Ne zaman bahçede yemek yesek bir kedi var geliyor ,aciyorum bir şeyler veriyorum ki kedileri sevmem .. ben bu kedi gelmesin istiyorum fiziksel şiddet falan uyguluyamam kesinlikle . Ne yapsam bu kedi gelmez ki ?

Ogrenciyiz, kendimiz bir seyler yapip ya da alip satmak istiyoruz, hem zaman gecirmek hem de harcligimizi cikarmak icin. Var mi cevrenizde boyle bir sey yapan ya da sunu yapsaniz ne guzel olur dediginiz bir sey? Mesela recel yapsak guzelce paketlesek satilir mi internetten?

tv alacağım da ; ondan soruyorum.

Üst katımıza yaklaşık 1 yıl önce taşınan genç bir çift var. Bebekleri olsa olsa 2 buçuk yaşındadır. kadın özellikle geceleri bebek ağladığında bebeğe şiddet gösteriyor (bunu dayak arsızı oldun sen, anca bundan anlıyorsun demesinden anlıyorum). gündüz sokakta görseniz çok hoş ilgili bir anne, ama evde apartmanda ses izolasyonu sağlam olmasına rağmen kadının eşi ile tartışmaları ve çocuğa hakaret edip bağırması net olarak duyuluyor.

eşinin tavrını hala anlamış değilim kadın eşine de aynı şekilde bağırıyor ve ciddi derecede sorunları olduğunu düşünüyorum. bebeği sakatlama vs. ihtimali beni korkutuyor. zaten büyüyünce keser o annesini kesin.

üst kata çıkıp konuşmaya da tötüm yemiyor kadın evdeki adama bile müdahale ettirmiyor çünkü. binada diğer komşular da benle aynı durumda. kime şikayet edebilirim napabiliriz bilemedim.

Merhaba, blog yazarak para kazanmak istiyorum. Programlamai le ilgili bloglar türkçede para kazandırır mı? Başka fikir önerileriniz var mı? Programlama özellikle php üzerine ingilizce blog açsam para kazandırır mı?

Selam duyurunun gece nöbetçileri, (game of thrones'a selam çakalım burdan da)

Şimdi benim bi evim var. 1+1 boşta duruyor. Ne zamandır kiracı arıyoruz, bulamadıkta. Bulduklarımız da biraz cins çıktı. Neyse ben buraya her ay aidat veriyorum.

Taki geçenlerde bir emlakçı aradı. Evi bana kirala, eşyaları koyayım, ben müşteri bulurum. Ama benim kiracım olur gibi bişey dedi. Yani kiraladığım evi eşyaları döşedikten sonra bi daha kiralayacak sanırım.

Böyle bişey mümkün mü? Mümkünse yapacağım. Çünkü önümüzdeki aydan itibaren müşteri bulamasa bile kirayı ödeyecek emlakçı. Ayrıca aidatta ödemeyeceğim.

Hani işime geliyor ama, olumlu olumsuz yorumlarınızı alayım istedim.

Teşekkürler.

Ağrı kesicilerin ağrıyı kesmek için vücudumuza yaptığı işlemin tam olarak mantığı nedir? yani ne yapıyorlar da ağrımız kesiliyor?Mekanizma nasıl çalışmakta, Gidip beyindeki algımızı mı kapatıyorlar, damarları mı büzüyorlar, genişletiyorlar mı tam olarak napıyorlar yani?

ensemin biraz altında tüyler var, tişört giyince barzo gibi gözüküyorum. aslında kıllı bir insan değilim ama hep bu şampuana kattığım yağlar kıllandırdı beni.

bu ense altında ve omuzdaki kılları ne yapalım? geçenlerde acil durum var diye tıraş makinesi ile almıştım ama birkaç güne kadar yine çıkmıştı. ağda ile girişsem yakışı kalır mı sizce? ağda olur derseniz berbere gidip mi yaptırayım yoksa eve giderken marketten yarım kilo alıp evde kardeşime mi yaptırayım?

