Giriş
(11)

Bacaklarim kuruyor!?

bir ileti paylastim
Selam. Her gun dus aliyorum, inanilmaz kurudum cok kasiniyorum. Neyle yikanayim neyle nemleneyim?Dus jeli, dogal zeytinyagi sabunu vs rutinim. Tesekkur
Selam.

Her gun dus aliyorum, inanilmaz kurudum cok kasiniyorum. Neyle yikanayim neyle nemleneyim?
Dus jeli, dogal zeytinyagi sabunu vs rutinim.

Tesekkur
0
bir ileti paylastim
(07.03.22)
Sık duş almak da kuruluğa neden olur. Her gün duş almayın.
0
dissendium
(07.03.22)
Super secenekmis aslinda. Bi dusuneyim:)
0
🌸bir ileti paylastim
(07.03.22)
Her gün duş almayın..alsanız bile sadece su kullanın
Bi bepanten losyon baya iyi
0
photo85
(07.03.22)
Her gun dus almanin buna sebep oldugunu biliyorum, cok naziksiniz.

Aksi durum mumkun olsa zaten oyle yaparim ama insanlar koltuk altimda yatarken calisiyorum, cogunuz gibi daha seyrek dus alma luksum yok. Ille sizi ikna etmem gerekiyorsa:/

Bepanthen kullaniyorum, neutrogena hydro boost kullaniyorum, excipial lipo da kullaniyorum ama uzun omurlu olmuyor
0
🌸bir ileti paylastim
(07.03.22)
Benim kullandığım nivea repair and care vücut losyonu vardı. O fena değildi.Deneyebilirsiniz belki.
0
susannah delgado
(07.03.22)
Dus filtresi dusunebilirsiniz.
0
nefertarii
(07.03.22)
her gün duşa girmemek değil de bacakları her gün sabunlamamak biraz azaltabilir belki. üst gövde sabunlanır, bacaklar da sadece su ile idare eder.
nivea'nın filan nemlendirici duş kremleri vardı. belki onlar biraz işe yarar.
0
d e j i n
(07.03.22)
Atopik cilt tipi diye bi araştır benzer bir şeyse ona göre bi yol çizebilirsin.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(07.03.22)
Excipial lipo diyecektim, zaten demişsiniz. Düzelme görene kadar günde 2-3 kere kullanın, düzeldikçe günde 1'e indirirsiniz.
0
kobuzchu kiz
(08.03.22)
www.hepsiburada.com


www.hepsiburada.com

Qynı sorun bende de var. Sık duş alıyorum ve vucudum komple kuruluktan kaşınır. Yukarıdaki ürünleri kullanmaya başladıgımdan beri kuruluk azaldı. Şampuanı duş jeli gibi kullanıyorum. Mis gibi bebek kokuyor:) losyonu da cildim biraz nemliyken sürüyorum ama ihtiyaç duyulam her an sürülebilir. İsterseniz bunları deneyebilrsiniz.
0
nick konusunda kararsizim
(08.03.22)
duştan sonra krem sürün bende de aynı problem var bir nebze sorunumu çözüyor
0
Hallegadola
(08.03.22)
(15)

Tanıdığınız en ünlü insan kim?

Fusha
Sb teşekkürler.
Sb teşekkürler.
0
Fusha
(06.03.22)
Dostluk ise ozan çolakoğlu
Tanıdıklık ise tarkan.
0
valentinov
(06.03.22)
Cenk & erdem
0
freebird5406_2
(06.03.22)
Mesut süre
Sayılırsa metin tokat.

Bir de 10-15 sene önce cenk erdemle epeyce hasbihalimiz vardı.
0
teritori
(06.03.22)
Futbolculardan, diego ribas, adriano, gustavo, josef, alex vs…
Sanatçılardan kimse yok.
Siyasette 2-3 bakan var…
0
Boris
(06.03.22)
Rte
0
Hallegadola
(06.03.22)
babam.elektrikçiler odası başkan yardımcısıydı.
0
mikahakkinen
(06.03.22)
rte benim de.
0
deartheodosia
(06.03.22)
mevcut şişli belediye başkanı. 3.derece akraba.
0
since1907
(06.03.22)
babam tv dunyasinda bilinen biriydi, bir suru oyuncu vs.
Sahsen benim arkadasim, kendi cevrem olarak tanidigim en unlu kisi yabanci bir yazar.
0
sopiro
(07.03.22)
elçin sangu.
0
chihirovekohaku
(07.03.22)
Riza Kocaoğlu diye bir oyuncu vardi, yurtdisinda tessdufen tanismistim. Orada bir sıkıntı yaşamışlardı, yardimci olduk.
0
stavro
(07.03.22)
ünlü bir teknik direktör. evine misafirliğe gidip, çaya kek katık ediyoruz.
0
gabe h coud
(07.03.22)
Sarı Bıyık.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(07.03.22)
oyunda tanistigim bir cocuk azerbeycan da unlu olmustu
sonra baglar koptu :)
0
foster
(07.03.22)
tanıdığınızdan kastın beraber (en az birkaç gün) vakit gecirdiniz, beraber iş yaptınız ise

fuat oktay (afad başkanı iken van depreminde birlikte calistik)
bülent emrah parlak (asker arkadaşım)
unhcr bölge direktörü (üc gün boyunca tercümanligini yaptım)
kerem bürsin (birkaç toplantıda bir araya geldik, birlikte calistik)
mert firat (birkaç toplantıda bir araya geldik, birlikte balistik
sinan tuzcu (asker arkadaşım)
bir bilimsel calışma alanının en önde gelen uzmanları (söyle düsünün psikanaliz alanında calisiyorsunuz, freud, lacan, jung, kristeva, zizek, melanie klein vs. hepsi ile oturup yemiş icmisliginiz, birlikte calismisliginiz, birlikte tatil yapmisliginiz var)
0
spivak
(08.03.22)
(9)

Eminem'in en sevdiğiniz şarkısı nedir?

playing star again
Sb
Sb
0
playing star again
(05.03.22)
çok var çok..ama sanırım;

sing for the moment - www.youtube.com

beautiful - www.youtube.com


------
yaklaşık 1 yıl sonra gelen edit: 8 mile'ı nasıl unuturum. en iyi şarkısı bile olabilir.
0
AlsterWasser
(05.03.22)
Berzerk kesinlikle birinci sırada
Survival ikinci
Beautiful
space bound
Mockingbird
...
0
heathen
(05.03.22)
www.youtube.com

Yıllar sonra hatırlayıp yeniden dinledim sayende :)
0
Mirket
(05.03.22)
Superman
Love you more
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(05.03.22)
Mirket +1 diyorum ben de.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(05.03.22)
Legacy
0
dreamsandcolours
(05.03.22)
Superman +1
0
Hallegadola
(06.03.22)
Lose Yourself
0
dafuq
(06.03.22)
Bagpipes from Baghdad sozleri cok iyi:) flowu da oyle. Cok iyi oarca


Onun disinda:

Sing for the moment
Superman
So bad
Beautiful
Mockingbird
Shake that - eminem, nate dogg
0
stavro
(06.03.22)
(13)

Baş ağrısı anketi

IncredibleMau
1- Başınız ne sıklıkla ağrıyor?2- Düzenli olarak kullandığınız ağrı kesiciler var mı? Hangileri?3- Baş ağrısı için tedavi gördünüz mü hiç? Nasıl bir tedaviydi?4- İlaç dışında baş ağrınıza iyi gelen ne var?5- yakın çevrenizde düzenli baş ağrısı çeken tanıdığınız kaç kişi var?Kendimi bildim bileli haf
1- Başınız ne sıklıkla ağrıyor?
2- Düzenli olarak kullandığınız ağrı kesiciler var mı? Hangileri?
3- Baş ağrısı için tedavi gördünüz mü hiç? Nasıl bir tedaviydi?
4- İlaç dışında baş ağrınıza iyi gelen ne var?
5- yakın çevrenizde düzenli baş ağrısı çeken tanıdığınız kaç kişi var?

Kendimi bildim bileli haftanın mutlaka 1 günü başım ağrır. Yataklara düşürecek kadar şiddetli bir ağrı değil ama hiçbir şeyden keyif aldırmayacak kadar da etkili. Kendi ailem dışında çevremdeki insanların baş ağrısı olayına çok uzak olduğunu fark ettim. Hayatında hiç baş ağrısı çekmediğini iddaa eden insanlar bile tanıdım. Sigara kullanan biri olarak sigarayı yanında taşımak nasıl normal bişeyse, uzun yolda, seyahatte vs. ağrı kesici taşımak da o kadar normal geliyor bana.

Merak ettim kim ne durumda diye.
0
IncredibleMau
(25.02.22)
1- ayda 1
4- uyku ve hafif aktivite
5-çevremde düzenli ağrı çekenlerin hepsinde migren var
0
sttc
(25.02.22)
1- iki günde bir mutlaka
2- minoset plus (dışarı çıkmadan yanıma alırım, eğer almamışsam eczane ararım.)
3- görmedim ama görmem lazım, üşengeçliğimden gitmiyorum hastaneye
4- hiçbir şey iyi gelmiyor, ilacım yoksa ölmek istiyorum
5- var, abimle aynı durumdan muzdaribiz. o mr çektirdi, bişi çıkmadı.
0
gottacatchemall
(25.02.22)
1- 2-3 ayda bir kafamı kaldıramayacak kadar, 1-2 haftada bir daha hafif
2- majezik sr
3- ağrıdan ağladığım bir gün apar topar gittiğim doktor Majezik yazmıştı, daha detaylı teşhis lazım ama gitmiyorum
4- soğuk kompres. Şu buzluğa konan mavi jelli zımbırtılar var ya, onlardan kullanıyorum, o yoksa buz kaseti ya da poşete doldurulmuş buz da olur.
0
kobuzchu kiz
(25.02.22)
1- değişken. bazen ayda 1 kere bazen ayda 7 kere. hiç belli olmuyor.
2- parol, geralgine.
3- hayır.
4- uyumak bazen iyi geliyor. bide bol bol su içmek.
5- var.

alkol sigaram yok. ailede genetik olarak kalp ve tansiyon var.
0
false pretension
(25.02.22)
müko anket hemen katılayım.

1- haftada 2 kere
2- Majezik. eğer almazsam geçme ihtimali yok.
3- hayır
4- hayır. Hatta majezik dışında hiçbir ağrı kesici iyi gelmiyor.
5- eşim de aynı şekilde.
0
t joe
(25.02.22)
1- haftada bir kere kesin ağrır, ek olarak ayda bir-iki kere migrenim tutar
2- başım susuzluktan, kahvesizlikten ya da açlıktan ağrıyorsa ilaç kullanmadan sorunu çözüyorum, diğer durumlarda advil ya da cataflam ilk tercihlerim. migren tuttuysa kendimi kapıyorum, dinleniyorum. yanımda ilaç taşımıyorum.
3- yok görmedim
4- bol su içmek, hafif bir şeyler yemek, karanlıkta oturmak, uyumak ve bence portakal
5- var birkaç kişi, o kadar nadir bir durum değil bence
0
evde liyakat kalmamis
(25.02.22)
senede 4-5 kez.
cataflam olur genelde evde, ama varsa önceliğim alka seltzer olur. çok ağrırsa apranax alırım.
görmedim.
muz kesinlikle iyi geliyor.
pek yok. migrenli arkadaşlarım var. onlar da cataflam kullanıyor.
0
barankovan
(25.02.22)
1-hiç ağrımıyor.

çevremde bi annem bi de bi iş arkadaşım var baş ağrısı yaşayan. anneminki zaman zaman oluyor ve kadın hiç belli etmiyor. uyuyunca geçiyor heralde. iş arkadaşımınsa her allahın günü bir yeri ağrıyor. baş ağrısı hiç bitmiyor. nasıl yaşıyor anlamadım. ilaç milacı da vardır da sürekli sızlandığı için artık ilgimi çekmiyor, ne yapıyor da bu sorunu aşıyor bilmiyorum.
0
kimwexler
(25.02.22)
1-haftada bir baş döndürücü, mide bulandırıcı ağrım oluyor.
2-arveles, apranax, majezik içmeden asla kendi kendine geçmiyor. korkuyorum ama sürekli ağrı kesici içmek zorunda kalıyorum
3-hayır
4-hiçbir şey. ağrı kesicisiz asla geçmiyor ağrı.
5-annem de gençken benim gibiydi artık ağrımıyor.
0
Hallegadola
(25.02.22)
1- haftada 1-2
2- majezik duo. kas gevseticili. ama her agrida degil. bazi agrilar hafif ve ilacsiz atlatabiliyorum. kafamda bir sislenme, bir agirlik hissediyorsam ilacsiz gecmeyecegini ya da katlanamayacagim bir agri olacagini anlayip aliyorum .9 yasimdan beri basim agrir, her agriya ilac almiyorum bu nedenle
3- hayir gormedim. 1-2 kere mr cekildi (13 gun suren bayiltacak derecede bir agriydi) bir sey cikmadi
4- sanirim yok. ama dikkatimi agriya vermedigim zamanlarda daha iyi hissediyorum
5- yok

cuzdanimda daima majezik duo vardir.
0
65 derece
(25.02.22)
1. Eskiden haftada 1, şuan 4 haftada 1
2. Majezik.
3. Yazın bol bol dalış vs yaparım. Burnuma su çekerim. Bir sene sinüslerimde öyle güzel bir açılma yaşadım ki 1 sene boyunca sinüzit ağrısı yaşamadım. Her yaz bol bol basınçlı deniz suyu ile haşır neşir oluyorum.
4. Sinüzit ise karanlık sessizlik ve hareketsizlik, susuzluktan da baş ağrısı yaşadığım oluyor. Su içince geçiyor.
5. Annemde migren vardı. Mr çekildi bi sürü şey yapıldı vs. Yataklara düşüyordu eskiden. Sonra çok detaylı bi vitamin mineral kan tahlili yapıldı, eksik çıkan tüm takviyeleri kullandı. Artık başı ağrımıyor. Annem d vitamini kaynaklı olduğunu düşünüyor.
0
zimbirik
(25.02.22)
1. Haftada 1 hafif ağrı,ayda 1 kas spazmına bağlı şiddetli ağrı, yılda bir migren ve görme kaybı
2. Brufen , brufen yetmezse arveles. Migren için ilaç kullanmıyorum.
3. Migren için doktora gittim ama ilacın yan etkisi daha ağır geldiği için kullanmıyorum.
4. Kas spazmı olduğunda sıcak uygulama ve egzersiz. Migren olduğunda karanlıkta uyumak.
5. Eşim, annem, kayınvalidem... bir tek babam baş ağrısı nasıl olur bilmeyen bir insan.
0
curukturpkokusu
(25.02.22)
1- İki ayda bir 3-4 gün süren bayıltmalı bir ağrı, hormonal olduğunu düşünüyorum, işe bağlı göz yorgunluğu ve stres etkisini arttırıyor.
2- Arveles, melissa çayı
3-hayır
4 karanlık sessizlik uyumak melissa çayı, kimine limon iyi geliyormuş, kimine bal ama bende etkisi olmadı.
5-Kadın arkadaşlarımın çoğunda var. Aileme sordum, aile geçmişimde yok.
0
sadegazoz
(26.02.22)
(5)

YDS nasıl bi sınav

nundu
Memur dil katkısı almak için YDS'ye gireyim dedim. İngilizcem fena sayılmaz hani günlük hayatımda baya içli dışlıyım kelime bilgim de iyidir. O yüzden çok çalışmayı düşünmüyorum da sınav tipi nasıl, hangi konulardan kaç soru çıkıyor, belli başlı trickler (soru çözümü ile ilgili değil de mesela demin
Memur dil katkısı almak için YDS'ye gireyim dedim. İngilizcem fena sayılmaz hani günlük hayatımda baya içli dışlıyım kelime bilgim de iyidir. O yüzden çok çalışmayı düşünmüyorum da sınav tipi nasıl, hangi konulardan kaç soru çıkıyor, belli başlı trickler (soru çözümü ile ilgili değil de mesela demin gördüm sıfat sorusu isim sorusu farklıymış şıklarda ya hep sıfat ya hep isim oluyomuş) gibi şeyleri bilmiyorum hiç. Bunları anlatan yazı, video vs var mıdır? Ya da bildiğiniz kadarıyla anlatabilirseniz ona da sevinirim :)

Mesela en sevmediğim konu phrasal verb dedim demin arkadaşa, ondan 4 soru mu ne çıkıyor dedi. Böyle spesifik soru sayıları var mı konu konu gerçekten yoksa beni mi yedi dhxhxh
0
nundu
(23.02.22)
dili biliyorsanız çalışmadan girip erken bitirip yüksek notla çıkarsınız.

zorlananlar genelde dile pek hakim olmadan girenler.

zamanında girmiştim grammar kısmı var paragrafta anlam kısmı var çeviri kısmı var vs. vs.

bana kalırsa özel çalışma gerektircek pek kişi yok grammar bilgisi tamam ise.

tek diyeceğim grammar kurallarını sınavdan önce bir gözden geçirmek faydalı olabilir eğer detay şeyleri biraz unuttuysanız. çünkü ilk kısımda direkt o bilgiyi sorucak.

bir de bir iki deneme çözerek sınavı önceden görmek yeterli.
0
AlsterWasser
(23.02.22)
@AlsterWasser +1. Kelimesi kelimesine hem de. Hatta deneme testi çözmek de çok gerekmeyebilir. Bende gerekmemişti.
0
kurmaca
(23.02.22)
Öyle bir sınav ki dili gerçekten bilen ve bilmeyen arasındaki farkı hemen çıkartır. O yüzden yıllarca kursa gitmiş ve çok iyi İngilizcesi olduğunu iddia eden biriyle konuştuğunuzda sınavın hiçbirşey ölçmediğini, haksızlık olduğunu, saçma olduğunu vs. duyarsınız. Çünkü içinde gramer bilgisini ölçen soru sayısı azınlıktadır ve dili kullanmaktansa gramer bilgisine çalışıp durmuş insanlar çoğunlukla 60'ları geçemez hatta 40'da 50'de falan takılırlar. Ama kursa gitmeden konuşarak ve okuyarak öğrenmiş insanların hiç çalışmadan 70-80'lerde gezdiğini görürsünüz. Benim İngilizceyi sadece oyunlardan, filmlerden ve çizgiromanlardan öğrenmiş arkadaşım 80 küşür almıştı geçen yıllarda. Ben de aynı şekilde öğrendim, üstüne kariyer alanım gereği çok fazla okuma ve konuşma yaptığım için hep o yönde gelişti. Hiç kursa gitmedim ama puanım 90 bandındadır.

Bir kere en önemli bölümü uzun paragraflardan oluşur. 4-5 paragraf verip her bir paragraftan 4'er 5'er soru sorar. Yani okuyan birisinin kolaylıkla yapacağı sorulardır, ama okumayan insanlar kalırlar o sorularda. Sonra Türkçeden İngilizceye,İngilizceden Türkçe'ye çeviri soruları vardır. Anlamı en yakın karşılayan çeviri hangisidir diye sorar. Onun dışında boşluk doldurma vb. gramere odaklı sorular daha azdır.
0
Kayzer1919
(23.02.22)
Ösym sitesinde milyon tane sınav var. Bir tanesine baksan anlarsın zaten.

dokuman.osym.gov.tr
0
dissendium
(23.02.22)
Yukarıda da arkadaşlar demişler. Sınav İngilizce bilene ve hiç bilmeyene kolay, orta bilene çok zor.
0
Hallegadola
(24.02.22)
(5)

250 Sayfa A4 Çıktı

guguklusaat
Selamlar, 250 sayfalık siyah-beyaz bir kitabı A4 boyutunda spiralli olarak çıktı almak istiyorum. (1 Adet) Bunu yapıp eve de teslim eden, uygun fiyatlı bir yer öneriniz var mıdır?Direkt pdf olarak yükleyebileceğim ve eve teslim eden / kargo ile gönderen bir yer şu an benim için çok kullanışlı olur.
Selamlar, 250 sayfalık siyah-beyaz bir kitabı A4 boyutunda spiralli olarak çıktı almak istiyorum. (1 Adet) Bunu yapıp eve de teslim eden, uygun fiyatlı bir yer öneriniz var mıdır?
Direkt pdf olarak yükleyebileceğim ve eve teslim eden / kargo ile gönderen bir yer şu an benim için çok kullanışlı olur.
0
guguklusaat
(23.02.22)
Dün instagramda sponsorlu story olarak karşıma çıkmıştı tam böyle bi yer, şimdi baktım dün denk geldiğimi bulamadım ama instagram arama kısmına "baskı, fotokopi ya da yazdır" gibi kelimelerle ararsanız bu tarz işletmeleri bulabilirsiniz. Kafanıza yatan bi tanesine yazarsınız
0
nundu
(23.02.22)
baskiadam.com 'u epey kullandım, @nundu 'nun dediği buradanbastir.com var galiba.
0
Northern Mariner
(23.02.22)
Ben olsam, Bir ozalitciye telefonla ulasip, maille dokumani atip, banabikurye uygulamasi ile de aldirip getirtirdim.
0
lynda.com
(23.02.22)
İstanbul'daki üniversitelerin yakınlarındaki kırtasiyelerin böyle kargo hizmetleri var. www.deltacopycenter.com
www.okuturkirtasiye.com
0
GoodMorningTeacher
(23.02.22)
Ankaradaysanız kök çarşısına bir bakın sorun internetten aratın.
0
Hallegadola
(24.02.22)
(18)

Ot gibi yasamayalim derken hayatimizi mi zorlastiriyoruz?

karanlik yanim
Kendi adima konusucam ama belki bana benzeyenler cikacaktir.Hayati ot gibi yasamayayim derken kendimi mutsuzluga itiyorum. Anlamli bir is hayatim olsun diye bilim/teknolojiye yakin bir alanda kariyer sectim. Fakat bu kariyeri tatmin edici seviyelerde sürdürebilmek sürekli yüksek motivasyon, konsantr
Kendi adima konusucam ama belki bana benzeyenler cikacaktir.

Hayati ot gibi yasamayayim derken kendimi mutsuzluga itiyorum. Anlamli bir is hayatim olsun diye bilim/teknolojiye yakin bir alanda kariyer sectim. Fakat bu kariyeri tatmin edici seviyelerde sürdürebilmek sürekli yüksek motivasyon, konsantrasyon ve öz disiplin gerektiriyor. Dolayisiyla enerjimin büyük kismini buraya veriyorum. Fakat ot gibi yasamamaya kararli oldugum icin bunun yaninda bir de sosyal hayatim cok iyi olsun istiyorum, görüstügüm cesit cesit arkadaslarim olsun istiyorum. Dünyada ne olup bitiyor, gündemi hep takip edeyim. Kültür, sanat, müzik, sinema, spor hepsi hakkinda bir fikrim olsun. Sportif olayim, düzenli bir sekilde bir takim sporuna dahil olayim. Sürekli yeni seyler ögreneyim, podcastler dinleyeyim, faydali youtube kanallari takip edeyim. Her ay en az bir kitap bitireyim. Uykum düzenli olsun, her gece 7-8 saat deliksiz uyuyayim. Disardan hizli ve sagliksiz beslenmeyeyim, evde hep saglikli seyler hazirlayayim istiyorum.

Yani böyle listeleyince cok gibi görünebilir ama aslinda cogumuzun istedigi standart seyler. Fakat kendim icin sectigim kariyerle celisiyor gibi geliyor, cünkü isimde mutsuz ve yetersiz hissediyorum kendimi. Yetisemiyorum yapmam gereken islere, ya da hep son dakika. Is arkadaslarim benim gözümde ot gibi yasiyorlar (laf etmek icin söylemiyorum, tespit yapiyoum) ama belki de dogrusunu yapiyorlar. Bu bahsedecegim kisiler islerinde basarililar ve bundan son derece tatmin oluyorlar ve islerinde mutlular. Bunun disinda baska bir seye ihtiyaclari yokmus gibi. Soruyorum mesela dün aksam ne yaptin, hic bir sey, bi bölüm dizi izledim sonra sizmisim. Spor? Yok, ayda 1-2 kosuya ciksam yetiyor. Yemek? Disardan söyledim. Haftasonu ne yaptin? Sosyallik? Iste kiz/erkek arkadasimla takiliyoruz, hep ayni. Ee baska ne yaptin? Iste bugünkü toplantiya hazirlandim, su raporlari okudum, yazdim vs. Toplantida zipkin gibiler, raporlar, sunumlar zehir gibi, basarililar, tatmin oluyolar. Basit bir formülde yasiyorlar yani aslinda. Anlamli bir kariyer secmisler, bundan tatmin oluyorlar ve kolay kolay baska bir seyin bunun önüne gecmesine izin vermiyorlar. Ha sonra gidip en kralindan tatili de yapiyorlar, ama iste gündelik yasamlarini cok basit tutuyorlar. Ben cok karmasik yasiyorum ve hem is yasaminda hem de is disinda kendime cok fazla yük yüklemisim gibi bir halim var. Oturup ise odaklansam hayati kaciriyorum ot gibi oldum diye üzülüyorum. Diger türlü olunca isime öncelik vermem gerekiyor diye gözüm arkada kaliyor, yaptigim is disi aktivitelerden de tatmin olamiyorum. Böyle garip bir kisir döngü. Var mi benzer seyler yasayanlariniz? Caresi ne? Caresi belli aslinda iste ama biraz dert yanayim dedim :)
0
karanlik yanim
(20.01.22)
Yazdıklarınızın hepsini okudum ve ekleyecek bir şey bulamadım. Çok haklısınız.
0
aeroknight
(20.01.22)
Türkiye'de idealizm daima kaybettirir. Süper işler yapacağım diye özel sektöre girenlerin hepsi bitik, erken yaşta kronik hastalıklara yakalanıyorlar ve ölüyorlar. Dediklerinizin maddi karşılığı falan yok. Kimse de size aferin demez. Birilerini zengin ediyorsunuz işte.

zaman>para. eğer yaptığınız işten zamanı satın alacak kadar para kazanmıyorsanız idealizm gereksiz. sizin yemeğinizi ve işlerinizi birinin yapması gerekir. Bunu satın alabilmeniz gerekir.
0
garylineker
(20.01.22)
ay gerçekten zorlamamak lazım.
sizi okurken yoruldum.

arkadaşlarınızın hayatı daha makbul benim için. dizi yerine kitap, sporu da biraz daha sık yapıp düzenli ev yemeği yemek, düzenli yaşam, arada ufak tefek seyahatler ve tiyatro-sinema, bitti gitti. öyle her an çeşit çeşit arkadaşa, aktiviteye zaman ayırırsam kendimle ilgilenemem, evi de ... götürür :) pilim de biter.

sağlığınıza dikkat ediyorsunuzdur umarım.
0
adse
(20.01.22)
aslında bu neye benziyor biliyor musunuz? hem ergen-genç, hem de yetişkin/olgun yaşamı sürmeye çalışmaya benziyor. gençken(üni bitene kadar olan dönem) sosyal olabiliyoruz. çünkü para kazanma kaygısı olmuyor. gez, toz, ye iç, sinemaya tiyatroya git, sevgilinle arkadaşlarınla takıl. vakit bol, sorumluluk yok. ancak iş hayatına başlayınca o dönem yavaş yavaş kapanıyor artık yetişkin oluyorsunuz ve birtakım sorumluluklar da yükleniyor. 8-10 saat gibi çalışma sürelerinden bahsediyoruz. bunun üzerine işe hazırlanma süresini ve yolu da ekleyince bir günün yarısı harcanmış oluyor. 8 saat de normal uyku süresi. ee geriye ne kaldı? yemek pişir, ye, çamaşır yıka, as, bulaşık yıka, yerine koy, banyo yap, ütü yap... sana kalan resmen 1-2 saat. bu sürede de insanın bir şey yapası gelmez zaten.

problem çalışma saatleri aslında. bana hiç insani gelmiyor. en iyi ihtimalle 8 saat çalışıyoruz. günde 14-15 saat bile çalışan da bir sürü insan var. zengin aileden gelmiyorsak hepimiz hergün sabahın köründe eşek gibi uyanıp işe gitmek zorundayız.

bir de bahsettiğiniz arkadaşlarınız bu tarz şeyleri düşünecek tipler değil, biz nedense kafamıza takıyoruz. rahat bir yaşam için böyle şeyleri düşünmeyip sürüye uymak gerekiyor. zaten işle birlikte evlilik ve çocuk kombosu da eklenince insan insanlıktan çıkıp robota dönüşüyor. tek çare; çalışmak zorunda olmayacağınız kadar paranızın olması :)
0
rose parks
(20.01.22)
ben de böyle hissediyorum. çevremdekiler mükemmeliyetçisin, çok kasıyorsun falan diyorlar hep. bir de ''perfect is the enemy of good'' durumu var. o bahsettiğin insanlar iyi/ortalama sonuç ile tatmin olabiliyorlar. biz de her şey mükemmel olsun diye uğraşırken yetişemiyoruz çoğu zaman dediğin gibi.
0
william morris
(20.01.22)
hayati ot gibi yasamamak demek ANLAMLI tecrubeler yasamak demek benim icin. senin tanimin daha cok "hayatini dolu yasadigini dusundugum kisilerin yaptigi seyleri kopyalamak" gibi tinladi bana, kendin icin de anlamli bulmuyorsun yaptiklarini ve tatmin olmuyorsun. bunu da suni olarak devam ettirmek zulum geliyor haliyle.

kendince gercekten anlamli buldugun bir sey yaparsan (isinin yaninda bile olabilir yani is degistir demiyorum) mutlu olursun bence. baya da sadelesmis olur hayatin.
0
robokot
(20.01.22)
"Hayati ot gibi yasamayayim derken"

Birilerinin sana baski yapmasina izin verme, zirada sozkonusu durum o sekilde. Buradaki "ot" standardini kim koymus? Kendi hayatindan kendin sorumlusun. Kitap okumak istiyorsan oku. Ayda 1 degil, 5 kitap okusan bile kimse "ooo ot gibi yasamayan, anlamli yasayan klas insan geciyor" diye parmakla gostermeyecek zaten. Dolayisiyla sonu basi belli olmayan bir hamster kosusu bu. Takilma yani.
0
hot potato
(20.01.22)
seni anlıyorum ve tamamen aynı düşünüyorum

bence iş hayatı ve kariyer peşinde koşmak ömrü heba eden aptalca bir şey.
o unvanlar, karizmatik linkedin profilleri falan kölelik tasması gibi.

