proletarier aller lander vereinigt euch
Yillardir raki almamisimdir anca orada burada ictim simdi bir kutlama icin raki alacagim bi de baktim migrosta indirimi varmis kacirmiim dedim ama ne kadar com raki var bunlarin hangisi hangileri daha iyi sizce?
Yillardir raki almamisimdir anca orada burada ictim simdi bir kutlama icin raki alacagim bi de baktim migrosta indirimi varmis kacirmiim dedim ama ne kadar com raki var bunlarin hangisi hangileri daha iyi sizce?
0
Sanirim yesil efe sevilen bi raki ama ben sisesini ve tadinin hafifligini sevdigim icin beylerbeyi mavi diyecegim
0
beylerbeyi'ni çok seviyorum ben de, içimi çok rahat.
ya da efe gold olabilir.
ya da efe gold olabilir.
0
marka belirtmeksizin yaş üzüm rakılarını tercih ederim. marka belirt dersen fiyat performans olarak efe yaş üzüm çok iyi. fiyat farketmeksizin dersen de tekirdağ gold'u tek geçerim. sarı rakı kingdir.
0
turkiye'ye en son gittigimde tekirdag gold soylediler, yag gibi akti
0
etna
SelamlarBugün ve yarın Antalya'dayım. Milli takımda Serik'te Bir otelde kalıyormuş. Ben otele gitsem futbolcuları veya teknik heyetten görüşebileceğim tanışabileceğim kimseler olur mu?
Selamlar
Bugün ve yarın Antalya'dayım. Milli takımda Serik'te Bir otelde kalıyormuş. Ben otele gitsem futbolcuları veya teknik heyetten görüşebileceğim tanışabileceğim kimseler olur mu?
Bugün ve yarın Antalya'dayım. Milli takımda Serik'te Bir otelde kalıyormuş. Ben otele gitsem futbolcuları veya teknik heyetten görüşebileceğim tanışabileceğim kimseler olur mu?
0
etrafta gezenlerle sohbet etme fırsaatı yakalayabilirsiniz belki. ama tamamen şans işi. gidip güvenlik ağına takılıp hiçbir şey yapamadan dönme ihtimaliniz de var.
0
Düşünsene pozitifsin ama henüz bilmiyorsun belirti yok. Sonra oraya gidip forvetimize şenol güneşimize filan sarılıp şap şup öpüyorsun. Ve maç öncesi test yapıyorlar hepsi pozitif.
Etna; Türk milli takımını bitiren kişi.
Cevap: Covid tedbirleri sebebiyle zor görünüyor.
Etna; Türk milli takımını bitiren kişi.
Cevap: Covid tedbirleri sebebiyle zor görünüyor.
0
chicha_v2
Selamlar, İstanbul'da yaşıyoruz ve birkaç ayda bir Sakarya'ya ve yine birkaç ayda bir Muğla'ya gidiyoruz ailelerin yanına.Daha önce defalarca gittim geldim tek başıma ama hep kiraladığım C5 Aircross, Passat, 2008 gibi görece yeni ve üst sınıf araçlarla gittim gayet konforluydu yolculuk.B sınıfı bir
Selamlar, İstanbul'da yaşıyoruz ve birkaç ayda bir Sakarya'ya ve yine birkaç ayda bir Muğla'ya gidiyoruz ailelerin yanına.
Daha önce defalarca gittim geldim tek başıma ama hep kiraladığım C5 Aircross, Passat, 2008 gibi görece yeni ve üst sınıf araçlarla gittim gayet konforluydu yolculuk.
B sınıfı bir araçla İstanbul-Muğla (tek şoför) çok yorar mı?
Arabaya acil ihtiyacım yok, en kötü yine kiralar gider gelirim ama şu ara böyle bir düşünce gelip gidiyor.
Daha önce defalarca gittim geldim tek başıma ama hep kiraladığım C5 Aircross, Passat, 2008 gibi görece yeni ve üst sınıf araçlarla gittim gayet konforluydu yolculuk.
B sınıfı bir araçla İstanbul-Muğla (tek şoför) çok yorar mı?
Arabaya acil ihtiyacım yok, en kötü yine kiralar gider gelirim ama şu ara böyle bir düşünce gelip gidiyor.
0
Neden yorsun ya, gidilir her türlü. Takma kafana. Birkaç ayda bir rahatlıkla gidilir.
0
beni yorar seni yormaz onu yorar şunu yorar. adam şahinle tryi geziyor. ben b segmentle 200 km üzeri gitmek istemem.
0
Valla 2004 Model B Segment Skoda Fabia'yı ailece bu seneye kadar kullandık. Türkiye'nin yarısını turladık ki bende 1.90 boy var zor sığıyorum arabaya ama gayet yetti yani.
Daha yeni sattım da C sınıfa geçeceğim. Bişey olmaz o yüzden. Hele de tek şoför.
Ama hööff bu ne ya dersiniz yine de ister istemez. Sonuçta yol tutuşu, ses yalıtımı fark edecektir. Ama rahatlık konusunda B segment de olsa yeni araçların çoğunu ara ara kiralıyorum, çekilmez bir yanı yok.
Daha yeni sattım da C sınıfa geçeceğim. Bişey olmaz o yüzden. Hele de tek şoför.
Ama hööff bu ne ya dersiniz yine de ister istemez. Sonuçta yol tutuşu, ses yalıtımı fark edecektir. Ama rahatlık konusunda B segment de olsa yeni araçların çoğunu ara ara kiralıyorum, çekilmez bir yanı yok.
0
bay b
"kahve olmadan asla güne başlayamam""kahvesiz bir hayat dusunemiyorum""bugun artik kacinci kahve hatirlamiyorum"seklinde cumleleri artik o kadar sik duyuyoruz ki ben artik kahave konusunun fazla abartildigini dusunuyor ve sebebini anlamiyorum. sonucta icinde kafein var bu kafein faydasi oldugu kadar
"kahve olmadan asla güne başlayamam"
"kahvesiz bir hayat dusunemiyorum"
"bugun artik kacinci kahve hatirlamiyorum"
seklinde cumleleri artik o kadar sik duyuyoruz ki ben artik kahave konusunun fazla abartildigini dusunuyor ve sebebini anlamiyorum. sonucta icinde kafein var bu kafein faydasi oldugu kadar zarari da olan bir madde, insanlarin bu asiri kahve meraki ve yuceltmesi hakkinda ne dusunuyorsunuz? Ayrica sizce bu bir bagimlilik mi?
ben bir sure kafein almayacagim diye basladim ve devami da geldikce geldi, komple birakmadim tabi ki ama yarin icsem bile bundan sonra her sabah icer miyim, evde yapar miyim bilmiyorum;iceceksem de disarda guzel yapilmis bir espresso falan icip keyfine varmak icin icerim gibi geliyor. boyle dusunme sebebim de uzun zaman icmiyor olmam degil, gunde 3 fincan kahve icerken de benzer dusunuyordum onu da ekleyim.
fikirlerinizi merak ediyorum, tesekkurler.
"kahvesiz bir hayat dusunemiyorum"
"bugun artik kacinci kahve hatirlamiyorum"
seklinde cumleleri artik o kadar sik duyuyoruz ki ben artik kahave konusunun fazla abartildigini dusunuyor ve sebebini anlamiyorum. sonucta icinde kafein var bu kafein faydasi oldugu kadar zarari da olan bir madde, insanlarin bu asiri kahve meraki ve yuceltmesi hakkinda ne dusunuyorsunuz? Ayrica sizce bu bir bagimlilik mi?
ben bir sure kafein almayacagim diye basladim ve devami da geldikce geldi, komple birakmadim tabi ki ama yarin icsem bile bundan sonra her sabah icer miyim, evde yapar miyim bilmiyorum;iceceksem de disarda guzel yapilmis bir espresso falan icip keyfine varmak icin icerim gibi geliyor. boyle dusunme sebebim de uzun zaman icmiyor olmam degil, gunde 3 fincan kahve icerken de benzer dusunuyordum onu da ekleyim.
fikirlerinizi merak ediyorum, tesekkurler.
0
hayatımda gerektiği kadar içiyorum. önemli işim vardır ve bir miktar daha ayakta kalmak için içerim. spordan önce ve if yaptığım dönemlerde kullandım. bazen de demleme teknikleri farklı olan kahveleri denemek için içtim. saydığınız düşüncelerdeki gibi hayatımda aman aman bir yeri yok sadece ihtiyaçlar dahilinde...
wilson wilson'ın sözü ile kapatalım,
"kafein'i fbi buldu"
wilson wilson'ın sözü ile kapatalım,
"kafein'i fbi buldu"
0
Abartıyolar. Bağımlısı olmuşlar. "Bana bi' americano, latte içiyorum" demek bazılarımıza havalı geliyor. Çavdarlı ekmeksiz olmuyor demek pek havalı değil. Gibi gibi.
0
kafein bağımlılık yapıcı bir madde sonuçta, insanların alıştıktan sonra deli gibi istemesi çok normal. ayılayım diye bir gün içince geri kalan günler mutlaka canım istiyor yine, içmeyince de kendimi kötü hissediyorum ayılamıyorum. günde 1-2 bardak içince bile akşam çarpıntı, sinir, mide yanması ve uykusuzluk yapıyor bende. o yüzden neredeyse tamamen bıraktım kahveyi.
0
1-2 ay çay dışında kafeinden uzak kalınca ne olduğunu daha iyi anladım. Özellikle ilk 1 hafta yoğun bir biçimde yoksunluk çektim ve ayılmakta çok zorlandım.(O ara çayı da çok azalttım zaten) Bizde kahve kültürü biraz da alkolün ayıplanmasından dolayı bu kadar popüler oldu bence. Dışarıda içecek bir şey bulamayınca kahveye sarıyor herkes.
Keyfine varmak dışında içmenin anlamsız olduğunu düşünmeye başlayanlardanım. Havalı yanı yok ama dışarıda bir yerde oturduğunuzda alternatifi çok az. Ve bunlar dışındaki mekanların çoğu alkollü ya da nargile tarzı. Alkollü mekanlarda alkol dışında pek bir şey olmaması gibi bunlarda da kahve harici bir şey yok. Bazen de mecbur kalıyor insanlar.
Biraz beyaz yaka abartması olan sıradan bir içecek işte. Ve gereksiz pahalı dışarıda.
Spor yapılacaksa içilir ama. Onu ayrı tutuyorum.
Keyfine varmak dışında içmenin anlamsız olduğunu düşünmeye başlayanlardanım. Havalı yanı yok ama dışarıda bir yerde oturduğunuzda alternatifi çok az. Ve bunlar dışındaki mekanların çoğu alkollü ya da nargile tarzı. Alkollü mekanlarda alkol dışında pek bir şey olmaması gibi bunlarda da kahve harici bir şey yok. Bazen de mecbur kalıyor insanlar.
Biraz beyaz yaka abartması olan sıradan bir içecek işte. Ve gereksiz pahalı dışarıda.
Spor yapılacaksa içilir ama. Onu ayrı tutuyorum.
0
Ben kahve içmeye çok geç yaşta başladım önce nescafe sonra yavaş yavaş orta türk kahvesi, az şekerli türk kahvesi, sade türk kahvesi sonra sütlü filtre kahveye geldi sonra da sade filtre kahveye.
Hazır içecek de yok denecek kadar azdır hayatımda (kola asla içmem, fanta nadiren, meyve suyu nadiren)
Çayı da aynı şekilde çok geç yaşta içmeye başladım ve dışarıda çok nadir çay içerim dışarıda yapılan çayları beğenmediğim için hep kahve içmeye başladım.
Sevdikçe sürekli dışarıdan almak yerine paket alıp kendim demlemeye başladım.
Evde boş kaldıkça da ya çay ya kahve içiyorsun ya da iş yerinde su bir yere kadar idare ediyor.
Geçenlerde yine burada biri sormuştu ne kadar kahve tüketiyorsunuz diye o zaman ortalama bi hesap yapmıştım şu an yine grama vuramayacağım ama 800 ml french pressle günde 3 bazen 4 kez kahve demlediğim oluyor.
Ve bunu uzun süre tekrarladığında vücut bir yerden sonra arıyor.
Gribal hastalıklarda kahve içmem mesela tam olarak iyileşene kadar ara veririm. Geçenlerde grip olduğum süre boyunca içmedim, grip geçti ama halsizlik ve baş dönmesi kaldı birkaç gün daha yanımda çalışan arkadaşım "sen çok kahve içiyordun ya uzun zaman oldu bence ondan böyle oldun" deyince ufak bi tırstım.
Kahve içtikten sonra da düzelince iyice tribe girdim.
Azaltmaya çalışıyorum.
Yüceltmeye gelince de alt tarafı kahve yani bunu ne kadar yüceltebilirsin ki diyorum, işin şovunu yapanlar vardır mutlaka duyuyorum böyle şeyler komik de olur ama ben denk gelmedim hiç.
Hazır içecek de yok denecek kadar azdır hayatımda (kola asla içmem, fanta nadiren, meyve suyu nadiren)
Çayı da aynı şekilde çok geç yaşta içmeye başladım ve dışarıda çok nadir çay içerim dışarıda yapılan çayları beğenmediğim için hep kahve içmeye başladım.
Sevdikçe sürekli dışarıdan almak yerine paket alıp kendim demlemeye başladım.
Evde boş kaldıkça da ya çay ya kahve içiyorsun ya da iş yerinde su bir yere kadar idare ediyor.
Geçenlerde yine burada biri sormuştu ne kadar kahve tüketiyorsunuz diye o zaman ortalama bi hesap yapmıştım şu an yine grama vuramayacağım ama 800 ml french pressle günde 3 bazen 4 kez kahve demlediğim oluyor.
Ve bunu uzun süre tekrarladığında vücut bir yerden sonra arıyor.
Gribal hastalıklarda kahve içmem mesela tam olarak iyileşene kadar ara veririm. Geçenlerde grip olduğum süre boyunca içmedim, grip geçti ama halsizlik ve baş dönmesi kaldı birkaç gün daha yanımda çalışan arkadaşım "sen çok kahve içiyordun ya uzun zaman oldu bence ondan böyle oldun" deyince ufak bi tırstım.
Kahve içtikten sonra da düzelince iyice tribe girdim.
Azaltmaya çalışıyorum.
Yüceltmeye gelince de alt tarafı kahve yani bunu ne kadar yüceltebilirsin ki diyorum, işin şovunu yapanlar vardır mutlaka duyuyorum böyle şeyler komik de olur ama ben denk gelmedim hiç.
0
şimdi inanmayacaksınız ama konuyu kapitalizme bağlayacağım sdkfgl
kafein bağımlılığı da sigara bağımlılığı gibi bir bağımlılık. örnek cümlelerinizdeki kahve kelimesini sigarayla değiştirince hiçbir şekilde sırıtmıyor değil mi? peki neden biraz uyku açma, belki de çok hafif odaklanmadan başka pek de olumlu yanı olmayan şeye böylesine bağımlı bir güruh var?
bu güruha ben de dahilim şu an, tek sebebi ise kapitalizm. 6 ay önce çalışmaya başlamadan önce yılda 10 bardak kahve içmeyen bir insan olarak şu an günde en az 2 bardak kahve içiyorum. gerçekten içmeden kafam açılmıyor ve o ayıklık insanı tam vurmadan işin başına oturamıyorum. işin başına oturamazsam da para kazanamayacağım için mecburum gibi bir şey. ha hala nescafe, türk kahvesi ve white chocolate mochadan başka bir şey içmiyorum o ayrı mesele.
bu kadar insanın basit işlevleri yerine getirmek için ihtiyaç duyduğu bir şey de kendi kültürünü oluşturuyor elbette. yine sigara meselesine dönecek olursak ilk gençlikte yapılan abi şu sigara iyi bu sigara kötü veya sabah kalkar kalkmaz bir tane yakarım muhabbetinden farklı gelmiyor bana.
kafein bağımlılığı da sigara bağımlılığı gibi bir bağımlılık. örnek cümlelerinizdeki kahve kelimesini sigarayla değiştirince hiçbir şekilde sırıtmıyor değil mi? peki neden biraz uyku açma, belki de çok hafif odaklanmadan başka pek de olumlu yanı olmayan şeye böylesine bağımlı bir güruh var?
bu güruha ben de dahilim şu an, tek sebebi ise kapitalizm. 6 ay önce çalışmaya başlamadan önce yılda 10 bardak kahve içmeyen bir insan olarak şu an günde en az 2 bardak kahve içiyorum. gerçekten içmeden kafam açılmıyor ve o ayıklık insanı tam vurmadan işin başına oturamıyorum. işin başına oturamazsam da para kazanamayacağım için mecburum gibi bir şey. ha hala nescafe, türk kahvesi ve white chocolate mochadan başka bir şey içmiyorum o ayrı mesele.
bu kadar insanın basit işlevleri yerine getirmek için ihtiyaç duyduğu bir şey de kendi kültürünü oluşturuyor elbette. yine sigara meselesine dönecek olursak ilk gençlikte yapılan abi şu sigara iyi bu sigara kötü veya sabah kalkar kalkmaz bir tane yakarım muhabbetinden farklı gelmiyor bana.
0
Kafeini sürekli fazla miktarda tüketen insanlarda, kafein yokluğunda fiziksel bağımlılık belirtileri ortaya çıkıyor. Baya madde bağımlılığı gibi. Ama sigaranın aksine kahve bağımlısı olmak çok popi çok cool. Sigara gibi zararlı da değil zaten, ciddi zarar vermesi için insanlık dışı miktarlarda tüketmek gerekiyor.
Ben çok net bağımlıyım diye düşünüyorum mesela, en son ne zaman hiç kahve içmediğim bir gün olduğunu hatırlamıyorum. Bazen yoğunluktan ya da dalgınlıktan günün büyük kısmını kahve içmeden geçirirsem migren atağı gibi baş ağrısı başlıyor ki kahve içince azalsa da hemen geçmiyor. Ama günde 6-7 koca kupadan 1-2 küçük kupaya kadar azalttım.
Bir de daha iyisini içtikçe geri dönmesi zor bir şey kahve. Filtre kahve içmeye başlayınca Nescafe nasıl berbat geliyorsa "taze kavrulmuş çekirdek öğütüp hazırlanan americano"dan sonra Starbucks'ın filtre kahvesi meh, bayat market kahveleri de BİM'in nescafesi gibi geliyor. Tam olarak doğru sıcaklıkta değil de 1 derece yüksek/düşük sıcaklıkta demlenirse kahvenin tadının bozulduğunu düşünen insan tanıyorum, manyak. Bana da kahve konusunda manyak diyenler vardır tabii, normal. Bazıları abartıyor, bazıları popüler dye sevmese de kahve içip poz veriyor falan ama hepsi normal. Çok konuştum.
Ben çok net bağımlıyım diye düşünüyorum mesela, en son ne zaman hiç kahve içmediğim bir gün olduğunu hatırlamıyorum. Bazen yoğunluktan ya da dalgınlıktan günün büyük kısmını kahve içmeden geçirirsem migren atağı gibi baş ağrısı başlıyor ki kahve içince azalsa da hemen geçmiyor. Ama günde 6-7 koca kupadan 1-2 küçük kupaya kadar azalttım.
Bir de daha iyisini içtikçe geri dönmesi zor bir şey kahve. Filtre kahve içmeye başlayınca Nescafe nasıl berbat geliyorsa "taze kavrulmuş çekirdek öğütüp hazırlanan americano"dan sonra Starbucks'ın filtre kahvesi meh, bayat market kahveleri de BİM'in nescafesi gibi geliyor. Tam olarak doğru sıcaklıkta değil de 1 derece yüksek/düşük sıcaklıkta demlenirse kahvenin tadının bozulduğunu düşünen insan tanıyorum, manyak. Bana da kahve konusunda manyak diyenler vardır tabii, normal. Bazıları abartıyor, bazıları popüler dye sevmese de kahve içip poz veriyor falan ama hepsi normal. Çok konuştum.
0
Valla ben kahveye tamamen pragmatist yaklaşıyorum.
Kahveyi sevmiyorum ama kokusu ve french press yapım süreci güzel. Oturup mükemmel kahve tadını yakalamak için ya da damak tadıma uyan kahveyi bulmak için buna mesai harcamaya üşeniyorum, istemiyorum. Vakit kaybı buluyorum. Bu uğurda harcanan efor ve alınan sonuç arasındaki korelasyon beni tatmin etmiyor. Hepi topu 5 dkda soğuyan içilen bir şey.
Kahveyi uyanık kalmak için tüketiyorum. Ya da arkadaşlarla sohbet muhabbet için. En en çok tukettigim zamanlarda bile günde 1 taneyi geçmiyor. Eyyorlamam bu kadar.
Kahveyi sevmiyorum ama kokusu ve french press yapım süreci güzel. Oturup mükemmel kahve tadını yakalamak için ya da damak tadıma uyan kahveyi bulmak için buna mesai harcamaya üşeniyorum, istemiyorum. Vakit kaybı buluyorum. Bu uğurda harcanan efor ve alınan sonuç arasındaki korelasyon beni tatmin etmiyor. Hepi topu 5 dkda soğuyan içilen bir şey.
Kahveyi uyanık kalmak için tüketiyorum. Ya da arkadaşlarla sohbet muhabbet için. En en çok tukettigim zamanlarda bile günde 1 taneyi geçmiyor. Eyyorlamam bu kadar.
0
günde 1 lt kahve içiyordum. geçen hafta ailemin yanında gittim. bir hafta hiç içmedim. herhangi bir etkisini görmedim.
ayılmaya etkisi oluyor mu, çok emin değilim. içmediğimde de aynıyım. sabah kahvaltı yapmıyorum, bunun yerine sütlü kahve içiyorum.
türk kahvesini sevmem. arkadaşıma gittiğimde, misafirliğe gittiğimde, iş yerinde verildiğinde herkesle beraberken istemem demem ama içmem kahveyi. elime alıp içiyormuş gibi götürüp lavaboya dökerim. bu da itiraf gibi olsun. normative conformity, deniyor sanırım buna.
ayılmaya etkisi oluyor mu, çok emin değilim. içmediğimde de aynıyım. sabah kahvaltı yapmıyorum, bunun yerine sütlü kahve içiyorum.
türk kahvesini sevmem. arkadaşıma gittiğimde, misafirliğe gittiğimde, iş yerinde verildiğinde herkesle beraberken istemem demem ama içmem kahveyi. elime alıp içiyormuş gibi götürüp lavaboya dökerim. bu da itiraf gibi olsun. normative conformity, deniyor sanırım buna.
0
Bütün cevapları okuyamadım fakat bana göre de kahve orta sınıfın sosyal statü sembolü oldu, eskiden bir çay edebiyatı vardı şimdi de kahvenin farklı bir alıcısı var, ne yapıyorsun denildiğinde boş boş oturuyorum demek yerine kahve içiyorum cevabı daha havalı
0
"kahve olmadan asla güne başlayamam" vb. sözler bu akım çok abartıldı. 2. nesil 3. nesil bunlar pazarlama stratejileri. ben de kahve seviyorum ama içmezsem ölmem. her şeyi abartmayı seviyoruz.
0
Valla ben de çok tüketiyorum ancak benim sanırım kahve konusunda çok bir damak tadım yok. Mesela @kobuzchu nun dediği gibi çoğu kişi "filtre kahve sonrası nescafe çok kötü gelir" diyor ancak bende pek bir farkı oluşmadı. Farklı farklı kahve makineleri ile içtim, french press ile içtim ancak sonra Nescafe içmeye başladığımda "bu ne lan böyle" demedim. Kimbilir belki de en son kolonya içmeye çalışan alkol bağımlıları gibi ben de bu şekil kahve bağımlısı olmuşumdur da haberim yoktur :D
Bunun dışında sürekli bir kahve edebiyatı yüzünden de sana hak veriyorum. Devamlı bir "elimde kahve kitap okuyorum', "kahve varsa hayat vardır", "güne kahvesiz başlayamam" şeklinde cümlelere hatta daha da kötüsü fotolara denk geliyoruz. Bu yüzden bazi insanlar da özenti bence. Yani amaç kahve değil amaç kahve ile popüler olmak bazı kişiler için. Kahve nasıl popüler olma aracı olabilir dersen de işte o da popüler kültür.
Bunun dışında sürekli bir kahve edebiyatı yüzünden de sana hak veriyorum. Devamlı bir "elimde kahve kitap okuyorum', "kahve varsa hayat vardır", "güne kahvesiz başlayamam" şeklinde cümlelere hatta daha da kötüsü fotolara denk geliyoruz. Bu yüzden bazi insanlar da özenti bence. Yani amaç kahve değil amaç kahve ile popüler olmak bazı kişiler için. Kahve nasıl popüler olma aracı olabilir dersen de işte o da popüler kültür.
0
Kahve bence de saraptan sonra, en derinlikli icecek. Saraba ilgim var, kahve de cok ilgi cekici geliyor, hakkinda ogrenecek cok sey var.
Evde biraz ekipmanim var, farkli ulkelerden ve farkli aracilardan alim yapiyorum. Kophenhag´dan, coffee collective´den bir paket bulursam, bir arkadasimi da cagirip farkli farkli demleme yaparim, ayrica sosyallesme araci. Disarida icmek zaten oyle...
Hic kahve icmeden yasayabilir miyim? Tabii ki yasarim. Hedonistik konular... Kahve olmazsa surada dusup bayilmam.
Kacinci kahvem oldugunu da bilirim, ictigim kahvenin kaynagini da bilirim. Kahve lüks tüketim, zorunlu degil. Bu kadar sorgusuzca tüketilmesine, kilosuna 3-5 Euro verip iscilerin, ozellikle de cocuk iscilerin köle gibi calistirilmasinin da hic umursamamasina sasiriyorum.
Evde biraz ekipmanim var, farkli ulkelerden ve farkli aracilardan alim yapiyorum. Kophenhag´dan, coffee collective´den bir paket bulursam, bir arkadasimi da cagirip farkli farkli demleme yaparim, ayrica sosyallesme araci. Disarida icmek zaten oyle...
Hic kahve icmeden yasayabilir miyim? Tabii ki yasarim. Hedonistik konular... Kahve olmazsa surada dusup bayilmam.
Kacinci kahvem oldugunu da bilirim, ictigim kahvenin kaynagini da bilirim. Kahve lüks tüketim, zorunlu degil. Bu kadar sorgusuzca tüketilmesine, kilosuna 3-5 Euro verip iscilerin, ozellikle de cocuk iscilerin köle gibi calistirilmasinin da hic umursamamasina sasiriyorum.
0
3,5 sene önce nescafe vs. türevlerini içmeyi bıraktım. zincir kahvecilerdeki kahveleri de oldum olası sevmezdim, sadece içmek zorunda olduğum için içerdim bazen içtikten sonra kustuğum oluyordu :( nescafe vs. de midemi bulandırmaya başladığı için bıraktım. filtre kahve birkaç defa denedim pek damak tadıma uygun değil. türk kahvesini senede on kere ya içiyordur ya içmiyorumdur.
bol bol su tüketiyorum, en kötü 2 günde bir soda içiyorum. her gün çay içiyorum. bunlar karşılıyor sanırım sıvı ihtiyacımı, kahveye ya da başka bir şeye ihtiyaç duymuyorum.
yani bilmiyorum gerçekten ayıltıyor mu insanı yoksa plasebo etkisi mi yaratıyor diğer birçok şey gibi, bilmiyorum. ama gerçekten kahve içmeden ders başına oturamayacağını söyleyen arkadaşlarım çoktu. belki ders çalışma alışkanlığını sürdürebilmek için kahve yapıyorlardı kendine bir ön hazırlık gibi.
bol bol su tüketiyorum, en kötü 2 günde bir soda içiyorum. her gün çay içiyorum. bunlar karşılıyor sanırım sıvı ihtiyacımı, kahveye ya da başka bir şeye ihtiyaç duymuyorum.
yani bilmiyorum gerçekten ayıltıyor mu insanı yoksa plasebo etkisi mi yaratıyor diğer birçok şey gibi, bilmiyorum. ama gerçekten kahve içmeden ders başına oturamayacağını söyleyen arkadaşlarım çoktu. belki ders çalışma alışkanlığını sürdürebilmek için kahve yapıyorlardı kendine bir ön hazırlık gibi.
0
neoluyokardesimnebutantantana
sb
sb
0
Süloya savaşı kaybederse ve rte'den karşı baskı görürse evet. Ama böyle olacağını sanmıyorum, ya sülo istifa edicek ya da bir bunun istediğini verip susmasını sağlayacaklar.
0
Bütün oklar rte'ye çıkarken seve seve bulaşacak.
En kötü hepiniz oradaydınız be der.
En kötü hepiniz oradaydınız be der.
0
Adım adım yaklaşıyor. 1000aliyi yaktı. Sıradaki kim olucak yeni bölümde görücez.
0
Sanmıyorum. Türkiye'ye hapse girmeden dönmesi şuan için imkansız. Hapse girmeden dönmesi küçük bir ihtimal. O ihtimalin olabilsemesi için tek çözüm rte. Peker akıllı adam o ihtimali yakmaz.
0
Halihazırda bulaşıyor zaten. Adam akp'ye sille tokat girişti resmen. Akp demek rte demek. Direkt rte adını kullanmasına gerek yok.
0
Hükümette sadece akp yok. Cumhur ittifakı var: akp ve mhp. Peker, mhp'ye çakıyor. Erdoğan bunları görevden alsın istiyor ama a-la-maz...
Erdoğanın da aslında mhp ile arası iyi değil ama açıkca cephe alsa, Bahçeli erken seçim diyebilir. Ondan çekiniyor.
Her halükarda, hükümet değişene kadar, bir şey çıkmaz bunlardan. Ancak adalete güven olmadığı için; bu iddialar, bu kişilerin üzerine yapışır. Yapmasalar da yaptı derler. Hükümet: adaleti ve kurumlardaki devlet ciddiyetini, gelenekleri yok etti. İktidardan düştükleri anda, fetö'den beter olacaklar.
.
Erdoğanın da aslında mhp ile arası iyi değil ama açıkca cephe alsa, Bahçeli erken seçim diyebilir. Ondan çekiniyor.
Her halükarda, hükümet değişene kadar, bir şey çıkmaz bunlardan. Ancak adalete güven olmadığı için; bu iddialar, bu kişilerin üzerine yapışır. Yapmasalar da yaptı derler. Hükümet: adaleti ve kurumlardaki devlet ciddiyetini, gelenekleri yok etti. İktidardan düştükleri anda, fetö'den beter olacaklar.
.
0
wanderernotlost
2 kedili bol tüylü bir eve toz torbalı süpürge alacağım. Var mıdır önerisi olan? Hangi markanın süpürgeleri iyidir onu da hiç bilmem sadece marka tavsiyesi de olur :)
2 kedili bol tüylü bir eve toz torbalı süpürge alacağım. Var mıdır önerisi olan? Hangi markanın süpürgeleri iyidir onu da hiç bilmem sadece marka tavsiyesi de olur :)
0
rowenta parçası kolay bulunur. philips ya da çok popüler markalara yönelmeyin.
0
Miele'nin C1 diye bir modeli var 1200TL civarında. f/P ürünü tam olarak. Aldık memnun kaldık, bir tane daha alıyoruz.
0
kondansator
Dahil olduğum meslek grubu sayesinde uzun zaman önce bana da aşı çıktı. Ancak hem güven sorunu hem de aşı hakkındaki spekülasyonlar karşısında aşı olmak istemedim. Şimdiki gidişat da elbet bir şekilde aşı olmak zorunda kalacağız gibi geliyor. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz? Haziran gibi tüm yaş gru
Dahil olduğum meslek grubu sayesinde uzun zaman önce bana da aşı çıktı. Ancak hem güven sorunu hem de aşı hakkındaki spekülasyonlar karşısında aşı olmak istemedim. Şimdiki gidişat da elbet bir şekilde aşı olmak zorunda kalacağız gibi geliyor. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz? Haziran gibi tüm yaş gruplarına sıra geleceği söyleniyor. Aşı olacak mısınız
0
Elbette olacağım, dört gözle sıramın gelmesini bekliyorum. Aşı karşıtlarının söylemleri üzerine yorum yapmak istemiyorum çünkü sinirleniyorum, bu kadarını söyleyeyim.
0
olacağım tabi.
spekülasyon yapanlar aynı zamanda dünya düz diyorlar. napalım, ona da mı inanalım?
spekülasyon yapanlar aynı zamanda dünya düz diyorlar. napalım, ona da mı inanalım?
