Giriş
(13)

Lastik hava basıncı

kedizekali
Dün arabayı park ederken sağ ön lastiği kaldırıma vurdum. Arabadan iner inmez adamın biri sağ ön lastik inik dedi. Çok az fark ediliyordu. ben alışverişe falan gittim. akşam da park edip tekrar baktım basınç hafif azalmıştı. sabah kontrol etmeyi unuttum. benzin alırken pompacı lastiğiniz inmiş hava
Dün arabayı park ederken sağ ön lastiği kaldırıma vurdum. Arabadan iner inmez adamın biri sağ ön lastik inik dedi. Çok az fark ediliyordu. ben alışverişe falan gittim. akşam da park edip tekrar baktım basınç hafif azalmıştı. sabah kontrol etmeyi unuttum. benzin alırken pompacı lastiğiniz inmiş hava basalım dedi. ben patlamış mı yoksa dedim haberim yokmuş gibi. adamlar baktı patlasa böyle durmazdı dedi. ama lastik benzinliğe geldiğimde baya baya inmişti. 32 bar bastık. jant kapağı kırılmış, sacda bi eğiklik falan yok. ama büyük ihtimalle ordan hava kaçırmış diye düşünüyorum. yanak kısmında da tırnak atmış gibi bi deformasyon var. şimdi işe geldim otoparkta yine baktım normal duruyor. kadın olduğum için lastikçiye gitsem anlamaz bu diyip değiştirecekler. hava akşama kadar inmemiş olursa bişi yapmama gerek var mı?
0
kedizekali
(09.03.15)
Jant yamulmuş olabilir. Akşama bir daha basınca bakarsın. İnme varsa doğru lastikçiye.
0
arnold schwarzeneger
(09.03.15)
ben korkumdan 80-90'ın üzerine çıkmadım işe gelirken. o yüzden inmemiş / inmeyecek olabilir mi? hız etkili olur mu korkuyorum :(
0
🌸kedizekali
(09.03.15)
jant eğilmiş ve hava kaçırıyor olmasına rağmen düzgün görünüyor olabilir.

arnold schwarzeneger + 1
0
carliston
(09.03.15)
Sabah bastığın akşamı çıkartır muhtemelen. Sen yine de kasislere falan dikkat et. Jantta çatlak falan varsa ve bir anda boşalırsa tehlikeli.
0
arnold schwarzeneger
(09.03.15)
inecekse park halindeyken insin diye tekmeledim falan lastiği, türlü türlü şebeklikler yaptım bişi olmadı. umarım seyir halindeyken de bişi olmaz. yavaş yavaş gideyim bari. teşekkür ederim.
0
🌸kedizekali
(09.03.15)
tabi tamamen tesadüf olarak zaten patlak (üzerinde çivi-vida btmış halde) olan lastiği o an farketmiş olabilirsin.

park etme anında manevra hızları ile kaldırıma vurmak cantı kolay kolay eğmez, ama kadın olduğun için bunda da imkan vermek lazım, çok daha imkansız şeyleri başarabiliyorsunuz :p

kaldırıma vurduğun anda oluşan basınç ile zaten ömrünü tamamlamak üzere olan sibop da kaçırmış olabilir.

velhasılı kelam, akşam tekrar inikse doğru lastikciye git. söksün küvete daldırsın derdi belli olur, sibop ya da patlaksa 10 tl ye halleder.

yok cant yamuksa (ki sanmam) cantı düzeltmek gerekir. o da pahalı bir işlem değil korkma.

sen şimdi lastikciye hiç kaldırıma vurdum cant yamulmuş olabilir mi deme, vicdansız ise gereksiz yere cant düzeltme parası alabilir.

"lastik iniyor sürekli bir bak" de yeter.
0
cokilgincvesesgetirecekbirnickarayanadam
(09.03.15)
tesadüf olduğunu sanmıyorum. çünkü akşamdan sabah benzinliğe gidene kadar baya baya inmiş 17 bara düşmüş basınç. ben lastiğin o halini görsem sabah süremezdim bile, iyi ki bakmamışım unuttum gitti dün olanları.

kaldırıma vurduğum yerde arabadan iner inmez adam lastik inmiş dedi ona şaşırdım ben. çok dikkatli bakmadan görülmüyordu.

kış başında almıştım lastikleri. jant kapağındaki kırığı da sabah gördüm. jantın kendisinde bişi yok gibi. lastiğin yanağında tırnaklamış gibi bir deformasyon söz konusu sadece.
0
🌸kedizekali
(09.03.15)
o tırnak atmış dediğin yerini fotoğrafını gönderebilirsen belki daha doğru şeyler söyleyebiliriz.

bir de bar değil psi o :)
0
carliston
(09.03.15)
carliston dışarı çıkarsam fotoğraf çekeyim. kapıda 2,2 bar yazıyo aklımda o kalmış :) teşekkürler
0
🌸kedizekali
(09.03.15)
az önce aklımdaydı yazmayı unuttum, büyük bir yarık ya da içindeki tellerde kırık yoksa kolay kolay lastik değiştirmeye gerek yok.

tamir olacak yani, korkma :)

bar psi olayı da iki farklı ölçü birimi, hava saatlerinde ikisi de vardır. kg-lbs gibi
0
cokilgincvesesgetirecekbirnickarayanadam
(09.03.15)
içindeki teller falan görünmüyor. yaklaşık 1,5 cm çapında sıyrık gibi bişi var. bence hava ordan değil jantın ordan kaçtı. çünkü kapak tam kenarından kırılmış.
0
🌸kedizekali
(09.03.15)
memleket meselesi yaptın ya hu, akşam inerse tekrar uğra lastikciye :)
0
cokilgincvesesgetirecekbirnickarayanadam
(09.03.15)
Lastikciye git riske girme. lastikte yarik yoksa zaten tamir olur. ciddi bir sorun da olabilir ve 80 km/h ile gitsen bile tehlikeli. Ayrica hava basinci düzgün olmayan lastikle, sag ve sol tekerin basinci esit olmadigi durumlarda, acil ve sert fren yapmak durumunda kalabilirsin, bu durumda hem kendinin hem baskasinin hayatini tehlikeye atma. Jantda catlak olabilir, sert bi cukura girebilirsin. Her ihtimali düsün riske girmeye degmez.
0
emrahday
(09.03.15)
(14)

Kiracı varken eve hırsız girmesi?

therevo
Ev kot dairede camdan girmişler. Camda demir koruma yok, evden kiracını laptopu ve kombiyi çalmışlar. Kiracı bu ay cıkıyo evden hırsızlıktan sonra , 300 lira depozito olayı var şimdi. Kombi de 600 lira falan 2. Eli. bundan kısa bir zaman öncede aynı olay olmuştu, kombi çalınması. Kalan depozitoyu al
Ev kot dairede camdan girmişler. Camda demir koruma yok, evden kiracını laptopu ve kombiyi çalmışlar. Kiracı bu ay cıkıyo evden hırsızlıktan sonra , 300 lira depozito olayı var şimdi. Kombi de 600 lira falan 2. Eli. bundan kısa bir zaman öncede aynı olay olmuştu, kombi çalınması. Kalan depozitoyu almadılardı.kalan arkadaşın depozitoyu isteme hakkı var mı ?
0
therevo
(05.03.15)
heralde var arkadas adam kombiyi dıar damı bırakmıs kilitlememis mi kefenin cebi yok hacı abi ver hakkını adamın
0
elimde olsa saklamaz mıydım seni kaburgalarım
(05.03.15)
hırsızlık bu olay bence verin 300 tl depozitosunu.
yada iste 300 tl depozitonu.
0
basond
(05.03.15)
kombi evin demirbaşı kendisi zarar vermediği sürece zarar sizindir.
0
justinho26
(05.03.15)
Hukuki bilgim yok. Bence sizin sartlarda isteme hakki var, zira evin yeterince korumasi yokmus. Kapiyi acik birakip hirsiza gel dese bir nebze.. Ama kombi calinmasi?
0
f_d
(05.03.15)
Vermem falan demedim de merak ettim nedir olayı? Araba kiralanırken ceza gelirse senin ya sanki aynı mantık olur gibi geldi?
0
🌸therevo
(05.03.15)
Girmiş almışlar işte sokmusler serefsizler. Neyse artık cozulur bi şekilde bakalım duruma göre. Sagolun.
0
🌸therevo
(05.03.15)
belki adam kendi söktü hırsız dedi ne bilecen.
0
bacardicola
(05.03.15)
Eve girmeden sozlesmeye yazcaktı o zaman koruma yok camda boyle bir olursa sorumlusu ev sahibid diye lapotp icin, kombi neyse d.
0
🌸therevo
(05.03.15)
evin gerekli olan güvenlik önlemlerini almak sizin mesuliyetinizde olan bir şey.
0
air
(05.03.15)
benim cevabıma neden tik verilmemiş anlayamadım konu ile alakasız bir cevap mı verdim acaba?
0
basond
(05.03.15)
Kiralayan evi aldigi gibi teslim etmek zorundadır. Ama buna benzer davalarda kiracidan yana karar cikiyor. Guzellikle halledin iş mahkemeye kalırsa sıkıntı cıkabilir.
0
pinman
(05.03.15)
Kiracının kombiyi söküp satmadığından eminseniz, polis tutanakları varsa, anlattıkları tutarlıysa kombinin parasını almamalısınız kiracıdan. Ancak çıkmasına bu kadar kısa süre kala böyle kombi gibi büyük bir üründe hırsızlık düşündürücü de olabilir. Ancak pencere koruması olayında haklılar, kapıyı kilitlememiş olsa falan neyse de...
0
prodeq
(05.03.15)
"Camda demir koruma yok" "bundan kısa bir zaman öncede aynı olay olmuştu". şu cümlelerden anlıyorum ki ev sahibi kiracısı ve/veya kendi evi için yeterli özeni göstermemiş. üstelik kiracının eve verdiği bir zarar yok, depozito böyle şeyler için alınır. ev sahibinin depozitoyu vermemek istemesi bence zaten gayet zarar görmüş ve sırf bu yüzden evden taşınmak zorunda kalan kiracı için ikinci bir zulm ve yanında da ayıp.

ev sahibi o cama koruma yaptırmalı ki bundan sonra bir 3. olay olmasın. ev sahibi olmak sadece evine insan yerleştirip kirasını almak demek değil ki...
0
loveinaflipbook
(05.03.15)
Tam cevap olmayacak ama hazir konusu acilmisken söyleyeyim, Türkiyede olmaz ama aslinda olmasi gereken bu durumda tek suclu ve zarari karsilamasi gereken devlet. Ayni yere kisa araliklarla hirsiz girdiyse bu durumda halkin vergi karsiligi hizmet almasi gereken güvenlik hizmeti yapilmiyor demektir. Almanyada yasiyorum sokaga kilitledigim bisiklet calindi. Ben de polise gittim tutanak tutuldu, bir süre sonra sigorta (benim degil, apartmanin sigortasi) inceleme baslatti ve sokakta bisiklet calinma olaylari cok olmaya basladi diye herkesin bisiklet bedelini ödedi, ve bu miktari polis görevini düzgün yapmiyor diye polisten yani devletten tahsil etti. Normal sartlarda oradaki polisin önleyici tedbir almasi gerekirdi (belki de pencerelere demir parmaklik takilmasini zorunlu kilmak gibi) Burada ilk suclu hirsiz, ikincisi polis. Ev sahibi ve kiraci vergilerinin karsilgi olarak hirsizlikla mücadele ve güvenlik hizmetini hakediyorlar ve yapabilecekleri birsey yok, bu sorumlulugu sadece onlara yüklemek sosyal devlet anlayisina sigmaz, bu kadar vergi karsiliginda devletten sosyal devlet hizmeti almak herksin dogal hakki. Sadece not olarak ve bakis acisina bir katkisi olur diye belirtmek istedim.
0
emrahday
(05.03.15)
(6)

Alınan Ekşi Sözlük Hesapları ne yapılıyor?

franz kafka
Mesela birden fazla alınıp, tanesine 100'er lira verilebilir olanlarını soruyorum. Ne yapılabilir bu hesaplarla?
Mesela birden fazla alınıp, tanesine 100'er lira verilebilir olanlarını soruyorum. Ne yapılabilir bu hesaplarla?
0
franz kafka
(04.03.15)
ajanslar falan alıyodur herhalde sözlükte gizli reklam entryleri kasmak için
0
birisi.
(04.03.15)
birisi burada daha önce arkadasima lazim deyip al-sat yapiyordu.
0
jaygatsby
(04.03.15)
genelde reklam amaçlı kullanılıyor, sözlükte bi sitenin bi ticari kurumun altında övgü dolu bişeyler görürsenzi bilin ki birisi o adama onu yazması için ayrı para ödüyor :)
0
masa penisi
(04.03.15)
ayrica SEO icin de kullaniyor, eksisözlük google da ranking i yüksek bi sayfa, ve herhangi bir sayfaya link verdiginde o sayfaninda rankini yükseltmis oluyor. Sayfa armalarda yukari tirmaniyor.
0
emrahday
(04.03.15)
seoya bir etkisi olmaz. sözlük ona göre düzenlenmiş durumda.
0
paranoyak kedi
(04.03.15)
want2die + 1

a.k. herifleri, akp'ye aklı başında kimsenin oy vermeyeceğini bildikleri için,
oyum hdp'ye diye yazıp duruyorlar. nasılsa ortaklar.
0
titiraprap
(04.03.15)
(9)

ALMANCA - Bir Cümle Çevirisi

bildigin emre
arkadaşlar alman üretimi bir şeye yapıştırmak için esprili bir çıkartma yaptıracağım."alman yapıyor arkadaş"ve"alman yapmış arkadaş"cümlelerinin almancasını söyleyebilir misiniz? ikisinden kulağa en hoş geleni yaptıracağım. çevirileri bilen birisi yaparsa sevinirim. gugıl amcaya sorup gelmeyiniz lüt
arkadaşlar alman üretimi bir şeye yapıştırmak için esprili bir çıkartma yaptıracağım.

"alman yapıyor arkadaş"
ve
"alman yapmış arkadaş"

cümlelerinin almancasını söyleyebilir misiniz? ikisinden kulağa en hoş geleni yaptıracağım. çevirileri bilen birisi yaparsa sevinirim. gugıl amcaya sorup gelmeyiniz lütfen.. ayrıca almanca okunduğunda türkçedeki gibi anlaşılıyordur umarım tam çevirisi vardır yani. almanın biri baktığında "alman arkadaşım yapmış" gibi bir şey anlayacaksa manası yok çünkü..
0
bildigin emre
(04.03.15)
bunun için uzun bir paragraf gerekir çünkü almanlar muhtemelen söylediğiniz gibi anlamayacaklardır bunu, bizim kendi aramızda yaptığımız bir geyik bu. ama belki almanların kendilerini övdüğü farklı bir kalıp vardır o buna uygun düşer, tabii o da varsa ve buralarda onu bilen birileri çıkarsa vs.
0
bosver nicki
(04.03.15)
"made in germany", bu ingilizce cümleyi kalip olarak almanlar bunu anlatmak icin kullanilar, ya da demek istedigini anlarlar, gururlanirlar. yolda bi araba görürsün cok güzel bi alman arabasidir, yanindaki almandir, gerekli tonlamayla "it is/es ist made in germany" dersen ne demek istedigini anlar. Ya da alternatif olarak "Deutsche Qualität" de diyebilirsin, ama bunda almanlara degil daha cok ürüne övgü iceriyor.
0
emrahday
(04.03.15)
yani açayım o zaman biraz daha. bir bmw var bende. modifiyesini de yaptım, yapıyorum. gerçekten alman duruşu yani 1 kilometreden baksan bunu alman yapmış dersin (gugılda ara: german style bmw) bu camın kenarına minik bir alman bayrağıyla bir yazı iliştireceğim. başka ne önerirsiniz?
0
🌸bildigin emre
(04.03.15)
Deutsch Qualität zeigt sich. deseniz bi nebze anlatırsınız, sizin türkçe düşündüğünüz şekilde imkanı yok aktaramazsınız, o adamların sizi çok farklı anlıyacaklarına emin olabilirsiniz
0
masa penisi
(04.03.15)
çok saçma bir çeviri olur kanımca. yani bilmiyorum ama bunu sorman bile saçma..

das auto yazdır çok istiyorsan..
0
dokuzonbeş
(04.03.15)
O durumda "Deutsche Kraftmaschine" süper gider, türkceye cevirince "Alman güc makinasi" oluyor, bu seferde türkcede anlamini kaybediyor. almanlar güclü makinalara, arabalarina bunu derler. En bastaki"Deusche" kelimesi de almana övgü oluyor, yani "alman yapmis" anlamina biraz yaklasiyor.
0
emrahday
(04.03.15)
teşekkürler "Kraftmaschine" birleşik mi olacak? daha başka varsa türetelim böyle madem size zahmet.. 3-4 kelimelik böyle daha güzel tınlayan bir şey bulursak onu yapalım. yoksa şimdilik bu iyiymiş..
0
🌸bildigin emre
(04.03.15)
Ich verstehe, dass jetzt, warum Sie Deutsch Produkte zu verherrlichen.

alternatif aramayın boşa çoğaltmaya başladıkça cümleler uzamaya başlar almanca kısa deyimler içeren bir dil değil pek.adamlar anlatmak istedikleri şeyi direkt olarak düz mantık yazarlar.
0
masa penisi
(04.03.15)
bir rammstein parçasından da bir söz olabilir aslında. bu halimle çoğu şarkısını ezbere bilirim almanca bilsem bi de demek ki :) bi tane 4-5 kelimelik güzel bir şarkı sözü de olabilir yine almanlığın güzelliğine değinen.
0
🌸bildigin emre
(04.03.15)
(2)

uluslararası ehliyet

zenc
mayıs ayında polonyaya gideceğim? 10 günlüğüne orada bizim ehliyetler geçerli mi?peki yunanistanda durum nasıl? şu siteye baktığımızda http://www.trafik.gov.tr/Sayfalar/TrafikTescil/SurucuBelgesi/10YurtdisindaGecerlilik.aspx her iki ülke içinde kısa süreli ziyaretlerde bizim ehliyetlerin geçerli ola
mayıs ayında polonyaya gideceğim? 10 günlüğüne orada bizim ehliyetler geçerli mi?

peki yunanistanda durum nasıl?

şu siteye baktığımızda www.trafik.gov.tr her iki ülke içinde kısa süreli ziyaretlerde bizim ehliyetlerin geçerli olacağı yazıyor ama iki ülkede shengen farklı uygulamaları olmasın? patlamayalım sonra?
0
zenc
(03.03.15)
schengen ülkelerinde 3 aydan az kalirsaniz turist oluyorsunuz, 3 aydan fazla kalanlar oturum almak zorunda oluyor. Turist olanlar, yani sizin durumunuzda türkiye ehliyeti ile araba kullanilabilir.

Uluslararasi ehliyet olayi ise biraz muamma. Türkiyeden alinan uluslararasi ehliyet her ülke kabul etmiyor (mesela almanyada 6 aydan fazla yerlesikseniz türkiye ehliyeti yada türkiyeden alinan uluslararasi ehliyet ile araba kullanamiyor, alman ehliyeti almak zorundasiniz).
0
emrahday
(03.03.15)
turist olarak gittiğin her* ülkede türk ehliyetin ile geçici bir süre araba kullanabiliyorsun.

*: bi tek yunanistan bizden uluslararası ehliyet istiyor. onu da sınırdaki bir ofisten alabiliyorsun.
0
prompter
(03.03.15)
(2)

ercan havalimanından türkiye konsolosluğuna ulaşım

yigitovic
kıbrıs'a daha önce hiç gitmedim, bilgisi olanlar sabah havalimanından konsolosluğa nasıl gidilir yazabilr mi?
kıbrıs'a daha önce hiç gitmedim, bilgisi olanlar sabah havalimanından konsolosluğa nasıl gidilir yazabilr mi?
0
yigitovic
(03.03.15)
kibrista toplu tasima olayi nerdeyse yok. konsolosluk lefkosa da. bence havalimaninda taksi ile gidebilirsin. Havalimaninda bircok kisi taksi arar, lefkosaya gidenlerle bir araya gelip taksi olayini daha ucuza getirebilirsin.
0
emrahday
(03.03.15)
pm attım.
0
kulkke
(03.03.15)
(6)

hem danimarka hem almanya'da kullanılabilecek sim card

polyester kelebek
selam duyuru halkı,bu yaz üzerinize afiyet iki ülke ziyaretim var 9 günlük, tam da seçimler öncesi olduğu için gündemdir tvitrdır içim içimi yiyecek yurt dışında (bakma ulan dana keyfini çıkarsana oranın diyenler çok haklı, ama gerçekçi değil) kaldı ki düzgün mekan aramak için de, harita vs için de
selam duyuru halkı,
bu yaz üzerinize afiyet iki ülke ziyaretim var 9 günlük, tam da seçimler öncesi olduğu için gündemdir tvitrdır içim içimi yiyecek yurt dışında (bakma ulan dana keyfini çıkarsana oranın diyenler çok haklı, ama gerçekçi değil) kaldı ki düzgün mekan aramak için de, harita vs için de internete çok ihtiyacım olacak. buradaki turkcell/vodafone tarifelerine baktım, 30MB internete 25 lira çekiyorlar şaka gibi. şimdi ben ilk kopenhag'a ineceğim. oradan bir hat alsam almanyada da kullanabilir miyim? ya da iki ülkede de sorunsuz çalışan, bildiğiniz bir operatör var mıdır?
şimdiden teşekkürler.
0
polyester kelebek
(02.03.15)
Sorduğunuz sorunun cevabı değil ama offline olarak kullanabileceğiniz haritalı seyahat uygulamaları mevcut. Ben CityMaps2Go kullanıyorum ve oldukça memnunum. Böylelikle yurtdışı internet kullanımınızı azaltabilirsiniz.
0
Sandeman
(02.03.15)
offline harita kullanın ya da iki ülkede de birer hat alın. başka türlü zor.
0
fayfim
(02.03.15)
tripadvisor'in bir programi var, bir kac sehirde onu kullandim gayet iyiydi ama her sehirde olmayacagi icin problem yasayabilirsiniz.

bu arada danimarka'da olmasa bile en azindan almanya'da vodafone'un red tarifeleri gecerli oluyor. bir kac sehirde kullandim, cok da guzel oluyor:)
0
co2s2
(02.03.15)
git bir 7-eleven'dan lycamobile yahut da bir marketten lebara al Kopenhag'ta.
0
kulkke
(02.03.15)
Orada git ankesörlü tlf kullan daha iyi. Buradan hattı dışarda kullanıma açma sakin yoluyorlar
0
indescribable
(02.03.15)
ilk önce almanyaya giderseniz ayyildiz.de Prepaid "AyDE Smart M" paketini alin 15euro karsiligi 400 MB internet ve Türkiye sabit hatlari ücretsiz arayabilirsiniz. Türkiye cep telefonlari ise dakikasi 9 cent. Danimarkaya gidince de "EU Internet-Paket 100" yaptirin, 5 Euro karsiligi 100 MB interetiniz olur.
Roaming tarifeleri burada.
www.ayyildiz.de

Önce danimarkaya gitmek zorundaysaniz iki ülkeden ayri kart alin. Yine almanyada en ucuz tarifeler ayyildiz yada TürkTelekom sim karlarinda.
0
emrahday
(02.03.15)
(3)

yazın Berlin'e uçmanın ucuz yolu nedir

someone of god
yazın Berlin'e gitmeyi planlıyorum. uçuş olarak en ucuza getirmenin yolu nedir istanbul'dan?
yazın Berlin'e gitmeyi planlıyorum. uçuş olarak en ucuza getirmenin yolu nedir istanbul'dan?
0
someone of god
(27.02.15)
genelde sunexpress uygun oluyor ama ayrica istanbul-leipzig ucuslarina da bakabilirsin, berline trenle 2-3 saat mesafede(tren bilet fiyatini da hesaba kat). pegasus schönefeld havalimanina, sunexpress tegel havalimanina iniyor ve ikisi de sehre trenle yarim saat mesafede yaklasik.

skyscanner.com dan karsilastirabilirsin fiyatlar.
0
emrahday
(27.02.15)
farklı günlerde skyscanner ile türkiye > berlin araması yap. uygun fiyat denk gelebilir.
0
christopher nolan
(27.02.15)
ben leipzigten gidip geliyorum hep. git gel 170 euro hep. havaalanı küçük olduğu için ucuz oluyor. bir de skyscanner'dan aylık ücretleri göster diyerek aratırsan sana en ucuz günü verir. ha bi de istanbul - Almanya diye arat. yani almanyada spesifik bi şehir verme o kendisi bulsun en ucuzu.
0
KidLazer
(27.02.15)
(2)

Yurtdışında yüksek lisans+askerlik

allstar
2013 yazında mezun oldum ve iki yıl tecilimi yaptırdım.Tecil bu yaz biticek.Şu an yurtdışında yüksek lisans yapıyorum.Gelecek ay türkyeye gidicem askerlik şubesine okuldan aldığım öğrenci belgesini götürsem yeterli mi?Öğrenci belgesini türkçeye çevirtmem gerekir mi? yaş:25
2013 yazında mezun oldum ve iki yıl tecilimi yaptırdım.Tecil bu yaz biticek.Şu an yurtdışında yüksek lisans yapıyorum.Gelecek ay türkyeye gidicem askerlik şubesine okuldan aldığım öğrenci belgesini götürsem yeterli mi?Öğrenci belgesini türkçeye çevirtmem gerekir mi? yaş:25
0
allstar
(26.02.15)
o islemleri konsolosluk üzerinden yapman lazim, yurtdisindaki okulunu türkiyedeki askerlik subesi tanimaz, okuluna en yakin türk konsoloslugunda asklerik birimine gidip oradan tecil islemini yaptirman lazim. www.konsolosluk.gov.tr den randevu al, gerekli belgeleri de oradaki "askerlik islemleri" kisminda görebilirsin.
0
emrahday
(26.02.15)
Yurt dışında okuyanların askerlik işlemleri ülke eğitim müşavirliği vasıtasıyla yapılmaktadır.

