Giriş
(10)

6 ayda KPSS'de derece yapılabilir mi?

havadakarada
Sıfırdan 6 ayda 95 ve üstü puan çıkar mı? KPSS Lisans GY-GK sınavı için konuşuyorum.
Sıfırdan 6 ayda 95 ve üstü puan çıkar mı? KPSS Lisans GY-GK sınavı için konuşuyorum.
0
havadakarada
(02.08.21)
Yapılır.
0
ruhen hastayim ben
(02.08.21)
95 çok zor puan ilk 200-300'ye falan denk geliyor

92 üstü yapılır ama eğer matematik temeli kuvvetli ise.
0
egokalp
(02.08.21)
sıfırdan dediğiniz çoğu lise konusu zaten. süre için bir şey diyemem her gün 3-4 saat çalışırsa olur bence.
0
ala09
(02.08.21)
Temel sağlam değilse zor bence. 85-90 arası yaparsın ama 95 üstü sadece çalışarak olacak bir şey değil.

Üniversite sınavında ilk 500 e girmek gibi düşün
0
stephen
(02.08.21)
Sıfırdan 95 üstü çıkmaz.
0
dissendium
(02.08.21)
temele bağlı. temel iyiyse hiç çalışmadan da yapılır. sok ankara fen liseliyi 95 alır.
0
ya ben lan neyse
(02.08.21)
İyi bir yks öss vb geçmişi varsa yapılır gayet. Geçen senenin birincisi 6-7 ay çalıştığını söylemişti çünkü çocuk odtü mühendislik mezunu, temeli olmayan bu kadar zamanda yapamaz
0
i think therefore i am
(02.08.21)
matematik iyiyse yapılır zor değil gky
0
Hallegadola
(02.08.21)
matematik seviyene bağlı ama 95 yüksek bir hedef biraz şans lazım orası için.
0
Whily
(02.08.21)
Türkçe-matematik 60 sorudan 55 net, tarih-coğ-vatandaşlık 60 sorudan 55 net 95 puana denk gelir. Bunun bir de günceli var, süre yetiştirmesi var.
0
oyokbuyoknevar
(02.08.21)
(19)

eski çağlarda yaşamak ister miydiniz?

ilgeru
bir tane zaman makinesi icat edildi diyelim. sizi de orta çağ veya daha öncesine, istediğiniz bir yere (coğrafi konum olarak), zamana, tam da şu anki halinizle gönderiyor. gitmek ister miydiniz? isterseniz, nereye ve neden gitmek isterdiniz? istemiyorsanızsa da neden gitmek istemezdiniz?teşekkürler.
bir tane zaman makinesi icat edildi diyelim. sizi de orta çağ veya daha öncesine, istediğiniz bir yere (coğrafi konum olarak), zamana, tam da şu anki halinizle gönderiyor. gitmek ister miydiniz? isterseniz, nereye ve neden gitmek isterdiniz? istemiyorsanızsa da neden gitmek istemezdiniz?

teşekkürler.
0
ilgeru
(01.08.21)
1930 türkiyesi iyi. Mustafa Kemal hala sağken.
0
photo85
(01.08.21)
Valla tarihi dönemleri, onları okumayı falan severim de geri dönüş imkanı yoksa hayatta gitmezdim sanırım. Bu kadar rahata, imkana alışmışken gidip her şeyden feragat etmek zor. Hani bilsem ki huzur ve mutluluk olacak neyse de saçma sapan krallıklar dönemlerine, çok kötü yaşam koşullarına, değişik savaş olaylarına falan girmenin pek huzurlu yanı yok.

Haa olay turistik gezi tarzındaysa yani geri dönüş varsa o zaman olur. Onun dışında video oyunlarinda, kitaplarda, filmlerde okumak/izlemek ve yalandan "keşke o zamanlarda yaşasak" geyiğini yapmak yeter bana.
0
j r r tolkien hayrani
(01.08.21)
Geri dönüş imkani olsa sadece görmek icin giderdim. Misal antik yunan vs olabilir.
Ama orada kalmak istemezdim. Tahminen gripten bile olurduk artik birak baska hastaliklari. Onun dışında cani isteyen kisi kılıçtan gecirip giderdi. Gerek yok.
0
logisticsmanager
(01.08.21)
gözlerim falan bozuk, gitsemde bisey göremezdim.
0
durgunfoton
(01.08.21)
Haci piramitler donemine kesin gitmek isterdim. Siz bunlari nasil yaptiniz kurban olduklarim deme firsatim olurdu o yuce insanlara.

www.youtube.com
0
tezek
(01.08.21)
Eskiyi istemezdim. İleriyi daha çok merak ediyorum.
0
ananiyimioguz
(01.08.21)
Hayatta gitmem. Teknoloji ve modern tıp süper bir şey.
0
kobuzchu kiz
(01.08.21)
İsterdim. 1930-1940 ve 1950'lerin başları güzel. Ayrıca 90'ları da seviyorum
0
stephen
(01.08.21)
Antik Roma zamanlarında (10-100 arası falan) Güney İtalya (Magna Graecia) muhtemelen dünyada yaşanabilecek gelmiş geçmiş en iyi yermiş. Oraya gitmek isterdim.

Savaş yok, hastalık yok, stres yok, her şeyin en iyisini yiyip içebiliyorsun. Köleleri saymazsan günlük ortama çalışma süresi en fazla 6 saat. Mis gibi.

Teknolojiyi çok iyi bir şey zannediyoruz ama aslında bireysel hayatımıza katkısı sınırlı. Daha çok toplumsal bir işlevi var. İşte 8 milyar insan yaşayabiliyor dünyada mesela (eskiden yaşayamazdı), ama ortalama bir Roma vatandaşından daha az kalori ve daha az protein alabiliyor şu an ortalama bir insan. Daha kötü şartlarda yaşıyor yani.

Tıp konusunda da benzer bir durum var. Eski çağlarda "ortalama yaşam süresi" kısa, ama sebebi bebek ölümü. İnsan bebeği, insan sonradan iki ayaklı bir canlı olmaya karar verdiği için, olması gerekenden çok daha erken doğuyor, bu yüzden de ilk bir kaç yılda ölüm riski çok yüksek. Modern tıp bunu çözdü. Ama bebek ölümlerini çıkardığın zaman 2000 yılda en fazla 10 yıllık bir ilerleme var. Günümüzde bir sürü insanın ömrünün son yıllarını hastane koridorlarına geçirdiğini düşününce o kadar da değmiyor gibi geliyor bana.
0
plutongezegendegilmi
(01.08.21)
kesinlikle yaşamak istemezdim. hukukun olmadığı; klimanın, kombinin, cep telefonunun, internetin, buzdolabının, otomobilin, metronun, uçağın, prezervatifin, aşının, hijyenik pedin, röntgen cihazının, modern tıbbın olmadığı; ırkçılığın ve dinciliğin had safhada olduğu, 5-10 yılda bir büyük savaşların olduğu dönemlerde asla yaşamak istemezdim

günümüz insanı bu yüzyılda yaşamanın ne büyük şans olduğunun farkında değil.
0
dafuq
(01.08.21)
Tardis koruması altında gideceksem bir süreliğine olabilir. Yoksa hayır. Orta çağda infant mortality rate bir yaş altı bebekler için %30, yedi yaş öncesi içinse %50 falandı. Antibiyotik yok, penisilin yok, aşılama yok ve dünyayı kıtlıklar, savaşlar, hastalıklar ve yobazlık kavuruyor.
Kadın desen adı yok. Soylularda dahi yok. Doğum gibi doğal bir mefhum bile bir tür kirlilik, günahların bedelini ödeme olarakbgörülüyor bazı yerlerde ve izolasyona alınıyor bu sebeple kadın.

Merci ama almayayım.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(01.08.21)
Tabii ki isterdim. Tanrı olacak olmam bir yana, çok daha iyi bir yer haline getirebilirdim dünyayı bence.

Şey sorgulamıştık eski sevgililerimden biri ile; ilk çağlara tek başıma hiçbir kaynak olmadan gitsem nereye kadar getirebilirdik dünyayı diye.

Elektronikler olsun, bilgisayarlar olsun 1950'lere kadar falan gelebiliyorum, fena durumda değilim. Gidip madenini kazıp işleyip basit çipler yapabilirim.

Tıp konusunda çok bilgim yok ama yine de genel kültür ve 21.yy common sense'i ile bence 1920'lere 30'lara falan gelebilirdim.

Tabii bu yanımda hiçbir şey götüremediğim koşuluna dayanıyor. Bir tane kitap götürme hakkım varsa 21. yy'ın entertainment dışında tüm imkanlarına kavuşurdum zaten.

Gitsem hem hayat kalitem inanılmaz artardı bence, zaten 40 yaşında emekli olup villa yaptırıp tüm gün denizde yüzüp bahçemde tavşan besleme hayalim var; gittiğim yerde de yapabilirim bunu.
0
aguen
(01.08.21)
Bi 10 yıl geriye gidip kariyer değişikliği yapabilsem çok yeterli. Onun dışında günümüzde bile kadın olarak özgürlük zorken asla gitmek istemem daha da geriye hangi coğrafya olursa olsun.
0
hindistan cevizi
(01.08.21)
sınırsız kullanabileceğim bi makinem olsa turistik gezi gibi değişik yer zamanlara gidip gelirdim ama asla kalıcı kalmam.

Hangi yılda doğmak istersen deseler 2980 derim. Hem 1000 sene sonrada yaşardım hem de milenyuma geçişi net kutlayabileceğim bir yaşta olurdum :d son milenyum geçişinde 4 yaşında olduğum için üzgünüm biraz dhshsd

ben kesinlikle gelecekte yaşamak isterdim yani
0
nundu
(01.08.21)
istemezdim. evde musluk bile yok.
0
ya ben lan neyse
(01.08.21)
Asla. Gunumuzdeki modern tipla bile zar zor idare ediyorum
0
hot potato
(01.08.21)
kesinlikle istemezdim ama beni asıl meraklandıran şey 100-200 sene sonra o tarihlerde yaşayan insanların bugünlere bakıp '' kesinlkle dönmek istemezdim, x bile yok '' diyecek olması muhtemelen.

dünyanın 300-400 sene sonraki halini görmek isterdim :(
0
garavel
(01.08.21)
Romantik bir sekilde evet, rasyonel bir sekilde hayir.

20 yasimda gripten olmek veya birilerinin kolesi olmak istemem sahsen.
0
thesomberlain
(01.08.21)
bir bakıp çıkardım antik romaya kuş bakışı. sonra geleceğe gitmek isterdim 2500ler 3000ler. ara dönemde yaşadığım için üzülüyorum. ya geçmişte ya gelecekte yaşamalıydım. şuan sahip olduğumuz teknoloji ara bir teknoloji ve dünya daha neler görecek heyecanlanıyorum. sırf daha çok şey görmek arzusundan 150 yıl yaşamak istiyorum
0
Hallegadola
(02.08.21)
(10)

Türkiye'de eylem kültürü

dissendium
Türkiye'de neden hiç eylem kültürü yok? Hatırladığım tek eylem Gezi Parkı. Şu an her şeye tepkisiz, tepki verme özelliğini kaybetmiş bir halk var. Bu nereye kadar böyle gidecek? Fransa'da her şeye eylem yapıyorlar. Polislerin fotoğrafını çekmeye yasak getiren bir yasa tasarısını protesto etmek için
Türkiye'de neden hiç eylem kültürü yok? Hatırladığım tek eylem Gezi Parkı. Şu an her şeye tepkisiz, tepki verme özelliğini kaybetmiş bir halk var. Bu nereye kadar böyle gidecek? Fransa'da her şeye eylem yapıyorlar. Polislerin fotoğrafını çekmeye yasak getiren bir yasa tasarısını protesto etmek için çatışma çıkardılar. ABD'de de seçim sonrasında birçok eylem oldu. Tabii ki ortalığı yakıp yıkmaktan bahsetmiyorum ama hiç tepki vermemek de anlamsız değil mi?
0
dissendium
(30.07.21)
bunun sebebi insanların eylem yapmaya imtina etmesi değil, en barışçıl eyleme bile gazla copla müdahale edilmesi. insanlar artık korkuyorlar çünkü 10 kişi toplanınca tepene toma biniyor. bir noktadan sonra bunu riske alanlar "militan" denen tipler olunca da "omo onloron nuyotu boskooo" diyorlar. kimse kusura bakmasın, ben orada slogan atarken üzerime polis çullanıyorsa kendimi savunmak için elimden geleni yaparım. bunu anlamayan sözde barışçıl özde pasifize edilmiş konformist kesim de twitter'dan hükümet düşürsün.
0
Bruce
(30.07.21)
Fransa'da belli haklar var. Tabiki hala polisin orantisiz guc olayi vs var ama kimse kolay kolay sokakta protestoya katilmaktan korkmaz.
Ama fransa ile herhangi bir ülkeyi karsilastirmak yanlis, fransa legendary seviyede bu iste, olimpiyati olsa ambargo koyar. ha bunun sebebi de fransiz ihtilalinden beri gelen hak ve özgürlük olayi. Adamlar her şeyi savaşa savaşa almış iste.

Bruce haklı; Türkiye'de biraz basini cikarsan jopu yersin kimse de seni savunmaz. Kimse seni kurtaramaz. Bu cok uzun zamandır böyle.

Bu arada Amerika'daki gösteri ile lütfen herhangi birşeyi karsilastirmayalim. Fransa'da bir grup gidip sarayi basmaz, o kadar da değil. O bahsettigin kisiler tufaya gelen salaklar, hepsi de saglam cezalar aliyor.

Ortaligi yıkmak; bazen sesin anca böyle çıkıyor. Yoksa devlet seni dinlemiyor.
0
logisticsmanager
(30.07.21)
Söyleyeyim, kimin haksızlığına karşı protestolara katıldıysam; boykot yaptıysam aynı kişiler tarafından terörist ilan edildik sonra :)

Bu noktadan sonra beni doğrudan ilgilendirmeyen şeyler umrumda değil. Yine protestolarımı boykotlarımı yapıyorum ama başkaları için değil. Haber izlemesem iyi bir hayatım bile var her anlamda. Öküzler takmıyor ben onlar adına neden üzülüyorum ki.
0
aguen
(30.07.21)
Üç kişi yürüsen polis üzerine gaz sıkıyor. Korkudan yapılamıyor bence. :(
0
suicides underground
(30.07.21)
Hatırladığım kadarıyla darbe zamanı OHAL ilan edildiğinde gösteri ve yürüyüşler de uzun bir süre yasaklanmisti. Yanlissam düzeltin. Hatta valilikler kendi illeri için gerektiğinde çat diye bu kararı alıyordu. Orada da bir kırılma yaşandı bence

Diğer durumları arkadaşlar açıklamış.

Bir de ben 2021 yılında artık sokağa çok da gerek olmayabilecegini düşünüyorum. Binlerce insanin dusuncelerine çok daha kolay etki edebileceğin sosyal medya varken, sokakta iki esnafın önünden geçmeye çok da gerek olmayabilir. Hem daha güvenli

Sonuçta doğal seçilim ;) değişime adapte olup hayatta kalabilen türünü devam ettirir
0
abuzer
(30.07.21)
"devlet babanın" büyüklüğü ve kutsallığı sebebiyle bence. devlet için ne doğrusuyla çilemi çekerim kafası var toplumda. bir de bir genç eyleme katıldığında hemen tutukluyorlar adli sicil kaydına geçiyor. devlette zaten güvenlik soruşturmasında çıkıyor. özel sektörde de adli sicile işlendiği için sıkıntı yaşıyorsun. bir de alt doy üst soyunu da etkiliyor. çocuğunu da kardeşini de işe almıyorlar vs vs.
0
Hallegadola
(30.07.21)
TR'de polis sokakta adam vuruyor çünkü.
0
plutongezegendegilmi
(30.07.21)
burası eylem yapılacak bir ülke değil artık. Polis tarafından öldürülsen adın bile duyulmaz. Fikrini ifade edenler direk hapiste zaten. Ayrıca herhangi bir amaçla toplanmak bile bir anda yasaklanıyor. Bırak eylem yapmayı, maçka parkında piknik bile yaptırtmıyorlar. Ne eyleminden bahsediyorsun. Gezi parkı eylemlerinden sonra halkın tekrar toplanmaması için ne gerekiyorsa yapıldı.
0
zimbirik
(30.07.21)
Ic guvenlik yasasi ciktiktan sonra o is zora girdi. Eylemleri cekip ceviren 90lilar bunu biliyor, Gezi´de cok sopa yediler, o topa bir daha zor girerler.

Ayrica eylem kültürü, sadece sol tabanli ya da demokrat insanlarin tekellerinde degil. Hep bu yonuyle bakiyor olabiliriz.

Fransa, Avrupa´da da bilinen, bazen sakasi yapilan, farkli bir ornek. Fransa´nin -en azindan Avrupa menseeli halkinin- hak savasini okudunuz mu? Hicbir hak bedavaya kazanilmiyor. Polis siddeti orada da var. Polisin oldurdugu olaylar da var. Zaten polis siddetinin olmadigi ulke var mi acaba? Ancak dogru, polis her zaman "halka düsman bir yapidir. devletin istedigini eylemde oldurtmesi ve dovdurtmesi icin kullanilir." onyargisi bizdeki haliyle yok.
0
buf-e kür
(30.07.21)
ohal ile birlikte sadece sokak gösterileri degil salon toplantilari bile izne baglandi, film gösterimleri, paneller, baro ve meslek odasi secimleri bile iptal edildi. en son pride haftasinda piknik yapacak kuir topluluga polis müdahale etti, parka giris cikis yasaklandi, piknik yapabilirler diye.

türkiye aslında 80 darbesinden beri de facto ohal ülkesi. dernek kurarsin ama polis basinda, okulda etkinlik düzenlersin polis başında, türkiyede basılan her derginin her kitabin bir kopyasini basın savcisina verme zorunlulugun var. daha da kötüsü türkiyede yasayan insanlar kaypaklik derecesinde konformist, bencil ve cıkarci. ikizderede hes i protesto eden köylü, bizim köye yapmayin yan köye yapin diyordu, ovacikta altin madenini protesto eden köylüleri maden işe aldı, köyün yarısı protestocularin aleyhine döndü. son 50 yildir gösteri yapan, birseyleri protesto edenleri toplasan genel nufusun yüzde 1ine denk gelmez. biraz bu etkinliklere gösterilere protestolara katilirsan, hep ayni tiplerle karsilastigini göreceksin.
0
spivak
(30.07.21)
(11)

hobiniz vs eşiniz

hlt1985
bir arkadaşım var yeni hobisi amatör telsizcilik (bir arkadaşım ekolü). sınavına girmiş, belgesini almış, cihazını almış akşamları arada sırada balkonda telsizle takılıyor. Hatta bazen yeni insanlar tanıyor. Kısa dalga, frekans vs derken bu işten keyif alıyor kısacası. Ama gelin görün ki eşi bu hobi
bir arkadaşım var yeni hobisi amatör telsizcilik (bir arkadaşım ekolü). sınavına girmiş, belgesini almış, cihazını almış akşamları arada sırada balkonda telsizle takılıyor. Hatta bazen yeni insanlar tanıyor. Kısa dalga, frekans vs derken bu işten keyif alıyor kısacası. Ama gelin görün ki eşi bu hobisi için çok itici geldiğini söylemiş. Siz olsanız ne yaparsınız bu durumda? Ben değil bir arkadaşım için soruyorum:)
0
hlt1985
(29.07.21)
hiç bir şey. itici gelsin ne olacak ki? hobi kişinin bireysel uğraşı sonuçta. o telsizcilikle uğraşırken eşi de kendi hobisine yönelsin ya da başka bir şey yapsın, dahil olmak zorunda değil sonuçta olaya. tabii itici hobin var deyip müdahele etmeye çalışıyorsa bilemem, o da kendi ilişki dinamikleri birbirlerine saygı göstermiyorlar demektir.
0
veritaslibertas
(29.07.21)
hobisine vakit ayırmasına saygı duyuyorsa sorun yok ama gönül isterdi ki o da eğlensin ve birlikte yapsınlar hobilerini
0
lcha
(29.07.21)
Erkekler bir şeyler kadınlara itici geliyor diye o bir şeyleri bıraksaydı hala taş devrinde yaşıyor olurduk muhtemelen. Misal mühendislik dünyanın en çekici mesleği değil :)

Kişisel bir durum değil yani bu, onu demeye çalışıyorum. Epey yaygın / genel bi durum. İnsanlık tarihinde trilyonlarca kez yaşanmıştır.

O yüzden oyna devam. Çok sıkılıyorsa o da kendine meşgul olacak başka bir şeyler bulsun.
0
plutongezegendegilmi
(29.07.21)
çok derin bir soru aslında, hobi hobidir bir çıktısı olması gerekmez gündelik hayattan uzaklaşıp kafayı deşarj içindir, bazısı ağaç yontar bazısı müzik yapar bazısı telsizcilik yapar, şimdi doğruya doğru telsizcilik dışarıdan çok cool görünmüyor, teknik bir konu ve eski bir teknoloji, dışarıdan bakan anlam veremeyebilir

konunun derin kısmına geliyorum, eğer eşine kısa ve geçiştirici cevaplar veriyorsan, telsiz başına oturup oradaki insanlarla 2 saat harcıyorsan ve eğlendiğin dışarıdan belli oluyorsa bu yüzden itici geliyor olabilir

aslında duyurudan farkı yok burada da telsizde de başkalarıyla iletişime geçiyorsun fakat telsiz göz önünde ve günlük hayatın dışında bir görüntüsü var
0
grimavi
(29.07.21)
Amator telsizcilik bana da pek cekici gelen bir hobi degil acikcasi. Eski zamanlarin copcatanlik versiyonu degil miydi bu telsizler. Ben olsam soylenirim, pek de musaade etmem
0
balpolen
(29.07.21)
Bana çok yanlış geldi eşinin karışması. Ne güzel keyif aldığı bir hobi edinmiş, aynen devam.
0
fotrsapka
(29.07.21)
bu ahşap boyama, yelken yapma, doğa fotoğrafı çekme gibi bir hobi değil ki. elalemin adamıyla kadınıyla telsizden konuşuyor. eskinin çöpçatanlık olayı, kendim yapmam müsaade de etmem.
0
Hallegadola
(29.07.21)
vakit ayırmasına saygı duyması lazım. adama zevkli geliyor, kimseye zararı yok. kıskanılacak bir şey de değil, amatör telsizle breyk breyk deyip hatun düşürme ihtimali yüzde 0. adam belli ki meraklı, elleşmeye gerek yok. adamları bi rahat bırakın yani derim.

elalemin adamıyla konuşmasında nasıl bir sakınca var? adam daralıyor demek ki tanımadığı hemcinsleriyle sohbet etmek istiyor. ne var bunda, biz de duyuruda aynısını yapmıyor muyuz şu an :) bence eşin kendi hobisi olmadığı için, böyle bir ilgi alanı olmasını kıskanıyor, kompleks yapıyor olabilir. bahsedilen eşin kendine ait vakit ayırdığı bir hobisi var mı, bunu da sorgulamak lazım.
0
roket adam
(29.07.21)
taraflardan birinin keyif aldığı kimseye zararı olmayan bir aktviteyi diğerinin "itici" gibi kaba bir tabir ile itham etmesi çok yanlış. Sevmeyebilir, ben çok hoşlanmadım diyebilir. Ama "itici" kelimesini kullanmak bence içten içe bir gıcıklık ya da hırs barındırıyordur.
Bu gıcık olma durumunun nedeni ise ilişkideki bir tatminsizlik olabilir.

Telsizcilik ile ilgilenen taraf eşi ile vakit geçirmeye pek de istekli değilse,
ufaktan saygısız hareketleri vs varsa eşinin gücenmesine neden oluyorsa,
Eşi ile vakit geçirme planı yapmıyorsa, öyle bir hevesi yoksa, yalnızca yapılan planlara uyum sağlayıp sonrasında "e daha yeni şunu yaptık ya" gibi bir cevap kullanıyorsa,
Beraber vakit geçirmek eşi için yaptığı bir şey gibi hissedildiyse,
o zaman problemin kaynağı aslında bunlar demektir. Telsizciliğe "itici" demek yalnızca bu problemin semptomu olabilir.
0
zimbirik
(29.07.21)
Öncelikle amatör telsizciyim. Çöpçatanlık olarak algılanmasına baya şaşırdım, cb (halk bandı) dönemlerinde kalmış olan arkadaş arıyorum gibi bir ortam yok artık. Gerçek hayatta tanışmadan iletişimde olduğum çok insan var, Geçtiğim herhangi bir şehirde genel çağrı yapıp davet üzerine çay, kahve içmeye gitmişliğim falan da çok oldu. Asla ve asla çöpçatanlık gibi bir durum yok.

Şu konuda eşi anlayabilirim, her akşam evin içinde konuşan birileri olması rahatsız edici olabilir. Telsiz açıkken bir anda birinin konuşmaya başlaması alışık olmayan insanlar için gerginlik sebebi oluyor. Sürekli "dinlemede olan istasyon var mı", "biraz qrm'li alıyorum" vs. ya da hf çalışıyorsa "cq dx cq dx" diye bir ses olması, evde eşten çok telsize ilgi gösterilmesi de can sıkıcı olabilir ancak bunun ifade biçimi de "itici" değil bence.

Hobiyle ev arasındaki dengeyi doğru kurmalı bence arkadaşınız. Gerektiğinde telsiz kapatmayı bilmeli yani, yeni olduğu için şimdi sürekli dinlemek, çağrı yapmak istiyordur, çok iyi anlıyorum ama iki kişinin yaşadığı ev bir anda telsiz derneğine dönerse hanımefendi rahatsız olabilir, normaldir.

Bu arada evet, telsiz öyle cool, ilgi çekmek için kullanılacak falan bir hobi değil ancak işin derinine gidince bizim gibi insanlara boş zamanda güzel bir aktivite oluyor.

Arkadaşınıza 73.
0
infernal majesty
(29.07.21)
99 depreminde iletişim krizi çıkınca çalışan tek şey telsizler ve radyolardı, o tarihten sonra devlet (ilgili kurumlar) telsiz kullanımını yaygınlaştırmak için bu işe daha ciddi yaklaşmaya başladı.

Ben de sınava girip, lisans aldıktan sonra dereceme uygun güçte bir telsizi alıp çatı katına koyma niyetindeyim. Ama bunu hobi amaçlı değil de, olur da bir gün bir kriz/afet olursa insanlara faydam olsun niyetiyle yapacağım.

Telsizcilere saygım büyük, çoğalmalarını da destekliyorum. Ama @infernal majesty'nin de bahsettiği gibi bu gürültülü bir konu.

Yani şahsa uygun bir oda, çatı arası vs varsa kimseyi rahatsız etmeden telsizini kullanabilir. Ama evin balkonunda bunu yapması sadece eşini değil komşuları bile irrite edebilir yakın mesafede.

Hobi olarak güvercin besleyebilirsiniz, ama evin balkonunda yaparsanız olmaz.

Hobi olarak saz çalabilirsiniz, ama evin balkonunda çalarsanız olmaz.

Hobi olarak bakır dövebilirsiniz, ama evin balkonunda döverseniz olmaz.

Yani kısaca hobileriniz başkasını rahatsız etmemeli, gözüne veya kulağına zorla girmemeli.

Ayrıca yenge sanırım tamamen tanımadığı insanlarla iletişim kurmasına, bunun bir kadın olma ihtimalinin olması sebebiyle kıskançlık da yapıyor olabilir.

Fakat zamanımızdaki telsizcilik böyle bir şey değil, eğer enişte telsizden hatun düşürür ve yengeyi aldatırsa ulaştırma ve haberleşme bakanı yapılmayı hak eder :)
0
John Bloor
(30.07.21)
(4)

Bu hanım ne demek istedi

Kumsalda bibarkadas ortamında tanıştığım hanımefendi ile karşılıklı sohbet ettik.muhabbetin ilerleyen saatlerinde konu burçlara geldi.Burcumu söyleyince tanistigimiza memnun oldum dedi gulerek...Bu arada akrep burcuyum. O da akrepmis.Kötü mu bisey bu?
Kumsalda bibarkadas ortamında tanıştığım hanımefendi ile karşılıklı sohbet ettik.muhabbetin ilerleyen saatlerinde konu burçlara geldi.
Burcumu söyleyince tanistigimiza memnun oldum dedi gulerek...
Bu arada akrep burcuyum. O da akrepmis.