ömür geçip gidiyor senin de yazdıgın gibi hiç bir şey yapılmıyor.
0
dafuq
(20.01.22)
Çok haklısınız. Zaman zaman durup yarın ölmeyeceğim ne malum neden ot gibi yaşayıp keyfime bakmıyorum diye ben de düşünüyorum. Ama o ot gibi yaşama olayına girince de mutlu olmam bence. Mutluluk otluk ya da ot olmamakla alakalı değil. Esas nokta bu. Ama katılıyorum size. Ve motive olmakta cok zorlanıyorum +1

Bu şey başlığı işte. Memur olup sıradan bir hayatla ölüp gitmek.

Biraz da kendini kabulle alakalı sanırım. Öz kabul.
0
westblack
(20.01.22)
Dediginiz sey bu zamanin sorunu, hem de alan farki olmadan.

Ornegin akademide interdisipliner calismalisiniz. Bir tarihci bir ton alandan bilgiye sahip olmali. Hem alaninda cok ilerleyeceksin, hem de bircok alanin bilgisine hakim olacaksin. Böyle bir sey olabilir mi? Bunun korkusu altinda ezilip kalan cok.

Modern insan da oyle. Spor yapmali, kendini buldugu ve ileriye goturdugu bir hobisi olmali, iyi beslenmeli; iyi bir sosyal cevresi olmali; isinde ilerlemeli vs. vs...

Bu isin bir dogrusu yok. Kimin nereden tatmin olduguna bakip, karsilastirma yapma cok saglikli degil. Siz onlardan ustun degilsiniz. Onlar da sizden ustun degil.

Ne yapmak istiyorsunuz? Cok dolu bir gun sizi tatmin ediyor mu? Etmiyorsa, sadece bu "yarista" one gecmek icin mi acaba bu kadar cok sey yapma telasindasiniz?

Isim bittiginde, bana zevk vermeyen yerde yokum. Her yerde olamam. Siz de olamazsiniz. Eskiden ates icinde yatarken sosyallesmeye calisiyordum, etkinlik kacsin istemiyordum. Bunun telasini sanirim 20lerin ortasinda biraktim. Caresi telas halinden cikmaniz. Zorlamayin. Size recete ile verilmis seyleri yapmak yerine, size haz veren seylerin pesinden kosun. Yemek yapmak hobiniz ise o alanda derinlesin. Ama buna vakit harcarken, ayni zamanda 3 spor dalinda ilerleyemeyebilirsiniz. Bircok alanda ortalama olmayi da kabul edin.
0
buf-e kür
(20.01.22)
"sosyal hayatim cok iyi olsun istiyorum, görüstügüm cesit cesit arkadaslarim olsun istiyorum. Dünyada ne olup bitiyor, gündemi hep takip edeyim. Kültür, sanat, müzik, sinema, spor hepsi hakkinda bir fikrim olsun. Sportif olayim, düzenli bir sekilde bir takim sporuna dahil olayim. Sürekli yeni seyler ögreneyim, podcastler dinleyeyim, faydali youtube kanallari takip edeyim. Her ay en az bir kitap bitireyim. Uykum düzenli olsun, her gece 7-8 saat deliksiz uyuyayim. Disardan hizli ve sagliksiz beslenmeyeyim, evde hep saglikli seyler hazirlayayim istiyorum."

bunları yapmak kısa vadede de keyifli değil mi? sağlık, beslenme bir de sosyalleşme dışındaki şeyleri keyif vermediği için bırakırsanız ot gibi yaşıyor olmazsınız.
0
curious mind
(20.01.22)
mukemmel olmaya calisiyosunuz ve korktugunuz profil olmamak icin biraz zorluyosunuz. ben de cok boyle davrandim biraz isle tatmin olmamaktan da kaynaklaniyor bence. ben isten sonra yorgunluktan ölurken bi seyler de yapmaya calisinca cok daha yoruluykrum zorlama olunca. ama ayda yilda bir yapinca dinlenmis, stres atmis hissediyorum. kisisel bakim disinda arada gundemden uzak kalmak, sosyal olmamak o kadar iyi geldi ki. kendime daha alakasiz bi gundem yapip tek basina takilmak daha guzel hissettirdi. mutfakla arasi olan biri degilim durduk yere butun izin gunumu mutfakta tatli yaparak gecirince guzel oluyor. ne saat kaygim ne yapilacaklae listesi var tek 1 is. veya bi besteyi calmaya calisiyorum butun gun tek amacim bu belki aksam yuruyus market vs. naptin denince evdeyim diyorum hicbi sey yapmiyomus gibi ama saate bakmadan gunu bitirmek, listesiz o kadar guzel ki. vizyonsuzluk hissine kapilmadikca, sıkıştırılmış hizli hayata mola vermek iyi

zaman obsesifligi diyebilir miyiz cok sey yapma istegi? umarim ornekle saptirmamisimdir konuyu.
0
ala09
(20.01.22)
Hayatınız güzel böyle bakılınca. Ben bahsettiklerinizin çoğunu yap(a)mayan, ve işyüküne de anca yetişebilen versiyonuyum :)
O gün dinlenmiş uyanıp, kendime bir-iki kahve yapıp, sevdiğim temel şeyleri yerine getirince mutlu sayıyorum kendimi.
Netflix falan zaten muhteşem şeyler :)

Bence güzel ve biraz "lüks" bir "kısırdöngü", seçenekleri optimize etmek tamamen size bağlı, tadını çıkarın :)
0
dreamnesiac
(21.01.22)
yaşamak sancılı bir süreç; dünya bok gibi bir yer, insan olmak bok gibi bir deneyim. Onca koşuşturma, hedef, tatmin sağlama araçları; hepsi bu bok gibiliği kapatmak için çırpınışlarımız. Bunun farkına vardıkça daha çok çırpınmaya başlıyorsun. O kocaman boşluğu, anlamsızlığı doldurmak için çabalıyorsun ve hiçbir zaman yeterli olmuyor.

Bununla baş edemezsin. Bazı insanlar gözlerini buna kapatıp, belirli şeylere konsantrasyon sağlayıp önlerine bakabiliyor. Bazıları ise durup nefes aldıkları anda o boktanlıkla yüz gelip dehşete kapılıyor, sonrasında ise bundan kaçmak için bir şeylere tutunmaya çalışıyor.

Bunun kurtuluşu yok, ne yaparsan yap huzura eremeyecek, kendi küçük dünyanda kalmakta başarılı olamayacaksın. Bunun tek yolu kendini kandırmayı başarmak, bir şeyleri fark etmemeye, etsen de görmezden gelmeye çalışmak. Şu anda hayatının bu noktasında değilsin, olabilir misin onu da bilemem.

Çaresi var ama reçetesi yok, şunu yap böyle bak şöyle düşün ile olacak iş değil. Belki de ilk adım bunları kabullenmek midir diye düşünüyorum; belki, bir umut..
0
Bruce
(21.01.22)
bu insanların ot gibi yaşadığına nereden kanaat getirdiniz? insanlar andan zevk alıyor olabilir. bir bölüm dizi izler sızar ama huzuru vardur, mutludur, stres yoktur.

sizin ot gibi yaşamayayım diye verdiğiniz çaba sizi diğerlerinden üstün kılmıyor aksine yoruyor.
0
Hallegadola
(21.01.22)
tamamen benim ideal bulduğum yaşam biçimini anlatmışsınız ve işin kötüsü bunların hepsini düşünüp hiçbir şey yapamamak, sonunda yetersiz hissedip hiçbirini isteyemez hale gelmek ile sonuçlandı benim serüvenim. bu sabah bunları düşünürken aklıma Turgut Uyar'ın Terziler Geldiler şiiri geldi: her şeyi düzeltmeye kalkışmanın yok ettiği...

Madem bunların hepsini yapmak beni hepsinde başarısız kılıyor sadece hayati olanlara odaklanayım dedim sonunda. Yapmam gereken iş ve vücudumun ihtiyacı olan kadar hareket.

Diğer konularda da ben beceremedim ama izlediğim onlarca zaman yönetimi vb. videolarından ve okuduğum kitaplardan çıkardığım sonuç: alışkanlıklar işleri kolaylaştırır. bunun üzerine cumartesi akşamlarını film akşamı olarak belirledim. Haftada bir film izlemek yılda 52 film izlemek demek oluyor. Bu kadar kültür bana yeter. Haftada 2 günü boş zamanlarımı sadece kitap okumaya vererek bu konuda da bir kademe atlayabilirim. tik... Aralara da sosyal aktivite atarsam fena olmaz. Şimdilik bu plan emekleme aşamasında ama şu ruh halimi atlatabilirsem düzene koyabileceğime inanıyorum. Tek bir gün içerisinde her şeye yetişmeye çalışmak beni hepsinde başarısız yapıyor, tek cephede savaşmak gerek.

Şu an düzeninden memnun olduğum tek bir şey var: sağlıklı beslenme. Bu konuda gerçek bir guruyumdur, içlerinde en kolayı bu bence. Buharda haşlanmış sebze ve fırında pişirilmiş tavuk/balık ile besleniyorum sadece. Bir de salata. Bunların hepsi de çok kısa zaman alıyor. Eti al fırın poşetine koy ya da direkt kağıda koyup fırınla, kendi kendine pişsin. Haşlanmış sebze de öyle, yıka ve buharın üstüne bırak, kapağını kapatınca karıştırmaya bile gerek olmuyor. Tik... Bunların yanına bazen salata bazen bulgur pilavı yapıyorum bunlar da yarım saatlik basit yemekler.
0
Mossy
(21.01.22)
Hocam işini hobin haline getirirsen hobine vakit kalmaz. Yani en azından TR koşullarında bu böyle. Ama bence şöyle olması makul. işe yeni giren biri her halukarda adaptasyon sorunu yaşıyor. 3 sene filan dişini sıkarsa, sonra iyi seviyeye geldiğinde hem işinde iyi olur hem de sosyalleşebilir. şimdi burada risk şu: 3 sene dişini sıkan o durumu normalleştiriyor ve ot gibi hayatı sadece iş olan birine dönüşebiliyor. Bu noktada dikkat etmek gerek.
0
lcha
(21.01.22)
bence çok doğru yoldasın, koç burcu falansın heralde. bana sorsan şu an hayalim bu anlattığın hayatı yaşamak fakat tek farkla, yaşarken yaptığım her aktivitede bu beni mutlu etti mi etmedi mi diye sorgulayıp kendime o anda yok ya bunu yapmayayım deme hakkı vererek.

nitekim senin yaşadığının tam tersi bir deneyim yaşadım ve artık hayatta sevmediğim şeyleri yapmayı bırakıyorum dedim, işi bıraktım, arkadaslarımın coguyla gorusmeyı bıraktıgım, sevmedıgım mekanlara gıtmeyı bıraktım. gunun sonunda gittikçe asosyallasan bır hayatım oldu bır senede şu anlattıklarının yarısına enerjim yok gibi hissediyorum ama bir yandan eskisinden mutluyum.

kısacası ne benimki ne seninki dengede olan. ben sevdigim seyleri bulup tek tek eklemeye calısmalıyım, sen de sevmediklerini tek tek çıkarmayı orta yerde buluşuruz
0
kurcalamabozarsin
(22.01.22)
(4)

yahşi batı

sayha
bu filmde atlı araba sahnesinde geçen;knock knock. - who's there? - ottoman - ottoman who? - ottoman empire diyaloğundan sonra lemi nükteyi anlamadı diyor. bu esprinin olayını bilen var mı?
bu filmde atlı araba sahnesinde geçen;
knock knock. - who's there? - ottoman - ottoman who? - ottoman empire diyaloğundan sonra lemi nükteyi anlamadı diyor. bu esprinin olayını bilen var mı?
0
sayha
(19.01.22)
Okuz efendi diyor
0
floydian
(19.01.22)
la traviata
(19.01.22)
www.reddit.com

Valla şimdi kafayı taktım bakıyorum:D
Sanırım “viyana kapısına” dayandık geyiğiyle ilintili.
0
rewlack
(19.01.22)
Viyana kapısıyla ilintili +1
Zaten devamında kadının eşi söylüyor bunu.
0
Hallegadola
(20.01.22)
(7)

Oğlumuza İsim Bulalım

mner
Merhaba,6 aydır doğacak olan oğlumuza isim bulmaya çalışıyoruz. Son üçe Kerem, Erdem ve Demir kaldı (Sonuncusu biraz da soyadı ile uyumlu oluyor diye).Siz olsanız hangisini seçerdiniz? Ya da bunların dışında sevdiğiniz erkek isimleri de olur.Artık bir karar vermek istiyoruz çıksın bu yavrumuz anonim
Merhaba,
6 aydır doğacak olan oğlumuza isim bulmaya çalışıyoruz. Son üçe Kerem, Erdem ve Demir kaldı (Sonuncusu biraz da soyadı ile uyumlu oluyor diye).

Siz olsanız hangisini seçerdiniz? Ya da bunların dışında sevdiğiniz erkek isimleri de olur.

Artık bir karar vermek istiyoruz çıksın bu yavrumuz anonimlikten.

Bir de isminiz soyadınızla uyumlu olsun ister miydiniz özellikle? Sizce bu bir avantaj mı bıraktığı intiba konusunda?

Edit: Peki ya Ender hakkında ne düşünüyorsunuz?
0
mner
(19.01.22)
kerem çok hoş ama bu ara her beş çocuktan yedisi kerem. bence soyisim uyumu da önemli. ben soyisimle uyumlu olanı tercih ederdim ki kendi çocuğumda da öyle yaptım.
0
deartheodosia
(20.01.22)
Soyisimle uyum güzel oluyor.

Pamir çok güzel ama bu sıra bebeklere hep Pamir ismi veriyorlar.

Attila
Doruk
Timur
Deniz güzel isimler bence.
0
Hallegadola
(20.01.22)
İsim soyad ile uyumlu olmalıdır en güzel örnekleri ünlülerin sahne adlarında vardır.
Birde soy isim sessiz harfle başlarsa isim mutlaka sesli harfle bitmeli veya tam tersi olmalı
Örneğin ; Seda Sayan veya Sezen Aksu
Gibi
0
alixkandemir
(20.01.22)
@alixkandemir aslında sesli harfle bitsin diye de istemiştik ama erkek isimleri genelde sessiz harfle bitiyor.

@deartheodosia etrafta çocuk bebek çok az, hala kerem o kadar yaygın mı? 10 yıl önce öyleydi dinmiştir biraz diye düşünmüştüm
0
🌸mner
(20.01.22)
ben de 6 aylık hamileyim, kerem olacak adı. siz de koyun dünyayı kerem'ler yönetsin :)

bizim soyadımızla uyumlu ama olmasa da koyardım ne önemi var.
0
kenarortay
(20.01.22)
@kenarortay çünkü güzel bir isim di mi:) haklısınız aslında. benim de kuşağımda aşırı yaygın olan bir adım var hiç kafama takmamıştım büyürken. Sağlıkla gelsin oğlunuz
0
🌸mner
(20.01.22)
Bizimki de 2 ay sonra geliyor, ben de soy isimle uyumlu isimleri seviyorum ama bu uyumu sesli-sessiz harf olarak değil küçük bir kafiye ile yorumladık biz :) Aynı harf ile başlayan isim ve soy isim kombinasyonlarını da seviyorum mesela.

Kerem çok güzel bir isim, içinize sindiyse koyun gitsin. "Bu dönem tüm çocuklarda bu isim var" argümanını ben de saçma buluyorum, bir insanın isminin yaşadığı dönemi yansıtması çok normal bir şey zaten. Sağlıkla kucağınıza alın inşallah:)

Edit: Erdem ismi de çok güzel bu arada, anlam olarak da çok güzel.
0
gmzo
(20.01.22)
(16)

İlişkilerde çok kavga etmek normal mi

abuzer
Sıkı bir ilişki testi izleyicisiyim. Kavga kısmına geçince çiftler hep "ouu biz çok kavga ederiz. Sesler yükselir, küfür ederiz o anlarda ama birbirimize değil, ortaya" vs diyorlar. Daha önce de etraftan "kavga edilmeyen iliskide bir gariplik vardır" diye çok duydum. Bu cidden böyle mi? Neden? Sağlı
Sıkı bir ilişki testi izleyicisiyim. Kavga kısmına geçince çiftler hep "ouu biz çok kavga ederiz. Sesler yükselir, küfür ederiz o anlarda ama birbirimize değil, ortaya" vs diyorlar. Daha önce de etraftan "kavga edilmeyen iliskide bir gariplik vardır" diye çok duydum. Bu cidden böyle mi? Neden? Sağlıklı iletişim kuramıyor olmak neden bu kadar normallesmis?

Karşılıklı sevgi/saygı olan ilişkinizde sürekli kavga ediyor muydunuz?
0
abuzer
(17.01.22)
eşimle tartışmalarımız çok olmuştur ama soruda tanımlanan seviyede kavgalarımız olmadı.
kavga ile canlı tutulmaya çalışılan ilişki sığ bir ilişkidir.
0
lazpalle
(17.01.22)
bana göre kavga etmek ilişkinin zayıfladığına işaret. ilişkilerim genelde 4-5 sene gibi uzun sürelidir ve hiç kavga etmem, bir kere bile.
0
gabe h coud
(17.01.22)
Kavga, kaostan beslenen insanlar için bir ihtiyaç. Kavga etmeyince eksiklik hissediyorlar bunu normal görüyorlar.
Ben ilişkilerimde kavga etmem. Kavga edeceğim, hakaret edeceğim insanla aynı ortamda bile bulunmak istemem. Saygı duymadığın biriyle ne kadar sağlıklı bir ilişki kurulabilir ki.
0
kaptan maydanoz
(17.01.22)
karakter mevzusu, annem babam sürekli her halttan kavga eder ama birbirlerini de çok severler. ben, ses yükseldiği an koparım, hiç kavga edemem.
0
lcha
(17.01.22)
Kavgaların sıklaştığı, seslerin yükseldiği ve küfürlerin başladığı ilişki sona yaklaşmış demektir. Birçok kişi itiraz edecek ama gözlemlerim bu şekilde.
0
ruhen hastayim ben
(17.01.22)
Kavga edilmeyen ilişkide anormallik vardır evet, çünkü siz iki bireysiniz. Farklı ailelerce yetiştirilip farklı deneyimlerden geçtiniz ve farklı fikirleriniz var. İnsan zaman zaman gergin olabilir ve fikir çatışmaları, anlaşmazlıklar yaşanması kaçınılmaz. Eğer yaşanmıyorsa ortada kendini yok sayan biri var demektir ve bunun sonumda da ya bir taraf sıkılır gider ya da ses etmeyen taraf artık patlar gider. Kimse kimse için biçilmiş kaftan değil, herkes büyük ya da küçük tavizler verip ortaklaşmalı.

Ancak bu çok kavga edilmesi normal demek değil. Bu adeta "ölmek mi istersin, ölene kadar 18 saat çalışmak mı" gibi bir soru. İkisinden birisi normal olmak zorunda değil.

İki yetişkin insan arasında tartışmalar yaşanması doğal, ancak bu saygı sınırlarının aşılmasını gerektirmiyor, uzlaşma yolları aramayı gözardı etmeyi, herkesin kendini düşünmesini gerektirmiyor. Eğer çözümsüzlük varsa ilişkiyi devam ettirip birbirinizi yiyip bitirmenizi gerektirmiyor.
0
akhenaten
(17.01.22)
@akh, "ilişkilerde anlasmazlik olmamali" diyen kimse gormuyorum bu duyuruda. Anlasmazliklarimi saglikli bir şekilde iletisim kurarak cozuyorsam neden birey olamiyorum bunu anlamadim
0
🌸abuzer
(17.01.22)
İlişkilerde ilk başlarda sık, sonrasında da aralıklarla kavga iyidir.

Kavga = arada iletişim var demek + taraflar kavgada olsa, aralarındaki sorunu çözme iradesi gösteriyor demek.

Ancak kuru kavgalar çoğunluktaysa ve sürekli kavga ediliyorsa, bu artık kötü bence. Sorunları çözmeye yönelik değil de, birbirine hakaret etme, yıpratma, ego tatminine yönelik kavgalar ise kötü.


.
0
kartallar yuksek ucar
(17.01.22)
Kavga var, kavga var. Öyle küfürlü hakaretli kavga varsa zaten saygı olmaz. İki kişi kavga ederken de ortaya küfür diye bir şey olamaz. Duvarı yumruklasan da mesela o karşı tarafa yaptığın bir harekettir. Dolayısıyla mesela sesler yükselebilir zaman zaman ama, bu bir tarafın diğer tarafı bastırmak için kullandığı bir araca dönüşünce şiddet oluyor. Küfür ve hakaret etmek de öyle.

Bana göre arada bir kavga edilebilir. Sonra da anlaşıp mesele çözülebiliyorsa bu sağlıklıdır zaten, olması gerekir. Kavga etmeyelim diye içine atarsan sürekli sonrasında daha büyük sorunlar çıkar ilişkide. Ama öyle düzenli ve psikolojik şiddet içeren kavgalar olmamalı elbette.
0
gmzo
(17.01.22)
cok kavga hic de normal bir sey degil. kavgaci biri olarak soyluyorum bunu benim kavgam sevgilimle degil ki. bi taraf yukseldigi anda digeri duser kavgaya donusmeden de gecebiliyo o hararet. ama karsilikli bagrisma bence asiri yipratici bir durum ve zedeler
0
ala09
(17.01.22)
Her ilişki kendine özel diye bir başlangıç yapayım. Benim ilişki tanımıma göre böyle kavga normal değil. Tamam, işyeri tartışması gibi olmuyor, bazen ses tonu biraz daha artıyor (ki bunu da kontrol etmeye çalışıyoruz), bazen gözyaşları giriyor ama küfür hakaret olmaz. Ki bence bu tartışmalar bile sık olmamalı, olmayacak hale döndürmek lazım ilişkiyi. Daha sonra aynı yatağa gireceğin adama/ kadına hakaret hiç olmaz.

20+ yıllık evli kadın olarak yazıyorum
0
SiyamkedisiZorro
(17.01.22)
tartışma elbet ki oluyor. ama kavga halinde çok sinirlendiğinde genelde hemen susarım, sakinleşmesini beklerim, konuyu değiştiririm. sakinleştikten sonra belki 3-4 saat sonra minnoş halimle yaptığının yanlış olduğunu fikrine katılmadığımı kızmasını istemediğini söylerim. o da birkaç kelam eder anlaşırız konu kapanır.

ben sinirlendiğim zaman da o konuşmaz, bana sarılır ya da sakinleşmemi bekler. çok uzun süre devam edersem kızar bi, ikimizde susarız mesela ama bu arada da el ele tutuşup yürümeye devam ederiz mesela. sonra da tekrar sakinleşip konuşup devam ederiz.

bu arada hiç birbirimize küfretmedik hakaret etmedik.

genelde bizde böyle devam ediyor. benim annemle babam çok zıtlaşır ve asla alttan almaz bir taraf. bu beni çok yordu. asla susmazlar kavga zamanında. böyle olmak istemiyorum çocuğum olduğunda da ileride bu hallerimizi görmesini istemiyorum. dolayısıyla susmak bence en iyi çözüm.
0
Hallegadola
(17.01.22)
@abuzer olamazsınız demedim ki, sanırım tanım farklılıklarından dolayı yanlış anladınız. Ben kavgayı daha kapsayıcı anlamda kullandım, tekme tokat ve küfürlerin olduğu bir anlamda değil. onun için aşağıda kavga ederken saygı sınırlarının korunması gerektiğinden bahsettim.

Yani sizin anlaşmazlık veya tartışma dediğiniz şeyle benim kavga dediğim şey aynı. Aynı şeyi söylüyoruz.

Eğer kavga ve tartışmayı şiddet dozu farklı iki ayrı şey olarak ayrırsak evet, "kavga" etmemeniz gerekir sağlıklı bir ilişkide.
0
akhenaten
(17.01.22)
normal şartlarda hiç kavga edilmemesi sıkıntılı bir sürece işaret ediyor aslında. "eeeh sikerler" eşiği var. onu geçmiş olabilirsin çünkü.

ayda yılda bir kavga olabilir de bundan fazla kavga ediliyorsa kendini tamamlayamamış, kaostan beslenen, toksik kişilerin ilişkisi olabilir o. hele evli falan değillerse "kurulu düzen" bahanesi de yok. o kadar kavga etmenin ne getirisi olabilir ki? kimsenin birbirini yıpratmaya hakkı yok.

böyle bir kalitesizlik var ama iş yerinde mobbing, ilişkilerde kavga her yerde aynısı var zaten diye normalleştiriliyor. bu çok saçma.
0
nawar
(17.01.22)
ben sana katılıyorum. sürekli kavga edilip didişilen ilişkiler kesinlikle huzursuz ve mutsuz bir aile ortamı doğuruyor. böyle bir çiftle aynı ortamda dahi bulunmak istemem, bu tarz arkadaşlarım vardı bizim yanımızda kavga eden ciddi ciddi görüşmeyi kestim. çevremde de var böyle paso kavga edip bunu birbirimizi çok seviyoruz diye normalleştiren, bence ciddi bir psikolojik problem bu. insan sürekli gergin yaşarken kendi duygularını zaten gösteremez ki.

benim de eşimle uyuşmadığım noktalar var ama çok seyrek kavga ederiz. birbirimizi kırana kadar devam ettirmek genellikle anlamsız. hele hakaret falan benim kırmızı çizgimdir. yani anlaşmazlık yok değil var, ama kavga yok. insan gibi medeni olarak tartışır, ya anlaşırız ya da agree to disagree olarak devam eder. ses yükseltmek falan dahi benim için çok aşırı şeyler.
0
roket adam
(17.01.22)
sağlıklı iletişimin tam olarak ne olduğuna dair ahkam kesemem, çünkü herkesin normali ve sağlıklısı kendine. sağlıklı tanımını da kişinin fonksiyonalitesini bozmayan şekilde yapmaya gayret ediyorum. benim etrafımda gördüğüm sürekli kavga eden o çiftler beni aşırı yoruyor ve geriyor. gerçekten negatif yükleniyorum, mümkünse o çiftlerle vakit geçirmemeye çalışıyorum. mesela kardeşim ve eşi sürekli kavga eden bir çift oldum olası, bayağı üzülüyordum bunlar ayrılacak yeğen başa kalacak diye en başlarda ama ayrılık falan yok iletişim tarzları öyleymiş meğer. manyaklar mı ne evet ama fonksiyonları devam ediyor, herhalde sağlıklı sınırlar içinde hala diyorum devam ediyorum.

yüz yıldır aynı adamlayım; dört senedir de evliyiz. küfürü hakareti konuşmuyorum, öyle bir şey söz konusu bile olmamalı normal şartlar altında ama birbirimize sesimizi yükselttiğimiz kavga sayısı bile gerçekten bir elin parmaklarını geçmez. sürekli kavga etsem yorulurum, motivasyonum düşer, ne bileyim o insanla paylaşımım doğal olarak azalır. hayata karşı bir hıncım varsa muhattabı kim ise ondan çıkarırım, çıkaramıyorsam da eşime anlatırım biraz yükümü alır rahatlarım. ben de bu şekilde fonksiyonlarımı koruyabiliyorum.
gerçi kavga var kavga var, misal ya bu mutfağı yine mi toplamadın o kadar yemek yaptım aşkolsun insan bari toplamaya yardım eder sitemini de kavga göreceksek işimiz iş :)
0
evde liyakat kalmamis
(17.01.22)
(5)

Sizce olmayan fiziksel çekim sonradan hissedilebilir mi?

vestasy
Karşı tarafın görünüşünü ve kişiliğini çok beğenmenize rağmen onunla öpüşürken bile zevk almıyorsunuz diyelim. Diğer taraftaysa durum böyle değil, o her anlamda halinden oldukça memnun. Zaman içinde siz de onun gibi hissetmeye başlayabilir misiniz? Böyle bir şey mümkün mü? Anlatabildim mi emin olama
Karşı tarafın görünüşünü ve kişiliğini çok beğenmenize rağmen onunla öpüşürken bile zevk almıyorsunuz diyelim. Diğer taraftaysa durum böyle değil, o her anlamda halinden oldukça memnun.

Zaman içinde siz de onun gibi hissetmeye başlayabilir misiniz? Böyle bir şey mümkün mü?

Anlatabildim mi emin olamadım bir an.
0
vestasy
(14.01.22)
Sonradan hissedilir, mümkün de iş öpüşmeye falan yani tensel temasa geldiyse hangi sonrası? Yani bundan sonrasında nasıl hissedilsin başka bişey. Bu birey başka ilişkilerinde nasılmış bu önemli. Belki cinsel terapiyle çözülecek yani çözülmesi gereken bişey de olabilir.
0
rewlack
(14.01.22)
Zor. Maalesef.
0
kaptankedi
(14.01.22)
Olabilir, evet.

İlk başta fiziksel çekim varsa çok daha güzel tabii. Daha hoş. Neden böyle bir ilişkin olmasın? Böyle düşün.
0
gabe h coud
(14.01.22)
Mümkün.
0
Hallegadola
(15.01.22)
Bence zorlama. Eğer ilk öpüşmen vs değilse bi yerde noksan bi duygu olabilir
0
photo85
(15.01.22)
(12)

Aşırı gülmelik film önerisi

dakota
Hangover’ı izledim bu arada. Borat’ı tavsiye etmeyiniz dünyanın en saçma filmi olabilir. Başka tavsiyeleriniz var mı şöyle aşırı gülmelik ?
Hangover’ı izledim bu arada.
Borat’ı tavsiye etmeyiniz dünyanın en saçma filmi olabilir.
Başka tavsiyeleriniz var mı şöyle aşırı gülmelik ?
0
dakota
(12.01.22)
Zamanında çok gülerek izlediğim leslie nielsen filmleri var. Naked gun serisi, airplane serisi ve wrongfully accused. Bir de rat race diye bir film vardı o da komikti.
0
mirafiori
(12.01.22)
Orjinal Pink panther serisi kadar güldüğüm bir şey daha olmadı
0
deer hunter
(12.01.22)
mirafiori tam benim kafadanmış, yine bahsettiği serileri yapan Zaz ekibinin Top Secret filmini de tavsiye ederim.

