Giriş
(6)

Bilgi karadelikten kaçamıyor?

ya ben lan neyse
bir video izlerken dedi adam bunu. bilgi nedir? "tavuklar dişidir." diye bir cümle var, karadeliğe mi giriyor?artis bunlar. adam gibi açıklasalar da biz de anlasak. zaten habertürkte çıkmış. güya halka yapılıyor.
bir video izlerken dedi adam bunu. bilgi nedir? "tavuklar dişidir." diye bir cümle var, karadeliğe mi giriyor?

artis bunlar. adam gibi açıklasalar da biz de anlasak. zaten habertürkte çıkmış. güya halka yapılıyor.
0
ya ben lan neyse
(30.12.15)
Dostum hazır yol yakınken yaşın gençken İngilizce öğren de böyle yanlış çevirilere, Türk haber kanallarına muhtaç kalma.

Soruna yanıt ise şu: Karadelikten hiçbir şey (neredeyse) gerçekte kaçamaz ama karadeliklerle ilgili bilgilerimiz var deyip sanatsal bir ifade kullanıyor, mecaz yani.
0
Traveller
(30.12.15)
yeaa, anlamsız ama kulağa hoş gelen şeyler söyleyim de, hem kimse anlamasın çok anlamlı bi şey söylediğimi sansın, hem de artistlik yapmış olayım ayağı.
0
ssiradanbirigibi
(30.12.15)
kastedilen bilgi 'data'/ veri olabilir. karadeliğin içini gözlemleyemezsin çünkü içeri bir gözlem aygıtı göndersen de o aygıtın bilgiyi geri karadeliğin dışına gönderme şansı yoktur, bilgi karadelikten kaçamaz, çünkü çekim fazla güçlüdür.
0
alice practice
(30.12.15)
Olur öyle, çok da şey yapma sen.
0
pulsartgr
(30.12.15)
zamanı büküyor işte. her şey karadeliğe giriyor. zaman giriyor içine, ışık giriyor. bilgi ne ki.
0
icim urperiyor
(30.12.15)
Mecazi bir durum yok. Speed of information (bilginin hizi), speed of gravity (kutlecekim hizi), speed of light (isik hizi) gibi kavramlar fizik biliminde temel kavramlardir. Tam su an gunes yok olsa, gunesin kutlecekim gucunu yaklasik 8 dakika 20 saniye boyunca hissetmeye devam ederiz (dunya yorungede devam eder). Gunes isinlarini da ayni surede almaya devam ederiz. Cunku kutle cekim kuvveti de isik hiziyla hareket eder. Gunesin dunya uzerindeki kutle cekim kuvvetini hissetmeyi gunes yok oldugu anda biraksaydik, gunesin yok oldugu bilgisi isik hizindan daha hizli bize ulasmis olurdu. Boyle bir sey mumkun degil (gunumuzde, hicbir seyin isik hizindan daha hizli hareket edemeyecegi kabul görmus bir yaklasimdir.)

Benzer bir analojiyi, kara delikten kacamayan bir foton (isik parcacigi) ve herhangi bir bilgi/veri arasinda kurabilirsin.
0
good clean fun
(31.12.15)
(10)

çocuk yapmayı düşünmüyorum ne diyorsunuz

mobydick
öncelikle herkese merhaba, dışarda inanılmaz bir soğuk var burda. umarım üşümüyorsunuzdur. şuan okulda pediatri servisinde stajdayım ve öyle çoçuklar geliyor ki hergün. hüzünleniyorum, daha iyi bir şansları olsaydı neler olacağını düşünüyorum. onların hayatına dokunmak istiyorum, yeni bir tane kendi
öncelikle herkese merhaba, dışarda inanılmaz bir soğuk var burda. umarım üşümüyorsunuzdur.

şuan okulda pediatri servisinde stajdayım ve öyle çoçuklar geliyor ki hergün. hüzünleniyorum, daha iyi bir şansları olsaydı neler olacağını düşünüyorum. onların hayatına dokunmak istiyorum, yeni bir tane kendim için yapıp onun sorunlarını dünyanın en önemli şeyi gibi görmek değil. sanırım pediatride yazacağım bu yüzden. çünkü bütün çocuklar çok değerli, çok güzel. çok iyi de anlaşıyorum çocuklarla. ama işte kafamda çocuk yapmama düşüncesi hep var. küçükken de böyleydim ben, 12 yaşlarında. diğer çocuklara yardım etmek isterdim içten içe. çöp karıştıran bir çocuk gördüğümde çok üzülürdüm günlerce unutamazdım fln.
geçerli sebeblerime gelirsek ki;

-25 yaşındayım. hayatımı ancak düzene koyacağım, ki hala koymuş değilim. gezmek istediğim ülkeler var vs. en az 10 yıl okdr büyük bir fedakarlık altına girmek istemiyorum sanırım.

-ülkenin eğitim sistemini ve müfredatını beğenmiyorum. çocuğum olursa; ya evde öğretim vereceğim ya da maaşımın 3te birini okuluna fln vereceğim heralde. ve sanırım o kursa gitsin, şöyle güzel giyinsin, şunu yesin, şu tatile gitsin isteyeceğimden inanılmaz bir yatırım yapacağım ona.

-bir diğer sebeb de şu ki dünyada onlarca yoksul çocuk varken, bencil egomu tatmin etmek, toplumun genel anlayışına uymak için, kendi kanımdan olacak diye bir çocuk doğurmayı ve tek bir bireye okadar yatırım yapmayı da doğru bulmuyorum.

yani ben çok mu acayip düşünüyorum bilmiyorum. eğer çocuğum olsun istersem de dünyaya yeni bir tane getirmek istemiyorum sanırım. kimsesi olmayan yardıma muhtaç bir çocuğu alıp aileme katabilirim, değerli bir şey yapmış olurum. illa benim kanımı taşıması gerekmiyor ki.

hayır çok mu iyimserim bilmiyorum. ama bütün canlıların, çocukların çok değerli olduğuna inanıyorum. ve şuan polikliniğe gelen ya da serviste yatan bir çocukla ilgilenmek de çok güzel, çok yeterli çok tatmin edici. illa benim olması gerekmiyor.

ama bu durumda benimle aynı görüşte eş bulmam oldukça zorlaşıyor. baya zorlaşıyor hem de. çok mu acayip düşünüyorum ben?
0
mobydick
(30.12.15)
bir çocuğunuz olsun, ilk dişi çıkınca sevinin. büyüsün sizi üzsün, üzülün. hep birlikte mutlu olun. deli gibi kızın ona. bazen aldırmayın.
0
iddaaci
(30.12.15)
Çocuk doğurmamak için geçerli sebeplere ihtiyacınız yok. İstemezseniz doğurmazsınız. İnsanlar nedense birilerini ikna edecek sebepler bulmaya çalışıyor ama gerek yok. Ben de doğurmak istemiyorum ve düşünmüyorum. Çocuk istemeyen eş bulmak zor değil, ben buldum şahsen.

edit: ek olarak çocukları olan mutlu insanlar görünce içim cız etmiyor, gizli gizli patik koklamıyorum ve hormonlarım da ağlamıyor çocuk diye.
0
whoosie
(30.12.15)
Vall 9-10 milyar insana ulastigimizda ciddi sikintilar baslayacak zaten. Cocuk yapmamak genel olarak iyi bir sey olabilir.
0
fortisvita
(30.12.15)
Sen çocuk yapma.
0
bigbadabum
(30.12.15)
Eş bulmakta zorlanıyorum demişsin ama tam olarak kafamdaki eş tanımına uyuyorsun, hehe :)

Söylediklerini ben de daha önce düşünmüştüm. Dediğin gibi dünyada milyonlarca çocuk var. Hatta çoğunun ailesi bile yok. Bu kadar çocuğa rağmen çocuk yapmak gerçekten çok mantıksız. Halbuki dünyadaki tüm çocuklar senindir. Onlar büyüyünce senin hayatına dokunacaklar. Bir tane çocukla ilgilenmek yerine neden birden fazlasıyla ilgilenmeyesin ki? Çocuk bakımı ve büyütmesi çok masraflı ve çok yorucu. Özellikle bizim ülkede çocuk yapmak tam bir saçmalık. Her an her şey gelebilir çocuğun başına.

Duygusal yaklaşanlara hiç aldırma. Gayet de mantıklı düşünüyorsun. Çocuktan alabileceğin duygusal zevkleri herhangi birinin çocuğundan da alabilirsin. Bizim millette elalemin çocuğu diye bir mantık olduğundan herkes kendi çocuğuna sevgi gösteriyor sen hepsine gösterebilirsin.
0
mr sherlock
(30.12.15)
bence olay insanlar mantıken değil içgüdüsel olarak çocuk yapıyorlar.
0
tosunpasa
(30.12.15)
Cocuk istememenin nedenini romantiklestirmeyin. Yok bi suru kimsesiz varmis da yok bencilceymis de. Esas "ben gezmek istiyorum vaktimi cocuga ayiramam" bencilce bi dusunce. Birkac sene boyunca gecede bilmemkac kez uyanmayi bi dene. Ilk 4 hafta 2-3 saatte bir uyanip bi hayvani falan beslemeyi dene. Birilerine biseyler ogrrymeyi dene, ki bu en basitinden biseyleri elinde tutmak, emeklemek olsun. Ondan sonra hangisi bencilce tekrar konusalim

Bu mantalitedeki insanlar cocuk yapmasin zaten
0
la noix
(30.12.15)
bu konudaki teorilerim şöyle, insanın 30la 50 yasları arasında buyuk bi zaman ve enerji boslugu var. saglıklısın, ama ergen degilsin. delice partiler, cılgın atmalar falan keyif vermiyor ama hala üretkensin, stabil bi şekilde bi konu üstüne yogunlasabilirsin.
secenekler, sanatcı olmak ve üretmek, bilim adamı olmak ve üretmek, ya da cocuk yapmak. bunun altında biraz da geriye bişey bırakabilme içgudusu var. bunlardan birini yapmazsan delirmek olası. insanın kontrolsuz enerjisi cok tehlikeli bişey. aslında guzel yonlendirebilse insan sıkıntı olmaz ama icinde yasadıgımız dunya ve daha özelde toplum düzeni sürekli bişeylere itekliyor bizi.
öte yandan dediginde cok haklısın, bu enerjiyi herhangi bir cocuga vermek bence daha zor ve degerli bişey. cunku sen dogurunca doga seni analıga programlıyor, hormonların seni belli bir davranısa sokuyor. ama baskasının cocuguna sahiplik etmek sırf kalpten gelen bi güzellik.
kişisel olarak konusursam, bilim insanı olabilecek dönemeçlerde kendimi harcadım ve yanlıs tercihler yaptım, o tren kaçtı. şimdi yas 30a yaklasmısken sanata dair bişeyler yapmak icin cabalıyorum. Allah kısmet ederse bikaç sene şansımı denerim, bunu da beceremezsem ya da becersem ve maddi imkanlarımı bi seviyeye cekebilirsem ileriki yıllarda bir cocuga sahip çıkmayı cok isterim.
0
galandar kostumu
(30.12.15)
Ben de istemiyorum.

1.si param yok

2.si dünya berbat bir yer
0
Traveller
(30.12.15)
saçma sapan düşünceler. bence "ben bazı konularda çok farklı düşünmeliyim, ben farklı bir insan olmalıyım" zorlamasının sonucu olabilir.
0
ssiradanbirigibi
(30.12.15)
(4)

sabahları uyanamama, aşırı uykulu olma hali

sometimes the weak become the strong
merhabalar,5,6 gündür durumum böyle genelde 5-7 saat arası uyurum ve dinç olurdum ama son günlerde sabahları çok zor ayağa kalkıyorum ve uykum geçmiyor, sanki uyanamamış gibi oluyorum. yorgunluktandır dedim 2. gün 11 saat falan uyudum o gün nispeten iyiydi ama sonraki gün yine aynı. 8 saat uyuyorum
merhabalar,

5,6 gündür durumum böyle genelde 5-7 saat arası uyurum ve dinç olurdum ama son günlerde sabahları çok zor ayağa kalkıyorum ve uykum geçmiyor, sanki uyanamamış gibi oluyorum. yorgunluktandır dedim 2. gün 11 saat falan uyudum o gün nispeten iyiydi ama sonraki gün yine aynı. 8 saat uyuyorum ama hala yetmiyor, akşamları açılıyorum biraz bu arada. sabahları sıkıntı.

bilgili olanlar??????
0
sometimes the weak become the strong
(29.12.15)
Aynı sorun bende de oluyor. Uyku depoluyorum önce ama sonra tükeniyor. Öyle durumlarda eve gelip yemek yiyip uyuyorum ve biraz çalışıp tekrar uyuyorum. Ertesi gün de dinç hissediyorum akşam iki saat uyuyunca.
0
Traveller
(29.12.15)
uykuda düzgün nefes alamama ,uyku apnesi,kilo... diye gider.
0
demoniclewinsky
(29.12.15)
dostum iyi de yazdıkların genel şeyler 2 hafta önce kilom yoktu da şimdi mi var?

sigara ile alakalı olabilir mi? sabahları sigara içince uyarılmış gibi oluyorum ve uyanıyorum şu sıralar çok arttırdım sigarayı.
0
🌸sometimes the weak become the strong
(29.12.15)
hayır ama vücudun tolere edemediği noktada rahatsızlıklar başlar.dolayısıyla doktor kontrolü gerekir demeye çalışıyorum.
uyku apnesi hastalarının %80'inin tanısı konulmamıştır örneğin.
bir gece hastanede yatıp uykunuzun ne kadarında düzgün nefes alıyorsunuz,8 saatlik uykunun yüzde kaçı verimli gibi soruları bu testle halletmiş olursunuz ve tedavi uygulanır.
başka bir sey de olabilir.
uyku önemli bir nokta demeye çalışıyorum,yaşam kalitenizi direkt olarak etkiler.
aman caanımm mevsimseldir o ile geçiştirmeyin derim.
0
demoniclewinsky
(29.12.15)
(19)

Kedi mi köpek mi

Sandman
hangisi favoriniz
hangisi favoriniz
0
Sandman
(29.12.15)
İkisi de, aynı zamanda timsahlar, örümcekler, maymunlar... Tüm hayvanlar severim - insanları biraz daha az severim.
0
Traveller
(29.12.15)
köpek. 10 yıla yakın kedi baktım. kedileri çok fazla sevmiyorum.
0
mermize
(29.12.15)
kediye alerjim var. köpek derim.
0
gliderpilot
(29.12.15)
ev içinde bakıcaksanız kesinlikle kedi.

bahçeniz mevcut ise kesinlikle köpek.

köpek bakımı çok daha zordur. vakit ister.

kedi bakımı çok kolaydır. suyunu mamasını ver yeter. günde 18 uyur zaten.


ev içinde köpek! asla!
0
skbn
(29.12.15)
Karşı dairemdeki iki köpeği olan biri yaşıyor. Evinde küçük bir sorun çıktı, yardımcı olmak için girdim. Köpeklerin odası varmış, öyle iğrenç bir koku vardı ki kendimi dışarı zor attım. Köpekler de el kadar bu arada. Leş. Evin içinde köpek ciddi sıkıntı.

Ben de kedi var. Öpüyorum, kokluyorum, mis gibi. Biraz oyun oynuyoruz, akabinde kendi hâlinde takılıyor.
0
lazarus
(29.12.15)
kediye alerjim var. yine kedi derim.
0
yuto
(29.12.15)
kedi.
0
lesmiserables
(29.12.15)
kedi.
0
toua tokuchi
(29.12.15)
kediciyim ben
köpekleri de severim ama o kokuları yok mu :/

benim kedim sokağa çıkınca 500mt kadar peşimden gelen sonra da uzaklaşınca ağlayan gel dedin mi gelen bir kedi :P
0
neira
(29.12.15)
hem kedisi hem köpeği olan biri olarak kesinlikle kedi diyorum.

köpek beslemek ve 90 yaşına gelmiş yatalak bi insana bakmak arasında çok fazla benzerlik var.
0
Kykeon
(29.12.15)
ikisini de beslemiyorum ve ikisini de severim ama sanirim kopek diycem. dalmacyali mumkunse
0
exlibris
(29.12.15)
ev içinde köpek! asla! +1
0
Bysb
(29.12.15)
@Kykeon güzel açıklamış. fakat; nasıl çocuk yapmadan önce tüm cefakeşliğini kabul ediyorsanız köpek de biraz buna benziyor.

bahçede beslersen evet çok pis kokar, evde beslenen köpek gram kokmaz. ben okşayarak seven biri değilim o yüzden kedi hiç favorim olmadı. Döve döve sevicem, yatacak yanıma, gözüme bakacak, havlayacak tepki verecek :)
i.hizliresim.com
0
plastic_angel
(29.12.15)
kedi
0
yue
(29.12.15)
Köpek.

Sahiplenmek için soruyorsanız eğer köpek bakmanın zahmetli bir iş olduğunu bilip ona göre karar vermelisiniz tabi ki.
0
thegirlwhosoldtheworld
(29.12.15)
Ikisini de cok severim hatta kopek favorimdir ama evde asla+1

Bahce yok, gezdirecek vakit yok, kedi benim icin ideal.

Cevap: kedi
0
neferkitty
(29.12.15)
Ben köpek severim ama kedi de bambaşka bir şey.
Evde bakmak içinse kedi kolay, köpek oldukça zor.
0
megerse
(29.12.15)
kedi.
0
kuzey li
(29.12.15)
kedi.
0
shotgunwoman
(29.12.15)
(5)

Hastanede Karışan Çocuklar

dafuq
Çok korktugum bir şey ileride çocugum olur da hastanede karışırsa diye. Yok mu bunun bir yolu. Evde mi doğum yapmak lazım illa ki.http://www.milliyet.com.tr/akilalmaz-skandal--gundem-2170490/
Çok korktugum bir şey ileride çocugum olur da hastanede karışırsa diye. Yok mu bunun bir yolu. Evde mi doğum yapmak lazım illa ki.
www.milliyet.com.tr
0
dafuq
(29.12.15)
nispeten az doğum olan bir hastanede doğum yapın
normal doğum olursa yakınınız yanınızda olabilir, bebeğe bebek odasına kadar eşlik edebilir
bebek için isim etiketleri doğumdan önce hazırlanır, doğruluğunu kontrol edin
0
la noix
(29.12.15)
Bu kadar korkuyorsanız, tükürüğünüzden saçınızdan bile dna testi yapılabiliyor. yaptırırsınız içiniz rahat olur.
0
innerbliss
(29.12.15)
bi entry vardı itiraf gibi yazar küçükken sevmediği bir teyzenin doğumuna gidiyor teyzenin ikizleri oluyor birinin adı bora diğeri hüsam gibi.. yazarın annesi teyze ile konuşurken bu isim bilekliklerini değiştiriyor..

komik lan..
0
dedim dedim de kime dedim
(29.12.15)
evde de olsan ihtimal hep var ne yazık ki: eksisozluk.com

dikkatli olmak gerek.
0
paranoyak kedi
(29.12.15)
Troll değilim cidden merak ediyorum. Diyelim bebekler karıştı (endişeliyseniz umarım olmaz) ve 8 - 10 yıl fark etmediniz. Sonra öğrendiğinizde sevginiz biter mi?
0
Traveller
(29.12.15)
(8)

cemaate fatura edilen olaylar, derin devlet vakaları

cisimi yapiyom popom kuru kaliyo
merhaba, cemaat-hükümet savaşı sürüyor. son round'da artık hükümet, derin devletin karanlık işlerini, her türlü hile hurdayı cemaate fatura etmeye başladı. takip edebildiğim kadarını yazayım, gerisini de yardımlarınızla tamamlayayım istiyorum.-hrant dink suikastı-tahşiyecilere kumpas davası-necip ha
merhaba, cemaat-hükümet savaşı sürüyor. son round'da artık hükümet, derin devletin karanlık işlerini, her türlü hile hurdayı cemaate fatura etmeye başladı. takip edebildiğim kadarını yazayım, gerisini de yardımlarınızla tamamlayayım istiyorum.

-hrant dink suikastı
-tahşiyecilere kumpas davası
-necip hablemitoğlu davası
-2010 kpss kopya
-askeri liselere giriş usulsüzlük
-zirve yayınevi katliamı
-danıştay suikastı

başka neler vardır böyle?
0
cisimi yapiyom popom kuru kaliyo
(29.12.15)
ergenekon, balyoz ve şike davaları.
17-25 aralık.
mit tırları.
0
Ufuk
(29.12.15)
Yeni şafağın kahve aromalı evrakı da unutulmasın
0
i ve been mistreated
(29.12.15)
Rus uçağının düşürülmesi.. Coming soon!
0
burya
(29.12.15)
Kötü olan şey ise insanların önlerine gelen her şeye (iyi, haklı ya da kötü veya haksız ) inanıyor olmaları.

Biliyor musunuz Türkiye artık Sahara altı ve Orta Doğu ülkeleriyle aynı güvenlik kategorisine getirildiğinden birçok üniversite güvenlik önlemi nedeniyle Türkiye'den yüksek lisans ve doktora alınımı durdurdu?
0
Traveller
(29.12.15)
hrant dink suikastini cemaate yıkmıyorlar aslında.dink e yapılacak suikasti bildikleri halde müdahale etmeyip , ergenekon davasına altyapı oluşturmak amacıyla göz yumduklarını söylüyorlar.
0
tosunpasa
(29.12.15)
Cübbeli ahhmet denen adamin da cemaat yuzunden iceri alındığıni soylediler.
0
wertyu
(29.12.15)
He bide unutmadan gectigimiz gunlerde cesedi akrebin arkasinda suruklendirilen lokman birlik'in de fotoğrafina once montaj dediler sonra baska videosu falan cikinca cemaatciler/fetocular yapti diye lansedildi yandaş/yalaka basin, yayin orgalarinda ve sosyal medyadaki aktroll hesaplarinda.
0
wertyu
(29.12.15)
31 mart 2015 Türkiye geneli elektrik kesintisi
0
wertyu
(29.12.15)
(5)

Başka bir ilden İstanbul'a ikametgah aldıracağım?

prinz-frost
Merhaba , bugün bulunduğum yerin nüfüs müdürlüğüne gittim saat 14:30 gibi sıra vermediler.Sıra almak için sabah 7'de gelecekmişim! Başka yolu yok mu bunun diye sorduğumda başka bir nüfüs müdürlüğüne gidebilirmişim. Bu işi başka hangi kurumda yaptırabilirim mesela kaymakamlıkta oluyor mu?e-devletten
Merhaba , bugün bulunduğum yerin nüfüs müdürlüğüne gittim saat 14:30 gibi sıra vermediler.Sıra almak için sabah 7'de gelecekmişim! Başka yolu yok mu bunun diye sorduğumda başka bir nüfüs müdürlüğüne gidebilirmişim.
Bu işi başka hangi kurumda yaptırabilirim mesela kaymakamlıkta oluyor mu?
e-devletten alacaktım ama hattım pttcell olduğu için yapamıyorum.
0
prinz-frost
(28.12.15)
olmuyor, nüfus müdürlüğüne gitmelisin. Başka bir nüfus müdürlüğüne gidebileceğini sanmıyorum, ikamet yerindeki müdürlük olmalı.
0
maymuncuq
(28.12.15)
Olmuyor degil. Bilgisayar sistemi var. Turkiye'deki herhangi bir nufus mudurlugune gidebilirsin. Bu isler sanirimla benceyle olmaz. Tecrube konusur.
0
Traveller
(28.12.15)
İkametimi Ankara'dan Kağıthane'ye Şişli Nüfus Müdürlüğü'nden aldırdım. Öyle aşırı bir sıra olmuyor, bankalardan hallice. Yakınsan oradan halledebilirsin.
0
Lethe
(29.12.15)
geçen hafta aldırdım ikametgahımı.

ikametini aldıracağın nufus mudurlugune gitmelisin.
0
eastanbool
(29.12.15)
@Traveller olmuyormuş maalesef sadece ikametgahınızı aldıracağınız müdürlükte oluyormuş bu işlem.
0
🌸prinz-frost
(31.12.15)
(5)

hediye dergi aboneliği

stk
merhaba,böyle bir düşüncem var bir arkadaş için ancak hangi dergi olabileceği konusunda kararsız kaldım. güncel kültür/sanat/politika içerikli, sıkmayacak, hevesle kurcalanabilecek hangi dergi olabilir?fikir vermesi açısından bilim ve gelecek gibi gibi ama değil de aslında, o ağır olur sanki biraz..
merhaba,

böyle bir düşüncem var bir arkadaş için ancak hangi dergi olabileceği konusunda kararsız kaldım. güncel kültür/sanat/politika içerikli, sıkmayacak, hevesle kurcalanabilecek hangi dergi olabilir?

fikir vermesi açısından bilim ve gelecek gibi gibi ama değil de aslında, o ağır olur sanki biraz..
0
stk
(28.12.15)
Online dergi aboneliği de satın alabilirsiniz. İlgisini çekerse The Economist derim ben.
0
Traveller
(28.12.15)
polular science
bilim ve teknik

her telden şeyler var. ama özellikle ekonomi vs istiyorsa bilmiyorum.
0
ergenpezeveng
(28.12.15)
#tarih
0
mr sherlock
(28.12.15)
GEO
0
duygaa
(28.12.15)
polular science
0
Big bada bum bum
(29.12.15)
(11)

şeker direkt göbek yapar mı?

all girls dream
spor yapmadan çayın, kahvenin içine attıgımız şekeri kessek göbek gider mi? bahsi geçen göbekde öle aman aman bişi değil
spor yapmadan çayın, kahvenin içine attıgımız şekeri kessek göbek gider mi? bahsi geçen göbekde öle aman aman bişi değil
0
all girls dream
(28.12.15)
yok.
0
baldur2
(28.12.15)
Çaydan kahveden şeker keserek bir kaç gram bile verebileceğini sanmıyorum
0
zimbirik
(28.12.15)
Totale bakmak lazım. Yani çayın kahvenin şekerini kesip de aynı şekeri başka yerden alıyorsan tabii ki gitmez göbek.
0
angelus
(28.12.15)
fark etmiyecekse içmeye devam edeyim o zaman. şekersiz nescafe, kahve zaten bir seye benzemiyor.
0
🌸all girls dream
(28.12.15)
göbek gitmese bile yaşam kaliten yükselir. buna kesinlikle değer. şekeri "komple" bırakırsan göbek diğer tüm blgelerle beraber yavaş yavaş gider.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(28.12.15)
yağlı yeme hafifte spor yap uzun vadede işe yarar daha etkili olur

edit: şekere devam demiyorum :D zararlı bişey tabii ki
0
freetakilir
(28.12.15)
Aliskanlik yaptigindan biraktiginda baska tatlilar yemeye de baslayabilirsin. Istersen splenda al. Ben oyle yapiyorum.
0
Traveller
(28.12.15)
bundan iki yıl önce çaya attığım şekeri kestim, ki çok çay içerim, günde 5-6 kupa (bir kupaya 3 kesmeşeker). başka bir değişiklik olmaksızın birkaç ayda 3-4 kilo verdim ben.

şuran incelir, buraya iyi gelir desek doğru olmaz ama zararı olmaz, faydası olur diyelim.
0
manuel mandalina
(28.12.15)
Caydan sekeri kesip sonuc beklemek cok aptalca. Zaten aldigimiz sekerim tamami caya attigimiz seker, onu kestik mi is cozuldu...
0
stavro
(28.12.15)
günde 10-15 bardak çay içerdim, buna rağmen şekeri kestiğimde 1 gram bile zayıflamadım.
şekeri, ekmeği, pirinci ve patatesi kesip haftada 4 gün 1'er saat yürüyerek 6 ayda 13 kg verdim.
0
uzdeniz
(28.12.15)
@stravo
birde çelişmesen.
0
🌸all girls dream
(28.12.15)
(3)

bakaya kalmak

baldur2
hangi donemler bakaya kaldim ya anlayamadim. 2015 subat sonunda bitti benim tecilim, sonra tecil ettiremedim, daha sonra gidecegim yer bile belliyken kardes tecilinden yararlanip 17 mayis - 17 haziran arasi yine tecil aldim, sevk tarihine de 18 haziran yaziyor belgede. 17 hazirandan sonra tecil etti
hangi donemler bakaya kaldim ya anlayamadim. 2015 subat sonunda bitti benim tecilim, sonra tecil ettiremedim, daha sonra gidecegim yer bile belliyken kardes tecilinden yararlanip 17 mayis - 17 haziran arasi yine tecil aldim, sevk tarihine de 18 haziran yaziyor belgede. 17 hazirandan sonra tecil ettiremedim yine bakaya kaldim.
ben simdi kisa donem er adayi olarak hangi donemler bakaya kalmis oluyorum cozemedim? 2015 mayis, agustos ve kasim mi? gunumuze kadar?
0
baldur2
(28.12.15)
Milliyetçi milliyetçi açıklamalar geliyordu senden bol bol... Yok girelim vuralım asalım keselim... Ne oldu onlara?
0
Traveller
(28.12.15)
:D
rusyayi abartmayin, dusurduysek hakli sebeplerle dusurduk diyordum ben, moskovaya yuruyelim dedigimi hatirlamiyorum bilader.
0
🌸baldur2
(28.12.15)
ayrica sen benim nasil bakaya kaldigimi biliyor musun? ne zirvaliklarla ugrastim aq. deli etme insani.
0
🌸baldur2
(28.12.15)
(6)

vize yetisir mi- 25 ocak cek cumhuriyeti

sckxyss
Merhaba,su an pasaportum da vizem de yok. Yarin pasaporta basvursam, gelir gelmez de vizeye basvursam yetisir mi? Hic vize almadim bugune kadar. Vize randevusunu kac gun sonraya veriyorlar.Tesekkurler
Merhaba,
su an pasaportum da vizem de yok. Yarin pasaporta basvursam, gelir gelmez de vizeye basvursam yetisir mi? Hic vize almadim bugune kadar. Vize randevusunu kac gun sonraya veriyorlar.
Tesekkurler
0
sckxyss
(28.12.15)
Cek cumhuriyeti fazla bekletiyor. Risk yok değil.
0
stavro
(28.12.15)
Çek Cum. benim okulda oryantasyonu kaçırmama ve bir süre arkadaş edinememe yok açmıştı. Ülke harika ama vizesi çok sıkıntılı. Türkiye gibi iki tür insan var. Yobazlar ve açık fikirliler. Tahmin et devlet kurumları kimin elinde...
0
Traveller
(28.12.15)
avusturya'dan başvurabilirsin. evraklarını eksiksiz tamamlandığın sürece büyük bir sıkıntı yaşayacağını sanmıyorum.
0
try again fail again fail better
(28.12.15)
nereden basvurduguna bagli. ben londra'dan basvurmustum, bir hafta gibi surede elime gecmisti.
0
ubi dubium ibi libertas
(28.12.15)
vfs'den fransa için başvurdum daha perşembe günü, cuma sonuçlanmıştı; bugün de gidip alıcam pasaportu. Çek nasıldır bilmem; ama yetişeceğini tahmin ediyorum.
0
arkburak
(28.12.15)
try again fail again fail better 'ın önerisine: Avusturya yakınlarda arkadaşa ret verdi. 10bin teminat gösteren kıza maddi durumdan ret verdi bi de.
0
lcha
(28.12.15)
(10)

yılbaşı gecesi ev partisi için türlü hoşluklar

bol kepce
yaklaşık 14-15 kişi olacağız. ev sahipliğini ben yapıyorum. hoş fikirlere ihtiyacım var. fikirleriniz;1- evin dekorasyonuyla (süsleme vs.) ilgili olabilir2- çeşitli minik ikramlıklar olabilir3- yapımı kolay alkol kokteylleri, şatlar olabilir4- herkesin eğlenebileceği oyun tavsiyeleri olabilirbunlar
yaklaşık 14-15 kişi olacağız. ev sahipliğini ben yapıyorum.

hoş fikirlere ihtiyacım var. fikirleriniz;

1- evin dekorasyonuyla (süsleme vs.) ilgili olabilir
2- çeşitli minik ikramlıklar olabilir
3- yapımı kolay alkol kokteylleri, şatlar olabilir
4- herkesin eğlenebileceği oyun tavsiyeleri olabilir

bunlar dışında konseptle ilgili her türlü tavsiyelerinizi de alabilirim.

teşekkürler. şimdiden herkese hepinivyiır :)
0
bol kepce
(28.12.15)
Biz boyle ev partisi yaptigimizda tabu ve twister oynamadan geceyi bitirmiyoruz
0
zenc
(28.12.15)
komikli peruklar, maskeler olabilir. migrosta gördüm bu tarz şeyler.
0
innerbliss
(28.12.15)
Dim ışık, yoksa tüm ışıkları kapa bolca mum yak - 15 tane kadar gerekebilir. Bunun için markette 30'lu mum bulabilirsin. Tüm akşam yanar. Yemek masasına da birkaç tane koy.