Kötü mu bisey bu?
0
(29.07.21)
akrepler ne yapar? oradan anla iste durumu.
0
baldur2
(29.07.21)
bir kadın boş yere burç sormaz. oyna devam. hele doğum saatini sorarsa hiç durma.
0
Hallegadola
(29.07.21)
en kötü burç akreptir sfsdfsfd
0
candide
(29.07.21)
cinsellik imasında bulunmuş
0
lcha
(29.07.21)
(3)

seyahatlerde tuvalet kullanımı

dali dili havali korna
bu durumlar için kullandığınız ürünler var mı tek kullanımlık? örtü olur sprey olur başka bir şey olur.
bu durumlar için kullandığınız ürünler var mı tek kullanımlık? örtü olur sprey olur başka bir şey olur.
0
dali dili havali korna
(27.07.21)
Klozetin üstüne tuvalet kağıtlarını U şeklinde dizip giriyorum.
0
prole
(27.07.21)
şöyle şeyler var; www.rossmann.com.tr
0
mentuhotep
(27.07.21)
şu dinlenme tesisi tuvaletlerinden çektiğim kadar hiçbir yerden çekmedim bir de bağırsak sorunları olan bir insan olarak. @prole'nin dediği gibi yaparım genelde ama en son o kadar kötü oldum ki gözüm bir şeyi görmedi direkt girdim tuvalete. temizleyin şu tuvaletleri artık. para almasını biliyorsunuz.
0
Hallegadola
(27.07.21)
(9)

okulların açılmama ihtimali

diffarentiationation
Yok değil mi? Açılacak diye büyük plan yapıyorum yoksa hayatım mahvolabilir. ağustos'ta aşı zorunlu olsa yetişir sanki.
Yok değil mi? Açılacak diye büyük plan yapıyorum yoksa hayatım mahvolabilir. ağustos'ta aşı zorunlu olsa yetişir sanki.
0
diffarentiationation
(27.07.21)
Yüz yüze açılmayabilir. Vakalar uçuşa geçti yine. Ağustosa bağlı biraz. 30 bine gelirse zor.
0
dissendium
(27.07.21)
Hibrit egitim uzerinde duruluyor. Derslerin %40 yuzyuze ve seyreltilmis %60i online olacak gibi. Ve tabii ki bu seyreltilmis derse hangi ogrenciler katilacak bilinmiyor henuz.
0
nax
(27.07.21)
Universite icin yazmistim bu arada.
0
nax
(27.07.21)
Üniversitelerde uygulamalı dersler yüz yüze diğerleri uzaktan olur diye düşünüyorum güz için. Aşı olmak istemeyen hem hocalar hem de öğrenciler var. Nasıl olacak bilmiyorum. Bir an önce belli olsa da hayatımızı planlasak, çok sıkıldım takip etmekten.
0
buzbebek
(27.07.21)
Yurtlar için hazırlık yapılıyor diye duymuştum en son. Hatta Handan İnci Mimar Sinan için açılacak demişti ama o zamandan bu zamana vaka sayısında çok artış var. Geçtiğimiz dönemdeki gibi tıp ve bazı sağlık bilimlerinin uygulama ağırlıklı sınıfları yüz yüze olur, kalanlar uzaktan olur diye düşünüyorum. Keşke açıklasalar da ona göre yurt baksak adım atamıyoruz bu halde.
0
black holes in the sky
(27.07.21)
yok degil mi derken? tabii ki var oyle bir ihtimal. su anda yuksek degil sadece.
0
robokot
(27.07.21)
açılmaz
0
Hallegadola
(27.07.21)
asi zorunlulugu gelmediginden acilmaz. gecen yila gore bi farklilik yok cunku.
zaten bu belliydi. klasik yazin ac ki turizm sahipleri para kazansin, sonbahara kapa tekrar.

asi zorunlu olmadikca ogrenciler online bitirir okullarini.
0
Kittie
(27.07.21)
Ölüm oranlarını arttıran vakalar asilanmayanlardan çıkıyor. Ama üniversitelerin sonbahar dönemi başlayana kadar zaten 2 doz aşılanmış olacak öğrenciler. Akademisyenler zaten 2 dozunu çoktan tamamladı. Onun için yüz yüze kesin açılır.
0
e mice
(27.07.21)
(6)

odtünün siralamasi neden düsük ve ne zamandir boyle

bagirir bu raylar o sahte o kart duzene
benim zamanimda odtuye girmek pek kolay degildi. yeni degil, 8-9 yil oncenin taban puanlarini gordum. cok fazla dusmus siralamalar. elektrik elektronik, bilgisayar, havacilik ve uzay eskilere yakin sayilir hala.isletme-iktisat 10.000 ve 15.000 civari.sosyoloji, sehir planlama falan zaten cok yuksek
benim zamanimda odtuye girmek pek kolay degildi. yeni degil, 8-9 yil oncenin taban puanlarini gordum. cok fazla dusmus siralamalar. elektrik elektronik, bilgisayar, havacilik ve uzay eskilere yakin sayilir hala.

isletme-iktisat 10.000 ve 15.000 civari.
sosyoloji, sehir planlama falan zaten cok yuksek degildi. iyice dusmus.

issizlik sebebiyle diyecegim ama bogazici'de bu kadar bir dusus yok mesela. bir de son yillar tekrar yukseldiyse bilmiyorum ama zannetmiyorum. nerden baksan 10 yil olmus bu siralamalara düseli. simdi daha da beterdir.

sebebi nedir, bilen vardir burada. ankara falan diye mi? ne oldu da boyle oldu?
0
bagirir bu raylar o sahte o kart duzene
(26.07.21)
Kontenjan artmıştır o yüzden düşük gözüküyordur sizin seneye göre
0
kırmızıayakkabılıgargamel
(26.07.21)
Bu bölümlerde iş yok. Boğaziçi bitiren etiketi kullanırım diye düşünüyor ama onlarda bu bölümlerden iş bulamıyorlar.

@Hallegadola dediği ibn haldun macbook veriyor mesela. yüksek burs ve kalacak yer veriyor. cebinden tek kuruş çıkmadan birikim yapacak şekilde okuyorsun. bunlar da etkili.
0
stephen
(26.07.21)
biruni, ibni haldun, sabahattin zaim gibi sürekli yeni üniversitelerin açılması ve az buçuk derece yapan ilk 10 bine giren öğrenciye bile tam bursun yanında para ve bedava yurt tahsis edilmesinden devlet okullarının puanı düştü.

odtü işletme mezunu arkadaşım okul tanıtımımdayken çocuğun biri ibni haldun üniversitesi bana para veriyor siz bana ne vereceksiniz demiş.
0
Hallegadola
(26.07.21)
ankaranın giderek çoraklaşan yapısı.
mezunların bile memur olayım kafasına girmesi.
türki cümhuriyet, suriye vs ek kontenjanlar. diğer kontenjanların bu kitleden etkilenmesi...
hem okulda (hoca) hem kazandırılan bakış açısındaki vizyon kaybı. aynı şey bilkentte yok mesela.
0
rewlack
(26.07.21)
Odtü'nün itibarı düştü biraz. Evet çok başarılı insanların hala ilk tercihlerinden, ama bunların yanında düşük puanlı bölümleri "abi odtü olsun yea" diye seçen insanlar da var. odtüden soğuttular biraz herkesi.

eskinin odtü kazananlarının eşdeğerleri şimdi burslu bilkent tercih ediyor, çünkü imkanlar da apayrı noktada.
0
aguen
(26.07.21)
Kontenjanlar devamlı artış halinde, azalması gerekirken sabit bile kalmıyor artıyor.

Vakıf üniversitelerinin sayısı çok arttı. Burslu okumak mı ODTÜ'de okumak mı ikileminde burslu okumayı tercih eden insan sayısı fazla.

Bunlardan önemlisi de okul Ankara'da. Atıyorum Galatasaray Lisesi'nden, Kadıköy Anadolu'dan vs okullardan mezun olan biri ODTÜ çok büyük bir atılım yapıp inanılmaz bir okul haline gelse bile niye ODTÜ seçsin ki? İstanbul'da iyi üniversite mi yok? Türkiye'de kültürel sermayenin başkenti İstanbul iken ODTÜ'nün üniversiteye giriş sıralaması bazında 1. okul olması mümkün değil zaten.
0
evandro roncatto
(27.07.21)
(19)

düğünde takı.

sanat guresi
yakın zamanda düğünü olan yakın, veya hatta en yakın arkadaşınızın düğününde ne taktınız?
yakın zamanda düğünü olan yakın, veya hatta en yakın arkadaşınızın düğününde ne taktınız?
0
sanat guresi
(26.07.21)
Yakın arkadaşıma da çeyrek taktım, en yakın arkadaşıma da
0
burty
(26.07.21)
Durumum kötü olduğu için bir şey takmadım. Gittim 1 saat göründüm geldim.
0
kanlakarisikyagmur
(26.07.21)
Butceyle alakali bir sey. yakin arkadas grubumda ortak altin bileklik aldik kisi basi ceyrek altin parasina.
benim yakin arkadasim da evlenme durumumda esya hediyesi ile hediye alacakti(supurge gibi)

ben yakinima muhtemelen ceyrek takardim+icimden gelen baska bir hediye daha eklerdim ama en onemli boyle zamanlarda yaninda olabilmek, destek olabilmek. cunku "en yakin" demissiniz. eskiden umursamazdim da nisanlaninca cok ihtiyaci gordum
0
ala09
(26.07.21)
çeyrek taktım çünkü 1 hafta önce de o bana çeyrek takmıştı:)

çok yakın arkadaşınız değilse 100 liradan 1 kuruş bile yukarı takmayın. çünkü geri gelmiyor.

düğünüm olalı 1 ay oldu. taktığım/ anne babamın taktığının yarısı ancak geri geldi. ne çeyreklerin yerine gramlar, 200 liralar geldi. hayatımın geri kalanında hiç kimseye 100 liradan fazla takmamaya yemin ettim. alemin enayisi ben miyim lan.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(26.07.21)
Ben bana kimse takmasın ben de insanlara takmayayım kafasındayım. Onun da size alacağından eminseniz çeyrek yoksa gram takın
0
Hallegadola
(26.07.21)
geri gelsin diye takı takılmaz. Bu tip borç verme mantalitesinden sıyrılın. Yorumları okudum da dudağım uçukladı. Neyse ki çevremde böyle sığ düşünen insanlar yok.

Biz çift olarak evlenen çiftin iki tarafını da çok iyi tanıyorduk. 1 er çeyrek taktık.

Biz evlenirken de onlar 1 çeyrek ve 100 euro taktı geçen ay.

takı takmasalar da umursamazdım. Bütcenize göre bir şey takın geçin. Zaten en yakın arkadaşıysanız çok fazla koşturursunuz düğünde kimse sizden takı beklemez.
0
zimbirik
(26.07.21)
Yakin arkadaslarim gram takti. Ama esim kendi arkadaslarina zamaninda ceyrek taktığı icin onlardan ceyrek geldi. Butce meselesi biraz da tabi ama dugune gidiyorsaniz en azindan yemeginizi karsilayacak bi miktar takmak gerekir.
0
rayde
(26.07.21)
Kardeşime çeyrek, kalana gram
0
lcha
(26.07.21)
çeyrek
0
ya ben lan neyse
(26.07.21)
yakınlığa göre (çok yakınsa çeyrek) takı takılır ya da cash (250 ve 200 civarı) takıyorum.

nakit az verdiğimi düşündüğüm arkadaşlarıma daha sonra ev hediyesi almaya çalışıyorum.
0
avatar is back
(26.07.21)
Döviz tak. Paran korunsun.
0
bir demet ben
(26.07.21)
Yakın arkadaş --> çeyrek. Zaten yakın olmayanlara da kesinlikle gitmiyorum, çile oluyor.

Fi tarihinde tam ve yarım taktığım insanlar da oldu ama arkadaşlığa gereksiz bir yük bindiriyor, o yüzden max çeyrek takmanı öneririm durumun olsa bile.
0
roket adam
(26.07.21)
yakin zamanda olmadi ama yakin arkadaslara tam takiyorum. kuzenlere de tam. baskalarina ceyrek.
0
lemmiwinks
(26.07.21)
en yakın arkadaşıma yarım taktım.
0
nonik
(26.07.21)
yakın arkadaşlarıma çeyrek takarım. yakın olmayan kimse evlenmedi ya da çağırmadı henüz. yakın olmayana ya gitmem ya da 200 tl takarım sanırım.
0
jelly bear
(26.07.21)
arkadaş - 200 tl
yakın arkadaş - çeyrek
dost - tam ya da bilezik.
0
makarnavodka
(26.07.21)
Yakın arkadaşım evlendiğinde bekardım, tam altın takmıştım. Şimdi evlense ancak çeyrek. Ekonomi sebepli...
0
SiyamkedisiZorro
(28.07.21)
En yakın arkadaşıma maaş alamamama rağmen tam taktım. Geçen hafta çok da yakın olmayan ama beni çok sevdiğini bildiğim arkadaşıma yarım taktım.

Bu arada muhtemelen yazan herkesten kötüdür durumum. Ama altın onlar da bana taksın diye takılmaz. İnsanlar düğün zamanı gerçekten çok ciddi masraflara giriyor ve altının amacı da zaten bu masraflara destek olmak. Çok yakınlara yarımdan aşağı takılmamalı bence.
0
jacque
(28.07.21)
çeyrek. kuzene de çeyrek takacağım. üstü zengin işi. ben bekarım.
0
bohr atom modeli
(29.07.21)
(13)

Tekrar kapanacak mıyız

mg3929
Bu ihtimali düşündükçe panik atak geçiriyorum. Tekrar kapanma olur mu?
Bu ihtimali düşündükçe panik atak geçiriyorum. Tekrar kapanma olur mu?
0
mg3929
(26.07.21)
Eylül sonu bir kapanma gelecek gibi böyle giderse
0
paramolacak
(26.07.21)
benim de şahsi kanaatim kapanacağımız yönünde. Eylül Ekim gibi kapatırlar. Yeni varyant da çıktı malum.
0
orient blue
(26.07.21)
Tüm dünya aşısızlar üzerinden kapamalar getirecek gibi. Aşı vurulanlara yasak geleceğini sanmıyorum
0
lcha
(26.07.21)
Sonbaharda kapanma olur

Ama beri yandan asilama da devam ediyor. Su an asisizlatin dolasimi fazla oldugu icin vakalar bu siralar artar ama sonbahara dogru belki de biraz azalir su hastalik. Cok yorulduk ve sikildik artik
0
exlibris
(26.07.21)
tatil sezonu bitip havalar sogumaya baslayınca kapanırız.
0
rose parks
(26.07.21)
ekim ayı civarı tahmin ediyorum.
son turist damlası da evine döndüğünde, özel okulları/üniv.ler kayıtları tamamladığında.
0
rewlack
(26.07.21)
Turistleri sömürdükten sonra kapanma başlar. O güne kadar vaka ve ölüm sayıları düşük gösterilir.
0
burty
(26.07.21)
Vaka sayıları artarken ölümler ve hastane yoğunluğu paralel artmazsa bu durumda kapanma yalnızca aşısızlara olabilir gibi hissediyorum.

Aşılılar hastaneler meşgul etmiyorsa o zaman kapatmaya gerek de yok.
0
zimbirik
(26.07.21)
Herkes tatile odaklanmış ama bence asıl hedef okul kayıtları (özel okul/üniversite) bitmesi. Muhtemel ekim ayı özellikle aşısızlara bir yaptırım olabilir.
0
infernalcadre
(26.07.21)
infernalcadre +1 tamamen böyle olacak
0
Hallegadola
(26.07.21)
Butun dunya tekrar kapancak. Su an acik olmadaki amac yaz mevsiminde insanlarin biraz gonlu olsun.
0
hot potato
(26.07.21)
tabii ki kapanacağız.
muhtemelen eylül'de, ekim'de kapanırız.

aşısızlara yaptırım falan olmaz çünkü asıl aşılı olanlar maskesiz dolaşıp her yere girip çıkıyorlar.
aşı var diye kimse tedbir almıyor, nasıl kapanmayalım ki?

not: ben de aşılıyım.
0
blatta hiberna
(26.07.21)
Kapanır kapansın
0
photo85
(26.07.21)
(12)

statüsüz bol para mı maaşlı prestijli meslek mi?

montakristokondu
ilk seçenek; dijital sektörlere usd ile freelance işler yaparak tr şartlarında değişken yüksek maaş fakat toplumsal statüsüzlük ve sosyal çevre yok.ikinci seçenek; tr standartlarında orta-üst sabit maaş, devlette ömürlük prestijli memurluk.paranın satın alamayacağı bazı şeyleri düşünüyorum ikinci se
ilk seçenek; dijital sektörlere usd ile freelance işler yaparak tr şartlarında değişken yüksek maaş fakat toplumsal statüsüzlük ve sosyal çevre yok.

ikinci seçenek; tr standartlarında orta-üst sabit maaş, devlette ömürlük prestijli memurluk.

paranın satın alamayacağı bazı şeyleri düşünüyorum ikinci seçenek ağır basıyor fakat ilk seçeneğin verdiği özgürlük de acayip bi şey.

siz bu ikilemde kalsanız nasıl bir tercih yapardınız?
özet: hali hazırda ilki devam ediyor ikinci tercih aşamasında.
0
montakristokondu
(25.07.21)
sürdürülebilir olacaksa ilk seçenek. 3-5 yıl sonrası için umutsuzluk varsa ikincisi.
0
sanal uyku
(25.07.21)
Para her şeyi satın alıyor. Artık kadınlar sanayideki ustayla takılıyor. Paraya bak derim.
0
integrative
(25.07.21)
süreklilik varsa ilk. yoksa da ilk. sonra ikincisine geçerim iş biterse.
0
jelly bear
(25.07.21)
ikinci secenege istedigin an transfer olabilirsin gibi, titrsiz de olmayacaksin ki isleri freelance yapman seni statusuz yapmaz, cevren az olur evet de 3-5 sene calis dunyaligini yap bence. tr ekonomisinde orta maasla araba falan alinamiyor.
0
pardonazbirbaksanız
(25.07.21)
1. secenek. anca o biterse ikincisine gecilir +1

ayrica mesele statuyse, paran varsa ve tabi o parayi kendine de harciyorsan zaten statu sahibi gozukursun ki.
0
Kittie
(25.07.21)
prestijli memur diye bir şey olduğunu düşünmüyorum

bizim akrabalar full memur hepsi en top devlet yerlerinde müdür vs çalışıyor, düz insan biz dahil kimselere bir faydaları yok.
0
duyurukullanıcısı
(25.07.21)
Prestijli memurluk ne ki?
Su an heralde "vay anasini" diyecegim memur tipi meslekler;
Nato, avrupa birligi gibi şeylerde calismak.
Buyukelcilik vs gibi yurtdisi işlerde üst seviyelerde calismak
Savunma bakanligi vs gibi gizlilik vz gerektiren yerler

Onun dışında bilmem ne dairesinde başkan olsa bile banane derim.
0
logisticsmanager
(25.07.21)
Hocam para nerdeyse oraya yanla,

Ayrıca prestijli memurluk diye bişey yoktur, memurluk düzlüktür, ha bürokratlık diyorsan o ayrı ama onuda sana zaten yedirmezler. Kamuda bilginin, birikimin kalifiye olmanın bir önemi yoktur, Elon Musk bile ben T.C. ye hizmet edeceğim bu işleri bıraktım desin alırlar nüfus müdürlüğüne atarlar bütün gün fotokopi çektirirler adama.
0
paramolacak
(25.07.21)
prestijli memurluk diye bir şey yok. prestij diye bir şey yok. para hocam gerisi teferruat. "prestijli" meslek sahibi biri olarak yazıyorum.
0
benevolent sun
(25.07.21)
prestij ve statü dediğin cebindeki paraya bakıyor maalesef bizde.
ama sizin seçenekleriniz arasında bir fark var: her ikisi de paralı iş. biri riskli öteki garanti. dolayısıyla garantili ve paralı olanı seçerim. (seçme nedenim prestij değil ömürlük maaş ve emeklilik garantisi olur) ayrıca ikinciyi de bi şekilde yaparsınız arada Not: 657ye aykırı ise ben karışmam :)
0
photo85
(25.07.21)
Statüsü havalı meslek dediğiniz şey çoğu zaman insanlara az maaşla çok iş ittirme üzerine kurulu beyaz yaka işleri oluyor:)
0
anten
(26.07.21)
kariyer memuruyum yani yarının prestijli memur adayıyım. dünyaya yeniden gelsem asla bu yola girmezdim. parana bak hayatını yaşa. memur olup her türlü insanla konuşma zorunluluğuna girme. yorucu ve yıpratıcı. uzmanlığımı alıp başka işlere yönelmeyi düşünüyorum. kemal sunalın düttürü dünya filminde kızına söylediği "oku kızım oku da memur ol" sözüyle büyüyen memur çocuğuyum. olduk tamam ee noldu.
0
Hallegadola
(26.07.21)
(4)

Unutamadığınız bir anınızı anlatır mısınız?

infernalcadre
Röportajlarda filan bu soruya nasıl şıp diye cevap verebiliyorlar?Bana sorsanız belki saatlerce düşünürum mesela şu an bunu yazarken bile aklıma bişey gelmedi.
Röportajlarda filan bu soruya nasıl şıp diye cevap verebiliyorlar?

Bana sorsanız belki saatlerce düşünürum mesela şu an bunu yazarken bile aklıma bişey gelmedi.
0
infernalcadre
(22.07.21)
Sorular ve program akışı önceden iletiliyor :)
0
paramolacak
(22.07.21)
bana da hayatta gelmez. normalde komikçe biriyim ama "bildiginiz bir fıkrayı anlatın" falan dediklerinde de kitlenirim hic bilmem cok okumus dinlemis olmama ragmen aklimda kalmaz hayatta.
0
robokot
(22.07.21)
aslında saatlerce düşünmene gerek yok aklına gelen herhangi bir şey çok ilginç bir şekle bürünebilir ama bu senin anlatabilme kabiliyetine bağlı biraz. hikaye çok çok ilginçse belki ama babam mesela herhangi bir hikayeyi öyle bir anlatır ki gözlerini kırpmadan dinlersin. ben babamdan çok gezip görmüşümdür dünyayı, gidip mesela büyük bariyer resifini, yeni zelandanın krater göllerini falan gezdim ama öyle ilgi çekici şekilde anlatamam. babam izmite gitsin oradan bile ilginç bir şeyler çıkarır anlatacak.

yani derler ya hikayeler onları anlatabilenlerin başına gelir, o hesap.
0
bohr atom modeli
(22.07.21)
Hayatımın bana kalırsa dönüm noktası olan trajikomik olayı anlatırdım. Lisede birdeyim beden dersinden terli terli çıkmışım dolmuştan indim. Yıl 2009. Çayyolunun göbeğinde arcaidumdan sonraki durakta indim. Evime gitmek için şimdiki marco paşanın olduğu yerden karşıya geçiyorum. Tam geçerken beyaz Tofaş durdu. Dedi ki içeriden biri şu kızı alalım. Aha dedim şimdi bittim. Sonra diğeri de dedi ki kız çok çirkin boşver devam et. Ahahahahaha bu durumu olayı kime anlatsam güldü. Aslında kötü bir olay. O arabaya beni koysalar şimdi belki bunu böyle yaşamıyordum. Bir de ergenliğin zirve dönemleri. Düşünüyorum allahım o kadar çirkinim ki kekolar bile bana böyle dedi. Ama daha çok seviniyorum hayattayım diye. Halen daha travmamdır. Bu ülkede taciz hikayesi olmayan kadın yoktur lanet olsun.

İşin diğer ilginç tarafı da önlü arkalı araba full doluydu. Şerefsizler artık nereye oturtacaklardı beni bagaja mı atacaklardı halen daha onu da düşünüyorum. Korkudan plakayı bile alamamıştım. Büyük ihtimalle bunu anlatırdım.
0
Hallegadola
(23.07.21)
(6)

Twitterdan engellenmek

tchuck
12 yıllık twitter hesabım, afganları ülkede istemediğim için kapatıldı :)çok da umurumda değil, bir şey yazmıyordum yalnızca takip ediyordum.yeni hesap açtım ve anında o da kapatıldı.benim bir daha twitter kullanmamın bir yolu yok mu?gündemi falan ordan takip ediyordum da.
12 yıllık twitter hesabım, afganları ülkede istemediğim için kapatıldı :)

çok da umurumda değil, bir şey yazmıyordum yalnızca takip ediyordum.
yeni hesap açtım ve anında o da kapatıldı.

benim bir daha twitter kullanmamın bir yolu yok mu?
gündemi falan ordan takip ediyordum da.
0
tchuck
(20.07.21)
Kılıçdaroğluna yavşak diyen herifin profili de olduğu yerde duruyor. Sonra da rererö derler. Yani düşün ki yeni açtığın hesabı bile kapatmışlar sanki Afgan istemek zorundayım.
0
ckisc
(20.07.21)
Ip ban yemiş olabilirsiniz vpn ile açmayı deneyin
0
Battalgazininintikaml
(20.07.21)
@ckisc,

aynen öyle. kk'ya yavşak diyen adam, tek tek tüm türklere faşistliğinden tutun, şerefsizliğine kadar sövüp geçiyor. hesap 1 haftadır orada.

ben "afganlara bakma kzorunda değiliz. avrupalı tuzu kuru ... lar bir zahmet karıştırdıkları afganistan'dan 3-5 milyon mülteciyi kendi topraklarına alıversinler" dediğim için 10 dakikada ban yedim :)
0
🌸tchuck
(20.07.21)
aynı e-posta adresiyle mi kayıt oldunuz? ip ban atacaklarını sanmıyorum sonuçta çoğu kullanıcı dinamik ip kullanıyor.
0
yine de donuyor
(20.07.21)
Pkklı teröriste küfrettim diye beni 12 saat kısıtladılar nefret suçu diye. Teröriste bir şey yok ama. Twitter’ı da çözdük,
0
Hallegadola
(20.07.21)
eski hesaba ait kullanici adi, sifre, profil resmi, mail adresi, bio yazisi, telefon numarasindan birini dahi kullanmaycaksiniz. Atiyorum eski kullanici adin Yargic Zekeriyya idi:) yeni actigin kullanici adini Gecelerin Yargici yaptin sistem seni tespit ediyor banladigimiz bu adam yeniden gelmis diye basiyor gene bani. Kafayi yersin bak. Bir de mavi tiklilere fazla bulasmayin, o serefszilerin sikayetlerini aninda dikkate aliyor twitter, gider hesap aninda sonra ugras dur.
0
neverletyougodown
(20.07.21)
(12)

Dayı kızına çeyrek taksak ayıp olur mu?

ya ben lan neyse
yine bir düğün. büyük altın 3.500 olmuş. 4 kişilik aileye maaş ucu ucuna yetiyor. büyük altın takarsak o ay battık. çeyrek altın taksak ayıp olur mu? 5 bin maaşım var.edit: ben evli değilim. aileme bakıyorum.
yine bir düğün. büyük altın 3.500 olmuş. 4 kişilik aileye maaş ucu ucuna yetiyor. büyük altın takarsak o ay battık. çeyrek altın taksak ayıp olur mu? 5 bin maaşım var.

edit: ben evli değilim. aileme bakıyorum.
0
ya ben lan neyse
(18.07.21)
Burdan anladığım dayiniz büyük altın taktı size. Bence ayıp olmaz ama dayiyla olan samimiyete bağlı biraz. Ben olsam çeyreği takıp dayiya durumu anlatırdım.
0
ayakkokususeveninsan
(18.07.21)
Ayıp mı olur ?

Eğer aile geleceğiniz değilse ( ki o nasıl bir yüce ailedir öyle ) normal olan çeyrek takmak zaten.

Büyük altını anca kardeşim evlenirse takarım. Onun haricinde her türlü amca/dayı/teyze/hala oğlu veya kızına çeyrek gider.
0
paramolacak
(18.07.21)
Ceyrek yeterli. Herkes 200 takar olmus krizden dolayı :)
0
westblack
(18.07.21)
Tam takarsak açız diyorsun, hala soru sorman tuhaf :)

Bence çeyrek tabi ki, lafı olursa da (ki olmaması lazım) “keşke daha fazla olsa daha fazlasını taksaydık” diyip geç.

diğer akrabalar altın kemer takmayacak heralde bu kurda :))
0
bugun hava gunluk gureslik
(18.07.21)
Ekim'de düğünüm var. Bizim ailede teyze, hala, amca, kuzenler vs hep tam altın, bilezik ayarında şeyler takarlar. Dediğiniz gibi tam altın olmuş 3500 lira, teyzemlerden iki tanesinin, kuzenlerimin bazılarının güçlerinin yetmeyeceğini biliyorum; takmak için kendilerini zorlayacaklarini da.

Davet etmek için aradığımda hem ben, sonrasında annem özel olarak rica ettik. Hiçbir şey takmasaniz da olur, lütfen düğün için kendinizi sıkmayın önemli olan yanımızda olmanız diye. Dolayısıyla bence ayıp olmaz. Ülkenin durumu ortada. İnsan düğünde kim ne altını getirmiş diye bakmıyor ki, sevdikleri yanında olsun istiyor.
0
fraise
(18.07.21)
Gelenekler kendini güncelliyor rahat ol, eskide kaldı çok yakınların yarım altın tam altın takması falan. Çeyrek yeterli bence de.
0
j r r tolkien hayrani
(18.07.21)
Halanın çeyrek takması az evet ama tam taksak sç kalacağız diyorsunuz. İnsan halasının vaziyetini bilir diye tahmin ediyorum yapacak şey yok imkan çeyrekse takılması gereken çeyrek.
0
cilekli pasta
(18.07.21)
Kuzenimin evlilik kararı üzerine bu mesele bizim ailede de konuşuldu. Asla ayıp olmaz. Bizim ailede annelerin konuşup aldığı karar; büyük altın gibi herkesi zorlayacak, hediye eden kişiye tek seferde büyük bir maddi yük getirecek takılar-hediyeler verilmeyecek. Evlenen kişiye alınan eşyaları ödemeye yardım edilecek. Taksitlerde birbirlerine destek olacaklar gerekirse.