örnek;
www.meblem.org.uk
0
heritage
(26.02.15)
(6)

programlamaya hangisinden başlamalı

KidLazer
selamlar,makina mühendisiyim. kuzenim demişti yıllar önce 'benim en iyi yazılımcılarım makina mühendisi' diye. makina ve yazılımı birleştiren bir şirket sahibi. geçen o geldi aklıma bu aralar da vaktim var programlamaya giriş yapayım diyorum.bilgim üniversitedeki yazılım dersinden ibaret yani über y
selamlar,

makina mühendisiyim. kuzenim demişti yıllar önce 'benim en iyi yazılımcılarım makina mühendisi' diye. makina ve yazılımı birleştiren bir şirket sahibi. geçen o geldi aklıma bu aralar da vaktim var programlamaya giriş yapayım diyorum.

bilgim üniversitedeki yazılım dersinden ibaret yani über yabancı değilim ancak hiç deneyimim de yok. piyasada yaygın olan hangi programlama diliyle başlangıç yapmamı tavsiye edersiniz?
0
KidLazer
(19.02.15)
Bu işin klasik girişi "programlamaya giriş ve algoritmalar" denen ders/kitaptır. Programlama mantığını anlatan kitaplarla işe başlayabilirsin, bu aşamada herhangi bir programlama dilini de ufaktan öğrenirsin. İlk öğrendiğin programlama dili zor/kolay olabilir, sınırları dar/geniş olabilir, önemli olan kabul görmüş ve öğrenme aşamasında senin yapabileceklerine cevap verebilecek bir dil olması. Sonrasında ihtiyacın olan dili öğrenmek, programlama mantığını öğrendikten sonra çok zor değil günümüzde.

Kitap olarak da algoritma konusunda(ingilizcen varsa): Introduction to Algorithms
0
osurdum
(19.02.15)
ruby yahut python idealdir başlangıç için.
0
Yehova
(19.02.15)
Mantığa bak benim en iyi yazılımcılarım makina mühendisi. Zaten bilgisayar ve yazılım mühendisliği bölümlerini kapatmak gerekiyor bence de. Yine tepem attı. Sürekli aynı mevzu. Biraz saygı duysalar şu işe her şey güzel olacak.

Gelelim sizin olayınıza. Başlayın visual basic veya vb.net'le. C#'da olabilir. Büyük ihtimal C# veya vb kullanıyorlardır kuzeninizin şirketinde.

p.s : işşiz kalan yazılımcı oluyor arkadaş.
0
bedbed
(19.02.15)
bedbed az otur soluklan.

kuzenimin şirketi birtakım makinalara yazılım üretiyor. kimsenin kimseye saygısızlık ettiği yok. her iki branşta da bilgi sahibi birini istihdam etmesi sence de en mantıklısı değil mi? ben programlama öğreniyim piyasanın nmna koyim diye girişmiyorum işe. yarın obür gün plc'ydi zırttı vırttı iş yaparsak az bilgi sahibi oliyim istiyorum. ayrıca yüksek lisans yapıyorum o yüzden vaktim var.
0
🌸KidLazer
(19.02.15)
"@osurdum" ne dediyse harfiyen katiliyorum. Programlama önce "algoritma" ögrenmekle baslar. sonra "veri yapilari", "object oriented programming" ve "design patterns" ile devam eder. Bunlari ögrenmesi ilk basta eglenceli, matematik sevenler icin bulmaca cözmek kadar zevkli. Daha sonra uzmanlasmasi ise zordur. ögrendikten sonra, uzmanlasma asamasina gelmeden önce zaten bir sekilde bir dile giris yapmak gerekiyor.

Dil olarak C/C++ temelli dilleri tavsiye ederim. Bu dilin "object oriented" oldugundan emin olun, makina mühendisi olarak anlamaniz da zor olmayacak (cünkü fonksiyon temelli degil tam tersine objeleri ve objeye bagli fonksiyonlari el alir). Bu dillerden en önemli bazilari Java ve C#.

Dillerin popularite indexlerini de dikkate alabilirsiniz
www.tiobe.com
langpop.com
redmonk.com
spectrum.ieee.org

Visual basic ile baslamanizi tavsiye edemeyecem cünkü diger dillerden cok farkli klasmanda. O nedenle C veya C++ dillerini temel alan C# veya Java bilen bir kisi yine ayni dil ailesinden farkli dilleri daha rahat ögrenir. Bunun yanida Ruby ve Python da algortma ögrenmek icin güzel diller.
0
emrahday
(19.02.15)
Algoritma mantığıyla.
0
Cursed Chico
(19.02.15)
(11)

Yurt dışına gitme/yerleşme/orada yaşama kılavuzu

demesi kolay tabii
Selamlar değerlilerim. Şimdi malumunuz ben kafayı çizdim. Bu ülkede nefesimi kesen, kalbimi büzen saçmalıkta şeyler oluyor uzun zamandır. Eh hal buyken, "Beğenmiyorsan siktir git" diyen insanların çağrısına uyasım gelmiyor değil hani. Fakat ki ben, değil ülke, şehir bile değiştirmiş insan değilim ş
Selamlar değerlilerim. Şimdi malumunuz ben kafayı çizdim. Bu ülkede nefesimi kesen, kalbimi büzen saçmalıkta şeyler oluyor uzun zamandır. Eh hal buyken, "Beğenmiyorsan siktir git" diyen insanların çağrısına uyasım gelmiyor değil hani. Fakat ki ben, değil ülke, şehir bile değiştirmiş insan değilim şu kısa ömrümde.

Rica etsem burayı bir kılavuza dönüştürebilir miyiz?

Bu konuda tecrübesi olanlar hangi ülkeye nasıl gidilir, orada ne yapılır yazabilir mi? Çok kapsamlı bir soru sordum biliyorum ama gönül ister ki şu balım,tatlım ülke içinde delirenler gelsin, baksın, "lan aslında öyle atla deve bi şey de değilmiş haa" desin ve gidebiliyorsa gitsin buralardan.

Kalanlar da "oh iyi oldu, defolup gittiler" diyebilsinler gönül rahatlığıyla.Kamu hizmeti yani.Öf.
0
demesi kolay tabii
(19.02.15)
Yaşın ne, mesleğin ne, dil biliyor musun? Esas önemli olan bunlar.
0
long live rock n roll
(19.02.15)
uzman olduğun bir konu varsa, bu konuda lisansın varsa, o ülkedeki denklik şartlarına bakmalısın. Finans alanında Türkiye'de SPK lisansların olması önemli ve yeterli ama uluslararası geçerliliği olan CFA lisansın varsa aynı işi istediğin ülkede yaparsın.

Bazı ülkeler de denklik için sınav yapıyor. Avustralya gibi.

Ayrıca, Türkiye'de çok uluslu bir şirkette iken bu şirketin başka ülkelerdeki ofislerine geçmek en temiz yoldur.
0
[silinmiş]
(19.02.15)
@long Bana yönelik değil de genel bakalım istedim. yani, atıyorum: yabancı dil şart ya da dilin yoksa, kursa git 3 ay... filan gibi. kendimi kamuya adadım :)
0
🌸demesi kolay tabii
(19.02.15)
Şu an bir kaç ülkeyi zorluyorum ama dil ve meslek gerçekten çok önemli. Skill shortage list olayları falan bir dünya olay var.
0
bedbed
(19.02.15)
Valla en temizi oradan biriyle evlenip oturma izni almak. Varsa yurtdisinda yasayan bi kankan anlasmali evlilik yapin bacim. Ama sehirdisina bile gitmemiş biri yurtdisinda sudan cikmis baliga döner gibime geliyor ve de orada yasayacagin en ufak bi olumsuzlukta "uğruna sılayi terkedip geldiğim yer burasi mi? Laned ossun!" kafasina girmek neredeyse garanti. Yani ki, ülkedenkacmak kurtulmak iiçin değil de varsa bi idealin onun için kaç yurtdisina.
0
damdanakan
(19.02.15)
İşinde iyi olan ve İngilizcesi de iyi olan bir yazılımcı linkedin'inden firmalara başvurarak, pek de zor olmadan yapabilir bu işi. Diğer meslek grupları için durumu bilmiyorum.
0
long live rock n roll
(19.02.15)
Kanada'daki co-op programları cazip geliyor. Yani 9 ay eğitim 3 ay staj. 12 ay eğitim için kaldığından çalışma ve oturma iznin oluyor, sonrası da network, kişisel yetkinlik.

En kolayı expat olarak çalışmak ya da uluslararası bir şirketin yurt dışı birimlerine geçiş.
0
patiska
(19.02.15)
yurt dışına en rahat yerleşenler burada kaybedecek hiçbir şeyi olmayanlar, kaçak giden, iltica eden, düzmece evlenen vs. Onlardan değilsen işler farklılaşıyor
İyi bir okuldan mezunsan, iyi bir mesleğin varsa (iyi meslek gaz altı kaynak ustalığı da olabilir tabi, pek çok teknik iş de aynı kapsamda), dil biliyorsan işin bir nebze kolaylaşır.
Bir uzmanlığın varsa daha da kolaylaşır.
Hiçbiri yoksa en olası yöntem master filan bulmak,eğitim bahanesiyle gitmek, tanımak okul bitince de iş bulup kalmak.
tüm niteliklerini yazarsan ona göre daha mantıklı şeyler söyleriz
cinsiyetin, yaşın, eğitim durumun, askerlik, burada çalışmışlığın var mı, hangi ülkeler gibi gibi?
0
niye ama
(19.02.15)
Cok farkli degiskenler var yurtdisina gitmek icin.
Önce hangi ülke? Her ülkenin kanunu cok farkli, avrupa birligi icinde bile ülkeler arasinda mevzuat farklari var.

Yabanci dil? Ingilizce her ülkede kapiyi acan bi anahtar, ama o ülkenin kendi dilini de biliyorsan avantajli. Sadece bilmen birsey ifade etmez cogu durumda sertifika saglamak gerekli.

Egitim? Orta okul lise mezunlari icin is imkanlari var ama genelde agir isler oluyor. Üniversite mezunu olmak tek basina yetmez, ama o ülkede master yapmak yerlesme asamanin ilk adimi olabilir. Master yapmis olanlar daha rahat is bulacagi icin avantajli.

Is? isin en zor kismi is bulmak degil calisma izni almak. Buldugunuz is yeri sizi o ülkeye getirmek icin ciddi prosedürlerle karsi karsiya kaliyor. Öncelikle bu kisinin benzerini bu ülkeden bulamadinmi da Türkiyeden getiriyorsun? diye soruyorlar. Sizin yaptiginiz isi sizden baska kimse yapamayacaksa, ya da o ülkede o konuda isci acigi varsa avantajlisiniz. Genelde de isyerleri böyle bir yükün altina girmekten kaciniyor. O nedenle türkiyede uluslararasi bir sirket üzerinen gecis yapmak da bir cözüm olabilir.
0
emrahday
(19.02.15)
Evinden maksimum 2 hafta ayri kalmis biri olarak ocak ayinin basinda 1.5 ayligina ingiltere'ye gittim. Gittigim ilk gunden itibaren de pisman oldum. Cok gezdim, guzel vakit gecirdim ama gercekten sudan cikmis baliga dondum. Gitmeye yakin daha yeni baslamistim alismaya. Diyecegim o ki oyle pat diye gidince insan once bir alisamiyor. Is bulmadir, kalacak yer bulmadie gibi sorunlar bu alisma donemini cok daha kotu hale getirir bence. Bir de Ingiltere'yi dusunme, pahali.
0
duma duma dum
(19.02.15)
almanyaya geldik biz 3 sene önce. özellikle ugrasmadik ama firsat cikinca ülkenin durumu da belli olunca degerlendirdik.

öncelikle is.

bu konuda emrahday +1

herseyi dogru yazmis.

evlenip gelip mutlu olan görmedim. cünkü o zaman bence mutsuz oldugun anlarda evlendigin kisiyi sebep görüyorsun. onun yüzünden buralara gelmissin gibi. bir de ona zorunlu olma hissi var. neyse

uluslararasi bir amerikan sirketinde calismayacaksan eger (unlever, pg, ford vsvs) seninle isyerinde ingilizce konusmak istemiyorlar. o nedenle bu tarz sirketler haricinde cok iyi seviyede almanca sart. is ayarlandiktan sonra isyerinin yazisi ile vize cikiyor. isyeri diyor ki iste bizim bu elemana ihtiyacimiz var. bu konularda özel bilgiye sahip ve biz bunun aynisinin alman versiyonunu bulmakta zorlaniyoruz diyor.
vize is sayesinde cikarsa gelip calismaya basliyorsun senden bir sey istenmiyor ama esinden a1 seviyesinde almanca bilgisi isteniyor. normal zekaya sahipsen 1 aylik kursla gelebilecegin bir seviye. sertifikani iletiyorsun ve vize görüsmesi sirasinda bugün hava nasil kac yasindasin falan soruyorlar almanca. basitce cevaplaman yeterli oluyor.
buraya geldikten sonra da esin b1 seviyesine kadar almanca kursuna gitmesi gerekiyor. normal zekaya sahipsen bu da 6 ayda gelebilecegin seviye. aylik 100 saat 120 euro. sonra pesini birakiyorlar.
is icin gelmen sebebiyle vizen bu ise bagli oluyor. isten atilirsan vizen de bitiyor. is degistiremezsin bir süre. sirket kuramazsin ama esin kurabilir. önce 3 mü 6 aylik mi ne kisa bir vize veriyorlar. sonra 2 yil sonra bir daha 2 yil veriyorlar. 4-5 yildan sonra süresiz oturma izni aliyorsun ve o sirkete bagliligin da kalmiyor. 8 sene sonra da vatandaslik icin basvurabiliyorsun.

ha bir de; 18 den itibaren bir yere bagli olmadim. önce baska sehirde üni okudum, sonra istanbula tek basima tasindim orada da calistim. farkli yerlere adapte olabilmekte sorun yasamam. ama buradan önce de hollandada erasmus icin 6 ay bulundum. kafayi yedim hic sevmedim cok bunaldim. cünkü yalnizdim. ortam benzer olmasina ragmen almanyada bu sorunlari yasamadim cünkü buraya esimle geldik ve birbirimize destek olduk.
sehir bile degistirmemis insanin yalniz basina baska ülkede zorlanmasi yüksek ihtimal.

eyyorlamam bu kadar
0
kucukharfler
(19.02.15)
(1)

Android Uzmanları bakabilir mi?

joffrey reis
private void registerClickCallBack () { ListView list = (ListView) findViewById(R.id.otelListView); list.setOnClickListener(new AdapterView.OnItemClickListener() { @Override public void onItemClick(AdapterView<?> parent, View view, int position, long id) {
private void registerClickCallBack () {
ListView list = (ListView) findViewById(R.id.otelListView);
list.setOnClickListener(new AdapterView.OnItemClickListener() {
@Override
public void onItemClick(AdapterView<?> parent, View view, int position, long id) {

}
});
}

Arkadaşlar ); işaretini koyduğum anda altını kırmızı çiziyor. ama öyle spesifik bir hata da vermiyor, anlayamadım.
0
joffrey reis
(19.02.15)
önce parantezleri kontrol ettim problem yok onda.

sadece asagidaki sekilde yaz, eger yine ayni hatayi veriyorsa AdapterView.OnItemClickListener() methodunu kontrol et, öyle bir method var mi diye.

private void registerClickCallBack () {
ListView list = (ListView) findViewById(R.id.otelListView);
list.setOnClickListener(new AdapterView.OnItemClickListener() {});
}

Ayrica derlemeye calistiginda hata mesajini loglar, orda daha detayli bulabilirsin problemin kaynagini
0
emrahday
(19.02.15)
(36)

bu düşüncem geçerli olabilir mi?

nemo problemo
ufukta evlilik var. yarın bir gün kısmet olur da çocuk sahibi olursam aklımda şu var. çocuğu 5. sınıfa kadar gönderiyim. 5. sınıftan sonra çocuğu okuldan alıp ona göre yönlendireyim. mesela en az 4 dil öğrenmesini sağlayayım. kurs veya özel hocalarla.ingilizce, çince, ispanyolca ve rusça (arttırılab
ufukta evlilik var. yarın bir gün kısmet olur da çocuk sahibi olursam aklımda şu var. çocuğu 5. sınıfa kadar gönderiyim. 5. sınıftan sonra çocuğu okuldan alıp ona göre yönlendireyim.

mesela en az 4 dil öğrenmesini sağlayayım. kurs veya özel hocalarla.

ingilizce, çince, ispanyolca ve rusça (arttırılabilir/azaltılabilir)

sonra yazılım öğrenmesini sağlamak istiyorum. çok popüler yazılımları öğrenmesini sağlayabilirim. kendim de o alandayım zaten.

şimdi 20 yaşına kadar bu çocuk bu işlerin kurdu olsa. bence tipik bir dünya insanı oluyor.

sizce mantıksız mı? bana o kadar mantıklı geliyor ki. keşke beni o şekilde yönlendiren olsaymış. çok mutlu olurdum.

not: tabi okula göndermemenin bazı eksiklikleri de olabilir ama artı eksi olarak baktığında bu durumda hayatı daha iyi çözümlemiş olacaktır. ben orta okul ve lisede hiç bir şey öğrenmedim. üniversitede de öğrenmedim diyebilirim. zaten bu yüzden bıraktım.

sizin düşünceleriniz nedir?
0
nemo problemo
(18.02.15)
şuan ki düzen mantıklı diyosun yani?
0
🌸nemo problemo
(18.02.15)
Müfredatı ben de öğrenemedim ama başka şeyler kazandım. Ama bu demek değil ki benim çocuklarımda da aynısı olacak.

Önemli olan analitik düşünme yetisine sahip, sorgulayıcı, öğrenmesini bilen kişiler yetiştirmekte. Yoksa programlama da öğrenilir, dil de.
0
heritage
(18.02.15)
malesef diploma faydasız da olsa en önemli etiket günümüzde. işinde ne kadar iyi olursan ol en az lisans mezunu değilsen siktiri çekerler her yerde. Kendi işini yapacaksa bilemem ama o da çok kolay iş değil. Öncelikle tecrübe kazanması lazım, tecrübe kazanabileceği yerlerin de ilk soracağı şey diploma.
0
animalman
(18.02.15)
O dediginiz sey yalan oluyor genelde. Simdi adini unuttugum birkac unlu kisi dediklerinizi yapmisti, faydasi olmuyor.

Ortaokul-lise-universitede insanlarla iletisimi - hayat sartlarini ogreniyor insanlar. Bana gore en onemli beceriler de bunlar.

Ornegin kafesteki bir kusu dogaya salarsaniz yasayamaz, sizin cocugunuzun basina da bunlar gelebilir.

Bu arada sizin cocugunuz ehliyet bile alamaz bu dediklerinizi yaparsaniz, hatta zorunlu egitime karsi geldiginiz icin hakkinizda islem bile yapilabilir.
0
ruhi mucerret
(18.02.15)
bence de okulda doğrudüzgün eğitim verilmiyor katılıyorum ama ben zaten eğitim için değil sosyalleşmesi için göndermek istiyorum. dışarıdan ne öğrenmek istiyorsa yine kursuna gidebilir ama oralarda okuldaki kadar sağlam arkadaşlıklar edinemez.
0
sta
(18.02.15)
tüm bunları okula devam ederken de yapabilir. 20 yaşına kadar 4 dil olmazda 2 dil olur filan. okul hayatının insana kattıklarını da yabana atmamak lazım.
hem bakalım çocugunun yazılıma ilgisi olcak mı?
0
asilyis
(18.02.15)
home schooling diyosun. bilmiyorum riskli gibi biraz. yazilim falan eyvallah da dadi falan olmadan ozel ders falan goturemezsin bence. ha bi de madem adam gibi yetismesini istiyosun direkt yurtdisinda baslat ilkogretime en guzeli o.
0
groove
(18.02.15)
O kadar hoca özel ders vs imkanınız varsa yurtdışına yollayın.
0
zenciamacalismiyor
(18.02.15)
amacım zaten bunları direkt olarak yaptırmak değil. sadece en iyi yolu çizmek istiyorum. yazılım konusunda da elbette tercih onun olacaktır. yurtdışında okutmak en mantıklısı gibi duruyor.
0
🌸nemo problemo
(18.02.15)
pardon ama bu dediklerini okula giderek de yapabilir. hem okul avantajları olur hem de öğretmek istediklerini öğretebilirsin. tabii çocuğa zorla yaptırman imkansız, onun da ilgisi olması şart

evde eğitimde de yine okul müfredatı uygulamak zorundasın, sınava giriyor ona göre sınıf geçiyor
0
la noix
(18.02.15)
mantıklı guzel.

ozel okul denen sey iste bu yuzden var.

ve fakat bu kadar imkanla yurtdısına goc edın. burdan dunya ınsanı cıkmaz.
0
bryan fury
(18.02.15)
yahu resim yapmasını öğretin, bir enstruman çaldırın, okçuluk öğretin, spor da yapsın,

çocuğunuza bu dediklerinize yoğunlaştırırsanız hayattan soğur, bırakın çocukluğunu yaşasın, sevdiği şeyi yapsın, tabi ki yönlendirebilirsiniz ama bu kadarı fazla

ayrıca üniversiteyi bir şeyler öğrenme yeri değil, bir şeyleri nasıl öğrenirimi öğrenme yeri, yani survival bir nevi, mezun var mezun var kimi bomboş gidiyor ki mi dağıtıyor ortalığı, girdikleri dersler aynı halbu ki

eğitim sistemi sıkıntılı evet ama her bireyin yaşamı öğrenmeye hakkı var, karantina da büyütmek acı sonuçlar doğurabilir...
0
busuta
(18.02.15)
çocuk android ise neden olmasın?
0
whoosie
(18.02.15)
çocuğu yarışa atı gibi yetiştireceksin bu gidişle.

Çocuğuna kitap okumayı öğret, okuma alışkanlığı ve spor yapma alışkanlığı kazandır gerisi gelir
0
efrasiyab87
(18.02.15)
bir bakimdan güzel düsünce olabilir, ilerde de egitim sistemi düsüncenize benzer bir sekle evrilecegine inaniyorum. Ama bunu izole bir bicimde kendi cocugunuza yaparsaniz cocugunuzun asosyal veya yasitlariyla iletisim problemi yasama riski ile karsilasabilirsiniz. O yasta cocuklar genelde belli basli ortak paydalarda bulusuyorlar ve genelde de bu ortak paydalar okulda sekilleniyor. Bir cizgifilm kahramani olabilir, ya da bir sarki olabilir, bir oyun olabilir vs. Diger cocuklar kendi sosyal muhabbetlerini yaparken sizin cocugunuz bu muhabbetlerden bi haber olabilir ve entegrasyonu sorun olabilir.

Benim önerim daha yumusak bir gecis olabilir, yine yasitlariyla okula gidebilir ama okul disindaki saatlerde sizinle birlikte yabanci dil gelistirici etkinlikler, bilgisayar yazilimi ile ilgili eglenceli aktiviteler yapabilir. Burada bunlari oyun seklinde sizinle, (ayrica bundan sizin de zevk almaniz gerekiyor, görev bilinciyle yapilacak seyler degil). Siz cocugunuzu devlet okulundan alip izole bir ortamda yine baska bir hocanin (bu hoca da yine bu müfredatin ve kafanin hocasi olacak) sistemi altina sokarsaniz cocugunuzu bir ambalaja kapatmis olursunuz.