0
Sıram gelmeden önce olmak için yurtdışında imkan araştırdım geçen hafta. Ne gelirse yaptıracağım. Aşı karşıtlarını destekliyorum, onlar olmazsa sıra bize çabuk gelir diye düşünüyorum + doğal seçilim doğanın kanunu malum. Son olarak bir de yaptığım iş gereği uluslararası seyahat etmem gerekiyor, ülkeler daha şimdiden aşı olmayanı almayacağız demeye başladı. Güzel bir fırsat yakalarsam ve aşı olmadım diye gidemezsem gerçekten rezalet olur.
0
Olmayacağım.
30 yaş altı, sağlıklı bir insanım, covid de geçirdim. Bu noktada uzun vadeli etkisinin ne olduğunun bilinmediği deneysel bir aşıyı olmak çok mantıklı bir hareket değil.
30 yaş altı, sağlıklı bir insanım, covid de geçirdim. Bu noktada uzun vadeli etkisinin ne olduğunun bilinmediği deneysel bir aşıyı olmak çok mantıklı bir hareket değil.
0
olacağım. abi en kötü nolacak ya? kısır mı kalacağız? neden korkuyoruz aşıdan bu kadar?
0
@roket adam +1 inşallah olmak istemeyenleri es geçip isteyen bizlere çabuk sıra gelmesini sağlarlar. Yani onların olmasını beklemezler.
Sıram gelirse ellerinde ne varsa olacağım. Aylardır sıramın gelmesini bekliyorum.
Sıram gelirse ellerinde ne varsa olacağım. Aylardır sıramın gelmesini bekliyorum.
0
Spekülasyon ne bilmiyorum. Eğer asi bizi öldürecekse öldürsün. Annem babam oldu, arkadaslarim oldu. Hep beraber ölürüz iste. Esimin annesi asi karşıtı. Ilk bizi cipleyecekler dedi. Sonra bizi kontrol edecekler dedi. Simdi asi ile bizleri steril yapacaklarmis bir de bagisiklik sistemimiz yerle bir olacakmış sürekli hasta olacakmisiz. Nasil dünyaysa bütün dünya hasta olacak, kim fabrikada calisacak kim lojistigi halledecek hic dusunmemis bu big pharma. Herkes hasta. Bir de big pharma marsta yasiyor, bütün dünyada milyonlarca insani etkilerken kimse birşey yapamayacak. Bu arada bazen big pharma bazen bill gates diyor zor takip ediyoruz. Kendi annem ölüp böyle biriyle başbaşa kalacagima ölürüm ben de aman :)
Ki zaten komplo teorilerinin hiçbirini mantikli bulmuyorum ve genel düşüncelerim de bill burr ile ayni;
youtu.be
Yaklasik 3 dk önce esimle moderna olduk.
Ki zaten komplo teorilerinin hiçbirini mantikli bulmuyorum ve genel düşüncelerim de bill burr ile ayni;
youtu.be
Yaklasik 3 dk önce esimle moderna olduk.
0
İki kere covid geçirmiş biri olarak -ki biri belirtisiz, biri hafif- %10 koruyucu tek bir aşı dahi olsa yaptırırım.
0
Oldum bile. AB kabul ettiği için biontech oldum. Kısırlık diyen büyük resim uzmanları olmasın bir zahmet.
0
2. dozu oldum, sıra gelse gene olurum. eğer toplum içinde yaşıyorsak aşı da olmak zorundayız. dağda yaşanacaksa olunmayabilinir.
0
Tabii ki olacağım, koşarak. Neyin spekülasyonu? Spekülasyon yapanlar biliminsanı mı? Tanıdığım bütün tıp doktorları tereddütsüz aşı oldu, internet trollerini mi dinleyeceğim.
0
ilk dozu oldum, ikinciyi bekliyorum. domuz gribini de olmuştum, hepatit de oldum. ikiyüz senelik bir tıbbi uygulamadan böyle kitlesel oranda korkulabiliyor olması beni dehşete düşürüyor. wright kardeşlerin ilk uçağı 1903, ilk aşı 1796, uçakta da yerin üç* misli radyasyon alıyorsunuz, biraz insafa gelin ya.
*:edit
*:edit
0
freebird5406_2
hem güvenlik standartları hem tasarım dili hem de bir çok modelin aynı platformu kullanması sebebiyle son zamanlarda küt ve oyun hamurundan yapılmış gibi tasarımlar varhttps://encrypted-tbn0.gstatic.com/images?q=tbn:ANd9GcTexrjZl3fL5tc9yzI9zAMiqOEALTFiDVS8cA&usqp=CAUmarkaların ortaklığı da çeşitlil
hem güvenlik standartları hem tasarım dili hem de bir çok modelin aynı platformu kullanması sebebiyle son zamanlarda küt ve oyun hamurundan yapılmış gibi tasarımlar var
encrypted-tbn0.gstatic.com
markaların ortaklığı da çeşitliliğin azalmasına neden oluyor
soru biraz dağınık oldu toparlamaya çalışayım, güncel tasarımlar hakkında ne düşünüyorsunuz, beğendiğiniz modeller varsa merak ediyorum
encrypted-tbn0.gstatic.com
markaların ortaklığı da çeşitliliğin azalmasına neden oluyor
soru biraz dağınık oldu toparlamaya çalışayım, güncel tasarımlar hakkında ne düşünüyorsunuz, beğendiğiniz modeller varsa merak ediyorum
0
Dış tasarımlarda yine az da olsa çeşitlilik var ama iç tasarımda tüm arabalar resmen birbirine benziyor şu anda. Şu içte her şeyi devasa iç ekrandan halletmek gibi iğrenç bir trend var. Premium sınıf araçlarla standart araçlar arasında bile iç mekanda ıvır zıvır şeyler dışında bir fark kalmadı.
İç tasarım olarak beğendiğim model: yeni BMW serileri, özellikle 3 serisi hem ortadaki yuvarlak kontrolör, hem dokunmatik ekran, hem sesli komut olduğu için bence çok başarılı. Audi kullanıcısıyım, yeni modellerde o yuvarlak zımbırtı kalktığı için tüm premium hissi ve kullanışlılığın gittiğini düşünüyorum. Dış tasarım olarak Audi Q3, Porsche Taycan, BMW Z4, Peugeot 3008/2008/208/5008 bunlar gayet başarılı.
İç tasarım olarak beğendiğim model: yeni BMW serileri, özellikle 3 serisi hem ortadaki yuvarlak kontrolör, hem dokunmatik ekran, hem sesli komut olduğu için bence çok başarılı. Audi kullanıcısıyım, yeni modellerde o yuvarlak zımbırtı kalktığı için tüm premium hissi ve kullanışlılığın gittiğini düşünüyorum. Dış tasarım olarak Audi Q3, Porsche Taycan, BMW Z4, Peugeot 3008/2008/208/5008 bunlar gayet başarılı.
0
Kesinlikle beğenmiyorum. Otomotiv endüstrisinin zirvesi 60'lar bana kalırsa. Sonrasında da petrol krizi bitişi sonu 1995-2002 arası.
3d print teknolojisi geliştiği halde malzeme kalitesi geriye gidiyor iç mekanda. Dış tasarımda da çok ciddi verimlilik ve güvenlik kaygısı var o yüzden tek tiplilik mevcut.
Evvela ben analog araba seviyorum bu mümkün değil günümüzde, abd'de ekran mecbur hatta. Hafif araba seviyorum güvenlik sebebiyle imkansız. NA motor seviyorum bu da emisyon nedeniyle imkansız.
Hadi geçtim hepsini. Bütün arabalar otomatiğe evriliyor. Ferrari bile direksiyona dokunmatik tuş ekran vs koyuyor. Nerde f40 nerde şimdiki akım.
Bir tek Porsche ortodoks müşterilerine manuel vites ve nispeten tuşlu, kaliteli iç mekan sunuyor, tasarım olarak da retro olması çekici. Mustang ile Ford da bunu başarıyor. Ama bunlar harici gidişat kötü :)
3d print teknolojisi geliştiği halde malzeme kalitesi geriye gidiyor iç mekanda. Dış tasarımda da çok ciddi verimlilik ve güvenlik kaygısı var o yüzden tek tiplilik mevcut.
Evvela ben analog araba seviyorum bu mümkün değil günümüzde, abd'de ekran mecbur hatta. Hafif araba seviyorum güvenlik sebebiyle imkansız. NA motor seviyorum bu da emisyon nedeniyle imkansız.
Hadi geçtim hepsini. Bütün arabalar otomatiğe evriliyor. Ferrari bile direksiyona dokunmatik tuş ekran vs koyuyor. Nerde f40 nerde şimdiki akım.
Bir tek Porsche ortodoks müşterilerine manuel vites ve nispeten tuşlu, kaliteli iç mekan sunuyor, tasarım olarak da retro olması çekici. Mustang ile Ford da bunu başarıyor. Ama bunlar harici gidişat kötü :)
0
beğenmiyorum. e39 m5 kasa daha çok ilgimi çekiyor. ben preminyum markalar hariç tasarımları beğenmiyorum. w204 kasa var arka stopları daha iyi dizayn edilse yeni kasalara göre daha çekici.
0
arabadan hiç anlamam, araba muhabbetini de sevmem.
ama günümüzdeki araba dizaynlarını baya beğeniyorum eskiye göre. Zaten klasik arabalardan da nefret ederim görünüş olarak çok hantal ve maço görüntüleri var. Günümüzde elektrikli araba piyasasının artması ve arabaların artık dijital ürün sınıfına girmesiyle daha teknolojik tasarımlar öne çıkıyor ki bu da gayet hoş.
aynı şekilde son iki-üç yılda pek çok araba markası logosunu yenileyip dijital sektöre uygun logolara geçiş yaptı. Bunu da olumölu karşılıyorum. Zaten hayırlısıyla bi 10-20 yılda araba sürmek diye bi şey ortada kalmaz, herkes akıllı araba kullanır. Böyle ilkel bir şeyden de tamamen kurtulup şoför sebepli kazaların sıfırlandığı bir dünyada yaşarız mis gibi
ama günümüzdeki araba dizaynlarını baya beğeniyorum eskiye göre. Zaten klasik arabalardan da nefret ederim görünüş olarak çok hantal ve maço görüntüleri var. Günümüzde elektrikli araba piyasasının artması ve arabaların artık dijital ürün sınıfına girmesiyle daha teknolojik tasarımlar öne çıkıyor ki bu da gayet hoş.
aynı şekilde son iki-üç yılda pek çok araba markası logosunu yenileyip dijital sektöre uygun logolara geçiş yaptı. Bunu da olumölu karşılıyorum. Zaten hayırlısıyla bi 10-20 yılda araba sürmek diye bi şey ortada kalmaz, herkes akıllı araba kullanır. Böyle ilkel bir şeyden de tamamen kurtulup şoför sebepli kazaların sıfırlandığı bir dünyada yaşarız mis gibi
0
Northern Mariner
Selamlar,Brugge'de birkaç defa turistik olarak bulundum ancak bir iş olanağı nedeniyle Brüksel'i araştırıyorum. İş şu anki rakip firmamda ve Assistant Manager pozisyonu, yani mevcut pozisyonumun bir tık üzeri.Sorum şu, İstanbul'da halihazırda euro maaş ve araba,sigorta gibi ekstraları olan bir işte
Selamlar,
Brugge'de birkaç defa turistik olarak bulundum ancak bir iş olanağı nedeniyle Brüksel'i araştırıyorum.
İş şu anki rakip firmamda ve Assistant Manager pozisyonu, yani mevcut pozisyonumun bir tık üzeri.
Sorum şu, İstanbul'da halihazırda euro maaş ve araba,sigorta gibi ekstraları olan bir işte home office çalışıyorum. Yeni bir maceraya atılmaya değer mi? Belçika'da yaşam nasıldır?
İşverenim Avrupalı ancak rakip firmaya başvuru yaparsam geri dönülmez bir yola gireceğim gibi :)
Brugge'de birkaç defa turistik olarak bulundum ancak bir iş olanağı nedeniyle Brüksel'i araştırıyorum.
İş şu anki rakip firmamda ve Assistant Manager pozisyonu, yani mevcut pozisyonumun bir tık üzeri.
Sorum şu, İstanbul'da halihazırda euro maaş ve araba,sigorta gibi ekstraları olan bir işte home office çalışıyorum. Yeni bir maceraya atılmaya değer mi? Belçika'da yaşam nasıldır?
İşverenim Avrupalı ancak rakip firmaya başvuru yaparsam geri dönülmez bir yola gireceğim gibi :)
0
Avrupa'da yasamak ozellikle ilginizi ceken bir sey degilse maasin artmasi onemli zira Istanbul'dan cok cok daha pahali olacak.
0
KidLazer
Citroen c4 cactus 2016 veya 2017 dizel otomatikOpel mokka 2017 dizel otomatikPeugeot 2008 2017 dizel otomatikAgirlikli sehir ici kullanilacak ama benzindeki sessizligi sevmiyorum:)Gonlum c4ten yana yorumlar da iyi. Passatlardaki gibi eski kronik sanziman hatasi vs bildiginiz ve suraya dikkat et dedi
Citroen c4 cactus 2016 veya 2017 dizel otomatik
Opel mokka 2017 dizel otomatik
Peugeot 2008 2017 dizel otomatik
Agirlikli sehir ici kullanilacak ama benzindeki sessizligi sevmiyorum:)
Gonlum c4ten yana yorumlar da iyi. Passatlardaki gibi eski kronik sanziman hatasi vs bildiginiz ve suraya dikkat et dediginiz bir nokta varsa super olur
Opel mokka 2017 dizel otomatik
Peugeot 2008 2017 dizel otomatik
Agirlikli sehir ici kullanilacak ama benzindeki sessizligi sevmiyorum:)
Gonlum c4ten yana yorumlar da iyi. Passatlardaki gibi eski kronik sanziman hatasi vs bildiginiz ve suraya dikkat et dediginiz bir nokta varsa super olur
0
hiç düşünmeden pejo alırdım. tipi çok hoşuma gidiyor, acayip bir karizması var.
ama o parayı verir miydim? sanmam.
ama o parayı verir miydim? sanmam.
0
Farklı model Nissan Qashqai olabilir. Bunların arasından ya Citroen ya Opel.
0
Peugeot. Kayinpederim kullaniyor ve ben de kullandim ve memnun kaldim o süreçte.
Cactus yanlış hatırlamıyorsam ekrandan klima ayarlanıyor. Sirf bu sebepten eleniyor bende. Ayni şekilde yeni 2008de eleniyor sirf bu sebepten.
Cactus yanlış hatırlamıyorsam ekrandan klima ayarlanıyor. Sirf bu sebepten eleniyor bende. Ayni şekilde yeni 2008de eleniyor sirf bu sebepten.
0
pejo eski kasa ve etg şanzımanlı sanırım, öyleyse direkt elenir o şanzımandan ötürü. citroen’de eat 6 var sanırım, alınabilir. opel’de de klasik tork konvertörlü şanzıman var diye hatırlıyorum, bu durumda citroen alırdım ben olsam. motor şanzıman dışında hepsi birbirine benzer araçlar, estetik kaygılar dışında satın alma kararını etkileyecek bir fark yok bana göre, hangisini beğendiyseniz onu alabilirsiniz.
0
tchuck
250bin tl civarında araç arıyorum.normalde sıfır bir araç alacaktım, bi ton mevzu çıktı alamadım.o yüzden elimdeki aracı da sattığım için, en azından daha düşük bir model araba alayım istedim.250bin civarı, yukarı aşağı oynayabilirim yani 30ar 40ar bin tl. ama 250 civarında olması daha iyi.araçtan n
250bin tl civarında araç arıyorum.
normalde sıfır bir araç alacaktım, bi ton mevzu çıktı alamadım.
o yüzden elimdeki aracı da sattığım için, en azından daha düşük bir model araba alayım istedim.
250bin civarı, yukarı aşağı oynayabilirim yani 30ar 40ar bin tl. ama 250 civarında olması daha iyi.
araçtan ne beklyiorum?
%95 şehir içinde sarıyer-beşiktaş arasında kullanılacağı için tasarruflu olması iyi olur.
seneye satacağım büyük ihtimalle, satabileceğim bir araç olsun isterim.
bir de teknolojik özelliği falan olsa iyi olur. peugeot 208'ler uyuyor gibi sanki biraz (hatta sıfırı da uyuyor gibi) ama onlar da bana çok fazla spor geliyor gözüme.
ne önerirsiniz bana?
not: arabalardan çok anlamam, çok da ilgilenmem.
normalde sıfır bir araç alacaktım, bi ton mevzu çıktı alamadım.
o yüzden elimdeki aracı da sattığım için, en azından daha düşük bir model araba alayım istedim.
250bin civarı, yukarı aşağı oynayabilirim yani 30ar 40ar bin tl. ama 250 civarında olması daha iyi.
araçtan ne beklyiorum?
%95 şehir içinde sarıyer-beşiktaş arasında kullanılacağı için tasarruflu olması iyi olur.
seneye satacağım büyük ihtimalle, satabileceğim bir araç olsun isterim.
bir de teknolojik özelliği falan olsa iyi olur. peugeot 208'ler uyuyor gibi sanki biraz (hatta sıfırı da uyuyor gibi) ama onlar da bana çok fazla spor geliyor gözüme.
ne önerirsiniz bana?
not: arabalardan çok anlamam, çok da ilgilenmem.
0
208 bize de biraz fazla spor görünümlü geldiği için biz Citroen C3 aldık ve çok memnunuz. Pahalı değil, içinde dolu teknoloji var, iç mekan sınıfına göre baya rahat, koltuklar çok konforlu, yakıt tüketimi başarılı.
0
bir yıl sonra satılacaksa benim tercihim civic, megane gibi elden kolay çıkarılacak modellerden yana olur.
0
1 yıl sonra satacaksan sıfır araç almak mantıklı değil. B segmenti yerine 4-5 yaşlarında C segmenti araç öneririm. Golf, Leon, Megane gibi.
0
egea cross al lounge paket sıfır, full dolu 200k. tabela tanıma sistemi koltuk ısıtmaya kadar var. tek eksisi otomatiği yok
0
corolla civic yaris jazz golf polo 2008 3008 1 sene sonra rahat satılır. corolla 0 alabilirsin. civic önermem. c3 alırsın satamazsın 2 sene satamadım ben. vw toyota honda dışına çıkma.
0
yaris'e baktım da biraz,
YARIS 1.5 Flame Multidrive S ile YARIS 1.5 Flame X-Pack Multidrive S arasında 60k fark var ama aralarındak ifarklar ne hiçbir tablo bulamadım sitede.
YARIS 1.5 Flame Multidrive S ile YARIS 1.5 Flame X-Pack Multidrive S arasında 60k fark var ama aralarındak ifarklar ne hiçbir tablo bulamadım sitede.
0
3 yılını doldurmamış 2. el VW Polo da iş görür, kolay satılır gibi gözüküyor.
0
Iki yaris arasindaki fark vergi diliminden olabilir.
Belli bir vergi dilimine girince fiyat bir anda 290a firliyor.
Örnek seat leon. Giris fiyati 129, otv 64 bin. Seat leon dsg giris fiyati 142, otv 114 bin. Kısacası 13 bin liralik fark icin ekstra 80 bin oduyorsunuz, üstüne ek 11 bin lira da kdv farki var.
Belli bir vergi dilimine girince fiyat bir anda 290a firliyor.
Örnek seat leon. Giris fiyati 129, otv 64 bin. Seat leon dsg giris fiyati 142, otv 114 bin. Kısacası 13 bin liralik fark icin ekstra 80 bin oduyorsunuz, üstüne ek 11 bin lira da kdv farki var.
0
dediysem dedim
Merhaba.Ben otomatik vites bir araba almak istiyorum. Bazen sahibinden'de ilanlara bakıyorum ama hiçbir bilgim yok. Etrafımda danışabileceğim biri de yok detaylı bir şekilde. 50k birikimim var, kredi çekebilirim ya da ailem de destek olabilir devamı. Fakat kendim halletmek istiyorum bu meseleyi bu
Merhaba.
Ben otomatik vites bir araba almak istiyorum. Bazen sahibinden'de ilanlara bakıyorum ama hiçbir bilgim yok. Etrafımda danışabileceğim biri de yok detaylı bir şekilde.
50k birikimim var, kredi çekebilirim ya da ailem de destek olabilir devamı. Fakat kendim halletmek istiyorum bu meseleyi bu sebeple kredi çekmek benim için daha iyi olacak. Aylık 5000 lira kazanıyorum, kira masrafım yok. Bu birikim ve maaşla araba almak saçma mı? Şehir içi kullanım için bakıyorum bu arada.
Saçma değilse, ikinci el mi yoksa sıfır mı olmalı? Hangi marka ya da model ilk araç için daha iyi olur? İlanlarda neyi görünce kaçmam lazım, bir aracın alınabilir olduğunu nasıl anlarım?
Yardımcı olursanız memnun olurum.
Ben otomatik vites bir araba almak istiyorum. Bazen sahibinden'de ilanlara bakıyorum ama hiçbir bilgim yok. Etrafımda danışabileceğim biri de yok detaylı bir şekilde.
50k birikimim var, kredi çekebilirim ya da ailem de destek olabilir devamı. Fakat kendim halletmek istiyorum bu meseleyi bu sebeple kredi çekmek benim için daha iyi olacak. Aylık 5000 lira kazanıyorum, kira masrafım yok. Bu birikim ve maaşla araba almak saçma mı? Şehir içi kullanım için bakıyorum bu arada.
Saçma değilse, ikinci el mi yoksa sıfır mı olmalı? Hangi marka ya da model ilk araç için daha iyi olur? İlanlarda neyi görünce kaçmam lazım, bir aracın alınabilir olduğunu nasıl anlarım?
Yardımcı olursanız memnun olurum.
0
90 sayfalık bir cevap yazabilecek insanlar var bence bu sorulara :) Burası Türkiye çünkü.. İstanbulda yaşıyorsanız araba almayın derdim ama o bile önü arkası değişebielcek bir konu duruma göre. Yine de araba çoğu zaman gerekli bir araç. Sosyal hayatınız önemli bilemem ama maaşınızdan ne kadarını kısabileceğinizle paralel değişir konu.
0
Ne kadar kredi çekeceksin? Sedan mı ufak arabı mı? Almak saçma değil. Hemen al. Fiyatlar yükseliyor sürekli.
100k civarıysa 2012-2014 fluence otomatik bak. Geniş, az konforlu iş görür araç.
140k 2021 Egea var. Manuel. Otomatiği daha çıkmadı galiba.
230k 2021 Megan var. Sedan. Manuel. Otomatiği 300k falandı.
Gibi gibi.
100k civarıysa 2012-2014 fluence otomatik bak. Geniş, az konforlu iş görür araç.
140k 2021 Egea var. Manuel. Otomatiği daha çıkmadı galiba.
230k 2021 Megan var. Sedan. Manuel. Otomatiği 300k falandı.
Gibi gibi.
0
+ilk aracını 0 alma.
+otomatik araç alacaksan japon tercih et.
+100bin km üzeri dizel alma.
+otomatik şanzıman arızası pahalı olabilir ancak dünyanın en konforlu sürüşünü sağlar.
+yaris,jazz,i10,i20 bakabilirsin.
+otomatik araç alacaksan japon tercih et.
+100bin km üzeri dizel alma.
+otomatik şanzıman arızası pahalı olabilir ancak dünyanın en konforlu sürüşünü sağlar.
+yaris,jazz,i10,i20 bakabilirsin.
0
1 - istanbul içi için küçük bir araç alın
2 - madem siz anlamıyorsunuz, servis ağı geniş olan ve sadece yetkili servislere mahkum kalmayacağınız markalara, yani çok satan markalara bakın. örnek fiat, opel, hyundai, kia, renault.. hem yedek parça ucuz olur, hem de her yerde bakıma sokma, tamir ettirme şansınız olur.
2 - madem siz anlamıyorsunuz, servis ağı geniş olan ve sadece yetkili servislere mahkum kalmayacağınız markalara, yani çok satan markalara bakın. örnek fiat, opel, hyundai, kia, renault.. hem yedek parça ucuz olur, hem de her yerde bakıma sokma, tamir ettirme şansınız olur.
0
Manuel baksaydınız 50 bine gayet iyi araç bulabilirdiniz. Otomatik olduğu için biraz kredi çekmeniz gerekecek sanıyorum.
Mika hakinen güzel yazmış ben de aynılarını ekleyecektim. İlk arabaysa ikinci el daha mantıklı olacaktır.
Maksadınız şehir içinde bir yerden bir yere ulaşmaksa, compact sınıf dedikleri otomobiller gayet işinizi görür.
Ben de uzak doğu otomobillerini öneririm size. Nedenini de söyleyeyim. Çünkü toyota ve honda gibi markaların üretim politikaları uzun süre kullanım üzerine. Şöyle kabaca anlatayım. Bir otomobilin maliyeti 100 lira olsun. bu 100 liranın içinde malzeme, mühendislik, donanım, tasarım gibi unsurlar var. Japon markaları 100'ün 60'ını mühendislik ve malzemeye ayırıyor.
Avrupa markalarını 60'ını donanım tasarım gibi unsurlara ayırıyor. Bu çok kaba bir hesap ama markaların üretim politikaları kabaca böyle.
Haliyle dünyanın birçok ülkesinde honda, toyota gibi markalar daha az sorun çıkaran, daha dayanıklı markalar olarak kabul görüyor.
honda jazz, toyota yaris, hyundai i20 gibi otomobiller düzenli bakımları yapıldığı sürece, düzgün bir kullanımla çok uzun süre idare edebilir sizi. 80-90bin liraya bu araçları bulabilirsiniz piyasada. Vergi ve bakım maliyetleri de oldukça düşüktür bu araçların. Küçük oldukları için park etmesi kolay vs.
Sadece doğru aracı seçmek önemli:) Kazasız temiz bir araç bulmaya çalışın. Bu her marka için geçerli
Mika hakinen güzel yazmış ben de aynılarını ekleyecektim. İlk arabaysa ikinci el daha mantıklı olacaktır.
Maksadınız şehir içinde bir yerden bir yere ulaşmaksa, compact sınıf dedikleri otomobiller gayet işinizi görür.
Ben de uzak doğu otomobillerini öneririm size. Nedenini de söyleyeyim. Çünkü toyota ve honda gibi markaların üretim politikaları uzun süre kullanım üzerine. Şöyle kabaca anlatayım. Bir otomobilin maliyeti 100 lira olsun. bu 100 liranın içinde malzeme, mühendislik, donanım, tasarım gibi unsurlar var. Japon markaları 100'ün 60'ını mühendislik ve malzemeye ayırıyor.
Avrupa markalarını 60'ını donanım tasarım gibi unsurlara ayırıyor. Bu çok kaba bir hesap ama markaların üretim politikaları kabaca böyle.
Haliyle dünyanın birçok ülkesinde honda, toyota gibi markalar daha az sorun çıkaran, daha dayanıklı markalar olarak kabul görüyor.
honda jazz, toyota yaris, hyundai i20 gibi otomobiller düzenli bakımları yapıldığı sürece, düzgün bir kullanımla çok uzun süre idare edebilir sizi. 80-90bin liraya bu araçları bulabilirsiniz piyasada. Vergi ve bakım maliyetleri de oldukça düşüktür bu araçların. Küçük oldukları için park etmesi kolay vs.
Sadece doğru aracı seçmek önemli:) Kazasız temiz bir araç bulmaya çalışın. Bu her marka için geçerli
0
chicha_v2
Ptt beşiktaş şubesinde şalvarlı bir memur gördüm de şimdi acayip geldi.
Ptt beşiktaş şubesinde şalvarlı bir memur gördüm de şimdi acayip geldi.
0
kılık kıyafet yönetmeliğine göre sivil itaatsizlik sayılması lazım.. bu kot pantalon için de geçerli ama :)
0
öncelikle ptt'de çalışanların hepsi memmur olmaz. şalvar giymek yasak değil. bir kaç sene önce kamuda kıyafet konusundaki geçmişten gelen bu saçma zorunluluklar kaldırılmıştı diye hatırlıyorum ben. ama kişi belki bir sağlık sorunu vs dolayısıyla bol bir şey giymesi gerekmiş ve şalvar giymişte olabilir.
0
@denizmaniaherif kılık kıyafet yönetmeliği hafızam beni yanıltmıyorsa -ki sanmıyorum- davutoğlu'nun başbakan olduğu dönemde değişmişti.
0
realitede giymemesi lazım ama burası türkiye. içişleri bakanına sülü diyorlar, her an her şey olabilir.
0
kılık kıyafet yönetmeliği değişmedi. esasen aynen devam ediyor. ancak sendika kararı vs. var ise o sendikaya ait üyeler sendika kararları doğrultusunda kıyafet yönetmeliğine uymayabilir. sendikal faaliyettir çünkü bu durum. bunun için herhangi bir ceza alınmaz. kurum bu durumdan şikayetçiyse personelle değil sendika ile muhattaptır yani.
genel uygulamaya bakarsak da tamamen yöneticinin insiyatifinde bu tarz durumlar. jilet gibi geleceksiniz, ben sendika falan dinlemem diyen yöneticiler de gördüm, tam aksine sendikal bir faaliyet olmamasına rağmen nasıl isterseniz öyle gelin durumu oluşan kurumlarda.
en yaygın uygulaması şu şekildedir. yanılmıyorsam eğitim sen in bir kararı vardı kılık kıyafet yönetmeliğiyle alakalı öğretmenler adına. bu problem midir değil midir diye tartışılırken dönemin milli eğitim bakanı öğretmenleri kılık kıyafet yönünden sıkmayın tarzında bir demeç vermişti basına. bu tarz demeçler herhangi bir soruşturma durumunda okul müdürlerini falan kurtaracağından (müdüre personeline niye takım elbise giydirmiyorsun diye sorduklarında "bakanın şu tarihte şöyle şöyle bir demeci var" diyip yırtabilir) hepten saldılar. şu anda öğretmenler rahat o konuda.
genel uygulamaya bakarsak da tamamen yöneticinin insiyatifinde bu tarz durumlar. jilet gibi geleceksiniz, ben sendika falan dinlemem diyen yöneticiler de gördüm, tam aksine sendikal bir faaliyet olmamasına rağmen nasıl isterseniz öyle gelin durumu oluşan kurumlarda.
en yaygın uygulaması şu şekildedir. yanılmıyorsam eğitim sen in bir kararı vardı kılık kıyafet yönetmeliğiyle alakalı öğretmenler adına. bu problem midir değil midir diye tartışılırken dönemin milli eğitim bakanı öğretmenleri kılık kıyafet yönünden sıkmayın tarzında bir demeç vermişti basına. bu tarz demeçler herhangi bir soruşturma durumunda okul müdürlerini falan kurtaracağından (müdüre personeline niye takım elbise giydirmiyorsun diye sorduklarında "bakanın şu tarihte şöyle şöyle bir demeci var" diyip yırtabilir) hepten saldılar. şu anda öğretmenler rahat o konuda.
0
Kılık kıyafet yönetmeliğine göre giyemez, ama kot da tişört de giyemez. Askılı, sıfır kollu, yakası açık, eteği mini de giyemez. Şort, kapri vs de giyemez. Uzun saç, küpe, görünür dövme vs de olamaz. Ancak yönetmeliği kaldırmak ya da değiştirmek yerine esnetme şeklinde devam ediliyor. Dolayısıyla sen benim kotuma karışma ben senin şalvarına gibi.
Bazı okullarda şortlu kaprili erkek/kadın öğretmenler dolaşıyor :) siyah başörtülü birini görünce de bak bak çarşaflı gelmiş diyor bazıları... öyle sürüp gidiyor
Bazı okullarda şortlu kaprili erkek/kadın öğretmenler dolaşıyor :) siyah başörtülü birini görünce de bak bak çarşaflı gelmiş diyor bazıları... öyle sürüp gidiyor
0
jamiro
Malum şu aralar Eurovision yarışması var. Fakat biz yokuz. Bir haber sitesinde gördüm demiş ki:“ 2013 yılında TRT Genel Müdürlüğü'nden yapılan resmi açıklamada, yarışma kurallarında yapılan değişiklikler ve haksızlıklar nedeniyle Türkiye'nin Eurovision'dan çekildiği fade edilmişti.TRT, Eurovision'da
Malum şu aralar Eurovision yarışması var. Fakat biz yokuz. Bir haber sitesinde gördüm demiş ki:
“ 2013 yılında TRT Genel Müdürlüğü'nden yapılan resmi açıklamada, yarışma kurallarında yapılan değişiklikler ve haksızlıklar nedeniyle Türkiye'nin Eurovision'dan çekildiği fade edilmişti.
