Giriş
(38)

Ne Zaman Evleneceksiniz? Ne Zaman Evlendiniz?

arockm
Merhaba, kaç yaşında evlenmeyi düşünüyorsunuz?Kaç yaşında evlendiniz?
Merhaba, kaç yaşında evlenmeyi düşünüyorsunuz?
Kaç yaşında evlendiniz?
0
arockm
(14.02.17)
düşünmüyorum.
0
prince legolas
(14.02.17)
çevremdeki evli tiplere bakınca evlenmeyi düşünmüyorum.
0
m e b
(14.02.17)
halihazırda sevgilim var (3 senedir). şu an 27 yaşımdayım. 1-2 sene içinde işler ciddileşir. 30'uma gelmeden bu işi hallederiz herhalde.

x yaşına kadar kesinlikle evlenilmez ya da mutlaka evlenilmelidir gibi bir fikrim yok.
0
zgrydn
(14.02.17)
30-32 de evlenirim diyordum ama artık imkansız gibi. 35 den önce diye umuyorum artık.

erkek kişisi
0
bnmzz
(14.02.17)
30'da evlendim.
0
cakabo
(14.02.17)
25 yaşında evlendim. 29 yaşında çocuk sahibi oldum.
0
babilbaligi
(14.02.17)
okulu 27'de bitirecegim. iyi bir is firsati yakalarsam yuksek lisans falan ugrasmayip direkt baslarim. askerligi de ekle. kendi duzenini kurmus calisan bir adam olmam 30-31 desen. o zaman iste. 30-31 iyi benim icin.

bana kalsa ben 25-26 gibi evlenmek isterim. cocugumla aramda 75 yas olmasini istemiyorum. evlenmeyip hayatimi yasiyor da degilim zaten evcimen adamim, evlilik yuzunden herhangi bir sey kaciracagimi sanmiyorum. ama 25 yasinda hala burs kovalayip final muhabbeti yapan faydasiz essolessegin teki olurum muhtemelen, nereye evleniyosun amk, cocuga hanima fotokopi mi yedircez aksam.
0
der meister
(14.02.17)
25-30 Yas arasi ideal bence.
0
fayfim
(14.02.17)
ben de evlenmeyi düşünmüyorum ama buradan düşünen arkadaşlara bir çağrım var.
maksimum 30 yaşında yapın çocuğu eğer istiyorsanız. çocuğunuzla aranızda 30 yıldan fazla zaman koymayın. örnekleri var pek hoş değil. en azından çocuğunuz 20 yaşına geldiğinde hala baba/ana-oğul gezecek takılacak mecaliniz olur, inşallah.
0
fyodor fyodorovic
(14.02.17)
25'imde evlendim, altı yıldır da evliyim.

x yaşına kadar kesinlikle evlenilmez ya da mutlaka evlenilmelidir gibi bir fikrim yok(tu) +1
0
duyond
(14.02.17)
28de evlendim, 29 da boşandım. O kadar mükemmel bir eziyet ki... herkese tavsiye ederim.
0
kargn
(14.02.17)
Kesinlikle olacak diyemiyorum fakat 33-35 arası düşünüyorum. 1-2 yaş erken ya da geç olabilir, hiç olmayabilir.
0
harvey
(14.02.17)
25 yaşındayım.

her şey yolunda giderse 3-4 yıla evlenmiş olurum diye düşünüyorum.
0
hayirsiz
(14.02.17)
29 yaşında evlendim. Kadınım. Bence ideal.
0
peggy
(14.02.17)
İşten ayrılma durumuma göre, işten ayrılırken evlenip tazminatımı alacağım. Sonra da iş yeri değiştireceğim. Gayet romantizmden uzak bakıyorum olaya.
0
kaymaktutmayansicaksut
(14.02.17)
çocuk istemeyen birini bulursam derhal.
0
rayde
(14.02.17)
Hali hazırda bir ilişkim var ama plan yapmadık. 30umdan önce evlensem ne güzel olur çünkü yumurtalar kaliteliyken çocuk istiyorum.
0
jazzabel
(14.02.17)
Sevgilimi ikna edebilirsem 28-29 çok iyi olacak.
0
turuncu tonlarda
(14.02.17)
Yüksek lisanstan sonra evlenirim. Doktorayı beklemem. Deli gibi aşık olmam lazım evlenebilmem için. 30 falan diyelim işte.
0
dissendium
(14.02.17)
Evlenmeyeceğim. Hayat bana evliliğin yanlış olduğunu öğretti. Fikrimin, tabii ki, 20 sene sonra değişme ihtimali var.
0
benim bir ismim var
(14.02.17)
gecen seneye kadar ciddi iliskim vardi, 25-26 gibi evlenmeyi dusunuyordum. ayrildik, bu saatten sonra isimi hayatimi duzenimi oturttuktan sonra evlenirim. 30 civari olur herhalde. bana kalirsa gec, cunku babamla aramda 34 yas var ve bazi seyler icimde kaldi. ben kucukken hali saha maci yaparlardi abimle cok ozenirdim, ben buyuyunce de babam yaslandi. bu duruma dusmek istemiyorum. ama hayat bagzen cok kahrolasica.
0
icim urperiyor
(14.02.17)
25 yaşındayım. bu gidişle 30u bulur. ama 30 'a kadar anne olmak isterdim.
0
cabiday
(14.02.17)
Hiçbir zaman.

Fakat evlenme meraklısı olsaydım şu yaştan önce mutlakaa evleneceem, şu yaştan önce mutlakaa çocuk yapacaaam diye büyük konuşmazdım. Bu işlerin zamanı kişinin kendi tercihinde olmuyor. Bkz. evlenmek istediği halde evlenemeyenler, çocuk sahibi olmak istediği halde olamayanlar.. vs.
0
mandalina kokusu
(14.02.17)
38. Erkeğim.
0
empedokles
(14.02.17)
20 Mayıs Nişan, 17 Eylül Nikah...
Yaş 35...
korkuyorum.
0
Corc
(14.02.17)
28, kadın.
gelecek ilk evlenme teklifinde.
0
kayranin kedisi
(14.02.17)
27 yaşındayım, 30 yaştan sonra evlenirim heralde. burada önemli olan yaş değil bence. karşıdaki kişiden eminsem yarın da evlenebilirim .
0
monicapp
(14.02.17)
Nişanlıyım, evlendiğimde 27 olacağım.
Yaş konusunda büyük konuşulmaması gerektiği konusunda mandalina haklı, ben 30'dan önce hayatta evlenmem diyordum :)
0
gmzo
(14.02.17)
28, erkek.
0
emcekare olmadi einstein olsun bari
(14.02.17)
Evliliği hiçbir zaman düşünmeyenlerdenim ben de.
0
ms brownstone
(14.02.17)
evlenmeyi dusunmuyorum
0
qazwsx
(14.02.17)
Yaş 24 bana kalsa evlenirim hatun istemiyor erken diyor. İş aş askerlik hepsi var. 6 ekmek yiyiom 2.5 luk kola içiyorum katık matık.
0
gozu acik sevisen yahudi
(14.02.17)
18 de evlendim 20 de boşandım
0
devilone
(14.02.17)
Bu sene evlenmeyi istiyorum aday buluncaya
0
aklimdakisorular
(14.02.17)
bu düşünülecek bir şey değildir. düşünenler hastadır kimse kusura bakmasın. aşın artık şunu. evlilik amaç mıdır da düşünülebilsin? araçtır o araç. gerektiğinde kullanacağın zaman varlığı aktifleşir. o kadar. eğer düşünüyorsanız ve bu da yetmiyormuş gibi onu gerçekleştirebilmek için birini arıyorsanız gerçekten hastasınız. bunu anca zaten bir ilişkisi olan kişiler düşünebilir ufak ufak. konuşuyorlardır yani bunu da zaman zaman. özetle bu sene içinde de evlenebilirim, ömür boyu evlenmeye de bilirim. neden? çünkü o bir araç.
0
matrix
(14.02.17)
21 yaşımdayım. Evlenmeyi düşünmüyorum. Erkeğim
0
tahin pekmez yoğurt
(14.02.17)
evlenmeyi dusunmuyorum. belki 30a dogru. hic de belli olmaz. belki bir anda da evlenirim. belli olmaz bu isler dedigim gibi.
0
tiredpanda
(14.02.17)
Yakın gelecekte evlenmeyi düşünüyorum ama tek başına düşünmekle olmuyo sanırım bu işler :)
0
EkimBebesi
(14.02.17)
(4)

vitamin d

gmzo
aile hekimine gidip kan değerlerime baktırmıştım, d vitamini eksik çıktı (9). doktor süt, yumurta yiyorsundur zaten vücudunda d vitamini var aslında ama yeteri kadar güneş almadığın için sentezlenmiyor dedi. o yüzden vitamin yazsam bir işe yaramaz, güneş almaya bak dedi. gerçekten takviye işe yarama
aile hekimine gidip kan değerlerime baktırmıştım, d vitamini eksik çıktı (9). doktor süt, yumurta yiyorsundur zaten vücudunda d vitamini var aslında ama yeteri kadar güneş almadığın için sentezlenmiyor dedi. o yüzden vitamin yazsam bir işe yaramaz, güneş almaya bak dedi.

gerçekten takviye işe yaramaz mı? bu mevsimde nasıl güneş alayım ki?
0
gmzo
(14.02.17)
güneşten kasıt panama sahilinde 6 saat yatmak değil, gündüz olunca etrafını görmeni sağlayan ışık zaten güneş ışığı; tenine değmesini sağlarsan yeterli olur kış için.
0
baba jo
(14.02.17)
Güneş 50 dereceden büyük açıyla geliyorsa d vitamini alırsın evet. Fakat kışın bu mümkün değil. D vitamini ürettiren Uvb ışını 50 dereceden sonra dünyaya değiyor. Bahara kadar ampulle veya damlayla idare etçen.
0
mandalina kokusu
(14.02.17)
benim de 10 çıkmıştı. vitamin yazdı, kullandım, normalleşti. neden yazmamış ki ilginç.
0
pide
(14.02.17)
Kan testini kendi hekimimden istedim, bugün sonuçları almaya gittiğimde yoktu başka bir hekimle görüştüm. Yarın tekrar gidip kendi hekimimle de görüşeyim olmadı. Yani takviye alınabiliyorsa neden sıkıntısını çekeyim ki?
0
🌸gmzo
(14.02.17)
(3)

iç mimarlık hizmet ücreti

gmzo
bir arkadaşımın yakını yeni ev alıyormuş, benden salon (bir de banyoya tasarlanacak bir dolap) için danışmanlık + proje hizmeti almak istiyorlar. uygulama bana ait olmayacak. çok uçuk bir şey yapılmayacak, bir duvara alçıpan tv ünitesi, asma tavan ve aydınlatma tasarımı, tavana ve üniteye gizli aydı
bir arkadaşımın yakını yeni ev alıyormuş, benden salon (bir de banyoya tasarlanacak bir dolap) için danışmanlık + proje hizmeti almak istiyorlar. uygulama bana ait olmayacak.

çok uçuk bir şey yapılmayacak, bir duvara alçıpan tv ünitesi, asma tavan ve aydınlatma tasarımı, tavana ve üniteye gizli aydınlatmalar filan tasarlanacak, tv'yi duvarla hemyüz yapmak istiyorlar. bunların dışında mobilya seçimi, renk konusunda da danışmanlık istiyorlar. müteahhitin halihazırda belirlediği bir parke var ama çok pahalı olmazsa duruma göre onu da değiştirebiliriz diyorlar.

ev darıca'da, ben kadıköy'deyim. bir gün gidip göreceğim ve yüz yüze görüşeceğiz aileyle. sonrasında 2 alternatifli tasarım + 3 boyutlu görselleştirme hazırlarım, gerekirse revizyonları olur, kesin kararlarla birlikte ustalara iletebilecekleri detay çizimlerini gerçekleştiririm. salon 25 m² kadar.

1500 tl istemem uygun olur gibi geldi ama, daha önce böyle bir şey yapmadığım için de bilemedim. şimdiye kadar ofise bağlı olarak çalıştım sadece, herhangi bir şey için fiyat teklifi bildirmedim. nedir bu işin piyasası?
0
gmzo
(13.02.17)
2000 isteyebilirsin, en azından pazarlık falan yaparlarsa istediğin fiyata düşer. bize amerikan mutfak+salon 5000 almıştı ve çizimler dışında bir şey yapmadı, zaten alkol problemleri vardı ve çalışmaya devam etmedik. yer ankara.
0
kayranin kedisi
(13.02.17)
Bence 2500 TL iste, pazarlıklık da pek bir iş yok. Ucuza iş yapmayın piyasada. İşinde iyiysen, fiyat düşürecek, ucuza çalışmak için bir sebebin yok.
Sen de bilgisayar başında oturup kafa patlatacaksın, çizim yapacaksın ölçü ayarlayacaksın.
Emeğinin karşılığını bil. Çizimleri de asla iş bitmeden işverene bırakma.
0
oldcosmos
(13.02.17)
@oldcosmos piyasayı düşürmemek lazım tabii ki. sürekli yapacağım bir iş değil, şu an boş vaktim ve paraya ihtiyacım var. iç mimar değil mimarım, yaklaşık kaç günlük işim olacağını hesaplayıp ofisten ayrılmadan önceki maaşıma oranladım. o yüzden ofislere göre düşük kalmış olabilir tabii ki, piyasayı bilmiyorum hiç.
0
🌸gmzo
(13.02.17)
(26)

televizyon kullanmamak

veritaslibertas
aklıma geldi de şimdi, var mı televizyon kullanmayan? bu kadar şikayet ediliyor, şu kanalı boykot edelim, şunu izlemeyelim vs deniliyor. tv kanallarının hepsi aynı bok değil mi? hadi bir belgesel falan var izlediğiniz tamam. ama internetten rahatlıkla izlenebilir zaten. var mı televizyon kullanmayan
aklıma geldi de şimdi, var mı televizyon kullanmayan? bu kadar şikayet ediliyor, şu kanalı boykot edelim, şunu izlemeyelim vs deniliyor. tv kanallarının hepsi aynı bok değil mi? hadi bir belgesel falan var izlediğiniz tamam. ama internetten rahatlıkla izlenebilir zaten. var mı televizyon kullanmayan bu düşüncede olup da? ben hiç sanmıyorum. bu kadar sövüp sayılıyor tv programlarına ama her evde de iki tv var.

ben şahsen 1 yıldır kullanmıyorum. evimde de televizyon yok.
0
veritaslibertas
(13.02.17)
çocuk doğduğundan beri(7 ay) biz de kullanmıyoruz. digiturk üyeliğimiz vardı bu ay kontrat bitiyor onu da iptal ediyoruz. en son ne zaman bişi izledim tvde hatırlamıyorum bile. çocuk 2 yaşına gelene kadar tv açmayacağız zaten. ondan sonra duruma göre bakarız ama bundan sonra pek izleyeceğimi sanmıyorum.
0
sta
(13.02.17)
Yaklaşık 4 senedir tv kullanmıyorum. Bulunduğum evlerde tv oluyordu ama bi kere de açıp aha şunu izleyeyim dediğim bişi olmadı. 2sene kendi evimde vardı arkadasım acar arkadasım kapardı onla birlikteyken bakardım ekrana arada. Şimdi de aynı başka bir arkadasım acar bakarım onun dışında film izlemek için kullanıyorum genelde internete bağlanıp.

Yalnız belgesel izleyeceksem gerçekten tv izlerim pc de onun tadını alamıyorum sanki sırf izlemek için izliyormuşum gibime geliyor bu yüzden belli spor aktiviteleri, belgesel falan tv de izliyorum.
0
fıytfıyt
(13.02.17)
ben de uzun yıllardır tv kullanmıyorum, evde de yok.
0
dedimmidemedimmi
(13.02.17)
uzun yıllardır herhangi bir yerel tv kanalını açıp izlemedim. internetle beraber gelen tivibu paketinin film ve belgesel kanallarına arada bakıyorum. ama genelde hem dizi hem de belgesel türü şeyleri bilgisayardan izliyorum.
0
orpheus
(13.02.17)
9 yıldır kullanmıyorum.
0
tutmayın küçük enişteyi, salıverin gitsin
(13.02.17)
10 sene oldu televizyon izlemeyeli, hiçbir eksikliğini de hissetmiyorum doğrusu. Kitaba ve filme daha çok vakit ayırabiliyorum böylece.
0
BuddyGuy
(13.02.17)
51" plazma var, kablolu tv var ama fişi bile takılı değil. Monitör olarak kullanıyorum tv yi. Oyun film falan. Sörvayvır izleyenlere falan acıyorum ayrıca.
0
hasmetizm 2046
(13.02.17)
Biz de kullanmıyoruz. 1,5 seneyi geçti galiba. Televizyon alırsak da ancak film izlemek için kullanırız diye düşünüyorum. Çocuk filan yaparsak evde televizyon bulunması fikrine karşıyım.
0
kaymaktutmayansicaksut
(13.02.17)
6 senedir hiç izlemedim. Ondan önce de pek izlemezdim fakat 6 senedir 1 saniye bile görmüşlüğüm yok kendisini. Evimde televizyon da yok. Filmleri falan bilgisayardan izliyorum. Bunun için projeksiyon almayı da düşünüyorum bir süredir. Ama o düşünce de orada kaldı.
0
windowsguvenlikduvari
(13.02.17)
6 yıldır açmıyoruz sadece aileler ziyaretimize geldiklerinde açılıyor kalan zamanlarda kapalı.
0
basond
(13.02.17)
Bizim televizyon 1.5 yıl önce falan bozuldu. Daha doğrusu televizyon mu anten mi ondan bile tam emin değilim çünkü hiç baktırıp yaptırma ya da yeniden alma ihtiyacı duymadık. Zaten önceden de izlediğim bir şey yoktu televizyonda, eksikliğini hissetmedim hiç 1.5 yıldır.

Bir süredir ailemleyim şimdi, 2 televizyon var burda. Bir şey izlemek için açtığımı hiç hatırlamıyorum. Açık görünce de izleyecek bir şey bulamıyorum zaten. Yani olmasa da olur bir şey televizyon benim için.
0
ms brownstone
(13.02.17)
Bizde televizyon var, ben komple karşı değilim televizyona zira özellikle film izlerken küçük ekranlı bir şeyden izlemekten hoşlanmıyorum keza belgesel de öyle. Biliyorum bilgisayar büyük ekranlı monitöre bağlanabilir, başka çözüm bulunabilir fakat pratik gelmiyor. Televizyon kanallarının kendisinden çok akıllı televizyon özelliklerini kullanıyoruz bu sebeple. Film- dizi açma/ televizyondan Spotify açıp müzik dinleme vs.


Bunun dışında tıvibu üyelerimiz var belgesel paketiyle birlikte. Yeni yayınlanan belgeselleri daha çabuk ve gününde takip etmek hosumuza gidiyor. Mars belgeseli mesela; kaç hafta boyunca yayınlandı. Her hafta o saatte ilk kez izlemek keyifliydi. Zaten ya belgesel ya müzik kanalı acik oluyor. Ayrica takip ettiğim 1 yemek programı bir de gezi programı var. Arkadasimiz geldiğinde 'biz sadece belgesel izliyoruz diyen bir sürü insan var da bunlar sahiden sadece belgesel izliyor' diye guler bize. Arada haber kanalı da izliyoruz tabii.

Velhasıl pratik geldiği için televizyon kullanıyoruz. Oturup saçma salak diziler izleyip evlendirme programi fani olmadıktan sonra günde 2 saat televizyonda belgesel, program, film izlemenin bir zararı olduğunu düşünmüyorum.

Evde çocuk yok bu arada, uzun süre de olacağını düşünmüyoruz.
0
fraise
(13.02.17)
12 senedir televizyon izlemiyorum. sadece eve annemler geldiğinde onlar izliyor. tv var ama evde. pc bağlı sürekli. aklıma esince tv ye alıyorum görüntüyü, kanepede yayılıp kablosuz klavye mouse ile nette takılıyorum. ya da 2 tane kablosuz joystick var, arkadaşlarla oyun oynuyoruz. tv benim için 2. monitör :)
0
washe
(13.02.17)
Evde televizyon var ama.acik.oldugunda sadece muzik kanali ya da ntvspor acik. Son bir yildir da toplam 30 gun acilmamistir. Misafir geldiginde.ozellikle.kapatirim, sohbeti olduruyor televizyon.
0
thewizardofearthsea
(13.02.17)
ben 10 yildir, canli spor haric tv izlemiyorum ama yabanci bir ulkede oldugum icin, dili ilerletme amacli izlemeyi dusunuyorum.
0
baldur2
(13.02.17)
Öncelikle: (bkz: televizyon izlememeyle övünen internet bağımlısı)

10 yıldır filan tv kullanmıyorum Ama evde olsa iyi olur. Tv de belgesel kanalı hep açık olsun izlenesem de olur. Salonda açık bir televizyon olmalı. Yakında alabilirim.
0
etki
(13.02.17)
Var, 10 yıl falan olmuştur.
0
harvey
(13.02.17)
3 sene kullanmadım, yani tv vardı ama yayın veren o kutu yoktu. bilgisayarı bağlayıp dizi vs izlemek için kullanmıştım. sonra evlendim şimdi her akşam survivor izliyorum.
0
prezarlatif
(13.02.17)
1,5 yıl televizyonsuz yaşadım ve hiç aramadım.

bisiklet sezonunda eurosport açıp çekirdek çitleyerek yarış etabı izlemeyi severim.

bir de kahvaltı yaparken en iğrenç magazin programlarına bakmaktan garip bir zevk alırım ama onu da yapmıyorum epeydir.

bunlar dışında televizyonla bir alakam yok.
0
filteria
(13.02.17)
10 yıldır hayatımda televizyon yok. Fiziksel olarak da yok evde.
0
jamiro
(13.02.17)
ÖSS'ye hazırlanırken ara vermiştim, sonra da ihtiyaç duymadım.

Eve monitör aldım, ilgimi çeken maç, yarış falan olursa internetten açıp izliyorum, öteki türlü kanal açıp da izlemem.
0
chicha
(13.02.17)
Bizim evde yok 6 senedir. Ev arkadaşımla önce yurtta oda arkadaşıydık, küçük bir tv vardı odada. Kumandası kayboldu bir gün, aylarca ikimiz de nerede bu diye aramadık bile. Dolayısıyla eve çıkınca da almadık televizyon filan.
0
gmzo
(13.02.17)
8 senedir TV izlemiyorum. ne dizi, ne haber ne baska bisi. gundemi takip etmek icinse sadece internette belli gazetelerim var onlari okuyorum. hic bi zararini gormedim.
0
superfluid
(13.02.17)
evde tv yok
0
senialanaglasinalsinsikinicaliyabaglasin_yine
(13.02.17)
evlenene kadar hic bir evimde televizyon olmadi. hic ihtiyac duymadim.
0
hybridus
(13.02.17)
3-4 senedir izlemiyorum. Evdeki televizyonun tek amacı usb bağlayıp dizi-film izlemek
0
jazzabel
(13.02.17)
(7)

Datça Konaklama Tavsiyesi

gmzo
Balayı için Ağustos sonu 2-3 gün Selimiye, 2-3 gün de Datça düşünüyoruz. Selimiye'de kalacağımız yeri ayarladık, Datça'da nereden ayarlayalım bilemedik. Araba olacak, Palamutbükü çok övülüyor, araçla da mutlaka gider görürüz ancak kum sahilleri daha çok seviyoruz.
Balayı için Ağustos sonu 2-3 gün Selimiye, 2-3 gün de Datça düşünüyoruz. Selimiye'de kalacağımız yeri ayarladık, Datça'da nereden ayarlayalım bilemedik. Araba olacak, Palamutbükü çok övülüyor, araçla da mutlaka gider görürüz ancak kum sahilleri daha çok seviyoruz.
0
gmzo
(08.02.17)
meraktan soruyorum kusura bakmayın; selimiye'de nerede kalacaksınız paylaşabilir misiniz özel değilse?
datça merkez'i bilmiyorum. palamutbükü güzel bir yer ama son zamanlarda gitmedim; düzgün konaklama imkanı var mı bilmiyoum.
0
nigeo
(08.02.17)
datça demek sükunet demek, bükler ise daha da sükunet demek. bence datça merkezde kalın, çoğu mekan denize sıfır konumda zaten. palamutbüküne ise gezmeye gidersiniz. zaten yolu da çok iyi değildi en son gittiğimde hala değiştiğini sanmıyorum.
0
nihilanth
(08.02.17)
@nigeo kekik butik otel'i ayarladık, baya hoşumuza gitti
www.kekikotelselimiye.com
0
🌸gmzo
(08.02.17)
peki eski datça nasıldır? güzel taş evleri butik otele çevirmişler o ilgimi çekti ama.
0
🌸gmzo
(08.02.17)
palamutbükü baya hayal kırıklığı yaratır. arabanız varsa 1 gün basar gelirsiniz yeter kalmaya değmez. kalmayınca geceleri nefis bi kokoreççi çıkıyor onu kaçırırsınız en fazla. hayıtbukunde kalmak daha iyi.
0
glide
(08.02.17)
ha araçliysan hakkaten tercihin eski datça olmalı. fiyatlar hakkında bilgim yok ama fahiş olmayacağını düşünüyorum. güzel taş evlerde kalıp her gün farkli bir koya gider gelirsiniz. yemişim palamutunu hayitini
0
glide
(08.02.17)
palamutbükü ada pansiyon.
0
babilbaligi
(09.02.17)
(9)

aynı anda iki kadro kazanma ve işlerin karışması

gmzo
geçen ay bir vakıf üniversitesinin araştırma görevlisi kadrosunu kazanmıştım. bir ofiste çalıştığım için ve ihbar sürem olduğundan dolayı, 8 şubat'ta başlamak üzere görüştük, henüz herhangi bir sözleşme imzalanmadı.sonra mezun olduğum devlet üniversitesi kadro açtı. ona da başvurdum, salı sınava gir
geçen ay bir vakıf üniversitesinin araştırma görevlisi kadrosunu kazanmıştım. bir ofiste çalıştığım için ve ihbar sürem olduğundan dolayı, 8 şubat'ta başlamak üzere görüştük, henüz herhangi bir sözleşme imzalanmadı.

sonra mezun olduğum devlet üniversitesi kadro açtı. ona da başvurdum, salı sınava girdim, bugün açıklandı kazanmışım! sevinçten ağladım tabii ki ama benim durumlar çok karıştı, dışarıdan fikir lazım.

- önümüzdeki p.tesi ofisteki son günüm, sonrasında yıllık iznim filan olduğu için gelmeyeceğim ancak son sigorta girişim 7 şubat'ta yapılacak diye konuştuk.

- önümüzdeki çarşamba denizli'ye gidiyorum, nişanım var. mutlaka gidiyorum o yüzden :)

şu an devlet memurlarında güvenlik soruşturması yapılmadan atama gerçekleşmiyor. 2-2.5 ay en az yazanlar var internette. şimdi ben ne yapayım?

ofisle görüşüp beni biraz daha çalıştırın mı diyeyim?

cepten para mı yiyeyim atama gerçekleşene kadar (evleneceğim için tercih ettiğim bir şey değil, para lazım). bir ihtimal süreci ailemin yanında memlekette geçirerek, harcamaları minimuma indirmeyi deneyebilirim.

yoksa vakıf üniversitesine başlayıp, atamam gerçekleşince kaçayım mı (bu da etik değil)?
0
gmzo
(19.01.17)
vakıf üniversitesi için yedekte bekleyen kişiyi düşün. onun hakkının yanmasını umursuyorsan vakıf üniversitesini pas geçip ailenin yanında takıl bir süre. umursamıyorsan ve prosedür olarak mümkünse vakıf üni.'ye gir, ardından devlete geç.
0
zgrydn
(19.01.17)
fizyoterapist bir arkadaşım kasımda atandı halen göreve başlayamadı. güvenlik soruşturması devam ediyormuş.

diğer konularda bir fikrim yok :/
0
belkider
(19.01.17)
Devlete gir. Vakıf üniversitesinde ısrar etme.
0
yaren
(19.01.17)
Vakif universitesi sozlesmesinin sartlari agir olabilir, hic imzalama bile. Guvenlik sorusturmam taaa 2014'te 2 ay surmustu (ki normal insanlarin 10 gun suruyordu). Ben olsam devleti beklerdim sanirim. Su anki is yerin idare edebilirse bence konus.
0
evrim halkasi
(19.01.17)
bildiğim kadarıyla bu güvenlik soruşturması tahmininden uzun sürebilir. ara sıra memurlar.nete giriyorum da öyle bir durum var.
en önce kendini düşünerek, kimseyi de mağdur etmeden(ne kadar mümkünse)onu yap derim.
ayrıca hem evliliğin, hem sınav sonuçların için tebrikler
0
limoncello
(19.01.17)
önce ofisle bir görüş bakalım.
senin yerine birini aldılar mı? senin biraz daha kalman işlerine geliyorsa belki kal diyeceklerdir.
0
niye ama
(19.01.17)
Çevremden fikir aldım, insanlar genel olarak vakıf üniversitesindeki kadromu hemen yakmamamı öneriyorlar devletin işleri belli olmayacağı için. Yarın bir sözleşme örneği isteyeceğim.

Aklıma takılan bir konu var. Pazartesi gidip belgelerimi devlet üniversitesine teslim etsem, süreci başlattıktan sonra vakıf üniversitesinde çalışmaya başladığım için sıkıntı çıkar mı?
0
🌸gmzo
(19.01.17)
vakıfta başka, sonuçta özel sektör istifa edip gidersin.
0
nuisance
(19.01.17)
Kazandığın devlet üniversitesi 50/d kadrosuna atama yapıyorsa, yine bir gün işsiz kalacaksın demektir. Devlet'e kapağı attım diye düşünme.
0
piotr
(20.01.17)
(5)

penti'deki korseler

gmzo
iş görür mü? amaç fazla sıkmasın ama biraz toparlasın.örnek:https://www.penti.com/ten-control-yuksek-bel-slip-korse-zidPLCNYBSK10SK-SKIhttps://www.penti.com/ten-nu-basic-kisa-tayt-zidPLNUBKST12IY-SKIhttps://www.penti.com/ten-rengi-sikmadan-toparlayan-pacali-korse-zidPCDP554C15SK-57Yhttps://www.penti
iş görür mü? amaç fazla sıkmasın ama biraz toparlasın.

örnek:

www.penti.com
www.penti.com
www.penti.com
www.penti.com
0
gmzo
(11.01.17)
penti değilde ten'in korseleri efsane :)
bende şu ürün var 1,5 yıldır acayip severek kullanıyorum:
www.ten.com.tr
özellikle tüm gün giyilebilir serilerini öneririm. alan arkadaşlarımda çok memnun kaldı.
0
yue
(11.01.17)
Pentinin Kore'leri çok kötü alma
0
fasulyek
(11.01.17)
2tane aldım vakti Zaman'ında ikisi de çöp.
0
fasulyek
(11.01.17)
@yue kadıköy tarafında ten ürünleri satan bir yer var mı acaba bildiğiniz?
0
🌸gmzo
(11.01.17)
@gmzo
facebook sayfasından sor anında ilgileniyorlar. ben küçük bir yerde yaşadığım için denemeden almıştım, hangi beden sipariş edeceğimi falan da yardımcı oldular.
0
yue
(11.01.17)
(3)

analog kamera enstantene sorunu

gmzo
ağustos ayında aldığım minolta x-300 kameramın perde hızında bir sorun var gibi hissediyorum. şu an içinde film olduğu için açıp kontrol edemedim, ama 1/30'dan itibaren (1/30, 1/60, ...) tüm enstantene ayarlarında perde hızı aynı kalıyor gibi hissediyorum sesinden. sanki hepsini 1/500 veya 1/1000'de
ağustos ayında aldığım minolta x-300 kameramın perde hızında bir sorun var gibi hissediyorum. şu an içinde film olduğu için açıp kontrol edemedim, ama 1/30'dan itibaren (1/30, 1/60, ...) tüm enstantene ayarlarında perde hızı aynı kalıyor gibi hissediyorum sesinden. sanki hepsini 1/500 veya 1/1000'de çekiyormuş gibi. düşük enstanteneleri denedim, onlarda sorun yok gibi. bulb modunda da sıkıntı yok.

sizce sorun nedir? tamir edilebilir mi? çok üzüldüm yahu.
0
gmzo
(08.01.17)
Filmleri banyo edip görmeden bir şey demek doğru olmaz çünkü reflex kameralarda baskın olan (sizin duyduğunuz) ses, yukarı doğru katlanan aynanın sesidir genelde. O da enstantene hızına göre pek değişmez.
0
para bende
(08.01.17)
Bununla birlikte dediğiniz gibi bir sorun çıkarsa üzülmenize hiç gerek yok. Bilen bi usta tarafından tamiri gayet mümkün (içerdeki ayar-çark mekanizması yayı kurtuluyor genelde). Zenitlerde çok sık oluyor.
0
para bende
(08.01.17)
@para bende bir an önce filmi bitirip sonuçlara bakayım o halde, olmadı hayyam'a götüreyim:) teşekkür ederim
0
🌸gmzo
(08.01.17)
(12)

Hava sebebiyle evde kaldım, güzel bir film izleyeyim.

okuyamıyom ben ya
Böyle insana yaşam enerjisi versin, içini sıcacık yapsın lütfen. Aslında aylardır vakitsizlikten izleyemiyorum dediğim bir sürü film vardı. Ancak şimdi vakit oldu ya o filmlerin hepsini unutuverdim. Tavsiyelerinizi bekliyorum, teşekkür ediyorum.Evde kalın çıkmayın çok soğuk olacak diyolla. <3
Böyle insana yaşam enerjisi versin, içini sıcacık yapsın lütfen. Aslında aylardır vakitsizlikten izleyemiyorum dediğim bir sürü film vardı. Ancak şimdi vakit oldu ya o filmlerin hepsini unutuverdim. Tavsiyelerinizi bekliyorum, teşekkür ediyorum.