Almanyada buna benzer bir egitim sistemi programi icinde calismistim (en.wikipedia.org), bu ögreti de yine cocuklari hayata hazirlamayi ön gören bir egtim metodolojisi uyguluyordu. Büyükler günlük hayatlarinda ne yapiyorsa cocuklar da benzer isler yapiyordu, bir ev arkadasi gibi. Bulasik yikamaktan evin tamirat islerine kadar, bilgisayar yazilimi yapmaktan kano, yelken gibi aktivitelere kadar. Ama bunlar ailecek hep birlikte yapilmasi gerekiyordu ve bu aktiviteler sizin hayatinizin bir parcasi olmadan olmasi imkansiz. Cocugunuz ne yaparsaniz yapin size ve cevresinde gördügü insanlara benzeyecek, onlar ne yapiyorsa onu yapacak, meraklarini sizin ve arkadaslarinin meraklari üzerinden gelistirecek. Siz ona ben keman calmam, ama al bu keman sen cal, hocan da seninle ilgilensin derseniz cocugunuz ilerde iyi bir kemanci olsa da bu sizin basariniz degil cocuga o kemani sevdiren hocasinin basarisi olur. En güzeli mevcut egitim sistemi yaninda (her ne kadar büyük oranda eskimis olsa da cocuklarin sosyallestigi en önemli ortam hala okullar) cocuklarla ortak zevler olusturmak, dil ögrenmek, doga yürüyüsleri, cesitli sporlar, sonra yavas yavas bu zevkleri beraber tadacagi arkadaslariyla bulusturmak kisaca bi oranda arkadas olmak.
0
emrahday
(18.02.15)
teoride güzel ama pratikte saçma bence
0
basond
(18.02.15)
ortaokul, lise ve üniversitede hiç bir şey öğrenmemeyi başarmanızı kutluyorum.

tebrikler.
0
mea maxima culpa
(18.02.15)
proje çocuk.

çocukla ilgili plan yapıyorsunuz ama gözden kaçırdığınız bir nokta var. bu onun hayatı.
kendi hayallerinizi çocuk üzerinden gerçekleştirmeye çalışmanız mantıklı mı? belki o çocuk yazılım öğrenmek istemiyor?
eğer bu tarz eğitimi çok doğru buluyorsanız kendiniz öğrenmeye çalışabilirsiniz? ama çocuk üzerinde deney yapmayın.
etrafımızda çokça görüyoruz. ebeveynler çocuğun hayatını en küçük detaya kadar planlıyor. 3 yaşında yüzmeyi, 4 yaşında fransızcayı, 5 yaşında keman çalmayı öğrensin vs.
Robot değil ki bu. Çocuk. yetenekleri, kapasitesi, ilgi alanları sizin hayallerinize uygun mu?
0
corneillus
(18.02.15)
@mea :D

pamukta fasulye yetiştirmek gibi. hasatı toplamadan göçüp gidecek.

Ayrıca çocuk sahibi biri olarak yazıyorum. okulu bırak kreşte bile 1 senede öğrendiklerini ben 5 sene anlatsam kreşin yanına bile yaklaşamazdım eğitim konusunda.
0
dokuzonbeş
(18.02.15)
avrupa ve amerikada homeschool dedikleri olay, bence gayet mantıklı eğer sizin altyapınız buna yeterli ise. tc de okula çocuk gönderilmez.
0
matematik koyu
(18.02.15)
1) doğmamış çocuğa don biçmenin bu kadarına pes.

2) çocuğun ne olacağına ebeveynin karar vermesinin bu kadarına pes. belki ressam olacak?

3) çocuk 4 yabancı dil ve 10 programlama dili bilse bile mevcut sisteme göre "ilkokul mezunu" oluyor. dezavantajlarını irdeleyin.

4) dünya insanı yazılım ve yabancı dille olunmuyor. bu çocuk nasıl sosyalleşecek? nasıl sıradan ilişkiler kuracak? okula gitmek sadece eğitim için değildir. ben üniversitede mesleki olarak 3 şey öğrendiysem, hayata ve insan ilişkilerine dair 300 şey öğrendim.

5) düzene karşı gelmenizi ve alternatif yaratmaya çalışmanızı anlıyorum. ama bireysel çözümler maalesef çözüm değildir. "birey, toplumsal bir bireydir." çocuğunuzu istediğiniz kadar yalıtın, içinde yaşadığı toplumdan en fazla bir kaç adım önde olabilir. bu da kendini dünya insanı sanıp yalnızlığa mahkum olmasına neden olabilir. alternatif yaratmak istiyorsak, düzene karşı hep birlikte mücadele etmeliyiz.
0
sanxis
(18.02.15)
dışardan bakıldığında mantıklı, hatta benzer sistemler için bkz. homeschooling. ancak çocuğunun türkiye'de doğup büyüyeceğini göz önünde bulundurduğumuzda çocuk herhangi bir şekilde ehliyet alamayacak mesela. çünkü türkiye'de homeschooling kabul gören bir sistem değil. bu ufacık bir örnek. ayrıca bu sistemin en büyük eksilerinden birisi de çocuğun "okul"da edindiği sosyal ortam. bunu bir insanın hayatından çıkardığınız zaman aslında insanlığı çıkartmış oluyorsunuz. ne kadar başarılı ya da bilgili olursa olsun insan ilişkileri olmadıktan sonra yaptığınız iş öğretimden öteye gitmez. eğitim dediğimiz ise informal yollarla yapılır. bu yüzden ben tavsiye etmem.
0
klassno
(18.02.15)
ben de arar ara çocuğum olursa tanımadığım etmediğim, yeterliliğinden emin olmadığım öğretmenlere emanet etmektense kendi olanaklarımla gerekli eğitimi veririm diye düşünüyorum ama ihmal etmemek gereken bir şey var, o da okulun eğitimin yanı sıra insan ilişkileri ve sosyallik de kazandırması. bunu ne şekilde telafi edebilirim bilmiyorum.
0
kayranin kedisi
(18.02.15)
mantikli; ama her mantikli sey iyi degildir. bence kasma.
0
mayeskuel
(18.02.15)
olur hocam çok da iyi olur çok da güzel olur. ben de senin gibi düşünüyorum ama önce o imkana ulaşmam lazım. bir de ben liseden ya da ortaokuldan sonra okutmamaya teşvik etmeyi düşünüyorum. kendisini dışardan istediği gibi geliştirsin, eğitim sisteminde sürünmesine gerek yok. eksiklik falan denmiş çevre denmiş ama ben de bi üniversteli olarak etrafımda sadece çok sayıda yarış atı, hayatla ilgili sıfır tecrübeye sahip mal insanlar görüyorum. ağır bi tabir oldu farkındayım ama kötü niyetle ya da milleti küçümsemek adına söylemiyorum. adam sözde üniversiteli ama eğitilmemiş, hep öğretilmiş, 2 dakika oturup düşünmekten aciz.sosyal medyayı az biraz objektif kullanan biri de zaten farkeder bu durumu. bizim neslin çoğu böyle, ben çocuklarımın böyle olmasını istemem. en azından meslek için değil kültür için okusun, kendi için okusun illa okuyacaksa da üniversiteyi, tarih, dil, sanat gibi bölümlerde.
0
bir garip seyyah
(18.02.15)
Çocuğu sosyal hayattan izole edip kendi sisteminizde eğitmeye çalışmak o çocuğu asosyal bir ruh hastası yapmaktan başka bir işe yaramaz.
0
angelus
(18.02.15)
proje çocuk diyenler, asosyal olacak diyenler, ben çocuğu alıp eve kilitleyeceğim demedim ki?

çocuk dil öğrenecek. çıkıp sokaklarda oynayacak zaten. bizim yaptığımız gibi. yahu okul düzeninden memnun olmayan bir ben miyim? lisede üniversitede bir şey öğrenmedim diyorum bazı akıllılar laf sokmaya çalışıyor. sen öğrenmişsin işte. olay senin için kapanmış.

ben çocuğu asosyal olmak yerine tam tersine, dünya insanı olması için teşvik ediyorum. daha önce de yazdım tekrar yazıyorum. ben oradan bakınca sığ birine mi benziyorum? çocuk yazılım öğrenecek! diye birşey demiyorum elbette.

ressamda olabilir, başka bir şey de. yada alaylı mühendis bile olabilir. biz gidip üniversitede öğrenmedik yazılımı vesaire.

kendisi araştırıp yapar. yada neye ilgi duyarsa.

değinmek istediğim nokta. 12-13 yıl eğitim alıp sonra ekşiduyuruya gelip kpss ile ilgili duyuru açmasın.

edit: ayrıca eğitimi ben vermeyeceğim. ben o donanımda değilim ki vereyim. yine dışarıda alacak(kurslar vb).
0
🌸nemo problemo
(18.02.15)
projeniz için bir şey demiyorum da çocuğum çıkıp sokaklarda oynayacak hayalinize ne desem şaşırdım :)

nerde yaşıyorsunuz? hayallerde mi? 2015 yılında köyler dışında sokakta "oynayabilen" çocuk kaldı mı?
0
mea maxima culpa
(18.02.15)
@mea maxima culpa

siz dük torunusunuz galiba? adana'nın merkezinde yaşıyorum. çocuklar dışarıda oynuyor. hatta bazen rahatsız bile oluyorum seslerden filan. bizde durum böyle.

siz sosyalleşmeyi bir cafeden başka bir cafeye gitmek olarak algılıyorsanız bir şey diyemem elbette. ama 2015 yılında halen çocuklar sokakta oynuyorlar.
0
🌸nemo problemo
(18.02.15)
daha çocukta yok ortada. merak etme güzel kardeşim. ne olduğunu anlamadan zaten 10 yaşına geliyor.. vaktin var.. belki dediğin gibi dünya insanı olur belki olmaz...

liseyi bitireli 15 sene oldu hala lisedeki arkadaşlarımla o günleri konuşup eğleniyoruz. lise aşklarımızı konuşup kederleniyoruz. düşünsene senin çocuğunun böyle bir şansı yok. ve ben bu ortamın olmadığı dünyanın ta mk.. Çeyrek alıp üniversite arkadaşının düğününe gidemeyecek. :)

hem diyorsun ben bunları yapacağım hemde diyorsun hemde çocuk istediğini yapabilir.. bize istediğimiz bölümü okumamıza izin vermeyen anne babadan ne farkın kalır...

mantıklı mı? diyorsun mantıksız diyenlerin cevabını beğenmiyorsun. cevap verenler içerisinde benim gibi çocuk sahibi insanlarda vardır eminim.. duyuru açarken ne düşündün acaba millet beni gazlasın diye mi? kpss bir yana emin ol çocuğun 20 sene sonra gelip buraya hiç kimse iletişim sağlayamıyorum diye duyuru açacaktır. senin bir anne/baba olarak yapman gereken tek şey çocuğuna insan sevgisini, dünya sevgisini anlatmaktan öğretmekten başka bir şey değildir. kendi çocuğuma sadece bunu öğrettim. (oyun parkına gittiği zaman etrafı temizlemeden oyuna başlamıyor bile.. ne mutlu bana)

nerede bireysellik varsa orada başarı vardır. çocuk senin bize vazife değil geri kalan...

ha birde İngilizceden geri kalan diller hobidir benim için.
0
dokuzonbeş
(18.02.15)
dük torunu olsaydım şatoda otururdum. şatonun sayısız bahçesinde ve korularında çocuklarım oynardı.

bildiğin cadde üstü apartmanda oturuyorum. ne bizim burada ne de tanıdıklarım içinde sokağa çıkabilen çocuk yok. çocuklar evde bilgisayarda oyun oynuyor.
0
mea maxima culpa
(18.02.15)
@dokuzonbeş

cevabı beğenmeme gibi bir şey yok. tik attıklarıma bakarsanız beğenmeyenleri de tiklediğimi görürsünüz ama bazı arkadaşlar trollük peşinde.

ayrıca her şey o anki duruma göre şekil alıyor. biz şimdi lise aşklarımızdan bahsediyorsak onlar da başka bir şeyden bahsedecekler.

ne demek istediğimi anlayan arkadaşların olması sevindirdi beni.

@mea maxima culpa

tamam o zaman "bizim buralarda yok" diceksin. hala sokakta oynayan çocuklar var haberin olsun.
0
🌸nemo problemo
(18.02.15)
onlarda derken sadece senin çocuk. neyse...

senin demek istediğini anlıyorum. kısmende olsa belki hak veriyorum.. ama ütopik bir şey...
iktisattan anlar mısın bilmiyorum ama şöyle örnek vereyim.. yüzlerce binlerce iktisadi teorem var ve neredeyse hepside haklı.. ama tek geçerli olan var hepsi kapitalizm içerisinde..

allah kolaylık versin...
0
dokuzonbeş
(18.02.15)
çocugun ne istediğini,onun ne sevdiğini sormayacaksın yani ?
ben şimdi bilgisayar mühendisiyim ve ailemin yönlendirmesi ile oldum. keşke ailem beni sevdiğim şeyleri keşfedebileceğim şekilde yönlendirseydi diyorum,çünkü bilgisayar mühendisliğinden nefret ediyorum.
saygılar.
0
coknormalinsan
(18.02.15)
Neden okula giderken öğrenmiyor? Neden okula gönderirken öğretmiyorsun?

Ayrıca bence bunların yanında en az bunlar kadar kazanması elzem olan bir şey var ki, spor ve egzersiz alışkanlığı, beden disiplini.

Ben olsam mesela, erkek çocuğumu muhakkak futbolcu yaparım. Ankaragücü'nde oynasa bile 35 yaşında bir sporcu olarak emekli olur ve hayatının sonuna kadar kendisine, ailesine yetecek parayı kazanmış olur.
0
yirmisantim
(18.02.15)
orta okul mezunuyum o ben çocuğuma böyle eğitim vereyim dediğiniz şeyi ben tek başıma yaptım amma velakin okulun sadece ders işlenen hocaların olduğu bir yer olmadığını çok sonra anladım okulda sadece verilen dersler ile eğitim almıyorsunuz kendi kendinizi pek çok konuda eğitiyorsunuz, sevgilinize nasıl davranacağınızı nasıl kız arkadaşınızın olacağını sosyal ilişkilerniizi nasıl yürüteceğinizi arkadaş seçimlerinizi vb. her şeyi kendi yaş gurubunuzdan insanlarla yaşayarak öğreniyorsunuz.

evet evde eğitim güzel ama o genç yaşta yine yaşıtlarımla okulu kırıp (sorumlulukdan kaçma, gizli kapaklı bişi yapma) adaya gitmek, piknik yapmak, bir kızı öpmek, iki bira içmek ve yakalanmadan geri dönmek bunun heyecanını nasıl vereceksin evde?

arkadaşlarını senin anlatmana göre mi seçecek? işini senin yönlendirmenle seçecek? ne farkın kaldı ki o beğenmediğin eğitim sisteminden? onu öğrensin bunu öğrensin, belki çocuk ressam olacak belki müzisyen olacak belki şair olacak belki başka bişi, ama sen fabrika çıkışından itibaren zaten bir tasarım içine girmişin ne farkın var okuldan?

çocukları kendi yaş guruplarından ayırmayın böyle saçmalıklara girmeyin, ben girdim şimdi pişmanım ama bu benim tercihim oldu ailemin imaknsızlıkları yada çabaları ile değil dolayısı ile vicdanım bu konuda temiz, senin çocuğunun da aynı vicdanna sahip olacağını nasıl garanti edeceksin? hayatı boyunca seni suçlarsa misalen?
0
selam
(18.02.15)
(2)

Alman ekonomi gazetesi isimlerini arıyorum

uzdeniz
Alman ekonomi gazete ve dergilerini bulmaya çalışıyorum ama en iyilerinden bildiğiniz isimler varsa yazar mısınız?
Alman ekonomi gazete ve dergilerini bulmaya çalışıyorum ama en iyilerinden bildiğiniz isimler varsa yazar mısınız?
0
uzdeniz
(17.02.15)
financial times deutschland, capital bi' de bilanz var. şurada da bi' liste var ama güncel olmayabilir:
de.wikipedia.org

google'da deutsche wirtschaftsmagazine şeklinde arama yapabilirsiniz.
0
nacht des todes
(17.02.15)
Handelsblatt ve Frankfurter Allgemeine Zeitung ekonomi bölümü
0
emrahday
(17.02.15)
(3)

excel yardım (caps)

hlt1985
Arkadaşlar elimde bir liste var ve baya uzun. Bunları filtreleyip toplamlarını teker teker yazmam lazım. fotoyu da koydum aslında. yapmak istediğim üstteki gibi bir listedeki bilgileri 2. listede toplamak istiyorum. Formül yazıp a ları toplayıp 2. sütuna toplamını yazıcak. tabi buarada 2. listeye is
Arkadaşlar elimde bir liste var ve baya uzun. Bunları filtreleyip toplamlarını teker teker yazmam lazım. fotoyu da koydum aslında. yapmak istediğim üstteki gibi bir listedeki bilgileri 2. listede toplamak istiyorum. Formül yazıp a ları toplayıp 2. sütuna toplamını yazıcak. tabi buarada 2. listeye isimlerini ve tarihlerini otomatik olarak yazıcak.

koşullu toplamı biliyorum ama orada isim ve tarih otomatik olarak yazmıyor.

Yardımcı olabilecek olan var mı?
0
hlt1985
(12.02.15)
formülle de yapılır ama onun kolay yolu pivot table.
insert (ekle) sekmesinin altında. türkçede özet tablo diye geçer.
bu kategorileri satırlar kısmına (isim ve tarih) toplamları da değerler kısmına sürükleyince olur
0
galadnikov
(12.02.15)
access dene arkadaşım. aç access'i orda dış veri sekmesi altında excel'i tıkla. çalıştığın excel dosyasını seç. o import edecek kendisi. sonra oluşan tabloda çok basit bir sorgula sayfası yapacaksın. istersen nasıl yapılacağını ayrıntılı anlatabilirim?
0
saklubilig
(12.02.15)
@gladnikov un dedigi gibi pivot ile daha kolay ama forumulle yapmak istersen

kaynak:

(turkce)
support.office.microsoft.com

support.office.microsoft.com

stackoverflow.com
0
emrahday
(12.02.15)
(10)

Araba kullanmayi ogrenirken otomatik vites mi manuel mi

joelskellington
Manuel daha mantikli geliyor tabi ama buyuk ihtimal otomatik fitesli bi araba alacagim. Manueli ogrenmeme gerek var mi?
Manuel daha mantikli geliyor tabi ama buyuk ihtimal otomatik fitesli bi araba alacagim. Manueli ogrenmeme gerek var mi?
0
joelskellington
(11.02.15)
pratik olarak evet. teorik olarak hayır.
0
zam sampiyonu domates
(11.02.15)
manuel vitesli araba kullanmayacaksan manueli öğrenmene gerek olmamakla birlikte, ben olsam manueli öğrenirdim başlangıç için. otomatik zaten oldukça basit.
0
mesglsn sanirm bn yatiyrm
(11.02.15)
Tavsiyem manuel ogrenmeniz. Sonra otomatik vitese oturunca ogrenmeniz zaten 1 dakika kadar suruyor. Alismak ise birkac saat.
0
gogu delen adam
(11.02.15)
araba kullanmayı bilmek ve ehliyet sahibi olmak insana ayrı bir sorumluluk da yükler. allah korusun yarın bir gün aciliyetle manuel araba kullanmak zorunda kalsan ve bilmezsen olmaz. o yüzden manuel ile öğren.

manuel ile sadece araba kullanmayı değil, panik yapmamayı, hızlı davranmayı vs. de öğrenirsin. atıyorum 1 ayda manuel arabayı kullanmayı öğrendikten sonra otomatik arabayı 10 dakikada manuel gibi kullanacak hale gelirsin.
0
Lt. Col. Frank Slade
(11.02.15)
bence öğren. sonra otomatik vitesli arabanın değerini anlayıp ona gözün gibi bakarsın.
0
signore
(11.02.15)
manuel i bilen otomatiği her türlü kullanır zaten manuel öğrenmek şart bence
0
basond
(11.02.15)
Türkiye gibi dandik ülkelerde arabaların büyük çoğunluğu manuel olduğu için istesen de istemesen de ehliyet alırken öğrenmek zorundasın. Başka bir ülkedeysen ve zaten öyle bir derdin yoksa gereksiz.
0
i was made for you
(11.02.15)
elim ayağım tutarken çocuğum da yokken araba almayı düşünmediğimden, ehliyet alma sebebim şu egzos kokulu şehirde yada dünyanın herhangi bir yerinde bir kriz anında sevdiklerimi yada kendimi sıhhate ulaştıracak hızı yakalayabilmekten başka bişey olmadığı için
tabiki manuel i öğrenirdim. ki öyle yaptım.
tehlike anında karşıma çıkacak arabanın otomatik vites olacağı ne malum :)
0
gis
(11.02.15)
otomatik vitesli araba kullanmak rahatlik bakimindan iyi olsa da ögrenmek icin manuel. cünkü cok daha güvenli. Kaza videolarinin bircogunda insanlar fren yerine gaza basiyor, ve bu hata otomatik arabalarda ciddi kazalara, yayalarda ölüme kadar gidiyor. Otomatik vitesli araba sürmeyi ögrenirken insan ilk basta kendini aldatmis oluyor, ustalasmadan ve refleksler gelismeden cok rahat bir sekilde araba kullanirken, manuel vitesli arabada ögrenme süreci dogal olarak uzadigi icin trafikte kendine güvenin gelinceye kadar belli bir ustalik seviyesine gelmis oluyorsun. Unutma ki araba kullanmayi ögrenmek isin baslangici, insan ilk ögrendigi senelerde (hatta cok sonra bile) farkinda olmadan bircok hata yapiyor (saga dönerken sag kör noktada bisiklet var mi diye aynaya ek olarak bir de omuz üstünden bakmiyor, arabalarin arasindan cocuk ya da hayvan cikabilir diye dikkat etmiyor, kontrolsüz kavsaklarda sagdan gelene öncelik vermiyor vs.) Bu konularda ustalasmak zaman aliyor ve otomatik vites araba kullanmayi ögrenenler cok kisa zamanda ögrendigini zannederek! basina gelecek olasi riskleri arttiriyor. Ek olarak belirteyim, bu hatalari manuel kullananlarda yapiyor ama otomatik kullanalar da tecrübe edinmeden trafige cikma orani daha yüksek ve baslangicta refleksler daha zayip oluyor.

ABD de herkes otomatik kullaniyor, peki onlar hep bu hatalara düsüyormu diye sorarsak da, onlarin ehliyet sinavi cok daha cetin ve tecrübeye dayali.
0
emrahday
(11.02.15)
ehliyetin varsa otomatik, yoksa manuel.
ben kaç sene manuel kullanmıştım, son 4-5 senedir hep otomatik kullandım ve şu an manuel araba verseler kullanamayabilirim. bu şüphe yüzünden son aldığım arabayı da otomatik aldım, aynı paraya daha üst sınıf manuel vites bir araba alabilecekken.
0
kayranin kedisi
(11.02.15)
(8)

Kaza hız sorusu

kimlanbu
Şirket aracımız kaza yaptı, formülleri de hatırlamıyorum, araştırmaya da üşendim :)Kamera görüntülerinde 20m'lik mesafeyi fren yaparak 4sn'de geçip direğe çarpıyor, bu aracın ilk hızı nedir ? Direğe çarptığı anda 20-30km/s yaklaşık hızı var diyebiliriz. Evet aynştaynalar, bu araç kaçla gidiyordu ?
Şirket aracımız kaza yaptı, formülleri de hatırlamıyorum, araştırmaya da üşendim :)

Kamera görüntülerinde 20m'lik mesafeyi fren yaparak 4sn'de geçip direğe çarpıyor, bu aracın ilk hızı nedir ? Direğe çarptığı anda 20-30km/s yaklaşık hızı var diyebiliriz.

Evet aynştaynalar, bu araç kaçla gidiyordu ?
0
kimlanbu
(10.02.15)
formuller:
x = v.t
v = a.t
0
f_d
(10.02.15)
61

Edit: Sallamadım ciddiyim, kaba hesap tabi.
Edit2: asdfgkfk 61 yazmıştım ya ben 6 değil tabi ki :D bana da tik vir
0
capitatum
(10.02.15)
Asfalt kuru, düzgün ve aracın lastikleri, frenleri iyiyse bile formülle yapılan tahmin oluyor ancak. Zemin ıslaksa hele ki yağmurun ilk başladığı zamanlarsa buzdan beter kaygan bir zemin oluşabiliyor bazı yerlerde dolayısıyla o hesaplamalar bir işe yaramıyor. Ama asflat lastikler falan herşey düzgünse 20 metre frenden sonra 20-30 km/s hızla çarpmasından 50-60 km/s hızın üzerinde olduğu düşünülebilir.
0
slayerrr
(10.02.15)
o formüller işe yaramaz zemin sürtünmesi bilinmeden kesinlikle hesaplanamaz. ayrıca asfalt dandik olabilir her asfalt aynı kalitede yol tutacak diye bir kaide yok.
0
lathspell
(10.02.15)
yaklasik 70km hizla gidiyordu.

alman ehliyet sinavi icin ögretilen pratik bir formu var acil fren mesafesi icin, kuru zemin, uygun lastik ile.

((hiz / 10)^2 ) / 2 = acil fren mesafesi

bu formule göre carptigindaki hizi 30km/s ise yuvarlak hesapla 5m daha fren mesafesi kalmis

20m daha önceden kaydigina göre de toplam 25m kayma gösterecekmis

25m kaymasi icin bi aracin 70km/s hizla gidiyor olmasi gerekir.

