galandar kostumu
diyelim ki bir adam amerikada. esi de turkiyede merkezi yerde yogun gozuken bir kafe isletiyor. adam amerikada ticaretle mesgul. turkiyedeki karisinin ustunden para aklayabilir mi? nasil?
diyelim ki bir adam amerikada. esi de turkiyede merkezi yerde yogun gozuken bir kafe isletiyor. adam amerikada ticaretle mesgul. turkiyedeki karisinin ustunden para aklayabilir mi?
nasil?
nasil?
0
Konuya hakim değilim ama transfer olan 1 dolar bile FED kontrolünde oluyor sanırım, pek olası değil gibi.
0
angelus oyle bir durumda esinin yanina surekli seyahat edip para getiremez mi?
0
Ticarette legak olarak kazandığı parayı adam elden nakit olarak alıyorsa(bu pek mümkün gelmedi bana) ve üstünde getirip götürebiliyorsa Türkiye'ye ancak o şekilde olur. Zaten bu çapta yapılanı da çok öyle aman aman büyük olamaz. Nitekim üstünde ülkeye nakit sokmanın bir limiti var(10 bin dolar falan mıydı?) kaldı ki Türkiye'ye sürekli gidip gelmek de ayrı bir masraf.
0
hangi parayi aklayacak? para aklamak icin legal olmayan bir sekilde kazanilmis para olmasi lazim. cafe gibi hizmet sektorleri para aklamak icin en yaygin yontemlerden biridir. esinin amerikada ticaret yapmasi neyi degistirir, yada neden boyle bir bilgi verme ihtiyaci hissettin bilemedim.
para aklamaktan kasit amerikada kazandigi parayi vergi vermemek icin beyan etmemesi ise bu sefer esinin turkiyede cafesinin olmasi etkisiz eleman oluyor.
para aklamaktan kasit amerikada kazandigi parayi vergi vermemek icin beyan etmemesi ise bu sefer esinin turkiyede cafesinin olmasi etkisiz eleman oluyor.
0
Normalde ABD'ye girerken 10 bin dolar sokabiliyorsun fazlasını beyan etmen gerekiyor ama çıkarken ABD ile ilgili bir limit yok ama Türk makamlarına deklare etmen gerekiyor sanırım.
0
Ya sen şunu demek istiyorsun sanırım: Bir şekilde adam parayı Türkiye'ye getirecek ve karısının işletmesinde kazanıldı diye kayıt altına aldıracak ve sonra da parayı legal yollardan Amerika'ya gönderecek.
Para az ise yapabilir belki, fakat miktar arttıkça Türkiye'de de radara gider. Tutar büyükse genelde arsa ve gayrimenkul ticareti üzerinden iş yapıyorlar. Şirketler de mesela 10TL/m2'ye arsa alıyorlar (100.000m2 mesela) ama tapuda 40TL/m2'ye alındı gösteriyorlar ve kasada biriken parayı eritip gelir vergisi vermiyorlar...
Para az ise yapabilir belki, fakat miktar arttıkça Türkiye'de de radara gider. Tutar büyükse genelde arsa ve gayrimenkul ticareti üzerinden iş yapıyorlar. Şirketler de mesela 10TL/m2'ye arsa alıyorlar (100.000m2 mesela) ama tapuda 40TL/m2'ye alındı gösteriyorlar ve kasada biriken parayı eritip gelir vergisi vermiyorlar...
0
Bitcoin al at flasdiske getir gotur. Duserse ufak tefek kaybedersin.
Her seferinde baska hesap acman lazim, dusuk miktarsa zaten kimse sallamaz.
Her seferinde baska hesap acman lazim, dusuk miktarsa zaten kimse sallamaz.
0
@angelus
Türk makamlarına deklare etme zorunluluğu bir süredir askıya alındı, aklamak için de sanırım istediğin tutarı getir bir miktar vergi ver biz sana kaynak maynak sormayalım diye bir yasa var.
baktım şimdi: temmuz 2018e kadar hiç vergi almamışlar sonrası %2 imiş
www.bloomberght.com
yani ABD parayı çıkarırken sormuyorsa şayet bizimkiler sokarken hiç sormuyor.
ancak o parayı tekrar abd'ye götürecekse muhtelemen ABD kan alır diye düşünüyorum.
Türk makamlarına deklare etme zorunluluğu bir süredir askıya alındı, aklamak için de sanırım istediğin tutarı getir bir miktar vergi ver biz sana kaynak maynak sormayalım diye bir yasa var.
baktım şimdi: temmuz 2018e kadar hiç vergi almamışlar sonrası %2 imiş
www.bloomberght.com
yani ABD parayı çıkarırken sormuyorsa şayet bizimkiler sokarken hiç sormuyor.
ancak o parayı tekrar abd'ye götürecekse muhtelemen ABD kan alır diye düşünüyorum.
0
nick bulamadim
bu ikisi birlikte nasıl olur? haftada 3-4 gün fitness, 2-3 gün yüzme yapmak istiyorum. yüzme kardiyo yerine geçer mi? zayıfım ama yağ oranım yüksek.
bu ikisi birlikte nasıl olur? haftada 3-4 gün fitness, 2-3 gün yüzme yapmak istiyorum. yüzme kardiyo yerine geçer mi? zayıfım ama yağ oranım yüksek.
0
Olur ama sürdürülebilir değil, en geç 10 gün sonra ya bu neymiş birader deyip ikisini de yapmaktan vazgeçersin zira sistem için hareket etmek ne kadar önemliyse dinlenmek de aynı derecede önemli, birinden birine ağırlık verip diğerini yancı bırakman uzun vadede daha faydalı olur ama önemli olan tabii ki diyet, antrenman rutinin etkili olması elde edeceğin sonuçlar diyetine bağlı.
0
evet ondan emin olamadım zaten. bugün ağırlık çalıştım diyelim e yarın vücudun dinlenmesi gerek kasların gelişimi için. sürekli yormak zor olabilir. ama kambur durduğum için yüzme yapmak istiyorum. ağırlığı da kas oranım belli bir orana ulaşsın diye yapmak istiyorum. 4-5 gün fitness yerine 3 gün fitness ve 2 gün yüzme nasıl olur? amacım fit bir plaj vücudu zaten.
0
yüzme kardiyo yerine geçer evet.
ancak daha önce ikisini de ayrı ayrı yapmadıysanız, birden birlikte yapabilmeniz ve hakkıyla üstesinden gelebilmeniz oldukça zor, söyleyeyim onu. hele haftanın 7 gününü de dolduracak bir programın altından kalkamazsınız.
ben yıllarca yüzdüm, sonrasında uzunca bir süre ağırlık çalıştım. ikisine de oldukça hakim olmama rağmen birlikte yaptığım bir dönem oldu ki o sıralar spor dışındaki hayatımı normal bir şekilde sürdürebilmek için çok uyumam ve afedersiniz hayvan çocuğu gibi yemem gerekiyordu. sonrasında bünyem pes etti de sadece fitnessa ağırlık vermeye döndüm.
ha ikisini de laylaylom modda yaparım diyorsanız anlattığım kadar zorlamaz, ama o zaman da ne gereği var. bir tanesini yapın ama düzgün yapın daha verimli olur.
bu arada ağırlık antrenmanı ile de yağ yakarsınız. illa yüzmem gerekiyor şeklinde düşünmeyin diye ekleyeyim dedim.
ekleme: son yazdığınızı yolladıktan sonra gördüm; duruş bozukluğunu gidermek için yine ağırlık antrenmanından oldukça fayda görürsünüz.
ancak daha önce ikisini de ayrı ayrı yapmadıysanız, birden birlikte yapabilmeniz ve hakkıyla üstesinden gelebilmeniz oldukça zor, söyleyeyim onu. hele haftanın 7 gününü de dolduracak bir programın altından kalkamazsınız.
ben yıllarca yüzdüm, sonrasında uzunca bir süre ağırlık çalıştım. ikisine de oldukça hakim olmama rağmen birlikte yaptığım bir dönem oldu ki o sıralar spor dışındaki hayatımı normal bir şekilde sürdürebilmek için çok uyumam ve afedersiniz hayvan çocuğu gibi yemem gerekiyordu. sonrasında bünyem pes etti de sadece fitnessa ağırlık vermeye döndüm.
ha ikisini de laylaylom modda yaparım diyorsanız anlattığım kadar zorlamaz, ama o zaman da ne gereği var. bir tanesini yapın ama düzgün yapın daha verimli olur.
bu arada ağırlık antrenmanı ile de yağ yakarsınız. illa yüzmem gerekiyor şeklinde düşünmeyin diye ekleyeyim dedim.
ekleme: son yazdığınızı yolladıktan sonra gördüm; duruş bozukluğunu gidermek için yine ağırlık antrenmanından oldukça fayda görürsünüz.
0
vücut geliştirmede dik durmak için ne yapılabilir? 8 saat masa başında olduğum için etkili olmuyor gibi. yüzme daha verimli olur sanki. daha önce bir süre yaptım kaslı ve kambur oluyorum.
sadece fitness yaparsam da 4 gün falan yaparım sanırım. onun yerine 1 gün azaltıp 3 gün fitness 1 ya da 2 gün yüzme yapayım diyorum. hem off günler de olur.
sadece fitness yaparsam da 4 gün falan yaparım sanırım. onun yerine 1 gün azaltıp 3 gün fitness 1 ya da 2 gün yüzme yapayım diyorum. hem off günler de olur.
0
Vücut geliştirme, doğru yapılmazsa eğer postürü düzeltmekten ziyade daha çok bozar, amaç buysa o riske girmeni ben çok tavsiye etmem, yüzme ya da postürü düzeltmeye yönelik stretching egzersizlerinden daha efektif faydalar görebilirsin.
0
her hareketi doğru formda yapmaya özen göstermeniz demek, vücudun o hareketi icra ederkenki doğal pozisyonunu bulup onu koruyarak yapabilmenizi sağlar. böyle böyle örneğin harekete başlamadan önce omuzları arkaya yerleştirmek, core bölgenizi sabit tutmak gibi form düzeltmeleri yapa yapa duruşunuzun düzelmesinde de ciddi faydalar sağlayabilirsiniz. ancak bunu yaparken her hareketin doğru formunu öğrenmeye çok ama çok özen göstermelisiniz, yoksa örneğin ağırlık çalışmasıyla skolyozunun kötüleşmesine sebep olanlar da yok değil.
3 fitness, 2 gün yüzme nispeten sürdürülebilir gibi evet.
3 fitness, 2 gün yüzme nispeten sürdürülebilir gibi evet.
0
yapabilirsin bir sikinti olmaz. yuzme kardiyo olur, gerisi agirlik calisma. bir gun agirlik, bir gun yuzme seklinde yaparsan kaslarin da yeterince dinlenmis olur. haftada 3 gun agirlik, 3 gun kardiyo yapmis olursun, 1 gun de full rest. gayet ideal.
0
Ben sirt ve bacak calistigim gunlerde fitness'a gitmek istemedigimde yuzmeye gidiyordum. Ikisi bu sekilde ilerliyordu bende. Genelde haftada 3 gun fitness 1 gun havuz yapiyordum diyebilirim.
0
caletti
5000 var mı?
5000 var mı?
0
Biraz fanteziye kaçarsak 6000-7000 diyebiliriz ama mantıklı konuşup Proto-Türklere inersek ilk Türk kültürünü oluşturan topluluk Afanasyevo kültürü, o da 3500 yıllık bir geçmişe sahip, yok devlet bazında bakacaksak İskitler var 1200 yıl önce kurulan, gerçi onların da İranlı mı Türk mü olduğu çok belli değil ama biz Türk olarak kabul ediyoruz.
0
diyelim ki kazı kaptınız ne çıkınca kesin türk bunlar diyorsunuz?
0
ben robot değilim
yav bu diziyi duyuruda sözlükte sağda solda her yerde öve öve bitiremiyorlar, imdb'de çok iyi puanı var "Top Rated TV #29" olmuş falan: https://www.imdb.com/title/tt7920978/haluk bilginer'i de severim izleyeyim dedim ama sezonu nerdeyse yarıladım bok gibi dizi bence. prodüksiyon fena değil tamam, bö
yav bu diziyi duyuruda sözlükte sağda solda her yerde öve öve bitiremiyorlar, imdb'de çok iyi puanı var "Top Rated TV #29" olmuş falan: www.imdb.com
haluk bilginer'i de severim izleyeyim dedim ama sezonu nerdeyse yarıladım bok gibi dizi bence. prodüksiyon fena değil tamam, bölüm sürelerinin ve sayısının yabancı dizilerin kalibresinde olması da güzel ama yok sarmıyor, senaryo ve özellikle kurguyu çok sıkıntılı buldum. olmamış her şey çok zorlama, aşırı sıkıcı.
beğenenler nesini beğendi bu dizinin çok merak ediyorum?
haluk bilginer'i de severim izleyeyim dedim ama sezonu nerdeyse yarıladım bok gibi dizi bence. prodüksiyon fena değil tamam, bölüm sürelerinin ve sayısının yabancı dizilerin kalibresinde olması da güzel ama yok sarmıyor, senaryo ve özellikle kurguyu çok sıkıntılı buldum. olmamış her şey çok zorlama, aşırı sıkıcı.
beğenenler nesini beğendi bu dizinin çok merak ediyorum?
0
Dört bölüm dayanabildim diziye, aklımda kalan tek şey turuncu Duster, diziyi sırf arabanın reklamı için çekmişler gibi geldi bana.
0
Yapmaaa iyi yapım,güzel iş.şu yüzden sarmıyor çünkü tr’de hiç seri katil vakası yaşanmadığı için.sana gerçeküstü geliyor çünkü mekanik toplum abd’den ihraç edildiği için bu kültür.
0
Şimdi son bölümü izledim. Verilen mesajlar falan çok güçlü, türkiye’de çekilmiş olmasına şok oldum. Oyunculuklar iyi. Hikaye de Türkiye dizileri için epey iyi sayılır. Sevdim ben.
0
Seneryoyu ve kurguyu sıkıntılı bulabilecek kadar gözü olan birinin imdb'ye ve sinemasever halkımızın değerlendirmelerine bu kadar kulak asması da beni şaşırttı ne yalan söyleyeyim.
Çerezlik olarak izlenebilecek bir dizi. Bunun dışında bir değeri yok bence.
Çerezlik olarak izlenebilecek bir dizi. Bunun dışında bir değeri yok bence.
0
En başarılı yerli dizi bence. Özellikle ilk bölümlerde görüntü şöleni yaşatıyor.
0
Ergenlerin örgütlenmesi kısmı çok boş.
Başörtülü teyzeleri salona doldurup verilen ders kısmı ve hikayede genel olarak hakim olan bu hava rezalet.
Derin devletin işin içine karıştığı iması, büyük abiler vs. kısmısı sırf laf olsun diye konmuş. Bu çok amerikan dizisinde de var.
Ben bunu yapıyorum ama yurtdışında da satarım belki diye eklenenler sıçmış bence olayın içine. Kadınla alakalı mesaj bombardımanı vs.
Haluk bilginer çok iyi. Ana hikaye sağlam. İkili diyaloglar türk dizisi seviyesinin çok üstüne çıkmış. Teknik olarak anlamam ama prodüksiyon iyi bence de.
Başörtülü teyzeleri salona doldurup verilen ders kısmı ve hikayede genel olarak hakim olan bu hava rezalet.
Derin devletin işin içine karıştığı iması, büyük abiler vs. kısmısı sırf laf olsun diye konmuş. Bu çok amerikan dizisinde de var.
Ben bunu yapıyorum ama yurtdışında da satarım belki diye eklenenler sıçmış bence olayın içine. Kadınla alakalı mesaj bombardımanı vs.
Haluk bilginer çok iyi. Ana hikaye sağlam. İkili diyaloglar türk dizisi seviyesinin çok üstüne çıkmış. Teknik olarak anlamam ama prodüksiyon iyi bence de.
0
0
cok durust ve realist bir yorum yapayim. bu duyuruyu gorene dek ben de harika, super, efsane diyordum. ama oturup bir dusununce sadece iyi olduguna kanaat getirdim. harika, super dememin sebeplerine gelince, sanirim su asagidakilerdi.
herkesin ovmesi
haluk bilginerin olmasi
turkiyedeki aglamali zirlamali kufurlu dizilerden bikan insanlara ilac gibi gelmesi.
senaryonun turkiye dinamiklerine hic uymamasi
izleyici olarak boyle dinamiklere uymayan renkli seylere acik olmak
produksiyon, goruntu acisindan yakalanan kalite
tum bunlari cikarip menseisine amerika falan yazsak sadece guzel derdik. ha guzel bir dizinin bazilarini sarmamasi da mumkun. hikaye, karakterler pek sana hitap etmiyordur. ama ben cok sevdim.
herkesin ovmesi
haluk bilginerin olmasi
turkiyedeki aglamali zirlamali kufurlu dizilerden bikan insanlara ilac gibi gelmesi.
senaryonun turkiye dinamiklerine hic uymamasi
izleyici olarak boyle dinamiklere uymayan renkli seylere acik olmak
produksiyon, goruntu acisindan yakalanan kalite
tum bunlari cikarip menseisine amerika falan yazsak sadece guzel derdik. ha guzel bir dizinin bazilarini sarmamasi da mumkun. hikaye, karakterler pek sana hitap etmiyordur. ama ben cok sevdim.
0
hadi nasılsa hepi topu 12 bölüm diyerek zar zor bitirdim. final de bok gibiydi dizi de. en fazla verebileceğim puan 10 üzerinden 5 olur bu diziye o da haluk bilginer'in hatrına ve yönetmenlik ve prodüksiyon fena değil arada güzel görüntüler var diye. geri kalanı çöp zaten son zamanlarda izlerken bu kadar sıkıldığım başka bir şey hatırlamıyorum. nerden tutsan elinde kalan bir dizi. ama millet abartmış da abartmış sorsan başyapıt.
0
nemo problemo
omuz 110göğüs 94kol 31.5bel 92bacak 55ölçülerim bunlar. programımda aşağıdaki linkteki görselde mevcut. spora başlayalı 1 ay tam olmadı.https://s1.eksiup.com/14778d38f193.jpgbeklentilerim: 5-6 ay kadar bir sürem var düğün için. yapabileceğim en iyi vücudu yapmak. mümkünse göbeği eritmek ve omuzları
omuz 110
göğüs 94
kol 31.5
bel 92
bacak 55
ölçülerim bunlar. programımda aşağıdaki linkteki görselde mevcut. spora başlayalı 1 ay tam olmadı.
s1.eksiup.com
beklentilerim: 5-6 ay kadar bir sürem var düğün için. yapabileceğim en iyi vücudu yapmak. mümkünse göbeği eritmek ve omuzları biraz daha geniş gösterebilecek düzeyde olmak.
yemek işini zorluyorum ama gerçekten yiyemiyorum. beslenme olayım şöyle.
kahvaltı saat 9-11 arası: 4 adet yumurta, 2 adet kepek ekmeği arasında kaşar koyarak tost yapıyorum. 1 adet kepek ekmeğinin üstüne fındık ezmesi sürüyorum 1 tatlı kaşığı kadar. 50-100 gr arası sütün içine yulaf ve 20-30 gr arası da protein tozu koyuyorum.
spordan sonra: yarım bardak pirinç ve 250 gr kadar kuzu kıyma veya haşlanmış tavuk göğüsi tüketiyorum.
aralarda kuruyemiş ve 1 adet muz tüketiyorum.
genel olarak beslenmem bu şekilde. bu düzeyde ilerleme kaydedebilir miyim? ne tavsiye edersiniz ek olarak? ne yapmalı? girebildiğim kadar ağır girmeye çalışıyorum ama sanki biraz yetersiz geliyor.
mesela bench presste 4 set yapıyorum. barın ağırlığını koymuyorum. 1. set 5 kg, 2. set 10 kg, 3. set 15 4. set 15 kg yapabiliyorum. 20 kg 4-5 tekrar çıkıyor ama 10-12 tekrar çıkmıyor maalesef.
ama lat push downda 40 kg kadar yapabiliyorum. bazı hareketlerde çok zayıf kalıyorum.
ben basitinden dumbbell concentration curl 2,5 kg ile yapabiliyorum. 5 kg ile sadece 1 set çıkıyor. bu durumda birine ne tavsiye edersiniz?
göğüs 94
kol 31.5
bel 92
bacak 55
ölçülerim bunlar. programımda aşağıdaki linkteki görselde mevcut. spora başlayalı 1 ay tam olmadı.
s1.eksiup.com
beklentilerim: 5-6 ay kadar bir sürem var düğün için. yapabileceğim en iyi vücudu yapmak. mümkünse göbeği eritmek ve omuzları biraz daha geniş gösterebilecek düzeyde olmak.
yemek işini zorluyorum ama gerçekten yiyemiyorum. beslenme olayım şöyle.
kahvaltı saat 9-11 arası: 4 adet yumurta, 2 adet kepek ekmeği arasında kaşar koyarak tost yapıyorum. 1 adet kepek ekmeğinin üstüne fındık ezmesi sürüyorum 1 tatlı kaşığı kadar. 50-100 gr arası sütün içine yulaf ve 20-30 gr arası da protein tozu koyuyorum.
spordan sonra: yarım bardak pirinç ve 250 gr kadar kuzu kıyma veya haşlanmış tavuk göğüsi tüketiyorum.
aralarda kuruyemiş ve 1 adet muz tüketiyorum.
genel olarak beslenmem bu şekilde. bu düzeyde ilerleme kaydedebilir miyim? ne tavsiye edersiniz ek olarak? ne yapmalı? girebildiğim kadar ağır girmeye çalışıyorum ama sanki biraz yetersiz geliyor.
mesela bench presste 4 set yapıyorum. barın ağırlığını koymuyorum. 1. set 5 kg, 2. set 10 kg, 3. set 15 4. set 15 kg yapabiliyorum. 20 kg 4-5 tekrar çıkıyor ama 10-12 tekrar çıkmıyor maalesef.
ama lat push downda 40 kg kadar yapabiliyorum. bazı hareketlerde çok zayıf kalıyorum.
ben basitinden dumbbell concentration curl 2,5 kg ile yapabiliyorum. 5 kg ile sadece 1 set çıkıyor. bu durumda birine ne tavsiye edersiniz?
0
Benim anlamadığım, sabah kahvaltı, spor sonrası yemek, arada kuruyemiş muz yiyorum demişsin de, öğle yemeği falan yemiyo musun?
Bu şekilde bi öğün daha yersen iyi olur. Takviye de alabilirsin toz halinde.
Bi de dumbbell concentration curlü nasıl 2,5 la yapabiliyosun ya. Kolların çok güçsüz, bence üstüne düş kolların.
Bu şekilde bi öğün daha yersen iyi olur. Takviye de alabilirsin toz halinde.
Bi de dumbbell concentration curlü nasıl 2,5 la yapabiliyosun ya. Kolların çok güçsüz, bence üstüne düş kolların.
