Giriş
(38)

Çocuk istememeyle ilgili soru

whimsical
Duyuruda, ilgili sorulardaki cevaplarda çoğu kişi çocuk sahibi olmak istemediğini söylüyor. Şaşırıyorum ben buna. Niye istemiyorsunuz? Niye bu kadar az kişi çocuk istiyor?
Duyuruda, ilgili sorulardaki cevaplarda çoğu kişi çocuk sahibi olmak istemediğini söylüyor. Şaşırıyorum ben buna.

Niye istemiyorsunuz? Niye bu kadar az kişi çocuk istiyor?
0
whimsical
(16.03.15)
böyle bir dünyaya çocuk getirmek istemiyorum geyiğinin yanısıra insanların aslında daha çok bencilleşmesi, çocuğa para gömmek yada bakmakla uğraşmak yerine gezme, iş, kariyer eğlenme vb konulara eğilmek istemesi.

sorumluluk almak istememeleri, sevgi ihtiyaçlarını kedi, köpek vb gibi evcil hayvanlarla gidermeleri(neredeyse hepsi oğlum kızım vb der mesela)

Ne karşılarındaki partnerlere ne kendilerine güvenememeleri bu konularda, çocuk yetiştirme sorumluluğunun göz korkutması filan bence.
0
efrasiyab87
(16.03.15)
insanlar kendilerine ve içinde bulundukları ortama güvenmiyor.
0
zgrydn
(16.03.15)
bence asıl soru neden çocuk istiyorsunuz olmalı. çocuk bir insan niye ister ki? ne amacı var çocuk yapmanın? ne faydası var? insanlara böyle sorunca "yaşlanınca sana bakar" ne bileyim "soyunun devamı" falan gibi şeyler söylüyorlar. ki bana aşırı derecede saçma geliyor. çocuk yapmanın bencillik olduğunu düşünüyorum. "o kadar mükemmelim ki benden bir tane daha olmalı" fikri yatıyor gibi altında. yaşlanınca bana baksın diye 20 senemi bir çocuğa harcamak da istemiyorum, ben öldükten sonra soyumun devam edip etmediği de umrumda değil. hayatta yapmak istediğim çok fazla şey var ve çocukla bunların hiçbirini yapamam. çocuk yapmak insanın hayatını bitiriyor, hayatın o çocuktan ibaret oluyor o andan sonra.
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(16.03.15)
"böyle bir dünyaya çocuk getirmek istemiyorum geyiği" aslında geyik değil, son derece mantıklı, haklı bir sebeptir. ayrıca maddi sebepler de var. bir çocuğa bakabilmek için her ay en aşa bin liraya ihtiyacınız var. millet ay sonunu nasıl getireceğiz diye düşünürken nasıl çocuk yapsın? ha asgari ücretle 3 çocuk yapıp fakirlikten ölenler de var ve onlar bizleri bencil görüyor aslında kendileri bencilliklerinden çocuk yapıp onları süründürüyorlar. ay neyse öyle işte.
0
neira
(16.03.15)
çok büyük bir sorumluluk. ideal yetiştirilse bile (ki farazi bir şey bu söylediğim) mutsuz olma, yaşamak istememe ihtimali var. ben buna dayanamam, bu sorumluluğu alamam. bu yüzden çocuk istemiyorum.
0
cinsi kisi
(16.03.15)
her baktığım yerde pedofili, sapık, manyak görüyorum çünkü. böyle iğrenç insanların arasına masum bi çocuk yapmak çok bencillik gibi geliyor artık.
0
mayaa
(16.03.15)
ben çocuk istemiyorum. anne olsam mükemmel bir anne olurdum buna eminim. bir akrabamızın çocuğuna birkaç gün ben baktım herkes aynı şeyi söyledi, sanki annesiymişim gibi baktım. kahvaltısını, öğle, akşam yemeklerini ben hazırladım. gece masal okudum, sütünü içirdim, ona ilaç kutularından robot yaptım. yemeğini yemediğinde elimde tabakla, kaşıkla peşinden koştum, oyun oynayarak yedirdim. gece sürekli kalkıp nefes alıyor mu diye kontrol ettim. bana 'rock, sen anne mi olmak istiyorsun' diye sordu :)
çocukları çok severim ama istemiyorum. çocuğumu koruyamazsam, birileri ona zarar verirse diye korkuyorum. istemememin en büyük sebebi bu. bir de ben çocuğuma mükemmel bir hayat sağlamak istiyorum, bütün çocuklar buna layıktır. fakat bunu yapabileceğimden emin değilim. çocuğuma meyve, et yedirebilecek miyim, iyi bir semtte yaşatabilecek miyim, iyi okullarda okutabilecek miyim, güzel kıyafetler giydirebilecek miyim, resim kursuna, baleye, yabancı dil kursuna gönderebilecek miyim, iş sahibi yapabilecek miyim, hasta olursa tedavi ettirebilecek miyim bunları yapamayabilirim. bir de ya engelli, yatağa bağımlı olursa 35-40 yaşına geldiğinde ben hala onu kaldırıp altından bezini alabilecek miyim, sorunlu bir çocuk olursa sürekli, yaşım kaç olursa olsun peşinden koşabilecek miyim buna emin değilim. çocuk sahibi olmak hayatta alınabilecek en ciddi karar, çok iyi düşünülmeli.
0
rock n roll
(16.03.15)
hepiniz zaten refah içinde doğdunuz da ahfhsjajfj.

argümanlar hep bayat, biraz daha okuyun, araştırın. bu konuda samimi bulduğum tek yanıt ; "çocuk istemiyorum" gerisi tırt nedenler.

ha bana sorarsan küçük hindistan kurmaya niyetliyim, sevgilimin haberi yok henüz, duymasın shdhshfjf.
0
devorgilla the gunslinger
(16.03.15)
Cevabi burada:

eksisozluk.com
0
comptrol
(16.03.15)
valla ben o kadar derin giremeyeceğim bu konuya, gayet büyük bir çoğunluk da cool olmak için ya da moda bu diye çocuk istemediğini söylüyor. genelde de yaşı küçük oluyor bunların. büyüyünce geçer.
0
devilred
(16.03.15)
çocuk istiyorum, hem de birden çok olsun. istemeyenleri de anlamıyorum. bazıları çok fazla ürüyor. aklı başında insanların daha çok çocuk yapması gerek. bu mantıkla düşünün derim. iyi düşünmeler, hepinize kolay gelsin.
0
oinone pe
(16.03.15)
çocuk yapmanın salaklık olduğunu, çocuk istemenin bencillik olduğunu ve bunların farkında olduğu halde çocuk yapanın şerefsiz olduğunu bildiğim için... herkes anne/baba olmak zorunda değil. gerçekten çocuk sahibi olmayı haketmiş anne/baba oranı 1%'i geçmez. bir insana sadece anne ya da baba diye saygı duyulması, sevilmesi de ayrıca mallıktır... nefret sebebidir asıl haddi olmayanın çocuk sahibi olması, o kişiden tiksinme sebebidir... bu şartlarda az kişi çocuk istiyor denemez bile, hala olması gerekenden çok daha fazla isteniyor...
0
ucan spagetticanavari
(16.03.15)
Ben istemiyorum demiyorum ama iyi bir hayat sunamayacaksam cocuk yapmayacağım diyorum. Sirf annelik duygusunu tadabileyim diye cocuk yapmak cok bencilce bir sey.
0
fraise
(16.03.15)
kendi adıma ben hala liseliyim, hatta benden daha olgun liseli gençler vardır eminim dolayısı ile kendimde baba olma mayası görmüyorum, ama ilerde ne olur bilemem tabii şimdiki istemiyorum şimdi için geçerli
0
selam
(16.03.15)
ben de cocuk istiyorum. cok degil ama bakabilecek kadar bence guzel bir sinir.

tek cocuk olmasini istemem sanirim, anasina da sormak lazim. en buyuk emegi o veriyor olcak.
0
jugador
(17.03.15)
Is donup dolasip ekonomiye geliyor. geliri iyi olan birisi, evliyse de 2-3 cocuk yapiyor. Iyi degilse de 1 taneyle yetiniyor. Buradakilerin cevaplari da bu yonde bilgi verici degil, duyuruda evli orani %5 filandir. Bekara cocuk yapmamak kolay.
0
comptrol
(17.03.15)
@ucanspagetticanavari, evladım sen yapma zaten çocuk mocuk, cidden, senden bir tane fazla zaten bu dünya içine, sen patates kızartmaların, heinz ketçap ve mayonezlerin ve burgerlerinle mutlusun, rica ediyorum "doğal hayat"a karışma, bak rica ettim, hobi olarak bile karışma.

kız çocukları iyidir be, dünya şekeri hepsi, olursa güzel güzel yetiştirin derim, olmazsa da sağlık olsun zaten.
0
devorgilla the gunslinger
(17.03.15)
ileride maddi olarak ona yetebilecek olsam da manevi olarak yetebileceğimi sanmıyorum hiçbir zaman.
kesin istemiyorum diyemem ama şimdilik düşüncem bu yönde.
0
rayde
(17.03.15)
sorumluluk + para + vakit
hepsinden birer parça var. maddi durumun iyi değilse çocuğuna da iyi gelecek sağlayamama gibi endişen oluyor. sabah 8 akşam 6 hele bir de cumartesi çalışan özel sektör çalışanıysan yorgun argın eve geliyosun bitiyosun. vaktin de kalmıyo. bu gibi bir hayatta 1-2 saat bile benim olsun gözüyle bakıyor insanlar. sonuncusu da tabi ki sorumluluk.
0
yüzyıllık yalnızlık
(17.03.15)
gerçekten şunu anlamıyorum ben, biri çıkıp açıklasın lütfen. aklı başında insanlar bakabilecekleri kadar çocuk yapınca veya hiç yapmayınca, çok üreyenler kendini mi tutuyor acaba? onlar üreyince, sonuç böyle oluyor işte, biraz da buna kafa yorun bence.
0
oinone pe
(17.03.15)
4 çocuğum olsun istiyorum.
0
pinkpeony
(17.03.15)
Bu ülke hiçbir zaman çocuk yetiştirmek için doğru ülke olmadı, asla da olmayacak. Buradan girersek, çocuğumu hem kafa ve yürek olarak kirlenmiş hem de toprak şu bakımından saf olmayan bir dünyaya getirmek istemiyorum diyen insanlar hep vardı, hep olacak. Şu ülkenin siyasi geçmişine bir bakın allah aşkınıza, ne zaman çocuğu sokağa salacak kadar güvenli oldu. Kahvelerin tarandığı yıllardan biraz sonra doğmuşum ben misal. Batman'da sokağa çıkma yasağı olurdu akşam, biz orada otururken.
Ama ben sokağa çıkma yasağını değil, babamın yasak saatine az bir şey kala beni helva almaya götürdüğü anı hatırlarım. Velhasıl hepimiz mükemmel olmayan zamanlara, saçma coğrafyalara doğduk.

Doğurmamak için dolu sebep sayabilirim, bir çoğu çok mantıklı olabilir. Zamandan, paradan, emekten, korkudan, tehlikeden, ülkeden, sağlıksız besinlerden, hastalıklar ve ölümlerden bahsedebilirim. Gelecek verememekten de.

Ama ben doğuracağım. Anne olmayı hep istedim, sevdiğim adama bakınca çocuğumuzu onun kollarında görmeyi istediğimi her defasında daha iyi anlıyorum. Benim için sadece istemek ve onu kucağımda tutma arzusu yeterli. Tüm mantıklı sebepleri elimin tersiyle itebileceğim kadar da kuvvetli
0
kaymaktutmayansicaksut
(17.03.15)
bir de çocuk istemeyen insanları tuhaf bulma durumu var. kesin ileride ister, şimdi istemiyorum dediğine bakma. eşin isterse ne yapacaksın? gibi. benim eşim de benim gibi olur zaten, diyelim ki istiyor o zaman gider kendi gibi çocuk isteyen birini bulur baba olma duygusunu yaşar. bir önce yazdığım cevabımdaki düşüncelere sahip bir insan düşüncesini değiştirmez zaten.
0
rock n roll
(17.03.15)
en fazla 1 olmadı 0 da olabilir, hayatımın hiçbir döneminde evlenmek ya da çocuk sahibi olmak için ölmedim eski sevgilim de aynen benim gibiydi kadın olmasına rağmen üstelik 28 yaşındaydı, en fazla bir tane isterim eğer olmama durumu varsa hiç sorun değil sevdiğim kadından önemli değil.Çok fazla insan aile ortamı falan da sevmem ben.Evcil hayvan bile büyük sorumluluk hele ki çocuk maddi manevi olarak ihtiyacı olanı vermek çok zor yoksa yapması basit ve zevkli ama saldım çayıra mevlam kayıra diye çocuk büyütemem.Türkiye her geçen gün daha da kötüye gidiyor tek çocuk bile ciddi gelir ister, hem çocuk olunca evlenince falan ilişkilerine ski tadı kalmıyor bence
0
limoncello
(17.03.15)
çocuk yapmanın salaklık olduğunu, çocuk istemenin bencillik olduğunu ve bunların farkında olduğu halde çocuk yapanın şerefsiz olduğunu bildiğim için...

Bunu diyen ergenler var. adam 20 yaşında boyundan büyük laflar ediyor.

Gerçek hayata gelince, benim zar zor geçinen eniştem 2 çocuğunu öyle yetiştiriyor ki, kim görse başarı/zeka/fizik olarak hayran kalıyor.

Onun 4-5 kat fazla maaşa sahip diğer bir akrabaların ise çocukları mal gibi.

Kısaca çocuk yetiştirmek para mevzusu değil, sevgi ve ilgi mevzusudur.

Tarihte en basitinden adnan kahveci, Kennedy vb gibi adamlara bakın çoğu sosyal-ekonomik olarak en alt sınıfların ailelerden çocuklarıyken en tepeye çıkmışlardır.

paramız yok filan nispeten bahane. Sorumluluktan kaçış var.
0
efrasiyab87
(17.03.15)
çünkü yeterince çocuk yapıyorlar zaten. benim de yapmama gerek yok, inanılmaz masraflı bir şey. zaten daha kendim hiç bir şey yaşamadım hayatta, çocuk yapıp iyice dibe batmak istemem. hoş,gerçi istesem de yapamam ama fikrim bu işte.
0
fransizkalanadam
(17.03.15)
akli basinda olanlar da cok uresin bence sikinti yok da adi ustunde akli basinda olanlar 10 tane cocuk yapmaZ ki?

cok ureyenin cocugunun egitimi gelecegi gibi bir istegi, karamsarligi olmaZ ki?

hadi onu gectim kadinin muhtemelen calisan bi kadinin bunlari saglayabilecek fiziksel ve psikolojik gucu var midir?

bunun bakabilecek olmasa da optimum bi siniri vardir bence ya da olmali.
0
jugador
(17.03.15)
Ben de bu soruyu soranlara şaşırıyorum.

Herkes herkes gibi yaşamak zorunda değil. Şahsen hiç merak etmiyorum kim neden çocuk yapar.
0
hana bi
(17.03.15)
1. sebep: Çünkü türkiye'de yaşayan ve kaybetme korkusuyla dolu bir insanım. Bu ülkede, arkadaşımın kızı, feribot kazasında sırf başkalarının sorumsuzluğu ve savsaklığı nedeniyle hayatını kaybetti. 5 yaşındaydı.

eksisozluk.com

2. sebep: Çünkü bir şeyi mükemmel yapamıyorsam, onu mükemmelleştirmeye çalışmak gibi bir takıntım var. Çocuğum mu oldu? Dünyanın en güzel şartlarına sahip olsun isterim. Başkalarının ne farkı var? Yok. Benim çocuğum da dünyanın en mükemmel şartlarına sahip olarak büyümeyecek. Ortalama bir hayat yaşasın diye mi geldi dünyaya? E herkes bu durumda zaten, 1 fazla olmasının lüzumu ne?

3. Gittikçe boktanlaşan, gittikçe yaşlandığım ve günün birinde yalnız bırakacağım bir insanı dünyaya getirmenin faydasını göremiyorum. Neferkitty'ye sonuna kadar katılıyorum, ne düşünüp hissediyorsam onları yazmış.
0
amelie poulain
(17.03.15)
Zamanında konu ile ilgili şöyle bir duyuru açmıştım.
eksiduyu.ru
Ülkenin durumu falan filan değil, içimden gelmiyor. Bir gün istemeyi istiyorum ama zorla istemeye çalışmakla da olmuyor. Ben arkadaşlarımın çocuklarını bile kucağıma alamıyorum bir dakikadan fazla. "Velet, aradan çekil. Ananla/babanla konuşmak istiyorum" diyesim geliyor.

Hamile olmak fena olmazdı kusmadığım sürece de, sonuçta sevdiğin adamdan bir parça var içinde ama doğarsa çok kıskanırım ben o çocuğu.
0
aychovsky
(17.03.15)
31 yaşındayım. Ben çocuğum, ona nasıl bakayım. Geçen gün ütüyle dirseğimi yaktım :(

Köyde, kırsalda yaşasaydım yapardım.

40-45 arası belki isteyebilirim. Dede der evladım bana.
0
[silinmiş]
(17.03.15)
Artık ben de çocuk istemiyorum. Önce maddi zorluklarını düşündüm, sonra manevi zorluklarını. Özgürlüğümü ne kadar kısıtlayacağını düşündüm. Ne kadar zor olabileceğini. Yaşanabilecek en kötü ihtimalleri. Çok zor ya. Ben baş etmek istemiyorum. Çocuklara bayılıyorum, annelik deneyimini biyolojik olarak yaşamayı da istiyorum, ama hayat boyu anne olmak istemiyorum ya. Nasıl gaza gelmişsem demek ki daha önce...

7 ay evvel çocuk istemeyenlere şaşırmama da anlam veremedim şimdi. :)
0
🌸whimsical
(10.11.15)
Ben en az iki tane istiyorum. Yavrularıma güzel bir istikbal sağlayacak kadar param olsa ve eşim de doğurmaya istekli olsa sonsuz sayıda yavrum olsun isterim. Baba olmak için kuduruyorum. Hepsine verecek kadar çok sevgim var. <3
0
yirmisantim
(10.11.15)
Çok büyük bi' sorumluluk. Hele Türkiye gibi zar zor yaşadığımız bir yerde onun maddi ve manevi yükünü üstlenmek... Hadi maddi şartlar bir şekilde sağlandı ve istediği hayatı yaşayabilecek ortam kuruldu, peki ya psikolojisi? Bilemiyorum.

Olur da bir gün kendimi bir çocuğun maddi ve manevi sorumluluğunu üstlenmeye hazır hisseder ve bu işe girişirsem de evlatlık alacağım. Kimsesiz, hiçbir suçu olmamasına rağmen berbat koşullarda yaşam mücadelesi veren binlerce çocuk var; onlardan birine el uzatmak ve hayatını elimden geldiğinde güzelleştirmek isterim.
0
o my god they killed kenny
(10.11.15)
çocuk yapan arkadaşlarımın hemen hepsi cocuklarını kazayla yaptı (korunmayı bilmiyor dallamalar)
ben de şahsen kaza eseri olduğumu biliyorum.
burada yazan pek çok dümbük de kaza eseri.
Sonuç olarak bilinçli çocuk isteyen kesim çok küçük bir kesim aslında. Hep kaza kaza :)
0
fasulyek
(10.11.15)
kadınların istememe sebebinin temelinde çocuğunu doğurmak istediği adamla henüz tanışmamasıymış. erkeklerde de durum aynı mı bilmiyorum.
0
duhan
(10.11.15)
@duhan
Bir kadın çok sevdiği, iyi bir baba olacağından emin olduğu erkekten de çocuk doğurmama hakkına sahip. Aynı şekilde erkek de çok sevdiği, iyi bir anne olacağından emin olduğu kadından çocuk yapmama hakkına sahip. Anne baba olma hakkımız olduğu gibi olmama hakkımız da var. Halbuki bu dediğinizin doğru olduğunu kabul edersek anne baba olmak bir mecburiyete dönüşür. O zaman da anne olmayan kadın eksik, anormal kadın haline gelir. Haliyle bayağı cinsiyetçi bir yaklaşım oluyor dediğiniz yaklaşım.
0
🌸whimsical
(10.11.15)
evrimsel bir şeymiş o. doğruluğunda ısrarcı değilim. kendimde de test etmiştim bunu. evet baba olabilir bu kişi diye düşündüğüm birisi olmuştu. sonra kayboldu bu istek. onun dışında hiç düşünmedim. çocuk dünyaya getirmek için hiçbir mantıklı sebebim yok.
0
duhan
(10.11.15)
(9)

bb krem

nick ne olsun
İlk önce garnier'in BB kremini aldım ancak pek memnun kalmadım, simdi de loreal'in kullanıyorum bir sünger yardimi ile yediriyorum ancak sürerken krem yüzümde topak topak olup ufalaniyor saçma bir şekilde. Sonra çamur gibi oluyor yediremiyorum, çok aşırı da surmuyorum halbuki. Sorularım;1) Sizde de
İlk önce garnier'in BB kremini aldım ancak pek memnun kalmadım, simdi de loreal'in kullanıyorum bir sünger yardimi ile yediriyorum ancak sürerken krem yüzümde topak topak olup ufalaniyor saçma bir şekilde. Sonra çamur gibi oluyor yediremiyorum, çok aşırı da surmuyorum halbuki. Sorularım;
1) Sizde de boyle oluyor mu?
2) Yanlis mi kullanıyorum acaba?
3) BB krem sürmeden önce nemlendirici kullanmak gerekir mi?
4) tavsiye edebileceğiniz başka marka var mı?

Cevaplar için teşekkürler.
0
nick ne olsun
(15.03.15)
Ben yves rovher'e ruj almaya gitmiştim, BB krem sorunca BB kremlerini, bir de BB krem tadında şu ürünlerini gösterdiler:

www.yvesrocher.com.tr

Bunu kullanıyorum bazen, fondöten değil nemlendirici krem sanki, cildi o kadar rahatlatıyor ki çok hafif eminim kullandığın BB kremlerden bile daha hafiftir.Zaten satan kişi de bunun Bb kremden daha hafif olduğunu söylemişti, isminde depure light demesinin sebebi bu, orada denedim farkı gördüm.

Bu hiç topak topak olmuyor, yüzünde belli bile olmuyor, tavsiye ederim.
0
neferkitty
(15.03.15)
Yüzümü yeni yıkamışsam olabiliyor, Loreal'inkini kullanmıştım ben. Cildin kuru olabilir, nemlendirici kullanırsan olmaz sanırım. O zaman hiç olmuyor.
0
aychovsky
(15.03.15)
Clinique cc krem diyorum
0
isimmisimyok
(15.03.15)
Loreal in bb kremini kullaniyorum hic oyle bisi yasamadim. Elimle normal krem surer gibi suruyorum.
0
rayde
(15.03.15)
2 - 3) topak topak oluyorsa ya cildin çok kuru ve soyuluyor, bu durumda önce peeling yapıp güzelce nemlendirmelisin,
ya bb krem bozuk?
ya da öncesinde başka bir ürün kullanıyorsun ve topaklanmayı o yapıyor. bazı nemlendiricilerde olabilir bu durum.
son ihtimal olarak süngerin kalitesiz. elle sürüyordum ben, sünger gereksiz bence. ürünü de emer boşuna harcamış olursun.

4) maybelline kullanmıştım başarılı bence.
0
lily briscoe
(15.03.15)
1- hayır
2- yanlış kullanmıyorsunuz. bir tek, süngerinizin nemli olmasına dikkat edin. yani, suda ıslatıp iyice sıkın ondan sonra kullanın. bana kalırsa parmaklarla yedrmek daha kolay, ekonomik ve sağlıklı.
3- eğer cildiniz kuruysa mutlaka hafif bir nemlendirici şart
4- la roche posay'in bb kremi: www.laroche-posay.com.tr

büyük ihtimalle aldığınız ürün bozuk. aksine bb kremin yumuşak ve kolay sürülen bir şey olması gerekiyor.
0
in pyjamas
(15.03.15)
bb krem sürerken ve sürdükten sonra yüzde agir bir his birakmamali bence.
1- hayir
2- hayir (bence sünger sart degil ama)
3- hayir zaten kendi nemlendirici
4- Loreal cc cream yesil olan mükemmel. cok hafif bir hissi var, yapisi ince ve kolay sürülüyor.
ben mac fondöten kullaniyordum artik onun yerine gecti bu.
surda buldum fotografini
www.kozmetikcim.com
0
painted bird
(15.03.15)
1) missha'nın bb kreminde oluyor burun kenarlarımda pul pul dökülme. o yüzden kesinlikle altına nemlendirici uyguluyorum. kullandığım diğer markalarda bunu yaşamadım (mac cc, garnier bb, nivea bb).

2) süngeri ıslatmanız gerekiyor. elle sürmek daha rahat gibi.

3) kullanıyorum ben.

4) mac cc olabilir ama verilen paraya o kadar da değmiyor. estee lauder çok övülüyor ama onu henüz denemedim, yine 100 küsür lira o da. bb krem için değer mi emin değilim.
0
kayranin kedisi
(15.03.15)
kremle de ilgili olabilir cildinle de.. genelde benim de adetimden önceki bir iki gün yüzüm krem emmeyi reddediyor kusuyor resmen kremi her bir şeyi.

bu yüzden cildini içerden dengeleyici şeylere yönel derim. papatya çayı iç, bol bol üstüne limon sıkıp maydonoz ye, elma ye. bunlar cildine iyi gelir. ve tabi bol su iç.

ikinci olarak yazın pek fazla bb krem kullanmıyorum kışın ve bahar aylarında kullanıyorum ki ankara genellikle soğuk olduğundan uzun bir döneme tekabül ediyor bu. kullandığım krem diadermine in cc kremi . parfum paraben silikon filan yok. bence fiyat/performans oranı aşmış gitmiş bi krem. soranlar oluyor yüzüne ne sürüyosun diye.. bir tüpü bana bir yıldan fazla gidiyor. çok az miktarı bütün yüzüne dağıtsan yeterli oluyor. geçen kadınlar gününde bi drugstoredan %50 indirimde 11 liraya aldım öyle düşün. fakat biraz yağlı bir formulu var. çok hafif değil yani ama benim cildim kuru olduğu için sürünce rahatlatıyor. esas nokta ise öncesinde altına body shop pore minimizer kullanıyorum primer olarak. bu ürün de cc kremin gözenekleri tıkamasına ve gün içinde parlamaya engel oluyor. yine de parlama olursa akşama doğru burnuma ve alnıma çok az bir şey pudra sürüyorum.
0
shotgunwoman
(15.03.15)
(9)

sporda müzik dinlemek

painted bird
fitness yaparken müzik dinlemek istiyorum ama nasil olcak? telefonu yanimda tasiyamam nereme koycam?eski bir ipod var olur mu? gerci onu da nereye koyacagimi bilmiyorum hareketleri yaparken. nasil yapiyorsunuz?
fitness yaparken müzik dinlemek istiyorum ama nasil olcak? telefonu yanimda tasiyamam nereme koycam?
eski bir ipod var olur mu? gerci onu da nereye koyacagimi bilmiyorum hareketleri yaparken. nasil yapiyorsunuz?
0
painted bird
(13.03.15)
Çözüm; www.apple.com
0
angelus
(13.03.15)
kol bantları var onlardan takıyorlar genelde. şunun gibi: www.mobilcadde.com
0
inheritance
(13.03.15)
Ipod veya herhangi bir minik mp3çalar işini görür. Ben şundan kullanıyorum, cebime koyuyorum.
76.my
0
aychovsky
(13.03.15)
@ angelus, ya ben zaten spor disinda telefondan falan dinliyorum. elimde de zaten bir tane var, bundan olmasa da. simdi zaten elimde varken bir tane daha almaktansa bunun icin bir cözüm ariyorum.
0
🌸painted bird
(13.03.15)
ben cebime koyuyorum hep. s4'ten dinliyorum müziği. zorluk çıkartmıyor bana alıştım. kol bandı kesinlikle tavsiye etmem serum gibi sıkıyor kolu. koşarken eğilirken kalkarken sürekli rahatsız ediyor. aldığım gibi geri verdim ben.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(13.03.15)
fermuarlı ya da düğmeli bir yan cep işini görecektir. bildiğimiz pantolon cebi değil ama hani yanlarında ekstra cepleri oluyor şortların alt kısımda. o cepten lazım:)
0
yazar yazmaz yazan yazar
(13.03.15)
Bu işler için üretilen kol bandı ya da bel çantası (www.n11.com gibi aparatlar var fakat şunun garantisini verebilirim; kesinlikle kullanışlı değiller. Yani ağırlık kaldırırken ya da vücut hareketi yaparken bunlar ellerinden geldiğince işinizi zorlaştırırlar.
0
angelus
(13.03.15)
Kablosuz kulaklıklı aletler var. Çok hareketli egzersizlerde onlar dışında bir şey olmuyor.
0
arnold schwarzeneger
(13.03.15)
bluetooth kulaklık ya da ipod shuffle (2. jenerasyon, ekransız, düdük kadar olan).
0
orient blue
(13.03.15)
(15)

İnsan psikolojisinin havaya bu kadar bağlı olması

:)
Hava kapalıysa deprosyondayım, açar açmaz içime mutluluk doluyo. Size de oluyo mu? İnsanlık olarak ne kadar zayıfız yahu?
Hava kapalıysa deprosyondayım, açar açmaz içime mutluluk doluyo. Size de oluyo mu? İnsanlık olarak ne kadar zayıfız yahu?
0
:)
(13.03.15)
kesinlikle aklım işlerimle dolu değilse bunu aynı şekilde hissediyorum
0
ssyumusakg
(13.03.15)
www.endokrin.org
" insan vücudundaki serotonin düzeyini, çeşitli hormonlar da etkilemektedir. Örneğin kadın vücudundaki östrojende artma, serotonin düzeyinde de bir artışa neden olmakta; aynı şekilde, kadınların âdet görmeleri sırasında, östrojen hormonlarında düşüş olması, serotonin düzeyini de düşürmekte ve bu durum, kan damarlarının aşırı genişlemesi sonucu, kadınlarda migren başlamasına neden olabilmektedir."

www.nutrismart.com.tr
"serotonin güneş ışığında beyinde artar. kapalı ve karanlık yerde sarotonin düzeyi azalır. o nedenle kış aylarında depresyon artar."
0
uzunuzunilgi
(13.03.15)
ben hava kapalı olunca daha mutlu oluyorum.
0
m murphy
(13.03.15)
mutlu olmak için baharın gelmesini bekliyorum, o kadar diyeyim.
0
devilred
(13.03.15)
Kapalı havalarda, yağmur yağarken özellikle de kar yağarken dünyanın en mutlu insanı benim... Kişiden kişiye değişir bu..
0
burya
(13.03.15)
benim iki ayrı kuzey ülkesinde yaşayan iki ayrı yakınım var ikisi de iklim yüzünden depresyona girmiş durumda, onca refaha rağmen. gerçekten çok ilginç.
0
maviyesilalgler
(13.03.15)
Güzel havada tam bir sevgi pıtırcığı oluyorum ^_^
Kapalı havada dışarı çıkmak zorunda olmak dünyanın en zor şeyi benim için.

Of Puf.
0
amelie poulain
(13.03.15)
Kuru kuru "Hormon" demeye gelmiştim, daha fazlası uzunuzunilgi'den gelmiş. Bazı şeyler kişiden kişiye değişse bile kronik güneş ile kronik güneşsizliğin fark edecektir. Ülkenin güneşli ve güneşsiz günleri arasında bir denge var, millet seçebiliyor hangisini sevdiğini.