Ayrica bu hesaplama alttaki formullerle de zenginlestirilebilir
Reaksiyon süresinde katettidigi mesafe(1sn) metre = (hiz * 3)/10
Normal frenleme mesafesi (acil fren degil, tekerler kaymaz) = (hiz / 10)^2
0
emrahday
(10.02.15)
öyle formül ile ortalama bir sonuca ulaşılabilir. lastik ve asfalt durumu, frene tam mı basıldı? ne zaman abs devreye girdi? acemi olduğu için mi aracı durduramadı? vb. değişkenler var.
0
zam sampiyonu domates
(10.02.15)
benim hesaplarıma göre doksan çıktı. 20 metre=ivme x zamanın karesi

buradan= 20= ((v1-20)/4)16= 4v1=100 v1=25 metre/sn

25x3600/1000=90 km/h


dipnot: fizikçi değilim, en son fizik problemini beş sene önce çözdüm.
0
sndnzr
(11.02.15)
Cevap sağlıklı bir şekilde bulunamaz.
Kamera görüntülerinde frene basmadan önceki görüntüleri incelemeniz gerekli.

Arabanın frenleme özelliğini bilmiyoruz, lastiklerin cinsi ve kondisyonunu bilmiyoruz, zemin özelliğini bilmiyoruz, bunları bilsek bile fren tam güçle mi basıldı bunu da bilmiyoruz.
0
burfak
(11.02.15)
(1)

Ekran Tasarımı Aracı...

ataman
Yeniden programlaması yapılacak bir yazılım projesine kullanımı kolay bir ekran tasarlamam gerekiyor...Checkbox, radioButton , Combo , buton , vs.. yazılım componenetlerini kullanarak programlama yapmadan sadece jpeg dosyayı ya da herhangi bir formda dosya üretebileceğim ücretsiz bir çözüm arıyorum.
Yeniden programlaması yapılacak bir yazılım projesine kullanımı kolay bir ekran tasarlamam gerekiyor...

Checkbox, radioButton , Combo , buton , vs.. yazılım componenetlerini kullanarak programlama yapmadan sadece jpeg dosyayı ya da herhangi bir formda dosya üretebileceğim ücretsiz bir çözüm arıyorum.

Amaç yazılım grubuna derdimi anlatabilmek.


Hangi anahtar kelime(ler) ile anlatabileceğimi bilemedim.
0
ataman
(09.02.15)
"mockup screen design software"

mashable.com
0
emrahday
(09.02.15)
(3)

Yurtdışında yaşayan Türk vatandaşı TR'de şahıs firması kurabilir mi?

no christ requires
5 senedir Avrupa'dayim, geldigimde adresimi de buraya aldirdim dolayisiyla e-devlet'te falan ikametim bulundugum ulke olarak gozukuyor.Şahıs firması kurmak için ikametgah falan isteniyor, ben ikametgahi nereden alacagim? şahıs firması kurabilir miyim turkiye'de?edir: almanya nereden cikti beyler, it
5 senedir Avrupa'dayim, geldigimde adresimi de buraya aldirdim dolayisiyla e-devlet'te falan ikametim bulundugum ulke olarak gozukuyor.

Şahıs firması kurmak için ikametgah falan isteniyor, ben ikametgahi nereden alacagim? şahıs firması kurabilir miyim turkiye'de?

edir: almanya nereden cikti beyler, italyadayim.
0
no christ requires
(06.02.15)
kurabilirsin tabi ikametgahın Almanyada olsa yine kurarsın. (dar mükellefiyet tam mükellefiyet vs.)

ikametgahı bağlı olduğun nufus dairesinden alabilirsin. yada aile tablosu al en alt satırda yazar...
0
dokuzonbeş
(06.02.15)
ikametgahi almanya'daki turkiye konsoloslugundan da alabilirsin. ama firmayi turkiye'ye gelerek kurmak uzaktan kurmaktan daha kolay olacagindan konsoloslukla ugrasma geldiginde nufus dairesinden al.
0
disq
(06.02.15)
ben limited kurdum, sahis daha kolay olabilir. türkiyeye gidip kur, tabi türkiyede bir adres belirtmen lazim. ayrica birine tam vekalet ver ki vergi memurlari gelince felan aniden türkiyeye gitmek zorunda kalma. ayrica bagkur ödemen gerekli bu durumda. eger yurtdisinda maasli calisiyorsan ve sigortan yatiyorsa bunu ispat eden belgelerle birlikte önce konsolosluga sonra da sgk ya gitmen gerekli ki hem avrupada hem türkiyede sigorta ödemek zorunda kalma.
0
emrahday
(06.02.15)
(2)

Floransa-Roma-Frankfurt

dokuzeylul
Floransa ya da Roma'dan Frankfurt'a gitmemiz lazım. uçak harici nasıl gidebiliriz fikri olan?tren bayar mı? baymazsa nasıl gideriz?
Floransa ya da Roma'dan Frankfurt'a gitmemiz lazım. uçak harici nasıl gidebiliriz fikri olan?tren bayar mı? baymazsa nasıl gideriz?
0
dokuzeylul
(05.02.15)
reiseauskunft.bahn.de

16-17 saat sürüyor, 4 aktarma var(ikisi isvicrede, 1 italyada, 1 almanyada), fiyat olarak ucaktan pahali olur (kisi basi 200-250 euro arasi).

araba kiralarsaniz keyifli olur, onda da tek yön giderseniz cok pahali olur. aldiginiz yere birakirasaniz fiyati uygun olur.
0
emrahday
(05.02.15)
ryanair ile gidebilirsin, hahn'a iniyor. milano'dan kalkiyor ucak o yuzden trenle once milano, sonra ryanair. sakin trenle gitmek gibi bir aptallik yapayim deme, omrun yollarda gecer. cekilmez. hem de ucak daha ucuz olur.
0
no christ requires
(06.02.15)
(13)

Yurt dışından gelen trafik cezası

creepy
İş için 2 yıl önce İtalya'da araç kiralamıştık. Bu hafta adresime 140 Euro'luk bir trafik cezası geldi. Daha önce araç kiralama şirketi kredi kartımdan 120 TL çekmişti. Ben onu trafik cezası sanıyordum ama değilmiş. Devlete bilgi verme parası gibi bir şeymiş. Şimdi bu yeni gelen cezayı ödemek gereki
İş için 2 yıl önce İtalya'da araç kiralamıştık. Bu hafta adresime 140 Euro'luk bir trafik cezası geldi. Daha önce araç kiralama şirketi kredi kartımdan 120 TL çekmişti. Ben onu trafik cezası sanıyordum ama değilmiş. Devlete bilgi verme parası gibi bir şeymiş. Şimdi bu yeni gelen cezayı ödemek gerekir mi? Yarın bir gün bir yerlerde karşıma çıkar mı? Her yıl İtalya'ya giriş çıkış yapıyoruz bu arada.
0
creepy
(04.02.15)
Bir şey olmaz. Ödeme
0
kahve kokusu
(04.02.15)
italya'ya giriş yaparken çıkabilir karşına.
0
domates yiyom
(04.02.15)
üzülme emre aşık ta italya ya giremiyor.
(bkz: 13 mart 2002 roma galatasaray maçı)
0
corneillus
(04.02.15)
yarın ola ki italya'Ya gitmek zorunda kalırsın malum en meşgul olduğun zamanda karakolluk vergi dairelik olursun. işin içinden çıkamazsın. bir şekilde öde parayı derim...
0
gotic
(04.02.15)
italyaya degil sadece herhangi bir avrupa ülkesinden vize alirken cat diye cikar karsina, ortak sistem kullaniliyor.

sistemde o para cekildiyse sadece bilgi olarak cikar.

fakat ödenmedi ise hala, ilk olarak isminize ceza olur, deadline dan önce ödemezseniz hakkinizda islem baslatilir, sonra bu olay isminize islenir güzelce.

ondan sonra ben niye vize alamiyorum diye duyuru acarsiniz.
0
kurnaz
(04.02.15)
Yurt dışında eşime trafik cezası kesmişler. Araç Kiralama şirketi kredi kartından kesip kendisine posta yoluyla "şu nedenle ceza yemişsiniz, o yüzden şu kadar para kestik" diye mektup gelmişti. Kiralama şirketini arayıp görüşün bence. İtalya'da işler nasıl gidiyor bilmiyorum ama bu yaşanılan olay Fransa'da olmuştu.
0
teknikekip
(04.02.15)
policedata.it diye bir adres var gelen mektupta. Buraya girip ödenebiliyor mu diye baktım ama kredi kartı ile ödeme yok. İlla swift yapılacak o da sıkıntılı bir şey. O yüzden şimdilik ödememeyi düşünüyorum. İtalya ile ilgili doğrudan tecrübesi olan varsa ve yazarsa memnun olurum. Bu arada öğrendiğime göre kiralama şirketi sizin adınıza tahsil yapıp ödeme yapamıyormuş onların aldıkları para devlete bilgi verme hizmet parası gibi bir şeymiş.
0
🌸creepy
(04.02.15)
Ceza kimin adına?
Arkadan kesilen ceza kiralama şirketinin aracınadır. Mesuliyet sizde değil. Nasıl ödeyeceksiniz benim mantığım bitti.
0
kahve kokusu
(04.02.15)
@kahve kokusu.

arac kiralik arac oldugunda, mesuliyet onlara filan kalmaz, o zaman arac kiralayalim birine carpinca da icinden cikalim isin :))

arac kiralandigi anda mesuliyet sana giriyor, zaten ehliyetini filan ondan kopyaliyorlar, o ehliyet sorumlu olaydan.
0
kurnaz
(04.02.15)
Ceza benim adıma kesilmiş. Zaten direk Türkiye'deki adresime postalamış adamlar.
0
🌸creepy
(04.02.15)
normalde arac plakasina kesilen cezalari kiralama sirketi kredi kartindan cekip kendileri yatirir. sonucta o ceza makbuzunun üstünde seni adin yazmiyor, arac plakasi yaziyor ve arac sahibi o cezayi ödemekle yükümlü. aranizda yaptiginiz sözlesme ile de dolayli yoldan sen yükümlüsün ama bu para genelde kiralama sirketine ödenir ya da sirket kredi kartindan keser. Italyada belki durum farkli olabilir ama bircok avrupa ülkesinde bu böyle isliyor.
0
emrahday
(04.02.15)
@kurnaz
sapla samanı birbirine karıştırmışsın.
borç adına geldiyse giriş çıkışta karşına çıkma ihtimali var o kadar.
0
kahve kokusu
(04.02.15)
@kahve kokusu

valla karistirdigim bir sey yok, arac kiralama sistemi hakkinda bilmiyorum hic bilgin var mi, ama sistem su, sen arac sahibisinin ve araci resmi olarak kiraliyorsun, o anki kullanim senin mesuliyetinde, zaten adina her sey.

bundan dolayi zaten araca kesilen ceza o sürede senin.

borc adina gelicek tabii ki baska nasil olucak?

he su da var, bazi firmalarda sistem degisik isleyebilir, ceza sirkete gelir onlar sana fatura eder, yine ismine fatura edilir, ödemez isen bu sefer onlar dava acar, davaya gelmedigin icin daha büyük ceza olur bu sefer. zaten kaybedersin otomatik, vize alamazsin haliyle bir daha da.
0
kurnaz
(04.02.15)
(2)

PHP OOP Hk.

tchuck
şimdi database diye bir class'ım olsun.bunun construct'ı haliyle veritabanına bağlantı yapıyor.neyse. bir class'ım daha var, bunda da configuration kontrolü yapıcam. yapabilmek için, onu da veritabanına bağlamam gerekiyor.sorum şu: ben; $database = new db("hostbilgisi", "kullanicibilgisi"........);ş
şimdi database diye bir class'ım olsun.

bunun construct'ı haliyle veritabanına bağlantı yapıyor.

neyse. bir class'ım daha var, bunda da configuration kontrolü yapıcam. yapabilmek için, onu da veritabanına bağlamam gerekiyor.

sorum şu: ben; $database = new db("hostbilgisi", "kullanicibilgisi"........);
şeklinde database'e bağlandığımda, bu değişkeni configuration class'ta da otomatik kullanabileceğim bir yol var mı?

yani configuration sınıfında ayrı, sunucunun connection'ında ayrı bir şekilde $database tanımlamak yerine, tek tanımlamada tüm class'lara işleyebilmesi için ne yapmam gerekiyor.

çok karman çorman yazdım muhtemelen çünkü bu konuda baya kötüyüm, öğrenmek için yazıyorum.
0
tchuck
(03.02.15)
Php ci degilim ama senin aradigin sey "static class". static tanimlanan hersey bir obje yaratmadan her siniftan erisilebilir. genelde bulundugu durumdan bagimsiz ve icinde herhangi bir state bulundurmayan siniflar static olarak tanimlanir. yani özetle sayfada kullancagin araclar (basit sekilde database baglama, string dönüstürücüler vs. )

Bu sayfadan bilgi edinebilirsin.
www.techflirt.com
0
emrahday
(03.02.15)
bana bir dependency injection sorusu gibi geldi. constructor injection ile database configuration parametlerini bağlantı sınıfına enjekte edebilirsin diye düşünüyorum. sorunu yanlış da anlamış olabilirim. native php kullanıyorsan bir container kullanmanı tavsiye ederim. mesela pimple tercih edebilirsin; composer kullanarak...
0
aaron
(03.02.15)
(3)

CSS ile ilgili bir soru

boorphy
merhaba ekşicanlar,http://postimg.org/image/7l3s6bgc7/ şöyle bir problemim var. fotoğraf, slide'ın içine girmiyo, aşağı kaydırıyo biraz. Bunu düzeltecek CSS kodu nedir? Bilen var mı?teşekkürler.
merhaba ekşicanlar,

postimg.org şöyle bir problemim var. fotoğraf, slide'ın içine girmiyo, aşağı kaydırıyo biraz. Bunu düzeltecek CSS kodu nedir? Bilen var mı?

teşekkürler.
0
boorphy
(03.02.15)
o slider çerçevesinin içine uyacak şekilde yükseklik pixelini ayarlaman lazım. css dosyasını görmek lazım düzeltmek için ya da en azından neyi düzelteceğini göstermek için
0
Solem2
(03.02.15)
fotografi kaplayan elemente overflow:hidden;
0
hjarteblod
(03.02.15)
sorunun kaynagini özetleyeyim. arkadaki siyah kutu yüksekligi 500 piksel olsun. icindeki fotograf da 500 piksel. ama siyah kutuya 20 piksel padding vermissin, yani demissin ki yukaridan, sagdan soldan icine koydugun fotografa bosluk birak.

3 yöntem var.

1.siyah kutunun yüksekligini yukaridan ve asagidan verdigin padding kadar büyük yapmak. siyah kutuda yukaridan ve asagidan 20px padding varsa siyah kutuyu 20px+20px daha büyük yap yani 540

2. eger padding istemiyorsan siyah kutudaki padding sil.

3. asagidaki kod ile kutu yüksekligini ve enine padding dahil et.

.siyahkutu {
box-sizing: border-box;
-moz-box-sizing: border-box;
-webkit-box-sizing: border-box;
}

stackoverflow.com
0
emrahday
(03.02.15)
(6)

Ryanair boarding pass'te Türkçe harf sorunu

desolation
Merhabalar. Sabah Ryanair ile bir uçuşum var. Online check-in yaparken ismimi pasaporttaki hali ile doğru şekilde yazdım, ancak boarding pass çıktısını aırken ü harflerinin ue olarak yazıldığını gördüm. eğer sorun çıkarsa yandık demektir, çünkü art arda 6 kez aynı isimle uçacağaım. konu hakkında tec
Merhabalar. Sabah Ryanair ile bir uçuşum var. Online check-in yaparken ismimi pasaporttaki hali ile doğru şekilde yazdım, ancak boarding pass çıktısını aırken ü harflerinin ue olarak yazıldığını gördüm. eğer sorun çıkarsa yandık demektir, çünkü art arda 6 kez aynı isimle uçacağaım. konu hakkında tecrübesi olan arkadaşlar sıkıntı yaşama ihtimalimi değerlendirebilir mi? şimdiden teşekkürler.
0
desolation
(02.02.15)
Hiçbir sorun çıkmaz. Rahat olun
0
suda balik
(02.02.15)
yok hic bisi olmuyor benim de adim yanlis yazilmisti direk gectim.
0
rentts
(02.02.15)
çok teşekkürler cevaplar için.
0
🌸desolation
(03.02.15)
aynısı bana oldu bir sıkıntı yaşamadım rahat ol
0
basond
(03.02.15)
Aslinda adini dogru yazmislar, ue (ü) ve oe (ö) yazimi özellikle almanyada (bu harfler cok kullanildigi icin) cok yaygin. Aslinda daha güvenli, ü yerine u yazmis olsaydi o harfin gercekte ü mü yoksa u mu oldugunu senden baska kimse bilemezdi ama ue olduguna göre gercekte ü oldugu acik oluyor. Ileride de mutlaka benzer durumla karsilasacaksin, dedigim gibi bu tarz encoding cok yaygin.
0
emrahday
(03.02.15)
mesut oezil orneginden akliniza gelebilir.
0
erbay
(03.02.15)
(10)

ben hangi ülkelerde staj yapabilirim?

letheavendangered
türk vatandaşıyım, almanya'da okuyorum ve burada oturum iznim var. seneye 1 dönem almanya dışında staj yapmam gerekiyor. bütün alman vatandaşları avustralya, yeni zelanda falan diye uçarken ben de ay hollanda mı yoksa çek mi vs demek zorunda mıyım vize, çalışma izni zımbırtılarından dolayı? turist o
türk vatandaşıyım, almanya'da okuyorum ve burada oturum iznim var. seneye 1 dönem almanya dışında staj yapmam gerekiyor. bütün alman vatandaşları avustralya, yeni zelanda falan diye uçarken ben de ay hollanda mı yoksa çek mi vs demek zorunda mıyım vize, çalışma izni zımbırtılarından dolayı? turist olarak nerelere nasıl gidileceğinin kitabını yazabilirim ama işin içine bir ab ülkesinde öğrencilik + oradan oturum izni olması gerektiği ve gidecğeim ülkenin ne beklediğini bilmediğim için plan yapamıyorum. okulun dış ilişkiler ofisine güvenmiyorum, benim durumumda olan çok az kişi var okulda, hatta bu almanya dışı zorunluluğu henüz bu sene çıktığı için belki daha önce benim durumumdakiler kasmadan direkt almanyada yaptılar.

mesela ben burdaki oturum iznimle gidip 1 dönem avustralya'da staj yapabilir miyim? veya değişim öğrencisi olarak okumak için de yine normal türk vatandaşı gibi paşa paşa vize mi almam gerek?
0
letheavendangered
(29.01.15)
hayir yapamazsiniz tabii ki.

türk vatandasi olarak yapacaginiz her staj icin ekstra izin almaniz lazim gerekli ülkelerden.

genelde bu calisma izni kapsaminda oldugundan gec kalmadan bir an önce halledin islerinizi.

heee dersen ki türkiyeden vize istemeyen ülkelerde bazi ülkelerde ek olarak calisma izni de var, olabilir bunu bilmiyorum sahsen, azerbaycan, kibris türk cumhuriyetinde filan gerekemeyebilir, ama belli basli ülkelerin hepsinde ek vize alman gerekiyor.
0
kurnaz
(29.01.15)
yani ben şimdi ab oturum izniyle gideceğim herhangi bir ab ülkesindeki staj için de mi vize alacağım? beni gönderen zaten ab'den bir üniversite, saçma değil mi?

bir de geç kalmadan halletme diye bir şey yok. öncelikle 1. dönemin tamamlanması gerek, yani bahar dönemini bi bitirmem gerek. sonra kabul ediyor şirketler başvuruları. onlar da önümüzdeki yıl güz döneminin sonuna doğru sonuçlanıyor, ve herhangi bir şirketten kabul almadan o şirketin olduğu ülkenin çalışma vizesine başvurma gibi bir durum söz konusu olamaz.
0
🌸letheavendangered
(29.01.15)
yahu ab icinden bi üni olmasi baska ülkeyi baglamiyor ki. o sizin sorununuz, hatta okuldaki gerekli yerlerdeki yazilari okduugunuzda staj ya da gezilerle ilgili hep yazilir, gerekli belgeler ögrencinin kendi yapmasi gereken seylerdir mealinde.

okula basvuru yaptiginizda, vizenizle okul mu ilgileniyor? hayir, aynisi.

almanya icinde eger zorunlu staj ise bazi kolayliklar var ama ülke disi baglayici degil legal olarak.

tekrar evet belli basli ülkeler icin vize almaniz gerekiyor ek olarak. staj vizesi genelde, bazi ülkelerde calisma vizesi de olabiliyor.
0
kurnaz
(29.01.15)
@kurnaz, bizimki almanya DIŞI zorunlu staj. o kadar zorunlu ki, sadece hamilelik durumunda tamam almanya içinde yapabilirsin diyorlar. onun dışında almanya dışında bir yerde (vatandaşı olduğun ülke hariç) staj yapmadan mezun olamıyoruz. ben de kolaya kaçıp almanyada yapıp aradan çıkarmak isterim.
0
🌸letheavendangered
(29.01.15)
zorunlu staj olmasi sadece diger ülkelerden duruma göre daha kolay vize alabilmeyi saglar, onun disinda bir etkisi yok.

türkiyedeki orunlu staj gibi düsün, sen almanyada yapmak istiyorsan herseyle sen ugrasiyorsun, aynisi, almanyayi ya da okulu senin vatandasligin baglamiyor.

söyle kolayliklar olabiliyor, eger zorunlu ise sadece zorunlu staj parasi ya da bedava calisacagindan dolayi calisma izni gerekmeksizin ögrenci vizesi alabiliyorsun, ama her halukarda vize alman gerekiyor, bu calisma izni gerekmemesi ise tamamen gitmek istedigin ülkeye bagli, sadece opsiyon olabilir diyorum.

hayir bu kadar zor bir durum yok ki anlasilacak, bu tarz bürokratik seyler okulu ilgilendirmez.
0
kurnaz
(29.01.15)
almanya disinda yapman zorunlu ise gidecegin ülkeden vize ve calisma izni alman lazim, bundan baska sans yok. avrupa birligi icinde bir ülke olursa cok daha rahat alirsin zaten schengen ülkesinden vizen var diye. Ama calisma izni alamazsan bunu okulun ile cöz bence cünkü okulun kurallarinda bir istisna acmak calisma izninda istisna acmaktan cok daha kolay. Calisma izni almadan bunu cözmen cok zor, sonucta o ülkede staj yaparken sirket sigortani yatirmak zorunda, ülke kanunlarina göre de vergi verip vermeyecegin, haftada kac saat calisacagin degiskenlik gösteriyor.
0
emrahday
(29.01.15)
ek olarak acikcasi vatandasi oldugun ülkede yapamazsin demeleri cok legal degil.

eger link atabilirsen inceliyim, normalde vatandasi oldugun ülke onlari ilgilendirmez, yani normalde türkiyede de yapabilmen gerekiyor.

legal olarak hakkin olmasi gerek.
0
kurnaz
(29.01.15)
@kurnaz, bununla ilgili yazılı bir kaynak yok ulaşabildiğimiz. sadece dönem başında bölümle ilgili bilgilendirme toplantısında böyle anlattılar.
0
🌸letheavendangered
(29.01.15)
o zaman daha net sekilde belirtiyim, okul size vatandasi oldugunuz ülkede staj yapamazsiniz diyemez.

vatandaslik okuldaki ögrenciligin statüsünden bagimsiz bir kavramdir, notlandirma ve secimde kriter olarak öne sürülemez. anlatmasi karisik oldu ama gidip sen yabanci dil olrak türkce secme sansin varsa, seni vatandasi oldugun icin o dersi almandan ali koyamaz. dersin adi eger yabancilar icin xxx ise degisiklik gösteriyor.

kisaca size öyle demislerdir, fakat o staji türkiyede yapabilirsin istersen. sen su anda türkiyede oturmuyorsun, oturumun almanyada, almanyada ögrencisin, yabanci ülke olarak türkiyeyi secebilirsin.
0
kurnaz
(29.01.15)
Darknum, mantigi bolumun "uluslararasi" ismini icermesinde seyedilmis. 1 donem semester abroad 1 donem de internship abroad olarak toplam 2 donem almanya disinda bulunmak zorundayiz mezun olabilmek icin. Onceden almanya icindeki uluslararasi baglantili firmalardaki stajlari da kabul ediyorlarmis ama bu gidin disarda yapin zorunlulugu ilk kez bize vurmus.
0
🌸letheavendangered
(29.01.15)
(5)

Kodlama

Euxinos007
Yazılım ve web kodlamaya başlamak istiyorum.Nereden başlamalıyım, hangi dilleri öğrenmeliyim ?.
Yazılım ve web kodlamaya başlamak istiyorum.
Nereden başlamalıyım, hangi dilleri öğrenmeliyim ?.
0
Euxinos007
(29.01.15)
javascript, html, css
0
eksi sozlukte eksiyen adam
(29.01.15)
www.codeacademy.com gir buraya, araya python ve php de sıkıştırmaya çalış.
0
devorgilla the gunslinger
(29.01.15)
html css'ten sonra jquery'ye de mutlaka bak. altyapı içinse php.
0
golan trevize
(29.01.15)
Php'dense python veya ruby on rails kastir.