Keşke bunlar her ailede konuşulabilse.
0
chihirovekohaku
(18.07.21)
ee tabiki de doğrusu o! yıllar evvel benim de çeyrek takmam gereken yerde çeyreğin yarı fiyatına nakit takmıştım ama daha sonra işler yoluna girince neredeyse bir çeyreklik kadar ev hediyesi alıp gitmiştim. daha sonra bi ev hediyesi alırsın dert etme
0
avatar is back
(18.07.21)
Gram bile yeterli. Altın fiyatlarından herkes haberdar ne olacak ki.
0
suicides underground
(18.07.21)
Boşver bee dayı amca kızlarına kol kol bilezik taktık da noldu
Kendini düşün aileni düşün
Gram da olur
0
photo85
(19.07.21)
Gramı çak geç krizdeyiz. Nişanlıyım ben de yakında evlencem herkes gram takacak eminim. Napalım biz de nikah yapıp geçicez harcamalar az olsun diye. Adam olana çok bile
0
Hallegadola
(19.07.21)
(16)

Bugün benim doğum günüm

Mossy
İyi dilekler kabul edilir ^-^
İyi dilekler kabul edilir ^-^
0
Mossy
(17.07.21)
Dgko <3
0
coca cola
(17.07.21)
Dgko
0
2027
(17.07.21)
kutlu olsun, nice mutlu yıllara.
0
blatta hiberna
(17.07.21)
Güzel yaşlar olsun o zaman
0
kisa
(17.07.21)
Doğum günün kutlu olsun.
0
himmet dayi
(17.07.21)
@gabe 26 bitti
0
🌸Mossy
(17.07.21)
doğum günün kutlu olsun ^^
0
black mamba
(17.07.21)
27'ler kulübüne hoş geldin:D Sağlıklı, mutlu ve huzurlu yaşların olsun.
0
Amaranta ursula
(17.07.21)
Dgko.
0
j r r tolkien hayrani
(17.07.21)
Allah sağlıklı ve mutlu yaşlar nasip etsin, doğum günün kutlu olsun.
0
John Bloor
(17.07.21)
Ya bu sıcakta doğulur mu hiç :)

Kutlu olsun, seneye unutma yine yaz kutlayalım. Bu süre zarfında da mükemmel bir senen olsun.
0
infernalcadre
(17.07.21)
@Amaranta ay alıştıra alıştıra söyleyin daha pek kabullenemedim 25ten sonrasını :D ama hoşbuldum diyelim kulüptenim artık ne de olsa

@infernalcadre yaz çocuğu olmak harika bence, her yıl yazıyorum bu arada :)
0
🌸Mossy
(17.07.21)
Doğum günün kutlu olsun Mossyyyyyy
youtu.be
0
Hallegadola
(17.07.21)
Bugün benim de doğum günüm :) güzel, mutlu, sağlıklı yıllar dilerim.
0
ziya özdevrimsel
(17.07.21)
mutlu yıllar!!
0
yatakdosek
(17.07.21)
Çoook mutluuu bir yaş diliyorum
Etrafında hep seni seven bi çok iyi niyetli güzel insan olsun
0
photo85
(19.07.21)
(4)

avrupa yakası'nın en sevdiğiniz sezonları? neden?

Stoneface
sb
sb
0
Stoneface
(16.07.21)
Burhan Altıntop gelmeden önceki tüm bölümleri.
0
Hallegadola
(16.07.21)
3. sezon. Tüm karakterlerin zirvesiydi.
0
auroraaurora
(16.07.21)
ilk 3 sezon. ayrıca aurora +1
0
gelecegin yildizi
(17.07.21)
Ayrım yapamam, evlat ayırt edilemez. Burhan'a laf eden taş olur, adam oyunculuğun kitabını yazdı. Sanıyorum Seray Sever'in sözüydü, 'dramı herkes oynar ama komediyi sadece gerçek oyuncular oynayabilir'. Kurtlar Vadisindeki çobandan bozma oyuncular için söylemişti bu sözü. Abdülhey karakteri bir zamanlar sette çay dağıtıyordu, sonra başrol oldu falan demişti.
0
el conquerador
(17.07.21)
(4)

Biz nasıl tatil yapacağız?

maryjane
Ağustosun ikinci haftası, İki kişiyiz, İlk aklımıza gelen datça/aktur da kafa dinlemek, huzur bulmak. bi yandan da çok uğraştırıcı bi tatil istemiyoruz bu kez, çadır olayı pek istemiyoruz zorunda kalmadıkça, bi yandan da kalacak yere de hayvan gibi para vermek istemiyoruz. Karavan kiralasak mı dedik
Ağustosun ikinci haftası, İki kişiyiz, İlk aklımıza gelen datça/aktur da kafa dinlemek, huzur bulmak. bi yandan da çok uğraştırıcı bi tatil istemiyoruz bu kez, çadır olayı pek istemiyoruz zorunda kalmadıkça, bi yandan da kalacak yere de hayvan gibi para vermek istemiyoruz. Karavan kiralasak mı dedik; 8bine geliyor. Kalacak evler günlük 1.500 Gerçekten işin içinden çıkamıyoruz. Keyifli ve huzurlu bir tatil için ne yapalım yahu? Çok basit, lüks bişey istemiyoruz :(
0
maryjane
(16.07.21)
datça taraflarında bungalov evler en ucuz 750 liradan başlıyordu :( aslında çok güzel bungalovlar vardı orman içinde, merkeze uzak, koylara yakın sessiz sakin yerler. biz merkeze uzak olmak istemediğimiz için tercih etmedik ama sessizliği yeğleseydim kesinlikle o bungalov evlere bakardım.

konuştuğum yerleri yazayım belki bir faydası olur.
boheme butik evleri 850 tl (2 kişi)
bungalowzera 900 tl (2 kişi)
eftalikus datça 750 tl (2 kişi)

kahvaltı dahildi bu fiyatlara yanlış hatırlamıyorsam. hepsinin instagramı var.
0
ofelia
(16.07.21)
Bizde aynı derde düşmüştük. İstanbula gitmeye karar verdik tarihi yarımadayı gezeceğiz. Her ne kadar deniz tatili yapmak istesem de.
0
Hallegadola
(16.07.21)
lapris
(16.07.21)
heybeliada düşünürseniz evimi kısa süreli, uygun fiyatla kiralıyorum. ormana 1 dk, plaja 15 dk. çarşıya 10 dk. Büyük balkon, geniş bahçe, 2+1 Kafa dinlemek, temiz hava almak için ideal. Su da temiz artık biz iki haftadır giriyoruz.
0
olivia
(19.07.21)
(13)

Hâlâ kurşun kalem kullanan var mı?

asaf
30 yaşımı geçtim ama kurşun kalem sevdam hâlâ geçmedi. 3 ya da 4. sınıftan itibaren uçlu kalem kullanıyorum ama kurşun kalem koleksiyonu yapıyorum sayılır şu an. İlkokul dışında bu kalemleri kullanan var mı?
30 yaşımı geçtim ama kurşun kalem sevdam hâlâ geçmedi. 3 ya da 4. sınıftan itibaren uçlu kalem kullanıyorum ama kurşun kalem koleksiyonu yapıyorum sayılır şu an.

İlkokul dışında bu kalemleri kullanan var mı?
0
asaf
(16.07.21)
Çalışırken %90 kurşun ya da uçlu kalem kullanırım.
Ajandalarım, notlarım her şeyim hep kurşun ya da uçludur.
Tükenmez kalemi çok nadir illa onunla yazmam gerekiyorsa kullanıyorum.
0
mutekebbir
(16.07.21)
kurşun kalemden kastınız sadece tahta kalem mi? yoksa uçlu kalemleri de kurşun kalemden mi sayıyorsunuz?
0
co2s2
(16.07.21)
artline kullanıyorum genelde. uçlu kalem nadir. çok silik geliyor gözüme artık.
0
xrated
(16.07.21)
Millet pilot kalem kullanıyor iş yerinde ben halen daha alışamadım. 0.7 uçtan vazgeçemiyorum
0
Hallegadola
(16.07.21)
Kurşun kalemi birkaç yıl önce bıraktım, artık sadece uçlu kalem kullanıyorum, genelde 0.7.

30 yaşındayım.
0
hayirsiz
(16.07.21)
Ya kurşun ya tükenmez kullanıyorum.
0
ruhen hastayim ben
(16.07.21)
Hala kullanıyorum çok da severim. Kalemtraşımı da köreldikçe yenilerim:)
0
suicides underground
(16.07.21)
kitap okurken altını çizmek için kullanıyorum. bazen 0.7 uçlu kalem kullandığım oluyor.

not almak için de kullanırım ara sıra.
0
tabudeviren
(16.07.21)
Kesinlikle kullanıyorum uçlu kalem de kullanıyorum, hatta itiraf ediyorum ki kuru kırmızı kurşun kalem de kullanıyorum.

Bir kaç tane de kalemtraşım var, hepsinin kullanım yeri ayrı.
0
epitaf
(16.07.21)
koleksiyonum yok ama hala kullanırım. kitap çizmek için, ders çalışırken veya bir araştırma yapıp not alırken.

ama en çok yumurtlayan kalemleri seviyorum, hani şu tepesinde yedek uç bulunan ve bittikçe yenisini taktığımız kalemler.

(yaş 28)
0
south park in kapusonlu uyesi
(16.07.21)
kullanıyorum. uçlu kalem de var. duruma göre, silgi ve kalemtraş da kullanıyorum.
0
evimin paspasi
(16.07.21)
oğlum 8 yaşında ve kurşun kalem kullanıyor. ben 36 yaşındayım ve hep yanımda olan küçük not defterimin lastiğinde üçe böldüğüm kurşun kalemin bir parçası var.
0
d e j i n
(16.07.21)
Kulanacagim bir alan yok ama cok seviyorum hala ben de.
0
stavro
(17.07.21)
(12)

eşinizin kendi ailesiyle yaşadığı problemlere karışır mısınız

roket adam
biliyorsunuz türk kızını ailesi evlendikten sonra bile rahat bırakmaz. talepler, gereksiz ıvır zıvır laflar, tantanalar falan. kız hala elinden geldiğince ailesiyle ilgilenmeye çalıştığı halde üstüne geliyorlar, bu tarz olaylar yaşıyorum ara ara, eşimin huzurunun kaçtığını görüyorum, doğal olarak ba
biliyorsunuz türk kızını ailesi evlendikten sonra bile rahat bırakmaz. talepler, gereksiz ıvır zıvır laflar, tantanalar falan. kız hala elinden geldiğince ailesiyle ilgilenmeye çalıştığı halde üstüne geliyorlar, bu tarz olaylar yaşıyorum ara ara, eşimin huzurunun kaçtığını görüyorum, doğal olarak bana da yansıyor.

böyle durumlarda açıp biraz rahat bırakın der misiniz, yoksa bu onun kendi meselesi, ben kötü olmayayım deyip karışmaz mısınız?
0
roket adam
(16.07.21)
Evli değilim ama muhtemelen ölü taklidi yapardım
0
jamiro
(16.07.21)
açıp "rahat bırakın" asla denmez. sen kötü olursun.
0
dafuq
(16.07.21)
eşinle konuşursun, derdi varsa dinlersin, fikrini sorarsa tavsiye de verirsin ama aile ile konuşmazsın kesinlikle.
0
elorelia
(16.07.21)
eşine karşı kötü olursun, eşin sıkıntıları çözer ailesiyle, sen onlara karşı kötü kalırsın.

en iyisi hiç karışmamak ya da eşinle ortak hareket etmek.
0
reanarchy
(16.07.21)
Demem. Esimle konusurum ancak, ona destek olur yol gösteririm ama araya girmem (esim öyle bir istekte bulunmadığı sürece ki neden bulunsun).
0
logisticsmanager
(16.07.21)
Sİz eşinizi düşünürsünüz, o da; ''onlar benim ailem, döver de, sever de'' der. Ortada kalırsınız. Demez de, öyle düşünün.

Gerçekten nedir bu kadınların çektiği?
0
gelmeistemem
(16.07.21)
Yapacagin en buyuk hata olur.
0
brkylmz
(16.07.21)
prensip olarak es dahil, baskalari arasindaki iletisime karismak veya araci olmak iletisimi bozan bir durumdur. bu sadece tr'de degil her yerde böyledir.
0
helenart
(16.07.21)
eşinize sarılıp yanında olduğunuzu hissettirmek, onu dinlemek ama sadece isteğinde tavsiye vermek güzel.
0
kırmızıayakkabılıgargamel
(16.07.21)
Eşiniz makul bir insansa orta yolu bulacaktır. Ben öyle yaptım mesela.
0
suicides underground
(16.07.21)
Ben öyle bir sorun için yeni evli olduğumuz zamanlarda kendimce şöyle önlem almıştım. Bütün ailenin toplandığı mecliste konu o ,şu, bu olurken ; kimse kusuruma bakmasın sizin kızınız, diğerinin kardeşi , berikinin baldızı olabilir , olabilir de değil saçının telini koparmak ağzınızdan çıkacak kelimeden bile üzülürse hanım ,kalbinizle beraber bedeninizide kırarım demiştim. Önce bir şok oldular ama hiç sıkıntı yaşatmadılar bugüne kadar.

Kayınpeder balkonda kıstırınca ; oğlum diğerlerinin yanında bir şey demedim ama gel öpeyim deyip alnımdan öpmüştü :)
0
synax
(16.07.21)
Sadece türk kızı demeyelim. oğluna tapan analar ve genç yaşta ev borcu yükleyen babalar yüzünden de er kişisi ana babasıyla iletişimi koparamıyor.

valla iş eşinizde. ben nişanlıyım arada beni de darlıyor bizimkiler ama aşırı sudan sebepler. ben geçiştiriyorum genelde. işim var tez yazıyorum nişanlım izin vermiyor diyorum konu kapanıyor.

ama siz hiç yorum yapmayın kendi kendinize, sorarsa söylersiniz, onlar düzelir sizin dediğiniz hafızada kalır. Dediğinizi babam yapıyor arada teyzemlere anneanneme. annem çok naif ve dertten stresten hemen hastalanıyor. babam da bu yüzden aramayın artık dert anlatmayın kafaya takıyor hasta oluyor demişti. tabi artık evlilikler oturmuş babam 60 annem 52 yaşında, diğer taraf da yaşlı olduğu için belki anlayış gösteriyorlar.
0
Hallegadola
(16.07.21)
(11)

Aileyle tatile gitmek mi evde tek oturmak mı?

binlercedansozvar
25 yaşımdayım. Anne baba kardeşim önce anıtkabir’e sonra antalya’ya geçecekler arabayla. 1 hafta süreliğine. Kız arkadaşım falan olsa eve çağırır onla vakit geçirirdim de o da yok. Hatta olan 1 2 arkadaşım da şehir dışına çıktı. Ama bi yandan da hem üşeniyorum hem kafa dinleme imkanım var.
25 yaşımdayım. Anne baba kardeşim önce anıtkabir’e sonra antalya’ya geçecekler arabayla. 1 hafta süreliğine. Kız arkadaşım falan olsa eve çağırır onla vakit geçirirdim de o da yok. Hatta olan 1 2 arkadaşım da şehir dışına çıktı.
Ama bi yandan da hem üşeniyorum hem kafa dinleme imkanım var.
0
binlercedansozvar
(16.07.21)
Yapıştır git hocam ya, tatil tatildir, tamam aile ile olması dezavantaj olabilir ama en kötü tatil bile evde oturmaktan iyidir.
0
paramolacak
(16.07.21)
evde oturmak tatil gibi gelecek
0
grimavi
(16.07.21)
Aile ilişkilerin nasil bilmiyorum ama. Bence gez ailenle. 2-3 seneye ailenden komple uzaklaşırsın zaten iş, evlilik vs vs derken. İyi bir kaliteli vakit geçirme ve anı biriktirme fırsatı. Stresli değil de eğlenceli bir şekilde geçirmeye çalışırsan keyifli olabilir sanki.

Zaten bütün pandemi evdeydin. Napacaksin evde.
0
westblack
(16.07.21)
tatilde de kafa dinlenir yahu. anne baba çok dırdırcı değilse yapıştırın gidin. siz de benim gibi tüm pandemi boyunca evde kaldıysanız değişiklik çok iyi gelecektir.
0
golgi aygıtı
(16.07.21)
Kesinlikle aileyle tatil. Evde otursanız bütün gün dizi izleyeceksiniz. Bunu her zaman yapabilirsiniz. Ama ilerde aileyle geçirilen vakit azalacak. Değerlendirmek lazım.
0
pispinti
(16.07.21)
yeni anılar kazanmak bence edinilebilecek en değerli şey. evde ilk gün yatınca 2. gün sıkılmaya bile başlarsın.
0
denizmaniaherif
(16.07.21)
Nerde hareket orda bereket.
Tebdili mekanda ferahlık vardır.
Aileyle çok sorunlu bir iletişiminiz yoksa kesinlikle tatil +1
0
epitaf
(16.07.21)
bas git anıtkabir+ deniz tatili güzel. bir haftadan uzun olsa gitme derdim
0
Hallegadola
(16.07.21)
ailen ne kadar kotu olabilir yani. zaten normal zamanda birliktesiniz demek ki katlanilmayacak bir durum yok ortada.
tamam bi dirdir belki olur da gecer gider sonucta.

icine sinen de bir mekana gidiliyorsa git tabi sen de onlarla.
0
Kittie
(16.07.21)
keşke 25 yaşımda olsam ve ailemle önce anıtkabir'e, sonra antalya'ya tatile gidebilsem. hayat çok çabuk geçiyor ve bu biriktirdiğiniz ya da biriktiremediğiniz anıları gelecekte çok arayacaksınız.
0
co2s2
(16.07.21)
39 yasindayim. su an ailemle boyle bir tatile gitmek icin neler vermezdim. yani diyecegim ileri de benim yasima gelince, bu gideceginiz tatil anilari akliniza gelecek ve iyiki gitmisim diyeceksiniz. zaman cok hizli geciyor, kesinlikle gidin
0
oscar
(17.07.21)
(3)

earl grey/bergamot aromalı/tomurcuk çay

odiolestate
şu konuda bir netleşemedim. bu üçü, aynı şeyin farklı isimlendirmeleri mi oluyor?
şu konuda bir netleşemedim. bu üçü, aynı şeyin farklı isimlendirmeleri mi oluyor?
0
odiolestate
(16.07.21)
Tomurcuk çay, olgunlaşmamış filiz çay. Earl grey İngiliz kökenli birilerinin çay harmanı, bergamot aromalı aynı zamanda. Değişen ticaretle birlikte üretim yeri, içeriği değiştiyse de bilmiyorum. Bergamot aromalı: bergamot(turunçgil) aroması katılan herşey. Çaya katılırsa bergamot aromalı çay olur.
0
zihua
(16.07.21)
earl grey dediğimiz bergamotlu çaydır aslında
0
Hallegadola
(16.07.21)
global anlamda bunlar farklı farklı şeyler olabilir belki, ama türkiye'de markete gidip çay alacaksanız bunların üçü de birbirinin aynısı. çaykur ve doğuş "tomurcuk" diyor, lipton "earl grey" diyor aynı şeye. altındaki minik açıklamaya bakınca hepsi "bergamot aromalı siyah çay".
0
kibritsuyu
(17.07.21)
(11)

Kaçta yatıyorsunuz?

ssiradanbirigibi
sb.
sb.
0
ssiradanbirigibi
(15.07.21)
01.30 - 02.00
0
candide
(15.07.21)
Değişiyor da genelde 3 gibi falan yatarım.
0
j r r tolkien hayrani
(15.07.21)
Haftanın 6 günü sabah koşuya çıktığım için 11 30-12.00 gibi yatıp 6'da kalkıyorum.
0
marjinal kereste
(15.07.21)
01-02 arasi.
0
logisticsmanager
(16.07.21)
11:30-12:00
0
Amaranta ursula
(16.07.21)
normalde 00.00 - 02.15 arası
tatilde 01.30 - 08.00 arası

edit: mesela birazdan yatarım
0
bluntaf
(16.07.21)
9:30
0
monicapp
(16.07.21)
Sabah altida kalktigim icin 22:00 23:00 arasinda bir yerde uyumuş oluyorum. Tatil filan fark etmiyor. Çok nadir 00.00 i gecerip uyuyorum. Ayda belki bir kere filan.
0
a perfect lie
(16.07.21)
00.00-02.00 arası

hafta içi 7.30 da kalkıyorum haftasonu 8,30 gibi. genelde haftanın 5-6 günü 5 saat uyurum, haftasonu dinlenirim aradaki farkı kapatırım ama o da 7-8 saati geçmez. çok uyumam, baş ağrısı ve sersemlik yapıyor bende.
0
Hallegadola
(16.07.21)
Öğrenciyken sabaha kadar oturur insanlar uyanıp güne başlarken ben uyurdum.
Çalışmaya başladıktan sonra 01.00 - 01.30'da uyumaya başladım.
30'lu yaşlar bittiğinden beri gece yarısını çok geçmiyorum.
0
pispinti
(16.07.21)
00.00- 00.30 arası.
0
stejerners
(16.07.21)
(12)

Bana şöyle 1 haftamı öldürecek dizi önerir misiniz?

binlercedansozvar
Üni boyunca sosyal çevrem olmadığı için hep dizi izledim o yüzden çoğu diziyi izledimİzlediklerim:HimymRay donovanOfficePeep showSherlockTwdSupernaturalLa case de papelIt crowdMan in the high castleThe boysThe good wifeManhuntBreaking badBetter call saulJack ryanFargorick and mortySix feet underPeak
Üni boyunca sosyal çevrem olmadığı için hep dizi izledim o yüzden çoğu diziyi izledim

İzlediklerim:
Himym
Ray donovan
Office
Peep show
Sherlock
Twd
Supernatural
La case de papel
It crowd
Man in the high castle
The boys
The good wife
Manhunt
Breaking bad
Better call saul
Jack ryan
Fargo
rick and morty
Six feet under
Peaky blinders
Brooklyn 99
Ozark
True detective

Şuan Lucifer’ı izliyorum ama tom ellis’in bu kadar yakışıklı olması ve herkesin ona hayran olması sinirlerimi bozuyor.

Unuttuğum vardır elbet. Bazılarını yarıda bıraktım. Avrupa yakası’nı tekrar mı izlesem napsam? Yayına başladığında ilkokula giden bir velettim. Gaffur falan girdikten sonra cılkı çıktı ilk sezonlar iyiydi yarım yamalak izlemiştim.
0
binlercedansozvar
(15.07.21)
Community, futurama, the good place
0
inheritance
(15.07.21)
shameless, seinfeld, spaced
0
ycm
(15.07.21)
Castlevania - izlediğim en iyi animasyon-
Your Honor - Son zamanlarda izlediğim en kaliteli dizi olabilir (bryan cranston var)
Luther - Polisiye
Patrick Melrose - Çok kaliteli bir dram. Dert edineyim, canım sıkılsın her bölümde 1 paket sigara içeyim dersen izle

The night of - Noluyo dayı dedirten bir dizi

Bunlar uzunlukları itibariyle tam olarak 1 haftada izlenebilecek diziler. Hatta bazılarını izleyip araya Patrick Melrose sıkıştırabilirsin, çünkü 5 bölüm.
0
philiptraum
(15.07.21)
orpheus
(15.07.21)
two and a half man
south park
bron/broen
the wire
the last charz
modern family
seinfeld(keşke 2 kere bitirmemiş olsaydım da bir daha izleseydim)
vikings
0
golgi aygıtı
(15.07.21)
Kesinlikle Scrubs
0
nundu
(16.07.21)
House
Office
Karanlıkta Koşanlar
0
evandro roncatto
(16.07.21)
Coupling
0
teritori
(16.07.21)
office izliyorum şu anda bitince modern family ya da coupling izlicem.

avrupa yakası fanı olarak evet avrupa yakasına başlayın derim, izlediğinizde çok küçükmüşsünüz iyi gelir çerezlik.
0
Hallegadola
(16.07.21)
friends,modern family, black books, house of cards, westworld, skam, bron/broen, dark, sense 8, queens gambit
0
blonde redhead
(16.07.21)
the office izlediysen parks and recreations da izlemen lazım
0
nahtoderfahrung
(16.07.21)
Fringe
Suits
0
welc0met0hell
(08.08.21)
(4)

ideal kira-maaş oranı Ankara

henchman
Bilhassa Ankara özelinde soracak olursak ideali ne kadar olmalıdır(kira+ısınma dahil)?Bir de bu maaş-kira oranı ile ilgili çalışma/araştırma(lar)ı nereden görebilirim?
Bilhassa Ankara özelinde soracak olursak ideali ne kadar olmalıdır(kira+ısınma dahil)?

Bir de bu maaş-kira oranı ile ilgili çalışma/araştırma(lar)ı nereden görebilirim?
0
henchman
(14.07.21)
Ankarada kiralar sapıtmış durumda. Yaşanabilir evler 3000-4500. Bunun için en az 12.000 maaş gerekir.
Kaldı ki o evler de o paralar edecek evler değil..emlak fiyatındaki korkunç artış kiraya da yansıdı ve tamamen akıl mantık dışı.
0
photo85
(14.07.21)
Esat civarında 1200 tl kiralar.
0
gelmeistemem
(14.07.21)
Evet, Ankara'da kiralık evler için istenen rakamlar insanlık suçu derecesine gelmiş. Bir yandan bütçeyi daha fazla zorlamaya çalışırken bir yandan da bu işin oransal olarak iktisadi normali nedir onu anlamaya çalışıyorum.
0
🌸henchman
(14.07.21)
Çayyolunda oturuyorum ben. Babam tek maaşla aldığı evi şu an ben nişanlımla babamdan daha iyi maaş almamıza rağmen alamam. Nişanlımla toplam 15 bin lira maaş alıyoruz. Bizim bu eski evler 30 yıllık en az, satsan 700 bin lira. Yazık. Her gün bir arıza veriyor her yer. Çocukluğum hayatım okulum burada hep, burada eve çıkmayı düşünüyorum, 2500e yapısız, çok götüren evler var. Başka yerlere bakayım diyorum oralarda pahalı hem de hiç oturmadığı gitmediğim yerler. Resmen çayyolunun köylüsü oldum hayatım boyunca çok dışına çıkmadım. Buranın düzenine alıştığım için diğer yerler bana farklı ve tekinsiz geliyor. Kısmet.
0
Hallegadola
(15.07.21)
(12)

bu arabanın parası nasıl alınır?

maryjane
Selamlar, iş yerinde arkadaşımız zamanında sevgilisiyle ortak araba almış, ödemeleri vs elinde var fakat araba kızın üzerine kayıtlı.. Bunlar ayrıldı, olaylar çirkinleşti, kız tarafı inanılmaz çirkef; kız arabayı akrabasına vermiş satın alacak diye, akrabası paranın yarısını kıza vermiş, bizim elem
Selamlar, iş yerinde arkadaşımız zamanında sevgilisiyle ortak araba almış, ödemeleri vs elinde var fakat araba kızın üzerine kayıtlı.. Bunlar ayrıldı, olaylar çirkinleşti, kız tarafı inanılmaz çirkef; kız arabayı akrabasına vermiş satın alacak diye, akrabası paranın yarısını kıza vermiş, bizim elemana da para yok pul yok. Mahkemeye gitse araba senin üzerine değil, bişey alamazsın diyorlar. 2 senelik emeği var arabada; 300 bin tl, 150 bin para alması gerekiyo ama parayı alamıyor.. yardımcı olabilecek fikri olan birileri var mı? Çok üzülüyorum durumuna.
0
maryjane
(14.07.21)
arabayı ortak aldıklarını gösteren kanıtlar var mı elinde? varsa bir avukata başvurabilir.
0
reanarchy
(14.07.21)
Evliyken mi almışlar anlamadım, boşandılarsa mal paylaşımı davası açacaklar süresi gecmediyse

Yok hiç evlenmedilerse genel mahkemelerde sebepsiz zenginleşme davası açıp şansınızı deneyin
0
sanguine
(14.07.21)
Evli değillerdi, ortak aldıklarına dair şöyle; ödemeleri arkadaşım yaptığı için banka ödemeleri mevcut
0
🌸maryjane
(14.07.21)
bir arkadasim banka dekontu olmadan deftere yazilmis odemeleri mahkemeye sundugunda kabul edilmisti.

saglam avukat tutup dava acacak, banka dekontlarini sunarak sansi olabilir.
0
2oda1salon
(14.07.21)
Noterde yarısını kendine alsaydı bari. Şu an başkasına mal hediye etmiş, o da malı satmış, adam parayı istiyor. Hediye ederken düşünecekti. Geçmiş olsun.
0
Kahir ekseriyet
(14.07.21)
iyi bir avukatla çözülecek bir mesele. muhtemelen karşı tarafa arabuluculuk için telefon gittiğinde korkup kabul bile ederler. şu an dava açacağım konusu lafta olduğu için böyle rahat davranıyorlar. erkek tarafı elindeki ödeme yaptığı dekontlarla mahkemeye gideceğini karşı tarafa bildirsin bakalım, dava aç vermiyoruz derlerse sonrasında avukat devreye girer.
0
golgi aygıtı
(14.07.21)
Dava açarsa alır parasını. Sonuçta ödemeye dair belgeler var elinde. Eğer kız arkadaşının bu borcu ödediğine dair belgesi yoksa mutlaka parayı ödemesi gerekir. Ama dava için arkadaşınızın "Ben evleneceğimizi düşünerek bu kişiyle ortak araba aldım" gibi şeyler demesi lazım. Benim iyi niyetimi kullandı derdim ben olsam. Zaten kullanmış baya kız çocuğu.