dünyanın en saçma ama can sıkıcı problemini yazıcam şimdi. sevdicek kişisi yemek konusunda fazla nazlı. en basiti evde mikrodalga fırın varken yemekleri ille ocakta ısıttırır mikrodalganın ısıttığı yemek güzel olmuyomuş ona göre. o görmeden mikrodalgada ısıtıp masaya getirirsem bilmeden yiyo anlamıyo bile. ama gördüyse bu çok kurumuş ocakta ısıtsaydın keşke tadıyla yeseydik vs demeye başlıyo.

yaz gününde bile çorba içiyo ve çorbasının kaynar olması konusunda takıntılı. çorbayı da son dakikaya bırakıp o telaşeye katmayı sevmiyorum. işten gelince ilk işim çorbayı yapmak oluyo. yemeğe oturmaya yakın ısıtıp getiriyodum ille en son çorbayı yap ben çok kaynar içmeyi seviyorum diyo. bunu misafir varken de istiyo ama. kimse o kadar kaynar sevmiyo, insanlar iki saat çorbanın soğumasını bekliyo onun nazı yüzünden. ben de çareyi önceden diğerlerimizin kaselerine koyup onunkini iyice kaynatıp yemeden hemen önce sofraya getirmekte buldum. ama zaten misafir telaşı varken bi de onun kendine has isteklerde bulunmasına sinir oluyorum işimin üstüne iş katıyo diye. biz bizeyken yapsın eyvallah da hep özel muamele peşinde.

malum ramazan ayı oruç da tutuyoruz artık. zaten gün boyu aç durunca açlığa alışmış oluyoruz çok yemek yiyemiyoruz. tek derdimiz su içmek oluyo iki bardak su içince de yemek bile aramıyo gözümüz. bunu kendisi de biliyo. her akşam yarına çorbayla salatayla geçiştirelim ziyan oluyo yemekler demesine rağmen ertesi gün daha öğlen olmadan telefon edip akşama şunu yapalım şunu yiyelim demeye başlıyo. bak yiyemicez yazık günah diyorum, yapmaya üşeniyorum demiyosun da falan diyip üste çıkmaya çalışıyo. yav he he diyip malzeme alıp yapıyorum ben de suratını çekmemek için.

işin kötü tarafı işten gelince zaten gücüm kalmamış oluyo. yoğun çalışan insanım, gün içinde çok yoruluyorum. oruçlu da olunca iyice pilim bitiyo. işten gelince 1 saat kadar uyuyup öyle yemek hazırlamaya başlıyorum. fakat kendisi en basit yemeği bile zorlaştırmaya bayılıyo!

mesela dün biber dolması yapayım dedim zeytinyağlı, serin serin yeriz. normalde içini kavurup biberleri doldurup tencerede pişiriyorum ben, annemden de öyle gördüm. tutturdu önce biberleri yağda kızartalım, sonra tencerede pişirelim en son fırına atalım. ya dedim ben bi dolmayla bu kadar uğraşırsam yanına çorba, makarna, salata da istiyosun gel yardım et o zaman yetişmicek yoksa. kalmış iftara 1 saat hepsini son dakika beyan ediyo. en son tamam ben dolmayı hallederim sen ötekileri yap dedi, içeri gitmiş uyumuş ben de sonradan farkettim. iftara yarım saat kala artık kızartmalı yapamayız yetişmez sen bildiğin gibi yap dedi onu da bana kitledi sofrayı kurdu sadece. benim iki ayağımı bi pabuca soktu durduk yere.

bugün de iş çıkışı kediyi vet.e götürücez akşam 8 buçuğa doğru anca evde olcaz. dünden konuştuk buzlukta döner var gelirken lavaş alırız, döneri pişiririz yanına domates yeşillik turşu vs koyar dürüm yapar yeriz anca o yetişir iftara diye. dünden çorba da var zaten ikisi yeter dedik anlaştık.

az önce telefon etti diyo ki ben yanına pilav istiyorum dürümden vazgeçtim dürümle doymam. vakit az yetişmez zaten yorgun gelcez pilavı da yarın yersin dedim bisürü konuştu kedi için bi saat yol yürüyosun bana bi pilav yapmak mı zor geldi şimdi diye.