TRT, Eurovision'daki oylamaların 2000'li yıllarda izleyici tarafından yapıldığını ve bunun Türkiye'nin başarı kazanmasında etkili olduğunu vurgulamıştı. 2011'den itibarense izleyici oylarının etkisinin yarıya indirilmesinin (yüzde 50 izleyici, yüzde 50 jüri) Almanya, Fransa, İngiltere, İspanya ve İtalya gibi bazı ülkelerin lehine bir karar olarak yorumlamıştı.”
Bu bağlamda düşününce bu kararı alanların haklılık payı var mıdır yoksa her şeye rağmen katılmalı mı idik ne düşünüyorsunuz?
“ 2013 yılında TRT Genel Müdürlüğü'nden yapılan resmi açıklamada, yarışma kurallarında yapılan değişiklikler ve haksızlıklar nedeniyle Türkiye'nin Eurovision'dan çekildiği fade edilmişti.
TRT, Eurovision'daki oylamaların 2000'li yıllarda izleyici tarafından yapıldığını ve bunun Türkiye'nin başarı kazanmasında etkili olduğunu vurgulamıştı. 2011'den itibarense izleyici oylarının etkisinin yarıya indirilmesinin (yüzde 50 izleyici, yüzde 50 jüri) Almanya, Fransa, İngiltere, İspanya ve İtalya gibi bazı ülkelerin lehine bir karar olarak yorumlamıştı.”
Bu bağlamda düşününce bu kararı alanların haklılık payı var mıdır yoksa her şeye rağmen katılmalı mı idik ne düşünüyorsunuz?
0
açılın eurovision hastası geldi..
Şimdi öncelikle alıntıladığın haber sitesi bence iki cümleyi birleştircem derken saçmalamış. Yapılan resmi açıklamada iki nokta vardı;
Birincisi alıntıladığın cümlenin dediği gibi, oylamada tamamen telefon oylamasından %50 jüri %50 telefon oylamasına geçiş. Bu bizim zararımıza oldu mu? Ehh evet yani mesela çok kötü bi şarkıyla Almanya'dan rahat 10-12 alabilecekken 6-8 alabilirdik mesela. Ama kaliteli bi şarkıysa gönderdiğimiz jüri de (bazen çok saçmalasa da) genelde adil davranıyor. O yüzden bizim zararımıza olan bu şey aslında yarışmanın adilliği için gerekli. Son 10 yılda jürinin nefret ettiğim kararları olsa da (2015'te İtalya'yı birincilikten edip İsveç'i birinci yaptılar mesea) genel olarak adalet getirdiğini düşünüyorum. Zaten bu kararın gelme nedeni diasporası olan veya komşuluk ilişkilerinden puan kasan ülkelerin haksız avantajını engellemek.
İkincisi ise Almanya, Fransa, İngiltere, İspanya ve İtalya mevzusu. Eurovision'da bu 5 ülke Big Five olarak geçer ve bir önceki senenin kazanan ülkesi (yani ev sahibi) ile beraber direkt finalden katılırlar yarışmaya. Diğer ülkeler ise yarı finalde yarışır. Bu arada direkt finalden katılmak iddialı ülkeler için dezavantajlı bir durum. İtalya son 10 yıldır çok iyi şarkılarla katılmasına rağmen kazanamadı hiç ki nedenlerinden biri yarı finale katılmayıp kendilerini duyurmalarının azalması. TRT bu big 5 olayına karşı çıkmış parayı veren düdüğü çalıyor haksızlık diye. Ehh kısmen haklı olsa da mantıksız bi isyan.
He bu arada bunlar bahane tabii. Asıl sebepler;
1) Ülkede her alanda olan Avrupa'dan uzaklaşma durumunu perçinlemek
2) @divit'in gaylik muhabbeti diye kısaca bahsettiği durumu açarsak, Eurovision yıllardır Avrupa'da LGBT komünitesinin can damarlarından biri. Özellikle son yıllarda dünyada daha da bu konularda özgürleşme yaşandıkça ve ses duyurulmaya başladıkça sahnelenen şovlar, katılan yarışmacılar vs LGBT yarışmanın içinde daha görünür oluyor. Buna itiraz etmiyorum bu arada hetero bir birey olarak LGBT komünitesinin Eurovision'da etkili olması yarışmaya da renk katıyor. Sonuç olarak 2012'de son kez yarışmamızdan sonra 2014'te yarışmayı Conchita Wurst kazandı mesela (Türkiye'de sakallı kadın olarak bilinir), onun dışında sahnede eşcinsel öpüşmeler, her yerde dalgalana pride bayrakları vs pek çok simge var. Bizimkiler de bu konuda muhafazakar olduğu için yarışmaya dönme gibi bir niyetleri olmadı. Aslında Rusya ve Azerbaycan da bu konuda çok katı ama onlar böyle bir girişimde hiç bulunmadılar. Bizim durumun kötülüğü daha iyi anlaşılır muhtemelen.
Bu arada 2011'de yarı finali tarihimizde ilk defa geçemeyip elenmiştik. O sene Azerbaycan kazandı biraz da bizim finalde olmamamızın etkisiyle tüm Türkler onlara oy verdi ve katıldıkları oldukça güzel şarkıların arasında en kötü şarkılarından biriyle kazandılar :D 2012'de ayıp olmasın diye katıldık muhtemelen o dönem çok da meşhur olmayan Can Bonomo ile. Çünkü o seneye kadar hep çok popüler kişi veya gruplar katılıyordu bizde ki bu da saçma gerek yok. 7. oldu Can Bonomo ki Eurovision'da iyi bir skor bu ama biz her sene kazanmalıyız gibi saçma bir anlayışta olduğumuz için beğenmedik hala ezikliyolar adamı denk geldikçe sdhhsd
Bunun ideali ülkede yapılan bi yarışmayı kazanan yarı amatör yarı profesyonel birinin katılması ve işte bazen ilk 10 bazen 15 denk gelirse ilk 5 falan takılmak. Her sene ülkenin yıldızlarnı gönderip hırsla kazanmaya çalışmak gereksiz.
Biraz uzun oldu ama detaylıca açıkladığımı düşünüyorum ^^
Şimdi öncelikle alıntıladığın haber sitesi bence iki cümleyi birleştircem derken saçmalamış. Yapılan resmi açıklamada iki nokta vardı;
Birincisi alıntıladığın cümlenin dediği gibi, oylamada tamamen telefon oylamasından %50 jüri %50 telefon oylamasına geçiş. Bu bizim zararımıza oldu mu? Ehh evet yani mesela çok kötü bi şarkıyla Almanya'dan rahat 10-12 alabilecekken 6-8 alabilirdik mesela. Ama kaliteli bi şarkıysa gönderdiğimiz jüri de (bazen çok saçmalasa da) genelde adil davranıyor. O yüzden bizim zararımıza olan bu şey aslında yarışmanın adilliği için gerekli. Son 10 yılda jürinin nefret ettiğim kararları olsa da (2015'te İtalya'yı birincilikten edip İsveç'i birinci yaptılar mesea) genel olarak adalet getirdiğini düşünüyorum. Zaten bu kararın gelme nedeni diasporası olan veya komşuluk ilişkilerinden puan kasan ülkelerin haksız avantajını engellemek.
İkincisi ise Almanya, Fransa, İngiltere, İspanya ve İtalya mevzusu. Eurovision'da bu 5 ülke Big Five olarak geçer ve bir önceki senenin kazanan ülkesi (yani ev sahibi) ile beraber direkt finalden katılırlar yarışmaya. Diğer ülkeler ise yarı finalde yarışır. Bu arada direkt finalden katılmak iddialı ülkeler için dezavantajlı bir durum. İtalya son 10 yıldır çok iyi şarkılarla katılmasına rağmen kazanamadı hiç ki nedenlerinden biri yarı finale katılmayıp kendilerini duyurmalarının azalması. TRT bu big 5 olayına karşı çıkmış parayı veren düdüğü çalıyor haksızlık diye. Ehh kısmen haklı olsa da mantıksız bi isyan.
He bu arada bunlar bahane tabii. Asıl sebepler;
1) Ülkede her alanda olan Avrupa'dan uzaklaşma durumunu perçinlemek
2) @divit'in gaylik muhabbeti diye kısaca bahsettiği durumu açarsak, Eurovision yıllardır Avrupa'da LGBT komünitesinin can damarlarından biri. Özellikle son yıllarda dünyada daha da bu konularda özgürleşme yaşandıkça ve ses duyurulmaya başladıkça sahnelenen şovlar, katılan yarışmacılar vs LGBT yarışmanın içinde daha görünür oluyor. Buna itiraz etmiyorum bu arada hetero bir birey olarak LGBT komünitesinin Eurovision'da etkili olması yarışmaya da renk katıyor. Sonuç olarak 2012'de son kez yarışmamızdan sonra 2014'te yarışmayı Conchita Wurst kazandı mesela (Türkiye'de sakallı kadın olarak bilinir), onun dışında sahnede eşcinsel öpüşmeler, her yerde dalgalana pride bayrakları vs pek çok simge var. Bizimkiler de bu konuda muhafazakar olduğu için yarışmaya dönme gibi bir niyetleri olmadı. Aslında Rusya ve Azerbaycan da bu konuda çok katı ama onlar böyle bir girişimde hiç bulunmadılar. Bizim durumun kötülüğü daha iyi anlaşılır muhtemelen.
Bu arada 2011'de yarı finali tarihimizde ilk defa geçemeyip elenmiştik. O sene Azerbaycan kazandı biraz da bizim finalde olmamamızın etkisiyle tüm Türkler onlara oy verdi ve katıldıkları oldukça güzel şarkıların arasında en kötü şarkılarından biriyle kazandılar :D 2012'de ayıp olmasın diye katıldık muhtemelen o dönem çok da meşhur olmayan Can Bonomo ile. Çünkü o seneye kadar hep çok popüler kişi veya gruplar katılıyordu bizde ki bu da saçma gerek yok. 7. oldu Can Bonomo ki Eurovision'da iyi bir skor bu ama biz her sene kazanmalıyız gibi saçma bir anlayışta olduğumuz için beğenmedik hala ezikliyolar adamı denk geldikçe sdhhsd
Bunun ideali ülkede yapılan bi yarışmayı kazanan yarı amatör yarı profesyonel birinin katılması ve işte bazen ilk 10 bazen 15 denk gelirse ilk 5 falan takılmak. Her sene ülkenin yıldızlarnı gönderip hırsla kazanmaya çalışmak gereksiz.
Biraz uzun oldu ama detaylıca açıkladığımı düşünüyorum ^^
0
bu hafta armağan çağlayan eurovision'la ilgili güzel bir video yayınlamıştı, orda açıklıyo net bi şekilde.
bakınız; youtu.be
özet olarak katılmama sebebinde puanlama sistemi falan bahane. trt genel müdürü diyo ki; biz trt olarak kamu yayıncısız; sakallı, etekli, cinsiyet kabul etmeyen birini çocukların ekran başında olduğu bi saatte yayınlayamayız.
kararı tetikleyen conchita wurst'tu yani.
bakınız; youtu.be
özet olarak katılmama sebebinde puanlama sistemi falan bahane. trt genel müdürü diyo ki; biz trt olarak kamu yayıncısız; sakallı, etekli, cinsiyet kabul etmeyen birini çocukların ekran başında olduğu bi saatte yayınlayamayız.
kararı tetikleyen conchita wurst'tu yani.
0
Trt'nin hakli oldugu tek konu var, program normalde devlet toreni gibi ciddi bir olaydi.
Bu yuzden devlet televizyonu yayinliyordu.
Bir nevi olimpiyat ciddiyeti vardi.
ilk o maskeli metal grubu cikti aha sizin ciddi yarismanizi boyle bozariz tepkisi verdiler.
Hatta birinci oldular.
Onlardan sonra civiklasma basladi, sonrasinda da lgbt sovuna dondu.
Hatta belki de lgbt komunitesinin oylarini dusurmek ya da yukseltmek icin oy formatini degistirmis olabilirler
Iste o grup :)
youtu.be
Bu yuzden devlet televizyonu yayinliyordu.
Bir nevi olimpiyat ciddiyeti vardi.
ilk o maskeli metal grubu cikti aha sizin ciddi yarismanizi boyle bozariz tepkisi verdiler.
Hatta birinci oldular.
Onlardan sonra civiklasma basladi, sonrasinda da lgbt sovuna dondu.
Hatta belki de lgbt komunitesinin oylarini dusurmek ya da yukseltmek icin oy formatini degistirmis olabilirler
Iste o grup :)
youtu.be
0
avatar is back
adam 4.videonun akşamında daha dost dediği insanlarla konuşmasını kayıt altına almış saklamış yeri ve zamanı geldiğinde çat diye masaya koydu. "her şeyi açıklayacam" demesini çok ciddiye almaya başladım. herkesle arası kötüyken konuşabildiği bir gazetecinin bile görüşmesinin kaydını alan biri gerçek
adam 4.videonun akşamında daha dost dediği insanlarla konuşmasını kayıt altına almış saklamış yeri ve zamanı geldiğinde çat diye masaya koydu. "her şeyi açıklayacam" demesini çok ciddiye almaya başladım. herkesle arası kötüyken konuşabildiği bir gazetecinin bile görüşmesinin kaydını alan biri gerçekten de gemileri yakmıştır diyebilir miyiz?
ayrıca sedat peker sanki çok planlı adım adım ilerliyor gibi değil mi? sanki ülkedeki her şeyin sırrı belgesi ondaymış gibi hissettim bu akşam çat diye hadi özışık videosunu atınca. ayrıca cidden çok zeki adammış yahu yanılıyor muyum?
ayrıca sedat peker sanki çok planlı adım adım ilerliyor gibi değil mi? sanki ülkedeki her şeyin sırrı belgesi ondaymış gibi hissettim bu akşam çat diye hadi özışık videosunu atınca. ayrıca cidden çok zeki adammış yahu yanılıyor muyum?
0
Tüm bu olaylar başlamadan önce ss istifa ettiğinde, tayyip ile arası bozulmuştu. Tayyip erdogan’ın imajına aşırı zarar verdi istifa. Şimdi sedat, ss’yu bitiriyor. Sizce bunun arkasında kim var? Tahmin etmesi zor olmasa gerek
0
Adam artık ne yapsa bir şekilde gündem olacak anlaşılan. Bunu uzaktan yapması da ayrıca şaşırtıcı. Bi bit yeniği var ama hadi hayırlısı. Hani 17-25 yolsuzluk olayları bile gizlenmişken. Ya iktidar hakikaten zayıfladı ya da bir güç var.
0
Ben de bu olayın gizli figürünün RTE olduğunu düşünüyorum. O da değilse fetö düğmeye basmış olabilir.
0
sedat peker'in bu yaptıklarına şaşırmadım. ben bile telefon görüşmelerimi kayıt altına alıyorum 5 yıldır. (bunun usulsüz olduğunun farkındayım ve herhangi bir yerde paylaşmıyorum.) 20 yıllık mail, 15 yıllık sms, 7 yıllık whatsapp arşivimin en az iki kopyası var farklı bulut hesaplarında. (birşey olacağından değil arşivci kafası)
5 yıl evvel kanuni bir sıkıntılı durum yaşadım ve avukatımın bir sözünü hiç unutmadım "tck md.4 kanunları bilmemek mazeret değildir." bir iş yapacağım zaman ilk yaptığım şey ilgili kanun ve mevzuatları araştırıp okumak oluyor.
bu adam gibi birilerinin iş bitiriciliğini yapıyorsam duyduğum, gördüğüm herşeyi kayıt altına alır, çok afedersiniz sıçtığım bokun bile gramajını not alırdım.
5 yıl evvel kanuni bir sıkıntılı durum yaşadım ve avukatımın bir sözünü hiç unutmadım "tck md.4 kanunları bilmemek mazeret değildir." bir iş yapacağım zaman ilk yaptığım şey ilgili kanun ve mevzuatları araştırıp okumak oluyor.
bu adam gibi birilerinin iş bitiriciliğini yapıyorsam duyduğum, gördüğüm herşeyi kayıt altına alır, çok afedersiniz sıçtığım bokun bile gramajını not alırdım.
0
bu kadar akıllı bir adam olsa ülkesinden kaçmazdı, arkalarında birileri var. ss vb grupların çıkar çatışması. peker piyon.
0
anladigim kadariyla sirma sacli, buna 2 sene ortadan kaybol dedigi zaman bunun nedeni olarak damadi gosteriyor. bu da gecen surede damada bileniyor. sonra nisanda sirma sac sozunu tutmayinca muhtemelen damat tayfasi bunla temasa gecip tum kurgunun sirma sac tarafindan yapildigini izah edip bunu sirma saca karsi yavas yavas yonlendiriyorlar.
0
17-25'te ülkenin başbakanının oğluna "paraları sıfırladın mı" dediği konuşmalar yayınlandı bir halt olmadı.
Çok sıkışırlarsa dışarısıyla muhalefetin de kayıtsız kalamayacağı bir kriz yaratıp konuyu unuttururlar.
Türkiye'de insanların ortalama zeka ve kültür seviyesi çok düşük olduğu için Sedat Peker'in kültürlü ve zeki göründüğünü düşünüyorum.
Ama yine de mısır patlatıp izlenir :)
Çok sıkışırlarsa dışarısıyla muhalefetin de kayıtsız kalamayacağı bir kriz yaratıp konuyu unuttururlar.
Türkiye'de insanların ortalama zeka ve kültür seviyesi çok düşük olduğu için Sedat Peker'in kültürlü ve zeki göründüğünü düşünüyorum.
Ama yine de mısır patlatıp izlenir :)
0
roket adam
fetönün tc'nin başına gelen en büyük felaketlerden biri olduğunu düşünüyorum. bence pkk'dan bile daha tehlikeli bir grup. akp'nin, onlara sağladığı imkanlarla fetönün uzun vadeli planını çok hızlandırdığını ve olası bir darbeyi çok öne çektiğini, böylece sürecin bu örgütü başarısız olmaya mecbur bır
fetönün tc'nin başına gelen en büyük felaketlerden biri olduğunu düşünüyorum. bence pkk'dan bile daha tehlikeli bir grup. akp'nin, onlara sağladığı imkanlarla fetönün uzun vadeli planını çok hızlandırdığını ve olası bir darbeyi çok öne çektiğini, böylece sürecin bu örgütü başarısız olmaya mecbur bıraktığını düşünüyorum. bu şartlar altında bana kalırsa muhalefette chp tarafında olan biri olarak fetö'nün f'si ile alakalı şüphesi bile olan kimseyi adam yerine koymamam lazım. ama genel olarak cevheri güven gibi ne idüğü belirsiz arkadaşları, sırf akp'ye karşı bir şeyler söyledi / uydurdu diye meşhur ettiğimizi görüyorum sözlükte.
bu fikrime katılıyor musunuz? sizce bir kişi, fetöcü olup akpye karşı olduğunda onunla saf tutulması doğru mu (düşmanımın düşmanı dostumdur şeklinde)? yoksa bu arkadaşları direkt aforoz mu etmeli? eğer maruz görelim insanlar hata yapabilir derseniz, bu arkadaşların, gerçekten geçmişi bırakıp, evet abi biz hata etmişiz artık atatürkçü olacağız diyeceğini düşünüyor musunuz? deseler de, geçmişteki kuyruk acılarını bırakıp sizce gerçekten samimiyetle bu yola gelecekler mi?
ben samimiyetle ıslah olacaklarına inanmıyorum bu arkadaşların, o yüzden sabit somut kanıtı olan kişilerin (siyasiler de dahil gerekirse) vatandaşlıktan çıkarılıp bu coğrafyadan uzaklaştırılması gerektiğini düşünüyorum. düşüncem çok radikal geliyor, o yüzden bir de sizlerin fikrini alayım dedim.
bu fikrime katılıyor musunuz? sizce bir kişi, fetöcü olup akpye karşı olduğunda onunla saf tutulması doğru mu (düşmanımın düşmanı dostumdur şeklinde)? yoksa bu arkadaşları direkt aforoz mu etmeli? eğer maruz görelim insanlar hata yapabilir derseniz, bu arkadaşların, gerçekten geçmişi bırakıp, evet abi biz hata etmişiz artık atatürkçü olacağız diyeceğini düşünüyor musunuz? deseler de, geçmişteki kuyruk acılarını bırakıp sizce gerçekten samimiyetle bu yola gelecekler mi?
ben samimiyetle ıslah olacaklarına inanmıyorum bu arkadaşların, o yüzden sabit somut kanıtı olan kişilerin (siyasiler de dahil gerekirse) vatandaşlıktan çıkarılıp bu coğrafyadan uzaklaştırılması gerektiğini düşünüyorum. düşüncem çok radikal geliyor, o yüzden bir de sizlerin fikrini alayım dedim.
0
Fetocu, akpli, mhpli. Benim icin ayni torbadalar. Hiçbirine saygim ve sevgim yok. Onceden de yoktu, olmayacak da. AKP'ye ilk yillardan sonra oy verip kötü duruma düşen herkese de gülüp geçiyorum. Batan batsın, ölen olsun, hapse atilan atilsin diyorum zerre umrumda değil. Iclerinde bizi zerre düşünecek insanlar oldugunu dusunmedigim icin hayatlarinin ne halde olduğu da ilgilendirmiyor.
Bugün fetocu denilen kisiler onceden akpliydi zaten. Ayni havayi soludular.
Bugün fetocu denilen kisiler onceden akpliydi zaten. Ayni havayi soludular.
0
AKP'ye karşı olan herkesin yanında olmak mantıklı değil. Zaten bu yüzden CHP'nin imajı bazen zarar görüyor. FETÖ'cüler her yerden temizlenmeli. Geçmişi bırakmaları söz konusu değil. Bu ülkenin sonradan Atatürkçü olmuş FETÖ'cülere ihtiyacı yok. TBMM'yi bombalayan teröristlerden Atatürkçü olmaları beklenemez. Yıllarca örgüt için faaliyet göstermek hata değildir, tercihtir.
0
FETÖ kadroları muhalifler tarafından tanınan kadrolar değil. Bu kadroları en iyi, "beraber yürüdük biz bu yollarda" diyen kişiler tanıyor. O yüzden Akepenin temizlik harekatı her ne kadar "bazı kişiler FETÖcüdür, bazıları daha çok FETÖcüdür" şeklinde olsa da kimin ne olduğunu kendileri daha iyi bilir.
FETÖ, 15 Temmuzdan önce de terör örgütüydü, bugün de terör örgütü, yarın da öyle olacak. Kendisiyle beraber yürüyenler de farklı değil.
Memlekete yapılanlar ortada. GEMİDE filminin meşhur repliğiyle özetleyeyim. "Bütün bu bokları yedikten sonra, halkın karşısına geçip, kusura bakmayın abi yanlışlıkla oldu" diyemezsin
FETÖ, 15 Temmuzdan önce de terör örgütüydü, bugün de terör örgütü, yarın da öyle olacak. Kendisiyle beraber yürüyenler de farklı değil.
Memlekete yapılanlar ortada. GEMİDE filminin meşhur repliğiyle özetleyeyim. "Bütün bu bokları yedikten sonra, halkın karşısına geçip, kusura bakmayın abi yanlışlıkla oldu" diyemezsin
0
Feto dedigimiz olusum CIA.Acikca CIA'nin kurdugu, liderini kendi evinde besledigi bir olusum.Turkiyenin basina cok corap orduler.Dusmanimin dusmani dostumdur dusturu burada gecmemeli. Hamlelerini dogru oynasalardi yada sanslari biraz yaver gitseydi ic savas cikacakti.
0
Benim için aralarında en ufak bir fark yok. Hiçbirini muhalif olarak görmüyorum. Güç ellerindeyken her şeyi göstere göstere yaptılar. En alttan en üste hepsi yargılanmalı.
Bunlara ve diğer AKP artıklarına kredi verenleri de yavaş yavaş takip etmeyi bırakıyorum. Mesela Ahmet Nesin bunlarla program yapıp durduğu için takip etmeyi bıraktım.
Ayrıca ağzından Atatürk'ü düşürmeyenlerin hatırı sayılır bir kısmı devlet mevlet bahanesiyle bu rejime ya açıktan ya da örtülü olarak destek veriyor. Belki de artık olaya Atatürkçüler-Atatürkçü olmayanlar ikiliğinden daha geniş bir perspektiften bakmanın zamanı gelmiştir.
Bunlara ve diğer AKP artıklarına kredi verenleri de yavaş yavaş takip etmeyi bırakıyorum. Mesela Ahmet Nesin bunlarla program yapıp durduğu için takip etmeyi bıraktım.
Ayrıca ağzından Atatürk'ü düşürmeyenlerin hatırı sayılır bir kısmı devlet mevlet bahanesiyle bu rejime ya açıktan ya da örtülü olarak destek veriyor. Belki de artık olaya Atatürkçüler-Atatürkçü olmayanlar ikiliğinden daha geniş bir perspektiften bakmanın zamanı gelmiştir.
0
Parmağa mı bakacaz, gösterdiği yere mi?
Söylediğin o kadar absürt ki, herif öyle veya böyle kaydı yapmış. Paralar nasıl sıfırlanıyor ortaya döktüler. Hoop fetöymüş mü diyeceğiz.
O zaman iktidarın fetö ile ilişkili olduğunu iddia ettiği herkesin argümanı iptal mi?
Kılışdar'a da fetöcü dediler?
Meral Akşener'e de dediler?
Söylediğin o kadar absürt ki, herif öyle veya böyle kaydı yapmış. Paralar nasıl sıfırlanıyor ortaya döktüler. Hoop fetöymüş mü diyeceğiz.
O zaman iktidarın fetö ile ilişkili olduğunu iddia ettiği herkesin argümanı iptal mi?
Kılışdar'a da fetöcü dediler?
Meral Akşener'e de dediler?
0
olay fetöden çok, siyasal islam. bu yapılanmalar 1980 öncesinden başlar. şu anki durumunun bilemem ama sol cenah cumhuriyet gazetesi vb. yayınlar 90ların başından beri fetönün devlet için tehlike olduğunu her yerde haykırırdı. bunların böyle güçleneceğini herkes biliyordu. sırf akepe muhalifi diye fetöyü destekleyecek bir muhalif yok. bu hükümet tamamen yansıtma yapıyor. o fetöcü bu fetöcü diyen bence en tehlikelisidir.
@baal +1 gerçekten kafası çalışan okuyan muhalif biri fetöcü,siyasal islamcı kesime hiç bir zaman bunlar hata etmiş demez. bunlar aynı geminin farklı yolcuları.
@baal +1 gerçekten kafası çalışan okuyan muhalif biri fetöcü,siyasal islamcı kesime hiç bir zaman bunlar hata etmiş demez. bunlar aynı geminin farklı yolcuları.
0
Nickbulamadım
Mobilden girdiğim için eski sorularda arayamıyorum, 350-450 bin bandında araç almaya niyetim var. Fiyat performans olarak neler önerebilirsiniz? Fiyatların daha da artacağını öngördüğüm için 0 almayı düşünüyorum. Zamanı değil midir acaba araç almanın ? Teşekkür ederim şimdiden..Not: fiyat bilgisi il
Mobilden girdiğim için eski sorularda arayamıyorum, 350-450 bin bandında araç almaya niyetim var. Fiyat performans olarak neler önerebilirsiniz? Fiyatların daha da artacağını öngördüğüm için 0 almayı düşünüyorum. Zamanı değil midir acaba araç almanın ? Teşekkür ederim şimdiden..
Not: fiyat bilgisi ile yazabilir misiniz
Not: fiyat bilgisi ile yazabilir misiniz
0
Toyota chr, skoda kamiq, hyundai tucson, honda crv, peugeut 3008 bakilabilir gibi
0
Alacaksanız tam şimdi beklemeden alın. Bu ay sonunda büyük zamlar gelecek.
3008 +1 ancak 3008 boş paket oluyor bütçenizle, 2008 in en dolusuna da bakabilirsiniz.
3008 +1 ancak 3008 boş paket oluyor bütçenizle, 2008 in en dolusuna da bakabilirsiniz.
0
suvlar bsuv csuv dsuv diye ayrılıyor. genişlik,konfor vb. değişkenler var. ben c5 aircrossun metini baya duydum. 3008 2008 dizayn olarak güzel ancak bence tatmin edici araçlar değil.
0
Kamiq yerine seat arona veya ateca. Skoda severim ve kullanırım ama Kamiq hoşuma gitmedi. Karoq da olabilir. 21 mayısa kadar 420bin fiyat gördüm dün sitede.
0
Hyundai Tucson kullanıyorum. Tek bir sorun yaşatmadı bugüne değin. İç ve dış tasarımı ile sürüş konforundan çok memnunum.
0
o paraya sıfır suv aldığınızda küçük bir araç almış olacaksınız. iyi bir tercih değil bence. ama benim fikrim bana, sizin fikriniz size.
araba almanın zamanı yok artık. indirim olduğunu görmedim uzun zamandır. galericiler stok yaptığı için, arz talep dengesi iyice şaştı
araba almanın zamanı yok artık. indirim olduğunu görmedim uzun zamandır. galericiler stok yaptığı için, arz talep dengesi iyice şaştı
0
C5 aircross, yalnız hani paketi aldığına dikkat et epey farklı donanım seçenekleri var.
0
O fiyatlarda cok baktık,
Ford Kuga
Peugeot 3008
Citroën C5 Aircross (sehir icinde sorun olmayacaksa, en heybetlisi bu)
Opel Grandland X
Nissan Qhasqai
Seat Ateca
Skoda Karoq
Gayet alinabilir, güzel araçlar. Yakit olarak düşünüyorsaniz en az yakan Grandland X. Onun dışında hepsi sizi cekmesine bağlı. Mesela c5 in ferahligina tav olmuştum. 3008 in ic dis tasarimina.
Fakat hic biri kesinlikle bu paralar etmez. Ama napican mecbur, bizim ulkemizde arac pek zarar ettirmiyor.
Ford Kuga
Peugeot 3008
Citroën C5 Aircross (sehir icinde sorun olmayacaksa, en heybetlisi bu)
Opel Grandland X
Nissan Qhasqai
Seat Ateca
Skoda Karoq
Gayet alinabilir, güzel araçlar. Yakit olarak düşünüyorsaniz en az yakan Grandland X. Onun dışında hepsi sizi cekmesine bağlı. Mesela c5 in ferahligina tav olmuştum. 3008 in ic dis tasarimina.
Fakat hic biri kesinlikle bu paralar etmez. Ama napican mecbur, bizim ulkemizde arac pek zarar ettirmiyor.
0
sonhakan
Simovac içinde sordum aynı soruyu. Etkinlik farkını anlamaya çalışıyorum
Simovac içinde sordum aynı soruyu. Etkinlik farkını anlamaya çalışıyorum
0
Bunu bu şekilde anlayamazsiniz ki; arada bir sürü değişken var. Aşının yapıldığı zaman, antikor üretme zamanı, bireysel farklılıklar vs. Bilimsel olarak bakıldığında biontech daha etkin, sinovac bir miktar koruma sağlıyor, yoğun bakıma yatislari büyük oranda azaltıyor. Yapılan çalışmalar bu şekilde açıklanıyor.
Buna da cevap vereyim; ikinci doz aşıyı olduktan bir hafta sonra hasta olan var ama henüz antikor gelismemisti büyük ihtimalle.
Buna da cevap vereyim; ikinci doz aşıyı olduktan bir hafta sonra hasta olan var ama henüz antikor gelismemisti büyük ihtimalle.
0
Sinovac ile biontech olan kişi sayısı aynı olmadığı ve biontech aşılamaları nispeten yeni başladığı için tr özelinde buna dair net bilgi bulamayabilirsiniz.
Bunun dışında ben duymadım zaten biontech olan sadece 2 tanıdığım var.
Bunun dışında ben duymadım zaten biontech olan sadece 2 tanıdığım var.
0
aşılar covid olmanı engellemiyor ki zaten? yoğun bakıma düşmeni engelliyor, yine covid olacaksın yani.
0
biseysorucam
Arkadaşlar selam,Digiturkum yok, yarınki maçları internet üzerinden sorunsuz şekilde nasıl izleyebilirim? link olayına girsem takılıp duracak, bununla ilgili tek maçlık öde izle gibi bir seçenek var mı daha sağlıklı yayın alabileceğim? evde kablo tv var ama onun da saçma sapan tarifeleri var. ne öne
Arkadaşlar selam,
Digiturkum yok, yarınki maçları internet üzerinden sorunsuz şekilde nasıl izleyebilirim? link olayına girsem takılıp duracak, bununla ilgili tek maçlık öde izle gibi bir seçenek var mı daha sağlıklı yayın alabileceğim? evde kablo tv var ama onun da saçma sapan tarifeleri var. ne önerirsiniz?