0
oncelikle makro kontrolu yapman lazim. gunde kac gr protein yag aliyorsun bunlari hesaplasan iyi olur.
ben de spor yapiyorum ama kahvalti mesela abarti geldi biraz. pirinc de beslenmemin bir parcasi degil, glisemik indeksi yuksek.
kollarin guclenmeden de efektif spor zor gibi, onceligin kollar olsun bence de .
ben de spor yapiyorum ama kahvalti mesela abarti geldi biraz. pirinc de beslenmemin bir parcasi degil, glisemik indeksi yuksek.
kollarin guclenmeden de efektif spor zor gibi, onceligin kollar olsun bence de .
0
Sondan başlayayım:
Ağırlık kavramı relative bi kavramdır etkileri kişiden kişiye göre değişir, misal benim 40 kiloyla yaptığım curl'ün etkisini sen kendi vücudunda 2,5 kiloyla hissedebilirsin, zira böyle bir strese alışmamış vücuduna 2,5 kiloluk bir yük bindiğinde de ona adapte olabilmek için çalışacaktır, yani ağırlık miktarına takılma zaman geçtikçe, vücudun adapte oldukça ağırlık da artar.
Her sette ağırlık artırmana gerek yok, piramit sistem gibi sistemlerde bunu yapabilirsin ama yeni başlayan biri için gerekli değil. 4 setlik bir çalışmada 10-12 tekrar yapabileceğin bi ağırlık seç onunla çalış. Ha onunla da mesela dördüncü seti 10 tekrar değil de 8 tekrar çıkardın, olabilir, illa aynı tekrar sayısını çıkaracaksın diye bir şey yok, kasların "Hımm bu 10 değil de 8 tekrar yaptı o zaman gelişmeyeyim" demez.
Ne zaman ne yediğinle ilgili bir şey diyemeyiz, senin alman gereken bir kalori var, mesela 3000 kalori, bunun da makroları var, mesela 120 gram protein 250 gram karbonhidrat 80 gram yağ gibi, ben bunu alıp almadığına bakıyorum, alıyorsan sorun yok almıyorsan sorun var demektir, sen alıyor musun? Yani arada muz yedin kuruyemiş yedin kahvaltıda yumurta yedin antrenman sonrası pirinç yedin et yedin değil, alman gereken kaloriyi tam alıyor musun almıyor musun, asıl mesele bu.
Ağırlık kavramı relative bi kavramdır etkileri kişiden kişiye göre değişir, misal benim 40 kiloyla yaptığım curl'ün etkisini sen kendi vücudunda 2,5 kiloyla hissedebilirsin, zira böyle bir strese alışmamış vücuduna 2,5 kiloluk bir yük bindiğinde de ona adapte olabilmek için çalışacaktır, yani ağırlık miktarına takılma zaman geçtikçe, vücudun adapte oldukça ağırlık da artar.
Her sette ağırlık artırmana gerek yok, piramit sistem gibi sistemlerde bunu yapabilirsin ama yeni başlayan biri için gerekli değil. 4 setlik bir çalışmada 10-12 tekrar yapabileceğin bi ağırlık seç onunla çalış. Ha onunla da mesela dördüncü seti 10 tekrar değil de 8 tekrar çıkardın, olabilir, illa aynı tekrar sayısını çıkaracaksın diye bir şey yok, kasların "Hımm bu 10 değil de 8 tekrar yaptı o zaman gelişmeyeyim" demez.
Ne zaman ne yediğinle ilgili bir şey diyemeyiz, senin alman gereken bir kalori var, mesela 3000 kalori, bunun da makroları var, mesela 120 gram protein 250 gram karbonhidrat 80 gram yağ gibi, ben bunu alıp almadığına bakıyorum, alıyorsan sorun yok almıyorsan sorun var demektir, sen alıyor musun? Yani arada muz yedin kuruyemiş yedin kahvaltıda yumurta yedin antrenman sonrası pirinç yedin et yedin değil, alman gereken kaloriyi tam alıyor musun almıyor musun, asıl mesele bu.
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
Selamlar.Soru değil daha çok söylenme olacak aslında, spor salonuna yalnız gidip yüksek ağırlık çalışanlara. Şimdi haliyle bench'te ağırlık 80 90lara çıkınca altında kalma riski başlıyor. Ben de salona tek gittiğim için mecburen birisinden spot yapmasını rica ediyorum. ama rica ederken de 30 kere sö
Selamlar.
Soru değil daha çok söylenme olacak aslında, spor salonuna yalnız gidip yüksek ağırlık çalışanlara. Şimdi haliyle bench'te ağırlık 80 90lara çıkınca altında kalma riski başlıyor. Ben de salona tek gittiğim için mecburen birisinden spot yapmasını rica ediyorum. ama rica ederken de 30 kere söylüyorum "abi bak ben barın altında kalmadıkça sakın dokunma olur mu, parmakla bile yardım etme", tamam diyor. Ulan kaç kez tembihlesem de herif "ben dokunmuyorum hepsi sende" diye diye ağırlığın yarısını kaldırıyor aq. Deli olcam lan dokunma diyoruz amk barına dokunma işte ya. Hadi squat yaparken safety pin kullanıyorsun da bu bench işini napcaz böyle bilmiyorum. Spotter olmadan yapsam bi an gücüm bitecek altında kalıcam diye koekuyorum. Siz napıyorsunuz bu işi?
Soru değil daha çok söylenme olacak aslında, spor salonuna yalnız gidip yüksek ağırlık çalışanlara. Şimdi haliyle bench'te ağırlık 80 90lara çıkınca altında kalma riski başlıyor. Ben de salona tek gittiğim için mecburen birisinden spot yapmasını rica ediyorum. ama rica ederken de 30 kere söylüyorum "abi bak ben barın altında kalmadıkça sakın dokunma olur mu, parmakla bile yardım etme", tamam diyor. Ulan kaç kez tembihlesem de herif "ben dokunmuyorum hepsi sende" diye diye ağırlığın yarısını kaldırıyor aq. Deli olcam lan dokunma diyoruz amk barına dokunma işte ya. Hadi squat yaparken safety pin kullanıyorsun da bu bench işini napcaz böyle bilmiyorum. Spotter olmadan yapsam bi an gücüm bitecek altında kalıcam diye koekuyorum. Siz napıyorsunuz bu işi?
0
parmakla ağırlığın yarısını kaldırabilen birileri varsa alnından öp ne yapacaksın
0
Abi yarısını kaldırmasa da yardım ediyor işte, yarısı lafın gelişi.
0
yani sen al diyene kadar bara dokunmayacak bir buddy bulman lazım. senden yaşça küçük ve daha tıfıl varsa onlardan seç. söz dinlerler :)
0
Bunlar cok kucuk detaylar. O adamin yardimi senin gelisimine negatif ivme kazandirmiyor. Zaten bu biraz “buyuk resim” sporu. Kucuk detaylarda bogulmaya degmez cidden. Birak parmagiyla yardim etsin :)
0
RPE Skalası kavramını uygularsan barın altında kalmazsın. RPE zorluk derecesini belirler, mesela 1'den 10'a kadardır, 10 RPE ile çalışıyorsan ağırlığın altında kalabilirsin ama 9 RPE ile çalışıyorsan fazladan 1 tekrar yapacak gücün vardır ama yapmazsın, o zaman da barın altında kalmazsın ya da spotter ihtiyacı hissetmezsin, ben hep bu şekilde çalıştım, PR'lar dışında da barın altında kaldığım pek olmadı, barın altında kaldığında da kendine zarar vermeden ağırlığı yıkmayı deneyebilirsin, bunun da teknikleri var.
0
20 senelik bir tecrube ile sunu soyliym ki agirlik sana degil sen agirliga hukmetmelisin. Yani maxta 120 kilo basabilirim. Ama halterci degilim. Bu nedenle vucutcu icin cok kilo cok onemli degil. Inan buna. 50 kiloyla bile yedire yedire 10 sn de indirerek kasini yor. Cok proflarla calistim. Inan bana olay bu. Kasi yormak. E hadi ben sasirtacam ve kilo basmak istiyoum diyosun. Ok. O zaman al eline iki 40 lik dumbell dizlerinin uzerine koyup yuklen. Takildigin yerde kollarini yana ac ve yavasca dikkatle yere birak. Bu hareketi egik sehpada daha kolay yaparsin. Dumbelleri gogsune indir. Ordan dizlerine birak.son onerim de su : barin her iki yanina iki eleman koy. Ben soyleyince ayni anda iki plaka cikarin de. Sen haber verince 2.5 veya 5 kilolari cikarsinlar. Herseyden hepsinden onemlisi bu ise sevdaliysan, bu isten gercekten anlayan bir hoca bul derim.
0
ağırlık artıracağım zaman yakında çalışan kim varsa sesleniyorum. altında kalabilirim yardım isterim o zaman diyerek. 2 kere kaldim şimdiye kadar. göğsünde tutuyorsun zaten bişey olmuyor. adam gelip yardim ediyor sonra. ben sevmiyorum bara dokunulmasini. barı ben alir ben geri koyarım ona da karışıyorlar, el ayarları da yok. safe zone ile isim olmaz.
0
altında kalabileceğimiz ağırlığın altına yatmıyoruz. bu kadar basit.
0
@hasmetizm tam omya mesele. Kaldıramazsam zaten göğsüme indiricem barı. Ben o zaman yardım etsin diye rica ediyorum, adam baı parmaklıyor. Ulan sen parmağının ucuyla bile dokunsan ben hissediyorum az da olsa yardım ediyor yani, deliriyorum amk :)
0
freedonia
https://eksisozluk.com/entry/40156367 Bu bilgi doğru mu harbiden, trollük falan değil yani?
eksisozluk.com Bu bilgi doğru mu harbiden, trollük falan değil yani?
0
Oyun net 60 dakika oynanıyor.
Bunun 11 dakikasında top hareket halinde olabilir.
Eğer top oyun alanı dışına çıkmazsa süre durmuyor çünkü.
Bunun 11 dakikasında top hareket halinde olabilir.
Eğer top oyun alanı dışına çıkmazsa süre durmuyor çünkü.
0
Düşündüğün şekilde 11 dakika sürmüyor. Maçın normal süresi 60 dakika, yani maç birinci dakikada başlayıp 60. dakikada bitiyor ama topun bilfiil oyunda kaldığı, yani duraklamalar taktikler oyun kurmaların sonunda elde kalan sürekli oyun 11 dakikadır. Misal bi futbol maçı da 90 dakika sürüyor ama topun sürekli oyunda kaldığı süre 50 dakika, öyle düşün.
0
oyun süresi 15 dakikadan 4 çeyrek. eğer pas tutulamazsa yahut top taşıyan kişi sahanın dışına çıkarsa süre durur. sahanın içinde düştüğünde süre devam eder. toplam topla oynama süresi ortalama 11 dakika deniyorsa inanırım. topun kalkması ve inmesi 3-10 saniye arası sürer ortalama zaten.
0
nfl'yi bu kadar değerli kılan bu zaten. o 11 dakikada çok büyük şeyler olması. futboldaki gibi boşa geçen salak paslaşmalar yok, basketboldaki gibi habire sayı üretilip oyun baştan da başlamıyor. hepsi değerli an o 11 dakikanın. onun dışında kalan süre takımların taktiksel dizilimleriyle geçiyor. oralarda da haliyle reklamlar, tekrarlar giriyor.
0
aynen öyle. saçma sapan bir oyun
boş vakitleri değerli kılmak için antrenörlere bile headset takmışlar, konuşunca herkes duysun da canları sıkılmasın diye
bekliyorsun ki oyun başlasın diye. başlıyor üç saniye sonra zaten bitiyor. sonra reklam, antrenör konuşması, üç saniyenin defalarca farklı açılardan tekrarı falan
boş vakitleri değerli kılmak için antrenörlere bile headset takmışlar, konuşunca herkes duysun da canları sıkılmasın diye
bekliyorsun ki oyun başlasın diye. başlıyor üç saniye sonra zaten bitiyor. sonra reklam, antrenör konuşması, üç saniyenin defalarca farklı açılardan tekrarı falan
0
@dafuq headset'ler boş vakit geçirmek için değil. tribünde takımın ofans ve defans sorumluları olur. yukardan dizilimleri daha iyi görürler ve koçu uyarırlar, koç da saha içinde oyun kurucuya direktif verir. mesela uzun pas yap, ya da sideline pas çalış, ya da toss pas ile dış koşu yaptır vs gibi. sadece oyun kurucunun kaskında telsiz var.
0
in vino veritas
piyasaya bu aralar bir suru cikti bu urunlerden. zararli bir sey mi bu acaba? yani steroid alip alip balona donusen badicilerin kullandigi yapay seyler gibi bi his uyandiriyor bende ama acaba gercekten oyle midir? daha dogal bi muadili var midir? yoksa tamamen atiyorum 200 mlinde 10 gr protein olan
piyasaya bu aralar bir suru cikti bu urunlerden. zararli bir sey mi bu acaba? yani steroid alip alip balona donusen badicilerin kullandigi yapay seyler gibi bi his uyandiriyor bende ama acaba gercekten oyle midir? daha dogal bi muadili var midir? yoksa tamamen atiyorum 200 mlinde 10 gr protein olan sut icin konusuyorum, o kadar proteini almak icin normalde 2 lt sut icmen lazimken kucuk hacimde daha cok protein sagliyor baska bi durumu veya zarari yok gibi bisi midir?
yarin bigun ucuncu kolumuz filan cikar mi kullansak?
yarin bigun ucuncu kolumuz filan cikar mi kullansak?
0
normal sütte 100 gramda 3 gram protein varken bunda 5 gram var. yağını alıyorlardır en fazla
0
Adamlar sütün-yoğurdun içine harici olarak whey koyuyor ondan artıyor protein miktarı, whey de peynir suyu, üstünde o kadar düşünecek bir konu değil. Beyaz peynir yedikten sonra üçüncü kolunun çıkma ihtimali ne kadarsa bunları kullanınca da o kadar.
0
Steroidçi balon dediğin beylerin çoğunluğu o tozları içeriğindeki tek bir harfe kadar değerlendiriyor.
Filtrasyon sistemleri en iyi olan, en düzgün markayı seçmek için günler harcıyorlar.
Proteinli sütlerin etiketlerine baktım, içeriğindeki proteinin ne olduğuna dair hiçbir bilgi yok, elbette angelus'un dediği gibi whey ancak bir de şu etikete bakar mısın?
eksiup.com
Whey üretim esnasında çok fazla sağlığa zararlı madde ortaya çıkabiliyor, düzgün firmalar bunları elemek için ciddi uğraşlar veriyorlar. Bu tozları paranın yettiği en iyi markadan almak lazım diye düşünüyorum.
Ayrıca o hazır sütler de hiç öyle ucuz değil.
Filtrasyon sistemleri en iyi olan, en düzgün markayı seçmek için günler harcıyorlar.
Proteinli sütlerin etiketlerine baktım, içeriğindeki proteinin ne olduğuna dair hiçbir bilgi yok, elbette angelus'un dediği gibi whey ancak bir de şu etikete bakar mısın?
eksiup.com
Whey üretim esnasında çok fazla sağlığa zararlı madde ortaya çıkabiliyor, düzgün firmalar bunları elemek için ciddi uğraşlar veriyorlar. Bu tozları paranın yettiği en iyi markadan almak lazım diye düşünüyorum.
Ayrıca o hazır sütler de hiç öyle ucuz değil.
0
@okur, ya oyle abanacagimdan degil, diyet esnasinda gunde 1 tane kucuk kutu sut icicem veya haftada 1-2 kez kuvuk proteinli yogurt yiycem en fazla. tozla mozla zaten isim olmaz. "bu bi rutine donusurse sorun olur mu ilerde basima" idi aslinda ogrenmek istedigim.
0
"steroid alip alip balona donusen badicilerin kullandigi yapay seyler gibi" diyenlere protein tozu satamayacakları için sütün içine koyup pazarlıyorlar.
bir nevi keriz silkeleme yani.
bunları alabilirsiniz ama aman sakın haa protein tozu falan gibi yapay şeyler almayın.
peynir altı suyu, whey proteini falan neymiş araştırıp bakmayın yazmaz internette.
bir nevi keriz silkeleme yani.
bunları alabilirsiniz ama aman sakın haa protein tozu falan gibi yapay şeyler almayın.
peynir altı suyu, whey proteini falan neymiş araştırıp bakmayın yazmaz internette.
0
@makbur, bu da yeni moda herhalde soru sorani asagilayip azarlamak? herhangi bir sey google'da bulunabiliyor mesela o zaman neden duyuru var? her neyse, yazdiklarimin hangi kismina gocundugunuzu bilemiyorum ve size bana cevap ver diye baski yaptigimi da hatirlamiyorum zaten. her boka laf sokma eksi sozlukte prim yapar da burasi duyuru, farkli bir yer. isterseniz google'a da sorup emin olabilirsiniz.
0
nrn
Evin bir yerlerinden el yayı çıktı 4-5 gündür bir şeyler izlerken ortalama 1 saat sağ el sol el çalışıyorum. Şimdi bunu plansız programsız ekstra başka aletlere girmeden sürdürmenin bir yararı var mı yoksa boşuna mı kollarımı yoruyorum? Kardeşim o hareket öyle yapılmaz besin programı oluşturup prote
Evin bir yerlerinden el yayı çıktı 4-5 gündür bir şeyler izlerken ortalama 1 saat sağ el sol el çalışıyorum. Şimdi bunu plansız programsız ekstra başka aletlere girmeden sürdürmenin bir yararı var mı yoksa boşuna mı kollarımı yoruyorum? Kardeşim o hareket öyle yapılmaz besin programı oluşturup protein tozu alman gerekiyor derseniz bırakayım güzel güzel dizimi filmimi izleyeyim.
0
Normalde çok işe yaramaz ama deadlift barfiks gibi hareketler yapıyorsan tutuş-kavrama gücünü bir miktar artırabilir.
0
tendonları koparmak için bire bir. ha gayret bakalım ne zaman kalıcı şekilde kendini sakatlayacaksın?
0
@killerbee 1 saat aralıksız değil ya işte yoruldukça el değiştir, derecesini düşür, bırak 5 dakika sonra devam gibi. Ona sakatlanırsak kapı açarken de sakatlanırdım.
0
1st person shooter oyunlarındaki koldaki definitionı sağlamak için kullanabilirsin. öyle bir derdin varsa tabi.
0
işimdeyim gücümdeyim
ben bugün şekeri tamamen bırakmaya karar verdim.kolayı bırakıcam, çayı şekersiz içmeye çalışıcam, abur cubur tarzı şeyler yok, tamam.bunun dışında siz mesela evde kek yapıldı, ondan da mı yemiyorsunuz?bir kafeye gittiniz diyelim, ne içiyorsunuz?bir yere misafirliğe gittiniz önünüze tatlı geldi, yemi
ben bugün şekeri tamamen bırakmaya karar verdim.
kolayı bırakıcam, çayı şekersiz içmeye çalışıcam, abur cubur tarzı şeyler yok, tamam.
bunun dışında siz mesela evde kek yapıldı, ondan da mı yemiyorsunuz?
bir kafeye gittiniz diyelim, ne içiyorsunuz?
bir yere misafirliğe gittiniz önünüze tatlı geldi, yemiyor musunuz?
hiç kola içmiyor musunuz?
meyvelerde de şeker yok mu? meyve yemekte sıkıntı var mı?
kolayı bırakıcam, çayı şekersiz içmeye çalışıcam, abur cubur tarzı şeyler yok, tamam.
bunun dışında siz mesela evde kek yapıldı, ondan da mı yemiyorsunuz?
bir kafeye gittiniz diyelim, ne içiyorsunuz?
bir yere misafirliğe gittiniz önünüze tatlı geldi, yemiyor musunuz?
hiç kola içmiyor musunuz?
meyvelerde de şeker yok mu? meyve yemekte sıkıntı var mı?
0
kek yapıldı.. yemiyorum
kafeye gidiyorum...şekersiz kahve içiyorum.
misafirlikte....tatlı yemiyorum.
...kola içmiyorum
meyve...1 adet mandalina yiyorum.
bonus.
patates....yemiyorum.
kafeye gidiyorum...şekersiz kahve içiyorum.
misafirlikte....tatlı yemiyorum.
...kola içmiyorum
meyve...1 adet mandalina yiyorum.
bonus.
patates....yemiyorum.
0
kek yerim
cafeye gidince çay içeceksem şekersiz, filtre kahve de şekersiz, ama bazen white mocha veya frappe tarzı şekerli içecek içerim. çayı asla şekerli içmem
misafirlikte tatlı çok şekerliyse yemem
kola nadir içerim zero o da
meyvelerde de şeker var ben yiyorum abartmadan
cafeye gidince çay içeceksem şekersiz, filtre kahve de şekersiz, ama bazen white mocha veya frappe tarzı şekerli içecek içerim. çayı asla şekerli içmem
misafirlikte tatlı çok şekerliyse yemem
kola nadir içerim zero o da
meyvelerde de şeker var ben yiyorum abartmadan
0
Kenya'ya gidip Masai Mara kabilesine katılıp orada izole bir şekilde yaşamadıktan sonra şeker kullanımını tamamen bırakamazsın, illa ki kullanacaksın ömür boyu bunlardan kaçamazsın, zira "Lan bunda da mı şeker varmış" dediğin birçok ürün göreceksin ve bunları tüketeceksin bir şekilde, önemli olan bunu minimumda tutmak, minimumun miktarını da sen belirleyeceksin. Bana göre %80 temiz beslendikten sonra %20 çok da önemli değil, en sürdürülebilir olanı seçmek lazım rutin belirlerken.
0
şekeri tamamen bırakma.. azaltarak bitir..
evde kek yapılırsa bir dilim yerim nedir yani o kadar da değil..
kafeye gittiğim zaman sütsüz şekersiz filtre kahve içerim..
diğer türlü asla içemiyorum midem bulanıyor..
misafirlikte tatlı ikram edilirse (diyelim 2 parça var) daha başlamadan bir tanesini iade ederim (artık olmasın diye)
şekersiz kola limonata içerim..
meyvedeki şeker, fabrika çıkışlı şekerden daha sağlıklıdır.. yerim yani hiç çekinmem..
bonus: kış haricinde 3 mevsim düzenli bisiklete biniyorum.. haliyle formumu korumak zor olmuyor!
evde kek yapılırsa bir dilim yerim nedir yani o kadar da değil..
kafeye gittiğim zaman sütsüz şekersiz filtre kahve içerim..
diğer türlü asla içemiyorum midem bulanıyor..
misafirlikte tatlı ikram edilirse (diyelim 2 parça var) daha başlamadan bir tanesini iade ederim (artık olmasın diye)
şekersiz kola limonata içerim..
meyvedeki şeker, fabrika çıkışlı şekerden daha sağlıklıdır.. yerim yani hiç çekinmem..
bonus: kış haricinde 3 mevsim düzenli bisiklete biniyorum.. haliyle formumu korumak zor olmuyor!
0
@işimdeyim gücümdeyim patateste nişasta var.
