Giriş
(13)

takip etmeyen, umursamayanlar, kazıklananlar hakkında ne düşünüyorsunuz?

mr.goodcat
etrafınızda mutlaka vardır böyle biriler. örneğin cep telefonu hattında adama 80-90 tl fatura geliyor baktığınızda 4gb internetli paket falan kullanıyor. taahhüt falan yok öyle ödüyor her ay. halbuki iki sms gönderse 30-40 tlye düşecek fatura. taahhüt verme korkusu da değil yani senelerdir aynı oper
etrafınızda mutlaka vardır böyle biriler.

örneğin cep telefonu hattında adama 80-90 tl fatura geliyor baktığınızda 4gb internetli paket falan kullanıyor. taahhüt falan yok öyle ödüyor her ay. halbuki iki sms gönderse 30-40 tlye düşecek fatura. taahhüt verme korkusu da değil yani senelerdir aynı operatörde.

atıyorum adam yeni bir televizyon almış. nerden aldın, kaça aldın diye soruyorsunuz teknosa'dan gidip 3000 tlye almış mesela. halbuki aynısı internet sitelerinde 2500 tl.

buna benzer olaylar. ne düşünüyorsunuz?
0
mr.goodcat
(21.07.19)
İlk duruma çok yorum yapamam ama ikinci durum için bir ürün alırken özellikle mağazadan almayı tercih ediyorum sonuçta kargodan hıyar çıkması pek de olası
0
eylul
(21.07.19)
üşeniyoruz, ihtiyacımızı gideriyoruz ve uğraşmak istemiyoruz, bunu yaparken ödediğimiz fazladan para hayatımızı olumsuz yönde etkilemiyor. Etkileyebilecek ürünlerde ise araştırıyoruz bakıyoruz.

ben kendi adıma bir ürün X lira ise saf görüp bunu X * 10 fiyatına satmaya çalıştıkları zaman uyuz oluyorum.
0
selam
(21.07.19)
sanirim benim bu, hatta ilk ornegi birebir yasiyorum, senelerdir yurtdisindayim ve gidip hattimi degistirsem ya da bir paket alsam muhtemelen cok daha az para odeyecegim halde, sacma sapan rakamlar oduyorum turk hattimin acik kalmasi icin.

onun disinda televizyonu falan arastiririm ama bazi seyleri arastirsam daha ucuza, daha uyguna bulabilecegimi cok iyi bildigim halde yapmiyorum ya da yapamiyorum.

nedenine gelirsem baska endiselerim bunun onune geciyor cunku. dunyayi kurtarmiyorum ama yogun calisiyorum, onun icin harcayacagim vakti oyle ya da boyle baska bir sey icin kullaniyorum, ilk etapta vakit bulamiyorum ikinci basamakta sanirim arastirmaya harcamamayi 'tercih ediyorum', ve kafami bir de onunla mesgul etmemenin konforunu da verdigim parayla satin aliyorum. cunku, basta da belirttigim gibi ne yazik ki kafami mesgul eden, enerjimi alan baska endiselerim var, ve bu endiselerim nedeniyle ya erteliyorum ya da dedigim gibi anlik bir seyse, mesela bir sey almaksa o an icin, o konforu satin aliyorum aradaki farkla. hayat yaptigimiz tercihlerden ibaret sonucta, sizden daha iyi ya da daha kotu bir seyi tercih ediyorum asla diyemem elbette ama ben o tercih hakkimi, o irade gucumu baska bir seyi arastirmak, yapmak, tercih etmek icin kullaniyorum.

son olarak, umursuyorum, kaziklandigimi da biliyorum :) bazi konular icin hatta birisi dese ki kassiopeia git bunu al, ben senin icin arastirdim, sana en uygunu bu, bu hatti sec vs. hic dusunmem yaparim, cok da muhtesem olur :)
0
kassiopeia
(21.07.19)
Bu kadar ince düşünüp kılı 40 yarmak sadece senin hayatından götürür. 10 lira kazanırsın ama giden güzel günlerin olur.

Insanın sahip olabileceği en yüksek özgürlük, bir konu hakkında fikri olmamasıdır.
0
JohnOakley
(21.07.19)
İhtiyaç giderip uğraşmak istememek +1
Didik didik araştırmayı sevmiyorum kafam rahat ediyor.
0
ruhen hastayim ben
(21.07.19)
maas: 15000 tl
calisma saati: 150 saat/ay
saatlik ucret: 100 TL
arastirma suresi: 2 saat (ortalama)

arastirilacak urunun/hizmetin, piyasadan yuzde %50 fazlasina satin alındığını kabul edelim.
Bu durumda, 600 tl 'lik bir harcama icin arastirmaya girilirse emek ancak amorti edilir.
Bu entry 30 TL'ye mal oldu.
0
komnoktatere
(21.07.19)
in time filmini izle.
zamanın nasıl en değerli, maddiyat olduğu kafanda canlanabilir.
0
aslindasorunumpsikolojik
(21.07.19)
benim büyük halam aynen böyle.

geçen hediye elektrik süpürgesi almış bana bosch'un en pahalı, güçlü modellerinden biri al sultanahmet camisini süpür öyle bir şey. ben tek yaşayan adamım napıcam bu kadarını diyorum olsun olsun der. mesela acıktık ne yiyoruz dersin gider dört kilo kuyu kebabı falan getirir.. tv'nin kumandası bozulur bi koşu gider en yakın mağazadan 38959 ekran lcd tv kapıp gelir.

kendine haline bıraktık.
0
heidi'nin dedesi
(21.07.19)
Takip etmeyen olarak konusayim. O kadar ayrintiyla ugrasamiyorum abi ben.
Faturalarimi otomatik odeme ile oderim ornegin, bakmam kac gelmis kac ödemişim diye kolay kolay. Aklima gelmiyor ki acip bakayim neye ne kadar fatura ödüyorum. Her seyi tek tek inceleyecek kadar bagli değilim lan hayata. Kredi karti ekstresine de cok yüklü gelmedigi muddetce acip bakmam, ne geldiyse oder gecerim.
Cunku ugrasamiyorum abi. Bu kadae ayrintiyla uğraşacak kadar zamanim yok. Max60-70 sene omrum var zaten.

Urun alirken de, ne bileyim araba falan alacaksam oturur arastiririm da bir filtre kahve makinasini 30tl pahalıya alsam nolur. Hayat kisa, her halti oturup araştırıp takip edemem.
Arastirmadan kahve makinasi alarak 30tl karsiliginda kafa rahatlığı satin almis oluyorum atiyorum.
Kafa yormak istemiyorum basit seylere.
Cep telefonu alacam mesela, tech guru bir arkadasa sorarım bu paraya ne alayim diye, onerdigi seye bir goz atar alir gecerim. Milyon tane telefon modeli var, hangi birini karsilastiracam, aksam 5bucuga kadar calisiyirum ben. En kotu ihtimalle dandik telefon almis olurum, dunyanin sonu degil yani. Gibi gibi.
0
stavro
(21.07.19)
Useniyoruz, o kadar programli planli degiliz, bunu yapmaya calisirken afakanlar basiyor. Mesela benim dikkatim daginik, karsilastirma filan yaparken asiri soguyorum alacagim seyden. Bazen hic almiyorum o yuzden, param da yok diye. Ama maddi sikintim olmasa (zenginlikten bahsetmiyorum) hic sallamam yemin ederim. Atiyorum otel mi bakicam, bir iki bakar tutarim yani mesela bu tatil organize eden kisiler icimi asiri bayiyor tatile bu kadar kendimi yorwcaksam ne anlami kaldi tatilin. Ya da her seyin indirim zamanini bilenler var, kredi kartlarinin tricklerimi takip edenler filan, farkindayim bana gore baya kardalar ama cok sikici be abi, eksik kalsin diyorum o yüzden.

Ve bu konu kesinlikle yetistirmeyle alakali benim anam babam da boyle.
0
red g
(21.07.19)
Yuksek maas alanlari (15.000+) bi kenara birakacak olursak bu durumu ben de anlamiyorum acikcasi.

Ozellikle hayat sartlarinin bu denli agir seyrettigi, serbest piyasa nedeniyle fiyat farklarinin abarti duzeyde oldugu bir ulkede.

Adam benim yari maasimi bile almiyor ama bu urunu 1000 lira pahali almissin dediginde burun kiviriyor. Onunla mi ugrasicam diyor. Baktiginda ugrastigi cok onemli seyler de yok yani.

Ben de didik didik en uygununu bulur nerdeyse yari fiyatina alir cikarim. Bu huyumdan memnunum acikcasi, para kolay kazanilmiyor.
0
msb
(21.07.19)
Bir de "satin alirken arastirmiyorum cunku en onemli sey 'zaman'" diyen arakadaslara su kisa videoyu izlemelerini oneririm.

youtu.be

Sonucta siz bir sey satin alirken bunun karsiligini parayla degil, o parayi kazanirken harcadiginiz omrunuzle oduyorsunuz. Cebinizden ne kadar yuksek bir tutar cikarsa da o denli goturuyor omrunuzden.
0
msb
(21.07.19)
Senin için 500 lira çok önemli bir parayken onun için umursanmayacak bir miktar olabilir. Herkes ortalama çalışan gibi 3000-5000 bandında yaşamıyor.
0
i ve been mistreated
(21.07.19)
(7)

En yakin arkadasima ne oluyor sizce?

deveyi diken adamin ta kendisi
14 yillik arkadaşım. Benzer ailelere, ayni dertlere, ayni imkan ve imkansizliklara sahibiz. Ozellille son 4-5 yilimiz, birebir ayni olan dertlere birlikte aglayip, birlikte isyanla gecti. Benim onda emegim, maddi manevi destegim haddinden fazladir, onun bendeki maddi manevi destegi haddinden fazladi
14 yillik arkadaşım. Benzer ailelere, ayni dertlere, ayni imkan ve imkansizliklara sahibiz.

Ozellille son 4-5 yilimiz, birebir ayni olan dertlere birlikte aglayip, birlikte isyanla gecti.

Benim onda emegim, maddi manevi destegim haddinden fazladir, onun bendeki maddi manevi destegi haddinden fazladir.

Son 4-5 yilda bizi omuz verip birlikte aglatan dertlerden ben kurtulmaya birkac adim attim. Talih ufaktan yuzume güldü. O gunden beri arkadasim ben aramadikca aramaz, ben sormadikca sormaz oldu. Biz yanyana gelince hicbir fark yok, muhabbet eskisi gibi. Ama omur boyu aramasam daha aramayacak gibi. Ayrica artik halen dertlesmek icim bir araya gelsek bile ben de kalan dertlerimi anlattigim, ki ciddi dertlerdir, hep bir ya benim hayatim bombok bu hala ne anlatiyor, derdini seveyim modunda. Halbuli halwn ortak, benzer konularda dertleeimiz var. Sen hayatini kurtardin, bi sttir git basimdan modu hissediyorum acikcasi. Anlayacaginiz, adam gercek bir kotu gün dostuymus aslinda :)

Neyse, dedim ki dugun telasinda, dugun telasini bosver, abartili maddi sikisiklikta bir nevi zoraki dugun telasina girdi, cok stresli. Ben trip atmiyim,aksine kafasini dagitalim ben arayip sorayim bol bol. Gerci benim dertlerim bitmeye basladiktan sonra dedim ya ban akarsi bu yeni tavri. Hani dugun telasina da yoruyorum ya. Dugun telasi bendeki gelismelerden once de vardi ve hic o zaman soğuk da degildi bana. Dugunle telasla.pek alakali degil yani.

Neyse benim ittirip kaktirmamla muhabbet devam etti. Gecem hafta bir guzel gelisme daha oldu. Laf arasinda o sordugunda soyledim ben de. Hmm hayirlisi oslun dedi gecti. O günden beri cevap falan da vermiyor arayinca.

Kiskanclik oldugunu dusunmuyorum. Ben neden bu kadar sanssizim diyor galiba.
0
deveyi diken adamin ta kendisi
(14.07.19)
insanlar bencil davranıyor. Böyle kişilerle arkadaşlığımı kestim. Öncesinde çok şans verdim 3 kere aradım kendisi beni hiç sonrasında aramadıysa, güle güle. Milleti ben mi düşüneceğim yahu?
0
bahoho
(14.07.19)
14 yillik dostluktan bahsediyorsunuz, kac yasindasiniz bilmiyorum ama hayatinizin onemli bir kismini paylasmissiniz. bir cok nedeni olabilir, kiskanclik da olabilir, sizinle konustukca morali bozuluyor olabilir, utaniyor olabilir - kendi sucu olmadigi halde- ya da hakkaten zamani olmayabilir, evlenecekmis ne bileyim esi sizi sevmemis bile olabilir yani, tavsiyem karsiniza alip adam gibi konusun, acik acik utandirmadan kizmadan, ya da email yazin yani bilemedim oyle duygusal paylasimlarimiz yok derseniz. beni aramiyordu ben de aramadim demekle bu kadar emek cope atilmamali.
0
kassiopeia
(14.07.19)
Düğün telaşı gittikçe artan bir şey zaman ilerledikçe. Hem maddiyat zorlaşır hem de zaman azalır, aileler karışır işler hallolmaz aksar vs.
Siz de dostluğunuzu karşı taraf aramadı diye tartıyorsanıx bir sıkıntı var bu durumda da.
0
kullanıcıadımbuolsun
(14.07.19)
belki sizden sikilmistir. dert mert duymak istemiyordur.
0
black fridayde bos kutuya talim eden adam
(14.07.19)
Farkinda olmadan ona kendisini kotu hissettirmis olabilirsin. O da eski gunlerin hatrina arkadasligi devam ettiriyordur ama ekstra arayip sormak istemiyordur. Kirilmis bence.
0
Flipsflops
(14.07.19)
Benzer arkadaşlığı bende sonlandırdım. Çok uzun yıllar boyunca aynı imkansızlıkları ve zorlukları yaşadığım arkadaşım ne olduysa şansı döndü ve çok iyi yerlere geldi. Hem maddi olarak hem manevi olarak. İster istemez onun yanında çekinmeye utanmaya başladım ve zamanla bitti.

Yıllarca dostluğun temelini attığımız şeyler yıkılınca yenisi kurulamıyor. Yeni bir arkadaşla beraber olmaya çalışmak gibi
0
avatar is back
(14.07.19)
Ne leş dostluklarınız var arkadaş,
Hayatını kurtardıysan ona da yardımcı ol yok 3-5 kuruş geçtiyse eline kusura bakma da ne lafını yap ne de 3-5 kuruş için seni kıskanan elemanı yanında bulundur.
0
Yavuşuhlu
(15.07.19)
(6)

Çıplak arama skandalına imza atan rezalet kozmetik mağazasını boykot eden

CursedChico
hala var mı? Ben, evet.2013te gerzede köylüleri termik santral için dövdürtüp geçen senelerde evde alkol yapımını yasaklatmak isteyen holdingi de.Olayı bilmeyenler için özet (kozmetik mağazası olayı) :Bir müşteriyi hırsızlıkla suçlayıp depoya götürüp çıplak arıyor güvenlikler. Daha soonra olay ortay
hala var mı? Ben, evet.

2013te gerzede köylüleri termik santral için dövdürtüp geçen senelerde evde alkol yapımını yasaklatmak isteyen holdingi de.



Olayı bilmeyenler için özet (kozmetik mağazası olayı) :

Bir müşteriyi hırsızlıkla suçlayıp depoya götürüp çıplak arıyor güvenlikler. Daha soonra olay ortaya çıkınca, firma bunu savunur şekilde açıklama yapıyor ama gelen tepkiler üzerine, geri dönüş yapıyor, sözlerini yiyor ve özür dileyip "çok üzgünüz" açıklamaları yapmaya başlıyor. İlk başta o açıklamayı yaptı diye boykot başladı, bir mağazada olan şey tüm mağazalara mal edilmedi.
Sanıklar da ceza aldı zaten. Biri para cezası, biri hapisti. Hapis ertelendi mi, hapiste mi bilmiyorum.
0
CursedChico
(13.07.19)
evet açıklamalarını yeterli bulmamıştım, içeri giresim gelmiyor haberi hatırlıyorum
0
freebird5406_2
(13.07.19)
ben hala gitmiyorum.
0
inheritance
(13.07.19)
Ben de gitmiyorum. Marka watsons bu arada, yazmamak icin bir neden yok bu bir iddia degil, markanin kendisi muazzam bir aciklama yapti, 'evet yapmisiz kismet, kusura bakmayin' gibisinden. Bu aciklamayi yapan da bir kadin! Rezil bir marka.
0
kassiopeia
(13.07.19)
Ben, zorunda kalip girsem de asla bir şey almiyorum.
0
malwethiel
(13.07.19)
ben bu olayi simdi ogrendim (ayda yasamiyorum :) ) su an itibariyla boykota basladim.
0
in vino veritas
(13.07.19)
Ben de o olaydan sonra hiç gitmedim.
0
Amaranta ursula
(13.07.19)
(6)

Yeni kurulacak partilerin isim/logo/renk seçimleri sizce ne olur?

nundu
Babacan ve Gül'ün ve bunlardan ayrı şekilde Ahmet Davutoğlu'nun parti kurulacağı artık kesin gibi. Kurulacak partilerle ilgili siyasi bi beklentim, bağım hiçbir şekilde yok, siyasi görüşüm de tam tersi ama genel olarak görsel dizayn, marka kimlik tasarımı gibi konuları incelemeyi hobi olarak seven b
Babacan ve Gül'ün ve bunlardan ayrı şekilde Ahmet Davutoğlu'nun parti kurulacağı artık kesin gibi. Kurulacak partilerle ilgili siyasi bi beklentim, bağım hiçbir şekilde yok, siyasi görüşüm de tam tersi ama genel olarak görsel dizayn, marka kimlik tasarımı gibi konuları incelemeyi hobi olarak seven biri olarak iki partiyle ilgili en çok merak ettiğim şey bu partilerin genel kimlik dizaynları. İsimleri, logo ve genel renk kullanımı.

Bi de önümüzde İyi Parti gibi yeni kurulmuş ve bu işi çok ciddiye alarak iyi bir tasarım oluşturmuş bir parti var. Artık günümüzde bu görsel tasarım olayının önemi kavrandığı için yeni kurulan partilerde de(özellikle Babacan'ın partisinin daha Batı görüşlü olacağı söyleniyor, o bu işe daha çok özenir gibi) bu konulara gösterilen emek artıyor.

Neyse yine uzattım da işte kısacası bi tahmininiz var mı bu konuda? Biraz beyin fırtınası yapmak istiyorum :D

ÖNEMLİ NOT: Lütfen Kalkınma ve Adalet Partisi, Pak Parti, Aynı şeyin laciverdi partisi, patlak ampul logosu vs vs çok kaliteli esprilerinize gülmüşüm gibi kabul edin ve böyle şeylerle gelmeyin. Dediğim gibi ciddi görüş merak ediyorum ve beyin fırtınası yapmak istiyorum mümkün olursa..
0
nundu
(11.07.19)
akp'nin kurumsal kimliği: sarımsı turuncu, gök mavisi, beyaz
iyi parti bunun yaklaşık kontrastıyla gitti, açık gök mavisi, turuncumsu sarı

siyasal islamın öncüleri adalet partisi, refah partisi gibi partiler, dönemin de akımıyla kırmızı kullandılar ancak yeni partilerde kırmızı kullanılması bir hata olacaktır zira o renk siyaset sahnesinde eskidi.

"Babacan'ın partisinin daha Batı görüşlü olacağı söyleniyor" ise (ki bir farklılık yaratabilmesi için gerekli olacaktır) "avrupa mavisi" diyebileceğimiz #003399 tonlarında bir maviden gidebilirler. bu noktada hem daha liberal bir hava çizer, hem de iyi parti renklerinden ayrılırlar.

mor, yeşil vb tonlara hiç ihtimal vermiyorum, hdp çizgisinin yıllardır kullandığı renkler. sarı - turuncu ağırlıklı zaten gidemezler akp'den dolayı.

renk dediğimiz şey elbet bir spektrum ancak, yine de 7 bölgeye ayırırsak başka renk kalmadı pek sanki?

postdergi.com
0
cern de cayci olmak vardi
(11.07.19)
@cern de cayci olmak vardi

kırmızı bence de kullanmazlar. Belki Mavi-Kırmızı ikilisi olabilir ama o da çok ABD ve Birleşik Krallık kokuyor yani zaten iki parti için de bu iki ülkenin kuklası sözleri varken pek mantıklı bi hamle olmaz. Onun dışında zaten şu an CHP ve Saadet Partisi kırmızı rengi kullanan aktif partiler, bunun dışında Demokrat Parti, Vatan Partisi, BTP, BBP gibi partiler de var. Artık kırmızı parti yeteri kadar var yani gerçekten.

Gösterdiğiniz mavi tonu AB bayrağındaki ve evet direkt bu olmasa bile benzer bir ton kullanılabilir gerçekten. Onun dışında mor olmasa bile(direkt HDP vurgusu var toplum zihninde), ülkemizde yeşil rengin pek kullanılmadığını düşünüyorum. Çok tonu olan bir renk yeşil ve İslamcısından Solcusuna farklı tonlarıyla iyi tasarım çıkabilir gibi. O yüzden ben partilerden birinden yeşil bekliyor gibiyim(daha Ümmetçi bir bakış açısı olduğu için Davutoğlu olabilir türbe yeşiline kaçar bir tonda).
0
🌸nundu
(11.07.19)
@cern+1

Turuncu Sarı renkleri kullanamazlar. O kadar büyük hata yapmazlar.

Turkuaz rengi seçenek olabilirdi, lakin İyi Parti logosunda baskın renk. Aynı zamanda DSP logosunda da.

Kırmızı beyaz gerçekten eskimiş ve sıradan bir renk ikilisi ve bir çok parti kullanıyor.

Şu ana kadar lacivert tonları kullanılmadı. ben de kendimce o rengin baskın olduğu bir logo bekliyorum açıkcası.
0
AlsterWasser
(11.07.19)
Yesil ya da lacivert diyorum
Mor kesinlikle hdp cagristirdigi icin tercih edilmeyecektir

Logo olarak icimden bugday gecti nedense ama bilemedim, ok bayragi andirabilecek seyler fln tercih edilmez muhtemelen.
0
kassiopeia
(11.07.19)
Huzur Partisi ismi çok dolaşıyo ama bilmiyorum bana biraz fake gelmişti. Çünkü neredeyse 1 yıldır lafı geçiyor yani sanki gerçek olsa bu kadar dönüp eskimezdi
0
🌸nundu
(11.07.19)
Zamanında Davutoğlu yeşil renk kullanabilir demiştim ve haklı çıktım :d

Babacan da çok yüksek olasılıkla Avrupa mavisi kullanacak. Habertürk programında giydiği kravat bile o renkti dhshshs
0
🌸nundu
(13.12.19)
(1)

Yurtdışı evlilik tescili

mabl
Yurt dışında evlenmiş ve zamanında konsolosluğa bildirim yapmamış TC vatandaşı Nüfus Hizmetleri Kanununa göre aşağıdaki şekilde bildirim yaparak evliliğini tescil edebiliyor:"O yerde dış temsilcilik bulunmadığı veya dış temsilciliğe bildirimde bulunulamadığı takdirde, evlenme bildirimi; yabancı maka
Yurt dışında evlenmiş ve zamanında konsolosluğa bildirim yapmamış TC vatandaşı Nüfus Hizmetleri Kanununa göre aşağıdaki şekilde bildirim yaparak evliliğini tescil edebiliyor:

"O yerde dış temsilcilik bulunmadığı veya dış temsilciliğe bildirimde bulunulamadığı takdirde, evlenme bildirimi; yabancı makamlardan alınan evlenme belgesinin Türkçeye çevrilip usûlüne göre onaylanmış ve Dışişleri Bakanlığınca tasdik edilmiş olması şartıyla yurt içinde nüfus müdürlüğüne verilmek suretiyle de yapılabilir. Bu belgeye dayanılarak düzenlenecek evlenme bildirimi ile kütüğe tescil işlemi yapılır."

Soru: Bu işlemin Dışişleri Bakanlığı tasdik aşaması için başvuru sahibinin şahsen Ankara'ya Bakanlığa gitmesi gerekir mi? Herhangi biri bu işlemi şahıs adına yapabilir mi? Noterden vekalet gerekir mi?
Bu işlerin takibi yapan hukuk bürosu, acente vb. mevcut mudur?
0
mabl
(09.07.19)
Bu bahsettiginiz durum sadece ilk iki halde gecerli: O yerde dış temsilcilik bulunmadığı veya dış temsilciliğe bildirimde bulunulamadığı takdirde. Cok cok garip bir yerde yasamiyorsaniz herhangi bir zaman gidip tescil ettirebilirsiniz zaten.
0
kassiopeia
(09.07.19)
(6)

Hayır diyememe sendromu

tenkc
Başkaları üzülmesin diye istemediğiniz şeyleri yapar mısınız? Kendinden ödün vermek midir bu nasıl atlatılır?
Başkaları üzülmesin diye istemediğiniz şeyleri yapar mısınız? Kendinden ödün vermek midir bu nasıl atlatılır?
0
tenkc
(08.07.19)
Daha bu gün yaptım, pişmanım
0
aquarium
(08.07.19)
Bu özgüven eksikliği ile alakalı. Ben eğer benden istenileni yapmazsam, hayır dersem beni sevmezler, istemezler, dışlanırım tarzı düşünceler sebebiyle oluyor. Kendine güven ve kendini ifade etmekten çekinme. Herkesin seni sevmesine ihtiyacın yok.
0
rock n roll
(08.07.19)
Bunun için terapiste gittim. Sadece bu değil bir kaç başka şey için gittim altından neler neler çıktı.

Sebeplerden birisi rock n roll’un dediği şey. Herkes beni sevsin diye düşünüyormuşum ben de. Saçma bir şey. Herkesle iyi geçinmek, herkes tarafından onaylanmak, herkesin aklında “oha ne iyi insan” diye yer etmek zorunda değiliz.


Tabii bu farkındalığa kendin varabilmem lazım. Bunun için ben çok büyük çaba harcadım. Terapistim de çok yardımcı oldu. Olay en sonunda annemle olan ilişkime kadar bağlandı.

Şu an çok daha iyi durumdayım. Artık hayır diyebiliyorum. Sınırlarımı koruyabiliyorum.
0
levpontryagin
(08.07.19)
Başkaları üzülmesin diye istemediğiniz şeyleri yapar mısınız?
Söz konusu ne olduğuna bağlı ama ben çoğunlukla yapmıyorum. Yaptığım zamanlar ise isteyen kişi annemse ve yapmadigimda uzulecekse ya da benim faydama olacak bir şeyse yapıyorum.

Valla nasıl atlatilir konusuna gelince hayir demekle dunyanin sonunun gelmeyecegini ya da sirf hayir dedin diye sana darilacak/ seni silecek bir insanin hayatında olmasa da olur diyeceğin biri olduğunu dusunebilirsin.
0
Amaranta ursula
(08.07.19)
eskiden ben de öyleydim. herkes beni sevsin istediğim için ilkokulda salak gibi paramı falan kaptırırdım. hayır dediğimde, kendi duruşumu sergilediğimde insanların beni sevmeseler bile saygı gösterdiklerini görünce aştım o takıntımı. şimdi de tam tersi oldum ama. birisi beni fikrimden vaz geçirmeye çalıştığında zekama saygısızlık yapılıyormuş gibi hissedip agresifleşiyorum. o da ayrı problem. arayı bulmak lazım.
0
sinek kral
(09.07.19)
%80 yapmam, genelde bunu yapmamak benim icin ne kadar onemli, yapmam karsi taraf icin ne kadar onemli seklinde degerlendiriyorum. Dediginiz seyin nedeni yukarda yazilanlara ek olarak zayif karakter ve kendi sinirlarinizi ortaya koyamamakla ve bunlara bagli kalamamakla alakali.
0
kassiopeia
(09.07.19)
(12)

gardropta minimalizm

market_arabasıyla_terör_estiren_trafik_canava
evet bunu nasıl yapabilirim? azaltmak istiyorum.
evet bunu nasıl yapabilirim? azaltmak istiyorum.
0
market_arabasıyla_terör_estiren_trafik_canava
(05.07.19)
Aynı kıyafetlerden birden fazla alıp sürekli aynı giyerek. Eskileri de ihtiyaç sahiplerine vererek
0
hasmetizm 2046
(05.07.19)
birbiriyle uyumlu olacak renkler seç ve bir tarz belirle, diğer renkteki ve tarzdaki giysilerini bağışla. bundan sonra da hep aynı renk skalasında ve tarzda giysiler al. özetle dolabında daha az giysi olsun ama her parça her parçayla kombine edilebilsin.
0
sir gawain
(05.07.19)
kobuzchu kiz
(05.07.19)
dolapcom'da satmaya başla, para kazandıkça daha çabuk vazgeçiyorsun kıyafetlerden :)
0
al-se
(05.07.19)
Bir sey almaktan vazgecip once dolapta ne var ne yok gozden gecirmek gerekiyor. Birkac aya anliyorsunuz hangi kiyafeti kullanip kullanmadiginizi. Eksiklerinizi de ancak oyle gorursunuz. Mevsim baslangiclarinda ilk olarak alisverise cikmayin, eldekileri kullanin, terziye goturun; sonra karar verin ihtiyaciniz olup olmadigina yeni bir giysiye.
0
buf-e kür
(05.07.19)
bence de bağışla
0
same idiot
(05.07.19)
İki yıldır giymediğim hiçbir şey kalmayacak diye söze başlayabilirsin.
0
Mirket
(05.07.19)
Marie kondo ablamiz bu isin uzmani, tum tum kiyafetleri yataga yigip girisin ama ne kadar anlamsiz kiyafetiniz oldugunu goruyorsunuz
0
kassiopeia
(05.07.19)
12 ay kullanmadığın herseyi gardroptan çıkarmalısın. atar mısın, satar mısın, bağışlar mısın bilmem...
0
babilbaligi
(05.07.19)
gardrobun kapaklarını sök2 kapak açıkken ne kadar çok kıyafet olduğunu görünce azaltman gerektiğini göreceksin.
0
hlt1985
(05.07.19)
@hlt1985

açık gardrop zaten ondan fazla gözüküyor:))
0
🌸market_arabasıyla_terör_estiren_trafik_canava
(05.07.19)
Project 333 diye arayabilirsiniz.
0
kendi helvasını kavuran zombi
(05.07.19)
(10)

Göz kremi olarak ne kullanıyorsunuz?

pastörizesüt
Sb
Sb
0
pastörizesüt
(03.07.19)
simyaevi, ancak biter bitmez estee lauder serisine baslayacagim. kullanip memnun olmayan duymadim.
0
kassiopeia
(03.07.19)
Kiehl's kullanıyordum gerçekten çok güzel ama biraz tuzlu gelmeye başladığı için (malum kur farki) son seferde l'oreal mucizevi yag serisinin kremini aldım, bu da başarılı. Bittikten sonra hangisi ile devam ederim, bilemiyorum.
0
fraise
(03.07.19)
Estee kullanıcısı geldi :) Bariz bi etkisini görmedim, daha etkilisi yok mu bunun??
0
dreamnesiac
(03.07.19)
Kaynak yapayim :) Kizlar, 34 yasindayim goz kremi hic kullanmadim. Kirisikliklarim az da olsa var. siz kirisiklik icin mi yoksa torba, mor halka vs icin mi kullaniyorsunuz bunlari? Bende bunlar yok. Sirf kirisiklik icin bir sey surecegim surersem.
Bana ne onerirsiniz baslayayim bari :)))
0
somethinginthewayshemoves
(03.07.19)
@somethinginthewayshemoves
hocam benim anladigim bu kirisikligin iki uc sebebi var, gunes, nemsizlik, kolojen eksikligi. surekli gunes koruma kremi surmek, bol bol cildi nemli tutmak (hem su icerek hem de bol bol krem surerek) hem de kolojen destegi almak onemli. baska fantastik seyler yapanlar da vardir ama bunlar basic sanirim.

eger cildiniz kuruysa kiehls'in avokadolu bir kremini cok tavsiye ediyorlar, benim goz altlarim o kadar kuru olmadigi icin bana agir gelir diye hic kullanmadim. ama daha once krem kullanmamissiniz madem bence onunla baslamak mantikli olabilir, gozunuz bir nem gorsun :)
0
kassiopeia
(04.07.19)
@kassiopeia teşekkür ederim. Cildim kuru değil, 4-5 lt su içerim ezelden beri, güneş kremi de kullanırım bir de yüz için yves roche dan aldığım bir krem vad, onu sürüyorum düzenli ama işte öyle özellikle göz kremi hiç kullanmamıştım. Kiehls e bakayım hemen.
@kayıtsız şu sıkılamayan minik yağ bezeleri gibi mi?
0
somethinginthewayshemoves
(04.07.19)
nivea man
0
same idiot
(04.07.19)
estee kullandım, bu sefer bir değişiklik olsun dedim, lancome'a geçtim.
şaşırtıcı şekilde memnunum.

hem normal göz serumu, hem de arada bir serinletici ve şişlik/morluk giderici acil durum kremini kullanıyorum.
tavsiye edebilirim.
0
blatta hiberna
(04.07.19)
Loccitane'ın immortale serisini deneyin derim.
0
ninotevtidze
(04.07.19)
ben de estee kullanıcısıyım yıllardır, memnunum.
0
ozgur bir kusun hatirati
(04.07.19)
(15)

koç mba katma değeri ?

jamiryow
Ey dostlar,inşaat mühendisi bir arkadaş koç mba yapmak istiyor. 92.000 TL sanırım ücreti. burs bulmaya çalışacak ama ne kadar verirler, kendisine ne kadar düşer bir bilgisi yok. belki de sembolik olacak burs dedikleri. en kötü senaryoda 92 K TL cebinden çıksa, 1 sene de çalışmayacak 90 K da oradan g
Ey dostlar,

inşaat mühendisi bir arkadaş koç mba yapmak istiyor. 92.000 TL sanırım ücreti. burs bulmaya çalışacak ama ne kadar verirler, kendisine ne kadar düşer bir bilgisi yok. belki de sembolik olacak burs dedikleri. en kötü senaryoda 92 K TL cebinden çıksa, 1 sene de çalışmayacak 90 K da oradan gitti desek. bu programın bu arkadaşa sonrasında katkısı ne olur ? olur mu ya da. parasını boşa mı harcamış olur bir yerde ?

görüş ve önerileriniz plz.
0
jamiryow
(03.07.19)
fiyati düsünüyorsa faydali olmaz.

sirketin üstlenmesi lazim egitim giderini, o zaman faydali olur, hem yükselir hem de firmayla anlasir 2 sene filan cikmayacagim diye. firma öder.
0
black fridayde bos kutuya talim eden adam
(03.07.19)
@ black
bu devirde cepten çıkan 180 K TL düşünülmeyeccek para mı hocam :)
kim düşünmez merak ediyorum doğrusu.
0
🌸jamiryow
(03.07.19)
@jamiryow :))

sirket sahipleri, aileden zenginler, sirkette masraf yazdirmaya calisanlar, zenginler, zenginler, yine zenginler :)

bu arada aslinda 90 bin cok degil, yurt disi mba ler 30 bin€ dan basliyor iyileri. kalacak yer filan derken 50 bin€ ya cikiyor.
0
black fridayde bos kutuya talim eden adam
(03.07.19)
Başvurular bu sene için bitti ben de Emba başvurusunu yapacaktım ama 115 bin TL bana fazla geldi. Bunu çalışırken yapmak daha mantıklı.

Katkısı olacağına ise eminim, hem içerik hem networking açısından.
0
ludwig boltzmann
(03.07.19)
Hocam kuzene soyle kisa vadede pek bir getirisi olmayabilir mba genelde tam ust yonetim kademesine gecmek uzere ama isletme bilgisi olmayanlar icin faydalidir, maddi acidan 180 k yi cikqrtmak tr de 5 seneyi bulabilir o acidan risk alip yurdusinda yaparsa hem farkli bir deneyim yasar hemde yakin paralara oradaa calisma sansi yakalar
0
bluewhale
(03.07.19)
Katkısı var tabii ki ama arkadaşının maddi durumu önemli burada.

Hocalar, tanıştığın insanlar, konuk gelenler, firma ziyaretleri vs. inanılmaz bir network katkısı sağlıyor her şeyden önce.

Açıkçası sadece 90K param olsa ben Koç MBA'de harcamam bunu. Tavsiyem; çalışırken MBA yapmaya zorlaması. Benimkini şirket kaşıladı; hem modüler olduğu için 2 seneye yaydılar, hem de bazı aylarda haftanın belli günleri idari izinliydim. Rahat oldu baya.
0
piremses
(03.07.19)
hiçbir şekilde faydasını görmeyeceğini düşündüğüm aktivite. onun yerine mesela gitsin itü de Bim eğitimi modülleri alsın çünkü inşaat sektöründe her şekilde kullanılmaya başlandı. Bu söylediğim eğitim ona 8k civarına mal olur. bunun yanında bir de Construction Management adı altında İTÜ veya YTÜ'de yüksek lisans yapabilir. en nihayetinde network istanbul üniversitelerinde yapılıyor. emin olun devlet üniversitelerinde yüksek lisansta da inanılmaz network genişliyor. sonuçta sunumlar, hocaların şirket sahibi olmuş yüksek lisans veya doktora öğrencilerinin düzenlediği seminerler vs vs. tüm bunların dışında iyi bir MS Project eğitimi (mesela bilge adamdan) ile çok kaliteli bir inşaat mühendisi olur ve direkt olarak yönetici adayı olur. bütün bunları yaklaşık 20k civarına yapar. ve koçta mba yapmış halini ikiyle çarpar.
not: tüm anlattıklarımı çalışırken yapabilir.
0
un4given
(03.07.19)
@ un4given

bahsi geçen arkadaş odtü lisans mezunu, boğaziçinde construction management yükseği yapmış ve 6 yıldır çalışan bir arkadaş bu arada.
0
🌸jamiryow
(03.07.19)
@jamiryow
eğer bahsettikleriniz yapıldıysa söylediklerimin bir kısmını geri alıyorum. fakat yine de mba yerine "building information modeling" sektörüne yönlenmesini tavsiye ederim. bunun dışında mba'dan beklentisi nedir? yani @hey corc versene borc arkadaşın söylediği gibi şu kriz ortamında ona fazla bir artısı olacağını düşünmüyorum. aksine maddi kayıp olur.
0
un4given
(03.07.19)
@un4given

inşaattan kurtulup çok uluslu büyük firmalara geçmek istiyor. hem kariyer değişimi hem firma vs sağlar yeni ufuklar açar düşüncesinde. Lokal inşaat firmaları ne kadar büyük olsalar da (rönesans, enka, limak vs) ölücü ve çok fazla mesai istiyorlar der.
0
🌸jamiryow
(03.07.19)
ben un4given'a katiliyorum ama eger BIM Modelin fln dusunmuyorsa ya da sektor degistirmek istiyorsa, o kadar paraya neden yurtdisi dusunmuyor onu anlamadim? ozellikle avrupa'da cok guzel okullar var, illa mba denince ingiltere abd akla gelmek zorunda degil, ilk aklima gelen bocconi mesela. bir cok ulkede cok ciddiye alinan mba programlari var.
0
kassiopeia
(03.07.19)
@kassiopeia
yurt dışı için burs bulmak gerekiyor. living expense çok pahali, tuition fee çok yüksek. bocconi 57000 EUR mesela.
0
🌸jamiryow
(03.07.19)
network olur.
0
cooperr
(03.07.19)
@bluewhale'e katılıyorum.