Digiturkum yok, yarınki maçları internet üzerinden sorunsuz şekilde nasıl izleyebilirim? link olayına girsem takılıp duracak, bununla ilgili tek maçlık öde izle gibi bir seçenek var mı daha sağlıklı yayın alabileceğim? evde kablo tv var ama onun da saçma sapan tarifeleri var. ne önerirsiniz?
0
89luktan aldım dayıcım. Umarım takılmaz ya çok ama malum sitelerden daha çok takılacağı kesin
0
İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
Merhaba arkadaşlar,Sorum basit: Ev baklavası mı seviyorsunuz yoksa hazır baklava mı? Ben hazır baklava seviyorum nedense. Ama hafif olmalı. Annemin yaptığı baklava efsanedir. Bayramda herkes anneme baklava yapıp yapmadığını sorar, gelen gidene yetmez bile. Ama buna rağmen ben nedense hazır baklava s
Merhaba arkadaşlar,
Sorum basit: Ev baklavası mı seviyorsunuz yoksa hazır baklava mı? Ben hazır baklava seviyorum nedense. Ama hafif olmalı. Annemin yaptığı baklava efsanedir. Bayramda herkes anneme baklava yapıp yapmadığını sorar, gelen gidene yetmez bile. Ama buna rağmen ben nedense hazır baklava seviyorum. Siz ne seviyorsunuz?
Sorum basit: Ev baklavası mı seviyorsunuz yoksa hazır baklava mı? Ben hazır baklava seviyorum nedense. Ama hafif olmalı. Annemin yaptığı baklava efsanedir. Bayramda herkes anneme baklava yapıp yapmadığını sorar, gelen gidene yetmez bile. Ama buna rağmen ben nedense hazır baklava seviyorum. Siz ne seviyorsunuz?
0
kaliteli bir baklava ise hazır baklava. kalite standartım yüksektir, baklavanın içindeki fıstığın kalitesini, kullanılan tereyağını çok rahat bir şekilde ayırt edebilirim. antep'te bile 6-7 tane baklavacıyı kaliteli sayabiliyorum.
onun haricinde her şey için ev baklavası. hatta sütlü ev baklavası :)
onun haricinde her şey için ev baklavası. hatta sütlü ev baklavası :)
0
Ben annemin yaptigi baklavayi diger tum denediklerime tercih ederim. Yalniz hazir baklava denen tek bir sey de yok ki, farkli farkli yerlerin farkli farkli baklavalari var. Belki biyerlerde annemden daha guzel baklava yapan yerler vardir ancak ben henuz denememisimdir.
0
Bu soru benim için cevizli mi fıstıklı mı anlamına geliyor. Yediğim tüm ev baklavaları cevizliydi çünkü. İkisi arasında fıstıklıyı tercih ederim kaliteli bir yerden ama cevizli yiyeceksem şayet kesinlikle ev baklavası diyorum dışarıdan cevizli baklava almam. Belki de alırım çok canım çektiyse bilemedim şimdi hepsi benim bebeklerim.
0
ev baklavasının en iyisi bile belli bi standardı yakalayamıyor ki çok benim diyen kişiden yedim.
Hazır baklavaların da dandiği çekilmiyor hiç ama kalitelilerine bayılırım.
Tabii ki fıstıklı olacak bi de
Hazır baklavaların da dandiği çekilmiyor hiç ama kalitelilerine bayılırım.
Tabii ki fıstıklı olacak bi de
0
karar veremedim ya. cevizli ev baklavası da orgazmik.
ben fıstıklı hazır tel kadayıf üstüne kaymak deyip geçiyorum.
ben fıstıklı hazır tel kadayıf üstüne kaymak deyip geçiyorum.
0
Ev baklavası hayatımda yediğim en noktan tatlı olabilir ya. Kim yaparsa yapsın. Sözde annem de iyi yapar. Dedim anne bu şeyi yapma. Kullandığın şekere yazık. En kötü hazır baklava, en iyi ev baklavasına 10 basar 8 e katlar.
0
baldur2+1
Yas aldikca ev baklavasi daha iyi gelmeye basladi. Hazirlar sekerli hamur gibi geliyor artik. Bizde ev baklavasinin dilimi tas gibi agirdir, ozellikle en alt tabaka mukavva gibi olur. Ici ceviz doludur, kivamini, agdasini cok iyi tutturur annem. Gavurun dedigi acquired taste kavramina ornek bence ev baklavasidir
Yas aldikca ev baklavasi daha iyi gelmeye basladi. Hazirlar sekerli hamur gibi geliyor artik. Bizde ev baklavasinin dilimi tas gibi agirdir, ozellikle en alt tabaka mukavva gibi olur. Ici ceviz doludur, kivamini, agdasini cok iyi tutturur annem. Gavurun dedigi acquired taste kavramina ornek bence ev baklavasidir
0
hazır baklavayı daha çok seviyorum. fakat güzel yapılmış ev baklavasının da tadı bi başka oluyor.
0
valla gaziburma gibi yerlerde yapılan hazır baklava ev baklavasını ikiye böler beşle çarpar.
düzgün hazır baklava her türlü ev baklavasını yer bitirir.
düzgün hazır baklava her türlü ev baklavasını yer bitirir.
0
ev baklavasının hastasıyım. anneannem muhteşem yapardı ve yarım tepsiyi 3 günde tek başıma yerdim. onun tarifiyle ben de yaptım ama onunki kadar güzel olmadı. ama inanıyorum bir sonraki denememde daha güzel olacak.
cevizli ev baklavası kalp ben.
cevizli ev baklavası kalp ben.
0
Ev baklavası kötü ya.
En büyük sebebi o hamurunu zar gibi açmak ya makine ya da profesyonellikle mümkün. Tabi baklava için özel unlar falan da var. Mesela hazır baklava hamuru(açılmış) satılıyor marketlerde. Onunla yapınca ancak hazıra yakın oluyor. Öteki türlü, ev baklavası şekerpareden farksız geliyor bana, tortu gibi.
Evde soyarak kızartılan patatesle burger king patatesi kadar farklı.
En büyük sebebi o hamurunu zar gibi açmak ya makine ya da profesyonellikle mümkün. Tabi baklava için özel unlar falan da var. Mesela hazır baklava hamuru(açılmış) satılıyor marketlerde. Onunla yapınca ancak hazıra yakın oluyor. Öteki türlü, ev baklavası şekerpareden farksız geliyor bana, tortu gibi.
Evde soyarak kızartılan patatesle burger king patatesi kadar farklı.
0
sting
tam otomatik veya yarı otomatik olursa da çift kavramalı olan full veya fule yakın paket hangi araçları önerirsiniz?
tam otomatik veya yarı otomatik olursa da çift kavramalı olan full veya fule yakın paket hangi araçları önerirsiniz?
0
Hocam biraz daha zorlayıp 2016-2017 model 3008 allure elegance paket alın bence. 290-300.000 civarı
0
hadi ya la
Herkes Adana'yı bilir ama yazın hissedilen sıcaklığın 50 dereceye ulaştığı Aydın'da yaşıyorum.Maalesef evimiz en üst katta yan dairemiz batıdan rüzgar alırken bizde yaprak kımıldamıyor.Haliyle evin içi 40 dereceye ulaşıyor, duvarlar fırın taşından mı yapılmış bilmiyorum ama geceleri daha sıcak oluyo
Herkes Adana'yı bilir ama yazın hissedilen sıcaklığın 50 dereceye ulaştığı Aydın'da yaşıyorum.
Maalesef evimiz en üst katta yan dairemiz batıdan rüzgar alırken bizde yaprak kımıldamıyor.
Haliyle evin içi 40 dereceye ulaşıyor, duvarlar fırın taşından mı yapılmış bilmiyorum ama geceleri daha sıcak oluyor ev. Tavan ve duvarlar cayır cayır yanıyor.
Yazın hastanelik olma noktasına geliyorum ve evdeki 25 yıllık klima salonu 5 derece bile düşürmüyor.
Bütçemiz çok yüksek değil, en iyi - pahalı olanları muhtemelen alamayız. Peki ne önerirsiniz?
Maalesef evimiz en üst katta yan dairemiz batıdan rüzgar alırken bizde yaprak kımıldamıyor.
Haliyle evin içi 40 dereceye ulaşıyor, duvarlar fırın taşından mı yapılmış bilmiyorum ama geceleri daha sıcak oluyor ev. Tavan ve duvarlar cayır cayır yanıyor.
Yazın hastanelik olma noktasına geliyorum ve evdeki 25 yıllık klima salonu 5 derece bile düşürmüyor.
Bütçemiz çok yüksek değil, en iyi - pahalı olanları muhtemelen alamayız. Peki ne önerirsiniz?
0
aydından bildiriyorum. ya baymak ya daikin alın.
baymak daikin'e göre daha ucuz, arkadaşlarda ve ailede var, herkes çok memnun. daikin almasaydık biz de baymak alacaktık. servisi de çok iyi, aynı gün gelip takıyorlar.
bizde daikin var, shera modeli, biz aldığımızda bin tl fark vardı aradı ama performansı süper, ayrıca elektrik faturasında da acayip fark yaratıyor. geçen sene yazın 1 haziranda çalışmaya başladı, 31 ağustosta kapattık. 3 ay boyunca arada hiç aç-kapa yapmadık, malum evden de çıkamayınca. üstelik de ev güney cephesine bakıyor. aylık 100 tl falan geldi fatura. bu sene daha çalışmadı, bakalım ne olacak son zamlardan sonra.
baymak daikin'e göre daha ucuz, arkadaşlarda ve ailede var, herkes çok memnun. daikin almasaydık biz de baymak alacaktık. servisi de çok iyi, aynı gün gelip takıyorlar.
bizde daikin var, shera modeli, biz aldığımızda bin tl fark vardı aradı ama performansı süper, ayrıca elektrik faturasında da acayip fark yaratıyor. geçen sene yazın 1 haziranda çalışmaya başladı, 31 ağustosta kapattık. 3 ay boyunca arada hiç aç-kapa yapmadık, malum evden de çıkamayınca. üstelik de ev güney cephesine bakıyor. aylık 100 tl falan geldi fatura. bu sene daha çalışmadı, bakalım ne olacak son zamlardan sonra.
0
nazilli cehenneminden bildiriyorum. mitsubishi fijusti daikin pahalı ama işin kralı orta segment evimde viesmann var mutlu eder 6 senedir kullanıyorum. baymaka yanaşmayın çok ses yapar. vestel vb alt seviye çok seslidir.
0
nundu
Bugün açıklanan TUS ile Pamukkale Üniversitesi'nde asistan olarak göreve başlayacağım bu yaz. 25 yıllık İzmirli biri olarak daha önce Denizli'ye bi iki gitmişliğim var çok da hakim değilim tabi.Şimdi ev nereden tutayım, hastane yakınlarında apart sistemi varmış sanırım ama tam hakim değilim de apart
Bugün açıklanan TUS ile Pamukkale Üniversitesi'nde asistan olarak göreve başlayacağım bu yaz. 25 yıllık İzmirli biri olarak daha önce Denizli'ye bi iki gitmişliğim var çok da hakim değilim tabi.
Şimdi ev nereden tutayım, hastane yakınlarında apart sistemi varmış sanırım ama tam hakim değilim de apartlar nasıl oluyor? Normal eşyalı kiralık daire gibi mi yoksa farkı var mı? Onun dışında sahibindende hangi mahallelere bakayım ev konusunda?
Onun dışında toplu ulaşım olsun, şehirde şunu yap, bunu ye olsun, genel tavsiye olsun her şeye açığım. Şimdiden teşekkürler.
Şimdi ev nereden tutayım, hastane yakınlarında apart sistemi varmış sanırım ama tam hakim değilim de apartlar nasıl oluyor? Normal eşyalı kiralık daire gibi mi yoksa farkı var mı? Onun dışında sahibindende hangi mahallelere bakayım ev konusunda?
Onun dışında toplu ulaşım olsun, şehirde şunu yap, bunu ye olsun, genel tavsiye olsun her şeye açığım. Şimdiden teşekkürler.
0
Semt olarak Kınıklı ve Çamlık civarlarından ev bakabilirsiniz. Apart vs. olaylarına çok uzağım, o yüzden bir yorum yapmayayım.
Bayramyeri'nde Denizli Kebabı yiyin mutlaka. Pamukkale'yi ve Karahayıt'ı görmediyseniz gidin görün, Hierapolis antik kentini gezin görün. Çınar'daki horoz heykeli ile ve Gazi İlkokulunun önündeki Atatürk heykeli ile mutlaka fotoğrafınız olsun.
Edit: Çamlık dedim halk arasında söylenen haliyle ama resmi adı Çamlaraltı mahallesi sanırım.
Bayramyeri'nde Denizli Kebabı yiyin mutlaka. Pamukkale'yi ve Karahayıt'ı görmediyseniz gidin görün, Hierapolis antik kentini gezin görün. Çınar'daki horoz heykeli ile ve Gazi İlkokulunun önündeki Atatürk heykeli ile mutlaka fotoğrafınız olsun.
Edit: Çamlık dedim halk arasında söylenen haliyle ama resmi adı Çamlaraltı mahallesi sanırım.
0
Ben de sadece şunu söylemek için geldim.
Geçen yaz Denizli'de üniversite civarında apart tarzı bir yerden günlük kiralık oda tuttuk. 1 gece konaklama için uygun ama uzun kalacaksanız tavsiye etmem.
gelen giden tiplerin amacı farklı olduğu için rahatsız olma ihtimaliniz çok yüksek.
Geçen yaz Denizli'de üniversite civarında apart tarzı bir yerden günlük kiralık oda tuttuk. 1 gece konaklama için uygun ama uzun kalacaksanız tavsiye etmem.
gelen giden tiplerin amacı farklı olduğu için rahatsız olma ihtimaliniz çok yüksek.
0
üniversitenin etrafi apart dolu ama apartların önemli bir kismi garsoniyer olarak kullaniliyor, bu sebeple camlik civarinda bir ev tutmani öneririm, gittiginde göreceksin, üniversitenin hemen üstünde bütün kafelerin oldugu yerler.
ya da özel cerrahi sitesinin arka tarafinda yeni yapilmis siteler var, cerrahi hastanesi antalya yolu üzerinde üniversiteye 500 m mesafede. cok aşagilara dogru inme yola yakın kal.
denizlide yapacak bir sey yok, benim tnistigim denizliler cok acgözlü ve kaypaktı, sana iyileri denk gelir umarim. evden işe işten eve yaparsin.
ya da özel cerrahi sitesinin arka tarafinda yeni yapilmis siteler var, cerrahi hastanesi antalya yolu üzerinde üniversiteye 500 m mesafede. cok aşagilara dogru inme yola yakın kal.
denizlide yapacak bir sey yok, benim tnistigim denizliler cok acgözlü ve kaypaktı, sana iyileri denk gelir umarim. evden işe işten eve yaparsin.
0
abi denizliliyim. evet denizlililer açık gözlüdür, kaypaklık genel bir yorum çok göç aldı. çamlık mahallesinden ev tut o apartlar öğrenciler için, seviye yerlerde. denizli zenginin çok olduğu bir şehir, bu yüzden gösteriş budalası zengin dolu. çamlığı izmirin karşıyakası olarak düşün.
çok kültürlü kaliteli bir şehir değil, izmirin kıçı olamaz. iyi kafeler çamlıkta alkollü mekanlar genelde antalya muğla yolunda araban olursa rahat ulaşırsın. denizliliyim ancak ksk tarftarıyım. özelden yazarsan lokasyon olarak yardımcı olurum.
çok kültürlü kaliteli bir şehir değil, izmirin kıçı olamaz. iyi kafeler çamlıkta alkollü mekanlar genelde antalya muğla yolunda araban olursa rahat ulaşırsın. denizliliyim ancak ksk tarftarıyım. özelden yazarsan lokasyon olarak yardımcı olurum.
0
İzmir'den sonra ufak gelir muhtemelen ama o konuda çok sıkıntım yok çünkü İzmir'de de öyle şu mekan senin bu mekan benim takılan biri değildim. Genelde evde zaman geçirmeyi seven, dışarıda da etkinlik peşinde koşmaya uyuz olan biriyim. Düzenli gitiğim bi kafe bi de bar olsa yeter bana.
Onun dışında ehliyetim var ama hiç araba kullanmadım ve hazırda da arabam yok. Yani gerekirse alırım falan da çok hevesim de yok açıkçası sdhhs arabasız olarak yaşaması kolay bi şehir midir? Çamlıkta ev tutsam mesela hastaneye, süper marketlere vs ulaşım arabasız kolay olur mu?
İnsanı konusunda da, Fakültedeyken Denizlili arkadaşım vardı bi tane, onun dışında tanıdıklar da vardı. Az çok biliyorum da işte iç ege insanını. Çok önemli değil ya çok insanla tanışacağımı düşünmüyorum hastane dışından.
Teşekkürler tüm cevaplar için
Onun dışında ehliyetim var ama hiç araba kullanmadım ve hazırda da arabam yok. Yani gerekirse alırım falan da çok hevesim de yok açıkçası sdhhs arabasız olarak yaşaması kolay bi şehir midir? Çamlıkta ev tutsam mesela hastaneye, süper marketlere vs ulaşım arabasız kolay olur mu?
İnsanı konusunda da, Fakültedeyken Denizlili arkadaşım vardı bi tane, onun dışında tanıdıklar da vardı. Az çok biliyorum da işte iç ege insanını. Çok önemli değil ya çok insanla tanışacağımı düşünmüyorum hastane dışından.
Teşekkürler tüm cevaplar için
0
çamlıkta her şey var dolmuşla beş dkda hastanedesin. en elit semt zaten. yani servergazi var balçova gibi düşün gereksiz uzak. forum çamlık, tekeller en iyi kafeler çamlıkta zaten.
0
@mikahakkinen
İzmir'de Balçovada yaşıyorum ben 17 yıldır, gereksiz mi dedin şimdi sen Balçova'ma sdhsdh
Neyse anladım ama dediğini, çok sağol :d
İzmir'de Balçovada yaşıyorum ben 17 yıldır, gereksiz mi dedin şimdi sen Balçova'ma sdhsdh
Neyse anladım ama dediğini, çok sağol :d
0
blatta hiberna
merhabalar,diyelim ki, almak istediğiniz bir akıllı bileklik/saat var.800 lira olan daha düşük modelinin özellikleri sizin için yeterli.bir de 1200-1300 bandında olan bir üst modeli var ama içindeki özelliklerin bir kısmını belki kullanmayacaksınız bile.800 liralık modelden almaya karar vermişken, m
merhabalar,
diyelim ki, almak istediğiniz bir akıllı bileklik/saat var.
800 lira olan daha düşük modelinin özellikleri sizin için yeterli.
bir de 1200-1300 bandında olan bir üst modeli var ama içindeki özelliklerin bir kısmını belki kullanmayacaksınız bile.
800 liralık modelden almaya karar vermişken, muhteşem bir rengine denk geliyorsunuz ama bu özel tasarım gibi bir şey.
ve fiyatı üst modeli gibi 1300 lira, yani 500 lira fazla.
bu durumda aşağıdakilerden hangisini alırsınız?
1. 800 lira verir, bana yeterli olanı alırım. görüntüsüne, rengine bayılmasam da önemsemem.
2. almışken 500 lira daha verir, her özelliğini kullanmayacak olsam da bir üst modelini alırım.
3. tasarımına ve rengine bayıldığım, normalden 500 lira pahalı olan düşük modelin special edition'ını alırım, her baktığımda mutlu olurum, arzu nesnem yaparım, hevesimi tatmin ederim.
edit: arzu nesnesi lafın gelişi tabii ki :)
diyelim ki, almak istediğiniz bir akıllı bileklik/saat var.
800 lira olan daha düşük modelinin özellikleri sizin için yeterli.
bir de 1200-1300 bandında olan bir üst modeli var ama içindeki özelliklerin bir kısmını belki kullanmayacaksınız bile.
800 liralık modelden almaya karar vermişken, muhteşem bir rengine denk geliyorsunuz ama bu özel tasarım gibi bir şey.
ve fiyatı üst modeli gibi 1300 lira, yani 500 lira fazla.
bu durumda aşağıdakilerden hangisini alırsınız?
1. 800 lira verir, bana yeterli olanı alırım. görüntüsüne, rengine bayılmasam da önemsemem.
2. almışken 500 lira daha verir, her özelliğini kullanmayacak olsam da bir üst modelini alırım.
3. tasarımına ve rengine bayıldığım, normalden 500 lira pahalı olan düşük modelin special edition'ını alırım, her baktığımda mutlu olurum, arzu nesnem yaparım, hevesimi tatmin ederim.
edit: arzu nesnesi lafın gelişi tabii ki :)
0
3. şıkkı ballandıra ballandıra anlatarak cevabı kendin vermişsin. sadece destekçi arıyorsun. git special olanı al. hayırlı osun.
0
hayati bir ihtiyaç bile değilken ne işlevi ne görüntüsü çok da cezbetmeyen 1'i kafadan eler, bunun listede ne işi var diye bi sorardım.
çok özellikli olandan hevesimi aynı gün alıp bitireceğime göre bakmaktan sıkılmayacağım 3'ü tercih ederdim.
çok özellikli olandan hevesimi aynı gün alıp bitireceğime göre bakmaktan sıkılmayacağım 3'ü tercih ederdim.
0
O 500 lira beni ac birakmayacaksa (abarttim tabii ki:D) acik ara 3...
Ama fazladan 500 lira butceyi cok zorluyorsa 1.
2 ise bir secenek bile degil bence.
Ama fazladan 500 lira butceyi cok zorluyorsa 1.
2 ise bir secenek bile degil bence.
0
İnsanlar bunu parayı çarçur etme, musriflik vs gibi algılayabilir ama bir şey alacaksam ve aradaki fark beni çok etkilemeyecekse içime en sinen şeyi alma taraftariyimdir. Hayatta keyiflerim benim için önemlidir; zaten çok yoğun alışveriş yapan biri değilim. O yüzden ara sıra kendimi simartmayi severim.
Anlatım tarzınıza bakarak 3 diyorum.
Anlatım tarzınıza bakarak 3 diyorum.
0
3
Bunu alınca maddi bir darlığa düşmüyorsun sanırım. Arzu nesneleri insana harika hissettirir. 3'ten başkasına bakmazdım *-*
Bunu alınca maddi bir darlığa düşmüyorsun sanırım. Arzu nesneleri insana harika hissettirir. 3'ten başkasına bakmazdım *-*
0
şöyle belirteyim, zaten akıllı saat konusunda 3 aşama var: garmin, apple watch ve diğerleri. ilk ikisini almıyorsan 200 liralık mi'nin bilekliği bile özellik olarak gayet iş görüyor. o yüzden kalan tüm modellerden görünüş olarak hangisi hoşuna gidiyorsa onu seç derim.
0
ms brownstone
Twitter’daki 20’li yaşlar challange fotoğraflarını görünce artık benim de yavaş yavaş 20’lerimin son günlerine gelmem sebebiyle bir daha hiç 20’li yaşlarda olamamak ve yaşlanacak olmak çok tuhaf hissettirdi. Bir sürü insan belki onlarca yıl öncesini paylaşmış ve eminim hangisine sorsak göz açıp kapa
Twitter’daki 20’li yaşlar challange fotoğraflarını görünce artık benim de yavaş yavaş 20’lerimin son günlerine gelmem sebebiyle bir daha hiç 20’li yaşlarda olamamak ve yaşlanacak olmak çok tuhaf hissettirdi.
Bir sürü insan belki onlarca yıl öncesini paylaşmış ve eminim hangisine sorsak göz açıp kapayıncaya kadar geçtiğini söyler. Halbuki kim bilir o kadar zamana neler sığdırdılar.
Zaten yaşlanma korkum hep vardı ama dünden beri yıllar öncesinin fotoğraflarını görünce böyle şeyler düşünüp bir daha 20’lerimde olamayacağıma üzüldüm biraz.
Siz ne düşünüyorsunuz bu konuda? Özellikle 30 yaş üstündekilerin 20’li yaşlara bakış açısını ve 30’dan sonrasının nasıl hissettirdiğini merak ediyorum. 30 altındakiler de neler düşünüyor mesela 30 ve sonrası için? Yaşlanmaktan korkuyor musunuz yoksa 25’le 30 arasındaki farkın sadece sembolik olduğunu mu düşünüyorsunuz? Ne zaman “genç” olmaktan çıkıyor sizce insan?
Bir sürü insan belki onlarca yıl öncesini paylaşmış ve eminim hangisine sorsak göz açıp kapayıncaya kadar geçtiğini söyler. Halbuki kim bilir o kadar zamana neler sığdırdılar.
Zaten yaşlanma korkum hep vardı ama dünden beri yıllar öncesinin fotoğraflarını görünce böyle şeyler düşünüp bir daha 20’lerimde olamayacağıma üzüldüm biraz.
Siz ne düşünüyorsunuz bu konuda? Özellikle 30 yaş üstündekilerin 20’li yaşlara bakış açısını ve 30’dan sonrasının nasıl hissettirdiğini merak ediyorum. 30 altındakiler de neler düşünüyor mesela 30 ve sonrası için? Yaşlanmaktan korkuyor musunuz yoksa 25’le 30 arasındaki farkın sadece sembolik olduğunu mu düşünüyorsunuz? Ne zaman “genç” olmaktan çıkıyor sizce insan?
0
kontrol edemeyeceğim şeyler hakkında hayıflanmayı ya da kederlenmeyi bırakalı 20'li yaşlarım oldu.
çok düz adam bakışı olduğunu farkındayım ama bir daha eski yaşlarda olmayacağına üzülmek bana dünyanın en boş hüznü geliyor. terlediğimizde kaybettiğimiz minerallere üzülmek gibi bişey bu, olmak zorunda ve kontrol edemezsin. bazı günler 1 gün değil 15-20 gün yaşlanıyor olsak buna üzülürdüm belki ama yaşlanmayı/yaş almayı şu haliyle denklem dışında tutmaktan başka yapacak bir şey yok.
hayat lineer değil, gittikçe kötüleşmek zorunda da değil. 20'lerinde yaptığın 30'larında yapmayacağın şeylere karşılık 30'larında yapıp 20'lerinde yapmayacağın şeyler var; neresinden baktığına bağlı. madem kontrol edemiyoruz, o zaman olumlu tarafından bakmak zorundayız.
zaten yaş -bağlantılı olarak zaman- dediğimiz konsept tamamen teorik, ölene kadarki hayatımızı derecelendirmek ve önemli hale getirmek için uydurduğumuz bir şey. zaten yaşlanmaktan korkmanın temel sebebi de ölüm korkusu.
"yaşlanmanın hiçbir negatif etkisini görmeden, gençliğinde yaptığın şeyleri yine yapabilseydin şu anda 70 yaşında olmak ister miydin" sorusunu sor kendine mesela. ölüme daha "yakın" olmayı mı tercih ederdin yoksa doğru düzgün yaşlanmayı mı?
ben ölmekten korkmuyorum ama yaşlanıp öleceğime genç öleyim ki yaşlılığın sefaletini çekmeyeyim diyorum. insanlara yük olmak, onlar için bakıma muhtaç ya da bayramda aranması zorunlu birine dönüşmeyi istemem.
çok düz adam bakışı olduğunu farkındayım ama bir daha eski yaşlarda olmayacağına üzülmek bana dünyanın en boş hüznü geliyor. terlediğimizde kaybettiğimiz minerallere üzülmek gibi bişey bu, olmak zorunda ve kontrol edemezsin. bazı günler 1 gün değil 15-20 gün yaşlanıyor olsak buna üzülürdüm belki ama yaşlanmayı/yaş almayı şu haliyle denklem dışında tutmaktan başka yapacak bir şey yok.
hayat lineer değil, gittikçe kötüleşmek zorunda da değil. 20'lerinde yaptığın 30'larında yapmayacağın şeylere karşılık 30'larında yapıp 20'lerinde yapmayacağın şeyler var; neresinden baktığına bağlı. madem kontrol edemiyoruz, o zaman olumlu tarafından bakmak zorundayız.
zaten yaş -bağlantılı olarak zaman- dediğimiz konsept tamamen teorik, ölene kadarki hayatımızı derecelendirmek ve önemli hale getirmek için uydurduğumuz bir şey. zaten yaşlanmaktan korkmanın temel sebebi de ölüm korkusu.
"yaşlanmanın hiçbir negatif etkisini görmeden, gençliğinde yaptığın şeyleri yine yapabilseydin şu anda 70 yaşında olmak ister miydin" sorusunu sor kendine mesela. ölüme daha "yakın" olmayı mı tercih ederdin yoksa doğru düzgün yaşlanmayı mı?
ben ölmekten korkmuyorum ama yaşlanıp öleceğime genç öleyim ki yaşlılığın sefaletini çekmeyeyim diyorum. insanlara yük olmak, onlar için bakıma muhtaç ya da bayramda aranması zorunlu birine dönüşmeyi istemem.
0
Henüz 31 yaşındayım. Üzülüyorum. 20li yaşlarımı çok verimsiz kullandım. Depresyonlar yanlış tercihler. Aklım çok geç başıma geldi. 25 26 yaşındaydım kendimi üzmek için vaktinin olmadigini anladığımda. O vakit de artık iş güç derdim vardı. Neyse. Bazen üzülüyorum. O ünlülerin paylaştığı gibi bir 20li yaş fotoğrafım yok gülerek çekindiğim. Olan bir kaç taneyi de bir kızgınlık anında sildim yaktım attım. 13 yaş ile 25 yaş arası fotoğrafım yok.
0
Yakın zamanda 28 oldum. Bence bazı konularda yaşlanma hissediliyor. Alkol, sigara kullanmayan insanım ama yorulduğum bir günün sonunda gece yarısını göremiyorum bazen. Daha öncekilere benzemeyen bir fiziksel yorgunluk oluyor. Yani daha gençken sabahtan akşama kadar dışarıda olunca daha az yorulduğumu hatırlıyorum. Sıradan çinko karbon pil gibi oluyor insan.
0
30larin ortasindan selam :)
20li yaslar guzeldi ama simdi de guzel. Acikcasi pek bi fark yok.
O zamanlar konseri en on sirada izlerdim, simdi arka sirada esimle kamp sandalyesinde izliyorum. Ikisi de keyifli.
20ler mukemmel gecse de donmek istemem. Orda guzel o yillar. Simdinin tadini cikarmak lazim.
Saglik sorunu yasamazsam 60larda falan "yaslandim" derim belki.
20li yaslar guzeldi ama simdi de guzel. Acikcasi pek bi fark yok.
O zamanlar konseri en on sirada izlerdim, simdi arka sirada esimle kamp sandalyesinde izliyorum. Ikisi de keyifli.
20ler mukemmel gecse de donmek istemem. Orda guzel o yillar. Simdinin tadini cikarmak lazim.
Saglik sorunu yasamazsam 60larda falan "yaslandim" derim belki.
0
32 yaşındayım. 20ler güzeldi ama 30dan sonrası daha güzel. Hayatın rayına oturuyor ve en önemlisi artık neyi istemedigini biliyorsun. :) İnsan hayatının en karamsar gelecek kaygısı dolu yılları 25-29 yaş arası bence.
Yaşlanmaktan çok korkuyorum ama hadi seçim yap hep aynı yaşta kalacaksın deseler yine 20leri degil 30ları tercih ederdim.
Yaşlanmaktan çok korkuyorum ama hadi seçim yap hep aynı yaşta kalacaksın deseler yine 20leri degil 30ları tercih ederdim.
0
30'a 4 ay kaldı. Kendimi hiç olmadığım kadar iyi, güzel vs hissediyorum. Önceden üzülürdüm özellikle 27 yaş bunalımını çok ağır geçirdim. Ama artık hayat bir gündür o da bugündür diyorum, yaşlanabileceğimiz bile kesin değilken şu an yaşlanacağıma üzülemem mesela. Ayrıca corpsebridee artı bin.