Ben olsam çok pis çirkefleşirdim böyle bir şey olsa. Kızın ailesine ulaşırdım anlatırdım her şeyi, kızınız paramı yedi derdim. Paranın faizini bile alırdım.
0
GoodMorningTeacher
(14.07.21)
GoodMorningTeacher +1 git uğraş alırsın parayı.

sadece merak ediyorum, bu insanla ortak iş yapılmayacağını daha sonra çirkefleşebileceğini nasıl anlamadınız?
0
Hallegadola
(14.07.21)
direk buna bir cevabım yok. Fakat mesela nişanlına araba, takı vs pahalı hediye aldın diyelim, Daha sonra nişan bozulursa "ben bunları evleneceğimiz için hediye ettim, evlenmeyeceksek bu hediyeleri geri isterim" diyebiliyorsun. Bu mantıkla baktığında arkadaşınızda parasını alabilir. İşinin ehli bir avukat bulmak lazım. Belki de işinin ehli olmasa bile çok kolay bi davadır bu. Bilemedim.
0
zimbirik
(14.07.21)
İstanbul’da tanıdığınız bu davaya bakabilecek sağlam avukat var mı :)
0
🌸maryjane
(14.07.21)
Tavsiyem yok ama okurken ben sinir oldum. İnşallah tamamını hem de faiziyle geri alabilir arkadaşınız. Bu devirde kimseye güvenmemek lazım, dersini almıştır zaten.
0
hrvl
(14.07.21)
Hukuk sisteminin zayıflığı bu tip olaylarda ortaya çıkıyor işte. Mağdur, mağdur olduğu ile kalıyor. Üzücü durum. Hem hayat dersi çıkar hem de yeni bir hukuk sistemi. Tamamen farazi konuşuyorum hukukçu değilim ama “Benden borç istedi arabanın taksitlerini ödemek için, borç karşılığı senet yapmadım ama taksitlerini ben yatırdım kayıtlı olması için” dese bişey çıkar mı bi avukata sordurun derim. Çok üzüldüm ULAN!
Geçmiş olsun.
0
erty_ksk
(14.07.21)
(20)

otel odalarındaki kettlelar gerçekten kullanılmaz mı

regina phalange
öyle bir hurafe vardır ya çorap, don vs kaynatıp yıkıyor millet kettle'ın içinde diye. var mı gerçekten öyle bir şey ya?https://eksisozluk.com/otel-odasi-kettleinda-kulot-kaynatmak--5786262https://eksisozluk.com/otel-odasindaki-kettlein-ayak-kokmasi--6004813
öyle bir hurafe vardır ya çorap, don vs kaynatıp yıkıyor millet kettle'ın içinde diye. var mı gerçekten öyle bir şey ya?

eksisozluk.com

eksisozluk.com
0
regina phalange
(13.07.21)
İlk defa duydum, birkaç defa kullanmışligim da var. Bundan sonra kullanmam muhtemelen :)
0
mezarkabul
(13.07.21)
hayatımı kararttın, neden böyle bir şey yazdın ki buraya ;(
0
srjkvon
(13.07.21)
her gittiğimde kullandım. böyle şeyler olduğunu ilk kez duydum inanın aklımın ucundan geçmezdi. ben de bundan sonra kullanacağımı sanmıyorum +1
0
ilgeru
(13.07.21)
duyuru sahibi umarım trendyolda mini kattle satmıyordur
0
srjkvon
(13.07.21)
bir duyuru bir kez okuyup hayatimdaki bir davranisimi derhal degistirecegimi soyleseler inanmazdim.
0
WithWorth
(13.07.21)
araplar hep don yıkıyormuş. çalışan bir arkadaşım da söylemişti. :(
0
westblack
(13.07.21)
Oha onu kullanan da mi varmis :) ben yastiga bile temkinliyim.
Cok unlu otelleri uv murekkeple sprey sikarak denemislerdi hic biri carsaf nevresim degistirmiyordu.
Birazdan videosunu atarim.

Buldum
youtu.be
0
divit
(13.07.21)
Ben de otel çalışanından çorap yıkandığını duydum maalesef. Kurumsal satışta çalışıyor üstelik. Yalan olduğuna ihtimal vermiyorum.
0
auroraaurora
(13.07.21)
bunu duymuştum.

bir de 5* otelde staj yapan (turizm m.y.o.) akrabam bozulup kirlenmediyse çarşaf değiştirmediklerini söylemişti. iç anadolu'daki büyükşehirlerden biri.
0
ya ben lan neyse
(13.07.21)
bu duyuru hayatımı değiştirdi.
çay yaptım, içtim lan ben o makinalarda :(
0
cay koy geliyorum
(13.07.21)
abiğğğğ :(

bedava ve ekstra bir gıda daha hayatımızdan çıktı.
0
bass solo take one
(13.07.21)
Ben hâlâ kullanıyorum.
Şimdiki su ısıtıcıların üst tarafı çamaşır yıkamak için çok dar alt tarafı geniş. Eğer bu olaydan gidersek yatakta bile yatmamak gerekir. Klozete oturulmaz, kapı kolları tutulmaz.
0
etna
(13.07.21)
Redditte de çeşitle kez gördüm böyle olayların gerçekleştiğini, sadece kettle değil filtre kahve makinesi vb. için de geçerli. Otelde çalışan yönetici, room service vs. çalışanlar AMA'larda askreddit thread yorumlarında küçük elektronik aletlere dokunmadıklarını yazmışlardı.
0
mirafiori
(14.07.21)
Bir 5 yıldızlı otelin spor salonunda uzun süre spor yaptım. İnsanların otel havlularına davranışlarını gördüğümden bu yana kettle'ı geçtim, havlularını bile kullanmıyorum.
0
Mirket
(14.07.21)
Ben hep kullaniyordum. Bu duyuruda yazilanlar aklimin ucundan gecmezdi. Resmen aydinlandim. Bir bu bir de klozetin tepesine tuneyerek ihtiyacini giderenlerle ayni dunyada yasadigimiza inanmak istemiyorum.
0
nax
(14.07.21)
Bir uçucu madde olarak çok otelde kaldım, kalıyorum. Bunu yıllar önce Reddit’te okumuş olmama rağmen hep kullandım, kullanırım.
Pimpirikli bir insan değilim kafaya takmıyorum. Kaynar su yani ne yapabilir ki bana orada önceden kaynamış şey. Zaten saçma geliyor. Kimsenin gidip de kettle içinde çorap kaynattığına inanmıyorum. Şu sinema salonunda koltuğa aidsli iğne bırakıyorlarmış şehir efsanesi gibi bir şey.
0
zoghurt
(14.07.21)
yarin derhal seyahat kettle'i aliyorum :/
0
in vino veritas
(14.07.21)
hep kullanırdım, çok ilginç
0
Hallegadola
(14.07.21)
ben kullanıyordum.

Ama bu söylediğini ilk defa duydum. Bundan sonra da eğer deterjan gibi, sabun gibi kokmuyor olursa kullanmaya devam ederim. Sonuçta kaynamış su, dezenfekte ediyordur zaten içini. Deterjan, sabun kokuyorsa da kanserojen olduğu için kullanmam.

Ayrıca, donları, çorapları falan kaynar suda yıkarsan büyük ihtimalle ömrünü yarıya indirirsin. Likra, lastik vs hiç bir şey kalmaz. O yüzden çok çok yaygın bir durum olduğunu sanmıyorum.

Senede en az 40 - 50 günümü otelde geçiriyoruz. İlk defa bu dediğini duydum. çok yaygın olsa daha önce kulağıma gelmiş olurdu. Çarşaf değiştirmeme durumunu daha çok duydum diyebilirim.
0
zimbirik
(14.07.21)
Öğğğğğğ
Bi dahaa aslaa!
0
photo85
(14.07.21)
(15)

Mersin vs Samsun

adwokat
İki şehirden birinde sonsuza kadar yaşayacaksınız? Hangisini seçerdiniz, neden?Not: şu anda yaşadığınız şehri de yazarsanız daha anlamlı veriler elde edebilirim.
İki şehirden birinde sonsuza kadar yaşayacaksınız? Hangisini seçerdiniz, neden?

Not: şu anda yaşadığınız şehri de yazarsanız daha anlamlı veriler elde edebilirim.
0
adwokat
(13.07.21)
Mersin güzeldir. Samsun sıkıntılı bir yer. Yobaz
0
dekart
(13.07.21)
ikisine de gitmedim ama mersin diyorum. gecen arkadasim marvel tree hotele gitmisti denizi cok tatli
akdeniz<3

samsun da dogasi guzel bir yer amaa karadeniz no way</3
0
ala09
(13.07.21)
Mersin'i seçerdim. Çünkü Mersin Samsun'a göre daha modern ve açıkgörüşlü insanların yaşadığı bir yer. Bir de Akdeniz insanının sıcakkanlılığı var. Samsun yobaz +1. Ankara'da yaşıyorum bu arada.
0
İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(13.07.21)
Askerliğimi Samsun'da yaptım. Çok sevdim. İzmit'te yaşıyorum. Samsun'u tercih ederim. Mersin'e gitmedim. Oralar bana çok ters kalıyor. Seçme nedenim yeşil olması. Deniz olması. Merkezinin güzel, modern olması.
0
dissendium
(13.07.21)
samsun +1.
mersin'de değişik kültüre sahip çok insan var. ben uyum sağlayamazdım gibi.
0
pccopath
(13.07.21)
Hocam ikiside üstü bıyık altı sakal tarzı bi seçenek olmuş,

Mersin çok kozmopolit bi şehir ama kekolarla muhattap olunmayacak bi semtinde yaşanacaksa Mersin kesinlikle, en azından coğrafyasından dolayı Mersin, karadenizde yaşamak istemem
0
paramolacak
(13.07.21)
Mersin'in kızları daha güzel. Kötü yanı cok karışık sehir. Bir de bütün iç Anadolu oraya geliyor deniz vs. yakın diye.

Ek olarak Mersin hayatında gördüğüm en nemli sıcak yer Adana ile beraber. Antalya falan hikaye.
0
westblack
(13.07.21)
samsun yobaz falan degil ya, merkezden bahsediyorum bu arada. gayet de guzel yer. ama cok sikintili tip var; insanin tabiri caizse biraz "rahatsiz". ama mersin kadar kozmopolit degil. bence burda en onemli etken iklim olurdu.
0
bay b
(13.07.21)
tabii ki samsun, samsun mersin'e 1000 basar.
anamurda yazlik var. mersin'i azcok biliyorum, samsun'da da calistim sayilir 2 sene boyunca gitgel yaptim mal almaya satmaya samsun turkiye'nin yasanacak 5 ilinden birisidir. samsun canakkale eskisehir buralar hic fena degil.
0
turbo sadık
(13.07.21)
ikisinin de insanı birbirinden beter. iki uçlu değnek misali. naşka hiç mi seçenek yok.

not: çok mersinli tanıyan karadenizliyim
0
Hallegadola
(13.07.21)
mersin. hemen yanında yıllardır yaşıyorum. akdeniz iklimi ve sıcak olması samsun'a kıyasla öne çıkarıyor. son zamanlarda fazla göç aldı ve şehrin demografisi bozuldu biraz ancak uygun semtlerde oturarak bu problem olmaktan çıkabilir.

mersin'in sol tarafında antalya, sağında adana var. bu bile başlı başına samsun'a kıyasla öne çıkarıyor. adana'nın hemen sağında ise antakya. antalya'nın solunda muğla. mükemmel bir coğrafya değil mi?

samsun, karadeniz'in en kalabalık ve kozmopolit şehri olmasında karşın yine de akdeniz'in o rahatlığını sağlayamayacak ve daha kapalı görüşe sahip insanlarla karşılacağım gibi hissettiriyor.
0
xaloc
(13.07.21)
doğma büyüme istanbullu olduğum için mersin.
0
candide
(13.07.21)
ikisine de gittim. hatta mersin'de askerlik yaptım. ikisi de bombok şehirler. insanları kötü. yine de kötünün iyisi olarak mersin'i seçerim. karadeniz yobazlığı bambaşka bir şey.

ps: istanbulluyum.
0
sir gawain
(13.07.21)
Samsun fena değildir. Büyük şehir. Deniz kenarı olması ona bi sahil kenti havası vermiyor. Kozmopolit değil. bazı uzak ilçeleri mafyatik özellikleriyle öne çıkıyor. Merkezde öyle bir durum yok. Şehrin batı tarafı sahil şeridi gibi, yaşaması rahat. İstabula ankaraya vs mersine göre daha yakın.

Karadenizde eğitime verilen önem, sosyokültürel yapı falan akdenize göre daha iyi. Benim tanıdığım mersinli insanlar cidden çok varoş.

Samsunda okudum liseyi, Samsunlu çok fazla tanıdığım var. Ama es kaza bi yerde mersinli birine denk gelirsem farkediyorum çok varoş ve görmemiş tipler. Tabi bu denk gelmiş olabilir. Ama bana şöyle hissettiriyor: Zamanında türkiyede çok yetişmeyen tropik meyvelerden parayı bulup, eskorta, ucuz zevklere harcayan bir grup çiftçi gibiler :D


Ben samsun derdim. Şuan istanbulda yaşıyorum. Öncesinde ankara, samsun ve sinopta yaşadım. Samsunda hayat rahatlıkla geçer.
0
zimbirik
(13.07.21)
mersine hiç gitmedim ama mersinli tanıdım. adana, hatay, antalya görmüş insanım. sıcaklık olarak yaşayamam. bi de o tarafın insanına daha önyargı var bende çok karışık bir bölge. samsunun ilkadım, atakum gibi kurtarılmış ilçelerinde yaşamayı tercih ederim. samsun'un kalbur üstü kesimi ile önceden muhatap olduğum için biliyorum. öyle bir çevrede yaşama imkanım olacak ise samsun derdim.
0
kestane gürgen palamut
(13.07.21)
(19)

Bu insanlar cocuklarini nasil yetistiriyor?

demirr
5 yasinda bi oglum var. Sabit bir arkadas cevresi yok. Malum buyuk sehir. Ne zaman parka gitsek oglum birileriyle tanismak istiyor. Biz onu elimizden geldigince kibar ve naif yetistirmeye calisiyoruz. Ama ne zaman biriyle tanismak istese cocuklar cevap vermiyor bön bön yuzune bakiyor. Az once kendi
5 yasinda bi oglum var. Sabit bir arkadas cevresi yok. Malum buyuk sehir. Ne zaman parka gitsek oglum birileriyle tanismak istiyor. Biz onu elimizden geldigince kibar ve naif yetistirmeye calisiyoruz. Ama ne zaman biriyle tanismak istese cocuklar cevap vermiyor bön bön yuzune bakiyor. Az once kendi aralarinda oynayan bikac cocugun yanina gitti "merhaba arkadaslar benim adim mustafa, beraber oyanaybilir miyiz" diye sordu. Cocuk "hayir biz senle oynamayiz, sus git" gibi seyler soyledi. Bazen ayrilirken gorurusur arkadaslar yarin yine gelirim diyor istisnasiz cocuklarin hepsi de cevap vermiyor bön bön bakiyorlar. Bu sanirim ailelerin yetistirmesinden kaynaklaniyor. Uzucu bir durum. Siz ne diyorsunuz
0
demirr
(11.07.21)
Bence herkes çocuk sahibi olmamalı. Denyo denyo tipler çocuk yapıyor sonuç bu işte. Bu çocukların anneleri babaları da aynı apartmanda yaşayıp asansörde karşılaşınca iyi akşamlar diyince bön bön yüzüne bakan tiplerdir kesin.
0
suicides underground
(11.07.21)
Valla elit bir semtte yaşamıyorsanız eğer bu şekilde bir tanışma/selamlaşma olayı çocuklar arasında olmuyor pek. Genelde direkt oyuna müdahil olma şeklinde oluyor. Yani evet sizin tavriniz olması gereken şekilde ama ben çocuklar arasında hiç böyle bir diyaloğa şahit olmadım sanırım. Görece iyi bir semtteyiz yeğenimi genelde parka götürürüm ama olay genelde doğrudan oyuna girme şeklinde oluyor. Ya topu olana yanliyorlar, ya kaydirakta yarış yapıyorlar vs.

Üzücü bir durum cidden. Umarım kendi gibi çocuklar ile karşılaşır.
0
Amaranta ursula
(11.07.21)
Tabletin icine alismislar gercek insan gorunce sasiriyorlar :)
0
divit
(11.07.21)
Beş yaşında bir çocuğa göre fazla olgun ve nazik cümleler bunlar. çocuk yetiştirmekten hiç anlamam ama ben ne çocukken böyle şeyler gördüm ne de etrafımda böyle çocuklar gördüm. hem de erkek çocuğu.
0
dafuq
(11.07.21)
Muhitle ilgili bir probleminiz de olabilir. İstanbul için örnek verecek olursam; bağcılar esenler çocuğuyla bakırköy beşiktaş kısmen bahçelievler çocukları bir değil çünkü çocuk ailenin aynası oluyor bence. Malesef bir çok aile çocuğu doğuruyor ama gelişimini takip edtmiyor sizin gibi üzerinde titremiyor hal böyle olunca sonuçlar ortada
0
goodyes
(11.07.21)
Üzüldümmustafaya +1 ancak eskidende benzer durumlar vardı yaş gereği olan şeyler sizde bir sorun yok dünya hep böyleydi hep böyle devam edecek
0
basond
(11.07.21)
pek ilgili değil ancak, dün misafirliğe gelen 5 yaşında bir misafir oradan oraya canhıraş koşarken orta sehpanın üstüne çat diye düştü. orta sehpanın birbirine çember şeklinde puntalanmış ayakları vardı. masa kırılarak katlanarak dümdüz oldu. aklımız çıktı bir şey oldu diye. baktık hiç bir şeyi yok, annesi hiç bir şey demeden aldı oğlunu içeri geldi.
mesele masanın kırılması vs. değil ancak insan bir kusura bakmayın çocuk işte eheh der. biz olsak yerlere kapaklanırız özür dilemekten. tutar sanayi sanayi gezdiririz. hiç bir şey olmamış gibi çıktı odadan. inanılmaz :)
tabi şimdi bunun yetiştirdiği çocuktan kibarlık ve naiflik ne kadar beklenebilir, siz tahayyül edin.
0
o kadar da degil aga
(11.07.21)
@dafug bakınız aslinda olmasi gereken seyler elit sayilacak bu mecrada bile tuhaf karsilanabiliyor. Bunun olgunlukla alakasi yok ki. birisinden talebin varsa bunu kibarca anlatirsin ya da sorarsin. Anladim ki gercekten cografya kaderimiz. Ve anladim ki gercekten dünya hassas insanlar icin cehennem
0
🌸demirr
(11.07.21)
ailesinden ne gorurse onu gosteriyor. eminim annesine bu sekilde tanisma cumleleri kursaniz arkanizdan ehehe kibarcik diye dalga gecer.
goodyes'in yazdigi gibi yetistirmiyor, doguruyorlar.
siz yine de yolunuzdan sasmayin ama hakkini aramasini da ogretin mutlaka.

kolay gelsin
0
65 derece
(11.07.21)
Ben ustteki arkadaslarin aksine daha elit semtlerde, beyaz yakalinin buyuttugu cocuklarda gozleniyor diye dusunuyorum o cocuklarin davranisini. Cunku ailesi demistir ki yabanciyla oynama falan, nasil ki o ebeveyn kendi arkadas grubuna birini almiyorsa kolay kolay cocugunu da oyle yetistiriyor. Ben yakin zamanda izlemistim, o yuzden saniyeli link verebiliyorum, kanadali anne de kanada'da oarkta cocuguna arkadas bulamamaktan sikayetciymis: youtu.be programin tamamini izlemenizi tavsiye ederim
0
neverletyougodown
(12.07.21)
Aynı yaş aynı model evlattan bende de var :) parka girer girmez kaydırağa tırmanırken benim adım Ali diye kendini tanıtır. Daha karşılık veren olmadı.
Yolda giderken gördüğü insanlara selam verir, bakkalda markette konuşmaya başlarken kendisini tanıtır meramını sonra anlatır, kolay gelsin der, iyi çalışmalar diler... Büyüklerden de selamını alan çok az insan var. Sadece çocuklar değil, büyükler de selamlaşmayı, bir merhabayı bilmiyor maalesef...
0
balik kraker
(12.07.21)
Bizim apartmandaki hodukler de boyle. Ogretmen bunlar ustelik. Cocugunuz 6 yasina gelince tegv egitim parkina goturun. Pandemi nedeniyle online etkinlikler de var. Sizin gibi saygili ailelerin, saygili cocuklari var.

Yurtdışında tanimadigin insana selam veriyorsun, medeniyet ne guzel.
0
gelmeistemem
(12.07.21)
Buna bende çok rastlıyorum. Hanzo insanların hanzo çocukları. semtten semte fark ediyor. ona eminim ama çayyolunda büyüyen yetişen iki kardeşiz biz. kardeşim şimdi 21 yaşında gerçi ama anaokulunda iri kıyım bir çocuk kardeşime salça olmuştu. ki kardeşim de o kadar minnoştur ki aliye'deki arda gibi falan. her neyse hanzo çocuğun anasıyla anaokulu öğretmeni arkadaşmış olan benim kardeşime oldu. tabi annem hepsinin üstesinden geldi, şikayet etti kardeşimi başka okula aldı. ama nedense o zamanda beri çocuk okullardan nefret etti hep. neyseki besyocu oldu da zevk alıyor artık okumaktan.

demem o ki hep var böyle hanzo ailelerin hanzo çocukları. her dönem var, eğitim, zenginlik, iyi semt vs fark etmiyor. o yüzden sallamayın zamanla herkes kendisi gibi insanları buluyor. mustafaya da kıyamam yerim onu ben.
0
Hallegadola
(12.07.21)
Merhaba,
Kendi denginiz bir muhitte kalırsanız böyle şeylerle daha az karşılaşırsınız
Bunların haricinde, çocuklar kendi aralarında olası kabalıklara, hilelere vs alışmalılar yani min düzeyde deneyimlemeli bunları. Yarın öbür gün o çocuklar büyüyecek çevrede böyle insanların olduğunu bilmeli mustafa
Ayrıca 5 yıl önce doğan çocuğa neden mustafa adını verdiniz abi yaa :D
Neyse, önerim bi takım sporuyla vs veya sanatsal bişeyle ilgilensin minik. Kreş falan derken daha da iyi olur.
0
jimjim
(12.07.21)
Haklısınz tabi ama fazla da steril yetiştirmemek lazım çocuğu. Hayatı boyunca böyle insanlarla muhattap olacak.
0
westblack
(12.07.21)
İnsanlar çocuklarını özgüvensiz yetiştiriyor, bizim toplumda atılgan davranışlar pek onaylanmaz çekingen davranışlar aferin alır. Çocuğu özgüvenli şekilde yetiştirmeyince de kendini ifade etmede güçlük yaşıyorlar. Ya suskun kalarak ya da agresif davranarak kendilerini ifade ediyorlar. Bunun haricinde insanlar televizyondan oradan buradan duyduğu kötü haberler yüzünden çocukların dışarıdaki tüm insanları tehlikeli olarak etiketlemesine neden oluyor. Bu gibi nedenlerle çocuklar sosyal iletişimde zorluklar yaşıyor.
0
Josephine.
(12.07.21)
hissettiklerinizi anlıyorum. benim ufaklık da böyle şeyler yaşarsa fazla müdahil olmamaya ve durumu dramatize etmemeye çalışıyorum. çünkü gerçek hayat da tam olarak böyle olacak. büyüyünce her istediği olmayacak reddedilecek vs. bunlara ne kadar erken alışır normalleştirir ve takılmazsa o kadar iyi. semtin elitliği ile de alakası yok. artık her seviyeden çocuk kaba ve saldırgan olabiliyor. elitler daha bile fazla kaba olabilir yukarıdaki arkadaşın dediği gibi
0
iwillsee
(12.07.21)
30 yaşındayım, çocukken ne kadar çok kişi oynarsak o kadar iyi olur diye düşünüyordum. Sabah mahalledeki herkes toplanır, sokakta oynardık. Doğrusu budur. "Sen oynama, sen git", vb bunlar ilkel insan davranışı.

Çocukları yanlış yetiştirmişler, sizin çocukta sorun yok. Çocuğum olmadığı için daha ayrıntılı yorum yapamayacağım malesef.
0
hayirsiz
(12.07.21)
izmirdeymişsiniz istanbul olsa mustafa ile oğlum tanışsın isterdim. Benim oğlum da inince arabaya bile by by yapar 2 yaşında. Abi abla hemen gördüğü çocuğa selam verir oynamak ister kimi oynar kimi kaçar. Tersleyenler felan oluyor..
Yapacak şey yok her kesimden var böyle insanlar büyüdükçe daha beterlerini görecekleri için hiç dramatize etmeden oyununa devam etmesini sağlıyorum ben.
0
cilekli pasta
(12.07.21)
(10)

istanbul avrupa boğaz hattında ev arıyorum. ne yapmalı?

hsktr
ilk işime giriyorum. maaşı primlerle beraber 4500-6000 diyelim. yakın arkadaşlarım 5 kişi beşiktaşta bir ev gezecekler, sen de gel dediler. evin kirası 6000 bana 1200 düşüyor haliyle. ev güzel ama kararsız kaldım ilk kez çıkacağım için. 5 kişi yaşamak efsane zor olur mu dubleks evde? arkadaşlarım iş
ilk işime giriyorum. maaşı primlerle beraber 4500-6000 diyelim. yakın arkadaşlarım 5 kişi beşiktaşta bir ev gezecekler, sen de gel dediler. evin kirası 6000 bana 1200 düşüyor haliyle. ev güzel ama kararsız kaldım ilk kez çıkacağım için. 5 kişi yaşamak efsane zor olur mu dubleks evde? arkadaşlarım iş hayatında oldukları için daha lüks bir yaşam istiyorlar.

bunların dışında kira vermek-ev satın almak arasında da kararsızım. tabii ki ev alırsam çok küçük ve boğaz hattında olamayacak ev. ama altımda araba olduğu için çok da sorun olmaz belki. kira vereceğine ev al, hem de yatırım olmuş olur der misiniz? hangisi mantıklı?

aslında asıl sormak istediğim bu maaşa 1200 lira(beşiktaş) vermek kazıklanmak mıdır? 1200 lirayla kotarmanın bedeli olarak can ciğer de olsa 4 arkadaşınızla kalmak tolere edilemez midir? (ev dubleks,4+1)
0
hsktr
(11.07.21)
5 kisi besiktasta gezecekler deyince eve 6. sandim seni :) 4+1 4 kisi biraz hayat tarziniza ve ozgurluk anlayisiniza bagli. bence ev buyukse cok sorun olacagini dusunmuyorum calisan kesim ogrenci kesimden iyidir yani gerekirse cikabilecegin denemeye deger bi seneyim olarak dusunuyorum. ps: hic ev arkadasiyla vs yasamadim
0
ala09
(11.07.21)
He ekleyelim. 1200 cooook normal kisi basi olarak daha dusugune bulamazsin bence. bulursan da cabucak bunalirsin kira/maas oranin gayet ideal ustelik merkezde oturacaksin
0
ala09
(11.07.21)
Çalışan kişi için dubleks bile olsa 5 kişi çok fazla, iş yerinde iyice yorulunca kafa dinlemek istiyor insan, öğrenci evi tarzı sakinliği seviyorsanız zor. 1200 iyi bir fiyat Beşiktaş için, nelerden vazgeçibilirsiniz ona göre düşünmek gerek.

İstanbul'da araba beni çok yoruyor. Marmaray hattında Anadolu Yakası, Üsküdar İcadiye, Bostancı İdealtepe ya da Sarıyer tarafları düşüneilirsiniz 1 arti bir. Ancak 4500 ile değil de 6000 bin ile mümkün olur.
0
kaset
(11.07.21)
Daha lüks bir yaşam istiyorlarsa neden beş kişi birlikte yaşıyorlar o da garip. Bir kişi bile çalışan insanı zorlar ama şu durumda beş kişiden iyidir. Hem evde dört oda varken beşinci nerede uyuyacak?
0
ruhen hastayim ben
(11.07.21)
Sırf beşiktaş diye 5 kişi aynı evde asker koğuşu hayatı yaşayacağıma esenler’de yalnız yaşarım..
0
dadasalon
(11.07.21)
neresi olursa olsun 3 kişiden fazla aynı evde yaşanmaz. hatta bazı durumdalarda 3 kişi bile fazla. kararınızı dikkatli verin derim.
0
dertliyim dostlar
(11.07.21)
5 kişi bir arada çok zor. Öğrenci evi değil bu çalışırken çok yorucu olur.