Mevcut donanım ve tecrübesiyle belli bir kademeye gelmiş, bir üst yönetim kademesine geçmek için kendisini biraz daha ilerletmek istediğini hissediyorsa ihtiyacı olan şey MBA olabilir. Sektör değiştirmek için de doğru anahtar olabilir. Yoksa MBA yapayım yönetici olayım diye bir şey yok.
0
zombi
(04.07.19)
@zombi
amacı zaten sektör değiştirmek ve kendisine bir katma değer daha katmak daha iyi bir iş bulmak, önü daha açık olsun diye uğraşmak vs.. ama 90 K para verip 1 sene de çalışmadıktan sonra başladığı yere döner mi diye korkuyor. kaybettiğiyle kalır mı düşüncesi içersinde
0
🌸jamiryow
(04.07.19)
(23)

aile tapu ev mevzuları

nick bulamadim
biraz fikir alayım dedim. mevzu şu. şimdi babadan kalma 2.5 katlı bir ev var. en üst kat teras. benim bir de kız kardeşim var evli. ben farklı bir şehirdeyim. apartmanın 2. katında annem yaşıyor. geçen yıl kardeşim teras katını tam kat yapalım biz orada oturalım dedi. ben de buna karşı çıktım. dedim
biraz fikir alayım dedim. mevzu şu. şimdi babadan kalma 2.5 katlı bir ev var. en üst kat teras. benim bir de kız kardeşim var evli. ben farklı bir şehirdeyim. apartmanın 2. katında annem yaşıyor.

geçen yıl kardeşim teras katını tam kat yapalım biz orada oturalım dedi. ben de buna karşı çıktım. dedim ki 1. kata geçin istiyorsanız. o da "orası eski" dedi. o zaman ben de "2. kata geçin annem teras kata geçsin tek yaşıyor zaten" dedim. "annemi yukarı atmak istemem" dedi. hem tek göz odada ne yapacak dedi. "bir şey olmaz annem hem tek yaşıyor hem de yıllardır oraya geçmek istiyor zaten" dedim. bir türlü ikna edemedim. annem de her şeye evet diyen biri. annem evet deyince ben de bir şey diyemedim giriştiler işe. ev zaten teras. dairenin yarısı hazır. mutfak vs. her şey var. yapılacak tek şey terası kapatma falan. geçen yılın nisan ayında başladılar hala bitmedi ev.

bir de annemin anneannemden kalan başka bir evi var. geçende ablam aradı. sürekli sorun çıkarıyor satalım falan dedi. bunu sürekli söylemişti daha önce de. annem de istemiyor ama ablam baskı yapıyormuş. ben de buna anlam veremiyordum. sürekli evin sorun çıkarmasını bahane ediyordu. bugün komşu aradı. kimseye söyleme dedi. ablamlar kredi çekmiş. o krediyi ödeyemiyormuş ablamlar o yüzden anneannemin evini satalım diyormuş. bana krediden bahsetmediler. komşu kredi 100 bin lira dedi. ama inandırıcı bulmadım. teras zaten ev. max 30 bin liralık masrafı var içiyle. ama kadın dekontu falan gördüm dedi. gidip bakıcam haftaya. üstelik kredi için annemin oturduğu 2. katı eniştenin üzerine yapmışlar. tapuda onun adı varmış. nedeni de bankadan kredi çekmek içinmiş.

şimdi ben bunları duyunca delirdim. birincisi bu gerizekalıların zaten parası yok. eniştenin öyle iyi bir işi yok. şöyle diyim 50 bin liralık araba almaya kalksalar zor öderler. ben de dedim boşuna mal gibi borca girmeyin 1. ya da 2. katta oturun. ama istemediler illa 3. yapacaz dediler. zar zor kabul ettik. düşündüğüm gibi oldu ve bitiremediler alt tarafı bir terası. 1 yıldır inşaat olarak duruyor ev. üstüne kredi çekmişler. ödemeyince anneme diğer evi satalım diyorlar. ve ben tüm bunlardan komşu sayesinde haberdar oluyorum. yani çekilen kredi, evin eniştenin üstüne geçmesini hep komşudan öğrendim.

bu hafta eve gidicem konuşucam. ama haksız mıyım tepki göstermek konusunda? kredi ve evin eniştenin üstüne geçmesi konusunda bana hiçbir şeyden bahsetmemeleri konusunda haklıyım. ama kredi çekmeleri konusunda ne düşünüyorsunuz? bence ona da gerek yok. paran yoksa git eski evde otur ki 50 tane seçenek sunduk. evin eniştenin üzerine geçmesi beni sinirlendirdi. ama kredi çekmemiz gerekiyordu o yüzden gerekliydi evin üzerinde olması derlerse haklılar mı sizce? sonuçta annemin üzerine kredi çekilmesindense kendi çeksin tabii. ama evi üzerine alması yine de rahatsız etti. kredi bitince geri annemin üzerine geçecekmiş de kredi bu kaç yılda zor biter. bu açıdan bakınca haber vermemeleri dışında kredi çekmelerini tamamen kendi salaklıkları olarak görüyorum ve beni ilgilendirmez diye düşünüyorum. ama bilmiyorum normal değil gibi sanki de bazı şeyler. bu arada zengin bir aile değiliz. 50 bin tane evden bahsettim ama hiçbirinin kirası 1000 lira bile değil. yani ipotek sonucu ev satılırsa yıkım olur bizim için.
0
nick bulamadim
(02.07.19)
tamamen haklisiniz.

hakkinizi alin kesinlikle..
0
black fridayde bos kutuya talim eden adam
(02.07.19)
Pardon filmindeki eniste geldi aklima.
Ben iyi niyetli olamicam, insaat bahane etmisler, krediyi de ev satarak odettiyorlar. en basta amac evi sattirmakti bence.

Birde zaten kredi borcunu kendi evinizi satarak odeyecekseniz evi neden enistenin ustune yapmislar. Kardesiniz kendi adina cekseymis.

Enistenin hic zarari yok bu iste.
0
Coma
(02.07.19)
Sizden habersiz kredi işine girmeleri samimiyetten uzak bir hareket olmuş.

"Bana neden haber vermediniz" den girip ortalığı yıkma hakkınız var bence.
0
emcekare olmadi einstein olsun bari
(02.07.19)
Ozur dilerim ama ablan tam bir mal.
0
balpolen
(02.07.19)
@coma diğer evi satma konusunda ısrar edemezler kesin ortalığı ayağa kaldırırım. madem paraları yok hiç girmeselerdi. kardeşim çalışmıyor o yüzden kredi çıkmazdı. enişteye de çıkmaz aslında. ne kadar çektiler bilmiyorum. 100 bin liraysa sıkıntı büyük.

@balpolen yok özür dileme. ben de sürekli söylüyorum. hepsi beyinsiz.

bu krediyi paraya hiç dokunmadılarsa geri yatırsak bir kaybımız olur mu? ne kadar öderiz?

şimdi niye ev eniştenin üzerinde dicem. kredi çekmesi gerekiyordu dicekler. öderim ben sorun yok dicek kesin. bu durumda siz ne derdiniz? mantıklı mı?
0
🌸nick bulamadim
(02.07.19)
bence diger evlerinde gitme ihtimali yüksel öyle diyeyim.
0
black fridayde bos kutuya talim eden adam
(03.07.19)
@schehe yok direkt annemin üzerineydi aslında babam sağken de. o yüzden hepsi onun üzerine.

ev ablamın üzerine olamazdı çünkü o çalışmıyor şu an. kredi vermezlerdi.

komşu bana söylemediklerini bildiği için aradı. annemin en yakın arkadaşı.

annem baştan da istemiyordu da hayır diyemiyor kimseye. o yüzden kabul etti. baskıyla yani. bana da gelip sürekli dert yanıyor.

yaptırmalarında sorun yok da şu yüzden karşıyım. paraları yok. para varsa villa yaptırsın isterse ama yok.

onun dışında gelip otursunlar bunda bir şey yok. zaten bir evin kirasını bana gönderiyorlar. onlar da alabilir ya da gelip oturabilir. annemin ev ama bizim gibi. o vefat edince bize kalacak. ama daha bugünden niye böyle işlere girdiler anlamadım.
0
🌸nick bulamadim
(03.07.19)
o konuda da kavga edeyim ama bilmem gerek. ev ablamın üzerinde olsaydı o kadar kredi çıkar mıydı? annemin üzerine olmasıyla farkı ne? ben kredi çıkması için üzerine aldı diye anladım.

şu an durum ne bilmiyorum. miktar ve ödeyebilme güçleri hakkında bilgim yok. gidince öğrenicem. paraya dokunmadılarsa yüksek bir miktarsa bankaya geri götürmelerini söylicem. böyle bir şey mümkün değil mi? bahane bulurlar ama. ne kadar para keserler bilgin var mı?
0
🌸nick bulamadim
(03.07.19)
1.kat var
2. Kat, enistede
3.kat, yapilip enisteyle kardes oturacak, bence eniste burayi da ustune aliverir.
Diger ev, satilip kredi odenecek. Kalan para olursa paylasildi diyelim.

Dogru anladiysam, Sana miras olarak ne kalacak bu durumda? 1. Kat.
Senin yapacagin en akilli sey bence madem enistenin ustune yapabiliyorsunuz deyip,uste cikip 2 evin tapusunu almak.
0
durgunfoton
(03.07.19)
@durgun yok bu saatten sonra bir halt yiyemezler. öncekilerde biraz yumuşak davrandım mal gibi.

aslında genel olarak bir sıkıntı yok. annemin vefatından sonra eşit şekilde paylaşılır zaten. kalkıp da mal kaçırcak biri değilim. ya da şu an 1. katın kirasını ben alıyorum. onlar da bir katın kirasını almak isteyebilir ya da oturabilirler. biz de teklif ediyoruz bunu. tapunun hepsi annemde olsa da evler paylaşılmış gibi ama bu şekilde yapmaları çok çirkin. üstüne ödeyemeyecekleri kredinin altına girmeleri bir de bu masrafın gereksiz olması sorun oldu. o yüzden hem sorun hem sorun değil gibi. nasıl tepki versem bilemedim.
0
🌸nick bulamadim
(03.07.19)
eniste cok zekiymis bence, hatta ben 3. kat konusunda israr edenin daha cok eniste oldugunu dusunuyorum. terasi yaptirana kadar 1.kati da yaptirabilirlerdi eskiyse?

yazdiklarinizin tamaminda haklisiniz; ayagini yorganina gore uzatmama, annenin evine el koyma, hak gasp etme, gizli sakli is yapma,baskasindan gizli ev sattirmaya calisma, bir aile dramasinda olmasi gereken sacmaliklarin tumu mevcut. ayrica
"ama kredi çekmemiz gerekiyordu o yüzden gerekliydi evin üzerinde olması derlerse haklılar mı sizce?" bunda da haksizlar, buradaki argumaniniz evin neden kimin uzerine yapildigi degil, bu surecin herhangi bir asamasinda neden hicbir sekilde dahil olmadiginiz, neden yangindan mal kacirir gibi hareket ettikleri. tasinmazlar uzerinde hakki olan uc kisi var ve bu kisilerden biri hicbir sekilde soz sahibi olmazken (hatta ikisi), eniste ve abla olayi cekip cevirmis. enistenin ailesi yok mu bu arada?
0
kassiopeia
(03.07.19)
@kass 1. kat baya eski. oturmak istememelerini anlarım. yaptırınca da pek iyi olmaz. ama sorun paraları yok. paran yoksa oturursun. ikisi de hayatlarında 100 bin lirayı topluca görmemişlerdir böyle saçma sapan işler yapıyorlar.
eniştenin de ailesi var annem de söylüyor hep onlar niye yardım etmiyor diye. onu da sorcam. babasının evi var, amcasının evi var. bir abisi birçok ablası var. ipotek yapacak bize gelene kadar çok insan var.

paraya dokunmadılarsa bankaya parayı götürsek zararımız ne olur? 2 ay önce çekmişler.
0
🌸nick bulamadim
(03.07.19)
O para coktan yok olmustur.

Ev yapilmamissa bile binlerce bahane sunarlar. Hastaydik, biri ameliyat ooacakti ona verdik, is kurduk, dolandirildik, bankadan cekemiyoruz, suraya yatirdik, meteor düstü bankaya, paralar hep islandi kurutuyoruz bekle biraz gibi binlerce neden sunacaklar.
0
black fridayde bos kutuya talim eden adam
(03.07.19)
o para coktan gitmistir +1 insallah bir cozum bulabilirsiniz. annenizin de hatasi var tabii, onu da unutmamak lazim. hayir diyemiyorsa bile, size haber vermesi lazimdi.
0
kassiopeia
(03.07.19)
yok para duruyordur bence. böyle anlattım da parayı öyle içkide, saçma sapan yerlerde yicek biri de değil. giderler fakirliklerine bakmadan kendilerince lüks bir ev yaparlar, araba maraba alırlar. ama para duruyorsa bankaya yatırtcam. böyle bir hakkımız vardır da ayrıntıları biliyor musunuz? 2 ay önce çekilmiş. parayı topluca yatırsak geri faizden vs. kurtulur muyuz?

annem baştan hatalı. daha sonra aradım ağzından zorla laf alıyoruz. hiçbir şey söylemiyor. o ağırlığını koyabilse bunlar hiç olmıcaktı.
0
🌸nick bulamadim
(03.07.19)
eger böyle bir durum varsa hic saniye beklemeden halledin.

ama tekrar belirtiyorum o para cekildiyse yeri bellidir yani. o pararnin blok olarak bankada durma ihtimali yok.
0
black fridayde bos kutuya talim eden adam
(03.07.19)
felaket tellalligi yapmak istemem ama sunu duyma ihtimaliniz cok yüksek geliyor bana.

ya kizim enisten bir is yapacakti, cok iyi getirecekti parayi 6 ayda iki katina cikaracakti ama adamlar parayi aldilar ilk basta biraz ödeme yaptilar sonra biz hepsini yatirdik. adamlardan kimse haber alamiyor. tüm ilceyi dolandirdilar. eniste zaten pek takmaz, kendi parasi bile degil sonucta.

bizzat 10 farkli yerden ufak degisikliklerle duydum bunu.
0
black fridayde bos kutuya talim eden adam
(03.07.19)
yok öyle bir şey olmaz. o tarz işlere girmez. para yerinde durmayabilir. ama saçma sapan harcamalar yapmış olabilirler. gidip benzin koycak parası yok araba falan alır. çimento falan aldım der. evi tamamlamak için o para lazım verirsek ev nasıl bitsin falan derler. para havaya uçmaz ama çok gereksiz gelirlerine göre lüks harcamalara gider.
0
🌸nick bulamadim
(03.07.19)
peki siz bu durumda neler yapardınız? bana haber bile vermemeleri büyük sorun. bunun için kavga edicem. düşündüm de kredi büyük ihtimalle ev için ve araba almak için çekildi. henüz konuşmadım. bu durumda evi bitirip araba almalarına izin verir miydiniz? yoksa krediyi geri iade ettireyim mi? bunu zorlayabilirim ama hangisi doğru olur bilemedim.
0
🌸nick bulamadim
(04.07.19)
Duyurunuzu okudum ama detaylar da biraz kafa karıştırıcı olmuş açıkçası:/

Krediyi ne sebeple çektiklerini anlamadım, ev kredisi mi çekmişler? Terası yaptırmak için mi çekmişler?

Minik bir eleştiri, eğer teras en başında (tadilat öncesi) tek odalı ve çok iyi olmayan bir durumda ise, neden annenizin oraya taşınmasını istediniz ki? İnsan annesi babası rahat etsin ister ya hani, her ne kadar ısrarınıza rağmen gerçekleşmediyse bile, o kısım biraz garip geldi bana.

tapusu enişteye geçirilen ev - bu tapu normalde kimin üzerineydi? Tapu sahibi sadece anneniz miydi? Devir için zorlamışlar mı onu? Yoksa rızası ile mi devretmiş? Gerçi "Annem hemen evet der" diyorsunuz ama.

Bence bir avukata danışın. Eğer o enişteye verilen evde - normalde hakkınız varsa/anneniz tek hak sahibi ise - ve size sorulmadan devredildiyse. Durumu avukatla bir görüşmekte fayda var. Tabii annenizden de bilgi almanız lazım, devir tam olarak nasıl gerçekleşti (siz esip gürlemeden önce sorun)
0
cymbelina
(04.07.19)
@cymbelina ne kredisi bilmiyorum. sanırım terası tammalamak için ihtiyaç kredisi. tam ayrıntıları öğrenemedim.

annemin durumu şu. teras eski değil. yazlık bir yer gibi. amerikan mutfak gibi odayla birleşik. tek odada kalmasın diye bahane ettiler ki annem kendi yıllardır oraya geçmek istiyor. kadının şu an hayatı 2+1 evin tek odasında geçiyor. salonda yatıp kalkıyor. terasa da geçse bir şey olmazdı.
0
🌸nick bulamadim
(04.07.19)
bu hafta konuşmaya gidicem. tartışıcaz. şöyle bir ihtimal var. dairenin biri bizimdi kendi hakkımızı ipotek ettirdik sana ne derslerse ne diyim?
0
🌸nick bulamadim
(11.07.19)
bizim başımıza geldi ordan hareketle yazıyorum: Allah gecinden versin annen ölüp miras mevzusu başlayınca karşı taraf bu evi beleşe aldığını unutur, senin hakkının da olduğu unutur. bu ev zaten bizimdi diye çirkefe yatabilirler. veya ablam ve enişten dünyanın en iyi insanları bile olsa ilerde onların çocukları mevzuyu bilmedikleri için vay şerefsiz dayı bizim kendi tapulu malımızı iç etmek istiyor bile diyebilirler. bize dendi!

ilerde aile içi onarılmaz yaraların açılmaması için şimdiden yazılı, anlaşmalı hatta noter onaylı anlaşmalar yapıp kenara koyun.

aklıma şu geliyor en basitinden, orta katın değeri tak başına 1. katın veya son katın değerinden daha fazladır. siz 1. katı üzerinize yapın, teras katının da yarısını üzerinize yapın. böylelikle eşit değerde mal dağılımı yapılmış olur. miras mevzusu da olursa terasın geri kalan 1/2 'sinin ablanla aranızda bölüşürsünüz. bu durumda ablanıza ara kat+terasın 1/4ü size de Giriş kat + terasın 3/4ü düşmüş olur
0
yemrem
(23.07.19)
(7)

sivas katliami

captainobvious
bu olayin detaylarini bilmedigimi fark ettim. ogrenebilecegim kaliteli bir belgesel var midir acaba?ornegin, sunu anlayamiyorum halk bir binanin etrafini cevirmis icindekileri oldurmek isterken, polis ya da jandarma her neyse, neden engel olmamis? bu adamlar neredeymis o sirada? olayin genel akisini
bu olayin detaylarini bilmedigimi fark ettim. ogrenebilecegim kaliteli bir belgesel var midir acaba?

ornegin, sunu anlayamiyorum halk bir binanin etrafini cevirmis icindekileri oldurmek isterken, polis ya da jandarma her neyse, neden engel olmamis? bu adamlar neredeymis o sirada? olayin genel akisini anlamak istiyorum.
0
captainobvious
(02.07.19)
32.gün belgeselini izleyebilirsin.

www.youtube.com
0
aziz dostum jack
(02.07.19)
Madimak Carina' nin Günlüğü adli bir film de var. Katliamda Türkiye' ye kadının toplumdaki yerini arastirmak icin gelen Carina Cuanna' nin günlüklerinden esinlenilerek çekilmiş. Belgeselleri izleyip ve okumalarinizi yaptiktan sonra bunu da izleyebilirsiniz.
0
Amaranta ursula
(02.07.19)
32. gün
0
chitosan
(02.07.19)
Aziz Nesin'in şu konuşmasını da tavsiye ederim: www.youtube.com Hatta sorularınıza yanıtlar da bulabilirsiniz.
0
bruce mclaren
(02.07.19)
tam aradığın şey: www.youtube.com
0
speedy
(02.07.19)
@azizdostumjack +1

kesinlikle kara bir gündü ancak oradaki tiyatro gösteri guruplarının daha medeniyet oturmamış bir iç anadolu şehrindeki gösterileri insanları tahrik etmiş. yaptıkları yanlış değil ama zamansız. daha bu ülkeye tahamül gelmedi. yolda el ele tutuşmanın bile garip karşılandığı bu ülkeye oradaki aydınlar çok çok fazla.
0
mikahakkinen
(02.07.19)
ayrica 'seytan ayetleri' kitabinin cevirilmesi olayini da arastirabilirsiniz. cevirenlerin tamami bagnaz kafalar tarafindan hedef olarak gosteriliyor (farkli ulkelerde). iki tanesi olduruluyor bildigim kadariyla, aziz nesin'i de iste yakmaya calistilar.
0
kassiopeia
(02.07.19)
(4)

pasaport basvurusu

kassiopeia
arkadaslar gunaydin, aranizda yakin donemde pasaporta basvuran var mi? kac gunde geliyor? turkiye'ye kisa bir sureligine gelecegim ve acaba 4 is gununde bu hallolur mu sizce? yoksa daha uzun sure mi gerekir? tesekkurler.
arkadaslar gunaydin,

aranizda yakin donemde pasaporta basvuran var mi? kac gunde geliyor? turkiye'ye kisa bir sureligine gelecegim ve acaba 4 is gununde bu hallolur mu sizce? yoksa daha uzun sure mi gerekir? tesekkurler.
0
kassiopeia
(02.07.19)
iki iş gününde geldi birkaç hafta önce.
0
bohr atom modeli
(02.07.19)
@sumuklurakun, cok tesekkurler, eline ulasmasi ne kadar surdu peki? yani dagitima cikinca hemen ertesi gun geliyor mu?

@bohr atom modeli siz basvurdunuz ve iki is gununde elinize mi ulasti? o zaman harika bu kesin yetisir.
0
🌸kassiopeia
(02.07.19)
bugün işini hallederse cumaya elinde olur
0
kitik
(02.07.19)
Goruyor ve arttiriyorum, gectigimiz perşembe istanbuldan basvurdum cuma gunu evime geldi.
0
goochie goochie
(02.07.19)
(24)

bu arkadaşı işe aldırmalı mı?

meraklitursucu
Kendim uzun süre sonra iş buldum. Arkadaşımda 4 senedir işsiz. Iş bulduğumu onunla paylaştığımda tepkisi hiç hoşuma gitmedi. Belki üzülürdü kendisi için ama o sinirlendi, suratı bozuldu. İş bulmamı istememiş gibi.. şimdi bizim ofiste eleman aranıyor, önersem mi kararsız kaldım. Bir yandan burdaki or
Kendim uzun süre sonra iş buldum. Arkadaşımda 4 senedir işsiz. Iş bulduğumu onunla paylaştığımda tepkisi hiç hoşuma gitmedi. Belki üzülürdü kendisi için ama o sinirlendi, suratı bozuldu. İş bulmamı istememiş gibi..

şimdi bizim ofiste eleman aranıyor, önersem mi kararsız kaldım. Bir yandan burdaki ortamı hiç sevmiyorum. Yakın zamanda da yalnız kalırım yemeklerde falan. O olsa eğleniriz diye geçiriyorum hep içimden. Ama o tepkisi de aklımda. Ne yapmalı sizce??
0
meraklitursucu
(27.06.19)
kıskanmıştır.
Zor, büyüklük sizde kalsın, imkanınız varsa aldırın
işsizlik, parasızlık, önünü görememezlik zor.
yaşamışsınız, bilirsiniz.
0
Corc
(27.06.19)
büyüklük sende kalsın+1. aldırabiliyorsan aldır.
0
lata
(27.06.19)
İşsizlik psikoloji bozuyor. Büyüklük sende kalsın aldiriver ise +1
0
lion de la Turquie
(27.06.19)
4 sene işsiz kalmak çok zor bir şey, insanın psikolojisini nasıl bozduğunu bilemezsiniz. yada bilirsiniz, siz de uzun süre işsiz kalmışsınız. yani evet verilen tepki hoş değil ama yanınıza aldırırsanız hem onun için hem sizin için daha iyi olur.
0
issiz karga
(27.06.19)
4 yildir issiz olmak cok buyuk bir yuk, gene iyi dayanmis psikolojisi, oyle dusunun.
0
kassiopeia
(27.06.19)
eğer sen ondan yüksek mertebede olmayacaksan iyi olur.
işyerine "aman ben ne olursa olsun kefilim kendisine, süperdir" falan demeyin. arkadaş olarak süperdir, ama işyerinde kefil olmak başka.
arkadaşınızla aranızda bir daha ne olursa olsun asla içinizden ya da dışınızdan "bu işi ben ayarladım ona" cümlesi ve benzerleri geçmeyecekse yapın bu işi. çok kızdığınızda bunu da hatırlayıp sinir olacaksanız hiç yapmamanız daha iyi.
böyle durumda insan "yok demem" diye düşünüyor ama bakın arkadaşınız da sizi şaşırtmış.

bunun yanısıra, artık işyerinde olacağınız için, sizinle, yani kendisi gibi işsiz ve her zaman görüşmeye müsait biriyle iletişimi azalacak diye üzülmüş olması normal. böyle durumlarda pat diye suratına sorun böyle soruları bence. aklınızda kalmasından iyi. cevaptan sonra da pat diye kapatın. uzun süreli arkadaşlıklar bunu gerektirir.
0
lovemyself
(27.06.19)
Mutlaka önermelisin. Ben bile tanımadığım bu 4 yıldır iş bakan kişinin mutluluğunda, senin fikrini netleştiririm umuduyla yazdığım cevapta sorumlu hissediyorum kendimi. Senin bundan çok daha fazla sorumlu olman lazım.
0
IncredibleMau
(27.06.19)
iş bulduğunda seni kıskanan aynı işte çalışmaya başlayınca ilk fırsatta ağzına sıçar. acırsan yetime, döner koyar götüne, hiç kusura bakma. arkandan kuyunu kazan ilk kişinin bu arkadaş olmasına hazırsan öner.

yemişim büyüklüğü.

edit: işsizlik karşısında senin iş bulmana sinirlenen tekrar işsiz kalma tehlikesi sezerse sana neler yapmaz. bir düşün derim.
0
babilbaligi
(27.06.19)
Babilbaligi+1
0
lostys
(27.06.19)
Kendin de yalnız kalmamak için istiyorsun arkadaşını, bu da en az arkadaşının tepkisi kadar hoş olmayan bir yaklaşım. Çok iyi niyetli gelmedin bana, büyüklüğün sende kalacağı bir durum yok ortada. Tamamen iyi niyetli olsaydın düşünmeden söyle arkadaşını derdim ama bu durumda bilemedim.
0
hatun
(27.06.19)
4 yılda iş bulamayan adamda bir eksik vardır ben olsam yardım etmezdim. Açık adı kendini sizden vasıflı görüyor ii bulmanıza o yüzden bozulmuş :)
0
ZetaStar1903
(27.06.19)
babilbaligi +1

Daha arkadasinken verdigin iyi haberi kaldiramamis adami, ben olsam calisma arkadasi olarak istemezdim.
Ayni yere aldir da arkandan kuyunu kazsin.
Benim de arkadaslarim cok iyi firsatlar edindiginde kendim icin üzülürüm belki ama karsimdaki insan icin sevinirim. Sinirlenmek de ne demekmis :O
0
chitosan
(27.06.19)
İşsizlik kötü bir psikoloji. Karşındaki insan sağlıklı düşünemiyor bir süre sonra. Verdiği tepkiyi bu çerçevede değerlendir. Aldırma imkanın varsa aldır işe.
0
mg3929
(27.06.19)
Maalesef babilbaligi +1 demem lazim.
0
black fridayde bos kutuya talim eden adam
(27.06.19)
tanıdığın hiç kimse ile aynı işte çalışma, hiç kimseyi kendini araya koyup işe aldırma . bizim millet öyle orospu çocuğu dur ki , evine senin sayende ekmek götürdüğünü unutur,döner sana kinlenir,ayağını kaydırır.
0
50promil
(27.06.19)
okumadım bile yazdıklarını; tabii ki aldır, sevgi kazansın
0
sameidiot
(27.06.19)
aldir. insani duygular. 4 yil cok uzun sure, iyilik yapmak cok guzel bir sey.
0
xvyz
(27.06.19)
@hatun daha öncesinde de hep içimden onunla aynı işyerinde olmak geçerdi. Sonuçta arkadaşım eğleniyorum dertleşiyorum. Burda da olmasını isterdim. Ama kararsız kaldım.
0
🌸meraklitursucu
(27.06.19)
Babilbaligi+1

50promil + 1000

aldırma. net.
0
xdenizx
(27.06.19)
işe alınması konusunda nihai karar size mi ait? önerip mülakata girmesini sağlayabilirsiniz en azından sonrası zaten adayın potansiyeline göre belirlenir.
0
ezkaza
(27.06.19)
ben önermezdim. yukarıdaki realist arkadaşlar haklı.
0
tabii lan manyak mısın
(27.06.19)
Aldirirsan sana dirsek cevirir
0
sordum soruyu
(27.06.19)
İyilik yaparsın ilk arkasını dönen o olur. Hiiç ellemeyin, sizin iş bulmanıza sevinmeyen insan arkadaş değildir, içten pazarlıklıdır.
Ayrıca 4 sene iş bulamamak Türkiye şartlarında bile abes, vardır bi yamuğu.
0
bir nick var benden iceri
(27.06.19)
1 yıldır işsiz biri olarak babilbalığı +1 diyorum.

İşsizlik psikoloji gerçekten kötü bir şey ama böyle bir tepki vermesinin sebebi bu olamaz, olmamalı. Şahsen ben böyle bir tepki vermem. Gerçekten dostun olsaydı senin kadar mutlu olurdu. İyi gününde yanında olmayan kötü gününde sana sırt çevirir. Ona iyilik yaparak kendine düşman yaratma.
0
İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(27.06.19)
(4)

Hayat Sigortası vb. yaptıran var mı?

deveyi diken adamin ta kendisi
Arkadaşlar merhaba.Kendisine bir şey olduğunda çocuğun yaşam, sağlık ve eğitimine ve aynı zamanda da eşine maddi destek olsun amacıyla herhangi bir sigorta ürünü satın alan var mı aramızda?Bazı sebeplerden ötürü 30 yaşıma kadar herhangi bir birikimim olamadı. Ailelerimizden eşim ve bana intikal edec
Arkadaşlar merhaba.

Kendisine bir şey olduğunda çocuğun yaşam, sağlık ve eğitimine ve aynı zamanda da eşine maddi destek olsun amacıyla herhangi bir sigorta ürünü satın alan var mı aramızda?

Bazı sebeplerden ötürü 30 yaşıma kadar herhangi bir birikimim olamadı. Ailelerimizden eşim ve bana intikal edecek birer daire dışında şimdilik herhangi bir şeyimiz de yok.

Artık maddi durumum iyi diyebilirim. Bundan sonrası için bir birikim zaten yapacağım ancak kaza, ölüm, sakatlık her an başa gelebilecek şeyler.

İstiyorum ki ben bu birikimi yapana kadar başıma bir şey gelirse, çocuğuma güzel bir destek/teminat olsun. 2,5 yaşında bir çocuğum var.

Bana önerebileceğiniz bir sigorta paketi var mı? Örneğin ölümüm durumunda çocuğum için ve çocuğun masrafları dışında harcanması engellenecek şekilde hem tek seferde 15-20 bin nakit, hem de aylık en az 36 ay 2-3 bin tl ödeme yapsın sigorta şirketi. Bir sigorta firmasının böyle bir ürünü var ama detaylarına henüz vakıf değilim. Örneğin yıllık 300 tl karşılığında, ölüm durumunda çocuğa bir kereliğe mahsus 50 bin tl, 48 ay boyunca her ay 5000 tl ödeme yapıyor.

Ben istiyorum ki bana bir sakatlık vs. olursa hem benim masrafım karşılansın, hem çocuğum maddi olarak teminat altında olsun, hem de eşim de güvencede olsun. Ayrıca en önemli şart da şu, poliçede çakallıklar yapılmasın. Sözde vadedilen herşey yazıda da alengirsiz şekilde olsun. Olası durumda bin dereden su getirmesinler.

Önerilerinizi bekliyorum.
0
deveyi diken adamin ta kendisi
(26.06.19)
Boyle bir dunya yok.o cakallik dediklerinizin hepsinin bir nedeni var.

Bunlar diainda size bir sey oldu ama ne oldu? Arac kazasi, bu durumda suc sizinse yine karsilayamayabiliyorlar. Arac bakimi yapilmadiyaa mesela odemeyebilirler. Bin tane durum var.

Kapsam arttikca fiyat artar.
0
black fridayde bos kutuya talim eden adam
(26.06.19)
hayat sigortasi var bir de soyle bir paket var, 10 sene boyunca aylik bir miktar parayi veriyorsunuz (bireysel emeklilik gibi) bu arada olurseniz kalanlara tazminat veriyor, olmezseniz 10 yilin sonunda size belli bir miktar dolar olarak veriyor. cocugun egitimi icin zorunlu birikim gibi. para kesmiyorlar, bireysel emeklilik gibi de degil bu nedenle. boyle bir sey de dusunulebilir.
0
kassiopeia
(26.06.19)
Ben bugün bir teklif aldım kanser gibi bir ağır hastalık olursam 50K verecekler, prim 250 tl.
0
prizmatik
(26.06.19)
Yapı krediden yaptırdım. Aylık 120$ ve güzelliği 12 yıl sonra yatırdığınız parayı geri veriyor. Hem para biriktirme hem sigorta gibi.
0
catch the arrow
(26.06.19)
(3)

İş Görüşmesi

django
Merhaba.Memnun olmadığınız bir işte çalışırken gelen iş görüşmesi tekliflerini nasıl organize edip de bu görüşmelere katılabiliyorsunuz? Örneğin, bir firma sizi arayıp aynı gün görüşmeye çağırdı. Çalıştığınız iş yerinden nasıl izin alıp da çıkıyorsunuz? hadi bi kere yalan söyleyip izin aldığınızı va
Merhaba.

Memnun olmadığınız bir işte çalışırken gelen iş görüşmesi tekliflerini nasıl organize edip de bu görüşmelere katılabiliyorsunuz? Örneğin, bir firma sizi arayıp aynı gün görüşmeye çağırdı. Çalıştığınız iş yerinden nasıl izin alıp da çıkıyorsunuz? hadi bi kere yalan söyleyip izin aldığınızı varsayalım. birkaç hafta sonra başka bir yerden iş görüşmesine çağırılırsanız, bu kez ne tür bahaneler uyduruyorsunuz? zira bu şekilde ofisten ayrılmalar iş yerindekilerin dikkatini çekecek gibi.
0
django
(26.06.19)
Ayni gun gorusme olmamali. Bir gun sonra olabilir. Bir gun sonrasi icin en guzeli hastalik raporu. Duruma gore gorusme sonra gidin zaten doktora eksik bir seye baktirin.
0
black fridayde bos kutuya talim eden adam
(26.06.19)
Eğer tek seferlik bir görüşmeyse vergi dairesine/bankaya gitmem gerekiyor, musluk patladı eve sucu gelecek gibi bir şeyler uyduruyorum.

Bir mülakat süreci içindeysem okulu bahane ediyorum. Bu ay hocayla her hafta bir toplantı yapmamız gerekiyor, bu dersin hocası devamsızlığa takık o yüzden mutlaka gitmem gerekiyor vs. şeklinde.

Topu okula atamıyorsanız haftada bir fizik tedavi randevum var diyebilirsiniz ama bunda rapor isteyebilirler tabii.

Veya bir süreliğine küçük kuzeninizi/yeğeninizi kreşten sizin almanız gerebilir. Böylece aniden telefon geldiğinde bugün sıra bende deyip fıyabilirsiniz.

Bir de sizi arayanlarla mülakat saatini belirlerken ya sabah en erken saate almaya çalışın (Böylece ofise sürekli gir-çık yapmamış olursunuz) ya da öğle tatili sonrasına alın. İş çıkış saatine yakın alıp e ben gidiyim geri dönmeyeyim o saatten sonra artık derseniz rahatsız edici olabilir.

Yalanlarınızda, bahanelerinizde sıradan olmaktan kaçının. Tecrübelerime göre bir şey ne kadar absürt olursa insanlar o kadar inanıyor. "E bunu da uyduracak hali yok." gibi düşünülüyor.
0
jacque
(26.06.19)
ayni gun gorusme olmamali. ortalama bir beyaz yaka isi ise zaten herkesin gunluk programinin belli oldugunu goz onune alirlar bir de duzgun bir firmaysa zaten gorusecek kisinin/kisilerin de programi bellidir. mumkunse sabah ilk saatlere ya da aksam son saatlere en kotusu ogle arasindan hemen sonraya randevu almaya calisin. o zaman disarda isim var, doktor randevum var, banka isim var gibi sebeplerle cikilabilir.

ben asil seyi merak ediyorum, hicbir is yerimde benim isim var diyip cikip gittigimde nereye gittigim sorgulanmadi - islerimi zamaninda yaptigim surece - hakkaten boyle nereye gidiyorsun, kacta girdin ciktin diye darlayan tipler var mi ya? cocuk mu insanlar cok enteresan geliyor bana.
0
kassiopeia
(26.06.19)
(4)

Düzgün üst bulamamak

fragile lady
Gardrobumda çok sevdiğim eteklerim ve şortlarım var ama bu alt parçalarla uydurabildiğim çok az üst parçam var. Üst almaya çıktığımda da genelde hiçbir şey beğenemeyip altlara yöneliyorum. Sonra da bu altları kombinleyebileceğim gömlek, bluz ya da başka bir üstüm yok diye söyleniyorum.Sizde de durum
Gardrobumda çok sevdiğim eteklerim ve şortlarım var ama bu alt parçalarla uydurabildiğim çok az üst parçam var. Üst almaya çıktığımda da genelde hiçbir şey beğenemeyip altlara yöneliyorum. Sonra da bu altları kombinleyebileceğim gömlek, bluz ya da başka bir üstüm yok diye söyleniyorum.