Evde kalın çıkmayın çok soğuk olacak diyolla. <3
0
okuyamıyom ben ya
(06.01.17)
as good as it gets
bucket list
little miss sunshine
0
orange coffee
(06.01.17)
taste of tea
0
lesmiserables
(06.01.17)
chef (2014)
0
olkol
(06.01.17)
ben de evde kar izleyenlere şarkı göndereyim en güzelinden.

play.spotify.com
0
tutmayın küçük enişteyi, salıverin gitsin
(06.01.17)
kimse yazmadan amelie diyim
0
basond
(06.01.17)
ya tam filmleri araştırmaya giriştim, tvde hababam sınıfı çıktı karşıma. ne yapsam bilemedim. yeni bi film mi yoksa milyonuncu kez hababam mı ^^
0
🌸okuyamıyom ben ya
(06.01.17)
we're the coopers! kesinlikle tavsiye ederim. christmas geçti ama olsun, mis gibi filmdir.
0
headredhead
(06.01.17)
gmzo
(06.01.17)
The grand budapest hotel, before sunrise,taare zameen par.
0
whysoweird
(06.01.17)
wild tales
0
wildboy
(06.01.17)
dur dur ben soylıcem volver
0
hopp
(06.01.17)
limonata.
0
dave87
(07.01.17)
(13)

Karınız Nasıl?

jesterdvine
Az önce "Çerkezköy'den İstanbul'a gelmeye çalışıyorum" diyen bir arkadaşım foto yolladı. Orada 3'te başlamış kar ve akşam durum bu Sizlerde nasıl?
Az önce "Çerkezköy'den İstanbul'a gelmeye çalışıyorum" diyen bir arkadaşım foto yolladı.

Orada 3'te başlamış kar ve akşam durum bu

Sizlerde nasıl?
0
jesterdvine
(06.01.17)
bahçelievlerde yağmur var.
edit: kar var ^_^
0
headredhead
(06.01.17)
fatih'te daha yok ama hava sıcaklığı 0.5 santigrat derece. yavaş yavaş tüm istanbul'u alacak böyle, gece bu kadar kar almayan yer kalmaz herhalde istanbul'da. fatih diyorum yahu, burası için bile gece -3 diyor.
0
der meister
(06.01.17)
gayrettepe'de yağmur gibi bir şey yağıyor.
0
sir gawain
(06.01.17)
Beylikdüzü - Etraf beyaz.
0
himmet dayi
(06.01.17)
Beylikdüzü'nde 15 dakika önce halk arasında bulgurcuk denilen şey yağıyordu. Böyle kar ve dolu arası. Dolu gibi yağan kar. Yerler merler kaygandı. Şimdi bakıyorum, yuhannes, 15 dakikada bembeyaz olmuş ortalık.
0
aychovsky
(06.01.17)
Hadimkoy yolu feci karli birkaç saattir
0
all girls dream
(06.01.17)
Baltalimanındayım, yağış yarım saat önce başladı, baya yoğun yağıyor.
0
bfm
(06.01.17)
ben de güncelleme yapayım: burada da yaklaşık yarım saattir kah yoğun kah sakin ama durmaksızın yağıyor, hava sıcaklığı -0.5 santigrat dereceye düştü. bu ılık, iğrenç, uğursuz yer bile bu kadar erken başladıysa coşmaya istanbul geneli müthiş olacak demektir. daha gecesi var bunun
0
der meister
(06.01.17)
bakırköy'deyim, her yer bir anda kar oldu :)
0
sayns
(06.01.17)
Başlığa istinaden: bekarım, karım yok.
Soruya istinaden: Yeşilköy, yağıyor. Yerler falan tuttu.
0
d max
(06.01.17)
merter
kar tuttu yolları kapladı
0
basond
(06.01.17)
Burada kar falan yok henüz. Eskişehir yolundan bildiriyorum.
0
köstebek kurabiye
(06.01.17)
kadıköy, hayatımda gördüğüm en hızlı tutan kar O.o
0
gmzo
(06.01.17)
(8)

doktorun yazdığı antibiyotik

gmzo
ara ara nefesim yetmiyormuş hissi yaşadığım ve geçen akşam derin nefes alırken göğsümden gelen düdük sesi yüzünden bugün doktora, göğüs hastalıkları uzmanına gittim.alerjiye bağlı astım ve hafif mikrobiyal bronşit var dedi. 1 adet inhaler (respiro), 1 adet alerji hapı (desmont), 1 adet nazal sprey (
ara ara nefesim yetmiyormuş hissi yaşadığım ve geçen akşam derin nefes alırken göğsümden gelen düdük sesi yüzünden bugün doktora, göğüs hastalıkları uzmanına gittim.

alerjiye bağlı astım ve hafif mikrobiyal bronşit var dedi. 1 adet inhaler (respiro), 1 adet alerji hapı (desmont), 1 adet nazal sprey (mometix aq) 1 de antibiyotik verdi (avelox).

sözlükte antibiyotiğin başlığına bakayım dedim, bakmaz olaydım. ölüm kalım meselesi olmadıkça kullanılmamalı yazan var, babamı ölüme götürüyordu yazan var. şöyle de ayrıntılı bir entry var benzer ilaçlarla ilgili: eksisozluk.com

zaten herhangi bir doktorun 4 ilaç birden yazdığını hatırlamıyorum, bir de bunları okudum moralim bozuldu iyice. bunları kullan 18'inde tekrar gel dedi bir de. ne yapacağım :(
0
gmzo
(06.01.17)
uzun süre yaşadığım sinüzit problemi sonucu doktorun "artık topla tüfekle bu işe giriyoruz" demesinden sonra verdiği antibiyotik. bende yan etkisi tansiyonla ilgili oldu. soğuk soğuk terler döktüm ama yine de bitir dediği için bitirdim. Şimdiki aklım olsa kullanmazdım. zaten sinuzit yineledi ve sonunda ameliyat olmak zorunda kaldım. doktor değilim, doktorun dediğini yapma diyecek halim yok ama bana bi daha yazsalar bendeki etkilerini soylerim başka bir şey yazmasını rica ederim.
0
amuzende
(06.01.17)
linki verdiğin arkadaş kafayı bu antibiyotikle bozmuş biri. duyuruda da benzer ithamları vardı, sağlık çalışanları olarak herkes anlatmıştı ama anlamamakta ısrar etmişti, silmediyse tartışmaları bulabilirsin
0
la noix
(06.01.17)
solunum yolu hastalıklarına yazılan bir antibiyotik. herkeste aynı yan etkileri yapacak diye bir şey yok. eğer düzgün tedavi edilmezse bronşiektaziye cerrahiye kadar gidebiliyor bu solunum yolu hastalıkları. bence tedavini olmaya bak sen, sağda solda okuduklarını boşver. yazan doktor emin ol o ilacı senelerce okudu ve yüzlerce hastaya yazdı.
0
shotgunwoman
(06.01.17)
doktor değilim.

avelox siprofloksasin etken maddeli bir antibiyotik. arkadaşın entry'de yazdığı kadar abartılacak bir durum olduğunu sanmıyorum. bazı durumlarda, mrneğin epilepsisi olanlarda kullanılamıyor, o gibi yan etkileri var, ama birçok enfeksiyonun tedavisinde kullanılıyor.

doktor yazdıysa kullanın diyeceğim, lakin ben de bu konuda doktorlara çok kırgınım. yeri gelmişken içimi dökeyim. şimdi doktor arkadaşlar kusura bakmasın da, kulağı ağrıyor diye 4 yaşındaki oğlumu doktora götürdüm, "orta kulak iltihabı" dedi (bu kaçıncı, her kış 1-2 sefer oluyor), basınç testi falan yapıldı, sağda daha çok olmak üzere iki tarafta da var. hani demişsiniz ya dört ilaç yazdığını hiç görmedim diye. ufacık çocuğa üç tane ilaç yazdı. biri ceftinex antibiyotik şurup, biri iliadin burun spreyi, biri de zyrtec şurup.

ben prospektüs okumayı severim. eczaneden almaya gidiyorum. zyrtec alerji ilacı değil mi diyorum, evet burun akıntısı diye vermiştir diyor. iliadin yetişkin spreyi, yine eczacıya pediatrik yazmamış diyorum, "4 yaşındaysa ondandır" diyor (oysa prospektüsüne 6 yaşından küçük çocuklarda kullanılmaz yazıyor. 5 gün kullan yazmış, prospektüsünde 3 günden fazla kullanılmamalıdır yazıyor). eve geliyorum toz antibiyotiği hazırlayacağım, prospektüse bakıyorum 18 kilograma kadar çocuklara (ki benim sıpa 16 kilo) günde iki defa yarım ölçek yazıyor. oysa doktor iki defa 1 ölçek yazmış.

toplamda üç ilaç yazmış, üçü de ofsayt.

1. antibiyotiği olması gereken dozdan bir kat fazla yazmış
2. burun spreyinin pediatriği varken yetişkin olanını yazmış
3. 3 günden fazla kullanılmaması gereken burun spreyine 5 gün kullan yazmış
4. hiç alerjik bir durum olmadığı halde sırf burnu akmasın diye alerji şurubu yazmış

4 yaşındaki çocuğa. şimdi gel de doktorun yazdığına güvenip sorgusuz sualsiz kullan.

antibiyotik içindoktoru arayıp söyledim "hee 125 mg olandan yazmamış mıyım, 250 mg olandan ise yarım ölçek vereceksiniz doğru" dedi. açıp sormasam fazla fazla içirecez ufacık çocuğa. ne yazdığından haberi yok adamın. ötekileri sormadım artık.

antibiyotiği yarım ölçek verdim, iliadin'in pediatriği evde vardı zaten, 3 gün onu sıktım, zyrtec'i de hiç vermedim. burnuna sf sıkıp sıkıp sümkürtüyorum üç posta.
0
kibritsuyu
(06.01.17)
@la noix silmiş sanırım bulamadım. takıntılı olduğu belli, ben de aslında duyuruyu sağlık çalışanları içimi rahatlatsın diye açtım biraz, teşekkür ederim.

@shotgun doktorlara karşı önyargılı değilim, senelerce okuduğunun ve yüzlerce hastaya yazdığının da farkındayım. tedavi olmam gerektiğini de biliyorum. araştırmak hataydı belki zaten ama öyle ya da böyle ilaçların yan etkileri olabiliyor. bu tarz şeyleri okumak da insanı endişelendiriyor. kaldı ki doktorlar da insan ve hata yapabilirler, şu veya bu sebeple de her hastaya gerektiği kadar vakit ayırıp ilgilenemeyebiliyorlar özellikle türkiye'de. @kibritsuyu'nun verdiği örnek gibi. senelerdir pcos hastasıyım ve yasmin kullanıyorum, her sene kadın doğum'a kontrole gidiyorum. yıllar boyu bir tanesi de insülin direncin de olabilir pcos'a bağlı olarak diyerek endokrin uzmanına yönlendirmedi. kendi yaptığım araştırmalar sonucu endokrinolojiye gittim ve insülin direncim olduğunu öğrendim. demem o ki türkiye'de hastaların doktorlara saygısız davranışları olabilir, siz de bu yüzden içinde "emin ol" geçen cümlelerle savunmaya geçiyor olabilirsiniz ancak insanın kendi sağlığıyla ilgili bir duruma temkinli yaklaşması, araştırması ve soru sormasında yanlış bir durum yok. üslup önemli.
0
🌸gmzo
(06.01.17)
doktor değilim ama burada belki 50 kere yazdım, gene yazacağım. antibiyotik, özellikle de ciprofloksasin içeren hiçbir antibiyotiği kullanmayın. entryde yazılanları oturup olumadım ama muhtemelen doğrudur. ciprofloksasin içeren antibiyotikler hastalığınızı şıp diye keser, allah razı olsun bunu yazan doktordan dersiniz. ama eroin de ilk çıktığında ilaç olarak kullanılıyordu, hem de ota boka kullanılıyordu. çünkü gerçekten çok işe yarıyordu. he sıkıysa şimdi de kullansınlar.

yazan doktoru ve tüm diğer doktorları tenzih ederim, kötü bir niyetleri olmadığına da neredeyse eminim. ama gene de bilemeyiz. çünkü ilaç firmalarının da para kazanması lazım.

antibiyotik insan ömrünü uzatan mucizevi bir buluştur evet. ama siz yok grip oldum, vay çenem acıdı diye antibiyotik kullanırsanız ileride olduk olmadık bağırsak hastalıkları ve daha birçok başka hastalıkla karşılaşabilirsiniz. en kötüsü de o zaman hiçbir doktor size "çok antibiyotik kullandığınız için böyle olmuş" demez.

son olarak 3.dünya ülkesi bile olmadığımızı hatırlatır ve dünyanın en gelişmiş ülkelerindeki antibiyotik kullanımlarına göz atmanızı tavsiye ederim. karar gene sizin.

geçmiş olsun.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(06.01.17)
@istanbul kanatlarimin altinda cevap için teşekkür ederim ama, cevapları okumadığınız gibi benim yazdıklarımı da okumadınız sanıyorum? :) grip olduğum için veya çenem ağrıdığı için kullanmayacağım, bundan önce de en son antibiyotiği idrar yolları enfeksiyonu için kullanmıştım o da 3 sene önceydi. şimdi de doktor mikrobiyal bronşitim olduğu için yazdı.
0
🌸gmzo
(06.01.17)
okudum tabiki. ama bunlar biraz basit kalıyor işte antibiyotik kullanımı için. en azından benim gözümde öyle.

örneğin idrar yolu enfeksiyonunda da direk cipro yazarlar. ama piyeloseptyl adındaki antiseptiğin (antibiyotik değil) kullanımı da iş görür. ama çoğu doktor antibiyotik yazar. daha önce bu hastalığı geçirdim, ondan biliyorum.

bronşit olmadım hiç ama o da antibiyotiğe gerek olmadan başka ilaçlarla geçebilir gibi geliyor. tabi hala daha doktor değilim.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(06.01.17)
(4)

Nasıl evlenme teklifi aldınız?

fasulyek
Ya da hiç teklif almandan evleniniz de var mı?
Ya da hiç teklif almandan evleniniz de var mı?
0
fasulyek
(03.01.17)
evlenmedim ama erkek halimle iki kere evlenme teklifi aldım. yüzüksüz olduğu için reddettim :p
0
tughan
(03.01.17)
Elbette var, reel de Öyle filmlerdeki gibi sahane organizasyonlar olamıyor malesef. Şova gerek yok
0
gazozailacatmauzmani
(03.01.17)
moda sahilde başbaşa otururken etti
0
sta
(03.01.17)
evde "bi dakika gelsene" dedi, sarılıp omzumun arkasından yüzük çıkarıp "evlencen mi benimle" dedi ^^ sürpriz oldu baya çünkü evlilik teklifiyle ilgili beklentim yoktu, uzun süredir ilişkimiz vardı ve evlenme kararını almış gibiydik zaten.
0
gmzo
(03.01.17)
(6)

İstanbul yüksek lisans

kaya1453
76 ea ales, 70 yds, 2.77 not ortalaması ile istanbul içinde yüksek lisans yapabilir miyim? hedef tecili uzatmak.
76 ea ales, 70 yds, 2.77 not ortalaması ile istanbul içinde yüksek lisans yapabilir miyim? hedef tecili uzatmak.
0
kaya1453
(02.01.17)
vakıf üniversitelerinde rahat yaparsın.
0
pinkpeony
(02.01.17)
vakıflar pahalı değil mi ama? devlette olmaz mı? tezsiz de varmış bu arada onlara girmek daha kolay sanırım.
0
🌸kaya1453
(02.01.17)
torpilin yoksa devlet zor. özel üniversitelerde rahat rahat kabul alırsın.
0
solskjaer
(02.01.17)
peki tezsiz yüksek lisansa nasıl alıyorlar? puan şartı yok. ilk gelen alır gibi bir şey değildir heralde?
0
🌸kaya1453
(02.01.17)
şartı olmasa da tezsizde puana göre sıralarlar seni. onun dönemlik harçları yüksek, onu da hesaba katınız.
0
tuzumkuru
(02.01.17)
bence direkt "devlet olmaz" demek mümkün değil. alanınızı bilmiyorum ancak mimarlığı örnek gösterecek olursam, yüksek lisans alımı sırasında portfolyo, referans mektupları, mülakat, bazı okullarda bilim sınavı da göz önünde bulunduruluyor. örneğin iyi bir portfolyo, düşük lisans not ortalamasının önüne geçer. sizin de ayrıca gerçekleştirdiğiniz çalışmalar (proje, makale, vs.) ve başarılarınız varsa, bu puanlar gayet de yetebilir.
0
gmzo
(02.01.17)
(14)

İşe yakın oturmak mı yoksa istediğin semtte oturmak mı?

uzdeniz
arkadaşlar 2 ay sonra yıllardır hayalini kurduğum işe başlıyorum. sözleşmeler filan imzalandı. işyeri istanbul levent'te bir plazada. kazancım iyileşiyor o yüzden, şimdi ev de değiştirmek istiyorum. bir türlü karar veremedim, hep yaşamak istediğim kadıköy'de mi bir eve çıksam yoksa işe yürüyüş ya d
arkadaşlar 2 ay sonra yıllardır hayalini kurduğum işe başlıyorum. sözleşmeler filan imzalandı. işyeri istanbul levent'te bir plazada. kazancım iyileşiyor o yüzden, şimdi ev de değiştirmek istiyorum.

bir türlü karar veremedim, hep yaşamak istediğim kadıköy'de mi bir eve çıksam yoksa işe yürüyüş ya da metro mesafesinde bir yere mi çıksam?

mesai 8-6 olacak gibi. haftada iki gün de iş çıkışı bilgi'nin santral kampüsüne gitmem gerekiyor bu arada.

siz olsanız ne yapardınız? hep kadıköyde oturmak istedim ama genellikle para yüzünden yapamadım, yaş da geçiyor.
0
uzdeniz
(31.12.16)
eskiden olsa vakitten kazanın derdim ama şu an farklı düşünüyorum.
hayata bir kez geliyoruz. istediğinizi yapın. kadıköy'de yaşamak istiyorsanız kadıköy'de yaşayın. insan mutlu olacağı şeyi yapmakta özgür olmalı.

ben mesela eve bir kaktüs aldım. saçma bir şekilde gelip gidip ona bakmak bana mutluluk veriyor. siz de, kadıköy'de eve çıkınca, belki eve yorgun bir halde geç vakitte geleceksiniz ama evde geçireceğiniz zamanın kalitesi artacak, kıymetlenecek ve kendinizi huzurlu hissetmenizde yardımcı olacak.

baktınız çok yorucu oluyor, kadıköy'ü bırakıp karşıya taşınırsınız... ne olacak.
0
nax
(31.12.16)
istediğim semtte oturdum (kadıköy) tahammül edemedim işe yakın semte taşındım (mecidiyeköy)

10000000 kat daha mutluyum.
0
tchuck
(31.12.16)
kadıköy eski kadıköy değil +1
bi de yolda geçireceğiniz saçmasapan zamanlara çok yazık. ondan sonra kadıköy'e gelip keyfini çıkaracak haliniz kalacak mı acaba o kadar yol ve trafikten sonra.

Levent daha sakin gerçekten. (İçerileri)
0
neynep
(31.12.16)
kesinlikle ise yakin oturmak. istediginiz zaman hafta sonlari gider kadikoy'de takilirsiniz yine.
0
aliza
(31.12.16)
Beşiktaş ta otur. Köprü trafiği çekilmez her gün her gün
0
fasulyek
(31.12.16)
İşe yakın tabii ki.
0
komando kani var bende
(31.12.16)
10 dakika fazla uyuyayım diye ağladığım oluyor, işe yakın oturmak tabii.
0
nice tnetennba
(31.12.16)
kesinlikle işe yakın.
0
basond
(31.12.16)
işe yakın otur kadıköye gezmeye gidersin +1
0
sta
(31.12.16)
İşe yakın tabii kiii.
0
megalomaniac
(31.12.16)
işe yakın oturmak kadar hayat kalitesini yükselten bir şey daha yok sanırım. işe yürüyerek 4 dk'da varıyorum. yok böyle bir lüks.
0
köstebek kurabiye
(31.12.16)
işe yakın oturmak önemli tabii. şimdiye kadar kadıköy'de oturuyordum, önceleri fındıklı'ya okula gidiyordum vapurla, sonra iki sene caddebostan'a işe gittim.

ama şimdi şubat'ta yeni işe başlayacağım, çekmeköy'de. işe yakın oturmak için taşınmayı filan düşünmüyorum şimdilik, öyle ya da böyle kadıköy'e dönmek, haftasonumu burada geçirmek istiyorum. 6 senenin alışkanlığı da var tabii.
0
gmzo
(31.12.16)
bence de işe yakın otur. mesai zaten 6 da bitiyormuş. kadıköy e yorgun argın eve gelecen napcan. dışarı adım bile atmiycan belki. bir de bilgi ye gidecekmişsin. bana göre işe yakın otur. levent ten kadıköy e haftasonu ya da gitmek istediğin vakit zorlanmazsın zaten. hem levent de iyidir bence. kötü bir semt falan desen hadi neyse belki
0
faik abi
(01.01.17)
Besiktas cok uygun sanki, ortami da kadikoye benzer, hafts sonlari vapurla kadikoye gecersin, mis
0
kaset
(01.01.17)
(11)

babasına peder diye hitap eden kadın

baba jo
ben sanırım hiç duymadım bir kadının babasından peder diye bahsedişini, siz duydunuz mu? babasına peder diyen kadınların az olduğunu siz de düşünüyorsanız; sizce neden?
ben sanırım hiç duymadım bir kadının babasından peder diye bahsedişini, siz duydunuz mu? babasına peder diyen kadınların az olduğunu siz de düşünüyorsanız; sizce neden?
0
baba jo
(28.12.16)
Peder çok erkek ağzı, ondan olabilir.
0
angelus
(28.12.16)
Annem "Peder Bey" der. Annem üvey anne ile büyümüş. Üvey anne baba dedirtmemiş. Belki 1950'li yıllarda peder kullanımı biraz daha yaygındır ama çok da tutmamış niyeyse, onun yerine baba tutmuş. Doğrudan Farsça bir kelime ve şu an kullandığımız bir ton Farsça kelime varken, hangisi neye göre tuttu bilmiyorum. Belki söylenişi kolay diye, belki ana kelimesine daha yakın diye, belki de zamanın politik nedenleri, belki daha kolay bir alternatifi olduğu için.
0
aychovsky
(28.12.16)
@angelus; evet ama neden ki, cinsiyetçi değil küfür değil ayıp değil. eyvallah da bununla aynı durumda, eyvallah diyen kadın da pek az.
0
🌸baba jo
(28.12.16)
Tamam cinsiyetçi değil de bi erkek de "Ya bizim peder de..." diye cümleye başladığı zaman benim kafamda tespih çeken Doğan görünümlü Şahin kullanan sahte Adidas eşofman giyen bi apaçi karakter canlanıyor, kadınlar da belki benzer şeyler düşündüğü için kullanmıyordur.
0
angelus
(28.12.16)
bence babasına peder diyen kadına hemen kadın demeyin.
bi t*ş*kları yoklayın, yerinde duruyor olabilirler.
0
tchuck
(28.12.16)
benim arkadaşım (kadın) önceden diyordu. peder dediği zamanlar babasıyla ilişkileri kötüydü. sonra düzelttiler, son 2 senedir filan baba diyor.

bence bu peder deme durumu her şekilde babayla araya mesafe koyma isteğinden ortaya çıkıyor. t*şakla, tespihle alakası yok yani.
0
gmzo
(28.12.16)
abi hacı diyen kızların peder versiyonu
0
eja
(28.12.16)
ben de hiç babasından peder diye bahseden kadın görmedim.
@gmzo bence doğru tespit yapmış.
babaasıyla arasına mesafe koymak isteyenler kullanıyor daha çok bu peder kelimesini.
0
pangea
(28.12.16)
yukarıdaki bazı arkadaşlara katılıyorum. ölmüş babamla aram gayet bozuktu. o nedenle kendisinden bahsederken baba demekten hoşlanmıyorum. ve peder kelimesini kullanıyorum. kadınım.
0
kedili madam
(28.12.16)
ben tercih etmem, şekil gibi duruyo gibi geliyo. Ama "hatun" diyenden aşırı tiksinirim. kadın ya da erkek.
0
neynep
(28.12.16)
bazı sözler kadının ağzında eğreti duruyor peder de onlardan biri. ha ben peder diyen erkeğe de kıl olurum o ayrı.
bu arada @aychovsky nasıl izin vermez ya pis kadın:(
0
pamuk helvalar cebe
(28.12.16)
(3)

istifa süreci

gmzo
yarın şirkete işten ayrılacağımı bildireceğim, şubat ayında bir vakıf üniversitesinde işe başlayacağım. ihbar sürem 6 hafta, ben bu süreyi kullanmak istiyorum. işveren istifa sonrası ihbar kullandırtmak istemiyorum diyebilir mi?dilekçeyi önlerine koymadan önce konuşacağım tabii, böyle bir durumda ha
yarın şirkete işten ayrılacağımı bildireceğim, şubat ayında bir vakıf üniversitesinde işe başlayacağım. ihbar sürem 6 hafta, ben bu süreyi kullanmak istiyorum. işveren istifa sonrası ihbar kullandırtmak istemiyorum diyebilir mi?

dilekçeyi önlerine koymadan önce konuşacağım tabii, böyle bir durumda hazırlıklı olmak adına soruyorum. 6 hafta ihbar sürem var, yıllık izin ve iş arama iznini toplam olarak düştüğümde 3 hafta 2 güne düşüyor. niyetim bunu bu şekilde uygulamak ama nasıl bir yol izleyeyim?
0
gmzo
(27.12.16)
İhbar ücretini vererek seni işten çıkartabilir, süreni beklemeden...
0
st curse
(27.12.16)
@st curse teşekkürler, istifa etsem de ihbar süresi her şekilde hakkım, doğru mudur? öyle yapmak isterlerse de işime gelir tabii ki.
0
🌸gmzo
(27.12.16)
Çok özür dilerim. Uyku sersemliğinden hatalı cevap vermişim. Sizi işten çıkartırsa ücret ödemek zorunda değil siz istifa ettiğiniz için.. Hatalı cevap için özür dilerim.
0
st curse
(27.12.16)
(7)

dolandırıldık. hukukçulardan yardımcı olabilecek var mı?

istanbul kanatlarimin altinda
merhaba biz dolandırıldık. şimdi ne yapmalıyız bir bilen var mı?olay şöyle. biz 30-40 kişilik bir grubuz. geçtiğimiz ekim ayında sahibinden.com üzerinden yılbaşı akşamı için günlük villa kiraladık. bu villayı daha önce kiralamıştık, kiralayanı tanıyorduk, evi biliyorduk. ücret olarak 2300 lirada anl
merhaba biz dolandırıldık.

şimdi ne yapmalıyız bir bilen var mı?

olay şöyle. biz 30-40 kişilik bir grubuz. geçtiğimiz ekim ayında sahibinden.com üzerinden yılbaşı akşamı için günlük villa kiraladık. bu villayı daha önce kiralamıştık, kiralayanı tanıyorduk, evi biliyorduk. ücret olarak 2300 lirada anlaştık ve adamın hesabına bütün parayı ekim ayında yatırdık. "neden böyle yaptınız gerzekler" derseniz detaylar için bkz. www.eksiduyuru.com

15 aralık günü son kez bu adamla konuştuk ve ev konusunda bir problem olmadığını söyledi.

bu arada bu adam maks 25-27 yaş civarlarında, görseniz ay ne efendi çocuk diyeceğiniz, gözlüklü, tombik, sıradan bir çocuk.

dün tekrar teyit için aradığımızda ulaşamadık. facebook'tan yazdık, mesajımızı görmesine rağmen bize dönüş yapmadı. meğer taksiciymiş, facebook profilinden çalıştığı taksi durağını bulduk. aradık, kimse nerede olduğunı bilmiyordu.

biz de kiraladığımız eve gittik bugün. orada evin asıl sahiplerini bulduk. öğrendik ki kiraladığı ev kendisinin değilmiş. aslında zamanında ev sahipleri bununla anlaşmış, adam evi günlük kiraya verip kira üzerinden komisyon alıyormuş. (bu yasal bir şey, herkes yapıyor) ancak evin sahipleri geçtiğimiz kasım ayında artık evi böyle günlük kiraya vermekten vazgeçmişler ve dolandırıcıya söylemişler. ama bizim evi tuttuğumuzdan ve para verdiğimizden haberleri yokmuş. meğer bu dolandırıcı bizden başkasını da aynı bizim gibi dolandırmış. belki de çok daha fazla kişiyi dolandırdı, şimdilik bilmiyoruz.

biz ev sahiplerinden dolandırıcının kardeşinin ve babasının cep telefonlarını ve ev adresini aldık. dolandırıcının babasına gittik. babası gariban bir adamcağız. tam leyla ile mecnun'daki iskender abi gibi. üstelik o da taksici. neyse, çok üzüldü. karşımızda ne yapacağını bilemedi. "ben de oğluma ulaşamıyorum birkaç gündür. kesin bir şeyler karıştırıyor diyordum. benim oğlum hep böyle yapıyor, ben bunu adam edemedim." diyip durdu. neyse, ne kadar borcu var dedi 2300 lira dedik. şimdi ödeyemem durumum yok dedi. belli ki cidden yok. senet imzaladı bize, "bir ay sonra ellerimle getireceğim paranızı, söz" dedi.

yani maddi zararımız karşılanacak. ancak bu dolandırıcının yaptığı yanına kalmasın istiyorum. biz yılbaşında evsiz kaldık hadi neyse de, adam belli ki çok kişiyi dolandırmış, gene yapabilir. bir de babasına çok üzüldüm. kim bilir adam kaç kişiyle böyle uğraşıyor :(

elimizde parayı yılbaşı akşamı için gönderdiğimize dair açıklamalı banka dekontu, dolandırıcının kardeşinin iban'ı, dolandırıcıyla yaptığım birçok whatsapp konuşması, ev adresi, çalıştığı yer bilgisi falan var. bir de babasından 2300 liralık senet. malesef bir kira sözleşmemiz yok. gene de bu bilgilerle mahkemeye başvursak bir sonuç elde edebilir miyiz?
0
istanbul kanatlarimin altinda
(27.12.16)
siz sonuna kadar haklisiniz ancak babasinin durumu ortada ise 2300 seneti tahsil etmeniz hos olmaz. ha beraber calisiyorlardir fln bilemem tabi, ama suc sahsidir babasi safmis belli mahcup olmus senet imzalamis ama adamin kanunen bu sekilde bir zorunlulugu yok. savciliga gidip sikayetci olacaksiniz baska yolu yok bunun.
0
oscar
(27.12.16)
Hukuki boyutları bilmiyorum da babasına senet imzalatmak bana da acımasız geldi :/
0
gmzo
(27.12.16)
şikayetçi olsak elimize bir şey geçer mi onu merak ediyorum asıl. sonuçta elimizde kira sözleşmemiz yok. son paragrafta yazdıklarım var sadece.

aylarca mahkemelerle uğraşıp avukatlar tutup bi de sonuç alamazsak? ya da muhteşem adalet sistemimiz sayesinde biz suçlu falan çıkarsak? "zaten kızlı erkekli parti vereceklermiş" falan derlerse?
0
🌸istanbul kanatlarimin altinda
(27.12.16)
@oscar @gmzo babası abartı derecesinde fakir bir adam değil. gayet üstü başı temiz işinde gücünde ve yaşı da 45 yoktur. bildiğimiz taksici. mağdur edebiyatı yapmayalım lütfen. üstelik kendisi dedi senet diye, biz bişey demedik.

hem giden para benim param ve ben de baya bi zor kazandım o parayı. bi günlük villa kiraladım diye zengin sandınız galiba :) ama bütün aralık ayı boyunca doğalgaz faturası gelmesin diye evde üst üste 4 kazak ve 2 kediyle oturdum ben :)
0
🌸istanbul kanatlarimin altinda
(27.12.16)
Mağdur olan taraf sizsiniz acımayın kimseye.
Atasözümüz bile var "acıma yetime döner koyar götüne" diye.