0
valla 32'yim, 20'lerimde malmışım, tek düşündüğüm o
ama o mallıklar beni şimdiki konuma getirdiği için tam mallık sayılmaz
ama o mallıklar beni şimdiki konuma getirdiği için tam mallık sayılmaz
0
31 yaşındayım. 20'lerimde çok boş zamanlar da geçirdim, aşırı dolu zamanlar da geçirdim. genel olarak çok mutluyum o dönemden, fotoğraflara videolara bakınca mutlu oluyorum. yaşlanma tabii bir gerçek ama onu da geciktirmek için sağlıklı beslenmeye, spor yapmaya falan çalışıyorum, şu ana kadar çok yıpranmadım o yüzden diyebilirim. ancak tabii ki 20'lerdeki gibi sabaha kadar içip sonra uykusuz işe gitme gibi çılgınlıklar yapamıyorsun, bununla da barışığım zaten içkiyi de çok azalttım.
kafa olarak yaşlanmaya gelince kesinlikle kendimi hala 25'teki gibi hissediyorum. kafa olarak gerçekten hissettiğin yaştasın yani bu kesin. gerçekten her yaşın ayrı bir güzelliği var hayatı güzel yaşayabiliyorsanız. 20'lerin deneme yanılması, tedirginliği de güzeldi, 30'ların kendinden eminliği de güzel: (bkz: #107883734)
kafa olarak yaşlanmaya gelince kesinlikle kendimi hala 25'teki gibi hissediyorum. kafa olarak gerçekten hissettiğin yaştasın yani bu kesin. gerçekten her yaşın ayrı bir güzelliği var hayatı güzel yaşayabiliyorsanız. 20'lerin deneme yanılması, tedirginliği de güzeldi, 30'ların kendinden eminliği de güzel: (bkz: #107883734)
0
eskiden çadır kampında daşın üstünde yatardım. şimdi 35 yaşındayım 5 yıldızlı otelde bile rahat edemiyorum. eskiden gece 3 te tavuk çevirme yemeye giderdim, şimdi gece değil 7 den sonra evden çıkasım gelmiyor. 30 dan sonra bitti.
0
40 yasindayim.En guzel yaslarim 30'lu yaslardi. 20'li yaslardan cok cok daha guzeldi
0
Devamlı başkalarının dayatmaları, kodlamarına maruz kalarak ipleri onlara veya bıraktığınızda insan haliyle genç değil de yaşamak istediklerini yaşayamıyor. Rakamlara takılmıyorum açıkçası yaş konusunda. Bugün ben de akşam vakti hikayeye fotomu ekledim, haliyle milletin takıldığı konu "Abi iskender 8,75 tl miş" Demeleri oldu, hoş güzel eğlendik...
0
30da büyüyorsun çok net. Ama yaşlanmıyorsun, hatta hayata daha farklı baktığın için kıymeti artıyor. 20li yaşlar deli ve daha acısız zamanlardı, her şeyi umursuz yaşadığın. 30dan sonrasının tek kötü tarafı tam oldum derken gelen bazı yıkımlar. Onun dışında kendini bulduğun bir dönem, şimdiki aklım olsa kalıbını anlıyorsun:) Ölüm beni 20 yaşında da korkuturdu, o açıdan fark yok.
0
40'a 2 var
.
27-28 her bakimdan superdi, okul bitti, ise girdim vs, saglik problemi agri sizi yok.
30-38 arasi inanilmaz hizli gecti, ozellikle evlilik/cocuk islerine girince zaman ucmaya basliyor.
35 sonrasi eklem agrilari falan basliyor. Genclik 40'da bitiyor gibi.
Millet 80'i nasil goruyor hala anlamiyorum, bakalim kismet..
.
27-28 her bakimdan superdi, okul bitti, ise girdim vs, saglik problemi agri sizi yok.
30-38 arasi inanilmaz hizli gecti, ozellikle evlilik/cocuk islerine girince zaman ucmaya basliyor.
35 sonrasi eklem agrilari falan basliyor. Genclik 40'da bitiyor gibi.
Millet 80'i nasil goruyor hala anlamiyorum, bakalim kismet..
0
klasik kazık
merhaba. yaklaşık 15 yıldır orta sınıf arabam var. çok meraklı olmadığımdan bu sürede sadece 2 farklı arabaya bindim. şimdi değiştirmeyi düşünüyorum. arabadan en büyük beklentim şu an; değişik, tarz bi araba. suv da tek kapılı da olabilir. eski model olacaksa da hurda olmaması lazım. 250-300 bin büt
merhaba. yaklaşık 15 yıldır orta sınıf arabam var. çok meraklı olmadığımdan bu sürede sadece 2 farklı arabaya bindim. şimdi değiştirmeyi düşünüyorum. arabadan en büyük beklentim şu an; değişik, tarz bi araba. suv da tek kapılı da olabilir. eski model olacaksa da hurda olmaması lazım. 250-300 bin bütçe bandında sanırım yeni araba bulmak imkansız. ama 2000’den de eski olmasın. bir de problemli ve yarın bigün satılmayacak bi marka da olmasa iyi.
niş önerilerinizi alalım.
niş önerilerinizi alalım.
0
mini cooper countryman olabilir mesela? 4 çeker, suv, ama değişik tarz bi araç.
0
Ciğeri sökülmemiş ikinci elini bulabilirseniz Mazda MX-5. 1.5 motorlu ve soft top versiyonu 1.000 kilodan hafif, go-kart gibi alet ama günümüz standartlarına göre yavaş olduğu için daha kredi ödemesini bitirmeden ağaca çakma ihtimali düşük.
0
Toyota c-hr veya honda civic hatchback olabilir. Hem tasarımları klasik çizgilerden farklı hem de sorunsuz araçlar.
0
eğer bulabiliyorsan 1.5 turbo benzin motorlu insignia b al. düz bir arabadır ama bence başarılı.
c3 aircross, peugeot 2008 falan bunlar göz boyama amaçlı b sınıfı crossover'lar. sakın düşme bunlara.
c3 aircross, peugeot 2008 falan bunlar göz boyama amaçlı b sınıfı crossover'lar. sakın düşme bunlara.
0
mysticriver
Yasalara aykırı diyoruz öyle bir yasak yok diyoruz ama bu adamlar isteseler bir yasa çıkartıp bunu da kılıfına uyduramazlar mı? Yaptıkları onca şeyden sonra bu basit bir şey değil mi? Ne gibi bir engel var?Ayrıca biz bunu dedik diye bir yasa çıkartıp içkiyi yasaklayabilirler diye korkuyorum eşeğin a
Yasalara aykırı diyoruz öyle bir yasak yok diyoruz ama bu adamlar isteseler bir yasa çıkartıp bunu da kılıfına uyduramazlar mı? Yaptıkları onca şeyden sonra bu basit bir şey değil mi? Ne gibi bir engel var?
Ayrıca biz bunu dedik diye bir yasa çıkartıp içkiyi yasaklayabilirler diye korkuyorum eşeğin aklına karpuz kabuğu hesabı.
Gerçekten bilgisizim bu konuda bu arada. Aydınlanmaya ihtiyacım var. Şimdiden teşekkür ederim.
Ayrıca biz bunu dedik diye bir yasa çıkartıp içkiyi yasaklayabilirler diye korkuyorum eşeğin aklına karpuz kabuğu hesabı.
Gerçekten bilgisizim bu konuda bu arada. Aydınlanmaya ihtiyacım var. Şimdiden teşekkür ederim.
0
uyduramazlar.
alkol ve sigaradan alınan vergi toplam verginin neredeyse %3'üydü.
alkolu yasaklayan ülkeler ortadoğudaki petrol zengini ülkeler. onların alkolden gelecek ekstra vergiye ihtiyacı yok. ama burada sakızdan alınan vergiye bile muhtaç bir ülke var.
alkol ve sigaradan alınan vergi toplam verginin neredeyse %3'üydü.
alkolu yasaklayan ülkeler ortadoğudaki petrol zengini ülkeler. onların alkolden gelecek ekstra vergiye ihtiyacı yok. ama burada sakızdan alınan vergiye bile muhtaç bir ülke var.
0
genel bir yasaktan bahsediyorsanız imkansız. hem oy kaybederler hem de ciddi protestolara maruz kalırlar. ayrıca turistik amaçla gelen insanlara burada alkol yassah hemşerim derseniz o çok muhtaç kalınan turizm biter. araplar da sıkıldı zaten burdan, ülkeye yurt dışından uçak bile girmez.
covid tedbirleri kapsamında 1-2 aylık da olsa bir şey yaparlar mı diyorsanız onu da yapamazlar. eve servis yapılır, el altından verilir ama bir şekilde satılır. burası türkiye. her şeyin karaborsası mevcut.
covid tedbirleri kapsamında 1-2 aylık da olsa bir şey yaparlar mı diyorsanız onu da yapamazlar. eve servis yapılır, el altından verilir ama bir şekilde satılır. burası türkiye. her şeyin karaborsası mevcut.
0
Soruya sadece “alttaraf” cevap verebilmiş.
Yapabilirler. Gerek Meclis çoğunluğu ile gerekse başkanın yetkileri ile yapabilirler.
Kişisel görüşüm de kimse hiç bişey diyemez. Böyle bir yapımız yok. Yine aynı oyu alır.
Yapabilirler. Gerek Meclis çoğunluğu ile gerekse başkanın yetkileri ile yapabilirler.
Kişisel görüşüm de kimse hiç bişey diyemez. Böyle bir yapımız yok. Yine aynı oyu alır.
0
chicha_v2
https://www.amazon.com.tr/dp/B07S9SS17C/ref=cm_sw_r_cp_apa_glt_i_436H76SDRNXSET0PM1H3?_encoding=UTF8&psc=1Erkeğim, 31 yaşındayım, renkli şeylerle bir derdim yok. İlk taşı günahsız olanınız atabilir.Bonus: Adidas'ta 45 giyen Puma'da kaç giyiyor?
www.amazon.com.tr
Erkeğim, 31 yaşındayım, renkli şeylerle bir derdim yok. İlk taşı günahsız olanınız atabilir.
Bonus: Adidas'ta 45 giyen Puma'da kaç giyiyor?
Erkeğim, 31 yaşındayım, renkli şeylerle bir derdim yok. İlk taşı günahsız olanınız atabilir.
Bonus: Adidas'ta 45 giyen Puma'da kaç giyiyor?
0
Reebok'ın böyle renkli modelleri daha başarılı, bunun tonları çok kötü palyaço ayakkabısı gibi.
0
90'lardan çıkıp gelmiş gibi, çocukken çok istemişsiniz de içinizde kalmış gibi. Kötü.
0
renkli giyinmeyi seven biriyseniz guzel durabilir. retro modelleri her firma guzel uretemiyor ama bu iyiymis.
0
Bir anda 90lara gittik sayende.
Adı puma olmasaydı alma isteğinin olacağını sanmıyorum.
Adı puma olmasaydı alma isteğinin olacağını sanmıyorum.
0
Çok iyi. Puma sevmem ama benim de alasım geldi.
46'sı olsa yapıştırmıştım. Wishlist'e ekledim teşekkürler :)
46'sı olsa yapıştırmıştım. Wishlist'e ekledim teşekkürler :)
0
aga bu nedir. berbat bir seymis bu. ve isin daha da kotu yani galiba moda su an. bana 1000 tl versinler sunlari ayagima giyip de sokak arasinda dolasmam. bu arada puma da en sevdigim markalardandir. kendisini kiniyorum... sikayet mail'i atayim. cevreyi kirleten ayakkabilar uretiyorsunuz diye eheuehe
0
ayakkabı berbat olmakla beraber moda olması sebebi ile istemen gayet doğal. çok görüyorum bunlardan insanların ayağında.
kendi kategorisinde güzel bir model ama reebok ve adidaslara da bakabilirsin.
kendi kategorisinde güzel bir model ama reebok ve adidaslara da bakabilirsin.
0
super kahraman olsaydim baba olurdum
merhaba,yaz lastiklerimin ömrü bu sene doluyor. lastikçim lastiklerin çok iyi durumda olduğunu ama ömrünün bu sene dolduğunu söyledi. bu lastiklerde 5 yıllık ömür meselesi ne kadar dikkate alınmalıdır? mesela seneye yeni lastik almak yerine 1 sene daha idare edebilir miyim?lokasyon istanbul. aracı ç
merhaba,
yaz lastiklerimin ömrü bu sene doluyor. lastikçim lastiklerin çok iyi durumda olduğunu ama ömrünün bu sene dolduğunu söyledi.
bu lastiklerde 5 yıllık ömür meselesi ne kadar dikkate alınmalıdır? mesela seneye yeni lastik almak yerine 1 sene daha idare edebilir miyim?
lokasyon istanbul. aracı çok fazla uzun mesafe kullanmıyorum. genelde e5 ve sahil şeridi.
yani aracı zorlamıyorum.
yaz lastiklerimin ömrü bu sene doluyor. lastikçim lastiklerin çok iyi durumda olduğunu ama ömrünün bu sene dolduğunu söyledi.
bu lastiklerde 5 yıllık ömür meselesi ne kadar dikkate alınmalıdır? mesela seneye yeni lastik almak yerine 1 sene daha idare edebilir miyim?
lokasyon istanbul. aracı çok fazla uzun mesafe kullanmıyorum. genelde e5 ve sahil şeridi.
yani aracı zorlamıyorum.
0
Ben bu ömür olayını bilmiyordum. 7 sene kullandım aynı lastigi. Ama lastik esneklik vb malzeme olarak kötüleşiyor. Örneğin birden yarılma patlama riski artıyor. Ben Antalya'da yaşıyorum. Lastiğin bazı bölgelerinde tırnakla tutunca dökülmeler vs oluyordu. Ama baktığınızda çok iyi durumdaydı çünkü çok yol yapmamıştım.
Değiştirmek daha emniyetli olacaktır.
Değiştirmek daha emniyetli olacaktır.
0
5 yıllık ömrü olduğu doğru. Ömrünü doldurursa kauçuk özelliğini kaybediyor. Ancak bu 5 yıl gerçekten 5 yıl mıdır? Orası tartışmalı. Kaliteli bir marka ise 6. yılında da sorun olmayacağını düşünüyorum. 1 yıl daha idare eder yani. Benim aldığım aracın lastikleri 7 yaşındaydı örneğin. Ben değiştirene kadar aynı lastikler kullanılmış.
0
Önemli olan, fren mesafesini ve sürüş dinamiklerini nasıl etkilediği. Anadolunun küçük bir şehrinde ve sadece şehir içinde kullanılsaydı çok önemli olmayabilirdi. Ama bahsettiğiniz yollarda 100-120 süratler görülüyor diye tahmin ediyorum.
Ya işten anlayan biri lastikleri test etsin, ya da mümkün olan en kısa zamanda değiştirin. Sadece fren değil, geyik testi benzeri bir test yapmak lazım.
Ya işten anlayan biri lastikleri test etsin, ya da mümkün olan en kısa zamanda değiştirin. Sadece fren değil, geyik testi benzeri bir test yapmak lazım.
0
lastik yol tutuşu ve araba performansında çok önemli. büyükşehirde yaşıyorsan 5 sene 50 bin kuralına uy. @the coon +1. lastik dışardan yıpranmamış görünebilir ancak kauçuğunda bir ömrü var. uzun süreli sağlam lastik istiyorsan goodyear öneririm. performans daha konfrolu dersen michelin veya continental.
0
olutaklidi
istanbuldan arabayla gidersem malum bir günüm yolda geçiyor neredeyse. dönüş de aynı şekilde. buralarda çok bük var, arabasız gittiğimde bana eksisi çok olur mu? bu büklere nasıl ulaşabilirim. araba kiralamaya baktım ama fiyatlar çok absürt. ne tavsiye edersiniz?
istanbuldan arabayla gidersem malum bir günüm yolda geçiyor neredeyse. dönüş de aynı şekilde. buralarda çok bük var, arabasız gittiğimde bana eksisi çok olur mu? bu büklere nasıl ulaşabilirim. araba kiralamaya baktım ama fiyatlar çok absürt. ne tavsiye edersiniz?
0
eğer otel tatili yapacaksan, gidip koy koy gezmeyeceksen arabasız gitmek mantıklı. ama gezmek istiyorsan mutlaka arabayla git derim.
0
rezil olursun. datça marmaris arabası otobüsle bile eziyet. araba kiralarsan olur anca ama datça marmaris arası çok yorucu ve virajlı.
0
piotrsuss
Merhaba,Xiaomi Mi Box S'e D-Smart GO yazılımını yükledim, TV izlemek için bir kanalı açınca 30 saniye içinde yazılım kullanılmaz hale geliyor, yayın gösterimi devam ediyor ama yazılım kullanılamıyor, kanal değiştiremiyorum yazılımı yeniden başlatmadan. Ara sıra değil her zaman oluyor bu.Bir çözümü v
Merhaba,
Xiaomi Mi Box S'e D-Smart GO yazılımını yükledim, TV izlemek için bir kanalı açınca 30 saniye içinde yazılım kullanılmaz hale geliyor, yayın gösterimi devam ediyor ama yazılım kullanılamıyor, kanal değiştiremiyorum yazılımı yeniden başlatmadan. Ara sıra değil her zaman oluyor bu.
Bir çözümü var mıdır acaba? İnternete yazdım, aynı sorunu pek yaşayan yok gibi algıladım, gerçi Play Store'da yazılımın yorumları çok kötü ama belki bir çözümü vardır?
İkinci soru:
D-Smart'a alternatif ne olabilir TV izleyebilmek için Turkcell TV Plus hariç? BluTV varmış sanırım aynı fiyata, ama Tv8 yok onda da niyeyse...
Xiaomi Mi Box S'e D-Smart GO yazılımını yükledim, TV izlemek için bir kanalı açınca 30 saniye içinde yazılım kullanılmaz hale geliyor, yayın gösterimi devam ediyor ama yazılım kullanılamıyor, kanal değiştiremiyorum yazılımı yeniden başlatmadan. Ara sıra değil her zaman oluyor bu.
Bir çözümü var mıdır acaba? İnternete yazdım, aynı sorunu pek yaşayan yok gibi algıladım, gerçi Play Store'da yazılımın yorumları çok kötü ama belki bir çözümü vardır?
İkinci soru:
D-Smart'a alternatif ne olabilir TV izleyebilmek için Turkcell TV Plus hariç? BluTV varmış sanırım aynı fiyata, ama Tv8 yok onda da niyeyse...
0
Digiturk'ü hiç önermem ama BeinConnect'ten izlenebiliyor canlı TV. Ona vereceğin parayla IP TV daha iyi bir seçim. IP TV +1 yani.
0
dsmart go tv yazılımını bitirdi d smart. en iyisi vodafonde tv ya da tivibu go ama mi boxta tivibu yok galiba.
0
Vse budet horosho
Merhaba duyuru ahalisi. 4-5 sene önce 2007 model bi mercedes c180 almıştım. Bir gün eve bir tebligat geldi. Bilmem ne ağır ceza mahkemesindeki bir davada mağdur olarak ifade vercekmişim. Neyse gittim adliyeye, bir öğrendim ki aldığım araba gümrükten kaçak sokulmuş. Yani vergisi ödenmeden burda satmı
Merhaba duyuru ahalisi. 4-5 sene önce 2007 model bi mercedes c180 almıştım. Bir gün eve bir tebligat geldi. Bilmem ne ağır ceza mahkemesindeki bir davada mağdur olarak ifade vercekmişim. Neyse gittim adliyeye, bir öğrendim ki aldığım araba gümrükten kaçak sokulmuş. Yani vergisi ödenmeden burda satmışlar. İstanbul’da bir galeriymiş bunu yapan. Gümrük vergisi ödenmeden burda satıyorlarmış özellikle alman marka arabaları. Benimki de bunlardanmış, tedbir konuldu. Dava sonunda da el konulacakmış tamamen. Gidin o galeri sahiplerden isteyin diyorlar.
Bu kadar basit mi yani? Gümrükten sokturmasaymış devlet, ya da arabanın 3.sahibiyim, noter işlemi yapmasaymış vergi borcu varsa.
Geçen dene ötv indirimi varmış yüzde 25 ödenince kalkıyomuş tedbirler ama geç haberim oldu. Şu an 7 bin euro vergi borcu çıkıyor. Hangimiz bi araba alırken vergi borcu var mıdır diye düşünüyoruz ki? Mtv de değil yani.
Bu kadar basit mi yani? Gümrükten sokturmasaymış devlet, ya da arabanın 3.sahibiyim, noter işlemi yapmasaymış vergi borcu varsa.
Geçen dene ötv indirimi varmış yüzde 25 ödenince kalkıyomuş tedbirler ama geç haberim oldu. Şu an 7 bin euro vergi borcu çıkıyor. Hangimiz bi araba alırken vergi borcu var mıdır diye düşünüyoruz ki? Mtv de değil yani.
0
4-5 sene önce galeri size aracı satarken verdiği fiyat diğerlerine göre düşük müydü? eğer evetse işkillenmediniz mi? hayırsa aracın satışı yapılırken vergi borcu çıkar, satış gerçekleştirilmezdi. belki motor kodu değişikliği yapılmış olabilir. galericiye vergi borcu davası açılabilir.
0
@false pretension, güncel değerinden almıştım hocam. O zamanki genel fiyatı neyse oydu
0
Yurt dışından kaçak getirilen bi aracın vergi sisteminde borcu nasıl çıkacak? Noterin işlem durdurdugu vergi borcu mtv, gümrük vergisi değil zaten.
Haksız değilsiniz ama haklı da değilsiniz. Mağdursunuz işte. Galeriye dava açın siz de.
Haksız değilsiniz ama haklı da değilsiniz. Mağdursunuz işte. Galeriye dava açın siz de.
0
2-3 yıl süren mahkeme sonunda almıştı bir tanıdığım.
devlet kendi yapmadığı iş için sizi sorumlu tutuyor. Galeriye dava açsanız ne olacak ki. Yine 1-2 yıl sürecek.
Geçmiş olsun.
devlet kendi yapmadığı iş için sizi sorumlu tutuyor. Galeriye dava açsanız ne olacak ki. Yine 1-2 yıl sürecek.
Geçmiş olsun.
0
Sanki ikisi ayrı dava bunların. Hukuken değil ama mantıken düşünecek olursak siz bir yere borçlusunuz çünkü borcunuzu öderken sahte para ile ödemişsiniz diyelim. Size sahte parayı verip sizi ilk dolandırana dolandırıcılıktan dava açılmalıyken sizin borcunuz da ödenmemiş olarak kalacaktır.
Yani büyük bir şanssızlık yaşayıp mağdur edilmişsiniz. Arabaya şerh konması normal çünkü sizin uğraştığınız mesele kaçakçılık değil vergi borcu. Konular ayrı birimlerin işi. Olması gereken de kaçakçılık ayağının da hukuka taşınması gibi geliyor.
Yani büyük bir şanssızlık yaşayıp mağdur edilmişsiniz. Arabaya şerh konması normal çünkü sizin uğraştığınız mesele kaçakçılık değil vergi borcu. Konular ayrı birimlerin işi. Olması gereken de kaçakçılık ayağının da hukuka taşınması gibi geliyor.
0
0Hukuk bilgimle, bunu siz ödeyip rücu davası açabilirsiniz belki.
0
araba tüvtürk ve ceza bilgileri için msj atıldığında ilk bilgi de ne yazıyor oradan işkillenebilinir.
0
Hocam, öncelikle geçmiş olsun, gerçekten üzücü ve sinir bozucu.
Burada artık hukuk önündeki pozisyonunuz mühim, bireysel olarak haklı-haksız olduğunuzu düşünmeniz mühim değil. Hukuk zaten sizi "mağdur" olarak tespit etmiş.
Öte yandan, siz hukuken "iyi niyetli 3. kişi"siniz. Hukukta iyi niyetle malı edinen kişinin mal edinimi korunur, vergiyi öderseniz, müsadere falan olacağını hiç sanmıyorum. Yani diğer bir anlatımla, sizin ...(i)ben ne bileyim (ii)devlet sokmasaydı... ifadenizin hukukta karşılığı vardır.
Yanı sıra, bu adamların yargılamalarında mağdur olarak tespit edilmiş olmanız sizin yararınızadır, hem ödemelerinizi adamlardan isteyebilirsiniz, hem de manevi tazminat isteyebilirsiniz. (Avukat değilim.)
Tavsiyem, durumu olduğu gibi kabul edin, kendi kendinize karar vermeyin, haklarınızı ve çıkarlarınızı koruması için bir avukatla görüşün.
Burada artık hukuk önündeki pozisyonunuz mühim, bireysel olarak haklı-haksız olduğunuzu düşünmeniz mühim değil. Hukuk zaten sizi "mağdur" olarak tespit etmiş.
Öte yandan, siz hukuken "iyi niyetli 3. kişi"siniz. Hukukta iyi niyetle malı edinen kişinin mal edinimi korunur, vergiyi öderseniz, müsadere falan olacağını hiç sanmıyorum. Yani diğer bir anlatımla, sizin ...(i)ben ne bileyim (ii)devlet sokmasaydı... ifadenizin hukukta karşılığı vardır.
Yanı sıra, bu adamların yargılamalarında mağdur olarak tespit edilmiş olmanız sizin yararınızadır, hem ödemelerinizi adamlardan isteyebilirsiniz, hem de manevi tazminat isteyebilirsiniz. (Avukat değilim.)
Tavsiyem, durumu olduğu gibi kabul edin, kendi kendinize karar vermeyin, haklarınızı ve çıkarlarınızı koruması için bir avukatla görüşün.
0
fikox
17 sinden sonra yasak devam eder mi? Perşembeden kaçma planım var ama gittiğim yerde kalır mıyım?
17 sinden sonra yasak devam eder mi? Perşembeden kaçma planım var ama gittiğim yerde kalır mıyım?
0
Seyahat yasağı yok ki zaten.
Sadece kısıtlama olduğu zaman var.
Gittiğin yerde kalmazsın.
Sadece kısıtlama olduğu zaman var.
Gittiğin yerde kalmazsın.
0
17sinden sonra seyahat yasağı bence devam etmez. 17sine kadar şehir değiştirme izne tabi.
0
mikahakkinen
pandemide aracımı servise vermek istemiyorum. klima temizleme spreyi olarak würth,sonax,meguiars vb. markalardan kullanıp memnun kalan var mı? önerileriniz nelerdir?
pandemide aracımı servise vermek istemiyorum. klima temizleme spreyi olarak würth,sonax,meguiars vb. markalardan kullanıp memnun kalan var mı?
önerileriniz nelerdir?
önerileriniz nelerdir?
0
ben würth kullanmıştım hiçbir farkını görmedim. şu sis bombası gibi arabanın içinde çalıştırılanlardan değil mi?
0
Eğer seperatöre nemden dolayı kir/yağ/pis/çamur bulaştıysa ve koku kaynağı burasıysa bunlar hiç bir işe yaramaz.
Polen filtresini çıkarıp içeriyi fener ve telefon kamerası ile gözlemleyin, el giriyorsa temizlemeye çalışın. Eğer seperatör temiz ise o zaman bir tane köpüklü, hortumlu, bir tane de bomba denilen açık bırakılıp öne yere koyulandan alın, sırayla yapın.
Polen filtresini çıkarıp içeriyi fener ve telefon kamerası ile gözlemleyin, el giriyorsa temizlemeye çalışın. Eğer seperatör temiz ise o zaman bir tane köpüklü, hortumlu, bir tane de bomba denilen açık bırakılıp öne yere koyulandan alın, sırayla yapın.
0
hold short of the runway
Merhaba Araştırıyorum, çok fazla marka, model ve özellik var. Kafam karıştı.Ürün tavsiyeniz var mı? Hızlı ısıtan, sıcaklık ayarı olan bir ürün arıyorum.Isıyı sabit tutma ve sterilize özellikleri olsa da çok iyi olur, olmasa da olur.Süt ve mama ısıtmak için kullanılacak.Teşekkür ederim.
Merhaba
Araştırıyorum, çok fazla marka, model ve özellik var. Kafam karıştı.
Ürün tavsiyeniz var mı? Hızlı ısıtan, sıcaklık ayarı olan bir ürün arıyorum.
Isıyı sabit tutma ve sterilize özellikleri olsa da çok iyi olur, olmasa da olur.
Süt ve mama ısıtmak için kullanılacak.
Teşekkür ederim.
Araştırıyorum, çok fazla marka, model ve özellik var. Kafam karıştı.
Ürün tavsiyeniz var mı? Hızlı ısıtan, sıcaklık ayarı olan bir ürün arıyorum.
Isıyı sabit tutma ve sterilize özellikleri olsa da çok iyi olur, olmasa da olur.
Süt ve mama ısıtmak için kullanılacak.
Teşekkür ederim.
0
nacizane fikrim, alinan ama en kullanilmayan bebek urunlerinden birisi biberon isitici. Onun yerine su kaynatip bir sure icinde bekletmek yeterli olacaktir biberon icin. kullanirim diyorsaniz philips avent olani gayet basarili.
0
biz mikrodalga kullanıyoruz. gayet kullanışlı. sterilize makinesi de almıştık geri sattım letgodan boşa yer kaplıyor. suda kaynat 2-3 günde bir yeterli.
0
@Labyrinthe +1 bir hevesle alınan ve kullanılmayan çok eşya var. bir cezve yeterli bu iş için.
0
robin one persie
En erken tarih 3 mayıs diyor ve tüm sorguladığım yerler dolu görünüyor. Birkaç sorgudan sonra çok fazla sorgulama yaptınız diyor.
En erken tarih 3 mayıs diyor ve tüm sorguladığım yerler dolu görünüyor. Birkaç sorgudan sonra çok fazla sorgulama yaptınız diyor.
0
bana da aynı hata çıkıp duruyordu e nabızdan, sonra mhrs'nin kendi sitesinden bir şekilde alabildim. ama ilk aldığım hastaneden değil.
0
Ben Ankara dışında bir yerde randevu bulamadım. Ailem yaşadıkları şehirde ilk dozu oldular ama ikinci aşı için uygun randevu bulunamadı diyor 1 haftadır.
0
Ben de aldım ana sayfaya girip tekrar arayın bir de ilçe seçmeden illle arayın sadece
0
Kaleci Saçlı Forvet
İÇİŞLERİ BAKANLIĞININ YAYINLADIĞI GENELGEDE YER ALAN VE EN ÇOK SORULAN SORULARIN MADDELERİNİ YAZDIM, KALANI İÇİN DE EN ALTA GENELGENİN LİNKİNİ BIRAKTIM GENELGEYİ AÇIP CTRL+F YAPIP MERAK ETTİĞİNİZ KONUNUN ANAHTAR KELİMESİNİ YAZIP İLGİLİ MADDEYE ULAŞABİLİRSİNİZ YA DA BURADAN SORABİLİRSİNİZ.SOKAĞA ÇIKM
İÇİŞLERİ BAKANLIĞININ YAYINLADIĞI GENELGEDE YER ALAN VE EN ÇOK SORULAN SORULARIN MADDELERİNİ YAZDIM, KALANI İÇİN DE EN ALTA GENELGENİN LİNKİNİ BIRAKTIM GENELGEYİ AÇIP CTRL+F YAPIP MERAK ETTİĞİNİZ KONUNUN ANAHTAR KELİMESİNİ YAZIP İLGİLİ MADDEYE ULAŞABİLİRSİNİZ YA DA BURADAN SORABİLİRSİNİZ.
SOKAĞA ÇIKMA KISITLAMASI
1: Hafta içi hafta sonu ayrımı olmaksızın 29 Nisan 2021 Perşembe günü saat 19.00’da başlayıp 17 Mayıs 2021 Pazartesi günü saat 05.00’de bitecek şekilde tam zamanlı sokağa çıkma kısıtlaması uygulanacaktır.
2: Sokağa çıkma kısıtlamasının olduğu günlerde bakkal, market, manav, kasap, kuruyemişçi ve tatlıcılar 10.00-17.00 saatleri arasında faaliyet gösterebilecek, vatandaşlarımız zorunlu ihtiyaçlarının karşılanması ile sınırlı olmak ve araç kullanmamak şartıyla (engelli vatandaşlarımız hariç) ikametlerine en yakın bakkal, market, manav, kasap, kuruyemişçi ve tatlıcılara gidip gelebilecektir. Aynı saatler arasında bakkal, market, manav, kasap, kuruyemişçi, tatlıcılar ve online sipariş firmaları evlere/adrese servis şeklinde de satış yapabileceklerdir.
Yukarıda belirtilen uygulama zincir ve süper marketler için haftanın altı günü geçerli olacak, zincir marketler pazar günleri kapalı kalacaktır.
30 Nisan-17 Mayıs tarihleri arasında alkol satışı yapılmayacak.
3: - Sokağa çıkma kısıtlamasının olduğu günlerde yeme-içme yerleri (restoran, lokanta, kafeterya, pastane gibi yerler) sadece paket servis şeklinde faaliyet gösterebileceklerdir.
Yeme-içme yerleri ile online yemek sipariş firmaları Ramazan ayı sonuna denk gelen 13 Mayıs 2021 Perşembe gününe kadar 24 saat esasına göre paket servis yapabilecektir. Yeme-içme yerleri ile online yemek sipariş firmaları Ramazan ayının sona ermesiyle birlikte saat 01.00’e kadar paket servis yapabilecektir.