Php kaka, php pis.
0
eksi sozlukte eksiyen adam
(29.01.15)
en önce web temellri nedir onu ögren, http request nedir, POST/GET nedir, parametre nasil gönderilir alinir, session nedir, cookie nedir?

sonra html ve html5, sonra css. bunlar görsellik.

sonra javascript. ama copy/paste javascriptcisi olma, kodlari kendin yaz. kendin yazmak icin de önce javascript dil temmelerini ögren. sonra jquery ögrenip isin amelelik kismindan kurtul, en son olarak da javascript object oriented kod nasil yazilir, design patternler nelerdir ögren. yanina da json ögren.

sonra server tarafli dillere gec bence, tavsiyem ruby. bu siralar trend.

sonra da database tasarim ve mysql ögren.
0
emrahday
(29.01.15)
(9)

Web sitesini yapmamı isteyen bir arkadaş var. fiyat konusunda ne demeliyim?

poke imam
anladığım kadarıyla bu işi beleşe kapatmaya bakan birisi. zaten söyleyeceğim fiyatı kabul etmeyecek. ama bu işin piyasası kaç lira ortalama olarak? yani bir web siteyi yapmak için kaç lira istemeliyim? bu işin ehli arkadaşlara sormak ve danışmak istedim. şimdiden teşekkürler...
anladığım kadarıyla bu işi beleşe kapatmaya bakan birisi. zaten söyleyeceğim fiyatı kabul etmeyecek. ama bu işin piyasası kaç lira ortalama olarak? yani bir web siteyi yapmak için kaç lira istemeliyim? bu işin ehli arkadaşlara sormak ve danışmak istedim. şimdiden teşekkürler...
0
poke imam
(28.01.15)
100 liraya da yapılır 50000 liraya da. Ne tür bir şey olacak, kaç sayfa, logo tasarımı var mı vesaire vesaire biraz detay ver ki amatör piyasasından bir rakam söyleyebilelim.
0
osurdum
(28.01.15)
5000 en az
0
selam
(28.01.15)
@osurdum ürün tanıtımı vs olacağını söyledi sadece. yani ticari bi web sitesi olacak anladığım kadarıyla. logo tasarımı ile ilgili bir şey söylemedi. sadece dediği bir web sitesine ihtiyacı olduğu. sanırım tam anlamıyla hazır bir web sitesinden bahsediyor. domain ve host u alınmış. ben elimdeki ücretli temanın parasını istemeyi düşünüyorum. ve kendim de bir web sitesi açmak üzreyim. onun da reklamı ve diğer giderlerini karşılamak için bu işe giriştim. dediğim gibi muhtemelen dediğim fiyatı kabul etmeyecek. ne kadar beleşe yaptırabilirsem benim için kar görüşünde.
0
🌸poke imam
(28.01.15)
@sustum 5000 liradan ne kadar az? bu arada bu arkadaş kabul etmez ise başka bir site tasarımı için ne kadar istemeliyim? zira piyasada dönen fiyatları hiç bilmiyorum. zaten o yüzden duyuru açma gereği duydum
0
🌸poke imam
(28.01.15)
cesit cesit site var, ozelliklerine gore fiyatlari degisir. cok basit katalog gibi bir site yapiyorsan 150-200 liraya da yapabilirsin. isi ogreniyorsan beles de yapabilirsin. e ticaret sitesi yapiyorsan birkac bin liradan da bahsedebilirsin. ust limit yok. alt limit de sifirdan basliyor. emegine gore, verdigin hizmete gore. saati 30 dolardan calisan freelancerlar var bu islerle ugrasan. 10 saatte bir site kurarlar.
0
idexo
(28.01.15)
@idexo anladım hocam. sitesinde ürün tanıtım şeması vs istediğin söyledi. buradan yola çıkarak ticari bir site açacağını düşünüyorum. elimde bir adette fazladan ücretli tema var. bu temayı da kullanacağım. 49 dolara almıştım sanırım. işte emek, kullanacağım tema, tasarım vs. komple bir site için ne kadar istemeliyim? ayrıca kendim de bir site açıyorum. o aralıkta bu sitenin giderlerini karşılayabilmek için bu tarz işler yapmak istedim. bu iş olmaz ise nasıl bi strateji izlemeliyim? bir de yeni açılacak bir site için izlemem gereken yol nedir? 2 hafta içerisinde açarım siteyi. web teknoloji sitesi olacak. tasarım vs yüzde 80 i bitti. mesaj paneli vs ekleniyor şuanda. forum gibi bi şey de eklemek istedik. işte bu işlerin bitmesi ortalama 2 haftayı bulur. sonrasında nasıl bir yol izlemeliyim. bu vesileyle bunu da sorayım?
0
🌸poke imam
(28.01.15)
web sitesinde yapacagin tüm ön yüz elementlerin (sayfalar, login, signup) ve tüm arka taraftaki elmentlerin (database, authorization, web-service) ve tasarim elementlerinin (logo, sayfa tasarimi, icon tasarimi vs.) kac saat de yapacagini en ince ayrintisina kadar yaz. karsi tarafla mutabik ol. sonra saat ücretini toplam saat ile carp.

Bütün sayfaya fiyat söylemek zor, sitenin icinde neler olacak onlar önemli. Ayrica ekledigin seylere ne kadar efor harcayacaksin, ne kadar teknik bilgi istiyor, test yapacakmisin, dökümantasyon yapacakmisin, server tarafi ve sayfanin ayaga kaldirilmasindan sen mi sorumlusun yoksa sadece kodunu mu yazacaksin bunlar da önemli.
0
emrahday
(28.01.15)
emrahday anladım az çok demek istediklerini. arkadaşla birlikte yapacağız bu işi. ortalama 15 günde bitiririz diye düşünüyoruz. sanırım şuanda sadece w.press sitesinin domain ve hostu alınmış durumda. henüz ortada tasarım adına hiç bir şey yok. 15 günlük (daha da fazla olabilir) bir site yaratma işi için ne kadar istemeli ortalama? siteyi kurup arkadaşa teslim edeceğiz.
0
🌸poke imam
(28.01.15)
genelde junior yazilimcilar aylik 2000 TL net aliyor (bu rakam sehir ülke firmaya göre cok degisken). yani günlük 100 tl oluyor (20 is gününden). tabi bir günü de 8 saat olarak hesaplayin. yani bir yazilimcinin saatlik net ücreti 8-8,50 gibi birsey oluyor.

Sonraki adim isin planlamasi use-case leri belirleyin (sayfada kac tip kullanici olacak, login olan, login olmayan sadece ziyartci, bu kullaniclar ne ler yapabilecek). bilmediginiz ve ögrenmeniz arastirmaniz gereken yerleri belirleyin (mesela responsive web olacaktir da siz bilmiyorsunuzdur, ve arastirmaniz gerekir). kac sayfa olacak, her sayfada ne elementler olacak (mesela fotograf slide olacak, takvim olacak). Bunlari alt alta yazin.

Sonra kisisel tecrübe ve tahminlerinize göre kac saat te yaparsiniz her bir elementi.
Fotograf slider 2 saat
Tavim 3 saat
Login 8 saat vs.gibi

sonra toplam saat mesela 120 saat (15gün) x 8 TL = 960 TL cikar.

Ama bu net rakamdir bunun üzerine dökümantasyon, test gibi isleri de saat olarak eklemelisiniz. Saat rakamlarini da fazla fazla ekleyin ki zaman konusunda sorun yasamayin. Fatura kesecekseniz, gecici is sigortasi yapacaksaniz bu giderleri de ekleyin mutlaka.

Bu adimlari bu sekilde giderseniz 3 önemli konuyu (genelde yazilimcilar ve müsteriler arasinda bu konuda kavga cikar) netlestirmis olursunuz.

Proje ne zaman bitecek?
Sayfanin icinde ne ler olacak ?
Ne kadar ödenecek?

Bunlar bir kagida yazili degilse ve iyi/detayli planlanmadiysa kesin kavga cikar.
0
emrahday
(28.01.15)
(2)

berlin skyline

boiler room
selamlar. aşağıdaki resimdeki yapıları soldan sağa sırasıyla söyleyebilecek olan var mı? teşekkürler.http://www.clker.com/cliparts/F/g/G/8/G/S/berlin-skyline-black-hi.png
selamlar. aşağıdaki resimdeki yapıları soldan sağa sırasıyla söyleyebilecek olan var mı?
teşekkürler.

www.clker.com
0
boiler room
(26.01.15)
messeturm: images.fotocommunity.de

siegessäule: upload.wikimedia.org

sony center: upload.wikimedia.org

berliner dom: upload.wikimedia.org

branderburger tor: upload.wikimedia.org

synagoge berlin: upload.wikimedia.org

bunu cikaramadim

oberbaum brücke (emin degilim): upload.wikimedia.org

bunu da cikaramadim

branderburger tor üzerindeki heykel: www.urlaubsziele.com

fernsehturm: upload.wikimedia.org

alexanderplaz saat: upload.wikimedia.org

en sonuncusunu da cikaramaidm: art-pro.de bu olabilir ama emin degilim
0
emrahday
(27.01.15)
@emrahday, Çok teşekkür ederim!
0
🌸boiler room
(27.01.15)
(12)

avrupa içinde tek başına interrail turu + bir kaç soru

feel the blanks
Merhaba duyuru ahalisi,Ben Erasmus'la bu senemi Fransa'nın Lyon kentinde geçiren bir öğrenciyim. Şubat ayında 10 günlük bir tatilim var ve ben de tek başıma Avrupa turuna çıkmayı planlıyorum. Yalnız en ucuz şekilde mobilizasyonu sağlamak da interrail ile mümkün, onun dışında farklı yolları kullansam
Merhaba duyuru ahalisi,

Ben Erasmus'la bu senemi Fransa'nın Lyon kentinde geçiren bir öğrenciyim. Şubat ayında 10 günlük bir tatilim var ve ben de tek başıma Avrupa turuna çıkmayı planlıyorum. Yalnız en ucuz şekilde mobilizasyonu sağlamak da interrail ile mümkün, onun dışında farklı yolları kullansam çok uçuk fiyatlar çıkıyor. 10 gün içinde 5 günlük gezme hakkıyla 192 euro ya tamamlıyorum işi.

İstediğim rota: LYON => Lüksemburg, Belçika(Brüksel), Hollanda(Amsterdam), Almanya(Hamburg), İsviçre(Zürih) => LYON

Soru 1: bundan daha ucuz şekilde gezmenin yolu var mıdır?
Soru 2: bu gideceğim ülkelerden birini çıkartmam lazım, hangisini çıkartayım?
Soru 3: aranızda interrail biletini Türkiye'den değil de başka bir ülkeden alan oldu mu, problem yaşadınız mı?
soru 4: interrail ile bu sene içinde bir kere daha yolculuk yapmak istiyorum, sene içinde sadece bir tane alınabilir gibi bir kısıtlama var mıdır?
0
feel the blanks
(22.01.15)
carpooling, blablacar tarzı siteler varken 192 euro ödeme boşuna, o paraya dünya turu yapılır.

almanya fransa belçika diyorsun buralarda o kadar yaygın ki istediğin noktaya günde onlarca araç bulabilirsin hemde tren biletinin 100 euro olduğu noktalara 20 euro'ya gidersin. trene bağlı kalma, bu şekilde istediğin yerde istediğin kadar kalırsın.
0
tolga asp
(22.01.15)
interrail biletinden daha ucuza zor bulursun ancak hamburgtan zürihe geçişin baya uzun sürücektir.ice ile bile 8 saat sürüyorki sen interrail biletinle ekstra para ödemeden ice binemezsin.rotalara bakarken deutsche bahn sitesinden faydalanmanı öneririrm.
0
lprytk
(22.01.15)
@tolga asp

eyvallah hocam biliyorum onu da, lyon'dan lüksemburg'a 40 euro istiyor ortalama en ucuzu 30. ben baktım covoiturage işlerine, uymuyor o, hem adamla telefonda konuşmak lazım nerede alır, nereye bırakır bilmediğim memlekette, hattımın olmadığı yerde çok sıkıntı yaşarım.
0
🌸feel the blanks
(22.01.15)
@lprytk
bahn.de değil de şu daha güvenilir geldi bana:
fr.interrail.eu
0
🌸feel the blanks
(22.01.15)
Bahn.de'nin güvenilir gelmemesi gibi bir durum yok, Almanya'nın resmi tren yolu firması ki ülke içinde dakikliği ile meşhurdur. Ayrıca lüksemburg, brüksel falan, en azından lüksemburg biraz sapa, ben olsam sallarım.
0
whoosie
(22.01.15)
trenle gezerken dikkat et bircok hat icin gece 3:00 ile sabah 5:30 arasi trenler calismiyor. gündüz gezeyim geceyi trende geciririm dersen o ikibucuk saat sogukta problem olabilir. Istasyonda gecelemek istersen de büyük istasyonlari tercih et, kücüklerinde kapali ve sicak alan olmayabilir. @lprytk dedigi gibi hamburg-zürich cok uzun sürecektir. Aktarmalar, beklemler, geceyi gecirmek felan 1,5 - 2 gün sürer.
0
emrahday
(22.01.15)
bahn.de güvenilir gelmedimi hiç güleceğim yoktu he:D

diğer ülkelerde bile orayı kullanıyorlar kendim gördüm yani.neyse burdan rotana bak planını yap ama sadece interrail biletiyle geziceksen ekstra supplement ödemem dersen yerel trenlerle gitmek zorundasın ve ciddi şekilde uzar seyahet süren.interrail biletini gittiğin ülkedende alabilirsin bu arada.
0
lprytk
(22.01.15)
Aklınızda bulunsun, bileti aldığınız ülkede kullanamazsınız. Onun dışında iphone için rail planner uygulamasını öneririm
0
azeriturku
(22.01.15)
1. otostop dışında yok

2. hamburg'u çıkart listeden. amsterdam'dan frankfurt aktarmalı zürih'e geçersin. şubat ayında hamburg'da göreceğin tek şey kuru soğuk olur. hoş yaz ayında olsaydı yine hamburg'u çıkart derdim.

3. istediğin ülkeden alabilirsin hiç bir sıkıntı yok. yanında pasaportun olsun yeter.

4. herhangi bir sınırlama yok istediğin kadar alabilirsin.

ps: yukarda yazıldığı gibi aldığın ülkede kullanamama gibi bir durum yok. oturduğun ülkede kullanamıyorsun. erasmus sana oturma izni verdiyse fransa sınırlarında geçersiz olma ihtimali var ama bakacaklarını sanmıyorum. baksalar da sınıra kadar bilet keserler sınırdan sonra geçerli olur interrail bileti.
0
kaynaklari etkin kullanamayan iktisatci
(22.01.15)
@azeriturku alınan ülkemi yoksa hangi ülke vatandaşıysan ordamı geçerli değil?ben ikincisi diye biliyorum bakmayada üşendim şimdi:)
0
lprytk
(22.01.15)
interrail bileti alınan ülkede geçmiyor diye biliyorum. Ayrıca Hamburg'u çıkarma listeden, git St. Pauli'yi, Reeperbahn'ı gör.
0
whoosie
(22.01.15)
Interrail her zaman en ucuz alternatif degil, bunu soyleyeyim dedim. Tren bileti, otobus bileti ve ucak biletlerini gozden gecirmeden interraile hemen parayi basmayin derim.
0
delifaruk
(22.01.15)
(8)

Berlin'de olan var mı? -acil-

pasp
Berlin'de yüksek lisans yapmakta olan erkek arkadaşıma çok acil olarak kalacak yer arıyoruz: evi olan birinin yanına olabilir ya da başka bir öneriniz varsa o da olabilir ya da eve çıkacak olan varsa ev arkadaşı olarak yanına da olabilir, önemli olan bu hafta içinde bulabilmemiz çünkü en sahibi 10 g
Berlin'de yüksek lisans yapmakta olan erkek arkadaşıma çok acil olarak kalacak yer arıyoruz: evi olan birinin yanına olabilir ya da başka bir öneriniz varsa o da olabilir ya da eve çıkacak olan varsa ev arkadaşı olarak yanına da olabilir, önemli olan bu hafta içinde bulabilmemiz çünkü en sahibi 10 gün vermiş evden çıkması için -kendisi de demin öğrendi zaten :( -

iletişim için: bana mesaj atabilirsiniz duyurudan ya da

canterzi.istanbul[at]gmail[nokta]com


modlara not: bir müddet üstte kalabilirse çok seviniriz.

teşekkürler
0
pasp
(21.01.15)
Couchsurfing'e yazin. Orda kalici yer arama gruplari oluyor. En kotu ihtimalle wg-gesucht'tan falan kendisi bir yer bulana kadar gel kal diyen cikar muhtemelen. Sadece gruplara degil, cs berlin duvarina yazin. Ben o sekilde buldum kaldigim evlerden birini.
0
letheavendangered
(21.01.15)
teşekkürler ama wg-gesucht'da sürekli aramasına rağmen bulamıyor. diğer seçenekleri kendisine ileteceğim.
0
🌸pasp
(22.01.15)
Dogru, ordaki bir ilana 47484728 kisi birden basvurdugu icin cogu zaman olumsuz donus bile yapmiyorlar. Bir de facebook gruplari var, berlin icin neler var bilmiyorum ama berlin wg suche falan yazip ararsaniz belki bir seyler cikar eger henuz denemediyseniz. Benim de gozum kulagim acik olacak. 2 ay evsiz kaldim, ne oldugunu biliyorum.
0
letheavendangered
(22.01.15)
büyük sehirlerde özellikle milyonluklarda, wg-gesucht, immobilien.de gibi sayfalardan, provizyon ödemeden, hele ki, türk olarak baya zor. evi bulmak sorun degil. adama 600 euro kazaniyorum isim var diyorsun, isten cikarsan kim ödeyecek kirayi diyor, garantör istiyor, 3 aylik kira bedeli depozito istiyor vs. fazla uzatmayayim.

yapacagi sey din a4 kagida oturmak istedigi semt, oda büyüklügü, ödeyecegi miktar vs'yi yazip, kalin borulu, trafik lambalarina yapistiriyorsun. ne kadar internetten bihaber insan varsa bu duyurulari okuyorlar. arkadasin gitsin, 5 euro verip 100 tane ilan bastirip her yere assin. 1 haftaya kalmaz evi de, odayi da bulur. gerisi öyle ilan aramayla zor görünüyor.

ilan isine de girerse app indirsin, yeni bi ilan geldigi an direk mesaj geliyor, hemen arayip evi görmeye gelebilir miyim diyorsun? ben benim evi böyle bulmustum. 10 dakika gec kalsam gitmisti ev..

cok darda kalirsa bana gene de yaz.
0
acsr777
(22.01.15)
bengi tonyukuk
(24.01.15)
koenzim
(25.01.15)
Marek Schramm yolu gözüktü size. kaution kasar ancak garanti kalacak yer ayarlarlar. almanyanın yamulmuyorsam en büyük gayrimenkul firmasıdır.
0
KidLazer
(26.01.15)
Aklinda bulusnun Berlin ev bulmanin en zor oldugu sehirlerden biri ve bu nedenle emlak siteleri bircok dolandirici kayniyor. Özellikle cok güzel evlerin fotograflarini koyup, cok uygun fiyat veriyorlar. Siz ilgilenince de "Su anda Londradayim, gercekten ciddiyseniz 50 euro kapora yatirin hemen ilk ucakla geleyim, anlasalim" diye hikaye yazip, 50 euro alip kayboluyorlar.

Ben www.holtz-estate.net bu emlakcinin evlerinden birinde kaliyorum www.parkside-residence.de özellikle tavsiye ederim, cok merkezde (alexanderplatz) ve provizyon almiyorlar, musterileri genelde yabanci oldugu icin ingilizeleri iyi, yabanci diye de problem cikarmiyorlar.
0
emrahday
(29.01.15)
(3)

yurtdisi borclanma ve sgk gss

kameraya el sallayan adam
merhaba arkadaslar,kafami epey kurcalayan ve acikcasi kafamin da pek basmadigi bir konu var. ben yaklasik iki yildir italya'da yasiyorum, egitim icin gelip sonra da calismaya basladim.burada calistigim gunlerin turkiye'deki emeklilik gunlerine sayilmasi icin sanirim yurtdisi borclanma yapmam gerekiy
merhaba arkadaslar,

kafami epey kurcalayan ve acikcasi kafamin da pek basmadigi bir konu var.

ben yaklasik iki yildir italya'da yasiyorum, egitim icin gelip sonra da calismaya basladim.

burada calistigim gunlerin turkiye'deki emeklilik gunlerine sayilmasi icin sanirim yurtdisi borclanma yapmam gerekiyor. bunun icin calisma ile okuma arasinda bir fark var midir? daha once yapmis olan var mi? her gun icin 12 lira civari bir sey oduyormusuz sanirim.

diger bir soru da sgk ile ilgili. turkiye'de ozel bi sirkette sigortali olarak calisiyordum, biraz once siteden kontrol ettigimde bana 4000 liralik bir borc cikartti. Isi biraktigim tarihten sonra islemeye baslamis. benim anladigima gore bu iki sey tamamen farkli, 4000 lira sadece saglik hizmetleri icin fakat digeri emeklilik icin gerekli olan bir sey, dogru mu anliyorum?

bu gss'i de seve seve odemek mi gerekiyor? benim durumuma gore disarida tutulan bir durum var midir?

bir de torba yasayla sgk borc faizleri siliniyor falan yazilmis internette ve fakat bende 1000 liralik bi faiz hala duruyor.

bilgili arkadaslar bilal'e anlatir gibi anlatirsa sevinirim. cok tesekkurler!
0
kameraya el sallayan adam
(21.01.15)
"bu gss'i de seve seve odemek mi gerekiyor? benim durumuma gore disarida tutulan bir durum var midir?"

gss yi ödemek istemiyorsan ögrenci belgen ya da calistigina dair belgeni türkceye cevirttirip konsolosluktan onaylayip türkiyedeki sgk ya gönderiyorsun. o sürede isleyen gss borcunu siliyorlar. Belgeni türkceye cevirtmeden önce konsolosluga danis, belki konsoloslugun kendi ceviri hizmeti vardir.
0
emrahday
(21.01.15)
Yurtdışında ikamet edenler gss primi ödemiyor. Bunun için ikametinizin bulunduğunuz yere alınmış olması gerekiyor. Eğer ilk gittiğinizde almadıysanız ve halen ikametiniz Tr'de görünüyor ise konsolosluk noterinden randevu alıp gidiyorsunuz. Pasaportunuzdaki giriş çıkış tarihlerine ve elinizdeki diğer belgelere istinaden bir belge düzenleniyor. Bu belgede, "şu şu vatandaşımızın şu şu tarihten itibaren şu şu ülke şu şu şehirde yaşadığı tespit edilmiştir" yazıyor. Bu belgeyi sgk'ya verdiğinizde borcunuz düşülüyor. Bizzat aynı işlemi Londra konsolosluğunda, taşındıktan 14 ay sonra yaptırdım. Bir sorun olmadı.
0
hadji
(21.01.15)
cok tesekkurler cevaplar icin, gss'den yirtabiliyoruz demek ki. bi de neden gss'yi odemek isteyeyim onu anlamadim :)

bu ikametgahi konsolosluktan degistirebiliyor muyuz acaba, ya da bu e-devlet ile?
0
🌸kameraya el sallayan adam
(21.01.15)
(7)

polonyadan istanbula otobüs var mı? o.0

zenc
o kadar kötü bir tarihte polonyaya gidiyorum ki dönüş günümde arkadaşımın düğünü var. ucak saatleri aktarmalılar da bile tutmuyor. o derece felaket. soru 1: Bulgaristan gibi Polonya'ya da otobüs yok mudur?soru 2: nikah şahidi olununca nikah günü aldıklarında mı şahit adını veriyorlar? yoksa daha son
o kadar kötü bir tarihte polonyaya gidiyorum ki dönüş günümde arkadaşımın düğünü var. ucak saatleri aktarmalılar da bile tutmuyor. o derece felaket.

soru 1: Bulgaristan gibi Polonya'ya da otobüs yok mudur?

soru 2: nikah şahidi olununca nikah günü aldıklarında mı şahit adını veriyorlar? yoksa daha sonra mı?
0
zenc
(20.01.15)
nikahtan hemen önce alıyorlar.
0
galadnikov
(20.01.15)
metro turizm hollandaya kadar gidiyosa polonyaya da gidiyodur kesin. olmadı budapeştede falan inip başka bi otobüse binersin.
0
merkezefendi
(20.01.15)
polonyadan otobusle berline gec, oradan uc en temizi. Berlin yada leipzig den cok rahat ucak bulursun bence eger bu aksam degil ise.
0
emrahday
(20.01.15)
zenc'cim, aktarmalı olmasa bile sen kendin aktarma yarat. Polonya'dan mesela Berlin, Munih, Budapeşte, Viyana ya da Prag'a kendi imkanlarınla geç ve ordan uçağa bin. yine saatler tutmuyorsa, tutan herhangi başka bir avrupa ülkesine rynair ya da easyjet ile geçip ordaki uçağa bin.
otobüs çekilir mi o kadar yok ya. :/
0
vejeteryanvampir
(20.01.15)
wizzair e bak bi de. istanbul budapeste arası uçuyo. budapeste gidip otobüse de binebilirsin saatler uyuyosa
0
merkezefendi
(20.01.15)
Suraya bir bak:
eurolines.com

Galiba istanbul'a kadar yok ama belki yakinlara gelirsin :)

bir de blablacar.com diye bir olay var.
Car pooling sitesi. Oraya bak mutlaka. Belki otobusten ucuza bile bulabilirsin.
0
perkele
(20.01.15)
Polonya'ya otobüs var, ama haftanın belirli günlerinde.
0
piotr
(21.01.15)
(4)

almanyada gezilecek yerler vs.

elijah cohen
Bu sıralar almanyadayım. ailemin yanında. ilk defa geliyorum. Hannover yakınlarındayım. nereleri gezmemi tavsiye edersiniz. bir hafta çıkıp bikaç şehir gezmek istiyorum. ne kadar para alayım yanıma? otellere önceden rezervasyon yapayım mı? yoksa rahat boş yer bulur muyum? malum ocak ayı, dışarda kal
Bu sıralar almanyadayım. ailemin yanında. ilk defa geliyorum. Hannover yakınlarındayım. nereleri gezmemi tavsiye edersiniz. bir hafta çıkıp bikaç şehir gezmek istiyorum. ne kadar para alayım yanıma? otellere önceden rezervasyon yapayım mı? yoksa rahat boş yer bulur muyum? malum ocak ayı, dışarda kalamam.
0
elijah cohen
(16.01.15)
berlini gezin. başka git denilebilecek çok bir yer yok almanyada.
0
fayfim
(16.01.15)
Heidelberg'e git. uzak sayılır ama git.. Peineye gidersen amcamlara selam söyle.
0
dokuzonbeş
(16.01.15)
size yakinligina gore sirali: bremen, hamburg, magdeburg ve berlin
0
vudin
(16.01.15)
Sana en yakin güzel sehirler Berlin ve Hamburg. Otel konusu rahat, kis mevsimi oldugu icin otel bulmakta zorlanmazsin. Berlini gezmeden önce internetten arastir, yoksa berline sokakta kesfedeyim dersen cok zorlanirsin, özellikle kis mevsiminde. cünkü berlinin yerlilerinin takildigi mekanlar biraz underground, ve disardan pek gözükmeyen mekanlar. Sokaklar da bombos mevsim nedeniyle. Disardan bakinca "berlin dedikleri bu muymus? hicbirsey yok dersin" mekanlari bilmeyince. Onun disinda standart turistik yerlerini gezebilirsin.