Savcılığa başvurun, siz suçlu falan sayılmazsınız korkmayın. Sözleşme vs olsaydı daha iyiydi tabi ki. Sonucu bilemiyorum.
0
arockm
(27.12.16)
ben hakkinizi tabi arayin diyorum, sonuna dibine kadar haklisiniz, ama babasinin senet vermesi tahsili de bir o kadar haksiz bir konu bunu diyorum. mahkeme kismi kesin uzun surecektir bir de adamin parasi ustune kayitli bir sey yokda bisey de alamazsiniz.
0
oscar
(27.12.16)
geçmiş olsun, 27 yaşında adamın 45 yaşına gelmemiş babası olması çok olağan olmasa da eğer babası ödemeyi teklif ettiyse ödesin,
ama ödemezse babasına karşı hiçbir şey yapamazsınız.

mahkeme uzun sürer ama eninde sonunda kazanırsınız.
0
luchetti
(28.12.16)
(10)

yemeksepeti'nden ne söyleyeyim?

gmzo
kullanmamaya çalışıyorum normalde, ancak sular kesik o yüzden evde bir şey hazırlamak istemiyorum. yemeksepeti'nden nispeten sağlıklı ne söylenebilir?kadıköy
kullanmamaya çalışıyorum normalde, ancak sular kesik o yüzden evde bir şey hazırlamak istemiyorum. yemeksepeti'nden nispeten sağlıklı ne söylenebilir?

kadıköy
0
gmzo
(27.12.16)
"Bilakis" varsa salataları çok güzel oluyor. İstediğini doldurabiliyordun hatta içine.
0
ufukcel
(27.12.16)
kadıköy'de her yerde sular kesik. bence özellikle bugün yemeksepetinden söylemeyin. pakette sandviç alabilirsiniz onun yerine.

soruya cevap olarak güzel yemek yapan yerler; paul's lazanya, pizza pelicano, marla cafe, hermanos burritos, aşina cafe, birtat tantuni.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(27.12.16)
@ufukcel bulamadım :/
0
🌸gmzo
(27.12.16)
demoniclewinsky
(27.12.16)
Hermanos burritos ve rolla güzeldir.
Pizza ginger da efsane biraz fastfooda kayayım derseniz.
0
bir nick var benden iceri
(27.12.16)
hermanos burritos <3
0
fasulyek
(27.12.16)
ciğerci hulusi beybi..
0
jadle
(27.12.16)
ciğerci hulusi'den söyleyin de 3 gram ciğere 50 lira verin.. pizza pelicano iyidir.
0
rajaz
(27.12.16)
lahmacun
0
sta
(27.12.16)
@istanbul kanatlarimin altinda'nin dediğinin çok mantıklı olduğuna karar verdim ama yakın zamanda önerilen mekânları deneyeceğim, teşekkürler:)
0
🌸gmzo
(27.12.16)
(7)

Yılbaşı hediyesi (Biraz acil gibi)

an engineer
Seyahat etmeyi ve fotoğrafçılığı seven ve blog yazan bir kadına ne hediye alayım?Yaşı 30, iş arkadaşım, hediye 20-50 tl arasında olmalı.Teşekkürler.
Seyahat etmeyi ve fotoğrafçılığı seven ve blog yazan bir kadına ne hediye alayım?

Yaşı 30, iş arkadaşım, hediye 20-50 tl arasında olmalı.

Teşekkürler.
0
an engineer
(27.12.16)
tchibo nun websitesinde seyahat günlüğü gibi bişey var. kalemi de var. 39 lira civarı olması lazım.
bence uygundur.
0
interview with the vampire
(27.12.16)
şöyle bir şey alsan. bütçeyi biraz aşıyor ama işine yarayacak bir şey.

urun.n11.com
0
mr.goodcat
(27.12.16)
angina pektoris
(27.12.16)
güzel bir fotoğraf çerçevesi.
0
peggy
(27.12.16)
sirkeci'de kristal foto var, orada bu 90'larda kullandığımız, filmli kullan at kameralardan var. 40 lira vermiştim sanıyorum, arkadaşıma hediye etmiştim italya seyahati öncesi bayılmıştı.
0
gmzo
(27.12.16)
www.asyaithalat.com

Bundan aldım, umarım beğenir.
0
🌸an engineer
(27.12.16)
Fotoğrafçılık ile ilgilenen kişinin hali hazırda bir mini tripodu olması muhtemel:) Riske girmişsin, ama ihtiyacı varsa da güzel bir hediye olur.
0
peggy
(27.12.16)
(6)

dermokozmetik urunleri internetten almak guvenli midir?

fraise
birkac parca urun almam gerekiyor fakat guvenemiyorum. son kullanma tarihi gecmeye yakin olur, baska bir sorun olur. bir suru de site var; hangisinden alinir, bilemedim. siz hangi sitelerden alisveris yapiyorsunuz? guvenli midir? yoksa internetten alisveris yapmaktan vazgecip bir eczaneye mi ugrayay
birkac parca urun almam gerekiyor fakat guvenemiyorum. son kullanma tarihi gecmeye yakin olur, baska bir sorun olur. bir suru de site var; hangisinden alinir, bilemedim.

siz hangi sitelerden alisveris yapiyorsunuz? guvenli midir? yoksa internetten alisveris yapmaktan vazgecip bir eczaneye mi ugrayayim? tesekkur ederim simdiden herkese.
0
fraise
(26.12.16)
dermoeczanem den yapan arkadasim var. memnundu. bence eczaneden daha uyguna geliyor internetten almak.
0
tiredpanda
(26.12.16)
Ben de dermoeczanemden aliyorum hic problem yasamadim su ana dek :)
0
neferkitty
(26.12.16)
Turuncukasa'dan almıştım bir sorun yoktu.
Farmareyon da iyi.
0
Lim5
(26.12.16)
dermoeczanem ve dermokozmetika kullandım, bir sorun yaşamadım.
0
gmzo
(26.12.16)
dermovizyon.com eczacı arkadaşımın sitesi ve fiyatlarda çok uygundur.
0
seyyar satıcı
(26.12.16)
Dermoeczanem, sipariş verdiğin ürünün stoğunun skt i yaklaşmış ise arayıp dilersen iptal etmeni öneriyordu. Son siparişimde dikkatlerinden kaçmış, böyle bi ürün göndermişler. Ben farkedip değişim talep edince süreç biraz sıkıntılı oldu. Senelerdir severek kullanıyordum da son olay biraz canımı sıktı açıkçası.
0
manuel mandalina
(26.12.16)
(13)

Türkiye'de Suriyeliler yan gelip yatarken TSK'nın Suriye'de ne işi var?

s0phiesw0rld
Işid'in iki askerimizi yaktığını gördüm (görüntüler muhtemelen doğru). Ayrıca çok sayıda ölü ve yaralı da var çıkan çatışmalarda. Anlamadığım şey şu, Türkiye'de yan gelip yatan sağlıklı Suriyeliler neden savaşmıyorlar? Bir de üstüne bazıları taşkınlık yapıyor.Yan soru olarak da şunu merak ediyorum,
Işid'in iki askerimizi yaktığını gördüm (görüntüler muhtemelen doğru). Ayrıca çok sayıda ölü ve yaralı da var çıkan çatışmalarda. Anlamadığım şey şu, Türkiye'de yan gelip yatan sağlıklı Suriyeliler neden savaşmıyorlar? Bir de üstüne bazıları taşkınlık yapıyor.

Yan soru olarak da şunu merak ediyorum, orada savaşan Türk askerleri rütbesiz mi rütbeli mi; rütbesiz ise bir er Suriye'de savaşmayı kabul etmezse ne olur, ne tarz yaptırımlar ile karşılaşır? Şayet ben Suriye'de Erdoğan'ın yanlış politikaları sonucu oluşan durumu düzeltmek için hayatta savaşmazdım.
0
s0phiesw0rld
(23.12.16)
m e b
(23.12.16)
ulan varya mis gibi bir göçmen sorunumuz da oldu.

soruna gelince, biz buradaki suriyeliler için savaşmıyoruz ki
biz sınır güvenliğimiz için savaşıyoruz. yani resmiyette bu böyle.

göçmen problemine gelince, şimdi değil de bunda bir iki yıl sonra çıkacak gibi. oysa ırak savaşında bu kadar olmamıştı. garip.
0
zugas
(23.12.16)
adamların ülkesinin içine eden biziz. bu adamlar durduk yere hadi Türkiye'ye gidek demedi.

osmanlı ve Arap penisi hayranı aklar tarafından, o tek haneli iqlarina bakmadan bir hayale daldirtildik. sonra elimize aldık. elde kazanım olarak yüzde 1 birim bile bir şey yok, tamamen kayiptayiz, üstüne ülkemizin demografik yapısının içine edildi.

şimdi ben Suriyeli mülteci olsam, sen sictin sen temizle derim. üstelik adamların keyfi burada yerinde, ekmek elden su gölden.

keşke hepsini postalasak ama imkansız artık.
0
no christ requires
(23.12.16)
Erler Suriyeye gönderilmiyor bildiğim kadarıyla. Şu an orada bulunan kuvvet ordunun profesyonel kesiminden.

Niye savaşmıyor diyorsun, ona da cevabım kime karşı savaşacak? Ortada bir iç savaş var, savaşacağı her taraf kendi ülkesinden adamı. Ki ayrıca kimin tarafında savaşacağını seçme şansı da yok öyle, Köyü kimin kontrolünde ise ona katılcak ya da ölcek.
0
Haldamir
(23.12.16)
e suriyelilerin vatandas olmamalarini isteyenlerin bunu sormaya hakki yok ki. vatandas olmayinca askere de alinmiyorlar zaten. dogru bazilarinin vatan millet pek umrunda degil ama savasanlari da görmen gerek. bunu erdoganin yanlis politikasi diye özet gecmeyip, ülke güvenligi acisindan genis cercevede görmek lazim. böyle dünyanin kritik noktasinda bulunan bir ülkenin duygusallık icerisinde dişi bir siyaset izleyip hiç bir şeye karışmaması düşünülemez..

askere emre itaatsizlik ve disiplinsizlikten ceza verilebilir. ve askeri cezalar hızlı işleyip, yaptirimlari agirdir. seferberlik ya da savas halinde bu ayni suçun cezasi katlanir. askerlik meslagi özellik itibariyle bunu gerektirir.
0
1adam
(23.12.16)
ülkesinden savaş nedeniyle kaçmış bir mülteciyi savaşmaya nasıl zorlayacaksınız hukuksal olarak? hadi kendini dünyadan da, uluslararası hukuktan da iyice izole ettin ve bunu yaptın diyelim. on binlerce silahlı adamın orada senin emirlerine uyacağı ne malum?

adamların ülkesinde abd ve araplarla birlik olup iç savaş çıkardığımız yetmedi, yerlerinden yurtlarından ettiğimiz yetmedi bir de kaçtıkları savaşa mı sokacağız?
0
pilavmaker
(23.12.16)
bak olayi en basit sekilde ozetlemeye calisiyorum simdi;

komsunun evinde yangin cikiyor, adam sizin eve siginiyor. senin baban da komsunun evindeki yangini sondurmen icin seni gonderiyor. Derken dumandi atesti falan filan senin canin yaniyor, gelip evi yanan adama kiziyorsun. senin evin yanarken ben sondurmeye gittim canim yandi diye.

iyi de kardesim, seni yangini sondur diye gonderen baban. evi yanan adam napsin zaten kacip gelmis, senin evine siginmis. yanlis kisiye odaklaniyorsun.

not : yanginin cikma nedenine ise hic deginmiyorum bile.
0
matematik koyu
(23.12.16)
matematik koyu +1

bir de türkiye'de iç savaş çıksa, taraflar da erdoğan - pkk - ışid olsa, kimin için savaşacaksın? ben bunu düşünüyorum hep.
0
gmzo
(23.12.16)
@matematik koyu'nun analojisini yeniden düşünürsek aslında:

komşunun evinde yangın çıkıyor, adam sizin eve sığınıyor. senin baban da komşunun evindeki yangın sizin eve de sıçrar diye söndürmen için seni gönderiyor (ki sıçrayacağı da gün gibi açık). derken, dumandı, ateşti falan filan senin canın yanıyor. gelip hem evi yanan adama kızıyorsun "senin evin yanarken ben söndürmeye gittim, canım yandı" diye, hem de babana kızıyorsun "e, yangın sıçramayacaktı belki de!!!11! ne işim var yan kapıda?!!!" diye.
0
m e b
(23.12.16)
konudan alakasız olacak ama "şayet" kelimesinin anlamı "eğer"dir. senin son cümlede kullanman gereken "zira" idi. bunu bana 12 yaşımdayken falan ayar vererek öğretmişlerdi, o yüzden hiç unutmadım. ben de hep yapmak istemiştim. kısmet bugüneymiş.

şayet = eğer
zira = çünkü
lakin = ama

hayır bilmiyorsanız niye kullanıyorsunuz ki, daha sık kullanılan alternatifi yok sanki :/
0
der meister
(23.12.16)
@ m e b

iste tam bu noktada yanginin neden ciktigini sorgulamak lazim. hic o konuya girip siyaset tartismak istemiyorum ama haritayi acip bakarsan goreceksin ki tek komsu biz degiliz.

sence neden bir diger komsu israil'in burnu bile kanamiyor ? keza suudi arabistan, urdun ve iran da gayet isid belasina komsu ulkeler. sence neden yangin oraya sicramiyor da sadece bize sicriyor?

kendini avutmaktan otesi degil yok bize de sicrardi falan filan gibi laflar. sinirlarina yeteri kadar ozen gosterip, sinir guvenligini iyi saglarsan hicbir sey sicramaz.

10 sn sinir ihlali yapan ucagi dusurene kadar, once kendi vatanimizin, milletimizin guvenligini saglayabilseydik bu gunleri yasamazdik zaten.
0
matematik koyu
(23.12.16)
@matematik koyu: tek sorun sadece ışid mi? dikkate alınan bir diğer şey de pkk.
pkk koridorunun da varlığı ayrıca bir tehdit.


ayrıca, sınırlarımız içinde de güvende tutulmamız konusunda da katılıyorum. çok daha sıkı güvenlik önlemleri alınabilirdi.
0
m e b
(23.12.16)
onu bunu bilmem
diğer araplar kendi ırkdaşlarını alıyor mu?
hayır almıyor.

biz onlara sığınsak bizi baş tacı ederler miydi?
hayır götümüzü keserlerdi.
.

hem başkasına sığınıp orada patır patır üremek nedir ?
0
supermatik
(23.12.16)
(20)

grip olmamak için taktikleriniz neler?

cosmicgadin
taze zencefil suyu iyiyiymiş mesela.
taze zencefil suyu iyiyiymiş mesela.
0
cosmicgadin
(23.12.16)
baktım geliyor grip, 2 gün tylolhot içiyom temiz
0
masa penisi
(23.12.16)
Annem limon sıkıyor
0
gazozailacatmauzmani
(23.12.16)
3 öğün nurofen içiyorum başlamadan bol bol sıkma portakal suyu birde
0
eja
(23.12.16)
burnum akmaya başlayınca sabah-akşam sudafed içiyorum
0
kaptan memo
(23.12.16)
(bkz: sambucol)
0
gmzo
(23.12.16)
ilaç ve yapay vitaminlere asla ama asla yaklaşmıyorum. taze zencefil, kabuğuyla birlikte limon ve kaliteli balı rondoda püre haline getiriyorum. günde 2-3 tatlı kaşığı yiyorum.
0
kedili madam
(23.12.16)
yalnız ben gripten korunmaktan bahsediyorum. grip olmak üzere olunan durumdan değil.
0
🌸cosmicgadin
(23.12.16)
grip aşısı. daha önce olmazdım ama bu sene eylül ayında aşı oldum. şantiyede çalışıyorum ve bu soğuklara rağmen daha hiç grip olmadım.
0
scientist
(23.12.16)
limon, zencefil, bal sicak suyla her gun sabah aksam iciyorum bu karisimi.
duzenli ve saglikli beslenmeye calisiyorum.
duzenli spor yapiyorum.

yaklasik 5 senedir grip olmadim.
0
matematik koyu
(23.12.16)
sonbaharda en ufak bir his değişikliğinde iki gün umca kullanıyorum. kış boyu hasta olmuyorum.
0
alperz
(23.12.16)
Sute propolis karistirip iciyorum hemen hemen her gun.
0
kuehles blondes
(23.12.16)
Mandalina
0
monty python
(23.12.16)
Aşı olmak
0
Lim5
(23.12.16)
5 senedir aşı oluyorum. şükür daha tık demedik.
0
teknikekip
(23.12.16)
herhangi bir tedbir almıyorum, sanırım en son 8 sene önce grip oldum.
hayvan gibi çay içiyorum, o yarıyor sanırım.
0
naberabi
(23.12.16)
toz zencefil + toz tarçın + sıcak su karışımı içiyorum.
Hiçbir ilaç almıyorum, grip ilaçlarına alerjim var. Aşı da olmuyorum. Bu seneyi de gripsiz atlatırsam 4 sene olacak.
0
peggy
(23.12.16)
çift çorap
0
eindaclub
(23.12.16)
Hamam
0
etna
(23.12.16)
hepsi yazilmis.

ilavem: bere. milletin kafasi nasil usumuyor, ya...
0
e haliyle
(23.12.16)
düzgün giyiniyorum, soğuk şeyler içmekten kaçınıyorum, genel olarak sağlıklı besleniyorum, dışarıda ellerimi ağzıma götürmüyorum ve ellerimi düzenli ve sık olarak yıkıyorum. hiç öyle garip şeyler yiyip içmeden de gripten koruyabiliyor insan kendini bana kalırsa.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(23.12.16)
(7)

Okulum uzadı

chillbabe
Hali hazırda bir senelik uzatmaları oynadığım okulum, devamsızlıktan kaldığım ders nedeniyle bir dönem daha uzadı. Nefret ettiğim için gitmiyorum, gidemiyorum. Teselli cümleleriniz varsa alabilir miyim?
Hali hazırda bir senelik uzatmaları oynadığım okulum, devamsızlıktan kaldığım ders nedeniyle bir dönem daha uzadı.

Nefret ettiğim için gitmiyorum, gidemiyorum. Teselli cümleleriniz varsa alabilir miyim?
0
chillbabe
(23.12.16)
Canın sağolsun. Okulu hayvanlar gibi uzatan arkadaşlarımın hepsi benden daha iyi durumda şu anda (ben tam zamanında onur derecesi alarak bitirdim bi de). Mezuniyetten sonra çok önemi kalmıyor bunların. Bölümün güzel bi bölümse uzatma dert değil o kadar.
0
buff
(23.12.16)
teselli cümlem yok, devletin sırtına yük olma bırak işe gir
0
masa penisi
(23.12.16)
Yok maalesef. Ektiğini biçmişsin hayırlı olsun.
0
gozu acik sevisen yahudi
(23.12.16)
Okulu uzatmak çok dert değil. Ama bitirmeye karar verdiysen, sevmesen de kendini zorlayıp gitmen lazım bundan sonra ki yükü omuzlarından at bir an önce.
0
gmzo
(23.12.16)
Ben benden büyükler hep ''okul uzatabildiğin kadar uzat'' deyince abartıp saçmaladıklarını düşünürdüm ama mezun olduktan sonra ''haklılar mıydı acaba'' diye düşünmeye başladım. Eğer bu bir dönemi güzel değerlendirebilirsen öğrencilik güzel bir şey bence. Hem bir kez uzattıktan sonra üstüne 1 dönem daha eklenince artık sen de bitirmen gerektiğine inanıp gitmemezlik yapamazsın. Koca bir ömrü düşününce birkaç aylık bir okul dönemi çok da önemli değil bence.
0
ms brownstone
(23.12.16)
biz teselli versek de asıl kilit olan baban ve akrabalarının tavrına göğüs germen. özellikle parayı veren taraf baban ise o baya bi söylenecek ve senin kendi paranla okumadığın sürece bu söylenmeye katlanman gerek.

en önemlisi ise sen bu okulu bitirmek istiyor musun ve bölümle ilgili iş mi yapacaksın? ona göre okulu bırak ya da kendini toplayıp bitir. ama önce karar ver..
0
hosein
(23.12.16)
Okulumu 1 yıl uzattım. Dersler rezalet durumdaydı hocaları, okuldakileri tanımıyordum. 4 yıldır sınavdan sınava okula gidiyordum. Bu yıl yeni bir başlangıç yaptım ve derslerin tamamına yakınına gitmeye başladım. Başlarda biraz zorlandım ama sonradan okulun güzel yönlerini görmeye başladım. Artık çok zor gelmiyor. Herkes yapıyorsa ben neden yapamayayım ki? Dedim kendime. Finallere 2 hafta kaldı ama hissediyorum bu sefer oluyor.

Tavsiyem herşeye rağmen derslere git ve seni okuldan soğutan şeyleri görmemeye çalış. Yandaş medya gibi ol. Kendini de çevrendekileri de kandır. Bir süre sonra gerçek oluyor. Ben ki durumu toparladıysam herkes toparlar.
Kolay gelsin!
0
mrmlq
(23.12.16)
(8)

Evli ve Evlilik arifesindeki arkadaşlar !!!

jamalbsf
Yaklaşık olarak ne kadara geldi bu iş ?Anne, baba, kaynana, kayınpeder destek oldu mu ? Öncesinde illa ev aldınız mı ? Bi özet geçiniz. İyi günner. Teşekkürler.
Yaklaşık olarak ne kadara geldi bu iş ?

Anne, baba, kaynana, kayınpeder destek oldu mu ?

Öncesinde illa ev aldınız mı ?

Bi özet geçiniz.

İyi günner. Teşekkürler.
0
jamalbsf
(20.12.16)
2011 yılı itibari ile 25 milyar :) eşya, takılar vs+ düğün. İlk kiraya çıkmıştım. Anne baba yardımı olmadı aynı şekilde kayınbaba kaynana da pek yardım etmedi kendi yagimizda kavrulduk. Önceden birikmisimiz vardı borçlanmadan lüzumsuz masraf yapmadan çıktık işin içinden. Bu işlerde tutumlu olucaksiniz elalem ne der diye çıkarsanız 70-80 milyar masraf yaparsiniz. Gerek yok tutumlu olun israf ve gösterişten kaçının tek tavsiyem
0
Fritz-X
(20.12.16)
ben takip için ilişeyim dedim,

cevap: ablam için konuşuyorum, geçen sene eylül'de evlendi. 80 bin civarı düğün masrafları, kişi sayısı 700 civarıymış. İncek'te açık havada yapıldı işte yemek, canlı müzik falan. Eşi babasından kalan evi satıp yeni bir ev aldılar 610 bin civarı evin içini bilmiyorum ama en az 70-80 bin gitmiştir.

Totalde nerden baksan 800 bin civarı :S babam pintinin önde gideni olduğu için karışmadı hiçbirşeye, çok az destek oldu, annem elinden geldiğince destek oldu 50 bin civarı çıkarmıştır en fazla. yer: Ankara
0
mirty
(20.12.16)
sana bağlı masraf.

biz ev değiştirmedik yaşadığımız evde kaldık, yeni eşya almadık.

düğün yapmadık. aile hiç para vermedi.

650 tl nikah, 650 gelinlik (eski ayakkabımı giydim), 300 damatlık, gece arkadaşlarla eğlence yaptık onda da biz ortaya bişiler koyduk, kalan herkes kendi ödedi, bizim kısım 3500 tl oldu. davetiye nikah şekeri davetiye bağış yaptık, herhalde 350 civarı bir şeydi.

İşte totalde 5500 filan olmuş. gayet uygun yani. istersen geceyi de yapma balayına git. 2000 tl'ye evlenmiş olursun. ek bilgi olarak herkes deli gibi eğlendi iki yıl geçti hala herkes bizim gece çok eğlenildiğini anlatır. yani sana bağlı yine. 10binler verip düğün yapıyorsun bi de kimse memnun olmuyor..

bu arada takılan altınlardan da 20bin civarı geldi.
0
kaputt
(20.12.16)
Ya çok fark ediyor, tamamen size bağlı, ucu çok açık. Karşılaştırma açısından bizim konsepti söyleyeyim:

1. Eylülde evlendik. Düğün yapmadık, izmir'de güzel bir mekanda nikah + kokteyl, 300 kişi: 15bin. kına gecesi istanbul'da güzel bir mekanda 4 bin. gelinlik 2bin. damatlık 1500. fotoğrafçı 2bin. video bin. alyanslar bin500. nikah şekeri, bağış olarak 1200. davetiye 300. bunların dışında gelin-damat bohçaları, gelin çiçeği, bahşişler(maalesef) vs toplam olarak 32bin diyebiliriz.

Yukarıdakilerden sadece alyansları ve fotoğraf-videoyu biz ödedik. Gerisini aileler ödedi. Bize kalsa kokteyl de değil sadece nikah yapacaktık çünkü, onlar düğün diye zorladılar, kokteylde anlaştık. Kendileri kaşındılar yani.

2. Öncesinde ev aldılar bize evet, ama illa şart değil. Bizimki denk geldi. Ev istanbul'da 340bin.

3. Ev eşyalarının tamamını eşimle ikimiz aldık. Çamaşır ve bulaşık makinesi dışında toplam 25bin tuttu. Balayını da kendimiz ödedik, o da 10bine yakın tuttu.

6. Takılan takılar 60bindi. Yarısını ev eşyaları ve balayına sayarsak karımız 30bin.

Özet bu şekilde.
0
peggy
(20.12.16)
evlilik sürecindeyim. düğünün nerede olacağına da çok bağlı, bizimki denizli'de olduğu için ve düğün mekânının sahibi tanıdık olduğu için istanbul'a göre çok, çok ucuza geliyor.

- nişan denizli'de, biz karşılıyoruz. yemekli, yaklaşık 80 kişi olacak (yakın akraba çok). nişanı yapacağımız yerin sahibi tanıdık. kıyafet, alyans, vs. toplam 4, 4.5 bin gibi tutacak.

- kına gecesi denizli'de, babam karşılayacak. mekân, ikram ve müzik 3.5 bin. kıyafetleri kendimiz hallederiz.

- düğün kır düğünü, 750-800 kişi yemekli, sahibi tanıdık. 21 bin. bunun yarısını biz karşılıyoruz, diğer yarısını aileler bölüşüyorlar.

- gelinlik, damatlık kendimiz karşılarız. fotoğrafçı tutmayacağız, arkadaşlar halledecek. erkek arkadaşımın ailesi 30 bin liralık altın takacağız dedi, gerek yok az bir şey takın kalanını nakit alalım dedik. bu benim talep ettiğim bir şey değil kesinlikle, kendileri istiyor. bu parayı ev için kullanırız büyük ihtimalle.

- ev almıyoruz, gerek yok.
0
gmzo
(20.12.16)
6500 dugun salonu (yemekli) 25bin takilar, 5000 balayi, 2500 gelinlik damatlik ve bindalli mi neyse o, fotograf cekimine verdik 1700 tl(biz farkli sehirde cektirdik o yuzden yuksek fiyat) 20 bin euro ev tadilati, 12bin euro noter parasi, ev esyalari ortalama 15bin euro. Ev aldik kira odememek icin aylik 700 euro da taksit var her ay. E tabi bunlar bariz olanlar. Ufak tefek harcamalarda oluyor illa ki balayinda ve dugun zamaninda iyice giriyor.

Yani bol para sart oluyor bir yerde. Tabi iki ailede yardim etti odemeler konusunda.
Takilarin ve noter parasinin vs yardimini yaptilar kalani biz hallettik.
0
England
(20.12.16)
Ağustosta evlendim, düğün yapmadık. Nikah salonunda nikah akşamına yakın arkadaşlarla bir bara gittik.

Kiraya çıktık, 1200 tlye.emlakçıya depozitoya 2200 tl verdik.

perdeleri ve buzdolabını benim ailem aldı. Yemek odası takımını eşimin ailesi. Diğer beyaz eşyaları benim bekar evimden getirdik. Ayni şekilde çalışma odası ve misafir odasını da olduğu gibi benim eski evimden getirdik. Yatak odası takımını ikea dan, koltuk takımı ve yatağı enza dan aldık.
Nikah şekeri ve davetiyede olabildiğince ucuzunu seçtim.

Bir halı aldık stepten birkaç paspasımsı halıyı da madame Cocodan aldık, 600e bütün halıları halletmişizdir.

Mutfak malzemeleri ve havlu nevresim gibi şeyleri genelde benim ailem aldı, annemin yıllar önce aldığı şeyler de varmış zaten.

Ekmek kızarma Makinesi, kettle, süpürge, robot falan kendimiz aldık.

Toplamda eşim ile benim kenarda birikmiş 20bin liramız vardı aşağı yukarı. Geriye 7bin kaldı çoğu şeyi taksit ile aldığımızdan. Bu ay sonunda bütün taksitlerimiz bitmiş oluyor, o on bin de bu taksitleri karşıladı.

Yani ailelerimizin yaptığı masrafı saymazsak biz 25bin tl harcadık maksimum gelinlik fotoğrafçı falan dahil.

Yemek odası takımı 3 bin, perdeler 3 bin, buz dolabı da 4 bin tl civarındaydı. Bize kalsa aileleri hiç karıştırmak istemedik ama bi yere kadar uzak durabiliyorlar.

Gelen altınları da peşinat yapıp araba aldık.

Bir de eğer istersen elimde fazla gelinlik var, ya da bir isteyen olursa.

Mobildeyim çok ayrıntılı yazamadım. Kolay gelsin.
0
111111
(20.12.16)
Balayı da dahil yukarıdaki miktara. Nişanı da aile içinde ufak bir yemek şeklinde yapmıştık babam bin iki bin arası ödemiştir muhtemelen. Elbisemle ayakkabım da 300 falan tutmuştur nişanda. Forevernew rulz.
0
111111
(20.12.16)
(4)

cam güzeli bitkisinden anlayan?

in pyjamas
Ekte görmüş olduğunuz cam güzeli bana bir ay kadar önce hediye edildi. İlk geldiğinde çok güzel, canlı yeşilleri pembeleri olan bir bitkiydi. Ama ne olsuysa şimdi yeni çıkmakta olan bit kadar yaprakları bile dipten sararmaya başladı. - Cam kenarında, direkt güneş ışığı almıyor ama sürekli güzel ışık
Ekte görmüş olduğunuz cam güzeli bana bir ay kadar önce hediye edildi. İlk geldiğinde çok güzel, canlı yeşilleri pembeleri olan bir bitkiydi. Ama ne olsuysa şimdi yeni çıkmakta olan bit kadar yaprakları bile dipten sararmaya başladı.

- Cam kenarında, direkt güneş ışığı almıyor ama sürekli güzel ışık alıyor.
- Odanın sıcaklığı da rahat bi 20 derece oluyor gün içinde. Biz işten çıktoktan sonra kapanıyordur kalofer herhalde.
- Haftada bir kere bolca su veriyorum.
- kaloriferden biraz uzak sadece. Cam kenarında dursun derken ısıya mı çok yaklaştırdım bilemiyorım.
- Bir de günde iki üç kere cam açıp odayı havalandırıyorum. O sırada benim kapısoz köyden gelen oda arkadaşım kapıyı kapatmadığı için cereyanda kalıyor çiçek. Onun da etkisi olabilir mi acaba?
0
in pyjamas
(19.12.16)
ek yok, fotoğraf koyarsanız daha çok yorum yapabilirim. iki çeşit cam güzeli var da, sizinki şunlardan mı acaba? -> 1.bp.blogspot.com
0
gmzo
(19.12.16)
www.youtube.com

soğukta kalmıştır
0
kimlanbu
(19.12.16)
@gmzo
Ek koydum sanıyordum. Telefondan duyuruya girince acemilik yaşadım galiba. En kısa zamanda bi fotoğrafını ekleyeceğim bitkimin; ancak o gösterdiğinizden değil benimki.
0
🌸in pyjamas
(21.12.16)
@kimlanbu
Verdiğiniz linkin altında benim çiçeğimin tipinde bir bitkinin videosu vardı. Meğer benimki yaprak güzeliymiş :) gerçi ihtiyaçları falan aynıymış ama adını öğrenmiş oldum böylelikle.