tek tek bakınca çok basit problemler ama hem iş yorgunluğu, hem orucun verdiği sinirle iyice gerilmeye başladım. kavgacı bi insan değilim çemkirmek istemiyorum o yüzden ama ben bişey demedikçe daha da sınırları zorlayıp üstüme geliyo gibi. dayanamayıp çıngar çıkarcam en sonunda.

ne yapiim, tatlı dille daha kaç kere anlatabilirim bilmiyorum. her iftardan sonra bak bi sürü şey istedin yine kaldı yemekler diyorum. evet yaa yarın az yapalım diyo ertesi gün yine aynı şeyleri yaşıyoruz. ben mi abartıyorum yoksa abartılacak bi durum mu çıkamadım işin içinden

edit: adamı iyice gömmüşüm gibi oldu normalde böyle değil, oruçluyken bu hale geldi. normalde yemeğe de temizliğe de yardım eder ama yeni yeni böyle huylar edindi.

edit 2: anne evinde hiç şımartılmadı üstelik. ısıtmaya üşendiğinden buzdolabındaki soğuk pilavın üstüne ketçap döküp yiyen adamdı ne ara masterchef oldu ben de anlamıyorum ipin ucu birden kaçtı.

Burslular hangi ünivde okuduğunuz sorulduğunda x üniv burslu diyor musunuz ya da hiç ikilemde kaldınız mı özellikle söylesem hava atıyor ya da ezik zannedilirim söylemesem çalışmadan girmiş baba parasıyla okuyor derler diye( toplumun genel algısı benim değil) Samimi olun lütfen:)

Burç geyiğinden hiç haz etmem, yalan dolan gelir. Ofiste bir iddialaşma oldu. "Balık burcu erkeklerinden herkes nefret eder" dediler. Ben de hiç anlamadığım ve sevmediğim için "saçmalamayın hanımlar manyak mısınız" minvalinde iddilaştım.

Ardından, sözlüğe balık burcu erkeği yazdım ve dehşete düştüm. Neler neler yazmışlar. En son biri çıkıp "alayı orospu çocuğudur!" diyecek sandım da neyse ki o noktaya gelmemiş henüz.

Gerçekten genelleme yapacak kadar tutuyor mu bu burç işi ya? Bence saçmalık, ama çoğu insan hemfikir olmuş balık burcu konusunda. Tamam dünyanın en süper insanı değilim ama sözlükte öyle şeyler yazmışlar ki bulsalar dövecekler:D

ekleme: rte de balık burcuymuş lan:(

Böyle yazlıkları çıkartırken fark ettim hard rock cafe new york tişörtüm var. Gittiğimde almıştım. Nedense 2-3 defa giydim. Sanki böyle giymesi çok kro gibi geliyodu. Şimdi o kdr da öyle olmadığını düşünüyorum. Böyle tokyo barcelona tişörtleri giyenleri görünce o ne güzel gitmişler keşkem bense gitsem diyorum her hangi bi antipati duymuyorum?
Sizin bakış açınız ne?
Açtığım en gereksiz duyuru :)

yaklaşık 3 buçuk aydan beri roaccutane kullanıyordum ve kollarıma sir ağda yapayım dedim (yüze yapmadıktan sonra bir sorun olmaz diye düşündüm). ağda yaparken fark edemedim ama kollarımı mendille silince fark ettim ki bir sürü yerden ince ince deri kalkmış! bildiğin kopmuş derim soyulmuş :s ben şimdi napayım? böyle bir durum sizin de başınıza geldi mi hiç? ne kadar sürede geçer bu? geçer değil mi? :(

merhabalar, hacettepe üniversitesi fransızca öğretmenliği mi yoksa ankara üniversitesi arap dili edebiyatı mı? ikisinden birini okucam kesin olarak. puanlarım bunu gösteriyor siz olsanız hangisini okurdunuz? ( ingilizce + arapça vs ingilzce + fransızca )

Mesleki bir gelenek falan mi ya da sakal zorunlulugu mu var yoksa?