3: Tam kapanma döneminde ekmek üretiminin yapıldığı fırın ve/veya unlu mamul ruhsatlı iş yerleri ile bu iş yerlerinin sadece ekmek satan bayileri açık olacaktır (Bu iş yerlerinde sadece ekmek ve unlu mamul satışı yapılabilir.). Vatandaşlarımız ekmek ve unlu mamul ihtiyaçlarının karşılanması ile sınırlı olmak ve araç kullanmamak şartıyla (engelli vatandaşlarımız hariç) ikametlerine yürüme mesafesinde olan fırına gidip gelebileceklerdir.
Fırın ve unlu mamul ruhsatlı işyerlerine ait ekmek dağıtım araçlarıyla sadece market ve bakkallara ekmek servisi yapılabilecek, sokak aralarında kesinlikle satış yapılmayacaktır.
4: Yabancılara yönelik sokağa çıkma kısıtlamasına dair muafiyet sadece turistik faaliyetler kapsamında geçici/kısa bir süre için ülkemizde bulunan yabancıları kapsamakta olup; ikamet izinliler, geçici koruma statüsündekiler veya uluslararası koruma başvuru ve statü sahipleri dahil olmak üzere turistik faaliyetler kapsamı dışında ülkemizde bulunan yabancılar sokağa çıkma kısıtlamalarına tabidirler.
5: Tam kapanma sürecinde kendi ihtiyaçlarını karşılayamayacak durumdaki ileri yaş gruplarındaki veya ağır hastalığı olan vatandaşlarımızın 112, 155 ve 156 numaraları üzerinden bildirdikleri temel ihtiyaçları VEFA Sosyal Destek Gruplarınca karşılanacak olup, bu konuda gerek personel görevlendirilmesi gerekse ihtiyaçların bir an evvel giderilmesi bakımından gerekli tedbirler Valiler ve Kaymakamlar tarafından alınacaktır.
6: Sokağa çıkma kısıtlaması uygulanacak olan dönemde konaklama tesislerinde rezervasyonunun bulunması vatandaşlarımız açısından sokağa çıkma ve/veya şehirlerarası seyahat kısıtlamasından muafiyet sağlamayacak olup bu dönemde konaklama tesisleri sadece zorunlu durumlara bağlı olarak seyahat izin belgesi alan kişilere hizmet verebileceklerdir.
ŞEHİRLERARASI SEYAHAT KISITLAMASI
1: Sokağa çıkma kısıtlaması uygulanacak olan 29 Nisan 2021 Perşembe günü saat 19.00’dan 17 Mayıs 2021 Pazartesi günü saat 05.00’e kadar şehirler arası seyahatlere (özel araçla ve toplu taşıma ile) zorunlu haller dışında izin verilmeyecektir.
Belirtilen dönem içerisinde uçak, tren, gemi veya otobüs gibi toplu ulaşım aracıyla seyahat edecek kişilere biletleme işlemi yapılmadan önce mutlaka seyahat izin belgesinin olup olmadığı kontrol edilecek, geçerli bir seyahat izninin bulunması halinde biletleme işlemi gerçekleştirilecektir.
Şehirler arası seyahat kısıtlamasının istisnaları;
- Zorunlu bir kamusal görevin ifası kapsamında ilgili Bakanlık ya da kamu kurum veya kuruluşu tarafından görevlendirilmiş olan kamu görevlileri (müfettiş, denetmen vb.) kurum kimlik kartı ile birlikte görev belgesini ibraz etmek kaydıyla bu hükümden muaf tutulacaktır.
- Kendisi veya eşinin, vefat eden birinci derece yakınının ya da kardeşinin cenazesine katılmak için veya cenaze nakil işlemine refakat etmek amacıyla herhangi bir cenaze yakınının e-devlet kapısındaki İçişleri Bakanlığına ait E-BAŞVURU veya ALO 199 sistemleri üzerinden yapacakları başvurular (yanında akraba konumundaki 9 kişiye kadar bildirimde bulunabilecektir) sistem
tarafından vakit kaybetmeksizin otomatik olarak onaylanarak cenaze yakınlarına gerekli seyahat izin belgesi oluşturulacaktır.
Cenaze nakil ve defin işlemleri kapsamında başvuru yapacak vatandaşlarımızdan herhangi bir belge ibrazı istenilmeyecek olup Sağlık Bakanlığı ile sağlanan entegrasyon üzerinden gerekli sorgulama seyahat izin belgesi düzenlenmeden önce otomatik olarak yapılacaktır.
ZORUNLU HAL SAYILACAK DURUMLAR
- Tedavi olduğu hastaneden taburcu olup asıl ikametine dönmek isteyen, doktor raporu ile sevk olan ve/veya daha önceden alınmış doktor randevusu/kontrolü olan,
- Kendisi veya eşinin, hastanede tedavi gören birinci derece yakınına ya da kardeşine refakat edecek olan (en fazla 2 kişi),
- Bulunduğu şehre son 5 gün içerisinde gelmiş olmakla beraber kalacak yeri olmayıp ikamet ettikleri yerleşim yerlerine dönmek isteyen (5 gün içinde geldiğini yolculuk bileti, geldiği araç plakası, seyahatini gösteren başkaca belge, bilgi ile ibraz edenler),
- ÖSYM tarafından ilan edilmiş merkezi sınavlara katılacak olan,
- Askerlik hizmetini tamamlayarak yerleşim yerlerine dönmek isteyen,
- Özel veya kamudan günlü sözleşmeye davet yazısı olan,
- Ceza infaz kurumlarından salıverilen,
kişilerin zorunlu hali bulunduğu kabul edilecektir.
Vatandaşların, yukarıda belirtilen zorunlu hallerin varlığı halinde bu durumu belgelendirmek kaydıyla; e-devlet üzerinden İçişleri Bakanlığına ait E-BAŞVURU ve ALO 199 sistemleri üzerinden Valilik/Kaymakamlık bünyesinde oluşturulan Seyahat İzin Kurullarından izin almak kaydıyla seyahat edebileceklerdir. Seyahat İzin Belgesi verilen kişiler seyahat süreleri boyunca sokağa çıkma kısıtlamasından muaf olacaktır.
2. Tam kapanma sürecinde sağlık, güvenlik, acil çağrı gibi kritik görev alanları hariç olmak üzere kamu kurum ve kuruluşlarında hizmetlerin sürdürülebilmesi için gerekli olan asgari personel seviyesine düşülecek (asgari personel seviyesi toplam personel sayısının % 50’sini aşmayacak ölçüde) şekilde uzaktan veya dönüşümlü çalışmaya geçilecektir.
NOT: Genelgede kısıtlamadan muaf tutulan işletmeler kurumlar vs. belirtiliyor, eğer belirtilmemişse bu o işletmenin-kurumun kapalı olacağı, kısıtlamadan muaf tutulmadığı anlamına geliyor.
İçişleri Bakanlığı Genelgesi:
www.icisleri.gov.tr
SOKAĞA ÇIKMA KISITLAMASI
1: Hafta içi hafta sonu ayrımı olmaksızın 29 Nisan 2021 Perşembe günü saat 19.00’da başlayıp 17 Mayıs 2021 Pazartesi günü saat 05.00’de bitecek şekilde tam zamanlı sokağa çıkma kısıtlaması uygulanacaktır.
2: Sokağa çıkma kısıtlamasının olduğu günlerde bakkal, market, manav, kasap, kuruyemişçi ve tatlıcılar 10.00-17.00 saatleri arasında faaliyet gösterebilecek, vatandaşlarımız zorunlu ihtiyaçlarının karşılanması ile sınırlı olmak ve araç kullanmamak şartıyla (engelli vatandaşlarımız hariç) ikametlerine en yakın bakkal, market, manav, kasap, kuruyemişçi ve tatlıcılara gidip gelebilecektir. Aynı saatler arasında bakkal, market, manav, kasap, kuruyemişçi, tatlıcılar ve online sipariş firmaları evlere/adrese servis şeklinde de satış yapabileceklerdir.
Yukarıda belirtilen uygulama zincir ve süper marketler için haftanın altı günü geçerli olacak, zincir marketler pazar günleri kapalı kalacaktır.
30 Nisan-17 Mayıs tarihleri arasında alkol satışı yapılmayacak.
3: - Sokağa çıkma kısıtlamasının olduğu günlerde yeme-içme yerleri (restoran, lokanta, kafeterya, pastane gibi yerler) sadece paket servis şeklinde faaliyet gösterebileceklerdir.
Yeme-içme yerleri ile online yemek sipariş firmaları Ramazan ayı sonuna denk gelen 13 Mayıs 2021 Perşembe gününe kadar 24 saat esasına göre paket servis yapabilecektir. Yeme-içme yerleri ile online yemek sipariş firmaları Ramazan ayının sona ermesiyle birlikte saat 01.00’e kadar paket servis yapabilecektir.
3: Tam kapanma döneminde ekmek üretiminin yapıldığı fırın ve/veya unlu mamul ruhsatlı iş yerleri ile bu iş yerlerinin sadece ekmek satan bayileri açık olacaktır (Bu iş yerlerinde sadece ekmek ve unlu mamul satışı yapılabilir.). Vatandaşlarımız ekmek ve unlu mamul ihtiyaçlarının karşılanması ile sınırlı olmak ve araç kullanmamak şartıyla (engelli vatandaşlarımız hariç) ikametlerine yürüme mesafesinde olan fırına gidip gelebileceklerdir.
Fırın ve unlu mamul ruhsatlı işyerlerine ait ekmek dağıtım araçlarıyla sadece market ve bakkallara ekmek servisi yapılabilecek, sokak aralarında kesinlikle satış yapılmayacaktır.
4: Yabancılara yönelik sokağa çıkma kısıtlamasına dair muafiyet sadece turistik faaliyetler kapsamında geçici/kısa bir süre için ülkemizde bulunan yabancıları kapsamakta olup; ikamet izinliler, geçici koruma statüsündekiler veya uluslararası koruma başvuru ve statü sahipleri dahil olmak üzere turistik faaliyetler kapsamı dışında ülkemizde bulunan yabancılar sokağa çıkma kısıtlamalarına tabidirler.
5: Tam kapanma sürecinde kendi ihtiyaçlarını karşılayamayacak durumdaki ileri yaş gruplarındaki veya ağır hastalığı olan vatandaşlarımızın 112, 155 ve 156 numaraları üzerinden bildirdikleri temel ihtiyaçları VEFA Sosyal Destek Gruplarınca karşılanacak olup, bu konuda gerek personel görevlendirilmesi gerekse ihtiyaçların bir an evvel giderilmesi bakımından gerekli tedbirler Valiler ve Kaymakamlar tarafından alınacaktır.
6: Sokağa çıkma kısıtlaması uygulanacak olan dönemde konaklama tesislerinde rezervasyonunun bulunması vatandaşlarımız açısından sokağa çıkma ve/veya şehirlerarası seyahat kısıtlamasından muafiyet sağlamayacak olup bu dönemde konaklama tesisleri sadece zorunlu durumlara bağlı olarak seyahat izin belgesi alan kişilere hizmet verebileceklerdir.
ŞEHİRLERARASI SEYAHAT KISITLAMASI
1: Sokağa çıkma kısıtlaması uygulanacak olan 29 Nisan 2021 Perşembe günü saat 19.00’dan 17 Mayıs 2021 Pazartesi günü saat 05.00’e kadar şehirler arası seyahatlere (özel araçla ve toplu taşıma ile) zorunlu haller dışında izin verilmeyecektir.
Belirtilen dönem içerisinde uçak, tren, gemi veya otobüs gibi toplu ulaşım aracıyla seyahat edecek kişilere biletleme işlemi yapılmadan önce mutlaka seyahat izin belgesinin olup olmadığı kontrol edilecek, geçerli bir seyahat izninin bulunması halinde biletleme işlemi gerçekleştirilecektir.
Şehirler arası seyahat kısıtlamasının istisnaları;
- Zorunlu bir kamusal görevin ifası kapsamında ilgili Bakanlık ya da kamu kurum veya kuruluşu tarafından görevlendirilmiş olan kamu görevlileri (müfettiş, denetmen vb.) kurum kimlik kartı ile birlikte görev belgesini ibraz etmek kaydıyla bu hükümden muaf tutulacaktır.
- Kendisi veya eşinin, vefat eden birinci derece yakınının ya da kardeşinin cenazesine katılmak için veya cenaze nakil işlemine refakat etmek amacıyla herhangi bir cenaze yakınının e-devlet kapısındaki İçişleri Bakanlığına ait E-BAŞVURU veya ALO 199 sistemleri üzerinden yapacakları başvurular (yanında akraba konumundaki 9 kişiye kadar bildirimde bulunabilecektir) sistem
tarafından vakit kaybetmeksizin otomatik olarak onaylanarak cenaze yakınlarına gerekli seyahat izin belgesi oluşturulacaktır.
Cenaze nakil ve defin işlemleri kapsamında başvuru yapacak vatandaşlarımızdan herhangi bir belge ibrazı istenilmeyecek olup Sağlık Bakanlığı ile sağlanan entegrasyon üzerinden gerekli sorgulama seyahat izin belgesi düzenlenmeden önce otomatik olarak yapılacaktır.
ZORUNLU HAL SAYILACAK DURUMLAR
- Tedavi olduğu hastaneden taburcu olup asıl ikametine dönmek isteyen, doktor raporu ile sevk olan ve/veya daha önceden alınmış doktor randevusu/kontrolü olan,
- Kendisi veya eşinin, hastanede tedavi gören birinci derece yakınına ya da kardeşine refakat edecek olan (en fazla 2 kişi),
- Bulunduğu şehre son 5 gün içerisinde gelmiş olmakla beraber kalacak yeri olmayıp ikamet ettikleri yerleşim yerlerine dönmek isteyen (5 gün içinde geldiğini yolculuk bileti, geldiği araç plakası, seyahatini gösteren başkaca belge, bilgi ile ibraz edenler),
- ÖSYM tarafından ilan edilmiş merkezi sınavlara katılacak olan,
- Askerlik hizmetini tamamlayarak yerleşim yerlerine dönmek isteyen,
- Özel veya kamudan günlü sözleşmeye davet yazısı olan,
- Ceza infaz kurumlarından salıverilen,
kişilerin zorunlu hali bulunduğu kabul edilecektir.
Vatandaşların, yukarıda belirtilen zorunlu hallerin varlığı halinde bu durumu belgelendirmek kaydıyla; e-devlet üzerinden İçişleri Bakanlığına ait E-BAŞVURU ve ALO 199 sistemleri üzerinden Valilik/Kaymakamlık bünyesinde oluşturulan Seyahat İzin Kurullarından izin almak kaydıyla seyahat edebileceklerdir. Seyahat İzin Belgesi verilen kişiler seyahat süreleri boyunca sokağa çıkma kısıtlamasından muaf olacaktır.
2. Tam kapanma sürecinde sağlık, güvenlik, acil çağrı gibi kritik görev alanları hariç olmak üzere kamu kurum ve kuruluşlarında hizmetlerin sürdürülebilmesi için gerekli olan asgari personel seviyesine düşülecek (asgari personel seviyesi toplam personel sayısının % 50’sini aşmayacak ölçüde) şekilde uzaktan veya dönüşümlü çalışmaya geçilecektir.
NOT: Genelgede kısıtlamadan muaf tutulan işletmeler kurumlar vs. belirtiliyor, eğer belirtilmemişse bu o işletmenin-kurumun kapalı olacağı, kısıtlamadan muaf tutulmadığı anlamına geliyor.
İçişleri Bakanlığı Genelgesi:
www.icisleri.gov.tr
0
İstisna is yerlerinde degisiklik yok degil mi? Lojistik operasyon tedarik vs gibi?
0
Genelge yayınlanmadı ama pandemi başından beri hiç değişmedi yine değimez muhtemelen.
0
şehirlerarası seyahatlerin tamamı izne tabi olacak denmiş ama e-devlet ekranındaki izin şartları aynı görünüyor; sadece 65 yaş üstü ve sadece özel araçla seyahat için, toplu taşıma için izin talep seçeneği görünmüyor.
yine laf ebeliği olup toplu taşımayla seyahat aslında serbest olup sadece kapasite yarılanmış olabilir mi?
yine laf ebeliği olup toplu taşımayla seyahat aslında serbest olup sadece kapasite yarılanmış olabilir mi?
0
avm'ler tamamen kapalı, zincir marketler pazar hariç 18'e kadar açık, doğru mudur?
0
Önümüzdeki günlerde ev sahibi ile kontrat yapıp önümüzdeki hafta taşınacaktık, kısıtlamada izin ile ayni ilçe içerisinde taşınabilir miyiz? Yeni evde ocağın bağlanması,boya yapılması ve benzeri konularda hizmet alabilir miyiz?
0
şu sıralar olan haftasonu yasaklarında olduğu gibi gün içinde en yakın markete gidebileceğiz değil mi?
0
Mesela internet arızası olursa Türk Telekom teknik servisi gelip bakabilecekler mi?
0
@Bir garip melek Genelge yayınlanmadan kesin bir şey söylemek zor, RTE tam olarak şehirlerarası özel araçla ve toplu taşımayla seyahat tamamen izne tabi olacak dedi, genelgede düzeltme olabilir ama toplu taşımanın da izne tabi olduğunu kesin söyledi.
@Tochinoshin AVM'ler kapalı, marketler pazar hariç diğer günler 18.00'e kadar açık.
@gmzo Senin işin nakliye lojistik vs sınıfına girdiği için ve bu alanda çalışanlar yasaktan muaf olduğu için izin alabilirsin diye tahmin ediyorum fakat diğeri için yeni genelgenin yayınlanmasını beklemek lazım eskisinde bununla ilgili bir izin yok, tam kapanma olduğu için yenisinde izin verilebilir belki.
@Coyote Aynı sistem devam edecek muhtemelen. Sadece pazar günü zincir marketler kapalı olacak.
@proletarier aller lander vereinigt euch Onunla ilgili bi açıklama yok ama 2 hafta alkol satışı yasak olur mu bilemedim, genelgede onun durumunu belirtiler şimdilik kesin bir bilgi yok.
@camlicagazoz O tip servisler hizmet vermeye devam edecek.
@Tochinoshin AVM'ler kapalı, marketler pazar hariç diğer günler 18.00'e kadar açık.
@gmzo Senin işin nakliye lojistik vs sınıfına girdiği için ve bu alanda çalışanlar yasaktan muaf olduğu için izin alabilirsin diye tahmin ediyorum fakat diğeri için yeni genelgenin yayınlanmasını beklemek lazım eskisinde bununla ilgili bir izin yok, tam kapanma olduğu için yenisinde izin verilebilir belki.
@Coyote Aynı sistem devam edecek muhtemelen. Sadece pazar günü zincir marketler kapalı olacak.
@proletarier aller lander vereinigt euch Onunla ilgili bi açıklama yok ama 2 hafta alkol satışı yasak olur mu bilemedim, genelgede onun durumunu belirtiler şimdilik kesin bir bilgi yok.
@camlicagazoz O tip servisler hizmet vermeye devam edecek.
0
Genelge henüz yayınlanmadı kesin bir bilgi yok. Muhtemelen diğer tam kapanmada olduğu gibi belli bir saat aralığında gidebilecekler.
0
babam elektrikçi. yani her türlü elektirik tesisat tüm işleri yapıyor. kapalı mı açık mı?
0
Yasak saatinde randevulu hastaneye gidiş serbest midir? Öyle ise, polis durdursa ne yapıyoruz? Teşekkürler
0
Uzama olmaz zaten yaz sezonu geliyor ama olsa bile seyahat izni alıp yine dönüş yaparsınız buna engel bir durum yok.
0
Bu tür durumlar için istisnai uygulamalar olabilir. Bundan önceki tam kapanmada nasıl halledilmişti bu ihtiyaçlar? Yine aynı şekilde olabilir onun dışında teknik olarak araçla gidişler yasak.
0
İnternet telefon doğalgaz vs servisleri çalışıyor ama ben bunları bir önceki kapanma bilgilerine göre söylüyorum fakat yeni genelgede de bununla ilgili bir değişiklik yoktur muhtemelen.
0
Hemen yarın pasaporta başvursam çıkar mı acaba? Bir kaç gün resmi işlem süreci var ama sallıyorum cuma günü ankaradan belgenin işleri bitti ve bana kargoyla gönderilmesi sırası geldi ama kimse çalışmıyor olacak. Nasıl olur acaba?
Yoksa bulunduğum ilde nüfusta işlerim bitince her şey hallolacak sadece baskı yapıp gönderim süreci mi olacak?
Yoksa bulunduğum ilde nüfusta işlerim bitince her şey hallolacak sadece baskı yapıp gönderim süreci mi olacak?
0
Kamuda çalışma hacmi personelin %50'si şeklinde olacak, pasaport işi olmaz muhtemelen.
0
Petshop'lar ile ilgili bir açıklama yok. Açık olacak mı? Evcil hayvanımıza mama vs. alabilecek miyiz acaba?
0
Petshop'larla ilgili bir madde yok ama veteriner klinikleri açık olacak, mamalar buralarda da satıldığı için acil bir durum olursa buradan alınabilir sanırım ya da kapanmaya girmeden önce bu ihtiyaçlar giderilirse daha garanti olur.
0
Tam kapanma sürecinin bir kısmını ailemin yanında geçirmeyi düşünüyorum farklı ilde. Ancak mayıs 11'de hastane randevum var (jinekoloji). Seyahat izni çıkar mı bu durumda bana, 10'u gibi geri dönebilir miyim ne dersiniz? Doktor randevuları ile izin alınabilir diyor genelge ama yani benimki çok acil bir durum değil, sadece kontrol niteliğinde bir muayenene olacak. Sen bekle sonra gidersin derler mi acaba?
Bir de seyahat izni için kaç gün öncesinden başvurmak gerekiyor? 11'indeki izin için mayıs 1 2 gibi başvursam mesela?
Bir de seyahat izni için kaç gün öncesinden başvurmak gerekiyor? 11'indeki izin için mayıs 1 2 gibi başvursam mesela?
0
Randevunuz varsa her şekilde izin alırsınız acil olup olmaması kriter değil.
Bu dönemde izin talepleri çok olacağı için birkaç hafta önceden başvuru yapmak iyi olabilir. Gerçi bakanlık bu konuda bir problem yaşanmayacak diye bilgilendirmiş ama siz yine de tedbirinizi alıp son günlere bırakmamaya çalışın.
Bu dönemde izin talepleri çok olacağı için birkaç hafta önceden başvuru yapmak iyi olabilir. Gerçi bakanlık bu konuda bir problem yaşanmayacak diye bilgilendirmiş ama siz yine de tedbirinizi alıp son günlere bırakmamaya çalışın.
0
semt pazarları ile ilgili bir bilgi göremedim ben. açık havada olan semt pazarları açık olacak mı?
0
Semt pazarlarının açık olması kapanmanın amacıyla ters olduğu için açık olması da mümkün olmaz muhtemelen, bir önceki tam kapanmada da açık değildi yine açık olmaz. Genelgede zaten istisna olan işletmeler kurumlar vs yazıyor, hakkında bir bilgi yoksa onlar muaf değildir yasaktan.
0
annem önümüzdeki hafta amerikaya gidecekti uluslararası uçuşlardan hiç bahsedilmiyor. uluslararası uçuşlar için bir farklılık yok sanırım diye düşünüyorum?
peki annem yaşlı havalimanına bırakmam gerekiyor. Uçuşu öğlen 2 de benim onu götürmem mümkün olur mu?
peki annem yaşlı havalimanına bırakmam gerekiyor. Uçuşu öğlen 2 de benim onu götürmem mümkün olur mu?
0
Uçuş yasağı yok fakat tüm seyahatler için yine izin almak gerekiyor, bu izinle yasaktan muaf olacak kişi bilet sahibi oluyor alan-bırakan için bir muafiyet yok ama seyahat için izin alırken bu durumu belirtirseniz bi çözüm bulunur belki.
0
Tam kapanmada doktor randevum var, kişisel aracımızla gideceğiz arabayı annem kullanacak. Sorun olur mu bu durum? Yoksa tek mi gitmem lazım?
0
Hasta refakati sadece şehirler arası seyahatlerde geçerli, diğer durumlarda refakatçiye izin verilmiyor sadece randevusu olan kişi muaf olacak.
0
şehiriçi otobüs, metro metrobüs ile ilgili kısmı anlamadım? onlar da %50 kapasite ile mi çalışacak? izin belgesi olanlar diyelim doktor randevusu olan kişiler otobüsleri kullanabilecek m? iett için soruyorum bilgisi olan var mı?
0
iş nedeniyle şehirlerarası seyahat etmek için ne yapacağız? izin belgesi başvuruda böyle bir bölüm yok. şirketten alınan belge yeterli midir
0
Sağlık güvenlik ve acil çağrı gibi servislerin dışında kamuya ait yerler asgari personel seviyesinde çalışacak, bu durumda İETT de bu prosedüre göre çalışacak. Hastane randevusu vs olanlar bu araçları denk getirebilirlerse tabii ki kullanacaklar ama sefer sayısı çok düşeceği için bu riskli bir tercih olur.
0
Üniversiteler ile ilgili bir şey yok.
Laboratuvarda çalışanlar ne yapacak?
Laboratuvarda çalışanlar ne yapacak?
0
alkol satışı yasak olacakmış. peki bu durumda marketlere alkol dağıtımı da durdurulur mu ki?
yasakta da alkol satmaya devam eden marketler bulunuyor çünkü ama marketlerde de tükenirse yenisi gelmeyebilir mi?
yasakta da alkol satmaya devam eden marketler bulunuyor çünkü ama marketlerde de tükenirse yenisi gelmeyebilir mi?
0
Trendyolda satış yapıyorum, ürünlerim depoda duruyor. depoya gidip kargo çıkartabilecek miyim?
0
Alkol satışı vatandaşa yasak, marketlerin kendi tedarikleriyle ilgili bir kısıtlama yoktur muhtemelen o da lojistiğe tabi bir durum, lojistik de serbest.
0
@cometome Kargo-lojistik çalışanları yasaktan muaf ama siz değilsiniz.
0
@Kaleci Saçlı Forvet teşekkürler bilgi için. o kadar çok muallak durum var ki.
eşim hamile ve 10 gün sonra randevu almıştık 30 km uzaklıktaki bir özel hastaneden. ona refakat etmem gerekecek mantıken, ancak bakıyorum refakat sadece şehirler arası için görünüyor. artık izin dilekçesi için başvuru yapacağız herhalde gerekli belgelerle değil mi?
eşim hamile ve 10 gün sonra randevu almıştık 30 km uzaklıktaki bir özel hastaneden. ona refakat etmem gerekecek mantıken, ancak bakıyorum refakat sadece şehirler arası için görünüyor. artık izin dilekçesi için başvuru yapacağız herhalde gerekli belgelerle değil mi?
0
@burya Haklısın hocam ben de çoğu maddeyi eskilere göre yorumlayıp yazıyorum. Sizin durumunuzda izin alabiliyorsunuz daha önceki kısıtlamalarda bu tip durumlar için izin alındığı olmuştu sizde de problem olmaz.
0
40 km mesafede, başka bir ilçede bir hastanede randevum var önceden alınmış, hamileyim ama tek seyahat edeceğim. kendim için seyahat izin belgesi başvurusu yaptım, işlemde görünüyor ama kabul edilmezse randevu belgemle seyahat etmemde (gidiş-dönüş) bir sorun olur mu sizce?
0
Hastane randevusu olan kişilerin izin almasına gerek yok zaten, randevunuzu belgeleyebiliyorsanız o yeterli. İzin belgesi şehirler arası hastane işlerinde gerekli.
0
Edemez.
"31. ÖSYM tarafından ilan edilmiş merkezi sınavlara katılacağını belgeleyenler (bu kişilerin yanlarında bulunan eş, kardeş, anne veya babadan bir refakatçi) ile sınav görevlileri..."
"31. ÖSYM tarafından ilan edilmiş merkezi sınavlara katılacağını belgeleyenler (bu kişilerin yanlarında bulunan eş, kardeş, anne veya babadan bir refakatçi) ile sınav görevlileri..."
0
Evim Ankara'da işim Kırıkkale'de. Kendi aracım ile gidip gelebilir miyim? Tarım sektöründe çalışıyorum muaf gibiyiz ama yine de izin almam gerekiyor sanırım. Lan nereye düştük ya.
0
Bireysel bir durumsa izin alman gerekiyor; bi firma şirket vs bünyesindeyse işyeri izin kağıdı hazırlayıp veriyor. İzin alınıyor yani.
0
Merhaba açıkçası bir şey bulamadığım icin burayı mesgul ediyorum. Şimdi tam kapanma yurt içi uçak biletlerinde seyahat izin belgesi gerekiyor fakat yurt dışı uçuşlar icin böyle bir şey gerekli mi gerekliyse nasıl alicaz bulamadım. Thy nin sitesinde de yok bir bilgi diğer hava yollarında da yok anlayamadım bileti alırsam bu biletle yurt dışına gidebilir miyim? Teşekkürler
0
@Monkey Bununla ilgili net bir açıklama yok ama ben biraz araştırdım bu konuyu daha önce, yurtdışı uçuşları için de seyahat izin belgesi isteniyor. Yani bilet ya da rez. kodu tek başına bir işe yaramıyor. Ben yerinizde olsam ALO 199'u arayıp teyit alırdım.
0
@jefferson Önceki kısıtlamalarda aldığın izin kağıdıysa eğer işyeri ile iletişime geçip yenilemeye gerek olup olmadığı konusunda teyit alırsanız daha iyi olur. Onun dışında sizin sektör yasaklardan muaf.
0
@cok teşekkür ederim kaleci saçlı forvet sorumla ilgilendiğin için
Peki bir şey daha sorsam bu izin belgesi havalimanına giderken mi gerekiyor yoksa pasaporttan geçerken mi kontrol ediyorlar ? 199 yoğun birazdan tekrar arayacağım.
Peki bir şey daha sorsam bu izin belgesi havalimanına giderken mi gerekiyor yoksa pasaporttan geçerken mi kontrol ediyorlar ? 199 yoğun birazdan tekrar arayacağım.
0
@kaleci saçlı forvet Çok teşekkür ederim cevap icin benim için çok önemli bilgiler verdin. 199 u kaç kere aradım bir türlü ulaşamadim. Sağol
0
@monkey güncel bilgi edinirsen buraya da yazar mısın? Benim de yurtdışı uçuşum var ama izin belgesi gerekli mi değil mi bilgi bulamadım bir türlü.
0
Buraya dün de yazmıştım taşınma ile ilgili. Nakliyeci bizim iznimiz var diyor, boyacı ben yürüyerek gelir yaparım boyayı diyor. Peki boya, temizlik, taşınma için biz eve gidip gelebilmek adına nereye başvuracağız? Yürüyerek gidip gelmemiz mümkün. Bugün ne kaymakamlık telefona cevap verdi ne alo 199'a ulaşılabiliyor.
0
@Kaleci edevlete baktım da, seyahat izin belgesi başlığı altında seyahat gerekçesi seçmek gerekiyor onda da tedavi, ÖSYM, askerlik filan var. Diğer başvuru türlerinde de uygun olan bulamadım.
0
Hocam valiliklere ya da kaymakamlıklara doğrudan başvuruda bulunarak da izin alınabiliyormuş.
0
Kedimi veterinere aşısı için götürebilir miyim? Veterinerler açık olacak diyor fakat oraya gidecekler nasıl gidecek bir bilgiye ulaşamadım. Yasaklar başlamadan aşılarını yaptırmam mümkün değil iş yerinden izin alamadım.
0
Götürebilirsin, randevuyu belgelendirdiğiz takdirde sorun yaşamazsınız.
0
kargo şubesi yürüme mesafesinde değilse ve eve kurye göndermiyorlarsa kargo göndermek için araçla gidilebilir mi acaba?
0
genelgedeki muafiyet kapsamında olmayan, internetten satış yapan firmaların internet siparişlerini alıp kargoya verebilmesi için personel işe gidebiliyor mu?
yani kargolar açık, internetten satış da açık. peki satıcı firma siparişi nasıl alıp kargoya verecek? bunun için dükkanına gitmesi gerekiyor. bununla ilgili bir muafiyet var mı?
yani kargolar açık, internetten satış da açık. peki satıcı firma siparişi nasıl alıp kargoya verecek? bunun için dükkanına gitmesi gerekiyor. bununla ilgili bir muafiyet var mı?