Aşırı gülmek kişiden kişiye değişir ama, çok saçma bir şeye gülmek istersen şuna bir bak: Kung Pow! Enter the Fist bu film, birkaç hong kong filmine sonradan efektle Amerikan karakter eklenmesiyle ve komple dublaj yapmalarıyla oluşan şaka filmi. Öyle düşünerek izle izlerken.

Benim çook güldüğüm bir dizi var bahsetmeden geçemeyeceğim, Coupling (İngiliz olanı, orijinali) 20 küsur dk., birkaç bölüm izleyip bakabilirsin aslında.
0
nhk ni youkosu
(12.01.22)
seth rogen filmleri
the dictator
0
jelly bear
(13.01.22)
rastinon
(13.01.22)
IMDB puanı azalarak sıralı liste.

"aşırı gülmelik filmler"

Ernest et Celestine
Hot Fuzz
O’Brother, Where Art Thou?
What we do in the shadows
Office Space
50/50
Dazed and Confused
Love Actually
Superbad
Kick Ass
Tucker and Dale vs Evil
21 Jump Street
Benny and Joon
Rango
Paul
Frank
Burn After Reading
Detroit Rock City
Horrible Bosses
A Series of Unfortunate Events
Seeking a Friend for the End of the World
40 year old Virgin
The Final Girls
Fatso
Fading Gigolo
0
gabe h coud
(13.01.22)
shaun of the dead ve diğer simon pegg filmleri de çok komik.

@gabe onların çoğu komedi filmi değil. janrlarının içinde komedi var ama saf komedi değil çoğu.
0
bohr atom modeli
(13.01.22)
shaun of the dead / hot fuzz demeye gelmiştim. herkes demiş zaten. gidiyorum ^^
0
aguen
(13.01.22)
hep aynı filmi öneriyorum ama:

Spy.
0
Hallegadola
(13.01.22)
Pardon
Dr. Strangelove
Ah Mary Vah Mary
3 Idiots
0
duster
(13.01.22)
Orijinal pink panther+1, afedersiniz anıra anıra gülüyorum
The mask (1)'de ve Blues Brothers'da da çok gülmüştüm
ZaZ ekibi +1
0
SiyamkedisiZorro
(13.01.22)
alabamaclarence
(19.01.22)
(7)

Zincir cafelerde (starbucks vs)

stavro
Kahve disinda hosunuza giden denk geldikce aldiginiz icecek ne var? Kahve harici soguk sıcak icecek her ne varsa.
Kahve disinda hosunuza giden denk geldikce aldiginiz icecek ne var? Kahve harici soguk sıcak icecek her ne varsa.
0
stavro
(10.01.22)
portakal suyu içiyorum ben, süper oluyor tadı genelde. starbucks'da var.
0
roket adam
(10.01.22)
Chai tea latte'yi (hem sıcak hem soğuk) beğeniyorum.
0
fotrsapka
(10.01.22)
Bitkçi çayları deniyorum arada, starbucks'ta var mı bilmiyorum ama bir kafede rezene çayı denemiştim, diğer bitki çaylarına nazaran bir gevşeme ve rahatlık hissi vermişti.
0
çih
(10.01.22)
Gloria jeans'in sıcak çikolatasini seviyorum ben.
0
fraise
(10.01.22)
starbucks cool lime
0
nuevo
(10.01.22)
starbucks icin earl grey, cool lime. dige rherhangi bi yerde milkshake de iciyorum yazin
0
ala09
(10.01.22)
Ankara’da iseniz Bahçelideki ror cafede aşırı güzel chai tea latte yapıyorlar, bol tarçınlı yapıyorlar karıştırırken. Ortam ve çalışanlar çok iyi mutlaka tavsiye ediyorum.

Starbucksta white chocolate mocha + berry shot güzel oluyor.
0
Hallegadola
(10.01.22)
(16)

Nazara inanmak

dissendium
Nazara inanır mısınız? Ben bazen inanıyorum. Örnek olarak kız arkadaşımla Instagram'da fotoğraf paylaşınca sonrasında kavga edebiliyoruz bazen. Bilimsellik konusuna hiç girmeden soruyorum bunu. Bilimsel bir şey olmadığının farkındayım. Zaten mühendisim. Bilimin ne olduğunu biliyorum. Ben sadece inan
Nazara inanır mısınız? Ben bazen inanıyorum. Örnek olarak kız arkadaşımla Instagram'da fotoğraf paylaşınca sonrasında kavga edebiliyoruz bazen. Bilimsellik konusuna hiç girmeden soruyorum bunu. Bilimsel bir şey olmadığının farkındayım. Zaten mühendisim. Bilimin ne olduğunu biliyorum. Ben sadece inanıp inanmadığınızı, başınıza gelen olayları bu şekilde açıklayıp açıklamadığınızı soruyorum.
0
dissendium
(09.01.22)
Bilimsellik konusuna girmeden soramazsin bence bunu :)

Hayır inanmıyorum çünkü BİLİM

encrypted-tbn0.gstatic.com
0
abuzer
(09.01.22)
İnanmıyorum. Çok saçma çünkü.
0
himmet dayi
(09.01.22)
Umut sarıkaya’yı çok seviyorum ama nazara inanıyorum, göz kalmasına da. Birkaç arkadaşım var maşallah dediği üç gün yaşamıyor, hatta bir tanıdığım var birkaç adam öldürmüşlüğü, kaza yaptırmışlığı ve pahalı Çekoslovak yemek takımlarını kırmışlığı var.
0
Hallegadola
(09.01.22)
enerjiye inanıyorum ben/
0
aeroknight
(09.01.22)
Yanlışlanması mümkün olmayan hiçbir şeye inanmıyorum. Nazar, astroloji, din, büyü, enerji, karma vs.
0
signore
(09.01.22)
Hayır. Nazara inanan insanlar kendini çok fazla önemseyen insanlar oluyor bence. Komiğime gidiyor açıkçası. Kimse kimseyi o kadar umursamıyor.
0
pembe mezarlık
(09.01.22)
enerjiye inanıyorum.

ayrıca maşallah dediği üç gün yaşamayan birkaç kişi de tanıyorum. +1
0
blatta hiberna
(09.01.22)
Ben sizi görsem ''aa ne kadar yakışmışlar'' desem, kesin ayrılırdınız hahaha. Ev arkadaşım Erasmus öğrencisi, kız okurken, erkek arkadaşı da remote çalışacaktı. Onları gördüğüm de aynen böyle ''ay ne tatlılar, yakışıyorlar'' dedim, hatta buraya konu açtım.

3 hafta sonra da ev arkadaşımın erkek arkadaşını aldatmasıyla ilgili duyuru açtım:) Nazarım değmiş olabilir.

edit:@Blatta'nın tanıdığı benim galiba
0
barguzhale
(09.01.22)
nazar değil;

bilinçaltından gelen minik göstergelerin insanlar üzerindeki etkisi
self sabotage
algıda seçicilik
gibi konular üzerine düşünmek yerine daha az efor sarfetmek, kolaya kaçmak ve nihai olarak, bu ne bilimsizlik sonucu nazar denen sonuca tüme varmak,

diyorum.
0
gabe h coud
(09.01.22)
Signore +1 milyon
0
Phoebe
(09.01.22)
Enerji madde değil mi? Maddeyle açıklanamaz mı? İnsanların bir olaya gönderdiği enerji türüne göre olay etkilenemez mi? Konuşurken ses dalgası vs diyoruz da neden duygularımızla enerji yaydığımız durumu saçma oluyor? Bana bilimsel geliyor ve çok da mantıklı.
0
damba
(09.01.22)
Signore +1 ben böyle şeylerden bahsedenlerden ışık hızıyla soğuyorum ya.
0
jazzabel
(09.01.22)
Nazara inanmıyorum ama “güzel bir şeyi anlatınca gerçekleşme olasılığının düşmesi” diye gibi şeyler var:)) muhtemelen insanın farklı şeylere dikkat etmesi, değişkenlerin değişmesi vs etkilidir…
0
her giriste sifresini unutan adam
(10.01.22)
Nazara inanıyorum. Bazılarının ilaveten (ve kasıtlı) nazar ettiğine de çok inanıyorum.
0
SiyamkedisiZorro
(10.01.22)
nazar, fal, burçlar, enerji, aura, din vb. hiçbirine inanmıyorum. çünkü hepsi aşırı saçma geliyor.
0
ceylinf
(10.01.22)
inaniyorum ya,
üniversitede bir kiz vardi güzel dedigi herseyim söküldü.
0
Coma
(10.01.22)
(34)

Boyuna yemek yapıyoruz

kanepeee
Biraz dertleşmek için yazıyorum. Erkeğim, evliyim. Eşimle ikimiz de çalışıyoruz. Dışarıda yemek yemeyi hem ekonomik hem de pandemik sebeplerle minimuma indirdik. Eşim sabahları menemen, peynirli omlet, değişik sandviçler falan yapıyor. Akşamları, illa ki çorba, yanına bir ana yemek (mesela patlıcan
Biraz dertleşmek için yazıyorum.

Erkeğim, evliyim. Eşimle ikimiz de çalışıyoruz. Dışarıda yemek yemeyi hem ekonomik hem de pandemik sebeplerle minimuma indirdik.

Eşim sabahları menemen, peynirli omlet, değişik sandviçler falan yapıyor. Akşamları, illa ki çorba, yanına bir ana yemek (mesela patlıcan musakka), salata/cacık yapıyor. Ana yemek bazen birkaç aşamadan oluşuyor, önce etleri haşlamak, sonra bir yerde beşamel sos hazırlamak, sonra bunları beraberce fırına vermek gibi. Yemekten sonra bir portakal, kuruyemiş falan da koyuyor. Çok yemiyor, azar azar hepsinden. Yemekleri de az yapıyor zaten. Maksimum iki günlük.

Geçen eve kuşbaşılı pide siparişi verdik, kağıdında yemek istemedi, tabağa koyduk. Turşu çıkarmamı ve çatal bıçak getirmemi de rica etti.

Yemek işlerinde benden yardım istiyor. Yüzde 25 ben yardım ediyorum, şu gibi konularda:
- Ekmekleri tost makinesinde ısıtmak
- Çorbayı karıştırmak
- Patlıcan soymak
- Salata malzemeleri doğramak
- Limon sıkmak
- Ceviz kırmak
- Elma + portakal soyup doğramak
- Tezgahı silip bulaşıkları makineye dizmek

Gördüğünüz gibi pek bir şey de yapmıyorum. Ama bunların bazılarını da gereksiz görüyorum.

Ben tek başıma kahvaltı ederken hiç tabak çıkarmadan zeytin peynir tabağından 3 zeytin bir dilim peynir yiyorum, iki dilim de ekmek. Zeytin çekirdeğini direkt çöpe atıyorum. Daha da acıkırsam corn-flakes falan yerim. Kuruyemiş istediğimde kuruyemiş kavanozuna elimi daldırıp bir avuç alıyorum. Öğrenciyken nohut yemeği + pilav yapıp 4 gün yerdim. Elmayı da ısırarak yerdim.

Yine bir akşam yemeği sonrasında yoruldum da size yazayım dedim.

Sizde durumlar nasıl? Bizimkinde bir anormallik var mı?
0
kanepeee
(09.01.22)
Kadıncağız eve medeniyet getirmiş. Sabah öğle akşam birbirinden güzel yemekler yapıyor ama yaranamıyor erkeğine.

Bunları yapmasa ne diyecektiniz? Kadın size bir şey yaptırmıyormuş bile doğru dürüst. Bu bazı erkekleri anlamak mümkün değil. Eşinize, o siz mutlu olun evde sıcak yemek pişsin diye uğraştığı emeğe, arifliğine acıdım. Allah onun yardımcısı olsun.
0
Hallegadola
(09.01.22)
+1 halle
Bazen uzuluyorum sirf evlenmek insan bunu kendine yapar mi.
Nutellayida catak bicak kirletmemek icin parmaklayin bence.
0
eja
(09.01.22)
Haneke nin 7. kıta filmini anımsattı. Evlilik böyle bir şey değil mi zaten.
0
olaylar olaylar
(09.01.22)
tek başına olunca ben de minimum eforla kahvaltı yaparım. bulaşık çıkarmam. runner kullanmam. hafta sonu sevgiliyle kahvaltı yapacağımızda özeniyoruz ve çok zevkli buluyorum. şık bir masa kurmak, birbirini tamamlamak, güzel bir his. ben kenarda durmam, hatta çoğu mutfak işini ben daha iyi yaparım. bu iş sürekli olsaydı, iş günü mesela, benim de bir yerde canımı sıkardı. o yüzden, hak veriyorum.
0
gabe h coud
(09.01.22)
@hallegadola +1

Bazı kadınlar dünyaya çile çekmeye geliyor galiba.
İkiniz de çalışıyormuşsunuz, bence iş paylaşımınız adil değil. Daha çok iş yapmaya çalışın.
0
kaptan maydanoz
(09.01.22)
Senin kafanı anlıyorum ama Halle+1
Zor olsa da bırak yorul fazladan.
0
kisa
(09.01.22)
@hallegadola +1

Tek yaşıyorum ve kendime olan saygımdan insan içinde nasıl yiyorsam öyle yiyorum. Bir de ortadan alıp yemek, çekirdeği direkt çöpe doğru fırlatmak/atmak çok iştah kaçırıcı şeyler.
0
ruhen hastayim ben
(09.01.22)
yüzde 25 yardım ediyorum dediğin de yüzde 5 bile değil fakat senin alışkanlıkların olmaması sebebiyle sana iş gibi geliyor, halbuki saydıkların ne ki, hiçbiri de yorucu değil, seninki alışkanlıktan gelen genişlik ehli keyiflik :)
0
freebird5406_2
(09.01.22)
hallegadola +1

ama diğer yandan, siz de bu işe bir şekilde iştirak ettiğiniz için yorulmakta haklısınız.
yaptığınız iş az ama mutfağa girilince iş yapmasanız da işin tamamı bitmeden mutfaktan çıkamıyorsunuz.

bence burada yapılması gereken şey, hafta sonundan ya da vakit bulunan bir akşam fazladan 1-2 saat ayırıp iki günlük değil de, 3-4 günlük yemek yapmak.

artık tupperware ya da kilitli kaplar sayesinde yemekler uzun süre dayanıyor.
yani fazladan 3-4 çeşit daha yapılır, dolapta durur, yeneceği zaman ısıtma faslı olur sadece.
cacığı ve çorbayı bile tupperware'in sıvı yiyecek saklama kaplarına koyuyorum.
böylece 3-4 gün, hatta bazen daha bile uzun (buzdolabınız iyiyse) hazırlamama gerek olmuyor.
refika'nın çalışanlar için kavanozda pratik yemek hazırlama videoları var mesela, onlara bakın.

günü gününe yemek yapmak yorucu, daha pratik olmak lazım.
o zaman siz de daha az yorulursunuz, o da daha az yorulur, orta yolda buluşmuş olursunuz.

bu arada bulaşığı makineye dizmek ortalama 5 dakikalık falan bir iş, yani artık kadının pideyi tabakta yemesine de laf etmeyin.
0
blatta hiberna
(09.01.22)
Diğer yazarlara kısmen katılmıyorum, geçmişte herkesle yaşadığım genelde yabancı dizilerdeki gibi tv karşısında yedik; ya da yemek yapsak bile tv karşısında kucakta değil sehpa üzerinde yedik vs. vs.

Tabii ara sıra ekstra bir yemek yapıldığında masada yemenin tüm kurallarına uyarak çok çatallı çok bıçaklı yemek yediğimiz de oldu ama nadir dediğim gibi. Daha pragmatik bakıyorum ben, zaten zamanımız limitli bir de aslında yapmamız çok gerekmeyen şeylere bu kadar zaman harcamalı mıyız?



Yine de eşiniz hep böyleymiş kişisel tercihine ben saygı duyuyorum. Sizin de kendisiyle konuşup ya kabullenmeniz ya orta noktada buluşmanız gerekiyor.


edit: hiç evlenmedim, şu an hatta single'ım ama bence dinamiklerin değişmemesi gerekiyor.
0
aguen
(09.01.22)
Bir yanlış anlaşılmayı düzeltmek istiyorum, ben bunların hiçbirini beklemiyorum ve istemiyorum. Bana biraz işgüzarlık gibi geliyor onca tabak kirletmek (özellikle pide mevzusunda). Zaten eşim tamamen kendi isteğiyle yapıyor, ben evde yokken de en güzel sofrayı kendisine kuruyor.

Bu arada bulaşıkları makineye dizmeden önce lavaboda hepsini sudan geçiriyoruz, üzerine cif sıkıyoruz. Öyle olmazsa olmuyormuş.

Ayrıca elmayı ısırarak yiyince daha lezzetli oluyor bence.
0
🌸kanepeee
(09.01.22)
@hallegadola +1

3-4 yıldır yalnız yaşıyorum. Eşinizin kıymetini bilin derim. Ne güzel uğraşıyormuş. Siz de az ucundan tutuverin.
0
reactionic
(09.01.22)
yani ben de karsi tarafa bi uzuldum ne olursa olsun emegi gormezden gelen bi haliniz var AMA; gercekten yemege bu jadar duskun olmamak guzel olur muydu? evet. ben cok duskun biriyim, sofraciyim. her gun baska tabak seciyorum siparis de gelse ayrica tabakliyorum vs. eski erkek arkadasim yemek yemese de yasayan biriydi. asla damak tadi da yoktu aksam yemeginde bira icer doyardi. bu muthis kolaylikti benim icin. ben istiyorsam evet ondan daha fazla emek harcardim ama onun yemegi onemsememe huyu bana da gecmisti. bence bazen yememeyi siz deneyebilirsiniz yani sofra kurmayalim de ilgisizligini belirt. o kadar da acikamazsin ya bazen yogunluktan ogun atlanabilir. kahvaltida cay peynir zeytin yerine bi tatli tikistirir kahveyle de idare edebilir insan. gabe 'in dedigi gibi bi haftasonu olur kahvalti hazirlanir ama her gun her gun yapilmasi... ben arkadaslarimin evinde goruyodum aksam yemekleri tatlilar hamur isleri vs sabahtan aksama kadar mutfakta oturulur. bizde de oyle seyler yok muthis enerji ve zaman kaybi. diyet miyet de ne bileyim sandvic hazirlayin burda is size duser bence. asilayabilirsiniz her gun yapmak zorunda olmadiginizi
0
ala09
(09.01.22)
birader sen kaşınıyorsun :)

yenge daha napsın sana. sen mağara adamı gibi yaşamaya devam etmek istiyorsun demek ki
0
dafuq
(09.01.22)
Dünyanın en güzel derdi bu olabilir. Çok ciddiyim.
0
mezarkabul
(09.01.22)
Eşiniz de çalışıyorsa neden yükün %75’ini ona yüklediğinizi anlayamadım. Asıl sorulması gereken soru bu. Anlattıkların arasında gereksiz gelen tek şey bulaşık makinasına koymadan önce ciflemek, bu biraz abartı. Ama dışarıdan gelen yemeğe bile özeniyor eşiniz insan gibi tabakla yiyin istemiş, ne mutlu size yani. bence mutlu olmanız lazım. özene özene yaşayan bir insanla berabersiniz yani, yoksa size 5 gün nohut pilav dayasa belli ki şikayet edecek bir yapınız yok, ona rağmen uğraşıp emek veriyor yani.
0
roket adam
(09.01.22)
Ben eşimin emeklerine kesinlikle saygı gösteriyorum ve yemeklere çok yardım ediyorum. Ama benim için bir noktadan sonra yemekle bunca uğraşmak çok farketmiyor.

Ben kasaptan köfte alalım diyorum, o kıyma alalım evde yapayım diyor. Kasabın köftesinin oranları güzel değilmiş, maydanozu soğanı ekmeği o daha iyi ayarlıyormuş. Bence ikisinin tadı aynı bu arada. E ama köftenin soğanını ben doğruyorum.

Terbiyeli çorba ile terbiyesizini ayırt edemiyorum ama ona da ayrı bir tava kirleniyor. "bunu direkt tencereye döksek" diyorum, "asla olmaz tadı çok kötü olur" diyor.
0
🌸kanepeee
(09.01.22)
eşinize günlük olarak “ellerine sağlık, ellerin dert görmesin, yprulmuşsundur az sırtını ovaliyim mi?” gibi şeyler deyin. bu arada derdiniz şu: o bu kadar özenli davranırken siz kendinizi sorumlu ve yetersiz hissediyorsunuz. bunu eşinizle konuşun. yemek konusunda olmasa da siz de farklı konularda onun işime yarıyorsunuzdur. yaramanızı isteyip de siz üşengeçlik ettiğinizde de kavga ediyorsunuzdur zaten.
ha kendisine şunu da sorun: Bu kadar uğraşmaktan kendisi memnun mu? Memnunsa sorun yok ama sorf size yaranmak için ya da aileden böyle gçrüp böyle devam ettirmezse yetersiz bi eş olacağını düşündüğü için yapıyorsa “boş ver bebeğim yapmaman sorun değil, ben seni yemek yapıyosun diye sevmiyorum sen her halinle yeterlisin” deyin. o da rahat eder siz de edersiniz.
0
inanna
(09.01.22)
hocam kadın yemek konusunda zevk ve damak tadı sahibi sende bunlar yok hepsi aynı ve gereksiz geliyor, herkes anlayacak damak tadı olacak diye bir şey yok ama anlamadığın noktalar var işte :D
0
freebird5406_2
(09.01.22)
@hallegadola +1

Eşinize üzüldüm gerçekten. Ne hayatlar var...
0
himmet dayi
(09.01.22)
elmayı siz ısırarak yemeyi seviyorsanız siz ısırarak yiyin, kendisi keserek yesin.

eğer buna müdahale ediyorsa o zaman sorun büyük ve başka demektir.


edit:
bu arada bulaşık makinesine koyulan bulaşığı sudan geçirmek bile su israfı.
kaliteli deterjan kullanırsanız zaten buna gerek yok.
hadi bazen gerekli diyelim ama cif sıkmak falan çok lüzumsuz.
böyle bir şey yaptırıyorsa tabak saymakta haklısınız.
0
blatta hiberna
(09.01.22)
Benim bir sandviç yaparken bile aynı bıçağı hem peynire hem tereyağına vs sokmadığımı ve en az 3-4 bıçak kirlettiğimi görseniz "manyak galiba" diye uzaklaşırsınız kesin.

Bulaşıkları su ve cifle temizlemek dışında (gereksiz su israfı) eşinize -ve @hallegadola'ya- katılıyorum ben de.
0
kobuzchu kiz
(09.01.22)
Ben de eşiniz gibiydim. Sonra baktım karşı taraf sürekli yapmasan da olur, dışarıdan yiyelim, bulaşık çıkıyor, vb. modunda. Zamanla benim de düzgün yemek yapma hevesim kırıldı. Zaten işten koştur koştur eşimden önce gelmeye çalışıp yemek yapıyordum. Şu anda bıraktım. Kendisi 1 senede 1 beden kilo aldı, artık göbeği var. Evde yemek pişmiyor. Ben akşam yemeği yemiyorum, kendisi pide/dürüm türevleri tüketiyor.
0
marla is in my head
(09.01.22)
Valla usengecin halinden sanirim usengec biri anlar. O yuzden senin durumunu tamamiyla anliyorum. Esinin yaptigi teoride guzel bisey gibi gozukebilir ancak direkt olarak olayi domine edip senin isteklerini gormezden geliyor. Bu haliyle bence de sikinti var.

Kendi istiyor diye surekli olarak seni de kendi istedigine zorlamasi guzel bisey degil. Sen nasil ki onun isteklerine gore hareket edip yardimci oluyorsan arada o da senin isteklerini dikkate alip ona gore hareket edebilmeli. Diger durumda yapilan sey guzel gibi gozukse bile direkt olarak seni etkisiz eleman kildigi icin bu duruma bir tepki gosterebilirsin. Mesela disaridan pide siparis ettiyseniz ve o kagidinda yemek istemiyorsa kendi payini gidip tabaga koyabilirdi ancak tamamini tabaga koymayabilirdi.

Neyse, ikili iliski bazinda dusunursek evet bir sikinti var ortada. Senin isteklerin direkt gozardi edildigi icin huzursuz olman normal bence. Bunu esinle konusup cozmelisin.
0
j r r tolkien hayrani
(09.01.22)
Bence sorun var. Siz sonuçta bunları talep ediyor değilsiniz. O sebeple az bile yardım ediyorsun, her şeyi kadına yüklemişsin gibi eleştirilere hiç katılmadım. Kimse akşam işten gelip saatlerini mutfakta harcamak zorunda değil. Eşiniz de değil ama o öyle tercih ediyor demek ki. Herkes istediği tarzda Yesin demek de olmaz.

Şöyle olabilir, sağlıklı lezzetli ev yemekleri yemek güzel oluyor ama bunu her gün yapmak beni yoruyor, sen de yorulma belirli günlerde böyle yapalım, diğer günler daha pratik yollar bulalım diyebilirsiniz. Hayır böyle olacak diye diretirse de kendisi bilir. Biraz kendi tercihlerinizi de ortaya koyun. O tabakta değil bu tabakta yemek istiyorum, ekstra servise ihtiyacım yok sen kendine al istersen gibi. Sen böyle uğraştıkça ben kötü hissediyorum ama senin kadar uğraşmak zorunda da hissetmiyorum açıkçası diyebilirsiniz. O halinden mutluysa sorun yok.
0
aquarium
(09.01.22)
Usengecin halinden usengec anlar +1

Gotu basi 1 elma yiycez diye 4 tabak, 2 catal kirletip sonra iki saat bunlari yikamanin luzumu yok.

Ha hanim da bir salarsa pir salar ama soyliyim.

Bi ara temizlik konusunda boyle bi tartisma yasamistik. Evden 1 hafta elini etegini cekti, evi gormen lazim :)

Velhasili bazi seylerin degerini kaybedince anliyorsun. Orta yolu bulmak lazim.
0
brkylmz
(10.01.22)
Esiniz belli ki gorgulu bir kadin. Bu tur seyler aileden gelir, aileden ne gorursen sen de onu uygularsin.
0
oscar
(10.01.22)
Yazik kiza. Erkegin kalbine giden yol midesi, el oglu pilavina bakar vs geyikleriyle zehirlemisler kizi. Yorgun argin isten gelip her aksam yemekle ugrasilacak kadar uzun degil hayat. Rahat ol, kasma bu kadar de. Aksamlari hafif yemek lazim, kilo yapar falan diye gir hic olmadi.
0
speedy
(10.01.22)
Ortada bir sikinti yok bence. Gereksiz ariza cikarmayin. Millet nelerle ugrasiyor, "esim yemek yapiyor arada ben de yardim ediyorum" diye bir sorun olamaz.
0
hot potato
(10.01.22)
Yahu cehennem gibi hayat, gelen cevaplara bak :)

Ortada dayatilan bir hayat var, ama medeniyet gelmis, kadin ugrasmislar havada ucuyor. Kadin kendisi icin ugrassin adami bi salsin o zaman guzel kardesim. Birakin adam elmayi isirarak yesin medeniyetin bunla ne ilgisi var? Pideyi kutusunda yesin, bunun icin tabak catal bicak kirletmenin ozen gostermekle ne alakasi var? O kadar tantana arasinda iki gunde degil de, bazen 3 gunde yemek pissin. Bazi sabahlar aceleyle edilsin kahvalti ne var yani?

Hayat musterekse herkesin istedigi biraz olacak guzel kardesim, yok ne guzel hanimin var biz cok yalniziz, yemek yapanimiz yok falan bunlar gereksiz dert yanmalar. Acikca esiniz fazla takintili, ben de oyleyim yer yer ama bunu sevgilime esime dostuma dayatmam, dayatamam.

Bulasiklari akitmadan makinaya koymam, ama sabun surmedi diye kimseye de hayati zindan etmem. Asgari kosullarda uzlasilabilir.

Medeniyet asil asgari kosullarda uzlasabilmektir. Tabak catal kullanip her seye ozen gostermek degil.
0
bosver nicki
(10.01.22)
Yani eger evde yemek olmadiginda falan sikayet ediyor olsaydiniz veya kilo aliyorum muhakkak duzgun yemek yemeliyim o zaman bariz haksiz olurdunuz. Simdi az haksizsiniz bence. Esiniz bunlari dayatiyorsa, istedigi gibi yapmadiginizda surat asiyor, hatir gonul koyuyorsa o da haksiz.

Kuruyemis kavanozuna elinizi daldirmak falan biraz gorgusuz seyler sanki gerci. Ayrica limon sikmayi bir is olarak saymaniz da yetiskin bir insan icin cok cok komik, tam memnun etmenin mumkun olmadigi erkekler gibi konusmussunuz.

Insanlar bazen bir iyilik dayattiklarinda sirf iyi bir sey oldugu icin bunun kabul edilmesi gerektigini dusunuyorlar. Bazi kisiler icin bu 'yardimci olan, detay dusunen kisi olmak' cok onemli, karakterleri oyle sekillenmis. Misal, yakin zamanda kardesim cocugunun dogumgununu annemin evinde yapacakti. Ozellikle dekorasyona ve yemeklere karismamasini, kendisinin aklinda bir plan oldugunu soyledi. Annem yine de gitti susleri asti, yemekleri yapti vs. Sorsaniz iyilik, onlara kolaylik olsun diye yapilmis bir sey. Ama aslinda gereksiz bir dayatma ve karsinizdaki kisinin tecrubesini etkileyen bir karar.

Sizin probleminiz de konusarak rahatlikla cozulebilecek bir sey bence ama aklinizda olsun, bu konuda bir degisiklik etmek istemek bir daha sonsuza dek yemek, saglikli beslenme, kilo verme vs gibi seylerden sikayet etme hakkinizdan feragat etmek demek. Hem o hem o olmaz zira.

Aklima gelen cozumler:
- Meal prep denen hadise: sebze dograyacaksaniz, limon sikacaksaniz, salata yapacaksaniz falan bunlari bir pazar gunu iki saatte yapip hafta boyunca rahat edebilirsiniz. Ben de salatayi mesela cok fazla yapip hava almayan kavanoz veya buzdolabi posetinde sakliyorum dolapta. Sosunu vs sonradan koyuyorum yiyecegim zaman.