Bugun cildiyeciye gittim bi problemden dolayi. Bir recete yazildi,kodla bana verildi. Receteyi olustururken fito diye bir sey duydum doktorun agzindan. Simdi baktim o da kremmis. Eczaci bana Tiremix dlye bir sey verdi. Acaba diyorum doktorun yazdigini degil de muadili olan bir sey mi verdi? Soylemesi gerekmiyor muydi bana muadili varmis onu veriyorum diye? Sinir oldum ben de. Bu receteyi gorebilcegim bi sistem var mi ? herhangi bir eczaneye sorsam cevap alir miyim?

Merhaba,

Bayramda eşimle birlikte İstanbul'dayız gibi görünüyor. Günübirlik yapabileceğimiz neler var? Hazır herkes İstanbul'u boşaltıyorken... Araç kiralayıp yakın şehirlerde bir şeyler de yapabiliriz. Önerileriniz varsa yazar mısınız?

Teşekkürler.

Az once okudugum bir yazidan sonra cocuklugumda bu soruyu defalarca sordugumu ilk kez hatirladim. Acaba ben hep lojman ortaminda yetistigim icin mi guvenip o yasimizda baskasinin evine girip su iciyorduk, yoksa benim zamanimin butun cocuklari o zamanlarda bunu yapabiliyor muydu? Samimi, uzak yakin demeden herhangi bir kapiyi calip koro halinde "su icmeye girebilir miyiiieeezz" derdik.

Şerefsiz sahibine söyledim ilgilenicem dedi ilgilenmemiş koye gitmiş it herif. Şimdi geldim eve kedi hala orda nasıl açarım bu kaputu açılmıyor. Kırabilir miyim bir tarafını. Yöntem var mı.

1 hafta once yeni bir eve tasindim, evdekilerle aramiz cok iyi ama hepimizin sinavlari oldugu icin birlikte vakit geciremedik hic. Gecenlerde iclerinden biri konusma sirasinda marketlerde kuskus aradigini ama bulamadigini soylemisti. Ben de bu aksam markete gidince gordum, aklima geldigi icin aldim. Eve gelince de odasina gidip rahatsiz etmek yerine mutfak masasinin ustune koyup bir de not yazdim "Kathrin :) benimismim" diye. Odama gecince o mutfaga gitti, sonra diger ki da gitti. Kapim acik oldugu icin konusmalari duydum. Diger kiz bu ne diye sordu, kathrin de "bilmem, kuskus ama ne alaka anlamadim" gibi seyler soyledi. Asiri bozuldum. Ben hep bu tur seyler yapan bir insanim. Birisinin arayip bulamadigi veya istedigi bir sey olursa hep denk geldiginde ben alip onlara hediye ederim. Mesela yine aramizin iyi oldugu bir arkadas bana ve eski sevgilime unicorn cizip cizip veriyordu. Ben de eski sevgilimle gittigim bi festivalde unicorn balonu gorunce alip, butun yol boyunca tramvayda sokakta elimde tasiyip kizla bulusup ona verdim. Inanir misiniz balon bende kalsa daha mutlu olurdum. Hatta ben kizdan daha mutluydum bile. Kiza balonu verince suratinda donuk bir ifadeyle "bu ne?" demek oldu tepkisi. Sonrasinda bi yalandan sevineyim bile demedi.

Ben gereginden cok fazla mi deger veriyorum insanlara? Birisi bana bunlari yapsa cok mutlu olurum, demek ki onemliyim derim. Ama bu iki olayda gercekten cok bozuldum. Ilki birkac ay once olmustu, ikincisi henuz 10 dakika once oldu. Cok bozuldum ya. Bi daha da yapmam kimseye boyle jestler.

"gideni sevmek kalanların işi değilmiş meğer, çünkü giden ne beklediğin gibi gelir, ne de beklediğine değer."
bugün sözlükte bir entryi görünce aklıma geldi, internette bir kaç dakikalık bir araştırma yaptım. çoğu yerde bu sözün jules verne'e ait olduğu söyleniyor. ama nedense pek inandırıcı gelmedi, malum benzer örneklerine denk geliyoruz. jules verne okuyanlar olarak duydunuz mu hiç böyle bir söz?