çayı, kahveyi şekersiz içiyorum. kolayı zero içiyorum. Meyve konusunda kendimi kısıtlamıyorum. Abartarak yemedikçe sıkıntı olmaz. Şerbetli hamur tatlısı -baklava tarzı- yemiyorum. Sütlü tatlılardan azar azar.
çayı, kahveyi şekersiz içiyorum. kolayı zero içiyorum. Meyve konusunda kendimi kısıtlamıyorum. Abartarak yemedikçe sıkıntı olmaz. Şerbetli hamur tatlısı -baklava tarzı- yemiyorum. Sütlü tatlılardan azar azar.
0
daha önce bir kaç kez kısa süreli (2-3 ay gibi) şekeri bıraktım. o zamanlarda kek falan yemiyordum. gerçi bizim evde kek falan yapılmaz zaten. kafede ya sade türk kahvesi ya americano, filtre kahve ya da çay içiyordum. misafirliğe giderken de ev sahibine söylüyordum ben önceden. yemiyorum diye o da ya yapmıyordu ya da anlayış gösteriyordu yemememe.
şimdi ise daha uzun süreli olacak ama biraz daha toleranslı bir sistem üzerinde uğraşıyorum. haftada bir kez istediğim şeyi yiyip içiyorum onun dışında malum kış günde bir kivi ya da greyfurt yemeye çalışıyorum.
dipnot: şekerden kastın sadece tatlı şeyler mi bilmiyorum ama ben karbonhidratı kastediyorum şeker diyerek.
şimdi ise daha uzun süreli olacak ama biraz daha toleranslı bir sistem üzerinde uğraşıyorum. haftada bir kez istediğim şeyi yiyip içiyorum onun dışında malum kış günde bir kivi ya da greyfurt yemeye çalışıyorum.
dipnot: şekerden kastın sadece tatlı şeyler mi bilmiyorum ama ben karbonhidratı kastediyorum şeker diyerek.
0
Bu aralar yapmıyorum ama geçmişte yaptığım zamanlarda kek zaten yemiyordum, şekersiz meyve çayları iyi gider güzeldir. Kola zero/diet içiyorum içersem.
Meyve yemezsen kabızlıktan, basurden, vitaminsizlikten kırılırsın meyvedeki şeker zaten doğal olanı. Sen onun üstüne şeker içeren özellikle de fruktoz içeren abur cuburlar tüketirsen zararlı.
Meyve yemezsen kabızlıktan, basurden, vitaminsizlikten kırılırsın meyvedeki şeker zaten doğal olanı. Sen onun üstüne şeker içeren özellikle de fruktoz içeren abur cuburlar tüketirsen zararlı.
0
şekeri bırakmak gibi bir amacım yok öncelikle. ülseratif kolit hastasıyım. fazla şekeri tat olarak sevmiyorum. bağırsaklarım sebebiyle de dikkat etmem gerekiyor - ama ben öyle süper bir diet filan uygulamıyorum.
çayı kahveyi zaten şekersiz içiyorum bu 17 senedir filan böyle, kafede de şekersiz filtre kahve filan içiyorum.
benim en büyük şeker tüketimim çizkek brovni vs. türü şeylerde ama o da belki ayda bir kere. paketli alıp tükettiğim bitter çikolata var. yazın da dondurma alırım pastaneden.
bizde şerbetli tatlılar ev pekmezi ile yapılıyor, beyaz şekerle yapılmıyor o da yine ayda 1-2 kere. pekmez yiyorum ben. hazır kek kurabiye filan senede 2 kere belki yerim.
misafirliğe de bayramdam bayrama gittiğim için onu da çok önemsemiyorum.
kola, meyve suyu filan hiç içmem. nadiren komposto içiyorum o da minimum şekerle yapılıyor.
ekmek yemiyorum. pilav makarna 10-15 günde 1 gibi. ama hamur işini özellikle kahvaltıda seviyorum. bunu kesmedim zaten 2 öğün yiyorum, akşam neredeyse sadece sebze yiyorum, çalışıyorum tüm gün, kahvaltımı kısmadım şimdilik. patates kızartması/kavurması türü de sürekli evde kahvaltı yaptığım için illa haftada 1-2 kez oluyor.
meyveyi şekerden dolayı değil çiğ meyve gaz yaptığı için dikkatli yiyorum. mesela 1 tane elma yiyorum. başka yemiyorum 1-1.5 gün. sonra 1 tane mandalina yiyorum (yürüyüş yaptıysam çilek filan yemeye izin veriyorum). böyle gidiyor. kiraz mesela dokunmuyor yiyorum ama portakal hiç yemiyorum.
çayı kahveyi zaten şekersiz içiyorum bu 17 senedir filan böyle, kafede de şekersiz filtre kahve filan içiyorum.
benim en büyük şeker tüketimim çizkek brovni vs. türü şeylerde ama o da belki ayda bir kere. paketli alıp tükettiğim bitter çikolata var. yazın da dondurma alırım pastaneden.
bizde şerbetli tatlılar ev pekmezi ile yapılıyor, beyaz şekerle yapılmıyor o da yine ayda 1-2 kere. pekmez yiyorum ben. hazır kek kurabiye filan senede 2 kere belki yerim.
misafirliğe de bayramdam bayrama gittiğim için onu da çok önemsemiyorum.
kola, meyve suyu filan hiç içmem. nadiren komposto içiyorum o da minimum şekerle yapılıyor.
ekmek yemiyorum. pilav makarna 10-15 günde 1 gibi. ama hamur işini özellikle kahvaltıda seviyorum. bunu kesmedim zaten 2 öğün yiyorum, akşam neredeyse sadece sebze yiyorum, çalışıyorum tüm gün, kahvaltımı kısmadım şimdilik. patates kızartması/kavurması türü de sürekli evde kahvaltı yaptığım için illa haftada 1-2 kez oluyor.
meyveyi şekerden dolayı değil çiğ meyve gaz yaptığı için dikkatli yiyorum. mesela 1 tane elma yiyorum. başka yemiyorum 1-1.5 gün. sonra 1 tane mandalina yiyorum (yürüyüş yaptıysam çilek filan yemeye izin veriyorum). böyle gidiyor. kiraz mesela dokunmuyor yiyorum ama portakal hiç yemiyorum.
0
kayinvalidem'den ornek verebilirim. sekeri gencken birakmis bir rahatsizliktan dolayi (yuksek glisemiya mi oyle bir sey). simdi yemeye kalksa bile tadinin cok kotu geldigini soyluyor. ama bal yiyor, meyve yiyor, her gun yedigi bir parca kek var ama kek de pisirilmemis bir kek cesidi, meyve ile tatlandirilmis. her gun kucuk bir parca cukulata yiyor ama koyu ve organik urunler satan yerlerden alinmis.
0
Bırakalı 6 ay oldu. Yapamayacağımı düşünüyordum ama o kadar da sor değilmiş. Aslında hala çay ya da kahve içerken zorlanıyorum ama şekerli çay kahvenin nasıl bir şey olduğunu unuttuğumdan şeker atasım gelmiyor. Gazlı içeçek de öyle, şalgama ayrana alıştım.
0
Rafine şekerle aranıza mesafe koymanız güzel bir şey.
Yüksek kakao oranlı çikolatalar, haftada 1-2 dilim kek ve meyve yemek eğer herhangi bir vücut güzellik yarışmasına katılmayacaksanız sorun teşkil etmez.
Kola içmeyin. Kafede de soda, su, sade kahve içebilirsiniz.
Hayatınıza biraz da hareket katarsanız daha ne olsun zaten.
Yüksek kakao oranlı çikolatalar, haftada 1-2 dilim kek ve meyve yemek eğer herhangi bir vücut güzellik yarışmasına katılmayacaksanız sorun teşkil etmez.
Kola içmeyin. Kafede de soda, su, sade kahve içebilirsiniz.
Hayatınıza biraz da hareket katarsanız daha ne olsun zaten.
0
Evde kek yapılmıyor.
Kahve, çay,yazın soda. Çayı 20 yıldan uzun süredir şekersiz içiyorum,eskiden pek kahve içmezdim, şimdi şekersiz içiyorum, tadını şekerle yakıştırmıyorum.
Genelde yemiyorum, çok güzel gözükürse kaçamak olarak yiyorum.
4 yıldır hiç içmiyorum.
Meyva yiyorum ama abartmamaya çalışarak, damak tadım bayağı değiştiği için bazı meyvalar çok şekerli geliyor zaten, mesela muz.
Kahve, çay,yazın soda. Çayı 20 yıldan uzun süredir şekersiz içiyorum,eskiden pek kahve içmezdim, şimdi şekersiz içiyorum, tadını şekerle yakıştırmıyorum.
Genelde yemiyorum, çok güzel gözükürse kaçamak olarak yiyorum.
4 yıldır hiç içmiyorum.
Meyva yiyorum ama abartmamaya çalışarak, damak tadım bayağı değiştiği için bazı meyvalar çok şekerli geliyor zaten, mesela muz.
0
eskiden 1 çay bardağına 3-4 küp şeker atan insan olarak şekeri bırakalı 3-4 yıl oluyor.
çayı şekersiz içemediğim için komple çay içmeyi bırakmakla başlamıştım. sonra yavaş yavaş bitki çaylarının tadını almaya başladım, siyah çaya da alıştım. bazı yerlerde çay iyi bazı yerlerde kötü olabiliyormuş, şeker basınca anlamıyordum. bu süreçte benim için en önemli şey marketten paketli ürün (çikolata, bisküvi, gofret vs) almamaya çalışmak oldu.
evde kek yapılmıyor. düzenli yapılsa yemem, 40 yılda bir filan yapıldıysa o zaman tadına bakarım.
kafede filtre kahve, americano içerim.
misafirlikte yememeye çalışırım ya da ayıp olmasın diye az yerim, zaten pek misafirliğe gittiğim yok.
kola, fanta, ice tea, meyve suyu, aromalı gazoz vs içmiyorum, misafirlikte bile. eskiden her kahvaltımı mutlaka meyve suyu ya da ice tea ile yapardım, onun yerine kışın çay demlemeye, yazın ise hiçbir şey içmemeye başladım. dışarda yemek yiyorsam ayran içiyorum, yoksa hiçbir şey içmiyorum.
meyve ile pek aram olmadı ama ille de yiyeceksem, evde varsa bitmesi lazımsa vs sabah kahvaltıdan sonra yerim, akşam/gece yemem.
tatlı krizleri için bitter çikolata, kuru kayısı, kuru incir gibi yiyecekler hayat kurtarıyor, marketten hala almaya devam ettiğim yegane paketli abur cuburlar bunlar.
çayı şekersiz içemediğim için komple çay içmeyi bırakmakla başlamıştım. sonra yavaş yavaş bitki çaylarının tadını almaya başladım, siyah çaya da alıştım. bazı yerlerde çay iyi bazı yerlerde kötü olabiliyormuş, şeker basınca anlamıyordum. bu süreçte benim için en önemli şey marketten paketli ürün (çikolata, bisküvi, gofret vs) almamaya çalışmak oldu.
evde kek yapılmıyor. düzenli yapılsa yemem, 40 yılda bir filan yapıldıysa o zaman tadına bakarım.
kafede filtre kahve, americano içerim.
misafirlikte yememeye çalışırım ya da ayıp olmasın diye az yerim, zaten pek misafirliğe gittiğim yok.
kola, fanta, ice tea, meyve suyu, aromalı gazoz vs içmiyorum, misafirlikte bile. eskiden her kahvaltımı mutlaka meyve suyu ya da ice tea ile yapardım, onun yerine kışın çay demlemeye, yazın ise hiçbir şey içmemeye başladım. dışarda yemek yiyorsam ayran içiyorum, yoksa hiçbir şey içmiyorum.
meyve ile pek aram olmadı ama ille de yiyeceksem, evde varsa bitmesi lazımsa vs sabah kahvaltıdan sonra yerim, akşam/gece yemem.
tatlı krizleri için bitter çikolata, kuru kayısı, kuru incir gibi yiyecekler hayat kurtarıyor, marketten hala almaya devam ettiğim yegane paketli abur cuburlar bunlar.
0
Çayı şekersiz içmeye çalışıcam diye bir şey yok, vallaha şekersiz çok daha güzel çay. Kısa sürede alışacaksın emin ol, hatta bu sayede kalitesiz çayları kolay ayırt edecek her yerde çay içemeyeceksin.
Çay ve kahvede şekeri kesip kolayı da bırakırsanız çok fark edecektir zaten. E keki tatlıyı da hergün yemiyorsunuzdur herhalde.
Kolayı zero içiyorum diyen arkadaşları da hayretle okuyorum bu arada.
Çay ve kahvede şekeri kesip kolayı da bırakırsanız çok fark edecektir zaten. E keki tatlıyı da hergün yemiyorsunuzdur herhalde.
Kolayı zero içiyorum diyen arkadaşları da hayretle okuyorum bu arada.
0
condom kurşunu
Sildim ama şimdi entry numaraını girip baktığımda görebiliyorum. Düzenle dedğimde de entry’i sil seçeneği çıkmıyor.
Sildim ama şimdi entry numaraını girip baktığımda görebiliyorum. Düzenle dedğimde de entry’i sil seçeneği çıkmıyor.
0
neynep
merhabalar,omega 3 almam lazım da, bunun içindeki bileşenlerden birinin çok önemli olduğu ve çoğu markada eser miktarda bulunduğu, ama 1000mg alsanız yeter diye toptan etiketle satıldığını hatırlıyorum. Hangi markayı alıyorsunuz, hangisini alayım bilemedim.Teşekkkür ederim. Ek omegaya ihtiyaç duymay
merhabalar,
omega 3 almam lazım da, bunun içindeki bileşenlerden birinin çok önemli olduğu ve çoğu markada eser miktarda bulunduğu, ama 1000mg alsanız yeter diye toptan etiketle satıldığını hatırlıyorum.
Hangi markayı alıyorsunuz, hangisini alayım bilemedim.
Teşekkkür ederim.
Ek omegaya ihtiyaç duymayacağınız bir beyin dilerim.
omega 3 almam lazım da, bunun içindeki bileşenlerden birinin çok önemli olduğu ve çoğu markada eser miktarda bulunduğu, ama 1000mg alsanız yeter diye toptan etiketle satıldığını hatırlıyorum.
Hangi markayı alıyorsunuz, hangisini alayım bilemedim.
Teşekkkür ederim.
Ek omegaya ihtiyaç duymayacağınız bir beyin dilerim.
0
Ifos onayli olanlar yani efa ya da orzax. Urun olarak efa one ya da ocean ultimate
0
çok teşekkür ederim. sertifikalar, onaylar belki balığın üretimi vs güvenliği için de faydalı olabilir, ona da bakarım, ama benim sormak istediğim, içindeki farklı yağların kombinasyon oranında iyi olduğu söylenen.. varsa öyle bir şey.
0
Senin sorduğun eser miktarda bulunan madde Astaksantin molekülü fakat Astaksantin klasik balık yağından elde edilen Omega-3'lerde bulunmaz Krill canlılarından elde edilir, Krill canlıları Omega-3 yağ asitleriyle birlikte Astaksantin molekülü barındırır, onun için de Krill Yağı alman gerekir.
0
voonka krill oil omega 3 aldım eczacıbaşının bu vitamin işlerine çok düşkün bir youtuber önerince bende araştırıp aldım. 600mg krill yağı 400 mg balık yağı 200mg omega3 var. ayrıca epa dha astaksantin(0.9mg) var içinde
0
Omega 3 alırken dikkat etmeniz gereken noktalar:
1) Toplam EPA + DHA miktarı. EPA ve DHA omega-3 ü omega-3 yapan yağ asitleridir, bu nedenle 1000mg dan kasıt EPA + DHA toplamıdır, kapsülün kendi ağırlığı değildir. Örneğin 1 kapsülde 500mg EPA + DHA varsa 2 kapsül alınmalı gibi. Bir diğer omega 3 yağ asidi de ALA'dır, bu form bitkisel kaynaklı gıdalarda (cevizde filan( bulunur ancak vucüt bu formu kullanamaz, EPA ya da DHA'ya dönüştürüp kullanabilir. Bu dönüşüm işleminde de alınan omega-3'Ün çoğu zarar ziyan olur.
2) Trigliserid formda olması: Bu kapsülleri etil ester ya da trigliserit formda yapıyorlar. Etil ester formu vücut tarafından pek emilemiyormuş o sebeple trigliserid formu öneriliyor. Trigliserid formda olanların üzerinde mutlaka yazıyor bu, yazmıyorsa etil-ester formda olduğunu varsayıp pas geçebilirsiniz o ürünü.
3) IFOS Sertifikasyonu: Bu omega 3 ler metal birikimi yaşayan balıklardan üretildiği için kapsüle de metal bulaşabilir (civa vs gibi). Bu metaller iyi değil, ne kadar az o kadar ideal. IFOS sertifikalarında yazar kapsül başına ne kadar metal içerdiği, belli bir limitin altında ise zaten ürünler sertifikalandırılır.
4) Omega 3 çok çabuk oksitlenen (bozulan) bir yağ çeşidi olduğu için kapsül içeriğinde mutlaka antioksidan da bulunmalı (E vitamini gibi), ya da güçlü bir antioksidan ile birlikte alınmalı (astaxantin, ubiquinol vs gibi)
5) Yağ yağı çözer hesabı, omega 3'ün yağlı yemeklerden sonra alınması gerekli, emilim arttırıyormuş diyorlar. Balık tadı gelmemesi için yemeğin ortasında almanızı öneririm.
Alacağınız ürüne karar verdikten sonra akakçe gibi bir yerden aratıp daha ucuza bulmanız mümkün.
Örnek ürün (2 kapsülle 1000mg oluyor):
Ocean Plus Omega 3
www.hepsiburada.com
1) Toplam EPA + DHA miktarı. EPA ve DHA omega-3 ü omega-3 yapan yağ asitleridir, bu nedenle 1000mg dan kasıt EPA + DHA toplamıdır, kapsülün kendi ağırlığı değildir. Örneğin 1 kapsülde 500mg EPA + DHA varsa 2 kapsül alınmalı gibi. Bir diğer omega 3 yağ asidi de ALA'dır, bu form bitkisel kaynaklı gıdalarda (cevizde filan( bulunur ancak vucüt bu formu kullanamaz, EPA ya da DHA'ya dönüştürüp kullanabilir. Bu dönüşüm işleminde de alınan omega-3'Ün çoğu zarar ziyan olur.
2) Trigliserid formda olması: Bu kapsülleri etil ester ya da trigliserit formda yapıyorlar. Etil ester formu vücut tarafından pek emilemiyormuş o sebeple trigliserid formu öneriliyor. Trigliserid formda olanların üzerinde mutlaka yazıyor bu, yazmıyorsa etil-ester formda olduğunu varsayıp pas geçebilirsiniz o ürünü.
3) IFOS Sertifikasyonu: Bu omega 3 ler metal birikimi yaşayan balıklardan üretildiği için kapsüle de metal bulaşabilir (civa vs gibi). Bu metaller iyi değil, ne kadar az o kadar ideal. IFOS sertifikalarında yazar kapsül başına ne kadar metal içerdiği, belli bir limitin altında ise zaten ürünler sertifikalandırılır.
4) Omega 3 çok çabuk oksitlenen (bozulan) bir yağ çeşidi olduğu için kapsül içeriğinde mutlaka antioksidan da bulunmalı (E vitamini gibi), ya da güçlü bir antioksidan ile birlikte alınmalı (astaxantin, ubiquinol vs gibi)
5) Yağ yağı çözer hesabı, omega 3'ün yağlı yemeklerden sonra alınması gerekli, emilim arttırıyormuş diyorlar. Balık tadı gelmemesi için yemeğin ortasında almanızı öneririm.
Alacağınız ürüne karar verdikten sonra akakçe gibi bir yerden aratıp daha ucuza bulmanız mümkün.
Örnek ürün (2 kapsülle 1000mg oluyor):
Ocean Plus Omega 3
www.hepsiburada.com
0
fasulyek
Lan reklam yapma diye paylaştığım video için mesajlar aldım. Çok saçma değil mi? Millet fayda sağlasın diye paylaşmıştım aşırı saçma tepkiler aldım
Lan reklam yapma diye paylaştığım video için mesajlar aldım. Çok saçma değil mi? Millet fayda sağlasın diye paylaşmıştım aşırı saçma tepkiler aldım
0
ben de mobese kaza görüntüleri videosu paylaşmıştım..
insanlar ne kadar dikkatsiz araç kullanıyor basit kazalar yapıyor herkes görsün de ona göre toplum bilinci yükselsin diye paylaşmıştım.. "kendi kanalının reklamını yapıyorsun" diye mesaj atanlar olmuştu..
hayır sözkonusu video ben paylaşmadan önce zaten 300bin izlenmiş daha neyin hesabını yapacam.. "en ufak bir ilgim yok" diye birkaç tanesine cevap yazmıştım.. "uza amk" diye yanıt bile aldım..
bundan sonra hiçkimseyi umursamıyorum çünkü ortam gerizekalı kaynıyor..
insanlar ne kadar dikkatsiz araç kullanıyor basit kazalar yapıyor herkes görsün de ona göre toplum bilinci yükselsin diye paylaşmıştım.. "kendi kanalının reklamını yapıyorsun" diye mesaj atanlar olmuştu..
hayır sözkonusu video ben paylaşmadan önce zaten 300bin izlenmiş daha neyin hesabını yapacam.. "en ufak bir ilgim yok" diye birkaç tanesine cevap yazmıştım.. "uza amk" diye yanıt bile aldım..
bundan sonra hiçkimseyi umursamıyorum çünkü ortam gerizekalı kaynıyor..
0
Eksisozluk de en az sokakta karsilastiginiz insanlardaki oran kadar geri zekali barindiriyor. Misal buradan bile 10 senedir yapmayi birak bir fiil dogru yapiyorlar mi diye denetim yaptigim isle ilgili olarak yalan soyledigim ve kendi iddiasinin dogru oldugunda inat edenler oldu.
0
aslında bu tarz bişeyi sürekli yaparsan, yani gerçekten reklam amaçlı olduğu barizse uçurulursun. eskiden daha sıkıydı bu ama şimdi baya abartı olması lazım bence, geçen gün herkese mesaj atan hesap gibi mesela. ama sana gelen zaten resmi bişey değil bazı kullanıcıların gönderdiği şeyler. saçma, çok da önemsememek lazım.
@liberal, sırf bu yüzden uçurulduğunu sanmam. gerçi eskiyse belki olabilir. zaten şu an uçurulmak çok zor olmalı.
@liberal, sırf bu yüzden uçurulduğunu sanmam. gerçi eskiyse belki olabilir. zaten şu an uçurulmak çok zor olmalı.
0
noluyo yaa
2 gündür böyle bu, ne telefonum ne de bilgisayarım görüyor kulaklığı. Çıldıracağım resmen :(Var mıdır bi çözümü bunun? Bluetooth ışığı yanıp yanıp sönüyor alette..