Ben olsam biraz daha uygun fiyatlı bir semtte, daha az insanla yaşarım. Hemen 10 dakikalık bir motor yolculuğu uzaklıktaki üsküdar, salacak, fıstıkağacı, bağlarbaşı gibi yerlere bakarım mesela. Ya da altunizade metrobüse yakın yerlere bakarım. Buralarda daha uygun ve daha yaşanılası evler bulmak kolay. Bu arada hakikaten anadolu yakasının birçok semti, çok daha yaşanılasıdır.
0
anten
(12.07.21)
5 kişi mi? yuh.
0
burya
(12.07.21)
sims oynarken bile 5 kişiyi idare edemiyordum gerçeğini hayal edemedim. Tuvalet, temizlik, yemek işleri çok sıkıntılı. bir mal sahibi olabilme ihtimaliniz varsa o tarafa yönelmeniz daha mantıklı bence.
0
Hallegadola
(12.07.21)
4 artı 1 evde topluca lüks yaşam isteyen insanlar da 4500 TL ile boğaz hattında ev de tutarlı görünmüyor. Ama Arkadaşlarla bir süre idare edilebilir kafa netleşene kadar. Acele etmeyin. Kazandığınızın yarısını falan eve yatırmaya kalkmayın. Para eriyor.
0
not dark yet
(12.07.21)
(5)

Müfettişlik için hangi bölüm avantajlı

iddaaci
Merhaba, lisans mezunuyum. Bölümümle ilgili bir konuda memurum. Ama memur olduğum bakanlıkta müfettişlik için iibf veya hukuk mezunu olma şartı var. Ben açıköğretimden yürüyeyim diyorum. Açıköğretimde işletme ve uluslararası ilişkiler var. Bunların İngilizce programı da var. İngilizce YDS’den 92 pua
Merhaba, lisans mezunuyum. Bölümümle ilgili bir konuda memurum. Ama memur olduğum bakanlıkta müfettişlik için iibf veya hukuk mezunu olma şartı var. Ben açıköğretimden yürüyeyim diyorum. Açıköğretimde işletme ve uluslararası ilişkiler var. Bunların İngilizce programı da var. İngilizce YDS’den 92 puanım var. O bölümlerde okuyabiliyorum. Sizce İngilizce işletme mi okumalı yoksa uluslararası ilişkiler mi? Bunların Türkçesi’ni okumak istemiyorum. Dilim de Canlı kalsın. Hem orijinal terimlere vakıf olurum.

Adalet okuyup hukuka geçmeyi de düşündüm ama dgs sınavı kafamı kurcaladı. Boşverdim.

Ne diyorsunuz şimdi?
0
iddaaci
(10.07.21)
hukuk düşüncesi olacaksa uluslararası ilişkiler daha isabetli olabilir. olmayacak ise ingilizce işletme her zaman iyidir. bu müfettişlik hangi alanda hedefliyorsunuz? asıl bu en belirleyici kriter olmalı seçiminizde. zira müfettişlik sınavları sağlam bir alan hakimiyeti gerektirir.
0
pardus
(11.07.21)
4 yıl harcayacaksanız kesinlikle hukuk okuyun. İşletme, uluslararası ilişkiler için AÖF'te 4 yıl harcamaya değmez. Adalet okuyup hukuka geçiş yaparsanız 4 yılın sonunda avukat olma şansınız oluyor. Bu arada AÖF'ün İngilizcesinden bir şey beklemeyin. Ben adalet bitirdim. Almanca seçmiştim yabancı dil olarak. Düzey yeterince yüksek değil. Zaten eğitim materyalleri yetersiz. AÖF dışında bir üniversitede ikinci öğretim okumak da mantıklı. Uzaktan eğitimi de araştırın. Hiç değilse canlı derse katılırsınız. AÖF mezunu damgasından kurtulursunuz.
0
dissendium
(11.07.21)
AÖF mezununu mülakattan geçirmezler üzgünüm. İşletme basit bölümdür uzaktan eğitim programları var İstanbul üniversitesinin falan onları araştırın
0
Hallegadola
(11.07.21)
Hacettepe uluslar mezunuyum derece yapmasam bir yere giremezsin iş yapmaz. Genelde mülkiye kamu mezunu alıyorlar
0
Hallegadola
(11.07.21)
Giremezdim*
0
Hallegadola
(11.07.21)
(5)

Yeşil elbise altına siyah ayakkabı olur mu

regina phalange
Yoksa hangi renk olur. Önü açık bantlı ayakkabı bu arada
Yoksa hangi renk olur. Önü açık bantlı ayakkabı bu arada
0
regina phalange
(10.07.21)
Tarz olarak uyumlularsa olur. Şık olacaksa ben nude topuklu seçerdim sanırım.
0
jazzabel
(10.07.21)
İnce bantlı ise olabilir. Siyah dışında Gold ve gümüş de olur.
0
Amaranta ursula
(10.07.21)
Kırmızı daha iyi olur.
0
prole
(10.07.21)
kırmızı olur, mor olur, siyah olur, nude olur, lame olur, dore olur, yeşilin tonuna uygun bir pembe ya da fuşya olur, lacivert olur, kahvenin bazı tonları veya taba da olur.
aynı tondaysa ya da çok uyum yakalanırsa yeşil bile olur.
0
blatta hiberna
(10.07.21)
Nude, taba, kahve veya dore. Hiçbir şey yoksa siyah
0
Hallegadola
(11.07.21)
(8)

Hamamböceği mucadelesi

Filinta61
Yapacagim. Oncelikle evimde kuytu bir nokta yok. Tum delikleri silikon ile kapattim. Camlar sineklikli ve dis kapi bosluksuz kapaniyor. Buna ragmen tasindigimdan beri 10 ay oldu toplamda 5 kere denk geldim ben bunlara hepsi de kara sinek boyutundaydi.Simdi banyo ve dus giderlerinden gelme sanslari v
Yapacagim.
Oncelikle evimde kuytu bir nokta yok. Tum delikleri silikon ile kapattim. Camlar sineklikli ve dis kapi bosluksuz kapaniyor.
Buna ragmen tasindigimdan beri 10 ay oldu toplamda 5 kere denk geldim ben bunlara hepsi de kara sinek boyutundaydi.

Simdi banyo ve dus giderlerinden gelme sanslari var mi. Hadi dus giderinde hep su var ama banyonun giderini tikayim mi?

Komple ilaclama firmasini aramadan , kotrine ve bayer max ile biraz deneyeyim mi?

Delik yok gecis yok bunlar nereden gelebiliyor onu da anlamayiyorum. Parke altindan desem parkenin altina nasil giriyor onu da anlamadim.
0
Filinta61
(08.07.21)
Bizim boyutlarımız böceklere göre devasa olduğu için boşluk olayını tam algılayamıyoruz. Sana göre boşluksuz gözüken çoğu yerden böcek geçebilir. Kapı altlarına sünger takılabilir. Banyodan da gelir.
0
dissendium
(08.07.21)
Ben gecenin bir yarısında görmüştüm çıkardığı sese uyanmıştım, annemler de memleketteydi sabaha kadar ağlamıştım. Hemen ilaçlattım evi. Ölülerini temizledim sonra. Hemen etki etti. Bence hiç uğraşmayın ilaçlatın hocam en temizi.

Bu arada biz en üst kattan oturuyorduk çatıdan inebilir demişlerdi. Bir de şu banyolardaki açıklık var ya gider, oradan çıkar dedi bize adam. musluğun altındaki delikten de gelebilir demişlerdi. Tipini gösterdim banyo tuvalet giderinden gelenlere benziyor demişti adam. Böyle giderlere ilaçlı su döktü.
0
Hallegadola
(08.07.21)
Kothrine yeterli.
0
westblack
(08.07.21)
Bayer Maxforce Platin Hamamböceği Jeli 20Gr


Bu ürünle tüm evi ilaçlayıp kökünü kurutabilirsin. Emin ol çook uzun bir süre bir daha görmeyeceksin. Ayrıca balkondan, ev kapısından, sanırım giderlerden de geliyorlar.Bunun için de giderlere çekvalf alman gerekir.
0
sorumatik
(08.07.21)
Bir yerden gelmiyor evinin icinde yasiyor ama goremiyorsun.

Biz yillar onceki evde hayvan gibi mucadele ettik, bitti lan artik dedigim bir gun salondaki sehpayi soktum.

Hergun cay ictigimiz,tekme attigimiz, ortada duran sifir bosluklu sehpadan cikanlara inanamazsin.
Bak sifir bosluk diyorum 4 ayakli klasik sehpadan 20 tane falan cikmisti.

Sonra apartmani ilacladilar bitti.
0
divit
(08.07.21)
bizde deliriyorduk bir gece anladık ki.bu kara fatmalar asansör le üst katlara çıkıp sokak kapısının jilet boşluğu kadar altından eve giriyorlar.
asansör ve merdivenleri ilaçladık bitti.
0
jamswety
(08.07.21)
Bütün apartmanı ve daireleri ilaçlatın. Evi ilaçlatmak da kısa vadeli çözüm.

Evini ilaçlatsan üst kata kaçacaklar. Sonra o da ilaçlatacak ve yine sana gelecek bir süre sonra.

Yönetici ile konuşup bütün apartmanı baştan aşağı ilaçlatın.
0
teritori
(08.07.21)
Banyo ve duş giderlerini kullanım sonrası kapatıyorum. Güçlü birşey olacak. Ben fayans üzerine su dolu kova vs koyuyorum. İnşaat mühendisi eniştem söylemişti kapatın diye, bu yöntemle çözdüm ben. Bir de hamam böceği tableti koyun gördüğünüz yerlere.
0
nerthus_
(08.07.21)
(8)

Muhteşem hamburger tarifleriniz

Mossy
Bu akşam evde hamburger yapıcam ve bu ilk denemem olacak. Karamelize soğan ve mantar içerikli burgerler tercih ediyorum genelde. Var mı şunu yaparsan daha güzel olur, bu işin püf noktası budur dediğiniz şeyler. Ya da soğan ve mantar dışında bir şeyler, soslar falan da tavsiye edebilirsiniz. Bu aksam
Bu akşam evde hamburger yapıcam ve bu ilk denemem olacak. Karamelize soğan ve mantar içerikli burgerler tercih ediyorum genelde. Var mı şunu yaparsan daha güzel olur, bu işin püf noktası budur dediğiniz şeyler. Ya da soğan ve mantar dışında bir şeyler, soslar falan da tavsiye edebilirsiniz. Bu aksam muhteşem bir hamburger yapmak istiyorum. Teşekkürler ^^
0
Mossy
(08.07.21)
karamelize soğan güzel oluyor. veya bir marketten burger sos alabilirsin. o da çok güzel olur.
0
reanarchy
(08.07.21)
Turuncu cheddar olmayan keskin bir peynir de çok güzel olur. Seviyorsanız küflü peynir, sevmiyorsanız emmental olur, eski kaşar olur.
0
kobuzchu kiz
(08.07.21)
yeşil mercimekten hazırlanan hamburger köftesini öneririm, youtube da tarifler ölçüler var, her türlü bakliyat kullanılabiliyor, nohut, haşlanmış kurufasulye, haşlanmış barbunya hepsi güzel oluyor fakat baharat olarak kimyon en çok yeşil mercimekle yapılana yakışıyor

şunun gibi bir şey, büyüklüğü ve şekil vermesi size kalmış
youtu.be
0
freebird5406_2
(08.07.21)
Ben karamelize yerine pişmemiş kuru soğanı daha çok seviyorum hamburgerde. Onu da deneyebilirsin. Türüflü mayonezi çok beğeniyorum hamburgerde. Bi de hardalı sos olarak çok severim. Çok keskin bir tat tabii, etin tadını öldürebilir ama ben seviyorum.
0
himmet dayi
(08.07.21)
Karamelize soğan için;

İnce doğranmış soğanı çelik bir tencerede kısık ateşte, kapağı kapalı halde unutun gitsin. Dibini hafif tuttukça su ekleyin ve kazıyın tavaya yapışanları. Bu işlemi soğanlar iyice karamel rengine gelene kadar tekrarlayın.
0
lüzumsuz adam
(08.07.21)
Annem karamalize soğan ve köz kırmızı biber koyuyor. çedar peyniri eritiyor. bir de turşu suyu ve mayonezi karıştırırak big mac sosu benzeri bir şey yapıyor. tatlı hamburger ekmeği değil de fırından özel hamburger ekmeği alıyor.
0
Hallegadola
(08.07.21)
Kıymaya karabiber, tuz, 1 kasik kadar ketçap, hardal ve bir kaşık sirke katıyorum. Bir kez bir tatli kasigi pekmez de koydum o da lezzet katmıştı.
Bu şekilde yoğurup yuvarlayıp beklemeye alıyorum.
Ekmeği özhan market var bursada, oradan alıyoruz ikili güzel bir ekmeği var.
İçine iceberg, domates, turşu, karamelize soğan ve mantar.
Soğanı karamelize ederken 1 tk balsamic sirke ve 1 tk şeker de ekliyorum.
Mantarda da aynısını yapıyorum. Güzel oluyor bence :)
İki yıldır falan dışarıdan hamburger yemiyoruz. Haftada bir bu tarifle bayram yapıyoruz :)
0
somethinginthewayshemoves
(09.07.21)
Worcestershire sosu kullan diye inat ediyor yabancı siteler. Öneriyorum ben de. Metro grossmarkette var.
0
tey tey
(09.07.21)
(3)

chat'te online kalmak

bir soru sorcam
wp'da diyalog halindeyken çevrimiçi kalmayı önemsemeye ilişkin görüşlerinizi merak ettimtw, instagram takılıp, tv izlerken bir de yazışmakhatta bunları bazen işteyken yapmakbirden fazla kişiye, gruba laf yetiştirmekaz çok hepimiz bu hale gelmişiz gibi gözlemliyorumaçıkçası bir yere gittiğimde tv açı
wp'da diyalog halindeyken çevrimiçi kalmayı önemsemeye ilişkin görüşlerinizi merak ettim

tw, instagram takılıp, tv izlerken bir de yazışmak
hatta bunları bazen işteyken yapmak
birden fazla kişiye, gruba laf yetiştirmek

az çok hepimiz bu hale gelmişiz gibi gözlemliyorum

açıkçası bir yere gittiğimde tv açıksa, elde telefon varsa samimi bir ortamsa
atar yapıp sıfır teknoloji takılamayı teklif ediyorum muhabbetin bittiği yere kadar

konu buraya geldi ama soru şuydu
wp'da konuşurken online/offline olmanın önemi kaldı mı
0
bir soru sorcam
(08.07.21)
whatsappda karşımdaki ile konuşurken aktif olmasını önemsemem.

arkadaşlarl bir araya geldiğimiz durumda instagram açıp geziyorlarsa, whatsapp gruplarında geyik ceviriyorlarsa o zaman biraz atar yapıyorum. Telefonu bırakın diye. Ama çevrem genelde öyle aynı masada otururken telefona bakmayı ayıp gören insanlarda oluşuyor. Problem olmuyor.
0
zimbirik
(08.07.21)
önemli olan karşılıklı iletişim, offline olup olmamasına takılmam. muhabbet akıyorsa bana yeter
0
lcha
(08.07.21)
ben bir şey yazdıktan sonra hemen çıkarım hiç çevrimiçi olmam karşıdakini de beklemem yazması yeterli. zaten imessage kullandığım için whatapp a hiç girmiyorum ben
0
Hallegadola
(08.07.21)
(27)

Hadi gelin bahane bulalim - en iyi yalancilar toplanin!

proletarier aller lander vereinigt euch
Bi arkadasim bayramda kedisini bana birakmak istedi ama kedi kedi degil seytan. 2 saat bile dayanilacak kedi degil 5 gun falan bakmami istedi. Guzel bir bahane ariyorum.
Bi arkadasim bayramda kedisini bana birakmak istedi ama kedi kedi degil seytan. 2 saat bile dayanilacak kedi degil 5 gun falan bakmami istedi. Guzel bir bahane ariyorum.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(07.07.21)
Hali hazirda kedin falan yoksa 'x kisi gelecek onun da alerjisi var' de. Yok kedin varsa da 'benim kedi baska kediler olunca seytanlasiyor, anlasamazlar' falan de. Yok hicbiri uymazsa da direkt 'ben o kediye bakmak istemiyorum' de gec.
0
j r r tolkien hayrani
(07.07.21)
Bi yerlere gitme durumum var. Aile yani, arkadaslarla vs.
0
invictae
(07.07.21)
satanizm başlangıcı var bende, kedini bırakman ne kadar doğru olur bilmiyorum de.
0
timmie
(07.07.21)
Yalan bulunur bulunmasına güzel olmasına da gerek yok karşı taraf anlar zaten zorlamaz bence. Ama neden direkt bakamam demiyorsunuz?
0
eatpraylaw
(07.07.21)
evde sıkıntı oluyor gün aşırı gider mamasını suyunu veririm de evi yakınsa sana.
0
nickimin hakkini veremedim
(07.07.21)
"Bir yakınım ameliyat oldu enfeksiyon riski var, seve seve kabul ederdim fakat şu şartlarda bakmam zor" diyebilirsiniz. Hatta hayvan pansiyonu ayarlayabilirim diye blöf de atabilirsiniz :D

Bir arkadaşınızın geldiğini ve köpeğinin kedilerle anlaşamadığını diyebilirsiniz.
0
mcgrain
(07.07.21)
:D

Kedilerin ortamlarını değiştirmek psikolojileri için iyi değil, bana anahtar bırak gider bakarım her gün de.

Ayrıca arkadaşın da biraz garip biri sanırım. 5 gün için kediyi alıp başka birinin evine götürmek aşırı mantıksız. Kendi evinde dursun işte normal normal, edebiyle.
0
buff
(07.07.21)
İyi yalan söylerim aslında ama veri az. Kuzenim vs gelecek kediden korkar veya alerjisi var diyin. Aklıma ilk bunlar geldi
0
Hallegadola
(07.07.21)
Kuzenimin köpeği bende olacak filan da diyebilirsin.
0
etna
(07.07.21)
Siz daha önce kedi beslediniz mi?

Kapı pencere açık bırakıyorum, sineklik yok, kediyi unuturum camdan düşer kapıdan kaçar sorumluluk alamam de.
0
jazzabel
(08.07.21)
geçen bi kediyle takıştık, bir daha görürsem alayını s.kecem bunların de.
0
timmie
(08.07.21)
müslüman oldum, kedi şeytandır de.
0
timmie
(08.07.21)
şu an konuşamıyorum bi 10-12 gün sonra döneyim mi sana de.
0
timmie
(08.07.21)
kasabın kedisi anama bacıma sövdü davalık olduk, bi süre bu tiplerden uzak kalmak istiyorum de.
0
timmie
(08.07.21)
hacı geçen gün annemi kaybettik, bulunca arayayım seni de.
0
timmie
(08.07.21)
tabi kedi ölmüş anama sövünce benim tepem attı, acımız taze... de.
0
timmie
(08.07.21)
olm ben bayramda evde olmayacağım ki ne kedisi alooooooo de.
0
timmie
(08.07.21)
kedi so 2020 değil mi yaaaaaaaa neyse... whatever de.
0
timmie
(08.07.21)
birader benim kediyi istememe hakkım olamaz mı ya de.
0
timmie
(08.07.21)
nerden bilebilirim napacaksın moruk allah aşkına de.
0
timmie
(08.07.21)
anlıyorum seni de. abi haklısın evet de.
0
timmie
(08.07.21)
ama senin de beni anlaman lazım, doktorumun kararı bu yönde de.
0
timmie
(08.07.21)
sen kediyi neden götürmüyorsun, madem aldın şimdi birkaç gün için bu üçkağıtçılık yakışıyor mu de.
0
timmie
(08.07.21)
bakamayacaksanız doldurmayacaksınız olm bu hayvanları eve de.
0
timmie
(08.07.21)
(git: imgur.com)
0
cramschoolgirl
(08.07.21)
Bayramde evde değilim de geç. Dümdüz bahane işte.
0
suicides underground
(08.07.21)
Kedi severim, misafir kedi de çok kabul ettim. İki defa geri gönederdim misafir kediyi. Birincisi benim evdeki kedimi çok pis döven kediyi yolladım. Ki, öyle münferit sıcak temas olur, "olur bunlar" der geçerim. Öyle böyle değil, hayvan daldı resmen benimkine. İkinci olayda hayvan durmaksızın sıçtı-işedi. Kedileri anlıyorum. Evlerinden ayrılmak istemiyorlar ve tepkilerini böyle gösteriyorlar, ama bunu çekmek zorunda olan ben değilim maalesef.
0
SiyamkedisiZorro
(08.07.21)
(21)

doğum günleriniz nasıl geçer?

Mossy
Herkesin cevabını merak ediyorum ama özellikle o günü yalnız başına geçirmeyi sevenler varsa aranızda, onların cevaplarını daha çok merak ediyorum. (Öncelikle yalnız geçirenler neden yalnız geçirmek istiyor?) Bugüne kadar doğum günleriniz genelde nasıl geçti ve o gün neler yaparsınız?Bonus: En güzel
Herkesin cevabını merak ediyorum ama özellikle o günü yalnız başına geçirmeyi sevenler varsa aranızda, onların cevaplarını daha çok merak ediyorum. (Öncelikle yalnız geçirenler neden yalnız geçirmek istiyor?) Bugüne kadar doğum günleriniz genelde nasıl geçti ve o gün neler yaparsınız?

Bonus: En güzel doğum günü anınızı paylaşır mısınız?
0
Mossy
(07.07.21)
genelde tektim. ilk tek olmayi huznu anaokulunda yasadim herkesinkini kutladik, benimkine sira gelecek diye beklerken okul tatil oldu... dumur olmustum ahahaha

sonralari zaten onemsemez oldum, ben kutlamiyorum diye kiz kardeslerimin kendi aralarinda.pasta alip benim dogumgunumu kutladiklarini biliyorum.
ulan bu nasil is ben yokum dogumgunumu kutluyorlar.
erkekler zaten umursamiyor dogumgunumu bilen kizlar da mesaj atiyor o kadar. zaten genelde calisiyor oluyorum kendim bile unutuyorum dogumgunumu.
en guzel dogumgunu de 99 depremi sonrasi koydeki dogumgunumdu herhalde bi 50/60 kisi vardik. hollandadan rusyadan almanyadan mektup arkadaslarim gelmisti.
0
turbo sadık
(07.07.21)
Ne yalnız geçirmeyi, ne de abartılı eğlence biçimini beğeniyorum. Ama son birkaç yıldır sadece whatsapp üzerinden, hatırlayabilenler kutluyo. Farklı bi doğum günü geçireli epey bi yıl olmuştur.

En güzel doğum günüm lisedeyken yakın arkadaşımın "kuzenime bi şeyler alcam, boyu falan senle aynı sayılır, akşam bi alışverişe gidelim beraber" deyip 'kuzenine' aldığı hediyeleri aslında bana alıyor olması ve benim bunu hediyelerin bana verildiği ana kadar fark etmemem ve akşam bi cafede sürpriz doğum günü etkinliğine sürüklenmem.

Evet. Jeton kare.

Bu arada doğum günün şimdiden kutlu olsun.
0
himmet dayi
(07.07.21)
@himmet dayı heheh teşekkür ederim. Her yıl burada "bugün benim doğum günüm" başlığı açarım zaten, klasiğimdir :D o zaman tebriklerinizi alırım, 10 gün kaldı ^^
0
🌸Mossy
(07.07.21)
Çocukluğumda hep mini partiyle kutlandı aile arasinda.

Doğum günüm belirli günler ve haftalara dahil xd o yüzden kolay unutulmuyor. Varligimdan gerçekten mutlu olduğunu bildiğim arkadaslarimin mesajları cokkk mutlu ediyor. Ancak iş yeri gibi ortamlarda pasta alinip kutlanacak olmasini bilmek aşırı geriyor beni... Hiç hoslanmiyorum.

Eğer hayatımda biri varsa onunla güzel bir yemek yemek isterim. Onun dışında kimsenin yapmacık kutlamalarini görmek istemiyorum (ancak maalesef görüyorum). Hl

Hatta son doğum günümü anlatayim. Arkadaslarima ısrarla "kutlanmasini hiç sevmiyprum.sakin kutlamayin" dedim. Sonra yine de suprizimsi yapmaya çalıştılar. Bir suratim düştü, bir moralim bozuldu... Dedim sevmiyorum demistim. Sonradan çok üzüldüm onların da keyfini kaçırdım diye

En güzel doğum günüm yok galiba
0
abuzer
(07.07.21)
kendime Bremen'e 2 günlük seyahat armağan etmiştim 2015'teki doğum günümde. çouchsurfinğ'de anlaştığım arkadaş da nehir kenarında bir köşkte oturuyormuş, gitmeden anlamamıştım. terasını komple benim için ayarlamıştı. hem o 2 gün hem nehir yanı teras keyfi baya iyiydi. ryanair kampanyalarına denk getirmiştim gidiş dönüş uçak 18 euro idi. bir de festivale denk gelmişti ki her şey dahil maks 70-80 Euro'ya süper bi 2 gün geçirmiştim. en janti doğum günüm odur. ama genelde sade geçer.
0
dnzbrs
(07.07.21)
En güzel mi bilmiyorum ama lisede sınıf arkadaşlarım aralarında para toplayıp doğum günümü kutlamıştı. Pasta almışlardı. Hatta o günkü harçlıklarını harcadıkları için biraz aç bile kalmışlar. Hoşuma gitmişti düşünmeleri, fedakâr olmaları. Kız arkadaşım da pasta yapmıştı bir kez. O da güzeldi. Ailem de pasta almıştı birkaç kez. Birkaç iyi geçen doğum günüm oldu. Ama yaş ilerledikçe eskisi gibi olmuyor. Ben o günü sakin geçirmek istiyorum. Hatta olaysız bitsin istiyorum. Biraz çekingen davranıyorum. Bunun yaşla ilgili olduğunu düşünüyorum.
0
dissendium
(07.07.21)
ben bu konuda cok uzun yazabilirim. dogum gunu ve dogum gunu kutlamasina farkli gozle bakiyorum. burclarla filan hic isim yok mesela.

bundan 10 sene oncesine kadar herkesin dogum gununu caba gostermeksizin ezbere bilirdim. rastgele insanlar da olabiliyor bunlar. bir gun eski bir tanidigi gordum barda. sen dogum gunlerini hatirlardin benimkini hatirliyor musun dedi. bir dakka dedim ve onu bir arkadasimin yanina goturdum. arkadasima "dogum gununu soyler misin lutfen" dedim. (ikinci arkadasimin dogum gunu tanidik olan ile ayni gundu - 16 subat)

facebook cikana kadar insanlar cok deger veriyordu hatirlanmaya. sonra duvardan duvara yazmalar basladi ve herkes herkesinkini zaten biliyor oldugu icin cok onemsenmemeye baslandi. ben de biraktim bir yerden sonra.

su anda sadece cok yakinlariminkini kutlarim. o da oyle gece 12'den sonra filan degil gayet ertesi gun gun icinde (yegenlerim haric onlar benimkini 12'de kutluyor)

yeni tanidiklarimin dogum gunu ne zamandir hic bilmiyorum. onumde parti yapmadiklari surece kutlu olsun bile demem. cunku bunun onemsendigini dusunmuyorum. onemseyecek kisilerinkini kutluyorum.

bir gun bir "yakin" arkadasim dogum gunumu kutlamayi unuttu. "yani sen kutlamiyorum dedin ondan cok sey yapmadim" dedi. yahu kutlamadan kastim toplanma idi (kendisi her dogum gununde yemek organiza eden bir sahis)

ortalama 20-25 kisi kutluyor. kim kutlamadi diye aklima bile gelmiyor. ama yakinlarim bi zahmet kutlasin istiyorum :)

nasil geciyor? cok alelade geciyor. 12'de sevgili kutluyor ilk. sonra yegenler ve 20 yillik arkadas. aksamina da iciliyor (opsiyonel) pasta masta yasini zaten gectik (gene de arada aliniyor, olsun. pasta severim :D)

son birkac senedir toplu hicbir dogum gunu etkinligim olmadi (kendimin)

bu sene patronum (yunan) eve turkce mesajli cicek gonderdi hic ama hic beklemiyordum (birkac gun once gelmesi daha da surpriz yapti olayi) yani mutlu oldum tabi (birkac hafta once tatsiz olaylar yasamistik)

unutamadigim dogum gunum sanirim suydu: sene 2004 yurtta kaliyoruz. ben aksamlari calisiyorum part time. oda arkadaslarim hic kutlamadi ya da yarim yamalak kutladi hatirlamiyorum. dogum gunm ama 12'yi gecti saat yurda dondugumde.

kapiyi actim mumlar, karanlik, iyi ki dogdun...

dedim ki: bi dakka, ama benim dogum gunum gecti

arkadasim dedi: ulan demedim mi size bu kesin buna laf edecek diye sfdlsjfsldf

oyle tatlis bir andi. oyle...
0
supergirl
(07.07.21)
dogum gunlerim sene gectikce berbatlasiyor hele bu yili hatirlamak bile istemiyorum. cocukken ailecek kutlardik teyzeler dayilar vs okulda da arkadaslarimizla kutluyorduk onlardan genel olarak memnundum ne abarti ne bir sey sadece toplanmak icin bahaneydi ve hediyeler mutlu ediyordu. artik olmuyor

tarihim kotu hava genelde yagmurlu ruzgarli vs oluyor cok ic acici degil
0
ala09
(07.07.21)
Tam doğum günümün olduğu gün, son senelerde yalnız odamda içip film izleyerek geçirmeye başladım. Çünkü canım kendim. Öncesinde de kendime hep hediyeler alırım.