0
özel bir şirkette çalışıyorum. isteyen evden isteyen ofise gidip çalışıyor şu an için. bu 17 günlük kısıtlamada ofise gidebiliyor muyum yoksa yasak mı? çevirip sorduklarında işe gidiyorum demem yeterli olur mu mesela?
0
Avm'ler kapalı market için özel bi uygulama olabilir görmek lazım, onunla ilgili bi açıklama yapılmadı.
Muaf listesinde olmayan iş kolları kendileri izin alabiliyorlar, böyle bir izin talebi oluşturulabilir.
Ben işe gidiyorum diye sokağa çıkamıyorsunuz izin belgesi gerekiyor.
Muaf listesinde olmayan iş kolları kendileri izin alabiliyorlar, böyle bir izin talebi oluşturulabilir.
Ben işe gidiyorum diye sokağa çıkamıyorsunuz izin belgesi gerekiyor.
0
Çıktı nereden alabilirim bu donemde? evimde yazıcı yok. komşularımı tanımıyorum. marketler yardımcı olur mu
0
Merhaba. İzinli olan iş yeri tarafından çalışanlara verilen izin belgesi yeterli mi, çalışanların e devletten bir belge çıktısını yanında taşıması gerekiyor mu? Soylu'nun basettiği izin belgesi e devlet'in neresinde? Teşekkürler
0
Şirketten alınmış çalışma izni olan biri, özel aracıyla başka şehre seyahat edebilir mi? Seyahat izni ile çalışma izni aynı belge mi?
0
anne ve babamın bugün covid asi randevusu var. onları bizden uzak bir hastaneye götürmemiz gerekiyor.
elimizde aşı randevusu kağıtları var.
özel araçla, bir kişi onlara şoförlük yapıp hastaneye götürebilir mi? şoför kişisi ceza yer mi?
edit: valilik ile gorustum, randevu kagitlarini gostermesi halinde sofor kisisine de bir sey denmiyormus, ceza yokmus, izin veriliyormus.
elimizde aşı randevusu kağıtları var.
özel araçla, bir kişi onlara şoförlük yapıp hastaneye götürebilir mi? şoför kişisi ceza yer mi?
edit: valilik ile gorustum, randevu kagitlarini gostermesi halinde sofor kisisine de bir sey denmiyormus, ceza yokmus, izin veriliyormus.
0
"30 Nisan-17 Mayıs tarihleri arasında alkol satışı yapılmayacak." yazmışsınız ancak genelgede böyle bir bilgi bulunmuyor.
0
ailesi başka şehirde ikamet eden biri o şehirde hastane randevusuna gitmek için şehirlerarası seyahat izni alabilir mi?
0
genelgede tatlıcı, kasap vb yerlere de ikamete en yakın yer olması şartıyla temel gereksinimler için gidilebileceği yazıyor. benim ikametime en yakın olan bakkalda meyve sebze vs yok, mesela eve 1 km mesafedeki manava gitsem sorun oluyor mu?
0
: şehir içi doktor randevusuna sadece muayene kaydını gösterip özel araçla gidiliyor mu
Havaalanına özel araçla gitmek mümkün mü bilet gösterip
Havaalanına özel araçla gitmek mümkün mü bilet gösterip
0
Merhaba,
Hastane sebebiyle sehirdisina çıkıldı. Bunun için verilen izin dönüş yolculuğunu da kapsıyor mu? Yoksa dönüş için yeni izin mi alınması gerekiyor?
Hastane sebebiyle sehirdisina çıkıldı. Bunun için verilen izin dönüş yolculuğunu da kapsıyor mu? Yoksa dönüş için yeni izin mi alınması gerekiyor?
0
merhaba,
17 mayıs günü saat 16:00'da yurtdışından istanbul'a geleceğim. başka bir uçakla da ankara'ya gideceğim. varış 19:05. daha sonra da görev yaptığım şehre geçmem gerekecek.
seyahat izni almam gerekiyor mu?
17 mayıs günü saat 16:00'da yurtdışından istanbul'a geleceğim. başka bir uçakla da ankara'ya gideceğim. varış 19:05. daha sonra da görev yaptığım şehre geçmem gerekecek.
seyahat izni almam gerekiyor mu?
0
aslil
Merhaba. Sadece yürüyüş için erkek eşofman alti almam gerekiyor. Sizce adidas mi daha kaliteli yoksa nike mı. Teşekkürler
Merhaba. Sadece yürüyüş için erkek eşofman alti almam gerekiyor. Sizce adidas mi daha kaliteli yoksa nike mı. Teşekkürler
0
ikisi de kaliteli bence biri diğerinden üstün diyemem ama o kadar para vermeye gelince farklı markalara yöneliyorum :)
0
adidas tek tip ve çakmaları da tek tip. bence nike daha iyi dizayn yapıyor. kalite olarak adidas daha sağlam.
0
summatinyourteeth
SelamlarMuhalif olma tutumu ve durumu, hissiyatı hakkındaki görüşlerinizi sormak istiyorum.Olmaz ama şöyle ütopik bir örnek üzerinden gidelim.Malum kişi çıktı bugün dedi ki:Evet haklısınız ben güç zehirlenmesi yaşadım15 temmuzda ailemi koruyan polise kadar karşı tarafın çıkınca paranoyak oldum.Bu ör
Selamlar
Muhalif olma tutumu ve durumu, hissiyatı hakkındaki görüşlerinizi sormak istiyorum.
Olmaz ama şöyle ütopik bir örnek üzerinden gidelim.
Malum kişi çıktı bugün dedi ki:
Evet haklısınız ben güç zehirlenmesi yaşadım
15 temmuzda ailemi koruyan polise kadar karşı tarafın çıkınca paranoyak oldum.
Bu örnekteki karşı tarafı da senelerce beslemiştim aslında aniden aramız açıldı.
Hadi gelin tüm partiler birleşelim, herkes ne konuda uzmansa hükümete oradan bakan soksun
(atıyorum ekonomi babacan/selim sayek böke) gibi gibi
Tartışmasız liyakatlı bir hükümet kuruldu.
Sonra da dedi ki
Geçmişe yönelik bana aileme kabineme parti üyelerime de soruşturma araştırma açabilirsiniz.
Savcılar hakimler incelesin, suçumuz varsa da kabul ederiz.
Bu durumda bile
Muhalif çıkar mı?
Bu ütopik örnekten şunu soruyorum aslında.
Muhalif'in karşı durduğu düzen yıkılır, savunduğu düzen gelirse
yine o muhaliflik yapıp başka bir karşı düzen savunmaya başlar mı?
yoksa içi soğur "tamam lan bu kadarı bana yeter" der mi?
Muhalif olma tutumu ve durumu, hissiyatı hakkındaki görüşlerinizi sormak istiyorum.
Olmaz ama şöyle ütopik bir örnek üzerinden gidelim.
Malum kişi çıktı bugün dedi ki:
Evet haklısınız ben güç zehirlenmesi yaşadım
15 temmuzda ailemi koruyan polise kadar karşı tarafın çıkınca paranoyak oldum.
Bu örnekteki karşı tarafı da senelerce beslemiştim aslında aniden aramız açıldı.
Hadi gelin tüm partiler birleşelim, herkes ne konuda uzmansa hükümete oradan bakan soksun
(atıyorum ekonomi babacan/selim sayek böke) gibi gibi
Tartışmasız liyakatlı bir hükümet kuruldu.
Sonra da dedi ki
Geçmişe yönelik bana aileme kabineme parti üyelerime de soruşturma araştırma açabilirsiniz.
Savcılar hakimler incelesin, suçumuz varsa da kabul ederiz.
Bu durumda bile
Muhalif çıkar mı?
Bu ütopik örnekten şunu soruyorum aslında.
Muhalif'in karşı durduğu düzen yıkılır, savunduğu düzen gelirse
yine o muhaliflik yapıp başka bir karşı düzen savunmaya başlar mı?
yoksa içi soğur "tamam lan bu kadarı bana yeter" der mi?
0
Muhalefeti tek bir oluşum, tek bir bilinç olarak görmek doğru değil.
Bırak ayrı ayrı partileri, aynı parti içinde bile birden fazla fikir var birçok konuda. Bu bahsettiğin 'ütopik ittifak' mesela hangi ekonomi politikasını güdecek? Bu ülkede komünist partiler de var ve mevcut düzenin tamamen çarpık ve değişmesi gerektiğini düşünen çok sayıda görüş var. Kimi dinleyeceğiz?
Bırak ayrı ayrı partileri, aynı parti içinde bile birden fazla fikir var birçok konuda. Bu bahsettiğin 'ütopik ittifak' mesela hangi ekonomi politikasını güdecek? Bu ülkede komünist partiler de var ve mevcut düzenin tamamen çarpık ve değişmesi gerektiğini düşünen çok sayıda görüş var. Kimi dinleyeceğiz?
0
Muhalefet bir çeşit denetim aracı. En iyi yönetimlerde bile muhalefet gerekli. O durumda bile muhalefet olurdu. Olması da gerekir.
0
@himmet+1
Muhalif tanımının tek tipleştirilmesi yüzünden çok değişik bir soru olmuş.
Onu bir kenara bıraksak bile "beni yargilayabilirsiniz" yani bir nevi "beni yargilamaniza izin veriyorum" şeklinde bir ifade sana da saçma gelmiyor mu? Kendisinin yargılanıp yargılanmaması olayına bile o karar veriyor. Böyle bir olay en temelde zaten saçma, hal böyleyken sence bu sistemde kim gidip onu yargılar. Hadi diyelim göstermelik yargılandı suçlu çıkacağını düşünüyor musun?
Türkiye'nin en temel sorunu zaten her şeye tek bir kişinin karar vermesi. Senin "ütopik" olarak yorumladığın senaryoda bile yine aynısı oluyor. Her şeye kararı veren kişi yine her şeye karar verip bişeyleri değiştiriyor ancak kendisi hala orada duruyor. Hal böyleyken ne değişmiş oldu?
Muhalif tanımının tek tipleştirilmesi yüzünden çok değişik bir soru olmuş.
Onu bir kenara bıraksak bile "beni yargilayabilirsiniz" yani bir nevi "beni yargilamaniza izin veriyorum" şeklinde bir ifade sana da saçma gelmiyor mu? Kendisinin yargılanıp yargılanmaması olayına bile o karar veriyor. Böyle bir olay en temelde zaten saçma, hal böyleyken sence bu sistemde kim gidip onu yargılar. Hadi diyelim göstermelik yargılandı suçlu çıkacağını düşünüyor musun?
Türkiye'nin en temel sorunu zaten her şeye tek bir kişinin karar vermesi. Senin "ütopik" olarak yorumladığın senaryoda bile yine aynısı oluyor. Her şeye kararı veren kişi yine her şeye karar verip bişeyleri değiştiriyor ancak kendisi hala orada duruyor. Hal böyleyken ne değişmiş oldu?
0
muhaliflik siyasi kültüre göre değişir. Türkiye özelinde düşünülürse, pek uzlaşma olacağını sanmam. çünkü zıt kutupların birbirine karşı nefretten fazlası var.
0
muhaliflik bir kişilik özelliği değildir ama yanlışa / haksızlığa ses çıkarmak bir kişilik özelliğidir. ben CHP'yi savunuyorum ama şu an CHP'den yanlış olan 300 tane şey sayabilirim. dolayısıyla bu bir intikam, iç soğuması falan değil, bu hataları görüp, inisiyatif alıp, onları düzelttirmeye çalışmakla ilgili bir şey.
0
Toplumsal muhalefet (vatandaş) mi sözde muhalefet (siyasi sınıf) mi?
İlkinden muhalif kimse çıkmasa en azından ben çıkarım ama ikincisinin daha ilk andan "canım sonuçta sayın erdoğan devletin başındaki kişi biz bozguncu değiliz bir şans vermek gerekir" diyeceğine adım gibi eminim.
İlkinden muhalif kimse çıkmasa en azından ben çıkarım ama ikincisinin daha ilk andan "canım sonuçta sayın erdoğan devletin başındaki kişi biz bozguncu değiliz bir şans vermek gerekir" diyeceğine adım gibi eminim.
0
Cryptoricus
Dün akşamdan beri boğazım ağrıyor ve burnum akıyor. Akşama da işe gitmem gerek. Acile gitsem bunun için rapor verirler mi, yoksa illa PCR testi yapmamız gerek mi derler? Test yaptırmak istemiyorum.
Dün akşamdan beri boğazım ağrıyor ve burnum akıyor. Akşama da işe gitmem gerek. Acile gitsem bunun için rapor verirler mi, yoksa illa PCR testi yapmamız gerek mi derler? Test yaptırmak istemiyorum.
0
other half
Ben, 20 yıllık kardeşim diyebileceğim çok yakın dostum ve kız arkadaşım bugün bir yerde buluşup birlikte birşeyler yedik. İkisini geçen ay tanıştırdım. İkisi de sıcakkanlı olduklarından hemen samimi oldular. Bugün kız arkadaşım dostuma eğlencesine kahve falı yorumluyordu. Aralarında şöyle bir diyalo
Ben, 20 yıllık kardeşim diyebileceğim çok yakın dostum ve kız arkadaşım bugün bir yerde buluşup birlikte birşeyler yedik. İkisini geçen ay tanıştırdım. İkisi de sıcakkanlı olduklarından hemen samimi oldular. Bugün kız arkadaşım dostuma eğlencesine kahve falı yorumluyordu. Aralarında şöyle bir diyalog geçti
-Yakında sana kısmet görünüyor. Bak burda sarı saçlı güzel bir kadın var sanki
-Sanmıyorum ya ehehehe
-Niye?
-Ne bileyim artık zor geliyor işte bir kadınla tanışıp iyi anlaşacağımı düşünmek falan
-Olumsuz düşünme ya bak hoş yakışıklı adamsın. Olur illaki birşeyler
-Eheheh sağol
Ben buna bozuldum. Onlara belli etmedim tabi. İkisine de ayrı ayrı güveniyorum ama yine de çok rahatsız oldum. Geçen hafta da birşey olmuştu. 10 yıl önce arkadaş grubuyla çektirdiğimiz fotolara bakıyorduk benim kızla. Hangimiz daha yakışıklıyız diye sordum. Bana bu dostumu gösterdi. E ben o zaman dedim. Çekici olmakla tip olarak yakışıklı olmak farklı şeyler, seni çok beğeniyorum gayet çekicisin ama tip olarak bu arkadaşın daha yakışıklı dedi. Ben baya rahatsız oldum. Ona söylemedim yine ama huzursuzlandım. Bilmiyorum abartıyor muyum haksız mıyım durduk yere sorun mu çıkartıyorum. Ne dersiniz? Sizce benim kızla ciddi bir konuşma yapmam gerekir mi?
-Yakında sana kısmet görünüyor. Bak burda sarı saçlı güzel bir kadın var sanki
-Sanmıyorum ya ehehehe
-Niye?
-Ne bileyim artık zor geliyor işte bir kadınla tanışıp iyi anlaşacağımı düşünmek falan
-Olumsuz düşünme ya bak hoş yakışıklı adamsın. Olur illaki birşeyler
-Eheheh sağol
Ben buna bozuldum. Onlara belli etmedim tabi. İkisine de ayrı ayrı güveniyorum ama yine de çok rahatsız oldum. Geçen hafta da birşey olmuştu. 10 yıl önce arkadaş grubuyla çektirdiğimiz fotolara bakıyorduk benim kızla. Hangimiz daha yakışıklıyız diye sordum. Bana bu dostumu gösterdi. E ben o zaman dedim. Çekici olmakla tip olarak yakışıklı olmak farklı şeyler, seni çok beğeniyorum gayet çekicisin ama tip olarak bu arkadaşın daha yakışıklı dedi. Ben baya rahatsız oldum. Ona söylemedim yine ama huzursuzlandım. Bilmiyorum abartıyor muyum haksız mıyım durduk yere sorun mu çıkartıyorum. Ne dersiniz? Sizce benim kızla ciddi bir konuşma yapmam gerekir mi?
0
Sevdiğim bir söz vardır, cevabını duymaktan mutsuz olacağın soruları sorma diye. Madem cevap rahatsız edecekti niye öyle bir soru sordun? Ergen kız çocuklarının duymak isteyeceği gibi "sen tabii aşkooam" demesini mi bekliyordun?
Rahatsız olduysan olmuşsundur, bunun haklısın haksızı olmaz. Ama sağlıklı bir düşünce yapısı değil bu.
Rahatsız olduysan olmuşsundur, bunun haklısın haksızı olmaz. Ama sağlıklı bir düşünce yapısı değil bu.
0
"Hangimiz daha yakisikliyiz diye sordum."
Durup dururken neden böyle birsey sordunuz ki? Cok absürt. Kiz arkadasinizdan bagimsiz bir kompleksiniz mi var? Muhtemelen buna takildiginizi kiza hissettirmissiniz, o da bu zayifliginizi test edecek davranislarda bulunuyor. Bunu kesinlikle planli ve istemli sekilde yapiyor olmayabilir, belki bilincaltina islemistir. Kadinlar erkeklerde gördükleri zayifliklari biraz tirmalayacak davranislarda bulunup erkegin tutumunu gözlemeyi severler.
Durup dururken neden böyle birsey sordunuz ki? Cok absürt. Kiz arkadasinizdan bagimsiz bir kompleksiniz mi var? Muhtemelen buna takildiginizi kiza hissettirmissiniz, o da bu zayifliginizi test edecek davranislarda bulunuyor. Bunu kesinlikle planli ve istemli sekilde yapiyor olmayabilir, belki bilincaltina islemistir. Kadinlar erkeklerde gördükleri zayifliklari biraz tirmalayacak davranislarda bulunup erkegin tutumunu gözlemeyi severler.
0
Jux +1
bu biraz ilişkinizin konumuna, sürecine, aranızdaki bağa bağlı.
sizin etrafınızda sizden yakışıklı erkekler, onun etrafında da ondan güzel kadınlar var ve olacak.
bunu kabullenmek ve olgunlukla karşılamak en sağlıklısı.
gönlünüz olsun diye, "bence sen daha yakışıklısın" demesi bence çok daha kötü ve çocukça olurdu.
birini yakışıklı bulmakla ondan hoşlanmak veya onunla bir şey yaşamak istemek farklı şeyler.
kız arkadaşınız arkadaşınızı yakışıklı buluyor.
kendi arkadaşlarına da "ay çok yakışıklı çocuk allah için" diyor olabilir.
madem olay bu noktaya geldi, bunu kabullenin.
kıza sormuşsunuz, söylemiş.
aranızdaki bağa güveniyorsanız zaten endişe duymanıza gerek yok.
anlattığınız kadarıyla da güven sarsıcı bir şey olmamış zaten.
ama sıra dışı bir yakışıklılığa sahip değilseniz, cem yılmaz'ın dediği gibi sohbeti "jude law mu, ben mi?" noktasına taşımanız anlamsız.
sahipseniz de anlamsız olurdu ama farklı nedenlerle.
bu biraz ilişkinizin konumuna, sürecine, aranızdaki bağa bağlı.
sizin etrafınızda sizden yakışıklı erkekler, onun etrafında da ondan güzel kadınlar var ve olacak.
bunu kabullenmek ve olgunlukla karşılamak en sağlıklısı.
gönlünüz olsun diye, "bence sen daha yakışıklısın" demesi bence çok daha kötü ve çocukça olurdu.
birini yakışıklı bulmakla ondan hoşlanmak veya onunla bir şey yaşamak istemek farklı şeyler.
kız arkadaşınız arkadaşınızı yakışıklı buluyor.
kendi arkadaşlarına da "ay çok yakışıklı çocuk allah için" diyor olabilir.
madem olay bu noktaya geldi, bunu kabullenin.
kıza sormuşsunuz, söylemiş.
aranızdaki bağa güveniyorsanız zaten endişe duymanıza gerek yok.
anlattığınız kadarıyla da güven sarsıcı bir şey olmamış zaten.
ama sıra dışı bir yakışıklılığa sahip değilseniz, cem yılmaz'ın dediği gibi sohbeti "jude law mu, ben mi?" noktasına taşımanız anlamsız.
sahipseniz de anlamsız olurdu ama farklı nedenlerle.
0
bir konuşma yapmanız yersiz olur. onlara güvendiğinizi zaten belirtmişsiniz, kendinize de güvenin, o sizin kızarkadaşınız, gözünde saygınlığınızı kaybetmenize değecek bi durum yok.
0
Jux+1 harfiyen katılıyorum
ayrıca rahatsızlığın haksızlığı haklılığı olmaz.
yani gayet normal bir konuşma geçmiş.
kız senden ayrılacaksa ne çocukluk arkadaşına ne başka birine gerek var, beğenmiyorsa veya huyundan suyundan rahatsız olursa ayrılır.
bir de neden sürekli bir kendinizi kıyaslama peşindesiniz asıl bu rahatsız edici. eski arkadaşlara bakıp hangimiz daha bişeyiz diye sormak nedir? o foto olmasa bile sizden yakışıklı milyonlarca insan var. eee? so what?
ayrıca rahatsızlığın haksızlığı haklılığı olmaz.
yani gayet normal bir konuşma geçmiş.
kız senden ayrılacaksa ne çocukluk arkadaşına ne başka birine gerek var, beğenmiyorsa veya huyundan suyundan rahatsız olursa ayrılır.
bir de neden sürekli bir kendinizi kıyaslama peşindesiniz asıl bu rahatsız edici. eski arkadaşlara bakıp hangimiz daha bişeyiz diye sormak nedir? o foto olmasa bile sizden yakışıklı milyonlarca insan var. eee? so what?
0
"hangimiz daha yakışıklıyız" soruyu gerçekten biraz absürt olmuş. kız yine dürüst olmuş, bence birçok insan dürüst olmayıp sevgilisinin daha yakışıklı olduğunu söylerdi. kızın çekinecek bir şeyi yok, kendine güveniyor demek ki ki doğruyu söylemiş.
0
Bir gün olur da ayrılırsan dostunla kız arkadaşın sevgili olabilir. Onları tanıştırıp samimi olacakları bir ortama sen sokmuşsun. Senin yanında kız arkadaşının dostun da olsa bir erkeğe hoşsun, yakışıklısın demesinin seni rahatsız etmesi gayet normal. Güveniyorum demen de aslında aklına güvensizlik gelmesinden kaynaklanıyor. O öyle bir şey yapmaz diyorsun ama yapar. Kimseye yüzde yüz güvenemezsin. Dost gibi şeyler de 180 derece dönmeye çok müsaittir. Dost dediğin biri yarın büyük bir düşmanın olabilir. Normalde bir erkek sevgilisine sen çekicisin ama şu kız senden daha güzel deseydi o erkek tribin kralını görürdü.
0
Dissendium +1
Kadınım, arada cilveleşmek için erkek arkadaşıma böyle sorular sorarım şakasına, “sen bebeğim” demezse gözlerini oyarım. Ha bana göre de sevgilimden başka yakışıklı erkek yok, çok beğeniyorum kendisini. Ama şöyle diyeyim, beğendiğim için sevgilim kendisi, sevgilim olduğu için de yakışıklı buluyorum. Yani karşılıklı.
Sevgilinizle aranızdaki dinamiği bilemeyiz, sevgilinizi de tanımayız.
Bazı insanlar daha tutkulu iken atıyorum bazıları daha net ve ters olabiliyor. Yani sevgilinizin sizi sevme biçimi farklı olabilir. Ancak, sevginiz sizi seviyorsa zaten sizi “yakışıklı” buluyordur. Ben bazı arkadaşlara katılmıyorum, sorduğunuz zaman sizin kırılacağını düşünebilirdi. Belki de bilerek söylemiştir dediğim gibi dışardan iyi gözlemlemek gerek böyle durumlarda. Bana da sevgiliniz ve arkadaşınız aranızda elektrik/çekim olmuş gibi geldi ama bu sadece sizin anlattıklarınız şeylerden kaynaklanıyor belki böyle bir şey yoktur. Bakın bakalım.
Kadınım, arada cilveleşmek için erkek arkadaşıma böyle sorular sorarım şakasına, “sen bebeğim” demezse gözlerini oyarım. Ha bana göre de sevgilimden başka yakışıklı erkek yok, çok beğeniyorum kendisini. Ama şöyle diyeyim, beğendiğim için sevgilim kendisi, sevgilim olduğu için de yakışıklı buluyorum. Yani karşılıklı.
Sevgilinizle aranızdaki dinamiği bilemeyiz, sevgilinizi de tanımayız.
Bazı insanlar daha tutkulu iken atıyorum bazıları daha net ve ters olabiliyor. Yani sevgilinizin sizi sevme biçimi farklı olabilir. Ancak, sevginiz sizi seviyorsa zaten sizi “yakışıklı” buluyordur. Ben bazı arkadaşlara katılmıyorum, sorduğunuz zaman sizin kırılacağını düşünebilirdi. Belki de bilerek söylemiştir dediğim gibi dışardan iyi gözlemlemek gerek böyle durumlarda. Bana da sevgiliniz ve arkadaşınız aranızda elektrik/çekim olmuş gibi geldi ama bu sadece sizin anlattıklarınız şeylerden kaynaklanıyor belki böyle bir şey yoktur. Bakın bakalım.
0
Fal dialogu kisinin mesrebine gore degisir kiz icin son derece dogal ve art niyetsiz olan soylem sana ters geliyor olabilir. Foto diyaloguna gelince de kadinlar erkekler bu tarz seylere kirilmaz zannediyorlar. Sen desek arkadasin daha guzel burnundan getirir, ama rahatca kendileri soyleyebiliyor boyle seyleri.
0
sondan başlayayım. ciddi bir konuşma yapman gerekmez. konuşarak çözülecek bir şey olduguna inanmıyorum.
kahve falı olayı neyse de diğer soruna verdiğin cevap ile birleştirince gerçekten rahatsız olunacak bir durum.
senin bu soruyu sorman saçma olmuş ama belki de bir şeylerden şüphelenip sordun. verdiği cevap çok yanlış olmuş. bir daha asla ikisini bir araya getirme bence.
20 yıllık arkadaşınla aranızdaki samimiyete güvenerek böyle rahat davranıyor olabilir kız arkadaşın. ama aynısını sen yapsaydın ne olurdu bir düşün istersen.
kahve falı olayı neyse de diğer soruna verdiğin cevap ile birleştirince gerçekten rahatsız olunacak bir durum.
senin bu soruyu sorman saçma olmuş ama belki de bir şeylerden şüphelenip sordun. verdiği cevap çok yanlış olmuş. bir daha asla ikisini bir araya getirme bence.
20 yıllık arkadaşınla aranızdaki samimiyete güvenerek böyle rahat davranıyor olabilir kız arkadaşın. ama aynısını sen yapsaydın ne olurdu bir düşün istersen.
0
vedatchilipeppers
Merhaba,Agorafobi, panik bozukluk, ayrılma anksiyetesi konularıyla ilgili olarak online görüşme sağlayan önerebileceğiniz psikiyatrist var mıdır? Gerçekten bu hususlarda güvendiğiniz biri olursa memnun olurum, kız arkadaşımın bu konuda ivedi bir tıbbi danışmanlığa ihtiyacı var. Kendisi için doktor a
Merhaba,
Agorafobi, panik bozukluk, ayrılma anksiyetesi konularıyla ilgili olarak online görüşme sağlayan önerebileceğiniz psikiyatrist var mıdır? Gerçekten bu hususlarda güvendiğiniz biri olursa memnun olurum, kız arkadaşımın bu konuda ivedi bir tıbbi danışmanlığa ihtiyacı var. Kendisi için doktor arayışındayız. Haftalık yahut aylık düzenli görüşme gerekebilir. Cevaplarınızı bekliyorum şimdiden teşekkürler.
Agorafobi, panik bozukluk, ayrılma anksiyetesi konularıyla ilgili olarak online görüşme sağlayan önerebileceğiniz psikiyatrist var mıdır? Gerçekten bu hususlarda güvendiğiniz biri olursa memnun olurum, kız arkadaşımın bu konuda ivedi bir tıbbi danışmanlığa ihtiyacı var. Kendisi için doktor arayışındayız. Haftalık yahut aylık düzenli görüşme gerekebilir. Cevaplarınızı bekliyorum şimdiden teşekkürler.
0
psikiyatrist değil de psikoloğa danışmalısınız. diğer bir önerim de bence online terapi çok etkili bir terapi stili değil. bunu bir psikolog olarak söylüyorum. uzman klinik psikoloğa danışmalısınız ve bunu kız arkadaşınız istemeli, siz değil.
0
mikahakkinen +1
duruma göre ilaç gerekiyorsa zaten psikiyatra yönlendirilirsiniz.
önce ilaç değil, önce terapi.
ilaç gerekiyorsa ilaçla birlikte terapi.
bu işler terapisiz çözülmüyor.
duruma göre ilaç gerekiyorsa zaten psikiyatra yönlendirilirsiniz.
önce ilaç değil, önce terapi.
ilaç gerekiyorsa ilaçla birlikte terapi.
bu işler terapisiz çözülmüyor.
0
Arkadaşlar zaten halihazırda 5 yıldır görüştüğü bir terapisti var kız arkadaşımın. 8 ay önce de Lustral'a başladı bir psikiyatrist reçete ettiği için ama ben o psikiyatriste pek de güvenmiyorum zira hiç kontrole çağırmadan 10 dk içinde edilen bir teşhis sonucu Lustral reçete etmek ve "seneye yazın bırakırsın" dedikten sonra bir daha kontrole çağırmamak bana meslek etiğine aykırı geldi. Fikri olan varsa bu konuda da ayrıca konuşmak isterim.
5 yıldır devam eden terapi sürecinde halihazırda terapistimiz ilaçlık bir durumun olmadığını ifade ediyor ancak benim endişelerim olduğu için kız arkadaşımın işinde iyi bir psikiyatriste görünmesini, kullandığı ilaçları bildirmesini ve bu yönde bir konsültasyon almasını istiyorum.
Online terapi görüşmelerinin neden etkili olmadığını da açıklarsanız çok müteşekkir olurum; gerçekten etkisizse fiziki bir görüşme olmasını sağlayacağım bir şekilde ama halihazırda evden çıkamamak, çıkmaktan korkmak ve kaygılanmak; bu sebeplerden meydana geldiğini düşündüğüm psikosomatik etkiler var şu anda. Çıkmayı düşününce midesi bulanıyor aşırı stres oluyor gibi düşünün.
5 yıldır devam eden terapi sürecinde halihazırda terapistimiz ilaçlık bir durumun olmadığını ifade ediyor ancak benim endişelerim olduğu için kız arkadaşımın işinde iyi bir psikiyatriste görünmesini, kullandığı ilaçları bildirmesini ve bu yönde bir konsültasyon almasını istiyorum.
Online terapi görüşmelerinin neden etkili olmadığını da açıklarsanız çok müteşekkir olurum; gerçekten etkisizse fiziki bir görüşme olmasını sağlayacağım bir şekilde ama halihazırda evden çıkamamak, çıkmaktan korkmak ve kaygılanmak; bu sebeplerden meydana geldiğini düşündüğüm psikosomatik etkiler var şu anda. Çıkmayı düşününce midesi bulanıyor aşırı stres oluyor gibi düşünün.
0
madem beş yıldır görüştüğü bir terapist var, zaten o terapistin önerdiği veya o terapistle birlikte süreci götürecek bir psikiyatra gidilmesi gerekiyor ki birbirleriyle irtibat halinde olup işbirliği yapabilsinler.
fakat terapist ilaçlık durum olmadığını söylediği halde neden kafanıza göre bir psikiyatriste gidip ilaca başladınız onu anlamadım.
illa ilaç kullanılacak diye bir şey yok.
eğer terapiden verim alamadığınızı düşünüyorsanız da bunu terapistle görüşüp süreci değerlendirin ve duruma göre gerekirse terapist değiştirin.
bu arada terapi yapan ve hemen ilaca sarılmayan psikiyatristler de var ama onu arayıp bulmak gerekiyor.
geneli sizin deneyimlediğiniz gibi.
bunun dışında, hali hazırda beş yıldır terapisi devam ediyorsa online terapi "bence" çok farklı değil.
yeni tanışılan biriyle belki daha değişik gelebilir ama sonuçta yine de online terapi de terapisizlikten kat kat iyidir.
elbette karşılıklı oturmak ve aynı ortamda bulunmak daha fazla etkileşime neden oluyor, yani ekranda birini görmekle, yanında olmak aynı değil ama terapiye devam etmemeye neden olacak bir durum da yok yani.