2 gündür böyle bu, ne telefonum ne de bilgisayarım görüyor kulaklığı. Çıldıracağım resmen :(
Var mıdır bi çözümü bunun? Bluetooth ışığı yanıp yanıp sönüyor alette..
Var mıdır bi çözümü bunun? Bluetooth ışığı yanıp yanıp sönüyor alette..
0
Muhtemelen eşleştirmeyi yapamıyorsun, kulaklığı düğmesine basıp açarken parmağını düğmeden çekme bir süre daha bas, eşleşme sesi gelecek, o sesi duyduktan sonra parmağını çek cihazlar o zaman birbirini görür.
0
@angelus, 1,5 yıldır kullandığım kulaklık bu. Yok görmüyor, uzun bastım kısa bastım hiçbir şey olmuyor..
0
bende de urbanears plattan 2 var telefona bağlanıyor , pc ye bağlantıyı yapamadım bir türü . daha önce sorunsuz kulanıyordum
0
chicha
Bugün bi videoda gördüm de eleman bıldırcın yumurtasını uygun nem ve sıcaklıkta bekletip 10 yumurtadan 1 tanesinden bıldırcın çıkarttırıyor.Bu mümkün mü? Evetse tavuk için de mümkün mü?
Bugün bi videoda gördüm de eleman bıldırcın yumurtasını uygun nem ve sıcaklıkta bekletip 10 yumurtadan 1 tanesinden bıldırcın çıkarttırıyor.
Bu mümkün mü? Evetse tavuk için de mümkün mü?
Bu mümkün mü? Evetse tavuk için de mümkün mü?
0
pek sanmıyorum. hem o tavukların olduğu bölgeye bir horoz girme ihtimali zayıf hem de yumurta oldukça uzun süre soğukta taşınıyor.
0
Yumurtalar döllenmediyse mümkün değil, endüstriyel tavukçulukta/hayvancılıkta markete gelmesi çok mümkün değil bu yumurtaların ama arada kaçtığı olabiliyor sanırım.
0
Bir yumurtadan civciv çıkabilmesi için o yumurtanın döllenmiş olması yani tavuklarla horozun bir arada bulunuyor olması gerekir. Bu da köy yumurtalarında ve belki gezen tavuk yumurtalarında mümkün.
Döllenmiş yumurtadan civciv çıkabilmesi için yumurtanın 20 gün süreyle belirli ve sabit ısı ve nem ortamında tutulması ve belirli aralıklarla çevrilmesi gerekir ki bu da ancak kuluçka makineleriyle mümkün.
Konunun heveslileri için şu şekilde küçük, 7 yumurtalık kuluçka makineleri de var. Ancak bu küçük makineler çevirme işlemini yapmıyor. O işi saat kurup kendiniz yapmanız gerekiyor.
www.youtube.com
Döllenmiş yumurtadan civciv çıkabilmesi için yumurtanın 20 gün süreyle belirli ve sabit ısı ve nem ortamında tutulması ve belirli aralıklarla çevrilmesi gerekir ki bu da ancak kuluçka makineleriyle mümkün.
Konunun heveslileri için şu şekilde küçük, 7 yumurtalık kuluçka makineleri de var. Ancak bu küçük makineler çevirme işlemini yapmıyor. O işi saat kurup kendiniz yapmanız gerekiyor.
www.youtube.com
0
Bıldırcında çıkma ihtimali daha yüksektir, çünkü tavuk yumurtası gibi profosyonel üretimhaneler değil de daha bireysel işletmelerde elde ediliyor bıldırcın yumurtası.
Sürünün içinde gözden kaçmış erkek varsa denk gelebilir.
Ama tavuk yumurtasında çok çok zor, çünkü daha civcivken horozlar ayrılıyor yumurta üretim merkezlerinden.
Gözden kaçsa da daha cinsel erişkinliğe ulaşmadan horoz belli olur ayrılır.
Horoz bir tavukla çiftleştikten sonra tavuğun bir hafta on gün kadar yumurtladığı yumurtalar döllü oluyor, belki araya bir horoz karıştığında bu süreyi göz ardı edip risk alıyorlardır.
Fakat yumurtalar dolaba girdikten sonra döllü de olsa bir daha civciv çıkmıyor.
Döllü olsa da civciv çıkarmak için uygun ortam gerekli, marketten alınan tavukta gerçekten imkansıza yakın.
Sürünün içinde gözden kaçmış erkek varsa denk gelebilir.
Ama tavuk yumurtasında çok çok zor, çünkü daha civcivken horozlar ayrılıyor yumurta üretim merkezlerinden.
Gözden kaçsa da daha cinsel erişkinliğe ulaşmadan horoz belli olur ayrılır.
Horoz bir tavukla çiftleştikten sonra tavuğun bir hafta on gün kadar yumurtladığı yumurtalar döllü oluyor, belki araya bir horoz karıştığında bu süreyi göz ardı edip risk alıyorlardır.
Fakat yumurtalar dolaba girdikten sonra döllü de olsa bir daha civciv çıkmıyor.
Döllü olsa da civciv çıkarmak için uygun ortam gerekli, marketten alınan tavukta gerçekten imkansıza yakın.
0
diffarentiationation
Sizden yaşça büyük biri, size kardeşim diye hitap ediyor. Çok yakın değilsiniz ama bir samimiyet var. Uzak bir akraba mesela. Abi, x abi diyorum da uzak kalıyor biraz. Nasıl hitap edersiniz bu kişiye?
Sizden yaşça büyük biri, size kardeşim diye hitap ediyor. Çok yakın değilsiniz ama bir samimiyet var. Uzak bir akraba mesela. Abi, x abi diyorum da uzak kalıyor biraz. Nasıl hitap edersiniz bu kişiye?
0
anneannenizin yeğeni erkek kardeşinin oğlu ise annenizin dayısının oğlu yani sizin büyük dayınızın oğlu--> kısaca dayıoğlu . kızkardeş ise teyzeoğlu.
0
Abi niye uzak kalsın anlamadım.
Akrabalık var, yaşça senden büyük, sana kardeşim diyor ---> Abi direkt
Ben bizzat benden büyük kuzenime abi diyorum, gayet de yakınız gerçekten abim gibi görürüm kendisini.
Akrabalık var, yaşça senden büyük, sana kardeşim diyor ---> Abi direkt
Ben bizzat benden büyük kuzenime abi diyorum, gayet de yakınız gerçekten abim gibi görürüm kendisini.
0
sys coyg
Özellikle İstanbullular biliyordur bu malum çakarlı araçlar her zaman her yerde karşımıza çıkıyor. Ben çoğunun gerçek polis/görevli vs. olmadığını bildiğim için genelde yol vermiyorum, yol vermediğin araç gerçek çakarlı ise bunun ne gibi bir cezai müeyyidesi olabilir?
Özellikle İstanbullular biliyordur bu malum çakarlı araçlar her zaman her yerde karşımıza çıkıyor. Ben çoğunun gerçek polis/görevli vs. olmadığını bildiğim için genelde yol vermiyorum, yol vermediğin araç gerçek çakarlı ise bunun ne gibi bir cezai müeyyidesi olabilir?
0
Polis otoları hariç hiçbirinin geçiş üstünlüğü yok teknik olarak, haliyle cezası da olmaz ama bazıları durup bagajdan keleş falan çıkarabiliyor.
0
@angelus affedersiniz ama oha keleş çıkartmak nedir hocam allah uzak tutsun ne diyim...
0
Biraz riskli bir ülkedeyiz malum kimden ne çıkacağı çok belli olmuyor: www.youtube.com
0
ırene adler
>>>Selam herkese, bir süredir sağlıklı beslenme dolayısıyla yediklerim dikkat ediyorum. Ekmek olarak ekşi maya ve tam buğday tüketiyorum. Sebze yemeklerine ağırlık verdim.Patateste yemedim.Pilav, makarna vb zaten normalde de yemezdim,zor olmadı. Bu beslenme süreciyle tatlı krizi denen olayı artık ya
>>>Selam herkese, bir süredir sağlıklı beslenme dolayısıyla yediklerim dikkat ediyorum. Ekmek olarak ekşi maya ve tam buğday tüketiyorum. Sebze yemeklerine ağırlık verdim.Patateste yemedim.Pilav, makarna vb zaten normalde de yemezdim,zor olmadı. Bu beslenme süreciyle tatlı krizi denen olayı artık yaşamıyorum. Tatlı yemek aklıma pek gelmiyor.Cok mutluydum bu durumdan.
Dün bir arkadaşım geldi yurtdışından,iki gündür biraz farklı beslendik.Mesela pizza yedim yarım,biraz patates. Sabahta ekmeğim kalmamış,biraz beyaz ekmek zorunda kaldım.Durum böyle olunca tatlı isteğim de var baya iki gündür. Aslında bizi bu kısır döngüye(yemekten sonra tatlı isteme) sokan durumun kalitesiz karbonhidrat ve beyaz un tarzı şeyler beslenmekten kaynaklandığına artık emin oldum.Bu konuda bilimsel bir yorum rica edicem;) Bunları farkettikten sonra motivasyonum sağlıklı beslenmeyi hayatımın bundan sonrasına yayma konusunda arttı baya. Çok katı değilim tabi,illa bazen pizza yerim de eskisi kadar olmayacağı kesin;)
Dün bir arkadaşım geldi yurtdışından,iki gündür biraz farklı beslendik.Mesela pizza yedim yarım,biraz patates. Sabahta ekmeğim kalmamış,biraz beyaz ekmek zorunda kaldım.Durum böyle olunca tatlı isteğim de var baya iki gündür. Aslında bizi bu kısır döngüye(yemekten sonra tatlı isteme) sokan durumun kalitesiz karbonhidrat ve beyaz un tarzı şeyler beslenmekten kaynaklandığına artık emin oldum.Bu konuda bilimsel bir yorum rica edicem;) Bunları farkettikten sonra motivasyonum sağlıklı beslenmeyi hayatımın bundan sonrasına yayma konusunda arttı baya. Çok katı değilim tabi,illa bazen pizza yerim de eskisi kadar olmayacağı kesin;)
0
irreproachable
Istenilen çaylak entry sayısı olan 10'u tamamladım. Girilen entry sayısı yazarlık sürecini hızlandırır mı (sözlükte aktif olduğumuzu göstermek adına) ? Not: Çaylaklardan 200 ya da üzeri entry girenler oluyor
Istenilen çaylak entry sayısı olan 10'u tamamladım. Girilen entry sayısı yazarlık sürecini hızlandırır mı (sözlükte aktif olduğumuzu göstermek adına) ?
Not: Çaylaklardan 200 ya da üzeri entry girenler oluyor
Not: Çaylaklardan 200 ya da üzeri entry girenler oluyor
0
Herkes senin gibi düşündüğü için giriyor ama bi etkisi yok entry sayısının, sorumluluğun olan 10 entry, onu girdiysen her gün bir kez online olmaya çalış yeter.
0
brkylmz
14.09'da suresi dolacak. O gun pc basinda beklesem bi ihtimal kapabilir miyim?
14.09'da suresi dolacak. O gun pc basinda beklesem bi ihtimal kapabilir miyim?
0
Tr’de Bir dönem takıldığım bir sitede olmuştu böyle bir şey. En az 10 bin ederdi. Olmaz ama, neden olmasın. En azından teorik olarak.
0
sirketteki domainci basinin o tarihte internete girmesini onlersen neden olmasin?
0
0
@false pretension
ahahsdhasd tek olmadigimi bilmek guzel.
"Aynı durum 2003 yılında Microsoft’un da başına gelmişti. “Hotmail.co.uk” adresinin domain yenilemesini yapmayı unutan şirket, daha sonra adresi satın alan kişiden isimlerini geri almıştı."
hani .com hepimizindi? hani alanin elinde kalirdi? koca bir yalanmis hepsi.
ahahsdhasd tek olmadigimi bilmek guzel.
"Aynı durum 2003 yılında Microsoft’un da başına gelmişti. “Hotmail.co.uk” adresinin domain yenilemesini yapmayı unutan şirket, daha sonra adresi satın alan kişiden isimlerini geri almıştı."
hani .com hepimizindi? hani alanin elinde kalirdi? koca bir yalanmis hepsi.
0
Nasıl gördün merak ettim.
Whois.domaintools.com/google.com
Buraya bakınca 21 Şubat 2018 de domain yenilenmiş 15 Eylül 2020 ye kadar.
Ki 15 Eylül 2020 de domaini uzatmasalar bile domain firması Google a bildirir kardeş domaini almayacak mısın diye ardından 2 aylık bir süreç falan var. Ancak ondan sonra alınabilir.
İsmine ait domaini alacağım diye her gün whois çekip Allah'ım nolur domaini uzatmamis olsun dedim eski sahibi.
Whois.domaintools.com/google.com
Buraya bakınca 21 Şubat 2018 de domain yenilenmiş 15 Eylül 2020 ye kadar.
Ki 15 Eylül 2020 de domaini uzatmasalar bile domain firması Google a bildirir kardeş domaini almayacak mısın diye ardından 2 aylık bir süreç falan var. Ancak ondan sonra alınabilir.
İsmine ait domaini alacağım diye her gün whois çekip Allah'ım nolur domaini uzatmamis olsun dedim eski sahibi.
0
milliyet haberi yalan, yanlış artık nereden aldılarsa. oradaki olayda eleman googleın yeni registar olma döneminde paneli kurcalarken bir hata buluyor. hiçbir zaman gerçekten sahibi olmuyor sadece panelde öyleymiş gibi görünüyor hatadan dolayı.
bununla birlikte düşse de kapamazsın. kamyon dolusu insan backorder yapmıştır zaten bir umut diye.
bunun yerine bizim bankaların falan kullandığın pos adresleri falan var onlar için pusuya yat daha mantıklı. arada unutuyorlar ciddi ciddi.
bununla birlikte düşse de kapamazsın. kamyon dolusu insan backorder yapmıştır zaten bir umut diye.
bunun yerine bizim bankaların falan kullandığın pos adresleri falan var onlar için pusuya yat daha mantıklı. arada unutuyorlar ciddi ciddi.
0
"hani .com hepimizindi? hani alanin elinde kalirdi?"
öyle bir şey yok ayrıca. domain mahkemesi diye bir şey var (bkz: wipo) marka sahipleri söke söke alır elinden domaini çoğu durumda, eğer mahkeme domaini kötü niyetle çakallık amacıyla aldığına kanaat getirirse.
öyle bir şey yok ayrıca. domain mahkemesi diye bir şey var (bkz: wipo) marka sahipleri söke söke alır elinden domaini çoğu durumda, eğer mahkeme domaini kötü niyetle çakallık amacıyla aldığına kanaat getirirse.
0
com.tr uzantılı bir domain'im var (nic.tr veriyor bu domain'leri). 6 ekim'de süresi doluyordu. bu adamlar 6 eylül'den itibaren her 10 günde bir mail atmaya başladılar, süresi doluyor süresi doluyor diye. ben de daha süresi dolmadan parasını verip yeniledim.
yani parasını önceden verdiğim için 6 ekim'de boşa düşmeden hop diye yenileniverdi.
muhtemelen bütün domain sistemleri bu şekilde işliyordur. hele google için herif şimdiden 250 yıllık parayı vermiştir de periyod 2-3 yıllık olduğu için mecburen orada tarih öyle yazıyordur.
yani parasını önceden verdiğim için 6 ekim'de boşa düşmeden hop diye yenileniverdi.
muhtemelen bütün domain sistemleri bu şekilde işliyordur. hele google için herif şimdiden 250 yıllık parayı vermiştir de periyod 2-3 yıllık olduğu için mecburen orada tarih öyle yazıyordur.
0
@ brkylmz: wipo icann nedir bir bak istersen. ama bu ebatta şirketler bunlarla uğraşmaz, doğrudan geri alır domaini.
o haberde eksik olan, geri almak için ne kadar ödediği...
o haberde eksik olan, geri almak için ne kadar ödediği...
0
diffarentiationation
Madem zararlı bir şey bu, neden bol bol yemek istiyoruz? Yağ ve tatlı değil ki enerji versin, neslin devam etme şansını artırsın. Enerji içermiyor. Bizim bunu beğenmemizi sağlayan tat alma duyumuz neden bunu sever hale gelmiş?
Madem zararlı bir şey bu, neden bol bol yemek istiyoruz? Yağ ve tatlı değil ki enerji versin, neslin devam etme şansını artırsın. Enerji içermiyor. Bizim bunu beğenmemizi sağlayan tat alma duyumuz neden bunu sever hale gelmiş?
0
Tuz zararlı bir şey değil, diğer tüm gıdalarda olduğu gibi fazla sodyum zararlı, onun dışında tuz/sodyum kasların kasılması, elektrolit dengesi, hücreiçi aktiviteler için gerekli bir ürün.
0
vücudunda sodyum eksikliği olan kişilerde tuzlu yeme isteği ortaya çıkabiliyor, sodyumun vücuttaki işlevini ufak bir internet araştırmasıyla öğrenebilirsiniz.
0
damak tadı. ben bunu yılar içinde azar azar kırdım. insanlara normal gelen yemekler artık tuzlu geliyor. düz peynir bile zehir gibi, gidip az tuzlusunu alıyorum. tuzun mücevher kutularında saklandığı dönemler yoksullar sıfır tuzla besleniyormuş. şimdi de istesek besleniriz. zaten sodyum tükettiğimiz tüm besinlerde eser miktarda var. sırf onlarla bile günlük ihtiyacımızı neredeyse karşılıyoruz. ekstra tuza ihtiyacımız yok.
0
lion de la Turquie
Ust baldirim 12. Kez comeldigimde kalkis aninda yanmasi dayanilmaz seviyeye geliuor. Kas o an ne oluyo abi yirtilma parcalanma mi yasiyor? 2 tane daha zorlayarak yapmali mi amaca ulasmak icin? Yag yakmaya calisiyorum.
Ust baldirim 12. Kez comeldigimde kalkis aninda yanmasi dayanilmaz seviyeye geliuor. Kas o an ne oluyo abi yirtilma parcalanma mi yasiyor? 2 tane daha zorlayarak yapmali mi amaca ulasmak icin? Yag yakmaya calisiyorum.
0
ahm1
uzaktan bir tanıdığım video paylaşmış da, beğenmedim videoyu ama "beğenmedim"e bassam mı bilemedim, ayıp olur şimdi beni görürse :)videonun sahibi görebiliyor mu kim beğenmiş, kim beğenmemiş?
uzaktan bir tanıdığım video paylaşmış da, beğenmedim videoyu ama "beğenmedim"e bassam mı bilemedim, ayıp olur şimdi beni görürse :)
videonun sahibi görebiliyor mu kim beğenmiş, kim beğenmemiş?
videonun sahibi görebiliyor mu kim beğenmiş, kim beğenmemiş?
0
dwight
giriş yaparken kullanıcı adıyla (nickle) girebiliyor musunuz? yoksa mutlaka mail mi olmalı?bir de şifrede istenen bir kombinasyon var mı? (sayı, harf, noktalama vb.) yoksa sadece sayı olabiliyor mu?
giriş yaparken kullanıcı adıyla (nickle) girebiliyor musunuz? yoksa mutlaka mail mi olmalı?
bir de şifrede istenen bir kombinasyon var mı? (sayı, harf, noktalama vb.) yoksa sadece sayı olabiliyor mu?
bir de şifrede istenen bir kombinasyon var mı? (sayı, harf, noktalama vb.) yoksa sadece sayı olabiliyor mu?
0
tchuck
bizden gizli olan bilimsel çalışmalarda, veya gizli devlet politikalarında falan.neticede onca neandertal enkazı arasında illa ki kullanılabilir dns bulmuşlardır.sizce bunlar hiç klonlanmış mıdır? klonlama meselesi 90ların sonunda başladıysa, 2000lerin ortasında da neandertalleri denemiş olsalar; şu
bizden gizli olan bilimsel çalışmalarda, veya gizli devlet politikalarında falan.
neticede onca neandertal enkazı arasında illa ki kullanılabilir dns bulmuşlardır.
sizce bunlar hiç klonlanmış mıdır? klonlama meselesi 90ların sonunda başladıysa, 2000lerin ortasında da neandertalleri denemiş olsalar; şuan 10 yaşında neandertaller laboratuvarlarda takılıyor olabilir mi?
alın size boş, ama üstünde konuşmak için keyifli bir soru
neticede onca neandertal enkazı arasında illa ki kullanılabilir dns bulmuşlardır.
sizce bunlar hiç klonlanmış mıdır? klonlama meselesi 90ların sonunda başladıysa, 2000lerin ortasında da neandertalleri denemiş olsalar; şuan 10 yaşında neandertaller laboratuvarlarda takılıyor olabilir mi?
alın size boş, ama üstünde konuşmak için keyifli bir soru
0
Homo Sapiens vücudunda Neandertal embriyosu büyürse evet klonlanmış olabilir.
Zamanında insan türleri arasında çiftleşmeler olduğunu düşünürsek ve hala Neandertal DNA'sı taşıyan insanlar olduğuna göre mümkün gözüküyor.
Zamanında insan türleri arasında çiftleşmeler olduğunu düşünürsek ve hala Neandertal DNA'sı taşıyan insanlar olduğuna göre mümkün gözüküyor.
0
O kadar eski DNA'lar kopyalanamiyor cunku DNA bozunuyor. Bu nedenle zaten dinozor DNA'si da aslinda olusturulamaz.
0
Dinazor dna sı ile neandertal dna sı arasında 70 milyon yıl var abi. Bildiğim kadarıyla 500bin yılda kullanılmaz hale grliyor. Beandertaller 30bin yıl önceye kadar vardı
0
Normalde imkansız değil tabii, o kadar kısa sürede DNA da bozulmaz ama klonlama için Endojen DNA denilen DNA gerekiyor; yani herhangi bir maddeden bakteriden etkilenmemiş DNA bu, bir fosilde bozulmamış Endojen DNA miktarı da genelde çok düşük oluyor, yani toplam DNA'nın ancak %3-5'i Endojen DNA ondan da klonlama yapmak pek mümkün değil.