- Haftanin gunlerine yemek atamak: Misal pazartesileri makarna gunudur, sali carsamba saglikli ev yemegi gunudur, persembe kahvalti gunudur, cuma disaridan soylenir gibi seyler. Boylece bir kismini onceden hazirlayip bir kismini o an yapip is yukunuzu duzenleyebilirsiniz.

- Slow cooker edinebilirsiniz: turkcede buna ne deniyor bilmiyorum. Bende bu arkadaslardan var, sabah evden cikarken et sebze vs icine atiyorum, yaklasik 7-8 saatte kendi kendine pisiriyor ben isteyken. Boylece et haslamak, et suyu yapmak, sebze yemekleri veya corbalar gibi seyler isten sonraki kisa ve yorgun zamanlarda hizla yapilmasi gereken seyler olmaktan cikar, eve geldiginizde yemeklerinizin buyuk kismi hazir olur.

- "Ben bunu boyle yemek istemiyorum canim, sagol, yorulma bosuna. Isirarak yiycem elmayi. Optum.' deyin yani. Buna da bozuluyorsa problem.
0
sopiro
(10.01.22)
Yemeklerin uzun sürede olması sizin çok acıkmanıza sebep olduğu için fazlaca acikip canınız sıkılıyor olabilir mi?

Bir de eşiniz öğretmen mi?

Eşinize birkaç hobi bulursanız bu günlerinizi özleyebilirsiniz bile.
0
buffy de vampir sayılır
(10.01.22)
Sevgilim de sizin eşiniz gibi çok düzenlidir bu konularda. Aynı sizin gibi düşünüyorum. Fakat tek farkla bunları şikayet etmeyerek severek yapıyorum. Hatta çoğu zaman öğle yemeğini kendim hazırlayıp iş yerine bıraktığım oluyor öğlen birlikte yiyoruz vs. Bulaşık konusunda sonuna kadar haklısın. Ayrıca ev işlerinde yemekten sonra vs 1-2 güzel söz söyleyip gönlünü alabilirsin. Belli ki bu konuda yavaş yavaş eşinize söyleneceksiniz hiç söylenmeyin.

Bazen iş yapmaktan kaçmak istediğim zaman markete diye kaçıyorum ya da tuvalete diye koşup oyalanıyorum:))
0
Boris
(10.01.22)
mutfakta zaman geçirmeyi sevmiyorsun sanırım ama ortak zevkler önemli tabi zorla da olmaz
zaten sıkılırsın

o mutfakla ilgilenirken sen temizlik çamaşır vs. uğraşabilirsin daha çok hoşuna gidiyorsa
zaman daha verimli kullanılmış olur

ikiniz de çalıştığınız için
anormallik* sende, eşin beraber vakit geçirmek istiyor hoşuna giden bir iş yaparken

edit*: tarafsız yazamadım çünkü yemek benim de kırmızı çizgim

bulaşıkları ciflemek filan bilimsel değil, her açıdan zararlı
cif değildir ya onla lavabo, wc filan ovuluyor
0
bir soru sorcam
(10.01.22)
(7)

pekmez yiyor musunuz

marul hirsizi
özellikle üzüm değil de değişik değişik pekmezler varmış. yiyor musunuz ve nerden alıyorsunuz.
özellikle üzüm değil de değişik değişik pekmezler varmış. yiyor musunuz ve nerden alıyorsunuz.
0
marul hirsizi
(09.01.22)
fatihreis
(09.01.22)
Hiç yiyemiyordum ama tahinle karıştırınca çikolataya yakın bir tat olduğunu yeni anladım artık her sabah kahvaltısında yiyorum. Kayınvalidem kendisi yapıyor yüzde yüz doğal pekmez, bir yerden almıyoruz.
0
esinikaybetmiscorap.
(09.01.22)
üzüm pekmezi çok yakıyor boğazı, keçiboynuzu diğer adıyla harnup pekmezi alıyordum marketten sanırım yenigün diye bir markaydı, fakat tahinle karışınca çok ekmek yediriyor bu da zararlı tarafı :)
0
freebird5406_2
(09.01.22)
su+hindistan cevizi+tahin+pekmez+kakao tozu müthiş oluyor
0
ismailond
(09.01.22)
Armut pekmezi yiyorum, annem yapıyor.

Dut pekmezi severim onu da özel bir yerden alıyor.

Keçiboynuzu pekmezi ise boğaz için birebir, tavsiye ederim.
0
Hallegadola
(10.01.22)
Nar pekmezi de yapıyor annem en sağlıklısı bu, aktarda bulursanız alın mutlaka.
0
Hallegadola
(10.01.22)
tahin ile karıştırıp tüketiyoruz.
iyi hatırlattın ya. yarın alayım da bir tahin pekmez yapayım.
0
vadrigar
(10.01.22)
(8)

@gmx.ch uzantılı garip sms'ler geliyor

adse
iki oldu. şöyle bir adresten gelmiş: [email protected]"merhaba, ben işe alım sorumlusuyum, aynı zamanda youtube ve facebook görüntüleme analizlerinden sorumluyum! online part time eleman almam gerekiyor" vb.adresi de mesajı da dolandırıcı olduğunu haykırıyor da nereden erişildi benim cep telefonuma anl
iki oldu. şöyle bir adresten gelmiş: [email protected]

"merhaba, ben işe alım sorumlusuyum, aynı zamanda youtube ve facebook görüntüleme analizlerinden sorumluyum! online part time eleman almam gerekiyor" vb.

adresi de mesajı da dolandırıcı olduğunu haykırıyor da nereden erişildi benim cep telefonuma anlamadım? linkedin olabilir mi? size de geliyor mu böyle mesajlar?
0
adse
(09.01.22)
Bana da geldi geçen aynısı :?
0
zannedersem tek eksiginiz bendim
(09.01.22)
Bana da geldi engelledim.
0
Hallegadola
(09.01.22)
Bana da geldi, Linkedin olabilir
0
dreamnesiac
(09.01.22)
bilmem. büyük ihtimal sahte bile olsa iş teklifi olduğu için aklıma linkedin geldi. telefon numaramı da paylaşmıştım kaydolurken galiba
0
🌸adse
(09.01.22)
sebebi linkedin olamaz. benim linkedin hesabım uzun süredir dondurulmuş halde, ona rağmen bana da geldi geçen gün aynı mesaj. yemeksepeti'nin daha geçen aylarda milyonlarca hesabı başka yerlere satması olası bir sebebi olabilir bu durumun.
0
del piero10
(09.01.22)
Benim linkedin hesabım yok, yemek sepetinden şüpheleniyorum ben de.
0
Hallegadola
(09.01.22)
o mesaj imessage dan geliyor bana. size de öyle di mi. ona da eposta ile gönderilebliyor sanırım.
yani epostayı kaptırmışız aslında. yemeksepeti gibi geliyor bana da. bir tek eşime gelmiyor onun imessage ile yemeksepeti hesabı farklı.
0
kenarortay
(09.01.22)
Evet iMessage’dan geldi bana da.
0
Hallegadola
(09.01.22)
(11)

Hangi üniversitede çalışmak isterdiniz?

mezarkabul
Cumhuriyet üniversitesi, Süleyman Demirel üniversitesi ve bartın üniversitesi arasında hangisini seçersiniz? Akademik personel olarak. Şu an iki üniversiteden beni çağırıyorlar, diğeri de çağırabilir. Fazla ihtiyaç duyulan bir bölümdeyim. Biraz daha beklersem daha fazla seçeneğim olabilir
Cumhuriyet üniversitesi, Süleyman Demirel üniversitesi ve bartın üniversitesi arasında hangisini seçersiniz? Akademik personel olarak.

Şu an iki üniversiteden beni çağırıyorlar, diğeri de çağırabilir. Fazla ihtiyaç duyulan bir bölümdeyim. Biraz daha beklersem daha fazla seçeneğim olabilir
0
mezarkabul
(08.01.22)
Şehir olarak değerlendirirsek Sivas diğerlerinden daha gelişmiş. Aynı zamanda üniversite daha eski. O daha mantıklı olabilir.
0
dissendium
(08.01.22)
Yetersiz bilgi ile karşılaştırma yapamayız ki.
Hangi unvan ile gideceksiniz?
Memleketiniz neresi?
Laboratuvar ihtiyacı olan bir bölümde misiniz?
Yaşadığınız şehirde deniz olup olmaması sizin için önemli mi?
Gibi gibi..
0
emcekare olmadi einstein olsun bari
(08.01.22)
Anonimlik daha önemli olduğu için ayrıntı vermek istemedim.
0
🌸mezarkabul
(08.01.22)
ısparta kesinlikle
0
ismailond
(08.01.22)
bölüme bağlı, ısparta ile sivas arasında kalırdım ben.
0
rose parks
(08.01.22)
Isparta net.
0
tss
(08.01.22)
Valla şehire göre Bartın, üniversiteye göre Cumhuriyet derdim.
0
j r r tolkien hayrani
(08.01.22)
Bartın tabi ki.
0
Hallegadola
(08.01.22)
Sivas'ta ve Isparta'da yaşadım. Okulun detayını bölümü vs bilmeden bilmek zor ama Isparta yaşamak için tercih edilebilecek bir şehirdir. Cemaat vs durumları çoktur. Meslek hayatınızı etkiler mi onu da düşünmek lazım.
0
tum haklari saklidir
(08.01.22)
Bu üniversitelerin hepsi eğitim ve araştırma imkanları açısından birbirine benzer. Şehir olarak da Bartın güzel bence.
0
OrangeYellow
(08.01.22)
üniversiteleri bilmem ama ısparta yaşam için ideal.
0
alicandan
(09.01.22)
(1)

Van Gölü Expresi

haysiyetsiz nane
Yataklı vagona nasıl bilet bulacağız?Çok hizmet sunmayan çok para istemeyen tur var mıdır?
Yataklı vagona nasıl bilet bulacağız?
Çok hizmet sunmayan çok para istemeyen tur var mıdır?
0
haysiyetsiz nane
(08.01.22)
Ben bi gün baktım bu trenler nedir ne değildir diye. Ben baktığımda yataklı vagonlar boştu. Sabah 9 gibiydi. Tekrar baktığımda hepsi dolmuştu 12 gibiyken saat. Sonra birkaç video izledim YouTubedan. Gerekirse saat başı kontrol etmek gerekiyormuş her an açılabiliyormuş seferler.
0
Hallegadola
(08.01.22)
(4)

Corona testim negatif çıktı, pozitif olma ihtimalim nedir

fobfilm
Bundan 2 hafta kadar önce burun akıntısı ve boğaz ağrısı şikayetiyle test oldum ve negatif çıktı. Çift doz biontech aşılıyım. Burun akıntısı 1 hafta sürdü. Omicron'un en yaygın semptomları burun akıntısı ve boğaz ağrısı. Şimdi üçüncü doz biontech olmayı düşünüyorum ama bir yandan da korkuyorum acaba
Bundan 2 hafta kadar önce burun akıntısı ve boğaz ağrısı şikayetiyle test oldum ve negatif çıktı. Çift doz biontech aşılıyım. Burun akıntısı 1 hafta sürdü. Omicron'un en yaygın semptomları burun akıntısı ve boğaz ağrısı.
Şimdi üçüncü doz biontech olmayı düşünüyorum ama bir yandan da korkuyorum acaba covid'liydim de üstüne bir daha aşı olma ihtimalim var mı diye.

Pcr testinin hatalı sonuç verme ihtimali nedir?
0
fobfilm
(07.01.22)
Benim nişanlımda da burun akıntısı ve öksürük var çarşamba ve bugün yaptırdı ikisi de negatif çıktı. Sürekli birlikteyiz bana da geçmedi. Hatalı sonuç verdiğini düşünmüyorum testlerin.
0
Hallegadola
(07.01.22)
Üçüncü dozu da olmuştu bu arada
0
Hallegadola
(07.01.22)
Hatalı sonuç çok yaygın diyor bi doktor tanıdık
0
photo85
(07.01.22)
Influenzanın da bu aralar yaygın olduğu belirtiliyor. Belirti gösteren arkadaşlarım ve kendisi pozitif olup eşi negatif olan arkadaşlarım var.

İçinize sinmiyorsa bir kere daha test olun.
0
ceketimi alip cikcam
(07.01.22)
(5)

Big chef'in kaliteli yemekleri hangisi?

winston insani
MerhabalarSıradan değil de, kaliteli yaptıkları yemekleri var mıdır? (Her türlü)
Merhabalar

Sıradan değil de, kaliteli yaptıkları yemekleri var mıdır? (Her türlü)
0
winston insani
(07.01.22)
bana kalırsa sadece fajitaları güzel. pizza asla yemeyin.
0
Hallegadola
(07.01.22)
dolu dolu kaseleri baya güzel.
0
theseachange
(07.01.22)
Kaseleri efsane lezzetli +1
0
ruhen hastayim ben
(07.01.22)
şaşlık
tavuk mangal şiş
0
gabe h coud
(07.01.22)
İsmini bilmiyorum da meze tabağı gibi birşey sipariş etmiştim çok başarılıydı. Yanına 1 duble rakı koy tamamdır yani. Ben genel olarak çok memnunum, hizmet kalitesi ve yemekleri güzel. Özel bir yemek için değil belki ama yol üstünde denk gelince ya da bir haftasonu uğramak için düşünmeden gidebileceğim mekanlar Big Chefs.
0
burka
(07.01.22)
(6)

oyun tavsiyesi (ortacag - kale kusatmali temali)

baldur2
son 3-5 senede cikmis ortacag temali, kale kusatmali oyun ariyorum. sehir kurma simulasyonu veya survival tarzi da olabilir, tps-fps tarzi da olabilir strateji de olabilir. ortacag veya kale temasi olsun da turu ne olursa olsun.
son 3-5 senede cikmis ortacag temali, kale kusatmali oyun ariyorum. sehir kurma simulasyonu veya survival tarzi da olabilir, tps-fps tarzi da olabilir strateji de olabilir. ortacag veya kale temasi olsun da turu ne olursa olsun.
0
baldur2
(07.01.22)
age of empires 4 - valla aşırı güzeldi.

sims medieval. farklı biraz tam sizin istediğiniz şeyler yok ama iyi bence.
0
Hallegadola
(07.01.22)
Bannerlord :D

Bi de yakın zamanda Knight of Honor 2 çıkacak strateji türünde, onu da takipteyim, ama henüz çıkmadı.
0
plutongezegendegilmi
(07.01.22)
bad boy for life
(07.01.22)
stronghold tabii ki :)
kimse de yazmamis kale kusatma deyince stronghold gelir akla
0
sting
(07.01.22)
Stronghold Cruisaders evet. Oyunun adı zaten "Birader ben buraya kuşatmaya geldim" diye bağırıyor. Hey gidi :)
0
burka
(07.01.22)
Tropico 4, 5, 6
0
baal
(07.01.22)
(8)

ankara'da akşam yemeği için şık bir mekan?

mrsnpr
evlilik teklifi için Ankara'daki kız arkadaşımın yanına gideceğim. akşam yemeği sırasında teklif etmeyi düşünüyorum. güzel bir mekan önerinize açığım. mekanın fiyatı önemli değil :P tabi bir memur maaşı masaya bırakmazsam mutlu olurum şimdiden teşekkürler :D
evlilik teklifi için Ankara'daki kız arkadaşımın yanına gideceğim. akşam yemeği sırasında teklif etmeyi düşünüyorum. güzel bir mekan önerinize açığım. mekanın fiyatı önemli değil :P tabi bir memur maaşı masaya bırakmazsam mutlu olurum şimdiden teşekkürler :D
0
mrsnpr
(06.01.22)
benceeeeeere luigi's cok tatli ama bazen servisinden memnun kalmayanlar oluyor. o açidan bilemedim yine de $ik mekan
0
ala09
(06.01.22)
luigi's çok şık ama servis berbat. la gioia'yı öneririm.
0
theseachange
(06.01.22)
Atakule big chefs’e götürdü benimki riske girmemek için herhalde. Güzeldi. Ama luigi de güzel öneririm ben de.
0
Hallegadola
(06.01.22)
Merak edip luigiye baktim. Pizza 800 tl diyor. Dogru mu?
0
geçerkenugradım
(06.01.22)
gülçimen aspava. emek'teki.

bakın kalıbımı basıyorum buradaki bütün önerilerden daha iyi hizmet alırsınız önden gidip haber verirseniz durumu.
0
floydian
(07.01.22)
Atakule’deki Para da güzel bir yer, azıcık karanlık olsa da. Luigi’s’de doğum günü yapmaya kalktık içine ettiler o yüzden sevemiylrum orayı. 1 arada ve louise’e de bakabilirsiniz. manzara yok ama ortamları hoş gelebilir.
0
inanna
(07.01.22)
Luigi's bence evlilik teklifi etmek için fazla kalabalık ve çoğu yemeği de fazla lezzetli değil, sadece kokteylleri güzel.

No4'te birçok evlilik teklifi gördüm. Fiyatlar çok uçuk değil, önceden haber verirseniz ilgilenirler, masal gül falan koyuyorlar. Ben aile tanışması/nişan yemeğimi buranın özel odasında yapmıştım. Herkes hizmetten ve yemeklerden çok memnun kalmıştı. Ara ara gittiğimiz ve sorun yaşamadığımız bir yer. İç mekan güzel fotoğraf veriyor ama dışa bakan taraf halı saha manzarası görüyor, bu eksi puan bana göre.

Para gastroteka artık yok maalesef, menüsü ve adı değişti. O nedenle yeni hali nasıldır bilmiyorum.

JW steakhouse'da yemek yiyip, sonrasında Skye vue teras barda teklif edebilirsiniz (Bu seçenek en pahalısı).

Şarap şömine seviyorsanız Attendo vino olabilir ama önceden konuşun şömine yanı ve evlilik teklifi için.

Yenilerden Vento Italiano Ristorante olabilir.

Yine aklıma geldikçe yazarım. Mutluluklar :)
0
marla is in my head
(07.01.22)
luigi's ilk acildigi zamanlar olsa olabilirdi ama su an asla diyorum :)

No:4 daha uygun ancak denildigi gibi manzarasi bazi yerlerde cok kotu :)

JW steakhouse'da yemek icin uygun ancak teklif icin asla "Skye vue teras bar" kullanmayin derim.

Attendo vino adi gecmis orasi da guzeldir

kiz arkadasiniz ankarada ise onun sevdigi bir yerde de teklif edebilirsiniz, daha guzel olur
0
sweetoffice
(07.01.22)
(7)

Kontrolcü kayınpeder

psmstc
Kayınpeder kızını kendi memleketine getirmek, araştırma görevlisi için başvursun diye teklifte bulundu. Sorun şu ki ne eşim akademisyenlik istiyor(du). Ne ben oraya ev taşımak istiyorum. Doktora yapıyorum. Bulunduğumuz yerden memnunuz. Eşim memur.Baban ararsa söyle ‘psmstc’ şehir değiştirmek istemiy
Kayınpeder kızını kendi memleketine getirmek, araştırma görevlisi için başvursun diye teklifte bulundu. Sorun şu ki ne eşim akademisyenlik istiyor(du). Ne ben oraya ev taşımak istiyorum. Doktora yapıyorum. Bulunduğumuz yerden memnunuz. Eşim memur.

Baban ararsa söyle ‘psmstc’ şehir değiştirmek istemiyor. doktoram bu şehirde diyor de dedim.
konuyu uzlaşarak kapattık. Fakat akşam yine aynı konuyu açtı. Olmaz mı diye benim ağzımı yokluyor. Babası baskıcı bir adam. İstekleri olmayınca küsen, psikolojik şiddet uygulayan biri.
Hanımı da anlıyorum, topu benim üzerime at arada kalma diyorum. O zaman sen kötü olursun vs diyor.

Millet kayınvalideden çeker biz burdan

Kayınpederle oldukça net konuşacağım. (Ara ara böyle sınırımı ciddi şekilde belli ettim, çekildi, fakat kızını aramaya baskı hadiselerine devam ediyor, huylu huyundan vazgeçmiyor)

Benzer durum yaşayan, önerisi olan var mıdır?
0
psmstc
(06.01.22)
Burda sorunlu olan kayınpederden daha önemli olan sorun evli bir yetişkin olan, kendi çekirdek ailesi bulunan eşinizin ebeveynine bunları söyleyecek alanı açık bırakması, sınır çizememesi. Bu şehir değiştirme konusunu bir şekilde çözseniz bile eşiniz yetişkin olduğunu babasına deklare etmediği sürece daha çok ve daha ciddi sorunlar yaşarsınız. Siz değil, eşiniz çözmeli bu konuyu.
0
Phoebe
(06.01.22)
Sınava girsin, boş kağıt versin. İlla babasının kalbini kırmak istemiyorsa.
0
geçerkenugradım
(06.01.22)
Offf karın çizecek bu sınırı. Babayı ne sokuyor hayatınıza artık siz ve sizin kendi aileniz varken iki kişiden oluşan. Kocam izin vermiyor desin geçsin. Tabi bunu diyecek bilinçteyse.

Kadınım bu arada. Her zaman derim bizimkilere siz artık ikinci plandasınız diye.
0
Hallegadola
(06.01.22)
Pardon da eşek kadar kadın. Üstüne evli. Nerede yaşayacağını, ne iş yapacağını babasını ne ilgilendirir? İstemiyorsa bir zahmet babasına açık açık istemiyorum, ben bu şehirde yaşamaya bu işi yapmaya devam edeceğim desin. Sizin yapmanız ya da konuşmanız gereken bir konu yok.
0
rose parks
(06.01.22)
Phoebe+10000
Ne alaka yani?
Hadi babası ailesi alışmış bell ki.. eşiniz demiyor mu çüş artık manyak mısınız diye?
0
rewlack
(06.01.22)
Eşinin arastirma gorevlisi olmak istemediginden emin misiniz? Bana babasinin degil sizin tepkinizden çekiniyormuş gibi hissettirdi yazdiklariniz.
0
instant crush
(07.01.22)
Kayınpederiniz "referansları" sağlam biri galiba. Ne kolaymış öyle kendi memleketine gidip de akademisyen oluvermek.

Sınır her şeydir. Sınırı siz de eşiniz de korumalısınız.
0
chihirovekohaku
(07.01.22)
(2)

Kamu kurumunda çalışan amir referans yazabilir mi?

biravekahve
Yurt dışı ile ilgili bir başvuru için, çalışılan kamu kurumundaki amir referans mektubu verebilir mi? Daha genel bir biçimde, bir memurun referans yazmasında yasal bir sıkıntı var mıdır
Yurt dışı ile ilgili bir başvuru için, çalışılan kamu kurumundaki amir referans mektubu verebilir mi? Daha genel bir biçimde, bir memurun referans yazmasında yasal bir sıkıntı var mıdır
0
biravekahve
(05.01.22)
okuldaki hocalar da memur. onlar da referans olabiliyor.
0
gizemli dede
(05.01.22)
Yazabilir. amiri geç biz birbirimiz hakkında da yazdık yazıyoruz.
0
Hallegadola
(05.01.22)
(12)

Riskli Gebelik ve Cvs

gorkemgoksu
Merhaba duyuru sakinleri. Malesef eşimin gebeliğinin 12. Haftasında riskli gebe olduğunu bebeğin ense kalınlığının çok fazla olduğunu öğrendik. İkili tarama testine gerek olmadığı ve cvs testi yapılması gerektiği söylendi. Cvs düşük ihtimalinin fazla olduğu bir yöntem olarak algıladık ve emin ellerd
Merhaba duyuru sakinleri. Malesef eşimin gebeliğinin 12. Haftasında riskli gebe olduğunu bebeğin ense kalınlığının çok fazla olduğunu öğrendik. İkili tarama testine gerek olmadığı ve cvs testi yapılması gerektiği söylendi. Cvs düşük ihtimalinin fazla olduğu bir yöntem olarak algıladık ve emin ellerde bu işlemi yaptırmak istiyoruz. Ankara sınırlarında önerebileceğiniz bir hekim var mıdır?

Teşekkürler.
0
gorkemgoksu
(04.01.22)
riskli gebelik uzmanı diye araştırmanız gerekiyor yani perinatalog. bizzat tecrübe etmedim ama kuzenim özgür deren'e gitmişti. onun gebeliği riskli değildi ama çok güveniyordu doktora. kendisi de doktor olduğu için iyice araştırmıştı.
0
pide
(04.01.22)
neden fetal dna olmuyormuş? bazı doktorlar ücreti nedeni ile hiç önermiyor (3000-5000 tl) ama aynı işi görüyor olabilir ve sıfır risk. sadece kan alınıyor. bir araştırın derim. o zaman hekim aramanıza gerek kalmaz.
0
kenarortay
(04.01.22)
@pide teşekkür ederim Özgür Bey in asistanı ile görüşme sağladım. Araştırmalarım devam ediyor.

@kenarortay hocam fetal dna testi tanısal değil tarama testi olduğu için önermediklerini söylediler. Birkaç doktorla görüştüm aynı cevabı aldım. Bilemiyoruz artık ne yapacağımızı. Cvs i de bu hafta yaptırmazsak amniyosentezi beklememiz gerekiyor.

Ek olarak Aydan Biri ile de görüştük.
0
🌸gorkemgoksu
(04.01.22)
www.acibadem.com.tr

derya hanım bu konuda belki de türkiye'Deki en iyi hekimlerden biridir. ablamın gebelik süresince çok yardımcı olmuştu. fakat istanbul'da görev yapıyor.
0
emfuzi
(04.01.22)
@emfuzi çok teşekkür ederiz.
0
🌸gorkemgoksu
(04.01.22)
ankara'da riskli gebelik denince akla ilk gelen isim yıllardır özgür deren.

aydan biri de bir perinatolog olmakla birlikte, (bkz: 9 nisan 2017 koru hastanesi rezaleti)'nin bir parçası olduğu için, hatta kendisi koru hastanesi'nin bizzat sahibi olduğu için çok güvenmiyorum kendisine.

geçmiş olsun. umarım sağlıkla kucağınıza alırsınız.
0
kibritsuyu
(04.01.22)
ankarada acar koç.

pahalı ama. ankara sosyetesini bu doktor doğurttu. alanında bir numaradır çok iyi doktordur.
0
Hallegadola
(04.01.22)
@kibritsuyu çok teşekkür ederiz. özgür deren ile ilgili çok fazla olumlu dönüş aldık.eşimle değerlendireceğiz söylediklerinizi.

@hallegadola acar koç ile ilgili pek bilgi toplayamadım fakat yarın arayıp bilgi alacağım. Çok teşekkürler.
0
🌸gorkemgoksu
(04.01.22)
Bebeğinizi sağlıkla kucağınıza almanızı diler, eşinizi ve sizi tebrik ederim.
İstanbulda Doç. Dr. Murat Muhçu iyi bir hekimdir. Asker kökenlidir, merhametli ve sıcakkanlıdır.
0
dediysem dedim
(05.01.22)
ankara degil ama istanbul da en iyiler

ibrahim bildirici ve recep has hocalardir.

cok gecmis olsun, iyi haberler alirsiniz umarim
0
oscar
(05.01.22)
istanbul'da olduğum için doktor önerim yok ama fetal dna testi yapılsa da, riskli bir sonuç çıkarsa yine amniyosentez yapılıyor, onu söylemeye geldim. o yüzden doktorunuz önermemiştir, dediğiniz gibi bu anlamda ikili test gibi bir tarama testi işlevi görüyor. umarım güzel haberler alırsınız.
0
gmzo
(05.01.22)
Çok teşekkür ederiz herkese. Güzel dilekleriniz için ayrı teşekkür ederiz. Eşim bütün görüşmelerin ardından Aydan Biri ile işlemi yapmak istedi. Biraz önce Cvs yapıldı. Sonuç bekliyoruz umarız güzel sonuçlar gelir. İyi günler :)
0
🌸gorkemgoksu
(05.01.22)
(24)

kız çocuğuna isim

nucleon
merhabalar,güzel bir isim belirlemeye çalışıyoruz, fakat netleştiremedik bir türlü. ikiye indirdik seçenekleri, umay ya da flora olacak. Sizlerin de bir fikrini almak istedim, belki aklımıza gelmeyen bir açıdan yaklaşırsınız :)umay türkçe olması ve anlamı ile hoşumuza gidiyor fakat aslında unisex ol
merhabalar,

güzel bir isim belirlemeye çalışıyoruz, fakat netleştiremedik bir türlü.

ikiye indirdik seçenekleri, umay ya da flora olacak. Sizlerin de bir fikrini almak istedim, belki aklımıza gelmeyen bir açıdan yaklaşırsınız :)

umay türkçe olması ve anlamı ile hoşumuza gidiyor fakat aslında unisex olmamasına rağmen unisex gibi algılanabilir mi acaba düşüncesi var. bir de aşırı bir zümreden geliyormuş ön yargısına sebep olur mu?

flora; çiçek anlamı ve söylenişi çok hoş, yurtdışında da kolay kullanılacak bir isim. fakat latince olması sebebiyle "özenti" imajı oluşturur mu acaba, bilemedik.

Edit: farklı önerileriniz var ise değerlendirebiliriz :) çok jenerik bir isim olmamasına ve türkçe karakter içermemesine dikkat ediyoruz.
0
nucleon
(02.01.22)
Flora denilince benim aklıma direkt bağırsak florası geldi.
Bu ikiliden Umay daha iyi.
0
marla is in my head
(02.01.22)
sadece bu iki secenek varsa kesinlikle umay diyorum. zaten bu donemde umay ismi epey yaygin, unisex gibi algilanacagini sanmiyorum.
0
in vino veritas
(02.01.22)
Umay +1 en azindan gercek bir isim.
0
hot potato
(02.01.22)
Aşırı bir zümreden geliyormuş ön yargısı olacaksa esas flora isminde olur.

Umay daha iyi.

Ayrıca bağırsak florası +1
0
ceketimi alip cikcam
(02.01.22)
hocam ikisi de kötü ya kusura bakma. flora deyince akla ilk olarak bağırsak geliyor gerçekten. umay da solcu sokak şiirleri yazan romantik şair ismi gibi.

çocuklara orijinal isim seçme uğraşı insanı böyle garip işlere yönlendiriyor. ama illa birini seçeceğim diyorsanız umay derim ben de.
0
jangbogo
(02.01.22)
flora'da benim aklıma "flora ve fauna" terimleri geldi (bir bölgedeki bitki türleri ve vahşi yaşam anlamında olanlar).

flora bir de çiçekçilerin dükkan isimleri gibi de duruyor. uluslararası çiçek dağıtım network'ü vardır çok meşhur, onun adı "interflora" mesela.

yani flora bana bunları çağrıştırdığından çiçeksi ve hafif değil de teknik bir isim gibi geldi. umay için bir şey diyemiyorum, flora'dan iyi gibi sanki.
0
nimberjack
(02.01.22)
Flora biyolojide bitki örtüsü demek. Flora deyince benim aklıma fauna geliyor.