özellikle sizinki gibi bir durumda elbette online terapi de olsa terapiye devam edilmeli zaten.
fakat terapist ilaçlık durum olmadığını söylediği halde neden kafanıza göre bir psikiyatriste gidip ilaca başladınız onu anlamadım.
illa ilaç kullanılacak diye bir şey yok.
eğer terapiden verim alamadığınızı düşünüyorsanız da bunu terapistle görüşüp süreci değerlendirin ve duruma göre gerekirse terapist değiştirin.
bu arada terapi yapan ve hemen ilaca sarılmayan psikiyatristler de var ama onu arayıp bulmak gerekiyor.
geneli sizin deneyimlediğiniz gibi.
bunun dışında, hali hazırda beş yıldır terapisi devam ediyorsa online terapi "bence" çok farklı değil.
yeni tanışılan biriyle belki daha değişik gelebilir ama sonuçta yine de online terapi de terapisizlikten kat kat iyidir.
elbette karşılıklı oturmak ve aynı ortamda bulunmak daha fazla etkileşime neden oluyor, yani ekranda birini görmekle, yanında olmak aynı değil ama terapiye devam etmemeye neden olacak bir durum da yok yani.
özellikle sizinki gibi bir durumda elbette online terapi de olsa terapiye devam edilmeli zaten.
0
@blatta hiberna,
Kız arkadaşım 8 ay önce yaşadığı musibet sebebiyle, düzenli gittiği terapistine içinde bulunduğu durumdan acil şekilde kurtulmak maksadıyla kendisine bir psikiyatrist önermesini ve ona gidip ilaca başlamak istediğini belirtmiş. Bu vesileyle de terapisti kendine bir psikiyatrist önermiş; söz konusu psikiyatriste 8 ay önce şunu söylemiş: "ben ilaca başlamak istiyorum, bu acıları çekmek istemiyorum, lütfen benim problemimi çözün bir şekilde". Bu psikiyatrist de tamam demiş ve zart diye Lustral reçete etmiş. Ardından demiş ki; 50 mg Lustral zaten antidepresan kullanan kişilere antidepresanı bıraktırmak için kullandığımız bir ilaç, bu seni rahatlatır, bunu uzun kullanmana gerek yok demiş. Yazın bırakırsın. Bir daha da ne kontrole çağırmış ne de kız arkadaşım kontrole gitmiş. Ben bu durumda problem olduğunu düşündüğüm için olaya el atıp çözümlemek istiyorum acilen çünkü endişeleniyorum. Kendisi de iyi hissetmiyor.
Ben ilacın etkisiz kaldığını veya yanlış ilacın kullanılmış olduğunu düşünüyorum; doğru ilaç kullanılmış olsa bile kontrole çağırmadan bu ilacı öyle al 8 ay kullan demenin doğru olmadığını düşünüyorum. Yanlışsam lütfen belirtin.
Bir yol arıyorum ama bulamıyorum. Yardımlarınızı bekliyorum.
Edit: Uzun süredir görüştüğü terapistin de terapinin iyi gittiğini düşünmesine rağmen kız arkadaşımın "acil çözüm arayışı" sebebiyle olan ilaç talebini hemen kabul etmesini de anlamadım. Kabul edilen ilaç talebiyle gönderilen psikiyatristin de böyle hemen ilaç dayamasını da anlamadım. Anlamadım genel olarak yani. Siz anladınız mı?
Kız arkadaşım 8 ay önce yaşadığı musibet sebebiyle, düzenli gittiği terapistine içinde bulunduğu durumdan acil şekilde kurtulmak maksadıyla kendisine bir psikiyatrist önermesini ve ona gidip ilaca başlamak istediğini belirtmiş. Bu vesileyle de terapisti kendine bir psikiyatrist önermiş; söz konusu psikiyatriste 8 ay önce şunu söylemiş: "ben ilaca başlamak istiyorum, bu acıları çekmek istemiyorum, lütfen benim problemimi çözün bir şekilde". Bu psikiyatrist de tamam demiş ve zart diye Lustral reçete etmiş. Ardından demiş ki; 50 mg Lustral zaten antidepresan kullanan kişilere antidepresanı bıraktırmak için kullandığımız bir ilaç, bu seni rahatlatır, bunu uzun kullanmana gerek yok demiş. Yazın bırakırsın. Bir daha da ne kontrole çağırmış ne de kız arkadaşım kontrole gitmiş. Ben bu durumda problem olduğunu düşündüğüm için olaya el atıp çözümlemek istiyorum acilen çünkü endişeleniyorum. Kendisi de iyi hissetmiyor.
Ben ilacın etkisiz kaldığını veya yanlış ilacın kullanılmış olduğunu düşünüyorum; doğru ilaç kullanılmış olsa bile kontrole çağırmadan bu ilacı öyle al 8 ay kullan demenin doğru olmadığını düşünüyorum. Yanlışsam lütfen belirtin.
Bir yol arıyorum ama bulamıyorum. Yardımlarınızı bekliyorum.
Edit: Uzun süredir görüştüğü terapistin de terapinin iyi gittiğini düşünmesine rağmen kız arkadaşımın "acil çözüm arayışı" sebebiyle olan ilaç talebini hemen kabul etmesini de anlamadım. Kabul edilen ilaç talebiyle gönderilen psikiyatristin de böyle hemen ilaç dayamasını da anlamadım. Anlamadım genel olarak yani. Siz anladınız mı?
0
psikiyatristlerin çoğu böyle maalesef, yani o yüzden anlayacak bir şey yok.
peki psikiyatristin verdiği ilacı, bu ilaç kullanılırkenki süreci terapist takip etmiyor mu?
tavsiye ettiği psikiyatristle kendisi görüşmedi mi?
yani şimdi şöyle bir durum var.
kız arkadaşınız acı çekmeden iyileşemeyeceğini kabullenmeli.
teşhisli ve ilaç tedavisi gerektiren bir hastalık olması dışında, travmaya bağlı şeylerde tabii ki gerektiğinde de ilaç veriliyor ama sonuç olarak terapiye devam ederek sorunla ya da travmayla (veya problem her neyse, onunla) yüzleşmek gerekiyor.
psikologlar bu konuda farklı davranabiliyor.
baskıya boyun eğenler var, eğmeyenler var.
terapiste gidip "bana illa birini önerin" diye baskı yaparsanız bir noktada illa birini önerecektir ama kendi onaylamadığı bir süreçse ne kadar verimli olabilir bilmiyorum, ki olmamış zaten.
terapistin işine karışmadan, sürece müdahale etmeden devam edilmesi lazım.
yani karşınızdaki "ilaca gerek yok" diyorken, "ben illa ki ilaç istiyorum" diye psikiyatriste gidilince bu oluyor.
psikiyatrist de "illa ilaç isteyen" insana zaten 3-5 seçenekten birini yazıp gönderir.
burada terapisti gereken duruşu sergilememekle suçlayamayacağım çünkü muhtemelen o birini önermese siz illa ki birini bulacaktınız ya da sözü dinlenmediği için terapiyi kesecekti, ki bunu belli ki doğru bulmamış.
hızlı süreç diye bir şey yok.
bir şeye başladıysanız onun gereklerini yerine getireceksiniz.
kimsenin sihirli değneği yok ve insanlar sorunlarını kendileri çözebilirler.
bu tip bir durumda "ilacı aldım, sokağa çıktım" diye bir şey yok.
evet bir şeyler hafifleyebilir ama o çözülmesi gereken bir sorununuz kalmadığı anlamına gelmez.
yani "ilacı al, sekiz ay kullan" demek doğru değil ama psikiyatriste gidip "bana ilaç yazın" demek de doğru değil.
belli ki ilaç kullanmasını gerektirecek bir şey yok ortada, sadece gönlü olsun diye yazmışlar.
terapist zaten gerek görmemiş.
psikiyatrist de takip edilecek bir şey olduğunu düşünmemiş.
o yüzden yani ortada anlaşılacak bir durum da yok.
bir de yanlış anlamayın ama bu sürece siz çözüm bulamazsınız.
kız arkadaşınız kendi çözümünü kendi bulacak.
ihtiyacı olursa yanında olacağınızın mesajını vermek ve böyle bir duruş sergilemek başka, tedavi sürecine karışmak başka.
terapisine düzenli olarak devam etsin.
terapi zaten mutlu olunan bir süreç değildir, yani sorunlarınızla yüzleşirken daha çok dibe battığınız bile olur.
(intihara meyilli olunmadığı sürece, ki zaten bunu terapist de psikiyatrist de anlar ve ona göre müdahale eder, ben normal bir süreçten bahsediyorum.)
terapistin iyi gittiğini söyleme nedeni de bu.
bu süreçte kendini iyi hissetmemesi beklenen ve olması gereken bir şey zaten.
bunu kabullenerek istikrarlı şekilde devam etmesi lazım.
yardımcı olmak istiyorsanız, "kendimi kötü hissetmemeliyim" düşüncesinden sıyrılması gerektiğini anlamasına yardımcı olmaya çalışın.
terapi böyle bir şey.
ama tabii ki bu lustral kullanımının ve genel olarak sürecin terapistle konuşulması lazım.
bu konuda elbet söylediği bir şey vardır.
gerekirse başka bir tavsiye daha isteyin ya da tavsiye ettiği kişiyle yaşadığınız deneyimi aktarın, ki şimdiye kadar bunu zaten konuşmuş olmanız gerekirdi.
ona göre tekrar bir şey planlanır belki.
peki psikiyatristin verdiği ilacı, bu ilaç kullanılırkenki süreci terapist takip etmiyor mu?
tavsiye ettiği psikiyatristle kendisi görüşmedi mi?
yani şimdi şöyle bir durum var.
kız arkadaşınız acı çekmeden iyileşemeyeceğini kabullenmeli.
teşhisli ve ilaç tedavisi gerektiren bir hastalık olması dışında, travmaya bağlı şeylerde tabii ki gerektiğinde de ilaç veriliyor ama sonuç olarak terapiye devam ederek sorunla ya da travmayla (veya problem her neyse, onunla) yüzleşmek gerekiyor.
psikologlar bu konuda farklı davranabiliyor.
baskıya boyun eğenler var, eğmeyenler var.
terapiste gidip "bana illa birini önerin" diye baskı yaparsanız bir noktada illa birini önerecektir ama kendi onaylamadığı bir süreçse ne kadar verimli olabilir bilmiyorum, ki olmamış zaten.
terapistin işine karışmadan, sürece müdahale etmeden devam edilmesi lazım.
yani karşınızdaki "ilaca gerek yok" diyorken, "ben illa ki ilaç istiyorum" diye psikiyatriste gidilince bu oluyor.
psikiyatrist de "illa ilaç isteyen" insana zaten 3-5 seçenekten birini yazıp gönderir.
burada terapisti gereken duruşu sergilememekle suçlayamayacağım çünkü muhtemelen o birini önermese siz illa ki birini bulacaktınız ya da sözü dinlenmediği için terapiyi kesecekti, ki bunu belli ki doğru bulmamış.
hızlı süreç diye bir şey yok.
bir şeye başladıysanız onun gereklerini yerine getireceksiniz.
kimsenin sihirli değneği yok ve insanlar sorunlarını kendileri çözebilirler.
bu tip bir durumda "ilacı aldım, sokağa çıktım" diye bir şey yok.
evet bir şeyler hafifleyebilir ama o çözülmesi gereken bir sorununuz kalmadığı anlamına gelmez.
yani "ilacı al, sekiz ay kullan" demek doğru değil ama psikiyatriste gidip "bana ilaç yazın" demek de doğru değil.
belli ki ilaç kullanmasını gerektirecek bir şey yok ortada, sadece gönlü olsun diye yazmışlar.
terapist zaten gerek görmemiş.
psikiyatrist de takip edilecek bir şey olduğunu düşünmemiş.
o yüzden yani ortada anlaşılacak bir durum da yok.
bir de yanlış anlamayın ama bu sürece siz çözüm bulamazsınız.
kız arkadaşınız kendi çözümünü kendi bulacak.
ihtiyacı olursa yanında olacağınızın mesajını vermek ve böyle bir duruş sergilemek başka, tedavi sürecine karışmak başka.
terapisine düzenli olarak devam etsin.
terapi zaten mutlu olunan bir süreç değildir, yani sorunlarınızla yüzleşirken daha çok dibe battığınız bile olur.
(intihara meyilli olunmadığı sürece, ki zaten bunu terapist de psikiyatrist de anlar ve ona göre müdahale eder, ben normal bir süreçten bahsediyorum.)
terapistin iyi gittiğini söyleme nedeni de bu.
bu süreçte kendini iyi hissetmemesi beklenen ve olması gereken bir şey zaten.
bunu kabullenerek istikrarlı şekilde devam etmesi lazım.
yardımcı olmak istiyorsanız, "kendimi kötü hissetmemeliyim" düşüncesinden sıyrılması gerektiğini anlamasına yardımcı olmaya çalışın.
terapi böyle bir şey.
ama tabii ki bu lustral kullanımının ve genel olarak sürecin terapistle konuşulması lazım.
bu konuda elbet söylediği bir şey vardır.
gerekirse başka bir tavsiye daha isteyin ya da tavsiye ettiği kişiyle yaşadığınız deneyimi aktarın, ki şimdiye kadar bunu zaten konuşmuş olmanız gerekirdi.
ona göre tekrar bir şey planlanır belki.
0
mikahakkinen
Pazar günü Formula 1 İtalya Gpsi için Alpine sürücüleri puan alır oranına iddaa yaptım. Ocon 9. Alonso 11. oldu. 10.sıradaki Raikkonenin yarış bitiminde ceza alacağı açıklandı. Yarış bitince Raikkonen ceza aldı ve Alonso 10. oldu. Yani kuponum tuttu. Ancak nesine.com inatla kuponun tutmadığını inatl
Pazar günü Formula 1 İtalya Gpsi için Alpine sürücüleri puan alır oranına iddaa yaptım. Ocon 9. Alonso 11. oldu. 10.sıradaki Raikkonenin yarış bitiminde ceza alacağı açıklandı. Yarış bitince Raikkonen ceza aldı ve Alonso 10. oldu. Yani kuponum tuttu. Ancak nesine.com inatla kuponun tutmadığını inatla iddaa ediyor. Nereye şikayet etmem gerekir?
0
bahis puan alır ise, siz haklısınız.
bahis : ilk 10'da bitirirler ise, iş çetrefilli bir hal alıyor gibi. tam olarak hangisi ?
bahis : ilk 10'da bitirirler ise, iş çetrefilli bir hal alıyor gibi. tam olarak hangisi ?
0
müşteri hizmetleri ile görüşmenizde ne gerekçe gösterdiler? cezalar verildikten sonra oluşan resmi sıralama f1 in resmi web sitesinde zaten ne diye işi yokuşa sürüyorlar?
0
ödemeyi bahis şirketi yapmaz merkezi bahis sistemi yapar. bahis şirketleri sadece komsiyoncu.
0
Ayseee+1
Eskiden işin içinden birisi olarak söyleyeyim, sanal bayilerin hiç bir özerkligi yok bu konuda. Size ödeme yapmaya da asla çekinmezler
Sistem şöyle, sizin kuponunuzu merkezi bahis sistemine soruyor otomatik olarak, oradan kazandı bilgisi gelirse sonra ödeme için soruyor...
Yani kendisi karar vermiyor
Eskiden işin içinden birisi olarak söyleyeyim, sanal bayilerin hiç bir özerkligi yok bu konuda. Size ödeme yapmaya da asla çekinmezler
Sistem şöyle, sizin kuponunuzu merkezi bahis sistemine soruyor otomatik olarak, oradan kazandı bilgisi gelirse sonra ödeme için soruyor...
Yani kendisi karar vermiyor
0
mikahakkinen
aşımızı olduk hemşire 38.5u geçerse, calpol veya fitil koyun dedi. ancak internete baktığımda 38i geçerse hemen dra gidin vs yazmış herkes. yani neye göre kime göre? çocuğun ateşinin olması iyi çocuğun savaştığını gösterir diyorlar. internet anne babaları biraz abartmıyor mu?
aşımızı olduk hemşire 38.5u geçerse, calpol veya fitil koyun dedi. ancak internete baktığımda 38i geçerse hemen dra gidin vs yazmış herkes. yani neye göre kime göre? çocuğun ateşinin olması iyi çocuğun savaştığını gösterir diyorlar. internet anne babaları biraz abartmıyor mu?
0
Çocuğum yok, kedilerim aşıyı ateşsiz atlatıyor. Ama internette böyle şeyler hep abartılıyor zaten. Hani başı ağrısa beyin kanseri, midesi bulansa mide kanseri çıkıyor ya insan.
İnternete değil hemşirenize güvenin. Doktora gitseniz de size önerdiklerinin aynısını yapmayacaklar mı?
İnternete değil hemşirenize güvenin. Doktora gitseniz de size önerdiklerinin aynısını yapmayacaklar mı?
0
Konuya uzağım ama en kötü doktorun söylediği en woke ebeveynin söylediğinden iyidir. Sen doktorunu dinle.
0
bir ateşin yüksek denebilecek noktaya gelmesi bile farklı ölçüm noktalarında farklıdır. mesela kulaktan ölçüğün 37 ile ağızdan veya koltuk altından veya makattan ölçtüğün 37 ile aynı yükseklik seviyesinde değildir. Kulaktan ölçersen 38 üstü ciddi iken makattan ölçersen 37 üstü risklidir gibi gibi. rakamları attım. internette araştırıp bulabilirsin.
0
internet anne babaları çok abartıyor. normalde çocuk gece uyuyabiliyorsa calpol bile kullanılmasa olur.
0
bizimki hiç ateş yapmadı 2 yaş aşıları da bitti hala ateş yok.
fitil kalındır 2 aylık için ortadan 2 ye bölün.
39 a kadar ses etmeyin
fitil kalındır 2 aylık için ortadan 2 ye bölün.
39 a kadar ses etmeyin
0
En fazla ateş yapan difteri tetanoz boğmaca aşısında bile hemşirenin önerisi yetiyor.
Ateş olursa bebeği soyun, nemli bezlerle koltuk altından serinlemeye çalışın. Yanında fitil de uygulayın.
Ateş olursa bebeği soyun, nemli bezlerle koltuk altından serinlemeye çalışın. Yanında fitil de uygulayın.
0
internet anne babaları fazla abartıyor. ikinci ay aşısı verem ve ismini unuttuğum diğer iki aşıdan oluşuyor, özellikle verem baya ateş yapar. kolay değil, üç aşı oluyor çocuk. oğluma da mart ayında yaptırdık veremi ve akşamına baya ateş yaptı. 38'i de geçti. ama dediğiniz gibi calpol vermekle yetindik.
biraz sıkıntılı bir akşam geçirdi ama sabahına ateşi normale dönmeye başlamıştı. sizinki de öyle olur kanımca. şu anda hastaneye böyle şeyler için gitmeye gerek yok. hastaneye gitmek daha bir risk hatta.
doktor, hemşireden ziyade annenize ya da tecrübeli birine sormanız da kabil böyle durumlarda. doktor da bir getirin bakalım diyecek nihayetinde.
biraz sıkıntılı bir akşam geçirdi ama sabahına ateşi normale dönmeye başlamıştı. sizinki de öyle olur kanımca. şu anda hastaneye böyle şeyler için gitmeye gerek yok. hastaneye gitmek daha bir risk hatta.
doktor, hemşireden ziyade annenize ya da tecrübeli birine sormanız da kabil böyle durumlarda. doktor da bir getirin bakalım diyecek nihayetinde.
0
Biz aşı olduğunda ateşi hemen takip etmeye başlıyoruz. Örneğin normalde 36larda seyrediyor, 37.5'u geçmeye başladıysa ve çocuk huzursuzsa çok ağlıyorsa dolven veriyoruz. Çocukta huzursuzluk yoksa ateşi takibe devam ediyoruz. Şimdiye kadar 38'i hiç geçmedi. Yazdıklarım doktor tavsiyesi değildir ama biri doktor biri sağlıkçı olan ebeveynler olarak uygulamamız bu şekil.
0
philiptraum
Anneme aşı randevusu çıktı. Hangi aşıyı seçmeliyim?
Anneme aşı randevusu çıktı. Hangi aşıyı seçmeliyim?
0
ֵ%50 koruma bize yeter diyorsaniz Sinovac.
%90-95 korunsak daha iyi olur diyorsaniz Biontech.
%90-95 korunsak daha iyi olur diyorsaniz Biontech.
0
bunu cevabını prof.lar veremezken buraya gelip kesin bir şey söylemek yanlış olur. sinovac klasik aşı olduğu için yan etkisi daha az. ben biontech oldum halsizlik ve 3 4günlük baş ağrısı yaptı. eşim emziriyor ona sinovac yaptıracağım. yaşlılarda sinovac yan etkisi daha az olduğunu gördüm.
0
bunun yanıtını ben veremem ama üçüncü dünya ülkeleri dışında sinovac'ı halkına sunan ülke yok. buradan hareketle ailedekilere biontech seçtirdim.
0
@bohr atom modeli
aynı şeyi düşündüm bende fakat. bi sıkıntı yaratır mı vs çekiniyorum ister istemez.
aynı şeyi düşündüm bende fakat. bi sıkıntı yaratır mı vs çekiniyorum ister istemez.
0
Ben yapacak olsam mutlaka biontech tercih ederdim ama mevzu bahis ana olunca olası yan etkileri, -70 derece muhafaza koşulunun ne derece sağlandığı şüphesi ve yeni bir yöntemle üretilmiş olmasının henüz bilmediğimiz ileride sebep olabileceği başka problemleri göze alamadık, sinovac tercih ettik.
0
tabii ki her bünyedeki etkisini ve her bünyenin aşı olmadan önceki tepkisini de bilemeyeceğimiz için cevaplar biraz farazi olacak ama..
70 yaşındaki babamla aynı anda covid-19 olduk. 2. aşısını olduktan (sinovac) 10 gün sonraya denk geliyor. ben 1 hafta sonra hastaneye yattım ve 1 hafta hastanede tedavi gördüm; babam 2-3 gün öksürdü, ilk gün ateşi 37.2 oldu sapasağlam atlattı. yine de tomografi çektirdik ciğerleri tertemiz.
yine de herhangi bir alerjisi vs yoksa biontech derim ama..
70 yaşındaki babamla aynı anda covid-19 olduk. 2. aşısını olduktan (sinovac) 10 gün sonraya denk geliyor. ben 1 hafta sonra hastaneye yattım ve 1 hafta hastanede tedavi gördüm; babam 2-3 gün öksürdü, ilk gün ateşi 37.2 oldu sapasağlam atlattı. yine de tomografi çektirdik ciğerleri tertemiz.
yine de herhangi bir alerjisi vs yoksa biontech derim ama..
0
Herkes biontech diyor, sira bana geldiginde bilemiyorum hangisini vurunurum ama etrafimda bizim agir toplar vurundugunda biontechi olanlarda asiri hassasiyet ve abuk sabuk yan etkiler olurken (2-3 gun suren corona olmus gibi belirtiler vs) sinovacta hic olmadi. muhtemelen bunye ve yasla da alakali. Biontech vurunan akrabalarim genlede aldiklari her ilaca karsi duyarli ve hassas insanlardi ama hicbi alerjileri yok, kronik bi rahatsizliklari yok vs.
0
Ben hep sinovac diyordum çıktı tutamadım gittim pfizer seçtim. Sonuçta İsrail bunu yaptıysa vardır bir bildiği.
0
bunu ben de dusunuyorum. yasadigim yerde moderna, biontech ve j&j yapiliyordu. sonra kan pihtilasmasi olayindan j&j'in vurulmasini durdurdular.
mrna asilarinin oldukca yeni bir teknoloji olmasindan supheleniyorum sadece. her ne kadar uzun suredir gelistiriliyor olsa da, genis kitlelere uygulanali sadece birkac ay oluyor. aslinda cok umit vadeden bir asi teknolojisi cunku cok hizli uretilebiliyor ve calisma prensibi de cok mantikli.
ama bilemiyorum altan. sanirim biraz bekleyip asilamanin yarattigi suru bagisikligini takip edecegim.
mrna asilarinin oldukca yeni bir teknoloji olmasindan supheleniyorum sadece. her ne kadar uzun suredir gelistiriliyor olsa da, genis kitlelere uygulanali sadece birkac ay oluyor. aslinda cok umit vadeden bir asi teknolojisi cunku cok hizli uretilebiliyor ve calisma prensibi de cok mantikli.
ama bilemiyorum altan. sanirim biraz bekleyip asilamanin yarattigi suru bagisikligini takip edecegim.
0
johnnyb
Covidle 10 günü doldurup tekrar PCR yaptırdım ve yine pozitif çıktı. Yurtdışında yaşıyorum ve evime gidebilmem için negatif PCR sonucuna ihtiyacım var. Kendinizin veya etrafınızın tecrübelerine dayanarak testin ortalama ne kadar sürede negatife döndüğüyle ilgili bilginiz var mı? Bünyeden bünyeye değ
Covidle 10 günü doldurup tekrar PCR yaptırdım ve yine pozitif çıktı. Yurtdışında yaşıyorum ve evime gidebilmem için negatif PCR sonucuna ihtiyacım var. Kendinizin veya etrafınızın tecrübelerine dayanarak testin ortalama ne kadar sürede negatife döndüğüyle ilgili bilginiz var mı? Bünyeden bünyeye değişebildiğini okudum, ne kadar değişiyor o konuda fikir sahibi olabilmek adına soruyorum.
0
iddaaci
Merhaba, hastanede doğum sonrası neler yapılıyor? Hastane kağıt mı verecek? e-devletten mi yapacağız. Bilgi verirseniz sevinirim.
Merhaba, hastanede doğum sonrası neler yapılıyor? Hastane kağıt mı verecek? e-devletten mi yapacağız. Bilgi verirseniz sevinirim.
0
Hastane doğum raporu verecek, onunla baba nufus müdürlüğüne gidip kimlik çıkartacak.
0
Hastane, e-devlet üzerinde doğumu kaydediyor. Baba nufüs müdürlüğüne gittiğinde sistemdeki doğum belgesi ile işlem yapılıyor.
İsmi soruluyor, (bazı görevliler küçük kağıda yazdırıyor yanlış olmasın diye) bir de din hanesine ne yazılacak diye soruyorlar. Sonra geçici nufüs belgesi basılıp veriliyor. Burada TC kimlik no'su vs. de belirlenmiş oluyor.
Sonra bir kaç gün içinde kargo ile nufüs kağıdı adrese gönderiliyor.
Bazı hastaneler, biz sisteme kaydettik, basılı belge vermemize gerek yok dese de alın siz basılı.
İsmi soruluyor, (bazı görevliler küçük kağıda yazdırıyor yanlış olmasın diye) bir de din hanesine ne yazılacak diye soruyorlar. Sonra geçici nufüs belgesi basılıp veriliyor. Burada TC kimlik no'su vs. de belirlenmiş oluyor.
Sonra bir kaç gün içinde kargo ile nufüs kağıdı adrese gönderiliyor.
Bazı hastaneler, biz sisteme kaydettik, basılı belge vermemize gerek yok dese de alın siz basılı.
0
hastane kağıt veriyor. e devletten yeni doğan kayıt randevusu alıp gidiyorsunuz. sonra kimlik kartı geliyor.
0
mezarkabul
Nasıl yapılıyor? müşteri hizmetlerini aramadan yapmanın bir yolu var mı?
Nasıl yapılıyor? müşteri hizmetlerini aramadan yapmanın bir yolu var mı?
0
bu tarz işlemler için iş bankası müşteri hizmetlerini aramaktansa kendi şubendeki müşteri temsilcini ararsan çok daha hızlı cevap alabilirsin. ben öyle yapmıştım, bir dilekçe yazıp tarayıp kendisine yollamamı istedi.
0
prole
İkisinin de içeriği aynı, arada 50-60 lira fark var. Hangisini seçmeli?
İkisinin de içeriği aynı, arada 50-60 lira fark var. Hangisini seçmeli?
0
önemli olan teminatları. klozları iyi inceleyip ikisinin de birebir aynı olduğunu görüyorsanız 50-60 lira fazla vermeye gerek yok.
0
bu alemin kralı Alianz. Alianz-Axa-Aksigorta daha sonra diğerleri gelir. Kaskoda en önemli şey ödeme süreleri ve muhattabına erken ulaşma. Acenteden yaptırmayı destekliyorum. 2 pert yaşamış biri olarak bunu söylüyorum. Kasko kapsamı da önemli. Bazı kapsamlar arası 200 300 tl fark edebilir.
0
iddaaci
Yunanistan prensi filan yazıyor. Gerçek Yunan mı? Yoksa İngiltere’den oraya giden bir aile mi?
Yunanistan prensi filan yazıyor. Gerçek Yunan mı? Yoksa İngiltere’den oraya giden bir aile mi?
0
Yunanlıkla alakası yok. Dedesi 50 sene Yunanistan kralı olmuş ama onun da Yunan kanı yok.
0
soyu victoria'ya dayanıyor ama aile ağacı alman kökenli. Teknik olarak kraliçe ile uzaktan kuzen. Avrupadaki tüm kraliyet aileleri akraba zaten. Romanovlarla da bağı vardı yanlış hatırlamıyosam. Danimarka prensi zaten.
0
Hatta birinci dünya savaşına giren ülkelerin krallarinin üçü kuzendi diye hatırlıyorum.
0
Zaten doğduğu döneme bakarsanız Avrupa'daki tüm monarşiler akraba.
Hatta yanlış hatırlamıyorsam 2. Nikolay'ın dayısı Philip'in amcası yada dedesi olması lazım.
Bana göre dünya savaşları biraz da aile içi çekişmedir bu yüzden swh.
Yukarıdakilere ek olarak şu anki İngiliz monarşisi de Alman kökenlidir. (Sachsen-Coburg und Gotha). Rus Çarı ile Elizabeth'in dedesi kuzen. 1. Dünya Savaşı'nda Rus çarına yardım etsem mi etmesem mi diye düşünürken, kendi ailesinin geleceği adına (monarşilerin yıkıldığını görüp) yardım etmiyor. Sonrasında Almanlara karşı oluşan nefretten dolayı ailenin adını Windsor olarak değiştiriyorlar.
Hatta yanlış hatırlamıyorsam 2. Nikolay'ın dayısı Philip'in amcası yada dedesi olması lazım.
Bana göre dünya savaşları biraz da aile içi çekişmedir bu yüzden swh.
Yukarıdakilere ek olarak şu anki İngiliz monarşisi de Alman kökenlidir. (Sachsen-Coburg und Gotha). Rus Çarı ile Elizabeth'in dedesi kuzen. 1. Dünya Savaşı'nda Rus çarına yardım etsem mi etmesem mi diye düşünürken, kendi ailesinin geleceği adına (monarşilerin yıkıldığını görüp) yardım etmiyor. Sonrasında Almanlara karşı oluşan nefretten dolayı ailenin adını Windsor olarak değiştiriyorlar.
0
Kraliçenin kendisi de kocası da Alman. Prensin farkı, bağlı olduğu hanedan zamanında Yunanistan'da ve Danimarka'da hüküm sürmüş, o nedenle evlenmeden önce Danimarka ve Yunanistan prensi şeklinde ünvanı vardı evlenince onlardan vazgeçti, Yunanistan'da değil ama evlenmeden önce bağlı bulunduğu hanedan Danimarka'da hala hüküm sürüyor bu arada.
0
hanedan muhabbbeti muhteşem bir şey, açıp ara ara wikipedia'dan okuyorum. adamlar resmen avrupa'nın hakimi olmuşlar.
danimarka'daki adamı yunanistan'a gönderip kral yapıyorlar falan
danimarka'daki adamı yunanistan'a gönderip kral yapıyorlar falan
0
Esasında bi Alman Oldenburg Hanedanlığı var, bu hanedanlık alt hanedanlıklarla birlikte tüm Avrupa'yı esir almış Rusya'sı Danimarka'sı yok efendim Norveç'i İsveç'i Yunanistan'ı falan hep bunların elinde, buralara bi kral kraliçe falan lazım olunca gidip kral kraliçe oluyorlar. Prens Philip de bu hanedandan. Daha doğrusu bu hanedanlığın altkolu olan Glücksburg Hanedanlığına bağlı.
0
Osmanlı’dan ayrılan Balkan devletlerinin hepsine batıdan monark ihraç ettiler. Yunanistan, Bulgaristan, Romanya, Sırbistan gibi gibi. Zaten hemen sonrasında 2. Dünya savaşı oldu, hepsi sosyalist cumhuriyet oldu. Yunanistan’da ise bizden çok sağ sol olayları ve darbeler oldu. Yapa yapa cumhuriyet oldular. Philip’in ailesi de sürgün yediği için kendilerini İngiltere’de buldular zaten.
0