Bir de dediğiniz gibi soğukta kalmış, rüzgar almış benim çiçeğim. Cam açınca saksıyı o kadar da geriye çekiyorum ama işe yaramamış demek. Daha dikkatli olmam lazım herhalde.

Teşekkür ederim.
0
🌸in pyjamas
(21.12.16)
(5)

kitap secimi

brnbrs
12 yaşındaki ogluma eğlenceli kitap arıyorum ve tavsiyelerinize ihtiyacım var.Kitap okumayı çok sevmiyor,belki bilen vardır Şermin çarkacı nın son kitabı dedemin bakkalina bayıldı ve çok severek okuyor.benden bu tarz kitaplar istedi.Bursa da bkm ye gittim ama pek yardımcı olmadılar.onerilerinize aci
12 yaşındaki ogluma eğlenceli kitap arıyorum ve tavsiyelerinize ihtiyacım var.
Kitap okumayı çok sevmiyor,belki bilen vardır Şermin çarkacı nın son kitabı dedemin bakkalina bayıldı ve çok severek okuyor.benden bu tarz kitaplar istedi.

Bursa da bkm ye gittim ama pek yardımcı olmadılar.onerilerinize acil ihtiyacım var çünkü bu kitap bitince hemen yenisine başlasın istiyorum.
0
brnbrs
(15.12.16)
harry potter serisini okudu mu? okumadıysa başlamak için tam zamanı.
0
gmzo
(15.12.16)
Aklımda Harry potter vardı ama emin değildim,öyleyse seriyi alayim hemen.

Kırmızı eğrelti otunun büyüdüğü yer ide alayim.
0
🌸brnbrs
(15.12.16)
bitmeyecek öykü, michael ende diyorum. birlikte okuyun okumadıysanız. kitabı paylaşamayabilirsiniz öyle bi risk de var tabii:)
0
kaichi
(15.12.16)
Yaa supersiniz :) bütün önerilere uyucam ilk Harry potter ilk 3 kitabını ve diğer yazdıklarınızı sipariş vericem.

@kaichi hayır okumamistim,kendi kitaplarimin arasına karışabilir diyorsun :)

@ konuşma önerilerini dikkate alıp sipariş vericem
0
🌸brnbrs
(15.12.16)
bence harry potter kitaplarını tek tek ver ona, daha heyecanlı :)
0
freya
(16.12.16)
(14)

son 15 senede Araplaşan bi Türkiye var mı? Varsa sizdeki etkileri nedir?

pomaks
selam ulu Galyalılar,baştan söyleyeyim amacım sadece ama sadece biraz tartışmak. Ödev falan değil başlık sadece sormak istiyorum;siz de fark ediyor musunuz son 15 senede toplum ciddi anlamda araplaştı/yor. gerek suriye savaşı sebebiyle gelen mülteciler gerek devlet politikaları gerek insan davranışl
selam ulu Galyalılar,

baştan söyleyeyim amacım sadece ama sadece biraz tartışmak. Ödev falan değil başlık sadece sormak istiyorum;

siz de fark ediyor musunuz son 15 senede toplum ciddi anlamda araplaştı/yor. gerek suriye savaşı sebebiyle gelen mülteciler gerek devlet politikaları gerek insan davranışları(hamile kadını tekmelemek, şort giyen kadını tekmelemek vb.) bunlar dışında mesela sizde ne gibi olumsuz şeyler uyandırıyor bu durum?

saygılar.
0
pomaks
(14.12.16)
başörtülü insanlar üniversiteye giremezken, ilkokulda başını kapatabilen çocuklar peydah oldu.

adım başı imam hatip ortaokulu var. işte bunlar hep arablık.
0
nickimin hakkini veremedim
(14.12.16)
arkadaşımla bi vakıf üniversitesinin asistanlık kadrosuna başvurduk, sınavına gittik. kadın öğrencilerin hepsi türbanlıydı. "bizi almazlar buraya ama o kadar yol geldik girelim sınavla mülakata" dedik yine de. dün sonuç açıklandı, türbanlı bir hanımı almışlar tabii ki.
0
gmzo
(14.12.16)
Kadının değeri ne kadar düşüyorsa bir toplumda, bir toplum o kadar Araplaşıyor demektir bana göre. Ben açıkçası utanıyorum, atalarımızdan utanıyorum hemde. Türk kavimlerine bakın hangi Türk devletinde kadın bu kadar kötü ve rezil bir konumdaydı. Şu Türk kadınının onedio.com bu halden ne hale geldiğini görmek beni gerçekten üzüyor ve utanç içinde bırakıyor.

Bir başka midemi bulandıran da pedofili vakalarındaki anormal artış. Bu da genelde oğlancı Arap toplumunda görülür.
0
gozu acik sevisen yahudi
(14.12.16)
Sadece muhafazakarlaşmak anlamında değil, saygısızlık ve tahammülsüzlük anlamında da yaşıyoruz. Örneğin, trafik ışıklarının gittikçe önemini kaybetmesi, durakta sıraya girmemek ve otobüse binerken birbirini ezmek, kibar insanların ezilmesi, cahilliğin yüceltilmesi gibi şeyler de daha çok Arap ve Mağrib ülkelerinde ağırlıkta olan bir kültür. Tabii, bu kültürlerle sınırlanmaz ama yüzümüzü o tarafa döndükçe günlük hayatta bu tür küçük ve sinir bozucu rahatsızlıklar da artıyor.
0
aychovsky
(14.12.16)
aslında sorduğum daha ziyade toplum yapısının değişmesi konusundaydı. mesela ben 15 sene öncesini hatırlıyorum da böyle ne bileyim en bariz örnek ''vatan haini'' sıfatı öyle herkese şırrank diye yapıştırılmıyordu. şimdi malum belli bi kesimden değilsen direkt vatan haini diyebiliyorlar hiçbir belge dayanak olmadan.

bunun dışında mesela bugün üsküdar'da cihat çağrısı yapan bi belediye vardı. 15 sene önce dertlerimiz açıkçası brezilya-türkiye maçı saat sabah 10'da olur mu lan? tadındayken şimdi öyle bi toplum var ki hop ne cihatı yav desen linç edecek bi toplulukta yaşıyoruz.

bunun dışında artık normal olan şeyleri anormal göstermeye başladı insanlar. şort giyen bi kadın tekmelenebiliyor dinsiz diye mesela. dönelim 15 sene öncesine şort giyen kadını tekmelemek demek 'oha yuh nasıl ya?' diyebileceğimiz bi şeyken bugün 'olur abi her şey olur' noktasına geldik.

bi 15 sene sonrası burkayla falan mı gezecek insanlar? ya da şort giyen kadın recm mi edilir ne olur?
0
🌸pomaks
(14.12.16)
A dan z ye. Yavaştan izole oluyoruz iran da ki gibi eğlencelerimizi yazliklarda evlerde yapıyoruz .. Tek kelime iğrenç
0
imparatorolmayikolaymisandin
(14.12.16)
öncelikle araplaşmayan yer var mı? bu kısmı araplar her yerde anlamında. ama demek istediğini anladım.
ben de bir şey yaşadım mesela, dezavantajı diyelim. muhafazakar bir "katılım" bankasında, bakın katılım çünkü faiz günah, işgörüşmesine gitmek gibi bir hatada bulundum. ben kesinlikle bu konuda kimseyi aşağılamam ama orda aşağılandığımı bizzat hissettim. onlardan olmadığım bakışlarından belliydi. görüşmeye de muhafazakar bir kadın girdi. direkt olumsuz maili attılar görüşme sonrası da.
aslında burda dikkat çekmek istediğim, ayrıştırma vs. diyorlar kendileri için de bunu yapan onlar. üzgünüm ama çoğu da arap sevici. ben paylaşımlardan, tavırlardan çoğunda bunu görüyorum.
yani mültecilere vs. gerek de yok. onların kötü talihi, bizim de zaten var olan dertlerimiz. üzerine geldiler yani.
ülkemizdeki çoğu insan zaten bu şiddete hazırmış eğer şu an arttığını düşünüyorsan. artar da çünkü bunların temelinde ekonomik problemler yatıyor. adam küçücük çocuğa halleniyor, nedeni parayla yapmaya durumum yok. açık açık söylüyorlar da bunu.
insanlar tahammülsüzleşti. iğrenç ötesi insan ilişkileri türedi. çok anane gibi konuşacağım şimdi ama insanlık rezil bir hal aldı alacak da. bence güzel güneşli günler yok. alışmadan biz iyi olabildiğimiz kadar olalım.
bir tarafımızı yırtsak da oluru böyle yaşamak. herkes kendini düzeltsin, çevresinde kötü durumda olan insanlara yardım etsin.
keşke böyle olmasa cehape kadın kolu gibi konuşmasam keşke. teşekkürler.
0
tiredpanda
(14.12.16)
@tiredpanda

anlatmak istediğimi anlamışsın sevindim. bundan çok değil 10 ay önce falan erasmus'u fransa'da yapmış tr'nin baş üniversitelerinden birinden mezun olan bi arkadaşımla konuşurken ben bu kadar mültecinin alınmasının demografik yapıyı bozacağını söylediğimde 'sen sanki %100 türksün de ırkının bozulacağını söylüyorsun' dedi. kimse %100 türk olmadığı için dmeografik yapı bozulması normal gibi şeyler geveledi ve ben haklı çıkmaya başladım malum son olaylar ciddi anlamda insanların davranışlarının bozulduğunu gösteriyor bu birinci örnek.

ikinci olarak bi arkadaşım var-dı burada konu coğrafi bölge değil baştan belirteyim karadeniz'li muhafazakar bi aileye sahip ama tam tersi davranışları sergiliyor fakat bi yandan da atıyorum sen Müslüman değilsen de sana farklı bi tavır alıyor. mesela Ramazan ayında evinde sahura kalkıyor iftara gidiyo ama tüm gün iş yerinde kahveler çaylar yemekler yeniyor. sonra misal malum zina en büyük günah kendisi nişanlı 3 ay sonra düğünü var ama işte tinder'dan happn'dan kovalamadığı kız kalmıyor hatta en yakın arkadaşları nişanlı olduğunu bilmese onların arkadaşlarına bile sarkacak kadar riya var ama tüm bunları söylediğinde şu meşhur şarkı gibi günah benim suç benim, ben yanacağım yanarsam şeklinde bi savunmaya geçiyor. aynı zamanda da mesela ramazan ayında metrobüste su içemezsin dayağı yersin gibi bi kafaya sahip. belki oruç tutmuyorum ya da tutmak istemiyorum gibi şeylerle karşılık verince hayır burası tr burada ramazan ayında toplu taşımada falan bi damla dahi olsa su içemezsin gibi bi kafaya sahip.

bunu neden bu kadar anlattım her gün daha üstüne koyarak gidiyor-lar bu tarz insanlar. işte bugün metrobüste su içemezsin derken yarın çantanın kenarında su görse dövecek tipler oluyorlar. toplum olarak değişiyoruz, düşünce yapısı değişiyor ve dediğin gibi sevmekle aşılacak bi şey değil bu maalesef.
0
🌸pomaks
(15.12.16)
Kesinlikle var böyle bir durum.
Çok somut bir örnek var, 60lı-70'li yıllardan meclisteki kadın fotoğraflarına bakın. Veya bir vakıf toplantısı olsun devletin de desteklediği. Kadınlar hep ceketli, ya da dizinde gayet şık ve güzel elbiseli, saçlar yapılı, siyah beyaz fotoğrafta bile makyajı ve şıklığı belli oluyor. Ve dimdik duruyorlar, özgüvenliler.
Şimdi bakın?! Bindallı benzeri kıyafetler, feraceler, tesettürlü de olsa açık da olsa hepsi böyle giyiyor. Ezik büzük fotoğrafları, poz vermekten çekinir gibi, altın günü mahremiyetleri gözler önüne serilmiş gibi bakıyorlar. Fotoğraflarını gördükçe çıldırıyorum bunlar bizi temsil edemez diye.
Ha bunların yanında çapraşık ilişkiler, en yakınıyla eşini aldatmalar ama herkesin yaşam tarzının bekçisi gibi racon kesmeler had safada. Eğitimsiz insanlar. Selam vermekten acizler. "Günaydın" dedin diye yollu olduğunu düşünenlerin sayısı artıyor.
Ve ben kaçmak istiyorum, çünkü düzelecek bir şey değil içinde bulunduğumuz durum.
0
megalomaniac
(15.12.16)
www.pusulahaber.com.tr

Şuradaki logonun araplığı bile yeterli.
0
megalomaniac
(15.12.16)
ona araplık demeyelim ama vahhabileşme daha uygun belki.
0
thewizardofearthsea
(15.12.16)
birilerine saldirmak = araplaşmak olmuş. camide müeezzine sela verdigi icin saldırmak ne oluyor o zaman? ifade ve düsünce özgürlüğü mü? japonlaşmak icin gözleri çekik hale getirmek yeterli o zaman.. ne korelasyon ama ?
biraz olsun bir kitabı bir fıkıh kitabını açıp bakmıyorsunuz ki dinen kul hakkina girmenin tehlikesi hakkinda neler yaziyor? müslümanları uyaran bir çok bilgi mevcut. bu dünyada helallesme olmaz ise ahirete kalıyor bu. o kadar kolay degil bu işler. çesitli cezaları da var. bunlara ragmen kisisel suç ve hataların kaynağı da dinden kaynaklaniyormus gibi ve bu dine inananlarin da buna destek verdigi, onların da potansiyel suclu gibi gosterilmeye calisildigi bir algı var.
0
1adam
(15.12.16)
@1adam

sela veren müezzine saldırmanın savunulur zerre yanı yok. kaldı ki o olayın da ben iyi polis kötü polis olarak oynandığını düşünüyorum. bu söyleyeceğimle asla savunuyormuş gibi düşünme olayı tekrar ediyorm; bu ülkede papaz da öldürüldü biliyorsun di mi? gayrimüslim olan bi dünya adam öldürüldü en bariz örnekleri üzeyir garih, hrant dink gibi simge isimlerdi.

şimdi konuyu şuna getirmek istemiyorum müslümanlar kendilerinden olmayanı öldürüyor demiyorum genellemeye girer. bu zaten konumuz değil. senin söylediğin de araplaşmayla ilgisi yok. ben müslümanım elhamdüllilah hatta radikal islamcı olayım velev ki tutup aynı kafada birine ''Allah rızası için git o müezzini döv, o müezzin şeytanın temsilcisidir' desem yapmam diyecek adam var mı? gayet var. ben o olayın bir istisna ya da dediğim şekilde olduğuna inanıyorum. zira bana son 15 senede hatta 15 seneyi de bırak şu meşhur camileri yıkıp ahır yaptılar döneminden itibaren gösterebilir misin bi Müslüman din görevlisine işini yaptığı için saldıran eden? zor çok zor. belki 1-2 tane çıkabilir onlar da münferit şahsi husumetler olan şeyler olabilir.

kul hakkına hiç girmeyelim istersen zira o konuda pek savunabileceğin şeyler olmaz o yüzden hangi kitabı okumaya devam ediyorsan edebilirsin saygı duyarım.

fakat bana şunu açıklayamazsın; anadolu'yu geçtim istanbul gibi bi yerde şortla ne bileyim askılı bi bluzle gezemeyen kadınlar var. hadi git bağcılar'da gez bakayım? fatih'te gez bakayım? esenyurt'ta gez bakayım? bunlara kişisel hata diyemezsin. bu toplumun arapperestliğe evrilmesidir. anadolu'yu hiç saymıyorum bak orada zaten kot pantolon bile giyse kadın ''yollu'' gözüyle bakılıyor. cocuk taciz tecavüzüne hiç girmiyorum bak farkındaysan.

halife seçelim, cihat eyleyelim çağrısına hiçbir şey demiyorum diyemiyorum bunları kişisel hatalar olarak öne süremezsin çünkü. dinden kaynaklanan bi suç olmayabilir fakat suç işleyenlerin hepsi dini kullanıyorsa o zaman yani ister istemez algı oluşuyor bu hangi din olursa olsun aynıdır değişmez.

ha yok ben desteklemiyorum diyorsan bu olayları o zaman kendi içinizde bunları temizleyeceksiniz. en bariz örneği ensar vakfı olayı, süleymancıların yurdundaki yangın, gerger'deki yine çocuklara din eğitimi adı altında edilen tecavüzler. bunlar onaylamıyorsundur kabul ama bunların otokontrolünü de yapamıyorsa bu zümre bu işte neyse o zaman demeyeceksin 'ya bu dine inananları da sanki suçluymuş gibi gösteriyorlar'' diye. bu kadar basit.
0
🌸pomaks
(15.12.16)
askeriyeden bir örnek vereceğim:

80'li yıllar civarında mezun olmuş astsubaylar şu an bol kademeli kıdemli başçavuşlardır. bunların hiç biri ramazanda oruç moruç takmadan rahatça yaşarlar. ancak genç yaştaki astsubayların çoğu ciddi anlamda dindardırlar.

iyi ki hayatımın büyük bir bölümünü izmir ve antalya'da geçirdim de uzak kaldım araplaşmaya.
0
rain when i die
(15.12.16)
(23)

27 yaşınızı nasıl hatırlarsınız / 27 yaşında nerede olmayı hedefliyorsunuz

roket adam
mutlaka yaşınızı da belirtin. yine insanları düşündürecek bir anketle karşınızdayım.27 yaş üzeri için --> 27 yaşına gelince neler değişmişti, o yılı ve o dönemi nasıl hatırlıyorsunuz?27 yaş altı için --> 27 yaşında nerede, nasıl olmayı hedefliyorsunuz? aklınızda neler var?bir ay sonra 27 yaşına girm
mutlaka yaşınızı da belirtin. yine insanları düşündürecek bir anketle karşınızdayım.

27 yaş üzeri için --> 27 yaşına gelince neler değişmişti, o yılı ve o dönemi nasıl hatırlıyorsunuz?
27 yaş altı için --> 27 yaşında nerede, nasıl olmayı hedefliyorsunuz? aklınızda neler var?

bir ay sonra 27 yaşına girmiş olacağım ya da bitirmiş (90'lıyım), bu hep bana büyük kırılmaların yaşanacağı bir seneymiş gibi geliyor. harbiden artık büyüdüm yani ok olay bitti, gençlik falan bitiyor modundayım ama insanlar nasıl geçirdi acaba merak ediyorum.
0
roket adam
(14.12.16)
birkac hafta icinde 25 oluyorum. su son iki senede cok sey cok hizli degisti. bu hizda devam ederse marsta da olabilir bi kosede dilenebilirim de.gonul marsi istiyor.
0
fakyoras
(14.12.16)
Güzeldi 27 yaşım. Sevdicekle evlenmiştim mesela. Sonra hep istediğim iş olmuştu. O sayede başka bir kıtada doğmuş en diğer yarım insanla tanışmıştım. Düşününce en güzel senem de o olmuş galiba.
0
offred
(14.12.16)
10 gun kaldi 27'nin bitmesine, simdikinden farkli olacagini sanmiyorum.
0
buzzlightyear
(14.12.16)
90lilarin 27 olacagina inanamiyorum, benim daha 3-4 senem falan var ve hala ayni olabilirim gibi geliyor her yonden
0
tiredpanda
(14.12.16)
Tam 27 yaşındayım ve panik içindeyim 30 oluyorum diye. Hiçbir yaşımdan farkı olmayan salak saçma bir yaştı. İstediğim, beklediğim hiçbir şey gerçekleşmedi. Aksine arka arkaya pek çok şey yıkıldı, dağıldı.

Yine de belki 28 güzel olur. Her işte bir hayır vardır diye düşünüyorum, umudu kesemiyorum.
0
buff
(14.12.16)
çok farklı şeyler isterdim de hala olduğum yerde olucam bence.
0
sayns
(14.12.16)
27'ye girmeme 6 ay var. evvela senin de 90lı olduğunu öğrenmek biraz burukluk yarattı. zira takiplerime göre skillerin ve özgüvenin var. yani yaşının adamı gibi duruyosun, helal.

25'ten beri aynı şeyleri hissediyorum. ve 27 bir yaş grubunun sonu. 20 yaşındaki kıza yazmaya çekinirsin heralde.. (evet henüz pek çekinmiyorum zira çevrem 25li yaşlarda..) 28den daha kötü olmalı bence, yani okulda en büyük sınıf olmak gibi bişey.

seneye istanbulda olurum gene muhtemelen. olumsuz manada bişey beklenmez zaten ama düşünürken bi endişelenmiyo değilim. neyse soru o değildi.
okulumun falan olduğunu düşünürsek seneye istanbulda iken maddi imkanlarımın biraz daha iyileşmesini, araba falan alabilmeyi umuyorum.
her sene giderek daha önemsiz hedefler edindiğimi de şu an farkettim.
0
klar
(14.12.16)
Tr saatine gore 3 gun sonra 27 oluyorum.

Hayatim cok degisti, bircok konuda ipler artik benim elimde olacak 27yasimi yasarken. Umarim daha iyi degerlendiririm. "Sen kuehles blondessin, aptallik etme!" diyorum kendime.
0
kuehles blondes
(14.12.16)
ben de bir ay önce 27 oldum. şimdilik pek bir şey yok gibi. 27. yaşıma reislandda girmemek çok güzeldi ama.
0
ron dennis
(14.12.16)
23 yaşındayım. 4 yıl sonra 27 oluyorum. Okulum 2018'de biterse ve hemen çalışmaya başlarsam para kazanan bir insan olarak hayatımı gezmek ve görmek üzerine planlamayı düşünüyorum. Bence her şey daha yeni başlıyor. Şu ana kadar vaktimi hep iyi bir gelecek kazanmak için çalışarak geçirdim. Lise olsun, üniversite sınavına hazırlanmak olsun, en güzel yaşlarım maalesef hep daha sonrası için harcandı. Boş yaşayan bir insan değilim. Bu vakte kız arkadaş da sığdırdım, normal arkadaş da sığdırdım, spor da sığdırdım, eğitim de sığdırdım, ama bundan sonrasının daha güzel ve dolu olmasını istiyorum. Bugün A101'de çalışan kız bana abi deyince biraz şok olmadım değil. Lise sona giden bir öğrenciden 5 yaş büyükmüşüm. Az değil, kabul ediyorum. Ama yine de yaşlandım diyebilecek kadar isteksiz görmüyorum kendimi. Bu, ruhla doğrudan ilişkili. Bir insanın aklı ve ruhu genç olmalı. O zaman bu yaş olayları hiçbir şey ifade etmiyor.
0
dissendium
(14.12.16)
33 yaşındayım ve herhangi bir yaşa giriş çıkış tamamen şöyle oldu.
encrypted-tbn3.gstatic.com

İnsan zaman içinde değişiyor ve gelişiyor. Tabii ki hiçbir gün dününü aynısı olmuyor ama bu nokta devrim, atılım gibi olmuyor pek. Azar azar artıyor. Başımıza gelen devrimsel nitelikte olaylar var; yeni ilişki, yeni işe başlama ya da birini kaybetmek gibi büyük kırılımlar ve olaylar yaşıyoruz ama bunlar yaşa bağlı olarak gelişen şeyler değil; herhangi bir yaşa denk gelen şeyler. Bir iki yıl öncesine de, sonrasına da denk gelebilirdi, o yıla denk geldi.

Her yaşa girerken o yaş için hedeflerin olması güzel tabii ki ama bunu bir beklenti olarak düşünmek çok da anlamlı değil. Bununla ilgili benzetme yapayım. Hep 'Sevişince kadın olunur' denirdi, ben de ilk sevişip yataktan kalktığımda üstüme bir olgunluk çökecek, ne bileyim, topuklu ayakkabı ile yürüyeceğim sandım. Hiç öyle olmadı, hayat kaldığı yerden ve ilk anda biraz garip bir şekilde devam etti. Topuklu ayakkabıya zaman içinde kısmen alıştım. 'X yaşında böyle şeyler olacak' da benzer bir yaklaşım. O yaşlara geldiğinde birden sihirli bir el değmiyor; neysen o olmaya devam ediyorsun. 'Zamanın değirmeni yavaş işler' derler; o hesap. Yıllar boyunca bir şeye benziyorsun ama başına 'Şunu kaybettikten sonra olgunlaştım', 'Yeni işimde çok şey öğrendim', 'Eski sevgilimden ayrıldığım gün kalpsizleştim' gibi kırılma noktaları olmadıkça tıngır mıngır gidiyorsun. Eğer bir kırılma istiyor ve bekliyorsan, o yönde çalışmadığın sürece o kırılmalar olmayacak. Büyümek ise yine zamanın hem becerdiği hem beceremediği bir şey. Herkesin bir yanı çocuk kalıyor illa ki. Her zaman akranlarına göre çılgınlık sayılacak şeyler yapabiliyor insan ama o da bir günde ya da bir yılda gelmiyor.
0
aychovsky
(14.12.16)
28 yaşındayım, 27 yaş civarları kurduğum hayallerin ve belirlediğim hedeflerin %200 falan ilerisindeyim. neden böyle oldu diye sorunca, "lan çok çalıştım" diyorum kendi kendime. hala da ipini koparmış köpek gibi çalışıyorum çünkü işime bayılıyorum. mutlu olmak için birşeyler yapıyorum ve ayın son günü birsürü para yatırıyorlar hesabıma. daha ne olsun :)
0
lynda.com
(14.12.16)
27 oldum sayılır, olmak istediğim yerde değilim, istediklerimin çoğunu yapamadım. yirmili yaşlarımı boşa geçirdiğim için pişman hissediyorum sadece.
0
ocanal
(14.12.16)
27 yaşımda tekrardan başka bir ülkede lisansa başlıyor olacağım. (yaklaşık 1.5 sene sonra) o ülkenin dilini öğreniyor ve tamamen yeni bir başlangıcı çok sakat bir yaşa mı getirdik (27 yaş krizi) diye düşünüp korkuyorum.
0
kaufman
(14.12.16)
Altı sene öncesi benim için. Hmm, askerden dönmüşüm, bütün gün incide 4chanda takılıyorum, iş aramıyorum, sexploit sinema, b movie, dandik bilimkurgu vs ne varsa arşiv yapmaya başlıyorum. Birkaç ay içinde eski sevgili evleniyorum ben diye mesaj atacak, depresyona gireceğim, hemen akabinde ailem beni evden kovacak aynı gün bir kızla tanışmama vesile olacak bu olaylar, eski sevgilinin evlendiği gün o tanıştığım kızı ayartıp sevgilisinden ayırmış olacağım, ohoo daha yapılacak çok iş var.
Çok yoğun bir yıldı 2010, deli maceralıydı.
0
kargn
(14.12.16)
27den bildiriyorum, erken orta yaş krizi. evde izansız bi kedi var koşarken kafasını kapılara çarpıyor ona benzetiyorum kendimi.
0
freya
(14.12.16)
90 ekim ben de. yaklaşık 10 ay var 27'ye.

- yüksek lisans tezimi bitirip, teslim etmiş olacağım.
- evlenmiş olacağım.
- artık bir kadro bulabilirsem doktoraya başlamış olacağım. ama bu konuda umudum yok olmak üzere, büyük ihtimalle kadro bulamadığım için doktoraya filan başlayamayacağım ve özel sektörde ofiste çürüyeceğim.

aslında yapı olarak umutlu bir insandım hep, dünyayı filan değiştirecektim. hala ara ara deli cesareti filan geliyor ama 2016 o kadar yıkıcıydı ki birçok açıdan, olumlu düşünmekte zorlanıyorum.
0
gmzo
(14.12.16)
Şu anda 39. 2004 yılıydı, demek askerden dönmüşüz (2003, 297 KD). Bel fıtığı illetine yakalanmam ve ilk düzenli iş bulmam bu döneme rastlar. Çok uzun sürmemişti ama. Bu iş bulabilme durumum muhtemelen yaşımdan ziyade askerliğin tamamlanması ile alakalı. Sonrası uzun işsizlik dönemleri arası en uzunu 1 yıl, diğerleri birkaç ay süren iş bulmalar, 30'ların başında şimdiki işim. Oradan da çıkmak üzereyim, seneye yokum, baydım çünkü.
0
d max
(14.12.16)
mutlu. o yastan sonra hersey ters gitmeye basladi bende. o yuzden arada dusunurum 27 yasinda olmek gercekten lanet mi ki acaba?
0
lallala
(14.12.16)
Askere gitmeden hemen önceki halim. Yaşama sevincim o yaşta kaldı.
0
hasmetizm 2046
(14.12.16)
Benim hayatimin donum noktalarindan birisi oldu 27 yas, bulundugum sehri, ortami, istemedigim her seyi degistirma firsatim olup kotu olan her seyin iyi olan seylere evrildigi bir yas oldu. O yuzden cok guzel hatirlayacagim hep. Hayatimda gozum kapali guvenebilecegim ve ailemle tanistirabilecegim kisi ile tanistigim yas oldu. Ailemle tanistirmayi birakin hic sevgilim oldugunu bile paylasmadim bu zamana kadar. Ama hala cocuk gibi hissediyorum oyle bir yaslanma/buyume olmuyor. Su an 28'im XD

o yuzden bayagi donum noktasi oldu diyebilirim :)
0
neferkitty
(14.12.16)
29 yaşındayım. 27de hiçbir şey olmadı, bir şey değişmedi. Ben büyüdüm moduna da girmedim. Ona 30da gireceğim sanırım.
0
peggy
(14.12.16)
tam 27 yasindayim. 2 ay once girdim daha dogrusu.
sanki artik genc gibi hissetmek zorlasiyor gibi geliyor bana. ve ozellikle bu 19-20 yasindan sonra cok cabuk gecmis gibi geliyor. okumusum, calismisim, sinavlara girmisim turlu turlu, yine calismisim, farkli farkli islerde calismisim derken 30a merdiven dayanmanin buruklugu sanki hicbir sey yasamamisimcasina katlaniyor. belki hayatimin donum noktalarindan biri ama bir yanda backpacker gibi yasa bir sure, diger yanda isini gucunu oturt bos zamanlarindan ne yapiyorsan yap diye dusunuyorum. bu kararsizlik beni yiyor cunku zaman geciyor bir yandan.
0
baldur2
(14.12.16)
(1)

Akademik kitapları bulabileceğim kaynaklar

taqster
Merhaba. Üniversite kaynaklarıyla da erişemediğim bir takım kitaplar var. Akademik kitapları indirebileceğimiz sitelerin ve toplulukların adreslerini verebilir misiniz? Özelden atabilirsiniz. Teşekkürler.
Merhaba. Üniversite kaynaklarıyla da erişemediğim bir takım kitaplar var. Akademik kitapları indirebileceğimiz sitelerin ve toplulukların adreslerini verebilir misiniz? Özelden atabilirsiniz. Teşekkürler.
0
taqster
(11.12.16)
gmzo
(11.12.16)
(11)

17 yasindaki bir genc icin fikirlerinize ihtiyacım var

mandy moore
Merhabalar Anadolu lisesi son sınıfta olan bir tanıdığım için fikirlerinize ihtiyacım var.Ailesinin durumu üniversiteye gönderebilecek kadar iyi değil ne yazık ki.Üstelik kendisinden 1 yaş küçük kardeşini de gonderemeyecekler.Babası çiftçilik yaparak aileyi geçindiriyor. Sadece yazın 3 ay kazandıkla
Merhabalar

Anadolu lisesi son sınıfta olan bir tanıdığım için fikirlerinize ihtiyacım var.
Ailesinin durumu üniversiteye gönderebilecek kadar iyi değil ne yazık ki.
Üstelik kendisinden 1 yaş küçük kardeşini de gonderemeyecekler.
Babası çiftçilik yaparak aileyi geçindiriyor. Sadece yazın 3 ay kazandıklariyla
tüm yılı geçirmeye çalışıyorlar. Ve aile köyde ikamet ediyor. Çocuk için en çabuk şekilde maaşlı bir işe girmesini istiyorlar. Devlet memurluğu, polislik gibi...
Kpss ortaöğretim den 65 puan alan bu genç için en akıllıca yapılabilecek tercih
Nasıl olmalı sizce? Universite okumadan da yapılabilecek seçimler nelerdir iş konusunda?

Şimdiden çok teşekkürler
0
mandy moore
(11.12.16)
Şimdi düz liseleri anadolu lisesi yaptılar. O yüzden anadolu lisesi belirleyici bir kıstas olmuyor ders durumuyla ilgili...

Çocuğundan ekmek bekleyen aileden kurtulmaya baksın çocuklar.