31 Aralık gecesi çok erken buluşmayın. 9 - 10 gibi buluşun da geceyi çıkarabilin. Yoksa insanlar sıkılabilir.

Bu kişiler birbirini tanımıyorsa, bolca ortak nokta bulman gerekecek. Umarım senin arkadaşın dışına ortak ilgileri bolca bulunan bir insan grubuna ev sahipliği yapıyorsundur.
0
Traveller
(28.12.15)
Bütçe ve güzel bir ses sistemi varsa kareoke seti güzel olur :) Ucuza gelsin istersen bi mikrofon alıp youtube kareoke videolarıyla da çözebilirsin.
0
lcha
(28.12.15)
son katildigim yilbasi yemeginden ornekler;

*deney tupu seklinde shotlar (alcoholoco diye bir sirketle anlasmislar. karisim ozu ve alkol ayri hazirlanip geliyor, siz sadece karisimi yapip bardaklara dolduruyorsunuz. maliyeti bilmiyorum.)tupleri servis etmek icin de soyle birsey almislar www.cakirkimya.com

*gelenlere hediye gibi kucuk, suslenmis cam kavanozda ceviz macunu

*servis icin tabak olarak gumus renkli guzel bir sey bulmuslar. eline Alana kadar kullan at oldugu belli olmuyor. bunun gibi www.kullanatmarket.com

bunun disinda sicak sarap guzel olabilir.
temizlemeyi goze alabilyorsan konfeti patlatabilirsin.
pavyon isigi al koy saga sola.
varsa aksiyon kameran, onu bi yere montele, gece boyu ceksin dursun.

bir de milletin kusma ihtimaline hazirlikli ol. soda, ayiltici icecekler vs. hazir olsun.
0
jimicik
(28.12.15)
alkol kokteyli olarak pickleback yapabilirsin.

1 shot bardağı jameson
1 shot bardağı kornişon turşusu suyu (soğutulmuş)
0
try again fail again fail better
(28.12.15)
ya bi de şundan yapsanıza
mixthatdrink.com
0
innerbliss
(28.12.15)
TOMBALAAAA
0
hayvan herif
(28.12.15)
- iyi bir müzik listesi. klasik hafif başlayıp, 00.00'a doğru temposu artan ve sonra tekrar düşen.
- poker turnuvası. tabii kaç kişi olur önceden belirlemek lazım.
- sabah saatlerine doğru absürd bir komedi filmi olabilir. alkollü kafayla iyi oluyor. örnek: www.youtube.com
0
merhum
(28.12.15)
ha bi de limonsuyu icine batirilmis julyen salatalik ve havuclar olabilir sagda solda

icki icin hazirladiginiz buzlarin bazilarinin icine findik fln atip meyveli yemisli buz kupleri yapabilirsiniz.
0
jimicik
(28.12.15)
(25)

evlenmeden yaşanır mı?

nothing in my way
sizce evlenmeden yaşanır mı? ben mümkünse hiç düşünmüyorum lan evlenmeyi. bana aşırı boktan bir müessese geliyor. hele çocuk yapmak falan. ne bileyim zengin olsam falan farklı düşünürdüm de. siz ne düşünüyorsunuz?
sizce evlenmeden yaşanır mı? ben mümkünse hiç düşünmüyorum lan evlenmeyi. bana aşırı boktan bir müessese geliyor. hele çocuk yapmak falan. ne bileyim zengin olsam falan farklı düşünürdüm de. siz ne düşünüyorsunuz?
0
nothing in my way
(27.12.15)
Ben de evliliğe karşıyım. Sevgilim var aslında ama ikimiz de geleneksel olarak evliliğe karşıyız. Bizim gibi düşünen birçok arkadaşımız da var.

Evlilik Türkiye'de aşırı abartılı bir konu. Alman olsaydın hiç de böyle dertlerin olmayacaktı.

Bir de işin iyi tarafını gör. Orta sınıf, evli ve çocuklu aileler sana hizmet etmek için çalışacaklar. Zaten 3 çocuk yaparlarsa hepsi devlet okuluna, yaz tatilinde McDonalds'ta çalışmaya gidecekler.
0
Traveller
(27.12.15)
yaşanır. ama evlilikten neden bu kadar kaçınılıyor anlamıyorum. altıüstü bir imza ne gerek var diyorsunuz da altıüstü bir imza işte atıverin nolcak.
0
sta
(27.12.15)
Yaşanır neden yaşanmasın. Bizim toplumda biraz tuhaf bakarlar ama hıyarlar.
0
soft
(27.12.15)
Çocuk için evlenilebilinir aslinda
0
all girls dream
(27.12.15)
"zengin" seçenekte araya giren tek şey "miras" konusu. zaten evliliğin de çıkış noktası miras.

evlenmeden yaşanır çok net ama hayatın sonuna kadar ilişki olmadan yaşanır mı bilemiyorum. (şu anda test aşamasında aksilik olmazsa bi 20-25 sene sonra bu konuda da fikir beyan edebilir kıvama gelirim muhtemelen)
0
nwnd
(27.12.15)
bir sürü insan artık evlenmeden birlikte yaşıyor. bu yolu tercih edip çocuk sahibi olan birçok insan da var.

ben katılmıyorum şahsen, ama siz ve sevgiliniz öyle istedikten sonra bal gibi de olur.
0
eksi sozluk e bir daha geldim
(27.12.15)
ben evlendim bi defasında. gerçekten bomboq bir müessese. meşru üremeye kafayı takmadınsa bulaşma.
0
kargn
(27.12.15)
evlenmeden yaşama taraftarıyım. evlilik altıüstü bir imza değildir. işin içine anne-babalar, yengeler, görümceler falan giriyor. çeyrek altını, pırlantası giriyor. bellona oturma grubu giriyor. yani aslında her şey size giriyor.
0
ruhen hastayim ben
(27.12.15)
tek çocuğum biran önce evlenmem lazım diye düşünüyorum.
0
her gece aç
(27.12.15)
ben yaşarım. hatta ben sevgilisiz de yaşarım. tek başına kafam daha rahat oluyor. istediğim zaman evdeyim, istediğim zaman geziyorum. kimseye eyvallahım yok. bu rahatlığımı da bozmam açıkçası. sevgili için kesin konuşmayayım yine ama evlilik benden uzakta dursun...
0
mesglsn sanirm bn yatiyrm
(27.12.15)
35 ten sonra yalnızlık olabilir gibi geliyor bana. Bana göre erkek için max 38 e kadar yolu var. Ama iyi bir eş adayı çıkarsa neden düşünülmesin
0
roe
(27.12.15)
evliliğe karşı değilim ama düğün denen boktan müessese yüzünden evliliktan kaçıyorum şu an. zaten aday da yok. bu gidişle bulmak da zor yolun yarısına kalmış 4 sene. bekar, bekar ölür giderim heralde :)
0
etsiz cig kofte olmaz
(27.12.15)
Eskiden, (29 yaşındayım bu arada) evlilik kurumunu manasız bulurdum, aşkı serbestçe yaşayabilmek için atılan bir imza olduğunu düşünürdüm. Üniversitede, evlilik kurumunun tarafları ve çocuğu koruyan tarafını görünce evliliğin iyi bir seçenek olduğunu düşünmeye başladım.
Ama her daim olsa da olur, olmasa da olurdu nazarımda. Şu an sevgilimle birlikte yaşıyoruz, yalan yok babam gönül koydu bu duruma. Bir iki ağır laf edip yüzünü düşürmüşlüğü var.
Ben çocuğu evlenmeden de doğurur, on numara da yetiştiririm. Yetiştiririz. Benim için evlilik hem ana babanın gönlü olsun, hem de zaten birlikte yaşıyoruz, çocuk yapacağım adam da bu, o zaman neden evlenmeyelim ki düşüncesinin adı.
0
kaymaktutmayansicaksut
(27.12.15)
yalnız isen kendin gibi düşünen bir hayat arkadaşı bulursan; aileler işin içine karışmadığı için daha güzel olur bence.

ama kendin gibi birisini bulamazsan belli bir yaştan sonra yalnızlık ağır basabilir, çoğu kişi de bu korkudan evleniyor bence. (istisnalar meclis dışı)
0
neferkitty
(27.12.15)
Yaşanılan şehir de önemli. Anadolu da küçük bir Şehirde yaşıyorsan mecbur evleneceksin. Gelir düzeyi bir diğer etmen. Memursan ve büyük Şehirde yaşıyorsan ev arkadaşlığı Müessesesi ile nereye kadar yaşayacaksın. Evlenen insanların çoğu bu nedenlerden dolayı evleniyor.
0
roe
(27.12.15)
ciddi anlamda ben bu kişiyle evlenebilirim diyene kadar yaşayabilirim.

ama evleneceğim kişi olduğunu düşündüğümde de evlenirim. evlenmeden beraber yaşamak sanki bir şey var ve sonuca ulaşmıyor gibi hissettirir.

bir de çocuk işi var. evlenmeden çocuk yapmam. kendi benliğime karşı etik değil bir kere.
0
c1b2k3
(27.12.15)
evlenmedim.
henüz ölmedim.
0
yalnux
(27.12.15)
evliliğe karşıyım, evlenmeyi düşünmüyorum ama mecbur evleneceğim. ben introvert bir kişilik olsam kesinlikle evlenmezdim fakat şimdi belirli bir yaştan sonra çevrendeki herkes evlenince, çevremde kimse kalmayacak. o zaman ya 50 yaşına gelince barlarda 20'li yaşlardaki kızlara yürüyüp, sahillerde gençlere musallat olacağım ya da evlenip hem evde hem de diğer evli arkadaşlar ile sosyal hayata devam edeceğim.

çevremdekiler evlenmeseydi, 50'lerde de evlenmemiş bir çevrem olacak olsa evlenmem :D
0
nawar
(27.12.15)
Arkadaş sanırım evlenmeden birlikte yaşamaktan değil, evlenmeyip yalnız yaşamaktan bahsediyor. Genellikle yanlış anlaşılmış.

Soruya cevap olarak: Ben de evlilik düşünmüyorum. Hatta açıkçası korkutuyor da, bir de üstüne evlilikten soğutan bazı meseleler var. Yani aşk vs. tamam ama büyük sorumluluk. Açıkçası böyle tek tabanca yaşayabileceğimi düşünüyorum.
0
bir fincan kahve ile film izlemek
(27.12.15)
yalnız yaşamayı anlarım da aynı evde yaşıyon karı koca gibi takılıyon. evlilik dediğin bi imza bi defter zaten. madem önemsiz madem de berabersiniz neden karşısınız. yani mantığı anlamıyorum. ciddi ciddi soruyorum.

farklı farklı insanlarla sevişmek istesen yine anlarım ya da hep yalnız kalmak istesen.

zaten aynı evde kalıp aynı yatakta yatıp iş bi tek imzaya gelince bunlar düşünülüyorsa bence iki kişi de birbirine samimi değil.

evlilik olayı saçma salak dense de bi etkinliği var demek ki hala. yani o kadar da saçma değil. evli gibi yaşayıp evlenilmek istenmiyorsa o yaşananlar da samimi değildir o zaman.

bi gün evi bırakıp gitmek sevgiliyken daha kolay. ya da bi gün başka biriyle yatmak. ama o evlilik evrağı olaya bambaşka bi anlam katıyor işte.

aslınd bi anlamda dediğim gibi yaşayıp evlilik şöyle böyle diyenler evlilik kurumunun gerekliliğini ve önemini aynı zamanda da etkinliğini kanıtlıyor.
0
ergenpezeveng
(27.12.15)
Evlilik değil düğün saçma. Ben de ana babanın gönlü olsun diye ancak düğünsüz evleneceklerdenim.
0
piremses
(27.12.15)
evlilik düğün bacanak kayınço tv seti salon salamanje nesep hukuku miras kanunu çeyiz kırmızı kuşak duvak damatlık aynaya sarılı havlu allahın emri peygamberin kavli gondol hamamda sabun kaydırmak vs vs. bunların arasında mantıklı tek bir şey yok.
0
kargn
(27.12.15)
gerçekçi olmak gerekirse hukuksal açıdan bir sürü fayda, ahlaki kodlara uyum ve manevi tatmin sağlıyor evlilik. önem sırası baştan sona doğru. mesela çocuk hayalin varsa evlenmeden zor zira evlilik dışı çocuğa bakış belli. hep kötü olarak algılanıyor demiyorum, toplumda bilinmesi halinde illa ki dikkat çeker ve bundan rahatsız olmama ihtimaliniz yok.

en basitinden mirasla ilgili bambaşka durumlar ortaya çıkıyor evlenince, bu hukuksal fayda kısmının çok küçük bir bölümü. daha bir sürü var.

bunun dışında insanlar kalan ömürlerini beraber geçireceğine dair sözleşme imzalayıp ''aile'' olunca manevi olarak tatmin oluyor. en ufak bir övgüyle bile mutlu olabilen bir tür için bu da gayet normal.

evlenmeden yaşanır tabi. evlenirken de hesabı kitabı iyi yapmak lazım evlenirken. getirisi de var götürüsü de.
0
fatal tragedy
(27.12.15)
o kimle evlendigine ve karakterine bagli. bence evlilik biraz esnek olabilmeli, yani olmuyorsa bitirebilmeli insanlar. diger turlu zindan oluyor.

ote yandan daha bu aksam bebek sevmeden geldim, inanilmaz bisiy yaaa sirf bunun icin evlenilir
0
galandar kostumu
(27.12.15)
Şu an bana çook uzak bir ihtimal gibi geliyor ama biriyle birlikte hayatımı geçirmeye karar verirsem evlenirim. Hem de konsoloslukta, düğünsüz derneksiz.
0
Lim5
(27.12.15)
(13)

Vapurda müzik yapılması doğru mu?

:)
Yani bu müzik çalanlardan birtek ben mi rahatsız oluyorum? Millet bunlara bayağı para verip alkışlıyor, buraya sorayım dedim. Ben kamusal alanda istemediğim müzikleri dinlemeye mecbur muyum?
Yani bu müzik çalanlardan birtek ben mi rahatsız oluyorum? Millet bunlara bayağı para verip alkışlıyor, buraya sorayım dedim. Ben kamusal alanda istemediğim müzikleri dinlemeye mecbur muyum?
0
:)
(27.12.15)
metro istasyonlarında falan çalınınca memnun oluyorum, vapurda çalınsa yine memnun olurdum. ki izmir'de fahrettin altay istasyonunda gitarda klasik besteler çalan da var blok flütle notlarının yarısı yanlış ahmet kaya çalan da. para vermedim hiç öğrenci adamım ama memnunum hatta kulaklıkla müzik dinliyorsam kulaklığımı çıkarıp yürürken 4-5 saniye dinliyorum önlerinden geçerken
0
nundu
(27.12.15)
sadece vapurda değil, metrolarda, istiklal caddesi gibi yoğun alanlarda da müzik yapılıyor. eğer vapurda rahatsız oluyorsan ortalara değil de cam kenarlarına oturabilirsin. çünkü genelde orta sıranın ya en sonunda ya en başında çalıyorlar.
0
ruhen hastayim ben
(27.12.15)
başıma bir şey gelmeyecekse ben rahatsız oluyorum.

2 defa efsane baş ağrısıyla bindim, artık ağrıdan bayılmak üzereyim hani insanın kafasını vurası geliyor ya o durumdaydım. bir de bu arkadaşlar çıktılar, ee insan bir şey de diyemiyor tabi hem sevenleri de var. kalktım diğer tarafa geçtim. lan 5 dk sonra oraya geldiler. neyse oturdum gitmelerini bekledim.

hani bu metro gibi değil sonuçta herkes sabit. metroda sonuçta önünden geçip gidiyorsun beğenirsen durursun da burada sonuçta zorla dinletme var.

bir de hala çözemediğim bir durum var.

ya insanların duygularını sömürüyorlar yada herkes duysun ve dinlesin ulan diyerek

yiğidim aslanım, yaşa mustafa kemal paşa gibi marş ve şarkılar çalıyorlar. ve sanki bir kesimi gaza getirip daha fazla para topluyorlar. ama dediğim gibi kimsenin günahını almak istemem.
0
c1b2k3
(27.12.15)
deli gibi rahatsız ediyor. vapurda uyuyorum genelde ayrıa kimsenin bana zorla müzik dinletmeye hakkı yok...
0
mr fusion
(27.12.15)
Saygısızca ve kesinlikle rahatsız edici. Sokakta falan hadi neyse, mahkum olduğun bir yer yok, geçip gidiyorsun ama vapur öyle değil ki. Müziği son ses açıp arabayla dolaşan insanımsılardan pek farkları yok bence. Sorsan özgürlük derler bir de, doğru, rahatsız etme özgürlüğü.
0
harvey
(27.12.15)
Ben de rahatsız oluyorum. Hatta ibb şikâyet hattına mail attım ama cevap gelmedi. Çoğunu başarısız buluyorum ama konu o değil aslında. Dinlemeyi tercih etmeyen insanlar olabilir ve o seviyede sesten kaçma imkanı yok vapur sınırlarında. Bu şartlarda vapur içinde müzik yapılmasının insanlara saygısızlık olduğunu düşünüyorum.
0
piszenci
(27.12.15)
Sevmiyorum, çünkü çaldıkları müzikler genelde 3 ay gitar kursuna gidilip çalınabilecek şeyler. Bir başarı görmüyorum.
0
Traveller
(27.12.15)
genelde seviyorum, hatta normalde yolsakulaklıkla müzik dinlerim ama böyle bir grup denk gelince çıkartır kulaklıkları canlı müziği dinlemeye geçerim. hatta çok iyi çalıyolarsa para bile verebilirim.
0
kuzey li
(27.12.15)
c1b2k3 baştan sona özetlemiş moderatörlerden ricam konu kilit.
0
rubenanyukov
(27.12.15)
vapurda müzik yapılması doğru mu?
bence doğru
0
basond
(27.12.15)
@justmentalamele müzisyenlerin nerede ve ne zaman calacaklari kura ile belirleniyor.
0
kiss my irish ass
(27.12.15)
vapurda yapılması ile sokakta/metroda yapılması arasında fark var.

vapurda yapılması doğru değil.
insanlara gidip başka yerde otursunlar diyemezsiniz.
0
güneyli çocuk
(27.12.15)
Toplu taşıma araçlarının içinde huzurumu kaçıracak her şeye karşıyım. Kızılay'da mesela (Yer verip direk rencide etmeyeyim arkadaşı) bir eleman var 4 senedir leş gibi sesiyle gitar çalıp çığırıyor. Hatta 6 yaşındaki dilenci bebeler bile fırça kayıyor sus diye dsfaasdfs.

Ama otbüzde, metroda, olsaydı da vapurda Coldplay gelsin iki dakka susun amk derim. Toplu taşıma lan, günümün en iğrenç zamanı. Bir de sen mi içine edeceksin?
0
gunde 3 litre kola icen adam
(27.12.15)
(7)

Psikolog ise yariyor mu?

cookieki
Gittigim donemler oldu. Ama psikolog beni benden iyi bilemez. Farkindaliklarimepey yuksek bu yuzden de psikologun gereksiz oldugunu dusunuyorum psikologa gitmek de ayni bir dine inanmak gibi bence kendin cozemedigin biseyler varsa onlarin cozumunu senden guclu oldugunu dusundugun birine birakiyorsun
Gittigim donemler oldu. Ama psikolog beni benden iyi bilemez. Farkindaliklarimepey yuksek bu yuzden de psikologun gereksiz oldugunu dusunuyorum psikologa gitmek de ayni bir dine inanmak gibi bence kendin cozemedigin biseyler varsa onlarin cozumunu senden guclu oldugunu dusundugun birine birakiyorsun ve uzerinden yuk kalkiyor
O yuzden bana bir dahapsikologa git demeyin
0
cookieki
(27.12.15)
yat uyu. saçmalıyorsun.
olayı yük benden kalktı artık top psikologda diye algılıyorsan zaten bi şey olmaz senden.
0
durali
(27.12.15)
Insanlar konusacak kimseleri olmadiginda psikologa gidiyor ayrica
0
Traveller
(27.12.15)
insanlar konuşacak kimseleri olmadığında değil konuşunca çözülemeyecek sorunlardan psikologlara gidiyor..

edit: pardon konuşunca çözülemeyecek sorunlardan psikiyatrlara gidiyor. ama konuşacak kimseleri olmadığında psikologlara gidiyor değil..
0
freetakilir
(27.12.15)
Varolouşçu psikoterapi müsait bir zamaninda okumani öneririm bu yaklasima dair üç bes bir sey
0
dr.ramiz
(27.12.15)
Psikolog neticede insan. ayrıca mesleki bilgisi ne olursa olsun üzerinizde bir etkisi olması lazım. Yani bir psikoloğa gidince şöyle deyin kendinize < ulan, ben bu elemanın sözüne itibar eder miyim?> o elektiriği size vermiyorsa ilk gittiğinizde,daha da gitmeyin. Ne kadar doğru konuşursa konuşsun böyle bir saygı uyandırması lazım sizde. Ama bak ego demiyorum, egosundan korktuğunuz birine de gitmeyin. O değil orda artist, sizsiniz. Artistlik yapıyorsa da biletini kesin, sizde saygı uyandırmıyorsa da . Bu iki sihirli şeye dikkat edin. Sınavı geçen insan size iyi gelebilir. Bu konuda şimdi aklıma gelen fikirlerim bunlar.
0
jeharfi
(27.12.15)
bazıları online terapi ne ya, yüz yüze olmazsa olmaz diyor ama deneyen bilir, o profesyonel rehberlik gerçekten fark yaratıyor. ekrandan da olsa, derdini anlatmak, doğru sorularla düşüncelerini toparlamak mümkün oluyor. tabii bazen internet kopuyor, bazen ortam dikkat dağıtıyor ama sonuçta psikolog orada, seninle ve dinliyor. özellikle pandemi gibi dönemlerde online terapi adeta can simidi oldu bence. terapi dediğin sadece fiziksel yakınlık değil, doğru yaklaşım ve destek; bunu da psikolog sağlıyor. Ben aldığımda işe yaradı gerçekten.. ihtiyacınız varsa öneririm..
terapiyle.com
0
nıç
(30.07.25)
Ben de işe yaradı. Ne dedi de değişti diye soracaksınız ne dediklerini hatırlamıyorum :///
0
put it in your appropriate place
(30.07.25)
(5)

SEO konusunda ne yapabilirim?

tchuck
selam arkadaşlar şimdi annemin websitesi:www.mutlugunsusleri.com google ve facebook reklamı ile güzel hit alıyoruz ancak doğal dönüşümümüz çok az, günde 6-20 arası oluyor taş çatlasın. hiçbir anahtar kelimede de pozisyonumuz yok.bana tavsiyelerde bulunabilir misiniz neler yapmalıyım acaba?not: yazıl
selam arkadaşlar şimdi annemin websitesi:
www.mutlugunsusleri.com google ve facebook reklamı ile güzel hit alıyoruz ancak doğal dönüşümümüz çok az, günde 6-20 arası oluyor taş çatlasın. hiçbir anahtar kelimede de pozisyonumuz yok.

bana tavsiyelerde bulunabilir misiniz neler yapmalıyım acaba?

not: yazılımını ben yaptım, yani yazılımsal şeyler isteyebilirsiniz. ama ben seo'dan pek çakmıyorum.
0
tchuck
(26.12.15)
SEO degil ama yazilimla /server ile ilgili tavsiye: Site inanilmaz yavas yukleniyor (ilk yuklenme). Loader oldugu icin ekranda, hic bir sey gostermeden yukleniyor ve sitenin ilk yuklenmesi (saydim) 70 saniye aldi. Google seni ana sayfasina da koysa hic kimse 1.5 dakika loader izlemez. Acildiktan sonra dizayn vs. oldukca iyi.

Web hostun kim bilmiyorum ama icerigi bole bole veriyor yani 2 saniye veri gonderip 4-5 saniye susuyor. Boyle boyle 1 dakikayi geciyor sitenin ilk yuklenmesi.

Edit: urunlere tiklayinca da benzer surelerle bekleme soz konusu, bu yine cache oncesi ilk yukleme icin gecerli.
0
robokot
(26.12.15)
site çok yavaş açılıyor, javascript dosyalarını cdn kaynaklarından linkle, veya cloudflare kullan. metadata dinamik değil,robots.txt yok
0
masa penisi
(26.12.15)
tamamdır çok teşekkürer, demek bende cacheli diye hızlı açılıyor yüzden farketmemişim.

dediklerinizi yapayım hemen.
0
🌸tchuck
(26.12.15)
Seo Hocasi gibi internet adresleri var. Belki profesyonel yardim alabilirsiniz.
0
Traveller
(26.12.15)
site natro hosting üzerinde barınıyor galiba, whois yaptım orada çıktı. Cidden aşırı yavaş onu bi hostinge mesaj atıp söyleyin, belki tavsiyeleri olur.

Site wordpress mi? Sonuna /wp-admin yazdım çıkmadı, gizlediniz mi bilmiyorum ama wordpress'te Super Cache plugini vardı, sayfaları cache'leyip hazır olarak veriyordu hızlandırıyordu. Onu deneyebilirsiniz.

Seo olarak, bi blog bölümü açıp arada şöyle süsler böyle yapılır, bu süsler şunlarla çok güzel gider, 10 süs tavsiyesi :D gibi yazılar yazıp paylaşabilirsiniz, siteyi aktif tutarsınız, o anahtar kelimeler de google'ın gözüne girebilir belki...
0
rodriguez2
(26.12.15)
(16)

Adınızı değiştirmek isteseniz ne yapardınız? Neden?

megerse
Adını değiştirmek istemeyip burada yazmak isteyen olursa o da buyursun. Not: Ben istemezdim.
Adını değiştirmek istemeyip burada yazmak isteyen olursa o da buyursun.

Not: Ben istemezdim.
0
megerse
(25.12.15)
Adımı seviyorum değiştirmek istemem fakat bir şekilde mecbur kalsam Münir yapardım.
0
angelus
(25.12.15)
adım çok boktan ya.

balkan ya da toprak ya da savaş olsa sevinirdim adım.
0
fatihkkk
(25.12.15)
Guzel bir adim var cogu kisi oldukca begenir. Ancak degistirmek istesem bora yapardim.
0
floydian
(25.12.15)
Valla inanmayacaksınız ama yeryüzünde tek olan bir ad soyad kombinasyonum var ve 100000 lira verseler değiştirmem. Mükemmel çünkü.
0
yirmisantim
(25.12.15)
"zoka" yapardim.
0
e haliyle
(25.12.15)
adımı değiştirmek zorunda kalsam d ile başlayan bir isim seçerdim. d ile başlayan isimlerin üzerimde olumlu bir etkisi var.
0
kakao
(25.12.15)
Ben yalnızca kendi adımı değil herkesin adını değiştirirdim çünkü kişi adlarını cinsiyetçi buluyorum. Kimsenin adı cinsiyet bildirmemeli.
0
Traveller
(25.12.15)
adımı değiştirmeyi çok düşündüm ama uğraşmak istemiyorum ve alışma süreci de zor olur diye değiştirmeyi düşünmüyorum. ama değiştirseydim türkü olurdu.
0
FreSh
(25.12.15)
Aslinda istemem. Begendigim isimler var ama hic kendimde dusunmemistim. Ama gecenlerde starbucksta adimi yanlis anlayip 'Sezen' yazmis calisan. Birden cok begendim, sanki bende tam Sezen tipi varmis gibi geldi bir an. Kendimi Sezen olarak dusunebildim. Keske adim Sezen olsaymis dedim. :)
0
yuzır
(25.12.15)
Galaktik İmparator Zottirik Muhteşemoğlu
0
heritage
(25.12.15)
Ben Ata yapardım sanırım.
0
6 yasimdan beri metal dinliyorum
(25.12.15)
Barış Toprakoğlu (soyadını da değiştirebilseydik.)
0
bartholomew87
(25.12.15)
hayatta değiştirmezdim bence adım çok güzel. çocuğumuza da aynı adı koyalım diyorum ama işte malesef :(
0
sta
(25.12.15)
ismim çok kısa ve yaygın, bu yüzden ikinci isim olarak babaannemin adını almak isterdim. gariban kadın ben 1 yaşımdayken ölmüş zaten, keşke babamlar ben ilkokulu bitirmeden ekletseymiş.
0
mesgul ve huzursuz
(25.12.15)
adımı çok seviyorum.
0
Tyler89
(25.12.15)
"doğa" ya da "sera"
0
biz de yeni kalkmistik
(25.12.15)
(11)

damacanada hangi su markası

her giriste sifresini unutan adam
yeni abone olacağım iş yerimde, tavsiyenizi öğrenmek isterim
yeni abone olacağım iş yerimde, tavsiyenizi öğrenmek isterim
0
her giriste sifresini unutan adam
(25.12.15)
Saka su en yüksek ph ı olan markaydı. Zamanında görüşmeye gitmiştim avrupada bu şekilde sular tercih ediliyormuş.
0
seindfeld
(25.12.15)
erikli kullanıyorum. lido'dan erikli'ye geçtim.

farkı anlıyor musun diye sorsan, anlamıyorum derim. ama arada 1 lira fark vardı.
0
mermize
(25.12.15)
istanbulda taşdelen vakıf
0
tescillimarka
(25.12.15)
Pınar
0
Traveller
(25.12.15)
tadını en sevdiğin hangisiyse sen hangisine alışıksan. biraz alışkanlık meselesi.
0
nedendir bilinmez
(25.12.15)
hamidiye
0
primetime
(25.12.15)
Erikli
0
vatandasacartcurtyok
(25.12.15)
buzdağı
0
probiyotik
(25.12.15)
Ben abant kullanıyorum. Bir ara icme suyu markalarinin bi siralamasi vardi, saglikli kosullari tutturan ve bulunduğum mevkide satılan bir tek abant vardi aralarında ben de ona abone oldum. Seviyorum ama tadı güzel.
0
buff
(25.12.15)
hicbiri! aritma sistemi taktir kurtul. ben 1500 tl ye taktirdim, suyun tadi muhtesem. üstelik cayda, kahvede, yemekte, makarnada vs. de kullanabilirsin...
0
menny
(25.12.15)
saka su tavsiye ederim. pH meselesinden ötürü evet.
0
avagadro
(25.12.15)
(5)

demirtaş rusya ile görüştü diye neden insanlar manyak oldu

theames
ne konuştuğu belli değil, hiçbir şey belli değil zaten şu an. bu adamla ilgili ne değişti yahu rusya ile görüşünce? siyasi liderlerin yaptığı bu değil midir zaten, birbiriyle görüşmek değil midir?
ne konuştuğu belli değil, hiçbir şey belli değil zaten şu an. bu adamla ilgili ne değişti yahu rusya ile görüşünce? siyasi liderlerin yaptığı bu değil midir zaten, birbiriyle görüşmek değil midir?
0
theames
(25.12.15)
Simdi Rusya dusman bellendirildi ya bu adam da dusmanla isbirligi yapiyor diye gosterilmeye calisiliyor.

Cahil kesim kolay unutur. Rusya'yi dusman ilan etmek icin got varsa arkana Amerika'yi Israil'i Fransa'yi alman gerekir. Bakalim eskiden dusman ilan edilenler kac gun icinde dost olacak.

Bir bakmisiz beyaz corapli, badem biyikli, sakalli genclik Beyazit Meydani'nda Israil dostumuzdur slogani atiyor! Hic belli olmaz.
0
Traveller
(25.12.15)
1 demirtas "muhalif", hem de kurtcu
2 demirtas gecmiste akp ile gorusuyordu, aralarinda gecmiste bir cok gorusme gecti. birbirlerinin icini disini biliyorlardir.
3 rusya turkiye'ye yaptirim uygulayan bir ulke
4 demirtasin tarafi belli, ruslarin tarafi belli, akp'nin tarafi belli

pkk'ya silah istemedigi ne malum? ki ruslar bu saatten sonra turkiyenin icindeki ve disindaki kurtlere inadina silah vererek teroru azdirabilecek potansiye sahipler. bu suriyedeki kurtler de jet dusuruldukten sonra rusyayla gorusuruz, beraber savasiriz demislerdi.

partilerden pek haz etmiyorum, demirtas'a da akp'ye de hic oy vermedim. yine de demirtasin boyle bir sey yapmasini hos karsilamiyorum. insanlarin da uyanmasi gerek. pkk'dan siyrilmalari mumkun degil bunlarin.

"siyasi liderlerin yaptigi bu degil mi?" diye sorarken demirtasin pkk'nin temsilcisi oldugunu goz ardi ediyorsun. siradan bir siyasi lider degil. silahli bir orgutle icli disli biri bu. gidip ulkesine dusmanlik eden bir ulkeyle aciktan gorusuyor.

yuzeyde basit bir kiskanclik diye yorumlasalar da altinda baska meseleler de var.
0
idexo
(25.12.15)
sputnikte yazıyor Demirtaş'ın neler söylediği,Ermeni soykırımı dahil bu ülke lehine herşeyde en önlerde gidiyor.
0
essoist
(25.12.15)
Demirtaş yaptığı hiç bir görüşmeyi Türkiye veya Türk milleti adına yapmıyor.Önce bunu netleştirmek lazım.Adamın tek odak noktası yaptığı tüm hareketlerde Kürtlerin hesabına çalışmak.Başbakanın alamadığı randevuyu Demirtaş aldı diye laf sokmaya çalışmak ağır salaklık ve gerizekalılık örneği.

Rusya özellikle son dönemde Suriye'nin kuzeyinde Türkiyenin hesabına gelmeyen işler yapıyor ve Kuzey Suriyedeki tek güç Kürtler olmak üzere.Kuzey Suriye resmen olmasa da fiilen kantonlaştı.Kürtler son dönemde Türkiye toprakları içinde bir zamanlar kuzey Suriyede yaptıklarını yapıp kantonlaşma denemesi yapıyorlar.