Ben de klorofili olup fotosentez yaparak mutlu olan arkadaşlardanım.
0
aychovsky
(13.03.15)
asiri etkileniyorum :D ayni seyi daha demin arkadasimla konustum. direkt buna bagli ruh halim, o derece.
0
saçdemeti
(13.03.15)
Aynen, ben de öyleyim. Evden sokağa adım atasım gelmiyor hava kapalıyken.

Güneşli olsun, buz gibi olsa da sorun değil. Aydınlık olduğu sürece mutluyum.
0
whimsical
(13.03.15)
bana olmuyor.
0
mesglsn sanirm bn yatiyrm
(13.03.15)
hava kapalıysa mutluyum, açıksa depresyondayım. kabloları ters bağlamışlar.
0
ron dennis
(13.03.15)
Aynen, birebir bende de öyle oluyor.
0
roket adam
(13.03.15)
güneş olmadığı zaman çöküyorum. sonbahar kış depresyonda geçiyor. burçlara inanmaya başlicam yakında bu yüzden.
0
camino real
(13.03.15)
ben kapalı havadan çok daha fazla hoşlanıyorum.

yalnız işin ilginç tarafı intihar oranları yaz aylarında yükselişe geçiyor. bununla ilgili çalışmalar da var misal, ilgisini çekenler bakabilir: www.jad-journal.com özetle, güneş ışığının motivasyonu arttırdığı bir gerçek fakat duygusal etkisi daha sonra açığa çıkıyor. dolayısıyla o aradaki kısa dönemde kişi intihar etmesine sebep olacak motivasyona nispeten daha rahat ulaşıyor. bu konuda da güneş ışığı etkisinin antidepresanla benzer olduğu söylenmiş. antidepresan ve intihar ilişkisi içinse: www.ncbi.nlm.nih.gov
0
soso
(13.03.15)
(12)

Arkadaş Ortamında Fıkra Olayı Kaldı mı?

colg fusion
Geçen konuşurken fark ettik ki bizim grup misal 10 senedir görüşür eder. Eskiden fıkra falan muhabbeti olurdu, bir baktık bizde de etrafta da ölmüş fıkra olayı. Evet arkadaş ortamlarında fıkra falan durumları kaldı mı?
Geçen konuşurken fark ettik ki bizim grup misal 10 senedir görüşür eder. Eskiden fıkra falan muhabbeti olurdu, bir baktık bizde de etrafta da ölmüş fıkra olayı. Evet arkadaş ortamlarında fıkra falan durumları kaldı mı?
0
colg fusion
(11.03.15)
Biz hala anlatiyoruz muhabbetlerde
0
sirena
(11.03.15)
Nadiren denk geliyorum. O kadar da kötü değil.
0
aychovsky
(11.03.15)
Artık fıkraya değil fıkra diyene gülüyoruz. Fıkra mı kaldı lan diye. Espri malzemesi oldu artık.
0
apartman teyze
(11.03.15)
Temel çok yaşlandı çok.
0
delirium
(11.03.15)
Yok abi kalmadı. Fıkralardaki her şey gerçek oldu çünkü.
0
ketcapli dondurma
(11.03.15)
Ben arada anlatırım fıkra anlatmak retorik becerinin bir parçası olduğu için her fıkra herkese hitap etmez kişisine ve o anki atmosfere göre elinde iyi olanlardan bir tane nüktedan bir uslupla karıştırıp anlatırsan ortamdakileri yakalamış olursun
insanları güldürmeyi seviyorum
0
esmeralda
(11.03.15)
sen deyince fark ettim fıkra olayı bizde de bitmiş.
0
basond
(11.03.15)
Fıkra bitmiş abi..
0
sehpa fx350
(11.03.15)
çocuk eve gelip babasına : "baba, matematik hocamız seni görmek istiyor" der.
babası "ne oldu?" diye sorar.
"7 kere 9 kaç eder diye sordu, ben de 63 dedim. ardından 9 kere 7 kaç diye sordu, ben de arasındaki fark ne am.na koyim dedim." der.
babası; "arada ne fark varmış ki?" der babası ve kabullenir : "peki giderim"

ertesi gün çocuk eve geri gelir ve sorar "baba gittin mi okula?"
"henüz değil" der babası.

çocuğu da "o zaman geldiğinde beden öğretmenini de görmen lazım" der.
"neden" diye sorar babası.

"bugün beden dersinde, sol kolumu kaldırmamı istedi. kaldırdım. sağ kolumu kaldırmamı istedi, kaldırdım. sonra sol ayağımı kaldırmamı istedi, yaptım. sonra da sağ ayağımı kaldırmamı istedi; ben de "ya..ağım üzerinde mi durucam?" dedim.
"tabiki" der babası. "tamam gidicem"

ertesi gün çocuk tekrar gelir "baba gittin mi okula?"
babası : "henüz değil"
"gerek kalmadı, okuldan kovdular beni"
babası : "neden kovdular oğlum seni?"

"beni müdürün odasına çağırdılar, matematik öğretmeni vardı, beden öğretmeni vardı, bir de tarih öğretmeni vardı."

"tarih öğretmeni ne bok yemeye gelmiş am.na koyim oraya?" diye sorar babası.

oğlu da : "ben de aynısını sordum"
0
[silinmiş]
(11.03.15)
Askerde hâlâ var. Hatta 2 hafta kadar önce fıkra şöleni düzenledik kendi aramızda. Pek eğlenceli olmadı çünkü bilindik ya da tahmin etmesi güç değil akılda kalanlar.
0
IncredibleMau
(11.03.15)
Ben fıkrayı bir yere bağlayacağım zaman anlatıyorum, alakalı olduğu zaman yani. Çok etkili oluyor.
0
yirmisantim
(11.03.15)
bitti o is. simdi arkadaslar biraraya geldiginde hep birlikte herkes kendi telefonunu kurcaliyor. oyle konusma falan yok
0
exlibris
(11.03.15)
(6)

Ten uyuşmazlığı

quamos
2 aydır görüştüğüm bir kız var, amerikalı kendisi. 2 ay boyunca neredeyse her hafta buluştuk. dışarıda yapılabilecek her türlü sosyal aktiviteyi yaptık. tarz olarak birbirimize çok benziyoruz çok uyuşuyoruz. aynı şeyleri seviyoruz: müzik, film vs. duygusal olarak ona gerçekten bağlandığımı söyleyebi
2 aydır görüştüğüm bir kız var, amerikalı kendisi. 2 ay boyunca neredeyse her hafta buluştuk. dışarıda yapılabilecek her türlü sosyal aktiviteyi yaptık. tarz olarak birbirimize çok benziyoruz çok uyuşuyoruz. aynı şeyleri seviyoruz: müzik, film vs. duygusal olarak ona gerçekten bağlandığımı söyleyebilirim. en son benim çok sevdiğim bir filmi beraber izlemek için evime gitmeyi teklif ettim olur dedi.

o gün geldi çattı. ama ben nasıl tedirgin nasıl huzursuzum. çünkü bu iki ay içinde toplasan 1-2 kere kısa vadeli öpüşmekten başka bir şey olmadı, o gün olaylar ufaktan gelişmeye başladı ama bende hala bir tedirginlik var sanki ilk defa yapıcakmışım gibi hissediyorum. kendisini çok güzel buluyorum, gerçekten çok hoşlanıyorum. ama olaylar başladıktan sonra ben böyle bir hissizleşmeye başladım. sanki tamamen yabancı biri var karşımda. hiç bişey hissedemiyorum hayır öyle bile olsa saçma çünkü böyle sorunlar olmadan one night standler yaşamışlığım da var.

böyle olunca ben yarıda kesmek zorunda kaldım, o yarıda kaldığı için bir garip oldu sinirlendi doğal olarak ama içten içe ben aşırı üzülüyorum ve üstümdeki baskı daha da artıyor. o gece ve sabahı dahil olmak üzere 1-2 kere daha denedik ama aynı şey oldu değiştiremedim. bu geceyi unutmayı teklif ettim bir dahaki sefere sanki ilk defa buluşucakmışız gibi düşün dedim olur dedi.

şimdi mesajlarıma kısa kısa cevaplar veriyor cevap verme süresi de yaklaşık yarım gün 1 gün arası. böyle aptal bir şey yüzünden onu kaybetmek üzereyim sanırım hatta kaybetmiş bile olabilirim.

benzer durumu yaşayanlar var mıdır acaba ne yapmalıyım nasıl üstesinden gelirim bu durumun? sizce onu istemediğimi falan mı düşündü? anlattım kesinlikle onunla ilgisi olmadığını. overthinking yaptığımı bu durumun o yüzden olduğunu düşündüğümü söyledim ama ne kadar inandırabildim bilmiyorum. şimdi tekrar buluşmak için yazıcam ama istemiyorum gibisinden bir cevap gelicek diye de korkuyorum. yaşananlar geçen cuma idi yani yaklaşık 4 gün önce.
0
quamos
(11.03.15)
ya birbirinize alisana kadar boyle basarisizlıklara goz yumup istikrarlı bi sekilde denemeye devam edeceksiniz ya da vazgecip arkadas olacaksiniz...

kız bu kadar triplendiyse ilk olasılığa imkan vermez ama heralde :/
0
littlejack
(11.03.15)
abi birbirinize alışmak diye bir kavram yok. su değil ki bu girdikçe ısınasın... oluyorsa oluyordur, olmuyorsa da olmuyordur. birbirinizi en çok isteyeceğiniz zamanlar ilk defalardır hep. onda da olmuyorsa, üzgünüm. ten uyumu yoktur, onun da çaresi yok.
0
mermize
(11.03.15)
o kadar hoşlanmama sevmeme rağmen neden böyle oluyor ben bunu anlayamıyorum bunun cevabı gerekli bana aslında...
0
🌸quamos
(11.03.15)
@raavann kendisi zaten kesinlikle korunmadan yapamam dedi hemen kondom sordu. ama konuştuğum kadarıyla çok aktif bir cinsel geçmişi yokmuş. yalan söylediğini de hiç düşünmüyorum. biraz zor birisi, güvenini kazanmak o kadar zor oldu ki şimdi bu şekilde kaybetmek çok koyuyor insana
0
🌸quamos
(11.03.15)
müdür boşver sen bu kızı. adını ibneye çıkarır. zevk alacağın biriyle takıl.
0
sanal alem serttir delikanli
(11.03.15)
İlk sefer içtiniz mi bilmiyorum ama bir dahaki sefere buluştuğunuzda için bir miktar, çakırkeyif olun. Belki o zaman stresi üstünüzden atarsınız. Baktınız hala yabancı geliyor ve rahatsızsınız, durup sarılın, okşayın, öpün. Soğumamasını sağlayın, o arada siz kendinizi biraz daha toparlayabilirsiniz.
0
aychovsky
(11.03.15)
(17)

çiçek babandır zaa xd

vincent
"kadın kadındır, çiçek babandır." çok mal bi slogan değil mi sizcede? NOT: sadece slogandan bahsediyoruz ana temayı kurcalamıyoruz.
"kadın kadındır, çiçek babandır." çok mal bi slogan değil mi sizcede?

NOT: sadece slogandan bahsediyoruz ana temayı kurcalamıyoruz.
0
vincent
(11.03.15)
kadınlar çiçektir, çiçekler su ister reklam sloganı kadar mal değil. bence ne anlatmak istediğini gayet güzel anlatıyor bu arada, narin korunmaya muhtaç ve güzel bir koku ve görüntüden ibaret nesne değiliz diyor bunu da çok bilindik bir kalıbı yamultarak yapıyor.
0
alice practice
(11.03.15)
hayır, çok kullanılmış olduğu için kulağa sıkıcı gelebilir artık ama ilk gördüğümde gülmüştüm. ana teması da kullanılışı da çok hoş.
0
nathanieltroy
(11.03.15)
senialan'ın yazdığı şekli çok kötü. bence "kadın kadındır, çiçek babandır zaaaa xd" çok daha başarılı bir slogan olurdu. sonra "anan" yerine "baban zaaa" kullanılırsa da iyi yürünürdü oradan bence.

belirteyim bu arada ironi vs. ile yazmadım gerçekten bu şekilde düşünüyorum. neticede güzelce anlatılan laftan anlayan, etkilenen insan değiliz. bu şekli daha akılda kalıcı.
0
nawar
(11.03.15)
kadın haklarını savunan sloganların yarısını ironiden anlamayan mal nesil anlamıyor, yarısı da kadın hakkı makkı savunmak istemediği için feminist shit, başarısız espiri gibi alaşağı etmeye çalışıyor. fakat bu espiri değildir. gerçekliğine, cürretine inanamadığınız, sindirmek istemediğiniz için 'şaka', 'mal şaka' diye değerlendiriyorsunuz.

koşun genelleme:
kadın haklarını savunan kadınlar ortalamanın üzerinde zekaya sahiptirler. vizyon problemi yaşayan, analitik zekadan mahrum, hala kabul gören zihniyetin anlayışı, temel kırıntıları arkasından düşünen abidik gubidik kitlelerin hedefi olacaklardır fakat bir taraflarında da değildir.
0
raavann
(11.03.15)
tamamıyla feminen zırvalarından birisi.

"kadınlar çiçektir." lafını yanlış anlamak için özel olarak alınganlık kasmak gerek ya. çiçekleri düşününce benim aklıma dünyaya kök salmış ve de insanlara ihtiyaç duymadan yaşam döngüsünü devam ettiren güzel ve bazen muhteşem varlıklar olduğu geliyor. çiçek denildiğinde evde vazoda veya saksıda duran çiçeği öncelikli olarak düşünmek nedendir, bilmiyorum.

bu sloganı atan kadın kadın-erkek eşitliğine inanmayan erkeğe pezevenk diye hakaret de eder. işin ciddi derecede ironisi de bu noktada.
0
eys of speyds
(11.03.15)
Mal tabii ki, saçma sapan bir şey.
0
i was made for you
(11.03.15)
Arko Nem'in "Tüm kadınlar çiçektir ve çiçekler su ister" reklamından kaynaklanma bunlar. Cildim kuru ve çiçeğin su istediği gibi cildim de krem istiyor, bu iki iki dört kadar net benim için. Bu reklamı izlediğimde ben de eys of speyds gibi düşünürdüm, hatta insanlara ve güzel olan her şeye "gül gibi, çiçek gibi" falan da derim.

Ama burada kötü niyet aramanın da yerinde olabileceğini düşünüyorum. Çiçek deyince narinlik, kırılganlık, zarafet ve yüzeysellik de akla gelmeyecek şey değil. "Bakıma ihtiyaç duymak" da bangır bangır alt metinde bağırıyor bir yerde. "Biri gelip seni sulamalı" diye bakan da olabilir. Bu bakış açısına bu slogan layıktır ancak. (Araya ekleme: Yine de "Çiçek babandır" denmesi içimi rahatsız ediyor. "Anandır" dense de "Babandır" dense de bir fark yok benim için. Eğer çiçek bir aşağılama lafı ise, anne ya da babanın aşağılanmasının ne farkı var ki. Ataerkil düzeni yermek için ata tarafını yermek içime sinmiyor. "Kadın kadındır, çiçek parktadır" gibi bir şey benim daha çok içime sinerdi)

Kendi kafamda çiçeğin oluşturduğu algıya göre ise kadın erkek, topluca çiçeğiz. Hepimiz bu dünyanın ürettiği ayrı ayrı rengi, şekli ve kokuları olan güzellikleriz, herkes kendine özgü ve eşsiz. Art niyet sezmiyorsam, ben çiçek olmayı kabul ediyorum açıkçası, babam da çiçek, abim de, annem de.
0
aychovsky
(11.03.15)
Değil.
0
elorelia
(11.03.15)
hayır değil, bu sloganı mal yapan size göre nedir?
başarılı bir slogan bu; herkesin anlayabileceği kadar basit, akılda kalıcı, dikkat çekici, eğlenceli ve gönderme yaptığı yer net. içeriği de, slogan hali de doğru.
0
asisamus
(11.03.15)
evet son derece mal bir sloganmış şimdi gördüm.

derinlemesine inmeyeceğim de bunu diyen kadının iltifat, iki güzel söz hak etmediğini düşünüyorum. sanki hakaret edilmiş ha. kadını güzel bir varlığa benzetmişler, çıkmış "babandır" diye atar yapıyor.

sen çiçek değilsin tamam. sen kadınsın. ama benim karım benim çiçeğim. benim annem benim çiçeğim. babam da belki bir çiçek değil ama bir ağaç, bir çınar.

bunu anlamayacak kadar sığ isen sen ne çiçeksin, ne ağaçsın. sadece art niyetli bir kadınsın ve hiçbir iltifatı, hiçbir güzel sözü hak etmiyorsun.

bence "bakıma muhtaç"tan çok narinlik, kırılganlık alt metni içeriyor. içersin, kötü mü bir kadın için narin olduğunu düşünmek. "kadın erkek eşittir" mottosu sadece insan hakları için geçerli birader. kadın da erkek de eşit haklara sahip denmek isteniyor. kadın erkek fiziksel güç olarak, dayanıklılık olarak eşit falan değil. bunu kim iddia edebilir? bu bir kadının niye zoruna gidebilir? demesi kolay. git inşaatta nakliyede çalış bakalım madem kırılgan, narin denmesi zoruna gidiyorsa?

o yüzden narin ve güzel bir varlığa benzetilmek bir kadının gücüne gidip atar yapıyorsa, o atarlı slogan, mal bir slogandır.
0
kibritsuyu
(11.03.15)
çok başarılı çünkü insanların ayarlarıyla oynuyor, şimdiye dek alışık oldukları fikri sarsıyor

ikincisi bir şeyi eleştirirken çıkış noktamızı da belirtirsek ona göre yorumlar alabiliriz

mesela

bu slogan çok mal "çünkü" kelimeler küçük uyumuna uygun değil
bu slogan çok mal "çünkü" kafiyeli değil
bu slogan çok mal "çünkü" başka yerde kullanıldı çalıntı

herhangi bir sebebi olmalı, ya "bence" çok mal, ya "bana" çok saçma geliyo diye eleştiri olmaz

her şeye doğrudan saçma, mantıksız etiketi yapıştırıyoruz da ondan şey ettim, kişisel değil vincent :)
0
freebird5406_2
(11.03.15)
kibritsuyu +1000
0
mattiadestro
(11.03.15)
bu ülke 'böyle yapsan ne değişecek yea'cılarla dolu olduğu ve bu nedenle her konuda başkalarına bağımlı, sıfır üretken, ara eleman ülkesi olmaya devam ettiği için, ideolojik altyapısı da bu hımbıllıktan 'bu kadar ufak şeylerin kıymeti olmayacağına' ve biraz analitik düşünmenin 'gavatlık, elitistlik, fularlı entellektüellik' olduğuna falan hizmet ettiğinden, muhtemelen altındaki ideolojiyi hor görecektir.

sloganı mal bulan adam bu fikrini 'kadına çiçek babaya çınar ağacı' diyerek temellendiriyor(!). kalan random shit vecizeleri okumaktan gözlerim yandı. hamiş: bu slogan zaten bu sloganı mal bulanlar için bulunmuş. bu kadar çok mal bulan çıktığına göre yerine ulaşmış. tebrik ediyorum mucitlerini.

aychovsky +1
0
raavann
(11.03.15)
valla tekrarlamak gibi olacak ama yine de belirtmeden edemedim: kibritsuyu +1
0
m murphy
(11.03.15)
Degil, asil orijinal slogan sacma niye erkeklerin cildi cilt degil mi neme ihtiyac duymuyor mu, guzellik ve zerafet sadece kadinlara mi ozgu ya da sacmalik
0
sirena
(11.03.15)
Bütün feminist sloganlar gibi bundan da gerizekalılık akıyor. Loser kadınların kendi kendine gelin güvey olması çok komik.
0
arnold schwarzeneger
(12.03.15)
Kadinlar cicektir sozunde bir terslik bulamiyorum. Eger isterseniz, bircok şeyden - olmasa bile - art niyet cikarabilirsiniz. Bu da oyle. Cicegin zayiflik kismina vurgu yapilmiyor kadina ithafen soylendiginde, cicek guzelligiyle estetigiyle on plana cikan bir obje, zayifligi acizligiyle degil.
Dolayisiyle burada vurgu yapilan sey KESİNLİKLE zayiflik degil. Gidip de evinize, bahcenize "dur soyle hassas, zayif aciz bir obje alip koyayim" dusuncesiyle cicek almazsiniz, "soyle renkli, guzel, estetik, goze hos gozuken gos bir sey alayim" dusuncesiyle cicek alirsiniz. Boyle sacma sapan fikirleri ortaya atabilmek nasil mumkun oluyor? Art niyet ise kadina cicek denmesinden bu anlami cikartmakta. Kadinin kendisine cicek gibi hos, estetik ve narin diye iltifat edilmesine ihtiyaci yoktur, o tamamen ayri bir konu.
Ayrica babalara laf gidiyor boylelikle simdi ne yapacagiz?

Birazcik mantikli ve gercekci dusunmek lazim. Cicek fiziken guclu ve saglam degildir ama estetik yonden ve pozitif enerji verme yonunden epey gucludur. Bir kadin da fiziken zayiftir, bu da doganin bir gercegi. Yani cicek gibi fiziken zayif ve hassastir ama guzeldir, cekicidir. Bir kadini bilek guresinde kolaylikla yenersiniz ama bir kadindan mutlaka daha zekisinizdir diye bir sey yok bir erkek olarak mesela. Simdi, bir kadinin kollarinin gucsuz oldugunu iddaa etmekte hicbir sakinca yok o halde. Cunku bu tabiatin gercegi. Bir kadinin cicek gibi kirilgan ve guzel oldugunu ifade etmekte de sakinca yok. Yasadigimiz evrende kadin erkegin birbirinden ayrildigi bir cok nokta var, saglamamiz gereken sey ikisininde daima esit haklara sahip olmasi. İkisinin de birbirine ustunluk sagladigi noktalar var, bunlari kurcalamanin hicbir anlami yok.
Eger ters anlamlar cikartmak isterseniz, kadin ve erkek uzerine soylenen ne varsa tamamina yakinindan her birinden bir suru ters anlam cikartirsiniz, eger isterseniz bunu rahatlikla tlyaparsiniz. Ben yapabilirim mesela.
0
delifaruk
(15.03.15)
(15)

ofiste yumurta yemek

jimicik
sizin ofisinizde kokulu gidalar tuketen arkadaslariniz var mi?bu koku meselesinden tartisma yasaniyor mu?cekirdek citlayan, elma kuturdeten, galeta kitlatan var mi? bunlar sizi rahatsiz ediyor mu?
sizin ofisinizde kokulu gidalar tuketen arkadaslariniz var mi?

bu koku meselesinden tartisma yasaniyor mu?

cekirdek citlayan, elma kuturdeten, galeta kitlatan var mi? bunlar sizi rahatsiz ediyor mu?
0
jimicik
(11.03.15)
çekirdek ve sakızdan çektiğimi bir ben bilirim.. böylemi çekirdek yenir, ateş eder gibi.. sakız hele bir benzetme yapacağım ayıp olacak... ama maalesef insanlar o görgüde olmadığı için kendileri adına üzülmekten başka bir şey yapamıyorum..
0
dokuzonbeş
(11.03.15)
eskiden calistigim bir yerde bi arkadas gunun ayni saatinde bir elma yerdi. ama bicak kullanmaz, ofis sessizligi icinde kuturdete kuturdete yerdi. sonra baska yerlerde de boyle insanlar gordukce dedim herhalde bende varmis bi anormallik. kimse bicak kullanmiyor. sakiz patlatmak da normal. yumurta da, sovanli corba da.
0
🌸jimicik
(11.03.15)
beyaz leblebi tüketimine karşıyım. çok ses yapıyor.
yumurta, somon leş gibi kokuyor.
0
teknikekip
(11.03.15)
"with great yumurta comes great osuruk" diye bir lafı var uncle ben'in. bizim ofiste bir ara birisi dukan diyeti yapıyordu, o yüzden sabahları yumurta falan yiyordu. onun dışında başka öyle yiyene rastlamadım. çekirdek hayatta olmaz bizde, bence hiçbir işyerinde de olmamalı. o ne arkadaş? zaten başladın mı bitiremiyorsun, tüm iş günü heba ondan sonra, verimlilik -5...

bizde galeta var, elma var (zaten yemekhanede de çıkıyor), bunlar rahatsız etmiyor beni. sakız yok, olsa bile anlaşılacak şekilde çiğnemiyorlar demek ki.
0
loveinaflipbook
(11.03.15)
Eski işyerimde tam arkamda bir yerde oturan ve pek de hoşlaşmadığım bir eleman öyle bir elma yerdi ki, sanırım kütürdetmelerini yan ofis falan da duyuyordur. Resmen yankı yapardı o ses! Ben de delirirdim.

Not: Az önce, sakız çiğneme sesiyle ilgili başka bir duyuruya yazdığım gibi, bu tarz seslere illet olmanın bir adı varmış: Misophonia (git:en.wikipedia.org )
0
Thredith
(11.03.15)
hiçbir yemek kokusundan rahatsız olmuyorum, insanlardaki rahatsızlığın sebebini de samimi söylüyorum hiç anlayamıyorum. bana biraz uyuzluk gibi geliyor. kulaklıkla müzik dinleyen adamın kulaklığından dışarıya taşan müzikten rahatsız olmak gibi birşey bu, özellikle herkesin işle güçle meşgul olduğu bir anda olmadıktan sonra neden rahatsız olunur? bir toplu taşıma aracında sandviç falan yese bir adam, müziği benim kulağıma, yediği yemeğin kokusu burnuma gelse ne olacak? bunların hepsi "ahan da misler gibi bir uyuzluk yapma fırsatı" diye düşündürtüyor sanki insanları.
0
loch ness
(11.03.15)
Yaa yemek kokuları çok beni rahatsız etmiyor da, ter kokusu, yemek yerken ağız şapırdatmaya illet oluyorum ben :( Hemen ortamı terkediyorum.
0
old possum
(11.03.15)
@lochness hah iste biraz da onun icin sordum, cunku normalde bir cok insanin garip karsilayacagi davranislar bana normal gelir, amaan nolcek yeaa derim. bu sesler ve kokular konusunda da daha kimseyle tartismisligim yok. elmayla galetayi kabullendim hatta. elma boyle yenir demek ki diyorum. bi de zaten 5 dakkada bitiyor elmasi. ama yumurta agir geldi. yani toplu yasanilan yerde insanlarin tek basinaymis gibi davranmasini kabullenemiyorum. insan yumurtayi masasina koyarken bi dusunmez mi, ulan bu kokuyo, ya millet rahatsiz olursa diye. ya da tahmin ediyor ama sallamiyorlar.

@thredith al iste! adini da koyduk :)

@n3tw0rk3r bak mesela, 40 yil dusunsem simit kokusundan rahatsiz olunabilecegi aklima gelmez. yumurtaci da mi dusunemiyor acaba kokacagini?
0
🌸jimicik
(11.03.15)
Off benzer bi durumdan ben de muzdaribim.

Isyerindeki oda arkadasim kahvaltiya simit getiriyor, öyle güzel kokuyor ki sabah sabah. Gun içinde kahve tüketiyor, Turk kahvesi, nescafe, sicak çikolata. Hep guzel kokan şeyler. Sabahlari simit yiyemiyorum, cok severim simidi ama bazi sebeplerden sabah tuketemiyorum. Kahve turevi icecekleri de ev dışında içemiyorum, yine ayni sebepten. Buna gerçekten bi cozum bulabilsem keske. Ortamdaki insanın canı çeker mi diye düşünmeme gamsizligindan ben de istiyorum.
0
bambum
(11.03.15)
işyerinde çekirdek yenmez. yemedim yiyeni de affetmem. gerekli yerlere şikayet ederim. cidden :)

ama akşam üstüne doğru mideden gelen alarm neticesinde elmadır, galetadır yenmesi ya da ne bileyim öğle yemeğinde çıkan tatlının tırtıklanmasında beis görmüyorum.

ara*
0
kakao
(11.03.15)
benim bi çalışan bunu yapıyordu. yağlı börek, simit, peynir kokusundan durulmuyordu ofiste. uyarmıştım bunu. sonra işten ayrıldı "bana mobbing yaptılar, yediğime kokuyor dediler" diye. bi daha da karışmıyorum kimseye.
0
screamshot
(11.03.15)
3 kişilik bir odada çalışıyoruz. Biraz ev gibi, hatta 10 metrekarelik stüdyo dairede 3 kişi kalıyormuşuz gibi. Odamızda kanepe ve buzdolabı var; karşı odada elektrikli ocak var. Güçlerimizi birleştiriyoruz. Bir odadaki arkadaşın babası tavuk besliyor, organik yumurta getiriyor. Bazen menemen yaptığımız oluyor, geçen gün kısır yaptık leğenli meğenli. Dışarıdan lahmacun, kebap söyleyip minicik odada 8-10 kişi bitişe bitişe parti yaptığımız bile oluyor. Oda arkadaşım kahvaltıda sucuklu tost yiyor zaten. Odada herhangi bir zamanda girdiğinde göbek atan bile bulabiliyorsun. Oda her yemekte kokuyor, her yemekten sonra pencereyi açıyoruz, sonuna kadar açarsak 5 dakika sonra koku falan kalmıyor. Azıcık açarsak da 15 dakikaya koku kalmıyor. "Havasız kaldı, koktu, açalım" ve "Dondum, kapatalım"la anlaşıp gidiyoruz. Pencere günde 30 kere açılıp kapanıyor zaten. Çekirdek, elma, galeta, cips, lahmacun, her türlü sesli ve kokulu yiyeceği tükettik. Herkes halinden memnun. Gürültü zaten işyerinin genel olarak olmazsa olmazı, biz sussak bile ortamımız gürültülü, gürültüde çalışmaya alışık herkes. Elmaydı, çekirdekti, leblebiydi, duyulmuyor onlar diğerlerinin yanında. Çok konsantrasyon gerektiren bir şey olursa ilk aşamada kulaklık takarak çalışılınıyor (ki bir kere o kadar gürültülüydü ki kulaklıkla Youtube'dan elektrik süpürgesi sesini kökledim sesi bastırsın diye), daha sonrasında ya evden çalışılınıyor ya da kafe, kütüphane tarzı bir yerlere gidiliyor ya da fazla mesaiye kalınıyor.
0
aychovsky
(11.03.15)
fazla ses çıkaran ve koku yayan yiyeceklerden uzak durulmalı bence. bunları tüketen arkadaşım yok ama olursa mutlaka uyarırım.

yumurta nedir yav
0
mesglsn sanirm bn yatiyrm
(11.03.15)
ofiste en üst katımızda restoran ve starbucks var. her katta da mutfak ve koltuklu fuaye var. yemek yiyen, mola vermek isteyen oraya gidiyor. masasında yemek yiyeni pek göremezsiniz. atıştırmalık çerez yiyenler oluyor sadece. onlar da ses çıkartmıyor.
0
[silinmiş]
(11.03.15)
yapılan öküzlüğe ses çıkarmanın (ki bişey dediğimiz yok kimseye gelip burada yazıyoruz) uyuzluk olduğunu öğrenmiş bulunduk...
0
dokuzonbeş
(11.03.15)
(9)

az once yasadigim neydi

damdanakan
Bir saat önce oldu. Metrobusteydim, aniden vucudumdan ter boşaltmaya başladı, basım deli gibi dondu. Kusacak gibi oldum, bayilacagim sandım. Adim bile atamiyordum. Bi an ölmek uzereyim herhalde falan diye düşündüm. Araçtan zor attım kendimi dışarı. Bir yere comdum, birkaç dakika gozumu kapadım. Yine
Bir saat önce oldu. Metrobusteydim, aniden vucudumdan ter boşaltmaya başladı, basım deli gibi dondu. Kusacak gibi oldum, bayilacagim sandım. Adim bile atamiyordum. Bi an ölmek uzereyim herhalde falan diye düşündüm. Araçtan zor attım kendimi dışarı. Bir yere comdum, birkaç dakika gozumu kapadım. Yine deli gibi terliyordum. Sonra aniden geçti.