Bahsettiğin kadar kötü durumdaysa yurt ve burs çıkar KYK'dan. Hele bir o aşamaya gelsin de buradan da yardımcı olmak isteyen çıkar. Okumak isteyene yol çok.
0
la rana
(11.12.16)
Bilmeden nasıl bu kadar kesin kanıya varabiliyorsunuz? Sadece kyk burcuyla nasıl okunabilir? Üstelik 4 yıl sonunda hangi mesleğin iş garantisi varmış tip dışında? Aile çocuğun geleceğini düşündüğü için memurluk gibi bir meslek düşünüyor. Kaldı ki çocuktan para beklentisi içinde olunsaydı gündelikci tarzındaki tarla işlerine gönderirlerdi pekala. İldeki en iyi Anadolu lisesine gören bir çocuk. Yani bahsettiğiniz gibi diz lise kıvamında bir okul değil. Ve hiçbir ek kitap ya da dersane olmadan kazandı bu çocuk. Lütfen biraz daha ön yargısız yorum yapmaya çalışın.
0
🌸mandy moore
(11.12.16)
KPSS Ortaöğretim'den ancak 90 ve üzeri puanlarla atanma şansı var. 65 puan atanmak için yeterli değil. Ki zaten ilin en iyi Anadolu lisesinde okuyan bir çocuğun memur olması da anlamsız. Ailesi üniversiteye gönderemiyorsa bir şekilde kendi çalışarak para kazanmalı. Bir mağazada yarı zamanlı çalışsa bile temel ihtiyaçlarını giderecek kadar para kazanır. Tercih sonrasında mutlaka yurt ya da burs/kredi başvurusu yapsın. Kredi genelde herkese çıkar. (bi bana çıkmadı).
0
dissendium
(11.12.16)
hatirlatma: universiteyi aciktan da okuyabilir.
0
idexo
(11.12.16)
1 sene bir işe girsin para biriktirsin bir yandan da derslerine çalışsın. eğer çocukta bir ışık görüyorsanız çocuğa birilerinin destek olması gerek ki ziyan olmasın çocuk. burdan anlattıklarınızla kimse aile içindeki durumu anlayamaz hemen savunmaya geçmeyin. eğer objektif bir öneri istiyorsanız herşeyi en başta sorunuzda anlatmanız lazım.
0
uyusam iyi olur
(11.12.16)
Hangi ildeler? Şu an deneme sınavlarına giriyor mu, sonuçları nasıl? Belki bulundukları ildeki üniversitede iyi bir bölüme yerleşebilir diye diyorum. Benim amcamın kızı zamanında benzer durumdaydı, temeli çok zayıftı ama babamların desteğiyle dersaneye gidip bulunduğu ildeki üniversitede meslek yüksekokulu-muhasebe bölümünü kazandı. Bitirince babam arkadaşının yanında iş ayarladı, bir taraftan çalışıp bir taraftan açıköğretimden 4 senelik muhasebe bölümü derslerini tamamladı. Bir süre önce mali müşavirlik sınavını kazandı, geçen ay da stajını tamamlayıp mali müşavir oldu. Şu an gayet iyi durumda. Ki sizin tarif ettiğiniz genç akademik olarak çok daha iyisini vaadediyor. Bulundukları ilde okuması hem maddi olarak rahatlatır, hem de bizim durumumuzda olduğu gibi iş hayatına atılırken destek bulması açısından yararlı olabilir.
0
gmzo
(11.12.16)
@mandy

neyin kesin kanısına varmışım arkadaş?
sadece KYK bursuyla okuyanların olmasının yanında bursa ek olarak yardım da bulunur demişim.
e çocuktan madem maddi beklentileri yok, pekala kendi başına okur-okutulur.
3 kardeş de öyle okuduk biz. yetim maaşımız da yoktu. şimdi konuşturma beni.

nereden ön yargım olacak allah aşkına. tanımam etmem seni de çocuğu da. çocuğun geleceğini kurtarmaya yönelik nacizane öneride bulunduk işte.

ek olarak kpss ortaöğretimden alınan 65 puan ile zaten bir şey yapamaz.

beğensen de beğenmesen de gerçekler bunlar mandy.
0
la rana
(11.12.16)
@gmzo bahsettiğiniz örnek için ve vakit ayırıp cevap verdiğiniz için çok teşekkürler. Bildiğim kadarıyla şu an dershaneye gitmiyor ve denemelerdeki başarısını da bilmiyorum. Ama bahsedeceğim bu verdiğiniz örnekten de. Sağ olun.
0
🌸mandy moore
(11.12.16)
@la rana
Varsayımlar üzerinden gelecek planı yapabilecek durumda degiller. Gerçekten yoksul olup kyk yurdu da bursu da çıkmayan arkadaşlarım vardı. Şimdi bu insanlar nasıl buna güvenerek üniversiteye gönderebilirler çocuklarını? Cok cok basarili olmadikca oradan buradan burs bulabilmek kolay mı Allah aşkına?

Ben de farkındayım 65 puan ile girilebilecek bölümler olmadığına fakat belki bilmediğim alternatifler vardır ve belki bir nebze bir faydam olur bu çocuğa diye sormak istedim.

Sizin de varsayım yapmadan aileye yaptığınız itham yüzünden sert bir üslup kullanmış olabilirim kusura bakmayın.
0
🌸mandy moore
(11.12.16)
ben birkaç kişiden gördüm şunu; aynı anda kpss ile atanıp yakında bir üniversiteye yerleşen.

örgün öğrenci hakkını elinden alamadığı için devlet yarı zamanlı memur olarak çalışıyorlar.

örneğin bizim okulda kütüphanede memur olan birisi var aynı zamanda bahçeşehir de burslu okuyor.
0
senialanaglasinalsinsikinicaliyabaglasin_yine
(11.12.16)
ortalama bir şehirde okul kazanırsa hem çalışır hem okur? dünyanın en zor şeyi değil, madem o kadar zor durumda, burs - kredi alacak kykdan, yurt zaten çıkar. madem okulu iyi neden çöpe attınız ki üniversite hayalini? herkes baba parasıya okumuyor bir sürü öğrenci var kendi masraflarını çıkarmak için çalışan. lüks bir öğrencilik geçirmeyiverir ama üniversite mezunu olmuş olur.
0
freya
(12.12.16)
(6)

Şampuan önerisi

rosey
Son zamanlarda uzaması yavaşladı saçlarımınBunun içi alabileceğim en iyi şampuan nedir?Şu an migrostayım burda loreal, dove, syoss, schwarzkopp glis, panten, elidor, clear, head shoulders, gibi markalar var. Fiyatlar da 5-15 tl arasında değişiyor. Her marka kendini önemsiyor övüyor haliyle. Bunlarda
Son zamanlarda uzaması yavaşladı saçlarımın

Bunun içi alabileceğim en iyi şampuan nedir?
Şu an migrostayım burda loreal, dove, syoss, schwarzkopp glis, panten, elidor, clear, head shoulders, gibi markalar var. Fiyatlar da 5-15 tl arasında değişiyor. Her marka kendini önemsiyor övüyor haliyle. Bunlardan hangilerini önerirsiniz?

Şayet önereceğiniz marka bunlardan biri değil de pahalı bişeyse ve bunlarla kıyas olmayacak kadar iyiyse nerde satılıyorsa gidip onu da alabilirim. 50 tl ye kadar çıkabilirim.
0
rosey
(11.12.16)
Loreal kullanıyorum uzun zamandır. Şampuan tek başına çare değil bence, bakim sart.
0
melengich
(11.12.16)
Alpecin sampuan. Al bunu. Nette satılır.
0
mobydick
(11.12.16)
organix, gratis'lerde var

s-media-cache-ak0.pinimg.com
0
gmzo
(11.12.16)
tresan ürünlerini de tavsiye ederim.
0
hakim oynayin dedi
(11.12.16)
priorin şampuan eczanelerde satılıyor. fiyatı 20 küsür olması lazım. dökülmeye birebir. onun dışında %100 hindistan cevizi yağıyla 2 haftada bir bakım yaparsanız çabucak toparlanır.
0
mohito
(11.12.16)
organix hindistan cevizliye basladim ve kisa surede dokulmem azaldi farkettim. bu sampuan 40 kusurlu bi fiyatta.
onun disinda lorealin beyaz sise kirmizi kapakli olani guzel.
priorin oneren var cok iyiymis dokulmeye denemedim.
diger ikisinin fiyatini bilemiyorum.
0
tiredpanda
(11.12.16)
(12)

Öğretim Görevlisi Kadrosunu Kazanmış Olmam Gerekirdi Ama...

sehir cadisi
Merhaba arkadaşlar, Bir devlet üniversitesinde Öğretim Görevlisi sınavına girdim. Sınavdan 80 aldım, bütün puanlarımla birlikte listenin en başında yani kadroya hak kazanan kişi olmuş olmam gerekir ama nihai değerlendirme sonucunda sınava giren herkese, ben dahil, başarısız yazmışlar. Güvenlikle ilg
Merhaba arkadaşlar,

Bir devlet üniversitesinde Öğretim Görevlisi sınavına girdim. Sınavdan 80 aldım, bütün puanlarımla birlikte listenin en başında yani kadroya hak kazanan kişi olmuş olmam gerekir ama nihai değerlendirme sonucunda sınava giren herkese, ben dahil, başarısız yazmışlar. Güvenlikle ilgili hiçbir sorunum yok. Yapılan şeyin yasal olarak mümkün olmadığını öğrendim. (Ya da yanlış mı öğrendim?)


Bu konuda yasal olarak nasıl bir süreç izlemem gerekir, bilen var mı?


Acil yardımlarınızı bekliyorum,

Teşekkürler
0
sehir cadisi
(10.12.16)
Bilgi edinme hakkını kullanarak dilekçe ile neden işe alınmadığını sorabilirsin.
0
alperz
(10.12.16)
kadro derecesiyle ilgili bir durum da olabilir. kadro derecesi 4 ve daha altındaysa devlette çalışmış olmak gerekiyor. belki de ondandır.
0
bahodilo
(10.12.16)
Bilgi Edinme hakkımı kullanarak neden işe alınmadığımı sorabilirim ancak dediğim gibi, verebilecekleri tutarlı bir cevap olduğunu düşünmüyorum.

Bu yüzden izlemem gereken yasal prosedür ve süreçler için yardım arıyorum.



Kadro derecesi 5 ve devlet deneyimim var.
0
🌸sehir cadisi
(10.12.16)
ilk önce dilekçe ile başvurun alacağınız abuk sabuk dahi olsa yazılı bir cevap mahkeme sürecinde eğer tutarsız bir durum ile karşılaşıyorsanız ise karşı tarafı savunmasız bırakır. Aslında biz şu yüzden almadık da diyemezler. Onun için ilk önce giriş koşullarına bakın, sonra da neden başarısız olduğunuza dair yazılı olarak cevap isteyin.
0
gezegen olan pluton
(10.12.16)
Arkadaşlar zahmet olmazsa bahsettiğim ilan burda:

www.kastamonu.edu.tr


Bu dosyadaki en son ilanda en başta benim adım var. Birileri lütfen bana böyle bir şeyin mümkün olmadığını söylesin Hem sınavdan 80 verip hem nasıl kadroya almıyorlar? Kadroyu geri mi çekmişler? Başarı-Başarısızlık sınav sonucuna yani not ortalamasına göre değerlendirilmiyor mu?

Konudan anlayan bir avukata danışmanlık ve hatta avukatım olması için ödeme yapmaya hazırım.
0
🌸sehir cadisi
(10.12.16)
üniversiteyle görüştünüz mü? ne dediler?
0
gmzo
(10.12.16)
görüştüm, kadroya kimseyi almayacaklarını söylediler.
0
🌸sehir cadisi
(10.12.16)
İstedikleri kişi kazanamamış herhalde ondan kadroyu kapatmışlar
0
burya
(10.12.16)
Bu sekilde kadroyu kapatamazlar. Kadroyu kapatmak isteseler 65'in altinda birakirlardi. Yanlislik vardir, yoksa da mahkemeye ile tehtid edin. Muhtemelen geri adim atarlar, atmazlarsa mahkeme isi cozer.
0
evrim halkasi
(10.12.16)
OHAL var her şey olur. Olmaz olmaz dememek lazım
0
burya
(10.12.16)
tamam ama benim kazanmamış olmamı nasıl gerekçelendirebilirler ki?

sınavı yapılan kadro geri çekilemiyormuş o zaman burda neler oluyor? izlemem gereken yol nedir? İlla ki mahkeme mi?
0
🌸sehir cadisi
(11.12.16)
hiç vakit kaybetmeden idare hukukunda uzman bir avukatla görüşün. ilan şartlarını taşıyorsanız kadroyu kendi kafalarına göre kapatmaları mümkün değil.
0
bos luk
(11.12.16)
(13)

ayıp olacak kafaya takılacak bir şey yok di mi?

limoncello
Şimdi bende değersizlik ve özgüven sıkıntıları olduğu için -bunu açıkça söyleyebiliyorum- bazı şeylere çok takıyorum,insanları kırmaktan da çok çekinirim bir de hata yapma korkusu var özellikle insanların arasında. Dün yaşadığım çok basit bir olayı kafama taktım böyle gözümün önüne geliyor çok utanı
Şimdi bende değersizlik ve özgüven sıkıntıları olduğu için -bunu açıkça söyleyebiliyorum- bazı şeylere çok takıyorum,insanları kırmaktan da çok çekinirim bir de hata yapma korkusu var özellikle insanların arasında. Dün yaşadığım çok basit bir olayı kafama taktım böyle gözümün önüne geliyor çok utanıyorum hala.

Şimdi şirketten bir kadın arkadaş bilinen bir markanın çantasını almış yeni, hayırlı olsun vs. nerden aldın denilince şurdan dönerken şu yolda diye tarif ederken bir tane büyük outlet mağazasını kastetti ama ama normalde ismi avmnin x outlet ama o sadece x dedi aynı anda gayriihtiyari o tarif ederken ben de x outlet dedim normal bir şekilde yani avmnin adını söylemek maksadıyla ki hani kötü bi niyetim yok oranın x outlet diye geçtiğini herkes bilir ki sanki biraz bozuldu gibi o an.
Ne bileyim kafaya takılacak bir şey yok ama çok utandım böyle hala kafama takıyorum, ki gayet iyiniyetle ve gayriihtiyari söyledim zaten outlet avmye herkes gidiyor ve ayıp falan değil ben de giderim,farklı bir niyetle söylemedim. Sadece x denince de oranın x outlet diye geçtiğini herkes biliyor. O an iyiniyetle herkesin söyleyebileceği bir şey ve kafaya takılacak bir durum değil sonra unutuldu gitti zaten ama ben kafama takıyorum ve aklıma geline utanıyorum.

Ayıp olmamıştır, ve iyi niyetli olduğum anlaşılmıştır heralde di mi ?

edit: sadece ikimiz değildik başka insanlar da vardı kadınlı erkekli.
0
limoncello
(06.12.16)
Outlet'lerde genellikle sezon sonu ürünler ucuza satıldığı için Outlet vurgusu yaparak onun aslında pazar gibi bir yerden alış veriş yaptığını kast etmiş olabilirsin. O da o yüzden biraz bozulmuş olabilir. Kafaya takılacak bir şey değil. Zaten bir erkeğin bir kadına çantasını nereden aldığını tam olarak sorması anlamsız. Sen de gidip aynı çantayı eşine dostuna almayacaksan tabi. Hayırlı olsun deyip geçmek lazım.
0
dissendium
(06.12.16)
sdfagfds ya kusura bakma çok ayıp etmişin. bana öyle desen kızgın demirle gözlerine mil çeker böbreklerini dağlardım. bi kutu çikileta yaptırıp özür dile :/
0
cekilmis gayfe
(06.12.16)
yaptığın şey gereksiz olmuş
0
fragile lady
(06.12.16)
@dissiendium kadınlı erkekli karışık ortamdı diğer kadınlar sormuştu genelde biz de güle güle kullan dedik, outlet dedim zaten avmnin adı öyle yani bir markanın outleti de değil o tarif ederken gayriihtiyari ağzımdan çıktı, ki zaten oraya herkes gidiyor pazar falan değil mesela optimum gibi.
edit: vurgu yapmak gibi bir amacım yoktu normal ismini söyledim yani optimum OUTLETTTT gibi bir ses tonu tavır vs. değil ama sanki o bozuldu o an gibi geldi, zaten herkes biliyor o avmnin optimum outlet diye geçtiğini
0
🌸limoncello
(06.12.16)
Bunda kafaya takılacak veya ayıp olacak hiç bir şey yok. Karşınızdaki kişide buna bozuluyorsa eğer bozulsun. Fazla ince düşünüyorsunuz.
0
mysticriver
(06.12.16)
Vurgu derken ses vurgusundan bahsetmedim. Toplu halde sohbet edilirken x outlet mi? gibi bir soru sorarsan zaten o şeye vurgu yapmış olursun. Sen vurguyu soru sorarak yapmışsın. Kızın o anki yüz ifadesini bilmiyoruz tabi. Belki de aklından başka Optimum mu var? diye de geçirmiş olabilir ya da Outlet içindeki mağazanın ismini söylesem mi söylemesem mi diye de düşünmüş olabilir. Üzerinde durulacak bir şey değil.
0
dissendium
(06.12.16)
bi dakka lan, outlet neden aşağı tabaka oluyor anlamadım. şu anda öğreniyorum bunu. ufkum genişledi. yemin ediyorum şok yaşıyorum.

bu neden aşağılama/bozulunacak birşey/ayıp oluyor. outlet sezon sonu ürünler satmıyor mu? ya da satılmayan ve sezonu geçmiş vs.
0
mahone
(06.12.16)
@dissendium soru olarak sormadım o tarif edip x, derken aynı anda normal bir şekilde ben de avmnin tam ismini yani x outlet olarak söyledim, özel bir vurgu durumu da yok xoutlet mi diye sormadım. Zaten çantada markası yani mağaza ismi yazıyor üstünde.
@mahone bence de öyle ama o biraz bozuldu gibi sanki zaten belli bir markanın outleti değil avm o şekilde ve bilinen ben dahil birçok insanın alışveriş yaptığı bir yer ama o biraz bozuldu o an hissettim ben.
0
🌸limoncello
(06.12.16)
Çok büyük ayıbolmuş.
Bana iki bira ısmarlarsan belki bu azaptan kurtulabilirsin.
0
bigbadabum
(06.12.16)
ayıp filan olmamış. arkadaş bozulduysa da kompleksli bir insan olduğu için bozulmuştur o da kendi problemi.
0
gmzo
(06.12.16)
"Şimdi bende değersizlik ve özgüven sıkıntıları olduğu için..." böyle deme. Böyle dersen kendini böyle olduğuna inandırırsın.Böyle olursun.Böyle olmak için her gün kendi kendini yersin. Senin kendine verdiğin zararı kimse sana veremez.

ayıp olmamıştır.kafanı gereksiz yere meşgul ediyorsun.
0
setra
(06.12.16)
hahah. ne kadar naif insanlar var ya. ne ayıbı olacak?
kadın dilenerek, çalarak almadıysa niye bozulsun ki? bozulsa bile kendi ayıbı. madem bir mağazanın kalitesini, niteliğini "outlet" kavramıyla ilişkilendirecek ve buna bozulacak kadar önem veriyormuş, gitmeseymiş.

kısacası kafaya takılacak hiçbir şey yok bence.
0
m e b
(06.12.16)
Keske herkesin kalbi boyle temiz olsa. Takmayin kafaniza. Artik her avm outlet zaten. Ayrica setra +1
Boyle dusunmeyin kendiniz icin
0
kassiopeia
(07.12.16)
(12)

cumartesi salon düğünü vs. pazar kır düğünü

gmzo
önümüzdeki ağustos'a düğün planlıyoruz, biraz geç kaldık ama seçeneklerimiz var hala. cumartesi uygun olan başka yerler de var ama içimize sinen iki yere düşürdük seçenekleri. buradan da fikirleri toplayayım dedim zira kararsızım her zamanki gibi. salon da sade, yeni bir salon yani öyle çok frapan b
önümüzdeki ağustos'a düğün planlıyoruz, biraz geç kaldık ama seçeneklerimiz var hala. cumartesi uygun olan başka yerler de var ama içimize sinen iki yere düşürdük seçenekleri. buradan da fikirleri toplayayım dedim zira kararsızım her zamanki gibi. salon da sade, yeni bir salon yani öyle çok frapan bir düğün salonu değil bu arada. fiyatlar fark edecek düzeyde farklı değil.

salon düğünü artıları:
- aileler buradaki menü sunumunu daha çok beğenmiş.
- hava koşulları etkilemiyor.
- cumartesi uygun.

salon düğünü eksileri:
- tavan düğün salonu için nispeten basık.
- kapalı olduğu için ses düzeyi had safhada.
- yapının üst katlarında, asansörle inilip çıkılıyor. sigara içenler, hava almak isteyenler in-çık yapmak durumunda.

kır düğünü artıları:
- oldukça doğal, sade, yeşillik. çok yakında öyle apartman filan yok.
- sahibi sevgilimin babasının 4 yıl okuttuğu öğrencisinin velisi. fiyat konusunda yardımcı oluyor, diğer yönlerden de tanıdık olması sebebiyle elinden geldiğince yardımcı olur diye düşünüyorum.
- açık hava olunca insanlar eksi yönleri önemsemeyebilir.

kır düğünü eksileri:
- düğün pazar günü olacak.
- yakınında iki kır düğün alanı daha var, sesler karışır mı bilemedim.
- hava koşulları etkileyebilir. üstü kısmen kapatılıyormuş, 400 kişiye kadar sanırım. düğüne 800 kişi civarı katılım bekleniyor ama herkes aynı anda gelmez zaten.

düğün denizli'de ve yemekli. hadi oylar gelsin.
0
gmzo
(05.12.16)
o kadar kişi 400 kişi kapalı alan ölüm. kır düğünü seçin dua edin yağmur yağmasın. temmuz falan yapsanız?
0
kveldulv
(05.12.16)
Geçirdiğimiz ağustosu düşünürsek aşırı sıcaktı, yağmur yağmadı ve sıcaklık 30'dan aşağı inmedi hiç. Önümüzdeki yaz farklı olacağını sanmıyorum ben. Kapalı alan ağustosta pek iyi olmaz, aşırı geniş ve cami kadar yüksek tavanlı olsa bak ozaman çekilir.
Kır düğünü olması çok daha iyi. Pazar olması da ailenize avantaj. Böylece pazartesi günü işi gücü olan gider, aileniz sadece çok yakın akrabalarla baş başa kalmış olur ;)
0
megalomaniac
(05.12.16)
800 kisi kapali salondaki oksijeni cuk diye emer bitirir. bas agrisi kalir dugunden geriye ani olarak.
kir dugunu +1
yagarsa da yagsin, ani olur iste.
0
jimicik
(05.12.16)
kır düğünü +1
birde benim bildiğim düğünlerin pazar olanı makbuldur, cumartesi çalışanlar olduğu için
0
eja
(05.12.16)
benden de geline bir kir dügünü cevabi.
0
shi aila
(05.12.16)
Şehir dışından gelecek çok misafir varsa Pazar sıkıntı. İnsanların işi gücü var, en iyi ihtimalle 10 dedin mi kimse kalmaz ortada.
0
lcha
(05.12.16)
kır düğünü +1

200,300 kişilik salon düğünleri bile insanın içini daraltıyor. 800 kişi civarı katılım bekleniyor diyorsunuz bir de. ayrıca kır düğünleri daha modern geliyor bana. seslerin karışacağını sanmıyorum eğer dip dibe değilse alanlar. yağmuru da umursamayın bence, eğlenceli olur daha çok yağarsa da :)
0
jonestown
(05.12.16)
mekan isimlerini yazarsan belki duyurudaki denizlililer olarak mekanlarla ilgili önerilerde bulunabiliriz belki.

ama ben 800 sayısının yapılabiliyorsa azaltılması taraftarıyım.
0
montauq
(05.12.16)
@montauq biri twenty'deki salon 20, diğeri liva kır bahçesi. sayıyı azaltmamız pek mümkün değil, iki tarafın da çevresi geniş. özellikle bizim taraf, nişana birinci derece akrabaları çağıracağız örneğin ve teyzeler, dayılar, amcalar, kuzenler 75 kişi yapıyor bile. ama 19:00-21:00 arası yemek, 21:00-24:00 arası eğlence yapılıyormuş yemekli düğünlerde. dolayısıyla hiçbir zaman ne salonda ne de kır düğünü alanında aynı anda 800 kişi olmaz, kimi yemeğe gelir kimi eğlenceye diye düşünüyorum.

@kveldulv öne almamız çok zor, erkek arkadaşım asker öğretmen ve haziran ortasında okulların kapanmasıyla ancak istanbul'da/denizli'ye gelebilecek. hazırlıklar için zamana ihtiyacımız var, temmuz ayı ve ağustos başı babam için de yoğun bir dönem o yüzden ağustos sonu kararı aldık.

@lcha ben de şehir dışından gelecekleri düşünüyorum ama bir taraftan da insanlar gelmek isteyince ayarlıyorlar bir şekilde. şehir dışından akrabalar en çok izmir'de, sevgilimin arkadaşları dert değil çünkü çoğu öğretmen ve okullar tatil olacak. bir tek benim arkadaşlarım var istanbul'dan gelecek, onlar da en yakın arkadaşlarım olur ve pazartesi sabah için izin alabilirler sanıyorum. yine de beni en çok düşündüren bu.
0
🌸gmzo
(05.12.16)
Hangisi ucuzsa o
0
turkuaz
(05.12.16)
düğün 27 ağustosta olacak olursa sonrasında 9 gün tatil olma ihtimali var. gelecek konuklar için gidiş geliş daha rahat olabilir.

twenty'nin bir dezavantajı 3 salon birden olması. büyük ihtimalle o gün 3 salonda da düğün olacaktır. kalabalıktan dolayı özellikle yaşlı misafirler için asansörü kullanmak sorun oluyor. ciddi park sorunu var. gelenler arabaları biraz uzağa koyup yürümek zorunda kalıyorlar. topuklu ayakkabı ve abiye kıyafetlerle sokak aralarında yürümek biraz dert. salonda daha geride kalan masalara oturanlar kolonlardan dolayı pisti görmede sıkıntı yaşayabiliyorlar ama ben gittiğimde kameradan perdeye görüntü yansıtıp göremeyenler için kolaylık sağlıyorlardı. bu uygulamanın devam edip etmediğini sorabilirsiniz. şehirdışından gelen konuklar için avantajı şu; öğretmen evi yakın sayılır. yine o çevrede çeşitli oteller var. kalma ve salona ulaşma problemi yaşamazlar. yemek konusunda bütün salonları biraz didiklemek gerekiyor. biraz düğün sahiplerinin dırdır etmesi, birazcık da kesenin ağzını açması lazım iyi bir yemek için. adamına göre muamele yapmaları tüm düğün salonlarının genel özellikleridir.

liva'nın yakınlarında yade ile marla var ama seslerin karışacağını sanmıyorum. sizdeki gürültüden dolayı başka yerdeki sesleri duymazsınız. ağustos ayında yağmur ihtimali düşük. açık havadaki problemlerden birisi sinek ve eğer etli bir yemek olacaksa arı. düğünden 1-2 saat önce ilaçlama yapmalarını isteyin. arı sorunu için de kahve yakıp yakamayacaklarını sorabilirsiniz. park sorunu twenty'e göre daha az.

her iki yer için de gelecek konuklar için en önemli konu servis. pazar günü yapılan bir düğünde düğüne gidilmeye karar verilmişse yemeği kaçıran olmaz. takı törenine kadar o salondan ayrılmazlar. en fazla başka bir düğünde yemeğini yer, takısını takar; sizin pasta merasimine yetişir. sayı fazla olunca serviste aksaklıklar olur. kimisinin içeceği gelmez, kimisinin yemeği soğuk gelir.

defalarca çeşitli düğünlerde yer göstericilik yapmış birisi olarak eğer masaları numaralandıracaksanız; yer gösterecek kişi akraba çocuklarından hatta kuzenlerden birisi olsun. gelen konukları tanıyor olmak yönlendirmeyi kolaylaştırıyor. bir de oturma planı listesini damat evi kız evi diye ayırmayın; hepsi bir listede olsun. ''isminiz bende yok; diğer listeye bakalım'' diyerek gelen konukları bekletmek sinir bozucu oluyor. isim listelerine mutlaka herkesin ismini yazın. bir keresinde listeye kadının ismini yazmışlar; adama ''eşinizi ismi neydi? onun ismi yazılı olabilir'' dememize rağmen ısrarla eşinin ismini söylemedi. birisine de ismini sordum; adam şirketinin ismini söyledi. yer göstericiler mutlaka düğünden önce hangi masanın nerede olduğunu çalışsınlar.

bu geniş kapsamlı açıklamadan sonra oyumu şehir dışından gelecekler için ulaşım sorun olmayacaksa kır düğününden yana kullanıyorum.
0
montauq
(05.12.16)
@montauq ayrıntılı yorum için çok teşekkür ederim! çok yardımcı olacak. sinek ve arı sorunu benim hiç aklıma gelmeyecek bir meseleydi örneğin, gelse bile çözümü gelmeyebilirdi :) o kadar insan için yer ayarlama meselesi nasıl olur, olabilir mi bilemedim. bu da üstünde düşünmemiz gereken bir konu.

sanırım herkes kır düğününden yana, açıklamalar da mantıklı. benim de aklım oraya doğru kayıyor :) teşekkürler herkese cevaplar için.
0
🌸gmzo
(05.12.16)
(7)

Starbucks ve Tchibo French Press için kahve önerisi?

portakal
Kafeini bol, lezzetli, french press için filtre kahve almak istiyorum. Starbucks ve Tchibo için kahve önerebilir misiniz? Cevap verenlere teşekkürler :)
Kafeini bol, lezzetli, french press için filtre kahve almak istiyorum.
Starbucks ve Tchibo için kahve önerebilir misiniz?
Cevap verenlere teşekkürler :)
0
portakal
(26.11.16)
African blue alıyordu arkadaşlar.
0
glamdr1ng
(26.11.16)
African blue demeye gelmistim ben de :D
0
neferkitty
(26.11.16)
kahveden biraz anlayan biri olarak, kesinlikle ama kesinlikle tchibo dan kahve alma. Starbucks bu konuda türkiyede en iyilerden. Kenya yı tavsiye ederim ben.
0
badabista
(26.11.16)
ben tchibo alıyordum normalde fiyatı daha uygun diye, sonra bir arkadaşım geçen ay bir termosla birlikte starbucks sumatra kahve hediye etti. baya beğendim, sanırım bununla devam edeceğim.
0
gmzo
(26.11.16)
tchibo'da kimyasal bir tat geliyor bana. starbucks house blend iyidir
0
try again fail again fail better
(26.11.16)
house blend demeye geldim. christmas blend onermisti arkadasim da.
0
tiredpanda
(26.11.16)
kahve fabrikasından alsanıza...
tazecik kavurup çekip gönderiyorlar. istediğiniz kavurma/çekme ayarını söyleyebiliyorsunuz.

endonezya blue bataq güzeldir. genelde stokta pek bulunmuyor. denk gelirseniz bir deneyin.
bi tık pahalı olan kenya çekirdekleri de güzel.

ne biçim reklam oldu ama adamlar cidden iyiler işlerinde. link vermiyeyim bari (:
0
iz
(26.11.16)
(5)

Yumurta kaynatma makinesi işe yarıyor mu?

ya ben lan neyse
yumurtayı çatlatıp yakıyor mu? içindeki plastik kanserojen mi? bir tarafını pişirip bir tarafını pişirmiyor mu? yorumlarınız var mı? elektrikli...sağ olunuz.
yumurtayı çatlatıp yakıyor mu? içindeki plastik kanserojen mi? bir tarafını pişirip bir tarafını pişirmiyor mu? yorumlarınız var mı? elektrikli...

sağ olunuz.
0
ya ben lan neyse
(24.11.16)
annem senelerdir kullanıyor, memnun. kanserojen kısmını bilmiyorum.
0
gmzo
(24.11.16)
Öğrenci evimizde vardı çok güzel. Gayet homojen pişiriyor kayısı, rafadan, tam pişmişi bile ayarlıyor tavsiye ederim.
0
pastörizesüt
(24.11.16)
dostlar içinde su koyma yeri mi var? nasıl pişiriyor?
0
🌸ya ben lan neyse
(24.11.16)
Yumurtanın altını (yuvarlak tarafı) iğneyle deliyorsun o zaman çatlamıyor. Ayrıca çok iyi rafadan tam hepsini ayarlıyorsun istediğin şekilde pişiriyor tavsiye ederim.
0
whysoweird
(24.11.16)
iyi bir marka al. dandik markalar hemen bozuluyor. bizde öyle olmuştu :)
0
burya
(24.11.16)
(23)

mesai saatleriniz nasıl?

nathanieltroy
kaçla kaç arası çalışıyosunuz?benim 9:00-18:30, 5 gün.biliyorum, daha önce soruldu bu ama güncel saatleri öğrenmek istiyorum.
kaçla kaç arası çalışıyosunuz?

benim 9:00-18:30, 5 gün.

biliyorum, daha önce soruldu bu ama güncel saatleri öğrenmek istiyorum.
0
nathanieltroy
(23.11.16)
08:00-17:30, 5 gün.
0
pispinti
(23.11.16)
08:00 - 12:00, 13:00 - 18:00.