0
douglas
gözle görünür bir şey mi?merak ettiğim şey şu herkes bir açıdan sağlıklı bir açıdan sağlıksız besleniyor. kimi her gün fast food, abur cubur, sigara, alkol tüketirken kimi bunları nadiren kullanıp genellikle sağlıklı ve besleyici şeyler tüketmeye özen gösteriyor. bunun bir de spor kısmı var mesela y
gözle görünür bir şey mi?
merak ettiğim şey şu herkes bir açıdan sağlıklı bir açıdan sağlıksız besleniyor. kimi her gün fast food, abur cubur, sigara, alkol tüketirken kimi bunları nadiren kullanıp genellikle sağlıklı ve besleyici şeyler tüketmeye özen gösteriyor. bunun bir de spor kısmı var mesela yoga sinir sistemine oldukça faydalı.
iki insan olsun biri öyle biri böyle yaşasın hayatını, ikisinin hayatında gözle görülür değişim tam olarak ne zaman kaç yaşında başlar ve nasıl gözükür?
bu birazda her gün cidden sağlığımıza dikkat edersek uzun vade de bize faydası olacak mı açısından bir soru. çünkü günümüzde buna pek dikkat etmiyoruz ama insanlar sağlıklı görünmeye devam ediyor.
merak ettiğim şey şu herkes bir açıdan sağlıklı bir açıdan sağlıksız besleniyor. kimi her gün fast food, abur cubur, sigara, alkol tüketirken kimi bunları nadiren kullanıp genellikle sağlıklı ve besleyici şeyler tüketmeye özen gösteriyor. bunun bir de spor kısmı var mesela yoga sinir sistemine oldukça faydalı.
iki insan olsun biri öyle biri böyle yaşasın hayatını, ikisinin hayatında gözle görülür değişim tam olarak ne zaman kaç yaşında başlar ve nasıl gözükür?
bu birazda her gün cidden sağlığımıza dikkat edersek uzun vade de bize faydası olacak mı açısından bir soru. çünkü günümüzde buna pek dikkat etmiyoruz ama insanlar sağlıklı görünmeye devam ediyor.
0
Bunun yaşı yok dandik bi hayat yaşıyorsa 20 yaşında da belli olur ama sonradan müdahalelerle bu kapatılıyor artık. Yani ne bileyim dişleri bozuluyor yaptırıyor gözaltında torba oluyor aldırıyor saçı dökülüyor ektiriyor vs vs
0
Bence kısa vadede de ediyor.
Yağlı beslenip, sigara içenlerin cildi kötü görünüyor. Düzgün beslenen insanlar daha enerjik oluyor.
Yağlı beslenip, sigara içenlerin cildi kötü görünüyor. Düzgün beslenen insanlar daha enerjik oluyor.
0
Sadece bir hafta bile düzenli şekilde erken uyuyup erken uyanan birinin cildi bile fark edilebilir.
Ruh sağlığı, genetik, uyku, spor ve beslenme bu konunun ana damarları. Hiçbiri de tek başına belirleyici değil.
Düzensiz ve sağlıksız beslenen, sigara içen, gece geç saatlere kadar uyanık 20’li yaşlarının başında insanlar bile 100 metreden belli ediyor kendini. Aynı kişi sağlıklı beslenmeye, düzenli gece uykusuna ve sigarayayı bırakmaya başlasın; 1 ay sonra bile gözle görülür farklar olur.
Ruh sağlığı, genetik, uyku, spor ve beslenme bu konunun ana damarları. Hiçbiri de tek başına belirleyici değil.
Düzensiz ve sağlıksız beslenen, sigara içen, gece geç saatlere kadar uyanık 20’li yaşlarının başında insanlar bile 100 metreden belli ediyor kendini. Aynı kişi sağlıklı beslenmeye, düzenli gece uykusuna ve sigarayayı bırakmaya başlasın; 1 ay sonra bile gözle görülür farklar olur.
0
reyals
Abicim her iki ayağımda da tırnak batması problemi mevcut. Sol ayağımın baş parmağının dış tarafında yıllardır olan bir problemdi fakat zaman içinde geçerdi. Son 5 aydır geçmiyor. Bir de sağ ayağımın soldan üçüncü parmağında da batma mevcut.İşin kötü yanı görünen bir iltihap yok, sadece kırmızılık v
Abicim her iki ayağımda da tırnak batması problemi mevcut. Sol ayağımın baş parmağının dış tarafında yıllardır olan bir problemdi fakat zaman içinde geçerdi. Son 5 aydır geçmiyor. Bir de sağ ayağımın soldan üçüncü parmağında da batma mevcut.
İşin kötü yanı görünen bir iltihap yok, sadece kırmızılık var fakat acısı beni yürümekten, koşmaktan, spor yapmaktan ve bazen yaşamaktan alıkoyuyor.
Son 4 aydır Avusturya Sen Jorj hastanesindeki ayak bakımı bölümüne gidip tırnaklarımı orada kestiriyordum fakat son 2 ayda daha kötüleşti ağrısı. Tırnak köküne doğru da ikinci bir acı noktası oluştu. En son başka bir pedikürcüye gittim ama o da fayda etmedi.
Bazı zamanlar durduğum yerde, herhangi bir temas olmadan da iğne batması gibi başlayan ağrısı oluyor ama dediğim gibi görünür iltihap yok.
Bana bir yer, bir yol önerin. Bıktım artık. İstanbul'dayım ama çaresi varsa Muş'a da giderim.
İşin kötü yanı görünen bir iltihap yok, sadece kırmızılık var fakat acısı beni yürümekten, koşmaktan, spor yapmaktan ve bazen yaşamaktan alıkoyuyor.
Son 4 aydır Avusturya Sen Jorj hastanesindeki ayak bakımı bölümüne gidip tırnaklarımı orada kestiriyordum fakat son 2 ayda daha kötüleşti ağrısı. Tırnak köküne doğru da ikinci bir acı noktası oluştu. En son başka bir pedikürcüye gittim ama o da fayda etmedi.
Bazı zamanlar durduğum yerde, herhangi bir temas olmadan da iğne batması gibi başlayan ağrısı oluyor ama dediğim gibi görünür iltihap yok.
Bana bir yer, bir yol önerin. Bıktım artık. İstanbul'dayım ama çaresi varsa Muş'a da giderim.
0
Tırnak altına Pamuk koyanları duydum bende demedim iyi geldi gibi daha 2-3 gündür yapıyorum ağrısı bariz azaldı. Benimde iltihap yok ama o bölge bir yer ile temas edince sizliyordu şimdilik sızlama geçti. Batık yere az miktarda pamuğu kurdanla ittiriyorum günlük çıkarıp tekrar yapıyorum. Teller vs var daha denemedim
0
ayakkabıların gereğinden fazla mı dar acaba? bu kadar bakarken inatla batması enteresan geldi. genel cerraha görünüp gösterebilirsin bir de..
0
pedikür diyecektim ama o da etki etmemiş. ilerlemiş batık tırnak tedavisini hastanelerde ortopedi bölümleri yapıyor. geciktirmeden gidin derim ben.
0
Tırnak batmasında bu tırnağın batan kısmının alınıp bir daha uzamaması gibi bir olay yapılıyor ona bakabilirsin, Fenolizasyon diye araştır karşına çıkar.
0
bu bizim ailenin belasıdır. aklınıza gelebilecek, okuduğunuz, duyduğunuz her yöntemi aileden en az bir kişi denemiştir.
mengenemsi şeyle düzelttirmeye çalışmak, tel taktırmak, hiçbir şey yapmayıp uzamasını beklemek, altına pamuk koymak, kilodan o kilodan diyenler için kilo vermek yani bunun çözümü ile ilgili duyduğunuz her şeyi ya birinci elden tecrübe ettim ya da yakınım etti.
bu iş için bulabildiğimiz tek çözüm tırnağı çektirilmesi/kesilmesi.
iğneler dışında bir acı yok operasyon sırasında.
eve gidip de o iğnelerin etkisi geçtiğinde ise küfür lügatınız ortalama bir adana çingenesi kadar yaratıcı ve geniş olacak.
bir de bu işlemin dikiş aldırma kısmı var. orada da hidrolik kesici falan bir şey yok mu kesin kurtulalım şu parmağı diyebilirsiniz.
ancak sonrası, tırnak kesimini vs. düzgün yaparsanız, mükemmel.
şimdi böyle anlattım ama hani bir daha batsa tırnaklarım düşünmem gene yaptrırım o acıya, çileye değer.
mengenemsi şeyle düzelttirmeye çalışmak, tel taktırmak, hiçbir şey yapmayıp uzamasını beklemek, altına pamuk koymak, kilodan o kilodan diyenler için kilo vermek yani bunun çözümü ile ilgili duyduğunuz her şeyi ya birinci elden tecrübe ettim ya da yakınım etti.
bu iş için bulabildiğimiz tek çözüm tırnağı çektirilmesi/kesilmesi.
iğneler dışında bir acı yok operasyon sırasında.
eve gidip de o iğnelerin etkisi geçtiğinde ise küfür lügatınız ortalama bir adana çingenesi kadar yaratıcı ve geniş olacak.
bir de bu işlemin dikiş aldırma kısmı var. orada da hidrolik kesici falan bir şey yok mu kesin kurtulalım şu parmağı diyebilirsiniz.
ancak sonrası, tırnak kesimini vs. düzgün yaparsanız, mükemmel.
şimdi böyle anlattım ama hani bir daha batsa tırnaklarım düşünmem gene yaptrırım o acıya, çileye değer.
0
Birader gel çekene sor bu derdi. Git doktora çektir tırnaklarını, köklerini de yaktır bir daha tırnak çıkmasın. Ömür boyu feraha er. Ben yıllarca çektim bu derdi. Şimdi ayak parmaklarımda tırnak yok ve çok mutluyum.
0
Ayaklarını sıcak su dolu bir leğene koyup, sert bir fırça ile tırnaklarını fırçalıyorsun. sağdan sola galiba? bunu düzenli yapıyorsun. Araştırsana, böyle bir yöntem vardı, çok iş görüyordu.
bir de kesinlikle ayak parmaklarına yapışan ayakkabı giyme. Ayakkabının burnu yüksek olsun. Bunun olmasının tek nedeni ayakkabı. Her daim terlik giysen, asla bu olmuyor.
bir de kesinlikle ayak parmaklarına yapışan ayakkabı giyme. Ayakkabının burnu yüksek olsun. Bunun olmasının tek nedeni ayakkabı. Her daim terlik giysen, asla bu olmuyor.
0
Techsavvy
alacağım biri olduğundan değil, düşünün ki adamın-kadının her şeyi var.Büyük ihtimalle sizin aldığınız şeyi bir kenara atacak-bakmayacak bile.ne alırdınız?(bir kenara atıyorsa hak etmiyor demektir bir şey almam diyenler candır)
alacağım biri olduğundan değil, düşünün ki adamın-kadının her şeyi var.
Büyük ihtimalle sizin aldığınız şeyi bir kenara atacak-bakmayacak bile.
ne alırdınız?
(bir kenara atıyorsa hak etmiyor demektir bir şey almam diyenler candır)
Büyük ihtimalle sizin aldığınız şeyi bir kenara atacak-bakmayacak bile.
ne alırdınız?
(bir kenara atıyorsa hak etmiyor demektir bir şey almam diyenler candır)
0
her şeyi var demek çok doğru bir tanım değil sadece nokta atışı yapmak önemli.
adamın tüm kol düğmeleri vakkodur, sen de bir tane vakko kol düğmesi alırsın onu da kullanır, neden kenara atsın?
kadının tüm şalları ipektir, bir tanede sen alırsın onu da arada kullanır.
"her şeyi var" felsefesine göre hareket edersek adamın kalan hayatı boyunca hiç para harcamaması gerekir zira her şeyi var..
adamın tüm kol düğmeleri vakkodur, sen de bir tane vakko kol düğmesi alırsın onu da kullanır, neden kenara atsın?
kadının tüm şalları ipektir, bir tanede sen alırsın onu da arada kullanır.
"her şeyi var" felsefesine göre hareket edersek adamın kalan hayatı boyunca hiç para harcamaması gerekir zira her şeyi var..
0
ben genelde bu durumda zenginlerde olmayan orijinal şeylerden alıyorum. mesela en son iPhone için kablosuz şarj eden masa üstü telefon standı aldım, aldığım kişinin masasında duruyor.
bunun dışında kültürlü bir insan ise yeni çıkan efsane kitaplardan birini alabilirsin. bir uzmanlık alanı var ise o uzmanlık alanının efsane kitaplarından birini alabilirsin.
çok parası olsa da kimsenin her şeyi yoktur.
bunun dışında kültürlü bir insan ise yeni çıkan efsane kitaplardan birini alabilirsin. bir uzmanlık alanı var ise o uzmanlık alanının efsane kitaplarından birini alabilirsin.
çok parası olsa da kimsenin her şeyi yoktur.
0
Senin maddi gücün ne hediye almana izin veriyorsa onu alırsın kullanıp kullanmaması onun sorunu olur. Adam deli gibi zengin ama başka deli gibi zengin arkadaşı Rolex saat alıyor, adamda belki 10 tane Rolex saat var, yapacak bir şey yok. Zenginsen namım yürüsün der bir tane de sen alırsın, zengin değilsen zaten çok fazla seçeneğin olmaz "İnce" bir şey alırsın.
0
Kendisinin almayabileceği bir şey.
Dekoratif bir obje olabilir, hobi ile ilgili bir şey olabilir, etkinlik olabilir (ata biniş dersi, masaj, vb.).
Dekoratif bir obje olabilir, hobi ile ilgili bir şey olabilir, etkinlik olabilir (ata biniş dersi, masaj, vb.).
0
Maddi değerinden çok manevi değeri olan el emeği, işçiliği ile üretilmiş bir hediye olabilir.
0
Güldür güldürde zengin patrona atlet almışlardı :) el yapımı, sadece bilenlerin ulaşabileceği birşey olabilir .
0
ben genelde spor araba alıyorum zengin arkadaşlarıma. durumun müsait değilse dupont çakmak da alabilirsin.
0
nemo problemo
kimisi genişler diyo kimisi genişlemez. aldığım kıyafetler çoğu zaman üstüme tam oturmuyor ve beni rahatsız ediyor bu durumda. spor yapmaya başladım. bundan 3-5-10 ay sonra kıyafet üstüme oturur mu? omuz genişler mi? işin doğrusu nedir?
kimisi genişler diyo kimisi genişlemez. aldığım kıyafetler çoğu zaman üstüme tam oturmuyor ve beni rahatsız ediyor bu durumda. spor yapmaya başladım. bundan 3-5-10 ay sonra kıyafet üstüme oturur mu? omuz genişler mi? işin doğrusu nedir?
0
omuz genişliği ve kemik kalınlığı genel anatomi yapınızla ilgili diye biliyorum. bb yaparak kaslarınız gelişir, ama genişleme olmaz bence.
0
Dar omuzlu biri olarak söylüyorum genişliyor. Güzel bir omuz olmasa da önceki haline göre daha iyi duruyor. 11 santim omzum büyüdü benim
0
Omuz genişlemez omuz genişliği makarnavodka'nın dediği gibi anatomik bir olay kemik uzunluğuyla alakalı o da sonradan değişmez ama kasların büyürse görsel anlamda genişlemiş olur fakat o da kalıcı değildir mesela, yeteri kadar beslediğin sürece geniş gözükür misal Sıla'ya bak kocaman omuzları var ama BB mi yapıyor? Hayır. Genetik olarak öyle.
0
tabiki vücut geliştirme ile kemikleri uzatabilirsiniz. bizim arkadaş bu şekilde boyunu bile uzattı. kemik uzatma antrenmanları diye google'da ara, çıkan sonuçları bir bir uygula.
0
adilyashar
Bu hareketlerdeki max. ağırlıklarımızı söylerken kaç tekrar baz alıp söylememiz gerekiyor? 3 tekrarda kaldırılacak ağırlıkla 12 tekrarda kaldırılacak ağırlık bir olamaz tabii ki. Mesela ben bench press'te 3x5'te 110kg.'a kadar çıkabiliyorum, 3x12'de 70-75 kg. civarına çıkabiliyorum. Hiç tek tekrar
Bu hareketlerdeki max. ağırlıklarımızı söylerken kaç tekrar baz alıp söylememiz gerekiyor? 3 tekrarda kaldırılacak ağırlıkla 12 tekrarda kaldırılacak ağırlık bir olamaz tabii ki. Mesela ben bench press'te 3x5'te 110kg.'a kadar çıkabiliyorum, 3x12'de 70-75 kg. civarına çıkabiliyorum. Hiç tek tekrar denemedim. Kaç tekrarı baz almak gerekir?
0
PR alıyorsan tek tekrar, powerlifting yapıyorsan 4-6 tekrar, BB yapıyorsan. 10-12 tekrar.
0
cedex
https://www.ntvspor.net/futbol/fenerbahce-volkan-balli-yi-resmen-acikladi-5c176ea092144b487489c77fSb
0
patronaj
Selamlar.Yarın için ankaraya bilet alacağım ama 22 gibi bilet.18:30'da işten çıksam yetişmem mümkün mü sizce?Levent'ten taksim'e Havaş durağına oradan sabiha'ya.
Selamlar.
Yarın için ankaraya bilet alacağım ama 22 gibi bilet.
18:30'da işten çıksam yetişmem mümkün mü sizce?
Levent'ten taksim'e Havaş durağına oradan sabiha'ya.
Yarın için ankaraya bilet alacağım ama 22 gibi bilet.
18:30'da işten çıksam yetişmem mümkün mü sizce?
Levent'ten taksim'e Havaş durağına oradan sabiha'ya.
0
Yolu çok uzatıyorsun öyle, Levent'ten E-3'e binersen süreyi biraz daha kısaltabilirsin. Ha yine trafik olacak yine stres yaşayacaksın ama yetişirsin.
0
4. Levent saphire'in yanından E3'e binersen 1:45 ile 2:15 saat arasında sabihaya varırsın.
0
2 hafta önce cuma akşamı 17.00'de 4. leventten e3 e binip 19.30'da sabiha gökçene vardım.
0
mümkün gayet.
leventten metroyla yenikapı, oradan marmarayla kadıköy ve havaş/havabus olabilir
leventten beşiktaş, beşiktaştan kadıköy, oradan havas/havabus
leventte zincirlikuyu, oradan metrobüs, oradan da bi 15 dk yürüyerek kadıköy rıhtımdan havas/havabus
leventten metroyla yenikapı, oradan marmarayla kadıköy ve havaş/havabus olabilir
leventten beşiktaş, beşiktaştan kadıköy, oradan havas/havabus
leventte zincirlikuyu, oradan metrobüs, oradan da bi 15 dk yürüyerek kadıköy rıhtımdan havas/havabus
0
teşekkürler herkese.
gayrettepe-ünalan arası metrobüs + ünalan'dan havalimanı otobüsü
ya da tavşantepe'ye metro'yla gidip oradan taksi ya da otobüsle geçmeyi düşünüyorum.
siz hangisini tavsiye edersiniz?
gayrettepe-ünalan arası metrobüs + ünalan'dan havalimanı otobüsü
ya da tavşantepe'ye metro'yla gidip oradan taksi ya da otobüsle geçmeyi düşünüyorum.
siz hangisini tavsiye edersiniz?
0
haydudd
bu hesaba en erken 17 aralık 2018 tarihinde giriş yapabilirsiniz yazıyor.24 saatin mi dolması gerekiyor giriş yapabilmem için?
bu hesaba en erken 17 aralık 2018 tarihinde giriş yapabilirsiniz yazıyor.24 saatin mi dolması gerekiyor giriş yapabilmem için?
0
civanmert
Merhaba arkadaşlar, Bim’de satılan Emin marka bir et var. 1 kg kıymanın fiyatı 30 lira. Bu fiyat gayet makul ancak etin hakkında araştırma yaptığımda çok bi’şey elde edemedim. Konu hakkında bilgisi olan varsa yazabilir mi?
Merhaba arkadaşlar, Bim’de satılan Emin marka bir et var. 1 kg kıymanın fiyatı 30 lira. Bu fiyat gayet makul ancak etin hakkında araştırma yaptığımda çok bi’şey elde edemedim. Konu hakkında bilgisi olan varsa yazabilir mi?
0
yağ oranına göre ve kalitesine göre de ucuz değil aslında ya. ben torku doğrudan diye bi yerden alıyorum mesela eti gayet güzel etler var ve kilo fiyatları da çok makul. şöyle diyeyim aynı yağ miktarına oranlarsan kilo fiyatını 2-3 liradan fazla fark yoktur.
0
Hepsinin kaynağı Et ve Süt Kurumu. Türkiye'nin yurt dışından satın aldığı ithal etlerle yapılıyor. Yani kedi köpek kesmiyorlar merak etmeyin. Devlet bu iş için A101 ve BİM ile anlaştı. Devlet yurt dışından hayvanları ithal ediyor, BİM ve A101 de satıyor. Olay bundan ibaret. He ama devlet bu hayvanlara ne kadar test yapıyor, ne kadar kontrol ediyor, ne kadar sağlıklı şartlar altında getiriyor? Onu bilemem. Ben birkaç kez yedim, bir sorun görmedim.
0
ben bir kere aceleden kıyma aldım. son derece kötü çıktı. düzgün yerden tavuk alırım, bin kat iyi.
0
bence bu olay tamamen psikoljik, ucuz ise bir numara var zannediliyor, yoksa ayni marka eti migrosdan daha pahaliya alsa rahatliyacak dunya kadar insan var.
bim ve a101'in turkiye'de 10-15 bin subesi var, et ve sut kurumunun ayni eti buraya ve baska yere fiyati elbette farklidir, ucuz olmasinda bunu da dusunmek gerek.
bim ve a101'in turkiye'de 10-15 bin subesi var, et ve sut kurumunun ayni eti buraya ve baska yere fiyati elbette farklidir, ucuz olmasinda bunu da dusunmek gerek.
0
Simrug
Sebebi nedir? Adamlar salonlarda ağırlık kaldıran biri görünce manyağa dönüyorlar. Al tiplere bak:https://www.youtube.com/watch?v=I8tiyvM9yiUHer ağırlık kaldıranı powerlifter, profesyonel yarışmacı falan zannediyor. Arnold diyor, steroidli adam resimleri gösteriyorlar; normal salon rutini olan adaml
Sebebi nedir? Adamlar salonlarda ağırlık kaldıran biri görünce manyağa dönüyorlar. Al tiplere bak:
www.youtube.com
Her ağırlık kaldıranı powerlifter, profesyonel yarışmacı falan zannediyor. Arnold diyor, steroidli adam resimleri gösteriyorlar; normal salon rutini olan adamları Mr. Olympia'yla çarpıp GH'a bölüp millete anlatıyorlar. Bakın protein tozlarından bahsetmiyorum bile. 3 tane koca adam anlattıkları evrensel doğrularmış gibi sallıyorlar. Karşı görüşleri kaale ble almıyorlar. Ne yapalım abi? Yemekten sonra 200 gram kadayıf gömüp akşam 9'da eşofman giyip parkta mı yürüyelim? Sadece koşarak vücut direnci artar mı?
www.youtube.com
Her ağırlık kaldıranı powerlifter, profesyonel yarışmacı falan zannediyor. Arnold diyor, steroidli adam resimleri gösteriyorlar; normal salon rutini olan adamları Mr. Olympia'yla çarpıp GH'a bölüp millete anlatıyorlar. Bakın protein tozlarından bahsetmiyorum bile. 3 tane koca adam anlattıkları evrensel doğrularmış gibi sallıyorlar. Karşı görüşleri kaale ble almıyorlar. Ne yapalım abi? Yemekten sonra 200 gram kadayıf gömüp akşam 9'da eşofman giyip parkta mı yürüyelim? Sadece koşarak vücut direnci artar mı?