İkisi de güzel değil bence ama ikisinden biri olacaksa Umay daha uygun.
0
dissendium
(02.01.22)
İlla ikisinden biri olacaksa kesinlikle Umay. Unisex bir isim bence bu arada.
Ece, ipek, deniz, burcu gibi isimler aklıma ilk gelen güzel isimlerden.
Son kararınızı da paylaşın mutlaka :)
0
art pepper
(02.01.22)
gökçen ya da almila. bence bir düşünün :)
0
alko ikarus
(02.01.22)
Flora bence de olmamış. Bu ikisi içinden, umay derim.

Onun dışında İnci ismi mesela, kulağa güzel geliyor. Narin hoş bir tınısı var. :)
0
chihirovekohaku
(02.01.22)
flora. florya metin oktay tesisleri. direkt bu geldi aklima. bi de winx karakteriydi sanki. ve özenti evet.

umay. valla ne desem bilemiyorum. nesi seviliyor bu ismin hiç anlamadım. aşırı zümre derken? zengin mi duruyor diyorsanız hiç durmuyor merak etmeyin. itici birinin ismiymiş gibi duruyor.

ikisi de kötü.
kız olsun erkek olsun en güzel isim: deniz
ya da eren hehehh
0
erenderk
(02.01.22)
Bağırsak florası durumu +1 :(

Sevra
Serra
0
damba
(03.01.22)
farklı isim koyalim diye flora koymayin da umay daha iyi

bagirsak florasi cagristirdi bana
0
exlibris
(03.01.22)
flora herkes gibi ayni cagrisimi yapti bende de.
umay en iyisi bu ikilide.

bir de turkce karakterli isimlere goz atin isterseniz. cocugum yurt disinda yasar ideali iyi isimleri gozden kacirmaniza neden oluyor. yani ailede yabanci pasaport sahibi biri yoksa bu kadar yurt disi odakli olunmasi gereksiz.
0
Kittie
(03.01.22)
Flora çok kötü , Umay ise son senelerde epey popülerleşti (ya da algıda seçicilik), ebeveynlerinden -en az- birisi milliyetçi olanlarda ( benim gördüğüm kadarı ile ) daha yaygın.

önerim yok maalesef.
0
kucukne
(03.01.22)
Yurtdışında Türkçe karakterin nesi sorun oluyor tam anlamıyorum. Adım-soyadımda 7 tane Türkçe karakter var, hiçbir problem yaşamadım. Ona bakacaksak Almanya'da Ezgi'ye Etzki diyorlar, mesele sadece Türkçe karakter değil yani. Diğer isimleri dışlamayın diye yazmak istedim. Flora direkt fauna çağrıştırdı bende de, bu ikisinden biri olacaksa bence de Umay.
0
evrim halkasi
(03.01.22)
Benimde aklıma ağız Florası geldi ;))

Umay birtık daha iyi
0
all girls dream
(03.01.22)
Farklı (!) isim muzdaribi olarak flora'yı önermiyorum.
Sıradışı isim koymak üst zümreye değil aksine alt/orta arasında konumlanan kişilere ait diye düşünüyorum.
Koç ailesine bakın: ömer,mustafa ve ali'den yana yapmışlar seçimlerini.
0
owaki
(03.01.22)
flora koyarsanız büük ihtimalle çocuğunuzla sürekli dalga geçilecek, kızcağız da travma sahibi oalcaktır.

ancak umay güzel isim. onun sıkıntısı da herkes artık umay ismi koyuyor.

tavsiyem: ipek, inci, nil, arzu, jale, selin.

ayrıca owaki +1
0
Hallegadola
(03.01.22)
Umay direkt. Eskiden şarkıcı Umay Umay vardı bir de...
0
d max
(03.01.22)
Flora soğuk algınlığı haplarını andırıyor; flora forte gibi. Umay çok daha iyi.
0
you shall not pass
(03.01.22)
umay+1
flora koyarsanız, ilkokulda kötü şakalara maruz kalabilir.
umay, unisex isim değil, öyle de anlaşılmaz bence. doğum ve bereket tanrıçası. umay isminde hiçbir erkek duymadım-ki özge, gözde isminde erkekler bilmeme rağmen. ikisi arasında kaldıysanız, umay hoş isim.
0
miranda
(03.01.22)
flora ismine istemsizce kahkaha atabilirler. tavsiyem bu ismi seçmemeniz yönünde. eğer ikisinden biriyse;
umay +1
0
marul hirsizi
(03.01.22)
flora çok kötü.
yani türkçe karakter içermesin derken çocuk alay konusu olur.

bu iki isimden biriyse umay mecburen.

değişik sayılabilecek ve bol türkçe karakterli isim sahibiyim.
sadece yabancılarla çalışıyorum, adımı en fazla biraz yamuk yumuk söylüyorlar.
bugüne kadar da ne bir anlaşmada, ne bir sözleşmede, ne bir yazışmada adım sorun oldu.
o kadar da kasılacak bir şey yok yani, yurt dışına ilk çıkan kişi o olmayacak.
0
blatta hiberna
(03.01.22)
(13)

Bazı şeyler çalışarak olmuyor değil mi..

kostüm çok güzel prenses misiniz
Selamlar,Kafa dağıtmak için twitche girdim, yanda gelecekbilimde diye bir kanal çıktı baktım 3 kişi kuantum biyolojisi konuşuyor. Bambaşka bir dil gibi geldi dinledikçe sonra konuşmacılara bir bakayım dedim. Biri Technische Universität Berlin'de, biri Innsbruck'ta, diğeri de Koç'ta akademisyen. Gerç
Selamlar,

Kafa dağıtmak için twitche girdim, yanda gelecekbilimde diye bir kanal çıktı baktım 3 kişi kuantum biyolojisi konuşuyor. Bambaşka bir dil gibi geldi dinledikçe sonra konuşmacılara bir bakayım dedim. Biri Technische Universität Berlin'de, biri Innsbruck'ta, diğeri de Koç'ta akademisyen. Gerçekten zeki insan gerçeğiyle yüzleştim gece gece. Bu insanların beyni farklı işliyor çalışmak falan değil bu. Buna katılıyor musunuz?

Kendimi süper zekasız hissettiğim bir geceden herkese selam olsun
0
kostüm çok güzel prenses misiniz
(29.12.21)
hayır katılmıyorum. teknik olarak katılmıyorum. kafaları farklı çalışıyor kısmı doğru da bu doğuştan gelen bir durum ya da kader değil. şans faktörü ise doğuştan yanlarında olabiliyor. mesela iyi bir aile ya da iyi bir çevre sayesinde çocukluktan itibaren kafası çok farklı çalışmaya, hep faydalı işlerle geleceğine fayda sağlayabilecek işlerle muhattap olduğu için algıları da hep o yönde oluyor. bu ise onları o alana daha rahat itiyor. mesela iyi bir aile ya da çevrede büyümemiş kişiler bunun farkında olduklarında kendilerini feda edilen, feda edilmesi gereken nesil olarak görerek çocuklarının iyi eğitim (sadece okul değil) alabilmesi için kendilerini feda edebiliyorlar. bir arkadaşımla konuşurken kendisi de bana "abi öyle kişiler için en az 2 nesil gerekiyor. biz gördük ama istesekte onu yaşayamayız ancak çocuklarımıza o imkanları sağlayabiliriz" demişti.

mesela bir arkadaşım vardı mahalleden çok acayip bir çocuktu. daha biz ortaokuldayken o yurtdışında üniversite ortamlarını farklarını falan anlatırdı çünkü 2-3 kuzeni amerika'da master phd aşamalarındaydı. kendisi de üniversite 3'teyken kanadaya it stajına gitti. tr'de diplomayı alır almazda aynı şirkette iş başı için tekrar gitti. yurtdışına taşınmak iş bulmak ve hayat kurmak bir çok insanda 25-30 yaşında düşünülen şeyler iken bazısında 10 yaşında kafaya girdiği için kıyaslaması bakınca tabiki de kendimizden çok uzakta görüyoruz. mesela olumsuz bir örnekte vereyim, geçenlerde daha 13-14 yaşında ufak bir kız çocuğuyla konuşurken kendisi bana ileride hemşire olacağını hayalinin bu olduğunu falan söyledi. ben de "aa ne güzel" falan derken araya girip takip ettiğim x tiktok fenomeni de hemşirelik 1.sınıfta çok cool falan diye ekledi. bu ufaklık çekirdek ailesi dahil kültürel olarak çok alt seviyede bir aileden çıkma mesela. ailede görülen bir rol model olmadığı için sağda solda kendi keşfettiği hayatlar hikayelerle sınırlı olan ufku onu buna itiyor.

özet : evet kafaları çok çalışıyor ancak bu şans değil. kimisi o kafayı o modu bizden 10-15 sene öncesinde kaptıkları için o seviyede oluyorlar. mesela muhtemelen aynı kafaya 40 yaşında biri gelebilir ama hem enerji hem yaş hem sosyal hayat insanlara o tecrübeleri yaşattırmıyor.
0
avatar is back
(29.12.21)
Çoğu zaman sadece bahane. Bu bahsettiğiniz akademisyenler yıllarca aynı alanda uzmanlaşmış kişiler. Biz konunun cahili olarak dinleyince bu kadar şeyi nasıl biliyorlar diye etkileniyoruz.
Öğrenme hızı insandan insana değişir ama uzun vadede etkisi bence çok azdır.
0
potsdamer
(29.12.21)
Kanallari bilmiyorum da zeki insanlar genelde akademide olmuyor. Hatta genelde hayattan dislanmis oluyorlar.
Daha ortalama zekalar akademisyen oluyor.

Tanidigim en zeki insan odtu mezunu bir bilgisayar muhendisi(eski mezunlardan), herifin maasi mezuniyette 5bin dolarmis. 6 maasa ev ediyordu o zamanlar.

Su an mesela bu herif ise giremiyor, zekasi yuzunden sirkette istenmeyen adam oluyor.
3 ay analiz edilen projeyi 1 cumleyle mahvedip cope atiyor.

O oyle olmazz cunku bundan dolayi diyor. Herkes sok icinde kaliyor.

Herifin sirf sirkette oyun oynayabilmek icin yazdigi bir program vardi. Proje diye al gotur 300bine sat oyle bisey.
0
divit
(29.12.21)
Katılmıyorum hiç. Koç dediğiniz okul özel okul. Zengin olsaydım Koç'ta okuyabilirdim diye düşünüyorum. Hele Almanya'yı hiç saymıyorum. Bir Türkün euro bu durumdayken Bulgaristan'a gitmesi bile bir başarıdır. O insanların o konumda olmasının en büyük sağlayıcılarından biri paradır. Bu net. Şimdi ben zengin olsam, ABD'de ortalama bir şirkette işe girsem dışarıdan ABD'de çalışan biri olarak gözükeceğim. Ama Türkiye'de kafası benden daha çok çalışan birini ABD'ye götür, o da çalışır. Burada mesele ABD'ye gidebilmekte. Bu da biliyoruz ki yine paraya dayanıyor. Bu durumda ben sırf ABD'ye gidebildiğim için Türkiye'deki kafası benden daha çok çalışan birine göre daha iyi konumdaymış gibi görünüyorum. Bunun bir illüzyon olduğunu düşünüyorum.

Şu an yeterli param olsa Almanya'da yüksek lisans yapmamam için hiçbir sebep yok. Ama üniversitede benden daha kötü durumda olan biri sırf parası var diye Almanya'da yüksek lisans yapabilir. Benden iyi durumdaymış gibi görünebilir.

Bak bu Erasmus için bile böyledir. Adam gider Yunanistan'da Erasmus yapar. Bütçesi ona yeter. Diğeri gider Fransa'da yapar. CV'ye Fransa'daki okulu yazmakla Yunanistan'daki okulu yazmak arasında uçurum olur.

Kendini o kadar zekâsız hissetme kısaca. Bazıları sırf daha iyi imkânlara sahip olduğu için o durumda.
0
dissendium
(29.12.21)
Peder Technische Universität Berlin mezunu. Ufak bir ofisi vardi yaninda 2-3 kisi calisiyordu. Bunlardan biri getir gotur isleri yapan ortaokul terk bir cocuktu.

Cocuk isten cikti, geri donusum isine girmis. Isleri buyutmus sirket acmis, su anda 30-40 calisani var. Holdinglesti eleman. Bu arada peder 3 kisi ile devam ettirdigi firmayi is yok diye kapatti, emekli oldu.

Zeka eger dogru yonde ve sekilde kullanamiyorsan pek de bir ise yaramiyor..Hayatin bir frekansi var diyelim, senin zekanin da bir frekansi var. Olay bu ikisini denk getirmekte. Gelmeyince frekanslar sonumleniyor, sonuc duz cizgi..
0
cooperr
(29.12.21)
zekayla alakası yok. tam aksine, çalışarak oluyor. akademisyen diyorsun, en azından 10-15 sene belli bir odakta çalışma yapmış, okumuş. hayatı bu. bırak da konuşsun. konu kuantum biyolojisi olunca, yani farklı gelince, kendini eksik görmüşsün. aynı şekilde akademisyen matematik olsun, sanat tarihi olsun, bu kadar emek, çalışma ile benzer şekilde tartışabilirler.

2 ablam var, birisi latince, ingilizce, urdu dili biliyor. sanat tarihinden, arkeolojiden bahsettiğinde, hayretler içinde kalıyorsun. diğeri arapça, farsça biliyor, ikisi de doçent. yanlarına gittiğimde bir anda kendimi ilber ortaylı ile konuşuyor gibi mahçup hissediyorum. halbuki eskiden bu vatandaşlar tarih ödevlerini bana yaptırırlardı, sınavlara ben çalıştırırdım :)) şimdi onların asistanı olamam. canlarım benim.
0
gabe h coud
(29.12.21)
cooperr +1

doğru yerde olman önemli. ben buna şans faktörü derim.
0
garylineker
(29.12.21)
Katılmıyorum.
Çünkü zekanin farklı şekillerde olduğunu düşünüyorum. Misal bir iş arkadaşım odtu dereceli bitirmis, ford İngiltere'de calismis.
Sonuç? Malesef sosyal zekasi çok kötü, su an 45 yaşında hala planlama yapiyor.

Ha gene kendisi gibi odtu mezunu var, o 30 yaşında tedarik Zinciri muduruydu. Tedarik zincirinde o kadar kafayi kirdi ki yeni formuller falan yapiyordu vs.
Simdi bu ikinci adam kuantumdan anlamaz belki okumadığı icin ama bu adama sen bir ürün hakkında bilgi ver, sana ne kadar stok tutmak gerektiği, hangi noktada siparis etmek gerektigi, tedarikteki sapmalara göre yapılması gereken ayarlamalar vs hepsini hesaplar. Sosyal zekasi da iyi olduğu icin birincisinden daha iyi yerde.

Neyse, farklı şekilde gene misal rahmetli norm macdonald var. Adam matematik konusunda cok zekiymis ama hayatinda bu zekiligi kullandığı tek yer kumarhanede kart saymak :) ama onun dışında komedi zekasi cok ama cok üst düzey. Şimdi bu adam kuantum anlamiyor (bilmiyorum tabi ama rus edebiyati konusunda baya bilgiliydi) diye normal zekali değil. Sadece zekasi farkli bir alanda.

Yani bir konuda iyi olmak ya da olmamak çok acayip zeki biri olduğunu düşündürmuyor bana. Çünkü zekanin farkli türleri var.

Ama evet; bazi insanlar tabiki çok zeki doğuyor. Bunu paraya donusturup donusturmemesi onemsiz. Her şey para değil. Hayir cern'de çalışan adama "abi sen gidip kendine bir dükkan açıp ticaret yapsan daha çok para kazanirdin" demek komik olurdu, aynisi kendini akademiye vs veren insanlar için de. Ben de aksine ne akademisyenler tanidim bir is yerine girse parayı götürür ama adam istemiyor.

Alin bir örnek;
John urschel. Emekli nfl futbolcusu. Hepimizden çok para kazanmistir.
Ama ayni zamanda mit'den phd almis matematisyen. Antrenmana nissan versa ile gidiyordu.
Kısacası çok zeki bir insan için para yapip yapmamak önemli bir kistas değil bence.

Gene zeki ama zekasini kullanamamis kişi düşünürken aklima terrence andrew davis geldi, kendi oturup templeOS yazmış ama yaşadığı ruhsal rahatsızlıklardan evsiz öldü.

Bu arada bazi şeyler calisarak bence olmuyor. Yani bazi insanın içinden gelen şeyler var. Good will huntingteki gibi, bunu sanat, matematik, mühendislik her şeye uygulayabilir kişi. Ama bu demek değil ki kuantum konuşan akademisyen acayip zeki asla onun gibi olamayiz :)
0
logisticsmanager
(30.12.21)
Koç'ta akademisyen olmayı fazla büyütme derim. Hocalarının makaleleri az ve dandik. Kötünün iyisi denilir ancak.
0
garylineker
(30.12.21)
zeka ne ki. öğrenme kabiliyeti mi. iq kuramını gerçek kabul edersek, ortalama iqlu birisi her işi öğrenebilir.
bi konuda uzman olmak zeki olmayı gerektirmiyor.

hastalığı/zeka geriliği olmayan sıradan insanlar arasında, zeki/zeki değil ayrımı yapmak da eskilerin bir hatası. onlar meseleye isim verme kolaylığına kaçmış. yani bu kelimeyi ortaya ilk atanlar, aynı zamanda zeka fenomenini başlatanlardır. hatalı bir kavramlaştırma. çok takılmamak lazım.

zeka önemli değil de, her konuda muhakemeye açık olmak daha önemli, bence. kuantum biyolojisi konuşan çocuklar, tivitırda ne saçmalıklar yumurtluyordur. bunları hep gördük.

en zekimiz en tüccar olanımız, yine bence. en az zahmetle en çok konfor ve memnuniyet. haliyle akademisyenler pek de en zekilerimiz değil. en çok söz dinleyenlerimiz onlar.

progresif türkücü +1. outliers kitabı istatistikten bahsediyor heralde.
sen elindeki daracık örnek havuzunu alıp, bir hükme varıyorsun. bias diyor buna ingiliz.

evet bazı şeyler çalışarak olmuyor.
para parayı, network daha çok networku çağırıyor.
nasip diyoruz biz de buna.
ama buradan hareketle battık bittik vaziyeti almak, anlamsız.
0
comp
(30.12.21)
zeka değil imkan gözüyle bakıyorum ben. bir de düşnüyorum. ne oks'de ne de ygs-lys'de doğru düzgün çalıştım. bazı çocuklar genç yaşta ders çalışma bilincine sahip oluyor ve sadece ders çalışıyor. düşünüyorum şimdiki aklım olsa ben de full ders çalışırdım. biraz karakterle alakalı.

bu arada hemen hemen her gün odtüdeyim. daha karşıdan karşıya nasıl geçilir bilmeyen bir sürü genç var odtü içinde. kapıyı dan diye üzerine kapatan, selam sabah vermeyen sosyal zekası düşük bir sürü insan oturup ders çalışıyor buralara giriyor. genelleme yapmıyorum ama sinir krizi geçirmek elde değil bazen.

bir de pazarcı amca ya da imkanlardan dolayı okuyamayan otobüste yanında oturan teyze bu saydıklarınızdan hepsinden daha zeki olabilir. hayat şartları biraz da.
0
Hallegadola
(30.12.21)
akademide bilinen ve 100 yıldır zaten işlenen, üzerine kitaplar yazılan, didiklenmedik tarafı kalmamış konuları ezberlemek için aşırı zeki olmana gerek yok. günde 10 saat bunlarla uğraşacak kadar inek olman gerekiyor.

bence - beyni farklı çalışan insanlar: yaratıcı iş yapanlar. yani normal literatürün üstüne bir şey katabildiysen, farklı bir bakış açısından bakıp kimsenin görmediği bir şey yapabildiysen evet bu gerçekten zekadır, bu gerçekten beynin farklı çalışıyor demektir.
0
roket adam
(30.12.21)
Her zaman ben de bunu söylüyorum. Ben de zeki biri değilim kendimi bildim bileli zor anlarım. Tabi bu da iş hayatında çok fazla vakit kaybına yol açıyor.Bazı adama bir iş aktarıyorum ,benim 3 günde yaptığımı 1 günde çıkarıyor.
0
bbb_1
(30.12.21)
(13)

Komşu problemi

bbb_1
Geçen hafta sonu kız arkadaşımın evinde kaldım, ev 5 katlı bir binada üçüncü katta. Neyse, biz bu iki günü neredeyse hep balkonda geçirdik. Kapalı bir balkonu var oraya biz daha önce televizyon, masa, sandalye, koltuk, ızgara vs atmıştık. Haftasonu da balkonda yemek yedik, müzik dinledik, film izled
Geçen hafta sonu kız arkadaşımın evinde kaldım, ev 5 katlı bir binada üçüncü katta. Neyse, biz bu iki günü neredeyse hep balkonda geçirdik. Kapalı bir balkonu var oraya biz daha önce televizyon, masa, sandalye, koltuk, ızgara vs atmıştık. Haftasonu da balkonda yemek yedik, müzik dinledik, film izledik ama tabi yüksek sesle falan değil. Neyse pazar günü komşu kapıya geldi dedi ki balkonda çok sigara içiyorsunuz duman ve kokusu benim balkonuma geliyor dedi. Çocuklarım balkona çıkamıyor dedi. Dedim ki sonuçta kendi balkonumuz , evimizde sigara içmemiz yasak mı dedim. Neyse biraz mırın kırın edip, yöneticiye de şikayet edeceğim vs dedi gitti.
Tam da bu hafta sonu kaçamağımızda kız arkadaşımla sorunlarımızı çözüyorduk, birbirimizi daha iyi anlamaya başlamıştık ama bu can sıkıcı sorun oldu.
Bugün komşusu yine gelip hala balkonumdan sigara kokusu gitmedi falan demiş.
Kız arkadaşım kiracı , bu komşu bir sorun çıkarabilir mi?
0
bbb_1
(27.12.21)
Sırf sigara kokusundan dolayı ise çıkaramaz sorun.
Benimde aşşağı komşumun yaptığı bütün yemeklerin kokusu bana geliyor, bende ona yemek yapma mı diyecem?
O tip şeylerden kiracı çıkarılamaz.
0
les yeux blanches
(27.12.21)
Les yeux +1

Ben de yazın alt komşum yüzünden cam açamıyorum adam hangi camı açtıysam o taraftan sigarasını tüttürüyor. Arada yüksek sesli söylemiyorum ama kapısına dayanmayı hiç düşünmedim.

Komşunuz hadsizlik yapmış, istediği yere şikayet etsin sorun yok.
0
chicha_v2
(27.12.21)
Sövmeden cevap vermek çok zor, ya bi gitsin işine. Külü komşunun balkonuna silkmediğin sürece, izmaritleri komşunun balkonuna, yere atmadığın sürece kime ne ?? İstersen kol kadar sigara yapıp sarma sigara içersin. Evindesin yahu, ben bu kadar sakin kalamaz söverdim kesin.
0
kimlanbu
(27.12.21)
Ben kız arkadaşım tek oturuyor sonrasında bir sorun yaşamasın diye hep alttan aldım , ama yaptığı bence de saçmalık
0
🌸bbb_1
(27.12.21)
aloha snackbar evet hocam balkon kapalı ancak sigara içerken camları açıyoruz.
0
🌸bbb_1
(27.12.21)
Komşu uyuz olmakta haklı, bunu size söylemekte veya şikayet etmekte haksız. Sorun çıkabilecek bir durum yok, evinizin balkonunda içtiğiniz sigaraya karışılmıyor (henüz).
0
pispinti
(27.12.21)
sigara içenler maalesef bu sigara dumanının alt kattan üst kata bile ne kadar rahatsız edici olduğunu gözle görülemez bir şey olduğu için anlayamıyor fakat etkisi düşündüğünden fazla oluyor

alt kattan fazla yemek kokusu geliyorsa bunu da komşuya bildirmekte sorun yok, belki davlumbazın filtresi değişmesi gerekiyordur ya da çalıştırma alışkanlıkları yoktur vs toplu yaşama kültüründe bu var

yukarıdakiler de evde çocukları ile top oynasalar aşağıya gürültü gittiğinde bu bizim evimiz istediğimizi yaparız diyemeyecekleri gibi

yani onlar da raharsızlıklarını düzgünce söylemişler bunda moral bozacak ya da kişisel algılayacak bir durum yok, duman cam kapı açık olunca ya da balkonda otururken düşündüğünüzden fazla rahatsızlık veriyor
0
freebird5406_2
(27.12.21)
evden çıkarma falan bunlar olmaz tabi ama gerçekten sigara içenlerin bunu masumlaştırma, evimde de içemeyecek miyim, onun da yemek kokusu geliyor, bana gelse döverim onu gibi tepkilerini de anlamıyorum.

sadece basit bir soru sormak lazım. neden sigara içeceğiniz zaman evin içinde değil de balkonda içiyorsunuz? çünkü ne kadar sigara içseniz de evinize, mobilyanıza, yaşadığınız mekana kokunun sinmesini istemiyorsunuz. ee işte bir başkası da başkasının ağzından çıkan zararlı bir kokunun evine sinmesini istemiyor. bu da gayet anlaşılır bir talep. gerçi talep etse bile kimse buna yanaşmıyor sadece karşılıklı konuşup orta bir yol bulunabilir.
0
jepa
(27.12.21)
Sigara içmeyen için o koku çok rahatsız edici. Rahatsızlîğını paylaşmasında bir sıkıntı görmüyorum ama yöneticiye şikayet edeceğim demek vs. çok saçma ve sonuç çıkmaz. Ancak siz de çoluk çocuğun rahatsız olduğunu bile bile tüttürmeyiverin o balkonda. Ortam nasıl bilmeden yorum yapılamaz ama koku ağır değil diyorsanız mutfakta cam ve davlumbaz açılabilir veya başka yöntem illa bir çözüm yolu vardır.
0
cilekli pasta
(28.12.21)
Ayni dert bizim evde var.
Alt kattaki kadin balkona cikip her sigara ictiginde bizim salon batakhaneye donuyor.

Gercekten rahatsiz edici, ben gecmiste sigara icmis bir insan olarak dayanamiyorum.
Soylemiyoruz ama bir 6 ay boyle geciyor.

Madem rahatsiz oluyorlar arka odada icin.
Sikayetten falan bir sey olmaz sonucta acik hava ama inatlasmanin da bir alemi yok.
0
divit
(28.12.21)
Sigara icen birisi degilim. komsum arada bir tuttururse, kokusu bana gelirse sesimi cikartmam. Sonucta komsumun arada bir balkona cikip sigara icme serbestligi var. Ama her allahin gunu, gunde 4-5 saat icerse ve benim balkona cikmami engellemeye baslarsa dur derim.

Burda siz iki gunde o doyuma ulasmissiniz gibi. Ev sahibide olsaniz, yani o balkonun tapusu sizin bile olsa sinirsiz ozgurluk diye birsey yok, baskasinin yasam alani ile kesismeye basladiginizda sizin ozgurlugunuz bitiyor.

Ben olsam hemen sert cikmaz alttan alirdim. Eger mevzu ayda iki gun ise bence orta yol bulunur. Sert girismenin kimseye faydasi yok, bosuna papaz olursunuz, problemler buyuyerek devam eder.
0
cooperr
(28.12.21)
Alt komşum ağır sigara içicisi. Karı koca baca gibi içiyorlar ve yazın belli saatlerde sıcağa rağmen balkon tarafının kapısını kapatmak zorunda kalıyoruz. Adamla muhatap olmamak için sineye çekiyoruz ama bir düzenekle o sigara dumanını ortama geri püskürttüğümü hayal ediyorum.
Benzer şekilde tuvalette de sigara içiyorlar ve evin içi duman oluyor. Sırf bu yüzden tuvaletin havalandırmasını ördürdüm. Feci bir şey...
0
SiyamkedisiZorro
(28.12.21)
alt komşumuzun sigara kokusundan yazın kapı pencere açamıyorduk. nasıl bir içmeyse bizde sigara içen yok ama sayesinde tüm evimiz sigara dumanı kokuyordu biz de içmiş oluyorduk sağ olsun.

peki nasıl çözdük?

bir pencere belirledik ve sadece oradan içti alt komşu, o pencereyi genelde açmıyoruz. aynı şekilde o pencere için annemle komşu teyzeler anlaşmış sadece o pencereden bir şeyler silkiyorlar.

kız arkadaşınızı çıkaramazlar merak etmeyin.
0
Hallegadola
(28.12.21)
(13)

Babamın pazar çılgınlığı, bu normal mi?

hadi ya la
Kendisi 64 yaşında, annemle birlikte iki kişi yaşıyorlar evde. Köyde yoksulluk içinde büyümüş, meslek sahibi olunca durumu düzelmiş biri.Kendimi bildim bileli her gün iş çıkışı şehrin farklı yerlerinde kurulan pazarlara gidiyor. Kilolarca ihtiyaç olmayan sebze meyve ile geliyor eve. Geçen gün 10 pak
Kendisi 64 yaşında, annemle birlikte iki kişi yaşıyorlar evde. Köyde yoksulluk içinde büyümüş, meslek sahibi olunca durumu düzelmiş biri.

Kendimi bildim bileli her gün iş çıkışı şehrin farklı yerlerinde kurulan pazarlara gidiyor. Kilolarca ihtiyaç olmayan sebze meyve ile geliyor eve. Geçen gün 10 paket peynir almış, bembeyaz sünger gibi 10 kilo domates ve onlarca poşet ihtiyaç olmayan sebzeyle gelmiş. Neredeyse her gün böyle

Annem de her seferinde yakınıyor, anlatamıyorum bu adama diye bana dert yanıyor. Bütün balkonlar, dipfriz, buzdolabı, kiler ağzına kadar gıdayla dolu. Her hafta kilolarca sebze meyve çürüdüğü için çöpe gidiyor. Anneme kullan işte yemekte yeriz diyor ama bunun mantıklı bir açıklaması yok.