Sizde de durum böyle mi acaba? Üst alışverişlerinizi nereden yapıyorsunuz?
0
fragile lady
(26.06.19)
Ayni dertten muzdaribim.
Hele bu sene üst alisverisi yapmak cok zor. Azicik göbegim var, yeni ne alsam o göbek görünecek. Uzun tisörtler de güzel durmuyor. Artik göbegimden utanmadan kisa giyinmeyi ögrendim :D
0
chitosan
(26.06.19)
Tek renk basic tişört alıyorum ben sadece. O da her yerde var. Koton, h&m vs.
0
elorelia
(26.06.19)
Ben kıyafetlerimde desen sevmem. Çiçekli böcekli desenler özellikle. O yüzden sade, düz renk üstler alıyorum. Ya da üst çok canlı bir renk ama altı çok sade olabiliyor. Birkaç tane beyaz, krem tonlarında farklı yaka ve kol tipinde bluzum var mesela onlar her şeyin üstüne oluyor. Bir de alt parça alıyorsam onun üstünü kafamda kurmadan almıyorum.

Hafif kısa büstiyer tarzı üstler de şort ve yüksek bel eteklerle kullanışlı oluyor. Belirli bir yerden almıyorum, neresi denk gelirse.
0
aquarium
(26.06.19)
bende de tam tersi, aksine alt bulamiyorum ve bir suru ustum oldu, hep ayni altlarla kombin yapiyorum. yazin gerci sadece elbise giyiyorum hemen hemen. ustlerimi genelde massimo dutti, yargici, oxxo (basic tek renk bluzlar) gibi yerlerden aliyorum. massimo dutti de bir ara ozellikle cok guzel ipek tarzi kisa kollu gomlekler vardi bluz gibi de. ayrica zara'da da guzel parcalar cikiyor. genellikle ustlerim desensiz (bazi ipek tarzi gomlekler haric) ve tek renk olur. kesinlikle zimbali tasli seyler almam bu arada.
0
kassiopeia
(26.06.19)
(17)

çok incindim

heee
1 haftadır evde sürekli bir gerginlik hakim çocugu memeden ayırmaya calısıyorum geç saatlere kadar uyumuyor yemek yemiyor hamileyim ve sürekli kucağımda onu teselli etmeye çalışıyorum.aynı zamanda çalışıyorum aynı zaman da evde yemek yapmam gerekiyor ütü birikiyor süpürge açılması lazım ve hepsine y
1 haftadır evde sürekli bir gerginlik hakim çocugu memeden ayırmaya calısıyorum geç saatlere kadar uyumuyor yemek yemiyor hamileyim ve sürekli kucağımda onu teselli etmeye çalışıyorum.
aynı zamanda çalışıyorum aynı zaman da evde yemek yapmam gerekiyor ütü birikiyor süpürge açılması lazım ve hepsine yetişmeye çalışmaktan acayip yoruldum.

dün kardeşim yanıma ugradı, çocuk 2 saatlik öğle uykusuna yatmıstı bende onunla biraz sohbet edeyip kafam dağılsın diye dışarı çıktım.
eşim evde çocukla beraber yataga uzanmış oyun oynuyordu.
eve döndüm hala oyun oynuyor. aradan 15-20 dk geçti çocuk uyandı telinde sarjı bitti ben açım kaç saattir dışardasın ben ne yicem şimdi şimdi diye kavga çıkardı.
normalde ikimizde çalıştıgımız için hep beraber yaparız bana yardım eder böyle hareketleri çok yoktur.

bende su koydum kaynatayım diye geçti ocağın başına şimdi bu suyu kafandan boşaltırım ne bu öğrenci gibi makarna mı yicem diye bağırıyor üstelik kardeşim ve çocukta yanımda.

ben cevap verdikçe o daha çok verdi. bana elimden bi kaza çıkacak çık git gözümün önünden diye bağırıyor.
evet sinirlendiğimizde zaman zaman böyle şeyler söyleyebiliyoruz ama bu seferki çok zoruma gitti.
kardeşim gitmiş babama anlatmış babam aradı gelip alcam seni o evden diyor.
kim bilir bize söylemediğin neler var diyor.

kardeşim gittikten sonra çocugu kayınvalideme verdim 2-3 saat işlerimi bitirdim eşimde tv izliyordu istanbulu almışız diye laf attı.
cevap vermedim gece de konuşmaya çalıştı hiç bir şekilde konuşmadım.
sabah işe giderken ben uyuyordum geldi öptü.
işe geldiğimden beri ne o aradı ne ben.
tabiki kimseye anlatıp fikir alabileceğim bir konu değil ama çok gururum kırıldı.
babamı arasam 1 hafta 10 gün belki ayrı mı kalsak.



o kadar şeyle tek basıma ugrasırken üstüme bu kadar gelmesine anlam veremedim.
1 haftadır bi oyuna sardı sürekli elinde telefon var.kaç kere söyledim bırak şunu diye anlamıyor.
0
heee
(24.06.19)
öyle görünüyor ki eşinin öküzlük modu açılmış bir anlık. ama böyle suyu kafandan falan boşaltırım lafları biraz öküzlüğün de ötesine geçmiş. sağlam bir özür dilemesi gerekiyor. tekrarı olmaz umarım.
0
orijinal nick bulamadim
(24.06.19)
ayrılın tabi, böyle bir öküzle ömür geçer mi yahu! evlenmen bile baştan hataymış. küçük bebekli, üstelik hamile eşini çalıştırmak zorunda bırakan, üstüne üstlük bir de ev işlerini kitleyen bir öküz ''erkeğim'' diye dolanmasın etrafta çünkü değil!
0
'
(24.06.19)
her olay olduğunda babanin yanina gidilmez ama eşinin de yaptiklarindan pisman olmasi lazim.

gelip ozur dileyene kadar soğuk yap, babana da durumu da anlatma. evde olan dışarı çıkmaz.
0
lata
(24.06.19)
bunu nasıl söyleyeceğimi uzun uzun düşündüm ama bulamadım. yanlış anlama ama telefonla oyun oynadığından emin misin? bu hikaye bana sanki başka bir sorun var gibi düşündürttü. kusura bakma belki bu durumda üzgün birine böyle şüpheci birşey söylenmez ama böyle bir sebepten bu kadar büyük bir kavga çıkması çok tuhaf geldi bana. yani bu kişi sürekli bu karakterde biriyse dediklerimi unutun ama normal bir insandan bahsediyorsak bu sert tepki bana biraz tuhaf geldi.

son zamanlarda telefon elinden düşmüyor, telefon ile bağı kopunca çılgına dönüyor. kavga çıkarıyor. siz hamilesiniz.
0
draconas
(24.06.19)
Al cocugu da git babanin evine.
Insan kendi cocugunu tasiyan, baska bir tanesini büyüten, eve ekonomik destek olan, mümkün oldugunca da evi cekip ceviren karisinin kiymetini bilmiyorsa sktirsin gitsin afedersin.
Git babanin evine iki hafta, biraz "ögrenci isi" makarna yesin de akli basina gelsin aptal herifin. Eger bunlari sineye cekersen ileride o kaynar suyu kafana da indirir.
Ne demek hamile kadina "bu suyu kafandan boşaltırım!" demek.
Hic mi terbiye, insanlik görmemis bu adam.

Hayvan herif. Kusura bakma esin bu adam ama benim cok zoruma gitti bu durum :(
0
chitosan
(24.06.19)
her olay aileye anlatilmaz - eger kendiniz basa cikabiliyorsaniz.
ancak siz cikamayan bir karaktersiniz, onceki duyurularinizdan biliyorum. bunu samimiyetle soyluyorum, lutfen yanlis anlamayin. iyi kalplisiniz ama basa cikamiyorsunuz, sinirlariniza saygi duyulmasini saglayamiyorsunuz.
oncelikle o kadar seyle tek basiniza ugrasmaniz zaten sacmaligin daniskasi, eger degisebilirseniz size kesinlikle hicbir sey yapmamanizi salik veriyorum. evlenilmesinin nedeni kadinin tum evin sorumlulugu almasi degil, birlikte bir yasam surmektir. birlikte yasamin ilk kurali da sorumluluklari paylasmaktir. size yardim etmesi ne guzel gibi bir sey olamaz, yardim etmek demek sorumlulugun aslinda diger kiside olmasi kocanizin da lutfedip yardim etmesi demek. oncelikle ev onun da evi, cocuk onun da cocugu, dolayisiyla yardim etmek degil, onun da sorumlulugu oldugu icin kendi uzerine duseni yapmasi (ya da bu durumda yapmamasi) soz konusu, bunu bir tespit etmek lazim. yani yardim etmeyecek, o da uzerine duseni yapacak cunku onun da gorevi bu, sadece sizin degil.

anlatin babaniza, sizin kocaniz ve ailesi gibi tipler kadin buldu mu uzerine coreklenip sahipsiz sanip somurdukce somuruyorlar. babaniz iyice bir tartaklasin, ben kizimi sana hizmetcilik yapsin diye yetistirmedim desin, kocaniz da kendine gelsin.
kocaniz bence hep boyle bir adamdi, ailesi de sorunlu tipler.
birakin yasami iki kisinin ortaklasa yasamasini, hamile ve cocuk sahibi bir insan olarak uc kisinin pislettigi evi tek basiniza temizlemekten, utu yapmaktan ve yemek yapmaktan bahsediyorsunuz. zikkimin kokunu yesin bir zahmet, kendi donunu kendi yikamayi ogrensin, kendi utusunu de kendisinin yapmasini. yazdikca sinirlendim, kusura bakmayin.
bu saatten sonra degismeniz cok zor ama en azindan sahipsiz olmadiginizi bilsin.
0
kassiopeia
(24.06.19)
Arkadaş, kaç yaşında insan, çocuğu falan var, yemek yapamıyorsa kendine kadar, yemesin. Yani eskisi gibi de değil ki. Açıyorsun youtube, bilmem ne yemeği yazıyorsun. Beraber yapıyorsun. Eskisi gibi olsa da bir şey değişmez. Şimdi yapamamak daha da kötü. Onu diyorum.

Hadi geniş düşüneyim. Bir engeli olsun, yapamıyor olsun, bir eli olmasın mesela. Telefonla oynayabildiğine göre, yemek söyleyebilirdi dışarıdan. Bunu da mı yapamıyor?

Yani sorun belli ki başka. Onu anlatmaya çalışıyorum aslında.

Bir insan ne kadar sinirlenirse sinirlensin, "elimden bir kaza çıkacak şimdi" diyememeli. Bu denebilecek, açıklaması olabilecek bir şey değil. Ne demek ki bu? Ne yapacakmış, dövecek miymiş? Ne sebeple olursa olsun, şiddeti meşru göremeyiz. Resmen bir tehdit var ortada.

Babanız haklı.
0
windowsguvenlikduvari
(24.06.19)
ayrıl, bu da sana ders olsun, öküz, ayı severken iyi böyle oldu mu kötü oluyor. olan çocuklara olur hep zaten, evlendin iyice emin oldun çocuk yaptın, doğdu, üzerinden zaman geçti ikinciye gebe kaldın., evlendikten sonra çocuk yapmak bana sorarsan en az 3 ila 5 sene arası olmalı.

senin ne kadar oldu evlenip ilk çocuğu yapalı?
0
Fodera
(24.06.19)
Eşin ve ailesi ile yaşadığın onca soruna rağmen boşanmak yerine ikinci çocuğa hamile kaldın ya, müstehak sana. Sadece çocuklarına acıyorum.
0
pilav
(24.06.19)
ablacım şu öküzlerle niye evleniyorsunuz ya, evlenmeyin soyları tükensin.

yazık vallahi yazık. kadın, adamın çocuğunu doğurmuş. üstüne yine hamile. çalışıp eve para getiriyor, çocuğa bakıyor, evin işini yapıyor, bir de adama bakıyor (o da çocukmuş gibi) adamın afrasını tafrasını çekiyor üstüne!!

hiç acımıyor musunuz kendinize?
siz insan değil misiniz? hayvan muamelesini hak ettiğinizi düşünüyor musunuz?

adamın da dediği gibi yarın öbür gün elinden kaza çıkabilir, o suyu hakikaten başınızdan aşağı dökebilir.

üzüldüm vallahi. yazık size de.
0
dont eat me
(24.06.19)
buralara gelip evlilik gibi ciddi bir konuda akıl arıyorsanız vay sizin aklınıza... ne diyeceğimi bilemedim, buradakilerin çoğu evlenmeyi geçtim 20 lerin başında üniversiteyi bitirmemiş öğrenci, nasıl fikir verebilirler ki size? bu ortamdan verilen fikirlerle mi evliliğinize yön vereceksiniz? bu kadar basit bir şey mi evlilik? bir laf vardır "bekara karı boşamak kolay" diye, bakın okuyun yazılanları, boşan diyen var, kocanız aldatıyor diyen... millet iki paragraf yazıdan evliliğinizin anatomisini çıkarmış, akıl veriyor size, iki paragraflık bir şey mi evliliğiniz?

olay babanızın dediği gibi mi? anlatmadığınız daha kim bilir neler var mı? yoksa ayda yılda bir olan bir şey mi bu? kocanızın yaptığı bariz hayvanlık lakin olur bazen kadında da erkekte de böyle şeyler, basireti mi bağlanır derler ne derler, çıkıverir insanın ağzından düşünmeden. burnu sürtüle sürtüle özür dilemesi gerek evet ki uyurken gelip öpmesi fala pişmanlığının küçük göstergeleri olamaz mı? yapılacak doğru şey kırgınlığınızı gösterin olmadı alın karşınıza konuşun, anlatın ne hissettiğinizi, durumunuzu, hamileliğinizi... zaten yaptığı hatayla yüzleşip, sarılıp, pişman olup özür dilemezse adamlığı, erkekliği falan geçtim insan değildir en başta.

bir tartışma, ters hareketle baba evine dönme gibi şeyler olmamalı. konuşarak halledilmeli ki bir daha yaşanmasın bu tip şeyler. bu hareketler boşanmanın bir tık öncesidir, o kadar kötü mü evliliğinizin gidişatı?
0
issiz karga
(24.06.19)
baba evinde bi hafta 10 gün kalmak gerekiyor bence. sen her şeye koştur ev işleri yemek ütü temizlik çocuk falan paşam oyun oynasın sonra senin yaptığın yemeği beğenmediği gibi ağır ve kırıcı şeyler söylesin hemde kardeşinin ve çocuğun yanında olacak şey değil bi yere kadar ok derdim ama okuzlukte zirveye oynamış arkadas
dünya markası olmuş. sınir falan tanımamış
0
all girls dream
(24.06.19)
Adam elimden bir kaza cikacak diyor, döverim diyor yani, burada birisi çıkıp hem insanların fikrini beğenmiyor hem de arada olur diyor. Ortada tartışma yok, dövme tehditi var. Olur arada diyen var yahu. Bunun bir üst modeli, dövmemiş yahu, bir tane vurmuş, olur öyle, demek.
0
windowsguvenlikduvari
(24.06.19)
Başından beri sorunlu değil miydi zaten bu ilişki? Zaten saygınız yoktu birbirinize, tam olmuş işte. Çocuğa yazık, yapmasaymışsınız keşke.
0
hatun
(24.06.19)
issiz karga +1
0
birfincankahvedahaisteyenadam
(24.06.19)
oo örnek eş, örnek baba. sakın boşanma.
0
hasmetizm 2046
(24.06.19)
söylediğim gibi sürekli olan şeyler değil
ütü işi tamamen eşimdedir normalde. bu öyle anlık öfke patlaması gibi bir şeydi yinede kaldıramıyorum.

tabiki burada ki söylenenlere göre evliliğimi yönlendirmiyorum ama kimseyle konuşamam bilen tek kişi kardeşim oda boşan abla ne bu böyle sen onun kölesi misin diyor.
babam normalde sakindir ama o bile öfkelendi.

ona kırgın oldugumun farkında ama özel bir çabasını göremiyorum.
en azından o an çok sinirlendim özür dilerim dese bile yumuşardım biliyor huyumu.
dün eve gittim yemek falan yapmadım hemen dışardan söyledi beni çağırdı çocugu yedirdi yorgundum yattım uyudum.
pişmansa bile konuyu dile getirmiyor.
0
🌸heee
(25.06.19)
(13)

imamoğlu’na sırf akp karşıtıyız diye mi oy vereceğiz?

goodman
Alkolsüz tesisle ve havuzda haremlik selamlıkla muhafazakarların oyunu toplamayı amaçlıyor eyvallah onu anladık. Ancak benim yaşayış tarzına aykırı icraatlerde bukunacağını söyleyen adaya sırf akp karşıtı olduğumuz için mi oy vereceğiz. Siz nasıl düşünüyorsunuz?
Alkolsüz tesisle ve havuzda haremlik selamlıkla muhafazakarların oyunu toplamayı amaçlıyor eyvallah onu anladık. Ancak benim yaşayış tarzına aykırı icraatlerde bukunacağını söyleyen adaya sırf akp karşıtı olduğumuz için mi oy vereceğiz. Siz nasıl düşünüyorsunuz?
0
goodman
(22.06.19)
Adam boyle yaptim diye anlatmadi ki, yalan yanlis bilgi yayiyorlar isin asli budur dedi. Bilgi caginda arastirmaktan erinmemek lazim. Ikincisi olay sizin yasam tarziniza aykiri icraatlarda bulunup bulunmamasi degil, herkesin diledigi gibi yasayabilmesini guvence altina almasi, saygi gostermesi, herkese yasam alani saglamasi, hukuk devleti ve sosyal devlet ilkesini benimsemesi. Butun olay burada zaten sagcisi solcusu, inanclisi inancisizi bir parti iktidarda degil diye kendini tehdit altinda hissetmesin. Sizin kafaniz epey karismis bence, oy vermeyin olsun bitsin.
0
kassiopeia
(22.06.19)
Akp evet güzel şeyler yaptı. Ama daha ucuza yapıp daha çok tanesi yapabilirdi. Bir sürü örneği var. Bunun haricinde bir sürü yap işlet devret kazıkları var. Geçmediğimiz yerin parasını ödüyoruz sürekli ve dolar bazında euro bazında.
Ben paramın yandaşlara gitmesinden bıktım. İmamson gayet ikna edici bir aday bence.
Bin tane şey söyle 6 ay boyunca. Ötekisi ilk seçimde icraat bile söylemedi neredeyse. İkinci seçimde aklı başına geldi 953 kreş açacağız gibi fantastik beyanlarda bulundu. 953 kreşi acaba kimler yapacak kimlere paramız gidecek diye düşünüyorsanız tebrikler doğru yoldasınız.
0
bahoho
(22.06.19)
bir tarafta nerede boşluk varsa oraya geçen biri, diğer tarafta bu makama dair bir hedefi, amacı olan birisi var.

bu memlekette sizin tarzınıza uymayan hayatlar yaşayan insanlar da olduğunu, onların da hizmeti sizin kadar hak ediyor olduğunu düşünürseniz problem olmaz. ben hiç gocunmuyorum malum kitleye yönelik icraatlara ama ben ve benim gibi insanların bırak işine yarayacak şeyler yapmayı, aksine hayatını zorlaştıran icraatlar rahatsız ediyor.
yarınki seçimin adaylarından da bir tanesi sadece belli bir kesime hitap ediyor. diğeri hem senin, hem benim, hem de onun için bir şeyler yapmak istediğini söylüyor.

karşıt olsan da olmasan da bu şekilde düşünülebilir.
0
cay koy geliyorum
(22.06.19)
bu seçim olayı tamamen farklı bir durumu dönüştü. bir tarafta hakkı yenmiş muhalefet diğer tarafta devlet imkanlarını kullanan iktidar. burda ideoloji vs bir kenarda. muhalif kesim kazanırsa ülke için biraz umut olacak ancak iktidar kazanırsa yoğun bir kırgınlık olacak. alkol başörtüsü kürt türk olayından çok durum mu. kreş mreş söylem artık olay yılgınlarla lümpenlerin savaşı.
0
mikahakkinen
(22.06.19)
ben benzer şeyleri söylediğim zaman aktroll ilan ediliyorum dikkat edin sizede hakaret ve küfür içeren mesaj atıp üstüne engelleyip cevap vermenize bile imkan vermeyen reel troller bulaşabilir.

sağ görüşlü olan kesimden imamoğlu oy alabilir bunu tutarlı olarak görüyorum çünkü adamın söylemi tamamen bu kesime endeksli. adeta sol cenahın oyunu çantada keklik görülüyor. ama gerçekten sol görüşe kendini ait hisseden kişiler nasıl imamoğlu fanatiği olarak karşımıza çıkabiliyor bunun kimse tutarlı bir açıklamaksını yapamaz. zırvalamaktan öteye gidemez. imamoğlunun ahmakça ve çılgınca yaptığı söylem ve hareketleri ama siz de şöyle yapmıştınız bla bla bla diye saçmalayan kişiler kendini çomar veya aktroll dediği kesimden nasıl ayrı tutabilir?
hiçbir aday kendi aday olduğu partinin menfaatlerini ve dünya görüşünü gözardı edemez. burada büyük bir tutarsızlık var. eğer edebiliyorsa gerçekten particilik değil hizmet belediyeciliği yapacağım, partiyi amaç değil araç olarak görüyorum diyorsa neden chp ve ittifakın adayı oluyor? bağımsız olsaydı ya madem!
0
lookatme
(22.06.19)
Pek çok konuda asıl görüşüyle çeliştiğini ve farklı bir düşünceyi yansıtmaya çalıştığını düşünüyorum. Hala kararsızım bu yüzden.
0
sorunodegil
(22.06.19)
@kıyıya vuran dildolar
bana isteyen istediğini söyleyebilir ama bana hakaret ederek ve üstüne benim söz hakkımı engelleyerek kendi söylemek istediklerini sayıp sövüp sonra engeli basıyorsa bu kendisine ve kendi fikrine güvenememesinden halk ağzıyla g*tünün yemememesinden kaynaklanır.

söylemek istediğim şey çok açık ama doğruları ancak doğruları görmeyi tercih edenler duyabilir.
bir kişinin partizanlığı ve kutuplaştırmayı eleştirip sen böyle yapıyosun sen şusun busun deme hakkının olabilmesi için kendisinin bu ve türevi ifadeleri etmemiş ya da etmiyor olmanız gerekir. en başta mantıksal tutarlılık bunu gerektirir. sen yapıyorsan banane bende yaparım demek bir tercihtir ama o zaman yapılanlardan şikayetçi olmak kendini gülünç bir hale sokar.

hala kendi adayına hiçbir şey söylemiyorsun ama.......
diye devam eden cümleler kurabiliyor olmak bile başlı başına söylediklerimi teyit eder durumda.
kim benim adayım? ekrem imamoğlunu eleştirmem ve bazılarının yaptığı gibi kendisini atatürkleştirmemem beni binalı yıldırımcı mı yapıyor? imamoğluna oy vermezsem cumhuriyetçiliğimden, laikliğimden ve atatürkçülüğümden bir şey mi eksiliyor? işte asıl sığlık ve bağnazlık bu! bu kafa böyle devam ederse isimler gelip geçse bile bu devran değişmez!
cevap vermeyince ya da söylenen gerçekler zorunuza gittiğinde -mamanız kesilmesin- kaç para alıyosunuz lan- demeye başlarsınız.
ama asıl acınası durum bu tiplerin; kendilerini hemen her fırsatta küçük gördüğü aşağıladığı cahillikle nitelendirdiği, kendilerini toplumun üstünde bir aristokrasi sınıfı olarak gördüğü aslında aynada eleştirdiği kesimden farkı olmayan tipler olması.
0
lookatme
(22.06.19)
sosyal medyada gördüğüm "ibb sosyal tesislerinde alkol içemeyeceksek niye oy veriyoruz amk" sözünü söyleyen kişi kadar tutarlı ve gerçek olabilsek yeter aslında!
lafı eveleyip gevelemeye hiç gerek yok.
0
lookatme
(22.06.19)
malesef çoğu kişi bu sebeple verecek. sadece bundan sebep bir araya gelebilmiş olmak bile aslında muhalefetin olası bir başarısının sürdürülebilir olup olmaması konusunda endişe duymak için yeter sebep diye düşünüyorum. seçimlerde oy kullanmıyorum.
0
debian
(22.06.19)
Ben AKP gitsin diye Ekmek İçin Ekmeleddin'e bile oy verdim. Eğer yerel seçimde oy kullanabilseydim ve bunların seçimle gideceğine inansaydım yine verirdim.

Kamusal alanda sadece laiklerin veya muhafazakarların sözünün geçmesine karşıyım. İmamoğlu orada yanlış haberleri düzeltmeye çalışsa bile söyleyiş şekli beni rahatsız etti.

Ancak diğer tarafta gazete dağıtma işini bile emanet etmeyeceğim (yazarken merak ettim acaba nasıl bir yolsuzluk ağı kurarlardı :)) tipler olduğu, muhalefet partilere sandıklara sahip çıkmaya devam ettiği ve seçimle gideceklerine ikna olduğum sürece stratejik oy atmaya devam ederim.

Ayrıca AKP'nin ilk dönemine yapılan güzellemelere de kılım. Şu an yapılan yolsuzlukların, sermaye aktarımının temelleri o ilk dönemde atıldı. Esra Çeviker Gürakar'ın AKP'nin rant ekonomisine dair çok güzel bir kitabı var (Türkçesi İletişim'den çıktı.) Orada AB desteğiyle geçen kamu ihale kanunun nasıl iğdiş edildiği, nasıl ölü doğdurulduğu, nasıl yeni bir sermayenin yaratıldığı belgeleriyle açıklanmış.

Yaptıkları tek iyi şey sigara yasağı ama İstiklal Caddesi'nin ve Taksim Meydanı'nın bugünkü durumunu görünce, ihtiyaç olmadığı ve uygun olmadığı halde sırf rant için ucube bir havalimanı yapıp doğayı katletmelerini hesaba katınca onu da artıdan sayamıyorum. Adamların doğayla problemleri var. Beton dökmeden rahat edemiyorlar.
0
bruce mclaren
(22.06.19)
Yahu bir sosyal tesiste içki mevzusunu amma abarttınız ya. İçkinin fiyatının yükselmesine tepki gösterin önce. Sanki herkes ağzıyla içiyormuş gibi ucuz yemeğin olduğu yerde içkiyi koyarsan orası aile mekanı olmaktan çıkacak. Ve asıl mesele içki pahalı olduğu için bütün fiyatlar artacak, olay sosyallikten çıkacak. İbb zaten ucuz pahalı sınırında iş yapıyor orada.

Ya bi de yukarıda bir arkadaş yazmış, senin tarzında yaşamayanların da hizmete layık olduğunu düşünmen lazım. Sosyal tesisler sayesinde hayatında ilk kez lokantaya gitmiş aileler var, Pendik gözdağından biliyorum.

Ha şu görüşteki adam da var. Allahın köyden geleni de sosyal tesise gitmeyiversin, otursun evinde lokanta onun neyine. Devlet tamamen bize hizmet etmeli, onlar işçidir işçi kalmalı mantığı bu. Ondan sonra niye akpye oy veriyor düşük maaşlı kesim diye de merak ediyorlar.

Bana göre çözüm, yerine göre muamele. Kadıköy modadaki tesise koysun içkiyi ama Pendik gözdağına koymasın. Bunun talebini tespit edip uygulama yapmak çok kolay.
0
windows95
(22.06.19)
Bir de adeta norveçteyiz gibi hissediyorum bu konu açılınca. Tek derdimiz sosyal tesiste içki içememek evet. Yahu bu adamlardan evvel bu sosyal tesis de yoktu ki? Varolan bir şeyi bizden almış da değiller.
0
windows95
(22.06.19)
Rasyonel davranmak lazim. Bunlari yapmayacak ve seçilme potansiyeli olan bir aday yok. Her halukarda imamogluna vermek rasyonel.
0
stavro
(22.06.19)
(28)

Sevgilimin kapanmak istemesi

soramadim
Merhaba sayın duyurucular. Biraz uzun olacak gibi. Biraz da kızlarsoruyor.com girdisi gibi olacak ama :D Yaklaşık 8 aydır devam eden bir ilişkim var, gelecekte evlilik düşündüğüm bir kız. O benden daha fazla istiyor evlenmeyi ve bu konuda bana sürekli baskı yapıyor hatta. Sevgilimin ailesi benim ail
Merhaba sayın duyurucular. Biraz uzun olacak gibi. Biraz da kızlarsoruyor.com girdisi gibi olacak ama :D

Yaklaşık 8 aydır devam eden bir ilişkim var, gelecekte evlilik düşündüğüm bir kız. O benden daha fazla istiyor evlenmeyi ve bu konuda bana sürekli baskı yapıyor hatta. Sevgilimin ailesi benim aileme göre daha muhafazakar ancak sevgilim kapalı falan değil. Benim ise dinle pek alakam yok, namaz kılmam, oruç tutmam. Bu arada kız arkadaşımla beraber bara, meyhaneye gitmişliğimiz de var. Yurtdışı görmüş birisi, yurtdışında üniversite okudu hatta.

Birkaç gün önce bana evlendiğimizde belki kapanabileceğini söyledi. Ben de böyle birşeyi istemediğimi söyledim. Sonra birkaç kez tekrar üstüne basa basa söyleyince ben de o zaman gelecekte evlilik düşünmenin bir anlamı yok dedim.

Sonra baya kavga ettik, ağladı ve ayrılık noktasına geldik. Benim hoşgörülü olmadığımdan, insanlara saygım olmadığından falan bahsetti. Ben de ben seni böyle tanıdım, benim için çok radikal bir karar eğer kapanmak istiyorsan bunda benim de söz hakkım olması gerek dedim. Ben sana kapanmayacağımın garantisini veremem diyor. O gün bugündür aramız inanılmaz soğuk doğru düzgün konuşmuyoruz. Sanırım benden seni her türlü kabul ederim dememi bekliyor. Bense kapanırsa ona karşı saygımı tamamen kaybedeceğimi biliyorum. Kız arkadaşımı seviyorum, o ise benim onu sevdiğimin 5 katı seviyor muhtemelen beni.

Şu an ayrıldık gibi birşey, beni sevdiğini ancak güvenini kaybettiğini söylüyor. Kız arkadaşımı herhangi bir şekilde bunu yapmamaya ikna edebilmem mümkün müdür ? Allah ile onun arasında olan birşey bu sonuç olarak farkındayım ama 8. ayda da böyle birşeyi önüme getirmek çok saçma değil mi ? Siz olsanız ne yapardınız ?
0
soramadim
(21.06.19)
başkalarının inancına saygı duymak başka aklına yatmayan bir inanca görüşe sahip olan biriyle hayatı paylaşmak başka. ileride her türlü sorun olur bu.
not: daha bir de aileler girecek işin içine.
0
orijinal nick bulamadim
(21.06.19)
ben ayrılırdım direkt. radikal sayılabilecek bir karar bu evet ama tolkien'in de dediği gibi zorlamaya çalışmanın anlamı yok. nasıl istiyorsa öyle yaşasın, değiştirmeye çalışmak yersiz. rahatsız olduysan (ki bu da normal) bitir gitsin.

senin yerinde olsam en başta niye böyle bir şey istediğini sorgular, MÜSLÜMAN TENDENCIES görüyorsam hayatının geri kalanında başarılar dileyip ayrılırdım. herkes anlaşabileceği, ortak paydada buluşacağı insanlarla birlikte olsun. bir tane hayatımız var, kimseyi üzmeye de üzülmeye de gerek yok.
0
der meister
(21.06.19)
kızın kapanmak istemesi kendi kararıdır, sizin hiçbir söz söyleme hakkınız yok. kapalı biriyle birlikte olmak istemiyorsanız ayrılırsınız, bu kadar basit.
0
candide
(21.06.19)
Ne ayrılıyorsun ki? kapanırsa kapansın. İstediği gibi yaşamakta özgür. Kapanmasının sana ne zararı var?
0
komando kani var bende
(21.06.19)
Ben bu saatten sonra "peki, senin icin kapanmaktan vazgectim" derse net ayrilirdim.
0
güneyli çocuk
(21.06.19)
Gelin Hanife'yi örnek almış herhalde. İşine gelince kapanacak, işine gelince açılacak, sonra işine gelince tekrar kapanacak.. Biz bunlara halk arasında ''attention whore'' diyoruz. Ha öbür türlü düşünürsek de ölmeye yakın sırf ''lan ya cehennem sahi varsa zıçtık'' diye düşünüyor ve sırf götünü kurtarmak için kapanmayı düşünüyor derim.. Neresinden tutsan elinden kalıyor anlayacağın. Ayrıl gitsin kardeşim, böyle bir kadından eş olmaz.
0
'
(21.06.19)
Kapanmak sorun değil de topluma karşı tavrı değişecekse sıkıntı olur ilişkiniz açısından. Ama olayı ben istemiom ya çerçevesinde incelediğim için sen de çok açık görüşlü değilsin. Ince bıyığa ihtiyacın yok bunun için. Kıza bi sorsaydın neden, yaşamını nasıl etkileyecek vb şekilde.
0
hasmetizm 2046
(21.06.19)
Kız arkadaşın seni güzel zarflamış kardeşim, sorun olmaz kapanabilirsin deseydin misyonunu tamamlamış olurdun, kapanacağı yoktu bence güven testini geçememişsin tamamen :D doğru bi' şey mi elbette değil ama kadın kısmı böyle olmadık şeylerle gelebiliyor işte, kısfmet.
0
Beherit
(21.06.19)
Kapanıp kapanmama kararında senin bir söz söylemeye hakkın yok.
Sen kapalı biriyle evlenmek istemiyorsan ayrılırsın. Senin yerinde ben olsam öyle yapardım.

Bu saatten sonra iki ucu boklu değnek olmuş zaten. Sen kapanmasını kabullenirsen, sen rahat edemeyeceksin. O, sen istemiyorsun diye kapanmaktan vazgeçerse, o rahat edemeyecek. İki senaryoda da iğrenç bir gerginlik oluşacak.

Ayrıca "beni sevdiğini ancak güvenini kaybettiğini söylüyor" kısmını da anlamadım. Bu meselenin senin ona verdiğin güvenle ne alakası var
0
cay koy geliyorum
(21.06.19)
Valla ben olsam ben de ikilemde kalirdim. Burada kimse de sana akil veremez bence. Buradan yazmasi kolay olur. Bekara kari bosamak kolay.
0
stavro
(21.06.19)
Kapanmak istiyorsa kapanir, senin ona söz söylemeye hakkin yok. Ama iste dünya görüsleriniz bir olmayacagi icin ayrilirsiniz.

Bunun cinsiyetle de alakasi yok. Ben birisiyle 8 ay ciksam, sonra bana "Chitosan biz seninle seküler bir düzlemde tanistik ama aslinda ben günde 5 vakit namaz kilip, basima takke takip uzun bir sakalla gezmek istiyorum!" - Kapanmanin erkekler icin karsiligi yok ama düsününce görüntü olarak aklima bunlar geldigi icin böyle yazdim. - dese "Sana hayatta basarilar dilerim o zaman!" deyip ayrilirdim.
0
chitosan
(21.06.19)
Valla iyi ki 8. ayda bunu önüne getirmiş. Ayrıldık gibi diyorsun, doğru olan bu zaten. Bu tarz konularda saygı duymak başka, kabul etmek başka şeyler. Saygı duyar, ayrılırsın. Kimse kimsenin yaşam tarzını kabullenmek zorunda değil. Onun seni kabule zorlamaya hakkı yok, senin de onu ikna etmeye.
0
aquarium
(21.06.19)
Kapanacağım desem benimki benden ayrılır. O da bana ben bundan sonra belime kadar sakal bırakıp takke takacağım dese ben de ondan ayrilirım.

Birbirimize ne yapıp ne yapamayacağımizi söyleyemeyiz ama yaptıklarımız karşılığında alacağımız geri dönüş budur.

Olay sadece kapanmak değil, hayat tarzının bütünü ile değişmesi. Beraber yapacağınız çoğu şeyi yapamazsınız. Mesela çıkıp bir meyhaneye gidemezsiniz artık, parkta iki bira icemezsiniz. Hadi bunlar önemli değil ama belki evde de belki dini açıdan sakınca gördüğü şeyleri istemeyecek ki kapanmakla başlayan süreç nereye gider bilinmez. Tatilde bikini yerine haşema giyecek vs. Ve dediğim gibi nereye kadar gider belli olmaz bu durum hani ileride erkek arkadaşınlarin bize oturmaya gelmesine kadar gidebilir yol. Hele ki bir taraf muhafazakar iken bir tarafın inançsız olduğu ilişkilerin uzun ömürlü olacağını sanmam. Birden kendini cuma namazına gitmen konusunda baskı görürken bulabilirsin. Sana ne zararı var diyenler iyi düşünsün.

Mobildeyim uzatamadim ama örnekler çoğaltılabilir.


Sonuç olarak onun kapanmak istemesi doğal olabilir ama ilişkinin 8. Ayında söylenmesi hoş birşey degil. Karsiliginda ayrılmak da sonuna kadar hakkın.
0
elorelia
(21.06.19)
Pardon ama sen kendinde hangi hakkı görüp de söz hakkın olması gerektiğini düşünüyorsun? Yetmezmiş gibi bir de yurt dışı falan demişsin, güzel bir ''Aslında yobaz biri değil yeaaa!'' imajı çizmişsin. Hele şu bir çıkarı olduğu için kapandığına yönelik yorumlar yapanlar gerçekten seküler kesimin yobazları sanırım, diğer cevaplarından mimli zaten bazıları aklımda.