Bir buçuk sene önce bir kere daha olmuştu yine otobüste. Fakat o zaman bi saat kendime gelememistim.

Panik atak falan mi? Ama öyle "Aman tanrım kalp krizi geciriyorum" diye düşünmedim. Ölmek üzere olduğumu düşündüm sadece.

Araç kalabalık, gürültülü ve havasizdi. Ondan mi oldu acaba? Neye benziyor bu?
0
damdanakan
(11.03.15)
tansiyonun düşmüş olabilir
0
efrasiyab87
(11.03.15)
Sık sık yaşadığım bi şey, tansiyon düşüklüğü. :/
0
amelie poulain
(11.03.15)
tansiyonun düşmüş+1
bana da olmuştu, geçti. geçmiş olsun.
0
rock n roll
(11.03.15)
tansiyon düşmesi, çokça yaşardım eskiden. üşütmeden olurdu benimki genelde.
0
firez
(11.03.15)
Geçmiş olsun
0
rakicandir
(11.03.15)
tansiyon düşüklüğü olma ihtimali yüksek.

özellikle karnın açsa olma ihtimali artıyor. cebinde çantanda bir kaç tane şeker bulunsun bu tip durumlarda bir şeyler hissettiğin anda at azına bir tane bir süre idare eder seni.
0
olmadi yar
(11.03.15)
Soğuk ter - göz kararması - seslerin kuyudan gelmeye başlaması - bedenin yığılma isteği: tansiyon düşüklüğü + 1
0
aychovsky
(11.03.15)
panik atak, hipoglisemi veya hipotansiyon.
0
fayfim
(11.03.15)
Hipoglisemi
0
lilidance
(11.03.15)
(25)

'birakin evi bok gotursun'

fraise
mine sogut'un bugunku yazisinin basligi bu; http://www.cumhuriyet.com.tr/koseyazisi/229931/_Birak_Evi_Bok_Gotursun__.htmlokumaya usenenler icin; kadinlar kendine bicilen rollerden cikip, icini rahatlatmali, ozgur olmali. sonra isterse diledigi temizligi yapmali, istedigi kadar da cocuk dogurmali. sa
mine sogut'un bugunku yazisinin basligi bu; www.cumhuriyet.com.tr


okumaya usenenler icin; kadinlar kendine bicilen rollerden cikip, icini rahatlatmali, ozgur olmali. sonra isterse diledigi temizligi yapmali, istedigi kadar da cocuk dogurmali. sadece kendi isteklerini yapmali diyor kisaca.


duyurunun kadinlari siz ne dusunuyorsunuz bu konuda? yillardir soylenen ama kimsenin degistirmeye cesaret edemedigi seyler bunlar aslinda. isin ilginci kadinlar birbirlerini daha cok kisitliyor, bu sekilde dusunenler bile bir sure sonra cevre etkisiyle evinin hanimi cocuklarinin anasi moduna geciyor. bazisi daha modern, bazi daha geleneksel.


erkekler siz ne dusunuyorsunuz? karsinizdaki kadin nasil olmali?


not: ben dunyanin en azili feministi bile olsam, evimi temizlemeden uyuyamam sanirim. annem kucuklukten baslayarak islemis bir kere, kendime saygisizlik olarak addediyorum bu durumu. ha benim yerime yapan biri varsa ne ala.
0
fraise
(10.03.15)
saçma sapan bişey. herkes işini yapsın. kadın erkek çalışıyorsa beraber temizlenir. sadece erkek çalışıyorsa kadın temizler bu kadar basit.
0
platoniclover
(10.03.15)
ben mesela çalışmıyorum ama ev işi de yapmıyorum aşalsks

temizlik için temizlikçi geliyor yemeği de canım isterse yapıyorum dışarıdan falan söylüyoruz. daha hiç ütü de yapmadım. evde köle olmak için evlenmediğimi düşünüyorum.
0
sta
(10.03.15)
kadın olmanın temiz olmak anlamına gelmediğini savunan kadın kafası bu, uzak durulası buluyorum şahsen. toplumsal rol bıdıbıdı etmenin alemi yok, temiz olmak kötü değildir.
0
devilred
(10.03.15)
temizlik cinsiyetle değil karakterle alakalıdır. hergün evini temizlikçiye temizleten orta-yüksek kesim için bu yazı çok hoştur eminim.

not: erkeğim ve yıllarca yalnız yaşadım, temizliğimi de yaptım yemeğimi de yaptım çamaşırımı da elde yıkadım. hiç de gocunmadım.
0
thracian
(10.03.15)
benim bu konuda anlamadığım o kadar çook şey var ki. madem sordun du bi düşüneyim
şimdi bi kadın zorla okutulmadıysa, zorla evlendirildiyse, kaç çocuk yapacağına kendi karar veremediyse..vs.vs. bu konumdaki kadınlara yazık tabi ki. bu kadınlar için özgürlüğü artıracak her türlü eylem de çok anlamlı.
ancak diğer yandan hele ki günümüzde pek çok kadının okuma, çalışma vb. hakları var. Kadınların büyük kısmı ev hanımı olmayı kendi tercih ediyor ki?? E o zaman ev işi de yapmayacak, çocuk da bakmayacaksa -yani evi bok götürecekse- adam çalışacak hatun sırf yiyecekse..o zaman bi tuhaflık yok mu? o adama da yazık değil mi?
Kadınım, evli değilim ve evimi zaman zaman bok götürüyor evet. Çünkü yoğun çalışıyorum üstelik mesela son 2 aydır boyun fıtığına doğru ilerlyen bir sıkıntıyla uğraşıyorum. Canım çıkıyor. Ev o kadar da 1. derecede önemli olmuyor güzümde. Ki ben çok gelenekçi bir ailede büyüdüm. Bence-kutsal anne olunacak, ev bal dök yala olacak bilmem ne mottoları o kadar da empoze edilen şeyler değil. Biraz kültürel olabilir, biraz mahalle baskısı olabilir ama biraz da kadının içinden gelen, kendi tercihi, kendi meyli olan şeyler bir de sıksıkla gördüğüm şekilde "kolaya kaçma" var işin içinde...Annelik kolay demiyorum ama gösteriş kolay, tüketim çok daha kolay kadınlar kutsal anne pozuna bürünmeyi seviyorlar bence bu kolaycılık nedeniyle. Baskı unsurunu da birazcık açarsak daha çok kadınların birbirini didiklediği, kıyasladığı, evlenmeyi çocuğu başarı olarak gördüğü kısmına katılıyorum. Erkekler daha saygılı, genelde.
Cevapları okumadan yazdım bi okuyum bakayım millet ne düşünüyormuş :))
0
niye ama
(10.03.15)
ya feministler ya da erkekler beni dövmesin, ama ben ev işi yapan erkekten nefret ediyorum.

birincisi zaten yaptıkları temizlik genelde abuk subuk oluyor ya da bir şekilde benim istediğim gibi olmuyor.

ikincisi yemek yapmayı bilen erkeğin ukalalığı çekilmiyor.
ilk başta romantik falan tamam, ama sonra şunu şöyle yap bunu böyle yaplar başlıyor.
ayrıca mutfağa meraklıyımdır, karıştırılsın, düzenim bozulsun sevmem.

üçüncüsü erkeklerde genel olarak yere koyulan şeyi alıp sofraya koymak falan gibi alışkanlıklar olduğu için güvenemiyorum.

ya da böyle ruh hastası düzeyde titiz olup kendince her şeye karışan erkeğe de asla katlanamam.

bana göre durum çok açık ve net, ev işini kadın yapar.
maddi durumun müsaitse bir kadın tutarsın, ama evin düzeninden kadın sorumludur sonuçta.
yani kadın tuttuğunda da o kadını sen çalıştırıp yönlendiriyorsun kendi düzenine göre.
ama bizde kadın da olsa yemeği ben yaparım sevdiğim için.

erkeğin eli evin düzenine girdiğinde, evin şekli şemali bozuluyor, olmuyor.
sofra falan kurmama yardım etsin, kavanozları açsın, ortalığı dağıtmasın, aldığını aldığı yere koysun yeter.

zaten temiz olan bir kadın için bu olayın o kadar da abartılacak bir şey olmadığını düşünüyorum.
temiz biriysen evli de olsan, bekar da olsan temiz olursun sonuçta.
pasaklılık değil makbul olan.

o yüzden iş bölümüne inanmıyorum bu konuda açıkçası.
0
blatta hiberna
(10.03.15)
yazıda bahsedilen şey temizlik yapıp yapmamak falan değil, sorumlulukları bölüşebilmek. yalnız yaşıyorum ve evimi kendim temizliyorum, yarın bir gün biriyle yaşarsam; iki kişinin / ilerde çocuklar olursa bilmem kaç kişinin dağıttığı evi tek başıma temizlemem. beraber yaşanıyorsa her iş beraber yapılır. çocuklar da bu iş bölümüne dahil, 13-14 yaşından itibaren bir genç pekala ev işlerine kendince yardım edebilir.

çalışıyorsam, aynı evi paylaştığım adamla aynı şartlarda yaşıyorsam 'temizlik-yemek yapmak, çocuğun banyosunu yaptırmak kadın işi' diye bunu üstlenmem. yorgun değilsem ben yaparım, iyi hissediyorsa o yapar, olmadı yardım alırız. bu benim özelimde böyle ama herkes kendi düzenini ayrı kurar. bir taraf temizlik yapmayı seviyordur diğer taraf yemek yapmayı, onlar iş bölümünü öyle yapar/istiyorsa her şeyi kadın da üstlenebilir.

yani neyse ne; 'kadın yapmak zorunda' zihniyeti olmaması yeterli şart bana göre.
0
asisamus
(10.03.15)
herhalde denilmek istenen temizlik yapmayı, yemek yapmayı vs. görevinizmiş gibi görmeyin. hani bu tarz şeyler ev işleri sanki kadının göreviymiş gibi düşünülüyor ya o yüzden. ben evde bütün işlerin o ev çatısı altında yaşayan herkes tarafından iş bölümü içinde yapılmasından yanayım. bütün hane halkı ortaklaşa yapmalı bu işleri. bana sen kadınsın, bunlar senin görevin denmiş olsa yapmam mesela.
0
rock n roll
(10.03.15)
Yazıyı okumadım genel bi yorum yapıcam
Son zamanlarda saçma bi eğilim türedi hanımlar arasında. Ayy benn yemekk yapamamm ayy evv mii temizlicem ayyy çayını kendi alsın
Bu zihniyetle feminist ya da modern olunmaz. Sadece büyümüş ama mesuliyet aşamamış şımarık kız çocuğu olunur. İlişkiler hesap gütmeden heer iki tarafın özverisine dayanır. Ailede de böyledir. Aşkta da.
Evde kimin vakti uygunsa o ev işinin bi ucundan tutar. Ayrıca kadın olsun erkek olsun beraber yaşanan yuvaya bir katkıda bulunmak hünerdir. Yemek de olur. Temizlik de. Çocuk bakmak da. Ben yaptım sen yapmadın kavgasının anlamı yok. Vakti olan el atar yapar. Ayrıca eşitiz diye evet sen bu ay 3 kere ev süpürdün ben 5 kere. Hmm o halde yapmıyorum demenin alemi yok. Dediğim gibi yazıya değil bu sözler genel söylem.
Ayrıca hatun kişi olarak evin yönetiminin bende olmasını severim. Erkek zaten yardım eder. Paylaşır. Kadının düzenine uyum sağlar. Kadın idarecidir ve ev halkı ile ortaklaşa evin düzeni gereksinimleri karşılanır. Hesap bu denli basit aslında.
0
isimmisimyok
(10.03.15)
açık konuşayım götümle güldüm bu fikre. böyle paçoz bir kadına da aşık olmayacağım için kafam rahat. yani aşık olsam bile böyle bir tip olduğunu görünce soğurum. ev temiz olsun diye temizlenir, "kadın" olunduğu için değil. benim annem evi kadın olduğu için temizlemiyor yani mesela, ev temiz olsun diye temizliyor. ben de temizleyebilirim pekala ama terlikle döver o zaman, böyle mi temizleniyor diye.

herkes bildiği şeyi yapsın. erkek bulaşık işinde iyiyse bulaşığı o yıkasın mesela. odamı toplamam, yemek yapmam. ee? bu ne lan? yaşadığın ortamı temiz tutmak, yemek yapmak zaten zorunluluk. bunları yapmazsan nasıl yaşamını sürdüreceksin? bir tanesi de "evde köle olmak için evlendiğimi düşünmüyorum" yazmış ahaha, ne çalışıyormuş ne de ev işi yapıyormuş.

böyle tiplerden kadınlar veya erkekler değil direkt insanlık adına utanıyorum ben. totosunu toplamaktan, iki yumurta kırmaktan aciz tipler bununla övünür hale gelmiş. herkes çalışacak kardeşim. erkek dışardaysa kadın içerde. kadın dışardaysa erkek içerde. ikisi de çalışıyorsa iş bölümü yapacaklar, bir şey yapacaklar. başlatmayın kadınına erkeğine. çalışın ulan. arbeit macht frei. hayvan herifler.

eşim evde camış gibi yatacak, "ayhh ben istediğimi yapıorm tamam mı özgürüm xD xD" diyecek ha? öyle saçmalık olmaz. 9 yaşında çocuk değil bu. gerektiği zaman evini de temizleyecek para da kazanacak. "kadın evi temizlesin amuğa goyum" demek farklı, ev temizlemek farklı. kendi yaşam alanını temiz tutmaktan aciz varlıklar bu özellikleriyle gurur duymasın lütfen kadın erkek.
0
what is love
(10.03.15)
@what is love'dan gerzekçe bir cevap. herkes bildiği işi yapsın denmiş. ben bi iş bilmiyorum böylece de bişi yapmıyorum. yapmak zorunda da değilim. eşim çok istiyorsa kendisi temizlesin yapsın yemeği bu benim görevim değil. sadece istersem yaparım çalışmıyorum diye bana kitlenmemeli bu işler.
0
sta
(10.03.15)
@sta, ee senin olayın nedir o zaman? parayı kazanan adam, evi temizleyen adam, yemeği yapan adam? burda cinsiyet önemli değil. erkek olduğunu varsay. eşin çalışıyor. her türlü işi o yapıyor. sen evde yatıyorsun. kendini işe yaramaz, faydasız, gereksiz hissetmeyecek misin?

kendine saygısı olan her insan, evde veya dışarda, bir şeylerin ucundan tutmalı. bunun kadınlıkla erkeklikle alakası yok. sabahtan akşama kadar yatıp "acıkıyorsa yemeğini yapsın" diyecek olsam utanırdım ben.
0
what is love
(10.03.15)
temizlik için kadın geliyor. arada yemek yapıyorum dışarıdan söylüyoruz.
ayrıca onun kazandığı kadar benim de gelirim var sadece çalışmıyorum.
0
sta
(10.03.15)
çalışıyorum, haftada bir gelen temizlikçimiz var, parasını eşim veriyor :D
0
la noix
(10.03.15)
sta'nın olayı anasının babasının zengin olması, tek çocuk olması, çalışmaya ihtiyacı olmaması ancak bu kısmı belirtme ihtiyacı hiç hissetmeden cevaplıyor bu tür duyuruları niyeyse...
bacım sen milyonda bir görülen bir vakasın, istisnasın, ne diye ortalığı velveleye veriyorsun insanlara gerzekçe filan diyorsun. kadın olarak çalışmamak çok güzel bütün gün evdeyim hiç sıkılmıyorum şeklinde binlerce cevap verince ne oluyor ki, anlat madem biz de bilelim? sizin evde durumlar başka, tamam bildik, öğrendik artık bunu.
0
niye ama
(10.03.15)
@niye ama tamam bi daha bi duyuruya cevap yazmam kusura bakma özel durumum yüzünden rahatsız ettim sizi de.
0
sta
(10.03.15)
kadın olduğunuz için mütemadiyen temizlik yapmak zorunda değilsiniz demek istenmiş orada. bırakın evi bok götürsün mecaz yani bence. evi işi yapmak, yemek yapmak salt kadının görevi değildir. bunun sadece kadınlara yüklenmesini çok sinir bozucu buluyorum bende. erkek gerekirse yardım eder denmiş ama o da masum değil. kadının görevi de işte erkek de lütfedip yardım edecek değil. bunlar paylaşılmalı. iki taraf da çalışıyorsa kadın yapar erkek yardım eder değil bana göre. birlikte iş bölümü yapılır. yok erkek yapamıyor, yarım yamalak yapıyor denilmiş. fırsat verin öğrensinler. kimse bunları bilerek doğmadı. bir iki kötü yapar sonra öğrenir.

ama eşlerden biri çalışıyorken, diğer eş evdeyse o zaman evde olana daha çok sorumluluk düşer bence. kadın ya da erkek olması önemli değil.
0
şubatsonrası
(10.03.15)
ya ben akıllıyım, ayrıyım, kültürlüyüm havalarında yazmış. bırak kadın mutfağında da zafer ilan etsin, sokakta da, işinde de. neden mutfakta olmak kötü olsun?

ev işlerini ve ev işi yapanları yeriyor aklınca. ev işi yapmak kötü değildir. kadının görevi falan da değildir ama kadınlar ev işi yapmayacaaaak özgürlük bundadııııır diyince çok kötü görünüyor.
0
pinkpeony
(10.03.15)
Acik söyleyeyim bize de haftada bir temizlikci geliyor, ben yettigini dusunmuyorum. Yine haftanin iki gunu toz alınıyor, ev supuruluyor. Tuvalet banyo her allahin gunu temizleniyor zaten. Hepsinde de erkek arkadasim elinden geldigince yardimci oluyor ama bir noktaya gelince beceremiyor iste.' Bu durumda ben kole miyim, niye yapiyorum?' demem ki. Duyurumda da dedigim gibi ev temiz degilse kendime saygisizlik ediyormusum gibi geliyor.
0
🌸fraise
(10.03.15)
Ortak sorumluluk konusundaki düşüncelere katılıyorum, ben de evdeki işlerin paylaşım yoluyla yapılmasını savunmaktayım. Sadece toplumsal roller kadına görev verdi diye onun üzerine yıkılmasını doğru bulmuyorum, erkeğin "ben işte zaten yoruluyom yea" demesi şımarıklıktır bu durumda.

Yazı da meseleyi buradan doğru eleştirmiş, "bırakın bok götürsün" söylemi de dikkati çekme amaçlı. Kutsal annelik, mutsuz bir evlilik içinde evin temiz olmasının herşeyi unutturması vs. vurguları da aynı şekilde. Yazar amaçladığını başarmış böyle tartışıldığına göre.

Gerçekten "kadın kadındır çiçek babandır" dendiğinde babasının karanfil filan sanıldığını düşünen var mı aramızda? Nolur olmasın :D
0
sevgikusunkanadinda
(10.03.15)
evet, doğru. o biçilen rolleri kadın da erkek de kabul etmeye mecbur değil.

biz ev işleri konusunda nişanlımla iş bölümü yaparız.

o mesela acayip titiz ve düzenlidir; kirli bulaşıkları anında sudan geçirip makineye koyar. bense tam tersiyim; bulaşıkları biriktirir, keyfim isteyince makineye koyarım ve o zamana kadarki dağınıklıktan rahatsız olmam.

ben sofra kurup toplamayı sevmem, yemek yapmayaysa bayılırım. ben yemek yapınca sofrayı o kurar ve beraber toplarız, bulaşıklarla o ilgilenir. o yemek yapınca da sofrayı ben kurarım, beraber toplarız, bulaşıklarla da ben ilgilenirim yemeği o yaptı diye.

çamaşır asmaktan ve toplamaktan da nefret ederim mesela. o ise neredeyse zevk alıyor bunu yaparken. friends'teki monica gibi. :)

ben ütü yapmayı severim örneğin, ütüden şikayet etmem; ama özel durumlar dışında da ütü yapmam, çünkü genelde ütülenmesi gereken şeyler giymiyoruz. gömlekleri filan da ya kuru temizlemeye ütületiyoruz, ya da temizlik için gelen hanıma.

evin genel temizliğini ikimiz de yapmıyoruz yani. temizlikçi geliyor haftada bir. yemeği, çamaşırı, bulaşığı, kedi kumu temizlemeyi kendimiz yapıyoruz. herhalde bu şekilde devam eder ileride de.

bazen ben ona "bir kahve yap da içelim" derim, bazen o bana der. kimsenin mutlak olarak üstlendiği roller yok bizde. birbirimizin eksiklerini tamamlıyoruz dönüşümlü olarak ve ben bu durumdan çok memnunum.
0
whimsical
(11.03.15)
Bizim Yazı İşleri'nde bir Havva Abla var, kurumun en çalışkanlarından biri. O çalışkanlığının arasında çocuğunu sabah okuluna götürür, akşam okulundan alır, evde temizliğini ve yemeğini yapar. Yağmurlu bir gün, yorgun ve canı burnunda çocuğunu okula bırakmaya giderken bir kafenin cam kenarında kendi yaşlarında bir kadının gazete okuyup kahve içtiğini görmüş. Ağlaya ağlaya geldi "O da kadın, ben de kadınım. Bize niye bunu öğretmediler? Ben niye bu kadınla farklı evde doğdum? Evde niye kocam bir tabağı sofraya getirmiyor? Niye bir gömleği de o ütülemiyor?" diye.

Bence yazının hedef noktası Havva Ablalar. Eminim ki Havva Abla'nın kocası da bir şeyleri tamir edebiliyordur, pazara falan gidiyordur ama yetmiyor, kadının yaptıklarının yanında hafif kalıyor.

Benim gibi henüz Havva Abla olmamışların, belki bir gün Havva Abla olabileceklerin ya da hiç Havva Abla olmayacakların durumu çok farklı, bu yazının da temel hedef kitlesi olduğunu düşünmüyorum. Ezilmedikten ve ezdirmedikten sonra çok da iş paylaşımı çok çeşitli şekillerde olabilir. Bir evli çift tanıyorum örneğin. Erkek "Düzenli olsun ama çok da temiz pak olmasına gerek yok" diye düşünüyor, kadın "Dağınık kalsın, temiz olsun da" diye düşünüyor. Kadın sürekli silerken, erkek arkasını topluyor ve anlaşıyorlar. Kimsenin incileri eline toz bezi verildi veya iki soğan kavurdu diye dökülmez, kadın veya erkek. Herkesin temizlik standardı farklı, herkesin çevresini kendi sevdiği şekle getirmeye çalışabilir. Önemli olan evi bok götürmesi veya evin "bal dök yala" olması değil; herkes kendi düzeninde tertemiz de olsa mutlu, çöp ev de olsa mutlu. Önemli olan şey kanımca ortak bir hayat varsa, bir kişiye yüklenilmemesi, birinin hayat kalitesini arttırmak için diğerinin hayat kalitesinin düşmemesi, birinin ferahı için diğerinin yıpranmaması ya da çocuk bakımı gibi bir yıpranma kaçınılmazsa zararın olabildiğince paylaşılması.
0
aychovsky
(11.03.15)
Evde kalmış feminist tayfasının yandaş bulma çabaları. Boş işler.
0
arnold schwarzeneger
(11.03.15)
kendi evinde yemek&temizlik yapmayı "kölelik" olarak görmek ilginçmiş. sanki gündeliğe gönderiyor kocalarınız. hele çalışmayan bir kadının kendi evinde ev işi yapmamayı da marifet sayması çok garip.
erkek neden çalışıyor o zaman? erkek "köle" mi? evde oturan kadına bakmak zorunda mı?

tembelliği ve pasaklılığı "modernlik" , "elitlik" olarak sunma çabası bence. kimse keyfinden çalışmıyor. erkek para kazanmak için dışarıda çalışıyorsa kadın da bir zahmet ev işlerinde üzerine düşeni yapmalı. evinize temizliğe gelen kadınlar da sizin gibi düşünse yaşayamazdınız :)

tabi erkek dışarıda çalışıyor diye evde hiç bir iş yapmasın demiyorum. bulaşık, ütü gibi elinden gelen işleri yapabilir.

@sta yı kastederek yazmadım. anası babası zenginmiş. para veriyorlarmış vs. onun durumu istisna.
0
corneillus
(11.03.15)
(6)

hadımköyden ya da beylikdüzünden bahçeşehire toplu taşıma nasıl gidebilirim

avonkatalogu
sb
sb
0
avonkatalogu
(09.03.15)
araban varsa tem otoyolunu kullanin. sonra otogara giden yola girin ve e-5 e cikin.

otobusle gidiyorsan. fatih universitesinin oradan kalkan mavi otobuslere binin. metrobus ile mecidiyekoye gidin. hadimkoyun icinde de metrobuse goturen cesitli otobusler var. e 5 baglanti yolu biraz sikisik ama idare edersiniz.

edit: ilk duyuru acildiginda hadimkoyden mecidiyekoye nasil giderim diye sorulmustu.
0
charlotte blanc
(09.03.15)
@charlotte blanc mecidiyeköy ne alaka? edit: anlaşıldı tamam.

Beylikdüzünden 142b ile gidebilirsin.
Normalde bahçeşehir hadımköye yakın esenyurt minibüsleri bahçeşehirden geçiyor olabilir, bir civarda insanlara sorun bence.
0
atom karincanin torunu
(09.03.15)
@charlotte blanc ın bahsettiği güzergahtan hiç bişi anlamadım.

beylikdüzünden avcılara gidip ordan otobüse binebilirsin
beylikdüzünden esenyurt minibüslerine binip ordan minibüs - otobüse binebilirsin
hadımköy çarşıdan yine kiptaş ensenyurt minibüslerine binebilirsin o minibüs bahçeşehir esenkent girişinden geçiyor ama saatleri çok sık değil
0
zenc
(09.03.15)
ben soruyu ilk başta mecidiyeköy diye sormuşum dalgınlıkla sonra farkedip düzeltene kadar cevap gelmiş o yüzden ilk cevaptaki güzergahtan kimse anlamadı. gerçi sonradan mesaj attım ama benim hatam :(
0
🌸avonkatalogu
(09.03.15)
iki vesait yapman şart. beylikdüzü'nden avcılar'a, oradan da bahçeşehir. ister minibüs kullan istersen iett.

daha az para ödeyeyim diyorsan da beylikdüzü'nden torium'a git, oradan da bahçeşehir servislerine bin.
0
mor puantiyeli zebra
(09.03.15)
Ben Esenyurt'a geliyorum minibüslerle, Akbatı'nın o tarafa doğru başka bir minibüse biniyorum.
0
aychovsky
(09.03.15)
(13)

hayata ve dünyaya bakışı yansıtan fotograf

hain kostokk
hayata dair, hayata ve dünyaya bakışlarını yansıtan fotoğraflar denince aklınıza nasıl fotoğraflar geliyor?fikirleri duymak istiyorum. hayal gücümüze güç katalım.
hayata dair, hayata ve dünyaya bakışlarını yansıtan fotoğraflar denince aklınıza nasıl fotoğraflar geliyor?

fikirleri duymak istiyorum. hayal gücümüze güç katalım.
0
hain kostokk
(09.03.15)
ron dennis
(09.03.15)
jimicik
(09.03.15)
(bkz: o an)
0
erty_ksk
(09.03.15)
benim ilk aklıma gelen annenin cocugunu emzirirken ki o ifadesi ve inanılmaz mutluluğu olmuştu.
0
🌸hain kostokk
(09.03.15)
pbs.twimg.com :large
0
mayhemdemon
(09.03.15)
whimsical
(09.03.15)
sinek kral
(09.03.15)
sustum
(09.03.15)
bu benim hayata bakışım:
imgur.com

bu dünyaya bakışım:
imgur.com

bu da evliliğe bakışım:
imgur.com
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(09.03.15)
son 3 yıldır benim bakışımı yansıtan,

i.imgur.com

etmiyorum da ama işte, onun penceresinden bakıyorum sadece.
0
what is love
(09.03.15)
hahaha coookk iyi cevaplar geliyor.
devamini bekliyorum. tesekkurler herkese.
0
🌸hain kostokk
(09.03.15)
(14)

En iyi tencere tava markası?

pandispanya
Tefal'den mi şaşmayalım? Spesifik olarak "şu işlem için şu markanın şu ürünü" önerileriniz de kabul olunur. Hatta eliniz değmişken her türlü küçük/büyük ev aleti için marka & model tavsiyelerinize de talibim. Süpürge, beyaz eşya, mutfak eşyası, aklınıza ne gelirse :)Teşekkürler.
Tefal'den mi şaşmayalım? Spesifik olarak "şu işlem için şu markanın şu ürünü" önerileriniz de kabul olunur. Hatta eliniz değmişken her türlü küçük/büyük ev aleti için marka & model tavsiyelerinize de talibim.

Süpürge, beyaz eşya, mutfak eşyası, aklınıza ne gelirse :)

Teşekkürler.
0
pandispanya
(09.03.15)
granit serilerine bak mutlaka. ozellikle tavalarindan bir tane elinin altinda bulunsun. biz karaca aldik memnunuz ama baska markalarin da granit urunleri guzelmis diye duydum.


la noix soyleyince hatirladim, mutlaka kurutma makinesi al. gercekten hayat kurtarici bir sey.
0
fraise
(09.03.15)
oo sonunda evleniyoruz galiba, çeyiz hazırlıkları mı başladı? :)

tefal bence çok başarılı çoğu mutfak aletinde. actifry, tavalar, tencereler konusunda güveniyorum kendilerine.

süpürge dyson diyorum, ona bütçe çıkışmazsa electrolux de fena değil, hadi bosch veya rowenta da olabilir. beyaz eşyada da electrolux iyi bence, eskiden bosch falan diyolardı da şimdiki hali pek başarılı değil bence, biraz da gereksiz pahalı. ayrıca çamaşır makinesi ve buzdolabında samsung'un iyi olduğunu düşünüyorum.
0
loveinaflipbook
(09.03.15)
Seramik tavada Emsan, Tefal'den daha kaliteli ama fiyat olarak da biraz daha kallavi. Kalanı hakkında Tefal'den çok şaşmamaya çalışıyorum.
0
aychovsky
(09.03.15)
en iyi dediğinde fiyatlar uçuyor.

süpürge için mesela dyson var. bayağı pahalı. performans/fiyat oranı iyi olsun dersen philips iyi diyorlar genelde.

Beyaz eşya için en iyilerden miele var ama yine pahalı. daha düzgün fiyatlarda genelde bosch tavsiye ediliyor.

tencere tava için de silit var mesela, enplus'larda satılıyor. ama bence çelikler için korkmaz, hisar iyidir. teflon da tefal tabi. seramikleri ve dökümleri bilmem. düdüklü tencere için ise fissler var ama daha ucuz olarak korkmaz fena değil gibi yine. en sağlıklısı da çelikler tabi ama yapışmazlık için teflon, seramik falan gerekiyor.