5 gün çalışılıyor, ben part time çalışıyorum 3 gün geliyorum.
0
gmzo
(23.11.16)
toplantı vs yoksa 7-10 arası istediğim saatte geliyorum. brüt 9,5 saati tamamlamam lazım. mesaisi oluyor tabi. 5 gün. arada yetişmeyen bi şey olursa pazar da çalıştığım oluyor.

7-16.30
8-17.30
9-18.30
10-19.30
0
orange coffee
(23.11.16)
9-18 5 gün
0
prezarlatif
(23.11.16)
9-17:30 5 gün.
0
basubadelmevt
(23.11.16)
09:00 - 18:00
5 gün
0
peggy
(23.11.16)
o gün işim olduğunu biliyorsam istediğim saatte giderim.
0
bruceandwayne
(23.11.16)
09:30-22:30 Freelance
18:30-19:15 arası mola
0
sadegazoz
(23.11.16)
serbest çalışıyorum.

09:00 - 18:30 (artı eksi yarım saat)

Akşam 8'den sonra bazen 2-3 saat çalıştığım oluyor ama genelde 6'dan sonra çalışmıyorum.

Pazar tatil.
0
hayirsiz
(23.11.16)
10-18 2 gün çalışıyorum.
0
tchuck
(23.11.16)
9:00-18:00, 5 gün
0
nickini degistiren yazar
(23.11.16)
9-6. beş gün.
0
sir gawain
(23.11.16)
09:00 - 18:00 5 gün.
0
spirit crusher
(23.11.16)
9:00-17:00.

yemek molasi dahil.

5 gun.
0
e haliyle
(23.11.16)
8:30 - 18:30 5 gün

yol süresi mesaiden sayılıyorsa;

06:30 - 20:30 5 gün

günde 4 saat yolum var 5 günden 20 saat yapıyor. yani haftada yaklaşık 1 günüm yolda geçiyor.
0
eeb
(23.11.16)
8.30-17.30.
12.30-13.30 öğle arası.
0
pike
(23.11.16)
8 saati tamamlamak önemli.

bugün 12'de geldim, 8'de çıkacam.

5 gün.
0
contavolta
(23.11.16)
yol dahil (mesai servise binince başlıyor)
sabah göreviyse 06:15-14:00
öğle göreviyse 10:45-19:00

günler değişiyor. bakıyorum geçen hafta 5 gün olmuş. bazen 3 bazen 4 oluyor ama en fazla 5.
0
zoghurt
(23.11.16)
gece 22:30 sabah 07:00 haftada 5 gün
0
basond
(23.11.16)
cumartesi çalışan tek enayi bendim zaten. ÇIKIN OLM ORTAYA UTANMAYIN AYIB BİŞEY DEĞİL ÇALIŞMAK!

8-5 haftaiçi, 9-1 cumartesi. lobi faaliyetlerine başladık, işalla çok yakın kısa bi süre sonra cumartesiyi iptal ettiricez, dinimiz amin...
0
baba jo
(23.11.16)
08:00 - 13:00, 5 gün.
0
dedim ben sana
(23.11.16)
8-18 5 gün.
0
axl
(23.11.16)
özel sektörde çalışırken 10:00 - 18:00 idi. şimdi 07:50 - 14:40.
0
avianthem
(23.11.16)
(20)

Madem kriz var neden hiçbir rakama yansımıyor?

aklimdakisorular
Geçen ay 130 bin ev satılmış, araba satışları artmış, ihracat artmış, işsizlik normal, enflasyon normal, resesyon ihtimali yok vs.Ama esnaf kan ağlıyor dükkanlar kapanıyor deniyor da esnafın kan ağlamadığı dönem mi var? Dükkan kapanıyor ama 500 bin kobi kuruluyor? Cirosu 10 ile 7 milyon TL arası ola
Geçen ay 130 bin ev satılmış, araba satışları artmış, ihracat artmış, işsizlik normal, enflasyon normal, resesyon ihtimali yok vs.
Ama esnaf kan ağlıyor dükkanlar kapanıyor deniyor da esnafın kan ağlamadığı dönem mi var? Dükkan kapanıyor ama 500 bin kobi kuruluyor? Cirosu 10 ile 7 milyon TL arası olan 110 bin firma olduğunu öğrendim daha bugün,
Yani bir yerde birileri yanılıyor mu?
0
aklimdakisorular
(23.11.16)
çünkü zengin daha zengin olur, olan fakire olur bu durumlarda.
0
cekilmis gayfe
(23.11.16)
sen yanılıyorsun.

doların neredeyse 4 lira olduğunu görmüyor musunuz? ben anlamıyorum ki? işsizlik normal de değil? enflasyon hiç normal değil? bir tane poğaçayı 2 liraya alıyorum. faturalar eşşek gibi zamlı geliyor. daha yeni akaryakıta zam yapıldı. bir çok şeyi yurtdışından alıyoruz. doların yükseldiğini düşünecek olursak, henüz krizi hissetmemiş olanlar yakında zangır zangır hissedecekler.

ayrıca cekilmis gayfe +1

edit: önceki duyurularına bakarak troll olduğuna kanaat getirdim.
0
dedimmidemedimmi
(23.11.16)
daha iyice vurmadı
vurunca görürsün
doları da hiç takip etmiyosun heralde, ya da aradaki bağlantıyı kuramıyosun.
bunlar etkilenmemiş rakamlar mı gerçekten sence?
0
interview with the vampire
(23.11.16)
bir çekin altında 10 firma ismi var, herkes birbirine başkasının çekini veriyor, ortada nakit para yok..
firmalar iflas edemiyor olağanüstü hal dolayısıyla. örneğin yüksel inşaat çalışanlarına ödeme yapamıyor, milyonlarca dolar borcu var. güriş yine aynı şekilde. bu iki firma iflas etse zaten çorap söküğü gibi dağılacak.
dolar almış başını gitmiş, enerjini büyük oranda dışardan alıyorsun, e herşey dolara endeksli. zamlar giderek artacak.
enflasyon düşük gösteriliyor. enflasyon göstergelerinin içine paket lastiğinden zımba teline kadar herşeyi koyuyorsun. asıl mutfak giderleri ise ya yok yada küçük oranlı.
medya ya elinde ya da kapatıyorsun tehdit ediyorsun. doğruları yazabilecek kimse kalmadı ortada.
hal böyle olunca ortalık güllük gülistanlık gözüküyor.
0
hosein
(23.11.16)
enflasyon normal mi? oehh.

sene sonu %8-10 civarı zam alıcam ama türkiye'de hayat bir senede bu orandan çok daha fazla pahalandı. görmemek için epey zengin ya da mal olmak lazım.
0
sir gawain
(23.11.16)
en buyuk şalt malzemesi firmalarından biri, adam bana sipariş geçme diyor.
geçersen paran kalır diyor.
belki 30-40 yıllık firma.
0
kingcyrax
(23.11.16)
ya bence kriz falan yok. cidden inanmayacaksınız ama trafikten eve gidemiyoruz. benzin 10 tl olsa bence bu trafik gene azalmaz.
0
sizofren06
(23.11.16)
Bankalar sağlamda ondan eğer bankalara uğrarsa kriz sen o zaman gör.
0
komando kani var bende
(23.11.16)
markete gidip süt, yumurta, beyaz peynir, yoğurt, zeytin ve tuvalet kağıdı aldığında bırakıp çıkacağın en düşük miktar 50 lira. ve daha kıçını silip kahvaltı yapmak dışında bir şey yapamadın.
0
gmzo
(23.11.16)
Ya hala soruma net cevap alamadım, hep çevrenizden örnek veriyorsunuz. Yani ben durumumuz süper demiyorum ama evet kriz var denecek bir rakam yok?
0
🌸aklimdakisorular
(23.11.16)
eksisozluk.com
eksisozluk.com
eksisozluk.com
eksisozluk.com
eksisozluk.com

al otur sırayla bunları oku. adamlar yazmış işte, açıklamış rakamlarla. sonra bak bakalım var mı yok mu?
0
dedimmidemedimmi
(23.11.16)
Şu an tam olarak kriz olmasa da krizin ayak sesleri var.Sanayi üretimi diplerde
0
turkuaz
(23.11.16)
@wanna2
işte bu! Sorununun cevabı bu aslında, ekonomist değiliz ama kriz var abi diyebiliyoruz, ilginç
0
🌸aklimdakisorular
(23.11.16)
ayni sekilde kriz yok diyebilmen icin de ekonomist olman lazim degil mi?

daha biraz once tayyipcuk kendi dedi issizlik yuksek diye. gerci sonra bunun icin de bankacilik sistemini sucladi.
0
jimicik
(23.11.16)
kafe neroya gittim bugün, fiyatlar artmış porsiyonlar küçülmüş. bide sözlükte yazmışlar çubuk krakerinde porsiyonu küçülmüş. var işte oğlum kriz bunu farketmek için ekonomist olmaya ne hacet.
0
bruceandwayne
(23.11.16)
perşembenin gelişi çarşambadan bellidir derler ya, o çarşambayı yaşıyoruz kanımca. ayrıca enflasyon gibi rakamların manipüle edildiğini gözden kaçırmamak lazım.

örnek: araba satışları azaldı deniyor: otomotivkarnesi.com
0
zgrydn
(23.11.16)
ha bu arada ekonomistler, finans piyasasinda calisanlar, bu isleri gercekten bilenler, tayyipcukun masallarina gotuyle guluyor.

sonunda birileri buyuk yanildigini anlayacak ama maalesef hepimiz icin cok gec olmus olacak.
0
jimicik
(23.11.16)
piyasada para donmuyor ve bunun anlamini bilmeyenler boyle sorular soruyor.
0
e haliyle
(23.11.16)
Ben ekonomistim fakat anlayacagini soru sorus tarzindan yola cikarak dusunmedigim icin anlatmiyorum. Sunu rahatlikla soyleyebilirim ki rakamlar anladigin gibi degil. O normal bu normal diye neye dayanarak soyluyorsun?
0
f_d
(23.11.16)
(41)

sosyal bilimler okuyanları küçümsüyor musunuz?

limoncello
Az önce alakasız bir duyuruda psikoloji okuyan kıza söylenenlere denk geldim de ki arkadaş okuduğu bölümle alakasız olarak zeki demiş kız için. Okunulan bölümün zekayla değil kişisel eğilimi, yetenek ve tercihlerle alakalı olduğunu düşünüyorum. Ha insanlar genelde nasıl iş bulurum, çok para kazanırı
Az önce alakasız bir duyuruda psikoloji okuyan kıza söylenenlere denk geldim de ki arkadaş okuduğu bölümle alakasız olarak zeki demiş kız için. Okunulan bölümün zekayla değil kişisel eğilimi, yetenek ve tercihlerle alakalı olduğunu düşünüyorum. Ha insanlar genelde nasıl iş bulurum, çok para kazanırım şeklinde tercih yapıyor o ayrı. Ama şu anki puanlardan bağımsız olarak çünkü şu an puanları yerlerde olan iktisat-işletme bölümler benim zamanımda hukuktan daha yüksek top puanlardı. Ha bu bölümlerin aöfte açılması bu bölümlerin aöfte okutulacak kadar basit olduğunu göstermez. İyi bir üniversitede ingilizce iktisat eğitiminin gayet zor olabileceğini biliyorum.

Kısaca psikoloji,sosyoloji,felsefe,hukuk,iktisat,işletme, uluslararası ilişk., siyaset bilimi okuyanları ve mezunları küçümsüyor musunuz kendinizce? Bazılarında böyle bir kibir var da bizim ülkede. Halbuki yurtdışında ne kadar tercihe dilen ve değerli bölümler.
Dil-edebiyat, iletişim, güzel sanatlara da direkt gerizekalı gözüyle bakılıyor ehrhalde toplumda.

Not: sosyal bilimler okumadım.
0
limoncello
(23.11.16)
evet. kibirle alakası yok ayrıca, başarısız insanlar genelde sosyal bilimci oluyor ülkemizde (istisnaları elbette var).
0
giovanne
(23.11.16)
Bazı bölümler moda oldu maalesef. Psikoloji de bu bölümlerden biri. Çünkü bizim kullandığımız psikoloji kelimesiyle bilim olan psikoloji kelimesi birbirinden çok farklı. Nasıl ki bugün evrim teorisini insanlar komplo teorisi şeklinde algılıyorlarsa psikoloji bilimini de insanların dertleriyle uğraşan bir disiplin olarak görüyorlar. Bir de son zamanlarda özel üniversitelerde açılan psikoloji bölümlerinde Pelinsu gibi tiki kızlarımızın okuması psikolojinin o ağırlığını biraz yok ediyor. Genç Pelinsular alınmasın, ancak eskiden psikolog denince deneysel çalışmalar aklımıza gelirken şimdi kişisel gelişim üzerine şekillenen bir psikoloji aklımıza geliyor. Bu da bu tip bölümlerin herkes tarafından kolayca eleştirilmesini mümkün kılıyor. Mühendislik böyle değil, çünkü gerçekten sadece belli bir kesimin hakkında yorum yapabileceği konular içeriyor. İngiliz dili, Alman dili gibi bölümlere saygım var, ama yine de çok yaygın olması sebebiyle iktisat, işletme gibi bölümlerin kendini geliştirmemiş öğrencilerine pek sıcak bakmıyorum.
0
dissendium
(23.11.16)
@giovanni bunu nasıl genelleyebiliyorsun, zibilyon tane düşük puanlı mühendislik ve temel bilim var iş sahaları kısıtlı olduğu için. 200 binden mühendis alınıyor şu an. Şu saydığım bölümler de çok kaliteli,güzel bölümler değil mi ? Bu bölümlerde okuyan herkes überdir demiyorum tabii ama diğer bölüm öğrencileri de en az onlar kadar başarısız. Eğitim sistemimiz ortada. Bizim zamanımızda isteyen herkes lisede fen seçebiliyordu, boş beleş birçok adam girdi. Mühendis bilmem ne falan oldu
0
🌸limoncello
(23.11.16)
Kucumsemek degil aksine ibretle bakiyorum. Kucumseyenlere gerizekali gozuyle bakiyorum. Genelde kucumseyen insanlarin bilimden, sanattan anlamadigini gozlemliyorum.

Not: Hardcore sayisalciyim.
0
evrim halkasi
(23.11.16)
Bunlara doğrudan gerizekalı gözüyle bakmak zekanın nasıl bir şey olduğuyla ilgili gram bilgiye sahip olmamanın göstergesi.

Hele "psikolojiyi yanlış biliyorlar ondan seçiyorlar tikiler" deyip de böyle abuk subuk beyanlarda bulunmak komik tezatlar. Ekşide iki başlık okudum diye herkesten iyi biliyorum moduna girmemek lazım.

Soruyu soran arkadaş zeka derken analitik zekadan bahsediyor galiba.
0
Adramelekhh
(23.11.16)
.net evet

dip not: Adramelekhh katılmamak elde değil.

Bir insanın (hatta varlık) seçimleri ve istekleri sonucunda "küçümsenmek" kelimesini kullanabilmesi, onun bu konudaki kendi ezikliğini(noksan bir düşüncesini) ortaya çıkarıyor gibi geliyor bana. Zira dünyada hiçbir kimse seçimleri ve seçimsizlikleri ile küçümsenmeye değer değildir. Çünkü biz buna değeriz, ricoyss
0
kozm
(23.11.16)
küçümsemem, mesleğe dikkat edeceksem beni bölümü değil üniversitesi bağlıyor.
0
cabiday
(23.11.16)
@adra, ben gerçeklerden bahsediyorum, Ekşi Sözlük'ü zaten okumuyorum. Senin bilip bilmeden benim yazdıklarıma abuk subuk demen daha komik. Facebook'ta özel üniversitede psikoloji okuyan birçok arkadaşım var. Bir tanesiyle aynı liseden mezun olduk. Kız açık açık, sayısal bana zor geliyor, ben eşit ağırlığa geçiyorum diyerek tamamen kolay olduğu için psikoloji seçti. Bunların hepsi tanıdığım kişiler. Tercih dönemlerine bire bir tanık oldum.
0
dissendium
(23.11.16)
@dissendium: Yaptığın genelleme yanlış. Mesela tezsiz yüksek lisans yapan bir sürü insan var, çoğu sırf askerliği ertelemek için.

Senin mantığınla yüksek lisans yapmak da amaçsız, askerliğe gitmemek için yapılan bir şey.

Edit: Yani ortalamaya vurursak (ki saçma bir ölçüt), bu insanların analitik zeka olarak biraz altta olduğunu belki gözlemleyebiliriz ama mesela türk insanını da ortalamaya vurursak böyle bir şey çıkacaktır. Bu tarz önyargıların sıkıntısı bu zaten. Önyargılar ve steryotipler işe yarar şeyler olabilir ama böyle genel beyanlarda bulunurken başvurulmaması gereken şeyler. İşin ahlaki kısmı da var ayrıca.

Öte yandan ben bu konuda tarafsız olsam da analitik zeka dediğimiz şeyin ölçütlerinin hepsinin yanlı (biased) olduğunu iddia eden de çok, mesela iq testinin iq testini yapabilme yetisinden öte hiçbir şeye kesin kanıt olarak kullanılamayacağını öne sürüyorlar. Tanıdık geliyor mu? Aynısını öss için de söylüyoruz.
0
Adramelekhh
(23.11.16)
@dissendium, senin arkadaşlarının seçimleri bu durum için genelleme yapmanı mı sağlıyor. O zaman keşke ekşi sözlük okuyup bunu yapsaydın, kitle daha fazla orada. vay be kafaya bak!
0
kozm
(23.11.16)
ben sosyal bilimlere meraklıyım ancak maddi nedenlerden dolayı yönelmedim. sırf merakım olduğu için kendim tarih ve psikolojiyle ilgili kitapları bulup okuyorum. ancak böyle gerizekalıca bir algı var. adam dandik bir okulda mühendislik okuyor boğaziçi psikoloji, işletme öğrencisini küçümsüyor. halbuki o öğrencilerin matematik netleri ve bilgisi dandik okuldaki mühendislik öğrencisinden daha fazladır.

diğer taraftan sayısal ağırlıklı bölümlerde okuyan insanlar da şu yüzden küçümsüyor. ne var ben de yaparım diye düşünüyorlar. oysa psikolojide, siyaset biliminde başarılı olmak oturup da notları ezberlemek değildir. oturup inek gibi her şeyi ezberlerseniz bu bölümlerden iyi notlarla mezun olursunuz ancak bu bu alanlarda yetkin olduğunuzu göstermez. sosyal bilimler biraz da entelektüel birikimle, olayları analiz etme yeteneğiyle alakalıdır.
0
black mamba
(23.11.16)
küçümsemem asla ama okuduğu bölümle ilgili abuk subuk tespitler yapıyorsa mal la bu derim.
0
basond
(23.11.16)
@adra, kim psikoloji okumak amaçsız dedi? Konuyu çarpıtma. Özel üniversitelerde psikoloji okuyanların birçoğu moda olduğu için psikoloji okuyor dedim. Bu genellemenin nesi yanlış? Adam akıllı psikoloji okuyan yok mu? Tabi ki var, onlardan bahseden yok zaten.
0
dissendium
(23.11.16)
Ahaha konuyu çarpıtmadım ki ben, sen teşbihi anlamamışsın. Orda benzerlik kurduğum şey amaçsızlık değil.

Benzerlik şöyle:

1) Sayısal yapamadığı için (örnek bir argüman) sosyal bilimler okuyanların çokluğu -> sosyal bilimler okuyanlar için sayısal yapma yetisi üzerinden genelleme yapmak.

2) Askerlik ertelemek için, asıl amacının dışında yüksek lisans yapanların çokluğu -> yüksek lisans yapanların niyeti, ciddiyeti veya amacı üzerinden genelleme yapmak.
0
Adramelekhh
(23.11.16)
bakin bizim ulkemizin tarihine. yoneticilerimiz hep sosyal bilimci ve maalesef kotu yonetiliyoruz.

Ben lise okurken falan hep basarisiz olanlar sosyal bilimci oldu.

Yanlis anlasilmasin sayisalcilari yuceltmiyorum ama allah askina gidin bi iibf fakultelerinin durumuna bakin sonra daha reel bir elestiri yapin.
0
giovanne
(23.11.16)
@kozm, bırak bu işleri. Sendeki kafa daha garip. Bire bir gördüğüm arkadaşlarımdan mı yola çıkayım yoksa Ekşi Sözlük gibi herkesin bol keseden salladığı bir ortamdan mı yola çıkayım? Ekşi Sözlük'ü sırf daha kalabalık diye daha gerçekçi kabul ettin. O zaman açılan tüm troll başlıkları da gerçeklik payı taşıyor bu durumda. Çünkü psikoloji gibi başlıklar da sürekli trolleniyor.
0
dissendium
(23.11.16)
bilim ve teknolojideki buyuk sicramalari hep muhendis kokenli yoneticiler sayesinde yaptik
0
giovanne
(23.11.16)
@adra, o zaman sana bir genelleme daha yapayım. Türkiye'de birçok öğrenci sayısal bölümlerden anlamadığı için ya da zor geldiği için eşit ağırlık, sosyal bilimler gibi bölümlere kayıyor. Bilerek ve isteyerek eşit ağırlık seçen öğrenci sayısı az. Dediğim gibi ben gerçeklerden bahsediyorum. Sen ideal bir popülasyondan bahsediyorsun.
0
dissendium
(23.11.16)
Ben bölümü değil de elimde olmadan üniversiteyi çok küçümsüyorum. Türkiye'de iyi sayılabilecek 5, bilemedin 10 üniversite var. Eğer bunlardan birinde eğitim görmemişse direkt kafamda eksi puan veriyorum o kişiye. İster tıp okusun isterse atom mühendisliği, eğer o kişi zıttırıbüzük üniversitesi ikinci öğretiminde falansa hiçbir saygınlığı kalmıyor benim gözümde. Böyle düşünmem hoş değil biliyorum ama engel olamıyorum kendime.

Bu arada "Ama sınavlar zeka ölçmüyor :( :( :(" diyen kişilere g.tümle gülüyorum. Zeka dediğimiz şey zaten bulunduğu ortama uyum sağlama becerisi değil midir? E biz Türkiye'de yaşıyoruz, maalesef her şeyi sınava tabii tutan leş bir eğitim sistemimiz var. Bunu kabullenip geleceği adına gerçekçi kararlar verebilen ve bu uğurda çaba sarf eden kişiler benim gözümde zeki insanlardır.

Not: Sosyal Bilimler mezunu değilim.

Edit: @Adramelekhh neden bu kadar hırslandın ki? Afahagsgsh tamam tamam en zeki sensin :D
Edit 2: İyi ki hırslanmamışsın yani, 30 ayrı cevap verip 70 paragraf yazı döşemişsin. Beni kale alıp bu kadar uğraştığın için teşekkür ediyorum açıkçası. Ben aynısını sana yapmazdım, senin için bu kadar uğraşmazdım. Onore oldum :D
0
köstebek kurabiye
(23.11.16)
ne okulu, ne okuyanı, ne de üniversiteyi küçümserim. kimin ne cevherler gizlediğini asla bilemezsiniz. çorbanın içine 10 tane malzeme koyarsınız. hepsinin tadı, lezzeti, vitamini farklıdır. o malzemelerin birini eksik koyarsanız tadınız kaçar. herkesin eğitimine saygı duyun.
0
cliquot
(23.11.16)
Hayır zekayla adaptasyon aynı şeyler değil.

Götünüzü başka yerlerde açın lütfen.

Ben anlamıyorum neden zeka denen eşyle ilgili en ufak ciddi bir bilginiz yokken böyle götümle gülüyorum filan yazıyorsunuz? Köstebek yazdığın şey o kadar komik ki neresinden tutsam elimde kalır. İlginçsiniz yani. Ben yanlış anlaşılmasın diye sürekli üslubumu tıraşlıyorum yazılan şeye bak vay arkadaş.

Biraz mantık ya.

Edit: @dissendium: Hayır ben idealden filan bahsetmiyorum, duyuruyu tekrar oku istersen neyi soruyormuş.

Bakın size özet geçeyim. Bir insanı veya bir grubu sadece sosyal bilimler okumayı seçmiş diye küçük görüyorsanız veya küçük görmeyi ısrarla haklı çıkarmaya çalışıyorsanız haksızsınız. Böyle tek bir şeyden devasa çıkarım kasacaksanız mesela -tek bir şeyden devasa çıkarım kasanları küçümseyebilirsiniz.
0
Adramelekhh
(23.11.16)
şuna eminim ki hepimizin orda-burdaki üniversitelerde sosyal bilimler okuyan ve zehir gibi kafası çalışan tanıdıkları, ya da itü odtü vs. de mühendislik okuyan ama hiçbir şeyden anlamayan embesil arkadaşları olmuştur. şahsen benim çok fazla oldu. o yüzden genelleme yapmak yersiz.

sadece şunu söyleyebilirim, özel üniversitelere burssuz giren ve sırf elinde bir diploma olsun diye baba parasıyla ve zorlamasıyla ittire ittire 917472 yılda okul bitiren zengin ve "salak" insanlar var. bunlar da genelde sosyal bilimler bölümlerini seçiyor çünkü evet okuması mezun olması daha kolay. ama bunun o insanların zekalarıyla alakalı bir durum olduğunu düşünmüyorum. ailelerinin salakılığı. babaları zamanında fazla güven vermiş bunlara, şımartılmışlar ve hiçbir gelecek kaygısı duymamışlar. o zengin ve şımarık çocuğu 3 yaşında ailesinden alıp bir memur aileni yanında büyüt, belki de büyüyünce kansere çare bulacak. bilemezsin.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(23.11.16)
@köstebek:

Bak sana yazdığınla ilgili en göze batan mantık hatasını anlatayım.

Sen diyorsun ki "adaptasyon zekadır, uyum sağlayan zekidir." Bu bahsettiğin insanlar sayısal yapamadıkları için bu bölümlere yöneliyorlar, hatta "baba parasıyla okuyan mal" diyeceğiniz tipler de aynı şekilde yapamadıkları için veya yapmak istemedikleri için parasını basıp diplomayı alıyorlar ve geçiyorlar. Bu insanların yaptığı uyum sağlamak değil mi? Uyum sağlamak zeka göstergesi değil miydi?

E hani salaktı?

Salak olduğu varsayımı ile başladık, senin hipotezini uyguladık ve tezatla karşılaştık. Sosyal bilgiler mezunları bile bu tarz hipotez yanlışlama işlerini bilir hani. Sosyal bilimler mezunları bile...

Umarım anlayabilmişsindir.

Tanımlarla ilgili ciddi problemleriniz var, sarf ettiğiniz kelimenin ne anlama geldiğini düşünmeden hışımla savuruyorsunuz.

Dediğim şey zekanın sandığınız gibi tek yönlü bir şey olmadığı yönünde. Burda yazarken rastgele salak demenin bile ne anlama geldiği hakkında en ufak fikriniz yok. Tavan IQ puanı alıp kişilik olarak çoğumuzun salak olarak nitelendirebileceği bir sürü insan var. Ne demek istediğimi anlayabiliyor musun?

Bu son cümlemde iq testinin zeka ölçmediğini ileri sürmüyorum, senin zeka anlayışındaki boşlukları gösteriyorum.

IQ testinin zeka göstergesi olmadığı iddiasını da sadece farklı bir fikir olarak verdim.

Edit: "niye hırslandın ki en zeki sensin tamam xdxd" yapmışsın editleyip. Vallahi tebrik ederim :D Gelip argo laflarla cahilce girişen sensin ben burda sakin sakin dert anlatmaya çalışıyorum. Hem hırslanmış olsam da bu tartışmamızla ilgili hiçbir şeyi değiştirmez, gerçekten böyle şeylerin seni daha haklı göstereceğini mi sanıyorsun? Yani gerçekten "sen sosyalcisin kesin o yüzden böyle diyorsun" gibi ilkokullu argümanları yapacaksanız burda bile yandık.

Edit 2: Ne demek, önemli değil.
0
Adramelekhh
(23.11.16)
bölüme göre değil de üniversiteye göre kafamda bir önyargı oluşuyor ama iyi bir mühendislik bölümü kazanıp ot gibi gezen adam da gördüm. iyi bir üniversitede sosyal bilimlerde okuyan kişi ise ister istemez düşünmeye zorlanıyor en azından.

"bakin bizim ulkemizin tarihine. yoneticilerimiz hep sosyal bilimci ve maalesef kotu yonetiliyoruz."

hmm. evet siyaset bilimcileri hemen mezuniyet sonrası devletin başına yönetici diye atıyorlar. bürokrasi ile politikacı arasındaki farkı öğrenmenizi ve ondan sonra tespitte bulunmanızı öneririm.
0
sporty
(23.11.16)
sosyal bilimler değil de "ahmet üniversitesi" gibi sikimsonik özel üniversitelerde okuyanları küçümsüyorum. bir de burslu okuyorum diye havaya giriyorlar.
0
suicides underground
(23.11.16)
Sosyal bilimleri küçümsemeyi direkt az gelişmişlik, vizyonsuzluk ve aşağılık kompleksiyle ilişkilendiriyorum.

Lisede bana sayısal seçtirdiler, kafam çalışıyor sayısal dersleri yapabiliyorum diye. Oysa dil bilgisi ve edebiyat derslerim de oldukça iyiydi ve psikoloji okumak istiyordum. ÖSS'de Türkçe-1 testini yanlışsız yaptım, matematik/fen de iyiydi işte. Mimarlık okudum (iyi ki), nispeten mühendisliklerden daha yakın geldiği için.

Lisede eşit ağırlık okuyanları başarısız olanlar gibi görmeseydi babam, üniversite sınavında derece bile yapardım. Biraz da bu anlayış yüzünden ortalıkta işinden dolayı mutsuz olan bir ton insan var.
0
gmzo
(23.11.16)
Ben genel kültürü düşük ve kendini geliştirme çabası içinde olmayan bilgiyi gereksiz gören herkesi kucumsuyorum bölümünden bağımsız.
0
passive aggressive
(23.11.16)
ben de genelde mühendisleri küçümsüyorum. sayısalcıların diğer dalları için de büyük kısımla aynı düşünüyorum. sayısala aklı ermeyen veya çalışmaya götü yemeyen adam daha kolaydır diye diğer alanlara yöneliyor. lise okuyan herkes bunu bilir zaten. bilerek isteyerek ben hukukçu, tarihçi olacağım diye tm ve sözel yazan kişi sayısı az.

gelelim mühendislere, mühendisler gerek genel kültürsüzlük sendromuna gerekse fallacy dediğimiz ''düşünme hatalarına'' çok defa düşüyorlar. zekaları ile alakalı olduğunu sanmıyorum, sadece pratik çözüme odaklı eğitim aldıklarından olabilir. ve dümdüz adamlar oluyorlar genelde. Bir mühendisin tarif, tahkik, tasnif, tahlil, terkip şeklinde bir sosyal meseleyi incelemesi mümkün değildir mesela illa ki fallacye düşer. Ama bir fizikçi yapabilir bunu.
0
jangbogo
(23.11.16)
Yakin cevremdeki 5li arkadas grubumun 3ü makine mühendisi, 1i elektrik muhendisi. Tek sozel bolum okumus olan benim.

Aramizda bir kez olsun muhabbeti gecmedi konunun. Üniversitede tanismistik. Kafadan 8 yili var arkadasligimizin.

Bence bolumle ilgili genellemeler yapan insanlar hem issiz hem de sığ. En azindan bizim ortamimiza giremeyeceklerine inaniyorum.
0
la rana
(23.11.16)
@giovanni ülkenin bu hale gelmesinin müsebbiblerinden özal, demirel ve erbakan mühendis ve hatta itü mezunu. Siyasetçi olan herkesi siyaset bilim, uluslararası ilişkiler mezunu mu sanıyorsunuz nedir? Okey iibfler ki iibf diye genellenip aynı kefeye konulmasını da doğru bulmuyorum süper çok başarılılar demiyorum aynı şey mühendislik fakülteleri için de geçerli kendim de bir mühendis olarak söylüyorum. Puan olaraksa da 200 bininci adam da devlette ve özelde mühendislik kazanabiliyor, daha yakın zamana kadar uzaktan eğitimle mühendis olunabiliyordu.
edit: ek olarak şuanki başbakan da itü mezunu gemi mühendisi. Haa evet mühendis kökenli yöneticileri sayesinde çok aşama kaydettik doğrudur.
0
🌸limoncello
(23.11.16)
zekayla ilgili herkesin ayrı bir tanımı var. Öss, kpss gibi sınavlarda yüksek puan almak da ortalama bir zeka (gerizekalı olun demiyorum ama einstein olmaya da gerek yok)ve düzenli iyi bir çalışmayla sağlanacak bir durum. Yani zeka değil çalışkanlık ve azim göstergesidir. Ayrıca ülkeye uyum sağlayacağım diye sırf iş garantisi ve iyi para var, prestiji yüksek diye örneğin sevmediğim ve mutsuz olacağım bir bölüm mesela tıp seçmezdim. O zaman herkes tıp okumalı. Bu da akıllıca değil. Hem ilgi alanı ve eğilimler hem de iş koşullarıyla doğru orantılı seçim yapılmalı.