Doğum günüm öncesi/sonrası eski şirket, lise, üniversite arkadaşlarımla basit bi yemek yeriz.

En güzeli de, üniversitedeyken arkadaşım bir sürü kişiyi bir partide toplamıştı. Partinin amacı başkaydı ama bir anda benim partim haline gelmişti.
0
jazzabel
(07.07.21)
Valla ben de ne ozellikle yalniz gecirmeyi ne de ozellikle gidip birileriyle olmayi istiyorum. Nasil denk gelirse artik oyle giriyorum.
0
j r r tolkien hayrani
(07.07.21)
29 yaş havuza atlamalı içip gebermeli parti
30 yaş evde tek başıma uyuyarak geçmişti
31 yaş arkadaşlarla rakı
32 yaş bekarlığa veda gecemi doğum günüme denk getirdim
33 yaş eşim tüm arkadaşlarımı toplayıp sürpriz yapmış kalamış parkında goygoy
34 yaş pandemiye denk geldi evde oturduk
35 yaş pandemiye denk geldi evde oturduk

En sevdiğim doğum günüm evde uyuyarak geçirdiğim.
0
suicides underground
(07.07.21)
Ağustos ayında olduğu için okul arkadaşlarımla hiçbir etkinliğim olmadı zaten sosyal bi tip değildim ama belki okul olsa en azından bir hareket olabilirdi.

Hayatımda bir kez evde doğum günü partisi yapıldı akrabalar birkaç arkadaş vs geldi hatırladığım tek anı; gelen en güzel hediyenin tam verilecekken veren kişinin elinden kayması sonucu kırıldığı an :/
gecesi 17 Ağustos depremi yaşandı yabancı ve kendi evimden çok daha yüksek ve desteksiz bir evdeydim çok korkmuştum. Çocuk kafası kıyamet kopuyor sanmıştım :):):) bir de o günlere dair güneş tutulmasını izlemeye çalıştığım bir an kalmış zihnimde.

Bu travmayla ilgili değil ama sonra hiç doğum günü kutlamadım.
Facebook kullandığım zamanlarda gün yaklaşınca profilimden doğum tarihi bilgisini gizlerdim kimse görmesin sayfam gerekesiz kutlama mesajlarıyla dolmasın diye.

99 dan sonra ilk kez bu yıl tam gününde olmasa da hemen bitişiğindeki hafta sonu minik tatilli bir etkinliğimiz var umarım güzel geçer.

Nice yıllara :)
0
mutekebbir
(07.07.21)
Ben etrafımdaki insanların doğum günü için bir ay önceden hediye bakmaya başlarım. Pastayı kendim yapacaksam nasıl yapacağıma, hazır alacaksam nerden nasıl alacağıma, kutlamayı nasıl yapacağımıza karar veririm. Özenirim yani.

Ama benim doğum günüm gelir, doğaçlama, öyle baştan savma kutlamalar, bir gün kala sana ne hediye alalım diye sormalar. Tamamen soğuyorum. Bir gün kala hala ne yapacağını bilmiyorsan, ne hediye al bana öyle alel acele sırf almış olmak için, ne de laf olsun diye doğum günü kutla.

Kastettiğim abartılı şeyler değil, ama en azından düşünme kısmında özenilmeli. 1. derece yakınlardan bahsediyorum bu arada.
0
hrvl
(07.07.21)
Ben kendiminkini pek önemsemiyorum. Etrafımdaki sevdiğim insanlar için bir farklılık yapmaya çalışıyorum ama o zamanki şartlara göre.
0
nucleon
(07.07.21)
Hayatım boyunca doğum günleri kutlanan bir insan olmadım. Önem de vermedim açıkçası. Çocukken kutlansaydı belki önermserdim.

Bugün ailem doğum günümü kutladı mesela. Ama benim doğum günüm 10 Haziran. Sürpriz oldu bana da. :)

Peki gerçek doğum günümde ne yaptım? Hiç. Ama bu beni kötü hissettirmiyor. Sadece bir - iki arkadaşım var. Muhakkak kutluyorlar doğum günümü. Belki onlardan biri kutlamazsa biraz burulurum.
0
rahip janick
(07.07.21)
Birazdan yeni yaşıma gireceğim ailem memlekette, manitam uyudu, yalnızım. :( yarın bir şeyler yaparız herhalde. Doğum günlerini de çok severim bu arada.
0
Hallegadola
(07.07.21)
genelde mesaj atmaktan fazlasını yapan olmadığı için yalnız geçirmeyi tercih ediyormuş, umursamıyormuş gibi yapıyorum. heheh.
0
olsa da yesek
(07.07.21)
dogum gunu kutlamayi cooook severim.

universiteye kadar ailemle kutladim. universiteden beri arkadaslarimla kutluyorum. sevgilimin oldugu donem onunla da kutlamistim.

eski sevgilim evime gelmis ve her yere kalpli mum koymus ve bana balon almis. cok tatliydi. onceki dogum gunumde de yarisi sonmus balonlarla kapima gelmisti ahahahhaha.

arkadaslarimla olanlar da cok eglenceli. bir tanesinde best friendimle ictik ictik uyuduk. video cektik bol bol. yilda 1 icen tipler oldugumuz icin baya sacmalamistik. cikolatalar bir yerde, biz bir yerdeydik. asik oldugum kisiyi aramamam icin beni tutmustu ki arayacak halim de yoktu ahahah. video cekmek onemli. sonradan cok guluyoruz.

benim degil ama bu bestimin dogum gunu de superdi. bu sefer bir yakin arkadasimiz daha vardi. sozde beni tutacaklardi o kisiyi aramamam icin ama onlar da kafayi bulunca ara ulan dediler. ben aradiiim, ses kaydi attiiiim, mesaj gonderdiiim... kendimi cok guzel rezil ettim. her yerde balon vardi. ben hepsini patlattim. bundan manyak gibi zevk aldim. sonra agladim agladim agladim. ilk defa viski denemistik. o bizi bozdu. ozellikle beni bozdu. kahve ictim olmadi, su ictim olmadi. midemin icine etmisim bir kere. bolca da pasta cikolata falan yemistim. ertesi gun acilden cikamadim :)) yine de guzeldi.
0
batlegolas
(08.07.21)
Başlasınında kendi doğum gümü de kutlamayı sevmem. O nedenle şimdiye kadar hiç kutlamadım yaş 30.
0
paramolacak
(08.07.21)
Doğum günlerini önemsemiyormuş gibi yapıp 1 yıl daha geçti diye içimden hüzünlenirdim. Gelen mesajlara cevap ver, pasta ye. O ruh halini dağıtmaya karar verdim. 1 ay önceden aileme doğum günümü nasıl kutlayacaksınız, bana ne alıcaksınız diye geyik yapmaya başladım. Artık doğum günümde ortalarda zıp zıp zıplıyorum. Ailem de bana uydu bir ay şamata yapıyoruz. Şakadan daha çok hediye istiyorum. Yalnız bir doğum günü geçirirsem de samimi olarak kendime hediyeler almayı, şımartmayı düşünüyorum. Belki hayır hasenat yapabilirim.
0
birbuket
(08.07.21)
doğum günümü yalnız geçirmeye özellikle bir düşkünlüğüm yok.
tam aksine, eğlenceli geçenler insana daha çok yaşam enerjisi veriyor bence.
özellikle çocukluğumda hep çok güzel partiler yapardı annemler.
palyaçolar hediyeler mi getirmedi, barbie bebekli pastalar mı yapılmadı...
akla gelebilecek her şekilde kutlandı doğum günüm.
o yüzden bana hep eğlenceyi ve neşeli olması gereken bir günü çağrıştırır doğum günü.

35 yaşındayım, bugüne kadar sabahlara kadar eğlendiğim doğum günlerim de oldu, sabahlara kadar çalışarak geçirdiklerim de.
belli bir ritüelim ya da düzenim yok bu konuda ama yalnız geçirmek bence biraz morali aşağı çekebiliyor.
doğum günü kutlanması gereken bir şey çünkü.

çocukluğumdakiler dışında bugüne kadar en çok eğlendiğim doğum günüm, birinci ve en fazla ikinci dereceden yakın olduğum arkadaşlarımın olduğu kalabalık bir grupla asmalı'da yemek yedikten sonra sabaha kadar meyhane, nargileci, sahil falan dolaşıp eğlenip sabaha karşı bir arkadaşımın evine gidip kaldığımız doğum günümdü.
sabah yine hep birlikte kahvaltı yapmıştık.
grupta yeni tanışanlar olmasına rağmen gece boyu ve sabah tek bir kişi bile erken ayrılmadı, başladığımız kadroyla süreci tamamladık.
asmalı'da yemek yediğimiz yerde yan masadakiler doğum gününü duyunca kalan yarım şişe rakılarını bana hediye etmişlerdi, şişeyi hâlâ saklarım.

bir de, lisedeyken arkadaşlarımın harçlıklarını birleştirerek bana radyolu, çok güzel bir pikap aldıkları doğum günüm vardı.
kendilerince prodüksiyon yapmışlar.
annemle işbirliği yapıp benden gizli odama taşımışlar, paketlemişler falan.
ben eve gitmek isterken sürekli birileri oyaladı.
meğerse okulda neredeyse herkesin haberi varmış, bilerek lafa tutulmuşum.
ben de doğum günüm diye insanlar benle ilgileniyor sanmıştım, hiç uyanmadım o yüzden :)

sonra o kocaman paket açıldı, bütün gün boncuk strafor topladık odada.
ama çok eğlenmiştik, pikap da hâlâ çalışıyor.
0
blatta hiberna
(08.07.21)
(9)

30 yaş civari hanımlar-olgunluk sorusu

abuzer
Arkaslar s.a 29 yasindayim. Yasitlarimin 3 cocuu var. Ben hala annemin kucağına yatip saatlerce sırtımı ovduruyorum. Babama ,su getir, karpuz kes gibi simarikliklar yapıyorum. Tabii yılın 2-3 ayı birlikte oldugumuz dönemde oluyor bunlar. Normalde tek yaşıyorum. Yine de çok olgunsuz geliyorum kendime
Arkaslar s.a 29 yasindayim. Yasitlarimin 3 cocuu var. Ben hala annemin kucağına yatip saatlerce sırtımı ovduruyorum. Babama ,su getir, karpuz kes gibi simarikliklar yapıyorum. Tabii yılın 2-3 ayı birlikte oldugumuz dönemde oluyor bunlar. Normalde tek yaşıyorum. Yine de çok olgunsuz geliyorum kendime xd hiç öyle evlenmiş, ev idare ederken, çocuk bakarken hayal edemiyorum kendimi(öğretmenim). Tabii başa gelince hepsi yapılır da, anladıniz işte... siz ne durumdasiniz?
0
abuzer
(07.07.21)
27 olacağım önümüzdeki hafta, 30 civarı şartını karşılıyor muyum bilmem ama ben de böyleyim. aileyle olan muhabbet başka bence, o ailenizin kendi dinamikleridir. benim ailem de ben de çok sevecen ve birbirine bağlı insanlarız. o yüzden dediğiniz türde şeyler sıkça yaşanıyor. ama kendini evlenmiş, çocuk bakarken, evli insan sorumluluğu almış halde ben de hayal edemiyorum. öyle bir şeye hazır hissetmiyorum kendimi. muhtemelen hiçbir zaman da hazır hissetmem. evlilik belki ev arkadaşlığı tarzında iki tarafın birbirini yorup darlamadığı bir şekilde yürütebilirim, fedakarlık yapmadan ve beklemeden. ama çocuk... çocuk sahibi olmak tam bir korkulu rüya benim için. beni hayata küstürecek bir şey.
0
Mossy
(07.07.21)
37 yaşındayım 1 oğlum var ama bu şımarıklıkları ben de hala yapıyorum hiç olgunlaşmadım :) çocukla çocuk gibi kavga ediyorum falan eşim müdahale ediyor :)
Geçmeyince geçmiyor.
0
sta
(07.07.21)
kadını erkeği yok bence :) yaşım 32 ama ben de kendimi hicbir zaman klasik baba rolünde göremiyorum.

arkadaş olur benden en fazla.
0
boyle buyurdum
(07.07.21)
eşim de ben de 35 yaşındayız, geçende ikimiz de kediyle kavga ettik (kedinin yaşını bilmiyorum, sokaktan geldi eve çöktü aşsljkdşajda ama o da var bir 2-3, hala topla oynuyor) tabi kendisi bizi iplemedi, döndü kıçını topuyla oynamaya devam etti :D bence olgunluk böyle 3 çocuk sahibi, evli vs olmayla olmuyor, bazen ufacık çocuktan çok bilge bir söz duyabiliyorsun. olgunluk öyle bir şey işte bence.
0
pasp
(07.07.21)
ayni durumdayim :) babama su getir, karpuz kes muhabbeti haric. oyle desem bulundugu yerden bana ucar herhalde :D ama bence bu olgunsuzlukla alakali degil ya pek cunku hayatta aldigim cok agir sorumluluklar var ama anne-baba yeri, bi tek onlara karsi simarma luksu baska bi sey :D
0
e mice
(07.07.21)
29 yaşında kimin 3 çocuğu var yahu?
0
suicides underground
(07.07.21)
27 bitecek birazdan nişanlıyım. Ama halen daha ben de sizinle aynı moddayım napcam bilmiyorum. :)
0
Hallegadola
(07.07.21)
Aynı, ben evlendim ama olgun değilim. E
0
izmitcan
(08.07.21)
29 yaşında kimin 3 çocuğu var :D benim yalnızca bi kaç tanıdığım 1 çocuk doğurdu o kadar :D
0
zimbirik
(08.07.21)
(18)

Akademide kadin erkek arasindaki esitsizlik

polopan
Dün kendimi kadin erkek esitsizligi konusunda bir tartismanin icinde buldum.Konu akademideki kadin-erkek profesör sayisindaki dengesizlik üzerineydi. Gruptaki birkac insan bu esitsizligi gidermenin yolunun önümüzdeki 10-15 yil boyunca akademik pozisyonlarin sadece kadinlara acilmasindan, erkeklerin
Dün kendimi kadin erkek esitsizligi konusunda bir tartismanin icinde buldum.

Konu akademideki kadin-erkek profesör sayisindaki dengesizlik üzerineydi. Gruptaki birkac insan bu esitsizligi gidermenin yolunun önümüzdeki 10-15 yil boyunca akademik pozisyonlarin sadece kadinlara acilmasindan, erkeklerin basvurularinin degerlendirmeye alinmamasindan gectigini, baska bir cözümün olmadigini savundu. Cinsiyetten bagimsiz sadece liyakat temelli uygulamalarin sadece karinca hizinda ilerleme sagladigi ve yüzde 3 olan kadin oranini son 20 yil icinde sadece yüzde 5'e cikarmaya yaradigi ancak sorunu cözmek icin yeterli olmadigi söylendi. Haketmesine ragmen bu pozisyonlara basvuramayacak erkek adaylara ne olacagi soruldugunda, o adaylarin bu dönem boyunca mecburen dezavantaja ugrayacagi, fakat gectigimiz on yillar boyunca haksizliga ugrayan kadinlara kiyasla o erkeklerin sayisinin yine de az olacagi, erkek adaylari bu dönemde akademik kariyer yapmayi düsünmekten caydiracak bir takim politikalarla bu sekilde dezavantaja ugrayacak erkeklerin sayisinin düsük tutulabilecegi konusuldu.

Son derece sakincali buldum bu düsünceleri, yanlis düsündüklerini, bunun kötü bir ayrimcilik örnegi oldugunu söylememe ragmen sanki radikal düsünceleri olan kisi benmisim gibi bir muamele gördüm. Benim kacirdigim bir sey mi var?

Not: Ben erkegim. Akademideki esitsizligin bir an önce giderilmesi gerektigi konusunda hemfikirim. Söz konusu tartisma daha cok uluslararasi akademik platformalari ilgilendiriyor, Türkiye temelli degerlendirmeyin, Türkiye'de cok cok daha bir vahim durum oldugunu biliyorum.
0
polopan
(07.07.21)
ben de sakıncalı buluyorum. yüzde yüz liyakat odaklı olursa sorunlar hallolur. bence anahtar kelime liyakat burada. pozitif ayrımcılığa gerek yok, hatta bu durum (size muhalif olanların fikri) pozitif ayrımcılığın ötesinde bence.
0
mezarkabul
(07.07.21)
hah işte fenimizm tam olarak bu. erkeklerin haksızlığa uğramasını umursamayan bir düşünce yapısı.
her sene kadınlar gününde şirketlerinde çalışan kadın sayısının erkeklerden daha fazla olduğunu övünerek anlatan şirketler bile var. insanlar arasında ayrımcılık yapmak övünülecek ve savunulacak bir şey değil.
0
dafuq
(07.07.21)
Hocam bende aynı düşüncedeyim, sadece akademik camiada değil her camiada durum böyle. İşin ilginç tarafı bahsettiğiniz gibi bunu dile getirince hemen saldırıya geçiyorlar sanki biz cinsiyetçiymişisiz gibi.

Pozitif ayrımcılık olayı çok yanlış anlaşılıyor, kurumlarda tepki toplamamak için pozitif ayrımcılık diyip geçiyor, hesap sorduğunda da seni ifşalayıp ''aha bu cinsiyetçi yakın'' diyorlar.
0
paramolacak
(07.07.21)
hocam bence sen haklısın. bu saçma bir çözümdür, çözüm değildir hatta. gücü ele geçirenin zulmetme arayışı. adalet değil, tatmin arayışındalar.

geçmişte bir takım insanların suçları yüzünden; alakası olmayan, tek ''suçu'' doğuştan gelen cinsiyeti olan insanlar cezalandırılacaklar.
0
not sure if serious
(07.07.21)
yanlış, yanlışla giderilmez. +1
0
WithWorth
(07.07.21)
Sana katılıyorum, dediğin şekilde olmaz. Ancak sene boyunca başvurularda cinsiyet sayısı ve alınanların cinsiyeti oranlandığında bir tutarsızlık varsa önce onun çözümlenmesi lazım. Yani bir tarafı dengeleyelim diye diğer tarafı atmayalım, tam orta yolu bulalım diye düşünüyorum.

Tüm bunlarla birlikte esas sorun kadınların alınmaması mı kadınların içeride barındırılmaması mı ona da bakılmalı. Çünkü cinsiyete yönelik mobbingler olabilir (farazi konuşuyorum ama mümkün) Çalışma saatleri, çocuğu olan kadının dışarıya itilmesi vs. gibi durumlar söz konusu ise, koşulların güncellenmesi ve denetlenmesi gerekir.
0
lcha
(07.07.21)
yolu bu olmamalı.
ancak daha sağlıklı politikalarla evet, azaltılabilir bir süre.

öte yandan benim için şaşırtıcı gelen bir resmi çıkarım da; ağır sanayiye yönelik mühendislik alanlarında sektörel açıdan dezavantajlı kadın çalışanların akademiye yönelmesi. ben şaşırmıştım çünkü o alanların akademik taraflarında da kadın az gibi geliyordu.
neyse, olay çok komplike yani.
kadın akademisyenlere daha çok teşvik verilebilir. burs vs gibi. bir ara mühendislik yazan kız öğrencilere böyle burs veren vakıflar vardı.
ne bileyim, hocalar proje guruplarında öğrenci çalıştırırken kadınları seçebilir vs. bu da ayrımla değil de ölçüm kriteri olarak "çalışma gurubunuzda ciniyet eşitliğine dikkat ettiniz mi?" gibi belirlenebilir. hoca 7 erkek 1 kadın seçeceğine mecburen eşit seçer; kendi de dönem sonu değerlendirmesinden yüksek puan almak için vs vs
askerlik sonra. bununla ilgili bir düzenleme yapılabilir. sırf askerliği ötelemek için akademiye dadanan yüzlerce vizyonsuz var:D bu konuyla ilgili bir düzenleme yapılabilir.

herkes sadece eşit davransa zaten kadınlar alıp yürüyecek engel olmasalar yeter.

kaçırdığınız nokta: evet, bir düzenleme, erkek adayları caydıracak -en azından cezbetmeyecek- bir program yapılmasının gerekli olduğu.
haklı olduğunuz nokta: evet, sen sen sen gel sen gelme gibi direkt ve mesnetsiz bir düzenlemenin işe yaramayacağı.
0
rewlack
(07.07.21)
Şu sjwlerin herşeyi eşitleyeceğiz anlayışı cidden deli ediyor. Fırsat eşitliği ile sonuç eşitliği aynı kavramlar değildir. Kadını da erkeği de aynı şekilde sınava sokarsın, aynı imkanlarla eğitim almasına olanak verirsin yani fırsat eşitliğini sağlarsın ama eğitimleri sonucunda seçtikleri mesleklere karışmazsın. Sosyal mühendislik yaparak zoraki farklı mesleklerde kadın erkek oranlarını eşitlemeye çalışmanın topluma bir yararı olmaz. Bu mantıkla erkek hemşire, erkek ana okulu öğretmeni, kadın tesisatçı sayısını da arttırmamız ve dengeye getirmemiz gerekir.

Grupta bir akıllı sizmişsiniz. Bu konuyla ilgili psikolog Jordan Peterson'un şöyle bir videosu var olayları güzel anlattığı bakılabilir attığım noktadan : www.youtube.com
0
nehara
(07.07.21)
Yukarıda mesleki bilgi sorulursa eşitsizlik kalkar, liyakat sağlanır sorunun çözümünü değil üstünün örtülmesini sağlıyor

şöyle bir örnek ile açıklayabilirim, istanbul şişli'de doğmuş bir genç ile van'ın bir köyünde doğmuş biri aynı üniversite sınavına giriyor buradaki eşitsizliği imkanlar açısından rahatça görebiliyoruz, cinsiyet konusunda bu eşitsizlik muğlaklaşıyor kolayca farkedemiyoruz

Erkeklerin tamamen alınmaması gibi bir uygulama yerine kota uygulaması düşünülebilir
0
freebird5406_2
(07.07.21)
bir şey söyleyeyim, sosyal bilimlerde (sinema) yüksek yaparken de, doktorada da hocalarımın çoğu kadındı. Hatta yeterliliğime mesela 4 kadın 1 erkek hocam girdi Ha buna da "sektörde kadınlara iş vermiyorlar o yüzden bla bla" diyebilirler ama o da tam öyle değil.

Sizin olayda da, olayın özüne bakmıyorlar. Kadınlar sektörde çok mutlu olduğu için mi akademi seçmiyor yoksa cidden akademi sevip sevmemelerine göre mi hareket ediyorlar. Jüride kadınları spesifik olarak eleyen erkekler mi var yoksa? Buna göre çok değişir.

Ayrıca bak "erkek adayları akademik kariyer düşünmekten caydıracak politika..." demişler, şimdi erkek çalışanlar o alanda daha iyi işler bulup mutlu olsa bu sefer iş hayatında kadın sayısı azalacak :D her türlü dengesizlik. Bu tür şeylere çok karışmayıp serbest akışına bırakmak lazım bana kalırsa. Ha dediğim gibi jürilerde istenmeyen veya kayırılan kişiler/cinsiyetler oluyorsa o çözülmeli, o aşama eşitlenmeli.
0
nhk ni youkosu
(07.07.21)
Erkek profesörleri vurarak da sayı eşitliğini sağlamaya çalışabilirlerdi, yine insaflı feministe denk gelmişsiniz.
0
plutongezegendegilmi
(07.07.21)
Bu tartışma hangi ülkede geçiyor bilmiyorum ama Türkiye'de durum vahim filan değil. Hatta diğer sektörler ile karşılaştırırsak ortalamanın çok çok üstünde akademide kadın sayısı.

"Yükseköğretim Kurulu verilerine göre, Türkiye'deki 170 bin 561 akademisyenin yüzde 45'i kadınlardan oluşuyor." www.aa.com.tr

Umarım bu tartışma Türkiye'de geçmemiştir çünkü bulunduğu durumu ölçemeyen kişiler akademisyen olmuş demektir.

Cevaba gelirsek üsttekiler +1
0
austra
(07.07.21)
Bir diğer çözüm de bir kaç profesöre ya cinsiyet degistirme ya da kovulma teklifi sunulabilir.
Liyakat falan önemsiz önemli olan istatistik. O yüzde 50 kadin calisiyor yazisini billboardlara asmak önemli.

Misal saglik sektörü verilerine göre genelde kadin cokluktaymis. Orada da artik kadin almayalim mi diyelim ne kadar saçma düşünceler.

Bu kadar basit cevaplar olsa zaten çözülurdu su ana kadar ve kimsenin üstünde konusmasina gerek kalmazdı. Bu tavsiyeyi verenler iki adım ötesini hayal edemeyip planlayamayan kisiler gibi, stratejik ya da karar verici pozisyonlarda olmalari riskli.
0
logisticsmanager
(07.07.21)
Kadınım ve sizinle konuşanların aşırı saçmaladıklarını düşünüyorum.
Bir adım daha atayım ve diyeyim ki kadın-erkek sayı eşitliği yetmez, aslında 1/3 oranında da LGBT birey almalılar. Ne saçma değil mi? Akademiye katkıları ne olacak kriterine gelemeden bir dolu saçma sapan düşünce. Yapılacak şey aslında gayet belli, liyakat olduktan sonra ancak bu liyakati sağlayanlar arasında kadınlara sosyal anlamda benefitler sağlanarak akademik kariyer seçmelerinin desteklenmesi. Liyakatin ölçülürken de buna kadın-erkek önyargısı ile yaklaşılmamasını sağlayacak bir sistematik oturtulması. Eğer bilimsellikten başka seçim kriterlerimiz olursa eğitim sistemi çöker. Bunu söyleyen hangi milletten olursa olsun cahildir.
Bu arada TR'de akademide bu kadar keskin bir eşitsizlik olduğunu düşünmüyorum. Pek çok kadın arkadaşım akademisyen. Akademiyi seçmelerinin sebebi de (çoğunun) maalesef bilimsel temellere dayanmıyordu.
Erkeklerin bir kısmı askerlikten kaçmak için akademik kariyeri seçerken kadınların da bir kısmı kısıtlı çalışma saatleri ve kolay koca bulma amaçlı seçiyorlar. İki grubun da bir kısmı özel sektörde hayatta kalamayacak insanlardan oluşuyor. Maalesef, maalesef...
0
SiyamkedisiZorro
(07.07.21)
önerisi saçma.
eşitsizliğin olduğu gerçek.

yukarıda anadolu ajansı (!)nın haberini referansla konuyu çarpıtan arkadaşa ve herkese yönelik; akademide kadın çalışan az denmiyor. eşitsizlik yükselmede ve idari görev dağılımında. yüzlerce araştırma görevlisi olması hatta muhtemelen kariyere neredeyse eşit şekilde başlanması eşit şekilde devam ettiğini göstermiyor. konuyu saptırmayalım.
0
jimjim
(07.07.21)
aa nın haberi göz boyama yine sorunun üzerini örtme amaçlı, araştırma görevliliğinden yukarılara çıktıkça oran baskın olarak erkekler lehine artıyor, şurada 2020 yılına ait güncel oranlar var

Türkiye'de Akademide Cinsiyet Eşit(siz)liği Raporu: 2020 Gender (In)equality Report at the Academy in Turkey: 2020

www.researchgate.net'de_Akademide_Cinsiyet_Esitsizligi_Raporu_2020_Gender_Inequality_Report_at_the_Academy_in_Turkey_2020

bir yerden sonra kopuş başlıyor demek ki, bunun akademi içi dışı nedenlerini sorgulamak düşünmek tartışmak gerek, bu sadece akademinin sorunu da değil ve sadece türkiyeye has bir istatistik de değil
0
freebird5406_2
(07.07.21)
öneri doğru ama uygulama şekli saçma, kadınlar için kota koyarsın, o kotayı kadınlar kendi aralarında doldurur, kalan kontenjan da liyakata göre olur.
0
dogu karelyadaki dere agzi
(07.07.21)
Kadınım ve tartıştığınız sjw tayfaya güldüm. Bu hanımablaların tosuncuk gibi bir oğlu olsun o zaman omuzlardan inmesini istemezler paşalarının. O zaman aynı cümleleri ederler mi? Herkes işine geleni söylüyor. Hak hukuk gözettiğinden değil.

Bunun diğer örneği de dinci yobazların"kadınlar çalıştığı için işssizlik oranı yüksek, kadınlar yerine erkekler çalışsa işsizlik düşer" kafasıyla aynı.
0
Hallegadola
(07.07.21)
(6)

Özel lise seçmek

lazpalle
okuduğum yorumlar neticesinde market gibi 150 tane şubesi olanları tercih etmek istemiyorum. diğer yandan hz. gooogle'a o kadar bakmama rağmen çoğu özel lise, kolej vs. hakkında yorum bulmak neredeyse imkansız. bu okulların hocalarının ve/veya öğrencilerinin okul hakkında yorumlarının olduğu bildiği
okuduğum yorumlar neticesinde market gibi 150 tane şubesi olanları tercih etmek istemiyorum. diğer yandan hz. gooogle'a o kadar bakmama rağmen çoğu özel lise, kolej vs. hakkında yorum bulmak neredeyse imkansız. bu okulların hocalarının ve/veya öğrencilerinin okul hakkında yorumlarının olduğu bildiğiniz bir platform var mıdır?
0
lazpalle
(07.07.21)
sorubak'a yazanlar vardı. google'da yorumlar kısmına bile yazanlar oluyor. bence en iyisi yeni mezun olmuş ya da 12. sınıfta okuyan insanlarla iletişime geçmek sosyal medya üzerinden. biraz daha vakit alır ama en azından öğrencisiyle konuşmuş olursunuz.
0
black holes in the sky
(07.07.21)
Bu iş şehirden sehre değişiyor. Kalburüstü liseler hariç bilfen, bahçeşehir, ted vs. aşırı değişkenlik gösteriyor kalite olayı şehirden sehre, şubeden şubeye.