Üstteki olayları AKP ekseninde değerlendirip AKP vs Demirtaş şeklinde yorum yapmak körlüktür.Demirtaş denen adamın 1900'lü yılların ilk 10-15 yılında Rusyayı ayartıp da Doğuya girmesi için kışkırtan Ermenilerden hiçbir farkı yok.Muhtemelen Rusyadan destek istedi. Kantonlaşma Doğuda tamamlanırsa Rusya Kürtleri Suriyedeki gibi korusun, Rus hava savunma sistemleri kurulsun,Kürtler Rusyanın çizgisinde hareket edecek vs. vs.

1900'lü yılların başına bakan her kesin çok açok görebileceği şeyler bunlar.
0
turkuaz
(25.12.15)
demirtaş ülkedeki hem devlet dışında en güçlü silahlı unsurun askeri ve politik stratejisine hem de en örgütlü halk hareketinin eylemliliğine öyle veya böyle etki edebilecek bir isim. Gayet normal bunun panik ve endişe yaratması düzen saflarında. Bir şey değişmesi gerekmiyor.

Üstüne bir de mevcut toplumsal saflaşma, islamcı teröristlere veirlen devlet desteği, suriye savaşındaki konumlar, toplumun ezilen kesimlerinin tümüne karşı sürdürülen aktif faşizan politikalar ve hali hazırda kürtlere karşı devam eden özel savaş ve katliam pratiği eklendiğinde koltuk elden giderse paranoyası yükseliyor. İktidarın bu kadr keskinleştiği süreçte koltuk kaybetmek kelle kaybetmekle eş değer zira tarihteki örneklerden de görebileceğimiz gibi. AKP kurmayı olsam benim de bir numaraları hedefim demirtaş olurdu, beklenmedik değil.
0
rygard
(25.12.15)
(10)

Hesabı kimin ödeyeceği gerginliği

cookieki
Sözlükte yine hortlamış, benim de aklıma takıldı. Çünkü hesap ödeeyen erkeklere muhtaç ya da amsalak gözüyle bakılıyor. Öte yandan hesabının ödenmesine izin veren kız da orospu kaltak oluyor yazılanlardan anladığım kadarıyla.Hesap ödeme konusunda genelde şöyle yapıyorum. Bir erkekle ilk defa bir yer
Sözlükte yine hortlamış, benim de aklıma takıldı. Çünkü hesap ödeeyen erkeklere muhtaç ya da amsalak gözüyle bakılıyor. Öte yandan hesabının ödenmesine izin veren kız da orospu kaltak oluyor yazılanlardan anladığım kadarıyla.

Hesap ödeme konusunda genelde şöyle yapıyorum. Bir erkekle ilk defa bir yere çıktıysam maddi durumu kötü değilse ( öğrenci falan değilse) hesabı ödemesine izin veriyorum arkadaşlar. Yani genelde böyle yaptım ki bu çoğunlukla bana yazan erkeklerle buluşmalarımda oldu. İlk buluşmada zaten çoğunlukla kahve falan içmişimdir. Max 10 tl lik kahve için de hesap kavgası etmek ayıp değil mi?Neyse, bu kişilerden sonra gıcık olup hiç arayıp sormadıklarım oldu. Başlık hortladıkça içime oturuyor. Arkamdan laf etmişler midir? Kaşar nasıl da hesabı ödetti demişler midir? Bilmiyorum, 10-20 tl için bu lafı ettilerse gerçekten çok ayıp. Benim amacım kar elde etmek falan değildi sadece gereksiz karmaşa yaratmamak için ve tutar da düşük olduğundan ödemedim.

İkinci olarak ise mesela normal arkadaşlarımla olan buluşmalarda bazen sadece bir çay içiyoruz. Adam iki üç tl yi ödemeye yelteniyor. Hiç ses çıkarmadığım zamanlar oldu. Şimdi adam koskoca meslek sahibi kelli felli maaşlı birisi. iki üç tl için arbede çıkarmak ne bileyim ayıp geldi. ama mahçup da olmadım değil.
sorun şu ki böyle düşük meblağlı harcamaları ödemek için yeltenenlere müdahale etmiyorum. çünkü genelde hesap defterini erkeğe uzatıyorlar, ve ben ne yapacağımı bilemiyorum. benden hoşlanan bir erkek toplam üç buluşmamızda bana starbucks kahve ısmarlamıştır. ödemek istedim ama ödetmedi. sonrasında irtibatımız kesildi. umarım arkamdan kaşar pislik dememiştir.

Yani aslında bana göre maddi durumu iyi olan bir erkeğin arada sırada ufak tefek şeyler ısmarlamasında bir sakınca göremiyorum ben arkadaşlar. Buna bu kadar nefretle yaklaşılacak ne var anlamıyorum. Sonuçta silah zoruyla ısmarlatmıyorum ya da hesap geldiğinde tuvalete gitmiyorum. Arkasından ödediğin üç kuruş hesabın lafını etmek gerçekten çok ayıp.

Siz erkekler ( parası olan bir çalışan olduğunuzu varsayıyorum) örneğin yeni tanıştığınız ya da buluştuğunuz biriyle oturduğunuzda 20 tl hesap gelse ve bunu ödemek için yeltenseniz ve ödeseniz. yine de kız hakkında ardından laf eder misiniz?

ya kalkıp kasaya ödeyemiyorum da çünkü ekseriyetle birlikte kalkıyoruz.
0
cookieki
(24.12.15)
Duyuruda çeşit çeşit insan var, internet burası trolleri fazla umursamamak gerekli. Onun dışında işleri dengede tutmakta yarar var. Ne kimseye yük olmalıyız ne de kimsenin bizim üstümüze yük olmasına izin vermeliyiz.

Kimileri dışarıda harcanan her parayı israf olarak görür. Onlarla dışarıda görüşme. 3 lira da olsa dışarıda çay içmeyi sevmeyeceklerdir, kazandıkları para müktarından bağımsız olarak.

Bir de kadınları fazla tanımıyorlar. Her kadın şöyledir böyledir genellemesi fazla yapıyorlar. Zamanla öğrenecekler ya da erkekler hakkında genellemeleri olan bir kadınla (erkek dediğin kıskanmalı, erken dediğin güçlü olmalı...) evlenip hastalıklı aileler zincirine bir halka olarak eklenecekler.
0
Traveller
(24.12.15)
ben hesap kavgasını sevmiyorum. randevu olmasa da bir kadınla bir yere gittiysem de hesabı ben öderim genelde. düzenli görüştüğüm yakın arkadaşlarımla farklı oluyor o ayrı.
ama kadın erkek ilişkisinden bağımsız da hesap kavgasından hoşlanmıyorum. karşımdaki benden önce davranıp hesabı ödemeye yeltendiyse de engel olmam. ben yeltendiysem ve laf eden olursa bir dahaki sefere de sen öde der geçerim.
0
dinsiz adam
(24.12.15)
Etmem.
0
bigbadabum
(24.12.15)
sevgilimle ilk disari cikip para harcadigimiz dönem, ki ögrenciyiz hala, sürekli ben ödüyordum, özellikle restoran vs ise, ancak icten ice biliyordum ki, o da bu durumdan hosnut degildi, parami kabul etmemeyi isteyecek, kendi ödemek isteyecek, kullaniyor gibi gözükmemek ya da benim ekonomimi sarsmamak isteyecek, hatta bu ugurda bir yerlere oturup yemek yemekten kacinmaya baslayacakti.

bu yüzden belli etmeden, ufak seyleri ödemesine hep izin verdim. restoranda ben ödüyorsam, yolda misir veya su alinca ben ödeyeyim bu sefer dediginde ses etmedim, böylece hem onun gönlü oluyordu, hem de bu gereksiz para mevzusunu kapatiyorduk.

simdilerde para mevzusu hic acilmiyor, bazen ben bazen o ödüyor ev alisverisinde, udfak tefek seyler gene onda, disari cikmalar ya da jestler hala bende. konusup maddelesmedik, anlasmadik, otomatikman cözüldü. iki taraf da mantikli ise yoluna konuyor zaten.

ama senin dedigine gelirsek, sevgiden ziyade "potansiyel" gözüyle bakiliyorsa, sonrasinda da red yeniyorsa, yapilan her harcamaya bana ödetti kevase seklinde bakabilirler. bu ama senin yanlis yapmandan degil, (gidip de havyar söylemiyorsun degil mi?), onlarin sigligindandir. ben sevdigimle, ya da arkadasimla oturup vakit gecirmekten egleniyorsam, bütcemin elverdigi seviyede bir "acik hesap" vardir. bu hesabi suistimal etmedigi sürece ufak tefek seylerin önemi olmaz. benim düsüncem bu, cogunlugun hemfikir olacagini sanmiyorum.
0
aynadakiyabanci
(24.12.15)
Ya kızın tavrından az çok anlıyorsun durumu. Bazısı var, sanki oraya seninle gelme lütfunda bulunduğu için, sırf kadın olduğu için ben o hesabı ödemek zorundaymışım gibi tavırları oluyor. Hesap gelince hiç oralı olmaz, bakmaz bile falan. Senin durumunda arkandan böyle dememişlerdir diye düşünüyorum. Mesele paranın miktarı da değil çünkü, mesele ordaki prenses tavırları. Teşekkür etmeyen bile gördüm çünkü.
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(24.12.15)
Hesabı ödeyip sonra da hesabı ödediğinin hesabını yapanlar genelde amsalak tipler. Bunlar çıktıkları kadından bir beklenti içinde olup akıllarınca geleceğe(!) yatırım yapıyorlar. İstedikleri olmadığında da seni zarar hanesine yazıyorlar işte. Adam gibi insanlar böyle şeylerin peşine düşmez.
0
sindustrial
(24.12.15)
Oderim ikinci bulusma olur olmaz dusunmeden. Ama karsi taraf ben odemek istiyorum dediginde samimiyetine inanirsam izin veririm odemesine.

Ancak ikinci bulusma olursa ayni kisiyle ve teklif bile etmezse hesap odemeyi o zaman arkasindan konusmasam kotu dusunmesem bile kafamda bir takim soru isaretleri olusur biraz gozlemlemeye baslarim ciddi sekilde.
0
floydian
(25.12.15)
Ben ilk buluşmada ödemekten nefret ederim, karşı tarafı test ve kibarlık amaçlı teklif ederim ama kabul ederse rahatsız olurum. Tanımıyorum etmiyorum sonuçta, bir yakınlığım yok bişey yok, niye o değil de ben ödüyorum ki? Birkaç buluşma olsa, samimi olsam neyse. Kişisel olarak eskortla çıkmış gibi hissediyorum, para verdik konu mankeni gibi yanımda durdu gibi.

Ha o insanın durumu olmadığını biliyorsam o apayrı tabii, o zaman ona ödetmem. Kötü bir şey de düşünmem.
0
noluyo yaa
(25.12.15)
Tek bir buluşma sonrasında içilen kahvenin parasına laf edecek erkek yoktur sanırım hı illa ki bazı yobaz cimriler bu küçük hesabı düşünebilir onları saymıyorum.ortalama bir erkek laf etmez.

O başlık düzenli bir ilişkide hesabı sürekli erkegin ödemesi, karşı tarafın hiç yeltenmemesi üzerinden gidiyor.bu tip profilde olan kızlara laf ediyorlar.
0
steve rogers
(25.12.15)
ben hesap ödemeyi severim, yeter ki olay kullanılmaya gitmesin.

bir kız arkadaşım vardı, hesabı ben ödeyince cidden üzülürdü. sonra orta yolu bulmuştuk. bir tanesi de vardı, hiç eli cebine gitmez. ona da ben daha fazla dayanamamıştım.

ödemek dert değil, 20-30 tl'de değilim yani. karşı tarafın davranışları önemli bu konuda.

onun haricinde eğer ilk kez dışarı çıktıysam bir kadınla, hesabı öderim, bundan da gocunmam yani. laf etmem. laf edilecek şey değil. benim derdim "erkek, hesabı öder" kafasında olanlarla.
0
mesglsn sanirm bn yatiyrm
(25.12.15)
(27)

aç olan insanın hırsızlık yapması

soso
yurtdışında bir ortamda birisi, aç olan insanın hırsızlık yapabileceğini savundu. ben de öyle saçma şey mi olur, her aç insan hırsızlık yapsa ortalık can pazarına döner dedim. bunun üzerine diğerleri de bana karşı çıktı. kapitalizm şöyle böyle, cart curt, klasik laflar. şimdi herhangi bir durumdaki
yurtdışında bir ortamda birisi, aç olan insanın hırsızlık yapabileceğini savundu. ben de öyle saçma şey mi olur, her aç insan hırsızlık yapsa ortalık can pazarına döner dedim. bunun üzerine diğerleri de bana karşı çıktı. kapitalizm şöyle böyle, cart curt, klasik laflar. şimdi herhangi bir durumdaki hırsızlığı, yani bir başkasının hakkına müdahalede bulunmayı savunmak yerine o açlığı ortadan kaldıracak sivil toplum örgütlerine, ona buna destek olup büyütmek daha mantıklı değil mi? bu ne saçma bir görüştür yahu? aç olan insan hırsızlık yapabilirmiş, sorun olmamalıymış, bak hele. ben mi çok katıyım? böyle çoğu kişi lafıma karşı çıkınca şaşırdım açıkçası. toplumda böyle bir algı mı var yoksa? bazı durumlarda hırsızlık savunulabilir bir şey mi? siz de bir şeyler çalıyor musunuz arkadaşlar?
0
soso
(24.12.15)
İnsanlar neden aç? Diyelim ki bir kişiye ailesinden 6 ev miras kaldı ve 5 kişi evsiz, bu 5 evin evsiz kişilere verilmesine sosyalizm, kominizm bilmem ne diyoruz; sonra da kalkıp bu durum İslam'a, insan haklarına bilmem neye karşıdır diyoruz. Neden öyle olsun ki? İşte ben bunu anlamıyorum. Neden sosyalizme karşıyız? Sosyalizm insanların aç kalması kötüdür der, kapitalizm de çok çalışırsan(?) başkalarının aç kalması pahasına yemeklerini alırsın der. Aç kalan kişiler kendi ülkesinde olmak zorunda da değil. Fransızlar zengin olsun diye Bangladeşliler günlüğü 1 dolara çalışır ve çok çocuk (işçi) yapın diye akılalmaz bir geleneğin içinde yaşarlar. Bangladeşli hırsızlık yapınca da Fransızlar polisi arar ve Bangladeşli tutuklanır.
0
Traveller
(24.12.15)
yapana göre değişir. adam ya da kadın bunu alışkanlık haline getirdiyse olmaz. ama adam çocuğunun 700tl lik ilacını alamamış çalıyo bunun için adamı suçlamam yani benim gözümde suçlu olmaz ama yasalara göre yibe suç.

aynı şekilde çocuğu 3 gündür açsa adam en sonunda gidip çalabilir. ama bu yine suçtur.

buna ceza verilmezse önü alınamaz. ben zaten günlük hayatta yakalanan adamlardan mal sahiplerinin şikayetçi olduğunu sanmıyorum.
0
ergenpezeveng
(24.12.15)
bence savunulabilecek değil ama duruma göre anlayışla karşılanabilecek bir şey. yani aç insanın simit çalmasıyla, bıçak çekip seni gasp etmesi aynı şey değil.

normal şartlarda hali vakti yerinde biri olmama rağmen bazı dönemler tamamen kendi gerzekliğimden dolayı cidden uzun süreli açlıklar yaşıyorum param bitip de yiyecek bir şeyim kalmadığı için. bak mesela son üç gündür, sabahları 7'de makarna veya pirinç pilavı yedim sadece. başka hiçbir şey yok. akşama doğru, değil hırsızlık yapmak sokağa çıkıp milleti vurmak bile geçiyordu içimden. kaldı ki ben türkiye'nin en zengin/şanslı %10'luk kesimindenimdir muhtemelen. bir de sokaklarda yaşayan veya sürekli böyle aç olanları düşün. bu adama poğaça veya simit çaldığı için kızabilir misin?

bu arada benim param var şu an, aç değilim, üzülmeyin shfjkl
0
der meister
(24.12.15)
Adamın biri son model Mercedes arabasıyla kırmızı ışıkta beklerken kamyonun biri arkadan buna gömmüş. Adam sinirli bi şekilde arabadan inmiş bakmış direksiyon başında Temel. Bizim Temel yalvarmaya başlamış:

"Abi kurban oliyim affet beni. Benim kazandığım para nedir ki ben bunun aynasını bile tamir ettiremem. Lütfen abi.."

Adam bakmış olacak iş değil. İçi elvermemiş ve Temeli affetmiş yoluna koyulmuş.

Aradan 10 dakika geçmeden bizim Temel gelmiş buna yine çarpmış. Adam burnundan soluya soluya araçtan inmiş ama Temel işte;

"Abi lütfen abi bi eşşeklik ettim sen etme abi yalvarırım bağışla beni.."

Adamın gönlü yine elvermemiş ve affedip yoluna koyulmuş. Aradan bi 10 dakika geçtikten sonra bizim Temel gelmiş buna yine gömmüş. Adam şaşkınlık içinde kendini toparlamaya çalışırken Temel arkadan çıkışmış:

"Benim abi ben devam et..!"

Bu güzide fıkradan sonra şunu demek isterim ki, fıkradaki gibi "ben çaldım abi devam et" durumları olabileceği için bu fikir açıkça dile getirilmez ve yazılı olamayan bir kabul olmalıdır bence bu, evet çalabilir. Gerçekten açsa, benim cebimde onun da hakkı vardır, gerçekten aç ve çaresizse helal olsun. Aç olmayan anlamaz. Bu çok ince bir mesele, gerçekten çaresiz olmak ve olmamak...
0
ssiradanbirigibi
(24.12.15)
tamam örnekler kötü tabii ki, gidip de ölsünler demiyorum ben de fakat açlığına çözüm bulmak yerine "çalmaları sorun değil" demek sorunu öyle gelip geçici bir şekilde çözmek anlamına gelmiyor mu? yani problemi ortadan kaldırmış olmuyorsun. aksine o sorunun çözümünü ertelemiş oluyorsun. sonuçta açlık çeken hırsızlık yaparak kendi başının çaresine bakabiliyor, ne gerek var ekstra bir şeye, değil mi?

edit: siradanbirigibi'nin mantığı kafama yattı ama. "gerçekten açsa benim cebimde onun da hakkı vardır" hoş bir yaklaşım, katılıyorum. daha detaylı düşündüğümde bu yazılanlara hak vermemek elde değil.
0
🌸soso
(24.12.15)
- rica etmek ,istemek - varken hırsızlık niye çözüm olsun ki?
aç olsan da hirsizlik yapamazsin. o zaman aç olmayip hirsizliğa meyilli olanin yapacaklarini da düşünmek gerekir.
yerine göre açlık, kıtlık gibi durumlar genel halk kitlesini etkileyen bir durumsa eğer hırsızlıga verilen cezanın uygulanip-uygulanmamasi ya da hafifletilmesi konuşulabilir.
0
1adam
(24.12.15)
valla sosyalist filan değilim ama, küçük bi azınlığın çoğunluğun hakkını gasp ettiği bi dünyada yaşıyoruz. yani ortada ağır bi hırsızlık var zaten. ve en zengin olanlar bu kadar umursamaz bi haldeyken tutup da "rica etmek varken niye çalıyolar ama" gibi bi düşünce çok saçma. adam aç ulan, ya ölecek ya çalacak, daha napsın? hele çocuk filan varsa..

bi söz var ya "asıl açıklanması gereken aç insanların neden çaldığı değil, neden çalmadıklarıdır." öyle işte.
0
gloomystorm
(24.12.15)
batililar fanus icinde yasadigi icin herseyi tozpembe goruyorlar amk. gelsin bagcilar'da birisi bogazina bicagi dayayip gasp etsin de goreyim o humanist gotu nasil yusuf yusuf atiyor.
0
mayeskuel
(24.12.15)
@gloomystorm
düzgün cevap ver. sakin ol. fakir babası kesilme hemen.
bak senden rica ediyorum l*n lı konuşma. tamam, oldu mu?

aylık 4000 tl ye yakın para alıp hala aç kalanlar da var. inanmazsin belki ama var işte.
0
1adam
(24.12.15)
Benim olan icin neden rica etmem gerekiyor? Alan kisi ozur dilese ben ac iken yurtdisina ucuncu tatilini planladigi icin. O para aslinda benim param ve baskalarinin parasi.
0
Traveller
(24.12.15)
@1adam, konu dışına çıkıyoruz ama "lan"ın ya da "ulan"ın sansürlenecek bir şeyi yok ki yahu? "ulan" dediğin, "oğul"dan, "oğlan"dan gelme, aslında pek bir hakaret ya da nefret içermeyen güzide bir kelimemiz. "ulan"dan çekinmeyin, kullanın.

şimdi güncelliyorum arkadaşın yazdığını:

"adam aç oğul, ya ölecek ya çalacak"

şu cümle kaba mı şimdi?

edit: babaya, dedeye falan söylenmez tabii ki. tuhaf kaçar oğul demek babaya. baba diyebilir sana :)
0
🌸soso
(24.12.15)
@soso
ben kimseye söylemem bunu.
güzide bir kelime olamaz.
hani yok dediğin gibi ise herkese söylemen icap eder.
0
1adam
(24.12.15)
traveller, şimdi sen geceni gündüzüne katıp üç kuruş para kazanıyorsun diyelim ve aç bir insan da bıçağını boğazına doğru tutup senin o zar zor kazandığın paranı istiyor. sen de bu durumda "bu para zaten senin kardeşim, al tabii ki" diye mi cevap vereceksin? çok uç noktalardan bakıyorsunuz olaya sanki. her malı çalınan insan zengin midir?
0
🌸soso
(24.12.15)
yahu ne güldüm ha..

@1adam
arkadaş niye üzerine alındın, o ulan sana kişisel olarak söylenmiş bişey değildi ki, o şartlar işte ulan dedirtebilen şey adama. ama madem öyle diyosun ulan demem bi daha sana sdf

@soso
bak bilmiyordum ulanın oğlandan geldiğini, ara sıra merak ettiğim bişeydi eyvallah. şimdi biraz daha seviyorum ulan'ı, güzidedir bence de.

ben biraz daha karıştırayım madem olayı, evet hep zenginler değil gaspa uğrayan, parası malı çalınan. ama öyle değilsen bile az çok zengin imajı çiziyorsan tehlikedesin heralde. çünkü olay bi yerde zenginlerden nefret etmeye varabiliyor fakirlik içindeki bazıları için. bunların üstüne bir de dilenci kılıklı olup senden benden zengin olanlar var, yani iş saçma yerlere vardı gene ben çıkamadım içinden..
0
gloomystorm
(24.12.15)
"o açlığı ortadan kaldıracak sivil toplum örgütlerine, ona buna destek olup büyütmek daha mantıklı değil mi? "

bu dediğin gerçekleşene kadar adam açlıktan ölür. ölüyorlar hatta. bence aç olan insan ""karnını doyuracak kadar"" çalabilir, ya da şöyle söylemem daha doğru sanırım " aç insan benden karnını doyuracak kadar çalarsa ben sorun çıkarmam"
0
buffy de vampir sayılır
(24.12.15)
siyasi teskilatlar dururken stk'lerden bahsetmeniz tuhaf.
0
e haliyle
(24.12.15)
@e haliyle, hakikaten ya, açlığı bitirmek stk ların görevi mi :) devlet neye yarar ki?
0
luchetti
(24.12.15)
Soso, anlıyorum. Çalan kişi benden çalarsa garip olur. Zaten alt kesim orta kesimden çalıyor. Gerçekte böyle oluyor çünkü alt kesimin parası üst kesime gidiyor. Her 100 fakir kişi 1 kişiyi zengin etmek için çalışıyor.
0
Traveller
(24.12.15)
ülkemizdeki sivil toplum anlayışının pek gelişmemiş olması doğaldır fakat gerçekten yardıma muhtaç bireyleri, gönüllülük esasıyla çalışan sivil toplumun siyasi teşkilatlardan da, devletten de çok daha iyi tespit edip kendilerine yardımda bulunacaklarını düşünüyorum. kaynakların yetmediği durumlarda siyasi teşkilatlar devreye girmelidir bence. ya da her türlü girsin devreye, yardımlaşma iyidir ama sivil toplumun, gönüllülüğün medeni toplumlardaki önemi de aşikar hani.
0
🌸soso
(24.12.15)
@luchetti, bir hırsızlığı bitireceğim derken devletin hırsızlığına göz yummak epey ironik olur bence. "devlet doyursun insanları" diyerek devletin senden, ayrıca kıt kanaat geçimini sağlayan kişiden aldığı vergiyi yükseltmesi gerektiğini de savunuyorsun bir bakıma. şu vergiler azaltılsa da stk'lar sosyal yardımlaşma konusunu eline geçirse, bu alandaki hakimiyetini genişletse daha mantıklı değil mi?
0
🌸soso
(24.12.15)
çok genel olarak

1)devletler neden kurulmuştur? (liberal bakış açısıyla) insanların bir toplumda belirli kurallar doğrultusunda payda oluşturarak herkesin can ve mal güvenliğini sağlamak.

2)kapitalizmde refah devleti yaklaşımlarının ortak amacı nedir? insanın asgari düzeydeki ihtiyaçlarını sağlamak ve insanı sağlıklı, üretken, halde tutabilme.

peki açlık nedir? insanın yaşama hakkını elinden alabilecek ya da kaliteli yaşama sahip olmasına engel olan olgu. ki açlık, yoksulluğun da göstergesidir. yoksulluk ise her konuda ve her alanda büyük felaketlere sebep olan bir şey.

şimdi en elit kafayla baksan bile, en ahlakçı şekilde takılsan bile, vicdanın aranmaması gereken, asıl aç olmayanın vicdanını sarsan, genel-geçer erdem, ahlak, vs. kalıplarını yerle bir eden ve aslında sahte bir koşullanmadan ibaret olduğunu yüzlerimize seren, bu düzen ve yaşayış tarzında içselleştirmediğin kuralların olduğunu fark ettiren performlar gerekir.

ve evet, aç olan insan aslında ''çalmaz''. hakkı olanı alır.
yaşamını.
0
vesika
(24.12.15)
Oturup bir de laf anlatmaya mi calistiniz boyle bir gorusu savunanlara? Bundan daha sig bir bakis acisina rastlama ihtimalimiz cok dusuktur muhtemelen.

Bu sunun gibi bir sey; Batum'da alkollu arac kullanmak serbest. Zaten her 3 arabadan biri hasarli etrafta gordugunuz. Bu alkollu suruculer yuzunden yayalarin ve diger suruculerin hayati her an tehlikede oldugu icin alkollu surucuye denk gelenin belinden silahi cikarip alakollu surucunun kafasina sikmasinin serbest olmasinin meclise sunuldugunu dusunsenize. Iste bu adamlarin savundugu sey aynen boyle bir sey.

"Once insan" demek iyidir de mantik cercevesinden disari cikmamak lazim, yoksa onceklik insandan baska her sey olur.


Bir de merak ettigim bir sey var; oturdugu yerden burada sozum ona guclu adaletli goruslerini savunanlardan kac tanesi gercekten "dur bu sene tatile gitmeyeyim de su acliktan kirilan aileyi bu ay doyurayim dedi?" Kac tanesi "dur yahu, bu haftasonu arkadaslarla deniz manzarali pazar kahvaltisi esliginde sohbet muhabbet olayini yapmasam da olur, onun yerine su bes parasiz ailenin bir ogunluk yemegini karsilayayim" dedi? Gercekten merak ediyorum fikir yurutebildikleri kadar iyiliksever, adaletli, sosyalist, humanistler mi insanlar boyle? Ben yapamiyorum sahsen, izinlerde ucaga atlayip gezmeye gidiyorum, bunu yapmadan da yasayabilir ve yerine ac insanlari doyurabilirim ama ne yazik ki o kadar erdemli degilim. Olan varsa helal olsun kendisine.

Son olarak aclik denen seyi oyuncak zannediyor falan degilim. Bir sucu sonuclarini ortadan kaldirmak icin baska bir sucu serbest kilmak dogal hukuku hice saymaktir. Medeniyeti ortadan kaldirmaya calismaktir. Calmak calma eylemini gerceklestiren kisi adina suctur. Bir insanin acliktan olecek duruma gelmesi ise buna taniklik eden herkesin sucudur. Bugun Dunya capinda her an acliktan olen insanlar varsa bunda benim de parmagim var, bu satiri okuyan herkesin de.
0
stavro
(25.12.15)
@stavro

biz de onu diyoruz işte arkadaş, bütün herşey daha temelden yanlış.
öncelik insandan başka her şey olmuş zaten. mantık çerçevesi dediğin şey anasını belledi insanlığın. medeniyet diye birşey yok zaten ortalıkta sen ayakta mı uyuyorsun arkadaş, yok hukukmuş düzenmiş.. medeniyet adı altında en büyük vahşeti yaşıyoruz lan, işte vahşi doğa tam burda ormanda değil. resmen kölelik ve sömürü üzerine kurulu herşey. niye böyle büyük çalkantıların ve çöküşün eşiğinde sanıyorsun dünyayı? senin sığlığın en tehlikelisi olmuyor mu bu durumda?
0
gloomystorm
(25.12.15)
Çoğu insanda şöyle bir düşünce var, atıyorum dünyada bir milyar dolarlık bir para var, bu parayı bazı insanlar aralarında bölüştüğü için ve diğerlerinin hakkını yediği için geri kalanlar parasız kalıyor. Yok öyle bir şey, zenginlik yaratılabilen bir şey, tabii ki başkalarının hakkını yiyen insanlar var ama bazı insanların fakir olmasının sebebi bazı insanların zengin olması değil, bunu aklınızdan çıkarmalısınız.

Not: Zengin değilim.
0
i was made for you
(25.12.15)
@i was made

zengin değilsin ama zenginleri eleştirmekten korkuyorsun nedense.

batı tarihine bak, feodalizme ve ordan modernizme geçiş aşamasına. şunu görüceksin; zenginlik yaratılan birşey değil, büyük oranda yağma, talan, hırsızlık, sömürü, tecavüz vs. yoluyla elde edilen birşeydir. medeniyetin beşiği avrupa di mi, amerika ve afrika kıtasına neler yaptıklarını araştır sadece, bi takım kaynaklara nasıl utanmazca el koyduklarını ve ordaki insanlara nasıl zulmettiklerine, sömürdüklerine bi bak.. ve daha sonra kendi insanlarına.. ayrıca zenginliğin diğer temel oluşma şekli de mirastır. batı dünyası sahip olduğu rahatı hiç kaybetmiycek sanıyor, ama hepsinin bedelini ödeyecek bir şekilde, dün yediğin hurmalar illa ki götünü tırmalar, er ya da geç. ne tarih ne sosyoloji bilmeden ötüyorsunuz ya ona hayranım ben.
0
gloomystorm
(25.12.15)
Ne korkacağım arkadaşım. Ben burada zenginlere sallasam ne sallamasam ne. Sosyoloji tarih bilmiyormuşum. Sen de ekonomi bilmiyorsun, gelmiş zenginlik yaratılabilen bir şey değil diyor, çok affedersin nah değil. Sen kendini tarih, sosyoloji uzmanı falan mı sanıyorsun iki tane klişe laf edince.

tr.wikipedia.org

Söyle bakalım Afrika'nın en gelişmiş ülkesi Botsvana rezil bir durumdayken liberalizme geçip de nasıl zengin oldu madem zenginlik yaratılamıyor? Kimi sömürdü Botsvana söylesene bir? Anca boş laf.

Hayır aslında Botsvana'ya bakmaya falan da gerek yok, ailesi zengin olmayıp kendisi bir şey yaratan ve bundan zengin olan o kadar çok insan varken klasik fakir ağlamalarının sebebi ne? Sebebini Ludwig Von Mises'in Anti Kapitalist Zihniyet adlı kitabında bulabilirsiniz. Ben kısaca söyleyeyim: Eziklik.