Hayat görüşleriniz uymuyorsa, kapalı biriyle yapamam diyorsan güzelce ayrılırsın. Bu şekilde işleri garip bir şekle sokmanın anlamı yok. Keşke her şeyden önce bir kez olsun ''Neden?'' diye sorsaydın, bu şekilde anlayışsız olduğun kadar bencil olduğun da belli olmuş biraz.

Her neyse, böyle yazdım ama sorunun zaten gerçek olmadığını düşünüyorum.
0
gördüm seni minik
(21.06.19)
"kocan olarak kapanmana izin vermiyorum, dinen de günaha bana" dersin. al sana dindeki bug'lardan biri.
0
hosein
(21.06.19)
kapanması mesele değil. anlaşamazsınız. siz ayrı dünyalarının insanısınız.
0
scudman1
(21.06.19)
Hoseine katılıyorum. Kapanacak kadar müslümansa kocasının lafına itiraz hakkı yoktur. Bunu belirtebilirsin ama yurdum müslümanı ne emmeye gelir ne gömmeye. Mızmızlanmaya devam edecektir o yüzden hayatını ufaktan ayırmaya başlasan iyi olur.
0
glide
(21.06.19)
Ayril gitsin. Ne ugrasacaksin. Yalniz kalmama fobin varsa baskasini bulursun.
0
hot potato
(21.06.19)
Bara meyhaneye gitmekle kapanmanin ne alakasi var hic anlamadim? Yasak mi meyhane basi kapali insanlara? Isteyen istedigi yere gider, kapali olarak pasa gonlu meyhaneye gitmek istyorsa gider, cayini icer oturur. Ya da bir insanin omrunun bir donemini kapali gecirip snr acilmasinda ya da acik olup sonra kapnmasinda? Kime ne yahu? Biz kimiz de insanlarin yasami inanci ile ilgili kural koyma hakkini goruyoruz kendimizde? Su onyargilardan kurtulamadik gitti. Basi acik ya da kapali insanin ne yapip ne yapamayacagini ancak kendisi bilir, kimsenin soz hakki yoktur.

Esinizin kendi karari, hicbir soz hakkiniz yok, uymuyorsa ayrilirsiniz o kadar. O siz istediniz diye kapanmamak zorunda olmadigi gibi, siz de kabul etmek zorunda degilsiniz. Herkesin kendi bedeni kendi inanci kendi karari, haddimizi bilelim.
0
kassiopeia
(21.06.19)
Soz hakki bal gibi de var. Kari ve koca birer birey olmakla birlikte single bireylerden ayrilirlar. Boyle uc nokta idealist fikirlere kapilip esim tamamen bagimsiz bir bireydir ve kendiyle ilgili tum tercihlerinde kayıtsız sartisz ozgurdur mantigiyla gitmeye kalkarsan o isin boku cikar. Realist yaklasmak lazim.
Birbirinizi salt birer birey olarak dusunezsiniz, bir birey olmanin yanisira bir cift oluyorsunuz ve ikinizi de single bireylerden ayirmanin yanisira bir cok noktada birbirinize dependent (kelime bulamadim) kilar bu.
0
stavro
(21.06.19)
Onun kapanma kararına söz söyleme hakkınız yok, o bir birey. Farklı hayat görüşlerinden dolayı sizin ayrılmak istemenize de kimsenin bir şey söylemeye hakkı yok. Her ikisi de tercih. İkna etmeye falan çalışmanızda sağlıklı sonuçlar doğurmaz zaten.
0
Phoebe
(21.06.19)
Bence eşlerin dini görüşlerinin uyumlu olması önemli. Sizinkisi uyumlu değil gibi. Kapanması konusunda söz söylemeniz doğru değil bence istediğini yapar ancak istediğini yaparken de siz onun yanında olmak zorunda değilsiniz. Neyse hakkınızda en iyisi plur umarım. Bu arada ben bugün kapansam eşim de benden boşanmak ister.
0
cilekli krep
(21.06.19)
Ayrılın +1 kızı Kendinden kurtar. Başlarda uzulecektir ama ileride iyi ki diyecek. Ayrılın kız da kendine daha saygılı birisini bulsun mutlu mutlu yaşasın.
0
kaptan maydanoz
(21.06.19)
Bence sen ondan daha muhafazakarsın. Ayrıl bence de yazık kıza.
0
but that was just a dream
(21.06.19)
1. Kızın kapanmasında söz hakkın kesinlikle yok.
2. Burada yazanlar gibi kadın müslümansa kocasının sözünden çıkmayacak gibi bir şey yok eğer söz konusu olan inancı ise. İnancı üstündür sonuçta.
3. Kızın yerinde olsam bırakırdım seni.
0
dont eat me
(21.06.19)
Sen müslüman değilsen ve kız müslümansa dinen evlenemez zaten seninle. Seninle evlenmeyi düşünüyorsa örtünmekten daha büyük engeller var kız için eğer ateist falansan. Bana bu yüzden tutarsız geldi hikaye. Müslümansan zaten niye takıyosun örtünmesine.
0
benim adim kerim hepinizi severim
(22.06.19)
Benim son ciddili kız arkadaşım biz başlarken teravihe gidiyordu. Sonr universiteye geldiği sene ateyiz oldu. Ve bu benim için de tıpkı senin durumunda olduğu gibi sindiremeyeceğim bişeydi. Ama onsuz bir plan yapmayi coktan aklimdan cikardigim icin yillarca ayrilamayip kavga ettik sonunda ayrildik. Ama tabi ayrilik sebebi bu degildi. Simdi geriye bakinca taa o zamanlar ayrilmaliymisim diyorum. Ben kiz arkadasimin baska bir erkegin oldugu evde yasamasini haketmiyordum. Sizin durum da çok hayra evrilmeyecektir. O dininden ödün vermez. Belki sen ona kayabilirsin ama ona uyuz oldukca belki ters bile teper. Ve evliliginizden 5 10 sene sonra bu tip seyler daha buyuk sorun olacak bence. Umreye gidicem dicek. Sacmalama diceksin. Tam olarak boyle bir tepki vereceksin saygi duymadigin icin.
Temel konularda uyum cok onemli. 8 ay da hicbisey degil. Ikiniz icin de hayirli olani zor da olsa yapin. Hem kendiniz hem birbiriniz icin.
0
klar
(22.06.19)
kapanmamasına dair telkinde bulunmam, yargılamam ama ayrılırım. saçının tek telini bile sakınmak radikal bir tercihtir ve bana göre fanatik bir dini duruşa işaret eder. hayata bakışını dini (bu x bir ideoloji de olabilir) perspektife göre şekillendiren insanla hayatımı paylaşamam, onunla beraber bir gelecek kurmam.
0
zgrydn
(22.06.19)
(4)

Mezuniyet sonrası ekonomi alanında akbank mı yoksa finansbank mı?

kafirullah hazretleri
Herkese Merhaba Okulu henüz bitirdim ve başvuru yaptığım akbank ve finansbank’ın ikisinde de görüşmelerim olumlu sonuçlandı. Pozisyonlar şöyle;Akbank; İdari yönetici adayı.Finansbank; Müfettiş yardımcısıİki banka arasında finansbank daha yüksek olmak üzere 1500 tl kadar maaş farkı var. Bu şartlar al
Herkese Merhaba

Okulu henüz bitirdim ve başvuru yaptığım akbank ve finansbank’ın ikisinde de görüşmelerim olumlu sonuçlandı. Pozisyonlar şöyle;

Akbank; İdari yönetici adayı.

Finansbank; Müfettiş yardımcısı

İki banka arasında finansbank daha yüksek olmak üzere 1500 tl kadar maaş farkı var. Bu şartlar altında hangisini seçeceğim konusunda karar almakta güçlük çekiyorum. Konuyla ilgili tavsiyesi olanlar yardımcı olabilir mi?
0
kafirullah hazretleri
(21.06.19)
müfettiş yardımcısı her türlü olur. parası da fazlaymış.

müfettiş yardımcısı it is.
0
mg3929
(21.06.19)
Bizim ailede çok bankacı var, direkt mesleğin içinde değilim ama bence her türlü müfettiş yardımcısı.
0
sys coyg
(21.06.19)
Mufettis yardimciligi elbette onunuz acik parasi guzel tek eksisi cok seyahat olur muhtemelen
0
kassiopeia
(21.06.19)
akbank'ın personel olayı sıkıntılı. Müfettiş yardımcılığı da herkesin yapabileceği bir şey değil. Ortalama 3-4 haftalığına bir şubeye yada birime teftişe gidersin. BU normal teftiştir. Bir de soruşturma mevzusu olursa o daha sıkıntılıdır. İlk birkaç yıl biraz yorulma olayını kabul edersen müfettiş yardımcılığı iyidir. Ama üstadların olur :)
0
silah taciri
(21.06.19)
(37)

Vücudu böyle olan bir kadınla sevgili olmak ister misiniz?

losto
Hastalık, skolyoz. Derecesi çok ileri olmadığı için ve sonuçlarından çekindiğimden ameliyat olmuyorum, çok zor bir ameliyat çünkü. Aşırı dar giymediğimde dışarıdan pek belli olmuyor ama ben yine takıyorum kafaya ve üzülüyorum. Görsellik dışında günlük hayatıma çok bir etkisi yok. Bir çözümü yok maal
Hastalık, skolyoz. Derecesi çok ileri olmadığı için ve sonuçlarından çekindiğimden ameliyat olmuyorum, çok zor bir ameliyat çünkü.

Aşırı dar giymediğimde dışarıdan pek belli olmuyor ama ben yine takıyorum kafaya ve üzülüyorum. Görsellik dışında günlük hayatıma çok bir etkisi yok. Bir çözümü yok maalesef.

Vücudu böyle olan bir kadınla sevgili olmak ister miydiniz? Flört ettiğiniz kadın size böyle bir durumu olduğunu söylese ve sonradan onun vücudunu çıplak olarak görseniz çok rahatsız olur musunuz?

Çok sert konuşmayın ama dürüst olun lütfen.

Not: Çekim açısı yüzünden fotoğraflarda eğrilik farklı taraflarda çıkmış ama sağda aslında.
0
losto
(21.06.19)
Oldum daha önce. Söylemeseydi haberim bile olmazdı. Bir erkeğin kafaya takacağı şey değil.
0
adwokat
(21.06.19)
benim için sorun olmazdı
0
dafuq
(21.06.19)
Vücudumuzla barışık olmayı öğrenmemiz lazım.

Senin skolyoz hastalığın engel değil sevgili olmaya.

Kişilik, karakter daha önemli. Zeka, mantık daha önemli
0
Dimitry
(21.06.19)
neden böyle bir şey için insanların onayını alma ihtiyacı duyuyorsun ki, beğenmeyen kendi işine baksın, sen niye kendini üzeceksin? hepsini geçtim, skolyoz var diye seni sevmeyecek bir insanla sen kendin birlikte olmayı düşünür müsün?

biz ne desek boş, bu konuda kendine daha fazla güvenmen lazım. ben "sorun değil" derim, başka bir duyurucu "ben sevgili olmazdım" der, yine üzülürsün. bunun sonu yok. başkalarının söylediğine göre yaşarsan her halükarda üzülürsün.

ha yine de içini rahatlatacaksa adwokat'ın da dediği gibi çoğu kişi fark etmez bile bunu. dert edeceğin son şey olsun. neblim kendine "ben iyi bi insan mıyım" diye sorabilirsin, "beni kim neden sevsin" diye sorabilirsin, "ben seksi miyim" falan diye sorabilirsin ama "skolyozum var, severler mi acaba" diye sorma. senlik bir durum değil çünkü bu. o yüzden sevmeyecek olan da sevmesin zaten ne var yani.
0
der meister
(21.06.19)
Bel böyle olunca seksi de göremiyor ki insan kendini. :/
0
🌸losto
(21.06.19)
Valla olsam bile anlamazdim, hatta hastaligi bile yeni duydum :) google dan baktim, senin google gorsellerdeki gibi kotu durmuyor, hatta normal bile sayilir. Uzulmene gerek yok, keyfine bak.
0
eazy
(21.06.19)
Kafaya takmana, üzülmene hiç gerek yok. Benim için asla sorun olmazdı ki zaten bu durumu sorun edecek adam varsa bile çok azdır. Çoğu erkek fark etmez bile bunu uzun bir süre. Sıkma canını
0
cay koy geliyorum
(21.06.19)
aksine bazı insanlar için bu tip farklılıklar daha çekici gelebiliyor. ama önemli olan kime ne şekilde geldiği değil öncelikle senin iyi hissedebilmen.

genetik bir aktarım ve kendi işini görememe gibi durumlar olmadıkça sorun edilecek bir şey olduğunu sanmıyorum.

öncelikle kendinizi sevin ve toplum genellemelerinden uzaklaşmış bir gözle bakın kendinize. o zaman böyle endişeleriniz kalmayacaktır.
0
eeb
(21.06.19)
ben anlardım bir şey olduğunu, insanlar fark etmem yazmıştı ama gayet belirgin. yalnız kafana takmak yerine sevebilirsin, senin bir özelliğin bu. alay edecek, laf söyleyecek biri olursa da ayrılırsın, sevgili olacak kadar yakın olmaya değmez.
0
lilyb
(21.06.19)
üzülecek, kafaya takılacak mesele değil. seven insan ona mı bakacak.
0
Neill
(21.06.19)
Görünüm önemli değil dese de herkes, biliyoruz ki önemli.
Senin rahatsızlığın çok ileri düzeyde değil, yürümende, hareketlerinde problem yoksa ben dert etmezdim şahsen. Zaten aşk olunca bunlar olsa da dert etmezsin lakin zaman ilerleyip aşk bitince edebilinir.
Ama dert edecek erkekler de olacaktır bu da normal.
Moral bozacak bir durum yok.
0
Trene çelme atan adam
(21.06.19)
önce fotoğraflara baktım, sorunuzu daha sonra okudum. sorunuzu okuyana kadar skolyozu fark etmemiştim bile. kendi bedenini ifşa edip dikkat çekmeye veya müşteri bulmaya çalışıyor diye düşünmüştüm.

kısaca siz söylemeseydiniz fark bile etmezdim.

söyleseydiniz de bir şeyi değiştirmezdi.
0
yemrem
(21.06.19)
Şöyle söyliyim, fakbadim bile böyle olsa sorun etmem. Benim de burnum yamuk. Başkasının da memeleri.

Bu tip şeyleri sorun eden ağır şekilci insanlar haricinde - duyuruda da gördüğün üzere - sorun etmez insanlar.

Ama sen bunu sorun edersen insanlar da eder. Daha doğrusu kendini beğenmeyen, kendine seksi yaklaşmayan insanlar çekici olamıyor. Aksine, daha büyük fiziksel sorunu olup kendiyle barışık insanın özgüveni etkileyici bile olabiliyor; "böyle olmasına rağmen kendini ne güzel seviyor helal olsun" gibi.
0
Jux
(21.06.19)
sorun etmezdim
0
kisa
(21.06.19)
Sorun değil. Güzellik takıntımız modern toplumun salak salak sektörleri canlı tutma amacının etkisiyle ilgili biraz. Iki bireyin birbirini sevip güzel bir ilişkiyi yaşaması, hayatı paylaşması fiziksel özelliklerden çok bağımsız. Sen kendini beğenmeli ve sevmelisin ki karşı taraf da seni sevsin. Tek takıntın bu değildir zaten senin. Korku sebepli hep bunlar
0
hasmetizm 2046
(21.06.19)
fark edilecek bir sekilde degil. hayatinizi ve/veya kendinizi sevmemenize neden olacak kadar hic degil

gorunus degil sagliginiz acisindan soyluyorum; yuzun, aletli pilates yapin, yuzun ve yuzun. simdi sadece gorunuse takiliyor olabilirsiniz ama yasiniz ilerledikce keske yarattigi tek problem gorunus olsa dersiniz.
0
65 derece
(21.06.19)
genetikse ciddi sevgili olmayabilirim. eğri büğrü çocuk istememek hakkımdır.

çıplak olarak görsem çok rahatsız olmam
0
Jesus Christ
(21.06.19)
jesus+1 Rahatsızlığın genetik muhtemelen. Kısa süreli düşünürüm ama ciddi düşünmem veya evlenmem.
0
'
(21.06.19)
Jesusun dediği gibi bu sadece çocuk düşünen ve çocuğun da skolyoz olabileceğini düşünen erkekler için problem olabilir
Diğer erkeklerin çoğu farketmez. Erkek farketmese de ilişkiniz ciddiyse etik olarak hastalıkları ve rahatsızlıkları söylemek daha doğru diye düşünüyorum.
0
yüzyıllık yalnızlık
(21.06.19)
Muhtemelenlerle iş yürümüyor maalesef, konu hakkında bilgisi olmayanlar garip yorumlar yapıyor. Genetik değil kesinlikle. Genetik olduğunu iddia eden "hasta" lar var ama ortada kesin bir bilimsel kanıt yok. Ek olarak sülalemde hiçbir kişide yok bu hastalık, zaten belli bir yaştan sonra olmaya başladı bende de.

Ayrıca söylemeyeceğimi nereden çıkardınız? Sorumda bile söylese demişim.
0
🌸losto
(21.06.19)
Kisiye gore degisir, kendi acimdan cevaplayacak olursam abartili bir sey degil bence. Sorun olmazdi. Farkederdim ama, farketmeyecegim bir sey degil. Gereksiz teselli vermeyi dogru bulmuyorum insalara.
0
stavro
(21.06.19)
Beğenilmeyen cevapları tiklemeyelim :)

Öncelikle %100 genetiktir ya da değildir demedim. Böyle düşünen erkek için sorun olabilir dedim.

Konu hakkında da gayet bilgim var. Skolyoz olup ameliyat olan arkadaşım da var, sonradan skolyoz olanlar da var.

Söylemeyeceğini de çıkarmadım. Etik olarak iki insan ciddi ilişkilerde rahatsızlıklarını karşı tarafa bildirmeli dedim. Bu kanser de olabilir estetik de olabilir psikolojik bir sorun da.

Sağlıklı günler
0
yüzyıllık yalnızlık
(21.06.19)
allah aşkına seksi olmak/görünmek zorunda mısınız, seks asıl niyet mi ki, sizi böyle kabul etmeyen insanı direk kıçına tekmeyi vurmak suretiyle hayatınızdan çıkarın, şuna sorun diyenin içinin temizliği şüpheli, karım evlendiğinde 100 kg idi, söz vericem kiloyu dedi, 3 üç yıl geçti vereceğine 120 oldu, ben şimdi terk mi edicem, seven yine sever, her türlü sever, kalça seven kirasını versin sevsin efenim.
0
firemanjonny
(21.06.19)
hiç düzeltme şansın yok mu, belki egzersizlerle filan yola koyarsın. gerçi biliyorsundur zaten düşünmüşsündür de yine de yazayım dedim. belki ilerde seni bu konuda yaralayanlar reddedenler çıkar ama zaten kaşı gözü bahane edip reddedilenler bile oluyor. bu biraz şans işi. umarım sevip sevildiğin biriyle karşılaşırsın.
0
for day to break
(21.06.19)
@yüzyıllık yalnızlık

gelen mesajlarla da uğraştığım için unutmuşum tik atmayı. ayrıca beğenmediklerime tik atmama gibi bir hakkım var diye düşünüyorum, yeniyim burada ama sanırım bu bir kural değil. çok önemsediğinizi bilseydim tiklere boğardım sizi ama onu da nasıl yapacağımı bilmiyorum henüz maalesef.

genetik kısmını da diğer arkadaşlar için demiştim. hemen onlara da tik atayım, belki de üzülürler. ''eğri büğrü'' demiş patavatsızın biri ama hiç sorun değil, nasılsa daha düzgün ifade edebilme gibi bir yetiye sahip olmaması beni hiç etkilemez. ona da bir tik şart mutlaka.

çok teşekkürler, kendinize iyi bakın.

@for day to break

egzersizler var ama belli bir yaştan sonra pek etkisi olmuyor maalesef, ayrıca işe yaraması için günün ciddi bir kısmını da harcamak gerekiyor. yine de yapmaya çalışıyorum bir miktar.
0
🌸losto
(21.06.19)
Seksi gorunmek zorunda misin, millete begendirmek zorunda misin gibi gercek disi yorumlar cok gereksiz.
Ortalama bir insan seksi gorunmek de ister begenilmek de arzulanmak da ve bu %100 normaldir. Kimse rahip, dervis falan degil. Normal insan ozelligi bunlar. Sonsuz erdem sahibi suserlara tuhaf gelse de. Butun alem idaelist maasallah.
0
stavro
(21.06.19)
skolyoz dolayısıyla ameliyat olmuş ve sırtında boydan boya dikiş izleri olan ve omurlarında metal ile dolaşan dünyalar tatlısı bir kadınla beraber olmuştum bir süre. tam olarak düzelmemişti hatta ameliyat sonrasında. yaralarını bile seviyordum o derece. bence bu çok doğal bir şey. elinizde olan bir şey de değil.

ama bir çok erkeğe şunu sorsanız, "yüzünün muhtelif noktalarında botoks olan birisiyle beraber olmak ister misiniz?" diye eminim bir kısmı istemeyecektir, ben dahil.

dolayısıyla birisi sağlığınız için bir gereklilikken bir diğeri sizi daha güzel de yapsa erkeklere itici gelebilmesi.
0
givemesomesubstance
(21.06.19)
sorun olmaz diyenlerin alayı yalancıdır,fetöcüdür.
0
50promil
(21.06.19)
Skolyoz genetik bir hastalik degil.
Sizi degistiremeyeceginiz ozelliklerinizden dolayi kabul etmemeyi dusunen, sizi oldugunuz gibi sevemeyen kadin ya da erkege tek bir saniyenizi harcamaya degmez.
0
kassiopeia
(21.06.19)
Ne var bunda ya, insanların bunu sorun edeceğini sanmıyorum. Ben de etmem.

Çekinecek, üzülecek bi şey yok ortada. Bi kalbe girmeni sağlayacak şey ilk etapta görüntü olsa da seni orada tutacak şey karakterindir.
0
(s)AINT
(21.06.19)
genetikse olmaz şeklinde saçma sapan şeyler yazıldığını görüyorum. googlea yazıp aratınca bile ne demek olduğunu görürsünüz ki çok yaygın bir hastalık hayatınızda mutlaka duymuş olmanız gerekir. hatta burada yazanların birçoğunda az da olsa omurga eğriliği vardır ve bundan haberleri yoktur. kimse mükemmel genlere sahip değil.

her hastalık gibi genetik yatkınlığa bağlı ama vaktinde fark etmek, tedavi etmek ebeveynlere bağlı. genetik konusunda kesin sınırlar çizen insanlar şimdiden genetik hastalıkları araştırıp çocuklarında küçük yaştan takibe başlasınlar, önlem önyargılarla değil farkındalıklarla alınır çünkü.
0
cilekesgargi
(21.06.19)
dert degil, herkesin bir farkliligi var. benim ayak parmaklarimdan iki cifti bitisik.daha kotusunu de gordum, ama dert degil. onemli olan sana fiziki bir rahatsizlik vermesin, gorsel olarak mukemmel olmak zorunda degiliz. erkegim ve skolyozu olan bir kadinla birlikte olurum. sagligina onem ver, yasam kaliteni yukarida tut. isteyen begenir, isteyen begenmez; ama begenen cok olur.
0
ubi dubium ibi libertas
(22.06.19)
normal bel, sorun olmaz yani. "normalde sorunlu bir bel bu ama ben kabul ederim" şeklinde de değil. bildiğin standart, hiçbir anlam ifade etmeyen bi özellik.. tabi ki "off ne süper bel bu ya" demem ama kimin beline öyle dedim bilmiyorum zaten.

kafamı çok karıştırdınız bu paylaşımla, avuç içinizi de atın bi bakalım sevgili olur muyuz

bel len bu, niye bi kriter, anlamadım ben
0
tejeve
(22.06.19)
derecesi kaç acaba, bende de var belimde sırtımda ağrı yapıyordu röntgen çektirdim orada gördüm ama 15 dereceden az gailba bendeki, dış görünüşe etkisi olmuyor hiç.

cevap olarak çok dikkat çeken birşey değil, durumun özgüvenini düşürmesine izin vermemen önemli. özgüven > güzellik her zaman.
0
benim adim kerim hepinizi severim
(22.06.19)
burada fikriniz soruluyor, cevap verince rerörerö. sen öyle düşünürsün, ben böyle. her yerde özgürlük diyen tatlı su özgürlükçüleri kendi gibi düşünmeyen biriyle karşılaştığında ne yaptığına baksın, fikirlerinizle yaptıklarınızın örtüşüp örtüşmemesinin en güzel sınavı bu şekilde görülür. cevabımı beğenmeyince "hasta" demişsin, patavatsız demişsin, ama tik şart demişsin. hayır arkadaşım tik şart değil. duygu ve düşünceleri özgürce ifade edebilmek ve baskı görmemek şart. ne olursa olsun.

cevabımı şöyle düzelteyim:

idiopatik isen olmaz. idiopatik çocuk istememe hakkım saklıdır.

www.acibadem.com.tr

Skolyoz türleri

İdiopatik skolyoz: Skolyozun en çok görülen şekli “idiopatik”tir. Genetik etmenlerin rol alabileceği düşünülen bu skolyoz halen nedeni bilinmediği için "idiopatik" (sebebi bilinmeyen) olarak adlandırılır. İdiopatik skolyozun, ergenlerin yüzde 2 ile 3'ünde var olduğu düşünülür. Bu grubun 500'ünden birinde aktif tedavi gerekir. 5 bin skolyozlu kişinin birinde, eğrilik cerrahi yöntem gerektirecek dereceye kadar ilerler. Küçük dereceli skolyozlarda kız ve erkek çocuklar eşit oranda etkilenirken, ilerleyici eğrilik gelişme olasılığı erkeklere kıyasla kızlarda 8 kat daha fazladır.
Nöromusküler skolyoz: En yaygın görülen ikinci skolyoz “nöromusküler”dir. Bu skolyoz türünün altında yatan bir sinir-kas hastalığı olabilir. Sinir hastalıkları beyin veya omurilikten kaynaklanabilir. Örneğin; çocuk felci, serebral palsi (beyin felci), meningomyelosel, travmaya bağlı omurilik yaralanması ve felç olan çocuk hastalar. Kas hastalıkları, çocukluktan itibaren veya daha geç ortaya çıkabilen hastalıklar da bu duruma örnektir.

Konjenital skolyoz: Üçüncü sıklıkla görülen skolyoz türüdür. Çocuğun anne rahminde gelişimi sırasında meydana gelen omurga anomalilerine bağlı olarak ortaya çıkar. Doğuştan başladığı için genellikle ilerleme özelliği var.


Kemik ve yumuşak dokuları tutan nörofibromatozis rahatsızlığına sıklıkla skolyoz eşlik eder. Bunlar dışında romatizmal hastalıklar, bağ dokusunu tutan hastalıklar, omurga kırıkları, omurga enfeksiyonları, metabolik hastalıklar ve sendromik genetik hastalıklar da skolyoza sebep olabilir. Bu hastalıklara sahip olan bireylerin skolyoz açısından sıkı takip altında olması gerekir.
0
Jesus Christ
(03.07.19)
takma kafana. erkek tarafından bildiriyorum söylemesen anlamayacak erkekler tanıyorum. erkekler(tanıdığım büyük çoğunluğu) kadınlar kadar vücut üzerinde hassas değiller.

ve bu durum senin özgüvenini asla etkilemesin, sonuçta güzellik dediğin bize dayatılan bir olgudan ibaret.
0
slogan bulamadik
(03.07.19)
Valla taş gibi bir ablasınız gözüktüğü kadarıyla. Vücut açısından sorun yok ama kafa yapınız biraz daha sıkıntılı. Bu soruyu sorma ihtiyacı "Ben olsam rahatsız olurdum" hissiyatınızdan kaynaklı olmalı.
0
elestirman
(03.07.19)
(17)

mikrodalga çok gerekli mi, kullanmayan biri bana verecek, alayım mı?

for day to break
normal fırınım zaten var.
normal fırınım zaten var.
0
for day to break
(21.06.19)
bence hem kalabalık hem zararlı.
0
mg3929
(21.06.19)
toprak , torf sterilize etmek için çok pratik, onun dışında benim bir işime yaramazdı, tabi poselen kupada nescafe falan yapmak için su kaynatma olayı da var ama kettle kullanır yine de mikrodalga kullanmazdım.
0
Fodera
(21.06.19)
Biri verecekse alınabilir. Şimdiki evimde var, hızlıca birşeyler ısıtmak için iyi oluyor. Börek, gözleme vs gibi. Evde demirbaş olmasa satın almam sanırım.
0
curukturpkokusu
(21.06.19)
Birincisi zaralı değil. (www.ncbi.nlm.nih.gov). İkincisi inanılmaz kullanışlı. Alın derim.
0
charles darwinin torunu
(21.06.19)
dolaptan çıkardığın yemeği tabağına koyup fırına attıktan 2 dakika sonra yiyebilme fikri çok güzel, yine de evimde halihazırda bulunmasaydı almazdım sanırım.
0
evde liyakat kalmamis
(21.06.19)
olmazsa olmaz değil ama olunca güzel bir ürün, çok kullanışlı. Al bence
0
aquarium
(21.06.19)
"Hazır donmuş yemek yeme kültürümüz yok bi kere, ne gerek var?" dedim yıllarca ama eski iş yerimde öğle yemeklerimizi ısıtmak için kullanıyorduk, öyle öyle hastası oldum. Ocakta bütün yemeği alt üst ede ede, karıştıra karıştıra yemek ısıtmaktan nefret ettim.

Bunun dışında kıyma/et çözdürmek, çikolata eritmek için de işi kolaylaştırıcı bir alet. Sıfırdan mutfak yaptıracak olsam veya fırını koyacak yerim olsa bir tane edinebilirdim. Şu an biri verse bile kendime kalabalık edemem ama sizin tezgahınızda mikrodalgaya temelli ayıracak bir yeriniz varsa alın bence.
0
marjory
(21.06.19)
Zararlı olduğuna dair bir veri yok. Olabilir de tabii. Lakin çok kullanışlı olduğu gerçek. Özellikle evli değilseniz.
0
Trene çelme atan adam
(21.06.19)
bekar evinin olmazsa olmazlarından biris.
evli evlerinin de işe yarayan aletlerinden birisi.

not: 10 sene bekar yaşayan, yaklaşık 10 yıldır da evli olan bir erkek.
0
teritori
(21.06.19)
yararlı/zararlı için şöyle bilgi vereyim: kanser tedavisi için radyasyon terapisinde 2.5 GHz kullanılırken mikrodalganın frekansı 2.2 GHz.
ısıtma tekniği, atom seviyesinde hızlandırma yaparak kinetik enerji oluşturup sıcaklığı arttırıyor. şu ana kadar zararı konusunda tam bir araştırma yapılamadı engellendi vs. bilinen zararı yok ancak bu frekansta çalışan ürünler çok akıl kârı değil.
0
hosein
(21.06.19)
işyerinde kullanana kadar ne kadar büyük bi icat olduğunu bilmiyordum. zaman tasarrufu sağlıyor resmen. ben olsam alırdım.
0
ferrarimizolaydisatardik
(21.06.19)
Herhangi bir zarari yok bildigim kadariyla sac kurutma mak. Daha zararli hatta, onune oturup calistirmayacaksaniz acayip faydali, kullanana kadar ne kdr kullanisli oldugunu anlamiyor insan
0
kassiopeia
(21.06.19)
ABD başta olmak üzere tüm dünyada 1970’ten beri kullanılan, güvenliği kanıtlanmış görece eski bir teknolojiye hiçbir elle tutulur veri sunmadan “zararlı” diyen cahilleri lütfen sallamayınız.

Ya evet frekansmış... Ne idüğü belirsiz komplo teorisi üreten ve bilimsellikten uzak yorumları lütfen dikkate almayınız. Araştırma yapılması engellenmiş, güldüm buna.

Gerçekten çok kullanışlı, özellikle bir önceki günden kalma yemekleri ısıtmak için bulunmaz bir nimet.
0
einsteinin kedisi
(21.06.19)
şu an evimde yok ve yokluğunu bayağı hissediyorum. al derim.
0
sadakatsiz
(21.06.19)
çok kullanışlı oluyor tavsiye ederim. zararlı muhabbeti de şehir efsanesinden başka bir şey değil. su moleküllerinin ısınmasının nesi zararlı olabilir ki.
evrimagaci.org
evimizdeki kablosuz modem, cep telefonu, tv, radyo sinyalleri, saç kurutma makinası vs. mikrodalgadan daha zararlı.
0
hağkan
(21.06.19)
ben hazzetmem kullanmıyorum.
0
mikahakkinen
(21.06.19)
1 - buna zararlı diyen ağır cahildir,
2- alın hiç olmazsa tost yapmak için bile harika sonuçlar veriyor.
0
Big bada bum bum
(21.06.19)
(6)

Meyhane...

primetime
Evet dostlar, Ankarada gidilebilecek, fiyatları uygun, ortamı güzel, mezeleri ve etleri güzel.. Velhasıl gidilebilecek aşırı pahalı olmayan bir meyhane önerileriniz beni çok mutlu eder. Sevgiler, saygılar.. Teşekkürler..
Evet dostlar, Ankarada gidilebilecek, fiyatları uygun, ortamı güzel, mezeleri ve etleri güzel.. Velhasıl gidilebilecek aşırı pahalı olmayan bir meyhane önerileriniz beni çok mutlu eder. Sevgiler, saygılar.. Teşekkürler..
0
primetime
(20.06.19)
rıfkı
0
vladimirdökümov
(20.06.19)
afitap ama yer bulması zormuş
0
omonia
(20.06.19)
Afitap son zamanlardaki favorim ama çok popüler oldu, çok kalabalıklaştı, yer bulmak zor hakkaten. Ama giderseniz arkada bir bahçesi var, oradan yer ayırtın.

En son İncir diye bir yer açılmış oraya gittik, bahçesi çok sevimli, Bülten sokakta. Etlerini denemedik ama mezeleri güzel. Orayı deneyebilirsiniz.

Camgöz ve Trilye pahalı, gerçi bence tüm meyhaneler pahalı ama bu ikisi daha da pahalı. Salaş ve Pancar var yine mezeleri güzel, ama mekanlar küçük. Maidan'da Karafaki var, orası da gruplar için güzel oluyor, mezeler de özel olmasa da lezzetli.
0
opucuk baligi
(20.06.19)
rıfkı gıygıdı imiş
0
sameidiot
(20.06.19)
Mujgan bestekar
0
kassiopeia
(20.06.19)
Salaş isimli meyhaneden çok memnun kalmıştık kız arkadaşımla. Ortamı düzgün. Saçma sapan tipler gelip gerginlik çıkarmıyor. Müziğin sesi normal düzeyde. Muhabbet edilebiliyor. İkram olarak verdikleri meyhane pilavı çok güzel. Biz meze olarak et söylemedik ama söylediğimiz mezeler gayet iyiydi. Etleri de iyidir herhalde. Ayrıca, meyhaneden çok restoran formunda olsa da Dafne'yi önerebilirim. Benim Ankara'da en beğendiğim mekandı genel olarak. Fiyat konusunda da şöyle diyeyim, meyhane dediğinize göre belli bir miktarı gözden çıkartmışsınız zaten. O fiyatın çok üstüne çıkmaz ama şıklığına baktığınızda gayet üst düzey bir restoran havası var. Özellikle Hatay'ın Yedi Harikası isimli mezeleri çok güzeldi. Dediğim gibi bir meyhane değil ama içmek isteyebileceğiniz birçok rakı markası ve çok çeşitli rakı mezesi mevcut. Afiyet olsun şimdiden.
0
evandro roncatto
(21.06.19)
(14)

tatilde nereye gidelim, ne yapalım?

stewie
kızlı erkekli 2 kişiyiz.İstanbul'dayız. E sınıfı geniş bir sedan araç var. bagaj hacmi 600 lt.Bütçe 5-6k TL. +2k TL daha esneyebilir. Yakıt hariç.1 hafta - 10 gün tatil planlamak istiyoruz.ne arıyoruz?ilk hedefimiz akdeniz veya ege.disko disko partizani değil, az köpük çok huzur, az kalabalık çok sa
kızlı erkekli 2 kişiyiz.
İstanbul'dayız.
E sınıfı geniş bir sedan araç var. bagaj hacmi 600 lt.
Bütçe 5-6k TL. +2k TL daha esneyebilir. Yakıt hariç.
1 hafta - 10 gün tatil planlamak istiyoruz.

ne arıyoruz?
ilk hedefimiz akdeniz veya ege.
disko disko partizani değil, az köpük çok huzur, az kalabalık çok sakinlik, bol bol dinlenme, güzel yemek, spor, deniz. arabayla otel motel airbnb gezebiliriz, tatil yerinde kiralayabiliriz vs vs.

var mıdır tavsiyeniz? şuraya gidin, şuraya da yolda uğrayın, 2 gün burada 3 gün orada takılın. aman şurada arap vardır, şurası kalabalıktır uzak durun.
tikler garanti.
0
stewie
(20.06.19)
Nereye giderseniz gidin lütfen 23 Haziran'dan sonra gidin.
0
solo
(20.06.19)
çanakkale - assos, kadırga koyu ve bozcaada

badavut ve sarımsaklı plajı

gümüşlük

akyaka (azmak nehrine uğranabilir)

datça

marmaris- içmeler/turunç/selimiye/kız kumu

dalyan (tekne turu yapılabilir)

dalyan iztuzu plajı

göcek

ölüdeniz

kaş

adrasan - çıralı - olympos

bu güzergah isteklerinizi karşılıyor. kendinizce rota belirleyip istediklerinizde konaklayarak seyehatinizi oluşturabilirsiniz.
0
jugador
(20.06.19)
23 Haziran'dan sonra gidiyoruz. Temmuz ortası ya da Ağustos. Olmadı Eylül ortası.
0
🌸stewie
(20.06.19)
Gece hayatı aramıyorsan ayvalık'a git demişlerdi bana. Bir araştırın. İzmir mordoğan da olabilir.
0
Elduinnnn
(20.06.19)
direk datçaya git 2 gün yap. 1 gün hayıkbükü, 1gün palamutbükü. marmarise geç turunç selimiye 1 gün takıl 1 gün diğer koylar 1 gün akyaka gökova. geç fethiye ölüdeniz 2 gün 8 gün gitti. 2 günde kaşta takıl 10 gün.
0
mikahakkinen
(20.06.19)
arkeoloji turu yapabilirsiniz
0
sameidiot
(20.06.19)
Çanakkale'den başlayın, meşhur peynir helvasını tatmadan uzaklaşmayın. Oradan ufak ufak Ayvalık'a gider, iki tur atıp balık yersiniz. Ayvalık'tan direkt İzmir'e. Foça da olur ama tavsiyem Çeşme. Sakın Alaçatı veya Ilıca'ya girmeyin, istikameti direkt Altınkum'a çevirin. Türkiye'deki en temiz ve en güzel kumlu plaj burada. Tabii henüz kirletmediler ise. Çok sakin ve güzel oluyor ama suyu biraz soğuk. Şezlonglar epey ucuz Ilıca ve diğer beach club'lara göre.