Bu normal olabilir mi, ne yapabiliriz?
0
hadi ya la
(27.12.21)
Oniomania, bir hastalıktır. Psikiatrik destek almanız lazım.
0
Mirket
(27.12.21)
çarşı pazar işi hobisi olmuş. ihtiyaçtan fazla almak tabi ki normal değil.
0
lazpalle
(27.12.21)
Bence de alisveris hastaligi var. Bunu kiyafet kozmetik falan ilgisi olmadigi icin gida alisverisiyle yansitiyor.
0
hot potato
(27.12.21)
aa aynı benim babam. benim gözlemime göre 1. can sıkıntısı ve hobi olarak yapıyorlar bunu
2. bol alışveriş yapıp eve gelince saygı görecekmiş diye düşünüyorlar

ülkemizdeki 60 yaş üzeri erkekler normal değil bence, düzelmez.
0
dafuq
(27.12.21)
bu artık ülkemizde yaşamanın ve mutsuzluğun bir sonucu. sürekli tasarruf etme kar etme kafa yapısıyla bozulan algı. bir sürü emekli ve travmatik kişide görülen hareketler.
0
mikahakkinen
(27.12.21)
Maalesef hayatın bir döneminde yoksulluk ya da yokluk yaşamış insanlarda yaşanan bir durum.

Şimdi imkanım varken alayım, ilerde bir aksilik olur alamam düşüncesiyle alıyor.

Bir dönem ben de yaşadım benzerini oradan biliyorum.

Bir de diğer arkadaşların dediği gibi, yaş ilerledikçe ben işe yaramıyorum algısı oluşuyor büyüklerde. O yüzden "bak yemek getirdim" gibi şeylerle işe yarar hissetmeye çalışıyor. Anladığım kadarıyla aranız kötü değil. Bazı konulara dahil edin. Fikrini alın falan. Önemli hissetsin.

Konuşmayı deneyin baktınız olmuyor bir destek iyi olabilir. Uygun bir dille anlatırsınız.
0
anten
(27.12.21)
Bi gün satın alıyorsa bi gün gıdayı işlemekle geçirmeye ikna edin. Kurutsun, kavanoz yapsın, reçel yapsın vs. Böylece hem yemekler bozulmaz, hem daha az alışveriş yapar, hem de işe yarar hissetmeye devam eder. Fazla şeyleri de komşulara, ihtiyaç sahiplerine falan dağıtırsınız.
0
plutongezegendegilmi
(27.12.21)
Bunun üstüne gitmek lazım, benim önerim pazar tezgahı kiralayıp. Bir süre halden bolca alsın satsın. Belki rahatlar içi. Alma duygusu körelebilir.
0
ykyt
(27.12.21)
En guzel yorumu dafuq yapmis. Yoksulluktan degil.

"bol alışveriş yapıp eve gelince saygı görecekmiş diye düşünüyorlar"

Suradan super peynir buldum muhabbeti gibi iste. Peynir kimsenin umrunda degil.
Adam bir sekilde "ise yariyorum hala olmedim" davranisi gosteriyor.

Duzelmez ben duzelen gormedim.
Pazari birakinca da baska seye saracak. Atiyorum saatci bulacak hergun onu darlayacak.
Haftada 2 kere evdeki saatleri tamir ettirecek.
0
divit
(27.12.21)
babam da sürekli çay bardağı alıyor. alışveriş hastalığı işte sosyalleşmek için çarşı pazar geziyor. yapıyor böyl şeyler babalar.
0
Hallegadola
(27.12.21)
normal değil. azaltmasını sağlayabilirsiniz. baba bana 1 kilo kars kaşarı alır mısın gibi? hedef verin. dedem de sezonluk ürün seçer şu sıralar şehir dışından pekmez getirtiyor. herkese getiriyor.ama atılmıyor.
0
gatherer
(27.12.21)
@plutongezegendegilmi + 1 —burada önerilen satın aldıklarını işlemek uğraşı, bir yakınımız için işe yaramıştı. bir sürü domates aldıysa; gel otur bunun salçasını yap o zaman diyeceksiniz. hem meşgul olmuş oluyor, hem daha işe yarar hissediyor, hem de mutfaktaki dengeyi (her yerin dolup taşması) az buçuk kavrayınca daha dengeli alışveriş yapmaya başlıyorlar.
0
kaptankedi
(27.12.21)
hobi bahçesi en güzel çözüm.

arkadaşımın babası 2 dönüm bahçe arazisi aldı. sıfırdan herşeyiyle 2 katlı ev ve sebze bahçesi, kümesler vs. hepsini kendisi yaptı tek başına, yardım almadan. bir yerden sonra kendini amorti de eder. salkım domates satar, ot satar (reyhan, semizotu vs) keklik, tavşan satar, organik yumurta satar.
0
gabe h coud
(27.12.21)
(6)

Tarz Sahibi, karakteri oturmuş film karakterleri

hede hodo
Mesela kadın kokusu filminde Al Pacino. Kendine ait zevkli bir hayatı vardı. Viskiden anlaması, oturması kalkması vs vs. Yani kalite bir yaşamı vardı gözüken.Bu tip hangi filmler var? Yani yaşamı, hareketleri hayranlık uyandıracak.Bu karakter kadın da olabilir bu arada :)
Mesela kadın kokusu filminde Al Pacino. Kendine ait zevkli bir hayatı vardı. Viskiden anlaması, oturması kalkması vs vs. Yani kalite bir yaşamı vardı gözüken.
Bu tip hangi filmler var? Yani yaşamı, hareketleri hayranlık uyandıracak.
Bu karakter kadın da olabilir bu arada :)
0
hede hodo
(21.12.21)
M. Gustave- The Grand Budapest Hotel (2014)
0
Amaranta ursula
(21.12.21)
The Godfather - Vito Corleone - Marlon Brando
(adam mafya babası ama efsane bir karakter, efsane bir oyunculuk)
0
himmet dayi
(21.12.21)
The Great Gatsby
Jay Gatsby

Talented Mr.Ripley
Dickie Greenleaf
0
old possum
(21.12.21)
Pretty Woman - Richard Gere
0
burka
(22.12.21)
hannibal lecter da tarz sahibi adam
0
erenderk
(22.12.21)
Bülent Onaran
0
Hallegadola
(22.12.21)
(9)

meme ağrısı

zephyrantes
merhaba,sağ mememde biraz hassasiyet vardı son dönemde. bu sabah kalktığımda ise biraz ağrı hissettim. yeni adet döngüme 6 gün var. her ikisini birden elleyince herhangi bir yumru var gibi hissedilmiyor. fakat aynı anda dokunurken sağ tarafta hassasiyet hissediyorum. adet öncesi hassasiyette ikisind
merhaba,

sağ mememde biraz hassasiyet vardı son dönemde. bu sabah kalktığımda ise biraz ağrı hissettim. yeni adet döngüme 6 gün var. her ikisini birden elleyince herhangi bir yumru var gibi hissedilmiyor. fakat aynı anda dokunurken sağ tarafta hassasiyet hissediyorum. adet öncesi hassasiyette ikisinde de aynı his olurdu.

akşama genel cerrahiden randevu aldım ama gereksiz panik yapmış olma ihtimalimi de düşünüyorum. ailemde kanser öyküsü var ama hep sindirim sistemi kaynaklı oldu.

doktora gitmek için biraz daha süre geçsin mi? yoksa bunun altından öyle ya da böyle bir durum çıkar mı? danışmak istedim.

ciddi cevap yazabilecek herkese çok teşekkürler ve sevgiler.

ps: direkt sözlüğe mesaj atabilirsiniz, duyuru her zaman açık olmuyor.
0
zephyrantes
(20.12.21)
Hassasiyet için doktora görünebilirseniz tabii isterseniz de neden genel cerrahi? Kadın hastalıkları daha iyi bir seçim olur. Sonuçta kitle değil.
0
whoosie
(20.12.21)
hamile olabilir misin? git tabii ki, burada boşver yeaa derlerse gitmeyecek misin? üşeniyorsun sanırım. ciddi konular bunlar. ayrıca evet kadın doğum-kadın hastalıklarına gitmelisin.
0
kenarortay
(20.12.21)
@whoosie & @kenarortay, google'a sordum, genel cerrahiye gitmeli diyor
0
🌸zephyrantes
(20.12.21)
Google her şeyi kansere yönlendiriyor, siz kadın doğuma gidin, zaten gerekirse o mammografiye yollar.
0
whoosie
(20.12.21)
@whoosie hastaneyi tekrar aradım. memeye genel cerrahi bakıyor. sizin de aklınızda bulunsun.
0
🌸zephyrantes
(20.12.21)
Genel cerrahiye gidip göstermekte fayda var.

Diğer arkadaşların da aklında bulunsun kadın doğum memeye bakmaz. Çünkü meme kadın üreme sistemi ile ilişkili değil :)
0
kaptan maydanoz
(20.12.21)
Valla yıllardır bakıyor kitle var mı şu bu diye. Tedavisini yapmıyor olabilir ancak basit sorunlara gayet yanıt veriyorlar.
0
whoosie
(20.12.21)
ailemde çok fazla meme kanseri öyküsü var ve çok korkuyorum. ancak benim memelerim hatta koltuk altım adet gelmeden bir hafta önce ağrır. alıştım artık. bana sizde de sorun yok gibi geldi ama doktora görünmekte fayda var.
0
Hallegadola
(20.12.21)
Ben de yazın mememde minik bi beze hissettim. Genel cerrahiye gittim. Hatta bazı hastanelerde genel cerrtahi kendi içinde ayrılıyor memeye bakan dr ayrı oluyor filan.

Neyse ben de gitmiştim. Dr beni meme ultrasona yolladı. Her iki memeye de bakıldı. Benim mememde çok kist varmış. Yani onun tıp dilindeki adını unuttum da öyle bi şeymiş işte. Yılda bir ultrason yapılması gerekmiş. Adet dönemlerindeki hassasiyetimin ve ağrımasının da sebebi oymuş. Meme başının içe doğru çekilmesi gibi bi şey varsa veya başı sonu sınırı belli olmayan meme içi sert doku varsa bu durum biraz tehlikeli sanırım. Onun dışında minik bezelerde bi sorun olmuyormuş.
0
turuncu tonlarda
(20.12.21)
(4)

Sınav çalışma tarzı

dissendium
Merhabalar. Sınavlara çalışmakla ilgili birkaç sorum var.KPSS için çalışmak istiyorum. Ama karakter olarak düzeni seven, ayrıntıcı, plansız hareket etmeyen biriyim. Ama sınava 6 ay olduğu için istediğim gibi çalışmama zaman yok. Sizce bu durumda planı, düzeni umursamadan çalışsam mı daha iyi olur yo
Merhabalar. Sınavlara çalışmakla ilgili birkaç sorum var.

KPSS için çalışmak istiyorum. Ama karakter olarak düzeni seven, ayrıntıcı, plansız hareket etmeyen biriyim. Ama sınava 6 ay olduğu için istediğim gibi çalışmama zaman yok. Sizce bu durumda planı, düzeni umursamadan çalışsam mı daha iyi olur yoksa zaman az da olsa düzeni, planı bırakmadan çalışsam mı? Maalesef bir dersi çalıştıktan sonra mükemmel olmasını istiyorum. Bu da derse fazla zaman ayırmama neden oluyor.

Kpss, Ales gibi sınavlarda kendine göre başarılı olmuş kişiler nasıl bir çalışma tarzı uyguladıklarını söyleyebilirler mi?
0
dissendium
(14.12.21)
Valla ben aşırı çok çalıştım yaklaşık 10 ay çalıştım dershaneye falan gittim, şu çocuk gibiydim: www.youtube.com

nişanlım da taktiksel çalıştı aynı puanı aldı benimle.

burada önemli olan bölümünüz ve mesleğiniz. mesela avukat veya mühendisseniz ve merkezi atama ile işe yerleşmek istiyorsanız gky kasacaksınız. avukat mühendis olan insanın zaten matematiği iyidir bol soru çözer 6 ayda 90+ alır rahat.

ama iibf mezunuysanız iş değişir. bölümünüz önemli. işletme mezunuysanız p48 kasabilirsiniz çünkü muhasebe biliyorsunuz. iktisatsanız o da iyi. ben de nişanlım da uluslararası ilişkiler mezunuyuz. ben hukuk iktisat maliye gördüm dersanede çalıştım iyi de yaptım puanım iyi de geldi. nişanlım sadece uluslararası ilişkiler çalıştı, bölüm bazlı sıralamada benden öndeydi.

öğretmenseniz o tarafı bilmiyorum ona da başka arkadaşlar yardımcı olacaktır, kolay gelsin iyi çalışmalar.
0
Hallegadola
(14.12.21)
@Hallegadola, teşekkür ederim. Makine mühendisiyim. Sadece GY GK sınavına giriyorum.
0
🌸dissendium
(14.12.21)
Pomodoro Tekniği denen bir yöntem var. benim işime epey yarıyor.
0
beyinter
(14.12.21)
ankaradaysanız eğer kızılaydaki kök çarşısının altında fotokopiciler var. matematiğin karakutusu, tarihin karakutusu ve coğrafyanın karakutusu diye kitaplar var şu ana kadar gelmiş geçmiş tüm sınavların sorularını derlemişler, çözümlüsünü alın ama. onu bir tur çözün.

tarih konu anlatımlı için tarihin pusulası var iyidir. ama ben piyasada ne kadar tarih coğrafya kitabı varsa hepsini aldım çözdüm, kök çarşısında her kitabın fotopisi var uygun fiyata.

türkçe için de rüştü bayındır hocanın kitaplarına ve tekniklerine bakın derim.
günde 3 saat otursanız düzgün bir programla halledersiniz bence. ki ben dizi falan izlerken matematik çözüyordum, siz mühendis olarak hayli hayli çözersiniz

sınava son 1-2 ay kala full deneme çözün. süreli. 90+ alırsınız rahat.

bu arada tercihlerde dhmi, teiaş, tedaş gibi kitleri yazın, onların çalışma şartları ve yan hakları daha iyi. mühendislikle çok alakası olmayan msb, kvkk, kdk gibi kurumları tercih etmeyin. ana işin mühendislik ve teknik olduğu yerleri yazın.
0
Hallegadola
(15.12.21)
(7)

Evlenmek, kız isteme, aileyi ikna etme

nlgyrn
Merhaba sevgili duyuru yazarları. Güzel bir pazarınız güzel bir haftanız olsun. Çok uzun bir süredir içim içimi yiyor, biraz dertleşmek biraz da akıl almak için açtım bu duyuruyu.5 yıllık bir ilişkim var. Ben kız tarafıyım. Erkek arkadaşımla aramızda 15 yaş var. Ben öğrenciyken okuduğum yerde tanışt
Merhaba sevgili duyuru yazarları. Güzel bir pazarınız güzel bir haftanız olsun.
Çok uzun bir süredir içim içimi yiyor, biraz dertleşmek biraz da akıl almak için açtım bu duyuruyu.
5 yıllık bir ilişkim var. Ben kız tarafıyım. Erkek arkadaşımla aramızda 15 yaş var. Ben öğrenciyken okuduğum yerde tanıştık. Ben 26 yaşındayım, hala okuyorum bu sene bitiriyorum okulu, bir kaç sene boşladığım için çok uzattım sonra aklım başıma geldi ama.
2 sene önce evlilik teklifi aldım, evet dedim ama okul bittikten sonra anca olur dedim. Şimdi mezuniyete yaklaştım iş ciddileşmeye başladı.
Babam çok modern görünüşlü ama eski kafalı birisi. Annem çok modern görüşlü, ama babama karşı çok pasif biri. Annem ilişkimizi ve evlenmek istediğimizi biliyor, okulunu bitirirsen ben arkandayım bu konuda dedi. Ama babamdan çok korkuyorum. Babamdan genel olarak, her hangi bir şey isteyeceğimde bile korkuyorum.
Nasıl olacak bu işler? Annem mi söyleyecek babama kızı istemeye gelecekler diye? Hayır derse ne yapacağım? İlla ayrılacaksın rızam yok derse ilişkimi mi bitireceğim yoksa kaçacak mıyım? Çok saçma, şu devirde çok komik gibi geliyor biliyorum. Acaba ben mi çok büyütüyorum gözümde? Sizin istenmeleriniz ya da kız istemeleriniz nasıl oldu?
Ortada tam bir soru yok ama umarım karın ağrımı anlatabilmişimdir. Vereceğiniz her türlü akıla, tavsiyeye, yoruma şimdiden çok teşekkür ederim.
0
nlgyrn
(12.12.21)
Er kişisi ailen ile bir tanışsın. Baban damadı tak diye kız istemede görmesin. Bir bağ kurulsun ki isteme aşamasında sıkıntı olmasın
0
bigcaptain
(12.12.21)
@big+1
Once bir tanisma falan olsun. Kimin soyleyecegi de ailen olan iliskine bagli ancak erkek arkadisinla olan iliskini baban degil de sadece annen biliyorsa gidip soyleme isini annen yapsin bence. O nabza gore serbeti daha iyi verebilir. Tabii bunu soylerken o 15 yas farkina da girsin cunku az buz bir fark degil. Babana direkt surpriz olmasin, bilsin ona gore beklesin.
0
j r r tolkien hayrani
(12.12.21)
Bir arkadaşım evlendi, başlangıçta durum senin durumundu, babasıyla ben hiç tanısmadim ama epey sert bir adam olarak anlatırdı. aylarca kendini yedi nasıl soylucem söylersem şöyle derse naparim diye. sonra noldu, söyledi. Babası da iyi tamam sen bilirsin demiş, cevaben ifadenin sebebi de arkadaşımın "evleneceğiz ama benden 15 yaş büyük" şeklinde bir cümleyle bunu söylemiş olması galiba, kendisi öyle diyor. "Babamdan genel olarak, her hangi bir şey isteyeceğimde bile korkuyorum." cümlesini o da kurardi, sizinle bir diğer ortak noktası.

Sizin de böyle olucak gelişecek diye bir şey yok tabi de, bence:
1- ilgili konuşmayı annenize paslamayin
2- son dakkaya bırakmayın

Çünkü bu şekilde onun tarafından bakınca da çok kırıcı.

Tabii ki kizabilir gibi gelmesinin korkmanizin sebepleri vardır geçmişte, ama bununla ilgili o korkma sebebi olan ihtimalleri bir kenara bırakıp hareket etmek daha makul sanki.
0
encokbenisevinnolur
(12.12.21)
Önce tanışma +1

Şimdiden mutluluklar dilerim öncelikle :)

Ben de babamdan çekiniyordum o yüzden çok iyi anlıyorum. Bizde süreç şöyle işledi:

- Anneme söyledim, o babama çıtlattı.
- Babam önce bir tanışalım dedi.
- Annem, babam, şimdiki eşim o zamanki sevgilim, ben kahve içmeye gittik, tanıştılar (2016 Şubat gibiydi yanlış hatırlamıyorsam).
- 1 hafta sonra da ben eşimin ailesiyle tanıştım, yine dışarıda cafede.
- 2016 yaz döneminde aileleri tanıştırdık. Bu aşamada evlere misafirliğe gidilmeye başlandı.
- 2017 şubat isteme - söz - nişan.
- 2017 ağustos düğün.

Aileler de birbirleriyle tanıştıktan sonra her şey rahat ilerledi, söz filan stresli olmadı çünkü düğün mekanı ayarlanmıştı zaten 2016 Ekim gibi :) Biz ikimiz de ailelerimizin yaşadığı şehirde olmadığımız için süreç biraz daha yavaş ilerledi bu arada. Babanız makul bir insansa, ilk başta içine sinmese de, siz kararlıysanız sonradan razı gelir mutlaka. Özellikle ilk kızıysanız zaten direkt damat adayını benimsemesi ve oo hadi evlenin demesi zor. İlk göz ağrısına kimseyi layık göremeyecek ilk başta, isterseniz İngiltere kralını getirin fark etmez :)
0
gmzo
(12.12.21)
Ama babamdan çok korkuyorum. Babamdan genel olarak, her hangi bir şey isteyeceğimde bile korkuyorum.

bu cümleleri bu yaşta hala kurabilen, ebeveyninden hala bu derece korkan bir "yetişkinin" evlilik kararı almasını kendi içinizde iyice bir düşünmeniz lazım bence. zira bunu babama nasıl söylerimden önce çözülmesi gereken başka iç dinamikleriniz var gibi görünüyor. müstakbel eşinizle aranızda ki bu (bana göre aşırı) fazla yaş farkının bile babanızdan bu derece korkmanızla ilgisi olabilir. babanızla paylaşmadan önce bir psikologla bu konuları konuşmanızı öneririm.

ha o görüşmelerin sonucunda hala derseniz ki yok ben bu durumda aksayan bir nokta görmüyorum, o zaman sıralamayı çoğu arkadaş önerileri ve kendi örnekleriyle yazmış zaten. onlara+1
0
Phoebe
(12.12.21)
İstemeye gelmeden önce babanızla tanışmadı mı aday? Babanız muhtemelen kendi yaşıtların varken neden kendinden 15 yaş küçük birini tercih ettiğini soracaktır. Bu soruya hazırlansın. Mesleği iyiyse, belki sorun çıkarmaz.
0
barguzhale
(12.12.21)
ay benim babam görece muhafazakar sayılır annem ondan da katıdır. sevgili olduğumuz gün söyledim ikisine de istemeye geleceklerini zaten taraflar bir araya oturup kararlaştırdılar. aileler çocuklarının mutluluğu söz konusu olduğunda kızmaz,korkmanıza gerek yok.

ilk önce babanızla tanıştırın bence de. 15 yaş büyük olması biraz sorun olabilir ona hazırlanın +1
0
Hallegadola
(13.12.21)
(5)

Yeniyıl hediyeleşmesi

umutsuzevjınıkı
Geldi çattı yine bir yeniyıl zamanı. Çok sevmesem de sırf çıkıntılık yapmamak adına çekilişe katıldım. Çektim birinin adını. Neyse şimdi ben ne alacağımı bilmiyorum. Çok tanımadığınız gençten bir hanım kız çalışana ne alırdınız? Kazak falan gibi giyim olur mu, yoksa yeniyıl temalı kupa, ajanda, kar
Geldi çattı yine bir yeniyıl zamanı. Çok sevmesem de sırf çıkıntılık yapmamak adına çekilişe katıldım. Çektim birinin adını. Neyse şimdi ben ne alacağımı bilmiyorum. Çok tanımadığınız gençten bir hanım kız çalışana ne alırdınız?
Kazak falan gibi giyim olur mu, yoksa yeniyıl temalı kupa, ajanda, kar küresi gibi masa süsü tarzı bir şeyler mi?
Yada kitap mı alınmalı acaba. Bütçe max 100 lira belirlendi.
0
umutsuzevjınıkı
(11.12.21)
Stradivarius, bershka, pull and bear üçlüsünden bişi al geç 100 tl hediye çeki olur beğenmezse.
0
ekaterina
(11.12.21)
100 tl kazak vs gelmez bu devirde. Güzel bir atkı,şapka benzeri geldi benimde aklıma. Kupa, su şişesi vs. de olabilir ofiste kullanabileceği.
0
meraklitursucu
(11.12.21)
Mudo ya da paşabahçe'den kupa alabilirsiniz. En temiz en sade hediye bu olur. İçine değişim kartı koyarsınız, istediği gibi değiştirir. Kıyafet, aksesuar, kitap gibi şeyler almak doğru ve mantıklı olmaz pek tanımadığınız biri için.
0
GoodMorningTeacher
(11.12.21)
Termos da alabilirsiniz
0
data
(12.12.21)
Güzel minnoş bir patik.
0
Hallegadola
(12.12.21)
(5)

Sevgiliyle beraber yaşama fikrinin beni rahat hissettirmemesi

norules
Bir süredir güzel bir ilişkim var. Sevgilim artık beraber yaşamamızı istiyor, kendisi bu konuda bayağı istekli ve "Hadi ama" noktasında talepkar.Ben şu ana dek hayatımda hiçbir sevgilimle birlikte yaşamadım ve şöyle bir takıntım vardır; sevgili kişisine "en iyi halimle" görünmek.Yani sevgilim olan k
Bir süredir güzel bir ilişkim var. Sevgilim artık beraber yaşamamızı istiyor, kendisi bu konuda bayağı istekli ve "Hadi ama" noktasında talepkar.

Ben şu ana dek hayatımda hiçbir sevgilimle birlikte yaşamadım ve şöyle bir takıntım vardır; sevgili kişisine "en iyi halimle" görünmek.

Yani sevgilim olan kadının yanına hazırlıklarımı yapmış bir halde gitmeyi, kendimi en iyi halimle hissederek onunla görüşmeyi seven bir yapım var. Bunun için de kişisel bakım çok önemli benim için. Her türlü vücut kıl tüy temizliğimi yapmalıyım, güzel kokmalıyım gibi şeyler, bunlar benim konforlu hissedebilmem için önemli.

Beraber yaşayınca ise böyle bir durumun olmayacak, birbirinin her anını görüp yaşayıp bileceksin ve ben onun yanında kendimi en iyi hissettiğim halimle olmadığımda bu hisle gerilirim diye düşünüyorum.

Sizce bir şekilde bu konuda kafaca kendimi bir salmam mı gerekiyor, yoksa "O zaman beraber yaşamayın, kendini nasıl en rahat hissedeceksen onu yap" mı dersiniz?
0
norules
(03.12.21)
fikriniz çok sürdürülebilir değil sanki. her zaman birilerinin yanında en iyi halinizle olamazsınız yani. birlikte kalmıyor musunuz hiç?
çok normal şeyler bunlar. sizi olduğu gibi beğenecek biri yanınızdaysa zaten sorun olmaz hiç bir şey. belli ki hanfendi sorun etmiyor, siz de biraz ona yaklaşabilirsiniz bu rahat hissetme konusunda. yine bakımınızı tabii ki yapın, birlikte yaşayınca paspal gezmiyoruz.
0
veritaslibertas
(03.12.21)
Hadi ama noktasında bir talep varsa bundan sonra şu an olduğu haliyle devam edebilmek zor gözüküyor. Sanki sevgilinizle ilişkinizi devam ettirebilmek için salmanız gerekiyor gibi çünkü bir noktada ileri gitmiyorsa bitirmeyi tercih edebiliyor insanlar, ama seçim sizin elbette ben kimseyle beraber yaşamak istemiyorum diyorsanız, beraber yaşamadan da ilişkinizi sürdürebileceğiniz kişilerle birlikte olabilirsiniz.
0
(03.12.21)
kendinize özel alanlar bırakabileceğiniz (yani her anlamda) bir ilişkide bu endişeler yersiz oluyor. 7-24 sürekli yapışık olmayacaksınız ki?
özel alan tanımayan ilişkilerde de zaten ne işiniz var?

öte yandan biriyle yani herhangi biriyle; ev arkadaşı, aile ferdi, arkadaş, sevgili vs. kendinize ve hayatınıza duyduğunuz öz saygıyı ölçmek için de önemli. yani siziz tenzih ederim tabi ama gündelik hayatta mağarada yaşar gibi hayat sürüp yanında biri varken rol icabı nezaket gösteren bireyler sonsuza kadar o mağarada yaşamalı eğer değişmeyecekse. veya bir ev paylaşmak güzel bir fırsat kendimi toparlamam için de diyebilir, değişebilir.

ama sizinki gibi biraz da beni daha mı az sever fikri gereksiz, sevdiğiniz saydığınız insan, siz de onun için öylesiniz. özel alanınızı paylaşmak rahatsız etmemeli. raad olun.
0
rewlack
(03.12.21)
Sizi daha az sever diye bir durum yok. İnsan sevdiğinin her halini görüp severse sever.
0
Hallegadola
(03.12.21)
Derdiniz yalnızca en iyi halinizle görünmekse bu durumda bence biraz rahat olmaya çalışın. Çünkü hem sürdürülebilir değil, hem de problem ettiğiniz şey çok normal. Herkes birbirini olduğu gibi kabul etmeli. Siz de kendinizi olduğunuz gi i kabul etmelisiniz. Her zaman fiziksel anlamda ya da mental anlamda en iyi halinizde olamayabilirsiniz. Sevgilinin de sizin kötü halinizi de seveni makbul zaten. Bu arada lazer epilasyon yaptırmaya başladığımdan beri kıllı halim bile problemli görünmüyor gözüme. Yaptırmıyorsanız yaptırın.

Ama başka endişeleriniz varsa istediğiniz gibi davranın.
0
zimbirik
(03.12.21)
(6)

Psikoloji sorusu

dissendium
Anlatacağım olayın psikolojide bir adı var mı, onu öğrenmek için soruyorum. Şimdi olay eski. Çocukken bir gün bir nedenle bir komşumuzda durmam gerekti 1, 2 saat için. Orada da kuru pasta ikram etmişti bir abla. Ondan sonra ben tüm gün sokakta olmanın açlığıyla biraz daha kuru pasta istemiştim. Çocu
Anlatacağım olayın psikolojide bir adı var mı, onu öğrenmek için soruyorum. Şimdi olay eski. Çocukken bir gün bir nedenle bir komşumuzda durmam gerekti 1, 2 saat için. Orada da kuru pasta ikram etmişti bir abla. Ondan sonra ben tüm gün sokakta olmanın açlığıyla biraz daha kuru pasta istemiştim. Çocukluk işte. Komşumuz olan abla da "yeterince verdim, daha fazla veremem" demişti asfsad. Sonra ablanın bu hareketi de bana kaba geldi. Kendisini de zaten pek sevmiyordum. Zenginliğiyle hava atmayı seven biri. Sonraları ben bu "yeterince" kelimesini her duyduğumda bu olayı hatırlamaya başladım. O kelimeyi kullanmak istemiyorum. Düşününce komik bir olay ama akla geliyor işte. Teşekkür ederim cevap veren olursa.
0
dissendium
(26.11.21)
off benim de böyle çok anılarım var. mesela "hoyratça" kelimesi. eski bir arkadaşım demişti çok hoyratça davrandın vs diye. kızla küstüm ama ne zaman kelimeyi duysam aklıma gelir. yine başka bir eski arkadaşımın beğendiği bir çocuk vardı ilhan diye. her yerde onun ismini görüyorum derdi. şimdi o kızla da küstüm ama ilhanın laneti bana geçti herhalde ne zaman ilhan ismini bir yerde görsem kızın bana bunu anlattığı zamana, 2005 yılına ışınlanıyorum.