Anlayacağını sanmıyorum ama istiyorsan okuyabilirsin: mises.org

Haydi hayırlı işler.
0
i was made for you
(25.12.15)
@gloomystorm
Verdigim ornekteki gibi bakiyorsun sen de olaya. Yukarida ne soyledigime bakilirsa bugun dunyada medeniyetin tesis edilmis oldugunu falan sanmadigim acikca gorulecektir.
0
stavro
(25.12.15)
(7)

Tatlılar dışında kaymak ne ile tüketilebilir?

candanag
Şeker kullanmadan yaptığım kabak tatlısını bu sefer kaymak ile taçlandırdım ama şimdi de kabak bitti kaymak arttı, ben bunu nerede kullanabilirim içinde şeker (doğal bal veya şekersiz reçel de dahil) veya un bulunmayan?
Şeker kullanmadan yaptığım kabak tatlısını bu sefer kaymak ile taçlandırdım ama şimdi de kabak bitti kaymak arttı, ben bunu nerede kullanabilirim içinde şeker (doğal bal veya şekersiz reçel de dahil) veya un bulunmayan?
0
candanag
(24.12.15)
tahin?
0
Traveller
(24.12.15)
Çorbalarda da cok güzel oluyor.
0
fraise
(24.12.15)
Kahve tabii ki.
0
arnold schwarzeneger
(25.12.15)
tahinle anlayabilirim, netten bakarak öğrendiğim kuey japkha ile de anlayabilirim de çorba ve kahve ile nasıl tüketilebilir anlayabilmiş değilim. Kahveye süt niyetine atıp karıştırmaksa olayı kalsın, kahveye herhangi bir şey karıştırmayı sevmiyorum (bazı zamanlar tarçın çubuğu hariç)
0
🌸candanag
(25.12.15)
Pleskavica ile tüketince süper gidiyor.
0
bedbed
(25.12.15)
kremalı çorbalar işte. kremalı mantar, kremalı sebze, kremalı brokoli.
0
o kadar da degil aga
(25.12.15)
sahanda yumurtaya çok yakışıyor.

yumurtaları sahana kırdıktan sonra beyazların üzerine kaymak serpiştirip kapağını kapatıyorsun. normalde bal da konuyor ama koymasan da gayet güzel olur bence.
0
whimsical
(25.12.15)
(13)

Üvey annenin (yaratığın) küçük çocuklara yaptığı işkence

ayhsegul
https://eksisozluk.com/uvey-annenin-cocuklara-yaptigi-akil-almaz-iskence--4996868?a=popular&p=41Dünden beri çok fenayım gece uyuyamadım. Lütfen bana bu kadının 5-10 yıl yatıp çıkamayacağını söyleyin. Filmlerde gördüğümüz gibi mahkumlar içerde bu kadının cezasını verir dimi?Bu çocuklar şimdi nerderle
eksisozluk.com

Dünden beri çok fenayım gece uyuyamadım. Lütfen bana bu kadının 5-10 yıl yatıp çıkamayacağını söyleyin. Filmlerde gördüğümüz gibi mahkumlar içerde bu kadının cezasını verir dimi?
Bu çocuklar şimdi nerderler gidip sarıp sarmalayasım var getirip evimde bakarım çocuklar nasıllar bir bilgisi olan var mı?
Sinirden toparlayamadım cümlelerimi.
0
ayhsegul
(24.12.15)
vay oççççççççç yeni izledim şimdi
neyle yargılanıyor ?
0
cenkertem.afc
(24.12.15)
46 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırıldı yazıyor haberlerde. inşallah içerde yaptıklarının birkaç katını yaparlar kendisine de 46 seneyi dolduramaz. aldığı nefes zarar.
0
animalman
(24.12.15)
Az bile ceza almış. O küçük çocukların yaşadıkları psikolojik travmalar nasıl tedavi edilebilir ki
0
nuevo
(24.12.15)
Aslında bütün bunların nedeni hepimizin içinde yatıyor. Neden çocuğumuzu biyolojik olması gerekiyor. Çocuk benim yumurtamdan ya da spermimden değilse o benim çocuğum değildir anlayışı bizi bu duruma sokuyor. Üvey anne toplumun bu hastalıklı düşüncesi nedeniyle çocuklarla ilgilenmiyor.

Şimdi kendinizi bu duruma koymanızı istiyorum. Eşinizin eski eşinden çocukları var ve sizinle çocuk yapmak istemiyor. Çok üzülürsünüz değil mi? Ama sebebi çok saçma: Çünkü çocuklar sizin yumurtanızdan ya da sperminizden oluşmadı.

Toplumun bu hastalıklı düşüncesi de böyle tramvatik vakalara neden oluyor.
0
Traveller
(24.12.15)
bu olayı ilk çıktığı günden beri takip ederim,

mahkeme başkanının dediği " 100 adam öldür izleriz, ancak bunu izlerken titriyoruz, nasıl yaptın bunu".

bu tarz insanlara karşı öyle bir kin birikmeye başladı ki bende, bir karıncayı bile incitmemiş ben artık böyle bir insanı öldüreceğime inanıyorum. kesinlikle yanımda olsa öldürebilirim. bunu hissediyorum kendimde.

çocuklara ilişkin bilgim ise şudur; aile ve sosyal politikalar bakanlığı bünyesinde koruma altına alındıklarını hatırlıyorum ancak şimdi ki akibetlerini bilmiyorum, büyük ihtimal babanın yanına dönmüşlerdir.

not: bu konuyla ilgili bir çalışma içindeyim, kayseri 1. ağır ceza mahkemesi dosyasına ulaşabilirsem bir şekilde, çocukların isimlerini ve adreslerini alıp bir kampanyaya vesile olmak istiyorum.
0
jesues
(24.12.15)
bu orospuları karı diye alanlar var vay amk. dikkat ederseniz karı döverken bir şey demiyor. kızdığından değil zevk için dövüyor. amk kevaşesi. amk kaltağı. kusura bakmayın içimi dökmek istedim.
0
nothing in my way
(24.12.15)
bence içerdeki anne olan mahkumlar bunu yaşatmazlar.
0
hushhush
(24.12.15)
@jesues lütfen bilgileri bizimlede paylaş yardım edelim. Ve iyi haberler verirsin inşallah yani o çocukların biraz olsun yaraları sarılmıştır dimi.
0
🌸ayhsegul
(24.12.15)
arkadaşlar bilgilere ulaştım. burada afişe etmek istemiyorum bilgileri ancak isteyenlere özel mesajla gönderebilirim.
0
jesues
(24.12.15)
Herkes videodan çok etkilenmiş. Ben de korkarak izledim ama o kadar fena hissetmedim ne bileyim. Üzüldüm biraz.
Bunun çok benzerlerini anneannem yüzünden yaşadım. Uzun yıllar her şeye dayak yedim. Temizlik için başka şeyler için. Zamanla unutuyor insan bazen bir kaç yerden kırık çıktığı oluyor ama o kadar önemli değil diyorsun geçiyorsun. o çocukların illa çok kötü bir hayatları olmak zorunda değil. Üzülmeyin artık o kadar.
0
fasulyek
(24.12.15)
sizlukte bir yazar cocuklarin babalariyla cekilmis yeni bir fotografini gordugunu söylemişti. cocuklar iyi durumda ve babalarinin yaninda.
0
beyteper canavari
(24.12.15)
@jesues lutfen ozel mesaj da olsa kimseyle paylasma. Kimliklerinin gizli kalmasinin nedeni var

Benim oglan nezle oldu, ben burnunu silmeye kiyamiyorum sumuklu sumuklu akip duruyor. Yavrum mendili getirince zaten basliyor kafasini bi o yana bi bu yana cevirmeye. Mecbur tutuyorum kafasini ama icim parcalaniyor.

Gercekten psikolojik sorunlari olan biri belli. Ama bu yaptiginin cezasiz kalmasi anlamina gelmez. Sadece eksi'deki videoyu izledim, digerini izlemedim. Farkli farkli kiyafetler var diyorlar. Oyleyse eger babanin da amk. Boyle bi suphen varsa bile evde tutmayacaksin o kadini. Videoyla sen delil toplarken cocuklarin iskence goruyor
0
la noix
(24.12.15)
Hapis cezası alacağını sanmıyorum
0
eksimeksi
(24.12.15)
(12)

hakikaten birinin noel'i falan nasıl kutlanır?

dedim dedim de kime dedim
öyle normal düz Merry Christmas yazıp göndermeli mi?
öyle normal düz Merry Christmas yazıp göndermeli mi?
0
dedim dedim de kime dedim
(24.12.15)
evet. hediye de alabilirsin.
0
baldur2
(24.12.15)
Yabancılarda bizim gibi ağdalı eski dil (osmanlıca) kutlama kaygısı = kibarlık değil.
en azından kraliçeye prense filan yazmıyorsan düz merry merry christmas ! yazman yeter
0
cenkertem.afc
(24.12.15)
sen ne diyon aq ya? kim bayram kutlarken osmanlica kullaniyor?
0
baldur2
(24.12.15)
Cenkertem + 1

Osmanlıca konuşan kibar konuşuyor ya da dindar biri gibi bir algı var.
0
Traveller
(24.12.15)
noel ile yılbaşını ayırmayanlara gelsin :)
bkz. vikiped: "Noel, her yıl 25 Aralık tarihinde İsa'nın doğumunun kutlandığı Hıristiyan bayramı"

Aşağıda kutlama şekilleri var

Türkiye'deki Kilise Mensuplarının Noel Etkinlikleri
Ermeni Apostolik Kilisesi Mensupları: Türkiye'deki en büyük Hristiyan grup olan Ermeniler Noel'i 6 Ocak tarihinde kutlarlar. Tebrik şekli: Krisdos Dzınav yev haydnetsav! (Mesih doğdu ve belirdi) ve Orhnyal e Dzınuntı yev Haydnutyunı Krisdosi! (Mesih’in doğuşu ve belirişi mübarektir), veya Mutlu Noeller![20]
Rum Ortodoks Kilisesi Mensupları: Rumlar Noel'i 25 Aralık tarihinde kutlarlar. Tebrik şekli: Kala Hristuyenna! (Mesih'in doğumu kutlu olsun) Καλά Χριστούγεννα veya Mutlu Noeller!.
Süryani Kilisesi Mensupları: Süryaniler Noel'i 25 Aralık tarihinde kutlarlar. Tebrik şekli: Yaldo Brikho!
Katolik Kilisesi Mensupları: Levantenler Noel'i 25 Aralık tarihinde kutlarlar. Tebrik şekli: Mutlu Noeller!
0
seindfeld
(24.12.15)
@baldur2 sanirim bu arkadas(cenkertem) su iki cumle arasindaki fark gibi bir farktan bahsetmis:

"bayraminiz mubarek olsun"

"bayraminiz kutlu olsun"
0
idexo
(24.12.15)
sabah şerifleriniz hayrolsun - günaydın
davetime icabet etmeyerek tarümar ve derbeder ettiniz - davetime gelmemen beni çok üzdü

böyle bir farkı ingilizceye uyarlarsan (baldur2 nickli şahıs burayı anlasın) onların eski dilde konuşarak kibarlaşma veya resmileşme derdi yok bizim gibi.
0
cenkertem.afc
(24.12.15)
Ben "bayram" a has bir genelleme yapmadım, tüm özel günler için konuştum.
Ha illa osmanlıca bayram mesajı okumak istiyorsan

Şeref-takarrüb eden Kurban Bayramı’nı umûm Müslümânlara tebrîk ederiz.

Cenâb-ı Hakk Müslümânları vikâye ve i‘lâ, düşmaların kahr ü tedmîr etsin, âmin.
0
cenkertem.afc
(24.12.15)
@cenkertem
eski dilde konusmak neye gore kime gore dert pardon da? dilde cesitlilik iyidir, sakin ol.
0
baldur2
(24.12.15)
baldur2 seinfeld'in ikinci hesap mı? ikisini de aynı başlıklarda benzer yorumlarda görüyorum.
0
Traveller
(24.12.15)
- mutlu noeller bayım.
- sana da mutlu noeller genç adam.
0
libertine
(24.12.15)
cenkertem.afc + 1

"ne kadar anlaşılmazsa o kadar makbul" kafası birkaç yıldır iyice yerleşti. sanki adam ne kadar dinine bağlı olduğunu kanıtlamaya çalışır gibi.

dilde çeşitlilik falan da değil bu. içinde osmanlıca kelimeler geçen cümleleri kopyala yapıştır yapıp kısa mesaj gönderen adamın, pratikte dili kullanma becerisi olduğuna pek rastlamadım.

soruya cevap: Merry Christmas bence kafi.
0
mkrn
(24.12.15)
(11)

traşta (tıraşta) makine mi jilet mi?

anonymice
traş olurken makine mi (braun etc etc) yoksa mach 3 bilmemne tarzı jilet mi tercih ediyorsunuz?
traş olurken makine mi (braun etc etc) yoksa mach 3 bilmemne tarzı jilet mi tercih ediyorsunuz?
0
anonymice
(24.12.15)
TIRAŞ dostum, makineyle birkaç gün tıraş olduktan sonra jiletle çok kolay oluyor ama her gün jilet de cilde zarar veriyor.
0
Traveller
(24.12.15)
Makina
0
all girls dream
(24.12.15)
şimdiye kadar HİÇ jilet kullanmadım desem :) askere gitmeden(bedelli çıkmazsa) bi pratik yapmam lazım artık ama :D makine rahat ya. hem ben tam kesmiyorum kısaltıyorum.
0
rodriguez2
(24.12.15)
jilet daha iyi. sakalları ıslayınca köpükle beraber kayıyor gidiyor ve makinaya göre daha iyi alıyor ama makinadan çok daha uzun sürüyor. ne kadar güzel o kadar zahmet :D
0
freetakilir
(24.12.15)
jilet, pek gur degil zaten koseyim ben :d
0
hjarteblod
(24.12.15)
normalde hep jilet. son yaptığımda önce makinayla kısaltıp jiletle 0 ladım.
0
glamdr1ng
(24.12.15)
TIRAŞ olurken şu usturalardan kullanıyorum hani jilet ürünlerinin atası olan. blog.sndimg.com

1 senedir kullanıyorum bunu. gilette vs. ürünlerinden daha fazla kesme riski var deriyi tabii ki ama çok daha pürüzsüz cilt sunuyor TIRAŞ sonrasında. Tabii pratik bir şey istiyorsam "gilette blue3 ice" kullanıyorum.
0
nawar
(24.12.15)
ustura-jilet

kaymak gibi tertemiz pırıl pırıl
0
zugas
(24.12.15)
kyha
(24.12.15)
Makine abi. Hayatımda 1 kere falan jiletle traş oldum.
0
roket adam
(24.12.15)
Tıraş olduğum zamanlar jilet kullanırdım.
0
arnold schwarzeneger
(24.12.15)
(16)

Bogazi sikilan kisi olmediyse ne olur?

cookieki
Kavga sirasinda Erkek arkadasim beni oksurtene kadar bogazimi sikti simdi lenf bezleri tarafimda sislik var acaba bu yuzden mi yoksa baska bisey mi? Bunun icin hangi doktora gitmem gerekiyor rontgen cektirmek istiyorum. Bogazimda bir yumru var gibi hem maddi hem manevi olarak.
Kavga sirasinda Erkek arkadasim beni oksurtene kadar bogazimi sikti simdi lenf bezleri tarafimda sislik var acaba bu yuzden mi yoksa baska bisey mi? Bunun icin hangi doktora gitmem gerekiyor rontgen cektirmek istiyorum. Bogazimda bir yumru var gibi hem maddi hem manevi olarak.
0
cookieki
(23.12.15)
cennete gider.

"tik" atmıyor beyler, boşuna kasmayın.
0
teknikekip
(23.12.15)
olay yeni olduysa acile gidip darp raporu al. sonrasını onlar yönlendirir zaten..
0
nrmnm
(23.12.15)
Ölmediyse boğazını sıkan kişiden şikayetçi olur.

Hediye almayan sevgili bir de şiddeye meyilli çıktı demek.
0
lcha
(23.12.15)
ölmediyse ne olur
ölmez

lenf bezi şişmesi bundandır evet.
emin değilim ama iç hastalıkları olabilir.
0
basond
(23.12.15)
öncelikle geçmiş olsun. darp raporunun bir yıl da geçerliliği var. haberin olsun. şimdi şikayetçi olamazsan bile korkup, bir müddet sonra başvurabilirsin.
0
mobydick
(23.12.15)
yasiyordur olmediyse.
0
nawres
(23.12.15)
şişlik bunla alakalı olabilir. psikolojik bir etki de olabilir. boğaza darbe uygulamak ya da zarar vermek kansere kadar yol açabiliyor olduğunu okumuştum.
0
dahinnotha
(23.12.15)
Oha! Erkek dediğin kıskanmalı, erkek dediğin biraz güçlü olmalı, erkek dediğin... Umarım sende bu düşünceler yoktur. En kısa zamanda o şahıstan kurtul, doktoradn rapor al gerekirse dava aç!
0
Traveller
(23.12.15)
bir psikiyatriste gorunur.
0
e haliyle
(23.12.15)
Darp raporu alıp ceza aldırmalı şiddete eğilimi var benden uzak tutun gibi.

Gerizekalı elleri kopar inşallah
0
indescribable
(23.12.15)
Ablacım kızlarsoruyor'a gider misin pls.
3 duyuru açmışsın 3üde birbirinden saçma.
0
six packsiz
(23.12.15)
Travma sonrasi stres bozuklugu yasar olmediyse:)
0
stavro
(23.12.15)
bu kafayla yakında ölür.. hiç televizyon da mı izlemiyosun bacım?
0
manuel mandalina
(23.12.15)
Aynısı bir tanıdığımın başına geldi. On sene önce eşi öldürmek istedi onu da boğazını sıktı sonra bıraktı. Kadın hala yutkunurken zorluk çekiyor.
İki gram aklın varsa git devlet hastanesine rapor al şikayetçi ol.
0
cilekli pasta
(23.12.15)
güçlenir.
0
harry tuttle
(23.12.15)
gerçekten çok enteresan. diğer duyurunu da okudum "beni dinlemedi, konuşmama izin vermedi" gibi şeyler söylemişsin. direk boğazını sıkması rastlantısal olmasa gerek, çünkü misal boğaz çakrası kendini ifade etme merkezi olarak da geçer. erkek arkadaşın sezgisel olarak direk orayı hedef almış sanki, yani bu senin üzerinde hem fiziksel hem de psişik bir etki yapmış olmalı. çözülür mü bilmiyorum ama içinde kalan birşeyler varsa erkek arkadaşına karşı bunu bütünüyle ifade etmen belki çözer diyorum sorununu. yani onunla direk yüzyüze olmasan bile, o karşındaymış gibi hayalinde ya da yastık, pet şişe vs. bir nesneye oymuş gibi bütün öfkeni yöneltmek gibi.. çünkü bastırılan duygular belki herşeyden daha beter mahveder insanı, çok güçlüyse duygular direk hasta eder zaten. geçmiş olsun.
0
gloomystorm
(23.12.15)
(10)

dünkü mevlid kandili

dahinnotha
merhaba,dün mevlid kandili idi. mevlid kandili bilindiği üzere hz islam peygamberinin doğum günü. yani bilindiği kadarı ile 12 rebiülevvel. ay takvim ile güneş takvimi arasındaki farka binaen, 12 reb.evvel her sene değişmekte. yani başka bir tabiri ile hz peygamberin doğum tarihi her sene değişiyor.
merhaba,
dün mevlid kandili idi. mevlid kandili bilindiği üzere hz islam peygamberinin doğum günü. yani bilindiği kadarı ile 12 rebiülevvel.

ay takvim ile güneş takvimi arasındaki farka binaen, 12 reb.evvel her sene değişmekte. yani başka bir tabiri ile hz peygamberin doğum tarihi her sene değişiyor. öyleyse dün gerçekten mevlid miydi?

bunun yanında bir de kutlu doğum haftası var. hz peygamberin doğduğu sanılan zaman, ihtilaflar olsa da genel kanı ile 20 Nisan. gerçek mevlid kandili o değil midir?

her sene 12 Reb.evvel yerine, 12 Rebevvel 571 yılına denk gelen günün kandil sayılması fikri islam araştırmalarınca ne derece kabul görüyor? zira islam araştırmacıları arasında mevlid kandiline şüphe ile yaklaşanlar da var imiş.
0
dahinnotha
(23.12.15)
konu hakkında net bilgim yok. fakat ayın 24'ü cezayir'de mevlid nedeniyle resmi tatil. dün kutlamadılar kandili.
0
powersurge
(23.12.15)
bence tarihin ne olduğundan çok bu tür kutlamaların islamın mantığına aykırı olup olmadığı konuşulmalı. adam bastonuyla putları devirdi (biri hariç) şimdi sakalının suyunu satıyorlar.
anılır, edilir, ama haftayı kutlu kılmak başka bir şey.
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(23.12.15)
hangisi daha gerçek, güneş mi yoksa ay takvimi mi?

"faydası olmayan ilimden sana sığınırım ya rab" deyip geçecen.
0
gloomystorm
(23.12.15)
sevgili hayat aklını konuşacak.... ve gloomystorm;

fikrimce putları deviren baston sahibi o adamın sakalının suyunun satılması, o adamın değil bu suyu satanların ve dahi o suya "tapanların" sorunu. doğum günü mevzusu için ise, bizim henüz anlamlandıramadığımız ya da bağlantı kuramadığımız önemli ilgiler olabilir. o gün evrende herkes için bir ışık yayılıyor olabilir. fikrim yanlış da olabilir. öyle bir şey oluyorsa bile 20 nisan değil, 12 rebülevveldir belki... bu olaylara astrolojik bile yaklaşılıyor olabilir.

ayrıca;
güneş sistemi diyorsak, bizim sistemimizdeki en yetkin şey ve hayatın kaynağı güneş ise sanırım takvim olarak onu baz almalı. bizim etrafımızda dolanan eski ve solgun bir cisim yerine etrafında dolaştığımız cisim daha önemlidir. zira mevsimler güneşe endeksli. insanlardaki psikolojik değişim bile güneşe endeksli.
0
🌸dahinnotha
(23.12.15)
Hz. Peygamberin doğum tarihi Miladi Takvime göre her sene değişiyor, Hicri Takvime göre değil, ki İslam Dininde Hicri Takvim esastır. Hal böyleyken dün gece gerçekten Mevlid Kandili idi.(Hicri Takvime göre)

Kutlu Doğum Haftası ise sadece Türkiye'de Diyanet Vakfı tarafından 1989'da Hicri Takvime göre başlatılan (1989'da miladi takvime göre 20 Nisan'a denk geldiğinden dolayı) ve Diyanet İşleri Başkanlığınca desteklenen ve artık Miladi Takvime göre düzenlenen ve başlangıcı 1989 Nisan 20 olarak belirlenmiş bir etkinlik.
0
Improbable
(23.12.15)
İslam dünyasında yakın bir zamana kadar Hicri takvim veya başka bir tabirle ay takvimi kullanıldığı için dini günler de o takvime göre kutlanır. Ramazan ayı mesela o takvimde yer alan bir ay. Üç aylar ona keza. O yüzden İslam dininde yer alan özel günler, aylar için miladi takvim esas alınmaz. Kutlu doğum haftası yanlış olan.
0
animalman
(23.12.15)
Hz. Muhammed'e saygım sonsuz, kandiliniz kutlu olsun. Ama keşke tüm Müslümanlar Hz. Muhammed'in doğumunu yani kandili saygıyla andıkları gece gibi Hz. İsa'nın doğumu olan Noel gecesine de saygılı olsalar. İsteyen istediği peygamberin doğumunu (hatta ikisini de ) özgürce baskı altında olmadan kutlayabilse keşke...
0
Traveller
(23.12.15)
@dahinnotha

peki neden o zaman islamla birlikte ay takvimine geçildi peygamber zamanında? belki içinde bulunulan ya da yaklaşan çağlar insanlığı psikolojik olarak güneşten çok ay etkisi altına alacağı için.. böyle bir ihtimal de olabilir, ezoterik kozmoloji bağlamında.
0
gloomystorm
(23.12.15)
kesin tarihi bilinmiyor, sadece tahmin ediliyor. 20 nisan olması ihtimalinin yanlışlığı belirlenmiş. (wikipedi kaynak göstermiş, kaynak ingilizce)
bana göre, tüm islami uygulamalar (oruç, kurban vb.) ay takvimine göre yapılıyorsa doğum tarihi de ay takvimine göre takip edilmeli.
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(23.12.15)
enkolaykullaniciadi
(23.12.15)
(3)

eminönü-beyazıt ucuz bayan omuz çantası

kakamelsokoban
günaydın sevgili duyurucular. sabah işe gelirken çok sevdiğim dev omuz çantamın askısı koptu. tek askılı olduğu için bu haliyle kullanamıyorum. elde taşınamayacak kadar da büyük. yapıştırmayı denedim tutmadı, dikmeyi denedim çok kalın deri olduğu için iğneyi kıracaktı bıraktım. aksi gibi bugün iş çı
günaydın sevgili duyurucular. sabah işe gelirken çok sevdiğim dev omuz çantamın askısı koptu. tek askılı olduğu için bu haliyle kullanamıyorum. elde taşınamayacak kadar da büyük. yapıştırmayı denedim tutmadı, dikmeyi denedim çok kalın deri olduğu için iğneyi kıracaktı bıraktım. aksi gibi bugün iş çıkışında da kursa gideceğim ve çantam ağzına kadar dolu kurs malzemelerimle. cağaloğlundayım şu an. öğlen yemeğinde ucuza çanta alabileceğim bir yer var mı yakınlarda? maksimum 50tl.ye mümkün olduğunca büyük siyah renkte omuz çantası arıyorum. çin malı vs hiç farketmez işimi görsün yeter.

buldurursanız inanılmaz sevinirim.
0
kakamelsokoban
(23.12.15)
kadınlar için ucuz omuz çantası
0
Traveller
(23.12.15)
postane caddesinin devamında mısır çarşısı yönüne doğru sağlı sollu seyyar satıcılar oluyor. onların dışında da yolun bitiminde sol çaprazda dar bir sokak var, orada da envai çeşit çanta bulabilirsin..
0
nrmnm
(23.12.15)
kapalıçarşının çarşı kapı girişi tarafında centilmen han var oralarda güzel çanta satan yerler var, o bütçeye belki bulman zor olur ama kopan çantanın sapını diktirmeyi düşünürsen diye burada dursun bu tavsiye.
0
kalimotxo
(23.12.15)
(6)

Sayılardaki noktalama işareti sorunsalı?

Improbable
başlık biraz saçma oldu ama mesela 25. sokak şeklindeki sokak ismini ben yirmibeşinci sokak diye okurum, öyle söylerim. ilkokulda da böyle öğrenmedik mi? çevremde ise bunu yirmibeş sokak diye okuyan tipler var. yirmibeş sokak, TCK'nın ellidört maddesi, dört hukuk mahkemesi vs gibi.. amk kendimden şü
başlık biraz saçma oldu ama mesela 25. sokak şeklindeki sokak ismini ben yirmibeşinci sokak diye okurum, öyle söylerim. ilkokulda da böyle öğrenmedik mi? çevremde ise bunu yirmibeş sokak diye okuyan tipler var. yirmibeş sokak, TCK'nın ellidört maddesi, dört hukuk mahkemesi vs gibi.. amk kendimden şüphe edicem, şu an bulunduğum yerde çoğu insan böyle telaffuz ediyor bunları. sipariş vericem mesela adam "kaç sokak" diyor. kaç sokak değil, "kaçıncı sokak" olması gerekmez mi? tamam derdimi z.kebilirsiniz de sinirim bozuldu arkadaş.

ben bunların hep TCK'nın ellidördüncü maddesi, dördüncü hukuk mahkemesi şeklinde okunması söylenmesi taraftarıyım. siz ne diyorsunuz?
0
Improbable
(23.12.15)
Doğrusu seninki ama günlük hayatta karşındakinin anlaması odaklı bir dil var. 25 sokak denildiğinde bir karışıklık yaratmadığı için sorun yok.
0
Abdurrahman
(23.12.15)
Seninki doğrusu. Bazı şehirlerde nokta var, bazı şehirlerde sokaklarda nokta yok. Yani tabelanın nasıl olduğuna bağlı "Kaç" veya "Kaçıncı" sorusu değişiyor. Zaten 4. Levent'e "Dört Levent" demeyen kaç kişiyiz, merak ediyorum.
0
aychovsky
(23.12.15)
Doğrusu yirmi beşinci sokak. O noktanın sıra belirttiğini bilmeyenlerden kaynaklanıyor o. 4. Levent'e "dört levent" diyenler var mesela İstanbul'da bolca.
0
nawar
(23.12.15)
Türkler İngilizce bilmiyor diye şikayet ediyoruz ya ben şunu fark ettim: Türkler Türkçe bile bilmiyor.

Ekşi Duyuru bu anlamda bir sürü örneğe sahip: tüğ (tüy) hiç unutamadığım örneklerden, sonra orjinal (orijinal), yada (ya da) hala öğrenilemeyen konulardan.
0
Traveller
(23.12.15)
Dil ve doğru kullanımı konusunda takıntıya varacak derecede hassasım. "İnci"lerin kullanılmaması konusuna da çok takıyordum. Ancak sonradan çok fazla yayılınca, eğer "inci"yi görmüyorsam ben de "Dört Levent" demeye başladım. Zamanla normal olan böyle kullanmak olacak sanıyorum.
0
lcha
(23.12.15)
Hiç "dört Levent" demedim, öyle diyeyim. Bi zahmet düzgün konuşalım yahu.
0
SiyamkedisiZorro
(23.12.15)
(8)

Figen Yüksekdağ'ın vasfı nedir?

tavish11
Bakıyorum bakıyorum. Bir vatandaş olarak neden Türkiye'nin en büyük üçüncü veya dördüncü partisi olan HDP'nin başında olduğunu anlayamıyorum. Adeta vitrindeki bir süs gibi.Çıkıyor arada konuşuyor. Haberlere çıkıyor falan. Ben kendisinde beni siyasi olarak cezbeden bir şey göremiyorum. Belki de bugün
Bakıyorum bakıyorum. Bir vatandaş olarak neden Türkiye'nin en büyük üçüncü veya dördüncü partisi olan HDP'nin başında olduğunu anlayamıyorum. Adeta vitrindeki bir süs gibi.

Çıkıyor arada konuşuyor. Haberlere çıkıyor falan. Ben kendisinde beni siyasi olarak cezbeden bir şey göremiyorum. Belki de bugüne kadar yaptıklarını bilmediğim içindir. Ancak geçmişiyle ilgili pek bilgi yok. ESP nin genel başkanıymış bir ara.Ondan öncesi?

Mesela ne iş yapıyordu? Nasıl hayatını sürdürdü gibi.
0
tavish11
(23.12.15)
Kadin oldugu icin boyle dusunuyor olabilir misin? Baska birinin vasfini hic soruyor musun?
0
Traveller
(23.12.15)
Bahçeli için de aynı şeyi düşünüyorum.
0
🌸tavish11
(23.12.15)
birebir de tanıyan biri olarak figen uzun yıllardır devrimci/politik mücadelenin içinde. iyi bir sosyalist,akıllı dirençli bir kadın.

sizler onu hdp eş genel başkanı olunca görmeye başladınız sadece. mücadelenin en kötü günlerinde, 2000'lerin o yaprak kıpırdamayan yıllarında hatta 90'ların o kanlı yıllarında da direnenlerin arasında vardı. direnin bir avuç insanın diye anlatırsam, belki daha kıymetli olur.

figen'i oraya taşıyan sadece figen de değil, figen'in yoldaşlarının hdp mücadelesi için verdiği emektir biraz da.

ona süs diyen, vasıfsız diyen arkadaşların onu tanıması gerektiğini düşünüyorum. evet meclis siyasetine uzak ve basın önünde "komik" politikacılar kadar kıvrak davranamıyor, bilmiyorum belki bunları biraz daha öğrenmesi lazım.
0
dahili meddah
(23.12.15)
HDP'ye yönelik tek tük eleştirimden biri Figen Yüksekdağ'ın geri planda kalması olurdu. Genel başkan olarak maalesef Selahattin Demirtaş'ın gölgesinde kalıyor. Bence daha çok ön plana çıkması lazım, çünkü dahili meddah'ın dediği gibi akıllı bir kadın ve ben onu daha çok dinlemek istiyorum mesela.
0
nathanieltroy
(23.12.15)
Terörden beslenen, PKK nın meclis yapılanmasının lideri konumundaki bir insan doktor olsa ne mühendis olsa ne
0
gazozailacatmauzmani
(23.12.15)
Gazoza ilaç atma uzmanı'nın enfes yorumlarından sonra HDP'de istifa süreçleri başladı... Kürt halkı kendi kendilerini intihar ederek faşistlerin em büyük isteklerini yerine getirmeye başladılar.
0
Traveller
(23.12.15)
Traveller+1

ayrıca figen yüksekdağ kimdir, sosyalist bir kişiliktir. hdp bileşenleri içinde yer alan esp'nin başkanıdır. aynı zamanda dergi ve gazetelerde editörlük yapmıştır. kendisi siyasi düşünceleri doğrultusunda tutuklanmıştır. hdpnin başında değildir. eş başkandır.

bu şu anlama geliyor; hdp ve esp anlaşıyor, hdp diyor ki esp'ye gelin bize katılın. esp'de diyor ki şartımız şurtumuz var. eş başkan olacağız. bir ara emep böyleydi. o yüzden abdullah levent tüzel milletvekili olmuştu.
şimdi anlaşma gereği esp'den birinin eşbaşkan olması gerekiyordu ve oldu.

aynı durumu kesk içinde de görebilirsiniz, birçok siyasi oluşum vardır kesk'de dahi. hdp'de o çizgide ilerledi ve barajı geçti.

bu hususu zaten geneliniz biliyordur.

edit: diğer arkadaşların da dediği gibi çok saygı duyulası bir kişiliktir ve gayet akıllı bir kişidir. öngörülerini çok severim.
0
jesues
(23.12.15)
sırtını terörist abilerine dayamak.
0
optum kib bye
(23.12.15)
(9)

ingilizce sorusu

sanat guresi
https://scontent-fra3-1.xx.fbcdn.net/hphotos-xft1/v/t1.0-9/10689482_770660023038109_7434998032624761492_n.jpg?oh=892dbd5e8f540857a477cfeb0f431e40&oe=56D5469Dumarım herkes görebiliyordur. cevap neden d olmuyor burada?
scontent-fra3-1.xx.fbcdn.net

umarım herkes görebiliyordur.

cevap neden d olmuyor burada?
0
sanat guresi
(23.12.15)
bence d de olur. informal olur ama olur yani
0
edy
(23.12.15)
C de e de olur gibime geldi de d olmaz. Neden dersen d dersen firavun keopsun içinde olduğu başka piramitler de varmış ama bunların en büyüğü buymuş gibi olur.
0
i ve been mistreated
(23.12.15)
yani kişinin dediği kadarıyla cevap anahtarı e diyormuş. ben netten buldum bir tane, onda da d yazıyordu. bir süre d'yi savundum. şimdi de e savunucusu bir arkadaş "piramit, kişiyi nasıl içersin yav" gibi bir açıklama getirdi. e hadi peki madem dedim. hala pes etmedim ama. "firavunu içeren piramit"in nesi var?

sorudan hazzetmedim.