Denize doyduktan sonra oradan Selçuk'a gidip Efes Antik Kenti'ni dolaşabilirsiniz. Bir gün sadece buraya gider. Tapınak ve Kiliseler derken vaktin nasıl geçtiğini anlayamazsınız. Sonra en yakın olan lokasyona yani Kuşadası'da gidebilirsiniz. Oradan da Didim, Bodrum, Akyaka, Marmaris veya Fethiye şeklinde devam edebilirsiniz. Mis.
0
rawr
(20.06.19)
söğüt iyidir bence de...
tam kafa dinlersiniz.
bu yaz hayatımda yediğim en iyi balığı "esinti" diye ufak bi restoran var sahilinde orda yedim.
tavsiye ederim...
bu arada bozburun kesinlikle tavsiye etmem, aşırı sıcak, denizi söğütünkü kadar iyi değil ve fiyatlar söğüte göre pahalı.
0
rentts
(20.06.19)
datçaya gidin ucuz yollu arıyorsanız.

kop kop istiyorsanız bi gün feribotla bodruma geçersiniz. ya da marmaris.
sedir adası var marmaris datça arası güzel bi gün geçirilebilir. bayramda kalabalık olur ama normal vakitlerde kısmen daha az kalabalık.

bence şöyle yapın sabah erkenden istanbuldan çıkın, izmirde ya da selçukta kalın, ucuz otel pansiyon bulursunuz. izmirdeyseniz izmiri, selçuktaysanız efesi gezin. sonra datça, sonra marmariste 2 gün. dönüşte de izmir ve selçuk hangisinde kalmadıysanız orda kalın. sonra istanbul.

4 gün datça 2 gün marmaris 2 gün izmir - selçuk.
0
kveldulv
(20.06.19)
kalabalık olmaması için eylül ayı şart
0
bir soru sorcam
(20.06.19)
fethiye
0
sahipsiz
(20.06.19)
eylulde ozellikle okullar acildiktan sonra giderseniz her yer muhtesem olacaktir, o zaman icin kas'i oneririm. ama su anda cehennem sicagi icinde yanarsiniz (bence). eger imkaniniz varsa eylulu bekleyin.
0
kassiopeia
(20.06.19)
Bozcaada
0
sevecen
(20.06.19)
kabak'ta shambala'da kalabilirsiniz bi kaç gün. denizi pek iyi değil ama kafa dinlemek için güzel.
0
contavolta
(20.06.19)
(6)

yarın sabah nerede uyanmak istiyorsunuz?

sameidiot
yavaştan gözleriniz kapanıyor farkındayımbu arada yıllar önce veletken bi sabah yorgan kılıfının içinde uyanıp kaçırılıyorum sanmıştım.
yavaştan gözleriniz kapanıyor farkındayım

bu arada yıllar önce veletken bi sabah yorgan kılıfının içinde uyanıp kaçırılıyorum sanmıştım.
0
sameidiot
(20.06.19)
şöyle bir yerde.

hafif sisli, etrafı ormanla kaplı bir gölün ortasında bir kayıkta.
0
dont eat me
(20.06.19)
@dont eat müritler yanında mı, sazlıklardan baksınlar mı? üstünde ne olsun, kimono mu?
0
🌸sameidiot
(20.06.19)
Avrupada bi otelde, aksam da nightwish konseri varmis mesela. Üff.
0
bxgx
(20.06.19)
kaş
0
kassiopeia
(20.06.19)
Tulum, Mexico
0
euteamo
(20.06.19)
@euteamo sözlükten tanıştığım birisi var, bi anda oraya gidip çalışmaya başlamış.
niyetin varsa tanıştırabilirim..
0
🌸sameidiot
(20.06.19)
(14)

yıllık kazancınızın ne kadarını tatile harcıyorsunuz?

carabelli
eşimle beraber bu yaz için yaklaşık bir aylık kazancımızı 10 günlük bir tatile gömdük. her sene olmaz. bayağı uzak bir yurtdışı için harcayacağız bunu. sizce mantıklı manalı mı? siz yıllık kazancınızın ne kadarını tatile harcıyorsunuz? abartmış mıyız? teşekkürler.
eşimle beraber bu yaz için yaklaşık bir aylık kazancımızı 10 günlük bir tatile gömdük. her sene olmaz. bayağı uzak bir yurtdışı için harcayacağız bunu. sizce mantıklı manalı mı? siz yıllık kazancınızın ne kadarını tatile harcıyorsunuz? abartmış mıyız? teşekkürler.
0
carabelli
(18.06.19)
bence 1 aylıksa gayet normal. biz de benzer bir şey yapmıştık hemen hemen. tabi toplam 1 aylık maaş değil de, benim bir aylık maaşımı gömmüştük.
0
emfuzi
(18.06.19)
ölümlü dünya koy götüne rahvan gitsin.
0
orijinal nick bulamadim
(18.06.19)
abi iyi yapmışsın. çok değil. şeytanınız bol olsun.
0
fucking machine in my head
(18.06.19)
mis gibi. iyi tatiller.
0
ayin yazari
(18.06.19)
gayet mantikli ve manali. uzak yere baska turlu gidilmiyor zaten, cunku ucak biletleri asil pahali olan, genelde ucak biletinden daha az harcaniyor gidince. hic kafanizi takmayin, esinizle ani biriktirmekten daha guzel ne olabilir ki.
0
kassiopeia
(18.06.19)
abi zaten uzak bir yere bilet aldığında ortalama bir beyaz yakalının bir aylık maaşı ediyor. o yüzden bence pek de o açıdan bakmamak lazım. gayet de iyi yapmışsınız. gezmesen 3-4 sene sonra bozulacak elektronik alete veya kıyafete harcayaktın. ama gezmek öyle mi? hayatının en büyük deneyimleri oluyorlar. iyi veya kötü. insanın ufkunu açan şeyler. bunların da para ile karşılığı olmaz.
0
hononu
(18.06.19)
Geçen sene toplam bir aylık gelirimiz gitmişti, bu sene bir de kış tatilinde yurtdışına gittik 1 buçuk yaptı. Eşimin bir ek geliri oldu ona saydık,ama olmasa da acımam. Gidip 5 yıldızlı otelde bir hafta yiyip içip yatsam acıyabilirim ama bu tür deneyimler motive olmamı sağlıyor, bunun yanı sıra mesleki olarak da görgümü arttırıyor (mimarım).
0
gmzo
(18.06.19)
1 yıl içindeki tüm tatillerimiz o kadar tutuyor.
ama sadece 2 yurtdışı var ve uzak değil.

kredi çekip gitmiyorsanız sıkıntı yok
0
otopsicocugu
(18.06.19)
asiri manasiz bence. yurtdisina o kadar merakliysaniz parayi biriktirip o parayla gocun. yaptiginiz ev kredisinden fazla kira odemek gibi.
0
hot potato
(18.06.19)
@hot potato tatile gitmekle, yurtdışına meraklı olmak oraya göçmek ne kadar alakadar ben anlamadım. o zaman kapadokyaya tatile gideceğimize kapadokyaya göçelim.

@otopsicocugu yok kredi falan yok birikmişlerin bir kısmını harcayarak gidiyoruz.
0
🌸carabelli
(18.06.19)
Tum sene icin yaklasik %10 sanirim. Ikimizin de 3 hafta izni var. Genelde 2 hafta + 1 hafta seklinde degerlendiriyoruz.

1 haftaya 1 aylik maas cok gibi ama Turkiye'de yasiyorsaniz ucak biletleri cidden pahali olacagi icin anca kurtarir gibi.
0
fortisvita
(18.06.19)
Ağız tadıyla bir tatil bile yapamayacaksak neden çalışıyoruz ki! Olur öyle, hayata bir kere geliyoruz.. İyi tatiller!
0
iwasbornonamountainside
(18.06.19)
bu cebinizi zorlamayacaksa, aylık giderlerinizi, eylem planlarınızı etkilemeyecekse bende gayet normal; bu ücretin içinde gidiş dönüş biletleri vardır diye tahmin ediyorum, vizeler hariçtir bence gayet normal.

edit: yorumunuzu şimdi gördüm, birikmişten gidecekmiş, sefanız olsun, gayet normal bence. ha ben tatile çıkmıyorum o ayrı, ama çıkmışım madem acımam
0
selam
(18.06.19)
Mantıksız ancak bunun mantığı yok zaten, lüks harcama. Zorunlu masraflarınız ve birikimlerinizi çıkardıktan sonra, kalan parayı hoşunuza gittiği gibi harcamak sizin elinizde, kimi tatile harcar kimi alkole kimi arabaya.
0
roket adam
(19.06.19)
(1)

Sephora’da makyaj yaptıran var mı?

Lim5
Özellikle İzmir’de?
Özellikle İzmir’de?
0
Lim5
(14.06.19)
ben yaptirdim, izmir'de degil ama alisik olmadigim fakat guzel bir makyaj yapmislardi. ne icin istediginizi soruyorlar zaten ona gore yapiyorlar ya da ne istediginizi yani.
0
kassiopeia
(14.06.19)
(10)

İlber ortaylı 15 yaşından sonra iyi lisan öğrenilmez diyor sizce?

kayanyıldız
Bir ömür nasıl yaşanır kitabında bahsetmiş, 15 yaşından sonra kimse kusura bakmasın iyi dil öğrenilmez demiş.Siz ne düşünüyorsunuz bu konuda?
Bir ömür nasıl yaşanır kitabında bahsetmiş, 15 yaşından sonra kimse kusura bakmasın iyi dil öğrenilmez demiş.
Siz ne düşünüyorsunuz bu konuda?
0
kayanyıldız
(14.06.19)
ben bir insanı uzman olduğu konunun dışında her şeyi bilmeye zorlamanın aptalca olduğunu düşünüyorum. dil öğrenimi için ideal yaşı pedagog bilir, psikolog bilir, psikiyatr bilir, çocuk gelişimci bilir, en olmadı öğretmen bilir.

sen gidip tarihçiden öğrenmekte ısrar edersen, böyle saçma genellemeler yapar, ne yapsın...

tarihte 30'dan sonra dil öğrenip o dilde eser veren insanlar var. onlar ne olacak?
0
babilbaligi
(14.06.19)
ilber de her seyi cok iyi biliyor, ogrenilir, ha kucukken cok daha rahat ogrenilir ama ogrenilmez diye bir sey yok.klasik ilber tavri
0
exlibris
(14.06.19)
ben de insanların önüne eften püften bariyer koyan çomarları hiç ciddiye almıyorum ama işte ülkenin en profu bile bu kafada.

şöyle derse anlarım: dil çocuk evresinde daha iyi öğrenilir ama 15 yaşından sonra cık, zinhar diyenin nasıl zihin işleyişi var anlamak güç.
0
for day to break
(14.06.19)
İlber Hocayı dinlerseniz her şeye geç kaldığınızı düşünür bunalıma girersiniz o öyle olmaz, bu böyle olmaz. İyi tarihçi, zeki, bilgili vs vs ama kendisi hayata 5-0 önde başlamanın avantajlarını çok iyi kullanmış, tabii mantıklı olan da o ama ortalama bir ailede doğup büyüseydi yine aynı konuma geldiğinde bu kadar rahat konuşabilir miydi? O yüzden onun için ahkam kesmek kolay, hocaya guru muamelesi yapılmasına da kendisini guru sanmasına da gıcık olmaya başladım
0
saridendigindekirmizidiyebagiranadam
(14.06.19)
yersiz,mesnetsiz bir açıklama.ilber hoca'ya yakışmadı.
0
natallica
(14.06.19)
ingilizce haric 15'imden sonra 4 dil ogrendim (ogreniyorum). kitap yazamam ama hayatimi idame ettiririm. kusura bakmiyorum ama ilber hoca sacmalamis.
0
kassiopeia
(14.06.19)
burada biraz popülistlik yapmış.
kendisi hepimizden çok iyi bilir ki; halil inalcık almanca'yı 20 yaşında öğrenip akıcılığı ve düzgünlüğü ile paul wittek'i şaşırtmış, farsça'yı doçent iken öğrenmiş, o ağır metinleri hep okuyup, çözmüş. keza ceneviz metinlerini de çözümlemek için 50 sinden sonra italyanca'sını da ilerletmiş.
0
mutlu yillar sana
(14.06.19)
popüler kültür öyle bir şişirdi ki bunu, aklınıza gelebilecek her konuyla ilgili ahkam kesmeye başladı.
0
sfteses
(14.06.19)
Kendisini severim ve alanında bilgili olduğunu düşünüyorum. Fakat kendisinin bu halden anlamaz kesin yargılarını da sevmiyorum. Bir kitabında da tüyü bitmemiş çocuklara romayı falan gezin diyordu.
0
denizgonen
(15.06.19)
bir nebze doğru, 15 yaşından sonra anadil seviyesinde olmaz hiçbir dil, elbette anlayıp, yazıp, konuşabilirsin ama demek istenen "iyi" manası bu şekilde.
0
gezegen olan pluton
(15.06.19)
(2)

Avusturya 5-6 günlük rota

lan bu geminin bi ayari yok mu
Viyana'da başlayıp Viyana'da bitecek, içerisinde Hallstatt da bulunacak şekilde araç kiralayarak veya toplu taşımayla 5-6 günlük Avusturya rotası için öneriler, "görmeden geçme"ler "mutlaka uğra şunu yap"lar, "ben şöyle bi rota yaptım çok iyiydi"ler için rica.Teşekkürler.
Viyana'da başlayıp Viyana'da bitecek, içerisinde Hallstatt da bulunacak şekilde araç kiralayarak veya toplu taşımayla 5-6 günlük Avusturya rotası için öneriler, "görmeden geçme"ler "mutlaka uğra şunu yap"lar, "ben şöyle bi rota yaptım çok iyiydi"ler için rica.

Teşekkürler.
0
lan bu geminin bi ayari yok mu
(13.06.19)
ilk aklima gelenler; salzkammergut bolgesindeki gollere bakin, hepsi birbirine yakin attersee'yi ayrica tavsiye ederim, bu golleri gezin, Dachstein ve/veya Five Fingers, salzburg , gruner see, wachau valley, viyana ici kahlenberg.
0
kassiopeia
(13.06.19)
Viyana ici toplu tasimadan sasmayin. Onun disinda arabayla
Wachau-gmunden-st wolfgang (wolfgangsee) (burda schafbergbahn diye de bakin)-bad ischl-hallstatt-salzburg-innsbruck-ilginizi cekerse swarowski world-ramsau am dachstein-admont-südsteirische weinstraße (burasi icin avusturyanin toskanasi denir)-wörthersee

Yani cok yer var. salzkammergut mesela gmunden, hallstatt, sankt wolfgang (wolfgangsee)yi filan kapsiyor mesela.
0
kuehles blondes
(13.06.19)
(6)

ketojenikte ne yiyeceğimi şaşırdım.

Coma
şimdi hem if hem de keto diyeti yapıyorum, yapmaya çalışıyorum en azından.if yapıyormuşum zaten ama meyve ve çikolatayla. saat 13 te fıstık ezmeli tereyağlı bişey yaptım, instagramdan buldum. kurabiye gibi ama un vs.yok kahvenin yanında onu yiyorum.18'de tavuklu veya ton balıklı salata yapıyorum. se
şimdi hem if hem de keto diyeti yapıyorum, yapmaya çalışıyorum en azından.
if yapıyormuşum zaten ama meyve ve çikolatayla.

saat 13 te fıstık ezmeli tereyağlı bişey yaptım, instagramdan buldum. kurabiye gibi ama un vs.yok kahvenin yanında onu yiyorum.
18'de tavuklu veya ton balıklı salata yapıyorum. semizotu, salatalık, marul falan. bunların karbonhidratını hesaplamadım. 4 yemek kaşığı zeytinyağı ekliyorum.
ya da yağda yumurta ve avokado oluyor.
kilo vermek istediğim için kalorisi 1200-1400 civarında tutmaya çalışıyorum.
can çiftci ilk ay süt ürünleri yok yazmış kitabında, peynirsizlikten deliricem.

ben gram gram yazmadım sonuçta ama göründüğü kadarıyla yaptığım doğru mu? benim hesapladığım kadarıyla %70-60y, 20-30p, 10-15k gibi bir oran oluyor.
yağla beslenmeyi de hiç sevmedim fazla fazla yemişim gibi geliyor.
0
Coma
(13.06.19)
ketojenikte yüzde hesabından %65 civarı yağ iyi bir oran ama protein ve kar. için yüzdeden öte gramajlar daha önemli. Bu açıdan özellikle net karbonhidratın 30-40 gr. a çekmen gerekiyor, net karbonhidrata bak yani.

Bu süreçte kırmızı-beyaz etle ve çeşitli sebzelerle baya haşır neşir olman gerekiyor, en basitinden youtube a falan "keto recipes" yazsan ilham veren bir çok örnek görebilirsin.

Ben bir öğünde 1.200-.1500 rahat alan birisi olduğum için, günlük bunu yakalama konusunda kişisel faktörler, beğeniler ve maddi imkanlar devreye giriyor. Bu konuda genel tavsiye yerine kişisel gözlem ve çıkarım yapmak daha uygun olur.

%100 fısrık-fındık ezmeleri ve kuruyemişin yanı sıra avokado ve hindistan cevizi gibi ürünlerle yağ oranını yükseltebilirsin, canın unlu bişey çekerse keto ekmeği yapmak zor değil badem unundan, arasına istediğini koy ya da istediğin şeye ban.

Ayrıca, süt ve süt ürünleri tüketmeyen birisi olarak keto tariflerde yağ oranını yükseltmek için peynire çoğu tarifte abansalar da bu konuda kafayı kıranlar peynr çeşitlerine göre ayrıma falan gitmekteler.

Son olarak, sanırım Çiftçi'nin Ketofasting kitabını okuyup bir yol haritası oluşturmuşsun, başarılar.
0
candanag
(13.06.19)
hayir peynir yiyebilirsiniz, sut urunleri derken kefir, yogurt, tavsiye edilmiyor. yoksa herkes deli gibi peynir yiyor. ayrica abartmamak kaydiyla kaymak vs. yiyen de var gayet. ben kefir ve yogurt da yedim gayet de kilo verdim.

keto'da bence insanlarin yaptigi yanlis su, ne yiyebileceklerine odaklaniyorlar. ne yiyemeyeceginiz cok basit aslinda kalan her seyi yiyebilirsiniz; seker, normal un, makarna turevleri, pirinc turevleri, orman meyveleri haric meyve, baklagiller yiyemezsiniz. temeli bu. bunun disinda ben oturup domatesin karbonhidratini hesaplamadim acikcasi. kaldi ki badem unlu ekmek, oopsie ekmek fln yaptim da.

scontent-vie1-1.xx.fbcdn.net
0
kassiopeia
(13.06.19)
bir diger husus mesela kuruyemisin fazlasi tavsiye edilmiyor ozellikle yer fistigi 'baklagil' sinifinda degerlendirildigi icin fazla tavsiye edilmeyen kuruyemisler arasinda vs. yani if'i cikolata ve meyve ile acan insan icin ilk basta yukarda yazdiklarimi uygulasa bile kilo vermesi cok rahat olacaktir.
0
kassiopeia
(13.06.19)
İşte bir sıkıntı da @kassiopeia nın bahsettiği noktada ortaya çıkıyor: "çok basit liste bu, ahanda görseli de bu" deyip detaylı araştırmayınca sözgelimi keto yapmaya çalışan birisi patates ya da havuç gibi kök bitkilere falan abanıp ketosise giremiyor/karbonhidratı yüksek alıyor. Bu örnek karabuğday-kinoa vs. ile çoğaltılabilir.

Sanırım süt ürünlerinde de ilk fazda ya da ayda süt şekerini devreden çıkarıp daha rahat ketosise girmesini sağlamak istiyorlar bünyenin.
0
candanag
(13.06.19)
@candanag bir bucuk yildir ketojenik besleniyorum, bu konuda epey kaynak okudum, haklisiniz patates turevleri eksik kalmis. ama bence de yeni baslamis birine internette ketojenik diyet yaz bir suru tarif cikiyor demek mantiksiz geliyor. binbir turlu icerikle fantastik ketojenik yemekleri yapan hesap var internette, normal turk yemekleri ile de gayet ketojenik diyet yapiliyor, benim demeye calistigim bu, yoksa kimsenin oturup ilk gunden fistik ezmeli tarife girismesine gerek yok. kaldi ki, turkiye'de avokadonun, hindistan cevizinin, badem ununun fiyati belli, turkiye'de bu diyeti yapmak isteyip 'cok pahali' diye gozu korkan da cok. insanlari bunaltan bu cunku. normal hayatiyla surduremeyecegi bir diyet algisi oluyor insanlarda.
0
kassiopeia
(13.06.19)
Birsey diyeceğim çılgın bir metabolizma hızım vardı. Ne yersem yiyeyim kilo almazdım. If yaptım 3 ay fln ve sonrasında metabolizma hızım okdr düşmüş ki bıraktıktan sonra gayet normal.ve sağlıklı beslenmeme rağmen 3 yıldan sonra ilk defa kilo aldim hayatimda Simdi metabolizma hızımı artırmak için canım çıkıyor. Kesinlikle tavsiye etmiyorum. Ömür boyu yapmayacaksan başlama.
0
mobydick
(13.06.19)
(14)

Kıskançlık

isminiz
Öncelikle herkese selam olsun. içimde büyüttüğüm özgüvensiz kıskanç kimliğimi huzurlarınıza döküyorum. hunharca saldırabilirsiniz. böyle tokat gibi cevaplar verebilirsiniz ya da bu bundan olur diye yol da gösterebilirsiniz. beni kendime getirecek her cevap tercihim olur. konuya gelecek olursak hayat
Öncelikle herkese selam olsun. içimde büyüttüğüm özgüvensiz kıskanç kimliğimi huzurlarınıza döküyorum. hunharca saldırabilirsiniz. böyle tokat gibi cevaplar verebilirsiniz ya da bu bundan olur diye yol da gösterebilirsiniz. beni kendime getirecek her cevap tercihim olur. konuya gelecek olursak hayatımdaki insanı çok kıskanıyorum. ama öyle böyle değil. onu, ulaşamayacağı kişilere bakarken bile kıskanıyorum. onun başkalarını arzulama fikri beni delirtiyor. bir yanım diyor ki normal insan sonuçta seninle birlikte diye sadece sen mi olmalısın hayallerinde bari rahat bırak. ama diğer yanım onun böyle benim dışımdaki herkese normalde ve hayalinde kör olması. sırf buna katlanamadığım için senelerce hayatıma kimseyi almadım. sonra dedim böyle gitmez al sen. ama bu sefer de hayat bana zindan. kendi kendimi yiyorum. ne yapabilirim?
0
isminiz
(12.06.19)
hocam çivi çiviyi söker, cuckold yazıyorum reçetene
0
vedatchilipeppers
(12.06.19)
montla sıçılacak artık mecburen, bunun başka tedavisi yok
0
vladimirdökümov
(12.06.19)
ooo böyle yasanmaz ki, biraz iç rahatla bari.
0
Neill
(12.06.19)
sizinki sevgi değil, hükmetme isteği. önce bunu söyleyelim.

sonra, sorun şu: siz kendinizin sevilmesini istemiyorsunuz. kendiniz bu tür "sadakatsiz" duygular, hareketler içinde misiniz? ya da bunları yapmak isteyip yapamıyor musunuz? derinlerde bir yerde bu olabilir.

karşınızdaki sizin tamamen "sahip olduğunuz" bir obje olmadığı için, ya da siz onun "malı" olmadığınız için, bakışınızın değişmesi gerek. ilgi çekmenin tek yolu da bu değil unutmayın.

çok istiyorsanız terapiye başlayın. ama çözüme açık olun.
0
inekadam
(12.06.19)
@inekadam sevgi değil farkındayım yani sevgi şemasını sanırım yanlış oluşturdum. sevgiyi bilmiyorum. kendimin neden sevilmesini istemiyorum bu kısmı anlamadım açıklayabilir misiniz? hayır bunun üzerine düşündüm bende buna dair bir şey yok. herhangi bir zorlama da değil. gerçekten sevince gözü görmeyenlerdenim. sevmek o çünkü bana göre. ilgi çekme mevzusu değil aslında bu. çünkü bunu kullanmıyorum. bu benim kişisel problemim ilişkide olduğum kişiye yansıtmıyorum. çözüme açığım elbette. o yüzden buraya yazdım. terapiye gidemesem de en azından söylenilenler üzerinden bir şeyler yapabilirim diye.
0
🌸isminiz
(12.06.19)
kiskanclik kisinin kendi degersizlik hissi ile ilgili oluyor. kendinizi degersiz hissediyorsunuz, degersiz hissettiginiz icin bu insan beni gercekten sevemez diyorsunuz, bu nedenle de kiskaniyorsunuz. yani karsinizdaki insanin bu duygunuzla hicbir alakasi yok. her zaman aciga cikan sey bizimle ilgilidir. degersizlik hissinizi karsinizdakine yansitarak bu hissin ondan geldigi yanilgisina kapiliyorsunuz ve sizi gercekten sevemeyecegini dusundugunuz icin bu tarz yaklasimlar sergiliyorsunuz. once kendinizi sevin, sevilebilecek bir insan oldugunuzu kabul edin ki baskalariyla da saglikli iliskiler kurabilin.
0
kassiopeia
(12.06.19)
Bilmiyorum ben çok duygusal bakıyorum belki ama, sevdiğiniz kişi ulaşamayacağı kişileri ''arzuluyorsa'' bu benim için zaten bir problem. Bunun ''kıskançlık' olarak tanımlanması tam olarak içinde bulunduğumuz çağın hastalıklı bireyciliğinin, ''önemli olan her zaman senin mutluluğun, sevgilini vs. düşünme'' kafasının ürünü. Karşınızdaki insana duyduğunuz sevgi ya da güvenin karşılığı, onun hislerinde aranır. Arzuladığı kişiye ulaşma ihtimali olup olmaması, arzuladığı kişinin ona asla bakmayacak olması önemli değil ki ? Kıskanç bir insan olduğum gerçekten söylenemez, sevgilimin karşı cinsten arkadaşlarına, giyimine, saat kaçta dışarıda çıktığına vs. hiçbir şekilde karışmam. Fakat bu ''arzulama'' durumu başka bir şey. Olay ahlak-namus kavramı değil. Dünyayı algılayış biçimiyle alakalı. Evet bir kişi benle arasında duygusal bir şey olduğunu, bana ''aşık'' olduğunu söylüyorsa, başka birisini arzulamamalı. Başka birini güzel veya yakışıklı bulmaktan bahsetmiyorum. Arzulama farklı bir durum. Kafada bir imge var. Bİr beden ya da daha bütün bir insan formu. Sadece bedenden de ibaret olmayabilir. Bu kimi için Çağatay Ulusoy'dur kimisi için Tarkan kimisi için Shakira. Aslında birlikte olmak istediği kişinin siz değil onlar olduğunu, sizinle ulaşabildiği bir hedef olduğunuz için birlikte olduğunu hissediyorsanız, bundan rahatsız oluyorsanız, ''kıskançlık'' tanımınız buysa (ki ben oymuş gibi anladım) bence problem yok. Sevgilin başka birini arzuladıktan sonra, arzuladığı kişinin ona karşılık verip vermemesi önemli değil ki. Aynısı erkek için de geçerli kadın için de. Kendi kendinizle konuşurken, ''Günlük hayatta ulaşabileceğim biri, sevgilim varken benimle birlikte olmak istese asla kabul etmeyip, teklifini yakışıksız bulacağım gibi, bir gün olur da aynı teklif David Beckham/Megan Fox'tan gelirse de bir an bile düşünmeden aynı tepkiyi veririm'' diyemiyorsanız, sadakatli gibi davranmanın alemi yok bence. İlişikilerdeki ''güven'' sorunu denen şey de bir noktada bundan kaynaklanıyor. Evet Megan Fox veya Beckham ile muhtemelen asla sevişemeyeceksiniz ama ''ulaşılamaz'' görünen başka birileri, hayatınızın bir noktasında meydana gelen değişiklikle ''ulaşılabilir'' olacak. Sevgilinin ''ulaşılamaz'' görünen kişileri arzulaması, böyle bir durumda sadakatsizlik örneği göstereceğine dair bir itiraf. O yüzden bu ''hayalinde başkası olması'', ''ünlü bir erkeği ya da kadını haddinden fazla arzulaması'' gibi durumları rahatsız edici bulmakta hastalıklı bir durum yok bence.
0
evandro roncatto
(12.06.19)
@kassiopeia peki bu kendini sevme işini, kabul etme işini nasıl yapacağım? bunun bir yolu olmalı elbette. haydi ben kendimi seveyim demekle olmuyor. nasıl oluyor bilmiyorum da. sorunumun büyük kısmı da bu zaten yol yordam bilmemek.


@evandro roncatto düşüncelerim tam olarak söylediğiniz gibi. ancak bunun oldukça romantik, gerçekçi olmadığını da düşünüyorum. çünkü birini arzulama, bedensel bir arzulamadan bahsedersek bu bilinçli bir tercih değil sonuçta. hormonlarla alakalı bir şey. örneğin tahrik edici bir ana denk gelen bir kişinin istemsiz tahrik olmasından dolayı onu sadakatsiz mi bulmalıyız? sizin gibi düşünüyorum dedim ama keşke bu bizim tercihimizde olsa söylediğiniz gibi davranabilse herkes. ama değil bunun farkındayım ve ben bu durumdan rahatsız oluyorum. bir de şöyle bir şey var birini seviyoruz diye başka birini arzulamak neden imkansız oluyor? neden bunu sevgiyle ilişkilendiriyoruz? bir kadından veya erkekten etkilenen bir insanı neden hemen sevmiyor ya da sadakatsiz diye etiketlendiriyoruz ki? yukarıda bir arkadaşın söylediği gibi bence bunda ciddi bir hükmetme isteği var. insanın hayallerine, isteklerine karışacak kadar. olaya gerçekçi bakarsak böyle. romantik bakarsak söylediğiniz gibi. ben de bu gerçeklikten rahatsız olmayacak özgürlüğe ulaşmayı hedefliyorum. diğerinin gerçekten insan için mümkün olmadığını düşünüyorum.
0
🌸isminiz
(12.06.19)
Hayalinde başkası olduğunu ne biliyorsun ki?
0
elorelia
(12.06.19)
başlığı okurken kendimi gördüm gerçekten, bu illet yüzünden yapmam dediğim şeyleri yaptım, algımı, zekamı yerlere gömdüm, allah belamı verdi açıkçası. kendimle beraber ilişkimi de mahvettim. yardımcı olması açısından kısaca hikayesiyle birlikte anlatayım;
bu ilişkiden önce hayatında pek ciddi ilişki yaşamamış ve "kıskançlık" kavramını anlamlandıramayan biriydim. hatta ilişkinin ilk başlarında öyle muhabbet esnasında kıvanç tatlıtuğ gelse takıl bence bi daha nerde bulcan gibi konuşmamız bile olmuştu bakın nasıl gavattım. ki bunu söylerken de rahatsızlık duymamıştım-rol yapmamıştım yani-
sonrasında zaman içinde geçmişiyle ilgili üstü kapalı yorumları-sormamıştım-, söyledikleri, davranışlarından çok işkillenmesem de o an arkadaşı fakat eskiden(3-4 sene önce) ona aşık olan biriyle başbaşa yemeğe çıkması sonucunda benim içimdeki sinsi ama güçlü yaratık ortaya çıktı. bunu söylediğimde hata olduğunu kabul etti, şu an aralarında bir şey olmasa da bunun yanlış anlaşılabileceğini kabul etti. normalde hatadır diyip devam etmek gerekirken ben bunu yapamadım arkadaş-force awakens-. didik didik ettim, bokunu çıkardım, telefonunu bile karıştırdım-abv-her bir imasını sonuna kadar sordum, bana ne diyemedim. birine bakarken bile dediğiniz gibi acaba onu mu istiyor diye de düşünmüşlüğüm de oldu. huzurumuz kalmadı, berbat bir dönemdi. muhtemelen de bir anksiyete bozukluğu yaşadım 2 ay içinde 6-7 kilo verdim. düzgün spor yapan fiziği düzgün biriyken, zayıf, sürekli sigara içen uykusuzluk çeken birine döndüm, işlerimi savsaklamaya başladım, algım bozuldu, IQ'm azaldı. kurtulmaya çalışıyordum aslında ama bu düşüncelerden de çıkamıyordum, bataklık gibiydi.
sonrasında sevgilimin de yönlendirmesiyle terapiye gitmeye başladım. terapist bunun bir bozukluk olduğunu belirtti, üstünde çalıştık, anlattım, anlattı yeri geldi çift terapisine de gittik. söylediği önemli şeylerden biri bu bozukluğun çözülebilmesi için bu durumun bir fırsat olduğuydu. yani metali işlemek için önce yüksek sıcaklıklara sokup sonra döversin ya, onun gibi bir şeydi. o insanı hayatımda istiyordum ama hayatım onunla beraberken hiç kolay değildi ve bu zorluğu kendim yaratıyordum bir yandan da kesin çözümünü bilmiyordum, bulamıyordum ve çok ama çok yoruluyordum ve yoruyordum. başka bir sebepten-ama bu zor dönemin de yorgunluğunun kesinlikle etkisi var- yollarımız ayrıldı. ben ayırdım. pişman mıyım gerçekten henüz bilmiyorum.

yaklaşık 1 sene oldu ayrılalı, şu an kişisel olarak baktığımda daha iyi durumdayım, yapmam gereken işlere odaklanabiliyorum, tekrar spora başladım, gece yatarken saatlerce yatakta dönmüyorum, uykumu alabiliyorum. çözebildim mi peki bilmiyorum ve sanmıyorum ama bunu kabullendim.

her insan farklı bir yaradılışa sahip, ben bunu kabullendim. herkesin olduğu gibi benim de bir karanlık tarafım var-lotr izlediysen/okuduysan bunu balrog'a benzetiyorum- bu karanlığı beslememek gerekiyor, buna dokunan birisiyle de yaşamamak gerekiyor. çok berbat, çok zor, çok yorucu bir durum anlayabiliyorum. kendim de çözdüğümü sanmadığım için bir tavsiye veremiyorum. ama terapistin dediğine inanıyorum. çözecekseniz şu an çözeceksiniz.
geçmiş olsun :(
0
ilkot
(12.06.19)
terapi + gym

kendine guven ve kendine verdigin degeri arttir. baska caren yok.
0
JohnOakley
(12.06.19)
>kendini sevme işini, kabul etme işini nasıl yapacağım?

Bana bu kitaplari onerdiler konuyla ilgili. terapi + meditasyon + gym + bunlari oneririm.

www.amazon.com

www.amazon.com

www.amazon.com
0
JohnOakley
(12.06.19)
erich fromm sevme sanatı.
0
inekadam
(12.06.19)
@ilkot gerçekten zor bir durum. o şüphe insanı çok yoruyor ve yıpratıyor. dilerim siz de atlatırsınız. hayatınızda biri olsun istiyorsunuz ama bu kim olursa olsun aynı düşünceye kapılıyorsunuz. bir noktadan sonra artık kendinizi herkesle kıyaslamaya çalışıp mükemmel olmaya çalışıyorsunuz ki başkası olmasın. temelde yetersizlikle de alakalı gibi sanırım.

teşekkür ederim tüm cevaplar için.
0
🌸isminiz
(12.06.19)
(19)

Sizce Şebnem Ferah'ın üstüne kadın Vokal var mı Türkiye'de?

dreamnesiac
Mobildeyim, sınırlı imkanlarla yazıyorum:)SB. Var diyorsanız somut deliller lütfen. Fonda: Sigara O şarkı çıktığında ben anasınıfındaydım diyenlere Tik yok :)
Mobildeyim, sınırlı imkanlarla yazıyorum:)

SB. Var diyorsanız somut deliller lütfen.

Fonda: Sigara

O şarkı çıktığında ben anasınıfındaydım diyenlere Tik yok :)
0
dreamnesiac
(11.06.19)
Özlem tekin tabii ki de
0
(s)AINT
(11.06.19)
(bkz: Sertab Erener) ve (bkz: Meltem Taşkıran) da Sebnem Ferah gibi basarili kadin vokalistler. Daha iyiler mi konusu kime gore neye gore oluyor biraz.

Sertab Erener'i zaten herkes taniyordur. Meltem Taskiran icin birkac ornek:

www.youtube.com
www.youtube.com
0
crown
(11.06.19)
özlem tekin +1
0
dirildimde geldim
(12.06.19)
Askin nur yengi'nin ve ozlem tekin'in seslerinin cok iyi oldugunu dusunuyorum ikisi de muzik piyasasi mafyasina kurban gitti.
0
kassiopeia
(12.06.19)
Sertab bence teke tekte şebnem ferahı alır
0
vedatchilipeppers
(12.06.19)
devlet opera balesindeki herhangi bir kadın solist.
0
gezegen olan pluton
(12.06.19)
tarz ayırt etmiyorsak tartışmasız selda bağcan. ediyorsak şebnem'le sertab kapışır ama şebnem 1 tık daha iyi sanki.
0
semaforo de medianoche
(12.06.19)
Nur Yoldaş
0
000000
(12.06.19)
özlem tekin +1
0
mcsword
(12.06.19)
Sertap çok bağırıyor.
Özlem Tekin + 1
0
prizmatik
(12.06.19)
özlem tekin.
0
un4given
(12.06.19)
Özlem Tekin +1
0
jacque
(12.06.19)
Jehan Barbur
0
marla is in my head
(12.06.19)
En guzel ornegi Ozlem tekin. 3'e katlar sebnem ferahi.
Onun disinda da onlarca var Sebnem'e gelene kadar.
Kanit: www.youtube.com Kadinin sesi dolu. Ses var karida.