0
Bunun eğitimini almıyorlar, belli bir yaşa gelenler de kendilerini geliştirmiyorlar kavramları biraz karıştırıyorlar. Misal Canan Karatay'a saygı duyarım ama protein tozu kalbi büyütür zehirdir adamı öldürür tipi yaklaşımları komik biraz, zira protein tozu dediği şey en kaba tabirle bildiğin peynir, halbuki bahsettikleri şey aslında steroid, steroidle protein ürünlerini aynı kefeye koyuyorlar. Protein tozu kreatin BCAA glutamin, bunların hepsi protein/aminoasit, konu hakkında araştırmadan bunlar hakkında bu şekilde yorum yapmak çok doğru değil. Ha dersen ki sıfır risk mi? Değil. Neticede bunlar da endüstriyel ürünler illa ki işlem görüyorlar ama sigara içip çikolata yiyeceğine protein tozu havuzunda yüzsünler daha iyi.
0
benim tanıdığım insanların, özellikle 30 yaşın üstündekilerin çoğu ağırlık kaldırmanın "kendini yorma" olduğunu savunuyor. ben evde çalışırken kalbini çok yoruyorsun falan diyorlar. "onu kaldırmanın sana ne faydası var?" diye soruyor, ben bunu soran biri ile ne konuşabilirim, bu kişiyi nasıl insan yerine koyabilirim? kendilerinin düşüncesine göre, kendileri gibi 2 adım atmayıp yiyip içip yatmam lazım.
beyinsiz sürüsü. ailem dahil bu düşüncedekilerin hepsi geberse insanlık adına sevinirim. çok daha iyi bir yer olur dünya.
beyinsiz sürüsü. ailem dahil bu düşüncedekilerin hepsi geberse insanlık adına sevinirim. çok daha iyi bir yer olur dünya.
0
Fitness'cı dedigin adamlar buradaki angelus gibi mantikli herifler degil ki, cogunun iq'su 70i asmaz. Hocalar da dahil buna.
Sacmasapan isler yapip sindirim sistemine kadar bozuyorlar, doktorlar da dusman haliyle.
Bizim yazilimci arkadas her sene 1 hafta kesin hastanelik oluyor. Yedigi karnitin turevleriyle bagirsaklarini falan mahvediyor ama devam ediyor.
Bak su sivi kollarina 5cm ekleyecek ama 5 sene erken oleceksin desem dusunmeden icer.
Sacmasapan isler yapip sindirim sistemine kadar bozuyorlar, doktorlar da dusman haliyle.
Bizim yazilimci arkadas her sene 1 hafta kesin hastanelik oluyor. Yedigi karnitin turevleriyle bagirsaklarini falan mahvediyor ama devam ediyor.
Bak su sivi kollarina 5cm ekleyecek ama 5 sene erken oleceksin desem dusunmeden icer.
0
Tabii komple doktorlara da giydirmiş gibi olmayalım. Şimdi çocuk 17 yaşında ailesinden deli gibi tırsıyor, ailesine zorla protein tozu aldırıyor ailesi de bilmediklerden ya da sağdan soldan duydukları kadarıyla korkuyorlar, normal ama çocuğu da kıramıyorlar alıyorlar. Sonra çocuk dandik bi gym'e gidiyor 6 ay geçiyor bi numara yok, salonun hocası buna yanaşıyor, ki o da muhtemelen BRO tayfasından, bak şöyle bi ilaç var 2 tane vuruyorsun zıpkın gibisin deyip orijinali 5000 lira olan ilacın çakmasını 500 liraya satıyor, içinde ne var belli değil, sonra çocuk ölüyor, ailesi de diyor ki protein tozu yüzünden böyle oldu, sonra çıkıp doktorlar da diyor ki protein tozu yüzünden böyle oldu. Yani doktorların olaya hakimiyeti yok uzmanlık alanlarında olmadığı için ama halk da bilinçsiz, salonlar denetimsiz vs. Adam lise mezunu, 2000 lira verip 1. kademe antrenörlük sertifikası alıyor gidiyor merdivenaltı bir yerde bi salon açıp çakma steroid ticareti yapıyor, yani salonlar da oraya gidenler de çok masum değil ekstra olarak bunu da belirteyim.
0
tam 9. dakikada adam 8 yıldır çalıştığım spor kulübünde protein tozu ihtiyacım olmadı diyo.
fizikten belli zaten nasıl spor yaptığı. nlakwdmnaksçda
fizikten belli zaten nasıl spor yaptığı. nlakwdmnaksçda
0
Özetle vücut geliştirmenin ortalama sağlık anlayışı/algısı ile kesişen yönü büyük olmakla birlikte ayrılan tarafları da var ve bu ayrışmanın çoğunluğu beslenme kısmında. Yeni kuşak doktorlarda görece daha fitness mantalitesine yakın doktorlar bulunsa da eleştirmek istersen klasik besin takviyeleri (Pro.tozu ve Kreatin gibi) haricindeki takviyelerin kullanımı, ketojenik diyet gibi uygulamalar, klasik bodybuilding tarzı çalışma ya da powerlifter tarzı Full body antrenmanları, paleo tipi özellikle süt ürünlerini dışlayanlar ile buna karşı olanlar gibi bir sürü tamamen farklı anlayışlar sebebiyle bunu yapabilirsin. Tabi bir de bu karşıtlığın özellikle yumurta tavuk gibi temel protein ürünlerinin organik serbest gezen vs. Olup olmaması gibi başka boyutları da var ve bana göre klasik doktorlar ile klasik vücut geliştirme mantalitesi arasındaki beslenme özelinde çatışma buradan doğuyor.
0
"benim bilmediğim her şey yanlıştır" diye bir inanışı var önemli bir kısmının. hakkında bir satır bile okuma yapmadığı herhangi bir şeyi akılları sıra "hurafe" diye üstünü çizip atıyorlar. bu konu tek değil. ben sülük hayvanını araştırırken buna çok rastladım. tıbbın en geliştiği ülkelerden biri olan almanyada sülük tedavisi uygulanıyor mesela, adamlar türkiyeden sülük taşıyıp orada enstitü kurmuş bildiğin. nette hirudotherapie diye aratınca dahi ingilizce almanca akademik makaleler çıkıyor. ha doğrudur yanlıştır sonucu nedir bilemem. bizim doktorlara soruyorsun, direkt hurafe diyip kesip atıyor. bir kere baktın mı oradaki makalelere merak edip diye soruyorsun, cevap "gerek yok". aynı adamlar 30 yıl önce de peynir ekmek gibi antibiyotik dağıtıyordu. e noldu, şimdi antibiyotik tü kaka. bilim gelişen bir şeydi hani? asıl böyle "tıbbın" hurafeden farkı yok bence. ne kadar ömrün varsa bildiğin gibi yaşayacaksın, hepsi bu.
0
Angelus un Son söylediğine şöyle de bir katkı yapayım. Protein tozu Tek başına zararsız görünebilir ancak hızlı sonuç almak isteyen özellikle bilinçsiz gençler günde bir iki ölçek protein tozunun yanı sıra Kreatin, aminoasit, pre Workout, l-karnitin ve protein bar gibi ürünleri kullanabiliyor. Fast food-alkol ve asitli içecekler gibi organları yoran gıdaları da tüketip bir süre sonra arızalanınca suçu sadece protein tozuna atmak kolaya kaçmak olur.
0
s0phiesw0rld
Futbolcular senede milyonlarca euro kazaniyor, anadoluda oynayanlar bile en kotu yuzbinlerce euro kazaniyor. Yaptiklari sey topu kale direginden gecirmek ve insan hayatina hicbir faydalari yok. Hayati boyunca calissa yuz bin dolar kazanamayacak kisiler futbol icin kavga yapiyor, formalara ve yayinla
Futbolcular senede milyonlarca euro kazaniyor, anadoluda oynayanlar bile en kotu yuzbinlerce euro kazaniyor. Yaptiklari sey topu kale direginden gecirmek ve insan hayatina hicbir faydalari yok. Hayati boyunca calissa yuz bin dolar kazanamayacak kisiler futbol icin kavga yapiyor, formalara ve yayinlara uc kuruslarini harciyor.
Bu durum tuhaf degil mi?
Bu durum tuhaf degil mi?
0
Adamlar 1000 sene önce arenalarda gladyatörlerin birbirlerini kesmelerini izliyordu ve bunun da insanlık adına bir faydası yoktu, demek ki insan doğasında böyle bir şey var, bunun için izleniyor. İzlenecek şeylerin şekli değişebiliyor ama sonuç aynı.
0
eğitimsiz vasat kalabalığın hayattaki gerçek yenilmişliğinin acısını sahte zaferlerle çıkartması lazım. tribüncü denilen süprüntü tiplerin çoğu, kahvelerde izleyenler, eve uydu alıp izleyenlerin çoğu asgari ücretli.
0
evet saçma sapan.. ama işte kınamamak lazım. oluyo öyle
tuttuğun takım bir şey başarınca sen kendin başarmışsın gibi hissediyorsun ve beynin de öyle algılayıp ona göre seni ödüllendiriyor. son dakika golüyle maç kazandıran -ve sana bu başarıyı getiren- futbolcuyu hep ayrı bir yerde görüyorsun yıllar sonra bile. bu yüzden forvetler hep daha çok sevilir.
en yıkık zamanlarında, moralin dipteyken bir önemli galibiyetle 2 gün mutlu olabiliyorsun. tuhaf mı tuhaf, ama o renkler sana hep heyecan veriyor. [bordo&mavi]
tuttuğun takım bir şey başarınca sen kendin başarmışsın gibi hissediyorsun ve beynin de öyle algılayıp ona göre seni ödüllendiriyor. son dakika golüyle maç kazandıran -ve sana bu başarıyı getiren- futbolcuyu hep ayrı bir yerde görüyorsun yıllar sonra bile. bu yüzden forvetler hep daha çok sevilir.
en yıkık zamanlarında, moralin dipteyken bir önemli galibiyetle 2 gün mutlu olabiliyorsun. tuhaf mı tuhaf, ama o renkler sana hep heyecan veriyor. [bordo&mavi]
0
ben de anlamiyorum. insanlar ilginc varliklar. bu futbol durumunun psikolojik ve sosyolojik sebepleri vardir, bu boyutu bilmiyorum, ilgilenmiyorum da. dunya ve insanlik hakkinda futbol uzerinden yapilmis cok guzel tespitler vardir eminim. simdilik hicbirini bilmiyorum. tek bildigim sey bilmemek.
aklima su anda su soru geldi: porno izlemek ile futbol maci izlemek arasinda ne fark var?
farkliliklar uzerinde dusunmeyecegim. benzerliklere bakalim: ikisini de izlemek -kisiye gore degisir tabii- zevkli. ikisinde de heyecan var. ikisinde de insanlar eglenmek, guzel zaman gecirmek icin izliyor.
futbolun amaci ile pornonun amaci ayni. insanlari eglendirmek. bir problemi cozdukleri yok, insanligi ileri tasidiklari da yok. boyle bir amac tasimak zorunda degiller. her ikisinde de kimisi bagimlisi olur, kimisi daha dengeli takip eder. hepsi bu. bence.
aklima su anda su soru geldi: porno izlemek ile futbol maci izlemek arasinda ne fark var?
farkliliklar uzerinde dusunmeyecegim. benzerliklere bakalim: ikisini de izlemek -kisiye gore degisir tabii- zevkli. ikisinde de heyecan var. ikisinde de insanlar eglenmek, guzel zaman gecirmek icin izliyor.
futbolun amaci ile pornonun amaci ayni. insanlari eglendirmek. bir problemi cozdukleri yok, insanligi ileri tasidiklari da yok. boyle bir amac tasimak zorunda degiller. her ikisinde de kimisi bagimlisi olur, kimisi daha dengeli takip eder. hepsi bu. bence.
0
Bu arada bu konu ile ilgili yapilan politik tespitlerin biri de budur: sektörde dönen yüksek meblağlar kitlenin bu sektörü izleme nedenlerinden birini oluşturuyor.
Tersi de geçerlidir: sırf para için futbol sevdalılarının delirdiği bazı kurallar belirlenebilir ve değiştirilebilir. Örneğin ofsayt olmasaydı gol o kadar değerli olmazdı ve belki maç 90 dakika takip edilmezdi. Ya da oyuncu değişikliği sayıları ve araya reklam girmesine yarayan çeşitli kurallar değişip durmazdi...
Tersi de geçerlidir: sırf para için futbol sevdalılarının delirdiği bazı kurallar belirlenebilir ve değiştirilebilir. Örneğin ofsayt olmasaydı gol o kadar değerli olmazdı ve belki maç 90 dakika takip edilmezdi. Ya da oyuncu değişikliği sayıları ve araya reklam girmesine yarayan çeşitli kurallar değişip durmazdi...
0
İnsanlık olarak en büyük sorunumuz kendi hoşlanmadığınız, ilgilenmediğimiz şeylere bok atmak. Kitap okumayan ve hiç ilgisini çekmeyen insanlar nasıl okuyanları aptal olarak görüyor ve zaman kaybı olarak görüyorsa aynı şeyi okuyan okumayana yapıyor. İnsanın herhangi bir zevki olabilir, pul biriktirebilir, saatlerce sosyal medyada gezebilir vs. Kimseye zararı olmadığı sürece ve sorumluluklarını aksatmadığı sürece dileyen dilediği her şeyi yapar. Herkes için anlamlı olmasına gerek yok
0
"Evine ekmek götürmeye çalışan asgari ücretliler olarak toplandık milyonlar kazanan futbolcuların morallerini yükseltmenin yollarını arıyoruz"
bu konu hakkındaki şu sözün de hakkını vermek lazım :)
twitter.com
bu konu hakkındaki şu sözün de hakkını vermek lazım :)
twitter.com
0
@Tjms
Kitap okumak ile futbol oynamak ayni sey mi allah askina?
@ighe
Olimpiyat oyunlari da futbol kadar mantiksiz. Ancak ulkemizde malum futbol yuzunden fanatiklik yapiliyor, kavga ve kufur ediliyor.
@ssiradanbirigibi
Cok guzel bir ironi. :) futbol icin asgari ucretlilerin fanatiklik yapmasi ile siyasilere fanatiklik yapmak arasinda fark yok. Ikisi de tepedekilere tapmak
@Leonardo~Da~Vinci
Insan en azindan porno izleyince ve masturbasyon yapinca rahatlama duyuyor. Halbuki futbol (dunya kupasi vs icin zevkine izlenmiyorsa) stres yaratiyor
Kitap okumak ile futbol oynamak ayni sey mi allah askina?
@ighe
Olimpiyat oyunlari da futbol kadar mantiksiz. Ancak ulkemizde malum futbol yuzunden fanatiklik yapiliyor, kavga ve kufur ediliyor.
@ssiradanbirigibi
Cok guzel bir ironi. :) futbol icin asgari ucretlilerin fanatiklik yapmasi ile siyasilere fanatiklik yapmak arasinda fark yok. Ikisi de tepedekilere tapmak
@Leonardo~Da~Vinci
Insan en azindan porno izleyince ve masturbasyon yapinca rahatlama duyuyor. Halbuki futbol (dunya kupasi vs icin zevkine izlenmiyorsa) stres yaratiyor
0
bos gezenin bos ustasi
Sizce bir malın nerede son montajının yapıldığı mı daha önemli? Yoksa malın nerede dizayn edildiği mi? Yoksa malın parçalarının nerede üretildiği mi?Apple Iphone mesela designed in California, assembled in China diyor.Adidas Alman malı ama ayakkabılar Çin, Vietnam, Pakistan üretimi.Ikea İsveç malı a
Sizce bir malın nerede son montajının yapıldığı mı daha önemli? Yoksa malın nerede dizayn edildiği mi? Yoksa malın parçalarının nerede üretildiği mi?
Apple Iphone mesela designed in California, assembled in China diyor.
Adidas Alman malı ama ayakkabılar Çin, Vietnam, Pakistan üretimi.
Ikea İsveç malı ama %90'ı Made in China.
Volvo İsveç markası ama en lüks modelleri Çin'de üretiliyor artık.
Sony Xperia Japon malı iken telefonları Tayland, Çin, Tayvan gibi ülkelerde üretiliyor.
Nokia Finlandiya malı, Hmd global adlı Tayvanlı şirket satın almış, ürünler Çin'de imal ediliyor.
Nikon japon malı ama kameranın üstünde Made in Taiwan yazıyor.
Seiko'nun bir saatini söktüm pil değiştirmek için parçaların üstünde Made in Japan yazıyor fakat saatin montajı Çin'de yapılmış.
Ne diyorsunuz?
Apple Iphone mesela designed in California, assembled in China diyor.
Adidas Alman malı ama ayakkabılar Çin, Vietnam, Pakistan üretimi.
Ikea İsveç malı ama %90'ı Made in China.
Volvo İsveç markası ama en lüks modelleri Çin'de üretiliyor artık.
Sony Xperia Japon malı iken telefonları Tayland, Çin, Tayvan gibi ülkelerde üretiliyor.
Nokia Finlandiya malı, Hmd global adlı Tayvanlı şirket satın almış, ürünler Çin'de imal ediliyor.
Nikon japon malı ama kameranın üstünde Made in Taiwan yazıyor.
Seiko'nun bir saatini söktüm pil değiştirmek için parçaların üstünde Made in Japan yazıyor fakat saatin montajı Çin'de yapılmış.
Ne diyorsunuz?
0
Ürünlerin dizaynını beyaz yaka yaptığı için ABD'de ya da ana merkez nereyse orada olması normal, dizayn yapacak adamı Çin'de çalıştırmazlar ya da Çin'den adam bulmazlar normal olarak, o nedenle önemli bir detay değil.
Son montaj zaten ucuz işgücü nedeniyle Çin'de Vietnam'da, bu da önemli değil.
Malın parçalarının nerede üretildiği önemli. Aslında nerede üretildiği değil de ne kalitede üretildiği önemli. Ürünün parçaları kaliteliyse, kimin montajladığı o kadar da sıkıntı değil.
Son montaj zaten ucuz işgücü nedeniyle Çin'de Vietnam'da, bu da önemli değil.
Malın parçalarının nerede üretildiği önemli. Aslında nerede üretildiği değil de ne kalitede üretildiği önemli. Ürünün parçaları kaliteliyse, kimin montajladığı o kadar da sıkıntı değil.
0
Iphone ne yazarsa yazsin cin malidir. Sirf ucuz algisi olusmasin diye ezikce oraya california yazmanin bir anlami yok.
Ayrica çin apple'dan daha iyi telefon tasarlayacak kapasitede.
Muhtemelen tasarim olayinin icinde de yer aliyorlardir. Urunu uretip kutuya sigdiracak onlar cunku.
Onemli olan çin'de uretilmesi degil çin'e o urun icin ne kadar para verdigin.
Heriflere 10 dolar versen de 1000 dolar versen de sana akilli telefon uretebiliyorlar.
Kalitesini senin verdigin para belirliyor.
Ben çin'den optik cerceve aldim, ama çin urunune gore biraz fazla odedim.
500 lira verdigim armani'den 10 kat daha kaliteli urun geldi.
Ayrica çin apple'dan daha iyi telefon tasarlayacak kapasitede.
Muhtemelen tasarim olayinin icinde de yer aliyorlardir. Urunu uretip kutuya sigdiracak onlar cunku.
Onemli olan çin'de uretilmesi degil çin'e o urun icin ne kadar para verdigin.
Heriflere 10 dolar versen de 1000 dolar versen de sana akilli telefon uretebiliyorlar.
Kalitesini senin verdigin para belirliyor.
Ben çin'den optik cerceve aldim, ama çin urunune gore biraz fazla odedim.
500 lira verdigim armani'den 10 kat daha kaliteli urun geldi.
0
bence mal, o mali ureten/icat eden beyinlerin oldugu yere aittir, oranin malidir. fabrikasinin oldugu yere ait degildir.
0
Bunu sormamın sebebi ürününe göre düşünülmesi. Mesela Rolex gibi bir saat markası Çin'de üretmeye başlasa prestij kaybına uğrar, sanırım bunda hemfikiriz. Ama bir otomobil veya telefon veya giyim markası aynısını yapınca çok da ırgalamıyoruz.
Gençler pek bilmez mesela efsane kasa Corolla vardı Japon üretimi ile Türkiye'deki fabrikada üretilen(sabancı corolla diye geçerdi halk dilinde) araçlar birebir aynı görünen ama kalite bazında farkları olan araçlardı.
Aynı şekilde Reno Megane II sedan Türkiye'de, Hb olan Fransa'da üretiliyordu ve detaylarda kalite farkı vardı.
Ha keza Meksika üretimi Jetta'da perçin kaynak varken Alman Golf'te lazer kaynak vardı. İkisi de birebir aynı arabalar aslında biri sedan biri hb. Avrupa'da hb Abd'de sedan popüler diye yapılan bir şey bu.
Ben halen yerel üretim Avrupa veya Abd malı mamüllerin çok daha kaliteli olabileceğine inanıyorum. Telefon konusunda da Iphone aslında Abd üretimi olup 1200 dolar olsa yadırgamazdım. Eski Nokia'lar Finlandiya üretimiydi, pahalıydı ama yadırgamıyorduk. Çin malı olsa günümüzdeki gibi ucuz olmasını beklerdik. Blackberry halen Macaristan, Kanada, Polonya gibi ülkelerde üretiliyor mesela.
Wesc'in bir sweaterı var hanımda 12 senelik, halen yepyeni duruyor, kesimi dikimi muhteşem J Lindeberg imzalı, Made in Sweden ürün. Geçen sene aldığımız aynı marka Wesc JL 100 euro para verdik aldık güneşte rengi attı:) Made in China yazıyor etikette.
Böyle örnek çok var. 70'lerden kalma kaynanadan hatıra Ikea tencere var evde yepyeni halen. Günümüzde IKEA tencere 3 sene dayanmıyor, Made in China.
Gençler pek bilmez mesela efsane kasa Corolla vardı Japon üretimi ile Türkiye'deki fabrikada üretilen(sabancı corolla diye geçerdi halk dilinde) araçlar birebir aynı görünen ama kalite bazında farkları olan araçlardı.
Aynı şekilde Reno Megane II sedan Türkiye'de, Hb olan Fransa'da üretiliyordu ve detaylarda kalite farkı vardı.
Ha keza Meksika üretimi Jetta'da perçin kaynak varken Alman Golf'te lazer kaynak vardı. İkisi de birebir aynı arabalar aslında biri sedan biri hb. Avrupa'da hb Abd'de sedan popüler diye yapılan bir şey bu.
Ben halen yerel üretim Avrupa veya Abd malı mamüllerin çok daha kaliteli olabileceğine inanıyorum. Telefon konusunda da Iphone aslında Abd üretimi olup 1200 dolar olsa yadırgamazdım. Eski Nokia'lar Finlandiya üretimiydi, pahalıydı ama yadırgamıyorduk. Çin malı olsa günümüzdeki gibi ucuz olmasını beklerdik. Blackberry halen Macaristan, Kanada, Polonya gibi ülkelerde üretiliyor mesela.