@mistreated güzel bir bakış açısı. teşekkür ederim. ama c'de de en azından bir virgül gelse daha iyi olacakmış.
0
🌸sanat guresi
(23.12.15)
Novel contains x olmaz diye dusunuyorum contain sanirim daha cok somut nesneler icin kullaniliyor.
0
Traveller
(23.12.15)
c olmaz çünkü contain eden yazar anlamı çıkar.
novel contain etmez diye düşünüyorum ben de, öyle bir kullanım görmedim ama d şıkkı da tatmin etmiyor çok beni, defining-non definig clause konularına bakıp açıklık getirebilirsin belki.
0
baba jo
(23.12.15)
"which/that contains" olsaydı olurdu. containing ile bağlanmaz burda cümle. anlam olarak sıkıntı yok ama gramer olarak bir nüans var.
0
eindaclub
(23.12.15)
cevap kesinlikle E diyorum.

"containing" diye başlayan cümle bir açıklama, niteleme cümlesi. "içeren, içerdiği, kapsayan, haiz, -li / -lı" vs. anlamlarını oluşturuyor.

containing diamond - elmaslı
containing acid - asitli
acid-containing - asitli
containing medicine - ilaçlı
containing violance - şiddet içeren

bir açıklama, niteleme anlamı oluşturduğundan hemen öncesinde neyi açıklıyorsa onun gelmesi lazım.

************

... containing the ancient Egyptian paraoh Cheops.

a- Many different and amazing stories were told among the students.
Öğrenciler arasında bir çok farklı ve inanılmaz hikayeler anlatılırdı (anlatıldı).

students'ı açıklaması lazım. direk yanlış.

şöyle olsa doğru cevap olurdu:
Many different and amazing stories, containing the ancient Egyptian paraoh Cheops were told among the students. (stories'i açıklıyor)

b- The current whereabouts mummy is unknown.
mumyanın şu an nerede olduğu bilinmiyor. (unknown'u açıklaması lazım. direk yanlış)

c- A history of the oldest country in the Near East was written by the historian Mathena. (mathena'yı açıklaması lazım. direk yanlış)

Yakın Doğu'daki en eski ülkenin (bir?) tarihi tarihçi Mathena tarafından yazılmıştır.

d- It is the world's largest and greatest pyramid.
(o) dünyanın en geniş ve en büyük piramidi. (pyramid'i nitelemesi lazım. niteliyor görünüyor, gramer olarak doğru. fakat anlam olarak yanlış. piramitler bir şey içermez, kapsamaz, firavunların mezarıdır. ve içinde firavun olduğunu belirtmek için "içerir, kapsar, içeren" diyemeyiz. çünkü piramitler firavunların zenginliğiyle, büyüklük ve diğer dünyada yaşama hırslarının sonucu yaptırılmıştır. yani piramit firavunu kapsamaz, ancak "Mısır tarihi, kültürü, inancı, firavunların büyüklük hırsları vs piramitleri kapsar" diyebiliriz.)

3- At the beginning of the 19th century, the British writer Jane Webb published a novel.
(novel'i açıklaması lazım. hem anlam hem gramer olarak cuk oturuyor. çok iyi de oldu çok güzel iyi oldu tamam mı)

(containing the ancient Egyptian paraoh Cheops.)

19. yy'ın başlarında, ingiliz yazar Jane Webb bir roman yayınladı.
(eski Mısır firavunu Keops'u içeren / kapsayan / -roman olduğu için rahatça şunu da kullanabiliriz:- anlatan)

iki cümle peş peşe olduğunda, ingilizcenin gramer yapısına göre düzgün bir cümle oluşuyor. türkçeye çevirdiğimizde şöyle oluyor:

19. yy'ın başlarında, ingiliz yazar Jane Webb eski Mısır firavunu Keops'u içeren / kapsayan / -roman olduğu için rahatça şunu da kullanabiliriz:- anlatan bir roman yayınladı.
0
holy diver
(23.12.15)
cevap veriyorum, soru yanlış.

sorunun 3 doğru cevabı var, A, D ve E. hepsi de cümleyi anlamlı ve doğru bir grammar yapısı ile tamamlıyor.
0
klassno
(23.12.15)
bu soruda yapı olarak eleyebileceğimiz pek bir şey yok. "containing" kelimesi bir reduced relative clause'a işaret ediyor ve bu şekilde kısaltılan yapıların hemen öncesindeki kelime ya da kelime gruplarını niteleme zorunluluğu bulunmuyor (gerçi bence virgül kullanılsa daha iyi olurdu). bu yüzden soru kökü aslında a şıkkındaki "stories"i de niteleyebilirdi.

ekleme: buna uygun şöyle bir örnek buldum. "the engineer identified the problem, using the latest technology." yalnız görüleceği üzere a şıkkındakiyle arasında bir fark var: burada -ing yardımıyla kısaltılan relative clause özneyi yani engineer'ı niteliyor. a şıkkındaysa başka bir şeyi, nesne görevi gören stories'i. buradan kaynaklı bir hata olabilir a şıkkında.

d şıkkında illa which/that contains olmasına da gerek yok yapının. "pyramid containing" diye pekala bir reduced relative clause oluşturulabilir.

d cevabının yanlışlığına kanıt olarak en çok aklıma yatan açıklama i ve been mistreated'ınki oldu, anlam olarak çürüttü.

@baba jo evet doğru cevabın non-defining relative clause'ların reduction kurallarıyla bir ilgisi var. yeniden incelemem gerekiyor. ayrıca evet, bilgi aldığımda diğer hocalar da bir arada "contain" ve "novel" kelimelerinin eğretiliğinden dem vurdu. gıcık bir soru.
0
🌸sanat guresi
(23.12.15)
(6)

bazen müzik bende alkol etkisi yaratıyor.

bigbadabum
sizde de oluyor mu bu? sarhoş gibi mutluluğa, hüzne bulanıyor üstüm başım. sevdiğm şarkılar modumu değiştiriyor. yoğun bi günün arkasından müzik dinleyerek rahatlıyorum. alkol, müzik, muhabbet de olursa tam kombo oluyor. üçünü bi araya getiremiyorum ama çoğunlukla.
sizde de oluyor mu bu? sarhoş gibi mutluluğa, hüzne bulanıyor üstüm başım. sevdiğm şarkılar modumu değiştiriyor. yoğun bi günün arkasından müzik dinleyerek rahatlıyorum. alkol, müzik, muhabbet de olursa tam kombo oluyor. üçünü bi araya getiremiyorum ama çoğunlukla.
0
bigbadabum
(23.12.15)
Malesef
0
gazozailacatmauzmani
(23.12.15)
+1 maalesef
0
ripolip
(23.12.15)
bende bunu hissediyorum, iyiki müzik var onsuz hayat çekilmezdi...
0
kuzey li
(23.12.15)
Müziğin beyindeki kimyasal açıdan etkileri çeşitli. Evet oluyor bana da... Daha çok eskiye götüren şarkılar beni yok ediyor resmen.
0
ssiradanbirigibi
(23.12.15)
Kıllarımı ayağa kaldırdığı, ayaklarımı yerden kestiği çok oldu. Doğrudur.
0
yirmisantim
(23.12.15)
@yirmisantim abi muzikten sogudum...
0
Traveller
(23.12.15)
(13)

çıplak kadına dokununca bir şey hissediyor musunuz? ve alkol sorusu

stevie
itiraf olacak aslında; 1)biri ile beraber olacağım, mesela meme elliyorum. en ufak bir şey hissetmiyorum ben. ya da popo elliyorum en ufak bir hoşuma giden zevk veren bir şey olmuyor. hatta dokunmuyorum gibi. mouse tutmak ile meme got ellemek arasında fark yok..hatta mouse tutmak daha hissedilir bir
itiraf olacak aslında;

1)
biri ile beraber olacağım, mesela meme elliyorum. en ufak bir şey hissetmiyorum ben. ya da popo elliyorum en ufak bir hoşuma giden zevk veren bir şey olmuyor. hatta dokunmuyorum gibi. mouse tutmak ile meme got ellemek arasında fark yok..hatta mouse tutmak daha hissedilir bir şey. sanırım vucut sıcaklığının aynı olmasından dolayı hiçliğe dokunuyormuş gibi. ya da dokunmuyor gibi... ya da iki göt lobunuz birbirine değiyor süreki ya. en ufak hissettiğiniz bir şey yok. aynısı.

sizinde öyle mi?

cinsellik sırasında da hiç bir şey hissetmiyorum lan. en ufak his yok. iş hissettiklerime kalsa ereksiyon olamam o derece. sıcaksa/çok soğuksa ilk anda belki ama. sonra sıfır.

peki keyif veren ne? ne bileyim sadece ritüelini seviyorum. bir de ego tatmini sanırım. kadının yüzünü izlemezsem naptığımı anlamam bile.. ön sevişmedeki nefesini ben de taklit ediyorum şehvetli filmlerdeki gibi heyecanlıymış gibi oluyor ama bence çok auvv değil cinsel birleşme.. tam olarak,

2)
--
bir diğer itirafım da. alkol içmeyi de sevmiyorum. tadı bozuk gıda gibi. millet ov viski bayılırım. benden iyi rakı içen olmaz sözlerini duyduğum için ben de yapıyorum. çok içen insan değilim ama az içtiğimi de kimse söyleyemez.


şarap
leona blush= ucuz meyve suyu gibi
buzbağ elazığ öküz gözü = ağzımın içini kımış kımış yapıyor
sarafin cabernet sauvignon= kız olmasa ağzıma sürmem bunu da

viski
talisker= is kokusuna bayılırım ama gelmiyor is mis kokusu/tadı ağzıma
blue label= en güzelidir ya pahalı olmasa bi de diyorum da önüme başka alkolu blue label diye koysan anlamam.

rakı
abi bizim memlekette ayık adam yok. sek içeceksin. öyle içilmez abi.. bayılırım rakıya.. desem de, ispirtomsu bir tadı var. midemi de biraz rahatsız ediyor..

size de öyle olmuyor mu?
0
stevie
(22.12.15)
seks meselesinde bir şey diyemeyeceğim ama alkol konusunda aynı mağduriyeti ben de yaşıyorum. her türlüsünden nefret ediyorum yahu. hiçbirinin tadını sevmiyorum. sarhoşluk hissiyatından da zerre keyif alamıyorum.
0
avagadro
(22.12.15)
olum nasıl aynı olur lan. mouse ile meme nasıl aynı olur okudukça hayretler içinde kaldım yemin ederim. bu soruya nasıl bir yanıt verilir valla bilmiyorum.

alkol konusunda bende çok kırgınım. jager iç mesela güzeldir hafiften de kıyak yapar birayla gidersen bence güzel olanlar var tamam genelinin tadı acı bok gibi. alkolü içittiren muhabbet mazi falan zaten.
0
gozu acik sevisen yahudi
(22.12.15)
1) değil. ben heteroseksüel kısmı ağır basan kadın olduğum halde bayağı bir şey hissediyorum. meme, kalça -bırak ellemeyi- görmek bile hoşuma gidiyor. tabi "çirkin" meme kalça görmek istemem. ya senin gördüğün meme, kalça estetik olarak sana çekici gelen biçimde değilmiş ya da dokunduğun kadın seni heyecanlandırmadığı için memeye kalçaya dokunmak da bir şey ifade etmemiş.

sen sanırım zevk almak, heyecanlanmak yerine zevk alıyor, heyecanlanıyormuş gibi yapıyorsun. yani yaşamıyorsun o duyguyu, yaşıyormuş gibi yapıyorsun. filmlerde gördüklerini taklit ediyorsan durum bu.

seni gerçekten heyecanlandıran biriyle olmamışsın demek ki, ya da seni engelleyen bir şey var bilinçaltında. onun ne olduğunu bulursan da "-mış gibi yapmak" yerine gerçekten yaşarsın.

2) sevmiyorsan içme. soruyu anlamadım. zaten soru değil itirafmış. e peki.
0
whimsical
(22.12.15)
1. Çok insan bu eleştiriyi yapıyor: Pornolar seksi tektipleştiriyor. Bir sırası olmak zorundaymış, hepsini yapmak zorundaymışız gibi hissettiriyor. Örneğin ben anal seks sevmiyorum (dini nedenlerle değil, ereksiyonumu bile kaybediyorum - g.t s.kmek cidden çok saçma geliyor). Yıllarca farklı olduğumu bu yüzden normal olmadığımı düşündüm. Ama kimin umrunda s.k benim s.kim, partnerim de bu konuda inatçı değilse anal seks istemiyorum. Zaten artık seks ayak parmağı yalamayla başlıyor pornolorda. Gelecek nesiller ayak parmağı yalamak istemiyorum bende garip bir durum mu var diye sorular soracak kendi kendilerine.

2. Şekerli içkileri deneyebilirsin. Alkol kolonya gibi bir şeydir evet tadı bence de güzel değil. Az vodka bol portakal suyu dene.
0
Traveller
(22.12.15)
1) seksi sevmiyorsundur, madem sevmiyorsun niye sevişiyorsun ki?
2) e içme madem sevmiyorum demek de bi delikanlılık, hepsini biliyorum içtim ama sevemedim daha hiç birini dersin kimse ayıplamaz.
0
selam
(22.12.15)
@selam: sanırım başarı kısmı hoşuma gidiyor. bilmiyorum. seks sevmiyor değilim. sadece filmlerde gördüğüm, başkalarının anlattığı şekilde meme, göt elleyince haz almıyorum. cinselliğin fizyolojik etkisi yok gibi. hissizlik var ama elbetteki psikolojik açıdan haz alıyorum.

içme madem olmuyor. popüler kültür öğesi. içki içmeyen insanın club'ta barda ne işi var? durumu. "iyi içiciyim" lafını herkes neden söylüyor mesela?
0
🌸stevie
(22.12.15)
Kadın bedenini seviyorum, çıplak, giyinik fark etmez. Daha çok dokunmaktan ziyada komple bedenen teması daha çok seviyorum. Sanırım sırnaşık ve sarılmayı seven kişiliğimden kaynaklı olabilir. Kedi severken bile boynuma dolarım, atkı gibi doladığım bile olmuştur. Bazen de sert dokunurum, ateşi harlarım oda ayrı mevzu.
Alkol konusunda rakıyı sevemedim bi türlü, bu saatten sonra da seveceğimi düşünmüyorum. Bunun yerine bi ara şaraba sardım, bi şişe içiyorum bana mısın demiyor. Zaten şarapları birbirinden ayıramam, öyle çok çok fark olmadıkça. Viskiyi birayı severim.
0
bigbadabum
(22.12.15)
olm, ellerimizde öyle "zevk noktaları" yok ki, hiçbirimiz çıplak kadına/adama dokununca oyşş ne kadar da zevkli diye düşünmüyoruz. Zevkli olan kısmı biraz sonra yapacaklarımız ve onun heyecanı. Penetrasyondan hoşlanıyor musun? Ana yemek o. Geri kalanı sos. Birisine dokunduğunda uçman filan gerekmiyor. O bi hazırlık aşaması.

İçkiler için küçükken ben de senin düşündüğünü düşünürdüm. Ama o zaman yaşamsal faaliyetimizi sürdürmek dışında su bile içmemek lazım. Onun da tadı çok saçma değil mi? Hatta tadı bile yok. Ama sana verdiği ferahlık hissini seviyorsun. Biranın da yorgunluğunu alışını, rakının sohbetini, viskinin yanında dinlediğin müziğini, vodkayla birlikte sergilediğin en çılgın danslarını sevmen lazım.

Sende ruh eksik. Hayat ve hayat içindeki aktiviteler kitapta yazılmış gibi yaşanmaz. Herkes kendi anlamını yükler. Daha basit düşün.
0
pandispanya
(22.12.15)
viskiyi ağzımda bekletip yudumlamayı severim, çok içmişliğim yok ama yine de severim. onun dışında rakıdan nefret ederim. şalgamla bir nebze içilebilir hale geliyor. bneim için içkilerin şahı bir şekilde biradır. biraz da @pandispanya'nın bahsettiği yorgunluk alma olayından dolayı. mesela 3-5 sene önce kadıköy shaft'ta çalıştım 3-4 ay kadar. her gün akşam bar kapandıktan sonra müşteriler çıkınca, hesap kitap yapılırken bira içerdik. işte benim hayatım boyunca tattığım ve tadacağımı düşündüğüm en mükemmel lezzet oydu. off ulan offff! çok özledim yeminle o tadı...

cinsellikle ilgili deneyimim yok ben de es geçtim onu.
0
zoque
(22.12.15)
Cinsellik konusunda şunu diyebilirim. Sevdiğim ve dilinden anladığım bir kadınsa ve beğeniyorsam, yüzü ve teni güzelse zevk alıyorum tam ereksiyon ve normal bir boşalma yaşıuorum. fakat tek gecelik ve yeni tanıştığım biriyse ilk başta ereksiyon olup sonra zevk almamaya başlıyorum. Sonrasında ya geç boşalma ya da boşalamama problemi oluyor. Yani tenine alışmam gerekiyor zevk almak için. Yoksa ileri geri bir hareketten başka tatminkarlıkta olmuuor. Hissiz nir boşalma işte.

İçki konusuna gelirsek çok susadıysam bira güzel geliyor su ya da soda yerine içmek gibi. Fakat milletin 6-7 bira içmesini anlamlanfıramıyorum zira benim midem şişiyor. Aynı çok su içmek gibi.

Sarhoş olup kendimi kaybetmek bana haz vermiyor aksine rahatsız edici bir his. Sanırım kontrolcü ve rahat davranmayan bir kişi olduğumdan.

Diğer alkol oranı yüksek içkilere gelirsek beyne vurmadığı sürece haz almadan içerim ama sadece muhabbet ortamında. İçki içmek bana dünyanın en gereksiz işlerinden biri gibi gelir hep. Ot falanda öyle. Kötü alışkanlıklardan bir tek sigaradan haz alırım. Onu da uykusuz ve aç karnına içmek kötü oluyor.

Özetle hepsi yerine meyve suyu vs. İçmek benim için çok daha haz verici şeyler.
0
filipis
(22.12.15)
1- 5 mt'den göğüs çatalı görünce boşalan insanlara sorduğun soruya bak :D
neyse, bunun altında psikolojik bir nedende yatıyor olabilir, partnerini arzulamıyorda olabilirsin. sertleşme problemin yoksa (ki yazdıklarından çıkarımda bulunacak olursam) fizyolojik bir problem yok gibi duruyor. öncelikle başkalarıyla birlikte olmayı deneyebilirsin. partnerin değer verdiğin biriyse eğer önce yalnız sonra partnerinle birlikte psikoloğa başvurmanda fayda var. dediğim gibi değer verdiğin biri değilse önce eş değiştir sonra psikoloğa başvur. bunun sırasına sen karar ver.

2- içki zevk meselesi. bunun üstünden deneyerek geleceksin. içme zorunluluğu diye bir şey yok ancak çoğu içeninde sadece iş olsun diye içtiklerini aklından çıkarma. içiyorlar, çok konuşuyorlar ama ha kazana dökmüşsün ha bunlara içirmişsin aynı şey. içkinin kendisi haricinde yanında yediklerin ve birlikte içtiğin insan ve içtiğin ortamda önemli. her içki her ortama gitmez. tercihim duruma göre güzel bir scotch'tan yana kullanırım genelde ama arkadaşlarla bir araya geldiysekte pub'da takılırız, eşli buluştuğumuzda güzel bir yemek şarabı açarız vs..

tadıp, deneyip, yaşayıp karar vereceksin.
0
air
(22.12.15)
Sen kesin japonların honda markasıyla yapıp piyasaya sürdüğü robot asimo falan olmalısın:) bu kadar çok harekete aksiyona rağmen bu hissizliğin başka bir açıklaması olamaz:d
0
citroender
(23.12.15)
cinsellik herhalde hoşlanmadığın boşalma ihtiyacı hissettiğin kişiler denk gelmiş diyorum...sevsen kalbin penisinden daha çok atar en azından ilk zamanlar ve uzun süre ayrı kalınca sarılmak bile güven verir...

alkole gelince şarap güzeldir ortamda içilir blue ve black viskide güzeldir rakıyı ilk içtiğimde kusmuştum herhalde ondan anasonlu hiçbir şeye tahammülüm yok
birada hammal işi olsada yanında shot tequila ile en hafif seçim ertesi gün başağrısı istemezsen iyidir :)
0
Dönmezer
(23.12.15)
(12)

Sevişmeyi biraz fazla önemsiyorum

ikinci hesap
26 yaşında mühendis bir adamım. Şimdiye kadar öyle aşırı kolay cinsellik dönen ortamlarım olmadı pek, ama fena da değillerdi. Tipim güzel diyebilirim. Türkiye'nin en iyi bölümlerinden birinden mezun olup işim falan da iyi olunca biraz albenim var sanırım, herneyse. Şimdiye kadar 10 civarı kadınla se
26 yaşında mühendis bir adamım. Şimdiye kadar öyle aşırı kolay cinsellik dönen ortamlarım olmadı pek, ama fena da değillerdi. Tipim güzel diyebilirim. Türkiye'nin en iyi bölümlerinden birinden mezun olup işim falan da iyi olunca biraz albenim var sanırım, herneyse. Şimdiye kadar 10 civarı kadınla sevişmişimdir; yarısı sevgili, yarısı tek gecelik veya takılma.

Bu background'dan sonra meseleye geleyim: Sevişmiş olmayı fazla önemsiyorum galiba. Bakın bizzat seks de değil. Libidom toplum ortalamasının altındadır. Eski sevgilim diyordu zaten "sen o kadar çok sevmiyorsun sevişmeyi galiba" diye. Haklı sanırım. Seks yapmayı severim ama sevgilimle öyle her gün yapmak bayar mesela, haftada 1-2 yetiyor.

Ama gel gör ki, bir kadına sahip olma, o kadının tercihi olma duygusu çok iyi hissettiriyor. Sevişmeyi sırf egomu beslediği için çok seviyorum. Bu yüzden farklı kadınları tavlayabilmek aşırı hoşuma gidiyor, büyük bir başarmışlık duygusu hissediyorum. Etraftaki birçok kadını arzuluyorum ama sırf sahip olana kadar arzum büyük oluyor. Ondan sonra standart; haftada 1-2 sevişsem yeter. Sevgilim varken de kafam gidiyor başkalarına bazen ama sadık kalıyorum.

Seks sırasında da keyif alıyorum tabii, aseksüel falan değilim hiçbir şekilde. Ama yine de seksin en sevdiğim tarafı, karşımdaki kadının keyif aldığını görmek. Sırf bu yüzden, elimi kullanarak kadınları vajinasından tatmin etmeye bayılıyorum. Çünkü ben pek yorulmazken, boşalmaya yaklaşmayıp sevişmeyi istediğim kadar uzatabilirken, kadının kendinden geçtiğini görebiliyorum ve bu müthiş hissettiriyor.

Sizce bu psikolojik bir problem midir? Yani mesela bazı insanlar zengin olup bunu pahalı araba vs ile göstermekten keyif alır, bazıları statü sahibi olup insanların ona saygı duymasından haz alır vs... Ben de cinsellikten, ama yaşamaktan ziyade "yaşayabilecek olmak, seçilmiş olmaktan".

Gündelik hayatımı pek etkilemiyor aslında bu. Sadece ciddi ilişkilerden ziyade, sırf daha fazla sayıda kadınla birlikte olabilmek adına gündelik ilişkilere yönelen bir yapım oluyor. Ama böyle olunca da daha nadir sevişebiliyorum. Halbuki sevgili edinsem düzenli seks hayatım olacak mesela. Acaba bunun saçmalığına kendimi inandırmalı mıyım? Bununla ilgili bir uzmana görünmeli miyim? "Evlenene kadar yapabildiğin kadar yap, hevesini al, evlenince durulursun" mu, yoksa "buna alıştıkça iyice bırakamzsın" mı?
0
ikinci hesap
(22.12.15)
Kadin olsam seni bulurdum. Herkese senden bir tane gerekli. Seks bu arada onemli bir konu degil. Ispanak da severim seks de ama onemli bir seymis gibi pazarlaniyor. Din engelliyor. Toplum baskiliyor. Hicbiri olmasa seksi kimse kafaya bu kadar takmayacak. Bu arada normalsin. Herkes normal. School of Life'in Are you normal? videosunu izle.
0
Traveller
(22.12.15)
valla bence hevesini alamazsın çünkü bu öyle teknolojik bir alet gibi değil onu alayım bunu alayım hevesim geçsin tarzında bir yapı değil bu. Bitince aynı şekilde yine istiyor adamın canı. Bunun doyum noktası aşık olup bir ömür sevişmek isteyeceğin kadını bulmak.

İlişki sırasında yaşadıklarına gelecek olursak ben bu durumun hep penisi ile yeterli değilse eliyle yapar diye düşünürdüm. Elimle çok oynamam kadınlarda genelde ön sevişmede daha çok arzulamaları için kullanırım ama mastürbasyon yaparak değil. Eğer elinle yaptığın etkiyi penisinle yapabilirsen emin ol daha çok zevk alacaksın. (bu paragrafta yazdığım hiç bir kelime ofansif değildir.)

Seçilme duygusu herkese iyi bir haz verir bu sadece sende değil tüm erkeklerde vardır. Farklı kadınlar ile bunu hayal etmende normal bir durum şeytan bu adamın aklına girer yapmadığın sürece sorun yok bence. Ha zaten yaparsan ulan bu muydu olur.
0
gozu acik sevisen yahudi
(22.12.15)
abi şimdi şöyle diyeyim ama bak iyi oku bu cevabımla tüm sorularına cevap bulacaksın çok ciddiyim: adamım'dan sonrasını okumadım.
0
kaledekiyalnizlik
(22.12.15)
normalsin hedefe ulaşma iç güdüsü dünya üzerindeki erkek canlıların %90 nında var.
0
jamswety
(22.12.15)
klavyeye kustum galiba.
0
shotgunwoman
(22.12.15)
bence kendini de fazla onemsiyosun. her paragrafta kendini ovup durmussun, uzattikca da uzatmissin. ogh.
0
sayns
(22.12.15)
Bence sen @Traveller'ın @ikinci hesap'ısın.
0
godless frog
(22.12.15)
@acemi: Abi cinsel hayatımın 19 yaşında başladığını hesaba katarsan senede 2 kadın bile olmuyor ortalama. Hele ki birkaç tanesi de tek gecelik, yani iyice kesat geçen dönemler var.

@sayns: Kendimi beğeniyorum ama sadece seviştikten sonra egom şişiyor ve özgüven kazanıyorum. Yoksa sıradan olduğumun farkındayım.

@godless frog: Yanlış tahmin. Şimdi o adam da her kimse zan altında bırakmayalım.
0
🌸ikinci hesap
(22.12.15)
Bence gayet normalsin. Erkeklerin bilinci böyle işliyor. Mümkün olduğunca kadını döllemek, kadınların da mümkün olduğunca çocuk sahibi olmak. Hala bu kafada kalıp, atalarının bıraktığı iç güdüleri durduramayan insanlarla ben birlikte olmuyorum. Sen takılmaya devam et, bir kadın çocuk sahibi olmak için seni yakalayacak. Ancak toplum ona evlenmesi gerektiğini söylediğinden evleneceksiniz. Sen güdülerini engellemek zorunda kalacak ve mutsuz olacaksın. O ise bütün sevgisini yarattığı çocuklara verecek. Güdülerinin farkında olursan daha güzel anlar da yaratabilirsin. Ve tabi egonun da farkında olman lazım bu durumda.
0
maymuncuq
(22.12.15)
Çok sık terkedilen bir kadının fake hesapla yazdığını düşündüm duyuruyu.
0
arnold schwarzeneger
(23.12.15)
durum anlattığın gibi ise, başlık yanlış olmuş. seviştiğimi görmeyi fazla önemsiyorum olabilir.

buarada diğer duyurularına baktım da sanırım bu hesabı sadece kız olaylarını sormak için açmışsın. birde en son bir kız varmış seni 2. adam yapan. nasıl gidiyor işler?
0
mobydick
(29.12.15)
Daha yolun başındasın ama emekli pornocu edasındasın seks yapmaktan ziyade seks yapmak için seçileyim hazzına kapılmak resmen bir liseli egosu dostum sekse paylaşmak,tanımak,özel olmak manalarınıda katarsan emin ol tek seferde yapacağın seksten bu zamana kadar yaptıklarından daha fazla zevk alacaksın tabi bu kafa yapınlada alakalı oturtamazsan bu düşünceyi seks hayatında ucuz kalır hep( kaliteli kadın güzel seks its priceless) ;) bilmem anlatabildim mi?
0
gündüz m
(29.12.15)
(14)

pok gibi beslendiginiz gunler

proletarier aller lander vereinigt euch
Siz de kendinizi kotu hissediyor musunuz? Kotu derken baya her anlamda. Oglen kahvalti yaptim pizzayla aksama dogru bir pide yedim aksam da pasta yedim. Aralarda da cay kahve. Napayim ben kendimi nerelere vurayim?
Siz de kendinizi kotu hissediyor musunuz? Kotu derken baya her anlamda. Oglen kahvalti yaptim pizzayla aksama dogru bir pide yedim aksam da pasta yedim. Aralarda da cay kahve. Napayim ben kendimi nerelere vurayim?
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(22.12.15)
soruna cevabım evet. iron maiden suyu içiyorum. son olarak "insan kötü hissettiği için mi poh gibi beslenir, yoksa poh gibi beslendiği için mi kötü hisseder?" sorusunu soruyorum
0
AWD
(22.12.15)
çok kötü hissetmiyorum, bir günden bir şey olmaz. hatta bazen mutlu olmak adına bilerek yapıyorum. önemli olan bu bir günün 2, 3 derken haftaya çıkmaması. öyle günleri daha sonraki günlerde ot yiyerek, sıfır ekmek, sıfır şeker tüketimiyle telafi ettiğimi düşünüyorum.
0
uzdeniz
(22.12.15)
Poh gibi beslenmek aciyi azaltiyorsa bende baslayayim. Azaltir mi hocam?
0
seyyarseyyah
(22.12.15)
Genelde kötü beslenmediğim için hayır kötü hissetmiyorum. Arada lazım öyle günler. Böyle kalorili kalorili, yağlı yağlı, off süper. Daha bugün öğlen kızarmış mantı yedim. Valla canıma değsin, afiyet şeker olsun bana.
0
buff
(22.12.15)
cevabım evet, mesela az önce 2 tane dürüm + 1 litre kola gömdüm. gerizekalı gibi sonrasında 20 tane mekik çektim. muhtemelen 2000 tane mekik çeksem bile bir faydası olmaz. kısacası gayet normal bir his, yarın az yiyerek dengeleyebilirsin.
0
leroy smith
(22.12.15)
hava demir gibi, biraz çıkın yürüyüş yapın hepsinden daha iyi gelecektir.
0
4530 merkez
(22.12.15)
Evdeyken hiç böyle beslenmedim. Genelde arkadaşta kaldıysam öyle oluyorum. Eve gelip duş alıp, tıraş oluyorum. Kahvaltı da bol domatesli, peynirli falan olunca hooop ta-ma-men sı-fır-lan-dı bı-bı-cım :)
0
nawar
(22.12.15)
biz eşime haftasonları senin deyiminle pok gibi besleniyoruz isteyerek hafta içi iş yerinde ve akşam kvnin yaptıgı sulu ev yemeklerinden bıktık çünkü öğrencilikteki gibi beslenmek hoşumuza gidiyor zevk için pok gibi beslenin
0
mantarliborek
(22.12.15)
İş yaşamı çoğu zaman beni de o duruma sokuyor. Eve varınca sağlıksız şeyler yiyip düşünmemi sağlamayacak sitcom izlemek en büyük eğlencem oluyor
0
Traveller
(22.12.15)
benim arada beslenmediğim günler bile oluyor gayet normal hissediyorum kendimi.
0
nedendir bilinmez
(22.12.15)
Hahaha, yaklaşık 15 gündür hergun makarna yiyorum, her yanım makarna oldu bu duyuruyu görünce gülesim geldi doğrusu. Soruna cevap olarak kötü hissediyorum, ulan hayat böyle geçer mi falan diyorum. Geçiyor ama, sağlık olsun.
0
omer haybo
(22.12.15)
metabolizmam mı hızlı çalıştığındandır yoksa bünye meselesi mi bilmiyorum. oldukça sağlıksız beslendiğim, dürüm üstüne dürüm yediğim günlerim oluyor. yetmiyor steakhouse'lar falan da yiyorum. neredeyse her öğünümde et var, üstelik en yağlı tarafından. hızlı yakmam gerekir ki kilolu bir adam değilim. dolayısıyla çok da kötü hissediyorum diyemem.

tabi bu herkeste aynı olacak diye bir kaide yok. spordan nefret eden bir adam olarak söylüyorum; hareketli bir şeyler yap. yak aldığını.
0
mermize
(22.12.15)
Ertesi gün 24 saat fasting ile sistemi boşaltıyorum. Üstüne de sağlam bir antrenman, tertemiz.
0
arnold schwarzeneger
(22.12.15)
Berbat hissediyorum, talcide&rennieye koşuyorum midem kaldırmıyor artık :(
0
ihan
(22.12.15)
(2)

yeni turkiye sinemasında muhalif populizm

galandar kostumu
selamlar, aslında istemeden de olsa yeterince acıklayıcı bi baslık attım gibi. malum son yıllarda cok güzel işler yapılıyor sinemada. en son ruzgarın hatıralarına gittim, sanatsal olarak cok basarılı. ancak altta yatan fikirler bana muhalif populizm gibi geliyor. daha dogrusu tek tek degerlendirirse
selamlar, aslında istemeden de olsa yeterince acıklayıcı bi baslık attım gibi. malum son yıllarda cok güzel işler yapılıyor sinemada. en son ruzgarın hatıralarına gittim, sanatsal olarak cok basarılı. ancak altta yatan fikirler bana muhalif populizm gibi geliyor. daha dogrusu tek tek degerlendirirsem bu yanlıs olur ama totalde sanatsal degeri olan işlerin konuları hep biyerlerde sıkısmıs gibi. beyaz turklere giydirme, tece'ye giydirme, azınlık hakları vs. bunlarda yanlıs hiçbişey gormuyorum, hepsi tarihimizde derin yaralar acmıs olgular ama bu yaklasım fazlasıyla lokalleştirme gibi geliyor bana. yani aslında bu sorunlar, iktidar mucadelesi, zalimin zulmu cok daha evrensel. tarihin her döneminde, dünyanın her yerinde, gücü eline alan ezmiş de ezmiş.
ama bakıyorum son dönem filmlerine, cok da begendigim cogunluk, sonbahar, tepenin ardı ve daha pek cogu. ama alttan alta olayların diyalektik gelişimden cok, acıyı sömürme goruyorum. siz ne dusunuyorsunuz?

ayrıca bi sorum daha var, alevi meselesi nedense bu muhalif populizm içinde kendine yer bulamadı. son donemde bu meseleye dokunan film hatırlıyor musunuz?
0
galandar kostumu
(21.12.15)
Populizm olduğundan ve Aleviler de Batı tarafından destek görmeyen azınlık olduğundan henüz dikkat çekmedi diye düşünüyorum. Ermeniler ve Kürtler elbette kendi çabaları sayesinde de kendilerini tanıtacak filmler yapıyorlar. Bir de duyduğum kadarıyla birçok Alevi HDP yerine CHP'yi destekledikleri için sanatçı kesim tarafından eleştiriliyor.
0
Traveller
(21.12.15)
Epey kafa yorduğum bir meselede böyle bir duyuruyla karşılaşınca hem şaşırdım hem de bir şeyler karalayayım dedim.