Zevk meselesi tabii, ben sevmiyorum Sebnem vokalini. Liseli kiz gibi sesi var, ben sevmiyorum oyle yavru kedi gibi ses.

Yonca Lodi de 3e katlar Sebnemi. Cok var daha.
0
stavro
(12.06.19)
e ozlem tekin!

sebnem ferah'i muzik mafyasi icindeki rolunu ogrenmeden once de sevmezdim. sesi beni rahatsiz ediyor. bagiriyor bence. ozlem cook da saglam bir muzisyen ona gore.
0
jimicik
(12.06.19)
Şebnem ferah'in sesi çok özel, canlı kayitlardaki performansı mukemmele yakın. Özlem Tekin de iyi bir vokal ama şebnem ferah tabi ki önde. Soruya da cevap vereyim;Selda Bağcan. Ulkemizde emsali olmayan bir sestir.
0
peyote
(20.06.19)
selda bağcan +1

başka da vardır ama konunun cahiliyim.
0
bonanza
(20.06.19)
çok var da aynı tarzda diyorsanız meltem taşkıran.
0
asteriks
(20.06.19)
Birsen Tezer
Nukhet Duru
Zuhal Olcay
0
hot potato
(20.06.19)
(5)

iş teklifi yardım

nzessia
mevcut işim: altı yıl oldu, bilinen ancak kurumsal olmayan bir stk'da çalışıyorum. uluslar arası proje, bağlantılarımız var. mevcut yönetim beni desteklemiyor ancak uzmanlığım bu spesifik alanda olduğu için ve yıllardır deneyim ile sektörde adım olduğu için bir şekilde geçiniyoruz. Çok rahat çalışm
mevcut işim: altı yıl oldu, bilinen ancak kurumsal olmayan bir stk'da çalışıyorum. uluslar arası proje, bağlantılarımız var. mevcut yönetim beni desteklemiyor ancak uzmanlığım bu spesifik alanda olduğu için ve yıllardır deneyim ile sektörde adım olduğu için bir şekilde geçiniyoruz. Çok rahat çalışma ortamı var ancak kurumsal olmaktan uzağız. Pozisyon anlamında önüm açık diyemiyorum, görev tanımım yıllardır aynı, motive olamıyorum.
Kurumdaki en eski çalışan olmama rağmen kabul görülmüyorum.
Yöneticim hatta aralardaki güya motivasyon veya değerlendirme konuşmalarında "burası bir okul...umarım başka kurumlarda deneyim kazanırsın" veya "kendini geliştirmeye ihtiyacın var" tarzı söylemleri vardı. Bunlar da beni farklı arayışlara itti.

yeni iş: Bir headhunter aracılığı ile bana ulaştılar. Çalışacağım alan konu olarak farklı ancak benzer becerilerimi kullanabileceğim bir kuruluş (kurumsal ilişkiler, proje geliştirme).Teklif edilen pozisyon doğrudan yönetime bağlı bir pozisyon. Altımda bir kişi çalışacak. Konu açısından deneyimim olmadığını biliyorlar ve bu açıdan işi öğrenmem için beni destekleyeceklerini söylediler. Eğer alanı öğrenir ve işi oturtur ve uzmanlığımı geliştirirsem ileride başka fırsatlar karşıma çıkabilir. Ayrıca önceki iş deneyimim ve sahip olduğum çevreyi de birleştirecek projeler ortaya da koyabilirim.

Kurumsal bir yapısı var. Kurum kültürü alışık olduğum düzenden farklı, aynı rahatlığı bulamayacağım kesin gibi. Spor kıyafet giyip gidilemeyecek bir yer.
Maaş yüzde 25 daha fazla, yan hakları daha tatminkar. Girenin uzun yıllar çalıştığı bir kurum , özellikle linkedin'dan kontrol ettiğimde sirkülasyon az olduğunu gördüm. İş görüşmesinde ve IK tarafından ve dışardan yaptığım araştırma ile bu bilgiyi teyit ettim.

Diğer iş yerimden ne uzayıp ne kısaldığım, yönetimle anlaşmazlıklar yaşadığım ve iş tanımımım değişmediği için ayrılmayı düşünüyorum. Sektörde ya da alanda ismim var, herkesi tanıyorum ancak artık yeni fikir bulup peşinden koşamıyor, heyecan duyamıyorum.

Yeni iş yerinde korkularım ise kurum kültürüne alışamamak, ve beklentileri karşılayamamak. Şimdiki çalıştığım alanda uzmanlık geliştirdiğim ve bağlılık hissettiğim için, alan ve sektör değiştiriyor olmak konusunda tereddütlerim var. Aslında tam anlamıyla "comfort zone" da kalma sorunu.
Ayrıca bir diğer duyurumda da yazmıştım, 34 yaşımda bu değişikliği yapacağım ve çocuk sahibi olma isteğim var. Yeni bir alana girip bir de çocuk planını zamanında ve etik şekilde nasıl gerçekleştiririm bilmiyorum.

şu an için iş teklifini kabul etmiş durumundayım. cuma günü resmi teklif gelecek ve ben de iş yerime bildireceğim.
ancak hala kafamda döndürüyorum konuyu, sizlerin görüş ve değerlendirmesine açığım.
0
nzessia
(11.06.19)
Simdi calistigin yerde mutlu degilsin anladigim kadariyla. Comfort zone'dan cikmak icin guzel bir firsat. Sektoru bilmedigim icin %25 gozume biraz az geldi, onu yukari cekme sansin var mi?
0
fakyoras
(11.06.19)
bulundugunuz yerde hicbir geleceginiz yok bence. kesinlikle yeni is yerine baslamanizi oneririm. simdi 30'dan sonra cocuk cok zor diyen insanlar gelecektir, etrafimda 30'dan once cocuk sahibi olan cok az insan kaldi. hicbir seye gec kalmis degilsiniz. eger cocuktan sonra calisma isteginiz varsa bence teklifi kacirmayin. eger yoksa devam edin. bir de ne kadar dogum izni almayi planliyorsunuz? yasal sure belli zaten, yani yurtdisinda olsa iki yil gidip gelmeyen var ama turkiye'de ozel sirkette boyle bir sey pek mumkun degil. en fazla sut izinlerini biriktirip cuma gununu off alabilirsiniz. dolayisiyla idare edilemeyecek bir surec degil bu dogum izni yani.
ayrica, calistiginiz yer muhtemelen sizi cikarmak istiyor da kidem tazminatinizi odemek istemiyorlar, ben motivasyon konusmasindan bunu anladim. cocuk olduktan sonra bir sure idare edip cikarmanin yollarini da arayabilirler.
dogru duzgun bir sirket kulturunun oldugu yerde calismak size de iyi gelecektir bence, 34 yasinda bahsettiginiz tarzda bir yerde calismak cok daha yipratici emin olun, insanlarin bu sacma sapan davranislarinin sizdeki etkisi bence cocuktan sonra daha fazla olabilir.
0
kassiopeia
(11.06.19)
Çocuğu mutsuz bir işte çalışırken büyütmek mi yoksa iyi bir şirkette çocuğun geleceğini daha iyi sağlayarak büyütmek mi? Cevap belli bence. Çocuk konusunda bilgisizim belki bir doktora sorsanız daha iyi fikir edinebilirsiniz gibi geliyor. Onun haricinde yeni işe geçin kesinlikle.
0
bahoho
(11.06.19)
Mevcut işinde memnun olmadığın açık. Kaldı ki uzun süredir aynı yerdesin. Her zaman değişikliğin iyi olduğu fikrinden yanayım. Yan haklar ve %25 maaş artışının iş değişikliği için oldukça iyi olduğunu düşünüyorum. (%15-20 artış benim kabul edilir artıştır.)

Uzun vadede de başka işler için önünü açacağını düşünüyorsan hiç düşünme derim. Maksimum motivasyonla yeni işine odaklan. Deneyimli olmadığını bilerek seni bu işe istiyorlarsa onların da inandıkları bir şey vardır. Sen de buna tutun ve mutlu ol.

Ben de 34 yaşındayım ve geçen sene çok ciddi bir değişiklik olmasa da sektörel anlamda değişikliğe gittim çok mutlu muyum hayır. Belki de hayatımda en mutsuz çalıştığım yer. Ama global bir firma ve denemeden bilemezdim. Şu an ise yurt dısında bir iş bulursam işe yarar diye devam ediyorum. Mutlaka size katacağı deneyimler olacaktır öyle bakın.

Şimdiden hayırlı olsun umarım mutlu olacağın bir iş olur.
0
kullanıcı adını aktif edemeyen insan
(11.06.19)
hayırlı olsun, kafanda eski işyerini bitir. çocuk olayını daha sonra düşünürsün, onu da dert etme.

ilk izlenim çok önemli. ilk aylarda kasarsın, mesai yapıp belli etme, işler zamanında pürüzsüz yetişsin, gerekirse evden çalış, haftasonu çalış. güzel bir izlenim bırak.

1 sene geçti, çocuk fikrin hala devam ediyor, başka iş bak. burası çocuğu yap gel diyebilir, demezse de diyecek başka iş bulursun. önceliğin şu anki toksik şirketinden ayrılman olsun.
0
Jesus Christ
(11.06.19)
(4)

Havaalanı kontrollerinde kutuda pırlanta

hede hodo
Arkadaşım internetten alacak bana gelecek, ben de yurtdışına ona götüreceğim. Kontrolde filan sıkıntı yaratır mı? Açıp bakarlar mı kutuya?Ona göre alacak ya da almayacak.
Arkadaşım internetten alacak bana gelecek, ben de yurtdışına ona götüreceğim. Kontrolde filan sıkıntı yaratır mı? Açıp bakarlar mı kutuya?
Ona göre alacak ya da almayacak.
0
hede hodo
(11.06.19)
değeri yüksekse gümrük deklarasyonu ısteyebilirler. Tabi mesela schipolde soruyorlar, deklare edeceginiz degerli bir sey var mı diye. no? du yu want passport? diyince geri oldukları yere gidiyorlar.
0
Techsavvy
(11.06.19)
bir sey olmaz. hele de avrupa'ya gidiyorsaniz degeri 10000 euro'dan fazla degilse hic bir sey olmaz. insanlar ne altinlar takilar tasiyor her gidis geliste, en basitinden evlilik yuzugu 10000 eurodan fazla olan bir suru insan var ucak kullanan. bu insanlar gidis gelisinde deklarasyon fln varmiyor. eger kilolarca altin tasirsaniz (bazi turkler dugunde takilan takilarinin tamamini goturuyor vs.) o zaman sorun olabilir. sevgilime evlenme teklif edecegim diyin.
0
kassiopeia
(11.06.19)
En fazla bu ne için diyorlar. Ben kendi şahsi takılarımı seyahat ederken taşıyorum. Geçen çevirdiler beni mesela. “Hayırdır satacak mısınız bunları?” Şeklinde. Bir 5 dakika falan açıkladım. Sonra ikna oldu satmayacağıma.
Kassiopeia’nın bakış açısı güzel ama. Ben de öyle düşünüyorum.
0
irene
(11.06.19)
israil'e gitmiyorsan çok sorun olmaz
0
eurhka
(11.06.19)
(6)

Neden çalışamıyorum? bende ne ters gidiyor ?

trablon
ingilizce çalışacağım misal; kitabı okurken gidiyorum sözlüğe takılıyorum,gidiyorum film açıyorum.sonra zorluyorum kendimi kitabı gene açıyorum bu sefer kafam aşağı gidiyor göbeğimle oynuyorum ,kollarımı kaslarımı geriyorum.gene tutmaya çalışıyorum odaklanıyorum kitaba aklıma başka şeyler geliyor.s
ingilizce çalışacağım misal; kitabı okurken gidiyorum sözlüğe takılıyorum,gidiyorum film açıyorum.sonra zorluyorum kendimi kitabı gene açıyorum bu sefer kafam aşağı gidiyor göbeğimle oynuyorum ,kollarımı kaslarımı geriyorum.gene tutmaya çalışıyorum odaklanıyorum kitaba aklıma başka şeyler geliyor.sanki beynimde bir cihaz var ders çalışacağım zaman devreye giriyor ve beni ders çalışmaktan saptırıyor.
ne yapmam gerekir ?
0
trablon
(06.06.19)
hayır sınavım felan yok. sadece kendimi geliştirmek için ingilizce çalışmak istiyorum.ama niye beynim beni alıkoyuyor.bir fakir cahil işe yaramayan biri olmak mı kodlanmış dünyaya gelirken dnalarıma yoksa çocukken yapılan aşılarla genetiğimi bu yönde mi değiştirdiler ?
0
🌸trablon
(06.06.19)
tembel olmak istemiyorum işte anlatamıyor muyum? ben değişmek istiyorum,bilgiye aç haldeyken neden bilgiden kendimi kısıtlayan bir bedenim var anlamıyorum .anlam veremiyorum ...
0
🌸trablon
(06.06.19)
interneti kapattır. zaten sıkıntıdan mecbur kalacaksın. yeterince zaman geçip disiplin haline getirince yine açtırırsın.
0
selam
(06.06.19)
pratik yapacaksiniz bu kadar. gelismemis bir kasiniz gibi dusunun bu huyunuzu. bazi insanlar oturup calisir. sizde bu kas gelismemis. nasil ki bacak kol kaslarimizi gelistirmek icin antrenman yapariz, siz de konsantrasyonunuzu gelistirmek icin antrenman yapacaksiniz. farkli teknikler deneyeceksiniz, imkan varsa tablet telefon birine verin ders calisma surecinde, pomodoro deneyin vs. Bu kadar kolay sapabiliyorsaniz, bu konuyu gelistirmek icin calismaktan baska pek bir alternatif yok. Hergun deneyerek, hergun antrenman yaparak gelistireceksiniz. belki aliskanlik kazanmakla ilgili yazilar okuyup bunu uygulamaya calisabilirsiniz; temel olarak en basit adimdan baslayip hergun bir tik arttirmak olarak, ilk gun bir dakika calismak, ikinci gun iki dakika vs.
0
kassiopeia
(06.06.19)
ders çalışmaya dair motivasyonunuz düşük gibi görünüyor. günümüzde telefonlar bilgisayarlar bu kadar cazipken ve 73537210 yılımız ders çalışmakla geçtiğinden motivasyonun var olması büyük bir olay zaten.

yapılması gereken ise isteğin gelmesini beklemeden çalışmaya başlamak. anladığım kadarıyla siz başlıyorsunuz ama devamı gelmiyor. tam bu noktada sizi devam etmekten alıkoyan her ne ise uzak tutun. telefonu kapatın, göbeğinizden elinizi çekin,(kasları germekte çok sorun yok, ama süreyi uzun tutmayın)... eliniz istemsizce gidecektir telefona göbeğe kol kıllarına vs. bunu fark ettiğiniz anda kendinizi durdurun ve kitaba geri dönün.

bir de bunu yaparken kendinize süre tutun. başlarda sadece 15-20 dakika süreyle çalışın, sonrasında bu süreyi artırabilirsiniz. bu da motivasyonunuzu artırmaya yarayacaktır.

kolaylıklar dilerim ^^
0
serbest gezen koala
(06.06.19)
konsantrasyon eksikliği olabilir. pomodoro tekniği falan dene. 25 dk koronometre kur odaklanmaya çalış. süreyi kısaltabilirsin de. 15 dk falan olabilir.
0
black mamba
(06.06.19)
(1)

Loreal casting creme gloss kullanan biri var mı?

pastörizesüt
16 yıkamada aktığı söyleniyor doğru mu birinci elden duysam çok iyi olurdu
16 yıkamada aktığı söyleniyor doğru mu birinci elden duysam çok iyi olurdu
0
pastörizesüt
(05.06.19)
tam olarak 16 yikamada akiyor demek epey iddiali olmus, 5-6 haftada akar, ancak elbette esit olarak akmiyor. bir de bu akis suresi ve orani ne kullandiginiza gore degisir, mesela gercek hindistan cevizi yagi maskesi sac boyasini net daha kisa surede cikariyor, haftada bir bundan yapiyorsaniz daha kisa surede gidecektir.
0
kassiopeia
(05.06.19)
(2)

kilo verme sorusu

mayeskuel
yaklasik 3 haftadir,tuz, seker, unlu, kizartma her turlu kilo yapan seyi biraktim. ama gene de vucudumda pek farklilik hissetmyorum tartim yok o yuzden bakmadim.. spor yapmiyorum; ama sagda solda kebap, hamburger, pizzaya abananlarla kendimi kiyasladigimda bosuna eziyet cekiyor musum gibime geliyor.
yaklasik 3 haftadir,

tuz, seker, unlu, kizartma her turlu kilo yapan seyi biraktim. ama gene de vucudumda pek farklilik hissetmyorum tartim yok o yuzden bakmadim.. spor yapmiyorum; ama sagda solda kebap, hamburger, pizzaya abananlarla kendimi kiyasladigimda bosuna eziyet cekiyor musum gibime geliyor. konuya vakif kisilerin yorumuna ihtiyacim var..

not ne yedigime gelince sadece sebze, meyve, tavuk, et, balik.
0
mayeskuel
(03.06.19)
vücudun hormonel dengesini düzeltmesi gerekiyor biraz zamana ihtiyacı var. tabii doktor değilim tam olarak durumu bilmiyorum. ama endüstriyel gıdalar insanları bırakınca zor duruma sokacak şeyler içeriyor. o yüzden bırakan çoğu kişi iradesine söz geçiremeyip bozuyor. çok su yine, hareket et koşuya felan çık. yürüyüşle kilo veremezsin. nabzını yükseltecek vücudu spor moduna alacak şeyler lazım. yemeyi bırakıp hareket etmezsen de kilo veremezsin.

bir de ketojenik diyetleri araştır, enerji kullanmak için yağ yakmak daha sağlıklı kilo vermene yardımcı olacak. if ile başlayabilirsin. 8 saat yemek 16 saat aç.
0
dismainpula
(03.06.19)
ketojenik diyet +1 ayricva illa if yapmak zorunda degilsin, ben hic yapmadan verdim. ama sizin menude, keto'ya uygun olmayan meyve var. bu nedenle tahmin ettiginizden fazla seker aliyor olabilirsiniz.
0
kassiopeia
(03.06.19)
(4)

haziranda hirvatistan'a giden var mi?

kaputt
haziran ortasi yani bir on gün sonra hirvatistan'in kuzeyinde bir yere gidecegiz.bu sene havalar pek iyi gitmedi bu zamana kadar, yine de sizce denize girme sansimiz olur mu?hava isiniyor gösteriyor ama deniz soguk olur diye tahmin ediyorum ama bölgeyi hic bilmedigim icin ne kadar soguk olur karsila
haziran ortasi yani bir on gün sonra hirvatistan'in kuzeyinde bir yere gidecegiz.
bu sene havalar pek iyi gitmedi bu zamana kadar, yine de sizce denize girme sansimiz olur mu?
hava isiniyor gösteriyor ama deniz soguk olur diye tahmin ediyorum ama bölgeyi hic bilmedigim icin ne kadar soguk olur karsilastirma yapamadim.
daha önce gitmis biri yorum yapabilirse cok makbule gecer.
0
kaputt
(03.06.19)
nereye gideceksiniz tam olarak? Muhtemelen epey soguk olacak deniz, girecekmis gibi hazirlik yapin ama bir on gunde isinacagini pek sanmiyorum. ayrica gittiginiz yere bagli olarak ogleden sonra ve butun gece yagmurlu olma ihtimali var (daglarin dizilimi nedeniyle).
0
kassiopeia
(03.06.19)
evet ben de öyle düsünmüstüm:(
krk adasina gidecegiz. Simdilik günes gösteriyor ama bu haftaya kadar zaten hep yagmur vardi, her an yine degisebilir.

peki bizde araba olacak, krk'da kalsak bile birkac saat mesafede denizi daha sicak olabilecek bir yer varsa oraya geceriz, öyle bir öneriniz olabilir mi?
0
🌸kaputt
(03.06.19)
yani kuzeyde hemen her yerin denizi soguktur ama belki girebilirsiniz de belli de olmaz, 20derece fln olursa girilir neden girilmesin, daha guneylere indikce elbette daha sicak olur, araba oldugu icin cok surmez diye dusunuyorum. ben kuzey diyince ana karada daha kuzey rijeka falan sandim. Split olabilir belki?
0
kassiopeia
(03.06.19)
tamamdir bakalim oralara da cok tesekkürler:)
0
🌸kaputt
(03.06.19)
(22)

eğitiminiz için 65 bin usd'ye kefil olacak 2 kişi bulabilir misiniz?

diffarentiationation
ylsy diye bir burs var, meb yurtdışına öğrenci yolluyor, gelince mecburi hizmet yaparak borcunu ödüyorsun. bunu almak için 65 bin dolara imza atacak 2 kişi bulman gerekiyor. çalışıyor olacak, memursa en az 1 yıldır, değilse en az 5 yıldır. karı kocadan sadece biri atabilir. ikinci kişi başkası olaca
ylsy diye bir burs var, meb yurtdışına öğrenci yolluyor, gelince mecburi hizmet yaparak borcunu ödüyorsun. bunu almak için 65 bin dolara imza atacak 2 kişi bulman gerekiyor. çalışıyor olacak, memursa en az 1 yıldır, değilse en az 5 yıldır. karı kocadan sadece biri atabilir. ikinci kişi başkası olacak.

bana en yakın teyzelerim ve amcalarım bu duruma uyuyor ama çok sıkıntılı bir istek bu. teklif etsem ve imza atmam deseler, bir daha yüzlerine bakmamam gerek galiba?

kabul etseler, orada başarısız olursam gelip ödemem lazım, ödeyemeyeceğim tabi ve onlar ödeyecek bu durumda. 400 bin lira, bir ömür ödeyemem herhalde. bu durumda ne olacak?

süper bir imkan bu burs. kazanabilecekken faydalanmazsam çok pişman olabilirim.

siz olsanız ne yapardınız? milletten imza dilenmeye, bu riski almaya değer mi?
0
diffarentiationation
(03.06.19)
biri benden istese “ver 65bin doları, istediğin yere 65bin dolarlık imza atayım” derdim. Ödeyemeyeceksem de istemezdim.
0
Kahir ekseriyet
(03.06.19)
50bin dolarlık olanına imza atmadım. O yükün altına girmek ayrı bir stres yaratıyor.Ama ben rusyada burs kazanmıştım tek dersten kalınca okuldan atılıyor olmak çok riskli geldi götüm yemedi. Aşırı çalışırım homesick olmam dersen bence iyi fırsat. Geri dönünce zorunlu hizmet ne kadar?
0
bahoho
(03.06.19)
Çok stresli bir süreç olur. Bana sorsalar ben kabul etmezdim.

Lisansüstü eğitimde böyle bir riske girilmez. Türlü aksilikler yaşayabilirsin.
0
fake fakeoğlu
(03.06.19)
Empati yap yeğenin senden istese neler hissederdin ne cevap verirdin
0
Kahir ekseriyet
(03.06.19)
bence çok büyük risk. almaya değmez.

bu arada imza atmazlarsa neden yüzlerine bakmayacaksın? hayat bitirebilecek bir imza o, atmasınlar bir zahmet. başkasının ipiyle kuyuya inilmez.
0
avianthem
(03.06.19)
İmza atmazdim, kefil olmazdim.
0
kirmizipilotkalem
(03.06.19)
Ben ailemi bile bu yukun altina sokamazdim. Ispanya ve portekizde bir yillik master programlari var. Siz muhendistiniz galiba is de bulabilirsiniz.
0
geçerkenugradım
(03.06.19)
Annem veya babamdan isterdim ama amca dayı falan, kolay bir istek değil hakikaten.
Kendine güveniyorsan yine de denenebilir.
0
chavezding
(03.06.19)
Bu 65bin dolar istemek ile aynı şey. Konu bir imza at lütfen ve ben çalışıp önünüze borç çıkarmayacağıma demek değil. Olur da yapamazsam öder misin? Demek. Bugün değil de 4-5 ay sonra gerekirse ödeyeceksin, anlamına geliyor. İmza atamam diyenlerle konuşmam bir daha demenizi bir sorgulayın. Kimse size 400bin TL garantör olmak zorunda değil. Bankada bloke hesaba 65bin doları koyup eğitimi tamamlayamazsam alın bu parayıd diyecek gücünüz yoksa zaten bir şans kaçırmış olmazsınız. Bunlar modern dönem kandırmacaları. Size burs verecek kişi parayı ödeyecek 2 kefil istemez. Bu, burs değil bir tür ödeme yöntemi.
0
ykyt
(03.06.19)
Kendini tanıyorsun, onlar da seni tanıyor. Başarılı sorumluluk sahibi bir öğrenciysen çok zor bir şey değil, değilsen çok zor. Bu burs veya kredi gayet mantıklı bir şey dünyada istediğin okuldan kabul alırsın not ortalaman felaket değilse. Bursu alan çok başarılı bir sürü insan var, çok da iyi yetiştiriyorlar kendilerini. Ama aslında yurtiçinde dahi ite kaka okumuş insanlar da var, onlar da çok sıkıntı yaşıyor. Ona göre karar ver. Elbette akademisyen olmayı da istemen gerekiyor.
0
skayas
(03.06.19)
Bu bir burs hocam. Diş masraflarınızdan vize başvuru ücretinize, gözlük paranızdan kongre yol masraflarına kadar her şey karşılanıyor. Bursiyerlerin %88'i başarılı olarak dönüyor. Bazıları da tazminat parasını ödeyerek dönüş yapmayıp yurtdışında kendisine bir hayat kuruyor. Bu burs görüp görebileceğiniz en kapsamlı maddi anlamda öğrenciyi en çok destekleyen burstur. Üstelik 1 dersten kaldın ödeyeceksin diye bir şey yok. Masterda 1 yıl doktorada toplam 2 yıl uzatma hakkınız var. Spekülasyonlara kanmayın. Her yıl 1000 öğrenci gönderiliyor yurtdışına ve seçimler öyle ince elenip sık dokunarak yapılmıyor maalesef. Fakat bursun içerisinde olanlae için ya tazminata düşersem ne olur gibi bir kaygı taşıyan hiç görmedim.
Kefil konusuna gelince 2 kefilim var 2sinin de cebinden 1 kuruş çıkmadı, kimseden para falan istemiyorsunuz miktar yüksek stresli bir süreç evet ama bir şekilde bulunyor. Genelde de aileden birileri oluyor.
0
but that was just a dream
(03.06.19)
cok buyuk bir meblag bu. kimseden isteme. sahsen biri benden (olum, iflas gibi cok elzem durumlar haric) boyle cok buyuk bisey istemekten imtina etmiyorsa tekrar musallat olmasin diye olabildigince uzak tutarim kendimden.
0
mayeskuel
(03.06.19)
O biraz size duyulan güvene bağlı. Ben babamdan başka kimseden isteyemedim, ama duyan birçok yakınım yardımcı olmak istedi. Çünkü sorumluluk sahibi bir insanım, risk olarak görmediler. Ben de yeğenime kefil olurdum. Ama olmayan birine de gayet iyi anlarım, olmayacağım birçok yakınım var benim de. Yurtdışında okumak çok zor bir şey değil, dahi olmanız gerekmiyor. Ama çalışma alışkanlığı olmayan biriyseniz, alana veya yabancı dile yatkınlığınız yoksa ananızdan emdiğiniz süt burnunuzdan gelebilir. Gelen birçok örnek var. Kendinize karşı dürüst olun, tembel sorumsuz bir insansanız hiç bulaşmayın.

Zorunlu hizmet meselesi akademisyen olmak istiyorsanız ve dönmeyi göze alabildiğiniz bir şehir, okul seçmişseniz çok büyük bir problem değil. Ama yurtdışına kapağı atayım, şöyle büyük paralar kazanayım düşüncesindeyseniz çok mantıksız bir program. Ki o durumlarda bile bazen mantıklı olabiliyor, abd gibi yerlerde mühendis falansanız iş bulup bir süre sonra bursu bırakıp ödeyebilirsiniz.

Bu programın sunduğu birçok fırsat var, alanınızda en iyi insanlarla çalışabilirsiniz, dünyanın en iyi okullarında okuyabilirsiniz. Ama birçok sıkıntılı kısım da var, meb bürokrasisi destekten çok köstek olur. Döndüğünüzde bambaşka bir akademik kültürün(!) içine girip çalışmaya başlayacaksınız. Biraz idealist bir yapınız olması gerekiyor herhalde. Yine de Türkiye'de akademisyen olacaksanız dr bitimine kadar olan süreci yurtdışında yaşamak çok daha mantıklı. Döndüğünüzde asistanlık angaryalarıyla uğraşmadan işe başlıyorsunuz.
0
Aerdem
(03.06.19)
ben de ylsy düşünüyordum ama sırf bu kefil olayı yüzünden vazgeçeceğim sanırım. 65 bin dolar çok yüksek bir meblağ, kimseden isteyemem.
0
tabirimekruh
(03.06.19)
Olaya dışarıdan bakanlar herkesin Şırnak Üniversitesinde senelerce çalışmak zorunda olduğunu falan sanıyor muhtemelen. Fakat Türkiye'de cari alım yoluyla binbir torpil bulup akademiye girip aldığınız niteliksiz eğitimlerle hoca olmaya çalışmak istemiyorsanız görüp görebileceğiniz en iyi burstur. Hiçbir burs için sayfalarva ödemeler tebliği bulunduğunu göremezsiniz. Daad 1 ülkeye jean monnet belirli konularda burs verir size. Ya da 3 yıl öncesinden fulbrighta başvurup 100 aşamalı seçim sğrecini başarıyla tamamlamanız gerekebilir. Üstelik mebin verdiğinin neredeyse yarısı kadar burslar için. Diğer taraftan yalnızca akademi için de değildir ylsy. Bir çok bakanlık mühendis gönderiyor 1 yıl okuyup geliyorlar ve uzman müendis olarak genel müdürlüklerde yüksek maaşlarla başlıyorlar. Bu pozisyonlara normal alımlarla girebilmek 8 kat falan daha zordur heralde. Üstelik yurtdışında yapmış olduğunuz bir master kalır ve 2 uıl sonra zorunlu hizmetiniz de bitmiş olur.
Olayı yanlış anlamamk lazım. Sıradışı bir olay olduğu ortada
100 yıldır var olan bir şey. Programın amacı başarılı fakat durumu iyi olmayan öğrencileri desteklemek değildir. Esas amaç memleketin yetişmiş insan kaynağı ihtiyacını karşılamaktır. Devlet sizi istihdam eder ve kadronuza yerleşebilmeniz için yurtdışında doktora ya da yl yapmış olmanızı şart koşar. Bu eğitim yapmanız için de sizi resmi burslu öğrenci olarak nitelendirir. Almış olduğunuz eğitim bedelleri karşılığında da hizmet bekler. Dönünce çalışacağınız kurum ve pozisyon gideceğiniz ülke kalacağınız süre alacağınız burs ve diğer her şey imzayı atmadan önce bellidir ona göre imza atarsınız. Üstelik dilediğiniz zaman burs almak istemiyorum diyerek resmi burssuz öğrenci statüsü alabilir ve hizmet zorunlululğunuzu nispeten düşürebilirsiniz. Örneğin bursu kazandınız ve Fransa'da yüksek lidand ve doktora yapmak durumundasınız. İlk yıl burslu olarak başladınız ve aylık 1750 euro burs aldınız. 2. Yıl grçim kaynağınızı buldunux ve resmi burssuz statüye geçtiniz. Süre sonunda ya 2 yıl zorunlu hizmet yapmak ya da 1750x12 euro ve fazileri ödemek durumunda kalırsınız. Süreçler olabildiğince esnektir. Bursun amacı insan kaynağı kazanmak olduğı için bütün ihtiyaçlarınız sayfalarca yazılan ödemeler tebliğinde belirtildiği gibi karşılanır.
0
but that was just a dream
(03.06.19)
but that was just a dream'e katilmakla birlikte, doktora yapacak azmin olup olmadigindan emin olmak lazim. gidip bitiremeyen insanlar taniyorum. ancak master icin cok cok cok mantikli, gittiginizin iki kati sure zorunlu hizmeti var, yurtdisinda master bitirememek icin ciddi bir dil yetersizligi ya da zeka geriligi falan olmasi lazim.

ancak 65bin dolara imza atmayi defalarca dusunecegim gibi, birisine teklif ettigimde imza atmazsa da vay neden atmadin demem, bence o anlamda siz kendinizi sorgulayin.
0
kassiopeia
(03.06.19)
Sakin ol şampiyon bu kadar gerilmene gerek yok konuları nerelere götürmüşsün ya hu sahiden burada insanlar Türk akademisinin genel durumunu ya da yökün politikalarını falan övdü de ben mi farkedemedim acaba. Hiç yakışıyor mu seni gibi elit bir akademisyene bu kadar tahammülsüzlük. Bak dünyada böyle şeyler de var bazı insanlar bazı insanlarla bazen bazı konularda benzer ya da senin gibi düşünmeyebiliyorlar. Keşke bu derece duygusallığa kapılmak yerine programın amacının akademinin halihazırda kötü olan bu durumunu düzeltmek olduğunu anlamaya çabalasan. Neyse özür dilerim ya seninle aynı düşünmediğim için.
0
but that was just a dream
(03.06.19)
Devletin ayırdığı en mantıklı kaynak bu. Düzgün yönetilmiyor evet, her zaman gitmesi gereken insanlar da gitmiyor. Ama genelleyip cahil cahil konuşmamak lazım.

Türk akademisi için de aynı şey geçerli, kötü halde mi? Evet. Herkes uyduruk makaleler mi yazıyor? Hayır. Bazı idealist insanlar var, hem nitelikliler hem de sizin gibi boş boş eleştirmek, konuşmak yerine iş yapıyorlar. Yakın bir arkadaşım da bu bursla okuyor, Türkiye'den de iyi bir yerden mezun. Alanında en iyi enstitüde ve enstitüsünde konuya ilişkin en deneyimli kişilerden biri. Kalması için defalarca teklif yapıldı ama dönecek. O bilmiyor mu Türkiye'deki çöplüğü?

Ama bizde bir hastalık var, herkes en doğrsunu biliyor maşallah ama kimse elini taşın altına sokmuyor. İdealist davranmak zorunda değilsiniz ama boş boş konuşmayın bari.
0
skayas
(03.06.19)
kardes, goygoy icin milletin parasini ezmeye gideceksen lutfen gitme. ama hakikaten bilim yapacam edecem diyorsan ailenden birini bul derim. ben bu meb bursunu alan bir ton adam gordum, biri ikisi disinda hepsi goygoycu (seref yoksunu) karakterde adamlardi. ne duzgun tez yazdilar ne de bir makale cikardilar. devleti daha fazla somurmek icin tezini bir yil gec verenler bile vardi, boylece maaslarini aliyorlardi ve turkiye'deki gorevlerine baslamiyorlardi. ama sorsan hepsi ulkucu, milliyetci vs..unutma bu ulkede is bulamadigi icin insanlar intihar ediyor. sen bu adamlarin hakkini da aliyorsun.
0
ubi dubium ibi libertas
(03.06.19)
@xportant insanların yazdıklarından söyledğiniz şeyin savunulduğunu anladıysanız size edilen her masraf da kaynak israfı.
0
skayas
(03.06.19)
Ikinci ve ucuncu paragrafinizi bir ben hayret verici buldum herhalde. Imza atmasalar, yuzunr bakmamaniz lazim ama sorun cikar da geri odemeye duserseniz e siz odeyemeyeceginize gore onlara kalacak... en son da bu risk alinir mi... bu sekilde bakildiginda sizin acinizdan hic risk yok ki.. imza falan istemeyin lutfen kimseden. Biri yazmis bloke hesaba o parayi yatiramayacaksaniz kimseden imza istemeyin
0
Flipsflops
(03.06.19)
maddi durumum iyiyse imza atardim.
0
Leonardo~Da~Vinci
(03.06.19)
(6)

İngiltere’de toplu taşıma kullanmak vs. motor kullanmak

reyals
2-3 aya Londra’ya taşınıyorum. Henüz ev tutmadım, zone 1 kıyısında olacak iş yerim.Oyster ve tren kartının çok pahalı olduğunu duydum. Zone 1’i merkeze alırsak da kiralar çok yüksek. Oda tutmak yerine, uzakta ev tutmak ve toplu taşıma yerine motor kullanmak.Çok mu mantıksız? Negatif yönleri nedir, n
2-3 aya Londra’ya taşınıyorum. Henüz ev tutmadım, zone 1 kıyısında olacak iş yerim.

Oyster ve tren kartının çok pahalı olduğunu duydum. Zone 1’i merkeze alırsak da kiralar çok yüksek. Oda tutmak yerine, uzakta ev tutmak ve toplu taşıma yerine motor kullanmak.

Çok mu mantıksız? Negatif yönleri nedir, ne olabilir? O kadar da ekonomik olmaz mı?