çatal kaşık takımı: jumbo, olmadı hisar.

her türlü cam: paşabahçe.
0
lemmiwinks
(09.03.15)
Karaca'nın döküm tava setini kullanıyoruz, performansı çok yüksek. Seramik tava seti de güzel, tencere tava takımları var, büyüklü küçüklü alabilirsin.
0
elikası
(09.03.15)
Tencere yemekleri için Ikea'nın 365+ tencereleri çok başarılı (git:www.ikea.com.tr ). Ben kullanıyorum 3-4 senedir ve çok memnunum.
0
Thredith
(09.03.15)
soruna tam olarak cevap değil fakat arayıştan kafa bunaldığında izlemelik www.youtube.com
0
groovettyn
(09.03.15)
beyaz eşya'yı arçelik/beko vs gibi bi yere git, hepsini ordan hallet. ciddi indirim uyguluyorlar. bi de dönemlik kampanyalardan yararlanabiliyorsun. her ay farklı bi çamaşır mak falan kampanyada oluyor.

annem benimçeyizime tencere tava takımı aldı, dökümlülerden. sözüm ona yapışmayacaktı ama maşallah her şey yapışıyor. hiç memnun değilim. markasını hatırlamıyorum eve gidince bakarım. yaza doğru seramiklerden alıcam. teflon önerilmese de ciddi manada hayat kurtarıcı oluyor, temizliğine dikkat edersen o zararlı şeyinden de uzak kalmış olursun (süngerin yumuşak tarafıyla temizlenecek, bulaşık mak girmeyecek). cem marka iyi diye hatırlıyorum bi de

kurutma makinesini annem zorla aldırdı ama çarşaf havlu vs'de cidden süper bişey. şimdi çocuk da olunca herhalde daha randımanlı kulanmaya başlarız. yımışacık oluyo o havlular bornozlar <3

evde fantom sulu elektrik süpürgesi var, haftalık büyük temizlik onla yapılıyor. bana kalsa daha rahat kullanımı olan bir şey seçerdim ama o da fazladan varmış, ondan aldım :d bim'den 50 liraya ayaklı elektrik süpürgesi aldık bi de mutfakta duruyor, kırıntı döküntüyü 5 dk'da temizliyorsun.

en büyük problemi ben çatal kaşık takımında yaşadım. o hisar'lara karacalara falan gittik, elimizi attığımız ikinci çatalda hep bir çizik hep bir sorun. sonunda esse'de satılan bi markadan aldık, memnunum. misafirlere onu kullanıyorum, günlük olarak da ikea :D

bim'i takip et, cam kaplar borcamlar falan ciddi uygun fiyata alırsın hepsini :) küçük kapaklı cam kaplar da süper oluyor (plastikte yemek tutmayı sevmiyorum, ayrıca camı bulaşık mak yıkayabiliyorsun)
0
la noix
(09.03.15)
öncelikle karacaya hiç yanışmayın, zaten şikayetvar'a bi bakarsanız ne demek istediğimi anlayacaksınız (benim 1 adet bozuk düdüklü tencere kapağımı 1buçuk senede değiştiler, desenleri dökülen yemek takımıyla ve yer yer paslanan çatal-bıçak takımını servise götürmeye cesaretim yok )

f/p olarak benim gördüğüm en iyi tava tencere markası mehtap. tefal, emsan vs. fiyat olarak fazla uçmuş. ayrıca şu günlerde migroslarda mehtap ürünlerinde çok ciddi indirim var (40 küsürlük ürünler 10 küsüre inmiş, kaçırmayın)

satış sonrası servis hizmeti olarak arçelikten memnunuz, tavsiye ederim.

ıvır zıvırmış gibi görünene ama almaya başlayınca ne büyük bir ellet olduğunu göreceğiniz ufak tefek şeyler için ikea'ya bakın, belirli bir satandarttaki her şeyin bir arada olması büyük kolaylık.

bim, şok ve a101!i takip edin, haftalık aktüel ürünlerinde güzel şeyler olabiliyor.
0
yemrem
(09.03.15)
benim bir adet hisar düdüklüm var memnunum valla,beyaz eşyada da gidip çok lüksünü alma buzdolabı dediğin aslında 5 yıl içinde eskiyor.
0
cingenepembesicakmak
(09.03.15)
ızgara tava için www.tefalshop.com.tr bu süper bence. mutfak gereçlerini(ufak tefek şeyleri ya da gündelik yemek takımlarını falan) ben genelde bernardodan tantitoniden falan bakıyorum. bu arada hayırlı olsun şimdiden:)
0
theworldismine
(09.03.15)
mutfakta ne kadar zaman geçirirsin sık yemek yapar mısın bilmem ama ben önceliklerimi yazayım en azından. markalara takılma kaliteli ürün kendini belli eder ekonomik ve sağlam bir sürü şey bulabilirsin uğraşırım dersen. tasarruf kasmama gerek yok dersen markaların setlerinden alabilirsin tabii. benim önerim et pişirmek için bir tane döküm ızgara tavan olsun. wok tavan olsun hızlıca sebze pişirme olayı çok hoş sağlıklı. güzel alternatif oluyor yemek yanına. en az 3 boy, birer ikişer tenceren tavan olsun. sakın katı meyve sebze sıkacağı alma kullanmadan köşede kalıyor :) blender seti al. kettle'ın içi çelik olsun kireç temizliği kolay oluyor. çeşit çeşit özelliklerde tost makineleri var sana göre bir tane seç.fırın kapların olsun kelepçeli kalıplar muffin kalıpları güveçler borcamlar vs. kurutmalı çamaşır makinesi almak istiyorum ben yerden tasarruf. almışken öyle alırsan senin için de iyi olur. her buzdolabı yiyecekleri taze tutmakta başarılı değil. 1 yıllık dolabı değiştirmişliğimiz var iyi araştırmak lazım. 5 programlı bulaşık makinesi al. ocağını seçerken büyük gözü cayır cayır yanan bir model al :))
0
apartman teyze
(09.03.15)
söylemeyi unutmuşum bulaşık ve çamaşır makinesinin kısa programı mutlaka olsun
0
la noix
(09.03.15)
Düdüklüde Tefal iyidir. Esse'den aldığımız seramik tencerelerden çok memnunum. Makinede de yıkıyorum. Yine Esse'den aldığımız döküm wok tencere var, o da iyi. Tavaları Makro'dan aldım (markaları Touch Me). Mavi gri renkli seramik teflon tava. Biri klasik, biri de wok. Wok tava gerçekten çok kullanışlı. Bu seramik teflonları elde yumuşak süngerle yıkamak da çok kolay oluyor. Bir de yine Makro'dan aldığım krep tavası var, çok iyi.

Teyzem Tefal Actifry hediye etmişti; pek kızartma yiyen biri değilim ama memnunum ondan da.

Arzum'un rondo ve karıştırıcılı setinden memnunum. Tost makinem de Arzum, gayet güzel işini görüyor. Su ısıtıcım da Arzum'dan ve o da senelerdir kullanımda, kireçlenme yok.

Mini fırınım Arçelik'ten, gayet memnunum. Elektrik süpürgem Rowenta, tozu bayağı iyi çekiyor ve çok sessiz. Beyaz eşyaları evlenirken yenileyeceğiz biz de. Şimdilik emektar Bosch ocaklı fırın, Vestel buzdolabı ve çamaşır makinesi, Siemens bulaşık makinesi var ve bunları alalı 10 sene ve hatta daha fazla oluyor. O yüzden yine bu markalara bakarım ben. Kurutmalı çamaşır makinesi almak bence de mantıklı. Ayrıca kısa program ve ne kadar çeşitlilik olursa o kadar iyi; mevcut çamaşır-bulaşık makinelerimde çok program var ve hemen hemen her şeyi yıkayabiliyorum.

Philips'ten aldığımız katı meyve sıkacağı da başarılı ama onu temizlemesi çok sinir, o yüzden meyveyi direkt yemek daha çok işime geliyor.

Tchibo'da da her zaman alacak ufak tefek bir şeyler bulunuyor. En son buharda pişirme aparatı aldım mesela. Güzel kek kapları, muffin kalıpları da oluyor.

Çatal bıçak, tabak takımları filan artık zevke göre. En uygun fiyatlar Ikea'da sanırım. Annemden kalanları kullanıyorum ben. Eksiklik yok şimdilik.

Kolay gelsin. :)

Edit: Bir iki detay ekledim.
0
whimsical
(09.03.15)
(5)

since ve due to farkini aciklayacak biri var mi?

mayeskuel
Since i am not allowed to contact with you.Su cumleyle anlamaya calistim ama beynim yandi. Bu cumleyi due to'yla yapmaya calistim olmadi. since: dolayi due to: indan dolayi diyebilir miyiz?
Since i am not allowed to contact with you.

Su cumleyle anlamaya calistim ama beynim yandi. Bu cumleyi due to'yla yapmaya calistim olmadi.

since: dolayi
due to: indan dolayi

diyebilir miyiz?
0
mayeskuel
(09.03.15)
"Due to" daha farklı bir kalıp aslında..
"xxxxx nedeniyle yyyyy" deki "nedeniyle" "due to" geliyor kanımca..
"I couldn't contact you due to my sickness" gibi..

"Since i am not allowed to contact with you." bu örnekte "neden" olarak göstermek zor geldi bana..
0
quaker
(09.03.15)
şöyle ki;

due to'dan sonra tam cümle gelmez. since'ten sonra ise yüklemi olan bir cümle gelir.
örnek:

I feel stupid due to my mistake in exam.
I feel stupid since i did a mistake in exam.
0
yigitovic
(09.03.15)
tam olarak emin değilim ama bence orada since because anlamında kullanılmış. due to ile since aynı değildir ama due to the fact that since veya because ile aynı anlamda olur. cümleyi de due to ile kurmaya çalıştım ama doğru olduğunu pek sanmıyorum. mantığı öyle fakat kuruluş yapısında hata vardır. şöyle ki;
due to being not aloowed to contact with you
0
peanutbutterpuddingsurprise
(09.03.15)
Since'i because olarak da kullanabilirsiniz.

Bir de boyle dusunun :)
0
thracian
(09.03.15)
Since'i doğrudan "because" yerine kullanabilirsin, peşinden cümle gelecek. Dolayısıyla thracian + 1
due to'dan sonra isim gelecek. Bir de "due to" daha çok olumsuz şeyler için kullanılıyor. "Due to the bad weather conditions, the trip was cancelled" gibi.
0
aychovsky
(09.03.15)
(15)

Çorba

kamera motor
evde yapabileceğim son derece lezetli bir çorba lazım.bir süre katı gıda tüketemeyeceğim (püre falan tüketebilirim), onun için olabilecek en lezzetli çorbaların tarifi lazım. sağlıklı olmasına gerek yok,"su gibi" olmasın, yoğun bir aroması falan olsun da yemek yiyor gibi hissedeyim kendimi.sınır fal
evde yapabileceğim son derece lezetli bir çorba lazım.

bir süre katı gıda tüketemeyeceğim (püre falan tüketebilirim), onun için olabilecek en lezzetli çorbaların tarifi lazım.

sağlıklı olmasına gerek yok,
"su gibi" olmasın, yoğun bir aroması falan olsun da yemek yiyor gibi hissedeyim kendimi.

sınır falan da yok aslında, amacım yemek yiyemediğim dönemi yemek lezzetinde geçiştirebilmek.
0
kamera motor
(09.03.15)
mercimek çorbası candır, tarhana kandır. Hem kolay hem sağlıklı hem de doyurucudur, yoğundur.
0
erty_ksk
(09.03.15)
iyi bir ezogelin 2 tabak yemek kadar doyurucu ve lezzetli olur (içindekiler katı gıdaya giriyor mu bilemiyorum). Mantar çorbası da besleyicidir.
0
whoosie
(09.03.15)
farklı bir şey olsun istiyorsan patlıcan çorbasını deneyebilirsin.
0
Tutesh
(09.03.15)
Vegetable beef barley

www.google.com
www.google.com
0
[silinmiş]
(09.03.15)
keskinoğlu nun tavuk suyu konservesi var, ondan al bir tane. zeytinyağı ile şehriyeyi kavur, açtığın konserveyi dök içine, konservenin üçte ikisine kadar su doldur onu da dök bırak biraz kaynasın. bir kapta yumurtanın sarısı, bir kaşık yoğurt, bir kaşık un, bir limonun suyunu karıştır. kaynayan suyu hızlı hızlı karıştırırken bu karışımı yavaş yavaş dök. isteğine göre baharatla. bir taşım daha kaynat sonra servis yap.

çok ekşi sevmiyorsan limonu azaltabilirsin veya suyu biraz daha artırabilirsin.
0
inheritance
(09.03.15)
şehriye, mercimek(süzme değil, patates+havuç rendeli), karalahana, gendime çorbaları, pirinçli ayran çorbası
0
neseranni
(09.03.15)
• yayla çorbası, et veya tavuk suyu ile, tereyağlı. bol nane ve pul biberli(ben öyle seviyorum, biraz da renk geliyor çorbaya, pul biberleri yakmayın fazla),
• domates çorbası,
• domatesli(domates püresi alın) şehriye çorbası,
• kremalı tüm çorbalar,
• aslında kendiniz et suyu hazırlayın, tüm çorbalara katın. hem besleyici, hem de lezzetli olur.

tarif mi istiyorsunuz?
0
oinone pe
(09.03.15)
yetersiz beslenmemeniz için, belki de önermişlerdir, yine de hatırlatma babında olsun,

www.abbott.com.tr
0
oinone pe
(09.03.15)
Mercimek çorbası + 1 diyeyim ben de.
Çok sulu yaparsanız sulu olur, az sulu yaparsanız bebek maması kıvamında olur.
Şu tariften tereyağı ve sıvıyağı çıkarıyorum, içine sarmısak ekliyorum, soğanı da ikiye çıkarıyorum. Güzel bir çorba oluyor. Rendeleme çok zor geliyor, havuçları ince ince, patatesleri daha kalın dilimliyorum. Blender'la nasıl olsa ezilip gidiyorlar.
www.oktayustam.com
0
aychovsky
(09.03.15)
çeşit olsun ve değişik tatları seviyorum derseniz bildiğiniz balkabağını da mercimek corbası gibi pişirebilirsiniz. krema ya da sut ile kıvamlandırıp mutlaka muskat rendeleyerek çeşnilendirebilirsiniz.
0
bordeaux
(09.03.15)
Brokoli seviyorsanız, brokoli corbasi. Hem koyu bir kivami oluyor hem de besleyici.

Tavuk suyuna corba; sehriyeler kati gıdaya giriyorsa blenderdan geciriverin.

Safak corbasi, unu biraz zeytinyaginda kavurun, uzerine domates puresi ve salcasi ilave edin. Biraz pisirdikten sonra sicak suyu ekleyin. Kaynamaya yakin oda sicakliginda sut koyun. Kivami koyu isterseniz un miktarini arttirin.

Sebze corbasi. Kereviz, mantar, havuc, patates gibi bilimum sebzeyi tavuk/ et suyu ya da kremali çorba haline getirebilirsiniz.

Ezogelin ve mercimek corbasi klasiktir zaten.

Bir de makarnalutfen.com diye bir site var. Dogal tahillardan, sebzelerden olusan corba karisimlari yapiyorlar. Tarife gore sicak su, sogan, salca vs ekleniyor. Aslinda ekleyip, cikaracaklariniz hayalgucunuze de kalmis bir sey. Hemen her corbasini denedim; hem lezzetli hem saglikli. Karisimlar da 5er liralik paketlerde geliyor. Bence bir goz atin.
0
fraise
(09.03.15)
Şehriye çorbası. Sanki yemek gibi bir çorba ve süper bir lezzet. Tel şehriyeyle yaparsanız hem de yemesi, yutması fazlasıyla kolay oluyor.

www.yemektarifleri-sitesi.com
0
pandispanya
(09.03.15)
İçerisine nohut ve tavuk da eklediğim, şehriye çorbası gibisi yok. şu an aklıma geldi ve ağlamak istiyorum, istersen yazarım tarifini.
0
yonge and bloor
(09.03.15)
hangi çorbayı yaparsanız yapın, biraz yağda bir çorba kaşıgı kadar un kavurup sonra diğer malzemeleri eklerseniz daha yoğun kıvamlı bir çorbanız olur. tereyağı ile yaparsanız bu işlemi lezzeti de daha güzel olacaktır. çorbayı da normal suyla değil de tavuk suyu veya et suyu kullanarak yapın.
püre tüketmeniz gerektiğine göre sanırım bir rahatsızlık durumu var. özellikle kemikli et suyu iyileşme dönemini de hızlandırır.
0
halanne
(09.03.15)
Tüp mide operasyonu?!

Özellikle soruyorum çünkü eğer bi operasyon söz konusu ise belli "lezzet" kısıtları olabilir.
0
lcha
(09.03.15)
(2)

Bu klip nerede çekilmiş?

Silsile
Ekşiduyuru'nun dedektifleri, en detay göre, yer bilen insanları...Bu klip nerede çekilmiş?https://www.youtube.com/watch?v=qbdwXfUBG90
Ekşiduyuru'nun dedektifleri, en detay göre, yer bilen insanları...

Bu klip nerede çekilmiş?

www.youtube.com
0
Silsile
(09.03.15)
dalgalar ve kumu Çeşme dedirtiyor. (bkz: Ilıca plajı)
0
teknikekip
(09.03.15)
Benim de içimden "Çeşme, Altınkum'un 80'lerdeki haline ne kadar da çok benziyor" diye geçti ama her yer olabilir tabii ki.
0
aychovsky
(09.03.15)
(3)

duyuru hanımlarına - gözaltı morlukları

buryan
hanımlar günaydın, iyi bir hafta olması dilegiyle, 3-5 sorum var aşağıda;1- masturbasyon sonrasında/sonraki gun gozaltınızda morluk oluyor mu?2- seks sonrasında oluyor mu?3- oluyorsa nasıl/neyle gızlıyorsunuz;?4- basur kremi gozaltı morluklarına ıyı gelıyormus dıye bır efsane var, duyan bılen var mı
hanımlar günaydın,

iyi bir hafta olması dilegiyle, 3-5 sorum var aşağıda;

1- masturbasyon sonrasında/sonraki gun gozaltınızda morluk oluyor mu?

2- seks sonrasında oluyor mu?

3- oluyorsa nasıl/neyle gızlıyorsunuz;?

4- basur kremi gozaltı morluklarına ıyı gelıyormus dıye bır efsane var, duyan bılen var mı? işe yarıyor mu?

saygılar selale.
0
buryan
(09.03.15)
Olmuyor, belki de oluyor da hiç dikkat etmedim. Bir de rahatlamanın verdiği her türlü tipi kaymışlık, ağzı burnu kaykılmışlık ve doğallık hoşuma gidiyor. Dolayısıyla da gizlemiyorum pek bir şeyi. Genelde morluk olmuşsa makyajım akmış, bulaşmış demektir, onu silerim. Bir arkadaşım senin dediğin gibi basur kremi kullanıyor ama daha da çok kullandığı şey sallama çay, çay yapıp, sıkıp, poşetlerini gözünün üstüne kapatıyor. "İşe yarıyor ki yapıyor" diye düşünüyorum.
0
aychovsky
(09.03.15)
1-2-3- olmuyor. aksine parlıyor insanın cildi.
4- basur kremi tek seferlik acil durumlarda kullanılabilir. kılcal damarları büzdüğü için morluğu hafifletir. ama sürekli kullanımda göz altlarınızı perişan eder. bunun için kafeinli kremler ve göz altı kapatıcıları kullanın, soğuk çay kompresi yapın ve o morlukların hiçbir zaman tamamen iyileşmeyeceği gerçeğiyle barışın.

ama son zamanlarda olmaya başladıysa bi kan sayımı yaptırmayı da ihmal etmeyin; kansızlık morlukların artmasına neden olabiliyor.
0
in pyjamas
(09.03.15)
1- benim oluyor, belki tenimin renginden kaynaklanıyor.
2- bu konuda fikrim yok.
3- soğuk patates ve yine soğuk salatalık püresi veya suyunu morlukların üzerinde bekletmek veya çayla soğuk kompres yapmak.
4- basur kremini duymuştum, hiç denemedim.
0
oinone pe
(09.03.15)
(4)

Kabatastan Suzer Plazaya

f_d
Kabatastaki vapurlarin oradan Suzer plazaya yurunur mu?
Kabatastaki vapurlarin oradan Suzer plazaya yurunur mu?
0
f_d
(09.03.15)
En geç 10 dakikada yürünür, çok yavaş olursan 15.
0
aychovsky
(09.03.15)
binayı devirsinler kabataşa, yürümene bile gerek kalmaz :))
0
teritori
(09.03.15)
dikkatli yürü o civarda deri elbiseliler var diyolla
0
corneillus
(09.03.15)
Evet yakinmis. Rahat da yurunuyormus. Haritadan belli yakin oldugu ama,
1) Haritadan yaya yolu olup olmadigi gorunmuyor. Turkiyenin yaya yollari malum.
2) Nedense adres Sisli diye geciyor. Sasirtmaca var.
3) Ciplakderililer problem olabilir.
0
🌸f_d
(09.03.15)
(5)

Matlab while döngüsü'nde takılıp kalma -Monte Carlo Metodu

mechanica
Merhaba monte carlo metodu ile 2D laplace denkleminin çözümüne uğraşıyorum. Bilen bilir ancak yine de laplace denklemini vereyim. http://upload.wikimedia.org/math/4/b/3/4b390c808a0af0cb3b1771acbec52251.pngSorunum oradaki döngüyü yerine oturtamamaktan olduğundan takıldığım yeri anlatayım. Sınır nokta
Merhaba monte carlo metodu ile 2D laplace denkleminin çözümüne uğraşıyorum. Bilen bilir ancak yine de laplace denklemini vereyim.

upload.wikimedia.org

Sorunum oradaki döngüyü yerine oturtamamaktan olduğundan takıldığım yeri anlatayım. Sınır noktaları g sütununda ve g = 1 ve g = gmax (j=70'de tanımlı) random walk parçacığı buraya geldiğinde işlem sonlanacak işte ben de o sınır sıcaklık değerini not edeceğim ama beceremedim, galiba saçma bir döngüye soktum bitmiyor mübarek.

kodun o kısmı tam olarak şu. döngüyü tamamlasam devam edeceğim ama maalesef. takıldık fena.

pastebin.com

copy paste yapınca saçma sapan bir şey oluyomuş. pastebinledim ben de.
0
mechanica
(08.03.15)
while'ın end'i yok gibi.
if g==1'den önce veya en son while'ın end'ini kapatmak gerek. (Artık fonksiyon için neresi uygunsa)
0
aychovsky
(08.03.15)
son end while'ın end'i. g == 1 kısmı da içerisinde oraya ulaştığı an döngü bitecek. koşullarda bir sıkıntı var gibi.

gerçi g == 1 sonrasını döngü dışına da atabilirim ya mantıklı. içerde anlamsız olur. haa doğru ya zaten bitirecek o kısmı bir deneyim.

son not: maalesef işe yaramadı. sapıttı yine.
0
🌸mechanica
(08.03.15)
Buldum, | yerine & gelecek. Böylece her değer şartı sağlıyor ve döngü bitmiyor. "g 1'den büyük ve 5'ten küçük olduğu sürece devam edecek döngü. Böyle her şey koşulu sağlıyor, dolayısıyla sonsuz döngüye giriyor.

Bir de gerçekten yukarıda pastebin'de yapıştırdığın şeyde while'ın end'i yok. Gerçi koymuşsun onu zaten.
0
aychovsky
(08.03.15)
Dahası da varmış.
while g>=1 || g<=gmax komple şöyle değişmeli

while g>1 & g<gmax olmalı. Başka türlü 1 ve gmax'ta durmuyor, devam ediyor, sınırları geçiyor ve S girdiği gibi çıkıyor.
0
aychovsky
(08.03.15)
sağolasın evet s değerine ulaşabildim bir döngü ile beraber ki döngü de istediğimi veriyor şuan. :) teşekkürler.
0
🌸mechanica
(08.03.15)
(4)

Ekşi Sözlük Hesabımla Duyuruya Giremiyorum

Striker
Baktım herkes girebiliyor. Farklı tarayıcıyla denedim yine olmadı. "ekşi duyuru ile iletişim sorunları yaşanmakta." diyor. Uçtum mu acaba? Nasıl görebilirim uçtuysam?
Baktım herkes girebiliyor. Farklı tarayıcıyla denedim yine olmadı. "ekşi duyuru ile iletişim sorunları yaşanmakta." diyor. Uçtum mu acaba? Nasıl görebilirim uçtuysam?
0
Striker
(08.03.15)
Masaüstü surumden bende giremedim mobilden girdim.
0
soft
(08.03.15)
google chrome gizli pencereden girmeyi dene
0
sta
(08.03.15)
Sadece sen değilsin. En son şurada vardı
www.eksiduyuru.com

Dünden beri sorun var.
0
aychovsky
(08.03.15)
tarayıcı geçmişini, 1 günlük de olsa, temizleyince firefoxta girebiliyor.
0
ron dennis
(08.03.15)
(5)

Sözlükten duyuruya girmek.

vavien
Sözlükten yazar hesabımla duyuruya giremiyorum neden olabilir? sürekli iletişim sorunları yaşanmakta diyor.
Sözlükten yazar hesabımla duyuruya giremiyorum neden olabilir? sürekli iletişim sorunları yaşanmakta diyor.
0
vavien
(08.03.15)
ben girebiliyorum şuan düzgün
0
masa penisi
(08.03.15)
ben de değil işte farkettim girip baktım bir sürü yazar girebiliyor ama dünden beri ben giremiyorum. :((( sadece duyuruya da değil hiçbir sub etha ya giremiyorum .
0
🌸vavien
(08.03.15)
Ben de bu aralar bazen girebilip bazen giremiyorum. Genel bir problem olsa gerek.
0
sesee
(08.03.15)
Birkaç gündür bozukluk var zaten. Tarayıcı değiştirince giriyor. Ben bir Chrome'dan bir Firefox'tan giriyorum. Gerçekten de genel bir problem.
0
aychovsky
(08.03.15)
chrome dan hiç açılmıyor bende. yandex den giriyorum.
0
rayde
(08.03.15)
(2)

mesaj atabiliyok mu netten

elimde olsa saklamaz mıydım seni kaburgalarım
ha? sms tel bozuk da mesaj atcam atamıyom
ha? sms tel bozuk da mesaj atcam atamıyom
0
elimde olsa saklamaz mıydım seni kaburgalarım
(08.03.15)
Skype'a kontör yükleyince atılabiliyor.
0
aychovsky
(08.03.15)
vodafone ile atılıyor günlük 10 tane ücretsiz.
türkcell ile de atılıyor ama ilki ücretli sonra bilmemkaç tane ücretsizdi sanırım.
aveayı bilmiyorum...
kendi online işlem merkezlerinden yapılıyor.
mevcut paket varsa nasıl işliyor bilmiyorum...
0
ucan spagetticanavari
(08.03.15)
(8)

barmenlere ve içkiseverlere: long island iced tea

what is love
alkol tadından nefret eden, sadece bira içebilen biriyim. ama sarhoş olmayı pek severim. biraya da 8 ay ara verdim, geçen carlsberg aldım dörtlü carrefour'dan, yarım şişe içebildim. geçen sene falan çok severdim halbuki. dediler ki bu long island iced tea'de alkol tadı bile olmaz amma fena çarpar. b
alkol tadından nefret eden, sadece bira içebilen biriyim. ama sarhoş olmayı pek severim. biraya da 8 ay ara verdim, geçen carlsberg aldım dörtlü carrefour'dan, yarım şişe içebildim. geçen sene falan çok severdim halbuki.

dediler ki bu long island iced tea'de alkol tadı bile olmaz amma fena çarpar. biraz karıştırınca baktım ki bir bardağı 2-3 bira şişesine denk gelecek oranda alkol ihtiva etmekteymiş. ama gidip buna dışarda para verecek değilim, yapması da zor değil gibi görünüyor, malzemeleri alıp evde kendim yapayım diyorum. hem ucuza gelir. hepsinin maliyeti 200 lira belki daha fazla oluyor ama iç iç bitmez o yav 2cl koyuyorsun hepsinden. 70'lik alsan 35 bardak çıkar.

sorum şu: cidden alkol tadı almıyor muyuz bunda? ya da çok mu az oluyor? bira ayarında bir şeye razıyım. daha fazla alkol tadı olmasın ama. midem kaldırmıyor. benim düşündüğüm, "bu iyiymiş" dediğim tarif şöyle,

2cl vodka
2cl tekila
2cl cin
2cl rom
2cl cointreau (ya da öyle bi şey, portakal likörü)

üstüne taze sıkılmış limon suyuyla kola. buz muz bi de. ne kadar alıyosa. olur mu böyle? nasıl yapayım ya da siz ne dersiniz?

tek derdim mümkünse ucuz yoldan, alkol tadı almadan sarhoş olmak. başka öneriler de alabilirim. eskiden ne güzel 3-4 bira yuvarlar yamulurdum, şimdi onu da yapamıyorum. bir şişede başlıyorum öğürmeye.
0
what is love
(08.03.15)
evet aynen bu şekilde. kokteyli karıştırmayı unutma.

bi de illa 5 beyaz olacak diye bir kaide yok. elinde bu 5 taneden 3 tanesi varsa çekinme gene yap. büyük bir fark olmaz.

ayrıca lynchburg lemonade'e bir göz gezdir. long island'dan biraz daha hafiftir ama içimi daha kolay. özellikle yazın çok güzel gider.
0
hayley williams ile evlenecek genc
(08.03.15)
eğer ekşi tatları seviyorsan ben geçenlerde şöyle bişey denemiştim, basit bir şey ama tadı çok hoşuma gitti;

bildiğimiz churchill (1 şişe soda, 1 - 1,5 limon, 1 çay kaşığı tuz, köpüklü mis gibi)

üstüne 2 shotluk tekila döküyorum, hayatımda bundan daha güzel bir içki tatmadım. tabi ekşi-tuzlu tatları ne kadar sevdiğine de bağlı.

edit: 2 tanesi kafanı mayhoş bir kıvama getiriyor, tuzdan dolayı vücudunu susuz bırakmamak için de biraz su içersen ağrısız sancısız güzel bi kafan oluyor.
0
calligrapher
(08.03.15)
yarım şişe birayı içemedim diyorum adam single malt viski diyor, canıma kastın mı var birader?
0
🌸what is love
(08.03.15)
abi adam birada oguruyorum diyor viski içse hayatı kayar herhalde.

bence bi kasa mariachi al onu iç abi. lıkır lıkır gidiyor, biraz uzun sürebilir sarhoş olman ama en azından tadı fena değil.

ya da para varsa malibu al ananas suyu ile iç. meyve suyu gibi gidiyor namissiz.
0
mattiadestro
(08.03.15)
Alkol tadına bayılmıyorum ama kokteyller gerçekten güzel oluyor. En çok long island iced tea, sex on the beach ve ocean breeze içebiliyorum. Bunu beğenen bunu da beğendi yapabilirim. Hepsinde aldığın alkol tadı çok az, hatta ocean breeze bildiğin pembe Arı Maya'lı silgi gibi kokuyor, tadı da o yönde. Şöyle bir tarifi var.
www.drinksmixer.com

Mojito da fena değil ama tam yaz içkisi.