Para olayi senin gezme tarzina bagli. Hostel (gecelik 10-20€), alternatifi otel (gecelik 20-70€) gibi. Ulasim almanyanin en kazik tarafi. Mitfahrgelegenheit veya blablacar Hannover-Berlin arasi 20-30€ gibidir, local trenlerle 25-35 euro arasi patlar, Hizli tren 50-100€ arasi patlar.

Dortmund a gitme, hicbirsey yok fabrikalar felan. Bremen güzel ama 1 günde gezersin bitirirsin. Hamburg güzel, denizi var, almanlar hep Berlin mi güzel Hamburg mu diye tartisir. Heidelberg güzel, tarihi bir sehir, ama sana uzak. Münich de bu mevsimde bisey bulamazsin, daglarina cikman lazim, kar felan. Kiel kuzeyde balikci sehri, bu mevsimde rüzgarilidir. goo.gl var birde baltik denizinde bir ada, kücük balikci köyü, orasi da bu mevsimde soguk ve rüzgarlidir.
0
emrahday
(16.01.15)
(11)

html - css - javascript - mysql - json - ajax

ay nov kung fu
Bunları kullanarak bir e-ticaret sitesi yapılabilir mi? Yoksa illa ki php vb bulaşmak gerekir mi?Ya da html-css-js kullanarak hazırlanan bir tasarımı e-ticaret sitesi şeklinde işler duruma getirebileceğim başka bir yol var mı? Opencart vb kaynaklarda illa ki bir tema kullanmak gerekiyor anladığım ka
Bunları kullanarak bir e-ticaret sitesi yapılabilir mi? Yoksa illa ki php vb bulaşmak gerekir mi?
Ya da html-css-js kullanarak hazırlanan bir tasarımı e-ticaret sitesi şeklinde işler duruma getirebileceğim başka bir yol var mı? Opencart vb kaynaklarda illa ki bir tema kullanmak gerekiyor anladığım kadarıyla.

Tişikkirler.
0
ay nov kung fu
(16.01.15)
Opencart, magento gibi bi CMS kullanmanız gerekiyor.
0
pardonan
(16.01.15)
Guvenli bir sekilde yapilamaz. Gerekir.
0
f_d
(16.01.15)
front-end, back-end nedir bi arastirmanı oneririm.
0
sage
(16.01.15)
php zorunlu.
0
tchuck
(16.01.15)
html, css, javascript, json, ajax gibi dil/kütüphane/teknolojiler front-end teknolojilerdir. yani kullanicinin bilgisayarinda calisir. serverda herhangi bir islem yapmazlar.

Burada asil mesele herhangi bir istek icin servera gidinice ne olacak? Bilgisayarda adam bi butona tikladi, ve o buton ürünlerin listesini gösterecek. buton ve tüm aksiyonlar yukarda belirttigim dil/kütüphane/teknolojiler le yapildi ve servera bir "http request" yani GET/POST gönderir. serverda bunu bir programlama dili Node.js(javascript)/PHP/Java/C#.net/Asp.net/Ruby isleyip MySQL den ürünlerin listesini almasi gerekli. Yani sistem su sekilde islemeli Client (Kullanici bilgisayari) -> Server -> Database. Kullanici bilgisayarindan direkt olarak database bir sekilde erisilir ama bu alisilmis bir yöntem degil ve verimli olmaz. "Cache" "Session" gibi islemler icin server tarafli bir dile ihtiyac var. bilinen server tarafili dillerin disinda illa javascript kullanacam diyorsan bunun cözümü de Node.js.

Yani özetle sayfa adamin bilgisayarinda calissa da, Cache/Session/Güvenlik gibi islemleri server tarafinda yapman lazim, bunun icin de server tarafinda calisan bir dile ihtiyacin var.
0
emrahday
(16.01.15)
@emrahday cok guzel aciklamis, JS'de iyiyseniz node.js su an yukselen yildiz
0
jedilance
(16.01.15)
@emrahday haklısınız. get/post http kısmını düşndüm ama o databaseden nasıl jsona dönüşecek düşünememişim. Orada bitmiş benim bilgi. ^_^
Manuel olarak yapılabilir belki ama dendiği gibi güvenlikte sıkıntı çıkar sanırım.

Peki sorumu değiştiriyorum. Ben front-end developer olarak kendi işim için yapacağım bir e-ticaret sitesini, özgün tasarımla en kolay nasıl işleme alırım? Back-endden anlamıyorum ancak biriyle çalışabileceğim bir bütçe yok.
Şu ayarda olacak:
www.juico.com.tr

CMS kullanmak istemedim çünkü siteler illa ki birbirine benziyor.
0
🌸ay nov kung fu
(16.01.15)
Ben sizi stresten kurtayim eger para harcamak istemiyorsaniz seceneklerinizi sayayim:
* Yazilimcinin isini ogrenmek (hazir sistem kullanacaksaniz kismen ne nerede onu ogrenmek + server kurulumu ve bakimi ogrenmek)
* Yazilimci ortak bulmak
* Hazir ucretsiz sistem alip izin verdigi kadar degisiklik yapmak

Hem sistem hazir olsun, hem gorunumu tamamen degistireyim, hem back-end bilmeyeyim bana mumkun gozukmuyor. Sonucta front-end ile back-end birbirinden tamamen kopuk parcalar degil. Artik bu seceneklerden hangisi size en kolay geliyorsa..

Ek: tek seferde fazla para harcamadan duzenli araliklarla odeme yapabileceginiz hazir e-ticaret sistemleri de vardir. Ben olsam bu secenegin uzerinde dururdum.
0
f_d
(16.01.15)
@f_d asıl derdim layout üzerinden çalışmak zorunda kalmamak, sitenin tam olarak benim istediğim bir görünüme sahip olması.
İş internet işi değil, gıda işi o yüzden yazılımcı ortak almak pek mümkün değil. Halihazırda bir ortağım var.
Dediğiniz gibi hazır bir şeyler kullanacağız gibi görünüyor, mecburen.
0
🌸ay nov kung fu
(16.01.15)
Layout'un sistemde bir hukmu yok, silinebilir degistirilebilir, eger sistemdeki data akislarini takip edebiliyorsaniz sorun olmaz esasen. Ancak bunun icin dedigim gibi ne nerede bilmeniz lazim.
0
f_d
(16.01.15)
Bence en kolay yol CMS gözüküyor. Hazir bi e-ticaret sistemi kullanirsan isine daha cok konsantre olursun. Öbür türlü Front-End, Back-end, database, system administration derken acayip zaman alir ve tek basina yetisemezsin. Fiyatlari da cok ucuzladi bu e-ticaret ve CMS sistemlerinin. Genelde e-ticaret girisimcilerinin basina en bela olan durum bu. Az para ile is yapmak durumunda kaliniyor, o nedenle her isi kendin basarmak durumundasin, sonra zamaninin cogunu isin kenidisi degilde bu gibi seyler yiyor.

Benim düsüncem rahat bi sekilde e-ticaret sitesinin yönetilmisi icin 5 kisi lazim. Iyi bir tasarimci (Photoshop, illustrator, zevk sahibi), Front End(HTML5, CSS, JS, JSON), Back End(JSON, RESTFul, Herhangi bir dil), SQL developer, System Administrator (Linux, ssh vs.). Bu besli bir araya gelmeyince insan kafayi yiyor. En az ikisinde uzmanlasip, diger 3 ünü de bir siteyi ayaga kaldiracak kadar bilmekte de yarar var.
0
emrahday
(16.01.15)
(5)

Oturma izni olmadan avrupa içi seyahat

35.spartalı
Merhaba,Yakın zamanda İtalyan oturma iznimi (permesso di soggiorno) kaybettim ve yenisini almak için (duplicato) başvurdum. Ancak 24 ocakta Hollanda'ya seyahat etmeyi planlıyordum. Bu süreye kadar yeni izin kartımın gelmesi imkansız. Milano Bergamo havalimanından Ryanair ile Eindhoven'a uçacağım. Vi
Merhaba,
Yakın zamanda İtalyan oturma iznimi (permesso di soggiorno) kaybettim ve yenisini almak için (duplicato) başvurdum. Ancak 24 ocakta Hollanda'ya seyahat etmeyi planlıyordum. Bu süreye kadar yeni izin kartımın gelmesi imkansız. Milano Bergamo havalimanından Ryanair ile Eindhoven'a uçacağım. Vizem İtalyan öğrenci vizesi ve Schengen olarak geçmiyor ama aynı zamanda Schengen bölgesinde herhangi bir vize kontrolünün de olmadığını biliyorum. İlk kez Ryanair ile avrupa içinde uçacağım. Sorum şu ki yolculuk için sadece pasaportum yeterli midir? Bazen oturma izni yerine oturma iznine başvuru belgesinin de geçerli olduğunu duydum ama sadece Türkiye'ye gidip gelmek için.
Aynı zamanda geçici seyahat belgesi diye bir çözüm de var ancak genelde ya italya'ya giriş ya da türkiye'ye seyahat için yeterli. Böyle bi belgeyi daha önce alanınız var mıdır?
Şimdiden teşekkürler.
0
35.spartalı
(15.01.15)
rynair ile italyadan ispanyaya uctum, ikiside schengen ülkesi oldugu icin görevli kontrol etmeyi unutmus cünkü ucaktakilerin neredeyse hepsi AB vatandasiydi. Görevli sonradan uyaniyor duruma ve inecegim havalimani arayip özellikle kontrol edilmesini istiyor ve kontrol ettiler, birde sordular niye göstermedin oturum iznini diye. Bende kimse göster demedi demisdim. Sansini dene ama bu fransadaki olaylardan sonra avrupa serbest dolasimla ilgili tartismalarin arttigi bir zamanda riskli olabilir. Bu benim deneyimimdi, belki de benimki istisna olabilir, normalde kontrol etmiyor olabilirler, bilemiyorum.
0
emrahday
(15.01.15)
ricevuta ile sayısız italyadan kara veya tren yolu ile diğer schengen ülkelerine gittim. kontrol olmadığı için sıkıntı yok, lakin oldu da kontrole denk gelseydim bulunduğum ülkede polise vs denk gelseydim büyük sıkıntı olurdu. çünkü oturma izni olmadan ricevuta olsa bile diğer ülkelere çıkış yapılamıyor.
uçak yolculuklarında ise illa ki kontrol ediyorlar, hatta ryanair eğer ab vatandaşı değilsen kendi bankosuna gidip bastığın boarding pass'a damga bastırmanı istiyorlar o sırada da kontrol ediyor belgelerini.
üzgünüm ama hava yolu ile çıkış yapamazsın.
0
nwnd
(15.01.15)
geçici seyahat belgesine gelince, elindeki kağıtlarla kendi ülkene sorunsuz giriş çıkış yapabilirsin. oturma izni yenilemedeyse veya seninki gibi kayıp ve yenisi bekleniyorsa questuraya gidip geçici seyahat belgesi alarak schengen ülkelerine çıkış yaparsın. yüksek ihtimal milano'dasın sanırım bergamo'dan uçuyorsan milano moscova'da bulunan ana questuraya gitmen gerekiyor diye biliyorum. muhitinde bulunan bağlı olduğun questura bu işi yapmaz. ama onlara da danış moscova'nın kalabalığının içine dalmadan.
pardon turati'ye gideceksin. hoş moscova'dan da ulaşırsın.
0
nwnd
(15.01.15)
D tipi vizen var diye tahmin ediyorum. D tipi vizeyle schengen ülkelerine seyahat edebilirsin (ettim ordan biliyorum) eğer uçağa binerken sorun olmasın dersen gideceğin ülkenin konsolosluğuna vizeni taratıp mail at ülkeyye girebilir miyim diye, evet yanıtının da çıktısını al yanında tut.
0
yonge and bloor
(15.01.15)
evet D tipi vizem var, herkese çok teşekkürler
0
🌸35.spartalı
(15.01.15)
(4)

internet sorusu yalniz cok agir uzmanlik ister

seljax
merhaba elde bi adet wifi var. bu wifi ye bagli cep telefonu ve bir adet pcpc = youtube a giremiyor instagrama giriyortelefon= youtube`a giriyor. instagrama giremiyor.teknoloji benle tasak mi geciyor?
merhaba
elde bi adet wifi var. bu wifi ye bagli cep telefonu ve bir adet pc

pc = youtube a giremiyor instagrama giriyor
telefon= youtube`a giriyor. instagrama giremiyor.


teknoloji benle tasak mi geciyor?
0
seljax
(14.01.15)
megabaytı bozulmuş onun. :)
0
nuka cola
(14.01.15)
giremiyor derken ne oluyor? bos sayfa mi cikiyor yoksa hata mi veriyor?

telefon android ise cache temizligi yap bir de öyle dene. Instagram versiyonu güncel mi?

PC de ise (eger windows ise) command line üzerinden "tracert youtube.com" yazip gercekten youtube a erisemiyor mu? yoksa browser kaynakli bir nedeni mi var? yousa DNS kaynakli mi? bilmek lazim.

Ayni telefonu ve bilgisayari baska wifi de denemek de anlamak icin bi cözüm olabilir.

Acayip cok olasilik var.
0
emrahday
(14.01.15)
pc: www.ozengen.com

telefon: instagramı kaldır tamamen telefonu yeniden başlat tekrar yukle.
0
jamswety
(14.01.15)
telefon iphone bilgisayar da mac

bilgisayarda youtube actigimda ekranda hic birsey yok sadece altta baglaniyor yazisi cikiyor ama baglanmiyor 2 dakika sonra ise ekranda Bu web sayfası kullanılamıyor yazisi cikiyor. (tarayici chrome) (dns degistirdim dns default yaptim sorun ayni)

telefonda kac kere silip kapadim reset attim bana misin demedi. instagrama girdigimde sanki telefonda internet yokmus gibi davraniyor. internet baglantisi yok diyor.
0
🌸seljax
(14.01.15)
(5)

Bilgisayar guruları

ayhsegul
İşyerinde kullandığımız bilgisayarlar dışarıya ses vermiyor ama kulaklık takarak ses alabiliyordum.Birkaç gundur bilgisayarın sesi son seste ama kulaklığa ses çok az geliyor.Kulaklıkta sorun yok başka yerde denedik ıt arkadaş bilgisayarın ses donanımlarına baktı sorun yok sizce ne olabilir?
İşyerinde kullandığımız bilgisayarlar dışarıya ses vermiyor ama kulaklık takarak ses alabiliyordum.Birkaç gundur bilgisayarın sesi son seste ama kulaklığa ses çok az geliyor.Kulaklıkta sorun yok başka yerde denedik ıt arkadaş bilgisayarın ses donanımlarına baktı sorun yok sizce ne olabilir?
0
ayhsegul
(14.01.15)
denendi
0
🌸ayhsegul
(14.01.15)
donanıma nasıl baktı? denetim masasından mı yoksa kasayı açıp ses kartını mı kontrol etti?
* ses kartı driverlerini yeniden yüklemeyi deneyin.
0
some devil
(14.01.15)
kasa açılmadı hiç ıt arkadaş pc den denetim masasından baktı bir sorun yok dedi
0
🌸ayhsegul
(14.01.15)
eger bilgisayar windows 7 ise sag alt kösedeki ses simgesini üstüne sag tiklayip "Open Volume Mixer" tikla ve acilan pencerede tüm ses seviyelirnin en üstte olduguna emin ol. Her uygulaanin ses seviyesi ayri ayari ayarlanabiliyor. O nedenle olabilir.
0
emrahday
(14.01.15)
@emrahday onu yaptık düzelmedi
0
🌸ayhsegul
(14.01.15)
(3)

websitesine araç.. aklımdaki sorular..

dedim dedim de kime dedim
şimdi teknik bir konu ile ilgili bir websitesi yapıyorum. aklımdaki soru şu,yaklaşık 20 tane termal görüntü var elimde bu termal görüntüler sadece sarıdan kırmızıya olacak şekilde renklendirilmiş. ben istiyorum ki kullanıcı termal görüntüden (bildiğin jpeg) istediği noktayı tıklasın o noktaya göre b
şimdi teknik bir konu ile ilgili bir websitesi yapıyorum. aklımdaki soru şu,

yaklaşık 20 tane termal görüntü var elimde bu termal görüntüler sadece sarıdan kırmızıya olacak şekilde renklendirilmiş. ben istiyorum ki kullanıcı termal görüntüden (bildiğin jpeg) istediği noktayı tıklasın o noktaya göre ben de hesaplama yapayım ona sunayım. Bunu da şöyle düşündüm hani paintte bir tane araç var resimdeki bir noktadaki rengi alıyor. işte bu aracı websiteye koyup kullanıcıya çaktırmadan renk aldırsam sonra bu renk kodlarına göre değerler belirlesem ve öyle hesaplamayı tamamlasam bu mantıklı olur mu?

işte aklımdaki soru budur.
0
dedim dedim de kime dedim
(14.01.15)
Paint aracini bir web sitesinde calistiramazsin. Ama ayni fonksiyonu javascript ile yapabilirsin.

Tahminime göre bunun gibi birsey araiyorsun
www.script-tutorials.com
www.script-tutorials.com

bu javascript kütüphanesini sitene ekleyip, kendi koduna entegre etmelisin. Verdigim örnek html5 destekli tarayicilarda calisiyormus sadece aklinda bulusnsun(yeni tarayicilarin nerdeyse tamami destekliyor). ama internet explorer 6 felan desteklesin istersen araman lazim.
0
emrahday
(14.01.15)
işte mesela bunu aldım arka planda şu HEX yazan yerdeki kodlara göre bende değer tanımladım sonra onlara göre hesaplama yaptım.

sanırım böyle olabilir.
0
🌸dedim dedim de kime dedim
(14.01.15)
yaptigi sey basit, tiklanan alanin hex kodu olarak rengini dönüyo sana. sende hex kodunu alip diledigini yapabilirsin.
0
emrahday
(14.01.15)
(1)

Almanca Bilenler Bir Bakar mısınız? Cemile Giousouf Ne Diyor? 3dk

ete summer
http://www.tagesschau.de/multimedia/video/video-54219.html birebir çeviriye gerek yok. kabaca ne dediğini söyleseniz yeter.
www.tagesschau.de birebir çeviriye gerek yok. kabaca ne dediğini söyleseniz yeter.
0
ete summer
(14.01.15)
avrupadaki islam karsitligi ile ilgili konusuyor. dresdendeki islam karsiti "Pegida" eylemlerine karsi yapilan cogunlu müslüman olan toplulugun eylemlerini destekledigini, "Pegida" eylemlerini altinda yatan motivasyonun uzmanlarca incelenmesi gerektigini söyledi. Asiri islamcilarin gencler arasinda güclendigini, özellikle internet üzerinden etklili olduklarini, buna önlem alinmasi gerektigini söyledi. Legal islam örgütlerinin gerekli organizasyonu yapip islami tanitmasi gerektigini, okullarda islam teolojisi egitimi vermenin bu konuda büyük sans oldugunu, islamin iyi taraflarinin anlatilmasi gerektigini söyledi.