Öncelikle Özcan Alper, diyaklektik gelişim-acıyı sömürme ikiliğiyle izah ettiğin bağlamda filmleri hakkında epey fikir biriktirdiğim biri. Üstelik bahsettiğin tarzın bana göre en rafine örneğini de o teşkil ediyor. O yüzden iyi bir seçim böylesi bir tartışma için. İkinci örnek olarak Emin Alper'in de özellikle son filmi Abluka ile aynı başlık altında değerlendirilebileceğini düşünüyorum.

Hakim Muhalif Türkiye Sineması’nda, ki kendileri muhalif sinemanın iktidarıdır bir bakıma, tarihsel meselelerin yeri büyük. Herkes büyük sözler söylemenin, izleyicinin suratına bir şeyleri vurmanın peşinde. Üstelik ilginçtir, toplumsal gerçekçiliğe ‘didaktizm’ korkusuyla veba muamelesi yapanlar da, başöğretmen gibi yüzümüze bir şeyler vuranlar da aynı kişiler. Neyse, bu yönetmenler, bir sanatçıdan çok sosyolog/tarihçi bakışıyla yaklaşıyorlar meselelere. Çok özendikleri, üzerinden epey mastürbasyon yaptıkları 19. Yy, 20. Yy romanları ya da filmlerindeki derin karakterlerin zerresi yok filmlerinde. Karakterler, onların kafalarında oluşturdukları şablona oturan basit birer tip gibi. Ben karakter meselesinin işin turnusol kağıdı olduğunu düşünüyorum, çünkü en çok çuvalladıkları yer, filmi son derece subjektif bir sosyolojik/tarihsel şablon, senin bahsettiğin diyalektik gelişimden fersah fersah uzak bir ezbere dayalı olarak oluşturduklarını en net filmlerindeki tipi aşamayan yüzeysel karakterlerden anlayabiliyoruz.

Çok güzel bir söz vardı iyi romanla kötü roman arasına harikulade bir çizgi çeken: ‘İyi romanlar karakterleri hakkındadır, kötü romanlar ise yazarları hakkında.’

İşte bu Sonbahar, Gelecek Uzun Sürer, Tepenin Ardı, Abluka tarzı filmlerde karakter yok, zira onlar yönetmenleri hakkında.

Sonbahar’da Yusuf yönetmenin vicdan gıdıklama aparatından başka bir şey değil. O kuşaktan çok adam tanıdım, hiç biri Yusuf kadar sessiz, ne dediği, ne istediği belli olmayan, son demlerini bir fahişenin peşinden koşarak harcayacak, silik tipler değildi. En yılmışı, yenilmişi bile olumlu ya da olumsuz yaşadıklarından bir şeyler çıkarmış ve bunu insanlara aktarma derdinde olan dışa dönük insanlardı. Ama yönetmenimizin niyeti daha baştan kaçak güreşmek olunca yarattığı yapay Yusuf tipine de köyüne sığınıp izole olmak ve İnnaritu’dan beri moda olan, eleştirmenlerin, festivallerin ödül kriterlerinde başa oynayan marjinal birinin hayatına değmek, iki alakasız hayatın keşismesine malzeme olmaktan başka bir şans kalmıyor. Bu noktada Fatih Özgüven’in o muazzam, cesur ve maalesef benzerine bir daha rastlanılmamış eleştirisine link vermeden edemeyeceğim:

www.radikal.com.tr

Gelecek Uzun Sürer bence senin ‘acıyı sömürme’ olarak tariflediğin türün en rafine örneği. Mevzu kayıplar/Kürt Meselesi. Ama ne yönetmen ne de karakterleri mevzuyu zerre kadar anlamamış. Eleman Amerikan filmlerinden çıkmış aykırı, hınzır bir tip sanki. Diyarbakır’da 1 hafta kaldım, ona en ufak benzeyen bir Kürt genciyle karşılaşmadım. Kız zaten uzaydan gelmiş. Taksiciye şehre geliş sebebini upuzun ve tertemiz cümlelerle, kağıttan okur gibi söylediği sahne yapaylıkta zirve, bak hala aklımdan çıkmamış. Yönetmen de bazı sahnelerde duvarlarda beliren ‘Yeryüzünün Lanetlileri’, ya da elemana izlettiği Angelopoulos filmleriyle ne kadar entel olduğunun mastürbasyonunda.
Son olarak Abluka’ya değinicem, daha geçen ay izledim, tazeyken ve senin eksikliğinden sözettiğin Alevi meselesiyle de ilintili olduğundan yazayım onu da. Gazi, 1 Mayıs, Gülsuyu türü bir kurtarılmış bölgede geçen bir distopya bu. Tam bir osur osur ipe diz filmi. Amcam hapisten atık toplama işçisi kılığında MİT’e çalışma karşılığında salıverilir. Kardeşinin yaşadığı bu kurtarılmış, sürekli polis operasyonu yiyen mahalleye taşınır. Kardeşi ona bir ev ayarlar. Bariz değildir ama alt katta oturan ev sahibi çift belli ki alevidir. Nasıl oluyorsa bu amca alevilerde ya da yoksul-emekçi kesimde görülen ortalama misafirperverliğin (ki üstdüzeydir) bi 5 katına falan mazhar oluverir. Ev sahibi abla oturup ilk günden gündüz gözüyle adamın karşısında göğsü açık bluzuyla rakı içer. Bana burası inanılmaz geldi. Yani Alevileri bu yönetmen nasıl tanımış anlamak mümkün değil. Ortalama bir alevi kadınıyla yönetmenin kafasındaki alevi imgesi arasında ışık yılları var. Filmin geri kalanı tamamiyle Türkiye’nin batısındaki toplumsal muhalefetin geleceğini 70’lerde ya da 90’larda alevi yoğun kurtarılmış bölge vs. faşist TC ikilemine hapseden bir öngörüsüzlükle malul. Alevi mahallelerinde şu son 35 yılda yaşanan ‘diyalektik gelişim’den tamamiyle bihaber bir yönetmen var karşımızda. Belli ki 1960-80 arası Sol Kemalist+Alevi sosyolojinin sosyalist muhalefetteki özgül ağırlığının özgün şartlarını kavrayamamış. Artan otoriteryenizm, epeyce muhtemel faşizm, karşısında eskinin bir tekrarını bulacak diye düşünüyor. Geçen sene Mayıs’ta Bursa’dan gelişip 15 tane sanayi kentine yayılan metal direnişinden haberi yok. Bu direnişle, geleceğin toplumsal muhalefetinin taşıyıcısı olarak kurguladığı mahalleler arasındaki kopukluktan bi haber çünkü kendisi de kopuk zaten hem alttan alta kaynayan, şartları oluşan emek mücadelesinden ve hem de dönüşen, gecekonduların yerini apartmanlara bıraktığı, devrimci gençlerin yerini küçük burjuvalara ya da soluğu Avrupa’da alan mültecilere bıraktığı o eskinin ‘kurtarılmış mahalleleri’nden.

Gelelim asıl meseleye: bakış açısı, söylem, hedef kitle, izleyici sayısı skalası vs bakımından birbirinin aynı bu filmler neden/nasıl çekilir, ve neden bu kadar hakimdir muhalif sinemaya? Burada iki temel mekanizma var bu işleyişi mümkün kılan. Birincisi ve bence belirleyici olan daha ziyade Avrupa kaynaklı sinema fonları/festivaller. Onlar olmadan bu filmleri yapmak zaten pek mümkün değil. Filmlerin birincil hedef kitlesi de biz değiliz, onlar zaten. Parayı daha senaryo geliştirme aşamasında basmaya başlıyorlar ve bu post-prodüksiyona kadar devam ediyor. Hatta gösterimler, galalar, festivaller, ödüller derken yönetmenlerin, filmlerinin ve gelecekteki filmlerinin selameti için en çok önem verdikleri ortamlar bunlar. Özcan Alper’in Gelecek Uzun Sürer’i kurgularken ‘bu müzik Avrupalılar’ın hoşuna gider mi’ sorusunun peşinde klasik batı müziğinden parçaları deneyip durduğunu duymuştum olaya şahit olan birinden. Filmin Althusser’e gönderme yapan adı, Yeryüzünün Lanetliler’i, Kürt Meselesi’nin genel imgelemiyle (dar sokaklar, yanan ateşler, surlar, yakılan köylerden göçün eseri çarpık kentler) uzaktan yakından alakası olmayan kartpostal gibi görüntüler de hep bu amaca yönelik. İkinci mekanizma da yerli eleştirmen/jüriler/izleyici. Burada da herkesin kendi hesabı var. Eleştirmenler ve jüriler zaten bu adamların eşi dostu. Onların bu entel görünümlü sol/liberal tınılı filmlerine ödül vererek twitter devrimcisinin devrimci eylemi twit atmakla, retweet kasmakla ikamet etmesi gibi onlar da muhalif aydınlığın gereğini bu tip filmleri ne olursa olsun, her hal ve şartta, hiçbir özelliği olmayan filme bile en basitinden bir kurgu vs ödülü vererek desteklemekle yerine getirdiklerini sanıyorlar. ‘Özcan ölüm oruçlarını ele almış, ödül vermemezlik olmaz.’ Yaklaşım bu. Bir de şu var tabii, ‘elin Avrupalısı ödül vermiş ya da gala yapmış, bir bildikleri vardır.’ İzleyiciye gelirsek, bunların da kendince bir hesabı var. Bu hesap kelimesinin altını çizmek lazım. Kimse salak değil, herkesin bir hesabı var. Söz konusu olan karşılıklı bir alışveriş. Genelde söylem itibariyle sola meyilli ama eylemde bunu genel olarak tüketim/yaşam tarzı tercihleri üzerinden yüzeysel bir biçimde yaşayan, öğrenci, ortasınıf ağırlıklı izleyici de Sonbahar tarzı filmlere giderek vicdan azabını soğurtma fırsatını buluyor. Üstelik Özcan abileri, Sonbahar’ın gösteriminden sonra Ekşi yazarlarıyla bir kafede gerçekleştirilen zirvede de söylediği gibi ‘duygu sömürüsü demesinler diye’ bir çok şeyi göstermekten kaçınıyor. Dozu iyi ayarlıyor yani. Biraz vicdan, biraz üzüntü, biraz ‘o güzel insanlar atlarına binip gittiler’ nostaljizmi. Sonradan kaldığın yerden devam edebilirsin.

Netice ne peki: Netice statükonun, verili durumun sinema üzerinden yeniden üretilmesi. Sanat yeninin peşindedir, üzerine gidilmeyeni eşeleyendir ama bu arkadaşların derdi sanat da değil zaten. Yalnızca sanat piyasasında söz sahibi olmak, mış gibi görünmek, büyük laflar edip büyük alkışlar almak.

Son olarak: Rüzgarın Hatıraları’na gitmedim, gitmeyi de düşünmüyorum. Ama yönetmen, bir ropörtajından okuduğum kadarıyla öyle esastan bir tercihte bulunmuş ki sağolsun hem izlemeden nasıl bir şeyle karşılaşacağım hakkında fikir vermeyi hem de en ağır eleştiriyi haketmeyi başardı. Filmin başkarakterini oluştururken Aram Pehlivanyan’dan esinlenmiş. Bu başlı başına bir fecaat. Zira o yıllarda memleketi terk etmek durumunda kalan bir dolu Ermeni entelektüel arasında karakter olarak en olumsuz isimdir Aram Pehlivanyan. 40’lardaki TKP tevkifatında iyi bir sınav veremediği, sonrasındaki Lübnan yıllarında ve daha da önemlisi harici büro TKP’nin merkez komitesine Zeki Baştımar ve İsmail Bilen eliyle paraşütle indirildikten sonra yediği haltlar, bu üçlü sacayağının diğer komünistlere çektirdikleri falan hepsi ibretliktir. Dileyen Vedat Türkali, Vartan İhmalyan, Hayk Açıkgöz, Gün Benderli gibi komünistlerin anılarından ne adi bir tip olduğunu okuyabilir. Bilen ve Baştımar’la birlik olarak oluşturdukları sacayağının astığı astık kestiği kestik tutumunu, diğer komünistlere çektirdiklerinin birer vesikasıdır Doğu Berlin kapısından kan işerken kovulan Kıvılcımlı’nın ‘Kim Suçlamış’ adlı son mektubu yahut hasta hasta batı Berlin’e kovulan Mustafa Fahri Oktaylar’ın başına gelenler. Nazım’ın Hacıoğlu İsmail şiiri de bu memurcukların ihbarıyla Sibirya’ya sürülen bir Türk komünistin dramını ele alan bir başka vesikadır. TR’de şiirler yazan Pehlivanyan’ın yurtdışına çıktıktan sonra kaleminin tükendiğinden, şiir yazamaz olduğundan dem vuruyor Alper. Bunu da sürgünlükle açıklıyor. Bence SSCB bürokrasisinin bir memuruna dönüşümü daha belirleyici bir rol oynamıştır şiir yazamamasında. Jak İhmalyan gibi karakterini koruyabilenler, aparatlaşmayanlar resim yapmaya devam edebilmişse olayın sebebini burada aramak lazım.

Kısacası Ermeni meselesinde izleyiciyi yüzleşmeye çağıran bu filmde bile gitmiş en uğursuz kişiyi bulmuş İhmalyanlar, Hayk Açıkgöz’ler dururken. 50 sene sonra birinin 2000’lerdeki Ermeni meselesinin Hrant dururken Etyen Mahçupyan üzerinden anlatması gibi bir şey.

Yazacak çok şey var da bu kadarı yeter. Çoktandır kafamda uçuşan düşünceleri oturup yazmama vesile olduğun için teşekkürler.

Hissettiklerinde yalnız değilsin, muhalif sinemaya hakim olan bu ‘osur osur ipe diz, Avrupalı bassın ödülü/desteği’ sinemasının hak ettiği eleştiriyi geç de olsa alacağını ve daha da önemlisi yerini adam gibi muhalif bir sinemaya bırakacağını umuyorum.
0
dogumdansancili
(21.12.15)
(20)

Yılbaşı kutlamanın bizdeki mantığı nedir?

seindfeld
Hayatım boyu çözemedim. Çocukluğumdan beridir TV de yılbaşı önceleri süper filmler olurdu, noel ağaçları, hediyeler, ak sakallı noel baba içimden derdim ki "bizde niye olmuyor ki bunlar ne güzel mutlu insanlar filmlerde kutluyorlar ailecek herkes hediye veriliyor".Biraz daha büyüyünce anladım tabi b
Hayatım boyu çözemedim. Çocukluğumdan beridir TV de yılbaşı önceleri süper filmler olurdu, noel ağaçları, hediyeler, ak sakallı noel baba içimden derdim ki "bizde niye olmuyor ki bunlar ne güzel mutlu insanlar filmlerde kutluyorlar ailecek herkes hediye veriliyor".

Biraz daha büyüyünce anladım tabi bizim adetlerimizle alakasız olduğunu ve saçma geldi hediyeleşmek, o geceye özel eğlenmek falan..

Şimdi yobazlar demesin "ulan örümcek kafalı çağa ayak uydur bilmemne" diye. Ben gayet alkol de alan, her türlü ortamda da bulunmuş olan 2007 lerde tomorrowland de boy göstermiş bir şahsiyetim.

Zamanı gelince amerikaya bok atan bizler neden onların bu adetine bu kadar bağlıyız? 20 sene önce böyle bir furya bu kadar gelişmemişken şimdi bunun sebebi nedir sizce?
0
seindfeld
(21.12.15)
sen noel ile yılbaşı gecelerini birbirleriyle karıştırıyorsun sanırsam.

noel, İsa Peygamber'in doğumunu kutlamak için. yılbaşı ise yeni bir yıla girildiğini kutlamak için. müslüman, hristiyan, Türk, Amerikan hepimiz yeni bir yıla girdiğimiz için global olarak kutlanması bence çok normal. ayrıca Noel de kutlanıyor hristiyan Türkler tarafından.
0
loveinaflipbook
(21.12.15)
Bizim adetlerimiz derken siz kimsiniz? Hediye vermezsin olur biter. Adı üstünde adet. Demek ki adamlar kendini sizden hissetmiyor. Hediye verince de üstün insan olunmaz ama herkes sizin adetinize göre (Türk, Sünni, Vahabi, vs...) yaşamak zorunda değil.
0
Traveller
(21.12.15)
"bizde niye olmuyor ki bunlar ne güzel mutlu insanlar filmlerde kutluyorlar ailecek herkes hediye veriliyor"
Sebebi bu işte. Adamlar eğlenceli bir tatil icat etmiş. Hem yılbaşı dünyanın her yerinde yıl değişimidir. Noel değil yılbaşı kutluyoruz sonuçta.

Şu "Bizim adetlerimiz" diyerek hepimizi aynı kefeye koymaktan vazgeçmedik. Bizim bayramlar on binlerce hayvanı canlı canlı boğazlayıp katletmek üzerine. Kanlarını alnımıza falan sürüyoruz. Ork'lar filmde bunu yapsa nasıl barbar bir ırk deriz.

Amerikanın fethi üzerine kurulu şükran günü'nü alıp hindi kesmiyoruz sonuçta. Bizimle alakası yok o bayramın. Yılbaşının bizimle alakası var. Bizim de yılımız değişiyor. Biz de istersek kutlarız. Sen kutlamıyorsan bize karışma yeter. "Benim adetlerim"de eğlenmek istediğim zaman eğlenmek var.
0
harzem
(21.12.15)
Olay eğlenmek panpa.
0
i ve been mistreated
(21.12.15)
@seindfeld ++

bir çok şeyle beraber takvim de değişince bunun da kutlanmaması düşünülmezdi. reklamlardı, tv programlarıydı, gazeteler vs. de destek verince
-bizim geleneklerden,
diye düşünmek zor olmadı.
0
1adam
(21.12.15)
doğum günü kutlamakla aynıdır.. hatta bir şeyi kutlamakla aynıdır. zira islam'da kişisel olaylar için kutlamalar var mıdır bilemiyorum.
0
burya
(21.12.15)
Hayatı boyunca çözememiş, belli akepe'ye oy vermesinden çözememiş olması.
0
cenkertem.afc
(21.12.15)
@burya
mevlid kandili peygamber efendimiz sallallahu aleyhi ve sellemin doğumu nedeniyle kutlanır.
0
1adam
(21.12.15)
Biz derken "Türkiye" de yaşayan %99 u müslüman olan insanları kastediyorum. Müslüman olmayanlara zaten sözüm yok. Adamlar gitsin birbirlerini s.kn böyle adetleri olsun umrumda olmaz.

Çok iyi biliyoruz ki noelin devamı olarak yılbaşı kutlanır. Kelime oyunları yapmayalım bu konuda lütfen.

@harzem kurban kesme ibadetini "katletmek" olarak görüyorsan zaten sen müslüman değilsin kuran da yazan bir ayete böyle diyerek. Saygım var müslüman olmayabilirsin ama yorumunu bu şekilde yapsan daha bir şukela olurdu.

Ben doğum günü de kutlamam ama giderim sonuçta bireysel bir olay.

Burada herkes noktayı kaçırıyor. Hep eleştiriler "kelimelerin yanlış anlaşılması saptırılması" üzerine gidiyor.

Sizin cevap vereceğiniz soru neden 20 yıl önce böyle kutlamalar yapılmıyorken şimdi hervyerde yaygarası yapılıyor?
0
🌸seindfeld
(21.12.15)
çektiğim bir kredi vardı, onu ödemeyi bitirmiştim. yemekle kutladım. benim de hiç adetim değildir kredi bitimlerinde kutlama yapmak. amaç hayatın belli anlarını belirgin kılmak zaten bence, o anın daha bir farkına varmayı sağlıyor kutlamalar.

mesela sen sünnet olduğun zamanın yıldönümlerinde kutlamazsın ama doğumgününde kutlama yaparsın belki, hiç yapmasan bile senin hayatını direkt etkileyecek şeylerde bir keyiflendiğin, "ulan 3-5 lira daha fazla vereyim de şöyle yapayım bee" dediğin olmuştur belki. bunlar da kutlama. çok kutsallaştırmamak ve kafada abartmamak lazım diye düşünüyorum.
0
loveinaflipbook
(21.12.15)
islamda birşeyi kutlamak yasak değil, doğumgünü de dahil. kutlamanın islama aykırı şekilde yapılması yasak. içki içmek yasak, zina yapmak yasak. ayrıca gayrimüslime benzemek yasak, onların adetlerini taklit etmek yasak.
yılbaşını kutla, otur bir senenin muhasebesini yap mesela, o sene içinde kaçırdığın namazlarını kaza et. yeni yıla seni sağlıkla kavuşturduğu için Allah'a şükret, şükür namazı kıl. Bu da kutlama, bu şekilde kutlayana da gavur adeti demez kimse.
0
animalman
(21.12.15)
valla bizde maksat müslümanlara "huooop biz burdayız. kapitalizmle uyumluyuz. çok da güçlüyüz. BURASI MÜSLÜMAN Bİ ÜLKE değil"i göstermek.

tamamen kafirlik olsun zındıklık olsun diye.

cidden.
0
fatihkkk
(21.12.15)
"Çok iyi biliyoruz ki noelin devamı olarak yılbaşı kutlanır."

pek bir şey bilmediğini kanıtladın kardeş. hemen her kültürde yeni yıl kutlanır, yeni bir başlangıçtır yeni umutlardır.
iran islam cumhuriyeti, kaç bin yıllık nevruzlarını kutluyorlar rejim bile pes etti öyle düşün. miladi takvim kullanılan ülkede yılbaşı kutlanmasından daha doğal bir şey olamaz.
0
utanan ayi
(21.12.15)
Eski Türkler de yılbaşını kutlardı. Senin istediğin Araplaşmak, doğru olanı yapmak değil. Bir olay doğru mu yanlış mı diye bakmıyorsun. Araplar da yapıyor mu diye bakıyorsun.
0
Traveller
(21.12.15)
bu tür günlerin/adetlerin tutma nedeni "eğlenceli olması". Türkiye'de Halloween de kutlanıyor mesela, neden çünkü kıyafet alkol vb. ortam farklı.

İslam gelenekleri/bayramları dünyaya yayılabilecek şeyler değil bu yüzden, Ramazan'ı "şeker bayramı" diye pazarlasak belki... Nevruz da eh, ateşten atlama gibi şeyler belki ama yine hiçbiri bir yeniyıl ve halloween olamıyor. Ben "eğlence" diyorum. Hiçbir zararı yok, hediyeleşmeler eğlenceler de gayet pozitif.

bu kadar yaygınlaşmasının sebebi de medyanın, internetin, filmlerin dizilerin çok daha fazla yayılması.
0
rodriguez2
(21.12.15)
o ak sakallı noel baba karakteri bu topraklarda doğmuşken, gelmişsin "bizimle ne alakası var" diyorsun. bir insan kendi kültürüne bu kadar mı yabancılaşır arkadaş, akıl alır gibi değil. ona bakarsan, ben de yıllardır arap asimilasyonunu öz türk kültürü olarak kakalamanın manasını çözemedim.

ha türkiye'de halloween kutlaması demiş biri mesela, işte ona karşı çıkılabilir. uzaktan yakından alakamız yok, tamamen özentilik.
0
soso
(21.12.15)
@soso o ak sakallı antalyada doğmuş...yanında geyiklerle karlar içinde ve kırmızı şapkalarla kalın montla resmediliyor? antalya da böyle giyinen dede görsen "deli dede" dersin aziz demezsin :)
0
🌸seindfeld
(21.12.15)
Adet madet hikaye, kullandığın takvime göre yeni yıla giriyorsun işte, kutlamak için sebep arıyoruz zaten. İnsanlar böyle özel günlerde imkanları dahilinde eğleniyorlar. Kimisi evde tombala oynayıp kola içiyor, kimisi özel bir şeyler planlıyor. Gün için özel bir eğlence yok yani. Genelde böyle günlerde eğlenceye karşı olanlar da eğlenmeyi bilmeyen veya eğlenemeyen insanlar oluyor.
0
Abdurrahman
(21.12.15)
20 sene önce de yılbaşı kutlanıyordu, 30 sene önce de, 50 sene önce de. yılbaşı, yılbaşıdır. noel, noeldir ve yılbaşı değildir. önce kavramları bi birbirinden ayıralım. hiçbir peygamberin doğum gününü kutlamakla ilgilenmiyorum ama yeni yıla güzel dileklerle, umutla ve mutlu şekilde girmeyi önemsiyorum. bu da ne seni bağlar ne bir başkasını.

adetmiş, kültürmüş, mesele bunlar değil. bunu ayırt edemeyen insanların olması üzücü. çağa ayak uydur diyeni yobaz ilan etmek de pek hoşmuş, eklemeden geçemeyeceğim.
0
devilred
(21.12.15)
o gördüğün mutlu filmler yılbaşını değil noel i kutluyorlar. yılbaşını ise dünyanın çoğu kutluyor yeni yıla girdiğimiz için. eski yılı uğurluyoruz bir nevi işte. eğlenmek için mal satmak için bir bahane. e insanın eğlenmeye ihtiyacı var. neden kutlamayalım ki.

bu adet amerikalıların değil yani.
0
zimbirik
(21.12.15)
(8)

doktorlar nasıl ameliyat yapabiliyor?

nothing in my way
lan bir burun ameliyatı izliyeyim dedim youtube'dan elim ayağım titredi, fena oldum, tansiyonum düştü sanki. doktorlar bu işi nasıl yapabiliyor böyle ya? bu kadar kan görmek, kesip biçmek falan?
lan bir burun ameliyatı izliyeyim dedim youtube'dan elim ayağım titredi, fena oldum, tansiyonum düştü sanki. doktorlar bu işi nasıl yapabiliyor böyle ya? bu kadar kan görmek, kesip biçmek falan?
0
nothing in my way
(21.12.15)
Uçaklar nasıl uçuyor...

Pilotlar yüksekten korkmuyor mu...

İyi bir amaç için yapıyorsun sonuçta. Ebeler de var, askerler de var, hemşireler de var, hepsi kan görüyor ya da kesip biçiyor.
0
Traveller
(21.12.15)
kasaplar hayvanın derisini nasıl yüzüyor acaba. canlı canlı derisi yüzülen hayvanlar var. bunu yapan yaratıklar varken iyi bi amaç için çalışan doktorların yapması garip değil bence.
0
ergenpezeveng
(21.12.15)
0
eksi sozluk e bir daha geldim
(21.12.15)
kasaplarin yaptigi daha zor bir is. her gun onlarca canliyi olduruyorlar. bunu bile kaniksayabildikten sonra doktorluk ne ki...
0
bohr atom modeli
(21.12.15)
m.uludagsozluk.com

cerrahi branş secme, şiddet eğiliminin meşru bir yonelimi diye duydum geçen. magazin bir yana okurken zaten o ortam da görülüyor ve kafada yapabilirim yapamam oluşuyor. kan, et, kemik kendi kuralları olan birer materyal gibi geliyor. bir de ameliyathaneler bu dünyadan değil gibi, ben güzel buluyorum
0
fallopian
(21.12.15)
aslında yabancılaşma sosyo ekonomik bir durum. Doktorların asıl olayı duyarsızlaşma.

Yabancılaşma deyince herhangi bir şeyin bilgisine veya kültürüne sahip olmamak gibi bir durum varken duyarsızlaşmada bir çoklarının tepki göstermeden duramadığı bir duruma veya olaya tepkisiz kalabilme, aldırmama durumu var.
0
idexo
(21.12.15)
herşeyi geçtim dostum, adli tıp uzmanları otopsi yaparken ne hissediyorlar her gün hem de.

onlarca kez otopsiye girmiş bir insan olarak söylüyorum bunu. alışıyorsun. çok sıradan geliyor sana o an olaylar. herkes işini yapıyor ve dağılıyor herkes evlerine sonra.

hatta bak nbc'nin bir zamanlar anadoluda filminde çok iyi bir şekilde örneklenmiştir bu.
mesela filmde ceset aranırken mübaşir ve şoförün kavunlar için kavga etmesi,
komiserin kızına rapor alma derdinde olması falan.

herkes kendi işini yapıyor ve herkes kendi derdinde aslında.
0
jesues
(21.12.15)
bu dediğin şeyleri düşünmeden, hissetmeden. bunları yapabilenler yapıyor zaten. mesela amputasyon ameliyatları genellikle damar tıkanıklığının bir sonucu olarak yapılıyor ve ameliyatta damarlar tıkalı olduğu için doğru düzgün kan bile akmıyor. hatta akarsa seviniyoruz öyle düşün. kalan dokular beslenebilecek diye. veya aspire ediliyor kan, göl gibi kanın içinde çalışmıyorsun yani. cayır cayır koter kullanılan ameliyatlarda koku biraz rahatsız ediyor belki. ama hiçbir şey bi normal doğum değil. 45 dakika gaita kokusuna 15 cm den maruz kalıp, 3 gün burnumdaki o kokunun geçmediği olmuştu. manevi kısmı çok tatmin edici. kalanları gözün pek görmüyor.
0
shotgunwoman
(21.12.15)
(16)

içlik giyen erkeklere neden gülünür?

kupigometa
içlik giymek, kazak giymek kadar normal bir şey.#icligimedokunma#icligimdenelinicek
içlik giymek, kazak giymek kadar normal bir şey.