Bunların bilcümle tarifleri internette var, arkadaşlar markadaşlar internetten bakıp bakıp yapıyorlar.
0
aychovsky
(08.03.15)
yani vodka tekila cin ve romun içinde oldugu bir şeyi alkol tadı sevmeyen biri ne kadar sevebiliyorsa o kadar seversin. belki ben alkolünü fazla koydugum/koydurttugumdan net alkol tadı geliyor iced tea yerine colalı içtigimden onun tadı aroma katıyor sadece. seni bilemiyorum bir dene derim kötü olmayan bir mekana gidip 25-35 lira verip. elin alışık degilse iyi mix shake yapamazsın.
0
the coolest dude
(08.03.15)
alkol tadı sevmeyen biri için mükemmel bir kokteyl long island. barmen olmama rağmen alkol tadı ben de çok sevmem ve ne zaman içecek olsam long island içerim. ancak şöyle bir şey var: eğer bu kokteyli yapmaya karar vericeksen malzemeden kaçma. "toplamda 200 tl'ye patlar bana" demişsin. o parayla gidip stolichnaya, gordon's gin, bacardi, cointreau yerine istanblue, saga cin falan alırsan o kokteyli de biraz zor içersin. bacardi yerine bırak ucuz bir muadilini, havana club veya captain morgan koyduğumda bile aradaki fark belli oluyor.

yapacaksan, bence masraftan kaçma. yok eğer kaçayım dersen kokteyl biraz kalitesiz olabilir ama bu durumda da 3-4 sıkım şeker şurubu ekleyerek azıcık tatlandırabilirsin.
0
lesmiserables
(08.03.15)
alkol tadı sevmeyen ve şekerli şeyleri seven biri olarak likörlü koktelyleri seviyorum ben de. özellikle cardinal melon ( kavun aromalı likör), amarula/kahlua/baileys ( kısaca kahvemsi aromalılar), safari, archers filan gibi şeylerle yapılan koktelyler hem rahat içiliyor, hem şekerli olduğundan çok daha kolay çarğıyor.
alıp kendin karıştırmayı sevmiyorsan ve istanbuldaysan kafe pi veya thales e git koktely listelerini karıştır. barmenle de fikir paylaşımı yap. bence kendine en uygun şeyi bulacaksın
0
ladonna
(08.03.15)
(24)

kız çok itici değil mi ?

cenkist
Bulusmak için anlastık ama bir şartım var dedi daha oraya gitmeden kahveler senden bir de falıma baktıracaz dedi ..Düpe düz kullanmak için bulusuyor ..Ayıp olmasın diye evet dedim ama şimdi ne desem gitmesem ? Ne yapsak sizce ?
Bulusmak için anlastık ama bir şartım var dedi
daha oraya gitmeden kahveler senden bir de falıma baktıracaz dedi ..Düpe düz kullanmak için bulusuyor ..Ayıp olmasın diye evet dedim ama şimdi ne desem gitmesem ? Ne yapsak sizce ?
0
cenkist
(08.03.15)
git ama hesabı odeme kaç
0
elimde olsa saklamaz mıydım seni kaburgalarım
(08.03.15)
Gitme haci
0
mesglsn sanirm bn yatiyrm
(08.03.15)
Git ama sen de onu kullan.
Artık nasıl kullanabilirsen o senin yeteneğin.
0
eloharp
(08.03.15)
Bugün iyi bir falci 50 den aşağı bakmiyormus. Senle bulusman bahane fal şahane diyor bence.
0
deliveryourvoice
(08.03.15)
sen de fal baktır ona kitle hesabı.
0
rayde
(08.03.15)
haydaaaa. lan ne kullanması? kahve fal 50 lira tutsun, bunun hesabını mı yapacak? senden olsun istemiş ilk buluşmada, saçmalama. bariz bi şekilde saçmalama. git öde, başka yere götür onu da öde. yaw kafayı değiştir sen. ilk seferde kullanmak kelimesi aklına geliyorsa bi bok yaşayamazsın.
0
camino real
(08.03.15)
Bizim Bölümdeki kız mı acaba ? O da böyle kullanıyor insanları
0
indescribable
(08.03.15)
Kesinlikle gitme buluşmaya. Boyle ucuzluk olmaz. :/
0
damdanakan
(08.03.15)
Yaman itici gerçekten. "Kahveler benden ama falına ben bakacağım" de.
0
aychovsky
(08.03.15)
hayatta gitmem böyle bir şey diyen birinin yanına. fal demiş bir kere, beyin yok.
0
devorgilla the gunslinger
(08.03.15)
arkadaslarini toplayip mekana erkenden git. kiz gelince hep beraber ayaga kalkip gulun. dunyanin kac bucak oldugunu gorsun orospu
0
mayeskuel
(08.03.15)
kahve içerim ama fal baktırmak prensibim değil de
0
rakicandir
(08.03.15)
buluş, otur iç kahveleri sen de baktır fala, hatta en pahalasından yemek ye, sonra tuvalete gidiyorum diye kalktığında terket mekanı, mal gibi kalsın orada, hesabı da kitle.
0
kafkef
(08.03.15)
ya yanlış anlamış olabilir misiniz? ben de fala büyüye vs. inanmam. ama kadınların erkeklerle gayet bilindik bir flört yöntemi bu. kahveler senden, yani sen beni buluşmaya davet eden, teklif eden konumundasın, yani bu iki arkadaşın karşılıklı buluşması değil. 'falıma baktırıcaz' şeklinde mi dedi tam olarak, zira dediğim gibi bir falıma bakarsın lafını ben de flörtöz olarak kullanıyorum, karşımdaki de falıma bakma ayağına ikimize ve geleceğimize dair, yarı geyik yarı da ahanda burda geyik gördüm geyik murattır konulu fal bakıyor. gülüyor eğleniyoruz.
0
alice practice
(08.03.15)
Gitme bile ne alaka pazarlık yapmış bide yolunacak tavuk arıyor insanlar. Valla biri bana bişey ısmarladığında bile utanıyorum
0
cusoon
(08.03.15)
Bence "aşırı samimiyet"ten söylenmiş bi cümle. Bi erkek olarak çok benzerini bi kadına soylemisligim var. Flört dönemi işte. 25×2 den 50 lira gecmis olsun eger ogrenci iseniz. Ogrenci degilseniz bişi olmaz, zorlarsan haftaya sevisirsin bile.
0
dieselsingle2
(08.03.15)
kız direk fail

engellerdim aklı basına gelsin
0
hain kostokk
(08.03.15)
sucuklu yumurta sana bir soru: bu kadar zamandır interneti kullanabilen, buraya duyuru yazabilen biri olarak arkadaşlık sitelerini denememiş olamazsın herhalde?

ecift, pembepanjur, siberalem, okcupid ve bilimum diğerleri. bunlar için çekingenim vs demen bir bahane değil çünkü çoğu kez fotoğraf koyman bile zorunlu değil, sadece ilgil alanlarını ve amacını yazıyorsun. misal ben ciddi bakıyorum, evlenmek niyetim gibi. sonra sana laf atanlarla yazışıyorsun, istersen aklına yatarsa karşındaki görüşürsün.

ha buralara da girdim bana laf atanlarla konuştum ona rağmen beceremedim diyorsan hakkaten büyük bir sıkıntı var sende.
0
ladonna
(08.03.15)
@ladonna yanlış yerdesin
0
elimde olsa saklamaz mıydım seni kaburgalarım
(08.03.15)
kahve alana fal bedava olan, kahvenin de en fazla 5 lira olduğu yere götür. tavrına bak. bana itici geldi. şakadır umarım..
0
nawar
(08.03.15)
saçmalama. kızın 30 tl parayı düşündüğünü hiç sanmıyorum. zaten her durumda senden değil mi? ilk buluşmada kıza mı ödetiyorsun?

hoşlanmadıysan gitme, itici diyorsan düzelmez zaten. gitme.
0
[silinmiş]
(09.03.15)
gitme bence. bu kızla 2. buluşma istiyor musun ki?
0
mobydick
(10.03.15)
kaç para fal da kahve de amk? 20 liralık kahvenin kullanması mı olurmuş? nasıl fakirlik, nasıl küçük hesap?
0
bambaska
(02.04.15)
kaç.
0
evandro roncatto
(02.04.15)
(2)

bir kızılordu şarkısı

maviyesilalgler
dıııııı nı nıı dı nı nı nı nııııııı nıııııııkatyuşka mıydı neydi o? ay çıldıricim.
dıııııı nı nıı dı nı nı nı nııııııı nııııııı
katyuşka mıydı neydi o? ay çıldıricim.
0
maviyesilalgler
(08.03.15)
Katyusha - Re mi fa re fa fa re re mi la diye başlıyor.
www.youtube.com
www.youtube.com
0
aychovsky
(08.03.15)
evet evet bu!
0
🌸maviyesilalgler
(08.03.15)
(5)

suradaki those kullanimini aciklayabilir misiniz?

mayeskuel
Prepositions are those words generally indicating place?edit: bası ve devammı su sekıldeGrammar in focus:Prepositions are those words generally indicating place, time, manner and movement that serve to clarify the relationship between other words (nouns, pronouns, verbs, and adverbs).
Prepositions are those words generally indicating place?

edit: bası ve devammı su sekılde

Grammar in focus:

Prepositions are those words generally indicating place, time, manner and movement that serve to clarify the relationship between other words (nouns, pronouns, verbs, and adverbs).
0
mayeskuel
(08.03.15)
Ek cumle icin baglac konumunda kullaniliyor. Reduction gibi.

This is what i want daki what da boyle.

Prepositionlar (ki onlar) genellikle yer bildiren kelimelerdir.
0
thracian
(08.03.15)
"Burada bir ek cümle olduğunu sanmıyorum, çünkü iki tane fiil yok. This is what i want"ta iki cümleyi birleştiriyoruz, burada iki cümle yok.

those bildiğin "şu" gibi burada. İşaret sıfatı da gibi ama tam da değil. "Şu yer belirten kelimeler mi edat?" ama belirli bir kelime gösteriyor mu, öncesi ve sonrası var mı konuşmanın, bilmiyorum. Bir öncesi varsa, kelimeleri gösteriyor olabilir "Nah şu kelimeler mi edat?" diye.

Eğer burada daha öncesi yoksa konuşmanın, vurgu anlamı var gibi daha çok. "We are those people who stand up for what they believe in" desek örneğin who ve what bağlaç olurdu. "those" burada "Tam da o insanlarız" anlamına gelmiş. Burada those yerine "the very" de kullanabilirdim. "We are the very people who stand up for what they believe in"da diyebilirdim. Burada da sanki "Edatlar yer belirtmek için kullanılan kelimeler midir tam olarak" gibi bir şey sormuş.

Ya da "falan" anlamına daha fazla gelebilir "Edat dediğin yer belirten kelimeler falan mı" diye. Bu daha da yaygın bir kullanım üsttekine göre.

Bu arada cümle soru cümlesi de değil ama sonunda soru işareti var diye öyle yorumladım. Eğer soru işareti yanlışlıkla geldiyse, yukarıdaki anlamların soru cümlesi olmayanları olarak açıklayabilirim. Yani "Yer belirten şu kelimeler edat" veya "Yer belirten kelimeler tam da edat oluyor işte" veya "Yer belirten kelimeler falan edat oluyor, işte bunlar hep edat" gibi.

Edat dediğim de in, on, at, vb.
0
aychovsky
(08.03.15)
Prepositions are those words generally indicating place, time, manner and movement that serve to clarify the relationship between other words

Dedigim gibi birlesik cumle var burada.

Verdigin uzun cumlenin devamindaki that da those...that'in kalibinin diger parcasi.


Yukarida anlatilan seyin de gercegi yansittigini zamnetmiyorum ki zaten duzgun cevrilememis.

Prepositions are those words generally indicating place, time, manner and movement that serve to clarify the relationship between other words 

Prepositionlar (edatlar); genellikle diger kelimeler arasindaki iliskiyi aciklama hizmetinde bulunan zaman, durum ve yer bildiren kelimelerdir.

Not: eger cumle icinde virgul koyabiliyorsaniz buyuk ihtimal reduction vardir:


Prepositions are those words (,) generally indicating place, time, manner and movement ...
0
thracian
(08.03.15)
Cümlenin devamı olduğunda thracian çok haklı. Cümlenin devamı olmayınca anlamı farklılaşabiliyor.
0
aychovsky
(08.03.15)
Tum kelimeler icerisinde bir grup hakkinda konusacaksin, o nedenle those words diyor yani "şu tarz kelimeler" gibi bir sinirlandirma yapiyorsun. Devaminda da şu ile ne kastedildigini acikliyor.
0
sckxyss
(08.03.15)
(4)

Yahu Bİr Jelibon Vardı Ya Hani?

Nuwanda
Bembeyaz ince, yumuşaktı dışı marshmallowumtrak. İçinde de kırmızı çilek aromalı olduğunu hatırladığım lastik gibi başka bir katman vardı. Bunlardan hala satılıyor mu, satılıyorsa istanbul'da nereden satın alabilirim?
Bembeyaz ince, yumuşaktı dışı marshmallowumtrak. İçinde de kırmızı çilek aromalı olduğunu hatırladığım lastik gibi başka bir katman vardı. Bunlardan hala satılıyor mu, satılıyorsa istanbul'da nereden satın alabilirim?
0
Nuwanda
(08.03.15)
Ya anladım neyden bahsettiğini ama sanki dışında ince kırmızı ince çilekli katman vardı içi beyaz kaymak marshmallos gibi bişeydi ben mi karıştırdım
0
cusoon
(08.03.15)
Ben de hatırladım. İki kat gibiydi, altı marshmallow üstü jel ve başka renk (çilek, şeftali, vb.) Geçen 5M Migros'ta kasa yanında gördüm onlardan ama Haribo muydu, Jelibon muydu, çok da emin değilim.
0
aychovsky
(08.03.15)
bundan mı acaba?

www.sweets-online.com
0
deletesystem32
(08.03.15)
@deletesystem32 bunun tam tersi renklerde olanı ama bravo bayağı yakın. bunları da biliyorum bunun dışı sert içi yumuşaktı benim dediğim de içi sert dışı yumuşak olanı. ama
0
🌸Nuwanda
(08.03.15)
(5)

bilincsiz sosyallesme

damdanakan
Son bir senedir öyle bir bilinçsiz sosyalleşmek ki en son ayni kahvaltı sofrasında birtakım partilerde trans bir bireyin (ya da gaydi bilmiyorum) bir yerlerine havai fişek soktuğuna, sonrasındaysa göbeğindeki dış macununu insanların üzerine sıkıp sözde partidekilerin üstüne boşaldığına ve bu elemanı
Son bir senedir öyle bir bilinçsiz sosyalleşmek ki en son ayni kahvaltı sofrasında birtakım partilerde trans bir bireyin (ya da gaydi bilmiyorum) bir yerlerine havai fişek soktuğuna, sonrasındaysa göbeğindeki dış macununu insanların üzerine sıkıp sözde partidekilerin üstüne boşaldığına ve bu elemanın yirmi dakika sonra uluorta başka bir erkek soylu bireye oral seks yaptığına dair hikayeler dinler buldum kendimi.

Hani nasıl oluyor da bu neo konservatif kafayla boyle muhabbetlerin içine çekiliyorum bilmiyorum.

Hayır mi diyemiyorum, kontrolsüzlük kanımda mi, değişen çağa mi ayak uyduramiyorum? Da bu ne lan, bu ne bohem? Türk genci nereye gidiyor anasını satayim. Sabahattin Ali naifliginde insandim ben ya.

Abartiyor muyum? Bu tarz kontrolsüz sosyalleşmelerden, after/ porn party geyiklerinden uzakta izole kendi gerçekliğimde minnos minnos yasamak için internetin kablosunu filan mi kemirmem gerekiyor?

İsin kötüsü akşamına eve gelip annemgille tv karşısında cay falan iciyoruz :/

Ne yapalım?
0
damdanakan
(08.03.15)
kendini tasavvufa ver evlat.
ya boşver hacı sen kendi dalgana bak. elin transıyla bir olma. olum o nasıl ortamlar la.
dayınlara falan git biraz orda takıl olmadı memlekete git bi süre.
0
seyduna6687
(08.03.15)
Ya cidden arınmak için dayimlara gidip kuzenimin çocuklarını falan sevmem lazim bi sure.
0
🌸damdanakan
(08.03.15)
Bunlar o kadar da birbirinden farklı değil bence. Birinde eğlenince diğerinde eğlenilmez diye bir şey yok ki. Sonuçta hikayelerini dinlediğin trans birey de bir noktada annesiyle çay içmeyi seven bir bireydir. Hepsi seni iyi hissettiriyorsa koy gitsin, ne olacak.
0
aychovsky
(08.03.15)
Yasak, yoksa yoktur. Azicik dahi olsa vardir.
0
aeroflot
(08.03.15)
Bence çok renkli, çok eğlenceli. Gel yer değiştirelim, tüm gün evde otur. :)
0
yirmisantim
(08.03.15)
(4)

t-shirt'ü kaynar suya atsam çeker mi?

foma
Rengi siyah. Biraz çeksin istiyorum. 60-70 derecede su ısıtsam içine atsam sonuç ne olur? Rengi çok kaçar mı? Ne kadar çeker? Kaç dakika suda durması gerekir?
Rengi siyah. Biraz çeksin istiyorum. 60-70 derecede su ısıtsam içine atsam sonuç ne olur? Rengi çok kaçar mı? Ne kadar çeker? Kaç dakika suda durması gerekir?
0
foma
(07.03.15)
kumaşın cinsine, kumaş boyasının kalitesine göre değişir o.

yaka kısmı normalse kenarlarını içinden dikebilirsin. boyunu ayarlamak en kolayı zaten. yok uğraşamam diyosan at 90 dereceye.
0
seksen9
(07.03.15)
seksen9 + 1
Kaliteye bağlı olarak çok değişir o. Büyük olasılıkla da bir kısmını bırakır rendinin. Bir de optimum çekmeyi ayarlayamayabilirsin. Bunun bir ölçüsü yok ki. Her tarafı aynı çekmeyebilir de, bir kolu farklı diğer kolu farklı çekebilir.
0
aychovsky
(07.03.15)
90 dereceye kaç dakika atayım? Bir de makinaya atmayacağım. Bi poşete koyarım sanırım. Suyun sıcaklığı poşeti eritmez sanırım.
0
🌸foma
(07.03.15)
@karakteristik, peki çöp kovasının plastiğini eritir mi?
0
🌸foma
(08.03.15)
(9)

Amerikan prizi çeviricisini nereden bulurum?

aychovsky
Bizim fişleri Amerika'nınkilere uydurmak için nereden adaptör/çevirici, vb. alabilirim? Biraz nokta atışı bir yer gerekiyor. Doğrudan elektrikçiye mi gitmeliyim? Nerede o elektrikçiler? Beşiktaş, Şişli veya Beylikdüzü civarlarında alabileceğim yerler var mı?
Bizim fişleri Amerika'nınkilere uydurmak için nereden adaptör/çevirici, vb. alabilirim? Biraz nokta atışı bir yer gerekiyor. Doğrudan elektrikçiye mi gitmeliyim? Nerede o elektrikçiler? Beşiktaş, Şişli veya Beylikdüzü civarlarında alabileceğim yerler var mı?
0
aychovsky
(07.03.15)
her elektrikçide var
0
vatanperver
(07.03.15)
Gittigidiyordan aldıydım
0
isimmisimyok
(07.03.15)
Ben teknosadan almıştım.
0
Hersheys
(07.03.15)
belki farkında değilsinizdir diye yazıyorum: eğer cihazınız 100-240 V uyumlu ise yani adaptör kısmında 100V-240V 50/60Hz yazıyorsa, priz girişi için her elektrikçide olan 1 TLlik aparatlar yeterli olacaktır.
Ama cihazınız sadece ABD voltajına uyumlu ise; 240V'u, cihazınıza uygun voltaja dönüştürecek bir adaptöre ihtiyacınız olacaktır, bilginize. bu adaptörleri de her elektrikçide de değil de biraz daha büyük elektronikçilerde bulabilirsiniz. cihazınız veya adaptörünüz ile giderseniz yardımcı olurlar...
0
on bir
(07.03.15)
@on bir Tam tersi çevirtiyorum. Buradan oraya. 220'liği 110'a çevireceğim.
0
🌸aychovsky
(07.03.15)
herhangi bir elektrikçide var 5-10 tl falan ücretide
0
Sskywalkeremre
(07.03.15)
dediğim gibi cihazınız 110V'a uyumlu ise, ihtiyacınız olan sadece bir aparat. onu da gittigidiyor'dan bulabilirsiniz.
m.gittigidiyor.com
0
on bir
(07.03.15)
mediamarkt tan almistik biz
0
painted bird
(08.03.15)
cihazınıza ait detaylı bilgi vermediğiniz için, belki de gereksiz ama şöyle bir bilgi vermekte de fayda var, kendimden örnekle anlatayım: ABD'den şu robot süpürgelerden aldım. adaptörün üzerinde sadece 110V'a uyumlu olduğu yazıyordu. eğer sadece priz aparatıyla çalıştırsaydım ya adaptörü ya da makineyi yakardım. ama şunu da yapmadım: 220V u 110v'a çeviren başka bir adaptör alıp, onu prize takıp, makinenin adaptörünü de ona takıp iki adaptör kullanmıyorum. onun yerine baktım makinenin adaptörüne, 110V'u 32V'a çeviriyormuş, yani makine 33 V ile çalışıyormuş. bende 220V'u 35V'a çeviren özel bir adaptör aldım. makinenin orijinal adaptörü ile birlikte toplamda iki adaptör kullanmadan, tek adaptörle hallettim. umarım gereksiz kafa şişirmemişimdir, saygılarımla...
0
on bir
(08.03.15)
(13)

15 yaşına girecek kuzene kitap tavsiyesi

pandispanya
Kuzenim doğumgünü için benden benim seçtiğim bir kitap almak istediğini söyledi. Ben de böyle seçimlerde çok geriliyorum, karar vermek çok zor :(Kendisi tam bir kitap kurdu, özellikle fantastik kitapları da çok seviyor ama harry potter/yüzüklerin efendisi okumak istemiyormuş. Bu yüzden bunları eliyo
Kuzenim doğumgünü için benden benim seçtiğim bir kitap almak istediğini söyledi. Ben de böyle seçimlerde çok geriliyorum, karar vermek çok zor :(

Kendisi tam bir kitap kurdu, özellikle fantastik kitapları da çok seviyor ama harry potter/yüzüklerin efendisi okumak istemiyormuş. Bu yüzden bunları eliyoruz.

15 yaşına girecek, aslında yaşından biraz daha olgun bir kıza ne kitap alsam güzel/manalı/faydalı olur?
0
pandispanya
(07.03.15)
neil gaiman - yokyer
0
freebird5406_2
(07.03.15)
Soffienin dünyası
0
isimmisimyok
(07.03.15)
Fantastik bir seyler arıyorsan yerdeniz serisini öneririm, ben cok sevmistim.
0
fraise
(07.03.15)
aa. şimdi sister'cım. robert anthony salvatore var, kendisi adamım olur, onun icewind dale üçlemesi var, al onun ilk kitabını, gerisi gelir.

artık bir kek yaparsın bize.
0
devorgilla the gunslinger
(07.03.15)
15 yaşımda kavgam okumaya çalıştığımdan ne olmaması gerektiğini kesinlikle söyleyebiliyorum. fantastik severse de biri daha demiş:

yerdeniz!

onu da bağenmem derse yine aynı yazarın daha hafif kitapları olabilir. rüyanın öte yakası gibi.
0
ron dennis
(07.03.15)
Mülksüzler, Haşlanmış harikalar diyarı ve dünyanın sonu, Bin dokuz yüz seksen dört, Ütopya(Thomas More). İlk aklıma gelenler bunlar. Yalnız tam bir kitap kurdu ise bu kitapları okumuş olması olası.
0
pop art
(07.03.15)
Fantastik seviyorsa Yerdeniz gerçekten güzel olur, hem de kızmış. Ama devorgilla'ya da katılıyorum. Kara Elf Üçlemesi olabilir Salvatore'un. Margaret Weis & Tracy Hickman'ın Ejderha Mızrağı Destanları da güzel olur. Hatta tam onun yaşındayken okumuştum bu üçlemeyi.
0
aychovsky
(07.03.15)
bir dinozorun anıları. kişiliğine kesinlikle katkısı olur. ben de tam 15 yaşında okumuştum, türk edebiyatını hiç bilmememe rağmen başucu kitabım olmuştu.
0
blackmamba
(07.03.15)
çavdar tarlasında çocuklar.
0
kaufman
(07.03.15)
fantastik kurgu istiyor ise, ejderha mızrağı falan filandan önce dune okuyabilir.

cesur yeni dünya alabilirsin bir de, fantastik kurgu seven onu da sever herhalde.
0
kulkke
(07.03.15)
İskambil kagitlarinin esrari
0
ack3000
(07.03.15)
küçük prens
pal sokağı çocukları
samed behrengi kitapları da olabilir
0
rakicandir
(07.03.15)
sofie'nin dunyasi +1
0
arcexo
(08.03.15)
(17)

kimseye ilgi duymamak, kimseyi çekici bulmamak.

alice practice
son bir kaç yıldır böyle bir durum var. yalnızca film dizi karakterlerine (onda da oyuncunun kendisi değil) ve ya kitap karakterlerine ilgi duyuyorum. şöyle ağız tadıyla hoşlandığım, görünce heyecanlandığım kimse olmuyor. güzel bir kadın değilim ve tipime göre belki de beklentilerim yüksek, bundan m
son bir kaç yıldır böyle bir durum var. yalnızca film dizi karakterlerine (onda da oyuncunun kendisi değil) ve ya kitap karakterlerine ilgi duyuyorum. şöyle ağız tadıyla hoşlandığım, görünce heyecanlandığım kimse olmuyor. güzel bir kadın değilim ve tipime göre belki de beklentilerim yüksek, bundan mı kaynaklanıyor acaba? ama öyle bile olsa, benim için fazla düzgün tipli olan gerçek insanlara yine de ilgi duyardım gibi.
yani 19. yy romantik edebiyatı ve batman seven, beyaz tenli koyu renk saçlı falan diye giden bir listem var. acaba beklentilerim nedeniyle mi, yoksa haikaten 25 yaşından sonra hoşlanma ilgi duyma kayboluyor, elimizde olana razı oluyoruz ondan mı?
0
alice practice
(07.03.15)
İnsanlar eciş bücüş ve kültürsüz. Haksız değilsin.
0
kargn
(07.03.15)
25 ten sonra hoşlanma ilgi duyma kayboluyor mu cidden?

9 ay kaldı o zaman acil birini bulmalıyım
0
indescribable
(07.03.15)
bana da öğretsene her gün birinden hoşlanıyom ya.

bence beklentilerin yüksek. ama beklentilerin ne olursa olsun biri çıkıp karşına kalbini güp güp attırsa ortada beklenti falan kalmaz. o anı bekle.
0
rayde
(07.03.15)
belki lezbiyensindir ama farkında değilsindir :/
0
hailtothethief
(07.03.15)
ben olsam sana bakmazdım mesela, bir de böyle düşün.
0
devorgilla the gunslinger
(07.03.15)
hevesinin kaçmasıyla alakalı bir durum. bir yerden sonra eeeaah diye bir hal geliyor. her ilişki başlar ve biter diye düşünüp başlasan bile 4 kolla sarılıp öyle deli gibi sevemiyorsun. çoğu insanda ilgi duyamamak mevzusunu gördüm bence sana has değil. biraz çağ ile alakalı biraz yaş biraz türkiye falan filan. genel bir konu yani. az buçuk zekiysen akıllıysan zaten aşk meşk işlerini saçma buluyorsun, öyle formalite sevgili yapıp bitince 3 gün üzülüyorsun en fazla falan.
beklentilerini yüksek tutma ama hoşlanacagın biri cıkarsa zaten beklentiler uçar gider.
0
birtutamkarabiber
(07.03.15)
heves kaçmasıyla ilgili olduğunu düşünmüyorum, hayatımda sadece bir kıza dokundum ki ona dokunmayı da pek istememiştim yani, buna rağmen ben de aynı durumdayım. işte romandır dizidir filmdir anca oradaki karakterler ilgimi çekiyor. 20'yim daha. doymuşluk ya da bitmişlik, tükenmişlik falan etken değil bence. şahsen manyak olduğumu düşünüp kenara çekiliyorum, hiç sormadım kendime aa niye hoşlanamıyorum diye.
0
what is love
(07.03.15)
beklenti yüksekliğinden veya kişiliğinin stabilleşmesinden kaynaklanır. artık eskisi kadar esnek (karakter olarak) davranamazsın. karşındaki beklentilerini karşılayan biri de bu esnek davranamama yüzünden uzaklaşabilir.
0
tururo
(07.03.15)
İnsanları mı merak etmiyorsun acaba? Kitaplarda veya dizilerde birilerinin tipini görüyorsun ama ondan öte onların dünyasını yaşıyorsun, tanık oluyorsun ve ondan etkileniyorsun. Tip sadece buji gibi ateşliyor. Ama gerçek hayatta kimsenin dünyasını merak etmiyorsun da dolayısıyla senin için bir kabuk olarak mı kalıyorlar? Beklenti yüksek olunca da kabuk olmaya mahkum oluyorlar sanırım. Belki birilerini tanımaya çalışırsan ten rengi o kadar da fark etmeyebilir.
0
aychovsky
(07.03.15)
malesef o dizilerde gördüğün aksiyonlu ve kuul takılmacaları gerçek hayatta bulamazsın. mankenleri görüp türk kızlarını beğenmeyen erkekler gibi düşün.

heyecanlanma olayının başta olması benim için bi avantaj değil zaten. tanıdıkça, hikayesini öğrendikçe, zaaflarını sevimli buldukça aşık olmak daha güzel geliyor bana. bunun için de ilgi lazım.

hoş değmeyecek insanlar için vakit harcamış da olabilirsin ama illa ki ufkunda değişme olur.
0
seksen9
(07.03.15)
Şöyle ağız tadıyla hoşlanılacak, görünce heyecanlanılacak birileri yok çünkü.