Uzaklaşınca abonman kartlara verilen para + kira ile zaten uzakta oturmanın pek esprisi kalmıyor gibi.
0
reyals
(31.05.19)
Londra da motosiklet hırsızlığın çok yaygın olduğunu duydum.
0
chavezding
(31.05.19)
uzakta ev + toplu tasima mantikli.
motor hirsizligi +1
0
ekyil
(31.05.19)
londra'da ev kiralari o kadar pahali ki, eger ev tutmak istiyorsaniz illa ki, uzakta yasayip toplu tasima kullansaniz bile daha ucuza geliyor bildigim kadariyla. guzel bir hatla baglanan ev tutun bence, ne olur ne olmaz. aylik toplutasim giderinin 200pound civari olacagini tahmin ediyorum.
0
kassiopeia
(31.05.19)
zone 3 de oturup 1 de calisiyorum haftalik yol maliyetim £41.2
eger her gun bu yolu motor ile gider gelirsen yakit ve motoruna gore ULEZ ve otopark odemen gerekir (eger araba ile gidersen +congestion zone).

sirketin sana motor icin park alani vermeyecek ise gunluk nerden baksan £20 park odeyeceksin
ULEZ (temiz motor vergisi diyeyim, 2 ay once cikti motor/aracin emisyonuna bagli) gunluk £12.50
ve yakit

karar senin :)

ps: ev bolgesi konusunda zone4 de olup zone 1den pahali mahallelerde var ya da zone 1'in kiyisinda olup zone 9'dan ucuz olan yerler. mahalle populasyonu/gecen metro hatlari degistiriyor daha cok durumu.

oyster fiyat listesi
content.tfl.gov.uk
0
try again fail again fail better
(31.05.19)
zone1-5 yillik abonelik 2400pound yani aylik 200 pound. zone 1-9 yaparsan 300 pound'a cikiyor aylik. 4-5 zone'larda bir ev bulup yillik subscription yaptirmak en mantiklisi. motora yapacagin fix maliyet ve yillik maliyetleri hesaplarsak 1-2 yillik surec icin mantikli olmayabilir ama uzun vadede amorti eder muhtemelen. ayrica motor alsan bile yine oyster card'a ihtiyacin olacak zaman zaman. o yuzden ben olsam motora gore plan yapmazdim
0
crucio
(31.05.19)
londra'da yaşıyorum.
1. zone saplantısından kurtulun. zone 4'e kadar tek bir hat ile zone 2'ye kadar ulaşım çok büyük dert değil. zone 4 dışına çıkmamaya çalışın. zone 1-2'de oturanlar pişman olup dışarıda ev arıyor 6 aya kalmadan.
2. araba ve motor almak park masrafı ve hırsızlık yüzünden risk demek. ayrıca toplu taşıma inanılmaz bir olay. araba kullanmak zorunda kalmıyorsunuz.
3. zone 4'den zone 2'ye 55 dk yürüme ile ulaşabiliyorum. toplu taşıma dahi kullanmıyorum. tek otobüs ile 1.5 pound tek yöne 30 dk falan sürüyor. tren ile 10 dk da gidebiliyorum. o kadar kısa sürede o kalabalığı görmemek için yürümeyi seçiyorum.
4. abonman kartı almanıza çoğu zaman gerek kalmayacak göreceksiniz. ben aylık kart almadan uzun süredir hayatı idame ettiriyorum.

önemli olan rahat edeceğiniz bir yerde oturmak. bunun için de
* toplu taşıma yakın olsun- otobüs değil tren ya da metro.
* mutlaka bir tane süperstore a yakın olun. günlük alışverişi yapabileceğiniz lidl, iceland, sainsburrys ya da tesco gibi bişi elinizin altında olsun. alışverişe otobüsle gitmek zorunda olmak hoş değil bazen yumurta bitiyor otobüsle mi alacaksınız.
* zone 1 ya da 2 de oturacağım diye kiraya deli gibi paralar vermeyin. sonra akıllanıp zaten şehir dışına kaçacaksınız. zone 1'i sabah 8-9 şöyle tarif edeyim. ünlü istasyonlarda kuyruk dışarı kadar çıkıyor insanlar bir trene binmek için 4-5 trene bakakalıyorlar. ben şahsen çekemedim ve çekemiyorum. zone 1 den uzak durmak çok önemli. ev iş arasında bile zone 1 üzerinden gitmeyin. yani işyeri doğuda kalıyorsa doğuda ev tutun, batıdaysa batıda kuzeydeyse kuzeyde. sonra aa yakınmış diye zone 1 den geçmek zorunda kalınca çok küfür edersiniz. hem pahalı oluyor hem de gereksiz kalabalık. en güzeli işinize giden bir metro hattı bulup o hattan atıyorum 10-12 durak sonra bir eve taşınmak. o hat da düzgün bir hat olsun ama bazı hatlar secondary hat gibi acımıyorlar kapatıyorlar sürekli. tren hattı üzerinde ev tutarsanız daha fazla mesafeyi çok daha kısa sürede alırsınız ama onda da trenlerin hepsi belli istasyonlarda durmuyor. iyice kontrol etmek lazım. gerçi ne olacak 5 dk da bir yerine 15 dk da bir tren geçiyor olacak. çok büyük dert değil.
0
ozdek
(31.05.19)
(17)

yabancı patrona türkiye'den hediye

altin yumurtlayan lavuk
merhaba paris'e 2.5 aylığına staj yapmaya gidiyorum. türkiye'den bir şey götürmek istiyorum kendisine sizce ne götüreyim?patron 42 yaşında bi adam. rakı götürsem çok mu absürd olur? lokum, pişmaniye falan mı götürmeliyim?
merhaba paris'e 2.5 aylığına staj yapmaya gidiyorum. türkiye'den bir şey götürmek istiyorum kendisine sizce ne götüreyim?

patron 42 yaşında bi adam. rakı götürsem çok mu absürd olur? lokum, pişmaniye falan mı götürmeliyim?
0
altin yumurtlayan lavuk
(31.05.19)
Türk kahvesi takımı?
0
skayas
(31.05.19)
kahve takımı ama çini olacak:
urun.n11.com
0
late viper
(31.05.19)
Türk kahve takımı neden alsın ki? Türk kahvesi mi içecek? Hediyelik sergileyecek hâli de yok. Lokum en iyisi.
0
cemallamec
(31.05.19)
Pasabahceden istanbul temali bir seyler veya nazar boncugu
0
nax
(31.05.19)
İçer niye içmesin :) ama iki buçuk aylık bişi için lokum da kafi gelebilir.
0
skayas
(31.05.19)
Rakı yahut Türkiye'den bir şarap.

Dösim mağazalarından güzel bir müzik albümü.

Bulabilirseniz eğer, Barış Manço'nun Fransızca çıkarttığı bir albüm var. Bizim şarkılarımızı çevirmiş zamanında.
0
aylakadam
(31.05.19)
mesir macunu
0
dismainpula
(31.05.19)
Fransiz mi patron? Turk kahvesi icmeyecek orasi kesin, balkanlar disinda turk kahvesi seven yabanci cok degil, telve olayina gelemiyorlar. Lokum guzel olur bence de ya da duty freeden kesenize uygun kirmizi sarap goturun
0
kassiopeia
(31.05.19)
@cemallamec
adamlar türk halısını alıp duvara asıyor, çini fincan ile kahve mi içer sizce?

otantik ürünler onlar için süs eşyası oluyor.

adamına göre değişir elbet ama kahveyi içmeyip fincana tav olan yabancı çok gördüm.

not: trabzon somunu götür, baguette yemekten vitaminsiz kalmışsın dersin.
0
late viper
(31.05.19)
Ben is yerine (fransa) lokum ya da bu incir, kayisi, uzum pestili olan tugba kuruyemis kutusu var ondan götürüyorum. Bir gunde bitiyor zaten herkes cok seviyor.
0
logisticsmanager
(31.05.19)
Risk almaya gerek yok, lokum iyidir. Hem akarı kokarı da yok.
0
filipis
(31.05.19)
paşabahçe + hacıbekir lokumu
0
otopsicocugu
(31.05.19)
lokum'u çok seviyorlar, güzeldir.
0
dedim dedim de kime dedim
(31.05.19)
fincan çok iyi fikir bence. sen kahve mi içecek bilmem ne diyenlere bakma. harika setler var.
barış manço fransızca albümü ve yanına lokum çakarsın.
bence efsane olur.
0
baharat
(31.05.19)
Badem ezmesi, baklava, kavrulmuş badem vb. çerez, bu tür şeyleri seviyorlar.
0
burka
(31.05.19)
Ben olsam iyi bir Türk şarabı götürürdüm. Ucuza kaçma ama.
150-200Tl arası min.
0
burfak
(31.05.19)
Butcenize bagli. Eger butce biraz uygunsa www.anatolihome.com sitesindeki urunler benim baya hosuma gidiyor, yurtdisindaki onemli kisilere hediyeleri buradan aldiririm hep
0
kartonpiyer
(31.05.19)
(6)

Şu anda tam kuzeyde parlayan

gulbatur birinci sahbatur sondan geliyor
Yıldız mıdır gezegen midir ne ola ki? Balkona cikinca gördüm. Eskiden yoktu.
Yıldız mıdır gezegen midir ne ola ki? Balkona cikinca gördüm. Eskiden yoktu.
0
gulbatur birinci sahbatur sondan geliyor
(30.05.19)
venüs
0
neo
(30.05.19)
Venüs değil, Venüs henüz ufkun altındaymış. (Night sky diye bir uygulamadan bakıyorum.) Tam kuzeyde bir Polaris (kutup yıldızı gözüküyor) bir de yapay uydular var bir dolu, biri kutup yıldızının hizasında, ufka daha yakın, odur belki.
0
kobuzchu kiz
(30.05.19)
Bir uygulama var, gokyuzune tutuyorsunuz adini gosteriyor yildizlarin telefonda, onu indirip deneyebilirsiniz? Adi neydi unuttum ama cok tatli bir uygulama.
0
kassiopeia
(30.05.19)
Yanar dönerli renkleri var. Yapay uydular boyle mi gorunuyordu yoksa parlak beyaz isik seklinde mi bilemiyorum. O zaman eldeki verilere gore ya Venüs ya da Polaris kutup yildizi diyosunuz yani.
0
🌸gulbatur birinci sahbatur sondan geliyor
(30.05.19)
Stellarium'a göre ya Kutup Yıldızı ya da Venüs.
0
efreet sultan
(31.05.19)
hangi lokasyonda olduğunuza göre kuzeydeki obje değişiyor.
0
orpheus
(31.05.19)
(2)

Ankara'da Acil Çıktı Almam Lazım (ÇOK ACİL)

Ranchoddas
merhaba herkese,yarın sabah 8'de amerikan konsolosluğu'nda vize randevum var. dosyalarım hazır ama print etme fırsatım olmadı hiçbir yerde. şu anda ankaraya giden yoldayım tahminen 12 gibiorada olurum. büyük ihtimalle sabah da bir yer bulamayabilirim. neler önerirsiniz? bildiğiniz 7-24 açık kırtasiy
merhaba herkese,

yarın sabah 8'de amerikan konsolosluğu'nda vize randevum var. dosyalarım hazır ama print etme fırsatım olmadı hiçbir yerde. şu anda ankaraya giden yoldayım tahminen 12 gibiorada olurum. büyük ihtimalle sabah da bir yer bulamayabilirim. neler önerirsiniz? bildiğiniz 7-24 açık kırtasiye veya çıktı alabilecğeim internet cafe, veya arkadaşınız tanıdığınız var mıdır? çook önemli. önerilerinizi ve yardımlarınızı bekliyorum. napsam bilemedim.

tunalı hilmi caddesinde kalacağım. oralara yakın olup printerı olan varsa da olur ücreti mukabilinde.
0
Ranchoddas
(30.05.19)
eğer aşti'den geliyorsan. orada fotokopiciler oluyor. muhtemelen çıktıda veriyorlardır.
0
helenart
(30.05.19)
Tunali hilmi de yetkin carsisinin alt katinda (merdivenlerle iniliyor) bir internet kafe var gece acik olmaz sanirim ama sabah olabilir orayi deneyin bulamazsaniz, cikti aliniyor.
0
kassiopeia
(30.05.19)
(8)

Kendi kendini tedavi etme challenge

jacque
Çabuk sinirlenen,Çoğu zaman gergin ve öfkeli,Sinirlendiğinde en yakınına dahi saldırgan ve kırıcı konuşan ve 5 dakika geçmeden çok pişman olan,Uykuya dalmakta çok güçlük çeken (Günlük ortalama 4-5 saat uyuyan),Sürekli geçmişi ya da geleceği düşünen ama asla şimdi'yi düşünemeyen,En ufak şeye ağlayan,
Çabuk sinirlenen,
Çoğu zaman gergin ve öfkeli,
Sinirlendiğinde en yakınına dahi saldırgan ve kırıcı konuşan ve 5 dakika geçmeden çok pişman olan,
Uykuya dalmakta çok güçlük çeken (Günlük ortalama 4-5 saat uyuyan),
Sürekli geçmişi ya da geleceği düşünen ama asla şimdi'yi düşünemeyen,
En ufak şeye ağlayan, ağlaması kolay kolay durmayan,
Herkese karşı şüpheci, ayrıntılara fazlasıyla takık,
Umutsuz, hayalsiz ve yolunu kaybetmiş,
Depresif ve kötümser,
Huysuz, aksi, lanet.

Yukarıda saydığım özelliklere sahip birisi (kim acaba?) profesyonel destek almadan (para yok) nasıl biraz da olsa toparlayabilir? 9 günlük tatilde biraz kendime yönelmek istiyorum.

Şimdiye kadar kişisel gelişim, olumlama, yoga gibi şeyleri hep uydurma ve para tuzağı olarak gördüm ancak sanırım deneyeceğim.

Her türlü kitap, video, egzersiz, aktivite, ilaç vb. tavsiyelerinize açığım.

Not: Psikoloğa her hafta verecek 250 liram yok ve olmayacak da. O yüzden bu şıkkı eliyorum direkt.
0
jacque
(30.05.19)
İlk dört maddeye istinaden , diyabet misiniz? Tipik yüksek diyabet belirtileri saydıklarınız.
0
synax
(30.05.19)
- nefes terapisi (internette bolca kaynak var)
- elinden geldiğince basit ve temel şeyler yemek.
- düzenli ve yeterli uyku (uykuya çabuk dalmak için de çokça yöntem var, biri mutlaka işe yarıyacaktır benim favorim lavanta varyasyonları)
- topraklanmak


ve farkettinizse, bunlar normalde böyle olması gereken başlıklar. ama bazı dönemlerde hayat şartları bunları bozabiliyor
0
füt
(30.05.19)
kendi başına bunları düzeltmek kolay bir iş değil. yine de benim metodum şöyle;

neyi, neden yapıyorum?

bu iki soruyu sorup cevaplara ulaşmaya çalışıyorum.

- neden "bunu" yapıyorum? (da "şunu" yapmıyorum?)
- bunu "neden" yapıyorum (beni bunu yapmaya iten sebep?)

anlattıkların sonuç, sebeplerini bulamadığın, anlayamadığın sürece yapmaya devam ediyorsun. bulsan da yapmaya devam ediyorsun, ciddi çaba istiyor...
0
jaaaccckkk
(30.05.19)
en iyisi psikiyatri. bir de uyku düzenini düzeltmeye çalış mesela zorla kendini sabahla felan o gün 10-12 arası yat 7-8 kalk. düzenli bir şekilde devam et. daha iyi bir hale geliyorsun.
0
dismainpula
(30.05.19)
kendi kendine konuş,ciddiyim!nasıl rahatlatıcı olduğunu anlatamam hee çözüm mü elbette değil ama ateşini alır.
0
natallica
(30.05.19)
çabuk sinirlenme mizaç.çoğu zaman gerilmen çözülür. sinirlendiğinde en yakına saldırman da düzeltilir. uyku da düzelir. geleceği düşünme de düzelir. çabuk ağlama da düzelir. şüphecilik çok eskilere dayanıyorsa düzelmez. umutsuz hayalsiz şüpheci depresif kötümser huysuz aksi lanet bunlar memleketle alakalı.

çalışmıyorsanız bu durumlar dönemsel devam eder.
0
mikahakkinen
(30.05.19)
- Ucuz bi hastanede psikiyatra gidiniz. (İstanbul'daysanız Maltepe Tıp Merkezi filan olabilir mesela.) Verdiği ilacı dediği süre kadar bıkmadan kullanınız.
- Aile hekimine gidiniz ve rutin kan testlerinizi yaptırınız. (Özellikle B12 ve folik asitin ruh sağlığı üstünde etkisi var.) (Bedava.)
- Her gün Youtube'daki meditasyon videolarıyla meditasyon yapınız.

Bunların hepsini bırakmadan, uzun süreli olarak yaparsanız daha sakin ve anda yaşayan bi insan olacağınızın garantisini veriyorum. Olmazsa bi sene sonra gelip beni bulun aldksflsf.
0
inawen
(30.05.19)
Bence de b12, d vit ve magnezyum degerlerinize bakin.

Bir de bana degersizlik hissiniz epey yuksek gibi geldi, bu ic huzursuzluklar, ofke, suphecilik, herseyi kisisel algilama aslinda etrafinizdaki hersey degersizlik hissinizi tetikledigi icin, kendinizi oldugunuz gibi kabul edemediginiz ve sevemediginiz icin su ana ve sadece var olmaya odaklanamiyor olabilir misiniz?
0
kassiopeia
(30.05.19)
(13)

amerikada sosyal devlet anlayışı ne derece var?

soru icin geldim
Pek çoğunuz biliyorsunuz.amerikayı diğer ülkelerden en azından sosyal devlet anlayışını baz almış avrupa ülkelerinden ayıran pek çok şey var.Bazı insanların dediği gibi amerikada paran yoksa yoksun.Özellikle sağlık hizmetlerinin aşırı pahalı olması,üniversite eğitimlerinin paralı olması gibi birçok
Pek çoğunuz biliyorsunuz.amerikayı diğer ülkelerden en azından sosyal devlet anlayışını baz almış avrupa ülkelerinden ayıran pek çok şey var.Bazı insanların dediği gibi amerikada paran yoksa yoksun.Özellikle sağlık hizmetlerinin aşırı pahalı olması,üniversite eğitimlerinin paralı olması gibi birçok sosyal alanda devlet desteği yok malesef.Çok detaylı bilmediğim için size soruyorum.
devlet yoksullara aylık ödenek,sosyal yardım,yaşlı bakımları vs. hizmetleri veriyor mu?
devlet hastanesi kavramı var mı? varsa nasıl?
işsizlik maaşı,ücretsiz üniversite gibi kavramlar var mı?

teşekkürler.
0
soru icin geldim
(29.05.19)
Devlet hastanesi devlet üniversitesi gibi kavramlar yok. Haliyle ücretsiz hastane sigortanız yoksa yok. O da bize gelen özel sigorta sisteminden. Eyalet üniversiteleri var fakat onlar da nispeten ucuz, ücretsiz değil (ucuz derken yine birkaç bin usd) (bkz: community collage) Aslında amerikadan daha beter bir ülke varsa o da türkiye. Türkiyede paranız yoksa devlet size bakıyor mu sanki? Yeşil kartın sizi ancak ölmeyecek düzeyde tuttuğundan eminiz heralde. Bir de üzerine emeğinizin kaçta birine çalışıyorsunuz?
0
neysene
(29.05.19)
Yanlis surada yapiliyor. Turkiye de universite okumasan bir hicsin. Hayatin kaydi demek. Gerci unv okusan da bir sey olamazsin ama en azindan tunelde isik olur. Dolayisi ile bizde universite okumak olmazsa olmaz

Amerika da ama durum farkli. Unv okumasan da siradan bir ise girsen de evini arabani rahat rahat alirsin. Disarida yemegini yersin sosyal etkinliklere katilirsin.

Bu yuzden adamlarda universite olmazsa olmaz degil. Git su tesisatcisi ol cok iyi kazanirsin. Unv okumam sart degil. Dolayisi ile eger unv okuyacak isen ya kendin zengin bir aileden geleceksin ya da gercekten basarili olup burs alacaksin.

Amerikadan bildirdim
0
oscar
(29.05.19)
Bu arada hicsin derken toplumda bize dayatilan kavramlara gore soyluyorum. Unv okumayan arkadaslari rencide etmek istemem. Kisa zamana kadar son durumj bilmiyorum ama askerlik bile 18 sonra 15 aydi unv okumayanlara. Devler bile bu sekilde bakiyordu olaya.
0
oscar
(29.05.19)
Soylediginiz bir cok seyi vermiyor devlet abd'de, dolayisiyla sosyal devletin en el ayak cekmis hallerinden biri mevuct. Saglik sigortasi durumu olmayanlara var; obamacare olmasi lazim, yasli bakim hizmeti sanirim sigortaniz karsiliyorsa var, abd'de ise baslarken pazarlik edilecek en onemli konulardan biri sigorta paketi zaten, issizlik maasi var (belli bir sure), ucretsiz universite community collage uygun sanirim ya da ucretsiz, yasadiginiz eyaletin eyalet univ giderseniz epey cuzi bir miktar odeniyor, onun disinda student loan alabiliyorsunuz bankalardan, son olarak emeklilik konusunda sirketlerin farkli uygulamalari var, genelde bildigim kadariyla hem sirket sizin adiniza bir miktar para koyuyor hem siz bir miktar fona para koyuyorsunuz. Uygulamalari, ozellikle yillik vergi beyannamesi olayini cok iyi bilmek lazim yoksa ciddi meblaglar kaybedebiliyorsunuz.
0
kassiopeia
(29.05.19)
Sosyal devlet anlayisi neredeyse yok. Vergiler dusuk ama karsiliginda saglik hizmetleri, universiteler vs her sey parayla.
0
fortisvita
(29.05.19)
Amerika bu konuda çok eleştirilen bir ülke ancak kurulan sistemin yanlış veya eksik olduğunu düşünmüyorum. Türkiye'de doğmuş, büyümüş ve bu ülkenin gerçeklerine göre olayları değerlendirecek bir insan Amerika'daki sistemi çok absürt görebilir tabiki ama olaya farklı bir açından bakmak gerekiyor.

İlk olarak Amerika'da bir insanın yıllık kazancı Türkiye'dekine göre çok yüksek. Şu anda yaklaşık 5-6 katı kadar diyebiliriz. Alım gücü de olarak da buna yakın seviyelerde. Yani birçok kişi çok rahat bir şekilde sağlık sigortası primini ödeyerek sağlık hizmetlerini alabilir. Bazı insanlarda umursamazlık, benim başıma gelmez nasıl olsa deme gafleti vardır. Amerika'da da bu tarz insanlar çok düşük primli sağlık sigortaları yaptırabiliyorlar veya hiç yaptırmayabiliyorlar. Sonuç olarak kanser gibi sıkıntılı bir hastalığa yakalanırlarsa sigortaları ödeme yapmadığı için yüzbinlerce dolar masrafla karşı karşıya kalabiliyorlar. Şimdi burada sorun sistemde mi yoksa daha az harcama yapmak için risk alan bireyde mi?

Türkiye'de ise bu sistem şu şekilde işliyor. Sizin ne iş yaptığınız, ne kadar kazandığınız önemli olmadan belli bir sağlık ve emeklilik sistemi içerisine dahil ediliyorsunuz. Bu sistemden çıkıp farklı bir sistem tercih etme şansınız yok. Eğer isterseniz ekstra olarak özel sağlık sigortası veya bireysel emeklilik seçebilirsiniz fakat devletin sunduğu hizmetleri almanız zorunlu. Yani devlet size bir nevi düşük kalitede sağlık ve emeklilik sistemini zorla satıyor. Siz de sosyal devlet kisvesi altında günlerce hastanede sıra bekleme, senelerce çalıştıktan sonra 1200 lira gibi komik emeklilik maaşı alma rezilliklerine katlanıyorsunuz.

Bu üniversite gibi kurumlarda da aynı bana göre. Türkiye'de evet verginizden kesilen gelirlerle bedava eğitim veriliyor ancak aldığınız eğitimin kalitesi ortada. 2-3 devlet okulu hariç okulların hiçbiri kaliteli bir eğitim ortamı sağlayamıyor. Öte yandan birçok vakıf üniversitesi bu konuda çok daha iyi.

Sonuç olarak bence sosyal devlet uygulaması Türkiye gibi ülkelerde, devletin vatandaşına bir nevi sen kendin için neyin iyi olduğunu bilemezsin, biz senin çalışmanın karşılığını büyük bir oranda alır ve senin için sana sağlık, eğitim vs. hizmetlerini ücretsiz veririz diyerek vatandaşını salak yerine koymasıdır. Sağlıklı işleyen bir liberal ekonomi modelinde bu tarz hizmetler özel kuruluşlarca verilmelidir. Türkiye gibi bazı ülkelerde illaki devlet tarafından veriliyorsa da vatandaşa bu sistemlerden çıkıp alternatiflere yönelme şansı verilmelidir.

Dipnot: Türkiye mesela bu anlayışın bokunu çıkarıp herkese çalışmayanlara da mecburi sağlık hizmeti verip GSS'ye bağladı. Sistem o kadar kötü ki eğer aylık priminizi ödemezseniz tedavi olamıyorsunuz ama her türlü borcunuz yazılmaya devam ediyor. Çalışmayan bir insanı zorunlu aylık sigortaya bağlayıp onları borçlandıran başka bir ülke var mı emin değilim.
0
synthetic a priori
(29.05.19)
@synthetic a priori evet, dediğin gibi olabilir. yani insanlar sorumsuzca sigorta yaptırmıyor olabilir. Bilmediğim için soruyorum. diyelim ki herşeyi olması gerektiği gibi yaptırdın. güzel bir sağlık sigortan var. primleri ödüyorsun vs. bu sigorta poliçesi illaki bir süre sonra yenilenecek. o zaman ne oluyor?

Yani şunu demek istiyorum. Bir sigortan varken kanser oldun ve tedavi gördün. bir sonraki poliçede sen artık yüksek riskli gruba giriyorsun ya da sen zaten kansersin diyerek bu primler daha da yükseliyor mu? ya da sigortanı yenilemekte zorlanıyor musun?

bu kanser ve sağlık sigortası konusunda breaking bad sanırım çok büyük ip uçları veriyor. iyi bir kariyeri olan devlet memuru bile olsan tam kapsayıcı bir sağlık poliçesi yaptırmak anladığım kadarıyla çok büyük maliyet. (yanlış anlamış olabilirim) Walter white'ın tedavi msarafları vs. ya da sigortası karşılamadığı için fizik tedavi göremeyen hank'in masrafalarını walter'ın karşılaması örneği böyle anlamama sebep oldu.

(Bu arada Türkiye'de sistem şahane demiyorum. Amerika'da yaşamayı bende isterim ama bu sağlık sistemi konusu ve Eğitim sistemi benimde hep aklıma takılan bir konu)
0
draconas
(29.05.19)
Benim gözümü en korkutan konulardan birisi sağlık sistemiydi.Bir nevi aydınlanmış oldum.Bence ortada bir sosyal devlet anlayışı olmalı.Fakat bu bizdeki gibi değil almanya,isviçre,kanada vs. gibi ülkelerde uygulanan model olmalı.Avrupa ülkelerinde sosyal devlet anlayışı ciddi anlamda kuvvetli.Ben ise böyle şeyleri seviyorum.Devlet bu tarz işlerden ne kadar elini ayağını çekerse bence o kadar korkutucu oluyor.İnsanın başına ne zaman ne geleceği belli değiş çünkü.
Son olarak bizim ülkemiz bu sosyal devlet anlayışından elini ayağını çekmeye başlıyor.Şehir hastaneleri,gss primleri vb. konular bunun en büyük örneği malesef.
0
🌸soru icin geldim
(29.05.19)
Yalniz bu

"Unv okumasan da siradan bir ise girsen de evini arabani rahat rahat alirsin. Disarida yemegini yersin sosyal etkinliklere katilirsin."

Kesinlikle dogru degil. Elektrikci, tesisatci vs isen (ki skilled worker diye gecer bunlar) evet, ortalama beyaz yaka kadar kazanabilirsin ama atiyorum tezgahtarlikla, garsonlukla kolay kolay bir sey kazanilmaz. Anca atiyorum new york'un sosyete restoranlarinda masa basina 100-150 dolar bahsis birakan restoranlarinda olman lazim.

Araba almak cidden kolaydir cunku arabanin ve benzinin kisi basi gelire kiyasla en ucuz oldugu yerlerden biridir ama ozellikle buyuk sehirlerde ev almak got ister, saati 8 dolara 7/11'da calisarak olacak isler degil.
0
fortisvita
(29.05.19)
adamlar obama, clinton için komünist diyor. ne kadar sosyal devlet olabilir?
0
denek hayatım
(29.05.19)
@draconas

Sigorta şirketlerinin hastalığın çıktığı zaman seni sigortadan çıkarma gibi bir opsiyonları yok. Eğer sigorta priminin hesaplanmasından sonra ortaya çıkmışsa hastalığın aynı şekilde devam ediyor.

@fortisvit

Çok küçük eyaletler hariç saati 8 dolara çalışan çok az. 8 sene önce Virginia'da saati 11 dolara cankurtaranlık yapmıştım ben. Ev almak çok zor ama Türkiye'deki kadar zor değil. Morgage sistemi çok sağlam. Eğer stabil bir işin varsa oldukça basit. Herhangi bir yerde kasiyer olarak çalışan bir asgari ücretli çok rahat bir şekilde karnını doyurup güzel yemekler yiyebilir, araba alabilir ve az bir şey sosyal etkinliklere katılabilir bu doğru. Hatta biz iki arkadaş gitmiştik ve 3 aylığına 2000 model Ford Focus'u 600 dolara satın alıp dönerken 300 dolara satmıştık.
0
synthetic a priori
(30.05.19)
@synthetic a priori

elbette hastalığım yoksa normal şartlarda değerlendirilirim. fakat şunu demek isitiyorum. örneğin şu anda sigortam var ve ölümcül tehlikesi yüksek, tedavisi masraflı bir hastalığa yakalandım diyelim ve seneye sigortamı yenilemem gerekiyor. o durumda sigorta şirketi ne yapıyor.

yok arkadaş sen kansersin, sen aidsin ya da ne bileyim böyle açık açık demiyorda sen riskli gruptasın, bir ayağın çukurda gibilerinden bir tavır içine giriyor mu? yoksa devam eden sigortamı iptal edecek halleri yok.

benim merak ettiğim yenilenme zamanında ne oluyor?

benim tahminim çok yüksek ihtimaller sigorta primlerin yükseliyordur, belki uçuk rakamlara kadar çıkıyordur.
0
draconas
(30.05.19)
@draconas

elbette ki sigortanı yenileteceğin zaman ağır bir hastalığa yakalanmışsan sigorta primlerin çok daha yüksek olacaktır.
0
nickini degistiren yazar
(30.05.19)
(21)

Ataerkil toplum ve ilişkiler üzerine

Pertev nail
Ataerkil toplumdan şikayet edip bunun en çok kaymağını yiyen yine bizim kızlar değil mi? Erkek peşimden koşsun,erkek hesap ödesin,erkek zengin ve yakışıklı olsun,yatakta süper olsun falan. Ataerkil toplumun erkeğe taşıyamayacağından fazla yüklediği görevleri kabul edip kadına yüklenen görevleri redd
Ataerkil toplumdan şikayet edip bunun en çok kaymağını yiyen yine bizim kızlar değil mi? Erkek peşimden koşsun,erkek hesap ödesin,erkek zengin ve yakışıklı olsun,yatakta süper olsun falan.

Ataerkil toplumun erkeğe taşıyamayacağından fazla yüklediği görevleri kabul edip kadına yüklenen görevleri reddetmek ikiyüzlülük değil mi?

Geçen ortamda muhabbeti açıldı ben eve yorgun geldiğimde eşimden bir bardak su istediğimde getirmesini isterim diye bi laf ettim. sen misin bunu diyen. Kalk kendin al diyen mi,kadın senin hizmetçin diyen mi ne ararsan var. Ama aynı kişiler erkeğin güzel bir tektaş almasını savunuyorlar,maaşın şu kadar katı olmalı hesabını yapıyorlar. Ben sevdiğim insandan bi su isteyemeyeceksem yemişim öyle evliliği. Konu biraz açıldı ama yanlış mı düşünüyorum? Kadınlar bu işi biraz abartmadılar mı?
0
Pertev nail
(29.05.19)
Çok haklısınız. İkiyüzlülük kanımıza işlemiş :)
Bir de abartmayı seven bir milletiz, işimize geleni abarta abarta savunuruz. Kadın olarak; Adamın statüsü olsun ister, altında ezilmemek için eşitiz deriz. Birtakım beklentilerimizi karşılasın isteriz ama bunu görev olarak alıp ses çıkarmasın isteriz.
Daha kendimiz eşitliği sinsice reddederken nasıl eşit olabiliriz ki?
Su mevzuunda ben eşimden isterim, o benden ister getiririm. Birbirimize iş yıkmak için evlenmedik evet ama bu tür işleri zaten yapılması zorunlu olduğu için değil, içimizden geldiği için, doğal olarak yapıyoruz. Yemekleri genelde ben yapıyorum, anladığı bir yemeği yapalım dediysek o yapıyor ve ben oo iş kitledim olarak bakmıyorum buna.
Sabahları benden erken kalkar, kahvesini içerken bulaşık makinesini boşaltır mesela. Bu benim ondan istediğim bir iş değil, ona doğal olarak gelen bir istek. O da bana hiçbir zaman çalış kadınnn diyerek yaklaşmadı. Bunun gibi birçok örnek var.
Eşimizle, evimizde rahat olamayacaksak ölelim bi zahmet.
0
somethinginthewayshemoves
(29.05.19)
"ataerkil" denen toplum yalnızca orta sınıf ya da üstü kadınlar ile zengin erkekler için yararlı.
orta sınıf erkekler kendi denkleri kadınlar için üst sınıf erkeklerle rekabete giriyor. ezip geçiyor adam.
alt sınıflarda da bu görece geçerli ama genelde en alttakiler her türlü eziliyor.

ayrıca ataerkil denen sistemde makbul erkeğin ne olduğunu kadınların belirlemesi çok ilginç değil mi? kadınlar seni beğenmiyorsa, yani sapsan ya da abazaysan, (bunlarla da niye dalga geçilir?) bu kötü bir şey, aşağılık bir durum olarak görülüyor. erkeklerin çok sevdiği biriysen bile "sap" "abaza" denen durumu aşamıyorsun. çok fazla kadın olan ortama gitmeyi herkes istiyor çok fazla erkek olan ortama gitmeyi kimse istemiyor. demek ki bi gariplik var bu ataerkil sistemde.

ps: bell hooks falan çok kötü, çok kötü, çok kötü kesinlikle işe yaramaz kitaplar. bell hooks kapitalizme karşı olduğu için kitaplarında büyük harf kullanmadığını söyleyen biri, düşünün. camille paglia, christina hoff sommers iyidir.
0
inekadam
(29.05.19)
bu konulara yaza yaza bıktım ama bazıları hala anlamıyor

örneğin dreamnesiac soru sahibinin ortamı ilginç diyip erkeklerin kadınların babasının araba markasını vs sorduklarını ve erkeklerin kadına hesap ödetme planı yaptıklarını söylemiş. acaba ilginç olan hangisi? dreamnesiac ortamı mı yoksa soranın ortamı mı? dreamnesiac gibi ortamlar muhakkak vardır ama türkiye'de ilk hesabı ödemem diyen erkekler yüzde 1 falandır. bu durumda ilginç olan ve olmayan ortam belli oldu.

bir de kassiopeia gibi okuyun pis cahiller diyip kitap önerisi verenler var ki güldürüyor insanı. şuraya verecek cevabınız varsa verin, yoksa susun bi zahmet. soran sizin görüşünüzü sormuş, bilmişlik taslamanızı istememiş. madem sen okudun bu kitapları ne yazıyor anlat bilelim, kitap okuyun diyerek otomatik haklı olunmuyor. bu kitapların antitezlerini yazanlar da var. sen de git onları oku. bak şimdi de ben haklı oldum. ne yapacağız?

şimdi geleyim soru soran arkadaşa. haklısın arkadaşım. ben de eve yorgun gelirsem eşimden su isterim. eşim de eve yorgun gelirse su veririm. feminizm saçmalıkları ile kadın erkeği birbirine düşman ettiniz. evliliklerde hangi kadın arabayı sanayiye götürüp rot balans yaptırır, bu tür işler erkek işi diye paslayıp bir su getirmeyi zul görürseniz mutsuz olursunuz, ki oluyorsunuz zaten.

kabul edelim bizden önceki nesilde erkekler kadınları ezmiş, ceremesini şimdiki efendi erkek nesli çekiyor.
0
dafuq
(29.05.19)
ekşisözlük mecralarında içinde kadın erkek geçen bir konuda konusmak manasız da, benim bakış açım şöyle: "sevdiğiniz insandan" su istiyorsanız kibarca sorun yok, kadından kadın olduğu için istiyorsanız sorun var.
0
sopiro
(29.05.19)
evet bence haklısın. kadınların da haklı olduğu yerler var ama. iki taraf da hem haklı hem haksız.
0
xvyz
(29.05.19)
@dreamnesiac yukarıda cevabımda kimin ortamı ilginç onu cevaplamıştım, şimdi de okudugunu anlamayan kim onu cevaplayacağım. ama bu tartışmayı daha fazla uzatmayacağım çünkü uzayınca moderatörler siliyor ve bu yine feministlerin işine geliyor. bazen bilerek tartışmayı uzattıklarını bile düşünüyorum.

cevabında bu ve buna benzer şeyler yazıyor "Bulunduğunuz "ortam"lar ilginç galiba?Etrafımda yeterince insan var, hiç bu bahsettiğiniz durumlar sözkonusu değil. Epeydir hesap ödeten kadın görmedim. Hatta inanmazsınız, yüzüklerini de kendileri alanlar var. " buradan anlaşılan şey hesap ödeyen erkeklerin az olduğu, ödemeyen kadınların çok oldugu. büyük şehirler dahil ülkenin çok büyük bir kısmında hesabı erkek öder. bunun yanlışlığını tekrar yazmaya gerek yok

peki ben yazımda ne yazmışım da kadınların erkekleri ezdiğini ve tü kaka varlıklar oldugunu söylemişim. aksine bizden önceki nesillerde erkeklerin kadınları ezdiğini söylemişim ve eleştirimi kadınlara değil feministlere yapmışım.

bu durumda siz okudugunuzu anlamıyorsunuz. aynı zamanda anlatmak istediğiniz başka ise anlatamıyorsunuz sanırım.

ayrıca bir cinsiyet ile yani erkek cinsiyeti ile sorun yaşayan sizsiniz. bana bu eleştiriyi yöneltmeniz de bir itiraf niteliğinde

edit: aşağıdaki cevaptan anlaşıldıgı üzere okumadan cevap veren, verdiği cevaplar da hiç bir şekilde net olmayan kişi belli. o yüzden uzatmaya gerek yok zaten
0
dafuq
(29.05.19)
@dreamnesiac mecburiyetten bulunduğum bir ortamla ilgili değerlendirme yaptım ve bu ortam Türkiye gerçeğini anlatıyor. Siz farklı insanlarla birlikte olabilirsiniz,bana kalırsa her ikisi de yanlış ama neyse. Sizin örneğiniz türkiye’deki kadınların çoğunluğunun bu şekilde düşündüğünü değiştirmez. Yersiz bir yorum olmuş,hoşuma gitmesiyle alakası yok. 2.yorumu yapan arkadaş da eleştirmiş dikkat ederseniz. Dar örneklem demeniz komik :)

@kassiopeia söylediklerimin neresi yanlış onu da belirtseydin keşke. Bu kadar saldırgan olmana gerek yok.
0
🌸Pertev nail
(29.05.19)
erkek şiddetinden ölen kadınlar için dijital sayaç;

anitsayac.com

bakın tüik 8 mart öncesi kadın istihdam oranının erkeklerin yarısından az olduğunu açıkladı;
www.sabah.com.tr

gov.tr uzantılı şöyle bir sayfaya / alana / projeye günümüzde hala ihtiyaç duyulması bile durumun vehametini özetler nitelikte;
kizlarinegitimi.meb.gov.tr

bakalım milleti temsil eden mecliste kadın erkek fırsat eşitliği komisyonu kaç yıl önce kurulmuş;
2009 / Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde “Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonunun Kurulmasına İlişkin 5840 Sayılı Kanun” 24.03.2009 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.

vaktim olsa size buraya sayfalarca link ekleyebilirim tablonun vehametiyle ilgili ama evet, tabi tabi, çevrenizdeki üç beş örnekten yola çıkarak bütüüüünnnnnnn kadınlar bık bık bık, para, statü, hesabı kitleyeyim, bu tektaş çok küçük, ataerkil sistemi eleştiririm ama dötümü de ona yaslarım filan filan peşindeler.

ayrıca sopiro + 1


edit: ulu ursula abladan karanlığın sol eli kitabını okumanızı öneririm.

yeniden edit: bakın, hakim avukatın etek boyunun uygunluğuna karar vermek için eteğin fotoğrafının çekilmesini bile istemiş. bu ve benzeri konularda erkeklerle ilgili hiç bir olayla karşılaşmazsınız.
www.hurriyet.com.tr
0
Phoebe
(29.05.19)
Öncelikle sopiro +1

Ben bir şey merak ediyorum. Bu işin kaymağı neresi? Tek taş mı? Sürekli katledilen, sistematik olarak şiddete maruz kalan, sevenin sevdiği için öldürdüğü, sevmeyenin de öldürdüğü, tecavüze uğrayan, ne giydiğine karışılan, oraya kadın başına gidilmez denilen, toplu taşımaya bindiği için kızılan, eve geç geldiği için hor görülen, yürüyüşe çıktığı için "yollu" olarak adlandırılan, parası var diye aşağılanan, parası yok diye daha çok aşağılanan, anne olmak istediği için baskı gören; anne olmak istemediği için yetersiz görülen, kız çocuk doğurduğu için beceriksiz görülen, tek çocukta bırakırsa eksik görülen, abla olduğu için kardeşine bakmak zorunda kalan, ev işlerinde anneye yardım etmek zorunda olan, gülümsedi diye "tacizi isteyen olarak adlandırılan ve zamanın başlangıcından bari varoluş mücadelesi veren bir cins için kaymak tam olarak neresi? Tek taş mı?