#icligimedokunma
#icligimdenelinicek
0
kupigometa
(21.12.15)
gulenin gulucuk kadar akli yoktur.
0
jedilance
(21.12.15)
Beyinleri olmadıklarından moda diye bir şeyin peşinde sürüklenip gidiyorlar...
0
Traveller
(21.12.15)
akıllara kemal sunal ve beyaz içliği geldiği için olsa gerek. buz gibi havada kendileri de giyiyor muhtemelen. şahsen ben bakıyorum ne alsam diye.
0
nawar
(21.12.15)
farklı renklerde 4-5 tane bende de var :Ç

bu şimdi biraz da toplumsal bir olay. mesela birisi "ıyyyyy atlet mi giyiyosunuz ıyyyyy" diye 10 sayfa entry girmişti.
başka bir manyak çıkar, "pembe renk pantolonu sadece eşcinseller giyer" der.

ben toplumun dışında yaşadığım için bu tür sorunlarım yok.
0
hayirsiz
(21.12.15)
Sebebi basit. Erkek gucludur guclu adam usumemek icin icine bi sey giymeye ihtiyac duymaz gibi neanderthal dusunce tarzi.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(21.12.15)
valla gulen adam askere gitmemistir. bu kadar soyleyeyim.

aralarinda yeterince erkek varsa kisin 10 saat -10 santigrat derecede disarida icliksiz dursun.
0
bohr atom modeli
(21.12.15)
soğuk, erkeklik dinlemez.
buna gülenler, soğuğu tam anlamıyla yaşamamıştır.
karasal iklimin kışın getirdiklerini tatmaları gerek.
0
1adam
(21.12.15)
içlik nedir?

beyaz gömleğin altındaki keko atlet gibiyse kötü. onun dışında dert edilecek bir şey değil.
0
[silinmiş]
(21.12.15)
İlgili duyuru için;
www.eksiduyuru.com

Yeri gelmişken. Dün bir konserdeydim üşürken "ulan kesin içlik alıcam artık" diye geçiriyordum kafamdan ki, sağda solda mini şortlu kızlar belirdi. Nasıl ya nasıl.
0
six packsiz
(21.12.15)
valla ben giyiyorum senelerdir, kimse gülmedi. neden gülüyorlar ki? erkek diye soğuk işlemiyor mu sanıyorlar? saçmaymış, içliğe gülenle çok senli benli olmamak gerek bence.
0
mesene
(21.12.15)
bohr atom modeli +1

sivilde isterse giymesin erkeklik yapıp da gelsin askerde giymesinde görelim
0
horizon
(21.12.15)
o gülen bişey kafalı ankrada -17 de içliksiz nöbet tutsun da öyle konuşsun. isteyen istediğini giyer kimsenin giydiğine kimse gülemez.
0
tukenmez adam
(21.12.15)
dedeminki gibiyse ben de gülerim.
motor, outdoor sitelerinden alındıysa, kimse gülmez.
özellikle de o ded içliğinin bisiklet yakası gömlek altından görünüyor ve topaklamışsa, vay haline.
0
janderzel zartanyan
(21.12.15)
Ben kisin en sert zamaninda bile giymem, outdoor aktivite disinda iclik giymisligim yoktur, hic de sevmem ama iclik giymeye gulmek de gulunc bir seymis.
0
stavro
(21.12.15)
Bkm mutfak hiyarli baba tiplemesi aklıma geliyor biraz gülüyorum ama ihtiyaç, yapacak birşey yok :)
0
ihan
(21.12.15)
askerde koyun kokanından dağıttılar, birkaç gün giydik. uygun koşullar oluştuktan sonra da kendimiz kokmayanı alıp giydik. giymeyen hayatta kalamaz zaten.
0
goodz
(21.12.15)
(23)

Dilek Doğan'ın ölmesine verilen tepkiler?

seindfeld
O kadar sivil insanın öldürüldüğü şu zamanda sesi çıkmayan insanların neden bir PKK şüphelisi aranıldığı ve nasıl öldüğü netleşmediği halde bu "devletin mk", "polislerin mk" çığırtkanlığı nerden geliyor çok merak ediyorum.Amerikada polis yolda kendisinin üzerine yolda yürüyen adama 7 el ateş edip öl
O kadar sivil insanın öldürüldüğü şu zamanda sesi çıkmayan insanların neden bir PKK şüphelisi aranıldığı ve nasıl öldüğü netleşmediği halde bu "devletin mk", "polislerin mk" çığırtkanlığı nerden geliyor çok merak ediyorum.

Amerikada polis yolda kendisinin üzerine yolda yürüyen adama 7 el ateş edip öldürüyor. Basın bu kadar karalamıyor ki, burada terör şüphelileri olarak yapılan bu operasyonda bu görüntüler bu kadar abartılıyor.

Ben demiyorum ki öldürsünler her baskın yapılan yerdeki insanları ama ben yönetsem bu operasyonu derim ki "herkes evden dışarı çıksın biz arama yapana kadar beklesin dışarda" en azından arama yapanlar ellerinde kamerayla düzgün bir şekilde arama yapar ve oturanlarla sözel ve fiziksel temasta bulunma şansı da kalmazdı.

Edit: Kimse bana PKK yı APO yu ve gereksiz yere adam öldüren insanları (ki burda polis de öldürdüyse) savunmasız. Hepsinin MK savunanın da bu insanlarında
0
seindfeld
(21.12.15)
Bugun ona yarin sana panpa. Yarin obur gun bi yanlis anlasilma hata sonucu sen de supheli olsan hatta gercekten saglam kanitlarla bile supheli olsan bu devlete seni vurma yetkisi vermiyor vermemesi lazim. Bak panpali falan konustum ki anlayabilesin diye e mi.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(21.12.15)
amerika'da ne olduğu bizi ilgilendirmez. türk polisinin ne olduğu belli ezelden beri.

insanları da öyle "dışarı çıkın, arama yapıcaz" falan deyip çıkaramazsın evden. orası onların evi.

pkk şüphelisi olması hiçbir şeyi değiştirmez. tc vatandaşı tc vatandaşıdır. seninle yüzde yüz aynı haklara sahiptir, abdullah öcalan bile.

EDİT: kimse pkk ya da abdullah öcalan'ı savunmuyor. yasal olarak hepimizin eşit haklara sahip olduğunu hatırlatıyorum, yani Apo BİLE vatandaş olarak aynı muameleyi görür, Dilek Doğan da, Ogün Samast da. aaa pardon, Ogün'ün eline bayrak verip hatıra pozu veren polisler vardı değil mi? Neyse.
0
nathanieltroy
(21.12.15)
EDİT: Bu ve benzeri arkadaşların bir yıl içindeki ekşi duruyu başlıkları: Bakaya kaldım, ne yapabilirim? Yüksek lisansa başlayabilir miyim?


Turklerdeki ulkede meydana gelen her kotu durumu Avrupa'da ya da Amerika'da da var diyerek rahatlama sorunu!
Terorizm oluyor, Fransa'da da oldu sorun yok diyoruz. "Polis sucsuz birini olduruyor, Amerika'da da var diyoruz isin icinden siyriliyoruz." Yolsuzluk oluyor, o her yerde var diyoruz politikacilari aklamaya calisiyoruz. Escinseller rahat yasam elde edemiyor diyoruz, Polonya'da da sorun yasiyorlar diyoruz. Musluman olmayan azinliklar eziliyor diyoruz, Avrupa'da da Muslumanlar eziliyor diye bahane buluyoruz. Eger ayrintili incelersek evet Avrupa'da her ulkenin sorunlari var buna karsin Turkiye'den 5 kat daha iyi farkli ozellikleri de vardir ama o iyi ozellikleri hic gormek istemiyoruz. Ulkede kotu giden ne varsa kimseyle kiyaslamadan bunlari duzeltmeye calismak ve en iyisini yapmaya calissak olmaz mi? Avrupa'da Muslumanlari ezen politikacilar varsa bizim de Musluman olmayanlari dislamamiz gerekmez, Italya'da yolsuzluk ve rusvet yayginsa biz durust olabiliriz, Polonya escinselleri disliyorsa biz kimin kiminle sevistigine kimsenin ozel yasamina karismayabiliriz...

Sen Amerika'da hükümetin devletin eleştirilmediğini nereden de çıkardın!
0
Traveller
(21.12.15)
pardon da amerika ucuncu dunya ulkesi gibi bir yer. bence karsilastiracaksaniz avrupa'daki ulkelere bakin, niye amerika?
0
bir varmis bir yokmus
(21.12.15)
o benimle aynı haklara sahip olan pkk iki gün sonra seni ya da bi yakınını vursa aynı şeyleri diyebilecek misin bakalım?
ulan şüpheliyi vursalar suç, eylem yapmadığı sürece bişey yapamayız dese daha büyük suç. muhalefetin ak dediğine bok demeyi meslek edinmişsiniz.
0
animalman
(21.12.15)
abd'de kıyamet kopuyor yalnız polis kalkıp da savunmasız birisini öldürdüğünde. öyle bir yazmışsın ki sanki dakika başı polis birisini avlıyor da millet sesini çıkarmıyor oralarda :) ayrıca bu bakış açısına göre hareket edersek; zamanında oklahoma'da tüm tulsa yakılarak içerisindeki yüzlerce zenci öldürüldü, binlercesi evsiz bırakıldı. e kimseden de çıt çıkmamıştı. biz neden kalkıp da ülkemizdeki katliamları bu kadar abartıyoruz, değil mi? ya da "abd'de bile zamanında olmuş bunlar, bizde de olması çok doğal" demeli miyiz?
0
soso
(21.12.15)
Size kalsa her Kürt'ü her Ermeni'yi her Yunan'ı her Rus'u her Alevi'yi her inançsızı her Şii'yi her Hristiyan'ı her eşcinseli öldüreceğiniz için suçsuz birinin ölmesi size normal geliyor çünkü ölen kişi Alevi, çünkü ölen kişi Kürt çünkü ölen kişi solcu... Öyleyse size göre sorun yok!

İki tane nöron yok, bouğğğ ama onlar da.... böğğ... benim de Kürt arkadaşlarım var... derken öküz olduğunuzun farkında değilsiniz.
0
Traveller
(21.12.15)
sıkıntı evini aramaya gittiğin yerde durumu kontrol altına alamayıp, beceriksizce birinin ölümüne sebep olman ya da daha kötüsü öldürmen. bu durumda kişinin hangi terör örgütüne üye olduğunun önemi yok. o eve operasyon düzenlemiş olsan öldüğünde bu tepki olmazdı. meselaüstüne gelen birine ateş etse yine bu tepki olmazdı. sorun arama için gittiğin ve sözde kontrolün altında olan bir yerde silahsız birini öldürmen.

bu arada abd'de sokakta yürüyen adam öldürülüyor bu kadar karalamıyor ne demek? millet sokaklara dökülüyor. ortalığı yakıp yıkıyorlar. basından düşmüyor ve herkes bu olayın takibini yapıyor. bunu çabuk unuttun sanırım: t24.com.tr
0
nawar
(21.12.15)
@nawar hiçbir şeyden haberi yok boşver iki tane havuz medyası kanalı izliyordur bir de o kanalların internet sitesine bakıyordur kendini entelektüel sanıyordur.

Bir de Amerika'da basın bu kadar karalamıyor diyor acaba İngilizce seviyesi nedir?

Kürt people are always go go go...
0
Traveller
(21.12.15)
Ekşi'ye pek takılmamak lazım.

Sözlüğün türkiye'yi ve halkı anlama oranı, örnek komik gelecek ama, her hadisede "bim star wars olayı" gibi.
İlk 30 sayfa: gelmeden ayırt ettim, muhteşem kuyruklar oluşacak, şimdiden sipariş verin, hiç bir yerde kalmayacak, tüm bim'leri gezeceğim, tükenmeden kapışın..
Hani bir insan aklında hiç bir şey olmadan şu yazıları okusa, aman allahım der ne büyük bir olaya şahitlik ediyorum. Tam anlamıyla bir izdiham yaşanacak olmalı..

Sonra son 30 sayafaya bakıyoruz: kolayca bulabildim, ilk gittiğim bim'de alabildiğim, her üründen stoklayabildiğim, sıraya bile girmediğim.. vs..
Millet makarna alıyor, ekmek alıyor, ama tüm ülkeyi star wars peşinde sanıyor bunlar. Tanımak, anlamak o kadar.

Seçimlerde de böyle idi. Bir insan yalnızca sözlükteki entry'leri okuyup kafasından bir tahminde bulunsa der ki: "bu ülkede hdp %90 oy ile iktidar olmalı"
Sonra sonuçlar geliyor. Tıpkı star wars ürünleri gibi, şimdi şaşkınlık evresi başlıyor. "allah allah."
e tabii, "allah allah" çünkü öngöremedin, iyi tanıyamadın.

sözlükteki "devletin mk" , "polislerin mk" yazıları, tüm bu abartılı ifadeler, heyecanlı genç insanların karalamalarından ibaret. her olayda toplumu, halkı ve olayları yorumlamaları sonucunda, bim-star wars olayındaki gibi bir sürpriz ile karşılaşıyorlar.

yorumların çok çok azı ciddiye alınabilir. hepsini okuyup, ordan genel bir kanıya varmak çok yanıltıcı.
0
güneyli çocuk
(21.12.15)
Bir de yukarıdaki gibiler var. Kürt'ü mü savundun kesin PKK'lısın, kadına şiddete karşı mı çıktın kesin kadınsın, Türk'ü mü savundun kesin faşistsin... Ben suçsuz insanın yanındayım!
0
Traveller
(21.12.15)
Ulan işinize gelince "bizi amerikalıyla karıştırma" denir. Ama işinize gelince de "aa yılbaşı hadi hediyeleşelim" türkiye de o kadar insan varken savaşa sürüklenirken bu "saçma sapan" adeti kimden aldınız da yapıyorsunuz ?

Türkiye de yaşayıp kendini her olayda koruyan polisleri "genelleyerek" p.çler oç ler diye küfreden insanın ben mk afedersiniz
0
🌸seindfeld
(21.12.15)
Neden insanları ekşi duyuruda birbirine hediye verenler ve suçsuz insanları savunanlar diye ayırıyorsun? Aşırı süper saçma değil mi? Gerçi akıl olsa vicdan olsa suçsuz insanların sen de yanında olursun insanları Kürt Alevi solcu... diye ayırmazsın.
0
Traveller
(21.12.15)
-- O kadar sivil insanın öldürüldüğü şu zamanda sesi çıkmayan insanlar
-- Kim o insanlar ya? O insanlar akepeliler. Gezi olaylarından beri isyan ettirmeyi gerektirecek onlarca insan öldürüldü. Sokağa çıkmayan kör, dilsiz kalan akepeliler ve birtakım mehepe liler hariç kim söyler misin? Sesi çıkmayan insanlar mış... Yok öyle bir insan topluluğu muhalif tarafta.

-- bir PKK şüphelisi aranıldığı ve nasıl öldüğü netleşmediği halde
-- PKK ve KCK şüphelilerinin nasıl yargılandıklarını, nasıl beraat ettirildiklerini, nasıl ağırlandığını biz çok iyi biliyoruz. BU ÜLKEDE SARİN GAZI TEDARİK EDEN IŞİD MENSUPLARI dışarıda kollarını sallayarak gezerken, kollarına kelepçe vurulmadan ifadeye çağrılırken SEN BİR İNSANIN EVİNDE SAVUNMASIZ HALDE AİLESİNİN GÖZÜ ÖNÜNDE KAFASINA SIKIYORSAN burada KATİL BELLİDİR. Nasıl öldüğü netleşmemiş diyor gel de çıldırma.

--Amerikada polis yolda kendisinin üzerine yolda yürüyen adama 7 el ateş edip öldürüyor. Basın bu kadar karalamıyor ki, burada terör şüphelileri olarak yapılan bu operasyonda bu görüntüler bu kadar abartılıyor.
-- Kim diyor yahu basın karalamıyor? Basın yerden yere vuruyor. Police Brutality adıyla aratırsan haberlerde binlerce karalama görürsün. "NİYE BU KADAR ABARTILIYOR". Ya ne olacaktı? Ya ne olacaktı güzel kardeşim YA NASİP diyip yerimizde mi oturacaktık ?????

--"herkes evden dışarı çıksın biz arama yapana kadar beklesin dışarda
-- Yahu saçma sapan yorumlar yapmayın KADIN KAPISININ ÖNÜNDE ARAMA YAPILIRKEN VURULUYOR BU NE DEMEK? VURMAK İÇİN GELDİLER DEMEK O KADAR BASİT.
0
cenkertem.afc
(21.12.15)
"Türkiye de yaşayıp kendini her olayda koruyan polisleri" yav hee hee. gören de 6 yaşında çocuğuz da bize "polis amcalar" anlatılıyor sanacak. polisi tanımasak yiyeceğiz. her olayda öyle mi? ülkede "imdat polis" diye uygulama başlamış. polis şiddeti ve görevi kötüye kullanma yüzünden. adam hala gelmiş "polis sizin dostunuzdur" hikayesi anlatıyor.

toplasan tüm teşkilatta işini düzgün yapan yarıyı geçmez. o da çok iyimser oran verdim. çoğunluğu işini savsaklayan, rüşvet alan, şiddet uygulayan ve görevi kötüye kullanan kişiler. kota doldurmaya çalışan trafik polisleri, gözaltına işkence eden polis dolu karakol, kapkaç ve hırsızlıkta "abi bunları şimdi hayatta bulamayız umarım sigortanız vardır" deyip çok da üstüne düşmeyen polis, ölen adam için "orada ne işi varmış" diyen polis, arabasına aldığı 14 yaşındaki kızı taciz eden polis, gözaltına alırken ağız burun kırıp, öldüresiye döven polis, üniformasının verdiği güvenden dolayı sokakta kadınlara sözlü tacizde bulunan polis, kendi haklarını korumak için eylem düzenleyen meslektaşlarını da döven polis, ben yoruldum vak'alar saymakla bitmez. bakıyorum hep kötü örnek hep kötü örnek. iyi hiç yok demek değil bu fakat senin anlattığın "her olayda yanımızda olan kahraman polis" masalını yemiyor insanlar.

ha tabii belli ki sende biraz ergenlik var. "onun da mk, bunun da mk, benim gibi düşünmeyen herkesin mk" kafasında olmandan ve yazılanlara yönelik cevap ve onay (tik) verme/vermemenden belli. masallarla büyümeyi seviyorsun. traveller haklı sanırım. atv ve beyaz tv izleyip, sabah-akşam-takvim-star okuyunca konuya hakim sanıyorsun belli ki kendini.
0
nawar
(21.12.15)
bu arada dilek doğan'ın pkk ile hiçbir alakası yok. dhkp-c operasyonu kapsamında evi aranıyordu. keşke biraz bi şeyler okusanız.
0
nathanieltroy
(21.12.15)
"görme, egemenliğin temelidir. terör her zaman vizüeldir. o bizi dehşete düşürür, çünkü onu görürüz. terör, görmenin dehşetinden doğar. o bir kıyamet
vizyonudur." jacques ellul, 'sözün düşüşü'nde böyle diyor.

dilek doğan olayının ayyuka çıkmasının nedeni de bu: açık açık görülmesi. buradan kastım polisin vurması değil, olayın ayan beyan görünür (vizüel) olması. gerçekliğin pornosu gibi. şaka değil, bir kız bir şekilde vuruluyor kendi evinde ve ölüyor. ölüm, ötesi yok. annesini görüyoruz terlik falan atıyor. çok elim bir olay. abiyseniz, kız kardeşiniz varsa o durumda sizin olduğunuzu düşünün. aklınızı kaçırırsınız. allah kimseye göstermesin.

bunları dilek doğan neyi savunuyorsa 180 derece tam tersini savunan bir adam olarak yazıyorum. benim gözümde o kadın bölücüdür. altını çiziyorum, kesinlikle aynı dünyaya ait değiliz. ve fakat bu demek değil ki, 'benim gibi düşünmüyor, o zaman ölmeli'. madem böyle bir şey var, kardeşim al sorgula. delilin yoksa da bırak. iş bilmez, heyecanlı polisin yaptığı bir bok yemedir o elim durum. kesinlikle cezası da en ağır biçimde verilmelidir. bir kızın ölümüne sabep olmuşsun.

bahsettiğim gibi, ilk paragafta yazdığım gibi. görsel bir şey oldu. tepkiler bu yüzden. yoksa böyle onlarca olay oluyor görmediğimiz. onda bu tepkiler verilmiyor.
0
mermize
(21.12.15)
bu görsel bir olay olup olmasada PKK yı ve DHKPC yi destekleyen insanlar ki gözümde her ikisi de terörist örgüttür bu olayda da ellerine koz geçmişçesine bok atmaya meyilliler.

Görüntülerde evdeki abi diyor "kaç kere geldiler zaten" diye. Ulan benim evime niye hiç polis girmedi? bi bok yapıyorsun ki o kadar dikkat ediliyor. Belki de o canlı bomba olsaydı 100ler insani öldürecekti ve o zaman da bu örgütleri savunanlar devlete bok atacaklardı olayla ilgili.
0
🌸seindfeld
(21.12.15)
haklısın. pkk ve dhkp-c'ye bir şekilde bulaşmış olan insanlar benim için de teröristin daniskasıdır.

ama 'belki canlı bomba olacaktı' tarzı savlarla yürütülmez terörle mücadele. polisin evine girip de o kızı öldürmesinin meşru bir tarafı yok. çatışma ortamı yok çünkü. kızın evine giriyorsun, onu ancak alıp birinci şubeye götürebilirler en fazla. vuramazsın demek istediğim. dünyanın hiçbir yerinde böyle bir şey olamaz. ailesinin önünde kızı öldürüyorsun. akla mantığa sığar bir şey mi bu?
0
mermize
(21.12.15)
Ölen gencecik kadının arkasından küfürler gırla gidiyor. Mk'sız cümle kuramaz olmuşsunuz.

Baylar, siyasetten anlamıyorsunuz. Hayattan anlamıyorsunuz. Bir boktan anlamıyorsunuz. Kendinizi rezil etmek yerine susun derim.

Polislerin %95.34'ü halk düşmanıdır. O yüzden Reza'lar elini kolunu sallayarak çıkarken, Alevi, yoksul ve işçi olan Dilek kardeşim ölür. Bu kadar basit.
0
sevgikusunkanadinda
(21.12.15)
tamam.

:'(
0
mermize
(21.12.15)
verilen tepkinin sebebi öldürülen kişinin terör suçlusu olup olmamasından ötürü değil, olayın bariz kurmaca olmasından kaynaklanıyor. ben hayatımda bu kadar kolpa bi örgüt evi araması görmedim. gelin kız gibi iş yapıyor evi arayan kişi. ayrıca hayvan gibi herifler o kızı boğazından tutar bi kenara savurur. ateş etmenin sebebi nedir?
0
KidLazer
(21.12.15)
Kendi adıma; ailesinin, anne baba kardeşinin gözü önünde ortada gerilim tartışma direniş yokken bir insanın çat diye evinde vurulup öldürülmesi, öldürülebilmesi şok etkisi yarattı üzerimde. Empati sebebiyle sanırım, normalde en uç videoları izlerken bile pek bir şey hissetmeyen benim, Dilek'in annesinin kızım vuruldu dedikten sonraki feryatlarını duyduktan, ailesinin maruz kaldığı tutumu gördükten sonra tüylerim diken diken oldu, içim acıdı. Ülkede adaletin işlemediği açıkça ortada, yarın öbür gün aynı durumda olabilme ihtimali insanları bu derece tepki vermeye sevk etti sanırım.

Böyle bir sebeple evime arama yapılmaya gelinse dışarıda bekle denildiğinde kabul etmem kesinlikle. Neyin ne olacağı belli değil, bu ülkede polisin delil diye kayıt altına aldığı belgelerin "kazayla" yine onlar tarafından yerleştirdiğini, sonucunda da bir yaptırımla karşılaşmadıklarını hepimiz gördük sonuçta.
0
hala mi ceren yahu
(22.12.15)
(2)

Video kesebilecegim

sırtçantalı
En kolay program hangisi android icin?Tesekkurler
En kolay program hangisi android icin?

Tesekkurler
0
sırtçantalı
(21.12.15)
movie maker 2.6
0
Traveller
(21.12.15)
Boilsoft Video Splitter
0
aşksız prens
(21.12.15)
(8)

yılbaşı kutlaması vs noel

kibritsuyu
cahilliğime verin lütfen.şimdi dinciler yılbaşı kutlamasına karşı çıkıyor bu bir hristiyan kutlamasıdır diye.karşıt görüş de diyor ki "cahilsiniz, biz yılbaşında yeni bir yılın gelişini kutluyoruz, noel denilen şey 25 aralık'ta isa'nın gelişinin kutlamasıdır."şimdi tartışma yaratayım veya insanları
cahilliğime verin lütfen.

şimdi dinciler yılbaşı kutlamasına karşı çıkıyor bu bir hristiyan kutlamasıdır diye.

karşıt görüş de diyor ki "cahilsiniz, biz yılbaşında yeni bir yılın gelişini kutluyoruz, noel denilen şey 25 aralık'ta isa'nın gelişinin kutlamasıdır."

şimdi tartışma yaratayım veya insanları yargılayayım diye sormuyorum ama benim anlamadığım bir şey var. abi zaten kullandığımız takvimin başlangıcı isa'nın doğumu ile başlamıyor mu? yani isa'nın gelmesi demek, yeni bir yılın başlaması demek değil mi? miladi takvim isa'nın doğumunu sıfır kabul ederek işlemeye başlamıyor mu? yani dolaylı olarak aynı şey değil mi işte?
0
kibritsuyu
(21.12.15)
freebird5406_2
(21.12.15)
tamam işte benim dediğim yazıyor orada da daha ilk cümlede. "Milat, tarih hesaplamalarında İsa'nın doğduğu kabul edilen gün." diyor. 1 ocak 1 diyor. ben de onu soruyorum işte yılbaşı isa'nın doğumgünü ise onu kutlamıyor muyuz? isa sayesinde kavuştuğumuz ve 2015 yıldır kullandığımız takvimimizin ilk gününü kutlamıyor muyuz? dolaylı olarak isa'nın doğum gününü kutlamış olmuyor muyuz? yobazlar haklı değil mi?

not: yobaz değilim, ağaç süsler, noel baba maskesi takıp soytarılık yaparak yılbaşı kutlarım.
0
🌸kibritsuyu
(21.12.15)
1 Ocak tarihi Gregoryen Takvim'in bir önceki versiyonu olan Jülyen Takvimi'ne göre de yılbaşı idi. 1 Ocak tarihi MÖ 153 yılından beri Romalılarca yılbaşı kabul edilmiştir.

Ozeti bu. Ayni linkte yaziyor yine.
0
floydian
(21.12.15)
Roma İmparatorluğu’nda 4. yüzyılda serbest bırakılan Hıristiyan inancının daha etkin bir şekilde yayılmasını sürdürdüğünü ifade eden Maşalyan, Noel’in birçok kilise tarafından neden 25 Aralıkta kutlandığını ise şöyle anlattı:

“Hıristiyanlığın kültürel devriminin en büyük hedeflerinden biri, putperestlik geleneklerinin ve izlerinin yok edilmesi, bu mümkün değilse dönüştürülmesi ve Hıristiyanlaştırılması işiydi. İmparator Aurelian’ın 274 yılında başlattığı Yenilmez Güneş’in Doğum Bayramı (natalis solis invicti) 25 Aralık’ta Roma şehrinde etkin bir şekilde kutlanıyordu.

"Şenlikler Hıristiyanlara da cazip geldiğinden, Kilise onların katılımını engellemek yerine 6 Ocakta kutlanan Teofani Bayramı’nı ikiye bölerek, İsa’nın doğumunu 25 Aralık’a taşıdı. İsa’nın vaftizi ve üç yıldızbilimcinin ziyareti yine 6 Ocak’ta kutlanmaya devam etti. Bunu Kutsal İncil’in öğretileriyle de desteklemek çok kolaydı. Çünkü İncil’de Kurtarıcı İsa Mesih, hakiki barış ve adalet güneşi olarak adlandırılıyordu.

"Böylece 336 yılından itibaren Hıristiyanlar başkent Roma’dan yayılan yeni bir gelenekle 6 Ocak yerine 25 Aralık’ı bayram günü kabul ettiler. Bu dönüşüm hemen gerçekleşmedi. Bu yüzden Roma İmparatorluğu’nun etkin olduğu alanlardaki kilise toplulukları ancak 6. yüzyıla kadar bu takvim dönüşümünü tamamladılar. Bütün dünya kiliseleri içinde sadece Ermeni Ortodoks Kilisesi en eski geleneği korumaya devam etti. Nedenlerini sıralayacak olursak:

1. Ermenistan Roma İmparatorluğu’nun sınırları içinde değildi.

2. Ermeni Kilisesi’nin 25 Aralıkta bastırmak zorunda olduğu bir Güneş Bayramı sorunu yoktu. O putperest bayramı doğuda kutlanmıyordu.

3. Ermeni Kilisesi 405 yılında Ermeni alfabesinin icadıyla kendine özgü litürji, tören ve kilise takvimi geleneğini ‘Altın Çağ’ dediğimiz bu yüzyılda zaten tamamladı ve sabitledi.
0
orta buyuklukte bir ulkenin krali
(21.12.15)
Biz Gunes takvimi kullaniyoruz. O da Hristiyanlara ait olamaz. Kimse takvimi tekeline alamaz.
0
Traveller
(21.12.15)
tamam diyelim ki noel başka yılbaşı başka. yobazlar cahil, "e sen de yılbaşını noel adetleri ile kutlayacak kadar cahilsin" demezler mi adama. "noel" baba, hindi falan gıritmıs şiyleri değil mi hep? bi yobazlar mı cahil?
0
animalman
(21.12.15)
Ben noeli kutluyorum kafam raad
0
ghilleinthemist
(21.12.15)
Sen isa'nın doğumunu değil, takvimin ilk gününü kutluyorsun. Takvim başlangıcının, miladın ne olduğu önemli değil. Hicri takvim kullanıyor ve yeni yılı kutluyor olsaydık medineye göçü değil 1 takvim yılını devirip yenisini kutluyor olurdun.

Yeni yıl değil isa'nın doğum günü kutlanıyor diyen mağara adamları ülkede yeni yıl kültürünün tombala oynayıp, dansöz izlemekten ileri gitmesine engel olduğu için başkalarının kutlama şekilleri devşirilip kutlanıyor.

E haliyle de o başkaları hristiyan olduğu için kutlamalarında da o etki oluyor. Sen de ağaç falan süsleyip, göbekli kırmızı elbiseli adam koyuyorsun.

Yani bir nevi Burak Yılmaz'ın C. Ronaldo'nun gol sevinçleri ve saç stilini taklit etmesi gibi. Orada da Burak, Ronaldo'nun değil kendi golünün sevincini yaşıyor ama özgün kutlama oluşturamamış.
0
nawar
(21.12.15)
(27)

çocuğuna tapan günümüz ebeveynleri hakkında ne düşünüyorsunuz?

islergucler2
sb.
sb.
0
islergucler2
(20.12.15)
çocuğu ile hiç ilgilenmeyen tiplerden çok daha başarılı buluyorum.
0
neferkitty
(20.12.15)
Sıfır birikimli; yüksek özgüven, ego sahibi barzolar da bunların eseri...
Çevremde çocuğunu övmeyen çok az kişi var. Konuyla alakası olmadığı halde bir bakıyorsun muhabettin arasına "Benim çocuk 3 yaşında ama yaşıtlarından farklı, diferansiyel denklem çözüyor.", "Efe 1 yaşında ama okumayı söktü, acayip zeki bir çocuk.", "Kızım yedi yaşında yeni gezegen keşfetti." gibi laflar sokuyorlar. Bir gün dayanamayıp birini ayar delisi yapacam o olacak.
2.bp.blogspot.com
0
Simrug
(20.12.15)
hepsi aptal
0
eksimeksi
(20.12.15)
çocuğu veren, o çocuğu onlardan alır. akıllar başa gelir.
0
1adam
(20.12.15)
Şu hayatta yapabildikleri tek şeyin o çocuk olduğunu düşünüyorum ki bence onu da iyi yapamıyorlar. Görünce gırtlaklamak istediğim çok alpcan, berilsu var.
0
sindustrial
(20.12.15)
uçlarda yaşayan iki tip ebeveyn tipi var, biri çocuğuyla hiç ilgilenmiyor, diğeri de aşırı rekabetten kafayı yiyor, çocuk yarış atına dönüyor. (çocuğumun IQ'su 500 çıktı, çocuğum çok zeki, bizim çocuk üstün zekalı çıktı, vb).

birinci tip komple hayvan tamam da, ikincisi de iyi değil. ben bunu mail yollarken aşağıya "bilmemnere mezunu yük. müh.. ddh. dhdhf. dhfh. bilmemkim bilmemney" diye yazanlara benzetiyorum. hayatta tek övünebileceğin şey bu mu lan, bu mu?

bunun arasının olması lazım. ilk çocuk cahil olurken ikincisi bencil oluyor, ikisi de kötü bence. cahil adamın hem kendine hem başkasına, bencilin de kendi hariç herkese zarar verme ihtimali var.
0
hayirsiz
(20.12.15)
Ebeveyn cocugunu asiri derecede sever, normali budur. Binlerce yil once de boyleydi. Boyle de olmali.
0
stavro
(20.12.15)
Hadi tapanlardan olmayalim diye hic ilgilenmeyelim...