Filmleri kitapları zevkimize göre seçebiliyoruz ama insanlar sürpriz ne çıkar kestirmek güç. keşfetmeye değer birine rastlayana kadar uzaktan izlemeye devam etme niyetindeyim.
0
legolasin son oku
(07.03.15)
29m
ben de ingiliz aksanı ile ingilizce konuşan ya da fransızca konuşan ya da arp çalan kadınlara ilgi duyuyorum ama bunun bendeki toplam etkisi %5. bütün bu söylediklerimi yapmaktan ziyade insanları kalıplara sokmadan tanımaya çalışıyorum.
ben de söylediğin gibi yakışıklı bir adam değilim ama gerçekten çok çok çok güzel bir kadın sadece bu özelliğinden dolayı beni ırgalamıyor büyük oranda.
sanırım anlaşabilmek ve fiziksel çekim ve süprizlerin yarattığı belli bir oran bende başkasına karşı ilgi duymama neden olabiliyor.
0
rakicandir
(08.03.15)
25 yasina kadar bir umut var. o yastan sonra, erkeklerin cogunun kamil kadinlarin cogunun kezban oldugunu anliyorsun. eskiden gozunu ayiramadigin hatun bir bakmissin kilo almis cirkinlesmis. erkek de evden ise isten eve bir adam olmus, tek aktivitesi tv karsisinda oturup mac izlemek olan bir adama donusmus...

siradan bir kadin oldugunu kabul etmen, buyuk bir erdem ki bu seni siradanliktan cikarir. ekside bir yazar kiz vardi zamaninda, tesaduf eseri tanistik konustuk. yasi kucuk oldugu icin ilgilenmedim. neyse ya bu kendini oyle bir sey olarak anlatiyor ki dedim bu liv tyler gibi bir sey elf elf! ben de dinliyorum oyle. bir gun merak ettim, resmini yolla dedim. allahin yarattigina bir sey denmez ama armut tipi vucut, burun da orantisiz..bana kendini o kadar ovmese beklentim o kadar yuksek olmayacak tip olarak. nereden nereye geldik :) konusasim varmis..bu arada anlattigin tipler genelde bigbang theory'deki karakterler gibi. benim arkadas cevrem bir ara oyleydi :D
0
ubi dubium ibi libertas
(08.03.15)
Beğenilmediğin için kendine bir savunma mekanizması kurmuşsun.
0
arnold schwarzeneger
(09.03.15)
aha ben, aynı ben
0
ishak77
(09.03.15)
türkiyede aynı anda 19. yy romantik edebiyatını ve betmeni seven toplamda 250 300 kişi vardır yoktur. liseli kızlar gibi hayaller kurmuşsun :) dünyada öyle dengim, ruh ikizim, aradığım özellikler türünden insanlar yok. herkes ayrı telden çalıyor. olabildiğince yanında mutlu olabildiğin birini bulup eğlenmeye bakmanı tavsiye ederim. bi de yazdıklarından bu konuda deneyimsiz olduğun sonucunu çıkardım. 25 yaş biraz geç, eğer birini bulma düşüncen varsa bence elini çabuk tut. 5 6 sene sonra bugünkünden daha solmuş kırışmış ve abladan teyzeye giden yola yavaştan girmiş olacaksın. yoksa keyfine bak ama belli ki durum seni biraz kıllandırmış, gelmiş buraya sormuşsun.
0
mistreated
(09.03.15)
@arnold belki haklısınız ama, beğenilmediğimi düşünmem için bir sebep yok aslında. pek sosyal ve arkadaş canlısı bir insan olmamama rağmen, yeterli sıklıkta erkekler taraafından, yemeğe ya da kahve içmeye çağrılıyorum, sürekli görüşmek ve bir ilişki kurmak isteyenler de oluyor.

sorun bu insanlarla, zaman geçirdikçe en ufak hayat görüşlerine davranışlarına ilişkin kusurda, ciddi anlamda kendimi yabancılaşmış hissetmem, o kişiye sinir olmam, hatta afedersiniz bu ne kafa sikiyor diye düşünmem. yani biri ciddi ciddi burç muhabbeti, pozitif düşünce kişisel gelişim kitaplarından alıntılar ya da kadının rolü evidir yuvasıdır ya da kendi işiyle parasıyla övünme anlamına gelecek şeyler söylediğinde, birden o kişiyle buluşurken ne kadar, olabilir aslında da çok da fena değil diye düşünmüş olursam olayım, birden soğuyorum. sonra da umursuzluğa düşüyorum, kimseden hoşlanamadığım için.


@mistreated yani özellikle benimle aynı şeyleri sevmesi değil istediğim. ancak futbol izlemek, iddia oynamak, magazin eki okumak, kadınlar şöyle leş kezban dışında, arabası dışında, yüzeysel ve saçma sapan politik görüşü dışında konuşacak bir şeyi, ciddi anlamda ilgi duyduğu spesifik bir şey olsun istiyorum. yani atıyorum benim ilgi alanlarımla alakasız bile olsa, su altı belgesellerine bayılan amatör olarak dalış yapan ve bundan saatlerce hevesle bahsedebilecek biri, gayet ilgimi çeker.
pek tecrübesiz sayılmam aslında, şimdiye kadar pek çok ilişkim oldu ancak hiç biri 6 ayı tamamlamayan hep kısa süreli ilişkilerdi. zira gençliğimde daha şıpsevdiydim, hemen hoşlanırdım, ilişkilerim de daha fizikseldi ama o zaman bile, kolayca ilgimi kaybederdim. şimdi komple ilgi duyamıyorum.
0
🌸alice practice
(09.03.15)
(8)

zirveye katılamayacak mıyım?

iste o bendim
çaylağım,yazar olmama az kaldı,zirve yerini saatini öğrendim ama kapıda bir sorn çıkar mı?(bkz:7 mart 2015 ekşi sözlük izmir buluşması)
çaylağım,yazar olmama az kaldı,zirve yerini saatini öğrendim ama kapıda bir sorn çıkar mı?

(bkz: 7 mart 2015 ekşi sözlük izmir buluşması)
0
iste o bendim
(07.03.15)
hayır çıkmaz.
0
rygard
(07.03.15)
Çok fazla insan geleceğinden nick kontrolü yapılmıyordur herhalde.
0
aychovsky
(07.03.15)
gt katıl yahu, almazlarsa benim nicki söylersin.
0
yatagants
(07.03.15)
farkedilirsen büyük tatsızlık çıkar.
0
air
(07.03.15)
ay götüm, nato zirvesi sanki. gitmek istiyorsan git kimse niye geldin demez. millet arkadaşıyla falan gidiyor zirveye. sözlük herkese açık bir yer zaten, yazarlar kendi aralarında krem şantili partiler düzenlemiyor. yazar olmayanın da anlayabileceği şeyler konuşuluyor. amaç o zaten, sözlük dışı bir şey yapmış olmak.

ayrıca 4-5 yıldır yazarım insanlar zirvelere niye gidiyor hiç anlayamadım. ben tanışmak istediğim kişilerle tek ya da ikili üçerli tanışıyorum. 100 kişinin bira içip hohoho diye güldüğü ortamda nasıl eğleniyosunuz yav çok acayip.
0
what is love
(07.03.15)
Sözlük amele kaynıyor.
0
kargn
(07.03.15)
hatunsan kalabalık seni hemen bağrına basar.
0
bass solo take one
(07.03.15)
@bass solo take one +1 basarlar
0
Tears of Devil
(08.03.15)
(3)

cogul eki yazimi- iştirakler

sckxyss
Sanirim son hecedeki unluye bakiliyor cogul eki getirirken: a, ı, o, u ise -lar aliyor, digerleri is -ler.Peki iştirak kelimesi neden iştirakler haline geliyor iştiraklar olmasi gerekirken?Bunun gibi baska kelimeler var midir akliniza gelen?
Sanirim son hecedeki unluye bakiliyor cogul eki getirirken: a, ı, o, u ise -lar aliyor, digerleri is -ler.
Peki iştirak kelimesi neden iştirakler haline geliyor iştiraklar olmasi gerekirken?

Bunun gibi baska kelimeler var midir akliniza gelen?
0
sckxyss
(07.03.15)
a'daki inceltme sesi yüzünden olabilir. Kelimenin aslı iştirâk olabilir. Ama o zaman rüzgâr neden -ler olmuyor diye sorarsın haklı olarak. Ben de iştirak "Yabancı dilden geldiğinden olabilir" diyerek kıvırmaya çalışırım. Başka kelimeler de var, onlar da Arap veya Fars kökenli. Editleyeceğim.

Edit: Kelimenin aslı iştirak imiş TDK'ya göre. Çoğul olduğunda inceltiyoruz ama o a'yı. Çok fena atmışım. Araştırıyorum.

Edit2:Atmamışım, iştirâk'miş aslında.
tr.wiktionary.org:T%C3%BCrk%C3%A7edeki_Arap%C3%A7a_k%C3%B6kenli_s%C3%B6zc%C3%BCkler_i%C3%A7in_TDK_taraf%C4%B1ndan_%C3%B6nerilen_kar%C5%9F%C4%B1l%C4%B1klar

Edit3: "intihal" kelimesi de aynı. intihaller. misal kelimesinin çoğulu Arapça emsal ama biz misaller diyebiliyoruz. "usûl" var ne idüğü belirsiz. Hepsi şapkalılardan. Bu şapkadan bir şey çıkacak. Belki bazılarını Türkçeleştirebildik ama bazılarını Türkçeleştiremedik, öyle kaldı.
0
aychovsky
(07.03.15)
onu ben de dusindum de dedigin gibi incelmeye ragmen -lar aliyor kelimeler.
Hem ruzgar da fars kokenli degil mi zaten?
0
🌸sckxyss
(07.03.15)
yalnız düşündüm de cidden çok örneği varmış.
kemal, cemal gibi özel adlar da -ler alıyor. ortak noktası şapka hepsinin.
peki türkçe kökenli ve kalın ünlüyle bitip -ler alan var mıdır acaba?
0
🌸sckxyss
(07.03.15)
(5)

etiketi çıkarılmamış ayakkabılar

indescribable
Genelde topuklu ayakkabı giyenler bu ihmale çok çabuk düşüyorlar. Ben her gördüğümde sinir oluyorum. Dost başa düşman ayağa kafasında olanlar lütfen yazmasınlar.Siz ne düşünüyorsunuz? İtici değil mi? Ayakkabı tabanında beyaz kare ya da dikdörtgen kağıt.
Genelde topuklu ayakkabı giyenler bu ihmale çok çabuk düşüyorlar.
Ben her gördüğümde sinir oluyorum.


Dost başa düşman ayağa kafasında olanlar lütfen yazmasınlar.

Siz ne düşünüyorsunuz? İtici değil mi? Ayakkabı tabanında beyaz kare ya da dikdörtgen kağıt.
0
indescribable
(07.03.15)
tabandaki etiket minik olduğu için fark etmeyip unutuyorlar bence.
0
neferkitty
(07.03.15)
Çok sık ayakkabı aldıkları için çıkarmayı unutuyorlardir. Ozensiz geliyorlar bana da.
0
mandalina kokusu
(07.03.15)
Ayakkabi firmalari yapistirmasin artik sunlari nefret ediyorum
0
pinkpeony
(07.03.15)
Itici demeyeyim de başkasında gördüğüm zaman tutup çıkarasım geliyor.
0
pike
(07.03.15)
Hiç aklıma bile gelmiyor ayakkabının altında beyaz bir etiket olduğu. Unutup gidiyorum. Altta kalıyor, hiç görmüyorum da. Şu ana kadar ne kendi ayağımın altındakine ne milletin ayağındakilere dikkat ettim, altını nasıl görüyorsunuz ki? Aldıktan sonra hiç düşünmedim bile. Çok ayakkabı almıyorum. Kış için üç çiftim var, son 7 yılda alınmış. Yaz için de 5-6 çift, bir tanesi 10 yıllık. Belki de yeni ayakkabının heyecanından kağıdı mağıdı düşünemiyor olabilirim. Görsem çıkarırım ama görmüyorum.
0
aychovsky
(07.03.15)
(3)

Mayıs sonu bodrum nasıl olur ?

murty
Mayıs ayının sonuna tatile gitmeyi düşünüyoruz. Geçen sene ağustos'ta gittiğimiz ve çok beğendiğimiz bir otel var. Acaba mayıs sonunda bodrum nasıl olur ? Havası denizi ve otellerin tam açılma dönemine mi denk geliriz ne diyorsunuz ?
Mayıs ayının sonuna tatile gitmeyi düşünüyoruz. Geçen sene ağustos'ta gittiğimiz ve çok beğendiğimiz bir otel var. Acaba mayıs sonunda bodrum nasıl olur ? Havası denizi ve otellerin tam açılma dönemine mi denk geliriz ne diyorsunuz ?
0
murty
(06.03.15)
Geçen sene Haziran başı Bodrum'a yakın bir yerdeydim. İki gün çok yağmur yağdı. O günler sınırlı sayıdaki tatili iyice sınırlandırıyor ama birkaç gün dışında gayet güzeldi. Oteller kalabalık değil henüz o zamanlar. Yeni yeni ortalık canlanıyor.
0
aychovsky
(06.03.15)
denizi buz gibi olur
0
sta
(07.03.15)
Denize girmek yurek ister ama ortam sahane olur barlar acik, insan az oldugundan
0
bradshaw
(07.03.15)
(7)

Duyuruya sözlük üzerinden erişmekte sıkıntı mı var?

gone with the sin
yazar olarak giriş yapamıyorum bir iki saattir
yazar olarak giriş yapamıyorum bir iki saattir
0
gone with the sin
(06.03.15)
evet, ipadden giris yapamiyorum fakat android telefondan girebiliyorum, ilginc.
0
tolga asp
(06.03.15)
Bi ara sıkıntı vardı ama hala devam ediyor sanırım.
La bütün yazarlara birer tane ayrıca duyuru hesabı dağıttılar da benim mi haberim yok nedir.
0
sehpa fx350
(06.03.15)
Bütün sabah girememiştim. Tarayıcı değiştirince girdi. Firefox'tan açamadım, Chrome açtı.
0
aychovsky
(06.03.15)
telefondan girememiştim, bilgisayardan girdim. sub-etha'da sıkıntı var, evet.
0
devilred
(06.03.15)
giremiyorum...
0
late viper
(06.03.15)
aynen. sıkıntılı. bnde firefoxtan giremedim. explorerdan anca...
0
all girls dream
(06.03.15)
ben de ie'den girebildim şimdi. chrome açmıyordu.
0
bacardicola
(06.03.15)
(16)

bir insan ingilizlerin aksanini nasil sevebilir?

mayeskuel
ozellikle bizimkilere has bir durum heralde. tanidigim cogu insan ingiliz aksani cok super, cok tatli vs..diyorlar.bence rezil otesi.https://www.youtube.com/watch?v=EFo2-8wF4M0
ozellikle bizimkilere has bir durum heralde. tanidigim cogu insan ingiliz aksani cok super, cok tatli vs..diyorlar.

bence rezil otesi.

www.youtube.com
0
mayeskuel
(06.03.15)
ben orgazm oluyorum. aksanı taklit yeteneğim de iyidir.
0
dieselsingle2
(06.03.15)
bu kadar dallama bir aksan olamaz. kodumun kırmızı urbalıları.
0
kargn
(06.03.15)
bence de bazıları güzel olabiliyor. :)) herkese göre değişir. bir fransız aksanı olmasa da . ama bence kullananların cool'luğuyla da alakalı. genelde güzei/yakışıklı film yıldızlarının kullanması sanki dil süpermiş izlenimi yaratıyor.
0
curuk zeytin
(06.03.15)
bu arada teknik olarak dilin sahibi olduklarından, onlar hariç herkes o dili aksanlı konuşuyor. ben mi yanlış biliyorum?
0
kargn
(06.03.15)
bizim millete has değil, seveni çok. bence de çok güzel ama sonrada yapmaya çalışılınca çok kötü oluyor sadece orijinali güzel.
0
kuzey li
(06.03.15)
Bize özel değil, İngiliz aksanına bayılan Amerikalılar da var mesela...

ama evet çok fazla aksan var, ben Londra ve çevresinde yaşayanların aksanını beğeniyorum, kuzeye gittikçe farklılaşıyor çünkü.
0
Beilschmidt
(06.03.15)
hayvan gibi yapabilmeyi istediğim aksandır nasıl yapacağımı bilen varsa bi aydınlatsın bu vesileyle pls.
0
Sskywalkeremre
(06.03.15)
niye sevmesin ki? bir insan zeytinyağlı enginarı nasıl sever veya bir insan kemerli burunlulardan nasıl hoşlanır gibi bir soru seninki. seviyoruz o tınısı hoşumuza gidiyor=) renkler ve zevkler meselesi.
0
argent dawn
(06.03.15)
sadece şu sahne için bile sevilir, hatta bi kere öyle konuşsam sonra ölsem denilir.

cdn.hellogiggles.com
0
kafkef
(06.03.15)
vod oo yu tooğkin öboot? şahane aksan <3
0
damdanakan
(06.03.15)
kargn aslinda haklisin ama ingilizce butun dunyada konusulan bir dil oldugu icin sahiplerinin konusma sekli de ayriyeten aksan olarak belirtilmis.

sskywalkemre
bosuna ugrasma hicbir zaman yapamazsin. 3 yil ingilterede yasayan adam da yaptigini iddia ediyor ama alakasi yok. orada dogup buyumen gerek. kisaca native olman gerek.

soruna cevap gelirse ben amerikan aksanin daha cok seviyorum anlasilmasi daha kolay oldugu icin. bize daha yakin bence.
0
baldur2
(06.03.15)
İngiliz aksanının 15 küsur olduğunu bilmiyordum, bana 3-5 farklı aksan varmış da yeterli imiş gibi geliyordu.

Zamanında "İngilzi şarkıcılar şarkı söylerken neden ağızlarından İngiliz aksanı çıkmıyor, Amerikan aksanına yakın oluyor" diye bir soru vardı, araştırmıştım azıcık. Şu çıkmıştı, aslında 200-250 yıl önceki İngiltere'nin aksanına Amerikalılar daha yakınmış. Normalde r'leri söylüyorlarmış. Daha sonra bir şekilde zengin kesim Avrupa ile ticaret yapa yapa r'leri yutmaya başlamış. Sonra bakmışlar ki zengin kesim öyle konuşuyor, kalan kesim de ayrımcılığı kapatmak için öyle konuşmaya başlamış. Bizdeki cadde ağzının topluma yayılışı gibi. Korkuyorum biz de yakında c'leri, ç'leri, ş'leri söyleyemezsek diye.

Gerçi bunun Avusturalyalısı, Yeni bilmemnerelisi, Creole'si var. Hepsi ayrı dert. Ama bence sevip sevmeme, kulak tırmalama işi tamamen kulak alışkanlığı. Ağırlıklı Amerikan yapımı dizi,film,vb. izlemekten olabilir. Sürekli İngiliz dizisi izlesem kulağım ona alışır, "Amerikalılar dili katlettiler" derim. İspanyolcayı ilk bir Güney Amerikalıdan duydum canlı, sonra İspanyollardan duydum. İlk duyduğumda "Bu ne ya, peltek peltek, tükürüyorlar resmen" dedim. Ona kulağım alışınca bu sefer Latin İspanyolcası yılan yutmuş gibi gelmeye başladı.
0
aychovsky
(06.03.15)
Ben de sevmem ama Coupling'te Jeff Murdock'un Welsh aksanını, Susan'ın her "apparently" deyişini ve Steve'in delirdiği anlarda attığı nutuklarda gizli o öfkeli aksanını sevmişimdir. Ya da düzelteyim, ben belli ki Coupling'i seviyorum, aksanla alakası yok. Bu duyuru vesile oldu da anlatmış oldum.
0
cok sey hakkinda az sey bilen adam
(06.03.15)
ben de şöyle sormak istiyorum bir insan ingilizlerin aksanını nasıl sevmez? bunu sevmez de neyi sever? "amerikanca"yı mı?

yakışıklı ve güzel olmak zorunda değil, yaşlı teyze ve amcalarınkine de bayılıyorum ben, hele ki bbc yapımı dönem dizilerine bitiyorum.
0
grace margaret mulligan
(06.03.15)
busuta
(06.03.15)
(16)

Kadınların biber gazı taşıması

franz kafka
...yasakmış, biliyor muydunuz? AVM'ye girerken alıyorlarmış. Ne gibi bir tehdit olabilir (kutusunu, kafaya hızla fırlatıp kafatasını kırmak ve öldürmek haricinde soruyorum)
...yasakmış, biliyor muydunuz?

AVM'ye girerken alıyorlarmış. Ne gibi bir tehdit olabilir (kutusunu, kafaya hızla fırlatıp kafatasını kırmak ve öldürmek haricinde soruyorum)
0
franz kafka
(06.03.15)
kullanim amaci sadece tedbir degil saldiri da olabilir.
0
mayeskuel
(06.03.15)
kapalı alanda sıkılırsa yarım tüp bi avm yi dağıtmaz ama içerideki herkesi etkiler. Çok yoğun ve kuvvetli birşey
0
erty_ksk
(06.03.15)
biber gazını, kutusunu kafaya hızla fırlatıp kafatasını kırmak ve öldürmek maçlı kullanıyorsanız çok yanlış kullanıyorsunuz zaten.

biber gazı da bir çeşit silah sonuçta. taşımanın ve kullanmanın yasak olması, bundan dolayı avm'de alınması kadar normal bir şey yok. siz taşımayı bırakmayın ama. cebinize vs. koyup öyle geçin. metal değil sonuçta ötmez.
0
nawar
(06.03.15)
aslında yasak ama kimsenin doğru düzgün aradığı yok zaten. annem her zaman çantasında ufak bir çakı taşır daha güvenlik fark edemedi. bende yıllardır biber gazı taşırım kimse çantanda biner gazı ver onu bana demedi.
0
kuzey li
(06.03.15)
oğlum ben ninja yıldızı, çakı vs ne varsa giriyorum avmlere. siz hangi avm lere giriyosunuz?
0
safepassage
(06.03.15)
en az on yıldır avmlerde girişte görmeniz mi nato marka biber gazlarını yakaladıklarını alıyolar geri vermek üzere. hep özgecandan sonra oldu bunlar
0
elimde olsa saklamaz mıydım seni kaburgalarım
(06.03.15)
benim kadınlara tavsiyem taşımaya devam etsinler bu biber gazlarını. ülkenin çivisi çıktı zaten. bari tedbir amaçlı yanlarında bulundursunlar. gerektiğinde de kullanmaktan çekinmesinler. avm girişte alsa bile çıkışta geri vermek zorunda. avm'nin el koymak gibi bir yetkisi olduğunu sanmıyorum. taşıyın. bir erkek olarak söylüyorum bunu.
adamlar belinde silahla, bıçakla üniversiteye giriyor. metroya biniyor. adliye önünde kadınları vuruyor. sen kadın olarak biber gazı taşımakta haklısın benim nazarımda.
0
maxhoper
(06.03.15)
Avm ler çıkışta geri veriyorlar , çok basıma geldi girdiğiniz kapıdan çıkmanız gerekiyor ki verdiğiniz kişiden alabilesiniz
0
lilidance
(06.03.15)
avm girişinde sözde delici kesici maddeleri alıyorlar ama içeride koçtaş, tekzen gibi yapı marketlerde bıçaktan testereye herşey satılıyor.
0
corneillus
(06.03.15)
biber gazı silah sınıfına gırdıgı ıcın o sekilde degerlendırılıyor.
0
bryan fury
(06.03.15)
Evet. Hatta biber gazı ile yakalanırsam işimden oluyorum, kamu sektöründeyim.

İki ay oluyor, kapkaça uğramıştım. komiser "Benim kızım olsan, yanında taşı, sık ve kimseye bir şey söyleme derdim ama kapkaççı seni şikayet eder de bulursak başın belaya girer" dedi.
0
aychovsky
(06.03.15)
@aychovsky o komiser yanlış bilgilendirmiş sizi. kapkaça uğradığınızda biber gazı kullanırsanız nefsi müdafa şartları doğar.
Yasal Savunma (TCK 25/1)
Bir kimsenin, kendisinin veya bir başkasının herhangi bir hakkına (can, mal, ırz) yönelen bir saldırıyı ortadan kaldırmak amacıyla, saldırıyı def etmek amacıyla, saldırı ile orantılı biçimde, saldırı sürerken, saldırıya verdiği karşılıktır.

Yasal tanımdan yola çıkarak meşru müdafaa hakkının koşullarını inceleyelim:

Bir saldırı olacak.
Bu saldırı devam ediyor olacak (devam eden veya tekrarı muhakkak olan)
Orantılı karşılık verilecek.
Saldırı, insandan kaynaklanıyor olacak (fail insan olacak)
Failin akıl hastası, küçük yaşta birisi olmasının önemi yoktur.
Fail belirli olacak.
Saldırı başka bir şekilde bertaraf edilemeyecek. (saldırıya uğrayana kaçma yükümlüğüğü yüklenemez)
Tehlike muhakkak olacak (savunma yapılmazsa, muhakkak bir ölüm/yaralanma/ ırza tecavüz tehlikesi olacak)
Kişi, kendi hareketiyle saldırıya sebebiyet vermişse dahi meşru müdafaa hakkına sahiptir.
Meşru müdafaaya karşı meşru müdafaa olmaz. (Meşru müdafaada bulunan kişinin hareketi zaten hukuka uygun olduğu için, bu harekete karşılık verilmesi amacıyla meşru müdafaaya gidilemez.)
Saldırının üçüncü kişiye yönelmesi de herhangi bir kişiye meşru müdafaa hakkı verir.
Örnek: Bir kadına cinsel saldırıda bulunulması durumunda, failde silah yoksa, buna karşın kadında biber gazı ve tabanca varsa kadının faili etkisiz hale getirmek amacıyla faile biber gazını sıkması gerekir. Tabanca ile faili etkisiz hale getirirse meşru müadafaada sınırı aşmış ve ölçüsüz davranmış olur.
0
corneillus
(06.03.15)
@corneillus Adamla boğuştuğumda tekme atmıştım, çanta savurmuştum. Onları ifadeye almadılar. "Bunlar suç. Zaten mağdur olmuşsunuz, daha da mağdur etmeyelim sizi" diyerek ifadeye o kısmı eklemediler. "Ama nefs-i müdafaa" dedim, "Yok, ondan sayılmıyor" dediler ki kapkaç artık gasp sınıfında olmasına rağmen. Ama onlar yanlış biliyorlardır belki.
0
aychovsky
(06.03.15)
@aychovsky yanlış biliyorlar. geçmiş olsun bu arada.
0
corneillus
(06.03.15)
birçok kadın mesaj yoluyla biber gazı satanlarla iletişime geçip biber gazı aldılar; kargo adresi de verdiler. Bunun karşılığında biber gazı, kullanım talimatı ve ufak hediyeler kendilerine kargo edildi.
0
hebanon
(06.03.15)
Yeni kullanmaya başladım, pek çok avm girişinde sorunsuz geçtim İstanbul'da. Daha doğrusu şimdiye kadar hiç durduran olmadı. (Anadolu yakası)
0
gergedan
(27.08.19)
(40)

"ne biçim anne :)"

old possum
Selam ahali.Sinirden gülüyorum inanın:) 2010 senesinde babam vefat etti.Son dönemlerinde epeyce hastaydı, demans olmuştu. Rahmetli ardında bir kaç gayrımenkul bıraktı.Annem, babam yaşarken üzerine dairelerin ve dükkanların tümünü geçirmiş. Hepsi de babamın babasından kalmıştı. Ben bunu babam vefat e
Selam ahali.


Sinirden gülüyorum inanın:) 2010 senesinde babam vefat etti.Son dönemlerinde epeyce hastaydı, demans olmuştu. Rahmetli ardında bir kaç gayrımenkul bıraktı.

Annem, babam yaşarken üzerine dairelerin ve dükkanların tümünü geçirmiş. Hepsi de babamın babasından kalmıştı. Ben bunu babam vefat ettikten aylar sonra öğrendim. Helali hoş olsun, tek çocuğum zaten, napalım vardır bir bildiği annemin dedim. O dönemde karı koca kazancımız iyiydi. Eşim boşver annene hiç bir şey deme, üzme kadıncağızı, zaten eşini kaybetti sakın mal, mülk sorgulama dedi.

Herneyse, bu yıla kadar bi sıkıntımız yoktu fakat, benim işlerim bozuldu ve şu an evden çalışıyorum. E gelirim de düştü haliyle. Çocuklar özel okulda. Epeyce sıkıştık yani.

Ben de annemi ardım, anne en azından dükkan kiralarından biraz yardım edebilir misin ben işlerimi yoluna koyana kadar. Bu ay çocukların okul taksidinden 400 tl. açığım var dedim. "Ben bu ay çok vergi ödedim, ben de de yok dedi". E ne zaman verebilirsin o zaman dedim. Kocan ödesin, utanmıyor mu seni dilendirmeye dedi. O an çok sinirlendim, ne dilenciliği anne, sen bütün malları üstüne yaptırmadın mı? Bu güne dek beş kuruş paramı istedik senden dedim. E babana ben baktım tabiki de malları bana kalacak dedi. ( bu arada ben evlat olarak üzerime düşeni yaptım, çocuklarım çok küçüktü ama eşim her gün hastaneye gidip babamla ilgilendi)

Sinirlenip, ben dilenci değilim, Sen hırsızsın dedim. Kapattı suratma telefonu. Kalp yetmezliği de var. Çok mu ağır konuştum sizce :(
0
old possum
(05.03.15)
hastalığı varsa çok üstüne gitmemek lazım ama sonuna kadar haklı olduğun kesin :(
0
freya
(05.03.15)
annen ayıp etmiş. hayırsız bir evlat değilse insan nasıl böyle çocuğuna mal mülk para muhabbeti yapabiliyor aklım almıyor.
0
danica maupoissant
(05.03.15)
ben te buradan sinir oldum, iyi etmişsin bırak kalbi varsa var her insan ölecek zaten biraz erken ölür en kötü ihtimal.
0
benim adim kerim hepinizi severim
(05.03.15)
bu yaştan sonra ne yapacakmış mülkü? tek çocuğuna bırakacak elbet. 400 tl için bankadan borç dileneceğine anana gideceksin tabii. sinirlendim bak şimdi.
dilenciliğe hırsızlık ile karşılık vermek iyi ama aranız bozulur artık, uzun süre dargın kalırsınız. onun da işine gelir.
0
kargn
(05.03.15)
az bile demissin. yas yada yasanan travmalar bir insanin kotu olmasina mazaret olamaz. ayni seyi sokakta biri yapsa daha beter seyler isitirdi.
0
mayeskuel
(05.03.15)
Bence hiç de ağır konuşmamışsınız :/ ben sinirlendim burda.
0
mutlusismankedi2015
(05.03.15)
Nedense bu konuda çok acımasız. Anlamıyorum, etrafında görüyormuş, damatlar para yiyormuş. Arkadaşlarının hayırsız evlatları varmış da, bilmemneymiş. Arakadaşları çocuklarına para yedirmiş, bak şimdi kirada oturuyorlarmış vıd vıdı. Hep böyle şeylerden bahsediyo.
0
🌸old possum
(05.03.15)
ya bence kendi çocuğundan bile para sakınma durumu gerçekten psikopatolojik bir durum yani normal olduğunu düşünmüyorum.
babaannem de böyleydi parasını saklardı saklardı harcamazdı mesela ama sonunda ölümlü dünya tabi o da hakkı rahmetine kavuştu.
yani burada kendinizi değersiz hissetmeyin sizinle alakası yok ama maalesef annenizde nedenini bilmediğimiz bir sebep yüzünden böyle patolojik bir cimrilik meydana gelmiş.
çevremde bu tarz örneğine çok rastlıyorum özellikle kocası öldükten sonra böyle bir karakter kazanmış olabilir.
babannem de dedem öldükten sonra böyle olmuştu.
belki psikolog arkadaşlar daha detaylı bilgi verir.
ancak birkaç hafta sonra vidana gelip sizi aayacaktır, genelde öyle oluyor çünkü.

edit: bir de ilgisiz ve yalnız kalmış olabilir mi?
0
neferkitty
(05.03.15)
eşinizle evliliğinizi onaylamıyormuydu acaba . zira damada mal, mülk bırakmak istemiyor olabilir.
0
emreozb
(05.03.15)
Yok canım. Neden ağır olsun da, eşine bir kini falan mı var? Durumu varsa anne-çocuk arası 400 TL'nin lafı olmaz.
0
aychovsky
(05.03.15)
ben sizi sevmiştim çok çift olarak, ayıp etmiş anneniz çok, insan bazen sorguluyor "lan bunları söyleyen kişi benim annnem, nasıl?!" diye.

gönlü alınacak kişi o değil.
0
devorgilla the gunslinger
(05.03.15)
anneden anneye değişiyor demek ki, okulu uzattığım zaman kendi maaş kartını bana vermişti annem.

ben bi' şükür namazı kılıp geleyim.
0
mesglsn sanirm bn yatiyrm
(05.03.15)
Sen hiçbir sey dememissin ki. Ne agiri. daha sayilabilecek bir suru laf var. eger annenin durumu varken 400 tl icin laf edecekse nerde kaldi o annelik? Gidip baskalarindan mi iste yani. Ki eşin de bugune kadar anne parasi yiyelim dememis bi insansa annenin kendi kendine para yiyen damat tribine girmesi ise kendi dusuncesizligi.