Ama önemli bir detay vereyim.

Franchise şubeye yollamayin çocuğunuzu. Ne demek peki bu. Parası olan biri(genelde müteahhitler eşleri eğlensin vakit geçirsin diye) atıyorum Bahçeşehir'e yilda 2m para verip isim hakkı alıp okul yönetiyorlar. Kahve dünyası, kahve deryası olayının okul versiyonu yani.

Bu okullar genelde daha uygun fiyatlı oluyor merkeze bağlı şubelere göre.
Bu okulların öğretmen maaşları daha düşük oluyor.
Çift başlılık olduğu için devamlı öğretmenler açısından kaos havası var okulda. Genel merkez şunu yapın diyor mesela. Kurucu çıkıp buna gerek yok yapmayın diyor.
Müdürler aşırı işlevsiz bu okullarda. Çünkü okulu kurucu yönetiyor. Oldu sana okul müdürü ile beraber 3 baş. Burada çalışan bir öğretmenin mutlu olma şansı yok. Mutlu öğretmen yoksa mutlu cocuk da yok.
Gibi gibi

Kısaca rezalet ortam.
0
westblack
(07.07.21)
Ted vs de tırt artık. Özel liselerin durumu iç açıcı değil. Bence oturduğunuz yerdeki kalburüstü bir anadolu lisesine yollayın ilk iki sene puanı iyi değilse sonra da dershane sistemi olan bir okula verirsiniz son iki sene üniversite hazırlığı için. gennellikle çoğu aile bunu yapıyor.
0
Hallegadola
(07.07.21)
Ek olarak sunu da diyeyim. @halle'ın bakış açısı da mantıklı.

4 sene 50 binden 200 binlira koleje vermektense son 2 yıl dershaneye yollayıp istediği bölümü özel üniversitede okutmak daha ucuza gelebilir. Çoğu özel üniversite 40-60 bandında yıllık(ucuzu da var tabi). İşin garibi liseler de genelde bu fiyatta.
0
westblack
(07.07.21)
Kalburüstü anadolu lisesine +1 demekle beraber sonrasında dershaneye yazdırmanın artı bir yararı olacağını sanmam, onun yerine zorlandığı derslerden üniversite öğrencisine ders aldırmak çok daha verim verir. Birebir ilgi her zaman dershaneden iyidir. Dershanelerde 8 sınıf varsa altı tanesi elektrik suyu ödemeye gelir, bütün ilgi en başarılı iki sınıftadır.
0
biravekahve
(07.07.21)
@Hallegadola
bulunduğum lokasyonda sadece bir tane anadolu lisesi var o da duyduğum kadarıyla 98 ortalama ile alıyor. bizim çocuğunki ise 93. tercih sistemini öyle ayarlamışlar ki yan mahalleden seçim yapmana da izin vermiyor.
0
🌸lazpalle
(07.07.21)
(28)

Söyleyin kaçınız ?

AlsterWasser
sevdiği işi yapıyor ?cidden sevdiğin işi yapıyorsunuz yani böyle severek uyanıyorsunuz falan. imkansız. inanmıyorum. ama yine de söyleyin siz daha da hasetleneyim işime geliyor.
sevdiği işi yapıyor ?

cidden sevdiğin işi yapıyorsunuz yani böyle severek uyanıyorsunuz falan.

imkansız. inanmıyorum. ama yine de söyleyin siz daha da hasetleneyim işime geliyor.
0
AlsterWasser
(07.07.21)
Yüzde 70 oranında seviyorum, kabul olur mu hocam ?
0
paramolacak
(07.07.21)
Ben!

ABD'de Türkçe öğretiyorum. Bu alanda yüksek lisansim. Burada da doktora yapıyorum. Esnaf bir ailenin çocuğuyum. Yasitlarim 90'larda okuldan kaçıp top oynarken ders çalıştım. Anadolu lisesinde okudum. Sonra devlet üniversitesinde okudum. İlk yıl burs alamadım çok sorun yaşadım, ikinci yıl tekrar başvurdum burs aldım. Lisede son iki yıl sabah 7 akşam 8 okul ve dersanede zaman geçirdim. Başarılı olduğum için de dersaneye para vermedim. Herkes gibi ortalama bir zekam var ama çalışkanım. Zekaniz ve paranız çok değilse, çalışmak zorundasınız, yoksa şikayet etmeyin.
0
howfaristhesky
(07.07.21)
çok seviyorum. sabah öf pöflesem de iş başında düzeliyor.
0
ya ben lan neyse
(07.07.21)
kendi işi olmadığı halde sabah severek giden bence cindir. yok yani sanmıyorum. müthiş para almam falan lazım anca öyle.
0
phiphi
(07.07.21)
Valla ben iş tanımının getirdiği zorunluluk ve dayatma olayını sevmiyorum dolayısıyla da severek uyanma gibi bir durumum falan yok. Alarmla uyanmak zorunda kaldığım her gün istisnasız küfür ederim.

Yaptığım şeyden zevk alıyorum mu? Alıyorum ancak işte onu böyle saçma sapan standartlara oturtulması ve başkalarını zengin etmek için uğraşıyor olmam canımı sıkıyor.
0
j r r tolkien hayrani
(07.07.21)
Ben seviyorum abi su saatte kod yaziyorum.
dun sabah 6'ya kadar yazdim 2 saat uyudum 8'de mesaiye basladim. Kimse de bana demedi calis diye.

Ama firsatim olsa calismam, isi sevmekle calismak ayni degil ki.

Araba surmek gibi surmesi iyi, ama soforluk kotu.
0
divit
(07.07.21)
seviyorum diyemem ama sevmiyorum da değil.. çalışma arkadaşlarım süper ama bayağı kıyak ortamımız var :D çekilir kılıyor diyeyim.
0
theseachange
(07.07.21)
İşim çok bomba da yeterince para kazanamıyorum hala :D
0
hedep
(07.07.21)
Ben seviyorum valla
0
aquarium
(07.07.21)
Ayda birkaç bin lira daha kazansam çok severim işi. Aslında şu anda da seviyorum ama hayatımı komple düze cikaracak maddi gelirim olmadığı için canım sıkılıyor arada.
0
dre mithatoğlu
(07.07.21)
Yaptığım şeyi seviyorum ama bunu belirli mesai saatleri içinde içinde, deadline yetiştirmeye ve müşteri memnun etmeye çalışarak yapmayı sevmiyorum. Şirket, çalışma arkadaşlarım ve yönetici tarafından rahat bırakılmış olmak olmasa devam edemezdim burada.
0
Jux
(07.07.21)
Severek yapıyorum.
0
ruhen hastayim ben
(07.07.21)
meslegimi seviyorum da, severek icra edebilecegim bir sirket bulamadim. :/
0
batlegolas
(07.07.21)
Severek uyanmak için sevdiği işi yapmak yeterli sebep değil ki. Severek yaptığın işi birlikte yaptığın insanların onu ne kadar çok kirlettiği ortamdaysan asla huzur bulamazsın mesela. Ayrıca mutlu uyanmanın tek kriteri bunlar da değil. Ekonomik şartlardan güvenlik alanına, ülkece yaşanan psikolojik kaostan ailevi ve özel hayata kadar milyom tane etken var.

Evet sevdiğim işi yapıyorum ama Severek yapmamı engelleyenler, bunu kendilerine en doğal hak görenler, müdahale edince en pislik entrikalar çevirenler var.
0
1bir1bir1
(07.07.21)
İşimi seviyorum. Hem bedava araba ve bedava yakıtla geziyorum, hemde sevdiğim satışçılık işini yapıyorum. %90 diyeyim, %10, ayda çok fazla km yapmaktan kırıyorum.
0
etna
(07.07.21)
Ben de işini severek yapanlardanım. Zor ve yorucu tarafları tabi ki var ama keyif aldığım işi yapıyorum.
0
fotrsapka
(07.07.21)
Mesleğim fena değil. Ama beni mutlu edecek sektöre geçiş yapmam lazım.

Mesleğimi yüzde %60 seviyorum.

Sevdiğim bi sektörde çalışırsam bu oranı yukarı taşıyabilirim. Ama şuan bankacılık sektöründeyim iş tatmini %30 falan.
0
zimbirik
(07.07.21)
@howfaristhesky hayatım aynı şekilde geçti hep inekledim dershanelere hep burslu gittim her okulumu dereceyle bitirdim, kpssde de derece yaptım üstelik. ama şu an iş var ama var sadece. zerre sevmiyorum. şimdiki aklım olsa ylsy kasardım kpss kasacağıma kimse de akıl vermedi.
0
Hallegadola
(07.07.21)
Sevmek zorunda olduğum işi yapıyorum diyebilirim.

Yıllarca hiç alakam olmayan bir sektörde aşırı yoğun şartlarda çalıştım.
Şu an en azından okulunu okuduğum işi yapıyorum ve görece daha insani şartlarda çalışıyorum.
İşten çıkarken şöyle bir işte çalışsam ne güzel olur dediğim işi yapıyorum tam olarak.
Bu da herhalde özellikle bizim ülkemizde gerçekten bir lüks. Bu yüzden nankörlük etmek istemiyorum.

Mesleği sevmek başka bir durum ya zamanında daha çalışkan olup, daha bir okulda daha iyi bir bölümde okuyup daha çok seveceğim bir işi yapabilir miydim, yapardım, ben tembelliği seçmişim şimdi bunu ödüyorum.
Bu yüzden şikayet etmeye hakkım yok diye düşünüyorum.
0
mutekebbir
(07.07.21)
iş iyi de parası az, pandemi falan.
0
duyurukullanıcısı
(07.07.21)
asker gibi çalıştığım bir işte çalışıyordum 1.5 yıl öncesine dek. tüm getirilerine rağmen işi sevmediğim için işini sevenler kendilerini kandırıyor gibi geliyordu bana da aynı sizin gibi. bastım istifayı, 1 sene yattım. kafaya koydum sadece sevdiğim işi yapacağım diye iş aramaya başladım sonra. başvurduğum ilk yer oldu. iyi ki de olmuş. artık sevdiğim ne kelime, hayalimdeki işi yapıyorum. hani burada soruyorlar ya şu kadar paranız olsa ne iş yaparsınız, hala çalışır mısınız vs, trilyonlarım da olsa hala yapacağım işi yapıyorum artık. 2 durumu da dibine kadar yaşamış biri olarak biliyorum ki insanın sevdiği işi yapması kadar hayatını dengeye oturtan, kişiye huzur veren bir şey daha yok.
0
dnzbrs
(07.07.21)
Sinema ve Televizyon mezunuyum. MSA Profesyonel Aşçılık sertifikam var. Her ikisini de mesleki anlamda tecrübe ettim. Şu an ilginç bir şekilde lojistik sektöründe çalışıyorum. Artık sevmek sevmemek olarak değil de vazife olarak değerlendiriyorum. İş haricindeki hayatımı güzelleştirme peşindeyim.
0
lüzumsuz adam
(07.07.21)
risk management alanında head seviyesinde yöneticiyim. normalde işimi çok seviyorum. fakat işin kendisini seviyorum. üstümdeki kişi ile uğraşmak, etraftaki gerçekte iş yapmayan ama hep şikayet eden veya light konuları yönettiği halde daha fazla önem verilen kişilerle aynı organizasyon içinde olmak beni içten içe öldürüyor.
0
twelfth
(08.07.21)
10+ senedir sevdiğim işi yapıyorum çok şükür.
0
SiyamkedisiZorro
(08.07.21)
öğretmenim hiç severek yapmıyorum işimi.
sevdiğim işte başarılı olursam ileride istifa etmeyi düşünüyorum.
0
kendi dugunune gitmeyen kamber
(08.07.21)
iki yıldır sevmediğim işi yapıyorum. hedefim 5-10 sene içinde sevdiğim bir alana geçebilmek. iş sonuçta sevilir mi bilmiyorum
0
pasifik beyaz surmeli yunus
(09.07.21)
sevdiğim işi yapıyorum. sıkıntı insanlarda. insanları sevmiyorum.
0
timmie
(09.07.21)
Ben +1
0
basond
(11.07.21)
(2)

Karaciger degerlerinin yukselmesi

sen nasıl bir insansın
Selamlar. 6 ay once anlik karin agrisi kusma vs sebebiyle acilde yaptirdigim kan testinde alt 190 ast 300 ldh 520 ferritin 650. Uçuk derecede fark cikan sonuclar bunlardi. Digerlerinin hepsi referans araliklarinda. Bu sonuçların iki hafta sonrasinda sonuçlar yari yariya , 1 ay sonrasinda normal dege
Selamlar.

6 ay once anlik karin agrisi kusma vs sebebiyle acilde yaptirdigim kan testinde alt 190 ast 300 ldh 520 ferritin 650. Uçuk derecede fark cikan sonuclar bunlardi.

Digerlerinin hepsi referans araliklarinda.

Bu sonuçların iki hafta sonrasinda sonuçlar yari yariya , 1 ay sonrasinda normal degerlere geldi. (3hafta once tekrar yaptirdim hala normal degerlerde) Ama asla ne oldugu bulunamadi.

Bu agri ve kusmanin oncesinde de 6 ay boyunca aralikli karin agrisi cektim, kustum vs ama goruntulemeler ve kan testleri normal cikiyordu.

Fmf olabilir dendi agrilar icin genetik testi de yaptirdim sonuclar cikmadi daha. Bu hastalik bu kan degerlerini yapabilir mi? Basina boyle bir durum gelen var mi?
0
sen nasıl bir insansın
(05.07.21)
Safra kesesi iltihap yapmıştır.
0
Mistyimage
(05.07.21)
Sizinkisi yine iyi nişanlımın hiçbir şikayeti yoktu, dedesini koronadan kaybetti peşine kan testi verdi korona çıkmadı ama alt ast 500 700 olmuştu, ultrasonda bir şey çıkmadı. diğer değerlerde sizinkisi gibiydi

Bir ilaç verdi doktor tang gibi onu içti bir ay boyunca. bir ay sonra normal değerlere indi. ama doktor da ne olduğunu anlamadı. o ara başlayan ve halen daha devam eden iş stresinden kaynaklandığını düşünüyorum ben. bir de ben aşırı korktum özel bir hastaneye gittik o kadar para verdik sonuç yok. keşke araştırma hastanesine gitseydik diyorum. o günler çok korkunçtu aklım çıktı çocuğa bir şey olacak diye. halen daha çekiyor şerefsiz amirlerinden allah hepsinini belasını versin size de çok geçmiş olsun.
0
Hallegadola
(06.07.21)
(13)

hayatta adaleti sorguluyor musunuz?

Kittie
mesela bu bos beles insan dururken neden hastalanan/olen/kaza geciren vs bu kisi oldu diye dusunuyor musunuz?neden bazi kotucul insanlar cok guzel hayatlar yasiyorlar simdi?bunlari dusunuyorum ve sinir oluyorum bu adaletsizlige.ayni sekilde sakat doganlara da uzuluyorum, neyin cezasini cekmeye dogmu
mesela bu bos beles insan dururken neden hastalanan/olen/kaza geciren vs bu kisi oldu diye dusunuyor musunuz?

neden bazi kotucul insanlar cok guzel hayatlar yasiyorlar simdi?

bunlari dusunuyorum ve sinir oluyorum bu adaletsizlige.

ayni sekilde sakat doganlara da uzuluyorum, neyin cezasini cekmeye dogmuslar diyorum? neden diger insanlarin standardindan mahrum dogmuslar anlayamiyorum.

boyle seyler dusunuyor musunuz ve yorumunuz nedir?
0
Kittie
(04.07.21)
Yok, hic.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(04.07.21)
evet, çok, adalet yok. milyon dolarlık hastalıklara asgari maaş alan kişilerin çocukları yakalanıyor.
0
gelmeistemem
(04.07.21)
Hayir cunku yok.
0
thesomberlain
(04.07.21)
hayır
0
dafuq
(04.07.21)
Valla ben sorguluyorum ancak oyle romantik bir sekilde "hayat neden adil degil?" ya da "Niye x kisi hasta oldu" seklinde degil. Bu olay adaleti falan sorgulamak degil bana gore. Hayat denilen kavrama sanki canli bir varlikms ya da daha dogrusu sanki bir insanmis gibi sifatlar yukleyip onun adil olmasini beklemek bana cok sacma geliyor. Hayat dedigin seyi olusturan sensin, benim, bizleriz. Yani o adaletsiz olarak gorulen seylerin sebebi su ya da bu sebepten dolayi bizim yaptigimiz ya da yapmadigimiz hareketler.

Hayat oyle rastgele 'dur bugun kimi hasta edeyim' diye dusunmuyor cunku dusunen bir hayat yok. Hasta olan kisi ya yasamin kosullari(kendisinin, ailesinin vs) ya genetigi ya da yanlis zamanda yanlis yerde vs olmasi yuzunden hastaligi geciriyor.

Bazi kisilerin iyi hayatlar yasamasi da yine hayatin 'dur bir sunu zengin edeyim de sevinsin' sekli yuzunden olmuyor. Ya ozel mulkiyet olayinin abartilip baskasinin emeginin su ya da bu sebeple nesiller boyu somurulmesi sonucu ya da bisekilde ugrasip didiip biseylerin elde edilmesi sonucu bazi kisiler bunlari elde ediyorlar. Yani ortada yine insan etkisi var.

Sakat dogma olaylari falan da oyle. Ya genetik oluyor, ya anne karnindayken bir etki olusuyor ya da dogum aninda vs bir olay oluyor. Yani oyle 'dur su da sakat dogsun' tarzi gorunmez bir olay yok.

Uzun oldu ancak hep adalet olayina sanki kendiliginden var olacak biseymis gibi bakilmasi canimi siktigi icin yazmak istedim. Boyle romantik bir bakis acisinin adaletle vs alakasi yok bence. Bunlar bisekil etki-tepki ya da karmasik olasiliksal hesaplama sonuclari. Adalet cok daha degisik bisey, senin insa edecegin ve senin katki saglayacagin biseydir bana gore adalet.
0
j r r tolkien hayrani
(04.07.21)
Hayatin adaletsiz oldugunu düşünüyorum. Ama bunun rastgele olduğunu düşünüyorum.
Bu kisim sebebiyle silinebilir bilmiyorum ama kendi düşüncelerim; Bu sebepten herhangi bir yüce vs güce inanmıyorum komik geliyor. Varsa da dünyadaki herşeyden daha zalim olduğunu dusunurum. Ha ona boyun egmisim ha diktatör. O yüzden zerre umrumda değil o tanrı bu tanrı.

Fakir olecegime zengin oleyim. En azindan olmeden bir sise single malt ile iki cuban içer ölürüm.
0
logisticsmanager
(04.07.21)
Hayır sorgulamıyorum. Adaletsizliğe itiraz ediyor, yapabileceğim bir şey varsa düzeltmeye ya da kendi adıma adil olmaya çalışıyorum ama dünyada neden adalet yok diye kafaya takmıyorum. Çünkü saçma geliyor. Adaletsiz durumlara üzülmek, üzerinde düşünmek değil bunu sorgulamak, yargılamak, bana/bize göre kötünün iyi durumda gözükmesi gibi durumlara takılı kalmıyorum. Çünkü adaletin aranacağı yer burası olamaz. Bu şuna benziyor, oyun bitmeden sonucu belirlemek gibi. Ya da bir filmin ortasında neden her şey çözümlenmiyor diye kızmak gibi, halbuki sonunu beklemek zorundayız. Düşünsenize 400 bölümlük bir dizide ne olaylar dönecek ama finali beklemek zorundayız.

Hayat da bunun gibi, dünyada gerçek bir adaletin sağlanması asla mümkün olamaz. Benim istediğim başka, karşıdakinin ki başka, diğerinin ki hepsinden başka olacak. Birimize adil gibi gelen ötekine gelmeyecek. Durumu etkileyen bir çok bileşen var, herkes için adaleti sağlamak mümkün olamaz. En sonunda oyun bittiğinde, kozlar paylaşıldığında adalet terazisi kurulduğunda herkes için gerçek bir adil yargılama başlayacak ve herkes hakkını alabilecek. Zaten ahiretin olmasının amacı bu. Çünkü oyun devam ederken, skor belli olmaz, hakem son düdüğü çalmadan maç bitmiş sayılmaz.

Her şeyin dünyada çözülmesini nasıl bekleyebiliriz? Basit bir örnekle diyelim ki adam 10 kişiye zarar verdi. Bu 10 kişinin adalet beklentisi aynı olur mu? Hayır. Biri şu yapılsa tamam der, öteki hayır bunu adil bulmuyorum şöyle olmasını istiyorum der, beriki başka bir şey... Dolayısıyla adalet böyle sağlanamaz.

Ancak tabi ki de dünyanın adaletli olmasına çalışmak, bunun için mücadele etmek gerekiyor. Bu başka bir durum. Zengin ultra zengin olup fakir aşırı fakir olmamalı, gelir dağılımı daha adil olmalı, insanlar emeğinin karşılığını alabilmeli, yaşam koşulları herkes iyileştirilmeli vs vs. Zaten iyi insanın bu dünyadaki varlık amaçlarından birisi de bunun için mücadele etmektir. İnsanlar kendi güçlerinin yetebildiği konularda adaleti sağlamakla yükümlüdür, yoksa kimin ölüp kimin yaşayacağına karar vermekle değil. Ben de sağlam bir ahiret inancı olmayanların bu konuya takıldığını düşünüyorum.
0
epitaf
(04.07.21)
Evet kolay kolay değiştirilemeyecek şeyler adaletsizliklerin çoğu ve bazıları değişmesi imkansız. Ahirette görüşürüz deyip kestirip atanlara imreniyorum mesela ama ben inanmadığımdan böyle düşünenlere de üzülüyorum. Hepimiz nasılsa öleceğiz’i avuntu olarak görüyorum e ölecez de bir kere geldiğimiz bu dünyada yaşayamadıktan sonra ne anladım bu işten, kötü kötülüğünü yaptıktan ve yanına kâr kaldıktan sonra. insan eliyle yapılan haksızlıkları kastediyorum tabi. Ölümden sonrasını kesinkes bilen olmadığına göre tüm bu şeyler dünyada hallolmalı fakat yüz yıllardır bir değişim yok. Hayat bu dengesizliğin üzerine kurulmuş anlaşılan. Müdahale edemediğine kapıl git yıllarını harca derken ömür böyle bitiyor.
0
heathen
(05.07.21)
Sağlık sorunları, kazalar dışında seçimlerin rolünün olduğunu düşünüyorum. Mesela akraba evliliği kaynaklı doğumsal kusurlar ana babanın tercihlerinin sonucu. Askerde bunu anlattığım kişiler Allah'ın işine karışma dediler.
0
mj23
(05.07.21)
sorgulamıyorum dünya böyle bir yer. hep vahşi doğa şartlarını düşünürüm bu durumlarda. insanlığında çok farkı yok. güçlü olan şanslı olan zeki olan yolunu buluyor bir şekilde. diğerleri için yapacak bir şey yok. rip.
0
xrated
(05.07.21)
tanrıya inanmama konusundaki en büyük motivasyonlarımdan biri bu söylediklerin.
0
reanarchy
(05.07.21)
hayır, sorgulamıyorum çünkü herkesin hayatı kendine, herkesin sınavı ayrı.
buna sakat doğanlar da dahil.

zaten "güzel hayat" ne demek?
bu çok subjektif bir şey.

kaldı ki, güzel hayat olarak nitelediğiniz şeyin nasıl bir hayat olduğunu içinde olmadan bilemezsiniz.
insanlar paralı pullu rahat yaşantıların bedelinin olmadığını sanıyor.
hayatta her şeyin bedeli var.
bazısı bu bedeli ödemeyi namuslu, şerefli bir şekilde gerçekleştiriyor, bazısı da tam tersi.
ama o da bir bedel.

yani kerimcan durmaz'ın kazandığı paranın da bir bedeli var, sokaktaki seks işçisinin de.
bunların hepsi, kişilerin kabullendikleri, hayatın kendilerine getirdiği ve cesaret edebildikleri bedeller.
hayatın insanları bazı şeylere mecbur bırakması, çok zorlaması da etken olmakla birlikte, herkesin kendi içinde kendine göre yaşadığı acılar, travmalar, üzüntüler var.

evet bazılarınınki daha zor, ama "en zor" diye bir şey de yok.
hayatta zorlukların sınırı yok, ölçüsü olan ya da karşılaştırılabilir bir şey değil bu.
her şeyin iki yönü var.
herkesin hayatına, herkesin küçük ya da büyük sınavına saygı duyarak yaşamak gerek, görüntünün iyi olması her şey demek değil.
o yüzden önemli olan insanın kendi potansiyelinin maksimumunda yaşamak için gayret göstermesi.

bu tür sorgulamaları zaman kaybı ve motivasyon eksilmesi olarak görüyorum.
başkasının hayatına bakıp kendininkinden şikayet etmek yetişkin bilincine ait bir şey değil.
şikayet ettiğin şeyleri kabullenirsen onları en azından belli ölçüde değiştirebilir, bazı şeyleri kendi lehine dönüştürebilirsin.
intiharın eşiğinde, depresyonda yaşayan sakat da var, olimpiyat şampiyonu olan da, ayağıyla resim yapan da.
buradaki fark bakış açısında ve bilinçte.
"başkasının kolu var da, benim niye yok?" diye soran, ayağıyla resim yapamayan olur.
o yüzden bana göre hayatta her şeyin başı, bazı şeyleri kabullenebilmek.
bunun için de olgunlaşmak lazım.
şikayet etmenin olgun bir yanı yok.

aynı zamanda insanları yaşadıkları hayat için o hayat hakkında, o insan olmak hakkında hiçbir şey bilmeden yargılamak hakkaniyetli bir şey değil.
herkes kendi bildiği şekilde hayata tutunmaya çalışıyor.
dünyada kimle konuşsanız, herkesin anlatacağı bir hikâyesi var sonuçta.
bu sebeplerle, insanın derdi kendiyle olmalı.
0
blatta hiberna
(05.07.21)
Sıklıkla sorguluyorum.
0
Hallegadola
(05.07.21)
(6)

Osmanlı yükselme döneminde Rusya ile savaşsa ne olurdu?

havadakarada
Biliyorsunuz tarihte Rusya ile yaptığımız savaşların çok büyük çoğunluğu Osmanlı Devleti'nin gerileme ve dağılma dönemine ait. Eğer Fatih, Yavuz, Kanuni dönemlerinde Rusya'ya girilse size göre ne olurdu? Direkt bir cümle değil de açıklama ile birlikte belirtebilir misiniz?
Biliyorsunuz tarihte Rusya ile yaptığımız savaşların çok büyük çoğunluğu Osmanlı Devleti'nin gerileme ve dağılma dönemine ait. Eğer Fatih, Yavuz, Kanuni dönemlerinde Rusya'ya girilse size göre ne olurdu? Direkt bir cümle değil de açıklama ile birlikte belirtebilir misiniz?
0
havadakarada
(29.06.21)
O yillarda Rusya bu kadar guclu degildi ve henuz Slav birlikleri gibiydi. Kievan Rus adinda kucuk bir ulkeydi. Carlik Rusya'si 1600'lere dogru basladi.

Kaynak: en.wikipedia.org
0
howfaristhesky
(29.06.21)
Rusya diye bir devlet olmadigi icin kolay olurdu.
Rusya timur rakiplerini eleyince bu kadar yukseldi.
0
divit
(29.06.21)
O dönem o tarafa doğru fetih yapsak fena olmazmış o zaman.
0
🌸havadakarada
(29.06.21)
Rusya yoktu ki o zamanlar. Altın ordu haraca bağlamıştı rus prensliklerini. Altın ordu yıkılınca altın orduya bağlı hanlıkları ve Türk şehirlerini teker teker yuttu Ruslar.
0
Hallegadola
(29.06.21)
osmanlı iyi dönemlerinde viyana'yı da alamadı mesela. önemli olan düzenli ve disiplinli bir ordu ile iyi yetişmiş uzman kadro.

bu denklemi sağladığınız zaman subutay gibi küçük ordular ile herkesi de yenebilirsin.
0
duyurukullanıcısı
(29.06.21)
Osmanlı'nın yükselme dönemi "iyi" bir dönem değil ki. O dönemdeki politikalar yüzünden Anadolu'da Celali isyanları çıktı, ondan sonra da Anadolu'da kontrolü kaybetti zaten Osmanlı. Duraklama dönemi gökten inmedi yani.

Yani savaşsa ve işgal etse bile elinde tutabilecek araçlara sahip değildi. Daha 1500'lerde bile Umman'ı kaybediyor, 1-2 geri alsa da en son elinde tutamayıp terkediyor. Kaldı ki bu önemli ticaret limanlarından birisi, para etmeyen Ukrayna yaylalarını napsın.