Ayrıca özel üniversitede paralı tek haneli mat netleriyle endüstri mühendisliği, bilmem ne mühendisliği okuyanlar da çok fazla. Boş beleş insanların hepsi ,işletme okuyor doğru değil. @dissendium evet kızlar arasında hukuk, psikoloji bölümlerinden yükselen bir trend var ve özel üniversitelerde ücretli olarak nispeten düşük puanlarla okuyorlar, babaları zaten mezun olunca ofis açıyor onlara ama parasıyla da osla hakkıyla okuyan da çok. Ayrıca paralı okumak da küçümsenecek bir olay değil, keşke herkesin öyle bir fırsatı olsa
0
🌸limoncello
(23.11.16)
bu arada vakıf üniversitelerindeki burslu kavramı da iyice yalama oldu. Önceden ya burslu ya paralıydın. Notların iyiyse yüzde 50 başarı bursu kazanırdın belki. Şimdi önünden geçsen burs verecek, mütevelli heyette tanıdık varsa burs versin, sporcuysa burs evrsin yüzde 25 yüzde 75 burs yok yüzde 55,5 burs işi ticarete döküyor. Şu an bir çok vasıfsız devlet ve vakıf üniversitesi var. Burslu denince başarılı öğrenciler olurdu 2010 öncesi girenler için, şimdi burslu bile olsa düşük puanlarla giren çok kişi de var çünkü çok fazla vasıfsız okul var
0
🌸limoncello
(23.11.16)
@köstebek kurabiye

ilk parafta, adam elinde olmadan,nefsine veya duygularını kontrol edemediğini anlatmış ve bununla yanlış yaptığını itiraf etmiş.

ikinci parafta, soru sormuş;
Zeka dediğimiz şey zaten bulunduğu ortama uyum sağlama becerisi değil midir?
değildir. bkz. einstein :) o senin dediğin modifikasyon ve zekayla ilgisi yok :))

@dissendium mantığıyla yola çıkarsak; kendi hatalarının bilincinde olan ve henüz bu duruma hakim olamayan birinin tespitini pek sallamamak gerecektir.

ve özet;

"Afahagsgsh tamam tamam en zeki sensin :D"

abi ne yiyip, ne içiyorsunuz siz :)
0
kozm
(23.11.16)
Ya hu siz okuduğunuzu anlamamada neden bu kadar ısrarcısınız? Sanki sayısalcılara zeki, sözelcilere aptal demişim gibi bir algı oluştu. Benim yukarıda yazdığım cevabın neresinden bu sonuç çıkıyor bana söyler misiniz lütfen?

Tekrar ediyorum, ben bölümü değil, üniversiteyi küçümserim yazdım ve bu yazdığımın da arkasındayım. Zeka konusunda yazdıklarımın da arkasındayım. Bir kişi eğer Türkiye'nin önde gelen üniversitelerinden birinde okuyorsa ben bu kişinin kafasının çalıştığını düşünürüm. Bu tamamen benim görüşüm, siz katılmamakta serbestsiniz. Ben Boğaziçi İşletme'de okuyan birine küçük bir şehrin dandirik bir üniversitesinde Mühendislik okuyan birinden daha fazla saygı duyarım. Altını çizerek söylüyorum, BU TAMAMEN BENİM GÖRÜŞÜM. Benimle aynı fikirde olmayabilirsiniz; lakin saldırmak neden? Stres mi atıyorsunuz üzerimde napıyorsuz.
0
köstebek kurabiye
(23.11.16)
küçümsüyorum
0
sherbert
(23.11.16)
ayrıca odtü,boğaziçi, gsü gibi devlet üniversiteleri ve birçok vakıf üniversitesinde de öğretim dili ingilizce ve gsü için fransızca. Bu bölümleri oralarda ingilizce fransızca okumanın kolay olduğunu düşünmüyorum. Sayfa sayfa makaleleri ana dilinden başka bir dilde. Yeri gelip türkçe anlamakta zorlanacağın şeyleri ingilizce fransızca okumak zordur.
Bu arada zorluk kolaylık kişiden kişiye değişen şeyler. Mesela matematik sevmediği için psikoloji seçen diyeceğim ama tm adı üstünde türkçe matematik. İllaki matematik görecek. Ayrıca psikolojide ilk yıl matematik vardır. Çok ağır olmasa da. Şimdi bu kıza sevdiği şey kolay sevmediği şey zordur. O yüzden sevdiği ve ona kolay gelen şeye yönelebilir. Aynı şekilde lisede ve össye hazırlanırken paragraf soruları okumaya yerinen biri boğaziçi sosyolojide ingilizce sayfa sayfa makaleleri okumaya çalışırken cinnet geçirebilir ve çok zor gelir.
Onun haricinde hem sayısalı hem sözeli iyi olup sevdiği için sosyal bilimlere ki bu aslında tm oluyor, yönelen; hem de sevdiği için fen bilimlerine yönelen kendini bilen insan da çok var. Ha bizim zamanımızda iyi liselerde(fen ,anadolu, öğretmen gibi) sosyal bölüm açılmazdı genelde hem talep olmazdı hem idare açmak istemezdi. fen,tm ve dil olurdu genelde. Ama annem öğretmen olduğu için biliyorum genelde devlet düz liselerinde sosyal dediğimiz össde sözel diye geçen bölümlere genelde düşük beklentili, çalışmayan, haylaz tipler giderdi.
Şimdiki kız arkadaşımla aynı okuldan mezunuz ama okurken tanışmadık mesela o da iyi bir lise mezunu ve çalışkan bir öğrenciymiş ve bölüm seçerken herkes öğretmenler falan fen seçmesini beklemiş ama onun hedefi belliymiş tm seçmiş. Birileri beni küçümseyecek diye hayatım boyunca yapmak ve okumak istemediğim bir meslek ve bölüm seçmek istemedim demişti bir konuşmamızda. Ama evet başarılı öğrencilerin sayısal ve özellikle tıbba yönlendirilme durumu var. Ama bu çok saçma. Ama bölüm seçimleri de genelde aile,çevre, arkadaşlar, yüksek puan ve dersane rehberlik hocaları tarafından yönlendiriliyor ve isabetli değil genelde ve mutsuz çocuklar çıkıyor.

Bu arada üniversitedeyken bilgisayarda okuyan bir arkadaşım endüstricileri küçümserdi; onların okuduğu işletme gibi bir şey teknik bilgi namına bir şey yok diye. Yani endüstri de sayısaldan alıyor sözde. Ama bu da komplekslice bir durum bence. Endüstri de kolay diye geçen bir mühendislikti mesela.
0
🌸limoncello
(23.11.16)
@limoncello, bu durumun sonu yok zaten. bilgisayar endüstri'yi, mimar iç mimarı, psikolog psikolojik danışmanı, iibf'li öğretmeni, öğretmen iibf'liyi küçümser. işte bunların hepsi kompleks.

ayrıca kalburüstü üniversitelerin birinden mezun biri olarak, okuduğu üniversiteye göre de kimsenin yargılanamayacağını yüksek lisansta çok güzel öğrendim. iki kişi var dönemimde mesela, biri itü mezunu ve hayatındaki tek başarısı itü'yü bitirmek, öteki izmir ekonomi mezunu ve entelektüel birikimiyle diğerini dövmekle kalmaz, mahveder.

1-2 nesil büyüklerimizde imkansızlıklardan dolayı okuyamamış, şimdiki beyaz yakalıların %90'ını parmağında oynatabilecek ilkokul mezunu bir sürü insan var. 'oku, baban gibi eşek olma' mantığıyla yetiştiğimiz için, okuyunca bir bok olduk sanıyoruz. oysa eşekliğin baki kaldığını çok iyi biliyoruz. insanları bölümleri, üniversiteleri sebebiyle küçümseyenler de cehaleti alınmış eşekler. üzgünüm.
0
gmzo
(23.11.16)
@gmzo benim de izmir ekonomi mezunu çok çalışkan ve kültürlü 2 arkadaşım var ama tam burslu kazanıp okumuş kişiler, ücretli okuyanlara her ne kadar biraz önyargıyla yaklaşsam da bende de bu kırıldı. Mesela kadir hasta uluslararası ilişkiler bölümüydü yanlış hatırlamıyorsam bir arkadaşımın arkadaşı 2. girişinde anca ek kontenjanla paralı girmiş ama okurken başarılı olup yüzde 50 burs kazanıp bölüm birincisi olarak bitirmiş o kadar burslu kazanmış öğrenci arasında mesela. Bu adamın össde sorulan matematikle, bilmem neyle pek ilgisi yok belki ama okuduğu bölümü sevmiş, ilgisi varmış belli ki. Sınavda başarısız olsa da okuduğu bölümde başarılı olmuş.
Tabii ideal dünyada keşke herkes kendi eğilim ve alanlarına göre bölümde okusa.
Zorluk kolaylığın da tamamen bu ilgi alanı ve eğilimlerle alakalı olduğunu düşünüyorum. Ne gerizekalılar da tıp ve mühendislik bitiyor zorlanmadan.
0
🌸limoncello
(23.11.16)
* zeka


Sonuçta her kişi için bir karşılığı var. Belirli şeyleri sınıflandırıp zeka üzerinde eşleştirme yapmamak lazım.
0
şair eşref
(23.11.16)
universitenin meslek yuksek okulu islevi gordugu memleketten manzaralar...

iyi bir okulda sosyal bilimler okudum, universite diye isimlendirilen epeyce bir okulun epeyce bir bolumunu birkac ayda bitirebilecegime eminim.

anahtarimiz bilimsel kafa olmalidir. onu edinememis "universite mezunu" nazarimda isini iyi yapmayan herkes kadar hikayedir.
0
e haliyle
(23.11.16)
birkaç ayda bitecek okul müfredatı yok
0
🌸limoncello
(23.11.16)
(20)

Siz Erkekler

fragile lady
Evlilik teklifi ederken uzatacağınız yüzüğü kafanıza göre mi alıyorsunuz? Ya partneriniz bunu beğenmezse? O zaman ne oluyor?
Evlilik teklifi ederken uzatacağınız yüzüğü kafanıza göre mi alıyorsunuz? Ya partneriniz bunu beğenmezse? O zaman ne oluyor?
0
fragile lady
(22.11.16)
Evlilik yuzugu alacak olsam kafama gore alirdim evet. Begenip begenmeme olayi olmamali, evlilik yuzugu bu. Yuzukle degil benimle evlenecek. Kucuk hesaplar yapilmamali.
0
stavro
(22.11.16)
stavro +1

en olmadı sembolik bir şey alırdım. adettendir orada yüzük çıkartmak.
0
ravenclaw
(22.11.16)
yüzde doksanı fix tek taş zaten neyin peşindesin ?
0
sparkle kiddle
(22.11.16)
Zevkine güvendiğim birkaç kişiden fikir alırdım ama sonuçta kendi istediğimi alırdım. Beğenme olayında stavro +1
0
kaptan memo
(22.11.16)
burada esas ilke erkek kişisinin hanım kişiyle arasına dikkat çekici bir obje yerleştirerek (yüzük) bilinç düzeyinde yarattığı dalgalanmadan faydalanıp istediği cevabı alması.

örnek senaryo.
lh3.googleusercontent.com

beğenip beğenmemesi kriter değil. hiçbir zaman olmadı.

edit: seçerken parmağında hayal etmeye çalıştım, en güzel görüneceğini düşündüğümü seçtim, kimseye sormadım.
0
kaichi
(22.11.16)
karşınızdaki kadının hayattaki zevkleri ve düşünce yapısını somut olarak kafasında belirginleştirebilen var mı bilmiyorum da ona göre yapısal olarak estetik bir yüzük alınır düşüncesindeyim. Normalda nasıl seçiliyor ki?
0
evimin paspasi
(22.11.16)
bu işlerden anlamıyorum ama mantıken baktığınızda yüzüğü sürekli takacak kişinin seçmesi daha uygun değil mi? yani beğenmezse vesaire neden taksın anlamadım.
0
mizore
(22.11.16)
hiç öyle zevkler bilmem ne denmesin. herkes gidip dümdüz tektaş alıp veriyor. hiç estetik olmayan, herkesin parmağında olan bu yüzüğe de karşı tarafın dibi düşüyor. ben olsaydım onun tarzında daha özgün bir şey almak için çabalarken çürür giderdim en sonunda tabii ki beğendiremezdim. iyi ki erkek değilim^^
0
ruhen hastayim ben
(22.11.16)
bence yazan erkekler tekrar düşünsün. bana tektaşla evlilik teklifi edilseydi yüzüğü kafasına fırlatırdım, zira beni bir gram tanımamış adamla işim olmaz.
0
gmzo
(22.11.16)
@gmzo tamam sana teklif edersek teneke yüzük alırız sen canını sıkma.
yüzük dediğinde taş önemli. halkanın zaten hepi topu 3-5 modeli var. düz klasik alacaksın riske girmeyeceksin. beğenmezse sonra gider halka kısmını değiştirirsiniz. sıkıntı yok
0
cekilmis gayfe
(23.11.16)
o anın mutluluğu, varsa bir beğenmeme olasılığı onu zaten epey azaltıyordur.
0
matrix
(23.11.16)
Kuyumcuda fiyatına göre alıyoruz. Zaten bir halka üzerine minik bir kaide ile yerleştirilmiş bir taş. Nesini begenmeyecek ki?
0
babilbaligi
(23.11.16)
sırf arkadaş ortamında hava atacak diye bir kadına yüzük almayı etik bulmuyorum.
duygusal bir anlamı olacaksa ve gerçekten bu anlam için o yüzüğü parmağında taşıyacaksa, benim seçtiğim yüzük kıymetli olacaktır.
0
kfk
(23.11.16)
- Kafaya ve fiyata göre.

- Evlilik kararımı gözden geçiririm. Bugün o yüzüğü beğenmeyen, yarın kim bilir neleri beğenmez.
0
Lethe
(23.11.16)
yüzüğü benim istediğim gibi alsın diyenleri tutacaksın kolundan, "cemile ben sana evlenme teklif edicem ama yüzüğe senin karar vermeni istiyorum, neticede sen takacaksın" diyip kuyumcuya götüreceksin; bence çok güzel bi mizansen olurdu. acaba o zaman da "ama süprüüüzzz, ama diz çökmeeeeeğğ :((((" derler miydi mesela, bu kısmını merak ettim.

gidip kuyumcuya "bana en çirkin yüzüğü ver" demiyor kimse, kendi çapında müstakbel eşin en beğeneceğini düşündüğü yüzüğü alıyor; bu kadar görgüsüz olunacağını sanmıyorum ben. hiç beğenmediyse satsın kendine sevdiğini alsın, o da kabulümdür mesela; yeter ki 50 sene dırdırını yapmasın.
0
baba jo
(23.11.16)
Bence bu yüzük meselesi bayağı abartılıyor. Ben bana nasıl bir yüzük gelirse gelsin %99 ihtimalle beğenmeyeceğim ve takmayacağım için pek umursamıyorum. Hatta başıma bir iş gelmeyeceğinden emin olursam yüzüğü götürür satarım bile ahah.

Öte yandan kuyumcuya birlikte gidip yüzüğü kadına seçtirme fikri de ayrıca komikmiş adagshf. "Köstebekciğim benimle evlenir misin? Cevabın evet ise gidip yüzük alalım hadi. Böylelikle ben de yüzük seçme derdinden kurtulmuş olurum çünkü seni zerre kadar tanımıyorum, senin zevklerinden haberdar değilim ^^ Hem cevabın hayır ise param da cebimde kalmış olur keh keh". Bu ne la?

Edit: Bu arada yüzüğü takmama nedenim yüzük takmayı sevmemem. Hayatımda ya bir ya iki kez yüzük takmışımdır. Küpe haricinde takı takamıyorum. Cildime değdiği anda afakan basıyor.
0
köstebek kurabiye
(23.11.16)
ben bunun için 6 farklı yüzükle evlilik teklifi yapmayı planlıyorum. beğendiğini takar.
0
lady fragile's boyfriend
(23.11.16)
@konusma ben konusuyorum daha bitirmedim, açıkçası "ben bu yüzüğü beğenmedim" diyecek durumdaki bir kadının tam da halk önünde diz çökmeli evlilik teklifi alıp kafası kadar yüzüğü parmağına geçirmek isteyen bir tip olduğunu hayal ediyorum.

bahsettiğin gibi ince düşüncedeki bir insan elbet bilir bir erkeğin evlilik yüzüğü seçerken "usta en ucuzundan yap bi 3-5 karat" demeyeceğini, olabildiğince özen gösterdiğini. bu iş sürpriz olacaksa erkeğin elinden geleni yapmasından başka tercih edeceği bir durumu kalmıyor kadının, tam da bu durumda "ben yüzüğü beğenmedim" demesi benim için görgüsüzlük. diyorum ya, gelsin desin ki "senin zevkin bok gibi hüsnü ben istemiyorum sürpriz mürpriz bok gibi bişey alırsın sen, gel beraber seçelim" kabul ederim hatta teşekkür ederim beni bu dertten kurtardığı için.

bakkaldan çikolata alırken bile 15 dakika karar veremeyen benim için teklif yüzüğü seçmek korkunç bir eylem olarak duruyor, o pencereden bakıp empati yapıyorum ben. yoksa "hadi evlenek" diyip yapıp "tamam lan, hadi" cevabını alacak bir duruma gelmeden niyetim yok bulaşmaya.
0
baba jo
(23.11.16)
kesinlikle çiftlerin beraber bakması taraftarıyım. erkek kişisi ne kadar kızı yakinen tanıdığını düşünse de kızın zevkine birebir hitap edecek tektaşı alamaz büyük ihtimalle. bu sıradan bir hediye değil ki. atıyorum elbise olsa kız çok beğenmese bile bi kaç kere giyer sonra atar ama tektaşın durumu farklı. sürekli parmağına takacak kişi kız olduğu için onun fikri alınmalı.
0
iwillsee
(23.11.16)
En azından kızın ne tarz yüzükleri beğeneceğine dair bir tüyo falan alınmalı, kendi beğendiğini alırsa muhtemelen o kız beğenmeyecektir, bu tarz seylerde cok degistirmek mumkun olmadıgından da mecburen takacaktır.
Yüzükle değil benimle evlenecek gibi bir yaklasım bence mantıklı değil, aldıgımız hediyeye bile değişim kartı koyduruyoruz biz begendik diye herkes begenmek zorunda mı
0
lunedi
(23.11.16)
(27)

şimdi ben baba mı oluyorum? :)

Kresto
Eşim test yaptırmış. sonuç şu an için beta hcg 85 çıkmış. Hamile midir eşim? Sürekli soruyorum kesin mi diye, en son kızdı sus dedi artık :D
Eşim test yaptırmış. sonuç şu an için beta hcg 85 çıkmış. Hamile midir eşim? Sürekli soruyorum kesin mi diye, en son kızdı sus dedi artık :D
0
Kresto
(22.11.16)
Hamiledir.
0
shenergy
(22.11.16)
sus mu dedi, ayrıl :(

şaka şaka, tebrik ederim, sağlıklı olur umarım.
0
Apocalypse
(22.11.16)
hayırlı olsun :) kaderi güzel olur umarım, bana benzemez asffvs
0
empty blank
(22.11.16)
Hayırlı olsun :)
0
fragile lady
(22.11.16)
sağlıklı olsun, hayırlı olsun. güzel gelişmeleri paylaşman umuduyla...
0
runfor
(22.11.16)
İyi dilekleriniz için çok teşekkür ederim arkadaşlar. Mutluluğumu paylaştığınız için. Sizin de dilekleriniz kabul olsun. İşin enterasan tarafı çocuğumuz olmuyor diye urolojiden perşembe gunune randevu bile almıstım :D
0
🌸Kresto
(22.11.16)
tebrikler
0
evimin paspasi
(22.11.16)
heyecanınız her kelimenizden belli oluyor :) iyi bir baba olacağınıza işaret. böyle duyurular görünce biz de mutlu oluyoruz. sağlıklı olması dileğiyle.
0
cikmaz sokaktan cikagelen cocuk
(22.11.16)
Sağlıkla kucağınıza alın inşallah :)
Tebrikler
0
megalomaniac
(22.11.16)
tebrikler:) allah analı babalı büyütsün, mutluluğunuz daim olsun ailece.
0
sanguine mcqaer
(22.11.16)
Kız olursa adını Yaren koyun :)

Çok güzel bir insan olsun dilerim, beraber büyüyün beraber yaşlanın :)
0
yaren
(22.11.16)
Kuzenimin ismi Yaren:) Güzel bir isim ben de beğenirim. Sağlıklı olsun, sağlıklı doğsun, isim mühim değil :) Teşekkürler.
0
🌸Kresto
(22.11.16)
cook tebrik ederim :)
0
in vino veritas
(22.11.16)
isim zamanı gelince de buraya sorarsın umarım:) tekrar tebrikler
0
limoncello
(22.11.16)
hihi. çok tatlı. analı babalı büyüsün, çok mutlu, huzurlu, uzun bir ömür sürsün inşallah :)
0
istanbul kanatlarimin altinda
(22.11.16)
tebrik ederim. umarım sağlıklı bir şekilde doğar ve güzel bir yaşam sürer :) çocuğu memlekete bağlı yetiştirmeyin abi, şimdiden biriktir sen paraları yurt dışında okut bari o kurtulsun :D
0
golgi aygıtı
(22.11.16)
Hemen bugun kadin dogumcuya kosmayin cunku keseyi gormemesi buyuk ihtimal. Haftaya gidin. Once keseyi goreceksiniz, birkac hafta sonra da kalp sesini
0
la noix
(22.11.16)
www.anneleronline.com

hayırlı olsun :)
0
elorelia
(22.11.16)
Tebrikler.
0
battal gemalmaz
(22.11.16)
hayırlı uğurlu olsun. umarım sağlıkla kucağınıza alın.
0
babilbaligi
(22.11.16)
şimdi değil de yaklaşık 7-8 ay sonra baba olursunuz diye tahmin ediyorum :) hep birlikte sağlıklı mutlu bir ömür diliyorum
0
elestirman
(22.11.16)
tebrikler yahu. yüzüm güldürdünüz bu kasvetli sabahta. allahta sizi güldürsün. kız olacak gibi hissettim şimdi. isim önerilerine bir tane de benden. deniz olsun ismi.
0
trocero
(22.11.16)
Tebrikler! Sağlıkla büyütürsünüz umarım. Mutlu, aydınlık bir geleceği olsun!
0
gmzo
(22.11.16)
mutluluklar!
Umarım güzel bir ülkede güzel bir yaşamı olur
0
gkct
(22.11.16)
Coook tebrikler.Saglikla kucaginiza aldiginizi da gorelim insallah :)
0
uzun kulaklı yalnız tavşan
(22.11.16)
Erkek olursa adı umarım Bora olur ;)

saglıklı, huzurlu, mutlu bir ömrü olsun. tebrikler :)
0
c1b2k3
(22.11.16)
Tebrik ederim :) mutlu büyür umarim.
0
bfm
(22.11.16)
(5)

E-devlet'ten alınan öğrenci belgesi "onaylı öğrenci belgesi" midir?

vonkhar
MerhabaAkademik başvuruda onaylı öğrenci belgesi isteniyor. E devletten aldığım belge sorun çıkartır mı yoksa enstitüden mi almam gerekir?Teşekkür ederim.
Merhaba
Akademik başvuruda onaylı öğrenci belgesi isteniyor. E devletten aldığım belge sorun çıkartır mı yoksa enstitüden mi almam gerekir?
Teşekkür ederim.
0
vonkhar
(21.11.16)
Barkodlu alirsan sorun cikmaz bence
0
condom kurşunu
(21.11.16)
arayıp sorun, kuruma göre dğeişiyor kabul edip etmemeleri.
0
gmzo
(21.11.16)
Bu sorunun net cevabi yok malesef. her kuruma tek tek arayip sormak gerekiyor. Kabul etmiyor bircok kurum. Ha o zaman bu e devlet sistemi neden var, o barkod ne ise yariyor o ayri.
0
aquarium
(21.11.16)
barkod ile gönderdiğiniz belgeyi kurum o belgeyi sorgulayabiliyor.
0
porn star
(21.11.16)
bu işi ben de bir türlü anlayamadım. e-devletten alınan belge zaten barkodlu ve bu barkod aracılığıyla sorgulanabiliyor. kamu kurumlarında da artık elektronik imza sistemine geçildi ve bu işin bir kanunu var. doğrulama kodu ile sorgulanabiliyor sistem üzerinden. bizim okul öğrenci belgelerini falan e-imzalı olarak veriyor mesela. tüm bunlara rağmen bazı yerlerde ısrarla ıslak imzalı belge istiyorlar. bizler de işimizi halledebilmek için boyun eğiyoruz. aslında barkodlu ve e-imzalı belgeleri de kesinlikle kabul etmeleri gerekiyor ama dedikleri gibi sen kurumu arayarak kabul edip etmediklerini tasdikle. yoksa tekrar tekrar uğraştırırlar.
0
nrmnm
(21.11.16)
(7)

İstanbul tiyatro önerisi

clones
Tiyatroya gitmek istiyorum. Öneri alabilir miyim? Özellikle gidip de sevdiğiniz bir oyun olsun istiyorum.
Tiyatroya gitmek istiyorum. Öneri alabilir miyim? Özellikle gidip de sevdiğiniz bir oyun olsun istiyorum.
0
clones
(21.11.16)
tehlikeli oyunlar.
0
tepedeki psychedelic adam
(21.11.16)
profesyonel i beğendik ama bilet için biraz çaba sarfetmen gerekli
cevahirde oynuyordu en son.
0
basond
(21.11.16)
delet tiyatroları çok başarılı. "profesyonel" de orada oynuyor. diğer en beğendiğim oyunları ise şöyle

ikinci dereceden işsizlik yanığı
medea kali
hamlet

biletler biletiva adlı sitede gösterimden 13 gün önce saat 10.10 da açılıyor. acele etmekte fayda var çünkü biletler çabuk tükeniyor. tüm oyunlar 10 lira.

devlet tiyatroları dışında geçen ay bir delinin hatıra defterine gittim, muhteşem ötesiydi. ben genco erkal'ın oynadığına gittim, erdal beşikçioğlu versiyonu da varmış ama genco erkal çok çok iyiydi.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(21.11.16)
'bunu ben de yaparım' ve 'cyrano de bergerac'
0
fragile lady
(21.11.16)
Gidip beğendiğim son iki oyun :

entropisahne.com
www.tiyatrod22.com
0
gmzo
(21.11.16)
semaver kumpanya
ikinci kat
stüdyo oyuncuları
gsütt
sarı sandalye
kumbaracı50

oyunlarına gidebilirsin. bu oluşumlarda ve mekanlarda oldukça kaliteli oyunlar sergileniyor.
0
lesmiserables
(21.11.16)
Şehir tiyatroralarının Aralık ayında oynayan oyunlar (bileti yarın çıkıyor)
Cyrano de bergerac
12. gece
Hayal-i Temsil
On İki Öfkeli Adam
Cibali Karakolu
Hepsi gayet iyi Hayal-i Temsil'i izlemiştim tekrar bilet alıp gideceğim o derece.
Vardı birşeyler daha ama şu an aklımda yok programa bakma imkanım olduğunda güncelleyeceğim.

Devlet Tiyatrolarında
Profesyonel çok çok iyi ama şu an yok programda gördüğünüzde bilet satış tarihini iyi takip edin.
İkinci Dereceden İşsizlik Yanığı çok güzel bir oyun.

Özelden Bir Delinin Hatıra Defteri derim. Hem Erdal Beşikçioğlu hem Gence Erkal dan izledim, ikisi de çok çok iyi ama Erdal Beşikçioğlu diyorum.
0
mutekebbir
(21.11.16)
(5)

Genc kardeşime hediye

ferr
Merhabalar 13 yaşında ki teog sınavına girecek bir kardeşim var genel olarak tutuk çekimser bi kız, doğum günü var yakında hangi kitabı tavsiye edersiniz acaba, şöyle onun hoşuna gidebilecek belki gaz verebilecek. Yine aynı kızımıza kitap hariç onerilerinizi de alabilirim
Merhabalar 13 yaşında ki teog sınavına girecek bir kardeşim var genel olarak tutuk çekimser bi kız, doğum günü var yakında hangi kitabı tavsiye edersiniz acaba, şöyle onun hoşuna gidebilecek belki gaz verebilecek. Yine aynı kızımıza kitap hariç onerilerinizi de alabilirim
0
ferr
(20.11.16)
kol saati.