Yaslilarda gorulen evlat paralari yer ben sokaklara duserim bakanim olmaz korkusu sarmis bence. Ozellikle de baban vefat edince.
0
rayde
(05.03.15)
Eşimi pek onaylamadı evet, onun arkadaşlarından birinin oğluyla evlenmem için çok baskı yapmıştı. Aylarca çocuk namazında niyazında, belki seni de imana getirir. Durumu çok iyi , aman şöyle böyle diye. Bir de etrafındaki arkadaşlarıyla toplanıp tüm gün gelinlerini damatlarını çekiştiriyorlar. Off. Çok etkileniyor işte insanlardan.
0
🌸old possum
(05.03.15)
rayde demek istediğimi sanırım daha güzel ifade etmiş:

''Yaslilarda gorulen evlat paralari yer ben sokaklara duserim bakanim olmaz korkusu sarmis bence. Ozellikle de baban vefat edince.''

+1

böyle bir korku oluşuyor genelde, o yüzden acaba ilgisiz ve yalnız kaldı mı diye sormuştum aslında.

parasal çıkar için demiyorum ama iletişiminizi biraz daha güçlü tutun bence ölümlü dünya sonuçta.
0
neferkitty
(05.03.15)
Benim anneannem ben ölürüm sana birsey kalmaz diye simdiden uzerime birseyler yapma pesinde,bundan yola cikarak ananeme hak veriyorum
0
pinman
(05.03.15)
Cimrilikten kırılıyor. kendi de harcamıyor ki.

Şimdi eşimle de konuştum da. Sen haklısın ama karşılık vermeseydin keşke dedi. Olay biraz soğusun da, özür dilerim. Napalım, bir şey olur diye korkuyorum.
0
🌸old possum
(05.03.15)
aynen "ne biçim anne" konusunda haklısın.. yıllarca işin düşmesin 400 liranın lafını et. kendi annem babam böyle yapsa ne yaparım bilmiyorum. pederden para istediğim zaman hiç bir zaman böyle yapmadı ara ara kredi kartım açık veriyor sağ olsun yetişiyor... çocuk beş yaşında toplasan 5 tane kılık kıyafet almadım. babam annem karşıladı...

işin başka boyutu acaba kadını ihmal mi ettiniz biraz. kırgın olabilir size.
0
dokuzonbeş
(05.03.15)
Ben yemek yiyeceğim arkadaşlar. Sinirden kaşıntı bastı yeminle. Tikler akşama gelir.
0
🌸old possum
(05.03.15)
kendisine kim bakacakmış acaba?
0
kayranin kedisi
(05.03.15)
''kendi de harcamıyor'' olması işte normal olmadığının kanıtı.

bencillikten değil aslında anneninki bence bir gün ziyaretine gidip bir konuş, derdi var mı bir dinle hatta psikologa gitmeyi teklif et, bunun kötü bir şey olmadığını ve onu desteklediğini hissettir.

belki gerçekten psikolojisi bozulmuştur , normal şartlarda anne çocuğuna böyle yapmaz diye tahmin ediyorum çünkü.

o da yalnız kalmış, siz de zor durumda kalmışsınız ikiniz için de üzüldüm.
0
neferkitty
(05.03.15)
yalnız @old possum özür dileyip "anacım gel psikoloğa gidelim" dese o kadın bir daha yüzüne bakmaz
bunlar bana deli raporu aldırıp malı mülkü üstlerine yapacaklar korkusuyla değil doktora gitmek evden bile çıkmaz, iyice uzaklaşır.
0
azizakin
(05.03.15)
Aynı durum bizim bir tanıdığımızda da var. Tüm kirayı sevgilisine yedirdiği için çocuklarına zırnık faydası yok. Çocuklar sevgiliden bihaber
0
lcha
(05.03.15)
Derhal iyi bir avukatla görüşüp mirasın size düşen kısmını bir iki yıllık bir süreçte kuruşu kuruşuna tahsil edebilirsiniz.
(Hatta annenizde kaldığı süreiçin kira bedelleri dahil olur muhtemelen)

Avukat konusunda isterseniz yardımcı da olurum.
0
mhm
(05.03.15)
siz haklısınız ama yine de annedir, alttan almak lazım. Bi özür dilemek iyi olacaktır diye düşünüyorum
0
dunyanin dans eden sarki soleyen pisligi
(05.03.15)
Özür mözür dileme ya, o ne. Ağır konuşacağım ama annem böyle yapsa yüzüne bakmam, ölsün de o zırnık vermediği miras bana kalsın derim. Üvey evlada bile böyle muamele yapılmaz.
0
yirmisantim
(05.03.15)
ahhhh ulu gökler aşkıa bayan old posum anneden neler duyulur neler.şu fani hayatta annemi hiç sevmedim. özür dilemeyiniz. para vermek zorunda değil diyen şahşa başına gelsin diliyorum.
0
elimde olsa saklamaz mıydım seni kaburgalarım
(05.03.15)
"hayırsız evlat" bile olsan babanın varlıklarından yarısının üstünde senin söz hakkın var. annenin yaptığı apaçık hırsızlık ve ben de çok vergi ödedim (malım mülküm o kadar bol yani) demesi de yüzsüzlük. az bile demişsin
0
dinsiz adam
(05.03.15)
annen çok acaipmiş,evet, aslında durum acıklı ama sonuçta annen
belki psikoloji yerinde değil, belki huyu bu hiç bilemedim...400 liranın bir anne-kıza bu diyoloğu yaşatmasına inan çok üzüldüm, geçmiş olsun gerçekten.
yine de evlatsın, ağır konuştun veya konuşmadın, olan olmuş, anne-kız ilişkisi yeri gelince ağır konuşmayı da kaldırır. annenden geçemezsin -herhalde- umarım bir ortamını yaparsın anne çok kırıldım ama senin yaptığın da az şey değil, yine de özür dilerim de, bence. anneni çözemediğim için tavrı ne olur bilemiyorum ama sen bunu demezsen -bence- içine dert olacak.
0
niye ama
(05.03.15)
ağırlığı hafifliği bir yana da, bu dairelerin ve dükkanların tümünün üzerine geçirilme durumu biraz saçma. babanızın rızasının olup olmadığı ve sizin bundan haberdar olmanız önemli tabi de, bundan ziyade babanızın durumundan faydalandığına dair bir dava açabilirsiniz, ki bence açın. aranızın bozulmasından sebep anneniz bir vasiyetle tüm mal variyetinizi sağa sola çarçur edebilir. yeniden evlenebilir vesaire. biraz acımasız gibi görünse de ölüm hak miras helal derler. hakkınızı savunun. normal şartlar altında kardeşiniz yoksa tüm varlığın yarısı sizin yarısı annenizindir babanın vefatından sonra. dediğim gibi ilerde sıkıntı yaşamamak adına şimdiden önleminizi almanızı tavsiye ederim.
0
hailtothethief
(05.03.15)
Annenden özür dile. Ne olursa olsun hırsız denmez. Şurada ne kadar zamanı var ki, pişman olursun bir şey olursa.

Siz idare edin, nasıl olsa sana kalacak sonunda.
0
[silinmiş]
(05.03.15)
hayır ağır falan konuşmamışsınız ve sonuna kadar haklısınız tüm söylemlerinizde. bence özür dilemesi gereken siz değilsiniz her ne kadar karşınızdaki anneniz dahi olsa.
0
theworldismine
(05.03.15)
Bence annen hakli. En nihayetinde su an mal mulk onun uzerinde ve bla bla bla. Saka lan saka. Tabi ki de haklisin az bile demissin. Torunlarini gostermem diye tehtid et sen de onu.
0
aeroflot
(05.03.15)
Evet aslında olayın özündeki sebep "kız çocuk" olmam. Yüzüme diyor zaten, ben hep oğlum olsun istedim, subay olsun istedim diye :) Ama ola ola bir tek kızı oldu, o da vicdanı redçi zaten :) Her ne kadar tek çocuk olsam da, damat paraları yiyecek, bana kefen parası bile kalmayacak sendromu yaşıyor.

Halbuki alakası yok, çalışarak evimizi, arabamız aldık. Kimseye muhtaç değiliz. Borcumuz harcımız yok. Niye bu kadar kaygılanıyor anlamıyorum. O zamanında istemediği damadı, bunlar aslında söylenmez ama babam hastanedeyken etek tıraşını, sakal tıraşını yaptı. Günlerce hastanede idi. Evet ben çocuk bakıyordum her gün gidemedim. Amcam bile şaşırdı eşimin ilgisine, desteğine. Herkes söyler çok iyi damadın var diye.

Teyzemle konuştum da telefonda, boşver kızm sen alttan al sonuna kadar haklısın ama yapacak bir şey yok bu böyle dedi :)
0
🌸old possum
(05.03.15)
anneni hatalı buldum. bir anne için çocuğu ve torunları hayattaki en önemli varlığıdır. ayrıca daha eşi hayattayken malları üstüne alması çok kötü. tabi ki sen yine de özür dile. biz çocuklar annelerimizin, babalarımızın hatalarını görmemeye çalışmak zorundayız. çünkü yaşlandıkça insanlar çocuk gibi davranıyorlar. bir de yoklukları en acı verecek 2 kişidir bu kişiler.
0
rock n roll
(05.03.15)
belirli bir yaştan sonra insanlar paraya,mala mülke daha bir düşkün oluyor sanırım.
normal değil ama yaşlılığın getirdiği şeyler,olabiliyor.

anne sonucta,idare etmekten başka şansınız yok.

yalnız anlamadığım sey,avukat arkadaşlar daha iyi bilirler ama,babanızın vefatından sonra miras için varislerden biri de sizsiniz,sizin onayınız ya da imzanız olmadan anneniz nasıl üstüne aldı her şeyi?
eşimin babasının vefatından sonra tapuların annesinin üzerine geçirilmesi için formlar vs imzalandı örneğin.sizin haberiniz olmadan nasıl işlem yapıldı bilemedim.
0
demoniclewinsky
(05.03.15)
@demoniclewinsky, babam hayatta iken yapmış bu devir işlerini yani babamın rızası varmış ama babam zaten demans hastası idi. Akli melekeleri yerinde değildi yani. Eminim ki aklı başında olsaydı, hanım dur hele yapalım ama en azından bir tane de kıza kalsın derdi.
0
🌸old possum
(05.03.15)
çok paragöz bir anne bence anneniz kusura bakmayın söyleyeceğim. tek evlatsınız hepsi size kalacak zaten dicem allah gecinden versin de dua edin tekrar evlenmesin yanarsınız :)
0
yine tek mactan yatan adam
(05.03.15)
kendisi (allah gecinden versin) vefat etme durumunda size kalmayacak mı? keşke öyle demeseydiniz. benim çocuğum bana hırsız dese gider başka yere bağışlarım malı mülkü.
0
icim urperiyor
(06.03.15)
yalnız öyle bir anne mallarını çocuğuna bırakmaz, ölmeye yakın başka birisine verir söyleyeyim.
0
yeni dunya duzeni
(06.03.15)
(5)

müzik videoları

godoşu beklerken
Chili Peppers'ın otherside'ı gibi yoğun sembolizm içeren ve gerçekten de hani "sanat bu" diyeceğiniz müzik videolarından aklınıza gelenleri şuraya bir listeler misiniz?otherside'da elemanı aşağı çeken karganın bağımlılığı simgelemesi, hani sözleri* fark ettiğiniz an bunun dank etmesinin verdiği "aha
Chili Peppers'ın otherside'ı gibi yoğun sembolizm içeren ve gerçekten de hani "sanat bu" diyeceğiniz müzik videolarından aklınıza gelenleri şuraya bir listeler misiniz?

otherside'da elemanı aşağı çeken karganın bağımlılığı simgelemesi, hani sözleri* fark ettiğiniz an bunun dank etmesinin verdiği "aha" anı ve hazzı var ya, onu yaşamak istiyorum ben.



do the evolution, fitter happier gibi şeyler ama semboller o kadar bariz olmasa. sözler kriptik olsa ya da hiç olmasa, sonra o söz ve görüntü böyle lönk diye bulmaca parçası gibi örtüşse, yerleşse. anladınız işte.

* it's not my friend, i tear it down, i tear it down and then it's born again (yıldızlı bkz sadece cevaplarda mı verilebiliyor)
0
godoşu beklerken
(05.03.15)
Hah, soru haline gelmiş :)

Öncelikle tam bir örnek vermeyim de, önden aperitif olarak şunu önereyim. Devamı dandik çünkü.
listverse.com

"Acaba melekler kefaret ödeyip hayata yeniden başlamak anlamına mı geliyor" kadar sembolizm yok ama Cranberries'in Zombie videosundaki birtakım şeylerin anlamları varmış, sonradan okumuştum.

November Rain, Don't Cry ve Estranged'i birleştirince ortaya çıkan hikayeye her seferinde şaşıyorum.

Tam dediğin gibi değil de Alanis Morisette'in Hands Clean'i klip ile şarkı sözleri birleşince anlam kazanıyor. İlk başta "Hmm, evet", kısa bir süre sonra "Aaa, vaay" diyoruz.
0
aychovsky
(05.03.15)
o dedikleriniz de olur. ayılma anı içeriyorlar. daha geniş tutabilirmişim soruyu aslında. teşekkürler. ilk top ten listenizden başlayacağım, teşekkür ederim (şimdi quiz gibi oldu, zombie'yi açıp önce tahmin yürütmezsem olmaz :D )
0
🌸godoşu beklerken
(05.03.15)
valla sözü kriptiği bilmem ama acayip bikaç klip var, onları vereyim belki seversin.

www.youtube.com

www.youtube.com (bu istediğine uyuyor aslında)

vimeo.com

www.youtube.com

www.youtube.com (çok subliminal)
0
bruceandwayne
(05.03.15)
spiderman'i tarifinin ardından pencereden gelen yine kendisi. aslında kendi zihni yiyor kendisini.
www.youtube.com

fate up against your will'le ölümü çağrıştıran biri geliyor görüntüye.
www.youtube.com
sonlara doğru soğuyor ortam. ay ortadan kayboluyor. ölüm (ya da yaşam heh) klibi de alıp gidiyor.

bu sembolikten ziyade metaforik:
www.youtube.com

öyle doğrudan doğruya sözle bağdaşacak imgeler yok, ama şarkının (hatta albüm için çekilmiş kısa filmin fragmanı gibi bir şey olduğundan albümün de denebilir) duygusunu içeren metaforlar var. tabii bu klip ve kısa film içime siniyor mu emin değilim. yakın bir arkadaşımın ailesi ırak kökenli. daha önce hiç görmediği kuzeni lösemi olmuş. istanbul'a getirildi geçenlerde. başka bir ülkede tedavi olmak zorunda kalıyor. bir başka kuzeni daha gelmişti kanser tedavisi için. o yaşayamadı. bunu onlara izletsek ne düşünürler? tabii bunda amerika kıtasında doğan bir çocuğun suçu var mı bilmiyorum, ama o çocukların suçu neydi diye düşünüyor insan. neyse bunlar benim kendi dertlerim. insanların kafalarını dağıtmak için girdiği bir sitede, belki de kimsenin elinden bir şey gelmeyecek konularla moral bozmak doğru olmayabilir.

şunda da öyle yoğun bir sembolizm yok, ama dinleyince muğlak olan şeyler izleyince yerine oturuyor:
www.youtube.com

şunlar da geldi aklıma söz ve simgesel görüntülerin uyumlu olduğu, ama bunlar daha bir "makinalaşmak istiyorum / tik-tak" doğrudanlığında. o yüzden altta verdiğiniz örneklere dahil edilebilir ancak:

www.youtube.com

www.youtube.com

soruya tam cevap olamadılar ve genelde izlenmiş olması muhtemel örnekler geldi aklıma, ama soru güzel geldi. belki başka birisi de yanda görüp cevaplar diye soruyu hoplatmak istedim.

soruya cevap değil ama bir de şu geldi aklıma:
www.youtube.com
"can't"ı dudak biçiminde yapıyorlar eheh.
0
John Finn
(06.03.15)
önceki cevaplarda verilmiş linkleri açıp bakamadım, aralarında chemical brothers var ise üzgünüm.

uzun zamandır video klip izlemiyorum açıkçası ama izlediğim dönemlerde tekrar tekrar bu abilerin videolarına dönüp duruyordum. the test favorim. let forever be, believe, out of control hakları yenmeyecek diğer videoları.
0
givemesomesubstance
(13.04.15)
(8)

Hangi Yunan Adası Tatil İçin Daha İyi?

engiribord
Ağustos sonlarına doğru gitmeyi düşünüyoruz. Hepsi çok güzel duruyor. Şöyle denizi güzel olsun, etraf güzel olsun, gece hayatı iyi olsun gibi bir şey aramıyoruz. Önerileriniz neler? Teşekkürler :)
Ağustos sonlarına doğru gitmeyi düşünüyoruz. Hepsi çok güzel duruyor. Şöyle denizi güzel olsun, etraf güzel olsun, gece hayatı iyi olsun gibi bir şey aramıyoruz. Önerileriniz neler? Teşekkürler :)
0
engiribord
(05.03.15)
sakız adasının denizi çok ama çok güzeldi.adanın arka taraflarına gitmeli.

Kos adasını beğenmedim.

Malta'da milliyetçiliğin en sertini görürsünüz.
0
member of illuminati
(05.03.15)
Kos dışında bir seçenek olmalı. Pis, rezil oteller, kazıkçı restaurantlar, düşmanca davranışlar
0
sannora
(05.03.15)
santorini'yi de düşünün. giderseniz oia'da meydanın ara bi sokağında manyak gyro yapan bi yer var. yemeden gelmeyin.
0
carliston
(05.03.15)
jaaaccckkk
(05.03.15)
Gece hayatı arıyorsanız Mikonos'tan başka her yer genel olarak ölü zaten. Dünyanın en iyi gece kulüplerinden 2 veya 3'ü orada, bu açıdan Ibiza'ya da benzetiyorlar. Deniz ve etraf da güzel. Santorini'de etraf daha güzel ama gece hayatı arıyorsanız, pek yok.
0
aychovsky
(05.03.15)
Rodos-Santorini ve Mykonos'a gittim.Ben olsam Rodos'a giderdim.

Santorini:Limanı tepeden gören kısımdaki manzarayı başka hiçbir Yunan adasında görmedim.Profil resmi yapmıştım.Facebook tarihimde en fazla beğeni alan fotoydu :)
Bunun yanında aşırı turistik ve plastik geldi.İkinci defa gitmeyi düşünmem sanırım.Gene de adanın arka tarafındaki plajlara doğru gitmeden kesin yargıya varmak hatalı olur

Mykonos:4-5 saat kaldım sadece.Gemi turuyla gitmiştim. Öyle abartılacak bir şey göremedim.Gece yaşamına da bakmak lazım. Yel değirmenlerinin orada güneş denizin ortasında çok güzel batıyor.

Rodos: İki defa gittim.İlkin 4 gecelik bağımsız bir seyahatti ikincisi ise gemi turu kapsamında 8-9 saatlik bir mini turdu.4 gece kaldığım seyahati özellikle çok sevmiştim.Old town kısmında her türlü turistik attraksiyon ,gezilecek,görülecek yerler mevcut.Grand masters sarayı ve şövalyeler caddesi kısmı zaten Rodos seyahatinde zevkle gideceğin klasik yerlerdir.

Gece yaşamı için de çok güzel canlı müzik yapan mekanlar mevcut.Mekanın adını unuttum ama barlar caddesi kısmında 2-3 katlı ve balkondan canlı müzik dinleyeceğin bir bar vardı çok eğlenmiştim.

Ancak adada esas hoşuma giden kısım old towndan otobüsle 1 saatte ulaşılan Lindoos. Burası benim hayatımda en fazla zevk alarak yüzdüğüm denizdi.Lindos veya başka yer mutlaka adanın arka taraflarını tavsiye ederim yüzmek için.
Bunun dışında adada Kalamar,Ahtapot,Istakoz vs. biz Türklerin çok sevdiği deniz ürünlerini çok güzel yapan yerler mevcut.

Kısaca sorduğun sorunun benim açımdan cevabı: RODOS
0
turkuaz
(05.03.15)
thassos adasını kesinlikle tavsiye ederim. iki kez farklı köylerinde kaldım. bu sene tekrar gitmeyi düşünüyorum. sizin kriterlere fazlasıyla uyuyor. tavsiye istersen plaj ve köy söyleyebilirim.
0
lawyermih
(05.03.15)
Cevaplar için teşekkürler. Santorini'yi istiyorum aslında ama uzak galiba. 5-6 saat sürüyor deniz yolu.

Sakız (denizi hakkında bilgi verilmişti), midilli ve samos hakkında bilginiz var mı acaba?
0
🌸engiribord
(05.03.15)
(31)

liseli kızlar neden bu kadar garip?

nickimi yermisin
Facemde var böyle kızlar. Bazen öyle durumlar paylaşıyolar ki yuh artık diyorum. Ulan sen kızsın, ne bu laflar. Gerçi şimdiki nesil hep böyle.Kızın durumuna yazdığı şeye bak...http://i.imgur.com/kJ7SeOA.jpg
Facemde var böyle kızlar. Bazen öyle durumlar paylaşıyolar ki yuh artık diyorum. Ulan sen kızsın, ne bu laflar. Gerçi şimdiki nesil hep böyle.Kızın durumuna yazdığı şeye bak...
i.imgur.com
0
nickimi yermisin
(05.03.15)
ahahahaahhah iyiymiş. yeni nesil böyle ya.
0
elorelia
(05.03.15)
yaşım 25 hala biyere bir şeyler yazınca lan şu üslubu düzeltsem mi diye kaygılanırım. Bu ne lan böle?

ben mi yaşlanıyorum bilmiyorum ama bi 10 sene sonra sanırım çocuklarıma aynı babamın yaptıklarını yapıcam. o sakalı bi kes, o ne biçim saç gibi.

liselileri anlamıyorum.
0
justinho26
(05.03.15)
bizim ve onceki neslin kaşarlari cocuk sahibi olursa ne olur sorusunun cevabi iste
0
partizan
(05.03.15)
O sizin kalitenizi gösterir. Meselâ faceinizde ne işi vardı öyle bir kızın? Akraba olduğunu da sanmıyorum. Ha öyleyse bile tutmanız hata onu. Sizi sorgulamak istemiyorum kafanıza göre takılabilirsiniz lâkin sadece birkaç örnekten yola çıkarak -üsterik kendi faceiniz üzerinden- böyle bir tümevarım yapamazsınız. Benim face'imde 800 kişi varsa 300 tanesi liselidir. Ve hiçbi zaman ne böyle bi paylaşım gördüm ne de duydum. Herkesin kendine edindiği çevre ile alâkalı. Biraz ararsan aynı kafayı 20+ yaştaki profillerde de görebiliriniz.

Genelleme yapılabilir bir durum değil. 40'lı yaşlardaki birisinin şeyda ve ceyda kardeşler gibilerini, fakirler ölsün diyen 20li 30lu yaşlardaki tipleri faceinde görüp aynı şeyi o nesil için de söylerse ne geçerliliği olur allasen?

2 tane kuzenim var liseli birisi erkek birisi kız. Birisi Türkiye'nin en büyük bilim sitelerinden birinde yazar. Diğerinin de makalesi birkaç ay önce Bilim Teknik'te yayınlandı. Aynı şekilde anasayfamı kirleten bi liseli de görmedim. Çevre yani hep çevre.
0
oddyseus
(05.03.15)
cinselliği keşfetmeye başlama ve bunu duyurma merakı + ergenlik atarı.
büyüyünce geçeceğini umalım, geçmeme ihtimali de var tabii.
0
asisamus
(05.03.15)
Sen de liselisin yani?

Liseli değilsen özrün kabahatinden büyük.
0
yirmisantim
(05.03.15)
valla süper turnusol olmuş ha, liseliler hemen dökülmüş :D harika harika
0
mrvengeance
(05.03.15)
Facebookta sadece ailem ve arkadaşlarım yok. Tanımadığım insanlar da var. Liseli falan değilim o yolları geçeli çok oldu.liseliykende bu tarz tipler yaygın değildi zaten.tanımadığım biriyle facede arkadaş olmam tartışılabilir ama çevremin bu tarz insanlarla dolu olduğunu göstermez. Faceyi ciddiye almıyorum ki hem.
0
🌸nickimi yermisin
(05.03.15)
çünkü liselililer liselilililik yaparlar

(bkz: lilililerle)
0
Ufuk
(05.03.15)
o yaşta bir kız nasıl ağzına alır o kelimeyi ben kabullenemıyorum bunu yas 28
0
partizan
(05.03.15)
öncelikle yaş 24

kuzenlerim de 18-15 yaşlarında. bazen boyle muhabbetlerine veya whatsapp konusmalarına sahit oluyorum. gerçekten üzülüyorum.

bu erezyona uğramamış son birkaç jenerasyondan biriyiz sanırım. bir yıldır ingilteredeyim, burada da arkadaşlarımın kardeşleri falan var ama hiç böyle muhabbetlere restlamadım. bunu batı özentiliği veya open-minded olarak yormak tamamen kendini kandrmak olur ne yazık ki. bu ilerde de duzelecek bir sey değil kanımca. üzüldüm.
0
cokponcik
(05.03.15)
neredeyse otuz yaşıma geldim, yemin ederim ben utandım yazılanı okurken. nasıl kayıp bir gençlik gelecek, merakla bekliyorum.
0
devilred
(05.03.15)
normal olması gereken bu... yazması değil, yazabilmesi.
yazdığında garipsenmesi garip olan, aynısını erkek yazınca okuyup geçiyorsan kız yazdığında da okuyup geçeceksin... bu kadar basit.
kızlardan hala utanıp susmasını beklemenin saçmalığını göremiyorsan asıl sende sorun.
0
ucan spagetticanavari
(05.03.15)
Çocuk istediğim zamanlar aklıma gelsin bu duyuru ama ilk insanlar da bile vardır bu, yeni nesil bir fena, dünyanın sonu bunlar yüzünden olacak tripleri.

Uçanspagetticanavari, ne alaka, burada kız erkek farkı yok, erkek de böyle bir şey yazsa aynı şekilde yorumlar alır. Erkeğin yazmasının normal olduğunu nereden çıkarıyorsun?
0
[silinmiş]
(05.03.15)
"Liseli işte çeşit çeşit" diyecektim ki gerçekten öyle. O yaşlarda herkesin dengesi aynı olmuyor. Atarlı atlatanı var, içine kapananı var, sakin geçireni var, aklı başından çıkmayanı var. "Nesil böyle" diye genellemeyelim ama böyle liselilerin az olmadığını biliyorum.

Her nesil de kendinden sonraki nesli iyi veya kötü yönde geride bırakıyor. Örneğin, benim yaş grubumda ilk sevişme yaşı görece daha yüksekti, bir 5 yılla bu yaş biraz daha düştü. Geçen gün arkadaşımın 14-15 yaşındaki yeğeninin evde mmf yaparken annesi tarafından basıldığını öğrendim. Gerçi bilmiyorum abartı mıdır; ben o yaştayken erkekler öyle bir fırsatı kaçırmazdı ama kızlardan böyle bir şeyi yapmak isteyen az kişi çıkardı. Çalıştığım yerin yakınında bir lise var, çıkışta öğrencilere denk geliyorum bazen. Okulun öğrencileri genelde inek ağırlıklı olmasına rağmen konuşmalardaki cinsellik bizim konuşmalarımıza göre oldukça yoğun.

Annemin annesi "Muhallebicide dondurma yiyormuş"u duysa bu hissi hissederdi, annem "Biri ile öpüşmüş"ü duysa, ben böyle şeyleri garipsiyorum ve nesil farkının gençlerin rahatlama ve yayılma yönünde açılması normal. Aramda 5-10 yaş olan kişilerin burada yaptığı "Tüm kızlar böyle", "Tüm erkekler böyle" gibi genellemelere ağzım açık bakıyorum. Liselilerin dil veya başka şeylerin kullanımı konusunda daha rahat olmaları bana göre güzel değil ama normal.
0
aychovsky
(05.03.15)
ooo jailbait , alırım bi dal (;
0
morta.c
(05.03.15)
Yeni nesil online ortamlarda alacağı LIKE sayısı için ruhunu satar.
0
arnold schwarzeneger
(05.03.15)
Hani Twitter vine fenomenleri böyle böyle belaltı çalışarak fenomen oldular ya. Hah işte tam bu yüzden bu tarz iletiler görüyoruz liselilerden
aslında "özenti" bu durumun karşılığı ama seçilen yol yanlış.

Ay bizde lisedeyken yapmadık mi minik ozentiler L ve R harflerini büyüttük ne bileyim saç baş değişti makyaj olgusu değişti giyim değişti.

Kendilerine örnek alınan rol Modeller yüzünden bu haldeler çok çabuk bozuluyorlar nasıl desem.
çabuk alışıyor tam tersi de bırakamıyorlar bu tarz davranışları.

Batı özentiliği ve cinsellik yaşının düşmüş olması da buna etken.
Çocuklar kendilerini bedenlerini keşfettikçe dünyayı yendim sanıp gerisini tecrübelerle yazarım ayağına yatıyorlar. acemice.


Ama hep bi paylaşım rekortmeni olma havası var hepsinde.

Yaş 24
0
indescribable
(05.03.15)
neslimiz tam bi büyük buhran
@animal +1000
0
ishak77
(05.03.15)
133 beğenme.
wtf.
0
marla is in my head
(05.03.15)
gerçekten yaşı senden küçük böyle bir kızı niye eklediğini merak ettim :)
0
toua tokuchi
(05.03.15)
daha önce bir çok kere söylediğim gibi cinsellik yaşının düşmüş olması ve bu tür şeylerle laflarla prim yapmanın daha kolay olması sonucu daha yaygın hale geliyor böyle twitler iletiler.

daha önce bunları dile getirdiğim zaman '' sanırım kendi çevrenden cıkarım yapıyorsun, her yer bilkent değil'' diye bana çıkış yapanların gelip aynı şeyleri söylemesi nasıl samimiyetsiz ve ikiyüzlü yazarların oldugunu da ortaya cıkarmıs güzel oldu bu baslığı açtıgın. bu işler artık orta okul liselere düştü derken çokta yanılmıyormuşum.
0
fransizkalanadam
(05.03.15)
La oğlum sen nasıl bi kafadasin? Muhafazakar gay mi olur? :// Ne demek "Sen kizsin, yazdigin şeye bak". Off :/
0
damdanakan
(05.03.15)
Adı üzerinde Liseli. Genellememekle beraber o yaşlarda kafalar farklı mecralarda oluyor. Ee artık günümüz itibariyle de bir çok şey eskisi gibi değil.
Bu sonuçlar normal. Özellikle teknoloji ve internet ile artan bir durum. Hele bizim gibi 3. dünya ülkelerinde bu durum bariz bir şekilde daha "aptalca" ve düşünülmeden ortaya koyuluyor.
0
gece lampulu
(05.03.15)
Geçenlerde bir kız lisesine işim düştü. Giriş kapısından md. yardımcısının odasına gidene kadar 4 kişiden "lan" hitabını işittim. Birbirlerine "lan" diyen kızlar var.

Neden böyle diye sorgulayınca "erkekler diyebiliyorsa biz de deriz" minvalinde ifadeler çıktı. Eşitlik anlayışları sanırım şimdilik böyle çalışıyor. Sonra büyüyünce değişiyor bir çoğu. Yavaş yavaş "o da dememeli" yi aanlamaya başlıyorlar.

Senin verdiğin örneğin beğeni sayısı, fenomen olma, başkaldırı filan gibi çok başka nedenleri de var. Bence oldukça uçta kalan bir örnek. Bu nedenle ben örnek üzerinden gitmeyeceğim.