Ki zaten 1571'de Moskova'ya giriyorlar, ama yağmalayıp çıkıyorlar. O kadar uzaktaki toprağı kontrol edebilecek durumları yok.
0
plutongezegendegilmi
(29.06.21)
(9)

ahlat ağacı- sinan ın kitabı

yuyu
diyelim ki varlıklı birisin ya da bi yerden para ayarlayabilecek yetkili biri. sinan kitabını bastırmak için sana geliyor. para verir miydin yoksa he he deyip dinleyip kibar yoldan postalar mıydın?
diyelim ki varlıklı birisin ya da bi yerden para ayarlayabilecek yetkili biri. sinan kitabını bastırmak için sana geliyor. para verir miydin yoksa he he deyip dinleyip kibar yoldan postalar mıydın?
0
yuyu
(29.06.21)
sinana başta uyuz olurdum :) o kadar param varsa yayınevleri ve yöneticileri ile networküm vardır önce kendim okurdum sonra da onlara yönlendirirdim
0
freebird5406_2
(29.06.21)
filmin etkisini hatırlayamıyorum ama soruyu okuyunca ilk tepkim "he he deyip yollamak" grubunda olmaktan yana oldu. varlıklı biri için kitap bastırmak ciddi bir para değil onu yapabilirdim, para ayarlayabilecek biri içinse çok. kimseyi de kendimi de uğraştırmazdım
0
avatar is back
(29.06.21)
Kitap bastırmanın maliyeti nedir hiç fikrim yok ama sinan gibi bi karakteri önce güvenliğe darp ettirir sonra dışarı attırırdım.
0
IncredibleMau
(29.06.21)
Sinan gıcık, ukala bir karakter, filmde destek istediği adam da bomboş bir karakter ama ben de postalardım.
0
chicha_v2
(29.06.21)
ben bastırırdım. sinan gıcık bir herif olabilir ama boş bir adam da değil. çok ünlü yazarların ya da sanatçıların çok tuhaf insanlar olduğu olabiliyor.
0
bohr atom modeli
(29.06.21)
sinan tüm nbc karakterleri gibi ne keskin bir şekilde iyi ne de keskin bir şekilde kötü bir karakter. tıpkı normal hayattaki gibi bütün bu iyi-kötü yönleri bir arada taşıyan senden benden biri. yani gerçek biri. eleştirilerinde haklı olduğu konularda var; kibirli, kendisini yaşadığı toplumdan daha üstün görerek onların tamamen işe yaramaz olduğunu düşünmesi gibi ciddi yanlışları da...
filmin bize gösterdiği şey sinan'ın hem haklı hem haksız olması. özellikle kendi babasına yönelik tutumunun askerden geldikten sonraki süreçte değişmesi ve babasına yönelik düşündükleri karşısında yaşadığı pişmanlık, babasının kitabını tek okuyan ve analiz eden tek kişi olması....

ben bastırmak için destek olurdum sanırım. ama hangi sinan'a bunda pek emin değilim.
0
pardus
(29.06.21)
sinan gıcık bir herif ama filmdeki gibi cahil bir şekilde karşılık alırsa sinirleniyor daha da gıcık oluyor. ben zaten o denli cahil cahil yaklaşmayacağımdan sinan da o kadar gıcık biri olmaz diye tahmin ediyorum. o sebeple ya network'ümü devreye sokarım işe yaramazsa da maddi destek olurdum o parayı umursamayacak seviyedeysem.

ancak sinan ona rağmen gıcıklık yaparsa kılımı bile kıpırdatmam, babamın oğlu değil sonuçta :) en büyük kriterim sanırım bana olan yaklaşımı olurdu.
0
ilgeru
(29.06.21)
Burada mı sözlükte mi yazmışlardı Sinan iki üç ay asgari ücretle bir yerde çalışsa o kitabı basardı, lümpen ve boş biri ben vermezdim.
0
Hallegadola
(29.06.21)
sinan bir iş bulabilse kendisi bile kendi kitabını basmak istemezdi.
0
mrtkbl
(30.06.21)
(5)

OKB ve Memuriyet

simderun
Merhaba! Resmi olarak OKB tanısı almış bir bireyin, memurluk kadrolarında yerleşme şansı var mıdır acaba? Yani, tanılı OKB, memuriyete engel bir durum oluşturur mu? Cevaplar için çok teşekkür ederim.
Merhaba! Resmi olarak OKB tanısı almış bir bireyin, memurluk kadrolarında yerleşme şansı var mıdır acaba? Yani, tanılı OKB, memuriyete engel bir durum oluşturur mu?
Cevaplar için çok teşekkür ederim.
0
simderun
(29.06.21)
Tanı ne zaman alınmış bu biraz önemli sanırım. Hangi boyutta olduğu keza. İlgili kişi muayeneye gider sağlık raporu için orada halihazırdaki durumu yapacağı işe engel teşkil eder mi bakılır ona göre rapor verilir. Zannımca rapor bir şekilde alınır.
0
but that was just a dream
(29.06.21)
Engel değil ancak kritik yerlere almazlar diye düşünüyorum. Örneğin araştırma görevlisi bir arkadaşım okb devlet hastanesinde ama cumhurbaşkanlığına bağlı a kadro memurluğa almayabilirler. kurumdan kuruma göre değişir.
0
Hallegadola
(29.06.21)
sağlık raporu kriterlerine bakar
0
bir soru sorcam
(29.06.21)
657 sayılı kanunda görevini devamlı yapmasına engel olacak akıl hastalığı bulunmamak diye bir ibare var. girişte sağlık raporu önemli oluyor bu noktada.
0
duyulmasi gerektigi kadar
(29.06.21)
Hayır sadece askerlik, polislik gibi mesleklerde sıkıntı olursa olur, diğer memuriyetlerde problem olmaz.
0
candide
(29.06.21)
(5)

osmanlı batı yerine doğuyu doğuyu hedef alsaydı ne olurdu?

egokalp
malumunuz fetih hareketleri hep batıya doğru, doğuya ise sadece isyan bastırmaya ve iranı dizginlemeye gidiyor, iranın içinden geçip tebrize kadar girse bile sonra oraları birakip yine batıya yöneliyoracaba avrupa yerine orta asyaya odaklansaydı rusyanın da 18.yy a kadar çok güçlü olmadıgını düşünür
malumunuz fetih hareketleri hep batıya doğru, doğuya ise sadece isyan bastırmaya ve iranı dizginlemeye gidiyor, iranın içinden geçip tebrize kadar girse bile sonra oraları birakip yine batıya yöneliyor

acaba avrupa yerine orta asyaya odaklansaydı rusyanın da 18.yy a kadar çok güçlü olmadıgını düşünürsek acaba osmanlı hindistana veya çine kadar gider miydi?


irandan sonra çine kadar çok mukavemetle karşılaşmazdı diye düşünüyorum, zaten orada diger türk göçebe toplulukları var, hindistanda da müslüman babür kralligi var. siz ne düşünüyorsunuz? saçmalıyor muyum?
0
egokalp
(29.06.21)
orta doğuya hakim olmuş, kuzey afrikaya hakim olmuş. daha ne istiyorsunuz ki? iran diyorsanız da o zaman orada gayet güçlü bir yönetim var, baş etmek zor. aksine batıya ilerlemese hepten geri kalmış bir toplum olacaktık. ayrıca çin de hindistan da yabana atılacak güçler değil, osmanlının yenebileceğini zannetmiyorum.
0
candide
(29.06.21)
Osmanlı Devleti'nin Hint deniz seferleri var. Doğu hedef alınmamış bir yer değil.

İran kolay bir coğrafya değil. Çok dağlık bir yer İran.

Hedef alması yeterli değil. Önemli olan elinde tutabilmesi. Osmanlı maalesef burnunun dibindeki yerleri bile elinde tutamadı.
0
dissendium
(29.06.21)
zorlayıcı arazi şartları sebebiyle, batıda ilerlediği rahatlıkla ilerleyemezdi. (iranın dağlık bölgeleri, afganistan, hindikus dağları vs vs ilk aklıma gelenler) hadi bütün bunları geç, ben bugün 2021 yılında altımda araba ile marmara ile doğu anadolu arasında bile o farkı hissediyorum. kaç asır öncesinde atlı süvarilerden gariban piyadelerden bahsediyoruz. iran diyoruz, afgan diyoruz, orta asya diyoruz.

orta asya'nın uçsuz bucaksız bozkırlarında ilerlerken lojistik anlamda ordu bir yerden sonra yürütülemezdi. osmanlı sefere çıkmadan aylar öncesinden, sefer güzergahındaki hasat zamanını, bağ bahçelik arazileri bile hesap edip yola çıkıyor ki ordu aç kalmasın. dağdan, bozkırdan, soğuktan, kavurucu sıcaktan başka bir bok olmayan kilometrelerce arazide ordu mordu kalmaz.

sihirli sözcüğü söylemişsin, türk göçebe toplulukları, tamam işte göçebe, yani bölge yerleşik yaşama uygun şartlara sahip değil ki göçebeliği aşıp, istikrarlı yerleşik bir siyasal yapı kuramamışlar. osmanlı ise tam bir toprağa bağlı tarım/fetih ekonomisine sahip. orta asya falan osmanlıya yaramaz.

türk göçebe toplululukları var ama o dönemde öyle bir milliyetçi dünya düzeni yok. osmanlının zaten öyle türklük üzerinden bir kimlik kurma durumu yok. hatta anadoluda yavuz sultan selim'in safevilerle mücadelesi sebebiyle türkmenlere yaptıkları malum. o devir, aaa soydaşımız osmanlı geliyor, hadi destek verelim yapılacak bir dönem değil, o dünya daha sonraki yüzyıllarda kuruluyor insanlık tarihinde.

osmanlı küçücük balkanlarda bile iskan politikası uygulayıp, kalıcı olmak için bölgeyi türkleştirmeye çalışmış. hindistanda bu mümkün olamazdı. babürler döneminde de olmadı.

osmanlı'nın yapabileceği tek mantıklı ve uğraşmaya değer şey, basra üzerinden deniz yoluyla hindistan'a çıkmak olurdu. onu da zaten hint deniz seferleri ile denemiş. portekizliler osmanlı donanmasını rezil rüsva edip paketlemişlerdir.
0
wilhelmwasmuss
(29.06.21)
Europa Universalis 4 oynayarak bu soruların cevabını alabilirsin :) Çin (o dönemde Ming) öküz gibi güçlü bir devlet nüfus gücüyle. Hindistan biraz bölük pörçük ama yine de güçlü devletler var. Ayrıca merkezi İstanbul olan bir devlet Osmanlı, Hindistan'a kadar olan bölgeleri yönetmesi çok zor.
0
nundu
(29.06.21)
Hiçbir zaman İngilzler gibi East India Company kurmayı akıl edemeyeceği ve sömürmeyeceği için, Ruslar gibi de eziyet etmeyeceği için Osmanlı Orta Asya'da Türk kavimlerinin olduğu yerde bile tutunamazdı. Balkanları tutamadık, halen daha istemiyorlar bizi, adamlar ingiliz milletler topluluğu olimpiyatları düzenliyor o topraklarda.
0
Hallegadola
(29.06.21)
(14)

abartıyor muyum?

not sure if serious
sevgilim işe gidip gelirken toplu taşıma kullanıyor bazen de kendi arabasını. neyse merak ediyorum gittiğinde geldiğinde haber versin istiyorum. o da haber veriyor zaten, problem yok bunda. birgünden birgüne rahatsız olduğunu söylemedi/ hissettirmedi. sadece ben kendimi sorguluyorum, baskıcı olmak i
sevgilim işe gidip gelirken toplu taşıma kullanıyor bazen de kendi arabasını. neyse merak ediyorum gittiğinde geldiğinde haber versin istiyorum. o da haber veriyor zaten, problem yok bunda. birgünden birgüne rahatsız olduğunu söylemedi/ hissettirmedi. sadece ben kendimi sorguluyorum, baskıcı olmak istemiyorum.

abartıyor muyum sizce? yoksa hangi ülkede yaşıyorsun; bu ülkede endişelenmen, merak etmen normal mi dersiniz?
0
not sure if serious
(28.06.21)
Çok normal. Evimizin önünde bile tacize uğradığımız bir ülkede yaşıyoruz. İşe gittiğim zaman Annem her sabah ben ofise varınxaya kadar uyumazdı. Eşime de ben geldim diye haber verirdim hep gayet normal.
0
suicides underground
(28.06.21)
Bu çok kişisel bir şey, bana yapılsa çıngar çıkarırım ama aynı düşüncede iki insan için normal bir şey olabilir. Benim kuzenim de mesela ailesine çok düşkün, her gün işten eve yürürken başka şehirde yaşayan anne ya da babasını arar konuşur. Gerçi onun biraz anksiyete-okb karışık durumları da var, iyi olduklarını ondan duyduğumda rahatlıyorum diyor.

Bunun karşı tarafa baskı olmuş olabileceğini düşünmen güzel bir yaklaşım, sevgiline sor bence "ya ben böyle diyorum ama" diye.
0
Jux
(28.06.21)
elbette ilişkilerde "geldim ben" ya da "çıkıyorum" gibi haberleşilir çoğu zaman ama merak edip baskıcı olup olmadığınızı sorgulayacak kadar ciddi bir psikolojiyle bunu yapıyorsanız, abartıyorsunuz.

karşınızdaki bir yetişkin.
size ihtiyacı olduğunda zaten bunu belirtecektir.
"böyle bir ülkedeyiz", "ülkenin ne olduğu belli" falan gibi sürekli saldırıya uğramaya hazır beklemek tam bir kurban psikolojisi.
korkularla yaşamanın anlamı yok.
0
blatta hiberna
(28.06.21)
zaten o başlamıştı haber vermeye. hani ben de bir yere gidiyorsam varınca haber ver vs der. @blatta en başta dediğin gibi ''geldim ben'', ''çıkıyorum'' seviyesinde beklentim. unuttuğunda bir kere (fırsatı olduğunda arar eder) ''merak ettim, aramana gere yok her seferinde. küçük bir mesajla vardığını/ iyi olduğunu bileyim yeter'' dedim.

genelde de zaten başka konularda da bana fazla açıklama yapmaya başladığında durdururum açıklama/ hesap verme psikolojisine girmemesi için. derim ben hesap vereceğin birisi değilim.

otorite figürü olmaktan kaçınırım, parteriyim onun ben.
0
🌸not sure if serious
(28.06.21)
normali bu zaten aslında. "ben çıktım - dikkat et kendine" diyaloğu yapılır. bir de işe varırken aranıp "ben otobüsten indim şimdi giriyorum işe - hadi öptüm kolay gelsin" muhabbeti hep yapılır ki zaten.

endişe konusunda da az biraz haklısın ama çokta korkmana gerek yok. ama normal aramak, araşmak güzel şeyler dilemek güzeldir. karşı tarafta seviyorsa bunu yap geç. iki defa 30 saniye telefonla konuşmaktan kimse bişey kaybetmez.
0
avatar is back
(28.06.21)
Başkan ben Fransa'da yaşıyorum, bir adet suç haberi günlerce haber oluyor o kadar aksiyon yok yaşadığım yerde.
Buna rağmen eşim çıktığında döndüğünde ufak bir mesaj atmasini isterim. Kafa rahatligi.
Ha bunu benim ailem de yapardi, aramana gerek yok da iyiyim de yeter derlerdi. Haftada iki kere ailemle konusan biriyim ondan böyle bir kültür/aliskanlik yerlesmis diyelim.

Ama esim Türkiye'deyken daha da meraklanirdim yani, yabanci tek basina. O sebepten ben anlıyorum ve karsi taraf bir tepki göstermediği sürece bir sıkıntı göremiyorum. Olursa da oturup konusursunuz karsilikli, bu kadar zor bir konu değil.
0
logisticsmanager
(28.06.21)
Haberleşmeniz normal ama her seferinde sormak baskıya sebep olabilir. Bunun yerine arada bir varacağı saatten 15 dakika sonra mesaj atın, günaydın vs. gibisinden eğer çok merak ediyorsanız tabii.
0
himmet dayi
(28.06.21)
@esther evet veriyorum, o da merak eder. yazmazsam sorar.

@himmet ekseriyetle o haber veriyor zaten. acelesi olduğunda, yoğunlukta filan yazamıyor. onda da vardın mı gibi bir şey yazıyorum.
0
🌸not sure if serious
(28.06.21)
Yok ya, bence normal, hele ki boyle bir ulkede.

Birak sevgiliyi, normal kiz/erkek arkadaslarimizla bile aksamlari ayrildigimizda eve vardin mi diye kontrol ediyoruz biz.
0
invictae
(28.06.21)
Kişisine göre değişir, benim gözümle bakarsak: sürekli çocuk-ebeveyn şekline dönüşen bir ilişkide karşımdaki insana çekim duymam imkansızlaşır.
0
lcha
(28.06.21)
vardın mı
yerine başka bi şey sor, muhabbet et

bu tip msjlar insan konuşmka istemediğinde rahatsız edici
sabah yorgun uyanmışsın bi şekilde gitmişsin işe, tak msj-arama geliyor
görüldü yapsan yetmiyor
bi şey yazsan zoraki
0
bir soru sorcam
(28.06.21)
Panik bir insanım, nişanlım eve gidince yazsın istiyorum ve bekliyorum, gecikince korkuyorum arıyorum. Sadece nişanlıma değil kardeşime vs de yapıyorum.

kadınım bu arada
0
Hallegadola
(28.06.21)
Baştan söyleyeyim, kadın tarafı benim. Böyle bir talebi olsa eşimin çok rahatsız olurum. Gün içinde konuşuyoruz zaten, özellikle eve dönerken günün kritiğini yaparız ama sizin bahsettiğiniz "eve / işe geldim, her şey yolunda" mesajı büyük bir gerginlik yaşadığınızı gösteriyor. Şehir dışına gitse hadi normal diyeyim, bilmediği yer vs. ya da gece yarısı bir arkadaş yemeğinden dönerken haber versin ama her gün gittiği işine varınca "ara beni" biraz fazla geldi. Kendinize de zarar.
0
SiyamkedisiZorro
(06.07.21)
Bu arada, eşim değil ama ablam çok yapar mesela. Rahatsız oluyorum. Her an kontrol altında olmaktan hoşlanmıyorum ben.
0
SiyamkedisiZorro
(06.07.21)
(6)

Lazer-Koltuk alti

austenn
Merhaba. Koltuk altina lazer yapildiktan sonra terlemenin arttigini duydugumu soyledim epilasyon uygulayacak arkadasa. O da evet boyle bir durum var ama gecici bir sure sonra bitiyor terleme durumu dedi. Ne kadar dogrudur bu? Islemi uygulatip hala terleme sorunu yasayanlar var midir aranizda?
Merhaba. Koltuk altina lazer yapildiktan sonra terlemenin arttigini duydugumu soyledim epilasyon uygulayacak arkadasa. O da evet boyle bir durum var ama gecici bir sure sonra bitiyor terleme durumu dedi. Ne kadar dogrudur bu? Islemi uygulatip hala terleme sorunu yasayanlar var midir aranizda?
0
austenn
(28.06.21)
Yaptırdım, böyle bir şey yaşamadım, çok memnunum
0
Hallegadola
(28.06.21)
yaptırdım ve boyle bir şey fark etmedim.
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(28.06.21)
Neredeyse 10 yıl önce yaptırdım. Böyle bir şey duymadım da görmedim de.
0
ruhen hastayim ben
(28.06.21)
Koltuk altı akciğerin eksozudur. Ne lazer yapilir ne direk parfum sıkılır ne terlemeyi engelleyici sıvı sürülür. Koltuk altı kurcalanmaz uzun vadede büyük problem yaşatır.
0
yuyu
(28.06.21)
Ben yaşamıştım. Normalde çok terlemeyen bir insan olduğum halde gözeneklerim açılmıştı sanki. Ama son seanslara doğru bitiyor, şu anda normal
0
jjimyl
(28.06.21)
terlemeyle lazerin ne alakası var ki? terlemeye devam edersin tabii ki. sadece koku olmaz.
0
naksidil
(28.06.21)
(18)

Uğruna çabaladığınız hayaliniz ne?

pasifik beyaz surmeli yunus
Uğruna çabaladığınız hayaliniz ne? o hayalinize ulaşabilmek için ne yapıyorsunuz? motivasyonunuz nasıl?
Uğruna çabaladığınız hayaliniz ne? o hayalinize ulaşabilmek için ne yapıyorsunuz? motivasyonunuz nasıl?
0
pasifik beyaz surmeli yunus
(27.06.21)
ABD'de yaşamak. Her yıl Green Card'a başvuruyorum. Başka da bi çabam yok :) olmasa da olur yani. Biraz akışına bırakmak lazım. Hayata çok fazla anlam yüklememeyi tercih ediyorum.
0
himmet dayi
(27.06.21)
eu vatandaşı eş bulmak, sık sık türkiyedeki expatlarla yazışıyorum :p
0
9kuyruklukedi
(27.06.21)
En büyük kişisel hayalim AB vatandaşı olup Avrupa Parlamentosu seçimlerinde oy kullanmak. Artık Türkiye mi AB'ye girer (zor), ben mi bireysel olarak bunu başarırım onu bilemiyorum. AB'yi ve seçimleri çok seven biri olarak kişisel hayalim bu :d
0
nundu
(27.06.21)
Basimda hasir sapka, hamakta yatiyorum, elimde kokteyl. Dalga sesi.
0
divit
(27.06.21)
Mutlu bi aile hayatı
0
msb
(27.06.21)
hayatımı yaşayacak kadar pasif gelirim olması. şimdilik herhangi bir şey yapmıyorum tüm motivasyonumu pandemiyle birlikte kaybettim. 2 sene sonra bunun için çabalarım ve girişimlerim olacak, kendimi önden hazırlamaya çalışıyorum. eğer başaramazsam da tası tarağı toplayıp yurt dışına gitme gibi bir planım var. fransa, ingiltere, almanya seçenekler arasında.
0
golgi aygıtı
(27.06.21)
Mortgage gibi zorunlu ve büyük masrafları en kısa sürede halledip çalışma süremi mümkün olduğunca azaltmak. Bir süredir haftada 4 gün çalışıyorum. Böyle bir kafa rahatlığı yok. Üzerine AB vatandaşlığını (en az 2 senesi var) ve ödemesi bitmiş mortgage'ı (7-10 sene) katınca gelecek kafa rahatlığını tahmin edemiyorum.
0
bruce mclaren
(27.06.21)
Yakın zamana kadar çok para kazanmaktı, artık o kadar da ön planda değil.

Hayalim mutlu olmak, mutlu etmek. Bu kadar.
0
hayirsiz
(27.06.21)
Saglikli olmak ve genel olarak saglimin kontrolunde olmak.
0
hot potato
(27.06.21)
Spesifik bir hayalim yok. Mutlu ve huzurlu olayım yeterli.
0
jazzabel
(27.06.21)
Yok... Şunu yapmak istiyorum, şunu yaşamadan ölmek istemiyorum dediğim hiçbir şey yok. Amaçsızca yaşıyorum, içimden gelerek yaptığım, severek isteyerek yaptığım herhangi bir eylem yok.
0
hayalhayal
(27.06.21)
öncelikle sağlıklı, sonrasında fit bir vücuda sahip olmak. tabii bunları yapabilecek zaman ve maddi imkan da lazım.

onun dışında çocukluğumdan beri (siyasi sebeplerden bağımsız olarak) yurtdışında yaşama hayalim var. farklı bir kültürün içinde olmak, bir "yabancı" olarak yeni bir şeye adapte olmak, aksaray'da "nasılsın abijim" diyen zenciler gibi yerlilerin benimseyeceği birine dönüşebilmek fikri çok hoşuma gidiyor jdfkd. neblim rusya'da yaşasam mesela, akşam eve gelirken pelmeni ve smetana alsam, kapıda sveta teyze "bu esmer oğlan da nerden geldi aq rusçası da bozuk ben bunun tipini skim" der gibi baksa ama ben lokum götürünce beni sevse falan böyle antin kuntin farklı şeyler. ülke ve kişiler değişebilir. yabancı ve farklı bir ortamda olma ve fakta sonrasında orayı benimseyebilme fikri hoşuma gidiyor.

bi de sevdiğim bir iş ve fazla çalışmamak istiyorum. çalışmak bence erdem falan değil, bu fakirler için uydurulmuş bir şey. hem kendimize hem de topluma faydalı olmak için elimizin iş tutması gerek, öyle camış gibi yatmayalım tabii ki ama bireysel ve spesifik hedefleri olan yazar, sporcu vb. kişiler haricinde (kısacası kendisi için çalışanlar) "fazla çalışmak" bence çok üzücü bir şey. senede iki haftacık tatili üç yerine beş yıldızlı otelde yapabilmek için fazla mesai istemiyorum ben mesela. gerçi böyle diyorum da ne tatili, aç karnımızı doyuramıyoruz.

kısacası ben 30-35 yaşına geldiğimde sağlıklı beslenen, sporcu vücuduna sahip, çok sevdiği bir iş yapan, adı türkiye olmayan bir ülkede yaşayan ve yarını düşünmek zorunda kalmayacak kadar para kazanan (eu standartlarında 3 bin euro iyidir mesela çok büyük paralardan söz etmiyorum) birisi olmak istiyorum. bu kadarı yeter. hayal kurmanın sonu yok çünkü. onu istiyorum, bunu istiyorum diye çarktaki hamster gibi kafayı yer insan. bazen kafayı boşa almak lazım.
0
der meister
(27.06.21)
hayalimin ne oldugunu bulmak icin neler vermezdim.beni mutlu edecek, doyuracak. ben bunun peşindeyim.
0
tunaktunaktun
(27.06.21)
Sanatçı olmak. Hikaye kitabı ve şiir kitabı yazmak, kısa filmler çekmek.
Yazdığım, yönettiğim ve müziklerini yaptığım filmimi yayınlamak.(yazma kısmı bitti müzik kısmı üzerinde çalışıyorum.)

Bu hayallerimden dolayı asıl mesleğim olan öğretmenliği bırakmayı bile düşünüyorum.
Her zaman müzikle, resimle, sinemayla ilgilenmeyi sevmiştim ama bir türlü imkanım olmamıştı. Öğretmenliğin tek faydası sevdiğim şeyleri yapabilmem için sınırlı da olsa bir alım gücüne sahip olmamı sağladı.
Gerçekten artık yaşadığımı hissediyorum ve bu fikirler sayesinde hayatımın hiçbir döneminde olmadığım kadar mutluyum.

Umarım tüm hayallerimi gerçekleştirebilirim.
0
kendi dugunune gitmeyen kamber
(27.06.21)
Of ben de yurt dışında refah bir ülkede yaşamak istiyorum ama çok zor.
0
Hallegadola
(28.06.21)
Para problemini cozmek ve mumkun oldugunca sicak bir yerde ve su kenarinda yasamak. Cocuklugum denizin icinde gecti ama son 5 senedir deniz yuzu gormedim, kardan soguktan biktim yaw.
0
cooperr
(28.06.21)
Beni seven biriyle hayallerimi ve tabi ki onun hayallerini paylaşmak ve yaşlanmak. Geçen haftaya kadar bununla ilgili sosyalleşmek, ilk adımı atmak gibi şeyler yapıyordum ama hepsi fail olunca şuan motivasyonum sıfır :D Akışına bıraktım.
0
kismisolungac
(29.06.21)
1-pilot oluyorum
2-ulkedeki b elirledigim onemli bir koltuga oturuyorum.
Bu iş bitmiştir.

Hayalim için ne yapiyorum? Her gün eziyet çekiyor ve ağzıma sicmalarina izin veriyorum
0
karahan01
(07.07.21)
(4)

Güneş kremini makyajın üzerine nasıl uyguluyorsunuz?

sevimli yukarı norveç mahallesi
Bununla ilgili birçok farklı şey söyleniyor, e bir de güneş kreminin sık sık tazelenme durumu var. Güneş kremini makyajın üzerine nasıl uyguluyorsunuz ve yeniliyorsunuz gün içinde?
Bununla ilgili birçok farklı şey söyleniyor, e bir de güneş kreminin sık sık tazelenme durumu var. Güneş kremini makyajın üzerine nasıl uyguluyorsunuz ve yeniliyorsunuz gün içinde?
0
sevimli yukarı norveç mahallesi
(25.06.21)
makyajın altına uyguluyorum ben. makyajın üstüne uygulanacaksa shiseidonun stick'leri var makyajı bozmadan sürülebiliyormuş (denemedim).
0
aynenbencede
(25.06.21)
makyajdan önce sürüyorum ben. zaten cc krem kullanıyorum, onu da sadece burnuma sürüyorum. gözlerime makyaj yaptığım için ben rahat kullanıyorum.
0
Hallegadola
(25.06.21)
Dışardayken en pratik yöntem üstünden spreyle geçmek gibi ama ben bulamadım icerigi güzel olan bir sprey.Yapabiliyorsan yüzünün yağını alıp hafif yapılı bir güneş kremiyle üstünden geç bence.
0
jjimyl
(25.06.21)
Kapatıcı özelliği olan güneş kremlerinden kullanabilirsiniz. Tekrar makyaj yapmaya gerek kalmaz
0
umutsuzevjınıkı
(25.06.21)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.