13 yaşındayken okuduğum romanları önermem ama şu kitaplardan yaşına uygun olanı seçebilirsiniz www.eglencelibilgi.com
0
cikolata selalesi
(20.11.16)
Harry Potter serisi tabii ki ^^
0
gmzo
(20.11.16)
kitap tavsiyem yok ama stresli günlerinde biraz uzaklaşmasını sağlamak adına, ara sıra ilgilenip kafasını dağıtabileceği bir hobi başlangıç seti olabilir. bu aralar sulu boyama popüler mesela. hatta böyle kalemle boyayıp sulandırılanlar var. bunların malzemeleri ve bir başlangıç kitabı olabilir belki.
0
senolll
(21.11.16)
okumadıysa kesinlikle harry potter serisi. percy jackson da olabilir.
0
nolmus yani
(21.11.16)
kitap alma, farklı bir şeyler al. oldukça fiyakalı bir kulaklık ya da iyi bir konser bileti olabilir.
0
fragile lady
(21.11.16)
(7)

insan kaynakları pozisiyonu kadar saçma bi pozisyon var mı ya?

pomaks
selam ulu romalılar,tanıdığım biri var özel bi firmada ik'da çalışıyor ve tabi ki bayan. iş gereği de farklı illerde mülakat yapıyor atıyorum izmir, adana, urfa, ankara, manisa gibi gibi yerlerde ve konaklamasından tut yiyeceğine içeceğine kadar şirket karşılıyor. bu ablamız hala instagramdan falan
selam ulu romalılar,

tanıdığım biri var özel bi firmada ik'da çalışıyor ve tabi ki bayan. iş gereği de farklı illerde mülakat yapıyor atıyorum izmir, adana, urfa, ankara, manisa gibi gibi yerlerde ve konaklamasından tut yiyeceğine içeceğine kadar şirket karşılıyor. bu ablamız hala instagramdan falan pff mülakat :/ şeklinde triplerde.

bu sadece benim gördüğüm bi örnek de arkadaş insan kaynakları tamamen ama tamamen bana uydurulmuş bi pozisyon geliyor. nerede minnoş işsiz hatun varsa ya da işte biraz concon tipli eleman varsa bakıyorum ik'cı. cv'lerine bakıyorum ik ile alakasız okullar atıyorum biri sanat tarihi okumuş biri halkla ilişkiler okumuş(halkla ilişkiler evet ik ile alakasız geliyor bana uzmanlık alanı dışında kalan bi bölüm), ne bileyim biri sayısal bi bölüm okumuş falan bunlar biz ik'cıyız diye dolaşıyor ve sağlam paralar alıyorlar.

cv'lere bakıyorum ya vakıf üniversitesinde tezsiz yüksek yapmışlar ya da hadi devlet üniversitesinde yapsın problem değil en en en en über donanımı ingilizce biliyor ee ingilizceyi konuşmak akıcı konuşmak max 6 ayını alır bi insanın zor bi değil mağarada yaşamıyorsan eğer.

hayır sgk giriş çıkışı yapmak, bordro basmak ne bileyim işte mülakat ayarlamak vs. bunları ben şu iibf mezunu halimle yapıyorum zaten yaptım da. gel gelelim bu işi bu pozisyonu öyle abaryıtorlar ki ''şekerim bugün 10 mülakata girdim bittim yhaa'' tarzında. yani ulan 1 er saat mülakat ki ben hayatımda hiç 1 saat mülakata girmedim fazla fazla veriyorum 10 saat yapar ki tamamen oturup konuşuyorsun kafa yormuyorsun neyin tribinde bu ikcılar?

hayır hep bakıyorum aynı kişilikte minnoş kızlar concon elemanlar. bunlara Allah muhafaza ciddi anlamda iş kitlesen geberip gidecekler masa başında. yanlış mıyım??

saygılar sevgiler.
0
pomaks
(17.11.16)
işini düzgün bir şekilde yağpan arkadaşları tenzih etmekle beraber %90'ının kolpa olduğu konusunda hem fikirim.

bu %90'nın %80'i de mulakat yapmayı bile beceremiyorlar.
0
teritori
(17.11.16)
aslinda is alim sürecleri cok daha detaylidir da insan kaynaklari calisani olarak kalifiye olmayan insanlari aldiklari icin is alim sürecini sadce CV degerlendirme olarak görüyorlar. Örnegin almanyada büyük insan kaynaklari sirketleri var ve bircok sirket onlara devretmis durumda bu isleri. bu sirketler türkiyedeki calisan emsallerine göre farkli ne yapiyor? caliasanlarinin hepsi uzmanlasmis, mesela programlama alaninda bir program yazmayi bilmese de bir sirketin ne gibi programciya, hangi programlama dillerine hakim olan, iletisim becerisi gerekli mi gereksizmi, gibi en ince ayrintilari inceliyorlar. kisi ye de sorduklari sorular "kendini 5 yil sonra nerede görüyorsun" dan öte cok daha teknik ve bilgi gerektiren, kisini yalanini ortaya cikartan sorular oluyor. daha sonra da calisirken de kisinin arkasinda duruyorlar. örnegin belli araliklarla calisani arayip "isinden memnunmusun?" "calistigin kisiler baski yapiyor mu?" "mobbing var mi?" "patrona dogrudan söyleyemedigin ama bizim senin adini vermeden söyelememizi istedigin birsey var mi" "memnun degilsen sana baska bir is yeri bakalim mi" "eger ciddi bir problem var ise is kanununda uzman avukat ile cözelim mi?" gibi sorular ve destekler veriyorlar. Is yerlerini de bir taraftan destekliyorlar mesela patronlar "bak bu adamlar teknik is yapiyorlar, zaman konusunda baski yapma, ya kacarlar ya kötü is yaparlar", "bak bu tarz kisilere ekstra birseyler verreceksin, mesala yurt disi seyahatlerinde first class ucacak ki motive olacak" "ya da bu tarz calisanlari kendi haline birak, daha iyi calisir" "bu kisileri hizli calistirmak istiyorsan su cümleleri kullanarak baski yapacaksin ki kalpleri kirilmasin" gibi psikolojik, sosyolojik ve teknik altyapilari olan danismanlik veriyorlar. yani aslinda zor bir alan ama bunu türkiyede yapanlarda is yok.

türkiye de kanunlar da islemedigi icin cok da ihtiyac olmuyor. patron is kanunu bilmeyebilir, diye bilir ki "su adamlari atacam", calisan da "at da seni bir mahkemeye vereyim, saglam tazminat alayim". iste o alanda HR patrona diyor ki "hop dur bakalim, o adami atarsan kicindaki donu bile alir" diyerek kanuni danismanli yapar normalde. patron bilmez her kanunun inceligini, avukatlik bir durumda olmadan anlamaz ne yapacagini.

patron genelde insan iliskilerinden de anlamaz "calsan cocugum hasta izin verin der" patron "is cok der", iste burada isi bilen HR araya girmesi lazim "dur bi, adamin cocugu hasta, bu adama böyle yaklasirsan bu adam bundan sonra tüm isleri salar, ne sana ne sirkete saygi duyar, yap babaligini, seni daha cok sevsin saygi duysun" demesi lazim. bir sürü is arabuluculuk yapacak da, koyuyorlar beceriksiz insanlari, is görüsmesinde masanin öbür tarafinda kasilip basvurani kücük görüyorlar. isi bilmiyorlar.
0
emrahday
(17.11.16)
Pozisyon değil de pozisyonu dolduran kişilerin ortalaması saçma.
0
harvey
(17.11.16)
oo yine kalbi kırılan minnoş adaylar gelmiş laga luga yapmış. şimdi şöyle ki, ik bu değil.

biri yukarıda demiş, sgk giriş vs. personel yapar, memur yapar o konunun ik ile çok alakası yok.

sen mülakatı soru sormak sanıyorsan zaten çok yanlış yere bakıyorsun. evet gerekli soruları sen de sorarsın. şirketin iç yapısını öğrenip adayın beklentileri / gelecek planları/ şirketin adaydan beklentiler uyuyor mu, ölçüp biçebilecek misin?

bütçe yapmayı biliyor musun? ister 100 kişi olsun ister 1000, o bini departmanla ayırıp, iş analizini yapıp, görev tanımlarını hazırlayıp, adamların görevleri dışında başka bir şey yapmamalarını sağlayabiliyor musun? kariyer yolu çizebiliyor musun? performans sistemi kurup insanları ölçme değerlendirmeye tuttun mu?

o pozisyonu öyle abartmıyolar, doğru adamlarla mülakat yapamadığında, doğru adaya ulaşamadığında, ya da aday senin xyz firmana görüşmeye gelmediğinde departman yöneticisi tepesine biniyor " benim eksik kaynağım var çalışamıyorum" diye.

daha bin tane şey yazarım da, malum mülakat var şekerim, diyeceğim o ki, o işler sandığınız gibi değil.
0
benaslinda
(17.11.16)
@benaslinda

dediğin işleyişi uygulayan türkiye'de 100 tane firma yoktur kalıbımı basarım buna. tüm kurumsallar buna dahil. ''o işler öyle değil işte şekerim yha'' diyorsun da nasıl işler bizim göremediğimiz??? bütçe yapmak demişsin bütçeyi bütçe ve raporlama hazırlar satışından tut muhasebesine ik'sına hepsi bütçeyi kontrol eder kendi departmanını ilgilendiren eksik bi şey var mı diye varsa onu da bütçeye iletir bütçe uygun görürse eklenir ki bunu da ik gmy'si(genel müdür yardımcısı) ya da ik müdürü yapar normal uzmanın işi değil bu.

şirketin iç yapısını öğrenmek kuantum fiziği değil. senden istenen eleman özellikleri bellidir sana gelen elemanın cv'sine bakarsın elemana bakarsın kendini ifade ediş tarzı gelecekle ilgili ne düşünüyor ne bekliyor ne istiyor bir iki mesleki soruyla teknik bilgisini ölçersin kafana uyarsa olurunu verirsin yani amerika'yı yeniden keşfetmiyorsun.

görev tanımını geç. yine iddia ediyorum tr'de bu görev tanımı kapsamını uygulayan 100 firma yoktur. hatta bu görev tanımı zımbırtısı yüzünden herkes olası doğacak ek bi işi birbirine çakmaya yer arar 'benim işim değil abi yaeee' diye. doğruya doğru. performans değerleme işi yine bölüm müdürlerinin senelik ya da 6 aylık yaptıkları bi değerleme. ik'ya sadece raporu gelir bu adam az çalışıyor bu adam çok çalışıyor 1-10 arası bi puanı vardır ona göre ik da o elemana ya yol verir ya prim ya da maaş artışı ya da başka şekilde bi ödül verir. bunu da geçtik.

siz bunları iş olarak görüyorsanız şu ana kadar saydıklarım siz hiç çalışmamışsınız bugüne kadar kusura bakmayın. sabah 9 dan 12'ye kadar 3 mülakat yapıp akşam saat 16.59 dedi mi servise kaçıp ''bugün mülakatlar çok yordu beni yhaa'' diye sızlanıyorsanız bence işinizin kıymetini bilin.

ayrıca yukarıda bi arkadaş yazmış %100 katılıyorum. ik departmanlarında tek bi erkek vardır hadi 2 olsun diğer tüm çalışanlar ciciş takımından sevgilisi çiçek mi göndermiş evlilik yıldönümünü kutlamış mı trendyol'da ne indirime girmiş, elif şafak'ın son kitabı nasılmış tüm gün bunların kritiğini yapan kadınlar yani.

bence de o işler öyle olmuyor şekerim bin tane daha şey yazarım böyle.
0
🌸pomaks
(17.11.16)
ev arkadaşıma gayet kurumsal bir şirkette ik'cı "hımm mimar sinan mezunusun, neden odtü değil?" diye sorduğundan beri ben de öyle düşünüyorum. şirket otomotiv şirketi, şirketin inşaat departmanına mimar arıyorlardı. böyle bir soru soran insanın, mimarın pozisyona uygunluğunu ölçebileceğini de düşünmüyorum zaten.

not: ev arkadaşım işi aldı, kuyruk acımız yok.
0
gmzo
(17.11.16)
gereksiz olduğuna ben de inanıyorum
0
limoncello
(17.11.16)
(12)

Erkek ve Kadın için Evlilik Yaşı Kaç olmalı ?

sorunvar
Fikriniz nedir ? Ne düşünüyorsunuz ? Neden
Fikriniz nedir ? Ne düşünüyorsunuz ? Neden
0
sorunvar
(17.11.16)
Aşık oldukları ve hayatlarında evliliğe hazır olduğunu hissettikleri herhangi bir yaş.

Finansal/kariyer/kişisel hayaller vs açısından.
0
patiska
(17.11.16)
Erkek 33-34+
Kadın 29-30+

Bu yaşları olgunlukla ilişkilendiriyorum, sınır çiziyorum neden bilmem (biliyorum aslında, kişisel deneyim ve gözlemlerden kaynaklanıyor). Özellikle 20li yaşlar bana hala ergenlik döneminin uzantısıymış gibi geliyor (ben de 20lerdeyim).
0
buff
(17.11.16)
ikisi de 30. çok erkene gerek yok çocuk yapılacağı zaman evlenseler yeter. çocuğu da 30'dan önce yapmamak lazım.
0
sta
(17.11.16)
kısmet! 30'unda evlenir hiç mutlu olamazsın, 19'unda evlenip 59'unda aynı sıcaklığı yaşayabilirsin veya evlenecek biri hiç bulamayabilirsin. bunun bir kuralı yok.
0
rain when i die
(17.11.16)
Erkek +34
Kadin +30
0
duyurumvar
(17.11.16)
ben 25'im ve iki yakın arkadaşım da evli. biri bu yıl, diğeri geçen yıl evlendiler.

aklın varsa evlenme diyorlar.

30-32 aralığında evlenmek gibi planım var.

tabii birisi reddedemeyeceğim bir teklifle gelirse işler değişir.
0
la rana
(17.11.16)
erkek 32, kadın 27. bir erkeğin iş düzenini tutturma, kendini ekonomik olarak daha sağlama alma ve bir miktar da birikim (araba olabilir, banka hesabı olabilir) gibi konuları kısmen de olsa evlenmeden önce halletmesi gerektiğine inanırım. iş hayatında kendi yağında kavrulmak zorunda olacağı için ana kuzusu formatından da biraz çıkmış olur. daha sorumlu bir birey haline gelir. bu da aşağı yukarı 32 yaş civarı olur.

kadın için de 27 yaş civarında gerek duygusal gerekse mental olgunluklarını tamamladıklarını ve yere daha sağlam basan bireyler olduklarını düşünüyorum.

çocuk doğduğunda belirli bir ekonomik gücün olmalı. hadi biz evlendik, sevişelim, çocuğumuz olsun veya aile büyüklerinin söyleyecekleri gibi her çocuk kendi rızkıyla doğar, gibi birşeye inanmıyorum. o çocuğu yapmayı planladıysan ona sunacağın geleceği de planlaman gerekli.
0
montauq
(17.11.16)
kadın için 27-28 civarı, erkek içinse erkeğine göre değişir.

kadınlar çocuk yüzünden 30'u geçirmemeli diye düşünüyorum hem biyolojik sebepler hem de tahammül sınırının azalmamış olması gerekiyor evliliğe alışması için bence. erkek için de olgunluk ve evlilik sorumluluğunu alabilme gibi kıstaslar.
0
sanguine mcqaer
(17.11.16)
22-24 civarı evlenen ilk parti çok yakın arkadaşlarım boşandı. Erkek için 30-33, kadın için 27-30 aralığı bence ideal.
0
Lethe
(17.11.16)
seneye evleniyorum, 27 yaşında olacağım. erkek arkadaşım da öyle.

çok genellemeyi doğru bulmuyorum, her ilişki, her insan farklıdır. önemli olan kişisel olgunluğa erişilmiş olması, bunun yanı sıra ilişkinin de belli bir olgunlukta olması. bu ikisi sağlandıktan sonra maddi bağımsızlık, hadi düğün filan neyse de (ki ideal olanı bunu da çiftin kendisinin gerçekleştirmesi), anne-babaların düzdüğü bir eve taşınıp orada birlikte yaşamak bana direkt çiğ bir durum gibi geliyor.

22-24 yaş aralığında evlenenlerin boşanmasının bir sebebi de maddi olarak ailelerin baskın olması, her şeyinizi yapınca da karışma hakkı bulmaları.
0
gmzo
(17.11.16)
Aşık olduğun ve evlenme olgunluğuna eriştiğin yaştır. Kimi çok evcimen, çok anaç olur erkenden evlenir ve çok da mutlu olabilir ama kimi o olgunluğa erişemez ya da karakter olarak iki kişilik bir hayata çok elverişli değildir o yüzden hangi yaşta evlenirse evlensin çuvallar, o evlilik elinde patlar.

Benim bayağı erken evlenen arkadaşlarım oldu. Bir kısmı boşandı, bir kısmı boşanmadı ama hayatları kabusa döndü, bir kısmı ise çok mutlu. Öte yandan ben 50 yaşına da gelsem evliliğe uyum sağlayabileceğimi düşünmüyorum. Olgun biri değilim ve çok bencilim. Ayrıca günün birinde aşık olabileceğimi hiç sanmıyorum. Dolayısıyla bu işin bir ideali yok bence, kişiden kişiye çok keskin bir şekilde değişebilen bir olgu.
0
köstebek kurabiye
(17.11.16)
30u geçmeyeceksin. Çünkü toplumun gözünde 30unu geçen bekar insanın pek saygın bir konumu olmuyor.
0
mandalina kokusu
(17.11.16)
(2)

Tez Konusu Tavsiyesi

senolll
Merhaba,Mimarlık, kentsel tasarım, sürdürülebilirlik, şehir planlama alanlarıyla ilgili olabilecek yüksek lisans tez konusu arayışındayım.Tavsiyesi olan var mı acaba?Teşekkürler
Merhaba,

Mimarlık, kentsel tasarım, sürdürülebilirlik, şehir planlama alanlarıyla ilgili olabilecek yüksek lisans tez konusu arayışındayım.

Tavsiyesi olan var mı acaba?

Teşekkürler
0
senolll
(17.11.16)
Söylediğiniz alanlar çok geniş, bu şekilde tavsiye alamazsınız ki tavsiye üzerine tez konusu seçmenizi tavsiye etmem. Önemli olan konunun sizin ilginizi çekmesi ve heyecanlandırması, çünkü uzun bir araştırma-yazma sürecine gireceksiniz.

İlginizi çeken alan sürdürülebilirlik mi? O zaman bu konuda yazılmış tezlere, makalelere, konferanslarda sunulan bildirilere, yapılan çalışma ve projelere bakacaksınız. Örneğin sürdürülebilirlik direkt malzeme - enerji sürdürülebilirliği olarak algılanıyor ancak bunun bir de sosyal ve kültürel yanı var. Toplum açısından sürdürülebilir bir proje yapmadığınız müddetçe, istediği kadar enerji açısından sürdürülebilir yapı tasarlayıp inşa edin, 10 sene sonra toplum yıkmaya karar verecekse bir anlamı yok, gibi.

Öncelikle kendiniz alanı daraltıp, ilginizi çeken konuyla ilgili sorular üretmelisiniz.
0
gmzo
(17.11.16)
konutlarin 3d modelini tecrube ettiren sanal gerceklik uygulamasi

bence çok enteresan bir konu. internet ve telefonların son 5 yılda aldığı yolu düşünürsek, sanal grçeklik ve 3d mevzuları çok uzak bir teknoloji gibi gelmiyor bana.
0
füt
(17.11.16)
(20)

ev-iş arası mesafe

avonkatalogu
evinizle işiniz arası kaç dakika sürüyor? şehir belirterek yazabilir misiniz? özellikle istanbul için soruyorum
evinizle işiniz arası kaç dakika sürüyor? şehir belirterek yazabilir misiniz? özellikle istanbul için soruyorum
0
avonkatalogu
(17.11.16)
Mesafe : 3 km
Süre : 5-6 dk
Şehir : İstanbul
0
cakabo
(17.11.16)
Ankara, arabayla kestirmeden 35-40 dk. Uzun yoldan gidersek (çünkü uzun olan yol asfaltlı) ve trafik yoksa 40 dk en az. Trafiğe yakalanırsan 1 saat civarı.
0
yaren
(17.11.16)
20 dakika yürüme 6 dakika taksi, istanbul.
0
baba jo
(17.11.16)
evin kapısından çıkıp ofiste masama oturmam tam bir saat sürüyor. buna da şükür diyorum. istanbul.
0
soft
(17.11.16)
Mesafe: 22,5 km
Süre: minimum 1 saat 50 dakika
Şehir: İstanbul
0
nodrap
(17.11.16)
10 km gidiş 17 km dönüş
gidiş trafikli 20-25 dk trafiksiz 10-15 dk
dönüş trafikle 30 trafiksiz 15-20 dk
ankara
0
Take it away honey
(17.11.16)
Mesafe: 4 km
Süre: 45 dk ?!
Şehir: İstanbul'un a...
0
kingdom of rust
(17.11.16)
14 km
sabah 15dk akşam 1 saat

istanbul
0
shenergy
(17.11.16)
mesafe: 750m
süre: 10 dk (yürüyüş), 2 dk (taksi)
şehir: istanbul
0
in vino veritas
(17.11.16)
Yataktan kalkıp salona geçiyorum. sonra mutfak üstüne siesta derken akşam oluyo.r tekrar yatağa :) ne sıkıcı lan?
0
voyage
(17.11.16)
İstanbul;
servisle evden işe 50-55 dakika, işten eve 1 saat 5 dakika.

arabayla yarım saat.
0
çakıstes
(17.11.16)
tuvalete, mutfaga ugramazsam 10sn. evet homeoffice ;)
0
enaz3kedi
(17.11.16)
yarım saat. 10dk yürüme, 10dk metro, 10dk tekrar yürüme.
istanbul.
0
peggy
(17.11.16)
istanbul, şişli
yürüyerek 20 dk
0
dedimmidemedimmi
(17.11.16)
27 km
Metrobusle 55 dk
Istanbul
0
johnnie w lker
(17.11.16)
3.7 km
araçla bazen 7-8 dakika, trafik olursa 20-25 dakika.
istanbul.
0
gmzo
(17.11.16)
İstanbul
Metrobüsle 50 dk
0
112 hayat kurtarır
(17.11.16)
25km. Sabahın köründe gittiğim için 15 dakikayı geçmiyor. Dönüşler 30-45 dakika arası yine erken çıktığım için.

İstanbul.
0
arnold schwarzeneger
(17.11.16)
1 cadde var arada, karsiya geciyorum.

Kayseri :(
0
isott
(17.11.16)
Yer İstanbul. Yarım saat sürüyor, 10-12 km bir mesafe var, trafik yok.
0
Lethe
(17.11.16)
(4)

Yurt Dışında Bildiri Sunmak

evc
Arkadaşlar bildiri sunmak ama yurt dışında, nasıl bişe? Yardımla şunla bunla İngilizce yazdım diyelim, bildiri sonrasında soru sorarlarsa cevap verebilir miyim bilemiyorum.. bildiri sunan muhakkak vardır burda, ne dersiniz? Napayım?
Arkadaşlar bildiri sunmak ama yurt dışında, nasıl bişe?
Yardımla şunla bunla İngilizce yazdım diyelim, bildiri sonrasında soru sorarlarsa cevap verebilir miyim bilemiyorum.. bildiri sunan muhakkak vardır burda, ne dersiniz? Napayım?
0
evc
(16.11.16)
Sen bildiriyi hazırla, gönder. Zaten bildirinin kabulü falan derken arada bayağı zaman oluyor, oturur İngilizce çalışırsın.
0
evrim halkasi
(16.11.16)
Korkum o soruları anlayabilir miyim? Diğer yandan da diyorum ki o kadar okumuş olucam, bişelrr derim herhalde.. doğru mu yanlış mı düşünüyorum?
0
🌸evc
(16.11.16)
Ben sundum bu yaz, çok keyifli ve yararlı oldu kendi adıma. O yüzden korkup vazgeçme.

Öte yandan evrim halkası +1, İngilizce çalışmaya fırsat yaratabilirsin böylece, geliştirmen için sebep olur. Orada sana soru soracak olanlar da öcü değil, anlamadığın zaman "Tekrar edebilir misiniz?" veya "Farklı kelimeler kullanarak kendinizi ifade edebilir misiniz?" diyebilirsin.
0
gmzo
(16.11.16)
güzel bir şey. konferans katılımlarında amaç yalnızca kendi bildirini sunmak değil aynı zamanda benzer konularda çalışan yabancı insanlarla tanışmak, işbirliği fırsatları yakalamak, farklı bakış açıları görmek oluyor aslında. yani bildirini sunduktan sonra benim işim bitti deyip şehri gezmeye çıkmamalısın. mesai gibi konferansın başlangıcından bitimine kadar olabildiğince çok sunum izleyip, olabildiğince çok kişiyle kaliteli iletişim kurmaya çalışmalısın.

bildiri sonrasında soru sorulması bu işe ilk başlayanların temel korkularından biri. ancak zamanla aslında soru sorulmamasından korkulması gerektiği anlaşılıyor. zira soru sorulması hem konunun hem sunumun dikkate değdiğinin, insanların ilgisini çektiğinin ve bir anlamda yapılan çalışmanın kalitesinin bir göstergesi olabiliyor. o yüzden tavsiyem daha yolun başındayken bu korkunu yenmen. Sunumunun son sayfasında "I will be happy to discuss your questions" diye yazabilirsin mesela.

sorulara cevap vermen büyük oranda ingilizce yeteneğinle de ilişkili. ingilizcen çok iyi değilse soru soranlar da zaten bunu dikkate alarak sorarlar genelde. ayrıca soranın ingilizcesi de çok iyi olmayabilir. yine de soruyu iyi anlamaya çalış. bir türlü anlayamıyorsan, soruyu anlayamadığını, ama oturum arasında kahve içerken soruyu tartışmaktan mennuniyet duyacağını söyleyebilirsin. anlayışla karşılanacaktır.

Son olarak çok sayıda prova yapmanı tavsiye ederim. ne kadar çok prova yaparsan söyleyeceklerini söylemen ve kendini ifade etmen o kadar kolaylaşır, kendini sahnede o kadar rahat hissedersin.
0
puc
(16.11.16)
(27)

samimi cevap verin

limoncello
Lütfen olması gerektiğini düşündüğünüzü değil de gerçek düşüncenizi belirtin.Ciddi ve evliliğe gidecek bir ilişki için için erkek lisans, kadın yüksek lisans mezunu, ve kadın erkekten 1000-2000 lira arası daha fazla kazanıyor ve tittle olarak kadın 1 tık daha üst diyelim ama diğer bütün parametreler
Lütfen olması gerektiğini düşündüğünüzü değil de gerçek düşüncenizi belirtin.
Ciddi ve evliliğe gidecek bir ilişki için için erkek lisans, kadın yüksek lisans mezunu, ve kadın erkekten 1000-2000 lira arası daha fazla kazanıyor ve tittle olarak kadın 1 tık daha üst diyelim ama diğer bütün parametreler çevre,kültür, aile, dış görünüş vs. okey.
Erkekler bu durumu sorun edip rahatsız olur musunuz kendi içinizde.
Kadınlar siz bu durumu sorun edip rahatsız olur musunuz?
0
limoncello
(13.11.16)
Saçmalıyorsun? Bu dengenin iki ay sonra değişmeyeceği ne malum? Ayy derdinizi s*keyim diycem olmayacak
0
füt
(13.11.16)
şimdi maaşın ne kadar olduğuna bağlı bu durum. erkek 5k kadın 6-7k ise hiçbir sorun yok. ama erkek 2k kadın 4k gibi bir maaştan bahsediyosak değişik hissettirebilir. ama yine de rahatsız olmazdım.
0
kanzuk seni yiyeceğim arslanım
(13.11.16)
@füt ne alaka? Bir soru sordum ve bunun saçmalamakla alakası yok. Gördüğüm kadarıyla bu bazı kişilerde sorun olabiliyor daha yakın zamanlarda bu yüzden başlamayacak ya da bitecek evlilik, ilişki duyuruları okudum. Bundan rahatsız olacağını söyleyen ya da içten içe rahatsız olan erkek ve kadınlar var, ben de açıkça soruyorum ne düşünüyorsunuz diye. Ayrıca 2 ayda yüksek lisans diploması, bir üst title ve birden zam artışı olmuyor ya da sana bunlar olurken karşıdaki de yükseliyor vs. Saçmalayan sensin, benim için sorun yok dersin vs. verecek bir cevabın yoksa kimsenin derdini s.kmene de gerek yok, çünkü burda bazı insanlar rahatsız olabiliyorlar ciddi ciddi.
0
🌸limoncello
(13.11.16)
@kanzuk 1. dediğin gibi bir skala için mesela. Gerçek bir durumu yansıtmıyor atıyorum
0
🌸limoncello
(13.11.16)
Maaş oranı fark edebilir, 2-4 muhabbeti yani, ama pekte önemli degil. Ama yüksek lisans nedir yani, şimdi başlasam 2 sene sonra ben de yüksek yapmış oluyorum. Bi olayı yok.

Zaten bunlar basit meseleler, bunlar sorun oluyorsa hiç bişey olmasın daha iyi :)
0
nucleon
(13.11.16)
asla olmam. hatta kazancı 10 bin tl fazla bile olsa sıkıntı yok. mutlu olurum. yahu zaten evliliğin olayı bu değil mi? para kişisel değil ortak?
örnekte geçen benzer bir çift tanıdığım var. 1 yıl önce evlendiler. aralarında hethangi bir sorun yok.
0
steve rogers
(13.11.16)
bu seviyeler arasındaki makasın çok açık olduğu bir insanla olan ilişkinin evliliğe gitmesi zor zaten. gidiyorsa, sorun yok demektir.

bu olaydaki erkeğin yerinde olsam da umrumda olmaz. sorun eden adamın kendi kazancına ya da eğitimine dair bi özgüvensizliği vardır.
0
naberabi
(13.11.16)
Kadın olarak ben rahatsız olmam. Fakat bildiğim bazı örneklerden yola çıkarak bu işin aradaki farkın ne kadar olduğundan ziyade tarafların insan olup olmadığına baktığını söyleyebilirim. Yani 5 kuruş fazla kazanıyor diye kadın adama terbiyesizlik yapar o farkı hissettirirse çekilmez olur. Aynı şekilde erkek de kadın 5 kuruş fazla kazanıyor diye ezik hissedip türlü yöntemlerle huzursuzluk çıkarırsa, kadına kötü hissettirmeye çalışırsa çekilmez. İlişkiyi yaşayan sizseniz karşnızdakini de tanıyorsanız bahsettiğim gibi iki tip değilseniz gül gibi geçinirsiniz, sorun etmezsiniz
0
chipie
(13.11.16)
sosyal acidan, entellektuel acidan, kulturel acidan ortaklik varsa hicbirsey olmaz. tabii iki taraf da klasik kadin erkek rollerinin temsilcisi degillerse...
0
mavicorap
(13.11.16)
yok abi ne rahatsız olması ya, bana kalsa ben "ev adamı" olurum direkt ama toplum buna hazır değil :(( çalışmaktan nefret ediyorum. evliliği falan geç herhangi bi kadın "arpanı suyunu battaniyeni yatağını vercem, karşılığında beni evde hiçbir şeyle uğraştırmayacaksın" desin direkt 4 yıllık sözleşme imzalarım. projeyle, geçim sıkıntısıyla, uyuz iş arkadaşıyla, istanbul trafiğiyle o uğraşsın amk ben temizlik yapıp maç falan izliyim. eh haliyle kafa yapısı buyken ben 3 alıyom da eşim 5 alıyo vs. umrumda olmaz açıkçası, bana öyle "ben senden üstünüm cnmm" atarı gideri yapmadığı sürece sıkıntı değil.
0
der meister
(13.11.16)
der meister +1860 münih.
ben "zengin karı" bulsam diye, "keşke özel okula gitseydim de zengin bi ailenin kızını ayartsaydım" diye dövünüyorum; hiiiiç rahatsız olmazdım.

sorun çıkabilecek tek nokta birilerinin parasına muhtaç kalma durumu, benim aldığım maaş kendime yetiyorsa sorun yaşamam. fazla kazanan o, eve de daha çok o versin bi zahmet!
0
baba jo
(13.11.16)
Fark etmemesi ideal olandır tabii. Title ve maaş olarak arada uçurum yoksa iki tarafın da dert etmemesi gerekir ama bunlar kişiye göre değişir tabii. Eğer çok yakınsa ben dert etmezdim ama uçurum varsa sanırım genel manada biraz alıngan bir kişiye dönüşebilirdim belki.

Kişiden bağımsız olarak da çevre faktörü var bence. Çift bu durumu belki dert etmemiştir ama çevrelerindeki herkes sürekli bununla ilgili konuşursa bence bir noktadan sonra mutlaka etkilenecek ve birbirlerine yansıtacaklardır diye düşünüyorum.
0
skooma
(13.11.16)
rahatsız etmez.

bunun bir üst seviyesi zaten kadının herhangi bir şekilde çalışıp para kazanmasından rahatsız olan, kadının evde oturmasını isteyen erkektir. arasında pek bir fark yok benim için. insanların kafasında aşması gereken cinsiyet rolleri bunlar işte, sonu yok.
0
gmzo
(13.11.16)
Rahatsız etmez. Kadın bunu erkeğin üzerinde koz olarak kullanmazsa bi sıkıntı değil bence bu.
0
tiksinmedenuyanmak
(13.11.16)
Kadın olarak rahatsız olmam. Paranın lafını yapan biri değilim ancak çok fazla tahrik ederse bunu dillendirebilirim (kavga esnasında çirkefleşebiliyorum) bir kere döküldü mü zaten daha da kurtarılmaz olay.
0
mutekebbir
(13.11.16)
hiç sorun etmem. hatta ben işimi de bırakabilirim karım bana bakacaksa.
0
m e b
(13.11.16)
Erkeğim.
Erkekler kadından az kazanırsa kadının gücünün altında ezileceğine inanan, kadından çok kazanırsa aldatacağına inanan bir kadın gördüğümde o kadınla tüm irtibatımı kesiyorum.
Meslek ve para üzerinden ilişkilerin yürüyüp yürümeyeceği yargısına varan tüm insanlar net biçimde gerizekalıdır ya da zekilerdir ama niyetleri samimi bir ilişki yaşamak değildir, sürekli "başkaları ne der" adlı puta tapıyorlardır.
0
kalemdefter
(13.11.16)
Samimi ortamlarda hava bile atarım. "Benim hatun da ayıptır söylemesi yüksek mühendis/fizikçi. Maaşı da çok iyi yahu. Ehehe. Sehr schön." falan derim yani. Nolcak. Böyle bir hatunla birlikte olmam beni motive eder.
0
dissendium
(13.11.16)
Çok büyük bir fark yok. Erkeğin maaşının daha yüksek olması daha iyi ama bu denge kısa vadede değişedebilir kafaya takacak bir fark yok
0
lunedi
(13.11.16)
Esimle tanistigimda o ogretmen maasi ben asgari ucret aliyordum. Simdi ben onun uc misli kazaniyorum.
Bence bunlar sorun olacak seyler degil. Tum bu rakamlarin degismeyeceginin garantisi var mi?
0
bahadr35
(13.11.16)
Olmam /E
0
fever
(13.11.16)
Olmam.
0
yüzyıllık yalnızlık
(14.11.16)
yoo hiç rahatsız olmam. yeter ki kocam yakışıklı olsun, az kazanmış çok kazanmış umrumda değil eheh.
0
köstebek kurabiye
(14.11.16)
olmam.
0
rajaz
(14.11.16)
valla olmam. işime gelir.

E
0
zgrydn
(15.11.16)
kadın kişisi olarak cevap vereyim. erkek benim için önemli diğer parametreleri sağlıyorsa ve onu seviyor olsaydım bu durumu sorun etmezdim. lakin gerçek dünya biz kadınların ki gibi esnek görüşlü değil malesef. erkekler bunu sorun ediyor ve kompleks yapıyorlar onların kompleksli davranışları da çekiciliklerini öldürüyor ve ilişkiyi zedeliyor. sonuçta olmuyor.
0
iwillsee
(16.11.16)
erkeğine göre değişir. erkekse sorun eder.
0
alt4y
(19.11.16)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.