Wesc'in bir sweaterı var hanımda 12 senelik, halen yepyeni duruyor, kesimi dikimi muhteşem J Lindeberg imzalı, Made in Sweden ürün. Geçen sene aldığımız aynı marka Wesc JL 100 euro para verdik aldık güneşte rengi attı:) Made in China yazıyor etikette.
Böyle örnek çok var. 70'lerden kalma kaynanadan hatıra Ikea tencere var evde yepyeni halen. Günümüzde IKEA tencere 3 sene dayanmıyor, Made in China.
0
Apple Kaliforniya'da tasarlanıyor, parçalar başta Çin olmak üzere birkaç ülkede üretiliyor, Çin'de birleştiriliyor, Dünya'nın her yerinde satılıyor, Apple Amerika'da vergi ödememek için 1000 takla atıyor... Amerikan malı desen değil, Çin malı desen değil. Jack Ma'nın yakınlarda bir demeci vardı "Made in Internet" dönemine yaklaşıyoruz diye.
0
Aslında diyorsun ya o ülke bu ülke diye, ülkeleri nasıl ayırıyorsan markayı da öyle ayır. Direkt markaya ülke gözüyle bakarsan sorunu çözersin.
0
Goddard nasıl ayırayım? Iphone ne malı şimdi? Ekran Samsung, kamera Sony, anakart Foxconn, tasarım Abd, üretim Çin.
Kalitesi Abd standartlarında mı cidden? Yan kaplaması dökülen Iphone X için değil. Kırılan yeni Ipad için değil. Geçmişte aynı ürünü Abd'de üretip aynı paraya satıyorlardı. Şimdi Çin'de üretip gene aynı paraya satıyorlar. Ben buna karşıyım işte. Maliyeti düşürüp malı ucuzlatırsın, premium olarak da yine pahalı olan yerel üretimini satarsın anlarım. Ama kar marjını yükseltip kaliteyi düşürüp satıyorlar, insanlar da koyun gibi alıyor. Apple sadece örnek aynısı Volvo için de Sony için de Nikon için de geçerli yoksa.
Kalitesi Abd standartlarında mı cidden? Yan kaplaması dökülen Iphone X için değil. Kırılan yeni Ipad için değil. Geçmişte aynı ürünü Abd'de üretip aynı paraya satıyorlardı. Şimdi Çin'de üretip gene aynı paraya satıyorlar. Ben buna karşıyım işte. Maliyeti düşürüp malı ucuzlatırsın, premium olarak da yine pahalı olan yerel üretimini satarsın anlarım. Ama kar marjını yükseltip kaliteyi düşürüp satıyorlar, insanlar da koyun gibi alıyor. Apple sadece örnek aynısı Volvo için de Sony için de Nikon için de geçerli yoksa.
0
voyager 1
Ben şimdi 4. bölümdeyim. İtin bir tarafına sokmaya gerek yok ama bazı diyaloglar da çok çiğ :( Türkçe dilinden böyle tılsımlar muhafızlar vesaire duymanın etkisi var tabii ama bunun dışında da bir olmamışlık var. Siz ne düşündünüz?
Ben şimdi 4. bölümdeyim. İtin bir tarafına sokmaya gerek yok ama bazı diyaloglar da çok çiğ :( Türkçe dilinden böyle tılsımlar muhafızlar vesaire duymanın etkisi var tabii ama bunun dışında da bir olmamışlık var. Siz ne düşündünüz?
0
Aslında Türk mitolojisinde yeri olan olaylar, şaman köklerimize doğru gidersek bu tür kavramlar var ama bizler doğaüstü eserleri cinler üstüne kurup başka bir şey yapmadığımız için yapıldığında tuhaf gelebiliyor. Diziyi izlemedim bu arada.
0
harry potter değil mi bu ya?! ebeveynlerini kötü adamlar öldürüyor ve çocuk intikamını almaya çalışıyor.
0
ben begendimmm. bi oturusta izledim. bir diziden tek beklentim surukleyicilik. superzekice ama surukleyici olmayan bisi izleyemem bile. hani diyolar ya 7 sezon izlesen 8. sezon super, nanay geciniz isim olmaz. dizi denen naneden beklenti izletmesidir. tezim icin okudugum makalelerden bile dunyam degissin beklentim yok, bi tuhaf insanlar gercekten. zaten cok zekicee uuu denilen diziler de nerdler icin, patetik kismi bana daha agir geliyor.
0
3 bölüm izledim henüz, fena gitmedi.
Okan Yalabık bir diziyi izlemek için tek başına yeterli bir sebep benim için.
Tabii alışık olmadığımız bir mevzu, eğreti gelen şeyler var ama çok abartıp itin götüne sokmaya da gerek yok bence de.
İzletiyor kendini.
O olmamışlık dediğimiz şey bizim şimdiye kadar izlediğimiz işlerde alışık olmadığımız mevzuyu işlemelerinden kaynaklı işte.
Yabancı bir yapım olsa bu kadar ön yargılı izlemezdik.
Hee yabancı bir yapım olsa ben böyle bir hikayeyi muhtemelen zaten izlemezdim, hikaye bana fazla fantastik geldi, çocuk yapımı gibi (bunu Stranger Things'i severek izlemiş biri söylüyor), diğer internet dizilerimizi çok daha başarılı buluyorum.
Okan Yalabık bir diziyi izlemek için tek başına yeterli bir sebep benim için.
Tabii alışık olmadığımız bir mevzu, eğreti gelen şeyler var ama çok abartıp itin götüne sokmaya da gerek yok bence de.
İzletiyor kendini.
O olmamışlık dediğimiz şey bizim şimdiye kadar izlediğimiz işlerde alışık olmadığımız mevzuyu işlemelerinden kaynaklı işte.
Yabancı bir yapım olsa bu kadar ön yargılı izlemezdik.
Hee yabancı bir yapım olsa ben böyle bir hikayeyi muhtemelen zaten izlemezdim, hikaye bana fazla fantastik geldi, çocuk yapımı gibi (bunu Stranger Things'i severek izlemiş biri söylüyor), diğer internet dizilerimizi çok daha başarılı buluyorum.
0
oldumusimdi
Kedi bakımı cahili olarak soruyorum Erken çıkıp geç geliyorum nasıl yapacağım bu işi? Dağıtıyor mu sağı solu
Kedi bakımı cahili olarak soruyorum
Erken çıkıp geç geliyorum nasıl yapacağım bu işi? Dağıtıyor mu sağı solu
Erken çıkıp geç geliyorum nasıl yapacağım bu işi? Dağıtıyor mu sağı solu
0
Eve gelince kendisini bulamazsaniz dolaplarin icine bakin. Dolabin icine saklanmayi seviyor bizim koftehor
0
valla ben bizimkini uyurken nerdeyse gormedim desem yeridir, bizimkinde bi anormallik de olabilir gerci fazla hiperaktif =D
evde yalniz kaldiginda dagitip dokmedigi yer kalmiyor. hele ki mutfak aciksa tezgahta her seyin yeri degisiyor. banyoya girdiyse lifleri ayakkabiliktan falan topluyoruz. bu sebeple evde biraktigimiz zaman camekanli balkona birakiyoruz.
her kedi ayni degildir tabii ki ama bizimki super hareketli.
bu arada bizimki disi ve 9 aylik.
evde yalniz kaldiginda dagitip dokmedigi yer kalmiyor. hele ki mutfak aciksa tezgahta her seyin yeri degisiyor. banyoya girdiyse lifleri ayakkabiliktan falan topluyoruz. bu sebeple evde biraktigimiz zaman camekanli balkona birakiyoruz.
her kedi ayni degildir tabii ki ama bizimki super hareketli.
bu arada bizimki disi ve 9 aylik.
0
Yaşına, cinsine, cinsiyetine göre değişebilecek bir soru sormuşsunuz. Hayvanlar da insanlar gibi, tek tip bir huyları yok ki.
bazıları yalnızlıktan hoşlanmıyor ve intikam alır gibi eşyalardan çıkarıyor, bazıları mışıl mışıl uyuyor, tembellik yapıyor.
yaşı küçük ve erkekse yaramaz olması daha olası. gibi gibi.
bazıları yalnızlıktan hoşlanmıyor ve intikam alır gibi eşyalardan çıkarıyor, bazıları mışıl mışıl uyuyor, tembellik yapıyor.
yaşı küçük ve erkekse yaramaz olması daha olası. gibi gibi.
0
Kırılması, dişlenmesi, parçalanmasından korktuğunuz her şeyi bi odaya koyup kapıyı kapatın.
0
amelie haklı, mesela bizimki yaşlı bir teyze, an itibariyle evin en yaşlısı bile olabilir, bayramlarda patisini öpüp harçlık olarak mama alıyoruz XD ben kendisini hiç hareketli görmedim sanırım. mesela her kedi gece delirmesi yaşar, bizimkininki 5 dk falan sürüyor alkdjşadjsa ha son zamanlarda dışarı kaçmak gibi bir huy geliştirdi ama böyle yaşlı teyzeler amcalar gibi meeehh meeehleyerek yürüyor, arada pisssmi diyor falan, çağırdım -giriş katta oturuyoruz ve pencereden normalde kediler girebiliyor tel açıksa falan, bizimki ise kesinlikle atlayıp giremiyor, haliyle apartman kapısını açıyoruz- toplamda 5 basamak merdiven var, ikisini çıktı üçüncüye yattı kaldı yorgunluktan XD böyle gülüyorum ama ölürse de çok üzülürüm, pislik prensesim çünkü o benim <3 ha biz kendisini sahibi yaşlılıktan öldüğü için sokakta kalınca aldık, yani bize geldiğinde zaten yetişkindi. şu zamana kadar hem ben hem de ailem bir sürü kedi baktı-bakıyor, her birinin karakteri çok farklı cidden. mesela yavru olduğu halde çok sakin olan var, yetişkin olduğu halde kötü kedi şero gibi takılan var. ama genelde yavrular aşşşırı hareketli olur. sarı kediler çok sayko olur -feline energy diye araştırırsan bulursun, sarı kediler ayrı bir enerjik oluyor- tekirler duruma göre takılıyor, çok kendinden emin oluyorlar. siyah beyazlar aşırı zeki ve panik ataklı oluyor XD beyazlar -mesela benimki gibi- genelde sakin oluyorlar, niye bilmiyorum. ama tabi bunlar çok genel gördüğüm şeyler, böyle derim de sakin bir sarıya denk gelirsin mesela hiç şaşırmam.
0
@pasp, sarı ve alnında m çizgisi olan kediler aşşırı hamur gibi oluyor, haberin olsun :)
0
kamera sistemi kurdum ben. bugün baktığımda klavyemin üzerinde geziniyordu. indirene kadar canım çıktı. odada genelde uyuyor oluyor. geziyor, yemek yiyor. vs.
0
karakterine bağlı. "kedi" diye genellemek yanlıştır diye duyar yapar gibi bi cevap vermek istemezdim ama mesela benimki konuşuyodur kendi kendine, anneminki ortalığı dağıtıyodu, kaçmaya çalışıyodu, bazı şanslılarınki uyuyor dana gibi 20 saat.
kendisine sorun, bizim vereceğimiz cevaptan daha çoğunu alırsınız.
kendisine sorun, bizim vereceğimiz cevaptan daha çoğunu alırsınız.
0
@amelie: aşlskjdşad iyiymiş, öyle kedi görürsem yoğururum o zaman hemen! :3 yakın zamanda görmedim de sarı m çizgili olan.
ha bir de bir uyarı: annem, ben, kardeşim kedi manyağı olduğumuz için dışardaki kedileri de sıkıştırıp severiz, yapmayın, iki senede bir hasekiye gidiyoruz kuduz aşısına, en son gittiğimde adam yakında böbrekleri ve karaciğeri eline vericez o olcak dedi, zaten aşılar bu sefer yatak döşek etti ateşten. o yüzden üstteki yazdığımı "aşılı sarı m çizgili" olarak limitliyorum XD biz salağız evat :(
ha bir de bir uyarı: annem, ben, kardeşim kedi manyağı olduğumuz için dışardaki kedileri de sıkıştırıp severiz, yapmayın, iki senede bir hasekiye gidiyoruz kuduz aşısına, en son gittiğimde adam yakında böbrekleri ve karaciğeri eline vericez o olcak dedi, zaten aşılar bu sefer yatak döşek etti ateşten. o yüzden üstteki yazdığımı "aşılı sarı m çizgili" olarak limitliyorum XD biz salağız evat :(
0
douglas
öldüğü halde nası yeni şarkılarını çıkarıyorlar..
öldüğü halde nası yeni şarkılarını çıkarıyorlar..
0
Evet, ailesi yayınlattı hatta :D Daha önce yayınlanmayan şarkılardan oluşan bir albüm dediler. Sürekli şarkı yazıyor bunlar.
0
vay be.. bu durumun kendisi bile epey duygusal. öldükten sonra daha ünlü olmasına şaşmamalı.
0
müzikle uğraşanlar öyle 3 yılda bir albüm yapacak kadar şarkı yapıp hadi bana eyvallah demezler. bilgisayarları, depoları kaydedip de gün yüzüne çıkarmadıkları şarkılar, müzikler, kliplerle doludur. proje dosyaları saklı olduğu sürece öldükten sonra isterse 500 tane remix albümü bile çıkarılabilir.
0
Sir Anthony Hopkins
bu adam kumara yada uyuşturucuya falan mı bulaştı ne oldu bu adamın kariyerine?her filminde bir öncekinden kötü yapımlarda oynuyor, samanyolu tv tadında çekimler saçmasapan kadro.en son "Between Worlds" ü bu adam var diye indirdim yarısında kapttım.
bu adam kumara yada uyuşturucuya falan mı bulaştı ne oldu bu adamın kariyerine?
her filminde bir öncekinden kötü yapımlarda oynuyor, samanyolu tv tadında çekimler saçmasapan kadro.
en son "Between Worlds" ü bu adam var diye indirdim yarısında kapttım.
her filminde bir öncekinden kötü yapımlarda oynuyor, samanyolu tv tadında çekimler saçmasapan kadro.
en son "Between Worlds" ü bu adam var diye indirdim yarısında kapttım.
0
90lar da çok büyük isimken aşırı harcama yaptı, üstüne vergi borcu da var. ingilterede kaleler, dinazor fosili vs. alan bir adam.
0
cage deli mi yoksa dahi mi olduğu belli olmayan bir adam. ki bu yeni de değil ki adam 30 yılda 70 film yapmıştı. şimdi baktım 90 film olmuş.
0
candanag
Ağırlıklı barfiks yaparken -pull up veya chin up farketmez- aşağıdaki üç ayrı versiyonda aynı kilolarla yapılan hareketin etkilediği ya da direnç uyguladığı kas bölgesi arasında önemli ölçüde bir fark var mıdır?- bel ağırlık kemeri https://urun.gittigidiyor.com/spor-outdoor/excalibur-fitness-barfiks
Ağırlıklı barfiks yaparken -pull up veya chin up farketmez- aşağıdaki üç ayrı versiyonda aynı kilolarla yapılan hareketin etkilediği ya da direnç uyguladığı kas bölgesi arasında önemli ölçüde bir fark var mıdır?
- bel ağırlık kemeri urun.gittigidiyor.com
- ağırlık yeleği www.decathlon.com.tr
- bir sırt çantasına doldurulan ağırlığın sırta geçirilmesi
- bel ağırlık kemeri urun.gittigidiyor.com
- ağırlık yeleği www.decathlon.com.tr
- bir sırt çantasına doldurulan ağırlığın sırta geçirilmesi
0
Yeleğin kilosu sabit, kemere kafana göre ağırlık takarsın.
Ayrıca sırt çantası da güzel fikirmiş.
Ayrıca sırt çantası da güzel fikirmiş.
0
@John Bloor yeleğin kilosu değişken, ama diyelim 10 kg üzerine çıkmak istiyorsan baştan daha yüksek kiloya çıkabilen yelek alınması lazım gelir, muhtemelen gymholix gibi yerlerde vardır. Sırt çantası versiyonunu plaka koymak suretiyle ben evde kullanıyorum hem barfiks hem de şınav için baya memnunum.
0
Konfor farkı var başka bir fark yok, hepsi çekilen yükü artırmaya, kaslara daha çok direnç göstermeye yönelik araçlar, tabii bu dediklerim kaslara gösterdiği etki nedeniyle olan durum ama bu tip araçlarda bana göre ağırlık merkezi vücuda ne kadar yakın olursa o kadar sağlıklı olur, o nedenle yelek daha iyi bir seçim olabilir. Onun dışında ağırlık kemerinde ivmelenme çok olacağı için özellikle barfiks yaparken omza istenmeyen rotasyonlar yaptırabilir, o nedenle bir miktar riskli bir araç. Benim salonda ikisi varsa yeleği kullanırdım, yelek yoksa kemeri kullanmazdım. Çanta olayına hiç değinmedim dikkat edersen zira çantaya ağırlık yükleyip onu da sırta aldığında, çantadaki yük onu zaten senden uzaklaştıracaktır, senden uzaklaşan çanta beline gereksiz yük oluşturur omzunu sakatlar vs, o işe hiç girme. Yani kısaca, bu tip harici araçlar vücuduna ne kadar yakın olursa o kadar iyi.
0
ağırlık kemeri'yle belini (ve karın kaslarını) daha fazla zorlarsın.
barfiks çekerken bele, vücudun ağır bölgelerinden olan bacakların yükü biner. nasıl ki fazla kilo kaldırınca omurlara disklere olan baskıdan bel fıtığı oluyorsa, barfiksle de beline tersten yük bindiriyorsun. tabii aradaki fark, barfiksi vücudunu güçlendirmeden yapamazsın. o yüzden barfiksten sakatlanan pek duymazsın.
ağırlık kemerinin vücuda sarındığı bölüm pelvis. yani bacaklarının yüküne bir de ağırlığı ekliyorsun. karın kasları da ağırlığı tutabilmek için devreye giriyor.
yelekte ise ağırlık omuzlara çok daha konforlu bir biçimde yükleniyor.
tavsiyem, her ikisini de kullanacaksan ağırlıkları gıdım gıdım arttırman. ağırlık kemerine direkt 10 kg bağlayıp asılanları görüyorum, bence riskli.
barfiks çekerken bele, vücudun ağır bölgelerinden olan bacakların yükü biner. nasıl ki fazla kilo kaldırınca omurlara disklere olan baskıdan bel fıtığı oluyorsa, barfiksle de beline tersten yük bindiriyorsun. tabii aradaki fark, barfiksi vücudunu güçlendirmeden yapamazsın. o yüzden barfiksten sakatlanan pek duymazsın.
ağırlık kemerinin vücuda sarındığı bölüm pelvis. yani bacaklarının yüküne bir de ağırlığı ekliyorsun. karın kasları da ağırlığı tutabilmek için devreye giriyor.
yelekte ise ağırlık omuzlara çok daha konforlu bir biçimde yükleniyor.
tavsiyem, her ikisini de kullanacaksan ağırlıkları gıdım gıdım arttırman. ağırlık kemerine direkt 10 kg bağlayıp asılanları görüyorum, bence riskli.
0
@angelus sırt çantasını sıkı bağlayınca latissimus dorsi civarında oluyor ağırlık ne arkaya ne de aşağı sarkma söz konusu. Bahsettiğin şekilde sıkıntı çıkacaksa nette denk geldiğim ve fazlasıyla absürt bulduğum şu baş boyun zamazingosunu urun.gittigidiyor.com yüksek ağırlıkla kullanan hastanelik olur
0
Bi dene omzuna aşırı yükleme yapmıyorsa sıkıntı çıkmayabilir ama her zaman söylüyorum vücutta en kolay sakatlanan bölge omuz bölgesi, o nedenle ağırlık çalışmalarında omuz ne kadar az aktive edilirse o kadar iyi. Yani şöyle düşün: Sen çantayı sırtına takıp atıyorum 10 kilo ağırlık koyduğunda çantanın askısı omuzdaki Coracoacromial Ligament dediğimiz eklemleri birbirine bağlayan bağa denk gelir ve ekstra bir baskı yapar ki bu bağın kopması çok kolaydır, koptuktan sonra da kolay kolay iyileşmez. Ha kesin kopar demiyorum ama böyle bir risk var, böyle bir risk varken de neden böyle bir şey yapasın. Eğer görsellerden bakarsan, bu bağ tam da askının geldiği yere denk gelir, o nedenle riskli işler.
0
Yok almadım, sırt çantasına ağırlık ekleyerek devam ediyorum, karşılaştırma yapamayacağım ama bu versiyonda bel ağırlıklı sırt bölgesini daha fazla zorladığı aşikar.
0
@angelus'un fikir yürüttüğü gibi omuz bölgesinde bir zorlama, baskı hissetiniz mi hiç?
ben de ikisi arasında kararsızım bir müddet evde çalışmam lazım, olmadı sizin gibi çanta da kullanabilirim.
bir de kaç kg koyuyorsunuz çantaya:) 10 kg falan denediniz mi taşıyor mu:)
ben de ikisi arasında kararsızım bir müddet evde çalışmam lazım, olmadı sizin gibi çanta da kullanabilirim.
bir de kaç kg koyuyorsunuz çantaya:) 10 kg falan denediniz mi taşıyor mu:)
0
Ben öyle bir omuza yüklenme hissetmedim çünkü henüz 5 kg falan yetiyor bana belki 10 kg üzerinde hissederim her hareketi ağırlık arttıkça yanlış formlarda yaptığında RİSK artar elbet. Benim çanta baya sağlam bu arada 20 kg falan rahat alıyor, şınav için denemişliğim var. Kişisel olarak, benim gibi evde spor yapacaksan çok daha elzem ekipmanlar var onlara para ayır derim.
0
durup durup burayı diriltiyor gibi oluyorum ama:)
ağırlık kemeri tam alıyordum ki şöyle bir diy videoya denk geldim
www.youtube.com
nalburdan 2 metrelik zincir kestirdim 4mm'lik, 2 tane de karabina aldım 6mm'lik toplam 20 lira. bugün ilk kez denedim önce 2,5 kg ile, sonra da 5 kg ile gayet rahattı. ola ki ağırlık arttıkça zincir batması gibi bir durum olursa zincirin bel bölümüne denk gelen kısmına havlu sarılıp kotarılabilir.
ağırlık kemeri tam alıyordum ki şöyle bir diy videoya denk geldim
www.youtube.com
nalburdan 2 metrelik zincir kestirdim 4mm'lik, 2 tane de karabina aldım 6mm'lik toplam 20 lira. bugün ilk kez denedim önce 2,5 kg ile, sonra da 5 kg ile gayet rahattı. ola ki ağırlık arttıkça zincir batması gibi bir durum olursa zincirin bel bölümüne denk gelen kısmına havlu sarılıp kotarılabilir.