Not: özetle yazdigim icin cümlelerdeki anlam kaymasi, nüans kaymis olabilir. Islam propagandasi gibi degil de sectigi kelimelerden daha cok uzlastirmaci, bilgilendirici bir üslup kullandi. Yukardaki ceviri özetle okuyunca müslüman perspektifinden savunmaci konusmus gibi algilansa da aslinda daha uzlasmaci yumusak bir dil kullandi.
0
emrahday
(14.01.15)
(2)

hollanda projesi

Lozturkmen
Arkadaslar ya da abiler ablalar oncelikle merhaba.ben lise iki öğrencisiyim gaziantpte okulumunuzun duzenledigi hatta hollanda hukumetinin diyelim bir gezi var tam projenin ismini bilmiyorum ama bisim okuldan 9-10-11-12 toplaminda 25 kisi hollandaya 1 haftaligina gitmeye hak kazanacak orda bir ail
Arkadaslar ya da abiler ablalar oncelikle merhaba.
ben lise iki öğrencisiyim gaziantpte okulumunuzun duzenledigi hatta hollanda hukumetinin diyelim bir gezi var tam projenin ismini bilmiyorum ama bisim okuldan 9-10-11-12 toplaminda 25 kisi hollandaya 1 haftaligina gitmeye hak kazanacak orda bir ailenin yaninda falan kalacagiz ben bu firsati kaçırmak istemiyorum tabii ki ve benim gibi bircok kisi de dolayisiyla basvuru coklugundan mulakat yapilacak hoca mulakatta ingilizce olarak neden gitmek istiyorsun ? Neden seni goturelim? Gibi sorular soracak ama bu gibi sorulara calismam gerek sizce nasil seyler sorabilirler mulakat nasil olabilir neye calismam lazim? (Hoca bi benzerini yapti ancak genislet dedi ayak ustu oldu cunku) 4-5 asamada olacak dedi nasil olabilir giden var mi bilgisi olan ya da?
0
Lozturkmen
(13.01.15)
"cultural integration" ve "human rights from European perspective" bu iki kavram avrupanin cok deger verdigi ve türkiyeden istedikleri en önemli kavramlar. Bu konuda halk tabinda bilinclendirme yapmak istiyorlar, o nedenle böyle programlara bütce ayiriyorlar. bunlarla ilgili arastirma yapabilirsin, neden gitmek istiyorsun sorusuna bu düzlemde cevap verebilirsin. ama bu cevabin karsi taraftan bir soru daha eklenerek dönecektir, cevabinin arkasinin dolu olduguna emin ol. yani sirf konusmus olmak icin konusma, o konuda bilincli oldugunu görürlerse avantajli olursun. "google" en büyük kaynagin olsun arastirma icin. Basarilar.
0
emrahday
(13.01.15)
lise ikinci sınıf öğrencisine ingilizce mülakat yapılıyorsa ve "neden gitmek istiyorsun?" tarzı sorular soruluyorsa bu onun amaçlarını öğrenmekten çok ingilizce seviyesini öğrenmek amacını taşır. ingilizcen iyiyse genel cevaplar ver ilk 25 kişi içerisine girersin zaten. tahminen ilk önce yazılı sınav yaparlar, onları geçenler mülakata çağırılırlar. burada yazılı sınavı geçtikten sonra mülakatta ingilizcene ve tipine bakarlar. öyle serseri tipliysen de elenme unsuru olabilir tabii.

bence sen sorabilecekleri sorulara karşı cevaplar oluştur kafanda. 10. sınıf öğrencisi "neden gitmek istiyorsun?" sorusuna ingilizce nasıl cevaplar verebilir zaten? basit ve belli şeylerdir. avrupa birliğini merak ediyorum nasıl setler yaptıklarını falan de geç
0
metalika
(13.01.15)
(9)

Şarjı bitmiş bilgisayarı açmak??

rivulet
Biraz salakça bir soru olabilir ama çok zor durumda kaldık. Şarjı bitip kapanan ve kablosu olmayan bilgisayarı nasıl açabiliriz? İçinde çok önemli bir belge var :(
Biraz salakça bir soru olabilir ama çok zor durumda kaldık. Şarjı bitip kapanan ve kablosu olmayan bilgisayarı nasıl açabiliriz? İçinde çok önemli bir belge var :(
0
rivulet
(13.01.15)
şarj kablosu bulup şarj etmek.

dolu batarya bulup bataryayı değiştirmek.

harddiski söküp başka makinada çalıştırmak.
0
prezarlatif
(13.01.15)
ayni model bir bilgisayar bul, onun pilini sarji biten bilgisayara tak. ama ayni model bilgisayari bulan, sarj cihazini da bulur. Ya da herhangi bir servise git, cihaz sarj kabul etmiyor felan de, bi sarja taksinlar, sarji doldursunlar. sonra sarj cihazim bozuk heralde de ve dolu sarjli bilgisayarini servisten al. sarj doldurduklari icin ücret almazlar bence. isterlerse de birkac lira verirsin.
0
emrahday
(13.01.15)
Harddisk çıkarıp takmak çok zor bir şey mi? Bir de farklı marka laptopların bataryaları birbirine uyumlu oluyor mu yoksa o da kablo gibi mi?
0
🌸rivulet
(13.01.15)
harddisk icin arkasinda bir kapak vardir. tornavida ile acabilirsin, cikartip takmak zor degil. ama cikartacagin harddisk eger ssd degil ise cok hassastir, cok sallanmammasi, carpmamasi, düsmemesi gerekli. cihazlarin ve modellerin bataryalari farkli. ayni markanin farkli bazi modelleri benzer batarya kullanabiliyor aynen sarj cihazinda oldugu gibi.
0
emrahday
(13.01.15)
Aynı model bilgisayar bulana kadar herhangi diğer laptopların şarj aletini deneyerek başla. Onu bulması daha kolay. Bunların şarj aletlerinin bir bölümü birbirine uyuyor. Ayrıca HDD'yi çıkartmak kolay değil.
0
himmet dayi
(13.01.15)
siz bu tecrübesizlikle hard disk falan sökmeye uğraşmayın bence, yazıldığı gibi bir teknik servis bulmaya çalışın onlara da aynısını söyleyin çok önemli bi belge var almamız lazım diyin 5 dk şarj ederken usb takıp alırsınız. her mahallede vardır.
0
diyarbakir karpuzu
(13.01.15)
ya harddisk söküp takma tavsiyesini nasıl verebiliyosunuz ben anlamadım. harddiski takacağı 2. bilgisayar bambaşka bir donanıma sahip, öyle içinde işletim sistemi yüklü harddiski başka bilgisayara takınca lap diye çalışmaz iyice zora sokarsın işini, sökme sakın harddisk filan.

mahallede bi yerde bilgisayarcı aricaksın en mantıklı çözüm bu.
0
t joe
(13.01.15)
hardiski söküp başka bilgsayara kutuyla takılabilir
internetten bilgisayarın adaptör özelliği bulunur, benzer özellikteki arkadaştan ödünç alınır.

not:kafana göre adaptör deneme bilgisayarı yakarsın
0
ceycey e
(13.01.15)
Dağbaşında olduğumuz için teknik servis aramaya çıkamadık, aynı model laptopu olan da yoktu. Harddiske zaten cesaret edemedik. Sonuç olarak arkadaş şarj kablosunun olduğu evine gitti. Cevap veren herkese çok teşekkür ederim :)
0
🌸rivulet
(13.01.15)
(2)

android uygulaması yaptırmak

etna
istediğim gibi bir android uygulamasını (flipboard tarzı bişey, samsung'ta ki `my magazin` programı gibi) kaça yaptırabilirim?istediğim gibi bir şey yok piyasada hem kendim kullanayım, hem belki reklamlardan filan para kazanırız diye düşündüm.bu arada öyle bir uygulama yapmayı kaç zamanda öğrenebili
istediğim gibi bir android uygulamasını (flipboard tarzı bişey, samsung'ta ki my magazin programı gibi) kaça yaptırabilirim?
istediğim gibi bir şey yok piyasada hem kendim kullanayım, hem belki reklamlardan filan para kazanırız diye düşündüm.
bu arada öyle bir uygulama yapmayı kaç zamanda öğrenebilirim?
(bir ara html ile örnek tek bir sayfa yapmıştım tek bilgim bu)
0
etna
(13.01.15)
programlama bilgisi var mı?
dinamik bir sistem yapıyor olman gerek. bu nedenle sadece html biliyor olman yetmeyecektir.

bunun dışında html ile yapacağın aplikasyon teknik olarak mümkün olsa da verim açısından çok da bir getirisi olmayacaktır.

en mantıklısı ios için xcode(objective-c) android için java dillerine hakim olman ve istediğin platforma uygulamayı yazman.
eğer yazılım bilgisi yoksa bu işe epey bir mesai harcayıp birkaç ay sonra (5-6) bir noktaya gelebilmen mümkün olabilir
0
velhasilkelam
(13.01.15)
uygulamanin tasarimi ve kodlanmasi ayri mesele. iddiali bir bir uygulama olsun istiyorsan tasarimi ve kodlamayi alaninda uzman farkli kisilere yada bir ajansa yaptir, cünkü piyasada hem tasarim (sadece photoshop bilmek degil), hem kodlama bilen insan az. Ama daha temel bir uygulama yapayim, daha sonra adim adim elden gecirilsin dersen elbette olabilir.

Ne kadara yaptirabilirim olayi ise uygulamanin icine dahil olacak özellikler ve herbir özellligin kac gün alacagi ile ilgili. Genellikle gelirstiriciler her bir özelligi kac saatte yapacaklarini belirlerler. bu belirlenen özellikler ve gelistirme zamanlarini toplar, saat/gün ücretiyle carpip bir fiyat verirler. Senin istedigin uygulama ise temel olarak cok zor gözükmese de eger icine üyelik, sosyal network gibi kisiye özel icerik koyulacaksa, ve icerigi sen degilde kullaniclar kendi üretip yükleyecekse uygulamanin maliyetini katlar. Bütcen yeterli degilse öncelikle senin icin en önemli kisimlarini gelistirmesini iste, eline en basit seklini al uygulamanin (hem bu sayede gelistiricinin isini iyi ve zamaninda yapip yapmadigini görürsün). Ama bu strateji icin sana tavsiyem, gelistirici ile aranda basit bir anlasma yap, imzalar ile birlikte. üsenmeden en kücük detayi bile yaz ve uygulamanin dökümantasyonunu mutlaka iste. ilerde gelistiricinin yaptigi isi begenmezsen, ya da gelistirici kücük bir update yapmak icin senden yüksek paralar isterse o güne kadar yapilani cöpe atmak zorunda kalmamak icin dökümantasyonu da yaninda iste. Kullanim klavuzu olmayan ürün alma kisaca, yoksa kime gitsen devam edemem, sifirdan yapmam lazim der. sonda dökümantasyonu güvendigin bildigin bir baska gelistiriciye gösterip bir onay al.

Ayrica uygulamanin web arayüzü olacak mi, yönetim paneli olacak mi, ve moderasyon ekrani olacakmi gibi yan maliyetler de olabilir.

Kendin yapmak istersen önce java, daha sonra Android SDK ögrenmen, tasarim icin de altyapi olusturman lazim. Full time calismayla en az 1 yilini alir senin gelistirmeye hazir olmak.
0
emrahday
(13.01.15)
(4)

almanyada staj

klar
Hallo Zusammen,Bu yaz almanyada staj yapmayı düşünüyorum. 2. sınıfım. 1 yıla yakın startup ölçeğindeki eticaret sitelerinde çalıştım. 8 aydır da global bir firmada SAP ekibindeyim. Almancam var ama epey soğudum, gidene kadar kastırıcam tekrar. Bir de staj için bir şirkette (almanyada) sağlam bir ref
Hallo Zusammen,

Bu yaz almanyada staj yapmayı düşünüyorum. 2. sınıfım. 1 yıla yakın startup ölçeğindeki eticaret sitelerinde çalıştım. 8 aydır da global bir firmada SAP ekibindeyim. Almancam var ama epey soğudum, gidene kadar kastırıcam tekrar. Bir de staj için bir şirkette (almanyada) sağlam bir referans var.
Bu kriterlere göre lütfen aşağıdaki sorularıma yanıt arayalım:

1-) ben iş miş koştururken okulu iyice boşladım maalesef, ortalama bok gibi. Staj ayarlanmasında ortalama sorun olur mu? Engelse ne kadar engel staj hayal mi yani?
2-) Siz sorsanız henüz danışman sayılmam ama, cv'me Junior Sap Consultant filan yazayım mı abes olur mu? lan bu adam madem danışman olmuş niye staj arıyor ki filan demesinler?
3-) Staj için az da olsa para verirler mi acaba? Vermezlerse gidemem cünkü.

Herzliche Grüße :P
0
klar
(13.01.15)
1) Bazıları sorun ediyor bazıları etmiyor. Ben 2.03 ile global bi firmada yapmıştım. Ki Kocaeli'de okuyordum yani öyle ODTÜ falan değil. Tamamen sana bağlı.
2) Daha 2. sınıftaki birinin 'danışman' sıfatıyla çalışması gerçekçi geliyor mu? Piyasayı bilmediğmden soruyorum.
3) Her halükarda para verirler, ama cüzi bi miktar olur.
0
roket adam
(13.01.15)
verdikleri para 400 euro dan az olmaz. daha üstü icin pazarlik yapabilirsin, pazarligi kimse kötü gözle bakmiyor. 400 euro teklif ederler de calismam diyorsan yap pazarligini, isteyenin bir yüzü kara istemeyenin iki yüzü. o an acil stajer ihtiyaclari varsa 1000 de verebilirler.
0
emrahday
(13.01.15)
Teşekkürler cevaplarınız için.

@roket adam, 1 yıl deneyimi olan birisi olarak düşününce yazılabilir. Ama dediğim gibi bana sorarsanız danışman filan sayılmam tabii henüz.
0
🌸klar
(13.01.15)
Alman mantığıyla düşün, Türk mantığıyla değil. Türk mantığıyla millet işe girer girmez danışman yazıyor. Madem consultant'sın, gel şu işi bi yap bakalım dediklerinde patlarsan üzerler.
0
roket adam
(14.01.15)
(8)

Yeni kurulacak inşaat firmasına isim önerisi

melalianlamayannesil
Arkadaşlar yeni bir inşaat firması kuruyorum. İsim bulma konusunda sıkıntılıyım. Teknik terimlerden, mitolojiden, tarihten vs. ilham alarak isim önerir misiniz? Serbest atış, kulağa güzel gelen her isim kabulümdür.
Arkadaşlar yeni bir inşaat firması kuruyorum. İsim bulma konusunda sıkıntılıyım. Teknik terimlerden, mitolojiden, tarihten vs. ilham alarak isim önerir misiniz? Serbest atış, kulağa güzel gelen her isim kabulümdür.
0
melalianlamayannesil
(12.01.15)
"Paralel Yapi" güzel ama kapmislar heralde o ismi.
0
emrahday
(12.01.15)
inşaat'ın inş'ini al 'İnşallah' yap mükkkemel iş yapar bu piyasada
0
KidLazer
(12.01.15)
Amelos. İnşaat tanrısı
0
fanila
(12.01.15)
"Ehl-i inşa"
0
solfej
(12.01.15)
Topraktan inşaat
0
dokuzonbeş
(12.01.15)
Çimen
0
photo85
(12.01.15)
miğfer inşaat

kapmışlarsa

miğferdibi inşaat :) Çok da güzel logolar geliyor aklıma.
0
mrthany
(12.01.15)
böyle sert bir şey, kaya; kule, sur, minare :), taş, kağir gibi...
0
🌸melalianlamayannesil
(12.01.15)
(2)

Android için ağır çekim video kaydeden program...

smtc
Böyle bir program var mı? tavsiyeniz nedir* Vivavideo kurdum ama ağır çekim kaydetmiyor. kaydettiği şey ağır çekim değil. başarısız yani.
Böyle bir program var mı? tavsiyeniz nedir*

Vivavideo kurdum ama ağır çekim kaydetmiyor. kaydettiği şey ağır çekim değil. başarısız yani.
0
smtc
(07.01.15)
bunu yapan program var mi bilmiyorum ama bu olay sadece programa bagli degil, telefonun kamerasina da bagli, iyi bir cekim olmasi icin en azindan kamera 60 fps (frame per second ) degerine sahip olmasi lazim. cekim ne kadar yavas olacaksa fps de o kadar yüksek olmali.
0
emrahday
(07.01.15)
kameran 30fps çekiyorsa onu 50% ağır çekim yapan program sadece 15fps'ye çevirerek yapar... görüntü akıcı olmaz.
0
ucan spagetticanavari
(07.01.15)
(3)

Yuksek Lisans icin hocadan referans isteme

jedilance
merak ettigim bi konu var, mesela ozellikle yurtdisinda cesitli ulkelerde cesitli okullara y.l. basvurusu yapicaz ve gerekenler arasinda 2 tane referans istemisler cogunda.hocaya gidiyoruz hocayla konusuruyoruz bize referans vermeyi kabul ediyor sonra basvuracagimiz kadar kopya mi cikariyor hoca/ ba
merak ettigim bi konu var, mesela ozellikle yurtdisinda cesitli ulkelerde cesitli okullara y.l. basvurusu yapicaz ve gerekenler arasinda 2 tane referans istemisler cogunda.
hocaya gidiyoruz hocayla konusuruyoruz bize referans vermeyi kabul ediyor sonra basvuracagimiz kadar kopya mi cikariyor hoca/ basvurulan okula ozel mi yaziliyor hitap kisminda falan/ kapali zarfta mi gidiyor yoksa elektronik mi
ne sekilde oluyor bu referans isi yani
0
jedilance
(05.01.15)
Kimi hocalar sadece üniversiteye yazmak istiyor ve kendi yazip üniversiteye kendi gönderiyor. Kimi hocalar üniversitenin adini yazip sana veriyor. Kimi hocalar da ayni referans mektubundan 5-6 kopya yapip direkt sana veriyor. Bu genelde hocanin secimi. Kimi üniversitelerde sadece kendi adina yapilan referans mektuplarini kabul ediyor. Ben basvururken hocam ayni mektuptan bana 5 tane vermisti, göndermistim okullara.
0
emrahday
(05.01.15)
evet hocayla görüşüyoruz, birden fazla okula başvuruyorsak hoca 'to whom it may concern' yazıp altına döşeyebilir yazıyı.

ben hocalarıma başvuracağım bölümlerin isimlerini vermiştim, yazı aynı kalmak şartıyla bölümlerin adına hitaben yazıp yolladılar. bu da bir alternatif.

zarf mı elektronik mi olduğu okuluna göre değişir. benim başvurduğum okul ilk etapta elektronik istemişti, kabul alınca orijinalini postaladım mesela.
referansın direkt hoca tarafından maille veya postayla yollanmasını da isteyebilirler.
bu konuda başvuracağın okulların sayfalarını iyice okumalısın.
0
lily briscoe
(05.01.15)
son zamanlarda bazi yerlerde online oluyor. hoca ile konusuyorsun, kabul ediyor, sen online basvurunda hocalarin email adreslerini veriyorsun onlar online submission yapiyorlar.
0
raist
(05.01.15)
(5)

__Türkiye'den Almanya'ya para transferi__

hayat putlarla guzel
Türkiye'den Almanya'ya düzenli olarak aylık 500€'luk para transferi için en uygun yol nedir? Nasıl yollanması daha hesaplı olur? Almanya'da yaşadığım şehirde İş Bankası ve Ziraat Bankası var. Türkiye'de de aynı bankadan havale işlemi gerçekleştirilse daha hesaplı olmaz mı? Ya da online bankacılık mı
Türkiye'den Almanya'ya düzenli olarak aylık 500€'luk para transferi için en uygun yol nedir? Nasıl yollanması daha hesaplı olur? Almanya'da yaşadığım şehirde İş Bankası ve Ziraat Bankası var. Türkiye'de de aynı bankadan havale işlemi gerçekleştirilse daha hesaplı olmaz mı? Ya da online bankacılık mı daha uygun olur?
0
hayat putlarla guzel
(05.01.15)
türkiye'de iş bankası hesabı açtır
almanya'daki iş bankasına git, türkiye'deki şu şu hesabımdan para çekmek istiyorum de
ufak bi komisyonla al
0
roket adam
(05.01.15)
Türkiye'deki bankamatik kartım olmadan da çekebilir miyim peki Almanya'daki İş Bankasından?
0
🌸hayat putlarla guzel
(05.01.15)
banka kartına gerek yok, gişeden pasaport ile çekebilirsin.
0
battal gemalmaz
(05.01.15)
Aynen. 700-800 eur için 20 euro bi komisyon vermiştim. Hesaplasan yüzde 3 falan ediyor işte. Makul.
0
roket adam
(05.01.15)
Denizbank para transfer oranlarinada bir bak istersen. Almanyadan Türkiyeye para gönderirken en avantajlisi denizbank oluyor www.denizbank.de tersinde durum ne bilmiyorum. incele bence.

Bir diger yol ise monegram www.moneygram.com 1000 euro icin 4 euro olmasil lazim komisyon orani.
0
emrahday
(05.01.15)
(7)

yurtdışından vize almak mümkün mü?

chemical dependency
bi tc vatandaşı için kolombiya'dan ya da peru'dan küba vizesi almak mümkün mü?ya da yurtdışında başka ülke için vize alan var mı daha önce?
bi tc vatandaşı için kolombiya'dan ya da peru'dan küba vizesi almak mümkün mü?
ya da yurtdışında başka ülke için vize alan var mı daha önce?
0
chemical dependency
(11.12.14)
alinabilir, vize alacagin ülkenin mevzuatina uysun yeter. Yurt disinda yasayan türkler vize almak icin hangi ülkede yasiyorlarsa yasadiklari yerdeki gidecekleri ülkenin konsolosluguna gidiyorlar. Ama küba vizesi özelinde emin olmak icin küba konsolosluguna sormak gerekli.
0
emrahday
(11.12.14)
kolombiya'da ya da peru'da oturma izniniz varsa, oradan istediğiniz yer için vize alabilirsiniz
ülkeden bağımsız, vize alacağınız ülkede oturma izniniz yoksa ve/veya mülteci değilseniz başka birü ülke için vize alamıyorsunuz diye biliyorum -istisnası varsa öğrenelim tabi :)
0
niye ama
(11.12.14)
alamazsınız çünkü küba kapıda vize veriyor zaten.
0
halanne
(11.12.14)
evet. ilgili ülkenin konsolosluğuna gideceksiniz.
0
fayfim
(11.12.14)
aaa ben niye tik almadım ki. küba için vize almakla uğraşmanıza gerek yok. çünkü pasaportunuzla gittiğiniz zaman sınırda vize veriyor Küba. Kolombiyada, peruda uğraşmayın yani. hatta vizeyi de pasaporta basmıyorlar abd,ye girerken sorun çıkmasın diye, ayrı bir kağıda basıp veriyorlar.

eğer soru daha genel olarak başka bir ülkede iken vize almaksa, daha fazla ücret ödeyerek ve biraz daha uzun bir prosedürle alabilirsiniz. en büyük sorun süre boyunca pasaportunuz ilgili ülkeninin elçiliğinde-konsolosluğunda kalacağından, sizin pasaportsuz dolaşmanız olacak.
0
halanne
(11.12.14)
halanne sana tik atmadım çünkü küba tc vatandaşlarına kapıda vize vermiyor. hatta o kağıt olmadan küba uçağına dahi binemiyorsun.
0
🌸chemical dependency
(11.12.14)
hayırsız o şöyle. pasaportuna damga vurmuyorlar ayrı bir a4 kağıda basılıyor vizen ve sorun çıkmıyor. yani kağıt üzerinde kübaya gitmemiş oluyorsun.
aynı şey israil vizesi için de geçerli. israile gitmiş ardından irana girmiş adamım ben :)
0
🌸chemical dependency
(11.12.14)
(5)

c++ gibi bir program yazmak için

thracian
bu insanlar nereden başladı? programlama programı nasıl yazarım? yeni bir programlama dilini baştan yaratmak zor mudur?
bu insanlar nereden başladı? programlama programı nasıl yazarım? yeni bir programlama dilini baştan yaratmak zor mudur?
0
thracian
(09.12.14)
yeni bir programlama dilini baştan yaratmak tabi ki çok zordur.
0
eksi sozlukte eksiyen adam
(09.12.14)
822-1848 tarihleri arasında, Cambridge Üniversitesi matematikçilerinden Charles Babbage, Differential engine ve Analytical engine adıyla iki makina tasarladı. Bu makinalar teknoloji yetersizliği nedeniyle asla çalışmadı. Ama, özellikle, 1833 yılında tasarlanan Analytical engine bugünkü bilgisayarın atası veya atalarından birisi sayılır. Charles Babbage ve onun asistanı Ada Lowelace bazı problem sınıflarının Analytical engine ile çözümü için ortaya ardışık hesaplama yöntemleri koydular. Bu yöntemler programcılığın başlangıcıdır. Bunun anısına, çağdaş programlama dillerinden birisine ADA adı verilmiştir.

1944-1946 tarihleri arasında Pensilvanya Üniversitesinde Mauchly ve Eckert tarafından yaratılan ENIAC (Electronic Numeric Integrator and Computer) ilk bilgisayardır. Büyük enerji harcayıp büyük ısı yayan 30 ton ağırlığındaki bu heyula makinayı çalıştırmak için 18000 valfa kumanda edebilmek gerekiyordu.

1949 yılında Princeton Üniversitesi matematikçilerinden von Neuman tarafından EDVAC (Electronic Discrete Variable Computer) yaratıldı. Gerçek anlamda ilk bilgisayar bu oldu; çünkü program ve veri aynı anda bellekte saklanabiliyor, dolayısıyla, işlemleri istenen sırada kendiliğinden yapıyordu. Bellekte bilgi tutan birim BInary digiT (bit) idi. Bu birim elektronik sinyal var-yok (on-off veya 0-1) değerlerini alabilirdi. Bit'ler bir araya gelip byte'ları oluşturdu. Bellek, byte'ları içeren manyetik drumlardı. Her byte'ın belirli bir adresi vardı. Programın icra edilmesi demek, bellekte belirli adreslere byte değerleri yazmak ve okumak demekti. Bellekteki bir adreste bir veri kayıtlı olabileceği gibi bir komut da kayıtlı olabilirdi.

Adreslere yazma ve adreslerden okuma eylemi birer birer yapılabildiği için, bu işlemler bir şişe boynundan geçişe benzetilerek, makinaya von Neuman şişesi (şişe boynu) denilmiştir. O gün için çok büyük bir başarı olan bu makanizma, bugün bazı yazarlarca gerçek bir talihsizlik sayılmaktadır; çünkü çağdaş bilgisayarın gelişimi bu temele dayanmış, yani şişe boynuna sıkışıp kalmıştır.

Acaba, von Neuman olmasaydı, günümüz bilgisayarı şişe boynuna sıkışmaktan kurtulacak mıydı?

Valflı makinalar ilk kuşak bilgisayarlardır (IBM 600 serisi). İkinci kuşak bilgisayarlar transistör bilgisayarlardır. Beş yıl sonra bütünleşik devreli (integrated circuit technology) üçüncü kuşak bilgisayar yaratıldı. (Very) Large Scale Integration (VLSI) teknolojisinin yarattığı dördüncü kuşak bilgisayarlar günümüz bilgisayarlarıdır. Japonlar beşinci kuşak bilgisayarı yaratmaya uğraşmaktadırlar.

İyi bilindiği üzere, günümüz bilgisayarında, program ve veri belleğe binary digit olarak yüklenir. Bunu yapan bit dizilerine makina kodu denilir. Makina kodlarını kullanarak bilgisayara program yüklemek çok zor bir iştir. Kart okuyucu'ların ortaya çıkışı bu işlemi oldukça kolaylaştırdı. Tabii, makinaya, kart okuyucudan gelen sinyali algılayıp makina koduna çeviren bir program yerleştirildi. Bu program, günümüzün mükemmel işletim sistemleri'nin atasıdır.

Kart okuyucunun getirdiği kolaylıkla yetinmeyen programcılar biraz daha ileriye gidip assembler'i yarattılar. Assemblerin doğuşu program yazmayı oldukça kolaylaştırdı. Bunun kadar önemli olarak, assembler ile yazılan programlar okunabilir programlar oldu.