Ataerkil toplum erkeğe tam olarak ne görev vermiş, erkeğin taşıyamayacağı?

Türkiye'nin özeti falan demişsiniz bir de. Bu anlattığınız garip hikaye, ne Türkiye'nin ne de başka bir yerin özeti olabilir. Bu sığ bir kurgu olabilir ancak.
0
windowsguvenlikduvari
(29.05.19)
Bence konunun ozneleri hatali, sorun erkek / kadin iliskisinden cok daha derin. Tipik insan davranislari aslinda, ozetle; insan dogasi geregi diger hayvanlardan daha zekidir ve bu zeka gudusel davranislarini dahi etkilemistir, tam manasi ile opportunist bir varliktir yani.

Kimisi bu hem ilkel hem de aslinda ustunlugunu belirleyen firsatci gudulerini kontrol eder; biz onlara iyi insan deriz

kimisi de bu gudulerin bilerek veya bilmeyerek kontrolunu ele almaz; biz onlara kotu insanlar deriz.

hem iyilerin hem de kotulerin icinde cinsiyet/irk/inanc gibi cesitlilikler mevcuttur dolayisi ile kumeleri bu cesitlerin uzerinden olusturmaya calismak bastan hatalidir zaten.

yani tum hesabi odeyen alman! ve kadin arkadaslarim oldugu gibi hepsini bana kitlemeye (bariz bir sekilde) calisan erkek ve kadin bir suru turk arkadasim da oldu.

Uzun sure kamuoyu arastirma sektorunde calistim ve elimden kayda deger miktarda uluslararasi demografik bilgilerin korelasyonlari gecti. insanlar ikiye ayrilir firsatci dogasini kontrol etmeyen vahsiler ve o gudulerini terbiye altinda tutmaya calisan medeniler.
0
Henry McClean
(29.05.19)
Konuyu farklı yerlere çekmeye çalışan romantik arkadaşlar gelmiş. Kadının ataerkil toplumda çektiği zorlukları inkar eden yok. Ancak öldürülen insanların kaçı erkek kaçı kadın gidin araştırın. Ölen erkek olunca sorun yok mu? Ülkede cinsiyetten bağımsız bir şiddet problemi var.

Ataerkil toplumda erkeği çok rahat sanıyorsunuz. Erkek her zaman güçlü olmak zorunda,para kazanıp ailesini geçindirmek zorunda,her konuda iyi olmak zorunda. Aksi durumda ne biçim erkeksin denir kız bile verilmez. Toplumun gerçeklerinden uzak yaşıyorsunuz. Bir kadın hiçbir şey yapmayarak(okumadan-çalışmadan) ataerkil toplumda varlığın sürdürebilir ancak erkek bunu yapamaz. Gidin kininizi başka yerde kusun benim sorumu anlayan anladı.
0
🌸Pertev nail
(29.05.19)
Öldürülen insanların kaçı erkek kaçı kadın sorusu çok manasız bir soru. Araştırmış biri olarak cevap vereyim. Öldürülen erkekler, içerisinde erkek olduğu için öldürülmüş erkek diye bir veri yok elimizde. Böyle bir nefret de yok toplumun bir kesiminde. Erkek bu bunu öldürelim yok. Ama kadın cinayetlerinin neredeyse hepsi, cinsiyet temelli. Yani insanlar sırf kadın oldukları için öldürülüyorlar demin bahsettiğim ve daha fazlası da kolayca sayılabilecek nedenlerden dolayı.

Ataerkil toplumda erkeği çok rahat falan sanmıyorum. Ben bir erkek olarak, erkeğin çok rahat olduğunu biliyorum. Bunu deneyimliyorum. Hemen şimdi çıkalım dışarıya beraber, binelim bir toplu taşıma aracına mesela. Nerede duralım diye kafamızdan geçirmek zorunda değiliz. Şurada dursam biri yanlış anlar mı, şu karşımdaki kişi bana garip mi bakıyor diye aklımızdan geçirmek zorunda değiliz. Yok geçirdik mi, "hayırdır birader deriz, değil mi? Hayırdır kardeş bir sorun mu var" deriz.

Erkek her zaman güçlü mü olmak zorunda diyen sizsiniz ama toplum gerçeklerinden habersiz olan benim öyle mi? Erkeğin güç dediği şey kadına uyguladığı bir şey yalnızca. Mevsimlik tarım işçilerinde çok daha net görülür bu. Erkekler hep hasta, hep otururlar, hep sakatlar mesela. Kadınlar ise hep çalıştırılırlar. Ama paraları da akşam hemen kocalarına vermek zorunda kalırlar. Yevmiye usulü çalışılıyorsa iyi yine, bir de kabala usulü çalışıyorsa, neden az bu para derler.

Bir kadın gösterin ki bana, orta sınıfta olsun ve hiçbir şey yapmadan, sizin deyiminizle okumadan ve çalışmadan, yaşamını devam ettirsin. Siz çalışmayı ve emeği salt parasal ilişki üzerinden değerlendiriyorsanız bu mümkün ancak. Ayrıca, varlık sürdürmekten kasıt nefes almaksa, o başka. Ki yukarıda da bahsettim, çoğu zaman o bile mümkün değil.

Ayrıca bir model erkek var, kadının çalışmasına karşı. Otursun evinde diyor. Diğeri var çalışsın ama ev işlerini de o yapsın diyor. Çünkü evde yapılan işi çalışmaktan saymıyor. Sizin yukarıda bahsettiğiniz gibi. Diğeri de karısını zorla çalıştırıp, elinden parasını alıyor.

Ben toplumun gerçeklerinin içinden yazıyorum bunları. Onları sadece okuyarak değil, yerinde görmüş biri olarak anlatıyorum bunları. Sizin arkadaşlarla oturup, bir bardak su üzerinden kurduğunuz analoji ile vardığım bir sonuç değil bu yani.
0
windowsguvenlikduvari
(29.05.19)
sizin o hiç çalışmadan varlığını sürdürebilir dediğiniz koşullara uzmanlar örtülü/gizli/görünmez işgücü diyor. malum evde çocuk bakımı, ev işlerinin yapılması gibi konuların tamamını dışardan hizmet olarak satın almakla kadının bunları yapmasının bir emek karşılığı var.

kin kusmuyorum kendi adıma. bir soru sormuşsunuz, kendi düşüncelerimi paylaştım.

ha birde; kız "vermek" kavramındaysanız siz hala mentalite olarak, o zaman ortada bir alış veriş var. markette alış veriş yaparken aldığınız şey için ben niye para harcıyorum, ödeme yapıyorum ya diyebiliyor musunuz? diyemiyorsunuz. o zaman bu alış verişi yaparkende bedel ödeyince şikayetlenmek çok manasız. ha yok memnun değilseniz bakış açınızı ve bu konulara yaklaşımlarınızı gözden geçirmekte fayda var. kendi içinde tutarlı bir bakış açısı değil zira.

başka ülkenin insanları oluşturmuyor ki toplumu. bu toplumu da biz oluştuyoruz bireyler olarak. değişim, dönüşüm, gelişim kendi bireysel mentalitemizden başlamak zorunda.
0
Phoebe
(29.05.19)
adam meriç çıktı iyi mi :))
bak bakalım ataerkil toplum erkeklere taşıyamayacağı ne görev vermiş

yadi.sk

yazdıklarının hepsi yanlış.
hiç bir şey yapmadan yaşayan orta sınıf kadın yok demişsin, ama zengin koca bulup yan gelip yatan bir çok kadın tanıdım. sen tanımamış olamazsın, göz göre göre yanlış yazıyorsun

erkek olmanın avantajları başkadır, kadın olmanın avantajları başkadır. sen sürekli kadın olmanın dezavantajlarını örneklemişsin.

köydeki kadınlar elbette erkeklere göre zor şartlar altında yaşıyorlar. şu an duyuruda köyde çapa yapıp gelen yoktur sanıyorum. köy ve varoştaki kadınlar eziliyor, bunu kullanıp sefasını şehirdeki feministler yiyor. oh ne ala iş

kadın olmanın avantajlarını hepimiz biliyoruz, göz göre göre terazinin bir tarafını dolu gösteriyorsun, haksızlık ediyorsun.
0
dafuq
(29.05.19)
@dafuq

Bu zihniyetteki birine ne denilebilir bilmiyorum. Yazdıklarımın hiçbiri yanlış değil. Bu konuda haberlerin olması beni yanılmıyor. Elimizde böyle bir veri yok, dedim. Var mı efendim böyle bir veri? Var mı, yılda bu kadar erkek, erkek oldukları için öldürülüyor, işte bu araştırmayı yaparken de şu bilimsel verilerden yararlandık gibi bir çalışma?

Karşılaşılan "bir" olgu üzerinden kavram tartışmak çok manasız. Sizin böyle insanlar görmeniz hiçbir şey ifade etmiyor. Ben de aksini gördüm. E ne oldu şimdi? Neye vardırır ki bu sonuç bizi? Ki benim burada bahsettiğim bu kadınlar değil. Orta sınıftan kastım, belirli bir gelirin altında yaşayan ve çalışmayan kadınlar. Bu çizdiğiniz karakter orta sınıf değil artık. Diğerleri ise evin içerisinde çalışıyorlar. Bütün gün oturan orta sınıf kadın ben görmedim. Gördüyseniz hemen tanıştırın beni de, merak ettiğim şeyleri sorayım kendisine.
0
windowsguvenlikduvari
(29.05.19)
Uzaktan patlamış mısırla izliyordum klasik "Efendi adam gördük hemen linç edelim." tayfayı görünce dayanamadım.

Öncelikle @dreamnesiac hanımefendiye gözlerimi açtığı için teşekkürü bir borç bilirim. Kendisini yalancılıkla suçlamak istemem. Zannediyorum ben onlarca yıldır Türkiye değil başka bir ülkede yaşıyormuşum, hemen araştıracağım hangi ülkede olduğumu. Ha eğer kendisi marjinal bir kitleden örnek vermişse de @Pertev nail 'in örnek verdiği ortamı neden de-standardize görmüş bilemedim.

A Haber izleyen kitleyle başlığı açan şahsı karşılaştıran yazarı, fırsat eşitliği, feminizm ve ataerkil toplum gibi konuları, benzetme yaptığı kitleyle tartışmaya (çalışmaya) davet ediyorum.

Ataerkil toplumun erkeğe dayattığı bir şey olmadığını iddia eden arkadaşımıza erkek işçi ölümleri, erkeklerin tehlikeli işlerde çalışma oranı, erkeklerin iş nedeniyle yaşadığı yeri terk etme oranı, kadın ve erkeklerin işe başvurma/görüşmeye çağırılma oranları gibi araştırmaları göndermeyi düşündüm. Sonra kendisinin muhtemelen "Neden kadın mühendis sayısı az yahu" diyerek pembe baret ile eylem yapan ama kadın inşaat işçisi niye yok acaba diye düşünmeyi aklının ucundan bile geçirmeyen bir kitleye dahil olduğunu hatırlayarak vazgeçtim. Kendisi aynı zamanda toplu taşıma aracına binerek sosyal deney yapmaktan da bahsetmiş. O zaman bir kadın bir erkek yan yana otururken kadının "Dokundu bana tacizci herif!" diye bağıracağı bir sosyal deney de yapalım? Bu şekilde haklılık mı kanıtlanır arkadaşım?

Toplumlarda (bilhassa bizimkinde) kadın-erkek eşitliği sorunu vardır. Bunu inkar edemeyiz. Ama şu başlığa yazan ve Pertev nail'e destek veren insanları (ki eminim efendi insan kategorisine giren kişilerdir) darlayarak, toplumun cinsiyetçi yaralarını kapatmak için desteğini sağlamanız gereken erkeklerin kafalarını "Bayan değil tamam mı" diye ütüleyerek ancak ciddiye alınmamayı garantilersiniz. İşin trajik tarafı da çevresinden destek bulan feministler kucaklayıcı söylemlerden giderek uzaklaşarak faşizanlaşyor. Türkiye'de feminizmin güçlü kalemlerinden olarak adlandırılan bir hanım en son "Aksi kanıtlanana dek güçlü erkekleri tacizci sayabilir miyiz" konulu yazılar falan yazıyordu...
0
edaddy
(29.05.19)
Yukarıda hakkımda şöyle bir şey söylenmiş. "Ataerkil toplumun erkeğe dayattığı bir şey olmadığını iddia eden arkadaşımıza erkek işçi ölümleri, erkeklerin tehlikeli işlerde çalışma oranı, erkeklerin iş nedeniyle yaşadığı yeri terk etme oranı, kadın ve erkeklerin işe başvurma/görüşmeye çağırılma oranları gibi araştırmaları göndermeyi düşündüm. Sonra kendisinin muhtemelen "Neden kadın mühendis sayısı az yahu" diyerek pembe baret ile eylem yapan ama kadın inşaat işçisi niye yok acaba diye düşünmeyi aklının ucundan bile geçirmeyen bir kitleye dahil olduğunu hatırlayarak vazgeçtim."

Hatırlamak nedir? Bilinip, unutulan bir şeyin akla gelmesidir. Ben hiçbir yerde yukarıda bana atfedilen cümleyi kurmadım. Bu cümleye referans olarak gösterilebilecek bir cümle de kurmadım. Hakkımda olmayan bir şeyi hatırlamak en hafif tabiriyle yalan söylemektir. Cümlenin başına muhtemelen koymaksa ekstra garip. Muhtemelen hatırlamak ne demek ki? Bu gruba, -böyle bir grubun var olduğun kabul edersek- dahil olduğum muhtemelse bu nasıl hatırlanır. Yok hatırlama eylemi muhtemelse, henüz hatırlanmamış oluyor. Önce hatırlayın sonra yazın efendim o halde.

Tartışmayı garip bir boyuta çekmekten öteye gitmiyor bu ne yazık ki. Haklı çıkmak adına yalan konuşmak gerçekten garip.
0
windowsguvenlikduvari
(29.05.19)
Tartışmanın ortasına çok alakasız dalmış gibi olacağım ama bu söylediğiniz biraz erkek ikiyüzlülüğünden kaynaklanıyor.

Şöyle ki kadinlar tek tip degil. Kocisine tek taş aldırıp daha sevgiliyken üstüne araba yaptiran, hiçbir işe elini sürmeyen prensesler de var okuyup kendi ayakları uzerinde duran her işini kendi gorenler de. Prenses kısmı güçlü hissettirdiğinden mi cilvesinden nazindan mi bilmiyorum ama erkeğe daha cekici geliyor ve daha çok tercih ediliyor. Sonra ay bana hesap odetti ay benim parami yemeye calisiyor bilmem ne. Kardeşim sen zaten bu kizin boyle oldugunu bile bile bi goz suzmesina kanmadin mi? Paragoz istemiyorsan paragoz olmayanla hayatini birlestir. Bile bile evlenip sonra kadinlar cok paragoz nerde kaldi feminizm deme.
0
ceann deas
(29.05.19)
saldirgan mi olmus cevabim? evet olabilir, haklisiniz, gece bir yarisi tepem atmis belli ki ondan oyle yazmisim. kusura bakmayiniz.

neden bu kadar saldirgan? cunku, elinizin altinda internet, muhtemelen kitap alacak, arasitrma yapacak paraniz ve zamaniniz var. Bunca yillik emek var ataerkil toplumun kadina ve erkege dayattiklari, zorladiklari, sonuclari bakimindan incelemis, incelemeye devam eden. simdi bunlari bir kenara atip, tek parmaginizi oynatmadan, tek bir emek harcamadan gelip 'kadinlar kaymagini yiyor, hesap oduyoruz, pesinden kosuyoruz' demissiniz.

ataerkil topluma karsi olmanin anlaminin yukarida yazdiklarinizla uzaktan yakindan tek bir alakasi yok. ve artik o kadar baydim ki bu sacma sapan 'argumanlardan' (arguman bile olmayan argumanlardan), artik insanlarin bir yerde elinin altindaki imkanlari kullanarak kendini bilgilendirmesi gerekiyor.
ataerkil topluma karsi olmak sana su getirmeyecegim demek degildir, ataerkil duzene karsi olmak hesabi illa kadin odesin ya da erkek odesin demek de degildir. bunlar 15 yas muhabbetleri cunku. bakin yazdikca sinirleniyorum.

bu alana emek veren kadinlar ve erkekler, ataerkil toplumun sadece kadin degil erkek uzerindeki yukunu tartisiyor, onu sorguluyor. gercek bir feminist (kadin ya da erkek) kadinlarin tek tas isteyen mahlukatlar olarak resmedilmesine karsi ciktigi kadar, erkegin hesap odemesinin zorunlu tutulmasina da (yani sadece erkek oldugu icin ondan beklenilmesine de) karsi cikiyor (yoksa elbette isteyen istedigini yapar), kadinin cocuk dogurdugu icin eve hapsedilmesine karsi ciktigi kadar, kadin emeginin evde sifir karsilik ile kullanilmasina karsi ciktigi kadar, erkegin neden cocugunun buyudugune taniklik edemedigini, neden kadinlara dogum izni oldugu gibi erkeklere de dogum izni (daha dogrusu ortak sekilde ve istenilen sekilde kullanilan ebeveyn izni) olmadigini tartisiyor, kadinlarin neden 'cicek' olarak ele alindigini tartistigi kadar, erkeklerin neden 'guclu, duygularini gostermeyen, aglamayan' robotsal varliklar olarak ele alinmasi gerektigini tartisiyor, bunlarin yaninda elbette kadin erkek arasindaki ucret esitsizligini, kadinlarin yaptiklarina gore, erkeklerin potansiyellerine gore terfi aldigini elbette sorguluyor, cunku hayatin buyuk bir kisminda kadinlar firsat esitligini tamamen yitirmis durumda. ancak bu insanlar, sizin sacma sapan muhabbetinizde oldugu gibi, 'ben kimseye su koymam eki eki' muhabbeti yapmiyor, neden hayati esit olarak paylasamiyoruz diye soruyor. Neden kadinin calismamasinda ev kadini olmasini kimse sorgulamiyorken, erkegin 'ev erkegi, ev babasi' olmasi bu kadar sorun oluyor diyor. Bunu sadece kadini dusunerek yapmiyor, ornegin bir erkegin de calismayi istememe hakki oldugunu, bir erkegin de 'ev babasi' olmak isteme hakki oldugunu ve eve 'ekmek getirenin' sadece kadin olabilecegini (yani ailedeki rollerin degismesi aslinda) yani erkegin de kadinin da pasa gonlu ne istiyorsa onu yapmasina imkan verilmesi ve insanlarin basmakalip dusuncelerle baskilanmamasi gerektigini savunuyor.

ve ben sinirleniyorum evet, insanlar onlarca yildir tartisa tartisa neler yapiyorlar, ne calismalar var bu konuda, gelmis basmakalip dusuncelerinizle, iki kelam okumadan 'bu kiz sana su koymam dedi, eki eki' diye tum bu calismalari cope atiyorsunuz. Feminizim sizin ve arkadaslarinizin anladigindan bambaska bir sey, kadinin 'prenses' gibi yasamasini degil, her iki cinsin de nasil istiyorsa oyle yasamasina hakki olmasini ve ataerkil duzenin her iki cinse de yaptigi basmakalip dayatmalarindan uzaklasmamiz gerektigini ve bu nedenle de firsat esitligi olmasi gerektigini sorguluyor.

dolayisiyla kadinlar bu isi biraz abartmadi, cunku bahsi gecen kadinlarin sizin yazdiginizi savunmakla bir alakasi yok, evet yanlis dusunuyorsunuz.
0
kassiopeia
(29.05.19)
@kassiopeia dikkat ederseniz sorumda feminizm kelimesini kullanmadım ama bana akademik anlamda feminizm eleştirisi yaptınız. Toplumdaki yanlış algıyla ilgili bir serzenişte bulundum yoksa dediklerinizde haklsınız. Her iki cinsin de eşit olduğu ve buna yönelik fikirlerin üretildiği hiçbir düşünceye karşı çıkmam. Su örneğini küçümsemenizi anlamıyorum sadece bir örnekti ve bu kadar basit bi olayda bile kadınların nasıl abartılı tepki verdiğini göstermek için yazdım.
0
🌸Pertev nail
(29.05.19)
@kassiopeia gerçek feminizm dediğiniz şeyde 'erkek iki yüzlülüğü' diye cinsiyetçi bir kavram var mı?

eğer yoksa cann deas isimli kullanıcıyı uyarır mısınız ? çünkü feministlerin bir kez olsun erkek hakkı savunduğunu görmedik. maşallah yazınızda erkekleri de savunur gibi yazmışsınız da

@retorique arkadaşım kadın cinsayetleri diye paylaştıkları şeylerin yarısı sıradan kriminal olaylar. 70 yaşında kadının evine hırsız girmiş öldürmüş, bu da kadın cinayeti olarak yazılmış. aynısı erkeğin de başına geliyor umursayan yok
0
dafuq
(29.05.19)
(3)

Mersin’deki oteller neden böyle

iwillsee
Arıyorum tarıyorum muhtelif sitelerdeki yorumları okuyorum hep bir vasatlık kalitesizlik söz konusu neden böyle ?
Arıyorum tarıyorum muhtelif sitelerdeki yorumları okuyorum hep bir vasatlık kalitesizlik söz konusu neden böyle ?
0
iwillsee
(28.05.19)
mersin'in konsepti daha çok yazlık turizmine yönelik. sahillerini otellere pek vermemişler, küçük parselleri sahillere yakın yapmışlar böylece iyi oteller gelememiş.
0
prodeq
(28.05.19)
çukulatadan, kofti bir turistik mekan olduğu için.
0
Fodera
(28.05.19)
prodeq +1 sahildeki yazliklardan ve apartmanlardan otel yapacak yer bulmalarina sasirdim acikcasi. 300 katli yazliklarin oldugu baska memleket yok resmen. eger illa otelde kalmaliyim demezseniz cok guzel denize sifir siteler var ama kiralayan varsa oralar mantikli olabilir.
0
kassiopeia
(28.05.19)
(12)

Açık havuzda bone takılıyor mu?

zunkatsar
Benim bildiğim kapalı havuzda takılır. Açık havuzda takılmaz. Bu konudaki tecrübeleriniz gördükleriniz nelerdir?
Benim bildiğim kapalı havuzda takılır. Açık havuzda takılmaz. Bu konudaki tecrübeleriniz gördükleriniz nelerdir?
0
zunkatsar
(28.05.19)
bone hijyen için takılır. havuzun açık ya da kapalı olması fark etmez.
0
dunga
(28.05.19)
takılır.
havuzda biriken saçlar devirdaim sisteminde tıkanmaya vs yol açıyor. hijyen yanında bir sebebi de bu bone konusunun.
0
stanley weber
(28.05.19)
açıkta takılmaz diye bir şey yok da şart koşulmuyor olabilir.
0
zgrydn
(28.05.19)
benim bildigim acik kapali fark etmez spor havuzlarinda takiliyor, goygoy havuzlarda takilmiyor.
0
kassiopeia
(28.05.19)
uzun zamandir gordugum/girdigim tum havuzlarda (otel, spor salonu, apartman/site havuzu, vs.) acik-kapali fark etmeksizin bone zorunlulugu var.
0
in vino veritas
(28.05.19)
bursa konak yüzme havuzunda bir 50 metre açık havuz var bir de 25 metre kapalı. ikisini de nilüfer belediyesine ait aynı şirket işletiyor. baktığın zaman açık havuz uzunluğundan dolayı spora daha elverişli ama yaz aylarında kullanıldığı için insanlar ordan zıplıyım burdan atlıyım şurdan takla modunda ve bone takmıyorlar. şart da koşulmuyor. kapalı havuzdaysa herkes nizami giyinip kendi kulvarında efendi efendi gidip geliyor ve kurallar katı.
0
onemoremile
(28.05.19)
Eskiden oturduğum sitede havuz vardı. Açık havuzdu ve bone zorunluydu.
0
himmet dayi
(28.05.19)
Açık havuzda mantarla mikroplar virüsler falan dur burası açık havuz girmeyelim mi diyorlar :) açık kapalı fark etmez bone takarim. Doktorumun tavsiyesi
0
all girls dream
(28.05.19)
pislik içinde yüzmeye varsan takma sen ama bunun açıklıkla kapalılıkla alakası yok.
0
gördüm seni minik
(28.05.19)
her havuz zorunlu tutuyor, kimse niye takıldığını bilmiyor. herkes hijyen demiş, saç demiş, pislik içinde yüzmek demiş, doktorum tavsiye etti o havuzda da mikrop var demiş.

bone, yüzerken saçların seni tutmasın diye, kafayı sağa sola çevirirken, suya sokup çıkarırken saçlar efil efil dalgalanmasın, ağzına gözüne girmesin diye saçları tutmak üzere, veya hızlı yüzebilmek için, aerodinamiklik yaratsın diye takılır. yani bonenin varoluş amacı budur. saç dökülmesin diye, hijyen falan bunlar sonradan uydurma şeyler. iki yüzme yarışı izleyin bakın kısa saçlılar takmıyor, kel kafalılar takmıyor, nesine taksın, lazım değil ki adama.

ben maymun gibi kıllı bir adamım, ama saçım da iki numara. kafamdaki saçlarımın 150 katı kıl var vücudumda. bütün kıllarımla havuza girmemde problem yok, kimse "git traş ol" veya "git tüm vücudu kaplayan yüzücü mayolarından giy" demiyor, ama neredeyse saçsız olan kafama bone zorunlu. bonesiz girsem "hani bone!!!11" diyorlar, ama boneyi takınca kıllı kıllı girersem bir şey diyen yok. ha ben kendi rahatım ve havuzun selameti için vücut kıllarımı temizleyip yüzüyorum o ayrı mesele.

yani boneyi herkes taktırıyor ama asıl amacının ne olduğunu kimse bilmiyor. örneğin doktoru boneyi tavsiye eden arkadaş ve doktoru, havuzdan mikrop kapmamak için takıldığını sanıyor sanırım. yoksa doktor niye "bone tak da gir" desin ki. benim doktorum niye havuzdaki diğerlerini düşünsün?

soruya cevap: doğrusu, saçının yüzerken rahatsız edeceğini düşünüyorsan takarsın, düşünmüyorsan takmazsın. ama saç kıl tüy diye diye kural haline gelmiş, her havuzda takılıyor. antalya'daki beş yıldızlı otellerin havuzlarında ruslar falan pek sallamıyor ama niyeyse. hiç boneli görmedim oralarda.
0
kibritsuyu
(28.05.19)
@kibrit suyu

Orta kulak iltihabı olduğu icin öncesinde vazelin pamuk üstüne de bone tak dedi
Bilip bilmeyen haybeye konuşuyor. Duyurununda kalitesi baya dustu. Fikri olan olmayan konuşuyor...
0
all girls dream
(28.05.19)
bone kulağa su kaçmasını engellemez. hele hele mikrop, bakteri, virüs vs. kaçmasını hiç ama hiç engellemez. kulağa su kaçmasını engelleyen şey vazelinli pamuk. bone de pamuk düşmesin diye. yani doktor "bone tak" derken "pamuğu düşürme" demek istiyor. yeter ki pamuk düşmesin diyor. gidip sorsan "çok sıkıyor bone yerine başka bir şey taksam olmaz mı" diye, çok büyük ihtimalle "olur pamuğu düşürme yeter" diyecektir. kulağa girecek mikroba suya bonenin hiçbir etkisi yok.

fikrim olmasa konuşmam.

hijyen takıntısı olan havuza girmesin. zira hijyen sırf bone ile sağlanacak bir şey değil. kafamda ne var ki bone hijyen sağlasın. ben binlerce metre yüzüp aynı havuzun içine lökür lökür terliyorum, suda olduğunuz için fark etmiyorsunuz ama siz de terliyorsunuz. ağzıma burnuma su giriyor. haldır huldur yüzerken bütün sümüklerim tükmüklerim havuza akıyor. kondüsyon amaçlı yüzen onlarca kişi de havuza aynı ifrazatı bırakıyor, acı ama gerçek. bunu engellemenin yolu da kafaya at şeyine konmuş kelebek gibi takılan bone değil. uğur dündar'ın bastığı ortalıkta böcekler gezen fırında kafasına bone takan fırıncı gibi. bunu engellemenin bir yolu yok. bundan çekiniyorsanız denizde yüzeceksiniz yada havuzun temizleme sistemine güveneceksiniz.
0
kibritsuyu
(28.05.19)
(4)

Evlilk ve oturum izni

telaku
Merhaba,Bir arkadasim Fransiz kiz arkadasi ile onumuzdeki ay Fransa’da evlenecekler. Evlenecek beyefendi Fransa’da yasamayi dusunmuyor fakat buna ragmen oturum izni icin basvuruda bulunabiliyor mu? (Schengenle ugrasmamak adina)Yani bir AB vatandasi ile evlenildigi ve Turkiye’de yasandigi taktirde di
Merhaba,

Bir arkadasim Fransiz kiz arkadasi ile onumuzdeki ay Fransa’da evlenecekler.

Evlenecek beyefendi Fransa’da yasamayi dusunmuyor fakat buna ragmen oturum izni icin basvuruda bulunabiliyor mu? (Schengenle ugrasmamak adina)

Yani bir AB vatandasi ile evlenildigi ve Turkiye’de yasandigi taktirde direkt olarak oturum izni basvuru ve alma hakkina sahip olunabiliyor mu?
0
telaku
(28.05.19)
genellikle oturum izninin şartları arasında o ülkede belli bir zaman ikamet etme şartı aranıyor. fransa için aynı durumun geçerli olduğunu tahmin ediyorum.
0
zgrydn
(28.05.19)
ikameti oraya alıp oturma izni alabilir, burda oy verirken ya da işe girerken sıkıntı olur bi tek
0
bubirgüneşvakası
(28.05.19)
kesin olarak alamaz, esinin ya da kendisinin iki kisilik yasami fransa'da idame ettirecek kadar maas gostermesi gerekir (fransa'da calismasi gerekiyor), ev tutmasi lazim - ikamet isterler, vs. Avrupa'da baska bir ulkede yasasa bile Fransa'dan alamaz, yasadigi ulkeden alir. Tavsiyem, evlendikten sonra Esi uzerinden uzun sureli schengen vizesine basvursun, oyle bir vize turu var, EU esleri icin ucret vs. odenmiyor.
0
kassiopeia
(28.05.19)
aslinda cok basit.

türkiyede diledikleri gibi yasasinlar istiyorlarsa, fransiz vatandasi ise para göstermesine gerek olmadan diledigi gibi gidebilirler.

maas olayi vatandas olmayanlardan istenir(kesin bilgi). bir ülke vatandasinin esiyle görüsme hakki engellenemez en temel anayasal hak bu.

fransa icin vize uzun sürecektir 2-6 ay arasi, ama yunanistana yerlesmek isteseler 2 haftada vize alir eleman.

en kolay yöntem eleman yasamak istedigi ülkeye esi ile beraber alinmis ucak bileti ve otel kayitlarini gösterecek, cok bir belge gerekmeden schengen gezi vizesi alacaklar, sonra bu turist vizesiyle yasamak istedikleri ülkede belediyeye gidip ikamet alacak kadin, kadin ikametgah belgesinin formunu verdikten sonra erkek aynisini yapacak ve oturum vizesine basvuracak(kesin bilgi)
0
black fridayde bos kutuya talim eden adam
(28.05.19)
(6)

Kayıp olan bir dosta nasıl ulaşılır?

yazarcik
Arkadaşlar, durum aslında gayet ciddi. Bir arkadaşımın can sağlığından şüphe duyuyorum. Kendisine bir şey yapmasından korkuyorum zira bunun için çok sebebi var, babası da intihar etmişti. Yaşadıklarını anlatarak duygu sömürmek istemiyorum. Evet, belki ben daha önce müdahale edebilirdim ancak böyle o
Arkadaşlar, durum aslında gayet ciddi. Bir arkadaşımın can sağlığından şüphe duyuyorum. Kendisine bir şey yapmasından korkuyorum zira bunun için çok sebebi var, babası da intihar etmişti. Yaşadıklarını anlatarak duygu sömürmek istemiyorum. Evet, belki ben daha önce müdahale edebilirdim ancak böyle oldu, bundan sonra elimden geleni yapmak için günlerdir uğraşıyorum. Kendisi ile ilgili son malumatım 4 ay kadar önce eski evini satıp aynı şehirde (kayseri) başka bir yere taşındığı.

Ne telefonla, ne sosyal medyadan kendisine ulaşamıyorum. Neredeyse kimsesi yok. Yakın olduğu diğer birkaç kişinin bildikleri de benimkilerle sınırlı. Emniyet istihbarattan biriyle görüştüm. Birinci dereceden yakını olmadığım için resmi bir araştırma başlatamayacağımı söyledi. Eski iş yeri, eski arkadaşlarına sormaktan başka bir şey yapamıyorum. Uyuşturucuya başladığını söylediler, diğer insanlar umutlarını kesmişler. Ben ne olursa olsun ona ulaşmaya çalışacağım. Bulursam konuşup ikna etmeye çalışacağım. Maddi manevi her imkanımı kullanmaya hazırım ama soruşturman başka ne yapacağımı bilmiyorum. Her türlü öneriye ve yardıma açığım.
0
yazarcik
(26.05.19)
adam düştükten sonra çok da yardım etmenin bir manası yok. seri katiller gibi, öncesinde insanlar tarafından zulme uğrayanların sonrasında insanların yardımına pek ihtiyacı olmuyor.
0
dismainpula
(26.05.19)
bir avukatla konuş.
atıyorum sahte imza ile sana borçlu gözterip avukat icra dairesindne adres tespiti, bankalardan hesap dökümleri isteyebilir icraya koyacam diye. tabi bu etik dışı işi yapacak avukat bulman zor
0
aslindasorunumpsikolojik
(26.05.19)
bu iş için özel dedektiflik büroları var. iyi olanları bulman gerekiyor ve bu işi hakkı ile yapanlar genelde istihbarat yahut benzer işlerden emekli veya istifa etmiş insanlar oluyor. bu tarz bir büro bulursan arkadaşına ulaşabilirsin. bu abilerin bu işi yapabilmesi için emniyette veya istihbaratta tanıdıkları oluyor.
0
veri
(26.05.19)
@dismainpula Benim elimde değildi düşüp düşmemesi. İnsanların neler yaşadıklarını bilmeden atıp tutmak kolay tabii. Yardım istemek için geldim, senin gibi aptallardan yorum duymak için değil.
0
🌸yazarcik
(26.05.19)
Tc kimlik numarasini biliyorsaniz ya da isim soyisim yukardaki arkadasin dedigi gibi icra takibi baslatirsaniz her yere yazi yazilir ve tebligat gitmesi icin adres arastirmasi yapilir, icra dairesi bunu kendi yapar zaten, ya da dava acin, once bildiginiz eski adresinden baslarsiniz sonra edevletten bulurlar zaten. Size masrafli olur ama bulursunuz illa ki. Bulduktan sonra takipsiz birakirsiniz olur biter bence, karsi taraf dava acmaz size diye dusunuyorum.
0
kassiopeia
(27.05.19)
İcra takibinin başlaması biraz zaman alıyormuş. Bir hafta kadar daha kendi imkanlarımla ulaşamazsam o yolu denerim artık. Yarın avukat arkadaşlarımla da bir görüşeyim de. Teşekkür ederim.
0
🌸yazarcik
(27.05.19)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.