şimdilik aklıma gelen bunlar. o kadar çok böyle çağrıştırıcı kelime var ki zihnimde. nedenini çözemedim ben de bilmiyorum.
0
Hallegadola
(26.11.21)
Klasik koşullanmışsınız sanırım. Nötr bir uyaran ile olumsuz bir uyarana sıra ile maruz kaldığınız için nötr uyaran nötr olmaktan çıkıyor ve olumsuz oluyor. Tek seferde olması ilginç değil mi? Belki yoğun bir duygu yaşadınız.
0
but that was just a dream
(26.11.21)
Bende de var bu ya, biri "canım çok yandı" dediğinde gülesim geliyor. Küçümsüyorum. acıyı ancak bu kadar vasat bi cümleyle aktarabilirsiniz. Klasik koşullanma buna en yakını sanırım.
0
olaylar olaylar
(26.11.21)
yaklaşık dört yıl önce şerefsiz mobbingci bir patron, "haftanın iki günü somon yiyorsunuz. Daha neden şikayetçi oluyorsunuz?" gibi bir laf etmişti.

Çok iğrenç bir üsluptu, pislik.

Ben de her somon yediğimde aklıma bu olay geliyor ve sinirden köpürüyorum.
0
chihirovekohaku
(26.11.21)
psikolojide direkt bir adı var mı bilmiyorum ama o olayın sizde yarattığı olumsuz duyguları "yeterince" sözcüğüne yüklemişsiniz gibi. belki de size kötü hissettiren kuru pasta alamamak, kadının kaba veya hava atma meraklısı biri olması değil "yeterince" aldığı halde fazlasını isteyen biri muamelesi görmenizdir, o yüzden o kelimeye takılmışsınızdır en çok.
kaynağı bulursanız sözcüğe karşı duyarsızlık da kazanırsınız muhtemelen.
0
treize
(26.11.21)
annem küçükken bana oyuncak alacağı zaman veya ben özendiğimde birine eğer derslerini çalışırsan sana bunu alırım diyordu bende söz veriyordum ona öyle alıyorduk. Nedense derslerim boktan hal alıyordu annem bişey demezdi ama bana çok koyardı. Hala o kumandalı arabaya ve basketbol topu durur baktıkca içime nedense bir burukluk oluyor çok duygusallaşıyorum garip geliyor.
0
Efespilsen
(27.11.21)
(18)

Sabaha kadar hiç uyuyamayan yatakta dönüp durup ise yada okula gittiniz mi?

sonhakan
...
...
0
sonhakan
(20.11.21)
Gitmedim. Kafayı koydum mu uyuyayan biriyim.
0
Amaranta ursula
(20.11.21)
Valla ben de genelde kafayi koydugum gibi yatan biri olmama ragmen uyuyamayip gittigim oldu.
0
j r r tolkien hayrani
(20.11.21)
Çok gittim ve hep o gün bayağı kötü geçti. Uyuyamadığımda temiz hava almak iyi geliyor. Camı açıp odayı havalandırın ya da direkt balkona çıkın bir süre.
0
anarsika
(20.11.21)
çooook. şu ana kadar cevap veren duyurucuların aksine ben de ASLA uyuyamam, kafayı resetleyip "uyku vaktinde uyunur, yat gitsin!" deme becerim yok. deli gibi düşünür dururum, hiçbir şey olmasa bile. ertesi günün çok rahat, keyifli geçmesini mi bekliyorum? inan o zaman da "hemen uyuyayım ki yarına enerjik, uykumu almış olarak uyanayım!" düşünceleriyle strese sokarım kendimi, saatlerce uyuyamam. yok eğer zaten canım sıkkınsa filan geçmiş olsun...

şimdilik hem okul hem de iş açısından saatlerim rahat olduğu için tolere edebiliyorum ama normal şartlarda müthiş bir kronik uyku problemine yol açardı bu, öldürsen de 10 saat güneş altında koştursan da ben yatağa girince uyuyamıyorum, en az 1-2 saat lazım.
0
der meister
(20.11.21)
gittim ama gonul isi degildi baska stres (okul veya is)
0
hot potato
(20.11.21)
çok başıma gelmiştir.
0
theseachange
(20.11.21)
hayatımın özetini yazmışsın :D çok sık yaptığım bi aktivite diyeyim hatta :D
0
e mice
(20.11.21)
cok iyi uyurum muthis hizli uyuma anilarim vardir hatta ama benim de dusunmekten uyuyamayarak ise/okula gittigim cok olmustur.
0
in vino veritas
(20.11.21)
O kadar çok oldu ki... Genel sebep anksiyete. Üniversite 3. sınıf birinci dönem uyku düzenim tamamen alt üst oldu. Gece neredeyse hiç uyuyamıyordum. Sabah 6-7 gibi yatıp 2-3 saat uyuyup derse gidiyordum. Haftasonları 15 saat uyuduğum oluyordu. 3.5 saatlik ceza özel sınavına sabah sadece 75 dakika uyuyarak girdiğimden sınavda uyuyakalmışım. Görevli asistan uyandırdı. Bir sınava da yarım saat kala uyanıp ucu ucuna yetişmiştim.
İyi tarafından bakarsak gece uyuyamadığımdan ders çalışıyordum. Notlarım beklenmedik bir şekilde yükselmişti. Bir de bunun üstüne 3 ayda 50 roman okumuştum.
0
ganbatte
(20.11.21)
Uyku cok abartiliyor, senelerdir sabah 5te uyuyup 6da kalkip ise gidiyorum. O 1 saat de beyin dayanamadigi icin oluyor. Uyumadan da cok gittim.

Benim 3ten once uyudugum cok nadirdir.
0
divit
(20.11.21)
Uyku sorunu yaşayan biriyim, hep yaşıyorum dediğiniz durumu. Hatta KPSS sınavı iki aşamalı ya, bir hafta arayla gky ve alan sınavları oluyor ya, o bir hafta hiç uyuyamadım. Gözlerim kıpkırmızı ve beynim zıngırdıyordu.
0
Hallegadola
(20.11.21)
Sıfır uyku ile gittiğim birkaç kez oldu. Bunun dışında maksimum 1-2 saatlik uykularla gitmek rutinim gibi bir şeydi bir zamanlar. Senelerce çok ciddi uyku problemi yaşadım. Hala da hiçbir zaman yatağa girer girmez uyuyan biri değilim ama yatağa erken girip 3-4 saat işkence çektirmiyorum artık kendime. Ara ara melatonin kullanıyorum ve bu hayatta beni uyutabilen tek şey o oldu.
0
ms brownstone
(20.11.21)
Hiç gitmedim. Hayatı o kadar ciddiye almıyorum.
0
dissendium
(20.11.21)
Son bir aydır o şekilde gidiyorum desem abartmış olmam. Gidiliyor yani.
0
obsesif kadin
(22.11.21)
çok gittim gidiyorum, özellikle son 4-5 senedir, çocuğum olduğundan beri gecede 3 saat uyuyabilirsem 3 gün uyumuşum gibi geliyor çünkü çoğu gece yatağa yatsam bile kızım bir türlü uyumadığı için ben de uyuyamadan gidiyorum.
0
kakamelsokoban
(22.11.21)
Çok gittim. O gün bir şekilde geçiyor ama bir sonraki gün için erken yatıp uyumak lazım.
0
SiyamkedisiZorro
(22.11.21)
O tarz durumlarda genelde rapor/izin alip gun icinde uyuyorum.
0
cleric
(22.11.21)
benim rutinim böyle.
0
spivak
(24.11.21)
(3)

ankara'da ders calismalik mekan

Lusid*
sessiz sakin olursa cok iyi olur ama onceligim internetinin hizli olmasi, indirmem gereken videolar var. bildiginiz guzel yerleri yazarsaniz sevinirim
sessiz sakin olursa cok iyi olur ama onceligim internetinin hizli olmasi, indirmem gereken videolar var. bildiginiz guzel yerleri yazarsaniz sevinirim
0
Lusid*
(17.11.21)
Milli kütüphane
0
aslil
(17.11.21)
milli kütüphane çok eski ve kasvetli geldi, güneş alan yeri yok ve çok yan-yana..

millet kütüphane erken gitmelisiniz, maskeyle çalışmak zorundasınız, yemek siparişi için çok uzak yer, sigara kullanıyorsanız bırakırsınız..

uyanık vb. yerlerde şuan liselilerin sosyalleşme mekanı, üniversitelilerin ise okulun ilk yıllarında olanların özellikle sosyalleşelim birazda sevişelim tayfası geliyor...

mükemmel yer yok.. tahammül edilen yer var..

uyanık gibi yerlere birde yanına tez yazan, kitap yazan biri gelirse vay halinize..
10parmak klavye sesi için yetkililere bunların sesli alana alınmalıyı söylememe rağmen oralı bile olunmadı..

uyanık bu konuda acayip paracı. seçim sizin..

ücretler 15tl den başlıyor özel cafelerde.. yemek siparişi su o bu şu derken günde 50tl nizi harcamamanız için sebep yok..
0
hunharca ben
(17.11.21)
Valla çayyolundaysanız Hotel Excellence Inn içinde starbucks var. Açıksa ve uzun süre oturmanıza izin veriyorlarsa orası mükemmel sessiz ve sakin. Ancak diğer starbuckslardan daha pahalı ve iki boy içecek satılıyor, küçük boy ve ondan da küçük boy. Tall ve small oluyor sanırım.
0
Hallegadola
(17.11.21)
(7)

En son ne için ağladınız?

levent bilgen
sb.
sb.
0
levent bilgen
(13.11.21)
Sevgilim ölürse naparım diye düşünüp ağlamıştım. 31 yaşındayım. Bunun anne versiyonlarını da yapıyorum arada.
0
kismisolungac
(13.11.21)
Sevdigim birine parkinson teshisi konuldugunu ogrendigimde.
0
feliss
(13.11.21)
Benim için çok değerli olan, beni de canı gibi seven babaannem ölünce.
0
jonas
(13.11.21)
Ekşide gördüğüm bir yazıya ağlamıştım
0
birmilyonunvarmi
(13.11.21)
İş yerim yüzünden bu ara günde beş vakit ağlıyorum.
0
Hallegadola
(13.11.21)
az önce olan her şeye ve keyifsizliğime ağladım. mutlu uyuyup uyanmayı cok özledim.
0
nadirendeolsa
(14.11.21)
Mart ayında. Validenin vefatını müteakiben....
0
d max
(15.11.21)
(4)

Biriyle ayakta konuşurken pozisyon nasıl olmalı

biseysorcaktim
sorum özetle: resmi/gayriresmi/kalabalık ya da az kişili durumlarda ayakta beklerken nasıl durmalıyız?----şu* görüntüde belediye başkanı karşısındaki insanlarla tehditvari şekilde konuşurken bekleyenlerin hepsi el-pençe divan duruyorlar. bu görüntü emir alan - emir veren konumunun çok çirkin bir tez
sorum özetle: resmi/gayriresmi/kalabalık ya da az kişili durumlarda ayakta beklerken nasıl durmalıyız?

----
şu* görüntüde belediye başkanı karşısındaki insanlarla tehditvari şekilde konuşurken bekleyenlerin hepsi el-pençe divan duruyorlar. bu görüntü emir alan - emir veren konumunun çok çirkin bir tezahürü.

peki böylesi bir durumda insanların duruşu ne olmalı? ellerini yana salsalar hazırolda durur gibi olacak, ellerini ceplerine koyamazlar, kollarını kavuştursalar karşı geliyorsun bana olacak -ki resmi makamda nasıl durmak gerekir bilmiyorum.

açıkçası çok rahatsız etti bu görüntü beni. başkan da zaten insanların bu duruşlarından güç alıyor en çok.

resmi olmayan ortamlarda sağa sola yaslanıyor ya da ellerimi cebime koyuyorum genelde. ama resmi bir ortamda olsam nasıl durmam gerekir bilmiyorum.

* twitter.com
0
biseysorcaktim
(13.11.21)
Siyasetten ayrı olarak konuşursak kırsal yerdeki insanlar bir makamdayken (haklı ya da haksız olsalar da) genel olarak duruşu böyle oluyor. Akibetini bilmeyen ama yine de haklarında olumlu karar çıkmasını bekleyen güçsüzlerin duruşu da diyebiliriz buna.
(Sanıkların mahkemedeki duruşu da böyledir)

Makamdaki kişi onların duruşundan değil, kendisine iş konusunda mecbur olduklarını, ortamı biliyor. Belediyesi olan kırsal yerler genel olarak böyledir.
Adamı sağlam olanın işe başlayacağı belki de zamanla yükseleceği yerleridir belediyeler.
Ricadan, minnetten, dayıdan işe girenin başka bir duruş sergileme imkanı pek yoktur bu tür yerlerde.

Belediyelerinin harcamaları ve borçlanmaları da halkın da bu ödenekten hizmet olarak tam olarak faydalanıp faydalanmadıkları da ayrı sorun zaten.

Ayrıca fikir vermesi açısından, "beden dili duruş" yazarak bazı bilgilere ulaşabilirsiniz.
0
Erva
(13.11.21)
Ast üst ilişkinin olduğu ortamlar, devlet büyüklerinin olduğu ortamlar (makama saygı), akranların ile beraber olunan ortamlar, hepsi farklı farklı.

Ben de duyuruyu okuyunca bir süre düşündüm (nerde nasıl duruyorum acaba) diye, ama çok fazla resmi makamlarla muhatap olmadığım için dikkat etmiyorum herhalde. İş hayatında da böyle bir sıkıntı yaşamadığım için hiç dikkatimi çekmemiş bu güne kadar.

Ama bir belediye başkanı karşısında bir alacak bir isteğim varsa ben de önde bağlardım herhalde, bunu düşünerek değil de direkt motomot yapardım.

Resmi bir ortamda, sizden makam olarak üst olan biri karşısında ya eller serbest durur herhalde, ya da önde birleşir sanırım.

Askerde mesela üstün karşısında "hazır ol"da bekleriz, üst "rahat" derse elleri arkaya bağlarız.

Duyuruyu okuyunca aklıma direkt bu sahne geldi;

pbs.twimg.com

Soldan sağa karakterleri analiz edersek yönetmenin anlatmak istediği ile çok güzel örtüşüyor duruşlar.
0
John Bloor
(13.11.21)
Makama göre eller kavuşturulur ya da düz durulur.
0
Hallegadola
(13.11.21)
El kavuşturmak diye bir şey yok. Devlet kademesinde de yok. Normal düz ve dik durur dinlersin devlet büyüğünü. Bunun devlet teamüllerinde yeri yok, yeni getirildiyse de bilemem işim olmaz. Sizin de olmasın.
0
bana kedicik derdi
(13.11.21)
(6)

Ankara ve Eskişehir'de nereleri gezelim?

etna
Hanımla beraberiz, gezilecek ve yenilmesi gereken neler var?Birde Ankara Aspava'ya gidelim diyodum, gidilir mi?
Hanımla beraberiz, gezilecek ve yenilmesi gereken neler var?
Birde Ankara Aspava'ya gidelim diyodum, gidilir mi?
0
etna
(10.11.21)
Eskişehir için: www.evernote.com
0
kobuzchu kiz
(10.11.21)
kokoreç seviyorsanız ankara akdere'de çamlık piknik (anadolu berberinin karşısındaki salaş yer) diyor ve çekiliyorum. yanında da şişe ayran için ohh mis. olsa da yesek..
0
Improbable
(10.11.21)
Eskişehir:
Balaban: Fahrettin Usta Balaban Kebap
Akşam ya da öğlen fine dining: Regülateur Restaurant
Çay kahve atıştırmalık: Hey Joe

Ankara:
Yeme içme: Kajun Bring More ToGo Kızılay
0
ehti
(10.11.21)
ankarada anıtkabire gittikten sonra bahçelideki ciğerci bahaattine gidin en güzeli.
0
Hallegadola
(10.11.21)
Esat'ta 3 tane yanyana aspava var, onlardan birine gidin gidecekseniz (benim favorim özçelik aspava). Aslında düz bi dürümcü, olayı 24 saat açık olması ve gece 3'te içtikten sonra gidilip masaya gelen hayvan gibi ikramlara gömülmek. Normal bir vakitte giderseniz "neymiş bu ya" diyebilirsiniz.

Ankara'da gezilecek bir yer yok bence. Belki Ankaralı olduğum için bana öyle geliyordur da işte öyle şeylere meraklıysanız Anıtkabir'e falan gidebilirsiniz. Yoksa görülecek bir "doğal" güzelliği yok. Dümdüz bozkır ve beton.

Yemek konusunda da Aspava harici vaktiniz varsa ve bütçenize uygunsa (biraz pahalı bi mekan) Trilye'ye gidebilirsiniz. Şaka maka TR'nin en güzel balık lokantası Ankara'da :D Ulus'taki Boğaziçi Lokantasına gidip Ankara tava yiyebilirsiniz (Keçiören'de Bolu Akın Lokantası var, orası da iyi). Yine Ulus'ta Meşhur Ankara Dönercisi var, beyaz plastik sandalye ve masaları olan bi mekan ama döneri süper. Yine İskitler'de Peçenek baya iyi bir dönerci (ve öncekine kıyasla daha nezih bir mekan).
0
plutongezegendegilmi
(10.11.21)
Ankara'da eski meclise gidin. Tahta sıralar, ortada minik soba, kurtuluş yılları ruhunu hissetmiştim. Üstünel köfteci var, çoğu Ankaralı bilmez, sanayi içinde güzel bir yer. Ulus, merkez ASKInin arka tarafında.
0
ya volna
(10.11.21)
(1)

kpss kaynak

tute
kpss iktisat için hangi yayın iyidir? hem sınav için hem de sınavdan bağımsız konuyu iyi öğrenmek için arıyorum. bazı kaynaklar sınava yönelik olabiliyor. pegem ve benimhocam arasında kaldım.
kpss iktisat için hangi yayın iyidir? hem sınav için hem de sınavdan bağımsız konuyu iyi öğrenmek için arıyorum. bazı kaynaklar sınava yönelik olabiliyor. pegem ve benimhocam arasında kaldım.
0
tute
(10.11.21)
ikisi de değil.

yüksel bilgili çözümlü çıkmış sorular alacaksın. hepsini çözeceksin. ama kitabı en az üç defa döneceksin.
www.kitapyurdu.com&manufacturer_id=35475

sonra zeynel dinlerin özgün soru bankası var çözümlü, onu çözeceksin.

sonra soru tiplerini kavradığında istediğin kitabı al prtaik yap. ama ilk önce çıkmış sorulardan başla.

en sonda denemelerden git zaten. ben her gün tekrar ediyordum her gün sorulara bakıyordum en başından konu tekrarı yapıyordum. farklı soru tipi yok zaten döndürüp soruyorlar mikro -makro da. son 4lü sıkıntılı oradan sürpriz soruyorlar.

valla uluslararası ilişkilerci olarak 31 netim vardı iktisattan. bana kalırsa iyi.

maliye için de önerebilirim aslında hazır cevaplamışken. mehmet zakir erin hocanın maliye kitabına bak derim. hem çıkmış soruları hem de özgün soruları çok iyi. keza konu anlatımlı kitabı da.
www.savaskitap.com

kitaplar pahalı. eğer ankaradaysanız kızılay kök çarşısında üçte biri fiyatına fotokopisini basıyorlar. ben hep oradan aldım.
0
Hallegadola
(10.11.21)
(10)

Size karşı haddini aşan espri ve sözlere nasıl yanıt veriyorsunuz?

psmstc
Bir arkadaş veya yakın bir akraba yapıyor. Ve bunu yapan kişi saf, bilinçsiz bir tip değil. Aksine egolu, hafif narsist bir tip olsun.Örneğin; evli olduğunuzu bilmesine rağmen cinselliğinizle ilgili bir espri yapması gibi. Nasıl karşılık verirsiniz?
Bir arkadaş veya yakın bir akraba yapıyor. Ve bunu yapan kişi saf, bilinçsiz bir tip değil. Aksine egolu, hafif narsist bir tip olsun.

Örneğin; evli olduğunuzu bilmesine rağmen cinselliğinizle ilgili bir espri yapması gibi.

Nasıl karşılık verirsiniz?
0
psmstc
(07.11.21)
Söylediği şeye göre değişir tepki. Ne biçim konuşuyorsun gevşek falan derim. Böyle tiplere uyuz olduğum için iş kavgaya kadar gidebilir.
0
dissendium
(07.11.21)
Aynı tonda cevap veririm altta kalamam.
0
olaylar olaylar
(07.11.21)
gülmem, kısa bir bakış atar, uzayda böyle bir varlık yokmuş gibi işimi yaparım. anlamazsa ısrar etmesi halinde tatsız bir sonuç alacağını belirtirim.
0
her giriste sifresini unutan adam
(07.11.21)
Haddini aşan espri yaparım
0
Josephine.
(07.11.21)
Bu cesareti bulacak nasıl bir gevşeklik yaptım diye kendime kızardım.
0
Zaman Tamircisi
(07.11.21)
Gülüp geçiyorum. Devam ederse lafımı söylerim.

Eskiden sert tepki verirdim, gerek yokmuş:)
0
dreamnesiac
(07.11.21)
sessiz kalıyor, yavaş yavaş ilişkimi kesiyorum bu tiplerle.
0
rewlack
(07.11.21)
ben biraz biriktiriyorum. cesaretleniyor bu arkadaş, zevzekliği artırarak gelme hakkını kendinde görüyor. zevzekliği bazıları cesaretlendiği için bazıları da sallanmadığı için artırıyor. sonrasında bozunca yüzündeki ifade daha bir görülmeye değer oluyor. ilk anda bozsan belki çaktırmadan devam edebilir ama birikmişlik olunca bozmanın dozajı da arttığı için kaçışı olmuyor.
0
onemoremile
(08.11.21)
@zaman tamircisi +1
0
Hallegadola
(08.11.21)
dreamnesiac +1, insanlar birbirinin dayanıklılığını sürekli test ederler, sen sinirlendikçe üzüldükçe vb. negatif duygu ve düşünceler ile tepki verdikçe seninle dalga geçmeye devam ederler. bu duygular ile tepki vermemelisin hatta hiç tepki vermemelisin. o kişi senin hayatına etki edememeli.

kurt köpeği ile finoyu düşün, küçük köpek büyük köpeğe havlar durur, büyük köpek küçük köpeği umursamadan yoluna devam eder ve etraftaki herkes o zırlayan küçük finoya üff uyuz oluyorum bunların bu şeylerine der.
0
selam
(08.11.21)
(15)

Kişilerden borç alınca rahat edebiliyor musunuz?

gmzo
4 ay önce araba almak için bir miktar (70k) kredi çekmeye karar verdik. Hesap kitap yaptık, 2 senede rahat rahat ödeyebiliriz, hiçbir şeyden de geri kalmayız dedik. Keşke kimseyle konuşmadan gidip çekseydik, aileler bir miktar biz yardımcı olalım, faiz ödememiş olursunuz, kendinizi sıkmadan istediği
4 ay önce araba almak için bir miktar (70k) kredi çekmeye karar verdik. Hesap kitap yaptık, 2 senede rahat rahat ödeyebiliriz, hiçbir şeyden de geri kalmayız dedik. Keşke kimseyle konuşmadan gidip çekseydik, aileler bir miktar biz yardımcı olalım, faiz ödememiş olursunuz, kendinizi sıkmadan istediğiniz zaman ödeyin diyerek üstteki rakamın yarısını verdiler (tamamını da verirlerdi de, pandemi vurdu işleri).

Yalnız bankaya iki senede yavaş yavaş ödeyecektik borcu, şimdi benim içim katiyen rahat etmiyor ve üst baş almadan, ek harcama yapmadan maksimum tasarrufla ailelere borcu bir an önce kapatasım var. Gidip keyfine 250 tl'lik bir şey alsam bile kötü hissediyorum. Neyse ki birkaç aya kapatmış oluruz gibi görünüyor. Yani uzun vadede yardımları dokunmuş oldu elbette ama kısa vadede hem kendimi, hem de eşimi çok sıkmış oldum.

Siz nasılsınız böyle durumlarda? Borcunuz varken rahat rahat gezer misiniz, lüks harcama yapar mısınız?

Galiba bundan sonra banka dışında kimseye borçlanmayacağım.
0
gmzo
(04.11.21)
Ben de rahat etmezdim. Önümüzdeki yıl maaşlar zamlandıktan sonra bi kredi daha çekip ailelere borcunuzu kapatıp, yine yavaş yavaş ödersiniz.
0
himmet dayi
(04.11.21)
ben de sizin gibiyim. ailelerden bile olsa para isteyemiyorum. verecekse karşılıksız versinler. yoksa her türlü kredi çekerim/çekerdim. benim kendi ailem de öyle kimseden borç para almadılar kredi çektiler kapattılar.
0
Hallegadola
(04.11.21)
fikri bile çok kötü geliyor, o yüzden hiç borcum olmadı bugüne dek. umarım bundan sonra da olmayacak.
0
erenderk
(04.11.21)
Durum sebeplere göre çok değişir. Sizin durumunuzda ben olsam diye konuşacak olursam, kendi adıma borcu almadan önce biz planımızı iki sene boyunca şu kadar miktarı bankaya ödeyecek şekilde yaptık, yardımcı olmak isterseniz seve seve kabul ederiz ama ödemeyi hızlandırmak da huzurumuzu kötü etkileyecektir diye açıklar, "bir an evvel bir geri dönüş olmayacağını" açıkça söylerdim. Eğer aile bu söz üzerine teklifini geri çekemeyecek tarzda bir yapıya sahipse geri çekilme hakkı vermek için tekliflerini kibarca reddederdim.

Bütün tasamı açıkça ortaya koyduktan sonra hala yardımcı olmak istiyorsalar ya da reddettiğim halde ikinci kere teklif ederlerse o zaman dert etmeden alırım. Beni rahatsız eden şey "adettendir" diye kendilerine de külfet olacak bir şeyin altına girdiklerini hissetmem olur kısaca. Yoksa ailelerinizin yardım tekliflerini geri çevirmeyin bence, böyle durumlarda anne babalar sırf yardım ettikleri için mutlu oluyorlar.
0
akhenaten
(04.11.21)
Kisilerden borc almam, bankaya giderim faizimi veririm kendi yagimda kavrulurum. Elime para gecerse oderim, gecmezse sallarim. Ritmi ben ayarlarim.

Sagdan soldan borc almak insanin toplum icindeki guvenirligini zedeliyor kesinlikle, zamaninda odesen bile.
0
cooperr
(04.11.21)
aile ise sıkıntı yok,

sen kendi çouğuna yardım etmez miydin?

kafanda bir ödeme planı çıkar ona göre öde.

rahat ol. böyle şeyleri kafana takarsan hiç bir şeyin tadı çıkmaz.

sana destek olan bir ailen olduğu için mutlu ol.
0
duyurukullanıcısı
(04.11.21)
Ben de biraz daha rahat düşünmeni tavsiye edeceğim. Arkadaş, akraba olsa bi derece ama o kişiler senin ailen. Aynı durumda onlar da olabilirdi, krediye faiz ödemesinler diye sen de destek olabilirdin. Bu çok normal bişi. Karşı taraftan bununla ilgili olumsuz bir tepki, laf sokma olmadığı sürece elin rahatladığında yavaş yavaş ödersin. Ailenden bu desteği alabildiğin için gerçekten şanslısın.
0
ırene adler
(04.11.21)
başkasından borç almaktan nefret ederim. gider paşa paşa bankadan borcumu alırım, 70 bin dediğine yazacağı faiz 5-6 bin olacak max zaten. özellikle ailedeki para muhabbetlerinden nefret ediyorum, yaptığım her hareket "bak borcu var ama geziyor tozuyor" diye insanların gözüne batar çünkü. ayrıca faiz ödemediğin sürece borç aldığın paranın aynısını ödemiş olmuyorsun, yani ailenden 70 bin alıp 1 sene sonra 70 bin tl olarak geri ödersen aslında 50 bin tl ödemiş gibi oluyorsun enflasyondan ötürü, ailemi bu duruma düşürmek zarar ettirmek de hoşuma gitmez.
0
roket adam
(04.11.21)
benzer durumdayım, yaz ayında araba alırken annemden borç aldık. sağolsun her zaman kendinizi sıkıştırmayın ne zaman eliniz bollaşırsa o zaman ödersiniz diyor ama içimiz rahat etmiyor. aylardır resmen yemiyoruz, içmiyoruz elde avuçta ne artarsa kenara atıyoruz niyetimiz yılbaşından önce bitirmek. bankaya borç bu kadar bunaltmıyor insanı, yakınlardan borç almak daha sıkıntı bana göre, manevi yükü daha fazla. borç yiğidin kamçısı diye boşa söylememişler. evladım istesin canımı veririm para ne ki diyorum, ama annemin de o parayı kolay kazanmadığını bildiğim için tek derdimiz bir an önce geri ödemek.
0
kakamelsokoban
(04.11.21)
Bir an duyuruyu ben mi yazdım acaba dedim :) aynı şekilde bir hafta önce, araç almak için 70 bin eksiğimizin 45 binini ailelerden aldık. Biz istemedik, faiz ödemeyin boşuna diyerek ısrar ettiler. Birebir aynı şeyi düşünüyorum, kredi çeksem aylık ödeyebileceğim tutarı belirler ona göre kendimi ayarlardım ama şimdi borçlu olduğumu biliyorum ve standart bir taksitim yok. Elimize geçen maksimum tutarı ödeyip borcumuzu kapatmak istiyoruz. Araba aldık ama ben çok gezip, keyfi harcamaktan kaçınıyorum, kesinlikle aileler böyle bir şey düşünmez bu arada. Bizden çok istediler araba almamızı, şöyle şöyle öderiz dediğimizde cümlelerimizi tamamlattırmadılar bile istediğiniz zaman ödeyin diye. Ama benim de içim rahat etmiyor. Her şeyden kısmaya çalışıyorum. Dediğin gibi 2 sene yerine belki 6 ayda kapatacağız borcumuzu ve belki 10 bin lira faiz ödemekten kurtulduk ama biraz huzursuz oluyor insan. Birebir aynı durumdayız yani, yalnız değilsin :)
0
hrvl
(04.11.21)
açıkçası araba vs almak için ailelerimizden yardım istemiyoruz ama alsam da bırak rahatsız olmayı, geri bile ödemezdim herhalde:D
0
co2s2
(04.11.21)
Aile arkadaş fark etmeksiniz geriliyorum.