Bir Zamanlar FORTRAN

Assembler ile program yazmak kolaylaşmıştı ve assembler ile yazılan programlar okunabiliyordu. Peki ama assembler dili evrensel miydi? Yani makinadan makinaya değişmiyor muydu? Program okunabiliyordu, ama kimler anlayabiliyordu? Bu sorunları aşabilmek için yeni bir adım daha gerekiyordu. IBM bu adımı attı. Daha evrensel bir yöntem yaratmak için kolları sıvadı. Herkesin her makina için program yazabilmesine olanak sağlayacak bir dil geliştirdi: FORTRAN (Formula Translator). FORTRAN'ın programcılık kavramına getirdiği önemli yenilikler vardır: Değişken, adama deyimi (assignment statement), hesaplanabilir ifade (computable statement), array, veri işleme, kağıda döküm, GOTO, IF , iteration, subroutine...ve belki de en önemlisi taşınabilirlik...Yani kaynak programın makinadan bağımsızlığı ilkesi.

Bu yeniliklerle FORTRAN çok kolay kullanılır ve kolay okunur bir dil oldu. Daha sonra gelen ALGOL, PL1, PASCAL, C, ADA vb diller onun soyundan gelirler; dolayısıyla onun zayıflıklarını soyaçekim yoluyla taşır. FORTRAN başka türlü olsaydı, programcılığın evrimi de başka türlü olacaktı. LISP, PROLOG, APL vb diller FORTRAN soyundan değildir. Ama yazık ki bu diller FORTRAN ve onun soyu kadar yaygınlık kazanamadı. Böyle olmasında IBM'in ticari gücünün etkisi büyüktür. Birçok bilgisayar bilgini, bu olguyu gerçek bir talihsizlik sayar.

Macroprocessor Ferahlığı

FORTRAN programcıya rahatlık getirmekle birlikte, her soruna çare değildi. Gelişen bilgisayara ve çevre birimlerine egemen olabilmek için assembleri kullanmak zorunlu oluyordu. Sistem programlama işi FORTRAN ile yapılamıyordu. assembler dilini kullanarak teknoloji ile yarışa kalkan sistem programcıları giderek ya sinire ya ülsere yakalanıyorlardı. Tedavi için bulunan ilaç akış diyagramları ve macroprocessor'ler oldu.

SİSTEM ve COBOL Yılları

Gelişim durmuyordu. Her bir program için sistemi yönetecek macroprocessor yazmak yerine, bütün sistemi yönetecek bir program yazmak daha akıllıca olacaktı. Bu akıllıca işin ürünü işletim sistemi oldu. Büyük programlar modüllere ayrıldı; overlay kavramı geldi; arayüzler (interface) parçaları birleştirdi. Veri işleme (data processing) eylemi hızla gelişti. Yeni bir adım daha atma zamanı gelmişti. Ne yazık ki yanlış bir adım daha atıldı: COBOL.

Dijkstra der ki

"FORTRAN bir çocukluk hastalığı idi, COBOL bir afet oldu."

COBOL, tamamen ilkel (naive) bir dildir. Kolay okunabilmek uğruna, herkesin bildiği X = A + B aritmetik işlemini ADD A TO B GIVING X diye yazdıracak kadar genel kültürden sapan bu dil neden bütün zamanların en çok kullanılan dili olmuştur?

COBOL'un kolay bir dil olduğu iddia edilir. Gerçekte, FORTRAN soyundan gelen öteki dillerle karşılaştırıldığında, bazı işlemleri İngilizce ifade etmekten başka kolaylığı yoktur. Üstelik COBOL uzmanı olmak oldukça zordur. Bu nedenle, bilgisayar dünyasında "Çok yaşa COBOL !" diyen fanatikler türemiştir.

COBOL dili, atası FORTRAN'ın iyi yanlarını almıştır. Onun gibi değişken kavramına sahiptir. Koşullu deyimi kısıtlı olarak vardır. Iteration yapar. Yapısal programlama kavramını getirmiştir. Programı identification, environment, data ve procedure diye dört kısma ayırması iyidir. Ama her kısmın ayrı bir syntax kuralı vardır; aşırı derecede sözlüdür. Her kısım ancak bir kez yazılabildiği için bir programda bloklar ve alt bloklar yaratılamaz. Boolean deyimleri yoktur.

ALGOL ve PL1 Yılları

60'lı yıllarda programlama dillerinde şafak sökmeye başladı. Bilgisayarın gerçek bilginleri düşünmeye başladılar. Programcılığı yozlaşmaktan kurtaracak, onu bir sanat yapacaklardı. Uğraştılar ve başardılar: ALGOL60 (Algorithmic Language) yaratıldı. ALGOL60 dili COBOL'un yaptığı her şeyi yaptığı gibi; biraz sonra onun yapamayacağı her şeyi de yapıyordu. Algoritmik bir biçeme sahipti. Yapısal programlamayı kuruyor, blokları getiriyordu. Fonksiyon kavramını daha matematiksel biçimde tanımlıyordu. Iteration mükemmeldi.

Yazık ki ALGOL60 tutmadı. O sadece bilim adamlarının mükemmel bir eseriydi. Arkasında destekleyen büyük firmalar yoktu. Cobolistler onu okuyup anlayamadılar. Daha formal olması gereken sistemciler de, ALGOL60'ın yaptığı her şeyi assembler ile daha iyi yaptıkları havasına girdiler; ona soğuk davrandılar. Sonuçta ALGOL60 uygulamaya alınamadı. Yayınla öğrenilen bir dil oldu. Akademic çevrelerin gözde bir dili olarak ömrünü tamamladı.

ALGOL60'ın başarısız olduğunu söylemek belki de haksızlık olacaktır. Her şeyden önce, öğretimde büyük bir ağırlığa sahip olmuştur. Kendisinden sonra çıkan PL1, PASCAL, C, ADA dillerine ve hatta biraz yozlaşmış biçimiyle BASIC diline temel olmuştur. ALGOL68 adıyla geliştirilen yeni versiyonu ilginç yeni özeliklere sahiptir. SIMULA, SMALLTALK gibi object-oriented dillere öncülük etmiştir.

Bu dönemde adından söz edilmesi gereken PL1 dili, kuşkusuz COBOL'a göre çok üstündür. Getirdiği yenilikler arasında procedure, pointer ve depo sınıfı (storage classes) kavramları vardır.

MULTI ve PASCAL Yılları

Sisteme giriş/çıkış işlemlerinin sırayla yapılması, özellikle printerin yavaşlığı nedeniyle CPU'nun bazan boş durmasına neden olmaya başlamıştır. Bu boş zamanı değerlendirmek için, ilkönce printer yerine bir kayıt ortamına yazma ve iş bitiminden sonra kayıt ortamından kağıda döküme yöntemi düşünülmüştür. Daha sonraları, printer çalışırken CPU'nun başka bir iş yapması sağlanmıştır. Giderek bu düşünce çoklu(multi) işlemlere ve multitasking kavramına götürmüştür. Bu alanda macroprocessor'lar yeniden hizmete girmiştir.

60'lı yılların ortalarında çoklu-tasarım (multitasking) problemine yönelik araştırmalar büyük önem ve yoğunluk kazandı. Böylece, bilgisayar dünyasındaki aşamalardan birisi daha gerçekleşmiş oldu. Bugün büyük bilgisayar ağları yardımıyla eşanlı ve çoklu tasarım işlemleri, 20 yıl önce imkansız sayılan aşamalara varmıştır.

1971 yılında İsviçre Alplerinde yeni bir dil doğdu: PASCAL. Niklaus Wirth ve Kathleen Jensen tarafından öğretim amacıyla yaratılan bu dil ALGOL60'dan ferahlatıcı esintiler almıştır. PASCAL sabit ve değişken arasında keskin bir ayrım yapmıştır. Veri türlerine aydınlık bir bakış açısı getirmiş ve kullanıcı tarafından tür yaratılmasına izin vermiştir. Değişkenleri statik ve dinamik diye ikiye ayırmıştır. Pointer kavramını kullanmıştır.

PASCAL kendi soyunda mükemmel bir dildir; açık ve basittir. ALGOL'dan daha güçlüdür. Ama talihsizdir. Herkes PASCAL'ı konuşur, ama bilgisayarlar COBOL'u kullanmaya devam eder. Assembler ise sistem dünyasındaki tacını kaptırma niyetinde değildir. Böylece PASCAL dili de ALGOL gibi akademic çevrelerde kaldı, ticari hayata inemedi. MODULA, C, ADA dillerini etkiledi. Son zamanlarda, özellikle PC 'lerde ve okullarda önem kazanmaya devam etmektedir.

Yapısal Programlama Yılları

1968 yılının güneşli bir Mart gününde programcılık dünyası yaklaşan baharın tadını çıkarmak istiyordu. Bilgisayar dünyasında herşey o kadar güzeldi ki... Sistem analistler, programcılar ve hatta kullanıcılar memnundu. Tam bu havada iken Dijkstra, Communications of the Association for Computing Machinery adlı dergiye bir mektup yazdı. O güneşli güzel hava birden karardı. Dijkstra, o tarihi mektubunda, yazılan programların çoğunun kötü olduğunu söylüyordu. GOTO'suz program istiyor, yapısal programlamayı gerçek anlamda kurmak gerektiğini savunuyordu.

Bu noktadan sonra, baharın tadını çıkarmayı düşleyenler, yeniden programlama sanatının ne olduğunu, yapısal programlamanın temel taşlarının nasıl konulması gerektiğini tartışmaya başladılar. GOTO'yu dışlayan örnek programlar üretildi. Bütün bunlar programlama sanatını geliştirdi, iyi sonuçlar doğurdu. Peki ama GOTO deyimi gerçekten dışlanmayı haketti mi? Yoksa biraz insafsızca mı davranıldı?

O soylu, Uğursuz Recursion

Recursion'ın ne olduğunu liseyi okuyan herkes bilir. Bir önermenin sayılabilirsonsuz bir küme üzerinde doğru olup olmadığını denetleyen önemli ispat yöntemlerinden birisidir. Türkçe'de tüme varım yöntemi adıyla anılır. Acaba bilgisayarda bu yöntemi kullanma olanağı var mıdır? Kullanılırsa, sonsuz döngüye düşme tehlikesi yok mudur? Bu nedenle, çoğu programcı recursion kullanmaktan sakınır. Hiç bir dilde recursion yapısının gerçek tüme varım yöntemini temsil edebildiğini sanmıyorum.

C: Taht Kavgası

Dördüncü kuşak programlama dünyaya gelirken, üçüncü kuşak programlama yeni bir çıkış yaptı. Programlama dili üzerindeki bütün tartışmaları sona erdirmek amacıyla C ve ADA'yı yarattı.

1973 yılında Denis Ritche ve Kernighan, C yi ortaya koydular. C dili daha önce yazılan BCPL, B ve ALGOL68 dillerinin iyi yanlarını almıştır.

C dili doğuşunda bir sistem programı olduğunu iddia etmiştir; bugün hala bu iddiası yürürlüktedir. Hatırlanacağı üzere, sistem programcılığı assembler'in tekelinde kalagelmiştir. Her ne kadar bazı sistem üreticileri Pascal ya da PL1 yapısına benzeyen ve sistem programlama amacına yönelik diller geliştirmeyi denedilerse de, bu denemeler hiçbir zaman ticari boyut kazanamadı. Dolayısıyla, C dili ortaya çıkana kadar, sistem programlama dünyasında assemblerin tahtı hiç sallanmadı.

C dili genel amaçlı evrensel bir dildir; yani her makinada çalışabilir (Bu iddia son yıllardaki bazı C derleyicileri tarafından çürütülmektedir). Yapısaldır. Syntax için kesin kuralları vardır, ama semantic kuralları oldukça serbesttir. Temel yapısı PL1 dilinde olduğu gibi procedur'lerden (fonksiyon) oluşur. Procedur'ler iç içe yuvalanamaz. Böyle oluşu, global ve local scope kurallarını tehlikeli olmaktan çıkarır. Blok dışında tanımlı değişkenleri görmek içinexternal olarak tanımlama yeteneği vardır.

Pascal dilindeki record ve variant kavramları C dilinde struct ve UNION adlarıyla vardır. Pointer kavramını kuvvetle kullanmış ve pointer aritmetiği yaratmıştır. Adama deyimlerini şaşırtıcı olabilecek kadar kısaltmıştır. Iteration (döngü) deyimleri yalın ve etkilidir. Dallanma için if-else ve switch-case yapılarına sahiptir. Boolean deyimlere sahiptir.

C dili başarılı bir dildir. Özellikle UNIX dünyasında assemblerin yerini büyük ölçüde alabilmiştir. Kesinlikle assemblerden daha iyidir ve program üretimini artırmaktadır.

Belki en büyük kusuru, istenirse assembler dilinde olduğu gibi disiplinsiz program yazmaya izin vermesidir. Tıkız yapısı, çok kısa kodlar yaratılmasına olanak sağlar. O kadar ki, bazan yaratılan kodları değil başkasının, bizzat programı yazanın bile anlaması olanaksız olabilir. Ama, C dilinde rahat okunur ve kolay anlaşılır programlar yazmak her zaman mümkündür.

BASIC: Dil mi? Oyuncak mı?

1963 yılında doğan ve 70'li yıllarda yenilenen BASIC (Beginners All Purpose Symbolic Instruction Code) dilinden sözetmemek belki de bir eksiklik olacaktır. BASIC dilinin yaratılış amacı PC kullanıcılarına yüksek düzeyli bir dilin yeteneklerini sunmaktı.

Genel çizgisiyle, BASIC dili FORTRAN'ın izlerini taşır: adama, GOTO, IF...THEN, IF...THEN GOTO, FOR yapıları vardır. Son versiyonlarında IF...THEN...ELSE yapısı da vardır. Makina düzeyinde sistem kontrol komutlarına sahip oluşu önemli bir avantajdır. Kolay kullanılır oluşu, profesyonel olmayan kullanıcılar arasında çekiciliğini artırmıştır. Bu açıdan çok yaygındır.

BASIC ile yapısal programlama yapılamaz. Veri türlerine sahip değildir. Procedure, scope kavramları yoktur. Bu nedenle günümüz programcısının gereksemelerine vevap veremez. Daha kötüsü, BASIC kullanmaya alışan bir kişiyi, çağdaş bir dilin gerektirdiği disipline sokmanın çok zor olduğu kanısı yaygındır.

ADA: Soyunun en üstünü mü?

1979 yılında CII'de Jean Ichbiah ve araştırma ekibi tarafından yaratılan ADA dili, kendi soyunun en gelişkin dili olduğu iddiasıyla ortaya çıktı. Genel olarak PASCAL'ın izindedir; ama onun eksiklerini gidermiştir. Soyut veri yapılarına sahiptir. Eşanlı (concurrent) programlama niteliği vardır.

Bilgisayar bilginlerinin çoğu, ADA dilini, FORTRAN soyunun ulaştığı son aşama olarak görürler. Bazıları, ADA dilinin çok karmaşık ya da çok büyük olduğu görüşündedir. Öğrenilmesi, öteki dillere göre daha zor olmasa bile daha çok zaman alıcıdır.

Deneyler dil öğrenimi için aşağıdaki zamanların gerekli olduğunu göstermiştir:

FORTRAN IV ( ya da FORTRAN 77) 6-12 ay

COBOL 6-18 ay

PL1 6-18 ay

ADA 6-24 ay

Kuşaklar Çatışması

60'lı yıllar programlama dillerinin harmanlandığı bereket dolu yıllardı. 70'li yıllar programcılığın kriz yıllarıdır. Kriz özeleştiriyi getirmiş, ortaya çıkan hastalıklar yayılmasın diye koruyucu aşılar yapılmıştır. Yapılan aşılar genellikle tutmuştur. Günümüzde olgunlaşan meyveler toplanmaktadır.

Programcılığın ortaya çıkışından bu yana aşılan yol büyüktür.

Bilgisayar donanımının gelişimini belirtmek için iyi bir sınıflama yapılmıştır. Benzer sınıflandırmayı yazılımın gelişimi için de yapmak olanağı vardır:

Birinci kuşak : Makina kodu

İkinci kuşak : Assembler ve autocode

Üçüncü kuşak : Procedural diller (FORTRAN, Algol, Cobol, Pascal, C, ADA vb).

Dördüncü kuşak : Non-procedural diller (LISP,SNOBOL, FORTH)

Bir başka sınıflandırma biçimi de şöyledir:

Birinci kuşak dil makina dilidir.

İkinci kuşaktaki assembler dili komut yöneltilidir (command-oriented).

Üçüncü kuşaktaki diller"Nasıl yapılmalı?" sorusuna yanıt arar.

Dördüncü kuşaktaki diller"Ne yapılmalı?" sorusuna yanıt ararlar.

String işleme, Formal Diller, Belirsizlik, Türing'in Makinası ve AUTOMATA, Liste İşleyen LISP, Yapay us, Uzman Sistemlere geçiş kavramları, klasik programcılığı aşan önemli gelişmelerdir. Burada bu kavramların ayrıntısına girmek için zamanımız elvermeyecektir. Ancak, geleceğin programcılığının bu yöne kaymak zorunda olduğunu belirtmeden geçemeyeceğim.

İnsanoğlu, belki, doğru programları yaratmayı başaramadı. Eğer programcılık insanoğlunun işi olarak kalacaksa, düşünen ve bilgi üreten programı yapmak zorundadır. Herhalde bu iş beşinci kuşak yazılımların asıl görevi olacaktır.

Veri Dünyası

Bir Zamanlar I/O Yoktu

Veri işlemenin korkulu rüyası giriş/çıkış (I/O) dır. Bugün harikulade bir tekniğe sahip olan I/O başlangıçta hiç yoktu. Pin-board'dan başlayıp typewriter, kart okuyucu, line printer, kayıt ortamları, kütük, console, kanal, buffer, interrupt, terminal, ağ vb araçları kullanan I/O işlemlerini tekrarlamanın yararını görmüyorum.

Kütük yılları ve veri-tabanları

Bilgi işlenmiş veridir. Veri işleme iş dünyasının temel problemidir. Veriyi işlemek için onu toplayıp depo etmek gerekir.

60'lı yılların sonunda veri kütüğe depo edildi ve donduruldu. İstenildiği an oradan istenen veri alınıp işlenebilecekti. Herşey burada noktalandı sanılırken, buzlar erimeye başladı. Kütüğün işlevi değişmeye başladı. Neydi kütük? Verilerin saklandığı depo mu? Programın kendi kendisini sakladığı yer mi? Programın dış dünya ile iletişim kurmasını sağlayan ortam mı? Yetmeyen ana belleği büyüten bir aygıt mı?

Bir kütük onu yaratan programa ne denli bağlı kalmalıdır? Programdaki değişiklik kütüğe nasıl yansıyacaktır? Kütüğün yapısı, programın geliştirilmesine (maintanence) ne ölçüde engeldir? Kütükteki kayıtlara erişim nasıl olmalıdır? Programın ve kütüğün iyileştirilmesi nasıl olur? Veri tekrarı (duplication) nasıl önlenir? Kütükten kütüğe aktarılan ve güncellenen verilerin güvenirliği nedir?

Bu ve benzeri binlerce sorun karşısında kalan veri işleyiciler uçtaki kullanıcıyı tatmin edebilmek için gece gündüz çalışmaya koyuldular. 10 yıl kadar süren bu kargaşa ortamında kimisi mide, kimisi kalp hastası oldu... Sonra bazı akıllı adamlar oturup düşünmeye başladılar: Veri nedir? Böylece ortaya veri-tabanı kavramı çıktı.

Üçüncü kuşak dillerle bile veri-tabanı yönetim sistemlerinde harikalar yaratılmıştır. Ama, olaya mantıksal açıdan bakıldığında, veri yapıları konusunun dördüncü kuşak dillerinin işi olduğu hemen anlaşılmaktadır.

70'li yılların sonunda IBM, veri-tabanı dünyasını sarsan bir ürünü açıkladı: SQL (Structured Query Language). İlişkisel (relational) dilin varabileceği son aşama olarak nitelendi. Ama, arayış hiç bir zaman durmadı; durmayacak. Recursive veri yapıları, verinin normallenmesi, object-oriented programlama vb kavramlar durmaksızın araştırıldı, geliştirildi.
0
solemio
(09.12.14)
Genelde ihtiyaçtan çıktı. Sadece programlama dilleri değil, bugün bir çok kişinin kullandığı programlar da yine ihtiyaçtan ortaya çıkan şeyler. Kabaca bir şey yapmak isteyen ama var olan imkanlarla bunu yapamayan veya çok uğraşan birisi "ben bunun daha iyisini, istediğim şekilde yaparım" mantığıyla yola çıkıp yeni bir şey üretiyor. Hakikaten ürettiği şey diğerlerinden farklı, kolay ve daha işe yarar bir şeyse de zamanla benimseniyor.

Örnek: eksisozluk.com

2. entrydeki guru'nun entrysini okursan, başlıktaki adam benim verdiğim örneklerin canlı örneğidir mesela.
0
osurdum
(09.12.14)
1 kisi yazamaz, baslarsin belli bi yere getirirsin, baskalari devam eder ve yillar sonra tam dil kivamina gelir. yeni bir dil yazmak uzun bir sürec gerektirir, yasayan bi canli gibi dogar büyür ama nereye gidecegini bilemezsin, belki de erkenden ölür. 1 kisi o dilin hayat döngüsünü basindan sonuna kadar göremez. Ayni konusma dili gibi, simdi otursan yeni bir konusma dili de yazamazsin, yillar icinde kendiliginden gelisir. Ama bu dil de mevcut dillerin cözemedigi önemli bir problemi cözüyor olmali.

Ama bunun yerine C dilini temel alip önce yeni bi kütüphane yazarsin, sonda o kütüphane kapsamli bir hale gelir ve yeni bir dil kivamina gelir.

Bundan önceki diller cok daha hizli gelisti, cünkü bir bosluk vardi, simdiki diller o kadar sansli olamayabilir. Cok yeni bi alan bulman lazim, mesela "big data" islemek icin yeni bir dil, yada "semantic web" icin yeni bir markup language
0
emrahday
(09.12.14)
konuştuğumuz dile benzetiyorum ben bunu, sen birşey yapabilirsin fakat seninle beraber bu dili tamamlayacak, konuşacak kişiler lazım.

solemio'nun yazdığı yazıda programlama dillerinin sürekli bir ihtiyaç sebebi ile geliştiğini anlıyorum. benzer durum oyunlarda da var. bir çok firma kendi motorunu geliştiriyor. neden, sebep basit mevcut ihtiyacı karşılamıyor.

yeni bir programlama dilini baştan yaratmak zor mudur? evet çok zordur. Hangi iş kolay ki?
0
rhan
(09.12.14)
(6)

Frankfurt mu Leipzig mi?

hellojack
17 - 19 ocak arasında gezilecek görülecek yerler olarak hangisimi tercih etmeliyim? Programima gore leipzig daha mantikli ama turistik olarak?Programim: 13-17 ocak berlin ve 19-20 munih, araya nereyi ekliyim?Edit: bonus sarki http://youtu.be/XWPFvTurnTw
17 - 19 ocak arasında gezilecek görülecek yerler olarak hangisimi tercih etmeliyim? Programima gore leipzig daha mantikli ama turistik olarak?

Programim: 13-17 ocak berlin ve 19-20 munih, araya nereyi ekliyim?

Edit: bonus sarki youtu.be
0
hellojack
(09.12.14)
Leipzig kücük bi yer ama simdi yeni yil icin standlar kurulmustur, eglenceli olabilir. Frankfurt daha büyük, Mein Tower cikilabilir, orada da yeni yil icin standlar kurulmustur Altstad ve Zeil üzerine. Frankfurt daha iyi gibi bence.
0
emrahday
(09.12.14)
Frankfurt bok gibi bir yer afedersin. Fuar şehri, 4 senedir Ocak ayında gidiyorum gezilip görülecek bir şey yok bence. Başka yerlere bak derim.
0
kint
(09.12.14)
kint+1. Frankfurt aşırı gereksiz bir yer. Leipzig'i bilmiyorum ama Frankfurt dışında nereye gitsen daha ilginç olur bence.
0
locococo
(09.12.14)
frankfurt büyük şehir, gökdelenler falan var işte. almanyanın menhetın'ı diyor almanlar. leipzig biraz daha küçük bir şehir. ikisinde de öyle gezilecek görülecek bir şey bulamazsınız. esasında almanyada berlin harici hiçbir şehirde aman aman gezilip görülecek bir şey yok. her şeyi ülkeye homojen dağıtmış adamlar. bizim gibi her şeyi tek bir şehre toplayıp diğerlerini öldürmemişler.
0
fayfim
(09.12.14)
frankfurt'ta birşey yok..yakınlarda heidelberg filan var gezebilirsiniz
hoş leipzig'de de bişey yok ki :p o güzergahta Dresden'e, sächsischer schweiz'e moritzburg'a filan gidebilirsiniz
oyum leipzig'den yana
0
niye ama
(09.12.14)
yol üstünde bir yer olsun dersen bir gün nürnberg, diğer gün bamberg. ordan da münihe devam edersin. frankfurt güzel ama 2 günün var ve yolda çok vakit kaybedersin. o yüzden yol üstü şehirlerde karar ver bence.
0
letheavendangered
(09.12.14)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.