Anneniz boyleydi ister kabullebin ister kabul etmeyin. Asiri simartildiniz..
0
Traveller
(20.12.15)
çocuğuna yaptığı kötülük için üzülüyorum.
0
timed arcs petri net
(20.12.15)
bir ailenin çocuğunu çok sevmesi ile çok şımartması arasındaki ince çizgiyi bilmesi gerekir. çünkü çocukken hoş karşılanan şımarıklık ilerki yaşlarında saygısızlığa dönüşecek ve bu da hiç hoş karşılanmayacak.
0
pikap
(20.12.15)
Aman ha sakın laf etmeyin öylelerine. Sizin kıskandığınızı falan zannederler ahahsdfshsg Çağımız gösteriş çağı.
0
mandalina kokusu
(20.12.15)
bana yansıtmadıkları sürece sorun yok. bana yansıtmalarından kastım "çocuğum şöyle zeki, böyle zeki, muhteşem" filan demesinler çocuktan da onlardan da soğurum. zaten öyle diyenlerin çocukları da şımarık olur. çoluklu çocuklu tüm arkadaşlarımı listelerimden sildim, dk başı fotoğraf paylaşıyorlar. spamlediler her yeri.
0
nice tnetennba
(20.12.15)
Ben de ozguvenli çocuk adi altinda şımarık veletler yetistirmelerinden cok rahatsiz oluyorum. cocuklarini oncelikle disiplin oz denetim konusunda guclendirseler ozguven de buna paralel gelisecek zaten.
Yani etrafi dagitan cevreye saygisiz belli noktalarda durmasi gerektigini ogrenmemis bir suru simarik sozde ozgur cocuk dolu ortalik.benim cocuguma kimse bir sey diyemez mantigiyla bakan bu ebeveynlere gercekten cok kiziyorum.
Cocugunu sevmek ayri bi sey isterse tapsin ama bu sekilde degil.
0
aquarium
(20.12.15)
çok kötü, bi bk bildikleri yok çocuk yetiştirmek hakkında. bana yansıtmasalar da çocuğuma yansır diye düşünüyorum ben öyle davranmadığım için, ilerde anlar ancak.
0
pompeininkulleri
(20.12.15)
çocuğum olmadığı için net bişey diyemiyorum ama dışarıdan malca görünüyor umarım öyle olmam
0
basond
(20.12.15)
ebeveynler hakkında bir şey düşünmek istemiyorum da çocuklar için üzülüyorum. fiziksel ve duygusal olarak çocuğu ihmal etmek ne kadar zarar veriyorsa, iyi şeylerin aşırı verilmesi, çocuğa tapmak filan da o kadar zarar veriyor.
0
şubatsonrası
(20.12.15)
@sour
Binlerce yil onceki her sey ile iliskilendirmemize gerek yok. Zaten "cocuga tapmak" cok genis bir tabir, nasil tapmak? Cocuga tapmak 13 yasinda cocuga surat teknesi almak ise aptallik bence de.
0
stavro
(20.12.15)
onlar yüzünden büyük-küçük ayrımı bilmeyen, ilgi odağı olmadığında yetişkinlerin lafını bölmekten çekinmeyen yaratıklar çıkıyor ortaya, kuzenimden biliyorum.
0
zawisza
(20.12.15)
bu konuda biraz acımasız dusunuyorum ben. bana göre bu, cocuk üzerinden kendini konumlandirmaktir.
''bakın ben yaptım, benim gibi bir insandan baskası beklenemezdi zaten. süper bişiy yaptim ben. benim genlerimi taşıyor''
gibi :)
0
aksi kanitlanmadikca cocuktur
(20.12.15)
Gördüğüm zaman inanılmaz sıkıntı basıyor, gösterilen her resim-fotoğraf-videoyu "Ay tatlım ne şekerrrr ne akıllııı ebet ebet" tepkileriyle karşılamakta inanılmaz güçlük çekiyorum. Hafiften tiksindiriyor beni böyle aileler.
Bir yandan da deli gibi korkuyorum, henüz çocuğum yok, acaba hormonlar falan insanın akli dengesini mi karıştırıyor? Çocuğun oldu mu bu moda mı geçiyorsun otomatikman? Allah'ım inşallah öyle değildir, sübhaneke dinimiz amin.
0
ihan
(20.12.15)
(bkz: süper dadı)

fazlaca gördük bu programdaki minik prens ve prensesleri.
0
kumulatifvergimatrahi
(20.12.15)
çok biliyosunuz.
0
kaledekiyalnizlik
(20.12.15)
Şurada yazıp bu tiplere giydirenlerin aynen o eleştirdiği anne baba tipinde olacağını düşünüyorum. Hatta daha da beteri olacaklar bence.

Tapmaktan kasıt çok sevmekse, o insanlara saygı duyuyorum.

Tapmaktan kasıt "benim çocuğum süper" tavrı ise, gülüp geçiyorum.

Tapmaktan kasıt çocuğunun kölesi olmak, ipleri çocuğun eline bırakmak ve her isteğini yerine getirmek ise, çok üzülüyorum lan. O çocuklara o kadar yazık ki.
0
eksi sozluk e bir daha geldim
(21.12.15)
23 nisanda niye benim çocuğum arkada duruyo diye kavga çıkarırlar. fotoğraf çekmek için birbiri ile boğuşurlar. nefreti duyuyorum.
0
optum kib bye
(21.12.15)
boş teneke çok ses çıkarır diyorum. çocuklarından başka başarıları yok. ayrıca bu ailelelerin çocuklarıyla çok ilgilendiklerini de düşünmüyorum. sadece BENİM ÇOCUĞUM blabbla demeyi ilgilenmek sanıyorlar. birisi çocuğundan başarılıysa kendini mağlup hissediyor mesela
0
lushdiamond
(21.12.15)
Çocuğu sosyal kalkan olarak kullanıyor özellikle yeni nesil anneler.
0
arnold schwarzeneger
(21.12.15)
@eksi sozluk e bir daha geldim'e katılıyorum. Sevmek ayrı, totemleştirmek ayrı. Herkes için söylenmez tabii ama en katı karşıtlarından biri iki yıl önce çocuğu altı aylıkken sabahın köründe "Bugün de altımıza sıçamadık" diyerek hem bebeğinden birinci çoğul şahıs olarak söz etmesinden hem de (belki haklı olarak) basit şeylerden panik halinden dolayı üzülmüştüm. Çocuğu hakkında "Yapamadık, ettik" tarzı konuşan bir kadın için bireyselliğini kaybettiği için üzülürüm. Böyle bir planım yok, istemiyorum da, anaç değilim ama öyle bir gün gelirse, ödüm kopuyor sevgilimi/kocamı sıfıra indirip tüm sevgimi çocuğa vermekten, çocuğa aşık gibi davranmaktan, kocanın aşkını çocuğa yönlendirmekten ama korka korka o hale girebilirim de, belki hormonların yönettiği bir süreçtir, her şey o haliyle daha mantıklı görünüyordur. Belki şu an düşünemiyorumdur.

Bir de belki bu da bir nevi mahalle baskısıdır. Düşün ki arkadaşlarınla oturuyorsun, hepsi çoluk çocuk sahibi. Sen de artık çoluklu ve çocuklu insanlarla görüşüyorsun. Biri çıkıyor "Benimki iki yaşında takla atmayı öğrendi, çok büyük sporcu olacak" diyor. Diğeri çıkıp "Benimki de o kadarken, dünya haritasında ülkelerin yerini ezberledi" deyiveriyor. Sonra ikisi de senin düz çocuğuna ve sana acıyarak bakıyor olabilirler. Bir şeyi kırk kere söylersen olurmuş, kırk kere söylersen inanılır da. İlk başta bilirsin onların abarttığını, sonrasında "Herkes abartıyor olamaz" deyip kendi "normal" çocuğunda bir özellik aramaya başlayabilirsin. O da bir o sosyal ortamda hayatta kalma adaptasyonu olabilir. Herkes çocuğu hakkında bir şey söylerken, seninki aptal olamaz ya! Gavurların "mom's guilt" dediği bir kavram var. Örneğin, işe giderken "Ben ne biçim anneyim, çocuklarımı evdeki bir yabancıya bıraktım, buralara geldim" ya da kırk yılın başı kocasıyla başbaşa bir yere gidip "Çocuğumu kendi zevkim için nasıl bırakırım" gibi mantıklı düşündüğünde gereksiz görünen şeyleri suçluluk olarak yüklenebiliyorlar. Belki, çevrendekilerin çocuğu bu kadar özelken insan içinden "Herkesin çocuğu böyleyken, ben nasıl kötü bir ebeveynim ki, çocuğumun içindeki özelliği diğerleri gibi nasıl çıkaramadım" diye düşündüklerinde suçluluk duyuyor olabilirler ve karşı bir savunma mekanizması da olabilir o sürüye katılmak.

Sonuçta üzücü çocuğa insanüstüymüş gibi davranıp onun sırtına yük yüklemek ama çok kişi yaptığına göre bir kaynağı ve bir nedeni olsa gerek.
0
aychovsky
(21.12.15)
(23)

starbucks'ta sade filtre kahve içenleri nasıl bilirsiniz?

islergucler2
sb.
sb.
0
islergucler2
(19.12.15)
Filtre kahve hastası biri olarak iyi mide varmış adamda/kadında derim. Sade ve şekersiz filtre kahve içtim birkaç kere midem delinecek sandım.
0
chicha
(19.12.15)
ben mesela buyum. çok iyi bilmem ama kendimi.
0
fatihkkk
(19.12.15)
kendim gibi bilirim.

(bkz: aaa bu benim lan)
0
avagadro
(19.12.15)
onlardan biriyim. bence kötü biri değilim.
0
fuel oil
(19.12.15)
kendimdir. severim
0
dinsiz adam
(19.12.15)
Ben de kendim gibi bilirim diyecektim ki denilmiş. Tatlı ve içimi yumuşak şeyleri sevmiyor olabilir diye düşünürüm. Ağzının tadını biliyor derim.
0
a perfect lie
(19.12.15)
digerlerinin okunusunu bilmiyor derim.
0
nax
(19.12.15)
Sevgilim.
0
dokuz numara dort yildiz
(19.12.15)
uyanmak için tercih ediyorum şahsen
0
gazozailacatmauzmani
(19.12.15)
buyrun benim?
0
Traveller
(19.12.15)
Blonde Roast yoksa kul icmektedir. Medium'a, hele ki dark roast'a hic bulasmiyorum.
0
fortisvita
(19.12.15)
@duyulmasi gerektigi kadar,
filtre kahveye espresso shot mı attırıyorsun, nasıl oluyor o :)
0
eksi sozlukte eksiyen adam
(19.12.15)
duyuruyu starbucks'da filtre kahve yudumlarken gördüm :) favorim.
0
christopher nolan
(19.12.15)
sade filtre kahveye bayılırım. kahvenin her haline bayılırım hatta. ama starbucks'taki iğrenç oluyor. genel olarak beğenmiyorum starbucks kahvelerini.
0
patiska
(19.12.15)
ekstra shot'i ya da double shot'i sade filtre kahveyle bagdastiran cinslerini kahveden anlamiyor diye bilirim.
0
bohr atom modeli
(19.12.15)
İyi biriyim bence ben
0
cecilia
(19.12.15)
Orta kavruk, sade kahve içiyorum 4c 8tl. Pahalı ama lezzetli. Yeni çektikleri için evdekinden güzel oluyor. Tatlı içen insanları anlamıyorum.
0
hasmetizm 2046
(19.12.15)
ben de aynı soruyu geçenlerde kendime sordum. iki grup olduğunu düşünüyorum;

1-filtre kahve alışkanlığı olan, yurtdışında yaşamış beyazyakalılar.
2-Kahve ismi söylemede veya starbucks menusunu anlamada sıkıntı çekip, söylesem de kurtulsam diyenler.
0
aida bardak
(19.12.15)
İyi bilirim. Kitap ve cuğarayla bayağı iyi gidiyor meret. Hele bir de arka fonda farid farjad varsa. Canım çekti bak şimdi.
0
papillon7
(19.12.15)
Kahvecide kahve içenleri mantıklı biliriz.
0
eksi sozluk e bir daha geldim
(19.12.15)
iyi bilirim. biri de benim. sade günün kahvesi içtiğim oluyor. sade filtre kahveyi zaten hemen hemen her gün evde kendim yaptığım, içtiğim için starbucks'a gidince abidik gubidik, kahveden bozma içecekleri tercih ediyorum.
0
whimsical
(19.12.15)
Çirkefdirler. Filtreci baba türbesine takılırlar.
0
filipis
(19.12.15)
demek ki seviyor derim ne diyeyim.
sevmeyen biri mümkün değil içemez.
ne olursa olsun hem de.
şimdi çay içiyoruz diye şey mi olduk aaaaaaaaaaaaa
0
Alt4y
(19.12.15)
(10)

Oğlum tiyatro çok pahalı lan :/

reavelyn
Ya ben bu ara tiyatroya merak sardım. Eskiden de giderdim seyrek sayılmayacak bir miktarda ama haftalar öncesinden devlet tiyatrosuna bilet alırdım koymazdı bütçeme.ama şimdi şöyle gidesim gelen 3-4 oyun var. Ben bunlara aynı ay içinde gidersem aç kalıyorum. Bi tanesini seçebildim sadece ve ona gidi
Ya ben bu ara tiyatroya merak sardım. Eskiden de giderdim seyrek sayılmayacak bir miktarda ama haftalar öncesinden devlet tiyatrosuna bilet alırdım koymazdı bütçeme.


ama şimdi şöyle gidesim gelen 3-4 oyun var. Ben bunlara aynı ay içinde gidersem aç kalıyorum. Bi tanesini seçebildim sadece ve ona gidicem.

Ha bi de bilet bulsam bile başkasını götürme şansım da yok tabii. Sosyal faaliyet gibi de olmuyor o yüzden, bana koymaz tek gitmek de, siz napıyorsunuz tiyatroseverler? çok mu zenginsiniz, ayda bir gidiyorum koymuyor mu diyorsunuz?
0
reavelyn
(19.12.15)
Öğrenci bileti 9 lira, tam bilet 14 lira aslında. Sinema ile aynı, ama sinemaya da pahalı diyorsan bilemiyorum.
0
Traveller
(19.12.15)
Sanırım çoğunlukla özel tiyatroları kastediyor arkadaş. Onlar gerçekten de çok pahalı.

Festivallere, ücretsiz gösterimlere, üniversite gösterimlerine denk getirirsen daha iyi olabilir esasında.
0
sevgikusunkanadinda
(19.12.15)
Işim olduğu zaman hiç gidemediğim için işim yokken bilet buldukça gitmeye çalışıyorum. Aşırı pahalı değil aslında ya ayda iki oyun izlenebilir gibi sanki. Tabi özeller baya pahalı da devlet ve şehir tiyatrosu tek başına gidildiğinde çok sarsmıyor bütçeyi bence. Bütçeye de bağlı tabi.
0
amelie poulain
(19.12.15)
Ayda 2 oyun izlemek iyidir, Cihangir fularlısı değilsen üç dört oyun izleyecem diye kendini parçalamana gerek yok. En nihayetinde günde 10 saat çalışan insanlarız her haftasonu da tiyatroya gitmeyiverelim. Tabii bir de devlet tiyatrosu nezdinde söylüyorum, özel tiyatroların fiyatlandırma politikasının amk.
0
angelus
(19.12.15)
benim gitmek istediğim tiyatrolar 35-40 lira falan. o da öğrenci tarifesi. işsiz olduğum ve ailemden sürekli para isteyemediğim için sinir oluyorum.
0
pikap
(19.12.15)
ankara'a 6 öğrenci lira, ayda 3-4 gidiyoruz. koymuyor. özel oyunlara da gitmeyiveriyoruz oluyor.
0
ripolip
(19.12.15)
eskişehirde 5 lira ayda 3-4 oyun olur senfoni olur takılıyoruz.
güzel buralar beklerim. çok uzun süre böyle devam etmez. bozulmadan gelin görün.
0
nedendir bilinmez
(19.12.15)
ya özel oyun görmeyiverelim diyosunuz iyi güzel de bazı oyunları merak ediyorum ben de. yani olayım sadece "tiyatro"ya gitmek değil bazen "o oyun"a gitmek istiyorum.

İstanbula nalet olsun diyorum o zaman, Eskişehirler Ankaralar hiç fena durmuyor.
0
🌸reavelyn
(19.12.15)
Özel tiyatroları görmek için de belli festivalleri ya da x,y yararına yapılacak olan gösterimleri takip edebilirsiniz belki. Onun dışında evet, Ankara, İzmir, Eskişehir bu konuda daha avantajlı duruyor :)
0
sevgikusunkanadinda
(19.12.15)
Yoo dostum yoo. Bitsin artık tiyatro pahalı, kitaplar pahalı diyenler.
Herkes yazmış inatla ben de yazıcam. Devlet vr şehir Tiyatroları gibi ödeneklikurumlarda bilet fiyatları zaten ucuz. Biraz pahali geliyorsa buralar da öğrenci bileti alabilirsin.
Belediyelerin (bknz; maltepe Türkan saylan, Beşiktaş fulya sanat m. Kartal hasan bali yücel ve diğerleri) her ay ücretsiz kimi zaman sembolik ücretli seanslar yapıyor. (Sanıldığı gibi ismarlama oyun da değil üstelik.. baya oyun Atölyesi falan gelip oynuyor. Fazıl say konser verdi bedavaya kimin haberi var? ) hadi bunlar da olmadi iksv yılda iki kez tiyatro Festivali yapıyor. Dünya çapında bi festival ve yine öğrenci bileti hepsinde standart.
Pek çok özel tiyatro gişede indirimli son dakika satışı yapıyor.
Kumbaraci50 gibi kimi sahneler 200 liraya senelik (hem kendi yapımları hem konuk ekiper için) sınırsız kart veriyor.
Hala neyin pahalisiymis arkadaş????

@reavelyn kişisel bi derdim yok tabiiki kardeşim :) fakat bu devirde bu kadar imkan varken tiyatro pahalıdır demek ayıptır yaziktir. Hiçbi kütüphaneye üye olmayıp hiç bi fuara gitmeyip sahaf nedir bilmeyip ucuz diye korsan kitap alanlardan farksız bi kafa oluyor bu.



Özel tiyatrolarin fiyatlandırma politikasına soverken bi düşünün bakalım; hani Türk usulü bi mantik yürütelim. Adam başı xliradan salonda şu kadar seyirci olsa. Salon kirasi elektrik vs sabit giderleri düşsek. Ekipteki oyuncular yönetmen dramaturg Işıkci asistanlar vs parayi aralarında su kadar bölüsse bi tiyatrocunun evine ayda kaç lira giriyor bi düşünün bakalım. Bi de henüz hiç para kazanmadığı hazırlık süreci var.

Son olarak rica etsem bizimle de paylaşır mısın lütfen hangi oyularmiş belki birlikte gideriz.

Sevgiler.
0
jimjim
(19.12.15)
(10)

kabanda polyester , kaz tüyü farkı çok önemli mi?

kupigometa
gerçekten çok önemli mi yoksa kaz tüyü moda gibi bir şey mi?annem böyle şeylere dikkat etmeden kaban almış. sıcak da tutuyor... fakat üzerine bir miktar daha koyup kaz tüyü almaya gerek var mı? daha sıcak tutar mı kaz?
gerçekten çok önemli mi yoksa kaz tüyü moda gibi bir şey mi?

annem böyle şeylere dikkat etmeden kaban almış. sıcak da tutuyor... fakat üzerine bir miktar daha koyup kaz tüyü almaya gerek var mı? daha sıcak tutar mı kaz?
0
kupigometa
(19.12.15)
Aaa ama lutfen gercek kaz tuyuyse almayin. Eminim isinmak icin baska kaliteli ceketler de vardir ve icine kuslarin tuyu yolunarak koyulmuyordur. Dikkatli olalim cunku hicbir canli iskence edilmeyi hakketmiyor.
0
Traveller
(19.12.15)
o kısmını hiç düşünmedim fakat gerçek olacağını sanmıyorum. bazı web sitelerinden 150-200 tl ye kaz tüyü montlar var. haklısın ama bildiğin asyalılar gibi canlı canlı yolarak yapılıyosa gerek yok zaten.
sanırım gerçek olanları 1000 tl ye yakın bişeydir. salladım ama bilmiyorum :/
0
🌸kupigometa
(19.12.15)
Kay tüyü sıcak tutar ayrıca hafiftir. Yormaz sizi.
O yönden de tercih edilebilir.

Kaz tüyü montum var İzmir'deyim, en son 5 sene önce giymişimdir.
0
teknikekip
(19.12.15)
evet çok farkeder.
polyester sıcak tutmaz. kaz tüyü sıcak tutar.
kışın sert geçtiği bir yerdeyseniz tüy mont almanızı öneririm. fakat taii bu nerede yaşadığınıza bağlı. misal izmirdeyseniz kaz tüyü almanız gereksiz.
0
nax
(19.12.15)
Polyester acısızdır, kaz tuyu işkence ve somuru. Polyester tercih ediniz.
0
turk kizi
(19.12.15)
Kaz tuyu mont insan ihtiyacidir.

Asıl gereksiz olan kürk, deri vs. Gibi gösteriş unsurlaridir.

Hayvanlari öldürüp yedigimizi de dusunursek et ve sutten faydalandigimizi dusunursek tuyunden de faydalanmamiz asiri garip gelmiyor bana. Evet aci cekiyorlar ama yapacak da bir sey yok.

Dunyada ahlak anlayisi yerlerdeyken kaz tuyune falan takilmak cok sacma. İnsanların koleligi hakkinda tek kelime etmeyip kaz tuyu mont almayarak vicdan rahatlatmak yeni moda oldu.
0
kosun lan mevzu var
(19.12.15)
@kosunlan aslinda gecmiste gercekten ihtiyacimiz vardi ama 21.yuzyila geldik teknolojimiz gelisti ben kendime kaliteli bir ceket aldim quiksilverdan ve beni sicak tutuyor. Istanbul'da eksi 4 derecede kar varken giydim. Artik kaliteli kumaslar var. Ornegin sicak havayi icinde tutuyor. Etrafimizi hayvan kurkuyle derisiyle tuyuyle sarmamiza ihtiyacimiz kalmadi. Hadi tamam koyun yiyoruz derisini de degerlendirdin ama kaz yemiyoruz ki! Yuyunu canli canli yoluyorlar ve tekrar yolmak icin tuylerin cikmasini bekliyorlar. En azindan koyun olunce yuzuluyor.
0
Traveller
(19.12.15)
Soylemek istedigim sey gosteris icin deri aksesuar alip kullanip bunu dert etmeyen insanlarin kaz tuyu hakkinda konusmalariydi
0
kosun lan mevzu var
(19.12.15)
@kosunlan cok haklisin o konuda da! Ben deri de kullanmiyorum. O konuda da iki yuzlulugumuz var kesinlikle. Kurke karsi cikanlar deri ceket giyiyor falan...
0
Traveller
(19.12.15)
Evet kaztüyü sıcak tutar. Ancak dezavantajı da vardır, ıslandığında (dışı yağmur geçirmiyorsa) tüyler birbirine yapışır, zor kurur, ve topak topak birikebilir, eski ısıtıcılığı kalmaz.
Ahlaki boyutuna hiç girmiyorum, hayvanların tüyleri canlı canlı yolunuyor, derileri yırtılıp kanıyor, ve tüyleri yeniden çıktığında bu işlem tekrarlanıyor.
Montların fiyatı kaztüyünün yoğunluğuna ve tipine göre değişir.150-200tl lik kaztüyleri ztn kötü tüylerden yapılmıştır.
Kaztüyüne alternatifler varken bence gerek yok.
İyi bir mont istiyorsanız gore-tex malzemeden yapılmış bir montu tercih edin. Bir de the north face'in yeni teknolojisi thermoball montlar var, pahalı ama performansı çok iyi.
0
peggy
(19.12.15)
(7)

'satın alma' mı 'satınalma' mı

all girls dream
hangisi doğru? tdkda satın alma olarak yazıyor ama genel kullanım birleşik olarak yaygın.
hangisi doğru? tdkda satın alma olarak yazıyor ama genel kullanım birleşik olarak yaygın.
0
all girls dream
(19.12.15)
Ayrık
0
[silinmiş]
(19.12.15)
Normalde ayrık yazılması lazım, ama devlet kurumlarında bile birleşik yazılıyor bu bölümlerin adları, örneğin kurumsal.dmo.gov.tr
0
koskoca kirpi
(19.12.15)
İş bölümü olarak satınalma ise bitişik yazılması daha doğru bence.
0
6 yasimdan beri metal dinliyorum
(19.12.15)
Ben de kurali yazayim: eger iki sozcuk birlesince sozcukte harf degisimi oluyorsa birlesik yazilir. Ornegin, seyir etmek olmaz seyretmek yazilir cunku i harfi kaybolur ama terk etmek fark etmek ayri yazilir.
0
Traveller
(19.12.15)
doğrusu ayrı. ama yerleşmiş bir kalıp olarak 'gelen evrak' 'harcirah' 'kayıt' 'istihbarat' gibi birimler yazılırken ve hatta iş tanımı olarak yönetmeliklerde dahi bitişik yazılıyor.
0
her giriste sifresini unutan adam
(19.12.15)
birleşik yazıldığını gördüm iş ilanlarında sanki
0
limoncello
(19.12.15)
ayrı yazılır. tdk sözlüğünde de ayrı yazılı zaten. kurallarda da yazıyor.

"Kelimelerden her ikisi veya ikincisi, birleşme sırasında anlam değişmesine uğradığında bu tür birleşik kelimeler bitişik yazılır.

a. Bitki adları: aslanağzı, civanperçemi, keçiboynuzu, kuşburnu, turnagagası, açıkağız, akkuyruk (çay), alabaş, altınbaş (kavun), altıparmak (palamut), beşbıyık (muşmula), çobançantası, karnıkara (börülce), katırtırnağı, kuşyemi, şeytanarabası, yılan­yastığı, akşamsefası, camgüzeli, çadıru­şağı, ayşekadın (fasulye), hafızali (üzüm), havvaanaeli, meryemanaeldiveni vb."

tdk.gov.tr

satınalma yazdığınızda yeni bir anlam olmuyor. dolayısıyla ayrı.
0
tabudeviren
(19.12.15)
(2)

gece sürekli müzik dinleyen üst komşu

sanal uyku
merhaba. üst komşum istisnasız her gece benim de duyabileceğim seviyede müzik dinliyor. buna zaman zaman evdeki yüksek sesle konuşma sesleri de dahil oluyor. bu komşu nereye şikayet edilir ve sonuç alınabilir mi? şikayet ederken benden somut kanıt istenebilir mi?internette onlarca örnek var fakat ha
merhaba. üst komşum istisnasız her gece benim de duyabileceğim seviyede müzik dinliyor. buna zaman zaman evdeki yüksek sesle konuşma sesleri de dahil oluyor. bu komşu nereye şikayet edilir ve sonuç alınabilir mi? şikayet ederken benden somut kanıt istenebilir mi?

internette onlarca örnek var fakat hangisinin güvenilir olduğu fazla belli olmadığından sizlerin yardımına da ihtiyacım var. teşekkürler.
0
sanal uyku
(19.12.15)
Öncelikle kapısına bir not bırakın durum böyle böyle uyarmak istiyorum yoksa şikayet etmek zorunda kalacağız. İsterseniz isimli, isterseniz isimsiz. Düzeleceğini sanıyorum.

Düzelmez ise gece Zabıtası çağırıp tutanak tutturup savcılığa gidiyorsunuz. Gürültü yapanın Ev sahibi mi Kiracı mı olması da farklılık gösteriyor tabi şikayet derken.
0
ihanet kac kisilik
(19.12.15)
Once uyardik sonra apartmana not yazdik yine anlamadilar. Bir gece iki kisi indik bagirdik bunlara apartmandakiler de duydu rezil ettik.

Ne yaptiklari bizi ilgilendirmez de gece yarisi sevgililerinin ciglik cigliga sevisme sesleri apartmanda yankilaniyor.
0
Traveller
(19.12.15)
(11)

Renklerin cinsiyeti hakkında fikir alış-verişi

dewasa
Arkadaşlar! renklerin cinsiyeti bebeklikten aşılanan kültürel bir öğreti midir yoksa iç güdüsel olarak biz mi seçeriz? mavi neden erkeği, pembe de neden kızı temsil ediyor?
Arkadaşlar! renklerin cinsiyeti bebeklikten aşılanan kültürel bir öğreti midir yoksa iç güdüsel olarak biz mi seçeriz? mavi neden erkeği, pembe de neden kızı temsil ediyor?
0
dewasa
(19.12.15)
Buna karşıyım. Yavrularımı da bu şekilde büyütmemeyi planlıyorum.
0
yirmisantim
(19.12.15)
Aslında bilimsel bi dayanağı var mıdır diye soracaktım :) kendi kendime kafamda da tartışırken yazıvermişim:)
0
🌸dewasa
(19.12.15)
i was made for you
(19.12.15)
Pembenin kadin rengi olmasi modayla basladi. Yanlis hatirlamiyosam oncusu eleanor roosevelt'ti. Ondan once kiz-erkek bebek renk farkliligi yoktu

Bunla ilgili bi belgesel izlemistim ama nerdedir bilemiyorum
0
la noix
(19.12.15)
Duzeltme: mamie eisenhower
0
la noix
(19.12.15)
Renklere yuklenen cinsiyet, duygu gibi kavramlari birakin, dogada hangi renkleri algilayip fark ettiginiz bile kulturel.
0
f_d
(19.12.15)
cinsiyetçi yaklaşımın eseri. 'Kız gibi pembe mi giyecen' diyen babaların eseri. Tüm kızlar barbie gibi olmalı sanan annelerin eseri. Aşırı derece karşıyım. Bilimsel bir karşılığı yok %100 kesin bilgi.
0
alaimisema
(19.12.15)
aklına gelen akıl işi olan her şey bizim öğretilerimiz. sadece renkler değil ki.
mesela güç denince aklımıza kol gücü kas vs. gelir. erkeklerin şiddete meyilli olduğunu ya da daha ''üstün'' olduklarını buna bağlayan sayısız ''pozitivist bilim'' insanı var.
iyi de güc kavramına kim anlamını verdi? - bak gene biz.
kültürel, sosyal, toplumsal inşalar bunlar.

çocuğumu rengarenk giydirmeyi ve onun istediği her oyun ve oyuncakla oynamasını istiyorum.
0
vesika
(19.12.15)
Bu konuda calismalar yapiyoruz. Yalnizca Turkiye'de degil tum dunyada bu konuda sikintilar var. Cocuk yetistirirken dikkatli olmak gerekli. Ornegin erkekler bile toplumdaki zorunlu cinsiyet rolleri nedeniyle baski altinda hissediyor. Su sekilde ornek vereyim. Kadina siddet kotudur diyoruz ama benim oglum cok guclu ablasi diye cumleler kurunca da cocukta devamli gucunu kanitlama surecini baslatiyoruz. Bu guc de kimin uzerinde denenecek? Gucsuz olanin uzerinde tabi ki. Sonra karisini dovuyor adam cocugunu dovuyor hatta annesini babasini.
0
Traveller
(19.12.15)
araştırırken zevk alacağın bir konu (bkz: toplumsal cinsiyet)
0
freebird5406_2
(19.12.15)
Doğada pembe-kız/mavi-erkek'in geçerli olduğu bir yer biliyorum, belki farklısı vardır: mahabbet kuşları. Burunları pembe-eflatun-mor gibi ise dişi, mavi ise erkek olurlar. Bunun dışında, doğada böyle bir şey olup olmadığını bilmiyorum.

Bizdeki yansıması ise tamamen popüler kültür örneği. i was made for you'nun gönderdiği bağlantılardaki açıklamalar zaten süper açıklamış durumu. Ancak, bu durum toplumsal cinsiyetten biraz daha öte bir konu. Bu 20 yy.ın ilk yarısı, özellikle ilk 20 civar yılı (Büyük Buhran'dan öncesi) reklamcılık sektörünün gümbür gümbür başladığı yıllar. Reklamlar ortaya çıkışı ile nasıl etkili olmuşlarsa, toplumsal norm olarak kabul görmüşler ve bugün de halen korunuyorlar. Pembe-kız/mavi-erkek bunlardan biri (gerçi bu biraz geç kalmış bir örnek, bu en son tutanı hatta) ama en kabak gibi ortada olanı Noel Baba. Noel Baba'ya ilham olan St. Nicholas sadece iyilik yapan bir insanken, kıyafetlerinin kırmızı-beyaz olması bu yıllarda Coca Cola'nın yaptığı reklamların sonucu. O yıl yapılan çoğu şey toplumsal norm olarak yerleşmiş.
0
aychovsky
(19.12.15)
(8)

sevgilim olmasından korkuyorum.

umutlarivarolankisi
merhaba duyuru ahalisi.daha önce hiç sevgilim olmadı.olmasını çok istiyorum çünkü yalnız kalınmıyor ancak olmasından da korkuyorum. bu nasıl bir durum çözemedim gitti. yorumlarınızı almak isterim. teşekkürler.not: er kişisiyim.
merhaba duyuru ahalisi.
daha önce hiç sevgilim olmadı.olmasını çok istiyorum çünkü yalnız kalınmıyor ancak olmasından da korkuyorum. bu nasıl bir durum çözemedim gitti. yorumlarınızı almak isterim. teşekkürler.
not: er kişisiyim.
0
umutlarivarolankisi
(19.12.15)
Aynı durum bende de var dostum, hani seviyorum beni sevecek seviyor deseniz, hayır derim çünkü yapamam beceremem ve ondan hoşlanan başkaları varken beni de seçmesi beni üzer.. onlardan birini senvsin isterim çünkü ben zaten sevgisizliğe alışkınım
0
le fantome de l opera
(19.12.15)
Kac yasindasin er kisi?
0
Traveller
(19.12.15)
ya bağlanma korkusu ya terkedilme.. veya ikisi de.
0
gloomystorm
(19.12.15)
hayat öyle yaşanan bir şey değil ki. bu senin isteyip istememenle de alakalı değil. bir gün birisini görürsün, ağzın burnun yamulur.

salacaksın. hayat ne getiriyorsa onu alacaksın. çekip gitse de, yanında kalsa da.
0
mermize
(19.12.15)
@le fantome de l opera hocam sevgisizliğe alışkın olmak çok kötü bir şey.(olmalı) peki ne yapmalı, nasıl etmeli? :(
0
🌸umutlarivarolankisi
(21.12.15)
@gloomystorm kim bilir, belki de.
0
🌸umutlarivarolankisi
(21.12.15)
@mermize salmak, kaderini mi beklemek yani hocam? ya geç kalırsak her şey için?
0
🌸umutlarivarolankisi
(21.12.15)
fazla takma birader, varsa sevdiğin işlerle uğraş. en beklediğin kişi ya da şey en ummadığın zamanda çıkar zaten karşına, sevgili sevgili diye bakınırken olmaz bi türlü. elinden geldiğince hazır olmaya bak, maddi-manevi.. bi sorunun varsa (bahsettiğim korkular gibi) o'nunla karşılaştığında ÇOK net anlıycaksın zaten. belki hemen değil ama bir şekilde..
0
gloomystorm
(22.12.15)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.