Lüks harcamayı bırak kendimi iyice sınırlarım, gezmeyi de tozmayı da unuturum gibime geliyor.

Bir keresinde çok yakın arkadaşımdan bir maaş kadar borç almıştım. Çocuğun en az 10-15 katı bankada parası vardı, ihtiyacı yoktu yani o paraya. Neyse o ara işten çıktım, birkaç parça ödemiştim ama askerlik girdi araya falan derken sürekli borcumu düşündüm durdum. Ailemin de durumu iyi değildi onlara da kapatın ben size öderim diyemedim. Sonrasında işe girer girmez ilk iki maaşımla kapattım borcumu.

Araba alırken de açıkçası bankaya borçlanmak daha mantıklı geliyor bana da. 5-10 bin faiz öder ailem de olsa kimseye sıkıntı vermem, kendimi sıkıntıya sokmam.

Şu an bir yıllık daha kredim var mesela ama iki şişe şarap alıyorum kendime. Anama babama borcum olsa almazdım :D
0
chicha_v2
(04.11.21)
iyi kafa hocam. öde kurtul kafandan çıksın. yani borçlu olmak iyi bir his değil ama devir böyle. bankalarla uğraşacağına aileden al ver daha makul. sıkın kendinizi birkaç ay kafanızı boşaltın değer.
0
fatihkkk
(04.11.21)
aileler dedigin esinle senin anne-babaniz diye anladim.
kimi anne-baba al der, sonra problem eder. benimkiler mesela hic almadim ama alsam geri bile odetmezler cok eminim.
yani bunu netlestirmek lazim, sen kendini bilirsin de esinin annesi-babasi nasildir durustce soylemeli.

anca size para verip zora duserlerse vicdan yapilir. yoksa kafaya takacak konu degil bence. oyle bi durumda da mecbur kredi cekip borcu kapatirsiniz.
0
Kittie
(04.11.21)
cok rahatsiz edici bir durum olsa gerek. hic borcum olmadi su ana kadar.

Bence kilit cumle su: ust bas almadan, ek harcama yapmadan maksimum tasarffula... yani oncesinde ek harcamalar yapip surekli ust bas mi aliyordunuz? bu kadar borca girip de ek harcama yapilmamali zaten. tatiller iptal, gereksiz alisveris (giyim, elektronik yenileme, eglence aktivitelerinin pek cogu vs) iptal.
0
Sour
(04.11.21)
(17)

Lenslerinizi ovalıyor musunuz? Ovalamalı mıyız?

kibritsuyu
Lens solüsyonlarından sadece opti free'nin üstünde "no rub - ovalama gerektirmez" yazıyor. Diğer hiçbir solüsyonda böyle bir ibare yok.Lens ovalamak diye bir şey çok eskilerde kaldığı için yazma gereği mi duymuyorlar, yoksa opti free dışındaki solüsyonları kullanıyorsak lensleri ovalamamız mı gereki
Lens solüsyonlarından sadece opti free'nin üstünde "no rub - ovalama gerektirmez" yazıyor. Diğer hiçbir solüsyonda böyle bir ibare yok.

Lens ovalamak diye bir şey çok eskilerde kaldığı için yazma gereği mi duymuyorlar, yoksa opti free dışındaki solüsyonları kullanıyorsak lensleri ovalamamız mı gerekiyor?

Ovalamak gerekiyorsa; gözden çıkarınca kutuya koymadan mı, takmadan önce kutudan alınca mı ovalamak lazım?
0
kibritsuyu
(04.11.21)
no rub yazısını görünce ben de aynı şeyi düşünmüştüm ama 36 yaşındayım, orta 2'den beri lens kullanıyorum.
hayatımda hiç lens ovalamadım.
0
blatta hiberna
(04.11.21)
Yeni lens solüsyonları buna gerek olmayacak şekilde üretiliyor.
0
filipis
(04.11.21)
yıllardır lens kullanıyorum ki renklisi, şeffafı alayını kullandım hepsi numaralıydı. en son geçen ay acuvue oasys transition mı ne ışığı kıran bir lensi var onu alayım dedim artık kış geliyor güneş çıksa da çok parlak değil, güneş gözlüğü kullanımına gerek kalmasın. verdiğim en yanlış karardı. nasıl oluyorsa gözüme kaçan toz, kirpik, makyaj kalıntısı ne varsa gözle lens arasına giriyor ve yapışıyor resmen lense. ışıkta da rengi koyulaştığı için sürekli gölgeli, en iyi ihtimalle blurlu görüyordum her yeri. ovalamadan da çıkmıyor öyle bir yapışmak. kutudaki 2 lensi ovalayayım derken yırtarak yalan ettim. sonra aldığım sitede yorum yaptım, neyse ki memnuniyet garantiliymiş kalanları gözümdekiler dahil istediler gönderdim. eski kullandığım normal lenslerden gönderecekler yerine. hayatımda ovalama gerektiren lensle ilk kez karşılaştım.
0
kakamelsokoban
(04.11.21)
Ben ovaliyorum açıkçası. Kutudan alıp ekstra solüsyon dökmeden doğrudan mi takıyorsunuz?
0
Notts
(04.11.21)
6 senedir lens kullaniyorum, lensi cikartirken ya da takarken ovaladigimi hic hatirlamam ama arada toz yapismis oluyor nasil oluyorsa o zaman bi solusyon dokup ovalamak gerekiyor. Bu dedigim senede 2-3 kez oluyor belki
0
matilda
(04.11.21)
toz görmediğim sürece lensin gözüme yapışan yerine elimi sürmüyorum. ellerimi sabunla yıkamadan zaten asla lens takmıyorum.
0
Hallegadola
(04.11.21)
15 yıldır kullanıyorum, bir kez lens ovalamışlığım yok.
0
erenderk
(04.11.21)
Ben kutudan cikardigimda biraz solusyon dokup ovaliyorum ama bu soruyu gorene kadar bu durumu hic sorgulamadigimi farkettim, 15 yil once ilk lensimi aldigimda, goz hastanesindeki hemsire nasil kullanacağımi anlatmisti, hala ayni stille kullanmaktayim, ilk zamanlarda lensi gözüme oturtmakta zorlaniyordum, bir sabah ise gitmeden yarim saat ugrastigimi hatirliyorum, neyse ki o konuda asama kaydetmisim:)
0
(04.11.21)
hiç ovalamadım şimdiye kadar.
0
roket adam
(04.11.21)
hiç ovalamadım. hem nasıl ovalanıyor ki, ovalamaya çalışınca parmağına yapışıyor:)
0
nothing in my way
(04.11.21)
Ilk kullanmaya basladigimda doktor solusyon ile avuc icimde 30 saniye ovalayip sonrasinda kutusuna koymam gerektigini soylemisti. 30 saniye olmasa da hep ovalayip koyuyorum.
0
pike
(04.11.21)
10 yıldır lens kullanıyorum 1 kere ovalamadım.
0
sizofren06
(04.11.21)
Ben hep ovalarım.
0
old possum
(04.11.21)
boşuna mı uğraşmışız bunca sene :) 12 senedir lens kullanıyorum. çıkardıktan sonra ovalamam ama sabah kutudan çıkardıktan sonra lenslerin her iki yüzünü de biraz solüsyon döküp ovalar öyle takarım.
0
bluedad
(04.11.21)
vay be ovalamadan oluyor muymuş o :') öğrenecek şeyler bitmiyor bu hayatta gerçekten.

ben lensi gözüme takmadan önce avucuma koyar biraz da lens solüsyonu döküp orta parmağımla ovalarım. akşamsa direkt çıkarıp kutuya koyuyorum.
0
olutaklidi
(04.11.21)
duyuruyu ikiye böldüm asdasfklja.

daha da ilgincini söyleyeyim mi size? üzerinde "no rub - ovalama gerektirmez" yazmayan solüsyonlardan birinin (hangisi olduğunu hatırlamıyorum) kutusundan çıkan prospektüs gibi kullanma talimatında nasıl kullanılması gerektiği yazıyor. orada da "avucunuza koyun, dairesel değil, ileri geri, sağ sol hareketlerle ovalayın" diye solüsyonu nasıl kullanmamız gerektiğini belirtiyor.

ben de 15 yıldan fazla zamandır lens kullanıyordum. uzun süre ovalamadan kullandım. ama kutudan çıkan prospektüs gibi şeyi okuduğumdan beri ben de çıkarınca değil ama takmadan önce ovalıyorum.

ama dedim 15 yıl önce ovalamazdım, solüsyonda "no rub" yazardı, teknoloji gelişeceğine geri mi gidiyor, niye ovalıyorum? yoksa teknoloji o kadar gelişti ki lens ovalamak diye bir şey tarihe karıştığı için "no rub" yazma gereği mi duymuyorlar artık.

hadi buyur şimdi iyice karıştı :)
0
🌸kibritsuyu
(04.11.21)
drive.google.com

yeni aldığım lens solüsyonunun kullanma talimatı. üstelik de kendisi, eskiden üzerinde "no rub" yazan opti-free express. üzerinde de "no rub" yazmıyor.
0
🌸kibritsuyu
(11.11.21)
(8)

rte'nin beslenme ve sporu

Wakatakakage
Düzgün beslenip spor yaptırsalar daha iyi durumda olmaz mı? Putin ile aynı yaştalar ama arada büyük fark var sağlık açısından. Dediklerimi yapıyor mudur, yapmıyorsa neden olabilir?
Düzgün beslenip spor yaptırsalar daha iyi durumda olmaz mı? Putin ile aynı yaştalar ama arada büyük fark var sağlık açısından. Dediklerimi yapıyor mudur, yapmıyorsa neden olabilir?
0
Wakatakakage
(03.11.21)
Kimse bir şey diyebiliyor mudur ki? şahsı her şeyi biliyor zaten.
0
kirmizipilotkalem
(04.11.21)
Bizimki zamanında çok ağır bir hastalık atlattı, ölümden kıl payı kurtuldu diyorlar. Neydi hastalığı bilinmez ama aldığı ağır tedaviler bu hale getirdi diye düşünüyorum.
0
burty
(04.11.21)
@burty, bagirsak kanseri diye biliyorum ben ama tamamen spekulasyon da olabilir, gozumle gormedim.
0
in vino veritas
(04.11.21)
Putin; 16 yıl kgb'de çalışmış. Bu adamın mantıken rte'den daha çok spor vs yapıyor olması, vücudunun daha iyi olması normal.
0
logisticsmanager
(04.11.21)
ortadogu insaniyla ruslari bir tutmamak lazim. ciddi genetik faktorler var.

bizde pil 70 gibi bitiyor, baska ulkelerde adam 70 yasinda bisikletle 1 aylik geziye cikiyor.
0
cooperr
(04.11.21)
putin kgb personeliydi. onun sahip olduğu kondisyona kimse sahip olamaz. adam kaç yaşında halen daha vücudu yapılı, seksi ve güzel duruyor. yılda 2-3 defa ava çıkıyor şoygu'yla. kışın ortasında baykal'a giriyor. putin'in kendi sitesinde zaten bu yaptıkları var. adamın karakteri o. boş zamanlarını değerlendirmeyi biliyor.

en.putin.kremlin.ru
0
Hallegadola
(04.11.21)
basket oynuyordu geçtiğimiz günlerde, demek ki spor yapıyor.
0
avianthem
(04.11.21)
geçen nevşin mengü programında "yürüyüşü olay olmuş ama yaşı itibari ile normal sanki" dedi de, google'a göre cumhurbaşkanı 67 yaşında. putin'le kıyası bilemem ama 67 yaş için bana hiç normal gelmiyor, oldukça genç daha, 80 olsa anlarım. genetik olduğunu da düşünmüyorum ama kültürel olarak ülkemizde sağlıklı yaşam bilincinin çok düşük olduğunu söylemek mümkün tabii. 67 yaşında düzgün beslenen, en azından günlük yürüyüşünü yapan, ek majör sağlık sorunu olmayan bir insan çok daha dinç görünür diye düşünüyorum.
0
gmzo
(04.11.21)
(18)

Evlilğe az kala evlenmek istememek

kisakaslicocuk
başta çok istiyordum şimdi içimden gelmiyor. aileler tanıştıktan sonra bunalmaya başladım. bir de görgüsüz davrandılar. bizimkiler de didiklediler. bir ömür birisile geçirme fikri gözümde büyüyor. istemiyorum dersem kız mahfolur hayatı kayar.
başta çok istiyordum şimdi içimden gelmiyor. aileler tanıştıktan sonra bunalmaya başladım. bir de görgüsüz davrandılar. bizimkiler de didiklediler. bir ömür birisile geçirme fikri gözümde büyüyor. istemiyorum dersem kız mahfolur hayatı kayar.
0
kisakaslicocuk
(02.11.21)
Bu durum erkekler için çok sık yaşanıyor. Ben arkadaş çevremde benzer durumları çok duyuyorum, çok muhabbeti geçiyor. Evlilik hazırlık sürecinde işler ciddileşip, aileler az biraz sürtüşüp, nişanlı çiftin arası bu süreçte hep böyle oluyor. Erkek tarafı sanki kendisi evlenmeyecekmiş gibi birde hiçbir işe karışmıyor.

En mantıklısı sevgilinizle tüm bu işlerden uzak bir iki gün geçirmek. Tüm bu koşturmacılardan kurtulup, dinlenirseniz iyi gelir. Kimse evlendikten sonra ne olacağını bilemiyor. Ama başlarda çok istediğinize, kızı düşündüğünüze göre onu çok seviyorsunuz.
0
GoodMorningTeacher
(02.11.21)
hevesinizin kırılması normal.

evlilik meseleleri ve aileler olmadan birlikte biraz yalnız zaman geçirin. +1
0
blatta hiberna
(02.11.21)
uzaklas +1

bir hafta bozcaada'ya kac dusun biraz..emin degilsen ve nisanli isen bir sure daha nisanlilik durumunu uzat.
0
cooperr
(02.11.21)
1) fiziksel olarak beğeniyor musun
2) konuşmaktan zevk alıyor musun
3) hayat görünüşünüz, huylarınız benzer mi
4) vicdan mı yapıyorsun
0
bir soru sorcam
(02.11.21)
"bir ömür birisile geçirme fikri gözümde büyüyor"

bu bile evlenmemek için geçerli bir sebep:)
0
nothing in my way
(02.11.21)
"istemiyorum dersem kız mahfolur hayatı kayar."
Böyle düşünerek devam edilirse ikiniz için de işkence olur o evlilik.
Erkeklerin kendilerini bu kadar önemseyip "ben olmazsam hayatı kayar" deyip hem kendini hem karşısındakini evliliğe mahkum etmesine deliriyorum gerçekten.
Kaymaz hayatı merak etmeyin üzülür belki ama atlatır korkmayın bu kadar. Kızın bir rahatsızlığı yoksa hayatına bir şekilde devam eder.

Sadece ailelerin devreye girmesinden kaynaklı bir durumsa bu evlenmeyi düşündüğün birinden böyle vazgeçmek de olmaz. Bunun ayrımını yapmanız gerekiyor.
Kolay gelsin.
0
mutekebbir
(02.11.21)
Evlenme
0
damladamla
(02.11.21)
belli ki zaten hiç sevmemişsiniz. seven insan sevdiğinden ayrılacağını düşününce sadece onun hayatı etkilenirmiş gibi konuşmaz. çocuk oyuncağı gibi evleneyim evlenmeyeyim de demez. evlenince sizin durumunuzdan etkilenip kızın üzülmeyeceğini düşünsem evlenin onunki kayacağına siz hayatınız kaysın derim de işte kıza yazık. ayrılın da kızın da mutlu olma şansı olsun.
0
erenderk
(02.11.21)
iyice düşünüp taşının derim. 4 gün tek başınıza sakin kalıp düşünün.ileride zira geri dönüşü çok daha zor.
0
drako
(02.11.21)
"istemiyorum dersem kız mahfolur hayatı kayar."

emin ol hayatı kaymaz. bir kaç ay sonra başkası ile evlenirse şaşırma.
0
dafuq
(02.11.21)
Evlenme tarihi yaklaştıkça erkeklerde sıkça görülen bir ruh hali seni de sarmış.

Çok da şey yapma.
0
Mirket
(02.11.21)
Daha once birlikte yasamak bence bir gecis sagliyor. Eger uygun olursa (ornegin kulturel, ekonomik vs.) bir sure birlikte yasayabilirsiniz.
0
elitist
(02.11.21)
Evlen ya nolcak sonra bir garsoniyer tutarsin bunaldin mi kacarsin
0
floydian
(02.11.21)
evleneceğin kişi ile uzun vadeli plan ve beklentiler konusunda anlaşabiliyorsan evlen. evlilik bir çeşit uzun vadeli iş sözleşmesi gibi bir şey çünkü. aile maile can sıkarsa bile dert etme derim. mühim olan karşı taraf ile asgari beklentilerde anlaşabilmek. değilse boş ver. ne kadar erken ayrılırsan o kadar iyi. senin hayatının kaymasındansa başkasının hayatı kaysın, boşver. kocaman bir ömrü geçimsiz eşe vermeye gerek yok.
0
my leave requests
(02.11.21)
tam tersi bu duygular ile evlenirseniz kızın hayatı ve bonus olarak izin hayatnız kayar nafaka vs. bence bir süre isteyin kendinizden ve nişanlınızdan. kendinizi dinleyin hala istemiyorsanız bunu açık yüreklilikle söyleyin. bakın evliliğin dinamikleri çok çok çok farklı ve ne yazık ki ailelerin etkisi bizim topraklarda fazlaca oluyor evliliğe. onun ailesi şimdiden irrite ettiyse size devamı gelecektir. ha malum kişi ile aranızda çok kuvvetli bir ten uyumu + arkadaşlık potansiyeli varsa ve ailelerin problemlerini çekirdek ailenize dahil etmeyeceğinize dair birbirinize söz veriyorsanız evlenin.
0
iwillsee
(02.11.21)
bu yazdığını karşındakine okut, konu kapansın.
0
lcha
(02.11.21)
kimsenin hayatı kaymaz öncelikle onu diyeyim.

evlilikten son anda kaçan da hep erkekler. kadınlar halbuki evliliğin tüm sorunlarını taşıyor. kadınların kaçması gerek normalde.

çok içli dışlı olmayın ailelerle. ben de aynı süreçten geçiyorum. ikiniz bir çift olun ve ailelere karşı bir olun. kulak tıkamayı öğrenin.

bir yere kaçın sevgilinizle baş başa.
0
Hallegadola
(02.11.21)
Hayatı kayma noktası muhtemelen mutaasıp ailelerde erkek tarafının bir şekilde allem kullem sözler verip kızla ilişkiye girmesi durumunda olur. Sadece ama sadece bu durum için "bir tarafına sahip çıkamayıp verdiğin sözler sebebiyle bir insanın hayatını karartmaya hakkın yok" diyeceğim. Diğer her türlü durumda insanlar yollarına devam ederler, hayatları filan da kaymaz.
Aileleri evlilik işlerinize mümkün olduğunca karıştırmayın.
0
SiyamkedisiZorro
(04.11.21)
(13)

İlişki yaşadığınız kişilere "Beni kesin aldatmaz" güveninde olur musunuz?

jonas
Ben birini ne kadar seversem seveyim; aldatabilme ihtimalini hep bir köşede tutarım kafamda. Bugüne kadar ilişkilerimde aldatıldığımı yakalamadım, yani kişisel olarak o tür bir mazim yok. Ama yıllar içerisinde çevremde o kadar iğrenç şeyler görmüşlüğüm var ki, elimde olmayan bir şekilde bu tür bir k
Ben birini ne kadar seversem seveyim; aldatabilme ihtimalini hep bir köşede tutarım kafamda. Bugüne kadar ilişkilerimde aldatıldığımı yakalamadım, yani kişisel olarak o tür bir mazim yok. Ama yıllar içerisinde çevremde o kadar iğrenç şeyler görmüşlüğüm var ki, elimde olmayan bir şekilde bu tür bir kaygı payı kafamda sabitlenmiş durumda.

Ben kimse için "Beni kesin aldatmaz" demem yani. O konuda kimseye net bir güvenim yok. Bunu karşı tarafa yansıtmam, kıskançlık vs. gibi şeylere asla bağlamam. Sadece kafamda genel bir düşünce tarzı olarak yer ediyor, bu kadar.

Siz ilişki yaşamaya değer gördüğünüz insana bu anlamda net bir şekilde güvenir misiniz peki? Kesin aldatılmayacağınıza dair mutlak bir inanç taşır mısınız?
0
jonas
(28.10.21)
%99.9 inanırım. aksi takdirde sevgili olmam. takılmalık olur. onda da aldatırsa çok umrumda olmaz.
0
jelly bear
(28.10.21)
Ben 11 sene bir kadınla birlikte oldum. Pahalısından ucuzuna hediyeler aldım. Yıllarca beraber yaşadık. Hastane hastane gezdim sülalesiyle babası için. Babasının ölüm haberini aldığında başı kucağımdaydı, azıcık uyusun diye elimle gözlerini kapatıyordum hastanenin lambaları uyutmuyor diye. Hayatta aklına gelemeyecek jestlerle mutlu ediyordum onu. Kadıköy' de parmakla gösteriyorlardı bizi. Zorlukları beraber göğüsledik, neşemizi beraber yaşadık. O yemek yerdi benim karnım doyardı. Tam 3 kere aldatıldım hepsinde affettim ama bana öyle şeyler söyledi ki ben ayrılalı 4 sene geçti hala teshirineyim. Dayanamayıp terk ettim. Sonradan da o kadar güçlü ilişkilerim olmadı. Sürekli pürüzler çıktı. Aldatma denmez de 2 gün sonra geri döneceğini bile bile gidip birileriyle yattılar. Birisi tabii i psikiyatrik rahatsızlığını öne sürdü, diğerini bilmiyorum büyük bir tartışmanın akşamı gidip biriyle yatmış. Bence bir tanesi de net aldatıyordu kendi kazdığı kuyuya düştü ama neyse elle tutulur bir kanıtım yok günahını almak istemem. Yani en üstte anlattığım kız arkadaşım aldattıktan sonra kimse için kesin aldatmaz diyemiyorum.
0
guitarissimo
(28.10.21)
Böyle bi ihtimal yok guitaarissimo +1
0
olaylar olaylar
(28.10.21)
valla niye böyle bir şey diyeyim/düşüneyim anlamadım ama ben bu konularda hiç düşünmüyorum bile. aldatabilir, aldatmayabilir genel olarak keyfi bilir. hiç bunu kafama takıp kaygılandığımı hatırlamıyorum. zerre aklımın ucundan geçmez. ama bunun partnerimle alakası yok, benim aklıma gelmez yani. berabersem, bu adam benim sevgilim demişsem, öyle hissediyorsam güvenmişimdir zaten, daha fazla kurcalayacak bi şey yok bence. ama yok aklımda böyle minicik küçücük soru işaretleri falan varsa zaten sevgili olmam. sevgiliyken oluşmuşsa da ayrılırım. bu sorularla ömrümü tüketmem ya bana çok anlamsız geliyor :d tam da bu kadar takmadığımdan aldatılıyorsam bile galiba gözüme sokulmadığı sürece anlamam da. aldatmışsa da aldatmıştır, yolları ayırırız olur biter. çok üzüleceğimi sanmıyorum.
0
erenderk
(28.10.21)
olurum. olmadığım an ilişkiyi sürdürmenin manası yoktur çünkü.

yalnız şu ayrımı yapmak lazım: ben HER insanın aldatabileceği fikrindeyim. "aldatmaz" düşüncesi sevgilimin müthiş bir insan olmasıyla filan ilgili değil... yalnız şu var ki ben bir kadınla hayatımı birleştirmek istiyorsam, onun diğer yarım olması fikri beni mutlu ediyorsa ben bu insana güveniyorumdur veya güvenmeliyimdir, di mi? "beni aldatır mı" diye korkabileceğin biriyle nasıl anlamlı bir ilişki sürdürebilirsin ki?

o açıdan ben sevgilime, bana olan sevgisine, saygısına vs. güvendiğimden ötürü aldatılma konusunda endişe duymam. öyle bir kaygımın oluşması için şüpheli hareketlerinin olması, aramızdaki sevgi ve saygı bağının bir şekilde bozulması lazım. o noktadan sonra da dediğim gibi zaten ilişkinin anlamı kalmıyor.

guitarissimo'nun başına gelenlere çok üzüldüm, hatta kendisi eski ev arkadaşımdır o yüzden bahsettiği kız arkadaşını tanıdığımı düşünüyorum ama bence düşünce yapısı yanlış. yani birden fazla kez aldatan, aldattığını da bildiğin biriyle devam ediyorsan bu artık karşı tarafın sorunu olmaktan çıkıyor be abi, yani sen "bu bile aldattıysa başkaları kesin aldatır" diyorsun ama sen direkt olarak aldatan biriyle olmuşsun ki, kendi kafanda onu en güzel yere oturtmuşsun, halbuki gördüğün gibi öyle birisi değilmiş. böyle bir ilişkiyi "en iyi" varsayıp diğerlerinin o kadar sadık olmayacağını düşünmek (sanki bahsi geçen kişi sadık kalmış gibi!) bence yanlış.
0
der meister
(28.10.21)
güvenmem, hele de erkeklere :)
0
rose parks
(28.10.21)
Artik basimiz bagli ama zamaninda evet guveniyordum. Cunku herkesi kendim gibi goruyorum, hic aldatmadim, dunya guzeli olsa, hatun onumde taklalar atsa yine olmaz. Cunku ortada bir "akit" var, bu sozlu de olabilir. Ben de akit bozmam.

Saniyorum bir kere aldatildim erkek tarafi olarak, ufak bir mevzu oldu doktora gittim o beni killandirdi. Ama konduramadim ve kurcalamadim. Sonra da ayrildik zaten.
0
cooperr
(28.10.21)
Olurum.
0
Hallegadola
(28.10.21)
olmam, olamam.
0
selam
(29.10.21)
Olmam. İnsan karakteri kaya gibi sabit değildir, yaşantılar, koşullar, olaylar kişide ne tür değişikliklere sebep olur bilemem. Büyük konuşmamak lazım ama evlenme planım bu nedenle yok. Sonsuz bir sadakat bana inandırıcı gelmiyor, canlı örneğini de pek göremiyoruz. Aldatma yalnızca fizikselle sınırlı da değil çünkü, duygusal aldatma kısmı da var bu işin.
0
Josephine.
(29.10.21)
her temas iz bırakır
önemli olan sonu aldatmayla sonuçlanabilecek eylemlerden en başında uzak durmak

en basitinden serviste muhabbet etmek için yan yana oturmamak

ki illa fiziksel aldatma olmuyor: İlgi, sohbet ihtiyacı, dargınlıktan dolayı oluşan sinirle başa çıkmak için de geçici yakınlaşmalar oluyor

önemli olan böyle bir şey olunca vaktinde farkedip ayrılabilmek
her an tetikte olmak, kontrol etmek ne fayda sağlar ne huzur bırakır
0
bir soru sorcam
(29.10.21)
evlensem eşime bile güvenmem:) ama takıntı derecesinde olmaz bu.
0
nothing in my way
(29.10.21)
İnsanlara güvenmiyorsak, onlarla güvene dayalı anlaşmalar yapmamalıyız. Kelimelerin altı niye çizili bilmiyorum. Yani aldatır diyorsan sev seviş ama sadakat bekleme, evlenme. Ya da evlen ama açık ilişki, swing.. ne diyorum ben..
0
ycm
(02.11.21)
(5)

ankara aspava

haintospik
merhaba29 ekimde ankara'da olacaz ama nerede ne yiyeceğimizi bilmiyoruz. aspava'dan hiç yemedik ama hangisi iyidir ve gidince ne yiyeceğiz bilmiyoruz.bazılarının sitelerine girince ssk et dürüm var onu mu söyleyecez gidince ?illa aspava olmak zorunda değil, o meşhur diye aklıma geldi yazdım. başka t
merhaba

29 ekimde ankara'da olacaz ama nerede ne yiyeceğimizi bilmiyoruz.

aspava'dan hiç yemedik ama hangisi iyidir ve gidince ne yiyeceğiz bilmiyoruz.

bazılarının sitelerine girince ssk et dürüm var onu mu söyleyecez gidince ?

illa aspava olmak zorunda değil, o meşhur diye aklıma geldi yazdım. başka tavsiyeleriniz varsa onlar da olur.

teşekkürler.
0
haintospik
(28.10.21)
En iyi aspava = ortalama bir kebapci.

Er turlu "bu muymus yani?!!?!" Diyeceksiniz

Nerede olacaksiniz ona gore yonlendirelim hepsi standart
0
floydian
(28.10.21)
Aspava --> Gülçimen Aspava, SSK et döner yenilebilir, ama aspava kültüründe yemekte kalite beklemeyin, olayı sınırsız ikramdır. Tıka basa orta kalite yemek yersiniz.

Lahmacun --> Cennetkuşu kebap
Antep Lahmacun --> Düveroğlu
Mantı --> Cümcük mantı
Pide --> Zigana pide
Döner --> Peçenek döner
İskender --> Uludağ kebap
Balık --> Trilye (üsttekilere göre pahalıdır)
Sulu yemek --> Çiçek lokantası veya Boğaziçi lokantası (ikisi de üsttekilere göre pahalıdır)

İlk aklıma gelenler bunlar. Sevdiğiniz yemek türünü söylerseniz ona göre önerilerde bulunuruz.
0
Abdurrahman
(28.10.21)
lahmacun cennetkuşu'nda yenir. +1

kızılay düveroğlu'nda halep işi döner var. esnaf lokantasından hallice ama aşırı güzel döneri tavsiye ederim.

aspava'da bir cacık yok. ille de çok ikram isterseniz ciğerci apo veya ciğerci bahaatin'e gidebilirsiniz.
0
Hallegadola
(28.10.21)
özçimen aspava
emek
tek geçerim
mutlaka buna gidin şiddetle tavsiye ederim.
hemen hepsinde yedim.
0
erty_ksk
(28.10.21)
Aspava icin ozcelik ama caddedeki degil, bulbulderesi’ndeki, hassas’taki yani. Digerlerine itibar etmeyin
0
bradshaw
(28.10.21)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.