Genel olarak; küfür, cinsel içerikli konuşmaların bu yaş gruplarında birden bire artması yaşla birlikte hayatı algılamaya yakınlaşmanın da etkisi bence. Diyor ki; ben erkek bakış açısıyla şekillenmiş toplum algısında kendime bir yer bulabilmek için onlar gibi davramalıyım. Benim de şakalarıma gülünsün, benim yazdıklarım da beğeniyle okunsun... Kabul görme çabası, ben de varım demenin ergencesi.

Geçen gün "Onur ünlü kafasında olmak isterdim" diyen liseli bir genç kız ile konuştum. "Onun yaptığı işleri ben de yapabiliyor olmak isterdim" diyordu. Oturdum Onur Ünlünün bütün yapıtlarını değerlendirdim. O kadar çok küfür var ki... neredeyse gerekli gereksiz her yere serpiştirilmiş gibi.

İnternetin diğer bölümlerini geçelim, sözlük ve duyuru olarak bile bakınca erkeklerin laflarını toplumun kabul ettiği, sevimli bulduğu bazı hitaplarla süsleme olanakları var, aynı kelimeyi kız kullanınca olmuyor, eğreti kalıyor. Kadınların sevimli kelimeleri/hitapları (ortamda çoğunluk olmamalarının da etkisiyle belki) pek kabul görmüyor değil mi. Örneğin sen duyurudaki cümlende "ulan sen kızsın, ne bu laflar" demişsin. Duyuruyu bir kız açmış olsaydı "sen önce kendi laflarına bak" yorumu bile gelebilirdi.
Gibi gibi...
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(05.03.15)
liseli erkekler ne alemde acaba..
0
dokuzonbeş
(05.03.15)
gözden kaçan nokta şu; bizim zamanımızda edilen saçma lafları yanımızda yöremizde kim varsa o duyuyordu ve herhangi bir kayıt olmuyordu. yani internet yoktu.

şimdi ise internet var. ne yaparlarsa bunu herkese duyurabiliyorlar ve kayıt altına alabiliyorlar. tek sebep bu değil ama dikkate alınmalı bence.

not: 33, m
0
jaaaccckkk
(05.03.15)
Tanimadigi bir adamin ozel hayatina mudahil olmasina izin veren bir liseli kiz bu bir kere. Seni tanimadigi halde arkadas olarak kabul etmis. Buradan seyircilere oynadigi sonucuna varabiliriz oncelikle.
Sonra da o yastaki insanlarin genelde ettikleri laflarin nerelere varabileceginjn farkinda olmadiklarini dusunelim. Sonra da kizin muhtemelen "kasar" oldugunu dusundugu bir akranina bu gondermeyi yaptigini... Bunu yaparken de nasil bir pozisyona kendini soktugunun farkinda degil.
Evet bu soylem liseli, kiz, erkek fark etmez herhangi bir insan icin avam kaciyor. Ama avam insanlar, terbiyesiz insanlar, bel alti konusan insanlar her jenerasyonda var. 30 yasinda bu tarz konusan bir kadin muhtemelen 15inde de boyleydi. Ozet: konunun salaklikla ilgisi yok. Her cins insan mevcut.
0
ay nov kung fu
(05.03.15)
gülelim mi ağlayalım mı bilemedim.
0
cetoxim
(05.03.15)
@damdanakan "sen kızsın yazdığın şeye bak." derken yakışmadığını söylemeye çalıştım. Ben hiç bi kıza yakıştıramıyorum küfürü. Olmuyo yani. ayıplamak anlamında söylemiyorum itici oluyolar.
0
🌸nickimi yermisin
(06.03.15)
yorumları da merak ettim keşke açsaymışsın :)
0
toua tokuchi
(06.03.15)
(15)

Ya kız çok tatlı :)

badamli
Kesin bi pilotla evli ya da nisanlidir ama taniyan eden varsa baya asik olanlar var haber salsin :)http://imgur.com/ELdH7KkNot: isim soyisim belgeselde gectigi icin paylasmakta bi sakinca gormedim
Kesin bi pilotla evli ya da nisanlidir ama taniyan eden varsa baya asik olanlar var haber salsin :)

imgur.com

Not: isim soyisim belgeselde gectigi icin paylasmakta bi sakinca gormedim
0
badamli
(05.03.15)
kaşını da boyasaymış ya da saçını boyamasaymış hayran kitlesini katlayabilirmiş.
0
baskasorumyoksayinyargic
(05.03.15)
Abartılı bi yanı yok be 6,5/10
Saç rengi olmamış hiç
0
high hopes of the sozluk
(05.03.15)
sokağa çıkıp dolassan maksimum 12 dk içinde rastlayacağın tiplerden ya. buna ulasamasan da umudunu kaybetme.
0
ufukcel
(05.03.15)
5-6 alır, ortalama bir tip + full makyaj
0
[silinmiş]
(05.03.15)
Bence başlıkta çok tatlı dediğin için çıtamız çok yükseldi, ondan sıradan bulduk. Hostes mi, yer hizmetlerinde mi; yerdeyse tanışması daha kolay olabilir.
0
aychovsky
(05.03.15)
6/10 veririm ancak.
ayrıca pilotla evli olduğunu sanmıyorum.
öğretmen-öğretmen evliliği gibi düşündün sen sanırım.
0
straples
(05.03.15)
Çirkin değil fakat hiç de güzel değil. Sokakta her adımında aynısıyla karşılaşabilirsin.
0
teoridefeminist pratiktegeysa
(05.03.15)
fotoğraftan ortalama türk kızı tipine sahip gözüküyor. acaba mimiklerine konuşma tarzına falan mı aşık oldunuz? istiklal caddesini boydan boya yürüseniz en az 20 tane görürsünüz bu tipten
0
argent dawn
(05.03.15)
Ya sanirim gulusunu begendim. Evet cok farkli
Bir guzelligi yok ama bana tatli geldi. Belgeselin o dakikalarina gidip bakabilirsiniz :)
0
🌸badamli
(05.03.15)
zevkler ve renkler tartışılmaz bence. bana sorarsan sıradan bir tip, ama yüzde yüz eminim video benzeri bir şeyde izlediysen hareket ve tavırları etkilenmeni katmerlemiş olabilir. fotolarda hiç çekici bulmadığım veya hadi nötr baktığım kızların gerçek hayatta çok daha çekici gelmesi sık sık olan bir şey. sebebini bende bilmiyorum :P

(bkz: seviyorsan git konuş bence )
0
fransizkalanadam
(05.03.15)
sıradan bir tip. çok takmayın. videoda görmek etkilemiştir.
0
cha
(05.03.15)
google'a kübra gençtü..... yazınca kübra gençtürk thy diye tamamlıyor he lan sıradan bir tip miş lakdlkakdlaklf :D puanım 9/10
0
foradream
(05.03.15)
ilk ben ararmistim ondan olabilir ahahah ama kesin baskalari da ararmistir yani
0
🌸badamli
(05.03.15)
valla cok daha guzel hostes kizlar var. hatta bazilari ekside yazar da kendilerini gostermiyorlar. osnabrueck de onlardan biri. onun adini burada yazdigimi gorse beni parcalar heralde ehuhu.
0
ubi dubium ibi libertas
(05.03.15)
Kız güzel değil, bilakis parke taşı gibi suratı var.
0
angelus
(06.03.15)
(11)

iki soru, siz ne düşünüyorsunuz?

basond
Her kadın eşinde biraz babasını görmek ister.Her erkek eşinde biraz annesini görmek ister.Sözlerine katılıyor musunuz?Hemen sapıkça şeyler getirmeyin aklınıza.
Her kadın eşinde biraz babasını görmek ister.
Her erkek eşinde biraz annesini görmek ister.

Sözlerine katılıyor musunuz?
Hemen sapıkça şeyler getirmeyin aklınıza.
0
basond
(05.03.15)
(bkz: kör saatçi) isimli kitabın "Patlamalar ve Sarmallar" kısmını okuyun. Evrimsel açıklaması var. (bkz: feedforward)
0
ron dennis
(05.03.15)
a)electra complex
b)oedipus complex

Eksik buluyorum. Bu psikolojik ilişkilerin tamamen rastlantısal ve olumsal olduğunu savunan geleneğe daha yakınım(mesela Deleuze, Guattari vd.). Karşı tarafın anne ya da babayla ortak özellikleri ele alınıp, farklılıkları tamamen göz ardı edilerek; totalleştirici bir yorumlama söz konusu burada. Benzerliklere yol açan aynı toplum içinde yetişme ve bundan kaynaklanan alışkanlıklar.
0
protector
(05.03.15)
ben eşimin babam gibi biri olmasını istemem açıkçası. baba ile alakalı bi durum.
0
elorelia
(05.03.15)
Elorelia +1 hatta babamin bazi özellikleri yuzunden korkulu ruyam bile olabilir bu durum.
0
fraise
(05.03.15)
ne annem gibi bi anne/eş olmak ne de babam gibi bi koca isterim.
0
slalom
(05.03.15)
katılmıyorum.
'biraz' kelimesi zaten kendini ele veriyor, protector +1.
ayrıca bütün babaların/annelerin ideal olduğu bir dünyada yaşamıyoruz. ben babamı sevmiyorsam, eşine karşı davranışlarını onaylamıyorsam neden onun gibi bir eş görmek isteyeyim ki hayatımda? rastlantı sonucu bazı özellikleri aynı diye de 'babam gibi bir adamı beğenmiş' sayılmıyorum.
0
asisamus
(05.03.15)
babamı çok severim, harika bir babadır.
ancak eş/sevgili idealimde yeri yoktur
-bence- bunun sebebi, anne-babamın akraba evliliği yapmış olması, görücü usulü.
aralarındak iilişkide "romantik" anlamda özenilecek, idealize edilecek bir şey yok ki...
ha eşim olsa çocuklarına düşkün bir baba olmasını isterim, sigarayı içiyorsa evlenince bıraksın isterim filan mesela ,babam gibi evet, ama bunlar bir sevgili olarak değil bir baba olarak yapılan şeyler yine :))
belki bu tezi, her kadın eşinde babası gibi bir baba görmek ister olarak değiştirirsek, babası da iyi bir baba figürüyse o zaman katılabilirim.
0
niye ama
(05.03.15)
İnsan eşinde annesini / babasını görmek ister önermesine katılmıyorum.
Ama karşı cinsle ilişkileri, eş seçimi anne/baba etkisinde şekillenir dersek katılırım.
0
tanterosa
(05.03.15)
Annem olmadığı için kişisel yorum yapamayacağım. Ama olabilir böyle bir şey.

Önce babasına bakıyorum, bana benziyorsa şansım yüksek diye düşünüyorum.
0
[silinmiş]
(05.03.15)
Tamamen reddetmiyorum ama Oedipus ve Electra komplekslerinin gerçekleşebilmesi için bazı şartlar gerekiyor sanırım. Bu şartlar sağlanmadan insana iğne batmış gibi olup, kaçabilirler bazı şeylerden. Örneğin, aile mutlu değilse ve karşı cinsteki ebeveyn mutsuzluk kaynağı ise bilinaltı pek de eşinde o kişiyi görmek istemiyor. Hatta bilinçle tersini arayabilir. Bundan başka şeyler de olabilir. ya da kendini aynı cinsteki ebeveyninin kopyası olarak algılaması da gerekebilir belki. (Bilmiyorum) Ailesindeki ortamı, çocuklar için kendisi de yaratmak isteyerek bilinçsizce böyle birine yönelebilir de ama sanki o süreçte ona iğne batırıp gözünü açacak bir şey olmaması gerek.
0
aychovsky
(05.03.15)
Son derece saçma genellemeler olduğunu düşünüyorum. Prensip olarak da genelleme kavramına karşıyım zaten.

Kendi üzerimden de örnek vereyim. Babama benzeyen, onda babamı birazcık da olsa gördüğüm bir adamla bırak eşi, badi bile olmam.
0
mutlusismankedi2015
(05.03.15)
(2)

Kombi çalışmaması

aychovsky
Şöyle bir kombimiz var.http://store.donanimhaber.com/5b/e5/28/5BE52891FD209109EC6204CD4AF5FDD8.jpgAçılıp kapanıyor, çakmak kısmı da görevi görüyor. Normalde açılırken sağ tarafta görülen lambalardan 30-40 falan yanıyor (ne anlama geldiklerini bilmiyorum), içindeki alev harlıyor ve çalışıyor. Ama bug
Şöyle bir kombimiz var.
store.donanimhaber.com

Açılıp kapanıyor, çakmak kısmı da görevi görüyor. Normalde açılırken sağ tarafta görülen lambalardan 30-40 falan yanıyor (ne anlama geldiklerini bilmiyorum), içindeki alev harlıyor ve çalışıyor. Ama bugün alevi tutturamadık uzun uğraşılar sonunda. Çakmak kısmı çakıyor ama alev tutmuyor.

Basınç sorunu görünmüyor o ibreli kısımda. Neden olabilir? Ne yapabiliriz?
0
aychovsky
(04.03.15)
geçende bizim kombi de çalışamadı, bizimkinin basıncı düşmüş de sizinki normalse madem onu ellemeyin. servisi aradık biz, kadının telefonda bize yaptırdığı şeyler:

-ocağınız yanıyor mu kontrol edin, belki gaz gelmiyordur.
-kombiyi kapatın. vanayı kapatın. elektrik kontağını kapatın. sonra herşeyi sırayla açarak baştan başlatın.

bi denemekten zarar gelmez sanırım.
0
physcos physcos
(04.03.15)
Arada internet de gitti. telefondan griyorum simdilik.

Hah geldi.
@physcos physcos Ocak yanıyor, su kaynattık. Kombiyi ve vanayı da kapattık.
0
🌸aychovsky
(04.03.15)
(12)

Lensleri nasil takiyorsunuz?

fraise
ben bazen 10 saniyede takiyorum, bazen en az yarim saat ugrasiyorum yine de takamiyorum. gozumu oyacak raddeye gelince de birakip baskasinin takmasini bekliyorum. cikarmak cok kolay halbuki.siz nasil takiyorsunuz? belirli bir puf noktasi vs var mi yoksa zamanla mi alisiliyor bu duruma? tesekkur eder
ben bazen 10 saniyede takiyorum, bazen en az yarim saat ugrasiyorum yine de takamiyorum. gozumu oyacak raddeye gelince de birakip baskasinin takmasini bekliyorum. cikarmak cok kolay halbuki.


siz nasil takiyorsunuz? belirli bir puf noktasi vs var mi yoksa zamanla mi alisiliyor bu duruma? tesekkur ederim simdiden herkese.
0
fraise
(04.03.15)
Daha çok zaman olmadı sen alalı. İlkini 2.5 saatte, sonrakini 6 saatte falan takmıştım. Sonra yarım saat falana düştü. Şimdi en fazla 2 dakika alıyor. Zamanla olacak.

Ben alt kısma koyup gözümü oynata oynata oturmasını sağlıyorum.
0
aychovsky
(04.03.15)
lensi iyice parmağının uç kısmına yerleştir, gözünü elinle aç, lensi gözünün orta kısmına yerleştir. bu kadar :)
0
devilred
(04.03.15)
İlk defasında sol tarafı 30 dk sağ tarafı 15 dkde takmıştım. Püf noktası gözün alt tarafından takıp üste doğru kaydırmak. Şimdi 5 sn falan sürüyor. 3-4 yıldır kullanıyorum.
0
empat
(04.03.15)
aychovsky, valla biktim bu lenslerden, firlatip atacagim bir gun. ne cok teferruati varmis boyle :)

devilred, lensi gozune yerlestir kismi bu kadar kolay olmuyor iste bende, parmagimdan dusmuyor ki bir turlu :)
0
🌸fraise
(04.03.15)
İkisi toplam 20 saniye filan sürüyor. Kapakları açması, temizlemesi, çevirmesi dahil. Ayrıca ayna kullanmadan el yordamıyla takıyorum. Çıkarmak zaten toplam 5 saniye.

Yöntemim şu şekilde:

Sağ elimin orta parmağına lensi tabak şeklinde yerleştirdikten sonra yine sağ elin yüzük parmağıyla gözümü alttan aşağı çekerken, sol elimin orta parmağıyla da göz kapağımı yukarı çekmek suretiyle lendi pıt diye takıyorum.

That's the way, aha aha.
0
pandispanya
(04.03.15)
benim takmam 2 saniyemi alıyodur.lensi gözün alt kısmına koyup parmagımla orta kısmına doğru kaydırıyorum
0
astrid
(04.03.15)
bunlari ben de yapiyorum ama o lens parmagimden goze oturmuyor, kaliyor yerinde.
0
🌸fraise
(04.03.15)
parmağının iyice uç kısmına yerleştireceksin lensi işte, hatta mümkünse tırnak ucuna. orada çanak şeklini alıyor olacak lens. o zaman hemen kolayca aktarabiliyorsun göze.
0
devilred
(04.03.15)
sag elimi kullanırım. lensi işaet parmagımın ucuna koyarım gozume gotururum.sag orta parmagım asagıda kaldıgı icin onunla alt goz kapagını asagıya cekerim sol orta veya isaret parmagımla da ust goz kapagını kaldırırım ve lendi yavasca gozume dokundururum o oturur zaten. o oturunca da parmagımı ceker yavasca gozlerimi kapatır acarım
0
cokponcik
(04.03.15)
benim 3 sn sürüyo ya. 6. ayım. baslarda 30 sn sürüyodu :D işaret parmagımın üstünde tabak seklinde duruo gözümün üstüne yeterince yaklastırınca mıknatıs gibi cekiyo gibi. ondan sonra yukarı asagı bakıyorum oturuyo yerine. püf noktası temiz olması. her sabah takınca kutuyu bosaltıp sudan gecirip ters ceviriyorum içindeki tüm su süzülmüş oluyo. akşam cıkarırken de içini solüsyon doldurup lensi koyunca hafif hareket ettiriyorum iyice icinde yüzsün lens saga sola yapışıp kuru yeri kalmasın diye. o zmn hem yumusacık hem tertemiz,takmaya hazır oluyo. batmıyo.
0
slalom
(04.03.15)
ben de takamıyordum, gözüme yapışacağına parmak ucuma yapışıyordu velet. sonra alıştım. yapa yapa alışıyor insan.
0
the silent enigma
(04.03.15)
Lenslerimi ilk aldığımda çok uzun sürüyordu takmam ama ben de birinin yazdığı tavsiye ile artık 2 sn de takıp çıkarıyorum. Ben de size yazayım. Bilgi paylaştıkça çoğalır. Lensi işaret parmağımın ucuna alıyorum. Orta veya yüzük parmağımla alt göz kapağımı aşağı çekiyorum. Lensi önce göz bebeğinin alt beyaz kısmına yapıştırıyorum ve alt göz kapağım ile yukarı ittiriyorum. Çıkarırken de yine alt göz kapağımı aşağı çekiyorum sonra lensin üzerine parmağımı koyup gözün alt beyaz kısmına lensi çekiyorum oradan da işaret ve baş parmağım ile alıyorum. Anlatması uzun uygulaması 2 sn.
0
hazel
(04.03.15)
(2)

İnternetten Haber Okumak

erty_ksk
Gazete alma alışkanlığımız kalmadı eskisi gibi malum. Anca haftasonu olacak yayıla yayıla okuyalım kahvaltımızı yapıp çayımızı yudumlarken diyoruz. Ancak hafta içi haber takibi için internet sitelerine gömülüyoruz.Çoğu site hit almak adına saçma sapan habercilikleri ile artık çılgına çevirdi beni."B
Gazete alma alışkanlığımız kalmadı eskisi gibi malum. Anca haftasonu olacak yayıla yayıla okuyalım kahvaltımızı yapıp çayımızı yudumlarken diyoruz. Ancak hafta içi haber takibi için internet sitelerine gömülüyoruz.
Çoğu site hit almak adına saçma sapan habercilikleri ile artık çılgına çevirdi beni.
"Bununla karşılaşan yandı" başlığı atıp belli belirsiz bir fotoğraf bi açıyorsun haberi "neymiş la o" diyip, pat fransanın ebesinin örekesi köyünde bir yılan. bana ne ulan fransanın köyündeki yılandan.
Başlık "O siyasetçi ağıza alınmayacak laflar etti"
yine haliyle takım elbiseli bir adam ama yüzü kesilmiş, Habere giriyorsun kore milletvekili oramakoma buramako bilmem kime bilmem ne demiş...
yahu arkadaş adam gibi haber yapan, pat pat olan gündemi veren sade, dürüst, temiz bir internet sitesi yok mu?
Sözcü, hürriyet, ntv, odatv, atv, sabah, vs. vs. hepsi aynı bok arkadaş.
siz nereden okuyorsunuz sıkılmadan bu haberleri?
0
erty_ksk
(04.03.15)
Tam onun için şöyle bir kampanya vardı.
(bkz: aldatıcı gazete başlıklarına tıklamama kampanyası)
Ana akım gazetelere pek bakmıyorum bir de, genelde bu başlıklar o gazetelerde oluyor.
0
aychovsky
(04.03.15)
Ben Radikal okuyorum. Bahsettiğin şeyi en az yapanlardan biri. Tasarımı ve kullanımı da oldukça pratik geliyor.
0
mr rosebud
(04.03.15)
(13)

bu sitenin modlarina vs soruyorum

damdanakan
Burayi bu kadar obsesyon haline getirip sabah aksam "hmm su da şöyle olmali aslında evet evet" diye 'beyin firtinasi' yapan tiplere karsi bir yaptiriminiz olacak mi? Eğlenmeyi bilmeyen hesap acmasin bence. Saygilar.
Burayi bu kadar obsesyon haline getirip sabah aksam "hmm su da şöyle olmali aslında evet evet" diye 'beyin firtinasi' yapan tiplere karsi bir yaptiriminiz olacak mi?

Eğlenmeyi bilmeyen hesap acmasin bence. Saygilar.
0
damdanakan
(04.03.15)
yahu duyurunun temel amaci ne zaman eglenmek oldu ben de bunu anlamiyorum arkadas. sozluk de duyuru da ayni sekilde bok oldu, ortalik cop giri/duyuru dolu boyle "tip"ler yuzunden iste. tam olarak su dusunce yuzunden artik sozluge bilgi edinmek icin giremiyoruz.

duyuru'nun olayi cevabini bulamadigimiz sorulara konuda tecrubesi olanlardan cevap almak. bak bunun icin bir de mis gibi kategori olayi var. "teknik" bolumune teknik islerden anlayanlar girip soru cevaplayip insanlari aydinlatabilsin diye.

neden bizde her online ortam bir yerden sonra sadece geyik donen bir yer haline donuyor acaba ben bunu anlamiyorum. bir seyin bokunu cikartmadan duramayacak miyiz biz hic? komiklikler sakalar falan guzel de, bir platformun amaci artik bu sekilde tanimlaniyorsa bir tuhaflik vardir bence bu durumda.
0
mutevazi
(04.03.15)
Aaa bu benim. Mantığım da mutevazi ile aynı açıkçası. Aynı nedenden dolayı sözlüğe 40 yılda bir girer, debe'lerden tiksinir oldum.
0
aychovsky
(04.03.15)
komiklikler şakalar, bir bitmedi şu geyik, eğlence goygoyu, tiksindim yemin ediyorum.

sizi 4chan ya da reddit'e alalım damdanakan.
0
devorgilla the gunslinger
(04.03.15)
Hayatınız goygoy olmuş kalite diplerde sonra ama biz eğlenemiyoruss:(((
0
efrasiyab87
(04.03.15)
Yahu her şey tamam da duyurunun geleceğini, gidisatini sabahlara kadar tartismaya anlam veremiyorum ben. Eglenmekten kastim civitmak, bokunu cikarmak değil elbette ki su son cümleyi yazmayı zul addediyorum ya. Her seyi bu kadar büyük büyük tartışmaya gerek yok sanki. "Ben orda sunu demedim", "Hayir bak uçuncu paragrafib sekizinci cümlesinde tamamiyla onu demissin".

Ay bilmiyorum. Ben fazla ciddiyetsiz de olabilirim yani. Sabah bi girdim duyurunun geleceği duyurularinda kayboldum.

Gunaydinlaar.
0
🌸damdanakan
(04.03.15)
4chan'da bile o kadar özgürlük yok. ne zaman 4chan'da bir konu açsam maksimum 2 dakka sonra siliyor modlar amk ışık hızındalar. bir kere "la modlar niye siliyonuz bi rahat verin" dedim ip ban attılar sadsafsad.
0
newbie.
(04.03.15)
4chan olsak nesi kötü anlamıyorum
0
kargn
(04.03.15)
ron dennis
(04.03.15)
trollerden sıkıldık bence, tahammül eşiğimiz düştü ya da bardak doldu, taşmalar baş gösteriyor yavaş yavaş. belki de sel oldu, bent olalım diyoruz, bilemiyorum.

bunu da sen tartışıyorsun şimdi yani bu kadar yazmış konu açmışsın. madem herkesi özgürlüğüne bırakalım, bizi de bırakalım lütfen. kuralsız yer yok, herkes eğlenmesini de biliyor bence burada. sadece o trollükle eğlence arasındaki kalın çizgiyi aşınca artık pek bir çekilmez oluyor gerçekten.
0
loveinaflipbook
(04.03.15)
gerçektende neden bilgi edinmeyi bir "ciddiyet meselesi" haline getiriyorsunuz ki? Neden bilgi edinmek, kurallar silsilesinden süzülmesi gereken bir edinim sizin için? Hakeza bir çok cevap komikli hikayelerin içinde de olabiliyor pek mümkün ki. Vallahi eminim hepiniz, anti-otoriter, özgürlükçü arkadaşlar falansınız ama kurallar silsilesi olmayınca da içinizi tuhaf bir korku kaplıyor nedense? Neden ortak görüye kendinizi teslim etmekten çekiniyorsunuz? Ne bileyim, tik atmazsın biter mesela. Görmezden gelirsin geçer mesela, cevap yazmazsın yok olur o. ya da ne bileyim (bkz: don't feed the troll) Neden, kural, moderatör, yönetim, hiyerarşi. aklım ermiyor. Geyik yapıyorlarmış, yapsınlar canım kardeşim eğleniyor işte insanlar niye ürküyorsunuz? Anlamıyorum şu darboğaz merakını..

Ciddiyetle yaklaşıyorum konuya;

Gelotophobia: Gülünme, alay edilme korkusu. Devlet erkânı, öğretmen, dinsel önder gibi otorite figürlerinde sıklıkla bulunur. Buna, otoritenin sarsılması korkusu eşlik eder. Böylelikle adli kovuşturma konusu da olur. Bu da bir toplumda vasatlaşmanın, yaratıcılık yönünden yaşanan çölleşmenin önemli nedenlerinden biridir.
0
fucking machine in my head
(04.03.15)
obsesyon konusunda haklısın damdanakan, aylar önce verdiğim bir cevabı şimdi ısıtıp böyle böyle demiştin diyen tipler var.

eğlenmek, goy goy demek değil. buraya eğlenmek için girmek kötü bir şey değil. bir şeyler öğrenmek, yardım etmek, zevkli zaman geçirmek de eğlenmektir.
0
[silinmiş]
(04.03.15)
@sour: uçurulursam arkamdan "niye uçtu? şöyle iyiydi, böyle kötüyüdü. duyuru nereye gidiyor?" minvalli duyurular açıp saatlerce tartışmayın lütfen :) son isteğimdir :)) hayatınıza hiçbi şey olmamış gibi devam edin, bulutlardan size göz kırpıyor olucam ^^
0
🌸damdanakan
(04.03.15)
@fucking macihine in my head Herkesin sinirlenme ya da tepki verme, ciddiye alma eşiği farklı. Bir kişi bir tane troll gördüğünde "Allah'ım, bu işin sonu nerelere varacak" der, başka bir kişi bunun sayısı çok olduğunda. Benim tepki sınırım iki günde bir "Ne olacak bu duyuru'nun hali" duyurusu açılması oldu. Senin de bir sınırın var, çok çok uç bir örnek vereceğim ama senin için bu sınır birinin porno yayınlamaya başladığı an olabilir. O zaman "Çivisi çıktı artık buranın" diyebilirsin. Sadece eşiklerimiz farklı. Bazılarımız daha rahat, bazılarımız daha katı. Bizim sınırımıza çok uzak olanı anlamlı bulmamamız normal.

Buranın ana amacı "duyurmak", sorulara cevap bulmak ve tabii ki hepimiz gülünecek eğlenilecek şeyler üzerindne yapıyoruz bunu. Kimse TRT ciddiyetinde anlatmıyor veya yardım etmiyor. Ama ki eşik meselesi var.

Böyle şeylerde iki tepki verirsin, birisi uzaklaşıp gitmek, bir diğeri de kalıp "Ne yapabilirim" diye düşünmek. İkisi de birer seçenek, "Ne işim var" deyip gidilebilir de, "Burası için naçizane önerileriniz" nelerdir diye bir süreliğine savaşmaya da çalışabilir. Bunlar da kişiliğimizin parçaları zaten. O şekilde az çok burada kimin nasıl bir insan olduğunu bile anlayabiliyorsun.
0
aychovsky
(04.03.15)
(5)

Dün Geceki Olayın Üzerine Nasıl Bir Yol Çizmeliyiz?

fanila
dün gece yaşanan rezalet belli ki uzun süre duyuruda çatırtılara neden olacak. dünki mevzuya şahit olanlara soruyorum; sizce nasıl bir yol çizmeliyiz?
dün gece yaşanan rezalet belli ki uzun süre duyuruda çatırtılara neden olacak. dünki mevzuya şahit olanlara soruyorum; sizce nasıl bir yol çizmeliyiz?
0
fanila
(04.03.15)
Camussar +1
0
damdanakan
(04.03.15)
Uzun uzadıya yeniden yazmak istemiyorum. Kendimden tiksindim aynı şeyi yaza yaza. O yüzden şuradaki başlıklardaki tartışmalara gönlendiriyorum.

www.eksiduyuru.com
www.eksiduyuru.com

Olaylar: der meister ve mea maxima kulpa uçuruldu. hollowlife gitti, isimsiz bir kahraman olarak dönecek. Ayrıntılar için
www.eksiduyuru.com
0
aychovsky
(04.03.15)
Yalan değil sevindim. Hiç tanımam etmem kendisini ama tam bir ajitasyon makinesi. Ortalığı karışmakta ona buna sardırıp kaçmakta, sinir bozmakta üstüne yoktu.
0
Tears of Devil
(04.03.15)
aychovsky'nin yönlendirdiği duyuruları okudum ama yine de anlamadım bu yazarların niye uçurulduklarını...

hepsi o kadar mı? yoksa silinen duyurular mı var?
0
whimsical
(04.03.15)
@ whimsical
der meister'i dün gece hollow uçurdu. biz genel olarak başka bir duyuru için uçurulduğunu sanmıştık ama değilmiş
bütün muhabbet burada www.eksiduyuru.com
kendisi love'li bir 2.nickle yine burada zaten
sonra olay büyüyünce compü kendisi buralara geldi :P biz kaçıştık. hollowlife'ı şimdilik görevden aldığnı açıkladı

bununla ilgili tam olarak şu duyurunun altında geyik sürerken

www.eksiduyuru.com
compü mea'nın 240 tane cevabı silinmişken hala aynı şekilde yazıyor olmasının kuralları takmaması anlamına geldiğini düşünüp kendini uçurmuş, hatta ben ilk bi an farketmeme rağmen inanamadım.
durum bu başka uçan yok.
0
niye ama
(04.03.15)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.