0
amateur
2009 yılında kazandığım bilgisayar mühendisliği bölümünü çeşitli sebeplerle bitiremeyip 2015 yılında bıraktım. O zamandan beri bir bankada gişe memuru olarak çalışıyorum. İşimi sevmiyorum, ama diplomam olmadığı için alternatifim yok. İleri düzey İngilizce biliyorum (bir ölçüm vasfı taşıdığına inandı
2009 yılında kazandığım bilgisayar mühendisliği bölümünü çeşitli sebeplerle bitiremeyip 2015 yılında bıraktım. O zamandan beri bir bankada gişe memuru olarak çalışıyorum. İşimi sevmiyorum, ama diplomam olmadığı için alternatifim yok. İleri düzey İngilizce biliyorum (bir ölçüm vasfı taşıdığına inandığımdan değil ama, sadece referans olarak YDS'den 96,25 aldığımı söyleyeyim), diplomam olmadıkça bu YouTube'da videolar izleyip reddit'te dolaşmaktan başka bir işe yaramaz değil mi?
0
yarar neden yaramasin? universite mezunu olmayan ne yazilimcilar ile calistim bi cogu 7-10bin tl bandinda maas aliyor. sen universite derecenden degil, kendini ne derece gelistirdiginden bahset. iyi yazilimciya, dunyanin her yerinde is var, hem de iyi is var. illa diploma ile belgelemene gerek yok.
onune diploma engelininde cikmasini istemiyorsan, gir aof'de 4 senede bitir
onune diploma engelininde cikmasini istemiyorsan, gir aof'de 4 senede bitir
0
degil. ingilizceyi iyi derecede bilmeniz cok iyi bir avantaj. bu avantaji kullanin.
kendinizi yetistirin.
internet uzerinden ingilizce ders veren universiteler/kurslar var. edx, udacity... gibi. devir degisti artik. cogu universite insani bugune hazirliyor; yarina degil. internet uzerinden yarina hazirlanabilirsiniz.
siki calisirsaniz, birkac aya cok iyi seviyeye gelirsiniz bence.
kendinizi yetistirin.
internet uzerinden ingilizce ders veren universiteler/kurslar var. edx, udacity... gibi. devir degisti artik. cogu universite insani bugune hazirliyor; yarina degil. internet uzerinden yarina hazirlanabilirsiniz.
siki calisirsaniz, birkac aya cok iyi seviyeye gelirsiniz bence.
0
Özel ders verebilirsin sanırım. Klasik görüşün aksine Türkiye'de sınavların ölçüm vasfı taşıdığına inanıyorum ve 96.25 çok değerli bir puan. Arkadaşın dediği gibi AÖF'den bir diploma ayarla. Üstten ders alarak 3 yılda bitirirsin zaten. Yılda 8 gününü alacak bir olay.
0
@zxcd - Oraya hiç girmeyelim.
@try again fail again fail better - Alaylı yazılımcı ol diyorsunuz yani? Türkiye'de bu alanda bilgisayar/yazılım mühendisliği mezunları dışında gerçekten iş imkânı var mı? Daha önemlisi, üniversitede bu bölümde başarısız olmuş birinin yine de iyi bir yazılımcı olması mümkün mü?
@try again fail again fail better - Alaylı yazılımcı ol diyorsunuz yani? Türkiye'de bu alanda bilgisayar/yazılım mühendisliği mezunları dışında gerçekten iş imkânı var mı? Daha önemlisi, üniversitede bu bölümde başarısız olmuş birinin yine de iyi bir yazılımcı olması mümkün mü?
0
İngilizce bilmeniz sırf bilgiye ulaşmak için aracıya ihtiyacınız olmaması nedeniyle bile muazzam bir avantaj.
Yazılım sektöründe çalışmak istiyorsanız ve diploma eksikliğinizi problem olarak görüyorsanız ne Türkiye'de ne de yurtdışında pek bir problem olmadığını söyleyebilirim. Tabii ki istisnalar var. Benim de diplomam yok, kod yazmayı da İngilizceyi de kendi kendime öğrendim. Genel olarak bilginizi göstermek için ekstra çaba sarfetmeniz gerekiyor.
Yurtdışında yaşama planınız varsa diplomanın vize, oturma izni vb. gibi süreçlerde büyük bir avantajı var. Bazı şirketler çok spesifik bir alanda uzmanlığınız yoksa diplomalı adayları seçebiliyor ama bence Türkiye pasaportu sahibi olmak daha büyük bir dezavantaj. Hem diplomasız hem de Türkiye pasaportu olunca oyuna 2-0 geride başlıyorsunuz :)
Yazılım sektöründe çalışmak istiyorsanız ve diploma eksikliğinizi problem olarak görüyorsanız ne Türkiye'de ne de yurtdışında pek bir problem olmadığını söyleyebilirim. Tabii ki istisnalar var. Benim de diplomam yok, kod yazmayı da İngilizceyi de kendi kendime öğrendim. Genel olarak bilginizi göstermek için ekstra çaba sarfetmeniz gerekiyor.
Yurtdışında yaşama planınız varsa diplomanın vize, oturma izni vb. gibi süreçlerde büyük bir avantajı var. Bazı şirketler çok spesifik bir alanda uzmanlığınız yoksa diplomalı adayları seçebiliyor ama bence Türkiye pasaportu sahibi olmak daha büyük bir dezavantaj. Hem diplomasız hem de Türkiye pasaportu olunca oyuna 2-0 geride başlıyorsunuz :)
0
bir yabanci dili gercek anlamda yazili ve sozlu olarak iyi bir sekilde bilmek yani telefonu su anda kaldirip yurtdisi ile konusabiliyorsaniz, sozluge falan bakmadan bir rapor hazirlayabiliyorsaniz, bence universite diplomasindan turkiye sartlarinda daha onemli. bilgisayar muhendisligi gibi fazla rekabetin oldugu yerlerden uzak dururdum ben olsam. turizme falan yonelin.
bir tanidigim var, ingilizce ve almanca super, lise mezunu. yani dil disinda bir numarasi yok diyelim. hava$ta calisti uzun sure, en son 6.000 euro gibi bir maas aliyordu seneler once.yine baska bir tanidigim, fransizca super ingilizce idare eder lise mezunu. bir otelin yurtdisi temsilcisi olarak calisiyor, arap ulkelerine gidip geliyor devamli, 5.000 euro civari aliyor diye duydum.
bir tanidigim var, ingilizce ve almanca super, lise mezunu. yani dil disinda bir numarasi yok diyelim. hava$ta calisti uzun sure, en son 6.000 euro gibi bir maas aliyordu seneler once.yine baska bir tanidigim, fransizca super ingilizce idare eder lise mezunu. bir otelin yurtdisi temsilcisi olarak calisiyor, arap ulkelerine gidip geliyor devamli, 5.000 euro civari aliyor diye duydum.
0
@hey corc versene borc - eminim öyledir de, kanada "amateur gelse de gişeci yapsak" diye beklemiyor sonuçta, oturma & çalışma izni vs. imkânsız.
0
O kadar iyiysen bi Youtube kanalı kur İngilizce dersi videoları oluştur oradan para kazan, try again'in dediği gibi bilişim dünyası da illa diploma olsun diye diretmiyor oraya da bakabilirsin, yapabileceğin çok şey var.
0
Dil bilmek sana ne katar buna sen karar vereceksin. Kimse ya lan bu adam İngilizce biliyor demez. Çevirmenlik falan yapmayacaksan, ders vermeyeceksen İngilizce bilmen kullanabileceğin bir araçtır. Buna da sen karar vereceksin.
Yazılımcılık yapmak istiyorsan diplomaya gerek yok işinde iyiysen her türlü para kazanırsın. Ama işinde iyi olmak önemli, okuluna gitmediğine göre çok severek yapacağını düşünmüyorum.
Senin sorunun ne yapacağına karar verememiş olmak sanırım. İngilizce falan hikaye. Ben İngilizce üstüne 3 dil daha biliyorum gel gelelim hiçbiri bana direkt para kazandıracak bir kariyer sunmuyor.
Yazılımcılık yapmak istiyorsan diplomaya gerek yok işinde iyiysen her türlü para kazanırsın. Ama işinde iyi olmak önemli, okuluna gitmediğine göre çok severek yapacağını düşünmüyorum.
Senin sorunun ne yapacağına karar verememiş olmak sanırım. İngilizce falan hikaye. Ben İngilizce üstüne 3 dil daha biliyorum gel gelelim hiçbiri bana direkt para kazandıracak bir kariyer sunmuyor.
0
Yazılım değil de sistem, network veya siber güvenlik üzerine kolaylıkla çalışabilirsin - ingilizcen olduğu için diğer insanlarla arandaki tecrübe farkını google yardımıyla hızlıca kapatırsın. Bu alanlarda inanılmaz açık var bu ülkede. İlk 2-3 sene sürünürsün ama sonra çok rahat edersin diyeyim.
0
tabudeviren
"şunu beş sene, on sene önce izleseydim hayata bakışım çok farklı olurdu, farklı biri olabilirdim" vb. dediğiniz filmler nelerdir?yani geç keşfettiğinize üzüldüğünüz...
"şunu beş sene, on sene önce izleseydim hayata bakışım çok farklı olurdu, farklı biri olabilirdim" vb. dediğiniz filmler nelerdir?
yani geç keşfettiğinize üzüldüğünüz...
yani geç keşfettiğinize üzüldüğünüz...
0
İlk aklıma gelen yerli yapım "Ah Güzel İstanbul", yabancı yapım "Der Himmel über Berlin".
0
norules
Yalan Dünya dizisi zamanında şu şekildeydi:https://i.hizliresim.com/k9kMV9.jpgJet Sosyete'de ise şu şekilde:https://i.hizliresim.com/YQBdzE.jpgJet Sosyete başladığından beri kafası hep bu şekilde, hiç saçını bundan daha uzamış bir halde görmedim.Bu saç ekimine mi benziyor, yoksa saç simülasyonu/saç
Yalan Dünya dizisi zamanında şu şekildeydi:
i.hizliresim.com
Jet Sosyete'de ise şu şekilde:
i.hizliresim.com
Jet Sosyete başladığından beri kafası hep bu şekilde, hiç saçını bundan daha uzamış bir halde görmedim.
Bu saç ekimine mi benziyor, yoksa saç simülasyonu/saç dövmesi diye bir hadise varmış, ona mı benziyor?
Bu mevzuları bilip de fikri olanlar varsa sevinirim. Saç dökülmesi sorunu yaşayan biri olarak dikkatimi çekiyor da.
i.hizliresim.com
Jet Sosyete'de ise şu şekilde:
i.hizliresim.com
Jet Sosyete başladığından beri kafası hep bu şekilde, hiç saçını bundan daha uzamış bir halde görmedim.
Bu saç ekimine mi benziyor, yoksa saç simülasyonu/saç dövmesi diye bir hadise varmış, ona mı benziyor?
Bu mevzuları bilip de fikri olanlar varsa sevinirim. Saç dökülmesi sorunu yaşayan biri olarak dikkatimi çekiyor da.
0
gerçekte kel kendisi, youtube videolarında falan belli oluyor doğal hali, dizide çok kel durmasın diye böyle bir şey yapmışlar galiba. kötü görünüyormuş.
0
Kafasına ayakkabı boyası sürülmüş gibi gözüküyor ekim olmasına pek imkan yok, ekim dediğin şey arkadan 10 tane saç alıp önlere eklemek zaten, o kadar sık ekim olmaz.
0
leeloodallas
mesela diyelim ki bugün künefeler cipsler havada uçuştu ve ben dengelemek istiyorum. bir sonraki gün maydonoz suyuna ilaveten dengeleyici, toksin atıcı önerileriniz var mıdır?
mesela diyelim ki bugün künefeler cipsler havada uçuştu ve ben dengelemek istiyorum. bir sonraki gün maydonoz suyuna ilaveten dengeleyici, toksin atıcı önerileriniz var mıdır?
0
douglas
ismi ne?
ismi ne?
0
kumandanim
Merhaba,1,85 boyunda 84 kiloyum, skinny fat olma ihtimalim yüksek Göbeğimde biriken yağlar var biraz, bunlardan kurtulmak istiyorum, cidden istiyorum. Ayda 100 km civarı koşuyorum, bunun dışında ağırlık çalışmak istiyorum. Salona gidip tek başıma yapmayı denedim ve fakat tek başıma yapamıyorum bu
Merhaba,
1,85 boyunda 84 kiloyum, skinny fat olma ihtimalim yüksek Göbeğimde biriken yağlar var biraz, bunlardan kurtulmak istiyorum, cidden istiyorum. Ayda 100 km civarı koşuyorum, bunun dışında ağırlık çalışmak istiyorum. Salona gidip tek başıma yapmayı denedim ve fakat tek başıma yapamıyorum bu işi niye bilemiyorum.
İstediğim şu; bir hocayla 3-6 ay arası çalışıp hem vücudumu forma sokmak hem de hareketlerin nasıl yapılacağı konusunda bilinçlenmek istiyorum, Beşiktaş civarında bunu yapabileceğim bildiğiniz, denediğiniz, memnun kaldığınız bir yer daha da önemlisi bir pt var mı? Ve bunun için aylık bütçe nedir?
Çok teşekkürler.
1,85 boyunda 84 kiloyum, skinny fat olma ihtimalim yüksek Göbeğimde biriken yağlar var biraz, bunlardan kurtulmak istiyorum, cidden istiyorum. Ayda 100 km civarı koşuyorum, bunun dışında ağırlık çalışmak istiyorum. Salona gidip tek başıma yapmayı denedim ve fakat tek başıma yapamıyorum bu işi niye bilemiyorum.
İstediğim şu; bir hocayla 3-6 ay arası çalışıp hem vücudumu forma sokmak hem de hareketlerin nasıl yapılacağı konusunda bilinçlenmek istiyorum, Beşiktaş civarında bunu yapabileceğim bildiğiniz, denediğiniz, memnun kaldığınız bir yer daha da önemlisi bir pt var mı? Ve bunun için aylık bütçe nedir?
Çok teşekkürler.
0
Beşiktaş civarına Ortaköy de giriyorsa, Ortaköy MacFit'te Kadir, Murat veya Bahri hoca olabilir.
Instagramınız varsa:
@kadirtatas
@armycoach
@bahri.baris
Aylık bütçe değil de PTler genelde paket olarak ücret alırlar. 10 ders 1200 lira gibi vs, onu siz isterseniz bir haftada isterseniz üç ayda kullanırsınız, o sizin gidiş sıklığınıza kalmış.
Instagramınız varsa:
@kadirtatas
@armycoach
@bahri.baris
Aylık bütçe değil de PTler genelde paket olarak ücret alırlar. 10 ders 1200 lira gibi vs, onu siz isterseniz bir haftada isterseniz üç ayda kullanırsınız, o sizin gidiş sıklığınıza kalmış.
0
Hocam, ayda 100km koşu sağlam kardiyo demektir. Buna rağmen skinnyfat kalmak da özen ister. Bence senin ağırlık çalışmaktan önce diyetini değiştirmen gerekli. Ya da koşuyorum dediğin pıt pıt pıt takımdan ayrı koşu gibi koşuyorsun, bilemedim.
0
@malherios,
5-5,5 pace ile koşuyorum pıt pıt değil
Geçen ay maraton koştum :)
Sorun şu ki haftada minimum 4 akşam içiyorum :)))
5-5,5 pace ile koşuyorum pıt pıt değil
Geçen ay maraton koştum :)
Sorun şu ki haftada minimum 4 akşam içiyorum :)))
0
Hem maraton koşayım hem kas kütlem artsın şeklinde bir durum doğal yollarda pek mümkün değil. Yediklerin ya kas kütlesini artırmada kullanılacak ya da uzun koşularda enerji olarak kullanılacak, skinny fat olman da bu yüzden zaten fazla yağın yoktur ama fazla kas kütlen de yoktur, bu kadar koşarken kastan da yiyorsundur, alkol almayla da bir ilgisi yok ayrıca o başka bir konu. Onun dışında şöyle düşün, yediğin yemekler kas kütlesini oluşturmada kullanılan malzemeler, sen kas inşa ederken bu malzemeyi kullanacaksın ama aynı zamanda durmadan koşayım da diyorsun, birçok amacın var ama belli bir miktar malzeme var, vücut bunu hangisinde kullanacak sen karar vereceksin; yani kas inşa ederken mi kullansın koşarken mi kullansın, ikisi için birden kullanamazsın. Yani kas kütleni artırmaya çalışırken yine eskisi gibi koşayım dersen kas kütlen artmaz, artmayacağı gibi vücuda ekstra iş çıkarıp yeteri kadar besleyemediğin için daha da eksiye düşesin. Kardiyo yap ama maraton koşar gibi koşma.
İkincisi; 6 ayda öyle muazzam bi sonuç alamazsın ama hareketleri öğrenmede yardımcı olabilir tabii. Fakat şöyle de bir durum var: PT sana bi kalori programı makro dağılımı yapmaz, bunları da öğrenmen lazım. Yani ne kadar protein alacaksın ne kadar karb. alacaksın ne kadar yağ alacaksın bunların miktarlarını toplam alman gereken kalorileri vermez-veremez. Misal senin 3500 kalori alman gerekiyor, bunun da dağılımları xxx.xx.xx şeklinde olacak, sen bunları doğru alamazsan istersen sabah akşam PT ile çalış sonuç alamazsın, o zaman da kalbin kırılır. Yani bunları nasıl alman gerektiğini de öğren internette kalori cetvelleri var.
Üçüncüsü, KüçükÇiftlik Park civarına gidersen Mac-Gmall var, oranın hocaları PT'lik veriyordu bi konuş istersen.
İkincisi; 6 ayda öyle muazzam bi sonuç alamazsın ama hareketleri öğrenmede yardımcı olabilir tabii. Fakat şöyle de bir durum var: PT sana bi kalori programı makro dağılımı yapmaz, bunları da öğrenmen lazım. Yani ne kadar protein alacaksın ne kadar karb. alacaksın ne kadar yağ alacaksın bunların miktarlarını toplam alman gereken kalorileri vermez-veremez. Misal senin 3500 kalori alman gerekiyor, bunun da dağılımları xxx.xx.xx şeklinde olacak, sen bunları doğru alamazsan istersen sabah akşam PT ile çalış sonuç alamazsın, o zaman da kalbin kırılır. Yani bunları nasıl alman gerektiğini de öğren internette kalori cetvelleri var.
Üçüncüsü, KüçükÇiftlik Park civarına gidersen Mac-Gmall var, oranın hocaları PT'lik veriyordu bi konuş istersen.
0
ground
ekteki resimdeki tuvalet kapımız var. Sürekli lamba açık kalıyor ve büyük israf. Bazı kapılarda orjinal şekilde oluyor. sonradan pratik bir çözümünüz var mı?
ekteki resimdeki tuvalet kapımız var. Sürekli lamba açık kalıyor ve büyük israf. Bazı kapılarda orjinal şekilde oluyor. sonradan pratik bir çözümünüz var mı?
0
fotosel aklıma geldi. tuvalete giren için çok pratik değil ama tasarruf için iyi.
0
Fotoselden başka çözüm yok gibi, onun da süresi ayarlanabiliyorsa eğer kapanma aralığını biraz uzun tutarsanız tuvaleti kullananlar için de çok sorun olmaz.
0
kilitlerde indicatör olur genellikle, sizin kilitte yok. kapı kilitlendiğinde kırmızı olarak uyarı gösteren bir kapı kolu takılabilir.
0
Cafe tarzi bi yerse şayet ve fotosel koyarsaniz, sirf bu yuzden sizi tercih etmeyecek müşteriden dolayı olan kaybiniz aylık max 3 lira olan elektrik kaybinizdan çok daha büyük olur.
0
Yazmayı unuttum. Diğer sıkıntı da;içerde birinin olup olmadığını da göremiyoruz.
0
tuvaletindeki lamba fotoselli diye cafe değiştiren adam mı var lan? cidden sorunları vardır o kişinin.
led ampul takın. onun tükettiği enerji büyük israf sayılmaz.
led ampul takın. onun tükettiği enerji büyük israf sayılmaz.
0
Ben tuşun üstüne ON OFF yazdım çıkmayan marker ile. ON basılı ise gözüküyor uzaktan.
0
Arduino ile ışık çok açık kaldığında öten ya da başka bir şekilde size haber veren bir robot üretilebilir. Tabii fotoselden çok daha meşakkatli bir yol, işin fantazisindeyim :D
0
Buzlu cam +1
Olmazsa uçaklardaki gibi tepeye kırmızı LED’lerle dolu yazdırabilirsiniz sanki şık olur. Kapıya veya düğmeye bağlayabilirsiniz. Benim şimdi kaldığım oda aslında engelliler için dizayn edilmiş. İpler var. Çekince kapının üzerinde kırmızı ışık yanıyor.
Olmazsa uçaklardaki gibi tepeye kırmızı LED’lerle dolu yazdırabilirsiniz sanki şık olur. Kapıya veya düğmeye bağlayabilirsiniz. Benim şimdi kaldığım oda aslında engelliler için dizayn edilmiş. İpler var. Çekince kapının üzerinde kırmızı ışık yanıyor.
0
Diğer yöntemler fazla masraflı gelirse, ampulünüzü LED ampulle değiştirmek belki bir çare olabilir. En azından, açık kaldığında elektrik sarfiyatı yüksek olmaz.
0
Geniş bir panç ile kapıya 10-15 cm çapta bir delik açın, önlü arkalı buzlu cam yapıştırın üzerine.
Işık açık kaldığında görür kapatırsınız.
İçeride birinin olup olmadığını da kapının kilitli olup olmadığı ile anlarsınız. Bunun için de ya buna uygun kapı kolu alacaksınız, hani kırmızı yeşil izli olanlardan.
Ya da şu an ki rozete bir işaret yapıştırıp kapı üzerine de açık kapalı işaretleri koyup bakıldığında anlarsınız.
İçeriden rozet kulağını çevirip kapıyı kilitlediğinde dışarıdaki rozet göbeği de beraber döner.
Üzerinde düz bir yarık vardır hani, fotoda gözüküyor. O yarığı mesela kırmızı ya da beyaza boyayabilirsiniz ojeyle.
Onun iki konumu var dik ya da yatay durur, aşağı ve sağa kapalı açık işaret ya da renk yaparak kolayca anlarsınız.
Anlatabildim mi?
Işık açık kaldığında görür kapatırsınız.
İçeride birinin olup olmadığını da kapının kilitli olup olmadığı ile anlarsınız. Bunun için de ya buna uygun kapı kolu alacaksınız, hani kırmızı yeşil izli olanlardan.
Ya da şu an ki rozete bir işaret yapıştırıp kapı üzerine de açık kapalı işaretleri koyup bakıldığında anlarsınız.
İçeriden rozet kulağını çevirip kapıyı kilitlediğinde dışarıdaki rozet göbeği de beraber döner.
Üzerinde düz bir yarık vardır hani, fotoda gözüküyor. O yarığı mesela kırmızı ya da beyaza boyayabilirsiniz ojeyle.
Onun iki konumu var dik ya da yatay durur, aşağı ve sağa kapalı açık işaret ya da renk yaparak kolayca anlarsınız.
Anlatabildim mi?
0