Yarın, vatanımı doğru düzgün koruyabilmek maksadıyla, 8 yıllık upuzun saçımı kestireceğim. Bir moral alkışı versenize..?

dişlerinizi çekirdeğine hiç değdiriyo musunuz?

dişim değince ben bi garip oluyorum. manyak mıyım neyim?

yapı marketlerden alabilirim bence ama nedir bunun adı

40.media.tumblr.com

öncelikle yaklaşık 1,5 yıldır çıkıyoruz. kız izmirde bende istanbuldayım. geçen sene o yurt dışındaydı doğum gününü kutlayamadık. neyse haftaya doğum günü mesajlaştığımız da kız bana hediye olarak ne aldığımı sordu şakayla karışık. ben de başta söylemedim bu tarz şeyleri sevmediği için bende puzzle almayı düşündüğümü söyledim en sonunda. birlikte seçer alır; birlikte yaparız sonra dedim. bunu dememin nedeni de öncesinde netten puzzle bakarken benim beğendiklerimi beğenmiyordu ondan böyle söyledim. hatta ben bir izmire geleyim bir hasret giderelim de bakarız sonra zaten dedim. neyse başladı atara tribe. böyle iş mi olur, birlikte mi alacağız ne anlamı kaldı demeye. izmire de gelme istemiyorum zorla iş mi yaptırıyorum sana gelme falan dedi. odunsun kadının ruhunu okşamayı bilmiyorsun şöylesin böylesin diye bir dünya laf söyledi. içimden "siktir git" diyesin geliyor gerçekten. çünkü tamam bazı şeyleri düşünememiş olabilirim, onu yaptıklarım onu tatmin edecek şeyler olmayabilir ama iyi niyetle kendi çapımda şeyler yapmaya çalışıyorum. normalde doğum günlerini pek sallamam benim doğum günüm de bana iki güzel sözü yetiyor yemin ederim. ben mümkün olduğunca tarafsız yazmaya çalıştım ama odunluk bende mi benim kız çok mu kezban?

ps: uzun yol zaten ayrıl demeyin lütfen. mevcut durumda kim haklı, çıkış yolu söyleseniz yeterli

arkadaşlar hayatı sorarak ve sorgulayarak öğrenmeye çalışıyorum ama çokça tepki alıyorum ne çok soruyorsun kafa bırakmadın ya da çok konuşuyorsun yeter gibilerinden çıkışlar sizler de soru soran birine ne tepki verirsiniz? ya da sizler de yapıyor musunuZ
z?

hı?

death note,scrubs,dexter,the wire,spartacus..

hangisi dersiniz?

Ben önümüzdeki sene sınava hazırlanacağım ama bu dershanelere noldu bilen var mı? Ben nereden çalışacağım? Her şeyi kendi kendime mi yapmam gerekecek? Dershanelerin alternatifi var mı? Bu konularda bilgisi olan varsa lütfen aydınlatsın beni de

Merhaba.
Geçen yine kazayla ilgili bir duyuru açmıştım malesef yine bir kaza yaptım. 40 ile giden bir araba nasıl takla atar onu da hala anlayamadım. Fiat farkı galiba. Şükür arabadaki iki kişinin de burnu bile kanamadı, şükür başka bir canlıyada vurmadık. Bu noktada cana gelen mala gelsin diyoruz. Kaza sadece tavanda, direklerde hasarlı oldu. Arabamız malesef perte çıkmıyor. Tavanın üstüne düştük kaldık tarlaya. Şimdi bu araba taklalı, darbeli gözükeceğinden dolayı fiyat düşüyor. Bu düşen fiyat farkını sigortanın ödediğine dair bir şeyler duydum ama gerçekliğini siz değerli duyuru sakinlerinden teyit ettireyim istedim. Böyle bir durum söz konusu mu? Ayrıca o yolda çok fazla trafik kazası oluyor dahası olmadığı gün yok diyebiliriz. Bu durumda karayollarını mahkemeye verebiliyor muyuz? Neticede bizde yok ama başkasında daha ciddi kazalar olabilir. Arabanın hava yastığı açılmadı bu da bir sorun mudur yoksa kazanın oluşum şekli ile mi alakalıdır?
Teşekkür ederim yanıtlar için.

