nedenle sevilmiyorum diye bakmamak lazım.
0
aquarium
(19.02.23)
oradaydım. senelerce aynı şeyden şikayet ettim, sonuç 0. yalnızlığa bir kere düşersen çıkmak zor bununda nedeni yalnızlıktan şikayet etmek, yalnızlığını gidermekten daha kolay. kendine bahane bulmak o kadar kolay ki, boyum kısa, boyum uzun, şişmanım, zayıfım, güzelim, çirkinim vs.

yalnızlığın 2 nedeni var, birincisi sosyal iletişim; buradaki sosyal iletişim naber nasılsın ile başlar, sonra muhabbet sohbet açılır gider.

ikincisi kendini ya çok değersiz yada çok değerli görüyorsundur. birisi muhabbet arasında hakaret amaçlı değil de konunun özü olarak malsın olm sen dese buna alınıyorsan kendini çok önemli görüyorsun, buna evet haklısın diyorsan kendini çok değersiz görüyorsun. bunun bir ortası olmalı.

yalnız insanlar her şeyden şikayet eder, yalnızlıktan eder, bana salak dedi diye eder, buluşacaktık geç geldi diye şikayet eder, eder de eder. kimse mızmız şikayet edenlerden hoşlanmaz. şikayet etme.

muhabbet ederken söylenenlere çok takmamak lazım, anlattıkları hikayelerde senin etik/ahlak anlayışına uygun şeyler yoksa bu da ne biçim insanmış dememek lazım o kişinin hayatını sen yaşamadın.

sosyal aksiyete dediğin şey ise aslında aslında söylemek istediğini/yapmak istediğini yaptığında karşılaşacağın tepkiyi bilememen, ben söyliyim hiç bişi olmuyo, en fazla seninle bir daha konuşmaz muhattap almaz. 8 milyar insan var. geriye çok kişi kalıyor :)
0
selam
(24.02.23)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.