Herkesin ağlayınca başı ağrır benimki ağlayınca geçti. O kadar mı depresyondayım?

yes?

tekstil firmasında staja başladım, makina montajı yapılıyor. bana kablo taşıma, yer süpürme, kablo açma gibi işleri yaptırıyorlar, soru soracak vakit kalmıyor. elektrik-elektronik mühendisliği okuyorum ve yaptıklarımın mühendislikle ilgisi yok. bugün de stajımdan sorumlu kişi, bu ustayla ilgilenmezsen senin stajını yakarım diye tehdit etti ve azarladı. çağırdıkları anda yanlarına gitmek zorundayım. yapabilecek bir şeyim var mı? okula söylesem bir şey yapabilirler mi?

sayın kedi sevenler,

hiç kedi beslemedim, hatta hala beslemiyorum. işte bahçeye gelen kedilere (4-5tane) yemek artıklarıyla ekmekleri karıştırıp veriyorum. bi yandan sevmek istiyorum fakat pis-pireli olabileceğini de düşünüyorum. şimdi bu hayvanlar tam da sokak hayvanı sayılmaz site içerisinde dolaşıyorlar genelde. ama çevrede böceğidir kenesidir vs bulunmakta. bunlar hayvanlara da geçebilir. risk kısmını anlattıktan sonra ne yapabiliriz kısmına.

benim bu arkadaşları yıkamam mı lazım? sokak hayvanı olmadıkları gibi ev hayvanı da değiller. valla içlerinden ikisi çok cana yakın. evde besleme şansım da yok. tıbbi olarak aşı falan yaptırmak gerekiyor mudur? bi tanesinin sağ gözünde problem var. fotografları kısmetse yarın atarım. açamıyor pek. iyileşmesi için ne yapabilirim.

dedim ya hayatımda hiç kedi beslemedim, alıp veterinere de götüremem. belediyenin hizmeti vs var mıdır? siz kedi seven insanlarsınız bilirisiniz böyle şeyleri diye size danıştık... tamam sakinim.


hayırlı geceler...

Hala çimlerinde sevişen çiftler bulunduruyor mu? :)

Selam herkese.

Süt, yoğurt, peynir hastası bir insanım ama son birkaç senedir sütü sindirmekle ilgili problem yaşıyorum. Sütü çok seviyorum ama bana dokunuyor yani. Zataport, pataport, katlıotopark oluyorum. Laktoz intoleransı deniyormuş sanırım. Soya sütü tüketsem çözüm olur mu? Ya da önerisi olan var mı?

Filmimiz satanist ayiniyle başlar. Aynı esnada başka bir odada bir adam esir tutulmaktadır. Esir tutulan adam bağlarını çözer ve inler. Adamın nöbetini tutan eleman ne olduğunu anlamak için bakar ama adam ani hareketle nöbetçisini boğarak öldürür ve kaçar. Malikâneden kaçarken alarma yakalanır ve alarm malikânenin alt katında satanist ayinler tertipleyen şahısları uyarır. Adam malikaneden kaçarken peşine motorlu kişiler düşer ama saklanmış bir şahıs motorlu şahısları indirir ve adam yolda bekleyen arabaya binerek uzaklaşır

tercih dönemi bitene kadar duyuruyu sorularımla taciz etmeye devam edicem sanırım :(
odtüye sıralamam yetiyor, koç'a da anadolu bursiyeri mülakatını geçersem girme şansım var. mülakatı geçtiğimi varsayarsak sizce hangisi? (istanbul-ankara karşılaştırmasını bir kenara bırakabiliriz)

Normalde insan bacagi parlàmaz diye biliyorum. Killari alinca ustune bi de cila mi cekiyolar napiyolar?

tükenmezler, highlighterlar özellikle?

strawpoll.me

anketi işaretlerseniz sevinirim. seçenekler;

bıçak
silah
biber gazı, taser

bi de bunu ben çok merak ediyorum. sözlükte formata uygun nasıl başlığını açarız? mümkün olduğu kadar çok kişi işaretlesin istiyorum.

30 larının başında evli çift olarak haftasonu izmir'de olacağız. İstanbul'dan gideceğiz. Tavsiye rica ediyorum. Daha önce sorulmuş fakat çok uzun zaman geçtiği için tekrarlıyorum soruyu.

Otel Konak'ta.